Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 67

· ATATORK OOh!EMi M!.lSU<! o[VRiMI .c;OCIJKLUGIJ YE.

GENe UGJ WlltlflR 'LElA Hio/tll


"'j'U¥{\JS EMRE.'YE [MOHU D£STEGl

BE5TELERI... .KITA'PLARI..• 9["'I'IRtmd ... BILDIRllERl ... YAZ1LAlI", 'OZSOY' 01'"


C.UMHURlYET

TARIHiNiKStSLEHDIRILM~fLK

O~ERASl

KtNol KALEMiHD~:N!OISO'!" OzniNE ..•

Onsoz
tuturk'un gtizel sanatlar ve musiki konulanndaki g_6rii§lerini ka.vra.O'abiimek ictn, O'nun sadece bu konuda dedihlentu detl"~ Tilrkiye Cumhuriyeti'nin dogmas; kaltunmasi ve c;agda$ uygar dunyada §erifli yerini almost l0J1J hayau boyunca yapttkianm ve s6yledlklenni bir biidin olarak ele almak zarureti vardir. Ancak ondan sonradtr kz: o nU/1 gorizylen'ni kavrayabibri: BOyle yap mayan/ann ve sinsi maksatiarla Atatiirk'iin sozlerini
J

yorumlcyanlann teshis olunarak Tiirk toplumunu

sehirlemelerinefirsat verilmemesi gerekir.'

A. Adnan Saygun

Bu paragraf, A. Adnan saygun'un, 1982 yilmda basilan, 'it (({turk ve Muslki-O'mmla Bidikte, O'ndan Sonta' ba$hkh ltitabmm onsoz(inden almnusnr,

Saygun'un bu gOrll§leri dogtultusunda yazdl~. makalelerden btl' derleme, lusa bir biyografi ilavesi ile, 1991 yllinda, Killtiir 13:akanhgI taratndan basdan 'A, Adnan Saygun ve Ger;mf§ten Gelecege Tiirk Mustldst ba~l1kl1kitabmlda yaymlannnsnr, Bu goru9ler, musiki egitjrncisi olarak, bernm temel ilkelerim olmustur, Adnan saygun'u tammak, yasarumdaki en bilyiik sanslann basmda gellr. Curnhuriyet Kultiir Tarihlnin en onemli danUm noktas. olan, bu inkl1ap hurekennde, Amrurk'un bizzat gbrevlend1rdi~ Saygun'un ~ok y5n1ii ki~Higinl, okurlanmza tarutabiJrnek, benlm i~inonurlu bir gorevdir, Cumhutiyetimizin kurulusundan 7.3 yll soma, ulusumuz, ne yazlk ki tekrar bir knlturkarmasasimn i<;ine du~m~rur. Bu kamp1a§manan. bizl kurtaracak tek care, Cumhuriyetimizln kurucusu Atatlirk'U, onun arnaclarau, hedefierini dogru anlamaknr, Bu kltabm esas amae bir
~rk tutmaknr, Boyut Kitaplan Yonetmeni Ugur Bilke lie tarusmamda araci olup, ilk gideharun ltigiliginde" Cumhuriyet ve Ataturk ge~egine

ri~irni gerceklescren can dosturn prof. GUlTuran'a, hasta yatagmdan kalkip bana belge ve bilgi konusunda, yardimlanm esirgemeyen, saym NiWfer Saygun'a, Nilufer Hamm'u: sagh_gtile yakndan llgilenen ve her evtne gidi§imde, blze buyuk bir 5zveri ile vakrtni aymp, yardime olan Prof.
Aydm Kargl ve e~i Dr. Nev~l KargI Hamm'a, heyecaru ve te.§vihleniyle" mane vi destegini hep yarumda hissettigim e§iJn Halit Refig'e ve adlanru

ta§ildJg1buyilk kisiliklere yak~lf bir giizellikle, kitabm tasanmuu ger~eklestiren Tamer Kaya§ Bey'e tesekxurierimi sunuyorurn, Saym Ugur BUke, yaymuhk hayanmn belli de en zor, en slkuitJll gunleruu OU kitabm haarlanmasi sirasmda ge.<;;lrdi. Eg,er gercek bir kitap ve willir dOSUl olmasa, i§ini bu kadar sevmese, bu s.kinnlara kadanmas, itrikanSLZdl. Sonunda Prof. lhsan pO~'arnachrun yanhmlan lie kitap, basilma asamasma gelebildi, ugur Buke'nln cabalamu hep 'tikranla anacsgun.

Gerek saghgmda. gerekse vefanndan soma, Saygun'un en vefc kar, en aziz dostu olan, Saym Prof. ihsan Dogramacl'run tlzel Ugisi olmasa, bu kirap giin lernnle.
1§lgma

beRG. deckarnazdt. Bonsuz te§cl\kul'-

GiilperRlQit

Atatiirk Donemi

belirleyen elemanlann basmda yer alnuslardir. Latin harflerinin kabulu ve Turkcenin sadelesmesi esasma dayanan dil devriminin yarusira, Ataturk donerni kultur dcgismelcrinin en oncmlisi ve bir bakima da en verimlisi musiki alarunda gerceklestirilmistir. Bu buyuk olayi anahatlan icinde gosrermcden once, Furkikurumlanm kisaca gozden gecirmek gerekir.
ye'de, Cumhuriyetin ilaru sirastndaki rnusiki

rnuza gelmistir. Ama cok geli§mi§ bir musiki kulturunun temel blrimleri alan bu kuruluslar, asil Ataturk zamarunda ve onun kisisel ilgisi ve direktifleriyle kururnlasnus, Curnhuriyet Turkiye'si kulturunu

ok sesli muzik egitlmi, senfonik orkestra, miizikli sahne oyunlan, ger~iAtaturk zamamndan once yurdu-

TAT

0RK

Cumhuriyet tian ediJdiglnqe urkiye'de iki onemli mnsiki kunrmu bulunmaktaydi. MUZlkaY-I Hiimayun ve Danilelhan ... Her lklsl de lstanbul'daydi. MUZJ.kaY-IHulllayun 182-8 yilmda n. Mahmud tarafindan kurulrnusru. 1826'de Yenlcerl teskilaurun k,aldu:il11;>1 lie birlikte, buna bagh MehterhanE! de lagvedilip, yerine Avrupa asked' bandolanna benzeyen bir muzik teskilatl kurulmus, basma ltalyadan Giuseppe Donizettl getirilmist], '[t}uiil opera bestecist Gaetano Donizetti'rrin kardesi.] ~ok sesli miizigin devlet eliyle ulkemizde ilk kurumlasmasr boyle olmustu. Cumhuriyetin ilam suasinda MuZIkaY-l Hiimayunuu basmda, Osman Zeki Bey bulunmakraydi, Osman Zekf Bey. §etliginiyapogl Saray Orkestrasiyla, 1. Dunya Sav89], suasmda, muttefikirniz alan Ulkelerde, sentoruk konserler vermisti. Darulelhan lse bir rnusiki egitim kurumu idi. 1916 yshnda Maarif Enctrmenme bagh olarak kurulmustu. Burada Turk ve Bat! musikisi egitimleri blrlikte siirduriilrnekteydl. Cumhuriyet oncesi ~o1csesli muzlk urunledntn en yaygm tUtU askeri margJardL Bu alarun da dncUsii 'Manmudtye' ve 'Mead(ye' rnarslanrun bestedsi Donizetri Pasa idi. Dalla soma Mat Bey, Mehmet Ali Bey ve Leyla Harum gtinurnuze kadar yasayan bazi rnarslann beseecllen arasinda yer aldrlar,
~ok sesli muzigin ba~ka bir gelisme alam da

n.

mO..ziklisahne eserieriydi. Tanzimat doneminde filkeye bircok Avrupa opera ve operet kumpanyalan gelmts, bunlann etkisl SOIlUCU, ozellikle gayri muslim Osrnanh sanamlan arasmda bu turde eser verme gay retIed gOriilrnugti1r. Bu ga~maLarm hi~ kugkusuz en cok tarunaru
Dikran CUhaclyan'UlI., Uk olarak 187S'te 'Leblebici Horhor Aga' adlt eperetiydi. temsil edilen

Blllfilann oteslnde, Cumhuriyetin ilaruna kadar, iUke:mizde senfonik mazik alamnda dikkate deger bir causmamn kaydma henuz rastlayamadik, Yarn Turk aSllIt bir bestecinin, orkestra muzigi alanmda, senfonlk bir turde eserinin herhangi bir icra olaymdan hicblr kaynak SDZ etmemektedir. Cumhurtyetin ilam SJI&sinda Tilrkiye'nin en dikkate deger lid cok sesli rniizik bestedsl tsmail Zi1htu Ku~uo~lu ve Edga r Man as'tir.

ve

SAYGUN

izmk'de mustki ogretmenligl yapan lsrnail Ziihtii'rnin bazt rnarslan dismda, bestelemis oldugu senfonik eserlerin hlr;:biribugune kadar henuz icra edilmernistir. Bu. Turklye'de cok sesli rnuzigtn gelisrne tarfhi bakumndan buyuk bir eksikliktir. Ismail Ziihul Ku§~uoglu'nun rnusiki tarihirniz bakmundan bir baska onemi de Adnan saygunun ilk rnusOOogretmem olmasidir. Ermeni asilli Edgar Manas'm cia bir musiki ogretmeni olarak, Darulelhanda bircok ogrenC:iye emegi ge~mi§tir. Osman Zeki Ungar tarafmdan bestelenen istiklaJ. Marsmnzm orkestralarnasrru da hazirlayan Edgar Manas'm senfcnik eserlerinden '$ark Rapsodisi ancak Cumhuriyet donemlnde seslendirflebilmistlr. Curnhunyetin ilaru gunlerinde 19 yasinda bir delikanli Fransa'da miizik egitimirri tamamlayarak, cantasmda dort operasrrun Qahsma taslaklanyla yurda donrnustu, Cemal Rei}id adlJ bu gene mtizikt;i yeni bir soluk olarak Darulelhanm 6gretim kadrosuna kanldi. i§te Curnhuriyet ilan edildiginde cok sesli rnuzik alanmda devrahnan birikim ana hatlanyla boyieydi.

III.
Cumhwiyetinilanmdan soma Tutklye'de kurulrnakta olan yenl siyasi ve toplurnsal duzenln, yeni bir kiiltur anlayis: lie desteklenmesi, hatta bu yeni duzenin kendine uygun yeni bir kUltilr yararmaSl dogaldL Osmanh Devleti ile Turkiye CUmhuriyeti arastndaki fark, hie;: suphesiz hukurndarligm brr hanedandan gelen Padisah yerine, millet rnedlsinin sectigi blr Cumhurbaskanma gecmesinden ibaret.degildi. En onemllst, Osmar1.lillgln bir rnilletler mozagiy! ozelligi tasryan cok uluslu yaprsmm c;:okmU§ olmasi, yerine tek millet esasma dayanan millf bir devlctin kurulrnus olrnasiydr, Ttirkiye Cumhuriyeti, millet olarak TUrk ulusunu, dil olarak Ttirkceyt kabul eden bir 'mila devte: olarak ortaya <;tkmak1:aydl. Bunun mustkideki sonudanna bakmadan once buradaki Turkluk ve millet kavrarmna bir actkhk getirmek gerekir, Ataturk 'ne mutiu Tiirk olana' degil, 'ne mutlu TiJrkiim diyene' dernekle durumu en ozlu bicimde aciklanns olmaktaydi, YeTIldevletin Turkluk ve millet anlayisr, lr~lhkla etnik koken esasma degfl, siyasi birlik ve ki.i1tilr ortakhgi, 6zgilr vatandashk esasma dayanmaktadir. Turkiye Cumhunyeti'nin gundemtne aldlgJ en oneml' S08yal siyaset ise, Ataturk'un deytrniyle 'muastr medeniyer seviyesinln usrune cikmak, yani bugunku deyimiyle 'qagdaslczymak' idi. 'M/7Ii olmak' ve '9agda.;la~mak' Cumhuriyet devletinin kurucusu Atatilrk tarafindan konuian birbirinl tamamlayan iki killtiir ilke-

TAT

0RK

si oldugu halde, Atanirk'un olilmUnden sonra, ozellikle cok partili siyasi hayata gecildikten soma bu iki temel kultur llkesl birbi ririe karsit hale getirildi, 'millf olmah' gericilik, 'ragda~ olmak' ilericilik haline donu§til.riildu. Bu, kiilrnr hayannnzda buyuk bic kargasahk ve kesmekese yol acn, Bu durumun en keskin goruntulerine 6zellikle muzik alarunda rastlanmakrarhr, 'Turk musthisi-Ban mustkisi, 'Tek sesi! musthi90k sesii mUSlkl' gibi uzlasmasina imkan otmayan karsithklar yaranlmisnr. Bunlar hatta zarnan zaman du§manltga varankiiltiir cepheleri haline sokuldu. Sonucta, belirli bir milli kultiir siyaseti olmasi gereken devlerin yapisi lcinde, iki karsit killrur siyaseti gilden muzik kurumlan ortaya ~tktt.

Ataturk musiki alameda ne yapilmasuu istemisti, ne 01du? Bu acikhkla billnirse devletin btl alandaki killtilr siyaseti de daha kararli, yapici ve venrnlibir hale getirilebilir.

IV.
Atatilrk'iln rnusiki alamnda ilk i.cman 1924 yihnda MUZlkaY-1 Hiirnayunun Saray Orkestrasnu lstanbul'dan Ankara'ya getirerek, 'Riy()seti Cumhur Musrki Heyen' adiyla, bugilnkU 'CUmhurba§kanlrgr 51:nJoni orecstrasrts: kurdurmak oldu. Aynca gene Muzikay-i Humayun elernanlanndan yararlanarak Ankara'da 'Mustki Muallim Mektebt kuruldu, Bu okulda hem TUrk rnusikisi, hem de BatI rnusikisi egitimi yapilmaktaydi. Her ikl kurulusun da basma Osman Zeki Bey getirildi. Ayru zamanda 'lstikldl Ma:r:~(nm da bestecisi alan Osman Zeki Bey Cumhuriyerin ilk kurulus yillannda devletin en yuksek musiki mernuru idi. 'Riyasa: Cumhur Mtis1ki Heyen'nin Ankara'da Osman Zeki Bey yonetiminde 11 Mart 1924 gunu Ilk konseri bir Turk bestesiyle basladr. Osman Zeki Ongor'un 'cumhunyet MaTF'. Ondan sonra
Beethoven'm '5 SerJlom'si cahnd;

A@tiirk'iin
kurdllgu 'Muslki MuaOim Mektebi'nin ilk hoca kadrosu.

Soldan; ....

Cezmi ETSOZ, Adnan Sayglln,

Remsi Atak,
Ulvi Cemal Erkill.

Acatiirk'iin musiki alanmda devlet siyaseti olarak ilk icraanrun baskentte bit senfonik orkestra kurdurmasi ve ilkkonserin milli bir Turk bestesl ile actlmasr, usnmde cok dikkatle durulmasi gereken bir olaydir, Gene Atatiirk'un direktifiyle 1924 y11111dan itibaren mUS1ki egitimi gorrnek uzere Avrupa ulkelerine gender gonderilmeye haslandi. Bu genclerin arasmda Osman Zeki Bey'in oglu clan Ekrem Zeki Un

ve

SAYGUN

(1926-1 934), rent Alnar (19U-1932) ve Adnan saygun (1928-1931) YIUan arasmda ~e9itli Avrupa ulkelerinde IDtizik egitimi gordiikten soma yurda dcnduler ve dana once baska imkanlarla Avrupa'da muzik egit:irrll gorup 1923'te Darulelhana muzik ogretmeni olarak donen Cernal Re~id Rey lie birlikte Curnhuriyet doneminin ilk bested ku~agLn1 rneydana ge-

(1924-1930),

Ulvi Cernal Erkin (1925-1930).

Necil Kazun Akses

tirdiler.

'Millt musikimi: memleeeiimisdes! halk muslkisiyle Carp musikisinin imtizaandan dogacaklJ.7 diyen Ziya G6kalp gibi, Atatiirk de Cumhuriyet Turkiyesi'nln. yeni musiki kUltiliiinun halk musikisinden kaynaklanmasi gerektigini dU$Unmekte, bu yoldakl cahsmalan tesvlk etmekteydi, lstanbul'da Darulelhan'da.onemli bir TUrk rnusikisi bilginl olan Rauf'Yekta Beyin oncillilgilnde Turk halk musikisi arasnrmalanna glrilmisti. Bu ortarn ignde Dariilelhanm gen~ musiki dgretmenleJ

nnden Cernal Resid Rey 1925 yilmda balk tfukUlerini cok seslendume denemelerine ginserek bu yolun ondisti olarak sivrildi. Muslkide bu genis ileri adimlar anlmaktayken, devrtmci davrarusm sonradan geri tepecek yanlishklan da olmaktaym. Bunlann llki 1926'da Dariilelhanm istanbul Belediye Konservatuan haline getirilirken burda Tiirk muslkisi egitiminin yasaklanmasidir. Bu davrams tek sesli gelenege bagii Turk mustkicileriyle, Cumhuriyer devlermin desreklecligi, cok sesll ~malar yapan TUrk mUSlkicileri arasnrda gi1niimuze kadar suregelen bir ucururnun ortaya ckmasma sebep oldu, Atatiirk, tek sesll geleneksel musiki lie ~k sesli Batt tarzi musiki ikilemi uzerme sahsi gorugilnlt, Muniret-ili Mehdiye acllJ MIslIh bir sarkicnun vesilesiyle, halka ilk olarak 1928 yilmda Sarayburnunda aokladr. 'ATtJk bu §mk mUSlktsl; bu basi: mustki; l'iirkiill .gok munkesilnlh ve hissiyatun tatmine k@i gelmez' diyerek kesin tavnm ortaya koydu. Kendisi geleneksel Tiirk musiktstnden hoslanmakla blrlikte, Turk musikisinin dunyaya aolmasirun ancak buytik senfonlk orkestra eserleriyle olacagina Inarurusu, Bu yolu tesvik etmekteydi,

Bu yolun ilkomekleri yurt dl~mda sergilenmeye baslannusn. ilk olarak Cernal Resid Rey'in ~ok sesieudirllmis 'Dort Anadotu Tlirkiisii' 1 6 Ocak 1927 gUI1U,Paris'te Albert Wolff yonenmindeki Pasdeloup orkestrasi ve Kedrof vokal u~llisii tarafmdan seslendirildi. Bunu takip eden birkac yil kertsinde, ozelllkle Cerna! Resid Rey'in gayretleriyle, Earls yeni TUrk musikisinin dunyaya a~ih§mda bir kapi oldu. Cemal Resid Rey'in orkestra eserlerinin bir <;ogunun ilk seslendtrillsi buradadir. 19Z9'da 'Bebee', 1932 'de 'Enstantaneler', 'Karagoz', 'Tihk MaJlZaraIan', 1933'de 'Concerto chromatiaue' seslendirildi, Adnan saygun'un

TAT

ilk orkestra eseri clan 'op. J Divertimento' da ilk olarak 1931 yilmda, dgrencili_ginin sona erdigi Paris'te seslendirilmisti. Cemal Re~id Rey yurdismda ciddl orkestra eserleriyle besteciligini ortaya koymaktayken. yurt icinde, daha dogrusu lstanbul'da, cevresinden gelen talepler dogrultusuuda muzikalleriyle un kazanrnaktadtr, 1932'de 'Uc Saat' , 1933'de 'LilklJ.sHayat', 1934'te .Deli Dolu' Cemal Resid Rey'in agabeyt Ekrem Resid Rey'in llbrertolan uzerine besteledigi operetIerin ilk basanh ornekleridir. tstanhul'un 1930'iu yiilardakl 'delidolu' yasaytsrru herhalde en iyi bi<;imde bu operetler ifade etmekreyken, Ankara'da Atatiirk'un eli alnnda, devletin rnlllikiiltiir siyasetine ornek olacak daha ciddi anhrnlar hazulanmaktaydi. Adnan Saygun yurda dondiikten soma MUSlki MuallimMektebi'nde 6gretmenlige baslanustrr, Bir yandan da bir halk musikisi arasnrmacrsr olarak dikkati cekiyordu. 1934 yilmda Osman Zeki Ungor'un emekli olmasi iizerine Cumhurbaskanhgi Senfoni Orkestrasi ~ef1igine Adnan Saygun getirildi. Ayru ylJ icinde Atatiirk kendisine hirer perdelik iki opera bestelemesi i~in fikir verdi. Bunlann ilki 'Ozsoy' lran ;_;;abJ'nmTurkiye'yi ziyareti strasmda temsil edilebilmek Icin 01dukca acele bir sekilde hazirlandi. lkincisi .Ta~bebek' gene 1934 yihnda sahnelendi, Her Ikisinln de libretto lao Mi.inir Hayti Egeli tarafmdan meydana geririlmisu,

Bll ilk. TUrk operalanmn bizzat Atatiirk tarafindan telkin ve tesvik edilmeleri, yeni devletin millikultur ve rnusiki siyaseti bakirruudan onemle uzerinde durulmasi gereken davraruslardir, Atatiirk 1 Kasun 1934 gunu Tilrkiye Buyi.ik Millet Meclisi' nde musiki uzerine tarihi bir konusma yaparak Curnhuriyet devletinin rnuzik politakasma al;Lkhkve kesinlik getirir. Bu konusmasmda Ataturk sunlan sayler: 'BiT ulusun yeni de,tT'$ikliginde olt;u/ musiki deffi~ik/iglizi alabilmesi. kavrayabilmesidir. Eugun dinletilmeye yeltemien musts! yiiz agaracz degerde olmakran uzaktu: Bunu at;lkya bilmdiyis. Ulusal, ince duygulan, dii~iinceleri an/alan, yuksek deyisieri. s6ytZYI~leri toplamak, onlan birgi.il'lonce gene! mustki kurallanna gore i~lemek gerektiJ: Ancak bu sekilde, Tiirk ulusa! muslkisiyiikselebilir, evrensel musuid«
yerini alabilir. '

Atatiirk'i.in bu sozleri radyodan alaturka denilen geleneksel Turk musikisi yayinlaruun kaldinlmasi i\;in bir isaret sayilnusn. B6yIeee, yeniyi yapmadan eskiyi yikmaya cahsan kolayci bir anlayisin musiki alarunda geri tepen adirnlanndan biri anlrms oldu. Bu yanhshklann geri tepen ve tamiri gU( yaralar acan bir baska brnegi ise muzikte devrim yapilmasi icin tek sesli rnusikinin yasaklanmasi gayretleridir.

ve

SAYGUN

Cemal Re§id Rey hanralannda bu olayi soyle nakletmektedir- 'Atatiirk'Un direktjfl userine bir muddet sonra MaanJ Vekili Abidin osmen, sekiz mueisyen olarae bizleri (cevat Memduli Altar, Halil Bedii Yonetken Hasan Ferit Alnar. Neci! Kdiim Akse.'i; Utv: Cernal Erkin. NllrullaJl $evket Tasktran, Cezmi Vi' hem) Ankara ida kongrzye toplanusu. Toplant: apltp naziedne nutuktann teetisinden sonra; Maarjf Vekili sevimli ~ivestyle bizlere 'Ey, hadi bakahm, rnusikl inkilab; yapacak,rru§!Z, bunu nasrl yapacagu' demesi iaeTim:: Iwngrede

bi" $(t}kmhk
51-

havasi esmeye ba§iadl. Topiantt dort saat kadar devam etn. Arada

rada Maarj/ Vekifinl celfJ/ona r;agmyorlardz. Son tdifondan sonra Abidin Onnen heyecanla bistere 'Pasa Cankaya'dan birka~saattir telefonettiriyor, Mustki inklJa.bl ne yoldadir diye soruyorT dedi Biz biJ,sbi1ttJ.n $aqkma dbndiik. Ne gibi bir tavlTalmacajft.lil bir Hirili.kestireiniyord.uk Nihayet haariamad@.mbirisi memlekeae tei: sesti §arkl sbyiemenln yasak editmesigerektigini tekljfeUl: Bunun llzennezanneiliydrum ben kaLktzm ve dedim kl; 'Bir coban faraza davarlaruu otlanrken sarkr soylemek ihtiyacnu hissederse, ille kaye gidip, bir ikinci coban bulup, gel birader sen de §U ikinci sesi uydur da soyle mi desin?' Nihaye: bu tasavvur enyip gitt{' Bazl i~giizarla[ca, tarihi ve geleneksel Turk musikisine gereksiz bir dusmanhgm yaranlmak istenildigi siralarda, ~ok olumlu bazi cahsrnalar da yapilmaktaydt, Bunlarm ba;$mda Adnan Saygun'un Turk Halk MUSlkisi arasnrmalan gelrnekteydi. Saygun, baska unlfr blr halk rnusikisl arasurmacrst olan Macar bested Bela Bartok'un
bir yazismda TUrk halk rnusikisini,

Arap ve Iran muzlkleri cercevesinde degerlenclirdigini giirmu§,. kendisine bir mektnp yazarak TUrk Halk Musrklsiniri ozgiin karakterlni anlamusn, Sayguri'un yazisiyla i.Igilenen Bartok, 19,36'da davetuzerine Turkiye'ye geldi. Ankara'da u<;: onemli konferans verip, Adnan Saygun lie bir1ikte Anadolu'da TUrk halk miizigi arasnrmalartna kanldr. Bartok konferanslannda Macar halk rnusiklslnin Asya kokenli olusunu, bu baklmdan eski Kuzey TUrk Muswsi kfrltiWnunbir kolu sayrlmasi gerektigini vurgularms, Turklerin Kuzey muzik kUlrurleriyle, Cuneyin lslarni rnuzik kiiltiirleri arasmda bir kiipru kurmayt basardrklanru belirtmistir.

Adnan S<wgunlun ,Ankar{l'da 1940'[/ ytllarda.

kwdU,gu
ilk karma "-or!), 'Ses 1'8 Tel' Bl'f/tgf',

TAT

DRK

Bartok'un TUrk rnustklsinin tarihi onemini bu sekflde vurgulamasma ragmen kiiltlirde ulusallrk yerine evrensellik taraftarlan Ankara'da a_gJrbasmaya baslarmsnr, Bunun yarusua. esas itibanyla Saygun'dan pek farkh dfuiilnmedikJeri halde onun devtet merkezinde ve Ataturk'un g6zilnde fazlaca sivrilrnesinden gocunanlar, Saygun 'u n Bartok ile yakinhgma karsihk, 0 Strada Ankara'ya gidip gelmekte alan Alman besteci Paul Hindemith'e yaklasnuslardir.

Bela Bartok Ankara'da Turk bestedleri Ile birlikte. Soldan; Cevat Memduh

Altar, ...,
Bela Bartok, ..,' Ned/ Kdztm Akses, utvt Cemal.Erklll,

Adnan Sa;ygun.

Bartok Tiirkiye'den aynldiktan bit sure soma Adnan Saygun ran atsizlanrrus , Istanbul'da tedavi i<;in Ankara'dan uzaklasnusnr. Bu arada Ankara'da Alman killtunme yakmhgi alan burokratik cevreler, Hindemith goruslenne uygun bir konservatuar kurulmasi haznhklanm gelistirmektedirler. 1935 yihndan beri arahklarla Turkiye'ye gelrnesi saglanan Paul Hindemith kendlsine rakip gbrdiigu Bartok'un cahsrnalanru ki.iCiimsemektedir. Cevresine hark rnusikisi arasnrmalanrun rnodasimn gecmis oldugunu telkin etrnektedir, Milli mustki yerine uluslararasr sanat mustki egitiroini ogutlemekte, Mt1:S1ki Muallim Mektebinin yerli kaynaklara onem veren egitimlni begenmernektedir, Kurulacak clan konservatuann evrensel olcnlere gore egitim
yapmasim onertuektedir.

Hindemith'in

g6sterdigi yoL

iizerine Muslki Muallim Mektebi-

Jolkwr

1936YIlinda Bela Bartok'La ralrpnalan

dolaytstyta

gezisinde.

f'lkhklan Anadolu

nin yerini 1936 yihnda Devlet Konservatuan aldi. Hindemith'in Konservaruardaki idari yardunuhgma Necil N1ztm Akses, Cumhurb~kanugt Senfoni Orkestrasuun basma getirilen Alman §.ef Ernst Praetorius'un yardunohgma Ferit Alnar tayin edildi, Atati.irk'iln geleneksel TUrk musikisine sevgisi herkesce bilinen bir gerr;ekti. Fakat devletin gelecege yi:inelik kultur siyasetint kendi kisisel egilimlennden farkh tutuyordu. Cumhuriyet Turkiyesi'nin rnusoo siyasetini bizzat kendisi belirlernisti: Senfonik orkestra, musrki egitim kurumu, yaranci sanato yettsmesini tesvik, TUrk rnustkisinin senfonik

ve

SAYGUN

orkestrayla calmabillrbidmlere sokulmasi, sahne icin miizikl; TUrk eserlerinin yarattlrnasi .. , Atarurk'un bu musiki siyaseti geleneksel Turk rnusikisine bir dusman kiiltiirii muamelesi yapilmasindan cok farkh bir fJeYdi. Nitektm vasf Riza Zobu hanralannda Ataturk'un Dellalzade lsmail Efendinin isfahan bestestm dinledikten soma, kendisine bu konuda §lillIan soyledigini belirtiyor. 'Neyazlk ki benim sozlen'miyanb§ anladiiar. $u okunan ne giizel'bir eser. Ben zevkte dinledim. Sisler de 6y/e. Ama bir A vrupabya bu eseri bd.yle okuyup ria bir sevk vermeye imkdn var mt? Ben de-

mek istedim ki, bisim seve seve dinledfgimfz T'iirkbestelerini onlara da dinletmee caresi bulunsun. onlann tekmgz; onlann z1mtyle, oniann sasian. onlann orkestrakm ile.., raresi her ne ise, meseld Ruslar neyapmtsiarsa. Biz de Tiirk mustkisini milletler arast
bir sanat haline getirelim. "Iurkiln nagrnelerin' kaldmp atalun da sadece Ban milletlerinin hazrrdan rnusikisini alip kendimize maledelim, Yanhz onlan dinleyelim' demedim. Yanll§ anladitar soslerimi, ortalTgz b'yle bir velveleye verdiler k7: ben de bir daha 14fim

edema oldum... ·

V,
Atatiirk'i.in 193B'de 0-

lurnunden soma onun halk mustkisi kaynaklanndan yararlanan c;agda~ millI rnustki tezi gerl plana anlmis, rnuslid egitirni, yabano hocalarm yonedrninde evrensel olma iddiasmda, memleketinin ozunden kopmus bir yola sapmistu. Bunageni9 halk tabakalanndan tepkiler baslarrus, geleneksel Turk musikisini kendi radyolannda dinleyemez olanlar, benzer bir mustki ic;in Arap radyolanrun tiryakisi haline gelmlslerdir, Mlslf 6lmleri lle ulkede yaygmla~an Arap musikisi, devlerin kendi kaderine biraktigi geleneksel Tiirk mustkisinl de geni§ Olqiide etki alanma alnnsnr, Ataturk'tm istedigi yeni TurK tophnnunun dinarnizmine yarasu, \(agda§ bir ulusal muslki idi, Bu musiki en giiC;li1 ifadesim Tiirk bestecflerinln buyiik ~pll eserlerinde, senfonllerde, operalarda bulaeakn.

TAT

oian '5. Sel!foni'yi g6zden gefiriYor.

Adnan Sqygzm, SOI1 seTJ!OI1 lsi

Ama Hindernith'In de telkinleriyle, ulusal musiki yaranohgmm yerini. uluslararasi sanat muzigi e~timi siyaseti alnns, bunun SQnLlCLlkonservatuarlar TUrk musikisi ozelliklerini bir kenara biraktp, Ball miizigi egitimineagirhk vermislerdir, B6ylece orkestra konser programlanna, opera repertuarlanna TUrk bestedlerinin eserlerinln girmesi ~ok zorla§ffil§, Turkiye'de musiki alanmda yarattci bestecilerden cok, yabanei eserlerin icraci-

Jan onem ve deger kazanrmstard«.


Cok sesli muzik alamndaki bu yabancrlasma. geleneksel

ve

SAYGUN

getirmis, milliligi tek seslilikten vazgecrneme gibi yanll~ bir tefsire baglarmslar, ya da cok sesliligi Turk musikisi sazlanyla elde etmeye cabalamak gibi baska blr ~lkmaZll1 i9ne dnsrnuslerdir. Bll karanhk gibi gorunen duruma ragmen Ttirkiye'de rnu-

rum: rnusikisi ~evrelerini de tepkicl bir hale

siki meselesi ashnda hi~ de umutsuz bir durumda degildir. Bagunsiz, milIf, ~agda~ Tutkiye Curnhuriyetl'ni ifade eden bir musiki dogmustur bile. Cumhuriyetin ilk musikl direktiflerini bizzat Ataturk'ten alan Cernal Resid Rey, A. Adnan Saygun, Ulvi Cemal Erkin. Necil Kazlm Akses, Ferit Alnar ve Ekrern Zeki On gibi bestecilerin eserlerl, ulusal ~agda~ TUrk musikisinin temel taslandir. Bu buyuk oncillerden sonra gelen besteciler, Bii.lent Tartan. llhan Usmanbas, Nevit Kadal1I,Ferit Tuzun, Muamme( Sun. Cengiz Tanc, Kernal Sunder, Yalcm Tura, Okan Demiris, C;etin l~lkbili.i senfonik eserlen, sahne iCin muztkleri, konser parcalan ile onernli blr rnustki birikimi ortaya c,;lkarnm~lardir, Bu birikim Cumlmriyetin musiki birildmidir.

VI.
Son soz olarak sunu soylernek gereklr. Atatiirk'un bir rnilli kiiltur siyaseti cercevesi i<;inde bizzat tespir ettigi, cumhurtyeun musikl politikasirun temel kuruluslan gerceklesrinlmis, yarano besreciler yerismis, buyuktemsllci eserler ortaya konrnus, parlak icraolara da kavusulmusrur. Fakat Ataturk'un olumunden sonra bu kuruluslar Amtiirk'un <;izdigi rnustkide milll olma siyasertnden uzaklasnuslar, ~agdaJ? ve evrensel alma kaygtSI on plana ge~mi~tiT. Fakat baslangicta da belhttigimiz gibi, bu tavn Cumhurtyetin ternel kurulus felsefesiyle cansan bir davramstrr. c:un ku ~agda§Ltk Cumhuriyetin ternel Ilkelerinden bill oldugu kadar, milli olmak cia aym onernde urunulrnamasi gereken ObUI ternel ilkedir, Cumhuriyetin, bagimsiz mllli devletin varliguun korunrnasmda, musikiden hir milli ruh ve rnemleket sevgisi yaranlmasuun cok onernli rolu vardir. Ataturk'un musiki devrimtyle ulasmak istedigi amacm bu olduguna lnaruyorum. _

A TAT

0Rh

hrned Adnan Saygun 7 Eylul 1907 giinii lzrnir'de dogdu. Baba81 Ncvsehir'dcn lzmir'e g6~ etmis
B ey.di
rrum' ' .:

yarusira imamhk yapacak kadar da din bilgis ine sahip bir fikir adamiydi. Din uzerine ilk bilgilerini babasmdan alan Adnan Saygun, tiC; yasmda Arapca okuyup yazabiliyordu.

olan matematik ogretmeni Celal C·lA1 B·ey muspet tunuenn ." ·1 ... e ill ..

ve

SAYGUN

Don yasmda lzmir'de !ttihat ve Terakki mektebinde ilk oknla basladi. 3. snufta iki bilinmeyenli cebir denklemleri cozeblliyordu, Ayru tarihlerde Balkan Savasi (1 9 12-13) devam etmekte ve lzmir' e akin

akm gelen go~menler

carnllere yerlestirilmektedir.
Annesi ...

1914'te 1. Diinya Savas: ~IkngJTIda Adnan Saygun yedi yasmdadir, bugun hMa unutamadigi ilk sar-

kuanm 've 'Yo! gariindll qy gaz{1er,.,· gibi seferberlik nrrkulerini ogrenrnektedtr. Muttefiklerin lzmir'i bomhalamasi, sedyelerle gelen yarahlar, tilrnek tizere clan bir suru caresiz insan ... Onun olumle ilk kar§ua§mllill bu aci tablolardir. 191 9 yihnda lzmir Yunanhlar tarafmdan isgal edilmis halde, Herkes perdeleri, kepenkleri kapali evlerinde oruruyer. Kar~!lanndaki Rum mahallesinde kiLiseye dolusan pallkaryalar. ellerlnde palalar bicaklada geziyodar. Evlerinin arkasmdaki tasocagma Yunanhlann arnklan yarah insanlarm aci <;lgbklan bugun hala kulaklarmdadir, Onun cocuk ruhunda derin izler brrakan bu aCI giinlere ail bir arusrm teyp kaydmdan aynen aktanyorum: 'Evimizin arkastndak: tas ocagmm strastndafutn vardt. Sabah akan ekmeklerden atabilmek [rin gece yanst ii(:te kl{)'l1lta gin'p saatlerce bekferdik. Ben ku~iik oldugum ian beni hep aTkaya iterlerdi: Birgun lie yaptp yaptp stramn en oniin« geldim. Sabaiifinna ekmehleri kilreffijlle r;ekerken, kliregin sapi ~iddetle bumuma carptt. Kendimi kaybettim. Ayildlffimda elim yii.zum kanlar ip'ndeydl: Bkmekierimi koltuguma szkl,ftmp eve yolladilar. Aym gece yarnmudaki Yahudi mahallesinden bir Yahudi ekmek k~61.mdan d6nerken 0 yaratt ve blii doiu fukura d~mii~. Sabaha kadarJe1yad etti Can derdmden kimsentn bakacak haliyoktu ... ' ilk olarak Canakkale savaslan suasmda admi duydugu Mustafa Kemal. bu karanhk ~gal gunlerinde bayraklasiyor, milletin umudunu bagladlgl onder, Kurtulus Savasi kahramaru olarak yuceliyorduo Artik, okul ~LkiSI soylenen marslarda, 'Binler Ya~aSultantm', 'Satvetinle, sevketinle Padisahtm r;okya~a'Oln ye rini , ilk muzik ogretmeni alan Ismail Ziihtu'nun besteledigi 'Ben bir Tlirkiim. dinim dnsim uludur' gibi millf heyecan veren rnarslar ahyordu. TtiIkltik bilinci uyandikca Yunan baskis: artmaktaydi. Milli Kilctiphanede ~all§all babasuu nrruklayan Yunanhlar, aneak kitaphgm adr '$ehir Kiitiiphanesi' olarak degisririldikten sonra onu serbest blraknlar, Milli olan hersey yasaklanmaya ~ah§iliyor ama. firnna kopmus

A TAT

bir kere. lzmir'de herkes Anadoludaki savasin sonucunu heyecanla bekliyor, Mustafa Kernal kurtulusun sernbolu. '0 benim icin biritaht/' diyor Saygun. '0 zamanlar Tiirk(ye demek .1vf11..<;lq/a Kemal dernekti. 6! dese hepimiz 6Iecegiz ... ' Saygun' un biiyiik kurtanoya bu inane ve sevgisi ilk operasi 'Ozsoy'dan baslayip, son eserlerinin en buyuklerinden biri olan 'Ataturk'e veAnadolu'ya Destan'e kadar ~~itl.i eserlerinde en gii~li.iifadesini buiuyor. Saygun ffitlzigi bir umaga benzetiyor. Once bir su akiyor. ~e§itli ki.i<;i.ik kollar onunla yavas yavas blrlesiyor, su buyiiyup irmak oluyor. c;:agJayanlar halinde patlayip dokuluyor, buyuk sulara kavusuyor. Bu benzetme Adnan Saygun'un yalruz eserleri i\;ill degil, kendi yasanu i\;in de gecerlidir Arnk yavas yavas dunyayt kucaklayan bu urnagm beslendig! kaynaklara gect donelim. Yll 1899. Adrian Saygun' un ilk muzik 6gretmeni Ismail Ziihtii, lzmir Sanayi Mektebinde okuyor. Yarn bugunku adiyla Meslek Lisesi. Eski adi lslahhane olan Sanayi rnektepleri, yetirn cocuklan rueslek sahibi haline getirmek uzere Mithar Pasa tarafindan kurulmustu. Venedik'ten gelip Saray'da muzik hocahgi yapan. daha soma Abdulhamid tarafmdan lzmir'e surulen iio;rnuzisyenden iklsi bu okulda muzik detsleri vermekteler, Miisluman olup TUrk adi alan bu muzisyenlerden Hidayet Bey rnemleketine geri donuyor. Asil adi Alexandre volran alan Macar Tevfik Bey daha once Tuna valiligi strasinda Mithat Pasarun yarunda bulunmus, lsmail ZQhtii rneslek olarak ogrenctigi kunduraoliktan \;Okmuzige merakh, Btl Macar Tevfik Beyden piyano ve armoni dcrsleri ahyor, Mezun olunca once bir mobilya rnagazasmda sans mernuru olarak iqe bashyor, Fakat devam edemeyip, kendisini tamamiyle rnusikiye veriyor, Seslendirilme imkaru Val1111§ yokrnus aldurnadan ~e§itlj besteler yapiyor. Bunlann arasmda sonatlar, Hamidiye Zirhhsi icin bir senfonik siir, bir senfoni ve Abdulhak Hamid'in 'Feser' adh oyunun opera ha1ine getirilmesi var. 1913 yilmda Ismail Zi.ihtU, Adnan saygun'un babasi Celal Beyin aracdlgIyla Izmir ittihat ve Terakki Mektebinin musikl ogretmenligine atandr, Okulda kurdugu koroda kuciik Adnan da vat. once mandolin calmasuu ogren~ bulunan ki1~iikAdnan daha soma buyuk bir virtuoz gibi ud caliyor. Saygun suuflarmi get;tigi.t1i, ama iyi bir ogrenci olmadlgJru soyluyor, Sevdigi dersler rnaternatik, edebiyat VI:! muzik, .. Kendi kendine llerlettigi Fransrzcasi ile eline gecen kitaplan tercume euneye giri§iyor, bir yandan da babasuun ve baska yazarlann din uzerine yazdiklan111 ve soylediklerinl karsiiasnnyor, ken dine gore bazi sonuclara varmaya calisryor. Birgii.n camide vaaz veren hoca. yalan soyleyenlerin alevler us-

ve

SAYGUN

tunde yilruyup, dillerlnden astlacagiru, sakatlann tann tarafindan cezalandmlmis knllar oldugunu soyleyince, 12 yasindaki Adnan itiraz ediyor ve hoca ile teolojik tartismaya girislyor. Ccrnaatin de kanldigi itirazlarla camiden anlrnasi uzerine bir daha gitnuyor, Bu arada Macar Te\ Ilk Bey He b~ladlgl piyano dersleri onu sarrmsnr. Gece gunduz basmdan aynlmadl~ piyanosunda cline gecen butun notalan yutar gibi cahnakta, ilk beste denernelenne girismektedir. Saygun 'un 12 yasinda besteledigi ilk sarkr, 'Maderie peder a/up bahane J Sevkettt kasa beni ethane ... ' Daha bu ilk saurlarda onun omru boyunca i§leyecegt yaranlis ve insan kaderi temalanrun ~ekirdegine rastlamak rnurnkun degil mi? Saygun ilk i§ffie 1920 ythnda yani 13 yasmdayken bashyor. 1. Seyler sokagmdak' Milli sinemada tilm1ere piyano He muzik e§ligi yapmasi yarn sira, gi§ede bilet sarmak, projeksiyon yonetmek gibi sinemarun dii?;erislerine de bakiyor. Burada gosterilen filmlerden nanrladikIan. arasinda Feuiliade'm 'Judex' ve 'Fantomalars. 'Mihracenm Gbzdesi', 'Hint Mesarr, 'Iki vetime', Chaplin ve Harold Lloyd filrnlert de var. .. Milli Sinema, Saygun'un babasi Celal Bey tarafindan, yine kendi cabalanyla kurdugu Milli Kiiriiphane'ye gelir saglamak amaciyla isletiliyordu. lzmir Sanayi Mektebinde matematik ogretmer» alan (elaJ Bey'in, kitap halinde basilan degerli arasnrmalan arasmda, 'Diyanet Aasmdan Atatiirk Inkikiplan', 'Ilmihat (din kurallanm ogretmek i\ll yazilrms
kitap), 'Riyasiyatta (matematlk Ehemmiyeti' bulunmakradu. bilgisi)

sftnn K{},meti ve

eelal Bey'in en buyuk arzusu lzrnir'de, bir kitaplik kurup, okuma sevgisini yaymak ve kUltiiriin geli~mesine yardunn olmakn. Bu amac dogruitusunda, ilk i§ olarak, tum sermayesi olan 1 aItm ile, bir kahvehaneyl krraathane duzeyine getlren Cela.! Bey, bu
yuce ugra§11954 Yl-

unda oiiinceye surdiirm u§tfu.

dek

1919
Yunan isgallnde tutuklanan Cela] Beyin Yunanhlar tarafmdan, 'Milli Kzltiiphane' adtrnn '~C;ehiT iiK tuphanesi olarak de-

SqygUII,

babasttun
kW'dugu 'Mini

Kiltiiphane 'nin
6niillde.

TAT

gi~ti1ilmesj kosuluyla serbest birakilmasi uzerine gozyaslan i~inde, 'Milli Kutiiphane' tabelasuu s6ki.i~il Saygun'u derinden sarsan bir am olarak kalrmsnr, Gercek bir aydm alan Cela! Bey'in milcadele azmi, sorurnluluk ve onur dolu yasarrurnn Saygun'un ki§iliginde gorulen tisti.in degerlenn temelini olusturdugu a~Ik~ g6rillmek.tedir. Ogretmen maasiyla, ailesini zorlukla gecindirebilmesine aldrrmadan, Mile Amalie Bonal'i, fuel ogreunen olarak tutarak, Saygun ve ablasimn, cocuk yaslannda Fransizca ogrenmeJerini saglarmsn. l§galin sana ermesiyle, lzmir'den kacan bir Rum ailenin piyanosunu almasiru tavsiye eden bir dostuna, 'ben kimsenin malina e/ koymam' cevabiru veren Celal Bey, daha soma binbir gQ~liikle para birikrlrerek, cocuklanna piyano sann alnusu. Celal Bey, gari.p bir onseziyle, buyuk bir yaraucuun babasi olmarun sorumluluklanru yerine getiri.yordu. olmeden oglunu buyuk bir sanato olarak alkislamak rnutluluguna erismistir.

12 yasmda,

piyanosu-

na kavusan Saygun, onu yaraheilig-m doruklanna goturen uzun yolculuguna baslarrusn, Bir iki yil soma piyano calmak yetmiyor. Kompozisyon
yapmak, buyuk formalara git-

mek istiyor. Armoni ogrenmek gerekli. Ama ne ogretecek kimse, ne de ogrenecek kitap var, Bir armoni kitabutdan bahsedlyorlar. a siralarda yaprlan Elhamra Sinemas! bekdlerinin lstanbul lle ili~kileri var, onlara rica edlyor. Gi.il;bela kicap lstanbul'dan getlriliyor. Hemen tercume edip ilk denemelerine bashyor. Bu arada 15 yasmda liseyt bitirmistir. Baba Cclal Bey endiseler icinde. Bir meslek sahibi olmasi gerek. Muzlsyen ya kahvede. ya da gazinoda calar, baska sey yapmaz. 'Sen bir meslei: sahibi 01, bunu da bltakma; ister piyano cal. ister beste yap ... Bunlan kendin icin yap. Ama mutiaka bir meslcgin OlSW1 ... ' diyerek onu uyarmaya calisryorsa da bosuna, Adnan siddetle dlreniyor. Hocasi lsmail Zuhtii 'Bunun kofasnu kessen ianden Wagnertn kam akar demekte. Bunun uzerine babasirun arkadasian maya glriyor ve bir tiirli.i meslek sahib! olrnak ist.emeyen bu cocuga bir gecim kaynagi, onu muziginden koparmayacak bir i§ bulmaya <;all~lyorla[. 1923 yilinda postanede gi§e memurlugu basansiz rneslek denemelerinden biri, Dokuz ay soma bunu su sirketinde rnemurluk ve baharato dilkkiimnda baharat §~eleri doidunna isleri takip ediyor.

ve

SAYGUN

Bu i~gayretlerinin yamsira 1923'te lzmir'e gelen Hiiseyin Sadeddin Arel ile iki ay kadar armoni ;;ah~lyor.

soyle anlanyor: 'Bir yll sonunda ben 15-20 r;e~it~ yapmtstm. Her girdijfirnyerden aynhyarum: Bana nota satan bir dtikkai? aanast l~in babama rica ettim. Babamtn arkadtl§lan benden umudu kesmi~Ler,yazlk
bu cocuktan artlk

o gimleri Saygun
hayzr gelmez

diyorlar. Babam universiteye girmem ir;in tsrar ediyor. 'Gitmem' diyorum. Nota ve kitap

direniyorum. Babam caresie: sonunda lsmir'de Beyler Sokagr.'nda bir diikktin


satmak ir;in

Ben, nota almak isteyenIer dinlemes; denemek istertcr. piyano da r.:almak gerek, d{ye piyanomu da diikkcina getirtlftlk.

dim. Arttk kend! dunyama ka-

vusmustum. Sabah Z'de geldigTfn diikkdnda geee yantanna kadar piyano calardtm. Gelenlere de lie isterterse yok derdim. Kalkmasdim bile pfyanodan. J~te ilk komposisyonlanmi ben o gUn/erde yaptim. Dii.kkdll 1924'te aaldt ve 1925'tejJlas ederei: kapandi. .. '
1924'ten beri ilkokul hocahgi gorevinl de surduren Saygun 1926 yilinda Ankara'ya gidip Muslki Muallim Mektebi'nde smava girerek lzmir Lisesi'ne muzik 6gretmeni rayin ediliyor. Aym zamanda Milli Ki.itiiphane'de kitap memurlugu gorevl yapmaktadir. Bu. frrsattan yararlanarak kitaphkta muzige ait ne varsa tarayip, bir YlJicinde 31 ciltlik La Grande Encyclopedie'deki rum rnuzik maddelerini Tiirkce'ye ~evirir, bunlan 6 dltlik bir kitapta toplar, Aynca Wagner'in hayatnuRichterin ve jadassobnun armoni ve konrrpuan kitaplaruu tercume eder. Buniann yarusira kitaphkta ilgisini ceken ne bulursa okumaktadu,

Adnan Saygun

lise 6grencisi

tken. ilk kompozizyon

denemelerine ytllar.
ba'iladrg,

Kur'alll

Kerim'deu

soma lncil'l de okuyan gene Saygun,

onceleri Hz. lsa'dan etkilenlyor. Fakat lsa'nm kendisine deli yanan Samirriyelilere umursamaz bir dille 'Ben kendi koyunlannu guderim' cevabi, onu dti~kmkhgma ugranyor, Basta Eflatun ve Aristo olmak uzere temel felsefi g6ri.i~teri inceJiyor. Hummah bit arayisla kendi tc alernini an-

TAT

lamaya yall~IYor. Bu donem onun 'hice-i mutlak: diye adlandirdrg; db-

nemdir. c'lillmden sonra hicbir §ey olrnarngma inanmaktadu. Kulaklannda cocukken goygoyculardan dinledigi ilahilerle, Yunus Ernre'nin 'Divan'rrn okuduktan sonradir kl sorulannm kar~lll~I1I bulrnus olarak duruluyor, yeniden Tann kavrarnma ve huzura kavusuyor, Yedl yasrnda olumun kol gezdig; savas yillannda icinde uyanan isyan duygulan, Yunus'un 'Divan', lle yausip, i1ahi A§k ile duruluyor. Saygun 'benim yastianmda bastan beri a~k mocfiyatmaktadsr. Insaniann birbirini sevmekyerine en bilyiik vahsetiyapmalan, dost ve kard~ 0/«caklanna birbiderini bogaziamaya caksmaianna kar:}lduydugum dehset. miizigime en Qokyarls[),an duyguianmdir demektedir,

Adnan Saygun'un muzik sJgJ.na~ olarak kullandJ~ di.ikkamnda 11 yasmda besteledigi ilk piyano parcalan ndan birini, besteclnin 70. degum gCmilniin kutlanmasi torenlnde bizzat kendisinden dinlernek firsanni bulrnustuk. 0 kii.<;iik formda Saygun'un bugun ayru cizgide devam eden, vakur k.i~iligil1in fIIizlendigi gorulmekie-

dlr. Hie kimseye benzemeyen barnbaska bir muzik, Bandaki tneslekdasiarnun imkaman, kaynaklan, egitirn sartlan i1eki-

Adnan Sqygun Rucag,nda ilk serfonisinin


partisyonu
1926,

ile,

yaslanacak olursa, Saygun'un bestecillk oykusu bir mucizedir. ilk senfonisini 19 yasmda lise ogretmenligi gi:irevi sirasmda yazmaya baslayan Saygun'un esin kaynagI bir tek plak var. Schubert'in '8. Bitmemis SC!Jfom'si... oudan baska lucbir scnfonik escn duymanus, dinlernemis, Bir iki yil once yam 16 yasinda Goldmark'in 'Saba Krali(;eSl' operasmdan bir plakta bariton aryasiru dinlerken kahkahalarla gi.i1Liyor. Bu tarz §aI1 ilk defa dinlcndiginde ona pek garip gelmis. 'Bitmemis Selybm'yi tekrar tekrar dinleyip, hicbir enstrurnantasyon bilgisi olmadan bir senfoni yazmaya bashyor... Hocanuz bu senfonisi hakkmda bakm neler soyluyor. 'Bug/in bakiyorum kendime gore aramalar yapmisim. schubert'in taklid! degil de icinde Beethoven'in '5. Senfoni'sine benzeyen bir$eyler Vat;' Saygun'un bugune Kadar en \;Ok sevdigt bested olarak kalan Beethoven ile henuz miizigini bile tarurnadan cnunla ilk senfonisinde karsilasmasi bir tesaduf degildlr. Beethoven'in yalmzca '5 Serfi» -nt'sinde i§lcdigi 'oliim karstsmda insarnn kaden' temasi, aslmda Saygun'un muziginde en srk rastlarulan bir duygu ve dii§uncediI. Ilk eserleri 'A.::,iJitlar' ve 'Duyu,f/ar'dan baslayip, 'Yunus Emre' oratoryosunda, '111-

ve

SAYGUN

san Oserin DCJ'l§ler'de yepyeni boyutlar kazarur, sonucta 'Gilgame§' operasinda doruga ulasir, 1928 yihnda devlet bursu ile Paris'e gonderilen Saygun'un en cok llgilendig! besteciler, Bach, Beethoven ve Wagner'ciir. Atatiirk'un resrni ise her an yarundadu, Paris' te ogrencilik yillanrtda muzeler, galeriler, kiliseler, konserler bunm zamarum doldurmaktadir, Piyanodan soma org da calmaya baslar. Bbylece Hiristiyan kulnirunun terneIi alan kilise muzigmi yakindan tarur. Mlizigm yarunda plastik sanatlarla cia ilgilenmektedir. 0 yillarda Paris'te egitim goren Turk ressarnlanndan Halil
Dikrnen. Refik Epikman, Harnit Cotele
yakm arkadaslandir. Daha once Tiirki-

Adnan saygun ai lest i/e. Ylt


1929.

ye'de dostluk kurdugu Burhan Toprak ile ortak bir Ugileri vardm Yunus Emre ... Burhan Toprak'm yazdigr lki ciltlik 'Yunus Emre' kitabr uzerine konusup tarnsiriar. Yabano bir kLiltfu ortarmrun butun cazibesine ragmen duygu ve dusimceleri Kendi topragmdan. oz benliginden kopmamaktadn. Bu ozellik Paris'te ogrendlik yillannda besteledigi ve Op, 1 srra nurnarasi verdigi 'Divertimento' adh orkestra eserinde de dikkati cekmektedir. 1930 yihnda bestelenen 'Divertimento' 1931 'de hem Paris'te, hem de Varsova'da senfonik orkestralar tarafindan seslendtrilrnistir. 'Divertimento' 8 iilc;:i.iluk, tenor saksofon tarafindan sunulan bir terna uzerine kurulmus, tek bolumluk bir eserdir. Gtlliinil~ii sonat formu olmakla birlikte, butun yazi ayru zamanda bir dizi varyasyonlardan meydana gelrnektedir, Konservatuardaki 6gretmenielinden Eugene Borell, 'Bu eserde senin memleke-

tinin havast var, bunu hep muhqfaza etmelisin' demistir,

1931 'de Turkiye'ye darrell Saygun'un Fransa arulanndan en canlr kalanlanndan ikisi, Lamoureux orkestrasi'run Ravel'in y6netiminde 'Bolero'yi: ilk seslendirisi ile Wagner' in 'Tannhauser operasi11m Paris Operas]' nda sahnelenlsidir. Saygun'un Fransa'dan Turklye'ye d6ndiigii yillarda Ataturk, TLirkiye Curnhuriyeti'nln Osmanh Devietinden farkh yapisma. yeni topluma bit milll suur kazanduacak rnilli kulture sahip olrnasr lctn devle-

A TAT

DR

tin yeni kUltiir siyasetini bizzat kendisi duzenlemektedir, Muzik, Ataturk'un en cok ilgi gosterdigi kultur alanlanmn basmda geliyordu, Doner donrnez MUSLki Muallim Mektebi'ne hoca olarak atanan Adnan Saygun o gimleri ~oyle dile getiriyor: '1933yth idi. Atatiirk'ii; Bi{yiik Nutuk'u saylerken Ankara'd« radyodan dinledim: Giizel sanatlardan bahsediyordu. Eli benim yolumdu. Bana yol goster(yordu .. Hem dinliyor, hem ajJ'IYordum. TUrk/iik ve midi suur zirvtye t;lkm~tl. Cumhuriyec olmasa, 'Yunus Emre''yl; 'Kerem'I, 'Kdroglu'nuyazar ttuydtm? BelkiyazardulZ. Ben,

rOR seslilige Cumhuriyet'ten onceytineldim. Beni. buyola getiren Tiirk!Uk suurunun uyanmast ve kend! fr dlemimdir: r

1934 yihnda iran ~alu 'Iurkiye'yi ziyarete geldiginde, Ataturk icin yeni Turk toplumunun temeli alan inkrlaplann tanmlmasi bakmundan 6nemli bir firsat ortaya okn, A tatii rk biiyUk enderlere 6zgu onsezisi ile arnacma ulasmak icin en etkili gucu. muzigi kullanmak niyetindeydi. Kcnusunu bizzat kendisi vererek bir opera bestelenrnesini istedi, 'Ozsoy' adi verilen bu opera TUrk

Acaturi:
7'iirk(yeyi Zlyartti onuruna 'OzsQY'

operastnm

bestdendijti Iran :;WII fie birfikte .. ,

milleteinin dogusunu, Iran ve TUrk milletlerinin kdkii. uzak tarihe dayanan kardesligtni ifade etmekteydi, Boylece komsu ulke He dostluk bagtan pekistirilirken, Cumhuriyet Turkiyesi'nin de ternel degerleri tarunlaeakn. iran $ahmH1 gelmesine tam bir ay vardi. Munir Hayti Egeli tarafindan yazilan libretto Saygun tarafmdan kisa zamanda bestelendi, Sua provalara gelmisti, Riyaseti Cumhur Orkestrasi ~efi Zeki Ungar cahsmalarda gereken yardmu gostermiyordu. Bir operayi teskil edecek solistler ve koro elemanlan yoktu, Provalan yakmdan takip eden Atati.i.rk, Turk Ocagmdaki locasmdan Zeki Beyin gene Saygun'a pkarttIgt zorluk-

ve

SAYGUN

lara bizzat §ahit oldu, Ofkelendi, 'Bu bir devrim hareeetidir' diyerek Zeki Dngor'fl orkestrarun basmdan uzaklasnrarak, §efJige gene Saygun'u getirdi. Orkestrarun yayh sazlar grubu lstanbul'dan Cemal R~id Rey'in kurmus oldugu Yayh SazJar orkestrasi ile takviye edildi. Borulu sazlar grubu da Ankaradaki askeri bandolardan saglandr. Koro Ankara Klz Lisesi, lsrnet Pasa K1Z Enstitusu, Gazi Terbiye El15ti.tiisu Beden Terbiyesi Bolurrumden nota bilmeyen ogrencilerie kuruldu, Solistler Nimet Vahit, Nurullah Taskiran, Semiha Berksoy ve Halil Bedii Yonetken idi. Saygun, '0 heyecan idnde 'Ozsoy'zz degi/ bir ayda, 15gUndeyaz deseler yazacakam' demekte, Temsil buyuk bir basan ile gerceklesiyor. Atatiirk kivanch ve gururlu. 'Iste gen;ek miizik devrimi budur diyor. 'Ozsoy'un basansi uzerine Ataturk, Saygun'dan ikinci bir opera bestelemesini istiyor. Konu yine Atatirrk'un, lnsam yeniden yaratmak flkri, bu bi.iylik ondenn yew bir ulusu yarab§l, yeni Cumhuriyet insarurun dogtl§u, Saygun'un essiz miizigi ile 'Ta;bebe/ne ifadesiru buluyor, Saygul1'un gem; yasta besteledigi bu ilk iki Turk operasi Ataturk rnusiki devrimlerinin en somut ornekleri olarak kiilti.ir tarihimizde §ereill yerlerini almislardtr. Saygun hocahgm ve ;;efligin yarusira TUrk halk milzigi uzerinde arasnrmalar, lncelemeler de yapmaktarhr. Arnk hedef saptannus, arnac belirlenmis, sira konunun en ince aynnnlanna dek irdelenrnesine gelmistir. Bir Macar muzikologun TUrk halk muzigini Arap ve iran ki:ikenli gosteren makalesini okuyunca Mahmut Ragip Gazimihal ile birlikte kendisine yazrnaya karar vender ve miizigimizin ozgun karakterini detayh bir bidrnde anlanrlar. Adrian Saygun'un yazisi ile cok ilgilenen Bela Bartok, Halkevlerinin daveti uzerine 1936 yihnda Turklye'ye gelir, Birlikte Anadolu'yu kans kans gezip, son derece ilkel ve zor §artlarda arasnrmalar yaparlar. Bu yolcu\uk Bartok'un olumune dek suren bi.iyi.ik bir dostlugun kurulrnasma sebep olur. Bu arasnrmalar Saygun tarafmdan 'Bela Bartok 'un. Tiirkiye'deki Hark Mii.z@·ArCl§tl!malan' baslikh bir kitap haline getirilerek 1976 yihnda Maca! llimler Akadernisi tarafindan lngilizce basnnlnusnr. Bartok ve Saygun'un kulturde ulusalhgi ongoren bu onernli cahsmalan, konferanslar. tebligler, raporlar halinde siirerken, Ankara'da evrensel mtizlkciler bir konservatuvar kurulmasuun hazirhklanna ginsmislerdir. Bu i§ icin darusman olarak Turkiye'ye getiriJen Paul Hindemitt hem ulusalhk kavtarmna hem de Bartok'a siddetle karsidu. Bartok'u kiic;:ilmser, cevresine halk muzigi modasuun ge~tigini, arnk ulusal muzigin yerinl evrensel milzigin almasi gerektigi_ni ogutlemektedir, 1936'da Ankara'da Konservatuvar Hindernith'in g6ril§leri dogruhusunda kurulur,

TAT

Gen<;yasta parlak basanlarm yam sua buyuk Atatiirk'iin de takdlrini ka-

zanan Saygun etrafinda bir kiskanclik ve fesat cernber; kurulmaktadtr. Kulagmdaki bir rahatazlik uzerine tedavi icin lstanhul'a giden saygun'un yerine Riyaseti Cumhur orkestrasnun basma Alman Ernst Preatorius gednlir. Alman lobisi diye billnen grup Ankara'daki butiin ki.iltiir kuruluslannda killt noktalara gelmeye baslarmsnr. Bu siralarda Atanirk ilerleyen rahatsizhgi nedenlyle Dolmabahce'de istirahatte 01dugundan kendi arnadanrun ana hedeflerinden saptmldiguu gorebilecek durumda degUdL 1938 ythnda Ataturk'un olurnuyie busbunm yalmzhga itilen Saygun ki.i<;iikmemuriyet gorevlerinin yarusrra olgunluk donemi eserlerinin ilki alan' runus Emre' oratoryosunu bestelemekteydi, . Yunus Emre'nin yazlll§l tamamlandiginda Saygun 35 yastndaydi. Kendi diizenlernesine gore 26, eseriydi. Ilk defa 1946 ytlmda Ankara'da seslendinlcUginde, Saygun on ytllJk. bir gozden dusrne doneminden soma yeniden clagarnisn; bir zafer kazamyor, unu aruk yurt ru~U1a tastyordu.
'YwluS Emre' Avrupa'da ve

Amerika'da bes ayn dilde bircok kereler seslendirildi. Yairuz Saygun'un degll Cumhurlyet donemi TUrk musikisinin de en 90k tallman eseri haline geldl. <;:ocukluKsuasmda goygoyculardan dinlenilen bir Ilahiye duyulan ilgi, yasamin acilanna, insan varhgimn esranna,

alum

kar§l-

smda t;:areslzlige 'Yunus Emre Viva-

m'uda gcm;Uginde buldugu kar§Jltklar, Tannyt evrensel askm esasi olafall. gorrnek, olgunluk ~agmda Turktslfun dunyasmdan msanliga bir kader ortakhgJ ve sevgi c,;agnsl olarak ifadesini bulmustu. 'Yunlls Emre'den soma, 'Kerem', 'Korogtu', 'Gilgamei gibi ii~ biiytik opera, 'Atatilrk'e ve Anadoiuya Destan' gibi amtsal bir koral eser, 5 senfoni, ~~itli koncertolar, orkestra, koro, oda miizigi eserleri, vokal ve enstnrmantal parcalar, sayisiz Mkl! deriemeleri. kitaplar, arasnrmalar, makaleler birbirini kovaladi. Bugun Saygun tiim eserleriyle bi.iyiik insanhk ummaruna kansan ulu bir umak gibidLr . Ama bu ulu umagm baslangio da burun buyuk umaklar gibi, cocukluktan gen~llge buyuyen ku\;uk birikimlerden meydana gelmektedir. _

TAT

tan~ma

mek uzere gelen 8 kisilik Budapeste solisti; Salayi lren (Niliifer Saygun)

938 yihnda, Ankara'ya konser ver-

Kadm Oda orkestrasr, Macaristan'a 5 ki§i lie do nmustu .. Orkestrarun lie


I

lie

SAYGUN

Salayi Iren (Nilijfe.r Stzygufl)

Budapeste'den

once.

aynimadan

1930'ZuYlllar,

TAT

0R

LUi ve Nanasi Turkiye'de kalmaya karar vermtslerdi, Her u<;i.i de Budap~teMilzU~ Akademlsmin yuksek virttrozite b61umilnden mezundu. Salayi iren (Nililfer saygun) san, Lill (Mme. Statzer) keman ve Nanasi piyano virtiloziiydit U~o de cok parlak izdivaclar yapip, yeni ulkelerinde mutlu bir yasam surduler, Nanasi, bir ecza fabrtkatoru, Lili unlO Avusturyali piyanist ve pedagog Ferdi Statzer, lren lse Adnan Saygull'la hayanru birlestirdi, Lill ve Ferdi Statzer, omurleri boyunca, Istanbul Belediye Konservatuannda ders vererek ulkernize pek eok degerli sanato kazandLfdliar.

Salayt lren, Nazi baskisi ve yaklasan savasm endisesiyle, ulkesini terketmeye karar verdiginde, Kader cnu, Turk rnusrki tarihinin devlerinden "birinin e~i olmaya dogru gotllrQyordu. T£1rusmalanru Nilufer Saygun §oyle anlanyor: 'Cebeci'deki Ankara Devlec Kanservatuannda

sen' hcftasonu konserleri veriliyordu. liN ve bell, hir; birtni ka9rma%dlk. 1939.Yllt;ydl, bir cuSula,yi Iren'tn (Nilf{fer
SC{Ygun)

martesi konserinde Turk eseri r;allllacagllll duyunca; dOgJusu pek memnun olmadtk: Dalla 6n-

Budapeste.

goCUklugu,

Salay; ken 'til


ailesi. AblaSlAgl, babast, annesi, Sala,yi, erkek karde~i, kJz kardesi BQji -198S'CC 6{iinciine kadaT Saygun 'larla Ankara'da yasadi-.

ve

SAYGUN

ce hi~ r;oksesli 7ilrk esen dinkmedfgimiz i¢in. alaturea musts! icra edilecee sandu: Konseri $t£/E. Pretorius yonetiyor du. Bestecirun adi A- Adnan saygun'du. iiser bittfginde, hayretler lfinde kaldlk. 'Op I Divertimemo'; o(fJun bit bestecinin kaleminden pklnl;),

~ok list duzeyde btl' orkestra esenydi. Bested sahneye pkmaml,;, hersesten usae, ba{ko/1un lSsu bir kosesinden, eserini diniemeyi temll ecmist: Merak idnde bu mechul sanatayt
arastumaya genr; miydi? ba~/adrk, Kimdi? Yf1§11 nil, yoksa

.Arkaaaskmmudan bin; sair Beht;et Kemal ~aglar'l taiuyordu. Ona btl eserin bestedsinin kim oldugunu sorduk, - Serum arkadasun, C;ok gem; ve mutevazt oldugu ic;in ortaya <;'lkmadl, lsterseniz tarustmnm, dedi. Liti 'hem de nasil Isteriz' deytnce, bizi kulisegotii.rdu, Adnan'la tantsttk. ~bk ta yakl$zkllJldil Ondan sonra Adnan'la hergtln og/eden sonra i§ ~klsmda Karpic'te bulu§tuk.
Birkar ay l~inde de (1940) evlendit: sanata olarak d~iJi1 insan olarak let r;ok iistiin vasflara sahip oldugunu grj'rdiim. B/;-bltyiik

51 )lililk beraber/igzinizdc.

yalnu

Nilijjer ve
Adnan SCfYgun

evlendikleri

yaraaarun yasaminda her zaman goriilen, yokluklczr ve dusmanltekua beraberce gOf1ilS gerdik. r;ok act gunlen'miz oldu ama ben! asia iamedi. Herramaa du~iince/i ve zarjfh (ok mudu olduk.
Ylirtlilsmdaki SOil nifeslilc kadar ii1kesine bir~eyler vermek i~in cabsa. konserierde liLkesini $erifle temsil etti. onunla hep gUntr

glln, 1940.

duydum.

In, allah.

benden sonra ve ebediyyen mrk Ulusu da boyle bi{yiik bir yarattaya sal/ip almamn gururunu yasayacak. En bijyUk arzum bu. 0 'na sahip flksmlar. Aratllrk de bunu isterdi. . •

TAT

0R

den sonra, Ankara'da butun gorevlerine son verilen, Hindemith ve cevresinde toplanan burokratlar tarafmdan yeni kurulan konservatuvarda ogre tim kadrosuna almmayan Adnan Saygun, uildigi yalruzhgm, ugradigi haksizhklann aC151tu notalara dokerek en buyuk eserlerinden birini, Yunus Emre'yi besteliyordu.

taturk'un

olumun-

ve

SAYGUN

Yenievliydi ve rnaddi acrdan, belki de hayatuun en sikmnh donernini yasiyordu, Eser tamamlandiktan soma Saygun bu kez icra edilme gii<;:liiguyle karst karsiya gelmist'. Eser daha calmmadan aleyhte dedikodu fisllwan errafa yayilmaga baslannusti, Hasan Ali Yucel'in huzurunda konservatuvarda yorumlanan btr koral bolum de alayla kar§uanml§ ve Saygun bilyiik bir umitslzlige suruklenmlsti, 0 Gunlerde, Saygun'un dostu ve eserlerinin hayram sair Behcet Kemal Caglar, devrin Cumhurbaskani 15mer inonu'ye bu olaydan bahsedince, 1n6nii Saygun'u huzuruna cagmr ve 'Scrygunson zamanlarda hi!;;sesin pkmryor, yoksa 9all~nryor musun?' diyerek, calismalanyla llgilendigini gosterir. Saygun 'Yunus Emre'den bahsedince lnonu 'eserini merck ediyorum' der, Bir hafta sonra, Saygun'Iann, Bahcelievler'deki evinde, bir pazar ogleden soma onemli bir toplant! vardir, lnomi. e~i ve 20 kisilik bir davetli gurubunun huzurunda, Saygu:n'un, kendi eserini cahp solist partilerini de soyleyerek gerceklesnrdigi bu konser, eserin usnindek; turn kusku ve iftiralan yok eder, 1nonii hemen provalann baslarnasuu istemis, ilk provalara da bizzat geJecegini blldlrmistir. Saygun ve eserlerini tekrar gun 1~lgJnacikaracak yolu acarak [n6nu; buyiik devlet adamhguu bir kez daha ortaya koymustur. Turk Dil ve Tanh Fakulteslnln konser salonundaki ilk provada, ino~ii. esi, annesi ve cocuklanyla birlikte locada hazir bulunuyorduo Konservatuar orkestrasiru Saygun yonetiyor, esi Nilufer Saygun soprano, konservatuar 6gretin1 gorevlilennden, mi.izikolog ve bested Halil Bedii Y6netken tenor panilertnl sesleudiriyorlardi, Klasik muzige olan yakmhgt ve engin bilgiSi ile tarunan lnonu, biiyiik bir eserle kar~L1a§tl~11l hernen anlarrusn, 1946'da 'Yunus Emre'll;in ilk seslendirilisinde. iki insan bu buyuk olaym hakh gururunu tasiyordu, biri yarauosr, lkincisi. Ataturk'ten sonra onu hakettigt zirveye getiren lsmet Inonu. _

Ba§bak(DllIkta bir topianti. Soldan, RahmiApak, Puat KoprUlu, K. Onal (Ulus

Gazetesi},

Incedayt,

A. saygun, Dr. Ragrp 1'iiziiJl, C. Kerim

Nilfi Atuf Kansu ve

Ismet Pasa.

.A TAT

0R

934 Yihnda baslayan Atatiirk ve Saygun 'un musiki devrimini yonlendiren i§birligi, '6zsoy' ve 'Tasbebek' operalanrun sahnelenisi ile

ne yazik ki devam etmernistir. Ayru ytl Ataturk'un arzusu uzerlne TUrk MUSlkisi hakkinda, Yalova'da Ataturk'e sundugu gents kapsamh rapor, Saygun-Atartirk i1i:9kisinin son bagJ_olrnus, burokratlar tarafindan Ataturk'un arzusu htlafma raper basiralu edilmis, Saygun
da onderinden uzak1~tlrtlml§ttr.

parlak blr C;lkl§ yapmasma ragmen,

. Su RaporrUB eam metlu, Kn1rrlr BakRnt® Va)llllla:n «taSlf\da yaYll11lanart \A.. >'I«ll1<il S<y;glm ve O&fUi~ (}(lcaQGt: 'liffk M'ti#lIN~' ba:$nkh ki1RtlillidiL. $yg;.tl1'lIli banl1 yatdltd~ 5Zi'1 Bit l1Q1klilin.a ~jii\®w.le b1ffikte yrtl1iht:taklmhr. (,UtJ i

ve

SAYGUN

giinlerde Ataturk'un hastahgi ilerlemekte, musiki konusuna eski ilgisinl gosterernernektedir, Devlet ybnetirnine tedricen hakim olan burokratlar Ataturk'un ozel ilgisi ile onern ve deger kazanrms ~ileri kendilerine gore hizaya getirme cabasi icindedirier. Kulak arneliyan gecirrnek uzere lstanbul'a giden Saygun, aylar sonra 1936 Eylill'ilnde Ankara'ya dondugunde ortarmn kenai aleyhine dbni.i:;;ti\giinli g6riir. EUe rutulur hie; bir sebep yokken, Saffer Ankan tarafindan Bakanhk emrine ahnrrusnr, Ankara Halkevi ona sahne gerisindeki makyaj odalanndan birini vererek, ~iminl saglamak ic;in 30 Tl., maas baglar. Saygun 1936 Eylu! ayinda bir sanat Iestivaline davetll olarak SSCB'ye gider. D6nil~unde gene Saffet Ankan'ca Halkevindeki goorevine son verildigi, Ankara'da baska hiC;birgorev alamayacagi. isterse 1stanbul Konservatuvanna gidebUecegi kendisine bildirilir. 1932 'deki kurulusundan bert Ankara Halkevinde pek cok cahsmayr stirdi1ren, muzik konusunda fahri darusmanltk gorevini ustlenen ve yine Halkevinde kurmus oldugu koronun yonetidligtni yapan Saygun'a gerekcesi a<;!kIanmadan lsten el ceknrilmistir. gunlerde Maarif Vekaletinde tercuman olarak cahsan Sabahattin Ali, Saygun'a, Paul Hindemith'in kendisi aleyhinde yazdigr bir rapcru gosrerir, Saygun'un bizzat okudugu raporda su eumleler yer alrnaktadn: 'Gen(leri etrofmda b'f)lrak gib! toplayip ihtilalin bast glbi dolasan Saygtm'ul1, tam mustkt rqOJmunun yapllacc@ strada Ankara'dan uzatdasanlmas: kuim: . Ankara'daki havarun a1eyh.ine degi~tiginj_goren saygun, Istanbul Belediye Konservatuannda 6gretmenllge baslar. 'Bir Orman Masall' adh bale milz@ bu donemde bestelenlr, bale ogretmeni Madam Arzurnanova taranndan koreografisi ya~~~~\leI:l!IeSiJ pilarak sahnelenlr. Bir cocuk masahndan A, /Il:NhN 5A.'lG..N kaynakianan bu eser musiki tarihimizde sahnelenen ilk Tilrk balesi olarak yerini

Saygun 1939 ythnda Halkevleri Miifetti~Hgi gorc\'iyle yeniden Ankara'ya doner, Emomiizfkolojl arasnrmaIan ve yaymlaruun yams ua, 'Sf'S ve TeL Birl@' adi lle yeniden dll7,enledigi korosu ile halkevi konserleri ve radyo programIan tempter. En onenilisi de 1942 yilmda .YllIWS Emre'

oratoryosunu tamamlar.

TAT

Adnan Sqygun'un
t958yLlmda
'YUIlIiS

Bmre'nin Btrtesmis MilIetIer

binastnda seslendln'ldijl
ytllarda £ell11mii

birJotogrqfi.

Curnhurbaskam lsmet lnonu'rum ozel Ilgisi sayesinde 'Yunus Emre' nihayet 1946 ytlmda Ankara'da bestedsintn yonetiminde ilk olarak seslendirildiginde olaganustu bir basan kazamyor, 1934 )'11111cia '6zsoy' ve 'Tashebek' operalanrun parlak temsillerinden soma, Saygun 12 )'11bestelerine gcsterilen UgisizIlk cemberint nihayet kinyor. guci_inii tarnsilmaz bir sekilde herkese kabul ettiriyordu. 194 7'de Faris'te biri konser salonunda, bin radyoda 01rnak uzere iki kez, 1958'de Birlesmis Milletlerin kurulus yildcnurnunde Newyork'ta, biri fin1ii sef Leopold Stokowski bill de bestedslnln y6netiminde olmak uzere yine ik.i kez, daha sonraki yillarda, Budapeste, Viyana, Bremen ve Berlin 'de, bazi bolumleri de Lake Placid K.t§ Olimpiyatlan11m acihsmda olmak i.i:zere5 ayn diJde seslendinlir; Her seferinde cok biiyiik bit ilgiyle ve bvgiiyle karstlarur, Paris konserinde dlnleyici olarak bulunan mustakbel Papa 23. Johannes 'Yunus Emre' ic;:in; 'ne tuhqf, iteen geldigl.· zaman. biitiill sanae eserieri Tann 'yl aym dille 6viiyorlar. Bu eserin gi.izellhifini bir Mustuman kadar bir KatoLik de neden anlamasin. Herhalde ben aniadim ve heyecanlandon' der. Turk MusLki tarihinin simdiye kadar, dunya capmda en btryuk olayi olan 'Yunus Emre' kuskusuz saygun'un yasammda bir donum noktast olmusrur. Saygun yenlden itibar kazanarak, Ankara Devlet KonselVatuvanndaki kompozisyon bgretmenligi gbrevini siirdiinnll§tiir. 1948'de Ankara Devlet Operasirun yeni binasmm a~Illsl Deutsch-TOrklsches Konzert lSdolaytsi ile bir sahnesi ternsiledilen, 1953'te tse ta rna rru sahnelenen arutsal 'Kerem' operasmdan soma Saygun cahsmalanru daha <;ok enstrumantal eserlere «meltmistir. Saygun'un 4o'li ytllarda baslayan eguimd olarak arastirmalan aynca TUrk ve dunya musikisi uzerine 3 ayn dilde, pek ~gll basdnus veya uluslararasr etnornuzikolojl konferanslannda yer alnus alan yazilan, dunya musiki tarihine I§Ik tutacak cok oneml' kaynaklardir,
Sol1nabend, 13 Aonl 1985, Xllh: GIOCk!!l

ve

SAYGUN

Daha genclik yIllannda Milli Kutuphanedekt gorevi sirasmda yapngi ceviri kitaplan ne yazik ki bugune kadar basilmarmsnr.

Saygun, Atanirk'un ilkeleri dogrultusunda, yeni yensecek neslin, egiliD1 alt yapisuu olusturmak uzere, turn gerekli teorik, folklorik ve genel muzik bUgisini kapsayan, arasnrma ve cahsmalartru kitaplarda toplayarak ayru zamanda buyuk bir E;gitim 6ncusu oldugunu karutlanusnr, Etnomilzikoioji alarundaki buyuk uzmanhgindan otiiril, dunyarun belli bash butnn kultur merkezlerinde, ~ -'~ konferanslara cagnlrms, cagm diger .,,to....... buyuk yarancilan ile g6~, fikir al.i§- '~r,'~_--~_;;- ~- ~~~..4~f~pJ.,_".~_l;~ 1 -~ .• ',(-, r-~-:;::"~~~ verisinde bulunmustur. ~lr\l..: '3; J,.,·~._jf~
J)

yazilanrun 'MUElki

~!:'_' ~Lk tutmak Uzere, .I' vine 40'h yillarda .~~,,=- ~ r.C!
Davamir gene] b~hgt altm... ~.L .'

r abanc dillerdeki Ilml dismda, musiki egitimine

\7

~f' ;t~--~'-~5-:'~J.__ . -.<f!\


"c.I 'JJ-~~ ',-

17-nf'f.~·""_

Ie
j

:.

f;

:~.,

1.__

~ • __

<.

da yaymladlgI cok onemll yazilan '+ vardu, Y ogun arasurma ve cahsmalar saygun'un engin bested dagarcI~llin temel taslanru olusturmustur, Halk Musiklsi uzenne yapn~ cahsmalanndan sonra Saygun'un klsisel deyisinin iyice belirginlestigi 50'1i yillarda, bliyiik hacimli enstrurnantal ve orkesrra eserlerine ybneldigini gctuyoruz.
.

'Yunus Bmre'den bir biiliim.

Azeri astlh $if Niyazf Tagizade (solda} Sqygun. 'un '3. selvolli'sinl 1960 'to A.zerbqycan Deviee Fllarmolli oreestrast ve' 1963'Ct! Moskova Devlet SeJifonf Orkestrasi ile Ilk sesienairitisterini Y«P11l1$tIr.

Saygun'un 1946'da '¥UIlUS Emre' oratoryosunun ilk seslendirilisinden soma unLi yurtdisma tasrp, eserlerinin ilk seslendiriiisi yabanci orkestralar
tarafindan

yapilmasina ragmen, Turkiye'deki orkestra-

A TAT
lann Sayguri'un

l_i

eserlen

Soldan, Lubnan Dl§fllerl Bakam veBM 13. Genel Kurul Bqkalll CharieSHabih Malik, Adnan. slf)'gun, Orkesua ~rfi Leopold stokowski, Bii"leimq Milleder aenet Sekreteri Dog HammorsJY6ld: 1958 J'llmda 'Yunus Emre'

roptana

yonettminde

iif Stokowski

oratoryosunun

'The zympllo1!)' qfthe Air' (NBC)

tarqfindan seslendlrtlmesi strasmda:


Newyork8M binosllldaki

orkestrast

seslendirmeleri i<;in 20 ~! yakm blr zaman gcpm gerekmlsti. Hikmet ;;im~ek'il yonertigi bir konserde 5,1\ gun'un '1. SelJ/om'sini dil'leyip heyecanlanan \ r onun dlger orkesrra eserle rine biiyuk ilgi. duyan Prol G. E. Lessing bu cekingenligi luran sef olmus ve b6:-Ieee saygun'un biiyu], eserleri Turkiye'de de dinleyicisine ulasrnak irnkaruna kavusmustur, 1972 ythnda emekli olduktan soma lstanbul'a, Glu:; Mahallesindeki sann aldlgt dairesine yerlesen Saygun son nefesine kadar silrdllrdilgii ogretmenllkten de aynlrnayrp istanbul Devlet Konservatuannda kompozisycn hocahgma devam etmistir. Bu tanhler onun birbiri pesine, herhiri clay alan buyuk eserlerini yazdigi tarihlerdir. Bunlann arasmda ozellikle 'Korog/z( operas! ile 'Awtiirk'e ve Anadolu'ya Destan' adll orkestra, koro ve solistler icin arutsal eseri, sananrun zirvelerinl meydana getirmektedir. Saygun metnini kendt yazdigi son operasi 'Gllgamet lle en buyiik eserini ortaya koyduguna inanmaktaydt. Saygun uzun yillar salnrli ve azimli eahsmalanrun semcresini lleri yaslannda gormeye baslanus, eserien her gecen yil dana sik seslendirilirken kendisine yurtl~i ve yurtdrsmda hakettigi sayginhk ve onur gosterilmeye baslanusu, Ozellikle 1988 yihnda Leningrad'da gerceklestinlen, 'Diiro'a MUzik FestivaJl'nde, yasayan pekcok buyuk bestecinin kanlirnmdaki konserlerin en onemlisinin bir Sovyet bestecisi ve '3 Se,yoni'sinin icra edildigi konsere aynlmasi 011U c;okmutlu etmisti, Meslektaslan 'Bufestivalin sirves: sizsiniz' sozleriyle, onun dunyarun ya§ayan en bilyiik bestecisi oldugunu tescil etmtslerdi, Dakikalarca ayakta aJkislanrms, sahne anlan ~i~eklerle dolup tasrrusn. Bu Saygul1'un dunya rniizik ortamiyla hem kueaklasmas; hem de vedasi olmustu, UZUll, sabuh, r;Uelive onurlu bir yolun arnk sonu gi:iziikiiyordu. 1990 yiayaz ortasmda agrr bir safra kanali arneliyan gecirdi. Bu ameliyat sonrasmda sagilgull tarn olarak kazanmaa murnkun 01mach. Yorucu ve ~ileli bir bakun donemine girdi. Aym gunlerde hocarruz buruk bir rnutluluk ya§tyordu. 'Kerem' operasuun oz ytl aradan son-

ve

SAYGUN

ra tekrar sahnelerune karan ahnrmsn, Ayru zarnanda eski 6grencisi Dian prof. Mesut itku eserin en iyi sekilde ortaya cikmas, icm buyuk caba sarfediyordu. Saygun, bu cok guzel, bir 0 kadar da karmasik yapih eseri y6netmesi ic;in 'Leningrad Dllnya Miizik Feslivall'nde '3. 0e7yom'sini cok basanh yoneten tanmrrus Sovyet orkestra sef Feodor Cluscenko'ya bir mektup yazarak, operayr onun yonermeslni istedigini belirtti. Gluscenko cevabmda '3. Se,yontden cok etkilendigini, bu buyuk bestectnin operasim yonetmekten ancak mutluluk duyacaguu ve gorevi kabul ettigini, gerekirse burun angajmanlanndan feda1clrllk edecegini bUdiliyordu.

~ifAdnall
SCf)'gtltI

y6ne(imiftdeki

Baki' Devlet
SeTJIonf orkestrasi '3. SefJ/oni'fltn i/}_ icrasmda, 1963.

Ve hazirhklar basladi. 1990 Eylulunde Cluscenko, lstanbul'a geldi, Ayn nedenlerle heyecan icindeki iki sanatn sadece bit kez biraraya gelebildiler. 'Kerem' operast 32 yrl sonra g6rkemli ac,:lh$la nkhm nkhrn dolu bir salonda, sahnelenip, dakikalarca ayakta ~landlgmda Saygun arnk hayatta degildi. Eserinin bilyilk bir sef tarafindan UZUll ugraslardan sonra mukemmel bir ~ekilde tekrar canlandmhsmm mutlulugunu ne yank ki yasayamadi Gluscenko ve Saygun 3 kez bir araya geldiler; binncisi, Leningrad'da, saygun'un unutulmaz zafer konserinde, ikincisi, istanbul Ulus'taki dalresinde, hastahgi ilerlemis olarak, ilt;iindisu ise, Zincirlikuyu mezarhginda, hocamizi sevenlertyle birtikte SOIl yolculuguna ugurlamak uzere, Hi~bir sey, hi~bir engel onu hayanm adadl~ iki kutsal gorevden ahkoyarnadi. Bin, yarancihgi, ikincisi ise ogretmenlik gorevi. _A",6Jr hasrahk donernlerinde bile, derslerini eksatmamak

TAT

i~in solgun ve zayif yuzu, ntreyen bacaklanyla, vakur ve dimdlk, odasina cikmak uzere, okulun merdivenlerint nrmamsuu hic unutamryorum. Aglf cantasun kendisi tasir, ne kadar bitkin olursa olsun bg renrilerinin yardunma izin vermezdL 0 her zaman. ayrn hedefe dogru kimsernn yardmu olmadan, tekbasma yuriirnui}tu. Saygun'un sagllgJ.ru yeniden kazanmast i~in npla ilgili tum kurulus ve kistler seferber oldular, tibbm butnn imkanlanm kullanmaya cahsalar. Herkes, bir daha yeri doldurulamayacak bu buyiik yarancryi, biraz dana yasatabilmek i<;in cuprruyordu. Son teshts §lla bulmaz bir hastahk, pankreas kanseri icli. Hastahanede yatarken bile, kendinden cok, rahatsiz alan esinl du§uniiyor, ana yardirnci olmaya eahsiyordu, Hayat yolculugunun son duragi olan, Florance Nightingale Hastanesinde 6 Oeak 1991 giinii kaornlmaz sonu, esi Nili.i.ferSaygun, yakmlan, ogrcncileri, doktoru Prof Aydm KargJ lie aci
icinde bekledi.k.

Dunyaya 1§1k tutan bir buyuk deha daha ararmzdan aynhyordu, OIi.lll1unden birka9 saat once basucundan aynlmayan bgrencisi Gulsin Onay'a, AImanya'da basilmakta olan 'Aksak Tarttlar Osertne
Adnan Sqygun'un o7iimiindtm sonra, basinda haberterden ...

10 Etiid' bashkh esennin 36. sayfasmda gordu@ bir ya)1h~ilgJ isaret ederek duzeltmesini isternisti, 6glen saatleriydi., Saat 1S,10'da doktoru

yeralan

Pro[ Aydm KargJ yasama veda ettigini bildirdi. Kendini once ulkesme soma tum insanhga adallll§ bir biiyii:k tnsarun, ibret vend ve sarsro 50nuna sahi; olmustuk, son nefesine kadar birseylet vermek, ulu bir irmak gibi.. ..

Turk ulusunun kollektif tuhunun Saygun'da cok giic;:Jii bir lfadesini bulduguna, onun CUmhudyet kLiltiiriiniin en saglam ternsilcilcrinden birl olduguna inancinuzi hie;: kaybctmemerniz dllegiyLe. •

TAT

0r

) BoyOk sanatcrlann, valnrz insanlar olrnasr dagaJdlr. 011lann ie; alernl ri ve ufuklan, vasal lnsanlarm, algrlamalanna imkan 01 mayan ol<;tlIere sa~iptir. Bu insanIan yasarken aolayan ve onlann tllel danyalanna girebiten ball sansh kirnseler vardir; HaJil Refift, 1975 Ylhnda, blr belgesel film vaprnak (jzereJSaygunlar'll1, Etiler'deki evine grtHginde Saygun tarafmdan, '~-I Mem· nu'nun i'onetmeni olarak kabul edilml~ti. Bu belgesel basladi, ama Ill' yazlk kl, pek ~:o

proje gibi, burokrasinin di~U


rarklan arasmda kayboldu gitU. Ama Adnan SilyglJn, Halit R"eli~dostlu~u gitgide de.rirllejti. Sonunda a derin dUnyanln gizl, kapilan, Savgun'un ozel r;:ah¥11a odasmda, uzun SOi,bellerde, Refig' ilf;rlmaya baslandl. Dike kIlltilriine ve dunyay<! bakistan, kediler ve doga kon usu na kada r pek r;:ok m O~tl'reK ilgtler ortav a ~Ikrl. Van lizhklar, sik stk bir arava gelmelerie giderilmeye basladi, Her

sonyzllar. .. v. gUnla

fanirle oldugu gibi, bu bOyuk


insarun da dunvadan aynlrna zaruarn geldiSlnde, kendisi bu nu ne kadar If'vekkli lie kar~lladrysa, Halit Refill icin 0 ka-

dar kabullerunesi lor bir gercek oldu. Kernal Tahir'den ,on",ki en d~erli dostu da onu brrakip gidiyordu. I§te bu lor avnhk yazlsmm Halit RefiS'in kalernlnden aktanlmasr,
bu sebeptendir

) Hali: Rfjig

gia'si He ugurluyordu,

Hangisz' iyi? Bunu Tanndan baska kimse bilmes dedi. lliklerime kadar urperdlrn, Bern Eflatun'un Apolo-

zamanz geldz: yolumuza gldelim: Ben olmeye, siz yasamaya.

am aynhrken, 'Arak aynlmak

ve

SAYGUN

GUlper ile benim en mutlu oldugumuz zamanlann b~U1da Nilufer ve Adrian Saygun ile birlikte yeni yila girdigimiz geceIer gelmekteydi. Ka~ yildir sektirrneden bu birlikteligi surdurrnekteydik, a gece bit sevgi, saygl ve huzur ortarru icinde bit yit suresince neler oldugunu, neler yapngnrnzi konusur, yeni yiIda yapmayi tasadadiklanrmz, g6ri.'t§urdilk. Amcam Ata Refig,

Saygun Hoca ile ayru yasta idi. Her akillr, bilgili TLIrk vatandasi gibi a da Saygun'a saygi ve hayranhk duyrnakta, kendisi LIe tarusrnay. arzulamaktaydi. Turkiye'de ozel tekstil sanayiinin ve ozel egitirnill cnculelinden olan amcarn l§ hayanndan ernekliye aynlmaya karar verdlkten sonra kendini tarnamen resme vermisn. Saygun Hoca da amcarru glyabmda bizim evdcki bazi tablolanndan tarumaktaydi.
ihayet 1989'a girecegimlz )'Ilba§l gecesi bizim evde ta-

rusmalarun kararlasnrdik. Amcam ve yengem bu karsilamayi neyecanla bekliyorlardr, Yihn son gunu Nilufer Hamill telefon etti. Saygun Hoca'run hastalandiguu haber verdi. Hcmen kosturn gittim. Saygun Boca yanyorduo Aresi yuksekti, Agnlarl vardi. 1989'a Saygunlar olmadan, uzun zamandu kendilerini onlarla tarusrnak icin hazirlayan arncamlarla birlikte

Admen saygun, Nil(jfer SzyguTl, Halit Rfjig ...

Gil/per Rifig,

girdik, Saygun Hoca'run rahatsizhgi bir ay soma teshls edllebildi. Safra kesesi yillar once almdIgt halde, kanallannda yeniden tas meydana gelmisti. Taslann ameliyat edilmeden giderilmesi tctn careler dCi§iiniUdiL sonacta Alman Hastanesinde Turkiye icin ~ok yeni bir usul ile agzmdan tup indirilerek taslann kanaldan ahnmasma karar verildi, 2 7 ~bat 1989 gum; ogleye dogru Nlhifer Harum telefon etti. Taslar yeni usul He agnsia SIZISIZ agtz yohrndan ahnrms, Saygun Hoca rahatlarmsn. Glilper ile hastaneye kostuk, lkl kil<;:iikkara ta§ parcasr bir rnpiln icinde gosterrnelik duruyordu. 0 gunun tarihini gayer iyi hanrhyorurn, t;UllkU 0 aksarn eve donerken mahallede kayip du§tiim. Aya-

gun kmldi, tIc; ay aluda yatnm,


Saygun Hoca kendini toparladi. Ben de blrka~ ay eonra kolmk degueglni, bastonu atnm, Haftt" aksayarakran yeniden yurur gezer bale geldim, 1990 yuma sagllklanD1.1Z1 yeruden kazanrrns olarak blrlik-

TAT

D ::

te ginneyi tasarhyorduk, Amcamlada gecen sefer olmayan tamsmayi bu ytlbagl geeesi gerceklestirecektik, (Sanki yilin bir baska gecesi yokrnus gibi!' Heyhat! 1989'un son gunu de Nililfer Harumdan bir tclefon geldi. Saygun Hoca yine basralannusu, Vine evde yussek atesle yarmaktaydi. Tabii hemen kosturn gittim. Apartman kornsulan, aile dostlan Prof. Dr. Aydm Kargt basucunda idi. Saygun Hoca'nm rahatsizhk sebebi tam anlasilmarmsn ama yataktan kalkamayacagi muhakkakn, Bir yUhk bi:r bekleylsten soma amcam ile yengem bir hayal kmkhgma daha ugrarmslardi, Amcam Gulper'in kedimiz Adah He cok giizel bir portresini yapmisn. Resmi bize verirken Saygun Hoca'run da orada olmasnu bekliyordu. Olrnadi. 1990'a da buruk havada girdik. Saygun'un rahatsizhgnun teshisl gene uzunca bir zarnan aldi, Ta§lann ahnmasi sirasmda safra kanaUannda bazi zedelenrneler 01rnus, bunlar zamanla iltihaplanmaya yol acrmsn, Bu iltihaplanrnay; ameliyatsiz giderebilmek iI;in yapilan miidahaleler fayda vermedi, Sonucta daha hayati tehlikesi olan bir sanhk durumu karsrsmda Saygwl Hoca yaz ortasinda ameliyat edildi. Ol; giln yogun bakimda kaldi, Doktorlan bana oze] olarak ameliyatm dddi ve zoe oldugum, bildirdiler, Saygun Hoca iyice takatten dii~mil§, kan kaybmdan cok kilo vermisti, Bunin rahatsizhklanna ragmen yaranci gucu pml pmldi, Bir araya geldlgimizde yeni tasanlanru anlanyordu. 4. yayh calgilar kuarteti uzerinde calrsiyordu, Benim pek kuartet rnerakhsi olmadigimr, buyuk senfonik eserlere dii~kiinJiigumLl bildiginden 'birkac kuartet biriikte dinleyelim, baktn size kuarteti sevdirecegim' diyordu. Soma bema pek heyecan veren 6. senfoni tasansmda insan seslerini nasil kullanacagun anlanyordu. Bu senfoni onun lC;in 'Insanhi: bitincinin olusumtrn» ifade edecekti. Mevlana lie ilgili sozlert kismen Farsca kismen Tiirk\e alan korolu orkestrah baska bir rnuzik yapisi tasarlamaktaydi, Fakat esi Nili.iferHarurrun sag 11k durumu onu cok uzmekteydi. Onun romatizmal agnlanna bir tiirlii care bulunamarnaktaydi. Nilufer Hamrrun sikayetleri karsismda Saygun Hoca.kendl derdini tam amen unutmus gibiycU. sikinnh bir sonbahar baslanusn, Amcam ile Yengem hal§. Saygunlar lie tarusmayt bekleyerek onlann pek parlak gitrneyen sagltk durumlanna uzulmekteydiler, Saygun Hoca ile ayru yasta olan amcarn (ikisi de 1907 dogumhiydular) oldukca dine bir gorunume sahipti. Bir sabaha karst arncamm ani bir kalp krizl sonucu bldiigunu. haber aldun. blumunden birka; saat oncesine kadar hi~bir gorunur sikmnsr yoktu. B11 bliimii Saygunlara soylemedik. (;iinkii her ikisi de cok rahatsiz gunler gecrrmekteydiler. Niliifer Harumm agnlan i9ll1 gittik.leri Bursa kaplicalanndan perisan bir halde dondiiler. Yataklara dusmuslerd!

ve

SAYGUN

Arabk basrnda ben film cekrnek i~in Antalya'ya gitmek Vedalasmak icin evlerine ugradun, Saygun Boca bitki:n yatmaktaydt, Kendi durumunu bir tarafa buaknus Hiifer Hamm agnlanndan nasil kurtulur diye du;;i.inuyordu. Tarn aynlacakken, 'Arb.k aynlmak samaru geldl; yolumusa gidelim. Ben olmeye, stzjla§amaya- Hallgist daha iyi? Bunu tanndan ha~ka kimse biimez' dedi. lliklerirne kadar urperdigtml hlssettim. Beni yuce bilgeligine yarasu bir sekilde, olagarnrstil bir hafiza ile ezberden, Eflatun'un ';lpologza'sillm son paragrafi ile ugurluyordu. Antalya'daki filmin cekiml bir buyuk eza ve cefa oldu, Gillper ile geceleri telefonlasryorduk. Bana Saygun1ar'm hastaneye yatnklanru haber verdi. 0 da elinden geldigi kadar ilgilenmeye ~h§IYordu. Antalya cekimleri yilbasindan once bitti, lstanbul'a cam .. rm zor atnm, Saygun Hoca Capa Hastanesmde idi. Aynldigun zamana gore cok daha k6tii durumdaydi, Evini ozlemisti. Hastane atrnosferinden bezrnisti, Doktorlann izni He onu hastanedenahp eve g6tiirecegimiz giin YOK Baskaru Prof. Dogramaci erkaru He blrlikte geldi, Kendlsine yurtdi~ll1daki. bir hastanede TUrkiye'den daha farkll bir tedavi uygulamak imkaru bulunrnadigim, ama mutlaka lstiyorsa lngiltere'ye gonderllmesi ir;in her turhl tedbirin alindrgrru bildirdi Saygun Hom kendisinden 90k Nihifer Hamrrun agnlanna bir care bulunur diye 1ngiltere'ye gitmey€ yatkm11kgi:isteriyordu. Hastaneden eve donerken ben heyecan ve saskmhktan kopn; yoluna sapnm. Saygun Hoca arkada bitkin oturdugu yerde durumu farketi, Bana yanhs yola girdigimi soyledi. Kisrnette megerse lstanbul'a kopruden son bir defa. bakrnak varnus. Eve donrnenin sevinci uzun siirmedi. Kapi komsusu, can dostu Prof. Aydm KargJ.'run yakin ilgisine ragmen evdebakim gitgide zorlasn. Neticede Florence Nightingale Hastanesine ta§1I111ch. son duBu rakta arnk esl Niltifer Hanuna da, yakinlanna da aci gercek if~a edildi. Saygun Hocarun sifa bulmaz raharsizhg; pankreas kanserme d6nu§mii§til. Ve nhbm yapacagi birsey kalmarrusn. 1990 yihrun san aksam yernegini evde Gillper ile yalruz basuruza yedik. Saygunlar tie kutlanan huzurlu. umutlu yilbastlar gec;:miste kalrrusn. Amcam iki yilbast Saygun ile birlikte olmaya kendini hazularrus, soma da bu arzusugerceklesmeden ararmzdan aynlnusn. Kediler ve papaganlar icin yIlba§J gecesinin bbur gecelerden bir farki yoktu. Kannlan doydugu icin keyifleri yerindeydi. Bizim duydugurnuz ac umurlannda degildi. Kim bilir belki de onIannki daha dogal olaruydi. Ocak'in ilk gilnleIi arnk Saygun Hoca i!(in gun ve saat sayzorundaydtm.

TAT

maya baslarmsnk. Zarnarun ve lmkanlann elverdigi bl~ilde oULIn yarunda bulunrnaya ~alltllyorduk. Durumu her an daha aiJIla~ryordu. Ama akh hala eserlerinde idi, Gozlerini gii9ukle a~tIgU1da en sevdigi iigrencilerini yarubasmda gormek onu heyecanlandmyor, onlara gelecek i;~jl1 talimat vermeye cahsryordu. 'Kerem' operasirun sahnelenmesinde calisan Serdar Yal~1I1'a birinci perdenin bir b6lilmilTIun nasil soylenecegmi, titreyen sesiyle teganrn ederek tarif etmesl, benlm sogukkanhltk maskeml bir darbede parcalarrus, bir an icm duygu zafiyetini glzleyernez duruma ge1t~tim. Durumu Almanya'da duyan Gulsin onay curnartesi gecesi hulabildig; ilk w;akla lstanbul'a gelrrusti. Gulsin Onay, Sayguu Hocarun en sevdigt ogrencilerindendi. Onu eserlerinin en basanh icraolann-

danhiri saymaktaydr. Pazar giini.i. biz. 6g1eden soma hastaneye vanhSJrmzda Gulsin Onay solgun ve yorgun bir halde hocasmui basmdaydi. Saygun son olarak Alrnanya'da da basilmakta olan 'Aksak Tarttlar Osenne On EtiitJ adh eserinin 36. sayfasmda gdrdiigi.i blr 00ta yanhshguu GUlsin Onay'a isarer etmis, duzeltilrnesini istemisti. Sonra kendinden gecmisti,
Rabmetll oguz Atay

'en degcrli vwl!gzm.lz bqy-

nimizdir derdi. Adnan saygun:u tarumak frrsan olmannsn, ~imdi onun Ohlmunii beklerken benirn yerirnde Oguz elsa ne dii:i;[murdii? Cumhuriyer Turkiyesi kUltiJrunun en buyuk temsilcileri ne gariptir birbirlerinden uzakta kendilerini yetistirmislerdi, Adnan Saygun ile Kemal Tahir hi!,; biraraya gelernernisti. Arada Nazim Hikmet gibi ortak bit dosta ragmen biraraya gelseler anlasabilirler miydit Mlzadan birbirinden ~ok farkhydi, Ama bilgi, beNlUJfer ve Adnan Sqygun,

ceri ve narnus bakurundan

kadar da yakmhklan vardi

Allkn.ra: . . Bah{:eliev{e:r'deJd evlerinin olliinde, Mpeklerl 'tord'ia

ki.. Saygun ile Sedat Hakki Eidem seksen yaslanna vardiklannda ilk olarak Mimar Sinan Universitesi <;at1.S1 alunda biraraya gelmislerdi. Hie; kuskusuz birbirlerini biliyorlardi. Kar~hkl] bir saYgJ. icinde, belki de ortak

birlikte: ..

konulann bcllugu karsismda yanyana sesslzce ounmayt tercih ermislerdi. Ben bu buyukleri bir 6l~ude tanunak §ansUla sahip otmustum. Onlarla yakinhgun olmasaydi, ararmzdan aynhnalan beni acaba bu Kadar erkiler miydi? Saygun'un gidisimi, yoksa gitgide yalmz kalmak duygusu muydu yuregirni ezen? 01iimii beklerken insan ne karmakansik, hana ne lpe saps gelmez seyler dusunuyor yarabbi ... Butun hayatiyeti durdugunda 6 Ocak 1991 gilm:.i aksarn saar alnyi on gecrnekteydi. Ben burada saygun'un son yillan ve son saarleriyle ilgili
birka~ arnrru naklenim. Tarih onun musiki alarundaki buyiiklu,gunu latacak ve degerlendirecek cok insan kaydedecektir.. an-

TAT

D-

uyuk meueruyetler, buyuk sanatci ve dusunurlerin, eserlerinin l§lgmda kurulmustur. lnsanhk tarihinin tum karanhk donemlen, bu yaranolann cabalanyla asilrrusnr, Dlkelerin, toplumlann onuru, bu buyuk adlann omuzlannda yukselir. Osmanhnm parlak yuksells doneminde, sanatcrlar, sarayalarda en yuksek rncvkilerde gorevlendlnlmis, ~bkii§ dbneminde ise bu ayncahklanm kaybetmislerdir.

ve

SAY

GUN

A. A. Sqygun Miizik, Egidm ve Arastuma g6runtiiler ...


Merkezi'nden refidi

TAT

DF

DIPIDME
A.Adnan S~

DTPLOME D'HONNEUR
Dilivri lz

M .ADNAN

compositeur

SAYGlJN

titulair« d, 14 MitltJillteli/fura H#ngllri£b", par Ie Minis/ITt d~ liJ ClIlfun

"Fro

el dt P B;illMtio"

Bela Bartok 'an 100, Oogum ylll nuinasebetiyle, Adnan

d~ fa B.lplJbJipl~ PoptJ4dre R011grol.e Budap!1 Le'"f novembre 1986.

Sqygzl1l'un. Bela Bartok 'un


eseriertntn

tantnmasma

Devlet Kultiir organizasyonu tarafindan ierif


madatyast

bi{yiik karkllannda:n doltzyl Jtlacaristun

k:._~ l'

MD<m'EI<S-1>R_1'.A

cw;.~m'

f.lS L~TION

SSCB Lenin

onurtandtrtlmasi belgesi
(fistte. solda).

fie

Kompozitorier

Macaristan Egftilll ve Kiiltiir

Blrll$ tarqfindan vertien basan

Sakanl1jlnm saygun'a diplomas: ..


verdigJ' $erq

onur nisam.

Cumhuriyet kulturu yarauhrken, i)tati.irk, devrinin tUm sanat ve tiki!" adamlanru etrafma toplamis, anhmlan, onlarla birlikte gerceklesnrrntsttr,

Musiki devriminin tarnsilrnaz killt ismi ise, A. A. Saygun' dur. Nc yazik ki rum dunyada ulusurnuzun gogsLinll kabartan bu sanat~lya yasarken hakettigi ilgiyi ulusca gosteremedik Prof. lhsan Dograrnae'run ozel cabatanyla kurulan 'A. A. Saygun Muzik Eg/tim ve Arasttrma MerkeZl'; cnun, ornur boyu suren c;aL§malan sonucu ortaya ~lkan, amt eserlerini Tiirk ve diinya kamuoyuna tanurna firsanru sunmustur, Biiyiik besteeiler, daha cok, heykcllert dikllmek, evleri rnuzelesnulmek veya fesdvallere adlan verilmek suretiyle gelecege maledilirler, oniann, manevi dunyasnu da canh tutmak ve yasatrnak adma. bir arasnrma ve egitim merkezi acmak ('ok Ender gorulen bir girtsimdlr, Macaristan'da Z. Kodaly adina kurulan enstitu ve Polonya'run baskenti

ve

SAVGUN

J1.. PRFSIDENTE DE.LLA REPVBBLICA ITALIANA

r
li1l
~

"","-Il"~""=~"'

'i!C-;s'f'9t!f ntn "ll~'L"}. lI.n~ll~~. F

'

~L.~I~n-g,loUI~lljilt1rJArltr.\,"1

,_-,-"-~,,_

;I'i.

~1_';44.",k

r.t
~

. -rlia-,.~.fh d"";/"-.t,.,.r...", .£'/,(,~/,,',4. Prj, -it:~'.,,.,;&4"'1;~.f#i'>A',,.,'4 tt,z-la 4.t...t ~_V""",,,,;,b" /',~_k AQ)'4-r~'!~

1
~~~
It~

M ~,

~._

,? 'it,.,,"~,

;;-~ ....
F

.;~1."'_'_'"

,..-4_

1-,

"~..r_

.£,<.....- ..

J....-......j,., ....

~--r-~ ~

.''"''If)
......

vL

_...

t,·~..6.;,-"
,L. L-..

.t.,..,... - _
[ • •

~,,__.,_..;;....
0;'11

,t;I...

--

.....

"'~,

""'~--.)
'1'~
<' ..... _I\.L-\

~~i~~~"""

.;;n£;4d.':.('4~',;A', Yh~~"Nm 4/"4...,,.

~lFntl .?I~)1)ll

~p\)l~
f_>('., •
"t

I· ·'?.Hl.I.l.jl ....~Ml«.!'1~·~

. ~.

1J"""", (Ad/I(j~1,_-'ilI!(~"~t.·" L..... UL'."'-'i"''''J,..,.


·.\."lIIIl"l

Lt;,~.".~"(,,

,.,,,r.,,, ;.1" .. , .Jl.f"!qvDiNjY.E,. "1.' ·1"."


Jiu~;J.'f(~
_ .... 1' .....

',>1..,

.',......"'--'9,..,_._.~
f' ..

~1t~:"""

11............_.
ltafYan ferif madalyasi.
Cl/mJllDb~kallllff1

rransu Egit{m
Ba.kan/@

Tiirk{ye cumhuriyeti tarqfindan

ve

Adnan

Szygun'a armagam
beigeleri.
veri/en basan ve osendtrme

Varsova'daki Chopin Enstitlisi.1ni:in dismda 'A. Adnan Saygun M~/zlk Egitim ve Arasarma Merked, diinyadaki sayili merkezlerden bid alma unvaruna sahiptir. Bunlann dtsrnda, buyuk bestecilerin aduu tasiyan enstituler. genel muzik arasurma rnerkezleridir, R. wagner'le baslayan, bested ve dusunur kirnliginin , 20. yy. 'dakj tek ternsilcisi olan Adnan Saygun 'u bli.imsib:le~tilecek alan bu kurulusu gerceklestiren Bilkent Universitesi Muzik Fakultesi Dekanhgi ve Prof. lhsan Dograrnaci'ya. ulus clarak sukran borcluyuz. o zellikle , Cumhurlyet ki.i1tGlilni..in temsilcilerine, yaranulanna gosterdiginuz ilgtsizligin yarunda, prof, lhsan DogramaCI ve Bilkent Oniversltesi Mi:izik Fakultesinln, btl ornek davrarusirun, hem uikernizde, hem de dunya rnuzik cevresinde kultiir hayanrmztn cok onemli bir admu ve baslangici olarak arulacagina inaruyorum. BlI merkez, yalruz Bilkeut Universitesinin degil, turn kultur hayatnruzm ve Cumhuriyet donemi musrkisinin en onemli temsilcisi olrnak bzelligini tasunaktadrr. •

TAT

seslendinlen eserlerinden omekler


Op. 1:

Divenitnento
• Fran sa , (1931)
• Polonya,(1933j

(kul;iik orkestra

i~ln, ilk eseri -1930) .

• SSCB (ilk seslendirilis).


Op, 10: Inci'nin Kitab: • Belcika,
• Almanya,

(Orkestra dUzeniemesi ~1948).

• lsvicre,
• Ingiltere.

Op. 26: Yunus Emre

• Paris, Larnaureux

• •
• •



Op .. 27:

( oratorvo -1942). Ork. - $ef: A. A. Saygun, (1947) Newyork, BC Ork. -Sei: L. Stokowski, (19SS), Budapeste, - ~ef: M. Erdelyi, Avusturya Radyo Senfonl Ork. - ~f: Hikmet Sim?ek, Bremen Radyo Senfoni Ork, - Sef: Hikmet Simsek, Macar Radyo Semoni Ork. - Sef: Hikrnet ~im~ek, Berlin Senfoni Ork. - Sef: Hikmet Sim~ek, Azerbeycan Devlet Senfoni Ork. - See; Hikmet Sirnsek,
Devlet Senfoni Ork. - Sef: Hikmet ~im~ek.

• Moskova

7. Yay;' r;:algllar KuMeli rL1947). • Paris (1954).

ve

SAYGUN

Op. 29:

Op. 30:

Op. 34:

Op. 35: Op. 39:

Op. 44:

Op. 53:

Op. 57:

Op. 59: Op. 71:

I.Senfoni(-1953). • Avusturya Radyo Se. ark. - ~f: F. l.itschauer -1954 (i Ik sesl.), • Paris, ORTF - $ei: Hikmet $im~ek, • Bavyera Radyo Senfoni ark. - $ef: Hikmet $im~ek, • Bremen Radyo Senfoni Ork, - Sef: Hikmet $im~ek, • Macar Filarmoni ark. - $ef: Franz Allers, • Hollands Radyo Senfoni ark. - $ef: M. hdelyi, • Ingiltere Northern Sinfonia ark. - $ef: David Haslam, • Berlin Senfoni Ork. - $ef: AI.1.Il francis. 2. Senfoni {-1958}. • Berlin Radyo Senfoni Ork. - $ef: H. $im~ek. 7. Piyeoo Konr;erffl'iu 1-1958). • Paris Colonne Ork. - ~f: A. A. Saygun - Solist: Idil Biret -1958 (ilk sesl.), • Moskova Sovyet Sinema Senfoni Ork. - $ef: Niyazi Tagizade - Solist: igor Zukov • Utrecht Senf. Ork, - Sef: F.Soudant - Solist: Jan Gruithuyzen (konser lstanbul'da gefl;:ekle~i), • Tokyo Filarmoni Ork. - $ef: Aritoni - Solist: Gulsin Onay. 2. Yayh 91lg/Jar Kuarteti (-1957). • f!:W York {195B) lulliard Quartet (ilk seslendlrilis). 3. Senfoni {-19601. • Azerbeycan Devlet Filarmoni Ork. - $ef: A. A. Saygun -1963 (ilk seslendirills), • losku a Devlet Sinema Senfoni ark. - Sef: Niyazi Tagizade, • Flarnan Radyo Senfoni Ork. - $ef: Doneux, • Sovyet Devlet Senfoni Ork. - Sef: Feodor Gluscenko -1987. Keman KOllrertosu t-1967). • Almanya Ausburg 5e. Ork. - $ef: Zanotelli - Solist: Suna Kan, • Moskova Devlet Senfoni ark. - Sef: Veronika Dudarova - Solist: Mikhail Sekler. 4. Senfoni(-1974l. • Almanya Bergen Senfani Ork. - $ef: Gurer Aykal, • Finlandiya, Helsinki Senfoni Ork. - Sef: Gurer Aykal, • Baku Senfoni Ork. - ~f: GUrer Aykal, • Avusturya Radyo Sen oni Ork. - $ef: Hikmet ~im~k, • Mo kova Devlel Senfoni Ork. - sef: Veronika Dudorova. Ayin Rak:sl (orkestra -1975). • MoskoVi) Devlet Senfoni Ork. - Sef: Hikmet ~im~ek, • Bremen Radvo Senfoni ark. - Sef: Hikmet Sirnsek, • Romanya EnE'5ClI Senfoni Ork. - Sef: Cristescu, • Akdeniz Gencllk Ork. - Sef: Mikhael Tabachnik (Istanbul). Wyola Koncertosu (-1977). • l.ondra Filarrn. Ork. -$ef: Gurer Aykal - Solist: Rusen Cunes. 2. Piyallo Koncertosu H 985). • lzmir Devlet Senfuni o rkestras I - $ef: Tadeus Strugala - Solist.Gulsin Onay -1988 (ilk 5e51.).

yalmzca ~gzp1'Wl Opus numarast veJrlzgi besteleJ'" ahnmisnr:


Op, Gp. Gp. 1: 2: 3:

(Bwr{Ya

Divenimenio ._ _ .._.._ (orkestra i(:in) _

"

-1930,

Op,
Op.. Op,

Op. Up. Op, 9: Ozsoy Op, 10: inci'nin Kitabl 11: Op. 12: Op, 13: Op. 14: Op. 15:
Op, 16:

Suit _ _~ _. (piyano) _ _ _ -1931. Al1rllar _ __ (tenor solo ve erkek korosu) -'1932, 4: Sezi_,/er _ _ (iki klarinet) _ -1933. 5: Manastlf TOrkU5U (koro ve orkestra) _ ~ -1933, 6: KlZlllrmak TOrkUsO_ _ (soprano ve orkestra} _ .. -1933/ 7: Cobsr: Armajjam _ (koro) _ __ ".,. ,. " -1933, 8: Klarne~ Seksolon, Piyano ve Vurma (aIgllar icin MUzik -·1933,

_.

(opera) _ (pryallol_

__ "

_ ".....
_

(piyallo) __ _ Masal ,_ " (ses ve orkestra) Op. 17: Bir Orman Masal! ,."._ .. (orkestra i~in bale rni.izigi) Op. 18: Daglardan Oveierdsn (koro) _ __ Op, 19: £SkIOs/.upta Kanlat .,.._ __
Op, Op. Op. 20: ,/). 23: 24:

Ta~bebek Sonal SihirRaJ(5f SlIit , Sonatina

__ ,.. " _

(orkestra duzeiliernesi (opera)

-1934. -1934, -1944) -1934.


".. -'1935,

(viyolonsel ve piyano) (orkestra) __


(orkestta) _ , " "

_.., _

Sonst .h_

_"....

(kernan ve piyano)

Op. 21: Gecen Deklkslentn Op.


Op,

(ses ve orkesrra)
(koro) (bas ve piyano) (orkestra)

,
_ ,.........................

Bir Tutsm Kekik Or; TOrKu "


/-falay , Emre _

-1934, -1936, ,.. -1938/ " -1940/ -1943, , ,-1939, -1941, -1941, -194'1/ " -1943,
-1945/ .. -1943,

,..,
"

Op. Op, Op. Gp. Op,

25: 26: 27: 28: 29:

Anadolu'dan
YUl1l1S

(pivano)
(oratoryo)

,
, _

-1945,
,.. -1942,

1. Kuettei , Kerem __
I. Sentoni

"
,_ (opera)
_ _ ,_

-1947, -1952, -195:3/

ve

SAYGUN

Op. Gp. Op. Op. Op. Op. Gp. Op. Gp. Gp. Gp. Gp. Op. Op. Op.

30: 2. Seaton!
31:

_ .._.......... ..
~ _ _

-1958.
_ -1954,

32: 33: 34: 1. Piyano Konr;ertasu _ _ .. 35: 2. Kusrte: _ ~ 36: Psttits (kernan) _ 37: Trio _ _._. (obua, klarinet vearp) _ 38: Aksak Tartdar Uzerine fD Etud _. (piyano) "' __ .._ 39: 3. Senfoni __ _ __ 40: Modal SolFei _........ ......._ -_
41:

Partita ...._ .._ D~Baffad __ Demel

(viynlonscl) _ _ (ses ve pivano) _ (kernan ve piyano) ..

-1955.
-1955.

m .. __ _. ..

-1958, -1957, -1961. -1966. -1964, -1960, -1967,

On Helk TiJrkusu
Duyll~/ar _ _ .._

(bas ve orkestra)

42:
44:

(ue;: kadm sesi kOTOSU)


_

-1968.
__

-1935,

43: 3. Kusrtet

-1966,
_

Kernan Konaatosu __ ..__ Op, 45: Aksak Tstttler Uzenile 72 Ptelud __ (piyanol Op. 46: Nefes!! (:alglJar B~/i.~i __ Op. 47: Aksak Taruler Ozerine 75 Parra "__ (piyano} ' Op. 48: Dort Lied tses ve piyanol

-1967, -1967, -1 968, __ -1967, ..


-1977,

orkestra icin de duzenlenrnistir

Op. 49: Dictum ..___ tvavh sazlar orkestrasu Op. 50: Or; Prelud _ (iki arp) Op. 51: K{j~iik ~yler (piyano) __ "_ Op. 52: K6rogfu _ _ _ .. (opera) __ Op. 53: 4. Senfoni .. _.. __ ._._........ _ Op. 54: ;Wltlar /I _ _.. (tenor. koro. orkestra) _ Op. 55: Trio (klarinet, obua ve piyanol Op, 56: Ballad _ (iki piyano) _ Op. 57: Ayin Rsks: _ _.. __(orkestra) _ __~ Op. 58: Aksek Tartilar Uzerine 7D Taslak _ (piyano) , , Op. 59: lIiyola KOI1l;;:ertosu _ .. _._ _ Op. 60: Insan Dzerine Deyi~/er I (ses ve piyano) orkestra i.,::inde duzenlenrnistir Op. 61: lnsen Dzenne DeYI$ler II (ses ve pivano)
orkestra icin de duzenlenrnistir

-1970, __ -1971 ,

-1956,
-1973, _ -1974, -1974. .. -1975,

-1975,
, -1975, -1976, -1 Y77.

...... -1977,
-1977, --1978.

Op. 62: Op. 63:

, (yayh t;:algilar) .._ _.._ Insan Uzerine Deyis/er III (ses ve piyano)

Oda Konr;ertosu

__

orkestra icin de duzenlenrnistir


Op. 64: lnssn Uzerine Deyisler WIses ve piyano)
orkestra it;:in de duzenlenrnistir

...... -1983,
.... . -1978. _

Op. 65: CJ/gilmf!?


Op. 66: Op. 67: Op. 68: Op .. 69: Op. 70: Op. Gp. Op. Op. 72: 73: 74: 75:

_ (opera) , __ "...... Insan Uzeine OeYI~/er V (sesve piyano) AI:i1Wrk'e ve A '!_adolu'ya Destsn (solistler, koro vi: orkestra) OM Arp kin Ur; TurkO _ _ _ lnssn Uzerine Deyi~/er III (ses ve piyano) 5. Sentor» _ Orke..<;tra /r;/fl (:e'jitlemeler Poem _ (u\, piyano icin) Viyolonsel Konr;ertosu Kumru Eisaflesj _ (bale muzjgi)
Koncetta U .._ _ _

Op. 71: 2. Piyano

-1970, -1978, -1981, -1983, -1984, -1985, _ -1985, _, -1985, _............... -1986, _ -1987, _ .. -1989.

TAT

UR

1. Turk Halk Musikisfnde Pemetonirm .._...................... -1936, 2. Gem;lige !jarkllar _ H alkevleri ve rnekteolericin _.. -1937, 3. Rize, Artvin ve Kars Havalisi Turku, Saz vc Oyt/nlan hekkmd» 8azl MalOmat _ -1937, 4. Halk TurkO/eri: YediKaradeniz TurkOsu ve bir Horon -1938, 5. Halkevlerinde MU5Iki ~ _ _ _._ -1940/ 6. Yalan(Sanat konu~mal<ln) .._ , _................... -1945, 7. Lise Muzik Kilabl 1-11-11/ (Halil Bedii Yonetken ile birlikte) -1955, 8. Karacaog!an _ (Yen i Hi Igi ler - B ir Rivayet . Melexli lerl -1952, 9. Muslki Temel Bilgisit -1958, 1/-1 62, 111-1964, /v-1966, 10. Mod Oncesi Ezgi/erin Simfiandmlmasl -1960, 11. Top/u So/fej I _-196 7, " __ /I -1968, 1.2. Torese! MU51ki _ __ -1967, 13. Bela Banok's Folk Music Research in Turkey· Budapest -1976, 14. AtatiJrk ve Musiki: O'mmls Birlikte, O'ndan Sonra -1982.

1. E. F. Richter: Armoni ve Kontrapuxkl 2. S. ladassohn: Armoni ve Kontrapuxkt , 3. Albert Keim: Wagnerin Hayatt ve Eserleri
4. 5. 6. 7.

La Grande Encvclopedie: Tum Muzik Terimleri Charles Koechlin: Kontrapuxkt _ _._ , Ludwig van Beethoven: Camet tntime (Ozel NotJar) Andre Cedalge: Trsite de la Fugue (FUgEI Kitabl) ",

-1923, _ -1924, _ -1924, -192.5/26, _ _ -1931, -1938, -1941,

Not: Bu ~eviri kitaplar basrlrnarrusnr,


Basrlrrus olan telif eserlerin bliyUk bir krsmmm ise mevcudu tukenmlstir, Yeni baskilannm vapilrnas: gerekmektedir.

A TAT

0R

••

.9

••

gun' a siparis edilmesi ve musiki devriminin ilk ornek eseri olmasi bakmundan buyuk tarihi onerne sahiptir.

.. lendinlmis ilk operasi olmasi, bizzat Ataturk tarafmdan Adnan Say-

zsoy', Cumhuriyet tarihimizin, ses-

ve

SAYGUN

Gerek form, gerekse igerik acisuidan, Ataturk'un kurdugu yeni ulusun kiiltiir polttikasuun ve ortak manevi degerlerirun en somut ornegi alan 'Ozsoy' ne yazik ki, 1934'te Iran ~ahl Riza Pehlevi ve Ataturk'un huzurlannda verilen tek temsilden soma tozlu raflarda unutulrnus, 100. 1981'de Ata'run degum yilt kudamalan S1[asinda, Ankara Devlet operasi taancak

rafindan tekrar sahnelenrnistir.

1981 'deki birka~ temsilden soma, 15 senedir yine unutulan .6zsoy' , Atatilrk~lilugu kimselere buakmayan, her firsatgelen elesanlere karst, Ata'run arka ina sigmarak kendi1erini savunmaya ~ahsan, Cumhuriyetin
ta, 3

muzik kurumlan opetalar, ken-

servatuvarlar ve orkestralannuzm bu bagbh~ bir gostertnin disma okmarms, hie bid bu buyilk esere, Ataturk'un bu yfice emanetine sahip ~ikmaYI akhndan bile gedrrnemlsdr. Bu tutum, Cumhuriyetin, Ataturk devrimlerinin yaratn&1 diger TUrk eserleri iC;in de soz konusudur ve sozde kalan Atatiirk~ili.igun SlgLtgl ve sahteligi icln ibret verici bir ornekdr.

•Dzsoy', ii~ perdellk, dramatik turde bir operadrr. .2 7 yasindaki Say gun '1111 .2 ay gibi akil alrnaz ktsa bir surede rnuziklerini besteledigi 'Ozsoy'un uverturunim daha ilk akorlannda, bes-

tecinin cok saglam ve bzgiin muzik karakterinin, sasuno olgunluktaki ilk izlerini g6riiyoruz.
Saygun'un rnuziginde, daha sonralan rastladig»
ImZ

J tJrsqy'tmyozun NtinlrHqyr/. 2 BesteciMmet Arinon. J t'.zyqy Un tem.Ylllle Jltuut$Jlo e/ lleren/QrdiJn

birgnrp. #- Hami, ArinOlt Ntinlr Hqyri, Halil Bedit;


Na/vnu£
t?ohlonWlDlIZ

.5' t'.lWy' OperlZY[lIIn Jran venlen t"emsl7i rpn hOZlrI= progr{/Ql


kt7p({f1.

rnusikisi [modal) elemarilanrun getiniigi, yogun ve


a!;<"

TAT

karmasik armonik yapi bu eserde yoktur. Buna kar§illk, tonal musikinin vardig; en yuce doruk olan, Wagner'in muziginde rasnadigmuz yOgJ,U1 derinlik ve gil~lii mnzikal lfade, adeta Saygun'da ytllar soma tekrar vucut buimaktadu. 19. yy. romantik akumrun esasi alan ve wagnertn son noktasina llla§ttrdlgI, dramm muzikle Ifadesine, Saygun yeni bir boyut katarak, Dogunun duyallil®m geti~, n1iizigi wagnertn lnrakngi noktadan. yeni sesler ve renklerle gelistirerek, adeta yeni bir doruga tasurusnr.

'OZSOy'Ul1 uvertnrunun, sade melodik ve yogun anlam yuklu yapisi, hem bir gelenegtn devarru, hem de a gelenege aolan yeni ufkun mujdecisi 6zelligini tasunaktadu. Librettosu Munir Hayrl Egeli tarafmdan yazilan 'OZ50y'Ull anafikrini bizzat Atatiirk vermistir. Perde aoldigmda sahnede gozuken halk ozarurun tiradi, Ataturk'un ulus, din, devlet kcnulanndaki g6ru§Jerine ~lk tutmaktadrr. Bazi ornekler. 'Ben ne puia tutkunum. ne deyare vurgunum Elimde destammla, yalmz l1akka bakanm

Dojfruyu anlattnm,

gomillere akanm G6nlii aak: olanlar, benz elbe; severter. '

/ 4,ypn ro/Iinde semth« Berksqy.. .? vedi'kr Styredi,,'yor. '


3 Ft'liriun mlllnde

Muullah $eVkt.

dizelerinde, Asya Ttirk'lerlnin, eski inaner, ;,>ama nhktan, hak (tann ve adalet) dlni islam a ge~i§ vurgulanmakra, son dortlukte ise, tasavvuf felsefesinin buyiik ozaru ve Saygun'un dunya g6rii.$i.infm, gercek rehberi Yunus Ernre'ye bir gonderme vardir. G6nill gozunun acik olrnasr, deyimi, tasavvufta, HaN askm tarurnlamasuhr, Tlradin devammda, yeni ulusun, knltur yapisnun betimlenmesinden, kaynaklann, Bandan veya Dogudan degiJ kendi tarihimizden alinacagi dile getlrilmektedlr. 'Ben, ne Homeros gWl;' hayaliyavuzlar,

ve

SAYGUN

Tannlarla sevtsen klZcaffizlan anlatmaktan


Ne de esei Fin'lertn, Kaiavala's: gibi,

hasiamr

insanlarla. ctnlerin; dogzi§iinii suslerim


haya! Ben Ptrdevsi

enginlerinde

degilim, ininde uyuyan arslanlan kamalamam

Kendi dar anlaytstmdan, gilze! renkit savasiaryaraap,

Ben vatan yavuklusu osamm Oz tarihi sOylen'm, olmusu ilearim, lsce boyk: beyierim. '
Atatlirk'Un gorusleri dogrultusunda kalerne alman bu satirlarda da gi:iruldfigu gibi, iman ve varan, yeni ulusun iki ana unsurudur. Toplumun ilerlemesi, t;agda§la:;;masJ i~in bas vuracagi ozkaynaklaon. kendi gecmisinde varoldugu ve ordan hareket edllmesi gen;;egi bakm nasil anlanhyon
'Tanh d.iyor ki bise,

Uygarbklar irmag: brakisifal soyda buldu, 6z/u kaynag/ Bu soy, A.~ya 'dan aka, dort bir yana dadlldz
Bu tanh. yiikseli~in, baslang«: saytld: .il vrupa, Anadolu, Iran, ve ortayayla uygarbga girdi Bakm. bu bi{yiik soy/a raman durur mu? 5akm raman durur sanma, duran di1§er ilerden baikasma inanma. '

(/ lI1uilRIlt'

rollinde
MmdVQhIl: S 'YalvtlTlTllll sana; pen/e 1,

Dagiliru~ Turk boylanrn bir araya toplarnayt basanms

7l:rIJ1oJ. 6 AlvtlmlOl rolt1nde S'liJt:ymIOl.

TAT

alan Hakan Feridun'un temsil ettigi kisilik, dagJJml$, osmanh lrnparatorlugunu, yen! bir ulusta biriestiren Atatilrk'ten baskasi degiJdiL Bu birlikteligi saglayan ortak degerlere, Hakan Feridun, iki oglunun di.inyaya gelisinln kutlandigi gece, yap IIan dualarda ornekler veri1iyor:
(KOROl

'Hep ko/lar goge kalksin


Yere kapansm dizler

Sizinle bir olaltm Dua edelim bider. ..


(HAK,A,N FERIDUN) 'Tanrtm, bu gazel gece.Yl;

En giizel umutlarla doldur, nurunta doldur

Sen ey

I§lk

kaynag;
koruyucusu

Di/eklmizyaplClSl Umutlantu sana baglqyanlann


Ulu Tann fuee Tann

(:ok cahiller, seni gokte arar, yerde ister

Sen inananlartn gonLiindeSlIl


Ulusumusu daima aydu: iffUklarayonelt tannm.'

'Sen inananlann gonliindesin' sozlen, lslarrun en gercekr;i, en dogru tarumlamasi oldugu gibi, laik dusunceyi, zaten kendi ieinde banndirdiguun en acik 6megidir. Yam iman, insarun, sadece kendi vicdam ile Tann arasinda bir bagdrr,
Hakan Feriduri'un ikiz ogullan, Tur ve irac'm temsil ettigl 'Gzsoy', Turk ve lran halkinin kardesliginl temsil etmektedir. Kutlarna gecesinde, yavrulara, karierleri i~illemennilerde t bulunan :Je/ekler', bakm, bu kardesligi, nasil dile genrtyorlar.

2. FeIck:

- Bu yavrular ve on/ann ozsoyu fogalsm, boyian en e~sis yurdu bu!sul4yeryiiziiniin engilze/yuIduna sahip olsun. 3. Felek- Her ne vakit dele verip tutussalar, yCrylizii ['ilk dolsun sulk, bereeen ondan dogsun.
4. FeIck:
bir saman

- Bu yavrukmn; rag1ar boyu siaiip gidecek soylan, hir:;unutmasmlar; kanj_e§ olduklanru ve h.erraman, yiiz ylliann

genSinde kalacak olan bu am hatuiastnlar. 6. Felek.:

ve

SAYGUN

- Bu cacuklar YCl§lanacaklar elbet: Ancak ne zaman soyIan, derin derin iaerlerine

fokecek, karanlu: bulutlardan

s!yn111"ve ye-

ni bir nur baslarsa, bunlar kqybedecek aksakallartru, yeniden gen9 alacaklar ve bay/ece haderleri, soylanmn yerulmez banana bajflanacak. Atatiirk'un, lran'la dostuga ne kadar onem verdigi, bu sanrlarda dlle genrilirken, lran Sahirun ziyaretine gosterdigi ozel ilgi, 2 ayda hie opera hazulanrnasuun imkansizhgnu bildigi halde, bu konuda israr etmesinde de gorulmektedir, ~imdi, finale, Hakan Feridun'un, cocuklanrun aduu koydugu bolume bakalrm:

'Sen zy nurtopu cocuk, Senin adtn rUT olsun Kuth: rengin mavi, esin qy Yoldastn kurt olsun
Sen zy sevgilf 90cuk
senin

de

adin lraf olsun

NUJUnYC$ilden akstn, giine$ seninle parlastn

Yoldastn arslan a/sun Ve her ieinis de, cesaretin, erlijfin rengl alan. al ile, pak/bum rengz; beyasa sanlin. ' Feridun, Ira!; aduu koydugu oghma, 'nurun ye~ilde pkarstan olsun' derken, lran'in ortak manevi degerlerini ortaya koyuyor ve bayraklarmdaki sernbolleri anlanyor, Her iki ogrunu, cesaretin, etligin, temizligm sembolu, Tiirk bayraginstn; gunf.5 seninle partasmyokiasm

da birlesmeye 9'lgInyor. Dunya musiki tarihinde, biiyUk bir devlet adarru ve bi.iyiik bir sanaterun birlikte yarato~, belki de tek opera alan 'Ozsoy'a sahip

okmak, Atanirk'e ve onun Cumhuriyetine sahip cikmak dernektir.

'0$'.1'0/'

seronll

OjJl1mSVlm 190£-/982

p!VgnuJt~

ATATUR}

ok sevgili Babactgtm.
MekluhUJ1l1ZIl aidim. Buradaki
gendiginizden bahsedfyorsunuz...

hareketlerimi heGene aylll tarzda

yasi

olmak

kistm geldlgzi1i 0

berdavamtm. Hayatta muvqJfak olmak /97n evveld siogrendim. Nimet Hanima hurmedcrinisi

~ soy/edim

da size hurmetler ediyor. .. flu muhitte gitgide kendimt sevdiriyorum ve tanuiyorum. BiUlassa $ahznge!di!Ii gece bljdiJl kuvvetimle san 'anmt saltnede gostermeye r;al~ac%Oim. in9allah muvqJfak oiurum. Size bu mektubu yazmaktakiyegant maksadim hayatunda unutulmayacak fok giizel bir hadiseden bahsetmekar. Benim seker iyi kalp
Ii babaajftm

12 Haziran SalzgiiniJgecesisiz

evinizde rahat

rahat uyurea: kutms Oan Hasretieriyle /lIZ size heyecanlt hlkdyeyi anlatayim.

te§errijf

eio. Baki-

Sail giJI/if Halk Evinde saat uco: prove ettigtnus btr esnuda Gazinin ge/eceginden ve bu l~leyakinen alrikadar oldugundon
bahseuiler: Ve Gazigelcft; Iocasindan provayt icerisinda idik.. Gfderken 'bravo' ciiye bo@/"dl.'
seyretti

hepimis heyecan

14.6. 1934, Ankara

ve

SAYGUN

Devn.

Tiirk Qperasznda
Sa;ygun

ilk Rzmzldanzy. ..
Ankarasi. .. Cebeci'deki Musiki Muallim Mektebinde gelecegin musiki ogretmenlerini yetistirme gayretleri icindeyiz, Cumhurbaskanhgi Orkest-. rasi aym binarun kut;Uk salonunda konserlerini veriyor, Curnhurbaskanhgi Bandosu eski Meclis bahcesinde aok hava konserlerin; tertipliyor, Halkevinde 'revue adi altmda, musikilert surdan burdan derlenmis seyler gosteriliyor. Tuhaf §ey ...
934

> Admin

~J~l: 2.

TAT

olmustum. Hatta dersim 'liizumsuzluguna binaen'kaldrnlrvermi§ti. Adeta sokakta yapayalruz kalrrus gibiydim, lste tambu siralarda bir mucize
oldu. Oyle bir rnucize ki, benim hayatnna yeni bir yon vermesi bir yana, sOI1U1;:lan bakumndan TUrk san at hayanna yeni ufuklar acan bir mueize ... 0 acih gunlerimden bir giin yaruma merhum Munir Hayri EgeIi geldi: Klsa bir zaman soma 0 zamank! Iran salu Riza ~ah Pehlevi Turkiye'ye gelecekmls. Bu munasebetle 'Gazi Hasrederi Sah Hazretlerine bir

o siralarda

kendimi glttikce yalnizhga itilrnis gibi hisseder

opera gosrerilmesini arzu ediyormus, Mevzuu da bizzat tesbit etmisler, Librettoyu, konuya uygun olarak Miinir Hayri hazularms. ~imdi bana soruyor: 'Bunun mustkisini senyazar mtstn? ;;;a§kma dondum Blr aydan belkibiraz fazla bir zaman ignde bir opera? Eser yazilacak, orkestraya duzenlenecek, soli stleri, korosu, orkestrasi ogrenecekler ve temsil olunacak! Kiminle, hangi solistlerle, aangi koro ile? Soma, bu 11;;1 yapacak alan, bir kenara anlrms alan ben .... Munir Hayri bu operarun her halde yazilip temsil olunrnastru Atatiirk enemle arzu ettlgine ve ilgilerce berum bu i§i uzerime almam uygun gorlildiigilne gore, prensipre mutabik kahrsak isin gerceklesmesi icin her seyin yapilacaguu soyledikten soma beni ald; ve bizi sabirsizhkla bekledigi her halinden belliclan rnerhum Neclp .Ali Kii(_;uka'run evine goti.'trdu. Oracla librettoya bir goz gezdirdim. Uzun ve birrok sollste ihtiya~ gosteren bir rnetin idi. DU§Lll1uyordum: Elimizde solist olarak bir merhum Nurullah Taskuan vardi, bi r de, sayet gelirse.fstanbulSehir Konservatuvanrun degerli hocasi soprano Nimet Vah.it Harurn, Soma, belki bir kii~Lik ro1 icin, kabul ederse, r;ilnkii kendisi bir muddet ses terbiyesi gbnnii~ olmakla beraber sahneye 9kmayl aklmdan gecirrnezdi. Halil Bedii Ydnetken rnerhum i.le, gene belki kil\;iik. blr rol icin istanbul ;;;e.hirTiyatrosundan sernlha Berksoy Hamm... Acaba bazi genelerden de faydalantlabilir rniydi? Bir sure di.i\iundii.kten soma karanrru
verdirn. lstanbul'dan Nimet Vahit ve Semiha Berksoy Harumlar gelmeli, Ankarada Nurullah ve Halil Bedii saglanmah, bazi gencleri smarnam icin lmkan verilmeli idi. Eserin astl yiiki.i Nimet Vahit i.leNurullah'm omuzla-

nnda olacak, gerekirse, baska cate bulunmazsa Nurullah iki buy-uk roIU kabul edecekti.bteki sahislara gelince, onlar sadece konusacaklar, gerektigtnde solis tle rim de konusmalara kanlacaklardi. Bu aktorlert Halkevinin temsil ba1i.imu kadrosundan bulmak zor olrnadi. Aralannda, 'Bas ,'laman' rolunu geteekren basanylayapnus olan, sonraki yillann tatun1l11\i sanatosi Salih Canon ruerhurnun vakur oyununu ve konusrnalanm haJa gorur ve isitirgibiyim. Koraya gelince. bunu da, belki, Ankara K1Z Lisesinin ve 0 zamanki adiyla, lsmetpasa Enstinisunun kabiliyetli kizlanyie Gazi Terbiye Enstinisunun kabiliyedi erkekleri arasmdan bit seone

ve

SAYGUN

yapmak suretiyle rneydana getlrmek rnumkun olurdu, MusLki Muallim Mektebinin ogrencileriru saglamayi akhrna getiremezdim, Keza, orkestray1 saglamak cia benim gucum disinda ldi, Bu konu Necip Ali merhumu da dusunduruyordu, Neyse ki, bir iki gUn soma Miinir Hayri bu i§i de, seytanca bir yoldan halleder gibi oldu. Ancak san, orkestrayi benim )'0netmemekligim idi. Hemen cahsrnaya koyuldum, Ahbu cahsrna ... Zaman kisa. irnkanlar son derecede Slnuh. Gundliz piyano basmdayim, Sa~mda Nlmet Vahit, solumda Nurullah, oruimde eserin sozleri, Nirnet olsun, Nurullah olsun, soz biriigi etmiscesine: 'Aman, Allah askma. zor olmastn. A11~kmoldugumllz ve kotay soyleyip ezber/(yebilecegimiz bir tarzda olsun. .. Onlara birbirl ardmdan bunlan tekrarlarken benim gozlertm sozlere takilnus, bir yandan sahnenin cereyan seklini dusunuyorum, bir yandan da sozleri buna uygun olarak besteiemeyi.. Derken, piyonoda kendime eslik ederek baslaom sozlerin sarkisuu soylemeye ... Soma, melodiyi, sozleriyle bir kaglda acele acele yazar Nimet'e ya da Nurullah'a veririrn. Onlar kapidan pkmadan HaW gelir. Koro i~in verilecek ne var? Bu kez onu bestelemek, soma solistlerie, koroyla calismak, vakit kalirsa masa basma oturup yazmak, Aksam iizeri arkadaslar biraz nefes almak idn Gazi Orman {;:lftUgine gitmislerdir: ertesi sabaha kadar gLUegille. Ya ben ... Bira:z soma Cumhurba~kanh~ Bandosundan bes muzisyen gelecektir ve benirn gece sabaha kadar tek tek sayfalara yazdlgun orkestra partiturunu elden ele gecirerek orkestra rnateryalini hazrrlayacakiar, benimle birlikte sahahhyacaklardir. Uyku, belki sabaha kara, onlar gittikten sonra koltukta bir iki saat sizrnak .. Ama icirniz coskun. Yalniz benim degil, butun gmev alnus arkadaslanm iI;i sevkle kaynamaktadir. Ben arnk ya§landlgml lcin bilemiyorurn: Acaba bizim 0 anlun ustune anlun yrllannda, Atanirk'le ge~en o yillanrruzda, O'nu gorsek de gormesek de, O'nunla konussak da konusrnasak da, icirnizde duydugurnuz dinmek bilmez heyecaru sonmek bilmez atesi sirndik: kusaklar nasil duyuyorlardir? G6niil ister ki 0 heyecan hi~ sonmesin, ~agda§ uygarhk duzeyine erismek, hatta, Ata'run deyirniyle, onun usrune crkmak yolunda r;aga ve kosullara uygun anhmlar birbirini kovalasin .. Ve bu ates gonullerde yansrn, tutussun .. Ya orkestfa? Ama her gun ancak yanrn saat ve ben, bu baslarnadan biten acayip provalar karsisrnda ne yapacaguruz bllmez, kala kaludim. Bu i§in boyle sunrp gitmesine imkan yoktu, Akhma lstanbul'da 0 yillarda am dostum, degerli muzisyen Cemal Resid Rey'in kurmus oldugu yayh sazlar orkestrasi geldi. Bu orkestra, Cumhurbaskanhgi Bandosunun bir kisun nefesli sazlanyla birlestirilip yeni bir orkestra yaranlamaz rmydl? Fikrimi, Necip Ali merhuma acnm. Tek cikar yol bu idi, Ama isln gene de cok nazik
e

TAT

-0

yanlan oldugunu cabucak anladik, Bu bir nevi cansma idi. Derken, bir giin Halkevi salonunun Iocalanndan birinde yabanci simalar belirdi; ertesl gun daha baskalan ... Ve nihayet i.i~i.i.ncu Atatilrk bizzat cikagelgun di. Herkeste heyecan ve endise son haddine varrrusn. Bana gelince, heyecan ve endise galiba bende yerini sabir ve tevekkule biraknusn, Ama. kisa provamn sonunda locasmdan ayagakalkan Atanirk'unsalonda emIayan sesi yureklere su serpti. 'Bravot.. Bravot.. Devam edinl..' Ak§am oldu, eL ayak cekildt Yalruz Halkevlnin kitaphgmda ben ve bcs korist arkadasirn, bir sessizlik icinde yaziyor yaziyoruz. saat on bir sulanydi, Birden Halkevinin kapisina vurulan sect darbelerin gurultusuyle irkildik. Gelen MCmir Hayri, heyecan icinde, bana adeta bagmrcaana sesleniyor. 'Cabuk kalkl.. Gazi Hazretleri bizi bekllyorr Nihayet Cankaya'da Mustafa Kemal'in, Gazi'nin huzulunda idim, c:ocuk yasunda ceket yakamm alnna giziedlgim fotografi, dergideki resmi, dolu dizgin t;e§me'ye yonelen athlar, Kerneraln'nda sank! toz, toprak icinde sakin, vakur, biz sokaktaklleri selamliyan Mustafa KemaL Hepsi, hepsi blr anda gozleriruin onundeydi, a gecenintafsilanru burada verecek degillm. Yalruz iki sey: Biri, benim dusunmils oldugum gibi bir orkestramn hemen kurularak, benim yonetimirnde -bunu 0 arm etmisti-, calisrnalara baslanrnasi emri: Ikindsi, hiddet ve siddetle konustugu bir sirada s6yledigi, hiUa kulaklanrnda unhyan su sozler. '... Bu bir inkitap liareketldir! ..' Evet, bir inkilap hareketi, ben de hi<;dusunmedigim, belki cok koturnser duyguJarla dolu oldugurn bir anda kendimi bir 'inkilap hareketi'nin idnde bulmustum. tIk temsil Atatilrk lle iran :;>ahmm huzurlannda yuz akryla yapildi. Birkag gun soma lstanbul'a gitmistim, ki Ataturk'un ertesi giinu ben! Yalova'da bekledigi rnerhurn Salih Bozok tarafindan bildirildi. O~ bucuk-dort saat kadar suren bu ikinci g-6rll§JTIedensoma daha blr cok kez C:ankaya'da huzurlannda bulunmak berum ic,;in buyfik bahtiyarIlk oldu. Benim buhmdugurn toplannlarda sanata ve 6zelilde mustkiye genis yer verilirdi Nitekim 'Devle: Muszk:i ve Temsil Akademisf kurulmasi hakkindaki kesin telkinlerini 0 zarnanlar yapn. Boylece de, Devlet operalanrun, DevIet balelerinln ve Devlet Tiyarrolanrun ternel kaynag; olan Devlet Konservatuvan, ktsa bir zarnan icinde Ankara'da kuruldu. Cumhuriyet devrinde ve Atarurk'un telkinleriyle Tilrk Operasina dogru llk adim i§te boyle anlnusnr, Benirn yazrms oldugurn eser, guzel sanatlar konusu uzerindeki dusuncelenni esasen yillarca once dile gerirmis olan Ataturk'te belki fikirlerin billurlasmasina imkan hazirlanustIL En gti~kosullar alnnda, ama buyuk bir heyecanla ger~ekle§tirilmi§ clan bu ilk sahne tecriibemin, bu itibarla, gonlumde ayn bir yeri vardir, -

You might also like