Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 51

EYLL 2009 Say: 489 Fiyat: 3.

5 TL

.
.
.Gerek Yolu, Trk Dolu

Allah Niin Grlemez ve Elle Tutulamaz?


Her Baktmz Yerde Onu Gryoruz

NDEKLER
Aylk Kltrel ve
Siyasi Dergi
Cilt: 41 Say:489 Eyll 2009
Onur Bakan:
Dr. Refet Kayseriliolu
Sevgi Yaynlar Tic.Ltd.ti. adna
Sahibi ve Genel Yayn Mdr:
Ayegl Kayseriliolu
Yaz leri Mdr:
zen Kayseriliolu

Allah Niin Grlemez ve


Elle Tutulamaz? ................................... 2
Dr. Refet Kayseriliolu

Her Baktmz Yerde


Onu Gryoruz ................................... 5
Ahmet Kayseriliolu

Gerek Yolu, Trk Dolu ................... 13


Gngr zyiit

Tongu Hakknda - 2 ........................ 14


Yaln Kaya

Yayn Kurulu:
Gngr zyiit
Nelda Bayraktar
Hale rkmezgil

Astral Seyahat Ortamlar .................. 24

Haberleme Sorumlusu ve
Okur/Abone likileri:
Kazm Erdemolu
0212 252 85 85
0542 676 83 47
Faks: 0212 249 18 28
P.K: 471 Beyolu/stanbul

Melike Demira ile Sylei ................ 32

Ynetim Yeri:
Oba Sok. Silla Ap. No: 7/1
Cihangir/stanbul
Bask:
Inklap Kitabevi San. Tic. A..
obaneme Mah. Sanayi Cad.
Altay Sok. No:8 Yenibosna/stanbul

Fiyat: 3.5 TL
Yllk Abone: 40 TL
Yurt D: 50 TL

(Astral Seyahatler)
Zuhal Voigt

Ayegl elikkol

Kutular inde Yaamann


Dayanlmaz Arl
(Eski Gnnn Son Saatleri) ................ 38
Thom Hartman/Arn nan

Ufo Kongresinden zlenimler III ......... 43


Rengin zer

Zihninize Fisiksel Bir Avantaj


Salayn ........................................... 46
eviri: Nelda Bayraktar

SEVG DNYASI

Sevgili Dostlar
Almadan vermek yalnz Bizleri Sevgisinden Vareedenin ii olabilir. Tam olarak nasl bir durum olduunu alglayamasak da, vermekle Ondan hibir ey eksilmeyeceini, verdiini geri almaya
ihtiyac olmadn bilgi olarak biliyoruz. Bizler iin ise vermek,
gzeli vermeyi biliyorsak kendimizi tam ve tatmin olmu hissetmemizin bir yoludur. Kendimize beklediimiz gibi, kendimize alabileceimiz gibi vermek ve bunu yaparken tamam olmak, ismi ve
cismi insan olan varln en gzel yapabilecei ilerden biridir.
stismar edilmekten korkmadan, iyiliin gne gibi yakc olduunu
gz nne alarak, gerek sevgiyle verilen her ey, bizi olduumuz
halden baka hale brndrecek yolun yaptalardrlar.
Sevgili Dostlar, btn ilikilerin fiyatlandrld, dostluklarn
karlkl al veri dengesine dikkatle oturtulduu dnyevi yaam
gereklerini hibir zaman tamamen kt ve hakir gremeyiz bizler.
nsanlar ok acl tecrbelerden geerek ayakta ve diri kalmann
yollarn renmenin sonucunda karmlardr o bilgileri. Doru
ya da yanl, eksik ya da ilkel ne olursa olsun en azndan saygy
hak ediyor o bilgiler. Ama bizler insanz, yeryznde Onun halifesiyiz ya hani... Eer geleceimizi bu gzle gryorsak ve byle
olmaya kararl isek, Onun nerileri, tavsiyeleri her szn, her
grn nnde gelmelidir bizler iin. Aklmz hibir ekilde devre
d brakmadan (nk O byle istiyor) yalnz Onun bizler iin
dilediklerini uygulamalyz. Gnlden vermek, planl ve bilerek
vermek, en ihtiya olan vermek, en ihtiyac olana vermek, rahatsz
etmeden vermek, beenmediimizi vermemek, karlk beklememek.
Hele Onun yolunda vereceine karlk beklemek, imdiden kaypta olmak demek.
En Derin Sevgilerimizle
SEVG DNYASI

SEVG DNYASI

2
ZDEN LE ERDEM KONUUYOR

Be duyumuzun dndaki
yeteneklerimizi
kullanmaya ve onlar
gelitirmeye alacaz.
Daha nce de sylediim
gibi bunlar sezgi ve
tahayyl melekelerimizdir.
Eer Allah yle grp
tutabileceimiz bir ey
olsayd, hibir zaman var
m, yok mu diye bunca
mnakaalara girmezdik.
in zorluu zaten buradan
geliyor.

Dr. Refet Kayseriliolu

Allah Niin
Grlemez ve
Elle Tutulamaz?

SEVG DNYASI

Erdem - Bugn size


benim soracam son
sorular sormadan nce
bir okuyucumuzun iki
ayr mektupta sorduu
sorular soracam.
Taylan kte ismini veren
bu dostumuz diyor ki:
"Verdiiniz cevaplarda
kinattaki dzene ve sistemlere bakarak Allah'n
varln mantken kabul
etmemiz gerektiini
sylyorsunuz. Fakat
Allah'n varln iki kere
iki drt eder katiyeti
iinde gsteremiyorsunuz. Allah'n bir ekli,
bir bedeni, bir yeri, velhasl bizim anladmz
mnda hibir eyi yoksa
ona da var diyemeyiz. O
halde o bir hitir. Allah'a
var diyebilmek iin mutlaka bir imana m ihtiya
vardr?"
zden - Taylan dostumuzun bir bakma hakk
var. Gzle grlmeyen
ve elle tutulamayan bir
ey var olduuna nasl
kani olacaz? nk biz
etrafmzdaki eylerin
varln hep be duyu
organmzla anlam ve
kabul etmiizdir. Bunun
haricindeki eylerin varln kabul etmemiz zor-

3
dur. Zordur ama, imknsz da deildir. O zaman
be duyumuzun dndaki yeteneklerimizi kullanmaya ve onlar
gelitirmeye alacaz.
Daha nce de sylediim
gibi bunlar sezgi ve
tahayyl melekelerimizdir. Eer Allah yle
grp tutabileceimiz bir
ey olsayd, hibir zaman
var m, yok mu diye
bunca mnakaalara
girmezdik. in zorluu
zaten buradan geliyor.
Erdem - imdi dostumuz diyebilir ki, be
duyu organmzla
bilemediimiz eyin,
baka melekelerin
gelimesi ile az da olsa
sezilebileceini nereden
biliyorsunuz? Bunu
duyularmzla
bilemediimize gre, var
m diye aramamz ve bu
yolda baka melekelerimizi gelitirmeye korkmamz da imknszdr.
zden - Geen konumamzda size insanda bir
Tanr arama duygusu'nun
doutan bulunduunu
sylemitim. En ilkel
kabilelerin ve insanlarn
bile bir Tanr peinde

komalar ve bir Tanr'y


aramalar, kudretli
sandklar bir eyi Tanr
olarak kabul edip onun
yardm ve himayesine
snmalar bunun
delilidir. Demek ki insan
kendinde yaratltan
bulunan bu Tanr arama
duygusunun itmesiyle
yola kmakta, Tanrsn
aramaya koyulmaktadr.
draki gelitike Tanr
diye sarld frtnann,
gnein veya imein
gerek Tanr olamayacan anlamakta, Tanry
daha ykseklerde aramaktadr. Bylece
tekmle orantl olarak
Tanr anlay ve Tanr
olarak balanlan eyin
mahiyeti gelimektedir.
Esasnda Tanr ayn
Tanrdr. Hi deimeden
ayn durumda durmaktadr. nk Tanr iin
bir tekml, bir ilerleme
veya gerileme dnlemez. O ezeli (ncesiz) ve
ebedi (sonsuz) olarak ayn mkemmeliyette ayn
noksansz kudrettedir.
Erdem - Dostumuz,
bir de diyor ki: "Allah
madem ki mkemmeldir,
noksanszdr, her eyi
hikmetle yaratmtr. O

SEVG DNYASI

4
halde ne diye dnyada
bunca ktlkler vardr?
Mkemmel olan
Allah'tan byle kt eyleri yaratmak beklenebilir mi? Neden o
kt insanlar yola
getirememektedir?!.."
zden - nsanlar yola
getirememek diye bir ey
yok. Onlar serbest
iradeleri iinde hr
brakmak ve kendi
kendilerini dzeltmelerine imkn hazrlamak
vardr. Ktlk olan eye
gelince, ktlk nedir?
Houmuza gitmeyen ve
bize ac veya sknt
veren eylere kt diyoruz. Bu deyiimiz
bylece tamamen sbjektif ve nispi oluyor.
nsann veya ruhumuzun
umumi tekml
dnlnce en kt
dediimiz eylerin bazen
bize byk hamleler
aldrdn grrz. Bize
tekml yaptran ey
neden kt olsun?
in esas dnlnce
bir iyinin karsnda bir
ktnn, bir gzelin
karsnda bir irkinin
bulunuu bize kyaslama
imkn ve iyiye ynelme
imkn hazrlad iin

ok deerlidir. Ruhun
tekml ynnden
dnnce iyi ne derece
kymetliyse, kt de ayn
derecede kymetlidir.
yiyi deerli, kty
deersiz saymz bizim
dnya olaylarna dar bir
adan bakmzdan ve o
olaylarn iinde
bulunuumuzdan ileri
geliyor.
Erdem - Dostumuz bir
de diyor ki: Kuran'a
Allah'n kelm diyoruz,
Kuran'da da Allah: (Ben
unu yaptm, bunu yaptm) diyor. Yani Allah
baya insan gibi
konuuyor. stelik bir
tek dilde, Arapa olarak
konuuyor. te yandan
Hristiyanlar sa'y,
Yahudiler Musa'y, baz
cahil Mslmanlar da
Muhammed'i ve Ali'yi
Allah olarak tanyorlar.
Allah gerekten insana
benzer bir ey midir?
zden - Allah ne
insana, ne de insan st
varlklarn hi birisine
benzemez, hibir varlkla
(isterse en yksek olsun)
mukayese dahi edilemez.
Sylediim gibi insan
Allah'a benzetmek ve

Allah' da insan gibi sanmak, idrak noksanlnn


ve tekml geriliinin
zaruri bir neticesidir.
Realite (inanlan gereklerin tm) ykseldike
ahs Allah' insana benzetme gafletinden kurtulur. Bunlardan daha ileri
bir merhale ruhu
Allah'tan ayrlan ve ona
kavuacak bir para
olarak grmek de geri bir
realitedir. Bugnn en
ileri realitesi udur: Allah
hibir eye benzemez,
hibir eyle de kyaslanamaz. ekli emaili yoktur, olamaz da. nk
ekil, onu bir ynden
kstlama olur. O
yaratandr. ekli de, ekilsizlii de halkedendir.
Kendi yaratt eylerle
bal olduu dnlemez.
Kuran'daki ifadeye ve
onun Arapa oluuna
gelince: Her devrin ihtiyac dikkate alnarak o
devrin insanlarnn
anlayaca bir dille ve
idrak edecei bir klkta
bilgiler indirilir. Bunlar
doru bilgilerdir. Fakat
kapal semboller iinde
verilmitir.

SEVG DNYASI

O, gznzn grd gzelliktir phesiz

Bizim Celselerimiz

Her Baktmz Yerde


Onu Gryoruz
Ahmet Kayseriliolu, Psikolog

6
KALB RAHATLADI
1992 yl son aylarnda 6 yandaki
kk Burak'la (Akkurt) her hafta buluup "Kur'an Kerim'e Gre Peygamberler" kitabndan ilgin olaylar ve
yorumlar zerinde ok zevkli sohbetler yapyoruz. Henz okula gitmediinden, olaylar hi arptmadan ama
olabildii kadar sadeletirerek anlatma
grevi tamamen benim zerimde.
Gemite ilkokul alarmda iken,
Ahmet Cevdet Paa'nn nl "Ksas
Enbiya"(Peygamberler Tarihi) kitab o
dnemde sadece eski harflerle basl
olduundan, ayn grevi babam stlenmi ve onun anlatm ile dem'den son
peygambere kadar hepsini birlikte
incelemitik. Deneyimliydim ve bir
anlamda da bor dyordum. Neyse...
Burak'la gemiteki glyzl reslleri,
nebleri okuyup zerinde syleiler
yapm, son byk dinin kurucularnn atas, hem resl hem de neb
olan Hz. brahim'i konumaya balamtk. Kur'an Kerim'in Bakara Sresinin 260. yetinde onun, Yaradan'dan
lleri nasl dirilttiini gstermesini
istedii anlatlr. Allah da: "nanmyor
musun?" diye sormu, peygamber
brahim: "nanyorum ama gnlmn
yatmas iin istiyorum" diye cevaplamt. Bunun zerine 4 ku tutup
onlar kendisine altrmasn, sonra
onlar kesip kartrarak 4 ayr tepeye
onlardan bir para brakmasn ve evine
dnnce de kular armasn ister
Yaradan. Bunlar yaplp, o kendine
altrd kular yeniden canlanp
brahim'e doru kanat rpnca, gnl

SEVG DNYASI

tamamen yatm, glyzl peygamber grevine daha da byk bir azimle


sarlmt.
Burak'a 4 ku olayn, gznde canlandrmas iin rnekler vere vere
uzunca anlatm, doaldr ki, Yaradan'la ilk konumasndan yani: "nanyorum ama gnlmn yatmas iin
istiyorum" blmnden hi sz etmemitim. Bu ince duyguyu nasl anlayabilirdi ki?!.. Olayn ak ve kularn
canlanp tekrar evlerine dn
Burak'taki heyecan dorua vardrmt.
Duygusunun en younlat bu anda,
dayanamadm ve Yaradan'n ilk sorusunu bu defa Burak'a ynelttim: "Yani
Burak Hz. brahim inanmyordu mu ki,
bir de gz ile grmek istedi?" Bu
arada da kulara bouna lm acs tattrd. Ne geti yani eline?!.." diye onu
kkrttm. Hi ummadm cevab beni
cokulu bir heyecana srklemiti.
Kendi kelimeleriyle ama ayn Hz.
brahim'inki gibi idi yant:
"Niye yle sylyorsun Ahmet
Aabey? Kalbi rahatlad!!!.."
Eskiden ocuklara maymunla insan
arasnda yer verilirken, modern psikolojide imdi kltlm insan diye
baklmasna bir daha hak verdim. Hele
zamanmzn Indigo ocuklar bunu her
davranlarnda defalarca kantlyorlar.
EN NEMLS:
BLMSEL KANITLAR
Gnllerinin yatmas iin peygamberlerin bile salam kantlar peine
dmelerinin kutsal metinlerde byle
tekrar tekrar anlatlmas, hi de bouna

SEVG DNYASI

deil. evremize dikkatli gzlerle bakp, aklmz sonuna kadar altrarak,


dzenin kuruluu ve ilemesinde
Yaradan'n ve emrindeki Yce Manevi
Varlklarn etkilerini sezip, anlayp
inancmz bu salam kantlar zerine
bina etmemiz istenmektedir bizlerden.
Allah inanlaryla ilgili tp profesrleri,
felsefeciler ve din adamlaryla yaptm syleilerde verdikleri bilimsel
kantlar, geen saylarmzda sizlerle
paylamtm. Sonra da her bir hayvann kendine zg olaanst igd
dzenekleri ve yaplarndaki yaam
amalarna uygun deiikliklerden
uzunca sz etmitim. Yabani ar
Ammophile'in zerine yumurtlayaca
trtl fel etmek iin, 9 hareket merkezine tam isabetle 9 ine batrmas; bal
arlarnn en az balmumu harcamak
iin altgen peteklerini yksek matematikilerin hesaplarna tam uygun
olarak 70 derece 32 dakikalk eimde
ekenar drtgen perdelerle kapatmas
zerinde srekli derinliine dnmeliyiz. Tatl su midyesinin arkasnda,
remesine kolaylk salamas iin,
hibir canlda olmayan bir sahte balk
dzenei olumas darwinci biyologlar
bile hayranlk iinde brakmaktadr.
Geen saymzda 15 milyar yl nce
evrenin tek bir zerreden Big Bang ile
oluturulmasnn ilk saniyelerinden
itibaren maddenin yaam gerekletirme zelliinde yaratldnn delilleri zerinde durmutuk.
Patlamadan bir saniye sonraki
genileme hz, sadece yz bin milyarda bir orannda az olsayd, evren
bugnk byklne varmadan kendi

7
iine kecekti. Karbon-12'nin ekirdeindeki enerji dzeyi, n hesaplardakine tam tamna uygun olmasayd;
yaamn, organik hayatn temeli karbon
ve dier elementler oluamayacakt.
Doa kurallarn ineme pahasna su,
0 derece ile 4 derece arasnda genlemesi gerekirken tersine davranp
bzlmeseydi; yine kurallar ineyerek, katlap buz haline gelirken
younluu artmas gerekirken tersine
davranp hafiflemeseydi; okyanuslar ve
denizler dipten itibaren donarak kutuplardaki buz kitleleri haline gelecek,
yaamn olumas engellenecekti.

Maddenin yaam oluturacak zelliklerde yaratlmas


sayesinde, dnyada 3 milyar
yl nceki okyanuslarda ilkel
orba iinde, yaamn temeli
olan proteinlerin ana bileeni aminoasitler otomatik
olarak sratle her taraf alabildiine doldurmutur.
Maddenin yaam oluturma zelliinden dolaydr ki, yeil yapraklar
Gne enerjisini kullanarak sudan ve
CO2 den hepimizin gdasn ve oksijenini salayabiliyorlar. Bu fotosentez
olay yle i ie dzenler ve enzimler
sayesinde, hem de saniyenin kesirlerinde meydana geliyor ki; taklit
etmek iin son derece hayati ihtiya
duymamza ramen u ana kadar yanna bile yaklaabilmi deiliz. Yine
maddenin yaamn olumas ve srd-

8
rlmesine uygun zelliklerde yaratlmas sayesinde su, 130 metre boyundaki aalarn tepesine bile kabilmektedir. Bunun gerek mekanizmasn da
bilimsel olarak tam anlam deiliz.
unun altn iddetle izmemiz lzm.
Allah'a inancmz bilgilerimizdeki
eksiklie, acizliimize balyor deiliz.
Bunlar dzendeki byk zek, hner
ve ustal bilimsel kantlarla ortaya
koymak iin aktaryoruz. Aslnda bilgimiz arttka inancmz daha da
pekiiyor. nk dzendeki ustaln
daha ok farkna varyoruz. Biyoloji
profesr Dr. Russel Charles Eartest
bunu ok gzel dile getirir:

Madem ki bilim birok


eyleri aklamaktan acizdir
yleyse Allah'n varln
onaylamaktan baka kar
yolumuz yoktur mantn
btnyle reddediyorum.
Btn bu gerekler aklansa, bir gn bilmediimiz karmakark noktalar ortadan
kalksa; biz bir canl hcreyi
btn detaylarna kadar
anlayabilme gcne sahip
olsak dahi onu yaratan ve
yoktan vareden ok byk bir
gcn ve idarecinin sanatn
aratrp anlamaya almaktan te bir ey yapamayz.
te bandan beri hcredeki

SEVG DNYASI

sitoplazmann hareketini salayan, her varla varlnn


gereini belirterek o dorultuda faaliyet yapmasn dzenleyen bu yce kuvvettir.
("Niin Allah'a nanyoruz?" S. 157)

imdi dnyann balang yllarnda


aminoasit oluumunun laboratuar
ortamnda deneyle kantlanmas, ulu
aalarda suyun ykseklere tanmas,
yapraklardaki fotosentez olaylarn
biraz daha yakndan inceleyelim.
LKEL ORBADAK
AMNOASTLER
Yaamn temeli olan proteinler 20
farkl aminoasitin belli bir sra izleyerek deiik kmelemelerinden oluur.
rnein kanmzdaki hemoglobini ele
alalm. 574 aminoasitden oluan bu
proteinde de 20 eit aminoasitin her
biri kendi srasnda tekrarlanmaktadr.
Soydan gelen bir kan hastalnda 573
dizinin her biri uygun aminoasitlerden
olumasna ramen, sadece bir yerde 6.
srada valin olmas gerekirken,yanllkla glutamik asit olumaktadr.
Sadece bu tek yerdeki yanllk bile
vahim sonular dourur. Alyuvarlar
birbirine yapr ve klcal damarlar
tkar. Yani bu ufak bozulmann bile
akaya gelir yan yok. Basit bir canl
hcresinde bile birbirinden farkl 200
den fazla protein birbiriyle ahenkli bir
dzende almaktadr. Matematikiler
olaslk hesaplar yaptlar.
Dnyamzdaki tm atomlar aminoasit

SEVG DNYASI

yapmnda kullanlsalar ve imdikinden


daha hzla birleip ayrlsalar ve bu hep
tekrarlansa, hemoglobin gibi bir tek
proteinin dnyann 5 milyarlk yanda
tesadfen oluma olasl yok. 5 milyarn yanna 161 tane sfr koyarak
elde edilecek hayal tesi say kadar yl
gemeli ki istenen bir protein kendiliinden oluabilsin. Bir de 200den
fazla proteini hesaba katarsak bu
dzenden aklmz duracak gibi olur.
lkel orbada aminoasitlerin olumas
ile ilgili 1953 ylnda yaplm ok
nemli laboratuar deneyi modern biyoloji kitabnda yle anlatlmaktadr:
"Hayat balamadan nce hangi
organik bileiklerin ortaya kt
sorusu nemlidir. Chicago niversitesinden Harold Urey bu soruyu
cevaplamaya almtr. Urey nce,
ilkel yerkresinin koullarna benzer
koullar yaratmay dnmtr.
Urey'in rencilerinden biri olan
Stanley Miller hava geirmez bir aygt
yapm sonra bu aygtn iine metan,
hidrojen ve amonyak gazlar koymu
ve bu ortamda ok yksek enerjili elektrik kvlcmlar oluturmutur. Aygtn
alt tarafnda bulunan baka bir blme
kaynar su eklenerek bu sisteme s ve
su buhar verilmesi salanmtr. Su
buhar, sistem iinde dolarken soutucu blmeden geerek younlamakta
ve yamur haline gelmektedir. Miller
bylece, ilkel atmosferde bulunabilecek
gazlar, sy, yamuru ve imek akmas koullarn yapay olarak laboratuarda yerine getirmitir. Mevcut gazlarn
aygt iinde bir hafta kadar dolamn
saladktan sonra alt blmde biriken

9
svy incelemitir. Deneyin
balangcnda renksiz olan svnn,
deneyin sonlarna doru krmz bir
renk ald gzlenmitir. Ayrca
kimyasal analizler de yaplm, biriken
sv iinde deney balangcnda bulunmayan birok kimyasal bileiin varl
saptanmtr. Aygt iindeki baz gaz
molekllerinin atomlar, ayrp
yeniden birleerek daha karmak
molekller oluturmulardr. Biriken
svnn kimyasal analizi yapldktan
sonra bu svnn aminoasitler denilen
baz kimyasal bileikleri kapsad
bulunmutur. Bu ok nemlidir, nk
aminoasitler btn canl hcrelerin
yapsnda bulunan proteinlerin temel
yap birimleridir. Bnyesinde protein
bulundurmayan hibir canl yoktur......
Bu kantlar ok etkileyici olmakla
beraber hayatn douu zerindeki
btn sorularn cevaplanm olduu
yargsna varmamz doru deildir....
Organik bileiklerden ilk canl
hcrelerin nasl olutuu sorusu bata
olmak zere cevaplanmas gereken
daha bir ok soru vardr."
Prof. Ali Demirsoy ok yararlandm 900 sayfalk "Kaltm ve
Evrim" kitabnn 79. sayfasnda; ilkel
canllar ile ok organize olmu gelimi
hcreler arasndaki evrimsel boluktan
yle sz etmektedir:
"Evrimde aklanmas en zor
kademelerden biri de bu ilkel canllardan, nasl organelli ve karmak
hcrelerin meydana geldiini bilimsel
olarak aklamaktr. Esasnda bu iki
form arasnda gerek bir gei formu
da bulunamamtr. Tek hcreliler ve

10
ok hcreliler bu karmak yapy
tmyle tarlar; herhangi bir ekilde
daha basit yapl organelleri olan ya da
bunlardan birinin daha ilkel olduu bir
gruba veya canlya rastlanmamtr.
Yani organeller her haliyle gelimitir.
Basit ve ilkel formlar yoktur. Son
zamanlardaki varsaym udur:
Karmak hcreler hibir zaman ilkel
hcrelerden evrimsel sre ierisinde
gelierek meydana gelmemitir. Bir
evrimsel srama meydana gelmitir.
Yani ilkel hcrelerden gei formu
olmakszn gelimi hcreler meydana
gelmitir."
Aka grlyor ki, insan brakn,
gelimi tek hcrenin bile olumas
plan ve akl sahibi eller ie karmadan
aklanamamaktadr.

Aminoasitlerin proteinlerin
hatt DNA'larn ilkel orbada oluup hayatn temellerini
atmalarn anlayabilir ve
hatt bunun maddenin yaratl zelliklerinin doal bir
sonucu olduu tezini rahata
ortaya koyabiliriz. nk
stn organizmalar ancak bu
ilkel yaam unsurlarnn akl
ve plan devreye girerek organize edilmesi ile meydana gelebilirdi. Yksek akla ve hnere sahip ruhsal varlklarn
bilinli etkilerle DNA'larda
deiiklikler yapa yapa tr-

SEVG DNYASI

den tre geilmesi ve yaamn evrimlemesi tezinin bu


durumda Darwin kuram ile
bir elikisi olmayp onu
tamamlamaktadr.
Gelecek saylarmzda ruhsal lemin
dnyamz zerindeki maddi etkilerinin
parapsikolojik kantlar zerinde uzunca duracaz. Onlar yaamn
gelimesinde grev yapabilecek
kudretlerle bezenmi varlklardr.
Baka bir alandan analojik bir rnekle tezimizi destekleyelim. Ellerinde
uygun yap malzemeleri bol bol mevcut olamadan hibir mimar mhendis
bir eser ortaya koyamaz. Ama biliyoruz
ki, sadece malzemelerle deil; pln,
proje ve ustalklarn ie karmas ile
abideler ykselebiliyor.
AA, O BLNMEYEN
Bizler bugn ulu aalarn tepesine
suyun nasl ulatn hl anlam
deiliz. Baz aalar 130 metreye kadar
byyebildii halde topraktan emdikleri suyun aacn en tepesine kadar ktn grmekteyiz. Okullarda bize
retilen klcal borularda suyun ykselmesi teorisi bugn geerliliini
korumamaktadr. nk bu kapiler
ekim suyu orta boydaki bir aacn
tepesine bile karamamaktadr. Kk
basnc teorisi de yetersizdir. Bu
basnla ancak 30 metreye kadar kabildii gibi, kk basncnn olmad
mevsimlerde de sular aata ykselmektedir. Bunlar bizi yeni bir teori

SEVG DNYASI

aramaya zorlamaktadr. Modern biyoloji kitaplarnda kohezyon - gerilim


teorisinden bahsedilmektedir.
Bu teoriye gre kklerden aacn
tepesine kadar devaml bir stun halinde bulunan su, yapraklardaki ekim
kuvveti sayesinde adet bir ipin yukarya ekilmesi tarznda aacn tepesine
karlmaktadr. Gerekten yapraklarda
byle bir ekim gcnn bulunduu da
anlalmtr bu gcn, suyun yaprakta
buharlamas nedeniyle olutuu dnlmtr. Ancak bir bitki buharlamann mmkn olamayaca kadar nemle
doyurulmu bir atmosfer iine konulduu ve hatt yapraklar tamamen suya
sokulduu halde suyun yine yukar
doru kt deneyle anlalmtr.
(Bilim ve Teknik Dergisi Say:54 "Aa O Bilinmeyen")
Evet yapraklarda bir ekim gc
vardr ve bir ip gibi suyu kklerden
aacn tepesine karmaktadr.
Ama yapraklardaki bu ekim
gcnn nedeni buharlama deildir.
Ne olduu da bilinmemektedir. Rehber
Varlk bu gerein altn yle izmiti:

"Siz yksek narn stne


suyun nasl vardn bilmiyorsunuz. O Dzeni Kuran'a
krediniz."
Belki de bugn bizim srrna varamadmz fotosentezde oluan enerjinin bir blm, yapraklarda ince bir
mekanizma ile bir ekim gc haline
evrilerek suyun yukar ekilmesi
salanabilmektedir.

11
YAPRAK O BLNMEYEN
Okulda biyoloji derslerinde neredeyse bir cmlede anlatlveren ve yaar
kalmamzn temeli olan fotosentez
olayn, yzyllar sren aratrmalara
ramen hl tam anlayabilmi deiliz.
Gerekte dille anlatm ne kolay: Yeil
yapraklar oluturan hcrelerin sitoplazmalarndaki kloroplast organellerinde bulunan klorofil moleklnn
katalizrl sayesinde, gne ndan yararlanarak karbondioksit ve su
sentezlenir, eker ve oksijene dntrlr. Bylece hem gdamz salarz
hem de o gdalar yakarak enerjiye
evirecek olan soluduumuz oksijeni.
Sylenmesi ne kadar kolay deil mi?!..
Taklit edebildiimiz, benzerini yapabildiimiz anda tm enerji sorunumuzu
zeceimiz; petrole, kmre ihtiya
duymadan her istediimizi tpk yeil
yapraklar gibi Gneten bedavadan
elde edeceimiz fotosentezi neden
zemedik bugne kadar? Anlatlmas
bu kadar kolay olan kimyasal reaksiyonun meydana gelmesi iin o kadar
deiik enzimler katalizr olarak devreye giriyor ve zincirin her halkas
saniyenin kesirlerinde o kadar hzl
oluuyor ki!.. Ve ayrca henz
bilmediimiz kimya ve atom fizii
kanunlarnn varolmas gerektiini de
sezinliyoruz. Biz bu durumdayz ama
ok kr ki doa hi beklememi.
Dnyamzda hcresel boyuttan balayarak neredeyse 3 milyar yldr fotosentezle yaam srp gidiyor...
Olayn karmakln ve bilgimizdeki boluklar biraz daha yakndan

12
grmek iin kitaplardan ksa aktarmalar yapmak istiyorum. MEB Modern
Biyoloji kitabndan:
".....Bylece fotosentezin en az iki
eit reaksiyondan, ksmen
fotokimyasal ve ksmen de enzimatik
reaksiyondan meydana gelmi olduu
kansna varabiliriz.
Son 30 ylda aratrclar fotosentezde
bir ok enzim reaksiyonlarnn
olduunu gsterdiler. Bu aratrclar
fotosentezin hzn etkileyen faktr
lerek olay aklamaya doru iyi bir
adm attlar. Fakat onlar bu konuda
bilinenlerin ve bilinmesi gerekli olanlarn yalnz ipularn buldular..... Ik
enerjisinin kimyasala nasl dnt
tam olarak bilinmemektedir. Bugnk
teori, klorofil moleklndeki bir elektron tarafndan bir birim k enerjisinin
sourulmas fikrine dayanmaktadr. Bu
enerji elektronu o derece uyarr ki, klorofili brakr baka bir molekle geer.
Bir elektronu azaldndan bu defa klorofil elektron alc durumuna girer.
Verilen elektron yerine dier bir elektron alnrken belirli reaksiyonlara
enerji verilir. Bu reaksiyonlar en
sonunda karbonhidratlar (eker) meydana getirirler bu fikrin doru olup
olmad bugnk deneysel bilgilerle
sylenebilmi deildir.....
Uzun yllar fotosentezde aa kan
oksijenin karbondioksitten geldii
sanld, fakat oksijen 18 atomlar kullanlarak oluturulan su kullanldnda
aa kan oksijenin oksijen 18
olmas, oksijenin sudan elde edildiini
gstermektedir. Suyun elektron vermek

SEVG DNYASI

zere ne ekilde reaksiyona girdii


fotosentezin bugn iin en az bilinen
yndr."
D.O.Hall ve K.K. Rao'nun "Photosynthesis" kitabndan bir paragraf:
"Biz imdiye kadar oksijen knn
zincirdeki ucu hakknda ok az ey
syleyebiliyoruz. Zira biz, yapraklarda
suyun oksijen ve hidrojen iyonlarna
nasl ayrt konusunda ok az ey
biliyoruz. Bilgimizdeki bu boluk ok
esef vericidir. nk suyun iyonlarna
ayrlmasnn fotosentezde ok nemli,
bal bana bir rol mevcuttur.
Kimyasal olarak bu problemi zmek
de nemli, biyolojik olarak da. nk
soluduumuz tm oksijen kloroplastlardaki bu reaksiyondan olumaktadr."
Son olarak Prof. Dr Ali Demirsoy'un
o ok deerli eseri "Kaltm ve Evrim"
kitabnn 85. sayfasndan insanln
gelecek yllarda yaar kalmas iin
fotosentezi mutlaka zmlemesi
gerektii konusundaki yzde yz
katldm yargs:

"Bugn insanlarn oalma


hz ve organik maddelerin
sunumu arasndaki denge
bozulmaktadr. Eer fotosentezin ileyii tam aklanp,
sanayide bu yolla, Gne
enerjisinden organik madde
elde edilemezse bir BESN
KRZ ile karlaacamz
kesindir."

GEREK YOLU TRK DOLU


Dedi ki: Bil nce kendini
Ve sonra naslsa seni Sevgisinden Vareden'i
Sev komunu -hatrla hani- kendin gibi
Ve bugn belki daha da ileri
z bunu en gzel bilmece
Yaamak eit trk sylemek bilerek sevince
Dedi ki: Ycel elinin emeince alnnn terince
Ve sonra naslsa kl bykln yan sra
Ve anla asl i eit kulluk
nce O'na ve sonra kullarna
Dedi ki: Ver ki alasn
Vermek iin yine insan kardelerine
Mutluluksa hizmet eit zevk bir dene
Dedi ki: Yreinle bak
Ne var ki hep gzel ve yerince
Gr hele gerek eit din z bilince
Dedi ki: Ak berrak bir su gibi
Gnlden gnle ve dinle kulak kulak
Her solukta titreen evreni, sevginin sesini
Ve duy sonra nasl
Gerek yolu eit trk dolu
Gngr zyiit

SEVG DNYASI

14

CUMHURYETN LK YILLARINDA ETM - VIII

Tongu Hakknda - 2
lkretim Genel
Mdrl Dnemi
Tongu 1934-1935 ders ylnda Gazi
Eitim Enstits Mdrl grevine
atanr. Yapt almalar, asker kkenli
yeni M. Eitim Bakan Saffet Arkan'n
da dikkatini eker. Atatrk tarafndan
olaanst yetkilerle greve getirilen
yeni bakan, eitim ilerinin zm
iin kendisine yardm edebilecek aydn

Yaln Kaya

eitimcileri semeye almaktadr.


1935 ylnda Bakan Arkan, Tongu'u
kdem durumuna bakmakszn lkretim Genel Mdrl grevine atar. Bu
atamann bu yerde gz olan baka
eitimcilerce hi de ho karlanmadn yllar sonra renir Tongu.
smail Hakk Tongu bu grevi tam
1940 ylna kadar vekleten yrtecektir. Tongu'un stanbul Erkek retmen
okulundan retmeni olan, o gnlerde

SEVG DNYASI

Talim Terbiye Kurulu Bakan ve


Bakanlk Mstear olan hsan Sungu
da bu greve getirmeye kardr ama
sesini karamaz. Bakanln st dzey
yneticileri onun reniminin yeterli
olmad kansndadrlar.
Grld gibi Tongu, sonralar
baz aratrclarn yazdklarnn aksine
Bakanln yksek kademelerindeki
yneticilerden biri deil, tam tersine
onlarn karlarna aldklar bir kiidir.
CHP yneticilerinin ounluunun da
bu atamadan holanmadklar bellidir.
Bu Genel Mdr parti ynnden gvenilir bir kii deildir. Bu kii partiye
yanaarak milletvekillik peinde komak gibi bir eilim gstermemekte,
stelik yeri geldiinde CHP yneticilerini de eletirmektedir.
Bunca eitim uzman, eitbilimci
varken meslektalarnca "amatr bir
retmen" gzyle deerlendirilen bu
"kyl smail Hakk"nn byle bir
greve atanmas bazlarnca eletiri
konusu yaplacaktr. Tm bu olumsuzluklara karn CHP'nin nde gelenlerinden Nafi Atuf Kansu, Cevat
Dursunolu, Hakk Behi gibi adlarn
iinde yer ald ilerici kesim Bakan
Arkan'a Tongu'tan sz etmi olmal ki
yeni Bakan, lkretim Genel
Mdrl iin yeteri kadar "oturakl"
olmasa da Tongu'u bu greve
atamtr. Tongu'un Genel Mdrle
atanmas konusuyla ilgili olarak Fay
Kirby yle demektedir:
"...Tongu'un tayinine kar ykselen
itirazlarn, onun bu mevkiye lyik ve
ehil olmad ve kayrld yolundaki
dedikodularn iddetini, Arkan'n

15
Bakan oluundan bir ay sonra, det
olmad halde bir basn toplants yapmak zorunda kalndan anlayabiliriz...Tongu, bu ile en yakndan ilgili
daireye mihaniki bir ekilde getirilmi
deil, hi phe yok, Atatrk'n bilgisi
ve muvafakati (onay) ile seilip getirilmitir."
Tongu, 1938 yl Austos sonunda,
lkretim Genel Mdr olarak 2 ay
sreyle Bulgaristan, Macaristan,
Yugoslavya, Avusturya ve son durak
olarak da Almanya'ya inceleme gezisi
yapar, bu gezisinde zellikle Nazi
Almanyas'ndaki Hizmeti rgt ile
ilgilenir. Bu rgt, gizli isizliin
nlenmesi, i gcnn harekete geirilmesi amacyla kurulmu tpk askerlik
hizmeti gibi her vatandaa belli bir sre
bedensel alma ykmll getirmektedir. Tongu, Almanya'nn yeniden
yaplanmasnda nemli bir rol oynam
bu rgtn zerinde nemle durmutur.
Hizmeti rgt tipik bir Nazi
rgtdr ama Nazilerden nce
Sovyetler Birlii'nde, hatt 1929
ekonomik krizi dneminde F.
Roosevelt'in bakanl srasnda
ABD'nde de benzer biimde Civilian
Conservation Corps adyla kurulmu
rgtlere benzemektedir. Nazileri rnek
yaparak Tongu'un Ky Enstitleri
Sistemini ortaya koyduunu iddia
etmek yanlgl olur. zellikle, sa
reti yandalar olan yazarlar,
aratrclar onun Ky Enstitleri
Sistemini Sovyetlerden esinlenerek
yaratt konusu zerinde fazlaca
dururlar. Tongu; ngiltere, Fransa,
talya, Almanya gibi lkelerdeki eitim

16
rgtlerini, uygulanan eitim dizgelerini ayrntl olarak lkretim Kavram
ve Canlandrlacak Ky adl kitaplarnda inceler.
Tongu, bu Avrupa lkelerinin
ekonomik, kltrel koullarnn lkemiz koullaryla hibir benzerlik tamadnn ayrdmndadr. Bunlar birebir kopya ederek lkemize uygulamak
doru sonu vermeyecektir.
Genelde baz eletiriciler Ky
Enstitleri Sisteminin tam bir Sovyet
eitim dizgesi kopyas olduunu ne
srerler. Sovyet eitim dizgesinin
anahtar olan i araclyla i iin
eitim slogan Sovyet buluu deil,
Pestalozzi, Dewey, Kerschensteiner
gibi batl eitimcilerin buluudur.
Tongu'un ne Nazi Almanyas ne de
komnist Rusya'daki eitim dizgelerini
Trkiye iin elverili grmedii
Canlandrlacak Ky adl kitabndaki
baz satrlardan anlalmaktadr.
Tongu, anlarnda Ky Enstitlerinin kurulu yllarnda gittii Tunceli
kylerinden biriyle ilgili bir olay
anlatr:
"Kyde okul alm, ocuklar
Trke renmi, kitap okumaya
balamlar. Cumhuriyet'in ilk klar
gitmitir oralara. Ama ana-babalar
Trke bilmemekteler. Yal bir kyl
Tongu'a yle der:
-Bizi arayan soran m vard Bey? u
dalarn ardnda obanlk, hrszlk,
ekyalk yapar, geinmeye alrdk.
Hayvandan farkmz yoktur... ok
kr! ocuklarmz okuyor. Onlar
bizim ektiklerimizi ekmeyecek buna
seviniyoruz.

SEVG DNYASI

-Baba! Artk siz kendi kendinizi


gdeceksiniz. Bu yol daha iyi deil
mi? Yal adam glmser:
-Okuma-yazma olmadan byle ey
olmaz. Cahil insanlar onu beceremezler, nce okumak gerek. Okuma yazmayla gzlerimizi aalm, krlkten
kurtulalm ki dediini yapabilelim."
Doulu-Gneydoulu kyl bilgisiz
kalnca daha dorusu bilgisiz braklnca ne terrn nn alabildik ne de
aalk dzenini ykabildik. Enstitleri
kara alarak ykanlar gnmzn
amazlarnn ba sorumlular deil mi?

Tongu'un lkretim Genel


Mdrl yapt dnemdeki
almalarnn ayrntlarn
birer birer saymak sayfalar
doldurur. Onun grev anlayn
belirtmek bakmndan u kadarck bilgiyi vermek bile yeterlidir: Grevli olduu zaman dilimi ierisinde Tongu, 61 il, 305
ile, 9150 ky grmtr. stelik de o gnn olumsuz koullar ierisinde. Tongu'un grev
anlayn bizlere aklayan bir
baka miras da mektuplardr.
Tongu'un Mektuplar
Milli Eitim tarihimizin en nemli
dnemi olan 1935-1946 arasnda, stelik II. Dnya Sava'nn tm olumsuz
koullarna karn Ky Enstitleri

SEVG DNYASI

atlm nasl gerekleebildi? Bu sorunun yantlarn tm ayrntlaryla


Tongu'un mektuplarnda bulabiliriz.
Tongu gibi deerli bir eitimci
brokratik ilemleri uzun olan resmi
yazmalar bir yana itmi "mektuplama"y bir yntem olarak kullanmtr.
Ona gre mektup tr yazmalar, dier
"resmi yazmalar"n aksine insanlarn
dncelerini biribirlerine tm plakl, itenliiyle iletmeye en elverili
olandr. Dier yazma biimleriyle bu
amaca kolayca ulalamaz.
"Msait artlar hazrlanmadka,
insanlar candan kazanlmadka, insanlara kar muhabbet ve samimiyetle
hareket edilmedike deil reform, gnlk basit ve mtevaz iler bile yaplamaz." demektedir.
1935-1946 yllar arasnda Enstit
Mdrlerine, arkadalarna, retmenlere, rencilere, Milli Eitim
Mdrlerine, kimi valilere ve mfettilere yazd mektuplardan 102 tanesi
Mektuplarla Ky Enstits Yllar ad
altnda bir kitapta toplanmtr.
Tongu'un mektuplarnda destans bir
eitim savann cokusunu bulmak
olanakl. Ky Enstitl ozan Mehmet
Baaran'a gre:
"Tala, toprakla, aala, makineyle
alnan, halkn derinliklerinden szlp
deerlerle beslenen, ada teknikle
biimlenen bir senfonidir bu...Zaman
zaman ortaya kan karamsarlklar gzleri yaksa bile hep uyank ve tetiktedir
Tongu...U uca eklenen sigaralar,
koca gvdesiyle ada bir Prometheus
gibi k, cesaret, gven, dostluk, sevgi
datr her yana...Bu usta ynetici, en

17
clz sesleri bile deerlendirmesini bilir.
Senfoniyi icra ederken kimi zaman tm
Enstit Mdrlerine kimi zaman rencilere seslenerek icrann kusursuzluunu salamaya alr."
Tongu, mektuplarnda Ferit Ouz
Bayr'a:
"Kardeim, yapmack mnevverle
kye gidemeyiz. Onun iin ky
harekete geirebilecek, iinden eleman
bulmak lzmdr...Gerek ky tanmak, ona gre eitim biimleri bulmak,
bunlar uygulayacak yeni insan tipi
yaratmak... dealizmle realizmden bir
hamur yapmak gerek." diye seslenir.
Yeni kurulacak okullar klsik
eitime benzetmemek iin elinden
geleni yapar. Btn mdrlere yazd
mektuplarda almalarda tutulacak
yolu aklar:
"Enstit, emei deerlendirerek ar
kovan gibi ileyerek kendi baln kendi
yapacaktr. Bisiklet, motosiklet kullanma iini, bir musiki aletini almay,
ark sylemeyi, milli oyunlar oynamay btn talebe ayn derecede bilmelidir...Btn glklere ramen kz ve
erkek renciler hayatn her trl iine,
elencesine veya straplarna
mtereken sevkolunmaldr. Baya
olan her eyden kanmak artyla kz
ve erkek talebeye hayat btnyle
yaatmamz lzmdr."
Klsik eitimin verdii efendilik
alkanlklaryla krc, bozguncu
davrananlar, beceriksizliklerini yksek
eitbilim uzmanlyla rtmeye yeltenen eitimciler de kar ara sra.
Kzmakszn her birini ikna etmeye
alr, onlar mektuplarla ikna etme

18
yollarn bile dener. II. Dnya
Sava'nn koullaryla Trakya snrna
yakn Kepirtepe Ky Enstits
boaltlr, Hasanolan'a tanr. Kii
bana gnde 150 gram ekmek verilmektedir. Enstit Mdr rencilerin
olumsuz koullarndan dert yanar hakl
olarak. Tongu, 1942 ylnda Kepirtepe
Ky Enstits Mdr Nejat dil'e
yazd mektupta yle yazar:

"Elinizdeki talebeyi yle bir


hale getireceksiniz ki bir gn
onlara maa verilmese, yani
memleket veremeyecek duruma
gelse, felketler birbiri stne
ylsa, onlar ateler iinde
braksa yine onlar; maalarnn
verildii, ekmeklerin serbest
satld devirdeki haleti ruhiye
gibi salam bir imanla ilerini
grebilmelidirler. Ky Enstits
talebelerinin olgunluk imtihan
bu olmaldr. Biz onlar bu
kadar elik ruhlu ve iradeli bir
hale getiremezsek beklediklerimizin hepsi bu memlekette teneffs ettiimiz hava dahi hepimiz
iin haram olur."
Enstit yaplanmas tm lke
yzeyinde yaygnlamaya balaynca,
takke der kel grnr. Okul yapm
ilerini aksatan yneticiler, kylerde
kyn srtndan geinenler, Enstitlerde alma temposuna ayak uydura-

SEVG DNYASI

mayanlar tedirgin olurlar. Kimi yrelerden Bakanla jurnal mektuplar gelmeye balar. Ak yreklilikle mertlikle, drstlkle i grmeyi seven Tongu, erif Tekben'e jurnalciler hakkndaki dncelerini bir mektupla iletir.
1946 ylnda balatlan "slahat"
almalar Tongu'u rahatsz ederse de
duygularn gizlemeyi baarr, yle
yazar Enstitlerden ayrlmay dnen
idarecilere: "lerinizi benim ahsma
veya baka bir ahsa bal grmeksizin
prensiplerinize gre yrtmelisiniz.
Bunu yapamayacak olursanz zayf
dersiniz. En doru yol, ii sk
tutarak ve iyi yaparak onu kendisine
mdafaa ettirmektir."
Ky Enstitlerinin her trl sorunlarn inceleyip aratrdn
Mektuplarla Ky Enstits Yllar adl
yapttan incelemek olanakl. Olu
Engin Tongu tarafndan hazrlanm
ve bastrlm olan kitapta 102 tane
mektup yer alabilmi. Kimlerle mektuplamam ki. rencilerden, retmenlere, Enstit Mdrlerinden
valilere kadar bir dolu kiiyle
brokrasinin krtasiye dzeninin dna
karak mektuplarla haberlemitir.
Tongu'un kiiliini, yneticilik,
nderlik yeteneklerinin en gzel aklamalarn onun yazd mektuplarda
izleriz. Kitaptaki mektup rnekleri
valilere, enstit mdrlerine, yeni
mezun retmenlere, gazetecilere,
yazarlara ve enstit rencilerine
yazlm olan yzlerce mektup arasndan seilmi. Neredeyse tm
"kardeim" hitabyla balyor, dosta
yaklamlarla srdrlyor ve kimsenin

SEVG DNYASI

bou bouna srt svazlanmyor, karsndakini bilgi birikimiyle inandrmaya


alan bir slup egemen mektuplarda.
Her eyi gerekesiyle, ukallk yapmadan, krmadan dosdoru sylyor.
Tongu, kendisine mektup yazan
herkese ne yapm yapm yant yollam. Hastanede yatan ya da arkadana ak olmu, ilerde evlenecei
arkadayla ayn kye atanmasn
dileyen Ky Enstits rencisinden
tutun da kendisine eletiriler, neriler
getiren meslektalarna kadar her kesimden kiiye mektuplaryla yant vermi. Bir anlamda devlet brokrasisinin
"resmi yaz" yntemiyle zmeye
alt sorunlar o daha scak bir yntemle, mektupla zmeye alm.
Bir gn lkretim Genel Mdrl
makamna ard Hasanolan Yksek Ky Enstitl rencilere enstitlerden gelen mektuplar okuyarak
onlarn bu konudaki dncelerini
sorar. rnein Ortaklar Ky Enstits
rencilerinden gelen "Bize her sabah
orba veriyorlar, yiyemiyoruz, sabahlar zeytin ekmek versinler. Sayglarmzla ellerinizden periz" biimindeki
mektubu okuduktan sonra bu defa
Cilavuz Ky Enstitsnden gelen bir
baka mektubu okur, mektup yledir:
"Her sabah zeytin ekmek veriyorlar,
sabahlar orba vermeleri iin emirlerinizi rica eder ellerinizden periz."
renciler bu mektuplar dinledikten
sonra kem km ederek "Enstit rencilerinin her isteinin karlanmasnn
olanaksz olduundan, bu isteklerin
ayrnt olduunu" filan sylerler.
Byk eitimci onlarn dncelerini

19
paylamaz. yle der: "dareciler yanl yapmlar. Her yrenin belli bir
beslenme alkanl vardr. Cilavuzlu
ocuklarn zeytin ay alkanl yoktur. Onlara orba verilmesi, buna
karlk Ortaklar rencilerine zeytin
ay verilmesi daha doru olurdu. e
alkanlklardan balamak gerek."
Anadolu ocuklarna okuma yazma
yannda i iin uygulamal eitim yaptrmak iin yola kan bu deerli
eitimci, brakn uygulamal eitimi,
klsik eitim bile yaptrlmayp,
Enstitlerin yerine Kur'an Kurslar,
mam-Hatip Okullar aldn, tm bu
okullarn 800 saysnn stne ktn
grseydi kahrndan lrd, imdi de
mezarnda rahat ettii sylenemez ya!
Tongu'la ilgili bir yky de olu
Engin Tongu anlatr:
"Yannda Pamukpnar Ky Enstits
Mdr inasi Tamer, Hasanolan Ky
Enstits Tarmbas zzet Palamar
olmak zere inceleme gezisine kan
Tongu, Ilgaz dalar eteklerinde bir
orman kyne urar, hava yamurludur. Yolun kenarndaki okulu
grnce cipi kenara ekerler ve okula
girerler. Hafta ii birgndr ve saat iki
civardr. Okulda hi bir renciyle
karlamazlar. Okulun yanndaki
retmen evinin kapsn alarlar,
kapy retmen aar. Okulu gezmek
iin izin isterler ama kendilerini de
tantmazlar. Okulun ii tam bir gl
gibidir, atdan sular damlamaktadr.
retmen "Okulumuzun dam ats
akyor, kez ankr Milli Eitim
Mdrlne yazdm. Karlk bile
vermediler" der.

20
Tongu retmene:
- "Peki, siz neden dam kendiniz
aktarmadnz" diye sorunca,
- "Beyefendi, ben baretmenim,
dam aktarcs deil!" yantn alr.
Tongu, dinler dinler, sonra okulun
evresini dolamaya kar. Bir bakar ki
duvarn dibinde kiremitler. Hemen
ceketini karr, kollarn svar,
kiremitlerle aty bir gzel rter. i
bitirdikten sonra, retmene, "smail
Hakk Tongu-lkretim Genel Mdr" yazl kartn verir ve yle der:
-Ben Ankara'daym, at yine akarsa
bana yaz!"
Tongu, biliyorum diyen insan yerine, yapyorum diyebilen insan her
zaman yelemitir. Ky Enstitleri
kurulup da i iinde eitilen ocuklar
kylere gnderilince okul atlarn
akmas giderek duracaktr. smail Hakk Tongu o olumsuzluklarla dolu 40'l
yllarda bir gn kolunda tasarlarla ilgili dosyalar olduu halde Meclis koridorlarnda koutururken toprak aas
birka milletvekili yolunu keserler:
-Yahu smail Bey, senin hi iin yok
mu? diye sorarlar. O da koltuundaki
dosyalar gsterir. Yasa tasarlarn
iaret eder:
-Benim iim ite bunlar der.
Milletvekili toprak aalarndan biri
karlk verir:
-Bu kadar hergeleyi okutuyorsunuz,
bize kim uaklk edecek?
Tongu Neden Babayd?
Tongu, lfta baba deil gerek bir
babayd ky ocuklar iin. Iklar

SEVG DNYASI

iinde yatsn!
Tongu Baba, Enstitleri bitiren
rencilerin retmenlik yaamlarnn
balarnda evlenmelerini nermektedir:

"-Yaam insann tek bana


srtlanamayaca kadar ardr.
Ayrca bir ocan, bir yuvann
sahibi olmak, onu trl almalarla bezemek, ocuklarla
donatmak baka bir lemin
iine girmek, bu lemin koullarna katlanarak yaamak,
yaamn amalarn salamak
demektir. Bu davran belli bir
yreklilii gerektirir. Evlenmek,
psrk, korkak, kuruntulu insann harc deil, yiidin krdr.
Onun iin sizi gsterdiiniz bu
yrekliliinizden ve iyi niyetinizden tr kutlarm. Yeni
yuvanzda gnenmenizi dilerim.
Dars dier yiitlerin bana."
Ky Enstitlerini bitiren rencilerden baarl olanlarn Yksek Ky
Enstitsne gittiklerini, yksek ksma
devam etme arzusu tamayanlarn
kylerine giderek retmenlik grevi
stlendiklerini biliyoruz. Kylere
atanan retmenler orada yalnz
olmadklarn, Tongu Baba'larnn
kendilerine her an yardma hazr olduklarn bilmenin huzuru ierisinde almalar yaptlar. Kulaklarnda onun u
szleri kalmt:

SEVG DNYASI

"Cumhuriyetin gz bebei genler!


Gerekle kar karya gelin, ondan hi
korkmayn, fanteziler peinde koarak
enerjileri yok yere israf etmeyin, ta ki
iinize genilik ve ferahlk gelsin! Bir
ok kymetleri ilenmeden duran bu
topraklarda mesut olmann srlarn
bulun... inde btn varlklar ve hayat
imknlarn saklayan kye, halka
dnn, bu tkenmez kaynaktan kuvvet,
ilham ve fikir aln, temele dayann, bu
mukaddes varl tekilatlandrarak ona
devletin bnyesinde hakiki yerini
verin!.."
Tongu'un bu sylemine Beikdz
kl Rait zdemir ile Dzii kl
Hasan Turan retmenler yle karlk
vereceklerdir:
"Biz eli nasrl, aya arkl, topran
zn trnaklaryla skmesini bilenlerin ocuklaryz. Biz kuru de,
ezbere dayal bilgiye glp geen,
bilmezlikle, yolsuzlukla savamasn
bilen kiileriz. Biz al umursamayan, azm su, ekmeim a,
yatam yer, yastm ta demesini
bilen ocuklarz."
Sirer'in Eitim Bakan olmasnn
ardndan Tongu lkretim Genel
Mdrl grevinden 21 Eylul
1946'da ayrlr, yerine Yunus Kzm
Kni atanr. Tongu bu tarihten sonra
Talim-Terbiye Kurulu yesi olarak
grevini srdrecektir. Bu grevdeyken
lkretim Kavram adl yaptnn
basksn gerekletirir, 1947 ylnda ise
Canlandrlacak Ky adl yaptn ikinci
ve geniletilmi basks yaplr. Tongu,
Talim-Terbiye Kurulu yesi olarak
Sirer ve yandalar tarafndan slahat

21
ad altnda yaplan trl almalara
elinden geldiince engel olmaya alr
ama bunu baarmas olana yoktur.
Yapabilecei en uygun ey eitim
konusunda kitaplar ve yazlar yazmak,
bir de kylerde grev yapmakta olan
retmenlerle mektuplaarak onlara yol
gstermek, direken olmalarn tlemektir.
Sirer'in ardndan Milli Eitimin bana geen Tahsin Banguolu dneminde
de ilesi bitmez. Talim-Terbiye'den
Ankara Atatrk Lisesi Resim-Elii
retmenliine atanr. Bu grevi de hi
yksnmeden stelik byk bir honutluk iinde yapar. 1950 ylnn ilk gnlerinde, seimlere bir-iki ay kala
Kayseri Lisesi retmenliine atanmas
karar alnr. Bu arada hakknda
Fontamara adl roman nedeniyle soruturma almtr. M.E. Bakanl
Disiplin Kurulu 5 Nisan 1950 tarih ve
24 sayl kararla Tongu'u sulamaya
kalkr. Aslnda seimlere ok az
kalmtr, byle bir sulamann yeni
kurulacak kabinenin Eitim Bakan ve
tekilat tarafndan yaplmas gerekir.
Ama tezgh baka tezghtr... Ama
seimlerden nce davranmak, bu
sayede partiye oy salamaktr.
Tongu'un disiplin kurulu kararna
kar olarak Dantay'a verdii savunma tam anlamyla bir ibret vesikasdr.
Okuyucularn bu dilekenin tam metnini elde ederek okumalarn salk veririm. (mece Dergisi Mays 1967)
Tongu, savunma dilekesinde zzet
Palamar retmene talyan yazar
Ignazio Silone'nin yazd Fontamara
adl roman hangi koullarda imzala-

22
yarak verdiini, romann
M.E.Bakanl Talim Terbiye
Kurulunca nerildiini yazar. Palamar
retmenin dolabn krarak roman
alan kiinin Tahsin Banguolu,
R.emsettin Sirer ve Emin Soysal'n
tuttuu bir hrsz olduunu da ekler.
Kitabn iinden geliigzel seilmi
cmleler ile konu yaratlp Mecliste
tartma aldn, dil bilgini geinen
Do. Tahsin Banguolu'nun bu ekleme
ve arptmalarn farknda olmamasnn
esef verici olduunu da ekler. O gne
dein Banguolu ve Sirer iin uluorta
sz sylemekten kanan Tongu,
Dantay dilekesinde tm iindekini
dker:
"Reat emsettin Sirer ile Tahsin
Banguolu yllardanberi Milli Eitim
Bakan olmak ihtiras ile yanp tutuan
haris, anormal derecede kitap ve fikir
hrriyeti dman politikaclardr."
Tongu dilekesinde Emin Soysal'n
kendisine neden kart olduunu da
ayrntl olarak yazmaktadr.
"Soysal, Ankara'da lkretim
Mfettii iken 1937 ylnda zmir'de
alan Kzlullu Ky Enstits
Mdrlne tayin edilmiti. Bu
messesede 1942 ylna kadar alt.
Ayn yln Austos ay iinde
Bakanlka yaptrlan denetleme sonunda Disiplin Kurulu kararyla Bursa Kz
retmen Okulu Mdrlne tayin
edildi. Tefti ve tahkikler devam
ederken bunlarn durdurulmas iin
lkretim Genel Mdrlne defalarca mracaatlarda bulunarak, benim
kendisini korumam ve zmir'de brak-

SEVG DNYASI

trmam talep etti. Bu istei yerine


getirilmedii ve evraklar Memuru
Muhakemat Kanunu uyarnca Vilayet
daresi heyetine sevk edildii iin bana
dmanlk beslemekteydi. 1946 ylnda
Mara milletvekili seilince bu kutsi
vazifeyi ahsi, kinci emellerini
tahakkuk ettirme hesabna kullanmaya
balad."
Ac olan, Kzlullu Ky Enstits
eski mdrlerinden olan Emin
Soysal'n Enstitlerin deitirilmesi,
kapatlmas iinde ba rollerden birini
stlenmesidir. Bu hrsl kii 1946
seimlerinde bamsz olarak Mara
milletvekili seilmiti. Soysal, 24
Aralk 1946 gnl Meclis oturumundaki bte grmeleri srasnda Ky
Enstitlerinin ahlkszlk, komnistlik,
dinsizlik yuvas olduunu ne srecek,
sa kolu olan rk rencilerle iliki
kurarak Enstitlerde mektup atrarak,
ihbarlar yaptrarak kitap aldrarak
ykcla gerekli malzemeleri salayacaktr.
ktidara gelen DP'nin Milli Eitim
Bakan Tevfik leri dneminde abuk
sabuk gerekelerle Bakanlk emrine
alnr. Bakanlk ile Tongu arasnda
sren dava yllarca srncemede
braklr. Ama, ald maan yarsnn
eline gemesini salayarak onu maddi
bakmdan kertmektir. Bunda da
baarl olunur. Bo vakitlerini
geirdii ve ok sevdii Etlik'teki ba
evini satmak zorunda kalacaktr.
Bakanlk emrine alnd gnlerde,
adnn etrafnda tam bir umac emberinin oluturulduu o gnlerde

SEVG DNYASI

Tongu dost zlemi ekmektedir.


Yolda yrrken kendisiyle konumamak iin kaldrm deitirenlerin az
olmad gnlerdi o gnler.

Tm g koullara karn
1952 ylnda hazrlad retmen Ansiklopedisi ve Pedagoji
Szl adl yaptn hibir
yaynevi basmay stlenmedi.
Ksaltlm biimiyle 1953 ylnda "Bir Yaynevi" tarafndan
baslan retmenler
Ansiklopedisi adl kitabn zerine yazar ad konulmad.
10 Ocak 1953'de hizmet sresi
30 yl am olan Tongu,
Bakanla bavurarak emeklilik
ileminin yaplmasn ister.
Bakanlk buna verdii yantta
"cezai bakmdan yaplmakta
olan soruturma sonulanmad iin 5434 sayl kanunun
39/b fkrasnn 3. bendi uyarnca ilemin yaplmasna kanuni
olarak imkan grlmemitir"
diyecektir. Bakanlk hem soruturmay bitirmiyor hem de
emeklilik ilemini yapmyordu.
Yasa uyarnca bu gnden sonra
Bakanlk emrinde geen 3 yl
boyunca ald yarm maa da
kesilecekti.

23
Memurin Kanununa gre Bakanlk
emrine alnan kiinin aylnn bir
blm veriliyor, o sre dolunca da
tamam kesiliyordu. Amalar onu iyice
ypratarak ala tutsak etmektir.
16 ubat 1954 tarihinde Dantay,
zaman am ve af kapsamna girmesi
nedeniyle dosyay ilemden kaldrd,
bylece Tongu emeklilik bavurusunun stnden tam 13 ay getikten
sonra 27 ubat 1954'te emekli olabildi.
Hakkndaki ilemler 16 ubat 1954 tarihinde ilemden kaldrlmt, 4 gn
sonra 20 ubat 1954 gn de siyasi
iktidarn ngrd yeni bir yasayla
Ky Enstitlerinin ad lkretmen
Okullar olarak deitirilecek ve Ky
Enstits szc eitim tarihimizin
yapraklar arasna katlacaktr.
Tongu'un yaam yksn
zetlerken bir eitbilimsel yayndan
sz etmek gerekli. 1950'lerde hazrlanp 1952'lerde yaynlanan LEXKON
PADAGOGK adl ansiklopedinin
3'nc cilt, 455'inci sayfas Tongu'a
ayrlmtr. Bu ansiklopedi uluslararas
n yapm 500 bilgin, eitbilimci ve
bilim kurumu tarafndan oluturulmutur.
Ky Enstitlerinin kuruluunu
gerekletiren bu deerli eitimcimizin
yaam yksn ksa bir yaz iine
sdrmaya gnlmz elvermedii iin
dergimizin bir sonraki saysnda bu
konuya gene dnecek, zellikle onun
eitim konusundaki dncelerinin
zerinde duracaz...

A s t r a l

S e y a h a t l er

Yaarken Bedeni Terkedip Dnmek

Astral Seyahat
Ortamlar
eviren ve Derleyen: Zuhal Voigt

SEVG DNYASI

Geen saymzda Amerikal aratrmac


Robert A.Monroe'nun Beden D
Deneyimleri (OBE- Out of Body
Experience) konusu ile nasl
karlatn ve bu alandaki ilk tecrbelerini anlatmtk. Monroe, be duyumuzla alglayabildiimiz maddi dnya
ortamnda yaplan astral seyahatlere
"Ortam I" adn vermiti. Monroe, bu
blgede yaplan astral seyahatlerin,
maddi bedenden ayrlarak ikinci bedenle
yaplan deneyimleri ispatlayabilmek iin
faydal olduunu da sylemiti. rnein,
astral bedenle ziyaret edilen kiilerin o
anda ahit olunan aktivitelerini, daha
sonra kendilerinden sorarak onaylatabilmek mmkn olmaktadr.
Ancak Robert A. Monroe, maddi
bedenden ayrlarak astral bedeni ile
hareket halinde bulunan bir kiinin doal
ortamnn da, aslnda maddi dnyamz
olmadn kefeder. nk astral
bedenin yaps ve alglama olanaklar,
fiziki dnya kanunlarna uymamaktadr.
Dnya zerinde yaplan astral seyahat
denemeleri daha ziyade "zorlama"
olmaktadr. Astral bedenin artlarna uyan
baka bir ortam vardr ve astral bedenli
kiinin yapt seyahatler doal olarak
aslnda bu ortama ynelir ki bu ortama da
Monroe, "Ortam II" adn veriyor.
ORTAM II
Monroe "Ortam II"yi u szlerle tarif
ediyor: " kinci, yani astral beden
dncesine alabilmek rahatszlk veren
bir deneyim idiyse, Ortam II'yi kavrayabilmek ok daha zor olacaktr, nk bu

25
ortam, bizim "gerek" olarak kabul
ettiimiz her eyle elikiye dmektedir.
"Ortam II, maddi olmayan bir lemdir
ve tabi olduu kanunlar, bizim
tandmz madde kanunlaryla ancak
ok uzaktan ilintilidir. Snrsz ve
lszdr ve bizim snrl bilincimizin
kavrama yeteneinin dnda kalr. Bizim
cennet veya cehennem gibi terimlerle
aklamaya altmz olgular, Ortam
II'nin ancak bir ksmn tekil ederler.
Ortam II, zek seviyeleri ok eitli olan
ve kendileriyle irtibat kurmak genelde
mmkn olan sonsuz sayda varlklarn
yaam ortamdr.
Burada, be duyumuzla algladmz
dnyann llerince bir zaman mevcut
deildir. Gelecek ve gemi mevcuttur
ama bu iki kavram "imdi" ile birliktedir.
Buradaki en byk kanun ve varoluun
asl kayna dncedir. Dnce gc,
enerji meydana getiren en nemli
yaratc gtr. Maddeyi bir araya
getirip bir ekle sokan ve alglama ve
iletiim iin yol bulan da odur. Ksaca,
burada her varlk nasl dnyorsa, bizzat o dncenin ta kendisidir. "
Monroe bu sylediklerini, yllarn alan
yzlerce, binlerce deneyimleri sonucunda
toplam olduu bilgilere dayandryor.
Yapt astral seyahatlerde karlat
eitli varlklardan edindii bilgileri,
ahit olduu eitli yaam biimlerinden,
grdklerinden, duyduklarndan kardklarn, iine dt eitli durumlardan
vard sonular bir araya getirerek bu
bilgilere ulayor. Bylece, bir pozitif bilimci olarak, maddi dnya dndaki le-

26
mi kefediyor ve onu doru olarak tarif
ediyor. Anlattklarndan anlalyor ki,
"Ortam II" aslnda te dnya, manevi
lem, spatyom ve daha baka bir sr
isim ve tarifle tanmladmz kavramlarn iinde yer ald o usuz bucaksz
sonsuzluk. Monroe, maddi dnyann
dnda, dncenin en byk g ve en
byk kanun olduunu da farkediyor.
Dnd yere dorudan gidebildiini,
dnd anda konuma ve iletiimin
gerekletiini, dncenin enerji rettiini anlyor.
Maddi dnyann dnda, bizim
altmz zaman kavramnn dna
kldn da tesbit ediyor. Sraya
dizilmi bir zaman kavram yoktur orada,
gelecek, gemi ve imdiki zaman ayn
andadr ve i iedir.
ok nemli bir eyi daha tecrbeyle
farkediyor. Bunu da yle ifade ediyor:
"Birbirine benzeyen eyler, birbirini
eker" Yani, kii ya da varln kaderi,
kendi iinde bulundurduu sabit duygular, dnceler, eilimlerle aklanabilir.
Yani baka bir deyile, kii ya da varlklar kendi kaderlerinin yapmcsdrlar,
nk kendilerinde bulunan eler, benzer eleri, yaayacaklar olaylar eklinde kendine ekerler.
Bu prensip, astral seyahat yapanlarn
karlaacaklar olaylar iin de geerli.
Bu da, kiinin hangi duygu ve bilgi
seviyesinde ise, astral seyahati esnasnda
ayn seviyedeki varlklar ve olaylarla
karlamasnn muhtemel olduu
anlamna da geliyor.

SEVG DNYASI

MANEV LEM ya da
ORTAM II NEREDE?
Monroe, "Ortam II"nin nerede olduu
sorusuna da yant aryor ve yle devam
ediyor: "Bu konuda en kabul edilebilir
tasavvur, ilerinden birinin de fizik dnyamz olduu, eitli frekanslar zerinden alan sonsuz saydaki dalgalardan
oluan, dalga titreimlerinin bulunuyor
olmas. Tpk elektromanyetik spektrum
iindeki eitli dalga frekanslarnn ayn
anda , ayn meknda birbirlerini etkilemeden bulunabilmesi gibi, "Ortam
II"nin dnyas veya dnyalar da, bizim
fiziki maddi dnyamzn ortamna dahil
edilmi haldeler. Ancak, bizim doal
duyularmz ve aletlerimiz, ender ve
olaand haller dnda, bu titreimleri
alglayabilmekten tamamyla aciz durumdalar. Bu durumda "Ortam II"nin nerede
bulunduu sorusu net bir cevap bulmu
oluyor: Ortam II burada, bizim de bulunduumuz yerdedir!"
Buraya kadar verilen bilgilerden anladmza gre, bir insan belli artlar altnda,
eitli teknikler kullanarak veya dorudan kendisine verilmi bir yetenek sayesinde, astral beden denilen ve sptil elementlerden yaplm bir beden iinde,
fiziki bedeninden ayrlarak, fiziki kanunlarn dna kabiliyor ve astral bedenle
eitli yerlere gidebiliyor. Bu yerler, fiziki dnyamzda olabildii gibi, ok daha
kolay olarak da maddi dnya dndaki
ortamlarda gerekleebiliyor. Madde d
ortamlarda, yani "Ortam II" de yaplacak
denemelerde nelerle karlaabilinecei
konusunda, sz Monroe'ya brakalm:

SEVG DNYASI

IPLAK DUYGULAR,
ENGELSZ DRTLER

27
halde bulunuyorlar. Monroe, bu durumu
yle anlatyor:

"Ortam II" nin gerei, en derin arzular


ve hrslar ile en kuvvetli korkulardan
oluuyor. Burada egoyu dierlerinden
ayran hibir utanma veya tereddt,
toplumun artlamasndan gelen hibir
koruyucu tabaka bulunmadndan, bir
eyi dnmek demek, annda harekete
gemek demek oluyor. Burada drstlk
geerli. Astral beden iinde bile olsa,
buray ziyaret eden kii, medeniyetimiz
tarafndan bastrlm btn hislerinin
birden btn gcyle ortaya ktn
farkediyor."

"Ortam II"nin zellikle fiziki dnyaya


frekans asndan en yakn olan blgeleri, hisleri yznden deliye dnm
meczuplarn ya da en azndan yar
delilerin bulunduu blgeler. En azndan
bu ounlukla byle. Btn bunlara
ilaveten, bu frekanslarda, halen hayatta
olup uykuda olduklar iin astral bedenle
dolaanlara, uyuturucu tesirinde olduu
iin astral bedenle yolda olanlara, ayrca
lerek te leme gemi olan ama hl
duygularnn etkisiyle bu blgelerde
kalanlara rastlamak mmkn. "

Bu demek oluyor ki, gerek "Ortam II"


nin eitli sakinleri, gerekse orada astral
bedeniyle bulunan ziyareti, o anda nasl
dnyor ve hissediyorsa, bu dnce
ve hisleriyle adeta rlplak ortada. Bu
durumda ziyareti hem orada karlat
varlklarn plak duygu ve dncelerine
hedef olmak hem de kendi ayyuka km
duygularyla ba etmek gibi durumlarla
karlayor. yle ki, bazen dizginlerinden boalm bu duygular dolaysyla, ziyaretinin akl banda bir ey
dnmesi bile kabil olmuyor. "Ortam II"
sakinleri de bazen fkelerini ziyaretiden
karyor, bazen yerine gelmemi arzularn ziyareti ile gidermee kalkyorlar. Monroe'nin deneyimlerine gre, zellikle yaamda iken doyurulamam olan
cinsel drtler, astral beden halinde veya
Ortam II'nin sakinleri arasnda ana tema
haline gelebiliyor. Bu takdirde, cinsel
drtlerin kkrtt Ortam II sakinleri,
bu konudan baka birey dnemez

Monroe, seyahatlerinin balanglarnda, srekli bu blgelerde taklp kalyor


ve birok naho olay yayor. ou kere,
kar koyamad kendi cinsel drtsnn
normal dnmesini nlemesi yznden
geri dnyor, bazen herhangi bir sebepten kendisine kzan ve onu herhangi bir
eyden sorumlu tutan varlklarla karlap, areyi tekrar fizik bedenine kamakta buluyor. Bazen bilmedii ve anlamad herhangi bir sebepten onu yakalamaya alan baz gruplarn iine dyor
ve acele tekrar fizik dnyaya dnyor.
Daha sonralar bu frekansta fazla oyalanmayp, daha ileri frekanslara ve kendi
istedii yerlere gitmeyi reniyor.
Monroe, kendi istei dnda balam
olan astral hale geebilme yeteneini
sonralar yine kendi bulduu tekniklerle
gelitiriyor, gei zamann ksaltyor ve
kolaylatryor. Daha sonralar ksaca
deineceimiz bu teknikleri kullanarak

28

SEVG DNYASI

DNYAYI TERKEDENLER
ZYARET ve
SARI BUKLEL DOKTOR

astral hale gemeyi salamak mmkn


olsa bile, yle anlalyor ki "Ortam II"
de astral bedenle seyahatler yapmak hi
kolay bir ey deil. Bu olgu, her eyden
nce byk cesaret, kendine gven,
salam ve yerine oturmu bir kiilik ve
ruhsal yap gerektirmektedir. nk
Monroe yle devam ediyor:
" Bu fiziki dnyaya yakn blge, hi
ho bir ikmet yeri deil. Bu blge, daha
iyisini reninceye kadar, gidilen ve ait
olunan seviye. Daha iyisini renemeyenlere ne oluyor bilmiyorum. Belki
hep orada kalyorlar. nsan, fizik bedenden ayrlp, astral bedene geer gemez
kendisini, fizik dnyaya yakn olan bu
frekanstaki kesimde buluyor."

Dnyadan ayrlp manevi leme gitmi


olanlarla grebilmek, bugne kadar
genelde bilindii gibi ancak medyumlar
aracl ile gerekletirilebilecek bir
durum olarak aklanyordu. Robert A.
Monroe ise geirdii deneyimlerde, bu
durumun astral bedenle yaplan seyahatlerde de gerekletirilebildiini grd.
Astral bedenli hale geebilmi bir kimse,
ayet verileri doru olarak kullanabilirse,
dnyadan ayrlm tandklar ile de grebilmek, hi deilse onlarn nasl olduunu, ne yaptklarn renebilmek ansna ulaabiliyor. Aada okuyacanz
blmler, Monroe'nun bu konudaki baz
denemelerini anlatyor: "Dr. Richard
Gordon'u 1942'de, New York'ta tandm.
Kendisi o zaman elli yalarnda bir
dahiliyeciydi ve bizim aile doktorumuz
oldu, ayn zamanda da en iyi yakn
arkadamz. Ksa boylu, zayf ve beyaz
sal bir insand. Fazla ortak ynlerimiz
olmamasna ramen ok iyi anlayorduk.
1961 senesi ilkbaharnda birlikte
yediimiz bir le yemeinde, kendisini
yorgun ve dalgn grdm. Sorum zerine
kendisini pek iyi hissetmediini syledi
ve hemen sonra her zamanki enerjik
haline brnd ve bir doktorun da bazen
kendisini hasta hissedebileceini ifade
ederek ii akaya vurdu. Hemen arkasndan da, ei ile oktandr istedii Avrupa
gezisine kacan bildirdi. Benim de
eimle birlikte geziye katlmam istiyordu. Maalesef katlamadm. Bir hafta

SEVG DNYASI

sonra Dr. Gordon eiyle birlikte spanya'ya gittiler. Kendilerinden nceleri bir
haber almadk ama tatilde iyi elendiklerini dnyorduk. Alt hafta sonra ise,
ei beni arayarak tatili kesip geri dndklerini, nk Dr. Gordon'un hastalandn ve o anda da arlar iinde hastahanede yatmakta olduunu bildirdi. yiletirilemeyecek cinsten bir barsak kanseri
hastal tehisi konmutu kendisine.
Onu ziyaret etmek istedim ama einden
baka kimseyle grtrmyorlard ve
zaten srekli ar ilalarn etkisi altndayd. Yirmi seneye varan arkadalmz
srasnda, kendi astral deneyimlerimden
ona hi bahsetmemitim. nk her
zaman, tam bir pozitif bilimci olan Dr.
Gordon'un benimle alay edeceinden
korkmutum. Astral deneyimlerimin
balangcndaki korkularm esnasnda
beni eitli muayenelerden geirip,
fiziken tamamen salkl olduumu tespit
eden doktordu kendisi. Ama imdi, ona
deneyimlerimden bahsetmediim iin
pimanlk duyuyordum. Neticede eiyle
birlikte, ona mektup yazmama karar
verdik. Yazdm mektupta, ona astral
deneyimlerimi anlattm ve kendisinin de
bunu hasta yatanda denemesini salk
verdim. Amacm, onu fizik yaamn
dndaki yaama hazrlamakt. Ei bana,
Dr. Gordon'un mektubumu kendisine
hergn tekrar tekrar okutup dinlediini
bildirdi.
Dr. Gordon'u yaarken bir daha
gremedim. Bir ka hafta sonra da bilincini kaybetti ve sonra bir daha kendine
gelemeden ld. Sonraki birka ay iinde

29
hep onu ziyaret etmeyi dndm. Ama
nce bir zaman iin rahat braklmas
gerektiine inanyordum. Nihayet bir gn
isteimi gerekletirdim. Bir saat kadar
uratktan sonra titreimlere ulatm ve
fizik bedenimden ayrldm. Bu arada
srekli Dr. Gordon'un adn ve ona gitmek istediimi sesleniyordum.
Bir zaman yukar doru szldkten
sonra, evremdeki hareketi ve havann
hrtsn algladm, ayrca sol
dirseimde bir el hissediyordum. (Rehber
varlklarn yardm/Yazarn notu) Sonra
birden durdum veya durduruldum.
Geldiim yerin herhangi bir hastane
olduu gibi bir his alyordum.
Dirseimdeki el beni ak bir kapya
doru itti, kapdan ierisi grnyordu.
Kulama bir ses fsldad: "Burada
durursanz, bir dakika iinde Dr. Gordon
sizi grecek." Olduum yerde durup beklemeye baladm. Ak kapdan
grdm odada bir grup erkek, ortalarnda duran yirmi iki yalarnda sar
bukleli gen bir adamn, enerjik jestlerle
anlattklarn dinliyorlard. lerinden
hibirisi Dr. Gordon'a benzemiyordu.
Bana uzunca gelen bir zaman bekledikten
sonra, dayanlmaz bir scaklk hissetmeye
baladm. Daha fazla kalamayacaktm,
bedenime dnmem gerekiyordu. Oradaki
insanlara Dr. Gordon'u sormay
dnrken, etrafndakilere bir eyler
anlatan sarn gen birden konumasn
kesti ve ban evirip gzlerini zerime
dikerek youn bir bakla beni szd.
Daha sonra tekrar dnerek konumasna
devam etti. Ben ise daha fazla Dr.
Gordon'u bekleyemeyeceimi dnerek

30
oradan ayrldm ve biraz hayal krkl
ile bedenime geri dndm. Ertesi hafta
tekrar Dr. Gordon'u grmeyi denemeyi
dndm. Gerekli altrmay yaparak
tam astral hale gemi, Dr. Gordon'un
adn seslenmeye hazrlanrken,
yanbamda bir ses biraz gergin bir ekilde unlar syledi: "Neden tekrar onu
grmek istiyorsunuz? Geen hafta onu
grdnz!"
O kadar armtm ki, kendimi annda
tekrar fizik bedenimde buldum. nceki
hafta yazdm notlar elime alp tekrar
okuyunca vaziyeti kavradm. O bir grup
insana bir eyler anlatan sar bukleli gen
adam, Dr. Gordon'du ve tam bana
sylendii gibi, geldiimden bir dakika
sonra bana dnp gzlerini bana dikmi,
beni grmt. Yalnz ben, yetmi
yalarnda beyaz ve seyrek sal bir Dr.
Gordon beklediimden durumu anlamamtm. O ise anlalan genliindeki
grnmndeydi. Daha sonra eine yaptm ziyarette, doktorun genlik resimlerini grmek istedim ve onun bana gsterdii resimler, yaptm astral seyahatte
bana dikkatle bakm olan, yirmi
yalarndaki sar bukleli gen adam gsteriyorlard. ( Bu blm ksaltlarak
nakledilmitir ve Monroe daha sonralar
Dr. Gordon'la baka seyahatlerinde de
tekrar karlar/Yazarn notu.)
LM BABAYLA
KARILAMA
Sonraki deneyim, Monroe'nun kendi
babasyla ilgili. Monroe babasn 1964
ylnda 82 yandayken kaybeder. lme-

SEVG DNYASI

den nce beyin kanamas geirip tamamen felli hale gelen babas, kprdayamaz ve konuamaz. Oysa kendisi bir dil
bilimcidir ve yaamn dil renimine
adamtr. lmne kadar geen zamanda bu durumdan ok azap ektiini,
Monroe onun gzlerindeki ifadelerden
anlar. Babas konumaya almakta, ama
sadece inleyebilmekte ve sylediklerinin
anlalmas iin gzleriyle adeta yalvarmaktadr.
lmnden birka ay sonra Monroe
onu ziyaret etmeye karar verir ve astral
hale gemek iin altrmalarn yaparak,
tamamen babasna konsantre olur.Fiziki
bedeninden ayrldktan sonra bir zaman
karanlkta hareket eder. Nihayet bir yerde
durur. Geldii yerin bir hastane veya bir
dinlenme evi olduu algsn alr. eitli
odalardan birinde, kapya arkas dnk
olarak bir pencereden bakan bir adam
durmaktadr. Adam arkasna
dndnde, onun hayretle kendisine
bakan babas olduunu grr. Babas
sorar: "Sen ne yapyorsun burada?"
Gerisini Monroe'dan dinleyelim:
"Bunu tpk dnyann yarsn dolam
ve birden bir yerde, evde henz
vedalat birine rastlam bir insan
edasyla sylemiti. Ben konuamayacak
kadar heyecanl idim ve onu kucaklamak
iin can atyordum. Babam kollarn
uzatt ve beni koltuk altlarmdan tutarak,
ocukluumda sk sk yapt ve birok
babann kk oluna yapt gibi,
bann zerine kaldrp sallad. Sonra
beni yine bacaklarmn stne, yere
brakt. imdi konuabilecek durumday-

SEVG DNYASI

dm. Kendisini nasl hissettiini sordum.


"imdi daha iyiyim. Arlarm geti
artk" dedi.
O an sanki ona, unutmak istedii bir
eyi hatrlatmtm. Birden enerjisi
azald. Yorgun grnyordu ve yzn
te yana evirdi. Ben ona bakmaya
devam ederken, o sanki benim orada
olduumu unutmu gibiydi. Daha zayf
grnyordu, fotoraflardan kyaslayabildiim kadaryla, elli yalarnda iken
olduu gibiydi.
Karlamamzn bittiini hissediyordum. Bu an iin daha fazlas mmkn
deildi. Sessizce odadan ktm ve
bildiim metodlar kullanarak fizik
bedenime geri dndm. Demek ki o
konuamad ve derdini anlatamad
son zamanlarndaki arlar o kadar
ktyd. Eer yleyse, o zamanlarda
kendi bedeni onun iin ne korkun bir
hapishane olmutu. Demek ki lmesi
gerekten bir kurtulutu."
Fizik dnyamzdan ayrlp, varlklarn
baka dnyalarda devam ettirenler;
yaknlarmz, tandklarmz,
arkadalarmz, devam ettikleri
yollarnda eitli aktiviteler iindeler. Bazen, dnyadaki yaamlar kendilerinde derin olumsuz
etkiler brakmsa, yeniden enerji
kazanmalar iin eitli tedaviler,
dinlenme devreleri hatta uyku
devreleri geiriyorlar. Bunlara
gerek yoksa, kendi ilgi alanlarna
giren konular iinde almalarna, aratrmalarna veya istedik-

31
leri biimdeki yaamlarna devam ediyorlar. Amerikal aratrmac hipnotizr
Michael Newton'un kitaplarnda anlatt
gibi, dnya yaamlar arasnda geirilen
sreler hibir ekilde bo deil ve bu
sreler iindeki varlklar hibir ekilde,
bir bulut zerinde oturup, srekli gemi
hayatlarn ve bu hayatlarda braktklar
yaknlarn dnerek -tabiri caizse- vakit
ldrmyorlar.
Bu adan, fizik dnya ile dier dnyalarn snrlarnn birbirinden kesinlikle
ayrlm olmas ve dolaysyla, kalanlarla
gidenlerin birbirleriyle temasnn normalinde kesilmi olmas, son derece maksada uygun bir prensip. Ama bu prensip,
birbirini sevenlerin ve zleyenlerin bir
gn mutlaka buluaca gereini de
hibir ekilde deitirmiyor.
Robert A. Monroe'nun son derece
ilgin deneyimlerini ve ulat bilgileri
gelecek saylarmzda incelemeye devam
edeceiz.
Kaynak: Robert A.Monroe
"Der Mann mit dem Zwei Leben"

Melike Demira ile


Sylei
Ayegl elikkol

SEVG DNYASI

Ayegl elikkol: Uzun yllardr


herkes tarafndan bilinen ve hl ok
sevilen "Arkada" arks ile gnllere
yerletiniz. Bildiim kadaryla
ncesinde ayn isimle bir film evirdiniz. Filmin ve arknn hikyesini sizden dinleyebilir miyiz?
Melike Demira: Biliyorsunuz arkada filmini Ylmaz Gney ile birlikte
evirdik. Benim iin nemli bir deneyimdi. Henz ok gentim ve evirdiim ilk film olmasna ramen, Ylmaz
Gney gibi byk bir usta ile almak
filme ve bana ok ey katt. Babam bu
filmde rol almam hi istemedi. nk,
Ylmaz Gney'in dnya gr kendisine uymuyordu. Benim de etkilenmemi istemiyordu. Buna ramen ben direttim ve amacma ulatm. Biliyorsunuz ark filmden sonra geldi. Filmin
yapm aamasnda henz ark mevcut
deildi. Daha sonralar eim olan anar
Yurdatapan'a aittir sz ve mzii. Ama
sonralar film ile zdeleen bu mzik,
benim de hl sylemekten keyif
aldm bu ark, anar ile olan ortak
yolculuumuzun iareti gibiydi sanki.
Daha sonralar ayrlm olmamza ramen, dostluumuz hi bozulmad. Hl
ok sevdiim, ok sayg duyduum bir
insandr. Zaten Sezen'in de bir arksnda syledii gibi: "Ben hi kimseden
geemem, gemem. Unutamam ac tatl
ne varsa hazinemdir" misali ben de
yaammda yol arkada olduum
insanlarn hi birinden vazgemeyi
dnmedim. Onlarla zenginletim,
onlarla kendimi buldum, hepsi benim
iin ok deerli.

33
Ayegl elikkol: Daha sonra evlilie uzanan bu ilikinin devamnda yurtdnda yaamaya baladnz. O dnemin koullar m bunu gerekli kld?
Melike Demira: Hepinizin bildii
gibi lkemizde karmak bir sre
yaanyordu. Gelimelerin hangi ynde
olacan tahmin etmek zor deildi.
zgrce konuabilmek nemliydi.
Buna ramen gidiimizin tek nedenini
buna balamak doru olmaz. nk
anar'n ok daha nceden benim iin
belirlenmi konser projeleri dorultusunda Almanya'da olmas gerekiyordu. Ayrca biz bir aileydik. Eimin,
ocuumun yannda olmak, aileyi bir
arada tutmak benim iin nemliydi.
Ayegl elikkol: Yurtdnda on yl
kadar kaldnz sanyorum. Nasl geti
bu sre, neler yaadnz? Yaadklarnzdan neler kazandnz?
Melike Demira: 3-11 yl Almanya
da yaadk. 1991'de Trkiye'ye geldim.
Benim iin hem ok anlaml hem de
zor bir sreti. nk gentim ve
anar kadar bilinli ve birikimli
deildim. Buna ramen hedeflerim
dorultusunda yaarken salam ve
tutarl olmak durumundaydm. Elbette
bunlar kolay olmad. Anneciim bu
devrede bana her zamanki gibi ok
yaknd. Haftada iki kez onbe-yirmi
sayfalk mektuplar gnderirdi. nanr
msnz, bu mektuplar ok eyi kolaylatrrd benim iin. Elbette ok
zldm, skldm zamanlarda
oldu. O yllarda kardeimi ve babam

Melike Demira, Trk pop mzii sanats


ve sinema oyuncusu.1956'da stanbul'da
dnyaya gelen Melike Demira, caz sanats
Rhan amay ile ve film yapmcs Turgut
Demira'n kzdr. skdar Trk Kz Lisesi'ni
bitirdi. 1974 ylnda, yani henz 18 yandayken Ylmaz Gney'in ynettii Arkada adl
filmde Gney'le barol paylat. Filme de
adn veren anar Yurdatapan bestesi Arkada
adl arky seslendirdi. Arkada, dnemin en
sevilen arklarndand. Srasyla, Merhaba
(1975), Hadi Canm Sen De (1975), Alamak
Ayp Deil (1976), Ninni (1976), Pervane ile
Ik (1977) adl arklarn yaymlad 45'liklerle n artt. anar Yurdatapan ile evlendi.
1978 ylnda senaryosunu Ylmaz Gney'in
yazd Sr adl filmde Tark Akan ile barol
paylat. 12 Eyll 1980'deki askeri darbeden
sonra yurtdna kt ve 11 yl Almanya'da
yaad. Almanya'da iken anar Yurdatapan ile
birlikte yaymlad stanbul'da Olmak:
Anadolu adl albmle ve zellikle o albmdeki
stanbul'da Olmak adl arkyla dikkati ekti.
Zeynep (1979) ve Can (1989) adnda iki
ocuu vardr. 24 Aralk 1991'de Trkiye'ye
dnd. anar Yurdatapan'dan boandktan
sonra Orhan etin'le evlendi ve daha sonra
ondan da ayrld.
Diskografisi 45'likleri
Arkada / simsiz Kahramanlar (1974)
Hadi Canm Sen De / Merhaba (1975)
Ninni / Alamak Ayp Deil (1975)
Ne Olmu Sana / Pk (1976)
Ak Bestesi / Hani (1977)
Elele / Niin (1977)
nsanz Biz / Vur u Sazn Tellerine (1977)
Albmleri
Merhaba Arkada (1977)
Gne Yine Doacak (1977)
Yeter Artk (1978)
79 Ylnda (1979)
Demir Parmaklklar Arkasndaki
Trkiye'den zgrlk arklar (1982)
stanbul'da Olmak: Anadolu (1989)
Hariten Gazel (Alamadm) (1991)
Merhaba Arkada (1992)
Kim Kime Dum Duma (1993)
Melike Demira 94 Ylnda (1994)
Ruhlar ehri (1997)
Geri Dnm (2009)
Oynad filmler
Arkada (1974)
Sr (1978)
Kaynak: Vikipedia

SEVG DNYASI

kaybetmi olmak, benim onlardan uzakta olmam beni ok yaralad. te bu


yllar karakterimin olgunlamasnda
bana gerekli salaml, gc ve kararlarmn arkasnda durmay retti.
Ayegl elikkol: Anneniz Rhan
amay bir dnemin en nl ses
sanatlarndand. Babanz ise nl
film yapmcs Turgut Demira idi,
byle olunca mesleki tercihiniz kendiliinden olutu diyebilir miyiz? nk
siz hem ark sylediniz hem de oyunculuk yaptnz.
Melike Demira: Tabii ki. Ama ben
ark sylemeye her zaman daha yakn
durdum. ark sylerken kendimi ok
daha iyi ifade ettiimi sanyorum.
"Arkada"tan sonra "SR" isimli bir
filmde de yer aldm biliyorsunuz. Bu
filmin de amacna ulatna, vermesi
gereken mesaj ilettiine inanyorum.
Ancak arkasnda durabileceim yeni
bir senaryo ile henz karlamadm.
imdilerde de baz oyunculuk teklifleri
geliyor. ime sinen bir proje olursa
neden deerlendirmeyeyim? ark
sylemeye devam ediyorum ve bundan
byk bir mutluluk duyuyorum.
Ayegl elikkol: Sizin, ruhsal ve
spiritel konularla ilgili balantlarnz
ve dnceleriniz son zamanlarda televizyon araclyla kamuoyunda yer
ald. Sizin bu konular ile ilginizin yeni
olmadn, anneniz Rhan amay'n
ise, yaplan baz almalara katldn
biliyoruz. Bu balamda kendinizi ve
yaadnz evreleri nasl tanmlarsnz?

SEVG DNYASI

Melike Demira: Annemin ve o


zamanlar duygusal yaknlk hissettiim
bir arkadamn araclyla sizlerle ve
Doru Yaam bilgileri ile tanma frsat buldum. Anneciim, hl bu bilgilere bal olarak hizmet vermeye
devam ediyor, insan kardelerine yararl olmaya alyor. O ok gzel bir ruh
ve ok gzel bir enerji. Tabii ki ondan
ok etkilendim. Henz 15 yandaydm. Bu bilgileri zaman ierisinde
zmsedim. Bu bilgiler ile gzel insan
olma yolunda adm atmaktan mutluyum. Dnyann ruhumuzun olgunlamak iin bir yeri olduuna, insanln
kardeliine ve evrenin btnlne
inanyorum. Bu bilgilerin doru olma
olasl bana ok yksek geliyor.
Ayrca doruymu yanlm beni ok
ilgilendirmiyor. nk iyilik, doruluk,
almak, bilgi ve sevgi yle temel
gerekler ki, bu Be Basama uygulamak bile insan olma yolunda yeterli
bir ldr aslnda.
imdilerde insanlar katldm programlar dolaysyla beni bu ynmle de
tanmaya baladlar. Bu durumu biraz
yadrgadlar. Oysa ben her zaman buydum. Hibir zaman Tanr tanmaz biri
olmadm gibi, gemi kendi sfatlarmdan hibir zaman vazgemedim.
Sadece yanna yenilerini ekledim.
Ancak, bildiiniz gibi sosyalizm, kapitalizm, faizm gibi izm'ler dnemi
dnyada devrini tamamlad. imdi yeni
areler var insanln gndeminde. Ben
"insanizm" diyorum buna. Bu konuda
da uyank ve sorgulamaya ynelik bir
tavr iersindeyim. Benim her konuda
phelerim vardr. Aklm ve yreimi

35
srekli kontrol ederim. te gemite
yaadklarm bana ayaklarm yere
byle salam basmay retti. Her ey
bir btn aslnda. Ben kimliklerimin
yanna bandan beri var olup da
zaman gelmedii iin ortaya karmadm bu sfatm da ekleyerek
btnlendim.
Ayegl elikkol: nsanln gndemindeki yeni bilgilerden sz ettiniz az
nce. Bu bilgiler deiimi nasl salayacak sizce?
Melike Demira: Herkesin kendisini
ele alarak kendi kiisel geliimini
tamamlamas yeterli olacaktr. Bir kii
deiirse tm dnya deiir. Bunun
iin egolarmzdan, dier insanlar
dlamaktan, onlar bakalar gibi
grmekten, yarglamaktan, sulamaktan vazgememiz gerekiyor ncelikle.
Bence dnya bir okul ve herkes
yaadklarndan bir eyler reniyor.
Birbirimize ve en nemlisi kendimize
sevgi ve saygyla yaklamak nemli,
bu arada kendimize kar da ayn tutumu benimsemeliyiz. Byle olursak,
pozitif enerji katlanarak byyecek
olumlu dnce ve eylemler olumlu
sonular getirecektir.
Son yllarda okuduum kiisel
geliim kitaplar ile dncelerimde
olduka byk deiiklikler yaptm.
Bir defa insann ok hr olduu kendi
seimleri ve tercihleri dorultusunda
yaam izgisini oluturduu dncesi
beni zgr kld. nsan bu sorumluluu
zerine alr yaadklarnn kendi seimleri ve dnceleri paralelinde ekil-

36

ARKADA
Bir kvlcm der nce, byr yava yava
Bir bakarsn volkan olmu, yanmsn arkada
Dolduramaz boluunu ne ana ne garda
Bu en gzel, bu en scak duygudur arkada
Ortak olmak her sevince, her derde, kedere
Ve yrmek mr boyu, beraberce, el ele
Olmasn hi o ta iten glen gzlerde ya
Bir gn gelip, ayrlsak bile seninle arkada
(Yollarmz ayrlsa bile seninle arkada)
Evet arkada;kim olduumu, ne olduumu
Nerden gelip, nereye gittiimi sen rettin bana
Elimden tutup, karanlktan aydnla sen
kardn
Bana yrmeyi rettin yeniden
El ele ve daima ileriye
Bir gn.
Bir gn birbirimizden ayr dsek bile
Biliyorum, hibir zaman ayr deil yollarmz
Ve ayn yolda yrdke
Gn gelir ellerimiz yine dosta birleir
Ayrlsak bile kopamayz
anar Yurdatapan

SEVG DNYASI

lendiini bilirse tecrbelerinden ok


daha fazla faydalanacaktr. Aklmz ve
yreimiz bizim elimize verilmi ilememiz ve gelitirmemiz gereken iki
nemli gtr. Bu gc saduyulu,
kendimizin olduu kadar karmzdakinin de hayrn gzeterek kullanmalyz. Herkesin birbirini dnd
iyilik, doruluk, almak, bilgi ve
sevgi esasna dayal byle bir dnya
sanyorum deiimi salayacaktr.
imdi bir torunum var biliyorsunuz.
Btn ocuklar gibi o kadar saf ve
temiz ki. Byle bir dnyaya domu
olabilseydi ktl kimden
renecekti. Otomatik olarak iyi ve
doru davranlara ynelecekti. nsann
doas iyilie programl aslnda.
ocuklarmz iin iyi rnekler ile dolu
bir dnya oluturmak bizlerin sorumluluunda.
Ayegl elikkol: Sizin torununuzun olduunu belki ok az kimse
tahmin edebilir. nk gen ve enerji
dolusunuz. Formunuzu ve sahip
olduunuz pozitif enerjiyi nasl koruyorsunuz?
Melike Demira: Teekkr ediyorum. Bir defa ok yryorum.
Yediklerime dikkat ediyorum. Bunlar
bedenimle ilgili konular. Ayrca yaptm ii ve kendimi seviyorum. almay sadece insann belli bir ile
megul olmas olarak grmyorum.
Bence asl alma insann kendisine
verdii emek, insan olma yolunda
verdii uralar olmal. Ben kendi
zerimde ok alyorum. Egomdan,

SEVG DNYASI

kurtulmaya urayorum. Olmazsa


olmazlarm yok, nk hibir ey
vazgeilmez deil. Tutkularmz deil
tercihlerimiz olmal her zaman. Bu bize
yaammzda seme hakkn ve zgrl getirir. Bu nedenle dncelerimin
olumlu, yapc olmasna zen gsteriyorum. Byle olunca pozitif enerjileri
de zerinize ektiinizden bu iinize ve
grnnze yansyabiliyor.

37
sunuz birka ay nce yeni bir albmm
kt. Onunla ilgili konser almalarmz devam ediyor. Bu konserler beni
insanlarla yaknlatrp kaynatrd
iin ok besliyor, mutlu ediyor. zerinde dndm, hayata geirmeyi
planladm baka projelerim de var.

Ayegl elikkol: Gndeminizde


hangi yeni projeler var? u anda neler
yapyorsunuz?

Ayegl elikkol: Sizinle yaptmz


bu scak sohbetimizin sonuna yaklarken, bize ayrdnz deerli zaman
ve gsterdiiniz yaknlk iin teekkr
ediyoruz. Okuyucularmza iletmek
istediiniz baka bir mesajnz var m?

u anda Tayfun Talipolu ile birlikte


yolculuk ile ilgili bir program yapyoruz. Trkiye'nin eitli merkezlerinde
halk ve insanmzla btnleen bir program olacak bu. inde arklar, iirler,
hikayeler barndran keyifli bir program oluyor. Tayfun ile birlikte almaktan son derece mutluyum. Biliyor-

Melike Demira: Sevgi Dnyas


okuyucular ile bulumaktan son derece
mutlu oldum. Sizin araclnzla
kendimi her zaman ok yakn hissettiim dostlarma kucak dolusu sevgilerimi yolluyorum. Ve son sz olarak
"sevginin gcyle dnya bara kavuacaktr" diyorum.

Eski Gn Inn Son Saatleri


Yazar: Thom Hartman eviren: Arn nan

Kutular inde Yaamann


Dayanlmaz Arl
Psikologlar, insanlarn izole biimde yaamalarnn, beden
ve ruh salklar asndan zararl olduunu sylemektedirler. Demek ki kendimizi iyi hissedebilmek iin mutlaka
dier insanlarla etkileim halinde olmamz gerekmektedir.
Evimizde ad Flicker olan ok gzel bir dii
kedimiz var. Kaln gri tyleri ylesine kabark
ki, ona bakan karsnda minik bir aslann
durduunu zannedebilir. Ne yazk ki Flicker
biraz tuhaf bir kedi. Onu bize veren kii,
Flicker'n insanlardan ok korktuunu, her
insan kendisini ldrmeye gelen potansiyel

bir katil gibi algladn sylemiti. Bunun


ne kadar doru olduunu Flicker evimize
geldikten sonra iyice anladk nk kedimiz
paranoid bir kedi olduunu her vesileyle bize
belli etmeye devam ediyor. rnein dn
onunla evin holnde karlatmzda bana
korkudan falta gibi alm gzleriyle bak-

SEVG DNYASI

tktan sonra, bir fze hzyla mutfaa doru


kotu. Ben de mutfaa doru gittiim iin
onu mecburen takip ettim. Flicker bu kez
kendisini almaya geldiimden ok emindi.
Mutfakta bir dakikalna durdu ama ben
yrmeye hl devam edince, gzlerindeki
panik dolu baklarla bu kez oturma odasna
doru hamle yapt. Onu efkatli bir sesle
armaya altm ama bizim paranoid
kediye hi bir yumuak szn skmeyecei
apak ortadayd. Oturma odasnda onunla
yeniden karlatmda bu kez korkusundan
havaya srad ve sonra da kendini n kapya
alan hole att.
Flicker'n kendine dmanca bir dnya
yaratm olduunu dnyorum. Sanrm
onunla daha iyi anlaabilmemiz ve iindeki
bu vahiliin biraz olsun yumuamas iin
biraz daha zamana ihtiyac var.
Bir ka hafta nce ulusal bir radyo showuna katlmak ve bu kitapta yer alan baz konular hakknda konuma yapmak zere davet
almtm. Programa Kansas'tan balanan
ilgin bir dinleyici bana: "Hayvanlarn ve
bitkilerin de bu gezegende yaam haklarnn
olduunu mu sylemek istiyorsunuz?" diye
sordu. Ona: "Evet. Tam olarak bunu sylemek istiyorum" deyince, bu kez: "Bu gr
sapna kadar evreci olanlarn gr bunu
biliyorsunuz deil mi? Hani aalara sarlan o
tuhaf ve radikal insanlarn!" dedi. Ona: "Evet
biliyorum. Peki sizin bu konudaki grleriniz nedir?" diye sorunca, bana: " Bilim ve
ekonomiyi kullanarak baz eylere deer vermek zorundayz. Ancak ormanlarn hepsini
korumal ve kesmemeliyiz grne katlmyorum. nk kesilecek orman vardr,
kesilmeyecek orman vardr. Baz trler bizimle birlikte yaayabilirler, rnein inekler,
kpekler ve geyikler.. ancak dierleri iin
kayglanmamza gerek olmadna inanyorum" dedi. Kansas'l dinleyicime bu kez:
"yleyse, izgiyi nerede ekiyorsunuz?
Hangi trlerin korunmas ve hangilerinin biz
insanlarn rahat iin ortadan kaldrlmalar

39
gerektiine nasl karar vereceksiniz?" diye
sordum. "Faydal olanlar tutalm, bize yeter!"
diye cevap veren adam yle devam etti:
"Kimin benekli baykua veya smkl bcek
avlayan bir yalapkn kuuna ihtiyac var,
Allah akna? Hepimizin ie, ekonomik
gvencelere, temiz sokaklara ve gvenli
ehirlere daha fazla ihtiyacmz var. nk
bunlar hepsinden de nemli."
Kansas'tan arayan bu adama, varsaym
doru olsa bile (yani bu dnyann sadece
insanlar iin varolduuna), yzlerce tr
doadan silmenin ve atmosferin kimyasn
bozmann ngrlmeyen baz kt sonular
dourabileceini ve gezegenimizin bylece
yaanmaz bir hale gelebileceini anlatmaya
altm. Aslnda dnyada olan da buydu ve
bu konuda yazlm yzlerce kitap ve
yzlerce kant vard.
Gezegendeki stnlmz iddia eden
gr bir kenara brakrsak Eski Kltrn
varolan her eye deer veren ve bu gezegende
yaamann her bir varln en kutsal hakk
olduuna inanan grn benimsersek,
zerinde rahata dolatmz acmaszca ve
aklszca kullanmaktan da vazgeeriz diye
dnyorum.
Beni arayan Kansas'l dinleyici, tpk kedimiz Flicker gibi, sadece tek bir dnyay
gryordu. Bu dinleyicinin dnyasnda parlak, renkli ve gerek insanlar vard ama dier
her canl varlk onun gznde mat bir renge
brnmt. Dnyadaki her ey bizim hizmetimize sunulmutur ve bize neyin canl
kalmas ve neyin lmesi gerektiiyle ilgili
bilgi ve g verilmitir. Dnyay tek bir tr
aa, buday, sebze ve balk kalana kadar
plak brakmak bizim menfaatimize olsayd,
dnyamz da buna uygun yaratlrd yle
deil mi?.
Flicker'n dnyay tek bir gzle grmesi,
yani tm insanlar kendisine hcum edecek
bir dmanm gibi alglamas gibi, Kansas'l
dinleyici de dnyada varolan her eyin kendisi iin oraya konulduuna inanyordu. Ona,

40
gezegenimizdeki her eyin kendisi iin de
varolma hakkna sahip olduunu
sylediimde ise, arzu ettii ekonomik
gvencenin, temiz sokaklarn ve gvenli
ehirlerin elinden alnacana (yani kafasnda
kurduu bir komplo teorisine) inanyordu.
Paranoyak insanlar, her dncenin kendine
gre bir anlam ifade ettii ve birbirini
glendirdii bir dnya yaratrlar kendilerine.
stelik de, bunu gayet ayrntl bir ekilde
yaparlar. rnein, ke bandan onlara
bakan adam bir CIA ajan olabilir. Bu ajan
onlarn beyinlerine belki de bir verici yerletirmitir. Adamn gz temas kurmamasnn
nedeni, ajan olduunu belli etmemek iindir.
Arada bir bakmas ise, vericinin farkna varp
varmadklarn kontrol etmek iindir. Ajann
otobse binme nedeni takip etmek iindir, v.s.
Buna benzer ekilde, dnya grmz
hangisi olursa olsun, hakl olduumuzu kantlamak iin deliller bulmaya alrz. Flicker
insanlarn kendisini kovaladna inanyor ve
bakt her yerde sadece bu delili gryordu.
Bunun gibi, evrenizdeki her eyin menfaatinize hizmet eden bir kaynak olduuna
inanrsanz, bununla ilgili iaretler bulmaya
alrsnz her yerde.
Psikanalizin babas saylan Sigmund Freud,
lmeden nce bu konuda baz ilgin gzlemlerde bulunmutu. Freud, medeniyetimizin
"salkl ego" diye tarif ettii eyin, aslnda,
yaamn ilk yllarnda evresindeki dnya ile
yakn balar kurmaya alkn olan egolarmzn yaad deneyimlerin klm
(ekmi) kalnts olduunu ne srmt.
Gnmz psikologlarnn ou ise, bu
"ekme-klme" srecinin yaratt
sonulardan birinin, yalar 15-27 arasnda
olan Amerikallarn intihar etme eylemine
srklenmesi olduunu sylemektedirler.
evremizdeki dnyayla bamzn kopmas,
dier bir deyile kendimizi izole edilmi
kutulara hapsetmemiz bizim iin yeni bir

SEVG DNYASI

deneyimdir. Dnyada u an varlklarn


srdren kabileler iin ise, bu ok yabanc bir
kavramdr nk buralarda yaayan insanlar
arasnda intihar etme oran llemeyecek
kadar dktr.
Kaliforniya niversitesi profesrlerinden
Hayward Theodore Roszak, insanlarla doal
hayat arasndaki ilikiyi tanmlamak iin
Ekopsikoloji terimi kullanmaktadr.
"Dnyann Sesi ve Ekopsikoloji" isimli
kitabnda Roszak, insanlarn fiziksel, zihinsel
ve spiritel ynden evreleriyle balarn
koparmalar yznden eitli hastalklarn
patlak verdiini sylemekte ve insann doayla olan ban yeniden kurmasyla birlikte
bunun hem birey hem de toplum iin nasl
gl bir terapi sreci yaratabileceinin altn
izmektedir.
nsann doayla olan ban koparmas,
yedi milenyum nce ilk medeniyetin kurulmasndan itibaren uygarlamaya balam
olan insanlarn yaadklar tecrbelerin
ekirdeinde zaten mevcut olan bir gerektir.
Bu, ilk kez Aristo tarafndan kainatn ve tabiatn insanlar onu bir kez anladktan sonra
maniple edebilecekleri kk partikllerin
(yani atomlarn) toplamndan baka bir ey
olmadn sylemesiyle ortaya km, daha
sonra tm kainatn dev bir makineden ibaret
olduu ve makineye benzeyen doann, tesirlerini en kk kademeye kadar gnderebildii grn ileri sren Dekart tarafndan
daha anlalr bir hale getirilmitir. Bu,
levyelerin ve alterlerin nerede olduunu
bilebildii taktirde, insann bu makineyi her
zaman kontrol edebilecei anlamna gelmektedir. nsan doal dnyadan kendini ekmi
ve ehirler ve kasabalarla kendine yapay bir
dnya yaratmtr. Zaman getike de gezegende neyin doru neyin yanl olduuna
karar vermeye balam, ihtiyalarn karlamak amacyla da baz eyleri organize etmeye
balamtr.

SEVG DNYASI

Gezegenimizi kainatn tam ortasna yerletirmi kendimizi ise en st hiyerari


seviyesine koymuuz. Gen Kltre ait dinler
ve filozoflar yaratln sadece insan iin
olduunu ne srmler ve bunu savunmulardr. Galie bile, dnyay gzlemlemek
iin insan olmasayd eer, dnyann mevcudiyetini srdremeyeceini iddia etmiti. Bu
ben merkezci grten vazgetiimizde ise,
bu kez her hangi bir medeni toplumun dini
inanlara sahip olan bireylerinin kainatn spiritel merkezinde bulunduu grn benimsedik.
Bunun sonucunda ise, insan eli tarafndan
yaplm olan ehirler medenilemi, doal
dnya vahilemi ve insan sadece kendini ve
kendi kltrn ven ve ycelten bir psikoloji gelitirmi ve gerek fiziksel dnya ve
onun olaanst gleri ve gizemleriyle olan
irtibatn koparmtr.
Amerika'ya ayak basan ilk yabanclar
yakalayabildikleri her buffaloyu ldrdklerinde, Kzlderililer onlarn bu acmaszlklarn byk bir aknlk ve znt iinde
seyrediyorlard. Yabanclar nasl olur da krlardaki yaam sona erdirebilirlerdi? Nasl
olur da Yeryz Anann etini paralara ayrabilirlerdi? Nasl olur da grdkleri her aac
kesecek kadar akllarn yitirmi olabilirlerdi?
Yabanclar ise Kzlderililerin nlerinde
duran buffalolar nasl olur da ldrmediklerine ve bu kadar deerli bir kaynan
zerinde nasl olur da on bin yldr oturduklarna ve kullanmadklarna ayorlard.
Onlara gre Kzlderililer doann kendilerine sunduu bu bolluktan faydalanmasn
bilmeyen yabani insanlard.
Amerika'y fethedenler iin bu gr bir
sre ie yarad. evresinde varolan her eyi
smren gr, evresindeki kaynaklar
tkenene kadar etkisini srdrd.
Arabalarnn kaplarn kilitlemeden veya
camlarn kapamadan arabalarn sremeyen

41
insanlarn yaadklar ehirler, dioksin veya
PCB atklarnn gbre olarak kullanld iftlikler, kendi ellerimizle yarattmz bu
dnyann ok az kii iin ie yarayacan
gsteriyor. Hiyerarik ve stnlk kurmaya
alan sistemlerin bu ekilde sona ermesi
onlarn doalarnda var olan bir zelliktir
nk. Eski Kltrler on binlerce yl ayakta
kalmay baardklarndan dolay yaldrlar.
Gen Kltrler ise hl deneyim geirmekle
meguldrler. Gen Kltrler psikolojik ve
spiritel ynden hasta olan bir temelin zerine ina edilmilerdir ki bu, Freud'un insann
doayla yakn ilikide olduu eski ve gzel
hayatlarn ekmi ve klm kalntsdr.
Her geen gn daha da kutularn iine hapsolmakta ve bunun acsn giderek daha da ar
bir ekilde ekmekteyiz.
Dnyayla Yeniden rtibat Kurmak
Neye Benziyor
Yine de iine hapsolduumuz bu kutulardan
darya kmak ve dnyayla yeniden etkileime gemek mmkndr. Son 25 yldr
yenilebilir vahi bitkiler veya tbbi bitkilerle
ilgili bilgilerimi geniletmek ve rendiklerimi uygulamak amacyla bir ok almaya ve
niversitede verilen bir ok derse katlmaktaym. Bu amala ormanlara ve tarlalara bir
ok kez ziyaretler yaptm. Bu ziyaretlerimin
birinde hocamzn topraa msr unu serptiini grnce arm ve ona bunun nedenini
sormutum. Bana: "Bir bitkiyi kknden sktmde veya bir yapra kestiimde, bitkilerin ruhuna sayg duyduumu ifade etmek ve
bize kendilerinden bir eyler veren bitkilere
ben de bir eyler sunmak iin topraa bir
miktar msr unu serperim" demiti.
Kolombiya niversitesi psikoloji profesrlerinden Julian Jaynes tarih ncesi devirlerde
yaayan insanlarn, tanrlarn sesini iitebildiklerini iddia etmektedir. Jaynes'e gre bu

42
insanlar tabiata baktklarnda, orada periler ve
kendileri gibi olmayan bir ok varlklar grebiliyorlard.
Jaynes'in grne gre o zamanki insanlarn beyinlerinin her iki yars da doayla
tam bir irtibat halindeydi, bylece beynin sol
yarsnda bulunan iitsel blgeler sa yarsnda bulunan sanrlarla ilgili blgelerle dorudan ba kurabiliyorlard. Halbuki bu blgeler
modern insanlarda sadece rya grrken aktif
olmaktadr. Beynin her iki yars arasnda
dorudan kurulan bu badan dolay bizim
imdi halsinasyon dediimiz olaylar eski
insanlarn gnlk hayatlarnn normal
paralar saylyordu.
Jaynes'e gre Mezopotamya'nn ykselii
ve yazl dilin kullanm, beynin her iki yars
arasndaki bu ban krlmasndan byk
lde sorumluydu. (Baz Amerikan
Yerlilerinin binlerce yl eskiye dayanan yazl
bir dile sahip olduunu, dierlerinin ise lisanlarn yazl bir hale getirmeye kar diren
gsterdiklerini renince ok armtm.
rnein Apai dili yz yl nce bir
metodist misyoneri tarafndan yazlm ve
ifreli biimde kodlanmt. Apai kabilesinden birisi bana: "Bunu yapmak byk bir
hatayd. nk lisanmz yazlamayacak
kadar kutsaldr bizim iin" demiti.)
Jaynes'in ortaya att bu gr, tarihi kaytlarla ve ada nroloji bilimiyle de ba kurduu iin, olduka inandrc gzkmektedir.
Jaynes'in perspektifi eer doru ise imdiki
insanlarn eer isterlerse, ruhlar, enerjiler ve
seslerle dolu olan bir dnyada yeniden
yaayabileceklerini hayal edebiliriz. Eski
insanlar okuma ve yazmay renerek medeniletiklerinde, te alemle olan balarn da
koparm oldular.
Bu konuda gr ileri sren bir baka kii
ise "Tanrlarn Gdas" isimli kitabn yazar
olan Terence McKenna'dr. McKenna, eski
kltrlerin, beyinlerinin her iki yarlarnn birbirleriyle irtibat halinde olabilmesi amacyla
baz bitkilerden faydalandklarn sylemekte-

SEVG DNYASI

dir. Yazara gre insanlar, tanrlarn yaad


dnyann kapsn amak iin halsinasyon
yaratma zelliine sahip olan baz bitkileri
kullanyorlard. Yazar daha ileri giderek,
modern dnyann verimsiz, sert ve strapl
yaamnn, bir zamanlar insanlarn normal
habitatlarnda yetien bu bitkilerin imdi
devlet tarafndan kontrol edilmesinden ve
yasaklanmasndan kaynaklandn sylemektedir. McKenna, bu bitkilerin kullanmn
insann bilincinin doumuna katalizrlk yaptn sylemektedir. nsann yaad bu
deneyim sonuta mistik beyin/zihnin ortaya
kmasna hizmet etmi ve insana, ayn mistik
veya kutsal deneyimleri bitkiler yerine kendisine dinler vastasyla sunulan ilahi yasalarn
gc yoluyla yaayabilme gcn
balamtr.
Jaynes ve McKenna insan bilincinin tarihine olduka k tutmulardr. McKenna bu
tarz bitkileri kullanan kabileler iinde
yaam ve onlarla almtr. Jaynes ise tanrlarn seslerini beyinlerinde duyduklarn
syleyen gemiteki medeniyetlerin braktklar yazl kaynaklar zerinde olduka ayrntl almalar yapmtr.
Shoshone Kzlderilileri kendilerine gda
aradklarnda, yeryznn kendilerine anlatmak istedii eyi dinlerler, bunun iin de
bitkilerin, hayvanlarn ve gezegenin sesine
kulak verirlerdi. nk tabiat, o gnk rzklarn nerede bulacaklarn ve alacaklar bu
hediye iin karlnda hangi seremoniyi
uygulamalar gerektiini onlara sylerdi.
Beyinlerimiz ve kltrlerimiz imdi iinde
yaadmz artlar yaratmtr. Bunu gerekten anlayabilmek, byk bir igry; gezegenimizin ve ocuklarmzn geleceini
yeniden tanmlamada ne gibi bir rolmzn
olduunu fark etmek ise, byk bir gce
sahip olmay gerektirmektedir.
Gelecek AY: "Gen Kltre Dair
Hikyeler" balkl konuyla yazmza devam
edeceiz.

4. Uluslararas
UFO ve
Yenia
Kongresinden
zlenimler - III
Rengin zer

Sevgili Okurlarmz,
Bu sayda da, geen ay da ksaca anlatmaya altmz UFO
aratrmacs, gazeteci Jaime Maussan'n, 13-14 Haziran 2009
tarihlerinde yaplan "4.Uluslararas UFO ve Yenia
Kongresi"ndeki konumasndan sz edeceiz.
Geen sayda Jaime'nin, reddedilemeyecek kantlarla,
UFO'larn varln ve dnyamz ziyaret ettiklerini bize gstermi olduunu belirtmitik.
Jaime Maussan, sadece UFO'larn deil, dnya d zeki
yaam formlarnn da var olduunu ve dnyamz ziyaret etmi
ve etmekte olduklarn anlatt.

44

Aslnda bu varlklar 1950'li yllardan


beri bilinmektedirler. kinci Dnya Sava ve zellikle insanlarn nkleer gc
savata kullanmak zere silah haline
getirmeleri ve kullanmalar zerine UFO
ziyaretleri (muhtemelen uzun bir aradan
sonra ) sklam ve fark edilmiti.
Jaime Maussan "Skywatcher" isimli bir
zincir kurduklarn ve dnyann her
tarafndan kendilerine UFO ve daha az
sayda "Dnyad Zeki Canllar"a ait
fotoraflarn gnderildiini anlatt.
Bize gsterdii iki resimde, insans
varlk (ok daha ksa ve ufak olmakla
beraber kollar, bacaklar, kafa aka
belli) net olarak grntlenmi. Farkedildiini anlaynca arkasn dnp kayor.
ok artc bir olay
da New Mexico'da
kapana yakalanan ve
kesinlikle dnya d bir
varlk olduu belli olan
bir yaratk. Canl
yakalanm ancak yakalayanlar korkup
boarak ldmler.
Daha sonra bu canlnn
l bedeni inceleme
yaplmak iin laboratuara gtrlm.
Btn lkelerin kendi

SEVG DNYASI

hava sahalarn ok yakndan denetledikleri muhakkaktr. Dolaysyla devletler ve


zellikle ABD bu konuda detayl bilgiye
sahiptir. Bunlar muhtelif nedenlerle gizli
tutuluyor. Ama iletiimin son derece
yaygnlat ve gelitii bu zamanda,
gizlilik ne kadar srebilir ki? Btn
gizlilie ramen Rosswell'de bir
UFO'nun dt, arac kullanan/kullananlarn (belki de yaral) olarak ele
getii ve byk bir gizlilik perdesi altnda incelendii herkes tarafndan biliniyor.
1989'da Kalahari lne UFO dt.
Varlklar canl olarak karld. Birisi
filme ekmi, ac ektii belli oluyor
ama sonra herhalde kalbi duruyor. Aklama yok. 1996'da Brezilya'da bir UFO
dt ve aracn ve canllarn hemen
karantinaya alnarak ABD'ye sevk edildii de biliniyor, akbetleri bilinmiyor.
Bir de yine gizli incelemeler iin kurulan 51. Blge var. 51. Blge, Las
Vegas'n 153 km. kuzeyinde, Groom Dry
Lake yaknndadr. En yakn yerleim
birimi, kuzey snrnda bulunan Rachel
kasabasdr. 51. Blgenin iinde bulunduu arazi 76 km. karedir, Lbnan'dan

SEVG DNYASI

biraz daha byktr. Bu


blgede ekilen fotoraflar 51.
Blgenin yalnzca birka
hangar ve eitli kk
yaplardan olutuunu gsterse
de, bir ok insan, orada, yerin
altnda ok nemli ve geni bir
kompleksin bulunduunu
bilmektedir. (Haktan Akdoan
oraya gittiini ancak 30
km.den fazla yaklatrlmadn bize anlatmt)
Gnmz teknolojisinin bu
denli gelimesini orada incelenen UFO ve "Dnya D
Varlklara balayanlar oktur.
Blgenin gneyinde yer alan
ve S4 Blgesi olarak bilinen
yerde, ele geirilen uzayl
aralarnn tekrar ilemden
geirilerek test uularna
karldklarna ilikin ok ciddi kantlar
vardr.
Jaime'nin son konusu da
"Ekin emberleri" idi.
ngiltere'de iftiler kuaklardr topraklarnda olan basit emberleri hatrlyor.
ngiliz basn ilk emberleri 1980'li yllarn banda bildirdi. 1990'larn banda
ekin emberleri basit daire rneklerinden, byk ve karmak geometrik
oluumlar halini almasyla, halkn ilgisine ulat. Geri dnyann baka blgelerinde de grld oluyor ama
youn olarak ngiltere'de Stonehenge
civarnda grlyorlar. Oluumlar ile
ilgili birok teori olmasna ramen,
hibiri nasl yapldklarn tatmin edici
bir ekilde, tamamyla aklayamam
durumda.

45

Jaime geceler boyunca ngiltere'de


nbet tuttuklarn ama hibir ey
grmediklerini ve sabah tarlada son
derece muntazam ekillerle
karlaldn anlatt.
Bunlarn insanlar bilgilendirmek iin
"Dnyad Zeki Canllar" tarafndan
yapldklarn, her birinin bir ey anlattn ve mesaj olduuna inandn
belirtti. rnein bir tanesinin,
21/12/2002'de gezegenlerin konumunu
gsterdiini, her birinin sanki bilgisayarda hazrlanm kadar detayl ve
geometrik olduunu, bunun bir iletiim
biimi olduunu ve bizi hazrladn
belirtti. Sonu olarak: "Bir gn
'Dnyad Zeki Canllar' greceiz ve
evrenin hepimizin olduunu, nasl
ilediini ve bize den grevleri artk
anlayacaz" dedi.

46

Zihninize
Fiziksel Bir
Avantaj
Salayn
LARRY DIANGI'nin
"BR ADIM NDE OLUN"
isimli kitabndan eviri: Nelda Bayraktar
Ne Dndnz Hakknda Dnn
Hepimiz dnce hayatlarmzla ilgili olduka
benzer safhalardan geeriz. rnein hemen hemen
herkesin kendisini gten dren ve enerjisini
tketen olumsuz dnce ykleri vardr. Sradan bir
insann her gn kendisiyle yapt isel konumalarn yaklak olarak yzde seksen yedisini zihninden geen olumsuz nitelikteki dnceler oluturmaktadr.
Ne yazk ki, byle bir insan dncelerinin
farknda bile deildir. Gerekten de insanlarn ou
ne dndklerini bilmeden dnmekte ve stelik
zihinlerinden geen dncelerin byk olaslkla
kendi dnceleri olmadnn ayrdna bile varamamaktadrlar.
imdi aranzdan birisi bana: "Dur bir dakika
Larry. ayet birisi bir ey hakknda dnyorsa,
bu dnce o kiiye ait olmaldr, aksi taktirde o
kii, o eyi dnyor olabilir mi?" diye sorabilir.
Evet, bu soruyu sormakta haklsnz. imdi
isterseniz, bir dakika durup bunu inceleyelim.
nsanlarn dnce hayatlar iin doru ve faydal
olup-olmayacan iyice kontrol etmeden
evrelerinden aldklar fikirler ya da konseptlerle
hayatlarn srdrmeleri mmkn olabilir mi mi?
Elbet ki bu mmkn olabilir. te bundan dolay
zihinlerimizi gerekten doru olup olmadklarndan

SEVG DNYASI

bile emin olmadmz bir ok dnceyle doldurabiliriz. Hele bunlarn bizim amzdan salkl ya
da faydal olup-olmadklarn sormak aklmza bile
gelmeyebilir.
dn ald dncelerle yaayan bir kii kendisini bir sahtekr gibi hissedebilir.Gerekten
gvenebileceiniz dnceler, doru olduklarn
bizzat kantlam olduklarnzdr. Henz denemediiniz dncelerin bu nedenle sizin iin garantisi bulunmaz.
Buzdolabndan bir kutu st alp bardaa boaltnca ortaya yaylan kokudan onun bozulmu
olduunu hemen anlar, azmza bile koymayz
deil mi? Tpk bunun gibi, zihnimize kabul
ettiimiz dncelere de ayn seicilikle yaklamaya ihtiyacmz vardr. Dncelerine her zaman
zen gsteren bilinli kiiler, zararl dncelerin,
en ufak bir boluktan bile ieriye szabileceklerini
gayet iyi bilirler. yleyse dncelerimizi iyice
inceledikten sonra reddetmemiz ya da bizim iin
salkl olmayacaklarna karar verdiklerimizi
hemen elimine etmemiz gerekir. Hi bir eyi
olduu gibi kabullenmeyerek ve kabul ettiimiz
dncelerin doruluunu kantlayana kadar biraz
zahmet ekmeye raz olarak, kendi ellerimizle
yarattmz engellerin byyp de karmza
byk sorunlar olarak kmasn nleyebiliriz.
Kimin Dncelerini Dnyorsunuz?
Dncelerimizin kalitesini srekli olarak kontrol etme ilemi, kendimize aitmi gibi gzken
dncelerin aslnda dier insanlara ait dnceler
olma ihtimalini inceden inceye hesap etmeyi de
gerektirir. nsanlarn kendilerine yabanc olan
dnceleri hi dnmeden kabul etmelerinin bir
nedeni, bunlar kendi sesleriyle dnyor
olmalarndan kaynaklanr.
Karmza kan dnceler zerinde iyice
dnmeden hareket ettiimizde zlen yine biz
oluruz.
Kalitesini iyice kontrol etmeden sahiplendiimiz
dncelerin yan sra, "babo dnceler"imiz de
vardr. Bunlar "sahiplenmek" ya da "reddetmek"
konusunda her hangi bir aba gstermeye gerek
duymadmz ve dolaysyla bizi bir eit belirsizlik ve kararszlk halinde tutan dncelerdir.
Bu tarz askdaki dnceler insann ilerini
srncemede brakma eilimini beslerler. "Babo

SEVG DNYASI

dnceler"in kafamzn iinde dolamalarna izin


verdike her hangi bir karar verebilmek iin tm
gereklerin nmze gelmesini beklemek zorundaymz gibi hissederiz kendimizi. Bu tarz
dnceler tesadf eseri bazen salkl olabilirler
ama bunlarn zararl yan etkilerinin neler olabileceklerini bilmeden zihnimizde yzmelerine izin
vermek riskli olabilir.
Hi bir ila, bilinen yan etkileri derinliine
aratrlmadan ve deerlendirilmeden halkn genel
kullanmna sunulmaz.
Bilimsel almalar, dncelerin, bebekler
henz annelerinin karnndayken ekillenmeye
baladn gstermektedir. Hepimiz birer mucize
eseri bu dnyada bulunmaktayz. Bir bebek,
annesinin scak rahmine dtkten bir ka hafta
sonra dardan gelen sesleri iitmeye balar.
Konuulan lisan henz tam anlamasa bile, bunlarn
olumlu ya da olumsuz olduklarn tahmin edebilir.
Dardan yksek sesler veya heyecanl konumalar
duyduunda minicik kalbi hzla arpmaya balar.
Annesinin filtre grevi yapan karnndan ieriye
szan yattrc bir mziin titreimini duyduunda
ise, kalbinin arpmas yavalar ve bebek ksa
srede yatr. Bylesine korunmu bir atmosfer
iersinde bebek dokuz ay yaar. Sonrasn ise hepimiz ok iyi biliyoruz.
imdi hepimiz bir bebein tertemiz bir dnce
hayatyla dnyaya geldiini varsayabiliriz ama ayn
bebek kendisine dardan empoze edilen izlenimleri ve duygular pekala sahiplenmi olabilir.
Bizim ilke bazl doru isel konumalarmzla,
yanl ve olumsuz isel konumalarmz ekillendirmeye balayacak olan sonu gelmez mesajlar
absorbe etme srecimiz ite byle balar. Sonra da
yeni dnceleri bir snger gibi emmeye
baladmz ilk yllarmz gelir.
Henz kk bir ocuk iken, birer otorite gibi
kabul ettiimiz anne ve babalarmzn her konuda
her eyi ok iyi bildiklerine, sadece bizim iyiliimizi dndklerine ve hi yanl yapmadklarna inanrz.
Bydmzde ve ocukluk yllarmz artk
geride braktmzda ise, anne ve babalarmzn
bize anlattklar ve gsterdikleri baz eylerin
gerekten yle olmadklarn grmeye balarz.
nk karmza otorite yerine koyduumuz ylesine gvenilir kiiler kar ki, ince eleyip sk dokumadan onlara hemen inanma gerei duyarz.

47
Ayn ey yetikinlik yllarmzda da srp gider.
Bir TV programnda izlediimiz bir haber ya da
Internet zerinden ulatmz herhangi bir bilgi
veya istatistik bir sonu, bize adeta doruymu
gibi empoze edilmeye allr.
Sonra, her eyin bu kadar da basit olmamas
gerektiini anlarz. ittiimiz ya da grdmz
her szcn mutlaka doru olmas
gerekmediinin, bunun yanl dnceler snfna
sokulabileceinin ve doruluunu kantlam
olduumuz gvenilir bir kaynaktan geldiinde ise
hl mantkl olabileceinin farkna varrz. Doru
temeller zerine oturmam olan dncelerin bizi
etkileme gleri hi olmasa elbet ki daha iyi olurdu
ama aslnda bizi etkileme gc olan ey
dncelerimiz deil, bizim onlara kklenmeleri,
bymeleri ve remeleri iin izin vermemizdir.
Olduka souk ve rzgrl bir k gnnde
kk ocuk evlerinin oturma odasnda oturuyorlard. Hava ylesine souktu ki pencerelerin pervazlar bile donmutu. Evin iinde yapabilecekleri
fazla bir ey yoktu. Anne ve babalar mineyi yakmlard. Dev alevlerle ve byk trtlarla yanan
odunlarn yayd s, evin iinde ho bir atmosfer
yaratyordu.
Sonunda ocuklar kendilerine gzel bir oyun buldular. Gzleri bal olduu halde eline konulan nesneyi en ge on saniye iersinde tarif etme ve adn
bilme oyunuydu bu.
Birinci ocuun eline verilen ilk obje bir kat
zerine konulan arlk idi. ocuk bunun ne
olduunu hemen bildi. kinci ocuun eline ise bir
karton paras verildi. kinci ocuk da baarl oldu.
Derken sra nc ocua geldi. Buzluktan bir
para buz alan dier ocuk, gzleri balanan
kardeine aka olsun diye: "mineden yanan bir
odun paras aldm ve imdi avucunun iine koyuyorum" diyerek buzu ocuun avucunun iine
koydu.
Sonra ne oldu biliyor musunuz? Bir ka dakika
sonra ocuun anne ve babas avucundaki ikinci
derece yanktan dolay onu bir hastaneye
yetitirmek zorunda kaldlar.
Kardeinin szne gvenen ocuun zihni ve
bedeni, avucuna konulan nesnenin gerekten yanan
bir odun paras olduuna inanm ve buna gre
tepki vermiti.
Ayn eit fenomen olumlu bir sonu da verebilir.
Bir ailenin adlar Michael ve Melissa olan iki tane

48
ocuklar vard. Michael'n yandan daha ileri olan
bir zeks vard. ocua yaplan IQ testleri ylesine
yksek kmt ki ailesi onun ikinci bir Albert
Einstein olmasn bekliyordu.
Kzlar Melissa'nn bu durum karsnda aalk
kompleksine kaplmasn istemeyen aile, yaptklar
sohbetlerde, Tanrnn kendilerine harika bir ocuk
verdiinden sz ederken Michael'n adn asla dile
getirmezlerdi. Bunun yerine: "Bizim olaanst
yksek bir IQ seviyesine sahip olan yetenekli bir
ocuumuz var" derlerdi. Anne ve babasnn bu
szlerini iiten Melissa her nedense o ansl
ocuun kendisi olduuna inanr ama erkek
kardeinin kendisini kt hissetmemesi iin hi bir
ey sylemezdi.
Derken aradan yllar geti. Melissa baarl bir
avukat oldu. Birbirleriyle mahkemelik olan iki irketin davasyla ilgilenen Melissa, o gn le
yemeini yemek zere Adliye binasndan karken
daha nceden blge savcs olarak alt ofisin
yanndan geti. Yazmay henz bitirmi olduu son
kitab iin yaync ona avans olarak 200.000 dolar
demiti. yeni buluunun patentini almak iin
urayordu. le yemeini yemek zere annesinin
evine doru arabasn srerken kendi kendine:
"Hayat ok gzel" dedi. Bu yana kadar baard
bir ok iten dolay kendini daima mutlu ve tatmin
olmu hissettiini dnyordu.
Annesinin gzel elleriyle yapm olduu lezzetli
yemekleri yerken telefon ald. Annesi masadan
kalkarak telefonun bana gitti ve her zamanki
neeli sesiyle: "Alo" dedi. Ahizenin dier ucunda
kardei Michael vard. iin bavurduu bir spermarket tarafndan geri evrildii iin zntlyd.
Bu sper markette nce en aa ilerden almaya
balayacak sonra da sat memurluuna kadar ykselecekti.
Michael 46 yana gelmiti. Melissa ise ondan
bir ya bykt. Michael'n annesi onu neelendirebilmek iin: "zlme tatlm. Zaten o i senin
seviyene gre deildi. Senin ileri zekl bir ocuk
olduunu rendiimiz gnden beri skc ilerde
alamayacan gayet iyi biliyordum. Sen zekna
ve yeteneklerine uygun ve zevkle mcadele edebilecein bir ite almalsn" dedi.
Annesi ahizeyi yerine koyduktan sonra Melissa,
inanmaz gzlerle annesine doru bakarak: "Michael
ile konutuklarnz doru mu? Kardeim gerekten
ileri zekl bir ocuk mu?" diye sordu.

SEVG DNYASI

"Evet" diye cevap veren annesi yle devam etti:


"Michael'n IQ'sunu o henz kk iken test
ettirdiimizde inanlmaz yksek kmt."
Duyduklarndan akna dnen Melissa'nn az
bir kar ak kalmt. Dakikalar sren sessizlikten
sonra zorlukla konuabildiinde unlar syledi:
"Ama anne, "stn zekl harika bir ocuumuz"
var dediiniz her seferde, benim hakkmda konutuunuzu zannederdim"
Bunun zerine annesi kkrdayarak: "Hayr
tatlm. Sen her ynden normal bir ocuktun. Hele
baz zamanlarda, yatlarnn bilgi seviyesine
yetiebilmen iin onlardan daha fazla aba gstermen gerekmiti" dedi.
Halbuki Melissa yllardr kendisinin her ynden
stn bir yetenek olduuna inanm ve salt byle
olduu iin de kendisini tam anlamyla gerekletirebilmiti.
in asl, hepimiz sahip olduumuz zel yeteneklerle bu dnyaya geliriz ama aramzdan ok az
gerek byklklerini kavramalarna yardm edecek olan doru dnceleri bir araya getirebilir.
nsanlar gerekten ne kadar zel varlklar olduklarn bilselerdi buna e deerde eserler ortaya koyabilirlerdi.
Ancak aramzda yle insanlar da yaamaktadr
ki, bunlar, hayatlarnda darbe stne darbe yedikleri halde her seferinde daha da byk ve artc
baarlara imza atabilmektedirler.
Son tahlilde, en nemli olan ey, size hayatta ne
olduu deil; isel konumalarnzn neticesinde,
banza gelen olaylara kar ne eit bir tepki vereceinizdir. Kalbinizi ve beyninizi stn nitelikli
dncelerle doldurduunuz srece pastann kremas gibi daima en stte durursunuz.

Ltfen Yeni Ylda

Aboneliinizi
Yenilemeyi
Unutmaynz!..

Deerli
Okuyucularmz
Sevgi Dnyas Dergimiz
Haziran 2007 tarihinden
balamak zere yalnzca
abonelerimize ulamaktadr.
Bizlerle olmaya devam etmek istiyorsanz,
Oba Sok. Slla Ap. No: 7/1 Cihangir/stanbul adresine mektupla
veya Haberleme Sorumlusu ve Okur/Abone likileri:
Kazm Erdemoluna (0212) 252 85 85 nolu telefonla, (0212)
249 18 28 nolu faxla abone adresinizi bildirmenizi rica ederiz.
En iten sevgilerimizle
Sevgi Dnyas


Ad, Soyad:
Adres:
Posta Kodu:
le:
l:
Tel:
Abone creti:

.....................................................
.....................................................
.....................................................
.....................................................
.....................................................
.....................................................
Yurt ii (40 TL)
................
Yurt d (50 TL) ................
Posta eki No: 385999 (Sevgi Yaynlar)

You might also like