Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 5

I.

Uluslararası Uzak Asya’dan Ön Asya’ya Eski Türkçe Bilgi Şöleni, 18-20 Kasım 2009, AFYONKARAHİSAR

ORTA EDİL (VOLGA) BÖLGESİNDE ESKİ YAZITLARIN İZLERİ


Farid HAKİMCANOV*
Özet
Bu bildiride Orta İdil (Volga) bölgesinde bulunan yazıtlarla ilgili bilgiler verilmiş ve
bunların okunması ve anlamlandırılması sorunu üzerinde durulmuştur.
Anahtar Sözcükler: Orta İdil, Volga, Eski türk Yazıtları

Saygıdeğer Meslektaşlarım!
Hemen belirtelim ki, huzrunuza bir takım meseleler halleden bir tebliğ getirmedik, daha
çok ortaya koyulan problema hakkında bilgiler verme ve dileklerimizi ifade etmedir.
Bu konuyu başlarken, önce Orta Edil (Volga) bölgesi denilen topraklara tarihî bir göz atma
lâzım. Tarihta belirli olduğunca, şu an Orta Edil topraklarında oturan Tatarların dedeleri – Bolgar
Türkleri buraya 7. asırda taşınmışlardır. Gündelik üretim araçları olsun, kıymmetli madenî ziynetler
olsun, madenî eşyalar istihsali, altın ve gümüş işlemeleri, kemikten süslep çeşitli şeyler yapma,
kıymmetli kürk ve deri mamülleri ile hayvancılık, ticaretle uğraşan, komşu topluluklarla diplomasi
ilişkileri kuran eski bulgarların kültür seviyeleri yüksek olduğu hakkında iade ediyor.
Malüm ki, 4–6. asırlar civarında Azak denizi etrafında oturan protobolgarlar kaganları
Kobrat öldükten sonra parçalanmışlar ve onların bir kısmı Etil (Volga) nehrinin ortasına doğru
taşınmış. Hun birliği soyu sayılan protobolgarlara ait run harflı yazılar bugünki günde
Novoçerkassk şehri muzesinde [1], Kuzey Kafkasya’da [2], Macaristandaki Nad’-Sent-Mikloş
hazinesinde [3] ve Aurupanın başka uluslarunda bulunmaktadırlar. Run harflı Türk metinlerin
Aurupa-Asya türünü oluşturan bu yazılar hale tatmin edici bir şekilde deşifre edilmemişler. Bunun
sebebi de her bölgedeki yazılara özel bir yanaşma tarzı bulması gerekliktedir. Orhun, Yenisey ve
Talas yazıtların harf anlamı, dile alınan bölgelerdeki metinlerin işaretlerine uymuyor.
E.R.Tenişev sözlerini dile alarsak, o şöyle demişti: bu yazıları deşifte etmenin esas usulû
gruptaki damgaların kendi aralarındaki münasebetlerini açıklamadır ve şu temelde harfların
semantiğini belli etmedir. İşaretin doğru deşifre edildiğini ya da edilmemesini meydana çıkan
metnin ne kadar anlamlı olması hal edecek. Ancak o sadece fonetik ve grammatik yönlerden doğru
olmayınca, tarihî hakikilik ve edebi, iş bakımından, janr açısından, başka bir deyişle hangi
fonksiyon yöklemeler taşıdığı daha önemlidir.
Kuzey Kafkasya yazıtlarını öğrenen S.Bayçorov Türk run yazılarını ayrı bir türü olduğunu
öne sürüyor ve onun alfabesi farklıdır diyor. Yazıda bazan yalnız işaretler, bazan bitişik işaretler
kullanılmıştır. Bilginin fikrince, bulgarlar göçtükleri vaktinde run harflı yazıyı Kuzey Kafkasyadan
Don ve Tuna havzasına götürmüşler [2: 37]. Buna daha bir şey eklememiz gerekir: Etil Bulgarları
da Kafkasya’dan, Azak, Kuban etrafından göç etmişlerdir. Demek ki, onlar da kendileriyle Eski
Türkçe, Eski Bolgarca yazı gelenekleri götürmüşler. 922 yılında devlet çapında resmen İslam dinini
kabul eden Edil Bulgarları yavaş yavaş Arap yazısını kullanmaya başlamışlar. Ama ara-sıra olsa da
run harflarını da kullanmışlar.
Orta Edil havzasında, yani Tataristan Cumhuriyeti ve komşu bölgelede bulunan run yazılı
çeşitli şeyler bunu açık örneğidir. Maalesef, onların metinleri uzun değildir – bir harftan başlayak
birkaç söze kadar. Uzmanların fikrince, bu yazılar VI–XIV asırları kapsar.

*
Prof. Dr., Tatar Humaniter ve Pedagoji Üniversitesi, Kazan- Rusya, farid.khakim@gmail.com.

119
I. Uluslararası Uzak Asya’dan Ön Asya’ya Eski Türkçe Bilgi Şöleni, 18-20 Kasım 2009, AFYONKARAHİSAR

1. Tray-Uray (Tataristan) Yazısı

1987 yılında arkeolog P. Starostin Çulman (Kama) nehrinin sağ kıyısında Rtay-Uray köyü
yakınında kazı işleri vaktinde bir balçık kab (çanak çömlek) parçası bulmuş. Doğrusu onu iki
öğrenci kız nehir yarında bulmuşlar. Bu parça İmenkiske çağına dair arkeolojik kattan çıkar ve bu
kat 5–6. asırlara ait diye tahmin edilir [4: 19].
Kaba yandırılmadan önce kesme usulle yapılan beş harfli yazıyı ilk olarak dilci H. R.
Kurbatov okur [a.g.e.; 5: 30]. Metin sağdan sola okunur, H. Kurbatov onda “sulı iç” yazılmış diyor.
Yani “kab sulı – iç”.
Meşhür türkolog E. R. Tenişev sondaki işareti düzelterek, onu “q” sesi olarak kabul ediyor ve
metni tek söz halinde okuyor, yani “sulıq” – kab, su için. Türkçede -lıq eki kab anlamını vermek
için de kullanılır [6: 160].
2. İzmir (Tataristan) Yazısı
1992 yılında arkeolog Y. P. Kazakov grubu Edil bulgarlarının büyük şehri Biler’den 100
kilometre uzaklıktaki İzmir köyünde birkaç iğ başı bulmuş. 10. asırlarda İzmir Edil
Bulgaristanı’nın ticaret kapısı olmuş derler. Şu iğ başlarının bazılarında run yazıları var. H.
Kurbatov versiyonuna göre, onlar kişi isimleridir: birisinde Keldiş, ikincisinde Satu, ücüncüsünde
Yoldaş yazılmıştır [5: 22–23].

Res.1. Res.2. Res.3.

3. Ormanaltı Şintele (Tataristan) Yazısı


1992 yılında Urmanastı Şintele köyü öğretmeni R. R. Hösnetdinov eski köy yerinde bir
yazılı koyun kemiği bulmuş ve onu Kazan’a arkeologlara götürmüş. H. Kurbatov bu yazıyı
quznaçık, yani çocuklar oynunda kullanılan küçük aşık kemiği ismi olarak okuyor [5: 24].

4. Üçile (Tataristan) Yazısı


Tataristan’ın Mamadış bölgesindeki Üçile köyü okulu müzesinde küçük bir bronz sın var.
Moğol yüzlü bu sının omuzlarına Türkçe yazılar oyulmuş. İlk olarak bu yazılara dikkat ede
edebiyatçı N. İsmagilov onun kopyasını H. Kurbatov’a göstermiş [7: 20] ve ol böylece okumuş: sağ
omuzdakisi şetrenci; sol omuzdakisi – şah mat. Yani şatranç oyuncusu. Kış ve mat. Onların
fikrince, bu hangidir bir İran şatrançı aleti ya da İran şatranççısına mizahi bir gözle bakım olabilir.

120
I. Uluslararası Uzak Asya’dan Ön Asya’ya Eski Türkçe Bilgi Şöleni, 18-20 Kasım 2009, AFYONKARAHİSAR

5. Sarabikkul (Tataristan) Yazısı


1967 yılında dilçi professör V. H. Hakov Tataristan’ın Leninogorsk bölgesinde 60x
40 sm ölçüde bir taş bulmuş. 1988 yılında bunun hakkındaki haberinde taşın fotografı
üstüne kalemle düzeltmeler yaptığı için ciddiye alınmadı. Kurşun kalemle yaptığı resmi de
en küşük özelliklerini göstermemesine rağmen, bu yazıyı soldan sağa doğru sübaş olarak
okudu. Demek ki, yüksek komutan; subay [8: 12–13]. E. R. Tenişev okunuşu düzeltip,
subaş varyantını teklif etti. Eğer de ki köy yakınında ırmak olsa, bu su başı olabilir de
dedi. Ama run yazıtları bilgini başka bir deşifreyi de öne sürdü. Onunca, bu yazıyı sağdan
sola okuduğunda, aç yasañ olacak. Yani iyi işler yapın denilebilir ve harf özelliklerine
göre yazı 11–12. asırlara aittir. [6: 160–161].

6. Murziha (Tataristan) Yazısı


Çulman (Kama) nehrinin sol kayasındaki Murziha köyünün eski yerinde öok sayıdaki
bulgar şeyleri arasında arkeolog Y.A.Begovatov Run harfleri çizilmiş iki iğ bulmuş. Kendisi
bunların 11–12. asırlara aitliğini söyler. Dilci R. G. Ahmetcanov ile birlikte onlar sağdan sola şöyle
okurlar: Berke Erkeñe, “Erkene bir hediyedir” anlamı çıkıyor [9: 17–19].
H. Kurbatov bu gibi deşifre etmeyle razı olmamayınca (aslında bazan küçük çizgileri boş
vermeleri için suçlayarak), kendi versiyonunu teslim etti. Onunca, burada Baġış kübezi gibi bir
ibare yazılmış. Anlamı – “görme (ya da) gözler sevinci” [5: 27].
E. R.Tenişev ni için oldiğini anlatmadan, kendi deşifresini teklif etmiş ve şöyle okumuş: a)
yaġış; b) alçı yek! Yaġış kelimesinin M.Kaşgarlı’da “İslam öncesindeki Türklerde kurban”, ya da
yek kelimesini Eski Türkçede ve karahanlı-uygur metinlerinde kullanılan Orta Farsça yakha
(manası şeytan’dır) karşılaştırarak, burada koruma üflemesi anlamını taşıyan ibare yazıldığı
kararına gitmektedir [6: 161–162].

121
I. Uluslararası Uzak Asya’dan Ön Asya’ya Eski Türkçe Bilgi Şöleni, 18-20 Kasım 2009, AFYONKARAHİSAR
AFYONKARAH

7. İmenkiske
menkiske (Tataristan) Yazısı
1977 yılında arkeolog P. N. Starostin Helsinki’de Finlandiyaa Devlet Müzesi’nde V. İ.
ştırmış.. Zausaylov 1909 yılında Tataristan topraklarında Ümenkiske
Zausaylov toplamasını araştırmı
köyü yakınındaki Bulgar harebelerinden
harebeleri tarihî şeyler toplamış ve Finlandiya Müzesi’ne
M satmış. Bu
toplamada iki kılıç ta var. Birinde run harflı yazı saklanmış,
saklanmı , öbüründeyse sadece yazı izleri görünür
[10: 14–16].
Bu yazıyı H. R. Kurbatov sağdan
sa sola şöyle okur: İmen Kiske üze bakü ü alkıyş
alkıy kişi küçlüş
İmen Kiske’nin baş
Çikügin süñüş kılıçı, yani “İmen ba begi şühretli kişi,
i, güclü Çiküg’nün savaş
sava kılıçı”

8. Bıler (Tataristan) Yazısı


1983 yılında arkeolog Anna Koçkina Biler şehrinde yapılan kazı işleri
leri vaktinde seramik bir
kab sapı bulmuş.. Buradaki beş harflı run yazısı H.Kurbatov tarafından açıtġan
an olarak okunmuştur
[5: 29]. Yani “ekşitilmiş”” anlamı çıkıyor.

122
I. Uluslararası Uzak Asya’dan Ön Asya’ya Eski Türkçe Bilgi Şöleni, 18-20 Kasım 2009, AFYONKARAHİSAR

E. R. Tenişev ise bu kabda herhangi bir merasim içeceği ya da gıdası olabilir yahu o sadaka
toplama için faydalana bilir görüşünden ilerleyerek, kendi versiyonunu teklif etmiş, yani açı
muyan. Tercümesi “iyilik açtığında” olacak [6: 159]. Ama bunu dini açıdan “ceza affı için” diye de
tercüme etmek mümkündü.
S. Y. Bayçorov ta, Biler yasısındaki harf-eşaretleri Kuzey Kafkasya run yazıtlarıyla
karşılaştırıp, bitişik harfler gördüğünü öne sürdü ve kendi deşifresi teklifinde bulundu. Onunca,
buradaki parçada u çömren yazılmış ve “bu çemçeden...” diye tercüme edilebilir [2: 251–253]. Bu
variyantta u < ġu gösterme zamiri ile -ren çıkma hali eki dikkatimizi çekiyor. Çünkü 13.–14.
asırlarda dikilmiş Edil Bulgaristanı mezar yazıtlarında kü gösterme eki kullanılmış ve Türkçede
genel olarak kullanılan -dan/-tan çıkma hali eki, -ran şeklinde değişmiş, bak. hicretran, fani
dönyaran [11: 61].
Sözü uzun uzatmadan, şimdiki Tataristan Cumhuriyeti hududları içerisinde ve komşu
bölgelerde 20 civarında run harfli yazı olduğu biliniyor. Bunlar 1-2 harflı-eşaretlilerden başlap
birkaç sözlülerdir. Şimdi Türk run yazısının Aurupa-Asya türü olduğu kanıt verebilen bir halde
ortaya çıktıktan sonra, ama bazı bilim adamları bu metinler deşifre edilmemiş kanaatında
durduğunda [12: 178], dile alınan açıdan ilerleştirilmesiyle ilgili en azı üç ana problemi çözmemiz
gerekir:
1. Bütün yazıları bulma ve bir toplama yapma.
2. Alfebede harfların manasını açıklama.
3. Yazıları metinlerini yeniden deşifte etme işini başlama.
Beni dinlediğiniz için çok teşekkür ederim.
Notlar
1- Tçerbak A.M. Neskolko slov o çteniya runiçeskih nadpisey, naydennıyh na
Donu//Sovetskaya arheologiya. XIX, 1954. – S.269–282.
2 - Bayçorov S.Y. Drevnetürkskiye runiçeskiye pamyatniki Yevropıy. – Stavropol: 1090. –
294 s.
3 – J.Nemeth. Die İnschriften des Schatzes von Nagy-Szent-Miklós. – Budapest-Leipzıg,
1932; Altheim T. Hunnische Runnen. – Halle, 1948.
4 - Starostin P.N. Nadpıs na glinyanom sosude//Yazıyk utilitarnıyh i poetiçeskih janrov
pamyatnikov tatarskoy pismennosti. – Kazan: 1990, s.19.
5 - Kurbatov H. Tatar edebi teleneñ alfavit hem orfografiye tarıhi. – Kazan: 1999. – 144 s.
6 - Tenişev E.R. Türkskiye runiçeskiye nadpisi Povoljya//Tenişev E.R. İzbrannıye trudıy:
Kn.1.– Ufa: Gilem: 2006. – s. 157–170.
7 - İsmagilov N.F. Hadpis na bronzovoy statuetke// Yazıyk utilitarnıyh i poetiçeskih janrov
pamyatnikov tatarskoy pismennosti. – Kazan: 1990, s.20.
8 - Hakov V.H. Kamen s runiçeskoy nadpıs’yu iz derevni Sarabikkulovo Leninogorskogo
rayona Tatariyi//İstoki tatarskogo literaturnogo yazıyka. – Kazan: 1988. – S.12–13.
9 - Begovatov Y.A. Runiçeskaya nadpıs na pryaslitse s Bulgarskogo selitça// İstoki
tatarskogo literaturnogo yazıyka. – Kazan: 1988. – S.17–19.
10 - Starostin P.N. Sablya s runiçeskoy nadpisyu iz sela İmenkovo Kazanskoy geberniyi//
İstoki tatarskogo literaturnogo yazıyka. – Kazan: 1988. – S.14–16.
11 - Hakimzyanov F.S.Yazıyk epitafiy voljskih bulgar. – Moskva: Nauka, 1978. – 208 s.
12 - Kızlasov İ.L. Runiçeskiye pismennosti yevraziyskih stepey. – M., 1994.

123

You might also like