Download as doc, pdf, or txt
Download as doc, pdf, or txt
You are on page 1of 1

Bir sistemin içerisinde yaşıyoruz. Bu sistemde güç sahibi politikacılar ve onlardan daha güçlü şirketler var.

Bu sistemin adı Şirketokrasi.

Bu sistem bir kontrol manyağıdır. Kendi istediklerinden farklı düşünmenizi istemezler, farklı
düşünmemeniz için sizi aptallaştırmak adına ellerinden gelen her yolu kullanırlar. Onların polisleri vardır,
kukla politikacıları vardır, istihbaratı vardır, askerleri vardır, paraları vardır, din sömürücüleri vardır,
suikastcileri vardır, sansürcüleri vardır, profesyonel hipnoz edici medyaları vardır, vardır da vardır...

Peki sizin neyiniz var?

Genelleme yapacak olursak sizin dünya üzerindeki olaylara direkt bir yaptırım gücünüz yoktur. Sokaklarda
yürüyebilirsiniz ama Demirel'in dediği gibi, yollar yürümekle aşınmaz. Hiç aşınmadı ve aşınmayacak.
Küçük bir örnek: Greenpeace nükleer santrallerin yapılmaması için 170.000 imza topladı ama hükümet
bunu umursamadı.

Bu insanlar sizi bir tüketim makinasına dönüştürmek istiyor ve tek dertleri hayali bir satın alma gücü olan
"para" kazanmak. Bunca siyaset, bunca politika, bunca zülumun sebebi aynı: Size bir şeyler satarak
bundan para kazanabilmek.

Ancak durun! Siz bu sistemin etinden ve sütünden faydalanılan bireyleri olarak bir şeyler yapabilirsiniz.
Sizi aptal yerine koymalarına izin vermeyerek, etinizden ve sütünüzden faydalanmalarını engelleyerek,
yani sisteme olan desteğinizi çekerek en büyük tepkiyi sivil itaatsizlikle koymuş olursunuz, çünkü en
büyük korkuları onlar için değil, kendi insani değerleri için çalışan ve yaşayan insanlardır.

Bu insanlar toprağa hayali çizgiler çizdi ve buna sınır dediler. Cimri çocuklar gibi dünyayı yüzlerce parçaya
böldüler. Bizim artık büyümemiz ve hareketlerimizin sorumluluğunu almamız gerekiyor yoksa doğa ana
bize çok kızacak.

Jiddu Krishnamurti'nin dediğini hatırlayın: "Bu denli hastalıklı bir topluma iyi eklemlenmiş olmak, sağlıklı
olmanın bir ölçüsü olamaz."

Sizin tek yaptırım gücünüz kendinize ve yakınlarınızadır. Bu gücü kullanarak sistemin piramitini aşağıdan
başlayan bir değişimle sarsarak, sürdürülebilir ve kaynak bazlı ekonomiye geçişini sağlayabilirsiniz.

Nasıl mı?

Manifestomuzu okuyun.

You might also like