Türk Dili Kompozisyon Dersi Roman Özeti

You might also like

Download as doc, pdf, or txt
Download as doc, pdf, or txt
You are on page 1of 2

TÜRK DİLİ KOMPOZİSYON DERSİ

ROMAN ÖZETİ

KİTABIN ADI : Atesten Gömlek


KİTABIN YAZARI : Halide Edip ADIVAR
YAYIN EVİ ve ADRESİ: İnkılap Kitabevi Yayın Sanayi ve Ticaret A.Ş Ankara Cad.NO:95
İSTANBUL
BASIM YILI : 1982

ÖZETİN PLANI
1. Kitabın Konusu
2. Kitabın Özeti
3. Kitabın Ana Fikri
4. Kitap Hakkında Şahsi Görüşler
5. Kitabın Yazarı Hakkında Kısa Bilgi

1. Kitabın Konusu: Peyami adlı bir gencin başından geçen olayların anlatıldığı bir eser.
Kitapta Peyami’ nin tutmuş olduu günlüğe başından geçen olayların haricinde geçmeyen
hayallerini de eklemesi anlatılmaktadır.
2. Kitabın Özeti: Peyami, dışişleri mesleğinde bir gençtir. Bacaklarını kaybetmiştir.
Hatıralarını yazdığı sırada kafatası da açılarak, içeride kaldığı sanılan bir kurşun
aranacaktır.
Peyami’ nin uzak bir akrabası, Ayşe, İzmir’ den onunla evlendirilmek üzere İstanbul’ a davet
edilmiş, ama Peyami istememiştir. Bunun üzerine, onuruna çok düşkün olan Ayşe, bir daha
hiçbir zaman Peyami’ yle evlenmemeyi aklına koymuştur. Nitekim bir başkasıyla evlenir.
Ayşe’ nin kardeşi Cemal de akrabadır. Subaydır. Harbiye Nezaretindeki Binbaşı İhsan’ la
mütarekenin ilk zamanlarında çok iyi anlaşmaktadırlar. O sırada hepsi İstanbul’ dalardır.
Peyami’ nin annesi, Şişli’ deki salonuyla o günlerin kibar kadını, tanınmış kadını, söz
geçiren kadınıdır. Kadınlar arasındaki propagandayı o idare eder. İstanbul’ da, çeşit çeşit
inanç, türlü türlü çatışma vardır. Özellikle manda taraftarları memeketi bir başka yabancı
devletin varisliği altına koymak isteyenler çok çalışıyorlar. Bir gün, İzmir’ e Yunanlıların
çıktığı haberi gelir. Ayşe’ nin kocası, küçük oğlunu, bir çok suçsuz insanla birlikte
süngülemişler, delik deşik etmişlerdir. Ayşe, kalkar İstanbul’ a, Peyami’ lere gelir.
Günün birinde, Sultanahmet Meydanı’ nda büyük bir miting yapılır. Mitinge kadın,
erkek gelenler çoğunluğu asıl İstanbul’ un arka mahallelileridir. Minarelerin arasına çok
büyük, siyah bayraklar açılmıştır. Orada halk, memleket kurtuluncaya kadar dövüşmeye
sanki ant içmeye gelmiştir.
İşte bu büyük toplantıdan sonra İhsan’ la Cemal Anadolu’ ya geçerler. Şiddetli bir tifo
geçirdikten sonra Peyami’ yle Ayşe de, bir kağnıya atlayıp Kandıra köylerinde İhsan’ a
kavuşurlar. Bir çete kurmuşlardır. Milli harekete karşı koymak iseyen köyleri yola getirirler.
Peyami’ yi, dil bilgisinden yararlanmak üzere, mütercim olarak milli müdafaya verirler.
Ankara’ ya gelir. Ayşe hemşire olmuş, Eskişehir’ e gitmiştir. İhsan, sessiz ve çelikten bir
insan gibi, yorulmak bilmeden didinir, çalışır. Hepsi Ayşe’ nin İzmir kızının peşinde, İzmir
yolunda ölmeye söz vermişlerdir. Peyami birçok uğraşmadan sonra kendini İhsan’ ın
komutası altındaki birliğe verdirir. İhsan, bir akşam Peyami’ yi, Ayşe’ yi nasıl yana yana
sevdiğini anlatır. İkinci İnönü Savaşı’ nda, alayının başında, başını kurşunlara uzatarak
ölümü beklemiştir. Metristepe’ de göğsünden bir kurşun yiyerek bayıldığı an herşeyin
bittiğine hükmetmiştir. Çok kan kaybetmiştir. Hastanede yer olmadığı için İhsan’ ı bir otelde,
küçük bir odaya yatırırlar. Ayşe sabahları gelir, yarasını tımar eder, çarşaflarını değiştirir,
derecesini alırdı. İhsan öğleye kadar hep bu an, yaşamakla vakit geçirir. Br akşam,
Ayşe’yle, İzmir’ e gidecekleri günü konuşurlar. İzmir’ e ilk giren kendisi olmak şartıyla Ayşe’
den kendisiyle evlenmesini ister. Ayşe bu sözü vermeden mantosunu kapar, kaçmaya
çalışırdı. İhsan yarasını açarak intihara teşebbüs edince, ister istemez geri döner.
Tesadüfler İhsan’ a fena bir oyun oynar. Ankara’ ya gönderilir. Orada, İhsan’ ın
isteğine aykırı olarak, bir amca kızının onunla evlendirmeye kalkarlar. İhsan bunu kabul
etmez ama dönüşte, trene binerken amcasının kızına, onu öperek veda eder. İşte küçük
tesadüf burada da kendini gösterir. Ayşe bu sahneyi görmüştür. İzmir’ in kızı o günden
sonra İzmir’ den başka hiç bir şey düşünmez. İhsan’ da yırtıcı bir savaş başlamıştır.
Dışından düşmanla savaşıyor. İçinden kendi kendisiyle. İhsan bir taarruz sırasında,
tırmandığı tepenin en yüksek noktasında bir makinalı ateşiyle vurulur, Peyami’ nin kolları
arasında ölür. Hemşire Ayşe de bu taarruzda vurulanlar arasındadır. Peyami, bir sedye
içinde bir asker kaputu altında onu bulur. Hemşire gömleği kana bulanmıştır. Sol kaşının
üstünde bir yara almıştır. Ayşe’ nin şehit oluşu hazindir. Sıhhiye bölüğünde çalışırken
komutanın şehit düştüğü haberi gelir. Bunu duyar duymaz fırlar, ileri, en ileri hatta kadar
koşar, yakalayamazlar. Bir top mermisinin parça isabetiyle, işte bu sırada vurulur.
Peyami Ayşe’ yi de, İhsan’ ı da Gökçepınar’ da yan yana gömdürür. Niyeti İzmir’ e en
önce girip, bunu Gökçepınar’ da yatan Ayşe’ ya anlatmaktır. Çünkü Peyami’ ye göre Ayşe
hiç kimseyi sevmemiştir. Onun seveceği insan, İzmir’ e ilk girecek olan insandır.
Peyami’ nin hatıra defteri burada biter. Ameliyattan sonra, Cebeci Hastanesi’ nin iki
doktoru bu konuda konuşurlar. Yedek subay Peyami’ nin kağıtları incelenmiştir. Ne İhsan
isminde alay komutanı bulunmuştur, ne de Ayşe adında hemşire, Peyami’ nin akrabası da
bulunmamıştır. Bunun üzerine iki doktor, hatıra defterindeki olayların, kafasına kurşun
girmesinden ileri gelme hayaller olduğuna karar verirler.

3. Kitabın Ana Fikri: Çoğu insanlar hayallerle yaşarlar, bunların bazıları kendisini hayallerin
bir parçası olarak görür ve bu doğrultuda gider. Hayallerle yaşamak iyidir ama hayatının
bütününü bağdaştırmamalıdır.

4. Kitap Hakkında Şahsi Görüşler: Kitap sürükleyicidir. İnsanın yaşadığının farkına


varmasını sağlayıcı bir yanı vardır.

5. Kitabın Yazarı Hakkında Kısa Bilgi: 1884 yılında İstanbul’ da doğan Halide Edip ADIVAR,
Mehmet Edip Bey’ in kızıdır. Bir süre özel eğitimle çalıştıktan sonra Amerikan Kız Kolejinde
okudu. Önce eski Galatasaray Lisesi müdürlerinden, matematikci Salih Zeki Bey’ le
evlendiğ için ilk yazıları Halide Salih imzasıyla yayınlandı. Sonra kocası öldü, ikinci defa
doktor Adnan Adıvar’ la evlendi, 1908’ den sonra ilk yazıları yayınlanmaya başladı. O
zaman pek beğenilen nesir halinde şiirler ve hikayelerde ‘’ Ken’ an Çobanları’’ adında ilk
opera librettosunu yazmıştı. Mütarekeden sonra Anadolu’ ya geçerek İstiklal Savaşı’ na
katıldı. Halide Onbaşı, diye anılarak rütbe aldı. Çavuş ve başçavuşluğu yükseldi. 1926-
1929 yılları arasında yurt dışında yaşadı. Amerika’ yı dolaştı. İngiltere’ de kaldı. Türkiye
hakkında konferanslar verdi. Memlekete döndükten sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat
Fakültesi’ ne İngiliz Edebiyat profesörü oldu. Eserlerinden bir kaçı filmide çekilmiştir.
İstanbul’ da vefat etmiştir.

Hazırlayan :Mehmet UYSAL


5130
23ncü Kısım

You might also like