Professional Documents
Culture Documents
Fernand Braudel - Uygarlıkların Grameri
Fernand Braudel - Uygarlıkların Grameri
mge Kitabevi
Yaynclk Paz. San. ve Tic. Ltd. ti.
Konur Sok. No: 3 Kzlay 06650 Ankara
Tel: (90 312) 419 46 10 - 419 46 11
Faks: (90 312)425 65 32
Fernand Braudel
Uygarlklarn Grameri
eviren: Mehmet Ali Klbay
MGE
kiaH'\i
NDEKLER
Sunu
nsz yerine
11
15
GER
19
I. UYGARLIKLARIN GRAMER
AYIRIM I: KELME HAZNESNN DEMLER
AYIRIM II: UYGARLIK, ETL NSAN BLMLERNE
NAZARAN TANIMLANIR
Uygarlklar meknlardr, 33 Uygarlklar toplumlardr, 39 Uygarlklar ekonomilerdir, 42 Uygarlklar
ortak zihniyetlerdir, 45
AYIRIM III: UYGARLIKLAR SREKLLKLERDR
Gndelik geicilikleri iinde uygarlklar, 49 Yaplar
iinde uygarlklar, 52 Tarih ve uygarlk, 58
25
27
61
63
65
33
49
79
93
115
135
137
171
173
157
189
217
.
235
f
[
^
j"
f
i
'
i
f
!
271
291
315
319
323
429
431
347
383
407
459
461
481
505
521
523
525
543
HARTALARIN LSTES
1.
2.
3.
4.
22
37
71
108
112
118
141
153
154
209
244
246
292
326
327
362
423
433
433
464
508
532
556
SUNU
TARH ETMNE DAR
Tarih bilgisi, insann maddi bir retim yapabilmesine, hatta en sradan gndelik ihtiyalarn karlamasna bile olanak vermez. nsann maddi hayatn srdrmesi konusunda bu denli pasif bir konumda olan tarih, gene de her uygar toplum tarafndan byk bir istekle
eitim programlarnn ba kesine konulmutur. Hatta sklkla karmza kan ve neredeyse bir dogma halini alan bir gre gre, ja.rLuygarhkla, yani yazyla balamtr. Yaz, yani kaydetmek, olay
ve olgularn arasndan seim yapmaktr, nk hereyi aynen yazya
dkmek olanakszdr. Bu durumda neyin kaydedilecei bir iktidar ve
ynetim sorunu olurken, bu kaytlardan hangisinin tarihin yce kapsndan geecei de bir tarihilik sorunu olmaktadr. Ancak, tarihin uygax_tplunla baladn ileri srmenin o kadar da hakl birey olmadnn iyi kantlarndan birini, ilkel denilen, yani okumasz yazmasz
toplumlarn da bir tarih anlaylarnn bulunmas vermektedir. Kozmogoni (evrenin yaradl efsanesi), efsane, mitos veya atalar tapn ad verilen anlatlar, aslnda yeni kuaklara ynelik bir tarih eitiminden baka birey deillerdir. Bu noktada, kayda yani belgeye dayal uygar toplum tarihiliiyle, anlatya yani hafzaya dayal ilkel
toplum tarihi arasnda bir nitelik farknn bulunduu ve ikincisine tarih denilemeyecei itiraz yaplabilir, ama bu geerli deildir. nk
gemiin sonsuz eitlilii iinden seme yapld zaman, bunun
hangi dorultuda olduun nemini kaybetmektedir. Bylece, insanlk
ilk anlarndan itibaren tarih eitimine btn varlyla sarlmtr.
nsanlar gemilerini renmeyi ve aktarmay neden bu kadar
nemsemektedirler. Acaba bu tutumda bir gemi tapn m grmek
gerekir? Yoksa biz hepimiz, bir srekliliin ksa sreli, geici bir parII
as, bir an olduumuzun bilincinde iniyiz? Veyahut da btn bunlarn dnda, tarih dediimiz alan bugnk skntlarmzn arnma
alan olarak m kullanyoruz? Eitim programlarn hazrlayanlarn
bu cins sofistike tartmalarn ok uzanda olduklar tartlmaz bir
gerektir, onlar ok daha pratik nedenlerle hareket etmekte ve tarihi
bir gncellik olarak kabul etmektedirler. Daha akas, tarih eitimi
bugne, bugnn tutumlarna ilikin bir retim olarak planlanmakta
ve uygulanmaktadr.
Her siya!-"1! toplum, siyaset yapabilenlerin genilii veya darl
lsnde, ayn anda ya tek bir egemen ideolojiye ya da rakip birka
ideolojiye sahiptir, ama bu durumda bile bunlardan biri dierlerine nazaran daha ndedir. Hangi durum sz konusu olursa olsun, bu ideolojilerden yalnzca biri iktidardadr. Ve iktidarda hangi ideoloji olursa
olsun, mutlaka btncl bir dnya vizyonuna sahiptir. Yani evreni,
dnyay, toplumu ve toplumlar, insan ve insanlar, maddiyat v^ maneviyat, kendi iinde tutarl, ama yanllanamaz bir btnlk iinde
eklemletirmi, kapsam ve erevelemitir. te yandan her ideoloji
bu btncl vizyonunu deimezlik, mutlaklk ve kendi varsaymlar
dorultusunda kesinlikle doru olma terimleri iinde ortaya koyar.
Yani bir ideolojiyi iten yanllamak olanakszdr. Dtan gelen yanllamalar ise, "d dman" kavramsallatrlmas iinde kaale alnmaz. te bu balamda, iktidarda olduundan tr egemen hale gelen
ideoloji, hem aktel, hem de potansiyel rakiplerini defetmek, hem de
kendini vazgeilmez klmak iin, tarihi kendi deimezliinin ve doruluunun paralelinde okur. Buna resmi tarih diyoruz. Baka bir adan bakldnda, her resmi tarih, gemiin bugnn ksmi .durular
asndan, tersine okunmasdr. Tarihin belli bir duru noktasna gre
ina edilmesidir. Boluklarn doldurulmas, fazla dolu alanlarn seyreltilmesi ve ideolojinin dorularnn kantlanmas iin tarihin maniple edilmesidir. Ancak hakszlk etmemek gerekir, nk hemen
btn tarih okumalar, az veya ok geni lekte olmak zere, bu yntemleri uygulamaktadr. Fakat resmi tarihin dier tm tarih okumalarndan farkll, bu cins okumalarn eletiri kurumu esasnda tadilata
urayabilmelerine karlk, resmi okumann asla tadil edilmemesidir.
Resmi tarihin retilmesine ise, tarih eitimi adn veriyoruz.
nk eitim, her egemen kuan kendine benzeyen yeni kuaklar
yaratma gayretinin addr. Bu durumda, dnyann hemen her lkesinde, tarih eitimi, eitimi veren topluma egemen olan ideolojinin ken12
13
NSZ YERNE1
Tarih konusundaki tartmalarn yeniden alevlenmesi iin, Franois Mitterand'n geen 16 Eylldeki sylevinde sarfettii bir sz yeterli oldu. Bu tartma zaten yeni bir aamaya sramay beklemekteydi.
Bu, her zaman ilgi uyandran ve ne tarihe her zamankinden daha
fazla ilgili hale gelmi olan geni kitlenin, ne hep dikkatli olmak zorunda kalan siyaset adamlarnn, ne gazetecilerin, ne de yukardakilerden daha dk lekte olmak zere tarih hocalarnn dnda kalabidikleri eski bir kavgadr. Bu, bize yeni hibir ey retmeyen; ama
emberi hep genileyen eski bir kavgadr. Btn ztlama ve atmalar, bu erevenin iinde kendilerine rahata yer bulmaktadrlar.
Tpk sefere km askerler gibi, buraya top grltsyle birlikte gelmektedirler.
Aslnda sz konusu olan yalnzca eitim programlardr, ama
bunlardan hi sz edilmemektedir. Btn bu kavgalardan sonra sra,
eitli biimleri iindeki tarihin bizzat kendinin evrimine gelmektedir.
Taraflardan birine gre, anlatya sadk kalan, anlatnn esiri olan geleneksel tarih, hafzalar, tarihler, kahraman adlar, byk insanlarn
yaptklar ve ettikleriyle doldurmaktan hibir rahatszlk duymamaktadr; dier tarafa gre, "bilimsel" olduunu iddia eden, dierleri arasnda uzun sre'yi ne kartan ve olay't ihmal eden "yeni" tarih, aslnda hakiki birer felket olan ve en azndan kronolojinin unutulmas
15
gibi affedilmez bir kusura yol aan u didaktik baarszlklardan sorumludur. Eskilerle Modernler arasndaki bu kavgada, asl sulular
deil de, yle olduklar iddia edilenler ilham edilmekte deil midir'?
Bilimsel teoriye deil de, eilim sistemine ilikin bir tartma iindeki bu kavga, "sulular" ve sorunlar aydnlatmak yerine, gizlemektedir.
Sorun gerekten bu kadar karmak mdr? Liseye ocuk olarak
balayanlar, yetikin olarak bitirmektedirler. Bu durumda, eitim belli bir anda zorunlu olarak deime durumundadr; tpk dier disiplinlerinki gibi, tarih eitimi de. Sorun, retilecek konularn, birbirlerini
izleyen, ama birbirlerine benzemeyen okul yllar arasnda nasl paylatrlacan bilebilmektir. Balangta ocuklar, sonra yetikinler.
Birincileri iin uygun olanlar, dierleri iin deildir. Bir ayrm yapmak gerekmektedir ve bunu yapabilmek iin, ynlendirici bir fikrin
bulunmas, nceliklerin tasnif edilmesi, dikkatli bir akla sahip olunmas gerekmektedir.
Ben hep, ocuklar iin basit bir anlatmn, grntlerin, televizyon ve sinema dizilerinin, yani kabaca geleneksel, ama ocuklarn alk olduklar medyaya uyarlanm, dntrlm bir tarihin uygun
olduunu savundum. Ezbere konumuyorum. Kuamn btn niversite hocalar gibi, ben de lisede retmenlik yaptm ve bana emanet edilen sonuncu snflarn yan sra, her zaman bir Orta I, yan 1012 ya arasndaki ocuklar istedim. Bunlar, tarihi sihirli lamba olarak
alglayabilirce yeteneine sahip harika bir grup meydana getirmektedirler. Byk sorun, bunlara tarih anlatrken, yaanm zamann gerekliini, bu zamann ynlerini ve anlamlarn, bu zaman kaydederken, onun menzillerini ve tanmlanabilecei ilk ehresini veren perspektifi onlara kefetlirebilinektir. Ortalama bir rencinin, XIV.
Louis'yi Napoleon'a veya Dante'yi Macliavelli'yc nazaran konumlandramamasn, bizatihi korkun bir durum olarak gryorum. Demek ki zaman yava yava tanndka, karkl giderek daha fazia
nlemelidir! Fakat sabit trden anlatnn, gsterilere, manzaralara, btnsel grnlere adeta kendili indenrniesi ne almas gerekir. u
veya bu yerde, Venedik, Bordeaux veya Londra'dayzdr... Zamann
retilmesinin yan sra, kelime haznesi de retilmek zorundadr: kelimelerle, soyut ve somut kelimelerle oynamasn retmek gerekir...
Anahtar kavramlar sayesinde, bir toplum, bir ekonomi, bir uygarlk...
Btn bunlar, olabilecek en basit biimde yaplmaldr. nemli tarih16
IS
GR
TARH VE MDK ZAMAN
Bu ilk sahifeler, yeni tarih programnn son snf rencilerinden
bekledii abann anlamn belirlemektedirler. Bu szler, mantken
ancak baa gelebilirdi. Fakat, pedagojik mantk bu zmle tam bir
uyum iinde olmayacaktr. Aslnda bu sahifeler, byk uygarlklarn
incelenmesine balanld ve rencilerin felsefi kelime haznesine
ve tartmalara kar belli bir alkanlk edindiklerinde okunmaldr.
Ancak, bir ilk okuma deneyi de bir yana braklmamaldr.
Son snflarn yeni tarih program, g sorunlar kartmaktadr.
Bu program kendini, bugnk dnyann anlald haliyle bir aklamas olarak sunmaktadr, ou zaman mulak terimlerle yaplan bu
aklama, corafya, nfusbilim, iktisat, sosyoloji, antropoloji, psikoloji... gibi komu toplum bilimlerine burun kvrmayan bir tarihin ok
ynl klar altnda olmaktadr.
Ardk Aklama
imdiyi aklamak, bir iddia olarak kalmaktadr. En fazlasndan,
onu u veya bu yoldan giderek daha iyi anlama tutkusuna sahip olunabilir. Sizin programnz bu konuda, ard arda gelen yol nermektedir.
ncelikle, yaamakta olduumuz gnler, onlar hemen nceleyen gnler tarafndan ksmen aklanmaktadr. Tarih, bu ksa geri dn iin kolayca sz alabilir. Demek ki programnzn birinci blm,
19
20
urih. bi/.e doru hzl admlarla konurken, u/ak bir larh. hi/.c yava
admlarla elik imekledir.
Bu uzak tarih, bu leletarih {tele: u/.ak), bu programn ikinci blmnde gndeme gelmekledir. Nitekim, byk uygarlklar bugnk
dnyann "anlalr ereveleri" olarak semek, 1914-1962 arasnda
izleyeceini/, haliyle, tarihin hzl harekelini amak demektir. Bu, bizi
yava soluk alan. belli bir "uzun sre" tarihi zerinde dnmeye davet edecektir. Uygarlklar, uzun mrleri idraki aan. kesinlikle ayr
kiilerdir. Mhi yaldrlar ve herbirimizde yaamay srdrmektedirler ve bizi daha uzun sre izleyeceklerdir.
Bu iki aklama (yakn tarih, uzak tarih) tamamlandktan sonra,
programnz bir ncsne gemektedir; bu kez sz konusu olan,
1962 ylnn dnya leindeki sorunlarn (siyasal, toplumsal, ekonomik, kltrel, teknik, bilimsel...) tanmlamaktr. Sonu olarak, sizden, izleyeceiniz ifte tarihsel yolun klarnn tesinde, evrenizdeki evrende, esas olan eklentiden ayrmanz istenmektedir.
Tarihi olaan olarak, gemi zerinde dnmekte ve almakladr, ve belgeler ona her zaman bu gemii yakalama olanaklarn tam sunmuyorsa da, rnein XVIII. yzyl incelediinde, "Iklar Yzyir'nn nerelere doru ilerlediini bilmektedir ve bu tek bana, deerli bir bilgi ve ayirdetme unsuru olmaktadr. Tarihi, son
sz bilmektedir. Kendini bize bir mmknler dizisi olarak sunan
imdiki dnya sz konusu olduunda, byk sorunlarn farkna varmak, esas olarak son sz hayal etmek, btn bu mmknler arasndan yarn zafer kazanacak olanlarn ayrmak gerekmektedir. te bu
i, zor, rastlantsal ve hi kukusuz gereklidir.
Condorcet, bu ilemin meru olduunu dnmekteydi. Baz
ciddi tarihiler, ne kadar tehlikeli olsa da, ngr yaplmasn cesaretle savunmaktadrlar. Colin Clark 1951'de, elindeki istatistiklerden hareketle, gelecein ekonomisinin muhtemel boyutlarn hesaplamt.
Jean Fourastie. 1960'n aklc siyasetini dikte eden veya etmesi gereken 1980 Uygarl zerinde sknet iinde dnmektedir. ok
narn bir bilim, filozof Gaston Berger'nin prospective'i (ngr), yakn gelecein kavranmas konusunda uzmanlama iddiasndadr, ba/.
iktisatlarn korkun bir kelimeyle "fttnrible" (gelecekleeb)i) dedikleri ey, gelecein iine daha imdiden meru bir ekilde yerletirilebilir nitelikte olan yakn gelecein, nceden hesaplanan ve adeta
kavranabilir hale gelen incecik ksmdr.
23
UYGARLIKLARIN
GRAMER
AYIRIM I
KELME HAZNESNN DEMLER
Keke mmkn olsayd da, bir doru parasn, bir geni, kimyasal bir cismi tanmladmz gibi, uygarlk kelimesini de ak ve
basit bir ekilde tanmlayabilseydik.
nsan bilimlerinin kelime haznesi ne yazk ki, kesin tanmlara hi
izin vermemektedir. Bu terimlerin hepsi de, belirsiz veya olu halinde
deildir, ama ou ebediyen geerli olarak saptanm olmann uzanda, bir yazardan dierine deimekte ve hep evrilmektedir. LeviStrauss, "kelimeler, herb irim izin, niyetlerini aklama kouluyla, istedii ekilde kullanmakta zgr olduu aletlerdir" demektedir. Bunun
anlam, insan bilimleri alannda (tpk felsefe alannda olduu gibi) en
basit kelimelerin bile, onlar harekete geiren ve kullanan dnceyi
zleyerek, ou zaman ve zorunlu olarak deitikleridir.
Uygarlk kelimesi -yeni bir kelimedir-, Fransa'da XVIII.
yzylda, ge bir tarihte ve kaamak bir ekilde belirmitir
Uygarlk (civilisation) kelimesi, uzun zamandan beri varolan ve
XVI. yzylda kullanlmakta olan uygar (civilise), uygarlatrmak (civiliser) kelimelerinden hareketle yaratlmtr. Uygarlk, 1732'de henz bir hukuk usul terimidir ve bir ceza hukuku davasn, medeni
(civil) hukuk davas haline getiren adli bir ilem veya karar iaret etmektedir. "Uygar duruma gei" anlamndaki modern ifade, daha
aa yukar ayn anlama sahip olan beschaving, bu kavram kolaylkla stlenecek ve hereye ramen dile szan civilisatie kelimesine
direnecektir. Alplerin tesinde de, ayn nedenlerle, benzeri bir direnme olmutur. Italyancann, Dante'nin oktan kullanm olduu civilit kelimesi vardr ve bunu abucak uygarlk anlamnda kullanacaktr. Tam yerine oturmu oan civilit, yeni kelimenin szmasn engelleyecek, ama tad patlamal tartmalarn nne geemeyecektir.
Romagnasi 1835 ylnda, ona gre uygarln kendini olduu kadar,
uygarla geii de iaret eden incivilmento kelimesini lanse etmek
iin bouna uraacaktr.
Avrupa'daki bu yolculuunda, yeni uygarlk kelimesine eski kltr (daha Ciceron, cultura animi philosophia es demiti) kelimesi
elik etmekte ve bu kelime, aa yukar uygarlnkiyle ayn anlam
almak zere genilemektedir. Kltr, uzun sre uygarln ikizi olarak kalacaktr. rnein Hegel, 1830'da Berlin niversitesinde, bu iki
kelimeyi aralarnda ayrm gzetmeksizin kullanmtr. Fakat bugn,
bu ikisinin arasnda ayrm yapma ihtiyac hissedilmitir.
Nitekim, uygarlk kavram en azndan ikilidir. Hem manevi, hem
de maddi deerleri iaret etmektedir. Kari Marx, bu balamda altyaplar (maddi) ve styaplar (manevi) ayrm yapacak ve styapnn altyapya sk skya baml olduunu syleyecektir. Charles Seignobos, akayla kark, "uygarlk, yollar, limanlar ve rhtmlardr"
demitir, bu da bir anlatm biimidir: Uygarlk yalnzca maneviyat
deildir. Marcel Mauss, "insanln tm kazanmlardr" ve tarihi
Eugene Cavaignac, "bilim, sanat, dzen ve erdemlerin minimumudur"
demilerdir.
Demek; uygarln en azndan iki kat vardr. Birok yazarn
kltr ve uygarlk kelimelerini farkllatrma gayreti buradan kaynaklanmaktadr: Manevinin ycelii uygarla, maddinin bayal kltre. Ancak, kimse bu ayrm konusunda hemfikir olmamtr; ayrm
lkelere ve hatta ayn lkenin iinde, dnemlere ve yazarlara gre deiecektir.
Ayrm Almanya'da, belli bir dalgalanmadan sonra, kltre (kultur) bir cins ncelik tannmasna ve uygarln deerinin bilinli bir
ekilde drlmesine ulaacaktr. A. Tnnies (1922) ve Alfred Weber'e (1935) gre, "uygarlk" bir teknik ve uygulamal teknikler btnnden, doa zerindeki etki meydana getiren aralarn toplamndan
baka birey deildir; "kultur" ise, bunun tersine, normatif ilkeler,
29
32
AYIRIM II
UYGARLIK, ETL NSAN
BLMLERNE NAZARAN TANIMLANIR
Uygarlklar Meknlardr
Uygarlklarn (boyutlar ne olursa olsun, kkleri gibi bykleri
de) harita zerindeki yerlerini belirlemek, her zaman mmkndr. Uygarlklarn gerekliklerinin esas blm, onlarn corafi yerleimlerinin zorlama veya avantajlarna bamldr.
Bu yerleim hi kukusuz insan tarafndan yzyllardan, hatta
ou durum itibariyle binyardan beri dzenlenmitir. Kuaklar boyu gelien, sonuta sermaye haline dntrlen bu srekli almann damgasn tamayan hibir doa manzaras yoktur. nsan bu alma sayesinde, Michelet'nin szn ettii "kendi zerindeki" alma veya Marx'n dedii gibi, u "insann insan tarafndan retilmesi" sayesinde, kendini dntrmtr.
33
Uygarlktan sz etmek, meknlardan, topraklardan, engebelerden, bitki rtlerinden, hayvan trlerinden, hazr veya kazanlm avantajlardan sz etmek olacaktr.
Ve bunlarn insana ynelik tm sonularndan sz etmek olacaktr: Tarm, hayvanclk, gda, evler, kyafetler, iletiimler, endstri...
Bu nihayetsiz piyeslerin oynand sahne, onlarn akna ksmen
hkmetmekte, kendilerine zg yanlarn aklamaktadr; nsanlar gelip gemekte, sahne aa yukar ayn kalmaktadr.
Hind uzman Hermann Goetz'e gre, iki Hind birbiriyle ztlamaktadr: Bol yamur alan, gllerin, bataklklarn, su bitki ve ieklerinin, ormanlarn ve cangllann Hind'i; koyu tenli insanlarn, nisbeten
kuru Hind'i. Birincisi, ak tenli ve ou zaman kavgac olan insanlarn alandr, ikincisi ise nds vadisinin ve Ganj vadisinin ortalarndan
balayp, Dekkan boyunca uzanmaktadr. Hind, bu iki mekn, bu iki
insanlk arasndaki diyalog ve mcadeledir.
Hem doal, hem de insan tarafndan imal edilmi olan evre,
hereyi nceden dar bir belirleyiciliin iine hapsetmekte deildir.
Hazr veya kazanlm avantajlar olarak pay yksek olsa da, evre
hereyi aklamamaktadr.
Hazr avantajlara bakarsak, her uygarlk insan tarafndan erkenden ele geirilmi dolaysz ayrcalklarn ocuu olacaktr. rnein
zamanlarn banda, Eski Dnya'nn nehir uygarlklar, Sar Nehir
(in uygarl), Frat ve Dicle (Smer, Babil, A.sur), Nil (Msr uygarl) boyunca yeermilerdir. Ayn ekilde, denizin ocuu olan talassokratik uygarlklar yeermitir: Fenike, Eski Yunan, Roma (eer
Msr N 'in armanysa, bunlar da Akdeniz'in armaandrlar); Baltik ve Kuzey Denizi zerinde merkezlenen Kuzey Avrupa uygarlklar; tabii Atlantiin kendini ve evresindeki uygarlklar da unutmamak
gerekir; Bugn Okyanusun ve ona bal yerlerin esas blm, tpk
eskiden Roma'nn Akdeniz evresinde olduu gibi, Allantiin etrafnda gruplanm deil midir?
Bu klasik rnekler, aslnda seyrseferin nceliinden kaynaklanmaktadrlar. Hibir uygarlk, kendine zg hareket olmakszn yaayamaz; her uygarlk, komularyla olan mbadeleler ve oklarla zenginleir. rnein slamiyet, "susuz denizler" denilen, mekn iindeki
ller ve stepler boyunca ilerleyen kervanlar olmakszn, Akdeniz'deki ve Hind okyanusunda Malaka ve in'e uzanan deniz seferleri ol34
makszn dnlemez.
Fakat bu haarlar sralarken, uygarlklarn kkeninde yer aldklar sylenilen u doal, dolaysz avantajlarn dna dtk bile.
llerin husumetini veya Akdeniz'in ani fkelerini yenmek, Hind okyanusunun dzenli rzgrlarndan yararlanmak, bir nehire setler ekmek; bunlarn hepsi insan abalar, kazanlm, daha dorusu fethedilmi avantajlar'du.
Fakat acaba, bunlar baarmaya neden baz insanlar ehil olmulardr da, bakalar olmamtr; neden bu baarlar u topraklarda
salamlar da, bakalarnda deil ve neden bu baarlarn elde edilmesi birok kuak boyunca olabilmitir?
Arnold Toynbee, bu konuda ekici bir teori ileri srmektedir: nsann baarl olmas iin, her zaman bir challenge ve bir response
(meydan okuma ve karlk) gerekir; doann kendini insan tarafndan yenilebilecek bir g olarak sunmas gerekir; eer insan meydan
okumaya boyun emezse, verdii karlk bizzat onun uygarlnn
tabann yaratr.
Fakat, eer bu teorinin sonuna kadar gidilecek olursa, acaba "doann meydan okumas ne kadar bykse, insann karlnn da o
kadar gl olaca gibi bir sonuca m varlacaktr? Bylesine bir sonu kukuludur, XX. yzyln uygar insan, llerin, kutuplarn, ekvator blgesinin kstah meydan okumasna karlk vermitir. Ama,
tartlmaz karlarna (altn, petrol) ramen, buralarda oalp, gerek uygarlklar yaratamamtr. Bylece, burada meydan okuma vardr, cevap vardr, ama zorunlu olarak uygarlk yoktur. En azndan,
daha iyi tekniklerin ve karlklarn bulunmasna kadar.
Demek ki her uygarlk, snrlan aa yukar sabit bir mekna,
buna bal olarak da kendine zg bir corafyaya baldr; bu onun
corafyas olup, bazlar adeta srekli olan ve bir uygarlktan dierine
asla ayn olmayan, verili bir olanaklar ve zorlamalar demeti oluturmaktadr. Bunun sonucu nedir? Haritalarn eer istenirse, ahap, kerpi, bambu, kt, tula veya ta ev alanlarn; eitli dokuma lifleri
-yn, pamuk, ipek- blgelerini; byk beslenme kltr -pirin, msr, buday- alanlarn gsterdikleri, rengrenk bir dnya yzeyi.
Meydan okumalar deimektedir, ama karlklar da.
Bat veya Avrupa uygarl, bu durumun ortaya kard zorlamalarla birlikte, buday, ekmek, hatta beyaz ekmek uygarl deil
midir? Zorlamalar vardr, nk buday talepi bir bitkidir. Onu ye35
Uygarlklar Toplumlardr
Onlar tayan, onlara gerilimleri ve gelimeleriyle hareket veren toplumlar olmakszn, uygarlklar olmaz.
Iskalanmas mmkn olmayan ilk soru burada ortaya kmaktadr: Eer sadece toplumun eanlamhsysa, bir uygarlk kelimesi yaratmak, sonra da onu bilimsel dzleme aktarmak gerekli miydi? Arnold Toynbee, civilization yerine hep society'yi (toplum) kullanmakta
39
40
Uygarlklar Ekonomilerdir
Her toplum, her uygarlk; ekonomik, teknolojik, nfussal verilere
bamldr. Maddi ve biyolojik koullar, uygarlklarn kaderi zerinde nihayetsiz bir ekilde arlk yapmaktadrlar. nsan saysnn artmas veya azalmas, fizik salk veya bozulma, ekonomik veya teknik
alanda atlm veya daralma, hem kltrel, hem de toplumsal yap zerine yansrlar. Geni anlam iinde siyasal iktisat, btn bu devasa sorunlarn incelenmesidir.
Saynn nemi: nsan uzun sre, nsann elindeki tek alet, tek
motor g, buna bal olarak da maddi uygarl ina eden tek
unsur olarak kalmtr. nsan maddi uygarl kol ve ellerinin gcyle ina etmitir.
42
Bylece, ilke ve olgu olarak, her nfus art, uygarlklarn atlmn tevik etmitir. rnein Avrupa'da XIII., XVI., XVIII., XIX. ve
XX. yzyllarda byle olmutur.
Ayn kuralhlk iinde, insan saysndaki ar bolluk, balangta yararlyken, nfus art hz ekonomik bymeden daha yksek olduunda, zararl hale dnmektedir. rnein Avrupa'da, XVI. yzyln sonundan nce herhalde byle olmutur. Bugn de, azgelimi
lkelerin ounda byle olmaktadr. Dnn dnyasnda, bylesine bir
durumun sonucu olarak ortaya ktlklar, gerek cret gerilemesi, halk
ayaklanmalar, karanlk gerileme gnleri kmtr. Bunlar, salgn
hastalklarn ktla eklenerek, insanlarn fazlasyla sk saflarn seyrelttii gne kadar srmektedirler. Bu biyolojik felketlerden sonra
(rnein Avrupa'da XIV. yzyln ikinci yansnda, Kara Veba ve onu
izleyen salgnlarla beraber geleni), hayatta kalanlar bir sre daha mreffeh yaamakta ve genileme yeniden balamakta, yeni bir frenlemeye kadar hzlanmaktadr.
Bir tek XVIII. yzyln sonu ile XIX. yzyldaki endstrileme,
bu cehennemi emberi krma ve ar bolluktaki insanlara bile deerlerini, alma ve yaama olanaklarn geri vermie benzemektedir. Avrupa tarihi bunu kantlamaktadr: nsanm artan bu deeri, onun
emeini tasarruf etme zorunluu, makine ve motorlarn geliimini
tevik etmilerdir. Yunan-Roma antikitesi, ok akll olmasna ramen, bu zeksna uygun makinelere sahip olamamtr. Aslnda bunlara sahip olmann peinde de komamtr: Kleleri kullanma gibi
bir yanlg iindedir. XIII. yzyldan ok nceleri biimlenmi olan
klasik in, zellikle teknik alanda olmak zere ok akll olmasna
ramen, ne yazk ki ok sayda insana sahip olmutur. nsan, bu toplumda hibir deere sahip deildir; uygulamada evcil hayvan bile olmayan bir ekonomide, btn ileri o yapmaktadr. Bunun sonucu olarak, bilimsel alanda uzun sre nde olan in, modern bilim eiini
aamayacaktr. Bu ayrcal, bu erefi, bu krl ii Avrupa'da brakacaktr.
Ekonomik dalgalanmalarn yansmas: Ekonomik
hayat, bazlar ksa, dierleri uzun dalgalanmalar halinde salnmaya hi ara vermez.
Ekonomik iyi havalar ile kt havalarn etkileri, bylece yllar
43
arttka birbirlerini izlemekte ve toplumlar ile uygarlklar, her seferinde, zellikle de uzayan hareketler sz konusu olduunda, bunlarn sonularna maruz kalmaktadrlar. XV. yzyl sonlarnn ktmserlik ve
kaygs -J. Huizinga'y ok megul etmi olan u "Orta an gnbatm"-, Bat ekonomisindeki vurgulu bir daralmaya tekabl etmektedirler. Daha sonralar Avrupa romantizmi, ayn ekilde 1817-1852
arasndaki uzun sreli bir ekonomik daralmayla akmtr. XVIII.
yzyln 1733'ten sonraki ekonomik genilemeleri baz frenlemelerle
(rnein Fransz devrimi arefesindeki gibi) karilatilarsa da, btn
olarak hz kazanmlardr ve bu yararl hz kazanma "Iklar Yzylnn (Aydnlanma) entellektel ykseliini bir refah, faal ticaret, atlm halinde endstri, nfus art evevesinin iine yerletirmitir.
Dalgalanma ister bir ynde, ister tersi ynde yol alsn, ekonomik hayat adeta her zaman artk yaratmaktadr.
te yandan, bu artklarn harcanmas, israf edilmesi, uygarlklarn lksnn, baz sanat biimlerinin olmazsa olmaz koullarndan
biri olmulardr. Bugn bir mimari eserine, bir heykele, bir portreye
hayranlkla baktmzda, ayn anda ve her zaman bilincine varmakszn, bir kentin sakin gururunu veya bir hkmdarn vnme lgnln veya bir sarraf tccarn ok yeni zenginliini de seyretmi olmaktayz. Avrupa'da uygarlk, XVI. yzyldan (ve herhalde daha erkenden) itibaren, sonuncu katnda parann ve kapitalizmin damgasn
tamaktadr.
Uygarlk bylece, parann belli bir yeniden dalmnn fonksiyonudur. Uygarlklar zirvelerinde, sonra da kitlelerinde, kendilerine
ait olan yeniden dalma gre, para akmlarndan lkse, sanata, kltre pay ayran toplumsal ve ekonomik mekanizmalarna gre farkl
renklere boyanmaktadrlar. XVII. yzylda, XIV. Louis'nin ekonomik
adan ok kat olan saltanat dneminde, sanat koruyucular hemen
yalnzca sarayllardan ibaretti. Tm edebi ve sanatsal hayat bu dar erevenin iinde toplanmt. XVIII. yzyln ekonomik bolluk ve rahatl iinde ise, kral saraynn yan sra aristokrasi ve burjuvazi de
kltrn, bilimin, felsefenin yaylmasna geni lekte katlmlardr.
zaman onun gereklik dzlemidir. Geinmek iin gerekenlerin salanamad durumda, zgrlk nedir, bireyin kltr nedir? Fazlasyla
eletiriye uram olan Avrupa XIX. yzyl, yeni zenginlerin XIX.
yzyl, "fetihi burjuvalarn XIX. yzyl, can skc XIX. yzyl,
bu bak asndan henz tam anlamyla gerekletiremiyorsa da, uygarhklar ve insan iin yeni bir kaderin habercisi olmaktadr, insanlarn says nemli lde artarken, bunlar bu yzyl esnasnda belli
bir ortaklaa uygarla katlmaya davet edilmilerdir. Bylesine bir
dnmn (sylemeye bile gerek yok, bilinsiz bir dnmn) toplumsal maliyeti ok ar olmutur. Fakat dl de byktr. Eitimin
gelimesi, kltre ve niversitelere ulama, toplumsal ykselme, artk zengin hale gelen XIX. yzyln nemli sonulara gebe kazanmlardr.
Bugnn ve yarnn byk sorunu, toplumun hizmetine verilecek
mthi maliyetli, byk kaynaklar olmakszn, ayn zamanda makineler sayesinde gelien bo zamanlar da olmakszn dnlemez nitelikte olan hem nitelikli, hem de kitlesel bir uygarln yaratlmasdr.
Bu gelenek endstriyel lkelerde gereklemeye balamtr. Ama
sonu dnya leinde karmak hale gelmektedir.
nk ekonomik hayat, uygarla ulama konusunda eitli toplumsal snflar arasnda meydana getirdii eitsizliin aynn, dnya
lkeleri arasnda da yaratmtr. Dnyann byk bir blm, bir denemecinin "d proletarya" dedii ve gndelik dilde de nc Dnya adyla ifade eden muazzam bir insan kitlesi iin, hayatta kalabilmenin minimum koullarna ulamak, lkelerinin uygarlna-ki bunu ou zaman tanmamaktadrlar- ulamaktan nde gelmektedir. Ya
insanlk bu devasa dengesizlikleri gidermeye alacaktr, ya da uygar/ut ve uygarlklar can ve mallarn kaybetme tehlikesiyle kar karya kalacaklardr.
47
AYIRIM III
UYGARLIKLAR SREKLLKLERDR
Karmak bir tartmann iine, onu daha da karmaklatracak, ona bir anlam verecek, llerini ve aklamalarn getirecek
olan tarihi dahil etmenin zaman gelmitir. Gerekten de, bugn varolan hibir uygarl, daha nce katettii yollan, eski deerlerini, yaanm deneylerini bilmeden tam anlamyla tanmak mmkn deildir. Bir uygarlk, her zaman bir gemi, yaayan belli bir gemitir.
Bunun sonucu olarak bir uygarln tarihi, eski koordinatlar
iinde bugn hl geerli kalanlarn aratrlmasdr. Sz konusu
olan, Yunan veya Orta in uygarl konusunda bilinebilen hereyi
sylemek deil de, bu eski hayatlarn iinden bugn hl etkili olmay
srdrenleri bildirmektir. Yani gemi ile imdinin, ou zaman yzyllarca mesafeye ramen ksa devre yaptklar hereyi bildirmektir.
Bu uygarlk olgularnn, her zaman olduka ksa bir mrleri olduunu kaydedelim. Bunlar, birbirlerini izlemek yerine, ikme veya
tahrip ediyora benzerlerken, bizi u hem eski, hem de genel koordinatlarn kefine nasl gtrebilirler?
Bu gsteriler, gerekten de inat deimelerin damgasn yemilerdir. Program deimekte, hi kimse ayn programn afite
uzun sre kalmasn istememektedir.
Bu deikenlik, bizatihi edebi veya sanatsal veya felsefi dnemlerin birbirini izlemeleri tarafndan ortaya konulmaktadr. Birok kendi zerine kapal dnem vardr. ktisatlarn dilini kullanarak, tpk
ekonomik hayatnkiler gibi kltrel konjonktrlerdin de olduunu, yani az veya ok uzun veyahut hzl dalgalanmalarn bulunduunu, bunlarn ou zaman ard arda geldiklerini ve birbirleriyle iddetli bir ztlama iinde olduklarn sylemek mmkndr. Tpk tiyatroda bir
projektrn, dekorlar ve ehreleri deitirmeksizin, onlar farkl bir
ekilde renklendirip, baka bir evrene aktard gibi, herey bir dnemden dierine deimekte veya deimie benzemektedir.
Rnesans, bu dnemlere ilikin en gzel rnektir. Onun kendi temalar, kendi renkleri, kendi tercihleri, hatta kendi tikleri vardr. Rnesans, entellektel tutkunun, gzel sevgisinin, zihin oyunlarnn yaama sevincinin ilve bir biimi olduklar zgr ve hogrl tartmalarn iaretini tamaktadr. Rnesans ayn zamanda, tm eitimli
Avrupa'nn tutkuyla katld bir Antik eserlerin kefi veya yeniden
kefi faaliyetinin de iaretini tamaktadr.
Ayn ekilde bir de romantik konjonktr vardr (doal olarak bir
n-romantizmin ve bir de gecikmi romantizmin olmasna ramen,
kabaca 1800-1850 arasnda); bu konjonktr, duyarlklar ve akllan,
Devrim ile mparatorluun ertesindeki kark, g bir dnem boyunca; Avrupa'nn tmnn iine girecei bir ekonomik gerileme devresi
(1817-1852 aras) boyunca damgalayacakr. Bu ekonomik gerilemenin, romantik endieyi tek bana akladn veya yarattn tabii
ki syleyecek deiliz; ayn zamanda her tr balamdan bamsz veya
yan-bamsz zel duyarlk, yaama ve dnme sanat devrelerinin
bulunmadn kimse syleyemez... Her kuak, her halkrda kendini nceleyen kua, ona ypranm olarak geleni reddetmekten tad
alr. Bylece, romantizm (veya Eugenio d'Ors'un dedii gibi, barok)
50
ile klasisizm arasnda, kuru akl ile endieli gnl arasnda, seyirlik
alt st olularla birlikte, nihayetsiz bir dalgalanma vardr.
Demek ki ortaya kp, kendini dayatan imge, srekli bir gelgit'e ait olandr. Bir uygarlk da, tpk bir ekonomi gibi, kendi ritmlerine sahiptir. Uygarlk kendini, birbiri peisra gelen paralar, adeta
birbirlerine yabanc dilimler halinde blmlemekte tereddt edilmeyecek inili kl bir tarih olarak sunmaktadr. XIV. Louis yzyl-Iklar Yzyl denilmekte deil midir? Gene ayn ekilde, "klasik uygarlk", "XVIII. yzyl uygarl" da denilmekte deil midir? Burada sz
konusu olanlar, "dnem uyarlklardr; filozof bir iktisat olan Joseph Chappey bunlara "eytani icadlar" demitir. nk bu adlandrma biimi, ona bizatihi uygarlk fikrinin reddi gibi gelmektedir, zira
ileride greceimiz zere, uygarlk bir sreklilii varsaymaktadr. Bu
elikiyi u an iin bir yana brakalm. Zaten birlik ve eitlilik hem
atmakta, hem de birarada yaamaktadrlar. Biz burada taraf tutamayz.
Dnemeler, olaylar, kahramanlar: Bu konjonktrler, bu dnemeler, uygarlklarn tarihinde baz olaylarn ve baz istisnai kiilerin sahip olduklar ayr yeri anlamaya yardmc olmaktadrlar.
Yakndan bakldnda, her dnem bir dizi eylem, jest, rol halinde blnmektedir. Uygarlklar, hereyin nihayetinde insanlar ve buna
bal olarak, bu insanlarn nihayetsiz giriimleri, heyecanlan, eylemleri, "angajmanlar", ayn zamanda onlarn szlerinden dnmeleridir.
Ancak, bu eylem, eser, hayat hikyesi dizisi iinden bir seim yaplmak zorundadr: Bir "dnemeci", yeni bir evreyi iaret eden olaylar
ve insanlar, kendiliklerinden farkllamaktadrlar. Haber ne kadar bykse, iaret de kendini o kadar dayatmaktadr.
Yerekiminin 1687'de Newton tarafndan kefi byk bir olaydr (yani byk sonulan olacaktr). Cid (1636) veya Hernani'nin
(1830) oynanmas da vurgulu bir olaydr.
Ayn ekilde, insanlar eserlerinin tarihin bir mevsimini haber
vermesi veya bir dnemi zetlemesi lsnde ne kmaktadrlar.
Bu, Fransz dilinin savunulmas ve resmedilmesi' nin yazan Joachim
du Bellay (1522-1566) iin olduu kadar, sonsuz kk kesirli hesabn babas Leibniz (1646-1716) veya buhar makinesinin mucidi Deni Papin (1647-1714) iin de geerlidir.
51
Fakat uygarlk tarihine gerekten egemen olan adlar, tpk bir geminin birok frtnay atlatt gibi, bir dizi konjonktr aanlara ait
olanlardr. Geni dnemlerin birleme noktalarnda, ortaya ou zaman ayrcalkl zihinler kmakta ve birok kuak onlara balanmaktadr: "Latin" Orta ann sonunda Dante (1265-1321); Avrupa'nn
modernliinin balarnda Geothe (1749-1832); klasik fiziin eiindeki Newton'u veya bugnk bilimin devasa boyutlarna gre bym olan nl Albert Einstein' (1879-1955) da bunlara ekleyelim.
Byk dnce sistemlerinin yaratclar, bu istisnai snfa mensupturlar: Sokrates veya Platon, Konfys, Descartes veya Kari Marx,
ayn anda birok yzyla egemen olmulardr. Bunlar, tpk byk
dinlerin kurucular Buda, tsa, Muhammed kadar nemli uygarlk kuruculardr; bugn bunlarn hepsinin de hl canl klara sahip olduunu sylemeye bile gerek yoktur.
Ksacas, olaylarn karmak kitlesi ile insanlarn hi de daha az
karmak olmayan kitlesini snflandran l, bunlarn dnya sahnesinden ne kadar srede silindikleridir. Uygarln makro tarihinde;
yalnzca .sure'ye.ait olanar ve uzunca yaanan bir geree karanlarn nemi vardr. Bylece, bildik bir tarihin tesinde, imdi ona doru
ynelmemizin gerektii uzun zamann gizli koordinatlar, sanki bunlar saydammiasna karmza kmaktadrlar.
toplumsal hiyerarilerin, ortak psikolojilerin, ekonomik zorunluklann hi ara vermeden meydana getirdikleri zorlamalar. Bugnn
dili, ''yaplar" ad altnda, ite bu gerekleri iaret etmektedir.
Tarihi de, fazlasyla uzak olan, allm kronolojik anlatsnn
iinde bunlarn ortaya kn hemen grememektedir. nk, geni
zaman alanlarn hzla geerken, bu alanlar israf ederken, bu gereklikleri ok yava ilerlemeleri iinde anlamak ve zellikle izlemek
mmkn deildir. Biraz nce szn ettiimiz yzey hareketleri, olaylar ve bizzat insanlar; ayn anda hem bilinli, hem de bilinsiz olan byk srekliliklerin bize grnr hale gelmeleriyle ortadan silinmektedirler. Artk sz konusu olanlar, uygarlklarn "temeller"i, bundan da iyisi
"yaplan"dr: rnein dinsel duygular veya kyllerin hareketsizlii
veya lm, alma, zevk karsndaki tavrlar, aile hayat...
Bu gereklikler, bu yaplar, genelde esti'dirler, uzun srelidirler
ve her zaman ayrc ve zgn izgilerdir. Bunlar, uygarlklara kendilerine zg evrelerini, varlklarn verirler. Ve uygarlklar da, bunlar
vazgeilmez deerler sayarak, deitirmezler. Bu sreklilikler, bu miras alnm tercihler veya dier uygarlklara ynelik bu redler, tabii ki
insanlarn byk kitlesi itibariyle genelde bilinsizdirler. Ve bunlar
net bir ekilde aa kartabilmek iin, insann kendinin bizzat iinde olduu uygarlktan, hi deilse zihnen uzaklamas gerekir.
Derin yaplara temas eden bariz bir rnek olarak, XX. yzylda
Avrupa toplumunda kadnn yerini ele alalm. Bu yerin zelliklerini
ancak (eer bunlar "doal" gryorsak), mslman kadnn veya
Amerikan kadnnn toplumdaki yeriyle yaplacak kyaslamalar sonucu anlayabiliriz. Bu konumun niin'mi anlamak istersek, gemi iinde iyice gerilere; en azndan XII. yzyla, "sarayl ak" dnemine
kadar geri gitmek ve ak ile kadn-erkek ifti kavramnn Bat'da ne
olmu olduklarn grmek zorunda kalrz. Daha sonra da bir dizi
aklama yapma ihtiyacyla karlarz: Hristiyanlk; kadnlarn
okul ve niversitelere girmeleri; Avrupallarn ocuklarn eitimi konusundaki fikirleri; ekonomik koullar; hayat dzeyi; kadnn evde
veya darda almas vb.
Kadnn toplumdaki yeri, her zaman uygarln bir yapsn ortaya koymaktadr. Bu bir salama olanadr, nk bu yap her uygarlkta, d darbelere dayankl, ksa srede deimesi zor, bir uzun
sre gereidir.
53
Bu aklamalar dn aldmz Fernand Grenard unu eklemektedir: "II. Mehmed'in stanbul'a boyun edirmesi, birleme kart patriin zaferi oldu". Zaten Bat, Dou'nun kendine duyduu bu antipatiyi bilmekteydi. Petrarca, "bu blcler bizden tm bedenleriyle kayg
duydular ve nefret ettiler" diye yazmtr.
Forml haline gelmesi yava olan bir baka red, nce italya ile
ber yarmadasn, sonra da sa'ya inanmann iki biimi arasndaki
uzun ve belirsiz bir kavgann alan olan Fransa'y reformasyona kapatandr (Fransa'da tereddt daha byk olacak ve yaklak bir yzyl
srecektir).
Bat'nn gelimi blm ile Kanada da dahil, Amerika'nn
Anglo-Saxon kesimini marxizmden ve sosyalist cumhuriyetlerin totaliter tavrlarndan uzaklatran tutum da, sadece siyasal dzlemde kalmayan bir reddir (bu alandaki herkesi kapsamasa da); Germanik ve
Anglo-Saxon lkelerin reddi kategoriktir; Fransa, talya ve hatta berya lkelerininki blnm ve ok daha farkllamtr. Burada muhtemelen, uygarlktan uygarla ynelik bir red sz konusudur.
Bu dnce dorultusunda, Bat Avrupa eer komnizmi benimseseydi, onu muhtemelen kendi tarznda rgtler, tpk bugn kapitalizmi dzenledii gibi, ABD'ninkinden ok fakl bir tarzda dzenlerdi
diyebiliriz.
Bir uygarlk, d uygarlklar karsnda yrtt bu kabul
veya red faaliyetini, kendine kar da yavaa yrtr. Bu tercih,
hemen her seferinde az bilinli veya tamamen bilinsizdir. Ama bir
uygarlk ite bu tercih sayesinde, kendi gemiinin bir blmn
"paylaarak"yava yava dnmektedir.
Uygarlk, gemiinin ve gelimelerinin onu ynelttii ve ona
sunduu mallar ve tavrlar kitlesinin iinden yava yava ayklamalar
yapmakta, bazlarn itmekte, bazlarn tevik etmekte ve bu tercihleri araclyla, hibir zaman tamamen yeni olmayan, hibir zaman da
ayn olmayan bir ehreyi yeniden biimlendirmektedir.
Bu i redler, samimi veya yzeysel, srekli veya geici olabilirler. Bir uygarlk veya bir lke apnda genileyen psikolojik tarih incelemelerinin tedricen aydnlattklar bu alanda, yalnzca srekli redler esasa ilikindirler. Bu alanda rnein, Alberto Tenenti'nin XV. ve
XVI. yzyldaki hayat ve lm hakkndaki iki nemli almas; R.
55
Mauri'nin Fransa'da XVIII. yzylda mutluluk fikri' ni gndeme getirdii eseri; Michel Foucault'nun Klasik ada Deliliin Tarihi (\96l)
adn tayan tutkulu ve srkleyici kitab zikredilebilir.
Bu kta, kendi kendiyle uraan bir uygarln kendi zerindeki almas sz konusudur, bu alma ancak nadiren aydnlatlabilmektedir. Herey o kadar yava cereyan etmektedir ki, adalar
asla tedbir alamamaktadrlar. Eylemler -ve bu eylemden kaynaklanan
telfici ilveler-, her seferinde yzyllar boyunca yasaklar, engeller,
yaralarn zorlukla kapanmasyla (bazen de tam olmakszn) birlikte
srmektedirler.
Bu, Michel Foucault'nun kendine zg dilinde, "kendini paylamak" dedii eydir; yani bir uygarlk asndan nkr edilen herhangi bir deerin kendi dna atlmas. Foucalut, "snrlarn, bir uygarln kendi iin D olacak bir eyi onlar araclyla att, tanmlanr tanmlanmaz sorunlu olarak unutulacak u karanlk hareketlerin bir tarihini yapmak mmkndr; ve uygarln tm tarihi boyunca, bu oyulan boluk, kendini onun araclyla tecrit ettii bu bo
mekn, onu deerleri kadar iaret etmektedir. nk deerleri tarihin
sreklilii iinde kabul etmekte ve korumaktadr; fakat szn etmeyi
istediimiz bu blgede, esas tercihlerini yapmakta, paylam (ab)
gerekletirmekte ve bu paylam ona pozitifliinin ehresini vermektedir; biimlendirdii baat boyutu burada bulmaktadr".
Bu gzel metin okunmaya, tekrar okunmaya lyktr. Bir uygarlk kendi kiisel hakikatine, snrda olmasna ramen yabanc olan
topraklarn karanlklar iinde kendini rahatsz eden eyleri reddederek ular. Bir uygarln tarihi, tpk her bireysel kiilik gibi, bilinli
ve net bir kaderle, karanlk ve bilinsiz bir kader arasnda yer alan (bilinsiz kader, bilinli olannn esas taban ve tevik unsurudur, ama
kendini her zaman belli etmemektedir) ortak bir kiiliin yzyllar boyunca szlmesidir. Bu arada, bu geriye ynelik psikoloji incelemelerinin, psikanalizin kefedilmi olmasnn damgasn tad grlmektedir.
Michel Foucault'nun kitab zel bir durumu incelemektedir. Her
sefil gibi, deliyi de tanrnn gnderdii bir kimse olarak kabul eden
Orta an bilmedii, akll ile deli, akl ile delilik arasndaki ayrmd. Deliler nce, toplumsal dzen merakls bir XVII. yzyl tarafndan sert ve kaba bir ekilde kapatlacaklardr; XVII. yzyl zihniyeti
asndan, deliler tpk sulular ve tembeller gibi, dnyadan atlmas
56
Tarih ve Uygarlk
Uygarlklarn direnleri, rzalar, sreklilikleri, yava dnmleri boyunca yaplan bu yolculuklar, sonuncu bir tanmn, uygarlklara
kendilerine zg, emsalsiz ehrelerini iade eden tanmn formle edilmesine izin vermektedirler: uygarlklar srekliliklerdir, bitmez tkenmez tarihsel srekliliklerdir.
Uygarlk bylece, uzun tarihlerin en uzunudur. Fakat tarihi bu
geree hemen ulaamamaktadr: Bu gerek, ancak birbiri pesra
yaplan gzlemlerin sonunda ortaya kmaktadr. Tpk, ykselirken
gr alannn genilemesinde olduu gibi.
Tarihin farkl zamanlan: Tarih, ou zaman farkl l birimlerine bal lekler zerinde i grr: Ya gn be gn, ya yl be
yl, ya da ayn anda onlarca yl veya yzyl boyunca.
Kullanlan l deiince, manzara da deiecektir. Bu gzlenen
58
60
II
AVRUPALI OLMAYAN
UYGARLIKLAR
Birinci Blm
SLAMYET
VE
SLAM DNYASI
AYIRIM I
TARHN RETT
hesabna geirecektir.
nanma biimlen: slamiyet, bizzat dininin iinde, musevilie ve
hristiyanla, brahim'in ve Eski Ahit'in mirasna, bu kutsal kitabn
kat tektanrclna balanmaktadr. Kuds, onun iin kutsal bir kenttir. Isa ise, onu aan Muhammed'ten nceki en byk peygamberdir.
Yaama biimleri: Binlerce yl ncelerden gelen birok hareket,
tslamiyetin iinde bugne kadar srmtr. Binbir Gece Masallar'nda hkmdar, "elleri arasndaki yeri perek" selmlanmaktadr. Oysa
bu, Sasani mparatoru Khosro'nun (531-579) saraynda uygulanan (ve
herhalde ok daha nceden beri) harekettir. Bu hareket, XVI., XVII.
yzyllarda, hatta daha sonralarnda, Avrupal elilerin stanbul, sfahan veya Delhi saraylarnda kurtulmaya uratklar harekettir; eliler bunu hem kendileri, hem de temsil ettikleri hkmdarlar asndan alaltc bulmaktadrlar. Daha Herodotos Msr adetlerini itici
bularak, onlara kzyordu: "Selm olarak, sokan ortasnda birbirlerinin karsnda neredeyse yerlere kapanyorlar; ellerini dizlerine kadar
indiriyorlar"; bu selmlama biimi bugn hl srmektedir. Baka ayrntlar: Trklerin veya Kuzey Afrikallarn hamamlar, eski Roma hamamlarndan baka birey deillerdir; bunlar slam fetihleriyle ran
ve dier (Roma*yi tanmam) lkelere kadar yaylmlardr. "Bizim
madalyon ve omuz muskalarmzn" mslmanlardaki edeerlisi
olan Fatma'nn eli, daha Kartaca mezar talarnda vardr. Mslmanlarn geleneksel kyafetlerine gelince, bu ayrntlar dn aldmz
E.F. Gautier, bunlar Herodotos'un yirmi drt yzyl nce tasvir ettii
Babillilerinkiyle ayn olarak grmekte tereddt etmemektedir. Herodotos'a gre, "Babilliler, nce ayaklanna kadar inen keten bir gmlek
giyerler (E.F. Gautier, Cezayir'de buna gandura denilir diye yorum
yapmaktadr); bunun stne de ynl baka bir gmlek giymektedirler (bugn cellaba); daha sonra stlerine beyaz bir stlk almaktadrlar (beyaz bornuz); balarna ise sivri bir klah geirmektedirler
(bugn olsa fes veya tarbu derdik)".
Bu yolun zerinde -slam lkelerinde, neyin mslmanlara ait
olduunu, neyin olmadn belirlemek-, nerede duracaz. Daha dn,
Kuzey Afrika kuskusunun Roma, hatta Kartaca kkenli olduu savunulmad m? Msr ve Magrep'te egemen olan i avlulu ve bask mslman evi, stunlu i avlusu olan eski Yunan evinin ve "Miladn ilk
yzyllarndaki Kuzey Afrika evinin" ayns olarak, her halkrda slamiyet ncesine aittir.
66
liyordu. Ama talana geliyor ve geri dnyordu. ranllar ile Bizansllarn uruna boutuklar "mmbit hilal"in kysndaki bu blgelerden -ou zaman insansz blgeler- kim kayglanrd ki?
Herey Muhammed'in baar kazanmasyla deimitir. Allmeler tarafndan yaplan aratrmalar, onun hayat hikyesini ar
sslemilerdir. Bu ssler ayklandktan sonra elde edilen grnt daha gzel ve heyecan verici olmaktadr. 570'ler civarnda doan Muhammed, hayatnn ilk krk yh boyunca birok felkete uramtr.
Bu pek bilinmeyen hayat, byk tarihle ancak 610-612 civanda krk
yana girdii srada birlemektedir. "Ramazan aynn son on gnnn iinde" Mekke yaknlarndaki "Hira dandaki maaralardan birinde bir gece uyurken, Kutsal Kitap peygamberin kalbine indi". Esrarl varlk ona ryasnda "iaretlerle kapl bir kuma rulosu gsterdi
ve ona okumasn emretti... Okumasn bilmiyorum dedi Muhammed.
Melek iki kere, oku diye tekrarlad. Ve kuma onun boynuna doland.
Ne okuyacam diye sordu peygamber, insan yaratan Allah'n adn
oku". "Peygamber, kalbine bir kitap indirildiinin bilinciyle uyand"
(E. Dermertgham). Kk bir ayrnt, bu kelime okumak kadar, din
yaymak da olabilir ve bu arada, peygamberin okuma yazma bilip bilmedii de belli deildir.
Bu kutsal hikye iyi bilinmektedir. Muhammed, melek Cebrail'in
(esrarengiz ziyareti) szlerinden sonra, kendini Tanrnn gnderdiine, kitab mukaddes gelenei iindeki peygamberlerin sonuncusu ve
en by olduuna inanmtr; balangta onu yalnzca kars Hatice desteklemi, akrabalar olan Mekkeli zengin tccarlar ise ona hemen kar kmlardr; daha sonra bir sr kararszlk iinde, umutsuzluun snrlarnda ilerlemi ve bunlar onun hadisleri ile Kuran surelerinde yer almlardr. Burada esas olan, bu taklidi olanaksz metnin gzelliine, patlayc gcne, "saf mzii"ne, Muhammed'in ou zaman uzun bir sre bilincini kaybettii sralarda girdii translardan sonra syledii ngrlere; evrilmesi ancak eksik olarak mmkn olabilen olaanst iire dikkat etmektir. slam ncesi Arabistan,
Homerosgil bir a yaamaktayd: iir orada kulaklar ve kalpleri amaktayd.
Peygamber, yllar boyunca ancak kk bir sadk gruba, akrabalara, ounlukla ok fakir insanlara yeni dini yaymtr. Mekke; Suriye, Msr ve Iran krfezi arasndaki kervan ticaretinden tr zenginleen tccarlarn yan sra, emekleriyle geinen, sknt eken insan70
73
rekli sava halindedirler: En gller en zayflar korumaktadr. Nfusu ar artan l, bylece insan fazlasn dar atmakta, k olaan olarak Bat yollarndan gereklemektedir. Sina yarmadasnn
meydana getirdii kpr, dar Nil eridi, Sahra ve Bat lkelerine doru birer engel oluturmamaktadrlar.
Batya ynelik bu gn nedenleri corafi ve tarihseldirler. Corafi o/an/ar; Kuzeyde scak llerin yerine souk ller gemektedir.
Araplar VII. yzylda Kk Asya'da zafer kazanamamlardr, nk develeri Anadolu yaylalarnn souuna direnememilerdir -oysa
Orta Asya devesi buralara dayanmaktadr-. Buna karlk, Kzldeniz
ukuru aldktan sonra, Sahra, Arap llerinin devam gibidir. Tarihsel olanlar: Orta Asya'daki bu kuzey llerinin kendi gebeleri, ift
hrgl kendi develeri, kendi atlar, kendi svarileri, kendi iddetli
g hareketleri vardr. Akas, buralar rahatlkla yerleilebilecek
bo alanlar deillerdir.
Bedevilerin Arabistan', olaanst sava gcn, baz tereddtlerle birlikte, slamn hizmetine vermitir. Gebeler, slamiyete
bir geceden ertesi sabaha gememilerdir. Kavgac ve istikrarsz kalmay srdrmlerdir, ispanya'nn fethinden sonra, Emevi halifeleri
dneminde, Yemen ile Kays partileri arasndaki kavga, anavatandan
binlerce fersah tede yeniden alevlenmitir.
Zaten grnte boyun emi olan gebelerin tm, peygamberin lmyle ayaklanmlardr. Bastrma harekt uzun srm ve
Muhammed'in ilk halifesi mer (634-644), atl ve develi gebeleri
cihada yollamaktan baka bir zm bulamamtr; bu hem onlar
Arabistan'dan uzaklatrmann, hem de airetleraras savalara son
vermenin yolu olmutur.
Bylece, slamn ilk fethini Bedeviler gerekletireceklerdir. Deve ve kei klndan adrlaryla birlikte kafileler halinde ilerlerken,
alkanlklarn, adetlerini, kasnt tklarn, obanlarn oban kalma
konusundaki derin isteklerini, yerleiklerin boucu hayatlar karsnda duyduklar kmsemeyi de beraberlerinde tayan bu kk gruplarn, muazzam gzerghlar boyunca yol allarn hayal etmek gerekir. slam fethinin Bat ynnde dolduraca bu geni mekn, bu
kk gruplar tarafndan tam bir bombardmana uramtr. Bunlar
her yere yerlemekte ve onlarla birlikte dilleri, folklorlar, kusurlar
ve erdemleri de yerlemektedir; erdemlerinin arasnda en bata geleni, tm slamiyeti aydnlatan tutkulu konukseverlikleridir.
76
77
AYIRIM II
CORAFYANIN RETT
slam, birbirlerine bal, kenarlarnda olduka iddetli deiimlerden etkilenen bir dizi mekn gndeme getirmektedir, nk slam
tarihi sakin bir tarih deildir, sakin bir tarih olmamtr.
Fakat bu deiimler, bu meknn tmne nazaran nisbi kalmaktadrlar. Islamiyetin devasa sahnesi, kabaca aikr bir istikrar sunmaktadr. Bu istikrar, kendini bir dizi gereklik ve aklama halinde gstermektedir.
Bu sralamada, mslmanlar tarafndan eskiden az ok kullanlan, bugn dar ky eritleri dnda onlarn elinden tamamen kam
bulunan devasa deniz meknlarn unutmayalm. Deniz, zerinde dolaana aittir ve bugn hemen hemen hi mslman denizcilii yoktur.
Oysa eskiden, Akdeniz'de, Kzldeniz'de, ran krfezinde, Hazar denizinde ve zellikle Hind okyanusunda durum farklyd. Hind okyanusunda Muson rzgrlarnn dzenli yn deitirmeleri sayesinde,
Araplar palmiye liflerinden halatlarla birbirlerine baladklar tahtalarla imal ettikleri ve yapmnda tek bir ivi bile kullanmadklar butra ad verilen kk yelkenli tekneleriyle, uzun bir sre krl, faal ve
byk apl bir ticaret srdrmlerdi. Bu yelkenliler, daha IX. yzylda Kanton'a ulamlard. Vasco da Gama 1498'de onlar avlayacak ve yamalayacaktr. Ancak ne Portekizliler, ne de daha sonra Hollandallar veya ngilizler onlar Hind okyanusunun ucuza malolan ticaretinden skp atabileceklerdir. Sadece, XIX. yzyln sonlarna
doru, buhar gc onlarn hakkndan gelebilecektir.
Demek ki bu deniz giriimi uzun soluklu olmutur. slamiyetin
eski tarihli zaferleri, yalnzca svarlerininki olmam, ayn zamanda
denizcilerininki de olmutur. Denizci Sindbad bir simgedir.
Akdeniz'in ncelii: Bu byk mcadelenin esas blm Akdeniz'de cereyan etmitir.
Sindbad, maceral deniz yolculuklarndan, Hind okyanusu boyunca yapt byl ve felketli yolculuklardan sz etmektedir. Oysa
eer abartmyorsam, slamiyetin dnya leindeki kaderi Akdeniz'de
oynanmtr. Burada kazanabilirdi, ama mcadele etmi ve sonunda
kaybetmitir.
slamiyetin byk fetihlerinin iinde Suriye, Msr, ran, Kuzey
Afrika ve spanya'nn yan sra, Akdeniz'in hemen hemen tamam da
yer almtr. Bu fetih, 825'te Girt'e yerleen mslmanlar eer burada kalsalard mhrlenrdi; fakat Bizans bu baat ileri karakolu
961 'de geri alm ve Kbrs ile Rodos'u muhafaza ederek, Ege denizine alan yollarn anahtarn elinde tutmutur.
Demek ki, Dou'da bir baarszlk, bir yar-baanszlk vardr: Bizans, zerinde adalarn serpili olduu bu denizle birlikte, onun
evresinde yer alan Balkanlar ve ayn zamanda geni Karadeniz'i ve
Venediin talihi olacak u talva yolu olan Adriyatii muhafaza ede80
ektir: Bu yol, ok zengin Bizans'a hizmet eden, odun, tuz, buday tayclarnn yoludur.
Ancak Akdeniz'in Bat) paras, hepsi de yeil sancak cephesine
gemi olan Msrl, Kuzey Afrikal ve spanyal denizcilerin eline
gemitir. Bylece, 825'te Girit'i fetheden Endlsller, 827-902 arasnda Sicilya'ya yerleenler de Tunuslulardr. Ada bu fetihten sonra
muazzam bir atlm yaparak, Mslman Akdeniz'in canl kalbi haline
gelmitir. Bakent Palermo, sulama kanallarnn cennete evirdii
mthi bir kentsel baar olmutur.
Mslmanlar Korsika veya Sardinya'nn eitli noktalarna da
kmlar, Provence' bir an iin ele geirmilerdir; Tiber azna istedikleri zaman kartma yaparak, Roma'y tehdit etmekte ve aalamakladrlar. Bat Akdeniz balantlarnn belkemii olan ve spanya'dan Sicilya'ya, baka hibir limana uramadan seyredilmesine olanak veren Balear adalarna salamca yerlemilerdir.
Bu durumda, zenginliklerin taycs olan deniz Islamiyetin hizmetine girmitir. Deniz, Islamiyetin deniz kentlerini bytm ve onlara nefes aldrtmtr: skenderiye (artk devasa bakent Kahire'nin
limandr), Palermo, Tunus (sanki ihtiyatl bir ekilde denizden uzak
durmaktadr). Baka kentler olumu veya yeniden domulardr:
Gemi ina iin vazgeilmez ormanlarn yaknndaki Bejaia (Bougie),
Cezayir, Oran (bu son ikisi henz mtevaz boyutludurlar), spanya'daki faal Amerika liman ve byk Guadalkivir nehri zerinde Atlantie alan canl bakent biliye (Sevilla).
Bu talih bir yzyldan fazla srmtr. slamiyet hi kukusuz,
hristiyan korsanlyla erkenden srtmeye girmitir: Fakirleri cezbetmek ve onlara av olmak, zenginlerin kaderidir. Daha sonra klasik
olacak konumun tersine, X. yzylda zengin olan mslman, korsan
olan da hristiyandr. Amalfi, Piza, Cenova, eek ars kovanlardr.
Herey Sicilya'nn Normanlar tarafndan fethiyle (1060-1091) arlam ve hzlanmtr. Normanlarn hzl tekneleri mslman gemilerine ste gelmitir. Sicilya'nn igali, "sadakatsizlerin (mslmanlar) deniz tekelinde alan ilk atlaktr.
Bunun peinden bir soluksuzluk, tedrici bir kapanma, "mslman gol"nn her tarafnda erkenden hissedilen bir sknt gelmitir.
1080'e doru, Cid Capeador'un dneminde, El Murabitlerin Sudan'
dan ve Kuzey Afrika'dan spanya msl umanlarn m yardmna gelmelerinin arefesinde (1085), Sicilyal Arap bir air, Toledo kral Mota81
air, "tpk becerikli bir eirme ustasnn parmaklaryla bkt iplikleri elinde sk skya tutmas gibi, ben de alm i organlarmn
kvrmlarnn iine hapsetmeyi biliyorum" demektedir. Ve Muhammed'in sahabesinden olan Ebu Hureyra, peygambere ilikin olarak,
"bu dnyadan, bir gn bile arpa ekmei yiyemeden gt" demitir.
Sonular ayklamak kolaydr. Ortaya, Arabistan'a ilikin olarak
iaret ettiimiz, obanla dayal bir gebelik kmaktadr. Arabistan iin iaret edilen bu eitli biimler altndaki gebelik, slamiyetin yaamaya mahkm olduu meknn tm iin de mutatis mutandis geerlidir. Bedevinin portresi, tad soyluluk unvanlarna
ramen, ou zaman bir ilke olarak izilmitir. Bedevi, hi anlamad yerleikler tarafndan ilkellikle sulanmaktadr. Jacques Bergue
adndaki bir islamolog, hakl olaiak unu yazmaktadr: "Sklkla ktlenen bu Bedevi ne kadar da gzeldir!" Evet, Bedevi insan hayvansallnn harika bir numunesidir. Ama slamiyet asndan, boyun edirilmesi, ynetilmesi ok g olan bir mttefiktir. Ama gene de
yararl bir mttefiktir, nk eer o olmasayd...
Ancak, Bedeviyi kuatan ve hapseden fakir hayat, bugn "toplumsal ykselme" adn vereceimiz eyi, onun asndan gletirmektedir; nk bu ykselme ancak yerlemesi durumunda olabilir,
oysa Bedevi, bugn birok slam lkesinde yerletirme faaliyetlerinin
de gsterdii zere, bu hayat tarzndan nefret etmektedir. Osmanl imparatorluu gebelerin isknn XVI. yzyldan itibaren hem Asya,
hem de Avrupa Trkiye'sinde nemli lde baarm, hemen her
yere Yrk kolonileri yerletirmitir. Bu kat gebelik ve onun kendi zerine kapanm "kltr", aikr bir determinizmi iaret etmektedirler. Arnold Toynbee'nin terimleriyle sylersek, insan gebelikte,
"verdii cevap"n esiri olmutur.
nsandan yana fakir bir uygarlk olan slamiyet, dn, insanlar bulabildii halleriyle kullanmak zorunda kalmtr. Kronik olarak insan eksiklii ekmesi, temeldeki fakirliinin temel biimle'
rinden biri olmutur.
. Bugn bunun tamamen tersine, ileride greceimiz zere, ar
sayda insana sahiptir. Tm insanln yaklak altda biri olan bu nfus, slam aleminin kaynaklarna nazaran ar, ok ardr.
Fakat slamiyet, dn, anl gnlerinde, en fazlasndan 30 il 50
84
milyon insana sahipti ve bu o dnem nfusunun onda birine denk dmekteydi. Eer slamiyetin o sralarda bugnknden ok daha ar grevleri olduu dnlecek olursa, bu say azd. Nitekim islamiyet,
Amerika'nn kefinden nce, bu gezegenin btnsel tarihini, yani
Eski Dnya Tarihini srklemekteydi.
Bu ok ar grev bu durumun sonucu olarak ortaya kmaktayd: Ynetim, ticaret, sava, askeri gzetim. Bunlar gereince yerine
getirebilmek iin, slamiyet, nereden gelirse gelsin, nereden bulabilirse bulsun her insan, nfustan yana zengin Bat'mn hi bilmedii bir
hogryle kabul etmekteydi. stelik bu insanlar snrlarnn dnda her yerde byk bir inatla aryor, bu da klasik Islam en mkemmelinden bir kleci uygarlk haline getiriyordu.
Bu devasa ve srekli insan salama yntemi, islam aleminin giriimlerini uzun zaman desteklemitir. Btn komu lkeler, haralarn srasyla demilerdir: Mslmanlar tarafndan karada veya denizde ele geirilen veya frsat ktnda satn alnan (Verdunl yahudilerin IX. yzylda perakende sattklar Slav sava esirleri gibi) hristiyanlar; Afrikal zenciler, Habeler, Hindliler, Trkler ve sefil
Slavlar, Kafkasllar. Krm Tatarlarnn XVI. yzylda yaptklar
aknlarda ele geirdikleri Ruslar, stanbul esir pazarn iae etmektedirler.
Bu kleler ou zaman artc bir talihe sahip olmaktadrlar.
Msr'da iktidar, tam da Aziz Louis'nin Hal Seferinin baarszla
urad srada (1250) ele geiren Memlklar iin durum byle olmutur. ou Trk, sonra da Kafkasl olan, asker olarak yetitirilen
bu kleler, Msr' Trk fethine kadar (1517) olduka mutlu bir ekilde ynetecekler, ama bu fetihten sonra da yokolmayacaklardr. Bonaparte, onlarla Piramitler savanda karlaacaktr. Gnmz tarihilerinden biri, "Memlklar sonradan olma kiilerdir, ama bu cins insanlar gibi dk ruhlu deillerdir" dye yazmaktadr. En azndan onlar kadar nl Trk yenierileri, onlara birden daha fazla adan benzemektedirler.
Aslnda her mslman kentinde, farkl rklara, dinlere ve dillere
tahsis edilmi mahalleler vardr. 1651'deki bir saray ayaklanmas srasnda, Osmanl padiahnn ''sarayndaki iolanlannn zerine
Babil laneti jkt ve onlar gsz brakt". Heyecanlanan adamlar,
sonradan rendikleri Osmanlcay unutmulard ve "tanklarn akn kulaklar, eitli dillerin ve seslerin oluturduu bir uultuyla ar85
hareket olan, hareket sayesinde yaayan islamiyet, onlar srklemektedir. 13O4'te Tanca'da doan bir Fasl olan tbn Batuta, 1325-1349
arasnda "dnya evresinde"ki yolculuunu oktan tamamlamtr
(Msr, Arabistan, Aa Volga, Afganistan, Hind, in). Seyyah,
1352'de zenci topraklarna ve Nijer nehri kylarn ulamtr. Burada, mslman olmalarna ramen, Sudanllarn "beyaz"lara iyi davranmadklarndan yaknacaktr. Altn kenti Silimassa'da, Septeli bir
yurttayla karlanacak ve in'de tand El-Beri'nin kardei olan
bu kiiyi grnce, biraz aracaktr. slamiyet bu dnemde, bu cins
kknden kopmu kiilerden yana zengindir. slami konukseverlik
(Ruslarnkine benzer), onlar Atlantik'ten Pasifik'e olan alann herbir
ynnde arlamaktadr.
Eer gt kentler olmasayd, bu hareketler dnlemez
olurlard. slam alemi bu cins kentlerle doludur. Bunlar, bu muazzam hareketlilii mmkn klmaktadrlar.
nk herey, mallar, yk hayvanlar, insanlar, hatta en deerli
kltrel eler onlardan gemektedir. Avrupa'ya doru yolculuk yapan kltrel mallara ilikin olarak, devasa bir eref tablosu (ierik bakmndan ok etili ve tanmlanmas asla mmkn olmayan) oluturulabilir: Uzak lke bitkileri (ekerkam, pamuk), ipekbcei, kt,
pusula,, Hind rakamlar (Arap rakamlar denilir), top barutu (belki) ve
ok nl baz eczalar, en deheli salgn hastalklarn tohumlar (kolera ve veba in ve Hind'den yola kacaklardr).
Bu kentler kabaca birbirlerine benzemektedirler. Sokaklar dardr
ve baka bireye ihtiya kalmakszn yamur tarafndan temizlenmeleri iin, yokuludurlar. Dardrlar: ou zaman ykl iki eek yan
yana geemez. Peygamber'in bir hadisinde ngrlen yedi arnlk
emre uyulsayd, bu gei mmkn olabilirdi. Ama evler, yola doru
genilemektedirler -hukuk ancak teorik bir engeldir-; stelik tpk
Orta a Bat evleri gibi, katlar sokaa doru knt yapmaktadrlar.
slamiyetin (Mekke, onun liman Cidde ve Kahire hari) katl evleri
(bu durum mlk sahiplerinin gururunun gstergesidir) yasaklad bilinecek olursa, herey yerli yerine oturmaktadr.
Hibir beledi ynetim olmadndan ve dzensizlikten tr, bir
kent nfus artna av olunca, bu bask evler ehrin her yann istila
etmekte, birbirleri zerine ylmakta, birbirini itmektedir.
88
yasaa ramen hamamlar yer almaktadr. Zenaatkrlar, Ulucami merkez olmak zere, daireler halinde yerlemilerdir: nce triyatlar ve
buhurcular, sonra kuma ve rt satlan dkknlar, mcevherciler, gda ileri, nihayet mesleklerin en az soylu olanlar, debbalar, ayakkabclar, demirciler, mlekiler, eiriciler, boyaclar... Onlara varldnda, kentin surlarna ulalm olmaktadr.
Her esnaf koluna ayrlm olan bu yerleim yerleri, ebediyen aynen kalmaktadr. Hkmdarn mahallesi (mahzen) de, ilke olarak kent
kysnda yer almakta halk ayaklanmalarndan hem korunmakta, hem
de onun gznden saklanmaktadr. Burann yannda, hkmdarn korumas altnda olan Yahudi mahallesi mellah yer almaktadr. Bu mozaie, etnik ve dinsel cemaatlere gre aynlan ikmet mahalleleri (Antakya'da 45 mahalle) katlmaktadr. "Kent, katliam endiesi altnda
yaayan bir ehirler toplamdr".
Dzensizliin damgasn tayan bu katlk, kentlerin ou zaman muhteem kaplar olan surlarla evreli olmalar nedeniyle arlamaktadr. Bu surlarn civar mezarlklar tarafndan doldurumutur,
bu da kentin genilemesini gletirmektedir. Bugn, otomobillerin
zorunlu kld trafik, kentlerin bazen lszce dntrlmelerine
yol amaktadr. stanbul, caddelerini genileme tutkusu iinde, son
yllar esnasnda gerek bir antiyeye dnmtr: kiye blnen, by-'
lece i kaplar bolua alan evler, "buzul vadileri gibi" havada kalarak, yeni ana caddeye alan yan sokaklar; akta kalan kanalizasyon
ukurlar.
Mslman kentlerinin, Bat kentlerinin yeterli bir geliim dzeyine ulatktan sonra elde etmeye uratklar siyasal zgrlklerine
ve mimari dzen anlayna sahip olmadklar, kaln izgileri itibariyle doruysa da; bir burjuvazi, fakir bir halk kitlesi, fakir zenaatkrlar
gibi unsurlara, incelmi bir yaam tarzna sahip olmann da uzanda
kalmamlardr. Mslman kentleri, camilerin yannda yer alan medreseleriyle, dnce zirveleridir. Son olarak da, bu kentler ehliletirdikleri krlar iin bir cazibe merkezidirler. Sevillal bir mslman,
herhalde kent kaplarnda ve hatta pazarda bile; hayvan, et, deri, ham
tereya, cce palmiye, taze sebze satcs kr nsanlaryla kan nihayetsiz kavgalar dnerek yle demitir: "Dnyada terbiye edilmeye bunlardan daha muhta kimse yoktur, nk bunlar hrsz, gaspedici, israfdrlar". Heyecanlanmayn, hemen her seferinde kent galip
gelmektedir. Hrsz da soyulmaktadr, nk slam alemi kentlisi,
90
91
AYIRIM III
SLAM ALEMNN GRKEM
VE GERLEMES
(vm-xin. YZYLLAR)
tslam alemi zirvesine, VIII. ile XII. yzyllar arasnda ulamtr. Bu konuda herkes hemfikirdir. Buna karlk, gerilemenin ne zamandan itibaren balad tartmaldr. Eer sk kabul gren aklamay kabul edecek olursanz, belirleyici geri ekilme XIII. yzyldan
itibaren balamtr. Ama bu aklama, iki ok farkl eyi kartrmaktadr: Bir stnln sonu ile bir uygarln sonu.
slamiyetin liderk konumunu XIII. yzylda kaybettii aikrdr. Fakat ok tehlikeli olan hz kayb ancak XVIII. yzylda balamtr; yani uygarlklarn yava lei iinde, bu hz kayb ok ksa
bir sre nce ortaya kmtr. slamiyetin kaderi, bugn azgelimi
denilen birok devletinki gibi olmutur; bunlara azgelimi denilmesinin nedeni dnyay makine hznda ilerletme yeteneine sahip ilk
devrim olan endstri devirimini skalam olmalardr.
slamiyet, bu aikr baarszlktan tr, uygarlk olarak sona
ermemitir. Yalnzca, maddi dzlemde Avrupa'nn iki yzyl gerisine dmtr, ama ne yzyllar!
tur. Ama tslam uygarl, bu imparatorluun antik uygarlklarla birlemesinden kaynaklanmtr. Bunun gereklemesi iin ok zaman,
daha da dorusu, byk insan kayna gerekmitir.
slamiyete ihtidalar az sayda, bamllar ok saydadr: Fetihlerin ilk devresi olan Arap devresi, bir imparatorluk, bir devlet yaratm, ama henz bir uygarlk yaratamamtr.
Arap fatihler, balangta insanlar mslman yapmaya hi uramamlar, tersine, ellerine geen zengin uygarlklar smrmekten
baka birey dnmemilerdir: ran, Suriye, Msr, Africa (yani Roma Afrikas, Araplarn tfrikiya dedikleri, bugnk Tunus'a denk den blge), spanya (yani Andaluya, el-Andalus, Endls). Hristiyanlar slamiyete gemeye altklarnda, krbalanmaktadrlar. Vergiyi yalnzca gayrimslimler demektedir, yani efendiler onlarn mslman olmalarna raz olarak, gelirlerini neden drsnler ki?
"gal edilen lkelerin halklar... yaama biimlerini rahatsz
edilmeden srdrmlerdir, ama... vergilerin byk blmn saladklarndan tr zen gsterilen, st dzeyden bir hayvan srs gibi
muamele grmlerdir". (Gaston Wiet)
Muhammed'in ilk drt halifesi (632-660) ve bakenti am'a tayan Emevi hilafeti dnemlerindeki durum byle olmutur. Bu srekli sava yllar boyunca, dinsel motif asla (veya hemen hemen) n
plana kartlmamtr. Bylece, Bizans'la olan mcadele iki din arasndaki bir kavga deil, siyasal bir mcadele olmutur.
Bundan da tesi, fethedilen lkelerdeki ynetim mekanizmalar
"yerliler"in elinde kalmtr; yazlar ya Rumca, ya da Pehlevice (veya
orta Farsa) yazlmaktadr. Nihayet bizzat sanat, cami yapmnda bile,
ilhamn Helenistik dnemden almaktadr. Merkezi avlular, stunlar,
kemerler, kubbeler, Bizans tarzn srdrmektedirler. Hristiyanln
an kulesini hatrlatmakla birlikte, bir tek minare zgndr.
Abbasi dnemeci: Ancak Abbasi hanedannn halifelii VIII.
yzyln ortalarna doru ele geirmesi ve onlarn siyah sancann
Emevilerin beyaz sancan ikme etmesinden sonra, geni bir siyasal, toplumsal ve daha sonra da entellektel bir alt st oluu harekete geiren belirleyici deiimler meydana gelmitir.
94
slamiyet bu olaydan sonra douya doru ekilmi ve onu o tarihe kadar bylemi olan Akdeniz'den biraz uzaklamtr. Nitekim,
slam aleminin bakenti, yeni halifelerle birlikte am'dan Badat'a
kaym ve bylece ranllar ile dier "yanamalar" ve tabi klnm
dier halklarn kitlesel intikamlarn tevik eder hale gelmitir. Bir
yzyldan daha uzun sreden beri devam eden "saf kan Arap" egemenlii sona ermitir. veya drt parlak kuak boyunca sren bu
egemenlik, savalarn oluturduklar "st kast"n kendini zenginlik,
lks ve uygarln tadlar iinde kaybetmesiyle bitmitir. bn Haldun
daha sonra, bu uygarlk hakknda, "bedene brnm ktlk" diyecektir.
Halifeliin el deitirdii srada, byk bir maddi refahn kendini her yerde belli ettii srada, ba roller, doal olarak eski uygar lkeler tarafndan oynanmtr. 820'lerde halifenin yllk geliri, Bizans
imparatorunun o sralardaki yllk gelirinin be kat kadardr. Balantlar in, Hind, ran Krfezi, Habeistan, Kzldeniz, frikiya, Endls'e.. . kadar uzanan erken bir ticari kapitalizm sayesinde, devasa servetler olumaktadr.
Kapitalizm, kelime o kadar da anakronik deildir. slam aleminin
bir ucundan dierine, eer terim yerindeyse, sonsuz bir speklasyon
vardr. Hariri adndaki bir Arap yazar, toptanc bir tccara yle dedirtmektedir: "in'e ran safram gtrmek istiyorum, orada ok para
ettiini duydum, sonra Yunanistan'a in porseleni gtreceim, Yunanistan'dan brokar alp, Hind'e, Hind'den elik alp, Halep'e, Halep'ten cam alp, Yemen'e, Yemen'den izgili kuma alp, iran'a gtreceim... Basra'da tccarlar arasndaki hesaplamalar, bugn tam
da clearing ad verilen eyin ilkeleri iinde yaplmaktadr.
Kent olmadan mbadele olmaz. Devasa kentler kurulmaktadr.
Bunlar hareketi srklemektedirler; yalnzca Badat deil (762'den
1258'de Moollar tarafndan tahrip edilene kadar, hi kukusuz Eski
Dnya'nn en byk, en zengin bakentidir, kesinlikle bir "k kent"
tir, ayn zamanda, Dicle zerindeki devasa amara (836'da kurulmutur), byk Basra liman ve Kahire, am, Tunus (Kartaca'nm yeniden
canlan) Kurtuba'dr da...
Bu kentlerin hepsi birlikte, tpk Latincenin hristiyanln ortak
dili olduu gibi, slamiyetin ortak dili olarak u bilgince, kesinlikle
yapay, daha dorusu edebi Arapay, Kuran'm ve geleneksel iirlerin
dilinden hareketle oluturmular veya yeniden oluturmulardr.
95
unluu ve slam geleneini temsil eden Snnilerle ztlamaktadrlar. Hac yerlerinden biri olan Irak'taki Kerbela'ya, gnmzde binlerce mmin gitmektedir. "Ali ikinci bir sa, anttcsi Fatma Kutsal Bakire gibidir. A1 ve oullarnn lm, sa'nn zdraplar gibi anlatlmaktadr" {E.F. Gautier).
Bylece slamiyet, eski Dou ve Akdeniz uygarlklarndan dnlemeler yaparak, kendini dinsel ruhuna varana kadar yeniden kurmakta; artk genileyip, dnyevi ve ruhani gerekler ile ortak bir dilin ebekesinin iine girmektedir. Arabistan ara bir dnemden ibarettir;
mslman uygarl belli bir adan, ancak Arap olmayan halklarn
kitlesel bir ekilde slama gemeleriyle, ayn zamanda okullarn tm
mmete yaylmasyla balamaktadr. Bir kez daha, yllanm arap
yeni krbalar doldurmaktadr.
100
Tek: Her yerde, hepsi de istekle "soyut" bir sanat yanstan camilerin, medreselerin ina edildiklerini greceiz. Bunlarn hepsi ayn
modele uymaktadr: Merkezi avlu, kemerler, abdest iin eme, mihrab (namaz klnacak yn belirler) ve mimber; vaaz verilen yer, minare; bunlarn hepsi ayn mimari unsurlar kullanmaktadr: Balkl
stunlar, eitli biimlerdeki kemerler, kubbeler, mozaikler, iniler,
nihayet hat sanatyla ssleme.
Tek: Her yerde ayn llere tabi bir iir duymaktayz. Bu iir
Tanry ("kusursuz gl, Tanrdr", doay, ak, cesareti, soyluluu,
at, devyi ("bu da kadar kitlesel... Toprak onun ayak izleriyle bir
kemer sahibi olur") bilimi, yasak arab ve iekleri, tm iekleri yceltmekte, terennm etmektedir. Ayn zamanda tm tslam aleminde,
Hind'den kaynaklanan ayn halk hikyeleri tedavl etmektedir, bunlar XIV. yzylda kaleme alnan Binbir Gece Masallarndan okumak
mmkndr.
Tek: Felsefe her yerde, Aristoteles ve mezlerinin yeniden ele
alnmasdr; felsefe, Yunanllarn izinden gidilerek, ebedi, buna bal
olarak her tr yaradln dnda olan bir kozmossun iinde Tanrnn
yerini belirleme konusundaki muazzam abadr.
Tek: Kazlarn gsterdikleri zere (rnein Kordoba yaknlarndaki Medinet el-Sahra'daki gibi), her yerde ayn teknikler, ayn endstriler, ayn mobilyalar, ayn endstriyel nesneler sz konusudur.
Ve her yerde, tonu veren Badat'n zevkine gre oluan ayn modalar. En utaki islam lkesi olan ispanya boyunca, nl Doulu airlerden alnan mahlas gibi modalarn, El Murabitlerin gelmesiyle bornosun yaylmasnn, moda edebi temalarn veya tbbi reetelerin bu
lkeye ulama hikyeleri izlenebilir.
Birka kaamak imgeyle bitirmek zere, genelde Msrl olan
hokkabazlarn veyahut Medine veya Badat'ta yetien, Dou'da sarlar, Bat'da krmzlar giyinen ve btn airlerin sz ettilkeri hanende
veya rakkaselerin, ran'dan Endls'e kadar olan yolculuklarn iaret
edelim. Gene her yerde satran ve kurg oyunlar grlmektedir. Bu
sonuncu oyun ok modadr ve tahtadan oyma figrler, eteklikli atlar
kullanlmaktadr. ok srkleyici bir oyundur. "Yzba el Mutemid,
bn Martin, Kurtuba'da evinde kurg oynarken bir dman askeri birlii tarafndan gafil avland".
ki imge daha: X. yzyln banda Horasan valisi olan bir vezirinki, "her lkeye heyetler yollayarak, btn saraylarn adetlerine ve
101
Bilim ve Felsefe
nce bilim: Mslmanlar en ok bu alanda yenilik getirmilerdir.
Ksa konumak zere, trigonometri ve cebir alanndakileri saymak yeterlidir. Trigonometri alannda, sins ve tanjant icat etmilerdir; bilindii zere Yunanllar ay emberin kiriinden hareketle lebiliyorlard; sins, bu kiriin yarsdr. Muhammed tbn Musa, 820
ylnda ikinci dereceden denklemlere kadar giden bir cebir kitab ya103
ynlamtr; XVI. yzylda Latinceye evrilen bu eser, Bat'nin raklk kitab olacaktr. Mslman cebirciler, daha sonra drdnc
kuvvetten denklemleri zeceklerdir.
Ayni ekilde, corafyaci-fnatematikileri, astronomi gzlemcilerini ve bunlarn aletlerini (zellikle usturlab), Batlamyus'un aka ortada olan hatalarn dzelterek, enlemler ve boylamlar konusundaki,
mkemmel olmasa da, harika lmlerini kutlamak gerekir, renci
deil de hoca olsalar bile, bu insanlara, optik, kimya (alkoln damtlmas, iksir yapm, slfirik asit elde edilmesi), eczaclk (Bati'nn kullanaca ilalarn yandan fazlas slam aleminden gelmitir: Sinameki, ravent, demirhindi, kusturucu ceviz, krmzbcei, kfur, uruplar,
yaklar, pomatlar, merhemler) alanlarnda ok iyi notlar verelim; tp
konusundaki bilgileri de Bat'nnkinden tartmasz bir ekilde stndr. Msrl bn el-Nefis, kefi kullanlmadan kalm olmasna ramen, kk kan dolamn, akcier dolamn Michel Servet'den
yzyl nce ortaya koymutur.
Felsefe alannda, Aristotelesi felsefenin yeniden fethinden,
bu felsefenin temalarnn yeniden ele alnmasndan sz etmek gerekir.
Bu yeniden fethin harekete geirdii atlm, almak ve aktarmakla
snrl kalmam -bylesine bir durum pek fazla bir baar olmazd-,
ayn zamanda bir srdrme, ilerletme, aydnlatma ve yaratma faaliyeti
olmutur.
Mslman toprana ekilen Aristoteles felsefesi, vahye dayal bir
dinin karsnda, kendini zorunlu olarak tehlikeli bir insan ve dnya
aklamas olarak sunmutur. nk slamiyet de dnyann genel bir
aklamasdr ve son derece katdr. Fakat Aristoteles btn felsefeyle
uraanlar (yani Yunan felsefesiyle uraanlar) esir almtr. A.
Mez'in Rnesans dnemiyle yapt kyaslama, bu noktada da anlaml olmaktadr: Yer ktlndan tr ancak genel izgileri itibariyle deinebildiimiz nemli bir slam hmanizmas olmutur.
Zaman ve mekn iindeki yeri belirlenmesi gereken, uzun sreli
bir dnce akm sz konusudur. Bu akm be esasl dnre indirgeyeceiz: El Kindi, El Farabi, bn Sina, El Gazali, bn Rd. bn
Sina ve bn Rd bunlarn en nlleridir ve en nemlileri hi kukusuz bn Rd'dr. nk Avrupa zerinde byk yansmalar ol104
kmdarlarn ltfunu tb sayesinde elde etmiler ve hayatlarn gvenceye almlardr. bn Sina bir Tp Ansiklopedisi (kanun) yazmtr,
bn Rd de kendininkini yazacak ve islam tbb, Bat'da uzun sre
bilimin ulat en son nokta olarak kalacaktr; "Moliere'in hekimleri"ni de kapsayan dneme kadar.
Yunan etkisi, slam felsefesine bir i birlik vermektedir. Fizik
adl kitabnn nsznde tbn Rd, "bu eserin yazar, Nikomakhos'un olu, btn Yunanllarn en bilgilisi Aristoteles'tir. Mant,
fizii ve metafizii kurmu ve tamamna erdirmitir. Bunlar kurduunu sylyorum, nk ondan nce, bu bilim alanlarnda yazlan
eserlerin hibirinin szn etmeye demez. Onun eserlerini zamanmza kadar, yani yaklak 1500 yldr izleyen almalar da onun
yazdklarna hibir ey katamadklar gibi, kayda deer hibir hata da
bulamamlardr". Aristoteles'e hayran olan Arap filozoflar, Kuran'
daki peygamberane bir vahiy ile Yunanllarn insan bir yndeki felsefi aklamalar arasnda, ok sramal bir diyalog srdrmeye mecbur kalmlardr. Aklama ve vahiy, dehet verici bir arpmann
iinde, akl ile iman arasndaki kanlmaz tavizleri karlkl olarak
vermilerdir.
Muhammed araclyla ifa edilen iman, insanlara tanrsal bir
mesaj aktarmtr: Dnr acaba tek bana dnyann gereini
kefedebilir ve dogmalarn deeri konusunda akln yarg olarak kullanabilir mi? Btn dnrler, bu ikilem karsnda ok becerikli,
hatta fazlasyla becerikli dyalektikiler olarak ortaya kmlardr.
Maxme Rodinson, "bn Sina'nn dehas bouna deildir, o bulmutur" demektedir. Aslnda z itibariyle ona ait olmayan zm, yaklak olarak yledir: Peygamberler st hakikatleri "mitoslar, ykler,
simgeler, allegoriler, imgesel temsiller" biiminde ifa etmilerdir.
Burada, mutluluunu salamak zere, kitleye ynelik bir konuma biimi sz konusudur. Felsefe ise, bu sylemin ok ilerisine gitme hakkna sahiptir. Bir dilden dierine biimsel ve indirgenemez eliki olduunda bile, felsefe kendine byk bir seim zgrln tanmaktadr.
rnein filozoflar, tpk Yunanllar gibi, dnyann ebedilii'ne
inanmaktadrlar. Oysa, eer dnya eer hep vardysa, peygamberin
ifa ettii zere, zaman iinde belirli bir yeri olan yaradil' anlamak mmkn olabilir mi? Mantnn sonuna kadar giden El Farabi,
tanrnn nesneleri ve tekil varlklar tanyamayacan, ancak kavram106
karay yeniden ele geirdiyse de. denizi kaybetmitir. Asya karsnda onu yan yarya boan, gaddar, vahi ve uzun Mool istilalar
(1202-1405): Trkistan. ran, Kk Asya yle darbeler alacaklardr
ki, kendilerini hibir zaman lanamen loplayamayacaklardr. Badat'n 1258'de Moollarn eline gemesi, bu felketlerin simgesidir.
slam yaralarn tmar edecektir, ama ksmi olarak.
te yandan bu karanlk yzyllar (XIII., XIV. ve XV. yzyllar)
boyunca, aslnda dnya leinde olan ekonomik zorluklar, slam aleminin kendine zg glklerine eklenmitir. O sralarda. in ve
Hind'den Avrupa'ya kadar tm Eski Dnya'nn zerine bir uzun sre
bunalm kmtr. Bu blgede, herey ve yzyllar boyunca ykma srklenmektedir,
Bunalm, Avrupa'da daha ge ortaya kma (1350 veya 1375'
ten itibaren) benzemektedir ve daha abuk sona erecektir (1450-1510
arasnda), ama ok ak bir ekilde varolmutur. Yz Yl Savalar
ad verilen (1337-1453) atmalar bunun iaretleridir. Bu dnemde
Avrupa'da i ve d savalar, toplumsal atmalar, ykmlar ve sefalet grla gitmitir.
yleyse slam aleminin gerilemesinde, "dnyasal" olanla, tamamen slam dnyasna ait olann paylarnn belirlenmesi gerekmektedir.
slam dncesinin sonuncu devi olarak gsterilen bn Haldun'
un marur dnceleri, her halkrda bu genel mutsuzluk ve kapkara
ktmserlik iklimi iinde anlalmaldr. Endls asll olan, ama
1332'de Tunus'ta doan tarihi (bugn "sosyolog" derdik). Grnata,
Tlemsen, Bajeia, Fez ve Suriye'de bir diplomat ve devlet adam hayat geirmi ve 1406'da Kahire'de kad iken lmtr, yani nezdine
eli olarak gnderildii Timur'un seferlerine balamasndan bir yl
nce.
Byk tarihsel derleme eseri olan Kitab el-Jbar, Berberlerin tarihini zgn bir ekilde ele almaktadr. Bu kitabnn Mukaddime'si. tek
bana dev bir eser, bir metodoloji denemesi ve btn iinde ele alnan slam tarihinin sosyolojisi'6\.
Kabaca XVI. yzylla birlikte, tm dnya ekonomisini yeniden canlandran iyi koullarn geri dnmesiyle, slam dnyas Dou ile Bat arasndaki arac konumundan yeniden yarar salama-a
balamtr. Trk ihtiam, "iMte Devri"ne, yani XVIII. yzyla kadar srecektir.
Saln bu geri dn. 1453'te stanbul'un fethinden ok nceleri balam olan, Osmanl Trklerinin imek kadar hzl fetihleri tarafndan belirlenmitir. stanbul'un fethinden kaynaklanan zaferin
yanklar, Trkiye'yi XVI. yzylda Akdeniz'in byk glerinden
biri haline getirecek olan daha sonraki fetihleri simgesel olarak haber
vermilerdir.
slam dnyasnn hemen hemen tamam (Arabistan'daki kutsal
yerler de dahil), Bizans'n yeni efendileri tarafndan tekrar biraraya
toplanmtr. 1517'den sonra, Osmanl sultan, "Byk senyr", mminlerin halifesi haline gelmitir. Trk imparatorluunun dnda yalnzca uzaktaki Trkistan, Cezayir ocann tesindeki Fas ve Safevilerle birlikte, eer deyim yerindeyse, o zamana kadar hi olmad
kadar milliyeti hale gelen Iran kalmtr. Bu arada, Trk ve Mool
mslman paral askerlerin bandaki Babr, Delhi imparatorluunu
ele geirmi ve 1526'da Mugal imparatorluunu kurmutur. Bu devlet, Hind'in byk blmne egemen olacaktr.
Gene 1526 ylnda, Trkler hristiyan Macaristan'n kaplarn
zorlarken (Moha sava), her yerde geleneksel dinin ve Snniliin
zafer kazanmasna neden olan, slamiyetin genel bir toparlanmas,
Trk ve snni biimi altnda gereklemitir. Artk muazzam bir g
atlm, zihinlerin tavizsiz bir ekilde hizaya sokulmalar sz konusudur: kat bir ynetim yerleik hale gelmektedir.
Trk egemenlii, Balkanlar ve Yakn Dou'da aikr bir maddi
refah ve hzl bir nfus artyla akmtr. stanbul'un 1453'teki
nfusu herhalde 8O.OOO'dir. XVI. yzylda asl stanbul, Pera ve skdar'n toplam nfusu 700.000'dir. Btn byk kentler gibi, ok
byk bir lksle korkun bir sefaleti birarada barndran bu bakent,
Osmanllar dneminde klarn uzaklara saan, Sleymanye gibi
muazzam camilerin planlarn ihra eden bir imparatorluk uygarlnn haset edilen modellerini salamtr.
ou zaman reddedilen ama gerek bir ihtiama sahip olan bu
Trk uygarl, tarihilerin almalar sayesinde yava yava su stne kmaktadr: Nihayet tasnif edilen ok zengin Trk arivleri, kaplarn aratrmaclara amaya balamakta ve ok ynl, kesinliki,
ilerlemeci, otoriter, ayrntl saymlar yapabilen, tutarl bir i politika
oluturabilen, devasa altn ve gm rezervleri oluturabilen, mparatorluun Avrupa'ya kar kalkan olan Balkanlar, gebeleri skn
ederek sistematik bir ekilde kolonize edebilen bir brokrasinin arklarn aa kartmaktadr. Sorunlu bir alma sistemi, g bir eitim dneminden geen bir ordu... Akas, ilgin modernlikler.
Bu makine zaman iinde teklemitir, ama XVII. yzyln sonundan nce deil. Sonuncu srama, 1687 Viyana kuatmas olacaktr.
Trk imparatorluu acaba o sralarda, byk serbest deniz meknlarna mahre aamad, Fas'n onunla arasna girdii Atlanie, Kzldeniz ve ranllarn, onlardan da fazlas, stn deniz gleri ve salam
ticari kumpanyalaryla Avrupallarn iddetli muhalefetiyle karlat ran krfezi araclyla kt bir giri yapt Hind okyanusuna
alamadndan tr, denizden yana nefes alamadndan tr m
lmektedir?
Ayn zamanda, yeni tekniklere abuk ve iyi uyum salayamadndan m lmtr?
Veyahut da daha geerli bir neden olmak zere, XVIII. yzylda
113
114
AYIRIM IV
SLAMYETN BUGNK RNESANSI
slam alemi, biraz utanla nc dnya adn verdiimiz, yaayan insanlarnn u cehenneminin veya u tarafnn iine, gerileye
gerileye girmitir, nk eskiden hi kukusuz nisbeten daha iyi bir
konumda olmutur.
Az veya ok ge, ama net olan bu gerileme, XIX. yzylda slam
aleminin aalanmasna, ac ekmesine, sonra da yabanc egemenliinin genellemesine neden olmutur. Olgular iyi bilinmektedir. Bir
tek Trkiye ortak kaderin dnda kalacaktr. Mustafa Kemal Paa ve
onun gsterdii ani ve parlak tepki (1920-1938), bu baml olmama
durumundan kaynaklanmtr. Bu tepki, daha sonraki ulusal kurtulu
hareketlerinin rnei olacaktr. slam alemi bugn tamamen (veya
hemen hemen) kurtulmu durumdadr.
Fakat bamszln kazanmak baka birey, dnyaya ayak uydurmak ve gelecee huzur iinde bakabilmek daha baka bireydir.
115
Bir Sovyet smrgecilii mi? Bu klasiklemi alandaki alkanlk, yalnzca ngiltere, Fransa, Belika, Almanya veya Hollanda
smrgeciliklerini grme ynndedir. Kukusuz, bunlarn bu iteki
paylan muazzamdr. Ama daha az sz edilmekle birlikte, bir Rus,
sonra da Sovyet smrgecilii olmutur; bu smrgecilik bugn 30
milyon mslman (yaklak tm Magrep nfusu kadar) zerindeki
basksn gevetmemitir.
Smrgecilik burada uygun bir terim midir? 1917 Devriminden
beri, muazzam bir zgrletirme ve merkezden kopartn abas olmutur. Yerel zerkliklere tavizler verilmi, ok byk maddi lerlemeler gerekletirilmitir. "Bugn Sovyetler Birlii'nin btn mslman uluslar, zellikle Trkmen ve Kafkasyallar, kendi bilimsel, ynetsel ve siyasal kadrolarna, kendi entellicensiya'lanna sahiptirler.
Tatarlarla aralarmdak fark kapatmlardr ve artk Kazan'n entellektel yardmlarna muhta deillerdir". Kazan, Rusya'daki mslman
kltrnn, eskiden tek merkeziydi.
Fakat mslman cumhuriyetleri arasndaki doal dayanma bu
gelimelerden tr zayflam ve byk bir "Turan" devleti tasars
rafa kaldnlmtr. Bugnk federatif Sovyet sistemi iinde, kltr,
"biimi itibariyle ulusal, ama ierii itibariyle prolataryen ve sosyalisttir". Bunun sonucu olarak hzl bir laikleme meydana gelmi ve mmetin tersine, milliyetilikler gelimitir.
Ksacas, Sovyetlerdeki mslmanlarn sorunlar, u an iin, islamiyetin uluslararas dzlemde yksek sesle iln ettiklerinden farkldrlar. Sovyet mslman cumhuriyetleri bamsz, ama Sovyet btnne sk skya baldrlar (ortak d politika, savunmada dier cumhuriyetlere bamllk, maliye, eitim, demiryollar alanlarnda karlkl bamllklar).
Bylece, sultan Galiev'in d ve deneylerinin uzandayz. Yksek rtbeli bir komnistken (1917-1923), 1929'da lme mahkm edilene kadar kar-devrimci olmuur. Sovyetlerdeki btn mslmanlar tek bir devlet halinde biraraya toplamay ve ideolojik-devrimci
atlmn Asya ilerine kadar yaymay dlemitir. Endstriyel Avrupa ona artk "snm bir devrim oca" olarak gzkmtr ve Asya'y devrimci alt st olularn yeni oda olarak grmtr, tslamiyet, Asya'nn bu devriminin mealesi olabilir miydi?
116
ti'nin yalanlarda kmesi, bunun arpc bir rneidir. Pakistan, Afganistan, ran, Trkiye, Lbnan, Suriye, Irak, rdn, Suudi Arabistan,
Tunus, Cezayir, Fas, Moritanya, Yemen'den her biri, kendine zg
ayrcalklara sk skya baldr ve bu lkeler, d dnyaya ve ondan
gelen tehlikelere kar bazen aniden dayanmaya giriyorlarsa da, birbirleriyle ou zaman ak veya gizli husumetler iindedirler.
nsanlar ve tutkulu bir genlii -en bata niversite rencileriseyirlik ve dramatik hareketlere srkleyen bu kat milliyetilikler, bir
Batlnn haksz baklar asndan ancak devri gemi eyler olmaktadrlar. Biz Batllar, gemite kendi milliyetiliklerimizden ok
ektik ve Avrupa bu yzden ar bedeller dedi.
Adaletsizlik? te bir Afgan entellekteli olan Necmettin Banat'n syledii budur (1959): "slamiyet bugn hem Reformasyona
benzeyen dinsel bir devrim, hem Aufklarung'a (Aydnlanma) benzeyen entellektel ve manevi bir devrim, hem de Avrupa'nn XIX. yzylda tank olduuna benzeyen ekonomik ve toplumsal bir devrimden
(Endstri devrimi) gemek zorundadr ve byk blgesel sistemler
(yani Dou ve Bat bloklar) dneminde kendi kk ulusal devrimlerini yaamak zorundadr. Gezegen boyutunda antlamalarn yapld
bir dnemde, mslman lkeler hl kendi Garibaldi'lerini aryor ve
bekliyorlar".
Garibaldi'nn kl ansn karalamak elbette sz konusu deildir. Ama dn gerekli olan ulusal birlik savalar, Avrupa'ya bildiimiz korkun maliyetleri getirmilerdir.
Uluslar halinde blnme bugn slamiyetin daha yararna mdr?
Bu cins paralanmalara hi tahamml edemeyen bir ekonomik dnyada, acaba mslman lkeleri bir kmaza sokma tehlikesi yok mudur?
Ayrca tehlikeli arpmalara gebe deil midir? Belli bir askeri gce
sahip her bamsz devlet, panislamizm' veya panambizm'i.yalnzca
kendi tarznda ve yalnzca kendi kar ve taleplerinin diliyle yorumlamaktadr. Pakistan, Irak, Msr, tm dnyann gzleri nnde byle
davranmaktadrlar ve bu yol herkese aktr.
Bu milliyetilikler, zorunlu bir aamadan ok, zorlukla elde edilen bir bamszln bedeli olarak ortaya kmaktadrlar. Her milliyetilik, bir "smrgecilik-kartl", yabanc egemenliine bir panzehir, gelecekteki bir kurtulu vaadi olmutur ve yle kalmtr.
Btn Arap milliyetiliklerinin eski dmanlar olan srail'e kar duyduklar husumette bizi artacak birey yoktur, ikinci Dnya
119
123
liz; her yerde nasihat ve kredileriyle ABD ve onun glgesi olan dikkatli SSCB. Nihayet, toplumsal devrim her yerde ehresini gstermekte ve taleplerini sralamaktadr.
Rzgr slahattan yana esmektedir. 27 Mays 1960 askeri darbesinin ok umutlar yaratt Trkiye'de, slahat gecikmektedir, tran'da,
genliin ve eski babakan Musaddk taraftarlarnn kar kmaiarna ve komnist Tudeh partisinin uzak durmasna ramen, tepeden
gelen muhafazakr ve ilerlemeci bir devrim yol almaktadr; rdn'de,
cesur bir kral tm tehlikelere gs germektedir; Lbnan, Yakn Dou'nun svire'si olmak istemektedir; devrimin hakiki olmaktan ok
szde kald Irak'ta, Krt ayaklanmas derin bir yara amaktadr;
Msr, Suriye'nin ayrlmasndan sonra komnist bir siyasete ynelmektedir. Listeyi tamamlamak zere, Kemir yznden Hindistan'la
atma endiesi tayan Pakistan'; Hindistan'n Goa zerindeki baarsndan cesaretlenerek Hollanda Gine'sini ele geirmek isteyen Endonezya'y; Cezayir trajedisinin zme ulamasndan sonra, kendine
hangi hayat yolunu seeceini aratran tm Kuzey Afrika'y da saymak gerekir.
Btn bu kayglar, mslman devletlerin siyasetleri zerinde
arlk yapmata, onlar beklenmedik heyecanlara, dierlerine de zarar
veren darbe ve kar-darbelere srklemektedir. Tutkulardan kaynaklanan Bizerte olaynn (1961), Fransa'ya (ama o zengindir) ve Tunus'a (ama o fakirdir) nelere mal olduunu kim hesaplayabilir? Acaba
bu bunalmda, yalnzca Bizerte'nin gelecei mi, yoksa birbirlerini yaralam iki gurur mu sz konusuydu? Fransa buruktur, nk slamiyet iin ok ey yaptn dnmektedir (ki bu tam bir gerektir);
slam alemi buruktur, nk kendine tannan bamszln tam olmadn dnmektedir, ama eksi tarafndan hemen nc dnyann iine sokulan hibir lke gerekten bamsz deildir.
Bu ekonomik bamllktan, eski metropoller ancak ksmen sorunludurlar. Bu zayflk, ayn zamanda birok zel nedene, slamiyetin gemiine, onun doal fakirliine, an mfusuna da baldr.
Bunlarn hepsi de, devalar olsa bile, korkun hastalklardr.
124
126
Nfus art hz karsnda, bir tek fert bana haslann olduu haliyle muhafaza edilmesi olgusu bile, muazzam nfus artyla baa kabilen, kesin bir ekonomik canlla tanklk edecektir.
slam lkeleri, btnleri itibariyle bu canll gstermektedirler.
Bazen gerilemeler oluyorsa da, ilerleme srmektedir. Bu dnyann insanlar, gnde ortalama fert bana 2.600 kalori tketmektedirler (refah eii), fakat genelde asgari geimliin altnda kalnmakta ve birok yerde alk yaanmaktadr: Yani zenginlik ile fakirlik arasndaki
snrn altnda, fakirlik ile sefalet arasndaki snrn stnde. te ilk
nemli nokta ortaya kt.
eitli lkelerin konumlar bu iki snr arasnda deikenlik gstermektedir. Fert bana hasla sralamalar (dkten yksee doru)
yledir: Libya, Afganistan, Nijerya, Pakistan, Endonezya, rdn,
Suriye, Iran, Msr, Tunus, Irak, Fas, Cezayir, Trkiye, Lbnan. Bu rakamlar dktr ve gelimi lkelerdekilerin ok altndadr.
Dn ve bugn Fransa'yla ortak olan lkelerin (Lbnan, Suriye,
Fas, Cezayir, Tunus) hemen hepsinin, en iyi konumlarda olduu farkedilecektir. Kukusuz bunun baars tamamen Fransz smrgeciliine ait deildir, ama zellikle belli bir entellektel ve ynetici kadro
oluturmas ve onlar kendi uygarlna ortak ederek katkda bulunmutur.
Lbnan en bata yer almasn, tm tslam alemine, Kara Afrika'ya ve Latin Amerika'ya gnderdii gmenlere, kapitalistlere, kltr ihracna ve iki dinli olmasna (hiristiyan ve mslman) borludur;
Cezayir'in baars ise, Fransz ve uluslararas yatrmlardan kaynaklanmaktadr.
Karsna kan mcadelede, her ekonominin ans ve stnlkleri vardr: Irak, tran, Suudi Arabistan, Cezayir'in petrol; Msr'n
Nil'i, Svey kanal, yksek nitelikli pamuu, dokuma endstrisi;
Trkiye ve Fas'n ounlukla ok akllca kurulmu endstrileri; Endonezya'nn kauuk, petrol ve kalay; Pakistan'n buday ve jt vardr.
Bu kozlar harikadr, ama oyun g ve rastlantlara tabidir.
zlecek sorunlar zordur. Bunlar hem ekonomik, hem toplumsal olup, birbirlerine yle bir dolanmlardr ki, tek tek ele
128
129
nn yattn dnmeye fazlasyla eilimlidir. Sorun aslnda ok daha telere gitmektedir. Sosyalizm alanndaki deneyler, islam aleminin
gnelerini bylemektedir. Bat ou zaman, kartondan bir tiyatro dekoru halindeki'toplumsal ortamda, yalnzca gerici aristokrasiyle ibirlii yapmaktadr. Baka alanlarda olduu gibi, burada da gerek bir
"global siyaset"ten yoksundur.
Nitekim sorun; slam alemini Ba'dan gelen zmn bizatihi
stn veya bir dierine tercih edilir olduuna ikna etmek iindir. Ksacas sorun, azgelimi lkelere, onlara uyarlanm, onlara gelecek
ve umut yolunu aan, geerli bir planlama modeli sunabilmektir.
liklerden etkilenecektir. Ama eer Pakistan veya Endonezya'ya gidilecek olursa, benzemezlikler daha da artacak, Kara Afrika da ise daha
vurgulu hale geleceklerdir. nk islam uygarl buralarda kendininki kadar, bazen de onunkinden daha gl baka uygarlk akmlarna
arpmaktadr.
Kara Afrika'daki ba, hl yalnzca dinseldir. slamlatrma faaliyeti, panarabizm nedeniyle bu ie byk bir gayretle sarlan Msr
tarafnda, Franszca konuan lkelerde ve Franszca olarak srdrlmektedir. Bunun anlam, kltr balarnn hemen hi bulunmad, en
fazlasndan narin ve dolayl olduklardr. stelik, sa'nn dinini olduu gibi, Muhammed'in dinini de ayn serbestlik iinde dntren,
A/h'Jfehlatran bu kitle asndan, bu dinsel ban etkili olduu o kadar kesin deildir. Ksacas, panislamizmin Afrika'daki etkisi, siyasal
ve en fazlasndan toplumsaldr; bir uygarlk olgusu olarak grlemez.
Pakistan ise, hakl olarak Hind-mslman ad verilen bir uygarlk evresine mensuptur. Pakistan'n resmi dili Urduca, Farsa, Arapa kelimelerle Sanskritenin karrmdr. Bu dil Arapa gibi sadan
sola doru yazlmakta, ama ona hi benzememektedir.
Oysa, slam uygarlnn birlii iinde yer alan lkelerin en gvenilir gstergelerinden biri dildir. Eskiden islamiyetin imentosu olmu olan "edebi" Arapa, bugn de yaz dili olarak kullanlmaktadr.
Dier bir ba: ekonomik ve toplumsal sorunlar, esas olarak khnelemi, geleneksel ve bugne kadar muhafaza edilmi bir islam uygarl ile, onu her bir yandan kuatan modern bir uyarlk arasndaki
oktan kaynaklanmalar lsnde, hemen her yerde benzer formllerle ortaya kmaktadrlar. Sorunun bir lkede henz taslann kartlm olmas, bir bakasnda ise zerinde kararl bir ekilde gidiliyor olmas; hareket noktalarnn zdelii nedeniyle, yani eyann
tabiat gerei, kendilerini kuatan zmlerin benzer olmalar olgusunu hi deitirmemektedir. Sonu olarak, gelimi lkeler slam lkelerine kendi gelecekleri gibi gzkmektedirler.
Ana vatannn dndaki blgelerdeki islamiyet -Kara Afrika,
Endonezya, in-, bu konuda da btnden farkllamaktadr, nk
kaderi baka uygarlklannkine baldr.
kinci soru: slamiyet, modern endstriye ve teknie yaklamas lsnde, eski geleneksel uygarln, eski bir elbiseymis gibi
kartp atacak mdr?
132
Bu soru, islamiyetin geleceine zg deildir. Bu sorunun anlam: Makine, bilgisayar, otomasyon, atom uygarl olan modem uygarlk, kendi dorultusunda ilerlerken, zgn uygarlklar yok edecek
midir?
Makineye dayal yap, saylamayacak kadar ok sonucuyla birlikte, hi kukusuz bir uygarln yapsn bozma ve yeniden ekillendirme olanana sahiptir. Ama hepsini deil, nk makineler tek
balarna bir uygarlk oluturmamaktadrlar. Bunun byle olduunu
iddia etmek, Avrupa'nn endstri devrimi esnasnda tamamen yepyeni
olarak doduunu sylemekle edeerli olacakn Oysa endstri devrimi Avrupa iin de bir ok olmutur. Zaten, makineye dayal yapnn
tm dnyay birletirme, tek tip haline getirme yeteneinin olup olmad; ancak Avrupa lkelerinin gemilerine bakarak anlalabilir.
Hristiyan ve hmanist Bat'nn btnsel uygarlna bir yzyldan daha uzun bir sreden beri ortak olan, hemen hemen ayn sralarda, ayn endstrileme macerasna dahil olan; ayn tekniklerle, ayn bilimle; benzer kurumlarla donanan, makineciliin tm toplumsal
biimlerine sahip olan btn bu Avrupa uluslar, bugn bir Fransz,
Alman, ngiliz, Akdeniz uygarlndan sz edilmesine neden olan
gl zgnlklerini kaybetmeliydiler... Oysa, endstrilemenin tektipleme demek olmadn anlamas iin, bir Franszn Man' gemesi, bir ngilizin Ktaya gemesi, bir Almann talya'ya gitmesi yeterlidir. Blgesel zgnlkleri yok edemeyen teknik; temelden farkl
blgelerin, felsefelerin, insani deerlerin ve maneviyatlarn zerine
kurulmu byk uygarlklarn gl kiiliklerini nasl tahrip edebilir?
Eer teknik kendini islam alemine, marxizmin, yani islamiyetin
geleneksel manevi deerlerine zt deerlerin eliinde sunacak olursa,
sorun acaba farkl bir ekilde mi ortaya kacaktr? Bu daha kesin ve
sklkla sorulan soruya cevap vermek ne uygun, ne de tam olarak
mmkndr. Bu sorunun bizim aratrmamzn esasn deitirecei
de kesin deildir.
Acaba, marxizmin tek bana bir ikme uygarl olmad; toplumsal bir yneli, iradi bir hmanizma, bir rasyonalletirme olduu
sylenebilir mi? Eer bugn slam aleminde uygulanacak olursa, hi
kukusuz tpk Sovyet lkesinde Rus uygarl ile marxizm arasnda,
in'de in uygarl ile marxizm arasnda, olduu gibi, bir paylam
ve birarada yaama halinde ortaya kacaktr. Marxizm bu iki uygarl etkilediyse de, onlar yoketmemitir ve bazen byle bir amac da
133
olmamtr.
Y. Mbaret, bylesine bir snavda, "slam marxizme, hristiyanlktan daha zorlukla direnecektir, nk dnyevi ile ruhaniyi henz ayramamaktadr. Ruhani alan, konnistlemi mslman bir
toplumun tekniki maddilemesi ile birlikte hareket etmeye daha kolaylkla eilimlidir." derken hi kukusuz hakldr. Neden hakldr?
nk Hristiyanlk, her yerde veya hemen her yerde, endstri devriminin darbesinden nce, bilimsel, rasyonalist ve laik bir ilerlemenin
darbesine maruz kalm ve uzun bir dnem iinde buna uyum salamtr; bu uyum sreci sancl olmutur, ama sonunda terketmesi gerekeni terkederek, bugnk dengesine ulamtr. Artk teknie, rasyonalizme ve marxizme kar donanmldr.
Hayatn her eylemini hkm altnda tutan islamiyet asndan,
teknik (marxist olsun veya olmasn) ateten bir emberdir. slamiyet
ok eski bir uygarlk olmaktan karak, imdiki zamann alevleri iinde genleebilmek iin, bu emberin iinden bir hamlede gemek zorundadr. Seecei yol, ona ve dnyaya, bir o yana, bir bu yana salnan devasa bir sarka gibi olan ifte dnyaya bamldr. slam alemi,
tpk nc Dnya'nn tm gibi, istedii yne deil de, iki bloktan
daha ar olanna doru- ilerleme tehlikesi iindedir.
134
ikinci Blm
KARA KITA
AYIRIM I
GEM
Kara Afrika veya daha dorusu Kara Afrika/ar, iki okyanus ile
iki l arasna hemen tamamen hapsolmulardr. Kuzeyde ok geni
Sahra, gneyde byk Kalahari; batda Atlantik, douda Hind okyanusu. Bunlar ciddi engellerdir ve bu ciddiyet, Afrika'nn komu okyanuslara zorlukla kabilmesi nedeniyle artmaktadr. Kara Afrika'nn
iyi limanlar, ulama uygun nehirleri (hzl akan kesimleri, elaleleri
ve azlarnn kumlu olmas nedeniyle) yoktur.
Fakat engeller alamaz nitelikte deillerdir. Hind okyanusu ok
erkenden, musonlarn geli-gdi ynlerinde yer deitirmelerinden
yararlanan teknelerle dolmutur; Atlantik XV. yzyldan itibaren Avrupallarn Byk keifleriyle fethedilmitir; Kalahari gney yolunu
ancak yar yarya kapatabilmektedir; Sahra'ya gelince, daha Eski
an balarnda almtr ve Kuzey Afrika'ya devenin Miladn ilk
yzyllaryla birlikte gelii, Sahra trafiini on katna kartmtr:
Kuzeyden tuz ve ileri tarihlerde kumalar; gneyden zenci kle ve toz
altn.
Sonu olarak, Kara Afrika d dnyaya eksik ve ge olarak almtr. Ancak, bu ktann kap ve pencerelerinin yzyllar boyunca
sk skya kapal olduklarn dnmek hata olacaktr. Burada emredici bir hkmranl olan doa, gene de emirleri dikte etmede tek bana deildir; tarihin de sklkla sylenecek sz vardr.
137
Meknlar
Corafi belirleyiciliin hereye tek bana egemen olmadnn kant, Afrika'nn yalnzca bir parasn igal eden Kara Ktann snrlarnn, marjinal alanlarnn incelenmesiyle hemen ortaya kmaktadr.
a) Su geirmeyen veya geiren bir blm gibi olan Sahra,
kuzey-dou ve dier ynlerinde kendini Kara dnyann karakteristik
bir snr olarak dayatmaktadr.
Kara Afrika, Ortak Pazar komisyonlarndan birinin ad gibi,
"Sahra'nn gneyindeki Afrika"dr. Akdeniz kylarndan Sudan Sahel'ine kadar olan blgedeki Afrika halklar, beyaz rktandrlar. Bu
beyaz Afrika'ya herhalde Etopya'yi da eklemek gerekir. Bu lke, inkra mmkn olmayan etnik unsurlara sahiptir; bunlar gerek Melano-Afrikahlarn melezlenmesinden ok farkl olan melez bir halkn
iinde erimilerdir. Etopya bundan da tesi, uygarlndan, hristiyan
olmasndan (M.S. 350'den beri), ayn anda hem hayvancl, saban,
buday, hem de ba bilen tarmnn kalitesinden tr, zgn, ayr
bir dnya olup, hem onu eskiden kuatmay baarm olan slamiyete, hem de bugn onu Kzldeniz ve Hind okyanusunda soyutlamaya
uraan Avrupal glere direnebilmitir.
Hatta, tarih ncesi uzmanlar ve etnogratlar, Etopya'nn ok eski
tarihlerde saban ve evcil hayvanlarn yaylmasnn ikincil merkezlerinden biri olduunu dnmektedirler (icatlar yapan byk merkez
Hind'dir). apayla alan ok saydaki zenci kylnn beklenmedik
ayrcal olan hayvanclk, Etopya'nn aracly olmadan dnlemezdi bile.
Acaba fiili durumda, kuzeyde Nil lkelerine kadar (altnc elaleye kadar), douda eitli l Somali'lerine kadar ve gneyde Kenya'ya, hatta daha telere kadar uzanan ve merkezi Etopya olan, geni
bir Dou Afrika alan yok mudur? Ne beyaz, ne de siyah deil de.
ikisi birden olan, tpk beyaz Afrika gibi bir yazya (yleyse bir tarihe), kuzeyin byk ma merkezleriyle balantl bir uygarla sahip
olan; Asya, Akdeniz ve Avrupa arasndaki u devasa macerann iinde inkr edilemez bir yeri olan, ara bir Afrika. Son olarak da, Sahra'nn Etopya'nn dousuna doru, Eritre ve Somali'ler araclyla
138
den gelmilerdir. Bunun kant (narin bir kant, ama gene de bir kant), Endonezya ile Madagaskar arasndaki dmdz bir yolculuun
doal hatta zorunlu menzilleri olan Mascareignes, Reunion, Maurice,
Rodrigo adalarnn XVII. yzyla kadar insansz olmalardr.
Ksacas, byk aday kendi alanlarna dahil edenler ve onu Afrika ktasndan kopartanlar, Hind okyanusu1 nun tarih ve uygarl olmutur. Fakat Afrika ktasnn ok yaknda olmas, bugn adann kaderini buraya balamaktadr.
Kara dnyann anlalmas konusunda, corafya tarihin
nne gemektedir. Corafi ereve, tek bana yeterli deilse de,
gene de daha anlamldr.
klim, zorunlu olarak farkllaan hayat tarzlarna yol aan geni
aalk ve otluk alanlarn birbirlerini izlemelerini aklamaktadr.
Bat ynnde, Ekvator yamurlarnn suyu dt yerde kalmakta ve devasa bakir ormanlar kitlesini meydana getirmektedir. Bunlar, ayn enlem zerinde yer aldklar Amazon ve Endonezya ormanlaryla zdetirler.
Buras, "boazna kadar suyla dolu, dev aalarn kitleler oluturduu, alt kesimlerinde bitkilerin birbirlerine dolanarak karanlk ve
sessiz bir alan oluturduu, her trl toprak almasna direnen, insan
yerlemesine ve hatta ulam yoluna hasm, bir tek nehirlere geit
veren snger-orman'dr; burada insanlar ancak balklk ve avcla
dayal, soyutlanm ve ksa sreli bir hayat srdrebilmektedirler".
Buras, Afrika'nn herhalde ilk halk olan u Negrillolarn soyundan
gelen Pigmelerin yaamlarn srdrdkleri, en mkemmelinden bir
snma alandr.
Bu orman, Ekvator'un kuzeyinde, geyinde olduundan daha
geni alanlara yaylmakta ve Gine krfezinin kuzey kylarn Liberya'dan Kamerun'a kadar doldurmaktadr. Haritamzda yer alan medyan kesinti, aal savanlar ve palmiye plantasyonlanyla gney Dahomey'e denk dmektedir. Ekvator orman, dou ynnde Kongo'nun
meydana getirdii anakla birlikte, Dou Afrika'nn yksek engebelerine kadar duraklamaktadr.
Bu muazzam ormanlarn etrafnda, giderek daha kurulaan tropikal ormanlar, emerkezli daireler halinde yer almaktadrlar; daha sonra aal savanlar (yksek otlar, aa bekleri), su boylarnca yer alan
140
etkileimler ve ilikiler tarafndan kolaylatrlmaktadr. Bu nisbi kapanmlk, Avrupallarn geliinden ve byk g dalgasndan nce
(ve hatta bugn bile) asla kapatlamayan nemli aklklar aklamaktadr. rnein, tekerlein, sabann, srm hayvannn, yaznn bilinmedii kaydedilmektedir. Bunun istisnalar, Etopya (ama buras
tam olarak Kara Afrika'ya mensup deildir) ile islamiyet tarafndan
erkenden islamlatrlan Dou kylar ve Sudan'dr, ama bu kta da
yaz islamiyetin maldr.
Bu rnekler tek balarna, d etkilerin, Sahra'nn gneyindeki
Afrika'nn devasa kitlelerinin iine ancak damla damla szabildiklerini gstermektedirler.
Firavunlar Msr'nn Zenci toplumlar zerindeki etkilerine ilikin, ok tartlan, ama hi aydnlatamayan sorun da ayn eyi gstermektedir. Gabon'da bir camdan inci, eski Belika Kongo'sunun gneydousundaki Malonga'da kk bir Osiris heykeli, Zambezi'nin
gneyinde bir bakas bulunmutur: Bunlar narin kantlardr, ama gene de baz dk hacimli ilikilerin varlna dair belirtiler sunmaktadrlar; bu ilikiler zellikle geni bir alan olan sanat ve sanat teknii
alannda (balmumu kalba dkme gibi) olmu olmaldr.
Buna karlk, baz Uzak Dou kkenli pirin trleri, msr, ekerkam, manyoka gibi d kkenli bitkilerin gelii, hi kukusuz
ge tarihlerde olmutur. Onlar herhalde hi tanmayan eski Kara Afrika, bu bitkilerle ilikili olmamtr.
Dier zayflklar: tarm topraklarnn incelii, iklim nedeniyle tarmsal alma gnlerinin ksal, halkn ounun yoksun olduu ete
dayal bir beslenmenin yetersiz boyutta olmas.
Afrika kabilelerinin ou, eti yalnzca byk bayramlarda yemektedir. Kenya'daki Kikayu kabilesinden iftilerin, tarlalarnn etrafndaki baz kk bo alanlarda yetitirdikleri kei ve koyunlar,
kamusal kurban trenleri iindir. Bunlarn komular olan gebe
Masai obanlan; srlerinden elde ettikleri rnlerle geinmektedirler, ama hayvanlar ok deerli olduundan, onlar kesip yememektedirler. Et, g ve erkeklik veren et, her yerde kttr ve u Pigme av
arksnn kaba bir ekilde ifade ettii gibi, haset kaynadr.
Senden baka kimsenin gemedii ormanda,
Avc, kalbini serin tut, kay, ko, sra,
Et senin nnde, koskocaman en et,
144
tarihi, 1885), geni ktada hl sahipsiz kalm olan, ancak yarm tannan ve artk tamamen smrgeleecek olan yerleri bir harita zerinde paylama iini tamamlayan Avrupal glerin, ktaya kaba bir ekilde yerlemeleri.
Tarih, Kara Afrika'da st dereceden siyasal ve kltrel biimlerin kabuklarndan kmalarna yalnzca, bir yandan tarma ve
hayvancla bal kaynaklarn ve te yandan da daryla temasn
(ya Sahra snrlar boyunca, ya da Hind okyanusu kylan boyunca)
saland yerlerde olanak tanmtr. Eski mparatorluklar, eski
gelikin ehirler bu alanlarda yer almaktadrlar.
Bylece, toplumlar ve kltrleri devletler halinde rgtlenen,
gemii nisbeten bilinen bir Afrika, zel bir Afrika; tarihini yakalayamadmz dier Afrika'dan farkllamaktadr. Portekizli bir kif
XV. yzylda, Sahra'nn Atlantik kys yerlilerine ilikin olarak, kmseyici bir ifadeyle unlar sylemekteydi: "Krallar bile yok". Demek ki, tarihin nisbeten tand, krallar olan Afrika ile; unutulmuluk tarafndan kemirien, kralsz dier Afrika vardr.
Demek ki Kara Afrika, bu iki ok uzun kynn, ona islamiyetle
temas salayan iki marjn zerinde gelimitir. Bu temas, her zaman
"bar ve ho olmamtr. Bu temas, ou zaman bir smrgeletirme biiminde olmutur, ama Kara Afrika, bizzat bu smrgeleme
araclyla da doru soluk alabilmitir.
lk klar, Afrika'nn dou kylarn aydnlatmlardr. Bu i,
Miladdan yzyllarca nce ve Arabistan ve Hindistan'la olan temaslar
sayesinde gereklemitir. Ancak ilk srekli ilikiler, ancak VII. yzyldaki ilk islam yaylmas srasnda, Arabistan ve ran'la kurulabilmitir. Bir dizi ticari piyasa, 648 ylndan itibaren domaktadr: Mogadiio, Sofala, Melinda, Mombosa, Brava, Zanzibar, bu sonuncu
kent 739'da, yarmadann gneyinden gelen Araplar tarafndan kurulmu, buna karlk Kilva, X. yzylda ran'n iraz kentinden gelenler (irazi) tarafndan yaratlmtr.
Bu kentler, kle, fildii ve altn ticareti yznden olduka byk
bir faaliyete sahne olmulardr. Sofala'nn hinterlandnda bol bulunan
ajtm, daha Mesudi (916) ve bn el-Vardi (975) gibi Arap tarihilerinin
dikkatini ekmitir. Altn yatak ve madenleri, Zambezi ile Limpopo
nehirleri arasndaki Matabela yaylasnda ve tersinin savunulmu ol146
masna ramen, bugnk Transvaal blgesinde bulunmua benzemektedirler. Sz konusu olan toz veya para altndr. Bu ticaretin tm, Muson araclyla Hind'le balantldr ve oradan gelen demir
ve pamuklularla karlamaktadr.
Afrikallarn kitlesi karsnda, bu kentler ancak kk bir Arap
ve franl aznla sahiptirler; zaten bu kentler Arabistan'dan ok Hindistan'la temas halindedirler. Bu kentlerin ncelikleri XV. yzylda
zirvelerine ulaacaktr, ama bu dnemde bile ekonomi para-ncesidir
(takas ekonomisi), hi deilse hinterlandla olan ilikiler bu trdendirler. Ama hinterland da bu durumdan krl kmtr. lkenin derinliklerinde baz siyasal inalar sz konusu olmutur. Bunlardan biri,
Gney Rodezya'daki Monomotapa kralldr (Monene Motapa: madenlerin efendisi). Bu krallk tanndndan daha ok hrete sahiptir
ve XVII. yzylda Rovzilerin Mambo'su (hkmdar) tarafndan yklmtr.
Portekizlilerin Vasco da Gama'nn yolculuunu takiben (1498)
Hind okyanusuna yerlemeleri, gney Afrika kys tccar kentlerine
lmcl bir darbe indirmi midir? Bugn, byle brey olmad sonucuna varl maktadr. Yar Arap yar Afrikal olan bu uygarlk, klarn, ky kentlerinin boyunduruk altna almaya uramadklar i
kesime doru samay srdrmtr. Eskiden Orta aa kadar geri
gittikleri sanlan Kenya ve Tanganika ky kent harabeleri, aslnda
XVII,, XVIII., hatta XIX. yzyllara aitmie benzemektedirler. Bu
kentlerin btnn karakterize eden bir ayrnty geerken hatrlatalm: Beyaz ve mavi in porselenlerinin tm kentler tarafndan kullanlm olmas.
Nijer yay imparatorluklar, bizi islamiyetle baka bir kltrel
snra, alkantl ve verimli bir snra gtrmektedir.
Daha nce de sylediimiz zere, Sahra trafikleri ve sahilleriyle
olan temas. Miladn balarnda Kuzey Afrika'ya ve l yollarna develerin gelmesiyle daha da genilemitir, ticaret hacmindeki art (altn ve kle), kervan saysnn katlanmas, Beyaz Afrika'nn (SemitoSami) Zencilerin lkesine (Araplarn Bled es Sudan dedikleri yer)
daha fazla dalmasna neden olmulardr.
mparatorluklarn ilki olan Ghana, 800'ler civarnda kurulmua
benzemektedir (Charlemagne'n adalarndan biri). Bakent Ghana,
zengnliiyle nl olup (bu n ataszlerine bile gemitir), Sahra snrna yakn ve Bambako'nun 340 km. kuzeyindeki Kumhi Saleh'teydi.
147
Acaba bu kent, kuzeyden gelen beyaz derililer tarafndan m kurulmutu? Olabilir; bu kent her halkrda abucak siyah derili insanlarn
eline gemitir. Bu zenciler, Mande halknn (Mandingalarn bir kolu) bir dal olan Sonirihelere mensuptular. Mslmanlar kente 1077'de
saldrmlar, ele geirmiler ve tahrip etmilerdir.
Fakat altn trafii (Senegal, Benue ve Yukar Nijer'in altn yataklarndan itibaren) srd iin, ksa bir sre sonra yeni bir imparatorluk ortaya kmtr; bu imparatorluk hafife douya kaymtr.
Bu durum Mandingalarn iine gelmektedir ve imparatorluk artk islamiyetin damgasn tamaktadr: Bu Mali imparatorluudur (tm Nijer yayn egemenlii altna alacaktr). Mekke'de hacca da gidecek
olan Kahhan Musa'nn hkmdarl srasnda (1307-1332), Nijer kylarna ok sayda tccar ve okumu kii gelmitir. Timbuktu o tarihlerde kl bir bakenttir ve gebe Tuaregler buraya dzenli olarak gelmektedirler. Bunlar daha sonra bu kenti ele geirerek, imparatorluun kmesine katkda bulunmulardr.
Bunun zerine Dou ynnde yeni bir kopu, Songhay imparatorluu'nun zafer kazanmasna yol aacaktr (bakentleri Gao ve
Timbuktu). Bu imparatorluk Libya'yla olan ilikileri ve Sonni Ali'nin
(1464-1492) baarlar sayesinde geliecektir. Sonni Ali, hi kukusuz btn bu imparatorluk kumcular iinde en gl ahsiyettir. ok
mmin bir mslman olamtr, ama yerine geen hkmdarn dzmece Muhammed Askia tarafndan yenilgiye uratlmas, islamiyetin
bu yeni imparatorluktaki kesin zaferini belirleyecektir.
Ancak, Nijer blgesi imparatorluklarnn anl gnleri artk gerilerde kalmtr: Portekizliler tarafndan kefedilen deniz yolu, Sahra
trafiklerini srekli andrmaktadr. spanyol asll dnmelerin ynetimindeki bir Fas seferinin 1591'de Timbuktu'nun fethiyle sonulanmas ve Songhay imparatorluuna son vermesi, ite bu aikr gerileme srecinin iinde meydana gelmitir. Fas sultan Mulay Ahmed, bu
seferin baars sayesinde el Mansur (zafer kazanan) ve el Dehbi (altn yaldzl) unvanlarn alacaktr. Ancak sefer, altn lkelerinin masals zenginliklerine kavuacaklarn sanan Fasllar asndan tam bir
hayal kmklyla sonulanmtr. Sultan, bu fakir lkelerin zerinde
biimsel ve uzak bir egemenlik srdrecektir. Bu lkede, 1612-1750
arasnda en azndan 120 paa birbirini izleyecektir. Bunlar Moritanyal garnizonlarn elinde oyuncak olacaklar, onlar tarafndan seilip,
onlar tarafndan grevden uzaklatrlacaklardr.
148
8. Afrika ve i eitlilikleri.
Ulusal eitliliklerin zerinde, devlet
gruplarnn henz narin balan dokunmaktadr.
9. Afrika ve Bat
"Franszca konuan" bir Afrika'nn yannda, daha dank bir tngilizcekonuan
Afrika vardr. Kltrel balara, ekonomik balar tekabl etmektedir.
bir ortak dil salayarak, tnlara yararl bir alel sunan smrgecilik, Afrika'ya bunlardan iki tane birden vererek, ktlk yapmir: Franszca ve ngilizce. Bir dilin kendiyle birlikte getirdii ve eitimle yaygnlatrd btn herey, dnme alkanlklar, Afrika'nn btnleme abalarn engelleyebilir ve ktay biri Fransz, dieri de ngiliz olan iki kitle halinde blebilir. Nfus bakmndan daha kalabalk
olan ngiliz Afrika'snn; eitim sistemi ok daha eskilere dayanan,
kltrel adan gl Fransz Afrika'sn yok edemeyecei aka ortadadr, nk bu kltrel stnlk, bu Afrika'ya salam siyasal ve
ynetsel kadrolar salamtr.
Bu apl blnme unsurunun, ktann tarih ve corafyasnn getirdiklerine eklenerek, Afrika Birlii dn zora sokmas can skcdr.
155
AYIRIM II
KARA AFRKA:
BUGN VE YARIN
Afrika'nn Uyan
Afrika'yla uraan btn aratrmaclar u noktada hemfikirdirler: Kara insann karakterinin yorulabilirliine, onun devasa uyum,
zmleme, sabr yeteneine gvenmek. Bu olanaklar ona, henz ilkel
bir ekonomiden tamamen modern bir ekonomiye doru tek bana, giderek daha yalnz bana yol alrken; kk gemite olan bir yaam
tarzndan, geleneklerden bugnk dnmlere geerken; kabile rgtlenmesinin ar bast bir toplumdan modernleme ve endstrileme yolunda zorunlu olan ulusal bir disipline atlarken gerekli olacaklardr. Herey, hatta zihniyetler bile yaratlmay beklemektedir.
Kara Afrika'nn bu uzun sre snavna dank bir dzen iinde
157
ya'daki kentler sayesinde ste kan, ingiliz Afrika's olmaktadr. Gelime, kent demektir: Nijerya kentleri Kara Afrika'nn en bykleridir.
Gine hari, Franszca konuan Afrika, Ortak Pazar'n gcne
yaslanmaktadr. Oysa, ngiltere Ortak Pazara girse bile, ne Nijerya, ne
de Gana bylesine bir ortakla raz olacaa benzememektedirler.
Fransz Afrika's nfustan yana nisbi fakirliine ramen, deerli
kltrel kadrolara sahiptir: Eitim bu lkelerde olduka ileri gitmitir.
Nihayet kentlerden sz edelim; corafyaclar, bir tek Dakar kentinin
dnya leinde bir konuma sahip olduunu sylemektedirler. Bu
kent, gney Atlantie ve telerine, Afrika'y kateden kara eksenine
hkmetmektedir. Btn bunlar, elbette dnya ulam ebekelerinin
ritmine gre deiebilir veya pekiebilir.
Gerek oyun, g, say ve ekonomik gelime terimleri iinde
beliren bir evrim tarafndan oynanmakta deil midir?
ok gecikmi olan kta ekonomisi, dnmden geirilmemi
maden veya gda rnleri (Senegal'deki ya tasfiyehaneleri veya Gine'deki alminyum fabrikalar hari) sunmakta; endstriyel rnler
satn almaktadr. Herey, zorunlu olarak alclara ve rn salayclarna baml olacaktr. Ticaret bilanolarnn olaan koullarna
gre, kalknma olanaklar, yllk yatrm imknlar henz ok dk
kalmakta, bunlar ok yava bir geliim gstermektedirler. Eer bu engeller almak istenirse, bir bor siyasetinin iine dlmekte, bu da
ister istemez bamllklar artrmaktadr. Sovyetler, Konakry-Kankan
demiryolu hatt iin ray vermilerdir, ama bu yolun iler halde tutulmas ve eksikliklerinin giderilmesi ii, ortaya teknisyen, demiryolcu
bulunmas ve bunlarn sendikalaryla baedilmesi sorunlarn kartmaktadr. Eer Senegal veya Dahomey byk bir faklte kurmaya
kalkrlarsa (tabii bu ii alk olduklar Fransz llerine gre, yani eitimin bedava olmas dorultusunda yapacaklardr), Fransa'dan
gelecek hocalar ve krediler kadar, teknisyenlere ve orta retim retmenlerine ihtiya duyacaklardr. Herey birbirine baldr.
Demek ki Kara Afrika, endstrilemi lkelerin her iki grubundan da yardm istmekten vazgeemez. Bu arada, hizmetlerini bir Hal
Seferi zihniyeti iinde sunan, ama her seferinde yardm ettii lkeyi
insanlaryla dolduran (nk adam says ok fazladr) nc bloku,
165
in'i de unutmayalm.
Her halkrda bu zmlerden biri ya da dieri veya ayn anda
hepsi birden seilmeyecek olursa, ne byk kamu almalar, ne de
ekonomik planlar olacaktr. Nijer'in ulusal bayramnn vesilesiyle (19
Aralk 1961, bamszlk gn) katland gz kamatrc fedakrlklar -ynetimdekilerin maalarnn azaltlmas, kamu aralarnn iptali, fazla alma, vergi artrm- bile yetersiz kalacaktr. Gerekli alet
kutularna ihtiya vardr. Mali, Senegal'den ayrldktan sonra, Almanya'nn verdii kamyonlarn, Kankan-Konakry demiryolu ve daha tede okyanusla olan balantsn salamalar sayesinde kurtulmutur.
te yandan, eer kullanmaya ehil teknik kadrolar yoksa, dnyann tm malzemeleri de hibir ie yaramayacaklardr. Bu esasl sorun,
bilinli bir i evrime baldr.
isvireli bir gazeteci, Seku Ture'nin komnist yanls ynetimi
srasnda, Gine'de ek teknisyenlerle olan bir konumasn anlatmaktadr: "ilerinden biri bana, Franszlarn bizden stn bir yanlar vard, emir verebiliyorlard dedi. Dn arabamn aksnde ok sradan bir
arza meydana geldi. Devlet garajnda beni dinlemediler bile ve zenci
ii hemen karbratre saldrd. En hassas paraya saldrmak, bunlarda bir manyaklk haline gelmi. Sonu; o gnden beri yayan yryorum ve korkarm ki bu srecek. Bir Fransz olsayd, onlar azarlard. Bizim byle birey yapmaya hakkmz yok. Oysa azar, bylesine
bir scaklk ve nem ortamnda mazur grlebilir ve yararl bireydir.
Fransz ve ingilizlerin bu ktaya bu kadar yapm olmalarn, kendilerini bu ktann prangasna vurmu olmalarn anlamyorum. Szlemem bir yllk, bitince sevinerek dneceim ve kimseyi de yetitirmemi olacam, nk bu i, kesinlikle olanakszdr". Kk bir
sosyodram; bundan kartlacak ders de sadece u: eitim, ancak hevesle kabul grrse yararldr.
Yn saptrmamak zere, bunun karsna baka bir tankl
koymak gerekmektedir: Gen bir Fransz retmen, Ekim 1961'de
Fildii Kys'na gelir, olaanst renme aln, rencilerinin
iten gelen zlen ve dikkatlerini memnuniyetle farkeder. Bunlar ise,
yarnn Afrika'snn kendileri olduunu bilmektedirler.
166
Sanat ve Edebiyat
Sanat ve edebiyat, bu hareket halindeki dnya ile onun bugn ile yarn arasndaki blnmlne ilikin hangi tanklklarda bulunmaktadrlar?
Bat 'tun ok houna gitmi olan yerli sanat -maskeler; tuntan,
fildiinden, tahtadan oymalar- gzmzn nnde bozulmakta ve lmektedir; btn gzlemciler bunun farkndadr. Aslnda bu sanat lmtr bile. Acaba bunun nedeni ou zaman sylendii zere -ve
ksmen doru olduu zere-, bizzat sanatn kaynakland toplumsal
ve zellikle de dinsel erevelerin, endstriyel, kentsel uygarln iddetli ve tekrarlanan darbeleri altnda bozulmata olmalar mdr?
Her halkrda tartlmaz nitelikte olan nokta; arklaryla, danslaryla, sanatsal kavraylaryla, dinleriyle, manzum anlatlaryla;
kayp zamanlar, evren, insanlar, bitkiler, hayvanlar, tanrlara dair kavrayyla, belli bir Afrika'nn, yani bizim kendi deneyimizden bildiimiz u anda yrmekte olan bozulmalar hzlandka yok olacak geleneksel bir uygarln bizden uzaklamakta olduudur.
Ancak Avrupa kendi geleneksel gemiinden baz belirli kalntlar korumutur ve bunlar onun gnlnde iyi bir yere sahiptirler -bazen farkna varmakszn-; acaba Afrika kendi uygarlndan neleri
koruyacaktr?
Sanatn bizi kayp bir uygarla, u anda tank olduumuzdan
daha eski bir uygarla gndermesi gibi; sk bir ekilde Batc (Bat
dillerinin kullanlmasndan olsa gerek, Afrika yerli dillerinde yazlm yalnzca birka edebi deneme vardr, bu szel dillerin yazya aktarlmalar ge ve g olmaktadr) olan gen Afrika edebiyat, bizi Afrika evriminin teki ucuna, Afrikallarn ounluunun " grdkleri" zaman ortaya kacak olan noktaya gtrmektedir. Bu szel
anlatlarn yazya dklm halleri, aslnda Afrika gereklerinin "evrilmiler" tarafndan grlen halleridir ve bu edebi denemeler, bu gereinden zgn ve d deerlere en boyunemez nitelikteki yanlarn
olaanst bir biimde aydnlatmaktadrlar.
rnein, daha imdiden olduka nlenmi olan Birago Diop'un
yazd, Amadu Kumba'mn Yeni Maceralarn okuyalm. Bu anlatlarn malzemesi elbette dne aittir, ama sluplar, edebiyat sanatnn
kurallarna uyan dengeli bir anlatmla kuatlm duyusal biimleri
167
artk, Jean Duvignaud'nun yazd gibi, halk masallarnn "kayp cenneti"ninki deildir. Batl biimlerin benimsenmsi tek bana, "onlarn
dn kursa da, gene de kendi cemaatinden kopartlm" bir edebiyat
iaret etmektedir. Tpk Galya'nn Latince yazan ilk edebiyatlar gibi.
Langston Hughes, Richard Wright, Aime Ce"saire Senghor (Senegal devlet bakan), Diop, Fanon, Glissant, Oyorro, Dole, Camara Laye ile birlikte yeni bir zenci edebiyat belirse de (Afrika'da veya Yeni dnya'da;
Franszcadan ngilizceye, spanyolcadan Portekzceye Bat dillerinden
biriyle), ihanetten sz etmeyelim; tersine, tutkulu bir ballktan, zorunlu bir mesafeden, alan bir aamadan sz edelim.
Jean Duvignaud ok hakl olarak, "bir dilin bir varlk, zel bir
varolu tarz olmas lsnde, (bunlar) kiiliklerinin derin yaplarn
deitirmilerdir. Bu aktarm esnasnda, birey artk dirilmemek zere lmtr: Dolaysz mitolojiler" denmektedir. Hi kukusuz. Ama
dil, bu insanlarn maruz kaldklar yegne yap deiiklii deildir.
Camara Laye'in, gen bir kylnn zyaam yks olan Zenci ocuk adl kitabnn anlatt gibi, koskoca bir arklar btn sz konusudur. "Byk demirciler ailesi"nin olu olan bu ocuk, Paris'de okumaya gidecektir. Annesi, onun gidi gelilerine aresiz seyirci olmaktadr: "Evet, (anne) Kurassa ilkokulundan (ky okulu) Konakry'ye
ulaan ve sonunda Fransa'ya varan bu arklar grmek zorundayd;
ve (anne), mcadele ettii zamann tm boyunca... arklarn dnne bakmak zorunda kalmt; nce bu arka, sonra u arka, sonra
bir ncsne ve sonra daha baka arklara, belki de kimsenin gremedii bir sr baka arka bakmak zorunda kalmt. Ve bu arklarn dnmesini engellemek iin ne yapmt? Sadece onlarn dnmesine, kader arklarnn dnmesine bakmaktan baka birey yaplamazd: Benim kaderim kyden gitmekti!".
Evet, geleneksel, canl, her zaman besleyici bir uygarln ok
eski sularnn iinden, narin ve gelecei az ok belirleyen yeni bir uygarlk belirmektedir. nemli nokta ite buradadr. Afrika, bin yllk
bir uygarl terketmektedir, ama bu yzen uygarln kaybedecek
deildir. Dnm, paralanm olan bu uygarlk, gene de kendine
zgdr; belli bir topraa ait olan bir psikolojinin, zevklerin, anlarn
ve hereyin damgasn tamaktadr. Hatta Senghor, onun, dnya karsndaki belli "bir duygusal tutum"a hkmeden ve "by dnyasn
zenci Afrikal iin, grnr dnyadan daha hakiki klan", aslnda bir
ilgi arac olan bir "fizyoloji"nin damgasn tadn sylemektedir.
168
Kltrleri itibariyle grnte en fazla batllam olan zenci yazarlar, ayn zamanda rklarna zg psiizmin zerinde en fazla srarl
olanlardr da.
Bu durumu, annesinin baz olaanst ve adeta sihirli yeteneklerini tasvir eden Zenci ocuk'tan alnan birka satrdan hareketle yarglamak mmkndr. "Bu mucizeleri -ki bunlar gerekten mucizedirler-, bugn uzak bir gemiin masals olaylar gibi hatrlyorum. Oysa bu gemi aslnda ne kadar da yakn; daha dnd. Fakat dnya kprdamakta, dnya deimektedir ve benimki herhalde dier hepsinden daha hzl deimektedir; ylesine ki, artk dn olduumuzdan
baka birey haline geldiimizi sanyoruz, aslnda yleyiz de ve bu
mucizeler gerekletiinde bile tam kendimiz olmadmz dnyoruz. Evet, dnya kprdanyor, dnya deiiyor; ylesine bir kprdanyor ve hareket ediyor ki, kendi totemini -benim de bir totemim
var- tanmyorum".
Bu kopu daha iyi tasvir edilebilir mi? Ama yazar unu da sylemektedir: "Bu glerin (anneminkiler) neler olduklarn sylemekte
biraz tereddrt ediyorum ve hatta hepsini tasvir etmek de istemiyorum: Bu anlatya kukuyla baklacam iliyorum. Ben kendim, bunlar hatrlamay becerdiimde, onlar nasl karlayacam bilemiyorum; bana inanlmazm gibi grnyorlar; bunlar inanlmaz eyler!
Ama grdklerimi, gzlerimle grdklerimi hatrlamam yeterli. Ben
bu inanlmaz eyleri grdm; onlar grdm andaki gibi yeniden
gryorum. Bu aklanamaz eylerden her yerde yok mu? Bizde aklanamayan sonsuz sayda ey var; annem onlarla ili dl yayordu".
"Bu aklanamayan eyler", herhalde her uygarln kendine
zg srlardr.
169
nc Blm
UZAK DOU
AYIRIM I
UZAK DOU'YA GR
Amacmz yalnzca, srasyla corafyaya, tarihe, sonra da u anda yaamakta olan uygarlklarn ok uzaktaki kkenine bavurarak,
Uzak Dou'nun btncl izgilerini, kesimelerini ele almaktr. Uygarlklarn uzak kkeni, hi tartmasz en nemli unsurdur.
Fakat Hind ayn zamanda, nds, orta Ganj, Bat Gallara kar
duran kuru Dekkan'dr da -yani aikr kuraklk ve yar-kurakiklar-;
in ayn zamanda, ls veya yakn tarihli alvyonlardan meydana gelen devasa "kr" olan, sert klara maruz kalan ve ormanlk Manurya
ile buz llerini ieren Kuzey in'dir de.
U tarafnda bakent Pekin'in yer ald btn bu kuzey in, souun darbeleri altndadr. Kyl buralarda kn frnn zerinde
uyumaktadr. Atasz, "herkes kapsnn nndeki kar kresin, komu evlerin kiremitleri zerindeki beyaz donlarla ilgilenmesin" demektedir. XVIII. yzylda yaam bir okumu, "Kn don olduunda,
fakir akraba ve dostlar kapmza geldiinde, nce ellerinin iine scak
bir pirin ana koyacaz ve iine salamura zencefil ilve edeceiz.
Bu, ihtiyarlan stmann ve yoksullar rahatlatmann en iyi yoludur.
Youn bulamalar piirtip, ana iki elimizin arasnda tutup ierken,
boynumuzu da omuzlarmzn iine ekeceiz: souk ve karl sabahlarda bunu itiimizde, btn bedenimiz snr".
Bu sert souklarn ve kar frtnalarnn tropikal gneye doru indikleri de olmaktadr. 1189'da, Gney Songlarn bakenti olan ve
Yang-e-Kiang nehrinden uzakta olmayan Hang-eu'ya kar yamtr. "Bambu dallar garip bir grltyle krlyorlard".
Bylece corafya ilk bakta, bu ok ehreli lkelerin birliine
deil de, eitliliine tanklk etmektedir. Ama belki de bizi yolumuzdan saptrmakta ve bylece sorun ortaya kt konulmu olmaktadr.
Gneydou Asya'nn birliini, bizatihi ok eitli olan corafi ortam
deil, kendini hemen her yerde dayatan ve corafi, fizik ve insani unsurlara eklenen, olduka tekdze bir maddi uygarlk yaratmaktadr.
Bu uygarlk ar eskilik, alarn derinliklerine fazlasyla kk salm
olup, "bir tek yerel fizik ortamdan tretmenin meru olamayaca kadar bireysel ve ortaklaa psikoloji srecinin rndr" (P. Gourou).
Yardan daha fazla bamsz, kendi hesabna belirleyici bir g olup,
kendi bana varolmaktadr.
Aratrma yaplan her yerde, bu uygarlk kukuya hi bir brakmayacak bir ekilde, tamamen bir bitki uyarl olarak ortaya
kmaktadr.
Bu gerek, dn olduu gibi bugn de bn Batl seyyahlar tarafndan, daha Asya'ya adlarn atar atmaz, dzenli bir ekilde kaydedilmii ir.
174
Br ispanyol seyyah I609'da, Japonlar av etinden baka et yemezler demektedir. Bir Alman hekim 1690'larda, Japonlarn st ve tereya tanmadklarn farketmektedir. Japonlar, gokost'la, "topran
be gdas"yla (in'de olduu gibi Japonya'da da be says kutsaldr) yetinmektedirler: "Kar gibi beyaz" pirin, pirinten yaplan sake
adl iki; esas olarak hayvan yemi olan, ama un ve pasta da yaplan
apa (ayn Alman hekim, bu arpa baaklarnn tarlalarda "bakmas
ok ho bir krmz" grnt verdiklerini yazmaktadr); son olarak
da, bizim baklagillerimize benzeyen beyaz taneli bitkiler. Bunlara,
dar, sebzeler, balk eklenmektedir, ama et hep az, ok azdr.
Bundan yirmi yl sonra Mool hkmdar Evrengzeb'in Kemir
yolculuuna katlan ok kalabalk maiyetini gzleyen bir Fransz hekim, "yemekleri ok basit" olan askerlerin yetingenliklerine armaktayd. "Bu ok saydaki svariden, yry esnasnda et yiyenlerin oran onda bir, hatta yzde bir bile deildir. Bir cins pirin ve sebze karm olan, zerine krmz bir ya dktkleri kieri'leri olunca,
bunlar memnundurlar".
Sumatra adasndaki Aem halk da talepi deildir. Bir seyyah
1620'de, "Pirin tek gdalardr; en zenginleri bunun iine biraz balkla baz otlar katmaktadr. Sumatra'da halanm veya kzartlm bir
tavuk yiyebilmek iin byk aa olmak gerekir. Sylendiine gre,
adaya 2000 hristiyan gelirse, tm sr ve kmes hayvanlarn abucak bitirilmi".
in de ayn tarzda yaamaktadr. Peder de las Cortes (1626),
"Eer inliler bizim spanya'da yediimiz kadar et yeselerdi, lkenin
tm verimlilii bunu karlamann iyice uzanda kalrd". Zenginler
bile azla yetinmektedirler: "tahlar artsn diye. sofraya birka domuz, tavuk ve dier hayvan eti paras koyuyorlar, sonra da bunlardan
ufak paracklar kopartp" kendilerini aldatyorlar. XVIII. yzylda
bir ngiliz seyyah da ayn eyleri anlatmaktayd. Tataristan'dan hayvanlarn geldii Pekin'de bile, "halk ok az et yemekte, bu eti lad vermek iin sebzelere kartrmaktadr... inliler, st, tereya, peyniri...
ok az tanmaktadrlar". Bunun nedeni etten holanmamalar deildir.
Tersine, sr, deve, koyun veya eek gibi bir hayvan kazayla veya
hastalktan lnce, hemen yenilmektedir. ngilizimiz, biraz da inererek, "bu ha!k temiz etle pis et arasnda ayrm yapmyor" diye
yazmtr. in'de ylan, kurbaa, fare, kpek, ekirge... yenilmektedir.
175
176
Buday ve benzeri tahllar tketicisi olan Bat, bu adeti yznden, ok erkenden nadas ve ekim rotasyonu sistemini benimsemek zorunda kalmtr, nk bu sistem olmakszn toprak hzla tkenmekte
ve buday yetimez hale gelmektedir. Bylece, topran bir paras
otomatik olarak ayr ve otlaklara terkedilmektedir. zaten buday tarm byk lekte hayvan gc gerektirmektedir.
Pirin bunun tersine ve sonsuza kadar, ayn mekn her yl igal
etmektedir. Tarmn en byk ksm kol gcyle yaplmaktadr. Manda, yalnzca pirinliin amurlar iindeki hafif srm iin kullanlmaktadr. Her yerde, zenli ve dikkatli bir bahecilik elle yaplmaktadr. Bu koullarda etle beslenmek, muazzam bir israf olur. Hayvanlarn tahlla beslenmeleri gerekir. nsan bunu kendi yemeyi tercih etmektedir.
Bu rejimin ilk sonucu, hayvana yer veren btn sistemlerdekinden daha yksek bir nfus artna izin vermesidir. Alt veya sekiz
kyl, eer yalnzca bitki kkenli bir beslenmeye tabi olursa, bir hektardan alnan rnle yaayabilir. Eit yzeyde, bitkinin insani verimlilii, dier hepsine nazaran stndr. Bu da "Asya kalabalklarnn
kaynamasn aklamaktadr.
Tpk Hind'inki gibi, in'in de dev nfusu olduka yakn tarihlidir: Bu nfus patlamasnn gerek balangc, ylda iki kere rn alnmasna olanak veren erken pirin trlerinin XI. ve XII. yzyllardan
itibaren genelletikleri Gney in'dedir. Nfus XIII. yzylda muhtemelen 100 milyona ulamtr. XVII. yzyln sonundan itibaren bu
nfus art ok hzlanmtr. Bugn bu nfus yle bir noktaya gelmitir ki, artk baka bir beslenme tarzna gemek olanakszdr. "Gerek bir uygarln belirleyicilii zincirine vurulmulardr ve bylece
bu uygarln onlara izdii yolun dna kmalar imknsz hale
gelmitir". Hind de XVIII. yzylda 100 milyonluk nfus kotasn amtr.
Wittfogel'in tezi: Pirin uygarl "yapay*' bir sulama sistemi
gerektirir; bu da ar toplumsal ve siyasal disipline neden olur.
Uzak Dou halklar pirin nedeniyle suya, gney Hind'de Ganj
dzlklerinde nehirlerden ekilen sulama kanallarna ve kuyulara balanmlardr. in'de de sulamann btn biimleri grlmektedir: Gneyin sakin nehirleri (Yang-e kysndaki Poyang ve Tungting glle177
rinin dzenli taknlar), kuyular, en mkemmel rneini mparatorluk Kanal'mn meydana getirdii (hem ulam yolu, hem de sulama
sistemi) kanallar, kuzeyin vahi nehirleri (etrafna set ekilmek zorunda kalnan Pey Ho veya Hoang Ho gibileri, ama bunlar gene de sklkla isyan etmektedirler). Filipinler veya Java'daki taraalarda olduu
kadar, in'in Kanton blgesinde de veya Japonya'da her yerde, bambu kamlarndan yaplan ve havadan geirilen kanallar, ilkel veya
modern pompalanyla sulama sistemi, kat bir i disiplini ve Eski Msir'dakne benzeyen bir itaat (sulama almalarnn gerektirdii kleliin klasik rnei) gerektirmektedir.
Herhalde M.. ikinci binlerde, su seviyesinden alak topraklarda
balayan pirin tarm, yava yava sulanabilir topraklara doru genilerken, daha abuk olgunlaan trlerin oluturulmasna izin veren
tohum seimleri sayesinde iyiletirilmitir de. K. A. Wittfogel'in dedii gibi, pirin tarm bundan sonra Uzak Dou halklarnn otoriter,
brokratik rejimlere tabi hale gelmelerine, devlet memurlarnn kum
gibi oalmalarna neden olmutur.
Kar kanlarn vurguladklar zere birok ayrnts itibariyle
tartmal olan bu tez, zellikle fazlasyla basit olarak gzkmektedir.
Eer evcilletirilmi sudan, pirin iin gerekli sudan, bizzat pirincin
kendinden kaynaklanan bir belirleyicilik varsa (ki vardr); bu zorlamalar ok daha karmak bir yapnn unsurlarndan ibaret olarak kalmaktadrlar. Bu gerei gzden karmamak gerekir. Ama, pirin uygarlnn zorlamalarn da gzden karmamak gerekir: Bunlarn arlklar olmutur, hl olmaktadr.
Sulamaya bal ova uygarlklarnn ne kt Uzak Dou'da, muazzam alanlar ilkel ve vahi olarak kalmaktadrlar.
Dalarda, suyla kapl pirinlikler bir gerektir; ama bu, bu taraa
dzenlemelerinin gerektirdii devasa emek sarfnn mmkn olduu
ar nfuslu blgelerde (Java gibi) gerektir. Uygar insan, Uzak Dou'da meknn ok kk bir blmn elinde tutmaktadr. Geri kalan, zellikle yksek blgeler, soyutlanm alanlar, baz adalar, ilkel
halklarn ve kltrlerin smaklardr.
Gorges Condominas'nn Orman Yedik (1957) adl kitab, bizi
Saygon yaknlarndaki Daldat adl yazlk blgenin arkasndaki ilkel
bir kabileye gtrmekte ve onun hikyesini gn gnne anlatmakta178
dr. Bu kabile, bir blmnde tarm yapt bir ormandan geinmektedir. Hef yl aalan kesmekte veya yakmaktadr. Bylece alan toprakta, "ekim sopalarla yaplmaktadr; abucak bir delik almakta, iine birka tohum atlmakta, toprak elle rtlmektedir1'. Kltrn esasn kuru pirin tarm meydana getirmektedir. Her yl ormann bir blm yenilmektedir. Yirmi yl iinde balang noktasna
geri dnlmektedir. Eer herey iyi gittiyse, yani "nadasa braklan"
orman bu arada kendini yeni ley ebi diyse.
Bu gebe tarm (Malay dilinde ladang adn almakta ve hemen
her yerde deiik adlar altnda rastlanmaktadr), ilkel ve evcil hayvan
kullanmayan bir uygulamadr. ok geri bir sr halkn yaama biimidir. imdiki zaman onlara uygun deildir, ama gene de uzak blgelerde bu tarz srmektedir.
Bat ise bunun tersine, kendi ilkellerini ok erkenden zmleyebilmitir. Bugn bile tannabilir nitelikte olan soyutlanm ve geri
alanlarn kukusuz ktln ekmemitir; ama onlar kendine katmay, kitabna uydurmay, kentlerine getirmeyi, canl glerini yakalamay bilmitir.
Uzak Dou'da buna benzer birey hi olmamtr. Bu devasa
fark, in'de bu kadar ok "inlilememi" halkn varln; Hind'de
kast sisteminin dnda bu kadar ok kabilenin ve onlarn kendi yasalarnn bulunmasn (yani Hind uygarlnn dnda kalan bu kadar
ok kabilenin bulunmasn) aklamaktadr.
Bu durum bize, imdinin ve gemiin birok ayrntsn aklamaktadr. Vidschayanagar "Hindu" krall, 1565'te Dekkan'daki Talikota sava alannda, bir milyonluk ordusuna ramen, Mslman sultanlarn svarilerinden ve bundan da fazlas topularndan ldrc
bir darbe yemitir. Devasa ve harika kent bu durumda savunmasz
kalmtr, halk kaacak olanaklardan mahrumdur, nk btn arabalar, btn kzler orduyla birlikte gitmilerdir. Ama kent halkn yamalayacak olan galip ordu deildir. Kente girmek yerine, malubu kovalayan ordunun oradan uzaklamas zerine, kent civarndaki Brndschair, Lambadi, Kurumba gibi vahi kabileler bakente saldrmlar
ve talan etmilerdir.
Bir Alman hekim Siyam yolunda, gemisi birka yl nce, 1682'
de Lson kylarna yakn, insansz bir adada batm olan Japon bir
tccarn anlattklarn dinlemektedir. Kazadan kurtulanlar 10 kii kadardr; bunlar vahi kularn yumurtalar ve sahilde kaln bir tabaka
179
ular Pekin'i yeniden almlardr; 1398, Timurlenk Delhi'yi ele geirmitir; 1526, bu kenti bu kez Babr fethetmitir.
Bu olaylar, ad olmayan felketlerdir. Her seferinde milyonlarca
insann hayat sz konusu olmutur. Bat, XX. yzyln teknik savalarna kadar, bu lekte kanl katliamlara tank olmamtr. Bu savalarn iki uygarln mcadelesinden (istilac barbarlar islamiyete
gemilerdir) tr karmaklatklar Hind, korkun bir tarihe sahip
olmutur; Hind bu ok saydaki istilalarn, sonunda hakkndan gelmitir; tpk in'de olduu gibi, bu onun olaanst yaama gc sayesinde ve ayn zamanda tamamen istila edilememesi nedeniyle olmutur. Hind hibir zaman Cormorin burnuna kadar ele geirilememi ve Dekkan her zaman Hind okyanusu lkelerine bal bir ekonomi (ve bazen de bir g) sayesinde yaamtr.
in'de olduu gibi Hind'de de bu basknlar, tahribata, duraklamalara yol amtr. Bu iki lke sonunda istilaclar zmlemitir,
ama ne pahasna? Bu durumda acaba barbar istilac, Uzak Dou'nun
Bat'ya nazaran giderek artan bir ekilde geri kalmasnn asl sorumlusu mudur? Bu istilac, Uzak Dou'nun kaderinin esas anahtar mdr?
Hind konusunda bunu savunmak mmkndr. Balangta
(M.. II. Bin) Pencapl Aryenler; Helenlerin, Keltlerin, Helyotlarn,
Germenlerin atalaryla zdetirler. Mahabharata'da anlatlan ve Yukar Ganj vadisinin fethi iin yaplan savalardaki valyelik kltr,
lyada ve Odyssea'ya denk dmektedir. M.. V. yzylda, yani Buda dneminde Kuzey Hind, Eski Yunan'dakine benzeyen aristokratik
cumhuriyetler ve kk krallklarla dolmutur ve gene Eski Yunan'da
olduu gibi, ticaret taslak halinde ortaya kmtr. Tshandragputa ve
Asoka, M.. III. yzylda ilk Hind imparatorluunu kurmulardr. Bu
imparatorluk, her zamanki gibi boyun edirilemeyen gney Dekkan
dndaki Hind'in tm ile Afganistan' kapsamaktadr. Bu, skender'in Yunan-Makedonya imparatorluunun olutuu dnemdir. sa'nn
doumuyla birlikte, skitlerin Kuzey-bat kapsndan istilalar balamtr; bu hareketin sonunda, III.-VIII. yzyllar arasnda byk Gupta imparatorluu kurulacaktr. Bu istilalar, ak tenlilerle koyu tenliler
arasnda Hind iin olan bitmez tkenmez mcadelelerin aamalarndan yalnzca biridir. Ksa bir sre sonra, tpk Bat Orta anda olduu gibi, geni kyl kitlelerinin serfletirildikleri ve byk feodal
devletlerin kurulduu grlmektedir. Bata iki toplumun biimlerine
184
Uzak Kkenler:
Kltrel Bir Hareketsizliin Nedenleri
Herey, hi kukusuz tarihsel dnemin balamasndan ok nceleri, daha ilk uygarlklarn afayla birlikte belirlenmitir. Uzak
Dou uygarlklar ok erkenden dikkat ekici bir olgunlua ulaan,
ama bu olgunluu, baz esas yaplarn adeta hareketsiz klan bir erevenin iinde oluturulan btnler olarak ortaya kmaktadrlar. Bu
uygarlklar artc bir birlik ve tutarlk yakalamlardr. Ama ayn
zamanda, kendiliklerinden dnme, bunu isteme ve evrilebilme konusunda da mthi bir gln iine dmlerdir ve adeta deiim
185
bile, anlalabilir bir elikiye birlikte karan bu dinsellik; dini, ruhani bir zirveye yerletirmeye alm Batl insana, dinsel duygunun
olmad ve onun yerine ayinsel bir biimselliin geirildii izlenimini vermektedir. Bunun nedeni, bir Batlm bu ayinlerin nemini ve
gerek anlamn kavramasnn olanakszldr.
Onlar gzlemek, kendini insani alann herbir kesimine hkmeden tanrsal bir dzene uyarlamak demektir. Yani dinselik iinde yaamak. Hinduizm bu adan "manevi varlklara ve tanrlar tapnna
olan inantan" daha ok, kast hiyerarisinin temsil ettii deerlerin
kabulne dayaldr, "inan hinduizmin kk bir kesimini meydana
getirmektedir".
Ayn ekilde, inliler sonsuz saydaki tanr arasnda ayrm yapmakla pek ilgili deillerdir. Esas olan, onlara kar btn ayinsel ykmllkleri yerine getirmek, atalar tapnnn btn gereklerine uymaya zen gstermek ve nihayet, ailesel ve toplumsal hayatta, karmak
bir hiyerari tarafndan saptanm devlerin hepsine uymaktr.
Hind ile in'deki manevi erevenin birbirinden ok farkl olduu dorudur; ylesine ki, bu iki toplumdaki din biimleri ile toplumsal
biimler birbirlerine hi benzememektedirler. Eer Bat ile Uzak Dou birbirlerinin karsna blok halinde konulacak olursa. Uzak Dou'nun kendi iindeki ztlamalarn gzden karma tehlikesi belirecektir. Sylemeye bile gerek olmad zere, Hind, in deildir. Ve
in, Avrupa'ya nazaran istilac bir dinsel hayatn damgasn yemise
de, bunun tersine Hind karsnda, Savaan krallklar dneminde
(M.. V.-IH, yzyllar), bazlarnn sylediine gre, Eski Yunan'da
bilimsel zihniyetin doumuna yol aan baat felsefi bunalma benzeyen byk entellektel bunalmn etkisi altnda olan rasyonalist bir lke gibidir. leride greceimiz zere, bu bilinemezcilie dayal rasyonalist bunalmn mirasna Konfyslk sahip karak, onu siyasal
ihtiyalara uygulam ve ylece onun III.-X. yzyllar arasndaki devasa dinsel bunalm atlatmasna olanak vermi; daha sonra, XIII.
yzyldan itibaren muzaffer hale gelen yeni-konfyslk iinde
ona yeni bir biim vermitir.
Demek ki in'de, iki akm yan yanadr ve toplumun hareketsizlii, dinsel yaplan kadar baz siyasal, ekonomik ve toplumsal yaplara
da baldr; oysa Hind'de, doast baat role sahiptir. Bu lkede
toplumun rgt tanrsal zden olduu iin, insanlarn toplumu nasl
slah edilebilir, nasl sorgulanabilir?
187
AYIRIM II
KLASK N
Tamamen kaybolmann uzanda olduu iin ona doru yola kmamz gereken bu Klasik in, zgn izgilerini edinmek ve belirginletirmek iin ok uzun bir zaman harcamtr. Klasik in'in imgesi,
bildik devreviletirme denemelerine gelmeyen tekdze bir btn olarak ortaya kmaktadr. Bunca yzyl boyunca, bunca felket ve fethin
birbirini izledii sre boyunca, bu in deimez bir ehre sunuyor
gibidir.
Devasa gerekliin evrimi ne denli yava olursa olsun, gene de
hibir zaman hareketsiz olmamtr. Btn dierleri gibi, in uygarl da deneylerini ymakta, kendi zenginlik ve eilimleri arasnda,
hep yenilenen tercihler yapmakta, nihayet, grnn tersine, d
dnyaya kapal kalmamaktadr. Dardan gelen soluklar ona kadar
ulamakta ve varlklarn dayatmaktadrlar.
Dinsel Boyutlar
En nemli, ele alnmas en zor ilk boyutlar, onun dinsel hayatna
ait olanlardr. Bu dinsel hayatn d erevesi net deildir. Bat dini
gibi birok sistemi kabul etmekte, ama bunlar birbirlerini dlamamaktadrlar. Bir mminin iman bir biimden dierine gitmekte, ayn anda
hem mistisizmi, hem de rasyonalizmi kabul etmektedir, Protestanlk
ile katoliklik veya tanrtanmazlk arasnda hibir dinsel ve entellekt189
Bu rgtlenme ve atalar tapn, yalnzca soylu ailelere zgyd. Daha sonra halktan ailelerde bu uygulamay taklit etmiler ve atalarna tanrym gibi tapnlardr.
Atalarn hemen yan bana, onlarla neredeyse ayn dzeyde olmak zere, toprak beyliinin yerel tanrlar yerlemektedir. Bunlar
her evin, her tepenin, her akarsuyun, her farkl doal gcn kendine
zg tanrsndan, o toprak beyliinin Toprann tanrsna kadar basamak 1 anmak ladrlar. a adndaki bu sonuncu tanr, dier hepsinin efendisidir. "M.O. 548'de (bir arpmada) yenik den bir en hkmdar merhamet dilenmeye gidiyordu; kollarnda toprak tanrsn tuttuu ve arkasndan elinde atalar tapnann anaklarn tayan generali geldii halde, matem elbiselerini giyinmi olarak galibin huzuruna
vard: Bu ekilde, efendisi olduu toprak parasn (beylii) sunuyordu" (H. Maspero).
Siyasal birlik kurulup, yerel beylikler krallk otoritesine tabi klnnca, Krallk Toprann tanrs olan byk bir ilah, btn bu yerel
tanrlarn efendisi oldu: Egemen Toprak. Olduka doal bir ekilde,
ller tanrs haline de geldi: Bu lleri "Sar Kaynaklarn yaknndaki Dokuz Karanln barnda, karanlk kvrmlarnn iinde kskanlkla saklamaktayd". Ayn zamanda Gk tanrs (Yukarlarn tanrs),
dalarn, Drt denizin, nehirlerin (bunlarn en by, korkun Hoang Ho nehrinin tanrsdr) tanrlar da vard. Aslnda, in'deki binlerce karakter kadar tanr bulunmaktayd.
Bu eleman says hep artan oktanrclk, ruhlarn ya Sar Kaynaklar1 da (cehennem), ya Yukarnn tanrsnn gksel dnyasnda, ya
da yeryznde atalar tapnanda lmszle kavutuklarna inanmaktayd. te dnyadaki ikmet yerlerinin bu hiyerarisi, ou zaman bu dnyann hiyerarileriyle akmaktayd. Hkmdarlar, bakanlar, bu dnyann ulularna; en byklerin hizmetkrlarn hl yanlarnda bulundurduklar Gkyznn mutlu yaam derken; sradan lmller, Sar Kaynaklar'a, Dokuz Karanla, yani Cehennem
sularna gidiyorlard. Yar talihliler ise atalarnn mezarlarnda yaamaya lyk oluyorlard. Btn bunlar biraz bulankt; nk her insann birok ruhu vard ve te dnya hayat, ancak canllarn yaptklar adaklar ve kurbanlar sayesinde mmknd. Yani len birine
de, tpk tanrlara olduu gibi adak ve kurban sunulursa, te dnyada
yaamas mmkn olmaktayd. ller ve tanrlar yemek yemektedirler. Bir ilahide, "kurban trenlerinde tahta ve toprak anaklar adaklar191
gr olmutur. Konfys tanrlardan asla sz etmemekte ve ruhlara, atalara sayg gstermekle birlikte, onlar uzakta tutmay tercih etmektedir, "insanlara hizmet etmesini bilmeyen, ruhlara hizmet etmeyi
nasl bilecektir? Yaayanlar tanmayan, lleri nasl tanyacaktr?"
demektedir.
Konfuysler, doa glerine, insanlarn dnyayla ilikilerine
dair genel br aklama getirmektedirler; bu aklamay bilimsel bir
Evren teorisinin tasla olarak kabul etmek mmkndr. Dnya'daki
hayata hkmeden, tanrlarn kaprisleri veya onlarn fke veyahut iyilikseverlikleri deil de, karlkl etkileri btn olgu ve dnmlere
neden olan gayriahsi glerin oyunudur. Bylece Konfuysler, Yukar'mn tanrs deil de, Gk demektedirler... Ancak Konfysler, bu yeni aklamalarn ou zaman haik, hatta kyl kkenli eski kelime ve kavramlarla yapmlar, ama bunlara yeni bir felsefi anlam yklemilerdir. rnein yin ve yang kavramlar byledir.
Halk dilinde ve edebiyatnda bu iki kelime bir "zt imgeler btn"n akia getirmektedir: yin karanl, yang gnei; yin dii, pasif
olan, yang erkek ve aktif olan; yin souk ve yamurlu havay, k,
yang kuru sca, yaz ifade etmektedirler. Konfuysler bu iki kelimeye sahip karak, onlar "evrenin mekn iinde ztlaan ve zaman
iinde birbirinin ardndan gelen iki somut ve tamamlayc vehesi"nin
simgesi haline getirmilerdir. Bu iki vehe, bizatihi aralarndaki ztlk
nendeniyle, evrenin tm enerjilerini belirlemektedirler. Bu iki zaman,
birbirlerini sonsuza kadar izlemektedir: "yin denilen bir duraklama zaman, yang denilen bir faaliyet zaman; bunlar hibir zaman bir arada
bulunmamakta, sonsuza kadar birbirinin ardndan gelmektedirler ve
bu ard ardalk hereye hkmetmektedir". Ve zellikle mevsimlere: sonbahar-ki yin, ilkbahar-yaz yang'm yerine gemektedir; gn ile gecenin, souk ile scan birbirinin yerine gemesi de byle aklanmaktadr. Bu dello insanda, ak ile kin, sevin ile fke arasndadr.
Yin ile yang'm bu birbiri yerine geen hareketlerini rgtleyen
ritm, yer deitirmenin ve dolaysyla her varlk ve her evrimin ilkesi
olan tao'dur. Atasz yle demektedir: "Bir kere yin, bir kere yang
ve bu birlikte /ao'dur".
Ancak doada her ey tao'sunu, doru yollarn izliyorsa da, g1
n yang' ve yerin yin i, doaya ve insanlara ilikin tm sorunlar
zmek zere hi aksamadan birbirinin yerine geiyorsa da; insan evrende, bozucu, tao'sunu izlememe zgrlne bir tek o sahip olan,
195
yolundan sapabilen kendine zg bir unsurdur. Bu durumda, insan kt eylemleri araclyla, nceden kurulmu uyumu tahrip etmektedir.
Konfysler, insann kt eylemlerde bulunarak, fizik {gne
veya ay tutulmalar, depremler, seller, taknlar...) veya insani (isyanlar, kamusal afetler, ktlklar vb.) btn bozulmalar harekete geirdiine inanmaktadrlar. Yeni Konfysler ise bunun tersine, insann
bu bozucu gcn insann bizzat kendine indirgemilerdir. nsan erdem yoksunluu nedeniyle, kendi kendini alalmaya mahkm etmektedir. leride greceimiz zere, bu, bizatihi imparatorluk iktidarnn
ilkesidir: Hkmdarlar, gksel lye uyup uymamalarna gre tahta
kartlmakta veya tahtan indirilmektedirler.
c) Konfyslk bu dnce araclyla, bir yaam kuralna; toplumda ve devlette dzen ve hiyerariyi korumaya ynelen ve
sofistler ile hukukularn entellektel ve toplumsal anarilerine iddetle tepki gsteren bir ahlka ulamaktadr.
Eski dinsel uygulamalardan yola kan Konfysler, bir dizi
ayine, toplumsal ve ailesel tutuma, byk bir ahlki denge ve duygulara egemen olma rol yklemilerdir. Ayinler, herkesin hayatn dzene sokmakta, onun mertebesini, haklarn ve devlerini belirlemektedir. Kendi yolunu, kendi tao'sunu izlemek; herkes iin hereyden nce kendine uygun yerde veya daha dorusu ona ait olan yerde kalmak,
toplumsal hiyerarinin iindeki yerini ebediyen korumak demektir.
"Konfys'n iyi ynetime likin nl tanmlamasnn derin anlam
ite yledir: Hkmdar, hkmdar; uyruk, uyruk; baba, baba; oul,
oul olsun!'".
Hkmdara ve mandarine itaat \e sayg zorunluu, elbette onlarn stn olmalarndan kaynaklanmaktadr: 'Hkmdarn erdemi rzgr gibi, sradan insanlarnki ot gibidir. Rzgr esince, ot her zaman
eilir". Uyruklarn esas erdemi, cemaatin uyumunun koulu olan itaat
olacaktr. Bunun sonucu olarak Konfyslk, "tm dinselliinden
ayklanm, ama hiyerarinin imentosu olarak yerinde kalmas istenilen atalar tapsnna" nem vermekte ve onu muhafaza etmektedir
(E. Dalazs), nk altaiar tapnn, hiyerari ile mutlak itaati bizzat
ailenin iinde srdrmektedirler.
"Konfysler tarafndan vaaz edilen sayg,
lk... mertebe ve yaa stn olanlara itaat ve boyun
demlerdin, okumular kastnn, yani Konfyslerin
aldklar kastn siyasal ve toplumsal otoritesini ok
196
unu sordu: "Bana hangi lac getirdin?" inli cevap verdi: "Hibirini.
Yanmda hayat gvenceye alacak bir tao'd&n baka birey yok". mparator ve kei, 1227'de birka gn arayla ldler.
c) Nihayet, statlarn kutsalln ve uzun mrn peindeki karmak uygulamalarndan habersiz, popler bir taocu din vardr. in
dili de "Taocu halk", tao-min ile Taoculuun gerek yelerini, taofe'yi birbirinden ayrmaktadr.
Tao-min kitlesi, ok saydaki ayinlere katlmak, adaklarda bulunmak ve tvbe ve istifarla yetinmektedir. Bu mminlerin lmszl
talep etme haklan yoktur, ama aralarndan lekesiz bir hayat yaayanlar, te dnyada daha iyi bir yaama kavuacaklar garantisine sahiptirler. Sar Kaynaklar'dan gemekten kurtulamayacaklardr, ama Yer
yz tanrsna memur olarak hizmet edecekler ve llerin sefil kalabalna hkmedeceklerdir. Bu sonuncu ayrntlarn da gsterdikleri
zere, Taoculuk halk asndan, bu noktada olduu gibi dierlerinden
de eski inanlara uyum salamak zorunda kalmtr.
Bu halk taoculuu, birok kereler ok hiyerarik kiliseler ve ayn
zamanda az ok gizli ve anarik, mistik eilimleri olan br dizi hareket halinde rgtlenmitir. Nitekim taoculuk, geleneki ve toplumsal
dzen yanls konfysln karsnda, her zaman bireyciliin,
kiisel zgrln ve syann simgesi olmutur.
" Bykln sonuncusu olan budacllc, misyonerler tarafndan Hind ve Orta Asya'dan getirilmitir. Ama bu din de in dncesinin ortak tabanndan beslenmeyi sektirmemi ve bu dnceyle temasa getikten sonra derinlemesine bir dnme uramtr.
a) Budacdk, M.. VI.-V. yzyllarda Hind'de olumutur; bu
lkede imparator Asoka dneminde (M.. 273-236) bir ihtiam dnemi yaamtr. Daha sonra yava yava reddedilmi, Hinduizm tarafndan zmlenmi; skender fetihleri sonucu blgede egemenlik
kuran Kuzey ve Kuzey-bat Hind'in Yunan asll krallar arasnda
belli bir itibara sahip olmay srdrm, sonra Orta Asya'ya, Maverannehr'e ve Tarm havzasna ulamtr.
Tarm havzasn M.. II. yzylda fetheden inliler, budaclkla
burada tanmlardr. Bu dinin Han imparatorluuna szmas iin
yzyl gemesi gerekmitir. Budaclk, M.S. I. yzyldan itibaren
199
hem Orta Asya yollarndan, hem de deniz yolu ile Yunnan zerinden
in'e girmeyi baarmtr in toplumunun sekinleri ve halk kitleleri
arasnda tam bir yaygnla kavumas ise ancak III. yzylda, yani
ok byk bir gecikmeyle gerekleecek ve X. yzyla kadar in'in
ncelikli dini haline gelecektir.
Budacln retisine gre, insanlar ldkten sonra baka bir
bedenin iinde ve daha mutlu veya daha mutsuz (gemi yaamlarndaki eylemlerine gre) bir hayatn iinde yeniden doacaklardr,
ama her halkrda yaarken ac ekeceklerdir, bu acnn yegne devas, Buda'nm yoludur. Bu yol Nirvana'ya ulamaya, yani koulsuz
ebedi hayata kavumaya ve yeniden bedene brnme "arki"ndan
kurtulmaya izin vermektedir. Bu yol zordur, nk insanlarn lmden sonra yeniden domalarna neden olan ey, onlarn yaama tutkulardr, te, kopma ve vazgeme yoluyla sndrlmesi gereken bu
tutkudur. Bunu baarabilmek iin, ne Ben'in, ne de onu kuatanlarn
hakiki varolularnn olmadn anlamak gerekir. Bu anlama, manta ve akla dayanan bir bilgi deil de, bir vahiy, bir aydnlanmadr.
Biltre kii bu aydnlanmaya ancak, bir veya ou zaman olduu zere
birok hayal bn\ u tekrarlanan seyretme ve zihinsel altrmakt atacl) l. ulaabilir.
b) in zihniyetine ok yabanc bir dinin balangtaki baat JI. n.u \utfn bu yanl anlama ile aklanmaktadr. Budaulk kendini inlilere gerek yzyle sunmamtr. Budacla lk Lllulu,
taocu evrelerden ^k-nulardr: Bunlar budacl, kendi dinlerinin
e.uk az larkl bir eidi olarak kabul etmilerdir. Nitekim, bunlarn
ikisi Ay selmet dinidir ve seyir uygulamalar dtan birbirine benzemektedir 'iichfc budacln fizik adan daha az zahmet verici olan
bu uygulamalar daha da ekici gelmitir. Tartmay bir sonuca ulatrahilccek Sanskrite metinler ise ancak ok yava bir sre iinde tannabilmilerdir. inceye evrilmeleri ok zor olan bu metinler, genelde Hindli misyonerlerin ve ilk taocu kkenli mezlerin yardmlaryla, yani bizatihi taocu kelime faznesiyle aktarlmlardr. Budac
aydnlanma bylece rao'yla birleme haline gelmi; Nirvana, lmszlerin ikmetini ifade eden ince kalemiyle karlanmtr vb. Bu
tannamaz hale gelen budaclk, geni bir rahibe ve rahip manastrlar ebekesi sayesinde abucak yaylmtr.
Tpk taoculukta olduu gibi, ayinleri ok basit olan bayramlara
katlmakla, dua etmekle, sadaka vermekle, be baat gnah ilemek200
ten kanmakla, budist rahibin atalarn ruhlarn cehennemdeki barnaklarndan armakla/kurtarmakla grevli olduu dramatik sahnelere katlmakla yetinen mminlerden oluan bir halk dini de biimlenmekteydi. Budist rahibin gerekletirdii bu sahneye katlan mminler, bu katlmlar sayesinde, kendilerinin de lmden sonra Bat Gne ykselebileceklerini, lnetlilerin ruhlarn kurtaran azizlerin onlara bu konuda yardmc olacaklarn umabilirlerdi.
c)
Yanl anlama, ancak Sanskrite metinlerin evirilerinin oalmasyla, yani ok ge, VI. - VII. yzyllarda ortadan kalkabilecektir.
Aslnda taoculuk ile budaclk arasnda derinlemesine bir ztlk
vardr. Birincisi "lmszlk mstahzan"n, bedenin tahrip olmamasn ararken; dieri bedeni, kusurlu olan insana bu durumundan tr
dayatlan bir zincir ve gerek bir varl olayan birey olarak kabul etmektedir: Her kiilik Nirvana'da zlrken, taocu aziz lmszlerin
Cenneti'nde kendi bedenini sonsuza kadar koruyacaktr.
Bu farkllklarn ve "Buda'nn sistminden tao'nun anlamna ulama yolunda yararlanmann olanakszlnn -inli bir dnrn VII.
yzylda yazd gibi- gecikmeli olarak kefinden, yalnzca birka
byk inli dnr rahatsz olacaktr. Artk Budaclk "inli" olmutur. nce tevik gren, sonra da takibata urayan ve rnein 845
tarihinde olduu gibi ar bir darbe yiyerek tm manastrlarnn kapatlmasna tank olan budaclk, gene de "in'in kendi kullanm iin
bozmadan, ama seerek ald baz inanlar" (Demiville) srdrmtr. rnein, ruhlarn bedenden bedene getii inanc, bylece
Taocu kadrolar da dahil in'in btnne yaylmtr. Ayn ekilde,
budac metafizik XIII. yzyldan itibaren Yeni Konfysl derinlemesine etkilemitir.
Demek ki budacln in uygarl tarafndan yokedildiini
sylemek mmkn deildir. Budaclk bu uygarla eklenmi, ona inkr olanaksz bir damga vurmu (ok saydaki sanat eserini dnelim), ama kendi de devas mmkn olmayan bir ekilde bu uygarln mikrobunu kapmtr. Ama in'deki btn dinlerin kaderi byledir.
yleyse, Yeni konfyslerin XIII. yzyldaki byk elden
geirmelerinin tesinde ve hatta bugn, din inlilerin ou asndan nedir?
Baka bir ifadeyle, ounluu meydana geliren bu halk kitlesi
201
asndan, boz veya gri renkli, tahta veya kerpi duvarl sradan evlerin boyunu aan, tuladan ina edilmi, canl renklere boyanm tapnaklar neyi temsil etmektedirler? Ayn anda hem hibir zel dini,
hem de hepsini birden.
Her mmin, bazen budist rahiplere, bazen de taoculara bavurmaktadr. Ayn tapnan iinde, iki dinin rahipleri de ayin yapabilir ve
burada Buda'nn heykelinin yan sra, yerel tanrnn suna veya
hemen hemen tanrsallatrlm olan Konfys'n heykeli yer alabilir. Herbrine ayr ayr sunumlar yaplabilir. Sonuncu sava esnasnda, bir in tapnandaki ortaklaa bir ayin 687 tanrya adanmt... Ve bunlarn iinde sa da yer almaktayd, ilgin olan nokta,
bu tanr kalabalnn ok eskilerden gelmesi ve eski dinsel kavgalarn
hibirinin u veya bu inan biimine dierleri zerinde stnlk salayamam olmasdr.
Marco Polo'nun zamannda, o sralarda in'i ve Mool imparatorluunu elinde tutmakta olan Byk Han'n (Kubilay) saraynda, dinsel
bir frtna hereye emen olmusa benzemektedir. Mool han Konfysleri devre d brakm (ama onlar gene de memur olarak kullanmaktadr), taocular lmne bir takibata tab tutmu, Mool samanlar (animist) ile onlardan da fazla olmak zere budistlerden yana
kmtr. Ama hann yana kt budistler Tibet kolundan olup, hastalklar iyiletirme yetenekleri olduu dnlen byc /amalardr. Bir
hristiyan mezhebi olan Nasturilik de konjonktrden yararlanmtr. Ve
Marco Polo'nun in'den ayrlmasndan ksa bir sre sonra, Bat Avrupal bir kei olan Fra Giovanni de Montelcorvino, ilk hristiyan kilisesini Hanbalk'ta (Pekin) kurmay baarmtr. Kilise saraya o kadar yakndr ki, hann an seslerini duymamas olanakszdr. Fra Giovanni,
"ve bu olaanst durum halkn tm arasnda yayld" diye yazmaktadr. Ama ne bu umutlar, ne de daha sonralar Cizvitlerin umudunu tadklar bir sonuca ulaacaklardr. inlileri tek bir dinin mridleri haline getirmek mmkn mdr? Hem de yabanc bir dnin?
Siyasal Boyutlar
Bu balk altnda yapmamz gereken, ok ynl ve yava bir evrimi izlemektir. Ve yalnzca antsal imparatorluk kurumunu iaret
eden adetler ve ayinler kitlesinin zerine kubak bakmakla yetinmeyerek, bu kurumun gcn nasl bir okumu yksek memurlar
202
(mandarinler) topluluunun zerine dayandrdn aklamak gerekmektedir. Bu mandarinler topluluu, daha dne kadar in uygarlnn ve toplumunun en zgn yanlarndan birini meydana getirmitir.
Nihayet, bu kurumlarn sonular itibariyle merulatklarn vurgulamak gerekmektedir. Bu sonular; ok byk bir toplumun dengede olmas, devasa bir siyasal mekn boyunca birliin korunmasdr. Bu birlik, imparatorluk ynetiminin varlk nedeni olmutur.
maktadr; onun rol hem memurlar atamak, hem de tapnaklar arasndaki hiyerariyi belirlemek veya tarmsal almalarn ilkbahar
bayram srasnda ayinsel bir ekilde balamasna, sabanla ilk srm yaparak bakanlk etmektir...
in uzmanlar unu sklkla belirtmektedirler: Bu imparatorluk
tanrsal zden deildir. Eer Bat Orta andaki veya Modern an
ilk balarndaki krallklarla kyaslanacak olursa, kukusuz doru.
Ama in imparatorluk ynetimi ile, rnein Roma'nn alglad imparatorluk ynetimi arasnda birden ok ortak yan bulunmaktadr.
"in siyasal felsefesi, krallarn tanrsal hukuka ait olduklar doktrinine benzer hibir retiye sahip olmamtr"; ama imparator "gerekten Gn Olu"ysa, Gn izniyle hkm sryorsa, nli bir filozofun dedii gibi "yanzca erdemi dllendiren" bir szlemenin hkmne tabiyse, byle bir retiye gerek var mdr? Eer hkmdarn
imparatorluun veya kendinin bana gelen felketlerin hepsini nleyememesi aklanmak istenirse, erdemin bu rol gerekli olacaktr. Sel
basknlar, kuraklklar, afetler, vergi demelerinin reddedilmesi, snrlarda Barbarlar karsnda uranlan askeri bozgunlar, kyl isyanlar
-Allah bilir ya, bunlar ne kadar da ok saydadr-; btn bu dzensizlikler, temel szlemenin bozulmasndan, imparatordaki bir erdem eksikliinden kaynaklanmaktadrlar; erdem kusuru iinde olan
imparator, artk Gn temsilcisi olmaktan kmaktadr. Bylesine
kehanetler yanl kmamakta, eer byle birey olmazsa birok kuan liyakatsiz bir impraatorun yznden aniden alan bir uuruma
yuvarlanma tehlikesiyle karlaaca bir hanedan deiikliini haber
vermektedirler. Halk isyanlar, en azndan Eski in'de imparatorluk
ynetiminin zayfladnn ilk iaretleri saylmaktaydlar. Eski bir
atasz, Bat'nn Vox populi, vox Dei'sim (Halkn sesi, hakkn sesidir) andran bir ekilde, "Gk halkla ayn eyi grr" demektedir.
Bylece Gn verdii yetki, artk hibir liyakati kalmam bir
aileden, zorunlu olarak liyakatli -nk yetki ondadr- baka bir hanedana geecektir. "Bizim 'devrim' kelimemizin karl olan ince
icoming kelimesi -Cumhuriyet in'inde de ayn terim kullanlmaktadr-, tam anlam olarak, yetkinin geri alnmasn ifade etmektedir.
Nitekim, Gn bu vazgeilmez korumasn kaybeden hkmdarn
ekilmesi gerekir. Bu durumda, imparatorluun srekliliini ve in'in
btnln korumak iin, ara dnemlerin, fetret dnemlerinin (juen),
gayrimeru veya dzmece hkmdarlarn zenle devre d brak204
alanlar dierleri tarafndan ynetilirler. Ynetilenler dierlerini beslerler; ynetenler dierleri tarafndan beslenirler". El iinden nefret
bir eref unvandr: trnaklarn hi kesmeden uzatan okumuun eli
bir tek i yapabilir: Harfleri izdii fray hareket ettirmek.
Eski in'de ynetmek ne anlama gelmektedir? Aa yukar bugnk bir devlette olduu gibi, btn idare ve adalet grevlerini stlenmek. Manderinler vergi toplamakta, asayii salamakta, gerektiinde askeri harektlar ynetmekte, alma takvimini belirlemekte,
yol, kanal, baraj, sulama sistemi yapm ve bakmyla uramaktadrlar. Rolleri ise, "gaddar doay slah etmek", kuraklk ve sel basknlarnn etkilerini gidermek, yiyecek ihtiyatlar oluturmaktr... Ksacas, zellikle nehirlerin dzenini ve sulama sistemlerinin iyi ileyiini gzetim altnda tutmak zere, kat bir disiplin gerektiren (K.A.
Wittfogel'in aklamalar burada yeniden karmza kmaktadrlar),
karmak bir tarm toplumunun dzgn ilemesini salamaktr.
Mandarinler, bu disiplini; toplumun, ekonominin, devletin ve uygarln bu dengeliliini temsil etmektedirer. Onlar dzensizliin karsndaki dzendirler. Ve hi kukusuz bu dzenin yalnzca mutlu sonulan olmamtr. Fakat "in uygarlnn trdeliinin, sresinin,
hayatiyetinin bedeli budur". Devasa bir imparatorluun birliini bir
yandan feodallere, dier yandan kendi bana terkedildii her seferinde (kuraln istisnas yoktur) anari iine yuvarlanan kyl bir topluma
kar koruyabilme yeteneine bir tek mandarinlerin demir peneleri
sahip olabilmitir. Ayn ekilde, her trl kollektif zorlamaya dman ve doaya dn yanls olan taoculua kar, okumular, hiyerarinin, kamu dzeninin, konfys halkn erdemini ne kartmlardr.
Bu adan in'in toplumsal hareketsizliinden byk lde onlar
sorumludurlar: Yerlerinde tuttuklar byk toprak sahipleri ile gene de
minicik bir toprak parasna sahip sefil kyller arasnda bir denge
kurup korumular; leride kapitalist olmas muhtemel tccar, tefeci,
yeni zenginleri gzetim altnda tutmulardr. Ve bunlar, bu gzetim
kadar bizzat mandarilerin prestijinden tr de boyunduruk altnda kalmlardr: Zenginleen tccarlarn ardllar, bir gn okumularn hayatnn ekiciliine, ktidarn cazibesine kaplmakta ve nl snavlara girmektedirler... in toplumunun Bat tarznda kapitalizme doru bir
evrim gstermemesi, en azndan ksmen bu nedenle aklanmaktadr.
in toplumu ataerkillik ve geleneklik aamasnda kalmtr.
207
209
:12
ka kylan kadar uzaklara gidilmitir. Bu sonuncu topraktan, in halkn artan zrafalar getirilmitir.
Bu olaylar dizisi in uzmanlarna artc geldii kadar ilgilerini de ekmitir. Eer uygun bir rzgra dselerdi, n gemileri mit
Burnu'nu Portekizlilerden yarm yzyl nce dolarlar, Avrupa'y,
hatta Amerika'y kefederlerdi. Ancak bu macera 1431-1432'de sona
ermitir ve arkas bir daha gelmeyecektir. Devasa in, tm gcn
kuzeydeki ebedi dmana ynelik olarak younlatrma benzemektedir. Bakent 1421'deNankin'den Pekin'e tanmtr.
Daha soralar, Manu hanedanndan imparatorlar, XVII. ve
XVIII. yzyllarda l yolunu kukusuz yeniden aacaklardr. O tarihlerde, Hazar denizine ve Tibet'e kadar olan geni topraklar igal
edecekler, gebeleri uzak batya srerek kendilerini koruma altna
alacaklardr. Bu fethin Kuzey in'e bar getirmi ve Manurya'nn
tesinde, Sibirya'nn Amur nehrine kadar olan blmnn ele geirilmesine izin vermitir (Nertinsk anlamas, 1689). Dier bir sonu
da, XVIII. yzyln ikinci yarsndan itibaren lrkutsk'un gneyindeki
Kiatka'da byk fuarlarn almasdr (Kuzey krklerinin in pamuklu, ipekli ve ayyla takas edilmesi). Deniz kapsna gelince, Avrupallar onu ucundan amay XVI. ve XVII. yzyllarda, sonra XVIII.
yzylda deneyecekler; XIX. yzylda buraya yklenip ardna kadar
aacaklardr, ama yalnzca kendi karlar iin.
Ar nfus: Daha XIII. yzylda muhtemelen 100 milyon
inli vardr (90 milyonu Gneyde, 10 milyonu Kuzeyde).
Bu say, Mool egemenliinin sona ermesi ve Minglerin ulusal
devrimiyle (1368) birlikte azalmtr: 1394'te nfus 60 milyona inmitir (gvenilir rakam), ama bar geri gelince, eski dzeye ksa bir
sre iinde yeniden ulalmtr. Manu fethiyle birlikte (1644-1683)
kukusuz yeniden bir gerileme olmu, barn geri gelmesiyle, XVIII.
yzyln muazzam genilemesi yaanmtr. Bundan sonra nfus art badndrcdr.
Bu insandan yana ar zenginliin zorunlu bedelleri vardr. Bu
an nfusu, olas teknik gelimeleri muhtemelen engellemitir. Ortalkta kaynaan insanlar, tpk Eski Yunan veya Roma'daki klenin
de yapt gibi, makine kullanmn gereksiz klmaktadrlar.
nk insan her i^ y.pmaya yatkndr. 1793'te in'e giden bir
214
ngiliz seyyah bir teknenin ykselen havuzlara gerek kalmakszn, sadece kol gcyle bir kanaldan dierine aktarlmas karsnda arp
kalmtr. Peder de las Cortes daha 1626'da, devasa bir aa gvdesini kaldran inli hamallara hayran kalmtr -ve bu sahnenin resmini yapmtr-. Demek ki, insann stesinden gelemeyecei hibir i
yoktur. Ve insan in'de ok ucuzdur.
Bu ar insan bolluu in yaamn skntya sokacak, onu ilerleme kart bir ynetimin demir penesi altnda hareketsizi etirecek
ve zellikle de, teniklerin ilerlemesini kilitleyecektir. Nitekim aratrmaclarn zenginliini, erkenciliini, akllln ve hatta modernliini
gn be gn kefettikleri bir in bilimi vardr. Bu bilimin tarihini dikkatli bir ekilde yazm olan Joseph Needham, in biliminin dnyaya
ynelik "organik" kavraynn; Newton'dan XIX. yzyln sonuna
kadar Bat biliminin temeli olan mekanist kavrayla ztlama halinde
olan bugnk bilimin yneldii kavrayn ayn olduunu iaret etmektedir. Fakat in'de teknik, merak uyandrc bir ekilde bilimi izlememitir, ilerleme hzn teknik belirlemitir. Bunun balca nedeni, hi kukusuz kol gcnn ar bolluudur. in, insan emeini
tasarruf edecek makineler tasarlama ihtiyacn duymamtr. Bu ezeli
ar nfusun yol at sefaletin kurban olmutur.
215
AYIRIM III
DNK VE BUGNK N
Portekizliler 1557'de Kanton'un karsndaki Makao'ya yerlemiler ve bata in ile Japonya arasnda olmak zere, nemli bir rol
oynamlardr. XVIII. yzylda Hollandallar ve ngilizler ilk girilerini yapmlardr. Nihayet, XVIII. yzyln ikinci yarsndan itibaren,
"Cinle" ticaretin altn dnemi almtr -ancak bu ticaret, hl Kanton limamyla snrldr-.
in iin nemli bir trafik sz konusudur, ama bunun onun kitlesi
zerinde hibir yansmas olmamaktadr. zellikle ngilizlerin ba
ektii Avrupal tccarlar, alm ve satmlarda tekel hakkna sahip, ayrcalkl bir inli tccar kumpanyasyla iliki halindedirler (bu tccar
kumpanyasna Co-hong ad verilmektedir). Mbadeleler ki taraf iin
de avantajl olduu srece gelimektedirler. Bu mbadeleler; altn
(in'de, gm ktl ve dolaysyla'fiyatnn yksek olmas nedeniyle altn ucuzdur: Avrupa'daki l'e 15 ve bazen daha yksek hadde
karlk, in'deki had l'e 8'dir), Avrupa'daki talebi badndrc
bir hzla artan ay, zellikle Hindlerden ithal edilen pamuk ve pamuklular, nihayet kredi al verii zerine yaplmaktadrlar: Avrupal tccarlar inli tccarlara bor vermekte, onlar da bunu paylap, kendi
hesaplarna bor vermektedirler; bylece imparatorluun en uzak eyaletlerinin rnlerini bile bu ticaretin iine sokarak, ok modern Fnans
ebekeleri yaratmaktadrlar. Bu, Avrupa'nn ticari szma yntemlerinin en allm olandr: Her yolculuunda yerel tccara bor vermek -bu, onun bir sonraki yolculuunun navlununu salamasna olanak vermektedir- ve piyasadan ncelikli alm yapmak.
in ticareti Avrupa'nn gzlerini kamatrmaktadr, nk bu ticaret ona her zaman deilse bile, ou zaman ok byk krlar brakmaktadr. Aslnda in de byk krlar salamaktadr; zellikle, yabanc tccarlarn ve yntemlerinin bu szmasn bir glk olarak hissetmemektedir; nk bu ekonomik ok, devasa lkenin leinde dar
bir blgeyle snrl olduu iin, zorunlu olarak dk boyutlu kalmaktadr.
Ama herey XIX. yzylla birlikte deimitir. Avrupa artk
baka bir gce kavumu ve ok talepi hale gelmitir. stelik, artk
bir menzil grevi gren, ngiliz igali altndaki Hind'in gcne de yaslanmaktadr. Bunun sonucu olarak, Bat mdahaleleri kaba, sonular
felketli hale gelmilerdir.
Afyon Sava (1840-1842), Batllara be liman amtr. Nankin anlamasyla alan bu limanlarn arasnda Kanton ve anghay da
218
yer almaktadr. Tay Ping'lerin ayaklanmas, Batllarn 186O'ta yeniden lkeye girmelerine ve ilve yedi liman daha kendi ticaretlerine
amalarna neden olmutur. Sonra Ruslar, Deniz Eyaleti'ni ilhak ederek, burada Vladivostok limann kurmulardr. Fakat in'in felketleri yeni balamaktadr. Birinci in-Japon Sava (1894-1895) sonucunda Kore'yi kaybetmi ve Batl gler ondan para kopartmak iin
bu durumdan yararlan m slardr/Rus lar Manurya'ya yerlemiler,
Boxerlerin ulusal hareketi devrimi hzlandrmtr (1900). 1904-1905
tarihli Rus-Japon sava, Ruslarn in'den kopardklar baz avantajlarn Japonya'ya gemesine neden olmutur. Japoya I. Dnya Savayla, Almanlarn zellikle antung'ta elde etmi olduklar avantajlarn bir ksmn devralmtr.
Bylece in 1919'da, lkesinin byk kesimlerini kaybetmi durumdadr/ Snrlarnn iindeki alanlarda bile, Batllar ve Japonlar
serbestiyellerden, ayrcalklardan, en bilineni uluslararas anghay
imtiyaz olan imtiyazlardan yararlanmakta; demiryollar ve gmrklerin bir blmn kontrol etmektedirler. Byk devletler, in'in eitli yerlerinde kendi postanelerini kurmular, bankalarn amlar;
ticari, endstriyel veya maden irketlerini devreye sokmulardr; bunlar kendi vatandalarn kendi konsolosluklarnda yarglamaktadrlar/Bu devletlerin yatrmlar, 1914'te 1.610 milyon dolardr ve
bunun 219 milyonu Japonlara aittir.
Sekiz byk devletin birlikte giriip, imparatorluk bakentini ele
geirmesiyle (1901) sonulanan askeri seferden sonra, Pekin'deki yabanc temsilcilikler mahallesi askeri olarak igal edilmi, etrafna bir
ev ekilerek, iine hibir inlinin inaat yapmasna izin verilmemitir. "Pekin'deki kordiplomatik, hukuken olmasa bile fiiliyatta in'in ileri zerinde sk bir himaye veya hi deilse, in hkmeti zerinde
fiili bir denetim kurmutur".
Ekonomik olarak paralanm bu lkede, ayn zamanda geni
apl bir kltrel ve dinsel istila yaanmaktadr. in, hakl olarak
'eitsiz antlamalar' adn verdii antlamalar dneminde, bedeni ve
ruhu itibariyle istifaya uramtr/'
Yabanc boyunduruunu krmak, in'in belli bir lekte "batllamasn", bir modernlemeden gemesini gerektirmektedir. Islahat yapmak ve zgrlemek; bu iki dev ou zaman zt ynldr, ama ikisi de gereklidir.
219
Yeni in
Burada in Halk Cumhuriyeti'ni methetmek -ki bu mmkndr- veya yarglamak -ki bu da bir o kadar mmkndr- sz konusu
deildir. Burada sz konusu olan, onun yaptklarn veya yapmak istediklerini belirlemek, sonra da ok uzun tarihi boyunca tank olduu en
mthi ve iddetli insani deneyle kar karya olan in uygarlnn
bu durumda ne hale geldiini grmek veya grmeye almaktr. Bu
deney, ok ynl bir toplumsal, ekonomik, siyasal, entellektel, ahlki
dzenleme abasdr.
eyleri, insanlar, snflan ve mmkn olursa d dnyay, in222
lilerin iradesiyle yaratlan yeni bir duruma tabi klmak sz konusu olmutur. Gururun burada pay olmutur. Evrenin merkezinde, ortasnda yer aldndan emin ok eski bir in'le yeniden balant kurmann en azndan bir biimi olan bir gururun.
in Halk Cumhuriyeti muazzam bir insan ve bazlar gerek,
dierleri potansiyel ve yaratlmay bekleyen zenginliklerden meydana gelen bir kitledir. in 'in ekonomik gelimesi bunlara bamldr.
in'in nfusu aralksz artmaktadr: 1952, 572 milyon; 1953,
582; 1954, 594; 1955, 605; 1956, 620; 1957, 635; 1958, 650; 1959,
665; 1960, 680; 1961, 695. Bunlarn tam saymlar olmayp (1953'teki
hari, ama buna ilikin ekinceler de vardr), aslnda belli bir olaslk
tayan tahminler olduklarn belirtelim. Tpk btn azgelimi lkelerde (ve in, 1949'da azgelimi lkelerin en byyd) olduu
gibi, 1000'de 40'lar civarnda olan yksek bir doum oranndan ve
azalmakta olan bir lm haddinden kaynaklanan nfus art, ortaya
sorunlar kartmaktadr. nsan saysndaki bu art, hayat dzeyinin
fiili bir ykseliini nceden snrlandrmakta ve onu ciddi bir ekilde
tehdid etmektedir.
Fakat, 1949-1962 arasndaki ekonomik byme badndrcdr, tarihsel veya gncel hibir edeerlisi yoktur. Hatta Sovyet birinci be yllk kalknma plan bile, birinci be yllk in planndan
(1953-1957) daha iyisini yapabilmi deildir. Bu ritm, kabaca sfrdan yola kan bir ekonomiye aittir. nk lokmalar ikier ikier
yutmak, ge kalanlarn ayrcaldr. Balangta fazla zengin olmayan bu gibi lkeler, gene de zengin hale gelmeksizin, varlklarn ikiye katlamaktadrlar. Kapitalist dnyann kurtulamad azalan verimler yasasnn, belli bir gelimllik dzeyine eriildiinde sosyalist
lkeleri de etkilemeyeceine dair hibir belirti yotur.
in'in olaanst geliimini lebilmek iin, bunun sarslmaz
bir iradenin, dnya leinde biraraya getirilen en byk insan kitlesinin abasnn sayesinde olduunu da hesaba katmak gerekir. VeHistelik, planl ekonomi Sovyetler tarafndan ve hatta ada kapitalizm
tarafndan zaten perdahlanm bir bilimdir.
Burada tam bir bilano kartmak sz konusu deildir. Eer resmi rakamlar izlenecek olursa ve denetlenmesi zor bir belge yn iinde kaybolmann peine dmeden, 1952'den itibaren hesaplanan top223
malar salamak iin faal bir propaganda faaliyetine giriilmitir. Bunun sonucunda seyirlik rekabetler ve sloganlar ortaya kmtr: "Daha iyi, daha hzl, daha ekonomik"; "Bir gn yirmi yl ve bir yl bin
yl deerindedir"; "1958, bin yllk bir sre iin yaplacak zor mcadelenin ylndan ilki olacaktr".
Kahramanca fedakrlk rneklerinden binlercesini zikretmek
kolay bir i olacaktr. Btn bunlar, kt alma koullarna, dk
cretlere, yetersiz beslenmeye, konut skntsna ramen gerekletirilmitir. Gece almas srasnda uyank kalabilmek iin yzne souk su arpan u rnek ii kadn bir dnn -rnek olduu iin ek
avantajlara, ama bundan da fazlas ek devlere sahiptir-.
EntellektUellere, niversite rencilerine, parti yelerine gelince,
bunlar kahramanla daha m az yatkndrlar, yoksa onlara sunulan
program ok mu daha az aktr? Bunlarn hizaya girmelerinin ok
daha karmak, daha tereddtl, daha trajik olduu kesindir.
Parti yeleri, tasfiye ve zeletiri uygulamalarna kar asla korunakl bir konumda deillerdir. rnein nce , sonra da be "anti"
kampanyas olmutur. Ocak ve ubat 1952'de gerekletirilen birincisi, memurlarn "yolsuzluk, i sarf ve krtasiyeciliklerine kar" yaplm, geni apl rezaletler ortaya kartlm, sonra maksatl bir ekilde geniletilerek, kentlerde "parti kadrolar" haline gelmi olan
kyllerin fazlaca rahatlkla uyum saladklar bir konumu kaybetmeleri gibi bir srprizle karlamalaryla sonulanmtr. Ayn yl balatlan be "anti" (yolsuzluk, maliyeyi zarara sokma, devlete kar
hile, devletin ekonomik srlarnn alnmas) kampanyas, devasa alkantlara, intiharlara, ok sayda acmasz mahkumiyet kararma yol
amtr. Bunlar baka temizlikler, baka zeletiriler, baka intiharlar izleyecektir.
Saylar srekli artan niversite rencilerini tutan el bir an iin
bile sarslmamakta, onlar hep tevazuya, disipline yneltmekte ve
ayn zamanda onlar krlarda veya fabrikalardaki el ilerine mecbur
brakmaktadr.
Entellekteller ve hocalar da aalanmadan nasiplerini almaktadrlar. Macaristan olaylarndan sonra, onlara eletiri hakk bir an iin
tannmtr. Bu, "Yz iek" denilen dnemdir. Tpk iekler gibi,
dnce de yz farkl biim altnda serpilebilir. Dncelerini aklamaya davet edilen, ama bunu yapmakta tereddt geiren entellekteller, bu sre esnasnda bir de stelik beyanatlar basnda hemen yer al226
ni aydnlatma denemesine giriilmesi gereken eski ve canl bir gereklik oian bir uygarlk milliyetilii. nk ilk bakta eskiden fazlasyla sapm, ok yeni gibi gzken in, bu milliyetilik araclyla iftihar edilen ve komnizm deneyinin ncesindeki huzursuz yzyln (1840-1940) bu duyguyu yaralad uzun gemie balanmaktadr.
in kendini byk bir g ve byk bir uygarlk olarak kabul
etmektedir. Dnyann geri kalanna nazaran stn olduuna, ona
gre dnda yalnzca barbarln bulunduu uygarlnn nceliine hep inanmtr.
in eskiden, Bat'nn dn sahip olduuna ok benzeyen bir gurur
tamtr.
Bu durumda, eitsiz antlamalar yzyl, ona iki kat gaddar olarak gzkmtr. Dierleri arasnda bir ulus haline gelmek birinci
aalanmadr ve barbarlarn, onlarn silahlar ile bilimlerinin egemenlii altna girmek de ikinci aalanmadr.
Bugnk yaygn ve keskin milliyetilik, ncelikle bir rvan,
(denecek bedel ne olursa olsun) byk bir ulus, byk ulus haline
gelme konusundaki kesin karardr. in'in devrimci sreci harekete geirmedeki srar, devrime bir an bile ara vermemesi, tpk dn budizmin kutsal metinlerine saldrd gibi bugn de yeni bir akm olan
rnarxizm-Ieninizm ve evrilen Rus edebiyatna hcum etmesi, dn
Bay De (Demokrasi) ve Kk Hanm Sai (bilim)yi tanmak istedii
gibi bugn de tarihe, sosyolojiye, etnografyaya... ynelmesi hep buradan kaynaklanmaktadr.
Mao Ze-Dung'un, in'in proleter halklara cmert yardmlaryla
hzl bir devrimin nasl yaplabileceinin reetesini iaret ederek, onlar tka basa tok ve ar zengin lkelere kar saldrya gemeye yneltme yeteneine sahip olduunu hissettirdiinden hibir kuku yoktur. in'in kendi glklerine ramen, yiyecek ve sermaye ihracndan
vazgemediini hatrlayalm. 1953-1959 arasnda, 1.191 milyon dolar
tutarnda sermaye, Arnavutluk, Birmanya, Kambo, Seylan, Kba,
Msr, Gine, Macaristan, Endonezya, Kuzey Kore, Moolistan, Nepal,
.Kuzey Vietnam, Yemen... arasnda paylatrlmtr. Bu dkmn
iinde, Cezayir devrimine ynelik yardm veya 1961 *de Gana'yla yaplan anlama yer almamakladr. Bu ve dier ayrntlar (bu kredilerin
% 40'nn komnist olmayan lkelere almas olgusu), in Halk
230
Cumhuriyeti'nin belki de u andaki glerini aan, ama kesinlikle ihtiraslarnn altnda kalan uluslararas bir rol oynamak istediini kantlamaktadrlar.
1950'de Tibet'in igali ve o tarihten bu yana Hindistan'la iin
iin sren atma, ang-Kay-ek'in ordusunun slendii Formoza
adas zerindeki talepler; Japonya ve ekonomisinin ihtiyalarna Sovyet ekonomisinden daha iyi karlk verebilecek olan Bat'yla ilikilerini normalletirme arzusu (Makao ve Hong-Kong'tan Bat makineleri yar-kaak girmektedirler); nihayet yerini paradoksal bir ekilde
Formozal milliyetilerin igal ettikleri BM'ye girme istei; btn
bunlar bir g, klarn etrafa sama arzusunu gostermektedirlerler.
1961 Moskova kongresinde, in marxizmi ile Sovyet marxizmi arasnda meydana gelen yar-kopu da ayn eyi gstermektedir. in kendini egemen bir lke saymakta, bunu dlemektedir. 1945'te "bir motosiklet imal etmekten aciz" olan bu lke, 1962'de atom bombasn gerekletirebilecek hale gelmitir. Bu artc devrim iinde, kkenlerindeki gururu, byk uygarlk saygnln yeniden bulmutur.
ok nl bir in uzman olan Etienne Balazs'n da vurgulad budur. zleyen satrlar, onun, in 'in uzun vadeli kltrel perspektifinin iine aktarlm olan u anki devrim hakkndaki kanaatlerini zetlemektedirler.
in deneyi ikna edici bir ekilde baarl olur ve btn azgelimi lkeler onun modelini izlerlerse... ite izleyen soruya korkutucu
(in'in dmanlar kadar dostlar iin de korktucu) karakteri veren,
bu devasa kapsamdaki olgudur: in deneyi baarl olacak mdr? Baarsz olmakta deil midir?
Saylar ve istatistikleri sayp dkmenin hibir ie yaramayacan drste syleyelim, nk rakamlar dava dorultusunda elden
geirilmilerdir. Ve bundan da tesi, inli istatistikiler ampirizmin
gbeinde elyordamyfa ve yzerek yol almaktadrlar. Bunlarn dzenledikleri istatistiklerin fazla gvenilir olmasna deil de; bunlarn
planlama yaplmasna, fazla hata yapmadan yol alnmasna, geilen
deneylerin rakamlandnlarak hareketin ynnn belirlenmesine olanak verecek kadar gvenilir olmalarna armak gerekir. Bu hareket,
btn itibariyle pozitiftir.
Be yllk planlarn baz baanszlklaryla dalga gemek elbet231
AYIRIM IV
DNK VE BUGNK HNDSTAN
236
a) Bn Ylndan nce
Birinci Aama: stila
lk Ari istilas, Trkistan'dan ran ve Hind'e doru olmutur.
Ariler bylece, Mezopotamya'dan nds'e kadar olan blgede yer alan
kentleri, yksek evleri, kk salm kylleriyle oktan trde hale
gelmi bir uygarln iine dahil olmulardr. stila nds blgesine
ulatnda, bu eski uygarlk herhalde gerileme halindeydi, ama bu
blge bamszln gene de uzun bir sre savunaeak ve yeni gelenlerin douya doru ilerlemelerini geciktirecektir.
Arlerin Sanskrite yazlm kutsal metinleri, insanlarn, tanrlarn ve kar-tanrlarn (sonralar), hasmlarn (koruyucu tanrlar)
birbirlerine kartlklar ve bin ylndan nce Pencap blgesi ile Kabil
nehrinde cereyan eden bu bitmez tkenmez mcadeleleri anlatmaktadrlar.
Bu uzun aama, kutsal kitaplarn en eskisi olan Rig Veda'da
(Bentler Veda's, lahiler Vcda's da denilmektedir) yansmasn bulacaktr. Bu kitap, Veda dininin ilk aamasnn mitoloji ve inanlarn
ortaya koymaktadr. Yeryz, "ara mekn" (atmosfer) ve gkyz
tanrlar en azndan otuz tanedir. Bu "biraz soluk" tanrlarn arasndan; kozmik ve ahlki yasalarn muhafz, iplerle balad sulular gzleyen" Varuna; ondan da nemli olan, ak renk sal ve her
mcadeleden galip kan ndra saylmaktadrlar. blis Vitra'ya galip
gelen ndra, sular gkyznden kurtarmtr, artk bu sular topra
sulamakta ve verimli klmaktadrlar. Btn bu tanrlar, tpk Olimpos
tanrlarnn Troya'da savaanlarn arasna kartklar gibi, insanlarn
arasna karmaktadrlar. Hepsi de kendilerine kurban ve adak verilmesini istemektedir: st, buday, hayvan eti ve esrarl bir bitkiden yaplan mayal bir iki (soma).
Ksacas, ok ynl, biimsel, ayinlere indirgenmi bir din. Arilerin gebelii, din alannda bile dzen yaratc olan yerleiklik karsnda henz gerilemi deildir.
b)
stilaclarn yerleik hale gelmeleri, M.. 1000-600 yllar arasnda yava bir sre iinde gereklemitir. Bu yerleim, bugnk
237
Delhi'nin ana kavan meydana getirdii, douya doru hafif kaym ve genilemi bir blgede olmutur. Douya doru bu fetih, bugnk Benares'e doru, devasa arpmalar veya yle olduu anlatlanlar boyunca ilerleyecektir. 800'lere doru Bengal'e ve belki de
orta Hindistan'a ulalmtr.
Bu evrimin yol at corafi, toplumsal, ekonomik, siyasal dnmler yeni kutsal kitaplarn, sonra Yorumlar'in (Brahmanalar) ve
Upaniadlarn -dinsel speklasyonlarn kapsn aan "Yaklalar ncelemesi"- iaret ettikleri devasa yenilikleri aklamaktadrlar. Din,
ilk temelini korumakla birlikte, yava yava karmaklamaktadr.
Tek-tanrcla ynelik eilimler kendilerini kantlarlarken; toplumsal
karklklarn, galipler ile maluplarn birarada yaamalarnn yaratt frsatlarn sonucu, Ari kkenli olmayan muazzam bir inan kitlesi
tm dinsel sistemler boyunca yaylmtr. rnein Veda dinindeki
uygulan, ayinsel kurban trenlerinin yan sra nemli bir yere sahip
olan yoga ("kendine egemen olma") gibi.
Dinsel inan ve tutumlar giderek daha fazla kararmaya balamlardr. Ksa bir sre sonra, ruhlarn yeryznde yeni hayatlara
balamak zere srekli yeniden bedene brndklerine inanlmaya
balamtr. Ayn anda hem "bysel", hem "szmona feodal", hem
"kolonyal" ama hereyin yenen halkla yenilen halk arasndaki ilikilerle aklanamad (dn bunun byle olduu sanlyordu) karmak
bir toplumda, gene bu sralarda ilk toplumsal blmler (varna) olumaya balamtr, tik srada brahmarar, yani rahipler ve manevi nderler yer almaktadr. Onlarn arkasndan savalar, yani krallar,
prensler, byk toprak sahipleri (kshatryoidi) gelmektedir; nc srada, kk kyller, hayvan yetitiricileri, zenaatkrlar, tccarlar
(vaysyal&r) bulunmaktadr; nihayet drdnc ve sonuncu kategoriyi,
hi deilse kken itibaryile klelctirilmi yerliler olan adra'lar
oluturmaktadr.
Daha sonralar bu toplum, tabular, ayrcalklar, ok saydaki i
evlilik yasaklar, saf ile saf olmayan arasndaki kat ayrma gre olan
blnmeferyle, yava yava belirginlemitir.
Dnyevi ile ruhaninin paylam, iki st snf arasnda olmakladr. Baka yerlerde (in'de olduu kadar Eski Msr ve dier yerlerde de) kural olduunun tersine, ilkel krallk dinsel alandaki tekelini
abucak kaybetmitir. "mperium'un (hakimiyet) iki ilkesi, manevi
ilke ile siyasal ilke arasndaki iliki, kendine zg bir kurumun iinde
238
nc Aama:
Jainizmin ve budachm M.. VI. ve V. yzylardaki
ilk baarlan
Alt Akn Erdem'i (yaknn sevme, sabr, ahlki saflk, enerji, sadaka, iyilik) uygulamas gerekir. Fakat mkemmellie ulamak, daha da
ileri gitmek demektir. Yani bodhisattva (aziz denilebilir), sonra daBuda (mistik aydnlanmay alm) haline gelmek demektir. Yalnzca budalar Nirvana'nn iinde erirler.
d) mparatorluklar devri denilen, M.. 321-M.S. 535 yllan
arasndaki dnemde, jainizm ve budaclk byk bir yaylma gstermiler, sanata ve dnceye egemen olmular, ama vedalardan
kaynaklanan veya kaynaklanmayan cari uygulamalar bir an iin bile
geriletememilerdir.
Brahmanlar konumlarn koruyabilmek iin, kendileri iin bir sr
haline getirmek zere biraraya getirdikleri halk inanlarna giderek
daha fazla yalanacaklardr. Bu yava sre, hinduizme doru gtrecektir. Olduka byk bir senteze denk den bu harekete birazdan
dneceiz.
Bunlar olurken, hiyerarik toplum kendini kantlam ve zellikle de, Hind'e ok zg olan u "kast" sistemiyle kendini tamamlamtr. Bu sistem M.. 300 ile M.S. 700 yllar arasnda olumutur.
Demek ki nisbeten ge bir oluum sz konusudur ve bunu, slamiyetncesi ran'ndaki toplumsal snflara benzeyen eski varnalarla kartrmamak gerekir. Bugn hl Hind'in gereklerinden biri olan
kastlar, olumak iin bin yl kadar bir sre harcamlardr. Bu oluum, etnik ve kltrel karmlarn, daha sonralar da mesleklerin artan bir ekilde farkllamalarnn rastlantlar iinde gereklemitir.
Bunun sonucu, ortaya binlerce kast kmtr (bugn bile yaklak
2.400 kast vardr). Bu sistemin en alt basamanda, her trl yasaktan
nasibini alan paria'\ar, dokunulmaz1ar yer almaktadrlar. Karmak
uygarlk, Kuzey Hindistan'n kat snrlarn Nepal, Himalaya, Tibet,
Siam, Endonezya (zellikle Gupt'larn gerilemesinden sonra) ynlerinde amak, "smrgeletirecei" Seylan adasna ve Dravidlerin
Dekkan'daki snana szmak iin (buraya szmasn, Hind'in tmnde hkmdar evresinden kaynaklanan ve kitlenin kltrne zt
olan bir uygarln taycs haline gelecek olan "klasik ve incelmi"
Sanskriteyi bu lkeye dayatmas sayesinde baaracaktr), evrensel
imparatorluklarn (Mauryalar hanedan, M.. 321-181 ve bundan da
fazlas Guptalar hanedan M.S. 320-525) kurulmasndan yararlanmtr.
Maurya mparatorluu ve Aoka'nn prestijli saltanat (M..
242
264-2261 dneminde, bd/m sle gelmitir. Faka y/yllar sonra yeni hir klasik Hind'in kendini kantlamas ise, hinduizmin muzaffer
damgas allnda gerekledin itir. Hinduizmin "rnesans"ndan sz
edilmekledir, nk bu dnem onun byk sanatsal devri olmutur.
Hind bu sralarda artk, bakalarndan alabildii hereye (ve zellikle
de Byk skender'in M.. 327-325 arasndaki fetihleriylc tnds vadisine kadar gelen Yunan sanatna) egemen olmu, kendini safl ve
gc itibariyle kantlam, eer deyim yerindeyse Hindu tapnan
(sikhara, lan anlam olarak, st tarafnda ok gibi yukar ykselen
kesim) icad etmitir ve bu tapnak gelecek yzyllar asndan, tpk
Bat'daki katedraller kadar karakteristik olmutur. Etrafnda tapnaa
ulalan geni merdivenlerin bulunduu byk bir dzle kurulan
tapnak, kk tapnaklarla evrelenmitir. Tapnan tm kitlesi, tanrlarn yaadklarna inanlan efsanevi bir Olympos gibi olan Meru
dan temsil etmektedir.
Bu dnem ayn zamanda byk bir edebi devir de olmutur. "Dokuz deerli ta" denilen, bu zamann en parlak air ve dnrleri, II.
andragupta'nn (386-414) saraynda yaamlardr ve 1786'da ngilizceye, 1791 'de de Almancaya evrilip, Herder ile Goethe'nin zerinde ok byk bir etki yaratm olan Schakintala adl dram bu sarayda yazlmtr.
Hinduizm ok eski gelenekleri miras aldndan, Gupta hanedannn sonlarna veya aslnda ok ksa olan Harsha imparatorluunun (606-647) zlmesine rastlayan balanglarn tam olarak
tarhlendrmek olanakszdr. Fakat kabaca bu Hind Orta a srasnda, kendini bir btn olarak salamca yerletirdii kesindir.
Hinduizm, bir din veya toplumsal bir dzenden daha fazla birey
olarak, Hind uygarlnn ve bu uygarln kkleri ok eski olan ve
Pandit Nehrtt'nun Hindistan'nda hayatiyetlerini hl srdren
gerekliklerinin zdr.
Bu gelimeyi aklamak iin bizim Avrupa modelimize uygun
olarak kullandmz. Orta a. feodal paralanma vb. gibi kelimelerin hepsi de yararl, ama tehlikelidirler. Biz bu kavranlan, kesin anlamlarna tam sadk kalmadan kullanacaz. nk hinduizm Orta
a Hind'inde, hrisliyanln Avrupa Orta anda olduu kada
nemliyse de. Hind'in kendi Merovenj. Karolenj ve hatta feodal Avru24}
pa'ya hi benzememekledir.
lik.
Hinduizm kuzey lkelerinde, brahmanlarn Veda ve Veda-ncesi
unsurlardan, yzyllar boyunca ilenen Ari kenli olmayan unsurlardan ve son olarak da ok saydaki zgn yere! tapnlann, hereyi
kendiyle btnletirmeyi isteyen bir din tarafndan sahiplenilen unsurlardan hareketle gerekletirdikleri su dinsel toplamdr.
245
Hu yava yerleim esnasnda Gney'in to\ ne olmutur? Siya-set. sanat ve ayn /amanda dinsel dncenin yorulmas konularnda, yava yava- Ku/ey'e katlmtr. Dekkan VII iie XII. yzyllar arasnda, sanal alanndaki en yksek, en parlak baarlara imza
atmtr (Mamalaparam'daki Pallava sanat klasik ve incedir; Ellora
sanal iddetli ve egemendir; Konarsk sanat Jirik ve duyumsaldr).
te yandan, Gneyin sanatsal baanlannan ok nce, ankara ve Ramanuja ile Hind'in ok byk fiJozflannn sonuncularn rettiini
Bu kroki, balca yollan (kaln siyah h-gi) ve sjasal blnmeleri (en gneydeki ksa
mrl Madura sulanlyla birlikte, kuruluu 13.15).
1A&
kaydedelim.
Hinduizmin farkl binlerce ad altnda halka mal edecei ey, tapnmaya istekle hazr olan herkesin ulaabilecei, yardmc bir merhamet tanrsdr. Geleneksel dinsellik, budaclk ve jainizme kar rvan almtr, ama bunu yaparken, bu iki dinin saflk, iddete bavurmama ve hatla et yememe gibi kurallarn zmlemekten geri kaimamtr. Fakat yeni dili yeniden yorumlayacak olan, hereyden nce
ok eski bir popler tabandr.
Hinduizm bylece "zirvedeki" byk tanrnn biramda yaamalar noktasna varmtr: Brahma (zellikle edebi dzlemde sayg
grmektedir), dnyay yaratan tanrdr; Vinu bu dnyann koruyucusudur ve Siva da onu tahrip edendir. Birbirlerinden hem ayrlabilir,
hem de ayrlamaz nitelikte olan bu tanrnn herbiri, Yce varl
kendi hesabna ifade etmektedir. Vinu'nun yeryzne ikide bir "inileri" (avataralar, yani dnya bar iin bedene brnmeleri) bylece
aklanmaktadr. Bir balk, bir kaplumbaa, devasa bir yabandomuzu,
bir insan-aslan, hatta -bu dokuzuncu avatara'dr- Buda biiminde bedene brnecektir. Bu sonuncu ini anlats araclyla, Buda'nn
eseri btnsel bir dinsel sistemin iine katlm olmaktadr. Tahripkr
Siva, "lmle, zamanla" zdeletirilmektedr. O Hara'dr (Gtren).
Tpk Vinu gibi, o da iktidarn ou zaman tanralara devretmektedir. Gney Hindistan'da bir kraln kz ("balk gzl" olan), Minak
onun kardr.
H. Zimmer'in, Hind uygarlnda ve sanatnda Mitler ve Simgeler (1951) adl, keyifle okunan kitabnn bir fikir verdii zere, inanlmaz zenginlikte olan bu mitolojinin iine girmek olanakszdr. badete ve kurban trenlerine, ller tapnna, hindularn ounluunun
uygulamaya devam ettii l yakma adetine, evliliklerin uzun ve karmak trenlerine ilikin ayrntl ayinsel btn zerinde durmak da
olanakszdr. Hind, ayinler alannda mthi muhafazakr olmutur ve
yle kalmaya devam etmektedir.
Mmin asndan esas sorun, kendi kurtuluu olarak kalmaya
devam etmektedir. "Gnein klar sayesinde" cennete ulamakta
veya eer hkm giydiyse cehenneme gitmektedir; gelecein bu dl
veya ceza biimindeki hkm deitirmesi olanakszdr. Ruh, kaderinin talihsizlii lsnde yeniden bedene brnecektir. Fakat insan,
dualar, ayinler, hac ziyaretleri sayesinde veyahut tlsmlara bavurarak bazen kharman'dan yani her zaman belli bir sonuca, zellikle de
247
yeniden bedene brnmeye yol aan hkmden kurtulabilir. Bu durumda "azad cdilmi"tir. Burada, bireysel saflama ve yetingenlik gerekliren, kutsala ulamak iin vazgemeyi ngren budist yol altan
ok farkl bir kurtulu sz konusudur.
Budizm (ve jainizm) Hinduizmin derin sularnn -bizzat Hind
uygarlnn sular- altnda kalm, ok gl bir ekilde kk sald
Bengal'de bile baz biimleri ve zihniyeti asndan asmile olmutur.
Ama arkasnda doldurulamayan bir boluk brakmtr. Ve Hind'de,
ileke, aziz, "vazgeen" tipi her zaman olacaktr. Tekdze ve kat bir
toplumun arlkl unsuru olan egemen din, ancak eylem d alanlarda bireysel zgrlk tanmaktadr. Bu durumda "tarikatlar" kendiliklerinden oalmaktadrlar. Bunlar entellektel ve ahlki kurtulu hareketleridir.
Bengal halknn slamiyete kitlesel geiini, herhalde XII. yzylda budizme kar son takibatn brakt bolukla aklamak gerekir. Ayn durum Balkanlarda, ok sklkla takibata urayan sapkn hristiyanlar olan Bosnal Bogom i lerin,Trkler in XV. yzylda buraya
gelileriyle birlikte samiyete geilerinde de grlmtr.
Mslman Hind (1206-1757) Malabar kylarnda VII. yzyldan itibaren kurulan tccar kolonileri tarafndan tasla izilen,
711-712'de Sindynnden bir istilayla ve eitli gmen gruplarn
gelmeleriyle gerekletirilen mslman Hind, Inds ve Ganj vadilerine alan blgelerde ok yava ilerlemitir. Sonra, Hind ktasnn
tmn fethetmeye ynelmi, ama baarsz olmutur.
Hind'in kuzeyindeki yar l blgeler, uzun bir sre mslmanlarla atma konusu olmulardr. XI. yzyln balarnda, 1030'Iarda bile yalnzca Pencap mslmanlarn elindedir. Delhi sultanlnn
kurulmas (1206) ve hereyi belirleyen (veya hemen hereyi) kilit
olan Kuzey Hind'de genileyebilmek iin daha iki yzyl gerekecektir.
Birok kereler yeniden balamak zorunda kalman bu fetih, sonunda geni apl bir askeri istilaya dnmtr. Yalnzca byk
kentlere yerleen ve az sayda olan mslmanlar, lkeye ancak sistematik bir terr siyasetiyle hkmedebilin ilerdir. Gaddarlk gndelik
boyutlardadr: Yangnlar, yargsz infazlar, armha germe veya kaza oturtma, kanl kaprisler... Hndu tapnaklar, cami yaptrmak iin
24 S
tahrip edilmilerdir. Frsat olduunda zorla din deitirmeye giriilmitir. Nihayet, bir isyan ktnda hemen ve vahi bir karlk verilmektedir: Yaklan evler, yerle bir edilen krsal alan, ldrlen erkekler, kle yaplan kadnlar.
Krsal alan genelde yerli hkmdarlarn veya ky cemaatlerinin
ynetimine braklmtr. Bu ara otoriteler, belli bir zerkliin bedeli
olarak ar vergilerin denmesinden sorumlu klnmaktaydlar. rnein Racputana racalarnn topraklar zerindeki durum byleydi.
Hind ancak sabr, insanst gc, devasa boyutlar sayesinde
ayakta kalabilmitir. Vergiler ok ar olduu iin, kt bir hasat ktlk ve salgn hastalklarn zincirlerinden boalmalar iin yeterli olmakta, bu afetler aniden milyonlarca kiinin sonunu getirebilmektedir. Galiplerin lksnn, sultanlarn bakent yaptklar Delhi saraylarnn ve nl bn Batuta gibi mslman seyyahlarn hayran olduklar
lenlerin ihtiamnn karl, korkun bir sefalet olmutur.
Delhi sultanlar, Cengiz Han ve XIII. yzyldaki ardllarnn ynetimindeki Moollarn ilk istilalarnn darbelerinden hemen hemen
kurtulmulardr. Hatta bu karklklardan, fetih alanlarn, o zamana
kadar onlara direnebilmi olan Gneye doru geniletebilmek iin yararlanmlardr. Timur Leng ise, Moollarn tersine, Delhi sultanlarnn topraklarn istila edecek ve 1398'de Delhi'ye kadar uzanan bir
akn dzenleyerek, bu kenti acmaszca yamalayacaktr. Fakat ganimetler ile sra sra esirleri elde ettikten sonra hemen geri ekilecektir.
Bu ekilme o kadar hzl olmutur ki, slam egemenlii kendini yeniden toparlayabilmi, ama artk hibir ey eskisi gibi olmamtr.
Babr'n ynetimindeki maceraclar ordusunun bundan 130 yl
sonra, 1526'da Panipat sava alannda devirecei, fiilen birok kii
arasnda paralanm bir imparatorluktur. Cengiz hann ardllarndan
(en azndan kendi yle iddia etmektedir) olan Babr'n komutasndaki ordu kktr, ama akmakl tfeklere, toplara (bu toplarn namlular, sava alannda svarilerin yklenmelerine direnebilmek iin
zincirlerle balanyorlard) sahipti. Bu ordu kazand zaferden sonra,
ran. Kemir, slam alemi, daha sonra da Bal'dan gelen paral askerler sayesinde byyecektir.
Babr mslmand (snni). Bu durumda yeni gelenlerin zaferi,
orlodoks islamn, beyaz tenli insanlarn, top barutunun zaferi olmutur. Onunla birlikte Byk Mool mparatorluu kurulmutur. Bu imparatorluk ilke olarak 857'ye kadar, yzyldan daha uzun sre249
ektir (1857, Sipaylar isyan srasnda, bu devletin ngilizler tarafndan ortadan kaldrld tarihtir). Aslnda bu imparatorluun parlakl, daha Evrengzeb'in (1657-1707) lmnden hemen sonra, ngilizlerin Bengal'i igallerinden (1757) ok nce snmtr.
Mslman denetimindeki Hind, bylece 1526'dan Evrengzeb'in
lmne kadar, Delhi sultanlarnn iyi yllarn hatrlatt kadar, ayn
iddet yntemlerine bavuran, ayn zorla gerekletirilen birarada yaama, ayn tipten yerleim ve baarlara tank olunan yeni bir ihtiam dnemi yaamtr.
Ayn iddet yntemleri: slamiyet kayg yaratarak hkm srmekte ve lksn Hind'in tmnn sefaletine dayandrmaktadr (baka trl davranabilir miydi?). Bir yanda batl seyyahlarn hayran kaldklar masals zenginlikler; te yanda alklar, devasa boyutlu lm
oranlan ve aileleri tarafndan terkedilen veya satlan saylamayacak
kadar ocuk.
Ayn zorla gerekletirilen birarada yaama: Bu durum zaman
getike says artan ilikilerden kaynaklanmaktadr. Mool hkmdarlarn en by olan Ekber (1555-1606), daha az keyfi bir ynetim
ve slam ile Hinduizmi ayn dinsel sistem iinde birletirecek yeni bir
din (Din lahi) yaratmay bile dnmtr. Bu dine, imparatorun yakn evresindeklerden baka kimse girmemi ve zaten onun lmyle
sona ermitir. Ama giriim anlamldr.
Aslnda fatihin Hindu uyruklarndan vazgemesi olanakszd.
Hind'in devasa blgeleri, vergi deyerek veya demeyerek yar bamsz kalmaktaydlar. Byk Mool'un hizmetinde alan Fransz
hekim Franois Bernier, bu durumu 1670'te yle kaydetmitir: "Bu
ayn lkenin iinde, Mool'un pek de fazla egemen olamad, hl
ounun kendi efleri ve hkmdarlar olan, yalnzca bunlara itaat
eden ve yalnzca bunlarn rzasyla ona vergi deyen (ou ok az,
birka da hi) ok sayda millet vardr".
Srekli savalar ve mcadelelerden kaynaklanan ihtiyalar, sultann otoritesinin mutlak hale gelmesini engellemekteydi. Byk Mool'un saray aslnda, Delhi'de toplanm byk bir ordudur (50-209
bin asker): Svariler, tfekli birlikleri, topular, hafif loplar (zengi
topusu denilmektedir), ar toplar, at ve fil ihtiyatlar, tdplam olarak
bir savalar, seyisler, hizmetkrlar kalabal. mera denilen efler,
kendilerine mr boyu tevcih edilen topraklardan yararlanmaktadrlar.
Bunlar, ou alt tabakalardan gelen maceraclardr; kkenlerinin m250
-.
t*,
Gerei sylemek gerekirse, slamiyetin otoriter egemenlii, saylamayacak kadar ok sonu yaratmasna ramen, Hindu toplum ve
ekonomisinin yaplarn; XV. yzyldan itibaren balayan, XVI. ve
XVII. yzyllarda artan, XVIII. yzyldaki genel atlmla birlikte hzlanan Bat'yla temaslardan daha az etkilemitir. Top barutunun stnl (yalnzca mslmanlarn 1526'daki zaferini deil, ayn zamanda Vidsayanagar'n 1565'teki korkun dn de aklamakLadr) bir yana braklacak olursa, slamiyet egemen olduu Hind'e
nazaran hibir stnle sahip deildir.
Daha nce de sylediimiz zere, Evrengzeb'n lmnden sonra (1707), imparatorluk bat ve gneyden gelen iki tehlike karsnda
tkezlemitr. Afganlar 1738'de Delhi'yi ele geirmilerdir. Hindu
bir halk olan Mahratlarn ok gl ilerlemeleri ise 1659'da balam, sadece Ervengzeb tarafndan bir an iin durdurulabilmi ve
XVIII. yzylda yeniden artarak zirveye kmtr
Bunlar syledikten sonra, mslman Hind'i hzla yarglamaktan
kanalm. zel bir iddet ieren ve uzun bir sreye yaylan bu smrgeletirme deneyini, o tarihlerde dnyann baka yerlerinde yaanan ok saydaki benzeri deneyin iine yerletirmemek hakszlk olacaktr. Bu bin yllk smrgeletirme, her halkrda Hind karnca yuvasnn iinde byk bir mslman kitlesi oluturmutur. 1931 nfus saymnn sonularna gre, 239 milyon hinduya karlk 77 milyon mslman vardr, yani hinduya karlk bir mslman. 1947'
de gerekleen siyasal paylam ok yetersiz kalmtr. Hindistan'da
438 milyon kiiden 44 milyonu mslmanken, 85 milyonluk Pakistan
nfusunun iinde de mslman olmayanlar vardr. Bu durumda toplam Hind nfusunun % 20-25'i mslmanlardan meydana gelmektedir. Demek ki, mslman Hind de varln harika bir ekilde srdrmektedir ve onu atak Hind-Mslman uyarlndan ayrmak ok gtr.
denetleyemedikleri srecin oyuncaklar ve kurbanlar olmulardr. Birok felketin, ykmn kkeninde, dnya trafiklerine ok eskiden beri
ak olmasna ramen, Hind'in bir benzerine hi tank olmad, giderek byyen parasal ekonomi tek bana yer almaktadr, ingiliz hukuku, toprak mlkiyeti konusundaki Batl kavray da, istenilmemesine
ramen felketlere yol amlardr.
Zorlukla kurulan, Hind'in en derin gemiinden gelen eski bir
denge her halkrda tehlikeye girmi, sarsalanmtr.
Bu XVIII. yzyln sonlarnda Hind, bugn (1962) Madras civarnda ve baka yerlerde hl grlen kulbeler halindeki ok sayda
sefil kyleriyle, krsal bir dnyadr: "Duvarlar kurutulmu amurdan,
dam rlm palmiye yapraklarndan, da alan tek yer alak bir
kap... Yaklan inek tezeinden kan duman, olanak bulduu lde
damn aklklarndan dar kmakta". Fakat bu kyler, sk balan
olan, dengeli, kendilerine yeterli, bir ef veya bir ihtiyarlar meclisi tarafndan ynetilen ve hatta baz yerlerde topraklarn dzenli olarak
yeniden datld cemaatler meydana getirmekteydiler. Kye bal
demirci, marangoz, ev yapmcs, kuyumcu gibi zenaatkrlar, bu meslekleri yzyllardan beri irsi bir eklide srdrmekte, hizmetlerinin
karlnda ky hasadndan pay almaktaydlar. Bu kylerin bazlar
ayn zamanda, zengin kyllere kiisel olarak bal bulunan klelere
sahiplerdi; efendileri bunlarn gda, barnma ve giyim ihtiyalarn gidermekteydi. Cemaat, devletin veya civardaki senyrn talep ettii
vergi ve angaryalar konusunda ortaklaa olarak sorumluydu. Bylece
cemaat elde etlii rnn ve igcnn bir blmn bakalarna,
karlk olarak hibir ey vermeyen uzaktaki ynetimin kentlerinin
Hind'ine vermekteydi. Vergi, kentin kylerle tek balamyd; nk
kylerin kentin retti veya ithal ettii mallardan hibirini almaya mecalleri yoktu. Bu kentsel endstriler, kentlilerin meydana getirdikleri
dar evrelere veya ihracata tahsis edilen bir lks olarak kalmaktayd.
Fakat bu ayrcalkllarn basklar ar arlatnda, ky yerini deitirebilir; baka topraklar ve daha iyi bir talih arayabilirdi.
Bu ok eski geimlik ky ekonomisi, ok uzun sre kendi zerine kapanm, zenaat ve tarm birletirmi, tuz ve demir dnda daryla hibir ilgisi olmayan bir ekilde kalmtr. Toplumsal kast rgtlenmesi, ocuklar eiten, rahiplik ve mneccimlik yapan brahmandan, yksek kastlara mensup zengin kyllere veya yallara varana
kadar, kydeki herkesi kendi yerinde tutmaktayd. Hiyerarinin dibin254
^1
modas yaylrken, byk bir atlm iine giren ok eski Hind pamuklu endstrisini ldrmekte acele etmilerdir); hem de baz hammaddeleri satn alacaklar bir pazar olarak kabul etmilerdir (Bengal jt,
Bombay'n karsndaki regur topraklarnn pamuu, bunlar ngiltere'nin Lancashire endstrilerini besleyeceklerdir).
hracata ynelik bu hammaddeler, limanlara demiryolundan ulatrlmaktadrlar. Bu demiryollar erkenden ina cdimi ve XIX. yzyln ikinci yars boyunca lke ilerinde gerek bir devrime yolamlardr. Bu mallar toplamak ve sevketmeklen baka hibir ilevleri olmayan kentler domaktadr. Bylece Hind kyls, kendinin, ailesinin veya kynn beslenmesine ynelik olmayan rnleri
giderek daha fazla retir hale gelmitir. Endstryel bitki retimi (tahl
ambar olan, ama budaym ihra eden Pencap hari) gda retimini
amaya balamtr. Nfus artnn da etkisiyle, bunun sonucunda
XIX. yzyln son otuz yl esnasnda afet dzeyinde ktlklar ve yetersiz istatistiklerde bile grlen bir tayn azalmas meydana gelmitir.
1929 Dnya bunalm, hammadde fiyatlarnn baaa yuvarlanmalar, toprak mlkiyetinin zemindar\vx\n. veya tefecilerin elinde
younlamasn hzlandracak, zgr kylnn elindeki iletme lekleri daha da klecektir. ifilerin borlan o kadar byyecektir
ki. demeleri olanakszlaacaktr. Bor altnda ezilen kyller, alacakllarnn karsnda, eskiden serflerin efendilerinin karsnda olduundan daha beter bir durumda olacaklardr. Ryot kanun karsnda
giderek daha zgr hale gelirken, ekonomik adan zgrln giderek kaybedecektir.
Modern bir endstrinin balanglar ge tarihlerde, ilk koruyucu tarifelerle birlikte, 1920'ler civarnda ortaya kmtr. O tarihlerde yerel bir endstrinin belirmesi, ucuz ve bol emek gcnn
varl, ar bollukta bir proletaryann olutuu kentlerin geliimi,
hemen yaknda hammadde bulunabilmesi ve son olarak da hindu
kapitalistlerin ie karmalarndan tevik grmtr.
Bu hindu kapitalistler, bundan bin yldan daha nceleri ran'dan
kaan ve zellikle Bombay blgesinde biriken Zerdt dininden kiilerin ardllar olan Para'ler veya Racputana ilerinin alt kastlarndan
birinden kan ve blgenin geri kalml yznden ngiliz rekabe256
Bu durum onun in, tavrn gzden geirme, East India Company'nin hkmranlna son verme (1 Eyll 1858), onun yerine
Londra'da byk ve gl India Office bakanln kurma ve kumpanyann genel valisinin yerine Kalkta'da bir kral naiplii oluturma frsatn vermitir.
Hind'deki prenslere ait topraklarn ilhaknda acaba fazla hzl ve
ileri gidilmemi miydi? Artk zerkliklere sayg duymaya karar verilmi ve yaknlarda ilhak edilmi olan Mysore sultanlnn bamszlnn 1881'de yeniden tannmas, yeni eilimin bir simgesi olmutur. Dorudan hkm srmekten vazgeilince, bu karmak Hind alannda yaplacak en iyi i, varolan blnmeleri srdrmek, onlardan
yararlanmak (zellikle, biri hindu, dieri mslman iki byk kitlenin
kesime noktasndakileri). ncelikle de ordudaki blnmeden yararlanlmalyd. Lord Elphinstone, 1858'de bu konuda anlaml bir eretileme yapmtr. Ona gre, ngiliz gcnn muhafazas, gvenlii su
geirmez blmlerin birbirlerine tam uydurulmalaryla salanan steamef lar sayesinde olmaktadr. "Ben Hindler imparatorluumuzun gvenliini, Hind ordumuzu ayn ilkeye gre kurarak salamak istiyorum", yani su geirmez blmeler lkesine gre. Hindular, mslmanlar, Himalaya Sihleri artk ayn birliklerde birarada olmayacaklardr.
Olaylar bu hesaplar abucak amlardr. Dnya ekonomik bunalm 1870 ylndan itibaren Hind'e ulaarak, ktlklara, salgnlara,
kyl ayaklanmalarna yolamtr. Doruyu gren baz kiiler, rejimin serbestletirilmesini, baz hindularm ynetime, hatta hkmete
ortak edilmelerinin gerektiini sylemilerdir. Ulusal Kongre Partisi
1885'te, her halkrda "kral naibinin inayetiyle" kurulmutur. Henz
ok kk ama etkin bir aznl temsil eden bu parti, milliyetiliin
szcs olmutur.
Bu azmhk, kentlerde ve niversitelerde ortaya kan faal orta snftan beslenmektedir ve ileride daha ok beslenecektir. Kongre Partisi yeleri, aristokratlar ve prensler snfndan veya geleneksel gemie derinlemesine bal ve toplumsal muhafazakrlklar Hind'in
efendilerinin ok houna giden zemindariai snfndan deil; yeni hayatn ne kard, farkl kkenlerden gelen kiilerin oluturduu
orta snftan kaynaklanmaktadrlar: Parsiler, Marwaniler, Jainler, hatta
smaiii mezhebinden mslmanlar gibi kapitalistler veya Moollar d258
neminde birok siyasal kii kartm olan (eski Hind babakan Jawarharlal Nehru onlardandr), siyaset eilimleri gelimi Kamirli
Pandtler... Gandhi de, Gucerat'taki Kathaviar blgesinin kk hkmdarlarna yzyllar boyunca bakanlar vermi bir aileye mensuptur.
Bat uygarlnn cazibesine kaplan bu insanlar, onun yararlarn hissetmiler, avantaj ve tehlikelerini grmlerdir. rnein, Gandhi'nin dncesi, ayn anda hem Hind'in iddete bavurmama geleneinden, hem de Tolstoy'un ateli barl ile sa'nn Da'daki
vaazndan tremektedir. Bu Hind entellicensiyas, kark sularda
yzmekte, dinsel bir sentez ile Hinduizmin saflamas dleri kurmaktadr. Birok dnr, bilinli veya bilinsiz, Hind'in saysz sapkn dncesinden beslenmektedir. Bu alanda on, yirmi ad saymak
gerekir. rnein Dayanand Sarasvati (1824-1883) yeni bir hinduizm
tarikat kurmu, islam ve hritiyanl reddetmi, ama Bat'ya eilimini itiraf etmi ve elektrik ile buhar makinesine kadar tm modern
bilimi Vedalarda bulmaya uramtr. Veya Gandhi Gopal Krina
Gokhale (1866-1915) ile btn dnyann iirlerinden tand (1913
Nobel Edebiyat dl), "Jana Gana Mana" adl iiri bugn Hindistan'n ulusal mar olan Rabindranath Tagore (1861-1941. bu ad ngilizcelemi halidir) gibileri de rnek verilebilir.
Uzun bir kaynama, nihayetsiz sreler sonunda, 15 Austos
1947'de bamszlk ve Hind'in paylalmasna ulamlardr. Taraflardan birinin talepleri, dierinin ihtiyat, geitirme ve ikiyzllyle, bu smrge ynetimini sona erdiren srecin hibir eitici yan
yoktur (oysa, dier benzeri hareketlerin hepsinden stndr): Bugnn akl yarnn delilii haline geldiinden, tavizler her zaman ok gecikmi olarak gelmilerdir. te yandan, mslmanlan tatmin eden
birey (Bengal'in iki eyalet halinde blnmesi, doudakinn etnik bir
btnlk salamas iin 1905'te Assam'a balanmas) hindulan kzdrmakta ve bunun tersine, bu kararn uygulanmasnn 1911 'e ertelenmesi mslmanlan kzdrmaktadr. Zaten milliyetilerin zemedikleri sorunlardan biri de, hndular ile mslmanlan birletirmektir (mslmanlar 1906'da Mslman Birlii altnda toplanmlardr).
Dier bir byk glk: Kitlelere ulama. Bunu Gandhi'nin
(1869-1948) olaanst mdahalesi baaracaktr. Bombay ve Londra'da hukuk okuyan Gandhi, Gney Afrika'ya g etmi yurttalarn
savunmak zere Natal'de avukatlk yapmtr (1893-1914). 1914'le
259
Kamu ynetimi tarafndan srdrlen gebeliin nlenmesi yntemlerinin yaygnlatrlmas, ksrlatrma (1.500.000 kii kendi isteiyle
ksrlatrlmtr) bu insan selini nleyememilerdir. Hindistan, bu
mcadelenin kolay olmad ama etkin olduu disiplinli Japonya deildir.
stelik sorunlar bunlarla snrl deillerdir.
* nc Be Yllk Plann (1961-1965) getirdii tedbirleri anlamak iin iktisat olmak art deildir.
Bu tedbirler de, daha nceki planlarda olduu gibi, ulalabilir
noktalara yneliktirler: Tarm iin yapay gbre, ulam, ar endstriler, mekanik endstriler. Bunlarn hepsi de nisbeten kolay ve hzla
deitirilebilir alanlardr ve her zaman bunlarn dier alanlara yansyacaklar dncesi tanmakta ve bu konuda hi hayal krklna uranlmamaktadr. Mdahaleler mmkn btn yollardan yaplmaktadr. rnein hkmet, Ford Vakf uzmanlarnca Nisan 1959'da yeni
plann tm gcn tarma ynelterek, Hindistan'n tahl retimini 100
milyon, hatta 110 milyon tona kartmay (1959 iin tahmin: 73 milyon ton) neren tekliflerine kulak asmamtr. Acaba baka uzmanlarn dnd ve hkmetin de karar verdii zere, endstriyel gelimeden ve bunun iin gereken yatrmlardan vazgememek; gda
durumunun 1965'te afet dzeyine geleceine inanmamak akllca m
olmutur? Gelecek yllar hi kukusuz zor olacaktr, ama Hindistan
birok snavdan gemi bir lkedir.
Bu abalarn sarfedilmes ynnde bir kez karar verildikten sonra, adeta hemen her zaman ayn olan allm nkoullar bulunmaktadr: Ulusal gelirin bycek bir blmn zorunlu yatrmlara tahsis
etmek (I. planda % 5, ikincisinde % 11, ncsnde % 14). Bu muazzam yatrm oran, zaten ak veren dengeyi daha da bozacaktr.
Ayrca dardan kitlesel almlar yapmak ve kt alm koullarna
katlanmak gerekmektedir. Bunun sonucunda, d yardma bavurmak
zorunlu hale gelmektedir. Bu yardmlarn zel olanlar hi de bedava
deildir; Amerika ile Sovyetler Birlii arasnda byk bir rekabete yol
aan kamusal olanlar ise, ba veya ucuz krediler halindedir (bu lkelerin herbiri, nc planda ngrlen d yardmn % 5'lik blmn salamaktadr, ama Sovyetler Birlii yardmn Bhitay elik tesisleri gibi byk yatrmlar zerinde younlatrmtr). Gemite
264
etkisiz kalmtr. Hukuken devre d braklan byk toprak sahipleri, hemen her yerde bir kez daha kylye nazaran yeniden avantajl
hale gelmilerdir. Kyller zgrdrler ve bu devasa bir gelimedir,
ama buna karlk sefil bir durumda ve kt donanmldrlar. lenebilir topran bir blm ilenmeden kalmaktadr. Byk sulama sistemleri bile byk toprak sahiplerine yaramaktadr. Bunlarn en gerekli olduu zamanlarda suyu kendilerine almaktadrlar. Kyl bu avantajlardan hi yararlanamamaktadr. Felketin tam olmas iin, byk toprak sahipleri ilerlemeden pek holanmamakta, teknik iyiletirmelere
gitmemektedirler. Bunun anlam, ne yazk ki burada "rm bi
rejinV'in, devrim-ncesi bir konumun varldr.
Son olarak da, geleneksel uygarlk Hindistan kitlesini oklu ve
kat ann iinde tutmaktadr.
Hinduizmin kendininkinden baka bir evrene doru gerekli gei yapabilmesi, kastlardan kurtulabilmesi ve modern hayatn oluturduu toplumsal devrime ulaabilmesi iin, bu a krmas gerekir.
Hinduizmin her ciddi evrim ve modernlemenin karsndaki baat
engeli meydana getirdii bir vakadr. Bu dinin gcn, kt beslenen, srekli olarak fizyolojik sefaletin snrlarnda dolaan bir halkn,
baz vesileler nedeniyle (rnein 1962'de, yldzlarn birlemelerinin
Hindlilere dnyann sonunu haber verdiinde olduu gibi) tapnaklara
yd yiyecek cinsinden sunumlarn inanlmaz miktarndan lmek
mmkndr. Babo dolaan inek srleri, urada burada onlarn
fakir yiyeceklerine ortak olmakta; karga srleri tahllar yemekte; bcekler hasatlar yeseler bile onlarla mcadele edilmemektedir ve
btn bunlar hinduizmin sonulardr: nekler kutsaldr ve btn canllarn hayatna sayg gstermek gerekir.
Hinduizmin en beter yan, halk ok sayda geirimsiz kutunun
iine hapseden kast sistemidir. Toplumsal hareketsizlik bu sistemde
kukusuz mutlak deildir ve herey bu sistemin ok uzak vadede ortadan kalkacan iaret etmektedir. Gandhi'nin savunuculuunu stlendii Dokunulmazlar -Haricanlar. en azndan 50 milyon kii-, yasa
nnde artk dierleri gibi olmulardr. Hind anayasas, vatandalar
arasndaki her trl farkll ilga etmitir. stelik bu anayasa laiktir.
Fakat teori ile pratik arasndaki mesafe byktr. Bu alanda ou
zaman farkedilmez nitelikte kalan ilerleme, yalnzca entellektel sekinleri etkilemektedir ve bu arada siyasal mcadelelerin ounun kiisel rekabetler ve kast ileri olarak kalmas anlaml deil midir? Ku266
nin ilkeleri, onu her tr toplumsal devrimden kanlmaz olarak uzaklatnyordu. Ona gre, devrim gnllerde yaplmalyd. Varolan dzene dokunarak deil de, zenginlikleri veya nfuzlar ne olursa olsun,
insanlarn hemcinslerinin hizmetine komalarnn, onlarn bizzat
Gandhi'nin szleriyle, "iradi zveri ve fakirliin sanat ve gzelliine
ulama"y, "bir ulusun temeli olan ilerle megul olma"y, "kendi elleriyle eirme ve dokuma"y, "btn kast nyarglarn gnlden reddetme"yi, "zehirleyen ikiler ve uyuturuculardan tamamen vazgemek iin propaganda yapmay ve... genel olarak varln safln
oluturma"y kabul etmelerinin salanmas sz konusuydu. "Bunlar,
fakirlerin koullan iinde yaamaya olanak veren yararl olma biimleridir", zellikle ky yaamnn geleneksel erevesi iinde.
Nepru, Hayatm ve Hapishanelerim adl kitabnda Gandhi'nin
konumunu tartrken, u sonuca varmaktadr: Ona gre kitlelere hizmet etmek isteyenler, maddi hayat dzeyinin ykselmesinden ok,
kendilerinin alalmasn, eer deyim yerindeyse, kitlelerin dzeyinde
elenmeyi, onlar eitlik dzleminde karmay dnmelidirler. Ona
gre gerek demokrasi ite byleydi". Nehru ve dostlar, bu bireysel
maneviyatn baz yanlarna ve Gandhi'nin kendine bir miktar hayranlk duydularsa da, bunu ortaklaa bir lk haline getirmenin "her demokratn, her sosyalistin, hatta her modern kapitalistin mantki kavramlarna ters olduunu, bunun bilinsizce gerici ve ataerkil bir
zihniyete geri dn olacan, zellikle de Hindistan'n azgelimilikten kmas ve kitlelerin sefaletini yoketmesi iin vazgeilmez nitelikte olan, ileriye bakma ve gemiin baz yanlarndan kopma gibi durumlar engelleyeceini dnmlerdir.
Bugn Hindistan'n Gandhi'den ok Nehru'ya eilim gsterdiini, Gandhi'nin mezlerinden olan ve bapounun (baba) lmnden
nce, 1947'de Bhoodan hareketini kuran Vinob# Bhave'nin baarszl boyunca farketmek mmkndr. Bu hareketin amac, sahipleri
tarafndan kendi iradeleriyle balanan topraklar sayesinde, dehet
verici toprak sorununu zmek. Balanan topraklar fakirlere, bireysel veya kollektif olarak datlacaklard.
Bu hareketin anlamn kavrayabilmek iin, iyi bir aileden gelen,
kltrl, ekici bir matematiki olan Vinoba Bhave'nin, "vazgeenler", Hindu ilekeler tarikatna katlmak zere 1916'da annesinin
nnde btn diplomalarn yaktn bilmek gerekir. Gandhi'nin btn mcadelelerine en nde (yani ou zaman hapiste) katlmtr.
268
269
AYIRIM V
UZAK DOU'NUN DENZ KESM:
HNDCN, ENDONEZYA, FLPNLER,
KORE, JAPONYA
Hindicini
Denizin damgasn yemi bu kaderlerin en iyi rnei Hindicini
deildir. Buras Danimarkal corafyac Malte-Brun'n geen yzylda verdii ve abucak benimsenen Hindicini adyla tannan, kitlesel
gney-dou Asya'dr. Bu kaln yarmada, yksek dalar tarafndan
kesilmekte ve kabaca kuzey-gney ynnde yer alan, eer benzetme
abartl kamayacaksa, bir elin parmaklarnn alm haline benzeyen akarsular olan vadiler tarafndan katedilmektedir. Bu yanmada
gneye doru, narin ve uzun Malaya yarmadasyla incelmekte ve
dou ile batdan deniz ile evrelenmektedir. Hindicini yarmadas, ktasal kalnl iinde bile, daha tarihncesinden itibaren srekli bir
gei alan haline gelmiti. Bunun sonucu olarak, tarihncesi zamanlar tarafndan belirlenmi olan btn rklar -Avustralyal, Melanezyal, Mongoloid (bu sonuncusu proto-historik in kkenlidir) burada
272
izlerini brakmlardr. Bu rklar bugnk halkn temelini oluturmaktadrlar (Melanezyah tipi, henz ilkel olan da halklarnda grlmektedir).
Tarihsel dnemin balamasyla, drt byk lekli hareket yarmadaya ulamtr; Biri in'den gelmi ve g kullanmtr; bar olan dieri deniz yollarn kullanarak Hind'den gelmitir; son
olarak gene denizden iki ilerleme sz konusu olmutur. Malaya yarmadasna ulaan ve buray ele geiren slamnki ile XIX. yzylda
gl bir ivme kazanan ve hereyi istila eden, sonra da bugnlerde silinen Avrupa'nnki (Fransa, ngiltere).
HindiinVnin eski uygarlnn esas blm, in ile Hind'in
meydana getirdikleri iki devasa alann arasnda yer almaktadr.
in uygarl, kendini Tonkin ve Annam'da (Kuzey ve Orta Vietnam) zor kullanarak gstermitir. Bundan yaklak 10 yzyl nce,
bu blgelerde bir fetih, bir smrgecilik meydana gelmi ve bunlar
kalc olmulardr. Ayn anda askeri, ynetsel ve dinsel (Konfuyslk, Taoculuk, Budaclk) olan bu ilerleme, in'in geni kitlesinin
gneyinde yer alan d kesimlerde gereklemi ve in tarihinin en
byk olaylarndan birini meydana getirmitir. Yerli halklar kovulmu veya boyunduruk altna alnmlardr. Bylece, Annam halklarnn u canl alt-uygarl meydana gelmitir. Bu uygarlk, daha sonra
kendi atlmyla Hindiini'nin gneyine doru yaylacaktr.
Hindu etkisi, oralardan itibaren ticaret yaptklar iskele ve ticari
noktalar kuran ve yerel nderlerle ittifaklar kuran tccarlarn eseri olmutur. Bu ittifaklar, bu yerel efliklerin bazlarna talih getirmitir,
nk bunlar kazandklar teknik ve kltrel stnlkler sayesinde
dier toplumlar etkilemeyi, kendilerini onlara dayatmay, sonra da
krallklar kurmay baarmlardr. Hindulam, melezlemi, ama
gene de zgn uygarlklar bunlardan kacaktr. rnein Orta Vietnam'daki ampa krall veya gneydou Asya'nn bat ucundaki
Mons'larn krall veyahut Mekong deltasndaki Funan krall byle kurulmulardr. Bu sununcu krallk daha sonra el-la tarafndan
yutulacak, bu olay Khmer imparatorluunun kurulmasna olanak verecektir. Bu imparatorluk, IX.-XIV. yzyllar arasnda btn gney-gney-douya egemen olmutur, bugn Angkor kalntlar onun ihtiamnn tanklardr.
273
Endonezya
Malaya yarmadasnn tesinde, "Asya Pasifiin inde boulmaktadr". Endonezya, Asya ktasn binlerce adayla douya doru
uzatmakta ve "dnyann en byk takmadasn meydana getirmektedir. Bu takmada, ezelden beri ok renkli bir kavakta yer almtr
ve almaktadr. Bu eitlilik, dn olduu gibi bugn de srekli korunmas ve ou zaman da yeniden kurulmas gereken belli bir birliin
varln engellememektedir.
Endonezya takmadas devasa bir rzgr glnn merkezinde yaamtr; ou zaman ok uzakta cereyan eden olaylarn etki276
vasa Sumatra adasna 1521'de ulamlardr. Bu davetsiz giri, takmaday parampaa eden siyasal kavgalar tarafndan kolaylatrlmtr. Portekiz igali zaten yzeysel, salam bir ekilde kk salmaktan ok taslak halinde bir harekettir. Takmadann eski hayat tarzn
ve ok saydaki akmn yerli yerinde brakmtr. Arap teknelerinin,
Sumatra adasnn bat ucundaki Aem'le olan ticaretine de dokunmamtr. Bu tekneler, buradan Kzldeniz'e gtrmek zere baharat ve
toz altn yklemektedirler. Ayn ekilde, Gney in limanlarndan
gelen in teknelerinin dzenli yolculuklarn da engellememitir. Bu
gemiler, Marco Polo'nun zamanndan ve kesinlikle ondan da ncelerinden (Borneo'nun kuzeydousuna ynelik olarak VII. yzyldan itibaren) beri Endonezya adalarna seyahat etmekte, oralara biblo, porselen, ipek ve ar bakr veya kurun sikkelerini gtrmekte; bunlarn
karlnda deerli keresteler, karabiber, baharat ve Borneo ile Selebes'teki yataklardan elde edilen toz altn almaktadrlar.
Portekizlilerin davetsiz girileri, Java'dan Makao'ya, Kanton yaknlarna ve daha tede Japonya'ya kadar yansyan eski mbadelelerin g kullanlarak smrlmesidir. XVII. yzylda baka trl vahim yeni bir davetsiz giri, Hollandallarn girii meydana gelmitir.
Bunlar, 16O5'te Molukka'daki Amboine'da, 1607'de Selebes'tedirler;
1619'da Batava'yi kurmular ve Java'ya egemen olmulardr. Burada hkm srebilmek iin, adann Orta a prensleri gibi olan sultanlarn birbirlerine drmeyi bilmilerdir. Bu sultanlarn Kraton'lai
yksek yerlerde varlklarn hl srdrmektedirler. Bunlar hem saray, hem de tahkimli atolardr. Yeni gelenler, Portekizlilere Malaka'dan srdkten (1641) sonra, takmadann tmne egemen olacaklardr.
Bundan sonra iki byk deniz yoluna hkmeder hale gelmilerdir: Bat ynnde, Sumatra ile Malay kys arasndaki Malaka Boaz yolu; mit Burnu'ndan Hind'e uramadan dorudan gelen gl
yelkenlilerin giri kaps olan, Java ile Sumatra arasndaki Sonda Boaz yolu. Bu gemiler, zengin ykleriyle ayn yoldan Avrupa'ya dnmektedirler. Ticari bir smr, baka bir ticari smrnn yerine gemitir. Erkenden balayan bir ngiliz rekabetine ramen, artk herey,
1602'de kurulan ve uzun sre Bat kapitalizminin bayapt olarak
kalan (yolsuzluklar ve hatalar kadar, olaand siyasal koullardan
da kaynaklanan 1798 gibi ge tarihli fiyaskoya kadar) Hollanda Dou
Hindler Kumpanyas'na ulamaktadr. ngilizler tarafndan bir an iin
278
mrgecilik dneminde, ancak kk mlkiyete zin verilmitir. Demek gen Cumhuriyetin byk toprak mlkiyeti sorunuyla boumas, toprak paylamna gitmesi ve krsal alanda bir patlamadan ekinmesi sz konusu deildir. Kyllerin hepsi fakirlikte eittir.
Bu fakir kyller, ou zaman geimlik bir ekonominin esiridirler. Pirin, dier gda rnlerini ok geride brakmakladr (msr, taro,
sago)... Pirin beslenmenin temelidir, nk manda yalnzca srm
ve tamaclkta kullanlmak zere yetitirilmektedir. Et tketimi hemen hi yoktur, balk ise ok az, tketilmektedir. Ksacas, bu ekonomi pazarn kysnda kalmaktadr. Biraz pirin, bir para dokuma, ev
imalat bir oyuncak; ite kentte bunlar satlmakta ve elde edilen para,
"karanfil kokulu ve uzun koniler biiminde olan" ucuz sigaralarn da
dahil olduu baz ufak tefein alnmasna ancak yetmektedir.
Endstriye gelince, petrol tesislerinin ve kauuk plantasyonlaryla ham kauuk imalatnn, bazlar Sumatra'da bulunan ve Amerikan-ngiliz irketlerine baml olan (Soekarno'nun bunlar milliletirdii syleniyor) kmr ve kalay madenlerinin dnda, bu endstri
henz ocuktur. ster Avrupal, inli veya ulusal olsunlar, adalardaki
endstriyel faaliyetler Endonezya'nn ekonomik geliimini hzlandracak durumda deillerdir. Bunun yan sra, Hollandallar tarafndan
eski geimlik kltrlerin aleyhine gelitirilen kauuk, kahve, ttn,
kopra, eker gibi hracata ynelik balca rnlerin mahreleri, Hollanda'yla balarn kopartlmasndan bu yana daralmlardr.
Ancak bugn gene de, takmada ihracatnn % 75'ini kauuk,
petrol, kalay gibi hammaddeler meydana getirmektedirler.
Endonezya bamsz olmasna ramen, gene de tipik bir smrge
ekonomisi konumunda kalmakta, uluslararas piyasann deiimlerine
tehlikeli bir bamllk iinde bulunmaktadr. rnein, 1951'de Kore
Sava'nn sona ermesi ve zorunlu madde fiyatlarnn ykselmesi,
Endonezya btesi asndan bir afet olmutur.
Drtnala bir enflasyon, ylda bir milyon oalan br nfus artna elik etmekte ve bu durum giderek ktye gitmektedir. Pirin ithalat olmakszn Java'nn ayakta kalmas mmkn deildir. Buna bir
de yetimi insan gc eksiklii, ynetim birimlerinin i yk altnda
boulmalar, lkedeki srekli gvensizlik, ordunun lsz bir ekilde bymesi eklenmektedir. Acaba Endonezya muhalefetinden bir siyaset adamnn u sorusuna katlmak gerekir mi? "imdi zaman sloganlarn, kanaat hareketlerinin, rian'nki gibi seyirlik kampanyalarn
282
283
Filipinler
Programnzda yer almayan Filipinlerin durumu da, Gneydou
Asya'nn genel kurallarna nazaran bir istisna oluturmamaktadr. Bu
adalar da artc bir buluma yeri olmulardr.
nsan bu adalarda yeni ta andan beri vardr; demir endstrisi
Milat ncesindeki birok yzyldan beri bilinmektedir. Filipinler takmadas, merkezi Java olan Hind-Malay uygarlnn iine M.. V.
yzyldan itibaren girmitir; bu uygarlkla btnlemesi, Madeapakit
imparatorluunun aaal dneminde olmutur. in ticareti de takmadaya ok erkenden ulamtr. Bunun sonucu olarak, her yerde avantajl konuma geen ve topraa balanan kylleri kendi otoritesine tabi klan bir tccar ve denizci snf gelimitir.
slamiyet, XV. yzylda byk Mindanao adasnda belirmitir.
spanyollar, takmaday XVI. yzylda, burada lecek olan (1521)
Magellan sayesinde kefetmiler, sonra 1565'te kuzeydeki byk Lson adasna yerlemilerdir. Hristiyanlk bylece.Uzak Dou'da
mslmanlarla (Moros) ebedi mcadelesine giriecektir.
ou zaman isyan eden, Manilla'daki efendilerinden kt muamele gren adalar, 1898'e kadar spanyol egemenliinde kalmlardr.
Bu tarihte hem bir i ayaklanma meydana gelmi, hem de Amerikan
donanmas mdahale etmitir. Adalar hemen bamsz olamamlar,
ama spanyol-Amerikan savann sonunda ABD denetimine girmilerdir (10 Aralk 1898, Paris antlamas). Filipinli milliyetiler buna
ok fkelenmilerdir. Amerikan bakan McKinley, vicdann rahatlatmak iin kendine, "Filipinlileri sa'nn armha gerilerek ldne
inanan insanlar olarak eitmek, uygarlatrmak" devini yklemitir.
Adalar ancak 1946'da bams?, olacaklardr, en azndan teoride.
Bu denli hareketli bir gemiten sonra, bugn Filipinler ok kalabalk bir nfusa (25 milyon, yllk art 700.000 kii, yzlm
300.000 km2, yani Fransa yzlmnn yarsndan biraz fazla) sahiptirler. Halk karktr: ok melezlcnmi Malay unsurlar nfusun
% 95'ini meydana getirmektedirler; bunlara snflandrlmalar zor
olan 400-500 bin ilkel, 200 bin gmen inli le kk Negrito grubu
(70 bin kii) eklenmektedir.
Filipinler'de yaklak 20 milyon katolik (bu, Uzak Dou'nun dank olmayan tek hristiyan cemaatidir), 2 milyon katolik sapkn
(bunlara, 1898 devriminin mimar da olan, tarikatn kurucusu eski
284
Kore
Kore, 1950-1953 arasnda, kurban olduu ve srdrd dramatik bir rol oynamtr. Kore sava hereyden nce byk gler aras
bir sava, Dou ile Bat arasndaki kanl bir hesaplama olmutur.
kinci Dnya Sava srerken, ubat 1945'te Yaka'da, sonra ayn yln Aralnda Moskova'da yaplan grmelerde, Kore'nin bamszl konusunda hibir prz yok gibiydi. lkenin kuzeyi Sovyet, gneyi de Japonya'dan gelen Amerikan birlikleri tarafndan kurtarlmt. Bu iki igal alan, 38. Kuzey paraleli tarafndan ayrlmaktayd. Birlemi Milletler'in mdahalesine ramen, Kore bu keyfi hat
tarafndan blnm olarak kalmtr. 15 Austos 1948'de gneyde
bamsz Kore Cumhuriyeti, kuzeyde de komnist eilimli Kore Demokratik Cumhuriyeti iln edilmitir. Komnist Kuzey Kore birlikleri
1950'de Gney Kore'yi istila etmilerdir. Bunun sonucunda, ABD ve
mttefikleri silahla karlk vermilerdir. inli gnlllerin Kuzey
285
mcktedir. Bunlarn en nls olan Tsuima adas, Kore krfezini ikiye blmektedir. Yanmada ile Japonya arasndaki kuuuu mesafe
100 km.'den biraz fazladr. Yarmada ile Yang-e-Kiang nehrinin
az arasndaki uzaklk ise 500 km.Mir.
Kore bylece denize iyice saplanm olarak yaamaktadr; yalnzca ekim ve orman rnleri sayesinde geinen kyl bir halk deildir; ayn zamanda bir balklar, denizciler, tccar toplumudur. in ve
Japonya'yla erken tarihlerden itibaren verimli balantlar kurmutur
ve Orta adan itibaren, Arap ve ran ticaretinin ulat gney in'i
kuzey blgelerine balama grevini yklenmitir. Gei yeri olarak,
bir gmenler ve tccarlar lkesidir.
Kore, adeta isteyerek kendi zerine kapanm bir ada gibidir;
ama zorla veya tatllkla d dnyaya da aktr ve buradan kltrel
olarak beslenmektedir.
Uzak gemite kalan Krallk'n tarihi (M.. I. yzyl-M.S.
VII. yzyl), yarmadann in uygarlnn genilemesi sonucu fethi
tarihidir. Bu krallk, elli yldan daha az bir sre iinde ard arda ortaya kmtr. Silla krall M.. 57'de, Kokunya krall M..
37'de; Japonya'nn destekledii narin Paeke krall M.. 18'de.
Demek ki bunlar kabaca adatrlar; ama in uygarl onlara srayla ulaacaktr. Budizm nce Kokunya'ya, sonra 384'te Paeke'ye, nihayet 527'de Silla'ya yerlemitir.
kralln en vahisi olan Silla, 668-935 arasnda dier ikisine
ste elmi, Kore'nin tmn kendi otoritesi altna almtr. Bu byyen krallk, in'de T'ang hanedannn (618-917) parlakl devam ettii srece tutunabilecektir, nk kendine yansyan bu k sayesinde
ayakta kalabilmitir.
Byk Silla krallnn zlmesinden sonra, birlik yeni bir niter devletin, adn Kore'ye verecek olan Koryo'nun lehine kurulacaktr (913-1392). Kore uygarl, bu krallk dneminde hayranlk verici
bir atlm yapmtr, bu atlm destekleyen olgu matbaann geliimidir (matbaa, IX. yzylda inliler tarafndan icad edilmitir, ama
madeni karakterleri 1234'te Koreliler cat etmilerdir). Budizm, hem
okumularn, hem de halk kitlesinin iinde, basitletirilmi Seng biimiyle (incesi Can, Japoncas Zen) yaylmtr. Gene ayn sralarda Konfyslk yerlemi ve daha gl bir ekilde yaylmtr.
287
Bugn
Bugne ilikin olarak hibir ey akl dairesinde sylenemez. Doann btnle mahkm ettii ve tarihin yzyllar boyunca salam
288
bir ekilde birletirdii bir lke, bugn iki lke, dman iki karde
halindedir. Herkes tarafndan Seul denilen (bakent demektir) eski
bakent Han-Yang, gney Kore'de kalmtr ve baat hat olan SeulCen-san' artk serbeste kullanmaktadr. kiye blnm bir talya
ve Ancona'ya giden yoldan mahkm kalm bir Roma dnnz.
Kuzey'in endstrisi, elii, dkme demiri, elektrii; Gneyin pirinci,
byk toprak mlkleri ve ak ve serbest bir denizi vardr.
ki hareketsiz ve terkedilmi kukla, nk 1953'ten bir bu kuklalar tutmaktan, en azndan iplerini ekmekten vazgemilerdir.
289
AYIRIM VI
JAPONYA
Japonya, insanlar aleminin ucundadr. Yeso adasiyla birlikte, kuzeyin souk yalnzlklarnn iine dalmaktadr. En iyi limanlarnn
yer ald dou taralnda, Pasifik'in inanlmaz boluuna almaktadr. Bat ve gney taraflarnda, yanyanya konuksever olan, ou zaman sislerle kapl denizler, Kore ve gneydeki Kiu-Siu adas karsnda biran iin daralmaktadrlar.
Bir takmada olan Japonya, sklkla Britanya adalarna benzetilmitir, ama bu adalar kelimenin tam anlamyla Avrupa klasyla kaynamlardr. Japonya onlardan daha soyutlanm ve kendi zerine
kapal, kaderine terkedilmi durumdadr. Bu soyutlanmay krabilmesi iin, bunu ou zaman bilhassa istemesi gerekmitir. Japonya'da
ie dnklk, da dnkle doal olarak ste gelmektedir. Ama bir
Japon tarihi, "uygarlmzda tamamen Japon olarak gzken hibir
ey yoktur ki, dardan gelmi, olmasn'" demekledir.
Nitekim, daha VI. yzyldan itibaren, ok erkenden bir inli Japonya olmutur. 1868'den beri de. ok byk bir baar gsteren bir
Batl Japonya vardr. Fakat bu baat deneylerin her biri, adasal zgnl su gtrmeyen "Japon' bir Japonya'nn iinde erimitir.
Minik baheler lkesinde, in menzili tarafndan aktarlan ay trenleri, iek am kira/ aalar, halta budizm dini bile Japon tarzna gre yeniden imal edilmilerdir. Ve budacln hu Japon versiyonu. in lam kadar kendi kkenlerinin u/anu dmekledir.
291
292
Bu imparatorluk yava yava yerleecektir. lk Japon vekayinamelerinin yazld VIII. yylda bile, Japonya henz tamamen birlememitir. Nitekim tpk imparatorluk hanedannn da olduu gibi,
herbiri kendi efine, topraklarna, kyllerine, zenaatkrlarna sahip
olan komu klanlar (uf) imparatorluk hanedanna balayan sre
ok yava olmutur. stelik bu senyrler ou zaman yabanc (Koreli inli) kkenlidirler. Fakat birleme ve bir dzenin getirilmesi, Aynolara, "dou engelinin tesindeki" barbarlara kar ortak mcadelenin gerekleri tarafndan kolaylatrlmtr. Canl bir feodalitenin
elik ettii bu krallk, Korelilerin VI. yzylda in harflerini, konfysl ve budacl lkeye getirdiklerinde ehresinin eklini tamamlamtr. Merkezi otoriteyi kimseyle paylamayan bir ynetimin
haklarn n eden prens otoku'nun emirnamelerinden (604) itibaren, konfys fikirlerin etkileri aka grlmektedir: "lkenin iki
senyr, halkn iki efendisi olmaz...":
Hiyerarisi, ktipleri, veky i nameleri, in imparatoruna yollanan
elilik kurullaryla (ilki 607Jde) tarihsel Japonya ite bu sralarda balamaktadr. Bat diliyle sylersek, herkesin "fief'e dntrmeye aht toprak tmarlar (oen) datcs hkmdarn evresinde bir
saray soyluluu (kuge) olumaktadr.
Bu imparatorluk Japonya's, ksa bir sre sonra yeni bir aydnln inde geliecektir. Bu k, in uygarlnn nce artan, sonra
da tam bir egemenlik kuran etkisinden gelmektedir. in, takmadaya
adn bile verecek, onu "Doan Gne lkesi" olarak vaftiz edecektir.
incesi Je-pon olan bu ad, Bat dillerine Japon (Trkesi Japonya)
olarak gemitir. Ayn in harflerinin Japoncadaki telffuzu ise Nippon adn vermektedir.
keklerin ise ince yazdklar iirsel gnlkler olan mMilerde yaamaya devam etmitir. ok canl olan bu kadn edebiyat, bize saray
lenlerini -konser, dans, iir yarmas, imparatorun kr gezintileri-,
"saray hayatn bir bale gibi kurala balanm srekli bir temsil haline
getiren kat bir etikete tabi zevklerdi anlatmakta; nceden tahmin edilecei gibi, ayn zamanda "ok ince duvarlar olan bu dairelerdeki kainlmaz ststelikle" birlikte, bir dizi siyasal veya duygusal entrikay
da aydnlatmaktadr.
Kof, bo gezenin bo kalfas, "edebiyatla rm" bir dnya.
Sadece takma ad olan Sei-onagon'u bildiimiz, bu aleme mensup
olan ve bin ylna doru yaam sarayl bir hanm, "frayla yazlm yazlar" brakmtr. Bunlar ounlukla vahi, her zaman elendiricidirler. Bu yazlarn tonuna dair bir fikir verebilmek zere, yazarn ho le ho olmayan eyler arasnda yapt ayrm aktaralm.
Yazarmz, ho olmayan eylerin ho olanlarndan daha fazla olduklarn sylemektedir. Bu ho olmayan eyler, "yaz masasnn zerindeki bir sa teli veya mrekkep ubuunun srtnnce gcrdamasna
neden olan bir kum tanesi..., kahkahalarla glerek ok konuan nemsiz bir kii... Tam birey dinlemek istediiniz srada uluyarak baran bir dad... Gece sizinle gizlice bulumaya gelen bir adam farkeden kpein havlamaya balamas... yi kt sakladnz adamn
horlamaya balamas... Veyahut sizi grmeye gizlice gelen birinin,
iyice grnen byk bir apka giymesi, sonra ayrlaca srada grlmemeye zen gsterirken, herhangi bir eye arparak byk bir grltyle devirmesi..." (R. Sieffert'ten).
Fakat, ayrcalkllar bu ekilde oynar ve yaarlarken, budaclk
Japonya'y yavaa fethederken, demokratiklemesini de tamamlamtr. Yeni fikirlerden ilham alan bir ruhban snf, "orta snflarla",
zenaatkr ve kk mlk sahipleriyle temas kurmutur. ok basitletirilmi olan ibadet, sadece kurtarc Buda'nn, mmine Bat G'ne girii garanti eden Buda Amida'nn evresinde dnmektedir.
in'dekine benzeyen bir evrimin sonucu olarak, hakiki budacln
fikir ve inanlarnn bilinmesi, ksa bir sre iinde birka ilahiyat
veya sekin kiinin ayrcal haline gelmitir. Bu arada bir halk budaci, eski into inanlar da dahil hereyi iine alarak, gerek bir
ortak din oluturma noktasna ulamtr. Bu din ingot'm. Bu
inanca gre, yerel tanrlar budac tanrlarn zel ve dnyevi zuhurlar
haline gelmektediler.
297
latrmtr".
Japonya bu tarihe kadar kendi olanaklaryla yaayacak, klanlarn, khne soyluluunu muhafaza edecek ve hereyi bu baat snfa
baml hale getirecektir. Dhyana'mn, Ze'in, budacln u sapkn
biiminin uzun sren baars da bunu kendi tarznda gstermitir.
Fakat bu kendi iine kapanm Japonya, herhalde kat daha az
mutsuz, daha az yoksul olmutur. Maddi veya dierleri olsun, kendi
zenginliklerini deerlendirmeye rahkm olmutur. Bu aikr bir zenginliktir. XVI. yzyldan itibaren halk dilinden bir edebiyatn yeermeye balamas, sonra da "Osaka yzyl" boyunca (1650-1750) kendini kantlamas bir salk belirtisidir. Bu uzun Orta a, geleneksel
No tiyatrosunun yan sra, yan-arkl, yan-dansl, canl kabuki tiyatrosunu yaratacaktr. ogunluk dneminde ortaya zifiri karanlk kmemitir.
ogunluk deneyi, tabii ki ancak kat bir disiplinin ve polis devleti
denilebilecek bireyin erevesi inde kavranabilmektedir.
Klan ve ile efi olan senyrler, daimyolar (270 tane kadardrlar), kendilerine sadakatle bal ok sayda samuray'a sahiptirler.
Bunlar nakit para veya ayn dentiler karlnda hizmet etmektedirler ve bunlara Bat'da olduu gibi, belli bir bamszlk iinde kullanacaklar topraklar asla tevcih edilmemektedir. Efendisini kaybeden
veya (acaba byle birey mmkn mdr?) terkeden samuray, ronin,
ya alktan lmeye.ya da haydutluk yapmaya mahkmdur.
Samurayn bedeni ve ruhuyla derin bir sadakat iinde olma zorunluluu her seferinde dile getirilmektedir. rnein samuraylarn eref balantlarn aklayan szl Buido yasas gibi. Efendileri harakiri yaparak intihar eden 47 ronin'in senyrlerinin intikamn almalarndan sonra, 1703 knda onun mezarnn stnde intihar etmelerinin yks sklkla anlatlmtr. Bu kat eref yasas, zincirleme i
savalarn okulunda biimlendirilmitir.
nk Japonlar, zellikle kendi aralarnda, kendi kendilerine
kar savamakladrlar. Artk Aynolarn ad bile gememektedir. Mool in'i, 1274 ve 1281'de iki kez Japonya'ya kar deniz seferi dzenlemi, ama "tanrsal rzgr" (Kamize) bir frtna estirerek, istilacy yoketmitir. Japonlarn Kore'ye kar giritikleri sava ise yalnzca alt yl srmtr. Demek ki Japonlar, kl ve kargy birbirlerine kar kullanmaktadrlar. Bu srekli sava onlar sabit bir hiyerariye sayg duunaya yneltmitir. ylesine ki, Japon dilinde 1868'de
301
bile, kelimeler ve fiiller "znenin ve nesnenin konumunu belirlemektedirler". rnein, ageru yardmc fiilinin kullanlmas, "esas fiil tarafndan ifade edilen eylemin, bir stn yararna olmak zere bir ast tarafndan gerekletirildiini" iaret etmektedir.
Sonu? Olaanst disiplinli, kastlara blnm, sk skya denetim allnda tutulan, hem ihtiaml, hem de fakir bir Japonya. Bazlarnn ihtiam, dierlerinin mutlak sefaletine ilikin ifte bir imge.
Hollanda Hindler Kumpanyas hesabna alan ve kitab bir gzlem
harikas olan (1690), Westphalial hekim Kampfer'in yolculuunda
apak ortaya kmaktadr. Bu kitab okuduktan sonra, zorlu yolculuklar, deli akan sudan korunarak bir "geiriciler" sras boyunca geilmesi gereken nehirleri (bunlar el ele tutuarak aknty krmakta ve
geii kolaylatrmaktadrlar), sefil evleri olan kyleri, byk senyrlerin kafileleri getiinde yola bakan tarlalarnda diz ken kylleri
unutmak mmkn deildir. Kyoto ile ogunun oturduu Yedo arasndaki bu ilek yollar, ogunu dzenli aralklarla ziyaret etmek zorunda olan daimyolarn kafileleriyle doludur. Bunlarn maiyetleri, gerek bir mzrakl, tfekli askerler ve efendilerine bakente yapt yolculukta refakat eden hizmetkrlar ordusudur.
Bu zengin feodaller, saray halklarn ylda alt ay Yedo'da ikmet ettirmek zorundadrlar. Ve Rodrigo Vivero'nun daha 1609'da
hayran olduu ok zengin armalarn n cephelerinde tayan prens
konaklan, ogunun saraynn yaknnda, ayr bir yerde gruplanmlardr. Aslnda bu konutlar ne kadar gzel olurlarsa olsunlar, birer hapishaneden ibarettirler. Byk senyrler, her geri dnlerinde ailelerini buralarda rehin brakmakta, buralarda gzetim altnda tutulmaktadrlar. Hibiri, hi kimse, yarglarn, yollar stndeki hanlardaki,
kentlerdeki gzc ve denetilerin meydana getirdii kalabalktan kaamamaktadr. Kentte her sokak, in usulne gre bir birim meydana
getirmekte ve bir olay olduunda -hrszlk, cinayet gibi- hemen kapanan iki kap, bu sokan iki ucunu belirlemektedir. Hi gecikmesi
olmayan bir adliye, suluyu veya sulu saylan hemen yakalamakta
ve genelde idam olan ceza pek gecikmemektedir.
Ayn kat ve titiz denetim, 1639 snrlandrmalarndan sonra,
izin verilen yegne ticaret olan in ve Hollanda trafiklerine de uygulanmaktadr.
302
Modern Japonya
Japonya'nn d dnyadan kopukluu iki yzyldan daha fazla
srm, Meiji dnemini balatan (1868) devrimle sona ermi, bunun
ardndan lke youn bir endstrilemenin iine girmitir. Bu endstrileme, ayr bir olgu, bir mucize olarak ortaya kmakta; Japon uygarln parlak klarla aydnlatmaktadr. nk bu endstrilemenin birden bire balamas ve zellikle de olaanst baars, iktisatlarn bildik nermeleriyle aklanamaz; bu aklamalar hi de yararsz deillerdir, ama tek balarna yetersiz kalmaktadrlar.
e kapanma yzyllarnn pay: Japonya 1639-1868 arasnda, hemen hemen tam olan kapanmlna ramen, ok byk ilerlemeler kaydetmitir.
Bu gelimeler XVIII. yzyldan itibaren gze grnr hale gelmilerdir. O tarihlerde nfus artnn yan sra, pirin retiminde
aikr bir art ve yeni ekim alanlarnn almas sz konusudur.
Kentler bymektedirler. Yedo'nun XVIII. yzyldaki nfusu en azndan bir milyondur. Ekonomideki bu genel hzlanma, tarmda, zellikle
pirinte kentlerde pazarlanabilir bir artk rn olmakszn, pirincin
304
anlam daha ok mana' nnki gibidir. Mana ise, uzak Gney denizinde, eyler ve varlklarla birleen u doast, gayriahsi gc iaret
etmektedir. Yce karni, Gney tanras Ameratsu'ya aittir ve ondanda, onun btn oullarnn ardllarna aktarlmaktadr.
1945 bozgunundan sonra Japonya: Hiroima (5 Austos
1945) ve Nagazaki'ye (8 Austos) atom bombas atlmasndan sonra
Japonya'nn teslim olmasnn ardndan, hi benzersiz bir knt
gelmitir. Daha yeni fethettii gneydou Asya'y kaybetmitir.
Bundan beteri, Meiji dneminin bandan beri giriilen (1868) ve
Japonya'y XX. yzyln banda Uzak Dou'nun u olaanst
anormallii haline getiren herey yerle bir olmutur.
1945'ten soraki Japon mucizesi (kinci mucize), Almanya, talya
ve Fransa'da olduu gibi, refahn temellerinin yeniden ina edilmesi
ve atlmn iinde o zamana kadar hi elde edilmemi bir byme hznn yakalanmasdr. Japonya, artk 1942 ncesindeki askeri g deildir. Ama ok byk bir ekonomik gtr.
1961-1970 plan, sonuncu ylda ulusal haslann ikiye katlanacan ve her yl mthi byme hzlarna ulalacan ngrmektedir. 1955 yl 100 olarak kabul edilirse, "hedef ylda endstri ve madencilik alanlarndaki retim 648 olacaktr; demir elik ayn lekte
296'ya, makine endstrisi 448'e, kimya endstrisi 344'e kacaktr...
Bu hedefler elbette kesin deildir, ama ar da deillerdir; yakn gemi bunlarn meruluklarnn tabann salamaktadr".
Japonya, XIX. yzyln sonundan kinci Dnya Sava'na kadar
olan dnemde, ylda ortalama % 4 orannda bymtr; 1946-1956
dneminde bu oran % 10,6 (Fransa'da % 4,5), 1957-1958 arasnda
%9,2 olmutur; 1959-1962 oran daha tam hesaplanmam olmakla
birlikte, ok yksektir. Bunlar, yalnzca Bat Almanya ve SSCB'nin
ancak yaklaabildikleri rekor rakamlardr. 1961-1970 plan, ortalama
% 8,3'lik bir byme ngrmektedir.
Bu ilerlemenin nedenleri sr deildir. Bunlarn en etkin olan, hi
kukusuz Amerikan igal yetkililerinin, balangta mahkm edilen
trstlerin yeniden kuruluuna hemen hemen izin vermi olmalardr.
galci tarafndan lavedilen eski ataerkil zaibatsulann, nemli baz
hortlamalara ramen, hepsi de yeniden ortaya kamam, bunlarn
yerine, u anda dnyann en bykleri arasnda yer alan ok byk
308
Fakat Japonya'nn Bat) tarzlarndan giderek etkilendii, bunlarn cazibesine kapld, onlara teslim olduu da aktr.
Ama gene de engeller eksik deildir. Japon ekonomisinde herey
iyi gitmemektedir. Bu ekonomi, bir aba, sabrl ve akll alma mucizesidir. Ama snrlar, narinlikleri, tehlikeleri vardr. Tarm reformunun bir mikro-malikler kalabal yarattn, en kklerin en az talihsizlerin klesi haline geldiklerini ve bunlarn hibirinin gruplanma
yeteneine ve zellikle de gerekten modern ve bilimsel bir tarma yer
ama yeteneine sahip olmadn unutmamak gerekir. Br gazeteci,
"burada ancak sosyalizm baarl olur" demiir. Acaba? nk sos.yalist deneyler tam da tarma toslamaktadrlar. Zaten, nerede ve ne zaman yaphrlarsa yaplsnlar, eer hzl ve kkten olmalar istenilmise, btn tarmsal reform denemeleri birok engele arpmlardr; tarmsal yaplar, btn yaplarn en direnli olanlanndandr.
Bunun dnda, kabaca Fransa'nn yars kadar yzeyi olan (500
bin km 2 'ye karlk 300 bin km2) ve Fransa1 daki % 84 orana karlk
ancak % 15'lik ekilebilir alana sahip bulunan bir lkede, gene Fransa'nn yaklak iki kat nfusu olan Japonya, bir de stelik ok yetersiz doal kaynaklara sahiptir. Endstri ancak ithal edilen yn, pamuk,
kmr, demir cevheri, petrol sayesinde alabilmektedir. te yandan
ilerleme ylesine bir boyuttadr ki, ayn zamanda nemli miktarda yabanc makine ve donanm almna yol amaktadr. Bunun sonucu olarak, 1961 Eyllnden itibaren ticaret bilanosunda kayg verici iaretler grlmeye balamtr, ama keda hkmeti bu konuda iyimserdir. Hatta makul br hesaplama, bu bilanonun Amerikan igal
kuvvetlerinin hzr gibi yetien harcamalar olmakszn dengelenemeyeceini gstermektedir. Bylece, bu baarnn tm narinlii yeniden
ortaya kmaktadr.
Endstri alanndaki baarsna balanan Japonya'nn sorunu,
retmek, ama bundan da fazlas satmaktr. Bu sonuncu adan, durum
narindir, nk Japonya ancak "zgr dnya" ile olan mbadeleleri
sayesinde yaayabilmekte, bu alemin refah ve iyi niyetine baml
kalmaktadr. 1939 ncesinde hibir kurala uymakszn damping yapan
bir Japonya'nn ans, dk cretler sayesinde rekabette avantajl hale gelmi gl endstriyel bir Japonya gerei; btn bunlar Bati'y
(ve zellikle de, bu alanlarda ar ihtiyatl Fransa'y) yava davranmaya itmektedir, srekli yeniden tartlan yetersiz ticaret anlamalar bunun bir iaretidirler.
311
saldn arac olarak bir ihanet" olduunu sylemitir. nsanlar hu konumay televizyonda izlerlerken, ortaya aniden il yandan kk
bir liselinin kp, darbenin yerini armamas iin judoka'mn emrettii zere, elleri ksa klcnn zerinde kavuturulmu olarak onu
baklamtir. Bundan yirmi gn sonra da, hcresinde intihar etmitir. Cinayet ve intihar muazzam bir heyecana yolamtr. Japonya, cinayete kzsa ve isyan etse bile, fikirleri iin lmeyi bilenlere hayran
olmaktan kendini alakoyamamaktadr. Bu ve benzeri tutumlarda dinsel inanlarn sonularn grmeyelim. Japonya, bizim allm llerimize gre, fazla dindar deildir, te dnyayla fazla megul olmaz,
bu konularda Hind'in zddndadr. Onu esas ynlendiren, belli bir toplum, eitim, eref ve yle sylenmesinde hibir saknca olmad
zere bir uygarlk (kendi uygarl) kural btndr.
313
III
AVRUPA UYGARLIKLARI
317
321
322
AYIRIM I
MEKANLAR VE ZGRLKLER
Avrupa'nn bir ucundan dierine kaderine, zel zgrlkler hkmetmitir, bunlar kimi geni, kimi dar baz gruplara has ayrcalklar
olmutur. Bu zgrlkler ou zaman ztlamakta, hatta birbirlerini
dlamaktadrlar.
Elbette Bat Avrupa'nn trde bir mekn olarak, korunakl bir
ev olarak ortaya kt zaman beliren zgrlkler sz konusu deildir. Savunulacak bir ev olmadnda, tabii ki zgrlkler mmkn
olmaz. Aslnda bu iki sorun tek bir sorundan ibarettir.
sahip, ok sayda canl endstrileri olan, kalabalk bir Dou Akdeniziyle Roma fethinin ilkesi gerei ortaya kan bir Bat, bir Uzak Bat
olmutur. Roma, kaba ve eitimsiz olan bu Bat'da kentler kurarak,
kendi uygarln veya uygarlnn bozulmu bir grntsn yerletirmitir.
395'teki paylamdan sonra, pars Occidentis (Bat paras), kendini kuatan snr boyunca bir dizi felkete urayacaktr: Kuzeydouda Ren ve Tuna boyunca; gneyde Akdeniz boyunca, uzun sre
sakin kalan ve Danimarka'dan Cebelitara kadar olan uzun "Okyanus" snrlar boyunca. Bu tehlikeler ve onlara verilen tepkiler, Avrupa meknn snrlandracak, yaratacaklardr.
1) Kuzeydouda, Ren ve Tuna zerindeki ifte lime, Hunlardan
kaan barbarlarn basncna direnememitir. Radagaise ilerlemesi denilen byk hareket, 405'te talya'ya ulam ve Toskana'da sona ermitir. Bundan ksa bir sre sonra, 31 Aralk 406'da, bir barbar halklar kitlesi donmu Ren'i Mainz yaknlarnda geerek, Galya'y istila
etmitir.
Alan kap, ancak Hunlarn 451'de Champs Catalauniqueste
yenilmeleri zerine kapatlabilecektir. Bunun arkasndan, dzenin geri
gelmesi nisbeten hzl olacaktr. Merovenj Galya's, Ren snrm yeniden oluturacak ve bunu ksa bir sre sonra, douya doru geni lekte kaydracaktr. Karolenjler bu snn nehrin uzanda tutmular,
Germanya'nn tmn otoritelerine tabi klmlar, hatta bu snr
Avarlarn "MacaristanY'na kadar ileri gtrmlerdir. Aziz Bonifacius'un ad etrafnda gerekleen hristiyanla gei, douya doru bu
byk ilerlemeyi pekitirmitir. Bat bylece, Augustus ve Tiberius'
un ihtiyati h klan yznden baarsz olduklar yerde baar kazanmtr.
Bat alemini Asya'ya kar artk Germanya korumaktadr. Macar
svarilerini Merseburg'da durdurmas (933), sonra onlar Augsburg'da ezmesi (955) onun liyakat hanesine yazlmaldr. Kutsal RomaGermen imparatorluu 962'de Karolenj imparatorluunun (Charlemagne tarafndan 800 ylnn Noelinde kurulmutur) yerine getiinde, varlk nedenini bu likayate balayacaktr.
Artk tehdit altnda olmayan dou snr, bu tarihlerde tomurcuklanmakta, yeni hiristiyan devletlerin ortaya kmalaryla (Polonya,
Macaristan, Bohemya) ve Almanlarn iskn faaliyetiyle douya doru
daha da ilerlemektedir (XI.-XIII. yzyllar). Ve bu cephede, Moolla324
i
I
'[
;
.
v
.
:
'
f
I
I
V
'
;
I
'f.
y
V'
i
^
I.
:$.
t
|[
,1
un devasa ilerlemelerine (1240'lara doru} katlar herey hemen lemen sakin olacaktr. Moollar mucizevi bir ekilde. Polonya ve Adriyatik kylarnda durdurulacaklardr. Bu istilann lek kurban Kiev
Rusya's olacaktr.
"
2) Mslman fethinin ilk baarlarndan ilibaren, bir de stelik
zamana kadar hristiyan olan Kuzey Afrika'nn, tutarl bir btn
oluturan spanya'nn, sonra da Sicilya'nn ardarda "ihanet" etmeleriyle, gneyde tehlikeli bir snr belirginlemektedir. Akdeniz, batda
bir "mslman gol" haline gelmitir. Buna kar ilk etkin tepki,
Charles Martel komutasnda Poiticrs'dc galip gelecek (732) ar bir
svarinin ortaya kartlmas olacaktr. Bu zafer, Karolenjlcrin muazzam, ama ksa anlarnn balangc olacak ve bu an etkisini Ren'in
tesinde, Saksonya ve Macaristan'a kadar hissettirecektir.
Daha stn komu olan slam alemine kar, htristiyan alemi
zor, dramatik bir mcadeleye girimek ve kutsal sava, hal seferi
gibi srkleyici bir fikir yaratmak zorunda kalacaktr. Bu mcadeleler
bitmez tkenmez nitelikte olacaklardr. Birinci Hal Seferi -tabii ki
islamiyete kar ilk mcadele deil, ama kollektif bilinci bulunan ve
parlak olan ilk mcadele-, 1095 tarihlidir, mcadelenin sonunu ifade
etmeyen sonuncusu ise, Aziz Louis'nin Tunus'a kar giritii 1270
seferidir.
Msrllarn Akk'y 1291'de geri almalar Dou'daki bu byk
maceralar durdurduunda, Hal Seferi ars Bat'da ruhlar ve
kalpleri igal etmeye devam edecek, XV. ve XVI. yzyllarda beklenmedik hortlamalara tank olunacaktr. Daha dne kadar devam eden
smrgeci maceralara varana kadar birok yerde grlen bu takntl
mistii XIX. yzyla kadar izlemi olan tarihi Alphonse Dupront'un
verdii adla, XVII. yzylda bile "tekil hallar" olmutur.
Hal Seferleri, 1095-1291 arasnda, o sralarda az nfuslu olan
(en fazla 50 milyon) Bat'ya, yakn tarihli ve ok rastlantsal istatistik
hesaplardan ortaya kt zere, acaba gerekten 4-5 milyon kiiye
malolmu mudur? Bunu kimse bileme/.. Bu seferler, her halkrda
domakta olan Avrupa'nn dram, onun en azndan iki cepheli ilk zaferi olmulardr: bu seferlerle hem Kutsal Kabir narin ve geici bir
ekilde ele geirilmi, hem de zenginliklerin taycs Akdeniz kalc bir ekilde fethedilmitir. Bu seferler. Bat meknnn gneydeki
snrlarn, uzun bir sre iin en nemli snrlarn sabitletirme iini
tamamlamlardr. Bu snrlar. XV. ve XVI. yzyUlardaki deniz ke325
Ancak, karmakark, iten kt muameleye urayan, dtan sarsalanan bu dnya, oktan, aikr bir trdelii bulunan bir uygarlk
haline gelmitir. eitliliinin tesinde, bir "feodal ygarlk"tan (Lucien Febvre) sz etmek gerekir. Bu uygarl nerede ele alrsak alalm, karsna ayn byk sorunlar kmakta, koullar ve zmler
hemen hemen ayn olmaktadrlar. Bu uygarlk, ok sayda etnik, ekonomik karmlarn, ard arda gelen mcadelelerin ve ortak inanlar ile
zellikle "bizatihi karklklarn" ve bunlara aranan arelerin sonucu
olarak domutur.
Feodalite Avrupa'y ina etmitir. Bu Avrupa, XI. ve XII.
yzyllar arasnda ilk genliine ve ilk gcne kavumutur; bu,
canl bir feodalitenin, yani kendine zg, tamamen orijinal siyasal,
toplumsal ve ekonomik dzenini, oktan ikinci veya nc mayalanma dneminde olan bir uygarln damgas altnda gereklemitir.
Fakat bu ok renkli uygarl nasl tanmlamal?
Geni bir siyasal gvdenin aniden paralanmas olmakszn ne
Avrupa'da, ne de baka bir yerde feodalite olabilir. Bizim incelediimiz kta bu siyasal gvde, geni Karolenj imparatorluudur. Ad
bile o srada ortaya kan (Europa, vel regni Caroli) bu ilk "Avrupa",
bir saray airinin pater Europea (Avrupa'nn babas) olarak selmlad byk imparatorun lmyle sona ermitir.
Feodalite, bu felketin doal sonucu olmutur. Bir Fransz subay. Haziran 1940 bozgunu srasnda, her temel askeri birimin soyutlanm bir ekilde zerk hale geldiini, giderek daha az etkin hale
gelmekte olan ve her grubu hi istemedii halde bu bozgunu artrmaya ynelten bu komuta kademesindeki generallerin emirlerine aldrmakszn istedii gibi davranma hakkn elde ettiini dlemekteydi. Feodalite de benzeri bir tepkiden kaynaklanmtr; ancak dierleri arasnda vurgulanmas gereken esas fark. onun 1940'taki gibi
ani bir felketten kaynaklanmaddr. Feodalitenin yerleik hale gelebilmesi iin birok yzyln gemesi gerekmitir. Ama onun doas
gene de hem bir savunma refleksi, hem de yerel bir tepki olmasndadr. Bir ykselti (motte) zerinde kurLtr tahkimli ato, yaknnda
yer alan ve \ TI.!nmas ah TK I hulnnan ki \ -ya kyler, rastlantya dayal bir sistem veya bir lks IOML bir savuifia aracdr.
329
tadr. zgrlkler gerekte, muafiyetler, ayrcalklardr; bir insan veya kar grubu bunlarn arkasna snarak korunakl hale gelmekte,
sonra bu konumdan g alarak, dierlerinin zerine yklenmekte ve
bunu ou zaman arszca yapmaktadr.
Bu ortaklaa zgrlkler, tm almlar iinde yava bir ekilde yerleik hale geldikleri kadar, daha sonralar gerilemekte veya krlmakta da yava olmulardr. Bunlar genel olarak, kat bir varolua
sahip olmulardr.
Kyllerin serbestlemesi, tasla ilk izilenlerden biri olmakla birlikte, tamamna ermesi en sonda yer alan olmutur. Bu sebestlemenin bugn bile tamamlanmad savunulabilir.
Bize gre, zgrlk ancak kyl ile toprak arasna hibir yabanc
mlkiyet -senyrn, kentin veya kapitalistin- girmiyorsa; eer kylnn kiisinin zerinde hibir serflik yoksa; son olarak da, eer kylnn faaliyeti, gdasn saladktan baka, ona pazardan en azndan
en gerekli ihtiyalarn alabilecei kadar bir artk brakyorsa vardr.
te bir sr koul. Avrupa kylsnn gemite baz avantajlara, hatta zgrlklere sahip olduu sylenebilrse de, bu durumu, ondan kesinlikle daha fazla boyunduruk altnda olan baka kyllere nazaran, nisbi bir ekilde ortaya kmtr. Avrupa kyls asndan,
kabaca her ekonomik atlm onun yararna olmutur.
rnein, Avrupa'nn X. yzyldan veya daha erkenden ibarenki
ekonomik uyan srasnda byle olmutur. Bu dnemde tarmsal
retim, Almanya'dan Polonya'ya kadar olan ve t ekim ynteminin
uyguland Kuzeyin "yeni" lkelerinde (tarm buralara yeni gelmektedir) olduu kadar, ikili ekimin (tahl, nadas) kural olarak kald
gney blgelerinde de (talya, Gney Fransa) olmak zere, her yerde
artmaktadr.
Bu retim art, nfus artna ve kentlerin bymelerine baldr. Kentlerin bymesi esasl bir koul olmutur, ama kentler de tarmsal gelimeden yararlanmlardr.
XI. yzyldan itibaren ve ekonomik ilerleme devam ettii srece,
o zamana kadar serf olarak topraa balanm olan kylnn kaderi
de hzla iyilemitir. "nce kl adamna, sonra onunla rekabet halindeki Kilise adamna bal hale geldikten sonra, tarlalar saban adamnn eline gemitir... Eski sahiplerine yaptklar ok dk bir yl332
ilk denti karlnda, isteyen her iftiye yetecek kadar toprak verilir hale gelmitir". Bu bedel karl alma, "topran bol, insann kt,
bunun sonucu olarak insan emeinin topraktan daha fazla aranr olduu bir devirde" (d'Avenel) meydana gelmitir. Geni blgelerin (ama
hepsi deil) kyllerinin belli bir serbestlie kavutuklar kesindir.
Tarihi Henri Pirenne, XII. yzyldan itibarenki Bal kyllerini kastederek, "Biz zgrdk" demeyi severdi.
Ancak bu zgrleme, ne tam, ne genel, ne de kesin olmutur,
belli bir dengenin varolduu -akas ok yaygn bir denge-, bu dengenin topra fiili olarak kylye brakt, kylnn evinin efendisi,
hatta "evinde senyr" olduu, topran devredebildii veya satabildii de dorudur. Nihayet, nakit cinsinden dentinin ok erkenden sabitletii ve bunun kyly uzun dnemde avantajl kld da dorudur, nk para, ilerleyen yzyllar boyunca hep deer kaybedecek ve
bir kerede edebiyen geerli olmak zere saptanan nakdi denti, baz
durumlarda uzun vadede hi mertebesine inecektir.
Ancak burada hukuken iyice saptanm avantajlar sz konusu
deildir. Senyr toprak zerinde st bir hakka sahip olmay srdrmektedir ve bu hak, yerine ve kouluna gre, her zaman bir bask gcne sahiptir. Kyl ayaklanmalar tarihi bunun kantdr: Fransa'da
kyl isyanlar (1358), ngiliz emeki ve kyllerinin isyan (1381),
Alman kyllerinin devasa ve ani ayaklanmas (1524-1525) veya
gene Fransa'da XVII. yzyln ilk yarsndaki zincirleme kyl ayaklanmalar. Bu ayaklanmalar, bu "genel grevler" her seferinde bastrlmtr. Yalnzca, bunlarn hep sren tehditleri kyllerin kazandklar
zgrlk ve avantajlarn bir blmn korumalarna yardmc olmulardr.
Nitekim bu zgrlk ve avantajlar, onlara tm Avrupa boyunca,
modern ekonominin ve kapitalizmin gelimiyle birlikte yeniden tannmtr. Ekonomik daralmann sonucu olarak baka yerlerdeki i olanaklar zorlaan kapitalizm, XVI. yzyldan itibaren ve esas olarak da
XVII. yzylda topraa ynelmitir. Senyriyal olduu kadar burjuva
da olan byk apl bir "senyrlk" tepkisi, tpk bir ya lekesi gibi
yaylarak, kk ve byk kentlerin evresine yerlemi ve buradan
da civar krlara doru tamtr. Yeni tipten malikneler (bunlarn adlar blgelere gre deimekte ve her zaman bugnk anlamlarna
sahip olmamaktadrlar), ou zaman ve ncelikle kyl iletmelerinin
aleyhine olmak zere, tercihan tek kiracl iftlikler haline gelmekte333
endstri rnlerinin satn gerekletiren tccar-giriimciler saltanatnn balangcdr. Bu verlagsystem (Alman tarihilerin bu evrilmesi olanaksz kelimeleri, kabaca fason retim anlamna gelmektedir)
iinde, lonca yesi ustalar ve kalfalar giderek cretli iiler haline
gelmektedirler. Tccarlar, popolo grasso'nun (yal halk) byk ahsiyetleridir. Sradan halk, "sska" halk, ou zaman olduka nafile
olan ayaklanmalar kartacaktr. rnein Gand'da veya 1381 'de iddetli Ciompi ayaklanmasnn patlad Floransa'da.
Bu i atmalar (cretlerinin artmas iin, bizim bugn grev diyeceimiz ii yapan Flandrel zenaatkrlardan sz eden Beaumanoir,
bu atmalara taquebans adn vermektedir), aslnda daha o sralarda
bile bu endstri kentlerinde snf sava haline dnm olan toplumsal gerilimler hakknda bilgi vermektedirler. stelik, lonca ustalar ile kalfalar arasndaki ztlama da giderek vurgulu hale gelecektir.
Kalfalarn ustala ykseltilmeleri iin mutlaka art olan "aheser"
retme zorunluunun yksek maliyeti nedeniyle, bunlar ustaln uzanda kalmaktadrlar. Onlar da kendi ortakl ki arm, birliklerini,
"loca"larn kurmulardr ve bir kentten dierine gezgin bir hayat srmektedirler... Bunlar ilk ii proletaryasn meydana getirmilerdir.
Ancak, eer bu proleter "kent yurtta" ise, hi deilse bu niteliinden tr bir ayrcalkldr, en azndan bamsz ve yar-bamsz kentler varolduu srece.
Acaba Max Weber'in dnd gibi, Avrupa Orta a kentlerine, onun tanmlad biimiyle u "kapal kentler"e zg bir tipoloji
olmu mudur?
Bu kentlerin tekelci olduklar ve surlarnn iindeki kiiler iin,
1
bunlar her kim olurlarsa olsunlar, sayg gstermeyi reddettikleri dorudur. Onlarn zerinde, devleti temsil eden inli mandarinin etkin
despotluuna benzeyen herhangi birey yoktur. Onlar evreleyen civar krlar, ou zaman onlara tabidirler: Hibir zaman kent yurtta
olmayan kyl, tahln yalnzca kent halinde satmaya mecburdur ve
evinde tezgh bulundurmas da ou zaman yasaklanmtr. Bu rejim,
krlarna siyasal olarak ak olan antik kentinkinden aka farkldr.
Klasik dnemde Atina kyls, kentte oturanla ayn dzeyde bir yurttatr.
Bu durumda, kentin nfusunu artrmasnn acil bir durum haline
gelmi olmasnn dnda, yurttalk haklarnn cimrice verilmesinde
alacak bir yan yoktur. rnein Venedik, 1345'te Kara Veba'nn
336
ertesinde, kente yerlemeyi isteyen herkesi nceden yurtta olarak kabul etmitir. "Signoria" olaan durumda ok daha az cmerttir. ki
cins yurttalk tanmaktadr. Bunlardan birincisine de intus denilmektedir ve bu ancak ikinci dereceden bir citadino hakk vermektedir; tam
yurttalk ise de indus e de extra adn almakta ve ayrcalklarn koruma konusunda dikkatli bir aristokrasi tarafndan kskanlkla gzetim altnda tutulmaktadr. De intus yurttala hak sahibi olabilmek
iin Venedik'te onbe yl, dieri iin de yirmi yl ikmet etmi olmak
gerekmektedir. Bu arada, yeri geldiinde, "eski" ve yeni yurttalar
arasnda ayrm yaplmaktadr. 1386 tarihli bir kararname, yalnzca
"ski" Venediklilerin, Venedik'te mukim Almanlarla ticaret yapabileceklerini hkme balamtr.
Bencil, dikkatli, yrtc kent, zgrlklerini dnyaya kar savunmaya hazrdr ve gerektiinde bu savunmay byk bir cesaretle ve
dierlerinin zgrlklerine hi aldrmadan yapmaktadr. Kentleraras
mthi mcadeleler, gelecek yzyllarn uluslararas mcadelelerini
imdiden haber vermektedirler.
Fakat kentlerin zgrlkleri, gelimeleri daha yava olan modern devletler XV. yzylla birlikte bydklerinde, tehdit altnda kalacaklardr.
Bu tarihlerde, kentler ou zaman devletler tarafndan hizaya sokulacaklardr, nk devlet, duruma gre dl ve ceza datan unsurdur. Bunun sonucunda baz ar bunalmlar meydana gelmitir: 1521'
de Kastilya communidades'i; 1540'ta Gand'dn V. Carlos tarafndan
hizaya sokulmas... Ve tabii birok kanlmaz uzlama da olmutur.
nk modern monari, ancak kentlerin ibirlii sayesinde mmkn
olabilmitir. Kentlerin baz ayrcalklarn muhafaza edebilmeleri iin
boyun emeleri ve dier baz ayrcalklarndan vazgemeleri gerekmitir. zgrlklerinden vazgemelerinin karl olarak, modern
devletin yepyeni alan onlara alacaktr: Daha geni apl ticaret,
krl bor vermeler ve ayn zamanda, zellikle Fransa'da olmak zere
baz lkelerde kamu grevlerinin saln alnmas. lkesel bir ekonomi
yerleik hale gelerek, bir nceki aama olan kentsel ekonominin yerine gemektedir. Fakat lkesel ekonominin yn kent olmay srdrmektedir. Kentler, devletin yannda oyunu srdrmektedirler.
lkesel denilen devletlerin (aslnda modern devletlerin) zaman ge gelmitir. Kan balar zerine, senyr ile vassal ilikisi
337
zerine kurulmu olan eski krallk rejimi, yok olmak veya hi deilse dnmek iin ok zaman harcamtr.
Dneme XV. yzylda ve ncelikle de, kentsel dnemin youn
bir ekilde ortaya kmad yerlerde dnlmtr. Yeni ynetim tipinin tercihli alan, ok sayda zgr, faal ve zengin kente sahip olmu olan talya, Alak lkeler ve hatta Almanya olmayacaktr. Modern monari ncelikle spanya'da, Fransa'da, ngiltere'de, yeni tipten hkmdarlarla, Aragon kral II. Juan (katolik Ferdinando'nun babas), XI. Louis'yle, Lancaster hanedanndan VII. Henry'yle birlikte
gelimitir.
lkesel devletin hizmetinde memurlar ile Roma hukuku alannda
yetimi hukukular, yksek rtbeli grevliler, "bakanlar"... yer alacaklardr.
Kraln ahsnda Kilise ve Soylulara kar doal bir koruyucu
bulduklarn dnen halk kitlelerinin yandal da, devletlerin lehine rol oynamaktadr. Fransa'da krallk rejimi halkn imanna, "bir ak
dini"ne (Michelet) XVIII. yzyla kadar gvenebilmitir.
Bu modern devlet, savan yeni ve emredici gereklerinden domutur: sava filolar, topu birlikleri, artan asker mevcudu, sava
ynetimini giderek daha masrafl hale getirmektedirler. Hereyin anas sava (bellum omnium mater), ayn zamanda medeniyeti de mal etmitir.
Modern devlet, ksa bir sre sonra hibir stnl tanmaz hale
gelmitir: ne imparatorlua mensup hkmdarlarn bile fazla kaale almadklar Kutsal-Roma Germen mparatorluununkini, ne de devasa
manevi ve siyasal otorite olan papalnkini. Her devlet tek, denetimsiz, serbest olmay istemektedir: Raison d'Etat (Devletin nedeni, bu
terim ilk kez Mantova'nn zapt gibi sradan bir olay vesilesiyle
-1552-, kardinal della Casa'nn V. Carlos'a yazd bir metinde ortaya kmtr), nihai neden (ulma ratio) haline gelmitir. Bu nihai
neden, kendini, Bat siyasal biimlerini geleneksel, ataerkil ve mistik
krallk* tan, hukukularn modern monari'sim geiren bir evrimin
aklayc bir izgisi olarak sunmaktadr.
Baz akll adamlar, devletlerin bu ykseliini, hukuku Bartolo
de Sassoferrato'nun (XIV. yzyl) formlne gre, "supriorem non re
cognescentes" olarak aklayacaklardr. Ama bu adamlar siyasal fiiliyatn nndeydiler.
338
gelen geni lekli yer deitirmeyi tahmin etmek mkndr. Bu zgrlklerden bazlar krlmakta, en iyisinden onlara tahamml edilmekte; dier bazlar da tevik grmekte veya tamamen yeniden oluturulmaktadrlar. Ayrcalkl kentler tesis edilmitir. Dou Akdeniz ticaretinin fiilen ona brakld Marsilya; 1666'da kurulan ve ksa bir
sre sonra Hindler ticaretinin tekeli verilen Lorient (Amerika ticaretinin, "Kastilya Hindleri" ticaretinin tekelini 15O3'te alan ve bunu
1685'te Cadiz'e terkeden Sevilla'nn muazzam ayrcalnn yannda
kk bir ayrcalk).
te yandan, hereyi birden yapamayan veya zaptedemeyen devletten kopartlan zgrlkler de vardr, rnein Fransa'da, mutlakiyet devlet, Colbert'in lmnden (1683) Devrim'e kadar olan sre
iinde, etkinliini tedricen kaybetmi ve "grevleri" satn alan burjuvazi, siyasal otoritenin nemli bir blmn ele geirmitir. Tara zgrlkleri krala kar dikilmektedirler. Toplumsal ayrcalklar (ruhban, soyluluk, tiers-etat "nc tabaka"), bu durumdan bir trl kurtulamayan ve XVIII. yzyln "aydnlanm" reformlarn onlarn yznden skalayacak olan Fransz devletinin iinde kk salm gibidirler.
Siyasal zgrle o sralarda adm atan lkeler bile, devlet sorumluluklarn gl bir ayircalkl grubun eline teslim etmekten baka birey yapamamaktadrlar. Birleik Eyaletler'in ve onun i burjuvazisinin durumu byledir; 1688 devriminin ertesinde ngiltere'nin
durumu byledir. Parlamentosu, whig ve tory kanatlarndan oluan
ifte bir aristokrasiyi temsil etmektedir; burjuvazi ve soyluluk olan bu
kanatlar, hi kukusuz lkenin tm deillerdir.
Bu ayrcalkl "zgrlklerdin ylmasnn arasnda, bireysel zgrlk ne hale gelebilir?
Eer birey zgrl bugnk anlam iinde anlalacak olursa,
borunun hibir manas olmayacaktr, yani her insann yalnzca insan
olmasndan tr insan olarak zgrl iinde. Bu zgrlk anlaynn bir kavram halinde tanmlanabilmesi iin ok zaman gemesi gerekecektir. Fakat hi deilse, birey zgrlnn fiili olarak gelime
gsterip gstermedii sorulabilir. Bu nokta zerinde verilecek cevap
ancak elikili ve ktmser olabilir.
Rnesans'n entellektel hareketi, hatta Reform asy on un ki (lanr340
serilik, hrszlk biiminde gsteren bu fakir saysndaki art, zorunlu bir takibata yol amtr. Paris parlamentosu daha I532'de, kentteki dilencileri "ikier ikier zincire vurulmu olarak... lamlarda almaya zorlamak" zere tutuklattrmtr. Ayrca Troyes kentinin
1573'te sefillere nasl bir muamele yaptna da baklabilir.
Fakat bunlar geici tedbirlerdir. Serseri, yoksul, deli, Orta an
tm boyunca yardm grme hakk ve Tannmn fakirlere ayrd pay
anlay sayesinde korunmulard, nk sa birgn fakir kyafetine
brnerek yoksulluu yceltmitir ve bylece yoksulun tanr tarafndan gnderilmi biri olabilecei dnlmektedir. Yoksulluk, kutsal
yoksulluk. Talihsizler, deliler, toplumun enkaz, her halkrda kentten
kente serserilik etmekte ve bu kentlerin herbirine onlar surlarnn
iinde barndrmaktansa, hemen baka bir yere gndermekte acele etmektedir.
Bunun sonucunda ortaya belli bit zgrlk birtni kmtr. En
azndan fizik zgrlk kendine kar daha az acmasz davranacak
baka bir tanesini bulmak veya kente gitmek iin senyrnden kaan
kylnn zgrl; kendine i verecek komutan arayan askerin zgrl; daha iyi cret arayan veya daha iyi bir hayat umuduyla Yeni
Dnya'ya giden gmenin zgrl; ama ayn zamanda dzenli alma olanaklar olmadndan yardm ve hrszlkla yaayan isizlerin, serserilerin, dilencilerin, alklarn, sakatlarn, hrszlarn zgrl.
O zamana kadar tanrnn glgesi tarafndan korunan btn bu insanlar, XVII. yzylda, daha imdiden kapitalist, dzen ve verim tutkunu ve devleti bu zihniyet iinde ve bu amala ina eden kentsel bir
toplumun dman haline gelmilerdir. Avrupa'nn tmnde (Protestan kesimde olduu kadar Katolik kesimde de), yoksullar, hastalar, isizler, deliler (bazen aileleriyle birlikte}, her tr sulunun yanna acmaszca kapatlmaktadrlar. Bu, olguyu klasik dnemde delilik
balamnda incelemi olan Mchel Foucault'nun, yoksullarn "byk
kapatlmas" adn verdii eydir. zenli bir ynetim tarafndan rgtlenen, yasal hale getirilmi bu kapatma, ayn zamanda ailelerin istei zerine sefih veya hayrsz oulun, "msrif baba"nn ve siyasal
hasmn kraln mhrl mektubu sayesinde kapatlmasna da olanak
verecektir.
Bu amala ok sayda kurum oluturulmu tur: hastaneler, yardm atelyeleri, workhouses, zckhauser. Adlan her ne olursa olsun,
342
bunlarn hepsi de kat klalar, bir de stelik zorunlu alma atelye(eridir. Fransa'da, Genel Hastane*yi kuran ve ayn zamanda yepyeni
bir toplumsal siyaseti rgtleyen 1565 kararnamesinden sonra, Paris'te yaklak, yz kiiden biri hapsedilecektir! Bu basknn katl
ancak XVIII. yzylda azalacaktr.
zgrln ancak ayrcalkllar iin varolduu bu dnyada,
XVII. yzyl, yoksullara tannm yegne zgrlk olan ka veya
srtme zgrln kesinlikle kstlama konusunda katkda bulunmutur. Daha nce sylediimiz zere, ayn zamanda kyl zgrlkleri de gerilemitir, "Iklar yzy]h"nm (Aydnlanma) banda,
Avrupa sefaletinin dip noktasna inmi durumdadr.
Bu ktmserliin tek bir istisnas vardr: insanlarn ounun ulaamadklar bu zgrlk, Avrupa'da dncenin, ama ayn zamanda
tarihin de ona doru ilerledii ideal olarak kalmakta ve bunun genel
anlamn XVI. yzyln ok saydaki kyl ayaklanmas ile onlardan
hi de az olmayan kent ayaklanmalar (Paris 1633, Rouen 1634-1639,
Lyon 1623, 1629, 1633, 1642) ve XVIII. yzyln siyasal ve felsefi
eilimleri vermektedir.
Fransz Devrimi de, bizim bugn tamamen sahip olmakla vnemeyeceimiz bu zgrl taml iinde yerletirmeyi baaramayacaktr. Devrim, feodal haklan 4 Austos gecesi ilga etmitir,
ama kylnn karsnda tefeci ve mlk sahibi varlklarn srdrmektedirler. Devrim, loncalar 1791'de de Chapelier yasasyla ilga etmi ve ayn zamanda iiyi iverenin insafna terketmitir. Fransa'da
ii sendikalarnn yasal hale gelmeleri (1884) iin bir yzyl beklemek gerekecektir. Ancak bunlar, 1789 tarihli nsan ve Yurtta Haklar
Bildirgesi'nin, bu zgrlk tarihinin esasl bir tarihi olmasn, Avrupa
uygarlnn geliimi iinde temel bir tarih olmasn engellememektedir.
zgrlk m yoksa eitlik aray m? Napole"on, Franszlarn
zgrlk deil de, eitlik, yani yasalar karsnda eitlik, feodal haklarn ilga edilmesi, sonu olarak zel zgrlklerin, ayrcalklarn sona ermesini istediklerini dnmekteydi.
zgrlklerden zgrle; bu forml, Avrupa tarihim temel ynlerinden birinin iinde aydnlatmaktadr.
Rnesans ve Reformasyondan Devrime kadar olan sre iinde yorulmu, henz "soyut" ve teorik olan zgrlk kavram,
343
muhafazakrlarn ve liberallerin, eski ve yeni zenginlerin ngiltere'sinde olduu kadar, Restorasyon ve Temmuz Monarisi Fransa'snda
da dorudur. Kendini liberal sayan bu mlk sahibi snf, hemen genel
oya, kitleye kar akmtr. Ama, korkun gerekleri ksa bir sre
sonra belirginleen endstri toplumunun karsnda bylesine bencil
bir siyaseti srdrmek nasl mmkn olabilir? Balangta bireyler
arasnda eit bir mcadele varsayan ekonomik liberalizm, mmince
bir yalandan ibarettir. Zaman aktka, bu yalann devasa boyutlar ortaya kacaktr.
Aslnda, "burjuva" nitelikli bu ilk liberalizm, aristokratik Eski
Rejime kar, hi de kar gzetmeksizin yapld sylenemeyecek bir
art mcadelesiydi. "Be yz yllk eski geleneklerin kutsal hale getirdikleri, kazanlm haklara kar bir meydan okuma"yd. Bylece
bu liberalizm, devirecei Eski Rejim ve onun aristokratik toplumu ile
ii proletaryasnn haklarn talep ettii endstri toplumu arasnda
yer almaktadr. Ksacas, bu szmona zgrlk anlay, grne
ramen, aslnda herbiri birer ayrcalk olan zgrlkler uruna gruplar
arasnda sren mcadelelerin iindeki yerini almaktadr.
1848 Devrimleri (Fransa'da genel oy ihdas edilir), liberalizm iin
eil bir tarih belirlemektedir (ngiltere'deki nemli tarih, seim reformunun yapld 1832'dir). Bundan sonra artk, ister samimi, ister
yapmack olsun, ancak btn snflar kapsamna alan demokratik bir
liberalizm biimi altnda yol alabilir. Alexis de Tocqueville ve Herbert Spencer, kendi tarzlarnda olmak zere, bu liberalizmin ne kacan, korkulan kitlelerin zafer kazanacaklarn iln etmilerdir. Fakat bu ekilde yeniden ivme kazanan liberalizm, ksa bir sre sonra
sosyalizmin gl ve samimi akmna arpmtr. Gelecek artk sosyalizmindir, ama ayn zamanda otoriterliin ve kimse henz byle birey sylemese de, Cariyle veya III. Napoleon "faizmi"nindir.
Demek ki liberalizm, kendini haber veren yenidir devrimle -ok
deiim geirecek olan sosyalizm-, adn ve nereye1 kadar gidebileceini henz bilmeyen bir kar-devrim arasnda yaamaya devam etmi, bir sr hkmet kurmu, bilgeliklerini ve burjuva bencilliini
srdrm, bir tek Fransa'da, Kiliseye kar yrtlen mcadelede
biraz parlamtr. Liberaller artk yetersizliklerinin, hatta mcadelelerinin kukulu olduunun bilincine varmlardr. Metafizik ve Ahlk
Dergisi adl bir derginin 1902-1903 nshasnda, Liberalizmin Bunalm'm dair bir yaz kmtr, esas vurgulanan konu ise, eitim tekeli
34 <i
olmutur. Fakat gerek, nihai bunalm biraz daha sonra, iki dnya sava arasnda yer almaktadr.
Ancak, siyaset ve eylem alanndan hemen hemen kovulmu, entellektel deerini kaybetmi olan liberalizmin, bugn tamamen lm olduunu sylemeye kim cret edebilir? Liberalizm, bir siyasal
dnemden, bir teoriden veya bir snfn paravanndan daha fazla birey olmutur. Bat uygarlnn ideali olmutur ve ne kadar ihanete
uram ve ne kadar ihanet etmi olursa olsun, miraslarmzda, dillerimizde, reflekslerimizde yer tutmaktadr. Bireysel zgrlklere ynelik her saldr bizi etkilemekte, heyecanlandrmaktadr. Ve hatta siyaseten bile, otoriter ve teknokrat devletin karsnda, ebediyen kleletirici toplumun karsnda, belli bir anarik ve zgrlk liberalizm, bireyin ve haklarnn adna, Bat'da ve dnyada varln srdrmektedir.
346
AYIRIM II
HIRSTYANLIK, HMANZMA,
BLMSEL DNCE
Hristiyanlk
Btn dinler evrilirler. Ancak bunlarn herbiri gene de kendi tarzna gre. kendi sadakatleri, kendi sreklilikleri, kendi zgn koordinatlanyla emsalsiz evrenler meydana getirir.
Bat hristiyanl, Avrupa dncesinin, hatta ona kar, ama
ayn zamanda ondan hareketle olumu olan akilci dncenin bile
esas oluturucusu olmutur, olmay da srdrmektedir. Hristiyanlk,
Bat tarihinin bir ucundan dierine, harekete geirdii bir uygarln
kalbinde yer almaktadr; hatta onu srklemesine veya bozmasna ses
347
kartmad ve kendinden kaarken bile kuatt bir uygarln merkezinde bulunmaktadr. nk birinin zddnda dnmek, onun ekseni iinde kalmaktr. Bir Avrupal tanrsz olsa da, hl kkleri hristiyan gelenei iinde olan bir etikann, psiik tutumlarn eseridir.
Montberlant'n, iman sahibi olmamakla birlikte kendini "katolik
kanndan" olarak ifade ettii gibi, bu tanrsza da "hristiyan kanndan" denilebilir.
Roma imparatorluu iinde yaylan Hristiyanlk, Constantinus'un 313'te kard kararnameyle, isa'nn doumundan yzyl sonra, bu devletin resmi dini olmutur.
Roma imparatorluu (yani btn Akdeniz lkeleri ve Avrupa cenahnda, zeytin ve zm snrnn kysndaki birka lke), balangta muzaffer yeni dinin alan olmutur. Paul ValeYy, yapt kelime
oyunuyla, hristiyanln toprakla, ekmekle, arapla, budayla, zmle ve hatta kutsal zeytinyala olan balarnn; hristiyan dininin sonradan geni lekte aaca Akdeniz corafyas temeliye olan balarn
vurgulamak zere "Hristiyanlk alan" demitir (aire, Franszcada
hem alan, hem de harman yeri anlamna gelir, MAK).
Bylece hristiyanlk, V. yzyl istilalarnn karklklarndan
ve Islamiyetin VII.-XI. yzyllar arasndaki zaferlerinin yol at felketlerden nce, bir bakma Roma alemine uyum salayacak, burada
kendi hiyerarisini kuracak, dnyevi -"Sezar'a ait olan"-, olanla ruhani olan aka ayracak; hereyden nce Yunan aklnn ve dilinin inceliklerinden ve evikliklerinden, ama ayn zamanda hristiyan ilahiyatnn temellerini belirleme, onun vehelerini saptama, ondan sonular kartma ihtiyacndan kaynaklanan ok canl dogmatik mcadelelerin stesinden gelecek zaman bulmutur.
Bu yava ve g grevde, ilk ruhani meclisler (znik 325, stanbul 381, Efes 431, Kadky 451 vb.) ve Constantinus'tan nce putataparla kar mcadele etmi olan Kilise babalan (Apologyactar), sonra da hristiyan doktrinini sapkn mezheplere kar tanmlayan Dogmatikler yardmc olmulardr. Aziz Augustinus bu zincirin
(ki baz yorumcular onun VIII., hatta XII. yzyla kadar srdn
dnmektedirler) sonuncu halkas deildir, ama Bat asndan en
nemli ilahiyatdr. Berber asll olan Augustinus, 354'de Africa eyaletindeki Tageste'de (bugn Suk-Ahras) domutur. Vandaller kenti
348
kuattklarnda, 430'da Hppone piskoposu (bugn Bone) olarak lecektir. Eserlerinin (Tanr kenti, tiraflar) olaanst parlakl, hatta elikileri, iman ile akl uzlatrma gayreti, yani kabaca antik uygarlkla
hristiyan uygarln, eski arapla taze arab uyuturma istei; btn
bu bilinli abalar onu belli bir adan bir aklc haline getirmektedirler.
man onda hereye egemendir, ama gene de credo ut intelligam (anlamak iin inanyorum) demektedir. Ayrca unlar da sylemektedir: si
faller sum -eer yanlyorsam varm-; si dubitat, vivit -eer kuku duyarsa yaar-. Btn bu szlerde, Descartes'n cogito'sunun (dnyorum yleyse varm) ncellerini grmek yanltr, ama bu szlerin ok
konukan olduklar aktr. Hi kukusuz, gelecek ilahiyat Augustinus'a ve kader konusundaki iddialarna ok daha fazla dikkat edecektir.
Fakat bu durum, Augustinusuluk, neden bilinmeden iman sahibi olunamayaca, varlacak sonuca gre davranma iradesi iinde imana derin
bir dnceden sonra girilmesi konusundaki gl gereklilik konusundaki tartmaya bir an iin katlm olsa bile, Bat hristiyanlna rengini, hareket olanaklarn vermitir.
stilalarn maheri felketlerinin gafil avladklar, yolu konusunda emin olmayan, ocukluunu sren bir Kilise deildir. Bu V. yzyl
felketleri karsnda, kilise kendini bizzat imparatorluk, bizzat antik
uygarlk olarak kantlayacaktr; zmledii bu uygarl, bir bakma
kendini kurtarrken kuracaktr.
Kilise tehlikeli bir dnyada kendini kurtarr, ama binlerce
vaad pahasna.
Yeni gelenleri hristiyan yapmak, hl yetersiz bir ekilde hristiyanlam kylleri hristiyanlar haline getirmek; Bat'nin yerletii yeni blgelerin halkn hristiyan yapmak; feodalitenin bat meknn minik bucaklar ve ok sayda piskoposluklar halinde paralad
bir srada, Roma'ya ve Roma piskoposuna (papa) bal bir hiyerariyi
srdrmek: en nls papalk ile imparatorluu kar karya getireni
-bu kavga, imparatorun tayini konusundaki 1122 Worms anlamasyla sona erecek, ama bitmeyecektir- olan bir sr kavgadan galip kmak... Toplam itibariyle devasa bir aba; tekrarlanan, boa kan,
bozgunlarla karlaan, hep yeniden balanan bir eitim. Manastr
hayatnn (Benediktinler, Citeauxlular) gelimesi, krlarn maddi ve
ruhani adan kolonize edilmeleri (XI.-XII. yzyllar), sonra da Domi349
Gerekte halkn batl itikatlar, dinsel hayat her zaman iten maynlama, tehlikeye sokma ve imann temellerine varana kadar deforme
etme yeteneine sahiptir. Bylesine bir durumda hereyi yeni batan
kurmak gerekmektedir.
Aziz loannes, azize Theresa'nn slahattan gemi Carmel keilerinin ilk manastrn kurduu Kastilya'daki Durvelo'ya iki arkadayla birlikte, kapal bir hayat srmek iin deil de, kn karlar
inde en yoksul manastr hayatn yaamak iin yerlemitir: "Kyllere incili vaaz etmek zere, sanki vahi insanlara gidiyorlarm gibi, ou zaman korkun yollardan yaln ayak gidiyorlard...". Bu da,
hristiyan lkesinin gbeinde, hristiyanlatrmaya gerektiinde ou zaman yeni batan giriildiinin kantdr.
Hristiyanlk, eserini bylece iki farkl dzeyde srdrmtr:
Bazen iyi niyetli, ama hibir zaman eksik olmayan hasmlarna kar
konumlarn savunduu entellektel bir dzlem; hayat koullarnn
gl ve soyutlanmlklar nedeniyle dinsel duygudan ve temel Ortodoksluktan ok kolayca uzaklaabilen kitleler zerindeki bir eylem
dzlemi.
Bu eser byk dalgalanmalara, baarlara, gerilemelere,
uzun duraklamalara tank olmutur. Gndelik dinsel hayatn onun
ortalama gereini ou zaman skalamasndan tr, bunlar ancak dtan ve ok kabaca farkedilebilmektedirler. Ancak, genel hareketin kaln izgileri konusunda yanlmak mmkn deildir.
X.-XIII. yzyllar arasnda hristiyanlk gl bir ykselme gstermitir. Kiliseler, manastrlar, tanklk etmek zere hl yerli yerlerindedir. Kilise bu dnemde, faal, canl, hzl bir genileme gsteren
bir Avrupa'nn ekonomik ilerlemesi ve toplumsal ykseliini de tayan gl bir hareket tarafndan ileri gtrlmtr. Sonra Kara Veba
ve onunla birlikte felket dzeyinde ve sert bir gerileme gelmitir. Tarihilerin Yz Yl Sava (1337-.453) adn verdikleri ve sarsntlar
Fransa ve ingiltere gibi esas savaan taraflardan ok teye, fiili durumda Bat aleminin tmne yaylan uzun karklk ve mcadele dizisi esnasnda, herey, hatta hristiyanln kazanmlar da gerilemitir.
XV. yzyln ikinci yarsnda, bara geri dnen, ama ayn zamanda byk kayglara garkolan bir Avrupa'nn tmn etkileyen
351
Hmanizma ve Hmanistler
Diyalog canl veya tartma iddetli olsa bile, Avrupa dncesi
ancak hristiyanlkla srdrlen bir diyalog erevesinde kavranabilir.
Bu bak as, Bat dncesinin temel vehesi olan hmanizma'n\n
anlalmasnda esas bir yere sahiptir.
ncelikle bir kelime sorunu: Hmanizma kelimesi ikirciklidir, kullanm yerlerini ve medeni halini belirlemezsek, tehlikeli hale
gelir.
Hmanizma, XIX. yzylda Alman tarihiler tarafndan oluturulan (ilk kullanm tarihi 1808), bilgince bir kelimedir. Petrarca ve
Hmanizma adl kitabn yazar Pierre de Nolhac, "Yksek ncelemeler Okulu'nda 1886'da verdii dersler srasnda, bu kelimeyi Fransz
niversitesinin resmi dilinin iine dahil etme erefinin kendine ait olduunu" iddia etmitir. Demek ki gecikmi ve sadece bu nedenden
tr, meru veya gayrimeru kiisel yorumlara kolaylkla frsat
veren bir kelime sz konusudur. O tarihe kadar yalnzca hmanistler
352
bir insan ve dnya bilimine zorlamaktadr. nsan, bireysel ve ortaklaa bir ahlk ihdas etmekte; bir hukuk ve bir ekonomi ihdas etmekte;
bir siyasete ulamakta; bir sanal ve bir edebiyat gelitirmekledir".
Bu harika tanmlamayla yetinmek gerekir. Ancak bu aklama,
Eticnne Gilson'un sert iddiasyla abartl hale gelen, bizzat hareketin
kendi anlamn yeteri kadar iaret etmemekledir. Gilson, Rnesans
hmanzmas z itibariyle Orta adr, "daha fazla insan deil de,
daha az tanrdr". Forml, haksz, ardr, ama btn hmanizmalarn bilinli veya bilinsiz olan doal eilimini iaret etmektedir. Hmanizma insan bytr, zgr klar, tamamen unutmasa bile tanrnn
payn azaltr.
Hmanizma bir bakma, her zaman kardr da: yalnzca tanrya
tabi olunmasna kar; dnyann yalnzca maddeci alglanmasna kar; insan ihmal eden veya ediyora benzeyen her doktrine kar; insann sorumluluunu azaltan her sisteme kar... Srekli bir stlenmedir. Gururun bir rndr.
Calvin bu konuda yanlmamtr: "bize kendi gcmz ve yeteneimizle yol almamzn retilmesi, bizi tamas olanaksz bir kamn zerine kmamz ve kamn bklerek bizi drmesinden
baka nedir ki?" Calvin nce insana inananlardan deildi.
Hmanist iin ise tersi geerlidir. Eer iman varsa, bu iman onun
insana olan gveniyle uyum iinde olmaldr. Ve sosyolog Edgar
Morin'in Komnist Partisinden karken ettii u sz, ite Avrupa
hmanizmasnn bu kkl geleneinin miras iinde anlalabilir:
"Dostum, marxizm iktisad, toplumsal snflan inceledi, bu harika birey dostum, ama insan incelemeyi unuttu".
Hmanizma, atlmdr, insann tedrici zgrlemesine ynelik kavgac bir giriimdir, insann kaderini iyiletirme veya deitirme olanaklarna ynelik srekli bir dikkattir.
Hmanizma tarihi, ok ynl, engebeli; duraklamalar, gerilemeler, aikr elikilerle kesintiye urayan ve Avrupa'nn tm gemi
tarihini dolduran bir sretir.
Avrupa, sorunlar ve karlat glkler konusunda, her zaman onunkinden baka bir zm aray iinde yaamtr. Bunun
sonunda, yeniye, zor olana, ayn zamanda yasaa ve ou zamanda
Bat'nm zengin bir kaynak salad rezalete doru adeta hastalkl
354
mlardr. Latince yaayan bir dil olarak kaldysa da, Yunanca hemen
hemen bilinmeden kalmtr. En zengin ktphanelerde bile, antik
eserlerin el yazmalar tozlarn arasnda unutulmulard. Hmanistlerin, yeniden okumak, yaynlamak, tutkuyla yorumlamak, Eskilerin
-Yunanl ve Latinler- eserlerine ve dillerine itibarlarn ve hayatlarn
iade etmek zere her yerde aradklarn ite bu eserlerdir.
Bu durumu, hayatnn sonlarna doru, ikinci srgn (1513) srasnda Machiavelli'nin dediinden daha iyi hi kimse syleyemez.
Bu srgn srasnda kyllerin, oduncularn arasndadr... "Akam
olunca barnama dnyorum. Ktphaneme giriyorum ve daha eie basar basmaz, amura ve pislie bulam gndelik elbiselerimi
kartarak, kraliyet saray kyafetine brnyorum... Bylece saygl
bir ekilde giyinmi olarak, Eskilerin antik sarayna giriyorum; beni
nezaketle karlyorlar ve ben de, tamamen benimki olan ve onlar iin
doduum gdalarla besleniyorum. Burada onlarla konumaktan, onlar eylemlerinin nedeni konusunda sorgulamaktan hibir utan duymuyorum. Ve onlar da bana insanlklarndan tr cevap veriyorlar".
Rnesans hmanizmas, bu okumalarn, bu kesintisiz sohbetlerin
damgasn yemi durumdadr. Rabelais, Montaigne, bu balam iinde
hmanisttirler; okumalarnn anlaryla dopdolu kitaplar bunu belli
etmektedirler... Her hmanistin yan bana, onu bir ibirlii veya
hakimiyet srtmasyla elinden tutarak ynlendiren ve bylece onu
aklayan veya maskesini dren bir Eski'nin varl tehis edilebilir. Hmanistlerin Prensi olarak adlandrlan Rotterdaml Erasmus,
dmanlarna gre Lucinaus'tur. Rabelais, Bonaventure des PeYiers
de "Lucianique"tirler; Machiavelli ise Polybius'tur.
b) Bu geni lekli dnce hareketini tarihlendirmek kolay
deildir. Bizim yapay hmanizma kelimemiz ile Jules Michelet ve Jacob Burckhardt tarafndan hemen ayn yapaylk iinde yaratlm
olan Rnesans kelimesi birbirlerini yok yere tekrarlamaktadrlar. Bu
iki hareket, zaman ve mekn iinde birbirlerine karmaktadr.
Hmanizmay ve onunla birlikte daha o sralarda Rnesans harekete geiren, hi kukusuz Avignon kentidir. Petrarca'nn geri dnmesiyle (1337) canlanan, papalarn ikmeti sayesinde Bat'nn en
"Avrupal" en parlak kenti olan Avignon (papaln 1376'da Roma'ya
geri dnmesinden sonra bile, an ti-papalarn, lksn, ltsn muhafaza edecektir). Ancak Rnesans, "kltrel hegemonya"sini Muhteem Lorenzo'nun lmne (1492). hatta Floransa'nn Alman paral
356
rumdadiT ve sk\ mektup balan onlar birletirmektedir (Erasmus'un, tabii ki Latince olan mektuplar, Ailen yaynnda in-8 12 cilt
oluturmaktadr). Avrupa'nn tm bu zihinsel hareketten etkilenmitir: en bata talya, ama ayn zamanda Fransa, Almanya (Bohemya'nn zel roln unutmakszn), Macaristan, Polonya, Hollanda, ngiltere de. Bunu desteklemek zere insan adlar listesi ile Fransa iin
I. Franois tarafndan, niversitenin yasaklad metinleri retmekle
grevlendirilen ve gerekte kadrodtt hocalar olan ve loncalar daha
sonra College de France haline dnecek olan "kraliyet lektrleri"
listesi verilebilir.
c) Rnesans hmaniznas, Hristiyanlkla bir mcadele inidir,
deil midir? Hareketin tek bir atlmla tanrszla veya dinsizlie mi
yneldiini dnmek gerekir? Veya hi deilse Machiaveli'nin, Rabelais'nin veya Montaigne'in kiilerinde, zgr dncenin gerek
nclerini mi selamlamak gerekir?
Bunu byle yapmak, herhalde Rnesans bugnden hareketle
ar bir yargya tabi tutmak olacaktr. Rnesansn, skolastiin ve ilahiyatn geleneksel eitiminden uzaklat kesindir. Tamamen pagan
bir antik edebiyattan tad ald ve dncesinin hareketinin ynnn
insanln yceltilmesi olduundan kuku duyulamaz. Ama bunlardan, onun tanrya veya Kiliseye kar dikildii sonucu zorunlu olarak
kartlamaz.
Lucien Febvre tarafndan yrtlen, Rabelais'nin eserlerinin sk
ve zenli incelenmesinden kan sonu, Rabelais'nin dneminde, kendinden emin felsefi bir tanrszla adm atmann henz olanaksz, en
azndan mthi g olduudur. O dnemin zihinsel aletleri buna hi
izin vermemektedir. Bu alet kutusu, ne anahtar kelimeleri, ne ses getirici akl yrtmeleri, ne de mutlaka gerekli bilimsel destei sunmaktadr. Bilimsel aratrmay kukusuz ihmal etmemi olan Rnesans,
gene de onu balca meguliyetlerinin merkezine yerletirmemtir.
Eer gnller, zihinler tartlp, yeniden tartlmazsa, bu uzaklarda
kalm hayatn atmosferi anlalmazsa, o a yaayan insanlarn polemikleri veya tarihilerin tutkular tarafndan biraz fazla hzl bir ekilde yaplan tanrszlk yarglamalar bir gzden gerilmezse, aslnda geerli bir sonuca varlamaz. Yarg, hemen her seferinde, hatalar
ve zmsz ikirciklikleri kabul etmek zorundadr.
Lorenzo Valla'nn, dneminde rezalet kartm olan 1451 tarihli, De Voluptate adl diyalogu, Ciceron Latincesiyle yazlm, Epku358
Aigustinus gibi. "bi/ hu dnyada. lmden sonat nefes alan yolcular/" dememekle ve bu aada arlk hikimse "bu hayatn bir yabamdan ok bir lm olduunu" dnmemektedir. Hayal, deerine ve
kapsamna yeniden kavumakladr.
nsan, kralln yeryznde rgtlemelidir ve bu yeni kanaat,
"modern kltrn btn olumlu glerinin yerli yerlerine konulmas n a nderlik etmektedir: dncenin serbestletirilmesi, otoriteyi
kmseme, cntelleklci ka/anmlann doumdan getirilen ayrcalklar karsnda zafer kazanmas (yani Quattrocento terimleriyle, htmaitas kavramnn nobiies (soyluluk} kavramna ste gelmesi), bilime
kar itiyak, bireyin zgrlemesi..." (Nietzsche).
Hmanistler bu yeni mayalanmann fevkalade bilincindedirler.
Marsilio Ficino (1433-1499), "Hi kukusuz, ite altn a" diye iddia etmektedir. Erasmus, J 517'de aa yukar ayn eyi sylemektedir: "(Bu) yzyla ans dilemek gerekiyor, (o) altn a olacak". Nurenbergli hmanist Willibald Pirkheimer'a yazd 28 Ekim 1518 tarihli nl mektubunda, Ulrich von Htten yle haykrmaktadr: "Ne
yzyl! Ne edebiyat! Yaamak ne ho!". rnek fazlasyla iyi bilindii
iin, burada, Rabelais'nin hayal etmi olduu Theleme manastrndan
sz etmeye cret etmiyoruz... Ama!
nsann oklu olanaklarnn aniden bilincine varlmasnn, tm
modernite devrimlerini ve ayn zamanda ateizmi hazrladna kimse
itiraz etmeyecektir. Fakat hmanistler kendi alanlarn dzenlemekle
o kadar megullerdi ki, tanrnn alann tartmay dnmeye zamanlar yoktu.
Rnesans hareketi ve sevinci, XVI. yzyln ilk te birlik dneminde filizlenecektir. "Hznl nsanlar1', Bat alemi sahnesini yava
yava dolduracaklardr. Btn sevinli, gnein parlak olduu dnemler gibi, btn mutlu veya mutlu olduuna inanan dnemler gibi:
skenderiye kentinin parlad yzyl, Augustus yzyl, Iklar yzyl (Aydnlanma dnemi). Rnesansn yetkinlii ksa srecektir.
Protestan hmanizmas. Devasa Reformasyon nehrinin kayna, XV.-XVI. yzyllar arasndaki Reformasyon kendini, Lut7
her'in 95 nerisini, 31 Ekim 1517'de \\ ittenberg'deki Schlosskirche'nin kapsna asmasyla kantlamtr.
Bu nehir, din savalarnn korkun arlklar boyunca akinak361
%2
tr.
ki ana protestanlk bunlardr. Alanlar farkldr, ama ortak noktalar hereye ramen oktur: Roma'dan ve azizler tapnndan kopu; dzenli ruhbann ilgas; dinsel ayin saysnn yediden ikiye indirimesi (arapl ekmek ve vaftiz). Hatta arapl ekmek konusunda da
bazen farkl dnceler olmutur.
Bunlarn yan sra, basitletirmek zere (aksi takdirde liste uzar),
sapkn veya marjinal Protestanlklar denilebilecek akmlar konusunda
dikkatli olmak gerekir: rnein daha balangtan veya hemen sonrasndan itibaren hmanist bir protestanlk (Zrih'te Zwingl, Ble'de
Oecolampade, ngiltere'de VIII. Henry) ile sk bir takibata urayan
anabatistlerin "gizemci" (zhdi) protestanl.
Katolik alem ile proteston alem arasndaki snr, bugn Avrupa
uygarlnn su gtrmeyen eklemlerinden birini oluturmaktadr,
acaba yalnzca mcadelelerin rastlants iinde mi olumutur?
Avrupa, tpk aalarn odunsu blmleri gibi, yalar deiik,
ardk katmanlardan olumutur. Bat'nn en eski katman, aacn
kalbi, Roma imparatorluunun batda ve douda bir yanda Ren ile
Kuna engellerine, dier yanda da Britanya adalarna -burasnn ancak
bir blmn (kabaca Londra havzas) elinde tutabilecektir- kadar genilerken fethettii ve uygarlatrd blgedir.
Bu snrlarn tesinde, Avrupa uygarl gecikmeli olarak, Roma
impartorluunun dnden sonra ilerlemitir; bunlar aacn yeni
ve yapay katmanlardr. Ona a Avrupa's, yaknndaki bu alemi,
kilise kurarak, misyoner yollayarak, kelimenin ifte anlam iinde koloniletirmitir. Uzaktaki Roma'nn manastrlar, piskoposluklarnn
herbiri, burada l birer dayanak oluturmutur.
Roma imparatorluunun bu eski snrnn, Eski Avrupa ile yeni
"koloniletirilmi" Avrupa arasndaki bu snrn, Katolik dnya ile
Protestan dnyay ayran snrla byk lde ayn olmas acaba rastlant mdr? Hi kukusuz, Reformasyonun kendi dinsel nedenleri olmutur: Avrupa'nn tmne gze grnr hale gelen ve mminleri
Kilise' nin suiistimal ve dzensizliklerin, gerek bir evkten ok jestlerden meydana gelen fazlasyla baya bir sofuluun yetersizlikleri
karsnda dikkatli hale etiren, u maneviyat kabarmas. Hristiyan
aleminin tm bu duyguyu hissetmitir. Fakat kendini Roma'ya sk
skya balayan bu eski dinsel geleneklere kukusuz daha bal olan
eski Avrupa, bu ba korurken; daha karm, daha gen, dinsel hi364
366
onun kiisel sorununu ac vermeden zen birini bulabilir. Farkl sapmalarn herbirne, ou zaman farkl toplumsal basamaklarn denk
dt bile sylenebilir.
Protestan toplumu bu yzden, bugn modern katolik toplumlar
vurgulayan u laik koputan habersizdir. Katolik toplumda her insan,
zihninin tabi olmas ile bir cemaat olan Kilise'den kopu arasnda tercih yapmak durumundadr; ya Kilise'ye mensuptur, ya deildir. Btn
manevi atmalar aktr, vaziyet almak zorunludur. Protestan toplum bunun tersine, i manevi atmalara kapaldr, ama bu, bu atmalarn yokluu anlamna gelmemekterdir. Bunun sonucunda, AngloSaksonlarla katolik Avrupa arasnda bir dizi tutum ve davran fark,
gze grnmeyen ve yokedilemeyen bir snr meydana gelmitir.
lhamn devrimcilikten alan hmanizma. Avrupa devrimciydi, imdi de yle olmay srdrmektedir. Avrupa tarihinin tm bunu tekrarlayp durmaktadr. Ayn zamanda kar-devrimciydi ve hl kar-devrimcidir.
Her seferinde de^nemli olan devrimci hareketlerin kendilerinden
ok, bunlarn gelecee doru uzantlar, devrimci lhaml hmanizma
adn vereceimiz eydir. Pek allmam bir forml olan bu szle,
Devrimin insani ieriini ve ideal "mirasf *n iaret ediyoruz. Baka
kimseler, ayn anlam vermek zere "devrimci mistik" veya "devrimci
zihniyet" demektedirler.
Tabii ki Fransz Devriminden, Rus devriminden nce .Avrada ve
Dnya apnda bir anlam olan yegne devrimden sz edeceiz.
a) Devrimci hareketler ve devrim. Rus devrimine kadar, "Devrim"e atfta bulunulduunda, yani ilk ve tek devrime atfta bulunulduunda, kastedilen hep 1789 Fransz Devrimi olmutur. Oysa bu devrimin ncesinde, bu gergin, itirazc, kaderine asla raz olmayan Avrupa'da ok sayda devrimci hareket meydana gelmitir. Fakat tarih onlara "devrimler" unvann pek de gnl rzas olmadan vermektedir.
rnein, Avurpa'da XIV.-XVII. yzyllar arasnda meydana gelen ve
daha nce zikrettiimiz ok saydaki kyl ayaklanmalarna bu unvan asla vermemektedir. Ve baz ulusal kurtulu hareketlerine ilikin
olarak, devrimden ancak zel bir anlam iinde sz edilebilir; svire
Kantonlarnn (kesin kurtulu, 1412), Birleik Eyaletler'in (kesin zafer, 1648), Amerika ngiliz kolonilerinin (gelecein ABD'si, 1774368
1782), spanyol Amerika'snn kurtulu hareketleri (1810-1824) veyahut skandinav lkelerinin (sve, Norve, Danimarka) dosta veya
kavgayla ayrlmalar... Kukusuz bunlarn herbiri. modern devlete
kar birer tepkidir, ama bundan da tesi, yabancya kar tepkidir ki,
bu ayrntnn nemi vardr.
"Hakiki" bir devrim, her zaman modern bir devlete kar (esas
ayrnt) ve iten, bir z-slahat amacyla yaplr. Avrupa'da 1789'dan
nce (eer Ligue ve Fronde istisna edilecek olursa), bu ad yalnzca
iki ngiliz devrimi hak etmektedir. Bunlardan birincisi iddetli ve
kanl (1640-1658), ikincisi de sakin ve dostluk havas iinde (1688)
meydana gelmitir. Fakat Bat aleminin en salam devletlerinden birini iten alt steden Fransz Devrimi, 1789-1815 arasnda Avrupa sahnesinin tmne yaylmas lsnde, tamamen baka bir titreime sahip olmu ve ans dnyann tm asndan, her kuakta genleebilen, yeni tutkularla beslenen devasa bir simge deeri kazanmtr.
Bu simgenin genellik gc bugn bile varln srdrmektedir.
1958'de Sovyetler Birlii'nde yolculuk yapan bir Fransz tarihi,
Sovyet meslekdalannn "Devrim" dedikleri zaman, Fransz Devrimini kastettiklerini anlaynca armtr. Ayn tarihi, 1935'te Brezilya'daki Sao Paolo niversitesinde ders verirken, Albert Matthiez'den
esinlenerek, "Konvansiyon dneminin derseri"nin ok insani, bazen
de olduka sradan bir lye indirgenebileceini anlatmt. Tarihinin Brezilyal rencileri, sanki kutsala kar bir gnah ilenmi
gibi heyecanlanmlar ve ilerinden biri, "Biz ise, Fransz Devrimini
bekliyoruz" demiti.
Rus devrimi efsanesinin bayra devralm olmasna ramen,
1789 Devrimi bylece dnya leinde yaamaya devam etmektedir.
Fransa'da, Rus devrimi gnn pratik gereklerine cevap vermesi lsnde, sendikal ve devrimci dnceye tamamen egemen olma yolundadr. Fakat daha dn bile 89'u kuatmakta olan coku son karar
verecektir. Sorbonne'da Alphonse Aulard (l. 1928) tarafndan verilen
derslerin harekete geirdii devasa heyecanlar veya Albert Mathiez'in
(l. 1932) veyahut Georges Lafebvre'in (l. 1960) dinleyicilerinin
acelecilikleri, Devrim'in Avrupallarn siyasal dnce ve etikalanndaki bu mevcudiyeti, tutum hasmane olduunda bile, onlarn akl yrtmelerini ve tutumlarn etkilemektedir.
b) ki veya veyahut drt Fransz devrimi olmutur. Fransz
Devrimi, tpk bugnn katlardan oluan fzeleri gibi, birok patla369
372
ortaya koymaktadr. Bu durum, bu zaafn yeni bilgiler tarafndan iddetle reddedilerek paralanmasna kadar srmektedir. Byle olduunda, olabildii lde yeni bir teori ina etmek gerekir ve bu yeni teori,
artk hareket noktas olacaktr.
Bat bilimi. XIII. yzyldan gnmze kadar, yalnzca genel
aklamaya, dnya sistemi'ne sahip olmutur; Bat yorumlamalar
ve speklasyonlarnn iine XIII. yyzlda giren ve uzak bir miras
olan Aristoteles'inki; klasik bilimi kuran ve kendini (Archimedes'in
dncesinden yaplan belirleyici alntlar bir yana) Bat'nn zgn
bir inaat olarak sunan Descartes ve Newton'mki; nihayet 1905'ten
beri iln edilen ve adabilim dnemini balatan Einstein'inki.
Bu geni lekli yaratlar, bilimsel giriime egemen olmakta,
ama elbette onu btn itibariyle zetlememektedirler. Bunlarn kurulmas ve bozulmas, karmak sorunlar yaratmaktadr. Bunlarn artk olgularla rtmedikleri an, olaan olarak gerek ilerlemeleri, genel bilim tarihinin belirleyici anlarn iaret etmektedir.
Aristoteles sistemi, peripatetisyen okulununki olan (M.. IV. yzyl) ok eski bir mirastr. Mesajnn esas blm, Avrupa'ya Toledo
evirileri ve bn Rd'n yorumlan araclyla ge olarak ulamtr. Bu mesaj Paris'te gerek bir devrime yol amtr; 1215'te
niversite programlan batan aa deitirilmitir. Latin edebiyat
(zellikle iir) incelemelerinin yerine biimsel mantk gemitir.
"Felsefe o sralarda hereye nfuz etmekte, hereyi ilga etmektedir".
Aristoteles evirileri oalmakta, devasa bir yorum kitlesi olumaktadr. Bunun arkasndan, Eskiler ile Modernler arasnda ok iddetli
bir kavga ortaya kmtr. O dnemin 1250'Ier civarnda yazlm
bir iirinde, filozof aire yle demektedir: "Ben kendimi bilgiye
adadm, oysa sen ocuka eyleri, nazm, uyaklar, lleri tercih
ediyorsun. Bunlar senin ne iine yaryorlar?... Gramer biliyorsun,
ama Bilimin ve Mantn cahilisin. Yalnzca bir cahil olmana ramen,
neden kaslp duruyorsun?".
Aristoteles tarafndan gelitirilmi olan dnya sistemi, Avrupa
zerinde XVII., hatta XVIII.yzyla kadar hkm srecektir, nk
Copernicus, Kepler, Galileo'nun saldrlar karsnda hemen yere kapak! anm ay ac akt r.
"Aristoteles'in kozmofizii tabii ki tamanen eskimitir. Ama gene de bir fiziktir, yani matematik temeli olmamakla birlikte yksek
dzeyden yorulmu bir teoridir. Bu teori, ne saduyunun kaba ve
376
szel bir uzants, ne de ocuksu bir fantezi olup, bir teoridir, yani
tabii ki saduyunun verilerinden hareket eden, ama onlar ok tutarl
ve kat, sistematik bir yourmaya tabi tutan bir doktrindir11 (Alexandre
Koyre). Arsittoteles bir dnya birlii olduunu, bir "kozmossun varln kuku duyulamaz bir aksiyom olarak koymaktadr. Ama Einstein farkl m davranmtr? Paul Valery ona, "Doada birlik olduunu bana kantlayan nedir?" diye sorduunda, Einslein ona, "bu bir
iman iidir" diye cevap vermitir (Paul Valery, L'Idee Fixe, s. 141).
Baka bir seferinde de, "Tanrnn evrenle zar atarak kumar oynadn dnmem olanaksz" demitir.
Dnyann bu Aristotelesgil birlii, bir "dzen"dir; her cisim burada kendi doal yeri'ne sahiptir ve bylece srekli bir atalet iinde
kalmak zorundadr. Dnyann, Evren'in ve onun birbirlerini izleyen
krelerinin merkezindeki hareketsizlii byledir. Ancak, hareket dizileri evreni rahatsz ederler: doal hareketler (rnein yere den cismin, hafif cismin, ge ykselen alev veya dumann hareketleri; yldzlarn veya daha iyisi gksel krelerin dairesel hareketleri gibi);
buna karlk iddetli hareketler anormaldirler. Bunlar, bir cismi iterek veya ekerek ona yklenen hareketlerdir; bu hareketler itici g
sona erdiinde kesilirler. Bunun tek bir istisnas vardr (aslnda byk
bir istisna): hareketi doal olmayan ve itici bir gce bal olmayan (ne
itilmi, ne de ekilmitir), frlatlan cisim. Bu frlatlan cisim, iinden
getii havann burgulu ortam tarafndan ileri gtrlmektedir. Bu
cevap, sistemi kurtarmakta, gvenceye almaktadr, ama btn saldrlar bu zayf noktay hedefleyeceklerdir.
Bu saldrlar, hi sektirmeden ebedi tartmal soruya yneleceklerdir; a quo moveantur prjecta? Aslnda soru, bir dizi problemi
ortaya kartmaktadr (dn ataleti veya ivmesi sorunu, #raw'lar
sorunu). XIV. yzyln Parisli adclar oktan bu kavramlara el atmlardr: Ockham, Bundan, Oresme. Bir matematik dahisi olan bu
sonuncusu, atalet yasasnn ilkesini, hzn cismin d zamanna
oranl olduunu kabul etmektedir. Ama dncesi hemen kabul grmeyecektir.
Klasik fizik ve bilimin, Aristoteles sistemini tahttan indirerek
Newton sistemine ulamak iin verdikleri mcadeleler ile getikleri elyordamlarnn tarihi, ok uzun ve hayranlk verici olurdu.
Bu "ileriye srama", birbirleriyle ilikide olan istisnai beyinlerin
eseridir: bilim bunlarla birlikte uluslararas hale gelmi, siyasal veya
377
nn elinden kamaktadr. 1628'der sonra, birka yolculuk hari, Fransa dnda, zellikle Hollanda'da yaamtr. Stockholm'de, sve
kraliesi Christina'nn konuuyken lecektir. Uzun bir sre ikmet ettii Amsterdam'da, "kimse tanmakszn" halkn arasnda kaybolmaktan sevin duyacaktr.
Dncesini yeniden kurmak, onu hareketi iinde yeniden ele
almak, bu gizli hayat aa kartmak kadar zordur.
Nitekim Yntem Sylevi (1637), hereyi bizim iin basitletirmitir. Sylevim aslnda eserin nsz olmasna ramen, daha
sonra onun tartmaya kapal kurallarndan baka birey grlmek istenilmemitir. Bu eser, In krlmas, Meteorlar ve ok nl
Geometri'dr. Bunlar Sylev'den ayrmamak gerekir. stelik Sylev,
ancak yazarn lmnden sonra yaynlanabilen bu Regulae'nin basitletirilmi bir versiyonundan ibarettir. Acaba 1629'da yazlma benzeyen Regulae, 1637'de Yntem Soylevi'nde daha da netletirilmek
iin gzden mi geirilmilerdir? Veya bunun tersine, Yntem'in drt
temel kural, Sy/ev'de sylenildii zere, nl 1619-1620 k esnasnda m ortaya kmtr? Bu durumda Regulae, Sylev'in daha geni, daha karmak, ileri tarihli bir versiyonu olacaktr. Esas nokta,
dnce tarznn bir kitaptan dierine deitiidir. Tpk kati ve kesin
Geometri ile, Descartes'n "hasmlarnn meydan okumalarndan"
daha uyarlm, daha snm olarak gzkt MektuplarAnda bize
sunduu daha zengin, daha inat u Matematiksin farkllatklar
gibi.
Bunun sonucu olarak, btnn anlamn elbette deitirmeyen
birok tereddt ortaya kmtr. Karmzda ilk sistematik ve modern bilgi eletirisi, entellektel ve matematik yaniltmacalara kar,
"iirsel bir ilhamdan" kaynaklanan btn hatalara kar kahramanca
bir mcadele bulunmaktadr.
Bilimsel dzlemde, onun eserinin iinde gelecee ynelik olan ve
bize kadar ulaan ksmla snrl kalsak bile, akas devrimci olmayan fizii ile optiini unutsak ve yalnzca, onun kendi dncesine
gre yntemini en iyi uygulad gometrisiyte yetinsek bile, gene de
birka cmleyle hereyi anlatmamz olanakszdr.
Descartes, Yunanllarn "geometrik gerekiliinden" zahmetli
bir ekilde olsa da kurtulmutur. Matematii, saf soyutlamay ihdas
etmitir. Bylece uzam, dnceye gereki bir ekilde dayatlmak
yerine, bir ilikiler dokusu tarafndan oluturulmaktadr. Bu sayede
379
Bunlardan matematik, kimya, termodinamik, jeoloji, iktisat (ama o srada bir bilim midir?) gibi bazlar hzla ilerleken; tb, biyoloji bilimleri gibi bazlar da ayak sryor ve bazen de duraklama iinde bulunuyorlard. Farkl bilimlerin aralarnda balant yoktu; matematik dil
bu alanlara pek fazla nfuz edememiti; hi de daha az vahim olmayan bir boluk olarak, teknikle balant ancak kesintili olarak kurulmaktayd.
Bu zorluklar yava yava zleceklerdir. Fransa'da yeni ilkeye
ancak 1820-1826'da, Bilimler Akademisi "imdiye dein hi olmad kadar parlak bilginlerin toplants" haline geldiinde ulalacaktr. Bu bilginler, "Ampere, Laplace, Legendre, Biot, Poinsot, Gauchy..."dir (Louis de Broglie. Bu var saati Avrupa'nn tm iin
geerlidir.)
Gerekten de, eik hangi nedenlerle almtr ve artk o tarihten sonra, ama yalnzca o tarihten sonra ebediyen kendi atlm tarafndan tanacak olan bir uygarln bilimsel kaderini bylece gvenceye almtr?
Maddi bir aklama aka ortadadr. XVIII. yzylda, ei grlmemi bir ekonomik gelime dnyann tmn ykseltmi ve Avrupa bu dnyann emir veren merkezi haline gelmitir. Maddi ve teknik
hayat, talep ve zorlamalarn artrmaktadr. Buna kar bir cevap, bir
ibirlii yava yava belirginlemitir. Bir sonraki blmde szn
edeceimiz endstrileme, bylece belirleyici, srkleyici unsur olacaktr. Bu da, Bat'nn aikr bir ekilde kendine zg bir yannn
-bilim-, gene aikr bir ekilde ona zg bir unsurla -endstrilemeaklama anlamna gelmektedir. Bu iki zgnlk birbirlerine yank
yapacaklar; en azndan birbirlerine elik edeceklerdir. Tankln biraz nce zikrettiimiz Joseph Needham bunu sylemeyi severdi. in,
Bat'dan nce, ok nce bir bilime, olduka nitelikli ve ileri gitmi bir
bilim taslana sahip olmutur. Fakat belirleyici merhaleyi aabilmek
iin, Avrupa'y ayaa kaldrm olan bir ekonomik atlma, kounun
sonunda veya ortasnda ona engeli ama olana salayan ve daha
Orta an byk tccar kentlerinin ykselmesiyle ve zellikle de
XVI, yzyldan itibaren kendini ok nceden hissettiren varlyla u
"kapitalist" gerilime tank olmamtr.
Avrupa'nn maddi ve manevi btn gleri, kalnl ve toplam
sorumluluu iinde ele alnan bir uygarln rn olan bu doumun
gereklemesi ynnde almlardr.
381
AYIRIM III
AVRUPA'NIN ENDSTRLEMES
Avrupa'nn esas sorumlu! ularn dan biri, evreni frdolaan ve dolamakta olan endstri devrimini gerekletirmi olmasdr. Bu mthi teknik atlm onun eseridir. Bu, uygarlklar tarihi boyutunda yeni
bir eserdir, nk en fazla iki yzyllk bir gemie sahiptir.
Parlak Avrupa, o tarihe kadar maddi dzlemde, kendini evreleyen dnyaya deil de, daha sonra kazanaca duruma nazaran azgelimi bir lke olarak kalmaktadr.
yleyse bu endstri eiini amay nasl baarmtr? Onun uygarl, onun yaratt eyin sonularna nasl tepki vermitir?
e balarken ortaya kan sorunlar bunlardr.
Bunlarn yarar gnceldir:
a) Bu sorular, Avrupa'nn endstrileme ncesindeki durumu
hakknda n aklamalar gerektirmemektedirer. Oysa bu ekonomik
eski rejim, bugn onu amaya alan birok dnya blgesinin durumudur.
b) Endstri devrimi karmak bir olgudur; hibir yerde tek bir
keresinde olumamtr. rnekleri yalnzca nc lke ngiltere'den
vermek zere, Yorkshire yn endstrisinin veya Birmingham etrafndaki kap kaakln XIX. yzyla kadar byle olduklar gibi, baz
sektrler ok uzun sreler arkalarda kalmlardr. Bugn rnein Gney Amerika'da grlebilen bu uyumsuzluklar, endstrileme yolundaki her lke iin olaandrlar.
383
c) Avrupa rnei, endstrilemenin baarsnn daha ncellerinden itibaren ar toplumsal sorunlar kardn kantlamaktadr.
Endstrilemeye girien bir lke, eer Avrupa'y kemiren ve ona ac
ektiren uzun sreli ideolojik ve devrimci mayalanmadan kanmak
istiyorsa, ayn zamanda toplumsal yaplarn gzden geirmeyi de dnmelidir.
sa'da veya Avrupa'nn baka yerlerinde satlacaklardr) yn, en azndan yl, ou zaman da daha uzun sren bir ticari devreyi katetmekteydi. Genellikle krl olan ilem, demek ki uzun solukluydu. Bu
ilem, byk bir sermayeyi uzun bir sre ve hi de risksiz olmayan
bir ekilde hareketsiz klmaktadr.
Bu ilemi sermayesi sayesinde sonuna kadar gtrebilecek tek
kii olan giriimci-tccar (ama ou zaman, riski blmek iin baka
tccarlarla ortak olmaktadr), duruma egemendir. Riskler ve krlar
onun tekelindedir.
Manfaktr: anlam uzun sre belirsiz olan bu kelime, geriye
ynelik olarak, iilerin ustabalartn gzetimi altnda ayn binada
younlamalarn (veya birbirlerine yakn binalarda) ifade etmektedir.
Hareket XVIII. yzylda genilemitir. Bunun sonucu olarak, bu
cins atelyelerde belli bir iblm ortaya kmtr. Encyclopedie'de
(1761) yer alan bir makale, Lyon ipek atelyelerinin stnln, bu
kentteki manfaktrlerin ok sayda kii istihdam etmesine balamaktadr (kentte 30.000 ipek iisi vardr). Bylece "herhangi bir ii, hayal boyunca tek bir i; ve yalnzca bunu, dier biri de bir bakasn
yapmaktadr; bunun sonucunda herkes iini iyi ve hzl yapmaktadr".
Ancak, bu rgtlenme gene de istisnaidir, Zenaatkrlann dalml, endstri devriminin ilk iaretlerinin arefesinde hl kural olarak kalmaktadr.
Demek ki n-endstri Avrupa's ne giriimci, ne de sermayeden yoksundur; pazarn, hatta uluslararas pazarn talebinin cahili
deildir; bazen daha imdiden yar-younlam bir emek gcne,
giriimcinin elinin altnda olmak zere sahiptir.
Buna karlk, bugnn btn azgelimi keleri gibi, iyi eklemlenmemi bir ekonomiden tr skntldr, zellikle tarm kesimi, hibir ekonomik ykseliin atlmnn sonuna kadar giderek tamamna ermesine izin vermemektedir. Piyasa yetersiz, rekabet kat ve ldrcdr, en kk bir bunalm hereyi yere almaktadr. Endstri
ve ticaret alannda iflaslara sk rastlanlmaktadr. XVIII. yzyln ortasnda yazlm bir ticaret rehberi, dikkatleri manfaktr "'moda386
si"nn tehlikeleri zerine ekmektedir: "Tarada, harab olmu maniifaktr kalntlar gryoruz ve her yl bunlardan bazlar batarken, dierleri ksa bir sre sonra dmek zere ykseliyorlar".
Nitekim n-cndstri, ancak ok dk cretler sayesinde yaayabilmektedir. Refahn sonunda cretlerin ykselmesine izin verdii
herhangi bir blgede iilerin durumu bir dzelmeye grsn. Sonu
ortaya kmakta gecikmemektedir: Endstri burada snmekle veya en
iyisinden yabanc rekabet tarafndan ldrlmektedir. XVII. yzylda
Venediin, XVIII. yzylda Hollanda'nn bana gelen budur.
Pikardiya emini, 1777'de unlar farketmektedir: ilere bugn
geinebilmeleri iin iki misH para lzm, ancak yiyecek fiyatlarnn
yan yarya dk olduu 50 yl ncesindeki kadar kazanabiliyorlar;
bu durumda htiyalarnn ancak yarsn karlayabiliyorlar.
Teknik yeniliklerle kerey deimez ve deimeyecektir. Ancak bu yeniliklerin hereyi tek balarna belirleyemeyeceklerini
kabul edelim, ingiltere'nin ayrcalkl durumu bunu kantlayacaktr.
ngiltere'de teknik yenilikler iki kilit endstri dalnda, dokuma
(ncelikle) ve madencilikte meydana gelmitir. Az veya ok hzi bir
ekilde, ama ok uzaklara kadar yansyan bu yenilikler, ekonominin
dier kesimlerine de ulamlardr,
ngiliz madenleri, zellikle de Comwall kalay madenleri, uzun
zamandan beri ve giderek daha derinlere inilerek iletildiklerinden, su
baskn afetiyle kar karyadr!ar. Bu, XVI. yzylda Georg Agricola tarafndan yazlan De re matellica'da oktan ele aimrm, eski bir
sorundur. Fakat bu dorultuda kullanlan byk su tekerlekleri, acaba
olduka gl pompalan altrarak bayra devralabilirler miydi?
Bu pompalarn herbiri boluk yaratmakta ve hava basncndan yararlanmaktadr, bu nedenle bu basncn gcnn stne kmas sz konusu deildir (her seferinde, teorik olarak, yaklak 10 m. yksekliinde bir su stununu yukar kaldracaktr).
Gl pompa yapma ynndeki almalar, sonunda I7I2-718'den itibaren, Newcomen'in byk, ar ve yksek maliyetli buhar makinelerini bulmasna yol amtr. Bu makinelerden birini onaran,
Edinburg niversitesinde bizim "belletici" diyeceimiz bir ite alan sko John Watt, kendi buhar makinesini oluturma yoluna gir387
zenaatsal bir teknikle ibirlii yapmaya pek alk olmayan bir bilim
sz konusuydu.
XVIII. yzyln sonunda herey deimitir. u mesleki bilim
olan yaparken teknik gelitirmenin tesinde, baz endstri reeteleri
kendiliklerinden asl bilime bavurmaktadrlar.
rnein, hayranlk verici bir kii olan John Watt (1736-1819),
yalnzca sradan bir zenaatkr, kendi kendini yetitirmi bir kii deildir. Akln bilimsel olarak ynlendirmitir, mhendis ve kimyac
bigerine sahiptir. Gerek bir bilim adam olan John Black (1728'de
Iskoyal ana babadan Bordeaux'da domu, 1799'da Edinburg'ta lmtr), Edinburg'ta niversite profesr olmu (kimyacdr, alkaliler zerinde nemli almalar yapmtr), Watt a gizil s ilkesini
salam, o da makinesini bu ilkeye dayanarak yapmtr: Buhar,
iinde hareket ettii silindirin, iinde, "ekmece" sayesinde gevemeyecek ve souyacaktr.
Bilim, domakta olan endstriye, bu cinsten yzlerce katkda bulunacaktr. rnein, bez beyazlatmas konusundaki nemli katk gibi.
Eski usul (para kumalarn ayra serilmeleri ve sulanmalar birok
alkaii bileikten geirme, sonra hafif asit bileiklere sokma), geni
alanlara ve ok zamana (bazen alt ay kadar) ihtiya gstermekteydi.
Hzl bir genileme iinde olan bir endstri iin, bu bir "dar boaz"
meydana getirmekteydi, stelik kullanlan hafif asit, kk st (ileme
souring ad verilmektedir) endstriyel olarak retilmemekteydi. O zaman, sulandrlm slfirik asit kullanlmaktayd. Bu asitten byk
miktarlarda retmek gerekmi, bu da gerek bir bilginin, hekim, Leiden niversitesi mezunu John White'a ie karma frsat vermitir.
Klorun 1774'te sveli Cari Scheele tarafndan kefi, Fransz Berthollet tarafndan kuma beyazlatlmasnda kullanlmas, ngiltere'de pratik bir yntemin devreye sokulmas, ilemi mkemmel klacaklardr
ki, bu grld zere, bilimin uluslararas olmasnn sayesinde gereklemektedir.
Bifim ile teknik arasndaki bu ibirliini, herhalde Matthew Bolton'un (1728-1809) kiiliinden daha iyi ortaya koyan birey olamaz.
Mtevazi bir kkenden (yeni zengin) gelen bu endstrici, pratik bir
zekya sahiptir ve John Watt'n almalarn finanse etmitir, ama
ayn zamanda kimya tutkunu bir bilgindir. evresinde John Watt'm
yan sra, William Small gibi bir matematiki ve hekim, Erasmus Darwin gibi bir air ve hekim (byk Darvwin'in atas) ve birok ba389
len ikinci zaman, grlmedik, bir gce sahip olacaktr. Ama ona hayat
veren ve yolu aan birinci zaman olmutur. Eer ilk atlm kavranmak
isteniyorsa, pamua geri dnmek gerekir.
Pamuk modas, o sralarda ngiltere de dahil tm Avrupa'y kapsamna almtr. ngiltere uzun sre hem kendi, hem de Avrupa ve
Avrupa d piyasalar iin, Hind'deki kendi ticari iletmelerinden pamuklu kumalar (Hindliler) ithal etmitir. Bu kumalarn baars,
ngiliz manfaktrleri tarafndan taklid edilmelerine yol aacaktr.
Teknik iyiletirmelerden tevik gren pamuklu endstrisi, bymeye
ara vermeyecektir. nce Afrika kylarndaki muazzam talepten tr
(burada bir kle, bir "para kuma" etmektedir, eski Portekizce bir
sze gre, "uma pea d'India", yani bir kleye kar bir para Hind
pamuklusu verilmektedir); ksa bir ste sonra, ngiltere'nin kendisi
iin ap tekeline ald Brezilya piyasasnn (1808) talebi sayesinde.
ngilizler ayn ilemi iki yl sonra spanyol Amerika'snda tekrarlayacaklardr. ngilizler bu srecin sonunda, Hind pamuklularyla anavatanlarnda rekabete giriecekler ve onlar sonunda tamamen yokedeceklerdir. ngiltere Akdeniz'i de istila edecektir. Ve ngiliz kumalarnn dnyadaki sat, 1820-1880 arasnda srekli art halinde olmutur. ngiliz fabrikalarnn ham pamuk tketimi, 1760'taki 2 milyon liradan, 185O'de 366 milyona kacaktr.
Bu muazzam baarnn ok sayda yansmas olmutur. Pamuktaki mthi atlm kendine siper alan ngiltere, dnya piyasasn ok
eitli mallarla doldurmaktadr. Dierlerini bu dnya pazarndan kovmaktadr. Saldrgan, gerektii her seferinde savaan bir ynetim, ngiliz endstrisine, artk genileme olanaklarnn sonsuza benzedii
geni bir alan sunmaktadr.
Daha sonra kural olaca zere, bu retim artnn arkasndan
mthi bir maliyet d geldii iin (1800-1850 arasnda pamuklularn fiyat 530'dan 100'e gerilerken, rnein budayn ve dier zahirenin fiyatlar ancak te bir azalacaklardr), kimse bu dnya pazar
konusunda ingiltere'yle tartmaya girememitir.
cretler hemen hemen sabit kalmlardr, ama maliyet zerindeki yansmalar eskiye nazaran ok daha azdr, nk teknik, insan
emeinin payn nemli lde azaltmtr. Bu kitlesel retimin -birincisi- halkn hayat zerindeki mutlu sonularna almal mdr?
Michelet'nin 1842 pamuk bunalm dolaysyla Fransa iin dediklerine bir baklsn.
391
Metalrji endstrisinin genilemesi ok daha ge meydana gelmitir. Bu alandaki retimin XIX. yzyla kadar tamamen savaa baml kalmtr. "XVIII. yzylda demir dkm demek, top dkm demektir", bir ngiliz 1831'de byle yazmaktadr, fakat ngilizler toplara sadece gemilerde sahiplerdi, nk kara sava onlarn
pek ii deildi. XVIII. yzylda Fransa veya Rusya'dan daha az demir
retmekte ve bunu ou zaman sve veya Rusya'dan ithal etmektedirler. Kok ile eritme konusundaki belirleyici teknik keif XVII. yzylda gereklemi olmakla birlikte, pek uygulanmamtr. Odun kmryle eritme uzun sre varln devam ettirmitir.
Byk demir, dkm, elik reticisi demiryollarnn ina edilmesi (1830-1840), hereyi deitirmitir. ngiltere, kendi evinde ve
denizar lkelerde demiryolu inama girimitir. Bunun yan sra,
madeni gvdeli, buhar gcyle ileyen gemilerin yol at devrim,
ingiliz gemi ina sektrn devasa bir ar endstri haline gtirecektir.
Pamuk artk Byk Britanya'nn ekonomik hayatnn kilit sektr olmaktan kmtr.
Eski Rejimden olduka ani bir ekilde kopmaktadr. Bu kalk, olaan olarak tek bir sektrde, en fazla iki sektrde gereklemektedir:
rnein Byk Britanya'da ve Yeni ngiltere'de ("Amerikan" atlmnn zel rnei) pamuk; Fransa, Almanya, Rusya, Kanada, ABD'de
demiryollar, sve'te tahta ve demir madenleri byle olmutur. Bu
sektr, her seferinde ok gibi frlamakta ve hzla modernlemektedir.
Bymesi ve tekniinin modernlii, onu, bu patlamal gc, ne de bu
uzun soluklu hareketi asla tanmam olan eski endstriyel atlmlardan farkllatrmaktadrlar. Bylece ayaa kalkan endstri, retimini
artrmakta, tekniini iyiletirmekte, piyasasn rgtlemekte, sonra da
ekonomnin geri kalann canlandrmaktadr.
Bunlardan sonra, balangta yer alan kilit endstri istikrar kazanmaktadr; tavanna ulamtr. Birikimine olanak verdii rezervler, bunun zerine komu bir sektre yansmakta, o da kendi hesabna
harekete geerek modernlemekte, mkemmellie ulamaktadr.
b) Bu sre sektrden sektre genilerken, ekonomi btn itibariyle endstriyel olgunlua ulamaktadr.
Bat Avrupa'da demiryollarnn take ocundan (yani demir,
kmr ve ar endstrinin) sonra; elik, modern gemi ina, kimya,
elektrik, para reten makineler bayra devralmlardr. Rusya bu
ayn evrimi, ok daha ge geirmitir. sve'te kt, kmr, odun,
demir esasl roller oynamlardr. Bat dnyasnn btn, olgunlua
kabaca XX. yzyln ilk yllarnda ulamtr. Bu eii 1850'lerde
gemi olan ngiltere, artk ortaklaryla az ok eit hale gelmitir.
yice alr durumda, nisbeten dengeli olan, gelirlerini salam, belli bir bollua ulam bu ekonomiler asndan, endstriyel
genileme artk birinci ama deildir. Bunlar, glerini ve muhtemel
yatrmlarn hangi yne aktaracaklardr? Bylesine bir tercih karsnda kalan (nk artk seme olana vardr) endstri toplumlarnn
verdikleri karlklar ayn olmamtr. Cevaplar, u andaki ve gelecekteki tercihlerinin ynn izmektedir. Oysa tahmin edilecei
zere, tercihlerinin gdlerini, bilinli veya bilinsiz, bizzat kendi uygarlklarnn iinden almlardr.
c) Tercih zaman. Fiili durumda sz konusu olan, bir toplumun
tm iin geerli olan bir hayat tarzm semektir.
Ya gvenlik, refah, bo zaman semek ve abalar dikkatli bir
sosyal yaamaya yneltmek; ya bu refahn ancak geni lekli bir kitlesel tketim boyunca elde edilebileceini kabul etmek (lks mal ve
393
hizmetler, ulusun ok byk bir ounluuna ulamak zere retileceklerdir); ya da toplumun veya ulusun anan gcn, uluslararas siyasetin ounlukla beyhude ve her zaman tehlikeli dzleminde kullanmak.
1900'lere doru ABD'nin olgunluu. Bu lke, bu sralarda ksa
sreli, ama anlaml bir g siyasetini denemitir (1898'de Kba ve Filipinler iin spanya'yla sava). Eer Theodore Roosevelt'in o sralarda ABD'nin "bir savaa ihtiyacnn olduu"nu veya ona "maddi
kazan dnda bir dnce malzemesi" vermenin gerekli olduunu
yazd dnlecek olursa, bu hareketin bilinli olduu anlalr.
Bundan birka yl sonra, ABD ilerlemesi bir sosyal politika ynnde
ekingen ve geici giriimlerde bulunmutur. Fakat Birinci Dnya
Savann yaratt koputan sonra, ABD tamamen kitlesel tketim
zmne ynelmitir. Ortaya kan, otomobil, inaat, evlerin konforu iin vr zprlarn boom'udur.
Bat Avrupa'da tercih zaman, iki dnya sava ve bunlarn dayattklar yeniden ina faaliyetleri nedeniyle gecikmitir. Kitlesel tketim, bu blgde kabaca 1950'lerde ortaya kmtr, ama bu ortaya
k hkmet politikalarndan ve gl bir sosyalist gelenein basksndan kaynaklanan ksnt ve deiikliklerle birlikte olmutur. rnein Fransa'da, retimin bedava olmasndan "sosyal gvenlik" alanndaki tbbi rgtlenmeye kadar bir dizi tedbir bu ynde i grmlerdir. Kitle tketimine ayn zamanda birok sektrn gecikmesi'yle birlikte girilmitir. Bu gecikmeler, koullarn veya geleneksel
alkanlklar terketmeme inadnn sonucudurlar. rnein Amerikan
tarz tarm devrimi, Avrupa ktasnda ok sayda engele toslamtr.
Bu konuda, Sovyetler Birliinin karlat tekrarlanan glkler
herkese bilinmektedir; durum, tarmsal modernlemenin henz yar
yolunda bulunan talya ve Fransa iin de karmaktr.
Son olarak, btn blgeler harekete eit bir ekilde katlmamlardr. Tpk ABD'nin gneyinin 1900'den sonra "nal toplamas" gibi, Avrupa'nn bycek bir paras da gecikmektedir: Fransa'nn gneybats ve bats, talya'nn Mezzogiorno'su, Bilbao ve Barselona'daki endstri merkezlerinin dnda berya yarmadasnn tm,
Sosyalist cumhuriyetlerin tm (Sovyetler Birlii'nin kendi, ekoslovakya ve Alman Demokratik Cumhuriyeti hari), Balkan yarmadasnn geri kalan, Trkiye...
Ksacas, bir gazetecinin birini at arabas, dierini de beygir gc
394
398
ba belda olan byk blgenin ncelikli roln olduka iyi aydnlatrd: ngiltere, Fransa, Almanya.
Bu tablo ayn zamanda. Fransz abalarnn nceliini de gsterirdi (ve bu bizatihi bir sorundur, bu konuya ileride dneceiz). Son
olarak da, Saint-Simon'un nceliini vurgulard. Bu benzersiz adam,
biraz deli, ama dahi biri olup, sosyalist veya sosyalist olmayan btn
toplumsal ideolojilerin, bir de stelik Fransz sosyolojisinin kkeninde
yer almaktadr (Georges Gurvitch). Der dev olan ve onu ok fazlasyla aan Kari Max zerindeki etkisi de net olmutur. Marx daha ok
genken, Trier'de Saint-Simon'un eserlerini okuyacak ve birok fikir
ve kantn bu okumalardan edinecektir.
Eer stat Saint-Simon istisna tutulacak olrusa, toplumsal slahatlar ya grubuna ayrlmaktadrlar: XVIII. yzyln son 30 yl
esnasnda doanlar (Owen 1771, Fourier 1772, Cabet 1788, Comte
1798); XIX. yzyln ilk on yl iinde doanlar (Proudhon, Considerant, Louis Blanc); Marx (1818), Engels (1820) ve Lassale'in (1825)
daha trde kua: Yry sona erdiren Almanlarn grubudur.
Delloda katledilen Lassale'in lmnn (1864), Marx'n karsndaki yegne byk muhatab yokettii ve bylece onun baarsn garanti ettii sylenilmitir. Bu baary, KapitaV'm (1867) gcne balamak daha uygun olacaktr.
Bu "kitlesel faaliyetleri teker teker incelemek sz konusu deildir. Bu incelemelerin hepsi de, Saint-Simon'un u gzel formlne
gre, "olu halindeki toplum"un zmlemeleri gibi olacaktr. Bu filozoflar, tedavici gibidirler. Saint-Simon ve mezlerine (kinci mparatorluk zamannda i dnyasnda servet edinecek olan Enfantin, Chevalier) gre, abalar retimin rgtlenmesine yneltilmelidir. Onlara
gre, sevmedikleri Fransz Devrimi, ekonomisini rgtleyemedii iin
lmtr. Gene Fransz Devriminden nefret eden Fournier, zellikle
tketimin rgtlenmesi gerektiini dnmektedir.
Barbes ve Blanqui, Louis Blanc ve Proudhon'dan ilk ikisi eylem
adam olarak, son ikisi de ilkelerini "tamamlamak ve gelitirmek zere" 89'a sadk kalmlardr. V. Considerant ise, bu ilkeleri ustas Fourier'den daha az iddetle olsa da, gene de reddetmektedir.
leride sz edeceimiz Marx'n dnda, bu dnrlerin en zgn olan, zgrle anariye varana kadar tutkun olan Proudhon'dur.
Proudhon, devletin ve hristiyanlm karsnda, yaayan toplumu bilimsel olarak kuatacak, onun elikilerini giderecek bir diyalektik pe-
401
go'ya btn gzlemciler bundan kayg duymulardr. Sefalet, dilencilik, haydutluk, sululuk, serseri ocuklar, soygunlar, cinayetler; herey alanlarn dar alanlara hzla ylmalarnn sonucu artmtr.
nk taral akm bitmek bilmemektedir. Michelet 1847'de hl
yle demektedir: kyl "kentte hereyi beenir, hereyi ister, becerirse burada kalacaktr. Kr bir kez terkedildikten sonra, oraya bir
daha geri dnlmez". Ama, kark bir yl olan 1830'da, Orleans'ta
40.000 kiilik nfustan 12.500 yoksula yardm etmek gerekmitir.
Oran zerinden birdir. Lille'de ayn yldaki oran, 2,21 zerinden
l'dir.
Kent toplumu, o sralarda ona temas eden, onu eken, ama onu
yerinden kaldrmayan, hatta yaatmayan bir endstri tarafndan fena
halde alt st edilmie benzemektedir. Ama bu kentsel sefalet, herhalde krlardaki kadar deildir. Fakat kentlerde, onlara i salad zaman hayat koullaryla pek ilgilenmeyen bir endstrinin kurban olan
emeki halkn alarm veren grnts herkesin gz nnde sergilenmekledir.
Bylece ilk "ideologlar", ilk endstrileme denemelerinin kentlerde yerleik hale gelmeleri ve baarya u I amal aryla, bugnn azgelimi lkelerininkiyle ayn olan bu grntye bizzat tank olmulardr.
Buna karlk, 1851'den itibaren, sonra da kinci imparatorluk
dneminin (1852-1879) ekonomik geliimiyle, iilerin durumu dzelmitir.
i rgtlenmesinden Sosyal Gvenlie
Bu ok ynl ve devasa sorunu derinlemesine ele almak sz konusu deildir.
Zaten byle bir ey mmkn mdr? Bylesine bir ie kalkldnda, sosyalist fikirlerle (birbirleriyle elien ve ayn zamanda birbirlerine eklenen, hareket halindeki fikirler ailesi) ve alma hayat
ile gndelik hayatn gerek erevesi iine oturtulmas gereken ii
faaliyetleri ve taleplerini birarada incelemek gerekecektir. Sosyalist
dnceler, ii kitlesinin gl ve alkantl gvdesi tarafndan nasl
bir kabul grmlerdir?
Bu soruya cevap vermek, ngiltere rneinin kantlad zere,
ii aleminin ou zaman kendiliinden, gereki, temkinli dar lek403
li; ideolojilerden ve hem faal hem iddetli siyasetten uzak bir ekilde
rgtlenmesinden tr ok zordur.
stelik, toplumsal teoriciler en bata ne kmlarsa da, daha
sonra sendika birlikleri, bundan sonra ii siyasal partileri ve son olarak da devletler ne kacaklardr (bunlar taleplere hayr diyecekler
veya bilgelik gstererek taleplerinin bir ksmn yerine getirecekler
veyahut bu taleplerin nne geeceklerdir).
Demek ki bu kouda, enazndan drt takm izlemek gerekmektedir: her bir ynden gelen teoriciler, her trden sendikaclar, ii dnyasnn iinden kma siyasetiler, devletin temsilcileri. Bunlarn hepsi de birbirinden ok farkldr.
Ama btn bunlara ramen, Avrupa'da gene de belli bir evrim
resmolmaktadr. En azndan lkede (ngiltere, Fransa, Almanya) ve
bunlara komu olan lkelerde (Hollanda, Belika, skandinav lkeleri,
svire), bu evrimin safhalar hemen hemen ayndr. Bu ayrcalkl
devletlerin dndaki yerlerde, gzle grlr gecikmeleri telfi etmek
bugne kadar mmkn olmamtr.
Bizi burada, ilerlemeci lkelerin yol allar ilgilendirmektedir.
Bu yol aln birka merhalesini belirtelim.
1871'den nce:
ingiltere'de, 1858-1867'den itibaren sendikalar, Trade Unions,
byk saylarda olmak zere kurulmulardr ve bunlar kurulularndan itibaren "usta ve hizmetkr" yasasnn kaldrlmas iin mcadeleye girimilerdir. lk Trade Unions kongresi 1866'da toplanmtr.
Bu sendikalar, yalnzca nitelikli iileri ye kabul etmektedirler.
Fransa'da, kt niyetli olmayan grevlere izin veren, koalisyonlara dair 1864 tarihli yasa hari, henz olumlu bir ey yoktur. 1865'te
Paris'te, Enternasyonal'in Fransa seksiyonunun brosu almtr (ilki, 1864'te Londra'da), sonra 1868'de Lyon'da bir bro daha alacaktr, ikinci imparatorluk bir kez daha "lerlemeci ve sktrmac"
olmutur; iilerin durumunu iyiletirmi, ama bu ayn ii dnyasnn zgrlklerini yakn bir gzetim altnda tutmutur.
Almanya'da da, gelimekte yava ayn konurn. Lassale, 1862'de
Londra'da Allgemeiner Deutscher Arbeiter Verem' kurmutur. Bundan yedi yl sonra, Eisenbach kongresinde Marxist eilimli sosyal demokrat ii partisi kurulmutur.
1914'ten nce:
Bu tarihte gerekletirilme ilerlemeler muazzamdr.
404
ingiltere'de, 1881 'de Hyndmann tarafndan Demokratik Federasyon'\n kurulmas, o zamana kadar siyasete iyi gzle bakmayan ii evrelerindeki "sosyalist" propagandann balangcn belirlemitir. Politiklemenin balamasyla eanl olarak, sendikaclk hareketi
1884'ten itibaren en fakir iilere, niteliksizlere ulamtr. Fakat,
Londra liman iilerinin byk tarihsel grevleri ancak on yl sonra
gerekleecektir. 1893'te Independant Labour Party kurulmu, bundan be yl sonra da Genel Sendikalar (Trade Unions) Federasyonu
ortaya kmtr. Labour Party'nin seimlerde baar kazanmasnn
arkasndan, 1907'de adeta devrimci olan "radikal" hkmet kurulmutur. Bu dnemde bir dizi toplumsal yasa kartlmtr. Yeni bir
ngiltere resmol maktadr.
Fransa'da da ayn sre: Jules Guesde, 1877'de ilk sosyalist gazete olan Egalite'yi ve iki yl sonra da Fransz i Partisi'ni (P.O.F.)
kurmutur. 1884 kanunu sendikalar tanm, 1887'de emek borsalar
kurulmutur. 1890'da Emek bayram 1 Mays ilk kez kutlanmtr;
1893'te ise, Jean Jaures ilk kez Carmaux'dan milletvekili seilmitir.
1895'te C.G.T. (Genel Emek Kongresi) kurulmutur. 1901'de biri
Jules Guesde'inki (Fransa Sosyalist Partisi), dieri de Jaures'inki
(Fransz Sosyalist Partisi) olmak zere iki sosyalist parti kurulmutur.
1904'te L'Humanite gazetesi kurulmu, 1906'da iki parti birleerek,
Birleik Sosyalist Parti'yi oluturmutur.
Almanya'da, sosyalistler Bismarck tarafndan kovulmulardr
(1878 stisna Kanunu). 1883'ten itibaren bir devlet sosyalizmi, toplumsal tedbirleri artrmtr. Bismarck'm ekilmesinden sonra, sendikalar yeniden kurulmu, ksa bir sre iinde bir milyon yeye ulamlardr. Bunlarn politik baarlar byk olmutur (1907 seimlerinde 3 milyon, 1912'de 4.245.000 oy).
Bu koullarda, ikinci enternasyonalin 1901 'den itibarenki gcn abartmadan, Bat aleminin 1914'te savan eiinde olduu kadar
sosyalizmin de eiinde olduunu iddia etmeye hakkmz vardr. Sosyalizm iktidar ele geirmek ve modern bir Avrupa, belki de bugnknden daha modern bir Avrupa kurmak zeredir. Sava, birka gn,
birka saat iinde bu umutlan gmecektir.
atmay nleyememi olmas, o dnemin Avrupa sosyalizminin muazzam bir hatasdr. Sosyalizme en yakn duran ve ii politikasndaki bu "tersine dn"n gerek sorumlusunu arayan tarihiler
bunu hissetmilerdir. Fransz C.G.T. sekreterleri Jouhaux ve Dumolin
405
406
AYIRIM IV
AVRUPA'NIN BRLKLER
Bir hmanizma tarihisi olan Franco Simone, Avrupa'nn szmona birlii konusunda bizi uyarmaktadr: Bu, romantizmin bir yansamasdr. Ona hem hakl, hem de haksz olduunu sylemek, Avrupa'nn tek cmleyle ayn anda hem birlik, hem de eitlilik olduunu ileri srmek olacaktr; dnldnde, bunun eyann tabiat gerei olduu anlalmaktadr.
Daha nceki ayrmlar, dini, aklc dncesi, bilim ve tekniinin evrimi, devrim ve toplumsal eitlik merak, emperyalist baarlaryla btn olarak ayn kaderi izleyen bir Avrupa gsterdiler. Ancak, bu "uyunV'u amak ve gizli kalm ulusal eitlilikleri hemen
aa kartmak her an mmkndr. Bu gl ve gerekli eitlilikler
bol miktardadr. Ama bunlara Britanya ile Alsace, Fransa'nn gneyi
ile kuzeyi; Mezzogiorno ile Piemonte; Bavyera ile Prusya; skoya ile
ingiltere; Flamanlar ile Wallonlar; Katalonya, Kaslya ile Andaluya
arasnda da rastlanmaktadr. Fakat bu eitliliklerden, ulusal birlikleri
inkr edecek deliller elde etmek olanakszdr.
Bu ulusal birlikler de, Avrupa gereinin inkr deillerdir. Her
devlet, her zaman bizatihi bir kltrel alem oluturma eiliminde
olmu ve "halklar psikolojisi" bu eitli snrl uygarlklar zmlemekten zevk almtr. Elie Faure veya Kayserlng kontunun fazlasyla parlak kitaplar, bu konuda hi kukusuz sadece yanl grler sunmakta deillerdir. Onlarn bir mozayiin paralarna ok yakn407
lur ve bu XVIII. yzyl gibi ge bir tarihte olmutur), piyanonun ortaya k vs. yaanmtr.
Mzikal biimlerin birbirlerini izlemeleri, elbette aletlerdeki bu
ilerlemeye baldr. Orta ada, aletin elik ettii veya etmedii ark btn mzie egemendir. IX. yzylla birlikte resmomaya balayan okseslilik, ayn mziin bas tondan elikisi olarak orgu kullanmtr. XIV. ve XV. yzyllarda Floransallarn Ars nova's, birden
fazla ses iin bestelenmi bir arkdr, bu oksesliliin iine, herbiri
bir ses olarak mzik aletleri de dahil olmaktadr. Bu "yeni sanat" zirvesine, Palestrina'nn (1525-1594) a capella mziinde ulaacaktr.
Fakat insan sesin dayal mzik, zellikle yayl alglarn gelimesinden sonra yerini aletli mzie brakacaktr. Bu, konser'in (konerto), az sayda alet iin bestelenmi (rnein quotuor), "oda" mzii denilen mziin ortaya kdr. Bu da mzii, balangta dind mzikle, Saray mziiyle eanlamldr ve Kilise mziinin tersidir. Enrico Radesca 16O5'te, Savua kontu Amedee'nin "musico di camera "sidir; Carlo Farin ise 1627'de "so nature di violinodi camera"dr. Oda mzii hereyden nce diyalogtur, bir sohbet sanatdr.
talya concerto'y\a. birlikte onun vatandr: alet gruplar aralarnda
sohbet etmekte, sonra bir alet btn orkestraya cevap vermektedir
(Corelli, 1653-1713, ilk solo alan kiidir; Vivaldi, 1678-1743 bu
trn staddr). Almanya sonat' tercih etmitir (iki ve bazen de tekbir alet). Fransa'da sit, birok dans havasn ok yumuak bir biimde birletirmektedir.
Nihayet senfoni'y\e birlikte, byk orkestra mzii, kullanlan
aletlerin ve olanaklarn, ayn zamanda dinleyicilerin de says itibariyle bir kitle mzii ortaya kacaktr. Daha XVIII. yzylda Stamitz'le,
sonat biimi senfoni halinde ilenmeye balamtr. zleyen yzylda,
romantik dnemde, mzik, orkestann kitlesinin glendirilmesi ve
solistin, teknik virtzln (Paganini, Lizst) yceltilmesi ynlerinde
hareket etmitir.
Herhalde XVI. yzyl sonlarnda Floransa'da domu olan talyan operasna, bunun talya, Almanya, Avrupa'daki (Mozart, Haendel, Gluck nce "talyan" operalar bestelemilerdir) muzaffer ilerlemesine, sonra da Alman operasnn ortaya kmasna zel bir yer ayrmak gerekir.
Resim konusunda ise, bu alandaki devrimler -nk bu konuda
adeta devrimden sz etmek mmkndr- Avrupa'nn tmne yayl410
sndan gelen, Franszca, ngilizce, talyanca, spanyolca, Rusaya yaplan ok saydaki eviriyi hesaba katmakszn, bu eserlerin nemini
anlamak mmkn deildir. Bu eviriler, Alman felsefi dncesinin
balca iki harekelini Avrupa hayatya btnletiren mann lsn vermektedirler.
Varoluuluk kknda, onu dnya leinde ve zellikle Latin
Amerika ynnde yeniden lanse eder, Sartre ve Merleau-Ponly tarafndan yaplan yeni Fransz yorumlamalarnn olmas kayda deerdir.
Nesnel bilim konusunda hibir sorun yoktur: o, Avrupa'da
daha ilk baarlarndan itibaren kesinlikle tektir.
Herbiri, Avrupa'nn tm bilginlerini srasyla ilgilendiren aamalar halinde, her yerde ayn anda yorulduundan,u veya bu icadn
krn veya liyakatini tek bir Avrupa ulusuna atfetmek gtr.
Hangi rnek verilirse verilsin, bu iyi bir rnek olur. Alexandre
Koyre'nin hakknda gzel bir kitap yazd (1962) Kepler devrimine
ilikin rnek mkemmeldir. Kepler (1571-1630), ncelleri (hepsinden
nce Copernicus), adalar (hepsinden nce Galileo), rencilerinden oluan bir dnrler ailesinin iinde yer almaktadr. Eer bunlarn doum yerlerini, faaliyet gsterdikleri yerleri bir harita zerine aktarsaydk, Avrupa'nn tm siyah noktalarla dolard.
Tb, biyoloji, kimya da bu kuraln dnda deillerdir. Hibir bilimin, ok ksa bir zaman aral iinde bile, Alman, ngiliz, Fransz,
talyan, Polonyal olduu sylenemez. Bilim her zaman Avrupal olmutur.
nsan konu alan bilimlerin hareketleri, daha ok felsefeninkiler gibi, Avrupa'ya hzla yaylan ulusal hareketler olarak ortaya
kmaktadrlar.
Sosyoloji daha ok Fransz kkenlidir. Son elli yln ekonomi politii daha ok bir ngiliz veya Anglo-Saxon baarsdr. Corafya
hem Alman, hem de Franszdr (Ratzel ve Vidal de la Blache). XIX.
yzylda daha ok Alman olan ve Leopold von Ranke'nin (17951886) byk adnn egemenlii altnda bulunan tarih, Avrupa tarih
yaznn Alman bilginliinin ve zenliliinin hkm altnda tutmutur. Durum bugn daha karktr, ama Avrupa tarih yazn -gerekle
412
dnya tarih yazn haline gelmitir- tek ve ayn hareketin iinde yer
almaktadr. Henri Berr, Henri Pirenne, Lucien Febvre, March Bloch,
Henri Hauser, Georges Lefcbvrc'dcn itibaren kurulan, Franois Simiand gibi iktisatlara veya Maurice Holbwachs gibi sosyologlara dayanan bir Fransz okulu burada egemen konumdadr. Bu okul, btn
insan bilimlerinin sentezi olmay istemektedir ve tarih yntemlerini ve
tarhsel bak alarn yenilemektedir.
Edebiyat en eksik birlii temsil etmektedir. Bir Avrupa edebiyatndan ok ulusal edebiyatlar vardr ve bunlarn arasnda birok
iliki olduu kadar, iddetli ztlklar da bulunmaktadr.
Bu alandaki birlik en eksik olandr (yi ki yle), nk edebiyat
-deneme, roman, tiyatro-, ulusal uygarlklar en f?7la farkhlatran
eylerin zerne dayanmaktadr: dil, gndelik hayat; acya, zevke, ak
fikrine, lm fikrine, savaa verilen tepki; vakti geirme, yeme, ime,
alma, inanma biimleri... Uluslar, edebiyatlar boyunca yeniden,
zmlenecek, hatta bu esasl tanklk sayesinde psikanalizleri yaplacak kiiler, bireyler haline gelmektedirler.
Bu edebiyatlar arasnda elbette aikr ve srekli yaknlamalar
vardr, bunlar modalara uymaktadrlar. rnein Avrupa'nn tm leinde, bir romantizm dalgas, "Aydnlanma"nn aklc Avrupa'snn yerine gemi, sonra da toplumsal gerekilik romantizmin yerine
gemitir... Kesintisiz bir "etkiler" oyunu -okul etkileri, bireyler etkiler- bir eserden dierine yansmaya hi ara vermemektedir. Fakat her
edebi eserin zel bir toplumsal ve zihinsel dnyann iine dald da
aka ortadadr. Ulusal edebiyatn birliinden sz etmek kesinlikle
mmkn deildir, bu konuda bir Avrupa birliinden nasl bahsedilebilir?
Zaten byk bir engel, dil engeli yok mudur? Hibir eviri, edebi
bir deneyi tam aktaramaz. Byk Avrupa dillerinin herbiri, hazinelerinin bir blmn dierlerinden gizlemektedir. Eer ilerinden biri, eskinin Latincesi veya XVIII. yzylda Franszca gibi ne kar ve belli
bir iletiimi salarsa!... Voltaire'in Saint-Petersburg'tan Paris'e olan
alandaki krall, bu durumu tek bana aklayan Fransz dilinin kralldr. Bugn tek bir dil zerine kapanmak bilim iin mmknken
(aslnda bilim, uluslararas terimleriyle, hemen hemen yapay bir dil
oluturmutur), edebiyat iin deildir. stelik, edebiyat bugn gide413
rek daha fazla bir kitle dili haline geldiinden, artk hi mmkn deildir. XVIII. yzyln "uluslararas" Franszcas, ancak dar bir sekinler grubu in vard.
Avrupa Ktr Birliini korumal m, yoksa sona m erdirmeli?
Baarlar ve yetersizlikleriyle bu kltrel birlik, acaba snrlarn
kaldrmaya karar verecek bir Avrupa perspekitfi iinde yeterli midir?
Kukusuz hayr, nk Avrupa siyasal birliinin ncleri, zerinde
iyice dnlm bir eitim reformunun birleme yolundaki etkileri
zerinde heyecanla durmaktadrlar. Diplomalarn edeeri i ligi, eitimin etili niversitelerde srdrlmesine ve bir veya bundan da iyisi,
birok Avrupa niversitesi (bu ilke kabul edildi) kurulmasna, bir Avrupa eitim hayat oluturulmasna olanak verecektir.
Bu, uygulamada vurgunun zorunlu olarak, Avrupa'nn yaayan
dillerine geni lde ak bir hmanizmantn zerine vurulmas olmayacak mdr?
vazgemesi gerekmektedir. Bunlar ekonomik adan sorun kartmaktadrlar. zellikle Commonwealth lkelerinin rzas konusunda. Bylesine bir karar, bir bakma psikolojik olarak, tarihin tank olduu en
baarl imparatorluk gemiinin sonuncu sahifesini evirmek olacaktr.
Bunun kadar nemli dier bir sorun da, Ortak Pazar ile geri
kalan dnya lkeleri, zellikle Sahra gneyindeki Afrika lkeleriyle
olan ilikilerdir. Fransa, yeni bir karara kadar Kuzey Afrika lkeleriyle (dar anlamda, Msr ve Libya hari) ilgilenmektedir; yarn Commonvvealth lkeleriyle ilikiler sorun kartacaktr; 1962'den beri
ABD piyasasyla ilikiler sorunu vardr. "Devasa" bir Atlantik Pazar,
kk Ortak Pazar yutabilir. Avrupa'nn birinci, Atlantiin ikinci,
dnyann nc aama olduu sylenilebilir, ama bu durumda lgn
bir iyimserliin iine dlm olunur.
Bunun tersine, Ortak Pazarn gelecei asndan en bata gelen
ekonomik sorun, baat bir neme sahip olan i tarmsal sorunlardr
Bunlar korkun derecede karmaktrlar.
Tersine dnmesi olanaksz bir evrim, Avrupa'nn kyl dnyasn, kklerini derinlere salm ama verimlilii olduka vasat olan
bu harika dnyay peine takp srkleyecektir.
Altlarda 160 milyon olan toplam nfusun 25 milyonunu (aileler
dahil) kyller meydana getirmektedirler. Hollanda eski tarm bakan,
Ortak Pazar bakan yardmcs Mansholt, geenlerde bu kyllerden
8 milyonunun nmzdeki yllarda tarm d alanlara aktarlmas gerektiini bildirmitir.
Nitekim tarm modernletirmek, alanlarn birim retkenliini ykseltmek; bu artan retkenliin ileri gitmi bir mekanizasyonu
gerektirmesi ve ortalama tarmsal gelirlerin Avrupa ekonomisinin genel ritminden daha dk lekte bymesi nedenleriyle bu alanlarn saysn azaltmak anlamna gelmektedir.
Genilemekte olan bir ekonomide, zorunlu olarak artanlar endstri rnleri ve hizmetlerdir. Gelimi lkelerimizde, her gelir art
gda maddeleri talebinde ayn oranda bir art meydana getirmez. Gelirim artarsa bir araba, bir televizyon, kitaplar, elbiseler alr, yolculuk
yapar, tiyatroya giderim; ama ekmek, et tketimini, ve en azndan temenni olarak arap veya alkol tketimimi artrmam.
Sonu olarak, tarmsal gelirlerin dier ulusal sektrlerinkiyle ayn ritmde artmas iin, kylden birinin 1975'ten nce krlar ter419
ketmesi, krlarnda bunun zerine daha az sayda reticiyle daha yksek miktarda retmesi gerekmektedir. Krlarn boalma hz yllk % 4
olmaldr, yoksa bu oran imdilerde Byk Britanya'da % 2, Fransa'da % 1,5'dur. stenilen dnm, bu ritmde, ingiltere'de 22, Fransa'da 27 ylda gerekleecektir. Tabii baz muhtemel srprizleri hesaba katmyoruz: en byk kyl kitlesinin yer ald talya'da
(4.500.000), azaltma fiili durumda isiz tarm iilerine ynelmektedir; tarmsal yaplar, kaydedilen harekete ramen hemen hemen deimeden kalmaktadrlar.
Avrupa tarm fiyatlar, bu koullarda dnya piyasasnda rekabet
gcne sahip deillerdir, nk bu piyasaya akan Amerikan ve Kanada rnleri ok dk fiyatldrlar, hatta hkmet yardmlarndan tr kendi i piyasalarndakinden bile dk fiyatldrlar. Bu durumda,
Avrupa'daki yksek tarm fiyatlar, ancak onlar dnya piyasasndan
soyutlayan yksek gmrk korumalar sayesinde mmkn olabilmektedirler.
Ortak Pazarn karsndaki dier bir byk sorun, tarmsal rn
ve fiyatlarda lkeler arasndaki byk farklardr.
Tarm rn fazlas veren Fransa, art rnn (zellikle tahl)
ancak dnya fiyatlarndan satabilir, bu da hkmeti i piyasa fiyatndan satn almaya ve darya zararla satmaya zorlamaktadr. 1961*de,
Fransz buday ve arpas in'e, dondurulmu eti Rusya'ya bu koullarda satlmtr. Meyve ve sebzede talya, st mamullerinde Hollanda, Fransa'yla ayn konumdadrlar. Almanya ise, tersine birok
tarm rn ithalatsdr, ama Ortak Pazar dndan almakta ve bu ekilde karlk olarak yapt ihracatan vazgemeyi dnmemektedir.
Tarmsal fiyatlar, retkenlik ve hkmetlerin tarmlarna saladklar koruma derecesine gre, bir lkeden dierine farkllamaktadrlar. Bylece, en dk tahl fiyatlar Fransa'da, en yksekleri Almanya'da; en dk st fiyatlar Hollanda'da uygulanmaktadr vs. Fiyatlar hangi dzeyde eitlemek gerekir?
Nihayet, tarmlar modernletirmek gerektiinden ve ilem pahalya malolacamdan, bu byk yklere kim katlanacaktr? Brksel'
de benimsenen zm (14 Ocak 1962), bu yk topluluun tmne
bindirmeye yneliktir. Bu zm, ncelikle endstriyel bir lke olan
Almanya'nn aleyhinedir. Fakat geni lekte tarmsal lkeler -Fransa, talya, Hollanda-, birinci aama olan tarm politikas en azndan
tanmlanmadan, ikinci aama olan endstriye gemeyi reddetmekte420
"Avrupa dengesi"nin ilkesi kabaca byle olmutur. 1962 Avrupa's acaba bu yzyllk oyundan gerekten vazgemi midir?
Bu oyunu srekli oynayan XIX, yzyl, "Avrupa dengesV'ni,
ne "Avrupa ailesV'ni, ne "balance ofpower" icad etmitir.
Bu zorlayc sistem, aslnda yzyllarca geriye gitmektedir. Onu
yaratan, elilerin, ne de onlann efendilerinin bilgince hesaplar olmayp; bunun tersine, kendini siyaset adamlarna dayatan kendiliinden ve yan-bilinli bir dengenin oyunudur.
Kural hep ayndr. Bir lke yanlg sonucu olarak olsa bile (rnein . Franois'nn Fransa's, 1519-1522) fazla gl gzkrse,
komular hemen dengeyi salamak ve onu daha bilge ve tedbirli hale
getirmek zere, hemen terazinin teki kefesine gemektedirler. Pavia
bozgunu (1525), Fransa kralnn esareti bir hata olduunu kantlmaktadrlar: An gl olan kii V. Carlos'tu. Bunun zerine hemen dier kefeye geilmi ve hatta bu karlkl arlklar siyasetine Trkler bile davet edilmitir.
Devletlerin artan gc, bu rastlantlara dayal ve kukulu hesaplar daha da tehlikeli klacaktr. Balance of power' ba belya girmeden bir tek ngiltere, adasndan uygulayabilecektir: Bu srekli terazi oyununun dnda yer alarak, onu paras ve askeri (zellikle paras)
sayesinde beslemekle yetinmektedir. Bu devlet, onun hasmlaryla
otomatik olarak birleerek Fransa'ya kar uzun sre oynamtr,
ama Almanya (ngiltere ve onun arkasndaki Avrupa bir de stelik blnm olduundan ve ona dur demediklerinden, 1871'de Fransa'ya
kar zafer kazanmtr) ok daha gl hale gelince ve zellikle
1890'dan sonra ekonomik atlm ve nfusunun artmas nedeniyle fazlasyla gl hale gelince, nce Entente Cordiale, sonra da FranszRus antlamas imzalanmtr. Hasmlarnn ortasnda kalan Almanya, kenarda tutulamayacak kadar gldr, ama dierlerini stnl
konusunda ikna edecek kadar gl deildir. Sava bundan kacaktr.
Bugnk dnya da, Avrupa'dan kaynaklanan "denge" belsnn
gdm altndadr. Dnya zerinde, "Dou" ve "Bat" ad verilen iki
kamp vardr ve tarafszlar bunlarn arasnda nc bir yolu denemektedirler, ama buna glerinin olup olmad belli deildir. Kesinlikle
eski bir sistem, tpk Avrupa'nn bana defalarca geldii gibi, dnyann tmnn iine yuvarlanaca bir ark sz konusudur.
422
dam'a girmesini engellemilerdi; Gillaume d'Orange 1688'de bir bakma ngiltere'nin efendisi haline gelmitir; I692'de Tourville'in donanmas, Hougue savanda ie yaramaz hale sokulmutur. Geni
apl spanya Veraset Sava'nda, Fransa btn dmanlaryla baa
kamad gibi, berya yarmadasn ve onun tesinde spanyol Amerika'snn zenginliklerini ele geirememitir.
Napoleon'un maceras da ayn ema iinde yer almakta deil
midir? Bir yanda ok sayda zafer, ama te yanda telfisi olanaksz
Trafalgar bozgunu (1805)! Fransa fethettii geni Avrupa topraklarna esir derken, ngiltere muazzam sv alanlar zerinde kendini seferber edebilmitir. Geilebilecei dnlen Pas-de-Calais'in geie
yasaklanmas ve hatta bu yasaa Messina boaznn eklenmesi iin,
100-150 ahap tekne yetmitir (1805). Oysa Napoli o sralarda Franszlara veya Murat'ya aittir, Sicilya Bourbon'lann sna olarak kalmtr.
Hitler Almanya's iin de ayn ema sz konusudur. Tehdidine
edeerli bir koalisyonu kendine kar diken bir rejim sz konusudur,
yani fiili durumda, dnyann byk bir blmn kendine dman etmitir.
Ortak Pazar ve siyasal birlik: Avrupa'nn ekonomik birlii
acaba bugn iddetle deil de, ortaklarn ortak iradeleriyle kurulabilir mi? Program resmolmakta, aikr heyecanlar yaratmakta, ama
ayn zamanda glkleri de aa kartmaktadr.
Bu glklerin bazlarn daha nce iaret etmitik: en bata
yalnzca Bat Avrupa'nn sz konusu olmas (Avrupa'y "ondan geriye ne kaldysa" onunla kurmak gerekmitir); bu birliin Avrupa-d
sorunlara yolamas, nk kendi dndaki blgelerin dengesini ekonomik ve siyasal alanlarda etkilemesi. Bir bankac (14 Kasm 1958)
u aklamay yapmtr; "Dnyann baz blgelerinde, Avrupa birliinin tutarllndan tr, nc lkelere kar ayrmc bir siyaset
izleyeceinden, ksacas tercihleri olacandan endie duyuluyor, rnein Sahra'nn gneyindeki tropikal bitkileri Latin Amerika rnlerine tercih edeceinden korkuluyor..."
Fakat bu ilk glkler iseldirler, kurumsaldrlar; hi kukusuz
bir anlama veya antlamayla zlecek cinsten deillerdir.
General de Gaulle'n ifadesine gre, "Devletler Avrupa's"nn
425
dam'a girmesini engellemilerdi; Gillaume d'Orange 1688'de bir bakma ngiltere'nin efendisi haline gelmitir; I692'de Tourville'in donanmas. Hougue savanda ie yaramaz hale sokulmutur. Geni
apl spanya Veraset Sava'nda, Fransa btn dmanlaryla baa
kamad gibi, berya yarmadasn ve onun tesinde spanyol Amerika'snn zenginliklerini ele geirememitir.
Napoleon 'un maceras da ayn ema iinde yer almakta deil
midir? Bir yanda ok sayda zafer, ama te yanda telfisi olanaksz
Trafalgar bozgunu (1805)! Fransa fethettii geni Avrupa topraklarna esir derken, ngiltere muazzam sv alanlar zerinde kendini seferber edebilmitir. Geilebilecei dnlen Pas-de-Calais'in geie
yasaklanmas ve hatta bu yasaa Messina boaznn eklenmesi iin,
300-150 ahap tekne yetmitir (1805). Oysa Napoli o sralarda Franszlara veya Murat'ya aittir, Sicilya Bourbon'larn sna olarak kalmtr.
Hitler Almanya's iin de ayn ema sz konusudur. Tehdidine
edeerli bir koalisyonu kendine kar diken bir rejim sz konusudur,
yani fiili durumda, dnyann byk bir blmn kendine dman etmitir.
Ortak Pazar ve siyasal birlik: Avrupa'nn ekonomik birlii
acaba bugn iddetle deil de, ortaklarn ortak iradeleriyle kurulabilir mi? Program resmolmakta, aikr heyecanlar yaratmakta, ama
ayn zamanda glkleri de aa kartmaktadr.
Bu glklerin bazlarn daha nce iaret etmitik: en bata
yalnzca Bat Avrupa'nn sz konusu olmas (Avrupa'y "ondan geriye ne kaldysa" onunla kurmak gerekmitir); bu birliin Avrupa-d
sorunlara yolamas, nk kendi dndaki blgelerin dengesini ekonomik ve siyasal alanlarda etkilemesi. Bir bankac (14 Kasm 1958)
u aklamay yapmtr: "Dnyann baz blgelerinde, Avrupa birliinin tutarllndan tr, nc lkelere kar ayrmc bir siyaset
izleyeceinden, ksacas tercihleri olacandan endie duyuluyor, rnein Sahra'nn gneyindeki tropikal bitkileri Latin Amerika rnlerine tercih edeceinden korkuluyor..."
Fakat bu ilk glkler iseldirler, kurumsaldrlar; hi kukusuz
bir anlama veya antlamayla zlecek cinsten deillerdir.
General de Gaulle'n ifadesine gre, "Devletler Avrupa'snn
425
hkmetlerinin tavizde bulunmalar, egemenlik haklarndan bir ksmm feda etmeleri mmkn mdr?
8 Austos 1950'de, Avrupa Konseyinde Andre Philip yle bildirmekteydi: "Meclisiniz, bir yldan beri anlamazlklar gidermek zere btn anlamalar kabul etti. Sonu? Hibir ey yaplmad. Avrupa'y kurmak iin geldiimizi kamil ay amazsak, kamuoyu bize kar
olan ilgisini kaybedecektir". Ayn siyaset adam, 17 Austos'ta "Avrupa'y baka yerde yapmaya gitmekle" tehdid etmekteydi.
Aradan onbir yl geti ve Belika dieri bakam Paul-Henri
Spaak, 10 Ocak 1962'de Brksel'de, ayn I4'nde varlacak olan
tarm anlamasnn arefesinde (henz byle bir anlamann olacan
bilmemektedir) yle demitir: "Herey beni, eer ulusstlk olmazsa, birleik ve etkin bii Avrupa'nn olamayacana inanmaya srklyor. Berlin meselesinde tek bir lkenin konumu, NATO'nun
kesin ve yapc tutum almasn engelledi. u anda Kongreler Saraynda tarm sorunlarna ilikin olarak yaananlar, bana fikir deitirtecek nitelikte deiller. Bu tartmalarda bouna birlik zihniyeti aryorum. Herkes kendi iftilerinin karlarn savunuyor... Eer o
lnetli ittifak kural olmasayd, Altlar Meclisi mzakereleri ok daha
hzl lerleyecekti... Bize, d politika konusunda vatanlardan meydana gelen bir Avrupa sunuluyor. Kaos yaratmann daha iyi bir yolu
olabilir mi? Vatanlarn Avrupa's eskimi ve yetersiz bir kavramdr.
Yaadm srece, ttifakla karar alma ve veto kural ile mcadele
edeceim. Bundan birka hafta nce BM deneyini ve Sovyet vetosunu
yaadm. Yaknlarda buna benzer bir baka deneyi de NATO'da yaadm. rnein be lke Alman meselesi veya komnist in sorunu
zerinde anlaabilir ve altncs btn kararlar kilitleyebilir... Bu durumda kendime, bu alanda ulusstlk zihniyetinden vazgemenin iyi
birey olup olmadn soruyorum".
Btn bu deliller iyidirler. Fakat ok blnm bir mecliste, ounluk kural sorunlar zmeye uygun bir ila deildir. Gruplar arasndaki pazarlklar ve kompromilerle bir ounlua ulalabilir, meclislerde buna "kulis sohbetleri" denjlir ki, bunlar veto pazarlklarndan, zorunlu olarak daha tutarl veya daha az kara ynelik bir siyaseti temsil etmezler. Geriye, Avrupa'da u anda yer alan devletlerin
siyasal eilimlerinin hangi noktaya kadar anlama ynnde olduunu
anlamak kalmaktadr. Eer en azndan baz esasl ve derin noktalarda
anlama olmazsa, yeni binann iinde, "Avrupa dengesi"nin tehlikeli
426
edilip edilmeyeceini bilmektir. Bu ki blok da, muhtemel birliin ekonomik iddialarndan veya siyasal yneliminden kayglanabilir. Bu birlik, eski snrlarndaki deiikliklere ses kartmayan bir Almanya'yla birlikte, refahndan lr sakin bir Avrupa'ya m, yoksa saldran
bir Avrupa'ya m can verecektir? Dnya leindeki azgelimilik
sorununa arlkla zm arayan bir Avrupa'ya m (ki herkesin hayal
buna baldr), yoksa "Avrupa ulusu"na arlk vererek khne tutkularn peine taklacak bir Avrupa'ya m can verecektir? Ksacas, huzur faktr olacak yaratc bir Avrupa'ya m, yoksa fazlasyla iyi tandmz gerilim faktr, bildik bir Avrupa'ya m can verecektir?
Bu, hemen hemen temel sorunun sorulntasulr. Avrupa uygarl, yarnn dnyas iin hl nelere muktedirdir?
Bunu, Avrupa insanlarnn nemsiz meguliyetlerinden biri olarak grdmz m sylemek gerekir? Bu mimarlarn gmtkler,
fiyat ve retim dzeyleri zerindeki akll tartmalar ile karlkl
cmert tavizleri, yalnzca hesapilk zihniyetine denk dmektedirler.
Bunlar tamamen teknik dzeyden, uzmanlarn yksek dereceden teknik dzeyinden sapiyora benzemekledirler. Ve kimse bunlarn kanlmaz olmadn iddia edemez.
Fakat, insanlara, heyecanlarn, bilgelikten hi de yoksun olmayan
ve eskinin ve dnn Avrupa'sn ykseltmi olan bu lgnlklarn yannda soluk kalan toplamalar vermek, onlar iyi tanmamamak demektir. Ortak bir Avrupa bilinci, yalnzca bu rakamlarn zerinde kurulabilir mi? Bu bilin, bunun tersine bunlarn dna kp, onlar
beklenmeyen bir ekilde aamaz m?
Harekete geirilmesi gereken kltrel ideal olan Avrupa'nn,
antiye programlan listesine skmas kayg vericidir. Ne bir mistikle, ne bir ideolojiyle, ne Devrim'in aldatc bir eklile yatm sularyla, ne sosyalizmle, ne de dinsel imann anl sularyla ilgilendirilmektedir. Oysa Avrupa, kendini meydana getirmi olan, bugn onu
hl derinlemesine ileyen u eski glere dayanmazsa, tek kelimeyle
btn canl hmanizmalarm ihmal ederse, olmayacaktr.
Avrupa'nn tercihi yoktur: ya bunlara dayanacaktr, ya bunlar
birgn onu sarsacak ve ste geleceklerdir. Halklarn Avrupa's gzel
bir programdr, ama formle edilmeyi beklemektedir.
428
ikinci Blm
AMERKA
AYIRIM I
DER YEN DNYA: LATN AMERKA
Eer buray bizzat grmek mmkn deilse, en azndan onun dolaysz, sofistike olmayan, safa, aka angaje, harika edebiyat okunmaldr. Bu edebiyat, zihinde binlerce yolculuk sunmaktadr ve tankl rportajlarn, sosyolojik, ekonomik, corafi ve tarihsel incelemelerin bize sunabileceklerini geni lde amaktadr (ama bu tarihsel
malzemeler ou zaman ok iyidirler).
Bu edebiyat ayrca, bedeli olmayan, her zaman ayrk olan, neeye ve konukseverlie ramen ou zaman gizli olan toplumlarn ve lkelerin kokusunu ak etmektedir.
Latin Amerika muazzam bir mekndr. Hl dank olan insanlar, lszce byk bir elbisenin iinde hl dnenip durmaktadrlar. Mekn ar boldur, bu bolluk insanlar sarho etmektedir.
Hava ulamnn bu devasa boyutlar silmesi, insaniletirmesi,
gidermesinden beri, yabanc yolcu, akas bu temel boyutlar yava
yava gzden karmaktadr.
Daha dn, Amazon havzas alt saatte alabiliyordu, yani stnden uulabiliyordu, nk Amazon havzasnn iinden gerekten gemek iin mthi zorluklara katlanmak gerekir (isto e matlo, te orman bu, Brezilyallar byle derler). Andlar Arjantin ile ili arasnda
gemek, ift motorlu uaklarla yaplmaktayd ve bu hafif uaklar, bizzat Cumbra vadisinden geiyorlard, yani da zincirlerinin uzanda
kalyorlard. Bugn, drt motorlu uaklar engeli hergn amaktadrlar. Andlar artk eyrek saatlik, on dakikalk buzuldan ibarettirler, Arjantin yaylasna doru dalmadan nce, gnete parlayan buzuldurlar.
Ve uak artk yaygnlamtr, onun neeli arks, Latin Amerika'nn her yerinde ayndr.
Fakat gerekte, bu muazzam atlaylar, sizi bahelerdeki yeil
bitkileri donduran Nortes'in (Kuzey rzgrlar) estii Mexico'dan
alp, birka dakika sonra Yucatan'n, Vera Cruz'un scana atan veya
Acapulco'da Pasifik kylarnn cennet gibi sularyla ieklerin yanna indiren bu lks gezintileri ancak ayrcalkl yolcular bilmektedirler.
Ayn ekilde, yalnzca deerli veya rantabl mallar hava kargosu tarafndan tanmaktadr ar. Buenos Aires'e uakla tanan ili deniz
rnleri, uaklarn Mendoza'dan Cordillera zerinden Santiago'ya veya kuzey ili llerindeki madencilere aktardklar canl hayvanlar
432
lan uygarlkla balar belda, onunla bir ak dellosu yaparken gstermektedirler. Bu simgesel duygusallk, gene de bir tanklk olan
pembe romanlar retmektedir; zaten hafif bir darbeyle, bunlar hemen
kara romana dnebilirler.
Martin Fiero (1872), Arjantin pampasnda yaayan kaba bir kyldr, ama hiristiyandr; irin yumuaklna -nk ark sylemekte ve gfte yazmaktadr- ve ayrca onun pundonor'una eklenen
bir ilk yumuaklk sayesinde, kaba hayatndan uzaklamtr. Bu erefli yann aslnda, pulpem'da (dnn tahkimli meyhanesi, ln ortasnda alkol satan yer) ou zaman bak sallamaktan salamaktadr... Romulo Gallegas (Venezella'nn ilerici bakanlarndan biri
olmu, 1948'de hkmet darbesiyle grevden uzaklatrlmtr).
Dona Barbam'y\a bir kadn sahneye kartmaktadr. Bu kadn kahramann ad, kimse yanlmasn diye zenle seilmitir: Gzel, gz kamatrc, vahi, kula kesik ve utanmaz olan bu kadnn nitelikleri
ve hatalar vardr, bunlarn sayesinde isledii hereyi sklmadan elde
etmektedir. Fakat rahat olun, bir miras olaynn Ilanos'a, kr hayatnn
ta gbeine, umut krc yavalktaki sandallarla geilmesi gereken
nehirlerin ucundaki topraklara srkledii (bu yavalk, uyuyan timsahlara ate etmek iin zaman brakmaktadr) "hukuk doktoru", yumuak, sempatik ve saf ocua (doktor hayvanlara Buffalo Bili gibi
ate etmektedir) kar baar kazanamayacaktr. Francisco Rojas
Gonzales adndaki yazarna, Meksika ulusal edebiyat dln getiren
(1955) La Negra Angustias da gzel, saf ve (bunu kabul etmek gerekir, yoksa roman ayakta kalamaz) ayn zamanda gaddar ve acmasz
bir ete reisidir. Bu masum dii kaplan, bir sabah, ona okuma reten
mtevaz bir ilkokul retmeninin karsnda evcilleiverir: mucize
budur. Angustias, uygarlkla ve retmeniyle evlenmitir.
Bu trden romanlarn hepsi de duygusal renkler tamaktadr:
Kolombiyal Jose E. Rivara'nn Voragine'i (1925), Amazonya'nn
yutaca kahramanlarn hznl destandr. Ama bu romanlar, pembe
veya kara olsalar da, doa'ya atmaktadrlar, insan vahiletiren ve
bu insan uygarlatrmak veya zgrletirmek in egemen olunmas
gereken doaya. Eer Benjamin Subercaseaux'ya inanlacak olursa,
ili'nin felketi yalnzca "lgn corafyacndan ibarettir (Una geografa (oca, 1940).
Bu edebiyat, bu bak as dne aittir. Bunlar bugn yaayan
ufuktan yava yava silinmekte ve bazen de yazk olmaktadr.
436
438
yaamaya mahkm olan bu rklar, baz kanlmaz srtmelere ramen, birbirlerine almay, karmay ve belli bir hogr ve sayg
gstermeyi bilmilerdir.
Etnik alanlar: Her halkrda, eitli rklarn srekliliklerinden ve corafi belirlenilerinden daha ak olan birey yoktur. Gemi onlar aklamaktadr.
lk beyaz fatihler, yerli uygarlklara toslamlar, onlara kesinlikle vahice davranmlar ve onlarn gtrlebilecek hereylerini almlardr. Fethin felketlerine, smr ve zorla altrmann daha
byk felketleri eklemitir. Yerli nfus inanlmaz oranlarda azalmtr. Yerli, ilkel kald (ou zaman manyokla geinen gebe),
kabile halinde yaad her yerde, Avrupallarla adeta daha ilk temastan itibaren yerinden yurdundan edilmitir; yalnzca Amazonya gibi,
Beyaz adamn ge ve g girdii, ulalmas zor birka blgede yaayanlar bu kaderden kurtulmulardr.
Fakat gerek yerli uygarlklarnn, youn uygarlklarn hepsi sonunda hayatta kalmay baarmtr. Silahsz, aletleri kt (bunlar ne
tekerlei, ne demiri, ne barutu, lama hari ne evcil hayvanlar bilmektedirler), hemen ve tam kalplerinden vurulan (Mexico -o sralarda Tenochtitlan-, Cuzco) bu uygarlklar, kesinlikle kolay birer av olmulardr. Ancak, bu uygarlklara mensup insanlar, dayanmalar sayesinde
kurtulmulardr. Meksika kendini bugn "yerli topra" saymakta ve
bundan iftihar duymaktadr; ve And yaylalarnda, eski yerli hayat
srmektedir. Sefil olan bu hayat, gene de canl ve eskiden olduu yerde kk salm durumdadr.
Zenciye gelince; iklimin, plantasyonlarn, altn filiz ve kumlarnn, kentlerin lksnn, rastlantlarn onu XVI. yzyldan itibaren
getirdikleri ve kleciliin kaldrlmasndan sonra da tuttuklar yerlerde kalmtr. Daha sonra olduka byk bir sklkla faal endstri merkezlerine gitmitir. Mantken, yerli emeinin kt olduu Atlantik kylarnda bulunmaktadr. Bylece Brezilya'nn kuzeyinde -smrge
Brezilya'snn kalbi- egemendir ve byk modern Brezilya kentlerinin hepsinde geni lekte temsil edilmektedir. Amillerde se, her
yerde kendi evindedir.
Beyaza gelince, Amerika ktasn eline geirmesi, en azndan iki
uzun aama halinde gereklemitir ve her seferinde farkl bir etnik
440
g duymaya balamtr. Bu yava bir dnmdr ve kukusuz daha tamamlanmamtr, ama kesinlikle yol almaktadr. Gilberto Freyre'in, romann veya denemelerin gelenek uyarnca iirsel dilini deil
de, artk gerek insan bilimlerinin nlayan dilini konuan bu sosyologun ilk eserlerinin Brezilya'da yaynlanmas (1933), Yeni Dnya'nn
hem en geni, hem en insani ve hem de herhalde en hmanisti olan bu
lkede belirleyici bir dnemeci temsil etmitir. Ayn ekilde Meksika'da I9I0'dan itibaren meydana gelen yerli yanls devrimin, zincirleme siyasal devrimler veya tanrmsal devrimler devrelerinden daha
fazla eyi amtr. Umut kaplarn amtr.
Fakat rklarn eitlii ve kardelii konusundaki kazanmlar, yerine gre farkl dzeylerde gereklemilerdir. Bu kazanmlar, hl
sklkla toplumsal dengesizlikler engeline, gemiin koyduu engele
arpmaktadrlar. stelik Latin Amerika'da Arjantin gibi tamamen beyaz (bu lkede, u kuzeyde ve gneyde yalnzca birka yerli halk kalnts yaamaktadr) lkeler vardr; bunlar, antropologlara gre karm sonucu tekdze ve istikrarl, yeni etnik tiplerin meydana geldii
(rnein Costa Rica'da) lkelerin tamamen zddndadrlar.
Ancak, tam anlamyla etkin olmasa da, bu rklarn kardelii btn itibariyle vardr ve Latin Amerika'nn kendine zg izgilerinden biridir. Hi kukusuz, onu zgn klan en sevimli izgisidir.
Vatanna geri dnerken Panama'da duraklayan u Gney Amerikal
yolcu burada bylenmitir: u farkl deri renkleri, u berrak sesler,
u haykrlar, u arklar; hibir kukusu kalmamtr; daha imdiden evindedir.
endstri sektrleri ve ulusal ekonomiler olumaktadrlar. Fakat Gney Amerika'nn btn ekonomik yaplan bu eski, sakal, rrasyonel
gelimenin damgasn, onun ani uyanlar, ani kopular, srekli yer
deitirmeleri iinde yemilerdir: her seferinde bir eyalet, baz kentler canlanmakla, sonra terkedilmektedir veya en iyisinden, korkun ve
pahal dnmlere mahkm olmaktadrlar.
Devre deiikliklerini iddetli bunalmlar izlemektedir. Bunlarn tahripkr gc, tek bir darbede, salkl bir lkenin btn ekonomisini geriletebilmektedir.
Bu konuda tek bir rnek vereceiz, bu rnein en kl gncel durumu yanstma avantaj vardr: Bugnk Arjantin rnei.
1880'Iere doru Arjantin'de gerek bir refah balamtr. Bu lke, birka yl inde Avrupa pazarna ynelik mthi bir tahl ve et ihracats haline gelmi, bunu eski yaplarn dntrmesi sayesinde
baarmtr. Buenos Aires evresinde yer alan devasa dzlk, Arjantin pampas, o zamana kadar vahi srlerin dolat ve gauc/olarn
bir tek derilerini ihra etmek iin bu hayvanlar yakalad bir lden
ibaretti.
ABD'nin ayrlarn andran bu ova, buday tarlas ve zenle
beslenen ve semirtilen sekin hayvanlar iin ayr haline gelecektir.
Arjantin'de J930'a kadar (1890-1900 arasndaki g on yl bir
kenara braklacak olursa), herey inanlmaz bir hzla ykselmitir:
byk bir talyan g sayesinde nce nfus; dzenli ihracat sayesinde retim; donanm ksa bir sre sonra bunlar izlemitir (silolar, deirmenler, souk hava depolar). Bunun doal sonucu olarak, ksa bir
sre sonra hafif bir endstri de gelimitir. reticilerin satn alma gc, sermaye krlar ve adam bana arabaya kadar herey, o sralarda
en yksek noktalarna ulamlardr.
Bunalm 1930'dan itibaren balam, genel coku byk olduundan anlalamamtr. Sonra, tm hammadde satclarnn lehine
olan sava, kt sonu geciktirmitir. Fakat 1945'len itibaren dnya
piyasasnda tarm rn fiyatlarnn muazzam dler kaydetmeleriyle, Arjantin ekonomisinin tm bozulmu ve bu ok hzl olmutur. Resm rakamlar, fert bana milli gelirde, 1948'den bu yana yllk
ortalama %0,4'lk bir azalma olduunu kabul etmektedirler, ama
ABD'li iktisatlar, bu orann en azndan % 2 olduunu tahmin et447
ban daha akll olsayd da, btn bu peones'i yol yapmaya zorlasayd. imdi bu durumda olmazdk"'.
Baka bir uyumsuzluk: gelimemi veya belli bir gelime dneminden sonra terkedilmi (bugn Brezilya ilerinde hl iirsel birka
kk kent bulunmaktadr. Bunlardan biri olan Minas Valhas. Orta
an ok vasat bir ehri kadar ilkel koullar iinde ve hereyin uzanda yaamaktadr. Buradaki birka eraf kona, tek balarna eskinin anl gnlerinin kant olarak durmaktadr) alanlarla nisbeten ayr
gelimi alanlar arasndaki ztlk. "Uygar" alan, ou zaman bir sahil
eridiyle snrldr. Denize temas eden bu erit, byk ihracat gzerghlarna baldr.
Nihayet bir yokluk. Hibir yerde, Avrupa'nn binlerce yllk kltrnn salam ve deneyimli taban olan kyllne benzer b.reye
rastlanmamaktadr.
Tek rn iin cebr ve cretli almaya itilen, yabanc ithalatlarn sermayesiyle aceleyle kurulmu olan geni maliknelerin iine
alnan, sonra bizzat bu maliknelerin talepteki u veya bu kaymayla
terkedilmeleri zerine kendi hallerine braklan kyl kitlesinin byk
bir blm, gezgin tarm iilerinden meydana gelmektedir. Bunlar
isiz kalnca, bir gn kente gitmeye karar vermekte veya baka bir eyalete g etmektedirler. Bunun sonunda u aikr paradoks domaktadr: meknn ar bol olduu, tarm nfusunun halkn % 60-70'ini
meydana getirdii bu lkede, yiyecek retimi yetersiz kalmaktadr.
nk bir yandan kk salm, topra islemesini gereklen bilen bir
kyl kitlesi yoktur ve te yandan toprak dalm o kadar ktdr ki,
bu durum tek bana onlarn kk salmasn ve normal bir retim yapmalarn engellemektedir. Akla sk sk barinlcnn (arlk zaman Rus
toprak senyrlcri) Rusya's gelmektedir.
Bu khne dnyann yannda endstri, yakn bir gemiin tevik
ettii -genelde kyda yer alan- blgelerde gelimektedir. Buralarda
bir sermaye birikimi, Avrupa ve ABD'yle ilikiler ve d gn saylarn artrd birka bilim veya teknik adam, tarmsal rnlerin
ihracna dayal sektrn bir endstri sektrne dnmesine olanak
salamlardr. Sonu ba/cn artc olmaktadr: ok sayda gkdeleniylc ultra-modern kentler, tpk manlar gibi bitmiledir. Brezilya'nn Sao Paolo kenti bunun kbus gibi bir rneidir.
Sonu: bylece Gney Amerika ille bir ekonomiye sahiptir. Gc1imi ve hatta nisbeten ar gelimi, medeni hayata mensup, ar
449
endstrilemi dar bir sektr; tamamen khne, tarmsal hayata mensup, hl ok ilkel, devasa bir sektrle biraradadr. Bu kopukluk, gelimenin tmnn zaten gelimi olan sektrde yer almas nedeniyle
daha da vahim hale gelmektedir.
Gelimesi, Arjantin'inkine nazaran ge balayan, 1930'lara doru netleen, savatan sonra hzlanan Brezilya rneini ele alalm. Bu
lkenin reel retimi son onbe yl iinde iki katna km; hatta fert
bana gayri saf milli haslas, 1948-1958 arasnda ylda ortalama % 3
kadar artmtr. Bu sre iinde, Sao Palo ve Rio do Janeiro kendilerini, ABD'nin en nl mantar kentlerininkini aan bir ritm iinde ina
etmilerdir. nce dokuma ve hafif endstriler, sonra da ksa bir sreden beri ar endstri yerleik hale gelmitir. Bu rakamlar mkemmel
bir ekonomik kalknmay haber vermektedirler.
Kukusuz. Fakat bu kalknma zellikle endstri alanndadr. Bu
sre esnasnda tarmsal retim nfus art hznn bile gerisinde kalan
bir art hzna sahip olmutur (ylda yaklak % 1,5). ilenen topraklar, lkenin % 2'sini temsil etmektedirler. Halkn yaklak % 70'i bu dar
tarm sektrnde (kullanlan alan 20 milyon hektar) yaamakta veya
daha dorusu bitkisel hayat srdrmektedir; stelik bu alandaki verimler
an dktr. Nfusun te birini kapsayan ve yalnzca tarmsal olan
Nordeste, bylece kelimenin tam anlamyla alk ve gda eksikliinden
kaynaklanan her trl hastalk tehlikesiyle kar karyadr.
Bu durumun abucak deimesi beklenmemelidir, nk herey
lkenin daha nceden gelimi ksmna gitmektedir: zel yatrmlar,
devlet yardmlar, krediler, hatta kuzeyin ihracat sayesinde (kakao,
eker, pamuk, yal bitkiler) elde edilen dvizler.
Birok gzlemci, Brezilya veya Meksika'ya ilikin olarak, bu iki
sektrn (gelimi sektr ile bu gelimeye marjinal kalan sektr) birbirleri karsndaki durumlarn, eskiden metropol'n smrge karsndaki durumuna benzetmektedir. Bu durumda, lkenin geni bir kesimi ne retime, ne gelire, ne de en az geimlik tketime varabilmektedir, dierine kurban edilmitir.
Ba hi kukusuz asl endstrileme sorunlaryla belda olan
Brezilya hkmeti, meyvalar en hzla alnacak, en verimli alanlara
ayrmtr, ama bunlar acaba en sreklileri midir?
Brezilya endstrilerinin byme hzlar dmeye balamtr ve
yeterli genilikte bir i pazar olmadndan, retim fazlas meydana
gelmitir. sizlik, enflasyon, byk bir hayat pahall sonucunda,
450
d g f l g A . CALK EOTVrdAMB
ulusal pazarn boyutlar daha da klmektedir. Btn bunlar, endstriyel bymenin arlk tarm sektrne ynelik bir siyaset olmakszn srdrlemeyeceinin iaretidir. Tketim artnn salanabilmesi iin, tarmn gerekten gelitirilmesi gerekmektedir, yoksa modern bir endstrinin salam bir ekilde kurulmas mmkn olamaz.
Toplumsal sorun: Bu zorunluk, endstrileme yolundaki hemen btn Latin Amerika lkelerinde ayn terimlerle ortaya kmaktadr. Bu sorun, sivri bir toplumsal sorunla ikiye katland
iin, daha da acil hale gelmektedir.
Bymeye yardmc olan ve ondan yarar salayan toplumla,
oyun dnda kalan toplum arasndaki mesafe giderek almaktadr.
Burada patlayc bir yan bulunmaktadr.
Baka bir patlayc unsur: dnyann en yksei olan nfus art
hz: ylda yaklak % 2,5 (Afrika'da yaklak % 2, Asya'da % 1,3-2).
Krsal bir proleter kitlesi, ou zaman isiz, oraya giden tm yollarn
onlara yasak olduu endstrilemi bir toplumla yan yana yaad
iin daha da mutsuz br proleter kitlesine dnmektedir.
Sosyologlarn tm gzlemleri, birka yldan beri, Latin Amerika
tarafndan gerekletirilenlerin devasa bilanosunu deerlendirmeye
ynelmilerdir. Endstri tesisleri mkemmeldir, modern tekniin son
gelimelerinden yararlanmlardr. Gney Amerika'nn yerli veya yabanc mhendislerinin dierlerinden hibir eksikleri yoktur. Fakat deneyin insani cephesi korkutucudur; sefalet; kaos; dzenin, lksn snrlarnn hemen tesinde balamaktadrlar.
te rnek olmas iin, Santiago de Chili kentinin iyice gneyindeki Huachipato yksek frnlar. Burada alan 6.000 cretlinin
"teknik dzeyleri ve cretleri yksektir. irketin bize (aratrmaclar)
samimiyetle gsterdii kk barakalara ou zaman onar kii halinde ylan ii ailelerinin bir ksmnn durumuyla ne ztlk! Yaknlardaki Lota madenci kentindeki durum ise ok daha ktdr. Bu iilerin bo zamanlarn, stleri balar kmr tozuyla kapl olarak evlerinin eiinde geirmelerinden daha hznl birey olamaz. ocuklar
her yerde, sokaklarn pislii iinde veya Loto Baja pazarnn tezghlar arasnda oynuyorlar. Bu pazarda, kt kokulu bir et, sineklerin
ve tozun istilasna ak, ocuklar ayrca gecekondularda ve yakndaki
Talcahuano rhtmlarnda da kaynyorlar... Zavall Lota ocuklar,
451
bana onlara ilikin olarak sylenildine gre, bunlarn ancak drtte biri
bu hznl cemaatten kap kurtulabilecek, drtte burada yaayacak ve lecek" (Georges Friedmann).
Rio Grande de Sul'deki San Geronimo kmr madenlerinde
(Brezilya) veya Bolivya kalay madenlerinde yaplacak bu cinsten bir
rportaj daha iyimser olmayacaktr. Ktann en muhteem kentlerinin
evresinde, bu ii gereklii sefaletini sergilemektedir. Sao Paolo'nun evresinde bile ve hatta 6 milyonluk nfusundan % 55'inin i
olduu Buenos Aires'in gbeinde bile. Bu Buenos Airesli iilerin
% 6O't krdan kopatlm eski kyllerdir. Tpk dnn Avrupa'snda
olduu gibi, bu kr nsanlar kt iilerdir. e bir gn gitmekte, ertesi gn gitmemektedirler. Birok iletme, her yl personelinin % 75'ini
yenilemektedir. Bunlarn cehaleti, sefaletlerini arlatrmaktadr (en
temel beslenme kurallarna uyulmamasnn, yetersiz beslenmenin sonularn arlatrd her yerde gzlenmektedir). Uzmanlam ii azdr ve varolanlar ar cret aldklarndan, kentte bir cins burjuvazi oluturmaktadrlar. Sradan iilerin dnyasnn dnda, onlarla
dayanma iinde olmaya yanamadan yaamaktadrlar.
Bylece herey, bu kendine kar sefil dnyann terkedlmesi
iin katkda bulunmaktadr. ilere ilikin yasalar, ou zaman tahmin edileceinden daha liberaldirler, ama kanun metniyle uygulama
arasnda korkun bir uurum bulunmaktadr. Sendikalar vardr, ama
bunlarn endstrilemi lke sendikalaryla adlarndan baka hibir
ortak yanlan yoktur; bunlarn ulusla birlikleri bulunmamaktadr. Ksacas, mutsuz, eitimsiz, rgtsz, ou aman okuma yazmasz ve
gene ou zaman duygusal, romantik bir siyasetle (ki Peronculuk bunun en iyi rneidir) temasta olan bir ii snf, maddi veya entellektel hibir salam destee sahip deildir. Bu imgeler, gelecein daha
uzun bir sre zor olacan haber vermektedirler.
Ynetici snflarn ve sekinlerin narinlii.
Yazarlar, harika hocalar, birka ender siyaset adam, birka kltrl hekim ve avukattan meydana gelen entellektel bir elit. bu yeni
sorunlarn bilincine varmtr. Ama ne yazk ki. siyaseten ve ekonomik olarak sorumlu ynetici snflarn narinlii. Gney Amerika'nn
ar ve srekli sorunlarndan biri daha olmaktadr. Endstriyel kalknma bunalm, eilimli, rafine, aslnda bu yeni dnyaya katlmaya
4.^
ifade etmek iin sylenilen medio-pelo'dur (yarm tyl, bu terim olaan olarak ikinci kategoriden et hayvanlar iin kullanlr). Birka entellektel bu a kapatmaya hi yetmemektedir. u ana kadar temelden kapitalist kalan bu dnyann dengesi asndan vazgeilmez
nitelikte olan bu snfn yerini bulabilmesi ve yerleebilmesi iin, zaman, sknet, ok zenginlerle ok fakirler arasnda bu kadar kat bir
ekilde paylalmam bir ekonomi gerekir.
Cidd siyasal partilerin yaslanabilecekleri orta snfn narinlii,
Gney Amerikan hkmetlerinin istikrarszln aklamaktadr. Partileraras bir mcadeleden ok, insanlararas bir mcadele sz konusudur. Her daim canl libertadores (kurtarclar), geen yzyln bandaki bamszlk hareketini baarya ulatran romantik generaller
geleneine uygun olarak, ordu bu mcadelede byk bir rol oynamaktadr.
Ancak kentleme olgusunun en aa tabakalar arasnda bile belirledii hzl bilinlenme, Amerika'nn, u andaki btn yaplarn
gzden geirme gibi son derece g bir yola girmesine yol aabilir.
Meksikal bir yazarn yaknlarda dedii gibi, zenginlik ve refah yaratan, gerek modern kapitalizme ancak byle girilebilir, aksi takdirde,
Amerika istemese bile, kanlmaz bir iddet ortamna yuvarlanr (ki
bu da ona zorunlu olarak gerek bir sosyalizmin yolunu amaz).
Josue de Castro adndaki bir Brezilyal unlar sylerken hakldr (1962): "Brezilya'nn (Latin Amerika diyebilirdi), toplumsal tarihinde byk bir srama yapmak zorunda olduundan hibir kuku
yoktur. Bize gereken, bu sramann uuruma yuvarlanarak sona ermemesi iin, ukurun kar tarafna ulaabilmek zere glerimizi
ynlendirmektir".
Gney Amerikallarn hissettikleri gvensizlik, istikrarszlk,
belirsizlik duygusu kesinlikle dorulanmtr. Ktmserlik konusunda ise dorulanma daha dktr. Bu istikrarszlk, hereyden
nce g ama engin gereklerin zorlamas altnda kendini tanmlamaya uraan bir uygarlnkidir.
Gney Amerika'nn uzun sre tand tek uygarlk ona dsaldr: Bu, ok ayrcalkl birka kiinin meydana getirdii dar grubun
tamamen taklit ettii Bat uygarldr. Edebiyat burada da bir snama
olana salamaktadr. XIX. yzylda ne kadar da ok Gney Ameri454
kah yazar, ne kadar da ok Avrupa dnda yazld anlalamayacak kitap yazmtr! Bu dnemin birok insan iin, kltr, onlar
evreleyen ve zihnin yksek faaliyetlerine katlamayan hayatn uzanda, zaman zaman kapandklar bir adadr.
Bu entelijensiya, Avrupa dncesini dikkatle izlemi, tatminini
ve tutkusunu burada bulmutur. Gney Amerika'da onun sayesinde
ok canl bir hmanizma ve ilk bakta ok garip olmasna ramen,
Augusta Comte'un pozitivizminin uzantlar bulunmaktadr. (Brezilya
bayranda yer alan Ordem et Progresso (Dzen ve lerleme) ibaresinin Comteulua bir sayg olduu bilinmektedir)
Bu zamanlar gemitir. Kentlileen bir halk kitlesine ulaan
Gney Amerikan uygarl, bugn zorunlu olarak gl bir yerli hayata almaktadr ve bu yerli hayat, Avrupa mirasn, hi deilse byk
dnmlerden gemeden kabul edemez. Latin Amerika, zgn bir
uygarlk, kendi uygarln imal etmektedir.
Basn, radyo, televizyon ve sinema araclyla yaylan, dayatlan bir kitle kltrnn btn dnyada egemen hale gelmesi, bu evrimi nasl olsa er ge kanlmaz hale getirecekti. Latin Amerika iin
nemli olan entelektellerinin kanlmaz olan ncelemeleri ve ona
daha imdiden bir biim vermeleridir. Avrupa'nn prestijine Birinci
Dnya Savandan ve zellikle de ikincisinden itibaren silinmeye
balamasyla ABD'ye kar duyulan belli bir gvenmezlik, onlarn
asndan kendi zenginliklerini ve kendi gerek devlerini kefetmeleriyle akmtr. Bu blmn banda szn ettiimiz toplumsal vicdan rahatszl geri kalan halletmitir: Halk, caboclo, peon,
kzdderili, zenci, bunlarn hepsi aniden ortak masada kendine yer bulmutur. Yalnzca uygarln nimetlerini gtrmek zere ilgi duyulan
vahiler olmaktan kmlardr. Onlarn hayatlarna, dncelerine,
ataszlerine, dinlerine ilgi duyulmaktadr; sosyolog asndan inceleme ve sempati nesnesi haline gelmektedirler ve ayn zamanda, olumakta olan ulusal kltrn ayrlmaz bir paras olmaktadrlar.
Bir yandan bundan elli yl nce dnlemez olan bir kitabn yaynlanmas ve dier yandan da bunun ok baar kazanmas (kitap
Brezilya'da 120.000 nsha satlmtr, Jorge Amado'nun baz kitaplarnn dnda, bu tiraja hi ulalmamtr) bylece aklamaya kavumaktadr. Bu baary yorumlayan Brezilyal bir eletirmenin dedii gibi, Carolina Maria de Jesus'n kitab, bir sanat eseri hari hereydir: "Bu, halktan bir kadn tarafndan yazlm bir belge, ikircik455
siz bir kardelik, toplumsal anlay ve adalet mesajdr". Bu kitap yazarna kk bir servet salamakla kalmamtr: Kitapta tasvir edilen
mahalleler (bunlar Orfeo Negro adl filmde grlmektedirler), yaknlarda balanacak bir inaat nedeniyle yklmlardr.
Gney Amerika folkloruyla da ayn zihin hali iinde ilgilenilmektedir. Kulak verildiinde ok ey syleyen, ham ve resimsel bir
folklor. Ama bu folklor, Mexico meyhanelerinde ve baka yerlerde
kark gruplar halinde alan Meksikal mariachis'in gzel ve grltl mziinde olduu gibi, turistler yznden bozulmutur. Bu orkestralarn ad, sylendiine gre, Fransz igali dnemindeki ibdn'lerden gelmektedir. Etimoloji pek gvenilir deilse de, halk belleinin Fransz seferine dair pek kt anlara sahip olmadn -buna
kim inanrd?- gstermektedir.
Gerek folklora yaklaabilmek iin, elbette turistik yollardan
uzaklamak ve bylece hznl ay motifinin bildik hatrlatmalarn
yapt, duygusal veya yasl eski Bezilya arklarn veya ilkel mzik
aletleriyle doalamadan alnan, sylenilen ve dansedilen paralar
dinlemek gerekir. rnein Bahia eyaletinin i kesimlerinin kayp bir
pazarnda, hayvan panayrnn yan banda, duman tten bir kap pilav, canl bir domuz yavrusu, bir para tavuk ve birka totoes karlnda tm meyvalar sunulurken, kr bir dilenci ard ardna yakar, kran ve hatta ak arklarn doalamadan terennm etmektedir. .. Daha cmert olduu dnlen yabanc, gereki iltifatlarn geleneksel dualarla kart daha geni bir doalamaya tank olmaktadr.
Aslnda bu halk ozanlar, gndelik hayatn btn olaylarn terennm etmektedirler. Sao Paolo eyaletinin Atlantik kylarnda metruk bir liman olan Ubatuba, 1947'de dnyaya yalnzca eski bir otomobille balanmaktayd. Bu araba, haftada iki kere, Serra do Mar zerindeki korkun bir katr yolundan aa inmekteydi... Fakat buraya
hi deilse elektrik gtrmeye karar verildiinden, direkler orman
iinden birbiri ardna ilerlemekteydiler. Bu chigada do luz, n gelii, hereyin sonunda uygarln erefine gerekleen nihayetsiz bir
arkl gevezeliin iinde, bir vialao'cu (ilkel bir mzik aleti) tarafndan doalamadan sylenilen bir arknn konusu olmutur.
Her lkenin kendine zg folkloru, kendi mzii, yerli, spanyol
veya zenci geleneinden kendi masallar vardr... Bu folklor dini de
gl bir ekilde damgalamaktadr. nemli olmaktan daha ok seyir456
457
AYIRIM II
EN MKEMMELNDEN AMERKA:
AMERKA BRLEK DEVLETLER
yorlard; bunlarn gelime dneminde imdiki zaman dnr oldular. imdi, younlama dneminde, rekabeti ve ele geirme ansn
azaltan devasa firmalarn, tekellerin dneminde, hasetle arkalarndaki
altn aa dnyorlar". Richard Hofstacher adl iyi bir gzlemci byle
konumaktadr (1955).
ok gen olan Amerika, biraz yalanmtr. Tarihe ulamtr,
kendini yarglama noktasna ulamaktadr. Dn, gemile ilgilenmeyi reddetmesinde, korkun bireyciliinde veya tecritiliinde, bireyin
veya ulusun zgrln yabanclatran hereyi reddetmesinde,
"Amerikan uygarlnn dayand bir kltrel ve siyasal gelenek birlii" olduunu farketmektedir.
Zaten bu gelenek, tam da ABD'nin modern hayat koullarnn
tehdidi altnda deil midir? Gemi onun srtna binmeye balamtr.
460
Amerika uzun bir sre boyunca, daha nceki gnlerin glgesi stne dmeyen, gemiin adeta kendiliinden hemen silmedii yeni
bir kader yaadna inanmtr. Kural, balayan veya kk salandan
kamak, beklenmeyene oynamakt. Opportunity (frsat) kelimesi, insann karsna kan ans, anahtar kelimedir: insan adna layk her
kii, karsna kan "frsat" yakalamak ve bunun ona saladklarnn snrna kadar gitmek zorundadr. Her insan kendini bu "rekabet"n iinde kantlar ve snar.
Bylece ABD bir ortaklk gibi davranmtr; bu lkenin gemii, adeta hemen ve tamamen yakalanan ve gencide baarya ulalan
bir dizi anstan ibarettir. nce bu eski ve yakn tarihli anslarn bilanosunu kartmakla yelindim.
Smrgeletirme ve Bamszlk
Birinci ans, Amerikan ky kesiminin aslnda gecikmi fethi
ve salam bir ekilde iskndr. Yerlemek, varolmaya balamaktr.
Amerika'nn lamairnndaki kouturma, Christopher Colombus'un devrimci yoluculuuyk (1492) almtr. Kazanl kan ispanya'dr (Kastilya). Bundan sekiz yl sonra, 1500'de, Portekizliler Alvarez Cabrai ile Santa Cru/ lkesini ele geirmilerdir; krmz bir boya
veren tahtas {pao bnsl) buraya Brezilya adnn verilmesine neden
461
olacaktr. Sonra, tccar veya korsan tekneleri (veya her ikisi birden),
Terre-Neuvc'den (yzyln bandan beri bilinmektedir), Amillere,
Florida'ya ve Brezilya sahillerine kadar (o sralarda pratik olmaktan
ok teorik bir Portekiz egemenlii altndadr) tm Yeni Dnya kylarnda grlen Franszlar, Kanada'y kefetmiler (1534-1535) ve
sonunda buraya yerlemilerdir (1603). ngilizler bu koullarda son
gelenler olmaktadrlar: Walter Raleigh, hemen Virginia adn alan sahile, XVI. yzyln son yllarnda demir atm ve orada geici bir koloni kurmutur; May Flower haclar I620'de, sonradan Massachusetts adn alacak blgenin sahilindeki Cod burnuna ulamlardr.
lk bakta, kuradan iyi bir corafya kma benzememektedir:
haliler, krfezler, ok geni bir de stelik bat ynnde Alleghanies
dalarnn sert engeline arpan, bataklikl ve ormanlk sahilleri olan
Chesapeake koyu gibi gerek i denizler tarafndan kesintiye uratlan, i karartc bir ky. Sonu olarak, farkl blgelerin birbirlerine
pek iyi balanamadi ve yava ky ulamnn da bunu pek salayamad geni bir blge. Ayrca, daha sonralar buraya gelen Hollandal ve sveli rakipleri devre d brakmak ve Kzlderililerin sinsi
saldrlarna ramen hayatta kalmay becermek gerekmitir. Franszlar gene de Saint-Laurent'dan yola karak Byk Gller ile devasa
Mississippi vadisini deltasna kadar ele geirmiler, en azndan tanmlar, sonunda igal etmilerdir. Yeni Orleans' Mississippi deltasnda kuracaklardr. Kapsaml, geni bir hareketi baarmlardr.
Oyunun ilk devresini onlar kazanmlardr.
ngiliz kprba artk, spanyolun ileri karakolunun yer ald
Florida ile geni, fazlasyla geni Fransz imparatorluunun (krk peindeki avclar ve faal cizvit misyonerleriyle birlikte) arasna skmtr. ngiliz genilemesi XVIII. yzylda gerekten baladnda,
bat ynnde gl Fransz garnizonlarna toslayacaktr.
Btn bunlarn iinde, "Amerikan" ans nerededir? Herhalde
urada: fazla geni bir alana yaylmayan ngiliz kolonileri, zellikle
kuzeyde, Boston kentinin ykseldii Massachusetts'te ve New York
(eski Yeni Amsterdam) ile quakers kenti Philadelphia'nn kk saldklar Orta blgede salam bir ekilde iskn edilmilerdir.
Metropole ve onun ticari hayatna balanan, in the wilderness
(vahetin iinde) byyen bu kentler, kendi kendilerini ynetme avantajna sahip olmulardr. Bunlar, Orta an tipik kentlerini hatrlatan
bir adeta, serbestlik iinde yaamaktadrlar. ngiltere'deki alkantlar
462
kar zafer kazandklar sava srasnda, 1812-1815'te vurduklar byk darbenin ngiliz ticareti ve filolar iin ne denli byk bir tehlike
oluturduu bylece anlalm olmaktadr. Bunlar ayrca, baz
Amerikan kentlerinin XVII. yzyldan itibaren talihlerinin parlamasn da aklamaktadrlar. ngiliz ticaret dzenlemeleri, bir yandan
Amerikan kolonlerin ihtiya duyduklar tm mamulleri (baka Avrupa lkesi kkenli olsalar da) metropolden almalarn ve te yandan da
hemen btn tarmsal rnlerini (ngiltere'ye girmeleri yasaklandndan serbest olan, tahl, balk gibi baz rnler hari) ngiltere'ye
veya smrgelerine satmalarm zorunlu klmaktadr. Fakat bu dzenlemeler, Pennsylyania'nm ngiltere'den 500.000 liralk mal almasna
karlk, ona yalnzca 40.000 liralk satmasn engellememektedir. Bu
aikr paradoks sklkla zikredilmitir.
Avam kamarasna bu anormal durumu aklamas iin davet edilen Benjamin Franklin'e, "Pekl, fark nasl kapatyorsunuz?'" diye
sorulmutur. Franklin ise, "Fark, Antiilere tadmz ve kendi adalarmzda Franszlara, spanyollara, Danimarkallara ve Hollandallara satlan rnlerle veya Yeni ngiltere, Yeni skoya, Carofina ve Georgia gibi dier kuzey Amerika kolonilerine yolladmz rnlerle
veyahut da Avrupa'nn eitli lkelerine yolladmz mallarla ka464
tnln unsurlarn salayan yakn tarihli endstri devrimi olmasayd neler olacan soracak, ama buna cevap veremeyecektir.
Zaten eer ABD'nin kaderiyle ilgilenilecek olursa, macerann bu
uluslararas vehesinin veya uzaklardaki baarlarnn Bailli de Suffren'in veya Lafayete'in veyahut Benjamin Franklin'in babacan ve gereki meziyetlerinin deil de, bizatihi bu bamszln, 4 Temmuz
1774 tarihli Bamszlk Bildirges'nin ve oluturulmas ok uzun sren 1787 Anayasasnn zerinde durmak gerekir. Bu belirleyici yllar
esnasnda, gen Amerika kendi bilincine varmtr.
Gen bir Amerika, yani belli bir Amerika, ilk biimlenen Amerika: corafi olarak Atlantik kylaryla snrldr; ekonomik olarak ncelikle tarmsal bir lkedir; toplumsal olarak, toprak sahipleri snfnn, Founding Fathers'm egemenlii altndadr, yani Amerikan demokrasisinin kurucu babalarnn snfnn.
Bu kurucu babalarn nasl kimseler olduklarn anlamak in; George Washington'dan Thomas Jefferson'a kadar, dnyann en iyi anayasasn yapma iradesine ve gvenine sahip olan btn bu adamlara
bir an iin bakmak yararsz deildir. Syleneli ok oluyor: Fathers,
Hobbes'un felsefesine ve Calvin'i dinine dayal bir anayasa yapmlardr. nsan, onlar iin de "insann kurdudur" ve "maddeye ynelik zihniyeti" bizzat Tanrnn zdddr. General Knox bunu, Shays
ayaklanmasnn ertesinde George Washington'a yazmtr: "Amerikallar hereyin sonunda insandrlar, bu hayvana ait olan burgulu tutkularyla birlikte insandrlar" (1787).
Bildirge hem ayaklanma hakkn, hem de btn insanlarn yasa
nnde eit olduklarn iln etmitir. Fakat bu mlk sahiplerini, bu
plantasyon sahiplerini, bu speklatrleri, bu para babalarn -bu "aristokratlar"-, heyecanlandran ve canlandran byk fikir, mlkiyeti,
serveti, toplumsal ayrcal gvenceye almaktr. Amerika domaktadr, daha imdiden zenginleri vardr ve bunlarn zenginlikleri ll
olsa bile, dierlerini ynetmeye adaydr. Bu dnce akmn aka
anlamak iin, anayasay kaleme almak zere Philadelphia'da toplanan
Founding Fathers' dinlemek veya onlarn ve benzerlerinin mektuplarn okumak yeterlidir. Gen bir plantasyon sahibi olan Charles Pinckney, cumhurbakan olmak iin en az yz* bin dolara sahip olunmasnn gerektiini dnmektedir. Hamilton, "demokrasinin yzszlne olanak verilmemesini istemektedir. Tpk bir vali kz olan
Peggy Hutchinson iin olduu gibi, bunlarn hepsi iin de, kalabalk
468
"pis ve pespayedir", the dirty nob. Gen vali Morris'e kulak kabartalm: "Kalabalk dnmeye ve akl yrtmeye balyor. Zavall srngenler! Gnete snyorlar, biraz sonra sracaklar...Eraf onlardan korkmaya balyor". Ve Mason itiraf etmektedir: "Ar demokratik olduk... Dier uta fazla uzaa gitmekten kanalm". Yeni ngiltereli u rahip Jeremy Belknap kadar, demokrasinin kutsal ilkelerine mensup bir insan olamaz, ama dostlarndan brine gene de unlar
yazmtr: "Ynetimin kklerinin halkta olduu olgusu bir ilke olarak
ayakta kalsn, ama halk, kendi kendini ynetmeye ehil olmad konusunda dnmeye zorlaynz". te bunlar bir zihniyeti tanmlamaktadrlar. Liberty ve equality ad altnda dayatlan dzen, daha
imdiden kapitalizmin dzenidir ve onun olabildii kadar mtevazidir. ktidar ve sorumluluk zenginlere aittir. Dierlerine se, zenginler
onlara kar olduklarndan, onlar zenginlere kar koruma ayrcal. yleyse, Amerikan anayasasnn kendini devrimci, yeni, eitliki,
adil saymasnn hibir nemi yoktur, nk her zaman bencil ve yrtc olan insan denilen hayvann itkilerini, birini dierine kar oynayarak dengelemeye yneliktir.
1787 Anayasas, fiili durumda bilgece dzenlenmi bir karlkl
arlklar mekanizmasdr. "Bu anayasada iktidarlarn eitli gruplar
arasnda o kadar blnm ve dengelenmi olmas gerekir ki ... bunlardan hibiri, dierleri tarafndan baarszla srklenmeksizin
kendi yasal snrlarn amasn" (Jefferson). Topluma gelince, kukusuz ayrcalklar ve zellikle de kutsal mlkiyet hakk kaldrlmayacaktr, ama ayrcalklara ulaan yolun -yani parann- herkese ak tutulmas gzetilecektir. Hl yeni bir lke olan Amerika'da bu i kolay
deil midir?
Richard Hofstadter, bu lky elenceli bir alayslamayla zetlemektedir: "Babalar, iyi tasarlanm bir devletle, karn kar, snfn snf, grubun grubu ve ynetimin bir dalnn dierini, uyumlu bir
karlkl yoksun brakma sistemi iinde snrlandracana inanlmaktaydlar".
Fiili durumda XIX. yzyl Amerikan tarihi, "salkl rekabet"
ad altnda, zel karlarn geni apl ve yrtc bir mcadelesi olarak
ortaya kmsa da, bu mcadele Avrupa'nn kapitalist lkelerindekinden daha "bedelli", sonra da daha adil olmutur. Amerika'da krlar
yalnzca dar ve kapal bir snfn elinde kalmam, her yerdekinden
daha ak bir toplumda herkesin ansn aramasna ve birgn engeli
469
amasna izin verilmitir. elf made man, bu Amerika'nn klasik imgesidr ve herhalde bugn silinmektedir.
Bat'nn Fethi
ABD daha balangtan itibaren kendini nc bir ulus olarak tanmlamtr. Bunu, ele geirilmesi ve insaniletirilmesi, insann boyutlarna indirgenmesi gereken devasa bir meknla bouan
btn uluslar (ister Rusya, Brezilya veya Arjantin sz konusu olsun)
iin sylemek mmkndr. Corafi yaylma, her gelimenin ilk biimidir (ve dierlerini belirler). Bu genileme ister bir ekonomininki, bir ulusunki, bir devletinki veya bir uygarlnki olsun.
Tarih burada lehte almtr. ABD'nin adeta tek kurun atmadan Atlantik'ten Pasifie gitmesine izin vermitir. Fransa'nn adeta
tam bir sknet iinde, Atlantik'ten Ural'a kadar olan blgeye yerletiini bir hayal edelim. ABD, Louisiana'y satn alm (1803), spanyol Florida'sn 1821'de elde etmi; 1846'da Oregon'u ngiltere'den
alm (mutemelen Kanada'nn zararna olarak) ve sonra fazlasyla
kolay bir savala, Texas, Yeni Meksika ve Kaliforniya'y Meksika'dan almtr. 1853'te payn daha da bytmtr. rnein, Rusya'nn veya Avrupa'nn yerleik hale gelmesini zora sokan korkun
felketler veya istilalar dnlecek olursa, bu nc tarihi kutsanm
bir kolalk olarak gzkmektedir. Fakat gene de devasa bir i olmutur. Gen Amerika'nn buna tek bana gc yetmezdi.
1787 kararnamesi, Bat'da henz igal edilmemi topraklan da
batan beri birlie ait sayma bilgeliini gstermitir. Daha sonra, buralar iskn edildike, 48'e kadar varan yeni eyalet kurulmutur
(49.'su Alaska, 50.'si Havay). En azndan 1776'da balayan ve herhalde 1907'de Oklahoma'daki sonuncu toprak datmlaryla tamamlanan iskn hareketi, tarihi anlatlarn, roman ve filmlerin popler hale
getirdikleri binlerce biime brnmtr (ilk gmenlerin tenteli arabalar ve ok atan kzlderililerle mcadelelerinden, sonuncu gmenlerin iki okyanus arasnda kurulmu olan demiryollar zerindeki yava yolculuklarna kadar). Ama, kahramanlk dnemi Far West'n bu
fazlasyla iyi bilinen grntlerine geri dnmenin gerei var m?
Alt izilmesi gereken, "snr"n, Beyazlar tarafndan fethedilen
mekann ne denli byk bir maddi ve manevi macera olduudur. Mad470
delerin aydnlatldklarn ve buralardan tramvay geirtildiini farkedeceklerdir. Ama bu tan da buralara ev yaplmas, arsalarn daha abuk satlmas iin uluyor denilmektedir". Dakota eyaletinin 1878'de
kurulan bakenti Bismarck'ta Alman gmenler egemendirler ve ehrin kruluundan be yl sonra Capitol'n aln yapmlardr.
"Bismarck halk muhteem bir al treni yapt. Yalnzca belli bir
ahsiyet olan James Bryce' (1888'de Amerikan Demokrasisi'm yazacaktr) armakla kalmadlar, ayn zamanda eski cumhurbakan ve
nl asker general Grant' da davet ettiler; davetlilerin arasnda, Beyazlara kar ayaklanarak n kazanm byk bir Siyu efi olan Sitting Bull de (Oturan Boa) vard. Ve bu reis, trenin parlakln artrmak zere kendi dilinden bir ka sz syledi. Ama pozitif kafal bir
sko olan Bryce' en fazla artan, Capitol'n kentin 1.500 m. uzanda yeralmasyd. Bismarck halk onun aknlna ard. Ona,
ama kent byyecei iin,, Capital'n bugnk yerleim alanndan
ok uzak olmas gerekiyor dediler" (Louis Girard).
Grdnz zere, dier hepsi gibi bu kent de imdiki zamann
tesine tamaktadr. Her ekonomik hayatn srrna uygun olarak,
avans halinde yaamaktadr. Sahip olduu paraya gre deil de, gelecek (gelecek veya gelmeyecek) paraya gre hesap yapmaktadr. Hayranlk veren nokta, btn aksiliklere, rnein 1873'teki gibi eilimin
tersine dnmesine ramen, parann hep gelmi olmasjdjr. Bahisler
ou zaman kazanlmtr.
Bat'y ve Far West'i fetheden Amerika esas olarakprotestardr. Protestanlk, aniden ortaya kan bu g insani durumla, insanlarn mekn iine dalmalarndan tr tek bana yz yze kalmtr.
te bu insanlar, balarnda papazlar olmad halde, yalnzca
Kitab Mukaddes okuyabilmektedirler. Kukusuz bu gmenler bir
cins Orta ada yaamaktadrlar ve kendiliinden hale gelmi dinsel
hayatlar olaan olarak olduka canl, bazen de Utah'n kurucusu
Mormonlar tarikat rneinde olduu gibi, sapknlklarn icad konusunda verimlidir. Amerikan Protestanlnn liyakati, bu atei beslemek, canlandrmak olmutur. Bu onun tarihinin en gzel sahifelerinden biridir.
Bunu baarabilmek iin, devine uyum salamas, kendini basit472
lelirmesi, eer deyim yerindeyse varolan mezheplerden (Congregationi-stler, Bpiscopalienler) kopmas, ilahiyal eilimini veya ibadetini
azaltmas, gze hitap eden toplantlarn heyecan ve oku zerine yatrm yapmas gerekmitir. Vaftize i, Metodist, sa'nn mezleri tarikatlarna mensup gezici papazlar, bu i harika bir ekilde baarmlardr. Protestan rev/V/'larnn (uyan) modelini nceden saladklar bu gnl dinini onlar icat etmemilerdir. Ama onu, her zaman
"bireysel bir ilahiyatla, "bireyin egemenliine ve "inanlara deil de,
eylemlere" dayandrarak, kendini uyarlamay, basitletirmeyi bilmilerdi. sa'nn dili arlk, dolaysz ve basit bir konuma haline gelmitir.
Baij'yadin gtren bu adamlar, asi amalarnn tesinde ve byle
bireyi arzu etmemi olmalarna ramen, American way of life, Amerikan hayat tarznn modelini, yeni gelenlerin 1860 ve 1880'lerden
sonra proteslan olmasalar bile uymak zorunda kalacaklar Amerikan
uygarlnn paftasn oluturmulardr.
Hem mminlerin, hem de papazlarn bu kendiliinden hareketleri, aslnda sradan insanlarn, "Kilisenin yegne yaratclarnn" eseri
olmutur. Bunlar, aslnda gerek fatihler olduklarndan, tpk gerek
fatihler gibi, "snr" alannn geni topraklarn corafi olarak paylamlardr. mezler, kk kiliselerini Bat'da ve Middle West'te
kurmular; Metodistler kuzeybat, Vafzciler gneybat ynlerinde
ilerlemilerdir. Bunlarn eylemleri kabaca, Yeni Dnya'ya gelen spanyollar XVI. yzyldan itibaren yeniden hiristiyan yapmak zorunda kalan ve Yerli kitlesini sa'nn dinine eken, bylece bugn Latin
Amerika'nn temelleri olan sler kuran spanyol misyonerlerinin faaliyetine benzemekledir.
Endstrileme ve Kentleme
ABD'nin 1880'dett bugne sramak deiimini belirlemeye,
bir tek endstrileme kelimesi yetmez. Bu yzyl veya adeta-yzyl
boyunca esas itibariyle tarmsal bir lke, aadaki rakamlarn iaret ettikleri gibi esas olarak endstriyel bir lke haline gelmitir.
Eer kentler devasa bir ekilde bymeselerdi, bu mtasyon mmkn olamazd.
473
Tan m
Endstri
1880
1899
1909
1919
2,4
9,3
4,7
1 1,4
8,5
20,6
23 ,7
60 ,4
B . Krsal Nfus
(milyon kii ve yzde olarak)
Nfus
Yzde
1880
1899
1909
1919
1950
32,9
65
39,3
51, 7
41 ,6
45 ,3
44,6
36,4
15,6
474
letirdii, niteliksiz, sefil bir emek gcne ihtiyac vardr. Eer bunu
kendi evinde salayamazsa, baka yerlerde arar.
Yeni gelenler, Amerikan endstrisine ucuz emek gc salamlardr; bu da, bu endstrinin nce hareket etmesini, sonra da atlm yapmasn salamtr. Bu emek gc ayn zamanda, New York1
un prototipini ve dierlerinin yaklaamad birincisini meydana getirdii devasa kentlerin fakirlerini ve proleterlerini de salamtr. stisnai bir genilikteki bir kentleme yol almaya ara vermemektedir.
Nitekim, Boston'dan Washington'a kadar olan tm Atlantik kesimi,
bugn tek ve ayn kent haline gelmitir. Bir corafyacnn Megalopolis adn verdii bu oluum, baz nadir boluklarda, aalara, birka
ilenmi tarlaya, birbirlerine bitien ve karan banliylere yer brakmaktadr. rnein Princeton niversitesi, New York ile Philadelphia
yerleim younlamas alanlarnn arasndaki bu ot ve aa rezervlerinden birinin iinde ykselmektedir: Eer dikkatler bir an iin azalrsa, buras komusu olan bildik canavarlar tarafndan istila edilecektir.
Ancak bu badndrc dnmlere ve yeni insanlarn kitlesel
gelilerine ramen, Amerikan uygarl dayanmtr. Hereyi, makineleri, atelyeleri, "nc sektrdn badndrc geliimini, Avrupa hayatnn bugn ancak yaklak bir imgesini sunduu otomobil
kaynamasn ve nihayet proteslan olmayan gmenleri zmlemitir.
Amerikan uygarl aama halinde biimlenmitir. Atlantik kysnda; Atlantik'ten Pasifie; nihayet endstrilemeyle "dikine". American way of life'in unsurlarn herhalde ikinci aama,
Far West ve yeni protestanlk saptamtr: bireye sayg, en u noktasna kadar basitletirilmi ve eyleme doru iddetle atlm dinsel
bir iman (yardmlama, birlikte ark syleme, toplumsal dev...),
dier dilleri yokeden ngilizcenin ncelii.
Bylesine bir toplumun dindar olduu sylenebilir mi? Evet,
aratrmalar halkn neredeyse % 100'nn dindar olduunu bildirmektedirler. Benjamin Franklin bunu daha 1732'de (yani Amerika'nn
daha ilk zamanlarnda) sylemiti: "ABD'de tanrszlk bilinmez,
inanszlk nadir ve gizlidir". Bugn bile, resmi sylem tanrnn damgasn tamaktadr. ster Woodrow Wilson'nki veya isterse general
Eiscnhower'n ki olsun, Amerikallarn da doru olan her giriimi
bir "hal seferi'" olarak grlmektedir. Ayn ekilde, her toplumsal
476
farklln mutlaka dinsel bir da vurumu vardr. Toplumsal basamaklarn en altnda, halka ok yakn duran vaftzciler vardr; Metodistler alemi kesinlikle daha kibardr; nihayet ngiliz-Anglikan kilisesinden kaynaklanan grkemli ayinleriyle Episcopalien mezhebi (yani
piskoposlar olanlar) sekinleri temsil etmektedir. Bir tarihinin de
yazd gibi, bu sonuncusu ayn zamanda yeni zenginlerin de kilisesidir, "kt gemii temizleyen bir sabun".
Gerekte, Amerikalnn kendi inancn nasl kavradnn pek
bir nemi yoktur. nk dinsel toplum, hogrl, oulcu, birbirlerinden farkl mezhepler halinde blnmtr ve tek bir gerek Kilise
vadr, o da Katolik kilisesidir. Ayn ailenin iinde farkl mezheplerden
yelerin bulunmasnda alacak birey yoktur, nk inanmak kouluyla, herkes inanma biiminde zgrdr; tek zorunluk inanmaktr.
Boston'da ultra-modern bir mimarisi olan kk bir kilise grmek
mmkndr. Giriinde, inanc her ne olursa olsun dnyann btn
nananlarna dua etmeleri iin tahsis edilmi olan bu yerlerde, hibir
zel ibadetin yaplamayaca bildirilmektedir. Karanln iindeki
yegne k lekesi, bir suna hatrlatan bir duvar yar, atya konulmu bir aklktan k almaktadr.
Bir Avrupal, eer Bat tarzndaki laisite ve tanrszln ve zellikle de Fransz tarz ynetsel ve eitimsel laisitenin Amerika'da ok
az uygulandn, hatta byle bireyin kabul edilemez olduunu bilmiyorsa, bunun muhteem bir hogr olduunu dnecektir. Buna
karlk, belli bir dinsizlik, aklclk belli bir modaya sahiptir. Bu moda, Darwin'in Trlerin Kkeni (1859) veya Renan'n isa'nn Haya/f'ndan (1865) bu yana Avrupa'da gelimekte olann ayndr. Bu rasyonelletirme, giderek daha mulak hale gelen bir yaradancln
ykselmesinde kendini gstermektedir.
Amerika'nn kltrel tutarl asndan nemli olan; bata rlandallar, sonra da Almanlar, talyanlar, Slavlar, Meksikallar olmak
zere, gmenlerin katoli ki iinin a priori zor engelinin temsil ettii
ey ve bu katolikliin sonunda Amerikan hayatna uyarlanmas, iyi
uyarlanmas, btn ereveleriyle uyumlu hale getirilmesidir. lk katolik kitlesinin -rlandallar- bu konudaki rolleri belirleyici olmutur.
Her halkarda, Katolik kilisesi dnya apndaki birliini ve hiyerarisini kurtardysa da, ounlukta olduu lkelerdeki tutumunun tersine, burada kendiyle devletin ayrln kabul etmi ve ayn zamanda
Amerikan milliyetiliinin erevesi iine tamamen girmitir; ve ni477
oturan rlandalnn; ikinci veya nc kuaklan "dantel perdeli" rlandalya kadar katetlii yol uzun olmutur. Bylece Amerikan zenginliinin ykselen dalgalan, ilk katmanlarn yeni gelen insan dalgalar zerinde ykselmelerini salamtr.
Bu ilk uygarlk, ngiliz kkenlerinden erkenden ve gl bir ekilde koptuysa da, sonradan Avrupal haline gelerek Anglo-Saksonluunu kaybetmemitir. Kta Avrupa's, Akdeniz gelenekleriyle
Kuzey geleneklerini hep harmanlamtr. "ABD'de bu iki uygarln
yorumu yoktur, Anglo-Sakson cazibesi hereyi zmlemitir" (Andre
Siegfried). Ve bu durum, ngiliz Kanada's hari, tarihin ktann tmn zlellikle spanyol-Portekizli, sonra da talyan gyle vurgulanan tamamen Latin bir dnya haline getirmesinden tr, hayflanlacak bireydi. ki Amerika'nn bibirlerini iyi anlamadklar, birbirlerini anlayacak konumda olmadklar bir vakadr. Ve bu, u ann bir
dramdr.
479
AYIRIM III
KARARLILIKLAR VE ZORLUKLAR:
DNDEN BUGNE
er. Eskinin uygar hayatnn, av partilerinin, msr alkolyle (moonshine) sulanan sohbetlerin zlemini eken bir Gneyin. Siyah ve beyaz
olan ifte gerek ve kukusuz ifte yalan.
Ksacas, ilk smrgeletirilen Kzlderili, Avrupalyla mcadelesi esnasnda, artk yalnzca rezervlerde, yokolmu bir rkn temsilcisi olarak kalarak ortadan silinirken, zenci byle bireyi hi de istemedii halde, o onun yrtc rakibi olarak ortaya kmtr. ABD bylece, resmi dzlemdeki o kadar tedbire ramen gerekten zgrleememi bir koloniye, arl ve varl hereye ramen ayakta kalan
etnik bir aznla sahiptir.
XIX. yzyln ortasnda, kleciliin kaldrlmas veya srdrlmesi tartmas, i savaa yol amtr (1861-1865), fakat bu,
Gney eyaletleriyle Kuzey eyaletlerini ayran ve kar karya getiren ok ynl karde kavgasnn vehelerinden yalnzca biridir.
1
Kuzey endstrilemitir, yksek gmrk tarifelerinden yanadr. Pamuk satcs Gney, daha yksek nitelikli olan Avrupa mamullerini satn almay tercih etmektedir. Ak kap rejimini talep etmektedir.
2
Kavgann siyasal vehesi: Biri cumhuriyeti ve dieri demokrat olan iki taraf, iktidar kavgasndadr. Demokratlar daha ok
Gney, Cumhuriyetiler daha ok Kuzey yanldrlar.
3
Bu rekabet, bir dl sz konusu olduundan daha da etin
hale gelmektedir. Batda oluan yeni eyaletler, bloklardan hangisine
eilim gstereceklerdir?
4
Bunalm, uygulamada ar bir sorun kartmtr. Birlik
iinde yer alan eyaletler. Birliin merkezi tarafndan alnan u veya
bu kararlara kar kabilirler mi? Birlikten kma, blclk yapma
haklan var mdr?
Btn bu tartma konulan, iki hasmn kleciliin kaldrlmas
konusundaki iddetli uyumazlklar iinde billurlamlardr. Gney sava balatmtr (12 Nisan 1861, Fort Summer kalesine saldr), ama sonunda, 9 nisan 1865'te, korkun bir i savatan sonra teslim olacaktr. Anayasada yaplan, 18 Aralk 1965 tarihli 13. deiiklikle klecilik kaldrlmtr. Bu tedbir, yaklak 5 milyon zenciyi
kapsamaktayd (1870'te 4.800.000); bu say, 33 milyon Beyaz karsnda, toplam nfusun % 12,7'sni temsil etmekteydi, bu oran zaman
483
iinde artacaktr: 188O'de % 13,1. Ama daha sonra Avrupallarn gleri nedeniyle dzenli olarak kalarak, 1920'de % 10'a inecektir. Bu
oran imdilerde sabittemie benzemektedir.
Zencilere tannan siyasal avantajlarn beyhude ktn gsterecek gndelik hayata ilikin binlerce rnek verilebilir. Siyasal haklar
saptrlm, zenci "alt konumda" kalmaya devam etmitir. stelik
Gneyi 1914'ten nce terketmemi (burada bu alt konum, adetler ve
gelenekler nedeniyle kendiliinden srmektedir) ve burada 1880'lerde
balayan endstrileme iinde, kendine ancak ar iler, dz iilikler bulabilmitir, nk en avantajl yerlere beyazlar yerletirilmektedir. Kuzeye ynelik zenci g ancak Birinci Dnya Savayla boyut
kazanm ve siyahlar New York'un Harlem mahallesine, "kara kuak"n oluturduklar Chicago'ya, Detroit'a... yerlemilerdir.
Siyah aznlk, Amerika'nn ekonomik atlmn izlemi,
onunla btnlemitir. Bugn onun da zenginleri, hatta yeni zenginleri, niversiteleri, mzisyenleri, airleri, yazarlar, kiliseleri vardr. Ama gerek eitlii yakalayamamtr.
Andre" Siegfried'in 1956'da yazd gibi, "sistematik bir iyimserlik iradesinin yle sanlmasna yol aabilecei ve birok Avrupal ziyaretinin bu konuda yanldklar gibi, sorunun artk zldne
inanmamak gerekir. Gerek, geleneksel toplumsal dlamalarn hem
kuzeyde belli bir artla birlikte), hem de gneyde (belirgin bir art
olmakszn) srd ynndedir. Dou'da ve Orta Batda siyahlarn,
beyazlarn hayatna giderek daha fazla kartklar kukusuz grlecektir, sekin renkli birinin bir akam yemeine veya toplumsal bir
toplantya arld olacaktr; daha dn takibata urayan rkn giderek daha fazla sayda temsilcisi, seimli kamu grevlerine gelecektir.
Bunlara bakarak, engelin yaknda kalkacan veya byk oranda ineceini dnmek iin ise ok erkendir. Zenci, kendini ABD'de Amerikal hissetmektedir ve rknn hi zikredilmeden byle ifade edilmeyi istemektedir, ama beyazlara gre "Zenci bir Amerikal" olarak kalmaya devam etmektedir, ki bu ok farkldr. Renk, tam bir zmlemenin nndeki en byk engel olarak kalmaya devam etmektedir".
Aslnda Zenci sorunu, kltrel deimelerin meydana geldikleri
(eer meydana gelirlerse) umut krc yavalklarn iinde yer almaktadr. nyarglar, antipatiler, tavr koymalar (Faulkner'in romanlarna
484
baknz), bu alanda daha ok dne ait olarak kalmlardr. Ayrmclk, lin (ok nadir), ak veya gizli husumetler, onlar dlamas gereken hareketlere nazaran gecikmi elerdir. Fakat ne olursa olsun, bu
hareketler gene de balamtr. Federal hkmetin sonunda galip geldii Little Rock'taki okul olaylar (yaknlarda kartlan yasaya ramen, Arkansas valisinden destek alan Beyaz okullar Zencileri kabul
etmeyi reddediyorlard); sorun ve ayrmclk tutkular ne kadar rktc olsalar da, gelecein hangi ynde olacan iaret etmektedirler.
Ancak bu gelecek ok yava yaklamaktadr ve yalnzca siyah rkn
artc sabr, siyasal meruiyetilii, zmn barl terimler
iinde kalaca konusunda umut vermektedirler.
Sonuca varmak zere, acaba zenci sorunundan, hem genel olarak
Amerika'nn, hem de sempatik ve sabrl u siyah Amerika'nn bir
kt talihi olarak sz edilebilir mi? Kukusuz hayr, nk Amerikan
hmanizmas, kendini onun araclyla yarglayca ve ykselecei,
amas gereken bir glkle kar karyadr. Kukusuz hayr, nk
bu Afrika, ABD'ye zel, zgn bir kltrel katkda bulunmu ve
bunu Amerikan uygarlyla btnletirmitir (zellikle mzik alannda). te yandan bu Afrika, maddi ve entellektel olarak, dnyann
btn siyah topluluklarnn en gelimiidir. alkandr ve Amerikan
cemaati ile uygarlnn arklar arasndaki yerini almtr. Zaman
onun lehine alacaktr ve eer Amerika'nn bu ar i elikisi ortadan kalkmazsa, srekli bir entellektel ve ahlki sknt kayna olmaya devam edecektir. Bunu hi kimse istemez. Amerika'nn mutlu bir
zm bulmas ve benimsemesi gerekiyor.
di ilerlemeyi harekete geirmitir. Ve artk siyasal rejimi ne olursa olsun, her lke bunu taklid etmeye, ayn noktaya ulamaya almaktadr. Nihayet, gcn ve ou zaman gerekten kar gzetmediini
inkr etmenin olanaksz olduu Amerikan idealizmi de, i dnyasnn
bu istilac maddeciliin bir cevap, bir ka bir karlk olmaktadr.
Kaptalizm bu lkede, ou zaman vicdani rahatszlk yaratmaktadr.
Bundan da tesi, 1914 veya 1848 ncesindeki Avrupa gibi ykc
olamayacak kadar zengin, hi kukusuz devrimci olmayan, pragmatik
bir toplumun arl altnda, bu kapitalizmin giderek insaniletirilmesi sz konusu deil midir?
Daha nce grdmz zere, 1870'lere kadar tarmsal kalan bu
lke, sanki tek bir darbede en badondrc dnmlerden birinin
iine girmi ve endstriye, zenginlie ve gce birdenbire kavumas
karsnda adeta arp kalmtr. Altlar Avrupa's, Ortak Pazarn
kurulmasndan bu yana, maddi hayattaki hzl bir gelimenin ne demek olduunu renmektedir. Bizim lkelerde, hibir ey bu ykselen dalgalardan kurtul amam aktadr. Ve bugnn Avrupa'snda, pragmatik bir sosyalizmin ykselmesi de rastlant deildir. Amerika'da da
kapitalizm, kariyerini ayn ekilde uyum salayarak, tavizlerini artrarak, eer deyim yerindeyse, ilerlemeyi paylaarak srdrmtr.
XIX. yzyl sonunda trusf terinden, i pazara egemen olan iki veya
ok byk firmaya (oligopoller) doru ok byk bir evrim kaydetmitir.
Gelime yolu zerinde frenlenen ve saptrlan bu gelimi kapitalizmin, Amerikan maddi hayatnn ve bunun tesinde siyasal hayatnn ve uygarlnn harekete geiricisi olmay srdrd aka ortadadr. Kendi dnrken onlar da dntrmtr. Amerikan uygarlnn gncel ve srekli bunalmnn kkeni ksmen burada yer almaktadr.
Bu evrimi kavrayabilmek iin, bir anlna trstler dnemine
(trust: gven; truestee: ynetici) dnmek gerekir.
Hukuki adan bakldnda, trust kelimesinden, farkl irketlerin hisse senetlerine sahip olan ve kendilerini temsil iini trustees'e
brakan bir hissedarlar birliini anlamak gerekir. Bunun sonucunda,
bir trustees grubu, aslnda kurulu nizamnamelerine gre birlemeye
haklar olmayan irketleri fiilen birletirmi olmaktadr. Demek ki
486
burada yasal boluklardan bir yararlanma sz konusudur. Bu trusflerden bazlar, yakn, tamamlayc faaliyetleri biraraya getirmekte ve
gl gruplar sz konusu olduunda da, ABD'nin devasa byklnn ilerini her zaman gletirmesine ramen, bir tekel kurmay doal olarak hedeflemektedirler. John Rockefeller'in (1839-1937), StandardOH'i (Ohio'da) kurduu 1870'ten, Standard mut'nn fiili oluma tarihi olan 1879'a kadar srdrd ve baarya ulatrd ilem, bunlara bir rnektir. Bu trst, i alannn asl snrlarnn dna
tamaktadr, nk petrol kartlmas, tanmas, tasfiye edilmesi ve
satna (ncelikle darya) ilikin bir dizi firmay btnletirmitir;
bunlar ksa bir sre sonra, otomobil alanndaki muazzam atlma balanacaklardr.
I897'de kurulan United States Steel Corporation, kukusuz bir
trst ve bundan da fazlas ok byk bir firmadr. Standard"m ilerini brakm olan, ama speklasyon alann brakmam bulunan ve
o sralarda hibir mali denetim olmamasndan yararlanan John Rockefeller, devasa bir servet ym -daha sonra geni apl yardm faaliyetlerine giriecektir- ve Superior gl civarnda demir madeni yataklar satn almtr. Aslnda bunlar, deme sknts iindeki mterilerinden edinmitir. Ksa bir sre sonra, demir cevherini byk
Gller zerinden tamak zere, gizlice bir ilep filosu na ettirmitir. Daha sonra, iyilikten daha ok zorla, Pittsburgh'taki byk elik
fabrikalarnn efendisi elik kral Andrew Carnegie'yle (1835-1919)
anlamtr. Bankac Pierpont Morgan'n da ie karmasyla, u
dev U.S. Steel Corporation kurulmu ve Amerikan elik retiminin
%60' "trstlenmitir". Sonuncu eylem olarak, grubun hisse senetlerini borsaya sokmadan nce, Pierpont Morgan grubun sermayesini, yani
deerini iki katna kartmtr. Bu da, in ok gibi frlayaca beklentisi zerinde, hakl olarak speklasyon yapmak demektir.
Daha bakalar da zikredilebilecek olan (ve zaten, demiryollar
irketleri arasndakilere ilikin olarak sklkla zikredilmektedir) bu
ilemler, bir teknii ve bir iklimi, yrtc ve Machiavelli'nin dnemindeki siyaset gibi hi pimanlk duymayan bir kapitalizmi tanmlamaktadrlar. Zaten bir Rockefeller, bir Carnegie, bir Pierpont Morgan, Rnesans'n kararl hkmdarlarndan, bir bakma o kadar da uzak deillerdir.
lerdeki bu sramay, Kaliforniya'da altna hcum (1849) veya
daha da iyisi, Gneylilerin Appomatox'ta teslim olmalaryla (1865),
487
t
\
\
;,
i
i?
\
:
\
I
('
489
linde sunmaktadr; ve Amerikan uygarlnn tm, kendini onun dzeni, toplumsal ebekeleri boyunca ifade etmektedir. Bu durumda
onun btn unsurlar nasl saylabilir? Daha imdiden otomasyonun
mucizelerine doru giden rasyoneUetirme; istilac, mthi gl bir
reklamclk sayesinde standart hale getirilmi zevkleri olan devasa bir
trde pazar iin seri retim; bunlara bir de byk iletmelerde, adeta
bir cins iileri ve dileri bakanl olan human relations ve public
relations birimlerini ekleyelim. Bu birimler, iletmenin kendini kamuoyu, tketiciler ve zellikle de iilerinin nezdinde merulatrmasna hizmet etmektediler. Bylece, herbiri ayr ayr deerli binlerce
ayrnt ortaya kmaktadr, ama asl nemi olan, btne hkmeden
ekonomik oyundur. Bunun arkasndan dier nemli nokta, bu oyunun
kurallarn, snrlarn, baarlarn, hereyi srkleyen hareketini belirlemektir. Bu amala, unlar arka arkaya gndeme getirelim: XIX.
yzyl liberal ekonomisinde piyasann rol; oligopoler, sendikalar,
federal hkmet.
Piyasa (tabii ki serbest olarak farzedilmektedir), liberal iktisatlar asndan, ekonomik hayatn tmnn dzenleyicisi ve adalet salaycs idi. Kutsal rekabet kurumu araclyla, herkesi ve hereyi
kendi yerine yerletirmekteydi. Kapitalist gelenee gre ideal ekonomi; rekabetin tam iledii (yani tekeli olmayan); devletin mdahale
etmedii; dengenin arz ve talebin karlkl etkisiyle kendiliinden
olutuu, enflasyonun anormal ve mcadele edilmesi gereken olgular
olduu bir ekonomiydi. lk kez XX. yzylda ortaya km olmayan
isizliin iyi aklanmas gerekmekteydi. Ve bu konuda sendikalarn
anormal basklarnn sulanmasna varana kadar ileri gidilmekteydi.
Eski bak assni tamamlamak zere, retim yapmann her
zaman iyi birey olarak kabul edildiini ekleyelim. Yaratlan her mal,
Jean-Baptiste Say'in 18O3'te formle ettii Mahreler Yasas'no. gre,
mbadeleleri hzlandrr: "rnler, rnlerle mbadele edilirler"; yleyse birey retmek, ek bir mbadele parasna sahip hale gelmektir.
Adam SmmYlen Bentham'a ve Ricardo'dan Jeap-Baptiste Say'e ve
byk Arthur Marshall'a kadar btn liberal iktisatlar bunu retmilerdir. Ksaca sylemek gerekirse, ekonomik hayatn bu rekabeti "model"inde, tasarruf ve yatrm eilimi de dahil herey kendiliinden dengelenmekteydi. Zaten denge bozulduunda, bu dengeye
geri dnmek iin faiz hadleri zerinde oynamak, duruma gre ykseltmek veya drmek yeterliydi.
490
leinde glntr; bunun anlam, bu reticinin fiyatlar zerinde hibir etkisinin olamayacadr. Fiili durumda, reticilere egemen olan
fiyattr. Ayn ekilde, gz kamatrc gelimeler kaydeden Amerikan petrol irketlerinin "petropole" rgt ile, sefil madencilerin almasna sadk kalan ve teknik gelimenin ancak devletin mdahalesiyle mmkn hale gelebildii, 6.000 kk letmenin khnelii arasndaki fark da ok byktr.
Ancak piyasa roln tekrar bulmaktadr. Fiyatlar byk firmalar elbette hi artmam aktadr; onlar bu fiyatlar nceden denetlemekte ve "en saf ve en drst" rekabete sadk kalarak, rakip firmalarn ykseli veya d ynndeki kararlarnn yansmasn hesapladktan sonra fiyat belirlemektedirler. Bunun sonucu olarak, fiyat devlerin gvenliini ve krn garantiye alacak bir ykseklikte belirlenmektedir, tte bu nedenden tr, kk firmalar bu nisbeten dk
fiyatlar sayesinde yaamlarn srdrmeye devam etmektedirler. Bu
koullar altnda, fiyat mcadelesi bir yana brakldndan, aslnda
bir "bolluk ekonomisi"nin lks olan reklam savana giriilmektedir. Yokluk eken bir ekonomide reklamn varln dnmek
mmkn deildir.
Ancak, iki yz dev (1929 bunalmnn sarsalad bankalar, artk
bunlar denetleyemiyorlarma benzemektedirler), rekabetsiz veya paylamsz bir saltanat srdrmekte deillerdir. Satlarn birka elde
younlamasna neden olan organik hareket (en azndan, birka modernlemi sektr iin) ayn zamanda satn almalar da dier birka
elde younlatrmtr.
reticilerin "ekonomik gc" bylece, alclarn "telfi edici"
gcne arpmaktadr ve bu iki yanl oyunda, tekellerin kr iki yanda
da oluabilmektedir. Ya ok saydaki alcnn karsnda tek bir byk satc, ya ok sayda satcnn karsnda byk bir alc veya olduka sk rastlanlan bir k olarak, her iki yanda da bir devin varl
sz konusudur. O zaman, bu duruma bir ekidzen vermek gerekmektedir. elik satclarnn, Detroit'te "keyfi fiyatlar" saptama gibi bir
fantezi iinde olduklarn varsayalm. Bylesine fiyatlar, Detroit'in
otomobil imalatlar gibi byk ve gl mterilere dayatmalar
g olacaktr.
Bir oligopol tabii ki hem alc, hem de satc roln oynayabilir;
nce ekonomik gc, sonra telfi edici gc veya her ikisini birden
oynayabilir. Fakat olaan olarak ayn olan bu iki faaliyetin arasnda,
493
Federal devletin neminin New Deal'den beri neden srekli arttt anlalmaktadr. O sralarda Hoovcr yanlzca 27 yardmcya sahipken, Truman'n dorudan kendine bal 325 yardmcs ve 1500
memuru vard. Beyaz Saray eskiden bakann almalarn yrtmesi iin yeterliydi. Bugn onun karsnda Executive Office Building
ykselmektedir ve yeni brolar buraya da smaz hale gelmilerdir.
ktidar yava yava Beyaz Saray'da younlamakta ve arln tm
lkenin zerinde hissettirmektedir. Byk boyuta ulam bir brokrasi, yetimi bir uzman ordusunu devreye sokmutur. Ve bu brokrasi, eskiden seim sonularna gre memurlarn tmnn deimesine yol aan Spoils System'in sonularna kar gvenceli hale
gelmitir. Brokrasinin bu yeni sabitlii, tek bana bir devrimdir.
Bakan artk nitelikli bir icra personeline hkmetmektedir.
Ekonominin onlarn araclyla ynlenmek zorunda olduu ve
ynlenebildii belirleyici sorunlarn ilevinde rgtlenen Federal devletin muazzam sistemi, ayn anda toplumsal sorunlarla da zorunlu olarak kar karya gelmektedir. Snrl olsa bile bir ekonomi ynetimi,
belli bir sosyal ynetim olmadan dnlebilir mi?
Devlet ekonomik rgtlenmede belli bir sorumluluk almaya balad andan itibaren, toplumsal adaletsizlikten de sorumlu hale gelmektedir. Kesinlikle hibir haklar olmayan ve iki milyon paradan
meydana gelen bir proletarya oluturan iftlik uaklar gibi, sendikalarn kysnda veya aka dnda kalan u Amerikallar bilmezden
gelemez. Acaba asgari cret ihdas m gerekir? Acaba Avrupa tarznda bir toplumsal gvenlik sistemine mi ynelmek gerekir?
Tek bana birok eski sorunu zm, ama bazlar ok acil birok yenisini de kartm br bolluk ekonomisinin iine, bylece toplumsal bir siyaset dahil olacaktr. Her halkrda, mthi bir ekilde
bireyci olan ve hereyden nce bir insann kendi olanaklaryla "baar" kazanma kapasitesine sayg duyan Amerikan uygarlnn geleneklerine bir elme atlmas sz konusudur. Devletin toplumun rgtlenmesine mdahalesi, her ABD yutrtan rahatsz etmektedir. Ama
bugn bundan kanmak mmkn mdr?
Bu tercih gln ve zorunluunu rneklendirmek zere, kinci Dnya Sava ertesinde ABD'ye snan Sovyet vatandalarnn,
izlenimlerini bir sosyologa anlatrken ortaya koyduklar dncelerini
zikredelim. Bunlar yeni hayatlarnn maddi adan daha iyi olduunu
kabul etmekle birlikte, Sovyet rejiminde sahip olduklar bedava tbbi
495
hizmet ve bundan da fazlas, hastalk karsndaki eitlii zlemle anmaktadrlar. Bir Fransz bile, Atlantiin teki yakasnda, Amerika'nn
ok zengin olmasna ramen bir benzerini sunmad kendi sosyal gvenlik sisteminin deerini kefetmektedir. Bir Amerikan niversitesinin gen bir hocas, tedavisi olanaksz bir hastala yakalanmtr.
Artk iini yapamamaktadr. Ne olacaktr? Size, onun sigorta yaptrtmay ihmal ettii sylenmektedir. te, kars ve ocuklaryla sokaa
atlmtr.
Sorumlu kiilerin ou, bir Amerikan sosyal politikasnn arzuya
ayan ve kanlmaz olduunu dnmektedir. Ayn zamanda kamuoyunun evrimi, sorunun bilincine varlmasn tevik etmektedir. Baz
basn organlarnn sylediklerine ramen, devletin ald vergi, artk
bu kamuoyuna, gllere, becerikliler zenginlik retenlere; yeteneksizlerin veya tembellerin uruna indirilen haksz bir darbe olarak gzkmemektedir. Federal hkmet, New Deal'den beri "esas olarak iyilik iin alan" bir organ, en azndan gerekli bir organ olarak grlmektedir.
Bu devasa deiim, eyaletlerin, dnn zerk cumhuriyetlerinin
roln azaltmaktadr. Ayn zamanda, Amerikan toplum ve uygarlnn yaplarm da derinlemesine deitirecee benzemektedir. Bu
durum, ABD'nin ulus olarak, dnyadaki grevlerine, rolne ve sorumluluklarna ilikin bilinci de gzden geirmeye balamasyla daha da
kanlmaz hale gelmektedir.
Bu inziva anlay, ksmen daha bamszln ilk anlarnda, Eski Avrupa'mnkinden tamamen farkl ve ondan daha iyi, yeni bir dnya kurmu olma duygusundan kaynaklanmtr. Psikanalistlcr burada
bir "ebeveyne kar isyan" tehis etmektedirler. Bu duygu ayn zamanda, ktann yeni devasal iinde ve bundan kaynaklarn gvenlikle birlikte na edilen zerk ve bamsz bir gemiten, kendiliinden bir ekilde kaynaklanmtr.
Amerika fiili durumda, yalnzca kendi evinde cereyan edenlerle
ilgilenme, refahn yalnzca burada arama, bir komunun tehditlerinden ekinmeden tecrit edici ve koruyucu gmrk duvarlarn tpk n
eddi gibi ekme, evini ne utanma ne de pimanlk duymadan geniletme zgrl'ne sahipti. Onun karadaki fetihleri bir genileme
olurken, dier lkelerin denizdeki fetihleri korkun smrgecilik giriimleri olmulardr. ABD kendini, XIX. yzylda Amerikan ktasnn geri kalanyla ancak kk birka ba kurmak zorunda hissetmitir; bu dayanma, 1823 tarihli Monroe doktrininde ("Amerika Amerikallarndr") ifade edilecektir. Bu mesaj -nk ABD bakannn bir
mesaj sz konusudur-, ABD'nin Avrupa olaylarna kar ilgisizliini
ifade etmektedir. Monroe doktrininin olumlu ve olumsuz yanlar daha
sonra sklkla yeniden ele alnacak ve dile getirilecektir.
Fakal dierlerinin dnyasn unutmak mmkn deildir: ticaret,
ithalat, ihracat, diplomatik ilikiler vardr; hatta Amerikallar 1829'da
Porto Rico savana bulamlardr ve bugn hl oradadrlar. Ayn
ekilde Kba'ya girmiler (ama artk orada deillerdir) ve uzaktaki
Filipinlere kadar ulamlar ve adalarn bugn bamsz olmasna
ramen, oradaki fiili varlklarn srdrmektedirler. Dnya da onlara;
Avrupal, Japon, inli gmen kafileleriyle gelmitir. Doal ve deney
sonucu tehlikeli olduu anlalan bir lepki olarak, ABD 1921-1924'de
kendini yabanc aknlarna kapatmtr. I. Dnya Savan izleyen
yllardaki mulsuz ve voltaj ykselmi dnya ve Avrupa asndan
daha felketli bir tedbir herhalde yoktur: Bir emniyet supab kapanmtr.
Ayn sralarda, 1918'de Birinci Dnya Savann sonucunu belirlemi olan ABD, hazrlaycs olduu Versailles Bar antlamasndan hemen sonra faal uluslararas siyasetten ekilmi, Milletler Cemiyeti'ne ye olmamtr. Dnyay narin ve sahte ngiliz egemenliine
terketmitir. Uzun deniz balantlar zerinde ina edilmi olan bu
eski aheser, daha nce grdmz zere, savaa ramen hl ayak497
tadr. Zaten Amerikallarn 1918'deki mdahalelerinin en byk nedeni, kendilerinin de uyum salad ve Anglo-Sakson uygarlnn
yani kendi uygarlnn geleceini gvenceye alan ngiltere'nin bu
dnya egemenliini korumakt.
Bu kendi zerine kapanmay arzu etmemi olan sempatik Woodrow Wilson'un karsnda, onun baarszlnn karsnda; Franklin Delano Roosevelt'in Yalta'da, Tahran'da, Rabat'ta, lmnden ve
kinci Dnya Savann bitiminden nce yaplan tm bu zirve toplantlarnda ak bir baar elde ettiinden mi sz etmek gerekir? Roosevelt, bu toplantlarda giritii bir dizi yklemle, geleceini bilmenin
pek mmkn olmad bir dnyaya yeni balarla balanm, eskilerini de zmtr. Acaba Roosevelt o ann gereklerine ve Wilson'nkilerden ok daha az geerli ve ou zaman da ahlki adan
tartmal ilkelere fazla m boyun emitir? Smrge imparatoruklarnn tasfiyesini tevik etmek; tamam bu Amerikan geleneinin kurallarna uymaktr, ama Bat'nn gcn tehlikeye sokmak, ekonomik
hayatndan tr ABD'ye smrge tarznda balanm olan Latin
Amerika'y er ge gndeme getirmek demektir. Ve ayn zamanda,
Avrupa'nn yansn Sovyetler'e hediye etmek demektir, ki bu da uluslarn kendi kaderlerini belirleme haklar konusundaki kutsal ilkeden
mthi bir uzaklama anlamna gelmektedir. Ama Roosevelt, dnya
barnn kk halklarn kprtsna son vermeyi gerektirdiini dnmekteydi.
Franklin D. Roosevelt'e bu bak ve aklama bir Amerikalya
aittir. Kukusuz tartmal bir aklamadr. Ama, Amerikal olmayanlar, zellikle de Batllar arasnda olduka yaygn bir bak asn
dile getirmektedir. Yeni Dnya dndaki bu tanklar, ABD'nin byle
bireyi bilinli bir ekilde arzulam olmamasna ramen, dnyann
nderi haline geldiini dnmektedirler. Bunlar, sorunun basit olduunu sanmakta ve glklerin Eski Avrupa'nn nyarg ve bencilliinden kaynaklandn dnmektedirler. Oysa, Amerikan giriimlerinin ou kt sonu vermi ve abucak denetim dna kmtr.
Bylece, bu kt sonu veren Amerikan giriimleri, kredilerin ve iyi
ilkelerin dnyay ynetmek iin yeterli olmadklarn; ABD'nin geleneksel bak asna gre meru olan ticaret ve para araclyla egemenlik kurmann, bugn adeta eski smrge tarz egemenlik kadar
nefret uyandrdn ve zaten bu ynetimin de ona benzediini kantlamaktadrlar. Amerikallarda kendi cephelerinden, bu baarszlkla498
sonra aikr hale gelen bu g, Avrupa (ve dnya) leadership'i sorunun hemen dello terimleri iinde gndeme getirmitir. Avrupa, gemite hep iki dman kamp halinde blnm durumdayd ve bu
kamplarn bileimi, tehlikeli veya tehditkr ulusun kimliine gre deimekteydi. Dnya bugn, Raymond Aron'un deyimiyle, bu eski iki
kutuplu emaya gre yaamaktadr. zgr dnya ile sosyalist dnya
yalnzca ideolojilerinden dolay aynlmamaktadlar. stelik yllar getike bu iki dnya birbirine daha ok benzemektedir: Sosyalist dnya
da endstrisini dev birimler halinde rgtlemekte; zgr dnya ise,
kendi cephesinden aikr ve gerekli bir sosyalleme ynnde yol almaktadr.
Bugn leadership, g terimleri iinde, dn olduundan daha
byk lekte bir alternatif sunmaktadr: ya Washington, ya Moskova. nc Dnyann tarafszlar, devlerin uydular, maruz kaldklar
bu tarihin seyircilerinden ibarettirler. Terazinin iki kefesine atabilecekleri arlk kadar role sahiptirler ve zaten bu da nceden llp
biilmitir. Demek ki onlar cezbetmek, gnllerini ho etmek, yannda tutmak ve ayn zamanda onlara egemen olmak gerekmektedir.
1945'te galip gelen ABD'dir ve Hironia ile Nagazaki'ye att
bombalarla i karartc ve kesin bir ekilde kantlad stnlnn
iinde gevemitir. Sovyetlerin 12 Temmuz 1953'te greekletirdikleri hidrojen bombas denemelerinin baars dengeyi yeniden kurmutur. Sovyetler 1957'de ilk Sputnik'i frlatarak, belirleyici bir puan
almlardr, nk uzayn fethi ayn zamanda ok uzun menzilli fzelerin de gelitirilmesine olanak verecektir (10.000 km.'ye kadar).
Belirsiz bir denge iinde bir o tarafn, bir bu tarafn baar kazanmas
durumu sz konusudur. ki tarafn da gelitirdii silahlar giderek daha
dehet verici hale gelmekte ve souk sava, bunlarn yaratt korkudan beslenmekte, dnyann dier halklar bu gelimeleri byk bir
korku ve derin bir fke iinde izlemektedirler, ama yapabilecek bireyleri yoktur. ki dev arasndaki bu tehlikeli oyun, dnn Avrupa'snda oynananndan ne daha kt, ne de daha iyidir, ancak iki hasmn
dehet yaratc olanaklarndan tr dnyann tmn kapsamna almaktadr. nsanlk kendini yoketme tehlikesiyle kar karyadr.
Bu mcadelenin Amerika'nn taknts haline gelerek, yalnzca
siyasetini deil, ayn zamanda tm hayatn, hatta dncelerini etkiledii aka ortadadr. te bu nedenden tr, Rus hidrojen bombasnn patlatld yl, tpk 1929 gibi, Amerikan hayatnn dne500
melerinden birini meydana getirmitir. Nedenler farkldr, fakat etkileme dereceleri ayndr. Her frsattan beslenen bu gerilim, zihinleri,
hayalleri ve gnlleri ilemekledir. Hereyi dejenere etmekte, zgrlkler lkesi olmu olan ABD'yi, olaan olarak sava ortam olan bir
iklim iinde tutmakladr. MacCarthy'li yllar, bize bu durumu iaret
etmektedirler ve stelik bu olayn atei de henz snmemitir. Dnyann tm, hem akla, hem de insanlarn mutluluuna zarar veren bu
psikozun iine srklenme tehlikesiyle kar karyadr. Dayanma
iindeki bir dnya hayatnn alln kural, kar deil de birlikte dnmektir; oysa ABD ve SSCB inatla kar dnmektedirler.
Bu aleyhine alma, yararsz savunma ihtiyac, her iki kampta
da souk savan pasifi olarak ortaya kmaktadrlar.
Bitirmek zere, Amerikan romannn harika ve ok ynl tankl zerinde durulacaktr: Bu roman, yorumlad uygarla
ilikin geerli bir sonu sunmaktadr.
Hereyi iyi yapmak iin, kukusuz yalnzca iirden tiyatro ve sinemaya kadar edebiyatn tmn deil, ayn zamanda mimariye zel
bir yer ayrarak sanat ve bundan da fazlas, insan bilimlerinden doa
bilimlerine kadar btn bilimi gndeme getirmek gerekirdi. Amerikan
aklnn geliimi, Harward veya Chicago niversitesinden birok iktisaty olduu kadar, sanatlar da, Ameikan endstrisinin aletlerinin,
tekniinin ve ilevsel biimlerinin de incelenmesini gerektirmektedir.
Eer romann tankln setiysek -nk bu zet iinde seim
yapmak gerekiyor-, bunun nedeni bir yandan, bu romann yaklak
yirmi yldan beri Avrupa ve dnya edebiyat zerinde byk bir etki
yapmas ve te yandan da, yzyln bandan bu yana olan evriminin,
bizzat nce szn ettiimiz bunalm aydnlatmasdr.
Amerikan edebiyat, Avrupa tarafndan 1920-1925'lerden itibaren "kefedilmitir", ama moda olmas kinci Duya Savann sonuyla birliktedir. Sartre, Malraux, Pavese gibi yazarlar tarafndan sunulan
ve yorumlanan ok saydaki eviri, lehte bir hava iinde kabul grmtr ve bunlarn Fransa, ngiltere, talya, Almanya'daki etkileri o
kadar aka ortadadr ki, bir eletirmen bir nceki dnemden "Amerikan roman a" olarak sz etmektedir. Aslnda ^Amerikanclk"'
a denilmeliydi, nk bu modann izlerini Jazz, dans, genlerin kyafeti, cartoon sanat gibi alanlarda takip etmek mmkndr.
501
Romana ilikin olarak, bu a esas itibariyle bir "yazn"n, Avrupa psikolojik roman geleneinin ok uzanda bulunan bir anlatnn
tekniinin kefedilmeidir. "Nesnel ve yansz rportaj teknii" veya
amac yorumlamak deil de gstermek olan "fotografik sanat"tan sz
edilmitir. Okuyucuyu bir kiinin zihinsel alemine dahil etmek iin,
onun bu kiinin duygularn, heyecanlarn dorudan ve kaba bir ekilde hissetmesi salanacaktr, ama bu yaplrken bundan bir anlam
kartmaya alamayacaktr; bu tam da sinemann yntemidir ve sinemann zaten bu roman zerinde ak bir etkisi bulunmaktadr.
Amerikan roman, Avrupal asndan bu teknikle; belli bir iddet, kabalk iklimiyle tanmlanmaktadr. Bir Fransz eletirmen, "sinema tarafndan ve sinema iin, hot news ve polisiye roman alkanl tarafndan biimlendirilmi bir edebiyat... Kaba, ateli, hezeyanl
bir edebiyat, hibir incelie sahip olmayan yunruklarn konutuu bir
edebiyat. Ama adamna gre, buna ramen bunun sayesinde hoa gitmektedir. Bu edebiyat hzl ve serttir, onun iinde salkl, canl ve
baka hibir yerde grlmeyen gebe bireyler farkedilmektedir"
diye yazmtr. Aslnda burada, Amerikan romannn belli bir an
sz konusudur; yani esas olaak iki sava arasndaki dnemde gelien,
Amerikallarn "doalc" adn verdikleri ve en byk temsilcilerinin
Hemingway, Faulkner, Steinbeck, Dos Passos... olduu bir devre.
Bugn hayatta veya deil, btn bu yazarlar 1890-1905 arasnda
domulardr. Dnemleri ve eserleri itibariyle, bugnn ABD'sine
gre "baka bir kuaa" mensupturlar. Bugnn ABD'si, geen savatan bu yana "doalc" romandan giderek uzaklamtr ve Amerikan edebiyatnn Avrupa okuyucusu tarafndan daha az bilinmesine
ramen, hi de daha az parlak ve daha az zgn olmayan daha eski bir
geleneine geri dnmektedir. XIX. yzyla ait olan bu gelenein byk adlar; Melville 1819-1891, Hawthorne 1804-1864, Henry James
1843-1916'dr.
Bizi ilgilendiren ise, romann genel hareketi ve Amerikan uygarlna ilikin olarak ak edebilecekleridir. Bu romann bir bandan
dierine yer alan bir sabiteyi iaret etmek gerekir: Yazar, ABD toplumunda doal ve saygn bir yere sahip deildir ve bu toplumda Avrupa
anlamnda bir "yaz adam" gerekte yer almamaktadr. Amerikal
yazar, hep bir birey, tecrit edilmi bir kiidir; hep toplumun kysnda
yaamakta ve ou zaman az ok ksa bir baar dneminden sonra,
trajik bir kaderin iinde yokolmaktadr. Bunlardan biri olan Scoott
502
Fitzgerald (1896-1940), "Amerikallarn hayatnda ikinci perde yoktur" demekteydi. Bu sz hem onun, hem de "baar"y ancak birka
yaam benzerleri iin geerlidir. Demek ki Amerikal yazar, onu
evreleyen dnyaya kar olan isyann ve bu dnyadan duyduu sknty ifade etmekle yetinmeyip, bu isyann deneyini de yapan ve
bunun bedelini hergn sknt ve yalnzlkla deyen tam bir toplumd varlktr. Amerikan romannn geliimi, bylece i toplumsal gerilimleri gl bir ekilde yanstmaktadr.
XIX. yzylda Melville, Hawthorne'un eserlerinin arka planndaki byl hayalet, Amerikan Calvinc pritanizmidir. Bu hayalet, kendini onlara iyilik ile ktlk arasndaki trajik mcadele gibi baskc
bir tema halinde dayatmaktadr. Bundan nefret etseler de, arln
her an duymaktadrlar. Bu yazarlarn ikisi de, kendilerini evreleyen
ve tketen toplumu belli bir tarzda ihbar etmektedirler.
XX. yzyln bandan itibaren, pritanizmin hogrszlne
kar genel bir hareket dikilmeye balamtr Pritenliin bu hogrszl, bugn kendini hl toplumsal yasaklarn gcnn iinde
belli etmektedir. Fakat XIX. yzyln sonundan itibaren, pritenlik
Amerika'nn ktlklerinin simgesi olmaktan kmtr. Ve ayn tarihlerde Zola tarznda, sosyalist eilimleri olan doalc bir roman ortaya
kmaya balamtr. Bu romann ortaya k, 1880 sonrasnda
Amerikan gcndeki devasa ilerlemelerle akmaktadr.
Bundan sonra kinci Dnya Savana kadar devam edecek bir
sre iinde, konformizm-kartlnn favori hedefi, Amerikan endstriyel ve kapitalist toplumuyla "ftrist" hayat olacaktr. nl Babitt (1922) roman, Amerikan iadamnn karikatr ve. intikamc imgesi olan Sinclair Lewis iin ve ayn zamanda iki sava arasnda
Paris'te gnll srgnler olarak yaayan Hemingway, Fitzgerald,
Dos Passos, Fareli, Miller, Katherine Ann Porter iin de (bunlarn
Paris'teki salonlar American Abroad1 un buluma yeri olmutur, bunlarn nderi olan Gertrude Stein onlardan "kayp kuak" olarak sz etmektedir) ayn durum sz konusudur. Bundan da tesi, Faulkner, Steinbeck, Caldwell, Wright, yani ksacas 1927'deki Sacco ve Vanzetti
davas ve infazndan dehete den (hatta Dos Passos bu davadan
tr hapsedilecektir), spanya i savana tutkuyla karan (Hemingway'in anlar Kimin in alyor? kitab bilinmektedir), Mussolini'nin saldrganlndan, New Deal'in elikilerinden etkilenen
btn bu "sol entellekteller" kua iin de, sosyalizmde ada top503
504
AYIRIM IV
NGLZ ALEM BOYUNCA
Londra XVIII. yzyln bandan, en azndan 1914'e kadar dnyann merkezi olmutur. Kentte hzl bir dolama bile, onun annn
izlerini gzler nne serecektir: Buckingham Palace, St. James Palace,
Down Street, Stock Exchange, Thames mendereslerindeki byk tersaneler; btn bu rntler hl canldrlar. ngiliz adas, dnyann
baka yerlerinde Bati'nn dier her yerinden daha fazla ar kovan
meydana getirmitir. Bu devasa baarya kim hayran olmaz ki? Rudyard Kipling, hayatn Hindistan, Gney Afrka'da bir ev, Kanada'da
bir ranch ve Msr arasnda blecektir. ngiltere'nin ancak uzaktan,
imparatorluunun sava snrlarnn kysndan ve zellikle de Hindistan'dan bakldnda iyi anlalabildiini dnmekte haklyd.
Onun Fransz dostlarndan biri, 1930 ylnda bir gn Cezayir'e vardnda, acaba bu nedenden tr m ona u telgraf ekmitir: "Cezayir'e vardm, nihayet Fransa'y anlayacam".
mparatorluk ngiltere'sinden ve imparatorluk Fransa'sndan geriye az bireyler kalmtr. Fakat imparatorluk fikri ngilizler iin h zel bir gc ifade etmektedir. Bu fikir, bir dizi siyasal yap ve refleksi Fransa'dakinden daha fazla aklamaktadr. te ngiltere bu nedenle Commonwealth ile Ortak Pazar arasnda trajik bir tercih yapma
durumundadr. Ortak Pazar semek, her zaman "muhteem bir ekilde" ayr kald Avrupa'yla birleerek, eski ve kendine zg dnyasal
boyutlarndan, onun gururu ve en gl geleneklerinden biri olmu
olan boyutlarndan vazgemek demektir.
505
otlu vadilerine doru ilerlemiler ve buralar bamsz devletler haline gelmitir. Bu iki devlet, 1852 ve 1854 tarihlerinde ingiltere tarafndan tannm; buna karlk Nata!1 i on yl sonra ilhak etmitir.
Balangcn Grand Trek'in belirledii geni apl yaylma; tpk Bat'nin fethinin ABD'nin kaderini belirledii gibi. Afrikaners tarihinin en byk olayn meydana getirmitir. Bu yaylma, beyaz nfusun muazzam bir lekte dalmasna ve bu yzden zencilerle saylamayacak kadar ok temas ve atma nedeninin ortaya kmasna
yolamtir. Bu temas ve atmalarn en ou, kendi hesaplarna gneye doru yaylmakta olan ve bu hareketleri ancak 1879'da durduru
labilen Zulu federe kabileleriyle olmutur.
ngiltere 1884'te resmen tanm olmakla birlikte, Boer cumhuriyetlerinin bamszlklarm gnlden kabul etmemiti. Bunun
sonucu, nl Boerler sava olacaktr.
Witwatersrand'de altn ve elmas madenlerinin bulunmas, yeni
bir atmaya yol amtr. Cap valisi Cecil Rhods, hem Britanya emperyalizminin, hem de madencilik irketlerinin (De Boers'irt kurucularndandr) temsilcisi olduu iin, Bechunaland ve Rodezya'da beratl irketler kurarak, madencilik irketlerinin cezbettii yabanclar
konusunda olay kartarak, 1895'te Dr. Jameson'm dpedz bir korsanlk eylemi olan aknn rgtleyerek, iki cumhuriyeti kuatm ve
bylece kopuu hzlandrmtr.
Fakat scak sava ancak 1899'da balam ve ngiliz birlikleri
asndan hemen felketli sonular vermitir. Sava, ancak temerkz
kamplarnn kurulmas ve baedilmesi g bir gerillaya kar uzun
bir mcadelenin sonunda ngilizlerin lehine dnmtr. ki eyaletin
teslim olmalar ve ilhak edilme i erinden (31 Mays 1902} sekiz yl
sonra, ngiliz hkmeti maluplara zgrlklerini iade etmi ve Gney Afrika Birlii dominyonunu kurmutur (1910).
Apartheid dram, bugn temel sorundur.
zellikle kinci Dnya Savandan beri, Gney Afrika tam bir
endstriyel ve kentsel atlm iindedir. Fakat bu atlm, onu tehdid
eden insani atmalar artrmtr.
Hollandal gmenler ve Cap'a XVIII. yzyldan itibaren gelen
512
sunduklar mthi olanaklar yalnzca kendilerine ayrmak ve kapy ge sk skya kapatmak; yksek bir hayat dzeyini ve etkin
(nk bollua dayanyor) ve pragmatik bir sosyalizmi ne pahasna
olursa olsun korumaktr.
Yeni Zelanda daha XX. yzyln banda gerek bir demokrasi
olmutur. 1856'da gnlk alma sresi 8 saat olarak belirlenmitir;
1877'de devlet ile kilise ayrlmtr; 1893'te kadnlara oy hakk tannmtr; ayn yl byk topraklara el konulmutu; 1894-1895'te
sendikalar ile patronlar arasndaki atmalarda zorunlu uyuma getirilmitir; 1898'de yallara emeklilik tannmtr. Avustralya'da da
ayn gelimeler olmutur. Bu lkede gmenlere 1891'de kapatlan
kap, ancak 1893'teki altna sonuncu hcum srasnda alacak ve
Bat Avustralya'da, ln ortasnda Coolgardie'nin kurulmasyla sonulanacaktr. Yeni Zelanda tarz rejim o srada kolaylkla yerlemi
ve Avustralya Labour Patrisi'nin iktidar srasnda, kta "ii cenneti"
haline gelmitir,
Btn bu refah olumlu sonularn cretler, hayat dzeyi, ok dk ocuk lm oran, hayat beklentisinin uzunluu zerinde gsterirken, sosyal gvenliin muazzam harcamalar, kamu maliyesi ve milli
gelirde israflara yol amaktadr. Bylece Avustralya'da, Sydney ve
Melbourne gibi, nfuslar kier milyona yaklaan devasa kentlerin
geliimiyle sklaan grevler, korkun pahalya mal olmaktadrlar.
Chamber of Commerce Journal'm Ekim 1949 saysna gre, bu grevlerin Ocak 1942 Haziran 1949 arasndaki maliyeti 20.800.000 ton kmrdr. Bu glkler ve bu talepler, Avustralya ve Yeni Zelanda'da
ii hkmetlerinin iktidardan dlerini aklamaktadrlar. Fakat
bu ynetim deiiklikleri, ne byk kavgalara, ne de btnsel siyaset
deiikliklerine yol amtr. Yanlzca oyuncular deimi, oyun
ayn kalmtr.
Ama acaba bu siyaset aklc mdr? Adeta kta olan bir lkenin
2
zenginliklerini 10 milyon Avustralyalya (younluk, km bana 1,2)
tahsis etmeye dayanmaktadr (ingiltere'den daha geni olan Yeni Ze2
landa'daki younluk ise, km 'ye 0,7'dir). Fakat gnmz dnyasnda,
tehditkr "d proletaryalar" hzla dmektedirler. Sonuncu dnya sava, Japonlarn Avustralya snrlarna kadar dayanmalarna tank olmutur. Avustralya bundan ancak, Amerikallarn Mercan denizindeki (mays 1942) deniz seferi sayesinde kurtulabilmilerdir. Avust518
519
nc Blm
TEK AVRUPA
TEK AVRUPA:
MOSKOF DEVLET, RUSYA, SSCB
Adeta Amerika kadar ge gelien, ama Avrupa ktasnn zerinde olduundan Ba'ya bal olan teki Avrupa, Rusya'dr, bugn
SSCB haline gelmi, eskinin Moskof devletidir. Kavramamz gereken
unlardr: 1 kkenleri ve bitmez tkenmez gemii; 2 1917 devriminden sonra marxizmi benimsemesi; 3 bugn geldii nokta, filozof
diliyle eutelechie'si (etkin ve etkili enerji)
Ve tabii ki her seferinde ayn kii sz konusu olacaktr. Prestij,
kukusuz byk devrim deneyine sahip olan lke olmasna, ama ayn
zamanda endstri devrimini rekor bir zamanda baarm olmasna
baldr. 1917'de endstrilemenin balarnda olan bu lke, 1962'de
Amerika'nn denge unsuru haline gelmitir. Bu seyirlik basan, gnmz azgelimi lkelerinin umududur. Acaba onlarda, bu aamay
bir solukla alabilecekler midir? Acaba bu hzl baarnn koulu sosyalizm mi olmutur? .
523
AYIRIM I
BALANGITAN EKM 1917 DEVRMNE
Bat Avrupa'nn ok sayda kazaya ramen asla bir benzerini sunamadi, iddetli felketlerle kesintiye uram bu kadar uzun bir
gemii birka sahifede makul bir ekilde zetlemek hi de kolay deildir.
Birinci glk: Bu ok ynl ve karmak tarihin iinde oynad sahnenin azameti. "Dnya leinde" olan bu sahne, ok eitli grntlere sahiptir.
kinci glk: Slav halklar bu mekna ge dahil olmulardr ve
zaten burada tek balarna olmayacaklardr. Ruslarn atas olan Slavlarn oda, Karpatlar ve bugnk Kk Polonya'dr (Polonya, bugn tamamen Slav nfusa sahip tek lkedir). Demek ki, oyuncu sahneye ge girmi, sonra sahnenin tmn ge doldurmutur.
Kiev Rusya's
Bu ar bolluktaki ve insandan yana hemen hemen bo
mekn, Amerikan ktasnn plak azametini akla getirmektedir.
nsan burada kaybolmaktadr. Geni dzlkler, devasa nehirler,
insanhkd mesafeler .nehirden nehire bitmez tkenmez tamalar,
devasa blgeler: Karmzda daha imdiden Asya'nn lszl
vardr.
525
Ortodoks Dini
Kiev Rusya's, Ortodoks hristiyanla geerek, Rusya'nn geleceini yzyllar boyunca belli bir yola sokmutur.
Nitekim Kiev yollarndan yalnzca mallar de, hristiyan yapmak iin gelen misyonerlerin vaazlar da geecektir.
Hristiyanln prenslikte yaylmas, prens Aziz Vladimir'in veya
dier adyla Parlak Gne Vladimir'in siyaseti sayesinde olmutur.
Bu prens bir ara, uyruklanyla birEikte musevi olmay dnm, sonra Bizans ayinlerinin gzelliklerine kaplmtr. 988'de tm uyruklarnn hristiyan olmasna karar vermitir (Kiev halk, Dniepr sularnda
toptan vaftiz edilmitir). Ama hristiyanlk bir yzyldan beri, zellikle gneyde ve Kiev kentinde zaten yaylmaktadr. Bu yaygnlamaya,
aziz Basilius'un 861'de Hazarya'daki belirleyici misyoner faaliyeti yol
am; Moravlar 862'de, Bulgarlar 864'te, Srplar 879'da hristiyan olmulardr... Demek ki Ruslarn hristiyanla gemeleri, dierleri
arasndaki bir olaydan ibaret olup, znik Ruhani Meclisiyle yatan
(787) ve Tasvirkrclk ad verilen uzun bunalmn ertesinde, yal
Bizans Kilisesinin istisnai ma gcn gsteren kantlardan bir tanesini daha meydana getirmekte ve ayn zamanda, Yal Kilise'nin salna tekrar kavutuunun iareti olmaktadr. Bundan sonra, bu Kilisenin propagandas Uzak Aya'nn kalbine kadar ulaacaktr.
Ancak hristiyanln nce Kk, sonra da Byk Rusya'ya
nfuz etmesi iin belli bir zamann gemesi gerekecektir. Parlak baa529
nlar biraz gecikeceklerdir: Kiev Ayasofya kilisesi 1025~103Tde; Novgorod Ayasofya's 1045-1952'de; ilk manastrlardan biri olan Kiev
Kryptos manastr 1051'de ina edileceklerdir.
Bunun nedeni, Rus kent ve krlarnn pagan tapnlarna bal olmalar ve bunlarn kklerinden yava kopmalardr. Hristiyanlk ncesi inanlar ve zihniyetlerin bazlar bugne kadar yaamlardr
(zellikle evlilik, lm, tedavi alanlarnda). Bunlar, Rus hristiyanlna renk katmlardr. Bu renkler zellikle ayinler, ikonalar ye paskalya bayram konusunda vurgum olmulardr.
Rus dnyas ve uygarlnn X. yzyldan itibaren btn itibariyle Bizans'n yrngesine girmi olmas, bir Dou Avrupa'y
bir Bat Avrupa'dan ayrmaya katkda bulunmutur.
Katolikler ile Ortodokslar arasnda, eitli alardan tanmlanan
farkllklar, zmekten nce daha formle etmenin bile g olduu
byk bir sorun kartmaktadrlar. Bunlar bize gre, esas olarak talihten kaynaklanan farkllklardr.
Bat hristiyanl kendine zg snavlardan gemitir. Roma
imparatorluunun bir dneminin mirasdr. Hristiyanlk bu imparatorluu fethetmiti, ama zaferi "hristiyanln emperyalimi"yle akt ve bu emperyalizm, imparatorluun V. yzylda yokolmasyla
hristiyanln onun grevlerini stlenip, "dnyasal yapilar"n kendi
zimmetine geirmesiyle meyvalarn vermitir. Evrenselci olan Bat
Kilisesi, toplumlar, devletleri amaktadr, herkese ortak dili olan Latinceyi bir birlik arac olarak kullanmaktadr. Son olarak da, hiyerarilerini, merkezi ligini, eski ve prestijli bakenti Roma'y imparatorluktan miras alm ve korumutur. stelik Bat Kilisesi, Bat uygarlnn ilk karanlk dnemi esnasnda ok fazla sayda olan btn
siyasa], sosyal sorunlara karacaktr. Ruhun, bedenin hiristiyanlatrrna faaliyetinin, eitimin, hatta yeni topraklarn tanma almasnn... btn gereklerine cevap verebilecek yegne byk cemaat olacaktr.
Bizans Kilisesi, X. yzylda ayakta katmaya devam eden ve
onu dnyevi alanda yaylmann tehlikeleriyle babaa brakmayan
salam bir imparatorluun erevesi iinde yer almaktadr. Bu imparatorluk ona egemen olmakta, onu kendi uyruu haline getirmek'
530
533
Byk Rusya
Ormanlar blgesininki olan kinci Rusya, rdn Mthi
van'tn (daha dorsu Grozny: Korkun van, (1530-1584) Kazan'
(1551), sonra da Astrakan ' (1556) ele geirmeyi baarp, artk devasa Volga'y ve Hazar denizindeki kaynan denetler hale gelerek;
o da kendi hesabna Rus kstan kapattnda kantlanmtr.
Bu ifte baar, top ve tfek kullanlmas sayesinde elde edilecektir. Atlaryla "Bat'nn brne girmi" olan Asyal istilac, sonunda top barutunun karsnda gerilemitir. Korkun tvan'n gney ynnde ulat hazar denizi (aslnda Karadeniz'e ulamay istemektedir), ran ve Hind yolunun zerindedir. Karadeniz ise, XV. yzyldan
beri Trklerin alan haline gelmitir. Kskanlkla ve kuvvetle korunan bu denize ulamak henz mmkn deildir.
Baka bir enlemde ve Kiev Rusya'snn aslnda mutlu olan doumunu (nceleyenlerden ok fakl koullar altnda, yeni bir Rusya
yava bir ekilde biimlendikten sonra, kendini kantlamakta ve zafer
kazanmaktayd. Bu Rusya'nn payna nce yoksulluk, klelik, feodal
paralanma dt.
Rus meknnn btn gneyi -stepler-, daha Kiev'in dmesinden nce, 1241'de Moollar -Ruslar bunlara Tatarlar demektediriertarafndan igal edilmiti. Bu igalin sonrasnda byk bir bamsz
Mool devleti kuruldu, bu devlet daha sonra, onun egemenliini tanyan Kuzey Rus devlet ve kentlerini bu steplere ekledi. Altn Ordu
Hanl adn tayan bu devletin bakenti, Volga zerindeki Saray'd.
talyan, zellikle de Cenevizli ve Venedikli tccarlarn 1340'lara
kadar Hind ve in'e gitmek zere kullandklar uzun Mool yolu ak
ve gvenli kald srece varolan uzun sreli bir refah dnemi, bu
devletin yerlemesini kolaylatrmtr. 1340'tan sonra yol kapannca, Altn Ordu gneyde egemen olmaya devam etmise de, ormanlk
kuzeydeki stnln yava yava kaybetmitir.
XIII. yzylda kurulan Moskof prenslii, ite bu ormanlk alanda, ok ilerlemi feodal bir paralanmann ve karanlk mcadelelerin
ortasnda bym ve Rus topran yava yava "toplam" (tpk
Capetli krallarn Fransz topran Ile-de-France'dan hareketle topladklar gibi) ve Tatar egemenliinden kurtulmutur (1480). Bu kurtu534
tercih ettikleri III. van'n (1462-1505) saltanat srasnda resmolmutur. Tahta kmasndan ksa bir sre sonra, 1469'da, sonuncu Bizans
imparatorlar olan Paleologoslarn mirass Sofia'yla evlenmitir.
Bylece Moskova, Trklerin istanbul'u (arigrad) 1453'te fethetmelerinden sonra nc Roma olabilir, "dnya zerinde egemenlik kurar
ve onu kurtarabilirdi. Fakat bu uzun vadeli prestij baars (herhalde
Caesar adnn bozulmu hali olan ar unvan, Moskof devleti veliaht
tarafndan ancak 1492'de alnmtr), Litvanyahlara, Altn Ordu'ya
(bamllktan k 1480) ve byk Novgorod tccar kentine kar
kazanlan zaferlerden daha az neme sahip olmutur.
Bu sonuncu mcadele, g, uzun, dramatik olmutur. 1475'te souk sava ve kente barl giri; I477-78'de van, Vee ann kaldrtmtr; 1480'de yz kadar soylu aileyi srgne yollamtr; 1487'
de 7.000 Novgorodlu kenti terketmek zournda kalmtr. Bu, Gospodin Velikyi Novgorod (sayn bay Byk Novgorod) denilen kentin
sonu olmutur.
nc Roma veya yeni ar unvannn yan sra, Moskof devletinin atlm iinde olduunun bir iareti de, kente talyan sanatlann
gelmesidir: Aristoteles denilen Bolognal Riddlfo Fioravandi, kilise
inaatlar Marco Rufo ve Pietro Solario. "Kremlin, yeni izgisini o
sralarda almtr". III. tvan'n ordusunu gl toplarla donatan top
dkmcs de, Paolo Debassis adnda bir talyand. Bylece, IV. Korkun van'm Kazan ve Astrakan'a kar kazanaca belirleyici zaferlerden bir yzyl nce, Moskov devletinin gcnn ilk admlar ortaya
kmakta ve daha o sralarda Bat'yla temas yeniden kurulmaktadr.
Btn bu baarlar, btn bu yeniletirmeler, devletin lsz
bir aba sarfetmesini gerektirmilerdir. IV. Korkun tvan zamannn
ideologlarndan biri olan van Peresvetov, siyasal terr teorisini gelitirmitir. Korkun van'n kurduu, opriina ad verilen polisiye
sistem, ona "prenslerin ve boyarlarn muhalefetini krma ve Rus Devletinin merkeziyetiliini glendirme" olana vermitir.
Rusya Avrupa'ya giderek daha fazla ynetmektedir. Onun
yzyllar sren modernleme tarihinin, 1917 hatta daha telerine
kadarki tarihinin en belirleyici noktas budur.
Bu istenilen, inatla srdrlen hareket iinde, Rusya modern teknikler edinerek hzl bir gelime oluna girmitir. Endstri a ona,
536
lor bundan yirmi yl kadar nce, I553'te gemilerinden biriyle (yolculuk esnasnda bir tek bu salam kalmt) Arhangel Aziz Nikola'si limanna varmtr. Londral tccarlar tarafndan kurulan Moscovie
Companie, bu limandan hareketle, birka yl sreyle Moskof lkesinin
iindeki ticaret hareketlerini ran'a kadar ilerletecektir.
Tasla oktan beri izilmekte olan yaknlama hzlanmakta ve
tpk sinemadaki yakn ekimde olduu gibi, Byk Petro'nun (16891725) ataklklar ve ani aceleleriyle, II. Ekaterina'nn (Byk) (17621796) uzun saltanat dnemindeki d baarlaryla belirginlemektedir. Bunun sonucunda, Avrupa kapsndaki modern Rusya'nn snrlarnda ve d biimlerinde byk deimeler meydana gelmitir. Nitekim Rusya, XVIII. yzylda meknn geniletmeye ve dierlerinin
zerine tamaya hi ara vermemitir. Balantnn byk blm, Neva nehri zerinde 1702'den itibaren sfrdan na edilen yeni bakent
Saint-Petersburg'tan hareketle rgllenmektedir. St. Petersburg ticareti, ngiliz ve Hollanda tekneleri sayesinde srekli byyecektir. Rusya
giderek Avrupa olacaktr. Bu dnme herkes yardmc olmaktadr,
ama en bata Ballkllar ve Almanlar gelmektedir. Komular en nde
yer almaktadrlar.
Gneyin kesin^fethi (Byk Petro tarafndan tasarlanm, sonra
gerekletirilememitir) ve 1792'de Krm'a yerleilmesi, nisbi bir
boluun iinde meydana gelmilerdir. II. Ekaterina'nn nl yolculuu srasnda, Potemkin'in onun nnden giderek skp takt basit
dekorlar olan u kyler bilinmektedir. Bu ynde, Karadeniz'e gerekten alma daha gecikecektir; Ruslar Karadeniz'e ancak XIX. yzylda
kabilecekler ve Odessa da Richeleu dk tarafndan bu sralarda
lanse edilecektir. Ukrayna buday, Akdeniz limanlarna ancak 1803'
te gelecek ve nce talyan sonra da Fransz toprak sahiplerini kayglandracaktr.
Sonuta, XVIII. ve XIX. yzyldlar Rus tarihi, ok ynl giriimlerin ayrnts ve btn iinde, hayalleri, hatalar, glnlkleri,
zppelikleri ve ayn zamanda olumlu sonularyla birlikte bir "kltr
aktarm" tarihidir. "Rusu kaz, altndan Moskof kar", belki de
Rusya'dan gelmi olan bu atasz, her halkrda Bat'da ok tutulmutur. Ve Moskof, zevkleri, zgnlyle neden Moskof olarak kalmasn ki? Bugn Moskova yaknlarndaki Ostankino'da, prens Keremetiev'in XVIII. yzylda serf zenaatkrlanna, en saf klasik tarzda
ina ettirdii ve imdi mze olan kona ziyaret etmek mmkndr.
538
539
Aslnda gene de ok sayda karklk ve toplumsal gerilimin varolduu Kiev Rusya'snn parlak dneminin gemesinden sonra, devasa Rus lkesi gecikmeli bir Orta aa tank olmutur. Feodalite Avrupa'da yokolurken, burada kk salmtr. Avrupallama XV. yzylla
XX. yzyl arasnda kukusuz younlamaktadr, ama halkn ancak
kk bir kesimine, birka byk senyre, mlk sahibine, entellektellere, siyasetilere ulaabilecektir. Bundan da tesi, Bat'yfa yaplan ticare*. tpk Orta Avrupa'da olduu gibi Rusya'da da senyrleri
buday reticisi ve tccar haline dntrmtr. Elbe ile Volga arasndaki blgedeki "kinci serflik" bunun doal sonucudur. Kyl zgrlklerin o sralarda ii boaltlmtr. O zamana kadar, borluluk
hali hari, senyrlerini her yl Hzr lyas'ta deitirebilme hakkna
sahip olan serfler, bu haklarn kaybetmilerdir. IV. van'n kard
bir ukaz (1581), onlarn yer deitirmelerini yasaklam, angarya ve
ayni dentilerinin ykn de artrmtr.
Hi kukusuz Sibirya'ya veya gneyin byk nehirlerine doru
kaabilirler, hatta snrlarda kanund hayat sren Kazaklara bile katlabilirlerdi. Moskova blgesi, kyllerinin yarsn kaybetmitir,
bunlar macera ve zgrlk peinde kamlardr. Fakat ynetim bu
uzak blgelere dorudan veya yetki verdii biri araclyla egemen
olduunda, bu zgrlkler hukuken tartmal hale gelmektedir. Bu,
hep kazanlan, hep kaybedilen Rus zgrlklerinin ebedi hikyesidir.
Senyrn her zaman kaak adamlarn yakalama hakk vardr. 1649
tarihli kanunname, bu konudaki btn zaman amlarn bile iptal etmitir.
Kukusuz geni apl, devasa, rktc isyanlar olmutur. rnein 1669'da 200.000 Kazak, Asyal yerli kyl asi; Astrakan, Saratov ve amara'yi ele geirmitir; Aa Volga havzasna egemen olan
bu asiler, toprak sahiplerini ve burjuvalar ldrmlerdir. Onlar yneten Stenka Razn ancak 1671'de ele geirilebilecek, Moskova'da
Kzl Meydan'da ikence grdkten sonra paralanacaktr. Bundan bir
yzyl sonra, gene ayn blgede meydana gelen Pugaev ayaklanmas,
balang dneminde bir o kadar kitlesel bir baar gstermitir. Don
ve Ural Kazaklar, Bakrtlar, Krgzlar, senyr maliknelerinin serfIeri, Urallardaki byk demir ve bakr dkmhanelerinin serf iileri
isyana, Pugaevina'ya katlmlardr. Pugaev, Nijni-Novgorod'a kadar ilerlemi, yolda toprak sahiplerini asm ve herkese toprak ve zgrlk vaadetmitir. Kazan ele geirilmitir, ama syann nderi
540
hemen Moskova'ya yrmemitir. 1775'te yakalanacak, kafas kesilecektir. Herey tekrar dzene girmie benzemektedir.
Bu olaylar fazlasyla iyi bilinmektedir. Rus tarihyazch bunlar aa kartmaktan tad almtr ve bunun iin iyi nedenlere sahiptir.
Zaman getike, Rusya'daki kyllerin durumu bozulmaktadr. Bunun
nedeni, ikinci serflin ayn zamanda ikinci bir aristokrasiyi yerleik
hale getirmesidir. Korkun van dneminin boyar' artk, Batl senyr
gibi toprann efendisi olan Kiev Rusya's boyar deildir. Ivan, bamsz senyrleri sistematik bir ekilde krmay baarm; onlar
binlerle ldrtm, topraklarn msadere ederek kendi adamlarna,
opriniki'ye vermitir. Bunlar hizmet soylulardr ve topraklarna benefcium (tmar) diyebileceimiz topraklarna ancak yaadklar srece sahiptirler. Bu koullarda. Byk Petro'nun geriye ynelik en byk slahat, 1714'teki ekber evlat yasas olmutur. Bu kanun, bu hizmet soylularnn ellerindeki topraklan irsi mlkiyet haline getirmektedir, te bylece ikinci aristokrasi teyid edilmi, avantajlarn pekitirmi, hiyerarisi belirlenmitir. rnein Byk Petro, gzdesi Menikov'a 100.000 serf vermitir... Rusya'nn ift yanl ehresi gt elikisi iinde aa kmaktadr: Avrupa'ya kar modernite, kendine
kar geri bir Orta a.
Artk, arlk le onu evreleyen ve ona hizmet eden, her zaman
kukulu ve efendinin kaprislerine her zaman boyun een soyluluk arasnda bir cins antlama yaplm gibi olmutur. Kyller bundan nasiplerini almlar, zlmesi olanaksz glklerin iine yuvalanmlardr. 1858, 1861 ve 1.864'teki kitlesel serf azatlar bile bu glkleri yok edememilerdir. Af/r'in (ky) ortaklaa olarak maruz kald zorlamalar yan yarya srmektedir. Senyr, serflere satt topraklar geri satn alabilir. Bundan da tesi, senyrler maliknelerinin
bir blmn koruyacaklardr. Sorun 1917'de, Devrim'in de derin ve
etkin nedeni olan ve Rus tarihinin tank olduu en byk tarmsal patlama nedeniyle, bir an iin bir zme balanacaktr. Yalnzca bir an
iin, nk ksa bir sre sonra kollektfletirme hareketi balayacaktr. Kyl Rusya'da, tam hakl toprak maliki statsnde uzun sre kalamayacaktr.
Krlarn bu patlamaya hazr durumu, Rus hayatnn tm boyunca devrimci bir gerilim yaratmtr. Bu durum, St. Petersburg'da,
Moskova'da, ama ayn zamanda Sibirya'daki Tobolsk'ta da gn gnne btn gazetelerde yorumlanan; daha bandan itibaren liberal
541
soylu evrelerinde, ama ayn zamanda ticaret burjuvazisi veya ounlukla halkn iinden gelen entellcktel ve yaync evrelerinde de
[utkuyla izlenen 1 789 Devrimi'nin, hemen ortaya kan muazzam yanksn aklamaktadr. Bu konuda Michcl Strange'n, Moskova'da
1960'ta Franszca evirisi kan, Fransz Devrimi ve Rus Toplumu
adl kk kitabna baklabilir, nsan Haklan Bildirgesi'ne, Fransa'daki ayaklanmalara, Byk korkuya ilikin haberler, "hemen istibdat ve serflik rejiminin en yakc sorularna temas ediyorlard"; bunlar,
o a yaayan birinin ifadesiyle, Rusya'da "her kylnn alnnda"
okunabilen bu duygularn hayata geirilmi halleriydiler.
XIX. yzyn ortasndan itibaren belirmeye balayan endstrilemeyle birlikte, esas sorun olan bu kyl sorununa baka gerilimler
eklenmitir. Bu ayn zamanda, ar I. Nikola'yla (1825-1855), birlikte
(elbette bu iin sorumluluu ona ait deildir) byk Rus edebiyatnn
kendini Pukin (1799-1837), Lermontov (1814-1841), Gogol (18281910) gibi yazarlarla kantlad andr. Gerekte bu, Rusya'nn kendi
bilincine varmasdr.
Ksa bir sre sonra, ortaya yeni devrim, devrimci alkant biimleri kacak ve yaylacaktr: 1825'te Dekabristlerin kstl hareketi'nden, 1905'te K Saraynn nnde halka ate almasna; 60'l
yllarn nihilistlerinden, 1898'de Minsk'te ilk marxist parti olan Rus
Sosyal Demokrat Partisinin kurulmasna; Slavseverlerden (bazlar
ar milliyeti devrimciler) keskin Batclara. Entelleteller, genlik,
niversite rencileri (en bata onlar) ve srgnler, gelecek devrimin
mealesini tamlardr. Bln Rus tarihi bu aleve varmaktadr.
542
AYIRIM II
1917DEN BUGNE SSCB
Friedrich Engels 'in (1820-1895) eserinin -meydana getirdii, ortaklaa bir almann rndr.
Bu devasa doktrin, devrimi endstrilemi, modern, kapitalist
topluma balad ve onun doal, kanlmaz bir rn olarak koymas lsnde, XIX. ve XX. yzyln devrimci dnce, eyiem ve aklamasnn baat bir dnemecini vurgulamaktadr.
Mark'n diyalektii (diyalektikten, bir hakikatin elikiler boyunca aranmasn anlaynz), Hegel'den etkilenmitir, ama onun felsefesine tamamen kardr. Hegel'e gre, zihin maddi dnyaya egemendir,
insan zellikle bilintir. Marx'a gre ise bunun tersine, maddi dnyann zihne stnl sz konusudur. "Hegel sistemi bann zerinde duruyordu, onu ayaklarnn zerine oturttuk" diye yazacaktk. Ancak bu, Marx'm diyalektiinin, Hegel diyalektiinin zamanlarn, ardk deneylerini benimsemesine engel olmamaktadr: 1 iddia (tez,
2 red (antitez), 3 reddin reddi (sentez), yani olu halindeki bir gerein, ilk iki zaman ayn anda kaale alan ve onlan uyuturan tezi (iddias).
Bu akl yrtme biimi, Marx'm delillendirmelerinin arka plannda hep yer almtr. Rus devrimcisi Herzen'in diyecei gibi, "diyalektik, devrimin cebindir". Diyalektik her halkrda Marx'n dili; elikilerin eliki olduklarn bilimsel olarak anladktan sonra, onla-n
aa kartma, belirginletirme, sonra da ama sanat. Marxizm,
maddeci bir diyalektik olarak tanmlanmtr: Marx'n bunu kullanmam olmasna ve Lenin'in iaret ettii zere, maddecilikten ok diyalektiin zerinde durmu olmasna ramen, bu forml yanl deildir. Lenin'n izinden, ayn ey Engels'in olduka talihsiz tarihsel maddecilik forml iin sylenecektir: Marx maddecilikten ok tarihin
zerinde durmutur. Onun devrimci doktrininin diyalektik delillerini,
toplumun tarihsel bir zmlemesinden kard ve bunun onun eserinin en byk yeniliklerinden biri olduu bir vakadr.
XIX. yzyln ortasndaki Bat toplumu ona, diyalektik zmlemesinin marxizmin bizatihi temelini oluturan byk bir elikiden
tr skntlym gibi gzkmektedir. Bu zmlemeyi ksaca zetleyelim. alma insan asndan, doaya nazaran zgrlemenin,
ona egemen olmann bir yoludur. Birok dier zellik arasnda, almak, bir topluma mensup olmak gibi unsurlar da olan znn bilincine alrken varmaktr. alma ve zgrleme olan toplumun
544
sonra devan etmeyecektir. Stalin, 1928-1929'dan itibaren endstrilemeye girimi, bunu eldeki olanaklarla yrtm, karlalan glklerden sonra, bilinen devasa baarlar elde edilmitir.
Bu aklamalar aydnlatabilmek iin. 1883'e (tam da Marx'n ld yl) geri dnelim. Devrimcilerin "kaza sonucu" veya "komplo
yaparak" iktidara geldiklerini hayal eden Plekhanov, bunlarn "bu durumu ancak nka imparatorluu sosyalizmi yaratabileceklerini" yazyordu, yani otoriter bir sosyalizm. Plekhanov bunlar sylerken; ayn trden bir olasla atfta bulunarak, kendi hesabna "manastr sosyalizmi" veya "kla sosyalizminden sz etmi olan Marx'n bir lfn tekrarlamaktayd.
Bu alntlar veya tartmalar kullanarak, 1917 Ekim olaylarna
ve bunlarn sonularna gre dnerek, bunlar "saf bir marxizm" adna mahkm etmek sz konusu deildir. Vurgulanmas gereken olgu,
sosyalizmin bir kaza sonucu, o dnem Avrupa'snn en az endstrilemi lkesinde balamasdr. Bu nedenle, devrimin bu lkede, iktidarn proletarya tarafndan ele geirilmesine dayal marxist emaya
uygun bir ekilde cereyan etmesi olanakszd, iktidar, Komnist
Parti'nin eline gemitir (Sosyal Demokrat Parti bu ad almtr), yani
devasa Rusya leinde ok nemsiz bir aznln, herhalde 100.000
kiinin eline gemitir. Hayranlk verici bir ekilde rgtlenmi olan
bu aznlk; ordudan kaarak ve gerektiinde birbirini boazlayarak,
kylerine geri donen ve buralarda aristokratlarn, kilise'nin, manastrlarn, Tacn ve devletin topraklarna el koymaya balayan 10-12
milyon kylnn yaratt mthi karklktan yararlanmtr. u latife Lenin'e atfedilmektedir: "Eer arlk yzyllar boyunca, herbiri
kendi blgesinde asayi grevi gren 130.000 feodal mlk sahibi aristokrat sayesinde tutunabildiyse, ben 130.000 sadk militan olan bir
partiyle birka onyl neden tutunamayaym ki?". u Napoleonvari
aka da ona atfedilmektedir: "Dalyoruz, sona bakacaz".
Rusya'nn "makul" bir devrimin harekete geebilecei gelimi
endstrileme derecesine ulaana kadar "birka onyl boyunca tutunmak"; nitekim Rusya'nn esas sorunu artk bu olacaktr. Ayn zamanda "proletarya diktatrl" deil de, olumakta olan bir proletarya
adna komnist eflerin diktatrl olan bir ynetimin de gerekesi.
"Bu efler diktatrl, Stalin dneminde tek bir kiinin diktatrl
haline gelmitir". Rusya'nn hayatndaki bu karanlk ve dramatik yllarn hep akla getirdikleri rnek, 1793-1794 arasnda Fransa'da ikti550
fffl"! *
il K ; I E E0T0W5AMSi
midir veya kanlmaz bir ekonomik sre midir? Bu yelpaze nedeniyle, aikr ayncalklaryla birlikte toplumsal bir hiyerari olumutur.
Bir Sovyet niversite hocas glerek yle demitir: "Biz, Sovyet
burjuvazisiyiz". Fakat bu hiyerari toplumsal snflar ancak, greve
bal olan bu ayrcalklar irsi hale gelirlerse yeniden kurabilir; yani
ancak oullarn da babalarnn toplumsal konumlarndan tr toplumsal avantajlara (eitim, para, grev) sahip olmalar halinde kurulabilir. Bu eilim, aile hayatnn srd her toplum iin olaandr ve
komnizm SSCB'de aileyi hi de yoketmemitir, hatta Stalin onu pekitirmitir bile.
Dier temel bir sorun: Sovyet rejiminin tarmsal retimi kollektif
bir ekilde yeniden rgtlenme giriimi, Stalinci rejimin dn hrpalad bir kylln direnmesiyle karlayora benzemektedir. Fakat, Rus romanlarnn tpk sar bir yank gibi aktardklar bu Kiyl
huzursuzluu, hzl bir modernlemenin ekonomik hareketiyle, yzyllardan beri srmekte olan erevelerinden aniden kopartlan "geleneksel" bir kltrn olaan, adeta kanlmaz tepkisi deil midir? Bu
sorun, benimsenen zmler ne olursa olsun, endstrilemesini hzlandran btn lkelerde ortaya kyora benzemektedir.
te yandan, Sovyet ideolojisi ile Ortodoks kilisesi arasndaki az
ok gergin diyalogta son sz -acaba bir son sz var mdr?- acaba
sylenmi midir? Rejim, "dinsel yabanclamann karsnda, militan bir maddecilii, bir ok rasyonalizmini -Tanrnn reddi deil de,
insann ateli bir ekilde olumlanmasm- tevik etmektedir. Ama
sava, ortodoks inanc yeniden deerli klmtr. Bu inan, Kilise ile
Stalin arasnda bir uzlamaya varmtr. Zaten Stalin de, Byk
Petro'nun ilga ettii Moskova patrikliini yeniden kurmutur. 7 Kasm 195!'deki bir sylevinde, Aleksandr Nevski'den kilise prensi ve
azizi olarak sz etmitir. Kiliseye devam edenler ve istedikleri gibi
ibadet edenlerin ou kukusuz yal kiilerdir. Ancak, vaftiz, evlilik. lm konusundaki gerek ounluk tutumlar acaba nedir? Devletin medeni nikh trenleri evresinde yaratmaya alt dekor, herhalde bir boluu doldurma kaygsndan kaynaklanmaktadr.
Son olarak da, yeni kuaklarla birlikte, tpk Descartln her
zaman geceli olmasna ramen Batllarn bilincinde giderek zayflamas gibi olmak zere, Marxist-Leninist retinin derinliklere geri
ekilmesi ve dramatik bir gemiin giderek unutulmas sz konusu
deil midir? Ama bu, komnist bir lkden vazgeilmesi anlamna
553
gelmemektedir. Bunlar artk her an tartlmasna ihtiya duyulmayan, bizatihi gereklerdir. 220 milyon Sovyet vatandandan 9 milyonu parti yesidir. Marxizm-Lennizm onlara zgdr, onlarn gndelik
dilidir, onlarn hayatlarnn ynlendirici unsurudur. Ama ya dierleri?
Ancak, Sovyet hayatn en derinden deitiren ey, maruz
kald gl endstrileme sreci ile onu yaknda muzaffer bir ekilde tamamlama; yani baarlanlar gelitirme, glkleri ama ve
baarszlklar onarma perspektifidir.
Bu endstrilemenin insani bedeli hi kukusuz ok yksek olmutur. Rusya, 1917'de "kapitalizm tarafndan nceden salanm"
bir tabana sahip olmad iin, buna ina etmesi gerekmitir. Ve Stalin diktatrl ite bu nedenden tr, bu ok kendine zg edaya
brnmtr. Bu rejim, "baka yerlerde demir a kapitalizmi tarafndan yerine getirilmi olan, tarihsel" ncelikli devi stlenmitir.
Stalin rejiminin sertlii, ne gcnden sarho olmu tek bir adamn
kaprisleriyle, ne sosyalizm'in gerekleriyle, ne de komnizm'in gerekleriyle tam olarak aklanabilir. Bu sertlik ayn zamanda, bir azgelimitik dramdr; geri bir tarm lkesinde, endstrilemenin aamalarn insan yatrm arac haline getirerek hzla gemek zere icad
edilmi acmasz bir devlet formldr. Ve bu dram imdilerde, tam
Rusya ondan kurtulurken in'de balamaktadr.
Ekonomik hedeflere ulalp ulalmadn uzmanlar daha uzun
bir sre tartacaklardr. stelik rakamlar da tartma iin ok uygun
bir zemin hazrlamamaktadrlar. Bu rakamlar uluslararas bir dil konumaktadrlar. Halklar, tpk boy len ocuklar gibi, kendilerini
dierleriyle kyaslamaktadrlar. Ama lnn ayn olmas gerekir. Endstri retimi aadaki lkelerde, ylda ortalama olarak yle artmtr: Fransa'da 1953-1959 arasnda % 7,7 (endeks 1953: 100, 1959:
156); Federal Almanya'da % 8,3 (1953: 100, 1959: 169); SSCB'de %
11,3 (1953: 100, 1959: 190). Bu, resmi istatistiklerin dilidir. Ancak,
bu istatistikleri dolaysz bir ekilde karlatrmak mmkn deildir.
Batllar endeksleri saf deerler olarak, Sovyetler gayrisafi deerler
olarak hesaplamaktadrlar. Sovyet iktisat Simlinin, gayrisafi deer
olarak hesaplanan resmi endstri byme rakamnn 1956 iin,
1928'dekinin 22,9 kat fazlasn vermesine karlk, safi deer olarak
hesaplandnda 14,7 kata dtn gstermitir. Bu koullarda,
554
Dn meydana gelen bu emek gc akn nitelikli iileri bomutur. Kyl, cehaleti, btn dnya kylleri iin kuku uyandrc
olan makineler kaksndaki beceriksizliiyle, fabrikalar igal etmitir. Bir geceden ertesi sabaha ii olan bu beceriksiz toprak
adam, balangta ancak dk bir verim dzeyine ulaabilmitir.
Bunun zerine, retim aklarn kapatmak iin, emek miktar artrlmtr.
Kyllerinden azndan ocuklarnn okula ve bundan da tesi
niversiteye de akn etmeleri sz konusu olmutur. Rusya nfusunun
I917'de en azndan % 75'i okumasz yazmaszken, bugn bu oran sfra inmitir. Bu da, ktphane, okuma salonu, Rus klasiklerinin
(3955'e kadar Dostoyevski ve Esenin gibi bazlar hari) eserlerinin
halka veya yabanclara ynelik ucuz basklanndaki art aklamaktadr (bazen 10 milyona varan akl almaz tirajlar). Kitap fiyat ok dktr, ancak acaba klasiklerin bu baarsnda baka nedenler de var
m/dr? ada yazarlarn zayfl, kolay okunan vakit geirici yaynlar yapan bir basnn yokluu? Radyo, televizyon, plak alanna da
557
558
likle de retim koullarnn "tarihsel olarak somul karakterlini "hakikate uygun" bir ekilde tasvir etmek, "emekilerin sosyalizm zihniyeli
iinde eitimlerine ve ideolojik dnmicri"ne katkda bulunmaktr.
Sanatlarn devi, bizzat Jdanov'un terimiyle "yanl" olmak, kiileri
"olumlu kahramanlar" olan gerek komnistler ile dier hepsinin
'"olumsuz" olduu bir ekilde aka blnd "retici" eserler
yazmaktr. Dnemin balarnda btn alanlarda ieklenmi oian
avangard hareketler (bunlara Rusya'da "sol sanat" ad verilmeye
devam etmektedir), artk "biimci" olarak mahkm ve takip edileceklerdir. Bu tarihlerde ok sayda yazar ve tiyatro ynetmeni tutuklanm ve esrarl bir ekilde ortadan yok olmutur. Deerli yazarlarn
ou, sessizlie veya yan-sessizlie snmlardr. Ve Durgun Akard Don (ilk cildi 1925-1933 arasnda, drdncs 1940'ta yaynlanmtr) yazar olokov, Stalin'n lmne kadar hibir ey yazmayacaktr.
"Jdanovculuk", sava srasnda ''rm Bat'mn" etkilerine
tepki gsterebilmek zere basksn artrmtr. Edebiyat, tiyatro, sinema sk bir gzetim altna alnm, hbar edilen en kk sapma bile cezalandrlmtr. 1948'de, Prokofiev, ostakovi, Haaturyan gibi
byk besteciler, anlalmazlklar ve kullandklar seslerden tr
iddetli saldrlara uramlardr.
Ksacas, Stalin'n tm diktatrl sresince, sanatlar da tpk
Sovyet halknn geri kalan gibi, hizaya sokulmulardr. Konformizm
ve vasatik, bu dnemin tm retimini belirlemektedir.
Acaba Stalin'n lmyle herey deimi midir? Hem evet,
hem hayr. Kukusuz hemen bir tepki gelmi, ani bir geveme olmutur, ama bu zgrlk patlama tehlikeli olarak grlmtr. Ve
durdurulmutur.
1953 ylnn sonu ile 1954 ylnda, Sovyet toplumunun kusurlarna ynelik talamal oyunlarda byk bir art kaydedilmitir: gen
bir eletirmenin Novy Mir dergisinde yaynlanan "edebiyatta samimiyet" adl makalesi, olumlu ve olumsuz kiiler halindeki geleneksel
ayrmn glnln ortaya koymutur. Bu yazarlarn cretlerinin
bedellerini demelerine ramen; kii tapnnn eletirisi ve Stalinciliin tasfiyesi, baka ifade zgrlklerinin kazanlmasna neden olmulardr. Yzbinierce srgnn geri dnmesi, ar yaptrmlarn uygulanmayaca konusunda artk emin olunmas, ylesine bir
entcllcktcl cokuya, yle bir nemlilik deimesine (artk Staln d560
alist lkelerde aratrma, farkl endstri dallarna gre dalma eilimindedir, bu endstrinin talepleri tarafndan cezbedilmektedir. Sovyetlerde ise, ynetimin tercihleri zerinde younlalmaktadr. Endstri ve yaknlara kadar kmsenen rahat hayat bu tercihlerde ncelikli deillerdir. Ama aratrmann inkr edilemez bir ncelii vardr, tabii onunla birlikte bilim adam takmlarnn. nk bugn aratrma en iyi bilginin deil, en iyi takmn idir. Bunda Sovyet Bilimler Akademisi'nin de rol vardr.
Ne sonuca varmal? Sovyetler Birliinin duyulmadk glkleri
atlatt, maddi dzlemde mthi baarlarn kysna ulat sonucuna. Bu baarlar artk kazanlmtr. Fakat bu yeni yaplarn yerlerine yerletirilmesi ii daha tamamlanmamtr. Trajik anlar ve Sovyet devriminin dnya leinde yavalamas tarafndan engellenmektedir. Sovyetler kendi kaderini semekte hemen hemen zgr hale geldii anda, eylemlerinin uluslararas yanklarn hesaba katmak zorunda kalacaktr.
Bunu, zgrlnn belli bir lde smrlanmasyla demektedir
ve bu snrlama Stalinciliin tasfiyesinden sonra da devam etmektedir.
Ayn zamanda, sanat, edebiyat (o olmakszn hibir uygarln kendi
snrlarna ulaamayaca ve kendini ifade edemeyecei u ka)
alanlarnda da demektedir. Bu st yaplarn, Moskova'nn Boloy
meydanndaki elma aalarnn bahar gneinin biraz smmasyla
yaptklar gibi, birdenbire iekfeneceklerini umud edelim.
yan rk ve uygarlklar, uluslardr; ikincisi, btn olarak ele alndnda, Sovyet uygarlnn maddi geleceidir (ama yalnzca maddi
mi?); ncs, dnk tekbahhn kaybederek bugn "okmerkezli" hale gelen ve "vatanlarn komnizmi" karsnda gerileyen
uluslararas komnizmin kaderidir.
Birinci soruna iikin olarak,oyunun dl udur: SSCB,
adnn da iaret ettii gibi, ilk olarak bamsz ama birbirlerine
bal bir cumhuriyetler, devletler federasyonudur, yle olmay istemektedir, bu birlikte yaama, acaba daha iyileip, birleik gl bir
uygarl getirebilir mi?
arlarn imparatorluu tarafndan 1917'den ok nce gerekletirilen bu birlik, birok badire atlatmtr. Paralanm, yeniden oluturulmu, pekitirilmi olan bu imparatorluk, gene de tam zm olmayan bir sorun olarak kalmaktadr. zerklikleri aka ortadaysa da,
cumhuriyetlerin hibiri tam bamsz deildir, nk bunlarn savunma, asayi gleri, iletiimi merkezi iktidara baldr ve her cumhuriyet burada temsil edilmektedir. Yerel milliyetilikler ve "ovenlikler"
srmekte ve hbar edilmektedir. Srtmeler meydana gelmitir. rnein Grcistan, Birlie 1921'de tekrar girmitir; bugn Stalincilin
tasfiyesi onun en nl Grcye olan .sadakati yznden bir srtmeye neden olmutur. 1918'de kurtarlan, 1940'da ilhak edilen, 1945'te
yeniden igal edilen Baltk devletleri, arlk dneminde ayrcalkl
bir statye sahiplerdi: bu staty onlara tekrar tanmak sz konusu olmamtr. 1949-1951 arasnda Krgzistan'da, yneticilerin ulusal
Manas destann yasaklamalar nedeniyle bunalm domutur. Yce
Sovyet, Azerbaycan'da 1958'de Azireceden baka bir dilin varln
kabul etmemitir.
Yerel karlar, kltrler, yerel diller, tarihsel anlar, komnizme
sadakat veya sadakatsizlik, Rus veya Ukraynallarn btn cumhuriyetlere szmalar ve g etmeleri; bunlarn herbiri birer sorun ve bazen de smrgeci tipten gerilimlerdir. Yeni topraklarn tarma almasnn ardndan, Ruslar Kazakistan'da Kazaklardan daha kalabalk
hale gelmilerdir.
Tek bir Sovyet siyaseti mmkndr ve bu kendini nceden belli
etmektedir, ulusal devletlere makul, hatta ok cmert tavizlerde bulunarak, ama onlarn SSCB iktidarnn ok kk bir blmn temsil
563
her lkede ekonominin ve uygarln kendine /.g konumunun erevesinde, SSCB ve komnizm ile olan ilikiler, az veya ok gven
verici, az veya ok serbest, az veya ok verimli olmaktadrlar.
Nihayet, glklerinin altnda ezilen ve gururu sayesinde ayakta
duran, bugnk dnyann en byk azgelimi lkesi olan Komnist
in, en uzakta yer almaktadr. Bu lke en az yumuak bals ve en
tehlikelisidir.
Bu abucak izilen harita, yalnzca siyasal konumlara tekabl etmemekte, ayn zamanda ekonomik konumlan da ortaya koymaktadr.
Bu konumlar oyunu belirlcmemekte, ama onun ynn gstermektedirler. abalar sayesinde ok uzun zamandan beri baa gemi olan
SSCB, imdi galiplerin yalnzlnn iine dme tehlikesiyle kar
karyadr.
567