• Hipnozun tabiat?

Genç ve güzel bayan hipnozitörün gözlerinin derinliklerine bakt?, hipnozitörün gözlerinin

parlakl??? ve tesir edici ?ş?klar?, güzel bayan? hipnozitörün büyüsü alt?na götürdü. Hipnozitör
sessiz bir şekilde konuştu "Uykunuz geliyor... Göz kapaklar?n?z?n a??rlaşt???n? hissediyorsunuz...
Bütün vücudunuzu zay?f ve kuvvetsiz hissediyorsunuz... Şu andan itibaren benim emrimdesin...
Sesim seni kontrol edecek. Emirlerimin hepsine itaat edeceksin..."

1930'l? y?llarda hipnoz sahne gösterilerinde kullan?l?yordu ve şov malzemesi yap?l?yordu. O

zamanlarda kötü hipnozitörler menfaatleri do?rultusunda genç güzel kad?nlar? kullan?yorlar, kendi
isteklerini onlara zorla yapt?r?yorlard?.

Kont Dracula da genç güzelleri, kanlar?n? emebilmek için hipnoz etmişti.

Bu gibi örneklerin yüzünden hipnoz olumsuz olarak ele al?n?p, sihirli bir t?ls?m, şeytani hipnozcu
ve isteksiz kurban imajlar?na sebep oldu. Hakikaten hiçbir şey gerçek yolundan bu kadar sapt?r?
lamazd?.

Svengali bahanedir. Hipnozcunun gücü alt?nda olmak saçmad?r, yard?ms?z transta bulunmak
gülünçtür. Son günlerde hipnoz, düşünmenin ve insan akl?n? kullanman?n do?al bir yolu olarak
düşünülüyor ki; bu düşünme muhakemeden ve hayali bilimsellikten çok sanatç?n?n düşüncesi
gibidir. Bilim toplumunda hala bilim adam?, sanatç?dan çok itibar görür. Bu tür düşünce teşvik
edilmelidir. Çünkü böyle düşünceler hipnozun tehlikeli ve do?al olmad??? düşüncesini yöneltiyor.

1950'li y?llarda T.R. Sarbin'in ve bu günlerde Dr. T.X Barber'in araşt?rmalar? şunlar? göstermiştir;

Hipnoz, sa? beyin hemisfer aktivitesi ile ilişkilidir.

Hipnozun büyük bölümü insanlar?n ö?renebilece?i bir yetenektir.

Tüm hipnotik translar esas?nda oto (self) hipnozdur.

Hipnotik durumdan kişisel olarak yararlanmak için ritüalistik (gizemli) indüksiyon tekniklerine
gerek yoktur.

Hipnozun nas?l bir fenomen oldu?unu tecrübe etmek için kendinden geçmek ve derin transa girmek
gereksiz bir davran?şt?r.