Professional Documents
Culture Documents
Jean Brun - PlaJean Brun - Platon Ve Akademia - Pdfton Ve Akademia
Jean Brun - PlaJean Brun - Platon Ve Akademia - Pdfton Ve Akademia
Jean Brun - PlaJean Brun - Platon Ve Akademia - Pdfton Ve Akademia
Jean Brun
Dijon nivetsitesinde profesrdr.
Brun, Jean
Platon ve Akademia
ISBN 978-975-298-320-5 / Trkesi: smail Yerguz
Austos 2007, Ankara, 140 sayfa
Kltr Kitapl: 69; Felsefe: 12
Pl a t o n
ve
A k a d e m a
Jean Brun
DOST
ISBN 978-975-298-320-5
Platon et l'A cadm ie
Jean Bran
Presses Universitaires de France, 1960
Bu kitabn Trke yayn haklan
Dost Kitabevi Yaymlanna aittir.
Birinci bask, Austos 2007, Ankara
Trkesi, smail Yerguz
Teknik hazrlk, Ferhat Babacan - DOST TB
Bask, Pelin Ofset Ltd. ti.; Mithatpaa Cad. No: 62/4, Kzlay/Ankara
Dost Kitabevi Yaynlan
Merutiyet Cad. No: 37/4, Yeniehir 06420 Ankara
Tel: (0.312) 435 93 70 F a b : (0.312) 435 79 02
www.dostyayinevi.com bilgi@dostyayincvi.com
NDEKLER
Birinci Ksm
PLATON VE AKADEMA
I. Blm II. Blm -
Platon ve Yaptlar
Akademia
7
17
ikinci Ksm
PLATON FELSEFES
III. B l m - Platon ve Felsefe
29
IV. Blm -
39
lk Diyaloglar
V . B l m - Bilgi ve dealar
49
81
109
nc Ksm
PLATON VE GNMZ DNYASI
V III. B l m - Logos ve Praksis
127
Kaynaka
135
BRNC KISIM
PLATON VE AKADEMA
I. Blm
PLATON VE YAPITLARI
I. - Platon'un yaamyks
Platon byk olaslkla 427de Atinada dodu. Soylu
bir ailedendi, hem annesi hem babas nl ailelere mensup
tular. Platon, ann ocuklaryla ayn bedensel ve entelek
tel eitimi ald; Herakleitosu Kratilosun derslerini izlemi
olmas mmkndr. 407 yl Platonun yaamnda dnm
noktas olmutur: Sokratesle tanr ve bu dnemde nl
filozof 60 yanda, rencisi Platon 20 yandadr; yaklak
sekiz yl Sokratesin derslerini izlemitir Platon. Otuzlann
dmesinden ksa sre sonra, kii, Sokratesi genlii
batan kard ve sitenin tanrlarna inanmad gereke
siyle ihbar eder. Sokrates lm cezasna arptrlr, kamay
reddeder ve 399da baldran zehri ierek yaamna son ve
rir. Platon, hocasnn Phaidor'da anlanlan son anlarnn
tan olmamtr ama bu ok byk adaletsizlik onun iin
7
11
12
lardan en nemli iki tanesinden biri Paristeki Ulusal Kiitphane'dedir ve ilk blm kayptr, aa Venedik San
Marco Ktphanesinde XI. yzyl sonundan kalma iyi bir
kopyas vardr bu metnin; ikinci yazma ise 895 tarihlidir ve
Oxfordtadr; unu da syleyelim ki, Msrda gerekletirilen
kazlarda tarihleri S ilk yzyla denk den eksik ya da
ok ypranm papirsler bulunmutur (bunlardan biri Phaidon metnidir ve . III. yzyla aittir).
Belirtmemiz gerekir ki, Antikadan Rnesansa kadar
Platonun yaptlar az ok bilgili aratrmaclar tarafndan
yorumlanmtr ya da bu aratrmaclar bu yaptlardan yarar
lanmlardr; szgelimi, elimizde Proclusun (Krarylos, Dev
let, Parmenides ve Timaios stne), Hermiasn, Olympiodoros'un yorumlan, Khalkidiusn Timaios ste bir yoru
munun eksik Latince evirisi vardr. Ayrca, Plutarkhosun,
Galianusun, zmirli Theonun, Maksimusun, Albinusun,
Apuleiusun Platonu yorumlayan, eletiren ya da ondan
alnt yapan metinleri vardr.
16
II. Blm
AKADEM A
I. - Eski Akademia
Platonun Atina yaknlanndaki Akademos bahelerinde
knrduu okul renci kabul etme konusunda gerekten rgdenmi ilk enstitdr. Ktphane, ders salonu, odalar
vb. felsefe derslerine yeni bir karakter kazandrmtr. Okul
belli programlara gre alr ve her yerden renci gelmitir
dersleri izlemeye. Ve Akademiadan mezun olan renciler
de Akdeniz havzasnn hemen her yerinde Platonun dn
celerini, belki de zellikle siyasal dncelerini yayarlar.
Ksa sre sonra Platonun eski bir rencisi tarafndan
yeni bir okul kurulacaknr: Aristotelesin kurduu Lise. IO
III. yzyldan balayarak iki okul daha ortaya kar: Stoac
lk ve Epikurosuluk. Bu drt okul kunculanndan sonra da
yzyllarca yaayacaklardr ve etkileri Ortaa boyunca hi
eksilmeyecektir.
Platon Sicilyaya yapt her yolculukta okulun yneti
mini birine brakmtr; ldnde yerine geen okullular
17
18
byk olaslkla septisizmin kuruculanndan Pyrronu ve Megaral Diodorosu da tanmtr. Kendisi Akademiann y
netimine geldiinde Stoacln kurucusu Zenon ve Epikuros Atinada ders veriyorlard. Arkesilaos hibir ey yazma
mtr ve retisi hakknda fazla bilgi yoktur, bununla birlik
te, kendisi tm dogmalara ve zellikle de Stoacla saldr
mtr. Zenonu eletiren Arkesilaosa gre, Stoaclarn ke
sinlik ya da bilimi dayandrdklar anlalabilir bir tasavvur
yoktur. Bilge kiinin yapabilecei tek ey yarglamaya son
vermektir nk duyular da akl da geree ulaamaz; dola
ysyla, bilge gerek arayndan vazgemeli ve her zaman
kuklanmaldr. Bu ahlaksal septisizmin sonulan ne ola
caktr peki.7 nsan srekli kuku duyacaksa eer nasl eyle
me geebilir? Arkesilaosa gre sorun buradadr ve pratik
yaamn lt mantktr; Arkesilaosun bu balamda sy
lemek istedii, kendi ilerinde uyumlu olan, tutarl bir btn
oluturan ve dorulanabilecek eylemlerdir. Dolaysyla, g
ryoruz ki, Arkesilaos gerek anlamda bir septik deil nk
hep filozof olmak istemitir. Gene gryoruz ki, Platon d
ncesi btnyle unutulmu gibidir burada; Arkesilaos ge
ne de bir Akademisyen gibi grnyorsa, bunun nedeni di
yalog ve eletirel sylemlere geni yer veren bir eitim ve
tartma yntemini benimsemi olmasdr.
Arkesilaos 240a doru ldnde bu filozoflar okulu
nun bana sadece adlann bilebildiimiz kimseler gemitir:
Lakydes, iki Foal Telekles ve Evandros, daha sonra Karneadesin hocas olan Hegesinos (ya da Hegesilaos).
2.
Karneades. - Kameades 219da Kirenede do
du. Hegesinos dnda Babilli Diogenesten de ders ald ve
19
byk olaslkla Khrysipposun yazlarn okudu. 156da Babilli Diogenes ve Kritolaosia birlikte Romaya gnderildi
ve Oropos'a hara demek istemeyen Atmallarn davasn
savundu. Hastaland, yaamnn sonuna doru kr oldu.
Kameadesin btn adalan onun yeteneini ve zeksn
verler.
Karneadesin felsefesine genellikle olasclk" denmitir
ve nedeni de her trl dogmatizmi reddetmesinin kendisi
ni insandan ve filozoftan olaslkla snrlamay isteme nok
tasna gtrmesidir. Kameades Stoaclann dogmatizmine
kar kard ve hibir ey yazmadndan szl gelenek
lerini aktaran Cicero ve Sextus Empiricus araclyla bize
ulaan argmanlaryla nldr.
Karneades Stoaclara zg anlalabilirtasavvur l
tn reddeder. Duyularmz bizi aldatrlar ona gre, her
alg znenin nesneyi kavrama arac olan eylem stndeki
bir tepkisini gerekli klar ve, dolaysyla, kavranm bir ke
sinlikten sz etmek mmkn deildir, bir imge kendiliin
den ak seik deildir. Khrysipposun iddia ettiinin tersi
ne, biz sadece geree uygun eyleri, olaslklar onaylarz;
bir izlenimi dile getinneden nce onu uzun bir deneme sre
cinden geirmemiz gerekir; oysa, bu deneyimin yeterli ve
bitmi olduundan hibir zaman emin olamayz, btn yapa
bileceimiz kesin olandan deil, olas olandan yana olmak
tr. Karneadesin grleri ksaca yle zetlenebilir; yanl
tasavvurlar vardr, bunlar hibir kesin bilgiye gtrmezler
bizi, tasavvurlar aralarnda hibir farkllk gstermeseler de
biz bunlarn bazlanntn doru, bazlarnn yanl olduklarn
syleyemeyiz; nihayet, her trl gerek tasavvurun yannda,
ondan hibir biimde aylamayacamz yanl bir tasavvur
20
da olabilir (szgelimi ryalarda, halsinasyonlarda, sarholukta).2 Stoaclara gre, gerei yanltan ayrmay bize
retmek diyalektiin iidir; ama Kameades diyalektiin bir
eyi baka bir eyden ayrmamz salamadn gstermek
amacyla kantlamay tasm araclyla ele alr: szgelimi,
az mdr ok mudr diye bir soru sorulduunda Khrysippos
az diye cevap verir. Bir eklersem drt ok olacak mdr ve ne
zaman azdan aka geeceim sorularna, bunu syleyemem
ama az ok deildir cevaplarn verir. Ayn mant ynla
ilgili olarak da yrtebiliriz: iki tane bir yn oluturmaz,
tane de oluturmaz, ka taneden sonra yndan sz et
mek mmkn olacaktr? Niceliksel deiim ne zaman nite
liksel bir deiim ortaya karr? Kesintili olan kesintisizin
iine ne zaman karr? Bu yaratc gelimeyi kendi anlay
larmzla nasl aklayabiliriz? Her eyin kavranamaz olduu
sonucuna ulamamz gerekir. Ruhlarmzdan yargnn ace
lecilii denen o korkun ve acmasz ucubeyi kovmak...
te, Karneadesin gerekletirdii ok nemli ve zahmetli
i, der Klitomakhos.3
Kameades ayn zamanda Stoaclarn teolojisini de ele
tirmitir. Stoaclara gre, tannlar canldr, dnyann kendisi
canl bir tanrsallknr; akp giden zaman yneten tanrsal
lktr ve insan bu tanrsalla boyun eerken olup biteni
kabul eder: her eyi ynlendiren Yazgnn koruyuculuunun
tannmasndan baka bir ey olmayan kabullenme.
Kameades bu ama iyimserlii reddedecektir. Dnya
da her ey koruyucu bir yazgnn eseriyse bu felaketler, has2) Bu konuda Mc2. Ciceron, Acadimujues. II (Fra. ev.).
3) Ciceton. Academicjues (Hra. cv.).
21
22
23
25
26
27
28
KNC KISIM
PLATON FELSEFES
III. Blm
PLATON VE FELSEFE
I. - Sokrates'in lm
Platon ou zaman bilgelikle bilginin eanlaml olduu
Bat felsefesinin ilk filozofu kabul edilir. Szgelimi, bir
Nietzsche iin byle bir tavr ilk Yunan filozoflannda grdmz trajik dnya vizyonundaki byklklerin kesinlikle
yitirili olmas demektir; L. Brunschvicge gre ise geometri
bilmeyen buraya sakn girmesin szne dayanan Platoncu
aba, tersine, modem a uygarln haber veren ok nemli
bir giriimdir ancak mit denebilecek mantksal olmayan d
nce biiminin kesinliinden kurtulamayan ok ekingen
bir giriimdir bu. Temel kartlklar tayan bu tr deerlendir
meler ne kadar esinleyici olurlarsa olsunlar u gerei unutu
yorlar: Platon farkl Pythagoraslann retisinde hem bir
bilim hem de bir say mistisizmi bulmusa da, onun yaamn
29
30
II. - l dncesi
. Sokratese kar kanlarn ou Sofistlerdir; bunlar hi
tabet sanat hocalar olarak varlkl genlere, her trl kiisel
inanca ve geree sayg dnda, her ey hakknda gerekmi
gibi konumay retirler. Denebilir ki, Sokratesin ve Pla
tonun dnceleri temel olarak Sofistlere ynelmitir ve
Sofistlerin dncesi Protagorasn ana fikrine balann n
san her eyin lsdr.
Sofist Protagoras muhtemelen Herakleitosun mezle
rinden biriydi; Herakleitos zellikle gelime felsefesi ve trajik
dnya gryle nlyd; ona gre her eyin akp gittii
bir dnyada kartlklar srekli mcadele iindedir ve bu
durum insana mcadele her eyin temelidir szn sy
letir. Protagoras bu gelime felsefesinden bir rlativizm dersi
karn tmel bir hareketlilik vardr ve, dolaysyla, yle
bir tespit yapmak mmkndr: Bir kendinde ve kendi iin
31
32
33
11) Phaidm, 86 c.
12) Bkz Theaiteos, 207 a.
13) Phaidon, 98 <t.
34
35
16) A g.y.. 99 d.
17) Devlet, VII, 518 d.
18) Yasalar, IV, 716 c.
36
38
IV. Blm
LK DYALOGLAR
Platonun yaptlarnn yaklak bir kronolojisi kanlabildii iin sz edeceimiz diyaloglar onun ilk dnem ya
ptlar arasnda yer alr; bu diyaloglarda henz idealar teorisi
yoktur ve Platon'un dncesi henz muhtemelen Sokrates
dncesine yakndr. Sokrates bu diyaloglarda kavram tanmlanna ulamak ister ama genellikle bir sonuca ulaamaz
ve szgelimi Euthyphron ve Kharmides soru iaretiyle son
bulurlar. Bu yaptlann glmser bir septisizmin snrlar iin
de kald sonucu karlmamaldr bundan: bu diyaloglar
da bir arndrma abas sonulandnlmaya allr, adale
tin, kutsalln, bilgeliin ya da iyi eitimin ne olduunun
bilinmesi diye bir ey sz konusu deildir pek ve ncelikle
bunlarn ne olmadklarn bilmek ve ok yaygn olduklarn
dan daha da tehlikeli olan karikatrlerini yok etmektir sz
konusu olan.
1.
- Euthyphron ya da Dindarlk stnede adaleti anla
tan Sokrates bir kleyi hapiste lme terk ettii iin adalet
39
konusunda babasn kendi tarafna ekmeye alan Euthyphronla kar karya gelir; Euthyphron, ailesinin tepkisini
eken eylemini dorulamak amacyla, kendi ocuklann
paralayp yedii iin babasn sakatlayan Zeusu rnek gs
terir. Oysa, Sokrates dindarlk rnekleriyle yetinmez, gen
adama dindardan ne anladn sorar ve u cevab alr ken
disinden: Tanrlara yakn olan. Ama Sokrates tanrlarn
srekli anlamazlk iinde olduunu syler ve Euthyphronun
tavrnn Zeus tarafmdan onaylansa da Kronosn kesinlik
le tepkisini ekmi olduunu belirtir. Dolaysyla, sorun unu
bilmektir: bir ey tanrlann bouna gittii iin mi dindar
lktr yoksa dindarlk olduu iin mi tanrlar tarafndan sevi
lir. Dolaysyla, tembelce tanrlarn emirlerinin arkasna s
narak bir eylemi deerlendirmek mmkn deildir, bir eyle
min deerini onun dnda deil iinde aramamz gerekir.
II.
- Kharmides ya da Bilgelik stnede Sokrates bilge
liiyle vnen gzel bir aristokrat olan Kharmidese bilgclikten ne anladn sorar. Kharmides nce bilgeliin rahat
lk, lmllk ve lllk olduunu, acelecilik ve telala ilgi
sinin olmadn syler; ama Sokrates ona ou zaman ace
leciliin ve hzl davranmann yavalktan daha iyi olduu
nu syler. O zaman, Kharmides, bilgelii bir utangalk gibi
tanmlar, Sokrates buna kar Homerostan rnekler vererek
utangaln sefalet iindeki insanlara uygun dmediini
syler. Dolaysyla, telaszlk da aceleci davranmamak da
kendi ilerinde ele alndklarnda iyi deildir, bu zellikler
kimi zaman bilgeliktir kimi zaman deildir. Kharmides o
zaman nc bir tanm verir (161 b) ve bilgelii her insa
nn ilgilendii bir eylemin bilgelii yapar. Bu durumda, ite
40
41
3)
Devlet' in l. kitab bir btn oluturur, nce, belki de bir diyalog
oluturmak amacyla kaleme alnmt: Trasimakhos (bkz. A. Dies, introduction
la , $. XVIII ve devam).
45
48
V. Blm
BLG VE DEALAR
I. - Grnn reddedilmesi
Heidegger, Platonu varlk ve grn ayrmaya katkda
bulunmu olmakla eletirir; bu ayrm grn varln
ortaya kmas, grnmesi olarak kabul eden ilk Yunan filo
zoflarnda var olmayan bir ayrmdr; ama Platonun bu tavnnm daha derrn ve eski bir gelenekten kopu eklinde deil,
sofistlerin, iinde hareketi ifade ettikleri varlksz grn
lere kar bir mcadele abas olarak aklanmas gerektii
sylenebilir: Platon grnn varln arar, oysa, sofistler
rlativizm ve mobilizmin bulank sulannda balk avlarlar.
Sokrates bize unu gsterme abas iinde olmutur: nes
nelerin okluunun ve bireylerin farkllnn tespiti iinde
kalnd takdirde, insanlar kendilerini tammamaya, kendi
lerinden nefret ermeye ve dvmeye mahkmdurlar. nem
li olan, okluk iinde, bu okluun varlk nedenini buldu
u bir birlii kefetmektir. Varlksz grnn reddedilmesi
Platonun tm yaptlarnda karmza kar. Maara alegorisi
49
111. - Diyalektik
Dolaysyla, matematik bizi kavranabilir olann yoluna
sokan bir l bilimidir. Ama tek l bilimi midir? Ol1)
Platonda matematikle ilgili olarak bk. Thon de Smyme, Exposition
des connaissances mathmatiques miles pour la lecture de Platon, cv.: J. Dupuis,
1982, yeni bas. Briiksel, 1966; Ch. Mugler, Platon et la recherche mathmatique
de son poque, Strazburg, 1948.
53
54
55
IV. - dealar
Dolaysyla, saylar, geometrik biimler idealardr, duyulur
olan ancak kavranabilir olan araclyla anlalabilir, obje
ancak mantksal bir etkinlikle tanmlanabilir; aynca matema
tik sadece bir hazrlktr, doru ly gstermez bize; dola
ysyla, Platonun ideadan ne anladm belirtmek nemlidir.
Gerekten de, sadece belli ve duraan bir zden hare
ket eden saylar yoktur. Byk Hippias'ta, Hippias, gzel,
gzel bir kzdr (287 e) dediinde gzellii tanmlamadan
gzel bir eyin rneini veriyor; nk, Sokratesin belirt
tii gibi, gzel bir arptan, hatta gzel bir tencereden de
sz edilir; bir eyin gzel olmasnn nedeni gzelliklerini
gzel eye veren bir eyin var olmasdr (288 a), bizim gzel
diye bildiimiz bir eye gzelliini veren bir kendinde gze
lin var olmasdr. Bylece, mutlak gzelliin varln tan
yan ve eyleri gzelle, gzeli de eylerle kantrmadan bu
gzeli ve bu gzelliin iindeki eyleri fark eden biri (Dev
56
V. - deann z
Kendinde Gzelin, Kendinde yinin varln ifade ediyoruz ve ayn ekilde biraz nce okluk gibi nitelendirdii'
miz eylerin her birinin tek olan ve z dediimiz ideasma
denk dtn sylyoruz (Devlet, VI, 507 b); Platona
gre, okluklar tasarlanmazlar, grlrler ve idealar ta
sarlanrlar ve grlmezler.
Bu kendinde gzel" dncesinden anlayabildiimiz
eyi derinletirmeden nce Platonun sylemek istedikleri
konusunda iki kart anlam olan ve Platonun Parmenideste
nceden ifa ettii olas iki eletiri stnde duralm.
a)
Bir itirazc, belki Antisthenes, belki Diogenes, atlan
kesinlikle grdn ama Platonun "kendinde atn gr
mediini sylemitir; Sokrates ideay gerei oaltan ve
kavranamayan bir gereklik yapan bu grten hareketle
nl nc insan eletirisini getirmitir. Aristotelese gre,
Platonun yanl duyulur nesne idealarn ayrm olmas
ve bylece aklanmam ikinci bir gereklii aklanmak
istenen bir gereklik stne oturtmu olmasdr. Dolaysyla,
5) Proklus tarafndan aktarlmtr, Purrrumides iinde, V, 136.
58
59
60
62
64
65
67
69
ekten de, o, onlar deildir ama biricik kendisidir ve saylannm sonsuzluu iinde de tekiler yoktur. (Sofise, 257 a)
A. Dis ok gzel ifade ediyor: Yokluk varlk kadar gerek
tir; varln her konumuna bu konumun getirdii sonsuz
olumsuzlamalar denk der, onlar olmakla birlikte o olma
yan, o olmakla birlikte kendisi olmayan varolulann saysz
okluu...17
Bu nedenle, Ayn ve teki Sofisttelci be byk tr iinde
yer alrlar nk varlk her yerde, her zaman kesinlikle ay
ndr ama sedece belli bir yerde olmas dolaysyla da teki
dir. Bylece, Ayn ve teki hem dnyann ruhunda hem
de insann ruhunda bulunurlar.
Tinuiosta Demiurgos tpa tp ayn ve tekbiimli baka
bir dnyaya gre bir dnya yaratmtr (Tinaios, 29 a-b),
yle ki, bizim dnyamz baka bir ebedi dnyann imgesi ve
kopyasdr. Bu ebedi dnya ruhu olan bir canldr, bu dn
yann ruhunu Demiurgos blnmez ve deimez tzle blnebilen tz kartrarak yapmtr; Demiurgos bu karm
dan Ayn ve tekiyi ieren nc bir tz elde etmi (34 b
ve devam),18 sonra bu tz kantrm ve tz tek bir
tzde birletirmitir. Dolaysyla, Ruh Ayn olann doas,
tekinin doas ve nc tzden oluur. Ve bu gerek
lik karmndan olumu, matematik olarak blnm ve
birlemi olan ruh kendi evresinde hareket eder ve kende
dner. Blnebilir bir tz olan bir objeyle ya da tz bln
mez olan bir objeyle ilikiye girme durumuna gre tm zel
17) L a dfinition de lEtre et la nature des ides dans "Le Sophiste" de Platon,
Paris, 1933, s. 127.
18) Zor ve dzensiz bir metin.
74
76
77
79
VI. Blm
MTLER
I. - Mitin aniam
Brunschvicg gibi rasyonalist bir filozof Platonun mitten
yararlanmasn Hesiodosta grdmz trden ve dnyann
olumasndan nceki durumu sorgulamakla ayn anlama
gelen bir ilkel dnce biiminin saldrgan bir geri dn
gibi grr. Brunschvicge gre, Platon son derece retken
bir dnrdr ve Ban uygarlnn en yce deerlerine sa
hiptir onun dncesi: Pythagorasta tohum halinde bulu
nan dnyann matematik yoluyla aklanmasnn mmkn
olabilecei. Bu dnce Galileo ve Descartesa kadar uyku
halinde kalm, daha sonra mitolojiye ve sayyla ilgili bo
inanlara srekli ar yaplm ve sonuta bir aritmoloji
ortaya kmtr: astronomiye gre astroloji neyse, aritme
tie gre de aritmoloji odur.
Her filozof, filozof ve tarihi olarak felsete kadar, hatta
daha fazla felsefe tarihi yapar, bu nedenle, felsefe tarihi fi
lozofun nesnel anlatcs olabilecei bir retiler zincirlen
81
mesiyle bir tutulamaz. Dolaysyla, Brunschvicge Platonculuun bir gnah gibi grnen bu mitin saldrgan geri
dnnn baka bir perspektif iinde Platon felsefesinin
temel ve ihmal edilmeyen bir blm gibi grlebileceini
dnmek artc deildir.
Kierkegaard, Platon'da her ikisini de ycelten bir diya
lektik ve mitsel birlii olduunu gstermek istemitir. yle
der: Mitsel geleneksel bir zellie sahip olabilir; gelenek
sel, bizi de gtren bir ninniye benzer. Ama dnce gel
dii anda mitsel olur ve kimse onun nereden geldiini ve
nereye gittiini bilmez." yle ki, Kierkegaard mitolojiyi
yle tanmlyor: Mitolojinin zellii sonsuzluk fikrini za
man ve mekn kategorisi iinde tutmaktr.1 Bylece, mit,
Platon felsefesinden, sisteminin zne .yabanc bir unsur
olarak atlmak yle dursun (L. Couturatnn2 savunduu
tez), V. Brochardm3 dedii gibi, o, retinin gerekten b
tnleyici parasdr. Bu tavrn en nemli zellii Platon
felsefesini bir btn olarak kabul etmektir; bu btn iin
de seilecek bir ey yoktur, ve bizim ieriden kavranmas
gereken bu felsefeyle uzlamamz gerekir.
P.-M. Schuhlun ok gzel ifade ettii gibi, Platon bir
ak lgnl, dinsel lgnlk ya da iirsel lgnlk biimin
de ortaya kabilen cokuyu en yksee koyar. Bireyi de
stekleyen, kendisini aan bir yere doru srkleyen doyurul
mam cokuyu bu zellik altnda tanr... Bu te dn
yay ifade edebilmek iin mitlere bavurur; ok zengin bir
1) Jean Wahl tarafndan aktarlmtr, Eudes kierkegaardienes, Paris,
1938, s. 444.
2) Couturat, De Plnronids mt/us. Paris, 1896.
3) V. Brochard, Eudes de plulosop/ue mcienne et modeme, s. 59.
82
83
84
85
2.
Dnyann yaps. - Phaidonun sonunda (107 d ve
devam) ruhlarn kaderinin corafi miti yer alr; bu mitte
kozmolojik veriler, ereki bir evren anlay ve ktlerin g
nahlarnn cesasn ekeceklerini, iyilerin dllendirilecekle
rini syleyen ve bylece ruhun bedenin lmnden sonra da
yaayacam belirten ahlakn gereklilikleri bir araya gelmitir.8
8)
Etudes de
Phdon"
sur l'Ame
3.
"Dzen, rgtlenme" miti (268 d ve devam; bkz.
Yasalar, IV, 713 a). - Bir kozmik temaya gre ve bir de
antropolojik temaya gre rgtlenme sz konusudur ve
Platon bir ocuk oyunu gibi takdim eder bunu bize. Tanr
dnyay kimi zaman dorudan bir evrime gre ynlendirir, kimi zaman zgr brakr ve o zaman dnya kendi ev
resinde ama ters ynde hareket eder. Tann tekrar mdahale
eder duruma, sonra dnyay gene kendi bana brakr ve
bu byle srp gider. P.-M. Schuhl bu mekanizmay ok
ak seik biimde rneklemitir:9 szgelimi, bir ipin ucun
da sallanan bir alet alalm, bu alet ok dar bir alana otursun
ve saat ynnde evirelim bu aleti, ip kendi kendine sarlr,
aleti serbest brakrsak ip zlr ve akrep ve yelkovann
tersi ynde hareket eder.
Bu kozmik temaya, belki de, biri okluktan Teklie do
ru giden ve Dostluun egemen olduu, br Teklikten
oklua doru giden ve nefretin egemen olduu iki zt ha
reketten sz eden Empedokles esinli insanlann ifte kke
niyle ilgili antropolojik tema eklenir. Tanr dnyay dndr
dnde bu dnya doru ynde yol alr, yani nesneler lm
den yaama doru, bir genlemeye doru giderler, yallar
genleir ve baharlarna dnerler ve insanlar topraktan do
arlar. Kronos a olan bu dnemde insanlar kendilerini
yaama teslim etmekten baka bir ey yapmyorlard, nk
onlar Tanr besliyor ve ynlendiriyordu (271 e). Topraktan
9) P.-M. Schuhl, La fabulackm platonicienne, Paris, 1947, 89 ve devam.
88
89
bir anlam yokur, ayn zamanda bir metafizie, hatta teolojiye entegre olan bilgi teorisiyle ilgili bir anlam da vardr.
3.
Ruhun z. - Grdmz gibi, Pfuutros'ta ruh bir
arabacs ve iki at olan kanatl kom hayvanlarna benze
tilmitir. Buna ve gnah anlatsna ok benzeyen bir blm
de bu koumla ilgili kesin bilgiler buluruz. Atlardan biri
(bkz. 253 d ve devam) siyah gzl, beyaz bir at, gzel ve
gl, temkinli ve lmldr, dncelidir, gerekten yrt
mek iin vurmak gerekmez bu hayvana, yreklendirici bir
sz yeterlidir. Buna karlk, teki at siyah ve gzleri gri,
kt bir hayvandr, lsz ve kibirlidir; arabac onu yne
tebilmek iin krbalamak ve drtmek zorundadr. Dola
ysyla, insan ruhu hem kendisini deige, l ve gereklik
yoluna doru gtren beyaz at hem de adaletsizlik ve d
zensizlik kayna insan tutkularnn simgesi asi at tarafn
dan ekiliyordun
Dolaysyla, insan ruhu basit deildir, insann karma
klnn iaretini tar. Platonun teki iki metninde de
(Timaios, 69 c ve Devlet, 436 a) ayn zellikleri buluruz; bu
metinlerde insan ruhu blmden oluur: ilk iki blm
lmldr ve sadece nc blm lmszdr.
Ruhun birinci blm dnya zevklerine dknlktr;
aa zevkler ona baldr: alk, susuzluk, cinsel arzu; mer
kezi gbein alt ksmdr ve ilkesi dncesizlik ve arzudur.
Erdemi ldr.
Kalp lml ruhun ikinci blmdr, tutkular ondan
doar; merkezi diyaframdr, ilkesi fke ve erdemi cesarettir.
Bu fke arzular bastrdnda akln mttefiki olabilir; bu
balamda, Platon, kendisinde ikence edilenlerin cesetle
92
93
95
yaamlar, zorba yaamlar, nllerin yaamlar, karanlk insanlann yaamlar, atlet yaamlan vb. Ama, yazk ki, ruhlann ounun seimlerine sadece daha nceki yaamlarnn
alkanlktan damgasn vurur. Seimini yapan ilk ruh bir
zorba yaamna atlr hemen; tedbirsizlik ve agzllne
yenik der, payna den bu yaamn onu kendi ocukla
rn yeme ve baka irenlikler yapma noktasna gtrece
ini gremez; ama durumu serinkanllkla gzden geirdiin
de gsn yumruklamaya ve byle bir seim yapmasndan
dolay kendini lanetlemeye balar, rahibin uyanlarn hatrlamaz; nk felaketleri dolaysyla kendini sulayacana
talihi, eytanlar, her eyi sular. (619 c) Seimi yapacak
son ruh olan Ulysses gemi deneyimleri dolaysyla tutkulann dindimitir, bir kede srnp duran, kimsenin yz
ne bakmad mtevaz bir yaam seer.
Btn ruhlar yeni yaamlann setiklerinde Cehennem
tanras Lakhesis kadere, lme doru gtrr onlar; her
ruhun setii kader kendilerine teslim edilir ve Klothonun
ii tarafndan ynlendirilir, daha sonra bu kader geri dnl
mez bir karann alnmas amacyla Atroposun iplik yumakla
rna doru gtrr onlan. Ruhlar nihayet Lethe dzlne
doru gtrrler, rmak suyundan imeleri istenir, bylece
gemi yaamlarn unuturlar, yeryzne karlar ve yeni
yaamlanna doarlar.
Platon tm bu mit boyunca herkesin yaamm zgrce
setii dncesi stnde durur; ama insan bir yaam seer
ken bir paket seer, dolaysyla, kaderinin seiminden so
rumludur ve bu seim dolaysyla ortaya kabilecek mutsuz
olaylar dolaysyla tannlan sulamas doru olmaz. Esas ama
ayn zamanda zor olan, seimden sonra, yani ok ge olma
96
Bhme, Paracelsius, Franz von Baader, Schelling, LouisClaude de Sainr-Martinde grrz bu miti. lende davet
lilerin her biri gibi ak, douu ve z konusunda bir konu
ma yapan Aristophanes tarafndan anlatlr. Bilindii gibi,
Aristophanes Bulutlarda Sokratesi glnletirmitir ve
Platonun hocasna yaplan tm hakaretlerden o sorumlu
tutulmutur; bu hakaretler kendisini ihbar edenler tarafn
dan tekrarlanm ve Sokratesin lme mahkm edilmesine
kadar girmitir. Dolaysyla, Platon, Aristophanesi drst ol
mayan biri ve bu korkun cinayetten sorumlu gibi gryor
du; ve Platonun lende birok zellikleriyle glnletir
dii Yunan komedi kahramanmn agzllnn ve an
iki dknlnn nasl altn izmi olduunu grmek
artc deildir. Aristophanesin btn anlats, byk ola
slkla, slubunun bir benzeidir, her durumda, komedilerin
elendiriciliini hatrlatan bir slup iinde geliir. Ama btn
bunlara ramen Aristophanesin sylemi anlam doludur,
nk, L. Robin'in belirttii gibi, Platon Aristophanesin
Sokratese kar kr hakszln taklit etmeyi reddeder: kat
tavn iinde adaletli olmaya zen gsterir. Platon, Aristophanesten nefret eder, bununla birlikte, iki deha arasmdaki
yaknln da bilincindedir; Aristophanesin sapkn ve kt
biri olduunu dnr ama onda kendisinin sahip olduu
o artc yetenei hisseder: elendirici ifadeyle ciddi dn
ceyi badatrmak, son derece ince ya da heyecan verici bir
iiri, hi kukusuz onun gibi komik bir cokuya ama ayn
zamanda da derin teorilere balamak.15
13)
Belles Lettres'de (Paris. 1929, s. LIX) yaynlanan bu diyalogun eviri
sinde len stne notlar.
101
103
V. - Ak ve "logos"15
Dolaysyla, lml ve lmsz, insanlar ve tanrlar arasn
da arac olan ak bilginin ve cahilliin ortasndadr. (203 e)
Dolaysyla, ak filozoftur; gerekten de, bir yandan felse
feyle uraan tann yoktur (204 a) ne de bilgilenmeye alan
tann vardr, nk sahiptir bilgiye; te yandan cahillerin de
bilgilenmekle urama gibi bir kayglan yoktur, nk byle
bir ey -au etmezler kesinlikle. Bu koullarda, Diotima,
felsefeyle ilgilenenler, bilginler ve cahiller olmadna gre
kimlerdir? Ak olan udur, diye karlk verir Diotima,
urada bir ocuk olsa grrd bu gerei: iki tr arasndaki
araclardr ve ak da bunlardan biridir. (204 a-b)
Dolaysyla, ak filozof olduuna gre ve filozof da diya
lektik denen o yce bilime vkf olduuna gre, te yandan
ak lmly lmsze baladna gre ve logos da tannlara ve insanlara baladna gre, diyebiliriz ki, Gzellik d
ncesini kefettirerek bizi lmszle katmak isteyen akn
bu birletirici ilevi Sokratik diyalog muhataplanm ayran
mesafeleri kaldrmaya alan bu logosa yaklaabilir ve onlar
15)
Bu temayla ilgili olarak bkz. A. Nygren, Ers et Agapi, ev.: P. Jundt,
Paris, 1962, c. 1, s. 181.
105
106
17)
Bkz. Heideggerin Qu'est-cc que la philosophie'de (Fra. ev.: Kostas
Axelos ve jean Beaufret, Paris, 1957, s. 42 ve devam) Thouwtus'taki bu
blmle ilgili yorumu.
107
108
V II. Blm
ETK VE POLTKA
I. - Adalet ve toplum
Site insanlann yaamsal ihtiyalann karlama gerekli
liinden domutur (bkz. Devlet, Kitap II), bu ihtiya ksa
sre sonra i blmnde daha bol ve daha kolay bir reti
me ulamamn rasyonel olanan bulmutur. Bylece, site,
kurulduu andan balayarak kapasiteleri, eilimleri ve
ilevleriyle eitsiz ve farkl varlklarn toplamndan oluur.
Site bydke ilevler artar ve karmaklar, nk ihti
yalar da artar. Ama site bydke ve gelitike komulannn topraklanna doru genilemesi ya da kendi toprakla
rn koruyabilmesi gerekecektir. Bu nedenle, beslenme, ba
rnma, giyinme olanaklar salayan zanaatkarlar yeterli gel
mez artk ve site askerlere ihtiya duyar. Nihayet, site sonun
da kendisini ynetecek muhafzlara sahip olmak zorunda kalr.
U snf, zanaatkarlarn tun ve demir snfi, askerlerin
gm snf, arhontlarn (krallar) altn snf btn sitelerin
temel ilevlerini temsil ederler: retim, savunma, ynetim.
Bunlarn her birine insan ruhunun blm denk der.
Zanaatkrlar ve tccarlar snfna erdemle dengelenen dn
ya hevesleri denk der; askerler snfna erdemi cesaret
111
V. - "Yasalar"
Bu yapt en uzun ve son yaptdr; lm bu yapt ta
mamlamasna izin vermemitir. Platon yalanrken Akde
122
123
2)
Bu konuyla ilgili olarak V. Goldschmidt'in son derece etkileyici yazs
okunabilir: la thorie platonicienne de la dnonciation. Revue de mtaphysique
et de morale, 1953 iinde (s. 352 ve devam).
125
126
NC KISIM
VIII.
Blm
LO GO S VE PRAKSS
132
134
KAYNAKA
FELSEFE TARH
E. Zeller, Die Philosophie der Griechen, Leipzig, 1844'1852.
F. Ravaisson, Essai sur la mtaphysique dAristote, Paris, 1846.
T h. Gomperz, Les penseurs de la Grce, ev.: Par Reymond, 3 c.,
Lozan-Paris, 1908.
L. Robin, La pense grecque, Paris, 1923, yeni basn 1962.
E. Brhier, Histoire de la philosophie, Paris, yeni basm 1960, c. I.
A. Rivaud, Histoire de la philosophie, Paris, 1948, yeni basm 1960.
L. Brunschvicg, Le progrs de la conscience dans la philosophie occi
PLATONCULUK NCELEMELER
J. Moreau, La construction de l'idalisme platonicien, Paris, 1939, 2.
bask, Hildesheim, 1967.
135
MTLER ZERNE
L. Couturat, De Platonicis mythis, Paris, 1896.
P. Frutiger, Les mythes de PIaton, Paris, 1930.
137
AHLAK VE POLTKA
V. Brochard, La morale de Platon, a.g.e. iinde.
A.-J. Festugire, Contemplation et vie contemplative chez Platon,
Paris, 1936.
L. Robin, L a pense hellnique, Paris, 1942, s. 177.
P. Lachize-Rey, Les ides morales, sociales et politiques de Platon,
Paris, 1938.
V. Goldschmidt, La religion de Platon, Paris, 1949.
M. Vanhoutte, La philosophie politique de Platon dans *Les Lois",
Louvain, 1953.
J. Luccioni, La pense politique de Platrn, Paris, 1958.
Janine Chanteur, Platon, le Dsir et la Cit, Paris, 1980.
138
KLTR KTAPLII