Professional Documents
Culture Documents
IKT403U
IKT403U
KTSAD KALKINMA
Yazarlar
Yrd.Do.Dr. Ceyda ZSOY (nite 1, 2)
Do.Dr. Funda Rana ADAAY (nite 3)
Prof.Dr. Muhsin KAR (nite 4)
Prof.Dr. Sami TABAN (nite 5)
Prof.Dr. Blent GNSOY (nite 6)
Yrd.Do.Dr. B. Tuberk TOSUNOLU (nite 7)
Yrd.Do.Dr. Tuba AKTAfi (nite 8)
Editrler
Prof.Dr. Blent GNSOY
Yrd.Do.Dr. Ceyda ZSOY
ANADOLU NVERSTES
iii
indekiler
indekiler
nsz ............................................................................................................ viii
3
3
4
5
6
6
8
9
12
12
12
13
13
14
14
14
17
18
19
20
21
22
23
24
25
25
26
26
Kalknma Teorileri................................................................... 28
GELENEKSEL KTSADA DAYALI YAKLAfiIMLAR ......................................
Ksr Dng Teorisi .......................................................................................
Yoksulluun Ksr Dngs ...................................................................
Ksr Dng Teorisine Yneltilen Elefltiriler..........................................
Geliflme Aflamalar Teorisi ............................................................................
Geleneksel Toplum Aflamas ..................................................................
Kalkfla Hazrlk Aflamas.........................................................................
Kalkfl Aflamas.........................................................................................
Olgunluk Aflamas ...................................................................................
Kitle Tketim a ..................................................................................
Geliflme Aflamalar Teorisine Yneltilen Elefltiriler ...............................
YAPISALCI YAKLAfiIM ..................................................................................
BAIMLILIK YAKLAfiIMI ..............................................................................
KLLK (DALZM) TEORS ......................................................................
ktisadi kililik................................................................................................
Blgesel kililik..............................................................................................
Sosyal kililik .................................................................................................
YAPISAL DEfiM MODELLER...................................................................
Yapsal Deiflme ve Basit Aflama Teorisi.....................................................
29
29
30
31
31
32
32
33
34
35
36
36
38
40
41
42
42
44
44
1. NTE
2. NTE
iv
ktisadi Kalknma
3. NTE
3. NTE
45
46
49
50
51
52
53
53
54
55
57
57
58
59
60
60
61
62
63
64
64
66
68
68
68
70
70
71
72
73
75
75
75
76
77
78
79
81
82
83
84
85
85
86
Kalknmann Finansman......................................................... 88
KALKINMANIN FNANSMAN HTYACI ......................................................
FNANSMAN KAYNAKLARI .....................................................................
Vergiler...........................................................................................................
89
90
92
indekiler
95
96
98
98
99
101
103
105
106
108
109
110
110
112
114
115
117
117
118
5. NTE
121
121
122
122
123
123
124
125
125
127
128
128
128
129
131
132
133
133
134
134
134
135
138
140
141
141
142
143
144
6. NTE
vi
ktisadi Kalknma
7. NTE
148
148
148
149
149
149
149
150
151
151
151
152
152
152
152
152
153
154
154
155
155
156
156
156
157
158
158
158
159
159
159
160
160
160
160
160
160
161
161
162
164
164
166
168
170
171
172
173
173
174
vii
indekiler
180
180
181
182
183
184
185
185
186
187
188
189
190
191
192
194
195
196
197
198
198
199
203
203
205
206
207
208
209
210
211
212
213
215
216
217
218
218
219
221
222
223
224
225
226
227
8. NTE
viii
nsz
nsz
Geri kalmfl bir lke olarak bilinmek ve nitelendirilmek o lkede yaflayanlar derin komplekslere srkleyen ve zellikle bu durumu alglayabilenleri mrleri boyunca zihinlerinde erimifl aclarla bafl bafla brakan bir sre. Sanayi Devriminin ardndan byk kalkfl yaflamfl batl lkeler ile dier lkeler arasndaki
gelir uurumu hzla byd. flin dramatik yan ekonomik yarflta geri kalan lkelerin kltrel deerlerinin bile bu erevede deerlendirilmesi ve rekabet unsuru
yaplmasdr. Geri kalmfl lkeler bymek ve aradaki fark kapatmak zere byk fedakrlklarla baz giriflimlerde bulundular. Ama aradaki fark kapanmak bir
yana daha da ald. Zira, ekonomik byme beraberinde mutluluu ve sosyal refah getiren otomatik mekanizmalara sahip deil. Son yzyldaki geliflmeler ekonomik bymede olaanst baflarlar gsteren birok lkenin sosyal gstergelerinde kalc bir iyileflme gerekleflmediini gstermifl durumda. Milli gelirdeki artfln geri kalmfl lkelerin sosyal, kurumsal ve teknolojik yapsnda istenilen ilerlemeyi salayamamas iktisadi byme ve iktisadi kalknma kavramlarnn
farkllaflmasna yol amfltr. Geliflmifl batl lkelerin seviyesine ulaflmaya alflan
geri kalmfl lkeler onlarn geliflme izgilerini taklit ederek baflarl olabileceklerini sandlar. kinci Dnya Savafl sonrasnda, bamszln kazanan eski smrge lkeleri baflta olmak zere ok sayda lke bu amala plnl-plnsz ulusal kalknma abalarna giriflti. Bu lkelerin nemli bir ksm uzun bir dnem boyunca
geliflmifl lkelerin byme oranlarnn olduka zerinde byme oranlarna ulaflmay baflardlar. Buna ramen ekonomik ve sosyo-kltrel yapda umduklar deiflimi yaflayamadlar. 1980li yllardan itibaren dnyada esmeye bafllayan kreselleflme ve liberalleflme rzgrlar geri kalmfl lkeler ile geliflmifl lkeler arasndaki
gelir uurumunu daha da artrd. Oysa piyasa ekonomisinin iflleyifline bel balayanlar kalknmann kendiliinden oluflaca varsaym ile geri kalmfl lkeleri
grnmeyen elin ayaa kaldracan dflnmfllerdi. nc Dnya lkelerindeki yoksullarn saysnda ve kresel gelir eflitsizliinde belirgin bir azalma grlmedii gibi zellikle 2007 Kresel Finans Krizi ve onu takip eden Avrupa Bor
Krizi srecinde geliflmifl lkelerdeki yoksullarn saysnda da artfllar meydana geldi. Kendileri dflndaki btn lkeleri geri kalmfl veya daha ntr bir terim olan
kalknmamfl fleklinde niteleyen ve kalknma kelimesinin de zaten isim babas
olan geliflmifl batl lkelerin gelecei iin yaplan tahminler ok da iyimser deil.
Anlafllan odur ki Asya lkelerinin ykselifli karflsnda dnya ekonomisindeki lider konumlarn yakn zamanda yitirecekler. Ve belki de kalknmfllk yarflnda
roller deiflecek. Ama gerek olan fludur ki kresel g yarflnn ebedi galibi yok.
G dengeleri yzyllk periyodlarla srekli deifliyor. stelik kalknma yarfln
nde gtrmenin hazr reetelerinin de baflarl olmad neredeyse kantlanmfl
durumda. Kalknma sreci son derece karmaflk ve gizemli bir sre. Bu sreci
basit denklemlere indirgeyerek mekanik mdahaleler ile bir lkeyi kalkndrmak
mmkn deil. ktisat teorisyenlerinin ve lkeyi ynetenlerin kalknma srecini
nsz
anlayabilmeleri iin ok farkl disiplinlerden yararlanmalar gerektiini dflnenlerdeniz. Fizik ve biyoloji ile iktisat bilimi arasndaki iliflkileri sorgulayanlar daha
flimdiden nemli ipularna ulaflmaya baflladlar bile.
Bu alflma iktisadi kalknma konusunda her biri kendi alannda deerli yazarlarn iflbirlii ile gereklefltirilmifltir. Yazarlarmza kendileri iin verilen snrl srede gereklefltirdikleri bu titiz ve zverili alflmalar iin flkranlarmz sunuyoruz. Kitabmzn dizgi aflamasndan bafllayarak siz deerli rencilerimize
ulaflana dek emei geen tm alflanlara teflekkr eder, derslerinizde baflarlar
dileriz.
Editrler
Prof.Dr. Blent GNSOY
Yrd.Do.Dr. Ceyda ZSOY
ix
KTSAD KALKINMA
Amalarmz
N
N
N
N
N
Anahtar Kavramlar
Kalknma
Byme
Az Geliflmifllik
Geliflmekte Olan lkeler
Az Geliflmifl lkeler
nsani Kalknma
nsani Geliflme Endeksi
Satnalma Gc Paritesi
indekiler
ktisadi Kalknma
Kalknma
Ekonomisinin
Anlam ve erii
Kalknma Ekonomisinin
Anlam ve erii
KTSAD KALKINMA: KAVRAM VE LME
YNTEMLER
Kalknma ekonomisi iktisat biliminin en yeni konularndan biridir. Her ne kadar
az geliflmifllik olgusu kapitalist geliflme ve yaylma ile paralel bir geliflme gsterdiyse de konuya verilen nem ancak II. Dnya Savaflndan sonra artmfl ve akademik
olarak inceleme alan bulmufltur. Gnmzde dnya nfusunun altda biri az geliflmiflliin neden olduu olumsuz koflullara maruz kalmaktadr. Bu nitede kalknma kavramnn neyi ifade ettii ve kalknmann nasl lld tartfllmakta ve az
geliflmifl lkelerin ne kan baz tipik zelliklerine deinilmektedir.
Byme ve Kalknma
ktisadi kalknma kavram erevesinde modernleflme, sanayileflme, byme ve
SIRA SZDE
yapsal deiflmeye atfedilen anlamlar ou zaman birbirine karfltrlmaktadr.
zellikle ekonomik kalknma ile ekonomik byme birbirlerinin yerine geecek flekilde kullanlmaktadr. Yapsal deiflme ise ekonomik kalknma ve
tanmD fibymeyi
NELM
lamak veya aralarndaki fark vurgulamak zere ara bir kategori olarak ortaya kmaktadr. Ekonomik geliflme, yapsal deiflme, modernleflme ve sanayileflme kavS O R U
ramlarnn ekonomik kalknma anlamnda kullanld da grlmektedir.
ktisat literatrnde baz iktisatlar geliflme ile kalknma kavramlarn
olarak
D Kefl
K Aanlaml
T
kabul etmektedir. Bu kitapta kavram kargaflalarn nleyebilmek iin kalknma ve geliflme
kavramlar birbirlerinin yerine kullanlmfltr.
SIRA SZDE
N N
ktisadi kalknma, sadece retimin ve kifli baflna dflen mill gelirin arttrlmaAMALARIMIZ
s demek deil, az geliflmifl bir toplumda iktisadi ve sosyo-kltrel
yapnn da deifltirilmesi, yenilefltirilmesidir. ktisadi kalknma kavram retim ve kifli baflna dflen gelir artflna ek olarak, yapsal deifliklikler ile teknik ve kurumsal dzenleme T A Ptahsisini de
leri, retim yapsndaki deifliklikleri ve sektrler arasndaki Kkaynak
ifade etmektedir. Bu anlamda, iktisadi kalknma sadece ekonomik boyutlarla snrlanmayan, toplumu sosyolojik, psikolojik ve politik boyutlaryla kuflatan karmaflk
E L Esadece
V Z Y O N varolann
bir sretir. Kalknma her ne kadar iktisadi bymeyi ierseTde
niceliksel olarak bymesi anlamna gelmemekte, olumlu anlamda yeni bir yapnn kurulmasn da ngrmektedir.
NTERNET
MAKALE
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
MAKALE
ktisadi Kalknma
ktisadi byme ise bir lkenin reel Gayrisafi Mill Hasla (GSMH) dzeyinde grlen artfl olarak tanmlanabilir.
Byme, nitelikten ok nicelik bakmndan ortaya kan bir deiflikliktir. Bir
ekonominin bymesi, mutlaka o ekonominin yapsal deiflimini gerektirmez. Byme, yalnzca retimin ve kifli baflna dflen gelirin arttrlmas olarak kabul edilir.
ktisadi byme ile kalknma arasndaki temel farklardan biri de genel olarak kalknmann sadece az geliflmifl ekonomilerle ilgili bir sorun olmas, bymenin ise
hem geliflmekte olan, hem de geliflmifl lkelerin gereklefltirmeye alfltklar bir hedef olmasdr. zetle, bir ekonomide kalknma olmadan byme gerekleflebilir.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
SIRA SZDE
TELEVZYON
D fi N E L M
NTERNET
S O R U
MD A KK AK LAET
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
MAKALE
Kalknma konusu, II. Dnya Savafl sonras baflta iktisatlar olmak zere bilim
adamlar ve Spolitikaclarn
ilgisini en ok eken konular arasnda yer almfltr. ktiO R U
sadn byme, para ve dfl ticaret konularna gre yeni bir alflma alan olan kalknma, elbette ki kendisine zg yeni birtakm kavramlarn oluflmasna yol amflDKKAT
tr. Bu kavramlar kimi zaman yanlfllkla birbirlerinin yerine kullanldndan, ncelikle kalknma terminolojisinden bahsetmek gereklilii domaktadr.
SIRA
SZDE
Kalknma
ekonomisinin
inceleme altna ald ekonomiler az geliflmifl ve geliflmekte olan lkelerdir. Bafllangta bu lkeleri adlandrrken daha ok geri kalmfl
ekonomi ya da geri ekonomi ifadeleri kullanlmaktayd. Ancak nezaket gerektiAMALARIMIZ
ren diplomatik konuflma dili, bu ifadelerin yerine az geliflmifl lke kavramnn kullanlmasnda etkili olmufltur. Az geliflmifl lke kavram ise ngilizcede olduka
uzun bir ifade olduundan (less developed country), daha ksa olan geliflmekte
K T A P
olan lke (developing country) kavramnn kullanlmas tercih edilmeye bafllanmfltr. Dier taraftan, az geliflmifl lke ifadesi olduka statiktir ve kalknma kavraSIRA SZDE
mnn iinde bulunduu deiflim ve dinamizm ile ilgili anlamlardan yoksundur.
TELEVZYON
Geliflmekte olan lke kavram ise olduka genifl bir kavramdr. Geliflen tm lkeler bu kavramla
ifade edilebilirler. te yandan geliflmekte olan lke kavram, az
D fi N E L M
geliflmifl ve geri kalmfl lke kavramlarna kyasla, geliflme iin dinamik bir sreci
vurgulamakta
N T Edaha
R N E T stndr. Geliflmekte olan lkeler ya da geliflme yolundaki
S O R U
lkeler ilgili konuyu adlandrmada kullanlan en yeni kavramlardr.
N N
Az geliflmifl Dlke
ngilizcede uzun olmakla birlikte Trkede geliflmekte olan
TE
M AK KKAALkavram
lke ya da geliflme yolundaki lke kavramndan daha ksa bir ifadedir. Aralarndaki
farklar unutmamak
kaydyla bu kitapta kullanmda kolaylk salamas iin daha ok az
SIRA SZDE
geliflmifl lke kavramnn kullanlmas tercih edilmifltir.
N N
Tanmlamada
en kat ayrm geri ve ileri ekonomiler arasnda ya da gelenekAMALARIMIZ
sel ve modern ekonomiler arasndadr. Geri ya da geleneksel ekonomiler deyimi bu lkelerin genelde ekonomik iliflkilerinde geleneki yapya sahip olduklarK T A Piin kullanlmaktadr.
nn vurgulanlmas
Bu alanda kullanlan dier bir terim nc Dnya kavramdr. Birinci Dnya, genellikle Bat Avrupa, Kuzey Amerika ve Pasifikteki zengin lkeleri iine almaktadr. TFakat
E L E V Zbu
Y O Nkavram literatrde kullanlmamaktadr. kinci Dnya kavram
ise 80li yllarn ncesinde merkezi planl ekonomiler olan Dou Avrupa lkeleri
iin kullanlmaktadr. Bu lkelerin dflnda kalan lkeler ise nc Dnya lkelerini oluflturmaktadrlar.
NTERNET
MAKALE
Sanayileflmifl lkeler ve tarm lkeleri ya da hammadde lkeleri gibi daha ok dfl ticaret kuramnda kullanlan kavramlar da vardr. Bu kavramlar, ihracatlar byk lde sanayi mallarndan oluflan lkeler ile ihracatlar daha ok tarmsal rnlerden ve hammaddelerden oluflan lkeleri adlandrmak iin kullanlr.
Bir lke tarm lkesi iken ayn zamanda geliflmifl bir lke olamaz m?SIRA
Bu duruma
SZDE uygun bir
lkeyi rnek olarak veriniz.
D fi N E L M
SIRA SZDE
D fi N E L M
ktisadi kalknma, iktisat biliminin en yeni ve en ilgi ekici alanlarndan biridir. Her
ne kadar Adam Smithin ilk kalknma iktisats, 1776 ylnda yaynlanan
Uluslarn
S O R U
Zenginlii adl eserinin ise kalknma konusundaki ilk bilimsel inceleme olduu
baz yazarlarca ileri srlse de iktisadi kalknma ile ilgili ilk sistematik alflmalar
DKKAT
1940l yllarn sonunda bafllamfltr. ktisadi kalknma, II. Dnya Savaflndan sonra, gerek yeni siyasi bamszlklarn ilan eden az geliflmifl lkelerin, gerekse saSZDEgeliflmelerivafl sonras ekonomilerini dzeltmeye alflan Bat lkelerininSIRA
iktisadi
ni salama amacyla oluflmufl ve ortaya kt dnemde olduka poplerlik kazanmfl bir alt disiplindir. Bu alt disiplinin iktisadi geliflme sorununa bakfl ve buna paAMALARIMIZ
ralel olarak iktisadi geliflme iin ne srd zm nerileri gnmze kadar olduka farkl bir nitelik kazanmfltr.
ktisadi geliflmeyle sanayileflme ve iktisadi bymeyi efl Kanlaml
T A Pgren geleneksel kalknma iktisad yaklaflm 1950li ve 1960l yllar boyunca bu alt disiplinin temelini oluflturmufltur. ktisadi kalknma kavramnn birinci aflamasn oluflturan geleneksel yaklaflm, iktisadi geliflmenin gerekleflebilmesi
iin ithal ikameTELEVZYON
sine dayal sanayileflme stratejisi yoluyla hzl sermaye birikimi ve daha yksek mill hasla artflnn salanmas gerektiini ne srmfl ve bu dorultuda eflitli politikalar ortaya koymufltur.
N Tartk
E R N Eyoksulluk
T
1960l yllarn sonu 1970li yllarn baflnda iktisadi kalknma
ve
eflitsizlik konularna dorudan odakland ikinci aflamasna gelmifltir. GSMH artflnn yoksulluun ortadan kaldrlmas iin yeterli bir koflul olmamas, az geliflmifl
AKALE
ve geliflmifl lkeler arasndaki farkn giderek almas ve dnyaMzerinde
ok sayda insann hlen yoksulluk iinde yaflamas, kalknmay sadece mill gelir artfllarna atfeden, bylelikle insan ve refah faktrn gzard eden geleneksel yaklaflmn elefltirilmesine neden olmufltur. Bu durum beraberinde yeni arayfllar getirmifltir. 1970li yllar yoksulluk ve blflm sorunlarnn kalknma ekonomisi iinde
arlk kazand bir dnem olmufltur. Bu dnemde iktisatlar, dikkatlerini fiziksel
sermayeden ok befleri sermayeye yneltmifllerdir. Bu balamda Dnya Bankas
ve Uluslararas alflma rgt (ILO) yoksullarn beslenme, barnma, salk ve eitim gibi temel gereksinimlerinin karfllanmasn hedefleyen temel ihtiyalar yaklaflm ad altnda yeni bir yaklaflm zerinde durmaya bafllamfltr. Temel ihtiyalar yaklaflm, iktisadi kalknmann yoksulluu ortadan kaldrmasn amalamaktadr. Bu yaklaflm, yoksulluk sorununu zemeyen bir bymenin, kalknma ile zdefl saylamayacan ifade etmekte, ayrca, gelir dalm, beslenme, barnma, giyinme, salk, temiz ime suyu ve eitim gibi temel problemlerin stesinden gelmeden kalknmann gerekleflemeyeceini ileri srmektedir.
1970li yllarda olduka popler olan temel ihtiyalar yaklaflm 1970li yllarn
sonlarnda yerini, kalknma sorununu doal kaynaklarn tkenmesine balayan ve
toplumlarn geliflmesinin sadece ekonomik adan deil, sosyal, befleri ve evre
asndan da ele alnmas gerektiini ileri sren srdrlebilir kalknma yakla-
N N
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
MAKALE
ktisadi Kalknma
flmna brakmfltr. Bu yaklaflm erevesinde, kalknma olgusu hem evre ve doal kaynaklar boyutu, hem de insani boyutuyla ele alnmfltr. Srdrlebilir kalknma, gelecek kuflaklarn ihtiyalarn karfllayabilmelerini tehlikeye sokmakszn, bugnk kuflaklarn kendi ihtiyalarn karfllayabilen kalknma olarak tanmlanmaktadr. Srdrlebilir kalknmann iki temel unsuru bulunmaktadr. Bunlardan ilki, kalknmada doal kaynaklarn ve evrenin korunmas, dieri de geliflmekte olan lke insannn temel ihtiyalarnn karfllanmasdr. Deiflik tanmlar yaplabilen srdrlebilir kalknma, kayna tekrar yerine koyabilme hzndan daha
hzl artan kaynak tketimini nlemeyi amalamaktadr. Srdrlebilir kalknma
kavram, mevcut ve gelecek kuflaklarn refah iin evrenin korunmasna byk
nem vermektedir.
Son yllarda kalknma kavram, insani kalknma balamnda ele alnmakta ve
lmnde de insani kalknma ile ilgili gstergelerin kullanlmaya baflland gzlenmektedir. nsani kalknma kavram, bilinen ekonomik kalknma tanmna ek
olarak, yaflam kalitesini, iyi bir eitimi, salkl ve uzun bir yaflam iine alan ok
boyutlu bir kavramdr. Bu anlamda, lkelerin geliflmifllik dzeylerinin belirlenmesinde, iktisadi bymeden ok insani kalknma alannda kaydettikleri ilerlemeler
daha belirleyici bir rol oynamaktadr.
1980li yllardan itibaren poplerlik kazanan insani kalknma yaklaflm aslnda fikir olarak ok eskilere dayanmaktadr. Bu yaklaflmn teorik ve kavramsal
temelleri ilk olarak temel ihtiyalar yaklaflmyla atlmfltr. Btn geliflme dzeylerinde deiflmeyen temel ihtiyatan sz edilebilir. Bunlar; uzun ve salkl bir yaflam srme, bilgiye eriflme ve makul bir yaflam standardna ulaflmak iin gereken
kaynaklar temin edebilmedir. nsani kalknma yaklaflmnda insan, kalknma dflncesinin merkezine konulmakta, maddi servet ve zenginlii ifade eden byme
olgusu da bu amaca ulaflmada bir ara olarak grlmektedir. nsani kalknma yaklaflmna gre, uluslarn gerek zenginlii insandr.
Birleflmifl Milletler Kalknma Program (UNDP) 1994 yl nsani Kalknma Raporunda bu yeni kalknma stratejisinin adn Srdrlebilir nsani Kalknma olarak ifade etmifltir. Bu yeni kalknma anlayfl, doal kaynaklara ve evreye dayanan
srdrlebilir kalknma yaklaflm ile insani kalknma yaklaflmn iermektedir.
Kalknmann llmesi
Kalknmann llmesi, lkelerin dnya geliflme yarflnda elde ettikleri sray gstermesi bakmndan byk nem taflmaktadr. Elbette ki bu lm belirli kstaslara bal olarak yapmak gerekmektedir. Genel olarak yararlanlan deiflkenler
GSMH ve kifli baflna GSMH, satnalma gc paritesi yaklaflm ve insani kalknma
endeksidir.
lkelerin geliflmifllik dzeylerinin llmesinde uluslararas karfllafltrmalarda kullanlan en nemli lt GSMH deeridir. GSMH aslnda ekonomik bymeyi len
yegne lttr. Dier taraftan GSMH yerine kifli baflna GSMH deerinin kullanlmas daha yaygndr. Kavramn ifadesinden de anlafllaca gibi, nfus byklnn ekonomik bykle sokulmas lt daha hassas klmaktadr.
Ancak, kifli baflna GSMHnn ortalama bir byklk olduu gzlerden kamamaldr. Bu nedenle szkonusu lt lkedeki gelir dalm hakknda herhangi bir
bilgi vermemektedir. Ayrca kifli baflna GSMH lt, lke ekonomilerinin boyutunu da yanstmamaktadr. Nfusu az olduu iin kimi kk ekonomik boyutlu
lkeler byk boyutlu lkelerle hemen hemen ayn, kimilerinde ise daha ileri geliflmifllik dzeyinde gsterilebilmektedir.
GSMHnn ve GSMHy kullanarak hesaplanan kifli baflna GSMH ltnn iktisadi kalknmay lerken kullanlmasnda karfllafllan birtakm glkler bulunmaktadr. Bunlar:
1. GSMH, ekonomilerin bir geliflme dzeyi ls olmaktan ok, bir faaliyet
hacmi ya da ekonomik boyut lsdr. GSMH kavram, tanmndan anlaflld gibi global bir byklktr. Onu yaratan kaynak, ekonomik sektr
ve verimlilik gibi nitelik ve yapsal farkllklar yanstmaz.
2. GSMH ltnn hesaplanmasnda kullanlan fiyat unsuru da lkeleri karfllafltrrken birtakm sorunlara neden olmaktadr. Yaratlan mal ve hizmet
miktarlar ayn olan iki lkede, mal ve faktr piyasalarnn lkeye zg koflullarnda oluflan fiyatlar epeyce farkl olabilmektedir. Bu durum, her iki lke iin ayn olmas gereken ekonomik gcn, yapay bir biimde farkl kmasna neden olmaktadr. Bu farkllk, geliflmekte olan lkelerde piyasaya
kan yeni mal ve hizmetlerin bafllang fiyatlarnn geliflmifl lkelere gre
daha yksek olmasndan kaynaklanabilmektedir.
3. Reel gelir endeksinin hesaplanmasnda kullanlan GSMH deflatr olarak
kullanlacak fiyat endeksinin seilmesi de olduka nemli bir konudur.
Baz ylnn belirlenmesi, rn kalitesinde meydana gelen geliflmelerin mill
gelir istatistiklerine yanstlmas, kullanlacak arlklandrma sisteminin seilmesi gibi endeksleme sorunlar aslnda sadece az geliflmifl lkelerin deil,
geliflmifl lkelerin de karfl karflya kald sorunlar arasnda yer almaktadr.
4. GSMH hesaplanrken sadece kayt altna alnmfl ekonomik faaliyetler dikkate alnmaktadr. Bu nedenle kaytdfl ekonomi hesaplamaya dhil edilemez. Kaytdfl ekonomi, devletin resm kaytlarna girmeyen fakat bir gelir
akm douran btn faaliyetleri kapsar. Bu tr faaliyetler ya ihmal edilir ya
da basite tahmin edilir. Geliflmekte olan lkelerde kaytdfl ekonomi, gerek ekonomik boyutun nemli bir parasn oluflturmaktadr.
5. Geliflmekte olan lkelerde, zellikle retimin geinmek iin yapld krsal
kesimde, retimin ou piyasaya ulaflamaz. Tarmsal rnlerin belli bir ksm piyasaya girmeden aile iinde tketilir. Bu rnlere herhangi bir demede bulunulmad iin ulusal gelir olduundan daha dflk hesaplanmaktadr. Uzun dnemde ise ekonomik faaliyetlerin hanehalkndan ve geim sektrnden piyasaya dnflmesiyle, aslnda retim miktar deiflmemekle birlikte, bu rnler artk piyasada alm-satma konu olduu iin GSMH
ykseliyormufl gibi grnecektir.
6. Her lke GSMH rakamlarn kendi para birimiyle hesaplamaktadr. Karfllafltrma yapabilmek iin bunlarn ortak bir para birimine (rnein ABD Dolar) evrilmesi gerekmektedir. Bu da bir kur sorunu yaratr. Nitekim resm
dviz kurlar her zaman paralarn gerek deerini yanstmaz. Bu durum,
zellikle paralarnn deerlerini belirli nedenlerle bilinli olarak, gerek deerinin stnde ya da altnda tutan az geliflmifl lkelerde GSMHnn olduundan daha yksek hesaplanmasna neden olmaktadr. Bunun dflnda lkelerin yaflam standartlar birbirinden farkl olduu iin her lkenin belli bir
parasal byklkle satnalma gc de farkldr. Bu sorunun afllmas iin ileride deinilecek olan satnalma gc paritesine gre hesaplanan GSMH rakamlarnn kullanlmas daha gereki sonular vermektedir.
ktisadi Kalknma
7. Uluslararas kurulufllar kullanacaklar verileri, her lkenin kendi ulusal istatistik birimlerinden temin etmektedir. Ancak her lkenin ham veri toplama anlayfl kavram ve yntem olarak birbirlerinden farkldr. Uluslararas kurulufllarn bu verileri kendi arafltrmalar dorultusunda yapmalar
ise hem ok klfetli hem de maliyetlidir.
8. Bir ekonomide kalknma olmadan byme gerekleflebilir. lkenin
GSMH dzeyi olduka yksek olmasna ramen az geliflmifl lkelerin tipik
zelliklerini taflyabilir.
GSMH ve kifli baflna GSMH ltleri tm bu eksikliklerini bir yana brakrsak,
lkelerin geliflmifllik dzeylerinin karfllafltrlmasnda genel bir fikir vermesi bakmndan bir ilk yaklaflm olarak deerlendirilebilir.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
MAKALE
KalknmannSIRA
llmesinde
kullanlan GSMH ve kifli baflna GSMH byklklerinin stnSZDE
lk ve sakncalarn belirtiniz.
D fi N E L M
Satnalma
Gc Paritesi Yaklaflmyla lm
lkelerin GSMH deeri kendi ulusal para birimleri ile hesaplanmaktadr. GSMH
S O R U karfllafltrmalarda kullanlrken ulusal para birimi ile hesapladeeri uluslararas
nan GSMH bykl genellikle ABD dolarna evrilmektedir. Ancak farkl geliflme dzeylerine
iki lke arasndaki reel dviz kurunun, bu iki lke arasnD K Ksahip
AT
daki satnalma gcnn iyi bir lm olmad bilinmektedir. Bunun nedeni ise
lkedeki dviz
kuru hesaplanrken sadece dfl ticarete konu olan mal ve hizmetSIRA SZDE
lerin dikkate alnmas, dfl ticarete konu olmayan mal ve hizmetlerin dikkate alnmamasdr. Geliflmekte olan lkelerde dviz kurlarn etkilemeyen ucuz, emek
AMALARIMIZ edilmemifl mal ve hizmetlerin nispi olarak fazla olmas dyoun ve standardize
viz kurlarnn dflk olmasna ve bu lkelerin GSMH deerlerinin olduundan daha az hesaplanmasna neden olmaktadr. Satnalma gc paritesi yaklaflmnda ise
K T A P
hem dfl ticarete
konu olan mallar hem de dfl ticarete konu olmayan mallar kullanlmaktadr.
Ayrca reel dviz kuru lkelerin yaflam standartlarnn ayn olduu varsaymna
TELEVZYON
dayanmaktadr. Bu, 1$=2T ise Trkiyede 2 lirayla aldmz bir maln aynsnn
ABDde 1 dolara satn alnabilecei anlamna gelmektedir. Ancak gerek hayatta
lkelerin yaflam standartlar birbirinden farkl olduu iin ou zaman bu mmkn
olmaz.
NTERNET
Bu nedenle de uluslararas geliflmifllik karfllafltrmalarnda kifli baflna GSMH
rakamlar kullanlrken, GSMH rakamlar ortak bir dviz kuruna dnfltrlmekMAKALE
tedir. Buna Satnalma
Gc Paritesi (Purchasing Power Parity) yntemi denir. Satnalma gc paritesiyle hesaplanan dviz kuru, serbest piyasada dviz arz ve talebine gre oluflan dviz kurundan farkldr. lkenin reel satnalma gcn gsteren satnalma gc paritesi, belirli bir mal ve hizmet sepetinin eflitli lkelerde satn alnmas iin gerekli olan ulusal para tutarlarnn birbirine oran olarak tanmlanabilir.
Belirli bir tarihte Trkiyedeki fiyatlar Trk Liras (T) cinsinden PT, ABDdeki fiyatlar dolar ($) cinsinden PA olsun. Bu durumda satnalma gcn yanstan
gerek dviz kuru (P)=P T/PA fleklinde ifade edilir. rnein 1 kg elma Trkiyede 3T, Amerikada ise 2$ olsun. O halde Trkiye ile ABD arasnda satnalma
gc paritesi 3/2=1,5 T/$ olacaktr. Bunun anlam satnalma gc paritesine g-
N N
ngiltere
38.540
36.580
Trkiye
9.500
14.580
Romanya
7.840
14.050
Tablo 1.1de reel dviz kuru kullanlarak yaplan hesaplamaya gre ngilterede
kifli baflna dflen GSMH, Trkiyenin yaklaflk 4 kat iken, satnalma gc paritesi
ile hesaplandnda aradaki fark 2.5 kata inmektedir. Trkiye ile Romanyay karfllafltrmak da mmkndr. Trkiyenin kifli baflna dflen geliri reel dviz kuru ile
hesaplandnda Romanyadan bykken, satnalma gc paritesi ile yaplan hesaplamalarda Romanya ile neredeyse eflit olduu grlmektedir.
Satnalma gc paritesi lkeler arasndaki fiyat farkllklarn ortadan kaldrd
iin, uluslararas geliflmifllik dzeylerinin karfllafltrlmasnda daha gvenilir sonular vermektedir.
Tablo 1.1
Dviz Kuru ve
Satnalma Gc
Paritesine Gre
Kifli Baflna GSMH
(Milyar $)
Kaynak: World Bank,
World Development
Report 2012, Gender
Equality and
Development, World
Bank Publications,
s. 393.
Deiflkenler
Yaflam Sresi
Eitim
Gelir
Tablo 1.2
nsani Geliflme
Endeksinde
Kullanlan
Deiflkenler
Kaynak: UNDP,
Human Development
Report 2010, The
Real Wealth of
Nations: Pathways to
Human Development
(New York: Oxford
University Press,
2011), s. 215.
10
ktisadi Kalknma
fiekil 1.1
nsani Geliflme
Endeksinin
Hesaplanmas
Kaynak: UNDP,
Human
Development Report
2011, Sustainability
and Equity: A Better
Future For All, New
York: Palgreve
Macmillan, s. 167.
Bilgiye eriflim
Ortalama eitim
sresi
Yaflam sresi
beklentisi endeksi
Beklenen eitim
sresi
Satnalma gc paritesine
gre kifli baflna GSMH
($)
GSMH endeksi
Eitim endeksi
Minimum deer
Gzlenen maksimum
deer
20.0
83.4
13.1
18.0
100
107,721
Deiflkenler
Ortalama yaflam sresi beklentisi (Yl)
Deiflkenlerin her birinin 0 ile 1 arasnda bir deer almas iin ncelikle gstergenin deiflim endeksi hesaplanr. Deiflim endeksi flu biimde formle edilmektedir.
Dei im Endeksi =
Eer gzlenen deer minimum deere eflitse endeks deeri 0, maksimum deere eflitse 1 olacaktr. rnein beklenen eitim sresinde en yksek deer 18, en
dflk deer 0 olduuna gre, beklenen eitim sresi 9 yl olan bir lke yolun yarsndadr ve dolaysyla endeks deeri de 0.50dir.
Son olarak yaflam sresi, eitim ve gelire iliflkin elde edilen endeks deerleri
nin geometrik ortalamas alnarak insani geliflme endeksine ulafllmaktadr.
3
Ya am Endeksi Eitim Endeksi GSMH Endeksi
nsani Geliflme Endeksi =
nsani Geliflme Endeksi mutlak deil, greli bir ldr ve her lkenin dierlerine
gre karfllafltrmal konumunu vermektedir. UNDP, yapt hesaplamaya dayanarak
lkeleri dflk, orta, yksek ve ok yksek insani geliflmeye sahip lkeler olarak drt
gruba ayrmfltr. UNDP 2011 ylnda yaynlad nsani Geliflme Raporunda inceledii
187 lkeyi, elde ettikleri endeks deerlerine gre en yksekten en dfle doru bir
sralamaya tabii tutmufltur. Bu snflandrmay yaparken de her gruba dhil olan lke
saysnn eflit olmasna dikkat edilmifltir.
lke ve Sralama
Kifli
Baflna
GSMH
(SGP/$)*
GE
Deeri
80.0
11.3
15.9
33,352
0.889
Norve
81.1
12.6
17.3
47,557
0.943
Avustralya
81.9
12.0
18.0
34,431
0.929
Hollanda
80.7
11.6
16.8
36,402
0.910
ABD
78.5
12.4
16.0
43,017
0.910
Almanya
80.4
12.2
15.9
34,854
0.905
12
Japonya
83.3
11.6
15.1
32,295
0.901
17
srail
81.6
11.9
15.5
25,849
0.888
23
spanya
81.4
10.4
16.6
26,508
0.878
28
Birleflik Krallk
80.2
9.3
16.1
33,296
0.863
30
76.5
9.3
13.3
59,993
0.846
45
Arjantin
75.9
9.3
15.8
14,527
0.797
73.1
8.5
13.6
11,579
0.741
48
Uruguay
77.0
8.5
15.5
13,242
0.783
57
Meksika
77.0
8.5
13.9
13,245
0.770
61
Malezya
74.2
9.5
12.6
13,685
0.761
66
Rusya
68.8
9.8
14.1
14,561
0.755
73
Venezuella
74.4
7.6
14.2
10,656
0.735
84
Brezilya
73.5
7.2
13.8
10,162
0.718
88
ran
73.0
7.3
12.7
10,164
0.707
92
Trkiye
74.0
6.5
11.8
12,246
0.699
69.7
6.3
11.2
5,276
0.630
97
74.9
8.2
12.7
4,943
0.691
Sri Lanka
101 in
73.5
7.5
11.6
7,476
0.687
113 Msr
73.2
6.4
11.0
5,269
0.644
52.8
8.5
13.1
9,469
0.619
128 Vietnam
75.2
5.5
10.4
2,805
0.593
132 Irak
69.0
5.6
9.8
3,177
0.573
134 Hindistan
65.4
4.4
10.3
3,468
0.547
139 Kamboya
63.1
5.8
9.8
1,848
0.523
58.7
4.2
8.3
1,585
0.456
143 Kenya
57.1
7.0
11.0
1,492
0.509
145 Pakistan
65.4
4.9
6.9
2,550
0.504
156 Nijerya
51.9
5.0
8.9
2,069
0.459
171 Malawi
54.2
4.2
8.9
753
0.400
174 Etiyopya
59.3
1.5
8.5
971
0.363
47.8
2.9
7.2
737
0.336
184 Mozambik
50.2
1.2
9.2
898
0.322
48.4
3.5
8.2
280
0.286
69.8
7.4
11.3
10,082
0.682
187
Demokratik Kongo
Cumhuriyeti
Dnya
* 2005 baz yl kullanlmfltr.
11
Tablo 1.4
nsani Geliflme
Endeksine Gre Baz
lkelerin Ald
Deerler
Kaynak: UNDP,
Human Development
Report 2011,
Sustainability and
Equity: A Better
Future For All, New
York: Palgreve
Macmillan,
s. 127-130
12
ktisadi Kalknma
KALKINMA VE AZ GELfiMfiLK
Bir lkenin geliflme srecindeki konumu ve gerek ekonomik durumunun saptanmas birok ynden nemlidir. Toplum, geliflmifl lkelerin neden ve ne yolla gelifltiklerini bilmek ve dolaysyla ekonomik sorunlarna zm aramak durumundadr.
Farkna varlmamfl bir sorunun zm de mmkn deildir. Toplumun az geliflmiflliinin bilincine varp bunu ortadan kaldrmaya karar vermesi, kalknma yolunda
atlmfl en nemli admdr. Bu nedenlerle az geliflmiflliin llmesi kanlmazdr.
13
Dnya Bankasnn
hazrlad Dnya Kalknma
Raporu lkeleri kifli baflna
GSMH byklklerini
kullanarak gruplara
ayrmaktadr.
14
ktisadi Kalknma
Az geliflmiflliin tanmlanmasnda temel alnan bu yaklaflmda, insann temel ihtiyalarnn bilimsel kstaslarla saptanmfl ltler, kalplar erevesinde karfllanmas temel alnr. Bir lke, nfusunun byk ounluu toplumsal ve bireysel ihtiyalarn (insanca yaflamak iin gerekli masraflarn) gideremeyecek durumdaysa o lke az geliflmifltir. nsanlarn temel ihtiyalar beslenme, barnma, giyinme, eitim
ve salktr. Bu temel ihtiyalarn karfllanma dzeyini gsteren rakamlar az geliflmiflliin llmesinde kullanlabilir. Asgari koflullar salayamayan lkeler az geliflmifl
lke olarak snflandrlr. Ancak bu yaklaflmn da birtakm eksiklikleri bulunmaktadr. Bunlar:
Bilindii gibi zellikle bireysel ihtiyalar, sosyo-kltrel ortamlara ve zamana gre farkllk gsterir.
Bu tanmlama tek baflna yeterli deildir, br kstaslara gre yaplan tanmlamalarla beraber ele alnarak kullanlrsa daha yararl olabilir.
htiyalarn giderilmesinde kalite unsurunun da dikkate alnmas gerei, lm glefltiren bir noktadr.
Temel ihtiyalar kavram maddi yaflamn srdrlebilmesi yannda, (insann
sosyo-kltrel bir varlk olduu da dflnlerek), maddi olmayan alanlara
da yayldnda, lmlemede saysal bir temel bulma olana iyice zayflamaktadr.
Makroekonomik zellikleri
Az geliflmifl lkelerin makroekonomik zelliklerinden akla ilk gelenler kifli baflna
dflk gelir, dengesiz gelir dalm, eflitsizlik ve mutlak yoksulluk, buna bal olarak dflk yaflam standard ve refah dzeyi, yetersiz sermaye birikimi, dflk verimlilik ve yksek ithalat bamlldr.
Az geliflmifl lkelerin en belirgin zellii kifli baflna dflen gelirinin dflk
olmasdr. Dnya Bankas lkeleri kifli baflna dflen gelirlerine gre snflandrmaktadr. Snrlar belirleyen kifli baflna GSMH dzeyleri yldan yla deiflmekle
birlikte 2012 ylnda yaynlanan snflandrma Tablo 1.5te gsterilmektedir.
Tablo 1.5
Kifli Baflna Dflen
Gelire Gre lkelerin
Snflandrlmas
Kifli baflna 1.006 dolar ile 12.275 dolar arasnda GSMHya sahip
lkeler. Bu grup olduka genifl olacandan iki alt gruba ayrlmfltr.
Kifli baflna dflen gelir 1.006- 3.975 dolar olanlar dflk orta
gelirli lke ve kifli baflna dflen gelir 3.976-12.275 dolar olanlar
ise yksek orta gelirli lkelerdir.
Not: Trkiye bu snflandrmaya gre yksek orta gelirli lkeler snfnda yer almaktadr.
15
Kifli baflna dflen gelir rakam, basit bir ortalama olmas nedeniyle gerek gelir
dalm hakknda bilgi vermemektedir. Bununla birlikte az geliflmifl lkelerde kifli
baflna gelir dflk olmakla birlikte, ayn zamanda gelir dalm da dengesizdir.
2012 Dnya Kalknma Raporuna gre, dflk gelirli lkelerde yaflayan 817 milyon
kifli dnya nfusunun yaklaflk %12sini oluflturmaktadr. Bu lkelerin dnya haslasndan ald pay ise sadece binde 6.7dir. Bu durum dnya gelir dalm dengeSIRA SZDE
sizliini aka gzler nne sermektedir. Bunun dflnda az geliflmifl
lkelerde yaratlan mill hasla lke nfusuna olduka dengesiz bir biimde dalmaktadr. Gelir dalmnda adaleti lmek iin kullanlan yntemlerden biri
Gini katsaysdr.
D fi N E L M
Gini katsays 0 ile 1 arasnda deer almaktadr. lkedeki gelir dalmndaki dengesizlik arttka, Gini katsaysnn deeri giderek 1e yaklaflr. Az geliflmifl lkelerS O R U
de Gini Katsays yksektir.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
DKKAT
N N
Zambiya
59.3
64.3
Bangladefl
40.0
49.6
Burundi
66.9
81.3
Nijerya
54.7
64.4
Etiyopya
38.9
39.0
Seilmifl lkeler
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
MAKALE
Tablo 1.6
Az Geliflmifl lkelerde
Yoksulluk Snrnn
Altndaki Nfus (%)
Kaynak: World
Development Report
2012, Gender
Equality and
Development, World
Bank Publications,
s. 394-395.
16
ktisadi Kalknma
Tablo 1.6dan grld gibi az geliflmifl lkelerde yoksulluk snr altnda yaflayan nfus olduka kalabalktr. Geliflmifl lkelerde ise bu oran neredeyse sfrdr.
Az geliflmifl lkelerde kifli baflna dflen gelirin dflk olmas ve bu tip lkelerde mutlak yoksulluun nemli boyutlarda bulunmas nedeniyle bu lkelerde yaflam standard ve refah dzeyi olduka dflktr.
SIRA SZDE
D fi N E L M
Sermaye birikimi, toplumun
retmifl olduu deerlerin
tmn tketmeyip bir
S O sermaye
R U
ksmn
mallarna
ayrmasdr.
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
SIRA
N T E SZDE
RNET
D fi N E L M
MAKALE
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
MAKALE
Dflk yaflamSIRA
standard
SZDE size neyi ifade ediyor? Sizce yaflam standardn belirleyen unsurlar nelerdir?
D fi Nlkelerde
ELM
Az geliflmifl
dier taraftan yetersiz sermaye birikimi ve dflk verimlilik de sz konusudur.
Aletler, makineler,
ulaflm aralar, sanayi gereleri, fabrika ve donanm vb. gibi
S O R U
unsurlar, retimin artrlmasnda byk rol olan fiziki sermayenin deiflik biimleridir. Pek ok iktisat tarafndan fiziki sermaye birikimi kalknmann can damar
DKKAT
olarak grlmektedir. Az geliflmifl lkeler yeterli sermaye donanmna sahip deildir. Bunun altnda yatan neden ise tasarruflarn ve yatrmlarn dflk olmasdr.
SIRA lkelerde
SZDE
Az geliflmifl
gelirin kullanmyla ilgili olarak tasarruf eiliminin dflk
olmas, gelirin dalm ile ilgili olarak da tasarruflarn dengesiz dalm ve halkn
byk bir blmnn hi tasarrufta bulunmamas nemli bir zelliktir. Bilindii giAMALARIMIZ
bi tasarruf eiliminin dflk olmasnda, bir yandan tasarruf yapma isteinin te
yandan tasarruf yapma gcnn zayf olmas etkindir. Bu nedenlerle tasarruflarn
dflk dzeyde
bir yana, bu fonlarn ou zaman gsterifl ya da geleneksel
K T olmas
A P
amal tketime ynelme tehlikesi de vardr. Dflk tasarruf eilimi, sonuta yatrm orannn da dflk olmas sonucunu douracaktr. Yatrmlarn dflk dzeyde
olmasnda,T Eyatrm
ve isteinin zayf olmas da nemli bir etkendir. Sermaye
L E V Z Y Ofrsat
N
birikiminin kayna net yatrmlar olduuna gre, az geliflmifl lkelerde, sermaye
birikiminin yetersiz olmasnn nedeni, gelirin dflk olmas ve buna bal olarak tasarruf ve yatrmlarn dflk olmasdr.
SIRA
N T E RSZDE
NET
Dflk gelir
dzeyinde
ortaya bir ksr dng kmaktadr. Dflk gelir dzeyi,
eitim, salk, fabrika ve tesis, donanm, ara-gere ve altyapya dflk yatrm yaplmas anlamna
Bu da verimliliin dflk olmasna ve ekonomik
D fi N E L gelmektedir.
M
M A K A L Eolmaktadr. Tm bu etkiler sonucunda da gelir dflk olacak ve
durgunlua neden
ksr dng bafllad noktaya tekrar gelecektir. Sonu itibariyle yatrmlar dflk
O R U
dzeyde iseSverimlilik
de buna paralel olarak dflk dzeyde kalacaktr.
N N
Yoksulluun DKsr
2. nitede ayrntl olarak yer verilmifltir.
K K ADngsne
T
Az geliflmifl
lkelerde yksek ithalat bamll da dikkat ekici bir zelSIRA SZDE
liktir. Az geliflmifl lkelerin ihracat yaps temelde tarmsal rnler ve hammaddeye dayanmaktadr. retimlerinin byk bir blmn geliflmifl lkelere satan
az geliflmiflAMALARIMIZ
lkelerin ihracat gelirleri, geliflmeleri iin byk nem taflyan ara ve
yatrm mallar ile bir ksm tketim mallarnn satn alnmasna harcanmakta, yani byk lde ithalata gitmektedir. Az geliflmifl lkelerde ithalatn GSMHya
K T AGSMHya
P
oran, ihracatn
oranndan byktr. Bu durum az geliflmifl lkelerin
kalknmalar iin gerekli olan ara ve yatrm mallarnn ithalata baml olmasndan kaynaklanr. Yksek ithalat bamll, az geliflmifl lkelerin temel sknts
L E V Z Y O N nedeniyle bu lkelerin nemli miktarda cari ifllemler a
alan dvizT Eyetersizlii
vermesine yol amaktadr.
N N
NTERNET
MAKALE
17
Demografik zellikleri
Az geliflmifl lkelerin demografik zellikleri hzl nfus artfl, yksek bamllk oran,
yksek krsal nfus, yksek oranl iflsizlik ve kaytdfl istihdam olarak sralanabilir.
Dnya nfusu 1800 ylnda 1 milyarn hemen altndayken, 1900de 1.65 milyara ulaflmfl ve 2000 ylnda 6 milyar gemifltir. 2012 ylna gelindiinde ise dnya
nfusunun 7 milyar bulduu ifade edilmektedir. Grld gibi dnya nfusunun artfl son yllarda giderek hzlanmfltr. Bu artfln sorumlusu ise daha ok, az
geliflmifl lkelerdir. Hzl nfus artfl az geliflmifl lkelerin nemli bir zelliidir.
Yksek gelirli lkelerde nfus son on ylda ortalama olarak %0,7 (binde 7), orta
gelirli lkelerde %1,2 ve dflk gelirli lkelerde %2,2 orannda artfl kaydetmifltir.
Baz geliflmifl lkelerde ise bu orann negatif olduu gzlenmektedir ki bunun anlam nfusun azalma eilimi iinde olmasdr.
Nfus artfl hzn belirleyen etkenler; doum oranlar, lm oranlar ve glerdir. Dflk gelirli lkelerde doum oranlar yksek gelirli lkelerin neredeyse
katdr. lm oranlar da az geliflmifl lkelerde geliflmifl lkelere oranla yksektir.
Ancak, lm oranlar giderek azalma eilimine girmifltir. Bu nedenle az geliflmifl
lkelerde gen ve ocuk nfus fazladr. Bu kesim ekonomik olarak aktif olmadndan retime katlmamaktadr. Az geliflmifl lkelerde 15 yafln altndaki nfus,
toplam nfusun ortalama %40n olufltururken bu oran geliflmifl lkelerde %20nin
altndadr. Bu da bamllk orannn az geliflmifl lkelerde yksek olmas sonucunu dourmaktadr. Birleflmifl Milletler Kalknma Programna gre geliflmifl lkelerde bamllk oran %50 civarndayken az geliflmifl lkelerde bu oran %70-80
arasndadr. Bir lkede yksek bamllk oran; belli saydaki reticilerin oluflturduu haslann daha byk saydaki tketiciler tarafndan paylafllmasn ifade
eder.
Dier taraftan, ekonomik kalknmann en nemli gstergelerinden biri ekonomik yapnn tarm kesiminden sanayi ve hizmetlere doru arlk kazanmasdr.
Az geliflmifl lkeler tarm sektrnn n planda olduu lkeler olmakla birlikte
nfusun byk bir kesimi krsal blgelerde younlaflmaktadr. Krsal kesimde ise yoksulluk, retimin aile iinde tketilmesi, yetersiz bilgilenme ve sosyal tabakalaflma olduka fazladr. Ayrca az geliflmifl lkelerde krdan kente g giderek
artmakta, bu durum da hzl flehirleflme ve arpk kentleflmeye yol amaktadr.
2011 yl nsani Geliflme Raporuna gre geliflmifl lkelerde halkn yaklaflk %80i
flehirlerde yaflarken, az geliflmifl lkelerde bu oran sadece %35tir. Halkn geriye
kalan %65lik ksm ise krsal kesimde yaflamaktadr.
Yksek iflsizlik oran da az geliflmifl lkelerin ortak bir zelliidir. Az geliflmifl lkelerde iflsizlik oranlar %10-15 arasndadr. Bunun temel nedeni nfusun
hzla artmasna karfln, ifl olanaklarnn ayn hzla artmyor olmasdr. fl olanaklarnn artmas ise lkede yaplan yatrmlara baldr. Az geliflmifl lkelerde yatrmlarn yetersiz olduundan daha nce bahsetmifltik. O hlde, bu lkelerde iflsizliin
azaltlabilmesi iin ilk nce yatrmlarn artrlmas gerekmektedir. Buna ek olarak
az geliflmifl lkelerde daha nce bahsettiimiz krdan kente g oranndaki artfl,
kentsel alanlardaki iflsizlik orann, ortalamann iki katna karabilmektedir.
Az geliflmifl lkelerde nitelikli iflgc de olduka snrldr. Nitelikli iflgc arz
ile talebi uyumsuz olduu iin bir takm istihdam sorunlar yaflanmaktadr. 15-24
yafl aras eitimli ve nitelikli gen nfus iinde grlen iflsizlik tr gen iflsizliidir. Az geliflmifl lkelerde gen iflsizlii genel iflsizlik orannn iki katdr. Bir ekonomide nitelikli iflgcnden yararlanmamann maliyeti elbette ki olduka ardr.
Az geliflmifl lkelerde bir de alflan yoksullardan bahsetmek gerekir. alflan yok-
Bamllk Oran:
alflmayan yafltaki nfusun
(0-14 ve 65 yafl st)
alflan nfusa (15-64 yafl
aras) oran ile ifade
edilmektedir.
18
ktisadi Kalknma
sullar, alflan ancak kendilerini ve ailelerini daha nce bahsettiimiz yoksulluk snrnn zerine karacak kadar gelir elde edemeyen kiflileri tanmlamak iin kullanlmaktadr. Bunlar son derece dflk cretle alflmaktadr.
Az geliflmifl lkelerde kaytdfl istihdam da nemli boyutlardadr. Kaytdfl istihdam bir kiflinin herhangi bir sosyal gvenceden yoksun olarak alflmasdr. Bu kifliler
sosyal gvenlik sistemine kaytl olmadklar iin kaytdfl istihdam edilirler. alflma
koflullar ise gelir ve ifl gvenlii ynnden kaytl istihdama oranla olduka ktdr.
Befleri zellikleri
Az geliflmifl lkeler dflk befleri sermaye dzeyine sahip lkelerdir. Befleri sermaye eitim, salk ve beslenme unsurlarndan oluflmaktadr. fiimdi srasyla az
geliflmifl lkelerin bu unsurlara iliflkin yaplarna deinelim.
Az geliflmifl lkeler dflk eitim dzeyine sahiptir. Bir lkenin eitim durumu ile ilgili gzlemlerde bulunurken en ok kullanlan gstergeler; okul, retmen, renci ve mezun says, retmen baflna dflen renci says, eitime yaplan harcamalarn GSMHya oran ya da eitim harcamalarnn toplam kamu harcamalarna oran, her eitim kademesi iin okullaflma oranlar ve ortalama eitim
sresidir.
Bu gstergelerin en nemlilerinden bir dieri, okur-yazar nfusun toplam nfusa orandr. Bu orann dflk olmas az geliflmifl toplumlarn en belirgin zelliidir. Geliflmifl lkelerde bu oran neredeyse %100 iken geliflmekte olan lkelerde
%60 civarndadr. Dier taraftan, okur-yazar olmayanlarn oran, lkenin nispeten
geri kalmfl yrelerinde ve nfusun kadn kesiminde daha yksektir. Bu durum da
eitim sorununun ekonomik ve sosyal geliflmeyle bantl olduunu gstermektedir. 2011 yl nsani Geliflme Raporuna gre ok yksek insani geliflmeye sahip lkelerde eitim harcamalarnn GSMHya oran %12 civarnda iken, dflk insani geliflmeye sahip lkelerde sadece %5dir.
Az geliflmifl lkelerde yetersiz salk koflullar kimi zaman lmcl sonular
dourabilmektedir. Salk koflullarnn belirlenmesinde; nfusa oranla eflitli hastalklardan ve salgnlardan lenlerin says, hastane, eflitli salk tesisleri, tbbi arafltrma kurumlar, yatak ve doktor says, ortalama yaflam sresi beklentisi, temiz ime suyundan yararlanamayanlarn oran ile kamunun salk harcamalar gibi gstergeler kullanlabilir.
Az geliflmifl lkelerde pek ok kere ifade ettiimiz gibi kifli baflna dflen gelir
dflktr. Dflk gelirli bireyler su, kanalizasyon, p, temizlik gibi hizmetlerin yetersiz olduu blgelerde yafladklarndan birtakm salgn hastalklara ska maruz
kalmaktadr. Yetersiz salk koflullar nedeniyle az geliflmifl lkelerde ortalama mrn de geliflmifl lkelerin ok gerisinde kald grlmektedir.
2011 yl nsani Geliflme Raporuna gre ok yksek insani geliflmeye sahip lkelerde GSMHya oranla salk harcamalar %11 civarnda iken, dflk insani geliflmeye sahip lkelerde sadece %5tir.
Dier taraftan yetersiz beslenme de az geliflmifl lkelerin en nemli sorunlarndan biridir. Bir toplumun beslenme dzeyi genellikle kifli baflna dflen kalori
miktaryla llr. Kifli baflna dflen kalori miktar 2500n altna dflen lkelerde
beslenme yetersizlii olduu sylenebilir. Geri bu rakam cinsiyete, yafla, kiloya
ve gnlk aktivite dzeyine gre kifliden kifliye deiflmektedir. Dier taraftan beslenme yetersizliinin tek nedeni ya da gstergesi gnlk kalori tketiminin dflk
olmas deildir. htiya duyulan kalorinin tek bir besinden (tahl ya da pirin) salanmas da nemli bir beslenme bozukluudur. Bu lkelerin beslenme alflkanlk-
19
Sektrel zellikleri
Az geliflmifl lkeler, genelde tarm sektrnn hakim sektr olduu lkelerdir. Az geliflmifl lkelerin tarm sektrne iliflkin zellikleri flu flekilde sralanabilir:
Tarm sektrnn toplam hasla iindeki pay olduka yksektir.
Tarm sektrnn toplam istihdam ve toplam ihracattaki pay byktr.
Toprak zerinde youn nfus basks bulunmaktadr. Nfusun yaklaflk
%65lik ksm krsal kesimde yaflamaktadr.
Tarm sektrnde kullanlan geri teknoloji dolaysyla verimlilik dflktr.
Toprak sahipliinin dalm gelifli gzeldir. Genel olarak devam eden feodal yap geerliliini korumaktadr.
Nitelikli tohum ve kimyasal gbre gibi modern retim tekniklerinden yeterince yararlanlmamaktadr.
retim tarma ve dolaysyla iklim koflullarna bal olduundan mill gelir
mevsimsel deiflimlerden nemli lde etkilenmektedir.
Tarm sektr genelde geimlik sektrdr. retimin aile iinde tketilmesi
yaygndr.
Tarm sektrnde gizli iflsizlik nemli boyuttadr.
Ekonomik kalknma srecinde tarmn toplam istihdamdaki yksek pay giderek azalmakta, sanayi ve hizmetler sektrnn ise giderek artmaktadr. Ancak, kimi az geliflmifl lkelerde tarm sektrnn nemi ve sanayileflme srecine katklar ihmal edilmifltir. Oysa ki, tarm sektr gelifltike, verimlilii arttka bu kesimde alflanlarn gelirleri artar. Bu kesimin gelirlerinin artmas toplam talebi de artracaktr. Dier taraftan tarmsal rnlerin ihracatnn artmasyla beraber lkenin
dviz kazanc artar. Bu kaynaklar da sanayileflme srecinin hzlanmasn salayacak finansman olanaklarn artrr.
Ekonomik kalknmann belirleyicilerinden biri de imalat sanayisinin greceli
neminin artmasdr. Az geliflmifl bir ekonominin imalat sanayisinin alt kesimlerinin durumunun belirlenmesi ise bu konudaki en nemli gstergedir. Bilindii gibi imalat sanayisinin alt kesimleri tketim mallar sanayisi, ara mallar sanayisi ve
yatrm mallar sanayisidir. flte birbirleriyle karfllkl girdi-kt iliflkisinde bulunan
bu altkesimlerin oluflturduu imalat sanayisi rgsnn, gerekten dengeli iflleyen
bir grnmde olmas gerekir. Ne var ki ou az geliflmifl lkede ara ve yatrm
mallar sanayilerinin zamannda ve yeterince gelifltirilememesi, tketim
mal sanayisinin ise aflr bymesi, dengesiz bir sanayileflmenin ortaya
kmasna neden olmaktadr. malat sanayisinin i yapsndaki bu dengesizlik
hem ekonomide sanayi kesiminin katma deerinin dflk olmasna yol amakta
hem de yaratlan sanayinin hammadde ve teknolojik ynden dfla bal kalmasna
ortam hazrlamaktadr. Sonuta, lkede bafllatlan sanayileflme belirli bir izginin
stne kamamakta, bu durum giderek tm ekonomik byklkler zerinde
olumsuz etkiler yaratmakta ve kalknma srecini olumsuz etkilemektedir.
Az geliflmifl lkelerde hizmet sektr ise normalin stnde byktr. Ayrca hizmet sektr, krsal kesimin dfllad iflsiz kitleyi, sanayinin yeterince istihdam
olana yaratamamas nedeniyle de yapsnda taflr. Bir bakma gizli iflsizler ordusuna
katlan bu kitle marjinal verimlilii son derece dflk ifllerde alflr grnrler. Oysa
ileri geliflmifllik dzeyindeki lkelerde hizmet kesiminin verimlilii olduka yksektir.
20
ktisadi Kalknma
Az geliflmifl lkeler, tarmdan sanayiye, oradan da hizmetlere akan iflgcnn geleneksel sektrleraras geliflim srecini izleyememektedirler. Bu tip lkeler genelde
ikinci aflama olarak ifade edilen sanayi sektrnn geliflimini atlayarak dorudan hizmetler sektrnn geliflmesine ynelmektedir. Bu durum da ekonomik kalknma srecini dengeli yapsndan uzaklafltrarak dengesiz bir yaplanmaya srklemektedir.
Sosyal zellikleri
21
GSYH/GSMH
KADIN STHDAMI
SYAS
STKRAR
SU
ORANLARI
EKONOMK
FAALYET DZEY
Kifli Baflna
Gnlk
Kalori Alm
ORTALAMA GELR
DZEY
KALKINMA
GSTERGELER
YKSEKRETM
MEZUNLARININ
ORANI
ORTALAMA ETM
DZEY
ELEKTRK
TKETM
SALIK
lm/ Doum
Oran
Yaflam Sresi Kifli Baflna
Beklentisi
Dflen
Doktor Says
SU BORULARININ
STANDARDI
TEMZ SUYA
ERfiME
Kfi BAfiINA
DfiEN
BLGSAYAR
Kfi BAfiINA
TELEFON
DfiEN
TELEVZYON LETfiM
22
ktisadi Kalknma
zet
N
A M A
N
A M A
N
AM A
N
A M A
N
AM A
23
Kendimizi Snayalm
1. Ekonomik olarak daha fazla mal ve hizmet retmenin yan sra sosyo-ekonomik yapnn da deiflmesi ne
olarak adlandrlr?
a. Teknolojik yenilenme
b. retkenlik artfl
c. ktisadi byme
d. ktisadi refah
e. ktisadi kalknma
3. lgili lkede gereklefltirilen fiili retim dzeyi, potansiyel retim dzeyinden dflk ise, bu lkeyi az
geliflmifl sayabiliriz. Bu ifade az geliflmifllii afladakilerden hangisine gre tanmlamaktadr?
a. Ekonomik kaynaklarn kullanm durumuna gre
b. Toplumsal temel ihtiyalarn karfllanmasna gre
c. Bireysel temel ihtiyalarn karfllanmasna gre
d. Potansiyel artk kavramna gre
e. Uluslararas geliflme farkllklarna gre
4. Birleflmifl Milletler Kalknma Programnn 2011 ylnda yaynlad nsani Geliflme Endeksine gre Trkiye afladaki gruplardan hangisi iinde yer alr?
a. Dflk insani kalknmaya sahip lke
b. Dflk orta gelirli lkeler
c. Yksek orta gelirli lkeler
d. Orta dzeyde insani kalknmaya sahip lke
e. Yksek dzeyde insani kalknmaya sahip lke
5. Afladakilerden hangisi az geliflmifl lkelerin makroekonomik byklklerine iliflkin zelliklerinden deildir?
a. Dengesiz gelir dalm
b. Dflk yaflam standard ve refah dzeyi
c. Yksek doum oran
d. Kifli baflna dflk gelir
e. Yetersiz sermaye birikimi
24
ktisadi Kalknma
Yaflamn inden
nsani Geliflme Endeksi 2011
Birleflmifl Milletler Kalknma Program (UNDP) 20 yldr
bir dizi sosyal gsterge ile nsani Geliflme Endeksi (GE)
oluflturuyor. GE 187 lkeyi kapsyor ve iki ana kalemden olufluyor. Biri ekonominin verimliliini len kifli
baflna milli gelirdir. Ancak Trkiyede yapld gibi,
Trk Liras dolara cari kurdan evrilmiyor. Temsili malhizmet sepetini eflitleyen satnalma gc paritesi (SGP)
kullanlyor. Satnalma gc paritesine gre 2005 sabit
fiyatlar ile hesaplanyor. 2011 iin Trkiye 12.250 dolarla 187 lke arasnda 67nci srada kyor.
Dieri toplumsal refah lyor. Gelir-dfl insani geliflme endeksi (GD-GE) biri salk, ikisi eitimden,
gstergeyi yanstyor: Doumda yaflam beklentisi, yetiflkin nfusun ortalama eitim sresi ve ocuklarn beklenen eitim sresi. Salk sisteminin etkinliini ve yaygnln lmek iin doumda yaflam beklentisi kullanlyor. Bu gstergeyi zellikle ocuk lmlerinin olumsuz etkilediini hemen hatrlatalm. Eitim iin stok-akm
ayrm yaplyor. lki iin yetiflkin nfusun ortalama eitimine baklyor. Dierini bu yl doan ocuklarn ortalama beklenen eitim sresi temsil ediyor. Bu iki say
toplumun insana yatrma verdii nemi zetliyor.
Trkiyenin yeri
Trkiyenin gsterge deerleri flyle: Yaflam beklentisi 74 yl; ortalama eitim 6.5 yl; doumda beklenen
eitim 11.8 yl. Bunlarn toplam Trkiyeyi gelir-dfl insani geliflmifllik endeksinde 0.704 puan ile 112nci sraya taflyor. Resmin tmne bakalm. Kifli baflna gelir sralamasnda Trkiye 67nci; gelir-dfl GE sralamasnda
112nci; birlefltirince genel GE sralamasnda 92nci kyor. arpc: Trkiye gelir-dfl GE ve gelir sralama
fark yksek lkelerden biridir. ki u rnek veriyorum.
Yeni Zelanda: Gelir 23.750 dolar; yaflam beklentisi 80.7
yl; ortalama eitim 12.5 yl; beklenen eitim 18 yl; gelir sralamasnda 35inci; gelir-dfl GE sralamasnda
2nci: genel GE sralamasnda 5inci. Kuveyt: Gelir
47.900 dolar; yaflam beklentisi 74.6 yl; ortalama eitim
6.1 yl; beklenen eitim 12.3 yl; gelir sralamasnda
6nc; gelir-dfl GE sralamasnda 111inci, genel GE sralamasnda 63nc.
25
Okuma Paras
1. e
2. c
3. a
4. e
5. c
6. e
7. b
8. d
9. b
10. d
26
ktisadi Kalknma
Yararlanlan Kaynaklar
Sra Sizde 1
Bir lkenin bymfl olmas ayn zamanda kalknmann da saland anlamna gelmez. Kalknma kavram
bymeyi de iine alan ok boyutlu bir kavramdr. O
lkede ilgili dnemde yapsal deiflimin gereklefltirilip
gereklefltirilmediine de bakmak gerekir.
Sra Sizde 2
Geliflmifl lkeler arasnda yer alan Kanada, Avustralya
ve Yeni Zelanda ayn zamanda birer tarm lkesidir.
Tarm lkeleri kavram, tarmsal retimin ileri teknolojiyle yapld anlamna gelmez. Az geliflmifl lkelerde
tarm ilkel teknoloji kullanlarak dflk verimlilikle yaplmaktadr.
Sra Sizde 3
GSMH ve kifli baflna GSMH deerleri olduka kolay temin edilmekte ve bir bakflta ilgili lke ile ilgili fikir verebilmektedir. Dier taraftan uluslararas karfllafltrmalarda kullanlmaya olduka uygundur. Kalknma ile bu
iki deiflken arasnda gl bir iliflkinin olduu flphesizdir. Ancak ilgili ltler olduka globaldir. Kullanlan
fiyat endeksi, fiyat unsurunun nitelii ve kur sorunu nedeniyle hesaplama sorunlar yaflanr. Az geliflmifl lkelerde kaytdfl ekonominin bykl ve aile ii tketimin yaygnl bu deerlerin olduundan dflk hesaplanmasna yol aar. Dier taraftan her lkenin ham
veri toplama anlayfl kavram ve yntem olarak birbirlerinden farkldr. Son olarak kimi lkelerin GSMH dzeyi olduka yksek olmasna ramen az geliflmifl lkelerin tipik zelliklerini de taflyabilir. Bu durum kalknmann llmesinde sadece GSMH ve kifli baflna GSMH
deerlerinin baz alnmasndan kaynaklanmaktadr.
Sra Sizde 4
Dflk yaflam standard, bireyin insanca yaflayabilmesi
iin gerekli olanaklara yeterli dzeyde sahip olamamasdr. Beslenme, temiz suya ulaflma, hijyen, salk, barnma, eitim, bilgi ve hizmetlere ulaflabilme yaflam
standardn belirleyen unsurladr. rnein barnma nasl salanyor? Evin zemini toprak m? Bir odada yaflayan kifli says ka? Evin her bir odasnda en fazla drt
kiflinin barnyor olmas ve zemininin amur ya da topraktan yaplmamfl olmas gerekir. Eer bu koflullar salanamyorsa yaflam standard dflktr diyebiliriz.
27
KTSAD KALKINMA
Amalarmz
N
N
N
N
Anahtar Kavramlar
Ksr Dng
Modern Kesim
nder Sektr
Geleneksel Kesim
Bamllk
Birincil Sektr
Sanayisizleflme
Merkez-evre
Dalizm
Geim Kesimi
indekiler
ktisadi Kalknma
Kalknma Teorileri
Kalknma Teorileri
GELENEKSEL KTSADA DAYALI YAKLAfiIMLAR
Geleneksel kalknma iktisad yaklaflm, ulusal ekonominin i dinamikleriyle ilgili
olarak, daha ok az geliflmifl lkelerin makroekonomik sorunlarna odaklanmaktadr. Bu yaklaflm ayn zamanda kalknma ile yapsal deiflme sreci arasndaki etkileflimden hareketle, az geliflmifl ve geliflmifl lkeler arasnda niteliksel anlamdaki
farkllklar zerinde de durmaktadr.
Geleneksel kalknma iktisad yaklaflmna gre, az geliflmifl lkelerin baz tipik
zellikleri geliflmelerinin nndeki en nemli engeldir. Arz-talep uyumsuzluklar,
retim faktrlerinin dalmnda grlen aksaklklar, piyasalarn darl, giriflimci
eksiklii, dflk verimlilik, gerekli retim teknolojisinin yokluu, befleri sermayedeki eksiklikler bu tipik zellikler arasnda saylabilir.
Sz konusu yaklaflma gre, az geliflmiflliin nedeni, gnmzde geliflmifl lke
olarak tanmlanan lkelerin, gemiflte ekonomik ve sosyal alanlarda gereklefltirdikleri dnflm, az geliflmifl lkelerin baflaramamalardr. Bu anlamda az geliflmifl lkeler, modernleflmenin gereklerini yerine getiremedikleri iin geliflememektedir. Geleneksel kalknma iktisad yaklaflm erevesinde iki teori yer almaktadr.
Bunlar: Ksr Dng Teorisi ve Geliflme Aflamalar Teorisidir.
30
ktisadi Kalknma
Kstl fl Blm
Yetersiz Sermaye Birikimi
Dflk Verimlilik
Snrl Pazar
Dflk Krllk
Kstl fl Blm
Bu dngye gre, kstl ifl blm dflk verimlilii belirlemekte, dflk verimlilik ise giriflimcilerin krn ve bylelikle yeni yatrmlara aktarlacak sermayeyi dflk klmaktadr. Yetersiz sermaye birikimi, hem maliyetler hem de retim asndan
pazarn geniflliini snrlamaktadr. Pazarn kkl de retim srecinde yaplacak ifl blmne yeterince olanak salamayarak ksr dngy tamamlamaktadr.
Dflk Gelir
Az geliflmifl lkelerde kifli baflna dflen gelirin dflk olmas, tasarruflarn dflk gerekleflmesine ve dolaysyla gerekli yatrmlarn yaplamamasna yol amaktadr. Dflk dzeyde gerekleflen yatrmlar ise verimliliin dflk olmasna ve
bylece daha nce dflk dzeyde meydana gelen gelirin, yine dflk dzeyde
gerekleflmesine yol amaktadr. Dolaysyla bafllang noktasndaki dflk gelir
dzeyinin neden olduu ksr dng srp gitmektedir. Talep ynnden yoksulluun ksr dngs ise flu flekildedir:
Dflk Gelir (Yoksulluk)
Dflk Yatrm stei
Dflk Talep
Dflk Verimlilik
Pazarn Darl
Dflk retim
Dflk Gelir
Efektif talep: Satnalma
gcyle desteklenmifl satn
alma isteidir.
Dflk gelir dzeyi, talep ynnden, piyasadaki efektif talebin dflk dzeyde gerekleflmesine ve bu da retimin yani gelirin bafllangta olduu gibi tekrar
dflk olmasna yol amaktadr. Bylece yatrmlar iin gerekli olan gd, i pazarn darl nedeniyle talep ynnden yetersiz kalmaktadr. Giriflimcilerin yatrm
yapma istek ve gc krlacandan yatrmlar yetersiz kalacak, bu nedenle de verimlilik ve retim dflk olacaktr. Nihayetinde, tm bu birbirini etkileyen mekanizma sonucunda gelir dzeyi, bafllangta olduu gibi dflk kalacaktr.
SIRA SZDE
Verilen ksrSIRA
dng
rneklerinden hareketle, az geliflmifllikle ilgili baflka faktrlerle alSZDE
flan ksr dng modelleri kurunuz.
D fi N E L M
D fi gre,
N E L M az geliflmifllikten kurtulmak ancak bu dngnn krlmasyla
Bu teoriye
mmkn olabilir. Fakat bu dngnn nasl krlabilecei en nemli sorundur.
S O R U
S O R U
DKKAT
DKKAT
SIRA SZDE
SIRA SZDE
31
Nurksee gre, bir ekonomide ksr dngnn varl, devlet tarafndan birtakm
nlemlerin alnmasn gerektirmektedir. Talep asndan yoksulluk, giriflimcilerin
yatrm yapma istek ve gcn azaltmaktadr. Bu nedenle devlet bizzat kendi giriflimleri vastasyla lkenin sanayileflmesine katkda bulunabilir. Arz ynnden, sermaye oluflumu tasarruf kapasitesinde bir ykselmeyi gerektirir. Nurkse, bymenin temel belirleyicisinin, lkenin marjinal tasarruf eilimi olduuna dikkat
ekmektedir. Bu ise gnll tasarruflarn harekete geirilmesi iin bir gven ortamnn oluflturulmas ile mmkndr. Bunlarn dflnda ksr dngnn krlmas
iin dfl yardm ve yabanc sermayenin nemi de vurgulanmaktadr. Az geliflmifl lkelerin temel skntsnn yetersiz sermaye olduu dflnldnde, yabanc sermayenin tasarruf a ve dviz a sorunlarn giderme ve sermaye birikimine
katk salamadaki rol yadsnamaz.
Geliflmifl lkeler ve okuluslu flirketler az geliflmifl lkelerde nedenSIRA
yatrm
yapmaktadr?
SZDE
Sizce bu sadece iyilik iin mi, yoksa kendi karlar dorultusunda m hareket ediyorlar?
D fi N E L M
SIRA SZDE
D fi N E L M
Ksr dng teorisi eflitli ynlerden elefltiriye uramfltr. Bu elefltirileri flu flekilde
sralamak mmkndr:
S O R U
lk elefltiri, ksr dngnn mant iinde kalarak kullanlan aklayc faktrlerin nitelii, says ve srasyla ilgilidir. Bu elefltiriyi getirenlerden Lewis,
DKKAT
arz ynnden yoksulluun ksr dngsnde, tasarruflarn dflk olmasnn
temel nedeninin yoksulluktan ok, modern kesimin gerek nitelik, gerekse
SIRA SZDE ve krlarn
nicelik olarak yeterince geliflmemifl olmas ile yatrm olanaklar
dflk olmasn gstermektedir.
Elefltirilerin yneldii ikinci nokta, bir deiflkenin sadece kendinden nce
AMALARIMIZ
gelen deiflkenle aklanmas ve etkinin tek ynl olmasna iliflkin varsaymdr. rnein pazar darl talebin dflklnden etkilendii gibi, talep
dflkl de pazarn dar olmasndan etkilenebilir.
K T A P
Ksr dng teorisine yneltilen en nemli elefltiri, bafllanlan noktaya geri
dnlmesidir. Buna gre azgeliflmifllik doal bir veri olarak kabul edilmekte ve kendi iinde aklanmaya alfllmaktadr.
TELEVZYON
Az geliflmifl lkelerin bu ksr dngye nasl dfltkleri ya da bugnn geliflmifl lkelerinin bu ksr dngden nasl syrld sorular akta kalmaktadr. Oysa geliflmifl lkelerin de bir zamanlar hem gelir dzeyileri dflk hem
NTERNET
de sermaye birikimleri yetersizdi.
Gnmz geliflmifl lkelerinin bir ksmnn yabanc sermaye ve dfl yardmlar gibi dflsal faktrlere baflvurmadan kalknmfl olduklar bilinmektedir. Ayrca, yabanc sermaye ve dfl yardmlarn kalknma iin kesinlikle gerekli ve
yeterli faktrler olarak saylmas da bu teoriye yneltilen elefltirilerin odak
noktas olmufltur.
N N
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
32
ktisadi Kalknma
fiekil 2.1
Rostowun Geliflme
Aflamalar Teorisi
ktisadi Kalknma
3. Aflama
2. Aflama Kalkfl
1. Aflama Kalkfla Hazrlk
Geleneksel Toplum
4. Aflama
Olgunluk
5. Aflama
Kitle Tketim a
Zaman
33
N N
Bu aflamada ayrca tasarruflar harekete geirmek iin bankalar ve dier kurumlar kurulur. Bu aflamann ekonomik zellii, yatrm dzeyinin ulusal gelirin en az
AMALARIMIZ
%10una ykselmesidir. Ayrca ekonomide yenilikler yaratacak,
bunlar uygulayarak geliflmeyi ynlendirecek bir giriflimci snfn da ortaya kmas gerekir. Bu aflamada belli bir lde eitim artar. Bunun sonucunda da topluma egemen aydn snfn douflu ve ulusal bilinlenme iin bir adm atlmfl olur. K T A P
Kalkfla hazrlk iin ekonomik yapdaki deiflmeler kadar, ekonomi dfl geliflmeler de nemlidir. zellikle milliyetilik akmnn glenmesi, dnemin en nemT E L E V tarafndan
ZYON
li etkenidir. Milliyetilik akm az geliflmifl lkelerin, dier lkeler
ekonomik ve politik anlamda mdahale ve basklarna bir tepki olarak ortaya kmfltr. Milliyetilik, ulusal gc (ekonomik, siyasal, kltrel) yceltmeye dayandna
gre, ister istemez toplumu durgunluktan ayran, deer yarglarn
bir
N T E R N deifltiren
ET
unsur olmaktadr.
Kalkfla hazrlk aflamasn ilk tamamlayan lke ngiltere olmufltur. Bunda ngilterenin corafi durumunun, doal kaynaklarnn, ticari olanaklarnn, sosyal ve ekonomik yapsnn da etkisi bulunmaktadr. ngiltereden sonra Bat Avrupa lkeleri kalkfla hazrlk aflamasna 17. yzyln sonlarnda, 18. yzyln bafllarnda girmifllerdir.
Kalkfl Aflamas
Kalkfl (take off) aflamas, geliflme aflamalar ierisinde en nemli aflamadr. Kalknma srecinin sreklilik gstermeye bafllad, bir baflka deyiflle kendi kendini besleyen bymenin bafllad ve 20-30 yllk bir sreci ifade eden bir dnemdir. Bu
dnemin karakteristik zellikleri sklkla kalkfla hazrlk aflamas ile karfltrlmaktadr. Kalkfla hazrlk aflamas, kalkfl aflamasnda oluflmas gereken n koflullarn
olufltuu aflamadr ve kalkfl aflamasndan daha uzun bir sretir. Genel olarak kalkfl, sanayi devrimi ve sanayi patlamas deyimleri, yaklaflk olarak ayn sosyo-ekonomik deiflimleri belirtir. Bu aflamada sadece ekonomik unsurlar deil, sosyal de-
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
34
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
ktisadi Kalknma
iflimleri de iine alan ok boyutlu yapsal bir deiflme meydana gelmektedir. Artk dzgn bir geliflmeye karfl kan btn geleneksel davranfllar ve engeller tamamen ortadan kalkmfltr.
Rostowa gre kalkfln gerekleflmesi iin flu koflullarn gerekleflmesi gerekmektedir:
retken yatrmlarn mill gelir iindeki paynn %5 veya daha azndan %10
veya daha fazlasna kmas ve bylece nfus artfl hzn aflan gelir artflnn
salanmas,
Kalknmada nc rol oynayabilecek, yksek geliflme hz gsteren bir ya da
birka imalat sanayi kolunun nder sektr olarak ortaya kmas,
Modern kesimin geliflmesini teflvik edecek, dfl ticarette ortaya kacak tasarruflar iyi kullanabilecek ve bafllatlan geliflmeye devamllk kazandracak siyasi, sosyal ve ynetsel bir ortamn bulunmas.
Rostowa gre kalkfl aflamasnda bir sektrn nder sektr olabilmesi iin taflmas gereken drt zellik bulunmaktadr. Bu zellikleri flu flekilde sralamak mmkndr:
Firmann giderek artan retimine bal olarak rn piyasasnn hzla genifllemesi gerekir. Bu anlamda retilen mala ynelik i ve dfl talebin yeterince
artmfl olmas gereklidir.
nder sektr yaratt dflsallklarla dier faaliyet kollarn etkileyerek ekonomide ikincil bir geniflleme yaratmaldr. Bu anlamda nder sektr, dier
sektrlerle kurduu girdi-kt iliflkisi nedeniyle o sektrlerin de geliflmesine
katkda bulunmaldr.
nder sektr elde ettii krlarla yeterli ve srekli bir sermaye arz salamaldr. Bu yolla elde ettii kaynaklar verimli yatrmlarda kullanmaldr.
Verimlilik artfllarn srdrlebilir klmak iin yeni retim yntemleri uygulamaldr.
Rostow, kalkfl aflamasnda her lke iin geerli olan, tek bir nder sektr serisinin olmadn, nk pamuklu kumafltan demir yollarna, savunma sanayinden
keresteye, selloza, iftlik rnlerine ve eflitli tketim mallarna kadar byk bir
yelpazede rn eflidi olduuna deinmifltir. rnein Sanayi Devrimi ile ilk defa
kalkfl aflamasna geen lke zellii gsteren ngilterede pamuklu dokuma sanayisi nc sektrdr. ABD, Fransa, Almanya, Kanada ve Rusyada demir yollar, JaSIRA SZDE
ponyada asker mallar, svete kereste, Avusturalyada et, Danimarkada iftlik
rnleri nder sektr grevini stlenmifltir. Bir ekonomide nder sektrler zamanla neminiD kaybederek
yerlerini yeni nder sektrler alabilmektedir.
fi N E L M
Gnmz geliflmifl lkelerinin kalkfl aflamasn yafladklar tarihler flu flekildedir: ngiltere, 1783-1802; ABD, 1843-60; Almanya, 1850-73; sve, 1868-90; JaponS O R U
ya, 1878-1900; Rusya, 1890-1914.
D K K A T 1937 ylnda kalkfl aflamasna getiini ifade etmektedir. Bununla birRostow Trkiyenin
likte Rostow 1930-40 Dneminde gereklefltirilen sanayileflme faaliyetlerine karfln (bu
dnem sanayide
planl yllara denk gelmektedir) Trkiye ekonomisinin asl geliflmesinin
SIRA SZDE
tarmsal retim ve gelirin artmfl olduu 1955 yl olduunu da belirtmifltir. Bu adan verdii tarihler arasnda bir tutarllk bulunmamaktadr.
N N
AMALARIMIZ
Olgunluk Aflamas
K T A P
Rostow olgunluk aflamasn, kaynaklarn byk bir blmnn modern teknolojiK alanlarda
T A P
nin yer ald
etkin bir biimde kullanld, ortalama 60 yl sren bir dnem olarak tanmlamaktadr. Bu aflamada eski nder sektrlerin yerini yenileri al-
TELEVZYON
TELEVZYON
NTERNET
NTERNET
mfltr. rnein kalkfl aflamasnda demir yollarnn geliflmesiyle hareketlilik kazanan demir, kmr ve ar makine sanayi olgunluk aflamasnda yerini elik, gemi
inflaat, kimyevi maddeler, elektronik ve modern makine sanayine brakmfltr. Rostow elik sanayinin geliflmesinin olgunluk aflamasnn sembollerinden biri olduunu belirtmektedir. Buna gre ngiltere (1850), ABD (1900), Almanya (1910) ve
Fransa (1910) bu aflamaya yakn tarihlerde girmifltir.
Olgunluk aflamasnda ekonomik faaliyetler dzenli bir flekilde geliflmeye, modern teknoloji her alana yaylmaya bafllamfltr. Baz dalgalanmalarla beraber uzun
ve gl bir ilerleme dnemine girilmifltir. Mill gelirin %10-20 kadar devaml bir
flekilde retken yatrmlara aktarlmakta ve gelir artfl nfus artflndan daha fazla
olmaktadr. Ekonomi artk uluslararas piyasalardaki yerini bulmufl ve daha nce
ithal edilen mallar yurt iinde retilmeye bafllamfltr.
Sanayi yapsndaki deiflme toplumda yapsal deiflmeyi de beraberinde getirmifltir. rnein iflgcnn sektrel dalm, kentsel nfusun artfl, beyaz yakal iflilerin orannn artmas ve endstriyel liderliin giriflimcilikten yneticilie kaymas gibi yapsal deiflmeler bafl gstermifltir.
Kitle Tketim a
Olgunluk aflamasndan sonra kitle tketim a ya da ktlevi refah dnemi olarak
adlandrlan bir dneme girilir. Bu aflamaya gemifl bir toplum artk bir refah toplumudur. Yksek insani kalknma dzeyini yakalamfl bu topluma bilgi toplumu da
denmektedir. Bu aflamaya ilk ulaflan lke ABD olmufltur. 1913-1914 yllarnda
Henry Fordun kitlevi otomobil retimi bu aflamann bafllangc olarak kabul edilmektedir. Bat Avrupa lkeleri ve Japonya ise bu aa 1940-1960 yllar arasnda
girmifltir. Avrupa lkeleri gerek I. Dnya Savaflnn yol at zararlarn giderilebilmesi iin, gerekse 1929 krizini atlatabilmek iin, Amerikaya kyasla daha uzun bir
sreye ihtiya duymufltur. Kalkfl aflamasna ilk giren ve bu aflamay ilk tamamlayan ngilterenin kitle tketim ana girmesi ise uzun bir zaman almfltr.
Bu ada toplum artk arz yerine taleple, retim sorunlarndan ziyade tketim
sorunlaryla ve en genifl anlamyla refahla ilgilenmektedir. Kifli baflna gelirin olduka ykselmesiyle pek ok kimse gda, giyecek ve konut gibi temel ihtiyalarn
aflan tketim zerinde bir kontrol kazanmaya bafllamfltr. Dier taraftan kent nfusu byk oranda artmfl, olgun bir ekonominin tketim mallarndan haberdar olan
ve bunlar satn almak isteyenlerin says oalmfltr. Bu aflamada gereklefltirilmesi gereken ama bulunmaktadr. Bu amalar flu flekilde sralamak mmkndr:
Dfl politika ve asker alanlarda stnlk salamak iin ulusal kaynaklarn
nemli bir ksmnn asker ve diplomatik alanlara harcanmas,
Sosyal refah devleti olarak tanmlanabilecek bir dzenin kurulmas. Bu balamda, artan oranl vergiler yoluyla gelirin yeniden dalm da dhil olmak
zere, devletin elindeki gler serbest piyasa dzeniyle salanamayan befleri ve sosyal hedeflere ulaflmak iin kullanlr.
Tketim seviyesinin artk temel gda, konut ve giyim maddeleri gibi standart
ltleri aflmasdr. Sz konusu aflr tketimin hedefi 20. yzyldaki olgun
ekonomilerin salayabilecei mal ve hizmetleri kitle hlinde tketmektedir.
Kitle tketim ann sonrasnda nasl bir aflamaya gelinecektir? Belki birok lke bugn ABDde olduu gibi ok ocuklu aile kurmay tercih edecek ve bylece
nfus hzla artacaktr, belki uzay arafltrmalar hz kazanacaktr, belki de bofl zaman arttracaklardr. eflitli lkelerin seecekleri yolun ne olacan flimdiden tahmin
etmek olduka gtr.
35
36
ktisadi Kalknma
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
SIRA SZDE
K T A P
D fi N E L M
TELEVZYON
S O R U
DN T KE RK NA ET T
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
Sizce Trkiye
anda Rostowun geliflme aflamalarndan hangisinde yer almaktadr?
SIRAfluSZDE
Tartflnz.
fi N E L M
Geliflme DAflamalar
Teorisine Yneltilen Elefltiriler
Modern Baty izleyerek kalknmann mmkn olduunu ileri sren Rostowun tezi, geliflmifl lkelerin
deneyimlerinin az geliflmifl lkelerin bugnk deneyimlerinS O R U
den farkl olduu, hatta koflullarn az geliflmifl lkeler aleyhine daha ar olduu
grfl ileri srlerek eflitli alardan elefltirilere konu olmufltur.
DKKAT
Yaplan elefltirilerin ou kalknmann aflamalar arasnda, zellikle kalkfla hazrlk ile kalkfl aflamalar ve kalkfl ile olgunluk aflamalar arasnda ak ve kesin bir
SIRA SZDE
ayrmn yaplmamasdr.
Modelde bir aflama iin belirtilen zelliklerin, dier bir
aflamann tanmlanmas srasnda da kullanld belirtilmektedir. rnein kalkfla
hazrlk aflamasnda
kimi deifliklikler olurken kalkfl aflamasnda da bir dnflm
AMALARIMIZ
yaflanmaktadr. Ayn fley kalkfl ile olgunluk aflamas iin de geerlidir. Aralarndaki ayrm ok net deildir, aksine przldr.
SIRA SZDE
Dier taraftan
sektr kavram Rostowun aklamalarnda ok yetersizdir.
K T Ander
P
Rostow, nder sektrlerin neden ortaya ktn irdelememektedir. Bir sektr, nder olsun Dveya
buradaki can alc nokta, o sektrn meydana getirdii
fi N Eolmasn,
LM
uyarlarn Tekonominin
dier
sektrlerine nasl aktarld ve neden dier sektrleELEVZYON
rin bu uyarlara cevap verdiini ve benzer flekilde, ele alnan sektrn kendisinin
S O R U
de hangi uyarlara cevap vermek zere ortaya ktn bulmaktr.
N N
ND T nitesinde
KE RK NA ET T
Kitabnzn 3.
yer alan dengesiz kalknma teorisinin savunucularndan Hirschman bu konuda daha ayrntl ve ak bilgiler vermektedir.
N N
SIRA SZDE
YAPISALCI YAKLAfiIM
Yapsalc grfln nde gelen kuramclar Prebisch, Singer, Furtado ve Sungel olarak sralanabilir. Prebisch ve dier yapsalclar tarafndan gelifltirilen model merkez-evre modelidir. Karfllafltrmal stnlkler teorisine gre oluflturulan uluslararas ifl blmnn yerleflmesiyle dnya, sanayi merkezleri ile bu merkezlere ham-
37
madde ve tarmsal rnler salayan az geliflmifl lkelerden oluflan bir btn olmaya bafllamfltr. Yapsalclara gre bu flekilde geliflen merkez-evre kutuplaflmas ve
farkllaflmas insanlk tarihine damgasn vurmufltur.
Yapsalc tezlere gre, dnya ekonomisinin iinde bulunduu durum Sanayi
Devrimi ile bafllamfltr. Teknolojik geliflme ve bu geliflmenin rnleri dnya leinde eflitsiz bir biimde dalmfltr. Sanayi Devrimiyle, o zamana kadar verimlilikte grlmemifl lde artfllar olurken bu artfllardan her lke eflit olarak yararlanamamfltr. Teknik ilerlemenin salad avantajlardan geliflmifl, yani sanayileflmifl lkeler yararlanmfl ve bylece merkez konumlarn korumay baflarmfllardr.
Klasik kurama gre bir lke kendi karfllafltrmal stnlnn olduu alanlarda uzmanlaflt ve uluslararas deiflim oranna gre ticaret yapt taktirde, reel
gelirinde bir artfl olur. Bu grfle gre geliflmifl ve az geliflmifl ekonomiler arasnda, karfllafltrmal stnlklere gre yaplan ticaret, taraflara yarar salayacaktr.
Singer ise uluslararas ticaretin ve yabanc sermaye yatrmlarnn az geliflmifl lkeSIRA SZDE
lere fazla bir yarar salamadn, hatta bu lkelerin sanayileflmesinin
engellendiini ileri srmfltr. Bylelikle Singer, karfllafltrmal stnlkler ilkesini savunan
klasik grfle karfl kmfltr. Prebisch de Latin Amerika lkelerini
yapD fi inceleyerek
NELM
t alflmasnda az geliflmifl lkelerin dfl ticaret hadlerinin tarmsal rnler ve
hammaddeler aleyhine dnmesinden dolay, geliflmifl lkelerle yapt ticaretten
S O R U
zararl ktn ileri srmfltr.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
Alman iktisat Hans Singer ile Arjantinli iktisat Raul Prebisch tarafndan
D K K Aayr
T ayr ortaya
atlan ve literatre Singer-Prebisch tezi olarak geen tez, uzun dnemde dfl ticaret hadlerinin hammadde ve tarm gibi emek youn retimde uzmanlaflan az geliflmifl
lkelerin aleySIRA SZDE
hine, sanayi rn ihra eden geliflmifl lkelerin ise lehine deifleceini savunmaktadr.
SIRA SZDE
DKKAT
N N
SIRA SZDE
SIRA SZDE
N N
Prebisch ve onu izleyen Furtado ve Sungele gre kalknma, sermaye birikimi N T E R Ntemelinde,
ET
nin sonucudur ve lkelerin kalknma dzeylerindeki farkllklarn
her
lkenin uluslararas ticarette farkl dzeylerde uzmanlaflmflAMALARIMIZ
olmas yatmaktadr.
Baflka bir ifadeyle geliflmifllii ve az geliflmifllii ya da kalknmfll ve kalknmamfll uluslararas ticaret retmektedir. Buna gre azgeliflmifl lkeler tarmsal
K T A P
rn ve hammadde ihracatna ynelik dfla dnk yaplarn deifltirmedikleri
srece, kalknma sorunlarn zmeleri olanaksz grnmektedir. Az geliflmifl lkelerde sanayileflmenin ve dolaysyla kalknmann tmyle, serbest piyasa mekanizmaT E Lve
E V aralaryla
ZYON
sna braklamyaca, devletin uygun ekonomi politikas nlem
ekonomik srece mdahalesinin gereklilii de bu grfl savunanlarca vurgulanmfltr. Yapsalc tezler ithalat yerli retimle ikame eden bir sanayileflmeyi, devlet mdahalesini, planlamay ve blgesel btnleflmeyi ngrmektedir. Yapsalclarn
NTERNET
uluslararas ekonomik iliflkilerin ortaya kard olumsuzluklar aflmak iin ileri
srdkleri dier neriler ise flu flekilde sralanabilir:
SIRA SZDE
T E LDE VK KZAYTO N
SIRA SZDE
NTERNET
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
38
ktisadi Kalknma
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
SZDE
SIRA
AMALARIMIZ
D fi N E L M
S O R U
K T A P
DKKAT
TELEVZYON
SIRA SZDE
NTERNET
AMALARIMIZ
K T A P
N N
SIRA SZDE
SIRA SZDE
BAIMLILIK
YAKLAfiIMI
ktisadi geliflmeyi daha ok lke ii faktrlerle aklayan geliflme aflamalar ve yapsalc yaklaflma
elefltiriler dorultusunda, bu yaklaflmlara duyulan ilgi
AMALARIMIZ
D fi N E Lyneltilen
M
giderek azalmfltr. 1970li yllarda azgeliflmiflliin isel faktrler yerine dflsal faktrlerle sorguland uluslararas bamllk modelleri giderek artan bir destek bulS O R U
K T A P
maya bafllamfltr.
Yapsalc yaklaflm
lke ii faktrlerle aklarken, bamllk yaklaflm dfl faktrD K K azgeliflmifllii
AT
lerle aklamaktadr.
yaklaflm ile bamllk yaklaflm arasndaki temel fark budur.
T E L E V Z Y OYapsalc
N
N N
SIRA SZDE
Bu yaklaflmn temel erevesini, zellikle Santos, Baran, Frank, Amin, Emmanuel ve Kayn grflleri oluflturmaktadr. Bu dflnrlerin kulland kavramsal
N T E R N Ebir
T ksm Marksist kuramdan alnmfltr. Bu nedenle bamllk
aralarn nemli
AMALARIMIZ
yaklaflm, ilk ya da erken Neo-Marksist teoriler arasnda dflnlmektedir.
Smrgecilik II. Dnya Savafl sonunda ortadan kalkmfltr. Ancak, maalesef siyasal bamszln
K T A Pkazanlmas ekonomik bamszl da beraberinde getirmemifl;
kapitalizm, smrgecilikten yeni kurtulmufl pek ok lkenin ekonomik dzeni ol-
TELEVZYON
TELEVZYON
NTERNET
NTERNET
D fi N E L M
D fi N E L M
S O R U
S O R U
39
DKKAT
DKKAT
maya devam etmifltir. Bilindii gibi, smrgeci lkeler kendi ekonomik karlar
dorultusunda, smrgelefltirdikleri lkelerin, zellikle doal kaynaklarn ve dier
SIRA SZDE
ekonomik zenginliklerini, kendi ekonomilerinin ihtiyalar dorultusunda kullanmak amacyla, gerekli dzenleme ve organizasyonlara gitmifllerdir. Bamszln
yeni kazanan lkeler ok gemeden, eski smrgeci lkelerleAMALARIMIZ
aralarndaki iliflkinin
yeni smrgeci (neokoloniyel) bir iliflki olduunun farkna varmfltr.
N N
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
40
ktisadi Kalknma
kincisi, 19. yzyln sonlarna doru arln tamamen hissettiren finansal bamllktr. Az geliflmifl lkelerde kurulan sanayinin yksek dzeyde ithalata bamll neticesinde oluflan ithalat gereini finanse edecek dvizi salayamamas
finansal bamll beraberinde getirmifltir. Az geliflmifl lkelerde retim genelde i
pazara yneliktir, dolaysyla dviz kazandrc etkisi yoktur. hra ettikleri mallarla elde ettikleri dviz ise ithalat demeleri karflsnda son derece yetersizdir. Bu nedenle dfl borlanma bir zorunluluk hline gelmifltir.
nc trdeki bamllk iliflkisi, II. Dnya Savaflndan sonra ortaya kan ve
yeni bamllk olarak da adlandrlan teknolojik bamllktr. Teknolojik bamllk, kurulan sanayinin nitelii gerei marka, patent, fabrika, donanm, teknik yardm programlar, teknik elemanlarn az geliflmifl lkelere yollanmas, dorudan yabanc sermaye transferleri gibi yollarla oluflmaktadr. Teknoloji retimi hem ileri
kapitalist lkelerin tekelindedir hem de uluslararas yasalarla korunmaktadr. Teknoloji retimi geliflmifl lkelerin tekelinde kaldka az geliflmifl lkelerin uygun
teknoloji seiminde bir serbestiye sahip olmas gtr. Bu da teknolojik bamll giderek derinlefltirmektedir.
Bamllk yaklaflm geliflmifl ve azgeliflmifl lkeler arasnda haka olmayan iliflkilerin varln ortaya koymas asndan yararl olmasna ramen, mevcut dnya
ekonomik dzenine fonksiyonel olan bir alternatif dzen oluflturmakta baflarsz
kald iin elefltirilmifltir. zellikle modern dnyann sahip olduu uluslararas
ekonomik iliflkilerin yaflamsal nemini gzard etmek hemen hemen olanakszdr.
Bamllk yaklaflmna yneltilen dier bir elefltiri ise dnya apnda geliflmifl ve
azgeliflmifl lkeleri, merkez-evre biiminde kesin izgileriyle ayrmas olduka iddial grlmektedir. Arada bu iki gruba da girmeyecek ekonomiler bu ayrmda gzard edilmektedir.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
Az geliflmiflliin
nedenini kapitalist geliflme ve yaylmaya balayan bamllk yaklaflm
SIRA SZDE
serbest piyasa ekonomisini savunuyor olabilir mi? Tartflnz.
D fi N E L M
KLLK
(DALZM) TEORS
Az geliflmifl lkeler ikili zellii olan lkelerdir. kililik ya da dalizm teorisi, bir lS Oteknolojik,
R U
kede iktisadi,
sosyal ve blgesel alanlarda birbirinden farkl iki ayr kesimin (geleneksel kesim ve modern kesim) olduunu ifade etmek zere kullanlan
bir yaklaflmdr. Bu lkelerde bir yandan ileri geliflmifllik dzeyindeki lkelerin paDKKAT
zar yapsna, ileri teknolojiye, geliflmifl sosyal iliflkilere, ileri kurum ve organizasyonlara rastlanabilecei gibi, te yandan geri kalmflln tipik zelliklerinden aile
ekonomisi,SIRA
geri SZDE
ve ilkel teknoloji, durgun bir sosyal yap, geleneksel kurum ve organizasyonlarla da karfllafllabilir.
Geleneksel
kesim, kapal bir ekonomi grnmndedir. retim ve tketim geAMALARIMIZ
nellikle ayn birimlerde toplanmfltr. Dolaysyla pazar yapsn oluflturacak deiflim sreci geliflmemifltir. Bu kesimde iflgcnn marjinal verimlilii sfr ya da sfra ok yakndr.
davranfl biimlerinin egemen olduu bu kesimde sosK T Geleneksel
A P
yal akclk yok denecek kadar azdr. Nfus artfl srekli ve hzldr. Sermaye birikiminin yetersiz oluflu ve doal kaynaklarn azl, artan nfusun istihdam edilmesini engeller
T E Lve
E V gizli
Z Y O Niflsizlik byr.
Modern kesim ise retim ve tketimin birbirinden bamsz birimlerce yapld, pazarlarn uluslararas boyutlara ulaflt kesimdir. Modern kesim ihtiya duyduu iflgc ve hammaddeyi geleneksel kesimden salar. Sermaye mallarn genel N T E R N E T ithal eder. Bu kesimde yabanc ortakl yerli giriflimcilik yaygnlikle dfl lkelerden
N N
dr. Olduka ileri retim tekniklerinin kullanld bu kesimde retim organizasyonu da modern bir niteliktedir.
kili yapnn ortaya kflnda etkili olan birka faktrden bahsetmek mmkndr. Bunlardan ilki, smrgecilik faaliyeti sonucunda oluflan dflsal bir etkidir. Smrgeci lkeler kendi karlar dorultusunda, smrgelefltirdikleri lkelerin mevcut yapsna kendi yaplarn monte ederler. Bu durumda lkede birbirinden zt iki
yap oluflmufl olur. kincisi az geliflmifl lkenin herhangi bir blgesinde deerli bir
hammadde veya madenin bulunmasyla o blgede yeni tesisler ve ifl olanaklar yaratlmfl olur. Bu geliflme sonucunda o blgede farkl bir yap oluflurken dier blgelerde geleneksel yap hkm srmeye devam eder. ncs, kurulufl yerlerini belirleyen ulaflm olanaklarna yaknlk, hammaddeye yaknlk, pazara yaknlk,
iflgcne yaknlk gibi etmenler retimin belirli blgelerde toplanmasna sebep olmaktadr. Burada younlaflan faktrler sonucunda farkl bir ekonomik ve sosyal
yap oluflmaktadr.
kililik teorisi, az geliflmifl lkelerin geliflmifl lkelerin izlemifl olduu yolu aynen izleyerek geliflebileceklerini ne srmektedir. Bat toplumlar feodalizmin zlmesine ve kapitalizmin kurulmasna tanklk etmifltir. Bu dnflm srecinde
geleneksel ve iine kapal bir tarm toplumu olan feodalizm, kapitalizmle birlikte
geliflen endstriyel iliflkiler sonucunda dfla ak bir sanayi toplumu hline gelmifltir. Eer geleneksel kesimin zlp, modern kesimin ekonomiye egemen olaca
bir aflamaya gelebilmek iin gerekli mekanizmalar iflletilebilirse, ayn sre bugn
ikili yapya sahip olan az geliflmifl lkelerde de yaflanacaktr. Gerek anlamda ikili yapnn, sanayileflme srecinde grlen bir olgu olduunu belirtebiliriz. Esasen
geleneksel bir yapya sahip olan ekonomi, modern yapya dnflm gereklefltirirken, yani yapsal deiflimi yaflarken, bu ikili zellii gstermek durumundadr.
O halde ikilik, bir yap deiflmesinin doal sonucudur. Buna gre, henz kalknma srecine girmemifl, geri kalmfl ekonomilerde bu anlamda bir ikili yap grlmeyecektir. Sanayileflme srecindeki ekonomilerde ise bu ikili yapnn, sanayileflmenin ileri aflamalarnda giderek nemini yitirecei ve artk ilgili lke iin bir karekteristik olmayaca sylenebilir.
Gannage, ikili yapda gerek kesimler ve blgeler, gerekse sosyal gruplar arasnda byk uurumlarn olduunu belirtmektedir. Bylece ikili yap ile ilgili olarak
literatrde ekonomik ikililik, blgesel ikililik ve sosyal ikililik olmak zere eflitli
ayrmlar yaplmaktadr. Gannage, blgesel olarak belirli blgelerin sanayileflerek
geliflmesinin, ekonomik olarak baz kesimlerin kapitalist piyasa ekonomisi iine
girmesinin, sosyal olarak da kiflisel ve kltrel farkllklarn bulunmasnn ikili yapya neden olduunu ileri srmektedir.
ktisadi kililik
Az geliflmifl lkelerdeki ikilik, genifl anlamyla iktisadi ikililik olarak da alglanr.
zellikle Higgins, ikili yapnn ekonomik ve teknolojik zellikleriyle daha kolay
aklanabileceini ne srmektedir. ktisadi ikililik kavramyla, bir ekonomi iinde
yapsal olarak farkl ekonomik kesimlerin yan yana bulunmas ifade edilir. Bu kesimler sadece farkl derecelerde geliflmifl deil, ayrca az ya da ok birbirlerinden
yaltlmfltr. Bu yaklaflmda tarm sektr geleneksel kesimin, sanayi sektr modern kesimin temsilcisi durumundadr.
Her iki kesimdeki retim teknii de birbirinden temelde farkllk gsterir. Bu,
teknolojik bir ikiliin bulunmas demektir. fiyle ki geleneksel sektrde deiflen
teknik retim katsaylarnn bulunmasna, yani retim faktrlerinin birbirlerini he-
41
42
ktisadi Kalknma
men hemen snrsz bir biimde ikame edebilmelerine karfln, modern kesimdeki
retim sabit retim katsaylaryla yaplmaktadr. retim tekniini dikkate alarak ikili yapy aklayanlardan biri Eckaustur. Eckaus, sanayi kesiminin ileri bir organizasyona ve yksek bir verimlilie sahip olduunu, tarm kesiminde ise emek-youn bir retim tekniinin uygulandn belirtmektedir.
Blgesel kililik
Az geliflmifl lkelerin zelliklerinden biri de geliflmifl ve geliflmemifl blgelerin bir
arada grlmesidir. Blgeler arasnda kifli baflna dflen gelir, sanayileflme, kentleflme, sosyal ve kltrel yap bakmndan byk dengesizler bulunmaktadr. Blgeler arasndaki ikili yap o denli birbirinden ayrlmaktadr ki Enkenin ifade ettii gibi, ayn lkenin byk kentleriyle krsal blgesi arasndaki fark, byk kentlerle
yabanc ileri sanayi lkeleri arasnda bulunmamaktadr. Az geliflmifl lkelerde ortaya kfl en kolay olan blgesel ikililiktir. Bunun nedeni btn blgelere ayn
hizmeti verebilecek kadar kaynaklarn bol olmamasdr. Altyap, enerji, ulafltrma,
haberleflme gibi alanlardaki yatrmlarda geliflme potansiyeli yksek blgelere ncelik tannr. Blgeler arasnda mevcut olan dengesizlikler bu tr yatrmlarn etkisiyle daha da artar. Kalknmann ilk aflamalarnda ortaya kan blgesel dengesizliklerin sonraki aflamalarda giderilebilmesi iin gerekli nlemlerin alnmas durumun kronik bir hl almasn engeller. Az geliflmifl lkelerde karfllafllan durum genelde bu yndedir. Blgesel dengesizliklerin artmas sosyal ve siyasal huzursuzluklar da beraberinde getirebilmektedir.
Sosyal kililik
Lewis, ikili yapnn, sadece retim yntemlerinde deil davranfllarda, hayat grflnde, ticari geleneklerde de kendini gsterdiini vurgulamaktadr. Sosyal ikililik
kavram Boeke ve dier Hollandal iktisatlar tarafndan, Hollanda smrgesi altnda bulunan Endonezya toplumu ile ilgili alflmalarda kullanlan bir kavramdr.
Bu alflmalara gre, Endonezyaya (ayn zamanda Gney ve Dou Asya toplumlarna) geleneksel toplumla eliflen bir ekonomik ve sosyal sistem dflardan ithal
edilmifltir. Genellikle bu ithal edilen sistem kapitalizm olabilecei gibi sosyalizm
de olabilir. Bunun sonucunda toplumda inanlaryla, sosyal ve psikolojik deer
yarglaryla, rgtlenme biimiyle ve retim teknolojileriyle birbirinden olduka
farkl ilkelere gre iflleyen kltrler ve yaplar bir arada yaflamaya bafllamfltr. Bilindii gibi bir toplumda tek bir sosyal sistem varsa o toplum homojendir. Ancak
toplumda tek bir sosyal sistemin olmas zorunlu deildir. Ayn anda birbirinden
farkl ve herbirinin toplumun belli bir kesimine sahip olduu iki sosyal sistem ya
da bunlardan birinin dierine geifl hlinde olduu farkl bir sosyal sistem bulunabilir. Boeke, bu iki farkl sistemi Doulu toplum ve Batl toplum olarak adlandrmfl ve eflitli ynleriyle karfllafltrarak sosyal ikililik modelini ortaya koymufltur.
Tablo 2.1de Boekenin Doulu Toplum ve Batl Toplum olarak ayrd sistemlerin eflitli ltlere gre zelliklerini veren sosyal ikilik modeli gsterilmifltir.
Tabloda grld gibi Boeke, Doulu toplumun zelliklerini, Batl toplumun
zelliklerinden taban tabana zt ve uzlaflmaz bir nitelikte tanmlamfltr. kilik, her
iki toplum arasnda derin uurumlara, kstl iliflkilere, olanaksz uyuflma ve benzeflmelere dayandrlmfltr.
Ne var ki sosyal ikilik modeli, ileri srd motivasyon ve davranfl biimlerine zt ok sayda karfl rnek verilerek elefltirilmifltir. Higgins bu konuda zellikle
Doulu toplumun kimi zelliklerinin abartldn ileri srerek sosyal ikililik teorisini elefltirmifltir. Bu elefltirileri flu flekilde sralamak mmkndr:
43
Sosyo-Psikolojik zellikler
Organizasyonla lgili
zellikler
Teknolojik zellikler
Snrl htiyalar
Fiyat deiflmelerine karfl duyarszlk
- Fiyat ykselince arzn artmamas
- cret ykselince iflgcnn
daha az alflmak istemesi
(Geriye dnen emek arz erisi gibi)
Risklere katlanma isteksizlii (Bilinli olarak yatrm yapmama)
Geleneksel deer yarglar
Sreklilik taflmayan speklatif
kr ve gelir anlayfl
Kadercilik ve boyun eme
Snrsz ihtiyalar
Fiyat deiflmelerine aflr
duyarllk
Uzmanlaflma
Genifl para ekonomisi
Profesyonel ticaret
Hareketli ekonomik kaynaklar
Standart retim
Byk lekli retim
Esnek arz
Deiflen teknoloji
Yeni mallar retimi
Doulu toplumsal sistemde Boekenin ileri srd gibi ihtiyalarn snrl olmas, buna bal olarak tketimin de snrl olmas demek deildir. Az geliflmifl lkelerde tketim eiliminin yksek olmas, zellikle gsterifl tketimiyle kimi Bat tipi mallara ynelik talebin yksek olmas sonucunu dourur.
Dier taraftan, Boekenin ileri srdnn tersine Doulu toplumsal sistemde fiyat deiflmelerine karfl duyarszlk yoktur. Buradan kastedilen tarm kesimi ise bilindii gibi tarmsal rn arz fiyat deiflmelerine karfl ksa dnemde esnek deildir. Ancak uzun dnemde tarmsal rn fiyatlar ykseldiinde arz artar, fiyat dfltnde azalr. Hatta fiyatlarn dflmesini istemeyen ifti bilinli olarak hasat yapmay bir sre erteleyebilir. Bu durumda
Doulu toplumsal sistemde tarm kesiminde alflanlarn rasyonel davranmadklarn sylemek olanakszdr. cretlerle ilgili olarak da iflgc daha
ok cret elde edebilecei alanlara g eder. Bu rneklerden hareketle sosyal ikililik, olduka zayf ampirik bulgulara sahiptir.
Teknoloji konusunda da Doulu toplumsal sistemin teknolojik geliflmeye
tmyle kapal olmad, iki sistem arasndaki teknolojik farkllaflmann daha ileri teknolojileri kullanma hususunda olduu ileri srlmfltr.
Tablo 2.1
Doulu ve Batl
Toplumsal Sistem ve
zellikleri
Kaynak: (Han ve
Kaya, 2006: 43)
44
ktisadi Kalknma
D fi N E L M
NELM
D fi DEfiM
YAPISAL
MODELLER
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
Sizce ikililikSIRA
kavram
SZDEbirok az geliflmifl lkenin kalknma resmini yeterince tasvir edebiliyor mu? Geliflmifl lkelerde de ikili bir yap gzlenemez mi?
N N
K T A P
TELEVZYON
Fisher ve Clark, modern ekonomik byme ile ortaya kan sektrel deiflmeyi ele al N T E R Ntezi
E T gelifltirmifltir. Bu tezlerde kalknma teorisi retimin birincil, ikindklar bir sektr
cil ve ncl sektr arasndaki ayrmna gre temellendirilmifltir. Sz konusu ayrma gre birincil sektr, tarmsal rnler; ikincil sektr imalat sanayi; ncl sektr
ise hizmetler sektrdr. Buna gre, her lke nce birincil sektrlerde retilen tarmsal rnler, orman ve maden rnlerini retmektedir. Gerekli temel mallarla ilgili ihtiyalarn karfllayan lkeler, daha sonra iktisadi kaynaklarn ikincil sektrlere yani
imalat faaliyetlerine kaydrmaktadr. Bu aflamay takiben nihayet inflaat, ulafltrma, haberleflme, ticaret ve mali ifllemlerin yer ald ncl sektrlere ynelik hizmet faaliyetlerine geilmektedir. O hlde, basit aflama teorisine gre bir lke kalkndka ekonominin arl, birincil mallar retiminden (tarm), ikincil mallar retimine (imalat)
ve sonunda ncl mallar (hizmetler) retimine kaymaktadr. Doal olarak ilk aflamada olan lkeler az geliflmifl, ikinci aflamada olanlar daha geliflmifl, son aflamada
bulunan lkeler ise olgun geliflmifl ekonomiler olarak nitelendirilmektedir. Byle bir
snflandrma yapmann nemli bir nedeni, sz konusu ayrmn ekonomik
kalknmann belirleyicisi olarak tanmlanabilecek yapsal deiflmeyi yanstmasdr.
Kalknma srecinin belirleyicisi olan yapsal deiflme iki nedenden dolay ortaya kmaktadr. Bunlardan ilki Engel Yasasdr. Buna gre, birincil rnlere yne-
45
SIRA SZDE
SIRA SZDE
lik talebin gelir esneklii dflkken, ikincil ve ncl rnlere ynelik talebin gelir esneklii yksektir. Gelir ykseldike, gelirden birincil rnlere
pay
D fi N Eharcanan
LM
azalr ve bylece birincil rnlerin mill gelirdeki pay dfler. retilen mal ve hizmetlerin bilefliminde birincil rnler aleyhine, dier rnlerin lehine olan bu deS O R U
iflme, ekonomideki yapsal deiflmenin en nemli nedenlerinden biridir.
Gda rnlerine ynelik talebin gelir esnekliinin dflk olmas insanDihtiyalar
arasndaKKAT
ki hiyerarfliden ve kaynaklarn kt olmasnn dourduu tercih yapma zorunluluundan
kaynaklanmaktadr.
SIRA SZDE
N N
SIRA SZDE
Yapsal deiflme modelinde geliflmiflliin eflitli derecelerinin tanmlanmasnda,
rnein birincil sektr retiminin n plana kt ekonomiler az geliflmifl olarak tanmlanmaktadr. Ancak lke kaynaklarnn ounluunu tarm
istihD fisektrnde
NELM
dam eden bir lkenin her zaman az geliflmifl olamayaca (Kanada, Yeni Zelanda
ve Avusturalya gibi), bu lkelerin dier taraftan az geliflmifl lkelerin tipik zellikS O R U
lerini de taflmas gerektii bilinmektedir.
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
N N
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
46
ktisadi Kalknma
rimliliin eflit olmas hlinde, iki lkeden birinin tarm, dierinin ise sanayi retiminde uzmanlaflmfl olmas, kalknmann farkl aflamalarnda olduunu gstermeyebilir.
Yapsal deiflme ve basit aflama teorisinde, hizmet sektrnn geliflmiflliinin
olgun bir ekonominin gstergesi olmasnn da sakncas vardr. Bir lkenin farkl
zamanlarda, farkl hizmet faaliyetlerine sahip olabilecei, kalknma srecinde baz
hizmet faaliyetlerinin artp, bazlarnn azalma gsterebilecei, sonuta bunlarn
birbirlerini dengeleyecei yapsal deiflim modelinde ihmal edilmifltir.
Son olarak, lkelerin kalknma srelerindeki yapsal deiflmeleri incelerken,
retim yaplarnda ortaya kan bir deiflimle, sanayi sektrnn toplam hasla
iindeki paynn giderek azalmas fleklinde kendini gsteren ve sanayisizleflme
ad verilen bir olgu ile karfllafllabilmektedir. Sanayisizleflme denilen bu sre,
zellikle geliflmifl lkelerde yaflanmaktadr. Bu srete toplam hasla ve toplam istihdam iinde imalat sanayinin oran azalrken, hizmetler sektrnn pay tam tersine nemli lde artmaktadr. Sanayisizleflme olgusunun neden kaynakland
ile ilgili olarak farkl yaklaflmlar yer almaktadr. Bir ksm iktisatlar imalat sanayinde alflanlarn toplam istihdamdaki paynn azalmasn, imalat sanayinde meydana gelen verimlilik artflna balamaktadr. Sanayisizleflme olgusunun lkelerinin
i dinamiinden deil kresel lekte yaflanan geliflmelerden kaynaklandn ne
sren iktisatlar da vardr. Buna gre, sermayenin nndeki engellerin afllmas ve
birtakm uluslararas anlaflmalar neticesinde, geliflmifl lkelerdeki sanayi kesimi,
maliyetlerin daha dflk olduu azgeliflmifl lkelerde yatrm yapmay tercih etmektedir. Dier taraftan in, Gney Kore ve Tayvan gibi lkelerde retilen ve olduka ucuza satlan sanayi rnleriyle rekabet edemediinden geliflmifl lkelerdeki pek ok firma bu retim kollarndan ekilmektedir.
mektir. Lewis, kr geliri elde eden bu kesime kapitalist kesim adn vermifltir. Sanayi kesiminde retim artflna paralel biimde iflgc talebi de artfl gsterir. Bu talep doal olarak gizli iflsiz deposu olan tarm kesiminden karfllanabilir. Tarm kesimindeki fazla iflgcn sanayi kesimine transfer edebilmek iin emee krsal kesimde asgari geimlik cret dzeyinin biraz zerinde cret denmesi gerekir.
Kentsel hayata uyum salamann bedeli olarak grlen bu cretin, krsal geimlik
cretten %30 daha fazla olmas gerektii varsaylr. Buna ramen bu cret dzeyi
yine de kentsel kesimdeki mevcut cretin ok altndadr. Bu creti demeye raz
her iflverenin tarm kesiminden snrsz vasfsz ifli bulma olana vardr.
Hem iflgc transferi hem de modern kesimdeki istihdam artfl sanayi kesiminde retimi artrr. Bu artfl hz sanayideki yatrm oran ve sermaye birikimine baldr. Lewis kapitalistin elde ettii krn tamamn yeniden yatrm yapmak iin kullandn varsaymaktadr. Yeni yatrmlar ise yeni iflgc talebini ve retim artfln
beraberinde getirecektir. Btn bu srete tarm kesiminin ekonomideki arl
azalacak ve sonuta ekonominin btnne kapitalist kesim egemen olacaktr. Sanayi kesimindeki bymenin tek kayna elbette ki kr deildir. Yabanc sermaye,
kredi ve enflasyon gibi unsurlarn da bu srece nemli etkisi vardr.
Tm bu srecin kusursuz bir biimde ifllemesi iin geim kesimindeki cretin
ykselmemesi gerekmektedir. Modern sektrde cretler ve dolaysyla krlarn geimlik sektrdeki cretlere bal olduu kabul edildiine gre, kapitalistler srekli olarak tarm sektrndeki verimlilikle dorudan ilgilenmek durumundadrlar.
Kapitalistler, sanayi sektrndeki cret oluflumunun dflk dzeyde seyretmesini
arzuladklarndan, tarmdaki verimliliin ve bylece bu kesimdeki cretlerin de
dflk dzeyde oluflmasn isterler. O hlde kapitalist kesim geimlik sektrdeki
verimliliin ve buradan giderek cretlerin ykselmesine yol aabilecek (rnein
tarmsal sermaye birikimi, tarmda yeni teknik uygulamalar ve toprak reformu gibi) geliflmelerden hofllanmazlar.
Snrsz emek arz ile kalknma teorisinin mkemmel bir biimde iflleyebilmesi
iin gerekli koflullar flu flekilde sralanabilir:
Giriflimciler krlarn sermaye birikimini artracak biimde tekrar yatrma
yneltmeli;
Sermaye birikimi ile birlikte emein verimliliini arttrc teknolojik yenilikler srmeli;
Teknolojik ilerleme, emek kullanmn artrc ynde olmal;
Tarmsal reel cretin ve tarmsal rn fiyatlarnn ykselmesi geciktirilmeli,
bylece asgari geim cretinin ykselmesi nlenmelidir.
Lewisin iki sektrl modelinin daha iyi anlafllabilmesi iin fiekil 2.2yi incelemek faydal olacaktr. Geleneksel tarm sektr izimin sol tarafnda st ste iki diyagramla gsterilmifltir. fieklin sol st ksmnda sermaye miktar (K) ve kullanlan
teknoloji (t) sabitken, tek deiflken girdi konumundaki emein (L) artmas durumunda toplam rnde meydana gelen deiflmeyi gsteren tipik bir tarmsal retim
fonksiyonu yer almaktadr. fieklin sol alt ksmnda ise toplam rn (T) erisinden
tretilen iflgcnn ortalama ve marjinal rn (O ve M) bulunmaktadr. Her
iki izimde de yatay eksende iflgc miktar (L) gsterilmifltir. Lewis geleneksel
sektrle ilgili iki varsaymda bulunmufltur: Bu kesimdeki iflgc fazlasnn marjinal
verimlilii sfrdr ve krsal kesim alflanlar retime katklaryla orantl bir cret
alamazlar. flgcnn reel cretini belirleyen fley emein marjinal deil, ortalama
rndr. Bu nedenle tm krsal kesim alflanlar ortalama bir cret (A) alrlar. Bu
cret en az geim cretidir.
47
48
ktisadi Kalknma
Modern sanayi sektrn temsil eden sadaki fleklin st ksmnda dfley eksende sanayi kesiminde toplam retim, yatay eksende emek miktarnn bulunduu,
bu sektrn toplam rn erileri yer almaktadr. Toplam rnn bykln belirleyen fley, sermaye miktardr. Sermaye stou arttka toplam rn erisi de ykselmekte T1, T2 ve T3 konumunu almaktadr. Her iki faktrn kullanm miktarlarnn artmas halinde daha yksek dzeyde retim elde edilebileceinden, orijinden daha uzak eriler, daha yksek retim dzeyini ifade ederler.
fiekil 2.2
Snrsz Emek
Arzyla Kalknma
T= f(L, K,t)
T(K3)
3
T3
Kaynak: (Todaro
ve Smith, 2009:
116)
T(K2)
2
T2
T(K1)
1
T1
0
Emek 0
L*
L1
L2
Emek
L3
Reel cret
Reel cret
K3 K2 K1
M
L
W
A
A
O
M
L*
Emek
Emek fazlas
D2
cret
L1
kr
L1
D3
D1
L2
L3
Emek
fieklin sa alt ksmnda ise dfley eksende reel cret dzeyi, yatay eksende de
emek kullanm miktar llmektedir. D erileri emek talebini, S erisi ise emek
arzn ifade etmektedir. Emek talebi; sermaye birikimi ve teknolojik ilerlemelerle
geliflme gsterip D1, D2 ve D3 durumlarna gelirler. Bu eriler ayn zamanda emein marjinal verimliliini de gstermektedir.
Sanayi kesiminde sermaye kullanmnn K1 olmas hlinde, emek talebi D1,
denen cret W ve istihdam edilen emek ise L1 dir. Sanayide yaratlan toplam hasla 0LFL1 alan kadardr. Bunun 0WFL1 kadar iflilere denen toplam creti, WLF
kadar ise giriflimcilerin krn gstermektedir. Bu kr, yeniden yatrma dnflecek, sermaye stoku K2ye, istihdam dzeyi de L2ye ykselecektir. L2 istihdam dzeyinde de ayn sre tekrarlanacak ve kapitalistin kr gittike byyecek, WLFden
WMGye ykselecektir. Emek arz erisi H noktasna kadar yatay eksene paraleldir.
nk, cari cret dzeyinde daha fazla emek istihdam, emein marjinal verimliliinin artmasna, o da bilindii gibi sanayi kesiminde sermaye birikimine ve teknolojik ilerlemelere baldr. H noktasndan sonra emek arz erisinin yukarya doru
kvrlmas, L3ten daha fazla emek kullanmnn ancak cret dzeyinin ykselmesiyle mmkn olacan ifade etmektedir.
49
fiekilde L1den daha fazla emek istihdamnn, sanayide giderek daha fazla sermaye birikimi ve kullanmyla mmkn olabilecei grlmektedir. Sermaye birikimi ise elde edilen toplam haslann kr ile cret arasndaki dalmna ve krlarn
ne yapldna baldr. flte bu krlar, sermaye birikimini artracak biimde tekrar
yatrldka, daha fazla emek istihdam salanmfl olacaktr. Krlar bu durumda daha bymfl, sermaye birikimi daha da fazlalaflmfltr. Modele gre W, cret dzeyinde emek arz snrszdr ve H noktasndan sonra daha fazla emek istihdam iin
cretlerin ykseltilmesi gerekmektedir. Bu, emek arz erisinin yukarya doru kvrlmas anlamna gelmektedir. Sre tarm kesiminde gizli iflsizlik ortadan kalkana
kadar devam eder. Bu srete salanan bymeye Lewis kendi kendine beslenen
byme adn vermifltir.
SIRA SZDE
D fi N E L M
D Dfi KNKEALile
Kalknma teorileri iinde yer alan dengeli ve dengesiz kalknma teorileri
T M byk itifl
kuramna kitabnzn 3. nitesinde ayrntl olarak deinilmektedir.
S O SZDE
R U
SIRA
DKKAT
AMALARIMIZ
SIRA SZDE
N N
SIRA SZDE
S O R U
D DfiKNKEAL TM
S O RSZDE
U
SIRA
DKKAT
AMALARIMIZ
SIRA SZDE
50
ktisadi Kalknma
zet
N
A M A
N
A M A
N
A M A
N
A M A
51
Kendimizi Snayalm
1. Az geliflmifllii aklamaya alflan ekonomik yaklaflmlardan geliflme aflamalar teorisi afladaki iktisatlardan hangisi tarafndan ortaya atlmfltr?
a. Chenery
b. Lewis
c. Nurkse
d. Rostow
e. Prebisch
2. Afladakilerden hangisi batl toplumsal sistemin
sosyo-psikolojik zelliklerindendir?
a. Snrl ihtiyalar
b. Risklere katlma isteksizlii
c. Geleneksel deer yarglar
d. Fiyat deiflmelerine karfl duyarszlk
e. Normal kr ve gelir anlayfl
3. lkelerin kalknma dzeyleri arasndaki farkllklarn temelinde her lkenin uluslararas ticarette farkl
dzeyde uzmanlaflmfl olmalar yatmaktadr grfl
hangi yaklaflma aittir?
a. Geleneksel iktisada dayal yaklaflmlar
b. Kalknma stratejileri yaklaflm
c. Bamllk yaklaflm
d. Yapsalc yaklaflm
e. Sosyo-kltrel yaklaflm
4. Bamllk yaklaflm azgeliflmifllii afladaki faktrlerden hangisi ile aklamaktadr?
a. lke ii faktrler
b. Dfl faktrler
c. Demografik faktrler
d. Blgesel faktrler
e. Tarmsal faktrler
5. Afladakilerden hangisi geleneksel iktisada dayal
yaklaflmlara gre az geliflmiflliin baland etkenlerden biri deildir?
a. Arz ve talepten kaynaklanan yetersizlikler
b. retim faktrlerinin dalmnda grlen aksamalar
c. Giriflimcilerin fazlal
d. Piyasalarn darl
e. Gerekli retim teknolojisinin yokluu
52
ktisadi Kalknma
Yaflamn inden
rini harekete geirerek ve bylece dfl kaynaklar da kullanarak sz konusu dinamii salamfllardr.
Demek ki, yoksulluk ksr dngs gl olmasna ramen deifltirilemez bir ksr dng deildir. Avrupa, bu
ksr dngy deifltirmeyi baflarabilmifltir. Fakat bu srete Avrupann avantaj dfl kaynaklara ulaflabilme ve
bunlar diledii gibi kullanabilme flans olmufltur. Aktr ki Avrupann kulland dfl kaynak Amerikada ya
da Afrikada smrd topraklardr. fiphesiz gnmz az geliflmifl lkelerinin smrgecilik vastasyla dfl
kaynak edinmeleri mmkn deildir. O halde, yoksulluk ksr dngsn deifltirmek nasl mmkn olacaktr? Her fleyden nce iflte bu sorunun cevabn aramamz gerekmektedir.
Gnmzde Dnya zerinde iki yze yakn devlet mevcut. Her bir devletin kendince ekonomik, kltrel ya da
siyasal durumu farkllk gstermekte. Kimi devletler geliflmifl olmann yaratt refah vatandafllarna fazlasyla
sunabilirken, ok daha fazlas az geliflmiflliin kskacnda
vatandafllarnn karnn doyurmakta bile zorluk ekiyor.
nsan, devletlerin birbirinden ok farkl geliflmifllik dzeyleri karflsnda, ister istemez flu soruyu soruyor: Nasl oluyor da kimi devletler bylesine geliflme gsterirken dierleri sadece yerinde sayyor?
Uluslararas iliflkiler alannda ksa bir arafltrma yaplrsa
grlecektir ki bu soruya verilmifl birok cevap mevcut.
Prof. J. David Singer ve Prof. Ragnar Nurkse tarafndan
ortaya konulan Yoksulluk Ksr Dngs Teorisine gre yoksul lkeler yoksul olduklar iin yoksuldurlar.
Yani, dflk gelir elde eden bir lke, dflk tasarruf yapabilecek ve haliyle yatrmlarnn oran da dflk olacaktr. Devletin tm abalarna ramen eldeki bu dflk
yatrm ile yine dflk bir gelir elde edilecek ve sz konusu ksrdng tamamlanmfl olacaktr. Teoriye gre
az geliflmifl bir lkenin bu ksr dngden kurtulup geliflmeye bafllamas pek de mmkn grlmemektedir.
fiphesiz Yoksulluk Ksr Dngs, az geliflmifl lkeleri
anlamak yolunda nemli bir klavuzdur fakat tek baflna
yeteri kadar aklayc deildir. Prof. brahim Canbolat,
Geliflmekte Olan lkeler adl alflmasnda sz konusu
teoriye iliflkin flu ekincelerini paylaflmaktadr: Geliflmifl endstri lkelerinin varl, bu teorinin rtlmesi
iin yeterli bir neden saylabilir. nk bir zamanlar o
lkelerde de sz konusu ktlk mutlaka oluflmufltur. Ama
onlar bunu aflmfllardr. Nasl? nce kendi i dinamikle-
53
Okuma Paras
talyan flehir devletlerinin ve Hollandann erken kapitalistik etkinliin merkezleri olarak ykselmesinden
sonra 17. yzyl, Britanyann yeni uluslararas kresel
hegemonik kuvvet olarak ortaya kflna tank oldu.
Britanyaya daha sonra Bat Avrupann dier kuvvetleri ve Maddisonn Batnn Yavrular olarak adlandrd ABD, Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda katld.
Bu merkez lkeler bafllangta retim ve paylaflmda
ne ktlar; geride kalanlar ve/veya kolonize edilenler
(Sahra alt Afrikann tm ve Gneydou Asya ile Gneydeki lkelerin ou) sistemin evresine itildiler.
1939da II. Dnya Savaflnn patlamasndan nce merkez ekonomileri retim endstrisinde kesin bir tekele
sahipti; dnyann btn endstri retiminin %90 yalnzca 11 lke tarafndan yaplyordu. evreye itilen ekonomiler doal kaynaklar ve birincil rnleri salyordu. Merkezdeki endstrileflmifl lkeler ihracatn te
ikisini evredeki lkelere yapyor ve karfllnda bu lkelerin doal kaynaklarnn ve birincil rnlerinin beflte drdn emiyorlard.
Bu dnem, ayn zamanda lkelerin kapitalist Bat ve
sosyalist Sovyet blou fleklinde ayrlmfl, kesin izgilerle tanmlanmfl bloklara ayrld bir dnemdi. Bu
bloklarn dflnda trdefl olmayan ve geliflmekte olan
yoksul lkeler (ounluu Afrika ve Asyann eski smrge lkeleri) vard-nc Dnya lkeleri.
...
1. d
2. e
3. d
4. b
5. c
6. d
7. a
8. b
9. c
10. e
54
ktisadi Kalknma
Sra Sizde 4
Bilindii gibi bamllk yaklaflm yapsalc yaklaflmn
ne srd devlet mdahalesi ve ithal ikamesi stratejisinin elefltirilmesiyle gndeme gelmifltir. Bu yaklaflm
devlete nem vermekle birlikte, uluslararas sistemden
bir kopma olmad durumda, kalknmay gereklefltirebilme konusunda devletin gcne karfl flpheli ve
elefltirel bir bakfl as sergilemektedir. Bamllk yaklaflmn savunanlarn ounluu temelde serbest piyasa ekonomisine dayal bir kalknmay amalamaktayd.
Sra Sizde 5
Az geliflmifl lkeler ikili zellii olan lkelerdir. Ancak
ikilik teorisinin, az geliflmifl lkelerin kimi zelliklerini
abarttklar grlmektedir. Ayrca bu abartmalar, bu lkelerde grlen zelliklerin genellefltirilmesi biiminde
olmaktadr. Dier taraftan, geliflmifl lkelerde de ikililie rastlanmaktadr. Ancak, az geliflmifl lkelerde geleneksel kesim, modern kesimden niceliksel olarak daha
yaygndr. Geliflmifl lkelerde ise tam tersi, modern kesim, geleneksel kesimden daha yaygndr.
Sra Sizde 6
Az geliflmifllii aklayan yaklaflmlar sadece ekonomik
olanlarla snrl deildir. Az geliflmiflliin demografik,
corafi, iklimsel, sosyo-kltrel ve dinsel faktrlere dayandrld farkl yaklaflmlar da bulunmaktadr.
Yararlanlan Kaynaklar
Baflkaya, F. (2009). Azgeliflmiflliin Sreklilii.
Ankara: zgr niversite Kitapl, No: 43, 7. bs.
fiubat.
Berber, M. (2006). ktisadi Byme ve Kalknma.
Trabzon: Derya Kitabevi, 3.bs.
Han, E.; Kaya, A. A. (2006). Kalknma Ekonomisi
Teori ve Politika. Ankara: Nobel Yaynlar, 5. bs.
Ekim.
Hi, M. (1994). Byme ve Geliflme Ekonomisi.
stanbul: Filiz Kitabevi.
lkin, A. (1983). Kalknma ve Sanayi Ekonomisi,
stanbul: stanbul niversitesi Yaynlar No: 3175.
flgden, T. (1995). Geliflme Kuramlar. Geliflme
ktisad: Kuram, Elefltiri, Yorum, (Ed. T. flgden,
F. Ercan, M. Trkay). stanbul: Beta Yaynlar.
Kaynak, M. (2007). Kalknma ktisad. Ankara: Gazi
Kitabevi, 2. bs.
Thirlwall A.P. (2006). Growth&Development With
Special Reference to Developing Economies.
NewYork: Palgreve Macmillan, 8. ed,
Todaro, M.P., Smith, S. C. (2009). Economic
Development. USA: Addison-Wesley, 10th ed.
Tylkaya, fi.; efltepe, H. (2004). Kalknma
Teorilerinin Temelleri ve Geliflimi, Kalknma
Ekonomisi Seme Konular. (Ed. S. Tavan, M. Kar).
Bursa: Ekin Kitabevi.
55
KTSAD KALKINMA
3
Amalarmz
N
N
N
N
Anahtar Kavramlar
Strateji
Kalknma Stratejileri
e Dnk Kalknma
thal kamesi
Kaynak Dalm
Sanayileflme
Sanayileflme Stratejileri
Dfla Dnk Kalknma
hracat
indekiler
ktisadi Kalknma
Kalknma ve
Sanayileflme
Stratejileri
KALKINMA STRATEJLER
DENGEL KALKINMA STRATEJS
DENGESZ KALKINMA STRATEJS
SANAYLEfiME STRATEJLER
THAL KAMESNE DAYALI
SANAYLEfiME STRATEJS
HRACATA DAYALI SANAYLEfiME
STRATEJS
Kalknma ve Sanayileflme
Stratejileri
KALKINMA STRATEJLER
Strateji kelime anlam itibari ile bir amaca varmak iin eylem birlii salama ve
dzenleme sanat ya da asker terim olarak bir ulusun ya da uluslar birliinin savunmasnda asker, siyasi, ekonomik ve manevi gleri bir arada kullanma ve dzenleme sanat olarak tanmlanmaktadr. O hlde, ekonomik anlamda stratejiyi
bir ekonominin uzun vadede bir amaca ulaflmak iin izleyecei politikalar demeti ve yntemler btn olarak tanmlayabiliriz. Ama, kaynaklar en etkin flekilde
datmak yoluyla kifli baflna geliri arttrmaktr. Bylece izlenecek para, maliye, dfl
ticaret vb. makro ekonomik politikalar da belirlenmifl olur. Kalknma stratejileri, kifli baflna gelir artflyla temsil edilen ekonomik bymenin yan sra sosyolojik,
kltrel, siyasal ve teknolojik tercihleri de tanmlamaktadr.
Kalknma stratejileri temel olarak dengeli ve dengesiz kalknma stratejileri
SIRA SZDE
olarak iki flekilde tanmlanmaktadr. Bu tip ayrmda ekonomide planlanan yatrmlarn dengeli mi yoksa dengesiz flekilde mi gereklefltirilecei sorunu esas alnmaktadr. Bu dflnce biimi, ekonominin yatrmlar olmakszn
doD fibymesinin
NELM
laysyla kalknmasnn mmkn olmayaca grflne dayanr; dolaysyla, bazen
bu ayrm literatrde dengeli ve dengesiz byme ayrm fleklinde de incelenS O R U
mektedir.
D K K Astratejilerinin
T
Kalknmann ynlendirilmesinde temel unsurun yatrmlar olmas kalknma
ayn zamanda yatrm stratejileri olarak da tanmlanmasna neden olmaktadr. Kalknma
stratejileri, elbette kifli baflna gelir artflyla temsil edilen ekonomikSIRA
bymenin
SZDE yan sra
sosyolojik, kltrel, siyasal ve teknolojik tercihleri de tanmlamaktadr.
AMALARIMIZ
N N
Dengeli kalknma, kt kaynaklarn dalmnda ve kullanmnda kesimler aras uyumu ve tamamlaflmalar esas alan dolaysyla kalknmay planlama yoluyla gerekK T A benimseyen
P
lefltirmeyi hedefleyen kalknma fleklidir. Dengeli kalknma grfln
iktisatlar ncelikle, ekonomi iinde kt kaynaklarn optimal (en uygun) flekilde
dalmnn nasl olaca sorunu ile ilgilenmifllerdir. Kaynaklarn dalm sz koT E L E V kaynak
ZYON
nusu olduunda yatrm kriterleri veya piyasa mekanizmasnn
dalmndaki etkinlii gibi sorunlar n plana kmaktadr. Temelde az geliflmifl ekonomileri konu edinen dengeli kalknma teorileri, neoklasik iktisadi grfln aksine,
bu tip ekonomilerde piyasann tek baflna kaynak dalmn optimum
flekilde saNTERNET
MAKALE
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
MAKALE
SIRA SZDE
58
SIRA SZDE
ktisadi Kalknma
D fi N E L M
layamayacan
geliflmeye yeterli olamayacan savunmaktadrlar. Bu
LM
D fi N Edolaysyla
nedenle piyasa mekanizmasna karfl karak, deiflik derecelerde piyasaya mdahale edilmesi gerektiini savunurlar. Bununla birlikte, planl kalknma grfl en
S O R U
azndan, dengeli kalknma grfllerinin ilk flart olarak saylabilir.
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
N N
Dengeli kalknma: Kt
kaynaklarn dalmnda ve
AMALARIMIZ
kullanmnda kesimler aras
uyumu ve tamamlaflmalar
esas alan dolaysyla
kalknmay planlama yoluyla
Kgereklefltirmeyi
T A P hedefleyen
kalknma fleklidir.
TELEVZYON
NTERNET
MAKALE
D K K A teoriler
T
Neoklasik iktisadi
esas olarak geliflmifl ekonomileri ele almakta ve piyasa mekanizmasnn, btn ekonomik sorunlarn zmlenmesinde etkili olduunu kabul etmektedirler. Oysa,SIRA
az geliflmifl
SZDE ekonomiler bilindii gibi yapsal zellikleri gerei neoklasik iktisat teorisinde inceleme konusu yaplan geliflmifl ekonomilerden nemli farkllklar gsterirler.
AMALARIMIZ
R. Rodana gre, sz konusu sorunlar olan blgenin kalknabilmesi iin iki yol
bulunmaktadr. Birinci yol, dikey bir sanayileflme modelidir. Bu modele gre, sanayileflme blgeye herhangi bir dfl yardm olmakszn blgenin kendi kaynaklar
ile salanabilecektir. Emek fazlasnn olduu geri kalmfl blgeden, sermaye fazlasnn olduu geliflmifl blgeye emek gyle blgenin kalknmas sz konusudur.
Ancak bu geliflmifl blgedeki sanayinin tm dallarnda yatrm yaplmasn gerektirmektedir. Sermaye birikiminin ve i piyasann snrl olmas, piyasann dinamizminin yetersizlii bu stratejinin baflar kazanmasn zorlafltrmaktadr. Blgede ar
sanayilerin kurulmas skntldr nk hlihazrda geliflmifl lkelerde bu endstriler var olduu iin dnya genelinde bir kapasite fazlasna dolaysyla bir kaynak israfna yol aabilecektir. Birinci yol, bylesi ekonomik ve sosyal dengesizliklere neden olaca iin kolay uygulanabilecek bir zm deildir. kinci yol ise R. Rodann sanayileflme olarak tanmlad, sermayenin geri kalmfl blgeye gelmesi
yoludur. Rodan, ilk aflamada ortaya kabilecek sorunlarn bu aflamada dflflallklar ve tamamlaflmalar araclyla ortadan kalkabileceini ve yabanc zel sermaye yatrmlarnn kullanmnn daha avantajl olduunu aklar. Ona gre, blgeye
gelecek yabanc sermaye kendi zel krn artrma abas ierisinde olaca iin
btn bir blgenin sanayileflmesi grevini yerine getiremeyecektir. nk yabanc
sermaye kk nitelerle uraflmakta ve dflsal ekonomilerin faydalarndan yararlanmamaktadr. Bu nedenle geri kalmfl blgelerde sanayileflmenin baflaryla gereklefltirilebilmesi iin varolandan farkl kurumsal bir at gereklidir. Bu durumda
btn bir endstri, tek dev bir firma veya trst olarak ele alnmal ve tm faaliyetler planlanmaldr. R. Rodana gre, tm sanayiyi tek at altnda toplayan bylesi
byk lekli bir planlama ile farkl sanayilerin birbirini tamamlamalar ve dflsal
ekonomilerden faydalanmalar salanmfl olacaktr. eflitli ynlerden birbirini tamamlayan sanayilerin planl bir flekilde kurulmasyla hem yaratlan gelirler farkl
mallara harcanacak hem de farkl mallar reten sanayiler yaratlacaktr. Bu durum
tek bir sanayinin kurulmas ile mallarnn satlmama tehlikesini ortadan kaldrarak,
pazar darl sorununu da zmlemifl olacaktr.
59
60
ktisadi Kalknma
genifllemesine ve dolaysyla verimlilie yol aacaktr. Bylece dengesiz bymenin yarataca verimden daha yksek bir verimlilik doacaktr. Bu flekilde Nurkse
gereklefltirilecek yatrm hamlesi ile ekonomik kalknmada yoksulluk ksr dngsnn krlacan savunmaktadr. Bylece, birbirini tamamlayan ve destekleyen
nitelikteki retim kesimlerine yatrm yaplacak, bu kesimlerin geliflmesi bir yandan piyasa darl sorununu, dier yandan dflk verimlilik sorununu ortadan kaldracaktr. Sonuta gerek arz gerekse talep ynyle ekonomi ksr dngden kurtulacaktr.
SIRA SZDE
D fi N E L M
D fi NModeli
ELM
apraz lke
ve H. Chenery
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
NTERNET
N N
K T A P
TELEVZYON
Dengeli kalknma
teorisyenlerinin stnde durduu dflsal ekonomiler dengesiz kalknSIRA SZDE
ma stratejilerinde ortaya kamaz m?
61
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
Dflk Gelir Tuza konusunda ayrntl bilgi 4. nitede yer almaktadr.
SIRA SZDE
DKKAT
N N
Dengesiz kalknma ile ilgili grfller, genel anlamda, dengeli kalknma teorilerinin
iddia ettikleri gibi geri kalmfl lkelerde piyasa ve fiyat mekanizmasnn retim faktrlerinin optimum dalmn gereklefltiremedii grflneAMALARIMIZ
katlmazlar. Aksine,
piyasa ve fiyat mekanizmasnn kaynaklar daha krl alanlara ynlendirecek kadar
etkin bir iflleyifle sahip olduunu kabul ederler. Dengesiz kalknma bakfl asyla,
K T A P
kamu mdahaleleri ve planlama, piyasa ekonomisinin dinamik aralarndan yararlanma olanaklarn kstlamaktadr. Oysa kalknma, sramalar ve patlamalar sonucu gerekleflebilir. Sonu olarak, dengesiz kalknma grflleri bu anlamda az
TELEVZYON
geliflmifl ekonomilerin kalknmasnn durgun ya da yumuflak bir biimde gerekleflemeyecei aksine ekonomideki sramalar ve dalgalanmalarn dinamik bir geliflme ortam yarataca temel ilkesine dayanmaktadrlar. Dengeli kalknmada ng N T E R N E T yatrmlar
rld flekildeki tamamlaflmalar ve tam uyum iinde gereklefltirilecek
ekonomide statik bir durum yaratarak kalknmay yavafllatr ya da geciktirir. O hlde, belli flartlar iinde dengesizlik, geliflmeyi canlandrr, teflvik eder ve sektrlerAKALE
de sramalara yol aarak, ekonomiyi dinamik bir srecin iineM sokar.
Dengesiz kalknma grfllerinin bir dier dayana az geliflmifl ekonomilerde i
piyasann dar olmasdr. Sanayide tamamlaflmalara kat flekilde uyulmas hlinde,
optimum lein altnda kalnaca ve dolaysyla bunun kaynak israfna yol aaca ileri srlmfltr. Ayrca, geri kalmfl ekonomilerde tm sektrlerde gereklefltirilebilecek byk bir yatrm hamlesi iin gerekli sermayenin yeterli dzeyde bulunmamas da dengesiz kalknmay zorunlu klar. Kt olan sermayenin eflit dalm dflk lekli iflletme tiplerinin ortaya kmasna ve dflk verime neden olmaktadr. Bu nedenlerle, kt kaynaklar ve yatrmlar ekonomide kalknmay gereklefltirecek srkleyici (nc/ lokomotif) sektrlere kaydrlmaldr. Bu nc
sektrleri tespit edebilmek iin ekonomide sektrlerin ileri ve geri balant katsaylarna baklmaldr. Toplam balant katsays en yksek olan sektrlere ncelik
verilmelidir.
Dengesiz kalknma teorilerinde piyasalarn etkinlii, fiyat mekanizmasnn optimum kaynak dalm zerindeki rol, dflsal ekonomiler ve lek ekonomilerin
oluflmas ve tamamlaflmalar gibi konularda grfller farkllaflmaktadr. Aflada bu
grfllerin detaylarna yer verilmifltir.
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
MAKALE
62
ktisadi Kalknma
sizlii, pazar darl veya giriflim isteksizlii vb.- piyasa mekanizmas aksaklklarna yol amaktadr. Bu durumda kt kaynaklarn optimal dalmn salayacak mekanizma olarak plan baflvurulmas gereken temel ara konumundadr. Tm sanayileflme programlarnn kapsaml bir kalknma plan kapsamnda ele alnp gereklefltirilmesi gerekir. Ayrca fiyat mekanizmasnn tam anlamyla alflmamasnn
bir dier nedeni de kalknma hamlesi iin gerekli yatrmlarn byk bir ksmnda
kamunun sosyal fayda ilkesine gre hareket edebilmesidir. zellikle uzun olgunlaflma dneminin sz konusu olduu yatrmlarda rnein tarmsal reform gerei alanlarn iflletmeye almas, kamu eliyle toplu konut yaplmas, hatta eitim
veya asker alanda gereklefltirilecek kimi yatrmlarda fiyat sinyalleri dikkate alnmayabilir. kinci olarak, bir kesimin dier kesimle olan sz konusu balar mutlaka her iki sektrn de geliflmesini zorunlu klmaktadr.
63
64
ktisadi Kalknma
yen iktisatya karfllk, dengeli byme taraftarlar bafllangta az geliflmifl ekonomide var olmayan isel dinamizmin dengeli byme sonucu ortaya kabileceini
ileri srmektedirler. Yeni bulufllar gerekesi ise onun teorisini az geliflmifl lkelerin kapsam dflna karmaktadr, nk bu lkeler henz yeni bulufllar yaratabilecek dzeyde deildirler. Baflka bir deyiflle, az geliflmifl ekonomiler teknoloji yaratma dnemine ulaflamamfl lkelerdir.
Yine az geliflmifl lkelerde istihdamn ounluunun tarm kesiminde yer almas, nceliin bu kesime verilmesi durumunda refah artflndan etkilenecek olanlarn saysnn sanayiye oranla daha yksek olmasna neden olacaktr. Ancak tam
tersi ynde grfller de sz konusudur. Sanayileflememifl ekonomilerde bu tip lkelerde genellikle tarm ve hizmetler kesimlerinin gizli iflsiz deposu niteliinde
olmas ve bu kesimlerin yapsal snrllklar nedenleriyle artan nfus iin yeni istihdam yaratmann ancak sanayi kesiminde mmkn olabilecei savunulmaktadr.
Kalknma iin gerekli olan yatrm (sermaye) mallarnn retilemiyor olmas
bilindii gibi, bu mallarn bu lkelerde ithalatn zorunlu klmaktadr. Oysa tarm
kesiminin ithalat gereinin sermaye kesimine gre daha az olmas, tarm kesiminin
ncelikli olmasndaki bir baflka nemli faktrdr.
Bir baflka gereke olarak dfl demelerde ihtiya duyulan dviz ihtiyacnn
karfllanabilmesinde tarmsal rn ihracatndan yararlanlabilir. Az geliflmifl ekonomilerin bafllang olarak geleneksel ihra maddelerinin tarma ve doal kaynaklara bal olmas ve bu lkelerin snai mamul ihra etme olanaklarnn ok snrl
oluflu da bu tezi desteklemektedir.
Son olarak, gerek bu lkelerdeki gerekse dnya nfus artflnn gelecekteki
gda maddeleri talebini oluflturmas, bu maddelerin retildii kesim olan tarm ncelikli klmaktadr.
Yaflanan rnekler gstermifltir ki ulusal ihtiyalar ya da kaynaklarn gelifltirmeye ynelik bir strateji yerine, uluslararas ticarette ngrlen uzmanlaflmaya gre
ncelik belirlenmifl tarm politikas baflarsz olmaktadr. Bu konuda olumlu bir rnek olarak, Japonyadaki pirin ekonomisi kalabalk bir kentsel nfusu beslemek
iin deerlendirilmifltir. Devletin uygulad bu politika, z merkezli ve i pazara
ynelik bir iktisat politikasdr. Bu durum tarmsal alanda bilimsel alflmalar hzlandrarak kalknmaya katkda bulunmufltur.
Burada saydmz tm gerekeler ulusal flartlara gre kalknmann dinamik yaps iinde ve eflitli aflamalarnda nemlerini yitirebilirler; bu nedenle her kalknma aflamasnda geerli olduklarn sylemek zordur. lkede zamanla sermaye birikiminin oluflacan ve teknoloji yaratabilir duruma gelinebileceini ngrdmzde burada yer alan baz gerekeler de ortadan kalkmaktadr.
Kalknma abasndaki lkelerde tarm yerine sanayi sektrne ncelik
verilmesinin nedenleri:
Tarm sektrnn arz esnekliinin dflk olmas retimin pazar koflullarna
gre artrlp azaltlabilmesi olanan snrlandrmaktadr. Bu durum zellikle uluslararas pazarlara almay hedefleyen bir ekonomi iin nem arz eder. Bu nedenle bylesi bir ama gdldnde, arz esneklii daha yksek olan sanayi kesimine ncelik verilmesi avantaj yaratmaktadr. Sanayide salanabilecek retim ile
uluslararas pazarn tercihlerine ve dolaysyla taleplerine daha hzl flekilde karfllk vererek daha fazla dviz geliri yaratabilir. Az geliflmifl ekonomilerde dviz ihtiyacnn kalknma iin gerekli donanmn ithalatnda ya da dfl bor demelerinde
kullanmnn ne denli nemli olduu aktr.
Yukardaki aklamalarmza bir baflka dayanak, teknoloji sanayi kesime daha fazla uyarlanabilmektedir. Teknoloji sayesinde arz esnekliini arttrmak baflka
bir deyiflle retimi daha esnek bir flekilde arttrp azaltabilmek mmkn olabilmektedir. Bu zellii sanayiyi gerek yarataca dflsallklar gerekse artan verimler asndan tarma gre daha stn klmaktadr. Sanayi sektrnde daha nce bahsedildii gibi ileri ve geri balantlar daha fazladr. Bu nedenle, dflsallklardan yarar-
65
66
ktisadi Kalknma
lanabilecek firma ya da alt sektrlerin says -tarmn yaratabilecei dflsallklara gre- daha yksektir.
Bir dier benzer sav ise sanayinin dinamik ve yeniliklere ak yapsnn kalknmann ierii ile tutarl olmasdr. rnein, yeni bulufllar ya da giriflim olanaklar yaratmak konusunda sanayi kesimi tarma gre daha stndr. Sanayinin geliflmesi ile beraber ekonomik ve sosyal kurumlar da geliflme gsterir. Giriflimlerin
says artar, teknik ve ynetim bilgi seviyesi ykselir, parasal ve mali kurumlar geliflme gsterir. Btn bu faktrler ekonomiye dinamik bir zellik kazandrrken ayn zamanda kamu ve zel kesim daha etkin geliflme olanaklarna ulaflmaktadr. rnein -ilerde btnlefltirilmifl sanayileflme stratejisi ile ilgili aklamalarmzda yer
alaca flekilde- geliflme politikalarnda sanayileflmeye verilen arlk nce ithalat
zerinde kendini gstermekte, daha sonra da ihracat etkileyerek olumlu etkiler
yaratabilmektedir.
Uzun vadede sanayileflmek kalknmann gereklilii olduuna gre bafltan itibaren bu sektre yatrm ncelii verilmesi doru olacaktr diyen savlar da szkonusudur. Uzun dnemde sanayi kesimine ncelik verilmesi mutlaka zorunlu olmakla birlikte geliflmenin bafllangcnda belli flartlar altnda ve belli sre iin tarma ncelik verilebilir. rnein, lkede retime almamfl genifl ekim alanlar var
ise tarma ve doal kaynaklara dayal sanayileflme gibi bir alternatif sz konusu
olabilir. Ayrca, tarm alet ve makineler sanayi, yapay gbre sanayi, gda, dokuma
veya orman rnleri sanayi yaratma abalar bir yandan sanayiye ncelik verilmesini dier yandan tarm kesiminin geliflmesini salar niteliktedir. Bylece tarm ve
sanayi kesimleri arasnda bir tamamlaflma ortaya kacaktr.
Yukardaki aklamalarda tarm ve sanayi kesimi ncelikli politikalardan bahsedildi. Ancak, kimi zaman hizmetler sektr nclnde bir geliflme de ngrlebilir. rnein; eer ekilebilir tarm arazisi yetersiz ise veya bir ada lkesi ise HongKong, Singapur gibi- emek-youn imalat sanayi ile ya da iklim, kltr ve konum itibariyle turizm ynnden zengin -Yunanistan, spanya vb.- lke rneklerinde olduu gibi hizmet sektr nclnde kalknma hedeflenebilir.
Sanayi kesiminin retim fonksiyonundaki sahip olduu stnlkler ve nitelik
ynnden salayaca faydalar, sanayi kesimini n plana karmaktadr. Geliflme
politikas iin sanayi sektrnn nceliini ortaya koymak yeterli deildir, ayn zamanda ne tr bir sanayileflme politikasnn ya da stratejisinin belirlenmesi gerektii de nemlidir. Aflada bu politika ve stratejiler ayrnts ile ele alnacaktr. Ancak
nce gnmzde nemli hle gelen bir kalknma stratejisine yer vereceiz. Bu
strateji Ar-Ge merkezli ya da Bilgi odakl gibi n adlar almaktadr.
hizmetlerden sonra drdnc sektr olarak kabul edilmektedir. Artk salt bilgi
retmek ya da bilgiyi satmak deil, bunu srdrlebilir klan bir bilgi ekonomisi
ve daha da nemlisi bir bilgi toplumu yaratmak hedef hline gelmifltir. BT alanndaki hzl geliflmeler lkelerin rekabet gcnde ve verimliliinde nemli katklara
yol amaktadr. Bilgi (novasyon) ekonomisi ve bilgi toplumu yaratlarak srdrlebilir kalknmann salanabileceine olan inan artmaktadr. Bilgiye dayal sektrlere ncelik veren bir kalknma anlayfln genel olarak dengesiz kalknma iinde
saymak mmkndr. nk ihracat kesiminde olduu gibi bilgi temelli kalknma
anlayflnda da yatrm yaplacak sektrler seilmifl ve ncelikli konumdadr. Yenilikleri hzlandran ve sermaye youn yatrmlar arttran politikalarn ekonomik
bymeyi de hzlandraca genel kabul gren bir anlayfltr.
Teknolojik geliflmelere ve BT alanndaki yatrmlara dayal byyen ekonomilerde mal ve hizmetlerde kalite artfl, miktar ve eflit artfl da sz konusu olmaktadr. Ayrca sz konusu teknolojik geliflmelerin ortaya karaca pozitif dflsallklar da ekonominin gelifliminde beklenen dier sonulardandr. rnein, bilginin
hzla yaylabilmesi, kolay oaltlabilmesi bir yandan maliyetlerin ve dolaysyla
fiyatlarn azalmasna yol aarken, dier yandan sosyal faydann artaca varsaylmaktadr. Dflsallklara baflka bir rnek, bilgi ekonomisinin istihdam zerine etkilerinden birisi olan, iflgcnden tasarruf edici nitelii ile ilgilidir. Sermaye youn
retim yani makineleflme, vakit ve verimlilik yaratacaktr. Bir baflka rnek, nitelikli eleman ihtiyacndaki artfln eitime verilen nemin artmasna yol aaca
fleklindedir. Ayrca, bilginin yaps gerei, kolay ulafllmas, srekli yenilenmesi ve
stbilgiye dnfltrlmesi srecinde oluflacak mbadelelerin ve maliyetlerin ekonomik olarak ele alnmasnn, klasik ekonomi anlayflndan farkllklar gsterecei dflnlmektedir.
lkelerin geleneksel ekonomilerini bilgi ekonomisine dnfltrmedeki baflarlar, srdrlebilir ekonomik byme ve toplumsal geliflme performanslarn belirlemektedir. Bilgi ekonomisi kendini, nitelikli iflgc, bu iflgc iin yksek getiriler vadeden ifl olanaklar ve bu ifl olanaklarn yaratan hzla byyen firmalar ve
ok sayda yeni kurulan iflletmelerle gstermektedir. Dolaysyla, bir lkede veya
blgede bilgi ekonomisinin kurulmas iin nitelikli ve giriflimci insan gcne, yeni
fikirlerin retilmesini ve yaylmasn salayan bir ortama, bilgi ya da inovasyonu
destekleyen mekanizmalara ve sermayeye eriflim olanaklarna ihtiya vardr. Burada devletin kolaylafltrc ve katalizr bir rol stlenmesi beklenmektedir. nsan kaynaklarna, arafltrma, teknoloji gelifltirme ve inovasyona yatrm yapmal ve bu tr
yatrmlar teflvik etmelidir. Bu yeni ekonomik yap iinde kifliler ve kurulufllar etkin bir ifl birlii ve etkileflim iinde olmaldr.
Bilgi odakl kalknma iin n plana kan zellikler: Bilgi ve teknolojide ilerleme, kiflisel becerilerde artfl, geliflmeyi teflvik eden faktrler olarak ele alnabilir.
Bilgi teknolojilerinin yaratt hzl geliflim potansiyeli ile geleneksel yapya dayal
geliflmeyi daha ksa srede aflmann mmkn olduu iddia edilmektedir. Bu noktada bilgi toplumunun btnleflmifl geliflmeyi besleyici gcnn, sanayi toplumundakinden daha yksek olduu vurgulanmaktadr. Ayrca, sanayi toplumunun mekanik iliflkilerine karfln, bilgi toplumunun ve bilgi retiminin etkileri, sinerjik zellik gstermektedir. Dier bir deyiflle, sanayi toplumunda genellikle lee gre sabit getiri daha arlkl iken, bilgi toplumunda birikmifl ya da sinerjik etki nedeniyle srekli artan getiri mekanizmas iflleyeceinden, daha hzl bir geliflme sreci yaflanabilecektir. Ancak bu noktada, geliflmifl lkelerde de ayn sinerjik etkinin iflledii unutulmamaldr.
67
68
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
ktisadi Kalknma
Bilgi ekonomisine dayal bir kalknma anlayfl, pek ok konuda olduu gibi
farkl bakfl alar ve yaklaflmlar beraberinde getirmifltir. Tm yukarda saylan
unsurlar sz konusu sermaye sahibi geliflmifl lkeler ile sermaye yetersizlii sorunu eken az geliflmifl veya geliflmekte olan lkeler aras farkllklarn almasn hzlandrc geler olarak deerlendirilebilmektedir. Teknolojik gce dayal kresel
bir eflitsizlii daha da aacan betimleyen dijital uurum baflka bir ifadesiyle
saysal uurum buna rnektir. Bir yandan yeni bir teknolojinin dierini ok ksa
srede silmesi ve dolaysyla sahip olunan pazar bilgisi, ifli yetenekleri, bilimsel ve
SZDE bilgilerinin geersiz hle gelmesi tehdidi sz konusudur. Yiteknik bilgiSIRA
ve tedarik
ne, bafllatlan byk maliyetli bir Ar-Ge projesinin baflarsz olma ihtimali vardr.
Dier yandan,
bilginin reticisi, sahibi ya da satcs olanlar bilgiden doan pozitif
D fi N E L M
dflsallklarn kendileri iin olas dezavantajlarn, dflsallklardan yararlanabilecek
olanlar kendi bnyeleri iine alarak yani tekelleflerek nlemektedirler. Bu durum,
S O R U
aktr ki sosyal
fayda ve refah asndan sakncaldr.
Dijital Uurum
ile dijital teknolojilere sahip olan lkeler ile sahip olmayan lD K Kkavram
AT
keler arasndaki refah farknn ortaya kmas anlatlmak istenmektedir. zellikle teknolojik altyapdan
yoksun sanayileflme evresine geifl yapamamfl lkelerde, dijital dnyadan
SIRA SZDE
sz etmek mmkn deildir. Dier yandan geliflmifl ekonomilerin, teknolojik altyap avantajlar ile dijital dnyaya uyum salamalar, geliflmekte olan lkeler karflsnda elde ettikleri stnl
ok net bir flekilde ortaya koymaktadr.
AMALARIMIZ
N N
SANAYLEfiME STRATEJLER
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
MAKALE
69
N N
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
NTERNET
NTERNET
70
ktisadi Kalknma
lay aflamasnda aflr korumaya gerek yoktur. Bunun nedeni, tketim mallarnn retilmesi iin gerekli olan emek ve girdiler bol miktardadr ve bu aflama ileri dzeyde bir teknoloji gerektirmez. Bu nedenle, bu aflamada retime konu olan mallarn
niteliksiz emek - youn mallar olmas, bu aflamay kolay klar. Dflk lekli retimin varl nedeniyle maliyetler aflr derecede bir artfl gstermemektedir.
thal ikamesinin ilk aflamasnda, hem tketim artfl hem de ithal edilen mallarn ikamesi iin retim yapldndan, yerli retim hzla artar. Yurt ii piyasann snrlarnn zorlanmasyla ilk aflama tamamlanmfl olur. thal ikamesinin ilk aflamas
tamamlannca tketimdeki dflfle paralel olarak retim artfl da yavafllayabilir.
Burada iki nokta nem kazanmaktadr. Birincisi; bymenin devam edebilmesi
iin kurulan yeni sanayilerde korumann devam etmesi gerekmektedir. kincisi;
byme ancak yurt ii piyasasnn izin verdii lde devam edebilecektir. Dier
yandan, yukarda sz edilen zendirme sistemi, reticileri, lkenin kaynak yaps ile badaflmayan ve genifl lde ithalata baml, verimlilii ancak ithalatla karfllanabilen mallar ve retim tekniklerini semeye yneltir. Bu nedenle, ithal ikamesinin ilk aflamasnda yukarda da belirtildii gibi, kullanlan korumac yapnn
devam ettirilmesi ancak zaman ierisinde deifltirilmesi gerekmektedir. Bir baflka
deyiflle, bu noktada ya ithal ikamesinin ikinci aflamasn oluflturan ara ve yatrm
mallar ikamesine ya da kurulmufl olan tketim mallar sanayinin ihracata yneltilmesi gerekmektedir. Bu durum gerekleflmediinde, byme sreci engellenmifl
olur.
2. Zor Aflama: kinci aflama ara mallar, yatrm mallar ve dayankl tketim
mallarn ithal etmek yerine, yurt iinde retilmesine geilmesi aflamasdr. Bilindii gibi, bu mallarn zellikleri ilk aflamadakilerden farkldr. rnein: Petrokimya ve elik rnleri gibi sanayi kollar, sermaye youndur. Bu sanayi dallar optimum lekli kurulmaz ise veya yksek kapasitede retim yapamazsa veya bu kurulufllarda idari ve teknik etkinsizlikler giderilmezse, para baflna maliyet ykselir.
Az geliflmifl lkelerde gerek pazar darl gerekse sermaye yetersizlii, sermaye-youn olan ikinci aflamada ithal ikamesi sanayilerinin optimum lekle kurulmalarn engellemektedir. Bu durum para baflna maliyeti arttrmakta ayrca bu sanayilerin yksek oranl ithal girdisi ihtiyac, dvize olan talebin artmasna neden olmaktadr. Bu durum ise, korumaclkta aflrla neden olmaktadr. Ara ve yatrm
mallar sanayilerinde aflr korumaclk ise i girdi maliyetlerinin yksekliinden
dolay, tarm, tarma dayal sanayi ve imalat sanayinin geliflmesini ve dfla almasn engellemektedir. Bu aflamann temel zellikleri: Yksek deerlenmifl dviz
kurlar, ihracat aleyhine arpklklar, aflr ve deiflken oranl korumaclk anlayfl,
temel gda maddeleri ile kamu iflletmeleri rnlerinde fiyat kontrolleri, kredilerde
negatif faiz oranlar uygulamalar fleklindedir.
71
72
ktisadi Kalknma
konusu ekonomilerdeki dfl ak probleminin ana kayna da bu ihtiyatr. ounlukla hammadde ve tarm rnleri ihracats az geliflmifl lkelerin mallarna ynelik talebin ve dolaysyla bu lkelerin ihracat gelirlerinin sklkla uluslararas konjonktrn etkisinde kalmas sz konusudur. thal ikamesi ile bu olumsuz etkiler
minimize edilip lkelerin dviz arznda grlebilecek dalgalanmalar asgari dzeye indirebilecektir. Ayrca, eer cari talep uygunsa ve zellikle korumaclk uygulanyorsa lke iinde retilen mallarn satm, bunlarn baflka lkelere ihrac iin
yeni pazarlar aramaktan daha kolay bir yoldur. Yine siyasi bamszlk iin, ithalata olan bamllnn bir engel olarak grld durumda, ithal ikamesi lke yneticilerince uygulanabilir. Son olarak, ithal ikamesi yoluyla mill gelir ierisinde
sanayinin pay artar. thal ikamesi ile sanayi retiminin artmas, sermaye birikiminin hzlanmasn, talebin genifllemesini ve tarm kesiminde var olan gizli iflsizlere
yeni ifl olanaklar salayabilecektir. thal ikamesi yoluyla sanayileflmek iin yukarda ne srlen neriler, hemen hemen geliflme yolundaki her lkeyi belli bir
dnemde ithal ikamesi politikasna balanmaya yneltmifltir.
SIRA SZDE
D fi N E L M
D fi N E L M
thal kamesine
Dayal Sanayileflme Stratejisinin Aralar
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
Trkiye thalSIRA
kamesine
SZDE ynelik stratejiyi hangi yllarda uygulamfltr? Bu stratejinin ilk
aflamas ne zaman tamamlanmfltr?
Sanayileflmede ithal ikamesi sreci bir yandan koruma politikasn gerektirirken dier yandan da
yaygn sanayileflme sonucunu dourur. Bu durumda ithal ikaS Oieride
R U
mesi, koruma, yaygn sanayileflme politikalarnn birlikte yrtlmesi gerekir. Gelifltirilmesi istenen veya geliflmekte olan sanayi dallarnn korunmasnda genel aralar
DKKAT
flunlardr: Gmrk vergileri (veya efl etkili vergiler), ithal yasaklar, sbvansiyonlar.
1. Gmrk Vergileri: Dfl ticarette devlet mdahaleciliinin en eski ve yaygn
SIRA SZDE
flekli olan gmrk
vergilerinin hem koruyucu hem de gelir salayc etkileri vardr.
az geliflmifl lkelerde genellikle dfl ticaret hadlerini lehe evirmek, yatrmlar arttrmak, yabanc sermaye akfln hzlandrmak, bebek sanayileri korumak, dnya fiAMALARIMIZ
yatlarnn stnde retim yapan yerli reticileri ithal mallarnn rekabetinden saknmak iin, ithal yurt ii mallarnn i fiyatlar bir tarife ile ykseltilir. Ekonominin
belli bir kesimi
K T iin
A P genel olarak koruma, mallarn nispi dnya fiyatlar ile onlarn
yurt ii fiyatlar arasnda ikinciler aleyhine olan farkll, bir gmrk tarifesi ile ortadan kaldrmak ve ekonomik politikann gereklerine gre bu fiyatlar arasnda
ikinciler lehine
yaratmaktadr. Bylece sbvansiyon ile koruma, tarife
T E L E V bir
Z Y Ofarkllk
N
ile korumadan ayrlmaktadr.
Sanayilerin kurulmasn ve geliflmesini hzlandrmak, yurt ii faktr tercihini arttrmak, dflsal ekonomilerden yararlanmak, faktr fiyatlar arasndaki dengesizlii
N T Enedenlerle
RNET
gidermek gibi
ekonomide gmrk korumaclna baflvurulmaktadr. Bu
yolla, koruma mallarnn nispi dnya fiyatlar ile bu mallarn yurt ii fiyatlar arasnda ikinciler aleyhine olan farkll, bir gmrk tarifesiyle ortadan kaldrlmaktadr.
Bylece, i sanayinin korunmasnda ithal edilen sanayi rnlerinin i piyasa fiyat
ykseltilmifl olur. Fiyatlar arasnda ikinciler lehine ortaya kan bu farkllk, az geliflmifl ekonomideki reticiler iin daha uygun rekabet olanaklar hazrlar. Bylece, az
geliflmifl lkeler ksa vadede uluslararas etkilerden korunabilmektedir.
2. Kotalar: Kotalar dier adyla ithalat yasaklar bilindii gibi, ithalat belirli bir
miktar veya deer olarak snrlandran uygulamalardr. Yasal yollardan izin verilen
miktarn zerinde ithalat yaplamaz. Kuflkusuz kotalar ne lde daraltlrsa, piyasaya yaplan mdahale ve dolaysyla yerli ekonomiye salanan koruma da o de-
N N
73
rece arttrlmfl olmaktadr. Tarifeler piyasa mekanizmasna ancak dolayl bir mdahale nitelii taflrlar. Tm ithalat engelleyecek lde yksek olmadklar durumda i fiyatlar ykseltmek yoluyla yerli retimi koruyucu etki doururlar. Oysa, kotalar mutlak koruma salayan aralardr. Bylece, yurt iinde retilen maln arz kstlanarak, o maln deeri arttrlr ve reticisine bir rant salanr. Bu ynyle gmrk vergileriyle ayn etkiye sahiptirler. Anlafllaca gibi, bu uygulama yurt ii sanayiyi, dfl piyasa rekabetinden soyutlamaktadr. Bu uygulama ile yurt iinde fiyat
ykselen ithal malna ynelik talep dflecektir ve ithali sz konusu olan maln i
piyasada retimini zendirecektir. Bu geliflmeler dolayl olarak gelir dalmn da
etkileyerek deiflmesine neden olacaktr.
thalat rejimi, lkeden lkeye farkllklar gstermektedir. Bir ithalat rejiminde ithalat, listelere balanmfl olabilecei gibi, bir maln ithali tmyle yasaklanmfl veya serbest braklmfl olabilir. Bu durum ithal uygulamalarnn demeler dengesi ve
dolaysyla tm ekonomiye etkilerinin de farkllna neden olur. lkemizdeki rnekleri gibi kota sistemi altnda ithalat lisanslar genellikle firmalarn retim kapasiteleri ile orantl olarak datlmaktadr. Byle bir uygulama mevcut kurulu kapasiteleri atl olsa bile ifl adamlarn bu kapasiteyi daha da arttrmaya zendirecektir.
Bu ek maliyetler, elde edilmesi umulan ktlk rantlarndan kk olduu srece bu
gibi uygulamalara giriflme krlln korumaya devam edecektir. Buna karfln, bu
flekilde yaratlan kapasite retimde kullanlmad iin yaplan yatrmlar toplum
asndan israf edilmifl saylacaktr.
3. Dviz Kuru Politikas: Kambiyo kontrol rejimlerinde otoriteler, dviz tahsisi ile ithalat rejimini dorudan etkileyebilmektedir. Ayrca, dviz kurlarnda oynamalarla, dfl ticaret hacmini de etkileyebilmektedirler. thal ikamesinin uyguland bir ekonomide aflr deerlenmifl kur politikas sz konusudur. Aflr deerlenmifl kur politikas ile yksek tarifelerin ithalat kstlayc etkileri daraltlr ancak
spesifik miktar kstlamalar ve snrlamalar ile birlikte kullanldnda, ithal ikamesi sanayilerin kuruluflu iin gerekli olan makine-donanm ithalini kolaylafltrp; maml mal ithalini zorlafltracaktr. Bu politika ayn zamanda ihracat snrlandracak,
i piyasalara ynelik retimi ekici hle getirecek, bylece ithal ikameci ve korumac politikalarn etkilerini arttrabilecektir.
4. Sbvansiyonlar: thal ikamesiyle sanayileflme stratejisi uygulayan bir ekonomide sbvansiyon uygulamalar arasnda ithalatya salanan dflk faizli kredi,
ucuz enerji ve hammadde temini, yatrm indirimi, vergi muafiyeti gibi uygulamalar yeralmaktadr. Bu uygulamalar, devletin zel sektr ynlendirici flekilde
destekleyerek, kaynak dalmn belirli sektrlere kaydrma amac taflmaktadrlar.
Dviz kuru politikas nedir? Dviz kuru politikasnn trleri nelerdir?SIRA SZDE
D fi N E L M
thal ikamesi politikalar kaynak dalmnn bozulmasna yol aabilir. Bu strateji beraberinde koruma ve zendirme politikalarn da gerektirecei
iin, piS O R U
yasada oluflan fiyatlar, faktrlerin gerek ktlklarn yanstmayabilir. Aflr korumaclk nedeniyle kk lekli verimsiz ve maliyeti yksek snai birimleri
DKKAT
kurulur. ve dfl rekabetten korunmufl olan iflletmeler dnya standartlarn,
verimlilik, teknoloji ve arafltrma-gelifltirme gibi nemli etkenlik unsurlarn ihSIRA SZDE
mal ederek kolayca kr edebilirler.
AMALARIMIZ
K T A P
SIRA SZDE
N N
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
74
ktisadi Kalknma
75
76
ktisadi Kalknma
77
D fi N E L M
hracata dayal sanayileflmede temel ama olan dviz dar boazn
atlatabilmek
amacyla ihracat gelifltirici politikalar uygulanrken kullanlan aralar, genellikle
O R U nlemlerin
ihracat zendirme nlemleri ad altnda aklanmaktadr. BuS trden
maliyeti dflrc veya geliri artrc etkileri vardr. Sz konusu zendirme nlemlerini ana bafllk altnda ele alabiliriz: Dviz kuru politikas, ihracata vergi iadeDKKAT
si ve dier zendirmeler.
1. Dviz Kuru Politikas: Daha nce deinildii gibi, aflr deerlenmifl dviz
SIRAihracat,
SZDE
kurunun snai mal ihracatna olan etkisi olumsuzdur. Bir kere
ayn ihracat hacminde denge kuruna kyasla aflr deerlenmifl bir kurda daha az gelir
elde edecektir. Aflr deerlenmifl kur srdke ithalat, ihracata
kyasla daha
AMALARIMIZ
krl olacaktr. Bu durumda i piyasa iin retim daha ekici hle gelecektir ve
dolaysyla ihracata ynelik yatrmlar azalacaktr. Enflasyonist bir ortamda bu
etki daha da hzldr. Dier yandan, aflr deerlenmifl kur,K ithalat
T A Pzendirerek
ticaret ana ve ithalat kontroluna neden olacaktr. Bu durumda, uluslararas
piyasalarda fiyat deiflmezse ihracatnn rekabet flans, maliyet artfl nedeniyle
azalacaktr. Devalasyon, eer maliyet sabit tutulabilirse, ihracatnn
T E L E V Z Y O N sz edilen trden olumsuzluklarla karfllaflmasn engelleyebilecektir. Bu nedenle az
deerlenmifl dviz kuru politikas ihracatnn lehine olacaktr.
2. hracatta Vergi adesi: hracatta vergi iadesi, ihracat teflvik tedbirlerinden
T E R Nvergilerin
ET
biridir. hracat teflvik edilmek istenen rnlerin maliyetine Ndhil
ksmen veya tamamen ihracatya denmesi yoluyla, ihra edilecek olan maln
maliyeti azaltlmaktadr. Bu flekilde ihra edilecek maln uluslararas fiyat dflrlerek rekabet avantaj yaratlmaktadr. rnein, ihracata konu olan maln retiminde kullanlan ithal girdilerin vergilemeye tabi olmas, ihracatya ek bir
maliyet getirmektedir. Bu zendirme uygulamas ile ihracat zerindeki sz
konusu ek maliyetin hafifletilerek, uluslararas rekabet gcnn azalmas engellenmek istenmifltir. Bylece ihracat ve ihracat devlet eliyle desteklenmektedir.
3. Dier hracat zendiren Uygulamalar: hracatn zendirilmesinde kullanlan dier aralar; ihracat kredisi, ihracat sigortas, ulaflm kolaylklar, altyapnn tamamlanmas ve son olarak ithalatta liberasyon fleklinde zetleyebiliriz.
hracat kredisi, ihracatnn gerek duyduu iflletme sermayesini karfllamada ya-
N N
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
78
ktisadi Kalknma
rarl olabilmektedir. hracat sigortas, ulaflm kolaylklar ve alt yapnn tamamlanmas da ihracatnn maliyetlerini azaltan faktrler olarak, ihracatn zendirilmesinde dolayl etkiler salar. thalatta serbestlik, esnek dviz kuru uygulamas ile birlikte ihracat gelifltirmenin nemli bir aracdr. thalatta mutlak korumacln yavafl yavafl kaldrlmas ile lke sanayisi dfl rekabete hazr ve verimli hle gelecektir. thalatta liberasyon, gmrk vergilerinin yine yavafl yavafl
normal seviyelere dflrlmesi ile de desteklenmelidir. Bunun gereklefltirilmemesi durumunda, ihracat gnlk kur ayarlamalar ile zendirilmesine karfln, ithalat yine ithal yasaklar, yksek gmrk vergileri ve kat bir korumaclk altnda suni olarak ihracattan daha krl hle gelir. Bylece yatrmlar gereksiz bir
flekilde ithal ikamesi alanlarna ynelir ve ihracatn yeterli hzda geliflememe
tehlikesi ortaya kar.
79
80
ktisadi Kalknma
timin, ithal yasaklar ve miktar snrlamalar gibi mutlak flekilde korunmas yerine
vergi ve sbvansiyon gibi aralarla selektif flekilde korunmas, korumann etkinliini arttracaktr. Kur ve faiz politikas gibi genel etkileri olan aralar yerine, vergi,
sbvansiyon gibi aralar, korunmas istenen sektrlere veya rnlere dorudan
uygulanabilir niteliktedir. Bylece teflviki arzulanan sektrler kendi lehlerine fiyat
fark kaldrlaca iin verimlilik, maliyet kayglar n plana kacaktr. Bylece rasyonel bir mdahale salanmfl olacak, korumadan doan maliyetler en aza indirilirken verimliliin artmas da teflvik edilmifl olacaktr. Gnmzde yaflanan olumsuzluklar gnmz geliflmifl ekonomilerini bile konjonktrel dalgalanmalara karfl
son yllarda korumac politikalara ve nlemlere yneltmektedir. rnein; son yllarda yaflanan finansal krizlerin kalknma abasnda olan lkeler iin dourduu
byk risklere karfl btnlefltirilmifl sanayileflme stratejisi daha da nem kazanmfltr. Ancak siyasi ve ekonomik birlik ve btnleflmelerin (rnein AB) sz
konusu olduu durumlarda zellikle korumac politikalara baflvurmak pek olas
grlmemektedir.
81
zet
N
AM A
N
AM A
N
A M A
N
A M A
82
ktisadi Kalknma
Kendimizi Snayalm
1. Afladakilerden hangisi dengeli kalknma statejilerinde ilk flart olarak tanmlanmaktadr?
a. Dflsal tasarruflar
b. Planlama
c. Altyap yatrmlar
d. Dfl ticaret
e. Tamamlaflmalar
2. Ekonominin her sektrnde yatrm yaplarak tamamlaflmalar araclyla dengeli kalknmann salanabileceini savunan Byk tifl Kuram kime aittir?
a. R. Rodan
b. J.Tinbergen
c. F. List
d. A.O.Hirschman
e. Bhagwati
7. Trkiyede thal ikamesine dayal sanayileflme stratejilerinin bilinli ve planl flekilde uyguland yllar
aral afladakilerden hangisidir?
a. 1929-1945
b. 1957-1978
c. 1960-1980
d. 1929-1980
e. 1914-1960
8. Afladakilerden hangisi ithal ikamesine dayal sanayileflme stratejisine ynelik elefltirilerden biri saylamaz?
a. zendirmelerle kaynak dalm bozulabilir
b. Aflr korumalarla kk lekli ve verimsiz iflletmeler yaratlr.
c. thal etmek yerine yurt iinde retmek kalitenin
dflk kalmasna yol aar.
d. piyasann snrl oluflu nedeniyle tekelci yap
doarak, rekabet bozulabilir
e. tketimin zendirilmesiyle ekonomi bir tketim ekonomisi grnm alr
4. Belli bir blgenin dierlerine gre daha fazla geliflmesi sonucu ortaya kan kutuplaflmann nedenleri arasnda hangisi yer alr?
a. Hammaddeye yaknlk
b. Ulaflm kolaylklar
c. Altyapnn varl
d. Eitimli insan gcnn varl
e. Hepsi
5. Afladakilerden hangisi sanayi ncelikli kalknma
stratejisinin dayanaklarndan biri deildir? nk tarma oranla sanayide...
a. ileri ve geri balantlar daha oktur.
b. teknolojinin uyarlanmas daha kolaydr.
c. istihdam edilen nfus daha fazladr.
d. kurumlar etkileyecek dinamizm daha youndur.
e. daha fazla retim salanr.
9. Afladakilerden hangisi hracata dayal stratejide ihracat zendirmede kullanlan aralardan biri olarak saylamaz?
a. Az deerlenmifl kur
b. hracat kotas
c. Vergi iadesi
d. hracat sigortas
e. Ulaflm kolaylklarnn salanmas
10. Afladakilerden hangisi hracata dayal sanayileflme stratejisine ynelme nedenlerinden biri deildir?
a. Tm sektrlerin efl anl bymesinin zor olmas
b. nc sektrlerin ileri ve geri balantlar
c. hracatn dviz kazandrc zellii
d. hracat sektrler ile dier sektrleraras kaynak rekabetinin verimlilii arttrc etkisi
e. hracat pazarlarnn dflk lekli yatrmlar
gerektirmesi
83
Yaflamn inden
Kalknmada Yeniliki Topluma Finlandiya
rnei
Bilgi teknolojilerinin geliflimi sonucu bir lkenin rekabetiliini ve verimliliini artrarak srdrlebilir bir
kalknmaya eriflmek bilgi ekonomisi ile olas grlmektedir. Finlandiya rneinde, merkezde deil evrede
yer alan kk bir lkenin doal kaynaklara dayal bir
ekonomiden bilgi ekonomisine dnflebilmesi, bilgi
teknolojilerine, eitime ve arafltrmaya yatrm yaplmasn gerekelendirmektedir. Finlandiya, 2005li yllarda
en rekabeti ekonomi olma zelliini srdrmfl; ABD
ikinci, sve ve Danimarka ve Tayvan ve Singapur onu
izlemifltir (WEF, 2005). Makroekonomik dzeyde iyi ynetilmesi ve kamu kurumlarnn kalitesini deerlendiren ltlere gre yksek puan almas, ayrca zel kesimin yeni teknolojilere uyarlanma ve yenilik kltrn
destekleme eilimi de yksek grlmektedir. Finlandiyada deiflim iin ekonomik yatrmlar, eitim, yenilikilik ve bilgi teknolojilerine yaplan yatrmlar vurgulanmaktadr. Telekomnikasyon piyasasnn serbestleflmesi ve rekabetin geliflimi, sanayi politikalarnda Ar-Ge
desteinin yan sra kamu ynetiminin nemli roller
stlenmesi de sz konusudur. ( Ar-Ge harcamalar iin
gayri safi mill gelirden %3,7lik pay ile en yksek pay
ayran 2. lkedir). Gelecek iin bulufllar ieren yenilikilik sistemi, kamu-zel ortakl, iyi kamu ynetimi
ile zel kesim-niversite ve dier arafltrma kurumlar
arasndaki uyum ve youn iletiflime dayaldr. Ar-Ge
odakl lke stratejisi iin, ama odakl ve eflitliki
eitim sistemi oluflturulmufltur. Temel eitim herkesin
hakk ve ortak grevi olarak grlmektedir. Yksekokul tamamlayan nfus %40 oran ile dnya leinde
st dzeydedir. Bu geliflmelere karfln, bilgi ekonomisinin geliflimi, zel kesim katksyla salanmfltr. Orman
ve mhendislikle ilgili sanayilerin yan sra, bilgi teknolojileri ekonominin nc dayana durumundadr.
Yine de gelecekteki baflarnn gvenceye alnabilmesi,
geleneksel ve yeniliki teknolojilerin btnleflmesi ve
iflbirliine gitmesini gerektirebilir Sosyal devlet modeli ve kresel rekabetin srdrlebilmesi, lkenin bir
btn olarak baflarlarna baldr. Geleneksel sanayiler
ile kamu ve zel kesim hizmetlerinde daha etkin teknoloji kullanm sorunu zm beklemektedir. Ekonominin esneklii kreselleflmenin risklerine karfl belirli
konularda uzmanlaflmay; srekli yeniden yaplanma
sorunlarna yant verebilen etkili bir eitim sistemi olufl-
turulmasn; Verimlilik, uyum sistemi ve vizyonu ile Bilgi stratejileri gelifltirilmesini gerektirmektedir. zellikle
yksekrenime katlm, bilgi ve yeteneklerin artrm
nemlidir. Bylelikle, Ar-Ge harcamalar yannda getirilerinden yararlanmak, yenilikilik sistemini desteklemek, giriflimcilik ile yeniliklerin ticari uygulamalara dnflmn salamak da stratejik olarak benimsenmifltir.
Her lkenin kendine zg koflullarnn bilincinde olmas, gemifl deneyimlerin yan sra; gelecei grmek
ve hazr olmak nerilmektedir.
Kaynak: M.K. KTEM, 18 Mart niversitesi, Giriflimcilik ve Kalknma Dergisi, 4(1), ss.133-156.
84
ktisadi Kalknma
Okuma Paras
Ksmi thal kamesi
Cari aa dayal byme modeli bizi daha fazla taflyamayacana gre ksmi ithal ikamesine dayalbir modeli uygulayabiliriz.Ksa dnemdeki amacmz cari an
bir kriz yaratacak biimde artmasn nlemek gibi grnyor. Buna karfllk zmn sreklilik kazanabilmesi
iin uzun dnemde cari aa dayal byme modelini
deifltirmekten baflka are yok. Bu durumda konu ksa
dnemde para ve maliye politikas arasna skflsa da
uzun dnemli zm iin yapsal dnflm uygulamalarnn devreye sokulmas gerekiyor. Aksi takdirde cari
a bu yl dflrsek bile gelecek yl yine ayn sorunla
karfllaflmamz kanlmaz olacak. Cari aa dayal modeli deifltirmek iin dflnlebilecek yntemlerden birisi de rekabet gcmzn yksek olduu sektrlerde
ithal ikamesi politikas uygulamak olabilir. thal ikamesi politikas btn sanayiyi korumaya ynelik olabilecei gibi baz ncelikli sektrleri gelifltirmek iin ksmi
bir uygulama biiminde de yrtlebilir.
Trkiye Nasl Sanayileflti?
Lozan Antlaflmas, Trkiyenin, dfla ak, liberal bir ekonomi politikas izlemesini ngrmflt.
1930 Byk Bunalm, dnyay bambaflka bir yne itip
de kimse baflkalaryla uraflmaya zaman bulamaynca
Trkiye, Lozan Antlaflmasnn ngrsn bir yana koyarak, ithal ikamesine dayal bir sanayileflme modelini
uygulamaya giriflti. Dne kadar ithal ikamesi uygulamasn savunmak neredeyse alay konusu oluyordu. Dn
geerli olan koflullarla nceki gne baktmzda farkl,
bugn geerli olan koflullarla dne baktmzda farkl
fleyler gryoruz. thal ikamesi politikas bugnk Trk
sanayiinin temellerini atmfl olan modeldir. Her dnemin koflullar farkl, politikalar da ona gre farkldr.
Baflka bir dnemin koflullaryla baflka bir dnemi yarglarsak yanlgya dfleriz. inliler diyor ki A atmann
zaman ayr, a kurutmann zaman ayrdr.
Bir lke kresel sistemin yesiyse normal koflullarda ithal ikamesi modelini kolaylkla uygulayamaz. Dnya
Ticaret rgt, Avrupa Birlii, ticaret iliflkisinde olunan
lkeler o lkenin karflsna dikilir. Bu amala bir lke
gmrk vergilerini arttrrsa teki lkeler o lkenin mallarn almamaya bafllar. Buna karfllk yaygn kriz koflullar geerliyse -tpk 1930 Byk Bunalmnda olduu
gibi- herkes kendi derdine dflt iin bu tr denetimler zayflar. Bu durumda o flaflknlktan yararlanlp ksmi ithal ikamesi uygulansa pek fazla grlt kmaz.
ELMEZ,
Radikal/Ekonomi/
85
1. b
Sra Sizde 1
Kavram ilk kullanan Alfred Marshalla gre, dflsal ekonomiler esas olarak bir endstri dalnn geliflmesi sonucu, o endstri iindeki firmalarn birbirleri zerinde
yaratacaklar istifadelerdir. Bu flekildeki dflsal ekonomiler doaldr ki dengesiz kalknma stratejisinde de ortaya kabilir. Ancak, Nurksen dengeli kalknmasnda
tek bir retim alannn veya dalnn gelifltirilmesi deil,
birka retim alannn birlikte gelifltirilmesi ve bunlarn
birbirleri zerinde yaratt dflsal ekonomilerden bahsedilmektedir.
2. a
3. a
4. e
5. c
6. b
7. c
8. c
9. b
10. e
Sra Sizde 2
1953 ylna kadarki dnemde olduka liberal dfl ticaret
ve sanayileflme stratejisi uygulayan Trkiye, ortaya kan dviz darboaz sonucu, ithal ikamesinin aralar
olan kotalar, ithalat yasaklarn, yksek gmrk duvarlarn uygulamaya koymufltur. Enflasyonist politikalar
ve aflr deerlenmifl kur politikas da fliddetini giderek
arttrlarak 1958 operasyonuna kadar srdrlmfltr.
1960l yllarn ortalarna kadar gda ve tekstil gibi dayanksz tketim mallarnn ithalat yerli retimle ikame
edilmifltir. thal ikamesinin birinci aflamas olarak nitelendirilebilecek bu aflamadan sonra, 1963 ylnda I. Befl
Ylk Kalknma Plannn yrrle konmas ile -bilinli
ve planl olarak- ie dnk ithal ikameci sanayileflme
stratejisi uygulanmaya bafllanmfltr.
Gerekte daha planl dnemin baflnda (1963) ekonomi, temel tketim mallarnn retimini tamamlayarak,
gda mallar sanayi, zellikle fleker, iki, dokuma ve giyim gibi temel tketim mallarnn lke iindeki retimini salayabilmifltir. Bylece planl dnemle birlikte
ithal ikamesinin birinci aflamas bafllamfltr. Ancak, ikinci aflama olan ara ve yatrm mallar retimine tam anlamyla geilememifltir. Tkanma noktasna gelen ekonomide bu strateji terkedilip 24 Ocak 1980 Kararlar ile
hracata Dayal Sanayileflme Stratejisine geilmifltir.
1963-1980 yllar arasn kapsayan ithal ikameci dnemde drt ayr befl yllk kalknma plan yrrle
konmufltur.
86
ktisadi Kalknma
Sra Sizde 3
Dviz kuru politikas, hkmetlerin uluslararas demelerini belli bir dzen iinde gereklefltirmek amacyla, dfl deme dengesini etkilemek iin, dviz kuru ile
ilgili olarak aldklar btn nlemlerdir. Gnmz kresel ekonomisinde sz konusu nlemler geliflmekte
olan lkelerde ounlukla bamsz bir flekilde deil,
etkisi altnda olduklar uluslararas para sisteminin (rnein IMF) ynlendirmesine gre alnmaktadr. Ekonomide trl dviz kuru politikas tanmlanabilir: Denge dvizi kur politikas, aflr deerlendirilmifl dviz kuru politikas ve az deerlenmifl dviz kuru politikas.
Ekonomide eer dviz fiyat arz ve talebe gre olufluyorsa denge dviz kuru sz konusudur.
Sra Sizde 4
thal ikamesine dayal sanayileflme stratejisini uygulayarak dfl a kapatp, dviz tasarrufu salamay hedefleyen Trkiye ekonomisi, ithal ikameci sanayileflmede aflr llere varmfl, ancak ihracat sanayinin gelifltirilmesi ihmal edilmifltir. Dfl demeler dengesi asndan alnan sonu, istenenin tersine olumsuz olmufltur.
Bu durum ekonominin bymesinde duraklamalara ve
yksek oranl enflasyona neden olmufltur. Sonuta, ok
ciddi bir dviz dar boaz, dfl demeler krizi ve enflasyonla karfl karflya kalnmfltr. 1980 ylna gelindiinde
iki seenekle karfllafllmfltr. Birincisi: Ara ve zellikle
yatrm mallarnn yerli retimini gereklefltirmek. kincisi: Bu tr gerekleflmeyi en azndan bir sre bir yana
brakmak. 1980 sonras dnemde ikinci yaklaflm ynnde yol alnmfltr. 24 Ocak 1980 kararlar, Trkiye
iin bir dnm noktas olmufltur. Bu uygulama temelde
i piyasada istikrar ve dfl demelerde dengeyi
amalamfltr. Bu amalara ulaflmak iin ise hkmetin
setii yol, i piyasay olabildiince serbest brakmak,
fiyat kontrollerini kaldrmak, dfl ticareti liberallefltirmek
ve zellikle byk oranl devalasyonlar yapmak olmufltur. Strateji deiflikliine yol aan bir baflka neden,
lkede giderek geliflen sanayi kesiminin dfla alma isteidir. Ekonomideki varolan tkanklk yanlzca sanayicileri deil, tm toplumsal kesimleri etkilemifl, politika
deifliklii konusunda lkede genifl bir konsensus oluflmufltur. ran-Irak Savaflnn ve Orta Doudaki petrol
zengini lkelerin yaratt talebin ekiciliiyle dfla almann gereklilii ileri srlmfl ve gerekli kurumsal,
ekonomik dzenlemelerin yaplmas istenmifltir. rnein, bankaclk kesiminde lke dflndaki iflilerimizin
ve Orta Doudaki mteahhitlerin hizmetlerini karfllamak iin dfla alma gereklilii domufltur. Strateji de-
Yararlanlan Kaynaklar
Alpar C., (1982), Az geliflmifl lkelerin Dfl Ticaret
Sorunlar ve Sanayileflme, Ankara: TA Yayn,
No: 185.
Balassa B., (1978), Exports and Economic Growth:
Further Evidence, Journal of Development
Economics, June.
Baflkaya, F., (1994), Kalknma ktisadnn Ykselifli
ve Dflfl, Ankara: mge Kitabevi.
Berksoy, T. (1981). Uluslararas Ticaret, ktisadi
Kalknma ve thal kamesi, Ankara: Toplum Bilim
No.12.
Bhagwati J. N., (1986), Rethinking Trade Strategy,
Development Strategies Reconsidered, U.S No: 5,
Overseas Development Counsil, Oxford.
Chenery, H.-Syrqun, H., (1986), The Semi-Industrial
Countries, H.Chenery - S.Robinson - M.Syrquin
(Ed.) Industrialization and Growth: A Comperative
Study, World Bank Research Publication, Oxford
Univ.Press.
Clark P. B., (1970), Planning Import Substitution,
Amsterdam, North Holland Publ. Comp.
Cohen, S. ve J. Zysman, (1988) Puncture the Myths
that Keep American Managers from
Competing,
Harvard
Business
Review,
(November-December).
apolu, G., (1992), Dnya Ekonomisindeki
Geliflmeler Iflnda Trkiye in Bir lke Geliflme
Stratejisi nerisi Geliflme Stratejileri ve
Makroekonomik Politikalar, Ankara: DPT.
ark, E. (1983), Yar Geliflmifl lkelerde ve
Trkiyede Sanayileflme Politikalar, Ankara:
Turhan Kitabevi.
Ekin, N., (1988), Bilgi Ekonomisinde Elektronik
Ticaret, stanbul: .T.O. No: 61
Erdost, C. (1982), Sermayenin Uluslararslaflmas ve
Teknoloji Transferi, Ankara: Savafl Yaynlar.
Eski, H., (1989), hracata Ynelik Sanayileflme
Stratejisi ve Gney Kore Deneyimi, zmir: EBSO
Yayn.
87
KTSAD KALKINMA
Amalarmz
N
N
N
N
Anahtar Kavramlar
Vergiler
Sermaye Piyasalar
Borlanma
zel Yabanc Sermaye
Portfy Yatrmlar
Dfl Borlar
Finansal Sektr
Gnll Tasarruflar
Enflasyonist Finansman
Dorudan Yabanc Sermaye
Scak Para
Dfl Yardmlar
indekiler
ktisadi Kalknma
Kalknmann Finansman
KALKINMANIN FNANSMAN
HTYACI
FNANSMAN KAYNAKLARI
DIfi FNANSMAN KAYNAKLARI
Kalknmann Finansman
KALKINMANIN FNANSMAN HTYACI
ktisadi kalknma, az geliflmifl veya geliflmekte olan lkelerin ekonomik, sosyal ve
siyasal yaplarn hzl bir dnflmn ifade etmektedir. Dier bir ifadeyle, kalknma ile geliflmekte olan lkelerdeki yaflam standardnn ykselmesi, geliflmifl lkeler seviyesine kmas ve bu dnflmn (transformasyonun) mmkn olduunca
hzl bir flekilde gereklefltirilmesi arzu edilmektedir. Bu kalknmann sosyal, siyasal, kltrel ve ekonomik anlamda bir modernleflme projesi olarak alglanmasna
yol aar. Bu durum, bir yandan az geliflmifl lkelerin tempolu ve srdrlebilir bir
flekilde bymeleri iin hzl bir sermaye birikiminin gereklefltirilmesi, dier yandan bu hzl dnflm iin gerekli finansman imknlarnn yetersiz olmas ikilemi
ile karfl karflya olduunu gstermektedir.
Bu noktada cevaplandrlmas gereken en nemli soru, ne byklkte bir finansman kaynana ihtiya duyulduudur. Bu byklk lkeden lkeye farkllk
gsterebilecei gibi, lke ierisinde dnemden dneme de farkllk gsterebilir.
Dier bir ifadeyle, finansman ihtiyacnn bykl ile her lkenin kendisi iin belirledii ekonomik byme hedefi dorudan ilintilidir. Geliflmekte olan lkelerde
1960l yllardan sonra yaygn olarak kullanlan planl kalknma abalarnda hedeflenen byme hz iin gerekli olan finansman ihtiyacn belirlemede yaygn olarak kullanlan Harrod-Domar byme modeli, bir lkenin tasarruf oran (s) ile
ekonomik byme hz (g) arasndaki iliflkinin g = s / k denklemi ile belirlenebileceini ngrmektedir. Burada k, sermaye hasla katsaysn gstermektedir.
rnein, yllk %7lik bir kalknma hzn hedefleyen ve sermaye-hasla katsays 3 olan bir geliflmekte olan lke ekonomisinde yaplmas gereken ortalama tasarruf oran (s = gk = 73), %21 olacaktr. Bunun anlam bu lkenin %7lik bir byme hzn yakalayabilmesi iin mill gelirinin %21ini tasarrufa ynlendirmesi gerektiidir. Eer bu lkenin yurt ii tasarruf oran %15 ise %21 ile %15 arasndaki
fark (%6) dfl kaynaklardan finanse etmesi gerekmektedir.
Yllk %6 bymeyi hedefleyen bir lkenin sermaye hasla oran 3.5 SIRA
ise ihtiya
SZDE duyduu finansman (tasarruf) bykln hesaplaynz. Eer bu lkede yurt ii iktisadi ajanlar mill gelirin %17sini tasarruf ediyorsa, ihtiya duyulan dfl tasarruf oran ne kadardr?
D fi N E L M
htiya duyulan finansman bykl, yurt iinde var olan finansman kaynakO R U
larnn en iyi flekilde kullanlmasn gerektirmektedir. Ayrca i Sfinansman
olanak-
Sermaye-hasla katsays,
retimi bir birim artrmak
iin gerekli sermaye
miktarn gstermektedir.
Byme hz, reel gayrisafi
yurt ii haslann bir nceki
yla gre ne kadar arttn
gsterir ve
Y t Y t1
g = x 100
Y t1
formlyle hesaplanr.
Burada Y, t dnemindeki
reel GSYHy gsterir.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
DKKAT
SIRA SZDE
SIRA SZDE
90
ktisadi Kalknma
larnn snrll, dfl finansman kaynaklarndan da yararlanlmasn gndeme getirmektedir. finansman kaynaklar, yurt ii iktisadi aktrlerin (hanehalk, firma ve
devlet) tasarruflarndan oluflurken, dfl finansman kaynaklar ise dier lkelerin iktisadi aktrlerinin tasarruflarndan oluflmaktadr.
fiekil 4.1
Kalknmann
Finansman
Kaynaklar
Kaynak: fien,
Saru ve Keskin,
2008.
Finansman Kaynaklar
Vergiler
Gnll Bireysel ve Kurumsal
Tasarruflar
Borlanma
Yurt i Kaynaklarn Mobilizasyonu:
Finansal Sektrn Rol
Enflasyonist Finansman
finansman kaynaklar, vergiler, yurt ii kaynaklarn mobilizasyonu, i borlanma, gnll bireysel ve kurumsal tasarruflar ile enflasyonist finansmandan oluflmaktadr. Dfl finansman kaynaklar ise zel yabanc sermaye, dfl borlar ile hibe
ve yardmlardan oluflmaktadr. Her iki kaynak iinde yer alan finansman kaynan tercih etmenin detaylar ilerleyen blmlerde aklanacak olan, snr ve riskleri
vardr. finans kaynaklarnn snrll ve dfl finansman kaynaklarn kullanmann
yaratt risklerin varl, i ve dfl finansman kaynaklarnn birlikte deerlendirilmesini ve tm bu imknlarn ve kaynaklarn optimal bir bilefliminin tercih edilmesini zorunlu klmaktadr.
FNANSMAN KAYNAKLARI
Yatrmlar bir akm
deiflken, sermaye birikimi
ise bir stok deiflkendir.
Yatrmlar, bir lkenin
sermaye birikimine belirli bir
ylda yaplan eklemelerdir.
Teknik ifadesiyle,
Kt = It dKt1.
Burada K, t ylndaki
sermaye stounu; I, t ylnda
yaplan yatrmlar ve d ise
nceki yllardaki sermaye
stoundaki aflnmay
gstermektedir.
ktisadi kalknma srecinde i finansman kaynaklar, lkenin harekete geirebilecei yurt ii finansman kanallarna vurgu yapmaktadr. Dier bir ifadeyle, i finansman kaynaklar, yurt ii iktisadi aktrlerin (hanehalk, firma ve devlet) tasarruflarndan oluflur. Geliflmekte olan lkelerdeki i tasarruflarn yeterli dzeyde olmamas, her fleyden nce yeni yatrmlarn gereklefltirilmesini ve dolaysyla sermaye birikimini olumsuz olarak etkilemektedir. Sermaye birikimi, iktisadi kalknmann en temel dinamiidir. Geliflmekte olan lkelerin ekonomik yaplarnn dnfltrlerek geliflmifl lkeler seviyesine kabilmesi iin sermaye birikimlerini hzlandrmalar gerekir.
retimin artmasna byk katks olan aletler, makineler, ulaflm sistemleri ve
aralar, sanayi gereleri, fabrika ve donanm fiziki sermayenin deiflik biimlerini
oluflturmakta ve iktisadi kalknma ile bunlarn artrlmas, dier bir ifadeyle, retilmifl retim aralarnn stounun artrlmas gerekmektedir. nk bir ekonomide-
91
ki yapsal deifliklii gereklefltirmenin en temel arac yatrmlar artrmaktan gemektedir. Baflka bir deyiflle yeni yatrmlar, bir taraftan ekonomideki yapsal dnflmn gerekleflmesine katkda bulunmakta ve dier taraftan da mill haslay ykselterek sermaye stokunun artmasna neden olmaktadr.
Bu lkelerde sermaye birikimini artrmann yolu ancak yurt ii tasarruflar artrmaktan gemektedir. Y C + S zdeflliinden hareket edildiinde S Y C ye ulafllr. Buradan hareketle tasarrufun gelirin tketilmeyen ksm olduu kolaylkla anlafllr. Bu son ifade, tasarruflarn artrlmasnn ya gelirin artrlmas ya da tketimin
kslmas ile mmkn olduunu gsterir.
SIRA
Gelirin artrlabilmesi iin retim faktrlerinin tam ve etkin
birSZDE
flekilde retim
srecinde kullanlmas gerekmektedir. Kullanlmayan ve atl retim faktrlerinin
retim srecine katlmas ve bu srete verimliliin artrlmas,Dgeliri
art fi N E (retimi)
LM
rabilir. Bu noktada bir lkenin sahip olduu sermaye birikimi, doal kaynaklar,
iflgc miktar, teknoloji dzeyi, Ar-Ge harcamalar ve befleri sermayesinin nitelii,
S O R U
retim dzeyini ve byme hzn belirleyen en temel faktrlerdir.
DKKAT
N N
Tasarruflar artrmann dier yolu ise tketimin kslmasdr. Ancak zel tketim
harcamalarnn GSYHye oran geliflmekte olan lkelerde yaklaflk %75 iken bu
oran geliflmifl lkeler iin yaklaflk olarak %55 civarndadr. AMALARIMIZ
Bunun nedeni, geliflmekte olan lkelerde kifli baflna dflen gelirin dflk olmasndan dolay, tketicilerin gelirlerinin byk bir ksmn temel ihtiyalarn karfllanmasnda kullanmak
T A P olarak karzorunda kalmalardr. Tketim harcamalarnn yksekliinin birK sonucu
flmza kan dflk tasarruf oranlar, sermaye birikiminin de yavafl olmasna neden
olmaktadr. Dolaysyla iktisadi kalknma srecinde geliflmekte olan lkeler, belirT E L E V Zbirikimini
YON
li bir tketim seviyesine ulaflma ile yeni yatrmlar yaparak sermaye
artrarak iktisadi kalknmay gereklefltirme ikilemi ile karfl karflya kalmaktadr.
Bu ikilem, i finansman kaynaklarnn gnlllk veya zorunluluk asndan da
ele alnmasn gerektirmektedir. Liberal demokrasilerde, iktisadi aktrler, gelirleriNTERNET
nin ne kadarn tketip ne kadarn harcayacaklar noktasnda zgrdrler. Dolaysyla bu lkelerde devlet, tketimin kslarak tasarruflarn artrlmasnda zora baflvuramaz. Ancak otoriter rejimlerde bu ynlendirme mmkndr. Bu durum doal
olarak sermaye birikiminin hzn da belirlemektedir.
Otoriter bir lke olan ve bymesi ile gz dolduran in ile dnyann
en SZDE
byk demokraSIRA
sisi olan ve yine olduka hzl byyen Hindistann tasarruf oranlarn karfllafltrnz.
D fi N E Lsermaye
M
Otoriter rejimlerde tasarruflarn yatrma zorla ynlendirilmesiyle
birikimi demokratik lkelere gre daha hzl olabilmektedir. Ancak otoriter rejimlerde
piyasada oluflan fiyatlarn yol gstericiliinden yeterince yararlanlmadndan
yayS O R U
gn olarak kaynaklarn etkin kullanlmamas sorunuyla karfllafllr. Demokratik lkelerde, siyasal partilerin halka hesap verme sorumluluu olduundan, kararlar
DKKAT
tartfllarak ve olduka fleffaf bir flekilde olufltuundan yatrmlar daha rasyoneldir
ve dolaysyla kaynaklarn etkin kullanm sz konusudur. Dolaysyla, demokratik
SIRA SZDE
lkeler uzun vadede otoriter rejimlere gre daha istikrarl kalknma
srecini tecrbe etmektedirler.
AMALARIMIZ
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
N N
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
SIRA SZDE
92
D fi N E L M
SIRA SZDE
S O R U
SIRA SZDE
ktisadi Kalknma
D fi N E L M
D fi N E L M
D fi N E L M
DKKAT
S O R U
SIRA SZDE
DKKAT
Nkleer silaha
D sahip
K K A T olan ancak yaflam standardnn olduka dflk olduu otoriter Kuzey
S
O
R U
Kore ve ksmen demokratik
Pakistan rnekleri, kaynaklarn etkin kullanmnn ve retilen sermayeSIRA
malSZDE
ile tketim mal bilefleninin ne kadar nemli olduunu aka ortaya
koymaktadr.D K K A T
N N
N N
AMALARIMIZ
Liberal demokrasi, ekonomik
SIRA olarak
SZDEserbest piyasa
sistem
ekonomisini ve politik rejim
olarak demokrasinin
benimsenmesini
K T A P ifade
AMALARIMIZ
etmektedir.
NTERNET
Sosyalist birSIRA
ekonomik
SZDE sistemin benimsendii ve kaynaklarn da merkez otorite tarafndan datld ve ynlendirildii Sovyetler Birliinin ykseliflini ve dflfln kaynaklaS O R U asndan tartflnz.
rn etkin kullanm
Liberal AMALARIMIZ
demokrasilerde devlet, vergi gibi zora dayal kaynaklarn yan sra, ksSIRA SZDE
men zora dayanan enflasyonist finansman kaynaklarn ve i borlanma gibi gnlllk esasna dayanan kaynaklar, kalknmann finansman asndan deerlenK T etkin
A P bir finansal sistem kurarak, fon fazlas olanlar ile fon a
direbilir. Ayrca
AMALARIMIZ
olanlar bir araya getirebilir.
Ayrca devlet, iktisadi aktrlerin geleneksel tasarruf alflkanlklarnn deifltirilEK L E VT ZAY gelifltirebilir.
OPN
mesi iin Tpolitika
zellikle deerli madenlerin (altn, prlanta ve elmas gibi) biriktirilmesi, yabanc para (dviz) tutulmas ve gayrimenkul satn alnmas, fon fazlalarnn organize finansal sektr (bankaclk ve sermaye piyasas) dflnda tutulmas
birikimine katk salamayacak flekilde verimsiz ve atl
TENLTEEVRve
N
NZ EY TOsermaye
olarak deerlendirilmesi anlamna gelmektedir. Dolaysyla bu tr alflkanlklar deifltirmeyi ve atl fonlar finansal sektre ynlendirmeyi zendirici politika seenekleri uygulamaya koyabilir.
NTERNET
ster zorunluluk ister gnlllk arz etsin, yurt ii finansman kaynaklarnn karakteristiklerinin ayrntl bir flekilde incelenmesi ve bunlarn snrlarnn anlafllmas nem arz etmektedir. Bu tr ayrntl inceleme ile yurt ii finansman kaynaklarnn ne lde ve ne kadar etkin kullanldn anlamak mmkndr.
Vergiler
Zorunlu tasarruf arac olarak adlandrlan vergiler, kalknmann en nemli finansman kaynan oluflturur. Vergiler, devletin hkmranlk gcne dayanarak gerek ve tzel kiflilerden zorla ve karfllksz olarak tahsil edilen deerlerdir. Vergilerin asl amac, kamunun harcamalarn karfllamak iin kaynak yaratmaktr. Ancak
gnmzde kamu harcamalar ok eflitlilik gstermekte ve ok byk miktarlara
ulaflmfl bulunmaktadr. Devletin ekonomide artan rolne paralel olarak vergiler,
devletin ekonomik, siyasal, sosyal ve kltrel amalarna ulaflmak iin yaplan
harcamalar btnnn karfll olarak tahsil edilmektedir. Bu amalar dorultusunda, hkmetler, gelirin yeniden datlmas, konjonktrel dalgalanmalarn (ifl
dngsnn) azaltlmas ve ekonomik istikrarn salanmas, yatrmlarn teflvik
edilerek ynlendirilmesi ve dolaysyla ekonomik bymenin hzlandrlmas amalarna ulaflmak iin de vergi sistemini kullanmaktadrlar. lkelerin vergi sistemleri de bu amalardan hangisine ncelik verdiine gre flekillenmekte ve farkllk
gstermektedir.
Geliflmekte olan lkelerde vergiler, kalknmann en nemli finansman kayna
olmasna ramen, bu lkelerde vergilerin uygulanmasnn nnde ekonomik, sosyal, siyasal ve psikolojik olarak zorlafltrc faktrlere rastlamak mmkndr. Bu
faktrler flu flekilde sralanabilir (Trk, 2003: 307-308):
93
Geliflmekte olan ekonomilerdeki kifli baflna dflen gelirin dflk olmas tasarruflarn, sermaye birikiminin ve tketimin dflk olmasna neden olmaktadr.
Vergileri arttrarak kalknmann finansman iin kaynak yaratmaya alflmak,
tasarruflarn ve dolaysyla yatrmlarn azalmasna yol aarak iktisadi bakmdan sakncal sonular dourabilmektedir.
Birok geliflmekte olan lkede takas ekonomisi nemini korumakta ve mbadelelerde parann kullanm tam olarak yerleflmemifl bulunmaktadr.
Geliflmekte olan lke ekonomilerinde kurumsallaflan byk iflletmelerin says ok az olduu iin kayt, defter ve belge dzeni yeterince yerleflmemifltir.
Vergiler, hem dflk gelirli bireyleri hem de yksek gelirli bireyleri hedef
alaca iin politik engeller vergilerin artrlmasna olan direnci arttracaktr.
Dolaysz vergilerin arttrlmas, geliflmekte olan lkelerde bu vergilerin ana
deyicileri olan memur ve iflilerin tepkisine yol aacaktr. te yandan geliflmekte olan lkelerde nispi bir arl bulunan dolayl vergiler n plana
karldnda tersine artan oranl olduu dflnlen bu vergiler vatandafllarn tepkisine yol aacaktr.
Trkiyenin ekonomik, sosyal, siyasal yaps dikkate alndnda hangi
verSIRAzelliklerinin
SZDE
gi uygulamalarn glefltirdiini dflnyorsunuz?
D fi N E L M
Benzer flekilde az geliflmifl veya geliflmekte olan lkelerin vergilemede
karfllafltklar glkleri bu lkelerin ekonomik yaplarn dikkate alarak sralamak da
S O R U
mmkndr (Tanzi ve Zee, 2000: 3). Bu lkelerde;
Tarm sektrnn toplam retim ve iflgc iindeki pay dier sektrlerle
karfllafltrldnda olduka yksektir.
DKKAT
Kaytdfl faaliyet gsterenlerin says ok fazla ve kaytdfl ekonominin mill gelir iindeki pay olduka yksektir.
SIRA SZDE
Kk lekli iflletmeler ok yaygndr ve cretlerin toplam
mill gelir iindeki pay dflktr.
Tketim harcamalarnn olduka dflk bir ksm byk
ve modern iflletmeAMALARIMIZ
lerde gerekleflmektedir.
Dolaysyla az geliflmifl ve geliflmekte olan lkelerin bu zellikleri, gelir vergisi ve katma deer vergisi (KDV) gibi modern vergilerin
K Tetkin
A P bir flekilde
uygulanmasn zorlafltrmaktadr.
Ayrca, bu lkelerde yksek vergi seviyesine ulaflmak olduka zordur. Hem
ekonomik yap hem de dflk eitim ve befleri sermaye
T E yznden
L E V Z Y O N bu lkelerde etkin bir vergi idaresi oluflturulamamaktadr.
Az geliflmifl veya geliflmekte olan lkelerde vergilerin tahsil edilmesinin nndeki bu engellere ramen, kalknmann en nemli finansman kayna olduunu
NTERNET
unutmamak gerekir. Buradaki temel sorun, hangi tr kamu harcamalarnn
ne miktarda yaplaca ve buna karfllk vergilerin nerelerden nasl tahsil edileceine iliflkindir. nk vergi uygulamas, ekonomiye bir mdahale olup etkilerinin ve sonularnn nasl ortaya kaca nem arz etmektedir. Dolaysyla vergiler, iktisadi
aktrlerin kararlarn etkileyebilir, davranfllarnda bir sapma yaratabilir ve bu durum ekonomideki kaynak dalmn etkilediinden verimlilik kaybna yol aabilir.
Bu verimlilik kayb, literatrde genellikle vergilerin neden olduu refah kayb
kavram ile ifade edilmektedir. Buradan hareketle, vergi oranlarndaki artfla paralel olarak ekonomideki verimlilik kayb da artacaktr.
N N
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
94
ktisadi Kalknma
Ekonomideki yapsal geliflmelere bal olarak zaman zaman gzden geirilerek revize edilmelidir.
Dolayl veya dolaysz tm vergi ykmllklerinin idaresi basit, kolay ve
ucuz olmal ve mevzuat vergi karmay teflvik edici nitelikte olmamaldr.
Tahsil edilen vergilerin prensip olarak temel kamu harcamalar iin kullanmna imkn vermelidir.
95
96
ktisadi Kalknma
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
Trkiyede Bireysel
D K K A TEmeklilik Sistemi (BES) 28 Mart 2001 ylnda TBMM tarafndan kabul
edilen Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatrm Sistemi Kanunu ile ortaya kmfltr. Bireysel
tasarruflarnSIRA
zendirilmesi,
sermaye piyasalarnn derinleflmesi, yatrmlarn finanse edilSZDE
mesi ve dolaysyla ekonomik geliflmenin hzlandrlmasn amalamaktadr.
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
N N
BES; alflanlara,
AMALARIMIZiflverenlere, serbest meslek sahiplerine, devlete, ekonomiye,
sermaye piyasas ve sigorta sektrne bir dizi fayda salayacaktr. BES;
Emeklilikte bireylerin refah seviyeleri artacaktr,
K T eilimi
A P
Tasarruf
artacaktr,
Fon miktarn artracaktr,
Sermaye piyasalarndaki finansal enstrman eflitliliini artracaktr,
T E L E V piyasalarn
ZYON
derinlefltirecektir,
Sermaye
Yatrmlar artacak ve dolaysyla yeni ifl olanaklar yaratlacaktr,
Kamunun sosyal gvenlik yk azalacaktr,
stikrarl bymeye olumlu katk salayacaktr.
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
SIRA SZDE
NTERNET
D fi N E L M
Geliflmekte olan
gnll bireysel ve kurumsal tasarruflarn artrlmasnn nnSIRA lkelerde
SZDE
deki engeller nelerdir?
D fi N E L M
Borlanma
S O R U
borlanma, fonlarn el
D K K A T(bireylerden,
deifltirmesi
bankalardan ve banka dfl
firma ve kurumlardan kamu
sektrne
aktarlmas)
SIRA SZDE
anlamna geldiinden ve bu
srete fazladan bir kaynak
oluflturulamadndan mill
AMALARIMIZ
gelirde bir artfl meydana
getirmez.
N N
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
97
da deerlendirmeyi tercih etmektedirler. Dolaysyla geliflmekte olan lkelerde kalknmann finansman iin yaplacak ifl, bir yandan kifli ve kurumlar daha fazla tasarrufta bulunmaya teflvik ederken; dier yandan da bu tasarruflar retken yatrmlara kanalize edici tedbirleri almaktr. Ne var ki kiflilerin tketim, tasarruf ve tasarruflarn deerlendirme alflkanlklarn deifltirmek -en azndan ksa dnemdeolduka zordur ve zaman almaktadr. Bunun iin iktisadi aktrlerin tasarruflarn
toplayacak ve bunlar verimli yatrmlara kanalize edecek iyi iflleyen finansal kurumlara ihtiya vardr.
Geliflmekte olan lkelerde kifli ve firmalardan borlanma olanaklarnn snrl
olmas, en nemli i borlanma kayna olarak bankalarn n plana kmasna
yol amaktadr. Devletin bankalardan borlanmas ise bankalarn kaydi para yaratma olanaklarn daraltarak piyasaya dn verilebilir fon arzn azaltmaktadr.
Bunun sonucu olarak, faizler ykselmekte; bundan da uzun dnemde, zaten yetersiz olan zel sektr yatrmlar ve dolaysyla iktisadi kalknma olumsuz ynde
etkilenmektedir.
Bu konu ile ilgili bir dier nemli husus ise i borlanmann kalknmaya ne lde katk yapaca ile ilintilidir. nk bankaclk sektrnde toplanan fonlarn
hangi iktisadi aktrler (kamu veya zel sektr) tarafndan kullanldnda kalknmann daha hzl gereklefltirilebilecei tartflmaldr. Kamu ve zel kesimin her koflulda birbirlerine rakip olduu finansal piyasalarda, kamu yatrmlarnn zel yatrmlara rakip mi, yoksa tamamlayc m olaca byk nem taflmaktadr. te yandan i borlanma yoluyla salanan kaynaklarn devlet tarafndan tketim harcamalar yerine verimli yatrm harcamalarna kanalize edilmesi kalknma iin zorunludur. Verimli yatrm harcamalarna kanalize edilen i borlar, arpan mekanizmas
yoluyla ekonomik byme ve kalknmay pozitif ynde etkiler. Verimsiz yatrm
harcamalar hem kaynaklarn israf edilmesine hem de sermaye birikim srecinin
olumsuz etkilenmesine ve dolaysyla iktisadi kalknmann gecikmesine neden
olur.
Uygulamada kamunun i borlanmas, zellikle geliflmekte olan lkelerde zel
kesime ait tasarruflarn nemli bir blmnn hatta tamamnn kamu kesimine aktarlmasna yol amaktadr. Dolaysyla kamunun i borlanmas, zel kesimin yatrmlar iin kaynak bulmadaki manevra alann daraltmaktadr. Toplanan fonlarn
zel sektr yerine kamu sektrnce i borlanma yoluyla kullanlmas, faiz oranlarnn ykselmesine neden olmakta ve zel kesimin borlanma maliyetleri zerinde ilave yk getirmektedir.
Bu tartflmalar, devletin i borlanma ile toplad fonlarn etkin bir flekilde verimli alanlarda kullanmnn ne kadar nemli olduunu ortaya koymaktadr. Kamunun gereklefltirdii i borlanma ile zel sektrn baflarl yatrmlara imza att
sektrlerde yatrm yapmaktan kanmas gerekir ve ayrca bu sektrlerde varolan
faaliyetlerini zel kesime devrederek o alandan ekilmelidir. Kamu kesimi, ncl
altyap yatrmlar niteliinde olan ve zel sektr yatrmlarn tamamlayclk zelliine sahip yatrmlara n ayak olmaldr. Geliflmekte olan lkelerde zaten snrl
olan kaynaklarn kamu veya zel sektr tarafndan israf edilmeden ve verimli yatrmlarn gereklefltirilmesi iin kullanlmas suretiyle kalknmann hzlandrlmas
hayati neme sahiptir.
Geliflmekte olan lkelerde bankaclk sektrnde toplanan fonlarnSIRA
kamu
kesimi tarafnSZDE
dan i borlanma yolu ile kullanlmasnn sonularn tartflnz.
SIRA SZDE
D fi N E L M
D fi N E L M
S O R U
S O R U
DKKAT
DKKAT
98
ktisadi Kalknma
Geliflmekte olan lkelerde finansman kayna olarak vergileri kullanmann gl, bireysel ve kurumsal tasarruflarn yetersizlii ve i borlanmann snrll, var
olan yurt ii kaynaklarn etkin bir flekilde kullanlmasn gerektirmektedir. Ayrca
gerek gnll bireysel ve kurumsal tasarruflarn artrlmasnda gerekse tasarruf
alflkanlklar ile davranfllarn ynlendirilmesinde hayati bir neme sahip olan finansal sektrn roln ayrntl bir flekilde incelemek faydal olacaktr.
ktisadi kalknma srecinde finansal sektr ok nemli bir ifllev yerine getirmektedir. Finansal sektr, tasarruf sahiplerinin fonlarn yatrmclara aktaran kurum ve srelerin oluflturduu bir organizasyon fleklinde tanmlanr. Snflandrmak gerekirse, lkeden lkeye ve lkelerin geliflmifllik dzeylerine gre deifliklik
gsteren finansal sistem genel olarak befl temel geden oluflur:
Fon arz edenler (tasarruf sahipleri)
Fon talep edenler (yatrmclar)
Fon akmna araclk eden yardmc kurulufllar
Yatrm ve finansman aralar
Hukuki ve idari dzen
Piyasa ekonomisini benimseyen ekonomilerde tasarruflar yatrmlara finansal
sektr araclyla dnflmektedir. Bir finansal sistem bu araclk fonksiyonunu ne
kadar etkin gereklefltirebiliyorsa, kalknma srecindeki rol o kadar pozitif olacaktr. Fon arz eden ok sayda hanehalk ile fon talep eden ok sayda yatrmc,
finansal araclar zerinden etkileflime girmekte ve bu araclarn rettikleri bir ok
finansal ara ile ihtiyalarn gidermektedirler. Hi flphesiz etkileflimi ve iliflkiler
an dzenleyen bir hukuki ve idari dzen iktisadi aktrler arasndaki fon akflnn
etkin olmasna katk salamaktadr.
Finansal sektrn iflleyiflindeki bir aksama ve taraflardan birindeki bir zayflk,
fon akfln dorudan etkilediinden birok olumsuz sonucun ortaya kmasna neden olmaktadr. Bir ekonomide finansal krizlerin ykc etkisinin ne kadar hayati
olaca ve genifl kitleleri etkileyebilecei buradan kolaylkla anlafllabilir. Bu nedenle finansal krizlerle karfllaflmamak veya olumsuz etkilerini azaltmak iin bir
ok lkede finansal sistemin yasal altyapsn glendirmeye ynelik alflmalarn
yaygn bir flekilde yapld grlmektedir. Trkiyede de 2001 krizi sonras, krizin
oluflumunda ok byk etkisi olan finansal sektr glendirmeye ynelik yasal
ve kurumsal dzenlemeler (Bankaclk Dzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK)
ve Tasarruf Mevduat Sigorta Fonu) hayata geirilmifltir.
Tasarruflarn yatrma dnflmesine fon transferi ile araclk (intermediation) yapan finansal sistem, genel olarak finansal piyasalar (para ve sermaye piyasalar), finansal araclar (bankalar, katlm bankalar, sigorta flirketleri, finansal kiralama
(leasing) flirketleri, factoring flirketleri, tketici finansman flirketleri, arac kurumlar)
ve bunlarn sunmufl olduu hizmetlerden oluflmaktadr.
99
100
ktisadi Kalknma
istenildii anda paraya evrilememesini, kymetin cari piyasa deerinin altnda elden karlmasn ifade etmektedir. Bilgi asimetrileri ve ifllem maliyetleri likiditeyi
engelleyebilmekte ve likidite riskini artrabilmektedir. Bu glkler, likiditenin artrlmas iin finansal piyasalarn ve kurumlarn oluflumu ynnde eilimler yaratmaktadr. nk finansal kurumlar likidite riskine karfl tasarruf sahiplerine garanti salar.
Yatrm riski ise yatrm iin temin edilen fonlarn geri talep edilmesiyle yatrmnn tamamlanamamas ve dolaysyla uzun dnemli yatrm projelerinin gerekleflmemesi risklerini iermektedir. Finansal sektr, birbirlerinden habersiz ok sayda tasarruf sahibinin fonlarn bir araya getirdiinden hepsinin birden ayn anda
mevduatlarn/fonlarn geri ekmelerini engelledii iin yatrm riskini azaltr. Ayrca riskin eflitlendirilmesi teknolojik geliflimi de olumlu ynde etkileyebilir. Finansal sistem tarafndan yksek krl yeniliki projelerin desteklenmesi teknolojik
deiflimi hzlandrr, yatrmlar teflvik ederek bymeyi olumlu etkileyebilir.
nc olarak, tasarruflarn yatrmclara mobilizasyonu srecinde, finansal
sektrden beklenen ifllev kaynak dalmnn iyilefltirilmesidir. nk birbirlerinden tamamen farkl ok sayda tasarruf sahibi ile daha az sayda yatrmcy bir araya getirirken, riski datarak kaynak dalmn iyilefltirebilir. Finansal sistemin kaynak dalmn iyilefltirmesi, toplanan tasarruflarn hareketliliinin etkin bir flekilde
yaplmas ile ilgilidir. Dier bir ifadeyle bir finansal sistem, tasarruflar ne kadar
hzl ve ne kadar az maliyetle yatrmlara aktarabiliyorsa, o kadar etkin demektir.
Ayrca finansal sistem, informel piyasalarda deerlendirilen fonlarn kayt altna
alnmasna katkda bulunarak verimsiz alanlarda deerlendirilen fonlar verimli
alanlara ynlendirebilmektedir. Yatrmlar iin kaynaklarn etkin bir flekilde mobilizasyonuyla finansal sistem, daha iyi teknolojilerin benimsenmesi yolunda bymenin teflvik edilmesinde nemli bir rol oynamaktadr.
Drdnc olarak finansal sektr, firma yneticilerinin izlenme maliyetlerini
azaltmaktadrlar. fiirket yneticileri, flirketin hisse senedini elinde bulunduranlara
gre bir bilgi stnlne sahiptirler. nk hergn iflletme iinde alflmakta ve
mal ve para akfln daha yakndan takip edebilmektedirler. Tasarruflarn flirketin
kullanmna sunan tasarruf sahipleri tek bafllarna iflletmenin iinde olup bitenleri
yakndan takip etme flans zaman, mekn ve uzmanlktan dolay mmkn olmayabilir. Finansal kurumlar ise iflletme yneticilerini izleyerek bu bilgi stnln
azaltabilirler. Alnan kredilerin ne flekilde kullanldn takip edebilirler. Dier taraftan kt performans sergileyen firmalarn yneticilerinin grevlerinden uzaklafltrlmasn salayabilir ve daha iyi bir flirket ynetimini teflvik edebilirler. Ynetimin bu flekilde el deifltirmesi tehdidi, ynetsel amalar, hisse sahiplerinin amalarna uygun hle getirebilmekte ve daha etkin bir flekilde ynetilebilmektedir. Dolaysyla sermaye birikimine ve ekonomik bymeye katkda bulunabilmektedir.
Beflinci olarak finansal sektr, mal ve hizmetlerin deifliminin kolaylafltrlmasna da olanak vermektedirler. Gnmzde ekonomik aktivitelerin flekli hzl bir deiflim gstermektedir. Bu deiflim hznn gerektirdii yeni yatrm aralarna ve yeni piyasalara cevap verebilecek flekilde finansal sektrn hzla kendisini yenilemesi gerekmektedir. Dier taraftan gelifltirilen bu yeni finansal rnler ve piyasalar,
fonlara daha abuk ve daha ucuz ulafllmasn salamakta ve bunun karfllnda
mal ve hizmet deiflimini kolaylafltrmaktadr. Bu zellik finansal kreselleflme ile
birlikte daha da n plana kmfltr. Eskiden bir ktadan dier ktaya gnderilen
mal, hizmet ve sermaye aylar sonra yerine ulaflabilmekteyken gnmzde bu ifllemler ok ksa srelerde yerine getirilebilmektedir.
101
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
N N
NTERNET
II. Dnya Savafl sonras yaygn bir flekilde uygulanan Keynesyen politikalarn da
etkisiyle geliflmekte olan lkelerin birounda finansal sektre mdahale edilmifl
ve bu erevede zellikle de faizler yetkili otoritereler tarafndan piyasa gleri dflnda, ou zaman enflasyonun altnda (negatif reel faiz) belirlenmifl ve sektre
iliflkin birok kst (restriction) yaygn flekilde uygulanmfltr. Hkmetler, finansal
sektre kamu sektr aklarn dflk maliyet ile finanse etmek ve kaynak dalmn iyilefltirmek iin mdahale yoluna gitmifllerdir.
Geliflmekte olan lkelerde 1970li yllara (Trkiyede 1980 ylna) kadar uygulanan finansal bask politikalarn benimsemifl ekonomilerin drt karakteristii vardr. Bunlar (McKinnon ve Mathieson, 1981):
lkeye sermaye girifl kflnda sk kontrol olmasndan dolay yurt ii finansal sektr yurt dfl piyasalardan izole bir yapdadr.
Birincil piyasalar genellikle nemsiz dzeydedir ve parasal sistem, tasarruf
yapanlar ile yatrm yapanlar arasnda bir arac olarak nemli bir rol oynar.
Hkmetler, arzulanan harcama dzeyini gereklefltirmek ve geleneksel
yollardan kaynak salamak iin hasla elde etme basks altnda bulunur.
Negatif faiz rejimi altnda yetkili otoriteler, tercihli mflterilere kredi sbvansiyonu verir ve kamu finansmanndaki aklar kapatmak iin yeterli kaynak,
istikrarl bir fiyat seviyesinde salanamad durumlarda enflasyon ykselmeye bafllar.
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
102
ktisadi Kalknma
Sonu olarak finansal bask politikalarnn uyguland bir ekonomide, reel faiz ve reel bor verme oranlar sklkla negatif olmakta, krediler fiyat dfl kstaslara
gre datlmakta, yeni finansal aralarn yaratlmas engellenmekte ve finansal sisteme girifl snrlandrlmaktadr. Ayrca finansal bask ve negatif reel faiz politikasnn tasarruflar altn, dviz ve gayrimenkul gibi verimsiz yatrmlara ynlendirdii
ve dolaysyla geliflmekte olan lkelerde fonlarn organize finansal kurum olan
bankaclktan uzaklafltrlmasna yol at ileri srlmektedir.
1970li yllarn baflnda finansal bask politikalar (McKinnon, 1973; Shaw, 1973)
youn bir flekilde elefltirilmifl ve finansal sektrdeki mdahale ve kstlarn kaldrlarak liberalizasyona (serbestleflmeye) gidilmesi nerilmifltir. Finansal liberalizasyon ile yetkili otoriteler tarafndan piyasa mekanizmas dflnda belirlenen ve genellikle enflasyonun altnda olan nominal faiz oranlarnn serbest braklmas ve
nominal faiz oranlarnn piyasa gleri (arz ve talep) tarafndan belirlenmesine izin
verilmesi gerektii ileri srlmfltr. Piyasa mekanizmasnn sonucunda pozitif reel faiz oranlarnn oluflmas, atl fonlarn organize finansal kurumlara (bankalar)
ynelmesine katk yapacaktr.
Ayrca finansal liberalizasyon;
mevduat faiz ve kredi tavanlarnn yetkili otoriteler (Merkez Bankas) tarafndan belirlenmesine son verilmesini ve dolaysyla faizlerin arz ve talebe
gre belirlenmesine izin verilmesini,
ncelikli sektrlerin belirlenerek kredilerin bu sektrlere verilmesi uygulamasnn kaldrlmasn ve bylelikle kaynak dalmn piyasa gleri tarafndan belirlenmesine izin verilmesini,
bankaclk sektrne veya daha genifl anlamda finansal sektre girifli engellerinin kaldrlmasn,
zel sektrn finansal sektrdeki paynn (zellefltirme yolu dhil) artrlmaSZDE
s veSIRA
banka
otonomisinin salanmasn,
dvizle yaplan demeler zerindeki kstlayc uygulamalarn kaldrlmasn,
sk Dsermaye
kontrol (kambiyo rejimi) uygulamasnn sonlandrlmas ve
fi N E L M
sermaye girifl ve kflna izin verilmesini,
sermaye piyasalarnn oluflturulmasn ve
S O R U
yurt ii
finansal piyasalarn rekabete ak hle getirilmesini iermektedir.
DKKAT
SIRA SZDE
N N
NTERNET
Finansal liberalizasyon
politikalar, yurt ii kaynaklarn (tasarruflarn) atl yatrmlardan
DKKAT
(altn, dviz ve gayrimenkul gibi) verimli yatrmlara ynlendirilmesi ve bylelikle sermaye birikiminin
ve kalknmann finansmannda yurt ii kaynaklarn etkin kullanm amacSIRA SZDE
na yneliktir.
Finansal
liberalizasyon ile bir btn olarak finansal sektrn kalknmann fiAMALARIMIZ
nansmannda daha etkin bir rol oynamas hedeflenmektedir. Bu balamda finansal liberalizasyon ile sadece bankaclk sektrnnn deil, sermaye piyasalarnn
K T yatrmlara
A P
da tasarruflarn
ynlendirilmesinde nemli bir ifllev grmesi amalanmaktadr.
Genel olarak iyi iflleyen bir sermaye piyasas ekonomik byme ve kalknma
srecine; T E L E V Z Y O N
tasarruflar artrmas,
yatrm kaynaklarnn etkin dalmna araclk etmesi,
mevcut kaynaklarn daha iyi kullanlmasna imkn salamas kanallarndan
NTERNET
katkda bulunabilir.
103
Sermaye piyasasnn salad likidite ifllevi sayesinde tasarruf sahipleri tasarruflarn daha kolay kontrol altnda tutma imknna sahip olurlarken, iflletmeler de
hisse senedi ve/veya tahvil ihrac yoluyla uzun vadeli yatrm projeleri iin gerekli
finansman salama olanana kavuflmaktadrlar.
te yandan sermaye piyasasnn sahip olduu likidite ifllevi uzun vadeli yatrm
projelerinin hem riskini hem de maliyetini dflrmektedir. Bylece iflletmeler uzun
vadeli ve verimlilii yksek yatrm projelerini finanse etme imknna kavuflmaktadrlar. Bu da ekonomide yatrma ayrlan fonlarn yatrm alanlar arasnda etkin
blflmne imkn salamakta ve bylece ekonomik byme srecini hzlandrmaktadr (Mslmov ve Aras, 2002).
Kalknmann finansman asndan, sermaye piyasalar ile bankaclk
sektrnn
katklaSIRA
SZDE
rn karfllafltrnz.
Enflasyonist Finansman
D fi N E L M
SIRA SZDE
D fi N E L M
N N
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
104
Enflasyonist finansmann
lkeler iin ne denli olumsuz
sonular dourabileceinin
en tipik rnei bir dnem
hiperenflasyon rekorlar
kran Latin Amerikan
lkeleridir.
Olivera-Tanzi etkisi,
enflasyondaki artfln vergi
gelirlerinin reel deerini
aflndrmasdr.
ktisadi Kalknma
105
D fi N E L M
AMALARIMIZ
SIRA SZDE
D fi N E L M
N N
Bu denklem, zel kesim tasarruf (S) ve yatrm (I) dengesi ile kamu kesiminin
gelir (T) ve gider (G) dengesi toplamnn cari dengeye (X-M) (ihracat
K T A -P ithalat) eflit
olduunu ifade etmektedir. Denklemin sol tarafndan yer alan tasarruf-yatrm
dengesi (S-I) ve bte dengesi (T-G) bir lkenin i ekonomik dengesini ve sa tarafnda yer alan dfl ticaret dengesi (X-M) ise dfl dengesini gsterir.
T E L E V Z Y ON denge ile
dfl dengenin birbirine eflit olmas, bu iki unsurun birbiriyle iliflki olduunu ortaya
koyar. Yani bir lkenin i dengesi ne kadar ak veriyorsa dfl dengesi de o kadar
ak verecektir. Dier bir ifadeyle, bu denklem, gerek tasarruf andan gerekse
N T E R Nfinanse
ET
bte andan kaynaklansn, i dengesizliin dfl denge anca
edildiini gstermektedir.
ekonomik dengeyi oluflturan unsurlardan zel kesimin tasarruf-yatrm dengesi (S-I) ya da kamu kesimi gelir-gider dengesi (T-G) tek baflna ak veriyor ve
buna dfl ekonomik denge yani cari denge (X-M) ak vererek efllik ediyorsa, bu
durumda ikiz ak sz konusudur. Yok eer, i ekonomik dengelerin her ikisi de
ak veriyor ve cari denge de bunlar kadar ak veriyorsa o zaman z ak sz
konusu demektir.
Bte ann olmad (T=G) bir ekonomide, tasarruf a cari aa eflittir.
Tersinden ifade edilirse, cari ak, yurt ii tasarruflarn yurt ii yatrmlar karfllamamasndan dolay, dfl (yabanc) tasarruflarn kullanlmasdr. Gnmzde cari ak
problemi yaflayan az geliflmifl ya da geliflmekte olan lkeler tasarruf yetersizliini
dfl tasarruflarla gidermek ve kalknmalarn hzlandrmak istemektedir. ktisadi kalknmada dfl finansmana baflvurulmasnn en nemli nedenlerinden biri dviz ihtiyacn karfllamaktr.
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
106
SIRA SZDE
ktisadi Kalknma
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
Yabanc zel sermaye, bir
lkedeki hanehalklarnn ve
firmalarn
sahibi olduklar
SIRA SZDE
fiziki veya finansal
sermayeyi gelir amal
olarak dier bir lkede
deerlendirmeleridir.
AMALARIMIZ
Yabanc Dzel
K K A T Sermaye
Yabanc zel sermaye, ticari koflullar altnda sermayenin bir lkeden dierine hareketini ifade eder. Buradaki zel, resm (kamuya ait) olmad anlamndadr.
SIRA SZDE
Yani bireylerin ve iflletmelerin sahipliinde olan bir sermayenin bir lkeden dier
lkeye hareket etmesidir. Ticari koflul ise dier lkelerde kullandrlan (yatrlan)
sermayenin
getirisi ile ilgilidir. Genellikle yabanc sermaye, alternatif yatrm yerleAMALARIMIZ
rini belirlerken kendine en yksek getiri/en dflk risk bileflenini veren lkeleri
tercih etmektedir. Son olarak, tanmdaki sermaye, hem fiziki hem de finansal sermayeyi ifade
K etmek
T A P iin kullanlr.
Gerek geliflmifl lkelerin kendi aralarnda gerekse geliflmifl lkelerden geliflmekte olan lkelere doru hareket eden yabanc zel sermaye miktar dnemsel
baz dalgalanmalara
T E L E V Z Y O Nramen yllar itibariyle nemli artfl gstermifltir. Sermayeyi bir
lkeden dier lkeye ynelten sebepler, ekonominin kendi i dinamikleri (isel
faktrler) veya gittii lkelerin zel koflullar (dflsal faktrler) olabilir.
sel faktrler, sermayenin bir lkeye ynelmesine katk yapan yapsal reNTERNET
formlar ve deiflimlerdir
ve bunlar flu flekilde sralanabilir (Kar ve Kara, 2004):
Ekonomik alt yap ve mevzuatla ilgili deiflimler:
Geliflmekte olan lkelerde makroekonomik istikrarn salanarak finansal piyasalarda uygulanan serbestleflme alflmalar, bu ekonomilerde grlen hzl bymeyle beraber, bu lkelere ynelik yabanc yatrmlarn getirisinde ki artfllar bu piyasalara olan gveni artrmfltr.
Fiyat istikrarnn salanmas:
Ulusal veya uluslararas yatrmc asndan yatrmlarn planlanabilmesi iin,
ncelikle yatrm yaplacak olan piyasalarda fiyat istikrarnn salanmas gerekir.
Yabanc yatrmclar, fiyat istikrarnn salanamad lkelerde yatrm yapmak istememektedirler.
Baflarl dviz kuru politikalar:
Yatrm yaplacak lkenin izleyecei dviz kuru politikalar da yabanc yatrmc asnda nem arz etmektedir. nk yabanc yatrmclar genellikle ilgili lkeye geldiklerinde mevcut fonlarn o lke parasna evirmekte, yatrm dnemi sonunda tekrar kendi paralarna evirmektedir. Dviz kurlarndaki aflr ykselmeler
yatrmcy kendi lke parasna dnflm srecinde zarara uratabilmektedir.
Yatrmcy koruyucu nlemlerin alnmas:
Yabanc yatrmclarn en fazla zerinde durduklar konulardan biri de, yatrm
yaplacak lkelerde kamuyu aydnlatacak standartlarn oluflturulup oluflturulmad ve oluflturulmas hlinde etkin iflleyip ifllemediidir. Bu piyasalarda karfllafllan
sorunlara gerek idarenin gerekse yargsal sistemin etkin zmler retmesi yatrm
kararlarnda nemli bir rol oynayacaktr. Dier yandan yabanc yatrmlarla ilgili
dzenlemelerin yaln fleffaf ve istikrarl olmas ve yatrmclar arasnda herhangi bir
ayrm gzetilmemesi de dikkat edilen bir konudur.
N N
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
107
108
ktisadi Kalknma
Yabanc sermayenin girdii lkelerde finansal sistemlerin glenerek geliflimi bu lkeleri yabanc sermaye iin cazip hle getirmifltir.
Son yllarda geliflmifl ekonomilerdeki faiz oranlarnn azalan trendi de dikkate alndnda, geliflmifl lkelerde byk kurumsal yatrmclarn ortaya
kmas, getiri oran yksek lkelere byk apl yabanc fonlarn ynlenmesine neden olmufltur.
Yabanc lkelerde yaplan yatrmlar fiziki ya da mali nitelikte olabilmektedir.
Tahvil ve hisse senedi fleklindeki finansal (portfy) yatrmlar, mali nitelikli yatrmlar iken; bina, fabrika, arazi, tesis gibi fiziki deerlere karfllk gelen yatrmlar
ise, dorudan yabanc sermaye yatrmlardr (Seyidolu 1993: 567).
Literatrde zel yabanc sermaye hareketleri ierisinde de deerlendirilen dorudan yabanc sermaye yatrmlar konusunda pek ok tanmlama bulunmaktadr.
Yabanc yatrm, yatrlabilir kaynaklarn kifli ve kurulufllar tarafndan bir baflka lkeye taflnmasdr. Portfy yatrmlar dflnda kalan, bir veya birden fazla uluslararas yatrmcnn tamamna sahip olarak veya yerli bir veya birka firma ile ortaklk hlinde gereklefltirdii yatrmlar dorudan yabanc sermaye yatrmlar olarak
tanmlanmaktadr (DPT, 2000: 1). Bir dier tanm ise bir byk firmann ulusal snrlar tesinde retimde bulunmak, yabanc lkelerde fabrika, bina, retim tesisi
kurmak ya da mevcut tesisleri satn almak yoluyla kendine bal bir flube amasdr (Seyidolu, 1999: 31).
Dorudan yabanc yatrmlar, ok uluslu flirketler aracl ile gerekleflmektedir. ok uluslu flirketlerin dier lkelerde yatrm yapmasnn sebebi, yatrmn
kendi lkelerine gre daha krl olmasdr. Ancak bu yatrm kararnda sadece krllk deil, yatrmn riski de dikkate alnmaktadr. Bu riskler yatrmn yaplaca lkeye ve zamana bal olarak deiflmekle beraber, ekonomik ve siyasi nitelikte olabilmektedir (Seyidolu, 1993: 570). Ancak ok uluslu flirketlerle ilgili yaplan eflitli risk analizleri, yatrmn getiri oran yeterli dzeyde olduunda, bu flirketlerin
riskten kamadna iflaret etmektedir (DPT, 2000: 5). ok uluslu flirketleri, dier
faktrlere ek olarak, baflka lkelerin pazarlarna ve kaynaklarna ynelten en
nemli etkenlerden biri hi flphesiz kresel rekabettir.
Dorudan yabanc yatrmlardaki artfllarn nedeni olarak genellikle isel faktrler gsterilmektedir. lkenin makroekonomik yapsndaki temel deiflmeler, mali
ve yapsal reformlarla beraber ekonomik gstergelerdeki geliflmeler dorudan yabanc yatrmlar artrmfltr.
Dorudan yabanc sermaye yatrmlar uzun vadeli olmalar ve lke ekonomilerine katklarnn boyutlar bakmndan dier yatrm trlerine gre daha fazla tercih edilmektedir. Bu sebeple kstl sermayenin ok sayda lke tarafndan paylafllmas srecinde lkeler ok gl rekabet flartlar iinde mcadele etmektedir.
Gnmzde dorudan yabanc sermaye yatrmlarna verilen nemin artmasnn
sebebi, gemifle gre dorudan yabanc sermaye yatrmlarndan beklenen faydalarn artmas ve ok eflitli alanlara yaylmasndan ileri gelmektedir.
zetlemek gerekirse gemiflte dorudan yabanc sermaye yatrmlarndan beklenen faydalar:
Sermaye an kapatmaya etkisi,
retimi artrmas,
stihdam imknlar yaratmas,
109
Portfy Yatrmlar
Yabanc sermaye, fiziki sermayenin yan sra finansal sermaye olarak da finansal
piyasalara gelebilir. Para ve sermaye piyasalarnda uluslararas mali ifllem fleklinde
gerekleflen, zel sermaye hareketleri ksa(1 yldan az) orta(1-5 yl) ve uzun
(5 yldan ok) vadelidir. Portfy yatrmlar, vadesi bir yla kadar olan zel ve resm sermaye akmlardr.
Portfy yatrmlarnda birok farkl finansal ara kullanlabilmektedir. Portfy
yatrmlar, sermaye piyasalarnda ve para piyasalarnda ifllem gren yabanc yatrmlardr. Bu yatrmlar hisse senetleri, finansman bonolar, ticari bonolar, hazine
bonolar, ihracat kredileri, vadeli banka mevduatlar ve mevduat sertifikalar araclyla yurt iinde yeni fon/kaynak yaratlmasna imkn vermektedir. Portfy yatrmlar, sermaye ve para piyasalarnda yabanc para cinsinden ifllemlerin konusu
olabilecei gibi yerli paraya evrilerek de finansal sisteme girebilir.
Uluslararas portfy yatrmlarnn aklanmasnda portfy teorisi nemli bir yere sahiptir. Bu teoriye gre; yatrmc sermaye fonlarn eflitli menkul deerler arasnda, belirli bir risk dzeyinde en yksek geliri elde edecek biimde datacaktr.
Yatrmc en yksek geliri hedefler iken tm fonlarn tek bir menkule yatrmann
getirecei riskten korunmak amacyla yatrm aralarn eflitlendirecek ve bylelikle yatrmc yerli menkullerin yannda bir miktar da yabanc menkul alma yoluna gidebilecektir. Menkullerin risk ve gelir seviyesindeki beklenti ve deiflmeler
ise uluslararas zel sermaye hareketlerini etkileyebilecektir (Seyidolu, 1993:257;
Aslan, 1997: 52).
Ayrca ksa vadeli portfy yatrmlarndaki artfl ise daha ok dflsal faktrlerle
aklanmaktadr. Yani geliflmifl lke ekonomilerindeki durgunluk ve faiz oranlarnda meydana gelen dflfller, geliflmekte olan lkelerin finansal piyasalarndaki getiri oranlarnn ykseklii gibi etmenler, ad geen yatrmlardaki artfln nedeni olarak gsterilmektedir (Kaya, 1998: 122).
Ancak portfy yatrmlarnn ksa vadeli olmas ve olduka likit varlklara yatrlmfl olmas, ekonomik ve siyasal istikrarszlk durumunda hzla lkeyi terk edebilmesine yol amaktadr. Fabrika kurulumu fleklinde gelmifl olan bir yabanc sermaye krizle birlikte lkeyi kolay terk edemez (fabrikasn skp gtremez). Ancak finansal piyasalara yksek getiri elde etmek iin gelmifl olan portfy yatrmlar, kriz kokusu alr almaz pozisyon deifltirebilir ve lkeyi terk edebilir.
110
ktisadi Kalknma
Dfl Yardmlar
Trk flbirlii ve Kalknma
Ajans (TKA), Trkiyenin dfl
yardm kurulufludur.
Sovyetler Birliinin
dalmasnn ardndan Trk
Cumhuriyetlerinin yeniden
yaplanma, uyum ve
kalknma ihtiyalarn
karfllamak zere 1992
ylnda kurulmufltur.
2001de yapsnda ve grev
yetkilerinde nemli
deifliklikler yaplarak,
Trkiyenin artan geliflmifllik
seviyesinin ivmesiyle yurt
dflnda (zellikle
Balkanlarda ve Afrikada)
nemli kalknma yardmlar
gereklefltirmektedir.
Resm sermaye hareketleri; geliflmifl ekonomilerin, az geliflmifl ekonomilere yaptklar bafl ve kredi fleklindeki yardmlardr. Yardmlar bafl fleklinde olursa uluslararas bir transfer sz konusu iken, kredi fleklinde olduunda ise devletleraras bir
borlanma sz konusudur. Dfl yardmlar, ksmen veya tamamen karfllksz olarak
salanan dfl tasarruflardr. Geliflmekte olan lkeler iin bu tasarruflarn karfllksz
olmalar, bu lkelerin karfl karflya bulunduklar tasarruf ve dviz ann kapatlmas asndan byk nem taflmaktadr. Bununla beraber dfl yardmlarn ekonomik bir karfll olmasa bile en azndan siyasi bir karfll bulunduu da bilinen bir
gerektir.
Dfl yardmlar, geliflmifl lkelerin geliflmekte olan lkelere siyasi, ekonomik, asker ve dier nedenlerle yaptklar tamamen veya ksmen karfllksz transferlerdir.
Dfl yardmlar, yardm yapana gre ikili ve ok tarafl dfl yardmlar olmak zere
ikiye ayrlmaktadr. kili yardm yapanlar genelde yaptklar yardmlara iliflkin planlar, yardmlarn datmn genelde bir kurulufl eliyle gereklefltirmektedirler. rnein, ngilterenin Denizaflr Kalknma daresi [Overseas Development Administration-ODA], ABDnin Uluslararas Kalknma Ajans [Agency for International Development-USAID] ve Japonya Uluslararas flbirlii Ajans [Japan International Cooperation Agency-JICA] bu lkelerin ikili ve ok tarafl yardmlarn koordine etmek zere kurulmufltur.
Dfl yardmlar; mal, hizmet ve sermayenin geliflmifl lkelerden geliflmekte olan
lkelere uluslararas bir transferidir. Zaman iinde nceden dfl yardm ad altnda
yaplan yardmlarn daha sonra hibeye dnfltrldkleri de grlmektedir. Dfl
yardmlar, ekonomik-teknik yardmlar ile asker yardmlardan oluflur. Ekonomikteknik yardmlar proje ve program kredileri, yapsal uyum kredileri ve gda yardmlar fleklinde yaplrken, asker yardmlar daha ok asker malzeme ve asker
personel eitimi fleklinde yaplmaktadr.
Geliflmifl lkelerden geliflmekte olan lkelere yaplan dfl yardmlara karfln, bu
lkeler arasndaki geliflmifllik farknn azaldn sylemek gtr. Yaplan dfl yardmlarn geliflmekte olan lkelerin i tasarruflarna katk salamas ve yatrmlara
kanalize edilmesi durumunda kalknma zerinde olumlu etki yapmas beklenir.
Ancak sz konusu yardmlarn bu lkelerde i tasarruflar azaltmas, etkin kullanlamamas, israf edilmesi, ithal tketim mallar almnda kullanlmas gibi durumlarda kalknmay olumsuz ynde etkilemesi de sz konusu olabilir (Erolu, 1997).
Dfl Borlar
Geliflmekte olan lkeler, hedefledikleri kalknma hzna ulaflmak iin yeterli dzeyde i tasarruflara sahip olmadklarndan ve ihracat olanaklar snrl olduundan
yabanc zel sermayenin yeterince lkeye ekilemedii durumlarda zorunlu olarak
dfl borlanmaya ihtiya duymaktadrlar. Bu lkeler kalknmalarn i finansman
kaynaklaryla bafllatsalar bile bir sre sonra ortaya kacak koflullar dfl borlanmay kanlmaz klacaktr. Bunun nedeni kalknma iin gerekli sermaye birikiminin
ara mal, hammadde, yatrm mal, teknoloji gibi ithal girdi tedarikinin dfl borlanmay gerektirmesidir (fien, Saru ve Keskin, 2008).
Dfl borlar, zellikle II. Dnya Savafl sonras dnemde geliflmifl lkelerle geliflmekte olan lkeler arasnda belirginleflen geliflmifllik farkllklarn azaltmak iin
yaygn olarak kullanlmaya bafllanmfltr. IMF ve Dnya Bankas gibi uluslararas
mali kurulufllarn kurulmasyla birlikte geliflmekte olan lkelerin dfl borlanma im-
111
knlar artmfltr (Todaro, 1994: 457). Gnmzde geliflmekte olan lkeler IMF,
Dnya Bankas gibi uluslararas mali kurulufllardan, dier devletlerden ve uluslararas finansal piyasalardan dfl bor salayabilmektedirler.
Ekonomik teori, makul bir seviyedeki dfl borcun ekonomik bymeyi ve kalknmay pozitif ynde etkileyeceini ortaya koymaktadr. Kalknmann ilk aflamasndaki lkelerde sermaye birikimi olduka yetersizdir. Buna karfln bu lkelerde
yatrmlarn getirisinin geliflmifl lkelerle kyaslandnda daha fazla olmas ihtimali yksektir. Dolaysyla verimli alanlarda kullanld ve ciddi bir makroekonomik
istikrarszlk ile karfllafllmad srece dfl borlarn ekonomik bymeyi pozitif
ynde etkilemesi beklenir (fien, Saru ve Keskin, 2008).
Ancak dfl borlarn ekonomiye olas pozitif etkisinin bir snrnn da olduunu
sylemek mmkndr. Dfl borlar ile ekonomik byme arasndaki iliflkinin daha ok ters-U (dikey eksende dfl borcun kifli baflna bymeye katks ve yatay
eksende ise dfl borcun net bugnk deeri) fleklinde olduu ileri srlmektedir.
Buna gre dfl borlar, ekonomik bymeyi bir noktaya kadar pozitif etkilemekte
ve tepe noktasndan sonra ise kullanlan her ilave dfl bor, ekonomik bymeye
gittike azalan oranda bir pozitif katk salamaktadr. Dolaysyla ters U fleklindeki grafiin tepe noktas ekonomik bymeye maksimum katky yapan optimal dfl
borlanma dzeyine karfllk gelmektedir.
Dfl borlarn vadeleri dolduunda doal olarak anapara ve faiz geri demeleri
gndeme gelecektir. Dolaysyla dfl borlarn bu demeleri karfllayacak verimli
yatrmlarda kullanlmas geliflmekte olan lkeler iin byk nem taflmaktadr. fiu
hlde geliflmekte olan lkeler iin uzun dnemde kalknmann srdrlebilirlii
asndan dfl kaynaklara bamlln azaltlmas ancak alnan dfl borlarn verimli alanlarda kullanlmas ile mmkndr. Geliflmekte olan lkeler, dfl borlar verimli alanlarda kullanamadklar gibi bor birikimlerini de artrmfl ve bunun sonucu olarak sk sk dfl bor kaynakl ekonomik krize girmifllerdir.
Dfl borlarn ekonomik geliflmeye pozitif katk yapmasnn koflullar
nelerdir?
SIRA
SZDE
10
SIRA SZDE
D fi N E L M
D fi N E L M
S O R U
S O R U
DKKAT
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
N N
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
NTERNET
NTERNET
112
ktisadi Kalknma
zet
N
A M A
N
A M A
N
A M A
N
AM A
N
AM A
113
114
ktisadi Kalknma
Kendimizi Snayalm
1. Afladakilerden hangisi kalknmann dfl finansman
kaynaklar arasnda yer almaktadr?
a. Vergiler
b. borlanma
c. Bireysel ve kurumsal tasarruflar
d. Enflasyonist finansman
e. Dorudan yabanc yatrmlar
2. Afladakilerden hangisi kalknmann finansmannn
salanmasnda i borlanmann snrl olmasnn nedeni deildir?
a. Bireylerin tasarruf ve yatrm alflkanlklarnn geliflmifl lkelerdekinden farkl olmas
b. Finansal sektrn geliflmemifl olmas
c. Gelir iindeki tketimin yksek olmas
d. Tasarruflarn dflk olmas
e. Kurumsal ve kiflisel gelirin dflk olmas
3. Afladakilerden hangisi az geliflmifl lkelerdeki zorunlu tasarruf eflitleri arasnda yer almaz?
a. Dolayl vergiler
b. Dolaysz vergiler
c. Katma deer vergisi
d. Mevduat sigortas
e. Gelir vergisi
4. Afladakilerden hangisi organize finansal sistemin
yaps iinde yer almaz?
a. Tefeciler
b. Fon arz edenler
c. Yatrmclar
d. Arac kurulufllar
e. Yatrm ve finansman aralar
5. Afladakilerden hangisi finansal sektr ierisinde
yer almaz?
a. Sermaye Piyasas Kurumu
b. Bankalar Birlii
c. Trkiye statistik Kurumu
d. Bankaclk Dzenleme ve Denetleme Kurumu
e. stanbul Menkul Kymetler Borsas
6. Enflasyonun hzland dnemlerde vergi tahsiltndaki gecikmelerin uzun ve/veya vergi sisteminin inelastik olmas durumunda vergi gelirlerinin reel deerinin
azalmasna ne ad verilmektedir?
a. Tobin etkisi
b. Dfllama etkisi
c. Deflasyonist etki
d. Olivera-Tanzi etkisi
e. Finansal etki
7. Afladakilerden hangisi az geliflmifl lkelere ynelen yabanc zel sermaye girifline katkda bulunan isel
faktrlerden biri deildir?
a. Ekonomik alt yap ve mevzuatla ilgili geliflmeler
b. Fiyat istikrarnn salanmas
c. Baflarl dviz kuru politikas uygulamalar
d. Yatrmcy koruyucu nlemlerin alnmas
e. Geliflmifl lkelerde sermayenin getirisinin azalmas
8. Sermaye ve para piyasalarndaki yksek getiri oranlarndan yararlanmak iin ksa vadeli olarak lkeye gelen ve likiditesi olduka yksek olan yabanc sermaye
ne olarak adlandrlr?
a. Scak para
b. Hibe
c. Uluslararas Transferler
d. Dfl yardm
e. Dfl bor
9. Afladakilerden hangisi dfl yardmlarn kalknma
zerinde olumsuz etkilerinden biri deildir?
a. Girdii lkelerde i tasarruflar azaltmas
b. hracat rnlerinin retimini artrmas
c. Etkin kullanlamamas
d. sraf edilmesi
e. thal tketim mallar almnda kullanlmas
10. Uzun vadeli portfylerin vade uzunluu afladakilerden hangisinde doru verilmifltir?
a. 1 yldan daha az
b. 1-2 yl aras
c. 5 yl ve zeri
d. 1-3 yl aras
e. 1-5 yl aras
115
Grafik 1de her ay itibariyle hem son ayn cari ann toplamnn (dviz finansman ihtiyacmzn) hem de
son ayn net sermaye girifllerinin toplamnn birlikte
hareketleri gsteriliyor. Net finansmann, kresel finansal piyasalardaki gerilimli dnemlerde finansman ihtiyacmzn belirgin biimde altna dfltne dikkat edin.
Mesela 2008in son aylar ile 2009un ilk yars arasndaki dnemde byle. Bir de 2011in ikinci yarsndan itibaren ayn olgu geerli.
Grafik 1. Cari aktan doan finansman ihtiyacmz ve
Trkiyeye net sermaye giriflleri (finansman): 2008 Ocak
- 2012 Ocak (milyon dolar, er aylk toplamlar).
Finansman htiyac
Net Finansman
30000
25000
20000
15000
10000
5000
0
-5000
2012-01
2011-07
2011-01
2010-07
2010-01
2009-07
2009-01
2008-07
-10000
2008-01
Yaflamn inden
116
ktisadi Kalknma
2012-01
2011-07
2011-01
2010-07
2010-01
2009-07
2009-01
2008-07
-10000
2008-01
-5000
Bu finansman sknts srer mi? Yant vermek zor. Avrupa Merkez Bankasnn bankalara ilki aralk ay iindeki, ikincisi de flubat sonundaki bol kepe yl vadeli bor verme operasyonunun Avrupa finansal sistemindeki likidite sorununu azalttn biliyoruz. Ancak
ilgin olan, aralk ayndaki likidite salama operasyonuna karfln Trkiyenin ocak aynda da finansman sknts yaflamfl olmas.
Unutmayalm; benzer para sama operasyonu flubat
sonunda da gereklefltirildi. 2011in ikinci yarsna kyasla uluslararas finansal piyasalarn biraz daha rahatlad ak. Bu rahatlama nmzdeki birka ay
iinde Trkiyeye daha fazla net sermaye girifli olarak
yansyabilir. Dviz kurunun mesela kasm ya da aralk ayna gre dflmesi de bu ynde sinyal veriyor.
Ancak Yunanistan giderek eurodan kfla doru ilerliyor. Bu kfl gerekleflirse, ne kadar srecei belirsiz olmakla birlikte, uluslararas finansal gerginliklerin
arataca ve Trkiyenin yine finansman a yaflayaca ak.
Enerji dfl cari ifllemler a
Cari ifllemler an finansman boyutundan deil de
byme tempomuz hakknda ne kadar bilgi verdii asndan da incelemek mmkn. Bu tr bir analiz iin
ncelikle enerji fiyatlarndaki keskin oynamalarn cari
ifllemler an artrc etkisinden kurtulmak gerekiyor.
En basit yolu enerji dfl cari ifllemler ana bakmak.
hracatmz belirgin biimde artmyor ve enerji dfl cari
ak azalyorsa, daha az ithalat yapyoruz anlamna geliyor. Dolaysyla, eskisine kyasla yatrm mallar ve
enerji dfl ara mallar ithalatmzn artfl hznn yavafllad ortaya kyor.
Elbette dorudan ithalata bakarak da benzer bir analiz
yaplabilir. Enerji dfl cari a incelemenin bir yarar
daha var. zellikle petrol fiyatlarndaki hareketlerin etkilerinden arndrlarak cari amzn ne ynde gittiini grmemiz mmkn oluyor. Bir anlamda cari an
dinamii hakknda daha iyi bilgi sahibi oluyoruz. Tpk
baz mal ve hizmetlerin fiyatlarn dfllayarak ana temel
enflasyon gstergelerine baktmz gibi.
Grafik 3te yine aylar itibariyle son ayn enerji dfl
cari ifllemler ann toplam yer alyor. 2011in ikinci
yarsnda enerji dfl cari akta toparlanma gzleniyor.
Son iki ayda kk de olsa ters ynde bir hareket var
gibi. yle deil oysa. Yllk yzde deiflimlere bakldnda, enerji dfl cari an er aylk toplamlarnda
son ayda nemli bir azalma var. Bir yl ncesine kyasla ok daha dflk bir dzeyde enerji dfl cari ak.
Ayn olgu aylk aklar iin de geerli.
Bu iyileflmenin asl olarak ihracattaki artfltan kaynaklanmadn biliyoruz. Geen haftaki yazmda ihracat
zerinde ayrntl biimde durmufltum. Euro cinsinden
yaptmz ihracatn yllk artfl hz 2011in ilk aylarndan bu yana srekli azalyordu. Gelinen noktada bir yl
ncesine kyasla euro cinsinden ihracatmzdaki artfl
ok kk bir dzeye geriledi. Buna karfln, dolar cinsinden yaptmz ihracat artmay srdryor.
Bu gzlemler byme oranmzn dfltne iflaret ediyor. thalat baflka bir yazmda daha ayrntl inceleyeceim. Ancak yatrm mallar ithalatnn yllk artfl hznn 2011in ikinci yarsnn baflndan itibaren hzla dfltn belirtmekte yarar var. Sra, perflembe gn aklanan sanayi retimindeki geliflmeleri incelemekte.
Sanayi retimi
Grafik 3te, Ocak 2007den bu yana sanayi retiminin
yllk artfl hzlar yer alyor. Bir sredir sanayi retiminde yavafllama sinyali gelse de, aklanan verilerin gsterdii oynaklk bu konuda kesin konuflulmasn engelliyordu. Oysa ocak ayndaki retim deeri ile retimin artfl hzndaki yavafllama eilimi daha belirgin biimde ortaya kt. Yllk retim artfl yzde 1.5e kadar geriledi.
Sanayi retiminin artfl hznda belirginleflmeye bafllayan bu dflfl eilimi kalc olur mu? Bu belirsiz ortamda yine yantlamas zor bir soru. Ayn noktaya geliyoruz. 2012de ne oranda byyeceimiz flu anda ok belirsiz. Orta Vadeli Programdaki byme tahmini yzde
4. hracat 2011e kyasla iyi sinyaller vermiyor. Ama
2011e kyasla. Yukarda belirttiim gibi sonuta dolar
cinsinden ihracatmz artmay srdryor. Sorun, euro
cinsinden yaptmz ihracatta. Onun da artfl hz henz eksiye dflmedi. hracat performansmzn 2011e
117
5. c
6. d
7. e
8. a
9. b
10. c
Sra Sizde 1
Yllk yzde 6lk byme iin gerekli olan tasarruf oran, yzde 21dir (s = gk = 63,5 = 21). Yurt ii tasarruf
oran yzde 17 ise yurtdfl tasarruf ihtiyac yzde 4tr
(21-17=4).
Sra Sizde 2
Ekonomi bloglarndan en azndan son yllara iliflkin
oranlar bulabilirsiniz. in, 2010 ylnda en yksek tasarruf oranna (% 52) sahip lkedir. Ayn yl iin Hindistan, yzde 35 ile ikinci srada yer almaktadr.
Sra Sizde 3
Kaynaklar merkezi otorite tarafndan planlama esasna
gre datldndan sermaye birikimi hzl olmakta ve
dolaysyla kalknma hzla gerekleflmektedir. Ancak fiyat mekanizmas ihmal edildiinden kaynaklarn dalmnda rasyonellik ve verimlilik ihmal edilmektedir. Bu
adan bakldnda Sovyetler Birlii lkeleri zellikle
1960l yllardan itibaren hzl byme oranlar gereklefltirmifller ve bir ok geliflmekte olan ekonomi iin cazibe merkezi olmufltur. Ancak rasyonellik ve verimlilik
ihmal edildii ve rekabet (dfla kapal bir sistem idi) eksiklii, hantal ve verimsiz bir ekonomik yapnn oluflmasna yol at. Sonunda 1989 ylnda zlme srecine girdi.
Sra Sizde 4
Kiflisel gelirin dflk olmas, kaytdflnn yaygnl,
vergi ynetiminin etkin olmamas, vergi karmadan
nme, vergi aflarnn skl, vergi tabannn darl
saylabilir.
Sra Sizde 5
Kiflisel gelirin dflkl, kk lekli iflletmelerin
yaygnl ve sermaye birikiminin yavafll, sosyal gvenlik kurumlarnn yetersizlii ve bu kurumlarda toplanan fonlarn etkin kullanlamad ve mevcut fonlarn
artrlmasna ynelik etkin ve iyi iflleyen bir finansal
sektrn olmamas.
118
ktisadi Kalknma
Yararlanlan Kaynaklar
Sra Sizde 6
Bankaclk sektrnde toplanan fonlarn kamu kesimi
tarafndan kullanlmasnn iki sonucu vardr. Birincisi,
kullanlabilir fonlarn azalmasna ve dolaysyla faizlerin
ykselerek borlanma maliyetlerini daha da artrmas
ve ekonomik istikrarszla yol amasdr. kincisi ise
fonlarn kamu kesimi tarafndan kullanlmas, zel sektr tarafndan kullanlamamas anlamna gelir ki bu duruma dfllama etkisi denir. zel sektrn daha verimli
ve etkin alfltn varsayarsak, kamu toplanan fonlar
etkin ve verimli kullanmamfl olur.
Sra Sizde 7
Sermaye piyasalar uzun dnemli yatrm imknlarnn
hayata geirilmesinde tercih edilen bir finansman kaynadr. Bankaclk ise zellikle ok sayda tasarruf sahibinin kk-byk tasarruflarn toplanmasna ve bunlarn yatrmclara ulaflmasna araclk yapmaktadr.
Sra Sizde 8
Enflasyonist finansman, gelir dalmn sabit gelirliler
aleyhine ve sermayedar lehine bozduu iin gelir dalmn daha da adaletsiz hle getirir. Ayrca kamu btesinin ak vermesi ynnde basklar artrarak, bte
a, borlanma ve yksek faiz ksr dngsnn oluflmasna yol aabilir. Sosyal, siyasal ve ekonomik maliyetlerinden dolay bu finansman maliyetli olarak kabul
edilmektedir ve srdrlemez bir kaynaktr.
Sra Sizde 9
Makroekonomik denge eflitliinden yola klarak elde
edilen denklem, tasarruf a, bte a ve cari ak
dengesi arasnda yakn bir iliflkiyi gsterir. Buna gre,
btenin dengede olduu bir ekonomide, tasarruf a, cari aa eflit olmaktadr. Bu durum cari ann yabanc lkelerin tasarrufu olarak deerlendirilmesine neden olmaktadr. Yani cari ak veren lke kendi tasarruflar yapt yatrmlar iin yetersiz olduu iin dfl lkelerin tasarruflarn (sermaye heraketleri kanalyla)
kullanmaktadr.
Sra Sizde 10
Dfl borlar, verimli ve retken kullanlmalar durumunda ekonomik bymeye katk yapabilir. Tketim iin
kullanlmamaldr. Ekonominin geliflmesinde darboaz
oluflturan sektrlerde ve alanlarda ekonominin uzun
dnemli kalknmasna faydal olabilecek yatrmlar iin
kullanlmaldr.
119
KTSAD KALKINMA
Amalarmz
N
N
N
N
N
N
N
Anahtar Kavramlar
Bamllk Oran
Nfus Patlamas
Nfus Dnflm Teorisi
Dflk Dzeyli Denge Tuza
Optimum Nfus
Befleri Sermaye
Yaparak renme
Mutlak Yoksulluk Dzeyi
Motivasyon
Sosyal Sermaye
indekiler
ktisadi Kalknma
Kalknma
Srecinde Nfus ve
Befleri Sermaye
NFUS VE KALKINMA
NFUS ARTIfiINI BELRLEYEN
FAKTRLER
DNYA NFUS YAPISI
NFUS DNfiM TEORS
NFUS VE GELR ARTIfiI
BEfiER SERMAYE VE KALKINMA
BEfiER SERMAYENN UNSURLARI
EKONOMK KALKINMADA
ETMN ROL
EKONOMK KALKINMADA
SALIIN ROL
SIRA SZDE
SIRA SZDE
D fi N E L M
D fi N E L M
122
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
ktisadi Kalknma
S O R U
N N
SIRA SZDE
Doum ve lm Oranlar
Geliflmekte olan lkelerdeki hzl nfus artflnn temel nedenini, doum oranlarnn lm AMALARIMIZ
oranlarndan ok daha yksek seyretmesi oluflturmaktadr. Geliflmekte
olan lkelerle geliflmifl lkeler arasndaki nfus artfl hznn farkl olmasnn nedeni, geliflmekte olan lkelerdeki doum oranlarnn geliflmifl lkelere nazaran daha
K T A P Geri, geliflmekte olan lkelerde lm oranlar da yksektir.
yksek seyretmesidir.
Ancak, geliflmekte olan ve geliflmifl lkelerin lm oranlar arasndaki fark, doum
oranlar arasndaki farktan daha azdr. Bunun temel nedeni, az geliflmifl lkelerdeT E L E V Z Y O Ngrlen hzl iyileflmelerdir. Az geliflmifl lkelerin geliflmifl lki salk flartlarnda
kelerden ithal ettikleri tbbi yntemler, gda maddeleri arzndaki artfllar, beslenme
ve salgn hastalklarn kontrol gibi faaliyetlerin lm oranlarnn dflmesinde etkisi olduka fazladr. Az geliflmifl lkelerde salk konusundaki bu tr geliflmeler
NTERNET
bu lkelerde ortalama yaflam beklentisini artrarak, nfus artfl zerinde bir bask
unsuru oluflturmaktadr.
Ekonomik kalknma ile doum oranlar ve dolaysyla nfus artfl oranlar arasnda bir iliflkiden bahsedilebilir. zellikle tarmsal yapnn arlk tafld az geliflmifl lkelerde, ocuk bir retim birimidir, ailenin gelecei asndan bir gvence
taflmaktadr. Bu sebeple bu lkelerde nfus artfl hz yksektir. Buna karfllk, nfusun byk bir ksmnn sanayi ve hizmetler kesiminde alflt ve kentlerde yaflad geliflmifl lkelerde ise ocuk byk lde bir tketici konumunda olup, aile iin sosyal gvence olmaktan kmaktadr. Dolaysyla bu durum geliflmifl lkelerde az ocuk yapmaya iten bir neden olmaktadr.
Yafl Bileflimi
Nfusun yafl bileflimi, herhangi bir lke nfusun belli yafl gruplar itibariyle gsterdii zellikleri aklar. Bu kapsamda yafl bileflimi, bir lke nfusunun gemiflten
gnmze nasl bir geliflme eilimi ierisinde olduunu gstermesi asndan faydal bir aratr.
Az geliflmifl lkeler byk lde gen ve ocuk nfusuna sahiptirler. nk,
bu lkelerde doum oranlar yksek seviyesini korumasna karfln, lm oranlar
giderek azalmaktadr. Dolaysyla bu lkelerde yafl piramidinin taban genifltir ve
piramit gen fleklindedir. Dflk doum oranna sahip ve nfus artfl az olan geliflmifl lkelerde ise piramidin taban ve tavan uzunluklar birbirine yakn olup piramit dikdrtgen fleklini andrmaktadr. Gnmzde dnya nfusu, geliflmekte
olan lkeler baflta olmak zere gen nfus zellii taflmaktadr. Geliflmekte olan
lkelerde 15 yafln altndaki gen nfus toplam nfusun % 40-45ini olufltururken,
geliflmifl lkelerde bu oran % 25-30 civarndadr.
Nfusun yafl bilefliminin ve sonularnn lm, nfusun bamllk orannn
belirlenmesiyle gerekleflir. Bamllk oran; alflmayan yafltaki nfusun (0-14 ve
65 yafl st), alflan nfusa (15-64 yafl aras) oran fleklinde tanmlanr. Baflka bir
ifadeyle, aktif olmayan nfusun aktif nfusa orandr. Ekonomik adan bamllk
oran ise net tketicilerin net reticilere orandr. Burada net tketiciler, alflma anda olmayan ocuk ve yafll nfustan ibaret iken net reticiler 15-64 yafl aras aktif nfustan oluflur. Eer bir lkede bamllk oran % 70 ise bu alflan her 100 kiflinin 70 kifliyi beslemek zorunda olmas demektir.
123
ve Dfl Gler
D fi N E L M
D fi N E L M
Nfus artfl hzn belirleyen faktrlerden bir dierini i ve dfl gler oluflturmaktadr. G, kelime anlam itibariyle insanlarn doduklar yerden baflka yerlere geiO R U
ci veya srekli olmak zere taflnmasna denir. Gmen ise birSlkeden
baflka bir
lkeye yerleflmek amacyla g eden kiflidir. Hukuki olarak gmen veya gmenler en az iki lkeyi ilgilendirmektedir. Biri braklan lke dieri Dise
lke K Kyerleflilen
AT
dir. Braklan lke iin g dfl g iken yerleflilen lke iinse i gtr. g
(gmenler) ve dfl g arasndaki fark net g vermekte olup farkn pozitif olSIRA SZDE
mas lke nfusunu artrmaktadr. Dier taraftan, dfla g eden insan saysnn dflardan gelen insan saysndan yksek olduu durumda ise nfus artfl hz dfler.
Az geliflmifl lkelerde genellikle nfusun yksek olmasndanAMALARIMIZ
kaynaklanan iflsizlik
ve geim sknts, bu lkelerden geliflmifl lkelere doru g hareketliliine neden
olmaktadr.
19. yzylda ve 20. yzyln bafllarnda olduka fakir, toprak
eken,
K yetersizlii
T A P
sanayi sektrnde snrl ifl olanaklarna sahip talya, Almanya ve rlanda gibi lkelerin vasfsz krsal iflileri, Kuzey Amerika veya Avustralya gibi iflgc ihtiyac duyan lkelere kitleler hlinde g etmifllerdir. Bu g hareketleri
Savafl
T E L E VI.
Z Dnya
YON
ncesinde olduu gibi, II. Dnya Savafl sonrasnda da devam etmifltir. G hangi
zelliklere sahip olursa olsun, g artran ekonomik faktrler temelde ayndr.
1950li yllar ve zellikle 1960l yllar boyunca Kuzey talya, Yunanistan ve Trki N T E R Neken
ET
yeden ihtiya fazlas krsal kesimde alflan ifliler, iflgc sknts
Bat Almanya ve svire gibi lkelere akn etmifllerdir.
S O R U
DKKAT
N N
SIRA SZDE
Az geliflmifl lkelerden geliflmifl lkelere doru yaflanmfl olan iflgc
gnn dfl g
veren lkeler bakmndan ne gibi kazanlar dourduunu tartflnz.
SIRA SZDE
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
D fi N E L M
SIRA SZDE
D fi N E L M
N N
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
NTERNET
NTERNET
124
ktisadi Kalknma
Nfus eiliminin deiflmesinde ktlk, kt beslenme, salgn hastalklar ve savafllarn byk etkisi olmufltur. 1650li yllara kadar nfus artfl hznn ok dflk
oranlarda seyretmesinde, bu saylan etmenlerin katks byk olmufltur. 20. yzyln sonlarna doru nispeten iyileflme salanmfltr. Bugn lm oranlar her dnemden daha dflk dzeydedir. lm oranlarndaki bu dflfl, modern tptaki
teknolojik ilerlemeler ve modern salk koflullarnn dnyaya yaylmasndan kaynaklanmaktadr. Son elli ylda dnyadaki nfus artflnn nedeni budur. Doum
oranlarndaki dflfl ise son yllarn eseridir. Ksaca, bugn dnyadaki nfus artflnn temel nedenini lm oranlarnn hzla dflmesinden, buna karfllk doum
oranlarnn zellikle az geliflmifl lkelerde eskisine gre ok fazla artmamasndan
kaynakland sylenebilir. rnein 1975-2001 dneminde geliflmekte olan lkelerde nfus artfl oranlar % 2.5in zerinde iken bu oran gnmzde % 2 civarndadr. Byk glere sahne olan ABD dflnda kalan geliflmifl lkelerde nfus ylda ancak % 1 ile 2 arasnda artmfltr.
Dnyann eflitli blgelerinin sahip olduu farkl nfus artfl hz, 2020 yl itibariyle blgesel dalmdaki deiflmeyi kanlmaz klacaktr. 1950-2020 yllar arasnda dnya nfusunda yaklaflk 4 kata varan bir artfl olaca tahmin edilirken Asya,
Afrika ve Latin Amerikada bu artfln 5 kat olmas beklenmektedir. 1950lilerden bu
yana sz konusu lkelerde ylk % 2.2 orannda bir nfus artfl gerekleflmifl ve 33
ylda nfuslarn ikiye katlamfllardr. Bu geliflmeler erevesinde, geliflmekte olan
lkelerde 1950de % 70, 1990da % 78 olan nfus paylarnn 2020 ylnda % 85e kaca tahmin edilmektedir. Dier taraftan Avrupa, Eski Sovyetler Birlii ve Kuzey
Amerika nfusunun ise % 30 azalaca ve toplam nfus iindeki paynn % 15in
altna gerileyecei tahmin edilmektedir.
125
gsterirken, lm oran da en dflk dzeyine inerek istikrarl bir geliflim sergilemifltir. Avrupann 20.yzyln baflndan bu yana yaflad bu srete, ortalama hayat beklentisi olduka yksek olup yafll nfus yaps egemendir.
Bat Avrupa, yukarda aklanan demografik geifl srecini yaflamfltr. Geliflmekte olan lkelerin gsterdii demografik geifller ise Bat Avrupa deneyiminden olduka farkldr. Geliflmekte olan lkeler iin birinci aflama 1900 ncesine,
ikinci aflama 1900-1950 arasna, nc aflama ise 1980 sonrasna karfllk gelmektedir. Birok geliflmekte olan lke demografik geiflin ikinci aflamasndadr.
Geliflmifl lkelerden transfer edilen tp ve halk sal konusundaki teknolojilerin uygulanmas geliflmekte olan lkelerde etkisini gstererek lm oranlarn
hzl bir flekilde dflrmfltr. lm oranlarndaki dflfle bal olarak nfus artfl yllk % 2-2,5 dzeyinde gerekleflmifl ve sonuta nfus patlamas yaflanmfltr. Sahra-alt Afrika ve Orta Dou lkelerinin yer ald grup demografik geiflin
hlen ikinci aflamasndadr.
Geliflmekte olan lkelere iliflkin nc aflamann salkl deerlendirmesini
yapabilmek iin bu lkeleri iki gruba ayrarak incelemek faydal olacaktr. Birinci
grubu oluflturan lkelerde yaflam standartlarnn hzl bir flekilde iyilefltirilmifl olmas, lm oranlarn binde 10un altna dflrmfltr. yilefltirmelerin ayn zamanda
doum oranlarn etkilemesiyle, doum oranlar binde 30a hatta binde 20nin altna dflmfltr. Birinci grup lkelere rnek olarak Tayvan, Gney Kore, Kosta Rika, in, Kba ve Sri Lanka verilebilir. Bu lkeler 1965-1970 yllarnda demografik
srecin nc aflamasna gemifllerdir. Dier yandan, 1980li yllarda Kolombiya,
Endonezya, Dominik Cumhuriyeti, Tayland, Malezya, Meksika ve Filipinleri iine
alan ikinci grup lkelerde grlen doum oranlarndaki dflfl, bu lkeleri demografik geifl srecinin nc aflamasna sokmufltur.
Sizce Trkiye demografik geifl srecinin hangi aflamasnda yer almaktadr?
SIRA SZDE
D fi N E L M
Ekonomik geliflme srecinde nfus artfl ile gelir artfl arasndaki iliflkiler Malthustan beri iktisatlarn ilgisini eken bir konu olmufltur. Takip eden dnemlerde
S O Rgeliflmeler
U
Malthusun nfus artflna iliflkin ktmser beklentileri, teknolojik
tarafndan bertaraf edilince konu bir sre gndemden dflmfltr. Ancak, II. Dnya Savaflndan sonra az geliflmifl lkelerin kalknma sorunlarnn nD plana
kmas ile
KKAT
nfus ve gelir artfl arasndaki iliflki de tekrar gndemdeki yerini almfltr.
SIRA SZDE
NTERNET
D fiylnda
NELM
Malthusun 1798
yaynlanan Nfus Prensibi
zerine Bir Deneme adl
R U
eserinde srekliSbirO nfus
artflnn gelecekte gda arz
yetersizliine neden olaca
ve bunun da insanln
DKKAT
refahn tehdit eden ciddi bir
tehlike olduu belirtilmifltir.
N N
Bir lkenin ekonomik geliflmesinin deiflik aflamalarnda, nfus artfl oranlar ile
gelir dzeyi arasndaki farkl iliflkiler Dflk Dzeyli Denge Tuza
ad verilen bir
AMALARIMIZ
teori ile aklanmaktadr. Bu teoriye gre, kifli baflna gelir seviyesi dflk olan
ekonomilerde, nfus artfl lm oranndaki azalfl sebebiyle ortaya kar. lm
oranndaki azalfl ise kifli baflna dflen gelirle pozitif ynl iliflkilidir.
kifli baK T A Yani,
P
flna gelir ne kadar hzl ykselirse, lm oran da o kadar hzl dflecek ve sonuta kifli baflna gelir artfl hzlandka ekonomideki nfus artfl da hzlanacaktr.
Dier taraftan, ekonomik kalknmay salayacak tasarruf ve
T E Lyatrm
E V Z Y O Nartfl da kifli baflna gelir seviyesine baldr. Kifli baflna gelir dzeyi ne kadar yksek olursa,
o kadar ok tasarruf ve yatrm yaplacak, bu durum bir sonraki dnemde kifli baflna gelirin daha da yksek olmasn salayacaktr.
SIRA SZDE
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
126
ktisadi Kalknma
fiekil 5.1
Dflk
Dzeyli
Denge Tuza
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
Grlyor ki kifli baflna dflen gelirin artmas bir yandan nfusu artrrken, dier yandan da tasarruf ve yatrm artflna imkn vererek mill geliri artrmaktadr.
Birbirlerine zt olan bu iki geliflim sonunda, ekonomik kalknmann gerekleflip
gerekleflemeyecei, her iki bykln artfl hzlarna bal olacaktr.
Durumu flekil yardmyla aklamaya alflalm. fiekil 5.1de yatay eksende kifli
baflna gelir (Y/P), dikey eksende ise nfus artfl hz (P/P) ile gelir artfl hz
(Y/Y) gsterilmektedir. Bafllangta nfusun, en az geim dzeyine ulaflabilmesi
iin, flekilde A noktasndan nceki durumda olduu gibi, gelir artfl hznn nfus
artfl hzndan byk olmas gerekir. fiekilde A noktasnda Y/Y= P/P eflitlii salanmfltr. A noktasnda ulafllan denge kararl bir dengedir. A noktasnn yatay eksendeki izdflm olan Y1
gelir dzeyi ayn zamanda
Nfus ve Gelir Artfl Hz
mutlak yoksulluk dzeyini
gsterir.
Kifli baflna dflen gelirde
B
C
kk bir artfln salanmas,
P/P> Y/Y
yani Y1 gelir dzeyinin saP/P
na geilmesi, lm oranlaSIRA SZDE
rnda meydana gelen dflflY/Y
lerden dolay nfus artfl hA
zn artracaktr. Nfus artfl0
D Yfi2 N E L M Y3
Y1
Kifli Baflna Gelir (Y/P)
nn ulaflaca maksimum snra B noktasnda ulafllmakS O R U
tadr.
D lm
K K A T oran arasndaki ters ynl iliflkiyi hatrlaynz.
Gelir artfl ile
DKKAT
Bu noktada,
doum oranlar biyolojik anlamda maksimum dzeyde olacanSIRA SZDE
dan nfus artfl adeta kanlmaz olacaktr. Toprak arznn sabit olmas ve azalan
verimler yasasna bal olarak, nfus artfl karflsnda zamanla bir bireyin iflleyebiAMALARIMIZ
lecei toprak
miktar dflecek ve emein marjinal verimlilii gittike azalacaktr.
Gda arzndaki artfln artan nfusun ihtiyacn karfllayamamas, kifli baflna gelirde
azalma eilimini ortaya karacak ve Y2nin altnda kalan her kifli baflna gelir dK baflna
T A P gelir Y dzeyine geri dnmeye zorlanacaktr. Gelirin azalmazeyinde, kifli
1
s sonucunda nfus artfl hz azalacak ve yoksulluk ksr dngs iflleyecektir. Bu
anlamda flekildeki A noktas dflk dzeyli denge tuzan gstermektedir.
T E L E V Zkendini
YON
Ekonominin
bu tuzaktan kurtarabilmesi, gelir artflnn nfus artfl hzndan yksek olmasna baldr. Nfus artfl hznn ykselebilecei maksimum dzey % 3.3 olarak varsaylmfltr. fiekilde ekonomi B noktasna gelebilirse, yani kifli
baflna gelir
N Tdzeyi
E R N E T Y2 gelir dzeyinde kendi kendini besleyen byme srecine
girebilir. B noktasndan sonra gelir artfl hz nfus artfl hzndan yksek olacandan, ekonomide gelir artfl C noktasna kadar devam edecektir. C noktas nfus artfl erisinin gelir artfl erisini kestii yeni denge noktasn gsterir.
Ancak, ekonomide yeni doal kaynaklarn keflfi ve teknolojik ilerlemeler, azalan verimler yasasnn iflleyiflini engelleyerek, gelir artflnn srekli olarak nfus artflnn zerinde seyretmesine neden olacaktr.
Dflk dzeyli denge tuza teorisi, btn az geliflmifl ekonomiler iin byk
nem taflr. nk bu teori, kifli baflna gelirde srekli bir artfln salanabilmesini,
gelir artfl hznn nfus artfl hzndan daha yksek olmasna balamaktadr.
N N
Emein
marjinal verimlilii,
SIRA SZDE
dier retim faktrleri
sabitken, emek miktarndaki
bir birimlik deiflmenin
toplam retimde yol at
AMALARIMIZ
deiflme olarak tanmlanr.
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
SIRA SZDE
SIRA SZDE
D fi N E L M
D fi N E L M
127
S O R U
Dflk dzeyli denge tuzann her ekonomide ortaya kmas ve fiekilD 5.1deki
K K A T seyri takip
etmesi mutlaka gerekmez. Gelir artfl erisi ile nfus artfl erileri hi kesiflmeyecekleri gibi flekilde gsterildiinden farkl bir kesiflme de gsterebilirler. SIRA SZDE
DKKAT
N N
Optimum Nfus
Nfus artfl ile gelir artfl arasnda sk bir iliflki ortaya kmas,AMALARIMIZ
iktisatlar bir toplumda kifli baflna dflen geliri maksimize eden nfus miktar nedir? sorusunu
arafltrmaya itmifltir. Bu soruya cevap arama gayretleri, optimum nfus kavramn
K TBu
A ksmda
P
analiz edecek eflitli teorilerin ortaya kmasna neden olmufltur.
retim ya da gelir yaklaflmna gre, optimum nfus incelenecektir.
Bir ekonomide optimum nfus koflullar geerliyken toplumun tasarruf oranlaT E L E V Z Y bir
O N flekil yarr da muhtemelen maksimuma ulaflacaktr. Optimum nfus kuramn
dmyla aklamaya alflalm.
fiekil 5.2de grld gibi, orijinden kan dorunun toplam gelir erisine teet olduu noktadaki nfus miktar OP1, optimum nfusu verir. nk bu noktaNTERNET
da kifli baflna ortalama gelir maksimumdur. Ayrca, ortalama gelir ile marjinal gelir birbirine eflittir. Buna gre, eer nfusa eklenecek bir kiflinin elde ettii gelir
olan marjinal gelir ortalama gelirden byk olduu durumda, nfus artflyla birlikte ortalama gelir de artacaktr. Buna karfllk, eer nfusa yaplan ilavenin marjinal
geliri, ortalamann altndaysa, bu durumda nfusta meydana gelen bir artfl ortalama geliri dflrecek ve bylece nfus tanmladmz optimum dzeyi aflacaktr.
Bu yaklaflma gre optimum nfus; ortalama gelir ile marjinal gelirin birbirine eflit
olduu durumda gerekleflir.
Optimum nfus koflulu geerliyken, eer toplum hi tasarruf yapmyorsa, kifli
baflna gelirin maksimizasyonu kifli baflna refahn maksimizasyonu anlamna gelecektir. nk byle bir durumda kifli baflna tketim maksimum olur. Bu durumda hkmetlerin kifli baflna tasarruflar maksimuma karma olanaklar olduu gibi, zorunlu tasarruflarn olmad durumda kifli baflna refah maksimuma karma
flanslar bulunmaktadr.
SIRA SZDE
Optimum nfus,
bir
AMALARIMIZ
ekonomide kifli baflna geliri
maksimize eden nfus
bykldr.
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
fiekil 5.2
Toplam Gelir
Optimum Nfus
Toplam Gelir
0
P1
SIRA SZDE
SIRA SZDE
D fi N E L M
D fi N E L M
Nfus (P)
S O R U
S O R U
Optimum nfus kavram, kantitatif deil analitik bir deer olarak dflnlmelidir.
nk
DKKAT
sermaye birikiminde, doal kaynaklarda veya teknolojide salanan geliflmeler bugn iin
optimum olarak belirlenen nfus miktarnn gelecek dnemler iinSIRA
optimum
st ya da
SZDE
optimum alt nfus olmasna neden olacaktr.
AMALARIMIZ
K T A P
N N
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
128
ktisadi Kalknma
Kiflinin sahip olduu bilgi, beceri ve tecrbesinin retime yansmas olarak kabul
edilen ve zellikle az geliflmifl lkelerce gz ard edilen befleri sermaye, son yllarda youn olarak gndeme gelmifl ve uzun dnemli geliflme programlarnn en
nemli unsurunu oluflturmufltur.
Ekonomik kalknmada insana yatrmn nemine ilk dikkat ekenler, A.Smith
ve Klasik ktisadn dier ncleri olmufltur. A. Smithin 1776 ylnda yaynlad
Uluslarn Zenginlii adl eserinde retimi arttrmak iin, ifl blm ve uzmanlaflmann gereklilii ak bir flekilde ortaya konarak, befleri sermaye olgusuna atf yaplmfltr. Daha sonralar, iktisat biliminde zellikle llebilen unsurlara arlk verilmesi nedeniyle, ihmale urayan befleri sermaye kavram, kinci Dnya Savaflndan sonra bafllayan teknolojik geliflmelerle birlikte tekrar nem kazanmaya
bafllamfltr.
kinci Dnya Savaflndan sonraki yllarda bilim ve teknolojideki hzl ilerlemeler sayesinde dnyada bilgi birikiminin artmas, yeni bulufllarn ortaya kmasn
kolaylafltrrken, elli yl ncesinde hayal bile edilemeyen alanlara girilmesini salamfltr. inde bulunduumuz ve bilgi a olarak adlandrlan 2000li yllardaki retim srecinde ise insan faktr ok daha ne kmfl ve flimdiye kadar bilhassa az
geliflmifl lkeler tarafndan nemi gz ard edilen befleri sermaye, yeni retim yaps ve yeni mesleklerle ok daha nemli bir konuma gelmifltir. Bu nedenle az geliflmifllik ksr dngsn krmak isteyen her lke iin, befleri sermayeye yatrm
yapmak zorunlu hale gelmifltir.
Eitim
lkelerin kalknmasnda eitimin ok byk nemi vardr. Geliflmifl lkeler iin
ama, fiziki sermayeden daha nemlisi olan insan sermayesi ve onu gelifltirmek olmufltur. nk sanayi ve bilgi toplumu hline gelebilmek iin en azndan fiziki
sermaye kadar, befleri sermayeye de nem verilmesinin zorunlu olduu ortaya kmfltr. Bu erevede, geliflmifl lkelerdeki bilgi ve yetenekli yksek vasfl emek
arzndaki artfla ramen, geliflmekte olan lkelerden kalifiye emek talebi de devam
etmektedir. Yani, geliflmekte olan lkelerden geliflmifl lkelere doru bir beyin
gnn olduunu sylenebilir.
Bireyin sahip olduu befleri sermaye stou, iflgc piyasasnda elde edecei cret gelirini belirleyen temel faktrler arasndadr. Bu nedenle bireyler, sahip olduklar befleri sermaye stounu artrmak iin kaynaklarnn bir ksmn eitime ayrr;
elde edebilecekleri cret gelirinden vazgeerek okula gider, mesleki eitim kurslarna katlr ve kitap okurlar. Bireyin sahip olduu ve ona iflgc piyasasnda da-
129
ha yksek bir cret geliri salayan beceri ve yeteneklerin bazlar kaltsal olmakla
birlikte, ou beceri ve yetenek, eitimle gelifltirilebilir. Bu nedenle alflma ana gelen bireyler, zamanlarn nasl kullanacaklar konusunda bir karar vermek zorundadrlar. Bireyler, cret geliri salamay seerek iflgc piyasasna girip, o yafla
kadar gelifltirdikleri yetenek ve beceri dzeylerine karfllk gelen piyasa cretinden
alflmaya bafllayabilir ya da bu cret gelirinden vazgeerek, yetenek ve becerilerini gelifltirmek iin eitimlerini bir sre daha srdrmeyi ve eitimin gerektirdii
maliyetleri stlenmeyi seebilirler. Bu erevede, eitime ayrlan harcamalar ile bu
harcamalarn getirisinin iyi karfllafltrlmas zorunludur. Bundan ama, eitim yatrmlarnn toplam ile getirisinin toplam arasndaki farklln, dier bir ifade ile
krlln en yksek olduu yerde dengenin kurulmasdr.
Befleri sermayeye yaplan yatrmlardan beklenen getiriler, yksek cret elde
etme, iyi bir meslek ve onun hayat boyu salayaca psikolojik tatmin, toplumda
daha etkin olabilme ve iinde bulunulan sosyal snfta ykselme fleklinde zetlenebilir. Ayrca befleri sermaye kapsamnda eitim yatrmlarnn maliyetleri ise okul
harc, krtasiye, taflma giderleri, renim sresince kaybedilen her trl retim
fleklindeki alternatif maliyetler, eitim ve yeni ifl arama amal yaplan gler sebebiyle aile ve arkadafl ortamndan ayr kalnmas sebebiyle iine dfllen psikolojik
skntlar olarak snflandrlabilir.
Her ne kadar eitime bal befleri sermayenin getirisinin hesaplanmas olduka zor olsa da eitime yaplan harcamalarn befleri sermeye balamnda bir yatrm
harcamas olduu kabul edildiinde sz konusu harcamalarn zel ve kiflisel maliyetlerinin karfllafltrlmas nem kazanmaktadr. Tipik olarak geliflmekte olan lkelerde eitimin sosyal maliyetleri, rencilerin eitim basamaklarnda ilerlemelerine bal olarak hzl bir flekilde artarken, eitimin kiflisel maliyetleri ise daha yavafl bir flekilde artmakta hatta azalabilmektedir. Sosyal ve kiflisel maliyetler arasndaki bu geniflleyen ak, daha yksek eitim talebine neden olmaktadr. Bu yzden eitim talebi, daha yksek eitim dzeylerinde (ortaretim sonras) hzl bir
flekilde artmaktadr.
SIRA SZDE
N N
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
NTERNET
NTERNET
130
ktisadi Kalknma
Birleflik
Okullaflma Oran
(yzde)
Okula Bafllama
Yaflndaki
ocuklarda
Beklenen
Eitim Sresi (yl)
Yetiflkinlerde
Ortalama Eitim
Sresi
(25 ve yukar yafl)
(yl)
2010
2010
2010
2010
Norve
99.01
98.63
17.3
12.6
Amerika
99.01
92.4
15.7
12.4
ngiltere
99.01
89.2
15.9
9.5
Almanya
99.01
15.6
12.2
talya
99.0
91.8
16.3
9.7
Arjantin
97.2
88.65
15.5
9.5
Brezilya
90.02
87.25
13.8
7.2
Tunus
80.0
76.2
14.5
6.5
Trkiye
88.72
71.1
11.8
6.5
lkeler
Kaynak: UNDP.
Okur-Yazarlk
Oran (15 ve
yukar yafl)
(yzde)
131
in
94.2
68.73
11.4
7.5
Msr
66.43
76.46
11.0
6.5
Hindistan
68.3
61.03
10.3
4.4
Pakistan
54.23
39.35
6.8
4.9
Angola
67.44
65.33
4.4
4.4
Nijer
28.75
27.22
4.3
1.4
Yemen
63.2
54.4
8.6
2.5
Mozambik
46.2
54.83
8.2
1.2
11995-2005
ortalamasn ierir. 22007 yl. 32006 yl. 42001 yl. 52005 yl. 62004 yl
Salk
Bir lkenin ekonomik olarak kalknmasnda eitime yaplan yatrmlarn rol ne
kadar byk ise salk sektrne yaplan yatrmlarnki de o kadar byktr. nk salkl bireylerin daha iyi eitebilecek olmalar ve daha nemlisi salkl bireylerin eitilmesi durumunda eitim yatrmlarndan daha uzun sreli yararlanma imknnn doacak olmas eitim yannda sala da nem verilmesi gerektiini ortaya koymaktadr. Dolaysyla, eitim ve saln birbirini tamamlad, ekonomik
kalknma asndan fiziki sermayeye ve eitime yaplan yatrmlarn benzerinin
sala da yaplmas gerektii gerei ortaya kmaktadr.
132
ktisadi Kalknma
Doumda yaflam
beklentisi (yl)
Anne lm oran
(her 1000 canl
doum baflna)
2010
2008
2008
Norve
81.0
Amerika
79.6
11
ngiltere
79.8
Almanya
80.2
talya
81.4
Arjantin
75.7
77
16
Brezilya
72.9
110
22
Tunus
74.3
100
21
Trkiye
72.2
44
22
in
73.5
45
21
Msr
70.5
130
23
Hindistan
64.4
450
69
Pakistan
67.2
320
89
Angola
48.1
1,400
220
Nijer
52.5
1,800
167
Yemen
63.9
430
69
Mozambik
48.4
520
130
lkeler
133
Tablo 5.2de geliflmifl ve geliflmekte olan lkelere iliflkin salkla ilgili nemli
gstergelere yer verilmifltir. Tablodan grld gibi, lkelerin geliflmifllik dzeyi
ile salk gstergeleri arasnda, eitimde olduu gibi dorusal bir iliflkinin olduu
grlmektedir. zellikle geliflmifl lkelerin hem 1000 canl doum baflna anne ve
ocuk lmleri asndan hem de doumda yaflam beklentisi asndan dier lkelere gre olduka iyi durumda olmalar, bu lkelerin befleri sermayesinin kalitesini artran nemli bir faktr olmaktadr. Dolaysyla geliflmekte olan ve az geliflmifl
lkelerin sosyal ynden daha fazla geliflmeleri, bu lkelerin kalknmalarna nemli katklar salayabilecektir. Tm bunlarla birlikte, dnyadaki salk hizmetlerinde
grlen iyileflmeye paralel olarak, tm lkelerde hem anne hem de ocuk lm
oranlarnda giderek bir azalma gzlemlenirken, doumda yaflam beklentisinde de
giderek bir artfln olduu grlmektedir.
Tablo 5.2 esas alnarak konu, Trkiye asndan deerlendirildiinde flu sonulara ulaflmak mmkndr: 1970 yl itibariyle bebek ve ocuk lm oranlar ve doumda yaflam beklentisi gstergeleri bakmndan dnya ortalamasnn altnda kalan Trkiyede, eitimde olduu gibi salkta da son yllarda olumlu geliflmelerin
yaflanmfl olmas, salk gstergelerini pozitif ynde etkilemifltir. Bu olumlu geliflmelerin etkisiyle 2000-2008 dneminde salk gstergeleri asndan Trkiye, dnya ve orta gelire sahip lkelerin ortalama deerlerinin zerine kmfltr. rnein,
1970 ylnda her 1000 canl doumdan 201 ocuun kaybedildii Trkiyede bu
oran, 2008 ylnda 22 olarak gerekleflmifltir. Trkiyede doumda yaflam beklentisinin de salkta grlen geliflmelere paralel olarak artt grlmektedir. 19701975 dneminde 57 yl olan ortalama mr, 2000-2005 dneminde 70.8e kmfl,
2008 ylnda ise 72.2 olarak gerekleflmifltir.
SIRA
SZDE nasl akTrkiyede son yllarda salk alannda yaflanan olumlu geliflmelerin
nedenini
layabilirsiniz?
Sosyal Sermaye
D fi N E L M
D fi N E L M
SIRA SZDE
N N
K TsalayabilmesinA P
Befleri sermayenin daha etkin alflarak retime daha fazla katk
de nemli rol alan faktrlerden birisi de fiziki sermaye ile befleri sermaye arasndaki dengedir. Befleri sermaye ile fiziki sermaye arasndaki tamamlayclk iliflkisinL E V Z Y Okoflullardr.
N
de hem nicelik hem de nitelik bakmndan uyuflmann olmasT Enemli
Ayn miktar para ile temin edilen fiziki ve befleri sermayelerden ayn miktarlarda rn elde edilebiliyor ise sz konusu denge nicelik bakmndan gerekleflmifl
demektir. Dier yandan, sahip olunan befleri sermaye fiziki sermaye ile ayn trNTERNET
den ise nitelik bakmndan tamamlaycln gereklefltii ifade edilebilir. rnein,
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
134
ktisadi Kalknma
herhangi bir lkenin youn olarak faaliyette bulunduu retim alan madencilik ve
fiziki sermaye yatrmlar da hep bu dorultuda yaplyor ise befleri sermaye yatrmlarnn da ayn alanda younlaflmas gerekmektedir. Dolaysyla, retim imknlarnn younlaflt alanda, befleri sermaye yatrmlarnn da gereklefltirilmesi zorunlu olmaktadr.
cret Dzeyi
Befleri sermayenin verimli bir flekilde alflmasnda cret olduka nemli bir paya
sahiptir. nk befleri sermayeye sahip olan kiflinin alflt ifl yerinde hak ettii
creti aldna inanmas zorunludur. Aksi takdirde sahibi olduu befleri sermayeyi
gizleyerek iflletmeyi nemli lde verim kaybna uratabilir. lkede retimin artrlmas ve kaynaklarn optimal bir flekilde kullanlabilmesi iin rasyonel bir cret
politikasnn uygulanmas zorunluluktur. Bu amalara ulaflabilmek iin hkmetler
deiflik cret politikalar uygulamaya koymufllardr. Bunlar, hl birok lkede efl
zamanl olarak uygulanmakta olan dflk, yksek, satnalma gc ve verimlilie
dayal cret politikalardr.
Motivasyon
Befleri sermayeden daha verimli bir flekilde faydalanabilmek iin onun sahibi olan
kiflinin ifli konusunda motive edilmesi befleri sermayenin verimliliini artran bir
baflka nemli faktrdr. nsanlar urafltklar iflleri sadece hayatlarn srdrmek
iin yapmazlar. nsanlara maddi menfaat salamann tesinde, evresine ve lkesine vb. nemli lde faydal olduu dflncesi kabul ettirilebilirse, sz konusu
kiflilerin ifllerine ve hayatlarna olan bakfl alarnda nemli lde deifliklikler
olacaktr. Bu durum bireyleri daha fazla mutlu ederek kiflilerin verimliliklerine
olumlu yansyacaktr.
135
Firmann, arafltrma ve gelifltirme faaliyetinde emek ve sermayeye yatrm yapmas yalnzca kendi krlln gelifltirmekle kalmaz, ayn zamanda ktsn tkettii firmalarn verimliliine de olumlu katk salar. Dolaysyla eitim, hem arafltrma-gelifltirme yatrmlarna katk ynyle hem de renme etkileflimi araclyla
anahtar bir rol oynamaktadr. Eitimin retime pozitif yansmasnn bir baflka yolu
da eitimli kiflilerin gerek corafi, gerekse mesleki alanlarda dierlerine gre daha
hareketli olmalardr. nk eitilmifl insanlar evresel faktrleri daha iyi gzlemleyebildikleri iin, baflka alternatiflere karfl daha duyarl davranabilmektedirler.
Sz konusu bu hareketlilik ise retim faktrlerinden zellikle emein daha optimal dalmna imkn tanmakta ve bu durum retime olumlu katk salayabilmektedir. Dier yandan, eitimli bireylerin salk konusunda dierlerine gre daha fazla duyarl ve bilinli olmalar, hem kendi verimliliklerini arttracak olmas hem de
bu durumun iflgc kaybn azaltacak olmas asndan ekonomik geliflmeyi dolayl yoldan pozitif olarak etkileyebilecektir.
Ayrca, hkmetler tarafndan gereklefltirilen befleri sermaye yatrmlar, fiziksel sermaye stouna yaplan yatrmlar gibi, o lkenin retken kapasitesini ve
gelir dzeyini ykseltmektedir. fiyle ki gelir dzeyi ykselen lkeler mill gelirlerinin daha byk bir blmn befleri sermaye yatrmlarna, rnein eitime
ayrabilecekler ve bu yatrm sayesinde daha yksek iflgc verimlilii elde edebileceklerdir.
Befleri sermaye genel olarak eitim yoluyla kmakla birlikte alflma srecinde
yaparak renme yoluyla kendiliinden de oluflabilmektedir. Arrow (1962) tarafndan ortaya atlan ve Romer (1986) tarafndan gelifltirilen dflnce ile teknik bilgi retiminin mal ve hizmet retiminde bedelsiz bir girdi olarak kullanld ve bu
SIRA kabul
SZDE edilmifltir.
girdi sayesinde retim maliyetlerinin dflt ve kalitenin artt
Hatta retilen bilginin dflsallklar ya da taflmalar sonucu dier firmalar da
olumlu etkiledii ve sonuta bu geliflmelerden btn ekonomilerin
istifade edeceD fi N E L M
i belirtilmifltir. Baflka bir deyiflle, ekonomilerde bilgi birikimi arttka bundan btn firmalar yararlanacak, dflsallklarn isel hle dnflmesiyle tm ekonomiler
S O R U
bundan yarar grecektir.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
N N
SIRA SZDE
Eitimin befleri sermayeyi etkileyerek bir lkenin ekonomik geliflmifllii
zerinde nasl
AMALARIMIZ
olumlu etkide bulunduunu rendiniz. Trkiyede befleri sermayenin kalitesinin artrlmas asndan hkmetin son yllardaki eitim politikasn nasl deerlendirirsiniz?
D fi N E L M
K T A
EKONOMK KALKINMADA SALIIN ROL
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
D fi N E L M
K T A P
S O R olmasnn,
U
yksek
SIRA SZDE
N N
S O R U
TELEVZYON
DKKAT
SIRA SZDE
NTERNET
AMALARIMIZ
K T A P
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
136
ktisadi Kalknma
fiekil 5.3
Salk ve Ekonomik
Geliflme
Kaynak: Mazgit,
2002:412.
Demografik gstergelerin
gelifltirilmesi
Toplumun Eitim
Dzeyinin Ykselmesi
Verimlilik ve
retim artfl
Optimum Nfusun
Salanmas
Kalknmay engelleyen
nfus basksnn kalkmas
Daha nce akland gibi bir toplumun salk dzeyini belirleyen en nemli
gstergeler; bebek ve ocuk lm oranlar, ortalama mr, hastalklarn tr ve
miktar ve salk sistemine iliflkin deerlerden oluflmaktayd. Bu gstergelerin ekonomik kalknma ve bymeye olan etkileri aflada ksaca zetlenmektedir.
Toplumda hastalklarn ska grlmesi alflan kiflilerin verimliliklerini byk
lde zayflatmaktadr. Bununla birlikte yetersiz beslenme de birok hastala yol
aarak kiflileri zayf dflrmektedir. Zayflayarak gsz kalan kiflilerin, hem fiziksel hem de zihinsel olarak ifle yeterince adapte olamadklar, halsiz, uyufluk, kaytsz ve dikkatsiz olduklar gzlenmektedir. Ayrca, kiflilerin hastalk ve ifl gremezlik durumlar da saat baflna cretlerde nemli bir azalmaya neden olmaktadr. Dolaysyla, btn bu olumsuzluklar emein verimliliini dflrerek ekonomik kalknma ve bymeyi olumsuz etkileyebilecektir. Dier taraftan, daha salkl kifliler
fiziksel ve zihinsel olarak daha enerjik ve gldrler. Bu nedenle verimlilikleri
daha fazladr ve bundan dolay daha yksek cret geliri elde ederler.
Bebek ve ocuk lm oranlar ile ortalama mrn emek arz zerinde nemli
etkilerinin bulunduu sylenebilir. Bebek ve ocuk lm oranlarnn nispeten dflk olduu ve ortalama mrn yksek olduu toplumlarda, insanlarn genel salk durumlar dierlerine gre daha iyidir. Salk asndan durumu iyi olan bir toplumun ise befleri sermaye kalitesi de iyi olacak ve bu durum verimlilie yansyarak, ekonomik kalknma ve bymeyi pozitif olarak etkileyebilecektir. Ayrca, ortalama mrn uzamas, eitimin maliyet-getiri iliflkisini pozitif ynde etkilemekte
kalmamakta ayn zamanda lkedeki alflabilir iflgc miktarn da artrmaktadr.
Ayrca uzun yaflam beklentisi, insanlarn yaflamlar boyunca yatrmlardan elde
edecekleri getiri beklentisiyle, zel sermaye birikimi kararlarn pozitif etkileyecek
ve bu da ekonomik bymeye olumlu yansyacaktr. Ayrca yaflam sresi beklentisindeki iyileflmeler, emeklilik iin insanlarn daha fazla tasarrufta bulunma ihtiyacn artracaktr. nk artan tasarruflar artan yatrma dnflt srece, iflilerin
daha fazla tasarrufta bulunmalar onlarn gelirini artracaktr.
137
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
S O R U
DKKAT
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
N N
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
NTERNET
NTERNET
138
ktisadi Kalknma
zet
N
A M A
N
AM A
N
A M A
N
AM A
N
A M A
Nfus artfl ile gelir artfl arasndaki iliflkiyi inceleyen Dflk Dzeyli Denge Tuza teorisi
Dflk Dzeyli Denge Tuza teorisine gre, kifli baflna gelir seviyesi dflk olan ekonomilerde; nfus artfl lm oranndaki azalfl sebebiyle
ortaya kar. lm oranndaki azalfl ise kifli baflna dflen gelirle pozitif ynl iliflkilidir. Bu erevede, bafllangta nfusun, en az geim dzeyine ulaflabilmesi iin, gelir artfl hz nfus artfl
hzndan byk olmas gerekir. Dier taraftan,
kifli baflna dflen gelirde kk bir artfln salanmas, lm oranlarnda meydana gelen dflfllerden dolay nfus artfl hzn artracaktr. Bu
durum toprak arznn sabit ve azalan verimler
yasasna bal olarak emein marjinal verimliliini giderek azaltacaktr. Sonuta gda arzndaki
artfln artan nfusun ihtiyacn karfllayamamas,
kifli baflna dflen gelirde azalma eilimini ortaya
karacak ve kifli baflna gelir bafllang dzeyine
geri dnecektir. Bu noktadaki gelir dzeyi dflk
dzeyli denge tuza olarak tanmlanmaktadr.
Optimum nfus
Bir ekonomide kifli baflna geliri maksimize eden
nfus hacmine optimum nfus denir. Nfusun
optimum olduu noktada kifli baflna ortalama
gelir maksimum dzeydedir ve ortalama gelir
marjinal gelire eflittir.
Befleri sermayenin unsurlar
Eitim ve salk befleri sermayenin nitelik olarak
gelifliminde rol oynayan bafllca iki nemli faktrdr. Ayrca, eitim ve salk dflnda sosyal
sermaye, fiziki ve befleri sermayenin tamamlaycl, cret dzeyi ve motivasyon da befleri sermayeyi etkileyen dier faktrlerdir.
N
AM A
N
AM A
139
140
ktisadi Kalknma
Kendimizi Snayalm
1. Afladakilerden hangisi nfus artfln etkileyen faktrlerden biri deildir?
a. Gler
b. lm oranlar
c. Doum oranlar
d. Yafl bileflimi
e. Doumda yaflam beklentisi
2. Afladaki yafl gruplarndan hangisi aktif nfusu gsterir?
a. 0-14 yafl aras
b. 15-25 yafl aras
c. 15-64 yafl aras
d. 30-40 yafl aras
e. 14-60 yafl aras
3. Nfus dnflm teorisine gre, tarihsel srete yksek doum ve yksek lm oranlarnn yafland aflama afladakilerden hangisidir?
a. Birinci aflama
b. kinci aflama
c. nc aflama
d. Drdnc aflama
e. Beflinci aflama
4. Dflk dzeyli denge tuza teorisine gre, afladakilerden hangisi az geliflmifl lkelerdeki nfus artflnn
temel nedenini oluflturur?
a. lm oranlarnn dflk olmas
b. Doum oranlarnn fazla olmas
c. Doum oranlarnn lm oranlarndan dflk olmas
d. Doum oranlar ile lm oranlarnn birbirine
eflit olmas
e. Doum oranlarnn lm oranlarndan fazla olmas
5. Bir ekonomide kifli baflna geliri maksimize eden
nfus byklne ne ad verilir?
a. Doal nfus
b. Optimum nfus
c. Dengeli nfus
d. Kararl nfus
e. Etkin nfus
6. Srekli bir nfus artfl dolaysyla dnyann gelecekte alkla karfl karflya kalaca sorunu, ilk defa afladaki iktisatlarn hangisi tarafndan ileri srlmfltr?
a. Mill
b. Ricardo
c. Smith
d. Malthus
e. Lewis
7. Afladaki hangisi befleri sermayeyi etkileyen unsurlardan biri deildir?
a. cret
b. Eitim
c. Salk
d. Sosyal sermaye
e. Cinsiyet
8. Afladakilerden hangisi geliflmifl lkelere iliflkin birleflik okullaflma orann verir?
a. Yzde 80-90 aras
b. Yzde 90-100 aras
c. Yzde 75-85 aras
d. Yzde 75-90 aras
e. Yzde 85-90 aras
9. Afladakilerden hangisi bir toplumun salk dzeyinin ykselmesi ile ortaya kan bir sonu deildir?
a. Yksek doum oran
b. Nitelikli insan
c. Verimlilik artfl
d. Uzun mr
e. Optimum nfus
10. Afladakilerden hangisi bir toplumun salk dzeyini belirleyen faktrler arasnda deerlendirilemez?
a. Ortalama mr
b. Hastalklarn tr
c. Kifli baflna dflen doktor miktar
d. Dourganlk oran
e. Bebek lm oranlar
141
Yaflamn inden
Okuma Paras
142
ktisadi Kalknma
1. e
2. c
3. a
4. a
5. b
6. d
7. e
8. b
9. a
10. d
143
Sra Sizde 6
Befleri sermayenin artrlmas balamnda hkmetin
nemli politikalar uygulad sylenebilir. rnein, bte ierisinde eitim harcamalar artk en yksek pay almaktadr. 5 yllk zorunlu temel eitim 8 yla kartlmfltr. Ayrca, ilkretim dzeyinde ders kitaplar rencilere cretsiz datlmfl ve okullardaki bilgisayar saylar
artrlmfltr.
Sra Sizde 7
Evet. Eitim ile salk arasndaki iliflki iki ynldr.
Eitimli kifliler daha bilinlidirler ve salklarna daha
fazla dikkat ederler. Dier yandan, salkl kiflilerin
daha iyi eitilebilecek olmalar da eitim ile salk arasndaki iliflkiyi glendirir. Eitim ile saln bu flekilde birbirini tamamlamalar, alflanlarn verimliliklerini
artrmas yoluyla kalknmaya pozitif ynde bir katk
salayacaktr.
144
ktisadi Kalknma
Yararlanlan Kaynaklar
Acar, Y. (2002). ktisadi Byme ve Byme
Modelleri, Uluda niversitesi Glendirme Vakf
Yayn, No. 67, Bursa.
Antonio, J. and C. Zamora. (2000). Investment in Health
and Economic Growth: a perspective from Latin
America and the Caribbean, XXXV Meeting of the
Advisory Committe on Health Research,
Havana, Cuba (17-19 July 2000).
Arrow, K., 1962, The Economic Implications of
Learning by Doing, Review of Economic Studies,
29, 155-173.
Berber, M. (2006). ktisadi Byme ve Kalknma,
Derya Kitabevi, Trabzon.
Berber, fi. (1999). Befleri Sermaye ve ktisadi Kalknma,
Seluk niversitesi ktisadi ve dari Bilimler
Fakltesi Dergisi, 2(1), 361-375.
Bloom, D.E., C. Canning, J. Sevilla. (2001). The Effect
of Health on Economic Growth: Theory and
Evidence, NBER Working Paper Series, No. 8587.
Bozkurt, H. ve S. Doan (2003). Eitim-ktisadi Byme
liflkisi: Trkiye in Kointegrasyon Analizi, II.
Ulusal Bilgi, Ekonomi ve Ynetim Kongresi
Bildiriler Kitab, (Derbent-zmir).
Canpolat N. (2000). Trkiyede Befleri Sermaye Birikimi
ve Ekonomik Byme, H.. ktisadi ve dari
Bilimler Fakltesi Dergisi, 18(2), 265-281.
Dlgerolu, E. (2003). Kalknma Ekonomisi, Uluda
niversitesi Glendirme Vakf Yayn No:148,
Bursa.
Ergen, H. (1999). Trkiyede Eitimin Ekonomik
Bymeye Katks, Ekonomik Yaklaflm, 10(35), 2152.
Glomm, G. and B. Ravikumar. (1997). Productive
Government Expenditures and Long-run Growth,
Journal of Economic Dynamics and Control,
21, 183-204.
Han, E. ve A.A. Kaya (1999). Kalknma Ekonomisi
Teori ve Politika, Etam A.fi. Matbaa, Eskiflehir.
Hogendorn, J.S. (1992). Economic Development,
Harper Collions Publisher Inc., New York.
Karagl, M. (2002). Befleri Sermayenin ktisadi
Geliflmedeki Rol ve Trkiye Boyutu, Afyon
Kocatepe niversitesi Yayn No. 37, Afyon.
KTSAD KALKINMA
6
Amalarmz
N
N
N
N
N
N
N
N
N
Anahtar Kavramlar
Yoksulluk
Mutlak Yoksulluk
Greli Yoksulluk
Gelir Eflitsizlii
Gini Katsays
Lorenz Erisi
indekiler
ktisadi Kalknma
Gelir Dalm ve
Yoksulluk
148
ktisadi Kalknma
yaflayanlarn tketim olanaklar o lde byktr. Fakat mill gelirin byk olmas gelir dalmnda dengesizlikler sz konusu olduunda tketim seviyesinin byk olduu anlamna gelmemektedir. Gelir dalm sosyal adalet ve eflitlik kavramlaryla yakndan ilgili bir kavramdr. Hatta bir lkede demokrasinin iyi iflleyebilmesinin temel flartnn gelir eflitlii olduu bile ileri srlmektedir. Bir lkede
sosyal ve ekonomik kararlar alnrken gelir dalmnn adil olup olmad ekonomik performansn yeterli ve dengeli bir flekilde artrlmasnda byk nem taflmaktadr. Gelir dalmnn eflitli trleri bulunmaktadr. fiimdi bu gelir dalm
trlerini inceleyelim (Tokatlolu, 2007: 356-57; ztrk, 2008: 14-26; Gnsoy ve
Gnsoy, 2009; DPT, 2001; TK, 2008).
D fi N E L M
D fi N E L M
S O R U
S O R U
DKKAT
DKKAT
149
D fi N E L M
D fi N E L M
Gelir dalm ile ilgili ilk teorik yaklaflm Fizyokratlar gelifltirmifltir. Aslen FizyokratS O Rkma
U
lar tarafndan gelifltirilen ktisadi Tablo ekonomide gelirin ortaya
sreci ile
meydana gelen tarmsal rnn snflar arasnda nasl paylafllacann analizini yap-
AMALARIMIZ
S O R U
DKKAT
DKKAT
SIRA SZDE
SIRA SZDE
N N
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
150
ktisadi Kalknma
maktadr. fiimdi gelir dalmna farkl alardan yaklaflan bu teorilerin bafllca unsurlarn grelim (ztrk, 2009: 69-190; Tokatlolu, 2007: 363-366):
Klasik Teoride Gelir Dalm: Klasik teoriye gre gelir dalmn belirleyen temel unsur faktr sahiplii ve faktrlerin nispi ktldr. Klasik iktisatlar gelir blflm olgusunu emek deer teorisi ile analiz etmekte, emei deerin kayna
olarak grmektedir. Ricardoya gre tarmsal retim cret dzeyini de belirlemektedir. cretler ise geimlik cretlerdir. flgc talebi artnca cretler artar, cretler
artnca nfus artar ve nfus artnca da cretler iflgc arz fazlal nedeniyle dfler. Toprak sahipleri kira (rant) elde ederken sermaye sahipleri ise retimden kira
ve cretlerin dfllmesi sonucu geriye kalan kr almaktadr. Adam Smith, mill gelirin gelir kategorisi arasnda blflldn belirtirken cret ve kr dzeyini fiyat teorisi ile aklamakta ve kapitalistler ile cretlilerin gelirlerinin ters ynde hareket ettiini belirtmektedir. Klasik iktisatlar, gelir dalm ve yoksulluk gibi sorunlarn ekonomik geliflmeyle birlikte kendiliinden zleceini savunurlar.
Marksist Teoride Gelir Dalm: Karl Marks gelir dalm konusunu toplumsal snf kategorileri erevesinde ele almakta ve gelir dalmn kapitalistler ile ifli snf
arasndaki temel eliflkiye indirgemektedir. Grflleri Emek-Deer Teorisine dayanan Karl Marks azalan verimler yasasnn iflleyifline karfl kmaktadr. Ona gre kapitalistlerin retimden ald krn tek kayna art deer dir. Art deer ifli snfnn yaratt toplam deer ile bu snfa kapitalistlerin dedii cretler toplam arasndaki farktr. retim srecinde kullanlan sermayenin giderek artmas iflgcnn verimliliini artrrken geimlik cret dzeyinin ayn kalmas cret gelirlerinin toplam
retim ve gelir iindeki payn giderek azaltacak, kr gelirlerini ise artracaktr.
Neo-Klasik Teoride Gelir Dalm: Neo-klasik yaklaflmla birlikte gelir dalm
yaklaflmlar snfsal temelli olmaktan kmfl ve kiflisel gelir dalm yaklaflmlar
arlk oluflturmaya bafllamfltr. Marshall, Menger, Jevons ve Walras gibi nl iktisatlarn analizlerine hakim olan marjinal verimlilik teorisi gelirlerin belirlenmesinde temel unsur haline gelmifltir. Neo-klasik gelir dalm teorisi retim faktrlerinin
mill gelirdeki paylarndan ok bu faktrlerin fiyatlarnn nasl belirlendii zerinde
durmufllardr. Buna gre bir retim faktr marjinal rn deeri marjinal maliyetine eflit olana kadar istihdam edilecektir. Yani retim faktr retime katks orannda deer kazanacaktr. Faktrlerin marjinal fiziki verimlilikleri retim teknolojisi ile
de balantl olduundan gelir dalm etkileyen bir faktr de teknoloji olmaktadr.
Keynesyen Teoride Gelir Dalm: Keynesyen teoride gelir dalm konusuna
zel bir nem verilmemifl ve gelir dalm veri kabul edilmifltir. Keynes kapitalizmin servet ve gelir eflitsizliine yol atn kabul etmesine ve iflsizlik sorununa
zel bir deer vermesine ramen gelir dalm konusunda ayr bir teori oluflturmamfltr. Neo-keynesyenler ise tketim harcamalarnn besleyicisi olan cret ve kr
gelirlerinin miktarn yatrm harcamalarna balayan bir gelir dalm teorisi gelifltirmifllerdir. Neo-keynesyenlere gre tam rekabetin koflullarnn bozulmas kr gelirlerini cretliler aleyhine artracaktr.
151
Befleri Sermaye
Bireylerin mesleklerini icra ederken kazandklar miktarlar arasndaki farkllk befleri sermaye farkllklarndan kaynaklanr. Bir avukat, brosunda alflan ktipten;
fabrikann genel mdr, fabrikadaki ifliden; ameliyat yapan cerrah ameliyata
onunla beraber giren hemflireden daha fazla kazan salar. Bu fark ortaya karan
befleri sermaye seviyeleri arasndaki farkllktr. Verdiimiz rneklerde yksek vasfl emek ile dflk vasfl emek arasndaki fark kazan farkn oluflturmaktadr.
Yksek vasfl emek sahibi kifliler dflk vasfl iflilerin kt yapt veya hi yapamad iflleri yapabilir. Dolaysyla yksek vasfl emein marjinal rn dflk
vasfl emein marjinal rnnden yksektir. Bir vasfn marjinal rn deeri veya
bu vasf edinme maliyeti arttka yksek vasfl ve dflk vasfl emek arasndaki
cret fark artar. nk yksek vasfl emek dflk vasfl emekten daha fazla befleri sermayeye sahiptir. Befleri sermaye edinmek bir maliyet ierir. Eitim befleri
sermayeye dorudan katk yapar. nsanlar bir vasf edinirken vazgeilen veya azalan kazanlar sz konusudur. Befleri sermaye edinmenin frsat maliyeti (dolayl
maliyeti) eitim sresince bir iflte alflamama sonucu elde edilebilecek cretten
vazgeilmesidir Eitimin dorudan maliyetleri ise okul cretleri ve kitaplara yaplan demelerdir.
te yandan baz ifller ile mesleklerin zellikleri ve yetenek farkllklar da cret
farkllna yol aar. Baz ifller tehlikeli ve salksz ortamlarda yaplyor olabilir,
baz ifller iin ise ok zel yetenekler gerekir. Patlayc maddelerin imalatnda alflanlar, gkdelenlerin dfl cephe alflanlar veya stresli bir ifl olan borsa brokerlii
yapanlarn aldklar cretler ifllerinin olumsuz zelliklerini tazmin edecek dzeyde
olmak durumundadr. Baz ifller ise fazlasyla youndur ve bu ifllerde alflanlar daha uzun saatler alflarak daha fazla cret alrlar. Befleri sermaye farklar cinsiyet ve
rka efllik eden eflitsizliin bir ksmn aklar. rnein Amerika Birleflik Devletlerinde drt yllk niversite bitirmifl erkeklerin oran (%25) kadnlardan (%20) daha
byktr. Yksek eitime sahip beyazlarn oran (%24) siyahlardan (%13) daha
byktr. Dolaysyla cinsiyetler ve rklar arasndaki bu eitim farklar klme
eiliminde olsa da henz tamamen ortadan kalkmamfltr.
Teknolojik Deiflme
Yeni teknolojilerin kullanlmaya bafllamas dflk vasfl emein marjinal rnn ve
talebini dflrmektedir. nk daha nce dflk vasfl emein yapt grevleri artk bu makineler yapmaya bafllar. Yeni teknolojileri iflletmek, programlamak ve tasarlamak yksek vasfl emek gerektirdii iin bu teknolojilerin yaygnlaflmas marjinal rn yksek olan vasfl emek talebini artrr. rnein daha nce arlkl olarak elle yaplan torna ve tesviye ifllemleri bugn bilgisayar kontroll tezgahlar ile yaplmakta ve bu tezgahlar kullanabilecek kalifiye eleman talebi artmaktadr.
Kreselleflme
1980li yllardan itibaren hzlanan kreselleflme sreci, artan uluslararas rekabet
ortam nedeniyle yksek vasfl emee duyulan talebi artrmfltr. Byyen kresel
ekonomi yksek vasfl emek istihdam eden hizmetlerin talebini ve marjinal rn
deerini ve dolaysyla yksek vasfl emek talebini artrmaktadr. Bu nedenle cret haddi artmakta ve yksek vasfl iflilerin nndeki frsatlar bymektedir. te
yandan kreselleflme ile birlikte in ve Hindistan gibi byk lkelerin retiminin
uluslararas piyasalara girifli mamul mal fiyatlarn dflrmfltr. Bu durum fabrikalarda alflan iflilerin marjinal rn deerini azaltmakta ve bu tr iflilerin emeine olan talebi artrmaktadr.
152
ktisadi Kalknma
Ayrmclk
Cinsiyet ve rk gibi zellikler eflitsizlik kayna olabilmektedir. Burada zellikle iflverenlerin n yarglar nemlidir. Herhangi bir gruba ayrmcln olmamas durumunda alnacak cretler ve ifle alnacak kifli says yksek, ayrmclk uygulanmas
durumunda cretler ve ifle alnacak kifli says dflk olacaktr.
Servet Eflitsizlii
Servet eflitsizlii gelir eflitsizliinden daha byktr ve servet eflitsizlii gelir eflitsizliini besleyen, etkileyen bir faktrdr. Servet ve bu servetlerden elde edilen gelirler insanlar arasnda nemli gelir farkllklar ortaya kmasna yol aar. nsanlarn
hayatlar boyunca yaptklar tasarruflar ve kuflaklar aras servet aktarm servet eflitsizliini artrmaktadr. niversiteyi bitirdiinde befleri sermayesi ok miktarda olan
bir kifli bafllangta serveti negatif olsa yani kredi borcu bulunsa bile zamanla borlarn der ve emeklilik fonlarnda birikim yapar, emekli olma dneminde de maksimum servete ulaflr. te yandan bu bireyler biriktirdikleri serveti miras yoluyla
sonraki kuflaklara aktarrlar ve bu zincir bozulmadan devam ettii taktirde toplumda ayn durumu salayamayan bireyler ile aralarndaki gelir ve servet dalm giderek bozulur. Servet sahibi olan kifliler ocuklarna daha iyi eitim aldrabildikleri iin aslnda befleri servetlerini de ocuklarna aktarmaktadrlar.
Enflasyon
Enflasyon, gelir dalmn bozan nemli faktrlerden biridir. Sermaye gelirleriyle
emek gelirleri arasnda emek aleyhine dengeyi bozan makroekonomik sorunlarn
baflnda enflasyon gelmektedir. zellikle sabit cretlilerin reel gelirleri, enflasyon
karflsnda erimekte ve dnem sonunda enflasyona efldeer dzeyde bir cret
zamm alsalar bile gemifl dnemde kaybedilen satnalma gc nedeniyle gelir dalmnda gerilemektedirler.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
SIRAdnemde
SZDE gelir eflitsizliinde gzlemlenen iyileflmede enflasyondaki dflme
Trkiyede son
eilimi etkili olmufl mudur?
D fi N E L M
Piyasa Yaps
deal bir piyasa tr olan tam rekabet piyasas ile gerek hayatta pr hliyle karflS O Rgtr.
U
laflmak olduka
Gerek dnyada aksak rekabet piyasalarnn arlkta olduu, tam rekabet piyasalarnn ifllemedii bilinmektedir. Aksak rekabet piyasalarnda
kr maksimizasyonu
peflindeki firmalar retimlerini ksarak fiyatlarn yapay olarak
DKKAT
yksek tutmaktadrlar. Dolaysyla firmalar aflr kr elde etmekte ve bu kr uzun sre devam etmektedir. Bu durum gelir dalmn kr gelirleri lehine bozacaktr.
N N
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
MAKALE
Gelir dalmndaki
AMALARIMIZeflitsizlii lmenin ok sayda farkl yntemi bulunmaktadr.
Bu yntemlerden bazlar sosyal refah anlayfl ile deer yarglarn ieren ve fayda
fonksiyonunu dikkate alan subjektif (normatif) unsurlara sahipken, bazlar ise gelir farkllklarnn
lmn dikkate alan objektif (pozitif) unsurlara saK T Aistatistiksel
P
hiptir. Gelir eflitsizlii lmlerinin salkl bir flekilde yaplabilmesi iin bu yntemlerin belirli koflullar yerine getirmesi beklenir. Bu koflullar flyle zetlenebilir
(Aktan veTVural,
E L E V Z 2002b):
YON
NTERNET
MAKALE
153
Pigou-Dalton transfer ilkesi: Eer yoksul bir kifliden zengin bir kifliye gelir
transferi yaplyorsa bu durum eflitsizlikte bir artfla veya en azndan bir azalmaya
yol amamal ve zenginden yoksula yaplan bir gelir transferi eflitsizlikte bir azalmaya yol amamaldr.
Gelir leinden bamsz olma ilkesi: Eflitsizlik ltleri ayn tarzdaki oransal
deiflikliklerden etkilenmemelidir. Dier bir deyiflle herkesin gelirinde ayn oranda bir deifliklik varsa eflitsizlik deiflmemelidir.
Nfus ilkesi: Nfus artfl varsa bu artfl karflsnda eflitsizlik ltleri deiflmemelidir.
Simetri ilkesi: Eflitsizlik ltleri bireylerin gelirlerinin dflndaki zelliklere karfl hassas olmamaldr.
Ayrfltrma ilkesi: Alt-gruplarda eflitsizlik artyorsa eflitsizlik genel olarak da artmaldr.
fiimdi literatrde kiflisel gelir dalmn lmek iin kullanlan belli bafll ltleri tanmaya alflacaz (ztrk, 2009: 47-63; Tokatlolu, 2007: 359-62; DPT,
2001:5-8; Aktan ve Vural, 2002b):
Lorenz Erisi
Amerikal istatistiki Max Lorenz tarafndan gelifltirilen Lorenz Erisi gelir eflitsizliini izim yardmyla gsterir. Lorenz erisi, gelirin nfusa dalmndaki eflitsizlii
gstermekte kullanlan grafiktir. Eri, bir karenin kflegenini u noktalarda keser.
Karenin dikey kenarnda gelirin birikimli paylar, yatay kenarnda ise nfusun birikimli paylar yzde olarak gsterilmektedir. Dikey eksende toplumda oluflturulan gelirin tamam, yatay eksende ise bu geliri paylaflan nfusun tamam bulunmaktadr. 45 derecelik kflegen doru (veya dier adyla efl blflm dorusu), gelirin nfus arasnda eflit dalmn yani mutlak eflitlii gstermektedir. Bu doru
zerindeki btn noktalarda nfusun belli bir yzdesi gelirin ayn yzdesini almaktadr. Kflegen doru zerindeki her nokta Lorenz erisi kflegenden uzaklafltka, gelir dalmndaki eflitsizlik artmaktadr. Sol alt kfleden bafllayp nce yatay sonra dikey eksen boyunca ilerleyen ters L fleklindeki iki doru paras ise
tam eflitsizlik durumunu gstermektedir. Lorenz erisi kflegen doruya yaklafltka gelir dalm eflitlie yaklaflmaktadr.
fiekil 6.1
100
100
90
80
60
50
EN
EG
fi
40
RU
O
(M
E
ak
utl
30
20
10
0
ik)
flitl
70
20
40
60
80
100
Lorenz Erisi
154
ktisadi Kalknma
Gini Katsays
Gini katsays, Lorenz erisine baldr ve eri ile kflegen arasnda kalan alann,
kflegenin altnda kalan toplam alan oranna eflittir (fiekil 6.1e gre A/A+B). Bu
alann artmas dalmdaki eflitsizliin artmas anlamna gelmektedir. Adn talyan
istatistiki Corrado Giniden alan bu katsay 0 ile 1 arasnda deiflen deerler
alr. Toplumdaki gelir tam eflit daldysa Gini katsays 0, tam eflitsiz daldysa (yani tm geliri yalnzca bir kifli aldysa) Gini katsays 1 deerini alr. Gini katsays dnyada gelir dalm eflitsizlii ile ilgili olarak kullanlan en yaygn lttr. Gini katsaysnn 0 veya 1 deeri ald bir lke yoktur, zira gelir hibir lkede tam eflit veya tam eflitsiz bir flekilde paylafllmamaktadr.
Tablo 6.1de Gini katsays ile ilgili olarak dnya lkelerinden rnekler yer almaktadr. Buna gre tabloda yer alan lkeler arasnda gelir dalm en eflit olan
lkeler Gini katsays en dflk olan Japonya (0.25), sve (0.25) ve Norve (0.26)
olup gelir dalm en bozuk olan lkeler Namibya (0.74), Gney Afrika (0.67) ve
Brezilya (0.54)dr.
Tablo 6.1
Gelir Dalm
(Dnya lkelerinden
rnekler)
Kaynak: Dnya
Bankas; UNDP
nsani Geliflme
Raporlar; CIA
Factbook.
(a)En yoksul
%10luk dilimin
gelirden ald pay
(b)En zengin
%10luk dilimin
gelirden ald pay
(c)En zengin
%10luk dilimin
ortalama gelirinin
en fakir %10luk
dilimin ortalama
gelirine oran.
(d)En zengin
%20lik dilimin
ortalama gelirinin
en fakir %20lik
dilimin ortalama
gelirine oran.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
%10
Yoksul a
%10
Zenginb
%20d
Gini
Katsays
Veri Yl
Arnavutluk
3.8
22.4
Arjantin
1.1
39.6
7.2
4.8
0.35
2008
31.6
17.8
0.46
2009
Avusturya
3.3
23.0
6.9
4.4
0.29
2000
Brezilya
0.8
45.8
11.0
12.0
0.54
2009
Kanada
2.6
24.8
in
1.8
33.1
9.4
5.5
0.33
2000
21.6
12.2
0.42
2005
Msr
3.7
29.5
8.0
5.1
0.32
2005
Hong-Kong
2.0
34.9
17.8
9.7
0.43
1996
Namibya
0.5
64.5
12.8
56.1
0.74
1993
G. Afrika
1.4
44.7
33.1
17.9
0.67
2006
ABD
1.9
29.9
15.9
8.4
0.41
2000
Trkiye
2.0
34.1
6.6
4.6
0.43
2005
Japonya
4.8
21.7
4.5
3.4
0.25
1993
Hindistan
3.9
28.5
8.6
5.6
0.37
2005
Fransa
2.8
25.1
9.1
5.6
0.33
1995
Etiyopya
3.9
25.5
6.6
4.3
0.30
2005
Norve
3.9
23.4
6.1
3.9
0.26
2000
sve
3.6
22.2
6.2
4.0
0.25
2000
Rusya
2.4
30.6
12.7
7.6
0.42
2008
LKE
%10c
DKKAT
DKKAT
SIRA SZDE
SIRA SZDE
10 ve %20lik 5 gruba ayrlr ve her grubun toplam gelirden ald paylar karfllafltrlr. Bunun iin haneler nce toplam kullanlabilir gelirlerine gre kkten bye sralanr ve hangi yzde paylar analizi yaplacaksa haneler o sayda gruba ayrlr. Her yzde gruba dflen kullanlabilir gelir, toplam kullanlabilir gelire oranlanarak hanelerin gelirine iliflkin yzde paylarna ulafllr. Bu analize gre gelirin eflit
dalmas iin her grubun gelirden ald pay ile toplam nfustan ald pay eflit olmaldr. Dnyada en yaygn olarak kullanlan yzde paylar analizi tr, gelir sahiplerini %20lik gruplara blerek her bir grubun toplam gelir iindeki yzde payn gsterme biiminde gerekleflmektedir.
Tablo 6.1de yzde paylar analizi kullanlarak yaplan bir uluslararas karfllafltrma yer almaktadr. Tablodaki ilk stunda nfusun en yoksul yzde 10luk dilimin gelirden ald paya gre lke rnekleri bulunmaktadr. Namibyada bu oran
0.5tir. Yani bu lkede nfusun en yoksul yzde onluk kesimi mill gelirden yzde bir pay bile alamamaktadr. Japonyada bu oran %4.8dir. Tablodaki ikinci stunda nfusun en zengin %10luk diliminin mill gelirden ald paylar bulunmaktadr. Buna gre yine Namibyada bu oran %64.5tir. Yani bu lkede nfusun en
zengin yzde onluk kesimi mill gelirden %64 pay almaktadr. Oysa bu oran svete %22.2dir. Tablonun nc stununda nfusun en zengin %10luk diliminin ortalama gelirinin en fakir %10luk dilimin ortalama gelirine oran yer almaktadr. Bu orann dflk kmas gelir dalm asndan iyi bir duruma iflaret eder. Nitekim Norvete 6.1, svete 6.2 olan bu oran Gney Afrikada 33.1, Arjantinde
31.6dr. Tablonun drdnc stununda nfusun en zengin %20lik diliminin ortalama gelirinin en fakir %20lik diliminin ortalama gelirine oran bulunmaktadr. Bu
orann dflk kmas gelir dalm eflitlii asndan nemlidir. Nitekim bu oran
Namibyada 56.1 iken Japonyada 3.4, Norvete 3.9dur.
Atkinson Katsays
Birbirinden deiflik gelir eflitsizlii lmlerini farkl gelir dalmlarna uyguladmzda birbirinden olduka farkl sonulara ulafllabilmektedir. nk gelir eflitsizliine verilecek arlklar deer yarglarndan bamsz bir flekilde ortaya kamamakta, bu ise sralamalar deifltirmektedir. Atkinson bu sakncalar gidermek iin
ncelikle bir sosyal refah fonksiyonu varsaym ile hareket etmektedir. Buna gre
bir toplumun eflitsizlie verdii deer sfr ise o toplum gelir dalmna kaytszdr,
yani gelir dalm ile ilgilenmemektedir. Bu katsay ne kadar artarsa toplum eflitsizlie o lde duyarl hle gelmektedir, yani toplumda gelir eflitsizlii artmaktadr. Bu deer sonsuz ise gelir dalm ok bozuktur ve o toplum sadece en dflk
gelir grubuna sahip olan kiflilerle ilgilenmektedir. Atkinson eflitli eflitsizlik ltlerini iflte bu sosyal fonksiyona gre yeniden sralamaktadr. Atkinson lt, gelirlerin eflit dalmas hlinde belirli bir zamandaki sosyal refah seviyesine ulaflabilmek iin o zamandaki toplam gelirin ne kadarlk bir blmnn yeterli olduunu
ifade etmektedir.
Pareto Katsays
Pareto katsays lt, belirli bir gelir seviyesi ile bu geliri veya daha fazlasn elde edenlerin says arasnda belirli bir iliflki durumu olduu varsaymna dayanr.
Bu lt, bireylerin gelir seviyesi ykseldike st gelir grubuna ykselme ihtimalinin nasl arttn gstermektedir.
155
156
ktisadi Kalknma
Kuznets Katsays
Simon Kuznetsin gelifltirdii bu gelir blflm ltnde, toplam retimin sektrel yzde dalm ile iflgcnn yzde dalmna dayanan sektrel dengesizlikler
zetlenmektedir. Bu balamda, sektrel retim ve sektrel iflgc arasndaki farklarn mutlak deerlerinin, her sektrn iflgcndeki pay ile arlklandrlarak toplam, sektrel ortalama rnler arasndaki eflitsizliin bir ls olarak kullanlmaktadr. ki sektrl bir ekonomi iin uygulanabilen bu katsay sfr ile bir arasnda deiflmekte olup sfra eflit bir katsay sektrel ortalamann lke ortalamasna
eflit olduunu gsterir. Eer toplam retimin tm tek bir sektr tarafndan retiliyorsa katsaynn deeri bire eflit olmaktadr. Kuznets katsays, zellikle bireysel ve
hanehalk gelir verilerinin yetersiz olduu durumlarda fonksiyonel gelir dalm
ile ilgili bir fikir verebilmektedir (DPT, 1994; Karluk 2004: 60).
Burada akladmz gelir eflitsizlii ltleri dflnda kalan ama literatrde yer
alan baflka ltler de bulunmaktadr. Bunlar arasnda bafllcalar flunlardr: Deiflim aral, aralk ls, greli ortalama sapma, standart sapma, varyans,
logaritmik varyans ve deiflim katsays. Ad geen ltlerin ayrntlar bu alflmann kapsam dflnda braklmfltr.
Mutlak Yoksulluk
Dnya Bankas tarafndan gelifltirilmifl bir kavram olan mutlak yoksulluk, dar anlamda yaplan yoksulluk tanmlamasdr. Mutlak yoksulluk aslnda tam anlamyla
bir alktan lme durumudur. Mutlak yoksulluk tanmna mutlak niteliini kazandran unsur yaflam srdrebilmek iin gerekli olan asgari besin bileflenlerini veya kaloriyi esas almas ve bir snr izmesidir. Bu snr temel tketim ihtiyalarn
karfllayaca varsaylan mal demetinin maliyetine denk gelen bir yoksulluk dzeyidir. Baflka bir deyiflle yoksulluk snrn aslnda daha alt dzeyde yaflam srdrmenin mmkn olmad bir minimum tketim dzeyi belirlemektedir (Aktan ve Vural, 2002a). Bu snr mutlak yoksulluk kavramnn ortaya kt ilk dnemlerde kifli baflna tketilen kalori dzeyine bal olarak llmekteydi. Dnya Bankas 1990
ylnda yapmfl olduu bir alflmada mutlak yoksulluk tanmna flu flekilde yaklafl-
maktayd: Bir insann hayatta kalabilmesi iin gerekli minimum kalori miktar olan
2400 K/cal hesaplamasna dayanlarak (tbben; normal bir eriflkinin yeterli kalori
alabilmesi iin gerekli kalori 2800-3000, ar ifllerde alflanlar iin ise iflin niteliine
gre 3200-3800 k/cal ihtiyac esas alnmaktadr) gelifltirilmifl ve bu noktadan hareketle gnlk geliri 2400 k/cal besini almaya yetmeyen insanlar mutlak yoksul olarak tanmlanmfltr. Her bir lkede ad geen kalorileri veren gdalar elde etmenin
maliyetinin farkl olaca, lkeler arasnda satnalma gc paritelerinin farkll ve
yoksulluun da evrensel bir olgu olduu gz nne alnarak yaplan bir hesaplama
ile mutlak yoksulluk snr az geliflmifl lkeler iin kifli baflna gnde 1 ABD dolar
($), Latin Amerika ve Karayipler iin bu snr 2 $, Trkiyenin aralarnda bulunduu
Dou Avrupa lkeleri iin 4 $, geliflmifl sanayi lkeleri iin 14,40 $ olarak belirlenmifltir (DPT, 2001: 104). Dnya Bankas gnlk bu deerlerin altnda gelir elde
eden kiflileri mutlak anlamda yoksul olarak kabul etmektedir. Dnya genelinde
1990dan gnmze mutlak yoksulluk dzeyi %28lerden %21 seviyelerine kadar
gerilemifltir (Bilen ve Yumuflak, 2006: 60).
Dnya Gda rgt (FAO) ve Dnya Salk rgt (WHO) mutlak yoksulluk
kavramndan hareketle gelirinin tamamn harcad hlde gnlk 2400 k/cal miktarn salayamayan kiflilere ultra yoksul adn vermektedir. Yine ayn rgtlere
gre bir kifli befl yldan daha fazla ultra yoksul kalrsa bu kifliler kronik yoksul snfna girmektedir ve bu kifliler befleri sermayeleri yetersiz olduu iin bu durumdan kurtulamamaktadr. Kronik yoksullar geici yoksullardan ayrt etmek gerekir.
Zira geici yoksullar ekonomik kriz ve konjonktrel dalgalanmalar gibi nedenlerle yoksullaflmfl kiflilerdir ve bir sre sonra yoksulluk durumlar sona ermektedir
(Tokatlolu, 2007: 368).
Mutlak yoksulluu sadece gnlk kalori ihtiyacyla tanmlayan ve alk snr
ve gda yoksulluu olarak bilinen bu yaklaflm zamanla deiflmifl ve daha sonralar insanlarn gndelik hayata ynelik ihtiyalarn kapsayan bir mal sepeti oluflturularak bu tanm geniflletilmifltir. Ortaya kan yeni mutlak yoksulluk tanmnda
alnmas gereken minimum gdalarn yannda, barnma, giyinme, salk ve eitim
gibi baz temel mallar da tketim sepetine dahil edilmifltir (Tokatlolu, 2007: 367).
Eer bir birey almas gereken minimum dzeydeki gdalarn dflnda barnma ve giyinme vb. temel ihtiyalarn satnalmaya yetecek gelir dzeyinden yoksunsa bu
kifli gda ve gda dfl yoksul olarak tanmlanr.
Greli Yoksulluk
Greli yoksulluk kavram da mutlak yoksulluk kavram gibi Dnya Bankas tarafndan gelifltirilmifltir. Greli yoksulluk (ya da dier adyla genifl anlamda yoksulluk) gda, giyim ve barnma gibi imknlar yaflamlarn devam ettirmeye yettii
hlde toplumun genel dzeyinin gerisinde kalmak fleklinde tanmlanabilir. Bir
baflka tanma gre greli yoksulluk bireylerin, toplumun ortalama refah dzeyinin belli bir orannn altnda olmas durumudur. Greli yoksulluk kavram insann
bir toplumsal varlk olmasndan yola kar. Bu erevede, toplumun genel dzeyine gre belirli bir snrn altnda gelir ve harcamaya sahip olan kifliler veya hanehalk her ne kadar minimum ihtiyalarn rahat bir flekilde karfllayabiliyor olsa da
greli anlamda yoksul olarak tanmlanr. Greli yoksulluk kavramna gre yoksulluk yalnzca kaynaklara eriflememe ve yaflam srdrme sorunu olmayp bu
kavram yoksulluu kifli ya da hanehalknn, iinde yaflad toplum tarafndan kabul edilen asgari bir yaflam seviyesine sahip olup olmad ile iliflkilendirmektedir.
Greli yoksulluk kavram bu nedenle kifli ve gruplarn mutlak gelir dzeyi ile de-
157
158
ktisadi Kalknma
il gelir ve refahn dalm ile ilgili farkllklar hedef alr. Bu balamda bir lkede
mutlak yoksulluk tamamen ortadan kaldrlabilir ancak gelir dzeyi ne olursa olsun bir lkede greli yoksulluk her zaman varln srdrecektir (Aktan ve Vural,
2002a; Tokatlolu, 2007: 367).
Yoksulluk greli bir kavramdr. Asyada ve Afrikada milyonlarca insan yllk
400 $dan daha az bir gelirle yaflamaktadr. ABDde yoksulluk seviyesini saptayan
ve her yl ilan eden Sosyal Gvenlik Kurumuna gre 2007 ylnda drt kiflilik bir
ailenin yoksulluk seviyesi 21,203 $d ve ayn yl ABD nfusunun %12.5i (37 milyon kifli), yoksulluk snr altndaki hanehalklar iinde yer almfltr (Parkin, 2010:
446).
Subjektif Yoksulluk
Subjektif (znel) yoksulluk kavramna gre kendini yoksul olarak tanmlayan herkes yoksuldur. Bu durumda bir birey temel tketim mallarn tketebildii hlde
eer tketim sepeti iindeki tketemedii mallar nedeniyle kendini yoksul hissediyorsa bu birey yoksuldur. Grld gibi bu kavrama gre ekonomik birimlerin tketim tercihleri n plandadr. Objektif yoksullukta ise somut ve llebilir kriterlerle belirli bir yoksulluk izgisi belirlenmekte (gelir, tketim harcamas, tketilmesi gereken asgari besin vb.) ve bu izginin altndakiler yoksulluk kapsamna alnmaktadr. Dolaysyla her ne kadar baz normatif yarglar ierseler de mutlak ve greli yoksulluk tanmlar aslnda objektif yoksulluk tanmlardr. Goodman, Johnson
ve Webb (1997), subjektif yoksulluktaki temel dflnceyi flyle zetlemektedir:
Madem ki yoksulluk toplumun kabul edecei minimum bir yaflam standard dzeyi ile ilgilidir yleyse yoksulluk izgisini belirlemenin bir yolu, byk lekli anketler yaparak toplumun bu konudaki grfln belirlemektir (TSAD, 2000: 98).
nsani Yoksulluk
UNDP tarafndan 1997 ylnda gelifltirilen nsani Yoksulluk kavramnda yoksulluk elde edilen gelirle iliflkilendirilmeksizin insani yaflam standartlarna eriflme olanaklarna gre saptanmaktadr. nsanlarn temiz su kaynaklarna, eitim ve salk
hizmetlerine ulaflabilirlii, uzun bir yaflam srebilmesi, yeni frsat ve seenekleri
kullanabilmek iin gerekli altyapnn varl ve tm bunlarn srdrlebilir olmas
insani yoksulluun snrlarn izmektedir.
UNDP insani yoksulluk kavram erevesinde nsani Geliflme Endeksi GE
ad verilen bir endeks oluflturmufltur. GEnin bilefleni vardr: Uzun mr, eitimli ve salkl bir yaflam ve gelir dzeyi. GE, sfr ile bir arasnda deerler almaktadr ve endeks sfra yaklafltka yoksulluk dzeyi artmaktadr.
Zayflk ve Korunmaszlk
Literatrde bilinen adyla zayflk ve korunmaszlk (vulnerability), hlen yoksul
olmayan bir kifli veya hanehalknn gelir dzeyinin veya tketiminin yoksulluk snrnn altna dflme riski ile karfl karflya kalmasn veya zaten yoksul ise yoksulluktan kurtulamama tehlikesinin devam etmesi anlamna gelir. Bir toplumda zayflk ve korunmaszla yol aan faktrler flunlardr (Aktan ve Vural, 2002a):
-Eitim olanaklarnn yetersizlii: yi eitim almfl kifliler koflullar deifltiinde
yeni koflullara kolaylkla uyum salayabilirken eitimsiz kifliler iin daha elveriflli
koflullara ulaflma ve yeni gelir elde etme imkn daha dflktr.
-fl gvenliinin ve istikrarl bir gelir olanann olmamas: Bu durumdaki kifliler makroekonomik koflullardaki olumsuz deiflmelerde ifllerini kaybetme ve tketimi ksma riski ile karfl karflya kalrlar.
159
-Varlk ve tasarruf birikiminin ve krediye ulaflma imknnn yetersizlii: Olaanst koflullar karflsnda satacak varl veya kullanacak birikimi olmayan veya
kredi kullanma imkn bulamayan kifliler deiflen koflullarn olumsuzluundan daha fazla etkilenirler.
-flgcne katlmn artrlamamas: Ekonomik krizle karfllaflan hanehalklar
iflgcne katlm artrarak krizle mcadele etmeye alflrlar. Oysa toplumda alflma
hayatnda ayrmclk varsa, rnein kadnlarn alflma hayatna girmesi zor ise veya
etnik ayrmclk yaplyorsa yoksullaflma durumu kanlmaz hle gelebilmektedir.
-Aileler aras dayanflmann zayflamas: Ekonomik koflullardan olumsuz etkilenen aileler ayn zorluklar yaflamayan aileler tarafndan desteklendikleri taktirde
bu olumsuz etkileri atlatabilirler. Ancak toplumda aileler aras dayanflma azalyorsa yoksulluk riski de artacaktr.
Bir toplumdaki sosyo-kltrel deiflmeler o lkedeki zayflk ve korunmaszl
SIRA SZDE etkiler mi?
YOKSULLUUN LLMES
D geliflmelerin
fi N E L M
Bir lkede yoksullarn saysnn ve yoksulluk orannn tespiti ve
izlenmesi yoksulluu azaltma politikalarnn olmazsa olmazdr. nk yoksulluu giderici politikalarn etkinlik ve verimlilii ancak bu flekilde saptanabilir.
S O R U Yoksulluu
lmek iin gelifltirilmifl eflitli yntemler ve birtakm endeksler bulunmaktadr.
Yoksulluu lmek iin ncelikle yoksulluu tanmlamak gerekir. Dolaysyla uyDKKAT
gulanan yntemlerin kfl noktas yoksulluun nasl tanmlanddr. Yaplan tanma gre lme yntemi farkllaflmaktadr. Yoksulluu lme yntemlerinin ounSIRAtoplumda
SZDE
da ncelikle bir yoksulluk snr belirlenir. Yoksulluk snr bir
yoksul
olanlarla yoksul olmayanlar birbirinden ayrmak iin eflitli tanmlamalar ve kriterler erevesinde oluflturulmufl bir izgidir. Bu izginin altnda kalanlar yoksul olaAMALARIMIZ
rak tanmlanrlar. Yoksulluk snr deiflmez bir snr deildir, zaman ilerledike
ve/veya yoksullarn yaflad blge deifltike bu snr da kanlmaz bir flekilde deiflecektir. fiimdi bafllca yoksulluk lm yntemlerini grelimK (Tokatlolu,
2007:
T A P
368-369).
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
N N
TELEVZYON
Alnmas gereken minimum kalori miktar yaklaflm da denilen bu yaklaflmda ilgili toplum iin alnmas gereken asgari kalori miktarn salayan bir gda sepeti
oluflturulur ve bu sepetin piyasa fiyatlar cinsinden deeri bulunur. O toplumda ya N Tolarak
E R N E T nitelendiriflayan bir birey bu minimum kalori miktarn alamyorsa yoksul
lir ve bu yoksullara daha nce deinildii gibi mutlak yoksul ad verilir. Bu yntemin en nemli sakncas alnmas gereken kalori ihtiyac asndan toplumdaki
M A K A L Eve bu ihtiya
tm bireyleri ayn grmesidir. Oysa herkesin kalori ihtiyac farkldr
yafl, meslek, iklim ve blgeye gre deiflmektedir.
SIRA SZDE
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
Trkiye statistik Kurumu
hesaplamalarnda, FAO ve
Dnya Salk rgt
Nuluslararas
TERNET
nerilerine gre
platformda kabul gren
yetiflkin bir kiflinin minimum
harcamas gereken kalori
deeri olan 2100Mkaloriyi
AKALE
esas alnmaktadr.
TKin yapt
hesaplamalarda alk
snrnn temelini oluflturan
gda sepetinin ierii
flyledir: Ekmek ve tahllar,
et, balk, st, peynir, yourt,
yumurta, kat ve sv yalar,
meyveler, sebzeler, fleker,
reel, bal, ikolata, sala,
ay, kahve, kakao, alkolsz
iecekler.
160
ktisadi Kalknma
znel Yaklaflm
Leyden Yaklaflm da denilen bu yaklaflm subjektif bir lm yntemine dayanr. Bu yntemde, byk lekli anketler yardmyla toplumu oluflturan kiflilere temel ihtiyalarn karfllayp karfllayamad sorulur ve karfllayamadn beyan
eden kifliler yoksul olarak tanmlanr. rnein ABDde Gallup arafltrma flirketi,
Bu toplumda drt kiflilik bir ailenin geinebilmesi iin minimum ne kadar haftalk gelir kazanmas gerekir? fleklinde bir soruyu arafltrmaya katlanlara sormaktadr (TSAD, 2000: 98). Temel ihtiyalar yaklaflmnda herkes iin geerli bir temel ihtiya sepeti kullanlrken bu yaklaflmda subjektif nitelik taflyan ve kifliden
kifliye deiflen sonulara ulafllmaktadr.
SIRA SZDE
D fi N E L M
DKKAT
DKKAT
N N
Yoksulluk a lmnn
zayf yn yoksulluun
AMALARIMIZ
MAKALE
YOKSULLUK ENDEKSLER
S O R U
SIRA SZDE
Alk SnrSIRA
Yaklaflm,
SZDE yoksulluk snr ile ayn anlamda kullanlabilir mi?
SIRA SZDE
Yoksulluk lmlerinde
en sk kullanlan endeks olan kafa says endeksi yoksul kifli saysnn toplam nfusa oranlanmasyla bulunur. Kafa says endeksi sfr ile bir arasnda bir deer
alr. Endeks deerinin 1 olmas o lkede herkesin yoksul olduunu,
AMALARIMIZ
sfr olmas ise o lkede yoksul insan bulunmadn gsterir. Bu endeks yoksulluun
derecesindeki deiflmeler hakknda bir bilgi taflmad iin elefltirilmektedir.
K T A P
Yoksulluk A Endeksi
Bu endeks yoksul kiflilerin ortalama gelir dzeyinden hareket ederek yoksul kiflilerin yoksulluk
T E L E V snrna
Z Y O N ne kadar uzak olduunu veya yoksul olmayanlarn yoksulluk snrna ne kadar yakn olduunu gsterir. Bu endeks dolayl olarak kiflilerin
yoksulluk snrnn zerine kabilmeleri iin gerekli olan gelir miktarn gsterir.
Endeks 0 ile 1 arasnda bir deer alr ve endeks deeri sfra yaklafltka yok N T E R N Esnr
T
sullarn yoksulluk
etrafnda younlafltn ve gelir transferlerindeki kk bir
artfl ile ok sayda yoksulun yoksulluktan kabileceine iflaret eder. Bu endeks
MAKALE
toplumdaki yoksulluun yaygnl ile deil var olan yoksulluun dalm ile ilgili olmas yznden elefltirilmektedir.
Sen Endeksi
nl iktisat bilimci Amartya Kumar SEN tarafndan gelifltirilen bu endeks Kafa Says Endeksi ve Yoksulluk A Endeksine ynelik elefltirilerden domufl ve bu
eksiklikleri gidermeye alflmfltr. Amartya SEN, yoksullar arasndaki gelir dalmn da ieren bir endeks gelifltirmifltir. Bu endeks Kafa Says Endeksi ve Yoksulluk A Endeksine yoksul kiflilere ait Gini katsaysn ilave etmekte, dier bir deyiflle bu endeksleri Gini katsays ile arlklandrmaktadr.
YOKSULLUUN NEDENLER
Dnya genelinde yoksulluun zellikle 1985 sonrasndaki artfl, dikkatleri yoksulluun nedenlerine evirmifltir. Zira yoksullua neden olan faktrler belirlenebilirse (rnein iklim ve doa koflullar, hzl nfus artfl vb. gibi) yoksulluu azaltmak
ve yok etmek amal politikalarn belirlenmesi ve uygulanmas kolaylaflacaktr. Yaplan arafltrmalar yoksulluun bir deil ok sayda nedeni olduunu gstermektedir. Yoksulluun belli bafll nedenleri flunlardr (Aktan ve Vural, 2002a; DPT, 2001;
Tokatlolu, 2007):
-Gelir dalmndaki eflitsizliklerin artfl: Yoksulluk znde toplumsal eflitsizliklerden kaynaklanmaktadr, dolaysyla gelir dalm ve yoksulluk arasnda dorudan bir iliflki bulunmaktadr. Gelir dalmndaki bozulma veya bozukluk yoksulluu ortaya karmaktadr. O hlde baflka fleyler sabitken (ceteris paribus) bir lkede
Gini katsays ne kadar yksekse yoksulluk dzeyi de o derece yksek olacaktr.
-lkede uygulanan iktisat politikalar ve iktisadi dzenlemeler: Gelir dalm lkede uygulanan iktisat politikalarnn sonucunda bozulabilmektedir. rnein, enflasyon yaratan bir iktisat politikas, adaletsiz bir vergi sistemi, yksek faiz politikas,
rant ekonomisi, adaletsiz miras dzenlemeleri, dengesiz devlet teflvik sistemi vb. gelir dalmn sabit gelirliler aleyhine bozacaktr. Dnya genelinde ortaya kan byk eilimler de yoksulluk zerinde etkiler dourabilmektedir. rnein 1980li yllarda tm dnya lkelerini etkisi altna alan kreselleflme sreci yoksulluu artrmfltr. Dnya genelinde yaygnlaflan liberal dzenlemeler ile birlikte artan rekabeti ortam ve sosyal devlet anlayflnn zayflamas yoksullarn saysn artrmfltr.
-lkenin kalknma ve byme dinamikleri: Byme ve kalknma srecine giren lkelerde ortaya kan gelir artfl ve oalan istihdam, eitim ve salk imknlar ile birlikte yoksulluun azalmas beklenir. Bu duruma yoksulluu azaltan byme ad verilir. Gerekten de yoksulluu ortadan kaldracak en nemli faktr lkedeki retim dzeyinin ve gelirin artfldr. O nedenle bir lkenin neden daha fazla retim yapamadnn saptanmas aslnda yoksulluun nedenlerini de ortaya karacaktr. Ancak baz durumlarda ekonomik byme baflta makroekonomik istikrarszlk frekansndaki ykselmeler olmak zere eflitli nedenlerle yoksulluu artrabilir ki bu olguya da yoksullafltrc byme denilmektedir. Nobel dll iktisat Simon Kuznets Kuznets Erisi veya Ters U Hipotezi olarak bilinen teorisinde ekonomik byme ve kalknmann ilk bafllarda gelir dalmn bozacan,
yoksulluun artacan ancak uzun dnemde gelir dalmnn dzeleceini ve
yoksulluun azalacan ileri srmfltr.
-Bireyin veya hanehalknn zellikleri ve toplumsal yapdaki farkllklar: Baz
kiflilerin srekli bir gelir elde etmesini salayacak yetenekten, iyi bir eitimden ve
nitelikli bir salk sisteminden yoksun olmas bu kiflilerin iflsiz ve yoksul olmasna
161
162
ktisadi Kalknma
de etme kabiliyetlerini artrr. Eitimle birlikte artan emek verimlilii kiflilerin teknolojik geliflmelere uyum salayabilmesini temin eder ve yapsal iflsizliin nne geer. Eitim imknlarnn sadece artrlmas yetmez mevcut
eitimin kalitesi de artrlmaldr. te yandan kiflilerin eitim talebinin artrlmas da bu srece paralel bir flekilde yrtlmelidir. zellikle kz rencilerin eitime katlmas iin hem devlet hem de sivil toplum kurulufllar nezdinde alflmalar yaplmaldr.
3. Kalknma politikalarnda sosyal unsurlara arlk veren yani sosyal kalknmaya ncelik tanyan programlarn uygulanmas da yoksulluu azaltmada
son derece etkilidir. Nfusun geliflimi ile ilgili dzenlemeler, cinsiyet ayrmclnn ortadan kaldrlmas, eitim ve salk hizmetlerine yeterli denek
salanmas ve sosyal hizmetlerden yararlananlarn saysnn artrlmas bu
ynde uygulanabilecek politikalar arasndadr.
4. Yoksulluu azaltmak iin krsal ve kentsel alanlara, kadnlara, ocuklara ve
genlere dnk zel politikalar izlenmesi gerekir. Tarmsal retim, byme
ve verimliliin teflvik edilmesi, krsal alanlarda fiziki sermayenin glendirilmesi, topran ve doal kaynaklarn tek elde toplanmasnn engellenmesi,
tarmsal fiyat, vergi ve teflviklerin tarmsal retimi zendirecek flekilde belirlenmesi ve sosyal gvenlik alarnn krsal kesime geniflletilmesi gibi nlemler yoksulluun nemli bir blmn oluflturan krsal yoksulluu nleyebilecektir. Greli olarak daha gsz bir konumda olan kadnlar, ocuklar ve
yaflllara dnk zel politikalar uygulanmaldr. Kadn sivil toplum rgtlerinin glendirilmesi, kadnlara barnma yerleri salayan tedbirler, kadnlarn iktisadi varlklara ulaflabilmesini temin eden dzenlemeler, ocuklarn
zorunlu eitim sresinin artrlmas, ocuklarn nitelikli mesleki eitime ynlendirilmesi, ocuk ifli alfltrma yaflnn ykseltilmesi, yoksul ocuklara
ynelik beslenme programlar uygulanmas, yaflllarn sosyal gvenlik programlarna dahil edilmesi, yafll evlerinin saysnn artrlmas ve kaliteli hizmet verir hle getirilmesi gibi faaliyetleri ieren politikalar yoksulluun azaltlmasna yardmc olacaktr.
5. Yoksullarn ekonomik durumlarn olumsuz ynde etkileyen risklerin azaltlmas da yoksullukla mcadele stratejilerinin ayrlmaz bir parasdr. Yoksullarn karfl karflya olduu risklerin bafllcalar flunlardr: Sbvansiyonlarn
azaltlmas, gelir transferlerindeki azalmalar, i atflmalar ve fiyatlardaki geliflmeler gibi siyasi riskler, fiyat dalgalanmalar, iflsizlik ve cretlerdeki deiflmeler gibi piyasadan kaynaklanan riskler, toplumsal destek ve dayanflmadaki azalma gibi sosyal riskler, doal afetler ve bulaflc hastalklar gibi
evresel riskler ve alflma hayatn engelleyen hastalklardan etkilenme gibi salkla ilgili riskler. Bu tr riskleri azaltc politikalar uyguland taktirde yoksulluk oranlar ykselmedii gibi azalacaktr. Bu tr risklerle karfllafllmas durumunda uygulanacak olan politikalar arasnda eflitli gelir ve
meslek gruplarna ynelik mikro-kredi ve destek programlar, doal afetlerle karfl karflya kalanlara yaplacak yardmlarla ilgili sosyal fonlar ve sosyal
programlarn tesisi yer almaktadr.
Yoksulluu azaltmaya dnk bu politikalarn sadece kamu ynetimi tarafndan
uygulanmasn beklemek doru deildir. Bu yndeki alflmalarda zel sektr ve
sivil toplum kurulufllar da aktif rol oynamaldr. Dier yandan yoksulluk sorununun en nemli paydafl yoksullarn kendisidir. Bu nedenle gerek uygulanmas dflnlen politikalar konusunda ve gerekse uygulama sonular konusunda yoksul-
163
164
ktisadi Kalknma
lara sz hakk tannmal, grfllerine baflvurulmal ve politikalarn etkinliinin llmesi iin tm iletiflim kanallar ak tutulmaldr.
Trkiyede gelir dalm ve yoksulluk gstergeleri TK tarafndan hesaplanmakta ve TKin web sayfasnda ve veri tabannda bir yllk gecikmeyle aklanmaktadr. Trkiyede gelir dalm konusunda yaplan ilk kapsaml alflma 1963 ylnda Devlet Planlama Teflkilat tarafndan yaplmfltr. Gelir dalm konusunda Trkiye genelini kapsayacak flekilde ilk alflmay ise TK 1987 ylnda gereklefltirmifltir. Trkiyede gelir dalm istatistiklerinin veri kayna 2005 ylna kadar kullanlmfl olan eski adyla Hanehalk Gelir ve Tketim Harcamalar Anketi, yeni
adyla Hanehalk Bte Arafltrmasdr. TK 2006 ylndan itibaren Avrupa Birlii uyum erevesinde bamsz bir gelir dalm arafltrmas olan Gelir ve Yaflam
Koflullar Arafltrmasn uygulamaya bafllamfltr. Gelir dalm verileri, hanelerin
gelirden aldklar paylara gre %20lik gruplar hlinde verilmektedir. TK belirli
bir gecikmeyle %5lik gruplara gre gelir dalmn da aklamaktadr (olak ve
Aktafl, 2009: 14-22).
Burada zerinde durulmas gereken nemli bir husus gelir eflitsizliinin bireysel gelirler arasndaki farklardan yola klarak llmesidir. Bunun iin, hanehalk toplam kullanlabilir gelirini, hanedeki fert saysn dikkate alarak bireysel gelire dnfltrmek gerekir. Ancak bireysel gelirlerin, hanehalk toplam kullanlabilir
gelirinin dorudan hanehalk byklne blnerek hesaplanmas doru olmaz.
Hesaplamada, hanehalklarnn yetiflkin-ocuk bileflimlerindeki farkllklar da dikkate almak gerekmektedir. flte bu durumda efldeerlik lei kullanlarak aslnda her bir hanehalk byklnn ka yetiflkine efldeer olduu saptanmakta ve
hanehalk toplam kullanlabilir geliri efldeer hanehalk byklne blnerek,
her bir hanehalk iin bireysel efldeer gelir (fert baflna dflen efldeer gelir) hesaplanmaktadr. Bu gelir hanehalknda bulunan tm fertlere kaydedilmekte ve bu
gelirlerin dalm analiz edilmektedir. Efldeerlik lei, her ilave hanehalk yesinin aileye getirdii ek harcamann ncekiler kadar olmad ve yafl-cinsiyet farkllklar nedeniyle hanedeki fertlerin tketimlerinin birbirinden farkl olduu varsaymlar altnda her bir hanehalk byklnn ka yetiflkine denk olduunu ortaya koyan katsaydr (TK, 2008).
fiimdi, TKin 19 Aralk 2011 tarihli Haber Blteninde aklanan Gelir ve Yaflam Koflullar Arafltrmas, 2010 bafllkl raporda yer alan bilgilere gre Trkiyede
mevcut gelir dalm koflularn analiz edelim. Gelir dalmn %20lik gruplar hlinde aklayan Tablo 6.2de grld gibi 2010 ylnda geliri en dflk olan ilk
%20lik grup toplam gelirin %5.8ini almakta iken geliri en yksek olan son %20lik
grup ise gelirin %46lk blmn almaktadr. Bu durum kentsel alanda ve krsal
alanda kk farkllklarla da olsa varln srdrmektedir.
165
Kent
Kr
2009
2010
2009
2010
2009
2010
100,0
100,0
100,0
100,0
100,0
100,0
lk %20 (*)
5,6
5,8
6,0
6,3
6,1
6,2
kinci %20
10,3
10,6
10,7
11,0
10,9
11,0
nc %20
15,1
15,3
15,0
15,3
15,9
15,7
Drdnc %20
21,5
21,9
21,1
21,6
23,1
22,8
Son %20(*)
47,6
46,4
47,3
45,7
44,0
44,3
Gini Katsays
0,415
0,402
0,405
0,389
0,380
0,379
8,5
8,0
7,9
7,3
7,2
7,1
Toplam
Son %20/lk
Yzde (P80/P20)
Tablo 6.2
Trkiyede Bireysel
Gelir Dalm
(2009-2010)
Kaynak: TK Haber
Blteni, Say 262, 19
Aralk 2011.
Gini katsays bir nceki yl olan 2009a gre 0,013 puan dflfl ile 0,402 olarak
tahmin edilmifltir. Katsay, kentsel yerleflim yerleri iin 0,389, krsal yerleflim yerleri iin ise 0,379dur.
SIRA
SZDE ile ilgili ne
Tablo 6.2ye bakarak Trkiyede kentlerde ve krsal alanlardaki gelir
dalm
syleyebilirsiniz?
D fi N E L M
SIRA SZDE
D fi N E L M
fiekil 6.2de 2009 ve 2010 yl verilerine gre hazrlanmfl Lorenz erileri yer
almaktadr. Bir nceki yla gre gelir dalmnda nemli bir deiflim olmadn
S O R U
Lorenz erilerindeki akflma gstermektedir.
S O R U
fiekil 6.2
DKKAT
100
100
90
80
SIRA SZDE
2009
2010
AMALARIMIZ
70
60
53,6
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
NTERNET
NTERNET
52,4
31,7
30
31,0
16,4
20
10
N N
Kaynak: TK
AMALARIMIZ
Haber Blteni,
Say
262, 19 Aralk
2011.
K T A P
50
40
DKKAT
Efldeer Hanehalk
Kullanlabilir
Gelirlerin Lorenz
SIRA SZDE
Erisi
5,8
15,9
5,6
0
20
40
60
80
100
MAKALE
MAKALE
166
ktisadi Kalknma
Trkiyede Yoksulluk
TKin yoksullukla ilgili alflmalarnn en temel veri kayna, hanehalklarnn gelir, harcama ve sosyal durumlaryla ilgili bilgilerin derlendii arafltrmalardr. Dnya Bankas ile yaplan ortak alflmalar sonunda belirlenen yoksulluk metodolojisine gre, Trkiye statistik Kurumu tarafndan 2002 ylndan itibaren, hanehalk
bte anketi verilerine dayal yoksulluk gstergeleri hesaplanmakta, ayrca 2006
ylndan itibaren uygulanmaya bafllanan gelir ve yaflam koflullar arafltrmasndan
da gelire bal yoksulluk gstergeleri elde edilmektedir.
fiimdi, TKin 19 Aralk 2011 tarihli Haber Blteninde aklanan Gelir ve Yaflam Koflullar Arafltrmas, 2010 bafllkl raporda yer alan baz verilere gre analizimizi geniflletelim.
Trkiyede greli yoksulluk snr, TK tarafndan, efldeer fert baflna medyan
gelirin/harcamann belirli bir oran kullanlarak oluflturulmaktadr. Efldeer fert baflna tketim harcamas, bu snrn altnda kalan nfusun, toplam nfus iindeki pay greli yoksulluk oran olarak hesaplanmaktadr (alflkan, 2010: 101). Efldeer
hanehalk kullanlabilir medyan gelirin %50si dikkate alnarak belirlenen greli
yoksulluk snrna gre nfusun %16,9u yoksulluk riski altndadr. Kentsel ve krsal yerler iin ayr ayr hesaplanan yoksulluk snrlarna gre, kentsel yerlerde bu
oran %14,3 iken, krsal yerlerde %16,6dr. Trkiyede gda yoksulluu (alk) oran yllar ierisinde srekli azalmfltr ve 2009 ylnda %0,48 dzeyinde gerekleflmifltir. Gda+ gda dfl yoksulluk oran da yine hzl bir flekilde dflmfl ve 2009 ylnda %18,08 dzeyinde gerekleflmifltir.
Tablo 6.3
Trkiyede Yoksulluk
Snr Yntemlerine
Gre Fert Yoksulluk
Oranlar (%),
Seilmifl Yllar
Kaynak: TK, 2009
Yoksulluk alflmas
Sonular.
Yntemler
2002
2005
2007
2009
1,35
0,87
0,48
0,48
26,96
20,50
17,79
18,08
14,74
16,16
14,70
16,9
(1) 1 $n satnalma gc paritesine (SGP) gre karfll olarak 2002 yl iin T618 281; 2005 yl iin T0.830;
2007 yl iin T0.926; 2009 yl iin ise T0,917 kullanlmfltr.
(2) Efldeer fert baflna tketim harcamas medyan deerinin %50si esas alnmfltr.
167
TKin aklad yoksulluk oranlarndan bir dieri gelire bal yoksulluk snrdr. Satnalma gc paritesine gre gnlk kifli baflna 1 $, 2.15 $ ve 4.30 $ deerleri yoksulluk snrlar olarak tanmlanmfltr ve veriler Tablo 6.4te yer almaktadr.
TKin 16 Mart 2012 tarihli Haber Blteninde aklanan 2010 Yoksulluk alflmas Sonular bafllkl raporda yer alan veriler incelendiinde Trkiyede satnalma
gc paritesine gre kifli bafl ABD dolar cinsinden yoksulluk snrlar erevesinde yoksulluk oranlarnn dflme eiliminde olduu grlmektedir. Kifli bafl gnlk
harcamas, satnalma gc paritesine gre 2,15 dolarn altnda kalan fert oran 2009
ylnda %0,22 iken, bu oran 2010 ylnda %0,21 olarak tahmin edilmifltir. 4,3 dolar
snrna gre ise 2009 ylnda %4,35 olan yoksulluk oran 2010 ylnda %3,66ya
dflmfltr. Krsal yerlerde yaflayanlarn yoksulluk riski kentsel yerlerde yaflayanlardan fazladr. Satnalma gc paritesine gre 4,3 dolar snr esas alndnda, krsal yerleflim yerlerinde yaflayanlarda 2009 ylnda %11,92 olan yoksulluk oran
2010 ylnda %9,61e dflerken, kentsel yerlerde yaflayanlarn yoksulluk oran
%0,96dan %0,97ye ykselmifltir. Trkiyede kifli bafl gnlk harcamas satnalma
gc paritesine gre 1 $n altnda kalan fert bulunmamaktadr.
Yntemler
1,41
0,52
0,47 0,22
0,21
8,41
6,83 4,35
3,66
0,24
0,09
0,19 0,04
0,04
4,40
3,07 0,96
0,97
3,36
1,49
1,11 0,63
0,57
17,59
KENT
Kifli bafl gnlk 2,15 $n alt (1) 2,37
Kifli bafl gnlk 4,3 $n alt (1)
KIR
Kifli bafl gnlk 2,15 $n alt (1) 4,06
Kifli bafl gnlk 4,3 $n alt (1)
(1) Satnalma gc paritesine (SGP) gre hesaplama yaplmfltr. 2010 yl iin 1 $n SGPye gre karfll olarak T0,990 kullanlmfltr.
(*) 2007 ylndan itibaren yeni nfus projeksiyonlar kullanlmaktadr.
Trkiyede yoksulluk olgusu genel olarak deerlendirildiinde bafllca flu zelliklere sahip olduu sylenebilir:
Trkiyede krsal yoksulluk oran kentsel yoksulluk oranndan yksektir. Bu
durumun bafllca sebebi krsal kesimin bafllca geim kaynann tarmsal
retim faaliyeti olmasdr.
Yoksulluun en yksek oranda olduu sektr tarm sektrdr.
Trkiyede yoksulluk oran hanehalk says arttka artmaktadr. Genelde
hanehalk says byk olan krsal kesimde yoksulluun yksek oluflu da bu
adan anlamldr.
Trkiyede yoksulluk oran eitim seviyesine bal olarak azalmaktadr.
flteki durumlarna gre Trkiyede en dflk yoksulluk oran iflverenlerde, en
yksek iflsizlik oran ise iflsizler, cretsiz aile iflileri ve yevmiyeli alflanlardadr.
Tablo 6.4
Yoksulluk Snr
Yntemlerine Gre
Fert Yoksulluk
Oranlar.
Kaynak: TK, 2010
Yoksulluk alflmas
Sonular.
168
ktisadi Kalknma
zet
N
A M A
N
AM A
N
A M A
N
A M A
N
A M A
N
A M A
Yoksulluun llmesi
Alk snr yaklaflm: Alnmas gereken minimum kalori miktar yaklaflm da denilen bu yaklaflmda ilgili toplum iin alnmas gereken asgari kalori miktarn salayan bir gda sepeti oluflturulur ve bu sepetin piyasa fiyatlar cinsinden deeri bulunur. O toplumda yaflayan bir birey bu
minimum kalori miktarn alamyorsa yoksul olarak nitelendirilir. Temel ihtiyalar yaklaflm: Bu
yaklaflmda, yoksulluu alnmas gereken kalori
miktarna balayan alk snr yaklaflmnn tersine, yaflamak iin gerekli temel ihtiyalar arasna
barnma, giyinme ve salk hizmeti gibi ihtiyalar dahil etmektedir. Bu ihtiyalar demetine yaplacak harcamay finanse edebilecek gelir yoksulluk snrn oluflturmakta ve bu gelire sahip olamayanlar yoksul olarak nitelendirilmektedir. Gda oran yaklaflm: Bu yaklaflmda bireylerin ve
hane halklarnn gda tketimine yaptklar harcamann toplam harcama miktar iindeki oranna baklr. Medyan gelir yaklaflm: Bu yaklaflmda toplumda yaratlan ortalama gelirin (medyan
gelirin) yars yoksulluk snr olarak belirlenir.
znel Yaklaflm: Bu yntemde, byk lekli anketler yardmyla toplumu oluflturan kiflilere temel ihtiyalarn karfllayp karfllayamad sorulur ve karfllayamadn beyan eden kifliler yoksul olarak tanmlanr.
Yoksulluk endeksleri
Kafa says endeksi: Yoksul kifli saysnn toplam
nfusa oranlanmasyla bulunan endekstir. Yoksulluk a endeksi: Bu endeks yoksul kiflilerin
ortalama gelir dzeyinden hareket ederek yoksul kiflilerin yoksulluk snrna ne kadar uzak olduunu veya yoksul olmayanlarn yoksulluk snrna ne kadar yakn olduunu gsterir. Sen endeksi: Bu endeks Kafa Says Endeksi ve Yoksulluk A Endeksine yoksul kiflilere ait Gini
katsays ilave edilerek bulunur.
N
AM A
N
A M A
Yoksulluun nedenleri
Yoksulluun bafllca nedenleri flunlardr: Gelir
dalmndaki eflitsizliklerin artfl, lkede uygulanan iktisat politikalar ve iktisadi dzenlemeler,
lkenin kalknma ve byme dinamikleri, bireyin veya hanehalknn zellikleri ve toplumsal
yapdaki farkllklar, olaanst koflullar.
Yoksullukla mcadele stratejileri
Ekonomik gcn ve iktisadi kaynaklarn yetersizlii nemli bir yoksulluk nedeni olduu iin
zellikle ekonomik bymeyi salayc politikalarn desteklenmesi gerekir. Befleri sermayenin
glendirilmesine dnk politikalar yoksullukla
mcadelenin olmazsa olmazlar arasndadr. Kalknma politikalarnda sosyal unsurlara arlk veren yani sosyal kalknmaya ncelik tanyan
programlarn uygulanmas da yoksulluu azaltmada son derece etkilidir. Yoksulluu azaltmak
iin krsal ve kentsel alanlara, kadnlara, ocuklara ve genlere dnk zel politikalar izlenmesi gerekir. Yoksullarn ekonomik durumlarn
olumsuz ynde etkileyen risklerin azaltlmas da
yoksulluun azaltlmasnda etkili bir stratejidir.
N
AM A
169
170
ktisadi Kalknma
Kendimizi Snayalm
1. Afladakilerden hangisi gelir dalmn belirleyen
faktrlerden biri deildir?
a. Befleri sermaye
b. Teknolojik deiflme
c. Kreselleflme
d. Enflasyon
e. Yoksulluk
2. Bir lkede meydana getirilen gelirin toplumu oluflturan birey ve hane halklar arasnda nasl datldn gsteren gelir dalm kavram afladakilerden hangisidir?
a. Nispi yoksulluk
b. Subjektif yoksulluk
c. Bireysel gelir dalm
d. kinci en iyi yaklaflm
e. Kuznets dalm
3. Afladaki ekonomik sorunlardan hangisi gelir dalmn sabit gelirliler aleyhine bozmaktadr?
a. Enflasyon
b. Konjonktr dalgalanmalar
c. Kreselleflme
d. King kanunu
e. Revalasyon
4. Afladakilerden hangisi gelir eflitsizlii lmlerinin
salkl olmas iin gerekli koflullardan biri deildir?
a. Bamszlk ilkesi
b. Pigou-Dalton ilkesi
c. Ayrfltrma ilkesi
d. Atkinson ilkesi
e. Simetri ilkesi
5. Afladakilerden hangisi yoksulluu alnmas gereken kalori miktarna balayan yaklaflmdr?
a. Doal gelir yaklaflm
b. Optimum gelir yaklaflm
c. Medyan gelir yaklaflm
d. Alk snr yaklaflm
e. Temel ihtiyalar yaklaflm
171
Yaflamn inden
Refah devleti uygulamas Hindistanda yoksulluu
azaltyor
Hindistan Planlama Komisyonu refah devleti uygulamalar sayesinde lkede yoksulluk dzeyinin dflfl
kaydettiini aklad.
2004-2005 yllarnda yzde 37,2 olan yoksul oran, 20092010 yllarnda yzde 29,8e indi. Bu da halen Hindistanda 360 milyon dolaynda insann yoksul olduu anlamna geliyor.
Sz konusu dnemde krsal kesimdeki yoksulluk, kentlerdeki yoksulluktan daha hzl azalma kaydetti.
Hindistan Planlama Komisyonu yoksulluun azalmasnda hkmetin krsal alanlarda sosyal yardm programna daha fazla fon ayrmasnn etkili olduunu bildirdi.
Komisyon yelerinden Mihir fiah, The Economic Times
gazetesine yapt aklamada, Rakamlar flaflrtc deil.
Hkmet byk nem verdii programlara ayrd harcamalar artrd iin verilerde bylesi bir eilim bekleniyordu. Halka para verdik, dolaysyla byle bir sonu
alnd. dedi.
Hindistan Planlama Komisyonuna gre, lkenin krsal
alanlarnda yoksulluk yzde 8 dflerken, kentsel alanlarda yoksulluun azalma oran yzde 4,8 oldu.
lkedeki yoksul kifli says konusundaysa eflitli tahminler yaplyor.
Resmi saylara gre, 1,21 milyar nfuslu Hindistanda
insanlarn yzde 37si yoksulluk snrnn altnda yaflyor. Ama bir baflka tahmine gre, nfusun yzde 77si
yoksulluk snrnn altnda yer alyor.
Geen yl Hindistan Planlama Komisyonunun yoksulluk snrnn gnde 32 rupi ($0,65; 0,40) olarak belirlenmesini tavsiye etmesi, lke apnda byk tafltflmalara konu olmufltu.
Hindistanda yoksulluk snr, konut baflna yiyecek,
eitim ve dier alanlardaki harcamalar esas alnarak
belirleniyor.
lkenin eflitli eyaletlerinde yoksul saysnda dflfl kaydedilmekle birlikte, kuzeydoudaki baz eyaletlerde
yoksulluk artt.
Planlama Komisyonu, Assam, Meghalaya, Manipur, Mizoram ve Nagalandda 2009-10 dneminde yoksulluun ykseldiini kaydetti. Kuzeydeki youn nfuslu
Uttar Pradesh eyaletinde de yoksul insan says artt.
Geen yl, Dnya Bankas Hindistan hkmetinin yoksullukla mcadele giriflimlerinin sonu vermedii uyarsnda bulunmufltu.
Dnya Bankas, yolsuzluklar, kt ynetim ve dflk
demeler yznden yardm programlarnn yetersiz kaldn kaydetmiflti.
Kaynak: BBC Trke Haberler http://www.bbc.co.uk/
turkce/haberler/2012/03/120320_india_poverty.shtml
172
ktisadi Kalknma
Okuma Paras
Trkiyede Gelir Dalm
Gelir dalm eflitliini lmek iin kullanlan aralardan en ok kullanlan Gini katsaysdr. Bir kare izerek soldaki dikey eksene yzde 20lik blmler halinde
GSYHdan alnan paylar, alttaki yatay eksene de yine
yzde 20lik paylar halinde nfusu yerlefltirelim. Her bir
yzde 20lik nfus paynn gelirden ne kadar pay aldn bu eksenlerin arasnda kalan alanda iflaretlersek
karflmza bir eri kar. Buna Lorenz Erisi adn veriyoruz. fiimdi de soldan saa doru karenin kflegen
izgisini izelim. Buna da mutlak eflitlik izgisi diyoruz.
Yani btn iflaretlerimiz bu izginin zerine gelirse o
toplumda gelir dalm eflittir. Lorenz erisi mutlak eflitlik izgisinden ne kadar uzaklaflyorsa gelir dalm o
kadar bozuluyor demektir. Afladaki flekilde bir lke
iin izilmifl Lorenz erisi yer alyor. Lorenz erisinin
kaplad alan (flekilde A alan) mutlak eflitlik izgisinin
altnda kalan alann tamamna (flekilde A + B alan) blersek karflmza bir oran kar. Buna Gini Katsays diyoruz. Eer gelir dalm tam anlamyla eflitse, yani btn deerler mutlak eflitlik izgisi zerindeyse o zaman
Gini katsays sfr kacak demektir. Sfr ile bir arasnda deiflen katsay, sfra yaklafltka gelir dalm eflitliinin, bire yaklafltka gelir dalm eflitsizliinin arttn syler bize.
Trkiyede gelir dalm arafltrmalarn TK yapmaktadr. 2001 krizinden hemen sonraki ylda 0.44 gibi bir
dzeyde olan Gini katsays, izleyen yllarda dzelme
eilimine girmifl 2003de 0,42, 2004de 0,40a inmifl ve
2005de 0.38 ile dzelmenin doruk noktasna kmfl
grnyor. Eer Trkiye bu eilimi srdrebilseydi gelir dalm bozukluunu dzeltme yolunda ilerliyor olacakt. Ne var ki 2006 ylnda yeniden 0.43e kan Gini
katsays 2007 ve 2008 yllarnda 0.41 orannda kalmfl.
Bu geliflim bize krizin yaratt bir gelir dalm iyileflmesi yaflandn iflaret ediyor. Yani 2002 ile 2005 arasnda yaflanan gelir dalm dzelmesinin krizin getirdii
trplemelerden kaynakland anlafllyor. nk krizler yksek gelir gruplarn daha fazla etkiliyor ve daha
fazla trplyor. Krizin etkisi ortadan kalkmaya baflladnda ise gelir dalm bozukluu yeniden ortaya kmaya yneliyor. 2001 krizi kadar etkili olmasa da kresel krizin etkisiyle 2009 ve sonrasnda Gini katsaysnda
benzer dzelmeler ortaya kmfl bulunuyor. 2009 ylnda 0,41de kalan katsay 2010 ylnda 0,40a gerilemifl
durumda. Krizin etkisinin aflld 2011 yl ve izleyen
yllar bizim amzdan daha iyi bir gsterge olacaktr.
Dnya lkeleri zerinde yaplan gelir dalm arafltrmalar Gini katsaysnn 0.25 ile 0.50 arasnda yaygnlafltn gsteriyor. sve, Norve gibi sosyal demokrasi
rejimi uygulayan Kuzey lkelerinde Gini katsays 0,25
- 0,30 gibi oranlarda kyor. Eski sosyalist lkelerin ounda da buna benzer dflk Gini katsaylar sz konusu. Almanya, geliflmifl ekonomiler arasnda 0,28lik oranla gelir dalmnn en iyi olduu lke. ngilterede oran
0,34. ABDde gelir dalm eflitsizlii Trkiyedeki gibi
0,41 dzeyinde.
100
Gelir
Mutlak Eflitlik izgisi
A
B
Lorenz Erisi
0
Nfus 100
173
1. e
Sra Sizde 1
Byle bir n yargyla hareket etmek hatal sonular ortaya karabilir. Zira dnyada tarm veya sanayi sektrnn n planda olduu lkeler de vardr. te yandan
geliflmifllik gstergesi olarak sadece sektrlerin mill gelire katklarnn alnmas doru deildir. Geliflmiflliin
ok sayda gstergesi vardr, dolaysyla bir lkenin kalknmfllk dzeyi saptanmaya alfllrken bu gstergelerin birou ayn anda gzden geirilmeli ve ok boyutlu kalknma gstergelerine daha fazla itibar edilmelidir.
2. c
3. a
4. d
5. d
6. c
7. e
8. a
9. b
10. c
Sra Sizde 2
lkeler arasnda gelir dalm eflitsizlii karfllafltrmas
yaplrken lkelerin nfus byklkleri mutlaka gz
nnde bulundurulmaldr. Bunu bir rnek vererek flyle aklayabiliriz: Birleflmifl Milletlerde her lkenin bir
temsilcisi vardr. Bu temsilcilerden bazlar sadece birka milyon nfusa sahip lkelerin temsilcisi iken bazlar da (in ve Hindistan gibi) milyar aflan nfuslara sahip lkelerin temsilcisidir. Dolaysyla gereki bir karfllafltrma yapabilmek iin Birleflmifl Milletlerde her lke nfusu orannda temsil edilmeli ve bu flekilde oluflan bir meclisteki gelir dalm eflitsizlii llmelidir.
Sra Sizde 3
Enflasyondaki dflme gelir eflitsizliinde bir dzelme
meydana getirebilir. Ancak bu iyileflmeyi sadece tek bir
faktre balamak doru olmaz. nk gelir eflitsizliini
ortaya karan ok sayda faktr vardr. Bu faktrlerin
her biri gelir eflitsizliinin dzeltilmesinde farkl oranlarda etkili olmaktadr.
Sra Sizde 4
Burada dikkati eken unsur, Gini katsays yksek olan
lkelerde en yoksul %10luk dilimin gelirden ald pay
ile en zengin %10luk dilimin gelirden ald pay arasndaki farkn da yksek olufludur. rnein Namibyada
en yoksul %10luk dilimin gelirden ald pay %0.5 iken
en zengin %10luk dilimin gelirden ald pay %64.5tir
ve bu lkede ilgili yldaki Gini katsays 0.74tr. Oysa
svete en yoksul %10luk dilimin gelirden ald pay
%3.6 iken en zengin %10luk dilimin gelirden ald pay
%22.2dir ve bu lkede ilgili ylda Gini katsays 0.25tir.
174
ktisadi Kalknma
Yararlanlan Kaynaklar
Sra Sizde 5
Sosyo-kltrel deiflim lkelerdeki zayflk ve korunmaszl nemli lde etkileyebilir. rnein geleneksel aile yaps ve akrabalk iliflkileri bozulduka aile bireyleri arasndaki dayanflma ortadan kalkar. Yaflanan
bir ekonomik krizle mcadele etmeye alflan bireyler
akraba, efl ve dostlarndan yardm alamazlar ise kolayca yoksullua girebilirler. O nedenle geleneksel aile yaps aslnda bir sosyal risk ynetimi konusudur ve bireylerin iflsizlik ve yoksulluk gibi nemli sorunlar yaflamalar durumunda bir tr sigorta grevi yapar.
Sra Sizde 6
Bir kiflinin yaflamn devam ettirmesi iin almas gerekli temel gda maddelerinden oluflan sepetin maliyeti
alk snr olarak tanmlanr. Yoksulluk snrnda ise
kiflinin iyi beslenmesi yannda ihtiyac olan barnma, giyinme, iletiflim, ulafltrma vb. gibi minimum yaflam seviyesini karfllayabilmesi iin gerekli mal ve hizmetleri satn almak iin yapt harcamalar dikkate alnr.
Sra Sizde 7
Gini katsaysna bakldnda Trkiyede gelir dalm
nispi olarak iyileflme eilimindedir. 2009 ylnda 0.415
olan Gini katsays 2010 ylnda 0.402ye dflmfltr.
Kentlerde 2009 ylnda 0.405 olan katsay 2010 ylnda
0.389a gerilemifltir. Krsal alanlarda 2009 ylnda 0.380
olan katsay 2010 ylnda 0.379a gerilemifltir. Greli olarak kentlerdeki iyileflme, krsaldaki iyileflmeden daha
hzl gerekleflmifltir. Trkiyede kentlerdeki gelir dalm, krsaldaki gelir dalmndan az da olsa daha bozuk olmakla birlikte birbirine yakn seyretmektedir. Bu
durum uygulanan sosyal politikalar ile ilgili olduu kadar lkemizin sosyo-ekonomik yapsal zellikleri ile de
iliflkilidir.
175
KTSAD KALKINMA
Amalarmz
N
N
N
N
N
Anahtar Kavramlar
Teknoloji
Teknoloji Seimi
Teknolojik Geliflme
Teknolojik Ak
Teknoloji Transferi
Yaparak renme
Teknolojinin Uluslararas
Yaylmas
indekiler
ktisadi Kalknma
Teknolojik Geliflme
ve Kurumsal
Yapnn nemi
TEKNOLOJK GELfiME VE
KALKINMA
KURUMSAL YAPI VE KALKINMA
Teknolojik Geliflme ve
Kurumsal Yapnn nemi
TEKNOLOJK GELfiME VE KALKINMA
Geliflmekte olan lkelerin sanayileflme srelerinde ve rekabet glerini ykseltmelerinde teknolojik birikim ve renme konular gzard edilemez. Gnmz geliflmifl lkeleri teknolojik deiflimi salamak ve srdrmek amacyla politikalar gelifltirmeye devam etmektedirler. Bu nedenle, geliflmekte olan lkelerin teknoloji
yetenei kazanmaya ynelik teknoloji politikalar belirlemeleri ve uygulamalarnn
yaflamsal neme sahip olduu anlafllmaktadr. Teknoloji ve teknolojik yenilik,
uluslararas rekabet gcn belirleyen temel etkenler arasnda yer almakta, sanayileflmifl ya da geliflmifl lkeler de teknoloji retebilen ekonomiler olarak deerlendirilmektedir.
Ekonomik kalknmann temel belirleyicilerinden biri daha verimli ve daha kaliteli retebilme gcne sahip olmaktr. Bu srete baflarya ulaflabilmek iinse,
bilim ve teknoloji gelifltirme yeteneinin artrlmas temel kofluldur. Gnmz
dnyasnda hzl bir teknolojik geliflmenin yaflanmas, az geliflmiflliin nedenleri
arasna teknolojik gerilik unsurunun eklenmesine neden olmufltur. Bu nedenle
teknolojik gerilik az geliflmifl lkelerin nemli zellikleri arasnda yer almaktadr.
Teknolojik geliflme, sadece retim tekniinde ortaya kan bir geliflme deildir.
Teknolojik geliflmeyle birlikte toplumun sosyal ve kltrel deer yarglar da deiflmekte ve bylece kalknmann nndeki sosyo-kltrel engeller de ortadan
kalkmaktadr.
Farkl yaklaflmlarla
tanmlanabilen teknoloji
kavramn, ihtiya duyulan
mal ve hizmetlerin retimi
iin gereken retim
faktrlerinin organizasyonu
olarak tanmlamak iktisadi
kalknma yaklaflm
ierisinde daha doru
olacaktr.
178
ktisadi Kalknma
Teknolojik geliflme kavram, daha byk miktarlarda kt retmeyi ya da belirli bir kaynaktan daha kaliteli kt retmeyi olanakl hle getiren eflitli bilgilerin
ortaya kmas biiminde ifade edilebilir. Teknolojik geliflme incelenirken ierisinde aflamay barndrd grlebilir. Bu aflamalar yeni bir fikrin yaratld bulufl,
bu buluflun ticarilefltii ya da kullanma getii yenilik ve yeniliin kullanclar arasnda gemesinin ve benimsenmesinin tamamland yaylma aflamalardr.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
N N
179
180
ktisadi Kalknma
Dorudan Yabanc Sermaye Yatrmlar: Teknoloji transferinin dorudan yabanc sermaye yatrmlaryla gereklefltirilmesi, geliflmekte olan lkeler iin
avantajl bir yntemdir. Bu yolla geliflmekte olan lkelerin dfl kaynaklara bamll azalmakta, ynetim bilgisi artmakta ve insan sermayesi birikimine katk salanabilmektedir. zellikle yerli sermaye birikiminin yetersiz olmas nedeniyle bu yolla sermaye birikimine katk salanrken, bu sermayeyle birlikte teknoloji de ithal edilmifl olmaktadr. Dorudan yabanc yatrmlar ile teknoloji
transferinde ama, ileri teknolojilerin patent ve lisans anlaflmalaryla pahalya
elde edilmesinin nlenmesidir.
Lisans Anlaflmalar: Geliflmekte olan lkelerin yaygn bir biimde kullandklar teknoloji transfer yntemidir. Baflka bir kullancya cret karfllnda belirli
bir sre iin eflitli haklarn devredilmesini kapsayan hukuki szleflmelerle uygulanmaktadr. Kullancya devredilen bu haklar marka, patent, snai mlkiyet
haklar ve teknik hizmetler gibi unsurlar olabilir. Geliflmekte olan lkelerin daha ok tketim mallarnn retim tekniini satn ald grlmektedir.
Yatrm Mal thalat: Bilindii gibi geliflmekte olan lkelerin sanayileflme srecinde ithalat kalemleri arasnda en byk paya sahip olan unsurlardan biri
yatrm mallar ithalatdr. zellikle katma deeri yksek rnlerin retim bilgisine sahip olmayan geliflmekte olan lkeler, bu rnleri ithal ederken teknolojiyi de transfer etmifl olmaktadrlar. Bu rnlerin retim bilgisi teknolojik geliflme srecinde geliflmekte olan lkeler iin byk nem taflmaktadr.
181
182
ktisadi Kalknma
Teknoloji Seimi
Teknoloji seimi, ayn kt dzeyini salayacak biimde deiflik girdi bileflimleri
arasnda seim yapmaktr. Belirli bir mal ya da hizmeti retmek iin birden ok alternatif bulunmas durumunda bunlar arasndan bir seim yaplmas gerekmektedir. Bu durum da uygun teknoloji seimi olarak adlandrlmaktadr.
Ulusal dzeyde teknoloji seiminin belirleyicisi lkenin uygulad sanayileflme
stratejisidir. Teknoloji seimi konusunda giriflimcilerin tercihleri ile uygulanan sanayileflme stratejisi kimi zaman rtflmeyebilir. Bu durumda politika yapclarn giriflimcilere yol gstererek onlar yalnz brakmamalar gerekir. nk geliflmekte
olan lkelerin giriflimcileri uygun teknolojinin seilebilmesi iin gereken bilgi, deneyim ve maddi olanaklardan yoksundur.
Geliflmifl lkelerde yaratlan teknolojiler, bu teknolojileri transfer ederek sanayileflmeye alflan geliflmekte olan lkeleri, merkez lkelere baml hle getirmektedir. Ayrca, geliflmekte olan lkelerin farkl sosyo-ekonomik yapsndan dolay,
bu teknolojilerin geliflmekte olan lkelere uygun hle getirilmesi g ve verimsiz
olmaktadr. Genellikle teknolojiyi gelifltiren lkelerde teknoloji transfer etmenin
maliyeti olduka yksek olduu iin bu durum geliflmekte olan lkelerin kaynaklarnn geliflmifl lkelere transfer edilmesine neden olmaktadr. Bu nedenle, yabanc teknolojiyi geliflmekte olan lkelerin koflullarna uyduracak kapasiteye ulafllmas gerekmektedir. Bunun salanmas da ancak yerel teknolojik yeteneklerin gelifltirilmesi ile mmkn olabilmektedir.
Bilindii gibi, ou zaman ayn miktar rnn retilmesinde farkl emek-sermaye oranna sahip birden ok teknoloji kullanlabilmektedir. retim srecinde bu
teknolojilerden birinin braklp, dierinin kullanlmas teknoloji seimini ifade etmektedir. Uygun teknoloji seimi konusu ele alndnda gndeme gelen en temel
tartflma emek-youn ya da sermaye-youn teknolojilerden hangisinin seilmesi
gerektii konusunda ortaya kmaktadr. Hicks emek-youn ve sermaye-youn
teknolojik geliflmeyi tanmlarken retim faktrleri arasndaki marjinal ikame oranndan yararlanr. Faktrler arasndaki ikame oran, faktrlerin marjinal rnleri tarafndan belirlenir. Buna gre emekten tasarruf salayan teknolojik geliflme (emein sermayeye oran sabitken) sermayenin marjinal rnn emein marjinal rnne kyasla daha fazla artrr. Sermayeden tasarruf salayan teknolojik geliflme ise
(emein sermayeye oran sabitken) emein marjinal rnn sermayenin marjinal
rnnden daha hzl arttran teknolojik geliflmedir.
Genellikle emek-youn retim tekniklerinin daha fazla istihdam olana yaratmas ve daha az yatrm mal gerektirmesi nedeniyle dviz kaybn azaltc etkileri
zerinde durulmaktadr. Ancak rekabetin younlaflt, standartlarn ykseldii gnmzde bu tartflmalar geerliliini yitirmifltir. Bu nedenle uluslararas rekabette
yer alabilmek iin adafl retim tekniklerine uyum salamak gerekmektedir.
183
Sermaye-youn teknolojilerin uzun dnemde yarataca geniflletici etkiler istihdam olanaklarnn bymesine yol aacaktr. Ayrca, daha yksek katma deer yaratma ve genel olarak lkenin teknoloji dzeyini ykseltmeleri de nemlidir. Daha yksek katma deer yaratlmas makineleflmifl retimle mmkn olmaktadr.
Kaliteli rnlerin ortaya kmasna neden olan bu retim teknolojisi rekabet gcnn ykselmesine de neden olur. retimin youn sermaye ile yaplmas iflgc verimliliini ykselterek gelirin artmasna ve talep artflyla piyasalarn genifllemesine
yol amaktadr. Genel olarak teknolojik dzeyin ykselmesi geliflmekte olan lkelerin sanayileflmesi ve kalknmas asndan byk nem taflmaktadr.
Bu geliflmeler erevesinde geliflmekte olan lkelerin temel koflullar gz nnde bulundurularak tm seenekleri deerlendirmeleri ve optimal olan seenei
tercih etmeleri byk nem kazanmaktadr. Bu nedenle retilen mallarn doas
ve niteliklerinin yan sra nasl retilecekleri, ynetim ve pazarlama teknikleri, lkedeki eitim dzeyi, hukuki, finansal ve politik durum da teknoloji seimi balamnda ele alnmaldr.
Emek youn ve sermaye youn teknolojileri, yaratt etkiler bakmndan
birbirleri ile naSIRA SZDE
sl karfllafltrabilir siniz?
Teknolojik Ak
D fi N E L M
SIRA SZDE
D fi N E L M
Teknolojik ak genel olarak iki lkenin teknoloji dzeyi arasndaki farktr. Teknoloji dzeyi ile belirtilen fark lkeler arasndaki bulufl ve yenilik Sdzeyleri
arasndaO R U
ki fark olarak deerlendirilebilir. Teknolojinin geliflim hz, geliflmekte olan lkelerde, geliflmifl lkelere gre nemli farkllk gstermektedir. Bu farkllk zellikle
DKKAT
yeni teknolojiler olarak adlandrlan biliflim teknolojileri, telekomnikasyon, biyoteknoloji, nanoteknoloji gibi alanlardaki ilerlemelerle daha belirgin hle gelmifl ve
SZDE yz yze
geliflmekte olan lkeleri teknoloji konusunda daha karmaflk SIRA
sorunlarla
getirmifltir. Bu yeni teknolojinin zengin lkelerle yoksul lkeler arasndaki teknoloji farkn daha da arttrarak yoksul lkelerin bor, dfl ticaret dengesizlii, koruAMALARIMIZ
maclk, mamul madde fiyatlar, sermaye birikimi, yoksulluk gibi sorunlarla bafla
kmalarn daha da glefltirmifltir. Geliflmekte olan lkelerdeki teknolojik geliflmeye ramen teknolojik baflarlarda byk farklar varln srdrmektedir.
K T A P
ki lke arasnda teknolojik ak yaratan ok eflitli faktrler bulunabilir. Teknolojik a yaratan temel unsurlar arasnda teknoloji transferini zorlafltran uygulamalar yer almaktadr. Bu uygulamalar patent haklar gibi
birtakm hukuksal
TELEVZYON
yaptrmlardan kaynaklanabildii gibi genel bilgi dzeyinin dflkl de etkilidir. Bir yatrm malnn ncelikli olarak satn alnmas, sonra da gereken bilgi dzeyine sahip olarak kullanlabilmesi gerekmektedir. Bu uygulamann yaplama N T E R N E Tfark da tekmas teknolojik a yaratmaktadr. Ayrca gelir dzeyleri arasndaki
nolojik ak yaratmaktadr. Gelir dzeyi ykseldike AR-GE harcamalarna daha
yksek pay ayrlabilmektedir. Geliflmekte olan lkelerde AR-GE harcamalarnn
olduka dflk olduu bilinmektedir. Ayrca zaman boyutu lkeler arasndaki
teknolojik a yaratan bir dier etkendir. Kalknma srecine daha nce bafllamfl olan lkeler teknolojik geliflmenin ileri aflamalarnda yer aldklarndan aradaki zaman farkn kapatmak da gleflmektedir. Teknolojik a yaratan dier
unsurlar ise sosyal kurumlar, geleneksel davranfllar, rasyonel olmayan tutumlar
ve siyasal istikrarszlklardr.
Teknolojik an kapatlabilmesi iin hlihazrda kullanlan makine ve benzeri
donanmn yenilenmesi gerekir. Buradaki koflul, yeni makine ve benzeri donan-
N N
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
184
ktisadi Kalknma
Yaparak renme
Kalknma literatrne
Horndal Etkisi olarak geen
bir olay yaparak renme
modeline iyi bir rnektir.
svete Horndal demir
iflletmelerinde 15 yllk bir
srete hibir yatrm
yaplmad, retim
ynteminde de nemli hibir
deifliklik meydana
gelmedii hlde retimin
%30 orannda art tespit
edilmifltir. Kkl sanayi
kurulufllarnn hepsinde
gzlenebilecek olan bu
durum deneyimin,
dolaysyla yaparak
renmenin etkisini
gstermektedir.
Aktif renme, zmsenen
teknolojide uzmanlaflma
ynnde aba gstermeyi
gerektiren bir teknik deiflim
srecidir.
Teknolojik geliflmeyi belirleyen temel faktr bilgi birikiminin zamana bal deiflmesidir. Bu gerein altn izen ilk iktisat ise Kenneth Arrowdur. Bilgiyi retim
srecinin bir yan rn olarak kabul eden Arrow, yaparak renme modeliyle
ekonomik bymeyle bilgi birikimi arasnda dorudan iliflki kurmaya alflmfltr.
Yaparak renme modeline gre, renme deneyimin rndr ve tekrarlamalara sk skya baldr. Arrow baz sektrlerde zaman ilerledike retim maliyetlerinin dfltn, kalitenin ykseldiini ve retimin hzlandn belirtmifltir. Bu geliflmelerin nedenini de bilgi dzeyindeki birikime balamfltr. zellikle 1980lerle
birlikte Paul Romer ve birok takipisinin bilgiyi ieren bir ekonomik byme modeli zerine yaptklar alflmalar yeni byme teorileri olarak da isimlendirilen
teorileri oluflturmufltur.
Teknolojik an kapatlmasnda etkili olan nemli bir unsur yaparak renmedir. Geliflmekte olan lkelerdeki giriflimcilerin teknoloji gelifltirme stratejisini,
dflardan edinilen retim yeteneinin zmsenmesi oluflturmaktadr. Bu durum pasif renme stratejisi olarak aklanabilir. Pasif renmede; en az teknolojik aba
ile teknolojinin zmsenmesine, yaparak renme yoluyla edinilen deneyim sonucu, neredeyse otomatik ve maliyetsiz olarak artmsal yenilie ulafllr. Sonu olarak pasif renici retim yeteneklerinin kazanmyla yetinebilmektedir.
Geliflmifl lkeler ise zmsedii teknolojide uzmanlaflmay ve onu gelifltirmeyi
hedeflemektedir. Bu eilim de aktif renme stratejisi olarak nitelenebilir. Aktif renme, zmsenen teknolojide uzmanlaflma ynnde aba gstermeyi gerektiren
bir teknik deiflim srecidir. Bu srete, teknolojiye yatrm ve bilinli abalar sonucu yenilie ulafllr. Aktif renici olan lkeler retim yetenei yannda teknolojiyi gelifltirme yetenei kazanmay da amalamaktadr.
185
Teknolojik renmenin aflamalar olduu gibi taklit, yaratc taklit ve yenilik olarak snflandrlabilir. Sanayileflmenin ilk aflamasnda bulunan geliflmekte
olan lkelerdeki giriflimcilerin tersine mhendislik yoluyla yabanc rnlerin taklidini yaptklar grlmektedir. Bu giriflimcilerin sonraki aflamada yaratc taklide ynelerek taklit rnlerini yeni zellikleriyle retebildikleri bilinmektedir. Geliflmifl
lkelerde teknolojik yetenek ounlukla arafltrarak renme ile, geliflmekte olan
lkelerde ise yaparak renme ile kazanlmaktadr. Taklit aflamasnda az sayda
deneme yanlma yeterli olduundan tersine mhendislik ve yaparak renme daha kolay bir renme uygulamasdr. Yenilik aflamasnda bu yolla yeni bilgi retmek ve o bilgiyi rn ve hizmetlerin retilmesinde kullanmak zordur.
Arafltrma ve gelifltirme faaliyetleri teknolojik yenilik srecinin en nemli girdilerinden biri olarak kabul edilmektedir. Fakat teknolojik yenilikler, retim sreci
ierisinde yaparak renme ve hatta kullanm sorunlarna zm aranrken de gerekleflebilmektedir.
Yeni sanayileflen
ekonomilerden Gney Kore,
yaparak renmeden
arafltrarak renmeye geifl
yapan lkelere iyi bir rnek
olmufltur. Gney Kore ayn
zamanda aktif renme
stratejisinin nemli bir
rneidir.
Ge gelenlerin avantaj
olarak da adlandran bu teze
gre, az geliflmifl lkeler
sanayileflmifl lkelerden
daha yksek bir hzla
kalknma olanana
sahiptirler.
D fi N E L M
SIRA SZDE
D fi N E L M
lkelerin bilim ve teknoloji politikalarna verdikleri nem, bilim ve teknoloji ynetim sistemlerini biimlendirir. Bilim ve teknoloji ynetim sistemleri,
S O R U ulusal politikalarn retilmesine ve hayata geirilmesine hizmet edecek, etkin kurum ve mekanizmalar da ierir. Bu sistemler gnmzde Ulusal Yenilik Sistemleri kavramyDKKAT
la adlandrlmaktadr. Ulusal yenilik sistemi kavram, 1990l yllarda bilim-teknoloji-yenilik politikalarnn oluflturulmas srecinde youn bir ilgi grmfltr. Ulusal
SIRA SZDE
yenilik sistemi, teknolojik ilerlemeyi etkileyen kurulufllar kapsamas
yannda, lkelerin uluslararas rekabet ve ifl blm ierisindeki konumunu da vurgulamas
asndan uygulamaya sokulan bilim ve teknoloji politikalar zerinde olduka etAMALARIMIZ
kili olmufltur.
N N
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
186
ktisadi Kalknma
187
yeni yaklaflmlara brakrken zellikle yapsal analizlerin artmaya bafllad grlmfltr. Yapsal analizlerin de byk lde kurumlarn ve kurumsal yaplarn incelenmesine yer vermesi nemli bir deiflim yaratmfltr. Kurumlar ile ekonomik
byme arasndaki iliflki, modern kalknma yaznnn nemli tartflma konularndan biri olmufltur.
Kurumsal yapnn kalknma zerinde nemli etkileri bulunmaktadr. Kurumsal
yap, retim srecinde maliyetleri etkileyerek yaplacak harcama miktarn etkilemesi nedeniyle kalknma srecini etkilemektedir. rnein bir ekonomide yaplan
ifllemlerin maliyeti, hukuk kurallarna uyulmad ve mlkiyet haklarna gvenilmedii durumda ok ykselebilecektir. Byle bir kurumsal yapnn varl, iflletmelerin kk lekli retime ynelmelerine ve kaytdfl olmalarna neden olabilecektir. Kalknma yaznnda zellikle geliflmifl lkeler asndan kurumsal yapnn
kalknmann lokomotif gc olduu ve kurumlarn kalitesindeki artfln kifli baflna
gelirde byk artfllar yaratabilecei kabul edilmektedir. Bu nedenle etkin kurumlar ve kurumsal yap, kaynak israfn nleyerek, piyasa aksaklklarn ortadan kaldrarak, pozitif dflsallklar yaratarak, belirsizlii azaltp ifllem maliyetleri zerinde
etkili olmaktadr. Bu durum da finansal kaynaklar bir araya getirerek, teknolojik
bilgi akmlarn kolaylafltrarak ve giriflimcileri teflvik ederek uzun dnemli ekonomik bymeyi etkilemektedir. Bu nedenle birok kalknma iktisats, kurumlarn
farkl boyutlarn ele alarak, kurumsal yapnn ekonomik performans zerindeki
etkilerini incelemifllerdir.
N N
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
188
ktisadi Kalknma
Kurumsal ktisat
Kurumsal iktisat, ncln T. Veblen, J. Commons, V. Mitchell, C. Ayes gibi dflnrlerin yapt ve zamanla ok genifl dflnce yelpazesini ierisine almfl olan
bir dflnce akmdr. Bu akma gre iktisat bilimi, disiplinleraras bir bilimdir ve
inceleme konusu, esas olarak bireyler deil kurumlardr. Bu yaklaflma gre iktisadi olaylar incelenirken sosyoloji, psikoloji, siyaset, ynetim, tarih gibi bilim dallarndan yararlanlmaldr. Ekonomide istikrar iin devletin ekonomiyi srekli olarak
izlemesi ve ynlendirmesi gerekli olup, gelir dalmnn dzeltilmesi iin de devlet mdahalesine ihtiya vardr. Ayrca teknoloji ve sanayileflme ekonomik refah
iin nemlidir. Daha sonra ortaya karak Yeni Kurumsal ktisat olarak adlandrlan yaklaflm ise insan davranfllarn etkileyen kar faktrnn yannda, sosyal bir
varlk olmas nedeniyle insann iinde bulunduu sosyal evrenin rf, adet, gelenek, grenek, din gibi dinamiklerinin de davranfllar flekillendirmede nemli rol
olduunu kabul etmektedir.
Kurumsal iktisadn temel ilgi alanlar afladaki biimde zetlenebilir:
ktisadi baflar ve kurumsal deiflim sreleri zerinde kurumlarn etkisi zerine odaklanr. zellikle kurumlarn insanlar tarafndan oluflturulduu ve istemli ya da istemsiz olarak deiflime uradklar grfln savunur.
Kurumlarn oluflumunu ve iflleyiflini bireylerin ve insan topluluklarnn toplumsallaflmfl davranfl biimleri asndan ele alrken, kurumlar iktidar yapsnn nedeni ve sonucu olarak inceler.
ktisadi etkinlikleri belirleyici konuma sahip olan kurumlarn ve devletin
oluflumunu ve deiflimini temel sosyal sre olarak deerlendirir. Yasal
sistemi ve devleti baml ve bamsz deiflkenler olarak iktisadi analiz
ierisinde deerlendirir. zellikle devletin iktisadi yaflamdaki rol zerine
odaklanr.
Teknolojiyi iktisadi yapnn baflarsna ve geliflimine neden olan temel etken
olarak ele alr. Teknolojinin nemi zerinde durarak kaynaklarn greli ktln belirleyen etken olarak grr.
Toplumun kurumsal yapsnn kaynak dalmnn temel mekanizmas olduunun savunur. Kurumsal yapnn kurumlar, iktidar yaps ve bunlarn etkileflimi sonucunda oluflarak zaman ierisinde deiflime uradn ne srer.
Deer kavramnn bireysel ve toplumsal yaflam srecinde ortaya kan davranfl kalplar, alflkanlklar ve geleneklerden etkilendiini belirtir. Deer
kavramn yasal sreleri etkileyen, toplumdaki iktidar yapsnn bir rn
olarak grr. Deeri veri kabul eden geleneksel varsaymn tersine, toplumsal yaflam ierisinde deerin nasl olufltuu ve deifltiini odak noktas olarak ele alr.
Yolsuzluk
Kurumsal kalitenin belirlenmesinde nemli grlen olgulardan biri yolsuzluktur.
Yolsuzluklara neden olarak, devletin ekonomideki bykl, enflasyon, brokrasinin kalitesi, reglasyonlar, sivil ve siyasal zgrlkler, hukuk kurallar, mlkiyet haklarnn korunamamas, kamu sektr cret dzeyi, iktisadi politikalar, rekabet eksiklii, kifli baflna dflen dflk gelir, gelir dalmndaki eflitsizlikler, doal
kaynak zenginlii (petrol ve maden), etnik farkllk, dinsel ve kltrel faktrler
gsterilmektedir.
Yolsuzluk siyasi ve idari olmak zere iki kategoride incelenebilir. Siyasi yolsuzlukta, kamu yararna karar almakla mkellef devlet kurumlarnn kifli, kurum, zmre veya baflka lke menfaatlerine hizmet edecek flekilde karar almas salanmaya
alfllr. dari yolsuzluk ise kamu yrtme gcn kullanan brokratlarn yasalar
uygulamas srasnda, bu gc yasalara ve meslek ahlakna aykr bir flekilde flahsi
bir kar elde etmek iin ktye kullanmas fleklinde gerekleflir.
Devletin ekonomideki rol ve mdahalesi kamu grevlilerine ekonomik kaynaklarn ve frsatlarn kimlere ve nasl datlaca konusunda tekel gc ve takdir
hakk salamaktadr. Bu koflullar altnda ekonomik baflarlar, piyasa faaliyetlerine
bal olmamakta, daha ok yetkili kamu grevlisini etkileme kabiliyetine bal olmaktadr. Bylece yolsuzluk, refahn datmn salayan geerli aralar konumuna gelmektedir.
Yolsuzluun etkileri incelenecek olursa ncelikle iflgcnn dalmn bozduu grlmektedir. Yolsuzluunun yksek olduu bir ortamda yetiflenler glerini
rant kollama ve yolsuz davranfllara harcayarak retime katkda bulunamazlar. Birok durumda bu faaliyetlerin sonular negatif katma deere dnflr. Bu durum
da ekonominin byme hzn dflrmektedir. Ayrca yolsuzluun devlet mdahalesine bal olmasndan kaynaklanan bir etki de ortaya kar. Yolsuzluun daha
kolay yaplabilecei alanlarda kamu yatrmlarnn dflt grlebilmektedir. Bask gruplar araclyla yatrmlarn ynlendirilmesi yolsuzluun nemli bir sonucu-
189
190
ktisadi Kalknma
dur. Dier nemli bir etki de yabanc yatrmlar zerinde gerekleflmektedir. Dorudan yabanc yatrmlara nemli lde ihtiya duyan geliflmekte olan lkeler,
yolsuzluk nedeniyle bu yatrmlar yeterince ekememektedirler.
Neo-klasik iktisat teorisinin temel varsaymlarndan biri, alc ve satclarn piyasa hakknda tam bilgiye sahip olmalardr. Ancak gerek hayatta alc ve satclarn
piyasa hakknda tam bilgiye sahip olmadklar ve taraflardan birinin dierinden daha fazla bilgiye sahip olduu grlmektedir. Asimetrik bilgiden kaynaklanan bu
durum, tam rekabet flartlarn ortadan kaldrarak piyasa baflarszlklarna neden olmaktadr. Ayn zamanda asimetrik bilginin varl, ekonomik hayatta ifllem maliyetinin ve frsatln da ortaya kmasna yol amaktadr. Snrl rasyonellik ve ifllem
maliyeti kavramlar, yolsuzluk olgusunu aklamada nemli bir role sahiptirler.
nk yolsuzluk, ifllem maliyetinin ve ekonomide belirsizliin olduu durumlarda
ok daha fazla gerekleflmektedir.
Brokrasi
ktisadi kalknmay etkileyen kurumsal kalite konusundaki nemli unsurlardan biri de brokratik yapdr. Brokrasi kavram sosyal bilimlerde, toplumlarn oluflturduu yasalar uygulayan idari yapy anlatmak iin kullanlmaktadr. Brokrasi, ynetim ve siyaset ile ilgili bir kavramdr. Brokrasi, genel olarak daha ok olumsuz
ve ktleyici bir anlam ifade eder. Brokrasi, rgtlerin olumsuzluklarn ve resm
otoritenin ktye kullanlmasn anlatmakta kullanlan bir kavramdr. Bu anlamda
brokrasi verimsizlik, ifllerin ar yrmesi, kuralclk, yetki devretmekte isteksizlik gibi olumsuz davranfl ve ifllemlerdir. Dier bir anlamyla brokrasi, belirli zelliklere sahip bir rgt biimi olarak tanmlanmaktadr. Bu tanm Weberle birlikte
ortaya kmfltr. Brokrasi konusundaki egemen anlayfl, Weberin tanm etrafnda toplanmfltr. Bu anlamda brokrasi, rasyonel bir rgt biimidir ve teknik olarak dier rgt biimlerinden stndr. Brokrasi, kamu ynetiminin efl anlamls
olarak da kullanlmaktadr. Bu anlamyla da brokrasi, devlet ynetiminde eflitli
idari grevleri ve iflleri yerine getirmek iin hkmetler tarafndan ynetilen ve eflitli kamu kurumlarndan oluflan rgtler btndr. Brokrasi zel sektrden ziyade kamu sektrndeki ynetimi ifade etmek iin kullanlmaktadr. Ayrca brokrasi, eflitli siyasi topluluklarn ynetimini ve kamu politikalarn dzenleyen yasalarn uygulanmasn da kapsamaktadr.
Brokratik rgtlenme modelinin getirdii kurallara ballk ve flekilcilik gibi ilkeler uygulamada ortaya kard olumsuzluklardan dolay her zaman dikkat ekmektedir. Bu olumsuzluklar ayn zamanda kt ynetim uygulamalar olarak grlmektedir. Kt ynetim uygulamalarnn birok kayna bulunmaktadr. Bunlarn ierisinde brokratik rgtlenme modeli, kamu yararn koruma anlayflna dayal ve kamu gcyle flekillenmifl kamu grevlilii sistemi bulunmaktadr. Dier bir
kaynak ise toplumsal ahlakn ve sivil toplumun yetersizliidir.
Brokrasi toplumlar iin bir yk, bir maliyettir. fllem maliyeti kuramna gre
karmaflklaflan toplumsal yapda ifllerin yrmesi iin ifllemler asndan bir maliyet
ortaya kmaktadr. Bu maliyet brokrasidir. Bu maliyetin tahamml edilemez hle
gelmesi kalknma srecinde olumsuz etki yaratmaktadr. Brokratik yapnn etkili
olmamas iktisadi birimlerin ifllem maliyetlerini artrmakta, bu durum da ekonomik
sistem zerinde olumsuz etki yaratmaktadr. Brokratik verimliliin yksek olduu durumlarda ekonomik geliflmenin olumlu etkilendii bilinmektedir. Brokratik
yapnn etkili olmamas yolsuzluklara da uygun ortam hazrlamaktadr.
191
Finansal Sistem
Finansal sistemler, yeni teknolojilerin yaylmas ve sermaye birikiminin gerekleflebilmesi iin fon salama fonksiyonu stlenmelerinden dolay ekonomik byme srecinde nemli bir unsurdur. Geliflmifl ve fonksiyonlarn etkin flekilde yerine getiren finansal sistemler, bireylerin ellerinde bulunan kk deer taflyan
mevduatlarn byk yatrmlara ynlendirmelerini salayarak ve yatrm eflitlenmesini mmkn klarak tasarruf sahiplerinin risklerini azaltmaktadr. Bylece, uygulanmas dflnlen projeler hakknda bilgi toplama ve deerlendirme maliyetlerini, uzmanlaflmfl kurumlar araclyla azaltma ve kaynaklarn ynetilmesini izleme gibi fonksiyonlar araclyla verimlilii ve dolaysyla ekonomik bymeyi
artrabilmektedir.
Finansal geliflme ve ekonomik byme arasndaki teorik iliflkiler, finansal araclar tarafndan salanan hizmetleri vurgulamfl ve bunlarn yenilik ve byme
iin gerekliliini savunmufl olan Joseph Schumpeterin alflmalarnda yer almaktadr. Schumpeter, finansal arac rollerindeki bankalarn, teknolojik yenilii kolaylafltrdn belirtmektedir. Bankalar tasarruflar bir araya getirmekte, yatrm projelerini deerlendirmekte, yneticileri denetlemekte ve firmalar hakkndaki detayl bilgileri daha dflk maliyetle elde edebilmektedir. Finansal araclar kaynaklar
daha verimli alanlara ynlendirerek, ekonomik sistem ierisinde ok nemli bir
rol stlenmektedirler. Schumpeterci grfle gre, finansal araclarn geliflimi, bymeyi dorudan etkileyen, teknik deiflimi ve verimlilik artfllarn olumlu ynde etkilemektedir.
Finansal sistemin kendisinden beklenen yarar retmesi iin baflka bir ifade ile
finansal geliflmenin ekonomik bymeye katkda bulunabilmesi iin finansal altyapnn salam olmas gerekmektedir. Finansal altyap, kredi kltr, kurumlaflma,
zel mlkiyet haklarnn tanmlanmas, alacak takibi ile ilgili yasal dzenlemeler,
fleffaflk gibi birok unsuru iine almaktadr. fieffaflk ve sorumluluk iyi planlanmfl
ekonomik ve mali politikalarn en nemli iki zelliidir. Bu zellikler hem zel
sektrde hem de kamu sektrnde doru ve yerinde kararlarn alnmasn salamakta ve dolaysyla kaynak dalmnda etkinlii, makroekonomik istikrara, ekonomik byme ve refah artflna katkda bulunmaktadr. fieffaflk ve sorumluluk,
ekonomi politikas ve karar verme sreci ile ilgilidir. Her ikisi de gelecekteki krizlerin skln ve fliddetini azaltmaya yaramaktadr. Dzenleme ve denetleme otoriteleri siyasi basklardan bamsz olmaldr. Ayrca gleri ya da parasal kaynaklar, amalar gereklefltirmek iin elveriflli olmaldr. Yasalar, dzenlemenin snrlarn kesin bir flekilde izmeli ve dzenlemenin amalar aklkla tanmlanmaldr.
Dzenlemenin amalar piyasa eksikliklerini ve hatalarn dzeltmeye ynelik olmaldr. Dzenleme rekabeti engellememeli, teflvik etmelidir.
Piyasalar kendi hline brakldnda, asimetrik bilgi ve dflsallk gibi etkin olmayan sonularla karfllaflarak devlet mdahalesine gereke oluflturabilir. Asimetrik bilgi problemi, mali piyasalardaki iktisadi aktrlerin eksik ve farkl bilgiye sahip olmalarndan kaynaklanr. Mali piyasalarda bor alan kifli ya da kurum, giriflecei yatrmn getirisi ve riski hakknda, bor verene gre daha fazla bilgiye sahiptir ve bu bilgi farkl problemlere yol aar. Dflsallk etkisi ise bu piyasalarda ortaya
kacak olan olumsuz geliflmelerin dier piyasalara da etki etmesidir. Piyasa baflarszlklarnn giderilmesi erevesinde geliflmifl ve geliflmekte olan lkelerde devletin piyasalara mdahalesi sz konusu olmakta ve bu mdahale ounlukla kurallar koyarak piyasay dzenleme biimini almaktadr. Hem iktisatlarn hem de
192
ktisadi Kalknma
siyaset bilimcilerinin ortak alflma alan olan dzenlemeler, belli kurallar setinden
ve bu kurallarn uygulanmasndan oluflmaktadr. Bu uygulama, dzenlemeye konu olan birimlerin uyuma zorlanmasn ve bu erevede gzetlenmesini gerektirir.
Bu srete piyasa disiplini nem kazanmaktadr. Piyasa disiplini sektrn kendi
dinamikleri erevesinde, piyasa katlmclarnn yaklaflmlarna bal olarak kendiliinden oluflan kurallar yoluyla dzenlenmesini ifade eder. Dzenleyici otorite,
amacn etkin bir flekilde ve sektre en az maliyet ykleyecek flekilde gereklefltirmek iin farkl dzenleme yntemleri kullanabilir. Bunlardan biri piyasa mekanizmasna gvenmektir. Eer piyasa katlmclar sahip olduklar teflvik ve bilgi ile faydalarn maksimize ederlerken, dzenleme amalar da gereklefliyorsa bu durumda ayrntl kurallardan oluflan dzenlemelere ihtiya duyulmayacaktr.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
Asimetrik bilgi
gerek yaflamda grld bir durumu rnek gsterebilir
SIRAprobleminin
SZDE
misiniz?
D fi N E L Mve Mlkiyet Haklar
Yarg Sistemi
Salam bir kurumsal yap ierisinde yer alan etkin bir yarg sistemi, mlkiyet haklarnn korunmas,
S O R U szleflmelerin gvencesinin salanmas ve ifllem maliyetlerinin
dflrlmesi konusunda byk neme sahiptir. Hukuk ve ekonomik kalknma
arasndaki iliflkiye ynelik yaplan alflmalar, toplumsal refahn artrlmasnda o
DKKAT
lkedeki hukuk sisteminin etkinliinin byk rol oynadn gstermektedir. Bu
alanda benimsenen hukuk kurallar ve bu kurallarn uygulanmasnda gsterilen
SZDE geliflimi ile dorudan ilgilidir. Kural ve uygulamalar evreperformansSIRA
o lkenin
leyen kurumsal yapnn iyiye gtrlmesi hem ekonomik kalknmay hem de toplumun sosyo-ekonomik geliflimini etkileyecektir. Yeterli esneklie sahip, sosyal
AMALARIMIZ
ve iktisadi ihtiyalara rasyonel zmler reten, uygulanabilirlii mmkn, uygulama maliyeti dflk hukuk kurallarna sahip olmak ve bunlar ayn yaklaflm kullanarak kararllkla
K T A Puygulamak nemlidir. Bu geliflmelere paralel olarak, belirli bir
olgunlua ulaflan yeni kurumsal iktisat okulu, iflleyen bir hukuk sistemine sahip
olmay iktisadi geliflmenin en nemli gereksinimlerinden biri olarak kabul etmektedir. Bu okulun
nderlerinden Northun abalar Dnya Bankas, BM gibi kuruTELEVZYON
lufllarn alflmalarna etki etmifl ve geliflmekte olan lkelerin aflama kaydetmelerine ynelik olarak iyi bir hukuki altyapnn oluflturulmas iin birok program
bafllatlmfltr.
N T E R N E Tktisat Okulunu anlayabilmek iin, ncelikle Neo-klasik iktisat
Yeni Kurumsal
ile karfllafltrlmas faydal olacaktr. Neo-klasik teoriye gre, piyasa aktrleri potansiyel piyasa ifllemleri konusunda bilgi sahibidir. Her iki taraf da memnun edecek anlaflmalar kolayca kurulup sorun olmadan icra edilebilir. Bunlar modelin ynetilebilmesi iin yaplan basitlefltirici varsaymlardr. Bu modelde kurumlarn salayaca ngrlebilirlie ihtiya yoktur. Yeni kurumsal iktisada gre, gerek hayatta piyasa aktrlerinin kendileri iin en optimal ifllemi yapmalarnn nnde birok karmaflk yap sz konusudur. Neoklasik okulun aksine, mlkiyet haklar ve
ifllem maliyetleri zerine kurulu olan yeni kurumsal iktisat, geleneksel kavramlar
farkl flekilde yorumlamaktadr. Northa gre, kurumlar befleri olarak tasarlanmfl
ve ekonomik, siyasi ve sosyal iliflkileri flekillendiren formel ve informel snrlardr.
Gndelik hayatta bireylerin karfllafltklar belirsizlii azaltan kurumlar, bir anlamda, oyunun kurallar olarak grlebilir. Yeni kurumsal iktisat, iktisadi etkinlik tabanl klasik hukuk ve ekonomi analizini zenginlefltirmifltir. Bu okulun etkisiyle, etkinlik araclyla optimizasyon arayfllarnda, konuyu evreleyen kurumsal yap da
N N
dikkate alnmaya bafllanmfltr. Kurumsal yap zaman iinde zerinde analiz yaplabilecek baz izler brakarak evrim geirmektedir. Kurumsal yapdaki deifliklik
noktalar, pazarda gerekleflen ifllemler iin sz konusu olan ifllem maliyetlerinin
de deiflmesi anlamna gelir. rnein, rekabet otoritesinin iznine bal bir birleflme gereklefltirecek iki iflletme olduunu varsayalm. Bu iflleme iliflkin deerlendirme yaplrken, ilgili otoritenin mevcut kurumsal yapsnn yan sra, gemiflinin
de dikkate alnarak analiz edilmesi gerekir.
Klasik iktisatta mlkiyet haklar analize konu olmamfl, bireyin dorudan mal
sahibi olduu ve kaynaklarn en etkin dalmn salayacak biimde sfr ifllem
maliyeti ile el deifltirdii varsaylmfltr. Ancak gerek hayatta ifllem maliyetleri birey haklarnn tam bir erevesini sunmann uzanda kalmaktadr. Mlkiyet haklar kavramnn literatre Coase sayesinde girdii kabul edilmektedir. nsanlarn kt
kaynaklar ile evrili olmas sz konusu varlklarn kullanm ile ilgili baz kurallarn oluflturmasn gerektirmifltir. Mlkiyet haklar, bireylerin mevcut kaynaklar etkin biimde kullanabilmeleri iin oluflturduklar eflitli dzenlemelerdir. Sz konusu haklar; tek bir bireyin, grubun ya da organizasyonun belirli kaynaklara ulaflm
koflullarn belirlemektedir. zel mlkiyet dier mlkiyet trlerinden farkl olarak
bireye miras brakabilme, baflkalarn dfllayabilme, devredebilme ve haklarn kullanmada eflitli yaptrm mekanizmalarn kullanabilme olanaklarn salamaktadr.
193
194
ktisadi Kalknma
zet
N
A M A
N
AM A
N
AM A
N
A M A
N
AM A
195
Kendimizi Snayalm
1. Afladakilerden hangisi teknolojik geliflmenin barndrd aflamalardan birisidir?
a. Bulufl
b. Nfus
c. Gelir dalm
d. Brokrasi
e. Mlkiyet haklar
2. Evrimci/Yeni Schumpeterci yaklaflma gre mevcut
bir rnn yeni bir yntemle retilmesi afladaki yenilik trlerinden hangisidir?
a. rn yenilikleri
b. Sre yenilikleri
c. Teknoloji yenilikleri
d. Organizasyonel yenilikler
e. Radikal yenilikler
3. Ekonomik, bilimsel ve teknik alardan birbiriyle
iliflkili, bir dizi kkl ve zaman ierisinde ortaya kan
yeniliklere ne ad verilir?
a. rn yenilikleri
b. Sre yenilikleri
c. Kk yenilikler
d. Radikal yenilikler
e. Yenilik gruplar
4. Bilginin sahibi veya iflletmenin bu bilginin baflka
kifli veya iflletmeler tarafndan kullanlmasn kolayca
engelleyememesi bilginin afladaki zelliklerinden
hangisidir?
a. Rekabete konu olmama
b. Dfllanamazlk
c. Birikimlilik
d. Mlkiyet haklar
e. Bilginin yaylm
5. Afladakilerden hangisi teknolojinin uluslararas yaylmas aflamalarndan biri deildir?
a. Edinme/Benimseme
b. zmseme/Uyarlama
c. yilefltirme/Gelifltirme
d. Yaratma/Yayma
e. Dfllama/Korunma
196
ktisadi Kalknma
Yaflamn inden
Geliflmifllik Farkllklar ve Kurumsal Yap
kinci dnya savaflndan sonra Kore ikiye ayrlyor. Blnmenin Gneyde yaplan seimle fiilen gereklefltii
1948de, iki lkenin kifli baflna gelir dzeyi yaklaflk ayn. Sre iinde iki lke ok farkl politik ve ekonomik
kurumlar oluflturuyor. fiu anda Gney Kore, Kuzey Korenin yaklaflk yirmi kat daha zengin. Bu lkeler ak
ki ayn kltr ve corafyay paylaflyorlar. Bu durumda,
bu mthifl byme farklln, oluflturulan kurumlardaki farkllkta aramak gerekiyor.
Daron Acemolu son yazlarmda szn ettiim kitabnda (Modern Ekonomik Byme, 2009, Princeton
niversitesi Yayn), lkeler arasndaki byme farkllklarnn temel nedeninin kurumlardaki farkllklar olduuna ikna olmak iin bu rnein yeterli olmadn
belirtiyor. nk sonuta Kore rnei tek bir gzlem
oluflturuyor. Baflka gzlemlere ihtiyacmz var.
On beflinci yzyldan bafllayarak Avrupallar dnyann
eflitli yerlerini istila edip koloniler kuruyorlar. Oralardaki mevcut kurumlar deifltiriyorlar. Ama kurduklar
kolonilerde oluflturduklar kurumlar ok farkl. Kuzey
Amerikada kk hissedarlarn mlkiyet haklarna
nem veren ve demokratik bir kurumsal yap olufltururken, mesela Karayiplerde bask ve klelik rejimi
kuruyorlar.
Geen pazar gn deindiim ve ok anlaml olmayan
flans faktr dflnda lkeler aras gelir farklln aklayabilecek unsur var: Corafya, kltr ve kurumlar.
Bu durumda, bu kolonilefltirme deneyi lkeler aras
gelir farkllklar ile kurumlar arasnda iliflki olup olmadn arafltrmaya olanak veriyor. Zira, birincisi, lkeler
aras gelir farkllklar on beflinci yzyldan sonra giderek belirginlefliyor. kincisi, kolonilerin corafyas deiflmediine gre bu lkelerin sonraki byme farkllklarn kurumsal farkllklara balamak daha kolaylaflyor. Acemolu ve arkadafllarnn bir dizi arafltrmada
gsterdiklerinin z kabaca ve elbette benim anladm
flekliyle flyle: Kolonileflen lkelerin zenginlik dzeyi,
kolonileflmenin bafllangcndaki durumun tersine dnyor. Mesela Hindistan, 1500lerde hkm sren Babr
mparatorluu altnda ok zengin bir lke. Keza Amerikada o sralarda hkm sren Aztek ve nka imparatorluklar da. Oysa bu blgelerde flu anda mevcut lkeler dnyann fakir lkeleri arasnda. Buna karfln, o sralarda geliflmemifl olan uygarlklarn yaflad Kuzey
Amerika, Yeni Zelanda ve Avustralya flimdi dnyann
en zengin lkeleri arasnda.
197
Okuma Paras
...
Rostow, aflamalar yaklaflm ile kalknma srecine ne
zaman bafllamfl olduklarna baklmakszn, btn lkeleri zdefl/homojen bir dorultuda befl aflamaya blmflt. Gerschenkron, sanayileflme srecinin her lkede befl aflamalk ritmiyle tekrarland argmann elefltirerek, Almanya ve Rusya gibi sanayileflmekte ge kalmfl Avrupa lkelerinin ngiliz Sanayi devriminden temel olarak farkllklar gsterdiini ve bunun da esas
olarak ge kalanlarn eskileri yakalama abasnn
younluundan kaynaklandn ileri srmfltr. Gerschenkronun ileri srd iktisadi kalknma iin gerekli olduunu ileri srd kurumlar, kalknmann nedeninden ziyade bir sonucu olarak grlebilir (Chang,
2003:30).
Gerschenkron 18. yzylda Almanya ve Rusya gibi ge
kalknan lkelerin, ngiltere ve svire gibi erken kalknan lkeleri yakalamak iin gl bir devlet mdahalesine ihtiya duyduklarn ileri srmektedir. Geri kalmfllk ne kadar bykse mdahale de o kadar byktr
(Weiss ve Hobson, 1999:115). Gerschenkronun ele ald rnek lke 1861 sonras arlk Rusyasdr. Gerschenkron Rus endstrileflmesini incelerken tam/zorlaendstrileflme kavram ile endstrileflmenin baflladn belirtmektedir. Zorla endstrileflme demir ve elik
endstrilerinin (geriye doru balantlar) geliflmesini
salayan byk bir demiryolu ann kurulmas ile bafllamfltr. Demiryollar pazarn genifllemesini salarken,
ar endstri gmrk duvarlar ile korunmufl, sbvansiyonlar ve devlet yardmlar yaplan szleflmelerle garanti altna alnmfltr. Gerschenkrona gre arlk endstrileflmesinde ge kalknma teorisi erevesinde
endstrileflme flu faktrler tarafndan belirlenmifltir: Demiryolu inflas, ar endstri politikas, gmrk tarife
korumas, altn standard ve zorunlu tasarruf. Gerschenkron Rus endstrileflmesinde devletin endstrileflme srecine mdahale ettiini, mdahaleci devlet temelinin
zorunlu tasarruf olarak tanmlanan politikann oluflturduunu ileri srmektedir. Devlet ar vergilerle kyller ve iflilerden gelirlerini emip, bunu demiryollar
gibi bymeyi teflvik edici projelere aktarmfltr (Weiss, Hobson, 1999:118-119). Sanayileflme srecinin ilerleyen aflamalarnda mali kurumlarn eflitlenerek, her
geliflme yeni bir kuruma/kurumlara ihtiyac dourmufltur. Baflka bir ifadeyle, bugnn geliflmifl lkelerinde
nce kurumlar oluflmamfl, birikim sreci hzlandka
yeni kurumlarn oluflturulmas gndeme gelmifltir. Bu
geliflme eilimi, bugnn geliflmekte olan lkelerinde,
kurumsal yaplanmann, kurumlarn kalknma srecinde nemsiz olduklar anlamna gelmez, ancak kalknmann kendisine de indirgenemez.
198
ktisadi Kalknma
1. a
Sra Sizde 1
Teknolojik bulufl, o gne kadar bilinmeyen bir tekniin
bulunmas; teknolojik yenilik ise faktr donanm, faktr
fiyatlar ve talep yaps gibi ekonomik unsurlara gre hesaplandnda iktisadi bulunan bulufllarn uygulama alanna sokulmasna denir. Her yenilik mutlaka bir bulufla
dayand hlde, her bulufl ekonomik koflullar elvermedii iin uygulama olana bulup yenilie dnflemez.
2. b
3. e
4. b
5. e
6. d
7. c
8. a
9. b
10. a
Yantnz yanlfl ise Teknolojik Geliflme Kavram blmn yeniden gzden geiriniz.
Yantnz yanlfl ise Teknolojik Geliflme Kavram blmn yeniden gzden geiriniz.
Yantnz yanlfl ise Teknolojik Geliflme Kavram blmn yeniden gzden geiriniz.
Yantnz yanlfl ise Teknolojinin Yaylmas ve
Transferi blmn yeniden gzden geiriniz.
Yantnz yanlfl ise Teknolojinin Yaylmas ve
Transferi blmn yeniden gzden geiriniz.
Yantnz yanlfl ise Dorudan Transfer Yntemleri blmn yeniden gzden geiriniz.
Yantnz yanlfl ise Dolayl Transfer Yntemleri blmn yeniden gzden geiriniz.
Yantnz yanlfl ise Teknolojik Ak blmn yeniden gzden geiriniz.
Yantnz yanlfl ise Yaparak renme blmn yeniden gzden geiriniz.
Yantnz yanlfl ise Kurumsal ktisat blmn yeniden gzden geiriniz.
Sra Sizde 2
Emek-youn retim teknikleri genellikle daha fazla istihdam olana yaratmas ve daha az yatrm mal gerektirmesi nedeniyle dviz kaybn azaltc etkileri zerinde durulmaktadr. Ancak rekabetin younlaflt, standartlarn ykseldii gnmzde bu tartflmalar geerliliini yitirmifltir. Bu nedenle uluslararas rekabette yer
alabilmek iin adafl retim tekniklerine uyum salamak gerekmektedir. Sermaye-youn teknolojilerin uzun
dnemde yarataca geniflletici etkiler istihdam olanaklarnn bymesine yol aacaktr. Ayrca, daha yksek
katma deer yaratma ve genel olarak lkenin teknoloji
dzeyini ykseltmeleri de nemlidir. retimin youn
sermaye ile yaplmas iflgc verimliliini ykselterek
gelirin artmasna ve talep artflyla piyasalarn genifllemesine yol amaktadr.
Sra Sizde 3
Geriden gelmenin gelenlerin avantajnn sanld kadar
nemli olmayacan savunan iktisatlar da vardr. Bu
iktisatlara gre, gerekten de bugn hazr teknolojiler az geliflmifl ekonomileri beklemektedir. Fakat bu
hazr teknolojileri ithal etmek ve kullanmak yksek
bir sermaye birikim hzna ulaflmay gerektirmektedir.
nk mevcut modern teknolojinin zellii son derece
sermaye youn bir teknoloji olmasdr. Az geliflmifl lkelerde ise hzl sermaye birikimi, kalknmada karfllafllan en nemli engel durumundadr. te yandan sermaye birikimini hzlandrmak da sorunu zmee yetmemektedir. Modern teknolojinin ithali, sermaye birikiminin dvize dnfltrlmesi yoluyla gerekleflir. Bu
ise az geliflmifl ekonomilerin modern teknolojiyi aktarmadan nce belli bir geliflmifllik dzeyine gelmesini gerektirir. Buna ek olarak modern teknolojinin hzla geliflmesi, mevcut makine ve benzeri donanm modas gemifl hale getirmektedir. Byle bir ortamda az geliflmifl
ekonomiler, hazr teknolojiyi aktarmfl olsalar bile, ok
gemeden antika olmak durumuyla karfllaflmaktadr.
199
Yararlanlan Kaynaklar
zetlersek, ge gelenlerin avantaj olduu dorudur.
Ne yazk ki az geliflmifl lkeler modern teknoloji dnyasna ok ge gelmifller ve sahip olduklar avantajlar kullanamaz olmufllardr.
Sra Sizde 4
Kurumlar ekonomik olsun veya olmasn tm insan iliflkilerinde belirleyici rol oynamaktadr. nsanlar davranfllarn belirlerken maddi getirileri hzlca hesaplayarak ve sadece bu sonuca bal olarak karar vermezler.
Deer yarglar gibi dflnce alflkanlklar kurumsal yap tarafndan meydana getirilmektedir. Bu nedenle kurumlar bireylerin iliflkilerinde ve davranfllarn belirlenmesinde etkin bir biimde rol alr.
Sra Sizde 5
Asimetrik bilgi problemine rnek olarak ikinci el otomobil piyasas verilebilir. Buna gre piyasada daha iyi
durumda ve daha kt durumda olan otomobiller bulunmaktadr. Satclar otomobillerinin durumunu bilmektedir. Alclar ise otomobillerin durumu hakknda
bilgi sahibi olamadklarndan ortalama bir otomobile
gre fiyat belirlerler. Bu durum daha kt durumdaki
otomobilleri satanlarn ifline gelir ama daha iyi durumdaki otomobilleri satanlar teklif edilen bu fiyat beenmeyerek piyasadan ekilirler. Sonu olarak piyasada
sadece daha kt durumda olan otomobiller kalabilir.
Bu durum ortalama kaliteyi dflrd gibi fiyat oluflumunu da olumsuz ynde etkilemektedir.
200
ktisadi Kalknma
KTSAD KALKINMA
Amalarmz
N
N
N
N
Anahtar Kavramlar
Kreselleflme
Ekonomik Kreselleflme
Ticari Kreselleflme
Finansal Kreselleflme
Singer-Prebicsh Tezi
flgcnn Kreselleflmesi
Dfl Ticaret Hadleri
Dfl Ak
Yoksullafltrc Byme
indekiler
ktisadi Kalknma
Kreselleflme,
Kalknma ve Dfl
Ticaret
KRESELLEfiME VE KALKINMA
DIfi TCARET VE KALKINMA
Kreselleflme, Kalknma ve
Dfl Ticaret
KRESELLEfiME VE KALKINMA
Kreselleflme lkelerin ekonomik kalknma ve byme dzeyleri zerinde eflitli
kanallar araclyla olumlu ve olumsuz etkilere sahiptir. Bu dorultuda ncelikle
kreselleflme kavram eflitli boyutlaryla ele alnmfl, daha sonra ekonomik kreselleflme olgusu deerlendirilmifltir.
204
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
ktisadi Kalknma
Kreselleflme konusunda siyasi (politik), teknolojik, sosyal ve kltrel, ekonomik kreselleflme olmak zere farkl boyutlarn dikkate alnd bir snflandrma
yaplabilir.
Siyasi ve Hukuki Kreselleflme: Sovyetler Birliinin dalmasyla iki kutuplu dnya dzeni 1990l yllarn baflnda sona ermifl ve dnyada serbest piyasa ekonomisi, siyasal alanda ise demokrasiye dayal siyasi sistem yaygnlk kazanmfltr.
Sovyetler Birliinin dalmasnn ardndan Eski Sovyet Cumhuriyetlerinde ve Dou Avrupann sosyalist ekonomilerinde merkez planl ekonomiden piyasa ekonomisine geifl sreci bafllamfltr. Bu hzl deiflim sreci, eflitli lkelerdeki siyasal
sistem farkllklarnn ortadan kalkarak serbest piyasa ekonomisinin kresel bir sistem olmasn salamfltr. Gney ve Dou Asya lkelerinin, in Halk Cumhuriyetinin dfla almalar, Dou ve Bat Almanyann Birleflmesi, serbest piyasa ekonomisinin yaygnlaflmasn salamfltr. Ayrca Avrupa Birlii gibi, blgesel rgtlenmelerin ve IMF, Dnya Bankas, Birleflmifl Milletler gibi uluslararas rgtlerin siyasal kreselleflme srecinin hzlanmasnda nemli rolleri olmufltur (DPT, 2000: 1).
Siyasi ve hukuki kreselleflme sreciyle birlikte ulus-devletin geleneksel egemenlik anlayfl geerliliini kaybetmektedir. Kresel dnyada ulus devletlerin
kendi kurallarn belirleme ve uygulama gleri zayflamfl, uluslar st hukukun,
blgesel rgtlenmelerin, uluslararas rgtlerin ve ok uluslu flirketlerin etkisi byk lde artmfltr. 1960larda 1400 devletleraras kurum mevcut iken bugn
dnyada 5000 civarnda devletleraras kurum vardr (DPT, 2000: 55).
Sosyal ve Kltrel Kreselleflme: Kreselleflme ayn zamanda lkelerin birbirlerini sosyal ve kltrel olarak nemli lde etkiledii bir sretir. Ulaflm olanaklarnn yaygnlaflmas, bilgi iletiflim teknolojilerindeki hzl geliflmeler, nfus hareketleri, iflgc ve sermayenin snrlararas akm, insanlarn yafladklar evreden
ok uzaktaki olaylardan ve deerlerden etkilenmelerini kolaylafltrmaktadr. Sosyal
ve kltrel kreselleflmenin farkl lkelerdeki kifliler zerine yansmalar, benzer
tketim kalplarnda, bilgi ve becerilerde, giyim tarzlarnda, yeme ime alflkanlklarnda (Japon, talyan, in, Meksika mutfann lkemizde yaygnlaflmas ya da
Mac-Donalds, Burger King gibi fast food zincirlerinin dnyann her yerine yaylmas), sinema ve mzikte grlebilir. Kreselleflmeyle zellikle bilim ve teknolojide
lider olan lkeler dier lkeleri sosyal ve kltrel olarak derinden etkilemektedir.
rnein ABD film, sanat gibi kltrel alanlarda lider konumunda bir lkedir. Ayrca Amerikan ngilizcesi ortak bir dil olarak yaylmfltr. Bu ABD kltrnn etkisini dnya genelinde arttrmaktadr. Birleflmifl Milletlerdeki 120 lke kendilerine
iliflkin yazflma dili olarak ngilizceyi tercih etmektedir (Lieber, Wisberg, 2009:
SIRA SZDE
352).
lkeler arasnda sosyal ve kltrel etkileflimin hzland ve geniflledii gnmzde ulus
kendi toplumlarn kresel geliflmelerin dflnda tutmas
D fidevletlerin
NELM
mmkn deildir. Toplumlar; bilgi kaynaklar, yaflam biimleri, kltrel ve sosyal
deerler bakmndan hzla eflitlenmekte ve birbirlerine benzeflmekte, ortak bir
S O R U
kltre doru ynelmektedirler.
D K K A T 1996 ylnda yaynlad nsani Kalknma Raporunda bahsedilen
Birleflmifl Milletlerin
kksz byme, byme sreciyle birlikte kltrel kimlik kaybnn yaflandn; toplumun
rf adet, gelenek
ve greneklerinden yozlafltn belirtir. Birleflmifl Milletler verilerine
SIRA SZDE
gre hlen dnyada 10.000 dolaynda ayr kltr bulunmaktadr. Ancak bu kltrler zamanla azalmaktadr.
N N
AMALARIMIZ
K T A P
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
205
Bilimsel ve Teknolojik Kreselleflme: Geliflmifl lkelerdeki bilimsel ve teknolojik geliflmeler bilgi ve teknolojinin yaylma derecesine bal olarak geliflmekte
olan lkeleri etkilemektedir. Gnmzde uydular, bilgisayar teknolojilerindeki geliflmeler fiziki uzaklklarn yol at kstlamalar ortadan kaldrmfltr. Artk dnya
lkelerinde meydana gelen olaylar annda izleyebiliyor, baflka bir lkede hatta ktada olan bir yaknmzla nternet yoluyla grntl ve sesli olarak iletiflime geebiliyoruz. Yine nternet sayesinde baflka bir flehirde ya da lkede yer alan bir niversitenin ktphanesinde arafltrma yapabiliyor; eitim, retim olanaklarna iliflkin
bilgi edinebiliyoruz. Gemiflte fiziki uzaklklar iletiflim maliyetlerini ykselterek; kifliler, firmalar, kurumlar arasndaki iliflkileri ve dolaysyla bilgi alflveriflini snrlamaktayd. Gnmzde ise bilgi ve iletiflim teknolojilerindeki geliflmeler hem fiziki
uzaklklarn neden olduu maliyetleri dflrerek hem de yeni olanaklar salayarak
kreselleflmeye katkda bulunmaktadr. Teknolojik geliflme ulusal finans piyasalarSIRA saniyelerle
SZDE
nn kreselleflmesini de kolaylafltrmfl, bylece milyonlarca dolar,
llebilecek kadar ksa bir sre ierisinde bir ktadan baflka bir ktaya aktarlabilir hle gelmifltir (Berber, 2006: 453). Trkiye gibi geliflmekte olan Dlkelerin
bilimsel ve
fi N E L M
teknolojik geliflim alannda kreselleflmenin yaratt olanaklardan etkin bir biimde yararlanlabilmesi, teknoloji kullanma kltrnn yan sra teknolojiyi gelifltirme
S O R U
ve retme yetenek ve geleneini kazanmasna baldr (DPT, 2000:
97).
Burada kreselleflme srecinin temel boyutlar aklanmfltr. Ancak eitimin,
D K K A T saln, etnik gruplarn, medyann, ynetimin, insan haklarnn, demokrasinin kreselleflmesini konu alan alflmalar da bulunmaktadr.
SIRA SZDE
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
N N
SIRA SZDE
Dereglasyon:
Piyasa
AMALARIMIZ
ekonomisine ifllerlik
kazandrmak amacyla
ekonomik faaliyetlere iliflkin
devletin koyduu
K yasal
T A P
dzenlemelerin azaltlmas
veya ortadan kaldrlmas
ynnde yaplan
dzenlemelerdir.
TELEVZYON
NTERNET
206
ktisadi Kalknma
li sermaye akfllar ve iflgcnn Avrupa Ktasndan Amerika Ktasna ve kolonilerine g sz konusudur. Birinci ve kinci Dnya Savafllar ve ulus devletlerin nispeten bamsz kalknma ve ticaret politikalarn gereklefltirdii, ie dnk kalknma stratejilerinin benimsendii ve finansal btnleflme dzeyinin dflk dzeyde
olduu 1914-1960 ara dneminden sonra yeni bir kreselleflme evresine girildii
grlmektedir (Yeldan, 2001: 14).
1973-1980 dnemi, ikinci kreselleflme evresinin ortaya kmasn salayan
nemli geliflmelerin yafland bir dnem olmufltur. Bu dnemde Petrol hra Eden
lkeler rgt (OPEC)in petrol fiyatlarnda yaptklar byk orandaki fiyat artfllar petrol ihracats lkelerin ellerinde byk dolar rezervleri (petrodolar) birikmesini salamfltr. Bu birikimler ie dnk sanayileflme stratejileri uygulayan lkelerin artan finansman gereksinimini karfllamak amacyla geliflmifl lkelerdeki finans kurulufllar araclyla geliflmekte olan lkelere ynlendirilmifltir. Petrol krizi
yannda Bretton Woods sisteminin yklmas da kreselleflme srecinin yeni evresine girilmesine neden olmufltur. Bunlarn sonucunda geliflmekte olan lkelere
akan uluslararas zel finansal akmlar nemli boyutlara ulaflmfltr. 1970 ve 1980lerin baflnda ortaya kan uluslararas bor krizi, uluslararas kurulufllar gdmnde
neoliberal politikalarn, geliflmekte olan lkelerin ok byk bir ksmn iine alacak bir biimde yaygnlaflmasna ve bugnk kreselleflme srecinin bafllamasna
yol amfltr (fienses, 2004: 2).
Finansal Kreselleflme
SIRA SZDE
SIRA SZDE
D fi N E L M
D fi N E L M
207
S O R U
DKKAT
N N
Bafllangta sanayileflmifl lkelerin, daha sonraki yllarda da geliflmekte olan lSIRA SZDE
AMALARIMIZ
kelerin izledikleri finansal serbestlefltirme politikalar sonucunda
geliflmekte olan
lkelere ynelen uluslararas sermaye akmlarnn hacmi byk boyutlara ulaflmfltr. Geliflmekte olan lkelere ynelik sermaye akmlar zellikle
N E L M yllarn orD fi1990l
K T A P
talarnda hzla artmfltr. 1990 ylnda bu lkelere ynelik net zel sermaye akmlar 47.7 milyar dolar iken, 1996 ylnda 226.5 milyar dolara ulaflararak bir zirve
S O R U
yapmfltr.
S O R U
TELEVZYON
DKKAT
D K K A Tdier ksa ve
Net sermaye akmlar; net dorudan yatrmlar, net portfy yatrmlarn,
uzun vadeli zel ve resm net yatrm akmlarn kapsamaktadr.
N T E RSZDE
NET
SIRA
N N
TELEVZYON
D Ksermayenin
KAT
Kresel sermaye piyasalarnn genifllemesi ve ksa dnemli speklatif
akflkanlnn artmas sonucunda dnya dviz piyasas ifllemleri 2 trilyon dolar aflmfltr
N T E RSZDE
NET
(Thirlwall, 2006:14).
SIRA
Ticari Kreselleflme
SIRA
N T E RSZDE
NET
Ykselen Ekonomiler:
Uluslararas Para Fonu (IMF)
bu lkeleri, Arjantin,
Brezilya, Bulgaristan,
fiili,
AMALARIMIZ
SIRA SZDE
in, Kolombiya, Macaristan,
Hindistan, Rusya, Gney
Afrika, Romanya, Polonya,
Pakistan, Venezuella,
DK fi TN EPeru,
AL M
P
Filipinler, Ukrayna,
Venezuella, Malezya,
Meksika, Litvanya,
S OLetonya
R U
olarak sralamaktadr.
N N
AMALARIMIZ
Ticari kreselleflme ulusal mal ve hizmet piyasalarnn uluslararas
piyasalara almas olarak tanmlanabilir. Dnya ticaretinin serbestlefltirilmesinde Gmrk Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaflmas (GATT)nn ve 1994 ylnda bu anlaflmann yerine
K T A P
geen Dnya Ticaret rgt (DT)nn nemli katklar olmufltur. Dnya ticaretinin serbestlefltirilmesi amacyla kurulan GATT ve ye lkeler arasnda eflitli mzakereler sonucunda uluslararas ticaretin nnde engel teflkil eden gmrk tarife
TELEVZYON
oranlar zaman iinde azaltlmfltr. letiflim ve ulaflm teknolojilerindeki geliflmelerin de desteiyle birlikte geliflmekte olan lkelerin izlemeye bafllad serbest dfl
ticaret politikalar dnya ticaret hacminin nemli lde artmasna yol amfltr.
E R N E T derin bir
Gnmzde kreselleflme srecinin hz kazanmasyla lkeler N Tarasnda
btnleflme olgusu yaflanmaktadr. Derin btnleflme mal ve hizmetlerin retim
dzeylerini geniflletmekte, bunun yannda grnen ve grnmeyen ticareti arttrmaktadr. Uluslararas iliflkiler ok uluslu flirketlerin snrlararas katma deer yaratan faaliyetleri ve ok uluslu flirketler tarafndan kurulan network (alar) ten giderek daha fazla etkilenmektedir (UNCTAD,1993: 113).
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
D fi N E L M
K T A P
TELEVZYON
Ancak bu yldan sonra azalma eilimine girmifltir. Dnya ekonomisinde yaflanan ardflk krizler (1997de Asya, 1998de Rusya, 1999da Brezilya, 2000de TrkiAMALARIMIZ
SIRA SZDE
ye ve Arjantin) nedeniyle geliflmekte olan lkelere net zel sermaye
giriflleri 2000
ylnda 47.1 milyar dolara kadar gerilemifltir. 2003-2006 dneminde nispeten istikrarl bir seyir izleyen net zel sermaye akmlar, 2007 ylndaD694.7
milyar dolara
K fi T N AE L P M
kadar ykselmifltir. 2012 ylnda ykselen ve geliflmekte olan ekonomilere 411.5
milyar dolarlk net zel sermaye akm gerekleflecei beklenmektedir (IMF, 1999,
S O R U
2011).
SIRA SZDE
TELEVZYON
DKKAT
SIRA
N T E RSZDE
NET
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
208
ktisadi Kalknma
Tablo 8.1
Dnya retimi ile Mal ve Hizmet Ticaretinde Yllk (%) Deiflim
1986- 19932003
1995 2002
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011 2012
(Tahmin)
Dnya retimi
3.3
3.3
3.6
4.9
4.6
5.2
5.4
2.9
-0.5
5.0
4.4
4.5
Dnya Mal ve
Hizmet Ticareti
6.2
6.6
5.6
10.8
7.7
8.7
7.5
2.7
-10.9
12.4
7.4
6.9
Tablo 8.1de dnya retimi ve mal ve hizmet ticaretindeki geliflmeler grlmektedir. Genel olarak dnya mal ve hizmet ticaretindeki artfl, dnya retimindeki artfltan daha yksek dzeydedir. Dnya retimi 1986-1995 ve 1993-2002 dnemlerinde ortalama %3.3 artarken, dfl ticaretteki artfl oranlar srasyla %6.2 ile %6.6
olarak gerekleflmifltir. Global ekonomik krizin etkisiyle, 2009 ylnda dnya retimi ve dnya mal ve hizmet ticareti azalmfl ancak dnya mal ve hizmet ticaretindeki gerileme ok daha yksek dzeyde olmufltur. 2012 ylnda dnya retiminin
%4.5, dnya mal ve hizmet ticaretinin ise %6.9 artaca beklenmektedir.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
SIRA SZDE
Bir lkenin ticari
ve finansal anlamda kreselleflme dzeyinin gstergeleri neler olabilir?
flgcnn Kreselleflmesi
D fi N E L M
Kreselleflme sreciyle birlikte mal, hizmet ve sermayenin snrlararas hareketlilii kolaylaflrken, insann ve iflgcnn snrlararas hareketlilii ok daha snrl dS O R U1980li yllarn ortalarndan itibaren dnya ihracat kresel
zeyde kalmfltr.
GSYHnin 1990 ylnda %20sinden, 2006 ylnda %30.8ine ulaflmfltr (UNCTAD,
2008). Dorudan
sermaye yatrmlar da benzer bir eilim gstererek kD K K Ayabanc
T
resel GSYHnin 1980 ylnda %7sinden 2003de %22sine ykselmifltir. Ancak, her
yl dnya nfusu iinde uluslararas snrlardan geerek g edenlerin oran sadeSIRA SZDE
ce %3dr (ILO, 2010: 13). zellikle yksek teknik beceri dzeyine sahip iflgcne ynelik talebin artmas nitelikli iflgcnn hareketliliini geniflletirken, niteliksiz iflgcnn
hareketliliini azaltmfltr. ounlukla geliflmekte olan Gneyden
AMALARIMIZ
geliflmifl Kuzeye iflgc g sz konusudur. 2006 ylnda yaplan bir arafltrmaya
gre o tarihe kadar Gneyden Kuzeye g etmifl olanlarn says 63 milyondur ve
toplam uluslararas
K T A Pgn %33n oluflturmaktadr (ILO, 2010: 16).
Gnmzde iflgcnn lkeler ve ktalar arasnda hareketlilii belli lde snrlansa da uluslararas g giderek artan bir seyir izlemektedir. flgcnn kreselleflmesi,T Eticari
L E V Zve
Y O Nfinansal kreselleflme kadar gl olmasa da Birleflmifl Milletler Nfus fiubesi (UNPD) 2010 ylnda 214 milyon kiflinin doduklar ve vatandafl
olduklar lkelerin dflnda yafladklarn hesaplamfltr. Bu byklk dnya nfusuna oranlandnda (daha nce belirtildii gibi %3) kk olmasna ramen, topN T E R N E T byktr. Ayn zamanda baflka lkelere g edenlerin says,
lam rakam olduka
1980deki dzeyinden (112 milyon) iki kat daha fazladr (ILO, 2010: 15).
N N
SIRA SZDE
SIRA SZDE
D fi N E L M
D fi N E L M
K K A T iflgc a1960l yllarda Bat Avrupa lkeleri ve Almanya, Trkiyeden nemli Dmiktarda
n karfllamak amacyla g almfltr. Almanyada 2009 ylnda 82 milyon nfusun 7 milyon 334 bini yabancdr. lkedeki Trklerin says ise 1 milyon 880SIRA
bindir
(Karluk, 2009:
SZDE
237-238).
N N
AMALARIMIZ
Ge neden olan faktrler ekonomik anlamda itici ve ekici
faktrler olarak
aklanabilir. tici faktrler arasnda, g veren lkedeki alflma olanaklarnn
yetersizlii, iflsizlik sorunun yaygn olmas, kifli baflna dflen gelir dzeyinin dflk
T A P yetersizlii
olmas, mesleki arafltrma ve alflma yapma olanaklarnn ve Karalarn
ve bu alanlardaki ilgisizlik, yetenekten ok kdeme nem veren kat idari sistem,
siyasal haklara yaplan basklar, siyasal belirsizlikler, ifl ve aile ortamndaki huzurT E L E V alflma
ZYON
suzluklar saylabilir. ekici faktrler ise yksek cretler, istikrarl
ortam,
demokratik hak ve zgrlklerin ileri dzeyde salanmas olarak ifade edilebilir.
Geliflmekte olan lkelerde kifli baflna dflen gelir dzeyinin dflk dzeyde olSIRA SZDE
mas bu lkelerden geliflmifl lkelere iflgc gn hzlandran
bir itici
N T E Rnemli
NET
faktrdr. Ancak g alan lkelerde iflsizlik, dflk cret, sosyal atflma, kamu
harcamalarn arttrma gerei, blgesel dengesizlikler gibi ortaya
baz
D fi kabilecek
NELM
olumsuzluklar iflgcnn kreselleflmesini engellemektedir. Bu nedenle geliflmifl
lkeler vize ve dier uygulamalarla iflgcnn serbest dolaflmn snrlandrmakta
S O R U
ve bu konuda sk kontrol politikalar uygulamaktadr.
DKKAT
Avrupa Birlii mallarn, sermayenin, kiflilerin ve hizmetlerin serbest dolaflmna
dayaldr.
SIRA
SZDE
Ancak uygulamada birlik tarafndan AB yesi lke vatandafllarnn,
diger
ye lkelerde
herhangi bir snrlama ve yasaklama olmadan alsmas anlamna gelen
iflilerin serbest
SIRA SZDE
dolaflmn geciktiren kararlar alnd grlmektedir. 1 Mays 2004D tarihinde,
Birlie 10
fi N E L M
ye (Macaristan, Polonya, ek Cumhuriyeti, Slovakya, Slovenya, Letonya, Litvanya, Estonya,
AMALARIMIZ
Malta, Gney Kbrs Rum Ynetimi) katlmfltr. Ancak Birlie katlan
10 yeden 8inde iflS
O R U belirlenmiflilerin serbest dolaflm engellenerek, serbest dolaflma iliflkin geifl sreleri
tir. Bu lkelerden sadece Gney Kbrs Rum Ynetimi ve Malta vatandafl olan iflilerin serK T A P
best dolaflm birlie katlm annda salanmfltr.
DKKAT
N N
flgcnn baflka lkelere ynelmesinin g veren lke asndan da baz deT SIRA
E L E V SZDE
Z Y Okalknmann
N
zavantajlar sz konusudur. Dflarya ynelik g zellikle ekonomik
nemli unsuru olan befleri sermayenin azalmasna yol aarak, ekonomik kalknmay olumsuz ynde etkileyecektir. Ayrca dflarya g eden AMALARIMIZ
iflgc yurt ii retim
ve talep dzeylerinin azalmasna yol aar.
NTERNET
N N
K Kitabevi,
T A P 2006) adBlent Gnsoyun Kreselleflme Bir Varolufl zmlemesi (Bursa: Ekin
l kitabnn ikinci blmnde Kreselleflmenin Farkl Boyutlar ve Geliflim Sreleri ile
ilgili detayl bilgiye ulaflabilirsiniz.
TELEVZYON
Ekonomik kreselleflmenin etkileri, bu srecin alt sreleri olarak akladmz ticari ve finansal kreselleflmenin olumlu ve olumsuz ynleri erevesinde deerNTERNET
lendirilecektir. Kreselleflmenin dnya ekonomilerini ve zellikle geliflmekte olan
lkeleri nasl etkiledii konusunda pek ok arafltrma yaplmfltr. Bu ksmda kreselleflme ile ekonomik byme, gelir dalm, finansal krizler, yoksulluk arasndaki iliflkiler sorgulanmfltr.
209
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
SIRA SZDE
NTERNET
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
SIRA SZDE
D fi N E L M
AMALARIMIZ
S O R U
K T A P
DKKAT
T ESIRA
L E V SZDE
ZYON
AMALARIMIZ
NTERNET
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
DKKAT
DKKAT
SIRA SZDE
210
AMALARIMIZ
N N
K T A P
TELEVZYON
SIRA SZDE
ktisadi Kalknma
AMALARIMIZ
K Kreselleflme
T A P
Erin Yeldann
Srecinde Trkiye Ekonomisi Blflm, Birikim ve Byme
(stanbul: letiflim Yaynlar, 2001) adl kitabnda Trkiyenin kreselleflme srecine iliflkin nemli bilgilere ulaflabilirsiniz.
TELEVZYON
SIRA SZDE
SIRA SZDE
D fi N E L M
D fi N E L M
211
S O R U
DKKAT
DKKAT
McKinnon-Shawn finansal serbestleflmenin ekonomik bymeyi hzlandraca
grflnn aksine Yeni Yapsalc ve Post Keynesyen Yaklaflmlar, finansal serbestleflmenin faiz
oranlarn ykselterek enflasyonu hzlandracan ne srerler. Enflasyon
ekonomide beSIRA SZDE
lirsizlii arttrarak ekonomik bymeyi olumsuz ynde etkiler. Post Keynesyen Yaklaflma
gre faiz oranlarndaki artfllar yatrmlar ve dolaysyla efektif talebi azaltarak ekonomik
AMALARIMIZ
byme hzn dflrmektedir.
N N
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
NTERNET
Ekonomik kreselleflmenin lke ekonomileri zerinde nemli olumlu etkileri olmasna ramen oluflturduu risk ve tehditler nedeniyle baz olumsuz etkileri de
bulunmaktadr. Kreselleflme sreciyle birlikte ulus devletlerin geleneksel otoritelerini kaybettikleri ve ulusal ekonomiyi ynlendirme glerinin zayflad kabul
edilmektedir. Ticari kreselleflme, byk yabanc firmalarla rekabet edemeyen kk lekli yerel firmalarn piyasadan silinmesine neden olabilmektedir. Yerli sanayinin geliflebilmesi iin yeni kurulan (yavru-bebek) ya da gen endstrilerin belli bir sre dfl rekabetten korunmas gerekmektedir. nk maliyet yaps bakmndan dezavantajl olan bir sanayi, belli bir sre korunursa, retim srecinde deneyim ve renmeyle maliyetlerini dflrecek ve dfl piyasada rekabet edebilecek konuma gelecektir.
lkelerin ekonomik ve finansal btnleflme dzeyleri arttka dfl piyasalarda
SIRAmal
SZDE
meydana gelecek geliflmelere daha ak hle gelmektedir. Ulusal
ve hizmet piyasalar dfl piyasalarla nemli lde btnleflmifl bir lkenin dfl talepteki deiflmelere duyarll artmaktadr. Sermaye hareketlerini byk lde
D fi N E L serbestlefltirM
mifl lkeler de ieriye ve dflarya ynelik sermaye akmlarndaki deiflimden byk lde etkilenir. 1980li yllardan itibaren hzlanan finansal kreselleflme, fiS O R U
nansal istikrarn salanmasn glefltirmektedir. Yksek kr elde etmek gdsyle hareket eden yabanc zel sermaye akmlar geliflmekte olan lkelerin mali piyasalarnda istikrarszla neden olarak; faiz oranlarnn, dviz kurlarnn
D K K A T byk lde dalgalanmasna yol amaktadr. Finansal serbetleflmenin finansal kriz riskini
arttraca dflnlebilir. Bu dorultuda finansal serbestleflmeSIRA
ile SZDE
krizler arasnda
iliflkiyi arafltran uygulamal alflmalar yaplmfltr. Bu alflmalardan bazlar, finansal sektrdeki serbestlefltirmenin sonraki bankaclk krizleriyle pozitif ve nemli
lde iliflkili olduunu ileri srmfltr. Ayrca birok lkedeAMALARIMIZ
finansal serbestlefltirme srecinin ardndan finansal krizlerin ortaya kt belirtilmektedir.
N N
K T Azerine
P
John Williamson-Molly Mahar, ev. Gven Delice, Finansal Liberalizasyon
Bir nceleme, (Ankara: Liberte Yaynlar, 2002) adl kitapta finansal liberalizasyonun etkileri
konusunda yararl bilgiler edinebilirsiniz.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
NTERNET
NTERNET
212
ktisadi Kalknma
Ayrca kreselleflmeden lkelerin nasl etkilendikleri arafltrlrken; gelir dalm ve yoksulluk konular da dikkate alnmaldr. Kifli baflna dflen gelir asndan
en yoksul ve en zengin on lkenin karfllafltrlmas kresel eflitsizliin boyutlarnn
kavranmas konusunda yardmc olabilir. Yaplan hesaplamalarla en zengin on lkedeki kifli baflna dflen ulusal gelir, en yoksul lkelerdekinin 1960da 92 katyken bu oran 1970de 113e, 1980de 129a, 1990da 151e ve 2000de 203e ykselmifltir. 1990 ile 2000 arasnda yoksul ile zengin lkeler arasndaki kifli baflna dflen gelir farkllklar dier zaman dilimlerine oranla daha da derinleflmifltir (Subaflat, 2007: 462). 1963 ylnda en st gelir dzeyinde bulunan %20lik dilimdeki kiflilerin mill gelirden aldklar pay %57den, 2009da %18e gerilemifltir. Buna karfllk en dflk %20lik blmn paynda bir deiflikliin olmad dikkate aldndnda, deiflimin orta gelir snflarna olumlu etki yapt sylenebilir (Erel, 2011).
Kreselleflmenin eflitsizlii arttrdn ortaya koyan bir baflka arafltrma 2008 ylnda OECD tarafndan gereklefltirilmifltir. Raporda 2010 ylna doru OECD lkelerinde gelir eflitsizliinin nemli bir gstergesi olan gini katsaysnn artt vurgulanmfltr. OECD lkelerinde 1980lerde 0.29 olan gini katsays 2010 ylna doru
%0.316ya ykselmifltir. Baflka bir deyiflle OECD lkelerinde eflitsizlik artmfltr (zkul, 2011).
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
SIRA SZDE
DKKAT
DSIRA
fi NSZDE
ELM
S O R U
AMALARIMIZ
DKKAT
K T A P
SIRA SZDE
TELEVZYON
AMALARIMIZ
K NT ET R AN EPT
TELEVZYON
NTERNET
Ekonomik kreselleflmenin
olumlu etkilerini maksimize ederken olumsuz etkilerini miniSIRA SZDE
mize edebilmek iin neler yaplabilir?
D fi N E L M
DIfi TCARET
VE KALKINMA
Ekonomik kalknma ile dfl ticaret arasnda pozitif ynl bir iliflki olduu grfl,
S O R U
ekonomi literatrnde
yaygn olarak kabul edilmektedir. Dfl ticaretin ekonomik
kalknmay olumlu ynde etkileyecei grfl; A. Smith, D. Ricardo, J. S. Mill gibi
SIRA SZDE
klasik iktisatlar
da vurgulanmfltr. Ricardonun Karfllafltrmal sD K K Atarafndan
T
tnlkler Teorisine gre, her lkenin karfllafltrmal olarak en etkin olduu baflka bir deyiflle
DSIRA
fi dflk
NSZDE
E L M retim maliyetinin geerli olduu alanlarn retiminde uzmanlaflmas ve bunlar ihra ederek nispeten pahalya rettiklerini dier lkelerden ithal etmesi gerekir. Byle bir durumda hem kt kaynaklar optimal bir biimS O R U
de kullanlmfl
olacak hem de lkelerin ekonomik refah dzeyleri ykselecektir.
AMALARIMIZ
N N
D Kstnlkler
KAT
Karfllafltrmal
Teorisine gre, lkeler faktr donanmlarndaki farkllklar
K
T
A
P
nedeniyle dfl ticarete giriflirler. Ancak dfl ticarette faktr donanmnn dflnda baflka unsurlarn da SIRA
rol oynadn
ifade eden modeller bulunmaktadr. Kravis Modelinde, dfl tiSZDE
caretin temel nedeni bir maln ekonomide bulunmamasdr. Linder Modelinde ise lkeleT E L Edflen
V Z Y Ogelir
N
rin kifli baflna
dzeylerinin dfl ticarette belirleyici bir unsur olduu ifade ediAMALARIMIZ
lir. Lindere gre, iki lkenin kifli baflna gelir dzeyleri birbirlerine ne kadar ok benzerse, aralarndaki ticaret hacmi de o kadar fazlalaflr.
N N
KN T ETR NAE TP
Ekonomik kreselleflme srecinin nemli bir unsuru olan ticari kreselleflmenin hangi kanallar araclyla lke ekonomilerini ve bunlarn byme ve daha genel anlamda kalknma dzeylerini etkileyecei daha nce deerlendirilmiflti. BuraTELEVZYON
da geliflmekte olan lkelerin ekonomik kalknma dzeyleri ykseldike karfllafltklar nemli bir sorun, dfl ak konusu incelenecektir.
NTERNET
213
N N
TELEVZYON
AMALARIMIZ
I+X = S+M
N N
NTERNET
eflitliinin salanmas gerekir. Bu eflitlikte I toplam safi yatrmlar;
K T AX Ptoplam (mal
ve hizmet) ihracat; S yurt ii tasarruflar ve M de toplam (mal ve hizmet) ithalat
gstermektedir. Bu modele gre dfl ak, M>X biiminde ifade edilir. Ak ekonomide mill gelir denge dzeyine ulaflldnda bu eflitliin salanmfl
dfl aT E L E V Zolmas,
YON
n olmadn gstermez. nk yukardaki eflitlik (denge) durumunda, M>X olabilir. Ancak bu fark kapatacak lde I>S ise genel eflitlik yine salanmfl olur. Bu
arada yatrmlarn yurt ii tasarruflardan fazla olmas durumunda aradaki farkn anNTERNET
cak yabanc sermaye, dfl borlanma ya da altn ihrac yoluyla salanabilecei
gzden karlmamaldr. ktisadi kalknma ile dfl ak arasndaki nedensellik iliflkisi
fiekil 8.1de yer almaktadr.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
SIRA
D K SZDE
KAT
DSIRA
fi NSZDE
ELM
S O R U
AMALARIMIZ
DKKAT
K T A P
SIRA SZDE
TELEVZYON
AMALARIMIZ
NTERNET
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
214
ktisadi Kalknma
fiekil 8.1
Y
ktisadi Kalknma
ve Geniflleyen Dfl
Ak
Y2
Y1
Y0
I+X I+X+ I
S+M
B2
A2
D2
A1
B1
D0
D1
X,M,I,S
fiekilde dfley eksende mill gelir (Y), yatay eksende de X, M, I ve S llmektedir. hracat, mill gelirden bamsz (otonom) bir byklk olduu iin, mill gelir eksenine paralel bir doru ile gsterilmifltir. fiekilde ithalat ve ayrca gsterilmeyen I ve S fonksiyonlar da belli eimlerle (ithalat eilimi, yatrm eilimi ve tasarruf eilimi) mill gelire bal bir geliflme iindedirler. Dfl an olmad Y0 gelir
dzeyinde (flekilde D0 noktasnda) dfl denge saland gibi, yatrm-yurt ii tasarruf dengesi de salanmfltr. I+X ve S+M dorular, ierdikleri deiflkenlerin, sahip
olduklar eimler erevesinde yatay toplamlar ile elde edilmifltir. fiekil 8.1de grld gibi gelir dzeyi Y0dan Y1e ykseldiinde, mill gelir dengesi (I+X=S+M),
D1 noktasnda ancak A1B1 kadar bir dfl akla salanmaktadr. Eer mill geliri Y2
dzeyine karmak istersek, bu ancak daha fazla dfl aa (A2B2 kadar) katlanmakla mmkn olacaktr. Y0 gelir dzeyinde S=I eflitlii salanmflken, Y1 ve Y2 denge
gelir dzeylerine giderek bozulan I>S durumu vardr. Bunun kayna ise M>X olmasdr. Baflka bir deyiflle dfl ak bymekte, bundan beslenen yatrm artfllar da
doal olarak mill geliri arttrmaktadr (Y0dan Y1e ve Y2ye). Geliflmekte olan lkeler kalknma abalarn younlafltrdka, giderek artan bir dfl ak ile karfllaflmaktadr. Bu olguya, dfl ticaret ann -dfl an- genifllemesi ad verilir. ktisadi kalknma ile birlikte dfl ak afladaki nedenler dolaysyla genifller:
Yatrmlarn artmas: Geliflmekte olan lkeler kalknmalarn gereklefltirebilmek iin makine ve donanm gibi yatrm mallarn byk lde ithal etmek zorundadrlar. Artan yatrmlarn dourduu ithalat harcamalarnn, ihracat gelirleriyle karfllanamamas ise dfl ticaret an dourmaktadr.
thalat artfl: ktisadi kalknmayla birlikte gelir dzeyinin ykselmesi, lkelerin ithalat eilimini de arttrmaktadr. Artan gelir, tketim talebini hem arttrmakta
hem de eflitlendirmektedir. zellikle gsterifl etkisiyle tketim talebinin genifllemesi yatrm mallar ithalatna eklenerek, dfl an bymesine neden olur.
hracatn olumsuz etkisi: ktisadi kalknmayla birlikte gelirin artmas, yurt ii
talebin artmasn salar. Bu durum, talebin byk bir blmnn lkenin ihra ettii mallara ynelmesine ve dolaysyla bunlarn yurt iinde tketilmesine yol aarak ihracat azaltr. Ayrca lkenin ihracat arttka, ithalat da artar. nk ihracat
artfl, gelir artflna yol aarak ithalat talebini arttrr. Bu da dfl ticaret ann bymesi sonucunu dourur (Han ve Kaya, 2006: 162-163).
215
Genel olarak lkelerin ticari anlamda dfl lkelerle btnleflme derecesi arttkD fi N E L M
a ekonomik bymelerinin de artaca dflnlr. Ancak ihracata dayal bymeyi tercih eden geliflmekte olan lkelerde ticaret hacmi genifllerken dfl ticaret hadO R U partnerine
leri aleyhe dner. Bylece dfl ticaret hadleri bozulan lkedenS ticaret
fazladan bir gelir aktarm sz konusu olduu iin, lkenin refah dzeyi azalr.
Eer dfl ticaret hadlerindeki bozulma ok younsa dflarya aktarlan
D K K A T gelir, bymenin yaratt gelir artflndan daha byk olabilir. Byle bir durumda lke bymeye ramen net refah kaybna urar, baflka bir deyiflle yoksullaflmfl olur. Bu duSIRA SZDE
rum iktisatlar arasnda yoksullafltran byme (immiserizing growth) olarak
AMALARIMIZ
K T A P
N N
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
SIRA SZDE
SIRA SZDE
216
D fi N E L M
ktisadi Kalknma
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
adlandrlr. Jagdish Bhagwati, bymenin net olarak refah kaybna yol aabileceS O R U
ini belirterek,
yokflullafltran bymenin kuramsal temellerini ortaya koymufltur.
Ancak lkelerin
bymeyle yaygn bir biimde karfllaflmayacaklar dflnD Kyoksullafltrc
KAT
lebilir. nk yoksullafltrc byme olgusunun ortaya kmas belli koflullara baldr. rnein retimSIRA
artfllar
yannda dnya talep koflullarnn da bu sonucu ortaya karabilecek
SZDE
nitelikte olmas gerekir. Ayrca lkenin yapt dfl ticaret ile dnya fiyatlarn etkileyebilecek byklkte olduu varsaylmaktadr. Dier bir koflul da dfl dnyada bunu dengeleyecek
AMALARIMIZ
ynde bir bymenin
ortaya kmamasdr. Yoksullafltrc bymenin iki lkeli modelinde
yalnzca lkelerden birinin byd ve bu lkedeki bymenin de ihracat sanayileri kanalyla saland varsaylr. Ayrca hkmetler eflitli aralarla byle bir olumsuzluun orta T Aolabilirler.
P
ya kmasnaK engel
rnein ihracattan vergi alarak bu mallarn dnya piyasalarnda arz daraltlarak fiyat dflflleri engellenebilir. Ancak kreselleflme sreciyle birlikte
hkmetler bu tr aralar kullanma konusunda eskisi kadar zgr deildir.
N N
TELEVZYON
TELEVZYON
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
Burada ilk olarak bir lkenin dfl ticaret hadlerinin ne anlama geldii aklanacak
ve nasl lld gsterilecektir. Bu erevede net deiflim ticaret hadleri ile geNTERNET
lir ticaret hadleri kavramlar dikkate alnacaktr. Ayrca bir lkenin dfl ticaret hadlerindeki deiflimin neyi ifade ettii tartfllacaktr.
Dfl ticaret hadleri, dfl ticaretten kazanl m yoksa zararl m kldn lmek
iin kullanlr. Bir lkenin dfl ticarette avantajl ya da dezavantajl konumda olduu, dfl lkelere satlan mallarn fiyatlarndaki deiflimler ile dfl lkelerden satn alnan mallarn fiyatlarndaki deiflimlere baldr.
Bir lkenin dfl ticaret hadleri, ihracat mallar fiyat endeksinin ithal mallar fiyat
endeksine SIRA
oran
olarak tanmlanr. Bu tanmlama net deiflim ticaret hadleri
SZDE
(net barter terms of trade) veya mal ticaret hadleri (commodity terms of trade)
olarak adlandrlr. Net deiflim ticaret hadlerinin yzde olarak ifade edilebilmesi
iin 100 ileD arplmas
fi N E L M gerekir. Net Deiflim Ticaret Hadleri afladaki gibi formle
edilir:
S )O xR 100
U
N=(Px/Pm
N N
AMALARIMIZ
Dfl ticaret hadleri, lkelerin ihra ve ithal ettikleri mallarn fiyatlarndaki deiflmelere bal olarak dfl ticaretten kazan salayp salamadn deerlendirmede
T A P
nemli bir Kgstergedir.
Formlden de anlafllaca gibi, bir lkenin ihra ettii mallarn fiyatlar sabitken, ithal ettii mallarn fiyatlarnn dflmesi ya da ithal ettii
mallarn fiyatlar sabitken ihra ettii mallarn fiyatlarnn artmas durumunda net
T E L E V hadleri
Z Y O N ykselecek ve sz konusu lke dfl ticaretten kazanl kadeiflim ticaret
caktr. Her iki fiyat endeksi artmakla birlikte, ihracat fiyat endeksindeki artfl ithalat fiyat endeksindeki artfltan daha byk olmas durumunda da dfl ticarette avantajl bir konum sz konusudur. Eer, lkenin ihra ettii mallarn fiyatlar ithal etNTERNET
tii mallarn fiyatlarna oranla daha hzl dflerse, lke baz ylna gre bir birim it-
hal mal elde edebilmek iin ncekine gre daha fazla mal satmas gerekecektir.
Baflka bir deyiflle bir birim ihra mal karfllnda, ncekine gre daha az ithal mal elde edecektir. Bu durumda lke dfl ticaretten zararl kacak, yani dfl ticarette
dezavantajl konumda olacaktr.
SIRA SZDE
Bir lkenin ihracatnn deerindeki deifliklikler, ithalat fiyat
endeksindeki deifliklikler ile birlikte ele alndnda, bu lkenin toplam ihracat geliriyle salayabilecei ithalat hacmine ulafllabilir. hracatn satnalma gcndeki
D fiya
N Eda
L Mithal kapasitesindeki deiflimleri gsteren bu endekse, gelir ticaret hadleri denir. Bir baflka deyiflle gelir ticaret haddi, bir lkenin ihracat karfllnda baflka lkelerden saS O R U
tn alabilecei mal miktarnn bir lsdr.
Gelir ticaret haddindeki artfl, lkenin ihracata dayal olarak ithalat kapasitesindeki
artfl
DKKAT
belirtmektedir. Bundan dolay, gelir ticaret hadleri ihracatn ithalat zerinden satnalma
gc endeksi ile ihracata bal ithalat kapasitesi endeksi olarak da
adlandrlmaktadr.
SIRA
SZDE
N N
NTERNET
Singer-Prebisch Tezi
Tarihsel olarak bakldnda, ilkel mallarn fiyatlarnn sanayi mallarna oranla dflfl gsterdii daha nce belirtilmiflti. Bunun sonucunda, dfl ticaret hadleri ortalama olarak petrol ihra etmeyen az geliflmifl lkeler iin zamanla ktleflme eilimindedir. Geliflmifl lkelerde ise nispi bir iyileflme sz konusudur. Dfl ticaret hadlerinin, uzun dnemde tarmsal rn ihra eden lkeler aleyhine geliflmekte olduunu ortaya koyan temel teori; bu teorinin ilk savunucular olan Alman iktisats
Hans Singer ve Latin Amerikal iktisat Raul Prebischin adlarndan dolay SingerPrebisch Tezi olarak adlandrlr. Singer ve Prebischin alflmasna dayal olarak
Birleflmifl Milletler bir yaynnda temel rnlere gre dfl ticaret hadlerindeki geliflmeyi flyle ortaya konmufltur: 19. yzyln ikinci yarsndan kinci Dnya Savaflna
217
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
SIRA SZDE
218
SIRA SZDE
ktisadi Kalknma
kadarki dnemde,
ilkel mal fiyatlarnda, sanayi rnleri fiyatlarna oranla devaml
D fi N E L M
olarak bir azalma eilimi vardr. Ortalama olarak belli bir miktar tarmsal rn ihracat, bu dnemin sonunda, dnem baflnda aldnn ancak %60n satn alabilS O R U
mektedir (Hepaktan
ve Karakayal, 2009: 196).
D fi N E L M
S O R U
Petrol fiyatlarnn
lde ykseldii petrol krizi dneminde, ticaret hadlerine
D K K A nemli
T
dair Singer-Prebisch Tezinde yaplan genellemenin geerli olmad gz nnde buSIRA SZDE
lundurulmaldr.
SIRA SZDE
DKKAT
SIRA SZDE
SIRA SZDE
D fi N E L M
AMALARIMIZ
S O R U
N N
Singer Dve
Prebisch dfl ticaret hadlerinin az geliflmifl lkeler aleyhine ifllemesi
fi N E L M
sonucundaAMALARIMIZ
fakir lkelerden zengin lkelere srekli olarak kaynak transferinin gereklefltiini ve bunun yurt ii sanayilerin korunmasn salayan ithal ikameci sanaS O R U
yileflme stratejisiyle
ortadan kaldrlabileceini ileri srmfllerdir.
K T A P
K T A P
thal ikameciDsanayileflme
stratejisi konusu 3. nitede ayrntl olarak incelenmifltir.
KKAT
DKKAT
TAsya
E L E V Z Y O N Gney Kore,
SIRAkaplanlar:
SZDE
T E L E V Z Ysonucunda,
ON
Bu geliflmeler
geliflmekte olan lkeler ihracat kompozisyonlarnSIRA SZDE
da nemli deifliklikler yaparak ihra rnlerini eflitlendirme yoluna gitmektedirler. zellikle Dou Asya Kaplanlar ile daha sonra Latin Amerika ve Asyadaki
bir ok geliflmekte
olan lke, ihra mallar iinde sanayi mallar ihracatlarn bAMALARIMIZ
NTERNET
yk lde ykseltmifltir. Bylece bu lkeler ilkel mal ihracats olmann dnya
piyasalarnda yaratt dezavantajl konumdan sanayi mal ihracatlarn arttrarak
K T A P
kurtulmufllardr.
N N
NTERNET
T E L E V ZTezinde,
YON
Singer-Prebisch
ticaret hadlerinin az geliflmifl lkeler aleyhine geliflmesine neden olan faktrler, grupta ele alnmaktadr. Bunlar; arz, talep ve ekonominin esneklii ile ilgili faktrlerdir. fiimdi konuyu bu erevede geniflleterek ve
detaylandrarak inceyelim.
NTERNET
219
220
ktisadi Kalknma
SIRA SZDE
Ekonomilerin
Yapsal Esneklii:
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
N N
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
SIRA SZDE
SIRA SZDE
Koruyucu dfl
ticaret
politikalar ile az geliflmifl lkelerin dfl ticaret hadlerini iyilefltirmeSIRA
SZDE
leri mmkn olabilir mi?
NTERNET
D fi N E L M
NTERNET
D fi N E L M
S O R U
S O R U
DKKAT
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
N N
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
221
zet
N
A M A
N
A M A
N
A M A
N
A M A
222
ktisadi Kalknma
Kendimizi Snayalm
1. Afladakilerden hangisi iflgcnn serbest dolaflmnn yol at olumsuzluklar arasnda yer almaz?
a. Farkl kltrlere sahip bireyler lkede sosyal atflmaya neden olabilir.
b. Devletin btesinden kamu harcamalarna daha
yksek pay ayrlmas gerekir
c. Daha dflk cret dzeylerinde alflmak zorunda kalr.
d. flsizlik oranlarnn ykselmesi su oranlarn
arttrr.
e. zellikle lkeye ynelik nitelikli iflgc g
befleri sermaye stokunu arttrr.
2. Yaplan bir arafltrmada Almanyada Amerikan filmlerinin piyasadan ald payn %76 olduu tespit edilmifltir. Afladakilerden hangisi bu durumu aklar?
a. Kltrel kresellfleme
b. Siyasi Kreselleflme
c. Finansal Kreselleflme
d. Bilimsel Kreselleflme
e. Politik Kreselleflme
3. Afladakilerden hangisi, dier flartlar sabitken bir
lkenin dfl ticaret hadlerinin iyileflmesine neden olan
bir unsurdur?
a. hra mallarnn fiyatlarnn dflmesi
b. thal mallarnn fiyatlarnn dflmesi
c. hra mallarna ynelik talebin dflmesi
d. hra mallarnn gelir esnekliinin dflmesi
e. thal mallarnn talep miktarnn ykselmesi
4. Gelir dzeyi arttka, gda maddelerine yaplan harcamalarn oran azalrken, sanayi mallarna yaplan harcamalarn orannn artmas afladakilerden hangisiyle
aklanr?
a. Singer-Prebisch Tezi
b. Yoksullafltrc Byme Hipotezi
c. Engel Yasas
d. Gelir Ticaret Haddi
e. Dfl Ticaret Haddi
5. Afladakilerden hangisi ekonomik kreselleflme srecinin hz kazanmasyla birlikte lkelerin elde ettii
avantajlardan biri deildir?
a. lek ekonomileri ortaya kar
b. retimde etkinlik artar
c. Teknik bilginin yaylmas kolaylaflr
d. Gini katsays ykselir
e. retimde gerekli yatrm mallar elde edilir.
6. Afladakilerden hangisi lkeler arasnda kifli baflna
dflen gelir dzeylerinin dfl ticarette belirleyici olduunu belirtir?
a. Kravis Modeli
b. Linder Modeli
c. Karfllafltrmal stnlkler Teorisi
d. Singer Prebisch Tezi
e. Disipline Edici thalat Hipotezi
7. Afladakilerden hangisi finansal kreselleflmenin
bir gstergesidir?
a. Dfl ticaret hacmi/GSYH
b. hracat/GSYH
c. Yabanc varlk/GSYH
d. Uluslararas g/dnya nfusu
e. hracatn ithalattan byk olmas
8. Afladakilerden hangisi Singer Prebisch Tezinin ileri srd yoksul lkelerden zengin lkelere srekli
olarak kaynak transferine yol aan etkenler arasnda
yer almaz?
a. Verimlilik artfllarnn geliflmifl ve az geliflmifl lkelerde farkllk gstermesi
b. Tarmsal rn arznn esnek olmas
c. Konjonktr dneminde ilkel maddeler ile snai
rn fiyatlarnn farkll
d. Geliflmifl lkelerde sanayi mal piyasasnda oligopolist eilimlerin yaygn olmas
e. Az geliflmifl lkelerde ithalatn gelir esnekliinin
yksek olmas
9. Afladakilerden hangisi kalknma ile birlikte dfl an genifllemesine neden olan faktrlerden deildir?
a. Az geliflmifl lkelerin yatrm mallarn byk lde ithal etmek zorunda olmalar
b. ktisadi kalknmayla birlikte gelir dzeyinin
ykselmesinin tketim mal ithalat eilimini
arttrmas
c. ktisadi kalknmayla birlikte yurtii talebin bir
ksmnn ihra mallarna ynelmesiyle ihra edilen mal miktarnn azalmas
d. ktisadi kalknma srecinde yeteri kadar yatrm
yaplamamas
e. hracatn yol at gelir artflnn ithalat talebini
arttrmas
223
Yaflamn inden
Kresel sistem tartflmalar
Kresel krizin kfl nedenleri ok tartflld, hala da tartfllyor. Arlkl grfl bunun finansal nedenlerden tr kt yolunda. O nedenle de adna kresel finans
krizi deniyor. Oysa ilk yldan sonra konu finans krizi
olmay aflt ve genel bir ekonomik kriz halini ald. Bafllangta ben de kresel finans krizi adn benimsememe karfln sonradan genellefltirilmifl kresel kriz adn
kullanmay tercih ettim. Kresel krizin temel nedeni
kreselleflmenin getirdii yenilikleri sistematize edememesiydi. 2000lere girerken geilmifl olan kresel ekonomik sistem tek tek ulusal ekonomik sistemlerin toplamndan oluflmuyor. Ekonomide basit bir rnek vardr:
Tek tek kiflilerin talep erilerini toplarsanz piyasa talep
erisine ulaflrsnz. Bu mantkla hareket edersek tek
tek ulusal ekonomileri toplayarak kresel ekonomik
sisteme ulaflmann mmkn olmas gerekir. Ne var ki
bu mantk her yere ayn biimde uygulanamyor. Birbirinden farkl ulusal ekonomik sistemleri st ste toplaynca kresel ekonomik sisteme ulafllmyor. Kresel
ekonomik sistem piyasa dzeni zerine kurulu btn
teki ekonomik sistemlerden farkl olarak, mal hareketlerinin serbestliine sermaye hareketlerinin serbestliini de ekleyerek ortak bir sistem olmaya yneldi. Buna
karfllk eski paradigmann temelini oluflturan her lkenin kendine zg maliye ve para politikas uygulamas
devam etti. Yani durum ortak bir mal ve hizmet ticareti politikas, ortak bir sermaye hareketleri politikas ve
bunlarn karflsnda her ekonominin kendi yaklaflmna
braklmfl farkl para ve maliye politikalar grnmndeydi. Sahne byle farkl uygulamalara terk edildiinde
in kendisine uygun farkl bir dviz kuru politikas,
Hindistan kendisine uygun bir cret politikas, Brezilya
kendisine uygun bir faiz politikas araclyla yabanc
sermaye ekmeye alflabiliyor ve dierleri aleyhine stnlk salayabiliyordu. Kresel sisteme geiflle birlikte yani mal ve hizmet ticaretinin yannda sermaye hareketlerinin serbest kalmasyla birlikte benzer bir yapdaki para ve maliye politikalarnn da devreye sokulmas
gerekiyordu. Avro blgesi mal ve hizmet ticareti serbestliiyle birlikte sermaye hareketleri serbestliinin de
uyguland bir blge. Bu blgedeki lkelerin hepsi ortak para birimine ve Avrupa Merkez Bankasnca uygulanan ortak bir para politikasna sahip bulunuyor. Buna
karfllk her lke maliye politikasn nispeten serbeste
belirliyor. Nispeten diyorum nk Maastricht kriterleri
224
ktisadi Kalknma
Okuma Paras
enflasyona, bte ana, bor ykne ve faiz oranlarna st snrlar koyuyor. Bu snrlara karfln maliye politikas, para politikas gibi tek elden ynetilen bir politika deil. Sonuta ne oldu? Kresel kriz Avro lkelerinden bazlarn (rlanda, Yunanistan) batmann efliine
bazlarn da (Portekiz, spanya, talya) uurumun efliine getirdi. Demek ki piyasa siteminin ortak olduu bir
yerde para ve maliye politikasnn da ortak olmas gerekiyor. Uzunca bir sredir elefltirdiim paradigma deiflikliine ayak uyduramamfl sistem deifliklii meselesi iflte tam olarak bunu iflaret ediyor. Mal ve hizmet
hareketlerinin serbestlii ve sermaye hareketlerinin serbestlii btn lkelerde afla yukar ayn uygulanyor.
Ama buna karfllk para ve maliye politikalar her lkede farkl biimde uygulanyor. Para politikas, son yllarda enflasyon hedeflemesi erevesinde biraz daha
benzer bir yap gsterse de maliye politikas ok farkl
grnmler iziyor. rnein Avro blgesi lkelerinde
dolayl ve dolaysz vergilerin toplam vergi gelirlerine
oran srasyla yzde 45 ve 55 olduu halde Trkiyede
yzde 70 ve 30. Bu fark, Trkiye ile girmeye abalad AB arasnda ok farkl bir maliye politikas uygulandn gsteriyor. Sistem ortaksa politikalar da ortak olmal. Aksi takdirde sistem bunu kaldramaz.
Kaynak: Radikal Gazetesi, Mahfi Eilmez, 08/08/2010
...
Gnmzde kreselleflme konusunda ok genifl bir literatr oluflmufltur; ancak sosyal bilimlerin bir ok alannda grld flekilde, kreselleflmeye iliflkin birbirinden
tmyle farkl yaklaflmlar ortaya kmfltr. Kreselleflmenin siyasal, kltrel ve ekonomik sonular yaygnlk
kazandka, taraftarlar kadar karfl kanlarn saylarnda
da artfla tank olunmaktadr. nk kreselleflmeden
kazananlar olduu kadar, kaybedenler de mevcuttur.
Gnmzde kreselleflmeye ynelik yaklaflmlar aflr
kreselleflmeciler kuflkucular ve dnflmcler fleklinde l bir snflamaya tabi tutabiliriz. Aflr kreselleflmeciler, radikaller diye de anlmaktadrlar. Bunlara gre
endstri uygarlnn bir rn olan ulus devlet, kreselleflme srecine paralel olarak nemini yitirmifltir. Artk
kresel piyasa, politikann yerini almaktadr; nk piyasa mekanizmas hkmetlerden daha rasyonel alflmaktadr. Politikalar yerel ya da ulusal lekte hala etkili olsalar bile, kresel ekonominin hareketlerini etkileyebilecek gce sahip deillerdir. Aflr kreselleflmecilere
gre, piyasalar artk devletlerden daha gldr. Devletlerin otoritesindeki bu gerileme ise, dier kurumlar ile
birliklerin ve yerel/blgesel otoritelerin artarak yaygnlaflmas fleklinde grlebilir. Radikal/aflr kreselleflmeciler, dnya toplumunun, geleneksel ulus devletlerin yerini almakta olduunu (ya da alaca) ve yeni toplumsal
rgtlenme flekillerinin belirmeye bafllad dflncesindedirler. Ancak bu grup iinde yer alanlar, ideolojik yaklaflm farkllklar nedeniyle homojen bir grnm arz etmemektedirler. Fakat bu ideolojik yaklaflmlardaki farkllklara ramen, bugn giderek artan bir biimde btnleflmifl kresel bir ekonomin mevcut olduuna iliflkin
dflnceyi de paylaflmaktadrlar. Aflr kreselleflmeciler,
bu srecin kresel ekonomide kaybedenler kadar kazananlar da yarattna inanyorlar. Bir taraftan geleneksel
merkez-evre yapsnn yerine geen, yeni bir kresel
iflblm ykseliyor; te yandan da Gney ve Kuzey
arasndaki artan bir anokranizmin mevcudiyetine dikkat ekiliyor. Bu arka plana ramen hkmetler, kreselleflmenin sosyal sonularn idare etmek durumundadrlar. Kreselleflme, kazanan ve kaybeden arasndaki
kutuplaflmay, kresel ekonomik dzen iinde birbirine
balayabilir. Aflr-kreselleflmeci bakfl asna gre, lkeler arasnda uluslararas iflbirlii kolaylaflmfltr; artan
kresel iletiflim altyaps sayesinde deiflik lkelerin halklar, ortak karlarn daha ok farkna varmakta ve bunun sonucunda da kresel bir uygarln douflu iin or-
225
1. e
2. a
3. b
4. c
5. d
6. b
7. c
8. b
9. d
10. e
226
ktisadi Kalknma
Sra Sizde 3
Yoksullafltrc Byme Hipotezi ile aklanabilir. Kreselleflmenin sorgulanmasna yol aan bu hipoteze gre,
dfl ticaret hadlerinin nemli lde aleyhe dnmesinin
neden olduu kayplar, ekonomik bymenin salad kazanlardan daha byktr. Bylece lke, dfl ticaret yoluyla salad bymeden sonra, ncesinden daha dflk bir refah dzeyini salayacaktr. Bu anlamda
lkenin dfl ticarette bulunmasnn reel anlamda gelir
kaybna yol at sylenebilir.
Sra Sizde 4
Baz rnlerin ithalatndan ya da ihracatndan gmrk
vergisi almak ya da gmrk vergisi oranlarn ykseltmek dfl ticaret hadlerini iyilefltirmek iin kullanlan
politika aralardr. thal edilen bir maln gmrk vergisi artt zaman yurt ii fiyat ykseleceinden, -eer
o lkede ilgili maln fiyat esneklii olduka yksek iselkenin ithalat azalacaktr. Bu durumda ilgili maln ihracats-eer ticarette bulunduu lke nemli bir ithalat ise- ihracat dzeyini srdrebilmek iin ihra fiyatn, getirilen vergi kadar azaltmak zorunda kalacaktr.
te yandan ihracata konulan bir gmrk vergisi, bu
maln dfl talebinin deiflmedii varsaymnda, ihra
malnn dfl fiyatn ykseltecektir. Sonuta bir yandan
ithal mallarnn dfl fiyatlar dflerken, dier yandan ihra mallarnn dfl fiyat ykselecek ve ticaret hadleri
aleyhe dnecektir. Ancak byle bir ticaret politikasnn
yrtlebilmesi, lkelerin sz konusu rnler zerinde alc tekeli (ithalatta) ve satc tekeli (ihracatta) gcne sahip olmasna baldr. Ancak az geliflmifl lkelerin dnya pazarlarnda glerinin ok zayf ve mallarna ynelik talebin esnek olmas nedenleriyle dfl ticaret hadlerini byle bir politikayla iyilefltirmeleri mmkn grnmemektedir.
227
Yararlanlan Kaynaklar
Berber, M. (2006). ktisadi Byme ve Kalknma, 3.
Bask, Derya Kitabevi, Trabzon.
DPT(Devlet Planlama Teflkilat), (2000). VII. Befl Yllk
Kalknma Plan, Kreselleflme zel htisas
Komisyonu Raporu, Yayn No: DPT: 2544-K:
560, Ankara.
Erel, G.(2011). Krizler, Kreselleflme, novasyon
ve Gelir Dalm, Habertrk Gazetesi, 25 Kasm
2011.
Gnsoy, B. (2004). Kreselleflme ve Kalknma,
Kalknma Ekonomisi Seme Konular, iinde, Ed.
Taban S. Ve Kar M., Ekin Kitabevi, Bursa.
Gnsoy, B. (2006). Kreselleflme Bir Varolufl
zmlemesi, Ekin Kitabevi, Bursa.
Han, E. ve A. A., Kaya (2006). Kalknma Ekonomisi
Teori ve Politika, 5. Bask, Nobel Yayn Datm,
Ankara.
Hepaktan, E. ve Karakayal, H. (2009). 1980-2008
Dneminde Trkiyenin Dfl Ticaret Hadlerinin
Analizi, Celal Bayar niversitesi, S:B.E., Sosyal
Bilimler, Yl: 2009, Cilt:7, Say:2.
ILO (International Labour Organization) International
Labour Migration A Rights-Based Approach, 2010.
http://www.ilo.org/public/english/protection/migr
ant/download/rights_based_approach.pdf (Eriflim
Tarihi: 20.12.2010).
IMF (International Monetary Fund), (1998). World
Economic Outlook, IMF Publication, Washington.
IMF, (1999). World Economic Outlook Database,
http://www.imf.org/external/pubs/ft/weo/1999/02
/data/index.htm.
IMF, (2011). World Economic Outlook. IMF
Publication, Washington.
Karluk, R.(2009). Uluslararas Ekonomi TeoriPolitika, 9.Bask, Beta Basm Yaym Datm,
stanbul.
Lieber, R.J. and Wisberg, E.R: ev. Blbl, K., (2007).
Kreselleflme,
Kltr
ve
Kimlik
Krizi,
Kreselleflme zerine Notlar, iinde, Ed.
Kaymakc O., Nobel Yayn Datm, Ankara.
rnek, . ve Kaplan, M. (2004).Dfl Ticaret ve
Kalknma, Kalknma Ekonomisi Seme
Konular, iinde, Ed. Taban S. Ve Kar M., Ekin
Kitabevi, Bursa.
zkul, . (2011). OECD tiraf Etti Globalleflme Gelir
Dalmn Bozuyor, Habertrk Gazetesi, 10 Aralk
2011.
Szlk
229
Szlk
A
lkeler.
bir sretir.
in tersi.
B
Bamllk: Bir lke ekonomisinin baflka bir lke ekonomisinin ihtiyalar ya da karlar dorultusunda ynlendirilmesi ve ayn zamanda biimlendirilmesi.
Finansal Kreselleflme: lke finansal sisteminin uluslararas finansal piyasalarla ve kurumlarla btnleflmesidir.
Finansal Bamllk: Azgeliflmifl lkelerde kurulan sanayinin
yksek dzeyde ithalata bamll neticesinde oluflan
G
Gelir Dalm: Bir lkede belirli dnemler iinde yaratlan
gelirin fertler, hane halklar veya retim faktrleri arasnda blnmesine gelir dalm ad verilir
Gelir Ticaret Haddi: Bir lkenin ihracat karfllnda baflka lkelerden satn alabilecei mal miktarnn bir lsdr.
Geim Kesimi: Snrsz emek arzyla kalknma teorisinde kullanlan, retim ve tketimin aile fertleri tarafndan yapld, rnlerin piyasaya kmadan aile iinde tketildii
tarm kesimi.
alflan Yoksullar: Son derece dflk cretle alflan, bu nedenle kendilerini ve ailelerini yoksulluk snrnn zerine karacak kadar gelir elde edemeyen kifliler.
D
Dfl Ticaret Hadleri: Bir lkenin dfl ticaret hadleri, ihracat
mallar fiyat endeksinin ithal mallar fiyat endeksine orandr.
Dfl Ak: lkenin dfl alem giderlerinin dfl alem gelirlerinden
byk olmasdr.
Dalizm: kililik. Bir lkede iktisadi, teknolojik, sosyal ve
blgesel alanlarda birbirinden farkl iki ayr kesimin (geleneksel kesim ve modern kesim) olduunu ifade etmek
zere kullanlan yaklaflm.
birimlerde topland, dolaysyla pazar yapsn oluflturacak deiflim srecinin geliflmedii, iflgcnn marjinal
verimlilii sfr ya da sfra ok yakn olduu, geleneksel
davranfl biimlerinin egemen olduu kesim.
Geliflmekte Olan lkeler: Azgeliflmifl lkeleri belirtmek iin
kullanlan, ancak geliflme ile ilgili olarak daha dinamik
bir sreci ifade eden kavram, geliflme yolundaki lkeler.
Geri/Geleneksel lkeler: Ekonomik iliflkilerinde geleneki
yapya sahip olan lkeler.
Gini Katsays: Gelir dalm eflitsizliini gsteren bir lt.
Lorenz erisine baldr ve eri ile kflegen arasnda ka-
230
ktisadi Kalknma
ktisadi Byme: Bir lkenin reel Gayrisafi Milli Hasla dzeyinde grlen artfl.
rin arttrlmasna ek olarak, azgeliflmifl bir toplumda iktisadi ve sosyo-kltrel yapda meydana gelen deiflme,
yenileflme.
leri/Modern lkeler: Ekonomik iliflkilerinde modern yap-
Potansiyel GSMH: Bir lkede belli bir dnemde var olan ifl-
nsani Kalknma Yaklaflm: 1980li yllardan itibaren poplerlik kazanan, teorik ve kavramsal temellerini temel ih-
Kaytdfl Ekonomi: Devletin resmi kaytlarna girmeyen fakat bir gelir akm douran btn faaliyetler.
Sermaye Birikimi: Toplumun retmifl olduu deerlerin tmn tketmeyip bir ksmn sermaye mallarna ayrmas.
layfl.
Srdrlebilir Kalknma: Gelecek kuflaklarn ihtiyalarn
karfllayabilmelerini tehlikeye sokmakszn, bugnk ku-
Szlk
231
kategori.
denmektedir.
dng.
kiflidir.
Yoksulluk: Yaflamn gerektirdii ihtiyalardan (imknlardan)
yoksun olma durumu.
rak da tanmlanmaktadr.
Teknoloji Seimi: Teknoloji seimi ayn kt dzeyini salayacak biimde deiflik girdi bileflimleri arasnda seim
yapmaktr. Belirli bir mal ya da hizmeti retmek iin birden ok alternatif bulunmas durumunda bunlar arasndan bir seim yaplmas gerekmektedir. Bu durum da
uygun teknoloji seimi olarak adlandrlmaktadr.
Teknolojik Ak: ki lkenin teknoloji dzeyi arasndaki farktr. lkeler arasndaki bulufl ve yenilik dzeyleri arasndaki fark ifade eder.
Teknoloji Transferi: retim faktrlerini organize etme bilgisinin lkeler arasnda aktarlmasdr.
Ticari Kreselleflme: Ulusal mal ve hizmet piyasalarnn
uluslararas piyasalara almasdr.
Ticari Bamllk: Ticari temeller zerine oturan ve doal
kaynaklarn smrlmesine dayanan bamllk tr, kolonyal bamllk olarak da adlandrlmaktadr.
cretsiz Aile flisi: Aile fertlerinden bir ya da bir kann sahip olduu iflletmelerde herhangi bir cret almakszn
alflan aile fertleri.
nc Dnya: Bat Avrupa, Kuzey Amerika ve Pasifikteki
zengin lkeler (Birinci Dnya) ile 80li yllarn ncesinde
merkezi planl ekonomiler olan Dou Avrupa lkeleri
(kinci Dnya) dflnda kalan lkeler.
ncl Sektr: Hizmetler sektr.