Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 23

Siyaset - Yargý - Medya Hedef Gösterdi!

Adalet Bakaný Cemil Çiçek:

“Bu Türk Milletini Arkadan


Hançerlemektir”
...Ve
Hrant Dink

L D Ü !
Ü R Ü
Ö L D
Saddam’ýn Ýdamýný Protesto Eden
Gönüldaþlarýmýza e M e s a j
iz
Tutuklamalar D er g i m
n
Devam Ediyor! BA
A S ’d a
2 BARAN
BARAN’dan... Kâim ve Dâim
Üçüncü sayýmýza girerken, geliþen
hadiseler herkesin malûmu...
BAAS’dan Dergimize
Ýnanýyoruz ki Baran’a; Irak Devlet
Baþkaný Saddam Hüseyin aleyhine
estirilen menfi havayý bertaraf
Tebrik
etmiþtir. Irak Devlet Baþkaný Saddam geniþ bir yanký bulan haberleri kendi evinde görüþerek direniþin bitmesi
Ýlk iki sayýya gösterilen teveccüh- Hüseyin’in þehid edilmesinin ardýn- internet sitelerinde yayýnlayacaðýný için anlaþma teklif etmesiyle su
den dolayý okuyucularýmýza teþekkür dan gönüldaþlarýmýzýn yaptýðý gös- bildirdi. yüzüne çýkmýþtý. Ýsminden ve
ediyoruz. teri ve dergimizin konu ile ilgili www.albasrah.net sitesi’nden geçmiþinden dolayý Baas’ý Ýslâm
Þehid Saddam Hüseyin’e ileri geri haberlerini, dünya basýnýndan takib gelen BAAS’ýn Mesajý þöyle: dýþý bir unsur olarak kamuoyuna
lâf edenler þunu iyi anlamalýdýrlar ki; eden Baas, dergimize bir tebrik "Kardeþlerin duruþundan lanse etmeye çalýþan iþgalci ve iþbir-
Irak Devlet Baþkaný, ‘þehitliði’ filân mesajý yollayarak memnuniyetini dolayý teþekkür ederiz. Allah likçi propagandanýn artýk halkýmýz
ifade etti.. Teala duruþunuzu mübarek kýl- tarafýndan ‘yenmediði’ aþikar...
bir kenara, Ehl-i Sünnet inancýna
Dergimize mail yoluyla ulaþan sýn. Ýnþaallah sitemizde bu Irak’da Yahudi-Siyonist iþgal-
göre: Dini dýþtan yýkmaya çalýþan,
mesajda; Þehid Saddam’ýn idamýný haberleri yakýnda yayýnlaya- cilere karþý verilen kurtuluþ savaþýn-
diðeri de içten yýkmaya çalýþan -ehl-i
protesto eden ve dünya basýnýnda caðýz." da “biz de varýz” diyebilmek için
bid’at- KÜFRÜN saldýrýsýna uðramýþ yayýn hayatýna baþlayan Baran,
ve onlar tarafýndan katledilmiþ büyük Bilindiði üzere BAAS Irak
direniþini baþýndan beri iþgalcilerin buradaki iþbirlikçileri ile
bir mazlûmdur!. mücadele ederken hiçbir zaman geri
Ardýndan söylenen menfî þeyleri de örgütleyen en önemli unsur-
dur. adým atmayacaktýr. Oradaki direniþe
hesab edersek, öbür dünyada bu yan gözle bakan ve oturduðu yerden
Bu hakikat buradaki iþbir-
“mazlûmluk” bir Müslümana yeter! ahkâm kesen ‘tavuklar’ bunu unut-
likçi ve hainler tarafýndan
* masýnlar.
epey bir müddet karartýlmaya
Siyaset-Yargý-Medya’nýn bir nevi Bundan sonra da direniþ grup-
çalýþýlsa da Amerikan eski
“hedef göstermesi” neticesinde Savunma Bakaný Rumsfeld’in larýndan gelecek haberleri görev
öldürülen Ermeni gazeteci Hýrant defalarca Saddam’la ceza- þuuruyla okuyucularýmýzla paylaþ-
Dink geçen haftanýn gündemiydi. maya devam edeceðiz!
Hýrant Dink öldürüldükten sonra,
hedef gösteren bu “üç sacayaðý”,
sanki hedef gösteren kendileri
deðilmiþ gibi ‘timsah gözyaþlarý’ dök-
“60-70 Mesaj çekerek Dergimizin çýkýþýný tüm tanýdýklarýma haber verdim”
meye baþladý. Örnek Okuyucu: Dergimiz “Baran”ý bir gazete ilaný vasýtasýyla aldým, okudum. Çok
Böylesine iletiþim imkanlarýnýn bol- önemli bir boþluðu doldurduðunuzu düþünüyorum. Sizleri tebrik ediyo-
Kapaktan verdiðimiz bu hadisenin luðu içinde, tanýtým ve duyuru sorun-
detaylarý iç sayfalarýmýzda. larý yaþamak gerçekten anlaþýlýr þey rum. Yine gazete ve televizyon reklamlarýnýzý görünce ben ne yapabilirim
* deðil.. Ýþte Ýzmir’den yazan bir okuyu- diye düþündüm. Hemen tüm tanýdýklarýma cep telefonumdan kýsa mesaj
Yayýnýmýz Irak direniþi içinde aksi cumuz buna güzel bir misâl ve tüm çekmeye karar verdim. Yaklaþýk 60-70 msj. çektim. Dergimizden tüm
seda buldu; direniþin en önemli okuycularýmýza örnek olmasý gereken tanýdýklarýmý haberdar ettim. Daha sonra da takip ederek alýp almadýklarýný
davranýþýný tebrik ediyoruruz “Dergi ve nasýl bulduklarýný sordum. Þimdilik elimden bu geldi. Ýnþallah daha çok
unsurlarýndan olan, halen için ne yapabilirim?” diyenlere de
“BAASÇILAR” diye nitelenen þeyler yapabilecek imkanlara kavuþurum. Allah yar ve yardýmcýmýz olsun.
örnek olmasý gereken bir davranýþ ve Ýzmir- Burak Kocayiðit
Saddam’ýn açtýðý antiemperyalist okuyucu duyarlýlýðý.
mücadele çizgisinde savaþan
direniþçilerden dergimize gelen
SÝZDEN GELENLER
mesajý sizlerle paylaþýyoruz. Çizgi Dili Yavuz Arslan
* ‘Ýsmimiz misal aleminde VAHAR imiþ.
Dergimiz Baran Müslümanlarýn ve Doktor söyledi. Roma’ya karþý direnen
bütün antiemperyalist unsurlarýn KIRKINCI SAVAÞÇI imiþ Vahar.
hissiyatýna tercüman olma gayesiyle, Lugatlerde yokmuþ bu kelime.
dini içten ve dýþtan yýkmaya çalýþan Kumandan TÝLKÝ GÜNLÜÐÜnde
küfür cephesine karþý mücadelesi, VAHR'IN IÞIK olduðunu söyler.
çýtayý yükselterek, yeni katýlýmlarla, Bu biz deðiliz tabi.
tavizsiz sürecektir! Ýsmiyle müsemma olamadýktan sonra bir
Bu topraklar bizim! Bu topraklarý insan. isminin hakikatine malik deðildir. Bu
bir avuç iþgalciye býrakma niyetinde baðlamda biz ismi güzel, fakat layýk ola-
deðiliz! mayanlardan olarak sýradan çoðullarýz.
Kaim ve daim olun!.. Saygýlarýmla...
Cihangir Þehsuvar (Mail)
**
OKUYUCULARIMIZIN S.A
DÝKKATÝNE Deðerli gönüldaþlarým, dergninin çýk-
masýnda emeði geçen tüm kardeþlerime
Bulunduklarý bölgelerdeki teþekkür ederim. Gerçekten güzel bir dergi.
Yay-Sat bayilerinde dergi Bayiden beþ tanesini de aldým ve bir solukta
bulamayanlar, Bayi no’sunu okudum. Fikir ve mana kirliliðinin yaþandýðý
bize bildirdiklerinde dikkate günümüzde ehli küfrün belini kýrmaya
namzet bir dergi. Tüm gücümle desteklediði-
alýnacak ve bulunduklarý
mi ifade etmeliyim. Hem okuyup hem de
bölgede, Baran’a ulaþmalarý
okutma mecburiyetinde olduðumun bilinciyle
daha kolay olacaktýr. tek yolun Ýslâm’da Büyük Doðu olduðu
Okuyucularýmýzýn bu konuya kanaatindeyim.
hassasiyet göstermelerini
bekliyoruz. Hakkari Yüksekova’dan Muallim
BARAN kardeþiniz…
BARAN 3

Gündeme Bakýþ Hedefini Bulan Protesto


Þükrü Sak Gönüldaþlarýn, 5 Ocak Cuma günü -Bandýrma
Ýsyaný’nýn baþlamasýnýn 7. yýldönümü- Ýran
Kendi tarih ve kimliðinden zorla ‘koparýlmýþ’ Türkiye çok Konsolosluðu önünde Irak Devlet Baþkaný
hassas dengeler üzerinde duruyor... Saddam Hüseyin’in idamýný protesto etmeleri
Ermeni gazeteci Hrant Dink’in uðradýðý silahlý saldýrý sonu- sonrasý geliþen hadiseler, protestonun hedefi bul-
cu öldürülmesi ve bunun etrafýnda geliþen olaylar siyasetin, duðunu ortaya koydu.
yargýnýn ve medyanýn “mürâi çehresi”ni bir kere daha gözler Protestonun mekâný niçin ABD kon-
önüne serdi. solosluðu deðil, Þiilerin yoðun bulunduðu
“Mürai”; Ýki yüzlü, keyfî, adamýna göre... mekânlar deðil de, Ýran Konsolosluðu?
Ýnsanlarýn kanlarý ve canlarý üzerinden politika yapan bu Sürece kýsa bir bakýþ atalým: Saddam
‘siyasî iradenin’ bu olaydaki sorumluluðu çok açýk... Hüseyin’i Þiilere idam ettirerek sevinç çýðlýðý
Kendilerinin doðurduðu veya oluþmasýna zemin hazýrladýðý attýran ABD, onun celladý Mukteda Sadr’ýn da
bu tür sonuçlar ortaya çýktýðýnda hemen ‘timsah gözyaþlarý’ ipini çekmiþ, Baðdat’ta yapacaðý operasyonlarda
dökmeye baþlamalarý da bu yüzden!
peþmergeleri kullanacaðýný ilan etmiþtir. ABD ile
ayný safta idama sevinmesine raðmen Erbil
Özellikle Adalet Bakaný’nýn, bundan daha bir kaç ay evvel
þehrinde Ýran’ýn baþýna -iþbirlikçi kürtler tarafýn-
‘Ermeni konferansý’ dolayýsýyla söylediði;
dan- çuval geçirilmesi de cabasý... Nükleer prog-
“Arkamýzdan hançerleniyoruz!” sözü, böylesine tarihi ve
ramý dolayýsýyla ABD’ye diklenen Ýran, “çuval”
kültürel hassasiyetleri olan bir toplumda söylendiði zaman, olayýna niçin sessiz kalmýþtýr? Her Cuma sonrasý
bunun “azmettirmek” mânâsýna geldiði hemen anlaþýlýr!. devlet eliyle “Büyük Þeytanlarý”na lanet okuyan
Benzer veya ayný olaylar karþýsýnda, siyasetin, yargýnýn ve Ýran niçin telin mitingleri tertiplememiþtir?
medyanýn, birbirinden çok farklý, hiçbir kanun ve kural tanýmaz ABD Dýþiþleri Bakaný Rice’ýn Ýran’a müda-
‘adamýna göre’ tavrý, bu hadiselerin tetikleyicisi olmuþtur. hale için müttefik olarak PKK’yý Türkiye’nin 1-Ýslâm âleminin artýk tamamen tiksintiyle
Sýrayla bakalým; Hrant Dink’in öldürülmesi üzerine; yanýnda zikretmesi ve Tayyip’in ABD’ye vaveylâ yaklaþtýðý Þiilere karþý bir “operet savaþý” ter-
“Hepimiz Hrantýz, Kurþun Türkiye’ye sýkýlmýþtýr, Katil vatan etmesi... tipleyerek Ýran’ý -devrim zamanýndaki-eski
haini, Hrant Dink Türkiye’dir’ gibi manþetler atan medya, (- Protestoya dönersek; Türkiye’de keyfî itibarýna kavuþturmak ve tekrar kullanýþlý hale
ki bu da baþka bir sahtekârlýk, Hrant Türkiye deðildir!) bundan hukukun teamül haline gelmesi bir yana, daha getirmek.
çok kýsa bir süre önce resmî Ermeni tezleri doðrultusunda önce benzerine rastlanmamýþ þekilde 4 gönül- 2-Bu gaye gerçekleþmez ise, “tetikçiyi gerçek-
önüne geleni hedef gösteriyordu. Hem de çarþaf çarþaf... Hatta daþýmýzýn tutuklanmasýndan sonra savcýlýk, ten temizlemek.”
bu gazetelerden bir tanesinin birgün önceki manþeti; “Rambo serbest býrakýlan 4 kiþi için itiraz etti ve iki gönül- “Bu iddialarýnýz tamamen safsatadýr ve reel
Asala Militaný Gibi”. Bu baþlýk altýnda, birþeyleri “kaþýmaya” daþ daha tutuklandý. Cumali Dalmýþ ve Ömer durumla alaksý yoktur!” diyecek olanlar için
çalýþýyordu. Kama... tekrar protestoya dönerek gayet “reel” bir soru
Siyasetin tavrý o, medyanýn tavrý bu. Peki yargý?.. Demek ki 8 kiþinin bu protestosu, dýþ bakýþ soralým:
Hrant Dink, mahkemelerde bir öyle bir böyle itibariyle Türkiye ile alakalý görünmese de bi- Ýþgal medyasýnýn ABD’den para karþýlýðý
süründürülürken, gazetesinin önünde; “ya sev ya terk et, bir rilerinin damarýna dokunmuþ örgüt üyesi haber yaptýðýný kimse inkâr edemez. Yani Ýþgal
gece ansýzýn gelebiliriz!” sloganlarý atýlýrken sesi soluðu çýk- muamelesi çekecek kadar da tedirgin etmiþtir. medyasý, ABD aleyhine yayýn yapmasý hiç de
madý yargýnýn da... Halbu ki ayný yargý, Ýran Konsolosluðu Eylem göstermiþtir ki, Ýslam âleminin en “reel” deðildir.
önünde Saddam Hüseyin’in idamýný protesto eden -yani en büyük fitnesi Ýran’ý protesto etmek aslýnda Bugüne kadar irticaî olarak deðerlendirdikleri
tabii demokratik ve yasal hakkýný kullanan- sekiz Ýbdacýyý ABD’yi protesto etmektir. her vakada Ýran’ý çamura sokan medya, niçin
tutuklayýp cezaevine koymakta inanýlmaz bir sürat göstermiþti. Þiilerin her devrin haini oluþu Saddam vesile- konsolosluk gösterisindeki bayrak yakma
“Arkamýzdan hançerleniyoruz” diye baðýran siyasetçinin siyle tekrar gündeme gelmiþtir ki, artýk ABD için teþebbüsünü, “Ýran Ýslam Cumhuriyeti’nin
bunu temizlemenin tek yolu vardýr: Ýran’la bayraðý yakýlmak istendi” þeklinde haber
bu sözlerini iþiten “aþýrý hassasiyetlere” sahip birinin bunu
savaþ... yaptý?
yapmýþ olduðu anlaþýlýrsa veya meydana çýkarsa, Adalet
Bu noktada Saddam için “tetikçinin sonu Bu noktada rejimin pozisyonu þudur:
Bakaný, “suça azmettirmekten” yargýlanacak mý?
budur.” diye göbek atan þiilerin asýl gerçek tetikçi Aðlasa da çýldýrsa da, Rice’nin açýklamalarýn-
Veya “yargýnýn” bu protestolara niye seyirci kaldýðý sorul- oluþu da meydana çýkýyor. ABD, gerçek yüzü
sa?. Ýbdacýlara yapýldýðý gibi; evleri ve iþ yerleri basýlarak; dan sonra PKK ile omuz omuza Ýran’a karþý ABD
ortaya çýkan asýl tetikçisinin infazýna karar ver- safýnda savaþamak ve bu sefer hedef Ýran olmak
aranacaklar mý? mek veya bu söylemde bulunmakla iki ihtimali üzere yeni bir tezkereyi gündeme getiremek.
AB’ye karþý olan odaklarýn ‘dayatmasýyla’ tribünlere hedefliyor:
oynayýp ileri geri konuþmak? Sonra sýrtýný “AB” ve buradaki
“AB taraflarýna” dayayýp, milletin tarihten gelen hassasiyetleri-
ni kaþýmak? Bu ‘mürailik’den baþka ne ile açýklanabilir...
Bu siyasi otorite herkese karþý bunu yapýyor... Yani herkesi
birbirine karþý kullanýyor... Sonra da ‘timsah gözyaþý’...
Saddam’ýn Ýdamýný Protesto Eden
*
Herþeyin bir birine pamuk ipliði ile baðlýymýþ gibi çok has-
sas dengeler üzerinde durduðu Türkiye’de, iç ve dýþ geliþmeler
Gönüldaþlarýmýza Tutuklamalar
karþýsýnda ‘doðru bir tavýr’ almak isteyenler önce þunu anla-
malýdýrlar; Bu siyasi iradeden hiçbir konuda þahsiyetli bir tavýr
beklenemez!
Devam Ediyor!
O yüzden hergün biraz daha ‘gerginleþen’ iç ve dýþ þartlar- Irak Devlet Baþkaný - “Kýzýna söyle Aydýn’ý - “Ne iki güne bir geliyor-
da ‘fotoðrafýn bütününü’ görmek daha bir önem kazanýyor! Saddam Hüseyin’in idamýný doðru yola çeksin, yoksa sunuz” diyerek süpürgeyle
Böylesine bir mürailikle iþi götürebileceðini sanan siyasî protesto eden gönül- kýzýný da alýrýz!” diye tehdit onlarý kovalýyor, giderlerken
otoriteden kimse birþey beklemesin; Ne Kerkük’te, Ne Ermeni daþlarýmýzýn dört tanesi daha ediliyor. Aldýklarý karþýlýk: yine tehdit ve tacizler sürüyor:
sorununda, ne Kürt meselesinde, Ne Kýbrýs konusunda, Ne de önce tutuklanmýþ, dört gönül- - “Benim oðlum on iki -“Bak seni de tutuklarýz” diye
Irak’da... Bu hadisenin ‘Kerkük’le alakâlandýrýlmaya çalýþýl- daþýmýz ise mahkemece serbest yýldýr içerde. Kýzým da bu dayýlanýyorlar... Aldýklarý
masý da boþuna bir gayret! býrakmýþtý. yola feda olsun!” cevap:
Ortalama bir bakýþla; Daha sonra geçen sayýmýz- Ardýndan Aydýn Alkan’ýn - “Beni tutuklayacak olan
“Birileri bir þeyler yapmak istiyor, birþeyler yapmaya da da belirttiðimiz gibi, kayýnbiraderinin evini basan daha anansýnýn karnýndan
çalýþýyor...” olabilir. mahkemenin býraktýðý dört polis orada da, gördüðü doðmadý!”
Fakat bu ‘birþeyler yapma isteði ve düþüncesi’ önüne gönüldaþýmýz için de tekrar dergiler üzerine, tehdit ve ta- Evlere ve iþyerlerine bu
uzatýlan kaðýtlarý imzalamaya pek benzemez! tutuklama kararý çýkartýlmýþtý. cizlerini sürdürmeye devam türlü baskýn ve tacizlerle
Þahsiyetli, baðýmsýz ve kendi ‘milli politikalarýný’ oluþtu- Bu olaylardan sonra, gönül- ediyor: yapýlan “tehdit ve tacizkâr”
ramamýþ bir yapýlanma için bunlar zor iþler. daþlarýmýzýn ev ve iþyerleri -“Siz de taraftar mýsýnýz”, konuþmalar... Evin içinde yaþlý,
“Þahsiyetli dýþ politika” dendiðinde sýrýtan ve bunu Türkiye basýlarak aramalar yapýlýyor ve “kendisi gelirse iyi olur yoksa çoluk çocuk olmasýna aldýr-
için adeta bir “lüks” gibi gören sömürgeci aydýn kafasý bu yakýnlarý taciz ediliyor.. yakalayana kadar geleceðiz!”... madan yapýlan bu tür baskýn-
dinamik ve hýzlý süreci anlamakta ve anlamlandýrmakta bir Evleri basýlan gönül- Ayný gün, Kayýnvalidesinin lar?.. Bütün bunlar;
hayli zorlanacak. daþlarýmýzýn yakýnlarýyla evini de basan polis orayý da “Saddam’ýn idamýný protesto!”
“Devlet hassasiyeti ve devlet geleneði dendiðinde; bunu bir görüþen Baran Muhabirinin arýyor ve ayný tehdit ve taciz- eden gönüldaþlarýmýzýn tutuk-
mütefekkiri (Salih Mirzabeyoðlu) zindana atýp idama mahkûm aktardýðýna göre: lerine devam ediyo; “Bulana lanma çabasý...
etmek olarak gören ve anlayan “baþlarýn” baþý bu defa gerçek-
Evi basýlan Kaide Dergisi kadar geleceðiz, bizden kaça- “Tem çalýþýyor”... Kim
ten zorda gibi görünüyor...
Sahibi ve Yazý iþleri Müdürü maz” adýna? Ne için?..
Aydýn Alkan’ýn kayýnvalidesi: Aldýklarý cevap:
4 BARAN

Adamýna Göre Hukuk Adil Doðru

Hani kýytýrýk olaylarda dahi yapýlan açýklamalarda olayý “derinlemesine” araþtýran ve faillerin tüm
baðlantýlarýný inceleyen, Danýþtay baskýnýnda 80 yaþýnda bir samimi Müslümaný pijamalarýyla
emniyete ve oradan adliyeye getiren kudretli emniyet birimleri ve savcýlýklar yukarýda saydýðýmýz
zevat ve hassaten Adalet Bakaný’nýn konuþmalarýndan ve tavrýndan etkilenip etkilenmediðini, bu
ruh haliyle eylemi gerçekleþtirip gerçekleþtirmediðini soruþturma sýrasýnda soracak mý faile? Ve
fail Adalet Bakanýndan etkilendiðini söylerse bu emniyet ifadelerine yansýyacak mý?
Bir failin eylem günlüðü… bu yalanlarý söyleyenleri ikna edin.’ ni, bu ruh haliyle eylemi gerçek-
Fail, büyük Türkçü ve Türk Dolayýsýyla bu, Türk milletini leþtirip gerçekleþtirmediðini soruþtur-
Milletinin yýlmaz savunucularýný din- arkadan hançerlemektir” ma sýrasýnda soracak mý faile? Ve fail
lemekte. Gazete, radyo ve televizyon- Bu ifadelerin sahibi, Adalet Adalet Bakanýndan etkilendiðini
larda aylardýr süren provokasyonlarla Bakaný Cemil Çiçek. söylerse bu emniyet ifadelerine yan-
iyice bilenmekte… Tertiplenecek olan “Ermeni kon- sýyacak mý?
“www.atsizcilar.com”un düzenli feransý” için ediyor bu laflarý. Sayýn Savcýlarýmýz, bir inceleme
yazarlarýndan biri de Emekli Ýdare Mahkemesi yürütmeyi dur- (!) ve soruþturma (!) açacaklar mý?
Korgeneral Ýzzettin Ýyigün... Fail gün- durma kararý veriyor, bu defa 180 Açabilecekler mi?
lük olarak bu siteyi ziyaret ediyor. derece çark eden yine Adalet Bakaný. Soruþturma açýlabilirse, bence çok da gölge arabulucu olarak duruyor.
Ýþin tadýný çýkarmaya çalýþan, Ve aynen þunu söylüyor, hainlere ( ! ) methettiði ve “Terörle Mücadele Bu konudaki yeteneði sýnýrsýz. Askerin
devlet arkasýnda risksiz alanlarda ve Türk milletini arkadan Yasasý’ný boynu bükük, yakýnarak tepkisini yumuþatma konusunda
kahramanlýk yapan bir avukat… hançerleyenlere idare Mahkemesi ama çaresizliðini de belirterek ilan kývrak zekâsýný kullanarak iþ bitiriyor.
Radikal gazetesi yazarý Yýldýrým kararýný kastederek; eden Cemil Çiçek, bu resimde Geçmiþinden de aldýðý dersler sonu-
Türker’in tanýmlamasýyla; “O karar iki üniversite içindir, “Cezaevi sözü içime dokunuyor. cunda fevri, sert çýkýþlardan kaçýný-
“Yine o suratý gördük. isterlerse baþka bir üniversitede bu Burasý konukevi” dediði F tipi hücre- yor.”
Mahkeme çýkýþýnda okeyde tek taþa toplantýyý yapabilirler” lerde” tam pansiyon olarak ekmek “Namlý Dönmezer’le birlikte
kalmýþ bir kýraathane kaþarýnýn Talimat yüksek yerlerden geliyor. elden su gölden aðýrlanýr mý acaba? hazýrladýðý Ceza Ýnfaz Yasasý’yla bir
zafer ifadesiyle kameralara sýrýtý- Hedef belli…Talimatlar verilmiþ ve Böyle bir “olmaz” gerçekleþirse zamanlar toplum vicdanýnda aðýr
yordu. Daha önce de Ermeni kon- hedefler tayin ve tesbit edilmiþtir eðer sonsuz iþkence koþullarý altýnda yaralar açmýþ olan ‘tek tip elbise’
feransýnýn durdurulmasýnda baþrol artýk. Sadece medya desteði ve yaþayan insanlarýn , tecritte ölüme- konusunu ýsýtýp yeniden gündeme
üstlenmiþ o avukat, Hrant Dink’i 6 köpürtmesi kalmýþtýr. Anlý þanlý intihara sürüklenenlerin halini bir getiriyor. Mahkûmlarýn okuduklarý
ay hapse mahkûm eden mahke- medya zaten bu görevi yapacak ve nebze olsun anlayabilir mi acaba? kitaplardan duvarlarýna asacaklarý
menin kararýný savunuyor, Hrant’ý hedefi daha belirgin hale getirmek Ölüm orucunda sönüp giden hay- resimlere kadar her þeyi kapsayan bir
da Türkiye’yi terk etmeye davet için varýný yoðunu ortaya koyacaktýr. atlara ihtimaldir ki anlam verebilir o sýkýdüzen yaratma
ediyordu.” Bu avukatýn orga- Ve görev layýkýyla yerine getirilmiþtir. zaman, hatta yargýnýn hal-i pür melâ- peþinde.Hükümlülerden ‘Sessiz
nizesinde gösteriler artarak devam Bu geliþmeler sonrasý eylem line de çözümler üretebilir mi der- protesto’da bulunanlara bir yýl gecik-
ediyor. Hükümet ve polisten ses yok. zamaný gelmiþtir. Eylem için herþey siniz? meli tahliye de onun katkýlarýndan”
Öyle ya Ýbdacýlar hariç herkesin önce- hazýrdýr. Sadece tetiðe basmak Laiklik ve laik hukuk bireyi kul O yargýlanamaz ve yargýlanma-
den izin almadan toplantý ve gösteri kalmýþtýr. Ve beklenen son: olmaktan çýkarýp bir hukuk süjesi malýdýr da zaten. O büyük
yapma haklarý var. Kanun ve Anayasa Gazeteci Hrant Dink 19 Ocak yapmýþtýr. hukukçudur. Yakýnda ansiklopedilere
ile teminat altýnda bu hak. Hani günü öldürüldü… Pek yaman ve iri bir söz. girmeye hak kazanmýþ 100 ünlü Türk
bazýlarý biraz daha eþit ya…Eylem Hepimiz biliyoruz son birkaç Bu söz üzerine benim de Hrant büyüðünden birisi olmuþtur.
öncesi en mühim açýklama; Eylemin yýldýr, söyledikleri ve yazdýklarý ile Dink eylemini hedef gösteren Adalet Malatya hadisesinden dolayý
en mühim aktöründen. sürekli gündemde idi. Bakaný’nýn, Ýstiklal marþýný ezbere yazdýðý yazýlar sebebiyle Üstadýmýzý
Mecliste, önündeki kürsüyü yum- Söyledikleri ve yazdýklarý ile tâki- okuyan “o sýrada istismarýna tanýklýk Yalman suikastini azmettirmek sebe-
ruklayarak; bata uðradý. Yargýlandý. Mahkum ettiði bir kýz çocuðuna aðlýyor. Hayýr, biyle yargýlayanlar –hem de tutuklu
“Þimdi milletçe, devletçe yoðun oldu.Vs. vs. yanlýþ anlamayýn. 4 yaþýnda bir kýz olarak - kulaklarýnýz çýnlýyor mu?
çaba içindeyken bu çabalarý arkadan Devletin kucaðýnda, güvenlik güç- çocuðunun 38 dizelik bu okunaksýz Zannetmem, çünkü kalpleriniz
hançerlemek ne anlama geliyor? lerinin þemsiyesi ve korumasý altýnda, þiiri korkunç bir sirk gösterisi gibi mühürlü ve gözlerinizin kapalý olduðu
Þimdi siz, o zaman falanca ülkenin gerek bu konferans sýrasýnda ve ezbere ve el-kol-gýrtlak hareketleriyle kadar, kulaklarýnýz da saðýrdý çünkü.
parlamenterlerini nasýl ikna ede- gerekse Hrant Dink’in TCK 301.md. boðula boðula okumasý karþýsýnda Daha bitmedi…
ceksiniz? Bunlar diyecek ki ‘Siz, bizi ye muhalefetten yargýlamasýnýn dehþete kapýlarak ‘kim bu çocuða bu Ýbda-c militanlarýnýn yaptýðý
ikna etmeyin, gidin Boðaz’a bakarak devam ettiði esnada sürekli gösteriler iþkenceyi reva gören münasebetsiz’ eylemlerden dolayý Ýbda Mimarý
yapýldý. Bu gösterileri önlemek þöyle diye haykýracaðýna o bebeðin yan- Salih Mirzabeyoðlu’nu mes’ul tutarak
dursun teþvik etti siyasi iktidar. sýladýðý duygu hallerinden” et- idam cezasý verenler, sizlerin de
Bugünkü siyasi iktidar Hýrant kilenerek aðlamasý gibi gözlerim kulaklarý çýnlasýn.
Dink’i Adalet Bakaný vasýtasýyla yaþardý doðrusu. Eylemlerle ilgili tek bir fiili irtibat
hedef göstermiþtir. Ýþte önünüzde fýrsat… olmadan, doðrudan temas bulun-
Medya günlerce ve aylarca yaptýðý Görelim hukukunuzu, hukukçu- madan, olsa olsa mantýðý ile dava
yayýnlarla destek oldu cinayete, zemin luðunuzu. açanlar ve mahkum edenler bekli-
hazýrladý. Yardým ve yataklýk yaptý. Birey, kul, pis kan, asil kan vs. yoruz büyük hukukçuluðunuzu…
Hani kýytýrýk olaylarda dahi tam da gösterme zamaný.
yapýlan açýklamalarda olayý “derin- Bu içi boþ tekerlemelerin
lemesine” araþtýran ve faillerin tüm içini doldurma zamaný…
baðlantýlarýný inceleyen, Danýþtay Ama kimse hakkýnda
baskýnýnda 80 yaþýnda bir samimi soruþturma açamaz sayýn
Müslümaný pijamalarýyla emniyete ve Savcýlar, çünkü o sýradan
oradan adliyeye getiren kudretli bir vatandaþ ve samimi bir
emniyet birimleri ve savcýlýklar Müslüman Anadolu ferdi
yukarýda saydýðýmýz zevat ve hassaten deðildir. O balkondakiler-
Adalet Bakaný’nýn konuþmalarýndan dendir. Çünkü o;
ve tavrýndan etkilenip etkilenmediði- “AKP’yle ordu arasýn-
BARAN 5
Irak’ýn iþgali öncesi AKP iktidarýnýn
HUKUK temsilcileri olarak Ali Babacan ve
Yaþar Yakýþ’ýn Amerika ziyaretlerini
hatýrladým. Ve ülke topraklarýnýn

Uluslararasý Hukuk Palavrasý iþgalcilerce kullandýrýlmasý ve kardeþ


Irak’ýn iþgali için Amerikan yöne-
timine 138 milyar Dolarlýk bir fatura
Av. Hasan Ölçer konuluþunu hatýrlatýrým. Demek ki
mantýk ayný. Deðiþen bir þey yok.
Uluslararasý hukuk gibi uluslararasý toplum palavralarý ile gayelerini gerçekleþtirmek Bastýr parayý, dilediðini yap.
isteyen sömürgeci güçler bu þekilde içeride de iþbirlikçi ve hain yöneticilere de mazlum Musul-Kerkük meselesinin son
dönemki serencamý böyle.
ve kandýrýlmýþ halka karþý kullanabilecekleri bir malzeme vermiþ oluyorlar. Ýþbirlikçi ve
Önce iþgal edeceksiniz ve daha
hain iktidarlar aslýnda haktan ve hukuktan yana olduklarýný, ancak Uluslararasý hukukun sonra lehinize karar çýkacaðý
gereklerini yerine getirmek mecburiyetinde olduklarýný tekrarlayýp dururlar. Yoksa Allah muhakkak olan bir kuruluþa mese-
muhafaza uluslararasý toplum tarafýndan dýþlanma tehlikesi kapýmýzdadýr. lenin taþýnmasýný saðlayacaksýnýz.
Bunun adýna da uluslararasý hukuk ve
Hukuk; gücü emrine almaktýr. Güç edilmesinin uygun olduðunu ve bu bilecek olan þirketlerden veya þahýs-
meþruiyet diyeceksiniz.
ve güçlü dahil her þeye, herkese hük- hakemin de Cemiyet-i Akvam olabile- lardan, teþkil edilecek olan muavin
Birleþmiþ milletlerin, kuruluþun-
metmektir. ceðini söylemiþti. Ve dediði gibi de þirketlerden saðlanan gelirlerin
dan bugüne kadar sürekli hakim ve
Gücün emrine girmek hiç deðildir. oldu. %10’unu Türkiye Hükûmeti'ne ödeye-
emperyal devletlerin istedikleri gibi
Gücün emrine girdiðinde, hukuk Ýngiliz temsilcilerinden Tyrrell ile cektir.
kararlar çýkardýklarý bir arenadan
deðil, o zaman kepazelik ve zulmü ve görüþen Ýsmet Ýnönü’nün Türkiye’nin Antlaþmanýn imza edilmesinden
baþka hüviyeti yoktur.
haksýzlýðý örten, kapatan paravana fakir bir ülke olduðunu ve Musul sonra ayný gün Ýngiltere Büyükelçisi
BM Güvenlik konseyinin beþ
hüviyetine bürünen maskaralýk ortaya petrollerinden pay istediðini ifade Sir Ronald Sharl Lýndzey ve Irak
daimi üyesinin – ABD, Rusya, Çin,
çýkar. etmesi üzerine Tyrrell, tatmin edici bir Temsilcisi Nuri Said Paþa tarafýndan
Ýngiltere, Fransa – veto hakkýnýn
Hukuk; nizam tesis edici karakteri antlaþma imzalandýðý takdirde Hâricîye Vekili Tevfik Rüþdü Bey’e
bulunduðu bir kuruluþtan mazlum
ile herkesi ve her þeyi düzenlemek ve Ýngiltere'nin Türkiye’ye her türlü yazýlan notada 14. maddeye atýfla,
devletler lehine karar çýkabilmesinin
nizama sokmak idealinde, emelinde ekonomik yardýmý yapacaðý, fakat antlaþmanýn yürürlüðe konulmasýný
imkaný var mýdýr?
ve iddiasýndadýr. Böyle olmalýdýr. barýþ antlaþmasýnýn hazýrlanmasýnda takib eden on ay zarfýnda Türkiye
Özellikle yukarýda saydýðýmýz 5
Mademki güçlü, öyleyse haklý petrol veya malî yardýmýn pazarlýk Hükûmeti sözkonusu olan yýllýk pay-
ülke ve mutlaka Amerika, Ýngiltere
anlayýþýnýn önündeki tek teminat konusu yapýlmamasý gerektiðini
ekseninde bu devletler ve bu devletler
hukuktur. Ve öyle de olmalýdýr. belirtti.
tarafýndan korunan devletler aleyhine
Kurallar hakka göre tesbit edilmeli Bu tarihten itibaren de Türkiye’nin
karar alýnabilmesi asla mümkün
ve oyun bu kurallar çerçevesinde Musul üzerinde hak iddiasýndan vaz
deðildir. Ancak mýzraðýn çuvala sýð-
oynanmalýdýr. Oyun devam ederken geçmesi þartýyla Musul petrol kay-
madýðý durumlarda, her nasýlsa alýn-
bu kurallar “konjonktür gereði !” naklarýndan veya gelirlerinden hisse
abilen kararlarýn da uygulanabilme
deðiþtirilmemelidir. verilmesi imkânlarýný araþtýrmak için
þansý yoktur. Güvenlik konseyi
Objektif, tarafsýz, herkese ayný Türk delegasyonu ile Ýngiliz petrol
tarafýndan alýnan kararlara en fazla
mesafede olmalýdýr. uzmanlarý arasýnda görüþmeler yapýl-
uymayan ülkenin Ýsrail oluþu nazara
Hukukun en önemli aleti de koy- maya baþlandý.
alýndýðýnda ne söylemek istediðimiz
duðu kaidelerin ihlali halinde Birleþmiþ Milletler “Domuzlar dik-
daha açýk bir þekilde anlaþýlýyor her-
müeyyidesi olmalý ve bu müeyyideyi tatorya” sýndan farklý bir karar çýk-
halde.
tatbik edebilmelidir. masý zaten beklenmiyordu. Ve bekle-
Uluslararasý hukuk gibi ulus-
Bu giriþ niye. Bu giriþ özellikle bu nen oldu.
lararasý toplum palavralarý ile
hafta dergimizde iþlenmekte olan Konsey 16 Aralýk 1925’de aldýðý
gayelerini gerçekleþtirmek isteyen
Kerkük konusundaki görüþlerimizi nihai kararla Türkiye ile Irak arasýnda-
sömürgeci güçler bu þekilde içeride de
açýklamak için. ki sýnýrýn bugünkü sýnýrlar olarak tes- larýný sermayeye tahvil etmek isterse
iþbirlikçi ve hain yöneticilere de
Önce kýsaca Musul-Kerkük mese- bit ve tesciline karar veriyordu. Irak Hükûmeti’ne bu talebini bildire-
mazlum ve kandýrýlmýþ halka karþý
lesinin tarihi seyrine bir göz atalým: Bu geliþmeler sonrasý 5 Haziran cek ve Irak Hükûmeti bu ihbar üzerine
kullanabilecekleri bir malzeme vermiþ
Ýngilizler, Musul vilayeti ve buna 1926 tarihinde Ankara anlaþmasý otuz gün içinde o madde hükmünün
oluyorlar. Ýþbirlikçi ve hain iktidarlar
baðlý sancaklar olan Musul, Kerkük imzalandý. Anlaþmanýn 14. maddesi tamamýyla yerine getirilmesi için
aslýnda haktan ve hukuktan yana
ve Süleymaniye’nin hukuki durumu dikkate deðer: Türkiye Hükûmeti’ne 500 bin Ýngiliz
olduklarýný, ancak Uluslararasý
konusundaki çabalarýna dikkat çek- Madde 14: Her iki ülke arasýnda Lirasý ödeyecektir.
hukukun gereklerini yerine getirmek
mek gerekir. I. Dünya savaþýnda ortak çýkarlar sahasýný geniþletmek Zannediyorum 1950 ya da 1951
mecburiyetinde olduklarýný tekrarlayýp
Ýngilizler tarafýndan Ýþgal edildi. Daha maksadýyla, Irak Hükûmeti bu antlaþ- yýlýnda Türk hükümeti mezkur
dururlar. Yoksa Allah muhafaza ulus-
sonra iki ülke arasýnda görüþmeler manýn yürürlüðe konulmasý gününden 500.000 ingiliz lirasýna tekabül eden
lararasý toplum tarafýndan dýþlanma
baþladý. Müzakereler uzayýnca Lord itibaren 25 sene müddetle, 14 Mart toplu parayý almak suretiyle anlaþ-
tehlikesi kapýmýzdadýr.
Curzon, Musul meselesinin tartýþ- 1925 tarihli Ýmtiyaz madan doðan tüm alacaklarýný alarak
Tam baðýmsýz ve baðýmsýzlýkçý
malarla fazla sürüncemede kalacaðý, Mukavelenamesi’nin 30.maddesi hadiseyi nihayete erdirmiþ idi.
olamayan, iktidara tayin suretiyle
meselenin biran önce çözüme kavuþ- mucebince “Turkýsh Petroleum Bu anlaþma ve müzakereleri
gelenlerin baþka bir tavýr içerisinde
masý için bir hakeme havale Kumpanyasý”ndan, petrol ihraç ede- yeniden incelerken ister istemez
olmalarýný beklemek biraz saflýk olur.

“ABD-Ýran Gerginliði Danýþýklý Dövüþ mü?”


on günlerde “Ýran gerginliði” bütün hýzýy- ortaya çýkardý; ABD Savunma Bakanlýðý dünyaya

S la sürerken, olayýn bilinmeyen karanlýk bir


boyutu ortaya çýktý: Ýþgalci Amerika;
Irak’ý, Saddam Hüseyin’in kitle imha silahlarý
tehdit olarak gösterdiði Ýran’a YILLARDIR
SÝLAH ÜRETÝMÝ ÝÇÝN MALZEME SATIYOR.
Federal yetkililerin yaptýklarý soruþturmadaa:
bulunduðunu iddia ederek iþgal ettti. 4. yýlda Irak Pakistanlý, Ýranlý ve ABD’li silah tüccarlarýnýn aracý
kan gölüne döndü ve birçok þey deðiþti. Kanýtsýz olduðu satýþlarda F-14 tip Tomcat savaþ uçaðý ve
kalan tek þey ise ABD’nin savaþ gerekçesi oldu... Chinook helikopter yedek parçalarýnýn Ýran ve
Yýl 2007. ABD þimdilerde “nükleer silah üretiyor” Çin’e gönderildiði ortaya çýkarýldý. Geçen yýl ise bir
dediði Þii Ýran’a savaþ rüzgarlarý estirerek benzer milyon dolar tutarýnda roketatar, zýrhlý araç parçasý
veya 18 Ocak 2007 Sabah
bir baský uyguladýðý görüntüsü veriyor. Ancak ve radar sistemleri ABD’den ambargo uygulanan
önceki gün (16 Ocak 2007) ABD Kongresi’ne baðlý ülkelere gizli bir þekilde satýldý. gösterilen “ABD-Ýran Gerginliði”ni bir de bu haber
yetkililerin açtýðý bir soruþturma bir baþka gerçeði Þimdi gündemdeki sýcaklýðýný koruyor görünen ýþýðýnda okuyun!
6 BARAN

Yeni Þafak Gazetesi Yazarý


Ali Murat Güven:

“Benim Gözümde Saddam


Gerçek Bir Ýslâm Þehîdidir”
örnekler var. Devletler savaþýr, esir “90'larda Türkiye'ye Rahmanî bir el deðdi ve Türk insaný
Takdim:
alabilir, esir olabilir, yener, Amerika'nýn deniz aþýrý eylemlerine tepki koymaya baþladý.
Baran’ýn ilk sayýsýnda; “Saddam
yenilebilir.. Fakat Saddam Girdiði ülkelere, yaptýðý zulümlere tepki koymaya baþladý.
Hüseyin ve Yeþil Yol” ” baþlýklý,
Hüseyin’in Ýdamýnda yaþanan insan -
serâpa ‘Ýslâmî ve insanî bir has- Aklýmýz baþýmýza geldi ve bunun son noktasýnda da "tezkere
lýk dýþý sahneler bunlarýn ne kadar
sasiyeti’ yansýtan nefis deðer- bayaðý ve alçak birer serseri güruh
olayý" ve sonrasýnda yaþananlar…”
lendirmesini iktibas ettiðimiz, olduðunu gösterdi?.. Onun düþman-
Yeni Þafak yazarý sayýn Ali Murat yattaki en büyük gururunu elinden Amerikalýlarda.
larýnýn ne kadar bayaðý olduðu bir
Güven’le, bu yazýsý etrafýnda; almýþsýn. Ordusunu elinden Siyasî bakýþlar çok farklý ola -
kere daha ortaya çýktý?
Saddam Hüseyin’i, Irak’ý, almýþsýn… Bunlarda bu ahlâk da bilir. "Zalim Saddam" edebiyatý var
-Bir devlette, o ülkenin devlet
Antiemperyalizmi konuþtuk. Sanat yoktu. Kýzýlderililere yaptýklarý malûm, ‘ülkesinde asayiþi saðlamak’
baþkaný ve baþkomutanýný esir etmek-
ve siyasetin kesiþtiði noktada; muameleleri hatýrlayýn... için yaptýklarýndan dolayý, bu söyle-
ten daha üst bir nokta olabilir mi?
gerçek bir entellektüelin eþya ve Kýzýlderilileri paramparça etmiþlerdir, mi nasýl deðerlendiriyorsunuz?
Yani esir almýþsýn o adamý, savaþarak
hadiselere bakýþýnýn ne olmasý doðramýþlardýr. Amerikan iþgal savaþý -O da tartýþmalý. Ayný þeyi biz bu
esir almýþsýn, ülkesini teslim almýþsýn
gerektiðini gösteren bu röportajý da, toprak kazanma savaþlarý da hep ülkede yaþýyoruz, o da tartýþýlýr.
ve adam gibi yargýlayýp saygý
zevkle okuyacaðýnýzý düþünüy- hileye hurdaya dayalýdýr. Saddam'ýn Saddam'da þunu söyledi: "Ben farklý
göstereceksin. Adam gibi muamele
oruz... "delikte" yakalanmadýðýný da bili- etnik kimliklerden oluþan, üç yada
edeceksin. Üzerindeki palto bile
yoruz. dört deðiþik etnik kimliðin bir arada
Türkiye'den gitmeydi. Artýk o nok-
-Ýlk sayýmýzda iktibas ettiðimiz -Oðullarýnýn hunharca katlediliþi bulunduðu, birkaç dinin bir arada
tadan sonra Saddam, normal
“Yeþil Yol ve Saddam Hüseyin” örneði var? bulunduðu, otuz milyonluk bir
dönemde ne yaptý, ne etti, bunlarýn
baþlýklý yazýnýzda gördüðümüz, -Saddam'ýn iki oðlu ve torunu… ülkenin Devlet Baþkanýyým; Kuzey
hiçbir önemi yoktur. Ben sinemacý
‘insanî bakýþ ve hassasiyetten’ dolayý Þimdi "bu adamlar kötü adamlar, bir Irak'ta, Kürd ayaklanýrsa bastýrýrým.
olduðum için, size sinemadan bir
burdayýz. “Onun cellatlarý da ölür- sürü suçlarý var" falan filan… Bu Güney'de Þiî ayaklanýrsa bastýrýrým."
örnek vereyim. Geçen gün yine bura-
lerken bu kadar cesaretli olacaklar adamlar ellerinde silahlarla, torun ve Þiddete baþvurmasýnda, o
da konuþmasý geçti. Dünya
mý?” diye soruyorsunuz. Oradan iki evlat, saatlerce savaþarak "zülüm"ünde, her zaman kendine
Müslümanlarýnýn da çok ilgisini
baþlayalým isterseniz, o öldürüldüler. Bir tanesinin üzerinden göre tutarlý açýklamalar yapmýþtýr.
çeken bir film vardý iki sene önce:
“duruþ”tan?.. iki yüz mermi çýktý. Ben de Ama bize duygusal olarak bu rahat-
"Cennetin Krallýðý" Kudüs'ün fethi.
-Þimdi Saddam Hüseyin'in dolaylý fotoðraflarý var; ayaðý vücudundan sýzlýk veriyor. Zaman zaman top-
Eyyubî'yle Kudüs Kralý arasýndaki
yada dolaysýz, en fazla suçlu olduðu ayrý yerde… Ayaðýný yanýna koy- yekûn sýkýntý da vermiþtir. O'nun
mücadeleler. Ridley Scott'un filmi..
ve onun artýk "cani" olarak muþlar. Uday'ýndý galiba. Þimdi, bir Kuzey Irak'ta Kürtlere yönelik
Þimdi o filmde Kral, Selahaddin'e:
damgalanmasýna yol açan Halepçe adamý yakalamak için, iki yüz mermi baskýlarý, bizi müthiþ maliyetlere sok-
"Beni öldürmeyecek misin?" diyor.
kimyasal silahlý saldýrýsý 1988'de oldu mi sýkmak gerekiyor? Yada öldürmek muþtu. Bunlarýn hepsi ayrý konu.
Zaten çocukluk arkdaþlarý onlar.
yanlýþ hatýrlamýyorsam. Halepçe’yi için? Nasýl bir Vandalizm ve nasýl bir Fakat, bu yargý sürecinde, bunu
"Kral, Kralý öldürmez" diyor
gezip, fotoðraflayan gazetecilerden vahþetle, nasýl 15 senelik bir hesapla anlayabilecek kalibrede adamlar
Selahaddin Eyyubî. Bizim
biri de Ramazan Öztürk'tü. Onun karþý karþýya olduðumuzun farkýn- yoktu. Özellikle de Amerika böyle
kültürümüzde, tarihimizde bunlar var.
meþhur karesi: Halepçe'nin simgesine dayýz. Yani, amaç artýk etkisiz duru- olmasýný istedi. Kalitesiz adamlarýn
Adam gibi adamdý Selahaddin
dönüþtü; kucaðýnda bebekle adam… ma getirmek de deðil, millete göz eline, O'nu bir Vandalizm ile teslim
Eyyubî. Adam öldürmesini de, savaþ-
Ben o fotoðrafý, bir dergiden kesip, daðý verecek þekilde vahþice etti… Fakat þaþýrdýlar. Sonraki hafta-
masýný da, ölmesini de bilen adam
kartona yapýþtýrýp, senelerce öldürmek. Adamýn oðullarýna her da yaþanan þeyler… Uluslar arasý Af
gibi adamdý. Yani o özlediðimiz
çalýþtýðým ofislerde arkama koymuþ türlü iþkenceyi yaptýlar, 12 yaþýndaki Örgütü, Avrupa Birliði, Ýslâm
adam tipinin bir örneðiydi. Bu çaðda
bir adamým. O bebek, bütün günahsý- torununu kurþuna dizdiler. Bütün ülkeleri… Özellikle de Ýslâm
olmayan bir adam tipi. Bir Kral esir
zlýðýyla o sistemin günahlarýný kiþisel servetine el koydular. Balya Ülkeleri'nin "oh olsun" diyeceðini
alýndýðý zaman, ona saygýyla
suçlarýný simgeliyordu... balya para kaçýrdýlar saraydan. düþünüyorlardý ama hiç kimse "oh
muamele edilir. Bütün tarihimiz
Ama biz, hani o adaleti temsil Adamýn ülkesinin, Sümerlerden, olsun" demedi. Ýran'dan baþka.
böyledir. Adamla kýran kýrana savaþa
eden teraziyi dengeleme huyumuzu Babil'den kalma bütün tarihî eserleri- Onu diyen bir tek, Ýran ve Ýsrail.
girersin, ama onun çadýrýný ele
yitirdik, Türkiye Müslümanlarý ni yaðmaladýlar. Ailesi, çocuklarý Bunlarýn dýþýnda herkes, bunun "za-
geçirdiðin zaman, artýk ona her türlü
olarak. Sapla samaný birbirine saða sola daðýldý. Üzerindeki donuna limce" bir þey olduðunu söyledi.
hürmeti edersin. Çünkü adamýn ha-
karýþtýrýr, her þeyi kafamýzda çorba kadar aldýlar, bir bayram sabahý Ýlginç bir tesadüftür, benim bu
eder hâle geldik. "O öyleyse, o Amerikalý yetkililer artýk asarken de, küfür ederek astýlar. yazýmýn çýktýðý gün, Amerikan
zaman bu adama da böyle yapýlmalý.” konuþurken ‘fundamentalizm’ Ben bu adama yaþarken, öldüðü Baþkaný Bush'da "infaz doðru düzgün
Devlet ve Ýslâmî adalet, en dramatik kelimesini kullanmýyorlar. Yani günkü kadar muhabbet duymuyor- olmadý, kabul ediyorum, daha iyi ola-
durumlar karþýsýnda bile, insanýn dum. Bu kadar hakarete uðramýþ biri bilirdi" dedi. O yüzden iþi sýkýya
"kökten dincilik-aþýrý dincilik"
yüreðini kabartan, öfkesini ayak- mazlumdur artýk benim gözümde. Ve aldýlar ve üvey kardeþiyle beraber
filan… Direk olarak, "Ýslâmist, bir Ýslâm Þehididir. Ýstihbarat Þefi'nin idam görüntülerini
landýran durumlar karþýsýnda bile terörist" diyorlar ve bunu da
soðuk kanlý olmayý gerektirir. Ýslâm Dünyanýn 5 bin yýllýk kurallarý sýzdýrmamaya gayret ettiler.
pervasýzca yapýyorlar. Biz de bunlar, insanlýk tahinin… O kurallar
tarihinde, hýrsýzlýk yaptýðý için ve
bunu alýþkanlýk hâline getirdiði için
bunlarý dinliyoruz, mesajý alýy- ayaklar altýna alýndý Irak'ta… Fakat orada da, "baþýnýn kop -
oruz."Sen bana Ýslâm filan der- Savaþ Hukuku diye bir þey var?!.. tuðu" ortaya çýktý.
eli kesilen, ama ondan sonra, baþý
okþanarak karþýlanmýþ insanlar sen, ben seninle bir daha asla -Elbette... Savaþ hukuku, erkeklik -Türkiye'de de idamlar yapýldý;
vardýr... uzlaþmamak üzere köprüleri hukukudur. Savaþ, erkekçe bir þeydir idam için özel bir ortam hazýrlanýr.
Burada vurgu yaptýðýnýz yerlerden çünkü. Savaþ baþladýðýndan bu yana Ýmam olur, avukat olur, týp adamý
yýkarým" Nitekim yapýlan da
birisi de bu sanýyorum, tarihte bu tür erkekçe hiçbir þey göremiyoruz olur… Gördünüz mü orada hiçbir
budur.
BARAN 7
doktor Saddam'ýn asýlmasý sýrasýnda? “Aklý baþýnda her müslü- benimsetilmesi esas gaye, 2. Dünya Savaþýn'da Avrupa'nýn
Saðlýðý yerinde mi, deðil mi? manýn bu olayý, aynen orada Pentagon'un finanse ettiði bütün film - tamamýna atýlandan daha fazla bomba
Güvenlik kontrolü? yazdýðým gibi, "aklýnýn derin- lerde bilinçli olarak, “bütün attýlar. Ýnsanlarý kavurdular, yok etti-
Müslümanlar teröristtir.” Hatta ler. 3 milyon kaybý var Vietnam'ýn.
liklerine, beyninin en saðlam
Hepsi hepsi birkaç çapulcuydu!.. çoluk-çocuk da olsa fark etmez. Yani Zaten ülkenin nüfusu 5 milyondu o
Onun için, aklý baþýnda her müslü-
yerlerinden birine kaydetmesi" "çocuk da olsa teröristtir" temasýnýn zaman. Þimdi, o zaman bile buluþa-
manýn bu olayý, aynen orada gerekiyor. Neden kaydetmesi özel olarak iþlendiði filimler var. mamýþ bir toplumdan bahsediyoruz.
yazdýðým gibi, "aklýnýn derinlikle- gerekiyor? Bu barbarlýk, bu -Evet biliyorum. Yayýnlamak Vietnam Savaþý'ný kýnamak,
rine, beyninin en saðlam yer- emperyalist yaklaþým karþýsýn- istiyorlar da yayýnlayamýyorlar. ‘Amerikan dostu bir ülkenin his-
lerinden birine kaydetmesi" da hiçbir garantisi yoktur lerini rencide etmektir’ diye yasak-
gerekiyor. Neden kaydetmesi Türkiye'nin de, Ýran'ýn da, Murat Bey ilk baþta bizi cezbeden lanan Vietnam filmleri vardý o
gerekiyor? Bu barbarlýk, bu Suudi Arabistan'ýn da, bu "insanî" bakýþýn üzerine laf olsun zaman. Yani, adam kýsa film çekmiþ,
emperyalist yaklaþým karþýsýnda diye eðilmedik. Biraz da bu ‘bakýþýn’ Amerika'nýn Vietnam'ý iþgalini
Malezya'nýn da… Bugün orada
hiçbir garantisi yoktur Türkiye'nin de, arka plânýnda ne var, ondan kýnamýþ filmde, devletimiz hemen
Ýran'ýn da, Suudi Arabistan'ýn da,
bunu yapan yarýn diðer tarafta bahseder misiniz?. yasak koyuyordu "dost bir ülkenin
Malezya'nýn da… Bugün orada bunu da yapar.” -Evet, aslýnda bu bakýþýn arka hislerini rencide ediyor" diye. Oysa
yapan yarýn diðer tarafta yapar. plânýný da vermem gerekiyor. Ben þimdi, Türkiye'nin Dýþiþleri bakan-
Mahathir Muhammed, Malezya'da, paket Marlboro için canýný verdiði, çikletten çýkmadým. Hep anti- lýðý'nda oturan adam da biliyor;
biraz Amerikan karþýtlýðý sergiledi bir Amerikan kotu için kafayý emperyalist bir adamdým. Hiçbir "Amerika dost deðildir" ben de bili-
hemen "anti-semitist”, Yahudi düþ- sýyýrdýðý bir ülkeden, nasýl oldu da zaman da -15 yaþýmdaki hâlim yorum, herkes de biliyor.
maný ilân ettiler. Bizim tarihimizde böyle Vietnam'a benzer herkesin haricinde- Amerika'ya bayýlan bir
de böyle þeylerin olmama garantisi bilendiði bir toplum oldu? Bugün ne adam olmadým. Ýyi de gezmiþ bir Bu tavýr da Amerikan küs-
yok. O Metal Fýrtýna'da anlatýlan mutlu ki, Marksist bir arkadaþa adamým. Amerika'nýn da bir boka tahlýðýný azdýrýyor galiba?..
çok ütopik bir þey deðil. Uçaðýmýzý mikrofon uzatýlýyor ve diyor ki; yaramadýðýný, bir bok olmadýðýný -Onu diyordum… Amerikan küs-
incelememize izin vermediler geçen "Kahrolsun Amerika!" Ýslâmcý bir biliyorum. Orada dostlarýmýz var geri
arkadaþa uzatýlýyor: "Kahrolsun tahlýðýný miladý 11 Eylül… Bu
hafta. Ben Amerika'dan her türlü, dönüyorlar þimdi. Duygusal bir adamlarýn -Amerika’nýn-yaþadýðý
ama her türlü düþmanca tavrý -buna Amerika!” Milliyetçi bir arkadaþa Doðulu'nun, bir Müslüman'ýn ruhen
uzatýlýyor: "Kahrolsun Amerika!" Þu travmayý doðru tanýmlayamazsanýz,
sýcak savaþ da dahil, Türkiye'nin iþgal infilak etmeden 10 yýl geçirebilmesi küstahlýklarýný da doðru tanýmlaya-
edilmesi de dahil- her türlü pisliði ana kadar "Kahrolsun Amerika" mümkün deðil orda. O kadar insan
demeyenler, bu "dumanaltý" ortamdan mazsýnýz. Bu adamalara, bu millete
bekliyorum. Deniz bitti çünkü. doðasýna aykýrý, o kadar insaný zor-
bir Kürdistan uman doðduklarýndan itibaren, verilen bir
Bu çerçevede hala ‘Türk- layan ve yýpratan bir
tatlý su uyanýklarý. mesaj var: "Siz iki tarafý devasa
Amerikan’ dostluðundan bahsedilme- toplum düzeni ki…
si ve Türkiyede hýzla yükselen Ve "Amerika'yla okyanuslarla çevrili, son derece
Ben burada sigaram
antiemperyalist tavrý nasýl yorum - dost olursak bize korunaklý bir coðrafyada hiç kims-
bittiðinde sizi ilk
larsýnýz? bir þey çýkar mý?" defa görsem de; siz- enin size bulaþamayacaðý bir ülkenin
-Bizim aramýzda artýk "dostluk" diye tarihsel bir den rahatlýkla ister- insanlarýsýnýz. Doðumunuzdan
filan kalmadý. Dostluk þöyle bir hesap içinde olan im. Amerika'da bu ölümünüze kadar savaþ görmeye-
þeydi; bunu bütün Türkiye malûm kiþiler, bir suçtur, kýnanmak ceksiniz burada.” Bunu tarihte iki
Müslümanlarý bilmek zorunda: malûm gruplar. Bir için, ayýplanmak kere bozdular: Biri Pearl Harbor'da
Türkiye'nin her emredilene "he" de hayatýný için bir nedendir Japonlar; onlarý evlerinde avladýlar.
dediði, karþýlýðýnda da "hibe" aldýðý, Amerika'ya endek- yani. Onun için bize Onun için otuz bin tane film yap-
kullanýlmýþ askeri araçlarýn boyanýp slemiþ, ikinci pasaportu olan, bir yaramaz Amerikan idealleri, mýþlardýr; kuyruk acýlarý vardýr! Hala
bize verildiði, senatonun "Bizim Orta tehlike ortaya çýktýðýnda anýnda kaça- Amerikan hayat tarzý. Rahmetli Ö- da yapmaya devam ediyorlar. Ýkin-
Asya'daki, Ortadoðu'daki güvenilir cak olan fareler; gemiyi ilk terk ede- zal'ýn iyiliklerine raðmen, en büyük cisinde de Usame bozdu.
üstlerimizden biri" diye addettiði cek olanlar. Bunun dýþýnda Türkiye kötülüklerinden biri; Amerikan hayat
Amerika'yý dehþete düþürecek þekilde Biz savaþa alýþkýn bir milletiz.
uysal bir Türkiye vardý. Ne zamana tarzýnýn Türkiye üzerinde yaygýnlaþ- Ýþgal de görmüþüz, isyanda, kurtar-
kadar? 1990'lara kadar. 1990'lara uyanmýþtýr. Bizim bu yazýlarýmýzda masýna yol açmýþ olmasýdýr. Ama
yapmaya çalýþtýðýmýz þey de bu, sine- mýþýz da, oradan da girmiþler buradan
kadarki Türkiye onlar için "denize Allah'ýn Türkiye üzerinde ve Türk da… Oradan Yunanlýlar girmiþ,
girilebilen, herkesin Ýngilizce öðren- ma üzerinden de yapmaya çalýþtýðým milleti üzerindeki hesabý, Ýlahî plâný,
þey bu, gazetede bu… buradan Ýtalyanlar girmiþ. Bizi çok
mek içi can attýðý, Amerikalý gördük- 90'larla birlikte bence tecelli etmeye
Sinemayla da çok yakýndan ilgile- þaþýrtmýyor. Bu topraklar deðerli ve
lerinde lokantacýlarýn, butiklerin, iþte baþladý. Sokaktaki simitçi de
nen biri olarak Amerikan sinamasýna her zaman saldýrýya uðramýþtýr. Ama
Kapalý Çarþý'da halý satanlarýn elinin Amerika'nýn ne kadar insanlýk dýþý bir
bakýþýnýzý öðrenebilir miyiz? Amerika için 11 Eylül'de yaþanan
ayaðýnýn birbirine karýþtýðý, þuuru devlet olduðunun farkýnda. Kendi dar
olmayan, anti-emperyalist bilinci -Amerika sinemada reddedilemez. Türkçe'siyle bunu ifâde ediyor. þey, bizim uzaktan seyrettiðimizin
olmayan uyduruk bir ülke" idi. Yani Sinemayý Amerika buldu. Bir kiþi- Marksist bir dergide yazan adam da, çok ötesinde bir þoktu. O kadar et-
"muz cumhuriyeti" dediðimiz ülkeler- den, üç kiþiden, beþ kiþiden bahset- ben de, siz de ifâde ediyorsunuz. kilendiler, o kadar þaþýrdýlar, o kadar
den biriydi. 90'larda Türkiye'ye miyoruz milyonlarca kiþinin emek Hiçbir zaman Türkiye, emperyalizm yýkýldýlar ki; küstahlýklarýný ve saldýr-
Rahmanî bir el deðdi ve Türk insaný verdiði bir endüstridir sinema. karþýtlýðýnda bu kadar buluþmamýþtýr. ganlýklarýný bunlara baðlayarak doðru
Amerika'nýn deniz aþýrý eylemlerine, Aralarýnda haysiyet sahibi senaristler, 1960'larda solcular Amerika'ya karþý tanýmlamalýyýz; "Hiç yýkýlmaz"
yaptýðý zulümlere tepki koymaya haysiyet sahibi yönetmenler var. yürüdüðünde saðcýlar "Amerika dos- denilen, "Yer yüzünün tanrýlarý"
baþladý. Aklýmýz baþýmýza geldi ve Ýnsan ruhuna hitabeden büyük filmler tumuzdur" diye dövüyorlardý. denilen adamlarýn en büyük þehirleri-
bunun son noktasýnda da "tezkere çekiliyor. Ama genele bakýnca, yani Saðcýlar baþka bir þey söylediðinde, ni, sembollerini, ticaretinin, güç-
olayý" ve sonrasýnda yaþananlar… olumlu örnekleri bir kenara koy- solcular onlarý dövüyorlardý. Bir lerinin, simge olmuþ binalarýný vurdu-
Ben bu hükümetin, çok da inceden duðunuzda Amerikan sinemasýnýn Vietnam konusunda bile buluþamý- lar. "Askerî bakýmdan da bir
dünyadaki iþlevi, Amerikan ideal-
inceye hesab ettiðini düþünmüyorum. yorlardý. Küçücük zavallý bir ülkeye hiçsiniz" dediler ve Pentagon'u vur-
Herkesin hesabýnýn üzerinde Allah'ýn lerini dünya yaymaktýr.
dular.
hesabý vardýr ve o tezkerenin Biraz daha zamanlarý olsaydý,
sonuçlarý, bu ülkenin iyice teyakkuza
Bu çerçevede filimleri Þu an dünya üzerinde yapýlan
Pentagon’un finanse ettiði söyleniy- bütün uluslar arasý araþtýr- Beyaz Saray'ý vuracaklardý. Ýndirdiler
geçmesini saðladý Amerika'ya karþý. o uçaðý da aþaðýya; baktýlar ki Beyaz
or?.. malarda, en fazla Amerikan
Þu an dünya üzerinde yapýlan
-Yani, destek oluyor en azýndan. Saray'a doðru gidiyor… Þimdi, küs-
bütün uluslar arasý araþtýrmalarda, en karþýtlarýnýn yaþadýðý toprak
Moral veriyor, yolunu açýyor. Ýþte, tahlýk buradan kaynaklanýyor: "siz ne
fazla Amerikan karþýtlarýnýn yaþadýðý burasý. Dünyadaki en anti-
askerî filmlerde siz durup dururken cüretle bana dayýlanýrsýnýz?" kapýþ-
toprak burasý. Dünyadaki en anti- emperyalist, en anti-
nereden bulacaksýnýz bir f-16 savaþ masýdýr bu..
emperyalist, en anti-Amerikancý Amerikancý toplum Türk
toplum Türk toplumu. Ýþte bu, uçaðýný, sivil hayatta film çekerken?
toplumu. Ýþte bu, Amerika'yý Devamý 11. sayfada.
Amerika'yý çýldýrtýyor. Bu kadar
uysal, bu kadar -iþte- insanlarýn bir
-Aslýnda Amerikan hayat tarzýnýn çýldýrtýyor.
8 BARAN

Kerkük Hangi “Ýrade”nin?


Salih Sevim

Geçmiþinizi unutmak isteye- larla geçiþtiren kim? haklarý ve bu haklarýn Türkiye garan- cak bir oldu-bittiye seyirci kalmayýz”
bilirsiniz. Tüm yaþadýklarýnýzý bir *** törlüðüne alýnmasý hususunda herhan- diyor.
daha hatýrlamamak istercesine topraða Lozan Madde 16: “Türkiye iþ bu gi bir hüküm koyduramayan hangi Adama sorarlar; sen kimsin?! Ve
gömmek de isteyebilirsiniz. Ama bu antlaþmada belirtilen sýnýrlar dýþýn- “irade”? hangi iadeyi temsil ediyorsun?
geçmiþ, bir karabasan gibi, ansýzýn da buluna topraklar üzerindeki ya Bu “irade”, kendisine intikal eden 84 yýl önce, deðil Kuzey Irak,
geliverir rüyalarýnýza… da bu topraklara iliþkin olarak, her 600 yýllýk mirasý reddeden ve bunun koskoca bir imparatorluðun bakiyesi-
T.C’nin bugün içinde bulunduðu türlü haklarýyla sýfatlarýndan karþýlýðýnda kendisine ödül olarak ve- ni reddeden iradeyi mi? Yoksa, bütün
durum buna misal. Osmanlý’nýn vazgeçmiþ olduðunu bildirir.” rilen bu topraklarda hüküm süren cihaný hamle sahasý olarak gören bir
mânevi mirasýný reddedip, maddî Diyerek, 600 yýllýk bir mirasý redde- “irade”… iradeyi mi? Bütün mesele bu soruya
terekesini de bir mirasyedi hoyratlýðý den kim? Bir zamanlar bir yük olarak verilecek cevapta. Eðer cevap 2. þýk
ile Lozan’da harcayan T.C, bunun (Burada bir anekdot olarak belirte- gördüðü ve alelacele üzerinden atmak ise, bunun gereði olarak, 84 yýllýk
bedelini ödemekle karþý karþýya lim: Milletler Cemiyeti Musul’u istediði tarihî miras, þimdi boðazýný rejimle ve onun üzerine oturduðu
þimdi… Ýngilizler’e býrakýrken kararýný, sýkýyor bu “irade”nin… “statüko-kemalizm” ile bir hesaplaþ-
Oysa, çok kolay görünmüþtü, “Türkiye’nin Lozan’ýn 16. maddesi Daha dün iþgal sonrasý “Irak maya girmek zarureti vardýr. Aksi
Osmanlý’nýn temsil ettiði Hilâfet ile sýnýrlarýnýn ötesindeki topraklardan Anayasasý” yapýlýrken, Kerkük’ün takdirde yapýlan hiçbir eylem ve açýk-
makamý ilgâ edilecek, o makamýn bir vazgeçtiði” ifadesine dayandýrmýþtý.) yapýlacak referandumla, Kürt bölge- lama bir deðer taþýmaz.
zamanlar hükmettiði topraklar Ankara’da imzalanan antlaþma ile, sine baðlanmasýný öngören karara Netice olarak; Kerkük, bu statüko
üzerinde hiçbir hak ileri sürülmeye- Musul Ýngilizler’e býrakýlýrken, bu karþý sessiz kaldý bu “irade”… ve “irade”ye karþý çýkan Dünya
cek ve arta kalan toprak parçasý antlaþmaya orada yaþayan Türklerin Þimdi kalkmýþ, “Kerkük’te yapýla- Görüþü ve Ýrade’nindir.
üzerinde de geçmiþin inkârýna dayalý
bir rejim hüküm sürecekti. Ama
olmadý.
Irak’ta yaþanan hâdiseler ve
“Ýslâm’a Karþý Oluþmuþ Bir Siyonist-Haçlý-Ýþbirlikçi Ýttifaký Var”
MÝT’in açýklamalarý, reddedilen tarihî var yoksa, Ýslâm’a karþý Siyonist-
mirasýn bir karabasan gibi T.C’nin Saddam Hüseyin’in idam Haçlý ve iþbirlikçileri savaþý mý var?
üzerine çöktüðünü gösteriyor bize. asýlarak idam edilmesi, size göre Ancak, Saddam’in asýlmasý ve
MÝT özetle, “Türkiye’nin dünyada nelerin deðiþmesine sebeb onu takiben de Irak’ýn muhtemelen
çevresinde geliþen hâdiselere karþý, olacak? parçalanacak olmasý, Arap mil-
bekle- gör politikasýný sürdüre- Saddam Hüseyin’in asýlmasýný liyetçiliðinin iki kalesinden (ikinicisi
meyeceðini, dünyanýn bugün içinde yorumlarken, ben iki noktaya dikkat Mýsýr) birini çökertmiþtir. Mýsýr ise
olduðu konjonktür gereði, geliþen ederim. Birincisi, Saddam Hüseyin’in bir süredir zaten pasifize edilmiþ
hâdiselere aktif olarak müdahil ola- Türkiye ile iliþkileri. Ýkincisi de, olduðundan, artýk Ýsrail’in ve onun
mayan devletlerin oyun dýþýnda Irak’taki Türk varlýðýna karþý olan Siyonizminin önünde direnecek bir
kalarak, tarih sahnesinden tutumu. Saddam’ýn bir Türkiye ve Arap gücü kalmamýþ olmaktadýr.
silinebileceðini” söylüyor. Türklük aleyhtarý olmadýðýný Böylece, Ýsrail artýk, Türkiye’ye karþý
Aslýnda söylenmek istenen, “yurt- söyleyebilmek çok zor. Hem Türkiye daha sert ve daha hasmane politikalar
ta sulh-cihanda sulh” için fazla iyi niyetler beslemediðini gütme imkan ve kabiliyetine kavuþa-
“politikasýnýn” iflâs ettiði… Ýþaret defalarca ifade etmiþtir hem de iki caktýr. Saddam’ýn asýlmasýnýn bakacak olursak, Ýslam’a karþý oluþ-
edilen geliþmeler de, genel olarak Türk baþbakaný ile görüþürken muhtemel sonuçlarýna bu yönden muþ bir “Siyonist-Haçlý-Ýþbirlikçi itti-
Irak, özel de ise Kuzey Irak’taki (Ecevit ve Akbulut) onlarý pervasýzca bakarsanýz, Türkiye’nin geleceðinin faký”nýn var olduðu, en kör gözlerden
geliþmeler. istiskal etmiþtir. Irak’ta yaþamakta pek parlak olmadýðýný görürsünüz. dahi kaçamayacak bir gerçek.
Burada önemli olan, yapýlan açýk- olan Türkleri ise insafsýzca idam Buradaki “iþbirlikçiler” ise, elbette -
lamadan ziyade, bu açýklamayý yapan etmiþ, idam etmediði Türk liderleri Þiîler (Ýran ve Irak) Siyonist Haçlý ve en azýndan þimdilik kaydýyla-
iradenin ve onun temsil ettiði rejimin ise zindanda çürütmüþtür. Bu bakým- ittifakýnýn neresinde yer alý-yor? Þiî “Ýslam’ýn Yahudileri” olarak taným-
meseleye nasýl baktýðý. Bunu öðren- dan, Saddam’ýn arkasýndan hayýr (Ýran ve Irak) size göre 1500 yýllýk lanan Þiiler.
mek için de tarihe bir göz atmak dualarý okumam mümkün deðil. Sünnî düþmanlýðýnda bir deðiþikliðe
gidecekler mi? Ferruh Sezgin
gerekiyor.
Bölgede bir Sünnî-Þiî savaþý mý Bölgenin halihazýr görüntüsüne Stratejist-Gazeteci
***
Lozan’da, Musul mevzuunda,
Türk tezinin kabul göreceði açýk
görüþmeler yerine, Ýngiliz heyeti ile
ikili, çoðu zaman da otel odasý
Vakit Gazetesi Hakkýnda
görüþmeler yapan kim? Vakit Gazetesinin emektarý sayýn tutun da þianýn bütün pisliklerinin
Musul Meselesi’nin Lozan ye- Mustafa Karahasanoðlu, dergimizin Ehl-i Sünnet açýsýndan eleþtirilmesin-
1. sayýsýnda Uður Yaman’ýn den yana olduðunu bize beyan
rine, önce ikili görüþmeler, sonuç
“Benzeþenler” yazýsý üzerine, yayýn etmiþtir. Mustafa Karahasanoðlu, Þia
alýnamazsa Milletler Cemiyeti’ne
kurulumuz dan sayýn Kâzým ile alakalý ciddi ve ilmî mânâda Ehl-i
götürülmesi teklifinde bulunan Albayrak’a bazý açýklamalarda bulun- Sünnet anlayýþýný yansýtan yazýlara
Ýngiliz tezine, boyun eðen kim? du. Samimiyetinden kuþku duy- Vakit gazetesinin açýk olduðunu ve
Musul’un Lozan’ýn kapsamýn- madýðýmýz Mustafa bilakis beklediðini ifade etmiþtir.
dan çýkartýlmasýna tepki gösteren Karahasanoðlu’nun yayýn çizgisini Kendisinin ÝBDA’nýn
dönemi Baþbakaný Rauf Orbay’ý ve politik tercihlerini yeri geldikçe samimiyetinden hiçbir zaman kuþku yazarlarý hakkýnda da tasvip
istifaya zorlayan ve bu haliyle eleþtirsek bile “hain” demek aklýmýz- duymadýðýný ve üçüncü kiþilere de etmediðimiz bazý ifadeler olduðu
Lozan’ý onaylamayacaðý anlaþýlan dan geçmez ve öyle biliriz ki para bunu rahatlýkla ifade ettiðini, davanýn kanaatindeyiz. Bu ifadeleri eleþtiri
Meclisi sindiren kim? için kendini satmaz. Mustafa en büyük çilesini de ÝBDA’cýlarýn sýnýrlarý içerisinde kabul
Kendisinin üye olmadýðý Karahasanoðlu, bizim bildiðimiz çektiðini belirtmiþtir. Herkesin etmediðimizi de beyan edelim.
Milletler Cemiyeti’ne, ihtilâf üzere ve kendi beyaný üzere Þia usûlünün de, stratejisinin de kendine Yanlýþ anlamalara sebebiyet ver-
deðildir, Ehl-i Sünnet müslümanýdýr. ait olduðunu belirtmiþtir. Diyalog memek için bu samimi açýklamayý
konusu Musul Meselesinin
Vakit gazetesinde eðer Þia yanlýsý eksikliðinden bazý yanlýþ anlamalarýn yayýnlamayý uygun bulduk.
götürülmesine direnmeyip, orada
alýnan, Musul’un Ýngiltere’ye yazýlar varsa bunlarýn altýnýn olduðunu da ilave etmiþtir.
çizilmesinden ve muta nikahýndan Sözkonusu yazýda Vakit’in bazý BARAN Yayýn Kurulu
býrakýlmasý kararýný, cýlýz protesto-
BARAN 9

Yeni Çað Gazetesi Yazarý


Hasan Demir:
“Ýnþaallah O Ýp, Dönüp Dolaþýp
Irak’ý Ýþgal Edenlerin Boynuna Geçecek!”
Milli istihbarat teþkilatý Müsteþarý enjekte eden güruh çýkar. Onlar, Türkiye’ye haiz þartlar nedeniyle Ulusal devleti tahrip etmek
Emre Taner’in, Teþkilatýn 80. ci dünyada petrol varsa, bizim kabul edilemez bir davranýþ olacak- isteyen elbete ki bütün
kuruluþ yýldönümü ile ilgili yaptýðý olmalýdýr, altýn ve diðer ne kadar týr. Bu nedenle de Türkiye tüm kart- dünyayý kendi devleti haline
basýn açýklamasýný kýsaca deðerlendi- maden varsa ulusal devletlerin deðil, larýný/avantajlarýný maksimum getirmek isteyen birkaç bin
rebilir misiniz? bizim olmalýdýr, pazarlar bizim düzeyde bir verimlilikle deðer-
Öncelikle yeni derginiz hayýrlý pazarýmýz, insanlarýn tamamý bizim lendirmek durumundadýr. Elbette ailedir. Onlarýn kimliði deþifre
olsun.Sayýn Taner’in baþýnda bulun- askerimiz, bizim müþterimiz, bizim bunu gerçekleþtirebilmesi hiç de edildiðinde ortaya dünya gün-
duðu kurumla ilgili deðerlendirmesi, kulumuz olmalýdýr demektedirler. kolay deðildir.” Derken, “Yurtta demine Siyonizm, Kapitalizm
þüphesiz ki, bizim dýþarýdan BM bunlarýn güdümündedir, IMF, sulh, cihanda sulh” anlayýþýnýn iflas ve Komünizmi enjekte eden
bilmediðimiz pek çok bilgi ve bel- Dünya Bankasý bunlarýn maþasýdýr. ettiði mi söylemiþ oluyor? güruh çýkar. Onlar, dünyada
gelerin, pek çok geliþme ve pek çok, Basýný bunlar ele geçirmiþ, kâr eden Hiçbir kurum “yalnýz savunma petrol varsa, bizim olmalýdýr,
henüz su yüzüne çýkmamýþ þirketleri, bankalarý ve dünyanýn en pozisyonunda” kalarak yaþayamaz. altýn ve diðer ne kadar maden
deðiþmelerin ýþýðýnda yapýlmýþtýr. güzel, en deðerli topraklarýný bunlar Buna küçücük bir bakkal dükkaný
varsa ulusal devletlerin deðil,
Açýklama, bir aysbergin su yüzüdür. ele geçirmiþ veya geçirmek bile dahildir. Komþu bakkallarý, mar-
Lâkin bizler bu “su yüzüne” bakarak üzeredirler. Ulusal devletler her an bu ketleri hesaba katmazsan, kepenk bizim olmalýdýr, pazarlar bizim
aþaðýlarda nelerin olduðunu okumaya tekere çomak sokabilir, tutar indirmek zorunda kalýrsýn. CIA gele- pazarýmýz, insanlarýn tamamý
çalýþabiliriz. Sonra, çaðýn nimet ve bankasýný, tutar petrolünü cek, MOSSAD gelecek Türkiye’de bizim askerimiz, bizim müþte-
hikmetleri, önümüze, sýr ve giz’i devletleþtirir. Çünkü ulusal devletin cirit atacak, amma senin elin kolun rimiz, bizim kulumuz olmalýdýr
fazla karnýnda tutamayan bir dünya askeri vardýr, tanký topu vardýr. oralara gitmek bahsinde kelepçeli demektedirler. BM bunlarýn
koymaktadýr. Netice olarak, ben bahsi Nitekim Saddam Irak petrollerini olacak, yok öyle þey. Gelelim, güdümündedir, IMF, Dünya
geçen bu deðerlendirmeyi kendi devletleþtirmiþti, bedelini iple ödetti- “Yurtta sulh, cihanda sulh” mesele- Bankasý bunlarýn maþasýdýr.
adýma, mevcut devlet yapýlanmasý ler. sine. Bu sözü anlayanla söyleyen
içersinde, belki bir ihtiyaçtan ve biraz arasýnda çok fark var. Evet,
Basýný bunlar ele geçirmiþ
da vicdan sýzlamasýndan kay- MÝT Müsteþarý. “20. yüzyýlýn ikin- Türkiye’de sulh olmadan cihanda
naklandýðýna inanýyorum. Ýçerikte ci yarýsýnda kurulan iki kutuplu sulh asla olmaz. Kim ne derse desin Saddam’ý asmaktan daha az þeyler
biraz özeleþtiri, epeyce de öneri var. dünya düzeninin uzun süre devam mu millet necip bir millettir ve miydi sanki?
etmeyeceði önceden öngörülebilir bir üzerinde hem Türk, hem Ýslâm ve
Emre Taner, bu açýklamayý, biri- olgu olmakla birlikte 1990 ve son - hem de Türk ve Ýslâm âlemiyle Bölgede bir Sünnî-Þiî savaþý mý
lerinin adýna mý yaptý yoksa gerçek- rasýndaki sürece hazýrlýksýz muhatap bütün âlemlerin yükü vardýr. var yoksa, Ýslâm’a karþý Siyonist-
ten yapýlmasý gereken bir ihtiyaca yakalanýlmýþtýr. Elbette bunun en Türk milletinin bu yükü kaldýra- Haçlý ve iþbirlikçileri savaþý mý var?
binaen mi yaptý? önemli nedeni, sistem içindeki bilmesi yani dünyayý sulha kavuþ- Bölgede asla bir Sünni-Þii savaþý
Ben devlet hizmetinde bunca yýl yapýlanmalarýn ve analizlerin turabilmesi içerdeki sulhla yok, çok ama çok istense de bu
geçirmiþ ve gelebileceði yerin zirve- statükocu yaklaþýma koyu bir mümkündür. Türkiye, Milli Mücadele olmayacak inþallah. Elbette
sine kadar ulaþmýþ bir insan olarak muhafazakarlýkla sahip çýkmalarýdýr” dönemindeki birlik ve beraberliðini Haçlý/Siyon ittifakýnýn ve bu ittifaký
Sayýn Müsteþar’ýn birilerinin adýna derken, kendileri bu mevcut statüko - koruyabilseydi ve yine ö dönemdeki sofrasýnda ihtiyaç duyduðu kaný
konuþtuðuna inanmýyorum, inanmak nun neresindeydi acaba? cihat ve müstevli ve emperyalizmin temin için görevlendirme becerisini
istemiyorum. Üstelik benim niyet Kendileri bu statükonun neresinde belini kýrma cehdini muhafaza ede- gösteren bir avuç karanlýk gücün
okuma gibi bir kabiliyetim de yok. olacak, devletin bütün kurumlarý bilseydi bugün Ýsrail1948’den beri Ýslâml’a savaþý var. Bölgede Þiilerle
Açýklama, sanki bir takdir, bir üslup neresindeyse MÝT de oradaydý. her gün Müslüman katliamý yapabilir Sünniler evleniyor. Ayný camilere
iþi gibi. Hatta biraz da, kastedilen Bazýlarýnda deðiþik bir algýlama var, miydi ve Amerika Irak’a girebilir gidiyor. Bugün elbette ABD ile iþbir-
‘birilerine raðmen’ yapýlmýþ hissi sanki MÝT, devlet içinde devlet. miydi? Ortadoðu’da Ýsrail olmasaydý liði içersinde olan Irak’ýn kuzeyin-
veriyor bana. Her ne kadar aksini Hayýr, MÝT Karayollarý gibi, Diyanet ve bölgede AB ile ABD’nin kanlý dekiler gibi Sünniler ve güneydekiler
düþünen ve iddia edenler varsa da, Ýþleri Baþkanlýðý gibi bir devlet kuru- elleri bulunmasaydý bölgede sulh gibi Þiiler var. Esas olan,
ömrünü kurum içersinde geçirmiþ, mu. Diðer kurumlar gibi MÝT de bir olmaz mýydý? Bölgedeki sulhtan davranýþlarýný gündelik çýkarlarýna
çoluk çocuðunun rýzkýný kazandýðý bakýma sahibine göre kiþneyen at. dünya nasiplenmez miydi? göre müstevlilerle birlikte olanlarla,
bir kurumu en kýsa sürede, en saðlýklý Evet, görevi ve çalýþma þekli gereði her hareketini Allah’ýn mihengine
þekilde çaða adapte edebilmek için, belki biraz ürperti veriyor ve elindeki Saddam Hüseyin’in asýlarak vurarak oluþturmaya çalýþan Þii ve
sanki tekerine sokulan çomaklarý kýr- bilgileri siyasi irade ile ne kadar pay- idam edilmesi, size göre dünyada Sünnilerin arasýndaki savaþtýr.
mak için de yapýlmýþ bir açýklama laþtýðý tartýþýlabilir. Amma, neticede nelerin deðiþmesine sebeb olacak?
gibi.. Yani sanki, “Ey millet, ben has- MÝT, baðýmsýz bir devlet, yahut Ýnþallah o ip dönüp dolaþýp Irak’ý Þiîler (Ýran ve Irak) Siyonist Haçlý
tayým ve þöyle bir tedaviye ihtiyacým eyalet deðil. MÝT’ten Türkiye iþgal edenlerin boynuna geçecek. ittifakýnýn neresinde yer alý-yor? Þiî
var. Bunun için de mutlaka siyasi Cumhuriyeti’nin tamamýnýn yapa- Ýnsanlýk Saddam’ýn idam þekli ile (Ýran ve Irak) size göre 1500 yýllýk
irade gerekiyor. Bir gün bu hastalýk madýðýný beklemek, göremediðini gördü ki, Batý’da insanlýk yok. Sünnî düþmanlýðýnda bir deðiþikliðe
elimi kolumu baðlar, devlet ve mil- görmesini istemek masalsý bir talep Bunlar dün Hindistan’da kendilerine gidecekler mi?
lete karþý olan görevlerimi yerine gibi geliyor bana. rakip olmasýn diye Hintli doku- Siyonistler bu savaþýn sürmesini
getiremezsem, bu benim tedavi macýlarýn parmaklarýný kestikleri gibi istiyor. Haçlýlar bu savaþýn sürmesini
olmak istemediðimden deðil, derdimi Yine Sayýn Müsteþar: “Bu süreç bir ülkeyi iþgal edip devlet baþkanýný istiyor. Ulus devletleri ortadan kaldýr-
dinlemeyen siyasi irade yüzün- içinde Türkiye, gerek stratejik yargýlamadan asabiliyorlar. Bunlar mak isteyen bir avuç vampir bunu,
dendir!” denmek isteniyor. gerekse jeopolitik önemi nedeniyle Amerika’da milyonlarca Kýzýlderiliyi yani Sünni-Þii kavgasýný körüklemek
kendisini hiçbir zaman olaylarýn yok ettikleri, Hiroþima ve ve sürdürmek istiyor. Çünkü bu,
Ulusal devletleri kim ve neden akýþýna býrakma ya da ‘bekle-gör- Nagazaki’de milyonlarý nükleer onlarýn bölgeye müdahale aracý
tasfiye edecek? tavýr al’ taktiði ile sýnýrlama lüksüne silahla katlettikleri gibi Irak’ta 650 sayýlýyor. Çünkü bu, ezelden ebede
Ulusal devleti tahrip etmek sahip deðildir. Uluslararasý sistemi bin insaný vicdanlarý zerre sýzlamadan sürecek olan bir Hakk-Bâtýl mücade-
isteyen elbete ki bütün dünyayý kendi ayrýntýlý ve isabetli bir tanýmlamayla katledebiliyor, 6 milyon insaný evsiz lesinin bölgedeki versiyonu. Amma
devleti haline getirmek isteyen birkaç (kendi konumu ile ilgili) taktik, barksýz býrakabiliyor, üç milyon bu savaþtan Ne Allah(c.c.) râzý, ne
bin ailedir. Onlarýn kimliði deþifre stratejik ve yüksek stratejik tutumlara insaný yurtlarýndan edebiliyorlar. Ebu Hz. Muhammed(s.a.v) razý, ne Hz.
edildiðinde ortaya dünya gündemine sahip olmak zorundadýr. Yalnýz Garip’teki iþkenceler, Camiler’e Ali (r.a.) razý.
Siyonizm, Kapitalizm ve Komünizmi savunma pozisyonunda olmak bevletmeler, Kur’anlarý tekmelemeler
10 BARAN

Süreç ve Yalnýzlýðýn Aþýlmasý Üzerine


Dr. Hakký Açýkalýn

Kendisinin bundan hiç rahatsýz d ü þ ü n d ü ð ü m ü z ü önder militanlýðýn ne ve nasýl


olmadýðýný güçlü eylemliliðinden ve sis- sanmamýz boþa olduðunu, olmasý gerektiðini bize
yaþadýðýmýz hâlde gösterdi. Verdiði savaþýmla yenil-
temi boþa düþürmesinden anlayabili- en dolu bir süreç mezliðini isbâtladý. Bu ortaya konan-
yoruz. Yýllardýr halkýn irâdesini tek baþý- içinde olduðu- larla en büyük düþmanlar bile
na amansýz biçimde savunmakta ve muzun vehmine rahatlýkla tasfiye edilebilir.
bunda en ufak bir istikrâr sapmasý kapýlmamýz. Bütün Þimdi büyük bir hayâl, akýlalmaz
bunlar K’ýn öfkesi- emeklerle birlikte yüzyýllardýr ete
göstermemektedir. Dili kesilmek, kimliði
ni çekti. Geliþmeye kemiðe bürünmüþlüðün ve ölüm-
ortadan kaldýrýlmak ve diri diri yol açmamak, süzlüðün âbidesini dostun düþmanýn
gömülmek istenen halkýmýzýn diriliþini geliþmenin kuman- gözleri önüne seriyor. Mal-mülkle
saðlayýp gençliðin yeniden doðuþunu da gücü olamamak keyf çatanlar bugün gördüklerinin
örgütleyen, BD (üst) dilini dünyâya her düzeyde bir altýnda eziliyorlar. Hayatýn kendileri
suçtur. için zehir zemberek bir karanlýðý
duyuran O’dur. O nedenle, en büyük
Ýþte tam da bu getirdiðini görüyorlar. K’ýn þahsýnda
önder o olmaktadýr. ÝBDA Mimarý süreçte K, insanlýðý insanlýða dayatýlan karanlýk, büyük
Salih Mirzabeyoðlu hýzla yeniledi. 500 ve ulu bir kararlýlýkla aþýlmýþ ve
yýllýk ölüm ve hedefe ulaþýlmýþtýr. Zorun sonuna
üyük kitleleri zihnine, þimdi onu kurtarma zamanýnýn uykudan, yalan ve rezâletten yavaþ gelindiði âþikâr olduðu için nefesleri

B veya o kitlelerin en hayatî


menfaatlerini yüreklerine
yerleþtirenlerin yalnýzlýk diye bir
geldiði anlaþýlýyor. Bu yüksek ener- yavaþ
jili yürüyüþe verilecek cevâb ise ruhî Entellektüel
kurtuluþu

ve fizikî anlamda çok güçlü hakikatini yeniden ortaya çýkardý ve


gücüyle
örgütledi. kesilen ehl-i keyf korku ve düþüþün
insanlýk kahrýný yaþýyor.
Bu temelde yeni süreci selâmlý-
sorunlarý olamaz. katýlýmdýr. Geliþim kanunumuz deþifre etti. Bunlarýn hepsi büyük bir yor ve yeni devrimin insanlýða kutlu
Yalnýzlýk þudur; Beyin ve kalb budur. Bu kanunun iþlemekte fikir savaþýnýn neticelerdir. Büyük ve olmasýný diliyorum.
insanlýk hakikatinden çok uzaksa ve olduðunu görebiliyoruz. Halk
aþýrý egoist ise bu korkunç bir yal- kendine deðer veriyor. Düzen

Tecritin “F” Hali


nýzlýða iþârettir. Bu dayanýlmaz yal- kötülük yapayým, bu insaný piþman
nýzlýk hastalýk olarak da adlandýrýla- edeyim derken kendisi rezil oluyor.
bilir. Mütefekkir’de bu durumun tam Savaþý kaybetmiþtir. Þimdi, çýð gibi
zýddýnýn geçerli olduðunu bir kitle akýný olduðunu öðreniyoruz.
gözlemleyebiliyoruz. Buna, Þimdiye kadar, Müslümanlar ve Bende bu yazýyý yazarken geçtiðimiz avukat günüde açlýk grevine
hakikatin yüce önderliði veya halk genel anlamda beþeriyet için en baþlayan avukat Behiç Aþçý, “tecrit’’e dikkatimizi çekmek için ölüme
irâdesinin en saðlam direngenliði adý gerekli olan anlaþýlmaya çalýþýldý.
yürüyor. Salih Mirzabeyoðlu, hiçbir þiddet olayýna karýþmadýðý halde
verilebilir. Mütefekkir, hakikatin Eðer mütefekkirin büyük düþünme
yüce önderi olmaktadýr. eylemi devrimci 99 sürecini sadece fikirlerinden dolayý müebbeden tecride mahkûm edildi...
Kendisinin bundan hiç rahatsýz örgütlemeseydi büyük kargaþa ve
olmadýðýný güçlü eylemliliðinden ve bunun da fevkinde kabûlü gayr-ý “Burasý belalar konaðý, diriler tecride mahkûm herkes biraz çocuk-
sistemi boþa düþürmesinden anlaya- mümkün olan ancak boyun k ab ri, tur...
biliyoruz. Yýllardýr halkýn irâdesini eðdiðimiz lânetli hayat sürüp gidiyor D ü þm a n sev in d ir en d os tla r Benim hayatým engellemeler ve
tek baþýna amansýz biçimde savun- olacaktý. Sanýldýðýndan çok daha sýn a v ýd ýr ’’ ... barikatlara karþý çýkmakla geçti.
makta ve bunda en ufak bir istikrâr fazla düþünme ve yeniden üretme Baþörtülü arkadaþlarýmla adeta açýk
sapmasý göstermemektedir. Dili aksiyonu neticesinde 99 sürecinin Bu cümle, Yusuf Peygamber’in hava tevkifhanesine dönen yaþan-
kesilmek, kimliði ortadan kaldýrýl- ikinci aþamasý olan 2006 süreci yattýðý zindanýn kapýsýna bizzat týmýzda, hep hayata dokunabilmek,
mak ve diri diri gömülmek istenen zaferin kazanýlma süreci anlamýna da Yusuf Peygamber tarafýndan hayatýn içine karýþabilmek, burnu-
halkýmýzýn diriliþini saðlayýp geliyor. Ýslâmî ve insanî esâslar yazýlmýþ bir cümle... muzu hayata sokabilmek için çýr-
gençliðin yeniden doðuþunu konusunda kaygýlarýmýzýn fazla Çalýþma masamýn üzerinde özen- pýndýk durduk. Yirmi yýldýr tecride
örgütleyen, BD (üst) dilini dünyâya geliþemediði bir aralýkta le üst üste koyduðum cezaevi mek- karþý devam eden bu mücadele
duyuran O’dur. O nedenle, en büyük Mütefekkir’in çözümlemeleri tuplarýna bakýyorum. Hepsi de o serüveni, ister istemez adamý inciti-
önder o olmaktadýr. tehlikeyi ve yenilgi ihtimâlini kadar intizamlý ve sabýrla kaleme yor, “baþkasý olabilmek deneyimini’’
Militarist oligarþi bundan büyük ortadan kaldýrmýþtýr. Her anlamda alýnmýþ ki... Sanki sandalyesinde hat safhaya taþýyor. Bu yüzden “F
bir rahatsýzlýk duyduðu için, teslim ferdiyetçilik birçok konuda yapýyý uslu uslu oturan çalýþkan çocuklar tipi’’ sistemli yalnýzlaþtýrma operas-
alamadýðý için müthîþ bir çarpýtma ve iþlevsiz kýlmýþtý. Temel mefkûreler tarafýndan yazýlmýþlar. Kimi kurþun yonlarýna tabi tutulan insanlarý ve
saptýrma siyâsetini dayatmaktadýr. konusunda kendini ayaklandýrabilen kalemle, kimi tükenmez kalemle, tecridin o amansýz dilsiz duvarlarýný
Onun rahle-i tedrisinden geçenlerin insan sayýsý çok azdý. Herþeye razý ama eminim ki kalpten çekilmiþ yüreðimde hissediyorum...
harflerle yazýlmýþ deðerli mektuplar Ýnfaz politikalarýnda, suç ve ceza
dilleri ve zihinleri muazzam olma durumu geliþkindi.
bunlar. arasýnda bir anlam bütünlüðü kurgu-
geliþmektedir. Herbiri birer cesâret Tamamen teslim olmuþ, her türlü
“Suçlunun gönderdiði mektup, lanýr. 1700’lere kadar suçlulara
ve irâde timsali olma yeteneðindedir. boyun eðmeye kendini bilinçsizce
niçin deðerli olacakmýþ’’ diye- sadece bedensel cezalar veriliyordu.
Sâdece baþlý baþýna bu, ortaya konu- kaptýrmýþ kiþilik bizi büyük düþün-
bilirsiniz. Ama tecrit edilmenin o Hürriyeti baðlayýcý ceza fikri ise
lan eserin ne kadar büyük ve mekten alýkoymuþtu. Tepkiler fazla
sert çelikten kurulma yapayalnýzlýk- 1700’lerin sonlarýna doðru ortaya
görkemli olduðunu göstermesi anlamlý deðildi, ilgiler ciddiyetsizdi.
lar dünyasýnda harflerin hayati çýktý ve ilk düzenli cezaevlerini bu
açýsýndan büyük bir misâl sayýlýr. Ýddiâlar, hýrslar fazla sonuç alýcý
anlamýný bilen biriyim, bu mek- tarihlerde inþa etmeye baþladý insan-
Ruh’ta ve düþüncede en yüce deðildi. Ne yapýlacaktý? Ýþlere hâkim
tuplarýn nefes almaya denk olduðu- lýk... Suçu iþleyenin sebep olduðu
öncülüðü ve en derin baðlýlýðý olmayan, ne yapacaðýný kestire-
nun farkýndayým. maðduriyeti tazmin etme fikrine
yaþadýðý görülüyor. Þimdi muhteþem meyen, kendini doðru katamayan
Çoðu siz okuyucularýn yaþlarýn- hizmet eder cezalar...
bir fizikî dönüþ hazýrlýðý nettir. Bu kiþiliðin kaç paralýk deðeri vardý?
da, çoðu yaþça benden ufak, akran- Yalnýzca verilen cezanýn karþýlan-
sürece girildiði biliniyor. Bu dönüþü Yaþamayý bilmediðimiz hâlde larým da var, karýsý, kýzý olanlar da... masý deðil, suçlunun sebep olduðu
bir aþkýn sabrý ve ciddiyeti olarak ele yaþar gibi gözükmemiz, düþün- Ama en çok annelerini özlediklerine, acýnýn öcünü / karþýlýðýný almaya
almak gerekir. BD’yla halký diriltti, mediðimiz hâlde laf üreterek aðaçlarý ve güneþi sorduklarýna yönelik de tertip edilirler.
bakarsanýz, yaþý ne olursa olsun, Günümüzde safi tazmin ya da öç
BARAN 11
7. sayfadan devam... nihayetinde -bilim kurgudan bahset- sindirmek.” Aþaðýlaycý, onur kýrýcý, or" diye… Biz de hep bunu gördük.
miyorum- 11 eylül'de yaþanmadan bir infazla direniþ güçlerine "bakýn en Türkiye'de bir kesim Saddam'ýn bu
Mesela Ýslâm'la ilgili eskiden önce bir "bilim kurgu"ydu. Ama artýk büyüðünüzü bile bu hâle getirdik. tablosu karþýsýnda -biraz da Þiî fak-
"aþýrý Ýslâm", "fundamentalist Ýslâm", bilim kurgu deðil. Ben þunu söyleye- Amerikan askerlerini burada törüyle- bu gayet açýk insani gerçeði
-iþte- "sert Ýslâm", "yumuþak Ýslâm" yim: Dünyada belki bir ülkede "sniper"larýnýz" vurmaya devam etse görebilecek bir anlayýþa yükse-
gibi tâbirler kullanan Amerikan diplo- deðil, bir grup ülkenin Amerika ne olur, etmese ne olur? Bizde asker lemediler. “Ýnsan ve müslüman kim -
masisi, Yahudilerin de etkisiyle - Birleþik Devletleri'yle kýyametin çok" demek istiyorlar. Hemen liðiyle” deðil, at gözlükleriyle bakýy-
çünkü Yahudiler Amerikan diploma- savaþýný yapmasý kaçýnýlmazdýr. akabinde de "20 bin asker daha gön- orlar hadiseye?..
sisi içinde Amerikan yönetimine Ama on yýl sonra ama yüzyýl sonra… dereceðim" diye açýklama yaptý -Benim 20.yüzyýl tarihi boyunca
sürekli þunu empoze ediyorlar- Çünkü ABD dünyaya huzursuzluk, dikkat ettiyseniz. "Bizim askerimiz hayatýmda, yýkýlmýþ bir ülkedeki des-
"Ýslâm'ýn yumuþaðý serti olmaz, ekonomik dengesizlik, acý, merhamet- bitmez" mesajý. O askerler de zaten pot-diktatörlerle ilgili hatýrladýðým
Ýslâm baþlý baþýna bir vebadýr, çok sizlik yaymaktan baþka hiçbir þey bilenler biliyor, Gren kartý alabilme bütün olaylarda þu vardýr -bir
tehlikelidir. Siz bizi dinleyin herkesi yapmadý!.. Kendi zenginliði kendine; hayaliyle Amerika'ya gelmiþ, orada Çavuþesku bunun istisnasý- yapa-
ezin. Her gördüðünüz yerde baþka ülkelere bir zenginlik verdiði süresini bekleyen zavallý Latin bilseydi o yapacaktý ama erken yaka-
ezin.Yumuþaðýna sertine bak- yok. Yaný baþýndaki Meksika Amerika göçmenleri. Bin dolar maaþ landý. Helikoptere biner diktatör ve
mayýn." Bu Amerikan diplomasisinde dünyanýn en yoksul ülkelerinden alabilmek için gidiyorlar oraya. Has, karýsý, 20-30 bin dolar da nakit para
Bush'la birlikte Þahinler'in iþ baþýna biri… Sýnýrdaþý. Gittim ben beyaz Anglosakson Amerikalý o kadar alýr yanýna, yakýnlardaki onu kabul
gelmesinin ardýndan, genel kaideye Meksika'ya: Sokaklarý dilencilerle az ölüyor ki savaþlarda; onlar gitmiy- eden bir ülkeye siyasî sýðýnma ister.
dönüþtü. Ve dikkat edin Amerikalý dolu, periþan, siyasal istikrarsýzlýk or zaten. Michael Moor'un Saddam gidemez miydi? Onu tutacak
yetkililer artýk konuþurken ‘funda- içinde… Yani gölgesinin bile kimseye Fahrenheit 9/11 filminde, kongre ne vardý? Sadece Filistin'e gitse bile,
mentalizm’ kelimesini kullanmýyorlar. bir faydasý yok. Paçasýnýn dibindeki üyelerine tek tek soruyor "Oðlunuz senelerce yaþardý. Rusya çaðýrdý,
Yani "kökten dincilik-aþýrý dincilik" ülkeye bile bir faydasý yok. gitti mi, oðlunuz gitti mi?" diye. neden gitmedin kardeþim o zaman?
filan… Direk olarak, "Ýslâmist Þaþkýn þaþkýn bakýyorlar suratýna. Öyleyse bu insan anlatýldýðý gibi biri
terörist" diyorlar ve bunu da per- Buradan Irak’daki duruma Amerika Birleþik Devletleri deðil!
vasýzca yapýyorlar. Biz de bunlarý din- bakacak olursanýz? Ordusu'na mensup üst düzey komu-
liyoruz, mesajý alýyoruz."Sen bana -Bizim Irak'ta olup bitenleri doðru tanýn, yada Amerikan Cumhuriyetçi (Not: Sayýn Ali Murat Güven’le yap-
Ýslâm filan dersen, ben seninle bir okumamýz gerekiyor. Onu sadece Partisi'ne mensup her hangi bir mil- týðýmýz röportaj burada bitmiyor. Sanat
daha asla uzlaþmamak üzere "fazla debelenmiþ bir diktatörün pasi- letvekilinin çocuðu yok orada. Bunun ve siyasetin kesiþtiði noktadaki nefis
köprüleri yýkarým" Nitekim yapýlan fize edilmesi" filan gibi basit, ilkel, için hikâyemiz ayný… deðerlendirmelerinin bir kýsmýný gelecek
da budur. Condoleezza Rice'ýn iki de aslî anlamýndan uzakta, sýð bir sayýmýzda yayýnlayacaðýz. Bu sayýda
bir Ortadoðu turuna çýkýp, "niye bizi Kürdçü yaklaþýmla, açýklama gibi bir Bush'un Saddam hakkýna bir sözü buraya kadar.)
sevmiyorlar" diye araþtýrmasý da bey- þansýmýz yok Müslümanlar olarak. var: "Bize nasýl karþý gelineceðini
hude bir çabadýr. Dünyada Orada yapýlan þey, "direniþi göstererek, dünyaya kötü örnek oluy-

gayesine hizmet etmiyor cezalandýr- cezaevlerindeki tecrit uygulamasý


ma fikri. Mahkûmun sosyal hayata
yeniden kazandýrýlmasý doðrultusun-
ise, adeta paranoya þekline
dönüþmüþtür. Mahkûmlarýn ifadele-
Þehid Sancar Kartal
da eðitimsel katkýlarý da hesap rine göre; “tecrit’’ sadece üçer kiþilik
ediliyor infaz sistemleri kurgu- hücrelere kapatýlmakla sýnýrlý Tarih: 25 Ocak 2000...
lanýrken... olmayýp, sosyal alanlarý (kütüphane Metris Cezaevi...
Tabii bundan bahsedebilmek için vs...) kullanýrken de devam etmekte,
öncelikle ciddi bir “infaz politikasý’’ sosyal alanlarda bir baþka mahkûm Yaþýtlarý “þen-sýpa” hayatý yaþarken;
kavramýna ihtiyacýmýz var. veya tutuklu ile en ufak bir sohbet O, “Her þey Allah için” diyerek
Dünyada en modern cezaev- nedeniyle disiplin cezasýna tabi tutul- cezaevine geldi.
lerinin kullaným süresi bile 30 yýla maktadýrlar. Altý ay boyunca üstü Adam gibi cezaevi yattý;
tekabül ediyor. Bizde ise cezalandýr- açýk alana çýkamadýklarý gibi, yazýn-
Yiðitçe savaþtý;
ma sisteminin suçlular üzerinde ne da on beþ günde ancak bir saat çýka-
Bilerek, isteyerek;
gibi etkiler yaptýðý ciddi bir þekilde bilmektedirler.
Kahramanca can verdi. 25 Ocak 2000
ortaya konmuþ deðil... Pek çok kere Mahkûmlarýn en çok dile
tevfikhane görevlilerinin “cezaevler- getirdikleri þikâyet ise, gökyüzünü Metris Cezaevi’nde
ine hâkim deðiliz’’ þeklinde dile görememekle ilgili... Bu konuda Unutmadýk! Unutturmayacaðýz! Þehid Edildi!
getirdikleri kopukluk veya cezaev- Almanya’nýn tecrit tipi ceza sistemi-
lerinin bir suç mektebine dönüþtüðü ni terk ederken elde ettiði deneyim
itiraflarý ile karþýlaþýyoruz. Bir tarafta de önemli. Tecride tabi tutulan Yolu Yolumuz!
cezaevi isyanlarý diðer yanda açlýk mahkûmlarýn zaman içinde akli den-
grevleri ile gündeme gelen amaca gelerini kaybettikleri, kýsmi felç
uygunsuzluk neticesi sürekli örtbas geçirdikleri, intihar ettikleri istatis- “Savaþýn sýcaðýndan sýcaðýna bir haber...”
edilen, sümen altýna itilen sosyal bir tikleri ile dolu raporlar...
yara olarak kangrenleþmek üzere... Bende bu yazýyý yazarken Baðdat’ta ABD Helikopteri Düþürüldü: 13 Ölü...
Türkiye’nin en son uyguladýðý “F geçtiðimiz avukat günüde açlýk
tipi’’ cezaevi mimari tasarýmýnýn, grevine baþlayan avukat Behiç Aþçý, Amerikan ordusuna
1829’da ABD de Pannyslavania “tecrit’’e dikkatimizi çekmek için ait bir helikopter Irak'ýn
Eyaleti’nde gerçekleþtirilen, eyalet ölüme yürüyor. Salih Mirzabeyoðlu, baþkenti Baðdat'ýn kuzey-
doðusunda düþtü.
tipi cezaevi mimarisi ile ayný temel hiçbir þiddet olayýna karýþmadýðý
Heikopterdeki 13 kiþi
prensibe dayandýrýldýðý biliniyor: halde sadece fikirlerinden dolayý öldü.
Tutuklu ve mahkûmlarýn yoðunluk- müebbeden tecride mahkûm edildi... Koalisyon güçlerine
larýnýn azaltýlarak tecrit yoluyla kon- Diðer iþkencelere ise kulaklarýmýz ait kurtarma ekipleri,
trolü... zaten saðýr... helikopterin düþtüðü
Bununla birlikte 1829’dan Gerçek hayat okuyucularý için alaný güvenlik kordonu
altýna aldý.
günümüze artan mukayese ve deðer- belki sýkýcý bir konu... Ama yirmi
Helikopterde bulunan
lendirmeler neticesinde infaz içtihat- yýldýr baþýmdaki doksan santimetreye 13 kiþinin yolculardan ve
larýnda önemli ilerlemeler tecrit edilmiþ bir kiþi olarak, cezaev- mürettebattan oluþtuðu sonucu düþmedi" ifadesi helikopterin direniþçilerin
kaydedilmiþ ve tecridin toplum ve lerindeki tecrit yüzünden ölüme belirtildi. Helikopterin kullanýlmadý. saldýrýsý sonucu düþmüþ
suçlu lehine bir yöntem olmadýðý yürüyen insanlardan bahsetmek düþüþ sebebi henüz belli Amerikan ordusu, olma ihtimali üzerinde
deðil. helikopter ya da uçak- duruluyor.
sonucuna ulaþýlmýþtýr. Tecrit fikri zorundayým size...
Amerikan ordusu larýnýn saldýrý sonucu Ayný gün mücahitlerin
terkedilerek “yaþamýn normalliði’’ 22 Aralýk 2006 olayla ilgili inceleme düþmediðine emin düzenledikleri diðer
nosyonuna hizmet edecek ceza- Sibel ERASLAN baþlattý. Ancak Amerikan olduðunda bu açýklamayý saldýrýlarda da 11 ABD
landýrma fikrine geçilmiþtir. GERÇEK HAYAT ordusunun açýklamasýnda, yapýyor. askeri daha öldürüldü!
Bugün ülkemizdeki “F tipi’’ "Helikopter bir saldýrý Dolayýsýyla
12 13
BUGÜNÜ DÜNDEN SÖYLEMEK GERÇEK FÝKÝR SOYLU SÝYASET

KÜRT MESELESÝ
muhatabý o sahalarda aranmalýdýr; çünkü meselesine ne verdi, ne aldý?” sorusunun TAKDÝM: deðilim... Aslýnda kibar cevab verdim, ettikleri iki isimdir... Aynen, “Kürtlere mahalli Bey ve aðalar, bu kez Ýbrahim
meselenin bir yönü, mevzuuyla kayýtlý da cevabýný teþkil ediyor... Ýslâm, insana, hakikatin incinmemesi için þöyle demem yüz verdiler!” derler; “Kürt diye diye, Paþa ile devlete karþý anlaþmaya giriþti-
mahalli idrak olarak, kendi esas, usûl ve topyekûn insan ve toplum meselelerinin Ýbda Mimarý Salih Mirzabeyoðlu, bügün Türkiye’nin baþýna adeta gerekir: Ýstisnanýn kaide yerine konmasý bu Türkleri ayrý kavim zannettirdi- ler, ne var ki, yýllardan beri yerli bey-
kurallarýyla iþ gören ilim ve uzmanlýk mutlak hakikat yönünden çözüm bir “çuval” gibi geçen “Kürt Meselesi”nin ne olduðunu, 1992 yýlýnda gibi, bu çok uydurma bir genelleme ler!”... Altýný çizdiðim bu husus, “Kürt lerin, aðalarýn, þeyhlerin nüfuz ve otorite
bahsidir... Bana gelince, beni “Kürt’ün imkânýný veriyor; o imkândan faydalanýp kendisi ile yapýlan bir röportajda bütün hatlarýyla çepeçevre ortaya olur... Eðer denildiði þekilde bir durum meselesine sahip çýkmaya çalýþýyor- kavgasýnda oyuncak olan, fakat gerçek
meselesi nedir?” suâlinden çok, faydalanmamak, insana âit bir iþ... Eðer koymuþtu. Bugün “taraflarýn” geldiði noktada ifade edilen mese- olsaydý, o zaman da cevabým þu olurdu: sunuz” ifâdenizin çeþitli yanlýþlýklarýn- selâmetin devletin yüce hâkimiyetinde
“Kürt’ün meselesi ne olmalýdýr?” davasý Ýslâm ile Kürt meselesini, birbirinden lelerin hakikati bu röportajdadýr. Son günlerde devletin çeþitli Bu, Kürt kavminin ahmaklýðýný gösterir dan birini de göstermiþ oluyor!.. olduðunu sezen halk, bu yaklaþmalara
ilgilendiriyor... Meseleye bir dünya ayrý ve birbiriyle karþýlaþtýrýlabilir iki kurumlarý aracýlýðýyla yapýlan çýkýþlarýn mesele ile alakalý yönlerinin, ve ziyafet sofrasýndan kalkýp solucan Sorunuzun son faslýna gelince... Yavuz seyirci kaldý. Halktan gerçek desteðini
görüþüne nisbetle ve bir aksiyon mevzuu unsur zannýyla ele alýrsanýz, “Türk-Ýslâm asýl ilhâm kaynaðýnýn, burasý, bu ‘dünya görþünün’ meselelere bakýþý atýþtýrmaya benzer bir hâldir... Ýþin en Sultan Selim’den sonra Osmanlý bulamayan mütegallibenin bu teþebbüs-
ve imkâný diye baktýðým belli... Zaten sentezi” gibi þiþeyle suyun sentezinden olduðu gözümüzden kaçmamaktadýr. Bu hususun okuyucularýmýzýn- baþýnda söylemem gereken de þuydu: genellemesine atlayarak 1830’lardaki leri de bir sonuç vermedi. 1848 ve 1850
böyle bir bakýþ, hem mahalli idrakýn bahsedercesine bir fikir kelliðine da gözünden kaçmayacaðýna inanarak, bu röportajýn ilk bölümünü Zerdüþtlük putperest bir din, Kürt de tasfiyelerden bahsetmenizi, hâdiselerin yýllarýnda yapýlan harekât sonunda
hakikatini murakabe edicidir, hem de düþülmüþ olur... Dikkat ediyorsanýz, zevkle takdim ederiz. kavim olduðuna göre, din ve kavim bir- muhasebesi yönünden bir zaaf olarak Cizre’den Bedirhanî, Süleymaniye’den
“Kürt’ün meselesi nedir?” suâli etrafýn- “Ýslâm ne aldý?” sorusunun geçersizliði birine irca edilebilir unsurlar deðildir... görürüm: “Ýyi adamýn kelek oðlu” Baban ve Hakkari’den de Nuri Bey’in
seferleri?.. Abdülhamid Han’ýn, deðer keyfiyettedir; þu veya bu kavme
daki açýlýmlarda yürüyücüdür. açýk... Ancak bu sorunun “Ýslâm’a Yezidîlik?.. Maymun seyri kýymet dere- hesabý, oðulun vasfý babanýn mümtaz despotluklarýna son verilerek Osmanlý
“Hamidiye Paþasý” diye anýlan Kürt mensub olmak kimsenin kendi elinde
bakýþ” bahsine vesile bir yaný var ki þu: cesinde bir folklorik özellik olarak ele þahsiyet olduðu hakkýndaki hükmü devlet nüfuzu Ýran hududuna kadar
Paþalarýnýn yararlýklarý?.. Moskof’a karþý deðildir ve insan ancak kendi emeði
ZENDPRESS- Ýslâmî açýdan Kürt mese- Ýslâm, mutlak fikirdir... Bir þey söyle- alýnabilirse de, derinliðine ve geniþliðine bertaraf etmez... Osmanlýlar, ümmet yayýlmýþ oldu.”
Kürdistan müslümanlarýnýn direniþi?.. derecesinde þeref-lenir... Bizim müslü-
lesi nedir?.. mek için herþeyi söyleme, Kâinat’ýn hen bahse deðer bir keyfiyet deðil!.. olarak -ki Kürtler de buna dahildir- Ýsmet Parmaksýzoðlu’nun resmi görüþ
Vesaire, vesaire... man olarak Türk, Kürt veya Arab diye
SALÝH MÝRZABEYOÐLU- “Sizce ân yeniliði içinde herþey söylenemeye- Ýslâm’ý temsil ettikleri kadar yükselmiþ, doðrultusunda yazýlmýþ “Tarih boyun-
hiç kimseye sadece kavminden dolayý
Kürt meselesi nedir?” suâliyle ayný... ceðine göre de, “Mutlak Fikir”e nisbetle ZENDPRESS- Derginizin bir sayýsýnda temsil liyakatini kaybettikleri nisbette de ca Kürt Türkleri ve Türkmenler”
ZENDPRESS- Ýslâm ordularýnýn bir dalkavukluk tavrýmýz yoktur ve müs-
Kavim, fikrin tecelli imkânýdýr; Sorunuzun ne türlü anlaþýlmasý gerek- söyleme þartýnýn cevabýdýr bu
Kürdistan bölgesine giriþinin ilk yýl- lüman hangi ka-vimden olursa olsun,
Yavuz Sultan Selim’in mirasýný sürdüre- gerilemiþ ve çökmüþlerdir... Dikkat isimli kitabýndan altýný çizdiðim
buna nisbetle de, Ýslâm’ýn tiðini biraz önce belirttim, buna göre vasýflandýrma... Bu vasýflandýrmanýn ceðinizi söylüyorsunuz, bir yandan da ediliyorsa, sözü geçen tasfiyelerin þart- husus, Bedirhaniler ve Babanlarýn
larýnda yaklaþýk 130 bin kiþi öldürüldü... kavim üstü “ümmet” esasýna nisbetle
hakikatine yaklaþýldýðý kadar cevaplayayým... Fikre nisbetle fert, kitablýk bahisler hâlinde iþlediðimiz Kürt meselesine sahib çýkmaya çalýþýy- larý üzerinde deðil de, muhakeme 1830 deðil de 1848-1850 yýllarýnda tas-
Bu “teblið”e uyar mý?.. Yine bu irtibat kardeþimizdir; müslüman olmayan da
sosyal sýnýflar ve kavimler, zamanýn ölçülendirmeleri bir yana, son tecritte iþ, orsunuz?.. Oysa Yavuz, Dersim’li usûlünüz üzerindeyim... Baþka bir yön- fiye edildiklerini gösteriyor ki,
kavim hakikati ortaya çýkar... içinde, Kürtlerin sýk sýk ilk dinleri olan düþmanýmýz... Biri de þu: Bir fikir ken-
tecelli ettiði mekân zaruretini ifâde eder- “ya Ýslâm veya hiç!” noktasýna varýr... Kürtleri kesip asan birisi deðil miydi?.. den: Meselâ, Anadolu birliðinin saðlan- bildiðiniz gibi 1839 Tanzimat
Yâni Kürt, Türk veya Arab, Zerdüþtlük’e irca etmelerini nasýl dini ortaya koyduðu ânda, zýddýný da
ler... Bildiðiniz gibi, hikemiyat ve Ayný soruyu, “Mutlak Fikir” ile “beþeri Yine ayný Osmanlý 1830’lardan baþla- masý safhasýnda, bir sürü Türk beylikleri Fermaný, hâlen solun ilericilik adýna
yorumlamak gerek?.. Benzer biçimde, iþaretlemiþtir ve bu demektir ki, madde
ilkel bir psikoloji içinde felsefede ruha “zaman” ve maddeye de sistemler” arasýndaki farký gösterici diye yarak Kürt prensliklerini (Bedirhan, de tasfiye edilmiþtir... PKK’nýn, “gayeye þakþakladýðý bir hâdisedir... M. Salih
Yezidilik’in durumu nedir? veya mânâda imha hedefini de belir-
kavmiyle kuru kuru böbürlenen “mekân” izâfe edilir; BÜYÜK DOÐU de ele alabiliriz: Her beþerî sistemin Bâban vesaire) tasfiye etti? o türlü deðil de, bu türlü ulaþýlýr” diye, San tarafýndan yazýlan “Doðu Anadolu
SALÝH MÝRZABEYOÐLU- “Evet, lemiþtir... Ýslâm ordusu, Arab ile de, Ýran
deðil, Ýslâm’ýn hakikatini ÝDEOLOCYASI’nýn Mimarý Necip kesinlikle kendisini belirleyen çevre SALÝH MÝRZABEYOÐLU- Yavuz metod ayrýlýðýndan dolayý -hem de ve Muþ’un Ýzâhlý Kronolojik Tarihi”
tebliðe uyar!” veya “hayýr, uymaz!” ile de, Azeri ve Çerkes ile de, Türk ile
Fazýl’ýn belirttiði üzere, keyfiyet, þartlarýna baðlý tarihî bir yaný vardýr ve Sultan Selim’in mirasýnýn sürdürüleceði- Kürtçü olmasýna raðmen- tasfiye etmeye isimli kitabtan:
yaþatandýr... Ýnsan veya kavim, “zaman”ýn ve kemmiyet de “mekân”ýn bu yüzden pörsümeye ve
dememin pratik bir faydasý yok... Ayný de savaþtý; ve ta-rihî süreç içinde ordu
ni haykýran dergi çalýþtýðý Kürt örgütleri?.. Demek oluyor “1839 yýlýnda Büyük Mustafa Reþit
bu hakikate yaklaþtýðý kadar ressamý... Bu çerçevede bakýlýnca, geçersiz kalmaya mahkûm- Taraf isimli
Fikre nisbetle fert, sosyal sýnýflar ve kavimler, zamanýn tecelli ettiði mekân zaruretini ifâde ki, haklýlýk-haksýzlýk deðerlendirmesi Paþa, Gülhane Hattý Humayunu ile
azizleþir, uzaklaþtýkça da Kürt’ün meselesi de, Türk’ün meselesi dur... Eðer biz Kürt mese- dergidir... Ýbda ayrý þeydir, gücün haklý kullanýlýp kul- Tanzimat devrini açtý. Tanzimat idaresi
de, Arab’ýn meselesi de, Azeri’nin lesinin yönlendirdiði böyle
ederler... Bildiðiniz gibi, hikemiyat ve felsefede ruha “zaman” ve maddeye de “mekân” izâfe
süflileþir... Anlaþýlýyor ki Fikriyatý’ný, kendi lanýlmamasý ayrý þeydir, bayraðýn gücü kurallarýna göre, beyliklerin kaldýrýlmasý
meselesi de birdir: Derinliðine ve bir sisteme taraftar olsaydýk, edilir; BÜYÜK DOÐU ÝDEOLOCYASI’nýn Mimarý Necip Fazýl’ýn belirttiði üzere, keyfiyet, hususiyetine ve oluþ
deðer keyfiyettedir; olanda kalmasýnýn tabiîliði ayrý þeydir, lâzýmdý. Bu arada Muþ’taki baðýmsýz
geniþliðine insan ve toplum meselelerini alâka nisbetleri içinde “ne “zaman”ýn ve kemmiyet de “mekân”ýn ressamý... Bu çerçevede bakýlýnca, Kürt’ün meselesi de, mizacýna göre
þu veya bu kavme mensub herkesin kendi yönünden haklý olup da Beylerbeyi Alâaddin Paþa’nýn evlât-
“Ýslâma muhatap anlayýþ”ýn pýrýldatýcýsý verdiði” sorusuna muhatab Türk’ün meselesi de, Arab’ýn meselesi de, Azeri’nin meselesi de birdir: Derinliðine ve yürüten bir cephe... gücün tayin edici rol oynamasý ayrý þey-
olmak kimsenin kendi elinde larýnýn da saltanatýna son verilecekti.”
olarak temsil etmek, Ýslâm’a nisbetle olurduk... Gelelim “tarihî açý- geniþliðine insan ve toplum meselelerini “Ýslâma muhatap anlayýþ”ýn pýrýldatýcýsý olarak temsil Adresi böylece
deðildir ve insan ancak kendi dir!.. Gelelim, verdiðiniz tarih (1830) Ayný eserde, Alâaddin Paþalarýn tas-
“zaman ölçüsü” tutturmak... Görülüyor dan” meselesine: Tarihîlik, belirtmemin sebebi,
etmek, Ýslâm’a nisbetle “zaman ölçüsü” tutturmak... dönemine: fiyesinin civar aþiretler tarafýndan mem-
emeði derecesinde þereflenir... ki, hem “kimlik” meselesini çok mühim- hâlihazýr idrak keyfiyetinden, fikri be-nimsediðim, - “19. yüzyýlýn baþlarýnda problem nuniyetle karþýlandýðý da belirtiliyor...
siyorum ve hem de “nasýl kimlik ve bu idrak keyfiyetine nazaran fakat ifâdecisi ben
dilden konuþuyor ve ayný þeyden da, bu kavim unsurlarýndan oluþuyor hâline gelenlerden Vidin’de Henüz gerçek anlamda Kürtlerin tarihi
ZENDPRESS- Sizce Kürt meselesi hangi kimlik?” sorusunun cevabýný ver- tarihi mânâlandýrmaða, tarih felsefesin- olmadýðým bakýmýndandýr; yâni dergiyi
bahsediyor olmamýz için, önce Ýslâmî zaten... Lâfa lâf cevab isterseniz; aþiret- Pazvantoðlu, Rumeli’nde Tirsinikli oðlu yazýlmamýþ olduðu için, bazý olaylarýn
nedir? Türkiye ve Ortadoðu alanýnda miþ oluyorum; diðer bütün meseleler, den, kronolojik tarihe ve vesika tesbitine ben çýkarmýyorum... Benimsiyorum,
ölçüleri ve sonra muhatab anlayýþ olarak lerin birbiriyle savaþmalarý, Barzanî ile Ýsmail Aða ve Dramalý Mahmut Paþa, ve gerçeklerin saptýrýlmasý, Kemalist
neyi ifâde ediyor? Dünyadaki anlamý ve buna nisbetle ele alýnýr ve mücadelesi kadar geniþ bir yelpazeyi kapsar... Bu çünkü dergide belirtildiði üzere Yavuz
ona nisbetle ölçülendirme ölçülerini Talabanî’nin dalaþmalarý, PKK’nýn fikir Yanya’da Tepedelenli Ali Paþa, görüþ çerçevesinde bir takým -
durumu nedir? verilir... Eðer dava bu þekilde ele alýn- geniþ yelpazede benim bulunduðum Sultan Selim, Ýslâm birliði davasýnýn
vereyim; bu vesileyle mesele de ayrýlýðý veya “iþbirlikçi, hain” vesaire Týrhala’da Týfýlboz, Manisa’da Kara Osmanlýlar için de olduðu gibi- uydurma
SALÝH MÝRZABEYOÐLU- Eþya ve mazsa, sözü geçen meselelere bas- nokta, Ýslâm’a muhatab anlayýþýn dünya sahibi adamdýr; bu davanýn büyük aksi-
konuþulmuþ olsun... Önce “kavmin diye öldürmeleri?.. Öte yandan, “halk- Osmanoðlu, Ýzmir’de Kâtibzâde, yorumlar bir yana, Alâaddin Paþalardan
hâdiseler, muhtevalarýný kendilerine makalýp bir bakýþýn, hasta adama nazar görüþünü temsil eden Büyük Doðu-Ýbda yoncusu, remz þahsiyetidir... Bu davanýn
hakikati nedir?”, bunun üzerinde larýn kardeþliði” diye kendi halkýndan
sorulan sorunun mahiyetine göre verir- edip de “bu adam hasta!” der gibi kaba sistemi ve anlayýþýdýr; Ýslâm’a muhatab önüne kim çýktýysa, bertaraf etmiþ ve
duralým: Kur’ân’da, insanlarýn kavim- olaný öldürenle, Türk milliyetçiliði için Ýslâm’a muhatab anlayýþý örgüleþtiren Necip Fazýl’ýn ve benim
ler; bu bakýmdan, önce sorunun doðru tesbitten öte bir mânâsý yoktur!.. anlayýþýn idrak keyfiyeti ve bunun dünya etmeye çalýþmýþ bir kahramandýr; kendi
lere ayrýlmasý hikmeti, “birbirlerini iyi Türk komünistini öldüren?.. Bu baðlý olduðumuz Esseyyid Abdülhakîm Arvasî Hazretleri, Kürt
sorulmasý ve mânâlandýrýlmasý gereki- görüþü mânâsýna tarihîlik... Bu “tarihî- kardeþinden tutun da, Þiî sapýklarýna ve
tanýmalarý için” diye buyurulmuþtur... çerçevede sonsuz misâl verilir... beldelerinde yetiþmiþtir... Bu harika yetmez mi? Türk’ün, Kürt’ün
yor... Rastgele sorunun baþtan savma ZENDPRESS- Tarihî açýdan bakýldýðýn - zamanî þuur”a nisbetle Kürt’ü tarihte Mýsýr seferine kadar hep bu gaye ile
Demek ki, insanlarýn kavimlere ayrýl- Kýsacasý; savaþlarýn deðerlendirilmesi,
cevabý gibi olmasýn diye, bunun belir- da, Ýslâm, Kürt meselesine ne verdi, ne seyretmek de, meseleyle ilgili tarihçi- tepelemiþtir... Daha önce de belirttiðim veya Arab’ýn bürünmesi gereken hüviyetin remz þahsiyetleri bu
masý hikmeti, “varlýk” ve “oluþ” bahsini “neden” ve “niçin” ºeklinde sebebler
tilmesini zarurî görüyorum; bu tavrýmý, aldý? lerin iþi; ve kitablýk meseleler... “Ýslâm, gibi, Osmanlý bir kavim deðil, kavim- soydan insanlardýr!.. Haçlý seferlerini bozguna uðratan Selâhaddin
de kapsayýcý bir þekilde ifâde edersem, manzûmesinin kýymetlendirilmesine
muhatabýný mühimseyen ve aðzýndan SALÝH MÝRZABEYOÐLU- Bu Kürt davasýna ne verdi, ne aldý?” lerin harman olduðu bir “ümmet” devle- Eyyûbî Hazretleri gibi bir serdar Kürt deðil miydi?..
“aslýn görünebilmesi için gerekli araz” tâbidir... Sorunuza dönersek: Teblið,
çýkan sözün mesuliyetini duyan bir fikir sorunuzu da, bundan önceki sorunuzla derken, þayet “almak” lâfýný “Kürt’ün tidir; Ýslâm’ýn hakikatini temsil eden
hükmündedir... Hayat bu arazlardan fikrin kýymetine ve bu fikre nisbetle
adamýnýn usûlü olarak kabul edin... bitiþik olarak cevaplandýrayým... Suyun Ýslâm’a hizmeti ne oldu?” þeklinde Sünni Kürtler de, bu davada Yavuz
yürür... Araz, “herþey zýddýyla kâimdir” hareketin deðerlendirilmesine âit bir iþ Yozgat’ta Çapanoðlu, Sivas’ta bahsetmemin sebebi, Mirzabey’ler ile
Þimdi gelelim sorunuza: “Kürt meselesi baþýnda oturan bir insan düþünün: Su, o mânâlý kýlarsak, sadece hizmet davasýný
hakikatinden “fark”a kadar sarkan bir olduðuna göre, Ýslâm’da da savaþmanýn Sultan Selim’e özellikle yardým Kadýkýran, Trabzon’da Tuzcuoðlu, akraba, bir þecere kopyasýna nazaran da
nedir?” sorusu, bir “Kürt’ün meselesi adam için ihtiyacýna cevab verecek bir deðil, Ýslâm’ýn Kürt’e ne verdiðini hem
mânâdadýr; “ümmetimin ihtilâfý rah- yeri bulunduðuna nazaran, tebliðe etmiþlerdir... Aslýnda doðrudan doðruya Muþ’ta Emin Paþa, Ravanduz’da ayný kökten olmalarý... Bu husus size iki
nedir?” mânâsýna, bir de “kime nisbet- imkâný temsil eder... Adam ondan fay- de sözünü ettiðim idrak keyfiyetine
mettir!” buyuran Allah Resûlü’nün sözü uygundur!.. “Kürtlerin sýk sýk ilk dinleri þunu söylemem gerekirdi: Öldürmenin Mehmed Paþa, Cizre’de Bedirhanîler, bakýmdan çok þey söylemeli... Birincisi;
le?” ve “ne bakýmdan?” sorularý mânâsý- dalanmýþ veya suyun baþýnda susuzluk- nazaran tarihîlik bahsini de içine alacak
dairesindeki binbir hikmetten biri olan Zerdüþtlük’e irca etmelerini nasýl kendi baþýna “iyi-kötü” deðerlendirmesi Süleymaniye’de Babanlar vb. olmak Ýslâm davasýnýn kavgacýsý olmam bir
na alýnarak cevablanabilir... Bu mânâlar tan ölmek gibi bir garabete düþmüþ, net- þekilde misâllendirebilirim: Ýslâm’a
hâlinde hem bu ikinci husus görülür, yorumlamak gerekir?” suâline gelince... olamaz... Yeri gelir, Üstad’ýmýn üzere sayýsýz mütegallibe ve derebeyi yana, sizin ölçünüzle de “meseleye
çerçevesinde cevab verildiði ânda da, ice ne olursa olsun, “su açýsýndan insan” muhatab anlayýþý örgüleþtiren Necip
hem de kavim üstü “ümmet” esasýna “Zerdüþtlük’e irca edilmeleri” mi den- söylediði gibi, “mikroba merhamet, has- sayýlabilir. Bu bölünmeyi, daðýlmayý sahib çýkmaya çalýþýyorsunuz” sözünün
zaten Türkiye, Ortadoðu ve Dünya’daki diye bir soru þekli doðmaz; çünkü insan Fazýl’ýn ve benim baðlý olduðumuz
nisbetle “kavim” hakikatinin ne mek isteniyor, yoksa Kürtlerin kendileri- taya merhametsizliðe varýr!”... Yavuz’un durduran, imparatorlukta otoriteyi ve muhatabý deðilim... Ýkincisi; hak ve
anlamý ve durumu da belirtilmiþ olur... orada, kendi idrak ve aksiyonuna sunul- Esseyyid Abdülhakîm Arvasî Hazretleri,
olduðu... Þu ölçü de O’nun: “Kiþi, ni Zerdüþtlük’e irca etmeleri mi?.. tepelediði, Þiî Kürtlerdir; þimdi kontrg- devlet nizâmýný hâkim kýlmak için hakikat kaygýsýný her türlü þoven duygu-
Þayet “Kürt’ün meselesi nedir?” diye muþ, onu yaþatacak bir imkâna Kürt beldelerinde yetiþmiþtir... Bu harika
kavmini sevmekle kýnanamaz!”... Birinci þýkta, týpký Batý’da Türkler’in erillanýn Hizbullah diye meþreblerinde amansýz bir çabaya giriþen Sultan 2. dan üstün tutmam ki, deðerlendirmele-
soruyorsanýz, bunun malûm ve meºhur, muhatab... Doðrudan suyun zatî key- yetmez mi? Türk’ün, Kürt’ün veya
Kavim, fikrin tecelli imkânýdýr; buna Ýslâm’la alâkasýný pörsütmek üzere örgütlendikleri ve düzen adýna PKK’ya Mahmud olmuþtur.” rime ayrýca kýymet katsa gerek... Bu
“Kürt halkýnýn horlanmýþlýðý, ezilmiþliði, fiyetiyle ilgilenildiði yerde bile, o Arab’ýn bürünmesi gereken hüviyetin
nisbetle de, Ýslâm’ýn hakikatine yak- Bizans artýklarýndan Frigya çanaklarýna karþý çýkan zümre... Söz PKK’dan Altýný çizdiðim bu husus, ýsrarla hususlar gözönünde tutulursa, Kürt
kimliðinin kabulü isteði, kendi kendini hakikati ifþâ eden insan sözkonusu; remz þahsiyetleri bu soydan insan-
laþýldýðý kadar kavim hakikati ortaya kadar herþeyi “Anadolu Kültürü” açýlmýþken, “sözde Kürt’ün meselesine Osmanlý ile Kürt’ü karþý karþýya aþiretlerin birbirlerini tasfiye hareketleri
idare arzusu” gibi cevablarý var ki, yâni, “insan açýsýndan su”, insana göre lardýr!.. Haçlý seferlerini bozguna
çýkar... Yâni Kürt, Türk veya Arab, ilkel hikâyesiyle kaide yapmak gibi, sahip çýkýyor ama, hep Kürtleri öldürü- gösterme çabasýnýn sakatlýðýný gösterir; yanýnda, sözünü ettiðiniz tasfiyelerin bir
meseleye yeni bir bakýþ açýsý getirmez... suyun zatî keyfiyeti... Bu çerçevede uðratan Selâhaddin Eyyûbî Hazretleri
bir psikoloji içinde kavmiyle kuru kuru Kürtler’in Ýslâm’la alâkasýný perdelemek yor” desek?.. Üstelik Yavuz Sultan dikkat edilirse, -haklýlýk, haksýzlýk Osmanlý karþýtlýðý olarak kullanmada
“Kime nisbetle?” ve “ne bakýmdan?” bakýldýðý zaman, “Ýslâmî açýdan” veya gibi bir serdar Kürt deðil miydi?..
böbürlenen deðil, Ýslâm’ýn hakikatini üzere þovenist, dinsiz taktik... Ýkinci Selim ve Ulu Hakan Abdülhamit Han, davasý bir yana-, devlet ve devlet içi sözünün bile edilemeyeceði gerçeðini
mânâsýna, meselâ Türkiye’ye, Ýran’a, “Ýslâm’a göre” ifâdeleri, Ýslâm’a Alpaslan, Anadolu’ya geldiðinde Bizans
yaþatandýr... Ýnsan veya kavim, bu þýkta ise; Kürtler’in, -bahse deðmez Kemalist rejim adýna kalem yürüten- çeþitli bölgelere âit meseleler karþýlaþ- belirtmemin, tartýþma götürmeyeceði
Irak’a, Suriye’ye göre ve tarihî, coðrafî, muhatab olanýn deðerlerdirmesi þeklinde ile savaþlarýnda, Malazgirt zaferinde
hakikate yaklaþtýðý kadar azizleþir, uzak- azýnlýk hariç-, kendilerini Zerdüþtlük’e lerin “Kürtlere yüz verdi, Kürtçülük masý var... Ayný eserden: açýktýr!..
siyasî veya iktisadî bakýmdan muradýyla anlaþýlmak gerekir... Ýzâh ettiðim husus, Ýslâm ordusu safýnda yer tutan Kürtler?..
laþtýkça da süflileþir... Anlaþýlýyor ki irca etmelerine dair bir müþahede sahibi þuuru bunlarla uyandý!” diye buðz - “Çýkarlarý ve þahsî nüfuzlarý kýrýlan
soruluyorsa, bu takdirde de mevzuun “tarihî açýdan bakýldýðýnda, Ýslâm Kürt Yavuz Sultan Selim’in Ýran ve Mýsýr Devamý gelecek sayýda
14 BARAN
ni yaz!”, “bitti mi? ver bakalým þu
Bir Þehid Tablosu... kaðýdý!”, “hýmmm vaziyet kötü, bu
kaðýt kurtarmaz seni! ben de annarým
ingilisçeden, açýköðretimden

Hasan Meriç bitirdim!”, “neyse, al hoca þu kaðýdý,


kalk sen de bakiim, tak lan kelepçeyi
sen de! yürü bakalým!..”,
Not; Bu yazý internette dolaþýrken, imajýyla kirlenmemiþti, sonranýn iþiydi “Komutaným, komutaným! peki biz,
“ekþi sözlük” isimli bir sitede o...). Sayý az olduðu için anfide deðil istediðimiz sorudan baþlayabilir
tesadüfen bulunmuþ, ‘gerçeði anlatan’ sýnýftayýz, ve o sýnýfýn kapýsý... Aniden miyiz?...”
bir ‘hikâye’dir… kapýda bir astsubay peyda oldu (ilk Bunlar aklýmdan geçmedi deðil...
þok). Hemen arkasýndan iki tane jan- Hasan bekliyor (Hasan da sýnava gire-
Hikayesi hüzünlüdür.. Yýl 1996... darma er, omuzlarýnda neredeyse boy- cekmiþ!)... Baþýnda astsubay ve omuz-
Üniversiteye baþladýðým yýl. Evet o larý kadar olan o çirkin g3 piyade larýnda neredeyse yere deðen çirkin
ilk zamanlar, okula gidiyoruz geli- tüfekleri, ve ikisinin ortasýnda elleri G3lerle iki þapþal er. Nihayet bu
yoruz, yeni insanlarla tanýþýyoruz, bir- kelepçeli, siyah kalýn çerçeveli acibül garib vaziyet fakülte
birini tanýmaya çalýþanlar arkadaþ g- gözlüðü, hafif sakalý, utangaç-ürkek sekreteliðine ulaþmýþ, sekreter hýþýmla
ruplarý oluþturmaya çalýþýyor, ikili bakýþlarýyla bizim Hasan. (ikinci sýnýfa girdi, ardýndan dersin hocasý.
üçlü... Haliyle bir sürü kiþiyle tanýþý- þok)... Sýnýftaki ingilizce muafiyet “Ah! ah! olur mu böyle? Lütfen çýkýn Ýbda- c’li tutuklular da, olayý protesto
yorsun, “merhaba” “merhaba”, “ben sýnavýndan geçemeyen bahtsýz öðren- buradan, odaya geçelim, orada olur için 20 gardiyan ve bir cezaevi
filan” “ben de filan”, “memnun ciler makulesi aðzý açýk vaziyette sýnavýný, ah! vah! olur mu böyle?” müdürü ile bir avukatý rehin aldý. 5
oldum”, “nasýlsýn”, “görüþmek üzere”, tabi... Bununla bitmez... Askerler Tuttular götürdüler Hasan’ý; giderken saat süren isyan anlaþmayla sonuç-
vs... O da onlardan biriydi, müþterek Hasan’ýn kelepçelerini çözdüler, arada þöyle bir baktý ingilizce muafiyet landý...”
arkadaþlar vasýtasýyla tanýþtýðým... Adý astsubayýn buyurgan sesi: “Çözün! sýnavýndan geçemeyen bahtsýz öðren- Ýdeolojisi, davasý, hayat görüþü
Hasan; kalýn çerçeveli gözlüðü, hafif geç! Otur!..” Hasan, gassalýn elinde cilerin olduðu tarafa, hâlâ utangaç uðruna canýndan olan “gök ekinler”
sakalý, utangaç-ürkek bakýþlarýyla meyyit misali, usulca en ön sýraya ürkek; yürüttüler yanýda omuzlarýnda üzerine yazýlacak binlerce yazý vardý,
hatýrlýyorum... Ha bir de her daim oturdu... En tuhafýna geldi sýra; asker- neredeyse yere deðen çirkin g3ler iki ama Hasan öldü... Gireceði daha nice
üzerinde olduðunu sandýðým, kolsuz lerden biri, neresinden çýkardý hatýr- þapþal erle beraber... Peki komutaným vizeler, finaller, bütünlemeler, belki de
kýrmýzý montu kalmýþ aklýmda layamadýðým bir metrelik zinciri þöyle söylemediniz, biz, istediðimiz sorudan çekeceði kopyalar vardý ama Hasan
(niyeyse). Daha da fazla bir bilgi bir sallandýrdý (o ne!) ve bir asma kilit baþlayabilir miyiz? öldü... Belki ne bileyim iyi arkadaþ
kýrýntýsý yok. Öðrencilerden bir öðren- (o an çatýsý altýnda bulunulan mekana Hasan’ýn üniversitede girdiði ilk olacaktýk onunla ama Hasan öldü...
ciydi iþte... en yabancý iki þey)... Asker, Hasan’ýn ve son imtihanýydý o. Bir daha kimse Hep beraber dersi ekip kipa’daki çam-
Bir- iki ay geçti bir haber: “Hasan, ayaðýna doðru eðildi, zinciri ayaðýyla görmedi onu okulda, yanýnda iki larýn altýnda dünyanýn anasýný satacak-
Amerikan kolejine molotof kokteyli beraber oturduðu sýranýn demirine þapþal er ve baþlarýnda bir astsubayla týk ama Hasan öldü... 62 Boronova-
atarken polis tarafýndan yakalan- baðladý, üzerine de kilit! (üçüncü þok). beraber. Merak ediyorum þimdi, kaç Konak otobüsüne atlayýp soluðu
mýþ!”, “Haydaaa... niye ki lan?” Hayvanlar gibi yani!.. Olaya þahit almýþtý o sýnavdan acaba? Sonucunu kitapçýlarda alacaktýk ama Hasan
“Ýbda- c’lilere takýlmýþ arkadaþ, dava olan ingilizce muafiyet sýnavýndan öðrenebilmiþ miydi? Ýyi not alýp da öldü... Bir bahar günü Kýzlaraðasý’nda
o, tutuklanmýþ, hapisteymiþ!”, “Allah geçemeyen bahtsýz öðrenciler mâkule- sevinmiþ, kötü alýp da “finalde kur- orta kahvelerimizi içip sinemada
Allah! Ýyi çocuktu yahu, yazýk si lal ü ebkem vaziyette... Manzarayý tarýrýz baba, olmadý büt var” demiþ 14:30 seansýndan yer ayýrttýðýmýz
olmuþ”, “Neden, iyi çocuklar molotof anlamlandýrmaya çalýþýyorum zih- miydi içinden, hapishanede dört filmin saatini bekleme heyecanýný
kokteyli atamazlar mý?” - “?”, “O nimde ama kifayetsiz... Bizim duvarýn arasýndayken? Bunu hiçbir yaþayacaktýk ama Hasan öldü...
deðil de çocuðun hayatý söndü yaa...”, Hasan’ýn eli cebine gidiyor; kolsuz zaman bilemeyeceðiz tabi ama Sýnýfýn kuytu güzellerine aþýk olup
“ah vah”, “tüh.. tüh!” kýrmýzý montunun derinliklerinden bildiðim bir þey var, hem de çok acý... birbirimize hiç anlatmayacaktýk ama
Bilmem aradan kaç gün, kaç hafta çýkardýðý bir kalem ve de bir silgi... Birkaç sene sonra, 2000’ in Hasan öldü... Ne bileyim, belki mezu-
geçti. Vize dönemi yaklaþmýþtý. Bir Anladýk ki ne anladýk Hasan da sýnava baþlarýydý zannedersem, gazetelerde niyet töreni denen abuk ritüel son-
ingilizce imtihanýydý galiba, þu ‘yök girecekmiþ!.. Yine yüzündeki o ürkek- küçük bir haber: “Jandarma, rasýnda oyun havalarý eþliðinde “tey
dersleri’ diye tesmiye edilen dersler- utangaç ifadeyle önündeki masaya Bandýrma cezaevine baskýn düzenledi: tey tey” deyip beraber tönecektik ama
den... Sýnýfta bir grup muafiyet býraktý kalem ve silgiyi (Hasan da 1 ölü” Gerisini araþtýrmacý google’cý Hasan öldü... Ne bileyim belki...
sýnavýný geçememiþ bahtsýz, vize sýnava girecekmiþ!)... Eee n’olacak tecessüsüyle ulaþabildiðim haberin Ha komutaným bu arada, söyleme-
sýnav saatinin gelmesini bekliyoruz. þimdi? Þu astsubay, þu iki þapþal er metninden okuyalým: “Bandýrma ceza- diniz, biz, istediðimiz sorudan
Bir iletiþim fakültesi öðrencisinin baþýnda mý duracak maznunun? evindeki Ýbda- c’li tutuklulara yönelik baþlayabilir miyiz?..
mütemmim cüzü olan kopyalar kon- Astsubay emir verecek herhalde: operasyon düzenlendi. operasyonda
trol ediliyor (yok yahu daha o zaman “Baþla!”, “diðer soruya geç!”, “bakma Hasan Meriç adlý bir tutuklu hayatýný (kinegeda, 11.12.2005 00:21 13:35)
saf öðrenci muhayyilemiz ‘kopya’ etrafýna, önüne dön!”, “son cümleleri- kaybederken, Metris cezaevindeki

Þehid Saddam Hüseyin (Allah (c.c) Þehâdetini Kabul Etsin) Sinan Ölçer
Þehidler kervanýna yeni bir isim daha katýldý. 2006’nýn Bize gelince biz ne diyoruz? Biz de Carlos’un ifade ettiði þehadete yürürken gayet cesur, yanýndaki infazcý iþbirlikçi
bitimine saatler kala kâfirler ve iþbirlikçileri tarafýndan gibi “Araplarýn Son Þövalyesi” diyoruz… Þiiler ise bir o kadar korkak… Saddam o anda bile onlara
þehid edildi Kahraman Saddam Hüseyin… Gerek Filistin’e yaptýðý para yardýmlarý, gerek Ehli korkak demeyi biliyor… Bu satýlmýþlar “Saddam
Kimi alçaklarca “Zalim, ajan” gibi sýfatlarla karalan- Sünnet kimliðini her daim ön planda tutmasý, gerekse Muhammeden” dedikten sonra infazý gerçekleþtiriyorlar…
maya çalýþýlan bu yiðit Devlet Baþkaný için yapýlan en Emperyalist güçlere ve iþbirlikçilerine karþý aldýðý tavýr Bu kadar bir insan düþman olur mu Ýslam’a?.. Bu kadar
doðru tesbit; “Araplarýn Son Þövalyesi” olduðudur… dolayýsýyla, Saddam’a bu sýfatý yakýþtýrýyoruz… mý bir insan satýlmýþ ve iþbirlikçi olur!.. Hayretler
“Zalim Saddam” edebiyatý yapanlar, Amerika’nýn Saddam teslim olmadý… “Gel bu vataný sat.” diyen içerisinde bunlarýn hainliklerini tekrardan görmüþ olduk…
Irak’ta þehid ettiði binlerce insaný gözardý ederek, Amerika Amerikan ve Ýngiliz kâfirlerine karþý, savaþýp teslim olun- Saddam Amerika’nýn yaptýðý bu muameleyle sadece
ile iþbirliði yapanlardan baþkalarý deðildir… Saddam’a mayacaðýný cümle aleme gösterdi… Yakalanýþýndaki Müslümanlarýn indinde deðil, tüm dünyanýn gözünde
“Zalim” diyenler, gerçek “zulmü” Amerikan iþbirlikçi- görüntülere ise Saddam: “ Aslý astarý yok, hepsi yalan! ölümsüzleþti. Ama “Zalim”, ama “Ajan”, ama bir
lerinde veya yazdýklarý yazýlarda, yani kendilerinde ara- Tikrit’te savaþýyordum, sýðýnaklarda saklanmadým. Sabah KAHRAMAN olarak…
malýlar. Saddam’a dil uzatmak içinde en az Saddam’ýn namazýna giderken, eve baskýn düzenlendi, silahým olma- Son olarak, kafir Batý ve Amerika halký kadar ola-
Amerikan-Ýngiliz iþgalci kâfirlere karþý gösterdiði masýna raðmen savaþtým.” demiþti. Karar sizin; Müslüman mayan, Türkiye’deki Fettullahçý ve Ýhlasçý avanesine
direniþin, karþý duruþun, onlarla savaþýn milyonda birini bu Saddam’a mý, yoksa kâfir Amerikalýlara mý inanacak- birkaç lafým var; kafir halk bile Saddam’ýn ölüme
kâfirlere karþý göstersinler… Sonra isterlerse Saddam’a da sýnýz… giderkenki dik duruþunu takdirle karþýladý, siz ise hala
karþý gelsinler… Öyle oturduðun yerden, masa baþýnda Ýdam olayýna gelecek olursak. Saddam “Beni idam Saddam’ýn “ajanlýðýndan zalimliðinden” dem vurarak, laf
yürümüyor bu iþler… Ülkesini iþgal eden kâfirlere karþý etmeyin, bir asker gibi kurþuna dizin.” isteðinde bulunu- ebeliðine devam ediyorsunuz. Kendiniz gibi pasif,
savaþmak ‘masa baþýndan ahkâm kesmeye’ benzemez… yordu kukla mahkemeye… Mahkemede idam lafý geçince diyalogçu, barýþçýl ve dansöz oynatan bir Saddam
Þehid Saddam Hüseyin’e “ajan” diyenlere ise fazla de “Ben daha önce üç kez idama mahkûm edildim, bu ilk göremediðiniz için hala Saddam’ýn karþý koyuþunu ve
deðinmeye gerek yok sanýrým. Çünkü Kahraman Ýslam olmayacak. Saddam ve yardýmcýlarý idam cezasýndan kork- cihadýný tartýþmaya devam ediyorsunuz… Yazýklar olsun
Savaþçýsý’na bu iftirayý atanlar, attýklarý iftiranýn gerçeði muyor. Ýdam edilmekten korkmuyorum. Ýdam bir Iraklýnýn size…
kendilerinde olanlardýr. Bazý çevrelerde duyuyorum: pabucundan daha ucuzdur! Amerikan yapýmý mahkemeniz Ýnþaallah gerçekleri gördüðünüz zamaný bizlerde
“Saddam CIA ajaný, yaptýklarý bunun göstergesi…” gibi beni ýrgalamýyor. Çok yaþa Arap Devleti.” Diyerek sözünü görürüz…
aslýnda üzerinde fazla durulmaya gerek olmayacak cins- tamamlýyordu Irak Devlet Baþkaný! Ýdamdan korkmadýðýný ALLAH ÞEHADETÝNÝ KABUL ETSÝN “YENÝ
ten, söyleyenlerin kendilerini ifþa ettikleri beyanlarýdýr. zaten þehadete yürürken de gösterdi. Kendisinden nefret DÜNYA DÜZENÝ’NÝN TEKERÝNE ÇOMAK SOKAN”
Bunu söyleyenlere sormak lazým, herkesin iliþki kura- edenlerden bile takdir aldý, bu dik hali… 91’den bu yana KAHRAMAN!!!
madýðý CIA’le ne çaplý bir iliþki içindeler ki bu deðerli bil- sürdürdüðümüz Saddam’a olan desteðimizin haklýlýðýný ÞEHÝTLER ÖLMEZ! SADDAM ÖLMEDÝ
gileri Türk ve Dünya kamuoyuna sunuyorlar?.. bugünde görüyoruz… KAVGAMIZDA YAÞIYOR! YOLU YOLUMUZ,
Ayrýntýlara fazla inmedim. Saddam’ýn hayatý ve yaptýk- Ýþbirlikçi Þiiler ise bu mevzunun en düþük ve gereksiz ÝNTÝKAMI ÝNTÝKAMIMIZ! KAHROLSUN ABD VE
larý zaten geniþ çerçevede sayýlarýmýzda sizlere sunuluyor... satýlmýþ elemanlarý… O kadar satýlmýþ ki, Saddam ÝÞBÝRLÝKÇÝ ÞÝÝ SAPIKLARI!!!
BARAN 15

METRÝS’ten Bir Tablo Din Ve Siyaset Ýkizdir


Kâzým Gökbayrak
Abidin Ceylan
Ýmamý Gazâli Hazretleri, “siyaset, beþeriyeti ýslah ile dünya
Ýsyanlardan bir isyan… Þimdi ve ahirette selamete ulaþtýracak doðru yolu gösterendir.” diyor
hangisiydi hatýrlamýyorum. Bir Cuma ve “ sanatlarýn en þereflisi siyasettir” tesbitini, hukukla alâkasý
günüydü… Ziyaret günümüz. Koðuþ içinde þöyle izah ediyor:
mümessili adýna idareyle çýkan yahut “Ömrüme yemin ederim ki, Fýkýh ilmi (hukuk) dünya ile
çýkmasý muhtemel sorunlar üzerine alâkalý olduðu kadar din ile de alâkalýdýr. Lâkin din ile alakasý,
sürekli temas halindeydim. Sabah saat- dünya vasýtasýyladýr. Zira “Dünya ahiretin tarlasýdýr”. Din,
lerinden itibaren gelen ziyaretçilerimiz dünya ile tamamlanýr. Din ile sultanlýk (devlet idaresi)
de genel bir sýkýntý havasý ve þikayetler arkadaþtýr, ikizdir. Din, asýl (kök) dýr, padiþah (hükümet) onu
vardý. Þikayetlerden anladýðýmýz korur. Kökü olmayan yýkýlmaya mahkum olduðu gibi korun-
kadarýyla bir kriz günüyle karþý mayan temeller de yýkýlýr, yok olur. Mülkün tamamlanmasý ve
karþýyayýz… Bu güne kadar ziyaretçi- korunmasý hükümetle mümkündür. Hükümetlerde mülkü koru-
lerimize gayet kibar davranan, olasý mak ve nizamý kurmak da fýkýhla halledilir.”
sorunlarý dahi anýnda çözüp içeri yansýt- Bir organizmanýn hayatýný devam ettirmesi için yaptýðý
mama tavrýnda olan cezaevi idaresi bu faaliyetler ne ise, siyaset de odur. Ýnsan, sosyal ve siyasî bir
gün sorun üretmek için sanki özel bir varlýktýr ve Ýslâm, cemiyet dinidir. Ýslâm’ýn sultaný, kumandaný
çaba içinde… Soyismi tutmayanlara yani siyasetçisi yoksa Ýslâm dahi cemiyet planýnda yok
çýkarýlan engellemeler, çarþaflý demekdir. Bu mevzu bu kadar mühim; onun için Ýmam-ý Gazali
ziyaretçiler için özel uygulamalar Hazretleri “sanatlarýn en þereflisi” olarak,” dünya ve ahirette
filan… Hiç alýþýk olmadýðýmýz bir selâmete ulaþtýracak yol olarak” siyaseti görüyor. Din ile
Aklýmda ziyaret mahalli.Üzgün aile-
tutumla karþý karþýyayýz… Bu uygula- siyaseti ikiz kabul ediyor.
ler… Ben bunlarý düþünürken karþým-
manýn tahmin ettiðimiz gibi lokal-kiþiye Sistem ve bu sisteme baðlý siyasî þuur olmazsa, eþya ve
daki maymunun sýrýtkan ve güya otori-
has-bir tutum deðil de bilhassa hadiseler karþýsýnda doðru tepki veremeyiz ve baþkalarýnýn
ter gerinmeleri… boyunduruðuna gireriz, istemeyerek de olsa baþkalarýnýn siyase-
yapýldýðýný biraz sonra öðrendik. Bu esnada söylediði bir laf “Biz
Müdürlerle konuyu görüþmek üzere tinin bir argümaný, bir figüraný oluruz. Ýnsan, sosyal ve siyasî
silahtan da ölümden de korkmayýz”… hadiseler içinde doðmaktadýr ve sistemli siyasî anlayýþý
baþgardiyan odasýna geçtim. Birkaç Bak dedim;
tane ikinci müdür baþgardiyan ve olmayan, baþkalarýnýn siyasetince deðerlendirilecek malzeme
Etrafýnda þu kadar adamýna ve otur- hükmündedir.
gardiyanlar… Müdürlerin tamamý duðun makamýna güvenip böyle büyük
yeni… Ýlk kez karþýma çýkýyorlar. Bir Ýslâm siyasetinin þartlarýný yerine getiren fikir ve aksiyon
konuþuyorsun. Aslolan aðzýna namlu mihraký kimdir? Fýkýh (anlayýþ) yani sistem þartýný yerine
tanesi badem býyýklý, gözlüklü bir tip. sokulduðunda ayný lafý edebilecek-
Benimle muhatap olduðuna göre getiren kimdir? Hayati öneme haiz bu sorularý cevaplamaya
misin… çalýþalým.
kýdemli olaný… Koltuðuna kaykýlmýþ Tabi,dedi. Ben bir þeyden korkmam.
geniþ geniþ konuþuyor… Hiç alýþýk “Siyaset, fikri hayata geçirmenin manivelasý ve sisteme
“Yanýmdaki gönüldaþa döndüm ve baðlý bir þube” diyor Ýdeolocya ve Ýhtilâl adlý eserinde müte-
olmadýðým bir tarz… Belli ki bu may- gayet sakin bu arkadaþý ve yanýndakileri
mun çok özel bir görevle –Ýbdacýlarý fekkir- fakîh Salih Mirzabeyoðlu. “Sisteme baðlý siyaset”
alýn koðuþa götürün dedim” Orda iki deniyor ve sistem de ortaya konmuþ: BD- ÝBDA Ýslâma muha-
ýslah etme görevi- gelmiþ. kiþiyiz ve odada müdürler dahil 8-10
Ziyaret günümüz olmasý hasebiyle tap anlayýþý... Demek ki, baþýboþ siyaset yok, önce bir sistem ve
kiþi var. Badem býyýklý maymun ilk ondan hareketle siyaset, yani “sistemli hareket” sözkonusu.
bizim için deðilse bile ziyaretçileri- þokla ne dendiðini ve ne olduðunu tabi- Fýkýh ve sultan þartý, sistem ve onun aksiyonu; fikirle fiili
mizin hatrýna ilerde hesabý sorulmak ki anlayamadý. Salak salak yanýnda- meczeden Salih Mirzabeyoðlu’nun þahsýnda. Türkiyede Ýslâm-
kaydýyla mümkün mertebe alttan alýyo- kilere bakýndý. Kimsede çýt yok. Ne? cý mücadelenin sistemli siyaset ve hareketinin kurucusu Necip
rum ve o an için aslonanýn sorunu Oluyor?filan… Kolundan tutuldu ve Fazýl’dýr ve bunu sürdüren de Salih Mirzabeyoðlu’dur, bir
çözmek olduðunu düþünüyorum. yanýndakilerle birlikte doðru koðuþa… dünya görüþü haysiyetiyle...
Profasyonel isyancýlar olarak “Þuandan itibaren rehinsiniz!!!” Hadiseler sürekli yeni ve Ýslâm düþmanlarý boþ durmuyor,
gücümüzün ve yapabileceklerimizin Yaklaþýk üç dakika sonra tüm ceza- devamlý fikir ve siyaset üretiyor...Demek ki, Ýslâm siyaseti ve
farkýndayým. evi ve idaresi profosyonel isyancýlarýn Ýslâm diyalektiði gerekiyor. Baþý boþ tepkiler deðil, sisteme
Bunun þuurunda güç mahçuptur elindeydi. baðlý siyaset þart, sistemli siyaset ve sistemli taarruz. Ýþte BD-
hesabý serinkanlý davranýyorum. Operasyonu bitirdikten sonra koðuþa ÝBDA’nýn doldurduðu hayatî öneme haiz boþluk, Ýslâm siyase-
Ama bu maymun aldýðý görev icabý geçtim. Koðuþ bahçesinde bizim may- tinin nasýl “ve niçin”i, Ýslâm siyasetinin yolu, yordamý. Zaten
proveke etmekte ýsrarlý. mun ve rütbelerine göre diðerleri ki, Ýslâmî bir þuurlanma da, siyasî anlayýþýn içinde doðar.
Benim ziyaretle ilgili malum sorun- yaklaþýk 30 kiþi filan, duvar dibine yan Hadiseler karþýsýnda sistem tutarlýlýðýna sahip bir dünya
larý iletmeme karþýlýk söylediði: devlet yana dizilmiþlerdi. görüþüne göre tepki veremiyenler, oradan buraya, buradan
güçlüdür… Allah Allah!... Tamam Yanýna gidip, evet dedim; Nerde oraya sürüklenip dururlar, dün dediklerini bugün yalanlar, âdeta
devlet güçlü olsun… Konuyla ne kalmýþtýk. Aðza namlu girince demiþtik, dansöz gibi kývýrýrlar. Bunun sebebi þu tesbitte gizlidir: “Ýdeolo-
alakasý var??? Bu badem býyýklý iþi orda deðil mi? Ayný cesareti gösterebilecek- jik eðitimin yokluðu, yeni þartlar karþýsýnda yýlgýnlýk ve karar-
da býrakmayýp bizde müslümanýzla misin? Diz çöktü, paçalarýma sarýldý ve sýzlýk meydana getirir.” (Ýdeolocya ve Ýhtilâl... Salih
baþlayan nutuklar atmaya baþlamaz küçük bir çocuðu olduðunu affetmem- Mirzabeyoðlu… ÝBDA Yay.)
mý!... Bu arada koltuðunda kaykýlmalar izi… Hiç bir þey söylemedim. Döndüm Demek ki, bizim bahsettiðimiz siyaset, “ideolojik þuur”
aðýz bükmeler yýlýþýklýklar, cývýklýklar… gittim… gereðidir, “doðru muhakeme” usulü gereðidir. Bu olduktan
Güçlüyüz ezeriz ne dersek o filan…
sonra sonuç doðru deðilse bile düzeltilebilir. Fakat “yanlýþ
muhakeme” tarzý ile sonuç doðru olsa bile, onda aslolan yan-
Po
sta lýþlýktýr.
-2
2O Din, “hayat nizamý” olduðuna ve uzaylýlara deðil yerküre-
ca
k2 dekilere indiðine göre “din ve siyaset ayrýdýr” veya “din ve
00
7
dünya iþleri ayrýdýr” þeklindeki lâik ve seküler deðerlendirme-
ler bizim dýþýmýzdadýr ve Ýslâma hayat hakký tanýmamaktadýr.
Sisteme (dünya görüþüne) baðlý siyasî tavýr alamamak da Ýslâ-
ma hayat hakký tanýmamaya yol açmaktadýr. Bu husus da
Müslümanlarca idrak edilmelidir. ÝBDA’nýn siyasî tavrýndaki
tutarlýlýk, dünya görüþünden kaynaklanmaktadýr. Dik duruþu da
saðlayan, sisteme baðlý siyasî tavýrdadýr.
16 BARAN

Ýstanbul’un Trafik Sorunu Diye Bir Sorun... EMASYA ve Hürriyet’in


Ergun Oymak
T.C.’nin resmî yetkilileri Ýstanbul’un trafik sorununu çöz-
“asker hassasiyeti”(!)
menin derdine düþtü. Yýllardýr bu sorun döner dolaþýr mükerreren
Hürriyet gazetesinin 17 Ocak 2007 tari- olmaktan” çýkartýlmýþtý.
gündeme gelir.
hindeki manþeti “Asker hassasiyeti” (!) Ve her nedense bazý askerler de bunun
T.C yönetiminin bütün varoluþunda, her zaman, hayatta her
Ýnsan duygulanmadan edemiyor hani… duyulmasýndan çok ama çok rahatsýz
meseleye bakýþta gösterdiði kütlük ve sýðlýk tabiî olarak bu
Hürriyet’in manþetini ve haberini olmuþlardý.
meselede de ayný. Futbol asla sadece futbol deðildir diye, bu oyu-
nun ilk icadý zamanýnda olmasa da bugün doðru bir laf var. Ýstan- okuyunca askerin hassasiyetinden daha çok Oysa bunda rahatsýz olunacak ne vardý
bul’un trafik sorunu da sadece trafik sorunu deðildir. Týpký eðitim, Hürriyet gazetesinin hassasiyeti beni ki? Hangi sebeple olursa olsun bir tehdit
saðlýk, ekonomik, sosyal v.s. sorunlarýn kendi duygulandýrdý (!) doðrusu. unsuru artýk tehdit olmaktan çýkmýþtý ve
içinde baþlayýp biten sorunlar olmamasý gibi. Herþeyin herþeyle Asker sivil iradeyi hiçe sayýp þehrin halkýn bunu bilmesinde ne zarar olabilirdi?
alakasýnýn var olduðu hakikati, böyle bütünden parça koparýp onu göbeðinde tatbikat yapacak ve kos koca MGSB yer alan tehditlerin gizliliðinin
müstakil ele alýþlarýn çuvallamasýný mukadder kýlar. Bu tür çuval- Hürriyet gazetesi de olayýn haber deðeri belki izah edersiniz ama artýk bir þeyin
layýþlar, T.C yöneticilerini düþündürmez, üzmez, ilgilendirmez, taþýyan baþka bir yönünü bulamayýp bunu tehdit olmaktan çýktýðýnýn bilinmesinde ne
umursatmaz, önemsenmez. Bunlarý hiç olmamýþ farz ederler olur “asker hassasiyeti” olarak manþetleþtire- sakýnca olabilir?
biter. cek. Dikkate deðer diðer bir konu da çok
ABD bugün dünyanýn tek süper devleti ve dünyada ne kadar Bu manþeti, Hürriyet’in aðýr toplarý ama çok gizli olan ve bakanlarýn ve mil-
ne varsa, hepsinin en iyisinin, en geliþmiþinin, en mükemmelinin Ertuðrul Özkök ve letvekillerinin bile
bulunduðu yer görüntüsü ile nasýl rüyalar ülkesi, en gidilesi en Oktay Ekþi görmedikleri
yaþanasý yer ayaklarýna yatýyorsa Ýstanbul da Türkiye için öyle görmemiþler midir “Kýrmýzý Kitap”
oldu. Dünya’nýn ABD’si Türkiye’nin Ýstanbul’u... Anadolu acaba? kitap kod adlý
þehirlerinden birinde yaþayan bir fert için, Ýstanbul’a yerleþmek Görmüþseler MGSB bazý
zirveye çýkmak gibi. Zaten Ýstanbul’da yaþayanlar için en zirve demokratlýk, sivil- çetelerin hücre
noktasý ABD’de yerleþmek olabiliyor. Anadolu’dan Ýstanbul’a lik ve çaðdaþlýklarý evlerinde çýk-
oradan ABD’ne uzanan bu týrmanýþ insansýlarýn cinsî tatminini ile nasýl baðdaþtýr- masýdýr.
dahi etkiler hale gelmiþ. mýþlar bu manþeti? Ýþin daha da
81 þehirli Türkiye’de, nüfusun %20’si hatta belki biraz fazlasý Yoksa patron- ilginç olaný bu çete
bir tek þehire, Ýstanbul’a yýðýldý. Normal bir ülkede asla rastlan- larýný baþý birazcýk üyelerinin arasýnda
mamasý gereken bir anormallik. Maþrapanýn alabildiði su miktarý dertte olduðu için hatta baþýnda bazý
misali, Ýstanbul’un mevcut yapýsýyla normal biçimde taþýyabile- onlar içinde her emekli ve muvaz-
ceði nüfus herhalde 5-6 milyon civarýnda diyebiliriz. þey mubah mý zaf askerler ve
Yeni illerden Kilis’te birkaç yýl önce diþçi bulunamýyor, diþin- þimdilerde… sivillerin yer
den derdi olanlar Gaziantep’e gidiyorlardý. T.C Ýstanbul’u ken- Baþý yolsuzluklar ile dertte olan Aydýn almasý…
dince gözdesi kýlýp diðer illere genel olarak üvey evlat muamele- Doðan hükümeti TSK ile tehdit ediyor Bunlarýn ortak taraflarý ülke için “yasa
si yapmasaydý böyle trajikomik þeyler duymayacaktýk. Normal olmasýn sakýn! dýþý olan her þeyi yapmaya hazýr” olan
insan hayatýnýn her türlü tabiî ihtiyaçlarýnýn, gereklerinin karþýlan- *** “saðcý” ve “ulusalcý” unsurlar olmalarý…
masý imkâný Anadolu þehirlerinde de tabiî olarak bulunuyor Gelelim bazý askerlerdeki o bir türlü Tüm bu olaylar sað tehdidin MGSB
olmalýydý. Bu normal bir ülkede böyle olur. Burada normal derken kontrol altýna alamadýklarý þehirlerde asa- içinden çýkartýlmasýnýn akýllara ilerde
normalin bizcesini kastediyoruz. Kapitalistlerin v.s.’nin normal- yiþ hizmeti verme arzusuna… sokaklara sürülmesi ve kullanýlmasý plan-
lerini deðil. Son zamanlarda Ýngiliz modeline merak lanan bazý unsurlara karþý gösterilen bir
Türkiye’nin kalkýnma çarpýklýðýndan dolayý ortaya çýkan saran TSK’nýn bazý üst düzey komutanlarý hoþgörü ve taviz miydi yoksa sorusunun
muhtelif mecburiyetlerle Ýstanbul’a yerleþenleri bugünün hayat Londra sokaklarýnda böyle bir tatbikat gör- getiriyor.
þartlarý mâzur kýlýyor. Onlarýn yolaçtýðý sayýsýz sýkýntýlarýn suçunu
müþler mi acaba? Sözde saðcý veya ulusalcý diye sunulan
onlarý bu hale getirenlere yüklüyor. Vebâl...
Hem onlar daðdaki terörü halletmiþler bir grup besleme ve çapulcu “vatan ve mil-
Bir kova suyu bir maþrapaya boþaltýyorlar. Ýstanbul’un yollarý
de mi, þimdi de þehirlere el atýyorlar? let tehlikede” diye sokaða sürülecek ve
hep ayný, üzerinde giden araç sayýsý hergün biraz daha fazla.
Askerlerin bu “þehre inme” merakýnýn durumdan vazife çýkaran birileri de
Otomobil alýmýnda taksitler küçülüyor, buyrun sizde yollarda
salýnýn diyorlar. Yükseklerde salýnma görüntüsünü tamamlaya- nedeni ne ola ki acaba? þehirlere inecek.
bilmek için bulduðu her imkâna saldýran kuduz hastasý kadýncýk- Doðan Grubu gibi bazý “malum postalcý Bu arada ne hükümetin ne de Ýçiþleri
lar ve adamcýklar yollarý kaplýyor. Derler ki bir kötünün yedi medya” (!) unsurlarý asýl bu iþgüzarlýða Bakanýnýn veya valilerin deðil izni görüþü
mahalleye zararý vardýr. Trafik kaosunun bizce en feci tarafý, özel- dikkatleri çekmek yerine neden bunu bile alýnmayacak…
likle ortalýkta salýnmaktan baþka yapacak hakiki iþleri de olanlarýn meþrulaþtýrmaya çalýþýyor… Düþmana karþý ülkeyi savunmak için
zamanýný katletmesi. Yüzlerce, binlerce aracýn ardýardýna olduðu Bunun cevabý çok açýk…Hürriyet askere gönderdiðimiz evlatlarýmýz…kendi
yere yapýþýp kaldýðý ve bazen bir saatte beþ dakikalýk mesafe ala- gazetesi gibi malum medyanýn çizgisi her halkýna karþý sözde güvenliði saðlama
madýðý bir yol manzarasýnda anlamsýz korna seslerinin arasýna zaman bu olmuþtur zaten. adýna sokaklarý sürülecek.
karýþan bir memnuniyet kahkahasý duyar gibiyiz. Þeytan içinde Zaman zaman sivil, demokrat ve çaðdaþ Bütün bunlar 28 Þubat Sürecinde
muhakkak temaþasý pek zevkli bir manzara bu. Ýnsanlarýn zaman- gibi bir görünüm vermek…ama her zaman kotarýlmýþ EMASYA protokolü olarak bili-
larýnýn katledildiði bir mezbahanýn manzarasý. postala karþý duyarlý olmak… nen hiçbir yasal dayanaðý ve meþruiyeti
Ýstanbul’da insanýn zamanýnýn elinden kopartýlýp alýnmasý Bunlar her zaman “postal-sever” olmuþ olmayan bir kaðýda dayanýlarak yapýla-
sadece trafikte oluyor da deðil. Devlet dairelerinde, hastanelerde, ve postala davetiye çýkarmýþlardýr… cak…
bankalarda, sýra beklenen her yerde zamanýnýza göz dikmiþ bir Ýþte Hürriyet gazetesinin bu manþeti de Peki bu hükümetin bakaný ve baþbakaný
iþleyiþ var. Ýnsanýn zamanýný ývýr zývýra harcamak zorunda býrakýl- o dur…Postallýlarla davetiye… nerededir beþ senedir…
masý onun insanlýðýna da ahiretine de göz dikmiþ bir artniyettir. *** ***
Trafik sorunu da, diðer sorunlarda, zamanýnýza göz dikmiþ art- Hürriyet gazetesinin bile yazdýðý gibi Bu hükümet her þeyden önce 28 Þubat
niyetlilerin þerlerinden kurtulmakta devlet planýnda ele alýnmasý EMASYA denen o malum protokol 28 darbesinin kýrýntýlarýndan birisi olan
mecburi meselelerdir. Kafir için iþ saatinde namaz için ara ver- Þubat sürecinin dayatmalarýndan birisidir EMASYA protokolünü derhal iptal
menin bir anlamý yoktur. Bunlar bize Ýslam devleti kurmadan ve bir çok yasayý ihlal etmektedir. Hem bir etmelidir.
Ýslâmî bir hayat kurmanýn imkânsýzlýðýný anlatan telkincilerdir. protokol yasadan üstün olamayacaðý gibi Bu iþe Baþbakan el atmalýdýr. Hem de
Bir de zaman hýrsýzlarýndan epey uzaklaþabilmiþ olanlar var. yasalar ile de çeliþemez. hemen…þimdi.
Huzurevi sakinleri, emekli olmuþta evinde oturanlar filan. Onlarýn Diðer bir konu ise askerin görev alaný Askerin elindeki EMASYA pro-
icabýna baþka türlü bakýlmýþtýr. Zamanlarýnýn tamamý kendi þehir deðildir ve þehirdeki asayiþi saðla- tokolünün taþýdýðý tehdidi göremeyecek
avuçlarýndadýr ve zamanlarý içinde sabahtan akþama kadar n’ap- makta hiç deðildir. kadar basiretsiz ve bunu kaldýrýp çöpe ata-
sam diye düþünerek, bugünle ölümüm arasýnda oyalanacak ne bul- Ancak bazý askerlerin þehre inme mayacak kadar dirayetsiz bir hükümetin ne
sam diye bakýnarak, genelde fazla birþey bulamayýp þarký, türkü hevesinin arkasýnda yatan asýl neden nedir ülkeyi yönetmeye hakký vardýr ne de
dinleyerek zamanýn ölüþünü seyrederler. Trafik sorunu bu durum- acaba? Asýl önemli olan bu… Cumhurbaþkaný seçmeye nefesi yeter.
dakiler için icabýnda güzel vakit geçirme vesilesi de olabilir. Hatýrlayacaðýnýz gibi Milli Güvenlik Hükümeti hiç eleþtirmediðim için beni
Ýnsanlarý bu hale getirmek bedava deðildir. Siyaset Belgesinden en son yapýlan eleþtiren okurlarým sanýrým þimdi çok
Ödemelidir... deðiþiklikle “sað terörün tehdit unsuru mutlu olmuþlardýr.
BARAN 17
IRAK MÜSLÜMAN ALÝMLER HEYETÝ BAÞKANI HARÝS ED-DARÝ:

“Bu Þiî – Sünnî Savaþý Deðil


Ýþgalci Ve Hainlerle Þerefli Irak Halký Arasýndaki Savaþtýr”
ÝÞGALÝ, ANCAK ÞEREFLÝ IRAK iþgalden bu yana Irak halkýnýn bir- ASIL SORUMLU ederim ki savaþ bir Þii- Sünni savaþý
HALKI DURDURABÝLÝR liðinin korunmasý için çalýþan mutedil IRAK HALKIDIR deðildir, savaþ bir mezhep savaþý
“Irak Müslüman Alimler heyeti, Irak bir Müslüman harekettir. Ýran vardýr ve varlýðý bugün daha açýk- deðildir. Bilakis Irak topraklarýný kar-
içinde çalýþma yapmakta olup, istiþare Asýl felâket iþgal olup þu an iþgal güç- týr. Ancak asýl hata Irak’ý gaþaya sürükleyen, öfke salan milisler
kurulunun kararý nedeniyle Genel leri, hükümet güçleri ve milisler Amerikalýlara, sonra da Ýranlýlara ve siyasi partilerin desteklediði, siyasi
Sekreterin yurt dýþýnda bulunmasý katliâmlar iþlemektedirler. Bugün Irak býrakan Irak halkýnýndýr. Diðer bir hareketlerin bölücü eylemleridir.
kararlaþtýrýldý. Hakkýnda tutuklama halkýnýn çoðu iþgali reddetmektedir. hata da Irak’ý terk eden ve halen sahip
kararý çýkartýlmadan çok önceki Çünkü iþgal Irak’ý çýkmayan, bilakis Ýran ve BU ÝÞGALÝ ANCAK ÞEREFLÝ
aylarde Ýstiþare kurulu Daha rahat mahvetmiþ, tüm varlýðýný Amerika’ya dayanan müt- IRAK HALKI DURDURABÝLÝR
çalýþma yapmam, diðer Ýslâm ve Arap yakýp yýkmýþtýr. Bazý tefiklerinin siyasî arenada Bu kýþkýrtmalarý bölücülüðe karþý olan
ülkeleri ile daha rahat görüþme Arap kardeþlerimiz çýka- ortaya çýkmasýna yardým þerefli Irak halký durdurabilir. Eðer
gerçekleþtirebilmem gibi sebeplerle cak bir iç savaþý eden Arap ülkelerinindir. uluslar arasý toplum ve Arap alemi
benim Irak dýþýnda bulunmam nok- engelleyeceði nedeniyle Irak’da mezhep çatýþmasý Bush’a, Irak’daki iþgale son vermesi
tasýnda karar verdiler. iþgalcilerin gitmemeleri olmayýp, çatýþma, bölücü için baský uygularsa bu kargaþa ve
gerektiðini düþünmekte- siyasi bir çatýþmadýr. çatýþmalar durabilir. Irak Müslüman
IMAH, MUTEDÝL BÝR dirler. Kesinlikle hayýr! Þunu bilmeliyiz ki, Alimler heyeti (IMAH), iþgalcilerin
MÜSLÜMAN HAREKETÝ Ben bu kardeþlerimize varolan anlaþmazlýk þii ve ayrýlmasýnýn ardýndan, sivil veya dini
Irak’a dönmek için, ne Amerikalýlarýn, –özür dileyerek- söylüyo- Sünni taraflar arasýnda Irak halkýnýn seçtiði milli bir hükümet
ne Araplarýn, ne de herhangi birinin rum ki bu fikir kesinlikle olmayýp, hükümette yer istemektedir. Bizler Irak halkýna hiçbir
arabuluculuðunu kabul etmeyeceðim. doðru olmayýp Irak’a ve alan ve Irak’ýn bölünmesi þeyin dayatýlmamasýný, çoðunluk
Ben suçlu deðilim. Ve fitnenin Irak halkýnýn yararýna yolunda iç savaþýn çýk- olarak neyi istediklerini ifade ediy-
karþýsýndayým. Arap âlemi geçte olsa deðildir. masýný arzulayan ve bunu oruz. Iraklýlarýn çoðu mutedil insan-
bilmektedir ki, Haris Ed-Dari ve Irak Bilakis Irak ve Irak halkýnýn kurtuluþu alevlendiren siyasi taraflardýr. lardýr. Ýlk hedefleri de Irak’ý iþgalden
Müslüman Alimler Heyeti (IMAH), iþçin þunu söylüyoruz: Bunlarýn iþgalcilerin isteklerine kurtarmak ve vatanýn birliðini
Irak’ýn vahdeti ve korunmasý için Bugünden tezi yok, iþgalcilerin hizmet etmektedirler. Çünkü iþgalciler muhafaza ederek istikrarý saðlamaktýr.
çalýþmaktadýr. Ki heyet, iþgalcilerin ve ülkemizi terk etmesi bir mecburi bir içi savaþa neden olacak kýþkýrt- Bizler ve tüm direniþ akýmlarý ve frak-
uþaklarýnýn iþledikleri cinayetleri vecibedir! malarýn artmasýný istemektedirler. Irak siyonlarý bu yönde çaba göstermekte-
deþifre eden, Irak’ýn milli sesi olan, halkýný ve Irak dýþýndakileri temin yiz.”

Kültür - Sanat

Seni Tanýyorum Yavuz Arslan

seni tanýyorum rum seni/ sorulunca bir kaç cevabýn da olsa server’lar/ kanýrta kanýrta patlatýyorlar MeSaNeni/
kayýtsýz bakýþlarýndan kaçýrýp gözlerini baka- –hikayeden- aslýnda ne aradýðýný bilmiyorsun/ önce- sayfa görüntülenemiyor baðlantýlarýn heklenmiþ hak-
mayýþlarýndan/ne istediðini bilmeden belli belirsiz yal- liklerin ümitlerin ideallerin bir kaç “madde”yle sýnýr- lanmýþ insanlýðýn/ ne yazýk sana insan gibi bile
varýþlarýndan/ lý/ kaçýyorsun her zaman/ kendinle yüzleþecek gücün ölemiyorsun/ kendini veremiyorsun kendine/ kelime
tanýyorum seni kendimden biliyorum içindeki ve bunun için gereken lisanýn yok/ zihninde üç kelime diye bunlar mý yapýþtý diline
öfkeni/kalbinin kasvetini bilinmeze hasretini kuduz bilemedin beþ/ ne aþkýn aþk senin ne nefretin nefret ne (slm/ nbr/ asl/ ist 38m/ u f-m?/ hýmm/ aypi/
materyal esaretini/ otobüste metroda “aypod”lanmýþ kavgan sahici kavga deðil/ sen çok gülüyorsun/ aðla- mesene/ sörvýr/ baðlantý/ webkem/ indir/ ekle/ kökle/
yalnýzlýðýnla içine abanýyorsun/kendini veriyorsun kal- malarýn komik/ “enerjin birkaç gram hormonun mesaj/ solucan/ trojen/ hekýr/ paswörd/ suncuya
abalýða karýþýyorsun/ bütün gün rakiplerinle ha bire peþinde koþmakla tükeniyor”/ kandýrýlmadýðýn gün baðlan/ bravsýr/ bekraund/ link/ forum/ gogýl/ yutubi/
yarýþýyorsun/ sen koþturuyorsun kobay kobay/deneme yok senin/ fark ettin mi sömürenler var seni ruhunu iddaa/ mastýr/ kastýr/ kantýr- kanter/ yahoo/ ohha)
tahtalarýnda hedef oluyorsun/ ister 1 ister 12 olsun kafesleyenler/ ayýklanýyorsun didik didik takib ediliy- þimdi dur/ Irak’ý düþün/ bileði kavileri Þehitleri
adýn lakin sen hep vuruluyorsun/ orsun kameralar ve “kanun”larla/ kiþiliðinin çekirdeði –Zerkavileri- düþün/ þimdi durma! kalk hemen bakma
seni tanýyorum biliyorum kendimden hamurun çýkarýlýyor/ mimiklerin bile sana ait deðil/ iplerin saðýna soluna/ Paris’i düþün! yangýna yürü/ kokteyli
çamurlanmýþ karanlýðýn renginden/ ipnelerin elinde oyuncak/ mütemadiyen düzenliyorlar olsun molotofunun babanýn rakýsý- zenginin viskisi/
seni tanýyorum/ seni/ MeSeNe cep telefonu futbol müzik televizyon yak ta fýrlat at elinden þu tineri/ baliye bula karamsar
televizyon beynini yiyor her saniye kare kare pornografi ve diðerleri/ “beyninin kývrýmlarý düz mer- öfkeni/ ver ateþe mersedesi ver ateþe bemeveyi ver
pozlar veriyorsun/sahtelerin gölgesinde kalýyor mer gibi”/ download ediliyorsun dikkat et/ çekilip ateþe sömüreni/ sen de kalk artýk yerinden ulan inter-
hakikati hacý bekir lokumu sanýyorsun/ indiriliyorsun tam sürüm “full free”/ diziler mankenler net mücahidi/
internet tezgahýn olmuþ kafelerde farkettin mi oðlanlar ambalajlý güzeller/ “34 bilmem kaç” yaz bir dur/ baþlamadan önce “her þey” bitip nevrin
ruhunu sattýrýyorsun/ kaç kere geçersen geç piþmanlýk cebine gelsin hayatýn anlamý/ hep daha fazla istemen dönünce es geç “bu ses nerden geldi?” deme/ bir sus/
dehlizinden/ sonunda yine lazým senin çünkü sen reklamcýlarýn hedef kitlesisin/ konuþmaktan sýkýlmaz mýsýn/ boþ cümleler anaforlarý
kendini boðuyorsun/ nefsin küçük bir hergele ne hep taciz ediliyorsun evde öz kardeþlerin/ otobüste içinde yitik manalar savurmak etrafa neye yarar/ bir
endaze verir ne bir ölçü vermez cetvele/ dar gelire bilet sýrasýnda/ okulda öðretmenin/ dýþarýda anla/ etrafta þehvet mayýnlarý/ onlara basma/ bakma
gebe haraç gibi vergi verir parendeler attýrýr pergele/ içeride.sokaklarda mahallede/ tacizdesin her zaman ve onlara yürü/ ez geç ama sakýn patlatma/ er geç
dil çýkarýr þuursuzca esner mimik yapar gülümser her yerde/ saðlýklý büyüyemiyorsun/ çocuk saflýðýn dönecek devran/ gerilerde kalma –hadi Erkan- davran/
laflar eder rast gele/ ah o ne þeytan bir bilsen top gibi kalsa yine iyi/ ruhunun açlýðý daha fazla bedeninden/ bazen bak bazen bakma –arkaya- düþmesin baþýn -
sektirir seni her gün hem de kaç kere/ köpek gibi titriyorsun/ köpek gibi kuyruk sallýyor böyle zamanlarda- çatýlsýn kaþýn/ bunlar telkinler bana
seni tanýyorum biliyorum kendimden hamurun köpek gibi ölüyorsun/ büyüdükçe köpekleþiyorsun/ sen üstüne alýnma/ sigarama kibrit sanki/ yanamasam
çamurlanmýþ karanlýðýn renginden/ nefretin yumruk olamýyor ellerinde/ aþk dediðin küçük bile yakarým belki/
biliyorum seni tanýyorum kim olduðunu/ sen hesaplar peþinde/ kalbin kütükleþiyor dikkat et hýrsýn- -deðiþikleri kaydetmek istiyor musunuz-
öfkeni de sevgini de anlatamayan/ dolaylý yollardan dan/ yaþ akmýyor gözlerinden duygusuz sefilleri (ctrl+s/enter)
bile dýþa vuramayansýn duygularýný/ oynuyorsun/ dikkat et oyuncusun/ en ucuzu rolünün yüzlerce surat arasýnda gizli mânâlar/ otobüs cam-
farkýnda da deðilsin çoðu zaman neyi ne için yap- isyanýn/ en kolayý da gülünç extremlerin/ özgür filan larýnda ýþýk huzmeleri/ bir duygu yükseliyor tâ içim-
týðýný/ ve o kadar çoksun ki sen/ her sokak her caddede da deðilsin/ iyi düþün popülerliðin köpeðisin/ bira den çok feci/
karýþýk kafanla/ aklýn nereye eserse oraya gidensin/ göbeði der gibi bilgisayar göbeðinle götünü büyütüy-
kendine bile tuhaf gelen sesinle bakýþlarýndan tanýyo- orsun kafelerde-evlerde/ ruhunu “rar”lamýþ bu Devamý 23. sayfada...
18 BARAN

Þehid Bayram Ali Öztürk Hoca’dan Mektûbât-ý Rabbânî Tercümesi -II-


Bayram Ali Öztürk, Ehl-iBidate karþý mücadele veren Ýbdacýlara destek olmak amacýyla, Mektûbât’dan yaptýðý
tercümeleri Taraf dergisin’de yayýnladý. Ehli Sünnet’in korkusuz âlimi, herkesin sustuðu bir dönemde Þii sapýklara karþý
Ehli sünneti savunan tavrýyla öne çýktý. Onun ‘Taraf’ için yaptýðý ‘Mektubât tercümeleri’nin 2. Kýsmýný yayýnlýyoruz...

Ehl-i Sünnet ve’l Cemaat yapmayýnýz.” Resulü Ekrem (S.A.V.) bu harpte yaþayanlar bizzat kâfirdir. Onlar birisi de kendisinde çeþitli küfür halleri
büyüklerine göre Sahabe-i Kiram hadisinde Allah lafzýný anlatýlmak bu anlayýþlarýnda hatalýdýrlar. Bilakis her bulunan buna mübtela olan belli bir
aralarýnda cereyan eden münakaþa ve istenen hususu kuvvetle belirtmek için iki cemaat gerek Sahabe-i Kirama þahsa cehennemlik dememesidir. Bu
tartýþmalarda üç grup oldular: Birinci iki defa tekrarlamýþtýr. Yine Efendimiz sövenler gerekse bu Hintli Mecusiler kiþinin son ânda tövbe Ýslâm’ý kabul
grup: kendi delil ve içtihatlarýna (S.A.V.) buyuruyor ki: “Ashabým KÂFÝRDÝR, GERÇEK MÂNÂDA etmesi muhtemel olduðundan ona lânet
dayanarak bizzat Hz. Ali (K.V.)’nin yýldýzlar gibidir. Hangisine tabi olursanýz KÜFÜRLE ÝÇÝÇEDÝRLER. Öyle edilmesini câiz görmezler. Gerçek þu ki,
haklý olduðuna inananlar. hidayete kavuþursunuz.” Ashab-ý zannediyorum ki, bu Rafiziler Ehl-i onlar ancak kiþinin îman ve Ýslâm dýþý
Ýkinci grup: Bunlar da sahip Kiramýn (Radvanullahi Teala Aleyhim Beyti kendileri gibi zannetmiþler onlarýn öldüðüne dair kesin bir delil
olduklarý delil ve içtihatlara dayanarak Ecmain) tamamýna hürmet göstermenin da Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer (R.A.)’e bulunmadýðý müddetçe herhangi bir kâfir
diðer cemaatin haklý olduðuna inananlar. elzem olduðunu belirten daha birçok düþman olduklarýný hayal etmiþler. Bu þahsý belirtmesizin genel anlamda bütün
Üçüncü grup: Kesin bir tavýr hadis-i þerifler vardýr. Öyleyse onlarýn sapýk adamlar inandýklarý TAKÝYYE kâfirlere lânet edilmesini câiz görürler.
almayan veya herhangi bir delile dayalý hepsine istisnasýz hürmet ve saygý prensibi hükmünce Ehl-i Beytin Þiiler ise hiç çekinmeden Hz. Ebu Bekir-
olarak bir grubu tercihte bulunmayanlar. göstermek aralarýnda cereyan etmiþ olan büyüklerini MÜNAFÝK ve SAHTEKAR i Sýdýk, Hz. Ömer’ul-Faruk (R.A.)’a
Benimsedikleri içtihat gereði farklý davranýþlarý iyiye yormak gerekir. kabul etmiþlerdir. Hz. Ali (K.V.)’nin lânet ediyorlar, sahabenin büyüklerine
olarak, birinci grubun Hz. Ali (K.V.)’yi Ýþte bu konuda Ehl-i Sünnet ve’l ÝKÝYÜZLÜ HAREKET EDÝP sövüyorlar, zerre kadar üzüntü
ikinci grubun Hz. Ali (K.V.)’nin Cemaat’in görüþü budur. TAKÝYYE prensibiyle 30 sene Hulefa-i duymaksýzýn onlarý kamçýlýyorlar.
muhaliflerini desteklemesi üçüncü Rafiziler (Þiiler) bu noktada haddi Raþidin’e dost olduðuna hatalý ve haksýz Mevlayý Zül-Celal onlarý doðru yola
grubun da tarafsýz kalmasý gerekli olup aþýp Hz. Ali (K.V)’ye karþý savaþmýþ yere onlara hürmet gösterdiðine iletsin.
her iki grup da birisini diðerine tercih olanlara kâfir diyorlar. Dillerini her türlü inanýyorlar. Fakat Hz.Ali (K.V.) onlara Bu meselede Ehl-i Sünnet ile
onlar hakkýnda icra edilen büyük bir hata çirkefe ve sövmeye bulaþtýrýyorlar. Eðer karþý bu hürmeti ve saygýsý ne hoþ bir muhalifleri arasýnda iki noktada büyük
olurdu. Böylece her grup kendi gaye, Hz. Ali (K.V.) tarafýnýn haklý harekettir. Eðer Ehl-i Beyti sevmek, Hz. görüþ ayrýlýðý vardýr.
içtihatlarýna göre harekete koyuldu ve olduðunun ortaya çýkmasý ona karþý Peygamber (S.A.V.)’i sevmekle oluyorsa Birinci nokta: Ehl-i Sünnet dört
sorumluluklarýna düþen görevi yerine halifenin hilafetinin hak olduðuna ve
getirmeye baþladýlar. Bu safhada onlarý Olabilir ki, Þiilerin gayesi; Allah (C.C.)’ýn dinini ortadan bunlardan her birisinin kendisinden
kýnama nasýl söz konusu olabilir? Onlarý kaldýrmak, Resulü Ekrem (S.A.V.)’in þeriatýný inkar etmektir. sonra gerçekten bir halifesi olduðuna
hançerlemek onlara karþý nasýl münasip inanýr. Çünkü Efendimiz (S.A.V.)
düþer. Ýmam-ý Þafii (R.A.) beyanýna ve Görünürde Ehl-i Beyte muhabbet gösteriyorlar, fakat istikbalde haber vererek sahih bir Hadis-
Ömer b. Abdülaziz (R.A.)’den gerçekte Efendimiz (S.A.V.)’in dinini ortadan kaldýrýyorlar. i Þerifte: “Hilafet benden sonra otuz
nakledilene bakýlýrsa onlar þöyle Keþke Hz. Ali (K.V.)’yi de taraftarlarýný da rahat býraksalardý. senedir.” Buyurmuþtur. Bu süre Hz.
buyurmuþlardýr:”Bu öyle bir kandýr ki, Ali’nin hilafeti ile sona ermiþtir. Bu
Allah (C.C.) onlarý elimizden temizledi. Hileci, ikiyüzlü sahtekarlarýn özelliði olan takiyye olursa 30 Hadis-i Þerif dikkate alýnýrsa demek
Öyleyse biz de dillerimizi ondan sene boyunca birbirlerine her türlü sahtekarlýk ve hilekarlýk- oluyor ki, bu dört kiþinin her biri halife
(Sahabe-i Kiram’dan, aralarýndaki la dost olan Hz. Ali (K.V.)’nin taraftarlarý ile muhaliflerinin olup hilafet sýralarý da yerinde ve doðru
münakaþalara burun sokmaktan) olmuþ oluyor. Karþýt görüþler (Þiiler) ilk
temizleyelim.” Bu sözden anlaþýlýyor ki,
oluþturduðu bir cemaatte ne hayýr kalýr? Bunlar nasýl itima- üç halifenin halifeliðini kabul etmiyorlar.
bu iþlere bulaþmak caiz olmadýðý gibi bir da lâyýk olabilirler? Hilafeti baský ve taarruzla ele
grup sahabeye haklý diðerini haksýz geçirdiklerini iddia ediyorlar. Hz. Ali
göstermek için dudaklarý kýpýrdatmak (K.V.)’nin dýþýnda hiçbir kimsenin
dahi caiz olmamakla birlikte onlara savaþanlarýn da hatalý olduklarýný ifþa ayný þekilde Resulü Ekrem (S.A.V.)’in gerçek imam olduðuna inanmýyorlar. Hz.
hayýrdan baþka bir gaye ile aðza etmekse Ehl-i Sünnetin tercih ettiði düþmanýna düþman olmak onlarýn Ehl-i Ali (K.V.) ilk üç halifeye biat etmesini
almamak gerekir. Nitekim bu beyanda görüþ mutedil sýnýrý olup bu konuda Beyt düþmanlarýna sövüp lânet takiyye esasýna (yani görünürde onlara
varid olan Hadis-i Þerifte Resul’ü Ziþan yeterlidir. Dinin bu büyük adamlarýna ettiklerinden daha fazla sövmeleri ve muvafakat ediyor ama kalpten onlarý
(A.S.V.) buyuruyor ki: “Ashabým sövmenin din ve diyanetle bir alakasý lânet etmeleri gerekir. Ama gel gör ki bu tasvib etmiyor) baðlýyorlar. Sahabe-i
anýldýðý zaman dilinize hakim olun. Yâni yoktur ki, Rafiziler (Þiiler) bu þýkký sapýk cemaatin hiçbir ferdin Resulü Kiram arasýndaki dostluðu iki yüzlü bir
ashabýmýn tartýþma ve münakaþalarý söz tercih etmiþlerdir. Üstelik bir de sahabe-i Ekrem’in en amansýz düþmaný olmasýna dostluk görüyorlar. Birbirlerine olan
konusu yapýldýðý zaman, bu konuya Kiram’a sövmenin din ve îman olduðuna raðmen ona her türlü eza ve cefayý reva güleryüzlülüklerini sahtekarlýk olarak
girmeyin bu iþlerden yüz çevirin. Bir inanýyorlar. Ne çirkin din! Çünkü gören EBU CEHÝ’e SÖVDÜKLERÝ VE benimsiyorlar. Çünkü bu adamlarýn
grup ashabýmý diðeri üzerine tercih inanýyor ki, dinin en büyük bölümünü LÂNET ETTÝKLERÝ DUYULMUÞ inancýna göre Hz. Ali (K.V.) ve diðer
etmeyin.” Þu kadarý var ki, cumhur Peygamberin (S.V.A.) vekillerine ve OLMAYIP, ONUN KÖTÜ taraftarlarý takiyye gerekçeli olarak sahte
(eski) Ehl-i Sünnet, keskinliðine halifelerine sövmek oluþturuyor. YANLARINI ANLATMAK ÝÇÝN bir dostlukla muhalifleri olan diðer
inandýklarý delillere bakarak hakkýn Hz. Her bir bid’atçý grup bir bid’atý DÝLLERÝNÝ DAHÝ HAREKET Sahabe-i Kirama dost olmuþlar. Dilleri
Ali (K.V.) tarafýndan bulunduðuna tercih etmiþ ve onunla Ehl-i Sünnetten ETTÝRMEMÝÞLERDÝR. ile kalplerinde olmayan þeyleri
diðerlerinin ise hatalý bir yola ayrýlýr olmuþtur. Ancak bu bid’atçýlardan Sahabe-i Kirama düþman olan bu mýrýldanmýþlardýr. Yine bu adamlarýn
girdiklerine kanaat getirmiþlerdi. Ancak olan Hariciler ve Rafiziler (Þiiler) adamlar sapýk inançlarý sebebiyle Resulü kanaatine göre Hz. Ali (K.V.) ve ona
bu hata içtihattan kaynaklanan bir durum gerçekten hak ve doðru olan yoldan Ekrem (S.A.V.)’in en fazla sevdiði insan muhabbet besleyen taraftarlarýný düþman
olduðundan bu davranýþ tenkid ve ta’n ayrýlmýþlardýr. Dinin büyük simalarýna Hz. Ebu Bekir (R.A.)’i Ehl-i Beyt olunca ikiyüzlü hareket ederek onlara
olunmadan uzak olup tahkir ve teþniden sövmek onlara lânet etmek imanlarýn en düþmaný görüyorlar. Her türlü küfür ve dost olmuþlar, dostluk görünümünde
münezzehtir. Hz. Ali (K.V.)’nin þöyle büyük bölümünü oluþturursa bunlarýn çirkefe dillerini ona uzatýyorlar. Onun düþmanlýk ortaya koymuþlardýr. Tabii ki
dediði naklonulur: “Kardeþlerimiz bize hak ve doðru olandan bir hisse elde zatýyla baðdaþmayan bir sürü uygunsuz neticede bu çirkin inançlarý gereðince
karþý gelmiþler, onlar ne kâfir ne de etmeleri nasýl mümkün alacaktýr? iþleri ona nisbet ediyorlar. Bu nasýl din Resulü Ekrem (S.A.V.)’in ashabý
fâsýktýrlar. Zira onlar kâfir ve fâsýk Rafiziler (Þiiler) 12 çeþit olup hepsi de bu ne biçim diyanet Allah aþkýna! Hz. münafýk sahtekar görünüþleriyle
olmalarýný engelleyen gerekçeli izahlara Resulü Ekrem (S.A.V.)’in ashabýna kâfir Ebu Bekir, Hz. Ömer ve diðer Sahabe-i kalplerindeki duygularýn tam tersini
sahiptirler.” Gerek Ehl-i Sünnet ve diyor. Hulefa-i Raþidin’e göre sövmenin Kiram (R.T.A.E.) Resulü Ekrem ortaya koyan kiþiler oluyorlar.
gerekse Rafiziler her iki cemaat Hz. Ali ibadet olduðuna inanýyorlar. Bu adamlar (S.A.V.)’in Ehl-i Beytine yakýnlarýna (Ne’uzubillah) Böylece bu adamlara
(K.V.)’ye karþý savaþan hatalý buluyor ve RAFÝZÝ tabirini kendi haklarýnda düþman olacak, onlara inat edip kin göre bu ümmetin en kötü kiþileri Ashab-
Hz. Ali (K.V.)’nin haklý olduðunu kullanmaktan çekiniyorlar. Ve besleyecekler ha! Öyle mi? Allah ý Kiram en çirkin dostluk ve arkadaþlýk
söylüyorlar. Ancak Ehl-i Sünnet H.z. inanýyorlar ki, baþkalarýdýr. Çünkü muhafaza… Keþke þu insaf kisvesinden da Resulü Ekram (S.A.V.)’nin dostluðu
Ali’ye karþý savaþan sahabeler hakkýnda Sahabe-i Kirama söven bu adamlar soyunmuþ adamlar Sahabe-i Kiramýn olmuþ oluyor. Çünkü bu çirkin
“Onlar farklý te’vilden dolayý hakkýnda çok þiddetli tesbitler varid büyüklerinin adlarýný bahse konu karakterler ona olan dostluktan
düþmüþler” yorumundan fazla bir þey olmuþtur. Keþke RAFÝZÝ lafzýný yapmadan bu dinin büyükleri hakkýnda kaynaklanmýþtýr. En çirkin yüzyýl da
söylemeye cevaz vermemiþler, dillerini aðýzlarýna almaktan sakýndýklarý gibi su-izana düþmeden Ehl-i Beyte düþman Sahabe-i Kiramýn çaðý oluyor. Zîra bu
onlar hakkýnda çirkin ifadelerde onun mânâsýný da aðýzlarýna almaktan olanlara düþman olsalar, onlara sövenler çað her türlü münafýklýðýn, düþmanlýðýn,
bulunmaktan muhafaza etmiþler, onlarýn sakýnsalar ve Ashab-ý Kirama karþý de bu konudaki karþý çýkýþlar Ehl-i kin duygularýnýn her yeri doldurduðu
Resulü Ekrem (S.A.V.)’e olan yakýnlýk yakýnlýk duysalardý. (Amma ne gezer!) Sünnet seviyesinde olsa… Zîra Ehl-i çaðdýr. Halbuki Cenab-ý Hak Kur’an-ý
haklarýna riayet etmiþlerdir. Efendimiz Hintli Mecusi (ateþperest)ler de onlar Sünnet daha evvel de söylenildiði gibi Kerim’de Sahabe-i Kiram hakkýnda:
(S.A.V.) buyuruyor ki: “Ashabým gibi kendilerini Hintli görüp küfürden Ehl-i Beyte düþman olanlara düþmandýr. “Onlar birbirlerine son derece
hakkýnda Allah’tan sakýnýn (da) onlarý sakýnýyor ve kendilerini kâfir olarak Onlara veryansýn ederler. merhametlidir.” –Allah (C.C) bizleri
benden sonra (tenkidlerinize) hedef kabul etmiyorlar. Ýnanýyorlar ki, dar’ul Ehl-i Sünnetin güzel yönlerinde kötü inançlardan muhafaza buyursun.-
BARAN 19
Bu sapýklar ümmetin ilk neslini böyle söylemsiyle gerçekleþir. O zaman üç tartýþmalarý tatlý bir yoruma baðlar. otoritesi de bu tür bir yaklaþýmla hadis
çirkin karakterde kabul ederlerse sonraki halifenin hilafetinin hak olduðunu açýkça Bunlarýn taassubtan ve yersiz analizi yapmamýþlar. Hz. Ali (K.V.)’ye
nesillerde üstün hal nasýl mevcut söylemesi Hz. Ebu Bekir ile Hz. Ömer düþüncelerden uzak olduðuna inanýrlar. karþý ortaya konan muhalefeti adam
olacaktýr? Sanki bu adamlar Sahabe-i (R.A.)’ýn en üstün olduklarýný beyan Zira onlarýn þahsiyeti Resûlü Ekrem veya hadis tenkid etmeye esas
Kiramýn üstün hâli fazileti onlarýn bu etmesi takiyyenin ötesinde baþlý baþýna (S.A.V.)’e dost olmakla pýrý pýrýl olmuþ, yapmamýþlardýr.
ümmetin en hayýrlý kiþileri olduðu bir olaydýr ki bunu doðuru ve yerinde bir sineleri her türlü kin ve düþmanlýk Bilmek gerekir ki, her ne kadar
babýnda hiçbir Âyet-i Kerime ve Hadis-i harekette öteye yorumlamamak gerekir. hýrslarýndan arýnmýþtýr. Özetleyecek savaþla ilgili konuda Hz. Ali (K.V.) haklý
Þerif görmemiþler. Veya fakat Bu üç halifenin halifeliði ve ilk ikisin en olursak Sahbe-i Kiramdan her birinin ise de her konuda onu veya yanýlmaz
gördüklerine inanmamýþlar, onlarý tasdik üstünlüðünü takiyye mantýðý ile geçersiz kendisine has bir içtihadý olup muhaliflerini ise hatada görmek uygun
etmemiþler. Gerçek þu ki: Gerek Kur’an- kabul etmek düþünülemez. Bunun müçtehidin de kendi içtihadýna göre deðildir. Çünkü ilk Tabiin âlilmleri ve
ý Kerim gerek Hadis-i Þerifler Sahabe-i yanýnda ilk üç halife ve diðer sahabe hareket etmesi gerekli olunca istere müctehid imamlar birçok hükümlerde
Kiram sayesinde bize ulaþmýþtýr. Bu hakkýnda bir çok meþhur hadis gücünde istemez görüþ farklýlýðý sebebiyle bir Hz. Ali (K.V.)’nin dýþýndaki zevatýn
durumda bunlara sövülünce haliyle ister hatta ve hatta manen tevatür derecesine takým iþlerde münakaþa ve tartýþma görüþlerini benimsememiþlerdir. Onun
istemez onlar sayesinde nakledilenlere ulaþmýþ bir çok vârid olmuþtur. Ayrýca kaçýnýlmaz hale gelmiþ her birinin kendi görüþüyle hükmetmemiþlerdir. Eðer halk
de sövülmüþ olacaktýr. –Allah (C.C.) Sahabe-i Kiramdan bir grup da cennetle görüþüne tabi olmasý yerinde ve doðru Hz. Ali (K.V.)’nin görüþünde kesinlik
bizleri muhafaza buyursun.- müjdelenmiþtir. Bu adamlar bu hadisler bir hareket olmuþtur. Öyle ise, nefs-i kazanmýþsa o görüþü benimserlerdi. Aksi
Olabilir ki, Þiilerin gayesi; Allah hakkýnda ne diyecekler? Çünkü Resul-i emare ve heva-ü heves uðruna deðil hak olan görüþle hükmetmezlerdi. Kadý
(C.C.)’ýn dinini ortadan kaldýrmak, Ekrem (S.A.V.) hakkýnda takiyyeyi uðruna onlarýn tartýþmalarý münakaþalarý Sureyh (R.A.) tabiinden olup içtihad
Resulü Ekrem (S.A.V.)’in þeriatýný inkar düþünmek câiz deðildir. Zîra teblið herhangi bir konudaki mutabakatlarý ve yetkisine haizdi. Bununla birlikte Hz.
etmektir. Görünürde Ehl-i Beyte peygamberlerin daimi görevidir. Üstelik anlaþmalarý gibidir. Ali (K.V.)’nin görüþüyle hükmetmedi.
muhabbet gösteriyorlar, fakat gerçekte bu konuda birçok Âyet-i Kerimeler Þiiler, Hz. Ali (K.V.)’ye karþý Oðlu olduðu gerekçesiyle Hz. Ali’nin
Efendimiz (S.A.V.)’in dinini ortadan indirilmiþtir ki, artýk burada takiyyeyi olup ona karþý savaþanlara kâfir diyorlar. oðlu Hz. Hasan (R.A.)’ýn babasýna
kaldýrýyorlar. Keþke Hz. Ali (K.V.)’yi de düþünmek mümkün deðildir. “Allah Onara her türlü küfür ve lânetleri caiz yapacaðý þahitliði kabul etmemiþtir.
taraftarlarýný da rahat býraksalardý. (C.C.) bu adamlara insaf versin.” görüyorlar. Birtakým içtihadi konularda Müctehid imamlar da Þureyh’in
Hileci, ikiyüzlü sahtekarlarýn özelliði Takiyyenin bir korkaklýk özelliði Sahabe-i Kiramýn Efendimiz (S.A.V.)’e görüþünü benimseyip onu uygulamýþlar,
olan takiyye olursa 30 sene boyunca olduðunu her aklý baþýnda olan bilir. karþý muhalefetleri ve onun hükmüne zýt oðlun babaya þahitliðini caiz
birbirlerine her türlü sahtekarlýk ve Kalkýp bunu Allah (C.C.)’ýn arslanýna hükümler vermeleri mevcut olup görmemiþlerdir. Bir çok meselelerde,
hilekarlýkla dost olan Hz. Ali (K.V.)’nin nisbet etmek hiç mi hiç uygun deðildir. bununla birlikte sahabenin bu hali Hz. Ali (K.V.)’nin görüþüne muhalif
taraftarlarý ile muhaliflerinin oluþturduðu Eðer Hz. Ali (R.A.)’nin insanlýk icabý kýnanmazken henüz daha vahiy devam görüþlerin tercih edildiði yaygýn bir hal
bir cemaatte ne hayýr kalýr? Bunlar nasýl bir veya iki saat bir veya iki gün takiyye ediyor. Hâlâ bundan vaz geçmiyorlar olup, durum araþtýrmaya gayet açýktýr.
itimada lâyýk olabilirler? Ýzahý ise çok uzun konuþmayý gerektirir.
Þiiler Ebu Hureyre (R.A.)’ye dil Öyle zannediyorum ki, bu Rafiziler Ehl-i Beyti Demek oluyor ki, herhangi bir meselede
uzatýyorlar, ona sövüyorlar. Bilmiyorlar kendileri gibi zannetmiþler onlarýn da Hz. Ebu Bekir ve Hz. Hz. Ali (K.V.)’ye karþýt bir hüküm
ki, ona sövmek onu kabul etmemek þer’i beyan etmenin itiraz edilmeyi gerektiren
hükümlerin yarýsýný kabul etmemek Ömer (R.A.)’e düþman olduklarýný hayal etmiþler. Bu sapýk bir yaný bulunmamakla birlikte ona
inkâr etmektir. Zîra kýlý kýrk yaran adamlar inandýklarý TAKÝYYE prensibi hükmünce Ehl-i muhalif olanlarýn bu hareketlerinden
âlimler diyor ki: Þer’i hükümler Beytin büyüklerini MÜNAFÝK ve SAHTEKAR kabul ötürü ne sövülür ne de ayýplanýr.
konusunda üç bin tane hadis gelmiþtir. Hz. Aiþe (R.A.), Efendimiz kabre
Yani üçbin hüküm Peygamber etmiþlerdir. Hz. Ali (K.V.)’nin ÝKÝYÜZLÜ HAREKET EDÝP defnoluncaya kadar Allah Resûlünün
(S.A.V.)’imizin Sünneti ile sabit TAKÝYYE prensibiyle 30 sene Hulefa-i Raþidin’e dost makbulü ve sevdiðiydi. Resûlü Ekrem
olmuþtur. Bu üç bin Hadis-i Þerifin bin olduðuna hatalý ve haksýz yere onlara hürmet gösterdiðine (S.A.V.) ölüm hastalýðý esnasýnda onun
beþ yüz tanesini Ebu Hureyre (R.A.) odasýnda ikamet buyurdular. Baþý onun
rivayet etmiþtir. Demek oldu ki; onu
inanýyorlar. Fakat Hz.Ali (K.V.) onlara karþý bu hürmeti ve göðsünde iken ruhunu teslim ettiler.
tenkid, dinin sahip olduðu hükümlerin saygýsý ne hoþ bir harekettir. Eðer Ehl-i Beyti sevmek, Hz. Onun tertemiz odasýna defnedildiler.
yarýsýný tenkid etmektir. Ýmam-ý Buharî Peygamber (S.A.V.)’i sevmekle oluyorsa ayný þekilde Bütün bunlarla birlikte O müctehid ve
(R.A.) diyor ki: “Sahabe-i Kiram ve Resulü Ekrem (S.A.V.)’in düþmanýna düþman olmak onlarýn âlim bir kadýndý. Peygamberimiz
Tabiin’de üç yüzün üzerinde insan Ebu (S.A.V.) dinin yarý meselelerinin ondan
Hureyre (R.A.)’den hadis rivayet Ehl-i Beyt düþmanlarýna sövüp lânet ettiklerinden daha öðrenilmesini tavsiye ettiler. Sahbe-i
etmiþtir.” Abdullah b. Abbas, Abdullah fazla sövmeleri ve lânet etmeleri gerekir. Kiram (R.A.T.A.E.) bir çok zor
b. Ömer, Cabir b. Abdillah, Enes b. meselelerde O’na müracaat ederler,
Malik (R.T.A.E.) sadece bunlardan yaptýðýný caiz görecek olursan –hadý iken onlarýn birtakým içtihadi konularda çözümleri onun sayesinde elde ederlerdi.
bazýlarýdýr. Âlimlerin izahýna göre Hz. diyelim ki bu caizdir- amma Hz. Ali’nin Hz. Ali (K.V.)’ye karþý gelmeleri nasýl Hz. Ali (K.V.)’ye muhalefet etti diye
Ali (K.V.) ‘nin Ebu Hureyre (R.A.)’yi 30 yýl böyle takiyye (ikiyüzlü) ile küfür olabiliyor? Bu adamlar nasýl böyle dürüst ve müctehid olan bir zat’ý
tenkid ettiði hadis uydurma hadistir. hareket ettiðini ve bunda ýsrar ettiðini kýnanýyor hançerleniyorlar? Nasýl tenkid edip, onun þanýna yakýþmayan
Resulü Ekrem (S.A.V.) ‘in zekâ ve daha iddia etmen cidden kabul edilir bir olabilir ki? Çünkü Hz. Ali (K.V.)’ye þeyleri ona reva görmek cidden uygun
anlayýþ hususunda Hz. Ebu Hureyre þey deðildir. Üstelik ulema-yý kiram muhalif olanlar kalabalýk bir Müslüman deðildir. Bu hareket Efendimiz
(R.A.) ‘ye dua ettiði meþhurdur. Hz. Ebu diyor ki: “Küçük günahlarda ýsrar etmek cemaati ve de sahabenin ileri (S.A.V.)’e iman etmekten de çok uzaktýr.
Hureyre (R.A.) buyuruyor ki: büyük günahtýr.” Peki öyleyse onlarýn gelenleridir. Bunlarýn bazýsý dünyada Her ne kadar Hz. Ali (K.V.) onun
“Efendimiz (S.A.V.)’in meclisinde idim. sapýk ve bedbaht adamlarýnýn böyle bir iken cennetle müjdelenmiþtir. Onlarý damadý ve amca oðlu ise de Hz. Aiþe
Buyurdu ki: “Kim giydiði üstlüðü yere konuda ýsrar etmelerinin anlamý nedir? tekfir etmek aleyhlerine konuþmak hiç (R.A.) da onun makbulü ve tertemiz
serer, ben de sözlerimi oraya akýtýr, Keþke yapageldikleri bu iþteki suçlarýný de kolay bir olay deðildir… hanýmýdýr. Ona ve Resûlü Ekrem’in Ehl-
böylece sahibi onu alýr göðsüne basar, bir anlasalar? “Aðýzlarýndan kelime ne kadar da i Beytine binlerce salah-u selam olsun.
bir daha da sözlerimi unutmaz. Ben Bu adamlarýn bozuk inancýna büyüktür. Keef/5” Çünkü din ve þeriatin Bu fakirin yýllarca þöyle bir hareketi
derhal giydiðim hýrkayý yere serdim. göre, Hz. Ebu Bekir-i Sýdýk ve Hz. Ömer yarýsýný hemen hemen bu insanlar vardý; evden yemek piþtiði zaman belli
Efendimiz (S.A.V.) sözlerini ona akýttý. (R.A.)’i Hz. Ali (K.V.)’den önce kabul bizlere ulaþtýrmýþtýr. Öyle ise bunlar bir hisseyi Efendimiz (S.A.V.)’in Ehl-i
Ben de onu göðsüme bastým. Bundan etmek Hz. Ali (K.V.)’ye ihanet ve tenkid olununca dinin de yarýsýna olan Beytine, Hz. Fatýma, Hz. Ali (R.A) ve
sonra tek bir þey dahi unutmadým.” noksanlýk gerçek gerektirdiðinden bu itimad ortadan kalkmýþ demektir. Bu çocuklarý Resûlü Ekrem (S.A.V.)’in
Bozuk inanç sebebiyle onun hakkýnda takdim iþinden kaçýnmýþlar, onun takiyye büyük insanlar nasýl tenkid olunabilir, torunlarý, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin
her türlü küfrün ve lânet etmeyi câiz yaptýðýný benimsemiþlerdir, amma bu aleyhlerine söz söylenebilir ki, bunlarýn (R.A.)’ýn ruhlarýna hediye olarak
görmekle bu dinin büyüklerinden böyle özelliðin çirkinliðini bir türlü hiçbirisine Hz. Ali (K.V.)’ye ne de diðer ayýrýrdým. Bir defasýnda Efendimiz
yüce bir insanýn Hz. Ali (K.V.)’ye kavrayamamýþlardýr. Eðer bu iþin birisi kalkýp diðerlerinin herhangi bir (S.A.V.)’i rüyamda gördüm. O’na selam
düþman olduðuna inanmak düpedüz çirkinliðini bir anlayacak olsalardý buna konudaki rivayetini asla red etmemiþtir. verdim fakat yüzüme bakmadý, baþka
insafsýzlýktýr. Ýþte bütün bunlar aþýrý asla izin vermezlerdi. Ve iþin en ehven Yine devamla diyoruz ki, Sahih-i tarafa bakýyordu. O esnada bana
sevginin getirdiði âfetlerdir. Nerede ise (daha hafif) olanýný tercih ederlerdi. Buhari Allah (C.C.)’nin kitabýndan sonra buyurdular ki: “Ben yemeði Aiþe’nin
baþlarýný îman yularýndan çýkarýyorlar. Bilakis biz diyoruz ki, Hz. Ebu Bekir ile en saðlam ve en kuvvetli kitaptýr. Bunu evinde yerim. Her kim bana yemek
Hz. Ali (K.V.)’nin faraza sahabeye karþý Hz. Ömer (R.A.)’i Hz. Ali (R.A)’den Þiiler de böylece bilir… Bir kitapta gönderirse onu Aiþe’nin evine
takiyye (ikiyüzlülük hâli) sahibi önce kabul etmek de herhangi bir ihanet gerekse Hz. Ali (K.V.) taraftarlarýnýn ve göndersin” o anda bu fakir anladý ki
odluluðu kabul edilecek olsa peki onun sözkonusu deðildir. Çünkü Hz. Ali gerekse ona karþý olanlarýnýn bir çok Efendimiz (S.A.V.)’in benim yüzüme
Hz. Ebu Bekir ile Hz. Ömer (K.V.)’in (R.A.)’nin hilafetinin hak olduðu, Allah rivayetleri vardýr. Buhari (R.A.) hiçbir bakmayýþýnýn sebebi Hz. Aiþe-i Sýddýka
ümmetin en üstün kiþileri olduðuna dair (C.C.) katýndaki derecesi hidayetteki zaman rivayetlerdeki üstünlük ve (R.A.)’yý o yemeðe ortak
kendisinden tevatürle nakledilen sözleri rütbesi irþad derecesi yine ayný hâl üzere zayýflýðý Hz. Ali (K.V.)’ye taraftar veya yapmayýþýmdandýr. Bundan sonra Hz.
hakkýnda ne diyecekler? Ayný þekilde devam etmektedir. Takiyye çirkefi karþýt olma esasýna dayandýrmamýþtýr. O Aiþe-i Sýddýka (R.A.)’yi bilakis
onun halifeliði döneminde bulunduðu münafýk ve hilebazlarýn özelliði Hz. Ali (K.V.)’den rivayette bulunduðu Efendimiz (S.A.V.)’in ev halkýndan olan
beldede ilk üç halifenin hilafetinin hak olduðundan ona böyle bir sýfatý izafe gibi, Hz. Muaviye (R.A.)’den de diðer hanýmlarýný da yemeðe ortak
olduðu sadadinde ifade buyurduklarýnda etmek ona noksanlýk ve zayýflýk getirir. rivayette bulunur. Eðer Hz. Muaviye yapmaya baþladým. Mevladan ne
kutsi kelimeler hakkýndan ne diyecekler? Ýkinci nokta Ehl-i Sünnet ve’l (R.A.)’de tenkid edilmeye açýk bir taraf istersem bütün Ehl-i Beytin yüzü suyu
Çünkü, takiyye Hz. Ali (K.V.)’nin kendi Cemaat (Allah çalýþmalarýný meþkur bulunsaydý kesinlikle onun rivayetini hürmetine ister oldum.
hilafetinin hak olduðunu gizlemesi, diðer kýlsýn) efendimiz (S.A.V.)’nin ashabý kitabýna almazdý. Ayný Buhari (R.A.)
üç halifenin hilafetinin batýl olduðunu arasýnda cereyan eden münakaþa ve gibi Selef-i Salihinden olan her bir hadis Devam edecek
20 BARAN
Gündem Dergisi’nde tercümeleri yayýnlanmýþtýr. Bayram
Hoca bir tarafa bizzat Mahmut Efendi’nin,

Bayram Ali Hoca’yý Kim Öldürttü? Abdullah Gül


Fethullah Gülen ve çevresinden “bir de baþýmýza
bunlar çýktý, bu diyalogculara bir þey yapmayacak
mýsýnýz?” diye nefretle bahsettiði ve etrafýný ikâz
Gerçek hocalardan “Mektubatçý Bayram Hoca” bir faaliyet içerisine girmiþtir? Suç teþkil edici bir ettiði cemaatin önde gelenleri tarafýndan bilinmek-
olarak bilinen Bayram Ali Öztürk, 3 Eylül 2006 açýklama yaparak delillerin karartýlmasýndan yana tedir. “Sýzma” tabiri birbirine zýt þeyler arasýnda
tarihinde bir suikast sonucu Ýsmailaða Camii’nde Ýstanbul Emniyeti’nin menfaati nedir? Ýstanbul söz konusu olabilir. Meselâ Ýsmailaða Cemaati ve
þehit edildi. Cinayetin ardýndan Mustafa Erdal Emniyeti katili azmettirenleri bilmekte midir? Fethullah Gülen gibi. Olsa olsa Fethullah Gülen ve
isimli katil de oracýkta katledildi. Bayram Ali Cemaatin “en önde” gelenlerinden aldýðýmýz çevresinin Ýsmailaða’ya sýzma gayretinden söz
Hoca’nýn katli hâdisesi ferdî bir cinayet mi, yoksa bilgilere göre Ýstanbul Emniyet Müdürleri bazý edilebilir. Cinayetin aslî faillerini bulmak için
fâilin arkasýnda baþka kimseler mi var? Suikaste cemaat mensuplarý ile pazarlýk yapmýþ, kendilerine sorulmasý gereken ikinci sual þudur. Zaman
tanýklýk eden cami cemaatinden bazýlarýnýn “bu iþi kurcalamayalým, biz de linç hadisesini Gazetesi niçin akýl ve mantýk dýþý bir habere yer
þehadetine göre katil camiye üç kiþiyle gelmiþ, bahane ederek üzerinize gelmeyelim” demiþtir. vererek hedef saptýrma yolunu seçmiþtir. Zaman
suikastin ardýndan diðerleri katili de öldürerek Cinayetin azmettiricilerini gizlemeye matuf bir Gazetesi’nin mantýðýyla bakacak olursak
kaçmýþtý. Suikast ister ferdî, ister organize olsun þekilde bir pazarlýk yapýlmasý da vahim bir suçtur. Ýsmailaða’ya sýzma gayretinde olanlar kendileri
kesin olan katilin camide linç edildiðidir. Böyle Her ne kadar Emniyet bu þekilde bir pazarlýk yap- olduðuna göre, cinayetin baþ þüphelisi de kendileri
olduðu bilindiði halde Ýstanbul Emniyeti tarafýn- mýþ ise de sonradan camide tüy bulundu, kýl olmalý.
dan yoðun bir þekilde delillerin karartýlmasý bulundu denilerek tutuklamalar yapýlmýþtýr. Bu ne- Cinayetten bir süre sonra Zaman Gazetesi’nde
faaliyetine giriþildi. Ýstanbul Emniyeti tarafýndan tice, hocalarýnýn katillerinin bulunmasýný talep ede- güya Mahmut Efendi’yle yapýldýðý söylenen bir
yapýlan ilk açýklamada katilin kafasýný mihraba ceði yerde, polisler hukuksuz bir iþbirliði yapan röportaj yayýnlanmýþtýr. “Sahte röportaj” diyoruz
vurmak suretiyle öldüðü ifâde edildi. Ýstanbul cemaat mensuplarýna ders olsun! çünkü Mahmut Efendi Zaman Gazetesi’ne röportaj
Emniyeti tarafýndan bu þekilde bir açýklama yapýl- Hâdiseyi karartmak, yargý sürecini saptýrmak vermemiþtir. Mahmut Efendi’nin o dönemde
masý –üstelik öyle olmadýðý bilindiði halde- ciddi ve azmettiricileri korumak gayretini güden sadece saðlýk problemleri sebebiyle konuþmaya dahi
bir suç teþkil etmektedir. Delillerin karartýlmasýna Ýstanbul Emniyeti deðil. Zaman Gazetesi de mecali olmadýðý herkes tarafýndan bilinmektedir.
ve yargýlama neticesini etkilemeye yönelik bir Emniyet’e paralel bir þekilde bu yönde bir çaba Bu sahte röportajda Mahmut Efendi’ye bir
çaba söz konusudur. Savcýlýðýn Emniyet Müdürü göstermiþtir. Cinayetten iki gün sonra Zaman Müslümanýn aðzýndan çýkmasý mümkün olmayan
ve diðer yetkililer hakkýnda bu açýklamalardan Gazetesi’nde yayýnlanan bir haber oldukça sözler izafe etmiþler, röportajýn Mahmut Efendi
dolayý bir soruþturma yapýp yapmadýðýný bilmiy- mânidardýr. “Cinayette ÝBDA-C Þüphesi” baþlýklý tarafýndan yapýlmadýðý tüm cemaat tarafýndan
oruz. bu yalan haberde, güya Ýbda’cýlarýn cemaate sýz- anlaþýlmýþtýr. Cinayet faillerini bulmaya dair
Bayram Ali Hoca cinayetinin azmettiricileri mak istediði, Bayram Hoca’nýn da bu sebeple üçüncü sual þudur: Zaman Gazetesi ve Zaman
bulmak için sorulmasý ve cevabý bulunmasý öldürülmüþ olabileceðinden bahsedilmektedir. Gazetesi muhabiri Mükremin Albayrak’ýn sahte
gereken birinci soru þudur: Ýstanbul Emniyet Emniyet tarafýndan Zaman Gazetesi’nin eline bir röportaj yapmaktaki amacý ve menfaati nedir?
Müdürlüðü tarafýndan, suç teþkil ettiði ve öyle tutuþturulan bu haber bir tek Zaman Gazetesi’nde Biz, Ýstanbul Emniyet Müdürü, Fethullah
olmadýðý bilindiði hâlde, niçin katilin baþýný yayýnlanmýþtýr. Bu haber bütünüyle gerçek dýþý ve Gülen ve Zaman Gazetesi muhabiri Mükremin
mihraba vurarak öldüðü þeklinde bir açýklama maksatlýdýr. Bir kere, Bayram Hoca, ÝBDA Albayrak sorgulanýrsa Bayram Hoca cinayetinin
yapýlmýþtýr? Ýstanbul Emniyeti azmettiricileri görüþüne yakýnlýðý ile bilinen bir kimsedir ve azmettiricilerinin bulunacaðý kanaatindeyiz!
araþtýrmak yerine, olayý kapatmak için niçin yoðun ÝBDA görüþüne yakýnlýðý ile bilinen Taraf avcýlarýn dikkatine!..

Televizyonda bir dizi var. Ýsmi, Þube’ye gelenlere karate numaralarý


Hýrsýz-Polis. Geçenlerde gözümüze
takýldý. Dizide sanki aþinâ olduðum
bir þey var. Hani bir þey yersiniz ne
Hýrsýz - Polis çekiyor.
Muþmula Mehmet teknolojik
insan oldu ya, çaðý yakaladý ya, sýk
olduðunu hatýrlayamazsýnýz. Onun Hayâti Avcý sýk bizim dergilere dadanýr oldu.
gibi bir þey. Bir süre bu duyguyla Bilgisayarlara çok meraklý çünkü.
izledim. Âniden zihnimde bir ýþýk içeri giremez, yaðmur altýnda titreþen porno siteleri takip etmek. Evet! Bu Alýp götürüyor. Mehmet’in bizim bil-
belirdi. Dizinin kahramaný rolünde sýska köpekler gibi melül melül çýk- çocuklar teknolojiyi iyi biliyorlar(!), gisayarlarda ne aradýðýný biliyoruz.
olan polis, bizim Ýslâm’la manýzý beklerlerdi. Hepsi de iþkence- týkýr týkýr tuþlara basýyorlar, çaðý Anasýnýn …..ýný arýyor. Ama onu
Mücadele’deki tiplerin ayný. Þu fark- ci, sapýk ayyaþtý ama olsun renkli yakalamýþlar(!) Temiz giyinmeye bizim bilgisayarlarda bulamaz. Porno
la ki, dizideki herif daha gerçek insanlardý. O insanlar þimdi nerede- çalýþýyorlar, eskiler gibi hýrpani sitelerine bakarsa orada bulabilir.
duruyor. Sakalsýz, býyýksýz halleri, ler? Bir kýsmý intikam kurþununa deðiller, týraþ oluyorlar, dizideki Ayrýca çocuk pornosu sitelerini de iyi
artiz artiz yürüyüþleri, konuþmalarý, hedef, telef oldu, bir kýsmý intihar tipler gibi salýnýyorlar, onlar gibi bir takip etsin. Orada kendi çocukluk
etrafý kesiþleri, birbirlerine bakýp cil- etti, gerisi de ölüm korkusu içinde Müslüman tutuklandýðýnda “çak” resimlerine de kesin rastlar. O da
veleþmeleri. Anladým ki, bizimkiler ecel vaktini bekler. diye elleþiyorlar… “….ilmiþ çocuklar çetesinden”
tam bir özenti olmuþlar; Artist özen- Kullanýlýp sümüklü Ama ben þimdiden çünkü. O bir yumurtasýz-mecazî
tisi. Filmdeki adam daha gerçek bir mendil gibi kenara söyleyeyim. Devlete mânâda deðil!..
duruyor. atýldýlar. O zamanlar bunlardan üç Halbuki ellerine ne güzel fýrsat
Bir ân geçmiþe döndüm. Eskiler “Devlet biziz ulan!” kuruþluk hayýr geçmiþti. Uyum yasalarý filân derken
aklýma geldi. Ne tiplerdi onlar. Piç derlerdi. Ama onlara gelmez. Bize “Piç bazý düzelmeler oldu. Bu onlar için
Mahir, At Hýrsýzý, Taþakçý, Papaz çok yanlýþ yaptýlar. Mahir” gibi fedakâr güzel bir fýrsattý: Ýþinizi doðru dürüst
vs… Sokakta normal vatandaþ görse Bir daha üç kuruþ insanlar lâzým. yapýn, yasalara uyun. Kapý arkasýn-
korkardý. Ama onlar gerçekti. En az paraya bu iþleri Bunlar gerçek dan kadýnlara tükürmeyin, it sürüsü
“Tecavüzcü Coþkun” kadar gerçekti. yapacak adamý zor deðiller. Gerçek bu gibi ev basýp küçük bebeleri ürküt-
Onlar çekirdekten iþkenceci idi. Yeri bulurlar. olamaz! Bunlar artiz meyin. Ýnsan olun. Normal insanlar
gelir 24 saat iþkence yapar, bir Þimdikilere bakýyorsunuz masa olmuþlar!.. gibi çoluðunuzla çocuðunuzla rahat
taraftan ifade alýr, bir taraftan da baþýndan kalkmýyorlar. Bir kiþinin Dizi ilerledikçe, baþroldeki kahra- rahat dolaþýn. Mehmet’in gazýna
köpek gibi sizi takip ederdi. “Þu gün yapacaðý iþi on kiþi yapýyor. manýmýzýn dizideki isminin “Çýnar” gelip ibnelik yapmayýn. Size rahat mý
þu saat þuraya girdin, dükkandaki Hepsinin masasýnda bilgisayar, inter- olduðunu öðreniyorum. “Çýnar” batýyor? (Hepinize söylemiyorum,
adamla ne görüþtün. Söyle!” net. Týkýr týkýr tuþa basýyorlar; sanki bizim Mehmet’in aynýsý. Hangi aranýzda Müslüman insanlarýn da
“Madem biliyorsunuz?” “Biz bili- bilgisayar uzmaný edasýndalar. Mehmet derseniz; Muþmula olduðunu biliyoruz.) Fakat olmadý,
yoruz da sen yine anlat!” Sizi gün- Çevrelerine de kesin “bilgisayardan Mehmet! Mehmet ayný Çýnar gibi elinize geçen fýrsatý teptiniz. O halde
lerce takip eder, yaz kýþ demeden üç iyi anlarým” filan gibi laflar ediyor- yürüyor. Ayný onun gibi kesik atýyor. size lâyýk muameleyi yapacaðýz.
kuruþa it gibi koþtururlardý. Soðuk ve lardýr. Sanýrsýn ki her biri bilgisayar Bilgisayarlarý tuþluyor. (Mesai Çünkü siz zaten yoktunuz. Hayatýnýzý
yaðmurlu bir kýþ günü pahalý bir programcýsý. Bilgisayardan anladýk- arkadaþlarýna sesleniyorum: birebir mânâlandýran biziz…
lokantaya oturduysanýz, parasýzlýktan larý daktilo niyetine yazý yazmak, aynýsý deðil mi; iyi bakýn.) Mehmet,
BARAN 21

Süresiz Cihad Kesintisiz Devrimdir! Tek Þantajlýk Ekonomi


Vahar Þi’ra Ahmed Birgivî
Memleketin her þeyini “Babalar gibi satan” ve bütün iktisat bil-
Hayat, iman ve cihad’týr. gisi ve tecrübesi “Tahtakale’deki esnaflýk günleri ve mal satýþý için
Þiarýmýz zafere kadar savaþ. yaptýðý çýðýrtkanlýk” olan, ensesi kalýn, güya arslan yürekli Maliye
Direniþ. Direniþ. Yeniden bir Bakaný Kemal Unakýtan, sadece bir mektubla yola gelir ve kimlik-
daha daima direniþ. Sevdamýz leri flu olan bu mektub sahipleri önünde diz çökmeye devam eder.
tükenmez bizim. Ölüm hayvan- Bütün iktisat bilgisi basit bir esnaflýktan ibaret dedik, çünkü, ikti-
lar için. Bize ölüm yok. Hayy ve sadýn siyasî, ahlakî ve milletlerarasý güç dengelerinden bihaber bir
diri olan biziz çünki. O’nunla
bakandýr kendisi... Tabii ki mensubu olduðu hükümet de!
kayyum olanýz.
Celcelutiyye sýrrý rem- Ekonominin çok iyi gittiðini söylediði þu son yalanýndan sonra,
zimizde. Musa’nýn parlayan eli. sadece bir kâðýt parçasýyla yüzü tutuþtu. Kendisine gönderilen bir
Ýsa’nýn ýslak bedeni. Davud’un mektub, belki de kendisiyle beraber, mensubu olduðu hükümet ve
hançeri. Süleyman ihtiþamý. idare ettiði düzeni de yeryüzünden silebilecek büyüklükteydi.
Yusuf estetiði. M.......’din 12 Ocak 2007 tarihli gazetelerin ekonomi sayfalarý “Maliyeye
toplayýcý hakikati. Tehdit” manþetleriyle dolmuþtu. Sebeb ise, Maliye Bakanlýðýnýn
El-Bedi ismine aynayýz. Asýr yabancý yatýrýmcýlardan istediði mukimlik belgesi(ikametgâh belge-
yenileyiciliði bizde. Zamanýn si)ne yabancý yatýrýmcýlarýn, red cevabý vermeleri ve paralarýmýzý geri
perçemi ellerimizde. Fildiþi çekeriz tehdidini savurmalarýydý. Bu basit, ama bütün dünyayý
medeniyeti inþa’ edecek ruh yakmaya yetecek muhtevaya sahip kâðýt parçasýyla, Maliye
hamulesi fikir konseptine mali- aniden geri adým attý ve ikametgâh belgesi mecburiyetinin
kiz. Sonsuzluk ve ölümsüzlük kaldýrýldýðýný söyledi.
hayat dolu heybemizde. Bu hadise TC’in yaþadýðý ilk hadise deðil tabii ki. Ama son bir yýl
Devrim için adanmýþ bir içinde yaþanan “Üçüncü” hadise olup, bunlardan ikincisi bütün
hayat. Ve uzatýlan saçlar bir dünya borsalarýný ve ekonomilerini tetikleyince iþin vehameti derhal
isyandýr çaða. Bakýþlarýnda devi-
görüldü.
nen öfke. Yumruklarýnda gizli
aþk. Teninde umut kokusu. kabilinden iþler. bayraðýný dalgalandýrma idealini Birincisi, 14Þubat 2006 tarihinde, merkez Bankasýnýn hiç bek-
Sakalýnda gizli akyol. Gürül Mey-hane, eðer bildiðimiz yaþatmaya kaliteleri yetmez. lenemedik bir ânda 5 milyar dolar gibi bir döviz alýmý gerçek-
gürül akan gelecek. Baharlar türü meþhur olmasaydý, herhangi Böcek keyfiyetli hayat! leþtirmesiydi. Böyle bir döviz ihalesi önceden yapýlmamýþ ve zaten
misafir ruyalarýna. Gelecek de bir tevil derdine düþmeden, Yazýk ki bu cemaat sürün- ekonomi takviminde de gösterilmemiþti. TC Merkez Bankasý tari-
bir gün gelecek! “mecaz” filan demeden, “tekke” meye mahkumdur bu konjönk- hinin en büyük 2. döviz alým ihalesi nasýl olurda 1 saat içinde ve kim-
Geliþlerinde þenlenir gözle- yerine doðrudan doðruya kul- türde. Bunlarýn islamý yaþamasý selere duyurulmandan gerçekleþtirilebilirdi? Bu sorunun cevabýný
rim. Gök maviden kýzýla çalar lanýlan bir kelime de olabilirdi. da nefsle mücadele falan deðil ANAP genel Baþkaný Erkan Mumcu þu þekilde ifþa etti:
ansýzýn. Bir kanlý þarkýdýr kopar Þeriat, zahiri bir akýldýr; ruh, olsa olsa nefslerini tahkim etme, “Geçen günkü Merkez Bankasý’nýn müdahalesinin de çok tuhaf
fýrtýna. Öfkeyi solurum aþkýmýn Batýni akýl… Ölçü, mutlak ve bir nevi kendilerini “yaþýyoruz” bir müdahale olduðunu söylemeliyim. Hiç öyle þeffaf bir iþe ben-
skalasýnda! mutlaka þeriat; içyüz doðruluðu, zannýyla karantinaya almalarýdýr. zemiyor bu iþ. Yani bir saat içinde 5 milyar dolarlýk alým... Belli ki
Umut çekerim Yusuf’un ilham bahsinde sözettiðimiz gibi, Fakat aldanýþlarýn en deni’siyle
birisi 5 milyar dolar para sokacaðýný haber vermiþ, hükümetten izin
atýldýðý kuyudan. Kudretim zin- mutlaka onda. karþý karþýyayýz.
Mavera; takva yoludur, Oysa, bugün iman ve cihad, almýþ, bunun kurlar üzerinde bir etki yapmamasý için de bu iþ
danlardan üflenir benim. Doru ayarlanmýþ. Yani adamdan daha düþük fiyatla döviz almak
beyaz þaha kalkar. Alný kýyamete Peygamber sünnetine uyma, hayatýn ta kendisidir. Her
hakikatini yaþama yolu… Ýmam- zamankinden daha çok ihti- mümkünken adama sabit bir fiyatla bu kadar yüksek miktarda dövizi
kadar hayýrla nakýþlý bir güzellik. içeriye sokmasý için fýrsat verilmiþ. Üstelik de adam bu parayý,
Karbeyazý niþan. Þafak çaðýrýr. ý Rabbani Hazretleri, “Þeriat’ýn yacýmýz olan bugün topyekün
hakikat oluþu þuradan bellidir ki, cihad ve þehadet þuurudur. içeriye getirdiði parayý Merkez Bankasý’nýn hesabýna kaydettir-
Kýzýl beyaza çalar. Düþürürüz.
Düþeriz. Karanfil, topraða can nefs onun tekliflerinden hiç Ýçimizdeki nefsle olan miþ. Yani, ‘çýkmak istediðim zaman döviz cinsinden param
veren dudaktýr öpüþlerinde. hoþlanmaz!” buyuruyor; nefsini mücadele, yeryüzündeki iki orada hazýr olsun’ demiþ. Eski hükümetler döneminde yeri göðü
Yalýz bir kýlýcýn týnýsýnda rüzgar. yenme yolu…” ayaklý þeytanlarla olan savaþla inleten kahraman Türk medyasýna buradan bir kez daha söylüyorum
Savrulur. “Gümüþ renkte duru- Bilinir ki nefs hep kötülük senkronize yürütülmelidir. Cihad buyrun, bir de bunu sorun bakalým. Ne olmuþ, kime gitmiþ, kim
lur varoluþ kuruntusu”. isteyici daima fenalýðý emredi- hakikati anca böyle bütün- almýþ, kim vermiþ, niyeymiþ? Bu Batýlý bir kaynak mýdýr, bir Arap
Kýzýl laleden damlayan kan cidir. Demek Þeriat’ý yaþamak lenebilir. sermayesi midir, çok da önemli deðil. Ama belli ki adam kademe
aþka burhan yazar. Yepyeni bir nefsi ýslah etmek. Artýk vadenin sonuna yürü- kademe kurlarýn düþeceði düzen içinde parasýný satmak, TL’ye dön-
dünyaya harç olsun diye bedeni- Kelbleþmekten kurtulup kalbin yoruz. Topal kalanlar yarýna mek yerine garanti edilmiþ bir kurdan parasýný satmýþ. Çýkarken hazýr
miz! hakikatini gerçeklemektir. Ýnsan ulaþamayacak, þehadet þuurun- olsun diye de Merkez Bankasý hesabýna rezerv artýþý olarak kaydettir-
Akidemizi “Mutlak ve mut- olmaktan da murad budur. Ýnsan dan yoksunlar asla hayy ve diri miþ. Çok hatýrlý bir arkadaþ gelmiþ yani. Bunu þimdiden size hatýrlat-
laka Þeriat” bildikten sonra kalbinde toplu ruh-nefs kalamayacaktýr.
mýþ olayým, o hatýrlý arkadaþ giderken ensesini hep beraber göre-
Cihad Yolumuz’da meþrebimiz hakikatinden ruh kutbunu “Mezardan kaçkýn cesetler”
tahakkuk ettirebilmek. Bunu olmak fecaattir. Cihad anlayýþý ceðiz.”
Yusuf Yüzlü’nün veciz Erkan Mumcu, tehdidin büyüklüðünü ve hükümet üzerindeki
çerçevelemesiyle þudur: yapabildiðince insandýr nas. bize hayatýn anlamýný vaad edi-
Derinlemesine baktýðýmýzda yor. Ölüme yokoluþa karþý yaþa- tesirini böyle anlatýrken, bizim aldýðýmýz haber ise daha da vahimdi.
-“Kendinde olmak küfür, 14 Þubat 2006 tarihinde uluslararasý bir “Hedge fonu- (sýcak para
kendinden geçmek iman; her içimizdeki ruh’dur galip kýlýn- ma istenci ise en güçlü bir
zaman varmak mümkün olmasa masý gereken. Geniþlemesine çaðýrýcýdýr! finansörlerinin diðer adý)” Merkez Bankasýna gelerek, “elimdeki 5
da, güç yeter yetmez ayrý mese- nazar edersek, inananlardýr kur- En yüce yaþama biçimi milyar ABD dolarý karþýlýðýnda sizden YTL istiyorum,
le, hakikatin ne olduðuna evvela tuluþa kadar savaþarak küfrün Tevhid ve Cihad. Þehadet þahika almazsanýz piyasaya sürer ve dolarýn fiyatýný 1.25 YTLden
inanmalý… ‘Allah’ýn ahlakýyla her vechesiyle yeryüzü krallýðýný bir oluþ. Gökyüzü burçlarýnda (1.250.000.TL den) 80 kuruþa (800. bin TL- o tarihlerde Dolarýn
ahlaklanma’ ölçüsü gereði, te’sis etmeleri gereken. salýnan bir harika. Baþyücelik fiyatý 1.25 YTL idi) düþürürüm” tehdidinde bulunur. Merkez
insanýn bu alemde biricik mese- Öyleyse cihadý derinleme- Devlet idealimiz sonsuz güzel. Bankasýnda büyük bir panik yaþanýr. Böyle büyük bir alým ne önce-
lesi, ‘Allah’ta fani olmak’, sine ve geniþlemesine ele alý- Þehid; bizlerin anlýyamaya- den plânlanmýþ ve ne de kasada bunu karþýlayacak YTL vardýr. Alým
O’nda fani oluþun rejimi, gerek- yoruz. Malum, hadisi þerifde caðý dinamiklikteki mahiyetiyle yapmaya kalksalar tamamen yasadýþý bir iþlem olacak bunu göze
leri… Kendinden geçmek. nefs ile mücadele cihadý ekber, müteal bir hayat mertebesinde. alsalar hangi parayla alacaklar? Saatlerin mesai bitimi olan 5’e doðru
“sekr” hali; aþk ve vecd hali… dýþtaki düþmanla kýtal cihadý Ölümsüzlük, som ve massif yaklaþtýðý ânlarda bu tehdit bütün dünya piyasalarýnda duyulur.
Birincisi, ikincisinin sürükleyi- asgar diye hükümleniyor. Ýslam devrimi yolunda düþen- Olayýn vahametini anlayan Japonya Merkez bankasý, “aman der,
cisi… Bizim verdiðimiz bir Fakat Peygamber’in bu sözü, lerin payýna.
parayý biz size hemen gönderelim siz sonra bize ödersiniz. Siz de
misal: Ýçki ve uyuþturucudan, paylarýna pasifizim korkaklýk Layemut bir hayata kanlarýy-
mürailik düþen ve samimiyetsiz- la dirilerek kanatlanan þuhedayý çýkacak bir kriz bütün dünyayý yýkar!” Der ve emanet olarak TC’ye
eðlence temayülüne kadar her 5 Milyar dolar karþýlýðý YTL gönderir.
þey, “kendinden geçme” hakika- likte derinlikleriyle yüzlerindeki gýbtayla idol aldýðýmýzý;
pusla tescil edilen güya inanan aþkýmýzýn öfkesiyle her dem Yýl içindeki ikinci tehdit ise, Maliye Bakanlýðýnýn “bütün borsa
tinin ters yönden isbatýdýr. Ve ne ve hazine bonosu alanlar için getirdiði %15’lik Stopaj vergisi” üze-
hikmetse, Ýslam karþýsýnda kuru bir güruh elinde nefslerin lehine bilendiðimizi; yeniden yeniden
sýký akýl medhiyecileri, aklý bu istismar ediliyor. Cihad neymiþ? iman tazeler gibi dost düþmana rine yaþanmýþ ve Mayýs ayýndaki Türkiye merkezli ve bütün dünyayý
yoldan iptal edicidir… Tersinden Nefsi ýslah etmekmiþ! deklare ederiz. sarsan küresel kriz üzerine, yabancýlar için tamamen kaldýrýlmýþ,
sekr ve dereceleri. Nefsini ýslah edebilecek isti- “Kesintisiz hayat ruhi hayat- yerliler içinse, %10’a indirilmiþti.
Hammar: Meyhaneci. dat olsaydý zaten sende, Kutlu tadýr”. Ruhi hayatýn aslý Ýslam’da “Tek Þantajlýk” ekonomi dedik! Mevcut laik düzen tam bir
Mürþid, þeyh… Açýk zikri, Resul’un “Cihad, dinin zirvesidir olmakla birlikte ruhi hayat biçi- bitkisel hayat yaþýyor ve nefes almasý için baðlandýðý yaþam maki-
çoþkusunu, büyükler, misal þahikasýdýr” müjdesini asla minin zirvesi Silahlý Peygamber nesindeki en ufak bir titreþim bile ölmesine yetecek. Batýcý-laik
vezninde, “þarab”a benzetirler. gözardý etmez, zirvedeki tesciliyle Cihaddýr. düzenin ölmesine izin verilmiyor, yoðun bakým yataðýnda binbir
Aðýrbaþlý ve durgun bir aþk ve hakikatin üstünü örtmeye çýrpýn- Öyleyse, süresiz cihad; türlü iþkenceyle yaþamasýna (tabi ki buna yaþamak denirse) izin ver-
vecd hali olarak, gizli zikri de mazdýn. kesintisiz devrim mütemadiyen iliyor!
“esrar” sekrine. Sekr: Hep yamaçlarda hayat sür- oluþtur. Hayat çok güçlü çaðýrý- Kýsaca bu düzenin ömrü, içi tehdit dolu ve kimin gönderdiði
Sarhoþluk… Bunlar, bilinmeyen meye teþne olanlarýn zirvelerin o yor. Kardeþlerim! flu olan bir kâðýt parçasý kadar!
bir þeyi, benzeriyle anlatma hür yüksekliðinde tevhid (E-Mail)
22 BARAN

Ýslâm Dünyasý’ndan
Çeçen Komutan Filipinli Yiðit Kumandanlar
Cancalani ve Ebu Süleyman Þehid Oldu
BBC’nin bu konudaki haberi lerini açýkladýlar. Yakalanan
þöyle: savaþçýlar, hükümet güçleriyle çýkan
Filipinler’de geçen yýl Eylül ayýn- çatýþmada Cancalani’nin boynundan
da öldürülen bir kiþi üzerinde yapýlan vurulduðunu söylediler.
DNA testleri sonucunda cesedin Ebu Cesetten alýnan DNA örnekleri,
Seyyah örgütünün lideri Kaddafi Cancalani’nin hapiste bulunan kardeþi
Cancalani’ye ait olduðu açýklandý. Hector’un, Amerikan Federal
Cancalani’nin Eylül ayýndaki Soruþturma Bürosu laboratuvarýnda
Dokko Umarov’dan Mesaj çatýþmalarda öldürüldüðü bildirildi. bulunan DNA örnekleriyle
Bu açýklama, bir diðer üst düzey karþýlaþtýrýldý.
Çeçenistan Ýçkeria Cumhuriyeti Ebu Seyyaf lideri Ebu Süleyman’ýn Yaklaþýk 400 üyesinin bulunduðu
Devlet Baþkaný Dokko Umarov Jolo adasýnda öldürülmesinden birkaç belirtilen Ebu Seyyaf, Filipinler’de
dünya kamuoyuna bir açýklama gün sonra yapýldý. faaliyet gösteren dört Müslüman
yaptý. Dokko Umarov açýklamasýnda Kaddafi Cancalani’ye ait olduðu örgütün en küçüðü.
“Çeçenistan Cihadý Allah’ýn yardýmý belirlenen ceset de Jolo adasýnda Çeþitli bombalama ve kaçýrma Þehid Cancalani
ile son Rus askerini Çeçenistan Patikul kasabasý yakýnlarýnda Aralýk eylemlerinden sorumlu tutulan Ebu Abdüracak Abubakýr Cancalani’nin
topraklarýndan dýþarý atýlmadýkça ayýnda bulunmuþtu. Seyyaf’ýn, 2004 yýlýnda bir feribotu en küçük kardeþi olan Kaddafi
hiçbir zaman son bulmayacaktýr” Filipinler ordusu, yakalanan Ebu bombaladýðý ve 100’den fazla kiþinin Cancalani, aðabeyinin 1998 yýlýnda
dedi. Seyyaf örgütü üyelerinin, kendilerini ölümüne neden olduðu da belirtiliyor. ölümü ardýndan örgütün liderliðini
Umarov açýklamasýnda þu Cancalani’nin mezarýna yönlendirdik- Ebu Seyyaf’ýn kurucusu üstlenmiþti.
sözlere yer verdi;
“ Son yedi yýl içerisinde
Çeçenistan’da halkýmýzýn ve Afganistan’da Baðdat’ta Þehid Saddam Lehine Gösteri
Mücahidlerin Allah’ýn rýzasýný bomba yüklü Irak’ýn baþkenti kadar gösterici,pankart ve Irak,Saddam’ý temsil ediy-
kazanmak için yaptýklarý fedakarlýk- araç infilak etti Baðdat’ta onlarca gösterici, sloganlarla Saddam or” yazýsý dikkati çekti.
lar asla sonuçsuz kalmayacaktýr. Afganistan’ýn güneyinde asýlarak idam Hüseyin’in Baas’ýn yeni lideri
Zafer çaba göstermeden, fedakarlýk bomba yüklü bir aracýn edilen lider idamýný protesto olduðu açýklanan Ýzzed
Saddam Hüseyin ettiler. Ýbrahim El Duri’ye destek-
yapmadan elde edilmez. Yapýlan infilak etmesi sonucu 5 ve iki þehid Azamiye lerini de dile getiren gös-
fedakarlýklar Allah içindir. Biz iþgalci haçlý ordusu gönüldaþý lehine sokaklarýnda tericiler, “Kanýmýz,canýmýz
sadece her þeye kâdir olan Allah’a NATO askeri yaralandý. bir gösteri düzen- yürüyen gösterici- Ýzzed için feda olsun”,
baðlandýk ve güvendik.” (ÝSAF) sözcüsü David ledi. lerin taþýdýklarý “Ýzzed yola devam
Marsh, aracýn, ittifak Baðdat’ýn pankartlar arasýn- ediyor,kurtuluþ yolunda
Mücahidlerin morallerinin çok
güçlerinin bulunduðu Azamiye mahallesinde da, “Saddam,tüm Irak’ý senin askerleriniz” þeklinde
yüksek olduðunu belirten Dokko konvoyun yakýnýnda toplanan yaklaþýk 1000 temsil etti.Bugün tüm slogan attýlar.
Umarov, Mücahidlerin organizeli ve havaya uçtuðunu belirtti.
iyi planlanmýþ yöntemleri kullanarak Marsh, yaralanan ve
Çeçenistan’ýn ve Kafkasya’nýn her Kandahar’daki NATO Doðu Türkistanlý Âlim Damollam Þehid
bölgesinde çalýþtýklarýný, etkili hastanesinde tedavi altý-
operasyonlar düzenlediklerini ve na alýnan 5 askerin Doðu Türkistan’ýn önde için savaþan bir örgüt olan (DTÝHÖ) ismi 11 Eylül
ilerleyen günlerde daha da etkili uyruklarýný açýklamadý. gelen mücadeleci âlim- Doðu Türkistan Ýslami 2002 tarihinde Birleþmiþ
operasyonlar düzenleyeceklerini lerinden Samet Damollam, Hareketi Örgütü kampýný Milletler’in yayýnladýðý
Fransa iþgalci Çin mahkemeleri bastý. Çýkan çatýþma’da 18 “terörist örgütler” lis-
belirtti. Afganistan’dan tarafýndan ölüm cezasýna Doðu Türkistanlý savaþçý tesinde de var. Bu örgüt
Ayrýca Mücahidlerin yaz aylarý çarptýrýlarak þehid edildiði þehid olurken, 17si esir önemli üyelerini Çin’e bir
için hazýrlýklarýna devam ettiklerinin
Çekiliyor
öðrenildi. düþtü. Büyük bir kýsmý ise grup militaný Pamir bölge-
altýný çizen Çeçenistan Devlet Fransa Savunma Bakaný kuþatmayý yararak kayýp- sine sýzdýrarakarak bir
Baþkaný Umarov, iþgalci Ruslarýn Michele Alliot-Marie, Doðu Türkistan lara karýþtý. Polis þimdi eðitim kampý kurmalarý
Fransa’nýn gelecek Enformasyon Merkezi’nin
gelecek günlerde ve yaz aylarýnda için göndermiþti. Xinhua
birkaç hafta verdiði bilgiye göre, mü-
tahmin ettiðinden daha da fazla Haber Ajansýna göre
içinde Afganistan’da cahidlerle iþgalci güçler
kayýp verdireceklerini açýkladý. 1000’den fazla DTÝH
görev yapan özel arasýnda þiddetli çatýþ-
Dokko Umarov sözlerine “Rusya kuvvetlerini geri çeke-
üyesnin El-Kaide’den
malarýn yaþandýðý 05 eðitim alýyor. Resmi kayýt-
hala kin ve inatla Çeçenistan’da ceðini bildirdi. Ocak 2007 tarihinde “yasa lara göre DTÝH Sincan ve
kalmaya, askeri, ekonomik ve poli- dýþý dini faaliyet göster-
Çeþitli temaslarda bulun- diðer ülkelerde patlamalar,
tik olarak zaiyat vermeye devam diði ve bölücülük yaptýðý” cinayetler, yangýnlar,
mak üzere Afganistan’a
ediyor. Ýþgal devam ettikçe þeklindeki suçlama ile kuþatmayý yaran zehirlemeler ve silahlý
giden Alliot-Marie,
Rusya’nýn kayýplarý daha da artacak gazetecilere yaptýðý açýk- idam cezasý verilen savaþçýlarý arýyor. Polis saldýrýlar dahil olmak üzere
ve geçmiþte olduðu gibi lamada, “Önümüzdeki Þahyar’lý meþhur alim kendi kayýplarýný 1 ölü ve 200’den fazla þiddet
Çeçenistan’ýn özgürlüðünü tanýmaya haftalarda özel kuvvet- Samet Damollam kafasýna 1 yaralý olarak açýkladý, eylemine karýþmýþ bir
mecbur kalacaktýr. lerimizi Afganistan’dan sýkýlan tek kurþunla þehid Polisin açýklamasýna göre örgüt.
Mücahidlerimizin saldýrýlarý iþgal çekeceðiz” dedi. edildi. yapýlan aramada 22 tane el
yapýmý anti-tank bombasý, Örgütün amacý içinde
bitene kadar artarak devam edecek- Çin Doðu Türkistanlý 18
Afganistan’da, iþgalci 1500’den fazla da yapýmý Türkiye, Kazakistan,
tir. Allah Çeçenistanýn özgürlüðü Müslümaný Þehid Etti Kýrgýzistan, Özbekistan,
ABD’nin liderliðindeki tamamlanmamamýþ el
için savaþan mücahidlerimize koalisyon çatýsý altýnda Pakistan ve Sincan’ýn
bombalarý ele geçirildi.
yardým etsin ve onlara zafer nasip 2002’den bu yana görev Çin Yönetimine baðlý bulunduðu büyük bir
etsin.” diyerek son verdi. yapan 200 kadar Fransýz Yerel polis Doðu Doðu Türkistan Ýslami baðýmsýz Ýslâm devleti kur-
özel kuvveti bulunuyor. Türkistan’ýn baðýmsýzlýðý Hareketi Örgütü’nün mak.
BARAN 23
Harf inkýlâbýyla sakatlanmýþ bir zihin haritasýna sahip
ülkemizde, Hrant Dink hakkýnda topluca hüküm mahiyetinde
tek bir deðerlendirme bile yapýlamamýþtýr. Siyasi parti-
Hrant Dink’in Ölümüne
lerinden, Genelkurmayýna, sivil ihanet þubelerinden
medyasýna kadar –tabii ki halk hariç- herkes ortak bir tepki Ortak Tepki(!)
koydu:
“Bu kurþun Türkiye’ye sýkýlmýþtýr. Hainler amacýna Bünyamin Eser
ulaþamayacak.”
Bu ortak tepkinin kaynaðýnda “ne yapacaðýný bilememe- aleyhine “komitacýlýk” yapan ve Ruslarýn eli konumunda
zlikten kaynaklanan acizlik”i, bundan mütevellit olarak da birçok cana kýyan Ermenilerden mülhem yine Osmanlý aley-
panik havasýný görmek hiç zor deðil... Hasta olduðunu inkâr hine “komitacýlýk”a soyunmuþ, Türk’ü sefalete sebeb birinci
eden birine, psikiyatr doktorun basit muhakeme isteyen bir dünya harbine sürükleyen Ýttihat ve Terakkicilerin,
sual sormasý yoluyla kiþiye hasta oluþunu kabul ettirmesi Cumhuriyeti kuran ana unsur olmasý mý hatýrlanmalý! Ýttihat
gibi bir durum... ve Terakki, týpký Ermeniler gibi “komitacý”dýr (çetecidir) ve topraklara geri dönmesi ve iki toplumun tekrar bir arada
Böylece yazýya niçin “harf inkýlâbý”na deðinerek ilk meclisin ekserisi bu Ýttihatçýlardan oluþur. Yani “bu yaþamasý olduðunu söylese de, Türkiye’den Ermenilere
girdiðimiz anlaþýlýyor. Aydýn geçineninden ayak takýmý kurþun Türkiye’ye sýkýlmýþtýr” derken iþ çeteye ve oradan karþý açýlacak en ufak bir köprünün, soykýrýmý kabul-
muhabirine ve devlet erkânýna kadar ortak tepki olarak “komitacý” ruha kadar dayanýyor. lenerek toprak taleplerini meþru zemine oturtmak man-
serdedilen düþünceler, “tarih”ten yoksun kýsýr bir reaksiyon- Þahýs itibariyle Hýrant Dink, kendi toplumunu da asýna geldiðini biliyordu.
dur. “Dün”e bakýþý, ASALA terörüyle, en fazla “varlýk ver- eleþtiriyor görünse de asla Doðu’daki Müslüman Anadolu Ýster milliyetçi duygularla harekete geçen bir gencin
gisi”yle sýnýrlý bir zihniyet... “Dün”, hafýzada, ifade edilmiþse halkýna karþý giriþtikleri katliamý sözkonusu yapmadý. Bu ferdî zuhuru deyin, isterse “arkasýnda karanlýk mihraklar
yaþar ve ifade edilmemiþ “dün” unutulur. Ýfade zafiyetine topraklardaki savaþý kaba bir milliyetçilikle izah etmeyi var” deyin fark etmez; zavallý bir görünüm arzetse de
uðratan ise harf inkýlâbýdýr ki, acý çekme melekemizi bile yeðledi. Aþaðýdaki söz “yanlýþ anlaþýldým” kasdýyla onun: komitacý bir ruhun aydýný olan Hýrant Dink’in ölümüyle
iptal ettirdiðine þahidiz. Garip bir tevafuk bizi ortak tepkinin “Türk’ten boþalacak o zehirli kanýn yerini dolduracak “Hasta Adam” pozisyonundaki Türkiye, Emperyalist devlet-
kaynaðýna itiyor; harf inkýlâbýnýn ardýndan Türk Dil temiz kan, Ermeni’nin Ermenistan’la kuracaðý asil damarýn- lerin ve azgýn ermeni lobilerinin dayatmalarýna boynu bükük
Kurumunun baþýna geçirilen kiþi Ermeni Agop Dilaçar’dýr. da mevcuttur. Yeter ki bu mevcudiyetin farkýnda olunsun.” muhatap olacaktýr.
Þimdi tepkilere geri dönelim: (Uzun bir cümle olacak) Ýttihatçýlarýn arkasýnda dönme Yahudilerin olduðunu dile Halkýna raðmen ayakta duran bir rejimde elbette ki milli
“Bu kurþun Türkiye’ye sýkýlmýþtýr.” derken, Osmanlý getirmekte tereddüt etmedi. Tek arzusunun, Ermenilerin bu hissiyata tercüman bir tedbir düþünülemez.

Sayfa 17’nin devamý...


sigaramýn külleri intihar çiçekleri/ ömrüm bazen “hýzlý”-
bazen “yavaþ” geçiyor/ -yavþakça çehreler görüyorum etrafým-
da-
fýrýl fýrýl gözleri namahreme dikiz/ onlar dileri kuduz
Piyasa Yalaný kendine göre kâfi derecede kaldýktan sonra
baþka bir ülkeye atlamaktadýr. Buna engel
olmaya çalýþan veya bunu reddeden rejimleri de
tecrit edip düþman kategorisine sokmaktadýr.
köpekler gibi dýþarýya sarkanlar/ edebî hamaratlýða mecalim yok Abdullah Kiracý Hepsi Üçüncü Dünya ülkesi kabul edilen
þu saniye; maskeleri kar etmiyor ferasete/ düpedüz o… çocuk- Güney Amerika ülkelerini ele alalým: Brezilya
larý iþte/ ne analarýný tenzih ederim/ ne yedi cedlerini/ nefretimi Piyasa, genel anlamda mal veya hizmet Bankalar Birliði’nin açýklamasýna göre 2002
kusamayýnca yüzlerine/ eh imadan da anlamayýnca deyyuslar/ satýcýlarýnýn arzý ile bunlarý satýn almak yýlýnda Brezilya, Paraguay’dan sonra dünyada
gýrtlaklarýna yapýþýp seri kafalar atýyorum durmak bilmeden isteyenlerin taleplerinin karþýlaþmasý ve
çenelerine/ -ama þimdi zihnimde!- leþ gibi yýðýlýyorlar önümde dolara en yüksek faiz veren ülkeydi (% 31,9).
kütleler halinde/ ruhsuz suratlar/ tutukluk hallerime lanetler
fiyatlarýn oluþumunu ifade eden bir terimdir. Bu rakam Arjantin’de % 15,4, Bolivya’da ise %
savurup/ nefretimi aþka tevil etmeyi deniyorum baðýra baðýra Alýcý ve satýcý arasýndaki iliþki, bilhassa eski 13,6 idi. Ayný zaman dilimi içinde dolara,
cemiyetin ortasýnda/ kayýtsýz bakýþlar arasýnda/ paraþütle iner dönemlerde, yüz yüze belli bir mekânda Amerika % 3 (þu anda % 5,2), Japonya % 1,8,
gibi düþüyorum içlerine/ ayaklarýmla çiðniyorum kara surat- gerçekleþirken, günümüzde alýcý ve satýcýlar hiç Avro bölgesi ise % 3,1 faiz vermekteydi. Yani
larýný/ dar kotlarýndan uçuk renkli boyalarýna kadar/ dekolte ve karþýlaþmazlar; aralarýndaki iþlemleri, banka, Brezilya’ya 1 milyon dolar sokup bir süre,
transparanlar içindeki leþ kokulu hayvaniliklerine tükürüyorum/ komisyoncu, simsar veya acente gibi aracý mesela 1 ay bekleten bir kiþi 20 bin dolardan
nefretim arttýkça artýyor Batý tipi makine sürülerine/ ruhum
kurum veya kiþiler vasýtasýyla yürütürler. fazla gelir elde etmekteydi. Sabah Gazetesi’nden
kaynýyor kýzýl kýyamet zemberekler içinde/ güç istiyorum
Allah’tan/ kanlarý emilen kullarý için/ intikam için/ kelle için- Özellikle döviz ve menkul deðer piyasalarý Abdurrahman Yýldýrým’ýn araþtýrmasýna göre
koltuk için deðil- / bizi ÞEHÝTLÝK paklar bu pislikten/ Þehit böyledir. Belli gruplarýn eline geçip çok kýrýlgan ayný dönemde Türkiye dolara (hani ekonomik
olmadan bizi yanýna alma Ya MUNTAKÎM/ daha Þehitlik bir hâl alabilen piyasalarýn büyük zikzaklar göstergelerin çok iyi olduðu þu son dört yýl)
Þuuru/ ruhum kaynýyor kýzýl kýyamet zemberekler içinde/ ce- çizerek ülke ekonomisini kalýcý bir þekilde ortalama % 30 faiz ödemiþtir. Bu rakam devlet
vabý çetin bilmeceler uykusuz gecelere dönüþüyor/ ciðerim etkilemesi sýk yaþanan hadiselerdendir. Ýngiltere kâðýtlarýna yatýrýlan yaklaþýk 40 milyar dolarlýk
kurum baðlýyor böyle gecelerde/ eski sevdiðimin gözlerine ben- bile, Soros isimli büyük borsa spekülatörünün miktar göz önüne alýnýnca yýlda sadece bu
ziyor her þey/ yeniler yerini tutmuyor hayaller yetersiz/ oluþ
ayak oyunlarýyla 1995 yýlýnda çok büyük bir kalemlerden 10 küsur milyar dolarlýk faiz
ýzdýrablarý kývrandýrýyor ruhumu/ karnýma saplanan kara hançer-
ler/ kusma nöbetlerinden caným aðzýmda/ hýrs elimde toplanýp malî þok yaþamýþtý. ödendiði ortaya çýkmaktadýr. Borsadaki paranýn
zuhur ediyor kelimelere/ güç ellerimde toplanýp yumruk olu- Türkiye’nin içinde bulunduðu Üçüncü % 60’ýnýn da yabancýlarýn elinde olduðu
yor/ asabiyet fýþkýrýyor göðsümden/ her tarafý kýrmýzýya boyan- Dünya ülkelerinin sunî iktisadî krizlerin hatýrlarsak, her yýl kâr daðýtýmý ve itfâ ile 20
mýþ boðalar gibi/ kendime saldýrýyorum/ çok kan dökülecek bu arkasýndaki sebep de genelde budur. 2002 milyar dolarýn üzerinde paranýn tamamen haksýz
savaþtan çok/ öldürmeden ölmem ama -ruh hastasý kalabalýklarý- yýlýnda Arjantin’in yaþadýðý büyük çöküþ, bir þekilde ülke dýþýna çýkarýldýðýný görmekteyiz.
içimde-/ öldürmeden ölmek istemiyorum/ ve öldürmeden Bu sadece sýcak para politikasýyla Türkiye’ye
ölmek-dýþýmda-/ Brezilya’nýn resmen iflasýný istemesi,
Tayland’da ortaya çýkan keþmekeþ, Türkiye’deki çaðýrýlan para dolayýsýyla kaybedilen miktardýr.
Ve þimdi…
elveda dün/ hoþça kal bugün/ merhaba ebediyet/ yarýným 2000 iktisadî bunalýmý hep bu mahfilden start Doðrudan borçlanma sebebiyle ödenen faizler
yok/ aným var/ gözlerim ufuklarda/ rüyalar kadar gerçek/ görü- almaktadýr. bunun dýþýndadýr. Devlet bu paralarýn
nen ihtilâlim var/ ah ihtilâl- ihtilâl/ ideal sevgilimiz/ kýymetlim- Güvenlik ve savaþ oyuncaklarýna milyarlarca kârlarýndan vergi almaya bile güç
iz/ kuru ekmeðimiz/ uykusuz gecemiz/ nikotinimiz/ gýrtlak dolar yatýran bu memleketlerin, hayatlarýný idare yetirememektedir.
kanserimiz/ ümidimiz/ nefretimiz/ deryamýz-denizimiz/ kusto- Tüm dünyada hâkim olan bu hortumlama
muz/ þerbetimiz/ þehitlik ihtimalimiz -en büyük servetimiz!-
için en elzem mekanizmalarýný böylesi
mahfillere teslim etmeleri hayrete þayandýr. sisteminin hamiliðini ve garantörlüðünü ABD
/allý turnamýz/ nazlý gelinimiz/ Anadolu’muz/ ayný anda hem üstlenmiþtir. Irak ve Afganistan’da ABD ile
babamýz hem çocuðumuz/ yeminimiz/ doðumumuz/ istikbali- Global kapitalizm, teknolojinin terakkisiyle
çarpýþan Müslümanlar, aslýnda bu düzenin sona
miz/ Þeriat yüzlü sevgilimiz birlikte artýk tamamen seyyal bir hâl almýþtýr ve
ah! ne kadar da temiz ne kadar da asilsin/ ölümsüzlük vaade erdirilmesi için de savaþmaktadýrlar.
günün 24 saati hiçbir sýnýr ve engel tanýmadan o
diyor/ canýmýza kan katýyorsun/ dünya þimdi sana gebe/ doðum Bu savaþlarýn doðuracaðý savaþlar Amerikan
ülkeden bu ülkeye gitmektedir. Asalak canlýlar
sancýlarýndan önce -irin salýyor etrafa- /bize bulaþmaz bunlar hegemonyasýnýn ve dolarýnýn sonu olacaktýr.
gibi girdiði ülkenin kanýný emmekte ve orada
bilirim/ onlar bizi korur bu beladan/ “Kiþi sevdiðinle beraber /”
“Doðrul yeni seferber!”

Genel Yayýn Yönetmeni: E- Mail: Banka Hesap No:


Þükrü Sak barandergisi@gmail.com Bünyamin Eser
Abone Bedeli: Akbank Kasýmpaþa Þb.
Yayýn Kurulu: 3 Aylýk: 25 YTL 0057387-3
Harun Yüksel, Kâzým Albayrak, 6 Aylýk: 50 YTL Teknik Hazýrlýk:
Nazif Keskin, Mevlüt Koç, Baran
HAFTALIK SÝYASÝ DERGÝ Sadettin Ustaosmanoðlu Baský: Kuþak Ofset
Haber Müdürü: Fazýl Duygun Yurtdýþý: Himayei Etfal Sk. Yýldýrým Han
Sayý:3 25 Ocak 2007 3 Aylýk: 60 Euro No:1171-2 Caðaloðlu-ÝSTANBUL
Ýdare Yeri: 6 Aylýk: 120 Euro Tel: (0212) 527 41 03
Sahibi ve Emekyemez Mah. Gümüþgerdan Posta Çeki Hesabý: Daðýtým: YAY SAT
Sorumlu Yazýiþleri Müdürü: Sk. No: 6/4 Þiþhane-Beyoðlu / Bünyamin Eser: 5321074 Yayýn Türü: Yaygýn Süreli
Bünyamin Eser ÝSTANBUL (on line tercih ediniz) Baský Tarihi: 24 Ocak 2007
Tel: (0212) 361 44 18
Kâim ve Dâim
“Allah’ým, arzu edilen Kâim ve beklenilen adalet
veliyy-i emrine salât gönder, onu dergâhýna yakýn olan
meleklerle kuþat, onu Ruh’ul Kudüs ile teyit et; ey
âlemlerin Rabbi Allah’ým!
Allah’ým onu kitabýna davetçi ve dinini
ayakta tutan kýl; ondan öncekileri halife kýldýðýn gibi
onu yeryüzünde halifen kýl. Onun için razý olduðun
dinini (korumayý) ona mümkün kýl.
Allah’ým, onu aziz kýl; onunla bizi izzetlendir;
ona yardým et ve onun vesilesiyle bize yardýmda bulun;
ona izzetli bir zafer baðýþla ve kolay bir geniþlik aç;
kendi katýndan ona bir güç ve kudret ver.
Allah’ým, onun vesilesiyle dinini ve peygamberinin
sünnetini aþikâr et; öyle ki hak ve hakikatten hiçbir þey, yaratýklarýn
korkusundan dolayý insanlara gizli kalmasýn.
Allah’ým, biz senden Ýslâm ve ehline izzet baðýþlayacaðýn; nifak ve ehlini
zelil edeceðin onurlu bir devletin tahakkuk bulmasýný istiyoruz; öyle bir
devlet ki, bizi o devlette, itaatine davet edenlerden ve hidayet yolunun
öncülerinden kýlasýn, onun vesilesiyle dünya ve ahiret
kerametini bize ihsan edesin. Allah’ým, bizi, haktan bize
tanýttýðýn þeyi taþýmaya muvaffak et; eksiðimiz olan (tanýmadýðýmýz)
þeyi de bize ulaþtýr (bizi ondan haberdar kýl).
Allah’ým, onun vesilesiyle daðýnýklýðýmýzý topla, ayrýlýðýmýzý birleþtir,
açýðýmýzý kapat, azlýðýmýzý çoðalt, zilletimizi izzete dönüþtür,
zorluðumuzu kolaylaþtýr, yüzlerimizi ak et, esirlerimizi esaret zincirinden
kurtar, isteklerimizi karþýla, (zuhuru için) bize verdiðin sözü yerine getir,
dualarýmýzý kabul eyle, istediðimiz þeyleri ver, bizi dünya ve ahiret arzu-
larýmýza ulaþtýr ve istediðimizden daha fazla bize baðýþta bulun.
Ey istenilen ve baðýþta bulunanlarýn en hayýrlýsý! Onun vesilesiyle
düþmanýna ve düþmanýmýza karþý bize yardýmda bulun!
Allah’ým, Ýmam’ýmýzý içinde bulunduðu þartlardan düþmanýmýzýn çok ve
sayýmýzýn azlýðýndan, fitnelerin bize þiddetinden vezamanýn þerlerinin
bizi güçsüz düþürmesinden sana sýðýnýyoruz. Resûlü’ne ve Ehl-i Beyt’ine
salât ve selâm olsun, katýndan olan acil bir zaferle, zorluklarý gidermenle,
güçlü bir yardýmýnla, aþikâr kýldýðýn hak bir saltanatla, bizleri kapsayan
geniþ bir rahmetinle, bizleri örten bir afiyetle bize yardýmda bulun; kendi
rahmetin hürmetine ey rahmet edenlerin en merhametlisi!”
Allah’ým þehidlik þuuruyla iþ yapma zevkine eren mücahidlerden eyle bizi!
Cabbar isminin hürmetine; Kahhar isminin hürmetine;
Muntakîm isminin hürmetine;
Dualarýmýzýn kabulü için, bizi duayý icrâda arayan kullarýndan eyle!
YA CABBAR, YA KAHHAR, YA MUNTAKÎM ALLAH…
BÝZÝ ÝNTÝKAMINA MEMUR ET!

Duâyý Ýcrâda Ara!

You might also like