Genç Werther'in Acıları PDF

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 52

Gen Werther'in Aclar - Johann Wolfgang Goethe

DNYA KLASKLER DZS: 52

GEN WERTHER'N ACILARI

Cumhuriyet Dnya Klasikleri Dizisi'nde Sn.Yksel Pazarkaya'nn izniyle baslmtr.


Yayna hazrlayan : Egemen Berkz
Dizgi : Yeni Gn Haber Ajans Basn ve Yaynclk A..
Bask : ada Matbaaclk Yaynclk Ltd. ti.
Haziran 1999

JOHANN WOLFGANG GOETHE


GEN WERTHER'N ACILARI

Almanca'dan eviren:
Yksel PAZARKAYA
75. yl cokusuyla...
Kaynak:
http://ekitap.kolayweb.com/

Hmanizma ruhunu anlama ve duymada ilk aama, insan varlnn en somut anlatm olan
sanat yaptlarnn benimsenmesidir. Sanat dallar iinde edebiyat, bu anlatmn dnce
eleri en zengin olandr. Bunun iindir ki bir ulusun, dier uluslarn edebiyatlarn kendi
dilinde, daha dorusu kendi dncesinde yinelemesi; zek ve anlama gcn o yaptlar
orannda artrmas, canlandrmas ve yeniden yaratmas demektir. te eviri etkinliini, biz,
bu bakmdan nemli ve uygarlk davamz iin etkili saymaktayz. Zeksnn her yzn bu
trl yaptlarn her trlsne dndrebilmi uluslarda dncenin en silinmez arac olan yaz
ve onun mimarisi demek olan edebiyatn, btn kitlenin ruhuna kadar ileyen ve sinen bir
etkisi vardr. Bu etkinin birey ve toplum zerinde ayn olmas, zamanda ve meknda btn
snrlar delip aacak bir salamlk ve yaygnl gsterir. Hangi ulusun kitapl bu ynde
zenginse o ulus, uygarlk dnyasnda daha yksek bir dnce dzeyinde demektir. Bu

bakmdan eviri etkinliini sistemli ve dikkatli bir biimde ynetmek, onun genilemesine,
ilerlemesine hizmet etmektir. Bu yolda bilgi ve emeklerini esirgemeyen Trk aydnlara kran
duyuyorum. Onlarn abalaryla be yl iinde, hi deilse, devlet eliyle yz ciltlik, zel
giriimlerin abas ve yine devletin yardmyla, onun drt be kat byk olmak zere zengin
bir eviri kitaplmz olacaktr. zellikle Trk dilinin bu emeklerden elde edecei byk
yarar dnp de imdiden eviri etkinliine yakn ilgi ve sevgi duymamak, hibir Trk
okurunun elinde deildir. 23 Haziran 1941.
Milli Eitim Bakan
Hasan li Ycel

SUNU
Cumhuriyet'le balayan Trk Aydnlanma Devrimi'nde, dnya klasiklerinin Hasan li Ycel
nclnde dilimize evrilmesinin, kukusuz nemli pay vardr.
Cumhuriyet gazetesi olarak, Cumhuriyetimizin 75. ylnda, bu etkinlii yineleyerek, Trk
okuruna bir "Aydnlanma Kitapl'' kazandrmak istedik.
Bu erevede, 1940'l yllardan balayarak Milli Eitim Bakanl'nca yaynlanan dnya
klasiklerini okurlarmza sunmaya baladk.
Byk ilgi gren bu etkinlii Milli Eitim Bakanl'nca yaynlanmam -ancak Aydnlanma
Devrimi yarda kalmasayd yaynlanacana kesinlikle inandmz- dnya klasiklerini de
katarak srdryoruz.
Cumhuriyet

AYDINLANMANIN ROMANI

"Gen Werther'in Aclar" zerine Birka Dnce


Goethe, 28 Austos 1999 gn 250 yanda olurken, onun dnya apndaki erken nnn ilk
temel ta olan "Gen Werther'in Aclar" romannn ilk basmnn zerinden de tam 225 yl
gemi bulunuyor. Goethe, romann 1774 ylnn ubat-Mays aylar arasnda yazd. Ayn yln
gznde ilk kez yaymlad. Okurlar zerinde beklenmedik younlukta etki yaratan roman, ksa
srede birok Avrupa diline evrildi, ayn etkiyi dier dillerin okurlar zerinde de brakt.
18. yzyl Almanyas'nda bireysel zgrln gndeme geldii yetmili yllarda bireyin
duygusu, gndemin arlkl maddesiydi. Fransa ve ngiltere gibi Avrupa lkelerinin siyasal
rgtllk ve ulusal birlik, toplumsal gelimilik ve ekonomik kalknma asndan ok
gerisinde bulunan, siyasal birlii olmayan Almanya, sanat, edebiyat ve felsefe alanlarnda
btn Avrupa'da ne frlayarak, feodal toplumdan burjuva toplumuna, uyruktan yurttaa,
ynlktan bireylie gei srecinin sanat ve dn alanndaki nderliini stlenmitir.
"Werther", ite byle bir srecin ilk roman olarak henz yirmi be yandaki Geothe'ye,
Almanca'nn ve Almanya'nn snrlar tesinde n kazanmann kaplarn da ardna kadar
amtr. Bireysel zgrleme ve aydnlanma srecinin roman olam "Werther" gnmze dek
etkisinden ve neminden hibir ey yitirmedi.
Gen Goethe, hem kendisinin, hem yakn evresindeki kiilerin arpc duygusal
yaantlarndan yararlanmtr "Werther"i yazarken, ama btn eletirmenlerin ve
yaznbilimcilerin saptadklar ve kantladklar gibi, bu yaantlardan yola karak, eksiksiz bir
kurgu ve roman yaps ortaya koymutur. Romann yaymlanmasndan yaklak on yl sonra
arkada Eckermann'a, "Werther"in kendi yaantlaryla ilikisini u szlerle belirtir:
"Parmaklarmn ucunda yanarak beni skntya sokan bireysel, ok yakn ilikilerdi, bunlar
beni sonunda Werther'i ortaya karan ruh durumuna soktu. Yaam, sevmi ve ok ac
ekmitim."
Lahn Irma kysndaki Wetzlar kentine gelen gen Goethe, 9 Haziran 1772 gn gittii

Volpertshausen'deki baloda Lotte Buff ile tant. Lotte Buff, on dokuz yanda olup drt yldr,
kendisinden on bir ya byk elilik yazman Johann Christian Kestner ile nianlyd.
1772 ylnn yaz aylarnda Lotte Buff'e duyduu ak, daha sonra "Werther" romannn
kvlcm olacakt. Romanda nemli bir yeri olan veda izlei de, Goethe'nin ayn yln 10 Eyll
gn Lotte ile Kestner'e vedasndan kaynakland. Bu veda srasnda da Goethe, romann
birinci blmnn sonunda doruk oluturan, ayrlk ve br dnyada yeniden buluma zerine
konumutu. Romann ikinci blmnn sonunda Werther'in kendini ldrmesi de bylece
birinci blmn sonundaki bu veda konumasna balanyor. Zira, Werther, Lotte ile br
dnyada buluacandan emin ve bu amala intihar ediyor.
Goethe, 11 Eyll sabah bir daha veda etmeden Wetzlar'dan ayrlr, yolda Ehrenbreitstein
kasabasnda Laroche ailesini ziyaret ederek, ailenin 16 yandaki kz Maximiliane ile tanr.
Oradan Frankfurt'a dnerek avukat olarak almaya balayan Goethe, tam Lotte'ye akn
unutmaya alrken, Wetzlar'dan ald bir haber, kendisini allak bullak eder. Leipzig'te
renim yllarndan tand, Volpertshausen'deki baloda yeniden karlat arkada, elilik
yazman Jerusalem, evli bir kadna ak yznden kendini ldrmtr. Goethe, bu intiharla
ilgili olarak Kestner'den ayrntl bilgi ister. Kestner gereken bilgileri kasm aynda Goethe'ye
yazar.
Kestner ile Lotte, 4 Nisan 1773 gn evlenirler ve Hannover'e tanrlar. iftin nikh
yzklerini Frankfurt'tan alp gnderen Goethe'nin evlilik gerekletikten sonra bundan
haberi olur. Temmuz 1773 tarihinde de bayan Laroche kz Maximiliane ile Frankfurt'ta
Goethelere konuk olur.
Ancak, bundan alt ay kadar sonra 9 Ocak 1774 tarihinde Maximiliane Frankfurtlu tecimen
Peter Anton Brentano ile evlenir ve bu evlilikten Alman edebiyatnn nemli adlarndan
Bettina ve Clemens Brentano doar, evleri de Alman Romantik Akm'nn beii olur. Bylece
Goethe ikinci kez, eilim gsterdii bir kzn bakasyla evlenmesini yaar, kendi
kskanlnn yan sra kocann ona kar kskanlnn da deneyimini derinden duyumsar.
1 ubat'ta yazmaya balayp ok ksa bir sre iinde mays aynda tamamlad "Werther"
romannn d ats bu yaantlardan olutu. Ama yaratlan yaptla yaantlar arasnda daha
baka bir balant kurmak olas deil. Zira, ortaya gerekten batan sona en salam biimde
tasarlanm bir kurguyla bir yazn yapt kmtr.
Kurguyu oluturan "Werther"deki mektuplar, Goethe'nin 1772 ylnda gerekten yazd
mektuplarla karlatrld zaman, yaamla yaznsal kurgu arasndaki ayrm ve sanatlama
sreci grlr.
"Gen Werther'in Aclar" romanyla Goethe, dnya edebiyatnn en etkili, en nl
yaptlarndan birini henz yirmi be yandayken verdi. Etkisi, bylesine dorudan olan az
sayda yapt vardr dnya edebiyatnda. Roman okuyan baz kiiler, roman kahraman
Werther'in etkisi altnda kalarak yalnzca Almanya'da deil, romann evrildii baka
lkelerde de intihar etmiler ya da intihara kalkmlardr.
Ama romann okur zerindeki byk etkisi, konusuyla olaylar dizisinden ziyade, Goethe'nin
dilinden kaynaklanmaktadr. Bir yandan ev, aile, arkadalk ilikileri, kyl, hizmeti gibi
insanlarn gnlk yaamlar gnlk bir dille anlatlrken, bir yandan Werther'in tutulduu ak
hummalar, coku ve heyecanlar, fke ve skntlar, duygu ve dnce doruklar, mthi bir
syleyi ve anlat trmanna geiyor. Zaman zaman bu trmann sonu gelmiyor; dil ve
anlatm duygulara, cokulara, umut ve d krklklarna, fke ve kzgnlklara ayn hzla ayak
uyduramyor; tmce tkanyor, kopuyor, ama okuru kendi sezgi ve imgelem gcyle,
alglamasyla tmcenin kesildii yerden teye anlam ulatmaya gtryor. Goethe'nin dil ve
anlatm zenginliinin yan sra, anlatm eleriyle dokuma ve kurgulamay da dahiyane bir
ustalkla baardn gryoruz bu genlik romannda.
"Werther" romann Alman Aydnlanmas'nn bir rn olarak deerlendiren Georg Lukacs,
bu romann yaymlanr yaymlanmaz dnya apnda nlenmesiyle Alman Aydnlanmas'nn
Avrupa'da ne ktn belirtiyor. Aydnlanmann z aklclk, aklclk ise birey olmakla olas.
Lukacs, "Aydnlanmada akln z nedir?" sorusuna yle karlk veriyor: "Akln z 'aka
dinin, ilahiyatn bulat felsefenin, feodal mutlakiyet kurumlarnn, feodal-dinsel erdem
koullarnn vb. dnsz eletirisinde' yatmaktadr."
Aydnlanmann neden ve sonular arasnda burjuva devriminin kesinlikle yer aldn
saptayan Lukacs, gen Goethe'nin, Schiller'in anlayna gre de devrimci olmadn, ama
"geni bir tarihsel anlamda, burjuva devriminin temel sorunlaryla isel bants anlamnda,
gen Goethe'nin yaptlarnn, Avrupa Aydnlanma Hareketi'nin, Byk Fransz Devrimi'nin
ideolojik hazrlnn doruklarndan biri" olduunu sylyor.
Goethe'nin temel bir ilkesi var. nsann szle ya da eylemle ya da baka bir yoldan ortaya
kard her ey, onun btn glerinin birleiminden kaynaklanmaldr; her tekillik sakattr,
diyor. Lukacs, "Werther"in yaznsal ana ieriinin bu ilkenin gerekletirilmesi, bunun

gerekletirilmesinin karsndaki i ve d engellerle sava olduunu belirterek, estetik


adan bu savan kurallara kar verildiini saptyor. Aydnlanmaya gre de, kurallar insanlar
iin yaplr, yoksa insan kurallara kle etmek iin deil. Yasalar da yle.
Lukacs'a gre, "Werther"deki erdem sorunlar hep bu savan erevesinde ilenmektedir.
Goethe, yallk yllarnda, intihar hakkn da, kurallara ve dogmalara bakaldr, devrimsel
tavr olarak niteler. Lukacs da Goethe'nin bu aklamasna gnderme yaparak, bu hakk
istemenin Montesquieu'ye dayandrlmasn, "Werther" ile aydnlanma bants asndan ok
ilgin olarak deerlendiriyor. Kurallarla ve dogmalarla insan iin savam, hmanist ideallerin
gerekletirilmesi asndan, gen Goethe'de halklk eilimiyle i iedir, diyen Lukacs,
"Werther" zerine u saptamay yapyor:
"Btn "Werther", burjuva devriminin hazrlk srecindeki yeni insana, burjuva toplumunun
gelimesinin ortaya kard insanlamaya, her ynde edim iin insann uyanna inandr - ve
ayn zamanda trajik olarak batmaya yargl. Bu yeni insann canlandrlmas srekli olarak
snfl toplumla ve darkafallkla dramatik bir atma iinde oluur."
Lukacs, "Werther"in dnya yaznndaki yerini belirlerken, bunu geici, ar, abartl bir
duygusallk olarak deerlendirmenin yanl bir kstlama olacan vurgular, geleneki
eletirmenleri eletirir ayn zamanda. Lukacs iin "Werther" ok daha nemli bir yere sahip:
"Werther"deki halk-hmanist bakaldr, Fransz Devrimi'nin hazrlk srecinde burjuva
ideolojisinin en devrimci anlatmlarndan biridir. "Werther"de, gen Goethe'nin her ynden
gelimi, zgr insan iin, "Gtz" ve "Prometheus" fragmanyla "Faust"un ilk tasarmlarnda
vb.de dile gelen abalarnn biremesidir."
Goethe'yi, Richardson ve Rousseau'nun yannda, Fielding ile Goldsmith'in de uzantsnda
gren Lukacs, "Werther"in, 18. yzyln byk gereki eilimlerinin sanatsal birleimini
sunduunu savunarak, romann dnya apndaki baarsn da, burjuva devrimi izgisinin
yaznsal bir baars olarak deerlendiriyor. Homeros'un rencisi olarak grd gen
Goethe, "Werther" ile yalnzca 18. yzyl yaznnn doruklarndan birini yaratmakla kalmyor,
Lukacs'a gre, ayn zamanda 19. yzyl gerekiliinin de ncs oluyor. Balzac ve Stendhal,
"Werther"deki gerek eilimleri srdryorlar," diyor.
nsann kiilik sahibi olmas sreci elbete elikisiz ve przsz yrmyor. Bir ak elikisi
iinde gen Geothe, bireyin kiilik kazanma kavgasndaki byk sorunlar da romann
rgsne organik olarak katyor, yine Lukacs'n saptamasyla. Bu ak elikisiyle Goethe, daha
da teye giderek, kiilik gelitirmeyle burjuva toplumu arasndaki derin elikileri de ortaya
seriyor. Faciann kayna da zaten bu Lukacs'a gre: "Lotte, bir burjuva kadn, yetenekli ve
saygn bir adamla evliliine sk skya bal kalarak, kendi tutkusundan rkp sendeliyor."
Ve Lukacs'tan bir son saptama: "Goethe, kendi dneminin yaamn btn atmalaryla
birlikte bu ak trajedisinde younlatrd iin, "Werther'in Aclar" dnya edebiyatnn en
byk ak romanlarndan biridir."
Birka sz de bu eviriye ilikin:
"Werther"i Cumhuriyet iin evirmekte olduumu atm, kltr adam bir Alman dost,
kuku duyan bir bakla, nasl becereceksin Goethe'nin o tmcelerini evirmeyi, demeye
getirdi. Yzde yz haklyd. Ben de, yazarnn 250. doum yldnmnde ve yazlndan, ilk
basmndan 225 yl sonra "Werther"i yeniden evirmenin, Goethe'nin dil zenginliinin yan sra
biem zelliklerinin de gnmz Trkesinde elden geldiince yanstlmasyla bir anlam
olacan dnyordum.
Goethe'nin anlatm zelliklerini ve tmce yaplarn olduu gibi korumaya altm. Yoksa,
baz upuzun tmceleri, daha ksa birka tmceyle vermek benim de iimi ok kolaylatrrd.
Ama 18. yzyldan bugne dek Almanca okuyanlar, o tmceleri okuyup hl etkilendiklerine
gre, Trkede de ayn sonu niin alnmasn, diye bir abaya kalktm.
Tmce yaplarn korurken, Goethe'nin zel noktalama imlerini de eviride yansttm.
zellikle tmce iinde, deyi ve anlat bieminin ve mektup trnn sonucu olarak, nlem
imleri kullanp, ayn tmceyi kk harfle srdryor Goethe. Bu ve bunun gibi kk
yazmlar ve dier yazm zelliklerini kolladm.
Ayrca, 18. yzylda yazlm bu roman, zgn dilinde gnmzde de okunuyor. Bu yzden,
Trkeye evirirken, elbette gnmz Trkesi hedef dil, ama gnmz Trkesinde
kullanlan baz eskicil szck ve kavramla, romann olutuu dneme hafiften imsel gnderme
amaland. Oysa, rnein, romann sonuna doru yer alan Ossian metni, ar Trkeyle roman
iinde ayr bir metin olarak da ortaya karlyor.
Yksel Pazarkaya
Mays 1999
GEN WERTHER'N ACILARI

Zavall Werther'in yksyle ilgili olarak bulabildiim her eyi zenle topladm ve burada
size sunuyorum, bunun iin bana kran duyacanz biliyorum. Onun anlana, benliine
sevginizi ve hayranlnz, yazgsnaysa gzyalarnz esirgeyemezsiniz.
Ve sen, ayn onun gibi tutkulu istem duyan sevgili can, onun acsndan avuntu bul ve ister
tecelli olsun, ister kendi suun yznden, kendine daha yakn birini bulamazsan, bu kitap
dost edin.
BRNC KTAP

4 Mays 1771.
Ne mutluyum, gitmekten! Can dost, insan kalbi ne tuhaf! ylesine sevdiim senden hi
ayrlamazken, seni brakp da yrei ho olmak. Dier btn ilikilerim, benimki gibi bir
yrei korkutmak iin, yazgnn cilveleri deil miydi? Zavall Leonore! Yine de ben susuzdum.
Kzkardei kendince ekimiyle gnlm hoa elendirirken, bu zavall yrekte bir tutkunun
kvlcmlanmas karsnda elimden ne gelirdi! Yine de - salt susuz muyum? Ben de onun
duygularn beslemedim mi? Bizi hi glnle dmeden ylesine ok gldren doann o
pek sahih anlatmlaryla kendim gnenmedim mi, ben yapmadm m - Hey, insan ne ki,
kendinden yaknabiliyor! stiyorum, sevgili dost, sana sz veriyorum, daha iyi olmak istiyorum,
yazgnn bize sunduu bir para ktl, hep yaptm gibi, artk gevi getirip durmak
istemiyorum; gemii gemite brakmak ve imdinin tadn karmak istiyorum. Elbette,
haklsn, kuzum, - niin byle yaratldklarn Tanr bilir - ama insanlar, dlem glerini,
umursamaz imdilerine katlanmaktan ok, gemi ktlklerin anlarn artrmak iin
bylesine zorlamasalard, aralarndaki aclar daha ufak olurdu.
Anneme, iini en iyi biimde yrttm ve buna ilikin haberi ilk frsatta ulatracam
sylersen, iyi edersin. Teyzemle konutum ve bizde sz edilen o kt kary bulmadm onda.
ok iyi yrekli, neeli ve hararetli bir kadn. Miras paynn alkonmasna ilikin annemin
yaknmalarn ona anlattm; o da bana, hangi durum ve koulda tamamn vermeye hazr
olduunu syledi, istediimizden de fazlasn. - Ksacas, bu konuda imdi yazmak
istemiyorum; anneme, her eyin iyi olacan, syle. Ve sevgili dostum, bu ufak ile
ilgilenirken, dnyay hile ve ktlkten ok, belki yanl anlamalarn kartrdn grdm.
Hi deilse, hile ve desise daha seyrek grlyor. Burada aslnda keyfim pekl yerinde, bu
cennet kede yalnzlk kalbime merhem ve bu genlik mevsimi, ska rperen yreimi btn
grlyle styor. Her aa, her al bir iek demeti ve insan, bu gzel kokular denizinde
szlmek ve btn besinini oradan toplamak iin, maysbcei olmak istiyor.
Kentin kendisi ho deil, ama epevre doann tanmsz gzellii. Bu da, Kont von M..'yi,
bahesini, en gzel eitlemeler iinde birbiriyle kesierek irin vadiler oluturan tepelerden
birinde kurmaya yneltmi. Bahe basit ve insan buraya girer girmez, bir bahevann bilimsel
yntemle deil de, tasarm, burada kendini dinlemek isteyen duyarl bir yrein yaptn
sezinliyor. Onun da, benim de en sevdiimiz yer olan ykk kkkte merhum iin epeyce
gzya dktm. Yaknda bahenin sahibi olacam; bahevan bana kar, yalnzca u birka
gndr iyi davranyor, onun iin de kt olmayacak.
10 Mays gn.
Btn gnlmle tadn kardm tatl bahar sabahlar gibi ahane bir enlik btn ruhumu
sard. Benimki gibi ruhlar iin yaratlm bu yrede yalnzm ve yaammdan sevin
duyuyorum. ylesine mutluyum, dostum, byle erin iinde varlk duygusuna bsbtn dalm
olmaktan sanatm rahatsz. imdi resim yapamam, bir izgi bile izemem, ama hibir zaman
u anlarda olduumdan daha byk ressam olmadm. evremdeki irin vadi buharlanp,
tepede duran gne ormann geit vermez karanlna abanrken, yalnzca tek tk nlar
benim kutsal yerime kanca, ben de aaya doru akan derenin kysnda uzun otlara uzanp,
toprakta binbir eit ot beni bir tuhaf edince; otlarn arasndaki kk evrenin kaynamasn,

sivrisinekiklerin, kurtuklarn, akl sr ermez saysz biimlerini kalbimin yaknnda


duyumsaynca ve bizi kendince yaratan yce varln huzurunu, bizi sonsuz hazza boarak
uurtup koruyan yce sevenin esimini duyumsaynca; dostum! sonra gzlerimin etraf
alacalap da epevre dnya ve gkyz, bir sevgilinin endam gibi, btn ruhumda skta
varnca - o zaman ska zlem duyarak dnyorum: ah, iinde dolu dolu smscak yaayan
bir ifade edebilsen, ona kt zerinde nefes verebilsen; bu ruhunun aynas olsa, sonsuz Tanr,
ruhunun aynas olduu gibi! - Dostum - Ama bu beni mahvediyor, bu grnmlerin ihtiamnn
iddeti altnda yok oluyorum.
12 Mays gn.
Yanltc ruhlar m bu yrede uuuyor, yoksa kalbimdeki scak ilhi hayalgc m, bana
epevre her eyi cennet gibi yapyor, bilmiyorum. Hemen her yerin nnde bir kaynak var,
beni byleyen bir kaynak, tpk kzkardeleriyle Melusine gibi. - Ufak bir tepeden aaya
inince, bir kubbeyle karlayorsun, yirmi kadar merdiven, aada mermer kayadan en
berrak suyun akt yere iniyor. Yukarda evreleyen kk duvar, alan epevre saran yksek
aalar, yerin serinlii: btn bunlarda bir dokunakllk, bir rperticilik var. Orada bir saat
oturmadm gn yok. O zaman kentten kzlar su almaya geliyorlar, eskiden kral kzlarnn da
bizzat yaptklar en masum, en gerekli i. Orada yle otururken, babaerkil gr evremde
canlanyor, btn o atalar eme banda grp evleniyorlar ve emelerin, kaynaklarn
evresinde iyilik ruhlar dolanyor. Oh, bunu duyumsamayan bir kii, zorlu bir yaz gn
yrynn ardndan bir emenin serinliinde canna can katm olamaz.
13 Mays gn.
Kitaplarn gndereyim mi, diye soruyorsun? - Canm, Tanr akna, ltfen, brak onlar uzak
dursunlar benden! Artk ynlendirilmek, drtlmek, evklendirilmek istemiyorum, bu yrek
zaten kendiliinden kabaryor yeterince; bana ninni gerek, onu da Homer'imde bol bol
buldum. Asi kanm yattrmak iin ne ok ninni sylyorum, zira bu yrekten daha denksiz,
daha sebatsz bir ey grmemisindir. Can! benim skntlardan sefahate, tatl hznlerden
uursuz tutkulara geiimi grme zahmetine bunca sk katlanan sana bunu sylemem gerekli
mi? Yreciime hem sayr bir ocuk gibi bakyorum; o istediini yapyor. Bunu bakalarna
syleme; duyarlarsa, ho grmeyecek kiiler var.
15 Mays gn.
Bu yerin sradan insanlar artk beni tanyor ve seviyorlar, zellikle ocuklar. Balangta
onlara samimiyetle yanap, unu bunu sormam, bazlar kendileriyle alay ediyorum sanp,
bana kaba davrandlar. Ama ylmadm; yalnzca, dikkatimi eken bir eyi en iddetli biimde
duyumsadm: belli bir zmrenin insanlar, yaknna gelince sanki bir ey yitireceklermi gibi,
sradan halktan hep souk bir mesafede duruyorlar; bir de zavall halkn dzeyine iniyormu
gibi yapp, sonra daha da krc biimde kibir gsteren mlteciler ve horataclar var.
Eit olmadmz ve olamayacamz biliyorum; ama bence, saygnlk bulmak iin, szde
ayaktakmndan uzak durmas gerektiini sananla, yenilmekten korktuu iin dmandan
kaan alak arasnda bir ayrm yok.
Son kez eme bana geldiimde, gen bir hizmeti kz, kabn en alt basamaa koymu, onu
bana kaldrmaya yardm edecek bir kz arkada geliyor mu diye evresine baknyordu.
Aaya inip, yzne baktm. - Kendisine, yardm edeyim mi, hanm kz? dedim. - Kzarp
bozard. - Yok, yok, bey! dedi. - Zahmet etmeyin! - Yastk bal yerletirdi, ben de ona yardm
ettim. Teekkr edip, yukarya kt.
17 Mays gn.
eit eit insanla tantm, henz bir arkada bulamadm. nsanlara neyim itici geliyor,

bilmiyorum; ok kii benden holanp iliki kuruyor, ancak ok ksa bir yolu birlikte gitmek,
beni incitiyor. nsanlarn burada nasl olduklarn sorarsan, yantm u olur: her yerdeki gibi!
Bu insansoyu denen, pek tekdze bir ey. Pek ou, zamann en byk blmn srf yaamak
iin harcyor ve kalan bir parack zgrlkten de ylesine korkuyor ki, ondan kurtulmak iin
elinden geleni yapyor. Ey, insan yazgs!
Ama halk olduka iyi cinsinden! Bazen kendimden geersem, bazen insanlar iin arta kalan
sevincin keyfini onlarla birlikte karrsam, akll uslu bir masann evresinde btn ak
kalpliliim ve itenliimle akalarsam, uygun bir zamanda bir araba gezintisine, bir dansa
katlrsam ve buna benzer baka eyler yaparsam, kendimi pek iyi hissediyorum; yalnzca
kullanlmaya kullanlmaya ryp giden ve sk sk saklamaya altm daha bir sr gcn
iimde pinekledii aklma gelmemeli. Ah, kalbi ylesine sktryor bu - Yine de! anlalmamak
bizim gibilerin yazgs.
Ah, genliimin kz arkadann yitip gitmesi! ah, onu tanm olmam! - Diyorum: sen bir
budalasn! burada olmayan aryorsun. Ama ona sahiptim, onun olabileceim her eyi olduum
iin, onun huzurundayken olduumdan da byk grndm o yrei, o ulu ruhu
duyumsadm. Ya Rab! o zaman ruhumda kullanlmam en ufak bir g kald m? Onun
karsnda, kalbimin btn doay sarmalad o mthi duyguyu gelitirmi deil miydim?
Bizim ilikilerimiz, en ince duyumsamann deikeleri, kt alkanla kadar hepsi, dehann
damgasn tayan en keskin zeknn sonsuz bir dokumas deil miydi? Ya imdi! - Ah, onun
benden ilerdeki yllar, onu benden nce mezara gtrd. Hi unutmayacam onu, sarslmaz
duygusunu, ulu tahammln.
Birka gn nce bir V.. ile, mutlu yz olan ak bir genle bulutum. Akademiyi henz
bitirmi, bilgilik taslamamakla birlikte, bakalarndan daha fazla bildiini sanyor. Her
eyinden sezdiimce, alkan biriydi de; ksaca, olduka bilgisi var. Benim izim yaptm ve
Yunanca bildiimi (iki gkta buralarda) iittii iin, bana bavurup, Batteux'den Wood'a, de
Piles'den Winckelmann'a epey bilgi ortaya koyup, Sulzer'in kuramn, birinci blm, batan
sona okuduunu, ayrca elinde Antik dnem aratrmalarn ieren Heynen'den bir metin
bulunduunu vurgulad. Oral olmadm.
Bir baka akl banda adamla daha tantm, Prens'in memurlarndan, ak, temiz yrekli bir
insan. Dokuz ocuu varm ve onu ocuklaryla birlikte grmenin, insann iini atn
sylyorlar; zellikle en byk kzndan byk sitayile sz ediliyor. Beni davet etti, en ksa
zamanda onu ziyaret edeceim. Buradan bir buuk saatlik bir mesafede prensliin bir av
kknde oturuyor, karsnn lmnden sonra burada kentte ve memuriyet konutunda
kalmak ona ac verdii iin, oraya tanma izni alm.
Bunun dnda birka acayip yaratk kt karma, her eyleriyle, zellikle de tahammlfersa
dostluk gsterileriyle dayanlmaz eyler.
Esen kal! mektup tam senin istediin gibi, bol havadisli.
22 Mays gn.
nsan yaam bir dtr gr, bazlarnca byle alglanmtr, bu duygu beni de devaml
megul ediyor. nsann yaratc ve aratrc gcn kapatan snrlamalara baknca; btn
edimlerin, zavall varlmz uzatmaktan baka hibir ie yaramayan ihtiyalarmz
karlamaya ynelik olduunu grnce, sonra da aratrmann belli noktalarndan duyulan
avuntunun sadece dsel bir tevekklden baka bir ey olmadn, zira arasna skp kalnan
duvarlar renkli biimler ve kl umutlarla izilmekte - btn bunlar, Wilhelm, beni dilsiz
yapyor. ime kapanp, bir dnya buluyorum! Yine canlandrma ve kanl canl bir g yerine,
sezimle, koyu bir hevesle. Duyularmda her ey yzp duruyor, ben de dte gibi dnyaya
glmseyip gidiyorum.
ocuklarn neyi, niin istediklerini bilmedikleri konusunda, btn yksek retmenler ve
hocalar hemfikirler; ama ocuklar gibi yetikinlerin de bu yeryznde sendeleye sendeleye
dolandklar, onlar gibi, nereden gelip nereye gittiklerini bilmedikleri, ayn biimde gerek
amalar iin uramak yerine, biski, pasta ve hu stlacyla ynetildikleri konusuna gelince:
kimse buna inanmak istemiyor, ama sanrm, elle tutulacak denli ak bu.
Seve seve itiraf edeyim sana, zira bu konuda bana syleyeceini biliyorum, ocuklar gibi
gnn gn eden, oyuncak bebeklerini yanlarnda srkleyen, soyup giydiren, annenin ekerli
ekmei saklad dolabn evresinde byk bir saygyla sessiz dnenen, arzu ettikleri eyi en
sonunda ele geirince, avurtlarn iire iire yiyerek, daha daha! diye baranlar en mutlu
kiilerdir. - Bunlar mutlu yaratklar. Paavra uralarna ya da giderek kendi meraklarna
muhteem isimler vererek, bunlar insansoyuna onlarn iyilii ve refah diye satanlarn da

keyfi yerindedir. - Ne mutlu, bunu yapabilene! Ama huu iinde bunun insan nereye
gtrdn grense, tuzu kuru vatandan, kendi kk bahesini budayp cennete
evirdiini, mutsuz olann bile, srtndaki ykle ahlayp oflayarak ilerlemeye altn ve
hepsinin, u gnein n bir dakikack daha uzun grmek iin ayn istei duyduunu bilense
- evet, o sakindir ve kendi iinde kendi dnyasn kurar ve bir insan olduu iin, o da
mutludur. Sonra, ne kadar darda olsa bile, yreinde yine hep zgrln ve istedii zaman
bu zindan terk edebilmenin tatl duygusunu tar.
26 Mays gn.
Sen eskiden beri, benim kendimi gelitirme, herhangi gvenli bir yerde bir kulbecik kurup,
orada btn mahrumiyetle yaama tavrm bilirsin.
Burada da beni eken bir kecie rasladm.
Kentten yaklak bir saat uzaklkta Wahlheim* adnda bir yer var. Bir tepenin stndeki
konumu ok ilgin ve st patikadan yryerek kyden knca, birden btn bir vadi gzler
nne seriliyor. Yana karn din, canayakn bir kadnn yerinde arap, bira, kahve
sunuluyor; hepsinden gzeli de, ky evlerinin, samanlk ve iftliklerin evirdii, kilisenin
nndeki kk meydann stn geni dallaryla rten iki hlamur aac. Byle sakl, byle
samimi bir yeri kolay kolay bulamam, meyhaneden de masam, iskemlemi oraya karttrp,
orada kahvemi yudumluyor, Homerimi okuyorum. Gzel bir le sonrasnda bir raslantyla ilk
kez hlamurlarn altna geldiimde, buray pssz buldum. Herkes tarladayd, yalnz drt
yalarnda bir olan yerde , bacaklarnn arasna oturttuu, yarm yanda var yok, baka bir
ocuu, elleriyle sarm, sanki kendisi bir oturakm gibi, gsne ekiyor, kara gzlerinde
yan canlla karn, sakin sakin oturuyordu. Bu grnt houma gitti: onun karsnda
duran bir sabana oturup, bu kardee pozu byk bir keyifle izdim. Yakndaki bir iti, bir
samanlk kapsn ve birka krk araba tekerini de, durduklar gibi art arda buna ekledim ve
bir saat iinde kendimden en ufak bir ey katmakszn, yerli yerince istiflenmi, pek ilgin bir
izimin ortaya ktn grdm. Bundan sonra yalnzca doaya ynelme niyetimi glendirdi
bu. Yalnzca odur, sonsuz zengin ve yalnzca o, byk sanaty yourabilir. Kurallar lehine,
burjuva toplumuna vg olarak sylenene benzer ok ey sylenebilir. Kendini onlara uygun
olarak yetitiren insan, hibir zaman mnasebetsiz ve kt bir ey meydana getirmez, tpk
kendini yasalara ve refaha gre biimleyen biri, hibir zaman ekilmez bir komu, hibir
zaman acayip bir erir olamayaca gibi; buna karlk, ne denirse densin, btn kurallar,
doann gerek duygusunu ve gerek ifadesini tahrip eder! stersen, bu ok kat, de! kural
yalnzca kstlar, azgn asmalar budar vb. - Azizim, sana bir kssa vereyim mi? Buradaki iliki,
ak ilikisi gibi. Gen bir yrek, bir kza salt balanr, gnn btn saatlerini onun yannda
geirir, kendini tamamen ona vakfettiini her an ifade edebilmek iin, btn gcn, btn
varln harcar. O srada banaz biri, bir dairede alan biri gelip ona yle dese: Kibar
delikanl! sevmek insanidir, ama insani sevmelisiniz! Saatlerinizi bltrn, bir ksmn
almaya ayrn, dinlenme saatlerinizi de kza verin. Varlnzn hesabn yapn ve kendi
gereksinmenizin dnda arta kalandan, ok sk olmamak zere, diyelim, doum ya da isim
gnnde ona bir armaan almanz sizden esirgeyecek deilim vb. - nsan buna uyarsa, o
zaman akl banda gen bir insan olur, o zaman ben de her hkmdara meclise almas iin
onu neririm; yalnzca o zaman ak tkenir, bir sanatysa, sanat da biter. Ey, benim
dostlarm! dehann akm niin byle seyrek kopar, yksek dalgalarla niin byle seyrek
alayp gelir ve akn ruhunuzu sarsar? - Sevgili dostlar, ite kynn iki yakasnda beyler
huzur iinde oturuyorlar, baheli evleri, lale baheleri ve lahana tarlalar mahvolmasn diye,
gelecekte ortaya kacak tehlikeyi, setlerle ve arklarla def etmeyi bilirler.
27 Mays gn.
Gryorum ki, cezbeye, mecazlara ve inata dp, bu arada, ocuklara daha sonra ne
olduunu, sana sonuna kadar anlatmay unuttum. Dnk sayfada sana blk prk
belirttiim gibi, resimsel duyarla dalp, sabanmda nerdeyse iki saat oturdum. Akama doru
kolunda bir sepetle genten bir kadn, kprtsz duran ocuklara uzaktan seslenerek yaklat:
Philipps, uslu uslu bekliyorsun. - Beni selmlad, teekkr edip, ayaa kalktm, yanna giderek,
ocuklarn annesi mi, diye sordum. Evet derken, bye bir rek verdi, k de kucana
alp, bir annenin btn sevgisiyle pt. - Philippsime, dedi, k brakp, en bykle kente

gittim, beyaz ekmekle eker ve toprak bir lpa tavas almak iin. - Hepsini kapa dm
sepette grdm. - Hans'ma (en kn adyd bu) akam bir orback piireceim; yaramaz
byk, dn lpann dibini kazmak iin, Philipps ile kavga ederken, kk tavay krd. - Ben
en byn sorunca, ayrda kazlar kovalyor demesine kalmadan, o zplaya zplaya gelip,
ikinciye bir fndk dal getirdi. Kadnla syleiyi srdrerek, retmenin kz olduunu,
kocasnn bir kuzeninden kalan miras almak zere svire'ye gittiini rendim. - Onu
kandrmak istediler, dedi kadn, mektuplarna cevap vermediler; bunun zerine kalkt, kendisi
oraya gitti. Bana bir bel gelmi olmasa! Ondan hi haber almyorum. - Kadndan ayrlmak
bana zor geliyordu, ocuklarn her birine birer metelik verdim, en ufankini kadnn eline
sktrdm, kente gittiinde orbann yanna ona bir rek almas iin, bylece ayrldk.
Sana unu syleyeyim, can, hibir eye dayanamayacak duruma gelince, mutlu bir tevekklle
varlnn dar evresinde yryen, gn birlik yaayan, yapraklarn dtn grnce, k
geliyordan baka bir ey dnmeyen byle bir yaratkla karlamak, skntlar hafifletiyor.
O zamandan beri sk sk dardaym. ocuklar bana iyice altlar, kahve ierken ekeri
onlara veriyorum ve akam yal ekmekle ayran blyoruz. Pazarlar meteliklerini eksik
etmiyorum, ayin saatinden sonra orada olmazsam, pansiyoncu kadna, paray vermesi iin,
talimatm var.
Bana altlar, her eyleri anlatyorlar ve zellikle kyn br ocuklaryla bulutuklar
zaman, tutkularnn, basit hrslarnn ortaya kmasn keyifle izliyorum.
Annelerinin, ocuklar efendiyi rahatsz ediyorlar telan gidermek iin epey uramam
gerekti.
30 Mays gn.
Geende sana resim zerine sylediklerim, elbette iir sanat iin de geerli; burada nemli
olan, fevkalde olan seerek, bunu ifade etme cesaretini gstermektir, bunu da azla ok ey
syleyerek yapmak. Bugn bir sahne izledim, olduu gibi kda geirince, dnyann en gzel
idili olurdu; ancak yazn, sahne ve idil ne olmal? Bir doa grnmnden pay karmak iin,
hep ince eleyip sk m dokumal?
Bu giriten sonra ok yksek ve stn eyler bekleyecek olursan, yine fena halde yanltldn
saylr; beni bylesine cokulu bir paylamaya eken, sradan bir kyl delikanldan bakas
deil. Her zamanki gibi, kt anlatacam, sen de beni, her zamanki gibi, abartl bulacaksn;
sz konusu yer yine Wahlheim, hep Wahlheim, byle ender eyleri gsteren.
Darda hlamurlarn altnda bir topluluk kahve iiyordu. Bana pek uymad iin, bir
bahaneyle uzak durdum.
Bir kyl delikanl, komu evlerin birinden kp, geende resmini izdiim sabanda bir eyi
dzeltmek iin uramaya balad. Mizac houma gittii iin, kendisiyle konuup, halini
hatrn sordum, hemen tan olduk, giderek bu tr insanlarla detim olduu zre, ksa srede
samimi olduk. Bir dul kadnn yannda i grdn ve kadnn kendisine iyi davrandn
anlatt. Kadndan bylesine ok ve vgyle sz etmesinden, ona can gnlden bal olduunu
hemen anladm. Kadnn gen saylmayacan, ilk kocasnn ona kt davrandn, bir daha
evlenmek istemediini anlatrken, onun gznde ne kadar gzel, ne alml olduu ve ilk
kocasnn kt izlerini silmek iin, kadnn kendisini semesini ne ok istedii belli oluyordu;
bu insann eilimini, sevgisini ve balln sana anlatabilmek iin, onun sylediklerini
szc szcne yinelemem gerek. Evet, sana ayn zamanda onun yz ifadelerini, sesindeki
uyumu, baklarndaki gizli atei canlandrabilmek iin, bende en byk bir airin yetenei
olmalyd. Yok, btn varlndaki ve ifadesindeki ince duyguyu anlatmaya szckler yetmez;
benim yineleyebileceklerim hep kaba kalr. Kadnla ilikisi hakknda uygunsuz dnp,
davranndan kuku duyabileceim korkusu, beni zellikle duygulandrd. Kadnn eklinden
ve genlik almll olmakszn, onu kar konmaz biimde kendine ekip smsk balayan
vcudundan sz ediindeki sevimlilii, ancak ruhumun derininde yineleyebilirim. iddetli
eilimi ve ateli, tutkulu arzuyu hayatmda bu saflkta grmedim, evet unu diyebilirim: bu
saflkta dnmedim ve dlemedim. Bu masumiyet ve sahihlii hatrladka, ruhumun en
derinden tututuunu, bu sadakat ve hassasiyet resminin peimi hibir yerde brakmadn,
benim de kendiliimden tutuup eridiimi sylersem, beni azarlama.
imdi ben de o kadn en ksa zamanda grmenin yolunu arayacam, ama dorusu, aslnda
onu grmekten kanmalym. En iyisi onu sevdalsnn gzyle grmek; belki benim gzmle,
imdi bana geldii gibi grnmeyebilir, oysa bu gzel resmi niin bozaym?
16 Haziran gn.

Sana niin mi yazmyorum? - Bunu soruyorsun, ama sen bilgin birisin. Keyfimin yerinde
olduunu tahmin edebilirsin, hem de - ksacas, kalbimi yakndan ilgilendiren bir tanma
yaptm. Yaptm - bilmiyorum.
En sevilesi varlklardan biriyle nasl olup da tantm, sana srasyla anlatmak, zor olacak.
Neem yerinde, yani iyi bir yk yazar deilim.
Bir melek! - Tuu! bunu kendi sevdii hakknda herkes syler, deil mi? Yine de, onun nasl
mkemmel olduunu, niin mkemmel olduunu, sana anlatmaya muktedir deilim; yeter,
btn duyularm tutsak etti.
Bunca saflk yannda bunca zek, bunca salamlk yannda bunca iyilik ve gerek yaamla
edim karsnda bu i huzuru. Onunla ilgili olarak bu sylediklerimin hepsi birer kt herze, onun bir tek izgisini bile
ifadeden yoksun skc soyutlamalar. Bir baka sefer - Yok, bir baka sefer deil, hemen imdi
sana anlatmalym. imdi anlatmazsam, baka hi olmaz. Zira, lf aramzda, yazmaya
baladmdan beri defa kalemi elimden brakp, atm eerlettirmeye ve binip ona gitmeye
kalktm. Ama ite bu sabah ata binmemek, ata binip gitmemek iin yemin ettim, yine de her
an pencereye gidip, gnein ne kadar ykseldiine bakyorum. Kendime egemen olamayp, ona gitmek zorunda kaldm. imdi yine buradaym, Wilhelm,
yal ekmeimi yeyip, sana yazacam. Onu sevimli, neeli ocuklarn, sekiz kardeinin
arasnda grmek, ruhum iin ne byk bir haz! Byle devam edersem, sonunda da bata bildiinden daha fazlasn renmi olmayacaksn.
Bak, dinle, ayrntlara girmeye gayret edeceim.
Sana daha nce, prenslik danman S.. ile nasl tantm, beni en ksa zamanda onu
inzivaghnda ya da aslnda kk krallnda ziyaret etmemi istediini yazdm. Bu ziyareti
ihmal ettim ve talih bana o sakin yredeki gizli defineyi tesadfen kefettirmi olmasayd,
belki de hi oraya varmayacaktm.
Bizim genler darda bir balo dzenlediler, gitmeye benim de gnlm oldu. Bural, iyi, gzel,
ama nemsiz bir kz refakatime almay teklif ettim, dans refakatimle yannda teyzesi,
kiralayacam arabayla elence yerine gitmeyi, yolda da Charlotte S..'yi almay kararlatrdk.
- Seyrek, ama yaygn ormandan geip av kkne giderken, refakatim, gzel bir hanmla
tanacaksnz, dedi. - Dikkat edin, diye kart teyzesi, k olmayn! - Niin? dedim. - Sahibi
var, diye karlk verdi, babas ld iin, ilerini halletmek zere seyahatte, ok iyi bir
adam, hatr saylr bir geim kaps iin de bavuracak. - Bu haber beni pek ilgilendirmedi.
Kkn kapsna vardmzda, gne daha bir eyrek saat tepenin stndeydi. Hava ok
bunaltcyd ve kadnlar, ufuk evreninde boz beyaz, boucu ar bulutuklarla kopmaya
hazrlanan bir frtna yznden endieye kapldlar. Kendim de elencemizin suya
debileceinden ekinmeye balamama karn, hava tahmincisi tavryla onlarn korkularn
dattm.
Ben arabadan inmitim ki, kapya gelen bir hizmeti kadn, biraz durmamz rica ederek,
Matmazel Lotteciin hemen geleceini, syledi. Avludan geip, iyi ina edilmi binaya
yrdm ve merdivenlerden kp tam kapdan girince, hayatmda grdm en alml oyun
gzlerimi kamatrd. n salonda alt ocuk, on birden iki yana kadar, orta boylu, gzel
endaml, kollarnda ve gsnde soluk krmz kurdeleler olan, sade beyaz giysili bir kzn
etrafnda oynayordu. Elinde kara bir somun tutuyor ve bundan evresindeki kklerin
yalarna ve itahlarna uygun paralar kesip, byk bir sevimlilikle datyor, kkler de
buna tek tek hi sahtesiz sesleniyorlard: Teekkr! minik ellerini, daha kendi dilimleri
kesilmeden havaya uzatyorlar, sonra da akam ekmeini alan neeyle zplayp ya da tabiatna
uygun, sakin geri ekilip, Lottelerini de alp gtrecek olan yabanclarla arabay grmek iin,
avlu kapsna doru yryordu. - Sizi ieriye kadar getirip zahmet verdiim, hanmlar da
beklettiim iin, balaynz, dedi. Giyinmeyle ve yokluumda ev iin gerekli tedariklerle
urarken, ocuklarma ekmeklerini vermeyi unuttum, benden baka kimseden dilimlerini
almak istemiyorlar. nemsiz bir iltifatta bulundum, btn ruhum onun endam, sesi ve tavr
stnde topland ve eldivenleriyle yelpazesini almak zere odaya seyirttiinde, bu aknlktan
syrlmaya zaman buldum. Kkler, yandan, belli bir mesafeden beni grdler, ben de
mutluluk timsali yz olan en ke doru yrdm. ocuk geri ekilirken, Lotte kapda
grnd ve ocua seslendi: Louis, kuzenin elini sk. - Olan isteneni yapt, ben de minik,
smkl burnuna aldrmadan, onu yrekten pmeden edemedim. - Kuzen? dedim, elimi ona
doru uzatrken, sizinle akraba olma mutluluunu hak ediyor muyum acaba? - Oh, dedi, hafif
bir glckle, bizde uzaktan kuzenlik pek ok, aralarnda en kts siz olursanz, zlrm. Giderken, on bir yandaki kendisinden sonra gelen en byk kz kardei Sophie'ye,
kardelerine iyi dikkat etmesini, babas at gezintisinden dnnce, onu karlamasn
tembihledi. Kklere de, ablalar Sophie'ye kendisiymi gibi itaat etmelerini syledi,

aralarndan bir ikisi, yksek sesle buna sz verdi. Sarn mark bir kkse, alt yanda var
yok, itiraz etti: Ama o sen deilsin ki, Lottecik, biz seni daha ok seviyoruz. - En byk iki
olan arabaya trmanmt ve yaramazlk etmeyeceklerine sz verirlerse, benim iznimle,
orman bana kadar arabayla gelebileceklerdi.
Henz yerlemitik ki, kadnlar karlkl hal hatr sorup, giysiler, zellikle apkalar zerine
gr bildirdiler ve beklenen topluluu da bir iyice dilden geirdiler, sonra Lotte arabacy
durdurtup, iki kardeini indirdi, olanlar inerken, ablalarnn elini bir daha pmek istediler,
by on be yaa uygun tam bir kibarlkla perken, br kabaca batan savd. Evdeki
kklere tekrar selam syleyip, yolumuza devam ettik.
Teyze, ona bir sre nce gnderdii kitab bitirip bitirmediini sordu. - Yok, dedi Lotte,
houma gitmiyor; geri alabilirsiniz. nceki de daha iyi deildi. Ne tr kitaplar olduunu
sorduumda, aldm yant beni artt*: - Syledii her eyde derin bir karakter buldum, her
szle yeni irinlikler, yeni zek nlar yz hatlarndan douyor ve benim kendisini anladm
sezdii iin, hatlar art arda daha neeli ve daha ak grnyordu.
Genken, diye konutu, roman sevdiim kadar baka hibir ey sevmiyordum. Pazar gnleri
bir keye ekilip, btn kalbimle bir Miss Janny'nin mutluluunu ve musibetini paylamaktan
ne kadar holandm, Tanr biliyor. Trn benim iin daha baka ekicilikleri olduunu da
inkr etmiyorum. Ama elime ylesine seyrek bir kitap geiyor ki, o zaman da bunun benim
zevkime uygun olmasn istiyorum. Ve en sevdiim yazar, kendimi, dnyam bulduum,
etrafmdaki olaylarn meydana geldii ve hikyesi pek tabii bir cennet olmamakla birlikte,
tanmsz bir saadetin kayna olan kendi ev yaammdaki gibi ilgin ve iten olan yazardr.
Bu szler zerine iimdeki devinileri saklamaya altm. Ancak olmad: zira, bir ey yokmu
gibi bylesine dorulukla Wakefield ky papazndan, -*dan sz edince, tamamen kendimden
geip, ona sylemek zorunda olduum her eyi syledim, ancak bir sre sonra, Lotte
konumay brlerine yneltince, bunlarn btn zaman boyunca, sanki orada
deillermicesine, ak gzlerle orada oturduklarn farkettim. Teyze, bir defadan da fazla
alayc burun kvrarak bakt, buysa beni hi ilgilendirmiyordu.
Sz, dansdan alnan zevke geldi. - Bu tutku bir hataysa, dedi Lotte, size seve seve itiraf
ederim, dansn stnde bir ey bilmiyorum. Kafam da bir eye taklmsa, bozuk akortlu
piyanomla bir kontra dans vurursam, yine her ey iyi olur.
Konuma srasnda siyah gzlerde nasl gnendim! kanl canl dudaklarla krpe diri yanaklar
btn ruhumu nasl da ekiyordu! konumasnn harikulde manasna bsbtn dalm,
kendisini ifade ettii szlerin ounu iitmiyordum! - beni bildiin iin, bunu sen de tahayyl
edebilirsin. Szn ksas, kkn nnde durunca, arabadan bir d gibi indim ve byle
dler iinde, aydnlanm salondan aa bize doru vuran mzie dikkat edemeyecek denli,
epevre akam alacasndaki dnyada yittim.
Teyzeyle Lotte'nin dans eleri iki bey, Audran ile mahut bir N.N. - kim bunca ad aklnda
tutabilir ki! - bizi girite karlad, kadnlarna yaptlar, ben de benimkini yukarya gtrdm.
Menetlerle birbirimize dolandk; bir kadn brakp brn dansa kaldrdm, bylece en
ekilmez olanlar el uzatp, buna son veremediler. Lotte ile danss bir ngiliz dansna
baladlar, figr yapmak iin sra bize gelince, nasl ho olduumu, hissedebilirsin. Onu dans
ederken grmeli! Bak, btn kalbiyle ve btn ruhuyla yapyor, btn vcudu bir uyum,
bundan baka bir ey deilmi, bundan baka bir ey dnmyormu,
duyumsamyormuasna, yle tasasz, yle ark, o an aslnda nnde her ey yitiyor.
Ondan ikinci kontra dans rica ettim; ncs iin sz vererek, dnyann en sevimli ak
szllyle Alman dans yapmaktan ok holandn bildirdi. - Burada moda yle, diye
devam etti, birlikte olan her ift Alman dansnda birlikte kalr, benim apkaysa, ayaklarn iyi
oynatamad iin, onu bu iten affedersem, bana mteekkir olur. Sizin kadnda da i yok ve
holanmyor, ama ngiliz dansnda sizin ayaklarnzn iyi gittiini grdm; Almanda benimle
olmak isterseniz, o zaman gidip benim kavalyeden izin aln, ben de sizin dama gideyim. Bunun zerine ona elimi verdim ve bu arada onun danssnn benim dansmla sohbet
etmesini kararlatrdk.
Sonra balad! ve bir sre kollarn eit eit dolanmasyla elendik. Nasl bir almla, nasl
bir enilikle deviniyordu! ve sra dnmeye gelince, daireler de birbirine dolanmaya balaynca,
ok az kimse bildii iin, balangta tabii biraz ingene ald krt oynad. Aklllk edip
braktk kurtlarn dksnler, en beceriksizler ortadan ekilince, biz giriip, bir iftle beraber,
Audran ve damyla, sonuna kadar adamakll dayandk. Hi bu kadar kolay hareket
etmemitim. Artk bir insan deildim. En sevimli varl kollarnda tutup, onunla evredeki her
eyin yittii hava gibi uumak ve - Wilhelm, samimi olmam gerekirse, ama sevdiim,
kendisinde hak iddia ettiim bir kzn, mahvolsam bile, benden baka hi kimseyle dans
etmeyeceine dair, bu yzden yemin ettim. Beni anlyorsun!
Soluklanmak iin, salonda yryerek birka tur atyoruz. Sonra yerine oturdu ve kenara

koyduum kalan son portakallar fevkalde iyi geldi, yalnz yanndaki mnasebetsiz bir
komuya kibarlk olsun diye verdii her dilim kalbime batt.
nc ngiliz dansnda ikinci ifttik. Sradan aa dans ederken ve ben, Tanr bilir, ne
kadar byk bir hazla onun kollarnda ve en ak, en ar zevkin ifadesiyle dolu gzlerinde
aslyken, artk pek de gen olmayan yz, sevimli ehresiyle bana tuhaf grnen bir kadnn
yanna vardk. Lotte'ye glmseyerek bakp, tehdit ederce parman kaldryor ve yanmzdan
uup geerken iki defa manidar bir biimde Albert adn anyor.
Albert kim? dedim Lotte'ye, haddim olmayarak sorabilirsem. - Cevap verecekti ki, byk
sekizi yapmak zere, ayrlmak zorunda kaldk, ve birbirimizin nnden aprazlama geerken,
alnnda baz dnceler grdm sandm. - Sizden ne saklayaym, dedi, gezinti iin elini
uzatrken, Albert iyi bir insan, onunla nianl saylrm. - Aslnda bu benim iin yeni bir ey
deildi (zira kzlar bunu bana yolda sylemilerdi), yine de bunu bylesine ksack bir an
iinde benim iin ylesine deer kazanan biriyle ilikili olarak dnmediim iin, tamamen
yeniydi. Yeter, kafam kart, kendimi unuttum, her eyi birbirine kartracak biimde
uygunsuz iftin arasna girdim ve durumu hemencecik dzeltebilmek iin, Lotte'nin ekip
sndrmesi gerekti.
oktandr ufukta parladn grdmz ve hep havann serinlemesi saydm imekler ok
daha iddetlenmeye ve gk grlts mzii yutmaya balad zaman, dans henz
bitmemiti. kadn koarak sradan kt, erkekler de pelerinden; ortalk karnca, mzik
de sustu. Elence srasnda bir kaza ya da korkun bir ey bizi artrsa, ksmen iddetle
duyumsanan kartlkla, ksmen de ve daha ok, duyularmz bir kere duyumsamaya ald
iin, yani etkiyi daha abuk algladmz iin, olaandan daha kuvvetli izlenim kazanmamz
doaldr. Bir ok karnn yz arplmasn, bu nedenlere yoruyorum. En aklls, srtn
pencereye vererek, bir keye oturup kulaklarn tkad. Bir dieri de onun nnde diz kp,
ban birincinin kucana gmd. Bir ncs, bu ikisinin arasna sokulup, kk
kzkardelerine gzyalaryla sarld. Birka eve gitmek istedi; ne yaptklarn o kadarck da
bilmeyen bakalar, ge ynelmi korkulu btn dualar gzel rkeklerin dudaklarndan
ekip almak iin, ok megul grnen bizim gen haspalar ynlendirecek uurda deillerdi.
Bizim beylerden birka, rahat rahat bir pipo imek iin aaya gitmilerdi; lokal sahibesinin
aklna bize pancurlu perdeli bir oda gsterme fikri gelince, geride kalan topluluk da bunu
reddetmedi. Odaya girer girmez, Lotte sandalyalar bir daire eklinde yerletirmeye balad ve
onun istei zerine topluluk oturunca, bir oyun anlatmaya koyuldu.
Okkal bir dl umuduyla dudaklarn sivrilterek gerinenleri grdm. - Saym oynuyoruz,
dedi. imdi dikkat edin! Ben emberde sadan sola dolanacam, siz de byle srayla
sayacaksnz, herkes, kendi srasnn saysn syleyecek, ama bu imek sratiyle olacak ve
kim taklr ya da hata yaparsa, bir tokat yiyecek, ve byle bine kadar. - te bunu seyretmek
elenceliydi. Kolunu uzatarak dairede yrd. Bir, diye balad birinci, yanndaki iki, daha
sonra gelen ve byle srd gitti. Sonra daha hzl dnmeye balad, hep daha hzl; o sra
biri yanl syledi, ap! bir tokat ve glmelerle bir yanl daha, brne de ap! Ve hep daha
hzl. Kendim de iki aplak yeyip, iten bir keyifle, bunlarn dierlerine vurduundan daha
kuvvetli olduunu sandm. Genel bir glme ve cokuyla daha bine gelmeden oyun son
buldu. Aralarnda en samimi olanlar bir keye ekildiler, frtna da gemiti, ben Lotte'nin
peinden salona gittim. Giderken yle dedi: Tokatlarla havay mavay unuttular! - Ona bir ey
diyemedim. - Ben, diye devam etti, en korkaklardan biriydim, brlerine cesaret vermek iin
kendimi yrekli gsterince, ben de cesaretlendim. - Pencereye gittik. Gk grlemesi teye
doru ekiliyordu ve ahane yamur topraa hldyordu ve scak havayla dopdolu bir ho
koku cana can katarak bize doru ykseliyordu. Dirseklerine dayanm duruyordu, bak
evreyi delip geiyordu, gkyzne, sonra bana bakt, gz ya doluydu, elini benimkine
koyup konutu: - Klopstock! - Hemencecik aklna den o grkemli at hatrlayarak, bu
isimle stme boca ettii duygularn akmna daldm. Dayanamayp, eline eildim ve en byk
hazz veren gzyalaryla ptm. Yine onun gzlerine baktm - Azizim! bu baktaki
tanrsallamay bir grseydin, ve kutsall inenmi adnn syleniini bir daha hi iitmek
istemiyorum.
19 Haziran gn.
Geende ykmn neresinde kaldm artk bilmiyorum; yataa gidiim, gecenin saat
ikisiydi, bunu yazmak yerine sana anlatabilseydim, seni belki sabahn krne kadar tutmu
olacam biliyorum.
Balodan dnmzde olan henz anlatmadm, bugn de vaktim olmayacak.

En grkemli gn douuydu. Hafiften damlayan orman ve epevre tazelenmi kr! Bayan


refakatilerimiz uyukladlar. Benim de beraber olmak isteyip istemediimi sordu? onun
yznden kendimi skmamalymm. - Bu gzleri ak grdm srece, deyip bakm
kuvvetle ona diktim, hibir tehlike yok. - Ve ikimiz de onun kapsna kadar dayandk, orada
hizmetkr kz kapy yavaa aarak, Lotte'nin sorusu zerine, babasnn ve kklerin iyi olup
hl uyuduklarn syledi. Kendisini daha ayn gn grebilmeyi isteyerek, oradan ayrldm;
kabul etti ve kalkp geldim; ve o zamandan beri gne, ay ve yldzlar rahata ilerine
bakabilirler, benim iin gece de gndz de bir ve evremde btn dnya yitiyor.
21 Haziran gn.
Tanr'nn azizlerine ayrd gnler gibi mutlu gnleri yayorum; artk bana ne olursa olsun,
sevinlerin, hayatn en temiz sevinlerinin tadna varmadm syleyemem. - Wahlheim'imi
biliyorsun, oraya tamamen yerletim, oradan Lotte'ye yalnzca yarm saat, orada kendimi ve
insana nasip olan btn mutluluu hissediyorum.
Wahlheim'i gezintilerimin hedefi olarak setiim zaman, burann cennete bu kadar yakn
olduunu dnr mydm! imdi btn arzularm iinde kapsayan av kkn, uzun
yrylerimde, kiminde dadan, kiminde ovadan, nehrin tesinde ka kez grdm!
Sevgili Wilhelm, insann iindeki alma, yeni keifler yapma, dolanp durma hevesi zerine
oka dndm; sonra yine kstlamalara kendini isteyerek teslim etme, alkanln raynda,
saa sola aldrmadan, ylesine gitme igds zerine.
Enfes: buraya gelip, tepeden gzel vadiyi seyrettim, epevre beni ekimine ald. - Orada
kk orman! - Ah, glgesine karabilir miydin! - Orada dan doruu! Ah, oradan geni
evreyi seyredebilir miydin! - ie zincirlenmi tepelerle gizemli vadiler! - Oh, kendimi
oralarda yitirebilir miydim! - - Oraya koup dndm, umduumu bulamadm. Oh, uzaklk da
gelecek gibi. Byk, aaran bir btn, ruhumuzun nnde duruyor, duyumumuz iinde
yzyor, gzmz gibi ve hasretini ekiyoruz, ah, btn varlmz vermek, kendimizi bir tek
ulu, grkemli bir duygunun hazzyla doldurmak iin - Ve ah! Oraya koup, oras da buras
olunca, her ey ncesi gibidir ve zavalllmzda, ksntllmzda kalrz ve ruhumuz syrlan
bir tesellinin hasretiyle yanar.
Bylece en huzursuz bir serseri de sonunda yine vatanna zlem eker ve kulbesinde,
karsnn gsnde, ocuklarnn arasnda, onlarn geim megalesinde, uzak dnyalarda bou
bouna arad hazz bulur.
Sabah gnein domasyla darya Wahlheim'ime gidip, oradaki lokalin bahesinde eker
bezelyelerimi kendi elimle toplayp, oturarak onlar ayklarken, bir yandan da Homer'imi
okuyunca; kk mutfakta bir tencere alp, tereya koparp bezelyeyi atee koyup kapan
kapatp, arada bir kartrmak iin yanna oturunca; o zaman Penelope'nin cretkr
taliplilerinin kzleri ve domuzlar nasl kesip, paraladklarn ve kzarttklarn ylesine
hararetle hissediyorum. Beni byle sakin, gerek bir duyumsamayla dolduran, ataerkil
yaamn zelliklerinden baka bir ey deil, onu da, Tanr'ya kr, duygusal alkantya
uramadan yaam biimimle dokuyabiliyorum.
Kalbimin, kendi yetitirdii bir lahanay ve yalnz onu deil, btn iyi gnleri, onu ektii
gzel sabah, onu sulad ve adm adm ilerleyen yetimesine bakarak gnendii sevecen
akamlar masasna koyan ve bir an iinde btn hepsinin tekrar tekrar tadna varan insann
basit, saf hazzn hissedebilmesi, ne iyi.
29 Haziran gn.
nceki gn hekim kentten buraya danmana gelip, beni bazlar stme trmanan, bazlar
benimle cilveleen, kendilerini gdklayarak byk grlt kartrken Lotte'nin ocuklar
arasnda topran stnde buldu. Pek kat bir tel kukla olan, konuurken kolluklarn kvrp,
sonu gelmeyen bir kvrc ekip karan doktor, benim bu durumumu akl banda bir insana
yaratrmad; bunu burnundan anladm. Ama hibir eye aldrmadm, braktm o ok akl
banda eyleri tartsn, ben de ocuklarn bozduklar iskambil evleri yeniden yaptm. Bunun
zerine kentte dolanmaya ve ikyete balad: Danmann ocuklar olduka terbiyesizmiler,
Werther de onlar tamamen arszlatryormu.
te byle, sevgili Wilhelm, ocuklar yeryznde kalbimin en yakn. Onlar seyrederken,
kk varlkta btn erdemlerin, bir gn ylesine ihtiya duyacaklar btn glerin mayasn

grnce; inatlnda gelecein karakter salamln ve direncini, haarlkta, dnya


tehlikelerini kolayca atracak hafiflii ve ho akacl sezince, hepsi de ylesine bozulmam
ve btn! - hep, hep insanlarn retmenlerinin altn szlerini yineliyorum: Bunlardan biri gibi
olmazsanz! Ve imdi, azizim, bizim dengimiz olanlara, kendimize rnek almamz gerekenlere,
kullarmz gibi davranyoruz. Onlarn istenleri olmamal! - Bizim yok mu ki? Peki, ayrcalk
nerededir? - Daha yal ve daha akll olduumuz iin! - Gzel Tanrm, gkyznden yal
ocuklar gryorsun ve gen ocuklar, baka hibir ey; ve hangileri sana daha ok sevin
veriyor, bunu olun ok nceden aklad. Ama ona inanyorlar, ancak onu dinlemiyorlar, - bu
da eski bir ey! - ve ocuklarn kendileri gibi yetitiriyorlar ve - elveda, Wilhelm! bu konuda
daha fazla sylenmek istemiyorum.
1 Temmuz gn.
Lotte'nin bir hasta iin ne demek olduunu, lm deinde eriyen birinden daha kt
durumda olan kendi zavall kalbimde hissediyorum. Doktorlarn ifadesine gre, yaamnn
sonuna gelen ve bu son anlarnda Lotte'yi yannda grmek isteyen, iyi bir kadncazn
yannda birka gn kalmak zere kente gitti. nceki hafta onunla birlikte, St.... papazn
ziyarete gittim; yana doru bir saat tede dalk bir yercik. Drde doru oraya geldik. Lotte,
ikinci kzkardeini yanna almt. ki yksek ceviz aacnn glgelendirdii kilise bahesine
girince, yal, iyi adam evin nnde bir srada oturuyordu ve Lotte'yi grnce, yeniden hayata
gelmi gibi oldu, boumlu bastonunu unutup, onu karlamak zere ayaa kalkt. O da adama
doru koup, tekrar oturttu, kendisi de yanna oturdu, babasndan ok selm getirdi,
yallnn tekne kaznts olan pis, yaramaz en kk olunu okayp sevdi. htiyar nasl
megul ettiini, yar sar kulaklar duysun diye sesini nasl ykselttiini, aniden lveren
gen, gl kuvvetli insanlardan, Karlsbad'n mkemmelliinden nasl bahsettiini ve gelecek
yaz oraya gitme kararn nasl vdn, son defaya gre kendisini nasl daha iyi, daha canl
bulduunu, syleyiini bir grmeliydin. Bu arada ben papazn hanmna nezakette bulundum.
htiyar canlanverdi, ben de bize nefis glge yapan ceviz aalarn vmeden edemediim iin,
biraz zorlanarak da olsa, bize bunlarn yksn anlatmaya balad. - Eskiyi bilmiyoruz, dedi,
onu kim dikti: bazlar bu, bazlar u papaz, diyor. urada arkadaki daha gen olan ise,
karmn yanda, ekimde elli yl. Babas onu, doduu akamn sabahnda dikti. Bu grevde
benim selefimdi, bu aac ne kadar ok seviyordu, anlatlamaz; ben de daha az sevmiyorum.
Yirmi yedi yl nce yoksul bir renci olarak ilk defa bu avluya geldiimde, karm onun altnda
bir kalasn zerinde oturmu rg ryordu. - Lotte, kzn sordu: bay Schmidt ile ayra
iilerin yanna gitmi, ihtiyar sonra ykye devam etti: selefinin de, kznn da kendisinden
nasl holandklarn ve nasl nce onun yardmcs, sonra da halefi olduunu. Papazn gen
kz, bay Schmidt denilen kiiyle birlikte baheye geldiinde, yk daha sonuna gelmemiti;
Lotte'ye, scak bir itenlikle hogeldin dedi, benim de fena houma gitmediini, itiraf
etmeliyim: bura krsalnda geirecei ksa srede insan pekla iyi oyalayabilecek tez
serpilmi bir esmer. Sevgilisi (zira bay Schmidt kendisini hemen byle tantt), Lotte'nin
ekmek istemesine karn, konumalarmza karmak istemeyen kibar, sessiz bir insan. Beni
en fazla zen ey, onu konumaktan zek ktlnn deil, inat ve alaycln alkoyduunu yz
hatlarndan fark ettiimi sanmamd. Daha sonra bu, ne yazk, tamamen ortaya kt; zira,
Friederike gezinti srasnda Lotte ile, arada benimle yrynce, bayn zaten kahverengimsi
olan yz, ylesine grnr biimde karard; Lotte de kolumdan sndrp, Friederike'ye kar
fazla nazik davrandm iaret etmek zorunda kald. te hibir ey canm, insanlarn,
zellikle de her trl sevince en fazla ak olabilecekleri yaamlarnn baharndaki gen
kiilerin, birbirlerine eziyet etmelerinden, gnlk mrlerinde birbirlerine surat edip,
israflarnn bir daha yerine konamayacan i iten getikten sonra fark etmelerinden daha
fazla skmyor. Buna ierledim, akama doru papazhaneye dnp, bir masada st ierken,
sz dnyann sevincine ve kahrna gelince, ipin ucunu yakalayp, huysuzlua verip
veritirmekten kendimi alamadm. - Biz insanlar ikyet etmeyi pek severiz, diye giritim, iyi
gnler ne kadar az, kt gnlerse ne kadar fazla deriz, ama sanrm bunda oun hakszz.
Tanr'nn bize her gn verdii iyi eylerden zevk almak iin, hep ak kalpli olsaydk, bamza
geldii zaman ktye katlanmak iin de yeterince gcmz olurdu. - Hissiyatmz ama kendi
elimizde deil, diye kar geldi papazn kars; ne kadar ok ey bedene bal! biri kendini iyi
hissetmiyorsa, hibir yerde keyfi olmaz. - Kendisini bu konuda onayladm. - yleyse bunu, diye
devam ettim, bir hastalk olarak grp, bir aresi var m diye sormalyz? - Katlyorum, dedi
Lotte: En azndan, ok eyin bize bal olduuna inanyorum. Kendimden biliyorum. Bir eye
taklrsam ve bir ey canm skmak isterse, frlayp bahede bir aa bir yukar birka kontra

dans syledim mi, hemen geiyor. - Benim sylemek istediim de buydu, dedim: huysuzluk da
tpk miskinlik gibi, bir tr miskinlik o da. Tabiatmz buna ok yatkn, yine de, bir defa
davranmaya kuvvet bulursak, o zaman i kendiliinden yrr ve uramz bize gerek bir
keyif verir. - Friederike ok dikkatle dinliyordu, ama gen adam, insann kendine sahip
olmadn, hele duygularna en az hkmedebildiini syleyerek, bana kar kt. - Burada sz
konusu olan, diye karlk verdim, herkesin seve seve def etmek istedii tedirgin edici duygu;
kimse, denemeden kuvvetinin nereye kadar yeteceini bilmez. Elbette, hasta kii, btn
doktorlardan ifa soracaktr ve arzulad ifaya kavumak iin, en byk feragatlar, en ac
reeteleri reddetmeyecektir. - Samimi ihtiyarn tartmamz paylamak iin kulan
zorladn fark edip, ona dnerek sesimi ykselttim. Kt huylara kar o kadar ok vaaz
ediliyor, dedim; mimberden huysuzlua kar vaaz verildiini hi iitmedim*. - Onu ehir
papazlar yapsnlar, dedi, kyllerin kt akalar yok; yine de arada bir fena olmazm, hi
olmazsa kars ve mavir bey iin bir ders olurmu. - Herkes gld, kendisi de iten katld,
tartmamz bir sre kesen bir ksre tutuluncaya kadar; bunun zerine gen adam yine
sz ald: Kt aka iin kt huy dediniz, bence bu abart. - Kesinlikle, diye karlk verdim,
insann kendine ve bakasna zarar verdii eyin adysa bu. Birbirimizi mutlu yapamamamz
yetmiyor mu, bir de her kalbin arada bir kendi kendine verdii keyfi de mi karlkl
karmamz gerek? Haydi bana, huysuzluunu gizleyip, evresindeki sevinci berbat etmeden,
kendine saklayan bir kiiyi gsterin! Yoksa bu aslnda kendi densizliimiz zerine i sknts,
her zaman aptalca bir kendini beenmiliin kkrtt kskanlkla i ie olan, kendi
kendimizden honutsuzluk deil mi? Kendimiz mutlu etmediimiz mutlu insanlar grmeye
dayanamyoruz. - Konumamn devinisini gren Lotte, bana glmsedi, Friederike'nin
gzndeki bir damla ya, beni devam etmeye tahrik etti. - Eyvah onlara ki, dedim, egemen
olduklar bir kalbe kar bu egemenlii, o kalbin kendi iinden u veren basit sevinleri gasp
etmek iin kullanrlar. Dnyann hibir armaan, hibir ltfu, bir zalimin kskan
huzursuzluunun zehrettii bir anlk zevkin yerini tutmaz.
O an btn kalbim doluydu; gemi baz anlar ruhumun yzne kmak istiyordu, gzlerim
yalanyordu.
Her gn kendi kendine unu sylese insan, diye bardm: dostlarna, onlara sevinlerini
brakmak, paylaarak mutluluklarn oaltmak dnda bir ey yapamazsn. Korkulu bir tutku
ruhlarn derinden actr, skntdan sarsarsa, onlara bir damla teselli verebilir misin?
Ve son, umarsz bir hastalk, esenli gnlerinde altn oyduun varla musallat olup da, artk
fersiz seri sefil yataa dm, bo baklar ge ynelmi, soluk alnnda ecel terleri gelip
giderken, sen de yatan ucunda btn servetinle hibir ey yapamamay iinde duyarak, bir
ilenli gibi durup, korkudan iin kaslrken, batmakta olan varla bir damla g, bir
kvlcmlk cesaret vermek istersin.
Yaadm byle bir sahnenin ans, bu szleri sylerken btn iddetiyle zerime aband.
Mendili gzlerime tutup, onlardan ayrldm, ancak Lotte'nin, gitmemiz gerektiini bildiren
sesiyle kendime geldim. Ve yolda her eye bylesine hararetle katlmamn beni
mahvedeceini! kendimi saknmam gerektiini syleyerek beni bir paylad ki! - Ey, melek!
Senin iin yaamalym!
6 Temmuz gn.
Hep lm deindeki kz arkadann yannda, hep ayn, hep mevcut, baklarnn dedii
yerde aclar dindiren ve mutlu eden o irin yaratk. Dn akam Marianne ve kk Malchen
ile gezinti yapt; bunu bildiim iin, onlara rasladm ve birlikte yrdk. Bir buuk saatlik bir
yoldan sonra kente doru benim iin deerli, imdi bin defa daha deerli olan emeye geri
geldik. Lotte, kk duvarn stne oturdu, biz de nnde durduk. Etrafa bakndm, ah!
kalbimin yalnzlnda yine karmda canland. - Sevgili eme, dedim, o zamandan beri senin
serinliinde dinlenmedim, aceleyle geerken bazen senin farkna bile varmadm. - Aaya
baktmda, Malchen'n bir bardak suyla uraarak yukarya ktn grdm. - Lotte'ye
bakp, onda bulduum her eyi duyumsadm. O an Malchen bir bardakla gelir. Marianne
elinden almak istedi - Hayr! diye bard ocuk en tatl ifadeyle, hayr, Lotte'cik, nce sen i! Sesindeki doruluk, iyilik, duygularm hibir eyle ifade edemeyeceim gibi byledi, ocuu
yerden alp ylesine iten ptm ki, hemen barp alamaya balad. - Fena yaptnz, dedi
Lotte. - zldm. - Gel, Malchen, dedi sonra, ocuun elinden tutup merdivenlerden
indirerek, orada serin kaynakta ykan, hemen, hemen, bir ey yok. - Orada durup, kn
nasl bir gayretle, sihirli kaynakta btn kirlerin akp gideceine ve irkin bir sakal bitmesi
aybndan kurtulacana ylesine bir inanla slak ellerini yanaklarna srdn seyrettim;
Lotte'nin, yeter artk, demesine karn, sanki ok yapmak az yapmaktan daha iyi olurmu gibi,
ocuk devam etti - yemin ederim, Wilhelm, hibir vaftiz trenine daha fazla sayg duymadm,

Lotte yukarya gelince, bir ulusu gnahlarndan arndran bir peygambermi gibi, ayaklarna
kapanmak isterdim.
Kalbimin cokusuyla akam st olay, akl olduu iin, insani duygusunu varsaydm bir
adama anlatmaktan kendimi alamadm; ama ne oldu! Lotte'nin ok kt yaptn, syledi;
ocuklara hibir ey yutturmamalym; bu gibi eyler saysz yanlgya ve batl inanca yol
aarm, ocuklar mmkn olduunca erken bunlardan korumalym. - Adamn daha sekiz
gn nce ocuunu vaftiz ettirdii aklma geldi, bu yzden, bir ey demeden, kalbimdeki
geree sadk kaldm: Ho kuruntu iinde bamz dndrerek bizi en mutlu klan Tanr,
bizimle ne yapyorsa, biz de ocuklarla yle yapmalyz.
8 Temmuz gn.
Nasl ocuk! Nasl byle bir baka hasis! Nasl ocuk! - Wahlheim'e gitmitik. Kadnlar
nden gittiler, ve gezintilerimiz srasnda Lotte'nin kara gzlerinde sandm - ben bir
budalaym, bala! bir grmeliydin, bu gzleri! - Ksa olacam (zira uykudan gz kapaklarm
dyor), bak, kadnlar arabaya bindiler, gen W..'nin arabasnn evresinde duruyorduk,
Selstadt ve Audran ve ben. Ayak zeri pek tabii hafif ve haval herifiklerle ho be edildi. Lotte'nin gzlerini aradm; ah, birinden brne kayyorlard! Ama bana! bana! bana! umarsz
yalnz ona bakp duran bana bakmadlar! Kalbim ona bin elveda dedi! Ve o bana bakmad!
Araba geip gitti, gzme bir damla ya geldi. Ardndan bakakaldm ve Lotte'nin topuzunun
kapdan sarktn grdm, ve ban dndrp bakt, ah! bana m? - Azizim! Belirsizlik iinde
yzyorum; bu benim avuntum: belki dnp bana bakt! Belki! - yi geceler! Ay, nasl bir
ocuum!
10 Temmuz gn.
Ondan sz ald zaman, girdiim sersem hali bir grmelisin! Hele bir de houma gidiyor
mu, diye sorulunca - Hoa gitmek! bu szden lesiye nefret ediyorum. Lotte'den holanan,
ama btn duygularn, btn alglarn doldurmayan insan, nasl bir insan olmal! Hoa
gitmek! Geende biri, Ossian houma gidiyor mu, diye sordu!
11 Temmuz gn.
M.. Hanmn durumu ok kt; Lotte ile birlikte strap ektiim iin, yaamasna dua
ediyorum. Onu kz arkadamn yannda seyrek gryorum, bugn de bana fevkalade bir olay
anlatt. - htiyar M.., hayat boyunca karsna iyice eziyet etmi, onu snrlam hasis, eytan bir
cimri; yine de kadn hep kendisini iyi kt ayakta tutabilmi. Birka gn nce, doktor
hayatndan umut kesince, kocasn arp - Lotte de odadayd -, yle dedi: Sana, lmnden
sonra karklk ve sknt yaratabilecek bir eyi itiraf etmem gerek. imdiye kadar evin
geimini mmkn olduunca dzenli ve tutumlu yrttm: yalnzca btn bu otuz yl boyunca,
seni aldattm iin, beni balamalsn. Evliliimizin banda mutfak ve ev idaresi iin ok az
bir ey ayrdn. Ev idaresi arlap, ilerimiz byd zaman, yeni durumlara gre haftalk
param artrmaya yanamadn: ksacas, en fazla byd zamanlarda haftada yedi Glden'le
idare etmemi istedin. tiraz etmeden kabul ettim ve kimse hanmn kasadan para alacandan
kukulanmayaca iin, kalan her hafta kasaya giren paradan aldm. Hibir ey israf etmedim,
benden sonra ev idaresini yrtecek kii, ne edeceini bilmedii zaman, ilk karnn bununla
idare ettiinde srarl olacan bilmesem, bu itirafta da bulunmadan huzurla ebediyete
gerdim.
Masraflarn belki iki kat olduunu gre gre, birine yedi guldenin yetmesi zerine, bunun
ardnda bir eylerin yattndan kukulanmayan insan aklnn inanlmaz krl zerine Lotte
ile konutum. Ama ben, peygamberin ebedi kandilini hibir aknlk gstermeden evlerine
kabul edecek insanlar da tandm.
13 Temmuz gn.

Yok, kendimi aldatmyorum! Onun kara gzlerinde bana ve kaderime olan ilgisini okuyorum!
Evet hissediyorum ve kalbimin hislerine gveniyorum, beni - cenneti bu szlerle ifade edeyim
mi, edebilir miyim? - beni sevdiini!
Beni sevdiini! - Ve kendi kendime ne kadar deerli olduumu, ne kadar - sana herhalde
bunu syleyebilirim, byle bir eye anlayn var senin - onun beni sevdiinden beri, kendime
ne kadar taptm!
Bu bir kendini bilmezlik mi, yoksa gerek ilikinin duygusu mu? - Lotte'nin kalbine
girdiinden dolay biraz korktuum insan tanmyorum. Yine de - o nianlsndan sz ederken,
ylesine bir scaklk ve sevgiyle ondan sz ederken -, btn gurur ve onuru yklm, klc
elinden alnm birine dnyorum.
16 Temmuz gn.
Ah, parmam aniden onun parmana dokunduu, masann altnda ayaklarmz bulutuu
zaman, btn damarlarm nasl akyor! Ateten eker gibi ekiyorum, ama gizemli bir g beni
yine ileriye ekiyor - btn duyulardan bam dnyor. - Oh! ve onun safl, temiz ruhu,
kk samimiyetlerin beni ne kadar ok perian ettiini hissetmiyor. Hele konuurken elini
benim elime koyup da, konumann aknda, azndan kan ilhi nefes benim dudaklarma
dokunacak gibi bana biraz daha yaklanca - hava vurmu gibi, ykldm sanyorum. - Ve,
Wilhelm! hi yeltenecek olursam, bu cenneti, bu gveni -! Beni anlyorsun. Yok, benim kalbim
bu kadar rm deil! Zayf! yeterince zayf! - Bu da rme deil mi?O benim iin kutsal. Onun yannda btn arzu susuyor. Onun yanndayken, bana ne
olduunu, bilmiyorum; sanki ruhun btn sinirleri bana dnk. - Piyanoda bir melek
kudretiyle ald bir melodi var, yle basit, yle dahiyane! Onun en sevdii ark, daha ilk
notay vurmaya balaynca, beni btn eziyet, aknlk ve kuruntudan kurtaryor.
Mziin eski gizemli gcnden, hibir sz bana olanaksz gelmiyor. Bu basit ark beni nasl
da kavryor! Ve onu nasl da tam vaktinde kullanmasn biliyor, ounlukla kafama bir kurun
skmak istediim zaman! Ruhumun yanlts ve karanl dalyor ve yine daha rahat solumaya
balyorum.
18 Temmuz gn.
Wilhelm, aksz dnyann kalbimiz iin ne anlam var! Sihirli bir lamba ksz neye yarar!
Kk lambay ieriye getirir getirmez, beyaz duvarda rengrenk resimler grnr! Gelip
geici hayalden baka bir ey olmasalar bile, ufak olanlar gibi nnde durup, sihirli
grntleri hayran hayran seyretmek, her zaman bizi mutlu ediyor.
Bugn Lotte'ye gidemedim, kanlmaz bir toplant beni engelledi. Neydi yaplmas gereken?
Hizmetimi ona gnderdim, srf bugn onun yaknnda olan bir insan etrafmda olsun diye.
Nasl bir sabrszlkla onun dnn bekledim, nasl bir sevinle onu karladm!
Utanmasaydm, bana sarlp pecektim.
Gnee konunca, onun klarn eken ve geceleyin bir sre yan Bonon ta varm. Bu
olan da benim iin yleydi. Lotte'nin baklarnn, onun yznde, yanaklarnda, ceket
dmelerinde ve abasnn yakasnda doland duygusu, btn bunlar benim iin yle kutsal,
yle deerli kld! O an bu genci bin Taler'e brakmazdm. Onun yannda o kadar iyi
hissediyordum kendimi. - Tanr vere de buna glmeyesin. Wilhelm, iyi olduumuz zaman,
hayal mi gryoruz?
19 Temmuz gn.
Onu greceim! diye baryorum sabahleyin uyanp, nee dolu gzel gnee bakarken; onu
greceim! O zaman btn gn iin baka hibir dileim yok. Her ey, her ey bu umut
tarafndan yutuluyor.
20 Temmuz gn.

Sefirle ***e gitmemi isteyen fikrinizi henz benimseyemiyorum. Bir ste itaattan pek
holanmyorum, stelik adamn ters bir insan olduunu hepimiz biliyoruz. Annemin beni
faaliyet iinde grmek istediini, sylyorsun; bu beni gldrd. imdi de faal deil miyim? ve
aslnda hepsi bir deil mi: ha bezelye saymm, ha mercimek? Dnyada her ey bir rezillie
kyor ve kendi tutkusu, gereksinimi olmadan, bakalar istiyor diye, para ya da an iin
alp didinen bir insan budalann tekidir.
24 Temmuz gn.
Resim yapmay ihmal etmemem senin iin o kadar nemli olduuna gre, o zamandan beri
ok ey olmad demek yerine, bu konuyu gemek en iyisi.
Hibir zaman daha mutlu olmadm, hibir zaman en ufak taa, tek bir ota kadar doay
duyumsamam, daha dolu ve daha iten olmad, yine de - Nasl diyeyim, bilmiyorum, hayal
gcm ylesine zayf, her ey yzyor ve ruhumun nnde yalpalyor, bir tasarm
yakalayamyorum, ama balk ya da mum olsayd, bunlarla pekl canlandrabileceimi
sanyorum. Daha uzun dayandndan, balk alp karacam, sonunda pasta ksa da!
Lotte'nin portresine defa baladm, defa kendimi harcadm; bir sre nce tutturmakta
ok baarl olduum iin, bu canm daha ok skt. Bunun zerine, onun glge siluetini
kestim, bu da bana yetsin.
26 Temmuz gn.
Evet, sevgili Lotte, her eyi temin edeceim, smarlayacam; yeter ki bana daha fazla i
verin, hep daha sk. Bir ey diliyorum sizden: bana yazdnz ktlara bir daha kum
serpmeyin. Bugn onu hemen dudaklarma gtrdm ve dilerim gcrdad.
26 Temmuz gn.
Daha nce de bazen onu bu kadar sk grmemeyi kararlatrdm. Evet kim dayanabilirdi
buna! Her gn eytann ayan krmak iin kendi kendime yemin ediyorum: yarn bir kere de
gitmeyeceksin, ama yarn olunca, yine kar konulmaz bir gerekeyle daha gzm ap
kapamadan kendimi onun yannda buluyorum. Ya akamdan o yle demitir: Yarn
geliyorsunuz, deil mi? - Kim o zaman uzak kalabilir? Ya da bana bir i veriyor, ben de cevab
bizzat gtrmeyi daha yerinde buluyorum; ya da o kadar gzel bir gn ki, Wahlheim'e
gidiyorum, bir kere orada olunca da, ona yarm saatlik yol kalyor! - Havasna ok yaknm Pat! hemen oradaym. Ninem, bir Mknats Da masal anlatrd: fazla yaknna gelen
gemilerin btn demir paralarn birden ekmi, iviler daa doru umu ve zavall sefiller
birbiri stne gp ylan kalaslarn altnda mahvolmular.
30 Temmuz gn.
Albert geldi, ben gideceim; ve her hususta kendisinin stnln kabul etmeye hazr
olduum en iyi, en soylu insan bile olsa, onu byle ok yetkinlie sahip biri olarak karmda
grmeye tahamml edemem. - Sahip! - Yeter, Wilhelm, damat burada! Kendisine iyi
davranmak gereken, akll uslu, sevimli bir adam. Bereket versin, karlama srasnda ben
yoktum! Yoksa bu, kalbimi parampara ederdi. Hem de ok haysiyetli bir kii, Lotte'yi benim
yanmda henz bir kerecik olsun pmedi. Tanr onu dllendirsin! Kza kar gsterdii sayg
yznden, onu sevmem gerek. Bana kar iyi, sanrm bu onun kendi duyumsamasndan ok
Lotte'nin ii: iki iyi bir ekilde idare edebilmek, pek seyrek mmkn olsa bile, hep onun
kendi karna.
Oysa Albert'e saygda kusur edemem. Onun ok rahat grnen d, benim gizlenmeyen
huzursuz karakterim karsnda aka stn. ok duygulu ve Lotte'nin deerini biliyor. Pek
huysuzluu yok gibi grnyor ve bunun insanlarda btn dierlerinden daha fazla nefret
ettiim kusur olduunu biliyor.
Beni anlayl bir insan olarak gryor; Lotte'ye ballm, onun btn hareketlerinden
duyduum samimi sevin, onun zaferini oaltyor, onu gittike daha ok seviyor. Ona bazen

ufak kskanlklarla eziyet ediyor mu, bunu imdi bir tarafa brakyorum, ama onun yerinde
ben, en azndan bu kskanlk iblisi karsnda kendimden pek emin olmazdm.
Her neyse! Lotte'nin yannda olma sevincim bitmitir. Buna budalalk m, diyeyim, yoksa
krlk m? - sme ne gerek! iin kendisi her eyi anlatyor! - imdi bildiim her eyi, Albert
gelmeden nce de biliyordum; onun zerinde hak iddia edemeyeceimi biliyordum, etmedim
de - yani bunca sevimlilik karsnda arzu duymamak ne kadar mmknse. - Ve imdi br
gerekten gelip de kz elinden alnca, huysuzun gzleri byyor.
Dilerimi skp, kendi sefaletimle alay ediyorum, bana artk bu sevdadan vazgememi
syleyecekler varsa, onlarla da iki kat, kat alay ederdim, baka trl yapamayacam iin u kukla adamlar ekin bamdan! - Ormanlarda dolap duruyorum, ve Lotte'ye gittiimde,
Albert'i bahede ardan altnda oturur grp de, yoluma devam edemeyince, kendimi delice
salyor, pek ok aklabanlk ve samalk etmeye balyorum. - Tanr akna, dedi Lotte bana
bugn, rica ederim, dn akamki gibi tiyatro yapmaynz! yle komiklik yapnca, ok korkun
oluyorsunuz. - Lf aramzda, adamn ii olduu zaman ayarlyorum; pat! dardaym ve onu
yalnz bulunca, hep keyfim yerinde oluyor.
8 Austos gn.
Rica ederim, sevgili Wilhelm, bizden kanlmaz kaderlere boyun ememizi isteyen insanlar
ekilmez diye azarlamam, kesinlikle seni hedef alan bir sz deildi. Senin de ayn grte
olabileceini, gerekten dnmedim. Aslnda haklsn. Yalnz u, azizim: dnyada ok seyrek
olarak ya o - ya bu bir zmdr, duyarlklar ve hareket tarzlar bazen bir gagaburunla
yassburun arasndaki farklar kadar farkllklar gsterir.
Senin btn gerekelerini hakl bulmama ramen, yine de ya o - ya bu arasndan syrlmaya
alrsam, bunu bana ok grmemelisin.
Ya, diyorsun, Lotte sana umut veriyor, ya da vermiyor. yi, birinci durumda buna ulamaya
al, arzularnn yerine gelmesini kuatmaya al: br durumda ama toparlanp, btn
kuvvetini yeyip bitirecek sefil bir duygudan kurtulmaya al. - Azizim! bunu sylemek iyi ve sylemek kolay.
Peki, hayat sinsi bir hastalkla durmadan yava yava snen bir bedbahttan, ondan, bu
eziyete bir haner darbesiyle ani bir son vermesini isteyebilir misin? Hem de onun kuvvetini
bitiren hastalk, bundan kurtulmak iin gereken cesareti de yok etmez mi?
Geri bana benzer bir tebihle karlk verebilirsin: Tereddt ve kararszlkla yaamn
tehlikeye atmaktansa, kim bunun yerine kolunu seve seve kestirmez? - Bilmem! - tebihlerle
de becellemeyelim. Yeter - Evet, Wilhelm, ite bazen byle srayan, silkelenen bir cesaret
anm oluyor, o zaman - bir bilsem ne tarafa? giderdim.
Akamst
Birka gndr ihmal ettiim gncem, bugn elime geti, btn bu durumlara bile bile, adm
adm nasl yrdme atm! Durumu nasl hep byle apak grp, yine de bir ocuk gibi
davrandma, hl apak grmeme karn, iyileme konusunda bir iaretin olmadna.
10 Austos gn.
Budalann biri olmasam, en iyi, en mutlu yaam srdrebilirim. Bir insann ruhunu
elendirmek iin, imdi iinde bulunduum gzel koullar kolay kolay bir araya gelmez. Ah, u
yle kesin, kalbimiz mutluluunu yalnz kendisi yapar.
Sevimli ailenin bir yesi olmak, ihtiyar tarafndan olu gibi sevilmek, kkler tarafndan bir
baba gibi ve Lotte tarafndan! - sonra huysuz bir densizlikle mutluluumu hi bozmayan ak
yrekli Albert; beni candan bir dostlukla saran; Lotte'den sonra dnyada en sevdii kii
olduum - Wilhelm, gezintiye kp, Lotte'den sz ettiimizde bizi dinlemek bir gnen:
dnyada bu ilikiden daha gln bir ey bulunmamtr, yine de bu yzden sk sk gzlerim
yala doluyor.
Bana aln pak sevgili annesini anlat: lm deinde Lotte'ye evini ve ocuklarn emanet
edip, ona da Lotte'yi almasn nerdiini, o zamandan sonra bambaka bir ruhun Lotte'ye can
verdiini, evin geiminin derdine dp, o ciddiyetle gerek bir anne olduunu, zamannn bir
ann bile etkin sevgisiz ve urasz geirmediini, yine de neesinin, i erincinin onu hi terk

etmediini. - Onun yan sra yryp, yol kenarndan iekler koparyor ve bir demet
deriyorum ve - akp giden nehre frlatp, yavatan aaya doru dalgalanrlarken artlarndan
bakyorum. - Albert'in burada kalp, ok sevildii saraydan dolgun bir gelirle bir grev
stleneceini sana yazdm m, bilmiyorum. lerindeki dzen ve alkanlkta onun gibisini az
grdm.
12 Austos gn.
Muhakkak, Albert gkkubbenin altndaki en iyi insan. Dn onunla fevkalde bir sahne
yaadm. Kendisine veda etmek iin, yanna vardm; zira, ata binip dalara kmak hevesi iimi
sard, imdi de oradan yazyorum sana, odada bir aa bir yukar adm aterken, tabancalar
gzme iliiyor. - Tabancalarn bana dn ver, dedim, yolculuk iin. - Bana gre hava ho,
dedi, onlar doldurmak zahmetine katlanrsan; burada yalnzca ss diye asllar. - Birini
indirdim, o devam etti: Tedbirliliim bana ylesine kt bir oyun oynadndan beri, bunlarla
hibir ilikim kalmad. - Hikyeyi renmek iin meraklandm. - eyrek yl, diye anlatmaya
balad, bir arkadan yannda kyde kaldm, doldurulmam birka tane ift namlum vard,
rahat uyuyordum. Miskin oturduum kprtsz bir leden sonra, nasl olduysa birden aklma
geldi: baskna urayabilir, ift namlular gerekebilir ve - biliyorsun ite, nasl. - Onlar
temizlemesi ve doldurmas iin hizmetkra verdim; o da kzlarla dalga geip, korkutmak
istiyor ve Tanr bilir, nasl olduysa, iindeki tfek harbisi boalyor, kzlardan birinin el
kkrdana saplanp baparman kryor. O zaman ac parasn ve tedaviyi demek zorunda
kaldm stelik, o zamandan beri de tfei doldurtmuyorum. Sevgili dost, dikkat nedir?
Tehlikeyi tamamen bilmek mmkn deil! Geri - Artk biliyorsun, bu insandan holandm,
gerisi hari; her genel kuraln istisnalar olduu doal deil mi ki? Ama byle malul bu insan!
acele, genel, yar doru bir ey sylediini sannca, balyor snrlamaya, eitlemeye,
eklemeye eksiltmeye, sonunda sylediinden hibir ey kalmayana kadar susmuyor. te bu
olayda da iyice derinleti: artk onu hi dinlemiyordum, kuruntulara dtm ve fkeli bir
tavrla tabancann namlusunu sa gzn stnde alnma dayadm. - Tuu! dedi Albert,
tabancay indirerek, ne oluyor? - Dolu deil ki, dedim. - Olmasn, ne bu? diye karlk verdi
sabrsz. Bir insann kendisini vuracak kadar ahmak olmasn tasavvur edemiyorum; dncesi
bile tiksinti yaratyor.
Siz insanlar, diye ktm, bir ey sylemek iin, hemen aznz aarsnz: bu ahmaka, bu
akllca, bu iyi, bu kt! Ne demek oluyor bunlarn hepsi? Bunun iin bir faaliyetin i
ilikilerini mi aratrdnz? niin meydana geldi, niin meydana gelmek zorundayd, bunun
temelindeki sebepleri kesinlikle ortaya karabiliyor musunuz? Bunu yapsaydnz,
yarglamakta bu kadar aceleci olmazdnz.
Bana hak vereceksin, dedi Albert, hangi sebepten meydana gelirse gelsin, baz faaliyetler
hep ktcl kalr.
Omuz silkerek hak verdim. - Yine de, azizim, diye devam ettim, burada da baz istisnalar
vardr. Doru, hrszlk bir ktlktr; ama kendini ve yaknlarn, kar karya bulunduklar
alktan ve lmden kurtarmak iin soyguna kan insan, acmay m yoksa cezay m hak
ediyor? Hakl bir fke halinde kendisini aldatan karsyla sevgilisini kurban eden kocaya, haz
dolu bir saatte akn durdurulamaz mutluluunda kendini yitiren bir kza kim ilk ta atar?
Yasalarmz bile, bu duygusuz titizler bile, insafa gelip, cezadan vazgeiyor
Bu bambaka bir ey, diye karlk verdi Albert, tutkularna kaplan bir insan, kendini
tamamen kaybettii ve bir sarho, bir lgn olarak grld iin.
Ah, siz akl banda olanlar! diye glmseyerek seslendim. Tutku! Sarholuk! lgnlk!
ylesine rahat, ylesine katlmsz duruyorsunuz, siz ahlk insanlar! ieni azarlyor,
samalayandan nefret ediyorsunuz, papaz gibi geip gidiyor ve sizi onlardan biri gibi yapmad
diye, kabasofular gibi Tanr'ya krediyorsunuz. Ben bir defadan fazla sarho oldum,
tutkularm lgnlktan hi de uzak deildi, ikisinden de pimanlk duymuyorum: zira, byk
bir ey, olanaksz grnen bir ey yapan btn sra d inasanlarn oldum olas sarho ve deli
olarak arldklarn kendi llerim iinde kavramak zorunda kaldm.
Ama sradan yaamda da iyi kt serbest, soylu, beklenmedik bir i yapan herkesin ardndan
yle denilmesine dayanlmaz: bu insan esrik, o lgn! Utann, ey ayklar! Utann, ey bilgiler!
Bunlar yine senin kuruntularn, dedi Albert, her eyi abartyorsun, hi deilse , burada sz
edilen intihar byk eylemlerle karlatrmakta herhalde hakszsn: bu hareket aslnda bir
zayflk iaretinden baka bir ey deil. Elbette lmek, eziyetli bir yaama metanetle
dayanmaktan daha kolay.
Tartmay kesecektim; zira btn kalbimle konuurken, birinin byle anlamsz bir bo szle
karma kmas kadar hibir gereke beni byle rmdan karmaz. Ama bunu sk sk duyup
kzdm iin, yine de kendimi tuttum ve ateli ateli karlk verdim: Buna zayflk m

diyorsun? Rica ederim, grntye aldanma. Bir zalimin dayanlmaz boyunduruu altnda
inleyen bir halk, sonunda patlayp zincirlerini krarsa, ona zayf diyebilir misin? Evini alevler
saran bir insan, btn kuvveti gerilip, sakinken yerinden oynatamayaca ykleri kolayca
tarsa ona; hakaret grmenin fkesiyle alt kiiyle birden dvp alteden birine, zayf denir
mi? Ve azizim, gayret gl olmaksa, niin o zaman arlk bunun kart olsun? - Albert
yzme bakp konutu: Kusura bakma, ama sylediin rnekler buraya hi uymuyor. - Olabilir,
dedim, karlatrmalarmn trmalayc olduu bana ok sylendi. Gel bakalm, hayatn aslnda
tatl yknden kurtulma karar veren insann ruh halini baka trl canlandrabilir miyiz.
Ancak ayn eyi duyumsayabilirsek, bir eyden sz etmek hakkmz olabilir. nsan tabiatnn,
diye devam ettim, snrlar var: sevin, zn, aclar bir lye kadar kaldrabilir ve bu
alrsa, mahvolur. Yani sorun burada, birinin zayf ya da gl olmas deil, acsnn lsne
dayanp dayanamayacadr - ister ruhsal, ister bedensel olsun; unu sylemek de bence
alas: intihar eden insan dlek, buna karlk, hummal bir atele len insana dlek demek
uygun deil. Aykr, ok aykr, diye bard Albert. - Dndn kadar deil, karln
verdim. Bana hak veriyorsun: tabiatn saldrya urayp kuvvetini ksmen yitirmesine, ksmen
de kuvvetten dp tekrar ayaa kalkamamasna, mutlu bir devrimle hayatn olaan akna
bir daha kavuamamasna lmcl hastalk diyoruz.
te, azizim, gel imdi bunu zihne uygulayalm. nsan kendi snrll iinde gr, bydke
byyen bir tutkunun onu sonunda btn sakin akl gcnden edinceye, onu mahvetmeye
varan izlenimlerin etkisine, fikirlerin reklenmesine bak.
Rahat, akll insann, mutsuzun halini grmesi bouna, onu iknaya almas bouna! Tpk
hastann yata banda duran salkl kiinin, ona kendi gcnden bir damla bile
aktaramamas gibi.
Albert iin bu ok genel bir szd. Ona bir sre nce suda l bulunan kz anmsatarak,
yksn tekrar anlattm. - Ev ilerinin, haftalk belli ilerin kskacnda bym, belki pazar
gnleri yava yava yaplp yaktrlm bir giysiyle ve kendi gibilerle kentte gezintiye kmak,
belki dnden dne biraz dans etmek ve bir komu kzla bir kavgann gerekesi, bir kt
dedikodu zerine kimi saatler byk bir heyecan ve katlmla lflamak dnda baka hibir
elence ans olmayan gencecik bir varlk - ateli doas sonunda, erkeklerin yaltaklklaryla
oalan daha iten gereksinimler duyumsuyor; nceki sevinleri onun iin zamanla gittike
yavanlayor, sonunda belirsiz bir duygunun kendisini kar konmaz biimde ektii bir insana
raslayncaya kadar, btn umutlarn ona balyor, etrafndaki dnyay unutuyor, hibir eyi
grmez, hibir eyi unutmaz, ondan, o biricik kiiden baka hibir ey hissetmez, o biricik
kiiden baka hibir eye zlem duymaz oluyor. Kararsz bir kendini beenmiliin bo
zevkleriyle bozulmam olarak, arzusu hedefe ekilmektedir, onun olmak, sonsuz ba iinde,
eksikliini duyduu btn mutluluu bulmak, zledii btn sevinleri bir arada tatmak
istiyor. Btn umutlarn kesinliini mhrleyen vaat yinelenmi, arzularn kamlayan
pervasz sarp sevmeler, ruhunu sarmalyor; bir bouk bilinte, btn sevinlerin bir nsezisi
iinde yzyor, en u kerteye dek gergindir, sonunda btn heveslerini kucaklamak iin
kollarn ayor - ve sevgilisi onu terk ediyor. - Donakalmtr, akl banda deildir, bir
uurumun kenarndadr; etraf epevre zifiri karanlktr, hibir k, hibir umar, hibir sezi
yoktur! zira o, kz salt kendi varln duyumsad bir anda onu terk etmitir. nnde alan
geni dnyay grmez, kaybnn yerine geebilecek bir oklarn grmez, kendini yalnz, btn
dnya tarafndan terk edilmi olarak hisseder - ve kr, kalbinin rkn felketinin
cenderesinde skm olarak, epevre kucaklayan bir lmle btn aclar sndrmek iin,
kendini aaya atar. - Bak, Albert, bu kimi insanlarn yksdr! haydi de, bu bir hastalk hali
deil mi? Doa, karmakark ve elikili glerin labirentinden k yolu bulamaz ve insan
lmek zorunda kalr.
Vay bunu seyredip yle diyebilene: Budala kz! Beklemi olsayd, zamann etkisine brakm
olsayd, aresizlii gemi, bir bakas onu teselli iin karsna km olurdu. - Bu da sanki
biri yle der gibi: Ahmak, ateten lyor! Kuvvetini toplayncaya, cansular iyileinceye,
kannn curcunas duruluncaya kadar beklemi olsayd: her ey iyi olurdu ve imdi hl
hayatta olurdu!
Bu karlatrmay yeterince somut bulmayan Albert, daha baz kar grler getirdi, bu
arada unu: ben yalnzca alk bir kz anlatmm; ama byle dar kafal olmayan, ilikileri daha
iyi grebilen akll bir insann nasl hogrlebileceini anlayamyormu. - Dostum, diye
ktm, insan insandr, belki sahip olduu birazck akl da, tutku kudurup, insanln snrlar
onu sktrnca, ok az ie yarar ya da hi yaramaz. Daha dorusu - Bunu da baka bir zaman,
deyip apkama uzandm. Ay, kalbim ylesine doluydu - Ve birbirimizi anlamadan ayrldk. Bu
dnyada birinin dierini kolay anlamamas gibi.
15 Austos gn.

Dnyada insana sevgiden daha gerekli bir eyin olmad kesin. Lotte'de hissediyorum bunu,
beni yitirmek istemiyor, ocuklar da yarn yine gelmem dnda bir sz bilmiyorlar. Bugn
Lotte'nin piyanosunu akort etmek iin ktm, ama elim demedi, ocuklar bir masal yznden
peimi brakmadlar, Lotte de, ocuklarn isteini yapmam syledi. Artk benden de, nerdeyse
Lotte'den aldklar gibi severek, istedikleri akam ekmeklerini kestim ve onlara ellerin hizmet
ettii prenses masalnn ana blmn anlattm. Ben de bu arada ok ey reniyorum, buna
seni temin ederim, ve zerlerinde yapt etkiye ayorum. Bazen rastgele bir yerden
balamam gerekiyor, bir dahaki sefere bunu unuttuum iin, hemencecik daha nce bunun
deiik olduunu sylyorlar, ben de artk, ark syler gibi bir hece akyla hi
deitirmeden batan sona tkr tkr anlatmaya altryorum kendimi. Buradan bir yazarn,
yksn yeniden deiik bir biimde yaznca, yaznsal adan ok daha iyi olsa bile, ister
istemez kitabna zarar verdiini rendim. lk izlenim bizi uysal bulur ve insann yaps, en
servenli eye ikna olmaya tenedir; ama bu sk skya yerleir, vay haline, onu bir daha
kazmak ve silmek isteyenin!
18 Austos gn.
nsann sonsuz mutluluu olan ey, yine onun sefaletinin kayna olmak zorunda myd?
Beni bol bol hazla doldurup taran, evremdeki dnyay cennet klan, kalbimin yaayan
doaya duyduu dolu, scak duygu, imdi her yolumda peimi brakmayan dayanlmaz bir
eziyeti oluyor benim iin. Baka zaman kayalktan nehrin te yanna, bereketli vadiden
tepelere kadar bakp, etrafmdaki her eyin filizlenip fkrdn grdmde; nehirden
doruklara o dalarn yksek sk aalarla brnm olduunu, eit eit kvrml o vadilere
en ho ormanlarn glgesinin vurduunu grdmde, uysal nehir de fsldaan kamlarn
arasndan akp giderken, akam esintisinin gkyznde salndrp gtrd sevimli bulutlar
yansttnda ve milyonlarca sivrisinek srs gnein son kzl nnda cesaretle dans
ettiinde ve son titrek bak vzldayan bcei otundan kurtardnda ve etrafmdaki vzltnn,
tn dikkatimi yere ektiinde ve sert kayadan besinini karan yosun ve kuru kum
tepecikten ieriye doru byyen yuva, tabiatn ii hararetli, kutsal yaamn bana atnda:
nasl da bunlarn hepsini scak kalbime sdrdm, stnden akp giden bollukta kendimi
tanrlam hissettim ve sonsuz dnyann grkemli grnmleri ruhumda cana can katarak
devindiler. Koskoca dalarla evriliydim, uurumlar uzanyordu nmde, seller indi, altmdan
nehirler akt, orman ve da tnlad; ve topran derininde birbirleriyle i ie ileyip yaratrken
grdm onlar, btn o gizemli gleri; ve ite yeryznde ve gn altnda eitli yaratn
cinsleri kaynayor. Her ey, her ey binbir tr grnmle meskn; insanlar da sonra
yuvalarnda beraber gven buluyorlar ve yerleiyorlar ve koca dnyada kendi anlaylarna
gre hkm sryorlar! Kendin ufack olduun iin, btn bunlar hor gren zavall budala! Ulalmaz dalardan, ayak demeyen sahradan, mehul okyanusun sonuna kadar her yerde
ebedi yaratcnn ruhu esiyor ve onu duyumsayp yaayan her toz zerresiyle seviniyor. - Ah, o
zamanlar, zerimden uan bir turnann kanatlaryla usuz bucaksz denizin kysna,
sonsuzluun kpkl kupasndan o kabaran yaam hazzn imeye ve bir an olsun gsmn
snrl gcnde, her eyi kendi iinde ve kendinden yaratan varln rahmetinden bir damla
duyumsamaya ne ok zlem duymutum.
Kardeim, yalnz o saatlerin ans beni iyi ediyor. O anlatlmaz duygular tekrar
canlandrmak, tekrar dile getirmek abas bile, ruhumu kanatlandrp, sonra da imdi beni
saran halin rkntsn bana iki kat duyuruyor.
Ruhumun karsndan bir perde gibi ekildi ve sonsuz hayatn sahnesi nmde ebediyen ak
bir mezarn uurumuna dnyor. Diyebilirsin: Budur! her ey geici olduu iin? her ey
hava hzyla yuvarlanp getii iin, oluun gc ylesine seyrek sreen olduu iin, ah! sele
kaplp bataca ve kayalara arpp paralanaca iin? Seni ve evrendeki yaknlarn yeyip
bitirmeden geen bir an yok, senin ykc olmadn, olmak zorunda kalmadn tek an yok; en
masum yry bin zavall kurtuun hayatna mal oluyor, bir ayak darbesi karncalarn binbir
zahmetle kurduu yuvay harap edip, kk bir dnyay rezil bir mezar halinde eziyor. Hah!
dnyann seyrek byk afeti, kylerinizi spren bu seller, kentlerinizi yutan bu depremler
beni rgalamyor; tabiatn evreninde gizil yatan, yeyip bitiren g, kalbimin dibini oyuyor;
hibir ey kurmayan, komusunu, kendini ykmayan. Ve byle korkulu sendeliyorum! Yer ve
gk ve dokuyan kuvvetleri evremde: Ebedi yutan, ebedi gevi getiren bir canavardan baka
bir ey grmyorum.

21 Austos gn.
Bouna uzatyorum kollarm ona, sabahlar, ar ryalardan aarrken, beyhude aryorum
onu geceleri yatamda, mutlu safiyane bir d beni aldatnca, ayrda onun yannda oturup,
binlerce pckle onu rtyormuumca. Ah, uyku sersemi sendeleyerek el yordamyla ona
yryp, kendime gelince - basn altndaki kalbimden gzya selleri akyor ve karanlk bir
gelecee bakarak umarsz alyorum.
22 Austos gn.
Bu mutsuzluk, Wilhelm, edim gcm huzursuz bir uyuuklua sapt, tembel olamam, yine de
bir ey yapamyorum. Hayal gcm, doa duygum yok ve kitaplardan ireniyorum. Kendi
kendimizin eksiiysek, o zaman her ey eksik oluyor. Yemin ederim sana, salt gelecek gnden
bir beklentim, bir umut itkim olsun diye, sabah uyannca bazen bir gndeliki olmay
arzuluyorum. Boynuna kadar evraklarn iine batm grdm Albert'e imreniyorum ok
zaman ve onun yerinde olsam sanki keyfim daha iyi olurmu sanyorum! Senin de benden
esirgenmeyeceini bildirdiin, sefaretteki yer iin sana ve bakana yazmay ok defa
dndm. Ben de buna inanyorum. Bakan beni uzun zamandr seviyor ve uzun sre bir ie
girmem iin beni zendirmiti; bir saat i grmek de iyi. Ama daha sonra, yine bunu dnp,
zgrlne kavumak iin sabrsz, eerini gemini koydurup, can kncaya kadar binilen
atn yks aklma gelince, - ne edeceimi bilmiyorum - Sonra azizim, halimin deimesine
duyduum zlem, beni her yerde kovalayacak sabrsz bir i huzursuzluu deil mi acaba?
28 Austos gn.
Sayrlm iin ifa olsa, bu insanlar gerekeni yapacaklardr, mutlaka. Bugn benim doum
gnm ve erkenden Albert'ten bir paket alyorum. Aarken, ilk tanmamzda Lotte'de grp,
ondan sonra bir ok defa istediim o soluk krmz kurdelelerden biri gzm alyor hemen.
inde on ikilik boyutta iki de kitapk vard, ufak Wetstein Homer'i, yrylerimde Ernest
basmn yanmda srklememek iin, oktandr istediim bir basm. Gr! arzularm nasl da
okuyorlar, verenin marur bizi kmsedii, gz alc hediyelerden bin defa daha deerli olan,
dostluun btn ufak gnlalmalarn aryorlar. Bu kurdeleyi bin defa pyor ve az saydaki
mutlu, bir daha geri gelmeyecek gnlerin beni doldurup tard o hazlarn ansn her nefeste
iime ekiyorum. Wilhelm, bu byle ve buna homurdanmyorum, hayatn iekleri sadece
grnt! Nice ok kii ardnda bir iz brakmadan ekip gidiyor, nice az meyveye duruyor, bu
meyvelerden da nice az olgunlayor! Yine de onlardan yeterince var; yine de - ey kardeim! olgunlam meyveleri ihmal edebilir miyiz, hor grp, tadna varmadan rmeye brakabilir
miyiz?
Hoakal! Harika bir yaz; ska Lotte'nin meyve bahesindeki aalara elimde uzun meyve
sopasyla kp, ulardaki armutlar indiriyorum. O aada durup, uzattklarm alyor.
30 Austos gn.
Bedbaht! Bir budala deil misin sen? kendi kendini aldatmyor musun? Ne olacak bu
kudurgan sonsuz tutku? Dualarm artk yalnz ona; hayalimde ondan baka bir ey
grnmyor ve etrafmdaki dnyada her eyin ls o. Bu da bana mutlu saatler veriyor kendimi ondan koparmak zorunda kalncaya dek! Ah Wilhelm! kalbim sk sk buna itiyor beni!
- Onun yannda oturunca, iki, saat, onun grnmnde, tavrnda, szlerinin nefis ifadesinde
yaylnca, yava yava btn duyularm gerilip, gzlerim kararmaya balaynca, nerdeyse artk
bir ey duymayp, boynum bir cani yapm gibi tutulunca, sonra kalbim vahi vurularla
skan duyulara nefes aldrmaya alp da, yalnzca aknln oaltnca - Wilhelm, ou
zaman dnyada olup olmadm bilmiyorum! Ve - bazen elem ar basp, Lotte bana, eline
kapanp bountumu alamann sefil tesellisini balaynca, - o zaman uzaklamak, dar
kmak zorundaym! ve geni krlarda dolap duruyorum; sarp bir daa trmanmak o zaman

sevincim, yolsuz bir ormanda, beni yaralayan allar, yrtan dikenler arasndan bir yol amaya
almak! O zaman biraz rahatlyorum! Biraz! Bazen yorgunluk ve susuzluktan yolda ylp
kalnca, bazen gecenin ge vaktinde, ykselen ay tepemde dururken, yaralanan tabanlarm
biraz dindirmek iin, ssz ormanda eri br bir aaca oturup, sonra baygn bir rahatlkla
alaca avkta uykuya dalnca! Oh, Wilhelm! ssz bir hcre konut, kl aba ve dikenli kemer,
ruhumun zledii oluyor. Elveda! Bu sefaletin mezardan baka bir sonunu grmyorum.
3 Eyll gn.
Gitmek gerek! Bocalayan kararm kesinletirdiin iin, sana teekkr ederim, Wilhelm. On
drt gndr, onu terk etme dncesiyle dolayorum. Gitmem gerek. O, yine ehirde bir kz
arkadann yannda. Ve Albert - ve - gitmem gerek!
10 Eyll gn.
Ne geceydi! Wilhelm! artk her eyi aacam. Onu bir daha grmeyeceim! Oh, senin
boynuna sarlp, binlerce gzya ve haz iinde sana, azizim, kalbimi kuatan duyumsamalar
anlatamam. Burada oturup hava alyorum, sakinlemeye alp, sabah bekliyorum, gn
douuna atlar da smarland.
Ah, o sakin uyuyor ve beni bir daha hi grmeyeceini dnmyor. Kendimi kopardm, iki
saat sren bir konuma srasnda tasarm ele vermemekte yeterince gl oldum. Tanrm,
nasl bir konuma!
Albert bana, akam yemeinin hemen ardndan Lotte ile bahede olmaya sz vermiti.
Yksek kestane aalarnn altnda terasta durup, bu sevimli vadide, dingin nehrin stnde
benim iin son defa batan gnei seyrettim. Onunla burada sk sk durmu, ite bu nefis oyunu
seyretmitim, ve imdi - houma giden iki tarafl aalarn altnda bir aa bir yukar
yryorum; Lotte'yi tanmadan nce, gizemli, etkili bir taraf beni sk sk buraya ekmiti, ve
tanmamzn balarnda, gerekten sanatn meydana getirdii olarak grdm, en romantik
yerlerden biri olan bu yere karlkl eilimimizi aklaynca, ne kadar sevinmitik.
nce kestane aalar arasndan geni bir grnm karnda - Ah, anmsyorum, sana,
sanyorum, bunun hakknda ok yazdm, sonunda kayn duvarlar evreni nasl kapatyor ve
ucuna eklenen bir koruyla iki yan aal yol nasl gittike daha kararyor, sonunda hepsi
yalnzln rpertisiyle sarl bir alanckta birleene kadar. Bir le st ilk kez buraya
geldiimde, bana nasl gizemli grndn hl duyumsuyorum; burann nasl bir haz ve ac
sahnesi olacan hafiften sezmitim.
Yarm saat kadar veda ve kavumann i eriten tatl dncelerine dalmtm, terastan
yukarya doru ktklarn duyduumda. Onlara doru koup, bir rpertiyle eline yaparak
ptm. Yukarya geldiimizde, all tepenin ardndan ay ykseliyordu; ordan burdan
konuarak farkna varmadan karanlk odaya yaklatk. Lotte ieriye girip oturdu, Albert onun
yanna, ben de; ama huzursuzluum fazla oturtmad; kalktm, nne geip, bir aa bir yukar
admlamaya baladm, yine oturdum: korkulu bir haldi. Kayn duvarlarn sonunda btn teras
aydnlatan ay nn ho etkisine dikkatimizi ekti: epevre derin bir karanla gml
olduumuz iin, ok daha gze arpan nefis bir grnm. Sessiz duruyorduk, bir sre sonra
sze girdi: Kesinlikle ay nda yrye kmam, kesinlikle, lenlerimizi dnmek aklma
gelmesin, lm ve gelecek dncesi aklma gelmesin diye. Var olacaz! diye devam etti en
muhteem duygunun sesiyle; ama Werther, birbirimizi bulalm yine? tanyalm yine? ne
seziyorsunuz? ne dnyorsunuz?
Lotte, dedim, elimi uzatarak, gzlerim dolu dolu oldu, yine kavuacaz! burada ve orada
kavuacaz! - Daha fazla konuamadm - Wilhelm, kalbimde bu korkulu veda varken, bunu
bana sormas gerekli miydi! Acaba aziz llerimizin bizden haberleri var m, diye devam etti,
iyi olduumuz zaman, onlar iten sevgiyle andmz, hissediyorlar m? Oh! onun ocuklar,
benim ocuklarm, sakin akamst onun etrafnda olduu gibi, etrafmda toplanm,
ortalarnda oturduum zaman, annemin hayali hep evremde szlyor. Sonra zlemli
gzyayla gkyzne bakp, ona lrken verdiim sz nasl tuttuumu grmesi iin bir an
ieriye bakmasn diliyorum: onun ocuklarna anne olmak. Hangi duyguyla seslendiimi: Affet
beni, en deerli varlm, onlar iin senin yerini alamyorum. Ah! elimden gelen her eyi de
yapyorum; st balar giyimli, gda alyorlar, ah, daha da fazlas, baklyorlar ve seviliyorlar.
Bizim birlik ve dirliimizi grebilseydin, sevgili azize! son, en ac gzyalarnla ocuklarnn

esenlii iin yakardn Tanr'y en iten kranlarnla ululardn.


Byle dedi! oh, Wilhelm, kim yineleyebilir onun sylediini! Souk, l harfler zihnin bu
muhteem ieklerini nasl canlandrabilir! Albert, yumuack szn kesti: Bu size ok
dokunuyor, sevgili Lotte! biliyorum, ruhunuz bu dncelere ok bal, ama rica ederim - Oh,
Albert, dedi, biliyorum, babam seyahatte olduu zaman, kk yuvarlak masann evresinde
nasl oturup, kkleri yatmaya gnderdiimizi unutmazsn. oun elinde iyi bir kitap vard,
ama ok seyrek okuma frsat buluyordun - Bu nefis cann efkati her eyin stnde deil
miydi? gzel, yumuak, neeli ve hep faal kadn! Tanr biliyor, yatamda sk sk nnde
kapandm gzyalarm: beni ona denk etsin diye.
Lotte! diye seslendim, nnde diz kp, elini alarak, binlerce gzyayla slatarak, Lotte!
Tanr'nn inayeti ve annenin ruhu senin zerinde! - Onu tanm olsaydnz, dedi, elimi skarak,
- sizin tanmanza deer bir kiiydi! - Kendimden geiyorum sandm. Bundan daha byk, daha
gurur verici bir sz hi sylenmemitir hakkmda, - ve devam etti: Ve bu kadn, mrnn
baharnda, en kk olu henz alt aylkken, gmek zorunda kald! Hastal uzun srmedi;
huzur iindeydi, teslim etmiti kendini, yalnz ocuklarna acyordu, zellikle ke. Sonu
yaklarken, bana nasl demiti: Onlar bana yukarya getir; ve onlar getirdiimde, kkler
hibir eyden habersiz, en byklerin akl bandan gitmi, yatan evresinde duruyorlard,
nasl yatakta ellerini kaldrp onlar iin dua etmi, onlar teker teker pm ve tekrar
gnderdikten sonra bana demiti: Onlara anne ol! - Bunun zerine ona elimi verdim! - ok ey
sz veriyorsun, kzm, dedi, bir annenin yrei ve bir annenin gz olmay. Bunun ne demek
olduunu hissettiini, kran dolu gzyalarnda sk sk grdm. Kardelerin iin yle, baban
iin de bir kadnn itaat ve sadakatini gster. Onu teselli edeceksin. - Babam sordu, iinde
hissettii dayanlmaz acy bizden gizlemek iin, dar kmt, adam paramparayd. Albert,
sen odadaydn. Birinin yrdn iitip sormu ve seni yanna armt ve nasl bakmt
sana ve bana, mutlu olduumuza, birlikte mutlu olacamza dair teselli bulmu, sakin bakla
- Albert, boynuna sarlp, onu pt ve seslendi: Mutluyuz! mutlu olacaz! - Sakin Albert,
tamamen rndan kmt, bense kendimi hi bilmiyordum.
Werther, diye balad Lotte, ite bu kadn m gm! Tanrm, insan, hayatta en sevdiinin
nasl gtrldn bazen dnnce, kimse bunu daha uzun sre, kara adamlar annemizi
gtrdler, diye yaknan ocuklar kadar keskin hissedemez.
Ayaa kalkt, ben uyarlm ve sarslmtm, oturduum yerde elini tuttum. - Gidelim, dedi,
vakit geldi. - Elini ekmek istedi, daha sk tuttum. - Yine kavuacaz, diye seslendim,
birbirimizi bulacaz, btn kiiler iinde birbirimizi tanyacaz. Ben gidiyorum, diye devam
ettim, isteyerek gidiyorum, yine de ebediyen dersem, buna dayanamam. Elveda, Lotte! Elveda,
Albert! Tekrar greceiz. - Yarn, sanrm, diye akayla karlk verdi. - Ben yarn
hissediyordum! Ah, elini elimden ekerken o bilmiyordu - Aalar arasndan gittiler, durup ay
nda arkalarndan baktm, kendimi yere atp, hngr hngr aladm, ayaa frlayp,
terasa kotum, aada yksek hlamur aalarnn glgesinde bahe kapsna doru beyaz
giysisinin hl ldadn grdm, kollarm uzattm, ve o yitip gitti.

KNC KTAP

20 Ekim 1771 gn.


Dn buraya vardk. Eli uygunsuz geldi, birka gn bekleyecek demek. Bir de byle nobran
olmasayd, her ey iyiydi. Farkndaym, farkndaym, kader benim iin ar snavlar dnm.
Yine de ha gayret! ini rahat tutmak, her eye katlanr. ini rahat tutmak? bu szn
kalemime taklmas, beni gldryor. Ah, birazck sakin bir kan, beni gnein altndaki en
mutlu kii yapard. Ne o! bakalarnn bir damlack gleri ve yetenekleriyle nmde kabara
kabara dolanp durmalar karsnda, kendi gcmden, kendi yeteneklerimden kuku mu
duyuyorum? Bana btn bunlar ihsan eden gzel Tanrm, niin bunlarn yarsn alp da, onun

yerine bana zgven ve kanklk vermedin!


Sabr! Sabr! dzelecek. Zira sana syleyeyim, azizim, hakkn var. Her gn halkn arasna
karp durduumdan, ne yaptklarn, nasl ettiklerini grdmden beri, kendimle aram da
ok daha iyi. Elbette, her eyi kendimizle ve kendimizi de her eyle karlatran bir yapya
sahip olduumuz iin, mutluluk ve felket de, birlikte olduumuz eylerdedir, bunda da
yalnzlktan daha tehlikeli bir ey yok. Doas icab ycelmek isteyen, iir sanatnn fantastik
imgeleriyle beslenen dlem gcmz, kendimizin en altta olduu, bir dizi varl stte
oluturur ve bizden baka her ey daha fevkalde grnr, baka herkes daha mkemmeldir.
Bu da ok doal oluur. Baz eksiklerimiz olduunu ylesine sk duyumsarz ve bizde eksik
olana ounlukla bir bakasnn sahip olduunu sanp, tutar ona bizim sahip olduklarmz da
veririz ve belli bir lksel gnl rahatln da stne. Ve bylece o mutlu kii tamamdr, bizim
kendi yaratmz.
Buna karlk btn gszlk ve cefamzla gayrete devam edersek, o zaman da oun
salnarak, idarei maslahatla, bakalarnn yelken ya da krekle gittiinden daha ileriye
vardmz dnrz - ve - bu da, bakalaryla baa ba, hatta onlardan nde komann
yaratt gerek duygunun ta kendisidir.
26 Kasm gn.
Burada kendimi olduka iyi hissetmeye balyorum. En iyisi, yeterince yapacak eyin olmas;
ayrca trl trl insan, her cinsten yeni grnmler ruhuma rengrenk bir gsteri
sunuyorlar. Kont C.. ile tantm, her gn daha fazla sayg duyduum bir adam, geni grl
ve ok eye hkim olmasna karn, souk olmayan; kendisiyle ilikide dostluk ve sevgi adna
bunca duyarlk yan, byk bir zek. Kendisine bir i iin bavurduumda, benimle ilgilendi
ve daha ilk szle birbirimizi anladmz, benimle herkesle konuamayaca gibi
konuabildiini fark etti. Bana kar ak tavrn da ne kadar vsem azdr. Kendisine alan
yce bir ruh grmekten daha scak, gerek bir sevin yoktur dnyada.
24 Aralk gn.
Eli ok skt, bunu nceden anlamtm. Olabilecek en dakik budala; adm adm ve bir
akraba kar gibi klfetli; kendi kendiyle hibir zaman honut olmayan, dolaysyla kimsenin
memnun edemedii bir insan. Ben kolaydan almay severim, ne yazlysa, odur: ama o, bir
yazy geri verip, yle diyebiliyor: yi, ama bir daha gzden geirin, daha iyi bir sz, daha
yerinde bir edat bulunabilir. - O zaman ldrabilirim. Hibir, ama hibir bala bota
kalmamal ve bazen dikkatimden kaan her trden devrikliin ba dman. Onun szdizimini
allm melodiyle rmazsan, hibir ey anlamyor. Byle bir insanla ii olmak, bir ile.
Kont C..'nin gveni, beni avutan tek ey. Son defa bana ok ak yreklilikle, elinin
yavalndan ve kuruntusundan nasl honutsuz olduunu syledi. nsanlar, kendilerini de,
bakalarn da zora kouyorlar; ama , dedi, insan, da amas gereken bir yolcu gibi
yksnyor; elbette, da olmasa, yol ok daha rahat ve ksa olur; ama bir kere var, yleyse
amak gerek! Benim ihtiyar, ama Kontun bana gsterdii ilgiyi de seziyor ve buna bozuluyor ve Kontu bana
ktlemek iin hibir frsat karmyor: ben de tabii ona kar knca, i daha da atallayor.
Dn beni bir de fkelendirdi, aklnca bana da dokunduruyordu: byle dnya ileri iin Kont
pekl iyi saylrm, kolaylkla i gryormu ve kalemi de iyiymi, ama ciddi bilginlik iin,
btn edebiyatlar gibi, o da yetersizmi. Bir de unu demek istercesine, bir surat taknd:
neyi hissediyor musun? Ama bende bekledii etkiyi salayamad; byle dnp, byle
davranabilen bir insan ben de ancak hor grrdm. Ona direndim ve iddetle peneletim.
Kont, hem tabiat, hem de bilgisi yznden, kendisine sayg duyulacak bir adam, dedim.
Zihnini, dedim, bylesine saysz alanda gelitirmeyi baaran, yine de bu etkinliini sradan
yaam iin koruyan baka kimseye raslamadm. - Ama beyni almad, ben de bylesine
densizlikler yznden daha fazla safra yutmamak iin, yanndan ayrldm. Bir sr etkinlik
hikyesiyle beni bu boyundurua iten sizsiniz, bu durumdan sulu. Ne etkinlik ya! Eer
patates gmen ve tahln satmak iin kente giden, benden daha fazla i yapmyorsa, ben de
imdi demire vurulduum bu krek mahkmluunda daha on yl ile doldurmaya razym.
Ya burada bir araya gelen rezil toplumun parlak sefaleti, miskinlii! makam meraklar,
brlerinden bir admck daha ne kmak iin, bunca dikkat ve gayret; en sefil, en dkn
tutkular, hepten eteksiz. Bir kar var, rnein, kendi soy dengi, kendi hemehrisi olan herkesi
elendiriyor, gren bir yabanc da dnecek: budalann teki, bir gdm soyluluu,

memleketini pek matahm sanyor. - Daha da kts: burada ite bu kar, komu yerin
tahrirat ktibinin kz. - Bak, kendini bunca drecek denli hayasz insan soyunu anlamam
mmkn deil.
Geri, azizim, insann bakalarn kendisiyle lmesinin samaln her gn daha fazla
farkediyorum. Ama kendimle yle ok urayorum ve bu kalp yle frtnal ki - ah,
brakyorum bakalar kendi yollarnda gitsinler, yeter ki onlar da beni kendi yolumda rahat
braksnlar.
En fazla takldm ey, uursuz burjuva ilikileri. Geri, zmreler aras farklln gereini,
bunun bana ne kadar frsat yarattn bilen biriyim: ama bu, birazck sevin duyabileceim,
bir nebze mutluluk bulacam yeryznde yolumu kapatmasn. Geende ktm yry
srasnda bir Froylayn von B.. ile tantm, bu kaskat yaamn orta yerinde, pek ok doallk
korumu sevimli bir yaratk. Syleimizden ikimiz de holandk ve ayrlrken, kendisini ziyaret
etmeme izin vermesini diledim. yle akszllkle bu isteimi kabul etti ki, ona gitmek iin,
uygun bir an bekleyemedim. Bural deil ve bir teyzesinin evinde kalyor. Yal kadnn
grnm houma gitmedi. Ona byk ilgi gsterdim, konumam ounlukla ona ynelikti ve
yarm saatten az bir zamanda hemen hemen her eyi renmitim, daha sonra kzn da bana
itiraf ettii gibi: sevgili teyzenin yallnda her eyi eksikti, pek bir serveti, ecdat dizininden
baka bir anla ve destei, pelesenk ettii zmre dnda bir emsiyesi, kald kattan aa
vatandalara tepeden bakma dnda bir zevki yoktu. Genliinde gzelmi ve yaamn daldan
dala bouna savurmu, nce inadyla kimi zavall delikanlya ile ektirmi, daha olgun
yalarndaysa, ayn bedelle hallca bir geim karlnda, tun an onunla yaayp len yal
bir subayn boyunduruunda sinmi. imdiyse, demir anda, yalnz kalm, yeeni byle
sevimli olmasa, arayp soran yokmu.
8 Ocak 1772.
Btn ruhlar resmiyet, btn akllar fikirleri yllar boyu, sandalyalarn masann ba
tarafna doru bir sra daha itmeye yatan, ne biim insan bunlar! Baka ileri yok sanlmasn:
hayr, ufak tefek usandrclklar yznden, nemli eyleri yrtmekten alkonulduklar iin,
iler birikiyor. nceki hafta kzak kayarken srtme kt, btn keyif kat.
Ahmaklar, iin srada olmadn, birinci srada olann aslnda hi de ba rol oynamadn
grmyorlar! Kimi kraln bakan tarafndan, kimi bakann mstear tarafndan ynetildii
gibi! Kim yleyse birinci? Kanmca, brlerini grmezden gelip, btn gcn ve tutkusunu,
tasarlarnn gereklemesi iin kullanacak kadar fazla kudreti ve kurnazl olan.
20 Ocak gn.
Size, sevgili Lotte, burada berbat havadan kap sndm, bu ky hannn izbesinde
yazmak zorundaym. O zavall D.. kylnde yabanc, kalbime tamamen yaban insanlar
arasnda dolatm srece, kalbimin size yazmam syledii bir anm, bir tek anm olmad;
ama imdi bu kulbede, bu sszlkta, kar ve dolu tanelerinin fkeyle ufack penceremi
dvd bu darlkta, ilk dncem siz oldunuz. eri girer girmez sizin endamnzn, annzn
basknna uradm, ah Lotte! ylesine kutsal, ylesine smscak! Tanrm! tekrardan ilk mutlu
an. Beni grseydiniz, dostum, bu dalgnlk tufannda! duyularm nasl da kupkuru; bir tek an
bile yrek doluluu yok, bir tek mutlu saat yok! hi! hi! Sanki bir kelepir vitrininin nnde
durup, adamcklarn ve beygirciklerin nmden oraya buraya kaydklarn gryor ve bu bir
yanlsamam, diye soruyorum kendime. Ben de oyuna katlyorum, daha dorusu, bir kukla
gibi oynatlyor, bazen yanmdakinin tahta koluna yapp, dehetle brakyorum. Akamlar,
gnein douunu keyifle seyretmek istiyorum, ama sabah yataktan kamyorum; gndzleri,
ay nn keyfini karmak istiyorum, ama odamda kalyorum. Niin kalkyor, niin
yatyorum, bilmiyorum.
Yaamm harekete geirecek maya eksik; derin gecelerde beni enleten heyecan bitik, sabah
beni uyandran yitik.
Bir tek dii yaratk buldum burada, bir Froylayn von B.., size benziyor, sevgili Lotte, size
benzemek mmknse. Ayy! diyeceksiniz, adam ho komplimanlara yelteniyor! Pek yanl
saylmaz. Birka zamandan beri, baka trl olamadm iin, pek naziim, ho sohbetim ve
kadnlar yle diyorlar: kimse benim gibi incelikli vmesini bilmiyormu (ve yalan sylemesini,
diye ekliyorlar, zira yalansz olmuyor, anlyor musunuz?). Froylayn B.'den sz edecektim. Ruhu

ok zengin, mavi gzlerinden tayor. Bulunduu mevki, kalbinin hibir isteini yerine
getirmeyen bir yk. Kargaadan kurtulmay zlyor ve kimi saatler krsal sahnelerin saf ve
sonsuz mutluluunun dlemlerine dalyoruz; ah! ve sizin! Size ne sk hayranln ifade etmek
zorunda kalyor; yok, zorunda kalmyor, iinden gelerek yapyor, sizden sz edilmesinden
holanyor, sizi seviyor.Ah, o sevimli, samimi odackta dizlerinizin dibinde otursam, sevgili miniklerimiz evremde
yuvarlansalar, size ok grlt olunca da, onlar bir rkn masalla sakin sakin evremde
toplasam.
Gne, kar yan yrede muhteem batyor, frtna geti ve ben - yine kafesime kapanmak
zorundaym - Elveda! Albert yannzda m? Ve nasl-? Bu soru iin Tanr'nn affna snyorum!
8 ubat.
Sekiz gnden beri hava berbat m berbat, bana ise iyi geliyor. Zira, burada olduumdan beri,
birinin rezil edip burnumdan getirmedii bir tek gzel gn grnmedi havada. Doru drst
yanca ve attrnca ve titretince ve iy dnce - hah! diyorum, evin ii dardan daha kt
olamaz ya da tersi, bu da iyidir. Sabahleyin gne doup da nefis bir gn mutulaynca, hibir
zaman haykrmaktan kendimi alamyorum: ite yine birbirlerinin burnundan getirecekleri ilhi
bir nimet. Salk, iyi nam, sevin, dinlenme! ounlukla ahmaklk, izanszlk ve dar
kafallktan ve onlara sorarsan, en iyi niyetle. Bazen dizlerimin stne kp, kendi
barlarnda kudurmalar iin, onlara yalvarmak istiyorum.
17 ubat gn.
Korkarm, sefirimle bir arada olmaya daha fazla dayanamayacaz. Herif katiyen dayanlacak
gibi deil. alma ve i yapma tarz ylesine gln ki, kar gelmekten kendimi alamyor ve
ounlukla bir ii kendi kafama ve tarzma gre yapyorum, bu da, tabiidir ki, ona hi
uymuyor. Bu yzden, geenlerde beni saraya ikyet etti ve bakan geri bana hafif bir tekdir
verdi, ama ne de olsa bir tekdirdi ve istifa etmeye karar vermitim ki, zel bir mektubu* bana
ulat, bu mektubun karsnda diz kp, yce, soylu, bilge duyarlna kran duydum. Pek
byk alnganlm nasl da hizaya getiriyor, bakalar zerinde etki ve nfuz, ilere sarlma
konusundaki ar fikirlerimi, geri genlik cesareti olarak vyor, silip atmak deil de,
yalnzca yumuatmaya ve gerek roln oynayaca, gl etkisini gsterecei tarafa
ynlendirmeye alyor. Ayrca sekiz gn boyu g toplayp, kendimle bartm. huzuru
ahane bir ey ve sevincin ta kendisi. Aziz dost, ziynet bir de gzel ve deerli olduu kadar
krlgan olmasa.
20 ubat gn.
Tanr balasn sizi, benim canlarm, benden esirgedii btn iyi gnleri size versin!
Beni aldattn iin, Albert, sana teekkr ederim: dn gnnzn haberini bekledim, ayn
gn Lotte'nin glge grntsn trenle duvardan indirip, br ktlarn arasna gmmeyi
kararlatrmtm. imdi bir ift oldunuz ve resmi hl burada! Artk yle kalsn! Hem niin
olmasn? Biliyorum, ben de sizinleyim, sana halel vermeksizin Lotte'nin kalbindeyim, benim,
evet benim yerim orada ikinci sra, ama onu korumak istiyorum, korumak zorundaym. O,
unutsa, kudururum - Albert, bu dnce bir cehennem. Albert, elveda! Elveda, gk melek!
Elveda, Lotte!
15 Mart.
Beni buradan srecek bir bkknlk duydum. Dilerimi gcrdatyorum! blis! yeri
doldurulamaz ve siz beni, mizacma uymayan bir makama gemek iin tevik ettiniz ve
zorladnz ve eziyet ettiniz. te gryorum! ite gryorsunuz! Ama sakn yine, benim ar
fikirlerimin her eyi mahvettiini sylemeye kalkma, bak ite, sevgili beyim, sana ancak bir
vakanvisin yazabilecei gibi ho ve dz bir yk.
Kont von C.. beni seviyor, bana kibar davranyor, bu biliniyor, sana bunu yz defa syledim.

te dn ona yemee davetliydim, yani akamnda asil beyler ve hanmlar topluluunun onda
bir araya geldikleri gn, onlar ne dnyordum, ne de bizcileyin alt tabakann onlarn
arasnda yeri olmad aklma geliyordu. Peki. Kont ile yemei yedikten sonra, byk salonda
bir aa bir yukar yryoruz, onunla ve yanmza gelen albay B.. ile konuuyorum, bylece
davetlilerin gelecei saat yaklayor. Allah biliyor ya, bir ey dnmyordum. Tam o sra pek
saygdeer von S.. hanmefendi, eleri beyefendi ve yumurtadan l km, tahta gsl, ve
i yelei kordonlu desise hanm kzlaryla giriyor ve geerken, bilinen pek asil gzlerini ve
burun deliklerini gsteriyorlar ve bu millete yrekten nefret duyduum iin, hemen veda
etmek isteyerek, Kont'un bu iren herzeden kurtulmasn beklerken, benim Froylayn B..
ieriye girdi. Onu grnce her zaman yreim biraz kalkt iin, kaldm, sandalyesinin
arkasnda durdum ve ancak birka zaman sonra, baka zamanlarda olduundan daha az
samimi ve benimle biraz ekingen konutuunu fark ettim. Bu dikkatimi ekti. O da btn bu
millet gibi mi, diye dndm, huylanp gitmek istedim, ama bunu kabul edemeyip, onu can
gnlden hogrmek ve ondan ho bir sz duymak istediimden - ite ne dersen de- yine de
kaldm. Bu arada topluluk doluyordu. Baron F.., Birinci Franz'n ta giyme treninden kalma
btn kyafetiyle, burada ama zellikle von R... Beyefendi diye hitap ediliyor, sar karsyla
vs., eski Frank gardrobundaki boluklar yeni moda ullarla kapatmaya alan kt
frnlanm J.. unutulmamal, sr sr geliyorlar ve tandm bazlaryla konuuyorum, hepsi
ksa kesik. Dndm - ve dikkatimi yalnz kendi B..'me verdim. Salonun ucunda karlarn
kulaktan kulaa fsldatklarn sylentinin adamlar arasnda dolatn, von S.. Hanm'n
Kont ile konutuunu (btn bunlar sonradan Froylayn B.. anlatt), sonunda Kont yanma
gelip, beni bir pencereye ekinceye kadar fark etmedim. - Bizim ahane durumlarmz
biliyorsunuz, dedi; topluluk, seziyorum ki, sizi burada grmekten rahatsz; byle bir eyi
katiyen istemem, Ekselns, diye szn kestim, binlerce defa zr dilerim; bunu daha
nceden dnmem gerekirdi, ama bu uygunsuzluumu balayacanz biliyorum; daha
nce izin isteyecektim, ama bir ktlk melei beni tuttu, diye glmseyerek eklerken nnde
eildim. - Kont, her eyi ifade eden bir duyumsamayla ellerimi skt. Kibar topluluktan sessizce
ekip gittim, tepeden gnein batn seyredip, Homerimden, Ulisse'nin o mkemmel domuz
oban tarafndan nasl arlandn anlatan blm okumak iin, bir kabriyoleye binip M..'ye
gittim. Btn hepsi iyiydi.
Akam yemee geliyorum, lokantada henz az kimse var, bir kede zar atyorlard, masa
rtsn ekmilerdi. O srada dorucu A.. ieri gelir, bana bakarak apkasn koyar, yanma
gelip alak sesle konuur: Cann m skld? - Benim mi? dedim. - Kont seni meclisten att. eytan grsn! dedim, ak havaya kmak benim iin daha iyi oldu. - yi, dedi, bu ie kafay
takmaman. Yalnz canm skyor, her tarafa yaylm. - te o zaman, bu ie ciddi ciddi
ierlemeye baladm. Herkesin, bu yzden, masama gelip, suratma baktn dndm!
Tepem att.
Hatta bugn gittiim her yerde bana acnmas, beni kskananlarn zafer sevinci
duyduklarnn ve yle dediklerinin kulama gelmesi: grlyor ite bir damlack akllarna
gvenip, ne olduklarn unutan kendini bilmezlerin sonu ne oluyor ve daha bir sr it rmesi
- bunun zerine, insan eline bir bak alp, kalbine saplamak istiyor; zira, insan istedii kadar
bana buyruk olduunu sylesin, ama alaklarn kendi karlarn grdkleri zaman hakknda
konutuklarna katlanacak kiiyi grmek isterim; gevezelikleri bosa, ah, o zaman aldrmamak
kolay.
16 Mart gn.
Her ey beni telalandryor. Bugn Froylayn B.. ile bulutum, aal yolda onunla konuup, o
topluluktan biraz uzaklar uzaklamaz, geenki tavrndan alndm belli etmekten kendimi
alamadm. - Oh Werther, dedi, iten bir sesle, aknlm byle mi yorumladnz, kalbimi
bilmenize karn? Salona girdiim andan itibaren sizin yznzden ektiimi bir bilseniz!
Olacaklar hemen grdm ve size bunu sylemek dilimin ucuna geldi. S.. ve T..'nin, sizin
olduunuz yerde bulunmaktansa, kocalaryla birlikte hemen oradan ayrlacaklarn biliyordum;
Kont'un sizinle aray bozmak istemeyeceini biliyordum - ve ite patrt! - Nasl, Froylayn,
dedim ve rkntm sakladm; zira, Adelin'in nceki gn syledii szler u anda
damarlarmdan kzgn su gibi akyordu. - Niye benim bama patlad bu! dedi tatl yaratk,
gzleri dolarak. - Kendime hkim olamyordum, nerdeyse ayaklarna kapanacaktm. aklayn, diye seslendim. - Gzyalar yanaklarndan damlyordu. Kendimde deildim.
Saklamaya almadan, yalarn kurulad. - Teyzemi tanyorsunuz, diye sze balad; o da
oradayd ve ah, ne biim gzlerle her eyi izledi! Werther, dn geceyi nasl geirdiimi bir ben

bilirim ve bu sabah sizinle ilikim yznden iitmediim kalmad, sizin hakknzda alaltc akl
almaz eyler dinlemek zorunda kaldm, ama bunlara kar kp, sizi tam savunamadm.
Syledii her sz, bir kama gibi kalbime saplanyordu. Susup btn bunlar bana
sylememenin ne byk bir merhamet olacan duyumsamyordu ve ne tr dedikodular
yaplmakta olduunu, ne biim insanlarn bundan byk zevk aldn, anlatmaya devam etti.
Benim kendimi bilmezliimin ve oktandr aypladklar, bakalarn hor grmemin cezasn
imdi bulmam hakknda nasl kvandklarn, bunun onlar nasl gdkladn. Btn bunlar,
Wilhelm, ondan iitmek, en iten paylaan bir sesle - perian oldum ve hl kendi kendime
fke iindeyim. Birinin kp, beni, klc gvdesine saplayabileceim sulamasna yeltenmesini
isterdim; kan grsem, daha iyi olacam. Ah, bu daralm yreime nefes aldrmak iin, yz
defa baa sarldm. Korkun koturulup kznca, nefes alabilmek iin, gdyle bir damarn
dileriyle yaran bir soylu at cinsinden sz edilir. Sk sk byle duyumsuyorum kendimi, bana
sonsuz zgrl getirecek bir damarm amak istiyorum.
24 Mart gn.
Saraya istifam verdim, umarm, kabul edilecek ve nce sizin izninizi almadm iin, beni
balarsnz. Ayrlmam gerekiyordu bir kere ve kalmam iin yapacanz srarlar biliyorum ve
ite - Bunu anneme urup gibi anlat, benim kendime hayrm yok, ona da hayretmeye halim
olmadn kabullenir. Elbette bu onun cann actacak. Olu hazr saray maviri ve sefiri
olma yoluna girmiken, birden durup hayvanckla gerisin geriye ahra! Ne isterseniz yapn
artk ve kalmamn mmkn ve gerekli olduu eitli olaslklarn hesabna dn; yeter, ben
gidiyorum; ve nereye gideceimi bilesiniz diye, burada yannda olmamdan ok zevk alan
Prens** var; benim niyetimi renince, onunla birlikte malikhanesine gidip, orada gzel
ilkbahar geirmemi rica etti. Tamamen serbest olacam vaat etti ve birbirimizle belli bir
noktaya kadar iyi anlatmz iin, ben de ansma deyip onunla gitmeyi deneyeceim.
19 Nisan gn. Havadis olarak.
Her iki mektubun iin teekkrler. Saraydan ayrlm kesinleinceye kadar bu kd
beklettiim iin, cevap vermedim; annemin, bakana bavurarak, tasarm zorlatrmasndan
ekindim. Ama artk gerekleti, vedam geldi. Bana bunu ne kadar istemeyerek verdiklerini,
size syleyemem, bakann bana yazdklar karsnda - yeniden feryadfigana dersiniz.
ehzade Prens, vedam iin bana, gzlerimi yaartan bir szle yirmi be dka altn gnderdi;
artk geende yazarak istediim annemin parasna ihtiyacm kalmad.
5 Mays gn.
Yarn buradan ayrlyorum ve doum yerim yolumun stnden yalnzca alt mil sapt iin,
oray da tekrar grmek ve mutlulukla dlediim eski gnleri anmsamak istiyorum. Babamn
lmnden sonra annemin, kendi dayanlmaz kentine kapanmak zere, benimle birlikte
sevgili, bildik yeri brakp kt ayn kapdan yeniden girmek istiyorum. Elveda, Wilhelm,
tandm reneceksin.
9 Mays gn.
Slam ziyareti, bir hac farizas gibi tamamladm ve beklemediim baz duygular beni sard.
S.. yolunda kente bir eyrek kala duran byk hlamurun yannda durdurup indim ve her any
yryerek yeniden, capcanl kalbimce tadn kara kara yaamak iin, posta arabasn
gnderdim. te orada, ocukluumda gezintilerimin menzili ve snr olan o hlamurun altnda
durdum. Nasl da deiik! Bir zamanlar mutlu bir bilmezlikle, heves ve zlem dolu gsm
doldurup doyuracak, kalbim iin bol bol besin ve zevk bulmay umarak o mehul dnyaya
alma tutkusu duyuyordum. imdi o geni dnyadan geri geliyorum - oh, dostum, nice krk
umutla, nice parampara tasarmla! - Binlerce defa arzularmn nesnesi olmu dalar nmde

uzanyordu. Saatlerce burada oturup, oralarn zlemini duyar, gzlerimin nnde ylesine
sevimli alaca grnen ormanlarda, vadilerde can gnlden yitmek isterdim; sonra belli bir
saatte geri dnmem gerekince, bu sevgili yerden hi de istemeyerek ayrlrdm! - Kente
yaklatm, btn o eski bildik baheli kk evler tarafmdan selmland, yeniler tersime
gidiyordu, bunun gibi yaplm btn deiiklikler de. Kapdan girer girmez, kendimi yine
tamamen buldum. Azizim, ayrntlara girmek istemiyorum; benim iin ne kadar cazip idiyse,
anlatrken o kadar tekdze olacaktr. Hemen eski evimizin yannda, pazaryerinde kalmaya
karar verdim. Oraya doru yrrken, yal, iyi bir karnn ocukluumuzu tktrd okul
odasnn bakkal dkknna dndn fark ettim. Bu delikte geirmi olduum huzursuzluu,
gzyalarn, duyu kreltisini, yrek korkusunu hatrladm. - Adm atmyordum ki, gariplik
olmasn. Bir hac, kutsal topraklarda bu kadar ok dini an ykl yere raslamaz ve ruhunun
bunca kutsal devinimle dolu olmas zordur. - te bir daha, dier bini gibi. Nehir aa bilinen
bir iftlie kadar yrdm; buras hep benim yolumdu ve olan ocuklar olarak suyun
zerinde kim ta en fazla zplatacak diye altrma yaptmz yerler. Bazen durup suyun
ardndan bakm, ne harika sezilerle onu izlediimi, akp gittii yerlerin ne maceral yerler
olduunu dlemlerken, dlemimin ne de abuk snrna dayandm, yine de kendimi
grlmeyen bir uzakln seyrinde yitirinceye dek devam etmek, hep devam etmek zorunda
olduumu, mthi bir heyecanla anmsadm. - Bak, azizim, bylesine snrl ve bylesine
mutluydular ulu atalar! duygular, edebiyatlar ylesine ocuksu!
Ulisse, lmsz denizden ve sonsuz yeryznden sz ediyorsa, bu ylesine hakikatli,
insancl, samimi, dar ve sihirli. Her okul ocuu gibi, imdi yeryznn yuvarlak olduunu
sylemenin bana ne faydas var? zerinde keyif karmak iin, insann ihtiyac sadece birka
yer kesei, altnda yatmak iin daha da az yeter. Artk burada sarayn av kkndeyim. Bey
ile hl ok rahat yaanyor, hakikatli ve sade biri. evresindeyse, hi anlamadm tuhaf
insanlar dolu. Soytarya benzemiyorlar, ama doru insanlarn saygnl da yok. Bazen bana
samimi grnseler de, onlara gvenemiyorum. zldm bir ey de, bana sk sk yalnzca
duyduu ya da okuduu eylerden sz etmesi, hem de ona anlatann gstermek istedii bak
asndan.
Ayrca zekm ve yeteneklerimi, -aslnda tek gururum-, her eyin, btn gcn, saadetin ve
btn felketin tek kayna olan u yreimden daha fazla takdir ediyor. Ah, benim bildiimi
herkes bilebilir - yreim yalnzca benim.
25 Mays gn.
Kafamda, gerekleinceye kadar, size bildirmek istemediim bir ey vard: imdi, artk
olmayaca anlaldktan sonra, farketmez. Savaa gitmek istedim; uzun sre bunu kalbimde
tadm. zellikle bu yzden, ***n hizmetinde general olan Prens'in peine taklp buraya
geldim. Bir gezinti srasnda ona bu tasarm atm; bana bundan vazgememi tavsiye etti,
onun gerekelerine kulak asmayacak olursam, bu tasarmn sevdadan ok kaklk olacan
syledi.
11 Haziran gn.
Ne dersen de, daha fazla kalamam. Burada ne yapaym? vakit gemiyor. Prens, elinden
geldii kadar iyi kolluyor beni, yine de buras benim yerim deil. Aslnda ortak bir yanmz
yok. O bir akl adam, ama tamamen sradan bir akln adam; onunla birlikte olmak beni artk,
iyi yazlm bir kitab okumak kadar oyalamyor. Sekiz gn daha kalp, sonra yine akn
dolaacam. Burada yaptm en iyi i, resimlerim. Prens, sanat duyumsuyor ve o menfur
bilimcilik ve sradan terminoloji onu daraltmasa, daha gl duyumsayacak. Bazen, scak doa
ve sanat imgelemiyle onu dolatrrken, birden basmakalp bir bilim szyle lfn iine
tkezleyince, dilerimi gcrdatyorum.
16 Haziran gn.
Evet, sadece bir yaya gezginim, yeryznde bir dervi! Ya siz, siz daha fazla bir ey misiniz?
18 Haziran gn.

Nereye mi istiyorum? bunu sana itenlikle aaym. On drt gn daha burada kalmak
zorundaym, sonra **deki maden ocaklarn ziyaret etmek istediime, kendimi kandrdm;
aslnda bunda bir ey yok, yalnzca Lotte'ye daha yakn olmak istiyorum, hepsi bu kadar. Ve
kendi kalbime glyorum - ve onun isteini yapyorum.
29 Temmuz gn.
Yok, iyidir! her ey iyi! - Ben - onun kocas! Ey, beni yaratan Tanrm, bana bu mutluluu
gsterirsen, btn hayatm srekli bir dua olsun. Hak aramak istemiyorum ve beni bala bu
gzyalar yznden, beyhude dileklerim yznden beni bala. - O, benim kadnm! Gnein
altndaki en sevgili yarat kollarmda sarsaydm - Btn vcudumu bir rperti sarsyor,
Wilhelm, Albert onun ince vcuduna dolannca.
Ve unu da syleyeyim mi? Niin olmasn, Wilhelm? O benimle, onunla olduundan daha
mutlu olurdu! Oh, Albert, kalbin btn dileklerini yerine getirecek insan deil o. Duyarlnda
belli bir eksiklik var, bir eksiklik - nasl istersen, yle bil; sevgili bir kitabn -oh!- benim
kalbimle Lotte'ninkinin bulutuu bir yerinde, onun yreinin gizemli bir heyecanla
arpmamas; daha baka yz eit olayda byleyse, nc bir kiinin davranlar karsnda,
duyumsamalarmzn ayn sesi vermesi. Sevgili Wilhelm! - Geri onu btn ruhuyla seviyor ve
byle bir sevgi neyi hak etmez! ekilmez biri araya girdi. Gzyalarm kurudu. Karmakarm. Elveda, azizim.
4 Austos gn.
Yalnzca benim bama gelmiyor bu. Btn insanlar hayal krklna urarlar, beklentileri
aldatlr. Ihlamurun altndaki iyi yrekli kadn ziyaret ettim. En byk olan kardan bana
doru kotu, onun sevin lklar zerine, ok bitkin grnen annesi geldi. lk sz u oldu:
yi yrekli Bey, ah, Hans'm ld! - Oullarnn en kyd. Sessiz kaldm. - Kocam da, dedi,
svire'den eli bo dnd, iyi insanlar olmasayd, dilenmek zorunda kalacakt, yolda atei
ykseldi. - Ne diyeceimi bilemedim, ke bir ey armaan ettim, birka elma ikram etti,
aldm ve ackl yeri terk ettim.
21 Austos gn.
Gz ap kapayncaya bende durum deiiyor. Bazen yaamn sevinli bir grnm yine
aarr gibi oluyor, ah! yalnzca bir an iin! - Byle dlere dalnca, u dnceden kendimi
saknamyorum: ya Albert lrse, ne olur? Sen dersin! evet, o zaman o - ve sonra bu
hamhayalin peinden, irkilerek geri ekildiim uurumlarn kysna kadar kouyorum.
Kapdan kp, Lotte'yi dansa gtrmek iin ilk kez gittiim yoldan yrmek, nasl salt
deiik bir duyguydu o! Her ey, her ey uup gitti! nceki dnyadan ne en ufak bir iaret, ne
benim o zamanki hissimden bir nabz at. Halim, bir zamanlar muhteem bir Prens olarak
yaptrd, ihtiamnn btn verileriyle donatt ve lm yatanda sevgili oluna byk
umutlarla brakt, yanm harap bir saraya dnen ruhun hali gibi.
3 Eyll gn.
Ben yalnz ve yalnz onu, bylesine iten, bylesine derinden severken, ondan baka birini ne
tanyor, ne biliyorken, ne de baka birine sahipken, nasl olup da bir bakas onu sevebiliyor,
sevmeye yelteniyor, havsalam bazen bunu bir trl almyor!
4 Eyll gn.
Evet, byle. Doa gze ynelirken, benim de iimde ve evremde gz oluyor. Yapraklarm

sararyor, komu aalarn yapraklar da artk dklm. Sana, buraya gelir gelmez, bir kyl
delikanldan sz etmemi miydim? imdi Wahlheim'de yine onu sordum; iinden atldn
sylyorlar ve kimse onunla ilgili baka bir ey bilmek istemiyormu. Dn baka bir kye
giderken yolda ona rasladm, onunla konutum ve sana tekrarladm zaman rahatlkla
anlayacan gibi, beni iki kat, kat duygulandran yksn anlatt. Peki, ama niin btn
bunlar, beni rahatsz eden, inciten bir eyi niin kendime saklamyorum? Niin bununla seni
de zyorum? Sana niin hep, bana acma ve beni azarlama frsat veriyorum? Neyse ne, bu
da belki benim yazgmdan bir para!
Sessiz znts iinde bana rkek bir yaratk olarak grnen bu insan, ancak sorularm
zerine anlatt; ama hemen sanki beni ve kendini birden yeniden hatrlama, hatalarn bana
itiraf etti, talihsizliinden yaknd. Onun her szn, dostum, senin yargna sunabilsem. Ev
sahibesine tutkusunun gnden gne iinde oaldn, sonunda ne yapacan, neyi nasl
ifade edeceini, nereye ba vuracan bilemediini itiraf etti, hatta hatrlarken yeniden
yaamann bir eit keyif ve mutluluuyla anlatt. Yemekten, imekten, uykudan kesilmi,
grtla tkanm, yapmamas gereken eyi yapm, kendisine havale edilen ii unutmu, gnn
birinde, kadn st odadayken onun ardndan gidinceye, daha dorusu grnmez bir biimde
ona doru ekilinceye kadar, sanki kt bir ruh tarafndan takibe uram; btn
yalvarmalarna kulan tkad iin, zorla ona sahip olmak istemi; ne olduunu bilmemi,
Tanr tanym, ona kar her zaman samimi hisler beslemimi ve kadnn kendisiyle
evlenip, hayatn onunla geirmesinden baka hibir eyi daha byk bir zlemle istememi.
Bir sre byle konutuktan sonra, daha bir eyler sylemek isteyip de sylemeye cesaret
edemeyen biri gibi tutuklat; sonunda kadnn kendisine ne trden ufak samimiyetler, ne
trden bir yaknlk iin izin verdiini, biraz da utan duyarak itiraf etti. ki, defa szn
keserek, en hararetli itirazlarla, bunlar, kendi ifadesiyle, onu ktlemek iin sylemediini,
onu eskiden olduu gibi sevip saydn, byle bir lfn azndan baka hi kmadn, sadece
yle ters ve kafasz bir insan olmadna beni ikna etmek iin, yalnz bana sylediini
tekrarlad. - Ve ite azizim, ebediyen syleyeceim eski arkma burada tekrar balyorum: bu
insan sana karmda durmu olduu ve hl durduu gibi bir takdim edebilsem! Onun
yazgsn nasl paylatm, paylamak zorunda kaldm, hissetmen iin, sana her eyi tam
olarak syleyebilsem! Ama tamam, benim yazgm da bildiine, beni bildiine gre, beni btn
talihsizlere, zellikle beni bu talihsize eken eyi pek iyi anlarsn.
Kd imdi tekrar okurken, yknn sonunu yazmay unuttuumu gryorum, ama bunu
kolaylkla dnmek mmkn. Kadn ona kar koydu; imdi ocuksuz olan ve kendi
ocuklarna iyi bir miras midi veren kzkardeinin yeniden evlenmesi, bu midi karaca
iin, ondan oktandr nefret eden ve onun oktandr evden atlmasn isteyen erkek kardei
oraya gelip; onu kolundan tuttuu gibi evden darya atm ve yle bir kyamet kopartm ki,
kadn da artk onu, istese bile, bir daha eve alamam. imdi de kadn kendine yeni bir
hizmetkr bulmu, onunla da, yle syleniyor, erkek kardeinin aras akm ve kadnn
onunla evleneceine kesin gzyle baklyormu, ama adam bunu gerekletirmemeye
kararlym.
Sana anlattklarm abartl deil, hibir ey yumuatlmamtr, hatta sana unu diyebilirim:
zayf, zayf anlattm, allm terbiye szlerinin snrlar iinde kalarak, kaba olarak aktardm.
Bu ak, bu sadakat, bu tutku airane bir bulu deil ite. Yayor o, en byk arlkta, hem de
cahil ve kaba dediimiz insanlar snfnda. Biz mnevverler - hibir ekilde bozulmayanlar!
yky huuyla oku, ne olur. Bunlar yazarken, bugn ben sakinim; elimin akndan
gryorsun, baka zamanlar olduu gibi kaydrp zktrmyorum. Oku, azizim, ve bunun ayn
zamanda senin arkadann da yks olduunu dn. Evet, bana da byle oldu, bana da
byle olacak, ve ben, kendisiyle kendimi karlatrmaya nerdeyse cesaret gsteremeyeceim
zavall mutsuzun yars kadar uslu, onun yars kadar kararl deilim.
5 Eyll gn.
gerei taraya giden kocasna bir kt yazd. yle balyordu: Canm, sevdiim,
gelebildiin kadar abuk gel, seni binbir sevinle bekliyorum. - eriye gelen bir arkada, onun
baz durumlar yznden o kadar abuk dnemeyecei haberini getirdi. Mektup kald ve akam
st elime geti. Okuyup glmsedim; neye gldm sordu? - Hayal gc nasl tanrsal bir
armaan, diye seslendim, bir an sanki bu bana yazlm duygusuna kapldm. - Kesti, houna
gitmiyor gibi grnd bana ve sustum.

6 Eyll gn.
Lotte ile ilk kez dans ettiim basit mavi frak karp atmaya karar vermem zor oldu, ama
artk tamamen hav silinmiti. Tam nceki gibi, yakas ve yen kapa, bir yenisini yaptrdm,
ayrca aynsndan yine bir sar yelek ve pantolon.
Tam ayn etkiyi yapmyor. Bilmiyorum - Zamanla ona daha snacam dnyorum.
12 Eyll gn.
Albert'i getirmek iin, birka gnlne seyahatteydi. Bugn odasna girerken, beni
karlad, binbir sevinle elini ptm.
Bir kanarya aynann nnde uup, onun omzuna kondu. - Yeni bir arkada, dedi ve eline
kondurdu, yavrularm iin. ok ho! Bakn una! Ona ekmek verince, kanatlarn rpp, uslu
uslu gagalyor. Hem de beni pyor, bakn!
Hayvanca azn uzatnca, zevkini kard mutluluu sanki duyumsamak istercesine, o
tatl dudaklara sevimli sevimli dokundu.
Sizi de psn, diyerek, hayvan uzatt, - Gagack onun azndan benimkine geldi ve gaga
ucuyla dokunmas bir nebze gibiydi, sevgi dolu hazdan bir sezim.
p, dedim, pek de arzusuz saylmaz, yem aryor ve bo seviten honutsuz dnyor.
Azmdan da yiyor, dedi. - Dudaklarnn arasnda birka ekmek krnts uzatt, masumane bir
sevgiyi paylamann btn hazz glmsyordu.
Yzm ondan evirdim. Bunu yapmamalyd! ilhi bir masumiyetin ve saadetin bu
resimleriyle hayal gcm kkrtmamal ve kalbimi, hayatn aldrmazlnn bazen sald
uykudan uyandrmamalyd! - Ama niin olmasn? - Bana yle gven duyuyor! onu nasl
sevdiimi biliyor!
15 Eyll gn.
Yeryznde bir deeri olan ok az ey karsnda duygusuz ve duyarsz insanlarn bulunmas,
Wilhelm, beni ileden karyor. St.. samimi papaznn yannda, altnda Lotte ile oturduum
ceviz aalarn biliyorsun, beni, Tanr biliyor ya, her zaman en byk erinle dolduran,
muhteem ceviz aalar! Papazn avlusunu nasl yurtsu klyorlard, nasl serin! ve ne
muhteem dallar vard! ve onlar ok yllar nce diken iten rahiplere de uzanan an.
retmen, dedesinden duyduu bir ismi bize sk sk sylerdi; halim selim bir adamm,
aalarn altnda onun hatras benim iin kutsald. retmenin gzleri yaard, diyorum sana,
dn bu aalarn baltayla devrildiklerini konuurken - Baltayla devrildiklerini! ldrmak iten
deil, ilk baltay indiren iti ellerimle gebertebilirim. Ben, ki bahemde byle birka aa olsa
ve bir tanesi yallktan dolay lse, yaslara debilirim, seyretmekten baka bir ey
yapamyorum. Sevgili canm, yine de bir ey oluyor! nsan duygusu ifade eden! Btn ky
homurdanyor, ve umarm, papazn kars kendisine gelen yumurtalarda, tereyanda ve btn
gvende, bu yerde at yarann acsn hisseder. Zira ite o, yeni papazn kars (bizim eski
papaz da ld), kimseye pay vermedii iin, dnyadan pay hakk olmayan clz, hastalkl bir
mahluk. Kendisini bilgin sanan, dsturlar aratrmasna bulaan, hatta Hristiyanln ahlksaltenkidsel yeni moda reformasyonu zerine bolca alan ve Lavater'in cokularna omuz
silken, sal perian olduu iin, Tanr'nn yeryznde sevin nedir bilmeyen bir ahmak.
Benim ceviz aalarm da ancak byle bir mahluk devirebilirdi. Gryorsun, bir trl
kendime gelemiyorum! Dn bir defa, dklen yapraklar avlusunu kirletip pisliyormu,
aalar gn n kesiyormu, cevizler olunca da olanlar onlar talyormu, bu da onun
sinirlerine dokunuyormu, Kennikot, Semler ve Michaelis'i birbiriyle karlatrrken, derin
dncelerini rahatsz ediyormu. Kydeki insanlar, zellikle yallar, hi memnun
grmediim iin, yle dedim: Niin buna katlandnz? - Muhtar bir ey ister de, bu yerlerde,
dediler, elden ne gelir? - Ama bir ey iyi oldu. Muhtar ile orbasna zaten ya katmayan
karsnn kaklklarndan parsa toplamak isteyen papaz, aralarnda paylamay dnmler;
bundan meclisin haberi olunca, yok, demi: hepsi buraya! zira aalarn bulunduu papaz
avlusunda eski hak iddias da varm ve en fazla sunana satm. Yerde duruyorlar! Ah, bir
Prens olsaydm! o zaman papazn karsna, muhtara ve meclise - Prens! - Evet, Prens olsaydm,
bana neydi o zaman lkemdeki aalardan!

10 Ekim gn.
Onun kara gzlerini grmek, bana yetiyor! Bak, bozulduum ey, Albert'in - umduu - kadar
mutlu grnmemesi - benim - olacam sandm kadar - eer - Ben aslnda tire koymaktan
pek holanmam - bana yle geliyor, yeterince ak.
12 Ekim gn.
Ossian, Homer'in kalbimdeki yerini ald. O muhteem, beni ne dnyalarda dolatryor! Tten
siste, aaran ayn nda atalarn ruhlarna yol gsteren borann uuldad fundalkta
dolamak. Orman rmann altsnda, ruhlarn oyuklarndan yar savruk inlemelerini ve
soylu ehidin, sevgilisinin yosun tutmu, otlara karm drt tann etrafnda lesiye vaveyla
koparan kzn feryadn dalardan duymak. Ve sonra onu, o gezici ozan bulunca, fundalkta
atalarnn izini arayan ve ah! onlarn mezar talarn bulan ve sonra grleyen denizde gizlenen
sevgili akam yldzna yaknarak bakan, ve hl dost n yiitlerin yolunu aydnlatt ve ay
onlarn elenklenmi zafer dn gemilerini tt iin, kahramann ruhunda gemi
zamanlar canlannca; alnnda derin kederi okuyup, terk edilmi en son muhteemin btn
bitaplyla mezara doru sendelediini, hep yeni, acl kor sevinleri, tegenlerin
glgelerinin fersiz imdisinde iine ektiini ve souk topraa, yksek otlara bakp
seslendiini grnce: Beni gzelliimle tanyan yolcu gelecek, gelecek ve soracak: Nerede o
arkc, Fingal'in mkemmel olu? Admlar mezarmn stnden geer ve yeryznde beni
beyhude sorar. - Ey dost! soylu bir silahor gibi klcm ekmek, Prens'imi yava yava can
ekien hayatn strabndan birden kurtarmak ve kurtulmu yar Tanr'ya kendi ruhumu
ardndan yollamak istiyorum.
19 Ekim gn.
Ah, bu boluk, burada gsmde hissettiim bu korkun boluk! - Sk sk dnyorum: onu
bir defa olsun, yalnz bir defack u bara basabilsen, btn bu boluk dolard.
26 Ekim gn.
Evet, benim iin kesinleiyor, azizim! bir yaratn varlnn fazla nemli olmad, ok az
nemi olduu kesinleiyor, gittike daha kesinleiyor. Lotte'ye bir kz arkada geldi, ben de
yan odaya bir kitap almaya getim ve okuyamadm, sonra yazmak iin bir kalem aldm. Alak
sesle konumalarn iittim; birbirlerine nemsiz eyler anlattlar, kentteki yenilikleri: biri
nasl evleniyormu, br nasl hasta, ok hastaym. - Kuru bir ksr var, kemikleri
yznden frlam, baygnlklar geiriyor; onun yaamnn bir metelik deeri kalmad, dedi
arkada. Onun (ad verilmeyen) da durumu kt, dedi Lotte. Adamn her yan imi, dedi
br. - Ve derin hayal gcm ald beni bu zavalllarn yataklarna gtrd; nasl bir
gnlszlkle yaama srt evirdiklerini grdm, nasl - Wilhelm! ve benim kadncklar, nasl
konuulursa ite, bundan yle sz ediyorlar - bir yabancnn lmekte olduundan. - Ve
evreme baknnca, oday seyredince, evremde Lotte'nin giysileri ve Albert'in yazlar ve artk
ylesine aina olduum bu mbleler, hatta mrekkep hokkas ve dnyorum: Bak, artk bu
evin nesisin! Her eyi. Dostlarn sana sayg gsteriyorlar! ve sk sk onlara sevin
hazrlyorsun ve kalbin, sanki onlarsz olamayacan sanyor, yine de - imdi kalkp gitsen, bu
evreden ayrlsan? duyumsayacaklar m, yokluunun onlarn kaderinde brakt boluu ne
kadar zaman duyumsayacaklar? ne kadar zaman? - Oh, ylesine fani ki insan, varlnn asl
gvenini grd yerde bile, kendi varoluunun tek gerek etkisini yapt yerde,
sevdiklerinin hatralarnda, ruhlarnda bile snp, yitmek zorunda, hem de onca tez!
27 Ekim gn.

Gsm paralamak, insann birbiri iin bu kadar az deeri olabildii iin, beynimi
datmak istiyorum sk sk. Ah, kendim getirmediim ak, sevin, scaklk ve hazz, br
bana vermez ve mutluluk dolu btn kalbimle karmda souk ve mecalsiz duran
mutlandramam.
Akam st.
O kadar ok eye sahibim, ama ona kar duygularm hepsini yutuyor; o kadar ok eye
sahibim, ama onsuz hepsi bir hi.
30 Ekim gn.
Yz defa gelmedim mi onun boynuna sarlacak noktaya! Bunca ok sevimlilii evresinde
dolanr grp de, ona bir trl uzanamamann, insan ne duruma getirdiini, yce Tanr
biliyor; ve de almaya uzanmak, insanln en doal gds. ocuklar, akllarna gelen her eye
uzanmyorlar m? - Ya ben?
3 Kasm gn.
Tanr biliyor! oka bir daha uyanmamak dileiyle, hatta umuduyla yataa uzanyorum: ve
sabahleyin gzlerimi ap, yine gnei grnce, perian oluyorum. Ah, sa solu belli olmayan
biri olabilsem de, suu havadan bilsem, bir nc kiiye atsam, baarszlkla biten bir
giriimi bahane etsem, o zaman stmdeki bu isteksizliin dayanlmaz yk belki yar yarya
inerdi. Vay halime! btn suun yalnzca kendimde olduunu, ok ak hissediyorum, - su
deil! Yeter, btn sefilliin kaynann iimde gizli olmas, tpk bir zamanlar btn
saadetlerin kayna gibi. Bir zamanlar duyumsamann btn doluluuyla szlp duran, her
admda bir cennet bulan, btn dnyay sevgi dolu sarmalayacak bir yrei olan ayn kii
deil miyim artk? Ve bu yrek artk cansz, sevinler akmyor ondan artk, gzlerim kuru ve
cana can katan gzyalaryla artk esenlenmeyen duyularm korkuyla alnm krtryor. ok
ac ekiyorum, zira hayatmn tek hazzn, evremde dnyalar yarattm can veren kutsal
gc yitirdim; yok artk! - Penceremden darya uzak tepelere baknca, sabah gneinin sakin
duran ayrn stndeki sisi nasl delerek ttn ve uysal nehrin yapraksz stlerin
arasndan bana doru ylan gibi dolandn gryorum, - oh! ite bu ahane tabiat parlak bir
resim gibi byle sabit karmda dururken, btn bu sonsuz haz kalbimden beynime bir damla
bile mutluluk pompalayamyor, koskoca herif Tanr'nn karsnda kurumu bir kuyu, delinmi
bir kova gibi duruyor. yle ok kendimi yerlere atp, st tuntan gkyz, etraf susuzluktan
kavrulan toprak, bir iftinin yamur duas gibi, Tanr'dan gzyalar diledim.
Ama ah! hissediyorum, Tanr, yamuru ve gne nn bizim fevri yakarlarmz iin
vermiyor ve ansyla kvrandm o zamanlar niin yle kutluydu? ruhunu sabrla bekleyip,
stme boaltt hazz derinden kran duyan btn kalbimle iime ektiim iin.
8 Kasm gn.
Arlklarm knad! ah, ylesine incelikle! Bir bardak arapla kendimi bilmeyip, bir srahi
imeye kalkmak gibi arlklarm. - Yapmayn! dedi, Lotte'yi dnn! - Dnmek! dedim,
bunu bana sylemeniz gerekir mi? Dnyorum! - dnmyorum! Siz hep ruhumdasnz.
Bugn, geende sizin arabadan indiiniz yerde oturdum - beni daha derin konuturmamak
iin, konuyu deitirdi. Can, ben bitmiim! ne isterse, yapabiliyor benimle.
15 Kasm gn.

Teekkrler, Wilhelm, candan paylaman iin, iyi niyetli nasihatn iin ve sakin olman rica
ediyorum. Brak sonuna kadar katlanaym, btn yorgunluuma ramen, hl netice almaya
yetecek gcm var. Dine saygm var, bunu biliyorsun, kimi takatsza baston, kimi tkenmie
hayat olduunu seziyorum. Yalnz - bunu herkese verebilir mi, vermeli mi? Koca dnyaya
baknca, binlerce kiiye bunu vermediini gryorsun, binlerce kiiye de vermeyecek,
yakarlsn yakarlmasn, yleyse bana vermek zorunda m? Tanr'nn olu bile, Pederin
kendisine verdiklerinin, onun evresinde olacaklarn sylemiyor mu? Ya ben ona
verilmemisem? ya Peder beni, kalbimin bana syledii gibi, kendine saklamsa? - Ltfen,
bunu yanl yorumlama; bu masum szlerde alay gibi bir ey arama; btn ruhumu nne
seriyorum; yoksa susmu olmay tercih ederdim: herkesin de benim gibi ok az bildii btn
bu konularda bir sz sarfetmek istemem. Payna den acy ekmek ve ona ayrlan kadehi
boaltmak, insann kaderi deil de nedir? - Ve kupa, gklerdeki Tanr'nn insan dudaklarna
pek ac gelmise, niin ben byksenip, bana tatl gelmi gibi duraym? Btn varlm
olmakla olmamak arasnda titrer, gemi gelecein zifiri uurumunda bir imek gibi akar ve
etrafmdaki her ey kerken, dnya da benimle birlikte batt iin, niin utanaym ki Beyhude abalayan glerinin i derinliklerinde gcrdayan, salt kendi itilmiin, kendine
yetmeyip durmadan uuruma yuvarlanan mahluun sesi deil mi: Tanrm! Tanrm! beni niin
terk ettin? Peki, gkyzn bir araf gibi dreni saknmayan ifadeden utanmal, o andan
endie mi duymalym?
21 Kasm gn.
Kendisini ve beni mahvedecek bir zehiri hazrlamakta olduunu grmyor, hissetmiyor; ve
bana uzatt felketim olacak kseyi byk bir ehvetle yudumluyorum. Bana sk sk - sk? yok, ama arada bir gnderdii o mfik bak ne oluyor, hissimin elde olmayan bir ifadesini
alglayndaki o ltuf, katlanmam karsnda alnna izilen o acy?
Dn ben giderken, elini uzatarak dedi: Hoakal, sevgili Werther! - Sevgili Werther! Bana ilk
defa sevgili diye hitab ediyordu ve bu iliime, kemiime iledi. Kendi kendime yz defa
tekrarladm ve dn yataa giderken kendi kendime her trl eyi konuurken, birden yle
dedim: yi geceler, sevgili Werther! sonra da kendime gldm.
22 Kasm gn.
Dua edemiyorum: Onu bana brak! yine de sk sk sanki o benimmi gibi geliyor. Dua
edemiyorum: Onu bana ver! zira o bir bakasnn. Aclarma taklp dalga geiyorum; kendimi
koyversem, kar savlardan upuzun bir ayin olur.
24 Kasm gn.
Nelere katlandm hissediyor. Bugn bak kalbimin ta derinine iledi. Onu yalnz buldum;
bir ey sylemedim, bana bakt. Bense onun irin gzelliini, grkemli zek ltsn artk
grmedim; btn bunlar gzlerimden kayboldu. ok daha nefis bir bak, en candan katlmn
ifadesiyle dolu, en tatl acma duygusu beni etkiliyordu. Niin onun ayaklarna
kapanamyordum? niin boynuna bin pck kondurup karlk veremiyordum? Kurtuluu
piyanoya komakta buldu ve alna tatl sakin bir sesle uyumlu elik etti. Dudaklarn hi
bunca alml grmedim; sanki susam gibi alyorlard, algdan ykselen o tatl tnlar iine
ekmek ve yalnzca saf azndan gizli yanklar yanslamak istercesine - Evet sana bunu yle
syleyebilsem! - Daha fazla direnmedim, eilip ahdettim: size bir p kondurmaya hi cret
gstermeyeceim, dudaklar! stnde gkyz ruhlarnn szld dudaklar - Yine de arzuluyorum - Hah! gryorsun, bir perde gibi ruhumun nnde duruyor bu - bu sonsuz
mutluluk - ve sonra bu gnahn cezasn ekmek iin gp gitti - gnah?
26 Kasm gn.

Bazen kendime diyorum: Senin yazgn biricik; dierlerini mutlu say - hi kimse byle eziyet
ekmemitir. Sonra ilkalardan bir airi okuyorum ve onda sanki kendi kalbimi gryorum.
Bunca ok eye dayanmam gerekiyor! Ah, benden nce de insanlar hi byle sefil oldular m?
30 Kasm gn.
Kendime, kendime gelemeyeceim! nereye admm atsam, karma beni allak bullak eden
bir grnm kyor. Bugn! ey yazg! ey insanlk!
Su boyunda geziniyorum le saatinde, canm yemek istemedi. Her ey psszd, souk slak
bir akam rzgr dadan fryordu, boz yamur bulutlar da vadiye doru iniyordu.
Uzaktan yeil kt bir setreyle kayalar arasnda trmanp durarak, herhalde ot arayan bir
adam grdm. Onun yaknna gelip, kardm ses zerine dnnce, sessiz bir zncn ana
hatt oluturduu, ama bunun dnda sadece doru, iyi bir ifadeyi yanstan ilgin bir ehreyle
karlatm; siyah salar tokalarla iki lleye ayrlm, kalan ksm da srtndan sarkan kuvvetli
bir kuyruk olarak rlmt. Giyimi, dk bir zmrenin insan izlenimini verdii iin,
megalesiyle ilgilenmeme aldrmayacan sanp, ne aryor? diye sordum. - Derin bir iniltiyle,
iek aryorum, diye yantlad - ama bulamyorum. - Mevsimi de deil, dedim glmseyerek. Bunca ok iek var, dedi bana doru inerek. Bahemde gller ve iki tr hanmeli var, birini
babam verdi, ayrk gibi bitiyorlar; iki gndr aryorum, ama bulamyorum. urda darda her
zaman iekler oluyor, sar ve mavi ve krmz, kzllk otunun da gzel bir iei var. Hibirini
bulamyorum. - Endieli bir durumu ayrmsayarak, dolayl yoldan sordum: iekleri ne
yapacak ki? - Olaanst, asabi bir glmseme yzn arptt. - Beni ele vermezseniz, dedi,
parman azna bastrarak, sevgilime bir demet iek sz verdim. - Bu yerinde, dedim. - Ay,
dedi, onun baka her eyi var, zengin. - Yine de onun verdii iek demetinden holanyor,
karln verdim. - Ay, diye devam etti, onun ziynetleri var ve bir ta. - Ad ne ki? - Hollanda
Parlamentosu bana cret balasa, diye karlk verdi, baka bir insan olurdum! Evet, bir
zaman oldu ki, o zaman halim ylesine iyiydi! imdi iim bitik benim. Ben imdi - Ge
ynelttii slak bir bak her eyi ifade ediyordu. - Demek ki, mutluydu? diye sordum. - Ah,
yine yle olmay isterdim! dedi. O zaman yle hotu halim, yle keyifli, suda balk gibi hafif! Heinrich! diye seslendi yoldan gelen yal bir kadn, Heinrich, nerdesin? seni her yerde aradk,
haydi yemee gel! - Bu olunuz mu? diye sordum kadna yaklaarak. - Ho, o benim zavall
olum! karln verdi. Tanr bana ar bir armh ykledi. - Ne zamandan beri byle? diye
sordum. - Byle sakin, dedi kadn, yarm seneden beri.Tanrya kr, byle olduuna, daha
nce bir yl boyunca kudurdu durdu, o zaman tmarhanede zincire vurulmutu. imdi artk
kimseye bir ey yapmyor, ama hep krallarla, kralielerle urayor. Benim geimime yardm
eden sessiz, yle iyi bir insand, gzel eli yazard, birdenbire melankolik oldu, ateli bir
hummaya tutuldu, bundan ldrd ve imdi ite grdnz gibi. Size bir anlatsam, bey Szlerinin akmn bir soruyla kestim: yle mutlu olduundan, keyfinin yerinde olduundan
vgyle sz ettii o zamanlar nasl bir zamand acaba? - Ahmak insan! diye seslendi acyan bir
glmsemeyle, kendinden getii zaman demek istiyor, hep vyor o zaman; tmarhanede
olduu, kendini hi bilmedii zaman - gk grlemesi gibi vurdu beni bu szler, avcuna bir
para sktrp, acele yanndan ayrldm.
Mutlu olduun iin! diye seslendim kendi kendime kente doru yrrken, suda balk gibi
keyfin yerinde olduu iin! - Ulu Tanrm! akllarn bulup, sonra onu tekrar yitirmeden mutlu
olmamalar m insanlarn kaderi! - Ey sefil! senin gamna, seni sararp solduran duyularnn
karmaasna ylesine imreniyorum ki! Kralien iin iek toplamaya kyorsun umutla - k
ortasnda - bulamadn iin zlyorsun ve niin bulamadn anlamyorsun. Bense - bense
umutsuz, amasz dar kyor, sonra gittiim gibi yine eve dnyorum. - Hollanda
Parlamentosu seni crete balasa, nasl bir insan olacan sanyorsun. Mutluluunun
eksikliini dnyevi bir engele balayabilen, aziz mahluk! Hissetmiyorsun! sefaletinin harap
olmu kalbinde, sarslm beyninde yattn hissetmiyorsun, buna yeryznn btn krallar
birlese, are bulamaz.
En uzak kaynaa gidip ifa arayan, ama hastal daha da artan, yaam daha da acyla
srecek bir hastayla alay eden, umarsz gebersin! vicdan azabndan kurtulmak ve ruh
skntsndan syrlmak iin, kutsal mezara hac yapan bungun kalbe tepeden bakan. Tabanlar
almam yola basan her adm, rkl ruhunu dindiren bir damla olan ve her gnn
yolculuundan sonra bir ok skntdan hafiflemi yrek, rahat uyur. - Siz minderlerine
kurulmu lf ebeleri, buna hezeyan m demeniz gerekir? - Hezeyan! Ey Tanrm! gzyalarm
gryorsun! nsan bunca zavall yaratp, ona bir de, bir para fakirliini, sana olan bir para

gvenini gasp eden kardeler vermek zorunda mydn, ey Rahman! Zira ifa veren bir kke,
ba ubuunun gzyalarna olan gven, bizi saran her eye, her saat ylesine ihtiya
duyduumuz ifay ve hafifleten kuvveti veren sana olan gvenden baka nedir ki? Ey
bilmediim Peder! Aslnda btn ruhumu dolduran ve yzn benden eviren Peder, beni
kendine ar, daha fazla susma! susuun bu susam ruhu dindirmeyecek - Ve beklenmedik
bir ekilde geri gelen olu, kendisine sarlp yle seslenirse, buna bir baba fkelenebilir mi:
te yine geldim, babacm! Daha fazla dayanmam istediin yolculuumu yarda kestiim iin
bana fkelenme. Dnya her yerde bir, aba ve almann karl cret ve sevin; ama ben
bunu ne yapaym? ben senin olduun yerde iyi oluyorum ve senin yzn grerek ac ekeyim,
zevk alaym. - Ey ulu Tanrm, sen kovar msn onu?
1 Aralk gn.
Wilhelm! sana anlattm mutlu bedbaht insan, Lotte'nin babasnn yannda yazcym ve
Lotte'ye besledii gizli ak, ortaya knca iten atlm, bunun zerine ldrm. Belki senin
de okuduun gibi, Albert'in istifini bozmadan bana anlatt bu kuru szlerden, bu hikyenin
beni nasl sama bir biimde kavradn hisset.
4 Aralk gn.
N'olur - Bak, ben bitmiim, artk buna dayanamyorum! Bugn onun yannda oturdum oturdum, o piyanosunu ald, eitli melodiler ve btn o ifadeler! btn! btn! - Ne
istiyorsun! - Kk kz kardei dizimde oturup bebeini ssledi. Gzlerim yala doldu.
Eilince, evlilik yz gzme batt - gzyalarm dkld - Ve birden o gksel tatl melodiye
balad, yle aniden ve ruhuma bir avuntu doldurup, gemiin, arky iittiim zamanlarn,
kederli ara zamanlarn, ylgnln, boa giden umutlarn ans iimden geti ve sonra - Odada
bir aa, bir yukar yrdm, kalbim bezgin bouluyordu. - Tanr akna, dedim, iddetli bir
hiddetle ona doru yryerek, Tanr akna, kesin! - Durup, gzlerini bana dikti. - Werther,
dedi, ruhumu delen bir glmseyile, Werther, siz ok hastasnz, en sevdiiniz yemeklere
kar koyuyorsunuz. - Ondan koptum ve - Tanrm! felketimi gryorsun ve bunu sona
erdireceksin.
6 Aralk gn
Nasl da peime taklyor o endam! Uyurken, uyankken btn ruhumu dolduruyor. Burada,
gzlerimi kapaynca, urada, i grme gcnn birletii alnmda, onun kara gzleri duruyor.
Burada! sana bunu anlatamam. Gzlerimi kapatnca; hemen grnyorlar; bir deniz gibi, bir
uurum gibi nmde, iimde dinleniyor, alnmn btn duyularn dolduruyor.
Nedir insan, o vlm yar Tanr! En fazla ihtiyac olduu yerde, gc gdk deil mi? Ve
sevinten usa da, zntden batsa da, her iki halde de ite orada durdurulmuyor mu, yittiini
sand sonsuzluun bolluunda kr, souk bilince tekrar geri srlmyor mu?

YAYINA HAZIRLAYANDAN OKURA


Dostumuzun bu son garip gnlerinden kendi el yazsyla oka belgenin kalmasn, bylece
arta kalan mektuplarnn akn kendi anlatmmla kesmek zorunda kalmamay, ne kadar arzu
ederdim.
Onun hikyesini iyi bildiklerini dndm kiilerin azndan eksiksiz bilgiler toplamay,
kendime vazife edindim; bu hikye basit ve birka ayrnt dnda anlatlanlarn hepsi birbiriyle
uyuuyor; yalnzca sz geen kiilerin huylar zerine gr ve yorumlar deiiyor.
Yaama veda edenlerin artlarnda braktklar mektuplar araya koyup, bulunan en ufak
kt bile nemsiz grmeden, tekrar tekrar aba harcayarak elde ettiklerimizi titizlikle

anlatmaktan baka ne yapabiliriz; hele sradan olmayan insanlarn bir tek hareketlerinin en
z, en gerek gdsn bile saptamann ylesine zor olduu dnlrse.
Skknlk ve hevessizlik Werther'in ruhunda gittike daha derinden kk salm, gittike daha
sk sarmalam ve biraz biraz onun btn varln kavramt. Zihin huzuru tamamen tahrip
olmu, doasnn btn g kaynaklarn birbirine kartran bir humma ve iddet, en ters
sonular dourdu, sonunda ona sadece btn ktlklere kar o zamana kadar srdrd
mcadeleden daha korkulu olarak kt bir bitkinlik kald. Kalbinin korkusu, zihninin dier
glerini, canlln, keskin zeksn yeyip bitirdi, zgn bir ahbap, git gide daha mutsuz,
mutsuz olduka da daha insafsz oldu. En azndan Albert'in arkadalar byle diyorlar; sakin,
temiz bir adam olan Werther'in, uzun zamandr arzu ettii mutlulua artk kavuunca, bu
mutluluu gelecekte de elinde tutmak iin nasl davranacan bilemeyip, her geen gn btn
takatn tkettiini, akam da ac ekip skldn ileri sryorlar. Albert, diyorlar, bylesine
ksa bir zamanda deimemiti, o hl, Werther'in bandan beri bildii, pek ok takdir edip
sayd ayn kiiydi. Lotte'yi her eyin stnde ok seviyordu, onunla gurur duyuyor ve onun
herkes tarafndan en mkemmel varlk olarak kabul grmesini arzu ediyordu. yleyse, bu
enfes varl o anda en masumane ekilde bile olsa kimseyle paylamaya raz olmad iin,
kukunun her trl grnmn defetmek istemesini ayplayabilir miyiz? Werther orada
olduu zaman, Albert'in, karsnn odasn terk ettiini, sk sk itiraf ediyorlar, ancak bunu
arkadana duyduu kin ve fke yznden deil de, kendisi varken onun skldn hissettii
iin yapyormu.
Lotte'nin babas, kendisini eve kapayan bir rahatszla yakalanmt; arabasn kzna
gnderiyor, Lotte de ona gidiyordu. Gzel bir k gnyd, ilk kar fazlaca yam, btn
evreyi kaplamt.
Albert almaya gitmeyecek olursa, Lotte'yi getirmek zere, Werther ertesi sabah ardndan
gitti. Ak hava kapal gnlne fazla bir etki yapmad, ruhunda bunaltc bir bask vard, iine
zntl resimler reklenmiti ve gnl bir ac dnceden brne gemek dnda bir
hareket bilmiyordu.
Kendisi ebedi bir huzursuzluk iinde yaad gibi, bakalarnn hali de ona hep daha endie
verici, daha kark grnyordu, Albert ile karsnn arasndaki gzel ilikiyi bozduunu
sanyor, kendi kendine serzenite bulunuyor, ama kocaya kar gizli bir hiddet de buna
karyordu.
Yolda da dnceleri bu konuya geldi. Evet, evet, dedi kendi kendine gizli bir di
gcrdatmasyla: iten, samimi, incelikli, her eyi paylaan bir iliki, sakin, srekli sadakat bu!
Doymuluk bu, vurdumduymazlk! Her trl sefil i onu, kymetli, nefis karsndan daha ok
ekmiyor mu? Talihinin deerini biliyor mu? Ona hak ettii saygy gsterebiliyor mu? Ona
sahip, tamam ona sahip - Biliyorum, ama baka bir ey daha biliyorum, bu dnceye altm
sanyorum, bu dnce beni daha ldrtacak, beni ldrecek - Ve bana olan arkadal buna
dayand m? Lotte'ye olan ballm kendi haklarna tecavz olarak grmyor mu, ona olan
ilgimi sessiz bir sitem olarak grmyor mu? Biliyorum, bunu hissediyorum, beni gnlsz
gryor, benim uzak olmam diliyor, mevcudiyetim onun iin eziyet.
Hzl admlarn ska yavalatyor, sk sk sessiz duruyor ve sanki dnmek istiyordu; yine de
admlar hep ileriye doru gidiyordu ve bu dncelerle, kendi kendine konumalarla nihayet
istemeden av evine varmt.
Kapda ihtiyar adam ve Lotte'yi sordu, evi belli bir tela iinde buldu. En byk olan, orada
Wahlheim'de bir kaza olduunu syledi, bir kyl ldrlm! - Bu onu fazla etkilemedi. Odaya girerek, Lotte'yi, hasta haline aldrmakszn olay yerine gidip, durumu yerinde
incelemek isteyen babasn iknaya alr buldu. Fail henz mehuld, dvlerek ldrlen,
kapnn nne braklmt, zanlar ileri srlyordu: katledilen, daha nce geimsizlik
yznden ayrld baka birini altran bir dul kadnn yeni uayd.
Werther bunu iitince, hiddetle yerinden frlad. - Mmkn m bu! diye bard, hemen oraya
gitmeliyim, bir an bile duramam. - Wahlheim'e doru hzla yola koyuldu, btn anlar
canland ve arada bir konutuu ve deer verdii o insann bu crm ilediinden bir an bile
kuku duymuyordu.
Kpl meyhaneye ulamak iin, cesedi koyduklar hlamurlarn oradan gemesi gerekiyordu,
bunca sevdii meydandan dehet duydu. Komu ocuklarn onca sk oynadklar eik kana
bulanmt. Sevgiyle sadakat, en gzel insan duygular, iddet ve cinayete dnmt. Koca
aalar yapraksz ve i vurmu duruyordu, kilise avlusunu eviren alak duvarlarn stnde
kemer yapan it allar yaprak dkmt ve aralklardan karla rtl mezar talar
grnyordu.
nnde btn kyn topland kpl meyhaneye yaklanca, birden bir bar ar oldu.
Uzakta silahl bir takm adamlar grld ve herkes, failin getirildiini sesleniyordu. Werther o
tarafa baknca, kukusu uzun srmedi. Evet! ksa bir sre nce sessiz bir hiddet, gizli bir

aresizlik iinde dolanrken kendisine raslad, o dulu ok seven uakt.


Ne iledin, ey bedbaht! diye seslendi Werther, ona doru atlarak. - O, sessiz bakp sustu,
sonunda istifini bozmadan karlk verdi: Kimse ona yr olmayacak, o kimseyi almayacak. Tutukluyu kpl meyhaneye getirdiler, Werther ivedi oradan uzaklat.
Bu korkun, mthi temas benliinde her eyi alt st etmiti. zntsnden, bezginliinden,
kaytsz teslimiyetinden bir an iin koptu; almaz bir paylam duygusu ona egemen oldu ve
tarifsiz bir o insan kurtarma arzusuna tutuldu. Onun, ylesine mutsuz olduunu hissetti, cani
olarak bile onu yle susuz buldu, yle iten kendini onun yerine koydu ki, bakalarn da buna
ikna edebileceine kesinlikle inand. Onun adna konuma hevesine kapld, en heyecanl
ifadeler dudaklarna t ve av evine koarken, yolda danmana anlatacaklarn
mrldanmaktan kendini alamad.
Odaya girince, Albert'in orada olduunu grp, bir an keyfi kat; ama hemen kendine hkim
olup, dndklerini danmana ateli ateli anlatt. Adam, birka defa ban sallad,
Werther'in, bir insann aff iin sylenebilecek her eyi byk bir tutku, hakikat ve can bala
anlatmasna karn, kolaylkla dnlebilecei gibi, danmann kl kprdamad. Hatta
Werther'in szn bitirmesini beklemeden, fevri bir kla, alak bir katili koruduu iin onu
knad! bu davranla her yasann ortadan kalkacan, devletin btn gvenliinin
mahvolacan ona gsterdi, byk bir sorumluluk altna girmeden byle bir ite hibir ey
yapamayacan, her eyin dzen iinde ngrlen gidiine braklmas gerektiini de
szlerine ekledi.
Werther, henz teslim olmadan, o insann kamasna yardmc olunmasn, danmann
grmezden gelmesini rica etti! Danman, bunu da reddetti. Nihayet sze karan Albert de
yal adamdan yana kt; Werther aznlkta kald ve danman birka defa: Hayr, onu
kurtarmak mmkn deil! diye sylendikten sonra, o da korkun bir acyla yola koyuldu.
Bu szlerin ona ne kadar koyduunu, ktlar arasnda bulunan ve herhalde o gn yazlm
kk bir nottan gryoruz:
Seni kurtarmak mmkn deil, bedbaht! gryorum ki, bizim kurtulmamz mmkn deil.
Albert'in, danmann yannda tutuklu hakknda son syledikleri, Werther'in pek zddna
gitmiti: kendine kar baz duyarlklar fark ettiini sand ve zerinde dndke keskin
zeksndan, her iki adamn da hakl olmak istedii kamadysa da, bunu itiraf etmek, bunu
kabullenmek, ona sanki varlnn tzn reddetmekmi gibi geldi.
Belki de Albert ile btn ilikisini dile getiren bir not parasn ktlar arasnda buluyoruz:
Kendi kendime tekrar tekrar, o mert ve iyi, demem neye yarar, oysa bu barm en derinden
deiyor; adil olamyorum.
Yumuak bir akam olup, hava donlar zmee balad iin, Lotte ile Albert yryerek
dndler. Sanki Werther'in refakatn aryormuasna, Lotte yolda oraya buraya baknyordu.
Albert, ondan sz edip, hakszlk etmeden onu knad. Onun bahtsz tutkunluuna deinerek,
onu uzaklatrmann mmkn olmasn diledi. - Bunu kendimiz iin de istiyorum, dedi, ve
senden rica ediyorum, diye devam etti, sana kar davranna baka bir yn vermeye, sk
ziyaretlerini azalttrmaya bak. nsanlarn dikkatini ekiyor ve orada burada sz edildiini
biliyorum. - Lotte sustu, Albert de onun bu susuunu duyumsam grnd; en azndan o
zamandan beri Werther'in adn bir daha anmad, o sz edecek olursa da, ya konumay brakt
ya da baka bir yne ekti.
Werther'in, bedbaht insan kurtarmak iin yapt bouna giriim, snmekte olan bir n
son parlamasyd; artk daha da derin bir acya ve miskinlie batt; zellikle de, kendisinin
belki ii inkra vuran o insana kar tank olarak arlabileceinin kulana gelmesiyle
nerdeyse kendini kaybediyordu. Etkin yaam boyunca karlat btn tatszlklar,
elilikteki usan, baarsz olduu dier her ey, herhangi bir zamanda onu incitmi olan
eyler, ruhunda alkalanp duruyordu. Btn bunlar yznden, kendini atl olma hakkna
sahip gryordu, her trl umuttan kopmu, gnlk yaayn ilerine el koyacak herhangi bir
tutamak bulmaktan aciz gryordu ve bylece nihayet, kendini salt esiz hissine ve zihniyetine
ve sonsuz bir tutkuya vererek, huzurunu bozduu sevimli ve sevgili varlkla znl bir
ilikinin ebedi yeknesaklnda, kendi takatna saldrp, amasz ve umutsuz tketerek, ackl
bir sona doru durmadan kayyordu.
Ondaki karkln, tutkunun, dur durak bilmeyen gayret ve abasnn, yaam
yorgunluunun en gl tanklar, ardnda kalan, buraya sokmak istediimiz birka mektup:

12 Aralk gn.
Sevgili Wilhelm, kt ruhlarn hmna urad sanlan bedbahtlarn iinde olmalar gereken
haldeyim. Bazen beni kavryor; korku deil, kayg deil - iimde, gsm paralayacak hissi
veren, grtlam skan, bilinmeyen bir kudurtu! Eyvah! eyvah! ve sonra evrede bu insan
dman mevsimin korkun gece sahnelerinde serserileniyorum.
Dn akam dar kmam gerekti. Birden donlar zlmeye balamt, nehrin tatn
duymutum, btn dereler kabarp, Wahlheim'den aaya sevgili vadimi sular altnda
brakmt! Gece on birden sonra darya frladm. Kayalktan aaya devrilip gelen, tarlalar,
ayrlar, itler ve her eyin zerinden akan selleri ve geni vadiden yukarya ve aaya
rzgrn uultusunda frtnal bir denizi ay nda seyretmek, korkun bir oyun! Ve sonra ay
yeniden kp kara bulutun zerine kurulunca ve nmden sel korkun grkemli bir
yansmayla yuvarlanp akarak arldaynca: beni yine bir rperti ve yine bir hasret sard! Ah,
ak kollarla uuruma kar durup, derinlere! derinlere nefes aldm! ve kendimi sonsuz bir
hazda kaybettim, eziyetlerimi, acm orada aalara saldrmak iin! dalgalar gibi aldayp
akmak iin! Oh! - ve nehri yerinden skp, btn aclar bitirmek elimden gelmedi! - Vaktim
henz gelmemi, bunu hissediyorum! Ey Wilhelm! O frtnayla bulutlar paralayp, selleri
tutmak iin, insan oluumu seve seve verirdim! Hah! bu haz belki bir kerecik zindandakine de
dmez mi? Ve Lotte ile birlikte scak bir gezintide bir sdn altnda dinlendiimiz aadaki bir yere
nasl mahzun baktm, - oray da su basmt, sd nerdeyse tanyamyordum! Wilhelm!
Onun ayrlarn dndm, av evini! ardamz imdi vahi sellerden ne akndr, diye
dndm. Ve gemiin gne nlar, bir tutuklunun, srler, ayrlar ve onur makamlar
d gibi grnd! Durdum! - Kendimi ayplamyorum, zira lmeye cesaretim var. Yapabilirdim - imdiyse, yava yava lmekte olan, sevinsiz varoluunu bir an daha uzatmak
ve hafifletmek iin, itlerden odununu ve kaplardan ekmeini toplayan yal bir kar gibi
burada oturuyorum.
14 Aralk gn.
Bu nedir, azizim? Kendimden rkyorum! Ona olan sevgim, en kutsal, en temiz ve en
kardee sevgi deil mi? Ruhumda hi cezay gerektiren bir arzu hissettim mi? - Yemin etmek
istemiyorum - Ve imdi, dler! Bylesine kart etkileri yabanc glere yoran insanlar ne
kadar da doru hissediyorlard! Bu gece! sylemeye rperiyorum, onu kollarmda tutsam,
smsk sarsam ve sevgi fsldayan azn sonsuz plerle rtsem; gzm onun gznn
esrikliinde yzyordu! Tanrm! bu ateli sevinleri dopdolu bir itenlikle anarak, imdi hl
haz duyduum iin, gnahkr mym? Lotte! Lotte! - Ve ben bittim! duyularm karmakark,
sekiz gn oldu uur gcm kalmad, gzlerim yala dolu. Hibir yerde keyfim yok, her yerde
keyifliyim. Bir ey dilemiyor, bir ey istemiyorum. En iyisi, gitmem.
O sralarda dnyay terk etme karar, bylesine koullarda Werther'in ruhunda gittike daha
fazla g kazanyordu. Lotte'ye dnten beri bu hep onun son aresi ve midi olmutu; ama
bunun zorlama ve acele bir eylem olmamasn, kendi kendine sylemiti, bu adm en iyi
kanklkla ve mmkn olduunca sakin bir kararllkla atmak istiyormu.
phesi, kendi kendisiyle kavgas, belgeleri arasnda bulunan ve olaslkla Wilhelm iin
balanm tarihsiz bir mektup olan bir ufak kttan ortaya kyor:
Onun varl, onun yazgs, benimkini paylamas, kavrulmu beynimden en son gzyalarn
da skyor.
Perdeyi kaldrp, arkasna gemek! Hepsi bu! Peki bu tereddt ve bu duraksama niye?
Ardnda ne olduunu bilmemekten? ve geri gelmemekten? Ve ite kesin bir bilgiye sahip
olmadmz yerde karanlk ve aknlk sezmek, bunun zihnimizin zellii olmas. Sonunda bu ackl dnceye gittike daha alm ve onunla dost olmutu ve arkadana
yazd aadaki rtl mektubun da belgeledii gibi, karar dnlmez biimde kesinlemiti.
20 Aralk gn.

Sevgin iin teekkr ederim, Wilhelm, sz byle kavradn iin. Evet, haklsn: benim iin
iyisi, gitmem. Size dnmem konusunda yaptn neri pek houma gitmiyor; en azndan,
zellikle srekli don yznden ve yollarn almasn bekleyip umduumuz iin, yolu
dolatrmak istiyorum. Beni almak iin gelmek istemen de bana ok uygun; ama on drt gn
daha gesin ve baka bildireceklerimle benden bir mektup daha bekle. Olgunlamadan hibir
eyi koparmamak gerek. Ve on drt gn nce ya da sonra, ok ey fark eder. Anneme, olu
iin dua etmesini ve kendisine verdiim eziyet yznden beni balamasn, syle. Sevin
vermem gerekenleri zmek, demek benim yazgmm. Elveda, deerli dostum! Tanr'ya
emanet ol, mutlu ol! Elveda!
Bu sre iinde Lotte'nin ruhunda olup biteni, kocasna, mutsuz dostuna kar duygularnn
nasl olduunu, szlerle ifade etmeye cesaret edemiyoruz, bu konuda, onun seciyesini
bildikten sonra, bir nebze fikir edinebilir miyiz ve gzel bir dii ruh, kendini onun yerine
koyup, onun gibi hissedebilir mi acaba. u kadar muhakkak, Werther'i uzaklatrmaya kesin
kararlyd, duraksadysa, bunun ona neye mal olacan, hatta onun iin nerdeyse imknsz
olduunu bildii iin, kalpten, dostane bir saknmayd bu. Oysa, bu srede ii ciddi tutmas
iin, daha fazla sktrlmt; bu konuda kendisinin hep sustuu gibi, kocas da bu ilikiye
tamamen susuyordu, dolaysyla duygularnn kocasn hak ettiini, tavryla kantlamak daha
da fazla iine geliyordu.
Werther, buraya alnan son mektubunu arkadana yazd gn, Noel ncesi pazar gnyd,
akamst Lotte'ye gelip, onu yalnz buldu. Kk kardeleri iin Noel hediyesi olarak yapt
baz oyuncaklar hazrlamakla meguldu. Werther, bunun kklere yaataca gnl
enliinden, bir kapnn beklenmedik almasyla karya kan mumlar, ekerlemeler ve
elmalarla sslenmi bir aa grntsnn, kiiyi cennetsel bir ekime ald zamanlardan sz
etti. - Siz, dedi Lotte, ekingenliini sevimli bir glmsemeyle gizleyerek, siz de hediye
alacaksnz, gerekten hak ederseniz; bir amdan mumu ve bir ey daha. - Peki, hak etmekten
ne anlyorsunuz? diye seslendi; nasl olmalym, nasl olabilirim? sevgili Lotte! - Perembe
akam, dedi, Noel akam, o zaman ocuklar gelecek, babam da, o zaman siz de gelin - ama
daha nce deil. - Werther'in gnl buland. - Rica ediyorum, diye devam etti Lotte, ne
yapaym ki bu byle, benim huzurum iin rica ediyorum, olamaz, byle kalamaz. - Baklarn
Lotte'den evirip, odann iinde bir aa bir yukar yryerek, dilerinin arasndan yle
mrldand: >Byle kalamaz!<
Bu szlerin onu drd rkn hali hisseden Lotte, eit eit soruyla onu bu
dncesinden elmek istediyse de, bouna. - Hayr, Lotte, diye bard, sizi bir daha
grmeyeceim! - Bu da neden? diye karlad Lotte, Werther, bizi tekrar grebilirsiniz,
grmelisiniz, yalnzca sakinlein. Ah, niin bu fkeyle, bir kere dokunduunuz her eye
zaptolunmaz biimde yapan bu tutkuyla domanz gerekiyordu! Rica ediyorum, diye onun
eline yaparak devam etti, sakinlein! Zeknz, bilginiz, yetenekleriniz, bunlar size nasl da
eit eit zevk sunuyor! Bir erkek olunuz! Elinden size zlmekten baka bir ey gelmeyen
bir kiiye bu ackl ballktan vazgein. - Dilerini gcrdatp, ona donuk donuk bakt. Kadn,
onun elini tuttu: Bir an sakin olunuz, Werther! dedi. Kendi kendinizi aldattnz, bile bile
kendinizi mahvettiinizi, fark etmiyor musunuz! Niin ben, Werther? tam da ben, bir
bakasnn sahip olduu? tam da bu? Korkarm, korkarm, bana malik olmann imknszl,
size bu arzuyu byle cazip klan. - Elini, krgn, dik bir bakla Lotte'nin elinden ekti. - Bilge!
diye seslendi, ok bilge! yoksa Albert mi bu gr bildirdi? Siyasi! ok siyasi! - Herkesin
gr olabilir, karln verdi Lotte bunun zerine. Koskoca dnyada gnlnzn arzularna
uygun hi mi baka kz yok? Kendinizi ap, onu araynz; sizi temin ederim, onu bulacaksnz;
zira unca zaman kendi kendinizi yargladnz bu kstlama beni oktandr korkutuyor, sizin
ve bizim admza. Kendinizi anz! bir seyahat sizi avutacaktr, avutmaldr! Arayp bulunuz
aknza layk birini, arayp bulun ve geri gelin, hakiki bir dostluun hazzn birlikte tadalm.
Bunu, dedi souk bir glmsemeyle, bastrp btn hocalara tavsiye etmeli. Sevgili Lotte!
bana biraz daha sre verin, her ey yoluna girecek! - Yalnzca, Werther, Noel akamndan
nce gelmeyiniz! - Tam cevap verecekken, Albert odaya girdi. Karlkl souk bir iyi akamlar
dileyip, skkn yan yana odada bir oraya bir buraya gidildi. Werther, nemsiz bir syleiye
baladysa da, bu hemen tkendi, Albert de yle, sonra karsna baz ileri sordu, ama bunlarn
henz halledilmediini iitince, Werther'e souk, hatta sert gelen, baz szler sarfetti. Gitmek
istediyse de, gidemedi ve hiddet ve infiali gittike byd iin, sekize kadar oyaland, sofra
kurulunca, apkasyla bastonunu ald. Albert, kalmaya davet ettiyse de, o bunu lfn gelii diye
nemsemeyip, souka teekkr ederek, ekip gitti.

Eve geldi, kendisine yol gstermek isteyen hizmetkr olann elinden alp, tek bana
odasna gitti, yksek sesle alad, kendi kendine fkeli fkeli sylendi, odann iinde sert sert
bir aa bir yukar yrd, nihayet giyim kuamyla kendini yataa att, Bey'in izmelerini
karabilir mi?, diye sormak iin, saat on birde odaya girme cesaretini gsteren olan, onu
yle uzanm buldu; izmeleri ektirdikten sonra, ertesi sabah kendisini arncaya kadar
olann odaya gelmesini yasaklad.
Pazartesi sabah, yirmi bir Aralk gn, Lotte'ye yazd u mektup, lmnden sonra
mhrlenmi olarak yaz masasnda bulundu ve sahibine verildi, bu mektuptan blmleri,
onun yazd durumlarn aydnlanmas iin, buraya alyorum.
Karar verilmitir, Lotte, lmek istiyorum, bunu sana romantik bir abartma olmakszn
yazyorum, sknet iinde, seni son defa greceim gnn sabahnda. Sen bunu okurken, en
kymetlim, yaamnn son anlarnda seninle sohbetten daha byk bir tatllk bilmeyen
huzursuzun, bahtszn katlaan artklarn souk mezar rtm olacak. Korkun bir gece
geirdim ve ah! efkatli bir gece. Kararm o belirledi, kesinledi: lmek istiyorum! Dn nasl
kendimi senden kopardm, duyularmn rkn infialiyle, nasl btn bunlar kalbime t ve
senin yannda mitsiz, sevinsiz varlm, rpertici bir souklukla beni kskvrak sard - odama
zor ulatm, kendimden gemi dizlerimin stne dtm, ve ey Tanrm! en ac gzyalarnn
en son tesellisini bana baladn! Ruhumda bin darbe, bin manzara kudurdu, nihayet orada
duruyordu ite, kesin, tam, en son, tek dnce: lmek istiyorum! - aresizlik deil bu, iimde
byttm kesin kararllk ve senin iin canm vermek. Evet, Lotte! bunu niin senden
saklayaym? mzden biri ekip te yana gitmeli, o da ben olmak istiyorum! Oh, benim en
kymetlim! bu paralanm kalpte kudurgan srnp durdu, sk sk - kocan ldrme
dncesi! - seni! - beni! - Byle ite! - Daa trmanrsan, gzel bir yaz akamnda, o zaman
beni, sk sk vadiden yukarya geliimi, anmsa, sonra kilise avlusuna, tedeki mezarma, batan
gnein nda yksek otlarn salnna bak - balarken sakindim; imdi, imdi evremde her
ey ylesine yaam dolu olduu iin, bir ocuk gibi alyorum. Saat ona doru Werther hizmetkrn ard ve giyinirken ona yle dedi: birka gne kadar
seyahate kacandan, giysilerini karp sarmak iin hazrlasn; ayrca her yerden hesaplar
istemesini, dn verilmi birka kitab alp getirmesini ve haftalk bir eyler vermeyi
alkanlk edindii baz yoksullara iki aylk haklarn pein demesini emretti.
Yemei odasna getirtti, yemekten sonra da ata binip danmana gitti, ama onu evde
bulamad. Bahede derin dncelere dalp bir aa bir yukar yrd ve son olarak anlarn
btn efkrn kendi stne ymak ister gibi grnd.
Kkler onu daha fazla rahat brakmayp, peine takldlar, stne trmanp anlattlar: yarn,
bir yarn daha, sonra bir gn daha olunca, Noel hediyelerini Lotte'den alacaklarn, ve kk
hayallerinin bundan umduu mucizeleri anlattlar. - Yarn! diye seslendi ve bir yarn daha! ve
bir gn daha! - ve hepsini candan perek, kk olan kulana bir ey sylemek iin
yanarken, ayrlmak istedi. Aabeylerinin istedikleri gzel hediyeleri bir kda yazdklar
srrn verdi, bu kadar byk! ve bir tane baba iin, Albert ve Lotte iin bir tane, bir tane de
bay Werther iin; Yeni Yl gn sabah bunlar vereceklermi. Bu onu ok duygulandrd,
herkese bir harlk verip, atna bindi, ihtiyara selm syleyerek, gzlerinde ya, at srd.
Bee doru eve geldi, hizmeti kzdan atee bakmasn ve geceye kadar sndrmemesini
istedi. Hizmetkra, kitaplar ve amarlar aadaki bavula yerletirmesini ve giysileri
sarmasn syledi. Bundan sonra olaslkla Lotte'ye son mektubunda u blm yazd:
Beni beklemiyorsun! sana itaat edip, seni ilk Noel akam greceimi sanyorsun. O, Lotte!
ya bugn, ya bir daha hi. Noel akam bu kd elinde tutup, titreyecek, sevgili gzyalarnla
slatacaksn. stiyorum, zorundaym! Oh, karar verdiim iin ne kadar rahatm. O sralar Lotte tuhaf bir hale girmiti. Werther ile son konumasnn ardndan, ondan
ayrlmann kendisi iin ne kadar g olacan, Werther'in de, ondan ayrlmak zorunda kalrsa,
ne kadar ac ekeceini duyumsamt.
Werther'in Noel akamndan nce uramayacan, Albert'e yle bir sylemi, Albert de bir
i iin komu yerdeki bir memura gitmiti ve gece orada kalacakt.

Lotte yalnz oturuyordu, kardelerinden hibiri evresinde yoktu, ilikilerinin etrafnda sessiz
szlp duran dncelere dald. Sevgi ve sadakatini bildii, kalpten baland, iffetli bir
kadnn yaam mutluluunu zerine bina edecei Tanr ltfu grnen huzur ve gveni
bulduu adamla ebedi birlemi olduunu grd; onun kendisi ve ocuklar iin her zaman
nemli olacan hissetti. te yandan, Werther onun iin ylesine deerli biri olmu,
karlatklar ilk andan itibaren gnlleri ylesine uyumlu grnm ve onunla uzun sren
ilikisi, birlikte yaanm baz durumlar kalbinde silinmez bir etki brakmt. Duyup
dnd her ilgin eyi onunla paylamaya alm, onun uzaklamas, btn varlnda bir
daha doldurulmas mmkn olmayan bir boluk aacakm duygusuna kaplyordu. Ah, onu
annda bir kardee dntrebilseydi! ne kadar mutlu olurdu! - onu kz arkadalarndan
biriyle evlendirebilseydi, onun Albert ile ilikisinin de dzeleceini umabilirdi!
Kz arkadalarn bir bir aklndan geirdi, her birinde bir kusur saptayp, ona layk birini
bulamad.
Btn bu seyrtemaa srasnda, kalpten gizli arzusunun, onu kendisi iin tutmak olduunu,
aka belli etmeden, ite o zaman derinden hissetti, ama ayn zamanda, onu tutmasnn
mmkn olmadn, tutamayacan iinden sylendi; o temiz, gzel, aslnda ylesine hafif ve
kolay onan gnlnde, mutluluk kaps kapal karasevdann arln duyumsad. Kalbi skt,
gzne koyu bir bulut kt.
Werther'in admlarn ve merdivenlerden yukarya geldiini iittiinde, kendisini soran sesini
tandnda, saat bylece alt buuk olmutu. Kalbi nasl arpmaya balad, diyebiliriz ki, onun
gelii zerine ilk defa bylesine. Kendisini yok dedirtmeyi ok isterdi, ama o ieriye
girdiinde, bir eit akn bir tutkuyla ona kardan seslendi: Sznz tutmadnz. - Ben bir
eye sz vermedim, oldu cevab. - O zaman hi olmazsa benim ricam yerine getirebilirdiniz,
diye karlk verdi, ikimizin huzuru iin ricada bulunmutum.
Ne dediini bilmiyordu, ne yaptn da, Werther ile yalnz kalmamak iin, kz arkadalarn
arttnda. Werther, getirdii birka kitab koydu, dierlerini sordu, Lotte ise, kz
arkadalar hem gelsinler istiyordu, hem de gelmesinler. Hizmeti kz dnp, her ikisinin de
zr bildirdiini, syledi.
Kz iiyle yan odaya gndermek istedi; sonra yine bu dnceden vazgeti. Werther, odann
iinde bir aa bir yukar dolanmaya balad, o piyanonun bana geip, bir menuettoya
balad, ama akp gitmiyordu. Kendini toparlayp, istifini bozmadan, kanepedeki allm
yerine yerleen Werther'in yanna oturdu.
Okuyacak bir eyiniz yok mu? diye sordu. - Werther'in bir eyi yoktu. - Orada ekmecemde,
diye balad, Ossian'dan yaptnz eviriler duruyor; hep sizin aznzdan dinlemeyi umduum
iin, henz okumadm; ama o zamandan beri bir trl olmad, frsat kmad. - Werther
glmsedi, arklar kard, eline aldnda bir rperti geldi, onlara baknca gzlerine ya
doldu. Oturup, okumaya balad:
Aaran gecenin yldz, ne gzel titriyorsun batda, yan ban bulutundan karyorsun,
tepeye doru ardan geziniyorsun. Fundalkta nereye bakyorsun? Frtnal rzgrlar dindi;
uzaktan derenin mrlts geliyor; aldayan dalgalar kayalarla oynuyor uzakta; akam
sineklerinin vzlts sryle uuuyor tarlann stnde. Nereye bakyorsun, gzel k? Ama
glmseyip gidiyorsun, dalgalar sevinle sarp seni, irin san yuuyor. Elveda, huzurlu n.
Do, Ossian'n ruhundan ey grkemli k!
Ve grnyor gcyle. Ayrlan arkadalarm gryorum, Lora'da toplanyorlar, gemi
gnlerdeki gibi. - Fingal geliyor nemli bir sis stunu gibi; evresinde yiitleri, ve, bak!
arknn ozanlar: Krl Ullin! yakkl Ryno! Alpin, sevimli arkc! ve sen, uysal yaknan
Minona! - Bahar havalarnn tepeye doru hafiften hldayan otlar bir oraya bir buraya
emesi gibi, arknn an iin yartmz Selma'daki o enlikli gnlerden beri nasl da
deimisiniz, dostlarm.
O zaman Minona btn gzelliiyle grnd, bak yerde ve yal gzle, tepeden vuran
kararsz rzgrda sa ar akyordu. - tatl sesi ykselmeye balaynca, yiitlerin ruhu
karard; zira Salgar'n mezarn ska grmlerdi, ska beyaz Colma'nn karanlk evini.
Colma, tepede terk edilmi, uyumlu sesiyle; Salgar, gelmeye sz verdi; ama gece evreye
yayld. Tepede yalnz oturan Colma'nn sesini dinleyin:
Colma:
Gece! - yalnzm, frtnal tepede yitmiim. Rzgr dalarda vnlyor. Irmak kayalklardan
aaya uulduyor. Beni, frtnal tepede terk edilmi beni, yamurdan koruyan bir kulbe yok.
k, ey ay, bulutlarndan! grnn, gecenin yldzlar! Yayn yanna koymu, evresinde

kpekleri soluk solua, akmn av meakkatlerinden dinlendii yere herhangi bir avk beni
gtrse! Ama burada rman doland kayann stnde tek bama oturmak zorundaym.
Irmak ve frtna vnlyor, sevdiimin sesini iitmiyorum.
Niin gelmiyor benim Salgar'm? Verdii sz unuttu mu? - te kaya, ite aa ve burada
alayan rmak! Gece inerken burada olmay sz verdin; ah! yolunu nereye ard benim
Salgar'm? Seninle kamak istedim, babam, kardeimi terk etmek! o gururlular! oktandr
soylarmz birbirine dman, ama biz dman deiliz, ey Salgar!
Sus bir sre, ey rzgr! dur bir an , ey rmak! vadide sesim nlasn diye, yolcum beni iitsin
diye. Salgar! benim, seslenen! Burada aala kaya! Salgar! sevdiim! buradaym; niin
gelmeye gecikiyorsun?
Bak, ay avkyor, sel vadide yor, kayalar boz duruyor tepenin stnde, ama onu
grmyorum yksekte, nnden koan kpekleri onun geliini haber vermiyor. Burada yalnz
oturmak zorundaym.
Ama kim onlar, orada aada fundalkta uzananlar? - Sevdiim mi? - Kardeim mi? Konuun, ey dostlarm! Yant vermiyorlar. Nasl da rkm ruhum! - Ah, l onlar! Kllar
kzl dten. Ey, kardeim, kardeim benim! niin Salgarm vurdun? Ey benim Salgarm!
niin kardeimi vurdun? kinizi de yle seviyordum! Ey, sen tepede gzeldin binlercesinin
arasnda! O, savata korkuntu. Yant verin bana! iitin sesimi, sevgililerim! Ama ah! onlar
dilsiz! ebediyen dilsiz! souk, toprak gibi, gsleri!
Ey, tepenin kayalndan, frtnal dan doruundan, konuun, llerin ruhlar! konuun!
rktmez bu beni! - Nereye gittiniz dinlenmeye? dan hangi kabrinde bulaym sizi! - Clz
sesi almyorum rzgrda, tepenin frtnasnda esen yant almyorum. Feryadmla oturuyor,
gzyalarmla sabah bekliyorum. Ein mezar, ey llerin dostlar, ama kapatmayn ben
gelinceye dek. Yaamm yitiyor bir d gibi, nasl geride kalrm. Burada yerlemek istiyorum
dostlarmla nlayan kayaln nehrinde - Gece olunca tepede ve fundalktan esince rzgr,
ruhum rzgrda durup, yas tutsun dostlarmn lmne. Avc ardanda iitip beni, rker
sesimden ve sever onu; zira tatl olmal sesim dostlarm iin, onlarn ikisi de sevgiliydi benim
iin!
Bu senin arknd, ey Minona, Torman'n hafiften al basan kz. Gzyalarmz Colma iin akt
ve ruhumuz karard.
Ullin kalkt elinde harp ve Alpin'in arksn sundu bize - Alpin'in sesi itendi, Ryno'nun ruhu
bir alev huzmesi. Ama hemen uyudular dar yuvada, sesleriyse yava yava snd Selma'da.
Bir zamanlar, yiitler dmeden nce, Ullin avdan dnd. Onlarn tepedeki ark yarmalarn
iitti. Trkleri yumuak, ama acklyd. Yiitlerin ilki Morar'n lmnden yaknyordu. Onun
ruhu da Fingal'n ruhu gibiydi, klc, Oskar'n klc gibi - Ama dt ve babas feryat etti,
kzkardeinin gzleri yala doldu, grkemli Morar'n kzkardei Minona'nn gzleri yala
doldu. Frtnal yamurun geliini nceden grp, gzel ban bir bulutun ardnda saklayan
batdaki ay gibi, o da Ullin'in arksndan nce geri ekildi. - Harpa vurdum Ullin ile feryadn
arks iin.
Ryno:
Geti rzgr ve yamur, le vakti dupduru, bulutlar paralanyor. ekine ekine tyor
tepeyi sebatsz gne. Kzl akp gidiyor dan rma vadide. Mrltn tatl, rmak; ama
iittiim ses daha da tatl. Alpin'in sesi, llere yaknyor. Ba eik yallktan, yal gz
krmz. Alpin! grkemli arkc! niin yalnzsn suskun tepede? niin feryat ediyorsun bir bora
gibi ormanda, bir dalga gibi uzak sahilde?
Alpin:
Gzyalarm, Ryno, ller iin, sesim mezar sakinleri iin. Narinsin tepede, gzelsin
fundaln oullar arasnda. Ama sen de deceksin Morar gibi ve oturacak mezarnda yas
tutan. Tepeler unutacak seni, yayn yerde kalacak gerilmeden.
Hzlydn sen, ey Morar, tepede bir karaca gibi, korkun gkyznde gece atei gibi. fken
bir frtnayd, dvte klcn fundalkta akan imek gibi. Sesin yamurdan sonra orman
rmana benziyordu, uzak tepelerdeki gk grlemesine. Kimileri dt kolunun gc

karsnda, fkenin yalm yeyip bitirdi onlar. Ama savatan dndn zaman, ne denli
barld alnn! frtnadan sonra gnee benziyordu ehren, suskun gecede aya e, gl gibi
sakin gsn, rzgrn uultusu dinince.
Darack imdi evin! kapkaranlk yerin! admda lyorum mezarn, ey sen! sen ki yle
yceydin! yosun bal drt ta tek bellein, yapra dklm bir aa, rzgrda fsldaan
uzun otlar, avcya gl Morar'n mezarn iaret ediyor. Sana alayacak bir ana, sevginin
gzyalaryla bir kz yok. Seni douran l, Morglan'n kz dt.
Asasnda kim bu? Kim, gzleri yatan kzaran, bu ak bal yal? O senin baban, ey Morar!
senden baka olu olmayan baba. Savata nn iitti, darmadan olan dmanlar duydu;
Morar'n ann iitti! Ah! yarasndan hibir ey? Ala, Morar'n babas! ala! ama olun seni
iitmiyor. Derindir llerin uykusu, alaktr tozdan yastklar. Hibir zaman kulak vermez artk
sese, hi uyanmaz senin arnla. Ey, ne zaman sabah olacak mezarda, uyuyana seslenmek
iin: Uyan!
Elveda! insanlarn en soylusu, meydan sava fatihi! Ama meydan seni hi grmeyecek artk!
Hibir zaman mayacak karanlk orman senin eliinle. Bir oul brakmadn ardnda, ama
arklar adn yaatacak, gelecek zamanlar senin adn dinleyecek, den Morar'n yksn
dinleyecek.
Yiitlerin yas sesliydi, en sesli Armin'in patlayan ah. Bu ona kendi olunun lmn
anmsatt, genlik gnlerinde dt o. Carmor kahramann yaknnda oturuyordu, inleyen
Galmal'n Prensi. Niin hkryor Armin'in ah? diye konutu, ne var burada alayacak? ark
ve trk, ruhu tatl tatl eritmek ve elendirmek iin, tnlamyor mu? glden vadiye
ykselirken pskren ho sis gibiler, ve aan ieklere doluyor nem; ama gne yine gelir
btn gcyle ve sis gitmitir. Niin byle yrekler acs haldesin, Armin, glle evrili
Gorma'nn hkmdar?
Yrekler acs! Ho, yleyim, elemimin illeti de az deil. - Carmor, sen oul yitirmedin, iek
gibi aan bir kz evlt yitirmedin; Colgar, o yiit yayor, kzlarn en gzeli Annira da. Evinin
dallar iekleniyor, ey Carmor; ama Armin soyunun sonuncusu. Karanlk yatan, ey Daura!
krdr uykun mezarda - Ne zaman uyanacaksn arklarnla, o uyumlu sesinle? Haydi! ey gz
rzgrlar! haydi! esin frtnayla karanlk fundaln stnden! Orman rmaklar, aldayn!
uluyun frtnalar, meelerin ucunda! Dolan kopuk bulutlar arasnda, ey ay, gster arada soluk
benzini! Anmsat bana, ocuklarmn ld, Arindal'n, o kudretlinin dt, Daura'nn, o
akn bittii, o rkn geceyi.
Daura, kzm benim, gzeldin sen! Fura tepelerindeki ay gibi gzel, beyaz yaan kar gibi,
soluyan hava gibi tatl! Arindal, yayn glyd senin, evikti ciritin sava alannda, bakn sis
gibiydi dalgada, kalkann hcumda bir ate bulutu!
Armar, savata nl, gelip talip oldu Daura'nn sevgisine; kz fazla direnmedi. Gzeldi
umutlar arkadalarnn.
Erath, Odgal'n olu, kzgnd, zira uzanm yatyordu Armar'n vurduu kardei. Sandalc
klnda geldi. Gzeldi sandal dalgalarda, lleleri ak yallktan, ciddi yz sakin. Kzlarn en
gzeli, dedi, Armin'in sevimli kz, orada kayalkta, glde, pek uzak deil, kzl meyvann
aatan parldad yerde, Armar orada bekliyor Daura'y; geliyorum, onun sevgisine dalgalar
yuvarlanan denizde yol gstermeye.
Onu izledi ve Armar'a seslendi; kayaln sesinden baka yant veren olmad. Armar! benim
sevdiim! sevdiim! niin beni byle korkuttun! Dinle, Arnath'n olu! dinle! Daura, seni
aran!
Erath, o hain, glerek kat karaya. Kz sesini ykseltti, babasna, kardeine nledi: Arindal!
Armin! Daurasn kurtaracak kimse yok mu?
Sesi denizden geldi. Arindal, benim olum, tepeden aaya indi, avdan hain, oklar yanda
akrdad, yay elindeydi, be karaboz kpei etrafndayd. Gzpek Erath' kyda grd,
yakalayp onu mee aacna balad, kalalarndan smsk sard, ipe vurulannn iniltisi
rzgrlar doldurdu.
Arindal, kayyla dalgalara alr, Daura'y alp getirmek iin. Armar hiddetiyle gelip, boz
tyl okunu frlatt, tnlayp kalbine sapland, ey Arindal, olum benim! Erath'n, o satlmn
yerine sen ldn, kayk kayala ulat, orada ylp ld. Ayaklarnn dibinde kardeinin kan
akt, neydi o feryadn, ey Daura! Dalgalar kay paralad. Armar kendini denize att,
Daurasn kurtarmak, ya da lmek iin. Tepeden hemen esen iddetli bir darbe dalgalara
vurdu, o batt ve bir daha kmad.
Denizin ykad kayalkta yalnz kzmn yaknlarn iittim. ok ve tizdi bar, ama babas
onu kurtaramad. Btn gece kyda durdum, clz ay nda onu gryordum, btn gece
barn dinledim, grltlyd rzgr ve yamur dan yamacn serte kamlyordu. Sesi,
sabah kmadan, zayflad, kayalarn otlar arasndaki akam havas gibi lp gitti. Feryatla
ykl lerek, Armin'i yalnz brakt. Savataki gcm yok oldu, kzlarn arasndaki gururum

yerle bir.
Dan frtnalar knca, yldz yeli dalgalar kabartnca, nlayan kyda oturup, rkn
kayala bakyorum. oun batan ayda ocuklarmn ruhlarn gryorum, yar alaca birlikte
hznl bir dirlikle yryorlar. - Lotte'nin gzlerinden bir ya seli koptu ve skan yrei ferahlad, Werther'in syleyii
aksad. Kd atp, ellerine sarld ve en ac gzyalaryla alad. Lotte, ona yaslanp,
mendiliyle gzlerini gizledi. kisinin de devinimleri rknt. Soylularn yazgsnda kendi
sefaletlerini duyumsadlar, birlikte duyumsadlar ve gzyalar onlar birletirdi. Werther'in
dudaklar ve gzleri, Lotte'nin kollarnda yand; bir rpertiyle sarsldlar; Lotte uzaklamak
istediyse de, ac ve efkat, baygnlk veren kurun gibi stne kt. Kendine gelmek iin
soluk ald ve hkrarak ondan gitmesini rica etti, btn tanrsal sesiyle yakard! Werther
titredi, kalbi atlayacak gibi oldu, kd yerden alp, yar krk okudu:
Niin uyandryorsun beni, bahar havas? Ruhumu okayp konuuyorsun: Gn
damlalaryla i derim! Ama solma zamanm yakn, yapraklarm koparacak frtna yakn!
Yarn o yolcu gelecek, beni gzelliimle gren gelecek, gz tarlada epevre beni arayacak
ve bulamayacak. Bu szlerin btn kudreti zavallnn stne aband. Tam bir aresizlik iinde kendini
Lotte'nin ayaklarna att, ellerine sarlp, onlar gzlerine bastrd, alnna gtrd ve rkn
niyetinin sezgisi Lotte'nin ruhunda szlr gibi oldu. Duyular karmaklat, Werther'in
ellerini alp, gsne bastrd, mahzun bir hareketle ona eildi ve kzgn yanaklar birbirine
dedi. Dnyay unuttular. Werther kollarn dolayp, onu barna bast ve Lotte'nin titreyen,
kekeleyen dudaklarn azgn plerle rtt. - Werther! diye bard bouk, geri ekilerek,
Werther! - ve takatsz eliyle gsnden itti; Werther! diye seslendi en soylu duygunun ll
sesiyle. - Werther direnmedi, onu kollarndan sald ve kendini anlamsz biimde onun nne
att. Lotte, kuvvetle kendini ekti ve rkek bir telala, akla fke arasnda sarslarak konutu:
Bu son! Werther! Beni artk hi grmeyeceksiniz. - Ve ak dolu bak bedbahtn stnde, yan
odaya koup, ardndan kapatt. Werther, arkasndan kollarn uzatt, tutmaya cesaret edemedi.
Ba kanepede, yerde uzanyordu, ve bir sesle kendine gelinceye kadar, yarm saatten fazla bu
durumda kald. Bu, sofray hazrlamak isteyen hizmeti kzd. Werther, odann iinde bir oraya
bir buraya yrd, yine yalnz olduunu fark edince, kk odann kapsna yaklap alak
sesle ard: Lotte! Lotte! bir tek sz daha! bir elveda! - Lotte susuyordu. Bekledi, yalvard,
bekledi; sonra kopup seslendi: Elveda, Lotte, ebediyen elveda!
Kent kapsna geldi. Ona artk alm olan bekiler, bir ey demeden braktlar, kt.
Yamurla kar aras serpinti vard, ancak on bire doru yine kendi kapsn ald. Werther eve
gelince, hizmetkr, efendisinin apkasz olduunu fark etti. Bir ey sylemeye cesaret
edemedi, onun giysilerini kard, her ey slakt. Daha sonra apka tepenin vadiye bakan
yamacndaki bir kayann stnde bulundu; karanlk, slak bir gecede dmeden oraya nasl
trmand anlalmaz bir ey.
Yataa girip, uzun uzun uyudu. Hizmetkr, ertesi sabah ar zerine kahveyi getirdii
zaman, onu yaz yazar buldu. Lotte'ye mektubunda unlar yazyordu:
Son defa artk, son defa ayorum bu gzleri. Ah, gnei grmesinler, koyu sisli bir gn
rtyor onu. Byle yas tut artk, doa! olun, dostun, sevgilin sonuna yaklayor. Lotte, bu
benzersiz bir duygu, yine de kendi kendine sylemek iin, aaran de en yakn o: bu son
sabah. Son! Lotte, bu szn bir anlam yok benim iin: son! imdi btn gcmle durmuyor
muyum, yarn ise, yerde prsk uzanm olacam. lmek! ne demek bu? Bak, lmden sz
ederken, d gryoruz. Ben kimilerini lrken grdm; ama insanln ufku yle dar ki,
varlnn bayla sonu hakknda bir fikri yok. Daha benim imdi, senin! senin, ey sevgili! Ve
bir an - kopmu, ayrlm - belki ebediyen? - Hayr, Lotte hayr - Nasl yok olabilirim ben? nasl
yok olabilirsin sen? - Biz varz ya! - Yok olmak! - Ne demek bu? Bu yine bir sz! bo bir seda!
kalbim iin hissiz. - - l, Lotte! souk topraa gmmek, dapdarack! zifiri karanlk! - Umarsz
genliimde her eyim olan bir kz arkadam vard; ld ve cenazesinin peinden tabutu
indirip, urganlar altndan dzlatarak ektikleri mezarnn banda durdum - nasl da yine
abucak yukarda topladlar, sonra ilk krek aaya topakland ve korkak sanduka bouk bir
ses yanstt ve daha bouk, hep daha bouk derken sonunda rtld! - Mezarn yanbanda
yere ykldm - mteessir, sarslm, rkm, en iimden paralanm, ama ne olduumu
bilmedim - ne olacam - lmek! mezar! bu szleri anlamyorum!

Ah, affet beni! affet beni! Dn! Yaammn son an olmalyd. Ey, melek! ilk defa, ilk defa
tamamen kukusuz canmn en iinde sonsuz haz duygusu beni kzgn kor haline getirdi: Beni
seviyor! beni seviyor! Dudaklarmda, hl seninkilerden akan kutsal ate yanyor; yeni scak
sonsuz haz yreimde. Affet beni! affet beni!
Ah, biliyordum, beni sevdiini, gnl dolu ilk baklarndan biliyordum, ilk el skmadan,
yine de, ben gidince, Albert'i senin yannda grnce, yine ateli bir pheyle mitsizlie
kaplyordum.
Benimle bir tek sz konuamadn, elini bile veremediin o meum topluluk yznden, bana
gnderdiin iekleri hatrlyor musun? oh, yar gece onlarn nnde diz ktm, bana olan
sevgini mhrlyordu onlar. Ama ah! bu izlenimler, gkler dolusu kutsal, gzle grlr
iaretlerle kendisine sunulan Tanr'nn ltfu duygusu ruhundan tekrar yava yava svan
dindar gibi, geip gitti.
Btn bunlar geici, ama hibir sonsuzluk, dn dudaklarndan tattm, iimde hissettiim,
korlu yaam sndremeyecek! Beni seviyor! Bu kol onu sard, bu dudaklar onun dudaklarnda
titredi, bu dudak onunkinde kekeledi. O benim! sen benimsin! evet, Lotte, ebediyen.
Ve nedir bu, Albert'in kocan olmas? Koca! Bu olsa olsa bu dnya iin - ve seni sevmem, seni
onun kollarndan koparp kendi kollarma almak istemem, bu dnya iin gnah? gnah? Peki,
ben de bunun iin kendi kendimi cezalandryorum; btn sonsuz kutsal hazz, bu gnah,
tattm, hayat iksirini ve gcn kalbime emdim. Bu andan itibaren sen benimsin! benim, ey
Lotte! Ben nden gidiyorum! Pederime gidiyorum, pederine. Ona yaknacam, o da, sen
gelinceye kadar beni teselli edecek, ve seni karlamaya uacam, seni tutup, sonsuzluk
karsnda, ebedi sarllarla senin yannda kalacam.
Rya grmyorum, hayal grmyorum! mezarn yaknnda aydnlanyorum. Biz var olacaz!
birbirimizi tekrar greceiz! Anneni greceiz! onu greceim, onu bulacam, ah, ona btn
kalbimi dkeceim! Annen, senin benzerin. Saat on bire doru Werther, acaba Albert dnd m diye, hizmetkrna sorar? Hizmetkr:
evet, dedi, atn geerken grm. Bunun zerine bey kendisine ak bir kt verir, ierii
yle:
Acaba bana niyet ettiim bir yolculuk iin tabancanz dn verebilir misiniz? Hoa kalnz!
Sevgili kadn son gece az uyudu; korktuu gereklemiti, ne sezinleyebildii, ne de
korktuu biimde gereklemiti. Aslnda ylesine ar ve rahat dolanan kan hummal bir infial
iindeydi, gzel kalbini binbir eit duyumsama harap etti. Gsnde hissettii, Werther'in
sarmalarnn atei miydi? onun cretkrlna fkeli tepki miydi? imdiki durumunu, bir
zamanlar tamamen basz zgr masumiyetiyle, tasasz zgveniyle karlatrmasnn
sknts m? Kocasnn karsna nasl kacakt? pekl itiraf edebilecei, yine de itiraf etmeye
cesaret gsteremedii bir sahneyi ona nasl aklamal? Bunca zaman karlkl susmulard,
imdi o mu olmalyd bu susmay ilk bozan, uygunsuz bir vakitte kocasna ite byle hi
beklenmeyen bir aklamay yapan? Werther'in srf ziyaretinden sz etmenin bile, ho olmayan
bir etki yapacandan korkmaya balad, ve hele bu beklenmedik facia! Kocasnn onu salt
doru bir kta greceini, salt nyargsz alglayacan umabilir miydi? ve kocasnn, onun
ruhunu okumasn isteyebilir miydi? Ve yine de, karsnda hep kristal sra gibi serbeste
durmu olduu ve hibir duygusunu ondan gizlemedii, gizleyemedii adam karsnda rol
yapabilir miydi? O da, bu da sknt yaratyor ve onu ok zora sokuyordu; ve dncesi hep
kaybettii, bir trl brakmak istemeyip de, ne yazk! terk etmek zorunda kald, ama Lotte'yi
kaybedince, elinde hibir eyi kalmayan Werther'e dnyordu.
O an bir trl anlayamad, aralarna yerleen tutukluk, imdi nasl ar zerine binmiti!
Bylesine anlayl, bylesine iyi insanlar baz belli ayrlklar yznden, aralarnda susmaya
baladlar, her biri kendisinin hakl, brnn haksz olduunu dnr oldu, bylece ilikiler
yle kart ve kkrtld ki, her eyin pamuk ipliiyle bal grnd tekinsiz bir anda
dm zmek imknsz oldu. Eskiden olduu gibi, mutlu bir samimiyet onlar yeniden
birbirine yaknlatrp, karlkl sevgi ve hogr aralarnda hayat bulsa ve kalplerini am
olsayd, o zaman belki dostumuz da hl kurtarlabilirdi.
Garip bir durum daha eklendi buna. Werther, mektuplarndan rendiimize gre, bu
dnyay terk etmek zlemini hibir zaman gizlememiti. Albert, bu yzden onunla sk sk
atmt, Lotte ile kocas arasnda da bu bazen sz konusu olmutu. Bu eyleme kar kesin bir
tavr koyan kocas, aslnda hi de tabiatna uymayan bir eit duyarllkla, byle bir giriimin
gerekesine ilikin ciddiyetten duyduu kukuyu belli eder, hatta bunun zerine akalar
yapmaya yeltenir, buna inanmadn Lotte'ye de bildirirdi. Geri bu Lotte'yi, dnceleri o

ackl grntye kayd zaman, bir yandan sakinletiriyordu, te yandan ama, kocasna o
anda kendisine eziyet veren skntlarn anlatmaktan alkoyduunu hissediyordu.
Albert dnnce, Lotte onu tedirgin bir tel iinde karlad; keyfi yoktu, ileri iyi gitmemiti,
komu yerin hukuk danman, eilmez bklmez, dar ufuklu biriydi. Kt yol da keyfini
karmt.
Bir ey olup olmadn sordu, o da tezcanl cevap verdi: Werther dn akam buradayd.
Mektup geldi mi diye, sordu, bir mektupla paketlerin odasnda olduu yantn ald. Oraya
gidince, Lotte de yalnz kald. Sevip sayd adamn varl, kalbinde yeni bir etki yaratt. Yce
gnlnn, sevgisinin ve iyiliinin ans onu daha sakinletirdi, gizli bir ekimle ardndan
gitmek istedi, eline iini alp, oka yapt gibi, adamn odasna gitti. Onu, paketleri ap okur
buldu. Bazlarnn ho eyler iermedii anlalyordu. Ona baz sorular yneltti, adam ksa
yantlar vererek, yaz yazmak zere, krsnn bana geti.
Bu ekilde bir saat birlikte oldular, ama Lotte'nin gnl gittike daha ok karard.
Kalbindekini, pek keyifli olsa bile, kocasna amann, ne kadar g olacan hissetti:
Gizlemeye ve gzyalarn yutkunmaya altka, daha korkulu olan bir elemin iine dt.
Werther'in hizmetkr grnnce, Lotte'yi en byk skntya bodu; olan elindeki kd
Albert'e uzatt, o da karsna dnp: Tabancay ver ona, dedi. - Ona mutlu yolculuklar
dilediimi ilet, dedi delikanlya. - Bu, Lotte'yi bir gk gmbrts gibi vurdu, kalkarken
sersemledi, neye uradn bilmedi. Yava yava duvara yryp, silah indirdi, stndeki
tozu ald, duraksad, Albert sorgulayan bir bakla onu sktrmasayd, belki de daha uzun
sre tereddtte kalacakt. Azndan bir tek sz karamadan, uursuz aleti olana verdi, ve o
evden knca, iini toplayp, hi anlatlmaz bir belirsizlik iinde odasna ekildi. Kalbi, btn
dehetleri nceden biliyordu. Hemen kocasnn ayaklarna kapanp, her eyi, dn akamn
yksn, kendi suunu ve sezgilerini aklamak istedi. Sonra yine bu giriiminden bir sonu
kmayacan grd, en az da kocasn Werther'e gitmeye iknay umut edebiliyordu. Masa
kurulmutu ve sadece bir ey sormak iin gelen iyi bir kz arkada hemen gitmek istemesine
karn - kald, masadaki sohbeti biraz ekilir kld; kendilerini zorladlar, konutular, anlattlar,
kendilerini unuttular.
Lotte'nin verdiini renince, Werther silh getiren olandan hayranlkla ald. Ekmekle
arap isteyip, olan yemee gnderdikten sonra, yazmaya oturdu:
Senin ellerin dedi onlara, tozlarn aldn, bin defa pyorum onlar, elin dedi: ey sen,
gklerin ruhu, kararm kolaylatryorsun! ey sen, Lotte, bana aleti sunuyorsun, elinden
lm arzuladm sen, ve ah! imdi bulduum. Oh, olan sorguya ektim. Bunlar ona
verirken ellerin titriyormu, elveda demedin! Eyvah! eyvah! elvadasz! - Beni sana ebediyen
balayan an yznden, kalbini bana kapatm olabilir misin? Lotte, bin yl bile o izlenimi
silemez! ve hissediyorum, senin iin bylesine yanan birinden nefret edemezsin.
Yemekten sonra, olana, her eyi toplayp paketlemesini buyurdu, pek ok kd yrtt,
dar kp ufak tefek borlarn karlad. Yine eve geldi, yine kt, kapnn nne, yamura
aldrmakszn, Kontun bahesine gitti, evrede dolanp durdu ve gecenin sknyle dnp
yazd:
Wilhelm, son bir defa tarlay, orman ve gkyzn grdm. Sana da elveda! Sevgili annem,
beni balayn! Onu teselli et, Wilhelm! Tanr'ya emanet olun! lerimin hepsi tamam. Size
elveda! Yine ve daha sevinli greceiz.
Sana kt davrandm, Albert, sense beni balyorsun. Evinin huzurunu bozdum, aranza
kukuyu soktum. Elveda! sonuna getirmek istiyorum. lmm sayesinde mutlu olunuz!
Albert! Albert! melei mutlu et! O zaman Tanr'nn ltfu stne olsun! Akam ktlarn daha oka kartrd, bir ounu yrtp sobaya att, birka paketi de
Wilhelm'in adresiyle mhrledi. Bazlarn grdm kk denemeleri, dnce krntlarn
kapsyorlard; ve saat onda atee baktrdktan ve bir ie arap getirttikten sonra, btn br
ev alanlarnn yatak odalar gibi, odas evin ok arkalarnda olan hizmetkr yatmaya
gnderdi, olan da sabaha hemen hazr olmak iin, giysileriyle uzand; zira efendisi, posta
atlarnn altdan nce evin nnde olacan sylemiti.
On birden sonra.

evremde her ey yle dingin, ruhum yle huzurlu. kr sana, Tanrm, bu son anlara bu
scakl, bu gc baladn iin.
Pencereye geliyorum, biriciim! bakyorum ve hl akn akn kap giden bulutlarn
arasndan ebedi gkyznn tek tk yldzlarn gryorum! Hayr, siz dmeyeceksiniz! ebedi
varlk sizi kalbinde tayor ve beni. Takmyldzlar arasnda en sevdiim Byk Ay'nn ar
yldzlarn gryorum. Gece senden ayrlp, kapndan darya knca, karmda duruyordu.
Nasl bir esriklikle onu sk sk seyrettim! ne ok ellerimi kaldrarak, onu kendi uurumun
iareti, kutsal alameti yaptm! bir de - Oh, Lotte, bana seni anmsatmayan bir ey var m! beni
sarmyor musun! ve her eit kk eyi doyumsuz bir ocuk gibi, ey kutsal kadn, elinin
dedii her eyi kapmadm m!
Sevgili glge resim! Onu sana geri veriyorum, Lotte, ve ona deer vermeni diliyorum.
Binlerce, binlerce pck kondurdum ona, evden knca, eve gelince, bin selam verdim.
Bir notla babandan cesedimi korumasn diledim. Kilise avlusunda iki hlamur var, arka
kede tarla tarafnda; orada yatmak istiyorum. Bunu dostu iin yapabilir, yapmaldr. Sen de
rica et. Dini btn Hristiyanlardan, vcutlarn bir zavall bahtszn yanna yatrmalarn
bekleyemem. Ah, beni gelip geen papazn, din adamnn, mahut tan nnden duayla
getikleri, iyi yrekli insann ya dkt, bir yol kysnda ya da ssz bir vadide gmmenizi
isterdim.
te, Lotte, lmn ba dnmesini ieceim, souk, rkn kupay tutmaktan rpermiyorum!
Onu bana sen sundun, ben de tereddt etmiyorum. Hep! hep! Bylece yaammda dilek ve
umutlarn hepsi yerine geldi! lmn tuntan kapsn yle souk, yle sert almak iin.
Senin iin lmek mutluluuna ermi olmam! Lotte, senin iin can vermek! Yaamnn
huzurunu ve hazzn yine yaratabileceksem, senin iin cesaretle, sevinle lmek istedim. Ama
ah! sevdikleri iin kanlarn aktp, lmleriyle dostlarna daha yz defa yeni bir hayat kvlcm
vermek, ancak az sayda soyluya balanm.
Bu giysiler iinde, Lotte, gmlmek istiyorum, onlara senin elin dedi, kutsand; babandan
da bunu istedim. Ruhum, tabutun stnde szlyor. Ceplerim aranmasn. Seni ilk defa
ocuklarn arasnda grdm zaman gsnde tadn bu soluk krmz fiyong - ah,
ocuklar bin defa p ve onlara talihsiz arkadalarnn yazgsn anlat. Sevimliler! evremde
fkr fkr kaynayorlar. Ah, nasl kilitlendim sana! ilk andan itibaren seni brakamadm! - Bu
fiyong benimle birlikte gmlsn. Doum gnmde onu bana armaan ettin! Btn hepsini
nasl da iime ektim! - Ah, yolun beni buraya getireceini dnmedim! - - Sakin ol!
yalvaryorum, sakin ol! - Dolduruldular - On ikiyi vuruyor! yleyse tamam! - Lotte! Lotte,
elveda! elveda! Bir komu, barutun alevini grd ve patlamay iitti; her ey sakin kald iin, buna daha
fazla aldrmad.
Sabah altda elinde kla hizmetkr ieriye girer. Yerde efendisini, tabancay ve kan grr.
Barr, ona yapr; yant yok, yalnzca hrldyordu. Hekime, Albert'e koar. Lotte, ngran
ekildiini iitince, eli aya titrer. Kocasn uyandrr, kalkarlar, hizmetkr uluya, kekeleye
haberi verir, Lotte, baylarak Albert'in nne der.
Hekim, talihsizin yanna geldiinde, onu kurtulusuz yerde bulur, nabz vuruyordu, elleri
ayaklar ktrmd. Sa gznn stnden kafasna ate etmiti, beyni dar kmt.
stne stlk bir de kol damarndan kan salnd, hl soluk alyordu. Koltuun dirsekliindeki
kana bakp, yaz masasnn nnde oturarak, eylemi gerekletirdii sonucunu karmak
mmknd, sonra yere ylp, koltuun evresinde rpnm. Pencere tarafnda takatsz
srtst yatyordu, izmeleri ayanda, sar yelekli mavi frakyla batan ayaa giyinikti.
Ev, komular, kent ayaa kalkt. Albert girdi. Werther yataa kaldrlm, aln sarlmt, yz
l yz gibiydi, hibir yesi kmldamyordu. Cieri hl bazen gl, bazen zayf rkn
hrldyordu; sonunun gelmesi bekleniyordu.
araptan yalnzca bir bardak imiti. Krsde Emilia Galotti alm duruyordu.
Albert'in aknln, Lotte'nin perianln anlatmama gerek yok.
Yal danman, haber zerine, koup geldi, smscak gzyalaryla lmek zere olan pt.
En byk oullar da hemen onun arkasndan yryerek geldiler, en bastrlmaz acnn
ifadesiyle yatan kenarnda ktler, ellerini, azn ptler ve onun hep en ok sevdii en
byk olan, cann teslim edinceye ve zorla ekilinceye kadar dudaklarna yapk kald.
leyin on ikide ld. Danmann orada olmas ve dzenlemeleri bir koumay nledi. Gece
on bire doru, onu setii yere gmdrd. htiyarla oullar cenazenin ardndan yrdler,
Albert ise buna dayanamad. Lotte'nin yaamndan korkuluyordu. Hizmetkrlar onu tadlar.
Hibir din adam yoktu.

Kaynak:
http://ekitap.kolayweb.com/

You might also like