lk Namaz mer Seyfettin Oh, bu sabah ne kadar souktu, yatamn hararetlerini terk ettiim vakit, lgn frtnalarla haykrarak,

tehditkr rzgarlarla camlar dverek, geen gecenin btn brdetini massetmi olan souk terliklere plak ayaklarm sokunca, iimde bakyye-i leyl bir menin titrediini hissettim. Hizmetim tabi ki uyuyordu, onu bu yakc soukta scak yatandan kaldrmaya acrdm. Odamn kapsn atm. Darda kesici ve paralayc kn, mfteris souklar yzm ve ellerimi tokatladlar. Bu merhametsiz tokatlarn altnda kollarm svadm. Abdestimi aldm. Odama dnnce yalanc bir scaklk, bir nefes-i teselli gibi, havlunun altndan kollarma, yzme, slanm salarma temas ediyordu. Daha fecr-i sdk uyanmamt. Fecr-i kzibin donuk, krmz skneti gecenin serdik-i zalm- bridini paralayarak byyor ve geniliyordu. Pencereye dayandm. nmde, zr-i pyimdeki btn evler, ebed bir uykunun uyanlmaz kabuslarn itmm ediyor gibi cmid ve b-hayat duruyorlard. Deniz, nmahdut bir incimd- laciverdi ile uyuyor ve fecrin zil glgeleriyle titreyen uzak ve sisli sahillere beyaz dalgalaryla nihayetsiz bir hatt- fasl iziyordu.

Evlerin arasnda fakir ve niz, fakat bir azamet-i maneviye ile semaya doru ykselen Eski Cami'in kk ve ihtiyar minaresi daha botu. Sonra... Bu dakika-i ezeliyette, btn o intih-i leyl sincb zulmetler, m bir effafiyet-i srh gibi takattur ederken, minarenin erefesinde gen mezzin zll- zifi hareket etti. Ben hrkama btn btn brndm. Souktan bzlm ve mtefekkir, bu kainat- melul ve esmere kar unutulmaz bir hitab- ulhiyetin htras gibi derinden akis ve ruhumu lerze-rz-i hayet eden ezan dinlerken, onbe senedir kalkabildiim bu byk ve meb- ruhaniyet sabahlarn birincisini dnyordum. Ah, onbe sene evvel...

imdi muhit-i tesellisinden ne kadar uzak bulunduum annem, dnyada en sevdiim, dnyada yegne presti ettiim bu vcud- muhterem, ite derhatr ediyorum, onbe sene evvel beni ilk sabah namazna kaldrm idi. Galiba yine byle bir kt. Onun odasna bitiik olan kk odamdaki kk karyolamda uyurken bir buse-i esir u hr gibi alnm okayan nazik eliyle, nazik ince parmaklaryla salarm tarayarak: - Haydi, merciim kalk, demiti, kalk, haydi yavrucuum. Ben gzlerimi amtm. Kedeki kk yazhanemin zerindeki yanan kk gece kandili -An, bunu unutamam, bu bir kedi kafas idi - iki pencereli olan odamn beyaz, muamba perdelerinin esmerliklerini aydnlatyor ve yeil camdan gzleriyle bakyordu. - Fakat anneciim, demitim, daha gece... Her vakit pt yerden, sol kamn ucundan tekrar perek: - Yok yavrucuum, saat oniki, sonra vakit geer...

Diye koltuklarmdan tutarak kaldrd. i fanilal kk terliklerimi giyerek ve gzlerimi yumruklarmla uuturarak onu takip ettim. Karanlk sofadan bir lahzada geerek odasna girdik. Bada kurmu bir zenciye benzeyen siyah ve alak soba grldeyerek yanyordu. - Aa... Pervin de kalkm... Pervin -hizmetimizdi- elindeki sar gm sobann zerinden indiriyordu. Onun kalkacana hi ihtimal veremezdim. Annem demiti ki: - Pervin her sabah kalkar. Ben hi kalkmadm halde onun her sabah kalkmasna taaccp ettim. Hrkam kardlar, kollarm svadlar, abdest leeninin yanna meldim. Anneciim: - yle yorulursun. Diye kk bir iskemleyi altma koydu, ona oturdum: - Haydi, besmele ek!.. Pervin lk suyu ellerime dkyor, annem baucumda. - Yzn... Kollarn, yine defa... Diye fsldyor, unuttuka: - Aa, hani bana mesh? Gibi ihtarlarla yanllarm bana tekrar ettiriyordu. Abdest bitince annemle beraber yava bir sesle namaz dualarn okuyarak kollarm ve yzm kuruladk, Pervin de ayaklarm kurulad. Ve oraplarm giydirdi. Isnmak iin sobann nne gitmitim. Arkama dnnce, annemi, arakiye seccadeyi ayor grdm... Sonra bana yeil bartsn rterek beni armt: - Gel... Gittim. Kck ben, onunla bir seccadede, bir yavru samimiyet ve saadetiyle o muazzez, hassas anne vcudunun yannda durdum. ki lakrd ile, bana, yapacam, evvelden rettiklerini tekrar etti: - ki rekt snnet... Gece rendiklerini zammet, unutmadn ya? - Hayr... - Haydi... O, iftitah tekbirini ellerini omuzlarna kaldrarak kadn gibi yaparken, ben de gayr-i ihtiyar onu taklit etmitim. Snneti bitirdikten sonra, bana, gzlerinin nin ve nafiz bir tebessm ile glerek: - Yavrum, demiti, sen kadn msn? Kadnlar yle balar, sen erkeksin, ellerini kulaklarna gtreceksin. Ve hararetli elleriyle benim kk ellerimi kulaklarma kaldrarak:

- te byle... Diyerek erkek iftitahn retti. Ben de tekbiri yle alp annemden farkm, niin erkek olduumu, erkekliin ne olduunu, erkek olmann yalnz kk kzlar dvmek ve onlara hkim olmaktan baka da farklar olacan dnerek namaz bitirdim. Du ederken sordum ki: - Nasl du edeceim anne? O du ediyor ve dudaklar hareket ettike barts de ihtizz eder gibi oluyordu. Ban sallad, dusn bitirdikten sonra, daha hl hatrmda: - Evvela slam olduum iin ey cenb- vcibl-vcut hazretleri sana hamd ederim, de... Sonra vatanmzn dmanlarn perian etmeni senden istirham ederim, de... Sonra da btn eziyet eken, hasta olan, felakette bulunan, fakir olan Mslmanlarn selamet ve shhatlerini senden temenni ederim, de... Kendin iin, kendi iyi olman ve eytann yalanlarna aldanmaman iin dua et! Demiti. Ben bu basit ve Trke duy, annemin dolabndaki birbiri stne duran ve kartrmalm "du kitaplardr, sakn ilime!" ihtar ile daima men olunan, ypranm, Arapa, ve esreli stnl kitaplar derhatr ederek iimden syledim, ftiha... Annem seccadeyi toplayarak bana uyuyup uyumayacam sordu, uykum var myd? Bunu bilmiyordum... Cevap vermedim. - Haydi, yleyse, git kitabn getir, dersini dinleyelim. - Peki. Artk esmer ve duman gibi bir aydnlkla tenevvr eden sofadan hzla getim. Odamn perdeleri biraz beyazlam, kk gece kandilinin yeil gzleri snerek siyah iki nokta gibi kalm; sanki, geceleri kendisine bakarak uyuduum bu kedi kafas lm, terk-i hayat etmiti. Yazhanemin stnde ak duran kitabm kaptm, annemin yanna kotum, hi yanlm kmad. Annem geceleri derdi ki: - Yatmazdan evvel dersini defa oku, yavrum, uyurken melikeler sana onu retir. O melikeler bu gece de, uykumda bana dersimi retmilerdi. Annem mfik aferinlerle salarm okad. Ve: - Daha mektebe ok vakit var. Diye beni kendi yatana yatrd. Uykum yoktu, anneme bakyordum. Yeil ba rts banda, bu zulmet-i mnevvere iinde, bir hayal gibi hareket ederek Kur'an'n ald ve pencerenin kenarna, geni sedire oturarak mhtez ve rakik sesi ile tilvete balad. Ruhumda bir aks-i enn-i iir ld brakan bu gzel sesi dinleyerek... Byk, yeil ba rtsnn altnda, tpk len bir hemireme benzeyen gzel ve sm ehresini grerek... Ve yava yava sallanan bann aheng-i hafif-i mnctn seyrederek dalyordum. Perdelerin altndan grlen dumanl sema gittike aydnlanyor, ge kalm birka yldz koyu lacivert bir atlasa dm m ve nadide elmaslar gibi parlyor, vpesn-i m nerederek parlyorlard. Annemi bir melee benzetiyordum. Bu tahayylle melikeleri dnerek... Kur'an okuyan annemin imdi etrafna toplanmalar gereken melikeleri mahede ediyorum zannederek

dalyordum. Yzmn stnde, ahirette gller bitecek ve cehenneme girecek olursam katiyyen yanmayacak olan sol kamn ucunda tatl bir rperme duyuyor, sonra annemin mnevver bir zambak aydnlyla parlayan dudaklarnn kmldamasna bakarak.... O grlemeyen melike kanatlarnn salarma, annemin imdi Kur'an tutan ince parmaklaryla okad sar ve ok salarma dokunduklarn hisseder gibi oluyor ve dalyordum.

Ah, onbe sene evvelki sabvet ve imdiki ben... Tatsz, nevesiz, muhabbetsiz, aksz ve heyecansz, her eysiz, bo bir hiten daha bo geen hayat- sery taabld... imdi mlevves emelleriyle, hrslarla, hakikatte kymetsiz olan badl-vusul arzularla, hsl btn bunlarn bir icmal-i mebhtu olan o sebepsiz ve tahammlsz bkararllklarla mecruh olan ruhum, mecruh olan kalbim ve maneviyatm... imdi, daha bu gece grlm gibi, onbe saniye evvel grlm ruhan ve bir ryay kymetdar gibi saadetleri unutulamayan ve zaten velveleli ve hsranhz bir rya olan bu mr-i fni iinde yalnz kabus olmayan sabvet ve htrat... imdi dnyorum ki, hayatta bu muztar ve efkatsiz mzilerin gzri-i deminden mtehassl ne garip bir hilik, ne zevalperver ve pr hayal bir beyhudelik, ne mphem, ne esrar ld bir srat var!