Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 48

Kubbealt Genlerinden MERHABA

Kubbealt Akademi Mecmuas'nn cretsiz ekidir

Yayna Hazrlayanlar:
Bura AMLI
Smiha ULUANT
Glnar MIZRAK

Kapak Tasarm:
Havva Tba ATLLA

Basm:
ZAL Matbaas

Yazma Adresi :
Kubbealt Akademisi
Kltr ve Sanat Vakf
Kprl Mehmed Paa Medresesi
Peykhne Soka No:3
emberlita STANBUL
Tel: 0 212 516 23 56
Faks: 0 212 638 02 72

www.kubbealti.org.tr
merhaba@kubbealti.org.tr

Merhaba Sonbahar 2010 / 1

NDEKLER

KUBBEALTI GENLERNDEN
MERHABA -------------------------------- 3

DEMEDEN GN OLMAZ
Glnar MIZRAK ----------------------- 26

BR BAYRAM HTIRASI
Smiha AYVERD ------------------------ 4

AVRUPANIN KUZEYNDE
BR EHR: LULE
E. Yegn ERDEM ------------------------ 29

GEMLE BUGNN UYUMLU


BRLKTEL: QUBEC EHR
Gleda ENGN --------------------------- 5

YRML YALARDAN DN
DRT KCK DENEMECK
Selim GKIIK -------------------------- 33

DEVLET DEVLET ADAMI


Bura AMLI ------------------------------ 7

BLMECE - BULMACA 8 ------------ 38

MMR HASBHLLER 2
elik BAHAROLU ------------------ 12

KISA KISA
Murat OKTAY -------------------------- 40

R
Kbra YET AMLI ------------------ 17

ESK DOSTUM
Ulviye NCOLU -------------- 41

BR DNEM ROMANI:
PERTEV BEYN KIZI
Smiha ULUANT --------------------- 18

R
Kerem ERDEM -------------------------- 43

FLMCNN SETKLER
Kbra YET AMLI ------------------- 22

2 / Merhaba Sonbahar 2010

DNLEMEK - 1
Aye Erdal -------------------------------- 44

KUBBEALTI GENLERNDEN MERHABA

Dergimizin bu says iki bayram arasnda huzurlarnzda oluyor. Bu


vesileyle sizlerin hem gemi Ramazan, hem gelecek Kurban bayramlarnz
tebrik ediyoruz.
Bilindii zere bayramlar geni kitlelerin ortak sevinci nispetinde asl
mnsna erer. Ekim aynda Vakfmzn 40.yl mnasebetiyle bir etkinlik
dzenlenecek. Hizmetin nimet olduuna inanan Kubbealt gnldalarnn
hizmet ve gayret yolunda 40 yl nce ettikleri ahdin tazelenmesi olarak da
grlebilecek bu gibi etkinlikleri bir nev bayram addetmek acaba mbalaa
m olur?
Hizmet nbetini devralmak zere elini uzatm olan Kubbealt Genleri
ahde vefann sayl zaman ile kaytl olmadnn uurunda olarak Vakfmzn
aziz kurucularn minnet ve tazim ile anmaktadr.
Bir sonraki sayda bulumak dileiyle

Yayn Kurulu

Merhaba Sonbahar 2010 / 3

BR BAYRAM HTIRASI
Smiha AYVERD

Bayramlarda erkek ocuklar iin en makbul elence, at ya da eee


binerek, saatlerce sokak sokak dolamak olurdu. Bu elence, srasnda yle
uzun srerdi ki stnde oturduklar eyer, bacaklarn zedeler, hatta yara
aacak hle getirirdi.
Ata ya da eee binen genler byle hrpalanrsa onlar saatlerce tayan
hayvanlarn yorulmamas nasl mmkn olurdu? yle ki, at ya da eek shipleri,
ilelerinden bolca bayram harl alm genlere ses karmaz, bu yorgun hayvanlar
bir kenara ekerken, yenilerini delikanllara vermekten geri kalmazd.
Kolan salncaklarda uarcasna sallanmak da gene erkek ocuklarn
elenceleri arasnda saylrd.
Bayramlarda, ocuklar elendirmek iin kurulan adrlarda, yars balk, yars
insan olan deniz kzn gren ocuklar, grmemi olanlardan daha ok olsa gerekti.
Gen kzlar ata, eee binemezlerse de atl karncann yuvarlanda, tahtadan yapma
atlar, arabalar ve otomobil ekli verilmi daha nice oyuncaklar, onlarn istifadesine
akt. Hele beik salncaklar Kz ocuklarnn karlkl oturabildikleri beik
salncaklar, ileri geri gidip gelirken bir trl sonu gelmeyeceini zannettikleri bu
sallant, onu idre eden bayramcnn, birden bire: Yand! diyen sesi ile dururdu. Bu
sesi duyan kzlar, bunun, sranz tamam oldu artk ineceksiniz, demek istediini
anlamakta gecikmeyerek mahzun olurlarsa da yava yava inmeye balarken arkada
sra beklemekte olan grubun, onlarn indikleri salncaa binmek zere bekletiklerini
grrlerdi. Bylece, sralarn savm ve bayramcya parasn da vermi olduklar iin,
bir baka elenceyi gzlemeye balarlard.
u da var ki bir ksm ocuun inip teki ksmn binmesi iin gene
bayramcnn Yand diyerek sralarn bekleyenlere frsat vermesini bu
salncaktan henz inenler elbette ho karlamazlard. Ne ki, bu dnyda
insanlara: Senin de hayat devrin tamamdr. Vazifen bitti, dendii zaman:
Hi olmazsa az daha kalmak isterim diyenlerin, ocuklarn beik salcaktan
inmeye honutlukla rz olamayndan ne fark vard?
Bunun gibi, rhen ocuk kalmlarn da kendilerine Yand dendii
zaman direnmeleri herhalde yadrganmamaldr. te bunlar, iin yata deil
bata olduunu bir trl anlamamakta bulunuyorlar.
4 / Merhaba Sonbahar 2010

GEMLE BUGNN UYUMLU BRLKTEL:


QUBEC EHR
Gleda ENGN
guleda@gmail.com

Amerika ktasnn en tarih ehirlerinden biri diyebileceim Qubec


(Kebek) ehri, St. Lawrence nehrinin kuzeyinde, nehrin denize kavumak
zere ald bir noktada, yaklak 100 metre ykseklie sahip dik kayalk ve
falezlerin zerinde bulunan hkim bir tepede Fransz kolonisi tarafndan
1600l yllarn banda kurulmu. Gnmzde Kanadann Fransz kesiminin
bakenti olan Qubec ehri, ok iyi bir ekilde korunmu surlar, burlar,
kalesi ve atosu ile romantik, tarih bir filmin setine benziyor.
Nehrin darald yer anlamna gelen ehrin ad, zaman ierisinde
Qebhek, Qubecq ve Qubec olarak deimi. Arnavut kaldrml sokaklar,
ehri kuatm kale duvarlar, Galya mutfa ve St. Lawrence Nehri manzaras
ile 400 yandaki Qubec, Kuzey Amerikann Parisi deta.
Pek ok lkede tecrbe ettiim gibi bir ehri tanmann en gzel yolu
ehri yryerek kefetmektir. Adn verdii Qubec eyletinin Montrealden
sonra ikinci byk ehri olan Qubec ehrinin zellikle sur ii diye tbir edilen
ksmnn tarih dokusu ok iyi muhafaza ediliyor. Eski ehir olarak anlan sur
iini yryerek gezmek hem kolay, hem zor. Zira, sur ii aslnda sadece 3
km2, ancak inili, yokulu yollarn yrmek o kadar da kolay deil.
Neyse ki, turistlerin akn ettii kk dkknlarn bulunduu rhtmdaki
Petit Champlain sokandan dik kayalklar zerine kurulmu sur iine ulam
salayan, Taksim-Kabata arasndaki fnikler sisteme benzer, panoramik
tarih fnikler sistem, zellikle turistlerin imdadna yetiiyor. Bu, ayn
zamanda eski ehre htralar ssleyen bir zellik katyor.
Qubec ehrinin dier bir gzel yn, 400 yllk tarih eserlerin yannda
yer alan gnmz mimrisine ait binalarn insan hi rahatsz etmiyor olmas.
Tarih eserlerin bol olduu ehirlerde sanatlar da bol oluyor sanrm. Tabii
olarak,

Qubecin

sokak

aralarnda

da

ressamlar,

karikatristler,

mzisyenlerin her biri bir kede eserlerini sergiliyorlar.

Merhaba Sonbahar 2010 / 5

ehirdeki nemli tarih yaplar arasnda, hlen otel olarak kullanlan


Frontenac atosu, Parlemento binas, iki kere yanm ve restore edilmi
Notre-Dame Katedrali, Santa Ursula Manastr ve Kuzey Amerika'nn en eski
Fransz niversitesi olan Laval niversitesi saylabilir. Pariste bulunan mehur
Notre-Dame Katedralinin ayn isimli bir benzerinin Qubecte de olduunu
duyunca ardm syleyemeyeceim. Franszlarn damgalarn vurduu bu
ehirde Eyfel kulesinin olduunu bile syleseler inanrdm herhalde.
Qubecin

sokaklar

Fransz

ehirlerine

benzer

ekilde

bir

eyler

attrabileceiniz, kahvenizi yudumlayabileceiniz ya da sokaktan geen


insanlar seyredebileceiniz kafelerle ve butik restoranlarla dolu.
Dier

kuzey

ehirleri

gibi

Qubecin

yazlar

olduka

ksa,

fakat

Qubecliler bu ksa zaman dilimini, yeil park ve bahelerini ieklerle


ssleyerek deta bir len havasnda doya doya ve zevkle yayorlar. Tarih
yaplarn yan sra, nehir boyunca uzanan dar ovann ykseldii noktada yer
alan kalenin bahesi grlmeye deer yerlerden bir dieri.
Gemile

bugnn

uyumlu

birlikteliinin

grlebilecei

ndir

ehirlerinden biri olan Qubec iin sylenecek daha ok ey var aslnda. Bir
gn Kanadaya yolunuz derse Kuzey Amerikann kk Parisi denen bu
ehri seyahat plannza dhil etmeyi unutmayn. Amerika ktasnda Avrupadan
kareler grmenin en gzel yeri buras olsa gerek.
Bir baka seyahat notlaryla Merhabada bulumak dileiyle

6 / Merhaba Sonbahar 2010

DEVLET DEVLET ADAMI


Bura AMLI
bugrasamli@yahoo.com

Avrupa Birliinin bir medeniyet projesi olarak ele alnmas, birliin


kurulu

artlar

ve

kurucularn

trih

gemilerinde

birbirleri

ile

olan

mnasebetlerine bakldnda acaba ne kadar gereki kalr? phesiz ki 20.


yzyl sadece ikincisinde elli milyondan fazla insann lmne sebep olmu iki
dnya savan iine sdrmakla tarihin en kanl asr olarak hatrlanmaya
sezdr.

Dahas,

her

iki

savan

da

ayn

corafyada

ayn

devletlerin

hesaplamas olarak balamas, bu bitmek bilmeyen davann ne olduuna dair


bir merak uyandrr. Aslnda Avusturya Macaristan veliaht prensinin suikasta
uramas veya Polonyann igal edilmesi, barda taran son damladan daha
fazla etkiye sahip deildir. Bahsi geen bu hadiselere gelene kadarki olaylar,
siyasetler ve stratejiler silsilesine bakldnda, tarihin baka trl de
geliebileceine olan iyimserlik ister istemez kaybolur. Yzyllar boyunca bar
zamanlarnda yaplan tercihler, benimsenen politikalar ve hedeflere varmak
iin izlenen yollara baklrsa, her iki savan da insanolunun hr iradesiyle
kendini ifna etmeye duyduu arzunun neticesi olduuna kan olmak iten
deildir. stelik tm bu aclar, millet ve devletlerin beka iddias uruna
yaanmtr.
Her iki savan sebepleri arasndaki ortak noktalardan hangisinin
ekirdei tekil edebileceine biraz daha yakndan baklrsa, Almanyann ezel
rakiplerine geriden yetiip onlara tahakkmn kabul ettirme iddia ve gayreti
ne kar. Oysa 1880lerde Almanya ve ngiltere arasnda gnmzde de
oka duyduumuz bir ifadeyle stratejik bir ortaklk ve ibirlii sz konusudur.
O tarihlerde Almanyann Avrupadaki topraklarnnkinden be kat smrgesi
vardr, dnyann ikinci byk ticaret filosuna sahiptir ve dnya apnda
ticaretlerini Britanya sava gemilerinin himayesinde srdrmektedir. Alman
deniz subaylar Britanya yaps gemilerde yetimekte, Britanya teknik ve
taktiklerini kullanmaktadr. Her iki lkenin denizcileri d grnlerinde bile
bir karde kadar birbirlerine benzemektedir. Oysa Alman Kayzeri ve halknn
kafasnda, neden Britanyann stnlnn bir hakmasna kabul edilmesi
ve Alman mparatorluunun ngilizlerin msamahasna snmas gerektii

Merhaba Sonbahar 2010 / 7

sorusu

yatmaktadr:

Almanyaya

ne

yarar

Baka

lkelerin

armaan

menfaatlerinin

olurdu?

Devlet

edecei

bykln

her

eyden

li

tutulmas, aralarnda kan ba olan iki lkenin taht sahiplerinde de titizlikle


muhafaza edilmitir. ngiliz tahtnda en uzun sre (64 yl) hkm srm
idareci olan Kralie Viktorya, hem ana hem baba tarafndan Alman olup bahsi
geen tarihlerdeki Alman Kayzeri II.Wilhelmin anneannesi olmasna ramen,
bu durum ngiliz halknn kendisine olan ballk ve sevgisinde en ufak menf
bir tesirde bulunamamtr zira Kralienin tercihi her zaman Britanyann
karlar ve stnl ynnde olmutur. ngiltere, ok iyi bilindii gibi devlet
geleneini skca muhafaza eden ve kiilerin deil devletin devamn esas alan
bir sisteme sahip olmaya her zaman dikkat etmitir. Nitekim, Kralie Viktorya
ldnde, cenazesini Portsmoutha gtren yat, ardndaki bir dier yattan
olu,

yeni

Kral

Edward

takip

ediyordu.

Kendilerini

selamlayan

sava

gemilerinin arasndan geerken Kral ba stndeki bayran yarm ekilmi


olduunu grnce kaptana nedenini sormu, ald yant Kralie ld,
efendim, olunca Kral, ngiltere Kral yayor diyerek bayra tam olarak
ektirmitir.2

stelik

bu

anlay

sadece

protokol

kurallarnda

kendini

gstermez. Zaten milletin ruhuna ilememi bir devlet mefhumu, slogan ve


zorlamayla da yaatlamaz. Tarih uurun ferdin mneviyatna nakettii histir
ki ahs menfaatleri hizmet ve fergat klcna kurban eder. Bu his, otuz alt
yanda

Bahriye

Bakan

olan

Churchilli

Nelson3un

gnlerinden

kalma

mobilyalarla dolu Amirallik binasna gelince kendisinden geirmitir .


Bata da belirttiimiz gibi Almanyann srekli olarak ngiltere ve
Fransann gerisinden mthi bir kararllk ve hzla gelerek onlara galebe
alma

gayretine

ramen

dnyann

Avrupa

devletinin

tamahn

doyuramayacak kadar kk (!) olmasnn arka planna baktmzda, ahs


tercihlerini hizmet ettii devletine kurban etmi bir baka devlet adamn
grrz: 1624-1642 yllar arasnda Fransann babakanln yapm olan,
Kilisenin bir prensi, Armand Jean du Plesis, Kardinal Richelieu. Modern devlet
1

Dretnot: ngiltere, Almanya ve Yaklaan Savan Ayak Sesleri, Massie, Robert K. , s: 7, Sabah Kitaplar,
stanbul, 1995.
a.g.e., s: 254.
3
Oramiral Lord Horatio Nelson: Birleik Fransz ve spanyol donanmalarn Trafalgar koyunda malup
eden, bir kolu ve gzn vatan uruna savalarda yitirmi ngiliz deniz komutan. Napoleonun istila
tehdidi altndaki ngilterenin 1805 Ekimindeki bu zaferi, denizlerde yz yl srecek ngiliz stnlnn
temelini atmtr. Nelson bu savata lm, halk zafer haberinin cokusunu yaarken bir yandan
Nelsonun matemini de tutmutur.
4
a.g.e., s: 620.
2

8 / Merhaba Sonbahar 2010

sisteminin babas olarak grlen Richelieu i bana geldiinde, 1618de


Pragda fitili atelenen ve insanlk tarihinin en acmasz ve en ykc
savalarndan birine dnen Katolikler ve Protestanlar arasndaki Otuz Yl
Savalar olanca hzyla sryordu. Kilisenin bir prensi olarak Richelieunun
Habsburg Kutsal Roma mparatoru II.Ferdinandn Katolik dinine hizmet etme,
Kiliseye eski gcn ve itibarn kazandrma ve Protestanl ezme adna
kt sefere destek vermesi beklenirken, o, Fransz mill karlarn stn
tutmasnn gerekesi olarak yle der: nsan lmszdr, kurtuluu bu
dnyadan sonradr. Devlet ise lmldr, kurtuluu ya imdi salanr veya
hibir

zaman.

Ona

gre

Ferdinandn

yapt

din

bir

eylem

deil,

Avusturyann Orta Avrupada stnlk salamak ve Fransay ikinci snf bir


statye drmek iin yapt siyas bir manevrayd. Bu dnceden hareketle
devlet politikasn belirleyen Katolik Kardinal, Fransann menfaatinin Orta
Avrupa iyice tkenene kadar savan uzamasnda yattna hkmeder ve
ieride Fransz Protestanlara ibadet zgrl tanyarak Orta Avrupay
paralayan i karklklara kar lkesini korurken, d politikada Protestan
hkmetler ve Osmanl Devletiyle de anlamalar yaparak Fransann siyas
yalnzlna son verir. Uzatmak iin her frsat kulland hlde fiilen dhil
olmad savata Almanya harap olurken, Fransa savan on yedinci ylna
kadar bir kenarda bekler ve vakti gelince niha amacna ulamak iin
Protestan prenslerin yannda savaa girer. 1648de savaa son veren
Westphalia Bar yapldnda artk Avrupada sz geen devlet, topraklarn
byk lde genileten Fransadr. Richelieu, Fransa adna ne derece baarl
saylrsa, politikalar Orta Avrupa iin tam tersi neticeler vermitir. Birlemi
bir Orta Avrupadan ekinmesi lsnde daha ykc hle gelen siyaseti,
Alman birliini iki yz yl geciktirmitir. Nitekim, Otuz Yl Savalarnn ilk
evresi, ngilterenin Normandiyal bir hanedann, Fransann da birka yzyl
sonra Capetlerin vesayetleri altnda ulus-devlet olmalarna benzer ekilde
Habsburglarn da Almanyay kendi hanedanlklar altnda birletirme abas
olarak grlebilir. Ancak Richelieu buna engel olmu ve Almanya birbirlerine
rakip ve bamsz yzden fazla zgr prenslie blnmtr. Richelieudan
sonra bu blnmlk yznden Almanya birou Fransa tarafndan balatlan
Avrupa savalarnn sava meydan hline dnm ve bu artlarn dayatt
geri kalmlkla Avrupann denizar smrgecilik akmnn ilk dalgasn

Merhaba Sonbahar 2010 / 9

karmtr1. Ulus-devlet vasfn kazand zaman ise belki de bu tarih mirasn


biledii hrnlk ve tekml etme frsat bulamam bir milliyetilik yznden
yzyln en byk felaketleri yaand.
Almanyann 19. yzylda birlemesini salayan, devrin ve tarihin en
byk devlet adamlarndan Bismarck olmutur. O, her eyden evvel tm
Alman

prensliklerinin

Prusya

hkimiyeti

altna

girmesini

temin

etmek

istiyordu. Bylece o zamana kadar prenslikler zerinde kendine bir hmi rol
bien Avusturyann glgesinden kurtulmak

mmkn olacak ve bunun

ardndan Almanyann stnl bir gereklik kazanabilecekti. Prusyann


yksek

disiplinli

stn

sava

gcn

acmaszca

bu

hedef

ynnde

kullanmaktan ekinmeyen ve d politikada ok dikkatli admlar atan dhi bir


stratejist ve taktisyen olan Bismarck, Prusya babakan olduktan sadece alt
ay sonra 400 yl boyunca Danimarka tarafndan ynetilmi bulunan iki Alman
dkal Schleswig ve Holstein zerine kan bir krizi bu topraklar Prusyaya
katmak

iin

bir

frsat

olarak

grd.

Aslnda

bu

dkalklar

kendi

bamszlklarn istiyorlard ve o blgede yaayan Almanlar da blgesel


milliyetilik hisleriyle doluydular. Oysa Bismarckn politikas, sz konusu olan
Alman mill menfaatleriyse ok akt, (kendi bamszlklarn elde edemediler
diye) Holsteindeki Almanlarn mutlu olup olmadklar bizi ilgilendirmez.
diyordu. Zamanla tm bamsz prenslikler Prusyaya boyun emiler ve
Prusya nce Avusturyann vesayetinden kurtulmu, Holstein zaferinden
sadece sekiz sene sonra da Fransay malup ederek, Pariste boyun ediren
bir anlamay imzaya mecbur brakmtr. Tarihin ne tuhaf bir cilvesidir ki
birlemi Alman mparatorluu, 18 Ocak 1871de Versailles Saraynn Aynal
Salonunda, Parisi dven toplarn grlts camlar sarsarken ilan edilmitir 2.
Devlet adaml namna adn Trk tarihine altn harflerle yazdrm,
Alpaslanlar, Klaslanlar, Osman Beyler, Fatihler, Yavuzlar, Mustafa Kemaller,
Sokollular, Kprller gibi ad san bilinenler kadar, devlet uruna gznden
taht hrsn silerek nefsine deil, devletine hizmeti semi Yakutlu Beyler gibi
Devlet-i ebed mddet dsturunu benimsemi daha nice kitle fedasi
olmasayd hi phesiz bugn bir Trkiye Cumhuriyeti de olmazd. Devlet
adaml, seim veya atamayla edinilen mevkiye benzer bir vasf deildir,
trihin yalan sylemeyen az bu pyeyi hak edene tarafszca verir. Devlet
1
2

Diplomasi, Kissinger, Henry, s: 44-50, Trkiye Bankas Yaynlar, Ankara, 1998.


Dretnot, s: 68.

10 / Merhaba Sonbahar 2010

adamlarnn tercihleri kendi devletlerini olduu kadar ilikide olduklar dnyay


da ekillendirir. stnlk uruna sava gze almak, trihin vazgeilemeyen
bir hkikat olagelmitir. Eer bu geree uygun hareket etmeselerdi,
Trklerin zamanla tpk Peenekler veya Uzlar gibi baka kavimlerin iinde
eriyip kaybolmalar mukadderdi. Bizim iin iftihar vesilesi odur ki, Trk devlet
adamlarnn tercihleri, kendimize ve hkmettiimiz topluluklara ykm, dehet
ve zulm deil; adalet, huzur ve bar getirmitir.

Merhaba Sonbahar 2010 / 11

MMR HASBHLLER 2*
elik BAHAROLU
celikbaharoglu@hotmail.com

ART NOUVEAU ve STANBUL


Kelime mns Yeni Sanat olan bu Franszca szck 19. yzyln sonu
ile 20. yzyln banda yaklak 25 yl srm olan bir sanat akmna verilen
isimdir. Avrupada ortaya kyla ilgin bir ezamanllkla stanbulda da
yaygnlamtr1.
Art Nouveau akm, 19. yzyln son eyreinde zellikle sanayilemi
lkelerde ortaya kmtr. Akmn olumas ve zerine oturduu kurgu,
sanayilemeden

kaynaklanan

problemler

ile

ilgilidir.

Sanayi

karsnda

geerliliini ve deerini kaybeden zanaatkrln durumunu inceleyen eitli


yazar ve mtefekkirlerin almalar ve ngilterede ortaya kan Arts and
Crafts isimli topluluun eserleri ile yap alannda yeni malzeme ve tekniklere
karn geleneksel kalplara ve formlara bal olmann yol at tutarszlklar,
bu sanat akmnn domasna sebep olmu, buna ramen akm zaman iinde
sanayilemenin imknlar ile beslenerek gelimitir.
ngilterede Modern Style adyla balayan Art Nouveau hareketi hemen
Fransa

ve

Belikaya,

oradan

Hollandada

Nieuwe

Kunst,

Almanyada

Jugendstil, Avusturyada Secessionsstil, talyada Stile Floreale ve spanyada


Modernismo gibi farkl isimlerle dier Avrupa lkelerine gemitir. Bu
bakmdan Art Nouveau uluslararas sanat akm tanmna uyan ilk eilim
olmu, tm 19. yzyl boyunca benimsenmi olan eski ve tarih slplar
yeniden canlandrma ve yineleme anlayndan farkl olarak yeni ve ada
olmay nermitir2.

Geen saymzda Mmr Hasbihller kesinde yer verdiimiz yaznn bal "Saint
Antoine'nin Dndrdkleri" olup teknik bir aksaklktan tr baslmamtr. Yazarndan
ve okurlarmzdan zr dileriz.
TMMOB Mimarlar Odas, UIA 2005 Kongre ve Konferanslar, Yeni Sanat (1890 1930)
Avrupadan stanbula Art Nouveau Sergisi Katalogu, 30.6 31.7 2005, stanbul.
Batur, A.; (1996), Art Nouveau Mimarl ve stanbul, Mimar Akmlar 1, Yapdan
Semeler 8. Cilt, YEM Yaynlar, stanbul.

12 / Merhaba Sonbahar 2010

Resim 1: Tassel Evi1


Art Nouveau mmrsinin en tannm rnekleri arasnda Brkselde
Viktor

Hortann tasarlad Tassel Evi,

Olbrichin Viyanada tasarlad

Secession Evi, Glasgowda Charles Rennie Mackintosh tarafndan yaplan


Glasgow Sanat Okulu ve Barselonada Gaudinin yapt Sagrada Familia
Kilisesi gibi yaplar saylabilir.
Avrupada slp olarak o zamana dek bilinmeyen ya da sra d olarak
kalm, klasik ve akademik izginin dnda tutulmu Antik Girit ve Minos
kltr gibi eitli kaynaklardan esinlenen Art Nouveau zellikle Japon grafik
sanatnn ieksi bezemeleriyle birleen izgisel dzenlemele-rinden oka
etkilenmitir. Modern an ilk slbu olarak kabul edilen bu akm yap
tasarmnda asimetriye, geometrik olarak tanmlanmas zor olan tipoloji d
planlamaya, ktlede serbest kmalara, bezemede cokun bir erisellik ve
izgisellie, kvrm ve bkmlere, doaya ve doann akclna eimli bir yap
tasarm anlay gelitirmitir2.

1
2

a.g.e.
a.g.e.

Merhaba Sonbahar 2010 / 13

Art Nouveaunun ortaya kp gelitii yllar, Osmanl mparatorluunun k ncesi dnemine rastlamaktadr. Osmanl bakenti tp ya da
askerlik gibi alanlarda Avrupadan gelen uzmanlara alktr. Ama mimarlk 19.
yzyln bana kadar yerli sanatlarn alan olarak kalmtr. Bununla birlikte
batya

almaya

balayan

imparatorlukta

yeni

mmr

program

ve

kavramlarn, yeni tekniklerin, yeni model ve biimlerin mimarlk gndemi-ne


girmesiyle yabanc mimarlara ihtiya ortaya km, bylece Sanyi-i Nefse
Mekteb-i lisi kurulup mimarlk eitimi verilmeye balanlana kadar yaklak
bir asr boyunca yap alan yabanc mimarlar arlamtr 1.

Resim 2: Markiz Pastanesindeki ini duvar panosu2


Art Nouveau, stanbul mmrsine yzyl dnmnde katlr. Bu ak-mn
sanayi toplumu anlaynn henz yerlemedii Osmanl Devletinde Avrupada
olduu gibi sanayi ve makinenin ezdii ya da yozlatrd zanaat sanat zerine
bir tartma ile gelitirilmediine kesin gz ile baklabilir 3.
1
2
3

a.g.e.
a.g.e.
a.g.e.

14 / Merhaba Sonbahar 2010

Art Nouveau estetiinin ve beenisinin stanbula giri kanallar ara-snda


o dnemde yaynlanan kadn dergileri, byk lks maazalarda sat-lan ithal
gnlk kullanm eyalar bulunur 1. zellikle Galata ve Pera blge-si ehrin
modernlemesinde ayrcalkl bir deney alan konumundadr ve Art Nouveau
slbu yap alannda bu blgeden balayarak ehre katlmtr2.
Batura (1996) gre stanbulda Art Nouveau slbunun uygulamalarnda balca iki dnem grlmektedir.
Birinci dnem 1900 ile 1915 yllar arasn kapsamaktadr ve Art
Nouveaunun zgn akademik eitim grm profesyonel mimarlar tarafndan
benimsenip uyguland bir zaman dilimini ifde etmektedir. Bu dnemde Art
Nouveaunun kullanld cami, trbe, eme, mze, okul, ant, resm yaplar,
konutlar, oteller, saraylar gibi eitli yap trlerinde belirli bir profesyonel
kalite gzlenebilmektedir.
kinci dnem ise stikll Harbinden 1930lara kadar srmekte ve
profesyonel mmrden farkl olarak rgn eitimden gememi, usta rak
ilikisi ve uygulama iinde yetimi yap ustalarnn rn olan anonim
mmryi tanmlamaktadr3.

Resim 3: DAronco Beikta eyh Zafir Efendi Kompleksi 1903 - 19044


1
2

a.g.e.
Barillari, D. ve Godoli, E.; (1997), stanbul 1900 Art Nouveau Mimarsi ve Meknlar,
ev: Asl Atav, YEM Yaynlar, stanbul.
Batur, A.; 1994, Dnden Bugne stanbul Ansiklopedisi, Art Nouveau Maddesi, Tarih Vakf
Yaynlar, stanbul.
Barillari, D. ve Godoli, E.; (1997), stanbul 1900 Art Nouveau Mmarsi ve Meknlar,
ev: Asl Atav, YEM Yaynlar, stanbul.

Merhaba Sonbahar 2010 / 15

stanbul mmarl iinde ve metropoliten kent alannda Art Nouveau


akm Sultan Abdlhamitin tahttan indiriliinde, ttihat ve Terakki Partisinin
politik ykseliinde, Cumhriyetin kurulmasnda ve bakentin stanbuldan
Ankaraya tanmasnda uzun sre yaayan ve ayakta kalabilen bir mmr
slp olarak yer almtr1. Avrupada ulat her kltrde kendine zg bir
biimde ortaya kmas gibi stanbul mimarisi ile yorularak farkllam ve
stanbula zg bir zellik oluturmutur. David Gabhardn 1967 tarihli
makalesinde belirttii gibi dnyada stanbul bu mmr akmn en fazla
rneini bulunduran kent konumundadr2.

Resim 19: DAronco Nazime Sultan Yals 1901 - 19023

1
2
3

a.g.e.
a.g.e.
a.g.e.

16 / Merhaba Sonbahar 2010

R
Kbra YET AMLI
kubrayetis@yahoo.com

KARAMSAR GNLER
Karanlk gnlerde
Kapkara aan gllerle snand sabrm.
Tvbeler nedametsiz
Gkler merhametsizdi.
syan, gsmde diken diken
kanayan bir yara
Hzn bunca koyu demleyen hayat,
Sanki baldrand azmda.
Anlamlarn eip bktm
Gzelliini krp dktm
Kelimeler
Skttan dalarn ardnda kald.
Umut kervan hep susuz llerde
Uursuz yerlerde doland.
Ve yamaland.
Karanlk gnlerde
Kapkara aan gllerle snand sabrm.
Tvbeler nedametsiz
Gkler merhametsizdi.
syan, gsmde diken diken
kanayan bir yara
afa bunca kzl kanatan hayat,
Hain bir bakt srtmda.
Renklerini silip bozduum
Gzelliini yakp yktm
Kelebekler
elikten kozalarnda mahpus kald

Merhaba Sonbahar 2010 / 17

BR DNEM ROMANI: PERTEV BEYN KIZI


Smiha ULUANT
samihauluant@hotmail.com

Pertev

Beyin

yllarmdayken
kartrdm

evimizin
bir

srada

Kz

Ortaokul

ktphanesini
elime

geen

ve

sonrasnda bir solukta okuduum Mnevver


Ayalnn son derece akc bir Trkeyle
yazm olduu roman Aradan geen yllar
ierisinde dnp dnp tekrar okuduum bu
nehir

roman,

eserleri

Ayalnn

arasnda

bende

btn
apayr

kymetli
bir

yere

sahiptir.
Baz

romanlar

okuru

nce

anlamlandramad bir ekilde iine eker.


Okurla roman hatta romanc arasnda bir ba
oluur. Byle durumlarda bu etkilenmenin nedenini sorarm kendime hep.
Pertev Beyin Kz romann dndmde ise bu etkilenmede romann
sahip olduu gl kurgu ve romancnn dili ustalkla kullannn yannda,
anlatt dnem ve yaratt karakterlerinin yapsnn da ok nemli bir rol
olduunu hissederim. yle bir dnemdir ki bu, bir imparatorluk kmekte ve
dolaysyla asrlarn meydana getirdii bir kltr, bir hayat tarz, yerini
bambaka bir anlaya brakmaktadr. Sancl, sancl olduu kadar hznl ve
zorlu olan bu sre, romanda toplumsal ynleriyle verildii gibi deien hayat
algs da eski ve kkl bir stanbul ailesinde, aile fertleri arasnda kendini
gsterir. Sre o kadar hzl yaanmakta, deiim o kadar abuk olmaktadr
ki, bu atma kuaklar arasnda yaanmakla kalmayp kardeler arasnda bile
varln hissettirmektedir.
Tanzimattan beri Fransz ve ngiliz kltr ile yetimi olan Miralay
Pertev Bey ailesinin kz vardr. En bykleri olan Selmin piyano alan,
Alfred de Musset iirleri seven, Chopine hayranlk duyan bir gen kzdr.
Kalabalk bir ailede nineler, dadlar elinde yetimitir. Buna ramen romann
ilerleyen blmlerinde annesi ile birlikte eski kltrn izleri en belirgin ekilde
kendisinde ortaya kacaktr. Ortanca karde Berrin ise Alman mrebbiyelerle
18 / Merhaba Sonbahar 2010

yetimitir. Rasyonel ve gl bir kimlie sahiptir. Dnceleri ve kitaplar ile


tek banadr. Annesi ve ablas, gen bir kadnn almas hatta yalnz bana
sokaa kmas fikrine bile alk deilken o, okuyup doktor olur. En kk
kardeleri Nermin ise yeni kurulmu olan lkenin yaratt gen kzlardandr.
karde birbirine sevgiyle derinden bal ama bir o kadar da birbirlerine
uzaklardr aslnda.
Romanda kii says olduka fazladr. Genel olarak iki temel noktada
ayrlan kiiler, Osmanl kltrn temsil eden geleneksel yapya alm,
yeniye uyum salamakta zorlananlarla, yeni yaplanmann dourduu modern
cumhuriyet ocuklardr. Roman kiilerinin adlar da bu dorultudadr. Bir
tarafta Karanfil Kalfa, Selmin Hanm, Pertev Bey, Hlet, Nuhbe Hanmefendi
ilk gruptaki kiileri olutururken dier tarafta Baskn, Ayten, Erg ailesi yeni
Trkiye insann temsil etmektedir. Geleneksel ve modern hayat algs,
romanda stanbul ve Ankara yaants ile de verilmektedir.
Osmanlnn ykl yllarndan balayp Cumhuriyetin kuruluu, Halk
Partisi ve Demokrat Parti dnemini de kapsayan uzun bir zaman dilimini ele
alan roman, 1910lu yllardan 1960l yllarn sonuna kadar olan dnemi
anlatr. Roman kahramanlarn yan sra; Mustafa Kemal Paa, smet nn,
Adnan Menderes, Cell Bayar gibi devrin nemli devlet adamlar da romanda
bahsi geen kiilerden bazlardr. Kendisi de bir stanbul hanmefendisi olan
Mnevver Ayal, sk sk romanda kendini belli ederek dnem ve yaanan
tarihi olaylar karsndaki ahsi grlerine yer vermekten ekinmez. Bunu da
romann kurgusu ve olaylarn akn bozmadan byk bir ustalkla yapar.
Yalnz
lisanndan,

Nermin

mi?

edebiyatndan,

Btn

Trkiye

ananesinden,

1929

senesinde

tarihinden

kopmu,

yazsndan,
kknden

kopmutu. Kksz, mazisiz, ananesiz, edebiyatsz, tarihsiz ve sahipsiz


oluvermiti. Harf inklb; koca Trk narn ykm, onu bir mantar gibi
kksz hle getirmiti. Kitab- Mukaddes, manev kemeke ve felket olarak
Babildeki lisan hercmercini anlatr. Kimse kimseyi anlamayan bir belde; ana
evlad evlat anay, sevgililer birbirlerini anlamyorlar, ifade ve lisan anlalmaz
bir hale gelirse hliyle zek da felce uruyor. te bu Bbil felketi, misli
baka bir yerde gsterilemeyecek kemeke, modern zamanlarda yalnz
Trkiyenin bana geldi. Kknden skld ve btn bir millet kendi yazsn
okuyamad. Kendi lisann anlayamad, kendi kiileriyle bile konuamad,
anlaamad (S.134)
Merhaba Sonbahar 2010 / 19

te her eyde olduu gibi Trk komnistlerinin dram da bu idi. Asl


deil hepsi ve her ey taklitti. Trk komnistlerinin hemen hemen hibiri ii
snfndan deildi. Bata Nzm Hikmet olmak zere i Partisi Bakan
Mehmet Ali Aybar da asil, daha dorusu yksek ve refahta bir burjuva
snfna,

byk

memur,

yksek

rtbeli

subay

snfna

mensup

idiler.

Mdafaasn zerlerine aldklar snf tanmyorlar, onun ektii aclarn


hibirini ekmemiler, tatmamlard. (S. 405)
Ayal, devrin nemli olaylarnn yan sra eski stanbul kltr ve yaay
hakknda da zaman zaman bilgi vermekten geri kalmaz. Bunu da kuru bir bilgi
verme ya da olaylar kesip araya girme eklinde deil slubu bozmadan ok
zarif bir ekilde yapmay baarr.
Osmanl kltrn bilmeyen ve Osmanl hanmefendisini tanmayanlar
tlbentin Osmanl hayatndaki mevkiini bilemez, tahmin edemezler. Tlbent
bal bana bir kuvvet, vazgeilmez bir ihtiyat. Evvel tlbentin iyisi nerede
satlr bunu bilmek lzmd. Ykamasn, tlemesini de bilmek ve buna itina
etmek gerekirdi. Tlbent bohas, o da ok mhimdi. inde lavanta iei
torbas eksik olmazd. (S.13)
Derin bir tarih bilgisine vkf olan Ayal; ait olduu kltr ok iyi
tanyan, ona sahip kan bir yazar olarak bu romannda baarl bir slupla
herkesin ok iyi bilmesi gereken bir dneme k tutuyor. Dnemin etkilerini
hem bireysel hem de toplumsal ynde ele alarak romanna ok gereki bir
tarihi fon oluturup roman kiilerini de bu fona ustalkla yerletiriyor.
1906 ylnda doup 1999 ylnda aramzdan ayrlan Ayal, neredeyse bir
asra yaklaan mrnde;

Dersaadet, ittiklerim, Grdklerim, Bildiklerim,

Terini Sani ve tesi, Kbrs ve Fetvas, Vanikynde Fazl Paa Yals gibi pek
ok esere de imza at-tr. Vanikynde Fazl Paa Yals incecik fakat ok tatl
bir slupla kaleme alnm bir baka romandr. Bu romanda da eski stanbul;
konaklar, yallar, insanlar ve medeniye-tiyle karmza kar. Yazarn bu
dnemi bizzat yaayan bir insan olmas da romann gerekiliini ve etkisini
arttrr. Romanlarnn yannda, edebiyatmzda eksiklii fazlasyla hissedilen
hatra trnde de eserler veren Ayal, ittiklerim, Grdklerim, Bildiklerim
adl eseri herhalde herkesin ktphanesinde bulunmas gereken kitaplardan
biridir.

20 / Merhaba Sonbahar 2010

Ktphane demiken, maalesef evlerinde ktphane olan insanlarmz


artk aznlkta kalmken acaba ka gen okur Mnevver Ayal ya da onun
gibi derin bir entelektel birikime sahip yazarlarmza ulama imknn
tayor? Byk kitaplarda bile byle yazarlarn eserlerini bulabilmek iin de
epey aba sarf etmek gerekmiyor mu? Tima Yaynevi, 2005 ylnda Mnevver
Ayalnn tm eserlerini yeniden basarak okurlara bu byk yazara yeniden
ulama frsatn sundu. Artk emsali pek grlmeyen bu eski zaman
insanlarnn yazdklarn okuyabilmek bir ans
Yaadmz an getirdii skntlardan, bazen de gnlk hayatn
zerimizde yaratt bask ve stresten kap artk mazide kalm ve bir daha
geri gelmeyecek olan o tatl ve zarif gnlerin gzelliine snmak, Ayalnn
satrlar arasnda kaybolmak insan ferahlatyor, iinde yaad zamann
kirinden pasndan arndryor sanki

Merhaba Sonbahar 2010 / 21

FLMCNN SETKLER
Kbra YET AMLI
kubrayetis@yahoo.com

CHRISTOPHER NOLAN DOSYASI


Filmcinin Setikleri kesinde, hayranlarnn ve takipilerinin saysn her
filmiyle adeta katlayan, son yllarn dhi ynetmeni Christopher Nolan
dosyasn ayoruz. Hayl gc ve zeks ile sivrilen ynetmenin bu saymzda
ele alacamz ilk filmi, 2005 tarihli Batman Balyor. Filmin ve ynetmeninin
farkn ortaya koyabilmek iin daha nce ekilmi olan dier yakn tarihli
Batman filmleri ile ksa bir karlatrma yapmann faydal olacan dndk.
Gelecek sayda mercek altna alacamz film ise, imdiden efsane hline
gelen Kara valye.

BATMAN BALIYOR
Orijinal ismi: Batman Begins
Ynetmen: Christopher Nolan
Senaryo: Christopher Nolan, David S. Goyer
Oyuncular: Christian Bale, Michael Caine, Liam Neeson, Gary Oldman,
Morgan Freeman, Katie Holmes, Cilian Murphy, Ken Watanabe
Notu:
Hedef kitlesi: Kendi gerekliini kuran filmleri seviyorsanz; bilinen
hikyelerin

yeniden

yorumlanmasn

heyecan

verici

buluyorsanz;

Akl

Defterini (Memento) seyredip hayran kaldysanz; Nolann adn ok duyup


neyin nesidir diye merak ediyorsanz; ya da sadece sinema tarihine gemi
efsane filmleri seyretmeye meraklysanz, bu film tam size gre.
Bob Kanein yaratt Batman karakteri ve onun maceralar DC Comicsin
sayfalarnda efsane bir izgi roman serisine dnmt. Bu hikye elbette
Hollywoodun

dikkatinden

kamad

ve

muhtelif

ynetmenler

tarafndan

defalarca filme alnd. Bu filmler iinde, yakn tarihli olmalar itibaryla en ok


bilinenler

ve

hemen

akla

22 / Merhaba Sonbahar 2010

gelenler,

phesiz

Tim

Burtonun

ve

Joel

Schumacherin filmleri oldu. Tim Burtonun 1989 tarihli Batman filminde


Batman Micheal Keaton canlandrd. Oyuncunun talihsizlii, unutulmaz ve
akllara zarar Joker yorumu ile Jack Nicholsonun filme feci ekilde damgasn
vurmas oldu. Ancak bu film, Jokerin Batman snk brakacak kadar
yldzlat ve n plana kt son Batman filmi olmayacakt (bkz.: Kara
valye).
Yine Tim Burtonun ynetmenliini yapt 1992 yapm Batmann
Dn,

Kedi

Kadn

(Michelle

Pfeiffer)

ve

izgi

serinin

en

karanlk

karakterlerinden Penguen (Danny De Vito) gibi iki salam kt karakterin yer


ald, dolaysyla Batmann (Michael Keaton) yine olduka geri planda kald
bir film oldu. Bunun sebeplerinden biri senaryonun arlk merkezine ynelik
tercihler, dieri ise Danny De Vito ile Michelle Pfeifferin ekran karizmalarnn
Michael Keatonnkinden baskn kmas idi. Dolaysyla Burtonun filmleri,
isimleri aksini sylese de, aslnda Batmann ba dmanlarn odana alan
filmler olarak deerlendirilebilir.
Her iki film de kadrolarnda yer alan prestijli oyuncularla gl bir ekim
merkezi yarattlar. Ynetmenin Noel Gecesi Kabusu, Edward Makaseller,
l Gelin gibi aheserlerinden de ok iyi tandmz, gotik atmosferler ve
grotesk karakterler yaratmaktaki esiz baars, karanlk hikyeleri daha da
karartan slbu ve bu hikyelere ok yakan kara mizah anlay ise, Batman
karakterine,

onun

akln

snrlarn

zorlayan

dmanlarna

ve

bu

snr

tanmayan, katksz ktlere ev sahiplii yapan Gotham ehrine ok yakt.


Joel Schumacherin 1995 yapm Batman Daima ve 1997 yapm
Batman & Robinini seyrettikten sonra, Burtonun bir Batman projesini
emanet etmek iin ne kadar doru bir seim olduu sanrz daha iyi
anlalmtr. Schumacherin Batman yorumunu kelime ile zetlemek
gerekirse

ciddiyetsiz,

karikatrize

ve

derinliksiz

olduu

sylenebilir.

Ynetmenin karaktere bakndaki bu arpklk, abartl canl renkler kullanarak


(niyeyse) daha da vurgulad izgi film estetii ve oyuncu tercihleri ile
birleince

(mesela

Bulmacac

karakterini

Jim

Carreye

emanet

ederek

karikatrletirme durumunun altn kalnca izmesi), ne serinin orijinali ile, ne


de Batman karakteri ile badaan filmler ortaya kt. Schumacherin bu
yaklam bir Spermen filminde ok byk bir sorun tekil etmeyebilirdi.
Ancak Batman dier sper kahramanlardan nemli lde ayran baz temel
meseleler

var

ki,

hibir

ynetmenin

Batman

bunlardan

tamamen

Merhaba Sonbahar 2010 / 23

soyutlayarak film ekmesi mmkn deil. Nitekim bu meseleler iin iine


girdii iin sonu, tabiri caizse melez filmler oldu ve bunlar yerden yere
vuruldu. yle ki, Harvey Denti canlandran Tommy Lee Jonesun ve Batman
canlandran Val Kilmerin varlklar bile Schumacherin filmlerinin, serinin
sinema uyarlamalar arasna kara bir leke olarak gemesine mani olamad.
Bu

uzun

girizghtan

sonra

gelelim

asl

konumuz

olan

Batman

Balyora 1998 yapm Following ve 2002 yapm Insomnia ile dikkatleri


zerine eken; 2000 yapm Akl Defteri ile filmkolikleri hayran, azlarn da
bir kar ak brakan Christopher Nolan, Schumacherin filmleri nedeniyle
artk pek ciddiye alnmaz olan Batman ihya etmeye ve hem seriye hem de
kahramanna

hak

ettii

saygnl

geri

kazandrmaya

karar

vererek

sinemaseverleri heyecan ve mit dolu bir bekleyie soktu. Bu bekleyiin


neticesinde kavutuumuz film, ynetmenin bayaptlar arasndaki yerini ald
ve baka hayrlara da (bkz.: Kara valye) vesile oldu.
Peki nedir Batman Balyoru bu denli nemli klan? izgi serinin
takipilerinin de ayn fikri paylaacan tahmin ederek syleyebilirim ki,
Batman dier sper kahramanlardan ayran en temel zellik, onun aslnda
bir

sper

kahraman

olmamasdr.

Dolaysyla

Batmann

bu

anlamda

ayaklarnn yere bastn sylemek mmkndr. te yandan, sua batm ve


yozlam olan Gotham ehri (ki Batman serisinin ba karakterlerinden biridir
dense yeridir) ve lgnlk snrn oktan gemi Joker, Penguen gibi ktleri
ile serinin tamamen gereki bir temele oturduunu sylemek de mmkn
deil elbette. te Nolann dehas ve baars da burada gizli. Ynetmen,
serinin kahramann da, kahramann yaad ehri de gerek bir zemine
ekmek; hikyesini bu zeminden anlatmak zere yola km. Bu amaca
ulamann

yolu

ise

balangc,

yani

Bruce

Waynenin

nasl

Batmana

dntn anlatmaktan geiyor elbette. Nolan da kendi Batman yorumunu


ina edecei serinin ilk filminde bu sfr noktasn ele alyor. Bununla da
yetinmiyor,

Gotham

ehrini

dnyamza

ve

gnmze

konumlandrarak

hikyeye yer ve zaman anlamnda da sahicilik katyor. Gndz vakitlerinde


geen sahnelerinin okluuyla dier tm Batman filmlerinden ayr bir yerde
duran Batman Balyor, ynetmenin bu bilinli tercihiyle Batman ve onu
alglaymz gerekstlnden soyma yolunda dev bir adm daha atyor.
Nolan, Bruce Waynenin anne ve babasnn bana gelenler; bunun
Waynenin karakteri zerindeki etkileri; intikam arzusu; intikam almas
24 / Merhaba Sonbahar 2010

imknszlanca iine dt boluk; kafasndaki sorular; bunlara cevap


aray; cevaplar bulmak iin kt yolda nce kaybolmas; ardndan geirdii
deiim

ve

sonunda

intikam

arzusunun

adalet

arayna

dnmesi

erevesinde Batmann nce fikir olarak doumunu, sonra da bu fikrin


fiiliyata geiriliini anlatyor. izdii bu erevenin merkezindeki tablo,
Batmann felsefi altyaps aslnda. Bu balamda filmin ilevinin revizyonu
atn; devrim olarak nitelendirilmesi gerektiini sylemek yanl olmaz. Zira
Nolan Batman yle bir yeniden yorumluyor ki, yapt aslnda bir izgi roman
filme dntrmek deil; bir izgi roman kahramann sinemada ve sinema
iin yeniden yaratmak; baka bir deyile sinemann kendi Batmann
yaratmak.
Ynetmen,
araclyla,

gerek

hedefledii

olay

rgs

atmosferi

gerekse

tamamlyor

filmin
ve

dier

karakterleri

hikyenin

sahiciliini

destekliyor. Bu noktada Batmann kostm, alet edevat, arabas (!?),


maaras, umas, stn (hatta stnl de am) dv kabiliyeti gibi izgi
roman dnyas iinde normal kabul edip sorgulamadmz, ama Nolannki
gibi gereki yaklamlar da zora sokma potansiyeli olan hususlara ayr bir
parantez amak gerek. Nolan, yalnzca kahramann kendisinin deil onun tm
bu alamet-i farikalarnn da balangcna dnerek, balangcn aklayarak
szn ettiimiz zorluktan kendisini syveriyor. Aklamak kelimesinin de
hakkn

verdiini

syleyelim.

yle

ki,

saydmz

tm

bu

Batman

gereklerini, bunlara gerek dnyada bulduu karlklar yoluyla seyirciyi


artacak kadar gerek klyor. Seyirciye de demek hereyin byle mantkl
bir aklamas varm diye hayret etmek kalyor.
Velhasl, herkesin tand, bildii Batman alp batan ina etmeye
kalkmak bile takdire ayan bir cesaret ii iken, stelik bundan alnnn akyla
kmak ve Batmana kendi mhrn vurmak da gsteriyor ki, Nolann (bu
kenin yazar da dahil) pek ok sinemasever tarafndan son yllarn en byk
ynetmeni olarak kabul edilmesi bouna deil.

Merhaba Sonbahar 2010 / 25

DEMEDEN GN OLMAZ
Glnar MIZRAK
mizrakgulnar@gmail.com

le ilgili incelemesi gereken dosyalar vard ama karn a olduu iin


dikkatini

toplayamyordu.

Pencereyi

ap

alma

masasnn

yanndaki

kanepeye oturdu ve arkasna mor ilemeleri olan krem renkli yast koydu.
Yorgundu. Gzlerini dinlendirecei srada kapnn arkasndan evin en kk
ferdinin sesini duydu:
- Cihan Abla, sofra on be dakikaya hazr.
Tamam,

geliyorum.

demesine

ramen

duvarda

asl

duran

aile

fotoraflarn seyre dald...


Uzaktan akrabaydlar, hi grmemilerdi fakat onlar yllardr tanyor
gibiydi. Halbuki daha be ay oldu buraya geleli. Peki deimek iin uzun bir
sre miydi be ay? Yoksa ksa myd?
Masadaki el aynasn alp yzn incelemeye balad. Gzl iyi ki
brakmm. Ksa sal da gzel oluyorum. O zaman bu hlim yorgunluktan
m? dedi ve ardndan glmsedi. Bunlar nemli deil ki! Mhim olan iim...
Yalan sylyorum, dedikodu yapyorum, insanlar kryorum. Saymakla
bitse keke... yi huylarm da var ama, Mrvvet Teyzenin dile getirdii
gibi, ktlerin yerine iyileri koyamadktan sonra insan huzura ulaamyordu
gerekten. nsan olamyordu! diye dnd.
Aynay bir kenara koydu ve gzlerini penceresine smaya alan o
esiz manzaraya evirdi. Yemyeil aalarn ssledii dalara, gkyzn
mesken tutmu vre bulutlara bakt. Buradaki ilk gnn hatrlad. Yeni
hayatna

alamamaktan

korkmutu.

nsan

doup

byd

yerden,

alkanlklarndan kolay ayrlamyordu ama buna mecburdu. Daha alma


hayatnn bandayd ve baka seenei yoktu. Mutlu olmas gerekiyordu.
Mutluydu da... nk hi olmad kadar anslyd. yi bir ailenin yannda
kalyordu.
Yaadklar yer kasaba gibiydi. Binalar yksek deildi, yeil alanlar
oktu, trafik derdi yoktu. Mrvvet Teyzeler ise dan yamacndaki bir
apartmanda

kalyordu.

26 / Merhaba Sonbahar 2010

Madd

durumlar

ok

iyi

olmamasna

ramen

hallerinden memnunlard. nk kendilerinden stn olana bakmyor, aa


olana bakarak krediyorlard. Bazen akam yemeinden sonra balkonda
oturup gecenin geliini seyrediyorlar, bazen sohbet ederek ekirdek itliyorlar
ya da ahbaplaryla shilde yry yapyorlard. Bunlar kimilerine gre basit
eylerdi ama onlar birlik olmann tadn karyordu sanki. Yorgun gzlerle,
yzn tekrar fotoraflara evirerek nsanlar birbirlerinden ne kadar farkl
hayatlar srdryor, acaba herkes kendisine ltfedilenin kymetini idrak
edebiliyor mu? diye dnd.
Duvarda tane ereve vard; sadakinde Mehmet Ali ve Nur,
soldakinde Mrvvet Teyzeyle Cell Amca, ortadakinde de aile fotoraf...
Nur evin en kyd. ekingen bir yaps vard. lkokulda olmasna
ramen elindekilerle yetinmeyi bilen akll, hassas bir ocuktu. Kyafetlerinin
ou ikinci eldi. Oyuncaklar baka ocuklara gre ok azd. Ama yaad
hayattan dolay zgn olduunu grmek mmkn deildi. Cihan kendisini
dnd. Tek ocuk olduu iin hep martlmt. Ve hibir zaman onun kadar
mutlu olmamt! Bu ocuklar zenle ilenmiti sanki.
Bir

keresinde

Mrvvet

Teyzenin,

ablasndan

kalan

kolyesi

kaybolmutu. Nur da taklara merakl olduu iin Mehmet Ali ona sormutu.
Ben almadm. diyordu ama aabeyi srar ediyordu: Yalan syleme! Yoksa
annem zlr. Kn verdii cevap Cihan utandrmt: Ben istesem de
yalan syleyemem ki!
Mehmet Ali ise babasnn en byk yardmcsyd. Okul klarnda
dkkna gider, alrd. ki karde karakter olarak benziyorlard. Ergenlikten
dolay biraz si olsa da z iyiydi Mehmetin. Fedkr, alkan bir ocuktu.
Ona da gvenmemek elde deildi. Bu evde yalan, riy yoktu. Halbuki geldii
yerde nelerle karlayordu Cihan... Aslnda kendisine bakmas bile yeterdi.
Kck bir yalandan ne olur ki? derdi. Ama yalan yalan douruyordu, sonu
gelmiyordu. nsan, yaptnn yanl olduunu bile bile niye o fiili terk
edemiyor? Buna engel olan nefsi mi? diye sylenerek soldaki fotorafa bakt.
Anne ne kadar yumuak ve sammiyse, baba da o kadar sert ve mesfeliydi.
Mrvvet Teyze, Cihann deta ikinci annesi olmutu. Keke Cell Amca iin de
babam gibi diyebilseydi. O da iyi bir insand ama hatr sormaktan ileri giden bir
muhabbetleri yoktu. Belki de onun asab olmas, Cihann adm atmasn engelliyordu.
Zra Cell Amcann bir n dierini tutmuyordu.
Merhaba Sonbahar 2010 / 27

ocuklar ise hibir ekilde babalarna darlmyordu. Bunda annelerinin


tesiri bykt. Nefsinize ar gelen eyden dolay zlmeyin. Hem o sizin iin
alyor, yoruluyor. Bize ho grmek yakr. derdi hep dinlendiren sesiyle...
Ne kadar anlayl, olgun bir kadnd. Dima Allah sevgisiyle doluydu.
phesiz ocuklar da bundan nasipleniyordu... nsan, aile iinde ne grrse
sonunda o oluyordu sanki. Mutlaka Mrvvet Teyzeyi de yetitiren, stne
titreyen biri vard. Belki annesi, belki babas, belki de baka bir kii... Ve imdi
sra ondayd! Bu millet iin, bu vatan iin hayrl iki evlat yetitirecekti.
Cihan ne kadar anslyd ki kaderi onu buraya getirmiti. Yava yava
deiiyordu. Tebessm ederek ortadaki ereveye bakt. Yanndakilere
benzemeyen bir kadn var bu karede. Onu ylesine shiplenmiler ki phesiz
bu ailenin bir ferdi artk. Belki de bu yzden gzlerinin ii glyor diye
dnd. Oturduu yerden kalkp gkyzne bakarak derin bir nefes ald:
- O benim! dedi sessizce...
Bu srada kap yavaa araland. Gelen Mrvvet Teyzeydi:
- Canm, sofraya oturuyoruz.

28 / Merhaba Sonbahar 2010

AVRUPANIN KUZEYNDE BR EHR: LULE


E. Yegn ERDEM
yeganerdem@gmail.com

Uak bembeyaz bir alana ini yapmak iin alalmaya baladnda saat
erken olmasna ramen hava oktan kararmt. Uzaktaki evlerin klar, bu
usuz bucaksz beyazln ortasndaki kk ehrin varln mjdeliyordu.
Pencereden uan ini yapaca pisti grmeye altm; fakat bu beyazln
iinde o da kaybolmutu.
svein kuzey kutbu yaknlarndaki Lule isimli bu kk ehir,
neredeyse bir tane ana cadde ve onun zerinde bulunan az saydaki dkkan
ve restoranlardan ibretti. Ortalama yedi bin civarnda olan bu ehrin
nfusunun yirmi iki bin kadarn buradaki tek niversite olan Lule Teknoloji
niversitesinin rencileri oluturuyordu. Ben de bu ehirde Erasmus renci
deiim programna katlmak zere bulunuyordum.
sveteki

ilk

gnlerim,

setiim

derslere

kayt

olmak,

deiim

rencileri iin hazrlanan tantm programlarna katlmak, alveri yapmak ve


farkl iklim koullarna almaya almakla geti. Ocak ay olduu iin hava
ortalama -15C civarndayd. Sabah saat onda aydnlanan hava leden sonra
ikide kararmaya balyor ve gn batm yaklak yarm saat sryordu.
Arabalarn tamponlarnn altnda bulunan stclar, park yerlerindeki elektrik
filerine taklyor, bylece motorun donmas engellenmi oluyordu. Mevsim
koullarn bilerek geldiimden yanmda bir sr kazak, yn atk ve bere
getirmitim. Fakat getirdiklerim arasnda hibir ey kulaklarm bu keskin
souktan korumaya yetmiyordu. Bu sebeple ehirdeki ilk gnlerimden birinde
kulaklarm tamamen iine alan ve rzgar kesen kulaklklardan aldm.
Herhalde bunun iin biraz ge kalm olsam gerek ki orada geirdiim ilk hafta
sonunu mthi bir souk algnl nedeniyle yatakta geirdim.
ehirdeki ilk gnlerimden birinde benimle ayn niversiteden gelen bir
Trk arkadamla beraber tabak-anak, yastk-yorgan gibi ihtiyalarmz
almak iin sabahn erken bir saatinde otobsle ehre gittik. Fakat ne yazk ki
btn dkknlar saat ondan sonra alyordu ve sokaklar bombotu. Bu keskin
soukta darda bekleyemeyeceimiz iin harl harl, snacak bir yer aradk
Merhaba Sonbahar 2010 / 29

ve sonunda yolda rastladmz birinin tavsiyesiyle bir kiliseye sndk.


Kilisede alan yal bir adam bize kapy at ve scak bir ekilde bizi ieri
davet etti. Oturma odas olarak dzenlenmi kk bir odaya getik. Bir grup
yal insan sohbet ediyordu. Bizi ieriye kabul eden kii kahve ikram ederken
bu grubun toplan sebebini de aklad. Bu insanlarn hepsi bir zamanlar alkol
bamlsym ve bunun hayatlarnda brakt kt izleri silmek ve birbirlerine
destek olmak iin haftada bir kere kilise ats altnda toplanp sohbet
ediyorlarm. Ne yazk ki yln ounun karanlk ve souk getii bu sessiz,
tenh ehirde gl bir inantan ve scak bir aile ortamndan mahrum pek ok
insan, alkoln penesine dyordu. svein genelinde ise intihar oran
olduka yksekti.
niversite, kaldm yere yarm saat yrme mesafesindeydi. Ben de
oradan aldm bir bisiklet ile kar ve buzla kapl yollar kullanarak bu sreyi on
be dakikaya indiriyordum. Yol nce evlerin arasndan geiyor, daha sonra da
bir tren rayyla kesiiyor ve sessiz bir ormana doru devam ediyordu. Bu ssz
ormandan geerken insann ii ister istemez rperiyordu; o sebeple sanrm
yolda en ok hzlandm nokta burasyd. Ormandan sonra da bir sanayi
blgesini gemek gerekiyor ve nihayet kampse varlyordu.
Bir devlet niversitesi olan Lule Teknoloji niversitesinin kamps
olduka bakml ve gzeldi. Karlkl iki sra halinde dizilmi birbirine
benzeyen renkli binalardan oluuyordu. Bu binalarn hepsi yeraltndan giden
tnellerle birbirlerine balyd. Bylece dar kmaya gerek kalmadan binalar
arasnda gei yaplabiliyordu. Bu binalar iinde benim en ok sevdiim yer
pencerelerinden dardaki beyazl seyrederken bazen altm, bazen kitap
okuduum, bazen de internette gezindiim scack sar renkli ktphaneydi.
Hayatmda ilk defa bir ktphanede almaktan zevk almtm, belki de
bunun sebebi ktphanenin genel ksmnn ar sessiz olmamasyd; nk
sessizlik

isteyenler

iin

ayr

blmler

ve

hatta

odalar

vard.

Bir

de

ktphanenin alt katnda ok lezzetli kurabiyeler ve tatllar satan bir kahve


dkkan vard ki svelilerin fika dedikleri kahve ve attrma molas iin en
sevdiim

meknd.

Bu

vesileyle

svelilerin

en

ok

kahve

tketen

toplumlardan biri olduunu belirteyim.


Kampste yemek yemek iin birka kafeterya ve restoran bulunuyordu.
Bunlarn

iinde

benim

en

ok

tercih

ettiim

yer

renci

birliinin

kafeteryasyd; nk ou deiim rencisi le yemeklerini burada beraber


30 / Merhaba Sonbahar 2010

yiyordu. Her gn tek eit yemek kyordu, yemekler birka grevli renci
tarafndan piiriliyor olsa da genellikle lezzetliydi. Ayrca dier kafeteryalarda
olduu gibi snrsz ekmek, tereya, st ve tabii ki kahve vard. svelilerin
ou le yemeklerinde birka bardak st iiyorlard.
Orada geirdiim be ay boyunca yemek yapmay da renmek zorunda
kaldm, nk her gn darda yemek pahalya ml oluyordu; stelik bu
kk ehirde gidilebilecek restoran says da ok azd. Bu servenin en
elenceli taraf da yabanc bir lkeyi daha yakndan tanmay salayan
spermarketleri gezmekti. Tp iinde satlan karides, havyar gibi deniz
rnleri, pideye benzeyen yuvarlak, yumuak ekmekler, et, tavuk ve balk
marine etmek iin satlan eit eit soslar, deiik peynirler, reeller ve
ikolatalar benim her zaman alveri listemin iindeydi. zellikle ikolata
konusunda

svire

kadar

nl

olmasalar

da

ok

baarl

olduklarn

syleyebilirim. Spermarketlerde alveri yaparken dikkatimi eken bir husus


da mterilerin kasann yanndaki banta tek sra halinde koyduklar rnlerin
barkot taraflarn kasiyere doru evirmeleriydi. Bylece kasiyer barkot
aramakla uramadan zenle dizilmi rnleri vakit kaybetmeden kasadan
geirebiliyordu. svelilerin birbirlerine olan saygsnn gzel bir rneiydi.
Spermarketlerde poetler de parayla satlyordu, bylece ihtiya dnda
poet alnmasn engelleyerek evreye de katkda bulunuyorlard.
svete yaptm en ilgin gezilerden birisi deiim rencileri iin
organize edilmi Buz Otel1 turuydu. Tamamen buzdan yaplm bu enteresan
otel, bulunduumuz ehrin biraz kuzeyinde kalyordu. Bir cumartesi gn
kalabalk bir grup olarak bizim iin hazrlanm otobslere binerek kuzeye
doru yol almaya baladk. Otobs yaklak bir saat sonra kutup izgisinin
balad noktada mola verdi. Hepimiz kuzey kutbuna ayak basmann
heyecan iinde kutup izgisinin baladn gsteren levha nnde resim
ektikten sonra tekrar otobsmze binerek yolumuza devam ettik. ki yz
kilometre

kuzeye

gittikten

sonra

nihyet

herkesin

heyecanla

grmeyi

bekledii buzdan binann nnde durduk ve turumuza baladk.


Buz Otel her sene birok uluslararas sanatnn ortak almasyla kuzey
kutbunun sve snrlar ierisinde, be bin be yz metrekarelik bir alana
yirmi yldan bu yana ina ediliyordu. Bu projede pek ok tasarmc alyordu
ve hepsi birbirinden farkl ok saydaki misafir odalarn dizayn ediyorlard.
stelik her sene yaptklar otel bir ncekinden tamamen farkl oluyordu.
Merhaba Sonbahar 2010 / 31

Oteldeki yataklar, koltuklar, masalar, hatta tabak-anaklar bile buzdan


yaplmt. Yataklarn zerlerinde kaln geyik postlar bulunuyordu. Odalarda
pencere yoktu fakat kk havalandrma delikleri vard. Kap yerine perde
kullanlyordu. Gndz turistlere ak olan bu otel geceleri misafir arlyordu.
Otelin ierisinde scaklk eksi be dereceydi. Bu sebeple gece kalan misafirler
iin kaln elbiseler temin ediliyordu. Sabah da otel alanlar belli bir saatte
misafirlerini uyandrp scak iecek ikram ediyorlard.
Otelin bitiiinde bir de kilise bulunuyordu. Kilisede oturacak sralar da
buzdan yaplmt ve zerlerine geyik postlar konulmutu. Tur rehberinin
sylediine gre evlilik ve vaftiz trenleri iin ok tercih edilen bir kiliseydi.
Fakat bu kadar souk bir meknda bir annenin mesine gz yumarak yeni
domu bebeini vaftiz ettirebileceine inanmakta zorluk ektik.
Mays aynn sonlarna doru karlar erimeye balaynca Buz Otel de
kapatld ve doayla babaa brakld. Geldiimden beri karlarla rtl olan
yollar asl renklerine kavutu. Kaldm apartmann nndeki byk kar
ynn altndan bir oyun park kmas ev arkadalarm ve beni aknlk
ierisinde brakt. Bir ay ncesine kadar beyaz bir vadiyi andran gl artk
mavi sularyla ehri sslyordu. Gnler her geen gn daha da uzad; artk
hava aksam saat onda kararmaya, gece de iki gibi aydnlanmaya balad.
Gece yars te ku cvltlaryla uyandm oluyordu.
Haziran banda okul kapand ve nihyet ved zaman geldi Oradaki
arkadalarmdan ayrlacak olmann hzn olsa da, eve dnecek olmak beni
iten ie mutlu ediyordu. Be ay nce bembeyaz bir alana ini yapan uak bu
sefer gri bir alandan kalk yapt. Kk ve sessiz kent giderek kld ve
bulutlarn arasnda kayboldu. Bu ksa fakat keyifli serven de bylelikle bitmi
oldu, geriye paylamaya deer bulduum baz izlenimler kald...

32 / Merhaba Sonbahar 2010

YRML YALARDAN DN
DRT KCK DENEMECK

Selim GKIIK

26.06.1998

KARARSIZLIK ZERNE...
Kararszlk bilgi eksikliidir. nsan bildii hibir konuda kararszlk
gstermez, nk doru ou zaman tektir ve bu biliniyorsa ortada seim
yaplacak, kararszlk gsterilecek bir ey de yoktur. Ama insan, genel olarak
bilgi eksikliine mruzdur ve devaml, kk byk her konuda kararszdr.
Hediye alrken kararszdr, ald kiinin beenip beenmeyeceini
bilmez. Kyafet alrken kararszdr, kendisine yakp yakmayacan bilmez.
Arkada seerken kararszdr, dostluu bilmez. Gelecei ile ilgili kararszdr,
ne istediini bilmez. Hayat iin kararszdr kendini bilmez... Bilmez, bilmez ve
tereddt eder her eyde... Seenekler vardr nnde hep, ama seemez;
nk semeyi bilmez.
Kararszlk aslnda zaman kayb, ucuz bir bahane, kolay bir katr.
Hayatmz azap eklinde dolduran kekeler kararszlmzn sonucu deil
midir? Acaba yle mi yapsam, byle mi? Haydi kaybedilen zaman ge, seim
hibir zaman doru deildir ki... En ufak aksaklkta dier alternatif kymete
biner. Seilen yol kt olur, yuhalanr... Hata hibir zaman bizlerde deildir ne
hikmetse? Hani biz mkemmeliz ve her eyi mkemmel yaparz da, olur ya
bir terslik olur, nasl yapsak acaba? Ya da hibir eyi beceremeyiz de; en az
zararla nasl kurtulsak? Bu ikisinin ortas yok sanki... Ya kendimize ar
gvenip naslsa yaparm dncesiyle hibir ey yapmyoruz, ya da naslsa
yapamam diye uramyoruz bile... Sonuta ortaya bir ey kmadna gre
ikisi de bir.
nsann her eyi bilmesi mmkn olmadna gre kararszlk daima
onunla birlikte var olmaya devam edecek. Peki, doru mu bu? Yani eninde
sonunda alnmas gerekli kararlar bandan alnamaz m? Bilinmeyen bir
konuda alnacak her karar eninde sonunda igdye dayanacak. Peki, bu
igdler daha erken devreye sokulamaz m? Kararsz kaldmzda bilgi

Merhaba Sonbahar 2010 / 33

edinip daha doru kararlar verme abasna girmediimiz ve sonunda yine


igdlere yaslandmz gz nne alnrsa bari zamandan kazanlamaz m?
Belki... Bir de, verdiimiz her karar doru olmak zorunda m? Hatalar insanlar
iindir. Abartmamak kaydyla birok yanl dorulardan daha yol gsterici
olabilir. O zaman niye bu kararszlmz, kendimize gvensizliimiz? Tamam,
byle bir karar verdim, hata yaptm. Bunu dzeltmeye almalym. Bu
kadar zor mu bunlar syleyebilmek? Kararlarmzn arkasnda durabilecek
kudrete eritiimizde kararszlmz da son bulacak...

08.10.1998

Y TEMEN ZERNE
Bir temen astna Sana zahmet olacak ama u evrak albaya gtrr
msn? diyor ve buna ahit olanlar tarafndan eziklik ve neredeyse enayilikle
sulanyor. Yaadmz dnya bunu byle kabul ederken, byle stler astlar
tarafndan sayg grmezken onlar sulam ok mu?
Bilemiyorum ama bu bana niyeyse dokundu. Bu adamn kendinden
aa bir memur tarafndan azarlandn duymak iimi burktu. Bence bu
adam, tanmyorum geri iinden geeni bilemem, deil eziklik; byklk
iinde. Halka iyi davranmakla Hakk seviyor ve kendini azarlayan memurdan
incinmiyor. Para alan ast zarar grmesin diye kendi cebinden faiz dyor.
Bizler de bunu yadrgayp hatta iin iin knyoruz, suluya ceza vermedi
diye Hlbuki insan olan insan iin byle bir iyilik en ar cezadan daha
etkilidir. Bir yerlerde bir terslik var. Toplumda byle temenler parmakla
saylacana, stn azarlayan, para alan astlar parmakla saylmalyd. Bir
insann dierine kibar davranmas deil, kaba davranmas garipsenmeliydi.
Anlayamyorum, niye insanlar Git unu al gel lan! eklinde bir cmleye itaat
ederken Ltfen unu alabilir misiniz? Zahmet olacak ama eklindeki bir
cmleyle alay edip syleyenin tepesine kyor? Bu kadar m hayvanz biz? Ne
bu herkesteki otorite tutkusu? Niye kimse eitlie raz deil? Birbirine
stnlk salamaya alyor? Ama yzyllarn alkanl bu ite Hindistanda
kastlar, Avrupada derebeylik, zengin-fakir, zenci-beyaz, kyl-kentli, kadnerkek vb Tamam, her birey birbirinden farkl, insan says kadar eidi,
dnce tarz var; ama bu ne tuhaf bir anlaytr ki, kimse bir dierine insan
olarak bakmaz. Farkllk, bu farklln ne karlmas daha nemlidir hep

34 / Merhaba Sonbahar 2010

Sonra ne mi yaplr? Bu ok nemli ey, yani farkllk kabul edilmez; ortadan


kaldrlmaya allr. Ama nasl? nsanlar insan olarak kabul ederek ya da hep
birlikte mutlak iyiye ynelerek mi? Hayr. Karsndakini kendi kalbna
sokmaya alarak Hem de kendinde en ufak bir deimeye dzelmeye frsat
vermeden. Bunun iin savalr bile
Sokrates diyor ki: kil bir ruh mu, yoksa aklsz bir ruh mu istersiniz?
kil bir ruh isteriz.
Hangi kil ruhtan bahsediyorsunuz? Slim ruhtan m, hasta ruhtan m?
Slim ruhtan
O halde onu niin aramyorsunuz?
Ona mlikiz de ondan
yleyse aranzda bu mcadeleler ve ihtilflar neden?
Bilmemekten, anlayamamaktan, at gzlklerimizi elzem bir organmz
kabul etmekten, hepsinden nemlisi senin seviyene eriememekten, yani
bilmediimizi bilememekten tabii Sokrates kil bir ruha sahip olmak en
bata, kendinin kil bir ruha sahip olmad ihtimalinin mevcudiyetini kabule
dayanyor galiba Bilmediini kabule Bilmiyorum diyen renir, biliyorum
diyene ne sylenir szn dnp bilgi cahili olmamaya Bazen bildiklerimiz
bizi bilgisizlie yneltiyor nk. Deiik yaklamlara, anlaylara ket vurup
ufku yalnzca bildiimiz ufak tefein minik penceresinden seyredebiliyoruz
ou kez. Cehalette olduu gibi salt mantk, pozitif ilim sevdallarnda da
dogmatizm ok yaygn. Yalnz iin en komik yan, bu sper limler dogmatik
dncelere prim verilmemeli dedikleri dini konularda hibir dncenin doru
olmayacan iddia ederken ylesine dogmatikler ki

03.03.1999

TEKNOLOJ ZERNE
Belki u ngilizce kompozisyon snavlarnn vazgeilmez konusu yz yl
ncesi ile bugn karlatrmaya benzeyecek ama biraz da teknoloji hakknda
dndklerimi yazaym.

Merhaba Sonbahar 2010 / 35

Teknoloji hayat kolaylatrd m zorlatrd m bahsine girmeyeceim.


Peinden koturmas itibaryla zorlatrd bir gerekse de, hzlandrd,
kolaylatrd, baz angaryalar srtland tartlmaz. Fakat bu hzdan
insanlar yava yava sklyor sanki Her yerde bir nostalji akmdr gidiyor.
Filmler romantikleiyor, eski arklar, mobilyalar, antikalar, yazarlar, airler
yenilerden ok rabet gryor. O hzl, tempolu disko paralar yerini romantik
arklara, (en azndan benim evimde) televizyon yerini radyoya brakt. Klasik
salon danslar yine popler oldu. nsanlar teknolojiden vazgeemese de, bir
eit rahatszlk duyduklar seziliyor. Bilgisayarlar korkutucu gelimelere
sahne oldu. Bilim-kurgu filmlerinin de etkisiyle yapay zeknn insan alt
edecei, bilgisayar dehalarnn kumandas altnda sradan insanlarn ezilecei,
sosyal ilikilerin nce ekranlara dklp sonra yok olaca korkusu var baz
insanlarda Bende de var biraz bu. Bilgisayar hayat o kadar kolaylatryor
ki,

bu

kadar

kolayln

insan

neslini

abucak

tembelletirebilecei

inancndaym. En basitinden, ktphane aratrmasnda internete girip annda


istenen bilgiye ulalabiliyor. Zaman kazandryor, tamam ama o kitap kokulu
tozlu raflar arasnda aslnda aranmayan eyleri bulmann keyfi nerede? Ya da
dkkn

kelerinde

buluup

konuan

arkadalar,

mahalleliler

atlan

kalardan, glen gzlerden alnan mesajlar hangi e-mailden tadlabiliyor?


Yanl anlalmasn, bunlara kar deilim. Hatta ok gzel buluyorum;
ama bir gn gelecek tm kitaplar internet zerinden okunacak, her yer
internet ile balant kuracak, mektuplarn yerini e-mailler alacak, insanlar ay
bahelerinde

sohbet

etmek

yerine

internet-cafelerde

chatleecek

gibi

dhiyane Bill Gates tarz kehanetlere karym ben Bunlar olmamal, hibir
ey dierinin yerini almamal, yeninin yannda eski de yaamal bir nebze
Gen nesiller, mektuplar, ay bahelerini de bilmeli, arada srada da olsa
kullanmal. Aksi halde psikolojik olarak bozuk nesiller gelecek. Ekran ba sinir
hastalar olacak yeni dnya sakinleri. Romantizm kaybolmamal dnyadan
iirlerdeki arklardaki kular, aalar, iekler, aklar yine devam etmeli
nsanlar sanallamamal Bahar yine birilerine bir eyler ifade edebilmeli.
Teknoloji gelimeli, insanlar bundan faydalanmal ama ayn teknoloji Mostar
kprsn ykmamal, insanlar ldrmemeli, kleletirmemeli, smrmemeli,
tabiat zehirlememeli, Leylk aalarn kurutmamal Kurutmamal ki yine
ilkbaharlar yaanabilsin

36 / Merhaba Sonbahar 2010

03.06.2003

VAPURDA
Mimar ve cemiyetin fikr yaps arasnda bir balant var sanki Ne zaman ki
dounun o her eyin mmkn olabildiini, olabileceini bilen, kabul edebilen,
hazmedebilen olgunluundan uzaklap, garp cenahndan bir virs gibi gelerek
bnyemizi hasta eden o keli fikirlere teslim olmuuz; binalarmz da sanki
yuvarlak hatlarn kaybederek drt keli ktlelere dnmler. Eskiden de
keler vard muhakkak, ama btn keler ayn hamur ierisine girince
yuvarlaklamaz m? Ortak kltr onlar yourup kendine ml etmez mi? Kre
iin sonsuz kesi olan bir cisimdir derler; belki de bunun iin brakldnda
hep harekete geer, birka keli cisimler gibi olduu yerde aklp kalmaz.

Merhaba Sonbahar 2010 / 37

BLMECE BULMACA 8

Sevgili Bilmece Bulmaca dostlar! Ramazan aynda hazrladmz yeni


bir Merhaba saysnda daha sizlerle birlikteyiz. Bu ayn getirdii gzel
duygulardan olsa gerek, hususi aba sarf etmediimiz halde Bilmece
Bulmacamzn
tamakta.

kelimeleri

Severek,

yaadmz

elenerek

bu

zmenizi

gzel

zaman

diler,

bu

diliminden

vesileyle

izler

Ramazan

Bayramnz tebrik ederiz

10

11

12

13

Soldan

saa:

Kendisine

edene,

bulunup

minnet

1)
iyilik

ltufta
koruyana
ve

kran

duygularyla

balanma;

gnah

douracak,

insan

hiret

srkleyecek

ar sorumluluk. 2)

10
11

azbna
olan

Kalben tasdik ederek


inanma;
aleti,

l,

tart

terazi.

3)

12

Uygun, yerinde sz

13

syleme, uygun dil.

4) Dibinden kesme, kazma, yontma; inan yolu, man; dahi, bile. 5)


Beenilen, hayrl, uygun; adlet ve hukka ait ilerle uraan resm teklat,
mahkeme bins. 6) Zambakgiller familyasndan Asya meneli 4,000den fazla
tr bulunan soanl bir bitki ve iei, bu iee benzeyen pranga; birden,
apansz. 7) Benlik, her eyi kendi benliine dayandrma; utanma, utan,
hay. 8) Eer anlamnda bir art balac; ilave; Kurn- Kermde belirtildii
zere Allahn ruhlar yarattktan sonra sorduu sorunun ksaltlm ekli. 9)
Tek bir hcreden meydana getirilen ve genetik olarak birbirinin ayn olan
38 / Merhaba Sonbahar 2010

canllar grubu; en ksa zaman paras, lahza, dem. 10) Keskin kokulu,
kuvvetli oksitleyici bir gaz; man, inanma; byk tarla ve arazileri lmekte
kullanlan 100 metrekarelik bir l birimi. 11) Dinle ilgili; duman az, ss
yksek kat yakt; nn tersi, grnmeyen taraf. 12) Baba; inko elementinin
sembol; akl erdirilemeyen, gizli, srl bir yn olan, mistisizmle ilgili. 13)
Dii geyik; ehir, yre; kle zat etme.
Yukardan aaya: 1) Birbirine bal yhut birbiriyle ilgili eylerin art arda
veya yan yana dizilerek meydana getirdii sra, dizi, soy kt, zincirleme
olan; ad modlatr/demodulatr kelimelerinden tretilen bilgisayarmzn
telefon hattna balanarak dier bilgisayarlarla balant kurmasna yarayan
cihaz. 2) Gelecek olan, mstakbel; anlatlmak, aklanmak istenen eyden
nce kullanlan bir sz; ssl, gzel. 3) Damtma, tasfiye. 4) Gelir getiren
mlk;

birinci tekil ahs zamiri, ben; ekime, kavga, anlamazlk. 5)

Kularda ve bceklerde umay salayan organ; internette Hollandann kod


harfleri. 6) Atma ii ve tarz, silahla ate etme; sahiplik, mlkiyet. 7) Mal ve
hizmetlerin retim, tketim ve datmna it hususlarn btn, iktisat. 8)
Sre, belirlenmi snrl zaman, mhlet; tama, aktarma. 9) Asl bir tr
organik bileikten olan salam plastik veya sentetik kuma. 10) Gnein
batnda

12yi

gstermek

zere

ayarlanm

olan,

1910

ylna

kadar

kullandmz saat sistemi, alaturka saat; zmir ili eme ilesinin tarih evleri,
rzgr srfne elverili plajlar ve son yllarda kurulan rzgr santralleriyle
nl bir beldesi. 11) En kaln erkek sesi, orkestradaki en kaln sesli alg;
arkada, dost; din tren ve kurallar, mason treni. 12) Birdenbire, anszn;
zellikle Cezzar Ahmet Paa'nn, Napolyon'un ordularna kar kahramanca
savunarak

koruduu

kalesiyle

bildiimiz

Lbnann

gneyinde

Akdeniz

kysnda tarih bir ehir. 13) Ayak, dip, kk; bir kimseye asl olmayan bir su
ykleme.

Bulmacann zm son sayfada verilmitir.

Merhaba Sonbahar 2010 / 39

KISA KISA
Murat OKTAY
muratoktaytt@gmail.com

Krk Yllklar Konseri


40 yl nce Kubbealt Kurslar'nda msikye balayan kursiyerlerin topluca
verdikleri "40 Yllklar" konseri, 25 Eyll 2010 Cumartesi gn saat 16.00'da
Kprl Mehmed Paa Medresesinde yapld.
Vakfmzn hizmet binas olarak kulland Kprl Mehmed Paa
Medresesinin Restorasyonu tamamland.
Divanyolu Caddesi cephesi ile giri saan kapsayan restorasyon almala-rna
temmuz aynn sonlarnda balanm ve eyll ay tibriyle tamamlanmtr.
Vakfmzn kuruluunun 40. yl
Trk kltr ve fikir haytnn nde gelen isimlerden Smiha Ayverdi, Ekrem
Hakk Ayverdi, lhan Ayverdinin nclnde 1970 ylnda kurulan, mill
kltr ve sanatmza hizmet yolunda alan Vakfmzn kuruluunun 40. yl
mnsebetiyle 5 Ekim 2010 trihinde CRR konser salonunda bir toplant
dzenlenecektir. Saat 18:30da balayacak toplantmzda al konumasn
Prof.

Dr. lber

Ortayl

yapacaktr.

Ayrca 40.yl dllerinin takdiminin

yaplaca programmzn sonunda stanbul Trihi Trk Mzii Topluluunun


konseri olacaktr.
Akademi Mecmuas yazarlarndan Olcay Yazc veft etmitir.
Akademi Mecmuasnda daha nce iirleri yaynlanan, ir Olcay Yazc 12
Eyll 2010 gn veft etmitir.

Merhuma Allahtan rahmet, dost

akrabalarna basal dileriz.


Yeni kan Kitaplarmz
Prof

Dr.

Mehmet

Akku

tarafndan

yayna

hazrlanan Hseyin Vassfn Hicz Htrs


isimli kitab, Prof Dr. Fevzi Samuk tarafndan
kaleme alnan Edep Kaps isimli kitap ile
Glbn Mesarann yayna hazrlad Sheyl
nverin Bursa Defterleri bu dnem ierisinde
yayn hayatna kazandrlmtr.
40 / Merhaba Sonbahar 2010

ve

ESK DOSTUM
Ulviye NCOLU
ulviyeucuncuoglu@gmail.com

Eski bir dostun sesi telefonda, zamann ykyle bouk, ksk bir ses
- Grmeyeli ne kadar uzun zaman oldu deil mi? Nerden aklna geldi
beni aramak diye dnyorsundur imdi Bir ey sylemeni beklemiyorum
senden, sadece dinle beni. Aradan gecen onca zamanda ok ac birikti iimde.
Artk tayamaz hale geldim. Paylamak lazm dertleri, yerine yenilerini
koyabilmek iin demez miydin sen hep, ite aradm, iimde ne varsa
anlatmak iin. Dinlersin deil mi bu vefsz dostu? Seni yllarca arayp
sormayan bu okul arkadan? Dinlersin tabii.
Sen hep severdin dinlemeyi zaten, az konuurdun ama ok dinlerdin
insanlar.

Onlar

anlatrd

sen

susardn,

gzlerin

hep

uzaklarda

ilgisiz

grnrdn; ama laf sona balayan hep sen olurdun. Bir cmlen zetlerdi
her eyi. Sen hep ksa ve z sylerdin zaten. Biliyorum imdi de gzlerin
uzaklara bakyor, ya pencerenden grnen bir aacn salnn izliyorsun ya
da maviliin nerede son bulduunu anlamaya alyorsun. Fakat akln hep
ben de biliyorum. Beyaz bulutlar bana benzetmeye alyorsun. Eee yllar
beni de beyazlatt tabii. Ak pak sevimli bir dede oldum. Biliyor musun
torunlarm bile oldu, ocuk istemiyorum diye direnirken. Oysa ne hayaller
kurardk gelecee dir. Bir dergi kurup srekli yazacaktk mesela. Geri daha
ok senin hayalindi bu. nk dilin deil, kalemin severdi konumay. Kulan
dolduka elin boaltrd onlar ktlara. yi de yazardn hani. Hep zenirdim
sana. Bilmiyordun bunu deil mi? Daha o kadar ok ey var ki bilmediin.
Geenlerde yan snftaki gece sal gzel Seman grdm.
-(Sema!)
- Yllar onu da eskitmi. Yznde yaadklarnn izi. Sesi ne kadar
gizlemeye alsa da izgilerin bir ucu hep seni gsteriyor. ok aram belli.
Sen de onu aradn m hi? Neyse sen devam et yapraklarn dans ediini
izlemeye. Bir kahve smarladm ona. Uzun uzun senden konutuk. Hi
aklndan kartmam seni. Bir grsen gzlerinin ii nasl parlyor senden
bahsederken. Ama o da evlenmi. Hayat ite, hep ayn rotada ilerletiyor bizi,

Merhaba Sonbahar 2010 / 41

hep ayn yazglar yaatyor. Hayaller hep hayal olarak kalyor.


Ne bir dergi kurabildik ne de sevdiimiz kadnlarla evlenebildik. Ama her
eye alyor insan deil mi? Baka bir ie, baka bir tene, hatta baka bir
hayata
imdi son demlerimizi yayoruz. yi ya da kt hissediyorum yaklatk
sona. stmde mrn tanmaz yk ok yoruldum eski dostum ok. Hep
bo konuanlar kt karma. Zamanm alp katlar benden. Hi, derdin var
m diye soran olmad. Konuamadm, zehrimi aktamadm dar. Yuttum, hep
kendimi zehirledim. Oysa paylalsayd, zehirlemezdi kimseyi dertler. Daha
ok kuvvetlendirirdi geveyen balar.
Bizim balarmz hi gevemedi deil mi eski dostum? Bak ite aradm
seni. Daha dn grmz gibi yaknm sana. Sen de okul yllarndaki gibi
dinliyorsun beni aralksz. Ama bitmiyor szler eski dostum. Seni bekliyorlar
sona balanmak iin. Yine syleyeceksin deil mi zetleyen birka sz?

Duyuyorsun beni deil mi eski dostum? ok ihtiyacm var sesini


duymaya. Hadi bir eyler syle, ne olur? Sona dayanan hayatmz sonsuza
bala hadi.

- Sema mutluydu, deil mi eski dostum?

42 / Merhaba Sonbahar 2010

R
Kerem ERDEM

KAVUMA
u denizi grdn m,
Hznne daldn m
Hemhal olup da
Kendini buldun mu..
Tuttun mu salarndan
Almaz dalgalarn
Yol aldn m pei sra
Frtnann, yamurun.
Eritin mi ufkuna
Engin mavilerin
Sarldn m boynuna
Hi batmayan gnein.

Merhaba Sonbahar 2010 / 43

DNLEMEK - 1
Aye ERDAL
erdalayse@gmail.com

zerinde ok dndm, sk sk skntsn yaadm bir konu:


Dinlemek. Sadece mzikle alkadar olanlarn deil, btn bir insanln
meselesidir

bana

gre.

Dinlemek

ki,

Nezihe

Araz'n

ifadesiyle

"Ak

Peygamberi" olan Hz. Mevln'nn mesnev trnde verdii mehur eserine


balarken kulland ilk kelime, ilk mndr. yle ya, Allah insana iki kulak, bir
az vermitir, iki dinle bir syle der gibi.. O zaman dinlemenin bir anlam
olmal, deil mi?..
Dinlemek nedir, nasl bir eydir, nasl yaplr, neden yaplr? Kelime
olarak bakacak olursak dinlemek kelimesinin yakn anlamls olarak "iitmek"
ve "duymak" gibi iki kelimemiz mevcuttur dilimizde. Ama bu iki kelime de,
dinlemenin mnsn tam olarak ifade edemez.
itmek

kelimesine

baktmzda,

tamamen

fizyolojik

bir

ilevden

bahsettiimizi fark ederiz. Kulak kepesi ses dalgas olarak adlandrlan hava
titreimlerini toparlar, sinirler yardmyla d kulaktaki kulak yolundan orta
kulaa, rs-eki-zengi kemiklerini kprdatmaya gnderir, bu kemikler
kprdadnda kulak zar da titreir, kulak zarndan titreimleri alan sinirler,
aldklar sinyalleri beyindeki iitme merkezine ynlendirip ulatrr ve bu
merkezde sinyaller alglanr. te buna iitme denir.
itmek, dinlemek demek deildir.
Duymak kelimesi ise, gndelik hayat ierisinde "iitmek" kelimesine
daha yakn anlamda kullanlyorsa da, aslen ve sanat konusu ierisinde
"hissetmek, sylenen/iitilen eyi yaam gibi olmak" anlamnda kullanlr.
Zaten TDK'nn "duygu" ve "duygulanmak" diye ifade ettii bu ki anlam da
duymak kelimesinin hiss mnsyla alkadar deil midir?
Duymak da dinlemek demek deildir.
Dinlemek, hem madd, hem mnev bir fiildir. Hem fizyolojisi, hem de
psikolojisi vardr. Yani dinlemek, hem iitmek hem de duymaktr. Bunlar yaparken
iitmek kadar otomatik, duymak kadar da iradeye ve bilince bal bir harekettir. te
bu yzden dinlemek, iitmek ya da duymak demek deildir.
44 / Merhaba Sonbahar 2010

Dinlemek iin, ncelikle iitmeyi talep edersiniz, iittiinizde duyacanz


anlamlara vkf olabilmek, kh bilgi alabilmek, kh haberleebilmek, kh
tedbir alabilmek, kh gerekeni yapabilmek iin.. itme talebinizi idrak edip
dnce

dnyanzda

onayladktan

sonra,

iitmeniz

gereken

seslerin

bulunduu yere doru bazen vcudunuzla, bazen dikkatinizle ynelirsiniz.


Seslerin beyninize salkl ve net bir ekilde ulat nokta ve an geldiinde
dinlemeye balarsnz..
nsan dinleme iini yaparken, beyne ulaan seslerin ifade ettii
mnlar, tpk dinleme kararn verirken olduu gibi, sadece bir "an"
ierisinde bulur. ok ksa bir sredir bu. Beynimizin maharetlerinden biridir.
Bu maharete, Allah'n biz Adem oullarna ve Havva kzlarna hediye ettii
"irade etmek" becerisi de elik eder, stelik ayn hzda elik eder. Yani,
insanda biri mnev biri de madd zellikler olan bu iki yetenek senkronize
alr ve dinleme gerekleir.
Gelelim, dinlemenin gndelik hayat ierisindeki yerine.. Gn iinde ou
eyleri dinleriz. Anne-babay dinleriz, ei-dostu dinleriz, trafikteki sesleri
dinleriz, amirleri dinleriz, mzik dinleriz, kendimizi dinleriz, dert ortamz
dinleriz,

hocamz/rencimizi

dinleriz,

hastamz/doktorumuzu

dinleriz...

Acaba gerekten dinlemekte miyiz? nsan-insana iken dinlemekteyiz evet..


Peki mzik?
Saydm bu kadar dinleme cepheleri ierisinde beni ilgilendiren cephe
elbette ki mzik dinlemek. Mzii dinlemenin ise, dier dinleme cephelerinden
daha farkl olduunu, daha deiik bir aba ve mzii dinlemenin daha ilgin
bir rengi olduunu dnyorum, buna inanyorum.
Mzik, hepimizce mlumdur ki, birbiriyle uyumlu orantlardaki seslerin
ve sessizliklerin bir btn oluturmasdr. Birer hava titreimi topluluudur. Bu
sebeple mzik, ncelikle iitilen bir eydir.
Ama ayn zamanda mzik, bir mnlar topluluudur. Bestecisinin i
dnyasnn bir parasn ifade eden, tiyatro oyunundaki bir sahne gibi, filmdeki
bir kare gibi, resimdeki bir renk, figr gibidir. Bu yzden, iitildikten sonraki
anda duyulmas, hissedilmesi gereken bir eydir. Bu sebeple sanattr. nsana
dairdir, insann mneviyatn maharetle inceledii ve ortaya koyduu iin
sanattr,

insandan

insana deitii,

tamamen

kaynak

bulduu

insann

imkanlaryla ekillendii iin, hatta bu teekklle birlikte baka insanlar


Merhaba Sonbahar 2010 / 45

etkiledii ve ok deiik hisler uyandrd iin sanattr. Sanat ise, bana gre,
sadece iitilmemelidir. Duymak istenmeli ve duyulmal, hissetmek istenmeli
ve hissedilmeli, hayat bulduu kaynan anlatmak istediklerine hakim olan
namelerin yk paylalmak istenmeli ve paylalmaldr. Mzik bunun iin
vardr.
Biz insanlar; geri iinde yaamadm, bilmediim halklar bu iin iine
dhil edemem ama ok da farkl olduunu zannetmiyorum, ayrca toplumun
lim-cahil her eitten insann da kastediyorum ki; acaba "dinlemek" fiilini
yanl m anlyoruz?
Dinlemek

talep

edip

ynelmek,

iitilenlerin

mnlarn

kazanmak

demektir. Peki biz "mzik dinliyorum" derken acaba bu ii yapyor muyuz?


Tabii bu mevzuun iine mzik zevkleri ve mzik trleri de girmeye balyor bu
noktada Sonra da benim konum: Trk Mzii ve dinlemek.
Halkmzn her kesiminde grdm bir sknt var: nsanmz beynini
ok gereksiz ekilde doldurmakta.. Buna ihtiya duymakta. Nasl? Mesela i
yerimizde alrken bir yanmzda duran radyoyu ap iimize devam ederiz.
Evimizde

misafirimizi

arkadamzla

arlarken

konuurken

fonda

televizyonu
muhakkak

ak
mzik

tutarz.
vardr.

Arabada
ten

eve

geldiinde, haberleri amayanlarmz muhakkak mzik aarlar. Peki bu kadar


fiil gerekten dinlemek midir?
Bu bahsettiim hareketler esasen dinlemek deil iitmektir. stelik
kendi isteimizle yaparz bunlar. Bir de kendi isteimizin ve irademizin
haricinde,

kulamza

dayatlanlar

vardr:

Mesela

bir

pastaneye

gidip

oturduunuzda, illa ki yksek sesle mzikler almakta. Bu seslerin arasnda


muhatabmz iitmede ve anlamada zorlanmaktayz. Pastane yetkilisi mzii
bir anda kesiverse, nce hi farkna varmaz, beynimizin dinlendii ve kendine
geldii noktadan itibaren "mzii niye kapattlar yahu?" diye aranmaya
balarz. Alveri merkezlerinden en ufak marketlere, hatta en kk iletme
olan bakkallara kadar muhakkak mzik n plandadr. lla ki o mzii
duymalyzdr, yoksa mteri gelmez diye bir inan vardr hatta. Taksilerde
bile byle deil mi? Hadi taksisi, dolmuu mzur grelim ama, ounlukla
herhangi bir hastanenin kantininde bile bu mziklere rastlamyor muyuz?
Bunlarn

da

yannda,

apartmandaki

st

veya

alt

kat

ve

yahut

yan

komumuzun yksek sesle dinledii mziklere kulak misafiri de oluyoruz.

46 / Merhaba Sonbahar 2010

Bunlar gibi gereksiz yere beynimizi megul eden, lzumsuzca yer kaplayan
mziklerle muhatap olduumuz daha nice rnekler var..
Fark ettiniz mi, ne kadar salksz.. Sokak sesleri bile insann kendi
iindeki hayhuyunu bir anda bin katna karabilecek sertlikte olabilirken,
insanolunun beyni bu seslerden etkilenmemek ve hayt faaliyetlerini salkl
bir ekilde yerine getirebilmek iin, nce bu sesleri dinlememeye, sonra
duymamaya,

en

sonunda

iitmemeye

yneliyor.

Beynimiz

kendi

hareketlerimizin, yapacaklarmzn ve dncelerimizin dnda kalan ou


sesleri iitmediinde ise, sanat kayglarn bir kenara brakalm, bir anda
boyutlar ok ciddi llere ulaabilen bir iletiimsizlik sorunuyla ba baa
kalm buluyoruz kendimizi..
Dinlemek ok nemli bence. Duymak, hissetmek iin de; duymamak,
huzursuz olmamak iin de gereken bir ey. Dinlemek ya da dinlememek. te
btn mesele bu...

Merhaba Sonbahar 2010 / 47

BLMECE - BULMACANIN ZM

48 / Merhaba Sonbahar 2010

You might also like