Küçük Kadınlar - Alcott

You might also like

Download as rtf, pdf, or txt
Download as rtf, pdf, or txt
You are on page 1of 204

ALCOTT

KK KADINLAR
LOUISA M. ALCOTT

BLM 1

HACI TANRIYI ARIYOR

"Hediyesiz Noel, Noel saylmaz," diye Jo halnn stne yatarak mrldand. Meg: "Fakir olmak ok korkun bir ey!" dedi ve srtndaki eski elbiseyi szerek iini ekti. "Kimi kzlarn ynla gzel eyleri var, kimilerinin hibir eyleri yok. Hakszlk bu!" diye kk Amy burnunu dertli dertli ekip ekledi. Beth oturduu keden sylendi: "Anamz babamz var. Bizler de birbirimiz iin varz." minenin alevleriyle yan drt gen yz, bu iyimser cmle zerine hemen sevinli bir ifade aldysa da; yine hemen karard. Jo, dertli dertli konutu: "Babamz yanmzda deil, uzun sre de gelemeyecek." Belki de hibir zaman demeye dili varmad. Hepsi de babalarnn ok uzaklarda savaa gittiini ayn anda dnd. Bir dakika kadar hibiri konumad. Sonra Meg, deiik bir ses tonuyla dedi ki: "Annemin, bu Noel hediye alp verme konusundaki nerisinin nedenini biliyor musunuz? nk bu k, herkes iin zorlu bir k olacak. Erkekler askerde ac iindeyken, bizlerin keyif urunda para harcamamzn doru olmadn dnyorum. Elimizden pek bir ey gelmez ama, hepimiz kk fedakrlklar yapabiliriz. Ama korkarm ben yapamyorum." Ban sallad; ve almak istedii gzel eyleri zlemle hayalinden bir bir geirdi. "Tasarruf edebileceimiz para o kadar az ki, hibir ie yaramaz, diye dnyorum. Hepimizin birer dolar var. Hepsini orduya versek ne yarar dokunur ki... Ben kendi hesabma ne annemden, ne de sizlerden hediye bekliyorum. Yalnz kendime UNDINE ve SNTRAM kitabn almak istiyorum. Hem de ne zamandan beri..." dedi. Kendisi kitap kurdu idi. Beth: "Ben de kendime yeni notalar almay planlamtm!" diye, ancak mine sprgesinin ve aydanlk asksnn iitebilecei bir i ekile mrldand. Amy, kararl bir tavrla konutu: "Ben Faber marka, bir kutu gzel resim kalemi alacam. Bu gerekten benim iin ok nemli."

"Annem bizim paralarmz konusunda bir ey sylemedi ki... Dilediklerimizi alp, birazck keyiflenelim. Sanrm, bunu hak etmek iin gerektii kadar altk," diye Jo, kibarca bir tavrla ayakkablarnn topuklarn gzden geirirken sylendi. Meg o yaknmal sesiyle: "Nasl uratm ancak ben bilirim. Evimde oturup dilediimi yapmann zlemini ekerken, u yumurcaklara bir eyler retmeye almak ne demektir," dedi. Jo, yantlad: "Sen benim zorlandmn yars kadar zorlanmyorsun. Sinirli ve titiz ihtiyar bir kadnla, btn gn saatler boyu kapanp, cebellemek ne demektir. Seni koturur ha koturur, yine de asla memnun olmaz. yle bir bunaltr ki seni, ya pencereden atacaksn kendini, ya da oturup alayacaksn." Beth, bu kez herkesin iitebilecei bir i ekile ypranm ellerine bakt: "Yaknmak ho deil ama, sanrm bulak ykamak, ortal derleyip toparlamak, dnyadaki ilerin en zoru. Canm da skyor. Ellerim de o kadar sertleiyor ki, piyanoda doru drst mek bile yapamyorum." "Hibirinizin benim kadar eziyet ektiine inanmam," diye Amy, bard. "nk haddini bilmez kzlarla, okula gitmiyorsunuz sizler. Hele bir dersinizi bilmeyin, sizi yerin dibine batrrlar. Elbisenizi alaya alrlar, eer babanz zengin deilse kmserler sizi, dillerine dolarlar, bunu etiket yaparlar. Burnunuz gzel deilse, size hakaret ederler." Jo, glerek yantlad: "ftira atmyorlar ya babama. Dorusu da bu, zengin deil ite. Etiketi de turu kavanozuna yaptrrlar, doru konu!" Amy, kibirli bir tavr taknp yantlad: "Ben nasl konutuumu biliyorum, imdi alaya alma bunu. Gzel kelimelerle konumak gereklidir." Meg, eski gnleri anmsayarak iini ekti: "Satamayn birbirinize ocuklar. Keke babam biz kkken btn parasn kaybetmemi olsayd, deil mi Jo? imdi para skntmz olmasayd, ne kadar mutlu sayardk kendimizi." "Sen daha nceki gn bizim, kral ocuklarndan bile mutlu olduumuzu sylyordun. nk onlar zenginmiler; ama, paralarna karn her zaman tedirginmiler, sk sk sayarlarm." "Evet, doru syledim, Beth. Yine de ayn fikirdeyim. Bizler alyoruz ama bir yandan da elenebiliyoruz. Jonun her zaman dedii gibi, bir bakma neeli bir grubuz." Amy, halya serilmi upuzun yatan Joyu eletirici bir bakla szd:

"Keyifli mi?.. Sen hep byle olmadk kelimeler kullanrsn." Jo, dorulup oturdu, ellerini ceplerine daldrp slk almaya balad. "Islk alma Jo, olan ocuu gibi..." "Ben de benzemek iin alyorum ya." "Kabalktan hi holanmam. Erkee benzeyen kzlardan da." "Ben de yapmackl olmaktan nefret ederim. tkrldm kzlardan." "O kck kular yuvalaryla uyumlu oldular" diye arabulucu Beth, yle komik bir ifadeyle ark syledi ki, keskinlemi iki ses glmeye balaynca, hava yumuad, gltler ve imdilik atmalar son buldu. "Gerekten de kzlar ikiniz de kabahatlisiniz," diye Meg byk abla tavryla t vermeye balad. "Sen Josephine, erkek ocuklarna yarar tavrlardan vazgeeceksin, bir gen kz olduuna gre hareketlerini kendine yaktracaksn. Kk bir kzken bu tavrlarn batmyordu ama, artk boyun da o kadar uzad ki... Hele salarn bana topla da bir bak, hemen bir gen hanm olduunu anlayacaksn." "Hayr, ben gen hanmck falan deilim. Salarm kaldrrsam bama ite o zaman olurum. Ben yirmi yama kadar arkamdaki at kuyruuyla gezeceim" diye Jo, bandaki fileyi ekip, kumral yelelerini savurdu. "Bym olmaktan, kk hanm Josephine March olup; uzun etekli elbiseler giyerek, saraypat gibi donuk surat taknmaktan nefret ediyorum. Erkek ocuklarn oyunlarn, hareketlerini beendiim halde, gen kz olmak yeteri kadar kt bir ey. Erkek domadm iin d krklm bir trl yenemiyorum. Gittike daha beterleiyorum! Babamn yanna gidip, onunla birlikte savamak iin lyorum. Ne are, yapabileceim bir ey yok. Geliigzel bir ihtiyar kadn gibi sadece yn r, otur..." Jo, elindeki mavi asker orabn yle bir sallad ki, ileri birbirine arpnca kastanyet gibi ses kard. Yumak da odann br ucuna yuvarland. "Zavall Jo, ok yazk sana ama, elden bir ey gelmez. Olsa olsa ancak adn erkek adna benzetip, biz kzlara aabeylik taslayabilirsin," diye Beth, dizlerine dayanan zen grmemi ba; onca bulaa ve ie karn, cildinin yumuakln yitirmemi elleriyle okad. "Sana gelince, Amy," diye sz Meg, yine ald: "Sen gereinden fazla ince eleyip sk dokuyan, kendine zg bir insansn. imdilik bu tutumun ho kayor ama, kendine ekidzen vermezsen, bydke tavuskuuna dneceksin. Bu evrede ar kibar grnmek iin kendini zorlamadn zamanlar, sade tavrlarn ve nazik konuman beeniyorum. Ama kimi zaman kullandn yersiz, zentili kelimeler, Jonun argosu kadar sinire batyor." "Eer Jo, erkek zentisi bir kz, Amy de tavuskuuna benziyorsa, rica ederim syle ben neye benziyorum?" diye Beth eletiriden pay almaya hazr, sordu.

"Sen sadece sevgili bir yaratksn o kadar," diye Meg itenlikle yantlad. Hi kimse de onu yalanlamad. nk "fndk faresi" ailenin gzdesiydi. Gen okuyucular, hikyesini okuduu kiilerin tiplerini renmek ister. Biz de imdi burada, karn uslu uslu yad Aralk aynn bu alacakaranlk saatinde, minede odunlar neeyle trdarken, yn ren drt kzkardei bulunduklar ortam iinde canlandrmaya alacaz: Geri eyalar ypranm ve halnn rengi solmusa da rahat ve gn grm bir odayd buras. Bir, iki deerli resim ve ke buca dolduran kitaplar duvarlar sslyordu. Pencerelerde Noel glleri gonca vermiti. Ho bir etki brakrd. Evde barklk havas egemendi. Drt kz kardeten en by Margaret, on alt yanda ok gzel bir kzd. Etine dolgundu, gzleri kocaman. Gr salar ak kumral. Az pek sevimli. Ak elleri de rselenmemi. Onlarla gurur duyuyor Meg... On be yandaki Jo ise ok uzun boylu. Zayf ve esmer. Gen bir ksra akla getiriyor. Uzun bacaklarn nereye sdracan kestiremiyor. Hep yoluna kyor bacaklar. Aznn biiminden kararl bir insan olduu belli. Burnu komik. Gri gzleri keskin bakl, sanki her eyi birden gryormu izlenimini brakyor. Ve birden fkeleniyor, birden neeli, birden dnceli... Uzun kapkara salar tek gzel yeri ama, fazla uramamak iin onlar da bir filenin iine tkm. Omuzlar yuvarlak. Elleri, ayaklar kocaman. Giyimine hi nem vermez. Ksacas hi holanmad kadnla erimek iin hzla bymekte olan bir gen kzn huzursuzluunu ortaya koyan bir grnm iinde Jo... Halinden hi memnun deil. Elizabete gelince, haydi biz de ona herkes gibi Beth diyelim. Bethin salar ipek gibi, gzleri prl prl. On yanda pembe bir yaratk Beth. Tavrlar ekingen, sesi utanga, ifadesi de yumuack. Pek seyrek deiir ifadesi. Babas ona: "Benim i ac kzm" der. Bu tmce ona tam anlamyla uygundur. Beth, genellikle, kendine zg mutlu bir dnyada yayormu izlenimi uyandrmaktadr. Bu dnyasndan ancak pek sevdii ve gvendii birka kiiyle bulumak zere kmay gze alr. Amyye gelince, o en kkleri ama ailenin en nemli kiisidir. Hi deilse kendi o fikirdedir. Masmavi gzleri, bukleleri omuzlarna dklen sar salaryla u bilinen Pamuk Prensese benzer. Soluk benizli, uzun boyludur. Her zaman hareketlerini kontrol altnda tutan gen bir hanmefendi edasyla yrr. Drt kz kardein karakterlerine gelince, bu konuyu hikyemizin akyla ortaya ksn diye brakacaz. Saat alty ald. minedeki atei kartrdktan sonra Beth, snmalar iin bir terlii hemen oraca brakt. Her naslsa bu eski terlikleri grmek kzlarn zerinde yattrc bir etki yapt. Anneleri gelmek zeredir demekti bu. Hepsi onu karlamak iin canland. Meg okumasna ara verip lambay yakt. Amy, emir almadan koltuktan kalkt ve ne kadar yorgun olduunu unuttu. Jo terlikleri daha abuk stmak iin yatt yerden dorulup atee yaklatrd. Ne mene yorgun olduunu artk unutmutu. "Nasl da eskimi byle bunlar. Annemize bir ift yeni terlik gerek." Beth: "Ben dolarmn bir ksmyla almay dndm," dedi. Amy bard: "Hayr, ben alacam." "Ben en bym," diye sze baladysa da Meg, Jo kararl bir tavrla: "Babamz uzakta olduuna gre bu ailenin erkei ben saylrm. Terlikleri ben tedarik etmeliyim. Babam gitmeden nce, zellikle annemi gzetmemi benden istemiti," dedi.

"Ben ne yapacamz syleyeyim," diye Beth araya girdi. "Noel iin hepimiz kendimize bir eyler almaktan vazgeelim." "Tam sana yakr bir dnce canm! Peki ne alacaz?" diye Jo bard. Hepsi bir dakika dnceye vard. Sonra Meg, kendi gzel ellerine bakarken esinlenmi gibi: "Ben ona k bir eldiven alacam," dedi. Jo bard: "Orduda giyilen ayakkablardan almak en iyisi bence." Beth: "Kenarlar ili mendiller daha iyi, diye ekledi. Amy de: "Ben bir ie kolonya alacam," dedi. "Sever annem kolonyay, o kadar da pahal bir ey deil. Kalemleri almak iin de param artar." Meg sordu: "Bu hediyeleri kendisine nasl vermeliyiz?" "Hepsini masann stne yerletirdikten sonra kendisini getirelim. Paketleri an grrz. Anmsyor musunuz, bizim doum gnlerimizde nasl olurdu?" diye sordu Jo."O koca tal iskemleye oturmak sras bana gelince, yle bir korkardm ki. Sonra sizin, bir pckle hep birlikte hediyelerinizi vermek zere teker teker yaklatnz grrdm. Hediyelerden ve pcklerden ok holanrdm. Gel- gelelim paketleri aarken oturup beni seyretmeniz felaketti," diye konuurken Beth bir yandan da hem yzn atete styor, hem de akam kahvalts iin ekmekleri kzartyordu. Jo: "Brakalm, annemize ne alyorsak kendimiz iin alyoruz diye dnsn," dedi. "Sonra birden artrz. Yarn akam zeri hep birlikte alverie gidelim, Meg. Sonra Noel gecesi oynanacak piyes iin de iyice hazrlanmamz gerekir." Elleri arkasnda bal, burnu havaya dikilmi, odann iinde bir aa bir yukar yrrken konumutu. Meg dedi ki: "Bu oyundan sonra bir daha hibir piyeste rol almayacam. Byle eyler iin artk fazla bydm." Oysa eskisi gibi gz alc elbiseler giyebilecek kadar ocuktu. Jo dedi ki: "Yok, hayr bu ii brakmalsn sen. Beyaz elbisenle, salarn arkanda dalm, altn renkli ktlardan yaplma taklarnla sahnede, salna salna hep yrmelisin. Sen bizim en nemli artistimizsin. Senin sahneden ekilmenle her eyin sonu gelir. Bu gece bir prova yapacaz. Gel buraya, Amy! Baylma sahnesini oyna bakalm. Sen bu sahnede u krk kadar kaskat grnyorsun." "Baka trl de olamam. Baylan insan hi grmedim ki... Hem ben kendimi tepeden trnaa karaya boyamay, senin yaptn gibi yerde yamyass yatmay istemiyorum. Eer rahata yere kayabilecek olsam neyse beceririm. Sonunda, bir iskemlenin stne yle zarif bir biimde ylaym, olsun isterim. Hugonun da bana silahla yaklamas vz gelir," diye Amy yantlad. Hi mi hi dramatik yetenei yoktu. Bu role seilmesinin nedeni, oyundaki kt adamn kucaklayabilecei kadar ufak tefek olmas ve iyi yaygara koparabilmesinden tryd. "Pekl, o zaman yle yap. Ellerini kavutur, hngr hngr alayarak odada sendeleye sendeleye yrrken: Roderigo, kurtar beni! Kurtar beni diye bar." Jo, olabildii kadar melodramatik bir feryat kopard ki, gerekten rperticiydi. Amy izledi onun hareketlerini, birini drtecekmi gibi elleri kaskat ne doru uzand. Sanki ardndan bir ara itiyormuasna kaykla kaykla yryordu. Derken,

korku ve kederden deil de, ine batmasndan can yanm gibi Ooo- of! diye haykrd. Bunun zerine Jo, umutsuzlua kaplarak inledi. Meg, kahkahalarn tutamad. Bu arada Beth de kendini elenceye kaptrm, ilgiyle oyunu seyrederken ekmekleri yakt. "Yarar yok! Sran geldiinde gcnn yettii kadar yapabileceinin en iyisini yapmaya al. Eer seyirciler glerse beni sulama! Haydi sen devam, Meg." Derken her ey yolunda gitmeye balad. Don Pedro, iki sahifelik bir tiratla, arada hibir kesinti olmadan, dnyaya meydan okudu. Sihirbaz Hagar, kaynayan ibrik dolusu kara kurbaalar zerine korkun sihirli kelimelerden olumu ve tekinsizmi izlenimini uyandran bir ark syledi. Roderigo, zincirinin halkalarn yreklice ekip kopartt. Hugoya gelince pimanlktan ve de arsenikten byk aclar iinde kvrana kvrana can ekitikten sonra ha! ha! diye deli deli barp ld. Bu len cni dirseklerini ovuturarak dirile dursun, Meg: "imdiye kadar yaplan provalarn en iyisi bu oldu," dedi. "Anlayamyorum, Jo, bylesine olaanst gzel eyleri yazabilir ve nasl oynayabilirsin? Sen gerekten Shakespeare gibi bir ustasn!" diye Beth fikrini syledi. Gerekten de kardelerinin her konuda normalin ok stnde yeteneklere sahip olduklarna itenlikle inanyordu.
nasl

Jo, alakgnll: "Yok canm, o kadar da deil," dedi. "Sanrm Sihirbazn Lneti ve Operayla lgili Trajedi olduka ho bulular... Ama ben Macbethi denemek istiyorum. Ah hele, Banquonun rol iin gerekli bir manitali kapmz olsa! Hep katil rol oynamay istemiimdir. u karmda grdm bir haner mi?" diye mrldand. Sonra gzlerini devirip grd bir trajedi aktrn taklit ederek, havada bir eyler yakalamak istercesine elleriyle hareketler yapt. "Olamaz bu ite!.. Ekmek kzarttmz maann stnde annemin terlikleri duruyor. Bethi sahne arpt galiba..." diye Meg bard. Prova da hepsinin ayn anda patlattklar kahkahalarla sona erdi. "Sizleri byle neeli grdme sevindim, kzlarm." Bu ses kapda grnen bayan Marchn gerekten sevinli sesiydi. Artistler ve seyirciler annelerini karlamak zere bu sese dnd. Bayan March, kendine zg: "Size yardm edebilir miyim?" diyormu havasnda ok ho bir kadnd. k giyinmemiti, ama soyluca tavrlaryla dikkati ekiyordu. Kzlar, gri pelerini ve ban sarmalayan modas gemi bonesiyle orackta duran dnyann en olaanst anasna baktlar. "Sevgili ocuklarm, sizler gnnz nasl geirdiniz acaba? Benim yapacak ok iim vard. Yarn gndermek zere sandklar hazrlamak gerekiyordu. O yzden le yemeine gelemedim. Kimse arad m Beth? Senin souk algnln ne durumda Meg?.. Jo, fena halde yorgun grnyorsun. Haydi gel beni p, bebeim." Bayan March, konuurken bir yandan da zerindeki slak eyleri kartyordu. Scak terliklerini ayaklarna geirdi. Koltua oturup Amyyi kucana ekti. imdi uralarla geen gnn en mutlu saatlerini geirmeye hazrlanyordu. Kzlar, onu rahatlatmak iin her biri kendi alannda analarnn evresinde dnyordu. Meg, ay masasn hazrlyor; Jo odun getiriyor; iskemleleri deviriyor ya da elinden dryordu. Beth, oturma odasyla mutfak arasnda mekik dokuyordu. Amy ise, ellerini kavuturmu oturuyor ama herkese emirler yadryordu.

Sofra banda toplanrlarken bayan March, yznde kendine zg o mutlu ifadesiyle konutu: "Sofradan kalktmzda sevineceiniz bir haber vereceim." Birden gne vurmu gibi yzlerde aydnlk bir glmseme dolat. Beth, elinde bir biskvi kutusu tuttuunu farketmeyerek alklad. Jo, peetesini havaya frlatrken bard: ''Bir mektup olacak... Babam iin kez alk!" "Evet, uzun ve gzel bir mektup. Sal yerindeymi. Souk mevsimi, korktuumuzdan daha kolay atlatacan umuyor. Noelimizi kutlayarak en iyi dileklerini, sevgisini iletmi. Kzlar, sizlere de ayrca bir mesaj var." Bayan March sanki iinde hazine saklym gibi cebini okad. Jo: "Haydi hemen bunlar toparlayalm. Hey sen Amy, nazl nazl glmseyerek kk parmanla oynamaya devam et!" diye barrken, bir yandan boazna ay kat iin ksryordu. Mektubu bir an nce okumak telayla ekmei elinden dryor, tereya taban halnn stne deviriyordu. Beth, artk lokmalarn yutamaz olduundan, usulca yerinden kalkp bir keye ekildi ve herkesin toplanp mektubun okunmaya balanaca o zevkli an dnmeye koyuldu. "Bizim babamz olaanst!" diye Meg bard. "Ya gemi bir insan olduu iin askere almayacaklarn anlaynca, yine de grev yapmak amacyla rahip olarak orduya katlverdi." Sesi heyecanlyd. Jo, inler gibi bouk konutu: "rnein ben de trampeti olarak gidemez miydim? Neydi onun ad?.. Ya da hastabakc olurdum. Bylelikle babamn yanndan ayrlmaz, ona yardm da edebilirdim." Amy, iini ekti: adrda yatp kalkmak herhalde tatsz bir ey. Tatsz tuzsuz yemekler yiyeceksin, kupadan su ieceksin... Sesinde belli belirsiz bir titreyile Beth sordu: "Eve ne zaman dnebilecekmi, anne?" Bayan March yantlad: "Daha aylarca gelemez. Hastalanmazsa, ordudaki grevini sonuna kadar ballkla srdrecektir. Gelebilecei zaman kendisi ayarlar. Bizler bir an nce gelmesi iin srar edemeyiz. Haydi imdi yaklan da mektubu okuyalm. Hepsi minenin karsna topland. Bayan March byk koltua yerleince Beth, ayaklarnn dibine oturdu. Meg ile Amy, koltuun kol dayanacak yerlerine ilitiler. Jo, arkada yer alp eildi; bylelikle, mektupta duygulu blmler varsa, yzndeki heyecan kimse gremeyecekti. O zor gnlerde dokunakl olmayan pek az mektup yazlrd. Hele babalarn evlerine gnderdikleri... Buna karn bu mektupta katlanlan zorluklardan, yz yze gelinen tehlikelerden, ya da bask altna alman zlemlerden pek az sz edilmiti. Bu mektup, umutla ykl i ac bir mektuptu. ok canl bir slupla kamp hayatn, uzun yryleri anlatyor; askerlik haberlerini veriyordu. Yalnz mektubun sonunda, evdeki kck kzlarna kar baba yrei sevgi ve zlemle dolup tayordu: Hepsine benim sevgimle ykl birer pck ver. Syle onlara: Gn boyunca onlar dnp, geceleri onlar iin dua ediyorum. Her an onlarn sevgisine dayanp rahatlk duyuyorum. Onlar grmeden geireceim bir yl daha bana ok uzun geliyor. Ama hatrlat her

zaman sylediklerimi: Bu arada beklediimiz srede hepimiz almalyz. Ancak bylelikle bu zorlu gnler ziyan edilmemi olur. Biliyorum, btn dediklerim akllarndadr; sana sevgi gsteriyorlardr. Sana kar grevlerini ballkla yapyorlardr. Hatrlat onlara: Kendi can dmanlaryla yreklilikle savaarak, kendilerini o gzelim zafere hazrlayacaklardr. yle ki, eve dndmde benim kk kadnlarmla daha ok gururlanabileyim, onlar daha ok seveyim.. Mektubun bu blm okunurken herkes burnunu ekti. Jo, burnunun ucundan damlayan iri gzyandan utanmad. Amy, yzn annesinin omzuna gizlerken buklelerinin bozulmasna aldrmad: "Ben egoist bir kzm. Daha iyi huylu olmaya abalayacam. Yeter ki, babam d krklna uratmayaym." "Hepimiz abalamalyz," diye Meg bard. "Ben d grnme ok zen veriyorum. almaktan da hi holanmyorum. Eer baarabilirsem bundan byle bu huylarmdan vazgeeceim." Jo dedi ki: "Babam bana hep Kk Kadn! demekten holanrd, bana yle seslenirdi. Ben de buna layk olmak iin aba gstereceim. Hoyrat ve delimen bir kz olmayacam. Baka bir yerlerde grev yapmak isteyeceime, burada, kendi evimde alacam." Bu arada, evde sinirlenmeden yumuak bal davranmann, savata, bakaldrm Gneylilerle karlamaktan daha zor olduunu dnyordu. Beth, hi azn amad, yalnz orduya rd mavi orapla gzyalarn sildi; sonra yine abuk abuk rmeye koyuldu. Ksa srede yapmas gereken grevi dnyor, zaman kaybetmek istemiyordu. Babasnn evine dnecei o mutlu gnlere kadar kck kz benliiyle savaacak ve babasnn grmek istedii gibi yetimi bir kz olacak. Buna karar vermiti. Bayan March, Jonun konumasn izleyen dinginlii neeli bir sesle bozdu: "Daha kk yalardayken Hac Tanry aryor oyununu nasl oynardnz, hatrlyor musunuz? Yk yerine srtnza baladm kk knlar kadar sizi hibir ey sevindirmezdi. Size trl trl balklar, sopalar, tomar tomar ktlar verirdim. Bylece, tavan arasndan balayp mutfaa kadar evin iinde geziye kardnz. Bodrum, yknt ehriydi. Evin st katlarnda da Kutsal ehri kurabilmek iin drt dner, gzel bulduunuz ne varsa hepsini toparlardnz." "Ne elenceli oyunlard onlar!" diye Jo yantlad. "Hele aslanlarn peinden gitmek, Apollo ile dvmek, sonra Cinlerin Vadisinden gemek..." Meg'- "Ben knlarn dp, merdivenden yuvarland blm severim," dedi. "Benimse en beendiim blm, damn dzlk yerinde duran ieklerimizin, sarmaklarmzn yanna vardmzda hep bir azdan sevinle ark sylediimiz blmdr," diye Beth o anlar geri gelivermi gibi glmsedi. Amy: "Ben pek fazla bir ey hatrlamyorum. Ancak karanlk geitten korktuum aklma geliyor. Yukar katta da st ierek, kek yemek houma giderdi. Eer o oyunlar oynayacak kadar bym olmasaydm, yine oynamak isterdim." Artk oniki yana ulam bir gen kzn byle eylerden sz etmesinin bile doru olmadn syledi. "Bu oyunlar oynamayacak kadar hibir zaman yalanmayz, sevgili kzm. nk bu oyun hayatn her evresinde u ya da bu trl oynanr. Srtmzdaki ykler ite hl burada, yol nmzde uzanyor. yiliklere ve mutluluklara zlem, ynla gln ve eziyetin ortasndan bizi gerek bir Kutsal ehirdeki bara yneltiyor. imdi benim kk haclarm, imdi dnn, oyunda deil de gerekte yola koyulmuuz, tm

ciddiyetimizle... Bakalm babanz eve dnnceye dek ne kadar uzaa gidebileceiz." Tam anlamyla gereki bir kk kz olan Amy sordu: "Anne sahiden bizim knlarmz hani, nerede?" "Hepiniz birer birer syleyin bakalm u anda yklerinizdeki yk nedir? Yalnz biliyorum, Bethin hibir yk yok." "Evet, benim de var, anne. Benimki bulak ykamak, toz almak ve gzel piyanolar olan kzlar kskanp, insanlardan da korkmak." Bethin knnda olanlar yle komikti ki, herkes glmek istedi ama hi kimse glmedi; nk onun ok krlacan dndler. Meg dalgn konutu: Haydi balayalm. yi huylu bir insan olmaya ynelmenin bir baka yn bu; yk de bize yardmc saylr. yi insan olabilmek iin ok didinmek gereklidir. Zor itir bu. Biz bunu unutuyoruz. Yaptmzn en iyisini yapmaya almalyz. "Biz bu akam aramzdaki konumalarla sanki bir kmaza girmitik. Annemiz geldi, tpk kitaptaki gibi bizi ekti kurtard kmazdan. nsan olarak zerimize den grevleri yerine getirmeliyiz. Bunun iin ne yapacaz?" diye Jo sordu. Pek canskc bulduu grevine birazck duygusallk katacan hayal ederek iin iin sevinmiti. Bayan March yantlad: "Noel sabah yastklarnzn altna bakn, yol gsterici kitabnz orada bulacaksnz." Ev ilerinde yardmclar olan bayan Hannah, sofray toplarken yeni planlaryla ilgili konumalar sona ermiti. Drt tane elii sepeti ortaya kt ve yengeleri olan bayan Marcha iledikleri yatak arafnn stne eildiler, diki ineleri havada uutu. Ama bu gece i yaparken hi kimse homurdanmyordu. Jonun ileri srd fikri hepsi kabullenip uzun i ipliklerini drde blp her blme de Avrupa, Asya, Afrika ve Amerika adn taktlar. Bu yol pek yararl oldu, zellikle deiik lkelerden sz ederlerken kendi yollarn da birlikte oyalyor gibiydiler. Saat dokuzda braktlar ii ve her zaman yaptklar gibi yataklarna ynelmeden nce birlikte ark sylediler. Hepsinin arasnda yalnz Beth biraz piyano tngrdatabiliyordu! Ama sar tulara yle usulca bir dokunuu vard ki, syledikleri sade arklara katks pek ho oluyordu. Megin sesi flt sesine benzer. O ve annesi koroyu ynlendiriyorlard! Amy, crcr bceininkine benzer bir ses kartyordu. Jo ise koroya kendi esintilerinin havasna gre katlyor, en zenil bir blmn en olmadk bir yerinde grtla sklmasna hrldyor, ya da ses titretiyordu. Alkanlklar arasna girmiti kelimeleri ezip bzerek, kendilerince bir ark tutturmak, peltek peltek sylemek. Bayan March doutan yetenekliydi. Sabahn ilk sesi her zaman onun sesi olurdu. Evin iinde dolarken bir tarla kuu gibi akrd. Geceleri de son iitilen yine o neeli sesti. Kzlara gre bu alageldikleri ninni hibir zaman zaman amna uramayacak, eskimeyecekti.

BLM 2

MUTLU NOELLER

Jo, Noel sabah gnn kurun yla ilk uyanan kii oldu. mineye aslan oraplar yok.(*) Bir an uzun yllar nce, ekerlemeler tkabasa doldurduu iin asl minik orabnn, ast yerden dtn grd zaman olduu gibi yine d krklna urad. Derken annesinin vaadini anmsayarak elini yastnn altna kaydrnca, krmz kapl kck kitab buldu. Jo, bu kitabn vaktiyle yaanm o gzelim eski hikayeyi anlattn biliyordu. O uzun yolculua kacak olan hacya doru yolu gsterecek bir kitap olduunu da biliyordu. "Mutlu Noeller" diyerek Megi uyandrd; ve kendi yastnn altna bakmasn syledi, iinde ayn resim bulunan bir yeil kapl kitap kt ortaya. Annelerinin ba tarafna yazd birka kelimeyle, hediye kitap, onlarn nazarnda daha da deerlenmiti. Hemen o srada Beth ve Amy de uyand. Yastklarn alt st edip onlar da kendi kitaplarn buldular. Biri ak bej teki maviydi. Hepsi oturup Douda gnn ilk klar pembeleinceye kadar kitaplarn konutular. Ufak tefek bencilliklerine karn Margaret, iyi huylu ve dine bal bir yaradltayd. Farknda olmayarak kardelerini zellikle Joyu etkiliyordu. Jo, ona ylesine bir sevecence balyd ki, onun aadan alarak gnl krmayc bir dille nazike verdii btn tleri dinliyordu. nk bu tler nazik bir biimde verilmekteydi.
(*) Bir Hnstiyan gelenei: ocuklar oraplarn gece yatarken ocan bana asar; bacadan giren Noel Baba da hediye doldurur.

Meg, karmakark salar kck gece balnn altndan frlam, "Benim mendiller ne gzel grnyor deil mi? Hannah benim yerime ykad, tledi hepsini. Markalarn kendim iledim," diye Beth, ona, abasna karn pek de dzgn grnmeyen markalara gururla bakt. Jo mendillerden birini eline alarak bard: "Hey gidi ocuk! M. March diye ileyecek yerde Anne diye ilemi markalar ne komik!" "Yanl m yapmm yani? Marka yerine byle ilemeyi daha uygun buldum. nk Megin de ilk harfleri M.M. Annemden baka kimsenin kullanmasn istemiyorum bu mendilleri." Beth, zgn bakyordu. "Yok hayr, pek doru yapmsn, canm. yi bir fikir. ok da akla yatkn. imdi hi kimse yanlmaz. Gerekten sevindirecektir annemizi biliyorum." diye Meg, Joya hafife kalarn atp Bethe glmsedi.

Jo, kapnn kapandn duyunca seslendi: "te geliyor, abuk sepeti saklayn!" O anda holde ayak sesleri duyuldu. Aceleyle odaya giren Amy, kardelerinin kendisini beklediini grnce utanga, duralad. Meg: "Nerdeydin? Ne saklyorsun arkanda?" diye aknca kardeine bakt. O tembel Amynin srtnda paltosu, banda kukuletasyla sabahn bu erken saatinde sokaa frlad belliydi. "Glme bana, Jo, zaman gelinceye kadar kimsenin bilmesini istemiyorum. Kk kolonya iesini by ile deitirmek istedim sadece. Btn param da verdim, bu dei tokuta... nk bundan byle hibir zaman egoistlik yapmamaya abalayacam." Konuurken deitirdii gzel kolonya iesini gsterdi. Yznde yle bir olgun ayn zamanda alakgnll ortaya koyan bir ifade vard ki, Meg hemen orackta onu kucaklad. Jo ise, "Hmmm!" dedi. Bu arada Beth pencereye koarak ahane kolonya iesini sslemek iin en gzel gln koparmt. "Anlyorsunuz ya, bu sabah iyi insan olmak konusunda kitaplarmzda okuduklarmzdan ve o konumalarmzdan sonra yataktan kalkar kalkmaz giyindim, ke bandaki dkkana kadar gidip, ieleri dei toku yaptm. imdi yle seviniyorum ki, en gzel hediye benim hediyem oldu." Sokak kaps yeniden alp kapannca, sepeti hemen kanepenin altna srdler. Sonra kahvalt iin sabrszlanarak masann bana getiler. "Noeliniz kutlu olsun, anneciim, ok kutlu olsun! Kitaplar iin teekkr ederiz. Birazck okuduk, sonra da her gn okumak karar verdik." diye koro halinde bardlar. "Mutlu Noeller, kk kzlarm! Okumaya balamanza sevindim. Devam edeceinizi de umarm. Ama sofraya yerlemeden nce size bir ey sylemek istiyorum. Buradan pek uzak olmayan bir yerde fakir bir aile var. Bir kadn ve yeni domu bir bebekle beraber alt ocuk. Hepsi donmu. Korunmak iin bir yatan iine bzlmler. Yakacaklar yok, yiyecek lokmalar da yok. Byk olan alk ve soukla savatklarn anlatmak zere bana geldi. Kzlarm! Noel hediyesi olarak onlara kahvaltlarnz verir misiniz?" Kzlarn hepsi olaanst ackmt. Nerdeyse bir saatten beri kahvalt iin beklemilerdi. O an hibiri konumad, sadece bir an. Derken Jo, srkleyici bir g olarak ileri atld. "Biz balamadan geldiiniz iin ok sevindim, anne!" dedi. Beth heyecanla: "Ben de yiyecekleri kk ocuklara gtrmenize yardm edebilir miyim?" Amy, en ok sevdii eyleri gzden kararak kahramanca konutu: "Ben kremay ve rekleri gtreceim."

Meg o anda hazrlanm yiyeceklerin stn rtyor, ekmekleri kocaman bir tabaa dolduruyordu. Bayan March, umduunu bulmutu glmsedi: Byle hareket edeceinizi biliyordum. Hepimiz benimle gelecek, bana yardm edeceksiniz. Evimize dndmzde st ve ekmekle kahvalt ederiz." abucak hazrlandlar. Kafile yola koyuldu. Bereket versin vakit erkendi. Sokaklardan sessizce getiler. Bylece ancak birka kii grd onlar ve kimse de bu acayip guruba glmedi. Fakir, plak, sefalet iinde bir odayd geldikleri yer. Camlar da krk. Ate yok. Parampara araflar ve hasta bir anne. Avaz avaz baran bir bebek. Bir yn sar benizli a ocuk, tek bir yorgann altna bzlm snmaya alyorlar. Kzlar ieri girince nasl da baktlar kocaman gzlerle. Morarm dudaklaryla glmsediler. Kadn sevinten alayarak Almanca Tanrsna kretti. "Hayr melekleri bizim ziyaretimize geldi," dedi. "Kukuletalaryla parmaksz eldivenleriyle komik melekler!" dedi Jo ve hepsini gldrd. Birka dakika iinde gerekten hayr meleklerinin abalamaya balad grld. Hannah odun getirmiti. Ocakta hemen bir ate yakt. Krk camlara eski apkalar ve kendi paltosunu tkt, souu engelledi. Bayan March, hasta kadna ay ve sulu yulaf lapasn verdi. Ve yardm vaadiyle onu teselli etti. Bu arada kendi ocuu imi gibi sevecenlikle bebein altn deitiriyor, giydiriyordu. Kzlarsa masann stn donatmlar ve ocuklar atein evresinde toplamlard. Glerek, konuarak ve onlarn yarm yamalak ngilizcelerini anlamaya uraarak, a kular besler gibi onlar beslemeye balamlard. Zavall ocuklar: "Das st gut. Die Engelkinder!" (Ne iyi deil mi, bunlar melek ocuklar.) diye her lokmay yerken baryorlar ve morarm ellerini atee uzatm styorlard. Daha nceden kzlara hi "Melek ocuklar diyen olmamt. Gerekten de pek hotu melek yerine konulmak. Hele Joya dodu doal hep Sancho(*) gzyle baklmt. Kendileri bir lokma almadklar halde bu kahvalty pek mutlu bir kahvalt saydlar. Arkalarnda rahatlam yaratklar brakp evden ayrldklarnda Noel sabahnda midelerini yalnz st ve ekmekle dolduran u drt kk kzdan daha| memnun kimse bulunamazd.
(*) Cervantesin Don Kiot romanndaki kahramann yardmcs.

Meg: "Komularmz kendimizden ok dnmek gerieten ho bir duygu! Pek beendim bu durumu," dedi. Anileri st katta fakir Hummel ailesi iin giyecek bir eyler toplarken, kzlar annelerine verecekleri hediyelerin paketlerini hazrlyorlard. yle parlak bir eyler yoktu ilerinde ama, her kk paket cokun bir sevgiyle balanmt. Krmz gller, beyaz krizantemler, sarmak yapraklaryla donatlm uzun vazo masann ortasnda pek k grnyordu.

Jo: "te geliyor, haydi bala piyanoya bakalm! Beth! Kapy sen a Amy! Annemiz iin kez alk!" diye bard. Ortada drt dnp sryordu. Bu arada Meg annesini masada eref yerine yneltmek zere yrd. Beth, piyanoda en neeli marn almaya balad. Amy kapy ardna kadar amt. Meg, trensel bir tavrla annelerini masaya kadar getirdi. Bayan March, hem arm, hem duygulanmt. Gzleri dolu dolu, paketleri ap ksa yazlm notlar okurken glmsyordu. Terlikler ayaklarna tpatp geldi. Yeni mendillerden birini cebine kaydrd. Amynin gzel kokulu kolonyasn da srdkten sonra gl gsne takt. k eldivenlerin eline tam geldii hep bir azdan onayland. Artk kahkahalar, pckler ve aklamalar, sade ve sevecen bu sevgi cokunluu, uzun yllar sonra da hep ho bir duygusallkla anmsanacak bir ev ii festivaline dnt. Sonra hepsi birden ie koyuldular. Sabah saatleri, fakir bir aileye yardm etmek ve evdeki bayram havasyla gemiti. Kalan saatleri akam elencelerinin dzenlenmesine adadlar ve hep birlikte ie koyuldular. Kurallara uygun ve ayrntlaryla zel bir elence tertipleyecek oranda tasarlar olmadndan, kzlar tm yeteneklerini devreye soktular ve zorunluluk yaratcln anas olduu iin elden gelen yapld. rnlerinin bir blm gerekten ok ustacayd: Mukavvadan gitarlar, eritilmi ve kalba konmu sabundan, zeri okola ktlaryla kaplanarak antika lambalar yapld. Konserve kutularndan kesilmi kk pulcuklarla, eski pamuklu kumalar sslenip prl prl gzalc elbiseler hazrland. Yine o teneke paracklarna yrek biimi verilip, zrhlar meydana karld. Eyalar tepetaklak edilmi koskocaman oda, daha kimbilir nice masum elencelere sahne olacakt. Hi erkek dvet edilmemiti msamereye; bundan tr Jo iin iin sevinerek bir arkadann verdii haz rengindeki izmeleri giydi. Bu izmeler, vaktiyle bir aktrn bir filmde oynarken kulland aksesuarlardan kalma izmelerdi ki, me yaparken de aktr derisi kesilmiti. Bu izmeler Jonun hazine kadar, deerli sayd bir eyasyd. Her frsatta bunlar giyerdi. Kumpanya az kiiden olumutu: Verecekleri temsil de Baroldeki artistin ayn sahnede birka rol birden oynamas gerekiyordu. Bu deiik deiik rollerdeki sahnelerde, deiik diyaloglar ezberlemek iin canla bala uramlard. Bu deiik roller iin baka baka klklara girmeleri zorunlu olduundan, bu ii sahnenin yannda ayrdklar bir blmde yaptlar. Bu oyun, belleklerini altracak yaman bir uyar; zararsz bir elence ve tembellikle, yalnz bana ya da daha az yararl bir biimde geirilecek saatleri, hakkyla deerlendirmekti. Noel gecesi bir dzine davetli kz, yatan zerine sraland: Buras gardrop blgesiydi. Mavili sarl kreton perdenin nnde, sevindirici bir bekleyi iinde grnyorlard. Perdenin ardndan hrtlar, fsltlar, birazck lambann fosurtusu ve zaman zaman da Amynin kkrts duyuluyordu. Amy, heyecandan nerdeyse sinir nbetine yakalanacakt. Derken bir zil sesi yansd, perde de uuarak ikiye ayrlnca trajik opera balad. Oyun, i rtc dekora tam uygun bir orman sahnesiyle balad. Sakslarda yeil allar vard. Yere yeil renkte kabaca dokunmu yn bir kuma serilmiti. Az tede bir maara grnyor. Bu maaray meydana getirmek iin bir at battaniyesi kullanlm. Duvarlar iin de yeil uha masa rtleri kullanlm. Sahnede harl harl yanan bir ocak var. Ocan zerine eilmi olan cad, kara bir leke gibi grnyor. Sahne karanlk

olduundan alevlerin ho bir etki yapyor. zellikle cad, atete kaynayan aydanln kapan kaldrnca evreye buhar yaylp, sahneye 6ir gereklik havas verdi. lk heyecann yatmas iin birka saniye beklendi ve derken Hugo, o kt adam, yannda klc akrdayarak sahneye giriverdi. Bana, kenarlar sarkk, yumuak ftrden bir apka giymiti. Kara sakal, gizemli bir pelerin ve izmeler... Byk bir heyecan iinde sahneyi admlad. Alnna vurdu ve lgnca bir gerginlikle birden patlad: Sevdii Zaraya o da ak olduundan tr Roderigoya nefretini dile getiriyordu. Birini kazanmak iin tekini ldrmeye ynelik keyifli kararn bir arkyla dile getiriyordu! Hugoun bouk sesi ve zaman zaman duygularnn basksnda kalarak haykrmalar ok etkileyiciydi. Soluk almak iin duraksadnda seyirciler alklyorlard. O, kalabalklar tarafndan byle onurlandrlmalara alk bir tavrla gerek bir sanat gibi eilerek selam veriyordu. Maaraya yrd: "Hey kle, buraya gel, sen bana lazmsn!" diye cad Hagara emir verdi. Meg, grnd. At klndan yaplma salar omuzlarna sarkyordu. Srtnda krmz ve kara bir urba vard; pelerininin zerinde fesat kumpanyasnn klelik iareti dikkati ekiyordu. Hugo, caddan, Zarann kendisine tapmas iin bir ila ve Roderigoyu yok edebilecei bir zihin salamasn istedi. Hagar, ince ve dramatik bir melodi ile verilen emirleri yerine getireceini vaadetti ve sonra ak iksirini iletecek olan periye seslenmeye balad: Buraya, buraya beni evimden, Ey peri sana, hemen gel, diyorum! Gllerden doup ilerle beslenen, Sihir ilalarm sen yapmaz msn ? Peri hzyla buraya getir, Latif kokulu ak ilacn. abuk yap, tatl yap, hem gl olsun. Ey Peri! Yantla benim arkm! Alt perdeden okayc bir mzik duyulduktan sonra maarann ardndan kck bir ekil belirdi. Altn salyd. Tepesinde gllerden bir elenk grnyordu. Cad, deneini sallayarak akd: te geldim buraya, Havayla kapl grnmez evimden, Ta uzaktaki gml yerimden. O gizemli tlsm getirdim sana, By yok olmadan gzelce kullan. Cadnn ayaklarna doru yaldzl kk bir ie braknca ortadan silindi. Bu kez cad Hagar, baka bir hayalete arkyla seslendi. O anda grnen yle sevimli bir hayalet deil, grltyle ortaya kan kk bir eytand. Gaklar gibi bir yantla kara ieyi Hugona frlattktan sonra alayc bir glle yitti, gitti. Teekkrlerini akyp, ila ielerini izmelerinin iine sokarak, Hugo da sahneden ayrld. Hagar, seyircilere bilgi verdi: Gemi ok gemi zamanda kendi arkadalarndan bir kan nasl ldrd ise,

imdi bu yolla, planlarn engellemek yoluyla Hugodan cn almaya karar verdiini anlatt. Sonra perde kapand ve ara verildiinde seyirciler dinlenip, ekerleme yerken piyesi vmeye koyuldular. Perde almadan nce uzun sre keser sesleri ve baka grltler duyuldu. Ancak perde alp da bu sesler sonunda sahnede nasl bir sanat yapt meydana getirildii grldkten sonra artk gecikmeden tr yaknmalarn arkas kesildi. Gerekten olaanst bir dekor hazrlanmt: Tavana doru bir kule ykseliyor ve ortasna yakn bir yerde ardnda lamba yanan bir pencere dikkati ekiyordu. Derken bu ak, perdenin ardndan da Zara, srtnda gm grisi ve mavili bir elbiseyle Roderigoyu beklerken grnd. Ve o srada gzalc, ssl giysisiyle, tyl kepi, krmz paltosu, kumral zlfleri, gitar ve (Kukusuz Hugonun haz rengi) Roderigo kageldi. Kulenin dibinde diz kerek, yrek yakc bir tonla serenadn syledi. Zara yant verdi ona. Mzikli bir diyalogun ardndan da kamaya raz oldu. Derken oyunun en nemli efektine sra geldi: Roderigo cebinden be admlk bir ip merdiven kartp, bir ucunu da Zaraya attktan sonra onun aaya inmesini istedi. Zara, utangalkla bulunduu kafesten dar sarkarak bir elini erkein omzuna koyup zarif bir hareketle aaya srayacak iken (Vah yazk... ok yazk Zaraya) Zarack provalardaki hareketlerini unuttuundan eteinin ucuyla pencereye yakalannca kule sallanp ne doru eilerek yklverdi ve mutsuz aklar da ykntlarn altnda kaldlar! Harabenin arasnda haz renginde iki izme havada delice debelene dursun, altn sal bir kafack adam da: "Ben sana sylemitim!- Ben sana bunu sylemitim" feryatlar dkledursun, hep bir azdan da bir lk koptu. Olaanst abuk bir alglayla zalim baba Don Pedro, hemen koup kz ykntnn arasndan ekip kartrken acele havaya konutu: "Glmeyin!.. Her ey yolunda gitmi gibi oyunu yrtn!" Roderigonun ayaa kalkmasn emrederek, gazapla yanap, onu kendi egemenlik blgesinden hakaretle uzaklatrmaya urat. Kulenin stne yklmasyla fena halde sarsnt geiren Roderigo, ihtiyar soylu kiiye kar durdu, gitmek istemedi. Bu korkusuzca davran Zaraya da rnek olduundan o da meydan okudu ama babas, ikisinin de atonun mahzenine, en izbe keye atlmalarn emretti. Yiit tavrl elimsiz bir gardiyan, elinde zincirlerle belirdi. kisini de dee dee katp gtrrken ok korkmu grnmesinden o anda sylemesi gerekli diyalogu unuttuu belliydi. nc perde atonun holnde gemekte. Cad Hagar, aklar serbest brakmak ve Hugonun hakkndan gelmek zere belirir ama, o srada Hugonun yaklatn duyunca saklanr. Bu arada da onun, iki ila iesini iki arap barda- boaltt, sonra tede ekingen bir tavrla duran hizmetkara bir iaret yaptn grmtr. Hugo: "Bunlar tutuklularn hcrelerine gtr ve benim de az sonra yanlarna gideceimi bildir," der. Hizmeti bir eyler sylemek iin Hugoyu bir keye ektiinde, Hagar da iine ila konan bardaklar orackta duran baka zararsz arap bardaklaryla deitirir. Ferdinando, yani kle uak, Hagar da, Roderigonun imesi iin hazrlanm iinde zehir olan barda yerine koyar. Hugo, uzun uzun akma sonucu susad iin bardaktaki arab ier, hemen tm duyularn yitirip bir sre oraya buraya sendeleyerek tutunduktan sonra boylu boyunca yere serilir ve lr. Bu arada Hagar da ona, olabildii kadar ho ve gl bir melodi ile olayda neler yaptn anlatmtr. Bu tam anlamyla heyecan yaratc bir sahneydi. Geri kimileri dnebilir ki,

Hugonun dmesiyle yere ylan salar, hain adamn l etkisini olduka azaltmtr. Ama pek yle olmad. Perde kapanr kapanmaz nne davet edildi o da tam durumun gerektirdii gibi davranarak yanna Hagar katt ve perdenin nnde grndler. Hagarn arks, temsilin en olaanst gzel blm olarak deerlendirildi. Drdnc perdede Roderigonun umutsuzluu, kendini baklamay dndrecek aamaya varmt. nk Zarann onu brakt bildirilmiti. Tam haneri kalbine saplyordu ki, penceresinin altnda ok gzel bir ark balad; bu ses, Zarann ona bal olduunu ama tehlikede bulunduu, ama dilerse onu kurtarabilecei anlatlyordu. Bir anahtar frlatld ieriye. Bu kapsnn anahtaryd. Sevin sarholuu ile ylesine zorlad ki, zincirlerini Roderigo, birden krp sevdii kadn kurtarmak iin kotu. Beinci perde Zara ile babas Don Pedro arasndaki frtnal bir sahneyle balyor. Don Pedro, kzna manastra girmesini emretmektedir ama, Zara bunu iitmek bile istemez. Yree dokunan bir yalvartan sonra baylmak zereyken, Roderigo ieri dalar. Onunla evlenmek istediini syler. Ama zengin olmad iin Don Pedro reddeder. Alabildiine el kol hareketleri yaparak barrlar ise de yine anlaamazlar. Roderigo, yar baygn durumda bulunan kz kucaklayp gtrmek zeredir ki, utanga tavrl hizmetkr ieri girer. Elinde bir torba, bir de mektup vardr, gizemli bir biimde ortadan kaybolan Hagarn gnderdiini syler. Mektubunda Hagar, kendisinin, sonsuz bir serveti gen ifte braktn, eer onlar mutlu klmazsa Don Pedronun korkun bir sonu olacan aklamaktadr. Torba aldnda prltlar gz kamatran ynla para salr. Bu para yamuru ihtiyar soylunun yreini yumuatr. Mrlt halinde bir sesle evlenme iznini verir. Hepsi neeli bir arkya balarlar. nnde diz ken sevgilileri, olabildii kadar romantik bir paketle Don Pedro kutsarken perde iner. Birdenbire kopan alk frtnas durmak emri almasna beklenmedik bir ekilde yine birdenbire kesildi. zeri zel koltuklar olarak hazrlanm portatif karyola birden kanannca, seyircinin heyecann anszn sndrmt. Roderigo ile Pedro arada skanlar kurtarmak zere hemen kotu. Hibiri incinmeden tuzaktan karld. Geri glmekten konuamaz durumdaydlar. Bu frtna da glkle geitirildi. Ve, Hannah grnd: "Bayan March, kutladn bildirerek bayanlar aaya bfeye davet ediyor," dedi. Bu bir srprizdi. Sanatlara bile srpriz. Kzlar sofray grdklerinde heyecanla kendilerinden geecekmi gibi olarak baktlar. te analar byledir, onlar yine birazck martmak istemi!.. Gemiteki o gzel, bolluk gnlerinden beri, byle muhteem bir sofra grlm deildi bu evde. Tam iki tabak dolusu dondurma vard pembe ve beyaz... Ayrca kek ve meyve ve az sulandrc Fransz ekerlemeleri... Masann tam ortasnda da drt buket ser iekleri. Bunlar grnce kzlarn soluklar kesildi; nce masaya sonra annelerine baktlar. Bayan March bu oldu bittiden sonsuz zevk alm gibi grnyordu. Amy: "Perilerin ii mi bu?" diye sordu. Beth: "Hayr, Noel Baba!" dedi. Meg, kr sakal ve ak kalarna karn en tatl glmseyiiyle: "Yok, annemin ii!" dedi.

March yengeciin eref saatine rastlam, bunlar o gndermitir," diye, Jo birden esinlenmi gibi, bard. Bayan March, yantlad: "Hayr, hibiriniz bilemediniz." Meg: yleyse Laurence olann bykbabasdr gnderen! Nereden esmi olabilir aklna? Kendisini tanmyoruz bile," dedi. Bayan March aklama yapt: Hannah, bu sabahki kahvalt olayn onlarn hizmetilerinden birine anlatm. Tr az bulunur ihtiyar bir soylu kii ite. ok houna gitmi yaptklarnz. Yllar ncesinden benim babam da tanyor; bu sabah bana gnderdii nazik bir mektupta sizlere kar duygularn belirtmek ve bu zel gn kutlamak zere ufak tefek bir eyler gndermek iin iznimi istedi. Reddedemezdim elbette. Bylelikle bu gece st ve ekmekle kahvalt edecek yerde kk bir ziyafete konmu oldunuz." Jo yantlad: "O delikanl bykbabasnn aklna getirmitir, biliyorum. O yapmtr. Yaman bir ocuk dorusu onunla arkadalk etmeyi ok isterdim. Onun da bizimle arkadalk houna gidecekmi gibi grnyor, ama biraz utanga. Meg de ylesine protokole merakl ki.. Karlanca konumama izin vermez..." Tabaklar sofrada dnp dolarken zevkle dile getirilen "ah, ohlarn" arasnda dondurma gz gre gre erimeye yz tutmuken Jo, bylece iindekileri ortaya dkmt. Misafir kzlardan biri araya girdi: "Sen bitiik evde oturanlardan m sz ediyorsun? Annem ihtiyar bay Laurencele tanr. ok kendini beenmi bir insanm. Komularyla iliki kurmak istemezmi. Torunu da at ile dolamad, ya da retmeni ile yrye kmad zamanlar hep eve kapanyor ve bykbabas onu ok altryormu. Biz partimize davet ettik, gelmedi. Annem pek efendiden bir gen olduunu sylyor ama, kzlarla da hibir zaman konumazm." "Bir kez bizim kedi katnda yakalayp getirmiti de bahe parmaklnn stnden konumutuk. Kriket konularna deinmiti ki, Megin geldiini grnce hemen uzaklat. Ben onu yakndan tanmaya karar verdim. Eminim birazck elenmeye can atyordur." diye Jo kararllkla konutu. Bayan March yantn kzma syledi: "Halini tavrn beeniyorum, iyi bir gence benziyor. Bundan tr bir frsat karsa grmenize bir ey demen. iekleri kendisi getirdi, eer yukarda her eyin yolunda gittiinden emin olsaydm, onu da davet edecektim. Glp oynadnz iitti. Pek heveslenmi grnyordu giderken. Syledim gibi belki de biraz elenmek iin frsat bekliyordur.

Jo, izmelerine bakyordu: "yi ki, armadn, anne. Yine bir piyes sahneleyeceiz, belki onu da davet edebiliriz, bir rol alr. ok elenceli olmaz m?" Meg, ieklerini ilgiyle izledi: "lk kez bu kadar gzel bir buketim oldu. ok i ac iekler." "Dorusu yle ama, Bethin glleri bana daha ekici geldi." diye anneleri kemerine ilitirdii yar lgn gle glmseyerek bakt. Beth, sokuldu annesine ve yumuack bir sesle fsldad: "Babama da byle bir demet iek gndermek isterdim. Korkarm Noeli bizim gibi neeyle kutlayamamtr."

BLM 3

LAURENCE OCUK

Meg, tavanarasna kan merdivenin altnda: "Jo... Jo, nerdesin?" diye seslendi. Yukardan bouk bir sesle yant geldi: "Buradaym." Meg, yukar knca kardeini ayakl kanepede, atksna sarnm alaya alaya kitap okurken buldu. Jonun pek sevdii bir snayd buras. Yarm dzine kadar elmas ve houna giden bir kitapla buraya ekilip, orackta yuva kurmu faresinin sessiz arkadalyla keyfini paylamaktan ok holanrd. Meg grnr grnmez fare hemen deliine ekildi. Jo, yanaklarndaki gzyalarn sildi ve ablasnn verecei haberleri beklemeye koyuldu. "Ne kadar sevindim anlatamam. Bayan Gardnerden yarn akam iin kurallara uygun bir davetiye geldi!" diye Meg, elindeki deerli kd sallayarak bir gen kzn hoppa sevinciyle davetiyeyi okumaya balad: "Bayan Gardner Ylba akam verecei kk partide bayan Margaret ve bayan Josephinei grmekle mutlu olacaktr." Annem gitmemizi istiyor ama, gelgelelim biz ne giyeceiz?" "Poplin elbiselerimizden baka giyecek bir eyimiz olmadn bile bile bunu sormann anlam ne ki?" diye yantlad Jo, az elmayla dolu olarak. Meg, iini ekti: "Ah, bir ipek elbisem olsayd! Annem, ipek elbise iin on sekiz yama kadar beklemem gerektiini sylyor. Daha iki yl var..." Jo yantlad: Poplin ama ipee benziyor, bizim iin yeteri kadar iyi. Hele seninki yepyeni gibi. Hele seninki yepyeni gibi. Benimkinin etek ucundaki yank ve yrt unutmutum, imdi aklma geldi. Peki ben ne yapacam? Yank ok gze batyor. Hibir ekilde onarlmaz da. "Yapabilecein, elbisenin arkasn gstermemek iin oturduun yerden kmldamamaktr... nden gzel, hibir ey belli deil. Ben salarm iin yeni bir kurdele alacam. Annem de kk inci inesini dn verir. Sandallarma gelince yeni, hem de gzel. Eh, eldivenlerim istediim gibi deil ise de yine de i grr." Giyim konusuna pek aldrmayan Jo: "Benim eldivenler limonata ile berbat olmutu. Yenisini de alamadm. Neyse, eldivensiz giderim," dedi. Meg, kesin bir sesle konutu: "Olmaz! Mutlaka eldiven giymelisin, yoksa ben gitmem. Eldiven her eyden nemlidir. Sen giymezsen ben mahvolurum." Jo: "yleyse ben gidemeyeceim, Meg," dedi.

"O kadar pahal bir ey ki eldiven, annemden de isteyemezsin. ok dikkatsizsin diye sana kzmt, eldivenlerini lekelediin zaman ve bu k sana baka bir ift alamayacan sylemiti. Onarlamaz m?" diye Meg heyecanla sordu. "Ancak buruturup elimde tutabilirim. Bylece kimse grmez ne kadar lekeli olduklarn. Evet, ancak bunu yapabilirim. Dinle aklma bir ey geldi; sen eldivenin bir tekini giy, ben tekini giyeyim. Lekeli tekleri de giymeden avucumuzda tutarz olmaz m?" Senin ellerin benimkilerden byk. Giyeyim derken aar bytrsn," diye Meg sze balad. Eldivenleri onun zayf noktasyd. O halde ben eldivensiz gideceim. Alem ne derse desin aldrmam," diye kitabn eline alrken Jo bard. Hayr olmaz! Mutlaka giymelisin. Yalnz lekeleme unlar, zenli davran. Ellerini arkanda balama... Dik dik de bakma... Ya da Kristof Kolomb diye lafa balama, emi?" Sen benim iin zlme. Olabildiim kadar terbiyeli olmaya alacam. Hibir tartmaya katlmayacam, eer kendimi tutabilirsem... Haydi sen imdi git, davetiyeye karlk verilmeli. Brak da beni, u olaanst gzel hikyeyi okuyup bitireyim." Meg, gidebileceklerini teekkrle bildirmek ve giyecei elbiseyi gzden geirmek zere oradan uzaklat. O neeli neeli ark syleyerek elbisesinin ipek farbelalarn dzeltirken, Jo da yukarda okumakta olduu hikyeyi bitirmi, drt elmasn da yemi hoplaya sraya fareyle oyuna dalmt. Ylba gecesi salonda kimsecikler yoktu. Kk kardeler oda hizmetisi rolne girmiler, ablalarnn giyinmesine yardm ediyorlard. ki bykler ise ok nemli bir uraya, partiye gitmek hazrlna kendilerini kaptrmlard. Sade bir eyler giyecekleri halde oradan oraya koturmalar gerekiyordu. Konuarak, glerek... Birdenbire keskin bir yank sa kokusu havay sard. Meg, yzn buklelerle erevelemek istemiti. Jo da onun buklelerini yapmak zere ayrlm tutam tutam salarn kzgn maaya sarmt. Beth, yatan zerinde tnedii yerden sordu: "Buklelerin bu kadar ttmesi gerekli mi?" Jo: "San slakl kuruyordur," diye yantlad. Amy de araya kart: "Ne tuhaf koku bu byle? Yank ty gibi kokuyor." Bir stnlk duygusuyla kendi salarnn kvrmlarn okad. "Oldu zaten. imdi salardan ktlar karacam. Kvrm kvrm kck bukleler greceksiniz," diye Jo, elindeki maay brakt. Ktlar karyor sarih buklelerden ama, hani kvrm kvrm salar? Salar da ktlarla birlikte dt. Dehete kaplan kuafr, kurbann nndeki masann zerine sra sra kavrulmu bukleleri dizdi. Meg, ac ac bard:

"Aman! Aman! Aman! Ne yaptn byle sen? Mahvoldum! Gidemem artk... Salarm... Aman Tanrm, salarm!" Alnnda yars kopmu dzensiz sa kvrmlarn incelerken umutsuzlukla inledi. Jo, inlercesine konutu: "Al ite benim kaderim... Salarn kvrmam benden istemeyecektin. Biliyorsun, ben sakarm, her eyi, her eyi byle berbat ederim. ok zldm. Maalar gereinden ok scakm. Bundan tr bir kazadr yaptm." Gzlerinde pimanlk yalaryla nnde duran kapkara, yamyass olmu buklelere bakyordu. Amy, ablasn avutmaya alt: "Berbat filan deil! Sadece kabartn yeter. Kurdeleyi yle bir bala ki bana, ular birazck alnna sarksn, Meg. stelik de bylesi son moda birok kzda grdm, yle yapt yorlar. Meg, kzgn bir tavrla bard: "Gzel olsun derken olan oldu ite... Keke salarma hi dokundurmasaydm!" "Bence de yle ama, neylersin... Dzgn ve gzeldi salarn. Ama merak etme yaknda uzar," diye Beth, krklm salar pmek ve ablasn avutmak iin yaklat. Daha kk ldeki eitli aksiliklerden sonra Meg giyinmesini bitirdi. Derken ailenin birleik abalar sonunda, Jonun salar da tepesinde toplanarak biim verildi ve elbisesi giydirildi. Sade kyafetleri iinde ikisi de pek ho grnyordu. kisi de ak renk zrsz eldivenlerin birer tekini ellerine giyip lekeli olanlarnn teklerini avularna almlard. kisi de iddiasz ve gzel gen kzlar etkisini brakyordu. Megin yksek topuklu sandallar ayaklarn skyor, can yanyordu ama, aldrmyordu. Jonun ise banda toplamak zere salarna sokulmu on dokuz firkete, salarna deil de etine sokulmu gibi batyordu. Gerekte tam anlamyla rahat deildi, ama hey Tanrm! k olalm ya da lelim! ki karde nazl nazl ilerlerken bayan March; ,"Haydi benim tatl kzlarm, gzel, gzel elenin," dedi. "Sakn ok yemek yemeyin. Saat on birde de eve dnn. Sizi getirmesi iin Hannahy gndereceim." Kap arkalarndan kapandktan sonra da pencereden seslendi: "Kzlar, doru drst mendilleriniz var m yannzda?" Jo yrrken glerek bard: "Evet, evet var, anne! stelik de Meg kendisininkine kolonya dkt." Sonra ablasna dnd: "Eminim ki annem hepimiz birden zelzeleden kayor olsak yine bu soruyu sorar." "Soyluluundan gelme bir alkanl bu," dedi Meg. "Hem de ok yerinde bir titizlik." "Bir kk hanmn seviyesini, zenli iskarpinleri, eldivenleri ve mendilleri ortaya koyar." Kendisinin de bu konuda pek ok soyluca zevkleri vard. "Elbisenin zrl etek ksmn gizlemeyi unutma Jo," diye konumasn srdrd. "Kuam katlanmam ya? Salarm ok mu fena grnyor?"

Bayan Gardnerin evinde, giyinme odasndaki aynann nnde bir sre orasn burasn dzeltmekle oyaland. Jo da yakasn dzeltip, salarnda aceleyle parmaklarnda gezdirirken: "Biliyorum, ben unutacam etek ucumun kusurlu olduunu, Yanl bir ey yaptm fark edersen hemen gz krparsn olur mu? Hayr gz krpmak hanmefendilere yakmaz. Gerekirse kam kaldrrm. Eer bam eersem, anlarsn ki her ey yolundadr. imdi dik tut bakaym omuzlarm. Ksa admlarla yr. Eer birine takdim edilirsen elini skman doru olmaz." "Doru olup olmadn nasl renirsin bunlarn? Ben renemem... Her neyse, ho bir mzik deil mi?" Aa kata indiler. Partilere pek seyrek gittikleri iin biraz ekingendiler. Byle resmi olmayan kk toplantlara katlmak bile onlarn asndan byk olayd. ri yapl ve yal bir kadn olan bayan Gardner, sevecenlikle karlayp onlar alt kznn en byne teslim etti. Meg, Sallieyi tanyordu. Az sonra rahatlad. Ama Jo, kz arkadalara ve onlara zg dedikodulara pek aldrmadndan, ayakta, srt zenle duvara dayal, iek bahesine dalm, yerinde bir tay gibi kalakald. evreye uyum salayamadn hissediyordu. Yarm dzine kadar neeli delikanl odann baka bir kesinde paten yapma konusunda konuuyordu. Paten yapmak hayatta balca zevklerinden biri olduundan, Jo da onlara katlmak isteyerek bu arzusunu Mege telgraflad ise de, Megin ka rknt vererek yukar kalktndan yerinden kmldamak yrekliliini gsteremedi. Konumak zere de kimse kendisine yaklamyordu. Ona yakn olan guruptakiler imdi birer ikier daldklarndan yapayalnz kalmt. Eteinin zrl yeri grnecek korkusuyla ortada dolaamyor kendisine bir elence bulamyordu. Dans fasl balayncaya dek evresindekilere umutsuzlukla bakt kald. Megi hemen dansa kaldrmlard. Dar sandallar birden serte srt ama, hi kimse sandal giyenin glmsemesiyle nasl bir ac gizlediini anlayamad. Jo, kocaman, kzl bal bir gencin yaklatn grnce dans nermek niyetinde olmasndan korkarak perdelerin kuytuluundaki bir blgeye kayverdi ve bylece rahatlayarak etrafn seyretmekle kendini elendirmeye niyet etti. Ama ne yazk ki, o kuytuluu baka bir utanga kii de mesken edinmiti. ttii perde yana kaynca kendini Laurencele yzyze buldu. "Aman Tanrm!.. Burada birinin olabileceini dnmemitim," diye Jo kekeleyerek, buraya nasl can havliyle geldiyse yine ylece ekilmek zere davranmt ki, Laurence biraz irkilmi olmasna karn tatl tatl gld: "Aldrmayn bana... sterseniz kalabilirsiniz burada." "Sizi rahatsz etmez miyim?" Hayr, kesinlikle... Buraya sokuluumun nedeni pek az insan tanyorum. Bundan tr... Anlarsnz ite, acayip bir duyguya kapldm."
Ben de yle. Eer gerekmiyorsa ltfen siz de gitmeyin.

Delikanl yeniden yerine oturup, rugan ayakkablarna bakt. Jo, nazik olmaya abalayarak konutu: Sanrm sizi daha nce grmek zevkine erimitim. Bize yakn

oturuyorsunuz deil mi? "Bitiiinizdeki evde," diye ban kaldrp Joya bakarak, Laurence aktan aa gld. nk kediyi eve kadar getirdiinde kriket oyunu konusunda uzun uzadya konutuklar aklna geldiinden; imdi onun zoraki ve resmiyet halini biraz komik bulmutu. Bu tavr, Joyu da rahatlatt. O da tm itenliiyle konuurken gld: "Gnderdiiniz o gzel Noel hediyeleri bize pek ho bir zaman geirtti." "Bykbabam gndermiti." "Ama sizin uyarnzla deil mi? "Kediniz nasl, bayan March?" diye delikanl ciddilemeye niyetlenerek konutu. Bu arada kara gzleri muzipe glmsyordu. "yi, teekkr ederim, bay Laurence. Ama ben bayan March deilim. Ben sadece, Joyum." "Ben de bay Laurence deilim. Adm sadece Lauriedir." "Laurie ya da Laurence... ok tuhaf bir ad." "Gbek adm Theodoredir. Ama ben sevmem o ad. Dostlarm bana Dora, der. Ben de onlarn Laurie demelerini isterim." "Ben de kendi admdan nefret ediyorum. Ne kadar duygusal bir ad! Keke herkes Josephine diyeceine Jo dese... Dora demelerini nasl nlediniz?" "Onlar pataklayarak..." "Ama ben yengem March pataklayamam ki... Bundan tr sanrm adma aresiz katlanacam." Jo bir i ekile teslim olduunu ortaya koydu. "Partilerden holanr msnz?" diye konumann akn deitirdi. "Arasra... Uzun yllar yabanc bir memleketteydim. Bundan tr buradaki yaanty renmek iin henz yeterli evrem olmad." Jo heyecanla konutu: "Yabanc memleketlerde mi? Ne olur bana anlatn! Yabanc lkelere ilikin izlenimleri dinlemeyi ok severim." Laurie, sze nereden balayacan pek bilemedi. Ama Jonun birbirini izleyen merakl sorular konumasn kolaylatrd. Veveydeki okulunu, hi apka giyemeyen arkadalarn, kayklardan filolar nasl yzdrdklerini ve tatillerde retmenleriyle birlikte nasl geziye ktklarn anlatt.

Jo yine heyecanl sesini ykseltti: "Ben de oralarn grmeyi ne kadar isterdim! Parise de gittiniz mi?" "Geen k oradaydk." "Franszca konuuyor musunuz?" "Veveyde baka bir dil konumamz yasakt." "Franszca bir eyler syleyin. Ben okuyabiliyorum ama telaffuz edemiyorum." Laurie uysallkla: "Quel nom a cette jeune demoiselle en les pantoufles?" dedi. "Ne kadar gzel konutunuz! Ne dediniz syleyeyim mi? u gzel sandallar giymi gen bayan kimdir dediniz, yle deil mi?" "Evet yle madmazel..." "Benim ablam Margaret. Siz biliyorsunuz benim ablam olduumu. Onu gzel buluyor musunuz?" "Evet, bana Alman kzlarn anmsatyor. O kadar da tertemiz ve gzel grnyor ki..." Ablasnn byle ocuksu bir rahatlkla vlmesi Joyu sevinle doldurdu. Mege anlatmak iin de cmleyi ezberledi. kisi de kalabal gz ucuyla inceleyerek ve eletirerek aralarnda kklemi bir arkadalk havas douncaya kadar ene aldlar. Laurienin utangalndan artk eser kalmamt. Jonun yapmacklk olmayan bir rahatlkla davranlar houna gitmi ve onu da rahatlamt. Jo da bu arada neesine kavutu. nk elbisesi unutulmutu. Hi kimse de ona ka kaldrmamt. Laurieyi iten sevdi. Onu kardelerine anlatabilmek iin uzun uzun bakt. Erkek kardeleri yoktu. erkek yakn akraba ocuklar da yoktu, erkeklerle arkadalk onlara hepten yabancyd. "Kvrck kara sal, kocaman kocaman kara gzleri. Biimli bir burnu var, dileri de gzel. Elleri ve ayaklar kk. Benden daha uzun. O yataki insana gre fazla nazik. ok da neeli. Acaba ka yanda?" Aklndan bunlar geiriyordu. Dilinin ucuna gelmiti. Nerdeyse yan soracakt. Tam zamannda tuttu kendini. Hi de alk olmad halde muamele bilir bir insan gibi davranarak yan renebilmek iin baka dolambal yollar arad: "Sanrm yaknda koleje balarsnz. Kitaplarnz rafa kaldrmsnzdr... Yok hayr, argo kullanmak istemedim." Azndan karmt ite. Kzard, "ok alyor musunuzdur demek istedim yani..." Laurie glmsedi, Jonun konumasn hi de yadrgam gibi grnmyordu. Omuz silkerek yantlad: "Daha bir iki ylm var koleje gitmek iin. On yedisinden nce herhalde de

gidemem." Jo, onun boyunu bosunu szd. Oysa on yedi ya bimiti ona. "Demek on be yandasnz ha?" "Gelecek ay on alt olacam." "Ben koleje gitmesini ok isterdim, siz istemiyor gibisiniz." "Ben nefret ediyorum. Durmadan bir eyler tmek ya da amata... stelik bu memlekette arkadalarn tutumundan da holanmyorum." "Peki, neden holanyorsunuz?" "talyada yaamaktan ve keyfimce kendi yoluma gitmekten." Jo, ona gitmek istedii kendi yolunun ne olduunu sormak iin yandysa da Laurie, kara kalarn attndan gzda verici grnyordu; bundan tr konuyu deitirmeyi uygun buldu. Ayayla tempo tutarak: "Bitiik odadaki piyano ok gzel... Neden gidip dinlemiyorsunuz?" dedi. Delikanl nezaketle eilirken yantlad: "Eer siz de gelirseniz..." "Ben gelemem. nk Mege dedim ki... Gelemem n...ki..." Jo bu noktada duraklad. Karar veremiyormua benzemiyordu: Acaba gerei sylese mi? Yoksa... Gld. Laurie merakla sordu: "nk, dediniz. Gerisi?" "Kimseye sylemezsiniz deil mi?" "Asla sylemem." "Pekl yleyse... Benim hep minenin karsnda ayakta durmak gibi fena bir alkanln var. Bu nedenle ou zaman eteklerimin ucu yanar. Bu elbisemin de ucu kavruldu. Bir gzel onardm; ama yine grnyor. Meg, bana kimseye arkam dnmememi, yani yerimden pek kmldamamam tembih etti. Gidebilirsiniz isterseniz... Durum ylesine komik, biliyorum." Ama Laurie glmedi, bir an bakt. Yzndeki ifade artt Joyu. Delikanl son derece hafif bir perdeden nezaketle: "Zarar yok, aldrmayn, rica ederim gelin," dedi. Jo teekkr etti ve memnun, yrd. Delikanlnn ellerindeki inci rengi gzel

eldivenlere bakarken, kendinin de tpk onun gibi eldivenleri olmasn arzulamt. Mzik susunca, oturdular. Laurie, Heidelbergdeki bir renci festivalini anlatrken, tam orta yerinde Meg grnd. Bayla kardeini ard ve Jo isteksizce kalkt, onu yan odaya kadar izledi. Bir kanepe buldu orada; kardeine gsterdi. Meg oturdu ve ayan tuttu, yz solmutu. "Bileimi burktum. u lanet olas yksek topuk dnverdi ve burkuldu bileim. Ayakta zor duruyorum. Bilemiyorum eve kadar nasl gideceim?" Acdan kvranrken konumutu. Jo, yantlad: "Bu mendebur sandallarn ayan inciteceini biliyordum. ok zldm ama olan olmu. Araba armak ya da burada sabahlamaktan baka aklma bir ey gelmiyor." Konuurken ablasnn aryan bileini yava yava ovuyordu. Meg, fsldad: "ok pahal, araba artamam. Hayr, gze alamam bunu. Hem buraya herkes kendi arabasyla geldi. Kald ki ahrlarn bulunduu semt ok uzak, kimse gnderilemez." "Ben gider getiririm." "Gerek yok. Saat dokuzu geti. Msr lkesi kadar ortalk karanlk. Burada kalamam, ev tkabasa dolu. Sallie kimi kz arkadalarn alkoyacakm. Hannah gelinceye kadar dinlenir, sonra da canm diime takar yrrm." "Laurieden yardm isteyeceim." Jo bu fikir aklna gelince rahatlamt. "Teekkr ederim ama olmaz! Hi kimseden bir ey isteme, syleme de. Sen benim lastiklerimi getir, bu sandallar da bize ait eylerin arasna koy. Yemek fasl bitince de Hannahy gzle sen. Gelince bana haber ver." "imdi yemee gidiyorlar ite, ben senin yannda kalmay yeliyorum." "Hayr olmaz, canm. Sen bana yalnz kahve getir. O kadar yorgunum ki, kmldayamyorum." Megin arkasna yaslanmasna yardm edip, ayandaki lastikleri de gzlerden gizledikten sonra Jo, geliigzel dolar gibi yemek odasna yrd. Tabak anan durduu dolaba arptktan sonra bir oda kapsn anca karsnda bay Gardneri grd; evsahibi burada kendi bana oturmu, bir eyler iiyordu. Jo, kahve ibriini farkedip masaya doru atlmt; ibrii yakalad, ama bu arada kahveyi de dkt. imdi elbisesinin n de arkas gibi berbat olmutu. "Aman Tanrm! Alay bozan tfei gibiyim!" diye bard. Bu arada elbiseyi silmeye alrken Megin tek eldivenini de benzetti. Dosta bir ses sordu: "Size yardm edebilir miyim?" te Laurie gelmiti. Bir elinde

dolu bir fincan kahve teki elinde bir tabak dondurma vard. Jo yantlad: "Mege bir eyler gtrmek istiyordum, yorgun da. Biri arpt bana, ite bu hale geldim," diye zntyle elbisesini, kahveye bulanm eldivenini gsterdi. "Gerekten zldm... Ben de bu elimdekileri vermek iin birini aryordum. Ablanza gtrebilir miyim?" "Teekkr ederim. Gstereyim size nerede olduunu. Elinizdekileri ben alaym, diyemiyorum. nk gtreyim derken yine bir eyler dkp samaktan korkarm." Jo ne dt. Laurie sanki her zaman hanmefendilere servis yapmaya alkm gibi yle bir rahatlkla hemen kk bir masa ekti, oraya ikinci bir kahve servisi getirdi. ylesine yardm etmeye hazr bir tavr vard ki, her zaman ince eleyip, sk dokuyan Megin bile takdirini kazanmt: Terbiye grm bir gen! diye mrldand. ekerlemeler, kurabiyeler yiyerek hoa vakit geirdiler. Yanlarna yaklap guruplarna katlan iki gen adamla da hep birlikte "buz" oyunu(*) oynadlar; ta Hannah gelinceye kadar!.. Meg dalp ayann acsn bile unutmutu, ama birden kalkmaya alnca o kadar can yand ki, acsn belirten bir sesle Joya tutundu: "Sus sakn bir ey syleme!" diye fsldadktan sonra yksek sesle: "nemli bir ey deil. Ayam hafife burkuldu, hepsi o kadar," dedi. stlklerini giymek zere merdivene yneldiklerinde, Hannah paylad. Meg alad. Jo ise artk dayanmann snrna ulamt. Sonunda ynetimi eline almaya karar verip darya szlerek yine aaya indi. Hizmet eden adamlardan birini bulup bir araba getirmesini rica etti. Karsna kan da o gece iin tutulmu bir garsonmu. Blgeyle ilgili hibir ey bilmezmi. Jo, are dnerek baknrken onun ne istediini renen Laurie yardma kotu. Kendisini eve gtrmek zere bykbabasnn gnderdii ve hemen o anda kapya yanaan arabaya hep birlikte binmelerini nerdi. Jo, iin iin rahatladysa da, neriyi kabul etmek iin duraksamt: "Vakit henz erken. Siz herhalde imdi gitmek istemiyorsunuzdur," dedi. "Ben her zaman erken dnerim eve... yle gerekten... Rica ederim, sizleri gtrmeme izin verin. Biliyor musunuz, yolumun zeri. Yamur da yayormu. yle diyorlar."
(*) Asl rakama dayanan bir eit oyun.

Sorun bylece zmlendi. Jo, ablasnn bana geleni anlattktan sonra teekkrlerle kabul etti nerisini. Yukarya koup geride kalm olanlar da getirdi. Hannah, kedi misali yamurdan nefret ederdi. Bunda tr yeni bir sorun kartmadan kapal lks arabaya kurulduklarnda pek onurlandlar ve kendilerini bir payeye erimi saydlar. Laurie, Megin ayan uzatabilmesi iin arka tarafa sandn zerine binmiti. Bylece kzlar rahata partiyi konumak frsatn buldular. Jo firketelerini kartp salarn indirince rahatlayarak

"Ben olaanst bir gece geirdim, ya sen?" diye sordu. "Evet, ayam burkuluncaya kadar ben de yle. Salliennin arkada Annie Moffat beni pek sevdi ki, Sallie gidecei zaman benim de beraber gitmemi, ehirdeki evlerinde bir hafta kalmam rica etti. Yani ilkbaharda aryor. Opera oraya geldii zaman. Annem gitmeme izin verirse ne gzel bir frsat benim iin..." diye Meg dncesiyle bile neelenerek konutu. Jo, sordu: "Benim bu gece kendisinden katm kzl sal gen adamla grdm seni. Houna gitti mi?" "Gerekten de pek ho. Salar kzl deil, kestane renginde. ok nazik bir insan." "Giydii elbiselerle tpk bir ekirgeye benziyordu. Laurie ve ben glmekten kendimizi alamadk. Duydunuz mu gldmz?" "Hayr ama, kabalk sizinkisi. Orada saklanm konutuunuz srada neler eviriyordunuz?" Jo, macerasn anlatt. Szn bitirdiinde evlerine varmlard. Teekkrlerini yineleye yineleye arabadan inerken, iyi geceler dilediler Laurieye. Kimseyi tedirgin etmeden eve girebileceklerini umuyorlard; ama kap araland anda gece balklaryla iki kafa grnp iki uykulu ama, merakl sesler duyuldu: "Partiyi anlatn... Partiyi anlatn..." Megin nlenmesi zor bir gereksinme olarak kk kardeleri iin Jo, birka ekerleme saklamt. Azlar tatlanp gecenin en heyecan verici olaylarn dinledikten sonra kk gevedi. Meg, iini ekerek: "tiraf edeyim ki, partiden arabayla dneyim, oda hizmetimin tuttuu sabahl giyeyim, yle bir oturaym, bence gerekten bir kibar hanmefendinin davranlar byledir," dedi. O konutuu srada Jo, onun burkulan bileini merhemle ovuyordu. Salarn da fralamt. "Kavrulmu buklelerimize, eski psk elbiselerimize, kii bana den tek eldivenlerimize, ayamz burkacak kadar dar sandallar giymek aamasnda alk olmamza karn, o dediin kibar kadnlarn bizden fazla elenebileceklerini sanmyorum," diye Jo pek akllca bir yant verdi.

BLM 4

YKLER

"Yklerimizi yeniden srtlayp yola koyulmak bana yle zor geliyor ki..." diye Meg, partiden dndkleri gecenin sabahnda yaknyordu. Artk tatil sona ermiti. Geirdikleri elenceli haftadan sonra, hibir zaman holanmad iini kolayca yrtebilecek gc bulamyordu, kendinde. "Gnlerin hep Noel ya da Ylba gibi gemesini ok isterdim. Srgit elence fena m olurdu?" diye Jo, can skntsyla esneyerek sordu. Meg, iki eski elbisesinden hangisi daha berbat diye karar vermeye akrken konutu: "O zaman imdi elendiimizin yars kadar elenemezdik!.. Geceleri yemek davetleri, iek buketleri, partilere gitmek, eve arabayla dnmek, okumak, dinlenmek ve hi almamak bana ok tatl geliyor. Bakalar bunlar yapabiliyorlar. Yapabilen kzlara imreniyorum, dorusu... Ben lks bir hayattan ok holanyorum." "Anladk ama biz yle bir hayat yaayacak durumda deiliz ki. Bundan tr homurdanmamalyz. Yklerimizi srtlayp yola koyulalm. Annemin yapt gibi olabildii kadar hafiften alarak!.. March yengemin kaskat ve sradan bir insan olduundan kukum yok. Ama sanrm yaknmadan tamay rendiim zaman arl omuzlarmdan kalkacak. Ya da ylesine hafifleyecek ki ben duymayacam. Bu fikir Jonun i gcn tazelediinden keyfini yerine getirdi. Ama Meg neelenmemiti. Drt mark ocuktan oluan yk ona daha arlam gibi geliyordu. Her zaman yapt gibi kendisine eki dzen vermeyi, mavi kurdeleyle salarn ensesinde kendine yarar biimde toplamay bile can istemiyordu. "Ho grnmenin ya da grnmemenin ne nemi var? u aksi yumurcaklardan baka kimse grmeyecek olduktan sonra... Gzelmiim, deilmiim kim aldr eder ki?" diye iinden geirerek ani bir hareketle ekmecesini kapatt. Gnler boyu hamal gibi abala dur. Arada bir kysndan kesinden bir elence krnts... Haydi bakalm, yalan, irkinle, ruhun ekisin; nk ben fukaraym. Baka kzlar gibi yaamann tadn kartamam ayp bana!.. Ayp!" Gzlerinde yaral bir bakla Meg aa kata indi. Kahvalt sofrasnn hi cana yakn bir hali yoktu. Hepsi birden homurdanmaya hazr grnyordu. Ba aryan Beth, kanepeye uzanm kedisi ve yavrusuyla kendini oyalamak derdinde; Amy, derslerine almadndan tela iinde silgisini bulamyor; Jo da slk alarak hazrlanmak zere byk amata kopartmak yolunda; Bayan March ise, hemen postaya vermesi gerekli bir mektubu bitirmek abasnda. Hannahya gelince, alkanl tesinde bu sabah ge kalkt iin terslii iyice zerinde.

Jo, bir mrekkep hokkasn devirip, iki potinin birden balarn kopartp, apkasnn da zerine oturduktan sonra: Byle bir aksi aile yoktur, diye fkesini yenemeyerek bard. Amy: "Ailede en aksi sensin!" diye kara tahtasna yapt hesaplarn yanl toplamn gzyalaryla siliyordu. Meg, srtnn eriemeyecei bir noktasna trmanp apak gibi yapm kedi yavrusundan kurtulmaya abalayarak fkeyle haykrd: Eer bu iren hayvanlar gtrp bodruma kapatmazsan Beth onlar suda bomak zorunda kalacam." Jo gld, Meg azarlad, Beth yalvard, Amy de dokuz kere on ikinin ne ettiini anmsamad iin feryad kopard. "Kzlar!.. Kzlar!.. Bir dakika iin susun! Mektubu ilk postaya yetitirmek zorundaym. Drdrlarnzla beni iimden alkoyuyorsunuz," diye bayan March, mektubuna nc gnl alc cmleyi de iziktirdi. Bir anda ken sessizlikte usulca odaya giren Hannah, iki meyveli rei masann stne brakp yine usulca kt. Bu meyveli rekler evin yerlemi detleri arasnda yer alyordu. Gerek manonlar olmadndan kzlar bunlara, sabahn ayaznda ellerini stp rahatlatt iin "manon" adn takmlard. i ne kadar ok olsa, ne kadar homurtu nedeni bulsa yine de kzlarn yollar uzak ve de i rtc olduundan bu rekleri yapmay ihmal etmezdi. Zavalllar le yemeinde de pek bir ey yiyemiyorlar, eve saat ikiden nce pek seyrek gelebiliyorlard. "Kedilerini barna basp ba arn geirmeye bak, Beth... Anne, Allahasmarladk... Bu sabah hepimiz bin trl mnasebetsizlik yaptk. Eve yine alageldiiniz melekler olarak dneriz. Haydi bakalm, Meg!" Jo, odadan karken Tanr yolundaki haclarn bu ruhsal durumda olmamalar gerektiini dnyordu. Keyi dnmeden nce her zaman pencereden glerek bakan ve el sallayan annelerini grmek iin balarn evirirlerdi. Eer bu det yerine getirilmezse, sanki gn sona erdiremeyecekler... Ne durumda olurlarsa olsunlar, o sevecen ana yzne, gider ayak son bir gz at, gnee bakmlar gibi ilerini strd. "Annem eliyle pck gnderecek yerde bize yumruk sallasa daha yerinde bir hareket olurdu. Bizler grlmemi derecede kadir bilmez, aalk yaratklarz." Jo sylene sylene rzgra kar karlara bata ka hzla yrmekle, pimanlk duygusunun etkisinde kendini cezalandryor gibiydi. Meg iyice sarnd rtlerin derinliklerinde, dnyasndan bezmi bir rahibe edasyla konutu: "Aalk falan... Byle irkin kelimeler kullanma!"

"Ben anlam olan sert kelimelerden holanyorum," dedi Jo. Bandan frlayacakm gibi havalanmaya hazrlanan baln kendi de umaya hazrlanyormu gibi yakalad. "Sen kendi hakknda istediini syle! Ben ne nankr ne de aalm. Hakkmda bu biim konuulmasn istemiyorum." "Sen zaten mahvolmu bir yaratksn!.. Kukusuz bugn de tm aksiliin stnde. nk lks bir hayat yaayamyorsun!.. Zavall kardeim! are yok, ben zengin oluncaya dek bekleyeceksin. O zaman arabalarn da, dondurmalarn da, yksek topuklu sandallarn da ve kzl sal delikanllarla ene almann da bir iyice tadn kartrsn." "Ne kadar komiksin, Jo!" diye Meg, bu samalklara gld ve her eye karn moralinin biraz ykseldiini sezdi. Jo yantlad: "Bu bakmdan anslsn. Eer ben de dnyam yklm gibi bir havada olsam ve senin gibi dert aramaya abalasam, o zaman grrdn ne hale debileceimizi. ok kr ben, moralimi her zaman yksek tutabilecek bir ynn buluyorum sorunlarn... Artk yaknmay kes de eve neeli dn olur mu canm kardeim!" Jo, yreklendirmek istercesine ablasnn omzuna vurdu ayrlrlarken... kisi de baka baka ynlere gidiyordu. kisi de hl lkln koruyan kk reklerini avularnda smsk tutuyordu. kisi de, sert k havasna karn, zorlu ilerine karn ve tadn karamadklar sevgiyle ykl genlik arzularna karn neelenebilmek iin aba gsteriyorlard. Bay March, talihi ters dnm bir dostuna yardm etmeye abalarken btn varln kaybettii zaman, iki byk kz hi deilse kendi masraflarn karmak amacyla almalarna izin verilmesi iin yalvarmlard. Onlarn iglerini yararl bir yola yneltmelerini isteyen ve zgrlklerini kazanmak bakmndan da yalarnn pek kk olmadn dikkate alan ana babalar, kzlarnn almalarn onaylamlard. Bylece iki karde can ve yrekten byk bir hevesle, tm engellere karn sonunda baarya ulaacaklarna inanarak almaya koyuldular. Margaret kk ocuklara mrebbiyelik edebilecei bir aile bulmu ve az bir aylkla bile kendini zengin sayarak almaya koyulmutu. Kendi de itiraf ettii gibi "lks ok severdi". Balca derdi fukaralkt. tekilerden daha zor dayanyordu yoksullua. nk evlerinin ok daha gzel, yaantlarnn kolay hem de zevkle ykl ve hibir eye gereksinme duymadklar evreleri anmsyordu. Kskan ve mutsuz olmamaya alyordu ama, bir gen kzn gzel eylerin, neeli arkadalarn, baarlarn ve mutlu bir yaamn zlemini ekmesi doaldr. King ailesinin yannda alrken btn arzuladklarn her gn grmekteydi. te ilgilendii ocuklarn en bykleri, ablalar sokaa gidiyor. Meg bir an gryor onun srtnda partiye gittii zarif elbiseyi. iek buketlerini... Tiyatroyla, konserle, kzak partileriyle ve her trl elenceyle ilgili dedikodular iitiyor. Kendisinin ok deer verdii ve ok byk bir miktar sayd parann en nemsiz ufak teberiye nasl avu dolusu harcandna tank oluyordu. Meg, pek seyrek yalanrd ama, hakszlk duygusu kimi zaman onu herkese kar olumsuz dncelere yneltiyordu. Bunun nedeni de henz kendisinin hayatta gerek mutluluu salayacak deerlere sahip olduunun bilincine varamayyd.

Jo, topal olduundan tr kendine yardm edebilecek gte bir insana gereksinme duyan amcasnn kars March yengeye tam uygun bir tipti. ocuksuz ihtiyar kadn, kaynbiraderi tm parasn kaybettiinde kzlardan birini evlat edinmek iin bir neride bulunmutu. Bu istei geri evrilince de gcenmiti. Dostlar March ailesini uyarm, bundan byle ihtiyar kadnn vasiyetnamesinde hatrlanmak ansn yitirdiklerini sylemilerdi ama, dnya nimetlerini n planda saymayan Marchlar u yant vermilerdi: "Kzlarmz dnyann tm servetleriyle deimeyiz. Zengin ya da yoksul biz hep bir aradayken, birlikte mutlu oluruz." htiyar kadn bir sre onlarla konumamt. Sonra, gnn birinde, bir arkada toplantsnda Joya rastlamt. Yeeninin komik yz, hi yapmacksz davranlar ihtiyar kadnn houna gitmi ve Joya kendisine refakati olmas iin neride bulunmutu. Bu neriyi Jo hi beenmediyse de daha iyi bir i bulamadndan kabul etmi ve herkesi artarak ihtiyar, huysuz yengesiyle ok iyi bir iliki kurmutu. Arada frtnalar kopmuyor deildi. Bir seferinde Jo, artk daha fazla dayanamayacan bildirerek evine dnm; gelgelelim, March yengenin kara bulutlar abuk daldndan Joya yine gelmesi iin o kadar stelemiti ki, Jo, biraz da sivri dilli yengeden holand iin, "hayr" diyememiti. Aslnda kz eve balayan gerek neden galiba, amcann lmnden sonra toz ve rmceklere terkedilen byk kitaplkt. Jo, ocukluunda cilt cilt kocaman szlklerle demir yollar ve kprler yaparak oynamasna izin veren, latince kitaplardaki acayip resimlerle ilgili hikyeler anlatan ve sokakta karlatklar zaman kendisine kurabiyeler alan nazik, ihtiyar amcasn anmsyordu. Kitaplarn tepesinden, kuba bir bakla evreyi szen bstleri, rahat koltuklar, yuvarlak abajurlu lambalar ve hepsinin tesinde ynla kitaplaryla bu lo ve tozlu oda Jo bakmndan iinde diledii gibi gezinebildii bir lke, bir mutluluk beldesiydi. March yenge uyuklamaya baladnda ya da yannda bir arkadala oyaland sralarda Jo, kendi skin kesine ekilip bir koltua bzlyor; roman, tarih, seyahat kitaplar!.. Resimlerine bakyor ve kural bilen bir kitap kurdu gibi kitaplarn arasnda yitip gidiyordu. Elbette her mutluluk gibi bu da uzun srmezdi. Ne zaman bir hikyenin can alc yerine gelse, bir iirin en gzel dizesini okurken ya da bir gezginin en tehlikeli serveninin ortasnda hrn bir ses duyulur: "Josy-phine! Josy-phine!" arlnca Jo, cennetini brakarak yn ilesi sarmaya, kpei ykamaya ya da saatler srecek eletiri yazlarn okumaya koard. Jonun hrs hayatta, olaanst bir marifet gstermekti. Ama nasl bir marifet olduunu henz kendisi de bilmiyor, zamanla ortaya kmasn bekliyordu. Bu arada en ok yaknd diledii kadar kitap okuyamamas koamamas, isteyince ata binememesiydi. abuk kzma huyu, sivri dili ve huzursuz i yaps her zaman ban derde sokuyor ve hayat komik veya ackl bir dizi ini kl olaylarla doluyordu. Yine de March yengenin evinde edindii deneyimler ok nemliydi. Hi durmayan Josephinelere karn kendi hayatn kazanyor olmas da onu mutlu ediyordu. Beth, okula gidemeyecek kadar ar utanga bir kzd. Denenmiti bu ama Beth ylesine zorlanmt ki, vazgeilmiti. Derslerini evde babasyla yapyordu. Babas gittikten sonra, annesi askerlere yardm derneklerine arlnca, Beth, yine de kendi kendine elinden geldii oranda itenlikle almalarn srdrd. Kendisi tam anlamyla bir kk ev hanmyd. alanlar hesabna evin dzenli tutulmasnda, herkesin rahatnn salanmasnda Hannahya yardm ediyordu. Bekledii tek karlk da sevilmekti. Birbiri ardndan geen upuzun ve hareketsiz gnlerde ne yalnzlk duyuyor

ne de bo duruyordu. Onun dnyas dsel dostlaryla dopdoluydu; yaradltan da ar gibi alkand. Her sabah kaldrlp giydirilecek alt bebei vard. Ne de olsa Beth hl ocuktu. Oyuncaklarn da ok seviyordu. lerinden bir tanesi bile gzel deildi. Hemen hepsi ablalarnn bkp kendisinin sahip kt oyuncaklard. Ablalar artk oynamayacak kadar bydklerinden bebeklere o sahip kmt. Amy eski ve irkin hibir eyi istemezdi. Bu nedenle Beth, onlar byk bir efkatle seviyor, olabildii kadar hepsine zen gsteriyordu. Sakat bebekler iin bir hastane yapmt. Onlara hibir zaman ine batrlmyor, kt sz sylenmiyor, en itici olan bile ihmal edilmiyor, hi azalmayan bir sevgiyle besleniyor, giydiriliyor, zenle baklyorlard. Bu bebeklerden bir tanesi Jonundu. Frtnal bir hayattan sonra parampara bir durumda, paavra torbasndaki kuma paralarnn arasnda skp kalmt. Sonra Beth onu bulmu ve irtc acizler evine gtrlmek zere onu korumaya almt. Bann tepesi olmadndan Beth ona kk bir apka yapm ve kopuk kol ve bacaklarn saklamak zere bir kundak dikmiti. En rahat yatakta da bu sakat bebek yatmaktayd. Eer herhangi biri bu bebee gsterilen zeni bilseydi bir yandan glerken bir yandan herhalde yrei burkulurdu. Beth, ona iekler getiriyor, kitap okuyor, hava almas iin de paltonun altna saklayp dar karyordu. Ninniler sylyordu. Hibir zaman onun kirli yzn pp sevecenlikle: "Umarm rahat uyursun, zavall km1." demeden kendi yatmyordu. Bethin de tekilerin olduu kadar kendine gre sorunlar vard. Kendisi bir melek deil, tatl bir kk kz olduu iin Jonun dedii gibi: "O, ou zaman biraz gzya dker"di. nk bulunduu koullarda mzik dersi alamaz, gzel bir piyanosu da olamazd. Mzii o kadar seviyordu ki, elinden geldiince alyor, her yan ayr dklen eski piyanonun banda sabrla mek yapyordu. yle ki, ona mutlaka birinin yardm etmesi gerektii dnlyordu ama, (elbette bir dnlen March yenge deil), gerekte kimse yardm edemiyordu. Hi kimse onun, tek bana iken geliigzel sesler karken, piyanodan sar tulara akan gzyalarn sildiini gremiyordu. Kk bir tarla kuu gibi ark sylerdi Beth. Annesi ve ablalar iin piyano almaktan hi yorulmazd. Gnler geip giderken kendi kendine umutla syleniyordu: "Biliyorum: Bir gn yeteri kadar alm hale gelirsem mzik dersi alacam." Dnyada Bethler pek oktu. Utanga, sessiz, kendilerine gereksinme duyuluncaya kadar kelerinde oturan ve nee dolu olarak bakalar iin yaayan Bethlerin yapt fedakrl, ancak minenin stndeki kk ku tmesini kesene, o gne gibi parldayan tatl varlk, ardnda sessizlik ve glgeler brakp kaybolana dek farkeden pek olmaz. Eer Amyye hayattaki en byk sorununun ne olduu sorulsa yantlar: "Burnum!" Daha bebekken Jo, onu kazayla kmr kfesine drmt. Amy, bu dmenin burnunu mrnn sonuna kadar mahvettiine kesinlikle inanyordu. Geri byk bir burun deildi, krmz da deildi, yalnz olduka kt bir burundu. Ne kadar urarsa urasn, imdiklesin hibir zaman soylu bir burun grnm veremeyecekti. Hi kimse aldrmyordu buna ama kendisi?.. riletirmek umuduyla elinden geleni yapyordu. Grek tipi bir burun hayaliyle iin iin yanmaktayd. Kendisini avutmak amacyla sayfalarca gzel burun resimlerine bakyordu. Kardeleri ona: "Kk Raphael" derlerdi. Resim yapma yetenei vard. rnein bir iei kopya ederken, peri desenleri izerken, garip sanat rnekleriyle hikyeleri sslerken mutlu olurdu. retmenleri, matematik almasna yarayacak karatahtasn hayvan resimleriyle doldurmasndan atlasnn bo yapraklarna harita kopya etmesinden yaknyorlard. En olmayacak yerde kitaplarnn arasndan yapt gln

karikatrler yaprak yaprak dklrd. Elinden geldiince alyordu derslerine... Azarlanmaktan da rnek davranl bir renci olduu iin kurtuluyordu. yi huylu, fazla aba gstermeden evresindekileri mutlu etmek becerisine sahip bir kzd. Arkadalar onu ok seviyorlard. Havas, zariflii herkese beeniliyordu. te baarlar byleydi! Resim yapmaktan baka da hnerleri vard. On iki melodi alabiliyor, t ii yapabiliyor, Franszca kelimelerin te ikisini de doru telaffuz ediyordu. "Babam zenginken yle yapardk, byle yapardk" diye konuurken sesinde bir yaknma olurdu ki, yree ok dokunurdu. Uzun cmleleri de arkadalar arasnda soyluca bir konuma saylarak ok beenilirdi. Amy, epey zamandr marma yolundayd. Herkes tarafndan okanrcasna muamele grdnden bencillii geliiyordu. Geri, kendini beenmiliinin stne zaman zaman souk su serpilmekteydi; Kuzininin elbiselerini giymek zorundayd. Florencein annesi zellikle zevk sahibi olmadndan, Amy, bana mavi yerine krmz bone, vcuduna da yakmayan elbiseler giymekten, stne hi uymayan ssl nlkler takmaktan ok rahatsz oluyordu. Hepsi gzeldi, iyi yaplmt, hem de az giyilmiti ama, yine de Amynin artistik gr asna bunlar ters dyordu. Hele bu k okul elbisesi koyu mor renkteydi. stelik de san sar benekli ve biyesizdi... Mege gzlerinde yalarla anlatyordu: "Tek avuntum, Maria Parkn annesinin yapt gibi yaramazlk yapnca, elbisemin eteklerini iine kvrmyor. Aman Tanrm! Gerekten felaket bir grnm! Kimi zaman ylesine irkin duruyor ki elbisesi!.. Ksala ksala dizkapann stne km. Bu yzden okula gelemiyor Ben byle aalanmay dndmde, yass burnumu ve stnde sar roketler bulunan mor elbisemi bile ho gryorum. Meg, Amynin hem srda hem de t vereniydi. Kartla kar acayip bir eilim kuralnca Jo, Bethin gzdesiydi. iine kapal ocuk ancak Joya aard dncelerini. Onun olabildiince patavatszln ailede herkesten fazla kk karde Beth bilinsizce, nlerdi onu etkileyerek... ki byk karde birbirlerine ok yakndlar. Her biri de kk kardelerden birine sahip kmt. Kendine zg bir yolda onu gzetirdi. Anne rol derlerdi buna. Kk kardelerini gzden dm bebeklerinin yerine koyarlard. Kk kadnlarn annelik igdsyle... "Kimsenin anlatacak bir eyi yok mu? Ne berbat bir gnd bu bugn... Gerekten biraz hoa vakit geirmek iin lyorum," diye akam diki dikmek zere oturduklarnda Meg sylendi. "Bugn yengemle acayip bir zaman geirdim. Hele bir toparlanaym da nemli blmlerini size anlatrm," dedi hikye anlatmay ok seven Jo ve sze balad: "O bitmez tkenmez eletiri kitabn okuyordum. Her zaman yaptm gibi uyusun diye tekdze bir sesle okuyordum ki, dalverdi. Ben de hemen sevdiim kitaplardan birini elime aldm. O uyanncaya dek can havlinde gibi okumaya koyuldum. Bylece benim de uykum geldi. O ban sallamaya balamadan nce nasl esnemiim ki, yengem bir rpda kitab yutacakmm gibi azm amann neden gerektiini sordu. mark grnmemeye alarak: Keke kitab bir rpda yutabilsem de bitse bu i! dedim. "Bunun zerine ilediim gnahlara dein bana nutuk ekmeye koyuldu. Kendisi birka dakika iin gzlerini kapattnda oturup, bunlar dnmemi syledi. Uyannca hibir zaman kolaylkla kendine gelemiyor. Derken yine dald. Balnn tepesi sapna ar gelmi bir yldz iei gibi sallanmaya balaynca, cebimden hemen kitabm

kardm ve bir gzm yengede okumaya koyuldum. Tam hep birlikte ailenin suya dtkleri yere gelmitim ki, kendimi unutup kahkahayla gldm. Yengem uyand. Uykusunu aldktan sonra daha iyi huylu olduu iin, yksek sesle birazck da kendisine okumam istedi. Bunun zerine bana retici ve deerli kitaplar okumam gerekirken byle havai romanlar yelediim iin sitem etti. Kitab beenmesi iin elimden geleni yaptm. Beendi de. Ama yine: Konuyu anlamadm, geriye dn. Bandan okumaya bala, kzm dedi. "Geriye dndm ve elimden geldiince ilgi ekici yapmak abasyla okumaya koyuldum. Yalnz bir kez, hnzrlk olsun diye ok heyecanl bir yerinde durup: Korkarm sizi yordu, yenge, dedim. Brakaym m artk? "Elinden dm olan rgsn yeniden ald ve gzlklerinin altndan baktktan sonra sabrszca: Bitir o blm, kstahlk yapma, kk hanm! dedi. Meg sordu: "Kitabn houna gittiini itiraf etmedi mi?" "Allah iyiliini versin, hayr! Ama herhalde zavall kendi kitabn okumam da istemedi. Bu akam eldivenlerimi almak zere odaya girdiimde, benim romana ylesine dalmt ki, holde glerek dansettiimi bile duymad. Artk gzel gnler ufukta grnd galiba. Kendisi gerekten istese ne ho bir hayat olabilir. Onca parasna karn onu kskanmyorum bile. Kald ki zenginlerin de fakirlerinki kadar trl dertleri olur, diye dnyorum" diye ekledi Jo. Meg: "imdi aklma geldi, benim de size anlatacaklarm var," diye sze balad. "Jonun anlatt kadar komik deil ama, eve gelirken yolda dndm hep. Bugn Kinglerde herkes tela iindeydi. ocuklardan biri, en byk aabeylerinin byk bir kabahat ilediini ve babalarnn onu evden uzaklara gnderdiini anlatt. Ben de bayan Kingin aladn duydum. Bay King de olabildiince yksek sesle konuuyordu. Grace ve Ellen yanmdan geerlerken gzlerinin kzarkln bana gstermemek iin balarn te yana evirdiler. Ben sormadm elbette ama hepsine ok acdm. Bir yandan da yle ahlaksz, ailemizi utandracak bir aabeyimiz olmadna memnun oldum." Amy, sanki hayatta ok eyler grm geirmi bir insan gibi ban sallad: "Bence ahlak bozuk olanlarn ailesini okulda utandrmas her eyden beterdir. Bugn Susie Perkins okula geldi. Parmanda ok gzel renkli krmzya alan akik bir yzk vard. yle beendim, benim olmasn yle istedim ki; iim titredi. Neyse, retmen Bay Davisin bir resmini izdi. Koskoca canavar burnu gibi bir burun yapt. Srt da kambur. u szleri yazm: Gen bayanlar gzlerim zerinizdedir. kelimeler azndan balonlar halinde dklyor. Tam buna glyorduk ki, birden gzlerinin zerimize evrili olduunu farkettik. Susieye karatahtasn kendisine gtrmesini emretti. Susie korkudan donmutu. Yine de gtrebildi. Ne yapsa beenirsiniz? Onu kulandan yakalad! Dnn bir kez ne korkun deil mi? Ve onu krsnn nndeki yere gtrd. Yarm saat cezada brakt orada. Herkese gstermek iin de karatahtay havaya kaldrmt."

Jo, anlatlanlarn daha da tadn kartmak istercesine sordu: "Kzlar resme glmediler mi?" "Hi kimse glmedi. San gibi bzlm kalakaldlar. Susie cezaya brakld yerde alad. Grdm aladn onu o anda hi kskanmaz oldum. yle bir olaydan sonra milyonlarca krmz akik yzn beni mutlu edemeyeceini dnyordum. yle rezil olmann altndan insan hibir zaman kalkamaz." Bilinaltyla ahlakl olduunu bilmesinin ve bir solukta bu kadar uzun cmleleri sylemenin verdii gururla, yeniden iine koyuldu. Beth, Jonun alt stne gelmi sepetini dzene sokarken konutu: "Bu sabah houma giden bir ey grdm. Akam yemeinde size anlatmaya niyet etmitim ama, unutuverdim. Hannahya istiridye almaya gitmitim, bay Laurence de balk dkknndayd. Beni grmedi, nk ben bir fnn arkasnda duruyordum. O da balk Cutterle konuuyordu. Fakir bir kadn elinde bir kova ve tahta beziyle geldi. Bugn para kazanacak bir i bulamadndan akam yemei iin ocuklarna bir ey yapamam. Birazck balk karl dkkn temizleyebileceini sylyordu. Balknn acele ii vard, o arada biraz fkeli, hayr! dedi. Al yznden okunan kadncaz dertli bir tavrla dkkndan kyordu ki, tam o srada bay Laurence, bastonun kvrk ucuna koca bir bal sktrp kadna uzatt. Kadn, o kadar ok sevinmi ve armt ki, bal kucaklayp birbiri ardndan teekkrlerini yadrd. Bay Laurence ona: "Haydi hemen git piir unu!" deyince, kadn mutlulukla oradan hemen uzaklat. Ne iyi insan deil mi? Bilseniz, kadn kaygan bal smsk kucaklam haliyle yle komik grnyordu ki!.. Bay Laurencee ahrette yerinin cennet olacan syleyerek gitti." Bethin hikyesine gldkten sonra annelerine dnp, onun da anlatacak bir eyi olup olmadn sordular. Bayan March, bir an dndkten sonra ciddi bir tavrla: "Bugn odalardan birinde oturmu ceketlik mavi filanellerden birini bierken birden, babanz iin zlmeye baladm: Dndm ki ona bir hal olursa bizler ne kadar yalnz ve aresiz kalacaz. Bunlar hesaplayp dertlenmek hi de akllca bir ey deildi ama, bir parack kuma almak zere elinde yazl bir ktla gelmi, ihtiyar bir adam odaya girinceye kadar o dncelerden kendimi kurtaramadm. Adam bir iskemle ekip yanma oturunca konumaya baladk. Fukara, yorgun ve dertli grnyordu. "Asker oullarnz var m?" diye sordum. Getirdii yazl kt bana ait deildi. "Evet, madam. Drt olum vard, ikisi ld, biri tutsak edildi. teki Washingtonda hastanede yatyor. Ben ona gidiyorum. ok hastaym," diye durgunca yant verdi. "lkeniz iin ok byk fedakrlk yapmsnz," dedim. Acmann tesinde ona sayg duyuyordum. "Yapmam gerekenden ok daha az bir ey, madam," dedi. "Yardmm dokunacan bilseydim kendim de giderdim. Gidemedim, oullarm verdim. Onlar seve seve verdim."

"ylesine neeyle konuuyordu, ylesine iten memnun grnyordu ki, ben kendimden utandm. Ben bir kii gndermitim ve hep onu dnyordum, bu adamcaz hi esirgemeden drt evladn feda etmiti. Evde beni avutacak drt kzm vard; onun ise sona kalm tek olu kilometrelerce uzakta, belki de sadece bir Allahasmarladk demek iin onu bekliyordu. Kendi sahip olduum nimetleri dnerek kendimi o kadar zengin, o kadar mutlu saydm ki, ona gzel bir paket yaptm, bir miktar para kattktan sonra bana verdii dersten tr can ve yrekten teekkr ettim." Ksa sren bir sessizlikten sonra, Jo tatl bir sesle konutu: "Baka bir eyler de anlat, anne. Bunun gibi moral verici olsun, anlattklarnn zerinde sonradan dnmek istiyorum. Eer gerek eyler anlatacaksan... Eer vaaz gibi deilse..." Bayan March glmsedi ve hemen balad. nk yllardan beri bu kk dinleyicilere hikye anlatmaya alkt. Bundan tr onlarn houna gidecek eyleri biliyordu. "Bir zamanlar drt tane kz varm. Bunlarn doyacak kadar yiyecekleri, sular ve giyecekleri ve de rahatlarn salayacak daha pek ok eyleri, elenceleri, iyi dostlar ve akrabalar varm ki, hepsi de kzlar ok sevdikleri halde onlar yine de hayatlarndan memnun deillermi. (Burada dinleyiciler usulca birbirlerine baktktan sonra acele acele ellerindeki dikie daldlar). Bu kzlar iyi insan olmay ok isterlermi. Olaanst gzel denecek kadar nice kararlar alrlar, ama bunlar bir trl uygulayamazlarm. Ah, hele bir uyumuz olsa Ya da: Ah, hele bir unu yapabilsek!.. O zamana kadar neler yapabildiklerini ve daha ne gzel eyler yapmakta olduklarn unutuverirlermi... Bir gn bir ihtiyar kadna kendilerini birdenbire mutlu edecek bir bys olup olmadm sormular. Kadn, yantlam: Karamsarla dtnz zamanlar ne nimetlere sahip olduunuzu dnn ve halinize kredin, demi. Bu noktada Jo, sanki hemen konuacakm gibi ban kaldrp bakt ise de, hikyenin daha sona ermediini anlayp fikrini deitirdi, konumad). "Bunlar, akl banda kzlar olduklarndan ihtiyar kadnn dn dinlemeye karar vermiler ve hayatlarna bu noktadan bakarak zamanla, ne kadar zengin olduklarn anlayp armlar. Biri, parann zengin insanlarn evinden ayb ve kederi uzak tutamadn kefetmi. teki, fakir olmasna olduunu ama buna karlk gen, salkl ve neeli olduundan rahatnn tadn karamayan zayf, hrn ve ihtiyar kadna oranla kendisinin ne kadar mutlu olduunu anlam. ncs, rnein akam yemeinin hazrlanmasna yardmc olmann ne kadar tatsz bir ey olduunu hesaplarken, akam yemei yiyebilmek iin dilenmenin ok daha zor olduunu farketmi. Drdnc ise, mhrl akik yzklerin bile iyi ahlakl olmak kadar deer tamadn grm. Bylece drt kz, artk hallerinden hi yaknmamaya, sahip olduklar nimetlerin deerini bilerek mutlu olmaya ve kendilerince varsaydklarn haketmeye, en azndan onlar hepten yitirmek olasln dnp var olanlarn saysn arttrmaya aba gstermeleri gerektiini hesaplamaya balamlar, ihtiyar kadnn tlerine kulak verdikten sonra ne d krldna uramlar, ne de dertlenmiler..." Meg bararak konutu: "Siz yok musunuz, anne, siz ok kurnazsnz! Bize gerekten hikye anlatacak

yerde, bizim anlattklarmz bize kar kullandnz. Bize vaaz vermi oldunuz." "Ben bu trl vaazlardan holanyorum. Babamn alk olduumuz tlerine benziyor," diye Beth, inesini Jonun ine yastna ilitirirken dncelerini syledi. Amy, ahlak asndan konutu: "Ben kardelerim kadar yaknmyorum ki halimden. Bundan byle daha da tedbirli olacam. Susienin bana gelenler bana gzda oldu." Jo, fikrini aklad: "Bizim byle bir derse gereksinmemiz vard. Bunu unutmayacaz. Eer unutacak olursak siz hemen aklmza getirin

BLM 5

KOMU CANLISI OLMAK

Meg, sordu: "Kuzum sen ne yapmak niyetindesin, Jo?" Karl bir akam zeriydi. Kardei, ayanda lastik izmeler, srtnda kukuletal sakosu, bir elinde sprge, tekinde krek hole girmiti. Gzlerinde muzip bir bakla yantlad: "Sokaa kyorum, yry yapacam." Meg, vcudunda bir rperti geerken, yantlad: "Ben sanmtm ki bu sabah yaptn iki uzun yry yeterli olmutur. Benden sana bir t: Hava souk stelik de i rtc. yisi mi, benim gibi scack evde oturup stn ban kurut." "Bilirsin ben hibir zaman t dinlemem. Senin gibi de btn gn kedi misali yerimden kmldamadan ocak banda oturamam. Ben servenci bir kzm, dar kp serven arayacam." Meg yeniden ayaklarn atee uzatt, elindeki kitab okumaya koyuldu. Jo ise bahede, byk bir abayla karlarn arasndan yol amaya koyuldu. Kar hafifti, ksa zamanda sprgesiyle karlar iki yana ite ite ite doru ilerledi. Gne knca Beth de sakat bebeklerini hava almalar iin (nk gereksinmeleri vard), baheye karacakt. Marchlarn evini Laurencelerin evinden bu it ayryordu. ki ev de kentin banliysndeydi. Buralar hl, kk korular, ayrlar, byk baheleri ve dingin sessiz sokaklaryla krlkt. ki evi birbirinden yeilliklerle meydana getirilmi iki it ayrmaktayd. Bir yanda eski, kahverengi boyal, biimsizce bir ev; her yan ieklerle, yazn duvarlar yemyeil sarmaklarla ve asma yapraklaryla donanr; ama kn yar plaktr. itin br yannda ise, her bakmdan rahat salanm, gz doldurucu, lks bir malikne. Bir de kocaman araba barna vardr. Baheyi ve serleri ok bakml. Btn bu gzelliklerin ortasnda o zengin perdelerin arasndan ierdeki ahane eyalar, yle bir gz atlnca dikkati eker ama, iine kapanm, ssz, cansz bir ev olduundan yine de ekicilikten uzaktr. ayrlarda oynaan ocuklar yok; pencerelerden bakan, sevecen ana gll yzler yok; ihtiyar ev sahibi ve torununun dnda hizmet eden birka kii girip kar o eve, o kadar. Jonun yaratc hayalinde, bu gzel ev bir tr byl sarayd. Hi kimsenin tadn karamad bir saray. Muhteem ve insan oyalayc eylerle tkabasa dolu ise de, belli ki kimse bunlarn zevkine varamyor. Jo, bu gizli hzinelere ulamay, Laurence ocukla arkada olmay uzun zamandr arzulamt; delikanl da bu dostlua nereden balayacan bilmiyor gibi grnyordu. Jo, o gece partideki bulumadan sonra bu ilikiyi daha fazla ister olmutu. Gen Laurie ile ahbapla balamak iin eitli yollar dnyordu. Nedense Laurie de son zamanlarda hi ortada yoktu. Jo, belki de onun

gittiini hesaplamaya balamt ki, st kattaki pencerelerden birinde esmer bir yzn, Amy ile Bethin kar topu oynad bahelerine imrenircesine baktn grd. "Bu ocuk, toplum ve elenceden uzak yaamann, acsn ekiyor," diye kendi kendine mrldand. "Bykbabas ona neyin iyi geleceini bilmiyor da kapatm olan eve oturtuyor. ocuun kendi neeli arkadalaryla toplanp oynamas gerek. Ya da canl ve gen bir arkada. Hani yle bir esiyor ki aklma git bunlar ihtiyar beyefendiye syle..." Bu fikir Joyu elendirdi. Byle atlganlklar yapmaktan holanrd. Mege gelince bu tr acayip gsteriler onu her zaman artr, utandrrd. Bu tr bir harekette bulunmak fikri kafasndan henz silinmemiti ki, yine bir karl ikindi vakti, Jo, plann uygulamaya karar verdi: Bay Laurencein arabasyla evden gittiini grnce, hemen paalar svayp iki baheyi birbirinden ayran ite doru yolu ap kuatmay yarmak zere yine harekete geti. itin kysnda durup evreyi kolaan etti. Her yerde dinginlik. Alt kattaki pencerelerin perdeleri kapal. Hizmet edenler, tek canl yaratk ortada grnmyor. Yalnz st kattaki pencerelerin birinde kara kvrck sal bir ba, incecik bir ele yaslanm, ylece duruyor. Jo: "te o! diye dnd. "Zavall delikanl tek bana ve yapyalnz. Bu i rtc gnden bezmi. Ayp!.. una bir kartopu atp darya bakmasn salayacam. Sonra gnl alc bir iki kelime sylerim." Bir avu dolusu yumuak kar pencereye doru havalannca, ba hemen dnd; bir an donuk bir yz ifadesi, derken kocaman gzler ldayp yzde bir glmseme belirdi. Jo, glerek bayla selam verdi. Sonra sprgesini sallayarak: "Naslsnz? Yoksa hasta msnz?" dedi. Laurie at penceresini. Kocaman kara bir kargann sesine benzeyen bouk bir sesle tt: "Daha iyiyim, teekkr ederim. Fena halde souk almtm, bir haftadr evde kapanp kaldm." "zldm hasta olduunuza... Ne ile oyalandnz evde?" "Hibir eyle. Buras bir mezar kadar i rtc." "Okumaz msnz?" "Fazla okumam. zin vermezler." "Bakas okuyamaz m size?" "Ara sra bykbabam okur. Ama benim kitaplarm ilgilendirmez onu. Ben de her zaman retmenim Brookea tebelle olmak istemem." "Herhalde ziyaretinize gelenler oluyordur?" "Hayr, hi kimse gelmez, kimseyi grmek istemem. Olan ocuklar o kadar

grlt ediyorlar ki, bam dayanmyor." "Kitap okuyacak, sizi elendirecek uslu akll yakn kz arkadalarnz yok mu? Kzlar sessizdir, hastabakclktan da holanrlar." "Ben ylesini tanmyorum." "Bizi tanyorsunuz ya..." deyip gld ve sustu Jo. "Evet, tanyorum. Ltfen siz gelir misiniz?" diye Laurie bard. "Ben ne uslu, ne de akllym, ama annem izin verirse gelirim. Gidip soraym. Kapatn o pencereyi sz dinleyen bir ocuk gibi. Ben gelinceye kadar bekleyin." te bylece Jo, sprgesini omuzlayp annesinden nasl izin alacan dnerek eve yrd. Laurie bir arkadan gelmesi olaslyla kabna samyordu. Hazrlanmak zere oradan oraya koup duruyordu. nk, bayan Marchn dedii gibi o Kk Bir Beyefendiydi. Ziyaretisine kvrck salarn fralayp gmleine yeni bir yaka takarak ve yarm dzine hizmetiye karn odasna kendisi ekidzen vererek sayg gstermeliydi. Hemen o srada keskin bir zil sesi, ardndan da bay Laurieyi soran kararl bir ses duyuldu. akn bir yz ifadesiyle hizmeti yukar kata koarak gen bir ziyareti hanmn geldiini haber verdi. "Tamam... Bayan Joya yol gsteriniz," dedi Laurie ve misafirini karlamak zere kk salonunun kapsna yrrken Jo, yz hafife kzarm nazik bir tavrla ve byk bir rahatlk iinde grnd. Bir elinde st rtl bir tabak vard, teki elinde de Bethin kedi yavrusu. "te geldim, elim kolum dolu!" diye ksa bir aklamadan sonra ekledi. Annem salk dileklerini bildirmemi istedi. Size hoa vakit geirtebilirsem memnun olacakm Meg, kendi yapt stl tatly gnderdi. ok gzel yapar Beth, rahatlatcdr diye kedi yavrularn dnd. Biliyorum, gleceksiniz bunlara ama reddedemedim. Sizin iin mutlaka bir ey yapmak istiyordu." ok yerinde bir eymi Bethin acayip gnl alma yntemi. Kedi yavrulan o kadar gldrd ki Laurieyi utangaln unutup hemen insancl oldu. Bu yenmeye kylmayacak kadar gzel grntl bir tatl,"diye Jo taban stn ap gsterirken memnunlukla glyordu. St tatlsnn st yaprakklar ve Ammynin gzdesi sardunyalarn krmz iekleriyle sslenmiti. nemli bir ey deil. Yalnz size kar dosta duygularn belirtmek istediler o kadar. Hizmetinize syleyin, kahvaltnz iin kaldrsn. Bu kadar basit ite. Yiyiverirsiniz, olur biter. Yumuak olduundan aryan boaznzdan aaya kayverecektir. Cannz yanmaz yutarken. Ne kadar irin bir oda buras!" "zen gsterilse yle ama, i gren insanlar tembel. Onlar nasl yola getireceimi de bilmiyorum. Buna canm sklyor. "Ben bir dakikada her eyi yerli yerine koyarm. Tek yaplacak i, minenin kllerini sprmek. Koltuunuz a ters dnm. Yastklarm da biraz kabartmak

gerek. Gnlnzce oluyor mu?" Evet, oluyordu ki, Jo gld. Konumasn srdrrken her eyi kendince yerli yerine koyuyor, odaya deiik bir hava veriyordu. Laurie saygn bir sessizlikle onu seyretmekteydi. Ve Jo, kanepeye buyur edince derin bir rahatlama soluu alarak oturdu ve minnetle: Ne kadar iyi yreklisiniz," dedi. "Gerekten de buraya gereken buymu. imdi siz de ltfen u byk koltua oturup misafirime hoa vakit geirtmeme izin verin." Hayr. Ben size hoa vakit geirtmek zere buraya geldim. Yksek sesle bir eyler okuyaym m?" diye Jo yakndaki kitaplara sevecenlikle bakarak konutu. Teekkr ederim ama, ben btn o kitaplar okudum. Eer isterseniz, konumay yelerim." Nasl isterseniz. Eer raz olursanz ben btn gn konuabilirim. Beth der ki, ben ne zaman susacam bilmezmiim. Beth u pembe kz m? Zamann ounu evde geiriyor o. Arada bir de kk bir sepetle alverie gidiyor, yle deil mi?" diye Laurie ilgiyle sordu. "Evet, Beth odur. Benim kzmdr o. Son derece dzenli ve iyi huylu bir ocuktur." "Gzel olan Meg galiba? Sa bukle bukle olan da Amy sanrm?" "Nasl bildiniz bunu?" Laurie kzard ama yine de aka yantlad: "Nasl m? ou zaman birbirinize seslendiinizi iitiyorum. Hele bu odada tek bama otururken evinize doru bakmaktan kendimi alamyorum ki... Her zaman hoa vakit geiriyorsunuz. Kabalmdan dolay zr dilerim ama, kimi zaman perdelerinizi de kapatmay unutuyorsunuz. Hani u iekli pencerenin perdelerini. Lambalar yannca bir tablo gibi grnyor oda alev alev minesiyle. Hepiniz annenizle birlikte masann evresinde... Annenizin yz tam karya geliyor. ieklerin arkasndan ok ho grnyor. Onu seyretmekten kendimi alamyorum. Benim annem hi olmad, biliyorsunuz." Bunlar sylerken atei drtklemek iin mineye eilerek, dudaklarnda kontrol edemedii titremeyi gstermek istemedi. Gzlerinde yalnzln verdii dertli bak Jonun scak duygularla dolu yreine iledi. Jonun dnceleri ylesine iten ve yalnd ki, hibir fesatlk yer almamt. On be yanda olduu halde, kk bir ocuk gibi masum ve ak yrekliydi. Laurie hasta ve yalnz; kendisi ise evinde sevgi ve mutluluk iinde yaamakta. Bu adan zenginliini Laurie ile seve seve paylamak istedi. Yznde alabildiince dost bir ifadeyle ve her zaman keskin olan sesi u anda olabildii kadar yumuak dedi ki: "Bundan byle o perdeleri hi kapatmayacaz. Size istediiniz kadar ierisini seyretmek izni veriyorum. Ama gerekten isterdim ki, yle uzaktan seyirci olacanza siz de gelin, aramza katln. Annem olaanst bir kadndr. Olabildiince gnlnz ferahlatr. Beth ise, rica ederseniz ark syler size. Amy dans eder. Meg ve ben bizim komik tiyatro ile ilgili klk kyafet ve efektlerimizle size kahkahalar attrrz. Aramzda hoa vakit geirirsiniz. Bykbabanz izin verir mi?"

"Sanrm verir. Eer anneniz sylerse... ok ince bir insandr bykbabam. Geri gstermez ama, istediimi yapmakta beni zgr brakr. Yalnz bakalarna yk olmamdan ekinir," diye Laurie aklama yapt. Konutuka rahatlamt. "Biz bakalar deiliz ki... Biz komuyuz. Bize rahatszlk vermeniz sz konusu deil. Biz, sizi tanmak istiyoruz. Ben ne zamandr byle bir frsat bekliyordum. Uzun sre burada deildik biliyorsunuz. Ama sizin dnzda btn komularmzla ilikimiz vardr bizim." Laurie yantlad: "Halden anlarsnz. Bykbabam kitaplarnn arasnda yaar. Evin dnda olup bitenle ilgilenmez. retmenim bay Brooke burada oturmuyor, biliyorsunuz. Benimle birlikte dolaacak, bir yerlere gidecek kimsem yok. aresiz evde oturup yapabildiim oranda gnlerimi doldurmaya abalyorum." "ok fena! Biraz aba harcasanz. arldnz yerlere gitseniz. ok arkadanz olur. Gidilebilecek gzel yerler de var. Utangalnz brakn bir yana... Kendinizi bir raya oturtursanz, ondan da kurtulursunuz." Laurie, yine kzard, ama utangalkla suland diye aldrmad. Jo, ylesine iyi niyetliydi ki, onun dobra dobra ve itenlikle konumalarnda, ortaya koyduklarnda baka bir anlam aramak olanakszd. "Okulunuzu seviyor musunuz?" diye Laurie, bir sre atee daldktan sonra konuyu deitirdi. Jo, halinden memnun gzlerini odada gezdiriyordu. Jo, yantlad: "Ben okula gitmiyorum, alyorum. Byk yengemin yardmcsym. Her gn onu beklemeye gidiyorum. stelik de ask suratl bir ihtiyarck." Laurie yine bir soru soracakm gibi azn atysa da, bakalarnn ileriyle ilgili arka arkaya soru sormann terbiye kurallarna uygun olmadn tam zamannda anmsayarak tekrar kapatt azm ve tedirgin grnd. Jo, onun byle bir terbiye anlayn beeniyordu ama, March yengeyle de birazck elenmekte bir aykrlk grmyordu. Yerinde kpr kpr oturan ihtiyar kadn anlatmaya koyuldu. iko kpeini, spanyolca konuan papaann, kendisinin orada hoa vakit geirdii kitapl, canl ve akac bir dille anlatyordu. Laurie ok holand bu konudan. Hele Jo, bir gn trensel bir hava iinde, March yengeyle evlenir umuduyla gze girmek zere hazrlkl gelen ihtiyar bir beyefendinin, portresini izip konutuu srada kpein nasl birden pene atarak peruunu drdn, adamcaz nasl dehete saldn anlatrken Laurie artk dayanamad; gzlerinden ya gelinceye dek glerek srt st kanepeye dt. yle ki, hizmeti bile merak edip kap aralndan ban uzatp bakt. Laurie, hem glyor, hem konuuyordu: "Ah, o kadar gldm ki... Bana ne kadar iyi geldi bilseniz... Ltfen arkasn getirin!" diyordu. Bam yastklardan kaldrmt. Yz de sevinle aydnlanyordu. Jo, baarsndan ok memnun anlatmay srdrd. Tiyatro oyunlarn, planlarn, umutlarn, babalar asndan korkularn ve kardelerin kck dnyalarndaki ilgin

olaylar anlatt, anlatt. Sonra kitaplardan konumaya baladlar. Jo, Laurienin de kendisi kadar kitap sevdiini ve kendisinden daha ok kitap okumu olduunu renince pek sevindi. Laurie ayaa kalkt: "Mademki o kadar ok seviyorsunuz kitaplar, haydi gidelim, bizimkileri de grn. Bykbabam evde deil, bundan tr korkmayn." Jo, bann bir hareketiyle salarn savurarak yantlad: "Ben hibir eyden korkmam!" "Ben de zaten korktuunuza inanmam," dedi delikanl. Kza hayranlkla bakyordu. Bykbabasnn fkeli halini grse, belki birazck korkacan aklndan geiriyordu. Btn ev snm olduu iin Laurie odadan odaya yol gsteriyor, ilgisini eken eylere bakmak iin duralayan Joyu kendi haline brakyordu. Sonunda kitapla geldiler. Odaya girince Jo, ellerini rpt. ok sevindii zamanlar yapt gibi de sramaya koyuldu. Duvarlar kitap raflaryla kaplyd. Resimler, heykeller ve madeni paralarn, biblolarn sergilendii kk oyuklar, dikkati ekiyordu. Uyumaya elverili koltuklar, trne az rastlanr masalar, bronzlar, her eyin tesinde eski zaman tulalaryla evresi donatlm koskocaman, ak bir mine. Jo, kadife kapl kocaman bir koltua iyice gmlp derinlemesine bir mutluluk duygusuyla odaya gz gezdirerek dokunakl bir sesle konutu: "Ne zenginlik! Theodore Laurence ocuk, sen dnyann en mutlu insan olmalsn!" Laurie, onun karsndaki masann stne tnerken ban sallad: "nsan yalnz kitaplarla yaayamaz ki..." Daha fazla vakit kalmadan evin iini bir zil sesi doldurdu. Jo, dehete kaplmasna yerinden frlayarak: "Bykbabanz geldi!" dedi. Laurie, muzip muzip bakarak yantlad: "Pekl, gelmise ne olmu? Hani siz hibir eyden korkmazdnz?" "Neden olduunu anlayamyorum ama sanrm kendisinden birazck korkuyorum. Annem gelmeme izin vermiti, umarm sizi zor bir duruma drmemiimdir," diyen Jo kendini toparladysa da gzlerini kapdan ayrmyordu. Laurie yantlad: "Ben son derece iyiyim. Bundan tr de size minnettarm. Yalnz beni oyalamak iin konumaktan yorulmu olmanzdan korkarm. O kadar hotu ki anlattklarnz, szlerinizi kesmek istemedim." Bylece duygularn anlatt.

Bir hizmeti kz kapy aralayp bayla bir iaret yapt: Doktor geldi, sizinle grecekmi, efendim." Laurie arkadandan izin istedi: "Birka dakika iin sizi yalnz brakabilir miyim? Herhalde doktorla grmem gerekli," dedi. "Beni dnmeyiniz, ben burada bir austos bcei kadar mutluyum." Delikanl kt odadan, misafiri ise kendi havasnda elenmek zere kald. Ev sahibi ihtiyar beyefendinin bir portresi karsnda dikilmi duruyordu. Kap yeniden aldnda, Jo, ban evirmeden sesinde kesin bir perdeyle konutu: "imdi artk emin oldum, kendisinden korkmayacam. nk iyi yrekli bir insan olduu baklarnda okunuyor. Geri aznn biiminden etin bir yaratl olduu belli. Baklar dedii dedik bir insann baklar. Benim byk babam kadar yakld deil ama, sevdim kendisini..." 'Teekkr ederim, kk hanm!" dedi arkasndan doru, sert bir ses. Jo, byk bir dehet iinde ev sahibinin orackta durduunu grd. Kpkrmz kesilmiti, bundan daha fazla kzaramazd. Neler sylemi olduunu dnrken yrei gsn zorlayarak arpyordu. Bir an oradan hemen kamak trnden delice bir fikre kapld. Ama, bu ok korkaka bir hareket olacak. Kardeleri de ona ok glecekti. aresiz, kalmak kararn verdi ve eer baarabilirse devirdii am dzeltecekti. Bir kez daha baknca grd ki, tel tel kllar aarm kalarn altndaki bu canl gzler, portresindeki gzlerden daha sevecen ve ilerinde Jonun korkusunu byk lde azaltan aka prltlar var. O sert ses biraz daha sertleerek o korkun durgunluktan sonra dedi ki: "Demek benden korkmuyormusun, yle mi? "Evet, fazla korkmuyorum, efendim." "stelik de ben bykbaban kadar yakkl deil miim ha? "Evet efendim, o kadar deil." "Benim dediim dedikmi yle mi?" "Ben yalnz yle olmas gerekli diye syledim, efendim." "Buna karn yine de beni severmisin?" "yle, efendim." Bu yant memnun etti ihtiyar beyefendiyi. Ksaca gld. Elini sktktan sonra parmam Jonun enesinin altna gtrp, yzn yzne kaldrd. Byk bir ciddiyetle inceledii bu yzden parman ekerek ban sallad: "Yzn benzemiyorsa da sende dedenin ruhu var. Nazik bir insand kendisi kzm. Ama daha nemlisi yrekli ve namuslu bir kiiydi. Onun dostu olduum iin kvan duyarm."

"Teekkr ederim, efendim." Jo artk rahatlamt. nk tam onu rahatlatacak szlerdi bunlar. "Sen benim oluma neler yapyordun, bakaym?" Bu soru tepeden inme geldi. "Ona kar komuluk grevimi yapmak istedim, efendim," diye Jo, buraya nasl geldiini anlatt. "Onu biraz canlandrmak gerektiini dnyorsun, yle mi?" "Evet, efendim. Pek yalnz grnyor. Belki genlerle arkadalk onu azck oyalar. Bizler hepimiz kzz ama, eer elimizden gelirse ona yardmc olmak isteriz. nk sizin gnderdiiniz o olaanst Noel hediyenizi de unutmadk." "Yok yok! O benim delikanl tarafndand... u fukara kadn ne lemde?" "yidir efendim. dare ediyor," diye Jo abuk abuk konumaya balayarak, Hummellerle ilgili aklama yapt. Zengin dostlardan ok annesinin onlarla ilgilendiini anlatt. "Tpk babas gibi. O da bu tr iyilikler yapard. Uygun bir gnde anneni ziyarete geleceim. Syle kendisine, ite ay zili... Bizim delikanly dnerek ay saatini erkene aldk. Haydi aa gel. Komuculuk oynamakta devam et." "Eer gelmemi isterseniz, gelirim, efendim." "Eer gelmeni istemezsem dvet eder miyim?" diye bay Srence eski trelere uygun bir nezaketle girmesi iin gen kza kolunu uzatt. "Bakalm Meg bu ie ne der?" diye Jo yrrken aklndan geirdi. Evde bu hikyeyi anlatan kendisini karsnda grr gibi oluyor, gzleri sevinle ldyordu. Koarak aa inen Laurieyi amalayarak bykbabas sylendi: "Heey, bu ocua byle ne oldu?" Laurie, Jo ile bykbabasn kolkola grnce aknlktan donakalmt. "Sizin geldiinizi bilmiyordum, efendim," diye sze balad. Jo, zafer kazanm gibi bir bakla szd onu... "Patrtyla merdivenleri inmenden belli... Hele aya gel, olum. Bir beyefendi gibi hareket et!" Okarcasna torununun salarn ekti ve nden yrd. Laurie bu arada arkada kalmt. Yz ifadesinden, iten ie komik oluumlar geirmekte olduu yznden okunuyordu. Jo kendisini tutmasa kahkahalar atacakt. htiyar adam, drdnc fincan ayn ona bakarken ierken fazla konumad. Az sonra iki eski arkada gibi konumalarn srdren genleri gzlyor ve torunundaki deiiklii farkediyordu. Laurienin yzne ksa zamanda renk gelmi, gzleri ldam

ve canlanmt yz izgileri. Hareketleri de yle... Glnde iten gelme bir nee okunuyordu. "Kzn hakk var," diye dnd bykbabas. "Olan yalnzlk ekiyor. Bakalm greceiz, bu kk kzlar onu nasl etkileyebilecekler?" Jodan holanmt. Onun kendine zg yreklice grnyle ilgilenmiti. Sanki kendisi de yleymi gibi, torununu anlam grnyordu. Eer Laurenceler Jonun dedii gibi fazla trensel ve sknt verici iseler Jo, gerektii gibi onlarla ilgilenmeyecekti. nk o tip insanlar karsnda, kendisi ekingen ve beceriksiz bir kz oluverirdi. Ancak zgr bir dostluk ve kolay bir alverite kendi benliini bulur ve iyi bir etki brakrd. ay masasndan kalktklarnda Jo, gitmek istedi; ama Laurie bir ey gstereceini syleyerek onu seralarna gtrd. Misafirin erefine klar yaklmt serann. Yeillikler arasnda gezinirken gen kz kendisini periler lkesinde dolayormu sanyordu. Karlkl duvarlar goncalarla donanmt. Sera tepeden sarkan tatl bir kla aydnlanyordu. Delikanl avu avu iek toplayp demet halinde balad. Yznde Jonun grmek istedii tatl bir ifadeyle: "Ltfen bunlar annenize gtrn ve kendisine bana gnderdii ilac pek beendiimi syleyin," dedi. Bykbabay byk salonda yanan minenin karsnda buldular. Ama Jonun btn dikkati kapa ak duran kocaman piyanoya taklmt. Yznde saygs okunarak dnd Laurieye sordu: "Siz mi alyorsunuz?" Delikanl alakgnlllkle yantlad: "Zaman zaman..." "Ltfen imdi de alar msnz? Dinlemek istiyorum, Bethe anlatacam da..." "nce siz almak istemez misiniz?" "Ben almasn bilmem ki... renemeyecek kadar da aptalm, ama mzii ok severim." Bylece Laurie ald ve Jo dinledi. O arada burnunu da elindeki iek demetine gmmt. Piyanoyu zevkle dinletecek aamada gzel ald ve bu hnerinden tr de hava atmad iin yeni arkadana kar saygs artmt. Bethin dinlemesini de ok isterdi bu piyanoyu. Ama aktan aa bir ey sylemedi. Yalnz onu kutlad. Laurie o kadar utanm ve kzarmt ki, bykbabas hemen yardmna kotu: "Evet evet, bu kadar beenilmek yeterlidir, kk hanm! stnde durmaynz. Fazla alklanmak yararna deildir. Gerekten mzii fena saylmaz. Umarm yapmas gerekli teki nemli iyi eyleri de iyi yapar... te byle, size ok teekkr ederim geldiiniz iin. Umarm yine gelirsiniz. Annenize sayglar... yi geceler doktor Jo!" Kzn elini nezaketle skt ama, bir eye hafife sklm gibi grnyordu. Hole ktklarnda Jo, arkadana, kendisinin yersiz bir ey syleyip sylemediini sordu. Delikanl, ban sallad: "Hayr. Bana skld. Benim piyanomu dinlemek istemez."

"Nedenmi o?" "Bir gn aklarm size... Ben kamadma gre John sizi evinize gtrecek." "Hayr, gerekmez. Ben hanm kz deilim. stelik evim bir adm tede. Kendinize dikkat edin, olur mu?" "Evet. Ama yine geleceksiniz deil mi?" "Siz iyiletikten sonra bize gelmeye sz verirseniz..." "Geleceim." "yi geceler, Laurie." "yi geceler, Jo, iyi geceler." Jo, leden sonraki zamannn servenini anlattktan sonra btn aile bir vcut halinde komularn ziyaret etmek eilimini gsterdi. Hepsi teker teker itin br yanndaki hanede kendilerine ekici gelen bir ey bulmutu; Bayan March, babasn unutmam olan ihtiyarla ondan sz etmek istiyor; Meg, uzun uzadya serada yrmek istiyor; Beth byk piyanoyu almak istiyor; Amy de gzel tablolar, heykelleri grmek istiyordu. Yani hepsi bir ey istiyordu. Onlarn kendisine sormas gerekirken, Jo, gerei renemedii iin sordu: "Anne bay Laurence, torununun piyano almasndan neden holanmazm?" "Bilemiyorum. Sanrm olu, yani Laurienin babas, bir talyan mzisyen kadnla evlendii iin olacak. Bu evleni gururlu ihtiyarn hi houna gitmemiti. Kadn ok iyi bir kadnd ve gzeldi. Drt ba tamd. Ama bay Laurence ondan hi holanmad ve evlendikten sonra olunu hi grmedi. Laurie, minicik bir bebekken annesi babas ikisi de ld. Bykbabas ocuu ald; buraya getirdi. yle sanyorum ki, talyada doan Laurie, yle salam yapl bir olan deildi. htiyar adam onu yitirmekten korkuyordu. Bundan tr ok der torununun stne. Laurienin mzik sevgisi yaradltan. Annesine benzedii iin bykbabas mzisyen olur diye korkuyor olmal. Herhalde torununun bu konudaki yetenei ona holanmad gelinini anmsatyor. Bundan tr Jonun dedii gibi fkeli grnyor." Meg bard: "Aman yarabbim, ne kadar romantik!" Jo yantlad: "Ne budalaca bir ey! Eer istiyorsa, brak mzisyen olsun! Gitmekten nefret ettii halde onu zorla koleje gnderip hayatn zehir etme!" Meg, duygusal bir sesle konutu: "te anlald, kara gzlerinin neden o kadar gzel olduu!.. Hareketlerinin de o kadar kibar... Bence talyanlar her zaman hotur." Hi duygusal olmayan Jo, Mege bard: "Gzleri ve hareketleriyle ilgili ne bilirsin ki sen? Onunla hi konumadn saylr." "Partide grmtk ya onunla. Kald ki senin anlattklarn, yeter. Herhalde nasl

hareket etmesini bilen bir gen... rnein, gnderdii ilatan tr anneme teekkr etmesi, ksa ve gzel yoldan bir meram anlatmadr." "Bana gre, gtrdm tatl iin sylemitir bu szleri." "Ne aptalsn... ocuksun sen! O szlerle seni amalad elbette." "Sahi mi?" Jo, kendi aklna bu fikir nce hi gelmemi gibi gzlerini at. Meg tm sorunlarn bilen bir gen kadn edasyla konutu: Senin gibi bir kz hi grmedim. Gnl alc szlerden de hi anlamyorsun." "Ben bunlar byk bir samalktr diye dnrm. Eer byle abuk sabuk konuup benim dsel elencemi bozmazsan sana mteekkir olurum. Laurie iyi bir ocuk. Ondan da holanyorum. Onunla ilgili komplimanm filan diye bu tr duygusal zrvalar kabul edemem. Ona kar hepimiz iyi davranacaz. nk anne nedir bilmiyor." "Evet, Jo... Kk arkadann bamzn stnde yeri var. Umarm Meg, ocuklarn ocuk olabildikleri srece yle kalmalar gerektiini unutmayacaktr." "Ben henz gen kzla ulaamadm halde kendime ocuk demem," diye Amy fikrini syledi. "Sen ne dersin buna, Beth?" Beth, konuulanlarn tek kelimesini iitmemiti: "Ben Tanr yoluna dm Hacy dnyorum. Bataklktan nasl kurtulup, iyilik temalarn aratra aratra, nasl byk kapnn iindeki kk kapdan geeceiz? Ve uraa uraa dimdik tepeye kacaz? Tepedeki o ev olaan eylerle dolmu olabilir. te o ev, bizim Gzel Saraymz olacak," diye okuduu kitaptaki etkilendii cmleleri yineledi. Jo, bu grnty olduka beenmi gibi: "nce aslanlarla dalamak zorundayz," dedi.

BLM 6

BETH MASAL SARAYINDA

Komu beyefendinin byk evi, gzel bir masal saray olduunu kantladysa da hepsinin bir gidip grmesi, zaman ald ve Bethin tm engelleri ap oraya gidebilmesi ok zor oldu. En byk engel ihtiyar bay Laurence idi. Geri kendisi Marchlarn evine ziyarete geldiinde, kzlarn her birine gnl alc bir eyler sylemi ve bayan March ile de eski gnlerden konumutu. Utanga Bethden baka hibiri ona kar korku duymad... Yaknlama iin ikinci bir engel de kendilerinin fakir; Laurienin zengin olmasyd. Bu durumda karln veremeyecekleri ltuflar kabullenmek ar geliyordu ama, zaman geince farkettiler ki, bu yeni balayan dostlukta Laurie onlara minnettard. nk bayan March, bir ana yaknlyla onu kendi hayat dolu evreleri iine alm; ve gen adam bu alakgnll evcik de byk rahatla kavumutu. Bundan tr az zaman sonra kendi gururlar bakmndan tedirgin olmamaya alp karlkl yaplan iyiliklerin hangisi daha ar basmaktadr, diye hesaplamaktan vazgetiler. Bu sre iinde ok hoa giden olaylar oldu: Bu yeni arkadalk baharda grnen otlar gibi yeerivermiti. Hepsi Laurieyi seviyordu. Dolayl yollardan renildiine gre, o da retmenine zel olarak kz kardelerin olaanst iyi insanlar olduunu anlatmt. Genliin o cana can katan cokusuyla, kardeler, tek bana kalm delikanly kendi aralarna almlar, ona ok yaknlk gstermiler; Laurie de sade ve saf kk kzlarn masum arkadaln pek ekici bulmutu. Kendisi hibir zaman ana ve karde nedir bilmediinden, onlarn etkileri altna kolayca girmiti. Arkadalarndan her birinin bir eylerle uramalar, hareketli hayat biimleri, kendi tembel yaantsndan onu utandrmt. Kitaplarndan usanm ve insanlar ilgin bulmaya balamt ki, retmen bay Brooke, onun her zaman grevden katna, bu arada Marchlara fazla dadandna dein rapor hazrlamak zorunda kalmt. Bykbabann yant uydu: "Zarar yok, brak tatil yapsn... Sonra an kapatr. Komumuz o iyi yrekli hanmefendi, torunumun ok fazla altn, gen insanlarn arkadalna, birazck elenceye zlem duyduunu sylyor. Sanrm hakl. Ben sanki bykannesi imiim gibi stne ok fazla dtm. Brak yapsn ne istiyorsa, mutlu olsun yeter! Komudaki kk rahibeler arasnda ne ktlk renebilir ki?.. Bayan March, ona bizim verebileceimizden ok fazla eyler veriyor." Kukusuz hep bir arada k gzel vakit geiriyorlard. Piyesler oynuyorlar, tablolar yapyorlar; kzaa binmek, paten yapmak fasl ayr, o yllanm salonda ok zevkli akamlar geiriyorlard. Arada bir de Laurencelerin evinde de kk lde ay partileri veriliyordu ki bunlar da ok neeli geiyordu. Meg, diledii zaman serada gezinebiliyor, iek buketleri yapyordu. Jo, oburcasna yeni kitaplara dalmt. Eletirileriyle de ihtiyar adam iten ie sarmak yoluyla canlandryordu. Amy, resimler kopya ederek, yreinin gzelliklere susam ynn okuyor, Laurie ise, ok sevimli bir slupla maliknenin lideri roln oynuyordu.

Ama Beth, byk bir piyanonun zlemini eken Beth, Megin deyimiyle "Bu Mutluluk Kk"ne gidebilecek aamada yreklilik gsteremiyordu. Bir kez Jo ile gitmiti. Onun bu utangalk zrn bilmeyen ihtiyar beyefendi, gr kalarnn altnda ona yle uzun bakmt ki ve yksek sesle; "Heeyt" demiti ki, kz fena halde rkm, yere smsk basan ayaklar birbirine vurmutu. Olay yle anlatmt annesine. O gzelim piyano uruna bile oraya bir daha gitmeyeceini syleyerek kamt evden. Ka da o ka... stediin kadar kandrmaya al, dil dk bir trl yenemedi korkusunu... Ancak, ksa ziyaretlerinden birinde olay gizemli bir yolla bay Laurencein kulana gitti de, sorunun altndan kalklabildi. Bay Laurence, bir geliinde konuyu ustalkla mzik zerinde younlatrmt. Dinledii usta arkclar, gzel mzik aralarn uzun uzun anlatrken, oraya o kadar ho kk anlar da sokuyordu ki, Beth oturduu uzak kede barnamaz olmu, bylenmiesine yava yava sokulmaya balamt. Bay Laurencein iskemlesinin arkasnda durdu. Kocaman gzleri testekerlek alm, yanaklar heyecandan kpkrmz bu olaanst elendirici konumay dinliyordu. htiyar adam da onu sanki bir sinek saym, varl hi farkedilmez, hi nem verilmezmi gibi davranmaktayd. Derken Laurienin derslerine, retmenlerine saptrverdi konuyu. Sanki tam o anda aklna gelmi gibi bayan Marcha: "Benim torun da son zamanlarda mzii ihmal ediyor. Geri ar dknl var, bugnk halinden memnunum ama, piyano bakmndan dnyorum. Piyano mutlaka alnmak ister. Kzlarnzdan biri tularn zerinde yle parmaklama bir gezinti yaptramaz m? Arada bir olsun... Hi deilse piyanonun akordu bozulmaz diye dnyorum. Siz ne dersiniz, hanmefendi?" Beth ne doru bir adm att, rpmamak iin ellerini smsk kavuturmutu. te bu kar konulmaz bir drtyd. O muhteem piyanoda alma fikri soluunu kesiyordu. Bayan Marcha yant verme zaman brakmadan bay Laurence, hafife ban sallayp glmseyerek ekledi: "Gelirlerse eer, hi kimseyi grmeleri, konumalar da gerekmez. steyen istedii anda gelir gider, alar piyanoyu, dner. Ben hep evin br yanndaki alma odamda otururum. Laurie ise ou zaman darda. Hizmet edenler saat dokuzdan sonra salonun semtine bile yanamazlar." Bu noktada gidiyormu gibi kalkt. Beth konumak kararn vermiti. Bu son cmleler artk hibir engel brakmamt. "Ltfen kzlarnza syleyiniz dileimi. Eer gelmek istemezlerse zarar yok, zlmeyin." Cmlesini bitirdii anda kk bir el avucuna kayd; Beth ban kaldrd, yznde yrek dolusu minnet duygusu ldayarak, ihtiyar adama bakt. Utanga ama yine de duru bir sesle: "Ah efendim, biz isteriz... Hem de ok isteriz," dedi. Bay Laurence kaytszca sordu: "Mzie merakl kz siz misiniz?" Kzn yzne sevgiyle bakyordu. "Ben Bethim efendim. Ben mzii ok severim. Eer hi kimsenin aldm dinlemeyeceinden, hem de yanma gelmeyeceinden eminseniz... Ben alarm

piyanoyu, efendim," diye de ekledi. Konuurken kabalk ediyormu korkusuyla ve kendi gsterdii yreklilikten rkerek, titreye titreye konumutu. "Hi kimse seni rahatsz etmez, emin ol, kzm! Gnn yarsnda ev botur. Bundan tr dilediin zaman gel, ne kadar istersen alar gidersin. stelik de sana minnettar olurum." "Siz ne kadar iyi insansnz, efendim." htiyarn dosta baklar karsnda kzarmt ama, artk korkusu kalmamt. Kocaman eli minnet duygusuyla skt. Teekkr etmek iin kelime bulamyordu. Kendisine paha biilmez bir hediye verilmiti... Bay Laurence kzn salarn yavaa okad, eilerek onu pt. Sesinde pek az kimsenin iittii yumuak bir tonla: "Vaktiyle benim de kk bir kzm vard, gzleri de tpk seninkine benzerdi," dedi. "Tanr seni kutsasn, sevgili ocuk! Allahasmarladk hanmefendi," ve byk bir aceleyle kt gitti. Beth, ar bir sevinle annesine atldktan sonra, kz kardeleri evde olmadndan bu olaanst haberi vermek zere sakat akrabalarna kotu. O gece nasl iten gelerek ark syledi; herkes ne kadar gld ona. nk uykusunda, Amynin yznde piyano alp, onu uyandrm. Ertesi gn, bykbaba ve torunun evlerinden kp gittiklerini grdkten sonra, birka kez de kapya kadar gidip geri dnn ardndan, sonunda karar verip, yan kapdan szlerek, bir fare kadar sessiz yryp, komu evde tapt piyanonun bulunduu salona varmt. Elbette rastlantdr! Baz gzel ve kolay mzik notalar hemen orackta durmaktaym. evresine bakmak ve gelen var m kukusuyla kulak kabartmak iin arada bir mola vere vere sonunda titreyen parmaklarn tularda gezdiriverince, o anda tm korkular silinmiti. Mziin kendisine verdii o aklanmas olanaksz zevkten, ok sevdii bir dostun sesi gibi, mzikten baka her eyi unutmu; almaya koyulmutu. Hannah gelip, onu akam yemeine gtrnceye kadar kalmt orada. Ama yemekte itah yoktu. Yalnzca iskemlesinde oturup, genel anlamdaki bir gzellik havas iinde herkese glmsedi. Bundan sonra her gn, kk kahverengi ve kaponlu ba, itin zerinde grnp kayboluyor ve kocaman salon bu grnmeden gelip giden mziksel hayaletle kar karya kalyordu. Bay Laurencein alma odasnn kapsn sk sk ap, ok holand bu eski moda arklar dinlediini bilmiyor; Laurienin de hizmetkrlar uyarmak zere bekilik yaptn grmyordu. alt notalara yeni yeni arklarn eklenip ona yarar dokunsun diye hemen orada bulmas iin rafa brakldndan, hibir zaman kukulanmad. Ancak Laurie, ona mzikten sz ediyor; Beth de kendisine yarar dokunacak konulardan sz ettii iin, onun ne kadar yardmsever iyi bir insan olduunu dnyordu.

Bylece Beth, olabildiince kendisini oyalamaktayd, onunda btn bunlarn hep birden rastlant olmadn dnd. Btn umutlar gerekleiyordu. Belki de byle bir nimete ulatndan tr ylesine minnettar olmutu ki, bu youn duygusuna

karlk olarak, her diledii ona veriliyordu. O da bunu haketmiti. "Anne! Ben bay Laurencee bir ift terlik yapacam. Bana kar o kadar nazik ki, kendisine teekkr etmeliyim. Bunun iin de baka yol bilmiyorum. Yapaym m terlik?" diye Beth, o nemli ilk ziyaretinden birka hafta geince sordu. "Evet, sevgilim, ok houna gidecektir. Kendisine teekkr iin gzel bir vesile. Kardelerin de sana yardm eder, masraf ben derim." Annesi Bethin isteklerini yerine getirmekten zel bir zevk alrd. nk Beth, pek seyrek olarak kendi adna bir ey isterdi. Meg ve Jo ile uzun konumalar yaptktan sonra, rnek seilip malzeme alnnca terlik yapmna baland. Koyu mor bir zemin zerinde kk demetler halinde koyu pembe ama, yine de i ac minicik iek demetleri olan kuma, ok uygun, tam yerinde ve gzel olarak onayland. Beth, frsat dtke ve ge saatlerde kendini bu urasna verebildiinden zorlu yerleri de hep o yapt. Beth, eli ine tutabilen kk hanmlardand. Kimsenin usanmasna vakit brakmadan bitiriverdi terlikleri. Sonra ok sade ve ksa bir notla birlikte, Laurienin de yardmyla, bir sabah bykbaba alma odasna girmeden terlikler masasnn stne brakld. Bu olayn verdii heyecan yattktan sonra, Beth ne olacan beklemeye koyuldu. O gn geti gitti ylece... Ertesi gnn de bir blm, terliklerin kabul edildiine dein haber ulancaya dek akt gitti. Beth, artk ters bir insan olan sayn arkadan darltm olmaktan korkmaya balamt. kinci gnn akam zeri sokaa kt. Dnnce de zavall sakat bebei Jonnay hava almas iin gezdirecekti. Dnte, eve doru yrrken, hayr drt ban salonun penceresinde bir araya geldiini farketti. Onlar grd anlalnca da birok el salland kendisine ve sevinli karmakark sesler bart: "Beyefendiden sana mektup var. abuk gel, hemen oku!" Amy, bir gen kza yakmayacak kadar aceleci iaretler yapyordu, ama fazla ileri gidemedi. Onun daha ok arlk yapmasn nlemek iin Jo pencereyi kapatt. Beth, kukunun verdii bir heyecanla hzl hzl yrd. Kapda kardeleri karlayp deta bir tren havas iinde onu salona gtrrlerken, hep bir azdan konuuyorlard: "Bak uraya!.. uraya" Beth bakt. Sevin ve aknlktan benzi att. Hemen orada bir dolap biiminde kk bir piyano duruyordu. Cilal kapann stnde de bir mektup dikkati ekmekteydi, bir iaret levhas gibi... "Matmazel Elizabeht Marcha" yazsn gsteriyordu. "Bana m bu?" diye Beth soluk solua konuabildi. Btn bu olup bitenlerle ylesine etkilenmiti ki Joya tutunmasa sanki yere ylverecekti. Jo: "Evet, hepsi sana benim canm kardeim... Dostumuz ne olaanst bir insan deil mi? Bence dnyadaki ihtiyarlarn en sevilmeye deer olan. Sen de yle dnmyor musun? Mektupta, anahtar da burada ite. Biz amadk ama, iinde ne yazl renelim diye meraktan lyoruz," dedi. Sonra, kardeini kucaklayp mektubu uzatt: "Siz okuyun, ben okuyamam! yle tuhaf bir haldeyim ki... Aman Tanrm! Ne gzel bir olay bu!" Beth, yzn Jonun nlne saklad. Ald hediye onu alt st

etmiti. Jo, kdn kvrmlarn at, ilk kelimelere gz atnca glmeye balad: Matmazel March! Aziz bayan,Amy bu eski hitap eklini pek k buldu: "Kulaa ne kadar da ho geliyor! Bana bunlarn yazlm olmasn ok isterdim!" Jo, mektubu okudu: "Hayatm boyunca ka ift terliim oldu ama, sizinkiler Kadar bana uygun geleni hi olmamt. Yrein rahat etsin, benim gzel ieim. Hediyen, bana her zaman veren nazik kk kz anmsatacaktr. Ben borlarm demeyi severim; bylece ihtiyar beyefendinin bir zamanlar yitirdii kk kz torununa ait olan bir eyi sana gndermeme izin vereceini biliyorum. Yrekten teekkrlerim ve en iyi dileklerimle... Her zaman sana bal alakgnll bir dostun ve yardmcn olarak kalacam. "James Laurence" "te bu yle bir onurlandrma ki, gurur duyacandan eminim," diye Jo, hibir zaman olmad kadar heyecanlanan ve tiril tiril titreyen Bethi yattrmak istercesine konutu: "Laurie de bana, bykbabasnn len torununu ok sevdiini sylemiti. Onun olan ne var ne yoksa saklam. Dn hele bir, sana knn piyanosunu veriyor. Bunu da sen kocaman mavi gzlerine ve mzik sevmene borlusun," diye szn tamamlad. Meg, kapan ap, piyanocuun tm gzelliklerini sergiledi: "u mumlar tutan kck kollara bak! u gzel yeil ipekliye! Bzp de koymular. Tam ortasnda da altn sars bir gl var. Raf, taburesi her eyi gzel!" Amy: "Alakgnll bir dost ve yardmcn James Laurence, dn bunlar sana yazyor! Bu olup bitenleri kzlara anlatacam, herhalde son derece etkileneceklerdir," dedi. Kendisi de mektubun etkisinde kalmt. Hannah her zaman aile sevincine ve kederine katlrd: "Hele bir dene, tatlm. u kk piyanonun sesini duyalm;!" Beth, denedi. Hepsi bir azdan, imdiye kadar dinledikleri piyano sesleri iinde en dikkate deeni olduunu sylediler. Belli ki yeni akort edilmiti, iyice elden gemiti. Sesi gerekten byleyiciydi ama, Beth parlak pedallara basp siyah beyaz tularda parmaklarn okarcasna gezdirirken, sanrm asl byleyici olan piyanonun zerine eilmi mutlularn en mutlusu bu gen kz yzleriydi. Jo, akac: "imdi gidip kendisine teekkr etmen gerekir," derken, Bethin gerekten oraya gidebilecei hi aklna gelmemiti. Evet, benim de niyetim o. Sanrm imdi gitsem iyi olacak. zerinde dne dne

kendimi korkuya salmadan nce... Orada toplanm aile bireylerini aknlk iinde brakarak Beth, kararl admlarla baheye ve oradan da ite doru yrd. Laurencelerin kapsna vard. "Bu hayatmda karlatm en acayip olay!" diye Hannah konutu. "Piyano ban dndrm olacak. Yoksa baka trl gitmezdi." Kardelerin hepsi dillerini yutmu, onun ardndan akn bakyorlard. Eve girdikten sonra Bethin ne yaptn grseler bsbtn arrlard. Eer bana inanrsanz anlataym: Eve girince kendisine dnme vakti brakmadan, doruca alma odasnn kapsna gitti, tkrdatt kanad... Bouk bir ses "girin" diye seslenince de girdi ieriye ve akn akn bakakalan ihtiyar dostuna yaklat; titreyen zayf bir sesle mrldand: "Size teekkr etmek iin geldim, efendim... Gnderdiiniz..." cmlesini bitiremedi. Bay Laurence ylesine dosta bakyordu ki, kz ne diyeceini unuttu. Yalnz, onun sevdii kk kz kaybetmi olduunu anmsyordu. Kollarn ihtiyarn boynuna dolayp yanan pt. Eer evin dam birden umu olsayd, bay Laurence bundan daha fazla armazd. Ama, ok houna gitti bu pck. Evet, gerekten houna gitti. alacak kadar beendi... Hem de ylesine duyguland, ylesine sevindi ki, bu hesap d pckle tm katl eriyiverdi. Kz hemen ekti, dizlerine oturttu; buruuk yanan onun pembecik yanana dayad. Kendi len kck torununa yeniden kavutuu duygusuna kaplmt. Bethin korkular eriyiverdi. Sanki dodu doal onu tanyormu gibi, yle bir rahatlk ve scaklkla konumaya koyuldu. Sevgi korkuyu alt etmiti. Minnet duygusu da gururu alt etti. Evine dnerken ihtiyar dostuyla birlikte bahe kapsna kadar yrd. Trenle el sktlar. Sonra asker yapl ve yakkl ihtiyar adam, selm verir gibi apkasna dokunup, dimdik ve sayg alayan bir yryyle gzden silindi. Kzlar, bu treni grdklerinde, Jo sevincini dans ederek ortaya koydu. Amy aknlkla az kalsn pencereden dyordu. Meg ellerini kaldrmt: "Artk inanyorum, dnyann sonu geldi!" diye bard.

BLM 7

AMY UTANDIRILIYOR

Bir gn Laurie, evin nnden, kamsn sallayarak, at stnde geerken, Amy dedi ki: "u ocuk da tpk Tek Gzl Deve benziyor, yle deil mi?" "ki gz varken sen bunu nasl sylersin? stelik de ok yakkl ve gzleri gzel!" diye Jo bard; arkadann bu kadarck bile eletirilmesine dayanamamt. "Ben gzlerine bir ey demedim ki zaten! Ben onun ata biniini beendiimi sylerken sen parlayverdin." "Aman Tanrm! u kza bakn hele! Masallardaki yar at-yar insan diyecek yerde, tutmu arkadamz Tek gzl Deve benzetiyor!" diye Jo, kahkahalarla glmeye balad. "Bu kadar kzacak ne var sanki? Bay Davisin dedii gibi, dilim srverdi ie!" diye Amy terslendi. Sonra da, kendi kendine konuur gibi, ama gene de kardelerine duyurmak umuduyla, mrldand: "Keke Laurienin u ata harcad parann birazc bende olsayd, diyorum." Jo, Amynin bu ikinci atmasyonuna da bir kahkaha patlatrken Meg, yumuak bir sesle sordu: "Neden?"

"nk para bana ok gerekli! Grtlama kadar bortaym. Daha en azndan bir ay para alamayacam."
Meg birden ciddileti: "Borta msn Amy? Ne demek diyorsun sen?"

"Demek istediim en azndan yarm dzine limon turusu borcum var da ondan. Para elime geinceye kadar da karln deyemeyeceim. stelik annem de bakkaldan veresiye almam yasaklad."
"Her eyi anlat bakaym bana. Salamura limon moda m oldu imdi? Biz eskiden silgi artklarn birbirine yaptrp top yapardk," derken Meg, glmemeye alt; nk Amy, pek ciddi ve nemli biriymi gibi bir tavr taknmt. "Dur anlataym: imdi kzlar hep kck salamura limon alyor, sen de ingenelik etmeyip alacaksn. imdi geerli olan, limon, nk derste herkes gizli gizli srasna kapanp limon emiyor, stelik ders aralarnda limon verip yerine kurunkalem, tal yzk, kt bebek gibi eylerle deiiyor. Bir kz bir baka eyden holand zaman sahibine bir limon veriyor. Eer birine kzyorsa da karsna geip limon emiyor, ama bir emmelik olsun vermiyor. Srayla birbirlerine limon sunuyorlar; ben de byle ok

limon aldm ama, karln veremedim. Oysa vermem gerekiyordu, nk bu, bir namus borcudur, biliyor musun?" Meg, para antasn kartrken, sordu: "Ne kadard borcun? Syle de vereyim. Onurunu kurtar bari." "Bir eyrek yeter de artar bile. stelik para da kalr, sana da limon ikram edebilirim. Sen sevmez misin?" "Hayr, pek sevmem; benim paym sen yersin. Al ite paray. Olabildiince idare etmeye bak, nk biliyorsun arkas gelmeyecek." "Ah, ok teekkr ederim. nsann cep harl olmal, ne gzel. Kendime yle bir olaanst len ekeceim. nk hafta boyu azma limon sremedim. Geri veremeyeceimden tr bor istemeye ekindim. Oysa ok da canm istiyor." Ertesi gn Amy, okula biraz ge kald. nk kendini tutamam, elindeki yar slak kesekdn srasnn ta dibine saklarken, zellikle bakalarnn grmesini salamt ki bu da balanabilir, bir gurur gsterisidir diyelim... Gelgelelim ksa srede Amy Marchn tam yirmi drt tane nefis limon (bir tanesini yolda gelirken yemiti) satn ald ve ikram edecei sylentisi evresine yayld; arkadalarnn tm ilgisi, bask gibi zerine kt. Katy Brown, hemen orackta onu, verecei partiye ard; Mary Kingsley srarla saatini teneffse kadar dn vermekte diretti; sonra alayc bir kk hanm olan ve eskiden Amynin limonsuz durumu ile epey dalga geen Jenny Snow, ileride istedii kadar bor vermeyi nerdi; ama, Amy arkadann ineli szlerini unutmamt: Yok burnu ok patikmi de, yok bakalarnn limon kokusunu hemen alrm da, yok gururunu ineyip ondan bundan limon istermi de... ve Amy, kzn umutlarn hemen u aalayc telgraf ile krverdi: "Bouna!.. Bu kadar dil dkmeye gerek yok, nasl olsa vermeyeceim." O sabah sekin bir kii okulu ziyaret etmi ve Amynin zenle izilmi haritalar pek beenilmiti. Dmannn byle vgler almas Jennynin yreine kt gibi, Amynin de alkan, gen bir tavuskuu gibi bbrlenmesine yol at. Jenny, bu baary bir felakete dntrmekte gecikmedi. Ziyareti, her zamanki kuru vgleri yadrp, snftan kar kmaz, Jenny, szde nemli bir ey sormak bahanesiyle, retmen bay Davise, Amy Marchn srasnda limon sakladn haber verdi. En nemlisi, Bay Davis limonu kaak mal ilan etmi ve bu yasay ilk ineyecek olan, herkesin nnde cezalandrmaya resmen and imiti. Kendisi kararndan dnmez bir insand, bilinirdi. Uzun ve frtnal bir savam sonunda ikleti yasaklamay baarm; el koyduu roman ve gazetelerden bir enlik atei yakm, zel bir postahaneyi kapatm, surat buruturmay, ad takmay, karikatr yapmay kesinlikle ortadan kaldrm ve elli dik kafal kz yola getirebilmek iin bir insann elinden gelecek her eyi ardna brakmamt. Tanr bilir ya, erkek ocuklar, insann sabrn taracak her eyi yapar! Ama kzlar onlardan bin beterdir; hele dediim dedik, alabildiine sinirli ve Dr. Blimber kadar bile retme yetenei bulunmayan baylar asndan... Yunancada, Latincede ve Cebirde Bay Davisin zerine yoktu, hangi ta kaldrsan altndan kalkard. Bunun iin de ona iyi bir retmen denirdi. Ama hal hareket, ahlak, duygular ve rnek olmak, onun asndan n planda gelmezdi. Amyyi ele vermenin hi de sras olmadn Jenny pekl biliyordu. Anlalan Bay Davisin o sabah itii kahve fazla koyu idi. Sinir sistemini her zaman ok etkileyen gn dousu esiyordu ve bu

sabah, rencileri, ona hakettiini sand vgy kazandramamt. te bu nedenle, kz rencilerin, pek de nazik saylmazsa bile, ok anlaml deyimiyle bir cad kadar sinirli, bir ay kadar fkeli idi kendisi... aresiz, limon, szc barutu ateleyen kvlcm oldu: Soluk yz kpkrmz kesildi ve krsye yle iddetle vurdu ki, Jenny, her zamankinin tersine, hi sallanmadan koup srasna oturdu. "Kk hanmlar, dikkat ltfen!" Bu sert emirle snftaki uultu hemen kesildi ve mavi, kara, kuruni ve ela elli ift gz, retmenin korkun bir hal alm yzne, uysalca dikildi. "Bayan March, krsye yaklan." Amy bu emre uymak zere kalkt. Grnte istifini bozmuyordu; ancak iin iin gizli gizli korkuyor, limonlar olanca arlyla iine kyordu. Beklenmedik ikinci bir emir, daha kalkmadan onu yerine ivileyiverdi: "Sranza koyduunuz limonlar da getirin." Hazrcevap bir kz olan sra komusu fsldad: "Hepsini gtrme sakn!" Amy, kttan yarm dzine kadarn usulca silkeleyip geri kalan Bay Davisin nne koydu. nsan yrei tayan her kim ne trl kat olursa olsun, bu gzel kokunun burnuna arpnca, yumuar yrei sanyordu. Gel gr ki Bay Davis, bu pek moda limonun kokusundan zellikle tiksinirdi. te bu tiksinti, fkesini bsbtn alevlendirdi. "Hepsi bu mu?" Amy: "Hayr, deil," diye kekeledi. "Kalanlar da getirin hemen." Amy, evresine umutsuzca bakarak, sz dinledi. "Emin misiniz, baka yok mu?" "Ben hi yalan sylemem, efendim." "Anladm... imdi u iren eyleri ikier ikier alp pencereden frlatnz." Son umut uup giderken, hep bir azdan i ekilince snftan sanki hafif bir rzgr esti, zleyen dudaklar o esiz lenden yoksun kalmt demek. fke ve utantan kpkrmz kesilen Amy, tam alt kez gitti geldi ve atlmaya hkm giymi her ift -ah ne de tombul ve sulu gzkyorlard- isteksiz ellerinden dtke, sokaktan ykselen sevin l, kzlarn yarasna tuz biber ekiyordu. lene, can dman kk rlandal ocuklarn konduu belliydi. Artk bu kadar da ok fazla... Hepsi, ta gibi duran retmeni fkeli ya da yalvaran baklarla szyordu. Limon tutkunlarndan biri de gzyalarn koyuverdi. Amy, pencereden son dnnde, bay retmen, en etkileyici tavrn taknp "Hmm" diye balayp, sonra grledi: "Kk hanmlar, bir hafta nce size ne dediim

aklnzdadr. Bu olaydan tr zgnm; ama kurallarmn inenmesine asla izin vermem ve szmden de hibir zaman dnmem. Bayan March, elinizi uzatn." Amy irkildi, iki elini de arkasna saklad, ona yle bir yalvaran bakla bakt ki ne sylese bu denli etkili olamazd. Herkes gibi onu da u bizim David diye and retmenin gzdelerindendi. Bana kalrsa, haddini bilmez bir kk hanm fkesini puflayarak aa vurmu olmasayd, gene de sznden dnerdi. te bu slk gibi ses, ne denli belli belirsiz olsa da, huysuz adam bsbtn ileden kard; ve cezalnn yazgsn mhrlemi oldu. Dilsiz yalvarna karlk ald tek yant: "Eliniz! Bayan March!" oldu. Alamay ya da yalvarmay gururuna yediremeyen Amy, dilerini skt. Ban meydan okurcasna dikletirdi ve kk avucuna birbiri ardna inen birka actc darbeye sessizce katland. ok olsun, az olsun; ar olsun, hafif olsun onun asndan bunun nemi yoktu. mrnde ilk kez vuruluyordu ona; ve onun gznde bu utan, bayltcya dek dvlme derecesinde ard.

Bay Davis, balad ii sonuna kadar gtrmeye kararl: imdi teneffse kadar ayakta dikileceksiniz!
te bu felaket! Yerine dnmek, dnerken de arkadalarnn acyan ve birka dmannn da memnun baklaryla karlamak zaten yeterince korkun olacakt ama, bu taptaze utanla tm okulun seyrine sunulmak, olanaksz grnyordu. Bir an iin olduu yerde ylverecek ve alaya alaya lecek sand. Ac bir hakszla uramlk duygusu ve Jenny Snowu dnmek, acsna dayanma gc verdi ona... Kendisine gsterilen, o lanet yeri alp gzlerini soba bacasna dikerek surat kalabal nnde hareketsiz kalabildi. ylesine ta gibi ve bembeyaz duruyordu ki, kzlar, bu umarszca grn karsnda kendilerini bir trl derse veremiyorlard. On be dakikalk bir sre iinde bu onuruna dkn ve duyarl kk kz, mr boyunca hi unutamad bir utan duydu ve ac ekti. Bu olay bakalarna belki gln ve nemsiz gelebilirdi ama, onun asndan ok ar bir deneyimdi; nk on iki yllk yaam boyunca yalnz ve yalnz sevgiyle ynlendirilmi ve hibir zaman byle bir darbe yememiti. Evde bunlar anlatmak zorunda kalacam ve benim yzmden d krklna urayacaklar dncesi ona elinin ve yreinin szsn da unutturmutu. On be dakika, bir saat kadar uzad; ama sonunda o da bitti ve "Teneffs" arn hi karlamad bir sevinle; karlad. "Artk gidebilirsiniz Bayan March" derken Bay Davis, grnd kadar da tedirgindi. Kzn hi kimseye bir ey sylemeden vestiyere geip eyalarn alrken ve kendince bir daha dnmemek zere oradan ayrlrken son sitem dolu bak, Bay Davis, kolay kolay unutamayacakt. Eve varabildiinde berbat bir durumdayd. Bir sre sonra ablalar da geldi. Hemen bir knama toplants yapld. Annesi pek bir ey sylemedi ama, zgn grnyordu ve dertli kzn en sevecen davranyla avutmaya alyordu. Meg, hakarete uram eli gliserinle ve gzyalaryla ykad. Beth, sevgili yavru kedilerinin bile bylesine bir yaraya merhem olamayacan seziyordu. Jo, fkeyle Bay Davisin

derhal tutuklatlmasn nerdi. Hannah da o haine yumruunu sallad ve akam yemei iin patatesleri, sanki ellerinin altnda o adam varmasna fkeyle ezdi. Amynin katn en yakn arkadalarndan baka kimse farketmedi. Ancak Bay Davisin leden sonra olduka gler yzl ama, ayn zamanda allmadk biimde sinirli oluu, bu uyank kk hanmlarn dikkatinden kamad. Derslerin bitimine yakn, Jo kageldi, ask suratla krsye yaklap annesinin gnderdii bir mektubu uzatt; sonra Amynin teberisini sradan ald, izmelerindeki amuru da, ayann tozunu silkercesine, zenle paspasa silmeyi unutmad. O akam Bayan March, Amyye: "Evet bir sre iin okuldan ayrlabilirsin, dedi. "Ama her gn Beth ile birlikte ders alman istiyorum. Bedensel cezay hi onaylamam. Hele kzlar iin. Bay Davisin retim tarzn hi beenmiyorum. Ayrca arkadalk ettiin kzlarn da sana pek yarar dncesinde deilim. Bunun iin seni bir baka okula gndermeden nce yazp babana danacam." Amy, byk hakszla uram bir havada, derin derin iini ekti: ok iyi! Keke btn kzlar ayrlsa da onun pis okulu bombo kalsa. Ah, u canm ziyan olmu limonlar aklma geldike, ldracak gibi oluyorum." Onlarn ziyan oluuna ben hi zlmedim, nk sen de kurallar inemi, cezalandrlmay hak etmisin!" Ald bu sert yant, anlaytan baka hibir ey beklemeyen kk kz olduka d krklna uratmt. Yani tm bir okulun nnde rezil olmam sizin hounuza m gitti? diye bard. Annesi karlk verdi: Ben olsam yanl onarmak iin bu yolu semezdim. Ancak, belki de daha yumuak bir ynteme oranla senin iin bylesi daha iyi oldu. Biraz fazlaca kendini beenmi bir kz olmaya yz tutmutun; kendine ekidzen vermenin artk zamandr. Geri epeyce yetenein ve erdemlerin var ama, onlarla vnmene hi gerek yok; nk gurur en keskin zeky bile zedeler. Gerek yetenek ve iyilikler zaten uzun sre gzden kaamaz; kasa bile, bunlara sahip olma ve kullanabilme bilinci insana yeterlidir, nk en byk g, alakgnlllktr." Bir kede Jo ile satran oynayan Laurie bard. "Evet, yledir ya! Bir zamanlar bir kz tanrdm, mzik yetenei gerekten olaanst idi, ama kendisi bunu bilmiyordu. Yalnzken ne denli tatl kk paralar bestelediinin farknda deildi, stelik ona sylense de inanmazd." Yan banda dikilmi can kulayla dinleyen Beth, atld: "Keke o tatl kz ben de tansaydm; belki bana yardm ederdi, ylesine aptalm ki." Laurie karlk verdi: "Siz onu tanyorsunuz ve o size herkesten fazla yardm edebilir." Bunlar sylerken ona cvl cvl kara gzlerinde ylesine bir muzip bakla bakt ki Beth kpkrmz kesildi, yzn kanepedeki yastklara saklad; byle beklenmedik bir aklama onu iyice artmt. Bethe syledii bu tatl szlere karlk olarak Jo, Laurienin oyunu kazanmasna izin verdi. Bu vg zerine Beth piyano almaya bir trl yanamadndan, Laurie elinden geleni yapt ve gerekten gzel arklar syledi. zellikle neesi yerindeydi, nk Marchlara, yaradlnn huysuz ynn pek seyrek gsterirdi. O gittikten sonra

btn akam boyu dnceli ve dalgn olan Amy, aklna yeni bir fikir gelmi gibi, birdenbire dedi ki: "u Laurie drt ba tam bir ocuk mu?" Annesi yantlad: "Evet, kusursuz bir eitim grm, ok da yetenekli; eer vglerle martlmazsa tam anlamyla adam olacaktr." Amy sordu: "O kendini beenmi biri saylmaz, deil mi?" "Evet, hi saylmaz... te bundan tr byle sevimli ve biz hepimiz onu seviyoruz." Amy, dnceli mrldand: "Anlyorum, drt ba tam ve hoa gider olmak ama bunlarla bbrlenmemek, kendini bir ey sanmamak gzel bir ey." Bayan March: "Zaten, erdemleri kiinin davranlarndan ve konumasndan her zaman belli olur, sezilir. Ama alakgnll olmak art! Bu zellikleri gze batrmak abasna gerek yok," dedi ve sonra ekledi: "Nelerin olduunu herkes grp anlasn diye btn balklarn, giysilerini, giyip kurdelalarn bir arada taknmak nasl ho deilse o da yle." Bylece ders verme fasl kahkahalarla son buldu.

BLM 8

JO DA CEZASINI EKYOR

Bir Cumartesi leden sonra Amy, odalarna girip de ablalarn merakn gcklayan bir gizlilikle dar kmaya hazrlanr grnce, sordu: "Nereye gidiyorsunuz, kzlar?" Jo, terslendi: "Sana ne? Kk kzlar ok soru sormamal." imdi, genken bizlere en ok dokunan szlerden biri budur: Hadi sen buralardan uzakla canm denmesi... Bize ok da ar gelir. Amy bu hakaret karsnda yle bir irkildi ve bir saatini bile alsa, bu gizi zmeye karar verdi. Ona hibir zaman uzun sre kar koyamayan ablas Mege dnp yaltaklanrcasna: "Ne olur syle! Belki benim de gelmeme izin verirsiniz, nk Beth piyanosuna dalm gitmi; benimse yapacam hibir i yok, ok yalnzm." "Gtremem, kardeim nk sen arlmadn!" diye Meg sze balarken, Jo sabrszlkla araya girdi: "Sussana sen, Meg, yoksa... Her eyi berbat edeceksin. Amy, sen gelemezsin, ocukluk edip zrldama bouna!" "Laurie ile bir yere gidiyorsunuz siz, biliyorum, dn gece kanepede fsldap glyordunuz, ben ieri girince sustunuz. Onunla gitmiyor musunuz?" "Evet, onunla gidiyoruz. Haydi bakalm, sen sus artk, canmz skma!" Amy dilini tuttu ve gzlerini drt at ve Megin cebine usulca bir yelpaze indirdiini grd. "Biliyorum! Biliyorum! Yedi atolar grmeye, gidiyorsunuz!" diye baran Amy, kararl, ekledi: "Ben de giderim, nk Annem benim onu grebileceimi sylemiti; cep harlm duruyor nasl olsa... Zamannda bana sylemediniz, ok hainmisiniz!" Meg, onu yattrmak istercesine konutu: "Bir dakika beni dinle Amy, iyi bir ocuk ol! Annem bu hafta gitmeni istemiyor, nk gzlerin henz bu peri masal oyununun klarna dayanabilecek kadar iyilemedi. Gelecek hafta Beth ve Hannah ile gider, elenirsiniz," dedi. "Siz ve Laurie ile gitmek nerde, onlarla gitmek nerde? Ne olur, izin verin! Uzun zamandr bu souk algnl yznden evden kamadm zaten, biraz elenmek iin lyorum. Ne olursun, Meg! ok uslu duracam." Byle yalvaryor, elinden geldiince kendine acndrmaya abalyordu. "Onu gtrsek ne olur sanki? yice sarp sarmalasak annemin kzacan

sanmam," diye Meg sze balad. "O giderse ben gitmem. Ben gitmezsem de Laurienin can sklr: O yalnz bizi ard iin, Amyyi de peimize takarsak kabalk etmi oluruz. Herhalde Amy de istenmedii yere burnunu sokmaktan holanmayacaktr," diye Jo, fkeyle sylendi. nk kendisi elenmeye can atarken, mzmz bir ocua laf anlatmaya uramak fikri de hi houna gitmiyordu. Onun bu szleri ve davranlar Amyyi kzdrd, bir yandan potinlerini giymeye balarken, bir yandan da en kstah tavryla: "Gideceim ite," dedi. "Meg gidebilirim diyor ve eer kendi param verirsem, Laurienin de bir diyecei olamaz." Telandan parmana ine batan Jo, bsbtn sinirlenmiti, onu azarlad: "Bizimle birlikte, oturamazsn; nk yererimiz ayrld. Yalnz da oturamazsn; bu yzden, Laurie yerini sana verecek ki bu da tadmz karacak; ya da senin iin ayr bir yer tutmas gerekecek. Sen arl olmadndan, bu da ok ayp der. Bir adm bile attn grmeyeyim. Evde kalacaksn, ite o kadar!" Yerde oturmu, bir ayanda potin, Amy alamaya balad! Meg de ona laf anlatmaya urayordu ki, Laurie aadan seslenince kzlarn ikisi birden kotular, kardelerini orackta alar braktlar; nk zaman zaman byks tavrlarn unutup mark bir ocuk gibi davranyordu. Tam kapdan karlarken Amy trabzann zerinden, gzda verici bir sesle bard: "Sen bunu pahalya deyeceksin, Jo March, sonra grrsn!" Jo, arkasndan kapy arparken homurdand: "Samalama!" ok gzel vakit geirdiler; nk Elmas Glnn Yedi atosundan daha gzel, daha parlak bir oyun dnlemezdi. Ne var ki tm o gln krmz ccelere, prl prl perilere ve gz alc prenslerle, prenseslere karn, Jonun sevincini glgeleyen bir ey vard; peri kznn sar lleleri ona Amyyi anmsatyordu ve perde aralarnda kardeinin ona pahalya detmek iin ne yapacan dnp eleniyordu. O ve Amy, yaamlar boyunca byle pek ok atmlard; nk ikisi de abuk parlar yaradltayd ve fkelenince ileden karlard. Amy Joya taklr, Jo Amyy kzdrr ve aralarnda arasra patlak veren iddetli kavgadan sonra kendileri de utan duyarlard. Ondan byk olduu halde Jo, kendini daha zor kontrol edebilir ve ban durmadan derde sokan bu cokulu yaradln frenlemek iin byk aba gsterirdi. fkesi hibir zaman uzun srmez ve alakgnlllkle kusurunu kabullenir, itenlikle piman olduunu bildirir ve daha iyi huylu olmaya alrd. Kz kardeleri onu kzdrmaktan ok holandklarn, nk sonradan adeta melekletiini sylerlerdi. Zavall Jo, vargcyle iyi olmaya alr ama, kendi iindeki dman parlamaya hazr bekler ve onu yenerdi. Bu dman altetmek iin yllar yl sabrla aba harcamas gerekecekti. Eve dndklerinde Amyyi oturma odasnda okur buldular. Onlar ieri girince gocunmu bir tavr taknd; gzlerini kitaptan hi kaldrmad ve tek soru sormad. Eer Beth orada olmayp soru sormasa, karlnda da oyunun ballandra ballandra anlatlmasn dinlemeseydi, belki de merak durgunluunu alt edecek sorular o soracakt. En iyi apkasn yerine koymak iin yukar karken Jonun yaz masasna gz iliti; nk son kavgalarnda Amy duygularn yattrmak iin Jonun en st ekmecesini yere boaltmt. Ama bu kez her ey yerli yerindeydi ve dolaplarna, antalarna ve kutularna yle bir gz attktan sonra Jo, Amynin onu balad,

yapt hakszl unuttuu sonucuna vard. te burada yanlyordu; nk ertesi gn bir ey kefetti ki, bu yzden bir frtna koptu. Akama doru Meg, Beth ve Amy bir arada otururlarken, Jo hmla odaya dald ve heyecandan soluk solua sordu: "Kitabm kim ald benim?" Meg ve Beth, ok akn: "Hayr, biz almadk," dediler. Amy ise atei drtkledi ve bir ey demedi. Jo onun yznn kzardn grd, hemen tepesine bindi. "Amy, sen aldn onu." "Hayr, ben almadm." "O halde nerede olduunu biliyorsun." "Hayr, bilmiyorum." Jo, onu omuzlarndan yakalayp Amyden ok daha yrekli bir ocuu bile rktecek bir iddetle bard: "Yalan sylyorsun." "Hayr, yalan deil. Ben almadm, imdi nerede olduunu bilmiyorum, umurumda da deil." "Sen bir eyler biliyorsun, bana hemen syleyeceksin, yoksa ben sana syletmesini bilirim," diye Jo, onu hafife sarst. "stediin kadar azarla o be para etmez kokumu kitabn bir daha hi gremeyeceksin," diye baran Amynin de heyecan giderek artyordu. "Nedenmi o?" "Yaktm gitti." "Ne dedin? O kadar sevdiim, onca emek verdiim, babam eve dnmeden bitirmeyi tasarladm kitapm ha! Gerekten de yaktn m onu?" Jonun benzi umutu, gzleri alev alev Amyyi smsk yakalam, fkeyle sarsyordu. "Yaktm ya. Dn yaptklarn pahalya deteceimi sylemitim sana, dettim ite..." Amy fazla ileri gitmedi, nk Jonun iyice tepesi atmt ve kardeini, dileri birbirine arpacak kadar iddetle sarst, znt ve fkesinden barbar baryordu: "Seni hain, hain kz seni! Onu bir daha yazmam olanaksz ve yaadm srece seni hi balamayacam." Meg, Amyyi kurtarmaya, Beth de Joyu yattrmaya kotu, ama Jo, kendinden gemi gibiydi. Kardeinin kulana son bir yumruk indirip odadan kotu, tavan arasndaki holde kavgasn tek bana sona erdirdi. Aada frtna dinmiti, nk eve dnen anneleri, olan biteni renince, Amynin

ablasna ne denli ktlk ettiini anlamasn salad. Jonun kitab yaamnn gurur kaynayd ve ailesinin gznde byk gelecek vaadeden bir yaznsal tomurcuk saylyordu. Geri sadece yarm dzine peri masalndan oluuyordu ama, Jo iyi bir yapt yaratmak umuduyla ince eleyip sk dokuyarak, hikyelerinin zerinde almt. Gnn birinde yaynlanabilecek oranda deerli bir ki tap ortaya karmak istiyordu. Ksa bir sre nce onlar byk bir zenle temize ekmi ve eski karalamalarn yok etmiti, yle ki, Amynin yakt enlik atei yllar sren zenli bir almay kl etmi oluyordu. Belki bakalarnn gznde nemli bir kayp saylmayabilirdi; ancak Jo asndan korkun bir ykmd ve bunun asla onarlamayacan, bu hakszln giderilemeyeceini biliyordu. Beth sanki kedisi kaybolmu gibi yas tuttu ve Meg de sevgili kardeini savunmaya yanamad; Bayan March ise ciddi ve zgn grnyordu. Amy imdi herkesten ok pimanlk duyduu davranndan dolay zr dilemedike, artk eskisi kadar sevilmeyeceini hissetti. ay vaktini bildiren ngrak aldnda Jo grnd, ylesine kederli ve iine gml duruyordu ki, Amy zr dilemek zere olanca yrekliliini toplamak zorunda kald. ekingen bir sesle: "Ltfen beni bala, Jo; ok, ok zgnm." "Seni hibir zaman balamayacam," diye sert bir karlk veren Jo, o andan balayarak artk Amy hi yokmu gibi davrand. Bu ac, zc olaydan hi kimse -Bayan March bile- artk sz etmedi; nk herkes deneyimiyle biliyordu ki, Jo bu durumdayken ne sylense bounadr ve en dorusu, kk bir olay kncaya, ya da Jonun kendi hogrl yaradl fkesini yumuatp, yaralar sarncaya kadar beklemektir. O akam kimsenin keyfi yoktu, nk her zamanki gibi anneleri yksek sesle kitap okurken, onlar diki diktikleri halde gene de o okayc ev havasn bir trl bulamyorlard; bir eyler eksikti. Bunu da en ok ark syleme zaman gelip attnda ilerinde duydular; nk Beth sadece alabiliyordu, Jo ta gibi sessiz ve katlam duruyor, Amy de ise hal kalmamt... Bunun iin yalnzca Meg ile annesi ark syleyebildiler. Tarla kuu gibi akma abalarna karn da, flt andrr sesleri, bir trl her zamanki uyumunu bulamad ve akordunu yitirdi. Annesi iyi geceler dileyip Joyu perden usulca fsldad: "fkeni bu gnde brak canm, birbirinizi balayn, birbirinize yardmc olun ve yarna yeni bir gn olarak balayn." Jo ban ana gsne yaslayp kana kana alamak, derdini de, fkesini de unutmak isterdi ama, gzyalar yakksz bir zayflk belirtisiydi ve o kadar derinden yaralanmt ki, henz kesinlikle balayacak durumda deildi. Bunun iindir ki, irkildi, ban sallad ve fkeyle homurdand, nk Amynin kula onlardayd: "ren bir eydi bu yapt, balanmay hak etmiyor." Bylece ekildi ve yatmaya gitti. O gece neeli, gizli fsltlar duyulmad. Amy, bar giriimlerinin geri evrilmesine ok gocunmutu. Keke kendi kendimi kk drmeseydim diye dnmeye balam, alaltlmlk duygusuna kaplarak sinir bozucu bir biimde, yksekten bakarcasna pozlar taknmaya balamt. Jo hl yldrm ykl bulutlar gibiydi ve o gn hibir i yolunda gitmedi. Sabahleyin zehir gibi

souktu. ok deer verdii meyval reini yamur ukuruna drd, March yengeye sinir krizi geldi, Meg dnceliydi, Beth de eve dndnde kederli ve dnceli grnyordu. Amy durmadan, iyi olduklarn syleyip de bakalar onlara erdemli bir rnek sunduunda iyi olmak iin aba harcamayan kiilere laf atp durdu: Kendi kendine: "Herkes yle berbat durumda ki, Laurieye syleyeyim de paten kaymaya gidelim bari, o her zaman neeli ve iyidir, benim de keyfimi yerine getirecektir, biliyorum," diye sylenerek Jo, dar kt. Amy patenlerin akrtsn duymutu, pencereden bakp sabrszlkla bard: "te gidiyor! Bir daha sefere beni de gtreceine sz vermiti!.. Bu greceimiz son kardr. Ama bylesine bir huysuz insandan beni de gtrmesini istemenin yarar yok ki!" Meg yantlad: "Samalama! Sen ok kt bir i yaptn. Yazmaya alt o deerli kitapnn yok olmasn balamak hi de kolay deil. Geri, yle sanrm, imdi yapabilir bunu!.. Sras gelince harekete geersen, yapacaktr da!.. Git arkalarndan, Laurie ile elenmeye balayncaya kadar hibir ey syleme, sonra biraz bekle!.. Sonunda da ya onu p, ya da gnl alacak bir eyler yap. Hi kukum yok o zaman suunu balar, seninle barr." Bu t Amynin iine gelmiti: "Bir denerim" diyerek telala hazrlandktan sonra, tam o srada tepeyi ap gzden yitmekte olan iki arkadan peinden kotu. Irmak pek uzakta deildi, ancak Amy onlara yetimeden ikisi de hazrlanmt bile. Jo onun geldiini grd ve arkasn dnd; Laurie grmedi, nk ky boyunca dikkatle kayyordu, buzu yokluyordu; nk, bu souk bastrmadan nce bir scak dalgas gelip gemiti. "lk dnemece kadar gidip bir yoklayaym bakaym, sonra yara balarz." Kenar krkl paltosu ve balyla gen bir Rusa benzeyen Laurienin uzaklamadan byle seslendiini Amy duydu. Jo, Amynin soluk solua koarak geldiini, ayaklarn yere vurduunu, ve patenlerini giymeye alrken parmaklarn stmak iin hohladn da duydu, ama arkasn hi dnmeden zikzaklar izerek, yava yava rmaa doru inmeye koyuldu. Kardeinin zntsnden, hem mutsuzca, hem ac bir zevk alyordu. Yreinde iyice yerleip geliinceye kadar fkesini beslediinden, bu duygu onu basks altna almt. Jo, buna izin vermiti. Laurie, dnemeci kvrlrken geriye dnp seslendi: "Kydan uzaklama, ortas gvenli deil." Jo bunu duydu, ancak ayaklaryla uraan Amy, bir tek szc bile duymad. Jo, arkasna bir gz att ve barnda besledii kk eytan, kulana fsldad: "Aldrma sen, duyduysa duydu, varsn kendi bann aresine baksn!" Laurie dnemeci kvrlp gzden yitmiti; Jo ise tam dnemete ve Amy epey gerideydi, rman ortasnda daha yumuak buza doru hzla gidiyordu. Bir an iin Jo, olduu yerde durdu kald, yreini garip bir duygu skyordu; sonra yolunu srdrmeye karar verdi, ancak bir ey onu tuttu ve arkasna dnd, tam o anda Amy, ellerini havaya kaldrmt. Buzun birden atrtsyla, sular fkrtt ve Jonun yreini korkuyla durduran bir lk atarak rmaa gmld. Laurieye seslenmek istedi, ama sesi kmad; ileri doru atlmak istedi, ama ayaklarnn gc tmyle yok olmu gibiydi. Bir saniye, olduu yerde kalakald, deheti yznden okunuyordu. Kapkara sularn

zerinde grlen kck mavi kukuletaya bakakald. Bir ey hzla yanndan gelip geti ve Laurie bard: Bir srk getir, abuk, abuk!" Nasl yapt, kendi de bilemiyor, ama bunu izleyen bir ka dakika boyunca bylenmiesine alt. Soukkanll elden brakmam olan Laurienin dediklerine kr krne uydu. Laurie, buzun zerine yzkoyun yatp Amyyi kolundan tuttu; Jo itten bir srk srkleyip getirinceye dek bekledi, ikisi birden ocuu, cam yanmtan ok korkmu bir halde sudan kardlar. "imdi onu olabildiince abuk eve yrtmeliyiz, nemiz var nemiz yoksa zerine yalm. Hele ben u ba belas patenleri ayamdan bir karaym da," diye baran Laurie, kendi paltosunu Amyye sard ve patenlerinin hibir zaman bu trl karmamayan kordonlaryla uramaya koyuldu. Souktan tirtir titreyen, zerinden sular damlayan, alayan Amyyi eve gtrdler ve heyecanl dakikalardan sonra, battaniyelere sarnm, alev alev yanan ocan karsnda uykuya dalmt. Bu tela srasnda Jo pek az konumu, sadece sapsar, deli gibi, yar plak, st ba yrtlm, elleri buzdan, srklardan ve zlmek bilmeyen kordonlardan kesilmi, yara bere iinde, oradan oraya koturuyordu. Sonunda Amy, rahat bir uykuya dald ve evin ii durulduu zaman, Bayan March, yatan baucuna oturdu, Joyu yanma ard, berelenmi ellerini sarmaya koyuldu. Jo, vicdan azab iinde gvenilmez buza dalp sonsuza dek gzden yitmesine ramak kalm, altn sal baa bakarak, fsldad: "Bir eyi olmadna emin misiniz?" "Bir eyi yok, kzm. Hibir yeri berelenmemi. yle sanyorum ki souk bile almamtr, onu hemen sarp sarmalayarak eve getirmekle ok akllca davrandnz," diyen annesi neeyle karlk verdi. "Hepsini Laurie yapt; ben sadece onun gitmesine gz yumdum. Eer lseydi benim yzmden olacakt." Bunlar sylerken pimanlk gzyalaryla yataa kapand ve olay anlatt. Kat yreklilikle kendini acmaszca suluyor ve yle bir ar cezadan kendisini koruduu iin minnet gzyalaryla Tanrya krediyordu. "Ah u benim lanet fkem! Kendimi terbiyeye alyorum ama, beceremiyorum. Tam geitirdim derken eskisinden de beter patlak veriveriyor. Ah anneciim, ne yapacam ben?" Jo, umutsuzlukla bunalm, alyordu. "Bekle ve dua et, canm. Denemekten hi vazgeme. Kusurlar yenmenin olanaksz olduunu hibir zaman aklna getirme!" diye Bayan March, gr sal ba omzuna ekip alamas bsbtn artan kznn gzyalaryla slanm yanaklarn pt. "Bunun ne kadar kt bir ey olduunu bilemezsiniz, tahmin bile edemezsiniz. fkeden aklm bamdan gidince sanki her eyi yapabilirmiim gibi... ylesine vahileiyorum ki, herkesin cann yakabilir, bundan zevk de alabilirim. Gnn birinde korkun bir ey yapacamdan korkuyorum, yaamm berbat edeceimden, herkesi kendimden nefret ettireceimden korkuyorum. Ah anneciim, yardm edin bana, yardm edin bana." "Yardm edeceim kzm, yardm edeceim. Byle yrek paralarcasna alama;

ancak bugn de unutma ve byle bir gn daha yaamamaya bak! Jo, canm, hepimiz zaman zaman seninkinden ok daha byk lde kkrtmalara kaptrrz kendimizi, kimi zaman bunlar bask altna alabilmemiz mr boyu srer. Sen sanyorsun ki senden daha fkelisi dnyada yoktur, ama benimki de eskiden tpk byleydi." "Sizinki mi, anne? Ama siz hi fkelenmezsiniz ki!" O an iin Jo, aknlndan, vicdan azabn unutmutu. "Krk yldr bu fkemi geitirmeye ala gelmiimdir ben... Ancak kontrol etmeyi baarabildim. mrmn hemen hemen her gnnde fkeliyim ben, Jo. Ama onu gstermemeyi rendim. Gene bir krk ylm yine byle abalayacam, bu kez fkelenmemeyi reneceim." ylesine sevdii bu yzde okuduu sabr ve alakgnlllk, Jo iin, en akllca bir sylevden en sert bir eletiriden daha iyi bir ders olmutu. Ona gsterilen yaknlk ve gven ile hemen avundu. Annesinin de kendisininkine benzer bir kusuru olduunu ve bunu gidermeye altn renmesi, kendi kusuruna katlanmay kolaylatrm ve bu kusuru giderme yolundaki kararlln pekitirmiti. Geri on be yanda bir kza krk yl beklemek ve dua etmek ok uzun bir zaman geliyordu. "Anne, March yengem terslendiinde veya bakalar cannz sktnda, dudaklarnz birbirine yaptrp, odadan kmanz fkeli olduunuzu mu gsteriyor?" derken Jo, kendisini annesine eskisinden ok daha yakn ve ok daha yrekten bal hissediyordu. "Dilerim, benden ok daha iyi bir insan olursun kzm, ama babann dedii gibi, insann asl can dman kendi iindeki dmandr. Bundan tr, her an tetikte ol, bu huyun yaamn altst etmese bile karartr, bir kez uyarldn, bunu unutma. Daha byk lde kederlere boulup bugnk gibi pimanlk azabna uramadan nce parlayvermek huyuna dizgin vur." "alacam anne, gerekten alacam. Ama sen de bana yardm etmelisin. Bana anmsatmalsn, ileden kmam nlemelisin. Bazen karmda babam grr gibi oluyorum, sus iareti yapar gibi parman dudaklarna gtryor. Sana bakyorum, senin o iyilik akan ciddi ifadeli yzne... Sen fkelenmen gerektii her zaman, dudaklarn birbirine yaptrp ylece durursun, ya da kar gidersin. Babam m aklna geliyor o srada?" diye Jo, tatllkla sordu. "Evet, ben de babandan yardm istemitim. Bunu hibir zaman unutmad. Ve beni ac szler sylemekten, parman dudana gtrerek, o basit iaretiyle kurtard." Jo, annesinin gzlerinin dolduunu, konuurken dudaklarnn titrediini grd. Fazla ileri gitmi olmaktan korkarak heyecanla fsldad: "Seni gzlemek ve sana bunlardan sz etmek yanl bir davran m? Yanl bir ey yapmak istemedim ama senin hakkndaki dncelerimi aklamak ylesine rahatlatc ki kendimi senin yannda o denli gvenlikte, o denli mutlu hissediyorum ki!" "Benim sevgili kzm, annene dilediini syleyebilirsin. Bu benim iin byk bir mutluluk. Ayn zamanda gurur vericidir. Kzlarm bana inanyorlar, kendilerini ne kadar sevdiimi biliyorlar diye vn duyuyorum."

"Sizi zdm dnmtm." "Hayr canm, babandan sz ederken onu ne kadar zlediimi anmsadm, ona neler borlu olduumu, onun adna, tm ballmla onun kk kadnlarn nasl gzeteceimi, onlar esirgemek iin elimden geleni yapacam dndm." "Btn bunlara karn ona gitmesini syledin anne. Giderken de alamadn, imdi de hi yaknmyorsun; ve onun yardmna gereksinmen varm gibi grnmyorsun," diye Jo akn, sylendi; "En deerli eyimi sevdiim vatanm iin verdim. Gz yalarm da, o gidinceye dek tuttum. Neden yaknaym ki artk? kimiz de sadece zerimize den grevi yapmyor muyuz? Sonunda da mutlu olmayacak myz? Eer babann yardmna gerek duyuyormu gibi grnmyorsam, beni rahatlatacak ve bana dost olacak, babandan daha iyi bir dostum olduundandr. Kzm, sizin yaamnzn dertleri, tuzaklar daha yeni balyor, bunlarn says da pek ok olabilir. Ama eer babanza olduu gibi, Tanrya da gvenmeyi renirseniz ve ona sevecenlikle balanrsanz, tm ktlklerin stesinden gelirsiniz. Onu daha ok sevdike, Ona gvendike kendinizi Ona daha da yaklam bulacaksnz; ve bylelikle insan gcne ve aklna daha az balanacaksnz. Onun sevgisi ve dikkati hibir zaman azalmayacaktr yada deimeyecektir. Bunu sizden kimse geri alamayacaktr. Hem de size mr boyu huzur, mutluluk ve g kayna olacaktr. Buna tm yreinizle inann ve ufak tefek yapacanz eylerle Ona ynelin. Umutlarnz, gnahlarnz, kederlerinizi anlatmak iin ananza bavurduunuz gibi yle, rahata Ona bavurun." Jonun yant, annesine daha sokulmak oldu ve sessizlie gmldler. En itenlikle edilen dualar u anda dudaklarndan deil, sanki yreklerinden dkld. zntl olmasna karn bu mutlu saatlerde yalnz pimanlk ve umutsuzluk acsna deil, ama en tatllarn tatls bir biimde, kendini inkar ve dizginlemenin nasl olacan renmiti. Anasnn eliyle yedirilerek her ocua kucak aan DOSTA daha ok yaklam, baba ve ana sevgisinden ok daha gl bir sevgi ve sevecenlikle Ona balanmt. Amy kmldad ve uykusunda iini ekti. Sanki hemen yanln dzeltmeye balamak ister gibi Jo, o ana kadar yznde hi grlmemi bir ifadeyle ban kaldrd: "Gne batncaya dein fkemi srdrdm, onu balamayacaktm ve bugn eer Laurie orada bulunmasayd her ey ok gecikmi olacakt. Ben nasl o denli kt bir insan olabilirim?" diye kardeinin zerine yar eilmi durumda ve yar yksek sesle konutu. Onun yasta dalm slak salarn okuyordu. Amy, dorudan kalbe yol bulan bir glmsemeyle kollarn uzatt. kisi de battaniyelere karn birbirlerine smsk sarldlar. ten gelen bir pckle, her ey balanm ve unutulmu oldu.

BLM 9

MEG ELENCE YOLUNDA

Bir Nisan sabah Meg odasnda kardeleriyle kuatlm olarak, yola gtrecei sand hazrlarken, konutu: "Tam bu srada ocuklarn kzama yakalanmas, dnyada olabilecek olaylarn en mutlusu diye dnyorum." Jo, uzun kollaryla eteklikleri katlarken, yel deirmenini andryordu. Yantlad: "Ne iyi insan u Annie Moffat, sana verdii sz unutmam. ki haftalk elence senin iin ok iyi kaacak." Ablasna dn verdii kendi gzel iyi kutusuna, boyuna ve saa taklacak kurdeleleri dzenli bir biimde ayr ayr yerletirirken Beth, konutu: "Havalar da iyi gidiyor, bundan tr ok seviniyorum! Elenceli gnler geirmek iin ben de bir yerlere gitmek isterdim. Hele u birbirinden ho eyleri giyebilmek varken," dedi Amy. Az toplu inelerle dolu olduu halde konumutu. Hepsini zenle ablasnn ine yastna sokuturuyordu. "Ben de hepinizin birden gitmesini isterdim, ama gidemiyorsunuz. Grp geirdiklerimi iyice aklmda tutup, dnte size bir bir anlatacam. Bana yaptnz iyiliklere karlk size kck bir karlk bu. Ne kadar da fedakr davrandnz! teberinizi dn verdiniz, hazrlanmama da yardm ediyorsunuz." Meg, odada konuurken, odada toplanm, u anda gzlerine kusursuz grnen, gerekte ise basit eyalara gz gezdirdi. Amy, sordu: "Annem ne verdi sana hazine kutusundan?" Hazine kutusu denilen ekmece alrken, Amy yoktu. Bayan March, gemiteki grkemli yaantdan artakalm, sras gelince kzlarna armaan etmek zere saklad bir ka para aile andacn ve daha baka ufak tefei sedir aacndan yaplma bu ekmecede korurdu. "Bir ift ipek orapla, u oymal gzel yelpazeyi; ayrca da mavi bir kuak verdi. Ben mor ipekli istiyordum ama, onu yeniden yapmak iin vakit kalmamt. Bundan dolay benim eski muslinle yetinmek zorundaym. "Benim yeni muslin etekliim zerinde pek gzel duracak mavi kuak, ok yakacaktr. Keke mercan bileziimi krmasaydm, ite imdi takardn," diye tesini berisini bakalarna dn vermekten ok keyiflenen Jo, sylendi. Kendisine ait olan eyay genellikle ok hor kulland iin hepsi ypranm oluyordu.

"Hazine sandnda ok gzel eski moda bir inci dizisi var ama, annem gen kzlar iin gerek iekler en gzel sstr, dedi. Laurie de bana ne istersem gndereceine sz verdi. imdi hele bir bakaym, yeni gri kumatan yry elbisem burada, sade apkadaki ty kvrmak gerekli, Beth... Poplin elbisem de burada. Pazar gn ve kk partide onu giyerim. Bahar mevsimi iin biraz kaln grnyor, deil mi? Bor ipek kuak ok gzel kaacak, aman Tanrm..." "Zarar yok, byk parti iin de muslin elbisen var, sana beyaz ok yakr, melek olursun," diye Amy, kendi i dnyasna nee katan, biriktirmi olduu birazck teberi zerine derin derin dnmeye koyuldu. "Ak yakal deil, yeteri kadar da uzun deil ama, gene de i grr. Benim mavi elbisem grnte ok ho, tersyz edilmi ve zenle onarlm sanki yeni edinmiim gibi geliyor bana. pek sakom pek moda deil, bonem de Sallieninkine benzemiyor. Sylemek istemezdim ama, emsiyem beni ok zd. Annemden beyaz sapl bir emsiye almasn istemitim; unutmu ite. Sar sapl bu yeil emsiyeyi getirdi. Salam ve gzel, bunun iin yaknmamalym, gelgelelim Sallienin altn tepeli ipek emsiyesinin yannda hi kukum yok benimkinden utanacam," diye Meg, hi beenmeyerek, kk emsiyesini szd. Jo: "Deitirsene," diye nerdi. "O kadar budalalk edip, annemin duygularn incitmem. Bunlar almak iin onca eziyete katland. Benimkisi serserilik ite. Bu tr samalklardan vazgemeliyim. pek oraplar ve iki ift yeni eldiven iimi rahatlatyor. Sen ne iyi insansn, Jo, kendininkini de bana verdin! Zengin olmuum, bir bakma klamm gibi geliyor. yle ya, iki ift yeni eldiven, eskiler de her zaman giyilmek zere temizlendi. Moral bulmak ister gibi eldiven kutusuna bakt ve ekledi: "Annie Moffatn gece balklar mavi ve pembe fiyonklarla ssl. Benimkine de birka tane koyabilir misiniz?" dedi. Hannahn elinden yeni km kat kat beyaz muslinleri, Beth, ieri getirdiinde hepsini dikkatle szd. Jo, kararl bir tavrla kar durdu: "Hayr. nk k gece balklar, dantellerle filan sslenmemi geceliklerle yakmaz! Yoksul insanlar fazla donanmamal!" Meg sabrszlkla sylendi: "Acaba elbiselerim de, apkalarm da gerek ipeklerle sslense, tam anlamyla mutlu olur muyum?" Beth, o sakin ifadesiyle yantlad: "Daha nceki gn, Annie Moffatlara gidebilirsen tam anlamyla mutlu olacan sylemitin." "Evet, syledim. Pekl, zaten mutluyum ve artk ortal da hi dalgalandrmayacam. Ama ite insann bir eylere sahip olduka daha fazlasn isteyecei geliyor, yle deil mi?" Sonunda u varsa hepsi yerini buldu. Elbise sand hazr. Yalnz partiye giyeceim tuvaleti, annemin katlamas iin brakyorum," dedi. Yar dolmu sandkta kimbilir ka kez tlenmi ve onarlm, parti elbisesi diye nemle adlandrlm muslin elbiseye bakyordu. Ertesi gn hava gzeldi. Meg iki haftalk yenilik, ve zevk alemi iin yntemince evden ayrld. Bayan March, dnnde ok zleceinden ekinerek, kznn

gitmesine pek yle can ve gnlden izin vermemiti ama, Meg ok yalvarm, Satie de, ona zenle bakacana sz vermiti. Sonunda, Bayan March k aylarndaki o usandrc almann ardndan biraz elenip dinlenmenin kzna gerekten ok iyi geleceini dnm, gitmesine bylece izin vermiti. Meg de modern yaamdan ilk payn almak zere yola koyulmutu. Moffatlar kelimenin tam anlamyla ok moderndiler. Sade bir kz olan Meg, balangta evin grkemi ve evde yaayanlarn kl, zarafeti karsnda yld. Ancak, konuk olduu aile bireyleri srdkleri o zppe yaama karlk, anlayl olduklarndan konuklarn ksa zamanda rahatlattlar. Meg, nedenini anlamadan, onlarn zellikle kltrl ya da zeki insanlar olmadklarn, tm yaldzlarn, zn oluturan sradan malzemeyi btnyle gizleyemediini seziyordu. Yalnz tantanal bir yaam srdrmek, ahane arabalarda gezmek, her gn en gzel elbiseyi giymek ve kendini elendirmek dnda hibir ey yapmamak elbette hoa giderdi. Bu yaant Megin yaradlna da pek uygun dyordu. Ksa zamanda onlarn hal ve davranlarn ve evresindekilerin konumalarn taklit etmeye balad. Biraz hava vererek, biraz zarafet ekleyerek, Franszca tmceler de kullanyordu. Salarn kvrp, en iyi elbisesini giyerek, elinden geldiince modadan konuuyordu. Annie Moffatn sahip olduu gzel eyleri grdke imreniyordu. Zengin olmak hrsyla ii eriyordu. Evi imdi ona, rlplak ve irtc geliyor, alma fikri ise eskisinden bin beter onu zyordu. Yeni eldivenlerine, ipek oraplarna karn, gene de ok yoksul, yrekten yaral bir kz olduunu dnyordu. Geri zntleri zerinde durmaya da pek vakti yoktu. gen kz, ho zaman geirmek peinde didinmekteydi. Alveri ediyorlar, yry yapyorlar, arabaya biniyorlar, gn boyu ziyaret peinde dolayorlar, tiyatrolara, operalara gidiyorlar, akamlar da evde trl elenceler buluyorlard. Annienin sryle arkada vard. Konuklarn nasl oyalayacan biliyordu. Ablas ok ho bir gen kzd, nianlyd da... Meg onlar son derece ilgin ve romantik bulmutu. Bay Moffat iman, neeli, yal bir beyefendi. Megin babasn da tanyor. Bayan Moffat da iman ve neeli, yal bir kadnd. O da kz kadar Megden ok holanmt. Megi hepsi martyordu ve ona Daisy (papatya) diye ad takmlard. Tam da Megin ban dndrecek bir durum. Kk parti akam geldiinde Meg, poplin elbisesini giyemeyeceini dnd. nk teki kzlar hep incecik elbiseleriyle kendilerine gerekten ekidzen vermilerdi. Bylece aresiz muslin elbisesine bavurdu. Sallienin yepyeni elbisesi yannda onunki eski, biimsiz, sarkm duruyordu. Meg kzlarn nce elbiseye sonra birbirlerine baktklarn grd ve yanaklar alev alev yanmaya balad, nk tm inceliiyle birlikte Meg, ok da gururluydu. Hi kimse elbiseye dein tek sz sylemedi. Sallie salarna biim vermek, Annie de kurdelasn balamak trnden bir yardmda bulundu. Nianl olan Belle kollarnn beyazlm vd. Tm bu nezaket gsterileri arasnda Meg, onlarn yalnzca yoksulluuna acdklarn anlad. Ayakta tek bana duruyor, yrei skyordu. tekiler glyor, glyor, konuuyorlar, tlden yaplma kelebekleri andryorlard. Kat ve ac duygular, gittike bunaltc olmaktayd. Hizmetilerden biri bir kutu iek getirdiinde konumasna vakit kalmadan Annie kutuyu am, yeillikler ortasndaki gz kamatrc gller meydana kmt. Hep bir azdan bartlar: "Kukusuz Belle iindir bu. George her zaman gnderir. Ama bunlar bambaka, insan kendinden geiriyor." Kutuyu getiren hizmeti: "Bunun Bayan Marcha gnderilmi olduunu, getiren adam syledi," dedikten sonra. "Bir de not var," diyerek kd Mege uzatt.

Kzlar byk bir merak ve aknlkla Megin evresinde uarcasna drt dnerlerken baryorlard: "Ne ho ey bunlar!.. Kimden geliyor? Bir sevgilin olduu bilmiyorduk." "Not annemden, iekler ise Laurieden," diye yantlad Meg. Onu unutmad iin delikanlya gnlborcu duyuyordu. Gzlerinde garip bir bakla Annie: "Yaa, yle mi?" dedi. Meg nazar demesine, cakaya ve yersiz gururlanmalara kar bir tr tlsm yapar gibi, notu cebine indirdi. ki gnl alc cmle, gzellikleriyle iekler moralini ykseltmiti. Yreinde bir mutluluk duygusu, iekleri evreleyen birka ereltiotunu ve birka gl kendisine ayrd. Geriye kalan iekleri zarif birer demet haline getirip, elbiselerinin gslerini ve eteklerini sslemesi iin ince bir davranla arkadalarna verdi ki, kardelerin en by Clara, grd en gzel eyin bu iekler olduunu syledi. Megin bu zenli davran kzlar bylemiti. Bir bakma, kendi hareketi, yreinde reklenmi kederi datt. Kzlar denetimden gemek zere Bayan Moffatn yanna gittiklerinde aynaya baknca Meg gzleri l l, ve yz mutlulukla parlayan bir gen kz grd karsnda. Dalga dalga salarna ereltiotlarn ilitirdi. Glleri elbisesine ineledi. Bunun zerine elbisesi de artk pek biimsiz izlenimi brakmaz oldu. O akam toplantda ok elendi, herkes ona son derece nazik davranyordu; kez vgde bulundular, Annie ark syletti, bir bakas, dikkat ekecek kadar gzel bir sesi olduundan sz etti. Binba Lincoln de gzel gzl, tatl kzn kim olduunu sordu. Bay Moffat tm toplant sresince ona zel bir ilgi gstermekten hi geri durmad. Bylece kendisini son aamada tedirgin eden bir konuma kulana alnncaya dein hep bir arada pek gzel bir vakit geirdiler. Meg kendisine dondurma getirecek kiiyi gzleyerek seradaki kanepede oturuyordu ki, ieklerle rtl duvarn tesinden bir sesin: "Ka yanda ki bu adam?" dediini duydu. Bir baka ses yantlad: "Onalt, onyedi yalarnda." "u kzlardan birine tam uygun bir kii deil mi? Sallie bu arada onlarn pek skfk olduunu sylyor. htiyar da ikisini pek uygun bulmu." Bayan Moffat konutu: "Bayan March plann yapmtr, ben yle sanyorum. Geciktirmeden de kartlarn oynayacaktr. Kzn imdilik byle bir dncesi olmad belli. Baka bir ses araya girdi: "Annesiyle ilgili olarak yalan kvrd. Szde annesi bilmiyormu, o gzelim iekler gelince de kpkrmz kesildi zavallck. Hele bir drtba tam giyinebilse, ok ho bir kz olacak deil mi? Perembe gn giymesi iin bizim elbiselerden birini nersek, gcne gider mi dersin?" Baka biri yantlad: "Gururlu bir kz ama, byle bir neriye gceneceini yine de sanmam. Ola ola bir u dkk sak muslin elbisesi var. Bu gece yrtlabilir bu elbise, doru drst bir elbise iin tam yerinde bir bahanemiz olur."

"Grelim bakalm, kzn gnl olsun diye gen Laurencee bir davetiye gndereceim, sonradan aramzda grr durumu, eleniriz." Tam bu arada Megin arkada belirdi, gen kzn ok heyecanl ve tedirgin olduunu anlad. Gururlu bir insan oluu o anda iine yarad. ittiklerinden dolay fke, tiksinti duygularnn yreinde kopard frtnay aa vurmasn nledi. Gerekten masum ve fesatlktan uzak olduu iin arkadalarnn dedikodu yapmalarn bir trl anlayamamt. Unutmay denedi ama baaramad, kendi kendine yineledi durdu: Bayan March plann yapmtr. Annesine yneltilen sulama ve dkk sak muslin diye konumalar bunlar dnrken alamak zereydi. Evine koup dert yanmak, t almak iin yanyordu, ama olanakszln bildiinden, en iyisini yapt: Neeli ve heyecanl bir tavr taknd, ylesine baard ki bu numaray, hi kimse onun itenliinden kukulanmad. Toplant sona erince ok sevindi, usulca ekildi yatana, birka damla doal gzyalaryla yanaklar serinleyene ve ba aryana dek dnd, kararszlkla, fkeyle boklad. O budalaca ama, iyi niyetle sylenmi szler Megin nnde yeni bir ufuk amt, iinde bulunduu eski, bar dnyasnda bir frtna yaratmt; nk u olaya kadar Meg, mutlu bir ocuk gibi yaamaktayd. Laurieye olan masum arkadalk duygular, iittii aptalca szlerle zedelenmiti. Annesine inancn da, onun bu dnyayla ilgili geer ake planlarn amalayarak Bayan Moffatn syledii szler, birazck sarsmt. Kendi basit giyim teberisiyle yetinip mutlu olmak yolundaki akla uygun kararn da yoksul bir adamn kz olarak kendisinden sz etmeleri ve hi gerekmedii halde, elbisesinin eski oluundan dolay kendisine acmalar dnyadaki byk felaketlerden biriydi sanki, ylece tepesine inmiti. Zavall Meg hepten huzursuz bir gece geirdi. Sabahleyin gzkapaklar arlam, mutsuz, arkadalarna yar kskn ve her eyi dzeltmek iin aka konumadndan tr kendisini sulayarak, berbat bir halde kalkt. O sabah herkes pek gevek davranmt. En ar ileri yapmak ve harekete gemek zere kzlar g toplayncaya dein vakit leyi bulmutu. Arkadalarnn tavrlarndaki deiiklik Megin hemen dikkatini ekti. imdi kendisine kar daha saygl davranyorlard. yle geldi ki Mege, her syledii sze daha kapsaml bir ilgi gsteriyorlar ve merakla dolu olduklar baklarndan apak okunuyordu. Btn bunlar artt gen kz ve pohpohland. Geri Bayan Belle yazsndan ban kaldrp, duygusal bir havayla konuuncaya kadar tam anlamyla kavrayamamt bu deiiklii: "Meg, canm, arkadan Bay Laurencee Perembe gn iin bir davetiye gnderiyorum. Biz de kendisini tanmak istiyoruz. Ayn zamanda sana kar en iyi duygularmz belirtmemiz demektir bu." Meg kzard, ama gen kzlar biraz zmek, rahatsz etmek hevesine kaplp aldatmaca bir yant verdi: "Byk bir nezaket gsteriyorsunuz ama, korkarm gelmez," dedi. Belle sordu: "Neden gelmezmi canm?" "ok yal kendisi de." "Aman kzm, ne demek istiyorsun sen? Ka yandaki? Rica ederim, syle," diye Clara bard.

"Sanrm yetmiine yaklamtr," derken Meg, gzlerindeki alayc ifadeyi gizlemek iin baklarn kard. "Seni muzip yaratk seni! Biliyorsun ki biz gen adamdan sz ediyoruz." Belle gld. Meg gld: "yle gen adam filan yok. Laurie kk bir ocuk." Sevgilisi sandklar adamdan, Megin bu yolda sz etmesi zerine iki kardein anlaml bakmalarna gld. Ned: "Sen yata olacak," dedi. "Hayr, kardeim, Jonun yana yakn. Ben Austosta on yedi yama bastm," diye Meg, ban sallayarak bard. Annie laf olsun diye konutu: "Sana iek gndermesi ok ince bir davran deil mi?" "Evet yle. Zaman zaman hepimize kar bu tr davranlar olur. Evleri iekle doludur. Biz de iekleri ok severiz. Annem ve ihtiyar Bay Laurence arkadatr, biliyorsunuz. Bundan tr biz ocuklarn da birlikte oynamalar ok doaldr." Meg bunlar sylerken artk bu konuya bir daha deinmeyeceklerini umuyordu. Oysa Clara: "Belli ki Meg henz yoldan kmam," dedi ve kardei Belleye ban sallad. "Her yanda kr yaantsna uygun bir masumluk." Belle omuzlarn silkerek yantlad. Bayan Moffat, ipek ve dantel elbisesi iinde bir fil gibi hantal hantal yaklarken sordu: "Kzlarmla ilgili baz nemsiz sorunlar yoluna sokmak iin gidiyorum imdi. Size bir yardmm dokunacaksa syleyin kk hanmlar." "Hayr, teekkr ederim Madam," diye Sallie yantlad. Ben Perembe gn yine pembe elbisemi giyeceim. Baka bir eye de gereksinmem yok." "Ne de benim," diye Meg sze balad ise de birdenbire durdu. nk pek ok eye birden gereksinmesi olduunu ama hibirini elde edemeyeceini anmsamt. Sallie sordu: Meg: "Yine eski beyaz elbisemi. Ama doru drst onarabilirsem. Dn gece fena halde yrtlm," dedi. Olabildii kadar huzursuzdu ama, buna karn rahatlkla konumaya abalad. Pek anlayl bir gen kz olmayan Sallie sordu: "Baka bir elbise gndermeleri

iin eve neden bavurmuyorsun?" "Baka elbisem yok da ondan." Bu yant vermek iini Meg epeyce zorlanmt. Ama Sallie bunu sezinleyemedi. Sevimli bir edayla aknln ortaya vurdu: "Ha, u mesele!.. Ne tuhaf..." Cmlesini tamamlayamad. nk Belle ona gzlerini dikerek ban sallamt. Belle, tatl bir sesle araya girdi: "Sorun deil bu canm. Dar kmayacak olduktan sonra sryle elbise getirmenin ne gerei var? Benim bir kede duran, mavi ipekliden bir elbisem var, iine de samyorum, irilemiim. Beni sevindirmek istersen onu giyersin deil mi sevgilim?" Meg yantlad: "ok naziksin ama ben yle eylere aldrmam. Yine giyerim kendi elbisemi. Sen de aldrmazsn, olur biter. Benim yamda bir kz iin yeter de artar bile." "ok rica ederim, Meg, izin ver de seni bir kere kendi istediim gibi giydirip gnln ho edeyim. Ne olur, ok istiyorum bunu. urana burana birazck zen gstermekle sayl kk gzellerden biri olabilirsin. Tam anlamyla giydirinceye dein seni kimseye gstermeyeceim. Sonra tpk Klkedisi gibi ortaya kvereceksin. vey annen baloya gidecei srada," diye Belle o inandrc ses tonuyla konutu. Meg bunca yrekten koparak gelmi bir neriyi geri eviremedi. Byle bir zen gsterildikten sonra gerekten Kk Gzellerden biri olabilecek miydi? Kendi de merak ediyordu. Bu merak boyun emesine neden oldu. Moffatlara kar besledii o rahatsz edici duygudan, artk iini artmt. Perembe akam Belle, Megi k bir kadn yapmak zere oda hizmetisiyle birlikte odaya kapandlar. Salarn dalgalandrp, bukleler yaptlar. Gzel kokulu bir pudrayla boynunu, kollarn pudraladlar. Daha krmz gstermek iin dudaklarna rujla yle bir dokundular. Eer Meg isyan etmeseydi oda hizmetisi Hortence adamakll ruj srecekti. Gk mavisi bir elbisenin iine tktrdlar onu. O kadar skt ki elbise, zorlukla soluk alyordu. Yakas da ok akt. ylesine akt ki utanga Meg, kendisini aynada grnce kzard. Gm gerdanlklar, kolyeler, brolar, kpeler bile taknd. Hortence pembe renkte ince bir kordonla kpeleri enseden grnmez bir biimde balad. Gsnde bir demet gl goncas ve plise dantellerle Megin beyaz, gzel omuzlar ortaya kt. Yksek topuklar, mavi ipekliden potinlerle de son istei yerine gelmi oldu. pek bir mendil, byke bir yelpaze, gm bir tutgala ilitirilmi bir buket tamamlad tuvaletini. Belle ise bebeini, isteine uygun giydirmi kk bir kzn doyumluluuyla szd onu. Hortence yapay bir kendinden gemilikle ellerini rparak, yar Franszca bard: "Matmazel ok ho, ok gzel deil mi?" Belle, tekilerin bekledii oda ynnde yol gsterirken: "Gel de bir baksnlar sana," dedi. Meg onun ardndan ipek elbisesinin kvrm yapan uzun eteklerini hrdatarak yryordu. Ve elbisenin uzun kuyruu onu izliyordu. Kpeleri ngrdyor, bukleleri sallanyor, kalbi hzla arpyordu. Sonunda byk zevklere, amacna ulatn hissediyordu... Ve, ayna, ona apak, Gzel bir kz olduunu gsteriyordu. Arkadalar

heyecanla gnl okayc Kk bir gzellik szn yineleyip durdular. Meg, masaldaki kk karga misali dakikalarca orada dikildi durdu. dn ald tllerinin keyfini karacak... tekiler bir kme saksaan gibi trlerken... "Ben giyindiim srada onu etekliini kullanmaya, u Fransz topuklar zerinde yrmeye altrn bakalm. Yoksa aya taklp der. Gm kelebeini al, bann sol yanndaki uzun bukleye tuttur, Clara. Hibiriniz benim zene bezene yarattm el emeimi bozaym demeyin..." Belle baarsndan son derece mutlu grnerek aceleyle dar karken sylendi. "Kendimi ok tuhaf bulduumdan, aaya inmeye korkuyorum. Kaskat ve yar giyinmi haldeyim yani", dedi Sallieye. O srada zil ald ve Bayan Moffat hemen ortaya kmalar iin haber gnderdi. "Kendine hi benzemiyorsun ama, ok ho grnyorsun. Ben senin yannda hibir ey deilim. Belle son aamada zevklidir. Sen tpk Franszlara benzedin, seni temin ederim. Brak ieklerin sarksn. ok nem veriyormu gibi davranma onlara. Yalnz ayaklarnn srmemesi iin dikkatli ol." Sallie, bu arada Megin kendisinden gzel oluuna aldrmyormu gibi davranmak istiyordu. Meg uyarlar zenle aklnda tutmaya alarak, esenlikle alt kata indi ve salona doru utu. Moffatlar ve erken gelmi birka konuk orada toplanmt. Ksa bir zamanda kefedildi oradaki varl. k elbiselerin ayr bir ekicilii vardr. Belirli bir snf insannn dikkatini hemen kendinde toplar ve sayglarn kazanr. Ona nceden hi dikkat etmemi olan birok gen kadnn hepsi birden alabildiine sevecen kesilmiti. Birok gen adam, daha nceki toplantda ona ylece bir bakp gemiken, imdi yalnz bakmakla kalmyor, takdim edilmek de istiyorlard. Ayn zamanda her telden lgnca ama ho bir eyler sylyorlard. Ve birok yal hanmefendi kanepelerde oturmular, toplantya gelenleri eletiriyorlar ve birden Megle ilgilenerek kim olduunu soruyorlard. Gen kz onlardan birine Bayan Moffatn verdii yant iitti: "Margaret March. Babas orduda bir albaydr. Bizim buraya yerlemi ilk ailelerdendir. Ama ters de dner kader, biliyorsunuz... Laurencelerin yakn dostudurlar. Sizi temin ederim, ok tatl bir kzdr Meg. Benim Ned ona ldryor." Yal kadn, gzln yeniden takp gen kz szerken: "Aman Tanrm!" dedi. Meg bu konuulanlar iitmemi gibi davranyordu. Bayan Moffatn kvrd yalanla olduka afallamt. "O acayip duygusu", tedirginlik silinip gitmedi ama, imdi kendini ho bir kadn rolne vermiti. Bu abasnda da baarl oldu. Geri elbisesinin sklndan sa br ar yapyor, kuyruu ayaklarna dolanyordu. Kpeler de kulaklarnda uuverecekler gibi, ya da deceklermi gibi!.. Hi arkas gelmeyen bir korku iindeydi. Yelpazesiyle oynaya oynaya zek gsterisinde bulunmak isteyen gen bir adamn yavan akalarna glyordu. Birden glmesini kesti ve ard kald. Tam karsnda Laurieyi grmt. Delikanl da gizleyemedii bir aknlkla ona bakyordu. Ayn zamanda eletirerek. yle dnd Meg. Laurienin glmseye glmseye, eilip selam vermesine karn, o drst bakl gzlerindeki bir ey Megin kzarmasna neden oldu. Kendi elbisesini giymi olmay yeledi u anda. Onun karmak duygularn bsbtn kamatrarak, o srada Bellein Annieyi drttn grd. kisi de, bir Mege, bir Laurieye bakyorlard. Meg onu grmekten mutlu olmutu ama, Laurie allmam oranda ocuksu ve

ekingen izlenimini brakyordu. Meg aklndan geiriyordu: "Mnasebetsiz insanlar, yle yersiz dnceleri kafama soktular ki... Hesaba katmayacam dediklerini hibir zaman. Beni deitirmelerine izin vermeyeceim." Bunlar dnrken arkadana Ho geldin demek zere etekleri hrdayarak oday bir batan bir baa geti. Ve o byks insan tavryla konutu: "Geldiine sevindim, gelmeyeceksin diye korkuyordum." Laurie yantlad: "Geldim, nk Jo gelmemi istedi. Dnte seni nasl bulduumu kendisine anlatacakmm." Gzlerini arkadana eviriyor, onun byk insan gibi grnmek gayretine glmsyordu. Meg ilk kez arkadann yannda tedirginlik duydu. Laurienin kendi hakkndaki dncelerini renmek iin meraktan yanarak sordu: "Eee, ne syleyeceksin bakalm durumumla ilgili olarak?" "Seni tanmadm syleyeceim. O kadar bym grnyorsun ki... Kendine o kadar benzemiyorsun ki... Ayrca senden korkuyorum." Konuurken eldivenlerinin dmesiyle oynuyor, kza bakmyordu. "Amma da yaptn ha! Kzlar elence olsun havasnda beni byle giydirdiler. Fena da deil hani... Jo da grse bakmayacak m sanki' bana?" diye Meg, eletirisini bekleyerek Laurieye doru eildi. Laurie ar bir havayla: "Evet, sanrm bakacaktr," dedi. Meg sordu: "Bu halimi sen beenmedin mi?" Delikanl: "Hayr, beenmedim," dedi lafn saknmadan. Meg, merak sesinde okunarak sordu: "Neden beenmedin bakaym?" Laurie arkadann kvr kvr salarna, plak omuzlarna, masallara yarar, ssl elbisesine yle bir bakt, bakt ki, bu bak Megi yanttan bin beter utandrd. nk bu bak Laurienin allagelmi o nazik tavrlaryla hi uyumlu deildi. "Ben yle rtkan sslerden holanmam, Meg." Ya yandan kk, delikanlla bile tam ulamam bir olandan iitilecek szler deildi bunlar. Meg oradan uzaklarken gocunmu bir sesle: "Sen grdm en kaba ocuksun," dedi. Duygular altst olmutu. Kimsenin bulunmad bir kedeki pencereye yaklat. Yanaklar yanyordu. Sk korsajn verdii rahatszlk yznden yanaklarna ate basmt. Orada dikilip durduu srede Binba Lincoln yanndan geti ve bir dakika sonra, onun annesine yle dediini duydu: "u kk kz serseme evirmiler. Senin grmeni isterdim. Ama olan olmu bir kez, iyice berbat etmiler. Bu gece insandan

saylr hali yok, bebek olmu km!" Meg, derin bir i ekile: "Aman Tanrm, keke byle saptmasaydm. Kendi klk kyafetimi giyseydim. Ne bakalarn byle tiksindirirdim, ne de kendim bu kadar utanrdm," diye dnd. Yreinden yaralanmt. Ban serin cama dayad ve perdeyle yan gizlenmi durumda kald. ok sevdii bir arknn balam olmasna bile aldr etmedi. Ancak biri omuzlarna dokunduunda dnd ve piman bir tavrla kendisine bakan Laurieyi grd. Laurie saygl bir selmla eilerek ve elini uzatp: "Rica ederim, kabalm bala ve benimle gel. Birlikte dondurma yiyelim," dedi. Gcenmi grnmek istedii halde, asla baaramayarak yantlad: "Korkarm benden utanrsn." "Hayr, hi de deil. Haydi gel, Meg... Saygl davranacam. Elbiseni hi beenmedim; ama senin kusursuz bir insan olduunu biliyorum." Sanki hayranln tam anlamyla belirtecek sz bulamyormu gibi, elini sallad. Meg glmsedi. Yumuamt. Ayakta beklerken konutu: "Eteklerime dikkat et, sakn stne basma, bamn belas oldu bu elbise!.. Ben kazkafal da giydim bunu." "Topla etekleri boynuna sar. O zaman ie yarar," dedi Laurie. Kzn ayaklarndaki kk mavi iskarpinlere bakyordu. Bunlarn, houna gittii belliydi. Meg sordu: "Laurie, bana bir iyilik yapar msn?" Laurie hemen hazr: "Yapmaz olur muyum?" "Kuzum bu gece, evdekilere, benim elbiseden sz etme. akay anlamayacaklardr. Annem zlecektir." "Madem bunu biliyordun da, neden bu biim giydin?" diyecei, gzlerinde ylesine apak okunuyordu ki, Meg onu konuturmadan acele ekledi: "Ben kendim anlatacam onlara durumu. tiraf edeceim anneme. Nasl aptalca davrandm... Bundan dolay ben kendim sylemek istiyorum. Sen bir eyler sylemezsin, deil mi? "Hayr, sana sz veriyorum. Yalnz akla bana, sorduklarnda ne diyeceim?" "Sadece beni iyi grdn ve burada iyi vakit geirdiimi sylersin." "Pekl, birinci cmleni yrekten syledin. Ama tekini... Burada hi de hoa vakit geiriyormusun gibi grnmyor. yle deil mi?" Laurie ona yle bir ifadeyle bakyordu ki kzn yantn fslt halinde vermesine neden oldu: "Hayr, u anda deil. Benim kt bir insan olduumu sanma. Birazck elenmek istemitim, o kadar. Gelgelelim, istediim, bu tr bir elence deilmi, imdi anlyorum. Bktm bundan."

"Ned Moffat yaklayor. Ne ister bu?" diye Laurie kara kalarn att. Belli ki bu gen ev sahibinin varlndan hi holanmamt. Megin aldrmyormu gibi bir havaya girerek: "Aman ne sknt!" demesi Laurieyi ok elendirdi. Yemek zamanna kadar Megle artk hi konumad. Ancak kendisinin iki budala kii diye damgalandrd Ed ve arkada Fisherle birlikte kzn ampanya itiini farkettii zaman, kendisiyle tartmaya girdi: March ailesinin bir bireyini kardee bir koruma duygusuyla gzlemek ve savunulmas gerektiinde savunmak, dvmek gerektiinde kavgaya karmak zere hazr olmak, ona yakan byle bir hareketti. "Elindekini itiin takdirde yarn ban atlayacak kadar arr. Ben olsam imem, Meg. Annen de istemezdi imeni, biliyorsun!" diye Ned kzn bardana yeniden ampanya doldurmak zereyken, ve Fisher onun yere drd yelpazeyi almak iin eildii srada, Megin iskemlesinin altndan eilerek fsldamt. "Ben bu gece Meg deilim. Ben bu gece bir oyuncak bebeim. Bebek de her trl akl almaz eyleri yapar. Yarn bu rtkan sslerden kurtulmu olacam. Ve son aamada iyi bir gen kz olacam," diye yapma bir glckle yant verdi. Laurie ondaki deiiklikten gocunmu bir tavrla oradan uzaklarken kendi kendine mrldand: "Yarn burada bulunup grmek isterdim!" Meg de teki kzlar gibi dansetti, flrt etti, gevezelik etti, kkrdad. Yemekten sonra bir Almanla arkadala giriip kendine yakmayan davranlarn srdrd. Uzun etekleri arkadann ayaklarna dolanp drecek gibi oluyor, zplamalar, hoplamalar Laurieyi utandrdndan, ona da iyi bir ders vermeyi tasarlyordu. Ama dndklerini sylemek olana bulamad. nk vedalamak zaman gelinceye kadar Meg yanna yaklamamt. Ancak ayrlrlarken, Meg dedi: "Sakn unutma." Glmeye abalyordu ama; korkun bir baars tutmutu. Laurie: "Bir l gibi sessiz kalacam!" diye oradan uzaklarken, melodramatik bir tavrla yantlamt. Bu ksack ayrlk sahnesi Annienin merakn uyandrd, ama Meg konuamayacak kadar yorgundu. Yreinde olumsuz duygularla hemen yatmaya gitti. Sanki maskeli baloya katlmak iin klk deitirmiti. Umduu kadar da elenememiti. Ertesi gn hastayd. Cumartesi de evine dnd. ki haftalk elenceyle pek doymutu. Lksn, rahatln yeteri kadar tadn kardn dnyordu. "Byle sakin yaamak ok ho. nsann yannda her an birilerinin olmamas. nsann kendi evinde hi lks bulunmasa da, yine olaanst gzel bir ey..." diye Pazar akam annesi ve Jo ile birlikte otururlarken, evresine baknyordu. "Bu trl dnmene sevindim, Meg. yle gzel evrelerde bulunduktan sonra kendi evinin sana skntl ve yoksul grnmesinden korkuyordum," diye annesi yantlad. Btn gn kzn hep kaygl baklarla szmt; anne gzleri, ocuklarnn yzndeki en ufak bir deiiklii grr. Meg, ona, misafirlik servenini keyifli keyifli anlatm, ne ho bir zaman geirdiini durup durup yinelemiti, ama bir eyin yreine hl arlk verdii belli oluyordu.

Kk kzlar yatmak iin ekildiklerinde Meg pek az bir ey konuarak gzlerini atee dikti, dncelere dald. Saat dokuzu alnca da Bethden boalan tabureye oturdu; dirseklerini annesinin dizlerine dayayarak yreklice konutu: "Anne sana bir ey itiraf etmek istiyorum." "Ben de anlamtm. Nedir, syle bakalm?" Jo, nezaketle sordu: "Ben odadan kaym m?" "Neden kacakmsn ki? Ben sana her zaman her eyimi anlatmyor muyum? Yalnz ocuklarn nnde anlatmaya utandm eyler var. Ama sizlerin Moffatlarda yaptm tm korkun eyleri bilmenizi istiyorum." Bayan March, glmsemesine karn, biraz merakl: "Hazrladn bizi, ee, anlat bakalm artk," dedi. "Size beni tepeden trnaa sslediklerini aklamtm ama, beni pudraladklarn, beni sktrp, salarm kvr kvr kvrdklarn, beni modac afiine benzettiklerini sylememitim. Laurie benim uygun biimde davranmadm dnd, biliyorum. Bunu, aktan aa sylemedi, ama ben anladm. Konuklardan biri, bir erkek benim hakkmda: Bir bebek dedi. Budalaca olduumu bilmeme karn yine de gururumu okuyordu hakkmda sylenenler. Kimi de ok gzel buluyordu beni. Ksacas bir sr samalk. Ama ben de benimle elenmelerine gz yumdum!" Jo sordu: "Hepsi bu kadar m?" Bayan March, kederli bir yzle gzel kzma bakyor, yreinin derinliklerinde onu, bu nemsiz lgnlndan dolay sulamak iin yeterli bir neden bulamyordu. "Hayr, o kadar deil. ampanya da itim. Kaba saba sradm, hopladm, flrt etmeye abaladm. Ksacas davranlarm tiksindiriciydi" diye Meg kendini sulad. "Sanrm daha fazlas da var?" dedi Bayan March. Megin birdenbire kzaran yanaklarm okuyordu. Gen kz yava bir sesle yantlad: "Evet, budalaca bir ey ama, onu da sylemek istiyorum. nk herkesin Laurie ve bizim hakkmzda byle olmadk eyler sylemesini kesinlikle arzu etmiyorum." Bunun zerine Moffatlarda iittii her trl dedikoduyu sayp dkt. Bunlar anlatrken annesinin dudaklarn sk sk birbirine yaptrdn farketmiti. Sanki bu tr fikirlerin Megin masum dnceleri arasna sokulmasndan hi holanmamt, bayan March... Jo, fkeyle bard: "Bu iittiim en byk samalk. Peki, sen orada ne demeye bunlar yuttun da parlamadn?" "O kadar utanmtm ki, yapamadm. Balangta istemeyerek duydum, ok kzdm ve utandm. Ama hemen kp gitmeyi dnemedim."

"Hele sen, ben Annie Moffat grnceye dek bekle bakalm. Bu tr gln dedikodular nasl yantlanrm sana gstereceim. zellikle u Plan yapma dncesi ve Laurie zengin olduundan ve ileride evlenmemiz hesaba katldndan ilgi gstermi olmamz, bu szlere ok kzdm. Biz zavall ocuklara dein byle sersemce laflar ettiklerinden tr barbar nasl baracam grrsn!" Jo gld, sanki ikinci kez dndnde btn bu sylenenlerin elenceli ynn kavramt. "Eer bunlar Laurieye sylersen seni hibir zaman balamam. Sylememeli, deil mi anne?" Meg bunu sorarken, ok zlm grnyordu. "Hayr, bu sama sapan dedikodular kesinlikle yinelenmemeli, ve elden geldiince abucak unutulmak," diye Bayan March, arln koyarak konutu: "Kendileriyle ilgili pek az bir ey bildiim insanlarn arasna seni gndermekle hi de akllca davranm olmadm. Ne diyeyim, bilemiyorum. Kibar insanlar ama, yalnz grne nem veren kt yaradll insanlar. Genlerle ilgili olarak dice dnceler iindeler. Bu ziyaret yznden senin bana daha ne ktlkler gelebilirdi diye dndke, anlatamayacam kadar zlyorum." "zlme anne. Beni incitmelerine meydan vermeyeceim. Tm kt eyleri unutacam, iyi ynlerini anmsayacan. Gerekten de ok elendiim zamanlar oldu. Gitmeme izin verdiin iin sana ok teekkr ederim. Bu konuda artk fazla duygusal olmayacam, pimanlk duymayacam. Biliyorum, ben daha olgunlamam, budala bir kzm. Bundan dolay kendimi iyice ynetebileceim duruma gelinceye kadar senin dizinin dibinden ayrlmayacam. Ama bir bakma beenilmek ve hayranlk uyandrmak ho bir ey. Gerekten bundan holandm itiraf etmeliyim," diye Meg, bu szlerinden utanyormuasna konutu. "Bu ok doal bir duygu, ama hi de zararl deil. Eer bu beenilmek duygusu hrs haline dnmezse, bir insan yakksz davranlarda bulunmaya zorlamazsa, gerei renmek ve yceltilmeleri gerektii gibi doru deerlendirmek ok nemlidir. Arl duyulan stn kiilerin hayranln zerine ekmek, gzel olmak kadar alakgnll olmakla da olasdr Meg." Meg bir an dnd, Jo ellerini arkasnda kavuturmu, ayakta duruyor, hem ilgilenmi, hem de hafiften arm gibi grnyordu. Evet, Mege hayranlktan sz edilirken onu kzarm grmek, hem de aklardan ve bu tr eylerden konuurlarken Jo asndan yepyeni bir sorundu. Jo birden u iki hafta iinde ablasn bym ve kendisinin onu izleyemeyecei bir dnyaya srklenmi olduu duygusuna kapld. Meg utanarak sordu: "Bayan Moffatn dedii gibi planlarn var m?" "Evet, var kzm. ok planm var. Her annenin planlar vardr. Ama benimkiler Bayan Moffatnkinden ayrdr sanrm. Birkan size anlataym. Senin bu kk, romantik kafann ve yreinin bir szckle ok ciddi bir konuya ynelecei zaman artk gelmitir. Gensin Meg, ama beni anlamayacak kadar da gen deilsin. Ve bir annenin dudaklar, senin gibi bir kza kimi gerekleri aklamak iin en uygundur. Jo senin de sran yaknda gelecektir. Bundan tr sen de dinle benim planlarm. Eer beenirsen uygulamamda bana yardmc ol."

Jo yrd, koltuklardan birinin kol yerine oturdu. Sanki ar bir sorunu birlikte zmeye hazrlanyorlarm gibi geliyordu. Bayan March, iki kznn da elini tutup gen yzlerini oktan hasretmi gibi dikkatle inceleyerek konutu. Sesi ciddi, ama yine de neeliydi: "Ben kzlarmn gzel olmalarn, baarl olmalarn ve iyi olmalarn isterim. Onlara deer verilmesi, sevilmelerini ve sayg grmelerini isterim. Mutlu bir genlikleri olmasn, drst ve akllca bir ekilde evlenmelerini ve yararl, ho bir yaam srmelerini ve Tanrnn onlar denemek iin verecei birazck kayg, birazck kedere sabrla katlanabilmelerini isterim. yi bir erkek tarafndan seilmi ve sevilmi olmak bir kadnn bana gelebilecek en mkemmel, en gzel eydir. Ben, kzlarmn bu gzelim amaca ulamalarn isterim. Bunlar dnmek olaan eydir, Meg. Umut etmek, beklemek ve buna akl kullanarak hazrlkl olmak ve bylece o gzel ve mutlu olayla karlaldnda insann greve hazrlkl olduunu hissetmesi bir mutluluktur. te o zaman gerek yaamn deerini anlarsnz. Sevgili kzlarm, sizin hesabnza hrslym ama, gz kapal bir servene atlmanz asla istemem. rnein zengin adamlarla, yalnz muhteem bir hayat var diye evlenmek, bir servendir. Asl olan sevgidir. Para gereksinme duyulan deerli bir eydir ve yerinde kullanldnda soylu bir ara... Ama ben szlerin, ulamak iin abalayacanz ilk mkfatn para olmasn istemiyorum. Sizleri fakr insanlarn hayat arkadalar olarak grmeyi yelerim. Eer mutlu olacaksanz, sevilecekseniz ve eer kendinize saygnz yitirmemi ve kendinize barksanz fakir de olsanz bu banzda tala kralielik tahtnda oturuyorsunuz demektir!" Meg iini ekti: "Fakir kzlarn hi anslar yoktur, diyor Belle. Oturup beklemek deil, evlenmek iin kendileri harekete gemeliymi." Jo, yreklice yantlad: "O halde bizler ihtiyar kzlar olacaz." "Doru syledin Jo... Mutsuz bir evlilik yapmaktan, gen kzln yitirmi kzlar olmaktan, koca bulmak iin rastgele koumaktan iyidir," diye bayan March dncesini aklad: "zlme Meg. Gerekten seven bir erkein duygularn fukaralk pek az etkiler, cesaret krmaz. Ben nice zengin ve onurlu hanmefendiler biliyorum ki, ou fakir ailelerden gelme idiler. Ak ylesine deerlidir ki yakalayanlarn ihtiyar kz olmalarna vakit kalmaz. Byle eyleri oluruna brakmal. Sizler bu evi mutlu kln, bylece sizlere Buyurun kendi evinize! denildiinde oray da mutlu klmaya hazr olursunuz. O gn gelinceye kadar burada dinginlik iinde yaamaya aln. Eer mutlu olamazsanz, kzlarm, hi unutmayn ki anneniz her zaman sizin en gizli duygularnz aabileceiniz bir yaknnzdr. Babanz dostunuzdur. Biz ikimiz sizlere gveniyor ve umutlanyoruz ki, kzlarmz ister evlenmi olsunlar, ister olmasnlar bizlerin her zaman gururlandmz varlklarmzdr. Hayatta en nde gelen avuntularmzdr." Anneleri iyi geceler dileyerek yatmaya giderken kzlarn ikisi birden seslendi: "Dediin gibi olacaz anne, istediin gibi olacaz."

BLM 10

P.K VE P.O.

Bahar geldiinde yeni elenceler moda olduu iin, gnler de uzadndan, leden sonralar yeni iler ve eitli oyunlar gerekti. Bahenin de dzenlenmesi sorunu vard. Kzlarn her biri, istedii biimde kullanabilecei bir alan ayrmt kendine. Hannah eskiden inde bile grsem, hangi bahenin kime ait olduunu anlarm derken haklyd da. Kzlarn zevkleri de, kiilikleri kadar birbirinden ayryd. Megin bahesinde gller ve vanilyalar, mersin ve kk bir portakal aac yetimiti. Jonun bahesi hibir zaman stste iki mevsim ayn olmazd; nk srekli yenilikler denerdi: Bu yl bahesini ayiei tarlas haline getirmiti, ekirdekleriyle Guguk Teyzeyi ve civcivlerini besleyecekti. Bethin bahesinde allagelmi kokulu iekler, tr ve muhabbet iei, hezaran iei, hercai meneke ve karapelin, kular iin de farekula ve kediler iin kediotu vard. Amy ise bahesinde bir ardak yapmt -olduka kkt ve yeillii sk deildi ama seyretmesi pek hotu. Hanmelleri ve kahkaha ieklerini zarif elenkler halinde zerine dolamlard. Ayrca uzun beyaz zambaklar, narin ereltiotlar ve bu kadarck bir yerde amaya raz olmu, bir sr resmi yaplmaya deer, parlak iek vard. Gzel gnlerde baheyle urayorlar, yzyorlar, yrylere kyorlar, rmakta krek ekiyor ve iek toplayarak vakit geiriyorlard. Yamurlu havalarda da, evlerinde, eski olsun, yeni olsun, zgn iler buluyorlard. Bunlardan bir tanesi P.K, idi; gizli dernekler ok moda olduundan ve bunlardan bir tane kurmak uygun grldnden, kzlarn da hepsi Dickens tutkunu olduklar iin, kurduklar kulbn adn Pickwick Kulb koymulard. Birka kez aksamasna karn bunu bir yl kadar srdrmlerdi ve her cumartesi akam tavan arasndaki odada toplanp, yle bir tren yapyorlard: Masann zerine bir lamba yerletiriliyor, nne iskemle diziliyor, masann stne ayrca, her birine ayr renkte P.K. yazlm drt tane beyaz bant ile herkesin katkda bulunduu, haftalk Pickwick Portfolio gazetesi konuyordu; kalem ve mrekkeple ilgili her ie baylan Jo, yayn ynetmeniydi. Saat yedide drt ye, kulp odasna kyorlar, Bantlar balarna balayp, ciddiyetle yerlerine oturuyorlard. En byk olarak Meg, Samuel Pickwick oluyordu; yaznsal bir kiilie sahip olan Jo, Augustus Snodgrass idi; yuvarlack ve pembemtrak Beth, Tarucy Tupman idi; her zaman yapamayaca eyleri yapmaya kalkan Amy ise Nathaniel Winkle oluyordu. Bakan Pickwick, zgn ykler, iirler, yerel haberler, gln reklamlar!.. Aynca birbirlerinin kusur ve eksikliklerini hogryle eletiren ince dokundurmalar... te, byle eylerle dolu gazeteyi okuyordu. Bir kez, camsz bir gzlk takan Bay Pickwick masaya tak- tak vurdu, grtlan temizledi ve iskemlesine yerlemeye abalayan Bay Snodgrassa dik dik baktktan sonra okumaya koyuldu:

Pickwick Dosyas

20 Mays, 18..
airin Kesi YILDNM R Yine kutlamak iin bulutuk Resmi klk ve trenle, Elli ikinci yldnmmz kutlamak zere Pickwick Salonunda bu gece. Hepimiz sa ve eseniz, Aramzaa eksiimiz yok; Gene bildik yzlerle birlikte, Tm dostlarla elele. Pickwickimiz her zaman grevde, Sayg ile selmlyoruz, Gzlkleri burnunda, okurken Dopdolu haftalk gazetemizi. Nezleye yakaland halde Uramasyla mutluyuz. Akl ykl szler sylyor Aksra tksra olsa da. Yal uzun Snodgrass dikilip duruyor Bir fil zerafeti ile, Hem de dostlarna glmsyor Esmer neeli yzyle. Gzlerinde edebi parltlar Habire ykn omuzluyor, Alnnda hrs izgileri Burnunda ise koca bir leke. Ardnda bizim sakin Tupman, Pembecik, tombul ve tatl, akalara glmekten krlyor, Yerde buluyor rahat. Nazl kk Winkle de burada; Sann her teli yerli yerinde, Bir temizlik rnei ki deme. Bir de yzn ykayverse. Yl geti, biz yine bulutuk, akalamak, glmek, okumak iin Edebiyat yolunda yryp, Zafere ulamaya. Gazetemiz ok yaasn, Kulbmz dalmasn, Gelecek yllar kutlasn, Yararl, neeli P.K. y.

A. SNODGRASS * MASKEL EVLLK BR VENEDK YKS Gondol gondol ardndan mermer basamaklara yanap, Kont Adelonun salonlarn dolduran gzalc kalabala katlacak gzel yolcularn indirdi. valyeler ve hanmefendiler, periler ve uaklar, keiler ve ieki kzlar, neeyle dansa katld. Havay tatl sesler ve zengin ezgiler doldurdu. Maskeli balo neeyle ve mzikle srd. Bir baz airi, kolunda uarcasna salona inen zarif peri, kraliesine sordu: Asaletmeaplar bu gece Leydi Violay grdler mi acaba? Evet, o denli zgn olmasna karn nasl da gzel, deil mi? Elbisesi de zenle seilmi, nk bir hafta ierisinde, tm varlyla nefret ettii Kont Antonio ile evlenecek. Yemin ederim, kontu kskanyorum. te, siyah maskesi dnda, tam bir damat gibi giyinmi, geliyor. Maskeyi karnca, babasndan evlenmek iin izin alm olmasna karn, kalbini kazanamad gzel kza nasl baktm greceiz diye karlk verdi saz airi. yle fsltlar kulama alnyor ki, Leydi, kendisini adm adm izleyen ama, babas kontun yz vermedii gen ngiliz ressama tutkunmu dedi hanmefendi, dansa katlrlarken. Elence olanca hzyla srp gittii srada, bir papaz ortaya kt. Gen ifti mor kadifelerle donatlm nie ekip diz kmelerini iaret etti. Neeli kalabalk bir anda sustu; yalnzca emelerin rlts ve ay nda uyuyan portakal bahelerinin fslts sessizlii bozarken, Kont Adelon konutu: "Sayn hanmefendiler ve beyefendiler, kzmn dn treninde hazr bulunmak zere sizleri burada toplarken, bavurduum hileden tr sizlerden zr dilerim. Peder, sizi dinliyoruz imdi." Tm gzler evlenecek ifte evrildi ve ne damat, ne de gelin maskesini kardndan, kalabalk akn mrldand. Tm yrekler merak ve heyecanla dolmu, yalnzca kutsal trene duyulan sayg yznden kimse konumuyordu. Sonra sabrsz konuklar kontu kuatp bir aklama istediler. "Yapabilseydim seve seve bir aklama yapardm, ama tek bildiim, bu benim utanga Violann bir kaprisi olduudur... Ben de boyun edim. imdi evlatlarm, oyun bitsin artk. Maskelerinizi karn da sizi kutsayaym." Ama ikisi de diz kmedi, nk, gen damat herkesi artan bir ses tonuyla yantlarken maske dt: k ressam Ferdinand Devereuxnn soylu yz ortaya kmt. Nee ve gzelliiyle prltlar saan Violann dayand gste imdi bir ngiliz Kontunun nian parldyordu.

"Lordum, Kont Antonionun- ki kadar soylu ve grkemli bir servete sahip olduum halde, kznz istediimde bana yz vermediniz. Daha fazlas elimden gelmez; nk sizin hrsl yaradlnz bile Devereux ve De Vere kontunun soylu ismi ve usuz bucaksz servetine karlk imdi eim olan bu gzel hanmn elini benden esirgeyemez artk." Kont ta kesilmi gibi kalakald; yznde bir zafer glyle akn kalabala dnen Ferdinand ekledi: "Sizler, soylu dostlarm, sizlerin de aknzn benimki kadar mutlu bir sonla bitmesini ve hepinizin de benim u maskeli evlilikte kazandm kadar gzel bir gelin kazanmanz dilerim. S. PCKWCK * P.K. neden Babil kulesine benzer? Bana buyruk yelerle dolu olduu iin. * BR KABAIN YKS Bir varm, bir yokmu. Vaktiyle, iftinin biri bahesine kk bir tohum ekmi. Bir sre sonra tohum filizlenip sarmak olmu, ve ynla kabak vermi. Ekim aynda bir gn kabaklar olgunlam ifti, bir tane kopartp pazara gtrm. Bir manav da bunu satn alp, dkknna koymu. O sabah, mavi elbiseli, kahverengi apkal, yuvarlak yzl, kalkk burunlu kk bir kz gidip, bu kaba annesi iin satn alm. Eve gtrm, kesmi, koca bir tencerede halam, birazn akam yemei iin tuzla ve tereyayla pre yapm; kalanna da bir bardak st, iki yumurta, drt kak eker ve biraz biskvi eklemi, ukur bir kaba koyup st kzarncaya dek frnda gzelce piirmi, ertesi gn de March isimli bir aile bu yemei yemi. T. TUPMAN. * BAY PCKVVCK, Efendim: Size gnah konusuyla ilgili olarak yazyorum. Szn etmek istediim gnah ileyen, Winkle isimli biridir ve kulbnde, glerek huzursuzluk karmakta ve bu gzel gazeteye yaz yazmamaktadr. Umarm bu ktlklerini balarsnz ve bir Fransz masal anlatmasna izin verirsiniz. nk kafadan uyduramaz. Yapmas gereken yle ok dersi var ki, kafas kalmam, ileride zaman ayrp, onun nasl olmas gerektiini aklayan yazlar yazacam. imdi acelem var okula gitme vaktim geldi. Sayglarmla, N. WINKLE (Yukardaki, gemi yaramazlklarn drst ve itenlikle itiraf edilmesidir. Gen dostumuz noktalama kurallarna biraz dikkat etseydi iyi olacakt.)

* ZC BR KAZA Geen Cuma bodrumdan gelen bir sesle irkildik ve ardndan imdat lklar duyduk. Hep birlikte kilere kotuumuzda sevgili bakanmz ev ileri iin odun toplarken aya taklm ve yere serilmi bulduk. Gzlerimizin nnde tam bir felaket yayordu. nk Bay Pickwick derken ban ve omuzlarn su dolu bir leene sokmu, zerine de toz sabun dklmt. Ayrca giysileri de fena halde yrtlmt. Bu tehlikeli durumdan kurtarldnda hibir yara almam olduunu, ancak orasnn burasnn morardn grdk. imdi ise, sevinerek belirteyim ki tam anlamyla iyilemiti. YAYIN MD. * BYK YAS Ac bir grev olarak, deerli dostumuz Yumuak Patili Kartopunun ani ve esrar dolu kaybn bildirmek zorundayz. Bu gzel ve sevgili kedi, geni bir hayran ve dost topluluunun gzdesiydi; gzellii tm baklar zerine toplar, zarafeti ve iyi huylaryla tm kalpleri kazanrd. Kayb, tm aile ve komulara ac vermiti. Son grldnde, bahe kapsnn nnde oturmu kasabn arabasn gzlyormu. ekiciliine dayanamayan kt huylu bir insann onu aldndan korkulmaktadr. Haftalar getii halde izine rastlanmad iin artk tm umudumuzu kesmi bulunuyoruz. Sepetine siyah bir kurdele baladk. Mama kabn kaldrdk ve bizim iin sonsuza dek kaybolmu bulunan kedimizin ardndan gzyalar dktk ve hl dkyoruz. Acmza katlan bir dostumuz u inciyi yollam: AIT K. YUMUAK PATYE Kk dostumuz yitti, alyoruz; Kt yazgsna i geirerek. Artk asla atein nnde oturup, Eski yeil halda oynamayacak. Yavrusunun yatt kk mezar Kestane aacnn dibinde. Kendi mezarnda alayamyoruz, Bilmiyoruz bile nerede ? Bo yata, sahipsiz topu Artk onu gremeyecek, Hibir tatl dokunu, sevecen mrlt, Oda kapsndan giremeyecek.

Farelerinin peinde imdi bir kedi, Hem kapkara kirli yzl bir sinsi, Bizim sevgilimiz gibi avlanamyor, Onun canllyla oynayamyor. Gizemli patileri koridorlarda, Eskiden Kartopunun koturduu. Gelen kpeklere uzaktan hrlyor, Kartopunun hnla kovalad. Yararl hem de uysal bir kedi. Elinden geleni yapyor, Ama irkin mi irkin yz. Ona senin sevgini veremiyoruz, Kalbimizde bir yer veremiyoruz. A.S. * - LANLAR MISS ORANTHY BLUG GAGE -Tannm konumac- Pickwick Binasnda gelecek Cumartesi olaan gndemin sonunda "Kadn ve Toplumdaki Yeri" konulu bir konuma yapacak. GEN HANIMLARA yemek piirmeyi retmek zere, Mutfakta haftalk bir toplant dzenlenecek. Bakan Hannah Brown, tm yelerin katlmas bekleniyor. TOZ BEZ BRL, nmzdeki aramba gn buluup Kulp binasnn st katnda geit treni yapacaktr. Tm yelerin niformal olarak hazr bulunmalar ve saat tam 9 da sprgelerini omuzlamalar rica olunur. Bayan BETH BOUNCER, nmzdeki hafta yeni bebek apkas modellerini gsterime sunacaktr. En son Paris modelleri gelmi olup sipariler kabul edilmektedir. BRKA HAFTA iinde Odunluk Tiyatrosunda Amerikan sahnesinde imdiye dek grlmemi nitelikte bir oyun sergilenecektir. Bu heyecanl piyesin ad: "YUNANLI KLE, veya intikamc Konstantin!" * NERLER S. P. ellerini ykarken o kadar ok sabun kullanmasa kahvaltya her zaman ge kalmaz. A.S.nin sokaklarda slk almamas isteniyor. T.T. ltfen) Amynin peetesini unutma. A.W. elbisesinde dokuz pili olmad iin zlmemeli. *

HAFTALIK KARNE Meg - yi. Jo - Zayf. Beth - Pekiyi. Amy - Orta

Bakan gazeteyi okuyup bitirdiinde (Okurlarma temin ederim ki bu, bir zamanlar baz kzlarn gerekten yazd bir gazetenin kopyasdr.) bir alk koptu ve Bay Snodgrass bir neride bulunmak zere ayaa kalkt. Bir parlamenter edas ve tonuyla konutu: "Bay Bakan ve sayn yeler, yeni bir yenin kabuln neriyorum: Bu onurlandrlmay gerekten hak eden sayn Thedore Laurencedir. Kendisi bize kran borcu olduunu bildirmektedir. Kulbmze ve gazetemizin edebi deerine byk katklar beklenmektedir. Ayn zamanda ok neeli ve nazik bir zat olan Bay Laurencei P.K.nn onursal yeliine neriyorum. Haydi kendisini kabul edin!" Jonun konumasndaki ani deiiklik kzlar gldrd; ama Snodgrass yerine otururken kimse bir ey sylemedi ve hepsi de telal grndler. "Oya koyalm" dedi Bakan. "Kabul edenler ltfen Evet desinler." Snodgrassdan yksek bir evet, geldi. akn baklar arasnda, Bethden de utanga bir evet duyuldu. "Kar olanlar hayr desinler." Meg ve Amy karydlar; Bay Winkle byk bir heyecanla konumak zere ayaa kalkt. "Aramzda olanlar istemiyoruz biz; onlar yalnzca aka yapmasn ve ortalkta dolanmasn bilirler. Buras bir kadnlar kulbdr, bu zelliini korumasn ve bugnk gibi ciddi bir kurulu olarak kalmasn istiyoruz biz." "Korkarm gazetemize glp geecek ve sonra da bizlerce alay edecektir" derken Bay Pickwick kukuya dtnde her zaman yapt gibi alnndaki kk lleyi ekitiriyordu. Byk bir telala Sondgrass ayaa kalkt: "Efendim, size bir beyefendi sz veriyorum ki, Laurie byle eyler yapmaz asla! Yaz yazmay ok sever, bizim gazetemize de byk katks olacak ve bizleri ar duygusal olmaktan kurtaracaktr, anlamyor musunuz? Kendisi bizim iin yle ok ey yapyor, bizse onun iin o kadar az ey yapabiliriz ki!.. Bence, en azndan ona aramzda bir yer nerelim ve eer gelirse, onu barmza basalm." Tek yanl karlara byle ustalkla deinilmesi, epeyce kararl grnen Tupman ayaa kaldrd:

"Evet, korksak bile bunu yapmak zorundayz. Ben gelebilir diyorum, hatta isterse bykbabasyla birlikte gelebilir." Bethin bu heyecanl k dernei hareketlendirdi. Jo ayaa frlayp herkesin elini sevinle skt: "yleyse imdi yeni batan oylayalm. Herkes sz geen zatn bizim Lauriemiz olduunu anmsayp evet desin" diye heyecanla bard. ses bir azdan: "Evet! Evet! Evet!" dedi. "Gzel! Aferin size! imdi de, Winklein her zaman dedii gibi! Bugnn iini yarna brakmamal! zninizle, yeni yemizi takdim edeyim." teki yelerin dehet dolu baklar karsnda Jo, dolabn kapan at ve bir eski bohann zerine oturup, tutmaya abalad kahkahalar yznden de surat kpkrmz kesilmi, gzleri prl prl Laurieyi ortaya kard. "Seni utanmaz! Seni hain! Jo, bunu nasl yapabildin?" diye kz barrken, Snodgrass arkadan zafer kazanm bir edayla, kolundan tutup getirdi ve bir iskemleye oturttu, bandn balad. Bay Pickwick: "Siz iki yaramazm bu kadar soukkanl olmanz... nanlr gibi deil," dedi. Kalarn atmaya alyordu; ama yalnzca tatl tatl glmsemeyi baarabildi. Yeni ye de onlardan aa kalmad ve bakana zarif bir selm vererek ayaa kalkp en cana yakn tavryla konutu: "Bay Bakan ve hanmefendiler -affedersiniz, beyefendiler-, ltfen kendimi tantmama izin veriniz. Bendeniz Sam Weller, kulbnzn alakgnll hizmetkr." Jo zerine aband eski mangaln kapan vurarak bard: "Gzel! Gzel!" "Sadk dostum ve soylu koruyucum," diye Laurie, ona el sallayarak szn srdrd. "Beni, sizlere verek sundu. Ancak urasn belirteyim ki bu alaka oyunun sulusu o deildir. Bunu ben tasarladm ve kendisi ancak uzun abalardan sonra kabul etti." akay srdrmekten ok zevk alan Snodgrass onun szn kesti: "Brak hadi, suun tmn stlenme. Dolaba saklanman neren bendim." "Siz onun dediine aldrmayn. Bunu yapan yaramaz benim efendim," diye yeni ye, Wellervari bir selm akt Bay Pickwicke. Ama erefim zerine sz veririm ki bir daha yapmayacam. Bundan byle kendimi yalnz bu lmsz kulbn hizmetine adayacam." Jo, mangaln kapan zil gibi vurarak gene bard: "Duyun! Duyun!" Bakan hogrl bir tavrla eilip selam verirken Winkle ve Tupman da bir azdan eklediler: "Devam et! Devam et!" "Yalnzca unu sylemek isterim, bana baladnz bu onura kar teekkr olarak ve komu lkeler arasndaki dostluk ilikilerini gelitirmek zere bahenin aa kesindeki itin yanna, bir posta odas yaptm. Gzel ve ferah bir yer. Kaplar da kilitli olup gerek posta ve gerekse bayanlar bakmndan her trl kolayla sahiptir. Eskiden

kularn eviymi, ama damn da atm, bylelikle hem her trl eyamz koyabileceiz, hem de deerli zamanmzdan kazanacaz. Mektuplar, yaz taslaklar, kitaplar ve paketler oraya braklabilir. Her lkenin de kendi anahtar olaca iin, ok kolaylk salayacam umuyorum. zninizle dernek anahtarn sunuyor ve yine, teekkrlerimle yerime dnyorum." Bay Weller masaya kk bir anahtar brakp, yerine ekilirken byk bir alk koptu; mangal kapa lgnca vuruldu ve salland ve de dzenin yeniden salanmas iin bir sre gemesi gerekti. Sonra uzun bir tartma balad.

Herkes alas oranda ciddi davrand; elinden geleni yapt. Bylece toplant allmadk aamada canl bir toplant oldu ve ge vakitlere kadar srd. Sonra yeni ye uruna byk gsterilerle son buldu. Kimse Sam Wellerin yelie alnmasna piman olmad; nk hibir kulp bu denli zverili, bu denli iyi huylu ve neeli bir yeye sahip olamazd. Hi kukusuz o toplantya bir ruh ve gazeteye bir hava katmt; nk konumalar dinleyenleri, glmekten krp geiriyordu. Gazeteye verdii yazlar da yurtsever, klasik, gln veya ackl ama asla duygusal olmad iin, kusursuz kabul ediliyordu. Jo, onlar Bacon, Milton ve Shakespeare(*) kadar deerli buluyor ve kendi almalarna rnek almay tasarlyordu.
P.O. kk bir kurulutu, ama ok iyi alt. Oradan neredeyse gerek bir postahane kadar ok ve garip eyler geldi geti: Tragedyalar ve boyunbalar; iirler ve turular; iek tohumlar ve uzun mektuplar; nota ve zencefilli rekler, lastikler ve davetiyeler; azarlamalar ve kuklalar!.. Yal beyefendi de ok eleniyor ve garip knlar, gizemli mesajlar ve de gln telgraflar gnderiyordu. Hannahy ok beenen bahvan da, Jonun araclyla bir ak mektubu bile gndermiti. Bu sr ortaya dklnce hep gldler; ama hibiri gelecek yllarda bu kk posta odasndan daha ka ak mektubunun geeceini hayal bile edemiyordu.
(*) Anglosakson edebiyatnn nde gelen yazarlarndan birka...

BLM 11

DENEYM

Meg, amacn aklad: "Hazirann biri! Kingler yarn deniz kysndaki sayfiyeye gidiyorlar. aylk tatili ne gzel deerlendireceim." Hava scakt. Akam zeri eve dndnde Joyu allmln dnda yorgun, kanepenin zerinde yatarken buldu. Beth onun tozlu ayakkablarn kartyordu. Amy de herkesi serinletmek zere limonata yapmt. Jo, anlatyordu: "March yenge de gitti bugn... Ah bilseniz ne kadar seviniyorum. Beni de birlikte gtrmek isteyecek diye dm kopuyordu. Eer byle bir neride bulunsayd, gitmem gerekir, diye hesaplamtm. nk gittii yer yani Plumfield, kilise avlusu misali irtc bir yerdir, idam edilmeyi yelerdim... Yengeyi gnderinceye dek ne kadar heyecan ektim. Bana bir ey sylemek iin her azn ata, korkudan iim titriyordu. Ben de bir tela bir tela, grmeliydiniz. Hi ummad kadar yardmsever bir kz oldum. O arada benden ayrlamayacak diye de dm kopuyordu. Onu arabaya gzelce yerletirinceye kadar bir titremedir ald beni. Araba yola koyulduktan sonra da korkum gemedi. Ban uzatp seslendi. 'Josephin, eer istersen... Gerisini duymadm, nk hemen koa koa oradan uzaklatm. Alabildiine kouyordum, ancak keyi dndkten sonra artk gvencedeyim duygusu geldi. "Zavall Jo, eve yle bir geli geldi ki, sanki ardndan ay kovalyordu." diye Beth bir annelik edasyla kardeinin ayaklarn ovutururken syleniyordu. Limonatay eletirir gibi yudumlarken: "Bu March yenge herhalde bir samfirdir, deil mi?" Jo mrldand: "Vampir demek istiyor sanrm. Neyse aldrma. Doru konumay engelleyecek kadar scak var." Amy, incelik gsterip konuyu deitirdi: "Tatil boyunca ne yapacaksn, bakalm?" Meg, salncakl koltuun derinliine vcudunu iyice yerletirerek yantlad: "Ge vakitlere kadar yatp hibir ey yapmayacam. Btn k sabahn krnde yatamdan sklrcesine kalktm. Btn gnm bakalarna hizmet ederek geirdim. Artk dinleneceim ve kendi keyfime hizmet edeceim." Jo: "Ben uyumakla vakit tketecek deilim," dedi. "Ynla kitabm var. htiyar elma aacna tneyip, o l l bo saatlerimde okuyup kendimi yetitireceim... Okuyamadm zamanlarda..."

Amy, safirle vampir konusunu unutmamt: "Kuzum, yine tarlakuu gibi, diye balama," dedi. "Yok hayr, tarlakuu deil, blbl diyelim... Laurie ile gevezelik edeceim. Kk bir ku gibi ttne gre." Amy, bir neride bulundu: "Beth biz de bir sre ders yapmayalm. Bol bol oynayalm. Hem de dinleniriz, btn kzlarn yapt gibi..." "Olur, yle yapalm. Eer annem izin verir verirse... Ben yeni arklar renmek istiyorum. Hem benim ocuklarn yaza hazrlanmalar gerekli. Hepsinin dzeni fena halde bozuldu. Bakmszlktan stleri balar dklyor." Bayan March Ana Kesi diye adlandrdklar yerinde oturmu diki dikiyordu. Meg, ona dnp sordu: "stediklerimizi yapabilir miyiz, anne?" "Bir hafta denersiniz, bakalm. Anlarsnz, hounuza gidecek mi, gitmeyecek mi? Cumartesi gecesi greceksiniz ki hi almadan sadece oyun, sadece almak kadar dayanlmaz bir eydir." Meg umursamaz bir tavrla yantlad: "Yok hayr, olamaz! Herhalde dnlemeyecek kadar gzel bir eydir, eminim." Jo bard: "Ben u anda sonuna dek elence alma yok! diyen arkadam Sairy Gampn erefine iiyorum." Bardan savurunca, limonata evreye sald. Hepsi nee iinde limonatalarn iti ve o gnn geri kalan blmn nasl geireceklerini denemeye koyuldular. Ertesi sabah Meg, saat ona kadar ortada grnmedi. Tek bana yapt sabah kahvaltsndan pek zevk almad. Oda ona ssz ve dzensiz gelmiti. Jo vazolar iekle donatmam, Beth toz almam, Amynin kitaplar ise oraya buraya atlm duruyordu. Hibir ey yerli yerinde ve sevimli deildi. Yalnz Ana Kesi her zamanki gibiydi. Meg dinlenip kitap okumak zere oraya oturdu. Ama bu da esnemek ve hayal kurmak demekti. Aylyla nasl gzel elbiseler alabileceini hesaplyordu. Jo, sabahleyin Laurie ile rmakta dolat. leden sonra ise elma aacnn tepesinde Kocaman, Kocaman Dnya adl kitabn okuyarak gzyalar dkt. Beth, ailesinin yaad byk dolaptan ne var ne yok hepsini dar kartmt, ama daha iini yarlamadan yorulmu ve her eyi alt st bir halde brakp piyano almaya gitmiti. Ykanacak bulak bulunmad iin de seviniyordu. Amy, sokaa bakan arda zel yeri olarak hazrlad. Beyaz elbisesini giyip buklelerini dzeltti ve hanmelinin altna resim yapmak zere yerleti. Birilerinin oradan geerken dikkatini ekip kim bu resim yapan gen artist? diye sormasndan umutlanyordu. Ne yazk ki hi kimse gemedi, yalnz uzun bacakl bir rmcek merak ve ilgiyle eilip inceledi almasn o kadar. Derken yrye kt ve saanaa yakalandndan stnden sular akarak eve dnd. ay zaman notlarn gzden geirdiklerinde gnlerinden pek memnun kaldklarn akladlar.

Zaman onlara allmln tesinde uzun gelmiti. Meg, akam zeri elbiselik kuma almak iin arya gitti. Ho bir mavi muslin kuma beendi. Ancak kestirdikten sonra kuma ykanmaya elverili olmadn kefedip bu aksilie zld. Irman

zerinde dolarlarken Jonun burnu yanmt. Okumaktan da bana korkun bir ar saplanmt. Beth, dolabndaki karmaaya ve drt arky birden renmekteki zorlua dertleniyordu. Amy beyaz elbisesini yamurda slatm olmasndan ok pimand; nk ertesi gn Katy Brownn partisine davetliydi ve u anda partide giyebilecei hibir elbisesi kalmamt. Ama bunlar ufak tefek eylerdi. Evde zamanlarnn baarl getiine dein annelerine rapor verdiler. Bayan March hibir ey sylemedi, glmsedi. Hannahnn yardmyla yzst braklm ileri yoluna soktu. Evin her zaman derli toplu ve gze ho grnmesi gerekliydi. Bylece iler aksamad, yolunda gitti. artc olduu kadar da acayip ve rahatsz edici bir eydi dinlenme elencesinin yaratt sorunlar... Gnler gemek bilmiyor, uzadka uzuyordu. Hava allmln tesinde deiken olduundan huylar da ona uyuyordu. Hepsinin duygular bir bakma ayaktayd. eytan da tembel ellerde yapabilecei trl yaramazlk buluyordu. Bu tembellik lksnn doruundayken Meg, diki dikmeyi de braknca zamann gemesi ylesine arlat ki, kuman bimeye savanca Moffatlarn slubunda yapma giriimleriyle her eyi berbat etti. Jo, gzleri grmez oluncaya kadar okuyordu. Bundan tr kitaplardan ok sklmt. ylesine huysuzlayordu ki, o iyi huylu Laurie ile de kavga etmenin yolunu bulmutu. Morali olabildii kadar bozulduunda March yengesi ile gitmedii iin pimanlk duymaya balyordu. Beth, halinden ok memnundu. nk dilerse gn boyu oyun oynama kararn zaman zaman unutuyor, daldrp eski ilerini yapmaya koyuluyordu. Yine de havadaki gerginlik onu da etkilemiti ki, birka kez gnl rahatl kendiliinden bozuluvererek ylesine tedirgin oldu ki, o sevgili ve zavall Joannasn sarst, hrpalad ve ona irkin seni! diye haykrd. Amy ise hepsinden beter durumdayd. nk onun avunabilecei pek az ey vard. Kardeleri onu kendi haline braktklarnda az sonra anlad ki, o baarya ulatn sanarak nemli sayd kck benlii, kendine ar bir yktr. Bebeklerle oynamaktan holanmyordu; Peri masallar ok ocuka geliyordu; nsan da her zaman resim yapamaz ya... ay partileri sk sk yinelenmezdi ve ancak birka saat oyalard insan. Pikniklerde de ayn ey: Ne kadar zenle dzenlenmi olsa gnn birka saatini alyor. Eer insann gzel bir evi olursa... Hem de kzlarla nee dolu... Ya da insan seyahate giderse. te o zaman yaz aylarnn tadna doyum olmaz. Ama tane bencil kz karde ve bir de kocaman olanla evde oturmak elbette insann sabrn tketir, diye kendini gnlerce tembelliin zevkine adadktan sonra homurdanmaya kskanlkla da iini yemeye balamt. Hi biri bu deneyden bktn kabullenemiyordu. Ama, Cuma gecesi her biri kendi kendine haftann bitmek zere olmasna sevindiini itiraf etti. Bayan March, aldklar dersin onlarda derin izler braktn umarak epey elenmiti. Duruma uygun decek bir biimde bu deneyi sona erdirmeye karar verdi. Hannahy izine gnderip oyun sona erdiinde kzlar, kendi oyunlarn oynamakta alabildiine zgr brakt. Cumartesi sabah uyandklar zaman mutfakta ate yanmamt. Yemek odasnda kahvalt hazr deildi. Anneleri de grnrde yoktu. "Aman yarabbi!... Ne olmu byle?" diye Jo bararak evresine baknd. Meg aaya kotuktan sonra yeniden yukar dnd. Birazck rahatlam gibiydi, ama olduka aknd hem de azck utanmt. "Neyse annem hasta deil ama, epeyce yorgun... Btn gn odasnda sakince oturmak istediini syledi. Bizler elimizden geleni yapalm. Annemin allagelmi haline hi uymuyor bu tutumu, byle hareket etmez ama, ykl almalarla bir hafta

geirdiini sylyor. Bundan tr biz homurdanmamalyz. Bamzn aresine bakmalyz. Jo hemen yantlad: "Olduka kolay bir ey bu. Fikrini beendim. Bir eyler yapmak iin yanyordum. Yeni bir elence ite, anlyorsunuz deil mi?" Gerekten de birazck i grmek hepsinin asndan bir rahatlamayd. stekle harekete getiler. Ama ksa zaman sonra da Hannahnn Ev ileri akaya gelmez! deyiinin anlamn kavradlar. Kilerde bol bol yiyecek maddeleri vard. Beth ile Amy sofray kurarken, Meg ve Jo kahvalty hazrlad. Bu arada da hep hizmetilerin neden ar iten sz ettiklerini dnyorlard. "Beni hesaba katmayn, dedi. Ama ben yine de anneme biraz kahvalt gtreceim. Ona iyi bakmalyz!" diye Meg aydanln ardnda ve evin hanmefendisine yarar biimde sofraya bakanlk eder gibi otururken konumutu. Bundan tr hibiri yemeye balamadan nce tepsi hazrland ve ann sayglaryla birlikte yukar gtrld. Kaynam ay ok acm, omletin dibi tutmutu. Biskviler kabartma tozuna bulanmt. Ama yine de bayan March, teekkrle ald kahvalt tepsisini ve Jo odadan ktktan sonra kendi kendine iten gelerek gld, gld. "Zavall kkler, zora geldi, korkarm! Ama canlan yanmayacak ya... Byle bir ders gerekliydi," diye sylenerek, kendini zayf drmemek iin nceden saklad etin lezzetli paralarn yedi ve sonra kzlarn krmak istemeyen bir ana kaygsyla ufack bir hileye bavurup, kahvalty yar yenmi bir duruma getirdi. Alt katta yaknmalar srp gidiyordu. En byk dert de ann yemek hazrlamakta baar gsteremeyiiydi. Jo, kollar svayarak: "Zarar yok, le yemeini de piiririm, hizmet de ederim. Siz hanm olursunuz. Elinizi bir ie srmeyin, yalnz bana arkadalk edin!" diye emir verdi. Bu yardmseverlik sevinle kabul edildi. Oysa mutfak ilerinden Meg kadar da anlamazd. Meg salona girdi ve ortadaki dkntlerin hepsini el abukluuyla kanepenin altna tkp, oday dzenledikten sonra toz almak zahmetine katlanmamak iin perdeleri kapatverdi. Jonun kendi gcne tam anlamyla inanc vard. Laurieye kavgay unutturmak amacyla dosta bir yaklam gsterip, yemek iin acele bir davetiye yazarak, komularnn holdeki masasnn stne brakt. Meg, akla esiverince yaplm bu hareketleri rendiinde: "Konuk armaya girimeden nce, neler hazrlayabileceini hele bir grseydik," dedi. "Pekl... Konserve sr eti ve bol patates... Kukonmazla, stakoz da alacam. Hannahnn dedii gibi erezle donatacam sofray. Kereviz salatas da yaparm. Nasl yaplr bilmiyorum, ama tarifi yemek kitabnda vardr. Yemek zerine ilekli stla... Sonra kahve... Yani usulnce bir yemek vermek istersen byle ite..." "Bu kadar abur cubura kalkma, Jo, hibirini yapamazsn. Ancak kek, kurabiye, eker falan filan olabilir. Ben bu yemek davetinde yokum! Sen sorumluluu zerine alp

Laurieyi armsn, kendin arlarsn." Jo, biraz gocunmu gibi bir sesle konutu: "Ben senden bir eyler yapman istemiyorum. Ona kar nazik davran yeter. Ayrca da stlac yapmama yardm et. Eer ileri kartrrsam bana ne yapmam gerektiini bildirirsin, deil mi? "Olur ama, benim yalnz ekmek yapmak konusunda birazck fikrim var, bir de vr zvr bir eyler... Hem sen teberi almaya kalkmadan nce annemin iznini iste," diye Meg ihtiyatl davranmay nerdi. Jo, kendi becerikliliinden kukuya dld iin kskn bir tavrla: "Elbette anneme soracam, aptal deilim ben..." Oradan uzaklat. Bayan Marchn Joya yant da u oldu: "Ne istersen al, yalnz beni rahatsz etme. Ben yemek iin darya kacam. Evde olup bitenlerle canm skmak itemiyorum. Ev ilerinden hibir zaman zevk almadm, bugn kendime izin veriyorum. Okuyacam, yazacam, ziyafete gideceim, biraz eleneceim." Sabahn erken saatlerinde annesini koltuunda sallanarak kitap okurken grmek, allagelmi manzaralardan deildi. Jo, doal bir mucizeyle kar karya gelmi duygusuna kapld; ay tutulmas, deprem, ya da yanarda patlamas trnden. u anda byle bir durum karsnda kalsa daha fazla aramazd. Aa inerken kendi kendine sylendi: "Her ey zvanasndan km sanki... te Beth de alyor. Bu da ailede her eyin ters gittiine dein belgedir. Eer Amy de canm skarsa, onu bir gzel benzeteceim." Kendi de zvanasndan km bir halde salona girince, Bethi kanaryas Pip urunda hkrrken buldu. Kanarya kafesinde lmt. ylece kaslm yatyordu. Alktan lmt; yiyecek iin yalvaryormu gibi penelerini yreine dokunurcasna ileri uzatmt. "Yalnz benim suum... Unuttum onu... Kafeste bir tek tohumcuk bile kalmam... Zavall Pip, ah zavall Pip!.. Ben sana kar nasl bu kadar acmasz oldum?.." diye alaya alaya Beth, biare kuun lsn avular arasna ald. Onu canlandrmak ister gibi okayarak hkryordu. Jo, kuun gzlerine yle bir bakt. Kck yreini yoklad. Onun katlam olduunu anlaynca ban sallad! Sonra domino kutusunu tabut yapmas iin Bethe verdi. Amy, umutla sylendi: "Bunu bylece frna koyaym! Belki snr da canlanr! Beth, dertli dertli ban sallayarak konutu: "Alktan lm hayvan, ne yapsan canlanmaz. Piirilmez de... lm ite. En iyisi, ben ona bir kefen yapp baheye gmerim. Bir daha hi ku almayacam, zavall Pipim benim... Ben ku beslemeye layk bir kz deilim." Ku lei avularnda, yere

oturdu. "Cenaze treni bugn ikindide yaplacak. Hepimiz trende bulunacaz. Haydi artk alama Beth... Yazk, yazk ama, bu bizim deneme haftasnda zaten hibir ey yolunda gitmedi. Olan da zavall Pipe oldu, en beteri... Haydi kefeni yap ve kutusuna yerletir onu. Yemekten kalklnca gzel bir cenaze treni yaparz," diye konuurken Jo, bana ar iler atn farkediyordu. Bethi avutmay tekilere brakp mutfaktan ayrld; son aamada umutsuzlua srkleyen bir aknlk iindeydi. nne kocaman bir nlk balayarak ie koyuldu. lk yapt i ykamak zere tabaklar st ste koymak oldu. O srada atein sndn farketti. "Al sana i rtc bir grnt daha!" diye homurdanarak frnn kapan at. Kuvvetini denercesine maayla alt st edip kvlcm arayarak, klleri kartrd. Atei canlandrnca da su snncaya kadar arya gidip gelmeye karar verdi. Yrd srada biraz kendini toparlamt. ardan eve dnerken ekie ekie pazarlkla iyi bir alveri yapt iin kendini kutluyordu; oysa, kk bir stakoz, kartlam kukonmazlar ve iki kutu da eki mi eki ilek satn almt. Eve varp bulaklar ykadnda yemek vakti gelmi ve frn sna sna kpkrmz kesilmiti. Hannahn sabahleyin hazrlayp pimek zere brakt ekmek hamurunu, erken kalkan Meg, yeniden yourup pimesi iin firma srm ve unutmutu orada. Meg konuu Sallie Gardinerle salonda hoa vakit geirirken kap birden ald ve unlara bulanm irkin, kpkrmz bir yzle perian bir klkta Jo kapda belirerek nezaketle sordu: "Ekmek tepsisinden tam, ya... Yeterince mayalanm saylmaz m bu?" Sallie glmeye balad. Meg ban sallad ve kaldrabildii oranda kalarn kaldrd. Bu imar kapdaki hayaletin gzden eriyivermesine neden oldu. Jo, vakit geirmeden ekimi ekmek hamurunu frna srd. Bayan March, ilerin nasl gittiini anlamak iin uraya buraya bir gz attktan sonra, avutucu birka kelime syledi. Beth, bu dnyadan ayrlan sevgili kuu Pip domino kutusunda yatarken, yan banda oturmu ona kefen dikiyordu. Bayan March kapy kapatp sokan kesinde gzden silinince kzlara garip bir kimsesizlik duygusu kt. Yreklerini umutsuzluk kaplamt Aradan birka dakika ancak geti ki, madmazel Krocker kapy alp yemeye geldiini haber verdi. Bu konuk, sska, sarn ve hi evlenmemi bir kzd. Arayc gzleri keskin, bir burgu gibiydi. Her eyi grr ve dedikodu yapard. Kzlar ondan hi holanmazd, kendisine kar nazik davranmalar gerektii retilmiti. nk hem ihtiyar, hem de yoksuldu ve pek az dostu vard. Meg, onu hemen koltua buyur edip elendirmeye savat. Konuk, durmadan sorular soruyor, her eyi eletiriyordu. Bu arada tand insanlarla ilgili olarak ne biliyorsa ortaya dkyordu. Jonun o sabah nasl bir bask altna girdiini ve neler ektiini gerektii gibi anlatabilecek kelime yoktur. nk, onca emekle hazrlayp buyur ettii yemek de, hemen srp gidecek bir alay haline gelmiti. Kimsenin fikrini sormaya korktuundan kendi elinden gelenin en iyisini yapmaya alm ve iyi bir yemek piirmek iin yalnz enerjinin yetmediini ve bu ie yatkn hem de iyi niyetli olmann gerektiini kefetmiti. Tam bir saat kaynatt kukonmazlarn ba taraflar ezilecek kadar pitii halde alt yanlarnn aksine daha sertletiini saptaynca ok zld. Ekmek kapkara yanmt. Salatann sosunu yapmak iini ylesine sarpa sardrmt ki, salatay yenilebilir duruma

soktuuna kendini inandrncaya dek her eyi bir yana brakmt. Istakoz ise onun iin kpkzl bir giz olarak kald. ekile vura vura sonunda kabuunu ayklam ama ald rn ancak kereviz yapraklarnn stn sslemeye yetmiti. Kukonmazlar bekletmek istemediinden patateslerin pimesi de aceleye gelmi sonunda pimemiti. Stla, pek katyd. ilekler olmam saylrd; aldatmaca yerletirmilerdi satlaca kaplara. Asalar eer, eti yerler, ekmek ve tereya yerler. Yazk olan u ki, yaptklarnzdan beklediiniz sonucu alamamsanz leye kadar yalnzca kendinize eziyet etmekle vakit tkettiniz demektir, diye aklndan geirirken Jo, yemek vaktini yarm saat geciktirmi olarak zili ald. Heyecanl, yorgun, morali bozuk ve her eyin en iyisine alm Laurie iin hazrlad ziyafet sofrasna gz gezdirerek gelmelerini ayakta bekledi. Bayan Crockerin arayc baklar tm baarszlklar saptayacak sonra izlenimlerini sivri diliyle yayabildii kadar evreye yayacak, dedikodu yapacakt. Yiyecekler birer birer tadlp brakldnda, Jo masann altna saklanacak duruma gelmiti. Amy glyor, Meg zgn grnyor, konuk bayan dudaklarn bzm bakyor, yalnz Laurie ziyafete biraz nee katabilmek abasyla durmadan konuup glmekte... Jonun gvendii tek ey meyveydi. ilee bolca eker serpmiti. Bir kulplu kapta da zerine dklmek zere hazrlanm krema duruyordu. Bunu dnnce yanaklarnn yanmas biraz hafifledi, soluk ald Jo. Gzel cam tabaklar herkesin nne datrken, sofradakiler krema denizinin ortasnda yzen kck gl rengindeki ileklere okarcasna bakyordu. lk nce konuk ihtiyar kz tadna bakt; yz buruturup aceleyle su iti. Jo ilek almamt tabana. nk ikinci kez almak isteyen olursa servis tabanda yeterli ilek kalmalyd. Laurieye bakt. Laurie erkeke bir davranla yiyordu ilekleri. Geri dudaklar hafife burumu ve gzlerini tabana dikmiti. Bu tr nefis yiyeceklere dkn olan Amy, bir kak dolusu gtrd azna, rd ve yzn peetesiyle rterek ardna bakmadan sofradan uzaklat. Jo, titreyerek: "Kuzum, ne oluyor?" diye bard. Meg, ackl bir tavrla yantlad: "eker yerine zerine tuz serpmisin. Krema da bozulmu." Jo, inledi ve iskemlesinin arkasna dayand. Mutfak masasnn stnde duran iki kutudan birini gelii gzel yakalayp, son dakikada ilek tabann stne bol bol serptiini ve st buzdolabna koymay ihmal ettiinden ekidiini anmsad. Kpkrmz kesilmiti. Neredeyse alayacakt ki gzleri birden Laurienin gzlerini buldu. O cann diine takp tuzlu ilekleri kahramanca yerken bile yine akac akac bakyordu. Olayn komik yan birden etkiledi Joyu ve yanaklarndan yalar kayncaya dek kahkahalarla glmeye balad. Bu kahkahalar hepsine yaylmt. Artk ihtiyar konuk bile glyordu. Ksacas biare ziyafet sofras, ekmek, tereya, zeytin derken neeli bir sonuca ulat. Sofradan kalklrken Jo: "Masay toplayacak halim kalmad. Hele bir cenaze trenine katlp kendimi biraz toplayaym," dedi. Bayan Crocker gitmek zereydi. Olup bitenleri bakalarnn sofrasna bir an nce yetitirmek iin sabrszlanyordu. Bethin hatr iin ciddi bir tavr takndlar. Laurie, korudaki erelti otlar altndaki topra kazd. Kk kanarya yufka yrekli sahibinin gzyalar arasnda topraa verilip st yosunlarla rtld. Bu arada mor meneke ve fare kulandan bir elenk tana asld. Tan zerinde, yemekle savarken Jonun kafasnda hazrlanm u satrlar vard:

Burada Pip March yatyor Haziranda ld Sevilmiti Ardndan yas tutuldu Uzun sre unutulmad. Tren bittiinde Beth odasna ekildi. Heyecan ve stakozun etkisi altndayd, ama odada dinlenebilecei bir yer yoktu. Yataklar bile yaplmamt. ylesine yas iindeydi ki, yastklar kabartp ortala dzen vermek gcn bulamad. Meg, ziyafetten kalanlar toplamakta Joya yardm etti. Bul i de yar gn almt. ylesine yoruldular ki akam yemeinde yalnz ayla tereyal ekmek yemeye karar verdiler. Laurie, Amyyi arabayla gezmeye gtrd. Bu bir yardmseverlikti. nk ekimi krema, Amynin sinirlerini bozmutu. Bayan March da eve dndnde byk kzn i banda buldu. Dolaba gz atnca, bir haftalk deneyin ilk blmnn olumlu sonu verdiini anlad. Evin kk hanmlar dinlenemeden gelen giden ok olmutu. Konuklarn yanna kabilmek iin o karmaada hazrlk gerekti. Derken ay fasl balad ve ufak tefek iler grld. Derken son dakikada kenara braklm bir iki ine dikiiyle bitirilmesi gerekli dikiler ortadan kaldrld. Artk akamn alaca karanl kmt. i yamaya balad ye ortalk sessizlie gmld. O srada n bahede haziran gllerinin gonca verdii balkonda toplanmlard. Her biri yorgun, dertli gibi inliyor ya da i ekiyordu. lk konuan genellikle Jo olurdu, yine o konutu: Ne korkun bir gnd bugn..." Meg yantlad: "teki gnlerden daha ksa grnd bana." Amy ekledi: "Allm evimize benzemiyordu ama..." "Elbette benzemez... Annemsiz ve kk Pipsiz bir ev..." diye Beth, bann stnden sarkan bo kafese yal gzlerle bakt. "Annen burada, sevgili kzm. Eer istersen yarn sana bir ku alnr?" Konuarak bayan March balkona gelmi ve kzlarnn yannda yerini almt. O da kzlar gibi kendi kendine verdii tatilden pek yararlanm gibi grnmyordu. "Bu deneyim haftasndan memnun kaldnz m ocuklar? Yoksa byle bir hafta daha geirmek ister misiniz?" dedi Beth kendisine sokulurken... tekiler, gnee bakan iekler gibi ldayan yzlerini annelerine evirdi. Jo kesin karar sesinde okunarak yantlad: "Ben istemem." tekiler de bir azdan bard: "Biz de istemiyoruz." "Ksacas u ki insann ufak tefek grevlerinin olmas daha iyi, diye dnyorsunuz? Birazck da bakalarna kendinden bir eyler vermenin?" Jo, ban sallad: "Hep tatil, hep elence dnmek insana bir ey katmyor. Ben bu tr yaamaktan yoruldum. Hi vakit kaybetmeden bir eylere balamak istiyorum." "rnein, basit yemek yaparak ie balasan?.. Yemek piirebilmek yararl bir

itir. Yemek piirmesini bilmeyen kadn olamaz," diye bayan March, Jonun verdii ziyafeti dnerek sessizce gld. Sokakta bayan Crockere de rastlam hikyeyi ondan dinlemiti. Btn gn zaten kukuda yaayan Meg, sordu: "Anne! Her eyi yzst brakp ktn. Amacn bizim neler yapacamz anlamak myd?" "Evet... Rahatlk herkesin zerine deni itenlikle yapmasna baldr. Size bunu gstermek istedim. Hannah ve ben, sizin ilerinizi yaparken her ey yolunda gidiyordu. Geri yle bir durumda da pek mutlu ve kendinizden memnun olduunuzu sanmyorum. Bundan tr bir ders vermek istedim. Herkes yalnz kendisini dnrse, ne durumlar ortaya kar size gsterdim." Gld sonra ekledi: "nsanlarn birbirine yardmnn ne ho bir ey olduunu herhalde anladnz... Gndelik grevler yaplnca, tatil daha tatl gelir insana. Dayanmak ve sabrl olmakla ev de daha rahat yaanr bir hale girer, daha sevimli olmaz m?" "Evet, anneciim! Dediin gibi yapacaz," diye kzlar bard. "O halde durun, size bir ey tleyeyim: Kck yklerinizi yeniden yklenmeden nce, geri bu ykler insana kimi zaman ok ar gelir ama, yine de gereklidir. nk ykmz tamay rendiimiz zaman arl hafifler. almak salkldr ve herkesin yapabilmesi iin bol bol i vardr. Bizi can skntsndan alkoyar, ruh ve vcut salna yararldr. Bize bir tr gllk verir. Hem paradan yana, hem d grnmden yana, dedim ya, daha yararldr." Jo yantlad: "Greceksin arlar gibi alacaz; hem de seve seve. Ben de bu tatil evresinde basit yemekler yapmasn reneceim. Sonra da yemek davetleri yapmasn. Greceksin bak, ne kadar baarl olacam." Meg araya girdi: "Ben de babama kat kat gmlekler dikeceim. Artk sana diktirmeyeceim. Yapabilirim ve yapmasn da isterim, anne. Geri diki dikmeye baylmyorum ama, bo durup kendimle ilgili eylere kar titizlenmekten daha iyi. Neyim varsa imdi olduklar kadaryla yeteri kadar iyi." "Ben de her gn derslerimi yapacam. Mzikle, bebeklerle o kadar zaman kaybetmeyeceim. Ben aptaln biriyim. Artk oyun oynamamal, almalym," diye Beth kararn aklad. Amy de kardelerden rnek alarak ayn yolu izledi; o da kararn yiite anlatt: "Ben de iyilik yapmasn reneceim. Hem de konuurlarken ben de araya katlacam, kendi payma denlerimi syleyeceim." "Tamam... yleyse ben bu deney haftasndan memnun kalm oldum. Bunu yinelemeyi dnmeyin. Yalnz yapmaya kararl olduunuz konularda ok ileri gitmeyin. nsan kle deildir, kleler gibi de almamaldr. Belirli saatleri almaya, belirli saatleri elencenize ayrn. Her gnnz yararl hem de ho gemeli. Gzel kullanrsanz da zamann ne kadar deerli bir ey olduunu anlarsnz. Bylece genlik

zevkli geecek, ihtiyarlk pek fazla pimanlk getirmeyecektir. Yani hayat, yoksulluk yerine gzel bir baar kayna olacaktr." Kzlar hep bir azdan: "Bunu unutmayacaz, anne!" dediler.

BLM 12

LAURENCE KAMPI

Postaclk grevi Bethindi. Evde en fazla oturduu iin dzenli olarak bu ile uraabiliyor ve her gn kk kapy ap ald postay datma iini ok seviyordu. Bir temmuz gn gene eli kolu dolu olarak ieri girdi, mektup ve paketleri datmaya koyuldu. "te buketin anne! Laurie gndermeyi unutmuyor," dedi Kk demeti, sevecen Laurienin hibir zaman ieksiz bakmad, Annenin kesindeki vazoya koydu. Sonra ekledi: "Bayan Meg March, size de bir mektup ve bir eldiven var." Annesinin yanna oturmu, bir elbisenin kol azlarn diken ablasna gnderilenleri uzatt. Meg, gzel pamuklu eldivene bakarak sordu: "Ama ben orada bir ift unutmutum, burada yalnz teki var. tekini, getirirken arka bahede drm olmayasn?" "Hayr, drmediimden eminim. Postanede yalnz bir tek vard.' 'Tek kalm eldivenler hi houma gitmez. Neyse, belki br teki de bulunur. Mektup da, istediim bir almanca arknn evirisi galiba? Bay Brooke evirmi olacak, nk bu, Laurienin el yazs deil." Bayan March byk kzna yle bir bakt. Srtnda pazen sabahl alnnda uuan kck bukleleriyle ok gzel grnyordu; minik makaralarla dolu kk i masasnn banda tam bir hanmefendi havasndayd. Diki dikerken bir yandan da ark sylyordu. Parmaklar alrken kafasndan geenler, kemerindeki iekler kadar saf ve tazeydi. ocuksu hayalleri, annesinin aklndan geenlerden o kadar uzakt ki, Bayan March, mutlu, glmsedi. Beth glmseyerek, Jonun yaz yazmakta olduu alma odasna geti:"Doktor Joya iki mektup ve postaneye smad iin darda kalm gln bir eski apka var." Jo sylendi: "u Laurie ne kadar sinsi bir olan! Yzm her gn gneten yand iin Keke byk apkalar moda olsayd! demitim. O da Modaya ne nem veriyorsun bir tane geir bana rahatlamana bak dedi. Ben de bir tane bulsaydm giyeceimi syledim. te beni snamak iin bunu gndermi. Elence olsun diye kafama geirip modaya nem vermediimi gstereceim ona." Bunlar sylerken Jo, eski, geni kenarl apkay orada duran, Platonun bstnn bana geirip mektuplarn okumaya koyuldu. Annesinden gelen, gzlerinin dolmasna, yanaklarnn kzarmasna neden oldu:

"Canm, birden parlamalarn kontrol iin gsterdiin abay, ne denli sevinle izlediimi bildirmek iin sana yazyorum. Kendine yol gsterici olarak setiin kitabn ypranm kabna baklrsa, abalarnn baar ve baarszlklarndan hi sz etmediinden, kimse bunlarn farknda deil sanyorsun belki de; tek insan, her gn dua ettiin dostunun dnda!.. Halbuki ben de sendeki deiiklikleri hep izledim ve kararl olduuna inanyor, bunun sonu vermeye baladn da gryorum. Bu tutumunu srdr, canm, sabrla ve yreklice yoluna devam et. unu da bil ki kimse sana benim kadar anlayla bakamaz. Seni seven annen." "Bu bana iyi geldi! Milyonlara ve snrsz vglere deer! Ah anneciim, deniyorum, sen de bana destek olduun srece bkmadan yoluma devam edeceim, yorulmayacam." Jo, ban koluna dayayp, nndeki kitab birka damla mutluluk gzyayla slatt. nk iyi bir insan olmak iin harcad onca abay kimsenin grmediini, umursamadn sanmt. Bu mektup ise hem hi beklemedii bir zamanda ayrca grlerine en ok deer verdii anasndan geldii iin iki kat nemli, iki kat yreklendiriciydi. imdi, parlamak huyunu bask altna almak konusunda eskisinden daha gl olduuna inanyordu. Mektubu elbisesinin astarna ineledi; gerektiinde, hazrlksz bir annda onu fkesine kalkan yapar, uyarc olarak kullanabilirdi. Artk iyi, kt, her tr habere hazrd. teki mektubu amaya koyuldu: "Sevgili Jo, Yarn beni grmeye kzl erkekli ngiliz arkadalar geliyor, bende ok iyi vakit geirmek istiyorum. Hava iyi olursa, Longmeadowda adrm kurup, herkesi le yemeine ve kroket oynamaya aracam. Ate yakarz, karavana datrz, ingene usul elenceler yaparz. Onlar da bu tr eylerden zevk alacak, ho kiilerdir. Biz olanlar dizginlemek iin Brooke, kzlara gz kulak olmak iin de Kate Vaughn gelecek. Hepinizi bekliyorum. Beth den de hibir zaman vazgeemem, kimse onu rahatsz etmeyecektir. Azk filan dnmeyin, her eyi ben dzenleyeceim. Yalnzca gelin siz, sana gveniyorum, eski dost." "Aceleyle bitiriyorum, sevgiler, Laurie." Jo, Mege haberi vermek iin ieri koarken bard: "Bu ok gzel ite! Gidebiliriz, deil mi anne? Hem, Laurieye de ok yardmmz dokunur; ben krek ekerim, Meg yemee gzkulak olur, ocuklar da yle veya byle, bir ie yararlar." Meg, sordu: "Umarm Vaughnlar ar kibar ve tepeden bakan kiiler deildir. Bu konuda bir ey biliyor musun, Jo?" "Yalnzca drt kii olduklarn biliyorum. Kate senden daha byk, Fred ve Frank, ikizler bunlar, benim yamda; sonra da dokuz on yalarnda bir kk kz, Grace var. Hepsi bu kadar. Laurie onlarla yurt dnda iken tanm, olanlarla da iyi anlamlar. Yalnz, konuurken azn szmesinden anladm kadaryla, Kateden pek holanmyor olmal! "yi ki Fransz basmasndan elbisem temiz... Tam giyilecek yeri, bana da ok yakyor," diye Meg iinden geirdi. "Senin de uygun bir kln var m, Jo?" "Bordo-gri denizci takmm bana yeter. Gn boyu krek ekeceim, ortalkta koturacam, o arada bir de elbisemin kolas bozulacak diye dnmek istemem. Sen

de geliyor musun, Beth?" "Eer olanlarn benimle konumasna engel olursanz..." "Pekl, konumazlar." "Laurie iyi ocuk, krmamak isterim. Bay Brookedan da ekinmiyorum, o da ok nazik insan... Ama mzik almak, ark sylemek filan bunlar yapamam. Kimseyi rahatsz etmemeye alrm, sen de bana gz kulak olursun Jo, o zaman gelirim." "Aferin benim kzma, utangaln yenmeye savayorsun, bu yzden seni ok seviyorum. Ben de iyi bilirim ki kusurlarndan kurtulmaya almak hi de kolay deildir; yreklendirici bir ift sz de moral verir... Teekkrler, anne." Jo annesinin yumuack yanan cokuyla pt. u anda yanaklar genliindeki eski tazeliini ve pembeliini bulacak bile olsa, bu pck kadar Bayan March sevindiremezdi. Amy, kendisine gelenleri gsterdi: "Bana da bir kutu karamela ve kopya etmek istediim bir resim geldi." Bykbaba Laurence ile dostluunu adamakll ilerleten Beth, sze kart: "Bana da Bay Laurence bir not gndermi, bu akam lambalar yaklmadan gidip piyano almam rica ediyor... Giderim." Kalemini brakp eline sprgeyi almaya hazrlanan Jo sylendi: "yleyse bugn paalar svayp ift mesai yapalm ki yarn da gnl rahatlyla elenebilelim." Ertesi gn gne, iyi bir hava mjdeleyerek kzlarn odasna erkenden girdiinde, gln bir manzara ile karlat. Hepsi kendine uygun bir biimde, elenceli bir gne hazrlanmlard. Meg, alnna fazladan bir sra bukle kd sarmt; Jo, gnee dayanamayan yzn kremle iyice beslemi; Beth, yaklaan ayrla hazrlamak iin Joannay koynuna alm; Amy ise, dert sayd burnunu sktrp yukar kaldrmak iin mandal takp yle uyumutu. Bu, artistlerin izilmi ktlarn tahtalarna tutturmak iin kullandklar trden bir mandald, yeni ilevine de uygun dmt. Gerekten bu gldrc manzara gnein de pek houna gitti, odada ylesine parlad ki, Jo uyand ve Amynin ssn grp att kahkaha ile kardelerini de uyandrd. Gnein parlts ve kahkahalar elenceli bir gn iin iyi bir balangt. ok gemeden iki ev de hareketlenmiti. lk hazrlanan Beth, komuda neler olup bittiini izlemeye koyuldu ve pencereden gidip gelip getirdii haberlerle kardelerinin hazrlk faslna nee katt: "te adrl adam gidiyor. Bayan Barker le yemeini iki byk, kapakl sepete doldurmu. imdi Bay Laurence ge ve rzgr horozuna bakyor, keke o da gelseydi! te Laurie, denizci gibi giyinmi, ne ho ocuk... Aman Tanrm! nsanlarla dolu bir araba geldi, uzun boylu bir hanm, bir kk kz ve iki korkun olan... Biri sakat, zavallm, koltuk denei var. Laurie bunu bize haber vermedi. abuk olun kzlar, gecikiyoruz! te bu da Ned Moffat! Bak Meg, bu bir gn alverie kldnda, sana selam veren adam deil mi?" "Gerekten de ta kendisi! Gelmesi ok garip! Dalarda olduunu sanyordum. te Sallie; vaktinde dnm demek, sevindim. Tamam mym Jo?" diye telala sordu

Meg. Sonra bard: "Ah, Jo, o korkun apkay giymeyeceksin, deil mi? ok tuhaf duruyor, kendini gln duruma drme!" Jo, Laurienin gnderdii geni kenarl, eski apkay krmz bir kurdela ile bana balyordu. "Yine de giyeceim; nk ok kullanl: Geni kenarl, hafif ve kocaman. Hem de eleniriz, rahat olduktan sonra... Glnlne aldrmam ben." Jo bu yant verdikten sonra yryp gitti, tekiler de peine takldlar. Gzalc apkalarnn altndaki mutlu yzleriyle, en iyi yazlklarn giyinmi, neeli, kk bir kardeler topluluu... Laurie en iten gelen bir cokuyla koup onlar arkadalarna tantrd. Konuklar n bahede karland ve birka dakika ok canl bir sahneye tank oldu. Meg, Bayan Katein, yirmi yanda olmasna karn tm kzlara rnek bir sadelikte giyindiini grnce rahat bir soluk ald. Bay Ned de zellikle onu grmek iin geldiini syleyince onur duydu. Jo, Laurienin Kateden sz ederken neden dudak bktn anlamt, nk kzda bir uzak dur, bana dokunma! havas vard ki bu, teki kzlarn zgr ve rahat davranlarndan ok bakayd. Beth, yeni tant olanlar inceledi ve topal olann "korkun" deil, kibar ve nazik tavrl olduunu grd, bu yzden de ona kar yumuak davranmaya karar verdi. Amy de Gracein akl banda, neeli bir kk kz olduunu anlaynca birbirlerini birka dakika szdkten sonra ok iyi arkada oldular. adrlar, le yemei ve kroket oyunu gereleri nden gnderilmiti, grup da ksa zamanda yola koyuldu; iki kayk, kyda apkasn sallayan Bay Laurencei brakp uzaklat. Birinde Laurie ile Jo, tekinde de Bay Brooke ve Ned krekleri ekiyor, bu arada ikizlerden yerinde duramayan, Fred Vaughn da, her iki kay da sallamak iin su bcei gibi rpnp duruyordu. Jonun gln apkas ise, daha balangta, kahkahalara yol ap havann snmasn salamt, bundan tr genel olarak ie yarad saylr ve beeniye hak kazand. Kaykla giderken, Jo krek ektike ne arkaya salland iin ferahlatc bir esinti yaratt; ayrca, Joya gre, yamur bastrverecek olursa, herkesi altnda toplayp bir emsiye gibi koruyabilirdi de. Kate, Joyu biraz akn izliyordu; hele kreini drp Kristof Kolomb! diye bardnda ve Laurie yerine geerken ayana basp, ahbap, cann yakmadm ya! dediinde bu aknl bsbtn artt. Yine de, gzln takp onu uzaktan inceleyince, Bayan Kate, Jonun biraz garip ama, zeki olduuna karar verdi ve glmsedi. teki kaykta Meg, krekilerle yzyze iyi bir yerde oturuyor, iki kreki de ona hayranlkla bakarak, ilerini allmam bir ustalk ve yetenekle yapyorlar, aslyorlard kreklere... Bay Brooke, gzel ela gzl, ses tonu pek ho, ciddi ve sessiz bir genti. Meg, onun tavrlarndan ok holanyor ve ona pek yararl bir ayakl ansiklopedi gzyle bakyordu. Bay Brooke, Megle ok konumuyor, ama sk sk gz atyordu ve Meg de gen adamn kendisine hi eletiriyle bakmadna inanyordu. Bir niversite rencisi olan Ned, tm gen rencilerin kendilerine yaktrdklar havay taknmaktayd; geri ok akll deildi, ama iyi huyluydu ve bir piknie birlikte gidilebilecek havada, kusursuz bir genti. Sallie Gardner, beyaz pike elbisesini kirletmemek abasndayd: Bir yandan da Bethi yaramazlklaryla dehete dren, kabna samaz Fredle ene alyordu.

Longmeadow uzakta deildi. Oraya vardklarnda adrlar kurulmu, kroket gereleri hazrlanmt bile. Ortasnda birbirinden uzak mee bulunan kocaman, yeil bir alan ve kroket oynamaya elverili, dmdz bir ayr. Kayklar yananca, gen evsahibi, sevin dolu lklar arasnda "Laurence Kampna hogeldiniz!" dedi. "Brooke bakomutan, ben genel sekreterim, teki baylar subay, sizse hanmlar, sizler de konuklarmsnz. adr zellikle sizler iin kuruldu. u meenin alt, resim atlyenizdir; kincisi yemekhane, nc de kamp mutfa. imdi, scak basmadan hele bir ma yapalm da yemek iine sonra bakarz." Frank, Beth, Amy ve Grace teki sekizin oynad oyunu seyretmek zere oturdular. Bay Brooke, Meg, Kate ve Fredi seti; Laurie ise Sally, Jo ve Nedi. ngilizler iyi oynuyordu, ama Amerikallar daha da iyiydiler. Sava ruhlarndan esinlenmiesine, alann her santimetrekaresini yiite savundular. Jo ve Fred birka kez taktlar hatta bir seferinde az daha fkeli szler syleyeceklerdi. Jo kaleye kadar gelmi ve vuruu skalam, buna da can ok sklmt. Fred hemen arkasndayd ve sras ondan nce gelmi, vuruunu yapm, topu kaleye arpp izginin hemen dnda
durmutu. Yaknlarda kimse yoktu ve grmek iin topa koan Fred, sinsice ayann ucuyla vurup, topu izginin iine itivermiti.

"Ben bitirdim. imdi Bayan Jo, sizin vuruunuzu karlayp kazanacam," diye, gelecek vuruu karlamak iin sopasn sallarken gen adam bard: "Topu ittin sen, grdm, sra benim," dedi Jo, serte. "erefsizim ben itmedim, belki yalnzca biraz yuvarland ki bu da kurallara aykr deil. imdi ltfen geri dur da vuruumu yapaym." Jo fkeyle yantlad: "Biz Amerikada ike yapmayz ama, sen yapmak istiyorsan buyur!" Fred, Jonun topuna vurup uzaklatrrken: "Yankiler ok kurnazdr, bunu bilmeyen yok. te buyurun!" diye bard. Jo, kaba bir ey sylemek iin azn amken tam zamannda kendini tuttu, alnna dek kzard ve sopasn vargcyle yere vurarak bir dakika kadar bekledi. Bu arada Fred de kaleye geip byk bir sevinle, kazandn ilan etti. Jo, topunu almaya gittiinde, allar arasnda epeyi oyaland; dnd zaman da sakin ve sabrl, srasn beklemeye koyuldu. Yitirdii duruma geri gelmek birka vuru gerektirdi; gelebildiinde ise kar takm hemen hemen kazanm, sondan bir nceki Katein topunu bekliyordu. Katein topu da kaleye ok yaknd. "Haydi bakalm, her ey bize bal!" diye Fred, heyecanla bard: "Hoakal Kate! Bayan Jonun bana bir borcu yar, ben de senin iini bitireceim." Herkes sonucu grmek iin yaklamt. Jo, delikanlnn yzn kzartan bir bakla yant verdi: "Yankiler dmanlarna cmert davranr. zellikle de onlar yendikleri zaman." Ve Katein topuna dokunmadan, ustaca bir vurula oyunu kazand.

Laurie apkasn havaya frlatt ise de konuklarnn yengisine sevinmesinin uygun olmayacan dnp sevin gsterisini kesti. Arkadana fsldamakla yetindi: "Aferin sana Jo. Hile yapyordu, ben de grdm. Bunu ona ak ak syleyemeyiz ama, szme inan, bir daha yapmayacaktr." Meg de zlen bir ba balamak bahanesiyle kardeini bir yana ekip pohpohlad: "Seni kkrtyordu, ama kendini tutabildin, aferin, ok sevindim, Jo!" "Aferin deme, Meg, u anda bile onu tokatlayabilirim. Eer allarn arasnda oyalanp dilimi tutmak iin fkemi bastrmasaydm kesinlikle patlardm. imdi de iim iimi yiyor. Umarm benden uzak durur." Dudaklarn srarak dnerken bir yandan da kocaman apkasnn altndan Frede kt kt bakt. Bay Brooke saatine gz att: "Yemek zaman. Sayn Genel Sekreter, Bayan March, Bayan Sallie ve ben, sofray kurarken, siz de ltfen atei yakp su getirir misiniz? yi kahve yapmay kim biliyor?" Meg, yantlad: "Evet, Jo iyi bilir." Kardeini salk vermekten mutluydu. Bylece Jo, son zamanlarda ald mutfak derslerinden imdi yararlanacan dnerek kahve piirme iine svand. ocuklar kuru dal toplarken genler de atei yakp yaknlardaki bir pnardan su getirdiler. Bayan Kate resim yapyordu. Frank de bir yanda, tabak yerine kullanlmak zere kuru otlar rp hasr yapmakla uraan Bethle ene alyordu. Komutan ve yaverleri ksa zamanda yemek rtsn yayp sofray itah ac yiyecek ve ieceklerle donattlar; yeil yapraklarla da ok ho bir biimde sslediler. Jo kahvenin hazr olduunu bildirince, oradakiler yemek iin yerlerini ald. Genlikte sindirim zorluu pek ekilmez, hareket de itah aar. Yemek ok neeli geti, her ey yeni ve glmeye deerdi. Sk sk atlan kahkahalar, yaknlarda otlayan yal bir at rktt. Sofrada ho bir eitsizlik vard ve tabaklarla bardaklar ardarda kazaya urad; mee palamutlar stn iine dt; davetsiz kk kara karncalar ikramdan yararland, ve tyl trtllar aalardan sarkp, neler olup bittiini seyretmeye koyuldular. Beyaz balkl ocuk itlerin zerinden onlar gzetledi; amatac bir kpek de rman kar yakasndan onlara vargcyle havlayp durdu. Laurie, Joya, bir kase iinde ileini uzatrken akalat: "Eer eker yerine tuz yelersen, ite tuzluk!"
Jo yantlad: "Teekkrler, ben rmcekleri yelerim. Kremann iine dm iki rmcei kartrken, ekledi: "Bana ne cesaretle o korkun yemei anmsatrsn? stelik senin kendi davetin bu kadar iyi geiyorken..."

kisi de bir yandan glp, bir yandan da tabak yetmedii iin ortaklaa bir kaptan yemeyi srdrdler. Laurie: "O gn olaanst gzel vakit geirmitim de, henz unutmadm!" dedi. "Hem ben bir eye karmadm, biliyorsun. Sen, Meg ve Brooke her eyi ayarladnz ve size sonsuz teekkr borluyum. Daha fazla yiyemeyecek hale geldiimizde ne yapacaz peki?" diye sordu. Yemek bitince tm kozlarn kullanm olacakt. "Hava serinleyinceye dek oyun oynarz. Ben yazarlar oyununu getirdim. Kukum

yok, bayan Kate de yeni ve ho bir eyler biliyordur. Git ona sor, hem o konuun, onunla daha ok ilgilenmelisin." "Sen de konuum deil misin? Onun Brookea uygun olacan dnmtm, ama Brooke hep Megle konuuyor ve Kate de o gln gzlklerinin ardndan onlar seyrediyor... Gidiyorum, grg kurallarn anmsatmana gerek yok, hem bunu yapamazsn Jo!" Bayan Kate gerekten de yeni oyunlar biliyordu ve kzlar artk yemek yemeyeceklerinden, olanlar da yiyemeyeceklerinden, hepsi de salon niyetine de kullanlan adrda, Rigmarole oynamak zere topland. "Birimiz bir hikye anlatmaya balar, istedii kadar samalar ve diledii kadar uzatr, ancak en heyecanl yerinde keser; ondan sonra gelen, gerisini anlatr ve o da ayn eyi yapar. yi oynandnda ok komik bir oyundur. Glnesi, alanas bir olaylar karm kar ortaya. Ltfen siz balayn, Bay Brooke," dedi. Buyurgan bir havas vard. retmene de tm teki beyefendilere gsterdii nezaketle davranan Meg, buna ok ard. ki hanmn ayaklar dibinde otlara uzanm yatan bay Brooke, sz dinleyip hikyesine balad. Gzel ela gzleri gnete parlayan rmaa dikilmiti. "Bir zamanlar klc ve kalkanndan te hibir eyi olmayan bir valye, talihini denemek zere yola km. Uzun sre, neredeyse yirmi sekiz yl yolculuktan ve ok zorlu gnlerden sonra bir kraln sarayna varm. Kral, ok sevdii vahi tayn evcilletirecek kiiye byk bir armaan vaadediyormu. valye, denemeyi gze alp yava ama gvenli admlarla ilerlemi; tay da yiit bir hayvanm. lgn hem de vahi olmasna karn ksa zamanda yeni efendisini sevmeyi renmi. valye her gn kraln bu sevgili atna dersini verip, sonra onunla ehirde gezmeye kar. Bir yandan da sk sk dnde grd, ama bir trl bulamad gzel bir yz arar dururmu. Gnlerden bir gn ssz bir sokaktan geerken yar ykk bir atonun penceresinde, o gzel yz grp ok sevinmi. Hemen bu eski atoda kimin yaadn sormu. Ona, burada birok tutsak prensesin by zoruyla alkonduunu ve kzlarn, zgrlklerini satn alacak paray kazanabilmek iin gnboyu yn eirdiklerini sylemiler. valye bu prensesleri zgrlne kavuturmay ok istermi, ama yoksulmu. Gene de her gn o gzel yz arayarak ve gn nda grebilmeyi dileyerek oradan geiyormu. Sonunda atoya girip kzlara nasl yardm edebileceini sormaya karar vermi. Kapy alm. Koca kap ardna dek alnca karsnda gz kamatrc gzellikte bir kz grm. Kz sevinten kendinden geercesine barm: "Ah, nihayet! Nihayet!" Kate, hikyesini srdrd. Fransz romanlarn ok okur ve sluplarn beenirdi: Kont Gustav: "Bu o!" diye barp sevinle gzel kzn ayaklan dibine ylm. Kz, mermer beyazlndaki elini uzatarak: "Oh, kalkn! Kalkn!" Diz ken valyeye yalvarm: "Asla!" demi. valye: "Sizi nasl kurtarabileceimi sylemeden kalkmam!" "Ne yazk! Kt aln yazm! Bana by yapan zalim yok olmadka beni burada kalmaya zorluyor." "Peki, nerede o hain?" "Eflatun salonda. Git kahramanm ve beni bu aresizlikten kurtar!" "Hemen gidiyorum. Ya zafer kazanrm, ya lrm!" "Bu tyler rpertici szlerle komu ve eflatun salonun kapsn ap tam girmek zere iken, bana..." Ned, hemen sz ald:

"Kara cppeli bir ihtiyarn savurduu bir Yunanca szlk dm.. Annda Sir -ad her neyse- kendini toplam ve zalimi pencereden atp zafer kazanm, alnnda kocaman bir ile de olsa yine sevdii kadnn yanna dnecek. Ama bu kez kapy kilitli bulunca perdeleri yrtm, bir ip merdiven yapp tam yar yola sarkmken merdiven kopmu, o da yirmi metre aadaki hendee balklama dm. rdek gibi yzebildiinden, iki iri adamn koruduu bir kk kapya gelene dek dolanm; sonra onlarn kafalarn birbirine vurdurup ceviz gibi ezmi ve korkun gcnn ufack bir blmn kullanp kapy krm, bir metre kalnlnda tozla kapl iki basama km ve yumruk kadar iri kurbaalarla sizi sinir krizine uratacak irilikte rmcekleri itip gemi Bayan March! Gemi ama, basamaklarn tepesinde de kann dondurup soluunu kesecek bir manzara ile karlam..." O duraklaynca bu kez Meg srdrd hikyeyi: "Beyazlar giymi, uzun boylu biri. Yznde bir pee ve sska elinde bir lamba var. valyeye ardndan gelmesini iaret edip bir mezar kadar karanlk ve souk koridorda sessizce kayp gitmi. ki yanda glgeler iinde zrhl heykeller dikiliyor, lm sessizlii ortal sarm... Lamba mavi mavi yanarken hayalet, yzn dnm ve beyaz peesinin altndan o korkun gzlerinin parlts grlm. Sonunda perdeli bir kapya varm. Ardndan ok tatl bir mzik sesi geliyormu. valye ieri girmek zere atlmsa da hayalet onu geri itip gzda verircesine nnde bir..." "Enfiye kutusu sallam" Jo, derinden gelen bouk bir sesle, bir rpda hikyenin ortasna girince dinleyicileri kahkahadan krp geirdi. "Teekkrler demi valye, kibarca, bir imdik atp burnuna gtrerek... Ve arka arkaya yedi kez ylesine gl aksrm ki, ba dm. Hah ha! diye glm hayalet zgrlklerine kavumak urunda durmadan yn eiren prenseslere anahtar deliinden bir gz atp ve kurbann yerden kaldrm. Teneke bir kutuya yerletirmi. Kutuda, basz onbir valye daha, sardalyalar gibi yatyormu. Sonra bunlarn hepsi kalkm ve..." "Gemici dans yapmaya balamlar..." Bu kez de sz Fred, Jo soluklanmak iin durduunda onun azndan ald. "Dans ederlerken de ykk eski ato, pupa yelken giden bir kaya dnm. "Floka trmann, gabyaya camadan vurun, iskele alabanda, topular top bana!" diye haykryor kaptan. Bir Portekiz korsan gemisi, pruva direine mrekkep karas bayran ekmi geliyordu. Gidin ve onlar yenin aslanlarm! dedi kaptan, derken korkun bir vuruma balad. Tabii ngilizler kazand, hep kazanrlar ya." Jo, kenardan bard: "Hayr, kazanamazlar!'' "Korsan, kaptan esir aldktan sonra gvertesi llerle dolu gemiyi brakp ayrlrlar. Kaptann emirleri! Kllarnz ekin ve ln! olduundan, korsan gemisinin her yan kan iindeymi. ngiliz kaptan, tayfa bana yelkenlerden bir para halat al da bala onu... Gnahlarn hemen itiraf etmezse denize atn diye emir vermi. Portekizli dilini tutmu ve ngilizlerin lgnca barlar ortasnda, denize doru uzatlan kalasn zerinde yrm. Ama sinsi kpek, denize atldktan sonra geminin altna yzm ve dibini de delmi ve gemi tm tayfalaryla birlikte denize batarken..." "Aman Tanrm, ben imdi ne syleyeceim?" diye Sallie bard. Fred ise en sevdii kitaplardan birinden ald denizci terimlerini ve olaylar allak bullak edip hikyesini noktalyordu: "Neyse, dibe batmlar ve ho bir denizkz onlar karlam

ama basz valyelerle dolu kutuyu bulunca ok zlm. Onlar sirkeye bastrp turu kurmu ve bir kadn olduu iin de onlarn gizini ok merak etmi. Gnlerden bir gn bir dalg gelmi ve denizkz ona bu inci dolu kutuyu yukar kartabilirsen sana veririm demi. O zavalllar yaama dndrmek istiyorsa da buna gc yetmiyormu. Bylece dalg onlar yukar ekmi ve kapan ap da iinde inci gremeyince ok bozulmu. Kutuyu byk, bo bir tarlaya brakm. Onu orada bulan bir..." "Kaz oban kk kzm. Tarlada yz tane iman kaz beslemi," diye devam etti Amy, Sallieenin uydurmalar bitince. "Kk kz onlarn haline ok zlm ve yal bir kadna bu durumda ne yapabileceini sormu. Kazlarn sana syler. Onlar her eyi bilirler demi yal kadn. Kk kz da kazlarna, valyelerin ba kaybolduundan, ba yerine vcutlarna ne koyabileceini sormu, yz az bir anda barm:" "Lahana!" diye sz Laurie ald. "ok uygun demi kk kz, ve baheden oniki gzel lahana almak iin komu. Bunlar vcutlara taknca valyeler hemen canlanm, ona teekkr etmiler, sonra da sevinle yollarna gitmiler. Dnyada onlarnki gibi kafalar o denli okmu ki, ayrnty asla anlamamlar. Benim ilgilendiim valye ise o gzel yz bulmak iin geri dnm ve prenseslerin yn eirerek zgrlklerini kazandklarn hem de biri dnda hepsinin evlenmek zere ekip gittiini renmi. O anda kafas ok karm. yi kt btn olaylar boyunca yannda bulunan taya atlayp, hangisinin kaldn renmek zere atoya komu. allarn zerinden gzetlerken duygularnn sultannn bahede gl topladn grm. Bana bir gl verir misin? diye sormu. Sen gelip almalsn, ben sana gelemem, doru olmaz demi kz. Bal gibi tatlym. valye allarn zerine trmanmaya alm, ama bunlar bydke bymler, ilerinden gemeye alm, sklatka sklamlar, sonunda umutsuzlua kaplm, sabrla birer birer dallar krp kk bir gedik anca buradan bakp yalvarm: Brak geeyim, brak geeyim. Ama gzel prenses onu anlamam gibi sessizce gllerini toplayarak, valyeyi ieri girmeye akrken brakp gitmi. Girip giremediini size Frank syleyecek..." "Syleyemem, ben oynamyorum. Asla oynamam," dedi Frank, garip ifti kurtarmak iin gerekecek duygusal karmaadan sklarak. Beth, Jonun arkasna saklanmt, Grace de derin derin uyuyordu. "Demek zavall valye allara taklm bir durumda braklacak, yle mi?" diye sordu Bay Brooke; hl rma seyrediyor ve yakasndaki yaban glyle oynuyordu. "Bence prenses ona bir buket vermi ve bir sre sonra da ieri almtr" diye Laurie kendi kendine glmsedi. Bir yandan da retmenine mee palamutlar atyordu. Hikyelerine glmeleri bittikten sonra Sallie: "Ne samalk ama!" dedi. "Biraz denesek baya iyi bir ey yapabiliriz." "Gerei biliyor musunuz?" Meg ciddiyetle: "Umarm," dedi. "Oyunu, demek istiyorum." Fred sordu: "O nasld?"

"Ellerinizi st ste koyuyorsunuz, bir say seip srayla tahmin yrtyorsunuz, sayy bulan tekilerin soraca tm sorular yantlamak zorunda. ok elendiricidir." Yeni deneyleri seven Jo: "Haydi balayalm," dedi. Bayan Kate ve Bay Brooke, Meg ve Ned, kar ktlar. Ama Fred, Sallie, Jo ve Laurie saylar setiler ve ans, Laurieyi buldu. "Kahramanlarn kimler?" diye Jo sordu. "Bykbabam ve Napolyon." Sallie: "Sence buradaki en gzel hanm kim?" dedi. "Margaret." "Sen en ok hangisinden holanyorsun?" "Jodan tabii ki." Jo, kibirle omzunu silkerek: "Ne sama sorular soruyorsunuz?" dedi. tekiler de Laurienin ciddi havasna gldler. "Yine deneyelim, gerekte fena bir oyun deil," diye Fred araya girdi. Jo alak sesle yantlad: "Senin iin ok iyi." Soru sorulma sras Joya gelmiti. Fred, kendinde olmayan erdemleri Joda denercesine: "En byk kusurun nedir?" diye sordu. "abuk sinirlenmek." Laurie dedi ki: "En ok neyi arzu edersin?" Jo, onun niyetini anlamt, kestirip att: "Bir ift ayakkab ba." "Doru bir yant deil bu. Gerekten en ok neyi arzu ettiini sylemelisin." Jo, Laurienin d krklna uram yzne bakp glmserken: "Deha" dedi. "Bana vermeyi istemez miydin, Laurie?" "Bir erkekte en ok hangi iyi huylar beenirsin?" diye Sallie sordu. "Yreklilik ve drstlk." Sra en son Frede gelmiti: "imdi benim sram," dedi. I. Laurie Joya fsldad: "unun dersini verelim." Jo ban sallad, ikisi bir azdan sordular: "Kroket oyununda hile yapmadn m?"

"ey, efendim, biraz." "Hikyeni de Deniz Aslan kitabndan almadn m?" diye Laurie sordu. "Biraz." "ngiliz ulusunun her adan kusursuz olduunu dnmyor musun?" diye Sallie sordu. "yle dnmeseydim kendimden utanmam gerekirdi." "Tam bir inat kei. imdi Bayan Sallie, say ekmeden sra size geldi. nce unu sorup yreinizi paralayacam. ok flrt olduunuzu dnmyor musunuz?" diye Laurie sordu. Jo da bartklarn belirtircesine Frede bayla bir iaret verdi. Sallie tam tersini gsterir bir edayla bard: "Kstah ocuk! Elbette ki deilim." Fred sordu: "En ok neden nefret edersiniz?" "rmcekler ve stlatan." "En ok neyi seversin?" diye sordu Jo. "Dans etmesini ve Fransz eldivenlerimi." "Bence gerekten ok sama bir oyun bu... Doru drst bir oyun oynayp, rnein yazarlar oyununu, kafalarmz tazeleyelim" diye nerdi Jo. Ned, Frank ve kk kzlar ona katld. Oyun srerken en byk kii bir yanda konumaya baladlar. Bayan Kate gene resim yapmaya koyuldu. Meg de onu seyretmeye dald. Bay Brooke imenlere uzanmt ve elinde okumad bir kitap vard. Sesinde hayranlk ve zlem karm bir tonla Meg: "Ne kadar gzel iziyorsunuz, keke ben de izebilseydim!" dedi. "Neden renmiyorsunuz? Bence yeteri kadar zevkiniz ve yeteneiniz var," diye nezaketle yantlad Kate. "Zamanm yok." "Anneniz baka becerileri yeliyor sanrm? Benimki de yleydi. Ama ben gizliden gizliye birka ders alp ona yeteneim olduunu kantladm. Sonunda da devam etmem iin enikonu istekli oldu. Siz de mrebbiyenizle ayn eyi yapar msnz?" "Benim mrebbiyem yok." "Unuttum, Amerikadaki gen hanmlar bizden daha ok okula giderler. Babam burada ok daha iyi okullar olduunu sylyor. Siz de zel bir okula gidiyorsunuz sanrm?"

"Hibirine gitmiyorum, ben kendim mrebbiyeyim." "Ah, sahi mi?" dedi Bayan Kate. Gerekte: "Aman Tanrm, ne korkun!" demi de olabilirdi, sesinin tonu yle diyordu. Yzndeki ifadeyi grnce Mege birden ate bast; bu kadar ak konutuuna piman oldu. Bay Brooke ban kaldrd ve abuk abuk konutu: "Amerikadaki gen hanmlar en az atalar kadar bamszlklarna dkndrler. Kendi kendilerine yetebildikleri iin sayg grrler." "Ah, evet, elbette yle yapmalar ok ho ve ok da uygun. Bizde de birok saygdeer gen hanm ayn eyi yapyor ve kendileri iyi aileden gelip iyi yetimi kzlar olduklar iin soylu ailelerin yannda alyorlar." Bayan Kate Megin gururunu incitip ona, iinin yalnzca tatsz deil ayn zamanda da alaltc olduunu dokundurarak, yukardan bakan bir tavrla konumutu. Yine skntl sessizlii bozan, Bay Brooke oldu: "Almanca ark szleri mzie uymu mu, Bayan March?" diye sordu. "Evet, ok gzel olmu, benim iin eviren her kimse kendisine teekkr borluyum," diye Meg yantlad. nne edii yz konuurken mt sanki. Bayan Kate akn bir bakla: "Siz Almanca bilmiyor musunuz?" diye sordu. "Pek iyi bilmem. Bana reten babam, u anda uzakta. Ben de telaffuzumu dzeltecek kimse olmad iin, kendi bama pek ilerleyemiyorum." Bay Brooke yreklendirici bir glmsemeyle onun kucana bir kitap brakp: "imdi biraz deneriz," dedi. "te Schillerin Mary Stuart ve retmeyi ok seven bir retmen." Meg ona gnl borcu duyuyordu, ama yanlarnda bulunan ve kendinden pek emin hanmdan ekinerek: "Korkarm benim iin ok zor," dedi. "Sizi yreklendirmek iin ben biraz okuyaym," diye Bayan Kate, en gzel blmlerden birini kusursuzca ama, son derece duygusuz bir hava ile okudu. Bay Brooke, kitab Mege uzatrken hibir yorumda bulunmad. Meg saf saf: "iir olduunu sanyordum," dedi. "Bir blm yledir. urasn deneyin." Zavall Marynn atlar blmn aarken Bay Brookeun dudaklarnda anlaml bir glmseme geziniyordu. Meg uysallkla, retmeninin dizeleri iaret ederken kulland uzun ot sapn izleye izleye, yavaa ve ekinerek okudu. Bilincinde olmadan, mzikal sesinin tatl tonuyla, sert szckleri iire dntryordu. Yeil sap, sayfada kaymaya balad, hikyenin hznne dalp dinleyicisini unutan Meg, mutsuz kralienin szlerine biraz da trajedi havas vererek sanki yalnzmasna, okudu. Eer o anda o ela gzleri

grebilseydi hemen keserdi, ama ban hi kaldrmad ve dersin de onun iin tad kamad. Bay Brooke: "Gerekten ok iyi," dedi. Meg bir ara vermek iin durunca... Bir sr yanln duymazlktan gelmiti. Sanki size retmek bir zevk der gibiydi. Bayan Kate gzlklerini takt ve nndeki manzaray bir szdkten sonra, resim defterini kapatp yksekten bakar bir tavrla konutu: "Gzel bir aksannz var ve zamanla iyi bir okuyucu olabilirsiniz. Size iyi renmenizi neririm. Almanca bilmek, retmenler asndan pek deerli bir niteliktir. imdi Gracein yanna gitmeliyim. Oynarken ok patrd yapyor." Omuz silkerek uzaklarken, kendi kendine sylenmeyi de unutmad: "Ben buraya mrebbiyelere gz kulak olmaya m geldim. Geri ok gen ve gzel. u Yankiler de ne garip insanlar! Korkarm Laurie bunlarn arasnda pek maracak." Uzaklaan hanmn ardndan skntl bir ifadeyle bakan Meg: "ngilizlerin mrebbiyelere biraz tepeden baktklarn ve onlara bizim gibi davranmadklarn unutmutum," dedi. "Yazk ki bildiim kadaryla orada retmenler de pek saygn kiiler saylmaz. Bizim gibi alan insanlar bakmndan Amerika kadar elverili lke yoktur, bayan Meg!" Bunlar sylerken halinden alabildiince memnun ayn zamanda neeli grnyordu. Meg, kendi durumundan yakndna utand. "Ben de burada yaadmdan tr memnunum. imi beenmiyorum ama, nihayet altm iin byk bir i rahatl duyuyorum. Bundan byle de hi yaknmayacam. Ancak sizin gibi ben de bir eyler retmekten zevk almay isterdim." "Eer Laurie renciniz olsayd, siz de retmenlikten zevk alrdnz. Gelecek yl onu kaybedeceimi dndke zlyorum. "Elindeki denein ucuyla imlerin ortasnda bir ukur aarken byk bir ura iindeymi gibi grnyordu." "Sanrm, Laurie koleje gidecek deil mi?" Bu soruyu dudaklar soruyordu; derken gzleri de kart ek soruya: "O zaman sizin durumunuz ne olacak?" "Laurie koleje gitmek zere tam hazr durumda artk. O gider gitmez ben de askerlik iin bavuracam... Bana gereksinme vardr." Meg, heyecanl, yantlad: "te buna sevindim! Ben her gen erkein savaa katlmas gerektiini dnyorum. Geri arkada kalanlar, analar, kz kardeler iin ok ac, ama..." Dertli bir sesle konumutu. "Benim annem de, kz kardeim de yok. Ancak birka dostum var, o kadar. Yaamm lmm pek aldran olmaz," derken Bay Brooke, elindeki solmu gl at ukura brakp delii mezar gibi kapatrken, Meg yrekten gelen hznl bir sesle konutu: "Laurie ile bykbabas ok zlr. Size bir zarar gelirse, bizler de hepimiz ok

zlrz elbette." "Teekkr ederim. Ne kadar yreklendirici bir ey bunlar duymak!" diye yantlarken bay Brookeun keyfi yine yerine gelmiti. Ne are ki konumasn bitirmesine vakit kalmadan ihtiyar ata binmi olan Ned, gen hanmlara binicilik hnerini gstermek isteiyle hantal hantal yaklat ve artk ondan sonra da gnn o rahat saatleri yok oldu. "Sen ata binmesini sever misin?" diye Grace Amyye sordu. Nedin bakanlnda, krda komaca yar yaptktan sonra yere uzanm dinleniyorlard. "Ben binmesini ok isterim. Vaktiyle babam zenginken Meg binerdi. Ama imdi hi atmz yok. Ellen Aacndan baka..." Grace merakla sordu: "Bana Ellen Aa anlatsana. Nasl ey o? Bir eek mi?" "in gerei u, Jo atlara baylr, ben de yle, ama yalnzca eski bir amazon eyerimiz var, o kadar. Atmz yok. Ona da yan biniliyor. Gene de bahemizdeki bir elma aacndan yararlanabiliyoruz. Onun uygun bir alak dalna Jo eyeri koydu, yukar giden kesimine de dizgin takt, bylece canmz istei zaman bu Ellen Aaa binip zplayabiliyoruz." Grace gld: "Aman ne komik! Benim de evde bir midillim var, Fred ve Kate ile birlikte her gn parkta binerim. ok ho oluyor dorusu, arkadalarm da geliyor, bizim Row hep hanmefendilerle, beyefendilerle doluyor." Amy, kendi havasnda yantlad: "Ah canm, ne gzel! Ben de bir gn yurt dna gitmeyi umuyorum ama, Row yerine Romaya gitmeyi yelerim dorusu." Rowun ne olduu konusunda en ufak bir bilgisi bile yoktu, gene de hibir zaman soramazd. Kk kzlarn hemen arkasnda oturan Frank, konutuklarn duydu ve bir yandan, yerinde duramayan genlerin gln cambazlklarn izlerken, sabrsz bir davranla koltuk deneini itiverdi. Dalm yazar oyunu kartlarn toplamaya uraan Beth, ban kaldrp utanga ama dosta, sordu: "Korkarm yorulmusundur. Senin iin bir ey yapabilir miyim?" Grne baklrsa evde martlmaya pek alm olan Frank: "Benimle konu ltfen, yalnz bana oturmak pek skc," dedi. Belki de ondan Latince bir nutuk atmasn isteseydi bizim utanga Beth bunu bile daha doal, karlayabilirdi. Ama bu neri ona yerine getirilmesi olanaksz bir istek gibi grnmt, snabilecei ve arkasna gizlenebilecei Jo yannda yoktu; zavall sakat ocuk da ona ylesine bir bekleyi iinde bakyordu ki, Beth, denemeye karar verdi: Kartlar toparlayp balamaya akrken yarsn drmt, sordu: "Ne konuda konumak istersin?"

Meraklarn gcne uydurmay henz baaramam olan Frank, karlk verdi: "ey, szgelimi kriket, krek ekme, avclk... Bu konularda konuabilirsin." Beth dnd: "Aman Tanrm! Ne yapacam ben! Bunlar konusunda hibir ey bilmiyorum ki!" Ve bu tela iinde, olann sakatln da tmyle unutarak, yalnzca onu konuturmak iin: "Ben hi av grmedim, ama sen herhalde avla ilgili her eyi biliyorsundur," deyiverdi. Frank, Bethnin krd pottan tr kendinden nefret etmesine yol aan bir ifadeyle yantlad: "Bir zamanlar bilirdim, evet. Ne var ki kahrolas bir kapnn zerinden atlarken yaralandm ve artk benim iin ne atlar, ne de av kpekleri kald." Beth, sanki ayrlardan medet umarak: "Sizin geyikleriniz bizim irkin buffalolardan ok daha gzel ama," dedi. Bir yandan da Jonun bayld o erkek ocuklara zg kitaplardan birini okumu olduu iin seviniyordu. u buffalo konusu, yattrc ve zevk verici bir bulu olmutu. Bir bakasn oyalamak hevesiyle Beth, sanki her eyi unuttu; ablalarndan, kendisini korumalarn istedii o korkun olanlardan biriyle rahat rahat konuurken yaratt manzaray aknlk ve sevinle seyrettiklerinin farkna bile varmad. Jo, kroket alanndan ona glmserken: "Tanr onu korusun, ocua acd iin byle davranyor!" dedi. Meg, kuku gtrmeyecek kesin bir ifadeyle: "Onun kk bir azize olduunu hep sylerdim zaten," diye ekledi. Mee palamutlarndan ay takm yapp bebekler konusunda konuurken Grace de Amyye: "ok uzun zamandr Frankn bylesine gldn grmemitim," dedi. Bethin baarsna sevinen Amy: "Ablam Beth, eer can isterse, pek zor beenir biri olur," diye karlk verdi. Gerekte byleyici demek istemiti; ancak Grace bu her iki szcn de anlamn bilmediinden zor beenir de kulaa ho geldi, ayrca iyi bir izlenim yaratt. Tilki ve kazlardan oluan beklenmedik bir sirk gsterisi ve kroket oyunuyla gn tamamland. Gne batarken adr skld, raketler topland, kaleler kaldrld, kayklar yklendi ve btn grup, en yksek sesleriyle ark syleyerek rmakta yola koyuldu. Kendini duygusalla kaptran Ned, nakaratlar epey dndrc olan bir serenada balamt; 'Yalnz, yalnz, ah! Yazk, yapyalnz, ve "kimiz de genciz, kalplerimiz var, Neden byle ayr kalalm, buz gibi" derken o denli yapmackl bir ifadeyle Mege bakt ki, kz ak ak gld ve arknn havasn bozdu. Bir ara, hep bir azdan, neeyle sylenen bir arky frsat bilerek Ned, fsldad:

"Bana kar nasl bu kadar kat olabiliyorsun? Gn boyu zaten o kolalar iindeki ngiliz kadnn yanndan ayrlmadn, imdi de tutmu beni kk dryorsun." Meg karlk verdi: "Bilerek yapmadm ki! Ama o kadar komik grnyordun ki kendimi tutamadm ite." Nedin siteminin birinci blmn duymazlktan gelmiti; nk Moffatlarn partisini ve sonraki konumalar hatrlayarak ondan uzak durduu doruydu. Nedin can sklmt, avunmak iin Sallieye dnd, kskn bir ifadeyle konutu: "u kzda en ufak bir flrtlkten eser yok, deil mi?" Eksikliklerini dorularken bile arkadan savunan Sallie: "Evet, bir parack bile yok ama, ok tatldr gene de," dedi. Ned, espri yapmaya alp, bunu da herhangi bir delikanl kadar baararak: "yi ki yaral bir geyik deilmi," deyiverdi. Kk grup, sabah bulutuklar bahede dald ve dosta iyi geceler dileklerine, Vaughnlar Kanadaya gidecekleri iin, veda szleri eklendi. Drt karde bahelerinden geip evlerine dnerlerken Bayan Kate, arkalarndan bakt ve koruyucu gibi bir tavrla: "Duygularn aka ortaya vuran hal ve hareketlerine karn insan onlar tanynca Amerikal kzlar enikonu ho buluyor dorusu," dedi. Bay Brooke bu szleri onaylad. "Evet, sizinle tamamen ayn grteyim."

BLM 13

BULUTLARIN STNDEK ATOLAR

Ilk bir Eyll gn leden sonra Laurie hamanda ar ar sallanyor, bir yandan da komularnn ne yapmakta olduunu merak ediyor; ama gidip bakmaya eniyordu. Tatsz bir gnndeydi; o gn son derece zevksiz ve yararsz geirdiini dnerek yeniden yaamay isterdi. Scak hava onu tembellie itiyordu. O derslerinden kam, Bay Brookeun sabrn tarm, gnn yarsnda piyano alarak, bykbabasn sinirlendirmi ve kpeklerden birinin ldrdn syleyerek, hizmeti kzlarn da dn patlatmt. Atna iyi baklmad bahanesiyle seyisle de biraz attktan sonra genel olarak u dnyann ne denli aptal ve bo olduunu dne dne kendini hamana att ama, u gzelim gnn rahatl sonunda, direnmesine karn onu da yattrp, sakinletirdi. Bann zerindeki at kestanesi aalarnn yeiline dalm hayaller kuruyordu ve tam kendini, bir dnya gezisine km okyanusta yalpalyor diye d kurarken, kulana gelen sesler onu anszn karaya karverdi. Hamann rgleri arasndan baknca Marchlarn sanki bir sefere gidiyormu gibi evden ktklarn grd. Laurie, iyice bir grmek iin gzlerini drt aarken, iinden: "u kzlar da imdi neyin peindeler acaba?" diye aklndan geirdi. Kzlarn grn gerekten olaandyd: Hepsi de birer byk geni kenarl apkay balarna geirmi, omuzlarna kahverengi ketenden birer heybe asm, ellerine de uzun sopalar almlard. Megin elinde ayrca bir minder, Joda bir kitap, Bethde bir sepet, Amyde ise resim defteri vard. Baheden sessizce geip kk arka kapdan ktlar, ev ile rmak arasndaki tepeye trmanmaya baladlar. Laurie kendi kendine sylendi: "Olur i deil bu! Piknie gidiyorlar da bana haber vermiyorlar ha? Kaykla kyor olamazlar; nk kaykhanenin anahtarn almadlar. Belki de unutmulardr; bari hem anahtar gtreyim hem de bakaym bir, neler oluyormu." Yarm dzine apkas olmasna karn, bir tanesini bulabilmek iin epey urat; sonra da anahtar arayp en sonunda cebinde buldu. Bahe itlerinden atlayarak pelerine dtnde, kzlar gzden kaybolmulard bile. Laurie, en ksa yoldan kaykhaneye gidip beklemeye koyuldu. Ama kimsecikler grnmeyince evreyi gzlemek iin tepeye trmand. Bir yan amlarla kaplyd ve bu yeil noktann ta kalbinden, amlarn hafif i ekii ve crcr bceklerinin uykulu tnden daha ak seik bir ses geliyordu. allarn arasndan gzetleyen Laurie: "Amann, neler gryorum!" dedi. Uykusu adamakll alm, canlanm, son aamada iyimser ve hogrl bir havaya girivermiti. Gerekten de ok gzel bir grntyd bu: Kzkardeler, glgelikte bir arada oturuyordu. Gne ve glgeler, zerlerinde oynuyor, mis kokulu rzgr salarn

havalandrp, yanaklarn okuyor, serinletiyordu. Kk koruya gelen bu insanlar evrenin sanki yabancs deil de krk yllk ziyaretileriydi. yle bir yatknlkla ilerine, glerine dalmlard. Meg, minderine oturmu, bembeyaz, zarif elleriyle dikiini dikiyor, yeillikler arasnda pembe elbisesiyle, bir gl kadar taze ve ekici grnyordu. Beth, yakndaki byk amn altnda, kozalaklar topluyordu; herhalde bunlardan gzel bir eyler yapmay planlyordu. Amy, bir ereltiotu kmesinin resmini yapyordu. Jo ise, bir yandan rg rerken yksek sesle kitap okumaktayd. Onlara bakarken Laurienin yznden bir glge geti, arlmad iin hemen uzaklamas gerektiini hesaplyordu ama, evi de u anda gzne pek ssz grndnden orada oyalanyordu ite!.. Korudaki bu dingin grup tedirgin i dnyasna pek de ekici gelmiti. O denli sessiz duruyordu ki rn toplama urama dalm bir sin yakndaki bir am aacndan aa kotu ve anszn onunla karlanca bir srad, sonra da yksek sesle onu azarlad. Beth o anda ban kaldrd, allarn arasndan merakla ve istekle bakan yz grnce, Laurienin iini rahatlatan bir glmseme ile arkadan ard. Laurie, usulca yaklarken sordu: "Gelmeme izin verir misiniz? Yoksa cannz skar mym?" Meg kalarn kaldrd ise de Jo ona kafa tutarcasna yzn buruturdu, hemen atld: "Elbette gelebilirsin. Sana syleyecektik, ama bu biim kz oyunlaryla ilgilenmeyeceini dnp vazgetik ite." "Sizin oyunlarnzdan hep holanmmdr; ancak Meg beni istemezse dnerim." Meg, ciddi ciddi ama, zarif bir tavrla yantlad: "Eer sen de bir eyler yaparsan diyeceim yok. Yalnz bil ki, burada tembel tembel oturmak kurallara aykrdr." "ok teekkrler!.. Biraz kalmama izin verirseniz her eyi yaparm. Bizim aas l kadar skc!.. Diki mi dikeyim, kitap m okuyaym, kozalak m toplayaym, resim mi izeyim? Yoksa efendim, hepsini bir arada m yapaym? Haydi syleyin, ben hazrm!" Konuurken yznde pek sevimli ve uysal bir ifadeyle, oturdu. Jo ona kitab uzatrken konutu: "Ben topuu rerken, sen de u yky bitir bari." Laurie, clz bir sesle: "Peki efendim!" Hamarat Arlar Birliine kabul edilmesi onuruna kran borcunu demek iin elinden geleni yaparak, okumaya koyuldu. yk pek uzun deildi ve bittiinde, aferin yerine birka sorusuna karlk bekledi: "Ltfen hanmefendi, sorabilir miyim acaba? Bu eitici ve ho kuruluunuz, yeni midir?" Meg de kardelerine sordu: "Anlatalm m ona?"

cap,

"Bize glecektir ama," diye uyard Amy. Jo ise: "Kimin umurunda?" dedi. Beth ekledi: "Bence houna gidecektir." "Elbette ki yle. Glmeyeceime sz veriyorum. Konu Jo ve korkma!" "Senden korkacam da nereden kardn? Gerekte biz, eskiden Hacnn Tanr yolunda oluuna inanrdk. Bir k ve bir yaz boyunca bu ile ciddi ciddi uramtk." Laurie ban sallayarak, onaylad: "Evet, onu biliyorum." Jo sordu: "Sana kim syledi ki?" "Ruhlar." Beth ekingen, araya girdi: "Hayr, ben syledim. Sizin bulunmadnz bir akam, pek keyifsizdi, onu biraz elendirmek istemitim. ok da houna gitmiti, sakn beni azarlama sakn, Jo." "Bir eyin gizli kalmas da olas deil anlalan. Neyse, hi olmazsa bunu anlatma derdimiz kalkm oldu." Byle sylenerek biraz kzgn, iine dalnca Laurie; ona: "Devam et ltfen Jo," dedi. "Ya, demek sana bu yeni tasarmz anlatmamz? Neyse, tatilimizi boa geirmeyelim, dedik. Herkes bir grev stlendi ve istekle alt. Tatil neredeyse bitmek zere, biz ise ilerimizi tamamladk ve onu boa geirmediimiz iin de mutluyuz." Laurie kendi tembelliine piman olarak mrldand: "Evet, anlyorum!" "Annem olabildiince ak havaya kmamz istiyor, biz de ilerimizi buraya getirip hoa vakit geiriyoruz ite. Elence olsun diye bu heybeleri takp, bamza da eski apkalar geiriyoruz, tepeye trmanrken sopalar asa gibi kullanyor ve yllar nce yaptmz gibi haclk oynuyoruz. Bu tepeye "Da Gzeli" adn verdik; nk buradan ta uzaklar ve bir sre yaamay umduumuz topraklar grebiliyoruz." Laurie, dorulup Jonun gsterdii yana doru baknca, aalar arasndaki bir gedikten geni mavi rman tesindeki ayrlar ve byk kentin d mahalleleri ardndan ge ykselen yeil tepeleri grd. Gne adamakll alalmt ve gkyz, sonbahar gnbatmnn olanca grkemiyle parldyordu. Tepelerin zerinde, altn ve pembe renkli bulutlar sanki yzyor, tepeler soluk a doru ykselen gm beyaz doruklara trmanyor, bir Gkyz kentinin kuleleriymi gibi gz alyordu. Laurie usulca: "Ne kadar da gzelmi!" deyiverdi. Her tr gzellii ok abuk grr ve duyumsard. Grdklerinin resmini yapabilmeyi ok isteyen Amy yantlad: "Buras her zaman byledir. Seyretmesini ok seviyoruz; nk hibir gn bir ncekine benzemiyor, ama

gene de her zaman byle gz kamatryor." Beth dnceli konutu: "Jo, bir gn yaamay umduumuz topraklardan, kr yaamndan sz ediyordu. Domuzlar, tavuklar, samanlaryla filan kr yaam... Gerekten ho olurdu, eer u bulutlarda grdmz gzelim lke var olsayd ve biz de oraya gidebilseydik." Meg, o tatl sesiyle araya girdi: "Ondan da gzel bir lke var ve bir gn, eer iyi insanlar olursak, oraya gideceiz. Ama, bunun iin yle uzun bir zaman beklemek gerekiyor, hem de oraya gitmesi o denli zor ki... Elimde olsa hemen giderim. Krlanglar gibi uup oraya varp o esiz kaplan zorlamak isterdim." Jo: "Hi korkma Meg, sen er ge nasl olsa oraya gideceksin," dedi. "Asl savam vermesi iin canla bala almas gereken benim. ok trmanacak ve ok bekleyeceim, ama sonunda belki de hi ulaamayacam amacma." Laurie sze kart: "Eer bu seni rahatlatacaksa syleyeyim, ben de seninle birlikte olacam Jo. Sizin u "Gkteki Kent"inize varmadan nce epey yolculuk yapmam gerekecek. Eer gecikirsem benim iin bir ift iyi sz sylersin ama, deil mi Beth?" Arkadann yzndeki bir ifade Bethi zd, ama genede neesini bozmadan ve gzlerini durmadan deien bulutlardan ayrmadan konutu: "Eer insanlar gerekten oraya gitmek istiyorlarsa ve gerekten tm yaamlar boyunca bunun iin urarlarsa, bence bir gn mutlaka gidebilirler, o kap kilitli ve nbetisi olduunu hi sanmyorum. Orasn hep resimlerde grdm gibi dlerim: Melekler, rmak boyunca gelen iyi insanlar karlamak iin ellerini uzatrlar." Ksa bir sessizlikten sonra Jo: "Hayalini kurduumuz bulutlarn zerindeki tm o atolar gerek olsayd ve oralarda yaayabilseydik ne elenirdik, deil mi?" dedi. Yere uzanm, kendisini ele veren sincaba kozalaklar atmakla uraan Laurie de: "yle ok ato kurmuumdur ki ben, hangisinde oturacama karar vermem zor olacak." "En sevdiini seersin olur biter. Hangisiydi o?" diye sordu Meg. "Eer ben sylersem sen de eninkini anlatacak msn ama?" "Evet, ama kzlar da anlatrlarsa." "Evet, evet, haydi Laurie." "Dnyay gnlmce gezip grdkten sonra gidip, Almanyaya yerlemek ve keyfimin istedii kadar mzikle uramak olurdu amacm. Ama kendim de iyi bir mziki olmalym ve tm varlklar beni dinlemeye komal. Ben para ve i gibi nemsiz sorunlarla uramamalym, yalnz keyfime bakp canmn istedii gibi yaamalym. te dlerimdeki sevgili atom bu. Ya seninki Meg?" Margaret, kurduu hayal atosunu anlatmakta biraz zorland ve olmayan sivrisinekleri kovalamak ister gibi elini yznn nnde sallayarak ar ar konutu:

"ok gzel bir evim olsun isterdim, batan aa lks eyalarla dolu bir ev... Nefis yiyecekler, gzel giysiler, iinde ne varsa kaliteli... Ho insanlar ve ynla para. Btn bunlar benim olmal ve her eyi ben ynetmeliyim. Bir sr de hizmetim olmal ki hi i grmek zorunda kalmayaym. Ve ok houma giderdi ama! Tembellik de etmezdim, iyi bir insan olup kendimi herkese sevdirirdim."
Laurie sinsi sinsi sordu: "Bu hayal atosunun bir de efendisi olmaz myd ama?"

"Ho insanlar dedim ya ite." Bunlar sylerken Meg eilip zenle ayakkabsnn ban balad ve yzn kimseye gstermedi. Jo, aklndan geenleri ortaya koydu: "Neden sanki akll, iyi bir kocan ve melek gibi ocuklarn da olmasn istediini sylemiyorsun? Bunlarsz aton tamamlanabilir mi hi?" Kendinin bu tr hayalleri yoktu ve kitaplarndakiler dnda ak masallarn hep kmserdi. Meg gocunmutu: "Seninkinde de ancak atlar, mrekkep hokkalar ve romanlar olurdu zaten." "Bak bunu iyi bildin ite. Arap atlaryla dolu bir ahrm ve kitaplarn yld odalarm olurdu ve ben byl bir mrekkep hokkasndan yararlanarak yaz yazardm ve eserlerim de Laurienin mzii kadar nl olurdu. Ama ben, atoma gitmeden nce olaanst bir ey yapmak istiyorum, kahramanca ve ok gzel bir ey!.. Bylece ldkten sonra da unutulmam. Ne olduunu bilmiyorum, ama aratrmaktaym ve gn gelecek hepinizi artacam. Bence herhalde kitap yazar zengin ve nl olurum. Bu tam bana gre, benim de hayalim bu ite." Beth, kendi hayalleriyle mutlu: "Benimki de Annem ve Babamla birlikte evde, gvenlikte olmak, aileye yardm etmekten ibaret," dedi. Laurie sordu: "Baka bir ey istemez miydin?" "Kk piyanoma sahip olal beri ok mutluyum. Yalnzca hep bir arada ve iyi olalm istiyorum, o kadar." Amy de alakgnll beklentisini aklad: "yle ok dileim var ki, ama en iyisi bir sanat olmak, Romaya gitmek, iyi resimler yapmak ve yeryznn en iyi ressam olmak." Laurie, dnceli bir buza gibi, azna ald otu iniyordu: "Amma da hrsl bir topluluuz biz, yle deil mi? Beth dnda hepimiz de zengin ve iyi olmay, her ynyle olaanst olmay istiyoruz. Acaba iimizden beklentilerine kavuabilecek kacak m, merak ediyorum." Jo, gizem dolu bir hava ile yantlad: "Hayal atomun anahtar zaten bende. Ama kapy aabilecek miyim acaba, onu greceiz." Laurie sabrsz, iini ekti: "Bende de anahtar var, ama denememe izin yok. Kahrolsun niversite!" "te benimki," diyen Amy, kalemini gsterdi.

Meg ise umutsuz bir sesle konutu: "Benim anahtarm yok." Laurie atld: "Yanlyorsun, var." "Nerede peki? "Yznde." "Samalama, o bir ie yaramaz ki!" Laurie, kendisinin de bildiini sand ho bir gizi dnp glerek: "Bekle de gr bakalm, sana deerli bir ey kazandracak m, kazandrmayacak m?" dedi. Meg hafife kzardysa da bir ey sormad ve Bay Brookeun, valyenin yksn anlatrken taknd ifadeyi taknarak, rma seyre dald. Her zaman hazr bir plan bulunan Jo: "Eer on yl sonra hepimiz sa olursak," dedi, "Bulualm ve kamzn dileklerinin gerekletiini, kamzn hedefine ne kadar yaklatn grelim bakalm," dedi. "Aman Tanrm! Ne kadar da yal olacam, tam yirmi yedi!" diye bard Meg. Yeni onyedisine basmt ve kendini imdiden yetikin gryordu. Jo dedi ki: "Sen ve ben yirmi alt olacaz Laurie. Beth, yirmi drt ve Amy de yirmiiki. Ne arbal bir topluluk ama!" "O zamana dein vn duyacam bir eyler yapabileceimi umarm. Gelgelelim ben ok tembelim. Korkarm yalnzca oyalanmakla yetineceim Jo." "Annemse senin bir amacn olmas gerektiini sylyor; o amacn gerekleince ok alacandan da hi kukusu yok." Laurie anszn canlanm gibi, dorularak bard: "Sahi mi!.. Jpiter adna! Eer elime bir olanak geerse ok alrm bak! Bykbabam mutlu etmekten zevk almalym, gerekten de bu uurda aba gsteriyorum ama, istemeyerek yapyorum bunu ve ok zor geliyor. Benim de kendisi gibi Hindistanda Ticaret yapan bir kii olmam istiyor. Bense vurulup lmeyi yelerim. aydan da, baharattan da, gemilerinin tayp getirdii o her tr samalktan da tiksiniyorum. Her eye ben sahip olunca, ne varsa ne yoksa satsn umursamam bile... niversiteye gitmem bykbabam mutlu etmeli, ona drt ylm verince beni bu iten uzak tutmal, gelgelelim o kararn oktan vermi, kendisi gibi davranmam bekliyor. Benim iin tek are, babamn yaptn yapp, ondan kopmak ve kendi keyfime bakmak. Eer kendisiyle ilgilenecek candan biri olsayd, hemen yarn eker giderdim." Laurie heyecanla konuuyor ve en ufak bir kkrtmada bu tehdidini yerine getirecek gibi grnyordu. ok hzl bymekteydi ve tembelliine karn, gen bir adamn boyun ememesinden, bakaldrmasndan yana ve dnyay kendi gzleriyle grme isteini duyan biriydi. "Gemilerinizden birine atlayp gitmeni ve kendi yolunu bir iyice denemeden asla geri dnmemeni neririm sana," dedi Jo. Bunca yreklilik isteyen bir servenin hayalini

kuruyor ve Laurienin Yaramazlklar deyip getii eylere gerekte sevecenlikle bakyordu. Meg bir anne gibi, sze kart: "Bu doru deil. Ama Jo, byle konumamalsn ve Laurie de senin bu nerilerine kulak asmamal. Sen bykbabann isteini yerine getirmelisin, sevgili dostum. niversitede elinden geleni yap hele, onu memnun etmeye altn grnce sana ok kat davranmayacak ve hakszlk etmeyecektir. Bundan hi kukum yok. Dediin gibi, onun yannda kalacak ve onu sevecek senden baka hi kimse yok. Eer iznini almadan alr ban gidersen, sonra kendini hi balayamazsn. Karamsarla kaplp zlme, ancak grevini yap. Sen de Bay Brooke gibi sayg grmek ve sevilmekle dln alrsn." "Onun hakknda ne biliyorsun ki?" diye sordu Laurie. yi niyetle verilen bu de memnun olmu ama, sylevden sklmt. Kendisiyle ilgili bu allmam uzun aklamasndan sonra, szn baka konuya atlamas houna gitmiti. "Yalnzca bykbabann, ona dein bize sylediklerini biliyorum ben... lnceye kadar annesine zenle bakm. Onu tek bana brakmamak iin frsat kt halde retmen olarak grev alp, bakalarnn yannda yurt dna gitmemi. imdi de annesine hastabakclk etmi olan yal bir kadna bakyor, bundan da kimseye sz etmiyor ve olabildiince eli ak ve sabrl davranyormu." Laurie itenlikle: "Gerekten de yledir, sevgili bir dost!" dedi. Meg duraklad, Bay Brookeun yksn rendii kadaryla anlatm ve bu yzden yz hafife kzarmt. Laurie de, arkada gibi heyecanla konutu: "Ona belli etmeden hakknda renilecek her eyi renmek de tam bykbabama gre bir davran! yiliini herkese anlatp bakalarnn da onu sevmesini salyor. Brooke, annenizin ona niin bu denli nazik davrandn, beni arrken hep onu da ardn, ve ona da o ince bir dost tutumuyla yaklatn anlayamamt. Gnlerce bunu syledi durdu ve hepinizden ayr ayr sz etti. Eer benim dileklerim gerekleirse Brooke iin ne yapacam da greceksiniz." Meg serte kt: "Bir eyler yapmaya imdiden bala ve ona yaam zehir etmekten de vazge!" "Ona yaam zehir ettiimi de nereden biliyorsunuz, kk hanm?" "Yzndeki ifadeden ve yrynden her zaman anlayabiliyorum. Eer ona iyi davranyorsan mutlu grnyor. Sanki batan balayp iini daha iyi yapmak istiyormu gibi are arayan bir tavr taknyor." "te bu ok houma gitti! Demek aldm iyi ve kt notlar Brookeun yznden izleyebiliyorsun, yle mi? Geri senin pencerenin nnden geerken glmseyip selam verdiini gryorum ama, aranzda bir telgraf sistemi gelitirdiinizi bilmiyordum." "Gelitirmedik, kzma ve ltfen ona, bu sylediklerimi yetitirme! Yalnzca senin davranlarna nem verdiimizi anlatmak iindi. Burada konuulanlar aramzda kalmak zere konuulmutur, onu da biliyorsundur," diye bard Meg. Dikkatsiz konumasnn nelere yol aabileceini dnp telaa kaplmt.

Laurie, kimi zaman taknd, Jonun deyimiyle o gururlu ve gl yz ifadesiyle, karlk verdi: "Ben yalan sylemem. Ancak eer Brooke bir barometre olacaksa, ben de dikkatli davranp bu barometrenin yalnzca gzel havay gstermesini salamalym." "Ltfen alnma! Vaaz vermek ya da sama hikyeler anlatmak deildi amacm; yalnzca Jonun, senin sonradan piman olacan kimi duygularn destekleyip kkrttn grnce kendi fikrimi syledim o kadar. Bize kar ok iyisin, bizler de seni erkek kardeimiz gibi grp, dncelerimizi ak ak anlatyoruz. Beni bala. Kt niyetim yoktu." Meg hem duygulu, hem de ekingen bir tavrla elini uzatt. O bir anlk alnganlndan utanan Laurie de kendine uzatlan bu kck, narin eli skarken ak yreklilikle konutu: "Asl balanmas gereken, benim. Zaten aksiliim stmde, gn boyu herkese attm durdum. Bana ablalk etmen ve yanllarm yzme vurman houma gidiyor. Ltfen arasra somurtmama aldrma. Her zaman sana teekkr borluyum." Alnmadn gstermeye kararl olarak Laurie, olabildiince nazik davrand. Meg iin iplik sard, Joyu mutlu etmek iin iir okudu, Beth iin aalardan kozalak toplad, Amynin yapt ereltiotu resmine yardm etti ve kendisinin de Hamarat Arlar Birliine uygun bir kii olduunu kantlad. Su kaplumbaalarnn aile yaamna ilikin cokulu bir tartmann tam ortasnda (bu hayvanlardan biri rmaktan kp yrmeye balamt) uzaklardan gelen bir ngrak sesi, Hannahn ay demlediini haber veriyordu. Eve, akam kahvaltsna ancak yetiebileceklerdi. "Yine gelebilir miyim? diye sordu Laurie. Meg glmseyerek karlk verdi: "Evet, eer uslu durursan ve ilkokuldaki ocuklara sylendii gibi, kitabna gre davranrsan." "Deneyeceim." "yleyse gelebilirsin. Ben de sana skolar gibi yn rmesini retirim, bu gnlerde oraba ok gereksinmem var," diye ekledi Jo. Elindeki orab kocaman, mavi bir bayrak gibi sallarken, kapda ayrldlar. O akam Beth, gnbatmnda bay Laurencee piyano alarken, perdelerin glgesine snm olan Laurie, basit mzii her zaman insana huzur veren kk Davidi dinledi ve kr sal ban eline dayam, sevgili len ocuunu dnen yal adam seyretti. leden sonraki konumalar anmsayarak delikanl kendi kendine, zveriyi isteyerek yapma kararll iinde: "Hayali atomdan vazgeip bana ihtiyac olduu srece bu sevgili, yal adamn yannda kalacam. Benden baka kimsesi yok!" diye sylendi.

BLM 14

GZLER

Ekimde havalar serinlemeye balam ve gnler ksalmt. Jo tavan arasnda pek meguld. ki veya saat boyunca, gne yksek pencerelerden girip ierisini styor, eski divana oturup, ktlar nndeki sandn zerine yaym, harl harl yazan Joyu aydnlatyordu. Evcil fare Scrabble ise, grne gre byklaryla vnen bir arkadayla birlikte, tepedeki kalaslarn zerinde geziniyordu. ine dalm olan Jo, son sayfay doldurana dek yazd, sonra gsterili bir imza att ve ktlarn zerine kalemi brakrken sevinle bard: "te, elimden geleni yaptm! Eer bu da olmazsa daha iyisini yapana dek beklemem gerekecek!" Divanda arkaya yaslanp ktlar yeniden dikkatle okudu, orada burada dzeltmeler yapt ve kk balonlara benzer bir sr nlem iareti koydu; sonra onlar k, krmz bir kordela ile balad ve birka dakika, gzlerini bu tomara dikip oturdu. Yzndeki ciddi, umut dolu anlam, yaptna ne denli iten gelerek emek verdiini ortaya vuruyordu. Jonun buradaki masas, duvara aslm eski teneke bir mutfak tezghndan ibaretti. inde ktlarn, hem de birka kitap saklyor ve onlar bylece, kendi gibi yaznsal eilimleri olan ve ortalkta braklm kitaplardan yapraklarn yiyerek yararlanan Scrabbledan da korumu oluyordu. Jo, teneke kasadan, baka bir msvedde daha kard, az nce yazp bitirdiiyle birlikte ikisini de cebine koyup arkadalarn kalemleri kemirmeleri ve mrekkeplerinden tatmalar iin babaa brakp usulca aa indi. Olabildiince sessiz hareketlerle ceketini ve apkasn giydi, arka odann penceresinden karak, alak verandann damna; oradan da aaya, imenlere atlad. Sonra, uzun yoldan dolanarak anayola kt. Oraya vardnda bir an kendini toplad, geen bir otobse atlayarak, ok neeli ve gizem dolu bir havayla, kentin yolunu tuttu. Eer birisi onu seyrediyor olsayd, ok garip davrandn dnrd. nk otobsten iner inmez hzla, belli bir ana caddedeki belli bir numaraya ynelmiti; arad yeri biraz glkle bulduktan sonra kapdan girdi, pis merdivenlerden yukar bir gz att ve bir an ylece kaldktan sonra da anszn dnp, caddeye kt. Geldii gibi hzl admlarla oradan uzaklamt. Kar binadaki bir pencereden onu seyreden bir kara gzl erkei epey elendiren bu manevrasn, birka kez yineledi. Kapya nc geliinde Jo, kendine biraz ekidzen verdi, apkasn gzlerinin zerine kadar indirdi; derken dilerinin tmn ektirmeye gidiyormu gibi, merdivenleri kmaya koyuldu. Girii dolduran bir sr ilann arasnda bir de dii tabelas vard ve gzel bir takm die dikkati ekmek iin yavaa alp kapanan yapay eneler reklamna bir sre dikkati elindi. O srada pencereden bakan kara gzl gen adam, paltosunu

giymiti. Jonun apkasn ald ve kar kapnn giriinde beklemek zere aa indi. Bir yandan da kendi kendine glmseyip omuz silkiyordu: "Yalnz bana gelmek tam ona gre bir i ancak eer kt geerse, ona eve kadar yardm edecek birisine gereksinme duyacaktr." On dakika sonra Jo, kpkrmz bir yz ve etin bir deneyim geiren bir kiinin genel grnyle koarak merdivenlerden aa indi. Gen adam grnce hi de sevinmedi ve hafife ban sallayp geti, ama Laurie onun peine taklmt, sevecen, sordu: "ok mu kt geti?" "Pek saylmaz." "abuk ktn ama?" "Evet, ok kr!" "Neden yalnz gittin peki?" "Kimsenin bilmesini istemedim de ondan." "Sen tandm en anlalmaz insansn. Ka tane ektirdin?" Jo, bir ey anlamam gibi arkadana bakt, sonra da ok eleniyormuasna glmeye balad: "karttrmak istediim iki tane var; ama bir hafta beklemem gerek." Laurie ok armt: "Neden glyorsun? Sen yine bir yaramazlk peindesin, Jo." "Sen de yle deil mi? Ne yapyordunuz burada, o bilardo salonunda?" "Balaynz hanmefendi, oras bilardo salonu deil, spor salonu. Eskrim dersi alyordum." "Buna sevindim ite." "Neden?" "Bana da retirsin ve Hamleti oynadmzda sen Laertes olursun da, kl dellosu sahnesinde de enikonu iyi bir ey kartabiliriz." Laurie, o iten gelen delikanl kahkahasn koyuverdi, yoldan geen birka kii ellerinde olmakszn glmsediler. "Hamleti oynasak da oynamasak da retirim sana. ok elenceli bir spor, sana da ok yarar olur. Ama gene de byle kararl bir biimde sevindim demenin nedeni bu deildi, deil mi?"

"Hayr, orann bilardo salonu olmadna sevindim sadece. nk umarm byle yerlere hi girmezsin. Yoksa gidiyor musun?" "Pek sk deil." "Hi gitmemeni isterdim." "Zarar yok ki, Jo!.. Evde de bilardo masam var ama, iyi oyuncularla oynamadka elenceli deil. Eh, ben de bu oyunu ok sevdiimden arasra gidip Ned Moffat veya teki ocuklardan biriyle bir el oynuyorum." "Vah, vah, vah! ok zldm gerekten... nk gittike daha ok zevk almaya balayacaksn! Oysa, senin saygdeer biri olarak kalp, arkadalarnn seninle vneceini umardm." Jo, zlmesine ban sallad. Laurie akn sordu: "Bir adam saygnln yitirmeksizin arasra masum elencelere katlamaz m sanki?" "Ne koullarda olduuna bakar. Ned ve arkadalarndan holanmyorum, senin de uzak durman dilerdim. Bize gelmek istemesine karn annem, gelmesine izin vermiyor; eer sen de onun gibi olursan annem seninle de imdi olduu kadar sk birlikte olmamz istemeyecektir." Laurie merakla: "Gerekten istemez mi?" diye sordu. "Hayr, modern delikanllara hi katlanamaz ve onlarla arkadalk edeceimize bizi apka kutularnda tutuklamay yeler." "Neyse, imdilik apka kutularn ortaya karmasna hi gerek yok; ben modern biri deilim, olmak da istemiyorum ama arasra da zararsz elencelerden holanrm. Ya sen?" "Evet, senin o zararsz elencelerine aldr eden yok, devam et. Ne var ki ipin ucunu da karma olur mu? Yoksa tm bu gzel gnlerimizin sonu gelir." "Tam bir aziz olacam." "Azizlere dayanamam. Yalnzca basit, drst, saygdeer bir kii ol; biz de seni asla brakmayz. Bay Kingin olu gibi davransaydn ne yapardk, bilmiyorum. ok paras vard ama, nasl harcayacan bilmezdi. Sarho olur, kumar oynard, evden kat ve sanrm babasnn imzasn da taklit etti. Ksacas, korkuntu." "Benim de bunlar yapabileceimi mi dnyorsun? Teekkrler!" "Yok, hayr, asla! Tanr akna hayr!- Ama parann ne denli aldatc olduuna dein sylenenleri duyuyorum da kimi zaman keke yoksul olsaydn, diyorum. O zaman zlmezdim." "Benim iin zlyor musun, Jo?" "Biraz, dnceli ve yaknr grndn zamanlar!.. O kadar gl bir iraden var

ki eer yanl bir karar verirsen, korkarm seni durdurmak zor olur." Laurie birka dakika konumadan yrd. Jo, onu gz ucuyla seyrederken sylediklerinden tr piman oldu. Keke dilini tutsayd! Laurie, arkadann uyanlarna glmsemesine karn, baklaryla kzm grnyordu. Sonunda sordu: "Eve kadar nutuk mu ekeceksin byle?" "Elbette ki hayr!.. Neden?" Laurie yantlad: "nk eer niyetin bu ise bir otobse bineceim... Aksi halde seninle birlikte yrrz... ok ilgin bir ey anlatmak istiyorum." "Artk vaaz vermeyeceim, sz. Syleyeceklerini de ok merak ediyorum." "Peki yleyse, gel haydi. Bu bir gizdir ve sana aarsam senin de bana gizini aman gerekir." Jo: "Benim gizim filan yok ki" diye sze balarken, olduu aklna gelince, sustu. "Olduunu pekl biliyorsun, hibir eyi gizleyemezsin. Haydi, akla, yoksa konumam," diye bard Laurie. "Senin sakladn, hoa gidecek bir ey mi bari?" "Ah, hem de nasl! Tandn kiilerle ilgili ve ok da elenceli! Senin de duyman gerek, bunca zamandr sana sylemek iin atlyorum. Haydi, bala bakalm." "Evde, bundan hi sz etmeyeceksin, anladn m?" "Tek szck bile etmeyeceim." "Ba baayken benimle alay da etmeyeceksin?" "Asla alay etmem." "Evet, edersin; insanlardan istediin her eyi alrsn sen. Nasl baaryorsun bilmiyorum, ama sen doutan tatl dillisin." "Teekkrler, haydi anlat." Jo, arkadann kulana fsldad: "Bir gazeteciye iki yk braktm, bana cevabn nmzdeki hafta verecek." Laurie apkasn havaya frlatp tuttu, bard: "Yaasn Bayan March, nl Amerikan yazar!" Onu gren iki rdek, drt kedi, be kaz ve yarm dzine rlandal ocuk, pek sevindi; nk artk kent dna kmlard. "Sus! Korkarm bir ey kmayacak ama, denemeden duramadm ve d krldna uratmamak iin de baka hi kimseye sylemedim."

"D krkl olmayacaktr! Ne diyorsun sen, Jo? Her gn baslan onca vr zvrn yarsnn yannda senin yklerin Shakespearein eserleri kalr. Onlarn basldn grmek ne gzel olacak, bizler de yazarmzla vn duyacaz!" Jonun gzleri parlad. nanlmak her zaman gzeldir ve bir arkadan vgs de her zaman iin yarm dzine gazete vgsnden daha tatldr. Bu destekleyici szlerle alevlenen umutlarn bastrmaya alan Jo: "Ya senin gizin ne?" diye sordu. "Drst ol emi? Yoksa sana bir daha hi ama hi inanmam." "Sylediim iin bam derde girebilir ama, sylemeyeceim diye sz de vermedim; o yzden syleyeceim. rendiim en ilgin haberleri sana yetitirmezsem iim rahat etmiyor zaten. Megin eldiveninin nerede olduunu biliyorum ben." "Hepsi bu mu?" dedi Jo. Byk bir d krklna uramt. Laurie ban sallad, gzleri parlyordu. Yznde esrar dolu bir anlam yerlemiti. "imdilik yeterli. Nerede olduunu syleyince bunu sen de anlayacaksn." "Hadi syle yleyse." Laurie eilip Jonun kulana szck fsldad. Bunun zerine gln bir deiim oldu. Jo, yle bir doruldu. Laurieye dik dik bakt, hem arm, hem de can sklm gibi grnyordu. Sonra yrd, sordu: "Nereden biliyorsun?" "Gzlerimle grdm." "Nerede?" "Cepte." "Bunca zamandr ha?" "Evet; ok romantik deil mi?" "Hayr, korkun." "Houna gitmedi mi?" "Elbette ki hayr! ok sama!.. Hogryle karlanamaz... Aman Tanrm! Meg ne derdi?" "Kimseye sylemek yok, unutma!" "Sz vermedim ki!" "yle anlalmt. Ben de sana gvendim." "Neyse, imdilik herhalde sylemem. Ama ok iren, keke bana hi

aklamasaydn bunu." "Houna gideceini sanmtm." "Birinin gelip Megi alp gtrmesi dncesinin mi? Hayr, saol." "Birisi seni gtrmeye gelince daha iyi karlarsn ama!" Jo fke iinde: "Hele bir denesinler de grelim!" diye bard. "Ben de grmek isterdim." Laurie bu dnceye gld. Jo, biraz nankrlk etti: "Giz tutmak bana gre deil; bana sylediinden beri huzursuz oldum zaten," dedi. Laurie bunun zerine nerdi: "stersen u tepeden aa benimle yar, belki dzelirsin." Grnte kimsecikler yoktu; yol dmdz uzanyor, kvrlyor, sanki onu aryordu. Bunca drtye dayanamayan Jo, frlad. Ksa zamanda apkasn da, taran da geride brakm, tokalarn da birer birer samaktayd. Laurie biti noktasna ondan nce vard; ve bu tedavi ynteminin baarl olmasndan mutlu, bekledi. Arkada da, salar uuarak, gzler prl prl, yanaklar pembe pembe ,yznde en ufak bir olumsuz ifade olmadan, soluk solua yetiti. "Keke bir at olsaydm! u gzelim havada kilometrelerce koar, byle soluk solua da kalmazdm. ok, ok gzeldi ama bak beni ne duruma drd. Haydi git de dattklarm toplayver, sen bir meleksin," derken Jo, kydaki koyu krmz yapraklaryla rten bir nar aacnn dibine kt. Laurie sallana sallana, yolda drlm teberiyi toplamaya giderken Jo da en azndan zerine ekidzen verinceye dek oralardan kimsenin gememesine dua ede ede salarn rmeye koyuldu. Ama ne yazk ki geen biri vard, stelik bu kii, en iyi giysilerini giymi, zellikle bir hanmefendi havasnda, ziyaretlerinden dnen Megden bakas deildi. Darmadan bir durumdaki kardeine akn ama, gene de kibarl elden brakmayarak sordu: "Burada ne yapyorsun sen?" Jo, o anda yerden ald bir avu yapra gstererek, usulca yant verdi: "Yaprak topluyorum." "Bir de toka," diye ekledi Laurie, yarm dzine kadar tokay Jonun kucana atarken: "Bu yolda yerden bitiyorlar, Meg, taraklar ve kahverengi hasr apkalar da." "Yine kouyorsun, Jo. Nasl yaparsn? u hallerinden ne zaman vazgeeceksin sen?" Sitemle bunlar syleyen Meg, bir yandan da kol yenlerini ekitirdi, rzgrn uuturduu salarn dzeltti. "Yal ve romatizmal olana ve elime koltuk denei alana dein hibir zaman vazgemeyeceim. Beni zamanndan nce bytmeye alma, Meg! Senin aniden

deiivermen zaten

yeterince kt. Brak da olabildiince uzun sre kk bir kz olarak

kalaym." Konuurken Jo, dudaklarnn titreyiini gizlemek iin yapraklarn zerine eilmiti. Son zamanlarda Margaretin hzla bir gen hanm olmaya yneldiini gryordu ve Laurienin ona aklad giz de er ge bir gn olacak olan, ancak imdi bsbtn yakn grnen ayrlktan korkmasna yol amt. Laurie onun yzndeki sknty okudu ve Megin dikkatini baka yne ekmek iin abucak sordu: "Byle sslenmi, pslenmi, nereden geliyorsun bakalm?" "Gardinerlerden. Sallie bana, Belle Moffatn dnn anlatt da. Pek grkemli olmu, ardndan da k geirmeye Parise gitmiler. Ne kadar gzel, bir dn!" Laurie: "Onu kskanyor musun yoksa, Meg?" diye sordu. "Korkarm evet." Jo, apkasnn kurdelalarn ekitirip balarken: "te buna sevindim," dedi. Meg armt: "Neden ama?" Jo, yantlad: "nk zenginlie nem verirsen asla kalkp bir yoksul adamla evlenemezsin." Bir yandan da, sesini karmadan, szlerine dikkat etmesi iin onu kayla, gzyle uyarmaya abalayan Laurieye kalarn atm bakyordu. Byk bir arballkla yrmeye koyulan Meg: "Kalkp dedin. Ben asla kimseyle kalkp evlenmeyeceim." tekiler glerek, talardan atlayp zplayarak ve Megin deyimiyle, ocuklar gibi davranarak, peinden gittiler. Gerekte Meg de eer en iyi elbisesini giymemi olsayd, onlara katlmay dnebilirdi. Bir iki hafta boyunca Jo, ylesine garip davrand ki kardeleri pek ardlar. Postac kapy aldnda herkesten nce kouyor, ne zaman karlaacak olsalar Bay Brookea pek kaba davranyor, zgn bir suratla Megin karsna oturup onu seyrediyor, arasra sryor, onu sarsyor ve pyor, genel olarak pek anlalmaz bir biimde davranyordu. Laurie ile birlikteyken durmadan iaretleiyor ve "Hametli Kartal" trnden anlalmaz eylerden konuuyorlard. Sonunda kzlar ikisinin de akln oynatt sonucuna vardlar. Jonun pencereden kp gitmesinden iki cumartesi sonra camn nnde oturmu diki diken Meg, Laurienin Joyu bahenin drt bir yannda kovaladn sonunda da Amynin ardann altnda yakaladn grnce ok ard. Orada neler olup bittiini gremiyordu ama, kahkahalar, lklar duyuyordu; ardndan da mrltlar ve gazete ktlarnn hrts... Onaylamayan bir yzle bu yar izleyen Meg, iini ekti: "Ne yapacaz u kzla bilmem? Asla bir hanmefendi olmasn renemeyecek." Her zaman ablasndan yana kan Beth: "Umarm hi deimez. Bu haliyle yle elenceli ve tatl ki," dedi. Genel de Jonun kendisinden baka biriyle paylat gizlerinin bulunmas Bethi biraz incitmiti. "ok zor ama, onu asla commy la fo* yapamayacaz, dedi Amy, oturmu, kendisine elbise ss olacak frfrlara hazrlarken. Buklelerini de ok yakan bir

biimde toplamt ve bu iki ey onun kendini her zamankinden daha zarif ve hanm hanmck bulmasn salyordu. Birka dakika sonra Jo ieriye kotu, kendini kanepeye att ve okuyormu gibi yapmaya balad. Meg bir ltufta bulunuyormu gibi: "Bari ilgin bir eyler var m?" diye sordu. Amy, en yetikin havasyla konutu: "Yksek sesle okusan iyi olur, hem biz oyalanrz, hem de bari yaramazlklarndan uzak durursun." Jonun yzn neden sayfalarn arkasna gizlediini pek merak eden Beth: "Ad nedir?" diye sordu. "Rakip Ressamlar." Meg: "yi bir eye benziyor, oku bakalm," dedi. Sesli kan bir "Hmm!" ve'derin bir soluktan sonra Jo hzl hzl okumaya balad. Kzlar ilgiyle dinliyorlard nk yk hem duygusal, hem de acklyd; kiilerinin ou da sonunda ldler.
(*) Come il faut, Franszcada olmas gerektii gibi, doru drst anlamnda kullanlr.

Jo bitirip sustuunda Amy beeni ile sylendi: "O harika resim konusunu semesini beendim." Meg ise: "Ben ak blmlerini beendim. Viola ve Angela bizim en sevdiimiz isimler. Ne garip deil mi?" derken "Ak blmleri" pek ackl olduundan, bir yandan da gzyalarn siliyordu. Jonun yzn bir an grebilen Meg, sordu: "Kim yazm bunu?" yknn okuyucusu aniden ayaa kalkt, gazeteyi elinden att, al al olmu bir yzle ve ciddilikle heyecan karm gln bir ifadeyle, bard. "Kim olacak, kardeiniz." Amy, bir eletirmen edasyla: "ok iyi!" dedi. Beth ise kardeine sarlp bu esiz baarsyla vnd: "Biliyordum! Biliyordum! Oh, benim sevgili Jocuum, ylesine gurur duyuyorum ki!" Gerekten, hepsi de ok sevinmilerdi! Meg gazetede "Bayan Josephine March" adn grnceye dek nasl da inanamamt! Amy, yknn resimle ilgili blmlerini olumlu bir adan inceleyip (gerekte kiiler ld iin yazlamayacak olan) gerisi konusunda nasl da nerilerde bulunmutu! Beth nasl da heyecanlanp neeyle hoplam, zplam, dansetmi, Hannah nasl gelip "Vay bama, ite bu hi aklma gelmezdi!" diye barp u Jonun ilerine arm! Bayan March rendiinde nasl da vn duymutu! Jo nasl da gzleri dolu dolu, kahkahalar atm ve bir kez hindi gibi

kabarp bu iin sonuna dek gideceini ilan etmi ve "Hametli Kartal", gazete elden ele dolatka sanki Marchlarn evinin zerinde kanat rpmt! "Bize her eyi anlat." "Ne zaman geldi bu sana?" "Ne cret aldn?" "Babam ne diyecek bakalm?" "Laurie bu ie glecektir!" diye herkes, Jonun bana p bir azdan konumaya balad. Bu sade, sevgi dolu insanlar evdeki her kk mutluluu bir kutlamaya dntrrlerdi. Jo, iin iin, yazar Bayan Burneyin Evelinasndan, kendisinin "Rakip Ressamlar"dan duyduu gururu duyup duymadn merak ediyorken, "Kesin kzlar, size her eyi anlatacam," diye ortal yattrd. yklerini nasl gtrdn anlattktan sonra ekledi: "Ve cevab renmeye gittiimde adam, her ikisini de beendiklerini syledi; ne var ki yeni balayanlara herhangi bir deme yapmyorlarm, yalnzca gazeteye basp, isimlerin tannmasn salyorlarm, o kadar. Bunun iyi bir yntem olduunu da syledi. Acemiler ustalatka herkes para verir nasl olsa. Ben de bunun zerine her iki yky de braktm, bugn de ite bunu gndermiler, ama Laurie benden nce eline geirdi, ille de grmek iin diretti, ben de izin verdim. Laurie ok iyi olduunu sylyor. Ben de daha yazacam ve bundan sonra nasl olsa para almann bir yolunu bulurum. ok mutluyum nk zamanla kendi harlm kardktan baka, kzlara da yardm edebilecek duruma geleceime inanyorum." Jonun soluu ite burada kesildi ve yzn gazeteye gmp yksn birka damla iten gzya ile slatt; kimsenin eline bakmadan, kimseye gereksinme duymadan yaamak ve sevdiklerinin vgsn kazanmak, onun en yrekten diledii eylerdi; bu olay da gzne, mutlu bir sona doru atlm ilk adm gibi grnyordu.

BLM 15

BR TELGRAF

Bulutlu bir akamst Margaret, camda durmu buzlarla kapl baheye bakarken: "Kasm tm yln en sevimsiz aydr," dedi. Jo, dnceli dnceli mrldand: "Ben o yzden Kasm aynda domuum ya." Burnunun stndeki mrekkep lekesinin hi farknda deildi. Her eye, Kasm ayna bile umutla bakmasn bilen Beth, sze kart: "Ama eer imdi sevindirici bir olay olsayd, biz de bunun gzel bir ay olduunu dnrdk." Morali pek bozuk olan Meg, fikrini syledi: "Bence de yle... Ama gelgelelim ailede hibir zaman sevindirici bir olay olmuyor ite. Gnler hibir deiiklik getirmeksizin birbiri ardndan geiyor. Biz hi elenmeden, srnp duruyoruz. Bir deirmen iinde tlyor gibiyiz de denebilir." Jo, bard: "Aman Tanm! Ne kadar da karamsarz! Artk sabrm tkendi. Yine de pek yadrgamyorum, zavallm benim! br kzlarn harika vakit geirdiklerini gryorsun, sana gelince, yldan yla urap didiniyorsun. Oh keke yklerimin kahramanlarna yaptm gibi, senin iin de bir eyler yapabilseydim! Sen imdiden ok gzelsin ve ok da iyisin, tanmadmz, zengin bir akrabann sana ykl bir miras brakmasn salardm, sen de zengin bir mirasyedi olarak ortaya kar, seni kmsemi herkese burun kvrr, Avrupaya gider, buraya da Leydi bilmem ne olarak, grkemli bir dn yapardn." Meg, ac ac sylendi: "nsanlar bu devirde yle miraslara konmuyorlar artk. Erkekler almak zorunda, kadnlar da para iin evleniyorlar. Korkun, adaletsiz bir dnya bu." Kede oturmu, Hannahnn amurdan topaklar dedii, kilden kutu, meyveydi, yz modelleriydi yapmakla uraan Amy, konutu: "Jo ve ben, hepiniz iin para kazanacaz, siz hele bir on yl bekleyin de grrsnz," dedi. Meg, yantlad: "Bekleyemem, nk korkarm mrekkebe ve amura fazla gvenim yok, yine de iyi niyetinize teekkrler." ini ekti ve gene buz kalplar altndaki baheye dnd, Jo inleyip aresiz bir durumda dirseklerini masaya dayad ama, Amy cokuyla iini srdrd ve br pencerede oturan Beth, glmseyerek: "Hemen u anda sevineceiniz iki olay olacak: Annem sokan bandan bu yana geliyor, Laurie de, verecei iyi bir haber varm gibi baheyi gemekte," dedi. kisi de ieri girdi. Bayan March her zamanki sorusunu yineledi: "Babanzdan

mektup var m, kzlar?" Laurie de her zamanki inandrc, kandrc havasyla: "Benimle araba gezintisine gelmek isteyen var m? Kafam kazan olana dek matematik altm ve yle bir hava alp zihnimi amay hak ettim. Kapal bir gn ama hava fena saylmaz, stelik Brookeu da evine gtreceim, yani arabann d olmasa bile, en azndan ii neeli olacak. Haydi Jo, sen ve Beth, gelirsiniz deil mi?" "Elbette geliriz." "ok saol, ama benim iim var." Meg hemen i sepetini kard; nk annesiyle bir sonuca varmlar, en azndan kendisinin, delikanlyla sk sk gezmeye gitmesinin doru olmayacana karar vermilerdi. Ellerini ykamaya koan Amy: "Biz mz bir dakikada hazr oluruz," diye seslendi. "Sizin iin yapabileceim bir ey var m, Valide Hanm?" diye sordu. Laurie, Bayan Marcha her zaman gsterdii sevecen ifade ve ses tonuyla, koltuunun arkasna yaslanarak. "Hayr, teekkr ederim, yalnzca ltfen postaneye urayverin, olum. Bugn mektup gnmz ama, postac gelmedi. Babanz gne gibi, dzenini hi aksatmaz, ama belki de yolda gecikme olmutur." Kap zili, szn kesti, az sonra da Hannah elinde bir ktla ieri girdi. "Telgraf dedikleri o korkun eylerden biri gelmi, hanmefendi!" derken sanki patlayp bir yerine zarar verecekmi gibi, korkuyla elindeki kd uzatt. Telgraf szn duyar duymaz Bayan March, onun elinden kapmt. ki satr bir solukta okudu ve sanki o kk beyaz kt paras yreine bir kurun skm gibi koltuuna yld. Laurie, su getirmek iin aaya kotu, Meg ve Hannah anneye destek oldular. Jo ise korku dolu bir sesle okudu:

"Bayan March,
Kocanz ok hasta, hemen gelin. S. HALE, Blank Hastanesi, Washington" Soluklarn tutmu dinliyorlarken oda ne kadar da sessizdi, darda gn nasl da kararm ve kzlar annelerinin evresinde toplandnda dnyalar nasl da deiivermiti! Sanki yaamn tek dayana ve tm mutluluu ellerinden alnyormu duygusuna kaplmlard. Bayan March hemen kendini toparlad. Kd bir daha okudu ve kollarn kzlarna uzatp hi unutamayacaklar bir ses tonuyla dedi ki: "Hemen gideceim, ancak ok ge kalm da olabilirim. Ah, ocuklar, ocuklar, buna dayanmama yardm edin!" Birka dakika boyuna odada yalnz hkrklar duyuldu. Krk avutma szckleri,

sevecen yardm nerileri ve gzyalarnda boulan umutlu fsltlar... lk kendine gelen, zavall Hannah idi. Bilincinde olmakszn tekilere gzel bir rnek verdi; ona gre almak pek ok derdin aresiydi. "Tanr sevgili efendimizi korusun! Alamakla zaman yitirmeyeyim de hemen eyanz hazrlayaym, hanmcm!" Yzn nlyle silerek yaklat ve nasrl elleriyle hanmnn elini skt; ve sonra gidip kadnn ba edebilecei ii yapmaya koyuldu. "Hannah hakl! Alamann sras deil imdi. Sakin olun kzlar, brakn da dneyim biraz." Zavall kzlar sakin olmaya alrken anneleri oturduu yerde yle bir doruldu, solgun, ama kararl bir yzle onlar iin bir plan hazrlamaya balad. Dncelerini toparlayp ncelikle yaplmas gereken grevlerin ne olduunu saptaynca "Laurie nerede?" diye sordu. Kzlarn zntsn, kendi dost gzlerinin bile grmesini gerekecek derecede zel olduunu dnp yandaki odaya ekilmi bulunan Laurie, koup geldi: "Buradaym efendim. Ah, brakn ben de bir eyler yapaym!" "Hemen geleceimi bildiren bir telgraf ek ltfen. Bir sonraki tren sabah erkenden gidiyor. Ona bineceim." Laurie dnyann te ucuna umaya hazr bir durumda: "Baka... Atlar ve araba hazr, nereye olsa gider, ne olsa yapabilirim," dedi. "March yengeye de bir haber brakver. Jo, ltfen bana u kalem ve kd verir misin?" Yeni temize ekilmi sayfalarndan birinin bo yann koparan Jo, masay da annesinin nne ekti. Bu uzun, zc yolculuk iin parann bor alnmas gerektiini biliyordu. Babas iin ufak bir miktar daha ekleyebilmek uruna o anda yapamayaca ey yoktu. "imdi git hadi canm, ama arabay lgnca srp kendini ldrme; buna gerek yok." Bayan Marchn bu d kulak ard edilerek be dakika sonra Laurie, atna atlam, sanki can bu kouya balymasna, uar gibi pencerenin nnden geti gitti." Jo, hemen kente ko ve Bayan Kinge gelemeyeceimi bildir. Yolda unlar da alver, dur sana yazaym; gerekebilir, hasta bakmak iin hazrlkl gitmeliyim. Hastane gereleri her zaman iyi olmayabilir. Beth, git Bay Laurenceden iki ie eski arap iste; babanz iin dilenmekten bile ekincem. Her eyin en iyisini hak etmitir o. Amy, Hannaha siyah sand indirmesini syle; Meg sen de gel, eyam bulmama yardm et, ok aknm." Ayn anda hem yazmak, hem dnmek, hem ynetmek gerekten de

kadncaz akna evirmiti. Meg, annesine hi olmazsa ksa bir sre odasnda sakin sakin oturmas ve onlarn almasna izin vermesi iin yalvard. Her biri rzgra kaplm yapraklar gibi drt bir yana dalvermi, o sakin, mutlu ev halk anszn sanki kt bir bynn etkisine kaplmasna sarslmt. Bay Laurence Bethle birlikte koup geldi, hasta iin akl edebildii her trl konforu da yannda getiriyordu ve en nemlisi anneye, yokluunda kzlara sahip kacana ilikin dosta sz verdi. Kendi ropdambrn; hatta yol arkada olarak kendisini de ileri srerek, nermedii ey kalmad. Ama bu sonuncu neri olacak ey deildi. Bayan March, yal beyefendinin bu uzun yolculua kmasndan sz bile ettirmek istemedi. Yine de bu nerinin onu bir an rahatlatt grld. Yola kacak kimseye tedirginlik hi de iyi gelmez. Bay Laurence de Bayan Marchn yzndeki anlam okudu, kaim kalarn att, ellerini ovuturdu ve hemen dneceini syleyerek anszn kp gitti. Kimsenin onu uzun uzadya dnecek vakti yoktu zaten, Meg bir ara bir elinde lastik botlar, tekinde ay demlii, kapnn nnden koarak geerken anszn Bay Brooke ile burun buruna geldi. Adam, gen kzn kaygl ruhuna ok ho gelen yattrc bir sesle konutu: "Bu haberi duyunca ok zldm, Bayan March. Annenize yol arkadal nermeye geldim. Bay Laurencein Washingtonda yapmam istedii ileri var ve orada bulunduum srece annenize de yardmm dokunmas beni ok mutlu edecek." Lastik botlar yere dt, ay da neredeyse ardndan gidiyordu. Meg yznde ylesine bir minnetle elini uzatt ki Bay Brooke, hem rahatndan, hem zamannda yapmak zere olduu bu kk zverinin karln kat kat denmi sayd. "Hepiniz ne kadar da iyisiniz! Annem bu nerinizi geri evirmeyecektir, hi kukum yok! Yannda ona sahip kacak birinin bulunmas da bizim iimizi rahat ettirecek. ok, ok teekkrler!" Meg, kendini tmyle unutmu, iten gelerek konumutu; ta ona bakan o kahverengi gzlerdeki bir ey, souyan ay hatrlatana dek. Annesine haber vereceini syleyip konuu salona ald. Laurie, March yengeden, istenen parayla dndnde her ey ayarlanmt. March yenge, daha nce sk sk sylemi olduu eyleri bu kez bir kda yazp yollam, Marchn orduya katlmasn ok sama bulduunu her zaman syleye geldiini, bundan bir yarar salanmayacan, bir daha ki sefer nerilerine kulak verileceini umduunu belirtmiti bu notunda. Bayan March, eer yannda olsayd, ancak Jonun anlayabilecei bir biimde, dudaklarn ksp kd atee attktan sonra, paray antasna koyup hazrlklarn srdrd. Ksack akamst geti gitti. Tm iler yapld. Meg ve annesi gerekli bir dikie oturdular. Beth ve Amy ay hazrlyor, Hannah da "ipak" tsn bitiriyordu ama, Jo hl dnmediinden merak etmeye balamlard. Laurie onu aramaya kt. nk lgn Jonun kafasndan geenleri kimse bilemezdi. Laurie, onunla karlaamad, ancak Jo pek anlalmaz bir yz ifadesiyle kageldi, bu ifadede, biraz nee ve korku, mutluluk ve pimanlk okunuyordu. Bouk bir sesle aklama yapt: "Babamn rahatna ve eve dnne benim katkm da ite bu!" diyerek annesinin nne brakt bir tomar para herkesi artmt.

"Canm kzm, nereden buldun bunlar? Tam yirmi be dolar ha? Umarm dncesizce bir ey yapmamsndr?" "Hayr, gerekten benim bu para; ne dilendim, ne bor aldm, ne de aldm. Bunlar kazandm ve beni bu yzden sulayacanz hi sanmyorum. nk yalnzca bana ait olan bir eyi sattm ite o kadar!" Konuurken Jo, apkasn kartt ve oradakilerden bir aknlk l koptu; o gr salarn ksack kestirmiti. "Salarn ha! O gzelim salarn! Ah Jo, bunu nasl yapabildin? Tek gzel yannd. Sevgili kzm, buna hi gerek yoktu ki! Artk benim Joma benzemiyor ama, bu yzden onu daha da ok seviyorum." Herkes akn sylenirken Beth, sevecenlikle o ksack sal ba kucaklad, Jo ise hibirini bir an iin bile olsa kandramayacak, kaytsz bir tavr taknp sanki pek houna gitmi gibi: "lkenin yazgsn etkileyecek deil ya, ne yaygara kopartyorsun, Beth? Hem benim o yersiz gururum da bylelikle terbiye olur. Salarmla fazla vnmeye balamtm dorusu bu... Ayrca tm o arln zerimden kalkmas beynime de iyi gelecektir. Kafam da inanlmaz derecede hafiflik ve ho bir serinlik duyuyorum imdi. Hem berber de syledi, ksa zamanda kvr kvr salarm olacakm. Olan ocuununki gibi bakm ok kolay. Ben mutluyum, ltfen paray aln da yemeimizi yiyelim." "Bana her eyi anlat Jo. Ben hepten kanm deilim... Ama seni de sulayamam, kendi deyiminle gururunu sevgine ne denli isteyerek feda ettiini biliyorum. Ama canm, bu hi de gerekli deildi ve korkarm gn gelecek, piman olacaksn," dedi annesi. Yaptnn tamamen knanmamasndan ii rahatlayan Jo dimdik duruyordu: Hayr, piman olmayacam," dedi. San kesmektense herhalde kafasn kesmeyi yeleyecek olan Amy, sordu: "Nereden aklna geldi bu?" Salkl kiiler, dertlerin iinde yzerlerken bile itahla yemek yiyebiliyorlar. Bu yzden onlar da sofrann bana toplanmlard ki, Jo, soruyu yantlad: "Babam iin mutlaka bir eyler yapabilmek istiyordum. Bor almaktan ben de annem gibi, tiksinirim ve March yengemin, be kuru istense neler syleyeceini biliyordum. Meg tm maan kiraya yatrd, ben de benimkiyle birka elbise almtm onun iin ok utandm; biraz para bulmak zorundaydm, burnumu satmam gerekse bile." Bayan March, Jonun yreini stan bir bakla bakt- "Utanmana hi gerek yoktu, yavrum! Klk giyecek bir eyin kalmamt. Kendi kazancnla en basit eyleri almtn." "Balangta salarm satmak aklmda yoktu, yrrken bir yandan da neler yapabileceimi dnyordum. Zengin bir dkkna dalp hrszlk yapmak bile geldi aklma. Derken bir berberin vitrininde fiyat etiketleri ilitirilmi salar grdm ve benimki kadar gr olmayan siyah bir perua krk dolar fiyat konmutu. O anda para edecek bir eyim olduu aklma geldi ite. Bir an bile duraksamadan dkkna girdim, sa satn alp almadklarn ve benimkine ne vereceklerini sordum."

Beth, hayran hayran: "Bunu nasl yapabildin, hl aklm almyor," dedi. "Sadece, yalnz salarn yalamaya nem verirmi gibi grnen, ufak tefek bir adamd berber. nce, sanki kzlar dkknna dalp salarn satmay nermelerine hi alk deilmi gibi, bo bo bakt. Sonra benim salarm ok beenmediini, moda renk olmadn, zaten bunlara fazla para vermediini peruklarn asl iiliinin para ettiini anlatt. Zaman geiyordu, ge kalyordum, korkmaya baladm Eer bu ii o anda bitirmezsem belki de hi yaptramayacaktm, beni bilirsiniz, baladm iin yarsnda vazgemeyi hi sevmem. Adama sam almas iin yalvardm ve neden bu denli acelem olduunu anlattm. Samayd, biliyorum, ama dncesinden cayd; nk ben heyecanlanm ve her zaman yaptm gibi, hikyemi kopuk kopuk anlatmaya balamtm. Kars duydu, tatllkla: Gen hanmn nerisini geri evirme ve sa al, Thomas. Satacak bir tel sam kaldka, ne zaman olsa bu zveriye ben de hazrm, Jimmymiz iin, dedi." Ayrntlarn aklamasndan pek holanan Amy, sordu: "Jimmy de kimmi?" "Olu, ordudaym. Byle eyler yabanclar birbirine ne denli yaklatryor, deil mi? Adam sam keserken kars durmadan konutu ve aklm baka yerlere vermemi salad. Meg rpererek: "lk makas vurduunda ok fena olmadn m?" diye sordu. "Adam gerelerini hazrlarken sama son bir kez baktm ve ite o kadar. Byle ayrntlara hi kafa takmam, ama ak syleyeyim, salarm masa zerinde grp kafamn hafiflediini anlaynca bir garip olmadm diyemem. Sanki o anda, bir kolum veya bacam kesilmi gibi geldi. Kadn salarma baktm grd ve saklamam iin bana uzun bir tutam verdi. Onu sana veriyorum anne, gemi gzellikleri hatrlaman iin. nk ksa sa ylesi rahat ki bir daha uzatacam hi sanmyorum." Bayan March, o dalgal, kumral bukleyi kvrp ksa, kuruni bir tutam san yanna, masasna koydu. Yalnzca "teekkrler canm!" dedi. Ancak sesinin tonu kzlarn konuyu hemen deitirmelerine yol amt ve elden geldiince neeyle Bay Brookeun iyiliinden, ertesi gn havann gzel olacandan ve babalar nekahet dnemini geirmek zere eve geldii zaman ne denli mutlu gnler geireceklerinden konumaya baladlar. Kimsenin can yatmak istemiyordu, sonunda, saat onda, Bayan March, bitirdii iini bir yana brakp "Haydi kzlar," dedi. Beth piyanonun bana geip babalarnn en sevdii ilahiyi almaya koyuldu. Hepsi de mzie yiite katlp birer birer gzyalarna bouldular; sonunda Beth yalnz kald. Tm yreiyle sylemeyi srdrd. Onun iin mzik her zaman en tatl avuntu idi. lahi bittiinde kimse bir kincisini denemedi. Bayan March, "Yatnca konumaya dalmayn, erken kalkmamz gerek, alabileceimiz tm uykuyu almalyz. yi geceler, yavrularm," dedi. Annelerini sessizce pp, sanki sevgili hasta teki odadaym gibi yavaa yatmaya gittiler. Beth ve Amy bunca zntye karn hemen uyudu, ama Meg ksack mrndeki en ciddi dncelere dalm, bir trl uyuyamyordu. Jo kprdamadan yatyordu, kardei onun uyuduunu sanmt ki bir hkrk duyup uzannca eli slak bir

yanaa dedi: "Jo, canm, ne oldu, babam iin mi alyorsun? " "Hayr, bu defa onun iin deil." "Ne iin yleyse?" "Sa-salarm!" diye hkrd Jo, duygularn yastna gmmeye abalayarak... Bu durum Mege hi de gln gelmemiti. Zavall, yiit kardeini sevecenlikle pt, okad. Jo ise hkrarak: "Hayr zgn deilim," diye kar koydu "Elimde olsa yarn yine ayn eyi yapardm. Byle aptal gibi alayan, benim yalnzca o gururlu, bencil yanm! Kimseye syleme, geti artk. Uyuyorsun sandm da sahip olduum tek gzellik iin bir defack yas tuttum. Hepsi bu. Peki, sen neden uyanktn?" "ok tedirginim, uyuyamyorum," dedi Meg. "Houna gidecek bir eyler dn, hemen dalarsn." "Denedim, ancak uykum bsbtn kat, ite." "Neler dndn?" Meg, karanlkta kendi kendine glmseyerek: "Gzel, ekici yzler, zellikle gzler, dedi. "En ok hangi rengi seversin?" "Kahverengi, yani, bazen... Mavi olaanstdr." Jo gld, Meg ona serte, konumamasn emretti, sonra dosta, san kvrmaya sz verdi. Sonra, bulutlarn zerindeki atolarn dlerini grmek zere uykuya dald. Saatler gece yarsn gsterir ve odalar tmyle sessizlie gmlm iken bir glge, yataktan yataa szld. Orada bir yorgan rtt, burada bir yast dzeltti, durup her bir uyuyan yze uzun uzun, sevecenlikle bakt, her birini sessizce Tanrya kreden dudaklarla pp; ancak annelerin syledii o iten dualar mrldand. Karanlk geceye bir gz atmak iin perdeyi araladnda ay anszn bulutlarn arasndan belirdi ve parlak, iyi bir yz gibi parlad; sanki o sessizlikte fsldyordu: "Rahat ol, sevgili insan! Bulutlarn ardnda her zaman aydnlk vardr."

BLM 16

MEKTUPLAR

Buz gibi, kuruni renkli afakta kardeler, lambalarn yaktlar ve daha nce hi duymadklar bir itenlikle dualarn okudular. nemli sorunlarn glgesi olanca arlyla zerlerine ktnden, u srada dua kitaplar yardm ve avuntu iletmekteydi. Giyinirlerken anneleriyle neeli ve umut dolu vedalamaya, onu bu heyecanl yolculuuna gzyalar iinde ve yaknmalaryla ykl olarak gndermemeye karar verdiler. Aa indiklerinde her ey ok deiik ve garip grnd. Darda koyu karanlk ve sessizlik, ieride ise k ve hareket. Bu denli erken bir saatte kahvalt yapmak da aykr geldi. Banda gece bal, mutfakta oradan oraya koturan Hannahnn alageldikleri yz bile sanki doal grnmyordu. Byk yol sand holde hazr bekliyordu. Annelerinin mantosu ile apkas divann zerine braklm. Annenin kendisi de oturmu kahvaltsn yapmaya alyordu, ama uykusuzluk ve kaygdan o denli solgun grnyordu ki, kzlar, yukarda aldklar karara uymakta epey zorluk ektiler. Meg, tm abasna karn gzlerinin dolu dolu olmasn engelleyemiyor, Jo ikide bir de yzn peetesine gizliyor ve kk kzlar da sanki znt onlar iin yeni bir olaym gibi ciddi, kaygl bir suratla oturuyorlard. Kimse fazla konumad, ama vakit yaklatka ve yle oturmu, arabay beklerlerken Bayan March, evresinde Pervane gibi dnen, biri aln katlayan, biri apka balarn dzelten, biri kundurasnn tozluklarn takan, biri de yol antasn kapatan kzlarna dnd. "ocuklar, sizleri Hannahnn gzetimine ve Bay Laurencein korumasna brakyorum. Hannah balln ta kendisidir. yi yrekli komumuz da, sizlere kendi z ocuklar gibi gz kulak olacaktr. Ben yine de tm bu zahmetleri hak etmenizi istiyorum. Ben gidince kendinizi zntye kaptrp huysuzluk etmeyin ve tembel tembel oturup unutmaya alarak kendinizi avutabileceinizi de dnmeyin. Her zamanki gibi almay srdrn, almak avuntularn en hayrlsdr. midinizi kesmeyin ve her zaman yapacak bir i bulun; en nemlisi de, ne olursa olsun, babasz kalmayacanz bilin." "Evet, anne." "Meg, canm dikkatli ol, kardelerini gzet. Hannahya dan ve bir iin iinden kamayacak olursan ekinme, Bay Laurencee git...Sen de sabrl ol, Jo, umutsuzlua kaplma ve acele davranma. Bana sk sk yaz, hepimize yardma komaya, hepimizi neelendirmeye hazr, benim kahraman kzm ol. Beth, kendini mzikle avut ve kk ev ilerinden vazgeme. Sen Amy, sen de elinden geldiince ablalarna yardm et, sz dinle ve evde mutlu, gvenlikli yaamn srdr." "Peki anne! Peki!" Yaklaan bir arabann sesiyle hepsi doruldu, kulak kabartt. Asl zor an ite

gelmi atmt, ama kzlar iyi dayand; kimse alamad, kamad veya yaknmad, yrekleri hznle dolu olmasna karn babalarna, belki de hibir zaman duyamayacan bile aklndan geirmelerine karn, gene de sevgi dolu mesajlar gnderdiler. Annelerini sessizce ptler, ona sevecenlikle sarldlar ve uzaklarken de neeyle el sallamaya altlar. Laurie ve bykbabas da uurlamaya gelmilerdi ve Bay Brooke o denli gl, akl banda ve nazik grnyordu ki kzlar hemen orackta "Bay iyi yrekli" diye bir ad takverdiler. Bayan March: "Hoakaln sevgililerim! Tanr hepinizi korusun!" diye fsldayarak, her bir sevgili kk yz pt ve telala arabaya bindi. Uzaklarken gne dodu ve dnp arkasna bakan Bayan March da kapnn nnde toplanm kk grubun zerinde gnein nlarnn parladn grp, bunu iyiye yordu. Onlar da glmseyerek el salladlar, annelerinin, keyi dnerken belleinde kalan son sahne, prl prl drt yz ve arkalarnda koruyucu gibi dikilmi yal Bay Laurence, vefal Hannah ve onlara candan bal Laurie oldu. "Herkes bize kar ne kadar da iyi!" diyerek dnd ve yol arkada gen adamn yzndeki sayg dolu ilgide de bunun taze bir kantn buldu. Bay Brooke karlk verdi: "Doru ama, baka trls nasl olurdu ki, anlamyorum." O denli iten glyordu ki, Bayan March da elinde olmadan glmsedi. Bylece bu uzun yolculuk, gne , glmsemeler ve neeli szlerle, hayrl belirtilerle balam oldu. Komular kahvalt iin evlerine gidip onlar dinlenmek ve kendilerini toplamak zere babaa braknca Jo: "Sanki deprem olmu gibi geliyor," dedi. Meg, umutsuz, ekledi: "yle, sanki evin yars gidivermi." Beth bir ey sylemek iin azn at, ama yalnzca annesinin masasnn zerinde duran, dikkatle yamanm bir orap ynna iaret edebildi. Anneleri en son ve telal annda bile onlar dnm ve onlar iin almt. Bu, kk bir eydi, ama ilerine dokundu ve aldklar o kahramanca karara karn hepsi birden ac ac gzya dkmeye baladlar. Hannah akllca davrand, onlar brakt ilerini dksnler ve saanak durulma belirtileri gsterince, elinde bir kahve kab, kageldi. "imdi, sevgili kk hanmlar, annenizin szlerini hatrlayn ve zlmeyin. Gelin hep birlikte birer fincan kahve ielim, sonra da ie koyulup aileye layk olduumuzu gsterelim." Kahve bir lkst ve Hannah da o sabah bunu hatrlayarak byk bir yneticilik rnei gstermiti dorusu. Kimse onun bu destek verici szlerine ve kahveden ykselen o mis kokulu arya kar koyamazd. Masann bana toplandlar, mendillerini peete yerine koydular ve on dakika iinde kendilerine geldiler. lk konuya giren Jo oldu: "midini kesme ve her zaman yapacak bir i bul, bizim

prensibimiz bu!.. Bakalm en ok kim hatrlayacak bu prensibi? Ben her zamanki gibi March yengeye gideceim. Ah, ne vaaz verecektir kimbilir!" Yeniden kazand canll ile kahvesini yudumlad. Meg, gzlerinin kpkrmz olmasna hayflanarak sylendi: "Ben de Kinglere gideceim. Gerekten de kalp buradaki ilere bakmay yelerdim." Amy, ciddi ciddi: "Buna gerek yok, Hannah ve ben, ev ilerini gayet gzel yrtebiliriz," dedi. "Hannah bize ne yapmamz gerektiini syler, siz eve dndnzde her ey yolunda olacak, greceksiniz," diye Beth, bulak bezlerini ve leenini hazrlarken, ekledi. Amy, eker yerken dnceli dnceli sylendi: "Bence kayg, ok ilgin bir ey." teki kzlar ellerinde olmakszn gldler ve neeleri yerine gelir gibi oldu. Meg, avuntuyu eker kavanozunda arayan bu gen hanma ban sallad. Jo yeniden ciddileti. ki abla gnlk ileri iin evden ktklarnda zntyle dnp, hep annelerinin yzn grmeye alk olduklar pencereye baktlar. Anneleri yoktu; ancak Beth bu kk treni hatrlam, pembe yzl bir biblo gibi, onlara el sallyordu. Jo, minnet dolu bir bakla ona apkasn sallarken: "te benim Bethim!" dedi. "Hoakal Meg! Umarm Kingler bugn seni ok yormazlar. Babam iin de kayglanma sakn canm," diye ayrlrlarken ekledi. "Umarm March yenge de ok sylenmez. San sana ok yakyor, erkeksi ve ok ho durdu," diye karlk verdi Meg. Bir yandan da uzun boylu kardeinin omuzlar zerinde gerekte gln denecek kadar kck duran kvrck sal baa bakp glmemeye abalyordu. "Tek avuntum bu zaten!" apkasna Laurie usul yle bir dokunarak uzaklarken Jo, kendini, bir k gn krklm koyun gibi duyumsuyordu. Babadan gelen haberler kzlar ok rahatlatt. Ar hasta olmasna karn, hemirelerin bu en iyisinin, en seveceninin varl imdiden ona iyi gelmiti. Bay Brooke her gn bir rapor gnderiyordu ve ailenin imdiki reisi olarak Meg, bunlar okuyor, hafta getike haberler gnden gne iyi gidiyordu. nceleri herkes yazmaya hevesliydi ve dolgun zarflar, kzlardan biri tarafndan posta kutusuna atlyor ve bu Washington mektuplamas sanki onlara yeni bir nem kazandryordu. Bu zarflardan biri grubun tipik notlarn ierdiinden, ap okuyalm bakalm: "ok sevgili anneciim, son mektubunuzun bizi ne kadar mutlu ettiini anlatmak olanaksz. Haberler o kadar iyiydi ki okurken elimizde olmadan hem gldk, hem aladk. Bay Brooke ne kadar nazik ve size bu kadar yararl olduu iin, Bay Laurencein ilerinin onu hl Washingtonda alkoymas byk bir ans! Kzlar altn gibiler. Jo bana dikite yardm ettikten baka tm zor ileri yapmak iin de diretiyor. Bu yksek moralinin uzun srmeyeceini bilmeseydim kendini fazla zorlamasndan ekinebilirdim. Beth ise yapt ilerde saat gibi dzenli

ve kendisine syleneni asla unutmuyor. Babam iin zlyor ve piyanonun bana getii zamanlar dnda ok ciddi grnyor. Amy gzel gzel szm dinliyor, ben de ona iyi bakyorum. Kendi san kendisi taryor. Ben de ilik amay ve oraplarn yamamasn retiyorum ok aba harcyor ve biliyorum dndnzde ondaki gelimeden mutluluk duyacaksnz. Bay Laurence, Jonun deyimiyle, bir ana tavuk gibi zerimize titriyor; Laurie de ok iyi bir komu. Jo ile birlikte bizi neelendiriyorlar. nk siz bu denli uzakta olunca kimi zaman kendimizi yetim sanyor ve zlyoruz. Hannah kusursuz bir azize, hi azarlamyor ve beni her zaman gayet uygun bir biimde, Bayan Margaret' diye arp, bana sayg gsteriyor. Hepimiz iyiyiz ve ilerimizle urayoruz, ama gene de gece gndz sizi zlyoruz. Babama en iten sevgilerimizi iletin, sizin, Meginiz." Bu mektup, kokulu kda zenle yazlmt ve byk bir ince yabanc kda gelii gzel karalanm, mrekkep lekeleri ve kuyruklu harflerle sslenmi olan, bir sonraki mektup ile byk bir eliki oluturuyordu. "Deerli Annem - babam iin kez hurraa! Brooke efendilik gsterdi, bize hemen telgraf ekip, hastamzn daha iyi olduunu bildirdi. Mektup gelince tavan arasna koup bize kar bu kadar merhametli olduu iin Tanrya kretmek istedim, ama yalnzca alayp "ok sevindim! ok sevindim!" diyebildim. Bu da bir dua yerine gemez mi? imden dualarn bir ounu okudum nk!.. ok neeli gnler geirmekteyiz ve artk bunlarn tadn karabilirim. Herkes ok iyi, sanki bir kumru yuvasnda yayor gibiyiz. Megin sofrann bana geip annelik taslamasn grseydiniz glerdiniz. Gnden gne gzelleiyor ve kimi zaman ona sevdalanyorum. ocuklar da birer melek, bana gelince, eh, ben de Joyum ite ve baka trl olamayacam. Ah, size Laurie ile az daha tartacak olduumuzu da sylemeliyim. Sama, nemsiz bir eyle ilgili iimi dktm de ok alnd. Ben haklydm stelik gerektii gibi syleyememitim O da, ben zr dileyene dein gelmeyeceini bildirip ekti gitti evine. Benim de kafam kzd, zr dilemeyeceimi ilan ettim. Gn boyu bu byle srd; ne edeceimi bilemedim, ok zldm ve yokluunuzu yreimde duydum. Laurie ve ben, ikimiz de ar gururluyuz ve zr dilemek zor geliyor. Yine de sonunda boyun eeceini hesaplyorum, nk dedim ya, ben haklydm. Ama gelmedi ite... Ancak akamst, Amynin rmaa dt gn sizin sylediklerinizi anmsadm. Dua kitabm okudum, kendimi daha iyi buldum ve gnei fkemin zerine batrmamaya karar vererek hemen Laurieye, zr dilemeye kotum. Onunla bahe kapsnda karlatk, o da ayn ey iin bana geliyormu. kimiz de gldk, birbirimizden zr diledik ve herkesin ii rahatlad. "Dn Hannahya amarda yardm ederken bir iir yazdm; babam benim kk, sama yazlarmdan holanr, elensin diye gnderiyorum. Ona ok ok sarln ve kendinize de benim iin bir dzine pck verin.

Jonuz" SABUN KPKLER NDEK BR ARKI


Leenler sultanym, neeyle ark sylerim, Bembeyaz kpkleri kabartrken; Azimle ykar, durular, silkerim. Elbiseleri kurutmak iin asarken; zgrce, temiz havada uuurlar, Gneli gn altnda.

Atabilseydik gnllerden Tm bir haftann lekelerini, Su ve havann bylerini. Bizler de onlar kadar arnm. te o zaman, dnyada gerekten Bir amar ykama bayram olurdu! Yararl bir yaam yolunda Yrek rahatlar, iek aar, alan kafada her zaman Acya ve derde yer kalmaz. Tm kayglar faraa dalar, Yiite salladmz sprgemizle. Grev verilince mutlu olurum, nk ak ile alr dururum. Bana g verir salk ve umut, Keyifli olurum akmak iin: "Kafam sen dn; Kalbim sen hisset! Sana kalr eller almak iin!" "Sevgili Anne-Bana yalnzca sevgilerimi gnderecek kadar yer kald, bir de babamn grmesi iin evde bulundurduum, kkten sren, kurutulmu hercai menekeleri. Her sabah devam ediyorum, gn boyu iyi bir kz olmaya alyorum ve kendi kendime babamn arksn syleyerek uyuyorum. lahileri artk syleyemiyorum, beni alatyor. Herkes ok iyi, ancak sizler olmadan ne kadar olunabilirse o kadar mutluyuz. Amy sayfann kalan blmn istiyor. Burada kesmek zorundaym. Anneciim tenkitlerini unutmadm. Saati de her gn kurup odalar havalandryorum Babam, benim olduunu syledii yanandan pn. Ah, ksa zamanda dnn, sizin Kk Bethiniz." * "Ma Chere Anne. Hepimiz iyiyiz, derslerime hep alyorum ve kzlar asla teyit etmiyorum. Meg eletirmek istediimi sylyor, ben de o ne derse yapyorum. Siz en dorusunu kabul edersiniz. Meg bana ok iyi davranyor her gn ayda reel veriyor, bana ok iyi geliyor. Jo beni tatllatrdn sylyor. Laurie, be neredeyse on yam getim, bana olmas gerektii kadar saygl deil, bana Civciv diyor ve ben ne zaman Hattie King gibi Bonjour ya da Merci desem ok hzl Franszca konuup beni zyor. Mavi elbisemin kollar hep anmt. Meg yenilerini takt, ama nleri yanl oldu; imdi onlar elbiseden daha mavi. Houma gitmediyse de huysuzluk etmedim dertlerime katlanyorum, ama keke Hannah nlklerimi daha ok kolalasa ve her gn kara ekmek yesek. Yapamaz m? Bu soru iaretini iyi koymadm m? Meg yazmn da noktalama iaretlerimin de berbat olduunu sylyor, ben de dehete dtm, ama o kadar iim var ki, brakamam. Adieu, babama kucak dolusu sevgiler, sizi seven kznz Amy Curtis March." "Sevgili Bayan March, Yalnzca ok iyi geindiimizi belirtmek iin yazyorum. Kzlar zeki ve kouturuyorlar. Bayan Meg

iyi bir ev hanm olacak; ok seviyor ve ok abuk ileri kavryor. Jo hepsinden ilerde ama, durup dnmyor ve ne zaman ne yapaca belli deil. Pazartesi bir leen dolusu amar ykad gelgelelim skmadan kolalad ve pembe pamuklu bir elbiseyi maviye boyad; glmekten lyorum. Beth hepsinin en iyisi bana ok yardm ediyor, ok dnceli ve gvenilir. Her eyi renmeye alyor. Pazara da bir byk insan gibi gidiyor ve benim yardmmla hesaplar tutuyor, ok harika!.. imdiye dek olduka tasarruflu yaadk Kzlara yalnzca haftada bir gn kahve veriyorum, istediiniz gibi hi bo brakmyorum. Amy huysuzluk etmiyor, en iyi elbiselerini giyip eker yiyor. Bay Laurie her zamanki gibi yaramaz, sk sk evin altn stne getiriyor, ama kzlar da yreklendiriyor diye ben de karmyorum. Yal beyefendi bir sr eyler gnderiyor, biraz yoruyor, ama iyi niyetli; bir ey sylemek bana dmez. Ekmek piiyor artk brakyorum. Bay Marche hrmetlerimi gnderirim umarm zatrresi gemitir. Sayglarmla, Hannah Mullet." * 2. No.lu kouun Bahemiresine- Rappahannockta her ey yolunda, birlikler iyi durumda, ynetim iyi srdrlyor, nbeti birlii Albay Teddy komutasnda her zaman grev banda. Genel Kurmay Bakan General Laurence orduyu her gn tefti ediyor, Levazm Subay Mullet garnizonda dzeni salyor. Binba Lion da gece nbeti tutuyor. Washingtondan gelen iyi haberler zerine yirmi drt pare top at yapld ve merkezde resmi tren dzenlendi. Genel Kurmay Bakan en iyi dileklerini yolluyor, ben de itenlikle katlyorum. Albay Teddy * Sayn Hanmefendi- Kk kzlarn hepsi iyiler. Beth ve olum her gn rapor veriyorlar. Hannah rnek bir yardmc ve gzel Megi bir ejderha gibi koruyor. yi havalar sryor. Ltfen Bay Brookedan yararlann ve giderleriniz dndnz aarsa benim hesabmdan aln. Einizin bir eksii olmasn. Tanrya kr iyileiyor. ten dostunuz ve hizmetkrnz, James Laurence

BLM 17

KK VEFAKR

Bir hafta boyunca evdeki erdemler, tm mahalleye yetecek kadard. Gerekten ok artc bir durumdu. nk herkes ok iyiydi ve bencil davranmamak modayd. Babalan iin duyduklar kaygdan kurtulunca kzlar vgye deer abalarn biraz gevetip, eski alkanlklarna dnme yolunu tuttular. Prensiplerini unutmadlarsa da umut etmek ve almak sanki daha kolaylamt ve bunca abadan sonra iyi niyetin bir tatili hak ettiini dnp fazlasyla tatil yapmaya baladlar. Jo, ksa sal ban iyi koruyamadndan souk alnca, iyi olana dek evden kmamas emredildi; kald ki March yenge de insanlarn nezleli sesle kitap okumalarndan hi holanmyordu. Bu, Jonun iine geldi ve kendine yer arayarak bodrumdan tavan arasna dek epeyce aba gsterdikten sonra elinde ilalar ve kitaplar, nezlesini geirmek zere divana yerleti. Amy, ev ileri ve sanatn bir arada yrmediini grerek, amurdan topaklarna dnmt. Meg, her gn rencilerine gitti, dikiini dikti veya diktiini sand, ama zaman en ok annesine uzun mektuplar yazmakla veya Washingtondan gelenleri tekrar tekrar okumakla geiyordu. Beth kendini tembellik ve zntye pek az kaptrarak, eskisi gibi yaamasn srdrd. Her gn kk devlerini ballkla yapyor, kardeleri de unutkan olduklarndan, onlarnkilerin ounu da stleniyordu. Ev, sarkac ziyarete gitmi bir saate benziyordu. Yrei annesinin zlemiyle ya da babas iin duyduu kayglarla pek arlatnda belli bir dolaba gidip yzn sevdii bir eski elbisenin kvrmlarna gmerek kendi kendine inleye inleye, duasn da ediyordu. Kimse, onun bir znt krizi geirdii saatlerden sonra, evi bylesine neelendirdiini bilmiyordu, ama herkes Bethin ne denli tatl ve yardmsever olduunu gryor; ve kk sorunlarnda avuntu bulmak ve t almak iin ona bavuruyorlard. Hibiri de bu deneylerin gerekte bir karakter testi olduunun bilincinde deildi. lk heyecanlar geince baarl olduklarn ve vgy hak ettiklerini dndler. Gerekten de yleydi ama bir yanla dmler, o da "iyiyi" yapmay srdrmeleriydi, bu dersi de ok fazla kayg ve pimanlk karl reneceklerdi. Bayan Marchn gidiinden on gn sonra Beth: "Meg, gidip Hummeleri bir grseydin. Annem onlar unutmamamz tembih etmiti, biliyorsun," dedi. Meg, bir yandan rahat rahat koltuunda sallanrken bir yandan da diki dikiyordu. "Bu akamst gidemem, ok yorgunum," dedi. "Sen gidemez misin Jo?" diye sordu Beth. "Bu nezleyle dar kamam!.. Hava frtnal." "Neredeyse senin iyiletiini sanyordum."

Jo, rahatszlndan tr biraz utanla yantlad: "Laurie ile kmam iin yeterince iyiyim, ama Hummellere gitmek iin yeterince iyilemi saylmam." Gld. Meg sordu: "Sen kendin niye gitmiyorsun?" "Ben her gn gittim de!.. Hem bebek hasta. Ne yapmam gerektiini bilmiyorum. Bayan Hummel ie gidiyor, bebee de Lotchen bakyor. Ama hastal durmadan artyor, bence ya senin, ya da Hannahnn gitmeniz gerekli!" Beth itenlikle konumutu. Meg de ertesi gn gideceine sz verdi. "Hannahya syle, biraz kumanya hazrlasn da gtrver, Beth. Ak hava sana iyi gelir" dedi Jo, biraz utanla... "Ben giderdim ama, yazm bitirmek zorundaym." Beth de:
"Bam aryor ve yorgunum, o yzden belki sizlerden biri gider diye dnmtm," karln verdi.

Meg nerdi: "Amy birazdan gelir, bizim yerimize bir kou gidip bakar." "Peki, biraz dinlenip onu bekleyeyim." Bylece Beth divana uzand, brleri ilerine dndler ve Hummeller unutuldu. Bir saat geti, Amy gelmedi. Meg yeni bir elbise denemek iin odasna kt. Jo, yazd ykye dald. Hannah da mutfaktaki atein karsnda uyuyup kalmt, Beth sessizce baln giydi, sepetini yoksul ocuklara vermek zere ufak tefekle doldurdu ve banda bir azlk, gzlerinde zgn bir bakla ayaza kt. Dndnde vakit epey ge olmutu ve kimse onun gizlice merdiveni kp annesinin odasna kapandn grmedi. Ancak yarm saat sonra Jo bir ey almak iin "annenin dolab"na gitti ve orada, ila kutusunun banda, elinde bir kfuru iesi, gzleri kpkrmz Bethi dnceye dalm gibi, oturur buldu. "Kristof Kolomb! Ne oldu sana?" diye bard Jo. Beth uzakta tutmak istercesine, ellerini uzatt: "Sen kzl geirmitin deil mi?" "Yllar nce, Meg geirirken. Neden?" "yleyse syleyeyim. Ah, Jo, bebek ld!" "Hangi bebek?" Beth, hkrarak bard: "Bayan Hummelin bebei... O eve dnmeden kucamda ld!" "Zavall canm benim, senin iin ne korkun bir ey bu! Ben gitmeliydim oraya!" diyen Jo, piman bir yzle annelerinin kocaman koltuuna oturdu ve kzkardeini kollarna ald. "Korkun deildi Jo, yalnzca ok zcyd! Ben ilk bakta bebein ok kt olduunu grdm. Ancak Lotchen annesinin doktor getirmeye gittiini syleyince, ben

de Lotty biraz dinlensin diye aldm bebei. Uyuyor gibiydi, ama anszn kk bir lk kopard; titredi, sonra da kprdamadan kalakald. Ayaklarn stmaya altm, Looty da biraz st verdi, ama kprdamad. lm olduunu anladm." "Alama canm! Sonra ne yaptn?" "Bayan Hummel doktorla gelene dein ylece oturup onu kucamda tuttum. Doktor da lm olduunu syledi ve boazlan aryan Heinrich ile Minnay muayene etti. Kzl olmu bunlar, Bayan... Beni daha nce armanz gerekirdi, dedi fkeyle. Bayan Hummel de ona, ok yoksul olduunu, bu yzden bebei kendi tedavi etmeye altn anlatt, ama artk i iten gemi olduundan, yalnzca br ocuklar iin yardm istedi ve alaca cret konusunda da iyilikseverliine gvendiini syledi. O zaman doktor glmsedi ve daha sevecen davrand. Btn bu sahneler pek zcydler. Ben de onlarla birlikte aladm. Sonra doktor birden dnp bana, eve gider gitmez hemen belladonna almam, yoksa benim de hastala yakalanacam syledi." Jo, yznde korku, ona daha sk sarlarak bard: "Hayr, yakalanmayacaksn. Ah Beth, sen hasta olursan kendimi hibir zaman balayamam! Ne yaparz?' "Korkma, ok kt geireceimi sanmam. Annemin kitabna baktm, baars, boaz ars ve benimki gibi krklkla balarm. Biraz belladonna aldm ya, imdi kendimi biraz daha iyice buluyorum," derken Beth, buz gibi ellerini alev alev yanan alnna bastryor, iyi grnmeye abalyordu. Jo kitab onun elinden kaparken sylendi: "Keke annem evde olsayd!" Washingtonun ok, ok uzakta olduunu duyumsuyordu. Bir sayfay okudu, Bethin yzne bakt, elini alnna koydu, boazn kontrol etti ve ciddi bir ifadeyle konutu: "Bir haftay akn bir sredir bebee gidiyorsun ve teki ocuklarla da birlikte oluyorsun. Korkarm sen de kapacaksn bu hastal, Beth. Hannahy araym, o, hastalklarla ilgili her eyi bilir." Beth kayglyd: "Amy sakn gelmesin, o kzl geirmedi. Ona da bulatrmak istemem. Meg ve sen, yeniden yakalanr msnz acaba?"' "Sanmam, stelik yakalansam da umurumda deil. Seni oraya gnderip vr zvr yazmak iin burada kalan benim gibi bencil bir domuz bunu haketmitir!" diye sylene sylene Jo, Hannahya danmaya gitti. yi yrekli kadn bir anda uyanp, ynetimi hemen ele ald. Joya zlmesi iin bir neden olmadn, herkesin kzl geirdiini ve doru tedavi edilirse kimsenin bu hastalktan lmediini anlatt. Jo bunlarn hepsine inanm ve Megi armak iin yukar karken ii biraz rahatlamt. Bethi muayene edip, sorular sorduktan sonra Hannah, "imdi size ne yapacamz syleyeyim," dedi. lk i Doktor Bangsi araym ki sana bir baksn ve bize doru yolu gstersin canm... Amyyi de tehlikeden uzak tutmak iin bir sre March yengenin yanna gndereceiz. Siz kzlardan biri, Bethi oyalamak iin bir iki gn evde kalabilirsiniz." Kaygl ve piman grnen Meg: "Ben kalacam tabii, nk en byk benim,"

dedi. Jo ise kararlyd: "Hayr, ben kalacam, nk benim yzmden hastaland Beth; anneme dardaki ileri yapacama sz vermitim, stelik szm yerine getirmedim." Hannah kk kza dnd: "Beth, sen hangisini istersin? Yalnzca biri kalacak, ona gre," diye sordu. Beth, ban kk ablasna yaslad: "Jo, ltfen!" Meg biraz krgnca ama, genelde rahatlam bir havayla konutu: "O halde gidip Amyye haber vereyim." Jonun tersine hastabakclk yapmaktan hi mi hi holanmazd. Amy direndi ve March yengeye gitmektense hastala yakalanmay ye tuttuunu ilan etti. Meg durumu aklad, yalvard, buyurdu, ama hepsi bouna. Amy gitmemekte diretiyordu ve sonunda Meg, umutsuzlua kapld, ne yapacaklarn sormak zere Hannahnn yanna gitti. O yokken salona giren Laurie Amyyi, yzn divann yastklarna gmm hkrr bir durumda buldu. Kz avuntu bekleyerek olan biteni anlatt. Laurie, yalnzca, ellerini cebine sokmu, derin dnceler iinde kalar hafife atlm, slk alarak odada aa yukar gezinmeye balamt. Sonunda Amynin yanna oturdu ve en kandrc sesiyle konutu: "imdi, hadi bakalm, akl banda bir kk hanm ol da sana syleneni yap. Hayr, alama hele dinle bak ne gzel bir planm var. Sen March yengeye gidersin, ben de her gn gelir seni kartrm, ya arabayla gezeriz, ya da yrrz, ok iyi vakit geiririz. Burada kalp surat asmaktan daha iyi deil mi?" Amy, dargn dargn: "Sanki ayak altndaymm gibi baka yere gnderilmek istemiyorum, ama ben..." diye sze balayacak oldu. "Tanr seni korusun ocuk, senin iyiliin iin bu, herhalde hastalanmak istemezsin, deil mi?" "Hayr, dorusu istemem, ama gene de herhalde hasta olacam, nk hep Beth ile birlikteydim.'' "te bundan tr hemen buradan uzaklaman gerekir ki hastalktan kurtulabilesin. Hava ve bakm deiiklii seni korur, en azndan hastala yakalansan bile hafif geirmeni salar. Sana en ksa zamanda gitmeni neririm... Kzl bu, aka deil, kk hanm." Amy, korkmutu: "Ama March yengenin evi o denli skc ki stelik kendisi de pek aksi bir insan." "Ben her gn gelip sana Bethden haber getirir, seni gezmeye kartrsam hi de skc olmaz. Yal kadn beni sever, ben de ona olabildiince tatl davranrm, bylelikle ne yaparsak yapalm, bizimle edinmez." "Beni Puckla tramvaya da bindirir misin?"

"Beyefendilik erefim zerine sz veriyorum ki, evet." "Her gn gelir misin ama?" "Bak bakalm gelmiyor muyum?" "Sergiye de gider miyiz, gerekten?" "Yolunu bulursak, bir deil, bir dzine sergiye gideriz." Amy ar ar: "Peki, yleyse, galiba gidiyorum," dedi. Laurie de onun omzuna vurdu: "Aferin sana! Hadi imdi Megi ar ve peki dediini ona da syle." te bu, Amynin cann, peki demekten de daha ok skmt. Meg ve Jo, yaratlan bu mucizeyi gzleriyle grmek zere koarak aa indiler. ok nemli bir i yapm, zveride bulunmu olduu sansna kaplan Amy, eer doktor Bethin hasta olacan sylerse gitmeye sz verdi. Laurie sordu: "Nasl benim kk?" Bethe zel bir dknl vard ve onun adna, da vurduundan ok daha fazla kayglanyordu. Meg karlk verdi: "Annemin yatanda yatyor, biraz daha iyi gibi. Bebein lm onu ok zm, ama sanyorum sadece bir souk algnl bu. Gene de, Hannah byle sandn sylemesine karn pek kaygl grnyor, bu da beni huzursuz ediyor ite." Jo da can skntsyla salarn kartrd: "Ne zor bir dnyadayz! Tam bir dertten kurtuluyoruz, teki balyor. Annem gideliberi tutunacak tek dalm kalmad, sanki tmyle boluktaym." ' "Kendini kirpiye benzetme, hi de yakmyor! Peruunu dzelt bakaym Jo... Syleyin bakaym annenize telgraf filan ekmem gerekiyor mu?" Laurie arkadann tek gzel yann da yitirmesine kendini bir trl altramamt. Meg: "Beni de dndryor," dedi. "Beth gerekten hasta ise anneme haber iletmemiz gerekir. Gelgelelim Hannah buna kar kyor. Annemin babam brakamayacan, haber verirsek yalnzca ikisini tedirgin etmi olacamz sylyor. Beth uzun sre hasta yatmaz, Hannah da ne yaplmas gerektiini bilir, hem annem ona gz kulak olmamz sylemiti, biz de yle yapacaz ite... Ama, bana gene de haber vermemiz gerekirmi gibi geliyor." "eyy! Ben de bilemedim dorusu. Doktor gittikten sonra bykbabama bir sorun isterseniz." "yle yapalm... Evet, Jo, sen imdi hemen git ve Doktor Bangsi ar," diye buyurdu Meg. "O gelip grmeden kararmz veremeyiz."

Laurie apkasn ald: "Olduun yerde kal Jo, biliyorsunuz, bu messesenin habercisi benim." "Korkarm senin baka ilerin vardr," diye sze balayacak oldu Meg. "Hayr, bugnk derslerimi yaptm." Jo sordu: "Yoksa tatilde de alyor musun?" Laurie odadan karken karlk verdi: "Ne sandn ya? Komularmn verdii olumlu rnei izliyorum ben de." Jo, onaylayan bir glmseme ile Laurienin itten atlayn seyrederken: "Olum iin byk umutlar besliyorum," dedi. Konu, Megi ilgilendirmiyordu. Ters ters yantlad: "Evet, bir olan iin hi de fena saylmaz," demekle yetindi. Doktor Bangs geldi, Bethin kzl belirtileri gsterdiini ama, hastal hafif atlatacan sandn syledi ise de, Hummel olayn renince ciddileiverdi. Amynin hemen uzaklatrlmasn buyurdu ve tehlikeyi savuturacak bir ila aldktan sonra kk kz, Jo ve Laurie eliinde, trenle evden ayrld. March yenge onlar her zamanki konukseverlii ile karlad. March yenge, gzlklerinin zerinden dik dik bakarak sordu: "Gene ne istiyorsunuz?" Koltuunun arkasna tnemi olan papaan da seslendi: "Git buradan. Buraya olanlar giremez!" Laurie pencerenin yanma ekildi ve Jo olan biteni anlatt. "Bunu bekliyordum ite!.. Byle, yoksullarn arasnda gezip durursanz olaca buydu zaten. Amy eer hasta olmazsa -ki kukusuz olur, yle grnyor- kalp bir ie yarayabilir. Alama bakaym ocuk, insanlarn burun ektiklerini duymak beni zer." Amy tam alamak zereydi ki Laurie gidip sinsice papaann kuyruunu ekince ku da aknlkla tt ve o denli gln bir biimde "Aman Tanrm!" diye bard ki kk kz, glmeye balad. Yal kadn, hrn bir sesle sordu: "Annenizden ne haberler?" Jo ciddiliini korumaya alarak yantlad: "Babam daha iyi. Buna da neeli bir yant geldi: "Ah, sahi mi? Pek uzun srmez nasl olsa; nk March dayankl deildir." Laurie arkasndan gdklarken papaan, tneinde dans etmeye koyulmu ve yal kadnn baln trmalarken bir yandan da "Hah ha, asla lm dememeli!.. Bir imdik enfiye al! Hoakal, hoakal!" diye baryordu.

"eneni tut, saygsz ku! Jo, sen de hemen gitsen iyi olur. Byle ge saatlere dek ortalkta dolanmak hi de uygun deil, stelik arkadan gibi bir delifiek..." Amy, March yenge ile babaa braklrken: "Dayanabileceimi sanmyorum, ama gene de bir deneyeceim," diyordu. Polly gene bard: "Yr git, korkun ey!" Bu kaba konuma karsnda Amy, derin derin i geirmekten kendini alkoyamad.

BLM 18

KARANLIK GNLER

Beth kzl olmutu ve Hannah ile doktor dnda, herkesin sandndan ok daha hastayd. Kzlar hastalkla ilgili hibir ey bilmiyorlard. Bay Laurencein de onu grmesine izin verilmiyordu. Bylece Hannah her eyi kendi bildiince yoluna koydu. Dr Bangs da elinden geleni yapyor, gerisini bu kusursuz hastabakcya brakyordu. Meg, hastalk tar korkusuyla artk Kinglere gitmiyor ve evi ekip eviriyor; bir yandan da Bethin hastalndan hi mi hi sz etmeyen mektuplar yazdka hem kayglanyor, hem de sululuk duyuyordu. Annesini aldatmak hi de doru deildi elbette... Gelgelelim Hannah Bayan Marcha haber vermeme konusunda direniyordu, onu byle nemsiz bir konu iin zmek istemiyordu. Jo, gecesini gndzn Bethe adamt. Bu pek zor bir i deildi. ok sabrlyd Beth... Kendini denetim altnda tutabildii srece acsna hi yaknmadan katlanyor, ancak zaman zaman ate nbetleri arasnda ksk, atlak bir sesle sayklamaya balyordu. Sevgili, kk piyanosunu alyormu gibi parmaklarn yorgann zerinde gezdirerek, mzie yer brakmayacak aamada imi boazyla, ark sylemeye abalyordu. Zaman geliyordu, evresindeki bildik yzleri bile tanmayarak, onlara yanl isimlerle seslenip yalvarrcasna annesini aryordu. Sonunda Jo korktu, Meg de gerein yazlmasna izin verilmesi iin Hannahya yalvard. Hannah da bu konuyu dneceini syledi; "henz bir tehlike var denemezdi." Bu arada Washingtondan gelen bir mektup dertlerine bir yenisini katt: Bay Marchn durumu yeniden ktye gitmiti, daha uzun bir sre evine dnebilmesi dnlemezdi. Gnler imdi ne kadar da karanlk grnyordu! Ev ne kadar hznl ve botu. Bir yandan alp bir yandan bekliyorken, kardelerin yrekleri ne kadar da kurun gibi ard! lmn glgesi bir zamanlar mutlu olan bu evin zerinde dolayordu imdi. Bir gn Meg oturmu, gzyalarn elindeki iinin zerine aktrken, bir zamanlar yine parann satn alnabilecei her trl lkse sahip olmad halde, ne kadar zengin olduunu anlad; sevgi, korunma, huzur ve salk; bunlar, yaamn gerek deeri, zenginliiydi. Jo da, hasta kardei her an gzlerinin nnde, o lo, kk odada otururken, onun o acnas sesi kulaklarnda nlaya nlaya, Bethin yaradlndaki gzellik ve incelii olanca plaklyla grd; hepsinin yreinde onun, ne derin ve sevecenlik dolu bir yere sahip olduunu bilinciyle kavrad. Bakalar iin yaayan, bencillikten uzak, kendinden verici yaratlyla, yalnz bu erdemiyle Bethin ailesine ne kadar mutluluk verdiini kavrad. Beth, ite bu sahip olduu en basit erdemleriyle evini mutlu klmak istemiti, bu erdemlere de yetenek, zenginlik ve gzellikten daha ok deer vermiti. Amy, srgn yaamnda, bir an nce evine dnmeyi, herkesle birlikte olmay zlemiti. Beth iin alp bir eyler yapabilmeyi yrekten istiyordu. Kendisine artk hibir iin zor ve itici gelmeyeceini anlyor ve pimanlk dolu bir hznle, hasta kardeinin, onun bir yana ittii ka grevi yine onun adna seve seve yaptn

dnyordu. Laurie huzursuz bir hayalet rnei gibi evin iinde dolanyor; Bay Laurence de eskiden gn batm saatlerini onun iin zlenen bir beklentiye dntren kk komusunu anmsatt iin ve u anda acya dayanamadndan, byk piyanoyu kilitlemi bulunuyordu. Bethi zlemeyen yoktu. St, frnc, kasap, manav hep nasl olduunu soruyorlard. Zavall Bayan Hummel, dncesiz davranndan dolay zr dilemeye ve Minna iin bir kefen almaya geldi. Komularn tm de kk armaanlar ve en iyi dileklerini yollamlard. Bethi en yakndan tanmayanlar, kk kzn ne ok dost edinmi olduunu anlayp ardlar. Tm bu gnler boyunca Beth, yannda eski Joannas, yatyordu. Sayklamalar arasnda bile kimsesiz bebei unutmamt. Kedilerini de zlyor, ancak hastalk kaparlar korkusuyla yanna getirilmelerini istemiyordu. Biraz alr gibi olduu zamanlarda Jo adna znt duyuyordu. Amyye sevgi dolu haberler yolluyor; annesine yaknda mektup yazacan bildirmeleri ricasnda bulunuyor; hatta sk sk kalem kt isteyip bir iki satr yazmay deniyor, babasnn, kendisini unuttuunu dnmesini istemiyordu. Ne var ki ok gemeden bu bilinli aralarn bile sonu geldi ve saatler boyunca bir o yana, bir bu yana dnerek, dudaklarnda anlalmaz szler, ylece yatmaya veya ona hi de salk getirmeyen derin derin uykulara dalmaya balad. Dr. Bangs gnde iki kez uruyor, Hannah gece boyu oturuyor, Meg her an gnderilmeye hazr bir telgraf masasnn zerinde hazr bekletiyor ve Jo da Bethin bandan hi ama hi ayrlmyordu. Aralk aynn biri onlar adna tam anlamyla bir k gn oldu. Isrc bir rzgr esiyor, kar yayor, yl sanki kendi lmne hazrlanyordu. Dr. Bangs o sabah geldiinde Bethe uzun uzun bakt, scack elini ellerinin arasnda tuttu, sonra yavaa brakt ve Hannaha dnerek alak sesle: "Eer Bayan March kocasn brakabilirse, ona haber gndersek iyi olacak," dedi. Hannah hi konumakszn, ban sallad, dudaklar sinirinden titriyordu, bu szler zerine Megin de olanca gc ekilivermiti, bir koltua yld; Jo ise bir an sararm bir yzle dikildi, sonra salona koup hazr telgraf kapt gibi aceleyle bir eyler giyindi, dar, frtnann ortasna frlad. Az sonra dnd ve sessizce paltosunu kartrken Laurie, elinde bir mektup, kageldi; Bay March yine iyilie dnyordu. Jo, mektubu okurken Tanrya kretti, ama gene de yreindeki yk kalkm saylmazd, yz o denli ac doluydu ki Laurie sordu: "Ne o? Bethin durumu daha m kt yoksa?" Jo, acnas bir yzle izmelerini ekitirirken: "Annemi ardm," dedi. Laurie gene sordu: "Aferin Jo, bu ii kendi kendine mi yaptn?" Holdeki iskemleye ilimi, izmelerini karyorken kzn ellerinin nasl titrediini grmt. "Hayr, doktor syledi armamz." Laurie armt: "Ah, Jo! O kadar da kt olamaz!" "Evet, ne yazk ki yle. Bizleri tanmyor, duvardaki sarmak yapraklarndan sz ederken her zaman yapt gibi onlara kumru srs de demiyor artk. O artk benim

sevgili Bethciime hi benzemiyor, bu duruma katlanmamza yardm edecek kimse de yok. Annem de, babam da, burada deiller ve Tanrm, o denli uzaklam durumda ki, artk Bethi bulamyorum sanki." Gzyalar zavall Jonun yanaklarndan szlrken, aresizlik iinde karanl yoklarcasna elini uzatt. Laurie onun elini avucuna ald ve boazna tkanm bir yumruya karn, elinden geldiince doal olmaya abalayarak fsldad: "Ben buradaym ite, Jo. Bana tutun, canm!" Jo konuamyordu ama tutundu ve dost bir elin scack kavray o acl yreine biraz su serpti, ona dertlerinin arasnda tek destek olabilecek Tanrnn eline onu sanki biraz daha yaklatrd. Laurie sevecen ve yrek ferahlatc bir eyler sylemek istedi; ancak aklna uygun szler gelmedi, o da sessizce dikildi ve eskiden annesinin yapt gibi, arkadann eilmi ban yavaa okad. ok gemeden Jo, yreini ferahlatan gzyalarn kurulayp minnet dolu bir yzle ban kaldrd. "Saol, Laurie, imdi daha iyiceyim; kendimi o denli yalnz bulmuyorum, artk her eye dayanmaya alacam." "Sen gene en iyisini umut etmeyi srdr, sana yardm olur, Jo. Bak yaknda annen burada olacak ve her ey yoluna girecek." "Babann iyiye gittiine sevindim. Artk annem onu brakt iin ok zlmeyecektir. Ah, Tanrm! Sanki btn dertler birden, birleip zerimize kt, stelik en arlan da benim omuzlarmda," diye derin derin iini eken Jo, slanm mendilini kurutmak iin dizlerine yayd. Laurie fkeyle sordu: "Meg, payna deni yapmyor mu yoksa?" "Ah, evet, yapmaya alyor, ama o Bethi benim kadar sevemez ve o benim kadar zlemeyecektir. Beth benim vicdanimdir, onu brakamam. Yapamam bunu! Yapamam!" Jo, yzn slak mendiline gmerek umutsuzlukla alad. u ana kadar yiite gs germi gzya dkmemiti. Laurie de gzlerini eliyle kurulad, ancak boazndaki tkanldk geene ve dudaklarnn titremesini durdurana kadar konuamad. Bir erkee yakmyor olabilirdi, ama elinde deildi ite, bunun iin de onu hi ayplamamak... Sonunda, Jonun hkrklar yatnca, umutla: "leceini sanmyorum ben" dedi. "O kadar iyi bir insan ki ve hepimiz onu yle ok seviyoruz ki, Tanrnn onu henz alacan hi sanmyorum." "yi ve sevilen insanlar hep lrler," diye inledi Jo, ama alamay kesti, kendi kuku ve korkularna karn, arkadann szleri ona g vermiti. "Zavall kz, yorgunluktan bitmisin, bunca umutsuzluk sana gre deil. Dur hele, ben seni hemen yreklendiririm." Laurie merdivenleri, ikier ikier kt. Jo da yorgun ban, kimsenin, brakld masann zerinden kaldrmay akl etmedii, Bethin kk, kahverengi balna yaslad. Bunun bir tr bys olmalyd, sanki o baln varl, orackta Joyu etkiledi, Laurie elinde bir kadeh arap, koarak aa indiinde, Jo arab glmseyerek ald ve

merte: "Bethciimin salna iiyorum" diyerek ardndan ekledi: "Sen iyi bir doktorsun Teddy ve ok da avutucu bir arkadasn. Sana bu borcumu nasl deyeceimi bilmem." Gerekten de Laurienin tatl szleri, dertli ban biraz olsun hafifletmiti. Laurie karlk verdi: "Faturam sonra gnderirim. Bu gece iin sana yreini araptan da daha ok stacak bir ey vereceim." Bir an iin dertlerini unutan Jo, merakla bard: "Neymi o?" "Ben annene dn telgraf ekmitim, Brooke da hemen geleceini bildirdi, yani bu gece burada olur, her ey yoluna girer. Bunu yaptma sevinmedin mi yoksa?" Laurie ok hzl konuuyordu, bir an iinde heyecandan kzarmt, nk kzlar zmek ve Bethe zarar vermek korkusuyla bu plann gizli tutmutu. Jo birden bembeyaz kesildi, oturduu iskemleden frlad ve Laurie sustuu anda kollarn boynuna dolayp neeyle bararak onu da canlandrd: "Oh, Laurie! Oh, anne! yle sevindim ki!" Yine gzya dkmedi, ama kendini tutamaz bir biimde glmeye koyuldu ve bu beklenmedik haberle biraz arm gibi titreyerek arkadana sarld. Laurie de arm olduu halde akl banda davrand; yattrmak iin Jonun srtn okad ve onun toparlanmaya baladn grnce, bir iki utanga pckle kz tmyle kendine getirdi. Jo ise merdivenin trabzanlarna tutunarak onu hafife itip soluk solua: "Oh, yapma ne olur! Byle davranmak istemedim, ok ktym ben, ama Hannahy dinlemeyip telgraf ektiin iin birden seni yle sevdim ki, kendimi tutamadm ite. Bana her eyi anlat imdi ve bir daha da arap verme, nk aptalca eyler yapyorum," dedi. Laurie ise boyunban dzeltirken, gld: "Yok canm, benim iin farketmez! Gerekte ben de, bykbabam da huzursuzlamaya balamtk. Hannahnn disiplini biraz fazla gtrdn ve annenin bilmesi gerektiini dndk, Bizi asla balamazd; eer Beth - eer bir ey olsa, anlarsn ite. Ben de bykbabama bir ey yapmann zaman geldiini aka sylettim. Dn postaneye kotum. Doktor ok ciddi grnyordu ve telgraf ekmeyi nerdiimde Hannah bredeyse canma okuyacakt. Ben de stnlk taslanmasna hi dayanamam, bu yzden kararm verdim ve yaptm. Annen son trenle, gece ikide gelecek. Onu karlamaya gideceim ben, sen de sevincini kendine sakla ve annen gelene dek Bethi sakin tutmaya bak." "Laurie, sen bir meleksin! Sana nasl teekkr edebileceimi ben?" Laurie, onbe gndr ilk kez, yaramaz bir bakla: "Gene yle boynuma atla, houma gitti," dedi. "Hayr, saol. Bykbaban geldiinde senin yerine ona sarlrm. Ltfen akay brak, evine git ve dinlen, sabaha dek ayakta olacakmsn, baksana. Tanr seni korusun!" Jo, konuurken bir yandan da geri geri keye ekilmiti, szlerini tamamlar tamamlamaz mutfaa kotu. Tabak dolabnn zerine oturup oraya toplanm eitli kedilere "Mutlu, ok mutlu" olduunu bildirdi. Bu arada Laurie de bu ii iyi becerdiini dnerek evden ayrld.

Jo, iyi haberleri verdiinde Hannahnn ii rahatlamt, gene de: "mrmde onun kadar bakasnn ilerine burun sokmay seven birini grmedim, ama gene de balyorum ve umarm Bayan March hemen gelir," dedi. Meg nce havalara utu, sonra da mektup elinde, dnmeye balad. Bu arada Jo hasta odasn topluyor, Hannah da beklenmedik konuklarn gelmesi olaslna karlk birka yemek hazrlyordu. Sanki evin iinde tertemiz bir rzgr esmi ve gne ndan da daha gl bir ey, odalar aydnlatmt. Her ey, bu umut verici deiiklii anlam gibiydi. Bethin kuu yeniden tmeye balad, Amynin penceresindeki sakssnda yar am bir gl bulundu ve ocaklardaki ate bile sanki allmadk bir neeyle yanyor gibiydi. Kzlar her karlatklarnda solgun yzlerinde birer glckle birbirlerine sarlyor, yreklilikle fsldyorlard: "Annem geliyor canm! Annem geliyor artk!" Beth dnda herkes seviniyor, o ise umut ve needen, kuku ve fkeden habersiz, bilinsiz yatyordu. Bir zamanlar pespembe olan yz deimi, imdi ifadesiz; bir zamanlar alkan elleri zayf ve dermansz; bir zamanlar glmseyen dudaklar kprtsz; ve bir zamanlar gzel, bakml salar darmadan, yastn zerine serilmiti. Gn boyu yle yatyor, arada srada uyanp kupkuru ve zorlukla kprdayan dudaklarla mrldanyordu: "Su!" Gn boyu Jo ve Meg baucunda beklediler, seyrettiler, umut, ettiler. Tanrya ve annelerine gvendiler, gn boyu kar yad, src rzgr esti ve saatler yava yava geti. Ama sonunda gece oldu ve saatin her vuruunda, yatan iki yannda oturan iki karde, parldayan gzlerle baktlar, nk yardm, her saat yaklamaktayd. Doktor geldi, byk bir olaslkla, gece yarsna doru, iyiye veya ktye doru bir deime olabileceini syledi ve o saatlerde gene urayacan bildirdi. Hannah, yorgunluktan bitmi, yatan ayakucundaki divana uzand ve uyuyakald: Bay Laurence salonda bir aa bir yukar geziniyor, geldiinde Bayan Marchn kaygl yzyle karlamaktansa bir asi blyle karlamay yeleyeceini dnyordu. Laurie, sanki dinleniyormu gibi halnn zerine uzanmt, ama kara gzlerini ok yumuak ve dupduru gsteren bir bakla atei seyretmekteydi. Kzlar o geceyi hi unutmadlar, ikisi de uyumad ve yle saatlerce insana ken o korkun aresizlik duygusuyla nbet tuttular. Meg, itenlikle: "Eer Tanr Bethi esirgerse bir daha hi ama hi yaknmayacam," diye fsldad. Jo da ayn itenlikle karlk verdi: "Eer Tanr Bethi esirgerse onu mrm boyunca sevip ona hizmet edeceim." Meg, ksa bir sessizlikten sonra: "Keke u yreim olmasayd, ylesine szlyor ki!" dedi. Kardei de umutsuzluk iinde ekledi: "Eer yaam ounlukla bu denli zor ise, buna nasl dayanacamz bilemiyorum." O anda saat on ikiyi vurdu ve ikisi de kendilerini unutup Bethi seyretmeye koyuldular; sanki o solgun yznde bir deiiklik olduunu grr gibiydiler. Ev lm kadar sessizdi, bu sessizlii yalnzca rzgrn iniltisi bozuyordu. Bitkin Hannah, uyumay srdrd ve yalnzca iki karde, sanki yatan zerine den o soluk glgeyi grebildiler. Bir saat daha geti ve hibir ey olmad; sadece Laurie, istasyona gitmek

zere sessizce yola kmt. Bir saat daha, gelen giden yoktu ve yoldaki bir kaza veya frtnadan da kts, Washingtondan ok ac bir haber kaygs zavall kzlar rpertti. Saat ikiyi geiyor Jo, kar rtsnn altnda dnyann ne denli irtc grndn dnerek pencereden darsn seyrediyorken, yatan ynnde bir kprt duydu ve abucak dndnde Megin, annenin koltuunun nnde diz kp yzn gizlemi olduunu grd. Byk bir korku iinde Jo, buz kesildi ve "Beth ld" diye geirdi iinden. "Meg bana sylemeye ekiniyor." Bir an sonra yerine, yatan baucuna dndnde, heyecanl gzleri, sanki byk bir deiimin olduunu grd. Atein kzarkl ve ac dolu ifade gitmi, o sevgili yz, uykusunda ylesine solgun ve huzurlu grnyordu ki, Jonun iinden alamak veya dvnmek gelmedi. Kzkardelerinin iinde, bu en sevdiinin, zerine eilip tm yrei dudaklarnda, nemli alnndan pt. Usulca fsldad: "Gle gle Bethciim, gle gle!" Kprtdan uyanm gibi Hannah, gzlerini at, yataa kotu Bethe bakt, ellerini tuttu, dudaklarn yaptrarak nabzn dinledi, sonra nln bana sarp oturdu, ne arkaya sallanmaya balad. Yavaa syleniyordu: "Ate dnd; rahata uyuyor; cildi nemli ve dzgn soluk alyor. krler olsun sana Tanrm!" Kzlar, bu geree inanmaya zaman bulamadan doktor gelip, Hannahn sylediklerini dorulad. irkin denilecek bir adamd, gene de glmseyerek onlara babacan bir bakla baktnda, kzlarn gzne dnya gzeli grnd. "Evet canlarm, sanrm kk kz bu defa atlatacak. Evde sessiz olun, brakn uyusun imdi. Uyannca da ona vereceiniz..." Ne verebileceklerini ikisi de duymad; birlikte karanlk sofaya kp merdivene ktler, birbirlerine sarldlar, yrekleri szcklerle anlatlamayacak derecede sevin doluydu. Vefal Hannahy pp kucaklamak iin odaya dndklerinde Beth, her zaman yapt gibi yanan eline dayam yatyor, yzndeki o korkun sarlk gitmi, sanki yeni uykuya dalmasna rahat soluk almaktayd. K gecesi solmaya yz tuttuunda Jo: "Bir de annem imdi geliverseydi!" dedi. Meg, elinde beyaz, yar am bir gl, yaklat: "Bak, bunu yarn Bethin eline vermek iin, yetimeyecek sanyordum, eer-eer bizden uzaklasayd. Ama bak, gece am, imdi bunu uradaki vazoya koyacam, kmz uyandnda nce bu gl, sonra da annemin yzn grecek." Jo ve Meg sabahn erken saatlerinde, o upuzun, hzn dolu nbetleri tamamlanm, dary seyrederlerken yorgun gzlerine gne, hi bu denli gzel domam, dnya bu kadar gzel olmam gibi grnd. Meg perdenin arkasnda durmu gz kamatrc grnm izlerken kendi kendine glmsedi: "Byl bir dnya gibi grnyor." Jo, ayaa frlad: "Bak!" dedi. Evet, aada, kapdan zil sesleri geliyordu. Hannah- dan bir lk ve Laurienin neeyle fsldayan sesi: "Kzlar, geldi! Geldi ite!"

BLM 19

AMYNN VASYET

Evde bunlar olurken Amy, March yengede zor gnler geiriyordu. Srgn yaantsn ta iinde duyuyor ve mrnde ilk kez kendi evinde ne denli ok sevilip martldnn bilincine varyordu. March yenge hibir zaman, kimseyi martmaz, bunu doru bulmazd. Gene de iyi davranmaya alyordu. Ne are... Bu terbiyeli, kk kz ok houna gitmiti. Aka sylemeyi uygun bulmasa da March yengenin yreinde, yeeninin ocuklarnn ok zel bir yeri vard. Amy de onu mutlu etmek iin elinden geleni yapyordu ancak, aman Tanrm! Nasl hatalar da oluyordu! Kimi yallarn yzndeki krklklara ve salarndaki krlara karn, yrekleri pek gen olur, ocuklarn kk kayg ve mutluluklarn anlayabilir, onlar rahat ettirebilirler ve ho oyunlarn iine gizleyerek akllca dersler verebilirler; onlarla en tatl bir arkadalk kurabilirler. Yazk ki March yenge byle deildi ve kurallaryla, sert buyruklaryla, kat tavrlar ve upuzun vaazlaryla Amyyi ok zyordu. ocuu ablasndan daha yumuak bal, daha sevecen bulduu iin ihtiyar kadn, Amynin evindeki zgrln brakm olduu martlmln etkilerini olabildiince silikletirmeyi kendine grev bildi. Bylece Amyyi ele alp onu altm yl nce kendisinin eitildii gibi eitmeye kalkt ki bu da Amynin yreini karartt. Kzcaz sanki kopmaz bir rmcek ana yakalanan bir sinek gibi aresizmi duygusuna kapld. Her sabah bulaklar ykyor, sonra eski moda kaklar iman aydanl ve bardaklar parlatana dek ovuyordu. Sonra odann tozunu almas gerekiyordu. Ne de zor bir iti bu! Bir tek toz tanecii bile March yengenin gznden kamyordu. stelik tm eyann pene biimindeki ayaklar ve bol oymalar olduu iin de asla doru drst tozu alnamyordu. Ardndan, Polly, besleniyor, ss kpeinin tyleri taranyor ve yukar aa defalarca klp iniliyor, emirler yerine getiriliyordu. htiyar kadn, topal olduundan byk koltuundan pek seyrek kalkard. Amy tm bu ilerden sonra da derslerini yapmak zorundayd. Bylece, sahip olduu tm iyi huylar her gn snanm oluyordu. Sonra hava almak veya oyun iin verilen bir saatik izin kzn ok houna gidiyordu! Laurie her gn geliyor ve Amyyi karmak iin izin alana dek March yengeye diller dkyor; sonra yrye veya arabayla gezmeye kyor ve birlikte ok iyi vakit geiriyorlard. Akam kahvaltsndan sonra Amy yksek sesle kitap okumak ve yenge uyuklad srece sessiz oturmak zorundayd. Genellikle de daha birinci sayfada uyuyakalyor, bu uyku bir saat sryordu. Sonra yama ii veya havlular ortaya kartlyor, Amy grnte byk bir uysallkla ama, iinden ba kaldrarak, hava kararncaya dek diki dikiyor; ancak karanlk bastktan sonra kendine gene bir sre zaman ayrabiliyordu. Akamlar en ktsyd. March yenge, uzun uzun genlik yklerini anlatr, bunlar da son derece skc olduundan, Amynin akl hep bir an nce yatmak ve acmasz yazgsna alamakta oluyordu. Bereket versin genellikle, bir iki damla gzyandan sonra uyuyup kalyordu. Eer Laurie ve yal hizmeti Esther olmasayd Amy, o korkun gnleri atlatamazd. Bal bana papaan bile onu ldrtmaya yetiyordu; nk kk kzn kendisine hi de baylmadn hemen sezmi ve olabildiince yaramazlk yaparak

cn almaya koyulmutu hnzr hayvan! Amy ne zaman yanna yaklaacak olsa hemen san ekiyor, kafesini daha yeni temizlemiken yalnz ona i karmak iin, ekmek ve stn deviriyor, hanmefendi uyurken Mopu gagalayp, havlatyor; konuklarn yannda Amyye olmadk adlar takyor; her bakmdan azarlanmay hak edecek biimde davranyordu. Amy geri, kpee de dayanamyordu, iko, ters bir hayvand o da. Taranrken hrlayp havlyor, yemek istedii zaman srtst devrilip yznde pek aptal bir ifadeyle drt ayan birden havaya dikiyordu ki, bu hareket gnde aa yukar on, on iki kez yineleniyordu. A ters biriydi; arabac sard; ancak Esther kk kza nem veren tek insand. Esther Franszd. Yllardr Madame diye ard hanmyla yayor, ona biraz skynetim kurallar uyguluyordu. Bayan March da onsuz yapamyordu. Gerek ad Estelledi ama March yenge deitirmesini buyurmu, o da dinini de deitirmeye zorlanmamas kouluyla kabul etmiti. Bu kk Mademoiselleden holanmt Esther. Fransadaki yaamna ilikin eitli ykler anlatarak onu oyalyor, Amy de Madamen ilerini yaparken onunla oturuyordu. Esther, kzn evin iinde gezinip, kocaman dolaplar ve sandklar dolduran garip ve gzel eyleri incelemesine izin veriyordu. March yenge bir saksaan gibi toplamt tm bu eyay. Amynin en ok sevdii de Hint ii bir dolapt, iinde garip ekmeceler, kk raflar ve gizli blmeler vard. Kimileri tuhaf ama, tm de antika... eitli ss eyasyla ev doluydu. Bunlar inceleyip yerletirmek ok houna gidiyor, zellikle de krk yl ncesinin bir gzel kzn bezemi sslerin, kadifelerle kapl mcevher kutularn ok seviyordu. March yengenin sosyeteye takdim edilirken takt garnet takm; dnnde babasnn armaan ettii inciler; sevgilisinin elmaslar; yalyken kullanmak iin kara kehribardan ine ve yzkler; lm dostlarn portrelerini tayan garip madalyonlar; iine alayan st aacnn dallarndan rl pskller, salar bulunan madalyonlar... Ve madalyonlar! Biricik kk kznn takt bebek bilezikleri; onca ocuksu elin oynad krmz mhrle, March Amcann byk saati; ve bir kutuda tek bana, artk iman parmana ok kk gelen ama hepsinin en deerlisiymi gibi zenle saklanm March yengenin alyans. Bir gn, her zaman yanna oturup bu deerli eyay gzeten ve sonra da kilitleyip kaldran Esther: "Mademoiselle seecek olsa hangisini isterdi?" diye sordu. "En ok elmaslar beendim, ama gerdanlk yok, bense gerdanlklar severim, ok yakrlar. Ben olsam bunu seerdim," diye karlk verirken Amy, ucundan bir han salland bir dizi altn ve abanoz boncua bakyordu. "Ben de onu pek severim, ama kolye olarak deil. Oh, hayr! Benim iin sadece gzel bir tebihtir o ve ben de iyi bir katolik olarak onu bu niyetle kullanrdm," diyen Esther o gzelim diziye imrenerek bakt. Amy sordu: "Aynanza asl o gzel kokulu tahta boncuklar kullandn gibi mi yani?" "Gerekten yle, dua etmek iin. Byle gzel bir eyi gelii gzel bir ss gibi kullanmaktansa tebih olarak kullanmak azizlerin de houna giderdi. Mademoiselle de, buraya girmeden nce, hizmetinde altm o iyi yrekli Madam gibi, her gn biraz dnp dua etseydi iyi olurdu. O hanmmn kk bir dua odas vard ve orada dertlerinden arnr, huzur bulurdu."

"Benim de yle yapmam doru olur muydu?" diye sordu Amy. Yalnzlnda tutunabilecei bir eit dal aryordu ve dua kitabn boladnn farkndayd, ama ona hatrlatacak Beth, yannda deildi ki! "ok iyi ve doru olurdu; eer isterseniz ben de seve seve kk giyinme odasn bu i iin dzenleyebilirim. Yengenize hibir ey sylemezsiniz, ama o uyuyunca gider, o odada biraz tek banza oturursunuz; iyi eyler dnrsnz ve sevgili Tanrya kzkardeinizi korumas, esirgemesi iin dua edersiniz." Esther, gerekten dindard ve tleri de itendi. Sevgi dolu bir yrei vard. Kardelerin kayg duymalarndan ok etkileniyordu. Amy de bu neriden holand ve odasna bitiik dolap odasn dzenlemesine izin verdi. Bunun kendisine iyi geleceini umuyordu. Parlak tebihi usulca yerine koyup, mcevher kutularn teker teker kapatrken mrldand: "March yenge lnce tm bu gzel eylerin nereye gideceini dorusu bilmek isterdim." Esther glmseyerek fsldad: "Size ve ablalarnza. Biliyorum. Madame bana gvenir, vasiyetnamesinde tanklk ettim, byle olacak." "Ne gzel!" dedi Amy, elmaslara son bir kez bakarak: "Ama keke bunlar bize imdiden verse! Bir ii geciktirmek hi de ho bir ey deil." "Gen hanmlarn byle eyleri takmalar iin henz ok erken. lk nianlanan, incileri alacak. Madame yle syledi; ve sanrm kk firuze yzk de giderken size verilecek; nk Madame terbiyeli halinizi ve ho tavrlarnz beendi." "yle mi dnyorsunuz? Ah, o yz alabilmek iin bir kuzu gibi olurum. Kittyinkinden ok daha gzel. Her eye karn March yengeyi seviyorum ben." ve Amy mutlu bir yzle, yal kadn kazanmaya kararl, mavi yz takp denedi. O gnden sonra da bir uysallk rnei oldu kt ve yal kadn da verdii eitimin, bu elle tutulur baarsndan pek memnun kald. Esther de giyinme odasna ufak bir masa, bir sandalye ve kapal duran odalardan birine alnm bir resim yerletirdi. Bu resmin ok deerli olduunu sanmyordu, ama gene de gerekeni yapp izin ald, yoksa Madamn bundan hi haberi olmaz, olsa da zaten nemsemezdi. Oysa bu, dnyada pek nl olan bir tablonun pek deerli bir kopyasyd ve Amynin gzeli seven gzleri, yreinden sevecen duygular geerken, tanrsal annenin tatl yzn seyretmekten hi mi hi yorulmuyordu. Masann zerine kk dua ve ilahi kitaplarn ve Laurienin getirdii en gzel ieklerle dolu bir vazoyu koydu. Her gn buraya gelip tek bana oturuyor, iyi eyler dnp sevgili Tanrsna kzkardeini esirgemesi iin yakaryordu. Esther ona bir de, ucunda gm bir ha sallanan siyah boncuklu bir tebih vermiti; ama Amy tebihi ast ve kullanmad. Protestanlarn bunu kullanmasnn uygun olacandan kuku duyuyordu.Kk kz tm bu davranlarnda pek itendi. nk gvenli yuvasnn dnda kalm, tutacak efkatli bir ele ylesine zlem duyuyordu ki, igds onu babalk sevgisiyle ocuklarn saran o gl ve sevecen DOSTa yneltti. Kendini anlayp ynetmekte annesinin yardmn aryordu; ama nereye bavuraca retildiinden, yolunu bulup gvenle yrmek iin elinden geleni yapt. Amy ok gen bir yolcuydu ve u srada yk de pek ar grnyordu. Kendini unutmaya, neeli olmaya ve hi kimse beenip onaylamasa da, doruyu yaparak tatmin olmaya alt.

ok, ok iyi olmak yolunda ilk abas da, March yenge gibi yapp vasiyetnamesini hazrlama yolunda bir karar vermek oldu. Byle- ce, gerekten hastalanp lecek olursa, sahip olduu eyler haka ve cmerte datlacakt. Ama yine de, gznde, yal kadnn mcevherleri kadar deer tayan kk hzinesinden ayrlmak dncesi bile ona ac verdi. Oyun saatlerinin birinde, Estherden hukuksal terimler konusunda biraz yardm alarak, nemli belgeyi elinden geldiince yazd ve bu iyi yrekli Fransz kadnn tank olarak vasiyetnameye imza atmas, onun iini rahatlatt; sonra belgeyi, ikinci tank olmasn istedii Laurienin nne koydu. Yamurlu bir gn olduundan, byk odalardan birinde oyalanmak zere yukar karken, yanna arkada olarak da Pollyyi almt. Bu odada Estherin, oynamasna izin verdii eski giysilerle dolu bir gardrop vard, solmu brokarlara brnp sslenerek, boy aynasnn karsnda bir aa, bir yukar gezinmek, reveranslar yapmak, elbisenin kuyruunu, kulaklarna ok ho gelen bir hrtyla, ylesine bir dndrmek, onun en ok sevdii elencesiydi. Bugn o kadar dalmt ki elencesine, Laurienin kapya vurduunu duymad, kendisini gizlice gzetleyen yzn de grmedi, ciddi ciddi gezintisini srdrp yelpazesini sallad, mavi brokar elbisesi ve sar kapitone i eteine pek zt den pembe bir trbanla ssledii salarn savurdu. Dikkatli yrmek zorundayd nk yksek keli iskarpinler giyiyordu ve Laurienin sonradan Joya anlatt gibi, rengarenk elbisesinin iinde, ve yanyana yrd Polly ile, ok gln bir grnm veriyordu. Polly onu elinden geldiince taklit ediyor, ara ara durup bir kahkaha savuruyor veya baryordu: "Ho deil miyiz? Hadi oradan korkun ey! Dilini tut! p beni canm! Hah ha!" Majestelerini rahatsz etmemek iin kahkahasn tut- makta byk glk eken Laurie kapy vurdu ve zarafetle kabul edildi. "Otur ve ben bunlar kaldrrken biraz dinlen, sonra ok ciddi bir konuyu sana danmak istiyorum," dedi Amy. htiamn gstermi ve Pollyyi bir keye kklamt. "Bu ku da bamn derdi zaten." Laurie bir iskemleye ters otururken, Amy bandaki o pespembe kmbeti kartyordu. "Dn yengem uyurken ve ben de bir fare kadar sessiz olmaya alrken, Polly kafesinin iinde rpnmaya balad. Gittim onu kardm, baktm orada koca bir rmcek. Kovalaynca kitapln altna kat; Polly de peinden gitti ve eildi, kitapln altna gzn uydurup o gln haliyle: "k da bir yry yap ekerim," dedi. Elimde olmadan glverince Polly sylendi, halam da uyanp ikimizi birden azarlad." Laurie esneyerek sordu: "rmcek bizimkinin davetini kabul etti mi bari?" "Evet, dar kt ve Polly de hemen kap, halamn koltuuna trmand ve ben rmcei kovalarken, barbar bard: "Yakalayn! Yakalayn! Yakalayn!" Papaan Laurienin ayaklarn gagalad: "Yalan sylyor! Vay canna!" diye sylendi. Laurie kua yumruk sallad: "Sen benim olsaydn, boazn skardm, seni babelas!" diye homurdand. Ku da ban bir yana yatrp ciddi ciddi konutu: "Dmelerini sevsinler, ekerim!" Gardrobu kapatp cebinden bir kt kartan Amy: "imdi hazrm," dedi. "Ltfen bunu okuman ve bana yasal ve doru olup olmadn sylemeni istiyorum senden. Bunu yapmak gerektiini anladm, nk ne olacamz belirsiz ve mezarmn zerinde

krgnlklar bulunmasn istemiyorum." VASYETNAME Ben, Amy Curtis March, aklm bamda olarak, tm dnyevi varlm aada belirtilen kiilere veriyor ve balyorum: Babama, en gzel resimlerimi, izimlerimi, haritalarm ve sanat eserlerimi, ereveleri dahil Ayrca istedii biimde kullanmas iin, yz dolarm. Anneme, tm giysilerimi -cepli mavi nlm dnda- ayrca resmimi ve madalyonumu, kucak dolusu sevgilerimle. Sevgili ablam Margarete, firuze yzm (eer alabilirsem) veriyorum, ayrca zerinde kumrular olan yeil kutum, ayrca yakasna koymas iin gerek para dantelimi ve kk kzndan bir an olarak, izdiim resmini. Jo ya, balmumu ile onarlm yaka inemi brakyorum, ayrca bronz mrekkep hokkam -kapan o kaybetmiti- ve en deerli kil tavanm nk yazd hikyeyi yaktm iin zgnm. Bethe (eer benden sonra yaarsa), bebeklerimi ve kk alma masam veriyorum; yelpazemi, keten yakalarm ve ok ince olduklarndan, iyiletiinde giyebilirse, yeni terliklerimi Burada ayrca Joanna ile alay ettiim iin pimanlk duyduumu iletiyorum. Arkadam ve komum Theodore Laurencee, kt czdanm ve boynu olmadn sylemesine karn kille yaptm modelimi balyorum. Ayrca kt gnlerimde gsterdii byk iyilik iin sevdii bir sanat eserimi; Ntre Dame en iyisidir. Saygdeer koruyucumuz Bay Laurencee, kapanda ayna olan mor kutumu -kalemleri iin gerekli olur- ve ona ailesine, zellikle Bethe yapt iyilikler iin teekkr eden bir kz hatrlatr. En sevgili oyun arkadam Kitty Bryantn mavi ipek nlm ve pcklerimle, altn boncuklu yzm almasn isterdim. Hannahya, istedii karton apka kutusunu ve istedii tm yama ilerini veriyorum. Onlar grnce beni hatrlar. Ve imdi en deerli eyam dattktan sonra herkes memnun olur ve ly sulamaz. Herkesi balyor, son saat geldiinde bulumay umuyorum. Amin! Bu vasiyetnameye, 1861 ylnn Kasm aynn 20nti gu. nnde imza ve mhrm basyorum. AMY CURTS MARCH. Tanklar: Estelle Valnor ve Theodore Laurence Son isim kurunkalemle yazlmt ve Amy, Laurieye, bunu mrekkeple, yazy doru drst imzalamas gerektiini syledi.

Laurie ciddi ciddi sordu: "Kim soktu bunu senin kafana bakaym? Yoksa biri sana Bethin eyalarn dattn m syledi?" Bu arada Amy onun nne biraz krmz kurdele, balmumu ve mhr koyuyordu. Birden telaland: "Ne olmu ki Bethe?" "Bunu sylediim iin zgnm, ama madem baladm, bari arkasn getireyim. Bir gn kendini yle kt hissetti ki, piyanosunu Mege, kedilerini sana, zavall eski bebeini onun hatr iin sevecek olan Joya vermek istediini syledi. Verecek bu denli az eyi olduu iin zgnd ve bizlere sandan birer bukle, bykbabama da sevgilerini brakt. Ama o, hibir zaman bir vasiyetname yapmay dnmedi." Laurie konuurken bir yandan da imza ve mhr basyordu, kdn zerine koca bir damla gzya dene dek ban kaldrmad. Amynin yz pek dertliydi, ama gene de yalnzca sordu: "nsanlar kimi zaman vasiyetnamelerine bir tr dipnotu koymazlar m?" "Evet, bu notlara ek denir." "Benimkine de koy bir tane yleyse, tm buklelerimin kesilip, arkadalarma datlmasn istiyorum. Unutmutum; ama gzelliimi bozsa da bunu yapmak istiyorum." Laurie, Amynin bu en byk zverisini glmseyerek, vasiyetnameye ekledi. Sonra bir saat kadar onu elendirdi ve tm dertleriyle ilgilendi. Tam giderken Amy onu tutup, titreyen dudaklaryla fsldad: "Beth iin gerekten tehlike var m?" "Korkarm var ama, biz en iyisini umut etmeliyiz. Alama canm." Ve Laurie bir aabey gibi Amyye sarlp, onu avuttu, yattrd. Laurie gittiinde, Amy kk odasna ekildi ve gnbatmnda oturup, Beth iin dua etti. Gzyalar boalyor, yrei szlyordu ve bir milyon firuze yzn bile onu tatl kk ablasn kaybetmesine karlk avutamayacan duyumsuyordu.

BLM 20

KYE ZEL

Anne ile kzlarnn bulumasn anlatacak szcklerin bulunabileceini sanmyoruz. Byle saatlerin yaanmas ok gzel ama, anlatmas ok zordur. Ben de bunu okuyucularmn hayal gcne brakp, yalnzca evin gerek mutlulukla dolduunu ve Megin umutlarnn gerekletiini sylemekle yetineceim. Beth o uzun, gzel uykudan uyannca gzlerine ilk grnen o kk gl ve annesinin yz oldu. aramayacak denli zayf dm olduundan, sadece glmseyebildi ve onu saran sevgi dolu kollara iyice sokulup, zlemini sonunda giderebildi. Sonra yine uykuya dald ve ablalar da annelerinin isteklerini yerine getirmek iin koutular; nk anne, uykusunda bile elini smsk tutan o incecik, hasta eli brakmyordu. Hannah, heyecann da vurmann baka bir yolunu bulamadndan, yolcu iin alas bir kahvalt kotarmt, Meg ve Jo annelerini sz dinleyen kk leylekler gibi besleyip, bir yandan da fsltyla anlattklarna kulak veriyor, bylelikle babalarnn durumunu; Bay Brookeun babann yannda kalp, ona bakmak iin verdii sz; dn yolculuunda gecikmesine yol aan frtnay; yorgunluktan, kayg ve souktan bitmi bir durumda trenden indii zaman karsnda bulduu Laurienin yzn grmenin verdii, szcklere smaz ferahl, bylelikle renmi oluyorlard. Ne garip ama, ayn zamanda da ne ho bir gnd o gn! Dars o denli parlak ve neeli, nk tm dnya ilk kar karlyor gibiydi; ierisi de, herkes uyuduu iin o denli dingin ve huzurlu. Herkes nbet tutmaktan bitkin dm, tm evde bir pazar gn sessizlii egemendi. Hannah kapda uyuklayarak, nbet tutuyordu. Omuzlarndan kalkan ykn getirdii ferahlk ile Meg ve Jo gzlerini kapadlar ve frtnadan sonra sakin bir limana demir atm gemiler rnei dinlenmeye yattlar. Bayan March ise Bethin baucundan ayrlmyor, koltukta dinleniyor, sk sk uyanp bir cimrinin yitirip yeniden kavutuu hzinesini kontrol edii gibi, ocuuna bakyor, ona dokunuyor, dnyordu. Bu arada Laurie de Amynin iini rahatlatmak zere gitti ve yksn yle gzel anlatt ki March yenge bile iini ekti ve her naslsa bir kez olsun Ben size dememi miydim? demedi. Amy de bu kez ylesine gl davrand ki, sanrm kk dua odasndaki o iyi dnceleri, meyvelerini vermeye balamt. Gzyalarn abucak kurulad, annesini bir an nce grebilmek iin duyduu sabrszl bastrd ve firuze yz aklna bile getirmedi. htiyar kadn da tm kalbiyle Laurienin dncesine katld; Amy gerekten de tam bir kk kadn gibi davranmay bilmiti. Hatta Polly bile etkilenmi grnd, ona aferin kz dedi, dmelerini beendiini syleyip, en dosta sesiyle hadi k da bir yry yap, ekerim! diye yakard. Amy seve seve u parlak k havasnn tadn karmak iin gezmeye gidebilirdi ne var ki gizlemek iin gsterdii erkeke abaya karn Laurienin uykudan bayldn sezinleyince onu, annesine bir not yazana dek divana uzanp dinlenmeye raz etti. Notu yazmas epey uzun srd ve dndnde bakt. Laurie divana boylu boyunca uzanm, kollar bann altnda derin derin uyuyor, March yenge de allmam bir iyi huyluluk gstererek perdeleri ekmi,

sessizce oturuyordu. Bir sre sonra onun gece bastrncaya dek uyanmayacan dnmeye balamlard ki, bence de yle olacakt, Laurie, Amynin annesini karsnda bulmasyla att la uyanp kalkt. Geri o gn kentin iinde de, dolaylarnda da pek ok mutlu kk kz vard, ama benim kiisel dnceme gre Amy, tmnn de en mutlusuydu. Annesinin kucana oturup ona dertlerini anlatt, onaylayan glmseyiler ve sevgi dolu okaylarla avuntu buldu, dln ald. Kk odada ikisi yalnzdlar, nedeni aklannca anne de buna hi kar kmad. "Tam tersine, ok houma gitti, canm," dedi, iskemledeki, okumaktan ypranm kitaba ve duvardaki, yeil yapraklarla sslenmi o gzel resme bir gz atarak konutu: "Bir eyler bizi zd ve dertlendirdii zaman gidip sessizce oturabileceimiz bir yerimizin olmas ok gzel bir tasar. Yaantmzda ok zor gnlerimiz olur, ama doru biimde yardm istersek, bu zorluklara her zaman katlanabiliriz. Sanrm benim kk kzm da bunu reniyor?" "Evet, anne! Eve dndmde ykln bir kesinde, kitaplarm koyacam ve kendi yaptm o resmin kopyasn asacam bir ke hazrlamay dnyorum. Hanmn yz geri iyi olmad -nk benim izemeyeceim kadar gzel- ama bebek daha iyi oldu ve onu ok seviyorum. Bir zamanlar onun da kk bir ocuk olduunu dndke kendimi ona daha yakn buluyorum ve bunun bana yardm oluyor." Amy, annesinin dizinde glmseyen ocuk say gsterirken Bayan March da onun eline bakp glmsedi. Bir ey sylemedi, ama kz bu bak anlamt ve bir anlk sessizlikten sonra ciddi ciddi: "Sana bunu syleyecektim ama unuttum," dedi. "March yenge yz bana bugn verdi. Beni yanna arp pt, bunu parmama takt ve onun iin bir vn kayna olduumu, beni hep yannda tutmak istediini syledi. Firuze parmama ok byk geldii iin de dmesin diye, bu gln halkay verdi. Bunlar takmak istiyorum anne, takabilir miyim?" "Bunlar ok gzel, ama bana kalrsa byle sslenmek iin henz pek gensin, Amy." Bayan March o tombul, kk ele bakyordu. aret parmanda gkmavisi talarla ssl halka ve stnde de birbirini tutmu, iki minik altn el biimindeki, garip koruyucu vard. "Gururlu olmamaya alacam," dedi Amy. "Bunu yalnzca bu kadar gzel olduu iin deil de o ykdeki kzn bileziklerini takt gibi, bana bir eyler anmsatmas iin takmak istiyorum." Annesi glerek sordu: "Yani, March yengeyi mi demek istiyorsun?" "Hayr, bana bencil olmamay anmsatmas iin." Amy ylesine drst ve iten konuuyordu ki, annesi glmeyi brakt, kk kznn tasarlarn saygyla dinledi. "Yaramazlklar listemi ok dndm ben, listenin en banda bencillik var. Ben de eer becerebilirsem, bundan kurtulmak iin ok alacam. Beth, hi bencil deil. Bu yzden de herkes onu seviyor ve kaybetmek dncesinden bile fena oluyor. Eer ben hasta olsaydm, insanlar bu zntnn yarsn bile duymazlard. Zaten ben de

buna layk deilim. Ama ben de bir sr dostlar tarafndan sevilip, aranmak isterim; o yzden de elimden geldiince Bethe benzemeye alacam. Genelde bu niyetlerimi unutmaya eilimliyimdir; ama bana her an hatrlatacak bir ey bulunursa daha iyi olur. Bunu deneyebilir miyim?" "Evet, ama ben yklkte hazrlayacak olduun o kene, dorusu daha ok gveniyorum. Yzn tak canm ve elinden geleni yap. Tasarlarn gerekletireceinden hi kukum yok; nk iyi olmak iin duyulan iten bir istek, savan yarsn kazanmak demektir. imdi Bethin yanna dnmeliyim. Sen de yreini ferah tut, kk kzm, ksa zamanda eve dneceksin!" O akam Meg, babasna yolcunun sa salim yerine ulatn bildirmek iin mektup yazarken, Jo yukar, Bethin odasna szld ve annesini her zamanki yerinde grnce duraksayarak, ekimser ve skntl bir tavrla parmaklarn salarna dolayp bir an dikildi. Bayan March, kzna, iini dkmeye aran bir biimde ellerini uzatarak, sordu: "Ne oldu canm?" "Sana bir ey sylemek istiyorum, anne?" "Meg konusunda m?" "Ne abuk anladn? Evet, onunla ilgili ve kk bir ey olsa da beni kayglandryor." "Beth uyuyor, alak sesle konu ve bana her eyi anlat. O Moffat buraya gelmedi umarm?" diye sordu Bayan March, biraz serte. Jo yere, annesinin ayaklar dibine yerleirken: "Hayr," dedi, "Zaten gelseydi kapy yzne kapatrdm. Geen yaz Meg, Laurencelerin evinde bir ift eldiven unutmutu, yalnz bir tanesi geri verildi. Biz de tmyle unuttuk, sonunda Laurie bana, onu Bay Brookeun aldm syledi. Yeleinin cebinde tayormu, bir defasnda drm ve Laurie onunla dalga gemi, Bay Brooke da Megden holandn, ama o bylesine gen ve kendisi bylesine yoksul olduu iin bunu aklamaktan ekindiini anlatm. Ne korkun bir durum, deil mi?" Bayan March kaygyla sordu: "Sence de Meg onunla ilgileniyor mu?" Jo, yar ilgili, yar kmser, bard: "Aman Tanrm! Ak gibi samalklarla ilgili hibir ey bilmem ki ben. Kzlar romanlarda bu duyguyu yerlerinden frlayarak, kzararak, baylarak, zayflayarak ve aptallar gibi davranarak da vurur, belli ederler. Meg, byle eyler yapmyor, akl banda bir yaratk gibi yiyor, iiyor ve uyuyor. O adam konusunda konuurken gzlerimin iine bakabiliyor ve yalnz Laurie aklarla ilgili akalar yaptnda hafife kzaryor. Geri ona bunu yasakladm ama, Laurie beni yeterince dinlemiyor ite." "yleyse sence Meg, Johnla ilgilenmiyor mu yani?" Jo, gzlerini aarak: "Kim?" diye bard.

"Bay Brooke. Ona artk John diyorum ben; hastanede byle baladk, onun da houna gidiyor." "Aman Tanrm! Ondan yana kacan biliyorum. Babama ok iyi davrand, evet, onu kovalamayacaksnz ama, eer isterse Megin onunla evlenmesine izin vermek!.. te bu ok ac! Ondan holanmanz iin babam martp sana da yardmc olmas." Jo yine fkeyle salarn ekitirdi. "Canm, byle kzma, sana nasl olduunu anlatacam. John salt Bay Laurencein istei zerine benimle geldi ve zavall babana o denli baland ki ondan holanmamak elimizde deildi. Meg konusunda da son derece ak yrekli ve onurlu davrand; bize onu sevdiini ama evlenme nerisinde bulunmadan nce rahat bir ev kuracan syledi. Bizden de yalnzca onu sevmesi ve onun iin almas, elinden gelirse de Mege kendini sevdirmesi iin izin istedi. Gerekten de harika bir gen adam, onu dinlemezlik de edemezdik. te yandan, Megin bu kadar genken birine balanmasna da gnlm raz gelemez." "Elbette ki hayr! ok aptalca olurdu! Bir tatszlk kacan biliyordum zaten, sezmitim. Meer sandmdan da ktym durum. Keke Meg ile kendim evlenip onu aile iinde, gvenlikte tutabilseydim!" Bayan March bu garip dzenlemeye glmsedi, sonra ciddileti: "Jo, bak sana bunlar sr olarak veriyorum, henz Mege bir ey sylemeni istemiyorum. John geri dnp de onlar bir arada grdmde Megin duygular konusunda daha salkl bir izlenim edinebilirim," dedi. "Meg o szn edip durduu gzel gzlerde Johnun duygularn grecek ve her ey bitecek. yle yumuak bir yrei var ki, biri ona biraz duygulu bakacak olsa, gnee braklm tereya gibi erir gider hemen. Johnun gnderdii ksa pusulalar sizin mektuplarnzdan daha ok okudu. Bu konuyu atmda beni imdikledi, kahverengi gzlerden holanyor, Johnun irkin bir ad olduunu dnmyor, gidip abay yakacak, bu huzur dolu, elenceli, gzel gnlerin de sonu gelecek o zaman!.. Her eyi gryorum ben, hepsini! Birbirlerine tutkun, evin iinde gezinecekler, hepimiz kamaya abalayacaz. Meg kendini kaptrp, artk benim hibir iime yaramayacak... Brooke bir yolunu bulup, servet sahibi olacak, onu alp gtrecek ve ailede bir boluk yaratacak. Benim de kalbim krlacak ve herkes son derece tedirgin olacak!.. Ah canm! Neden sanki hepimiz olan olmadk, o zaman bu dertler de kmazd bamza!" Jo umutsuz bir ifadeyle enesini dizlerine dayayp John'a yumruunu sallad. Bayan March iini ekti ve Jo, rahatlam bir ifadeyle ban kaldrp bakt. "Senin de houna gitmiyor demek, yle mi anne? te buna sevindim. John'u iine gnderelim. Meg'e bunlardan tek kelime sylemeyelim ve hep birlikte, her zamanki gibi mutlu olalm." "imi ekmekle hata ettim, Jo. Zamanla hepimizin kendi evlerinize dalmanz ok doal ve gerekli... Ama, kzlarm elimden geldiince uzun bir sre yanmda alkoymak istediim iin bu iin bunca erken olmasna zldm, o kadar. Meg henz on yedisinde ve John ona bir ev kurana dein biraz zaman geecektir. Baban ve ben Meg'in yirmi yandan nce evlenmemesine ve herhangi bir biimde balanmamasna

karar verdik. Eer o ve John birbirlerini seviyorlarsa beklerler ve bu arada aklarn da snam olurlar. Meg vicdan sahibidir, John'a hain davranacandan hi korkmuyorum. Benim gzel, sevecen kzm! Umarm sonunda mutluluu bulur." Annesinin sesi bu son birka szckte titredii iin Jo, sordu: "Onun zengin bir adamla evlenmesini yelemez miydin?" "Para iyi ve yararl bir eydir, Jo; ve umarm kzlarm onun yokluunu hibir zaman ac ac duymazlar ya da fazlalyla marmazlar. John'un iyi bir ie salamca yerletiini ve borlardan uzak, Meg'i rahata yaatabilecek bir gelire sahip olduunu bilmek isterim. Kzlarm adna byk servet, yksek mevki veya byk isim gibi hrslarm yoktur benim. Mevki ve para, sevgi ve iyi huylarn yannda gelecek olursa, bunlar minnetle kabul eder ve ansl olmanza sevinirim ama kendi yaadklarmdan, ekmek parasnn gn gnne kazanld, sade, kk bir evde de gerek mutluluun ne denli byk olabileceini, yokluklarn, kavuulan zevkleri nasl daha da tatllatrdn biliyorum ben. Meg'in alakgnll bir balang yapmas beni sevindirir. Eer yanlmyorsam iyi bir erkein kalbine sahip olmann zenginliini yaayacaktr ki bu, bir servet sahibi olmaktan daha gzel bir eydir." Jo: "Anlyorum ama ve sana katlyorum. Gelgelelim hem, Meg ynnden d krklna uradm," dedi. imdi daha rahatlam bir yzle ban kaldrarak, ensesine bakt: "Bense onun Laurie ile elenip mr boyu lks iinde yaamasn tasarlyordum. ok ho olmaz myd bylesi?" Bayan March: "Ama biliyorsun, Laurie ondan kk," diye balarken Jo onun szn kesti: "Birazck, evet, ama hem yana gre daha byk duruyor, hem de uzun boylu. stelik can istediinde de tam bir yetikin insan gibi davranabiliyor. Sonra zengin, eliak ve iyi yrekli. Bizleri, hepimizi de seviyor, bence bu planmn suya dmesi ok yazk oldu!" "Korkarm Laurie, Meg iin yeteri kadar bym deil ve u anda herhangi bir kimsenin gvenemeyecei kadar da deiken bir yapda. Byle planlar bir yana koy, Jo. Brak zaman ve kendi gnlleri, arkadalarn elerini sesin! Byle ilere korkusuzca burun sokamayz ve en iyisi senin deyiminle "romantik samalar'la kafamz doldurup bunlarn dostluklarmz bozmasna izin vermemektir. "Buna meydan vermeyeceim ancak ilerin karmakark olmas da houma gitmiyor. Oradan bir eki, buradan bir makas, her eyi dzeltirdi. Keke bamza demir arlklar balayp bymemize engel olunabilseydi! Ama tomurcuklar gn gelir gl olur. Kedi yavrucuklar da kedi. Ne yazk!" Elinde tamamlad mektupla odaya szlen Meg sordu: "Demir arlklar da, kedilere de ne olmu bakalm?" "Hii, sadece benim sama konumalarmdan biri ite. Yatmaya gidiyorum ben, gel Peggy!" dedi Jo, canl bir yumakm gibi kendini zerek. Bayan March ise mektuba bir gz atp geri verirken kzna: "ok gzel ve doru yazlm. Ltfen Johna sevgilerimi gnderdiimi de ekleyiver," dedi. Meg glmseyerek ve masum gzleriyle annesinin gzlerinin iine bakarak: "Ona

John mu diyorsun?" diye sordu. Bayan March da kzn dikkatle szd: "Evet. Bizim olumuz gibi oldu ve onu pek sevdik." "Buna sevindim, nk o kadar yalnz ki! yi geceler anneciim! Senin burada olman anlatamayacamz kadar byk bir rahatlk," diye usulca karlk verdi Meg. Annesini sevecenlikle pp giderken Bayan March memnunluk ve pimanlk karm bir duyguyla sylendi: "Johnu henz sevmiyor, ama sevmesini yaknda renecektir."

BLM 21

LAURE YARAMAZLIK YAPIYOR VE JO ARAYI BULUYOR

Jonun yz ertesi gn grlecek gibiydi. Saklad sr onu rahatsz ediyor, elinde olmakszn, esrarengiz ve nemli havalar taknyordu. Meg, bunu sezinlediyse de soru sormak zahmetine katlanmad. Jo ile anlamak iin en iyi kuraln elikiler kural olduunu biliyor ve eer sormazsa her eyi kendiliinden anlatacandan hi kukusu yoktu. Bu yzden, Jonun suskunluunun srp gitmesine ok ard ve Jo, Megi rahatsz eden bu stn havay taknnca, Meg de arballkla kendini ekip tm zamann annesine adad. Jo da bir bana kald. Bayan March hastabakc olarak onun yerini almt ve odaya bal geirdii o uzun gnlerden sonra kzndan dinlenmesini, hareket etmesini ve elenmesini istiyordu. Amy de olmaynca tek sna Laurie kalyordu geriye; Jo da onun arkadalndan pek holand halde srrn azndan almasndan ekiniyordu. Bunda ok da haklyd. Delikanl gizlenen bir ey olduunu sezer sezmez aratrmaya koyuldu ve Jonun yaamn epey zorlatrd. Laurie, numara yapt, rvet verdi, alay etti, tehdit etti, azarlad; onu artp gerei azndan alabilmek iin kaytszlk taslad ve en sonunda direnci sayesinde olayn Meg ve Bay Brooke ile ilgili olduunu zebildi. retmeninin iini kendine dkmeyiine ierleyip, bu davranna bir yolunu bulup, karlk vermek iin kafasn altrmaya koyuldu. Bu arada Meg de, grne gre olay unutmu, babasnn dn iin hazrlklara dalmt; anszn onda sanki bir deiiklik meydana geldi ve bir sre kendinde deilmi gibi davranmaya balad. Bir ey sylendii zaman aryor biri baktnda kzaryor, sessiz sessiz, utanga ve dertli bir yzle oturup dikiini dikiyordu. Annesi sorunca ok iyi olduunu sylyor, Jo nasl olduunu sorduunda da ondan rahat braklmasn rica ediyordu. Jo annesine: "Bunu havada sezinliyor -ak demek istiyorum ve ok hzl gidiyor," dedi. "Belirtilerin ou var. Huzursuz ve ters, yemek yemiyor, uyku uyumuyor ve kelerde srnyor. Onun verdii arky sylerken yakaladm bir gn. Bir kez de senin gibi "John" deyiverip sonra bir gelincik rnei kzard. Ne yapacaz imdi?" Ne denli sert olursa olsun herhangi bir nlem alnmasna rza gsteriyordu. Annesi karlk verdi: "Sadece bekleyeceiz. Onu rahat brak, nazik ve sabrl ol nasl olsa baban gelince her ey yoluna girer." Ertesi gn Jo kk posta kutusundan kanlar datrken: "te ana bir pusula, Meg. Hem de mhrl! Ne garip! Laurie bana yazdklarn hi mhrlemez," dedi. Bayan March ve Jo kendi ilerine dalmlard. Meg'den gelen bir ses zerine balarn kaldrdklarnda onu korku dolu bir yzle elindeki kada bakar buldular. "Byk bir hata. Ama gnderen o deil. Ah, Jo, bunu nasl yapabildin?" Ve Meg

elleriyle yzn kapatp kalbi ok krlm gibi alamaya balad. Annesi Meg'e doru atld. "Yavrum ne oldu, ne var?" Bu arada Jo da alay yaratan kad ablasnn elinden almaya savayordu. akn, barmt. "Ben mi? Ben hibir ey yapmadm! Ne diyorsun sen?" Megin o yumuak baklar, cebinden buruuk pusulay kartp Jo'ya frlatrken fkeyle parlyordu. Sular bir tavrla: "Sen yazdn, o kt ocuk da sana yardm etti, ikimize kar da nasl bu denli kaba, hain ve acmasz olabiliyorsun?" Jo onu duymad bile, annesiyle birlikte, garip bir yazyla yazlm pusulay okuyordu.

ok sevgili Margaret- Duygularm artk bastramyorum ve dnmeden nce yazgm renmek istiyorum. Annenlere sylemeye henz cesaret edemedim ama sanrm birbirimize hayran olduumuzu bilseler raz olacaklardr. Bay Laurence bana iyi bir yer bulacak ve o zaman, benim tatlm, sen de beni mutlu edeceksin. Senden ailene henz bir ey sylememeni rica ediyorum, ama en azndan Laurie araclyla bana bir umut gnderebilirsin. Seni seven John.
"Ah, kk hain! Anneme verdiim sz tuttuum iin bana byle karlk verecekti demek! Onu iyice bir paylayp zr dilemesi iin hemen buraya getireceim," diye bard Jo, adaletin o anda yerine gelmesi iin tutuuyordu. Ama annesi pek seyrek grlen bir yz ifadesiyle onu alkoydu: "Dur bakalm Jo, nce kendini temize kartman gerek. yle ok oyun oynadn ki, korkarm bunda da bir parman olmal." "erefim zerine and ierim ki anne, yok! Bu pusulay daha nce hi grmedim ve bu konuda hibir ey bilmiyorum." Jo bunlar ylesine itenlikle syledi ki, ona inandlar: "Eer bu ite bir rolm olsayd bundan iyisini yapar, en azndan daha doru drst bir pusula yazardm. Bay Brooke'un byle eyler yazmayacan senin bilmen gerektiini akl ederdim hi olmazsa," diye Jo, burun kvrp kad elinden att. Meg ise elindeki bir pusula ile gelen kad karlatrarak, kekeledi: "Ama onun yazsna da ok benziyor!" Bayan March telala: "Ah Meg, herhalde karlk vermemisindir, deil mi?" "Evet, verdim!" Meg, utan iinde yzn ellerine saklad. Jo yine kapya yneldi: "te bamza bir bela! Ltfen izin ver o kt olan aklama yapmas ve t dinlemesi iin getireyim buraya. Onu elime geirmedike rahat edemem." Bayan March kt: "Sus! Bu ii bana brak, zira Margaret, sandmdan da kt durumdaym, bana her eyi anlat bakalm imdi." Derken Megin yanna oturuyor, bir yandan da kap gitmesin diye Joyu tutuyordu. "lk mektubu Laurieden almtm. Hibir eyden haberi yokmu gibi grnyordu," diye sze balayan Margaret ban kaldrmyordu. "nce i rahatlm bozuldu ve sana sylemek istedim, ama sonra Bay Brookedan sizlerin de ne kadar holandnz aklma geldi ve bu kk srr birka gn saklamamda bir saknca olamayacan dndm. yle aptalm ki, kimsenin bilmediini dnmek houma

gitmiti. Ne karlk vereceimi tasarlarken, kendimi okuduum kitaplardan aklma geliveren bu durumdaki kzlarn yerine koydum. Beni bala ne olur, anne! Sersemliimin cezasn imdi ekiyorum ite, bir daha onun yzne hi bakamam artk." "Ona ne cevap verdin?" diye sordu Bayan March. "Yalnzca henz bir karar vermek iin ok gen olduumu, sizden de hibir gizlim saklm olmasn istemediimi ve babamla konumas gerektiini yazdm. Nezaketine teekkr ettim, ama uzunca bir sre onunla sadece arkada olabileceimizi belirttim." Bayan March memnun, glmsedi; Jo da ellerini rparak bir kahkaha att: "Temkinli davrana rnek gsterebileceimiz Caroline Percyye pek benzemisin dorusu, Meg. Peki, sana ne yant verdi?" "te, tmyle deiik bir biimde cevap veriyor ve bana hibir ak mektubu gndermediini, kendi yaramaz kardeim Jonun, adlarmz byle bir olaya kartrmasna ok zldn belirtiyor. ok nazik ve saygl ama, benim iin bunun ne korkun bir durum olduunu varn siz dnn!" Meg, umutsuzluk iinde annesine yasland. Jo da Laurieye eitli isimler yaktrarak, odann iinde dolanmaya balad. Birden durdu, iki pusulay da ald, dikkatle inceledikten sonra kararl bir tavrla bard: "Brookeun bu mektuplardan birini bile grdne inanmyorum ben, ikisini de Laurie yazmtr ve senin yazdn da, ona srrm amadm iin bama kakmak amacyla elinde tutuyordur yle sanrm." Meg kardeini uyard: "Sr filan saklamaya kalkma sakn, Jo! Anneme anlat ve dertlerinden uzak kal, benim yapmam gerektii gibi." "Allah iyiliini versin senin ocuk, bana da annem syledi zaten." "Yeter Jo. Sen Laurieyi bulmaya gittiinde ben de Megi avuturum. Bu ii sonuna dek gtrecek ve bu tr oyunlara artk bir son vereceim." Jo koarak uzaklat. Bayan March da kzna tatl tatl, Bay Brookeun duygularn at: "imdi, anlat bakalm canm, senin duygularn nedir? Sana bir yuva hazrlayncaya kadar bekleyecek oranda seviyor musun, yoksa imdilik kendini balamak istemiyor musun?" "yle korktum ve skldm ki, daha uzun bir sre, aka ilikin bir ey duymak bile istemiyorum!.. Belki de hibir zaman!" diye Meg, kskn, karlk verdikten sonra sz srdrd: "Eer John bu samalklarla ilgili bir ey bilmiyorsa ona syleme, anne! Jo ile Laurienin de dillerini tutmalarn sala. Kandrlp aptal durumuna drlmek istemiyorum. Utan verici bir ey bu!" Genelde sakin bir yaradl olan Megin sinirlendiini ve gururunun bu tatsz aka yznden incindiini gren Bayan March ona susacan syleyerek gelecekte ihtiyatl davranma vaatleriyle onu yattrd. Laurienin ayak sesleri koridorda duyulur duyulmaz Meg alma odasna kat ve

Bayan March suluyu tek bana kabul etti. Jo, gelmeyeceinden korktuu iin ona neden arldn sylememiti ama Bayan Marchn yzn grd anda Laurie, nedenini anlad ve kendini ele veren sulu bir tavrla apkasyla oynamaya koyuldu. Jo odadan gnderilmiti ama gene de tutsan kamasndan korktuu iin, darda, koridorda bir beki gibi aa yukar geziniyordu. Oturma odasndan gelen sesler yarm saat boyunca ykselip alald; ama o bulumada neler konuulduunu kzlar hibir zaman renemediler. eri arldklarnda Laurie annelerinin yannda ylesine piman bir yzle oturuyordu ki, Jo onu annda balad ama bunu belli etmeyi uygun bulmad. Meg ise Laurie'nin alakgnlle zr dilemesini kabul etti ve Brooke'un bu akadan hi haberi olmad gvencesiyle de avuntu buldu. "lnceye dein ona sylemeyeceim, yaban atlar bile bunu azmdan alamaz. Bala beni, Meg, sana ne kadar piman olduumu gstermek iin her eyi yaparm," diye ekledi Laurie. Kendinden utanm grnyordu. "Balayacam ama, bir beyefendiye hi de yakmayacak bir davrant Laurie! Senin byle sinsi ve byle kt olabileceini dnemezdim!" diye Meg, karmakark duygularn ciddi ve sitemli yz ifadesi altnda gizleyerek, yant verdi. "Haklsn, ok iren bir ey yaptm. Bir ay boyunca benimle konuulmama cezasn hak ediyorum!.. Evet ama, sen gene de konuursun, deil mi?" diyen Laurie, ellerini ylesine yalvaran bir tavrla birbirine kenetledi ve yle dayanlmaz bir biimde, kandrc bir tonla konutu ki, onu, bu iledii sua karn, ka atabilmek gene de olanakszd. Meg onu balad ve Bayan March'n ciddi yz de kzm grnmek abasna karn biraz aydnland. Laurie gnahlarn, her cezaya boyun eerek balatacan ve bu yrei yarak hanmefendinin nnde dilerse eer bir solucan gibi srneceini ilan ediyordu. Bu arada Jo da arkadandan uzak durup yreini ona kar katlatrmaya abalad ise de, yalnzca yznde bir knama ifadesiyle bakmay baarabildi. Laurie de ona bir iki kez gz att. Ancak yumuamadn grnce darld ve brleriyle grmesi bitene dein Jo'ya srtn dnd. Sonra eilerek selam verdi ve tek sz sylemeden kp gitti. O gider gitmez Jo daha balayc davranmadna piman oldu ve annesiyle Meg yukar knca yalnzlk duyarak Laurie'yi zlemeye balad. Bir sre i savandan sonra iinden gelen sese boyun eip geri verilecek bir kitab kapt gibi byk eve yolland. Merdivenlerden aa inmekte olan bir hizmetiye: "Bay Laurence evde mi?" diye sordu. "Evet kk hanm ama sanyorum henz kimseyle gremez." "Neden? Hasta m?" "Hayr kk hanm ama, sinirleri ok bozuk olan Bay Laurie ile tartt ve ok zld. Ben olsam hemen yanna gitmezdim." "Laurie nerede?"

"Odasna kapand, kapy vurmama karn cevap vermiyor. Yemek ne olacak onu da bilmiyorum. Hazr ama yiyecek kimse yok." Jo yukar kp Laurie'nin kk alma odasnn kapsna vurdu. Gen ocuk ieriden, rktc bir sesle bard: "Kesin unu yoksa kapy aar, ben kestiririm!" Jo, gene vurdu ve kap alr almaz Laurie daha aknln zerinden atamadan ieri dald. Onun gerekten de ok sinirli olduunu gren Jo, nasl davranacan iyi bildiinden, piman bir yz taknp diz kt ve clz bir sesle: "Ltfen ters davrandm iin beni bala, seninle barmaya geldim, aramz dzelmeden de buradan gitmeyeceim," dedi. Bu yakarna kibar bir cevap geldi: "Anladk, anladk, haydi kalk... Aptallk etme, Jo." "Teekkr ederim, yle olsun. Ne derdin olduunu sorabilir miyim acaba? Pek de iin rahatm gibi grnmyorsun da." "Beni yakalayp sarstlar, buna dayanamam," diye Laurie, gururu krlm bir biimde, homurdand. "Kim yapt bunu?" "Bykbabam, kim olacak? Eer bir bakas yapsayd ben de ona..." Delikanl szn, sa eliyle sert bir yumruk savurarak tamamlad. Jo usulca: "Ama bundan ne kar? Ben de seni sk sk byle tutup sarsarm, sesini karmazsn," dedi. "Ph, sen bir kzsn, hem de bylesi elenceli oluyor, ama hibir erkein beni tutup sarsmasna izin veremem." "imdi olduun gibi korkun grnrsen kimsenin de bunu denemek isteyeceini sanmam dorusu. Neden sana byle davrand bykbaban? "Sadece annenin beni niin arttn kendisine sylemediim iin. nk kimseye sylemeyeceime sz vermitim, elbette szm tutmam gerekirdi." "Peki bykbabam baka bir yoldan idare ediveremez miydin?" "Hayr, ille de gerei renmek istiyordu; tm gerei ve yalnzca gerei. Eer Megi iin iine kartrmadan yapabilseydim, olay benim amdan anlatabilirdim. Ama bu mmkn olmadna gre dilimi tuttum ve yal adam beni keye sktrana dek azarlayc szlerini dinledim. Sonunda da kafam kzd, katm; nk kendimi kontrol edemem diye korkmutum." "Evet, hi de ho bir durum deilmi, ama o da zlmtr, biliyorsun. Hadi imdi git de bar. Sana yardm ederim."

"Kafam kesseler gitmem! Biraz elendim diye herkesten sylev dinleyip azar iitmem yetti artk, dayanamam! Meg adna zldm ve bir erkek gibi zr diledim; ama kabahatim olmad zaman byle davranmam asla!" "yi ama bykbaban bunu bilmiyordu ki!" "Bana gvenmesi ve bir bebekmiim gibi davranmamas gerekirdi. Yarar yok, Jo! Kendi bamn aresine bakabileceimi ve kimsenin beni ynetmesine gereksinmem olmadn renmesi gerek artk." Jo iini ekti: "Siz de ne barut fssnz ama! Bu sorunu nasl zmeyi dnyorsun peki?" "Benden zr dilemeli ve olayn ne olduunu sylemeyeceimi anlattm zaman beni anlamal ve hogr ile karlamal." "Allah iyiliini versin! Bunu asla yapmaz bykbaban." "Yapana dein ben de aaya inmem." "Haydi Laurie, akln bana topla biraz! Brak ortalk yatsn, ben de elimden geldiince bir aklama yaparm. Hep burada kalamazsn!.. Byle byk bir olay yaratmann yarar ne?" "Burada uzun sre kalmay zaten dnen kim? Kap bir yerlere gideceim, yolculua kacam ve bykbabam beni zleyince akl bana gelir." "Bence de yle ama, gitmekle onu ok zersin." "Bana vaaz vermeye kalkma. Gider Washingtonda Brookeu grrm. Oras ok hareketli bir yer, hi olmazsa tm bu sorunlardan sonra ben de biraz elenmi olurum." "Ne gzel elenirdin ama! Keke ben de kaabilseydim!" derken Jo, bakentteki askeri yaam dlerine dalp tlerini unutuvermiti. "Haydi yleyse, neden olmasn? Sen babana srpriz yaparsn, ben de bizim Brookeu artrm. Harika bir aka olurdu. Haydi, yapalm Jo. yi olduumuzu belirten bir mektup brakr, gideriz. Yeterli param var. Sana da yle bir yolculuk iyi gelir, stelik bir zarar da olmaz; nk babana gidiyorsun." Jo bir an iin evet diyecekmi gibi grnd; plan lgnca da olsa, ona ok uygundu. Kapal kalmaktan sklm, bir deiiklik zlyor, babasyla ilgili dncelerine kamplar ve hastaneler, zgrlk ve elence dolu hayallerin ekicilii de karyordu. Pencereye evrilen gzleri, zlemle parlad; sonra kardaki kk eve takld. Hznl bir kararla ban sallad. "Eer ben de olan olsaydm, birlikte kaar ve harika vakit geirirdik, evet! Ama miskin bir kz olduum iin kurallara gre davranp eve gitmeliyim. Beni kkrtma, arkada! lgnca bir tasar seninkisi."

Elenceli yan da o ya zaten!" diye balad Laurie. nad tutmutu ve bir yolunu bulup engelleri amak istiyordu. Jo kulaklarn tkad, bard: "Dilini tutsana sen! Ben buraya moral vermeye geldim, dncesi bile beni havalara sratan neriler dinlemeye deil." Laurie kurnazca sze balad: "Meg'in byle bir neriyi daha domadan ldreceini bilirdim ama senin daha yrekli olduunu sanyordum dorusu." "Kt ocuk, sus bakaym! Otur ve ilediin gnahlar dn de onlara benimkileri ekletmek iin urama bouna. Bykbabann seni tutup sarst iin zr dilemesini salarsam sen de kap gitmekten vazgeer misin?" Jo, birden ciddilemiti. Laurie: "Evet ama bunu salayamazsn ki!" diye karlk verdi. Gerekte barmay o da istiyordu ama ne yaralanm gururunun onarlmas gerekliydi. Ban ellerinin arasnda bir demiryolu haritasn inceleyen Laurie'yi brakp giderken Jo, syleniyordu: "Eer gencini yola getirebiliyorsam nasl olsa yalsn da getirebilirim." "Girin!" Kapsna vurduunda, Bay Laurence'in zaten sert olan sesi her zamankinden de hrn ykselmiti: Jo ieri girerken: "Benim, efendim, kitabnz geri getirdim de," dedi. Ciddi ve zgn grnen ama belli etmemeye alan ihtiyar adam, sordu: "Bir bakasn ister misin?" Jo, onun gnln almak iin, salk vermi olduu Boswell Johnson'un bir kitabn daha almaya aresiz raz olarak, karlk verdi: "Evet, ltfen. ylesine beendim ki, ikinci cildi de denemek istiyorum." Kk kitaplk merdivenini almak istedii kitaplarn bulunduu yana doru ekerken atk kaln kalar biraz olsun gevemiti. Jo zplayp en st basamaa oturdu, kitab aryormu gibi yapt. Gerekte ise ziyaretinin pek tehlikeli olan amacn nasl aklayabileceini dnyordu. Bay Laurence de onun kafasndan bir eylerin dolandndan kukulanm gibiydi; nk odada birka tur attktan sonra geldi, merdivenin karsna dikildi ve o denli aniden sze balad ki, Jo'nun elindeki cilt yere dt. "Bu olum gene ne iler eviriyor bakaym? Onu korumaya kalkma sakn! Daha eve dndnde, davranlarndan bir samalk yapm olduunu anladm ve ben gerei zorla sylettirmekle korkutunca yukar frlayp odasna kapand." "Evet, yanl bir ey yapt, ama biz onu baladk ve kimseye bir ey sylememeye hep birlikte sz verdik," diye Jo, isteksiz, sze girdi.

"Bouna, ie yaramaz!.. Siz yufka yrekli kzlardan kopard bir szn ardna saklanmamas gerekirdi. Eer yanl bir ey yaptysa itiraf edecek, zr dileyecek ve cezalandrlacak. Haydi syle Jo! Beni karanlkta brakma." Bay Laurence ylesine kzm grnyor ve yle sert konuuyordu ki, Jo bir yolunu bulsa koup kaacakt ama ne are, merdivenin tepesine tnemiti, yal adam da yolunu kesen bir aslan gibi ayaklarnn dibinde duruyordu. Bundan tr, olacaklara yiite gs germekten baka aresi yoktu. "zgnm efendim, anlatamam. Annem yasaklad. Laurence suunu itiraf etti, zr diledi ve yeterince cezalandrld nasl olsa!.. Bizler, onu deil bir bakasn korumak iin susuyoruz; eer ie bir de siz karrsanz byk sorun kacaktr. Ltfen karmayn. Zaten biraz da benim hatam olmutu ama imdi her ey yoluna girmiken olanlar unutalm ve kitaplardan ya da baka eylerden konualm." "Bover imdi kitaplar! Aa in ve bana. u benim delimen olann nankrce veya kstaha bir ey yapmadna erefin zerine sz ver. Eer ona gsterdiiniz tm iyi niyete karn yle bir davranta bulunduysa onu kendi ellerimle dveceim." Bu ok rktc bir tehditti ama, Joyu telaa vermedi. nk abuk parlayveren yal adamn, ne derse desin torununa bir parman bile kaldramayacan biliyordu. Sz dinleyip merdivenden indi ve Megi ele vermeden, gereklerden de sapmadan, olay elinden geldiince akaya ald. "Hmm - ha - peki, eer bizim olan inadndan deil de sz verdii iin tuttuysa onu balarm. Ynetilmesi ok zor dik bal bir yaratk," diye bay Laurence konuurken salarn ekitire ekitire sanki salarnda yaman bir frtna grntsn vermiti. atlm kalar ve alnndaki krklklar gevediinden rahatlad belli oluyordu.

esmi

Jo, bir dertten kurtulup bir bakasna yakalanan arkadayla ilgili iyi bir eyler sylemi olmak iin yle yantlad: Ben de onun gibiyim, ama tm bir lke halknn beni ynetemeyecei durumda gnl alc bir ift sz bana isteneni yaptrabilir." Bay Laurence sert sert: "Yani fikrince ben, ona iyi davranmyorum, yle mi?" diye sordu. Oh, hayr efendim. Hatta zaman zaman fazlasyla yumuak davranyorsunuz. Ama sabrnz tarnca da fazla acele ediyorsunuz. Sizce de yle deil mi efendim?" Jo, sorunu u anda zmeye karar vermiti. Donuk grnmesine karn yreklice konutuu srada hafiften titriyordu. Ama, onu rahatlatan ve artan bir ey oldu. htiyar beyefendi, sadece gzln masann stne att ve durgun bir ifadeyle aklama yapt: "Hakkn var, kzm... Ben... Ben bu olan ok seviyorum. Ama kimi zaman dayanamayacam aamada sabrm zorluyor. Bu durum byle srp gidemez. Nasl bir sona ulaacak bilemiyorum." Ben size syleyeyim, efendim... Kap gider, durmaz buralarda." Jo, azndan kar kmaz sylediklerine piman oldu; ama yalnzca Laurienin fazla baskya gelemeyecei konusunda bykbabay uyarmak istemi ve delikanlya kar daha

hogrl olabileceini ummutu. Bay Laurencein kzarm yz anszn deiti. Masasnn zerinde asl olan yakkl bir adamn resmine dertli bir bak frlatarak oturdu. Bu, genliinde kap giden ve dedii dedik yal babasnn isteine kar kp evlenen, Laurienin babasndan bakas deildi. Jo, bay Laurencein onun genliini anmsayp pimanlk duyduunu dnd ve kendi de dilini tutamadndan piman oldu, dedi ki: "ok fazla sktrlmadka byle bir ey yapmaz o!.. Yalnzca arasra almaktan skldnda, gitmekle gzda veriyor. Ben de sk sk gitmeyi dnmyor deilim hani, zellikle de sam ksack kestireli beri... Yani, eer bir gn bizi aramaya kalkacak olursanz, iki olan bulmak iin haber saln ve Hindistana giden gemilere bir baktrn!" Byle konuurken glyordu. Bay Laurence, hepsini akaya alp rahatlam grnd. "Seni yaramaz kz! Ne cesaretle byle konuuyorsun? Hani bana olan saygn? Hani aile terbiyen? Tanr kzlar da, olanlar da korusun! Geri byk ikence ediyorlar insana ama, onlarsz da yapamyoruz ite," diyen ihtiyar komusu o neeyle Jonun yanaklarndan bir makas ald: "Hadi imdi git ve o olan yemee indir bakaym!.. Ona her eyin yoluna girdiini ve bykbabasna ackl pozlar taknmamasn syle. Bunu ekemem ite." "Gelmez efendim. nk neden arldn sylemeyeceini aklaynca ona inanmadnz iin ok bozulmu. Galiba onu kollarndan tutup sarsmanz da duygularn ok incitmi." Jo zgn grnmeye altysa da herhalde beceremedi ki, Bay Laurence glmeye balad. Gen kz da her eyin tatlya balandn anlad. "Buna zldm ite. Sanyorum ben de, ona, beni tutup sarsmad iin teekkr borluyum Bu ocuk da ne bekliyor yani?" Bunlar sylerken kendi alnganlndan birazck utanm grnyordu. "Sizin yerinizde olsam, ona bir not yazp zr dilerdim efendim. Byle bir yaz alncaya dein inmeyeceini sylyor ve Washingtona ilikin tuhaf laflar ediyor. Resmi bir zr dileme ona ne denli aptallk ettiini gsterecei iin, yumuam bir biimde aa inmesini de salayacaktr. Deneyin hele, byle akaya alnmaktan holanr ve bylesi, sert konumaktan da daha etkili olur. Ben yukar gtrr, ona grevlerini retirim, merak etmeyin." Bay Laurence, Jo'ya sert bir bak frlatp gzlklerini takarken, usulca konutu: "Sen sinsi bir kzsn! Gene de sen ve Beth tarafndan ynetilmeye diyeceim yok. Hadi bana biraz kat ver de u samal zme balayalm." Pusula, bir beyefendinin bir dierine ettii ar bir hakaretten sonra kullanaca dille yazlmt. Jo, Bay Laurence'in bana bir pck kondurup kad Laurie'nin kapsnn altndan atmak zere yukar kotu. Anahtar deliinden de ona sz dinlemesine, yumuak davranmasna, ciddi tavrl olmasna ilikin yerine getirilmesi olanaksz, birka konuda tler verdi. Kap kilitli olduundan, pusulann ilevini yerine getirmesi iin, yavaa oradan uzaklarken Laurie merdiven trabzanlarndan kayp aada onun nn kesti; en ciddi yzn taknarak da: "Ne iyi bir arkadasn sen, Jo!

Azar iittin mi bari?" dedi, glyordu. "Hayr, genelde ok lmlyd." Laurie zr dileyerek: "Eh imdi toparlandm ite. Yoksa sen bile kzdrmtn beni, ekip gitmeye hazrdm," dedi. "Byle konuma, yeni bir sayfa evir de her eye batan bala, olum." Laurie mahzun yantlad: "Zaten durmadan yeni sayfalar eviriyor, onlar da berbat ediyorum. Tpk eskiden karalama defterlerime yaptm gibi. yle ok balang yapyorum ki, sonu hi gelmeyecek." "Hadi git de yemeini ye imdi. Kendini daha iyi hissedersin. Erkekler a olduklarnda hep byle sylenirler zaten." Jo konuurken n kapdan frlad gitti. Laurie ise Amy'yi taklit ederek: "Bu, bizlere taklm bir etikettir," diye karlk verdi ve bykbabasyla yemek yemee gitti. Yal adam da gn boyu ok yumuak ve saygl davrand torununa. Herkes olayn kapandn ve bulutlarn daldn dnyordu ama olan olmutu bir kez. Ok yaydan frlatlmt ve tekiler unutsa da olanlar Meg anmsyordu. Hibir zaman belli bir kiiden sz etmedi ama onu ok dnd. Her zamankinden ok hayal kurdu ve bir defasnda pul aramak iin ablasnn masasn kartran Jo, zerinde "Mrs John Brooke" yazlm bir kat paras ile geirdi. Homurdanarak kad atee att ve Laurie'nin evirdii numarann, o korkun ayrlk gnn daha da yaklatrm olduunu sezinledi.

BLM 22

HO AYIRLAR

Frtnadan sonra gelen gne gibi, esenlik ykl haftalar birbirini kovalad. Hastalar hzla iyileti ve Bay March yeni yln balarnda evine dnmekten sz etmeye balad. Beth de ksa sre sonra, gn boyu alma odasnda k i divana uzanmaya ve nce sevgili kedileriyle, sonra da ok ihmal edilmi bebeklerinin diki ileriyle gnln elendirmeye koyuldu. Bir zamanlar, yerinde durmak bilmeyen kk vcudu ylesine hamlam ve zayf dmt ki, Jo, her gn onu gl kollarnda evin evresinde hava almaya kartyordu. Meg de, her zamanki neesiyle, sevgili kardei iin ak ellerini yaka yaka eitli yemekler piiriyordu. Amy, yznn sadk bir klesi olarak ve ablalarna kabul ettirebildii kadar hzinesini armaan ederek eve dnn kutlad. Yeni yl yaklarken, evin iindeki her zamanki "gizler" dnp dolayordu. Jo sk sk bu olaanst neeli Noel onuruna, tmyle olanaksz ya da olabildii kadar sama trenler nererek aileyi gldrd. Laurie de, hesaba kitaba gelmez dnceler ne srmekte Jo ile yara kmt. Kocaman ateler yaklacak, roketler atlacak, zafer taklar falan filan... Bu tr acayiplikler... Bir sr tartma ve terslenmelerden sonra bu hrsl ikili, etkin bir biimde susturuldu ve mutsuz yzler taknarak ortalkta gezinir oldular. Bir araya geldiklerinde ise kahkahalarla ortal nlatyorlard. Birka gn sren allmam derecede yumuak hava, harika bir Noel gn getirdi. Hannah, olaanst gzel bir gn olacan "kemiklerinde duyumsad" ve bu kez altnc hissi yani sezii doru kt. Her ey ve herkes kusursuz bir baarnn habercisiydi sanki... Balang olarak Bay March, ksa zamanda yanlarnda olacan yazmt; sonra Beth o sabah kendini ok iyi hissetti ve annesinin armaan olan merinos ynnden yumuack krmz ala sarnp Jo ile Laurienin armaann grmek iin zaferle pencerenin nne tand. Baa klamayanlar adlarn hak kazanmak iin ellerinden geleni yapmlar; orman cinleri gibi gece alp, gln bir srpriz hazrlamlard. Darda bahede iri mi iri ve hametli kardan bir kadn yaratlm: Banda oban psklnden tac var. Bir elinde meyve ve iek dolu bir sepet tutmakta... teki elinde ise, yeni bir nota bulunuyor, omuzlarndan gkkua gibi bir Afgan al ve dudaklarndan da pembe bir kt zerinde yazlm bir Noel arks dklp yordu...

BETHE
Tanr seni korusun sevgili Kralie Bess! Hibir ey zmesin seni Salk, huzur ve mutluluk, Senin olsun, bu Noelde: Hamarat armz besleyecek meyve, Burnu iin iekler,

Piyanosu iin bir nota Ve ayaklar iin ynler. Joanna nn bir resmi, bak, ki nolu Raphaelden Byk azimle alt, Gzel ve benzer yapmak iin. Bu krmz kordelay al, ltfen. Bayan Mrmrn kuyruu iin; Gzel Pegin yapt bir de dondurma Kupa iinde bir da sanki. En iten sevgilerini koydular Beni yapanlar kardan gsme Bunu kabul et, bu kardan kz Laurie'den ve Jo'dan hediye Beth bunu grnce nasl gld, Laurie armaanlar getirmek iin nasl bir yukar, bir aa koturdu ve Jo da onlar sunarken ne glnesi konumalar yapt! "ylesine mutluyum ki, bir de babam burada olsayd, bir damlack fazla bir eye kalmazd," dedi Beth, mutlulukla gs geirerek... Jo bu heyecanlardan sonra dinlenmesi ve kendisine gnderilen zmlerden biraz yemesi iin kucana onu alp alma odasna gtrd. "Ben de yle" derken Jo, uzun zamandr zlemini ektii Undine ve Sintram kitabnn bulunduu cebini okuyordu. Amy ise annesinin ona gzel bir ereve iinde vermi olduu Meryem ana ve ocuk'u gsterir oyma resme bakarak yineledi: "Kesinlikle, ben de." Meg ise Bay Laurence'in ille de ona vermek iin direttii ilk ipekli elbisesinin gz alc kvrmlarn dzeltirken kardelerinden geri kalmamak iin bard: "Elbette ki ben de!" "Ben nasl baka trl olabilirim?" derken bayan March de gzlerini minnet duygularyla kocasnn mektubundan Beth'in glmseyen yzne evirmiti. Bir eli de kzlarnn biraz nce gsne ilitirdii kr ve altn sars, kestane ve koyu kumral salardan olumu brou okuyordu. Arada srada dnyann gnlk uralar srasnda bir eyler, o gzelim masal kitaplarnda olduu gibi gerekleiverir de insana ne kadar rahatlk verir! Herkesin mutlu olduu ve artk bir damlack daha mutlulua yer kalmadn aklamas zerinden ancak yarm saat gemiti ki, o son mutluluk damlas da damlad: Laurie, salonun kapsn ap sessizce ban sallad. Bir takla atp ya da Amerika yerlilerinin sava naralaryla ortal nlatabilirdi. Yz bastrlm heyecanla ylesine dolu ve ylesine sevinliydi ki, herkes birden ayaa frlad. Laurie, sanki glmekten soluu kesilmi, yle bir sesle fsldayabildi: "te March ailesine baka bir Noel armaan daha!" Szler azndan kar kmaz da ne yapt ne etti kayboluverdi. Onun yerine baka bir adama yaslanm bir halde, gzlerine dek rtl, uzun boylu biri belirdi, bir eyler sylemeye de alt ama baaramad. Sonra bir kouturmadr koptu. Birka dakika sreyle sanki herkes

akln karm gibi, ok garip eyler oldu; kimse tek kelime syleyemedi. Bayan March, drt ift sevgili kollarn arasnda kalm, grnmez olmutu. Jo, nerdeyse baylp kendisini kk drmek zereyken, porselen dolabnn ardnda Laurie tarafndan ilk tedavisi yapld. Bay Brooke hepten yanllkla Megi pt, sonra da kekeleyerek bir aklama bulmaya alt. Arbal Amy ise, bir tabureye taklp dnce, ayaa kalkmaya abalayarak, en duygulandrc bir biimde babasnn bacaklarna sarlp, alamaya koyuldu. Kendini ilk toplayan bayan March olmutu. Elini kaldrarak onlar uyard: "Beth'i unutmayn!" Ama ok geti; alma odasnn kaps ardna kadar alp kk bir insan hayali eikte belirdi. Sevin dermansz bacaklarna g vermiti. Beth, doru babasnn kollarna kotu. Bundan sonras anlatlmazsa da olur. Kalpler iek am gemiin tm aclarn ykayp yalnz yaanmakta olan dakikalarn mutluluu kalmt. Hi de romantik bir ey deildi ama, yrekten kopup gelen bir gl herkesi rayna oturtuverdi. Kapnn ardndan Hannah, kefedilmiti. Mutfaktan kotuu srada yal, semiz hindiyi frna koymay unuttuu iin alyordu. Kahkahalar durulmaya balaynca bayan March, kocasna gsterdii ballktan ve yapt yardmlardan tr bay Brooke'a teekkrlerini bildirmeye koyuldu. Bu arada da bay Brooke, getirdii hastann dinlenmeye gereksinme duyacan anmsayp Laurie'yi de yanna katarak aceleyle oradan ekildi. ki hastaya artk dinlenmeleri emredilmiti. kisi de sz dinleyip kocaman bir koltua skarak yanyana oturdular. Sonra da alabildiine konumaya koyuldular. Bay March nasl onlara srpriz yapmak istediini ve havalar iyi gidince doktorunun da bundan yararlanmasna nasl izin verdiini; Brookeun candan balln ve ne denli saygdeer ve drst bir delikanl olduunu anlatt. Bay Marchn orada bir dakikack durup lgnca atei krklemeye dalm Mege bir bak frlattktan sonra karsna dnerek soru soran bir biimde kalarn kaldrmasnn nedenini yarn siz bulun artk. Bayan March, karlk olarak usulca ban sallad ve hemen ardndan bir eyler yiyip yemeyeceini sordu. Jo bu bakmay grmt. Durumu hemen kavrad ve ciddi ciddi ay getirmeye giderken, kapy ardndan kapatp sylendi: "Kahverengi gzl, saygdeer delikanllardan nefret ediyorum!" O gnk gibi bir noel yemei hi yememilerdi. Hannahnn doldurup, kzartp, ssleyip sofraya gnderdii iman hindi, grlesi bir manzarayd. nsann aznda eriyiveren erik tatls, Amynin balans gibi evresinde doland reeller de yle... Her ey nefis olmutu: "Allahtan ki yle oldu" dedi Hannah, "nk aklm ok karmt Hanmefendi! Tatly yakmam ve hindiyi kuru zmle doldurmam olmam bir mucize..." Bay Laurence ve torunu da onlarla yemekteydi; Jonun Bay Brookea fkeli baklar, Laurieyi ok elendiriyordu. Masann bana yanyana iki koltuk konmu, Bethle babas, biraz pili ve meyve ile kendilerine len ekiyorlard. Herkesin salna kadehler kalkt, ykler anlatld, arklar sylendi, yallarn deyimiyle anlar tazelendi ve herkes hoa vakit geirdi. Bir kzak gezisi tasarlanmt, ancak kzlar babalarn brakmak istemeyince ve konuklar da erken ayrlnca gn batarken mutlu aile atein evresinde toplanmakla yetindi. Bir sr konu zerine uzun bir syleiyi izleyen ksa sessizlii Jo bozdu, "bir yl nce, o karamsar Noelden nasl da yaknyorduk, hatrlyor musunuz?" diye sordu. Meg, bir yandan atee bakp glmser, bir yandan da Bay Brookea kar pek arbal davrand iin kendini kutlarken: "Genelde ok ho bir yl geirdik," dedi.

Amy dnceli gzleri, parmandaki yzn ltlarnda, mrldand: "Bence enikonu zor bir yld!" Babasnn dizlerinde oturan Beth: "Bittiine seviniyorum; nk sen geri dndn," diye fsldad. Bay March, evresine toplanm drt gencecik yz sevecen bir mutlulukla seyrediyordu: "Sizler iin epey zorlu bir yoldu ama, benim kk haclarm, zellikle de son blm!.. Ama bu yolu da yiite bitirdiniz ite. Umarm omuzlarnzdaki ykleri de ksa zamanda atabileceksiniz." Jo sordu: "Nereden biliyorsun. Annem mi syledi?" "Pek deil, ama sazlar rzgrn ne ynden estiinin iaretidir, ayrca bugn de birka gzlem yapm bulunmaktaym." Yan banda oturan Meg bard: "Oh, nedir onlar, bize de anlatsana!" "te bir tanesi!" ve koltuunun kenarnda duran kk eli tutup Bay March, sertlemi iaret parman, arkasndaki yank izini ve avutaki iki kk nasr gsterdi. "Bu elin beyaz ve yumuack olduunu, senin de tek kaygnn onu yle tutmak olduunu anmsyorum. O zaman ellerin ok gzeldi ama, bana sorarsan imdi daha da gzellemi, nk bu izlerde ben, kk bir yk okumaktaym. u yank, kendini beenmiliin kurban edilii, bu sertlemi avu, nasrlaryla ok ey kazanm ve hi kukum yok, inelerden delik deik olmu bu parmaklarn diktii diki de, bunca iyi niyetle gerekletirildii iin uzun sre dayanacaktr. Meg, canm, bir eve mutluluk getiren kadns yeteneklere bembeyaz ellerden veya moda becerilerden ok daha deer veririm ben. Bu kk, alkan eli skmaktan vn duyuyorum ve umarm ksa zamanda bu eli bakasna teslim etmem istenmez benden." Eer, Meg, saatler sren sabrl almas karl bir dl umuyor idiyse, bu dl babasnn elini itenlikle skmasnda ve ona gururla glmsemesinde buldu. Sonra babasnn kulana eildi: "Ya Jo?.. Ltfen ona da gzel bir eyler syle nk ok didindi ve bana ok, ok iyi davrand." Baba gld ve karsnda, esmer yznde allmadk yumuak bir ifadeyle oturan uzun boylu kzna bakt: "Kvrck ksa salarna karn, ben gene de bir yl nce braktm "olum Jo'yu" gremiyorum," dedi. "Yakasn dzgn takm, potinlerini gzelce balam ve eskiden yapt gibi slk almayan, argo konumayan ve halya uzanmayan bir gen hanm gryorum karmda. Geri u an yz, beklemekten ve tasadan biraz zayf ve solgun gibi!.. Ama ona bakmak houma gidiyor, nk daha sevecen, sesi daha bir yumuak ve zplamak yerine sakin sakin yryor ve tandmz kk birine de beni mutlu eden bir anne sevecenliiyle bakyor. Delimen kzm zlyorum geri ne denir? Ama yine de onun yerine gl, yardmsever, efkat dolu bir hanm geldiyse ok mutlu olacam. Kara kuzumuzu krkmak m iyi geldi bilemiyorum. Bildiim, tm Washington'da, kzmn bana gnderdii yirmi be dolarla satn almaya deecek bir ey bulamazdm." Jo'nun keskin bakl gzleri bir an bulutland ve ince yz, atein aydnlnda pembeleti; babasnn vglerinin bir blmn hakettiini biliyordu.

"imdi de Beth" derken Amy, kendi sras gelsin diye sabrszlanyor, ama gene de beklemeye boyun eiyordu. Babalar keyifli keyifli konumasn srdrd: "yle kk ki, fazla bir ey sylemeye korkuyorum, kayp gidiverecek gibi... Ama bakyorum, eskisi kadar da utanga deil artk." Sonra, onu neredeyse bir daha gremeyecek olduu aklna geldi, kzna sk sk sarlp yanan yanana yaslad: "Yanmsadn, sa salam buldum seni Beth! Tanrnn izniyle byle de kalacaksn!" dedi. Bir dakikalk bir sessizlikten sonra, ayaklarnn dibinde oturan Amy'ye bakt ve onun prl prl salarm okayarak: "Yemekte Amy'nin butlar yedii gzmden kamad gibi, leden sonraki saatlerde annesine yardm iin deiik ilere koturmas da kamad gzmden... Bu akam yerini Meg'e verdi ve herkese sabrla, gler yzle hizmet etti. Ayrca fazla huzursuzlanmadn, sk sk aynaya gz atmadn da farkettim. Takt o ok gzel yzkten bir kez bile sz etmeyince, ben de, bakalarn daha ok, kendini ise daha az dnmesini rendiini anladm. Kendi kiiliini de kk kil heykelleri yourduu zenle yourmaya karar verdii belli oluyor. Buna ok sevindim. Onun yapt gzel bir heykelden ne denli gurur duysam da, yaam kendisi ve bakalar iin gzelletirme yeteneiyle donatlm ve herkese sevilen bir kza sahip olmaktan daha da ok gurur duyarm. Amy babasna teekkr edip yzn yksn anlatrken, Jo: "Ne dnyorsun, Beth?" diye sordu. Beth karlk verdi: "Bugn Hac'nn Yolculuu kitabnda okudum: Dindar ve Umutlu, bir sr dertten sonra nasl, zambaklarn yol boyunca at ho, yemyeil bir ayra vardlar ve orada, bizim imdi olduumuz gibi, yolculuklarnn sonuna gelmeden nce, mutluluk iinde kaldlar." Sonra babasnn kollarndan syrlp yavaa piyanosunun bana giderken de, ekledi: "imdi ite ark syleme zaman. Ben de eski yerime olmak istiyorum. O haclarn duyduu, obann arksn sylemeye alacam. Babam szlerini ok sever bu arknn, mziini de onun iin besteledim." Bylece, sevgili kk piyanosunun bana geen Beth, usulca tulara dokundu ve bir daha hi duyamayacaklarn sandklar o tatl sesiyle ona ok uygun den garip arky sylemeye balad: "Alakta olan dmekte korkmamal Aada olan da gururdan Alakgnll olana her zaman Yol gsterecek Tanr Elimde olana razym Az da olsa, ok da olsa Ve Tanrm! Mutluluk aryorum nk sen onlar korursun Onlara fazlalk bir yktr Hacca gidenlere Burada az ondan sonra En iyisi, her dnemde mutluluk.

BLM 23

MARCH YENGE SORUNU ZYOR

Kralielerinin peinde gezen arlar gibi ertesi gn, anne ve kzlar Bay Marchn evresinde pervane oldular ve onunla ilgilenmek, ona hizmet etmek, onu dinlemek iin baka ileri yzst braktlar. Bylece iyileme evresindeki adamcaz iyi niyetli abalar uruna nerdeyse boacaklard. Bethin uzand divann yan bandaki bir koltukta sarmalanm otururken br kz da te yanndayd ve ara sra Hannah "sevgili adama bir gz atmak iin" ban uzattka mutluluklarn tamamlayacak hibir eyleri eksik deil gibi grnyordu. Ama bir ey eksikti ve bykler aka sylemeseler de bunu seziyorlard. Bay ve Bayan March, gzleriyle Megi izlerlerken kaygl, baktlar. Jo karamsarlk iindeydi ve Bay Brookeun holde unuttuu emsiyesine yumruk salladn da gren olmutu. Meg dalgn, utanga ve sessizdi. Zil alnca irkiliyor, Johnun ad geince kzaryordu. Amy ulu orta izlenimlerini syledi: "Sanki herkes bir eyin olmasn bekliyor da iin iin tedirgin oluyor. ok tuhaf dorusu! Babam burada, geldi ite, sal da iyi." Beth de, saf saf, sylendi; komularnn neden her zaman olduu gibi gelip gitmediklerini merak ediyordu. Laurie leden sonra oradan geerken, Megi pencerede grnce, ani bir krize yakaland. Karda bir dizi zerine kp gsn yumruklad, san ban yoldu ve bir ltuf beklercesine, yalvarr gibi ellerini kavuturdu; Meg, doru drst davranmasn, aksi halde ekip gitmesini syleyince, hayal rn gzyalaryla slanan mendilini skt ve umutsuzlukla sendeleyerek uzaklat, gitti. Meg glerek ve anlamazlktan gelerek sordu: "Bu kaz da ne demek istedi sanki?" Jo burun kvrd: "Zaman iinde senin Johnun nasl davranacan gstermek istedi, ne olacak? Pek dokunakl deil mi?" "Senin Johnun deme, doru deil, uygun da deil!" Geri Megin sesinden bu szlerden holand anlalyordu. Konuurken szckleri uzatyordu. "Ltfen beni rahat brak Jo... Sana onunla fazla ilgilenmediimi syledim, baka da syleyecek bir eyim yok. Hepimiz arkada olup, eskisi gibi srdreceiz komuluu..." "Srdremeyiz, hayr! nk bir ey ortaya atld ve Laurienin haarl da, benim amdan, bu ii berbat etti. Ben de gryorum, annem de... Sen eski sen deilsin artk ve gittike benden uzaklayor gibisin. Seni skboaz etmek istemiyorum ve bu duruma erkekesine katlanacam ama, bir an nce balanman istiyorum. Beklemekten nefret ederim eer balanacaksan acele kararn ver, hemen bitir u ii." Konuurken ifadesi pek hrnd. Meg garip bir glmsemeyle elindeki iin zerine eilip: "O konuuncaya kadar ben bir ey syleyemem... O da konumayacaktr; nk babam henz ok gen

olduumu sylemi," diye sze balad. Sanki babasyla o konuda ayn dncede deilmi gibi sesinde yle bir eda vard. "Eer konuacak olsayd, ne diyeceini bilemezdin ve barr ya da kzarrdn, ona da istediini yapmas iin olanak verirdin. Tam yerinde kararl bir hayr diyecein yerde." "Ben senin sandn kadar ne aptal ne de zayfm... Ne sylemem gerektiini herhalde biliyorum. Tasarladm, nceden... Bylece gafil avlanmam; neler olabilecei belli deildir, hazrlkl bulunmak isterim." Jo, Megin farknda olmadan taknd bu nemli hava ya glmsedi. te bu hava ona, yanaklarm zevklendiren pembelik kadar yakmt. Jo, daha saygl bir ifadeyle sordu: "Ne diyeceini bana da sylemenin bir sakncas var m acaba?" "Hayr, yok! Baksana, artk on alt yandasn ve benim srdam olabilecek kadar bydn saylr. Bu yolda deneyimlerim de, gn gelir, belki de bu tr bir olayda sana yardmc olur." "Bu tr servenler yaamay dnmyorum ki ben! Bakalarnn flrt ettiini seyretmek ho bir ey ama, kendime aptal yerine konduumu dnrdm ben." Jo, dncesiyle bile sanki telaa kaplmt. "Bence hi de yle deil, eer birinden ok holanrsam ve o da senden holanrsa..." derken Meg, sanki kendi kendine mrldanyor gibiydi. ou zaman, yaz akamlan sevgililerin yry yaptklarn grd krdaki yola baklarn daldrd. Jo, ablasnn hayallerini ulu orta keserek, sordu: "Hani o adama neler syleyeceini anlatacaktn?" "Oh, sadece sakin ve kararl bir biimde yle demeliyim: 'Teekkr ederim, Bay Brooke, ok naziksiniz ama henz herhangi bir balantya girmek iin ok gen olduum konusunda babamla ayn dncedeyim. Ltfen baka bir ey sylemeyin ve eskisi gibi arkada kalalm." "Hmm! Yeterince ciddi ve souk bir yant ama byle diyeceine inanmyorum. Eer bunlar sylersen onun hi de memnun olmayacan bal gibi biliyorum. O, kitaplarda okuduumuz o geri evrilmi aklar gibi davranrsa, onu incitmek istemeyerek boyun eersin sen." "Hayr, emem! Ona kararm verdiimi syleyecek ve onurlu bir tavrla odadan kacam." Meg konuurken ayaa kalkt ve tam da arballkla nasl odadan kacan prova edecekken duyulan bir ayak sesi ile yerine kotu, ve sanki yaam belli bir zamanda bitirmesine balym gibi dikiini telala dikmeye koyuldu. Bu ani deiiklik karsnda glmesini zor tutabilen Jo ise kapya vurulduunda, konukseverlikten baka her trl ifadeyi tayan ciddi bir yzle gidip kapy at.

"yi gnler. emsiyemi almaya gelmitim de... Yani, babanzn bugn nasl olduunu renmeye," dedi Bay Brooke, gzleri kzlarn birinin yznden tekine kaydka, kafasnn kart belli oluyordu. Jo yantlad: "Pekala, emsiyelikte duruyor, gidip araym ve emsiyeye de burada olduunuzu haber vereyim." Babasyla emsiyeyi, konuurken iyice birbirine kartran Jo, Meg'e, tasarlad szlerini sylemek ve arbal kn yapmak zere olanak tanmak amacyla odadan kt. O gzden yittii anda Megde: "Annem de sizi grmek ister herhalde, ltfen oturun, ben de gidip onu araym," diye kapya seirtti. "Gitmeyin; benden korkuyor musunuz, Margaret?" Bay Brooke ylesine incinmi grnd ki, Meg ok kaba bir ey yapm olduunu dnd. Alnndaki kk buklelere varncaya dek kzard nk onu daha nce hi 'Margaret' dememiti ve bunu ne denli doal ve tatl bir biimde sylediini duymak kz artt. Dosta ve rahat olma telanda elini gven veren bir ifadeyi uzatt ve minnetle: "Siz babama onca iyilik yaptktan sora nasl korkabilirim ki? Yalnzca size teekkr edebilmeyi isterdim," diyebildi. Bay Brooke o kk eli kendi elleri arasnda smsk tutarak sordu: "Sana nasl teekkr edeceini syleyeyim mi?" ve Meg'e o kahverengi gzlerinde o denli byk bir sevgiyle bakt ki, Meg'in yrei hzl hzl arpmaya balad; hem kamak istiyor, hem de kalp onu dinlemek iin yanyordu. Elini ekmeye alarak ve inkar etmesine karn korkmu grnerek: "Oh, hayr, ltfen yapmayn, bunu yapmamalym!" diyebildi. "Seni zmeyeceim, Meg, sadece beni birazck olsun sevip sevmediini renmek istiyorum. Seni ok seviyorum canm," diye ekledi Bay Brooke sevecenlikle. te tam soukkanllkla konuup uygun eyleri sylemenin srasyd imdi ancak Meg yle yapmad. Hazrlad konumann her szcn unuttu ve ban edi, ylesine alak bir sesle "bilemiyorum" dedi ki, John, bu aptalca yant duymak iin eilmek zorunda kald. Brooke, bu tek kelimenin onca zahmetine demi olduunu aklndan geirirken, kendi kendine mutlu, glmsedi. Kzn tombul elini minnetle skt. En inandrc ses tonuyla konutu: "Karar vermeyi bir dener misin? Yantn renmeyi ok istiyorum. Sonunda bir dl kazanp kazanmayacam bilmeden almam srdremem," dedi. Meg kekeledi: "Ben henz ok gencim." Bir yandan da kafasnn neden bunca kartn, telalandn; ama yine de yreinin neden bu kadar sevinle dolduunu merak ediyordu. "Beklerim hem... Bu arada sende benden holanabilmek iin bir aba sarfetmeyi renebilirsin. ok zor bir ders mi olurdu bu, canm?" "Eer renmeyi istersem hayr, ama..." "Ltfen renmeyi iste, Meg. retmeyi ok severim ben ve bu, Almancadan daha kolay," diye John onun szn kesti. Kzn br elini de yakalamt ve eilip

onun yzne baktnda, Megin yzn saklama olana kalmamt. Geri sesinde yalvaran bir eyler vard ama Meg, ona utangalkla baktnda, gen adamn gzlerinde sevecenliin yansra neeyi de grd ve baarsndan kukusu olmayan bir biimde glmsediini farketti. Buna kzd ite. Aklna birden Annie Moffatn vermi olduu o aptalca flrt dersleri geldi ve en kusursuz kk kadnlarn bile yreinin ta derinliklerinde uyuyan o gl olma sevdas anszn uyanverip onu etkisi altna ald. Heyecanlanm, bir garip olmutu; ve ne yapacan bilemeden, kaprisli bir igdnn basksnda kalp, ellerini ekti ve dudak bkt: "Bir ey istemiyorum, ltfen gidin ve beni rahat brakn!" dedi. Zavall Bay Brooke, sanki bulutlarn zerinden gzelim atosu bana gemi gibi oldu. Megi daha nce hi byle bir havada grmediinden, ok armt. Kz uzaklarken onun ardndan gitme kaygsyla sordu: "Gerekten mi byle sylyorsun?" "Evet, elbette. Byle eylerle canm skmak istemiyorum. Babam da yle sylyor zaten... Henz ok erken. Ben de uzak durmay yelerim.'' "Zaman iinde dnceni deitirmeni umut edemez miyim acaba? Beklerim, iyice dnp kararn verinceye dein, sana da hibir ey sylemem artk. Benimle oyun oynama Meg. Seni hi de byle dnmemitim." "Beni hi dnmemenizi ye tutarm," diyen Meg, bu sevdal adamn sabrn da, kendi gcn de denemekten, sanki hnzrca bir zevk alyordu. Bay Brooke birden ok ciddilemi, sessizlemi, Megin o ok beendii roman kahramanlarna benzemiti. Ama, yine de onlarn yapt gibi elini alnna vurmuyor, ya da odada bir aa, bir yukar gezinmiyordu. Yalnzca durmu, ona yle ili, yle sevecen bakyordu ki Meg, ister istemez yreinin sanki eridiini duyumsad. Bundan sonra neler olabileceini sylemeyeceim; nk tam bu ilgin anda March yenge topallayarak ieri girdi. htiyar kadn, yeenini grme zlemine engel olamam, hava almaya ktnda Laurieye rastlayp, Bay Marchn dndn renir renmez doru ona gelmiti. Ailede herkes evin arka kesiminde iine gcne daldndan, sessizce ieri girmi, onlara srpriz yapmak istemiti. Gelgelelim, iki kiiyi ylesine artt ki, Meg, sanki bir hayalet grmesine irkildi; Bay Brooke da alma odasnn ynnde hzla gzden yitti. Yal kadn, yz kire gibi bembeyaz kesilmi, gen adama ve kpkrmz olmu kza bakarak bastonunu hrsla yere vurdu, bard: "Aman Tanrm, bu da ne demek oluyor?" "Babamn bir dostu. Sizi grdme ylesine ardm ki!" diye kekeledi Meg. Arkasndan bir sylev geleceini dnyordu. March yenge otururken, homurdand: "Belli. Ama babann dostu seni byle gelincik gibi kzartacak neler sylyordu acaba? Burada bir eyler oluyor ve ben de

bunu renmek iin diretiyorum." Baston bir daha yere vuruldu. "Yalnzca konuuyorduk," diye sze balad Meg. "Bay Brooke emsiyesini almaya gelmiti de." Bunlar sylerken iinden de o anda Bay Brookeun da, emsiyesinin de kazasz belasz evin dna km olmasn diliyordu. "Brooke? Yani u olann retmeni ha? Ah! imdi anlyorum. Her eyi biliyorum ben. Jo, babann mektuplarndan birinde yanllkla bir mesaja rastlamt. Ona anlattrdm. Sakn, bu gen adama evet demedin, deil mi ocuk?" diye March yenge, dehet iinde bard. Megin can ok sklmt: "Aman duyacak! Ben annemi araym m?" diyebildi. htiyar kadn, ciddi ciddi: "Henz arma. Sana bir diyeceim var: Hemen iimi dkmeliyim. Syle bana,, yoksa u Cookla evlenmeyi dnyor musun? Eer dnyorsan, paramn tek kuruunu bile sana brakmam. Bunu unutma ve akln bana topla!" March yenge, en sakin yaradll insan bile bakaldrtabilme sanatnda kusursuzdu, bu huyu da pek houna giderdi. Bizlerin ise en iyi huylu olanmzda bile birazck terslik vardr, zellikle gensek ve tutkunsak... Eer March yenge Mege, John Brookeun nerisini kabul etmesi iin yalvarsayd, kz belki de bunu hibir zaman dnmediini syleyecekti; ama ona hkmedercesine onu reddetmesi buyurulunca hemen tersine karar verdi. Bakaldrma igds kadar gnl de bu kararn destekledi ve zaten ar heyecanlanm olduundan Meg, yal kadna beklenmedik bir kararllkla kar kt. Ban, kararlln belirten ekilde sallayarak: "Ben gnlmn istediiyle evleneceim, March yenge, siz de paranz istediinize brakabilirsiniz," deyiverdi. "Burnun pek de havalanm! tlerimi byle mi dinliyorsunuz, kk hanm? Zaman gelince piman olursun... Kulbede akn ne olduunu deneyip de yrmediini grnce..." Meg karlk verdi: "Kimi insanlarn kocaman konaklarda bulduklarndan daha kt olamaz." March yenge gzlklerini takp kza bakt. Onu bu yeni havasnda hi grmemiti. Meg kendinde deildi; son derece yiit ve bamszm duygusuna kaplmt. Johnu savunmaktan ok mutluydu ve keyfi isterse onu sevmeye hakk olduunu belirtiyordu. March yenge ise, yanl baladn anlad ve biraz duraksadktan sonra, elinden geldiince sakin konuarak batan balad: "imdi Meg, canm, akln bana topla ve szm dinle. Senin iyiliin iin sylyorum, banda yanla derek tm yaamn berbat etmeni istemiyorum. yi bir evlilik yaparak ailene yardma olabilirsin... Zengin bir ksmet bulmak senin grevindir ve bunu iyice kafana koymalsn." "Ama annem ve babam yle dnmyorlar, yoksul olmasna karn Johndan holanyor onlar." "Senin annenin ve babann yaam konusunda, bebeklerin bile sahip olduundan te bir bilgileri vardr."

Meg inatla: "Ben de buna seviniyorum ite!" March yenge onu hi dikkate almadan, sylevini srdrd: "u Rook hem yoksun, hem de tek bir varlkl akrabas yok, deil mi?" "Hayr, ama pek ok yakn dostu var." "Dostlardan geinilmez!.. Hele bir dene de hemen nasl sana srt evireceklerini grrsn. stelik ii de yok, deil mi?" "Henz yok. Bay Laurence ona destek olacak." "ok srmez. James Laurence kaprisli, huysuz ihtiyarn tekidir, ona hi gven olmaz. Szn ksas, parasz, mevkisiz, isiz bir adamla evlenip, imdi altndan da daha ok almak niyetindesin. Hem de szm dinleyip, tm mrn rahat iinde geirebilecekken? Senin daha akll olduunu sanrdm, Meg." "mrmn yars boyunca beklesem de bundan iyisini yapamam! John iyi akll biri. ok da yetenekli; almaya hevesli ve ayrca ylesine hareketli ve gz pek ki, mutlaka ilerleyecektir. Herkes ondan holanyor ve ona sayg gsteriyor. O kadar yoksul, gen ve de aptal olmama karn benimle ilgilendii iin de gurur duyuyorum." Meg, itenliiyle konumutu. Her zamankinden de daha gzel grnyordu. "Senin zengin akrabalarn olduunu biliyor ocuk, ilgisinin nedeni korkarm budur." "March yenge, nasl byle bir ey syleyebiliyorsunuz? John yle kk hesaplarn ok stnde ve eer byle konuacaksanz sizi bir dakika daha dinlemeyeceim," diye dargn bard Meg. Yersiz kukulan ve yal kadnn sulamalarndaki hakszlk dnda her eyi unutuvermiti. "Benim Johnum para iin evlenmez, tpk benim gibi. kimiz de almaya istekliyiz ve bekleyeceiz. Yoksul olmaktan korkmuyorum. imdiye dek hep mutlu yaadm ve onunla da mutlu yaayacam biliyorum, nk beni seviyor ve ben..." Meg burada duraklad. Birden, henz kararn vermediini, Johnuna gitmesini sylediini ve onun bu tutarsz szleri imdi iitiyor olabilecei aklna gelmemiti. March yenge ise ok kzmt. imdiye kadar gen ve gzel yeeninin iyi bir evlilik yapmas gerektiine, kendini iyice altrmt. u anda kzn mutlu ve gen yznde okuduu bir ey, ona hem ac veriyor, hem onu hrnlatryor. "yleyse ben btn bu ilerden elimi ekiyorum. Sen dikbal bir ocuksun ve u samalnla sandndan da ok fazlasn yitirmi oldun! Hayr, burada daha fazla duramam, beni d krklna urattn ve artk baban grmeye bile halim kalmad. Evlendiinde benden bir ey bekleme. Senin Bay Bookun arkadalar ilgilenirler sizinle. Seninle sonsuza dek iim bitmitir. Megin yzne kapy arparak March yenge kskn, kp gitti. Sanki kzn tm yrekliliini de giderken birlikte gtrmt. Yalnz kalnca Meg bir an, alasa m, glse mi kestiremedi. Kararn veremeden Bay Brooke geldi ve bir solukta konutu: "Elimde olmadan dinledim, Meg. Beni savundun... March yenge, bana biraz deer verdiini

dolayl yoldan kantlad iin de kendisine teekkr borluyum "O size kar besledii kt duygular ortaya dkene kadar ben de bunun farknda deildim," dedi Meg. "Artk gitmeme gerek yok. Burada kalp mutlu olabilirim, deil mi canm?" te o ezici konumay ve gururlu konumay ve heybetlice odadan kma roln oynayabilmesi iin yeniden bir ortam hazrlanmt ama, Meg bunlarn ikisini de dnemedi bile ve "Evet John," diye fsldayp, yzn Bay Brookeun yeleine gmerek, kendini Jonun gznde sonsuza dek kk drd. March yengenin gitmesinden on be dakika sonra Jo yavaa aa indi; salonun kapsnda bir an durdu, ieriden ses gelmeyince ban sallayp glmsedi: "Tasarladnz gibi, onu gndermi ve bu i de bylece kapanm oldu. Gidip anlatacaklarn dinleyeyim de, iyice gleriz!" diye dnyordu. Yazk ki zavall Jo, hi glemedi. Az da gzleri kadar ak, grd manzara onu eikte dondurdu. Yenik dm bir dman karsnda sevinip, kararl bir ablann istenmeyen sevgilisini kovmasna vgler yadracan umuyorken, dmann sakin sakin divanda oturduunu, kararl ablann da en uysal bir ifadeyle onun dizlerine kurulmu olduunu grmek, Jo iin gerek bir ok oldu. Anszn souk duun altna girivermi gibi bir ses kard; olaylarn bunca hzl deimesi soluunu kesmiti sanki. Sesini duyan sevgililer, dnp onu grdler. Meg frlad, hem gururlu, hem de utanga grnyordu. Ama Jonun deyimiyle o adam gld ve akn kz perek "Jo, kardeim, bizi kutlasana!" dedi. Bu, yaraya tuz basmakt artk. -ok, ok fazlayd, ve Jo, elleriyle garip hareketler yaparak, tek sz sylemeden ortadan silindi. Yukar kotu, hmla odaya dalp ackl bir sesle bararak hastalar korkuttu: "Oh, birisi hemen aa insin; John Brooke ok garip eyler yapyor ve Megin de houna gidiyor!" Bay ve Bayan March hzla odadan ktlar ve kendini yataa atan Jo ise iki gz iki eme alayp haykrmaya balad. Bir yandan da Beth ve Amyye kt haberleri aklyordu. Kk kzlar ise bunun ok ho ve ilgin bir olay olduunu dndler. Jo da onlardan avuntu bulamaynca tavan arasndaki snana ekilip dertlerini farelere dkt. O le sonras salonda neler olduunu kimse renemedi; ama epey konuuldu ve o sessiz Bay Brookeun derdini anlatmasndaki aklcl ve heyecan dostlarn artt. Onlara tasarlarn aklad ve hereyi tam da kendi istedii gibi ayarlamaya onlar raz etti. Meg iin yaratmay arzulad cenneti anlatmasn henz bitirmemiti ki, ay zili ald ve onu yle bir gururla masaya gtrd ki, Jo kskanacak veya surat asacak gc kendinde bulamad. Amy ise Johnun ballndan ve Megin arballndan pek etkilenmiti. Beth onlara uzaktan glmsedi. Bay ve Bayan March da gen ifti ylesine sevecen bir mutluluk iinde seyrediyorlard ki, March yengenin onlara "Maddi konularda deneyimi olmayan bebekler" deyiinin doruluu btn apaklyla ortaya

kmt. Kimse fazla yemedi; ama herkes ok mutlu grnyordu ve ailedeki ilk ak yksnn balad bu oda, sanki inanlmayacak bir biimde aydnlanm gibiydi. "Hi ho bir eyin olmadn artk syleyemezsin, deil mi Meg?" dedi Amy, bir yandan da izmeyi dnd resimde gen sevgilileri ne pozda izeceine karar vermeye alyordu. Meg karlk verdi: "Hayr, kesinlikle syleyemem. Ben onlar syledikten sonra ne ok eyler oldu! Bir yl gemi gibi geliyor." Gzel bir ryada gibiydi ve kendisini ekmek, tereya gibi gnlk eylerin ok zerinde uuyormu gibi duyumsuyordu. Bayan March konutu. "Bu kez mutluluklar, dertlerin hemen ardndan geldi ve bence de deiiklikler balam oldu. ou ailede kimi zaman olaylarla dolu bir yl geer; ama sonunda iyi biter." Jo mrldand: "Umarm gelecek yl daha da iyi biter!" Gznn nnde Megin bir yabanc ile yrekten byle kaynam olmas ona pek zor geliyordu. nk, az insan ok severdi ve bu sevginin herhangi bir biimde azalp yitmesinden de pek korkard. Bay Brooke ise Mege glmsedi: " yl sonrasnn daha da iyi biteceini umarm. Bence de yle olacaktr. Eer yaarsam ve dndklerimi gerekletirebilirsem." Sanki imdi her ey onun iin olabilir gibiymi geliyordu. Bir an nce dn grmek iin sabrszlanan Amy sordu: "Beklemek iin ok uzun bir sre deil mi?" Meg ise yznde daha nce hi grlmemi tatl bir ciddi ifadesiyle, kardeini yantlad: "Hazr olmadan nce reneceim yle ok ey var ki, bana tersine, ok ksa bir sreymi gibi geliyor." Glmsyordu. John grevine Megin peetesini katlamaya balarken: "Sen yalnz bekleyeceksin, alacak olan benim." Onun yzndeki anlam okuyan Jo, ban sallad ve o anda n kapnn arpmasyla ii rahatlayverdi, kendi kendine: "te Laurie geldi, artk biraz mantkl konuabilirim!" diye mrldand. Ama, Jo yanlyordu. Laurie neeyle ieri girdi, heyecandan yerinde duramyordu. Elinde "Bayan John Brooke iin" kocaman bir gelin iei buketi vard. Grne baklrsa, tm bu olayn kendi kusursuz ynetimi sayesinde gerekletiini sanmaktayd. "Brookeun dediini yapacan biliyordum ben. Hep yapar zaten ve kafasna bir eyi koydu mu... Gk tepesine inecek bile olsa, plann mutlaka gerekletirir," dedi ve ieklerini, tebriklerini sundu. "vgne teekkrler. Bunu gelecek iin iyi bir iaret olarak kabul ederek, seni urackta dnme davet ediyorum," diye karlk verdi Bay Brooke. Haar rencisini de iererek, kendini tm insanlarla bar halinde gryordu.

"Dnyann teki ucunda da olsam geleceim; nk o gn yalnzca Jonun yzn grebilmek bile uzun bir yolculua deer dorusu. Pek neeli durmuyorsunuz hanmefendi, sorun nedir acaba?" diye sordu. Herkes Bay Laurencei karlamak zere toplandnda salonun bir kesine ekilen Jonun peinden yryordu. "Bu evlilii onaylamyorum ama, katlanmaya karar verdim ve bundan byle karsnda olduumu belirtir tek sz sylemeyeceim," dedi Jo, ciddi ciddi. Sonra, titreyen bir sesle szlerini srdrd: "Megden ayrlmann benim bakmmdan ne denli zor olduunu bilemezsin." Laurie arkadan avutmaya alt: "Ondan ayrlmyorsun ki, sadece onu paylayorsun." Jo, iini ekti: "Bir daha hibir zaman eskisi gibi olamayacak, en iyi arkadam yitirdim!" "yle ama, bak ben senin yanndaym ite. Pek bir ie yaramadm biliyorum ama, mrm boyunca yannda olacam Jo, sz veriyorum, olacam!" Laurie bunlar gerekten inanarak sylyordu. "Biliyorum Laurie, bundan tr de sana teekkr borluyum. Benim iin her zaman byk bir avuntusun sen." Jo, byle derken minnetle arkadann elini skt. "yi yleyse, karamsarl brak, haydi bakaym. Her ey yolunda, gr ite Meg mutlu. Brooke onu rahat ettirmek iin kouturup didinirken, bykbabam da her zaman onun arkasnda olacak. Meg de kendi kk evinde pek mutlu; onu kendi evinde grmek ne ho olacak. O gittikten sonra bizler de burada ok gzel zamanlar geiririz. Ben ok gemeden elbette niversiteyi bitireceim. Sonra da yurt dna gideriz. Bir yolculuk yaparz. Bu seni avutmaz m?" Jo, dncelere dalmt: "Evet, avutur sanrm ancak yl iinde neler olacan kimse kestiremez ki!" Laurie karlk verdi: "Bu doru ite. leriye bir gz atp, hepimizin o zaman nerede olacamz grmek istemez miydin?" "Sanrm hayr, nk zc bir ey de grebilirim, ve herkes imdi o denli mutlu grnyor ki, daha iyisinin olabileceini dnemiyorum bile." Jo konuurken gzlerini usulca odada gezdirdi ve grd gzel manzara onun neesini yerine getirdi. Anne ve baba yanyana oturuyor ve sessizce, kendileri iin yirmi yl nce balam o ak yksnn ilk blmn yeniden yayorlard. Amy, kendine ait bir dnyada oturmu, yzleri hibir ressamn, olduu gibi kda geiremeyecei bir kla aydnlanan sevgilileri izmekteydi. Beth divana uzanm, kendi gittii huzur dolu yolda yardm edebilecekmiesine elini smsk tutan ihtiyar arkada Bay Laurence ile neeli bir syleiye dalmt. Jo, kendisine ok yakan ciddi ve dingin ifadesiyle sevdii koltua yerlemiti. Koltuun arkasna yaslanm olan ve enesi Jonun kvrck sal bayla bir dzeyde bulunan Laurie de arkadaa glmsyor ve ikisini birden yanstan aynada, ona ban sallyordu.

* Bylelikle perde Meg, Jo, Beth ve Amynin zerine kapanyor. Bir daha alp almamas da bu kitab ne denli seveceinize bal.

You might also like