Download as doc, pdf, or txt
Download as doc, pdf, or txt
You are on page 1of 145

Martin Star _ Can Dostu Kitaplar, uygarla yol gsteren klardr. UYARI: www.kitapsevenler.

com Kitap sevenlerin yeni buluma noktasndan herkese merhabalar... Cehaletin yenildii, sevginin, iyiliin ve bilginin paylald yer olarak grdmz sitemizdeki tm e-kitaplar, 5846 Sayl Kanun'un ilgili maddesine istinaden, engellilerin faydalanabilmeleri amacyla ekran okuyucu, ses sentezleyici program, konuan "Braille Not Speak", kabartma ekran vebenzeri yardmc aralara, uyumluolacak ekilde, "TXT","DOC" ve "HTML" gibi formatlarda, tarayc ve OCR (optik karakter tanma) yazlm kullanlarak, sadece grmeengelliler iin, hazrlanmaktadr. Tmyle cretsiz olan sitemizdeki e-kitaplar, "Engelli-engelsiz elele"dncesiyle, hibir ticari ama gzetilmeksizin, tamamen gnlllk esasna dayal olarak, engelli-engelsiz Yardmsever arkadalarmzn youn emei sayesinde, grme engelli kitap sevenlerin istifadesine sunulmaktadr. Bu e-kitaplar hibirekilde ticari amala veya kanuna aykr olarak kullanlamaz, kullandrlamaz. Aksi kullanmdan doabilecek tmyasalsorumluluklar kullanana aittir. Sitemizin amac asla eser sahiplerine zarar vermek deildir. www.kitapsevenler.com web sitesinin amacgrme engellilerin kitap okuma hak ve zgrln yceltmek ve kitap okuma alkanln pekitirmektir. Ben de bir grme engelli olarak kitap okumay seviyorum. Sevginin olduu gibi, bilginin de paylaldka pekieceine inanyorum.Tm kitap dostlarna, grme engellilerin kitap okuyabilmeleri iin gsterdikleri abalardan ve yaptklar katklardan tr teekkr ediyorum. Bilgi paylamakla oalr. Yaar MUTLU LGL KANUN: 5846 Sayl Kanun'un "altnc Blm-eitli Hkmler" blmnde yeralan "EK MADDE 11" : "ders kitaplar dahil, alenilemi veya yaymlanm yazl ilim ve edebiyat eserlerinin engelliler iin retilmi bir nshas yoksa hibir ticar amagdlmeksizin bir engellinin kullanm iin kendisi veya nc bir kii tek nsha olarak ya da engellilere ynelik hizmet veren eitim kurumu, vakf veya dernek gibi kurulular tarafndan ihtiya kadar kaset, CD, braill alfabesi ve benzeri formatlarda oaltlmas veya dn verilmesi bu Kanunda ngrlen izinler alnmadan gerekletirilebilir."Bu nshalar hibir ekilde satlamaz, ticarete konu edilemez ve amac dnda kullanlamaz ve kullandrlamaz. Ayrca bu nshalar zerinde hak sahipleri ile ilgili bilgilerin bulundurulmas ve oaltm amacnn belirtilmesi zorunludur." bu e-kitap Grme engelliler iin dzenlenmitir. Kitap taramak gerekten incelik ve beceri isteyen, zahmet verici bir itir. Ne mutlu ki, bir grme engellinin, dzgn taranm ve hazrlanm bir e-kitab okuyabilmesinden duyduu sevinci paylaabilmek tm zahmete deer. Sizler de bu mutluluu paylaabilmek iin bir kitabnz tarayp, kitapsevenler@gmail.com

Adresine gndermeyi ve bu isimsiz kahramanlara katlmay dnebilirsiniz. Bu Kitaplar size gelene kadar verilen emee ve kanunlara sayg gstererek ltfen bu aklamalar silmeyiniz. Siz de bir grme engelliye, okuyabilecei formatlarda, bir kitap armaan ediniz... Teekkrler. Ne Mutlu Bilgi iin, Bilgece yaayanlara. Tarayan Mahmut Martin Star _ Can Dostu thaki Yaynlan - 353 Edebiyat - 281 ISBN 975-273-146-5 Martin Suter / Can Dostu zgn Ad: Em perfekter Freund Almancadan eviren: Mustafa Tzel Yayma Hazrlayan: Aya Sabuncuoglu 1. Bask: stanbul, Haziran 2005 2002, Diogenes Verlag AG Zrich 2005, thaki Yaynlar Yayncnn yazl izni olmakszn herhangi bir alnt yaplamaz Bu kitabn telif haklan Akal Telif Haklan Ajans araclyla alnmtr. Yaym Koordinatr: Fsun Ta Kapak Tasarm: brahim emecioglu Sayfa Dzeni ve Baskya Hazrlk: Cemile z Kapak ve Bask: dil Matbaaclk (Penguen Kitap Kaset Bas. Yay. Paz. Tic. Ltd. ti.) Cilt: Yldz Mcellit thaki Yaynlan Mhrdar Cad. liter Ertzn Sok. 4/6 34710 Kadky stanbul Tel: (0216) 330 93 08 - 348 36 97 Faks: (0216) 449 98 34 www.ithaki.com.tr ithaki@ithaki.com.tr Datm: ataleme Sok. Yavuz Han No: 26 Caalolu-lstanbul Tel: (0212) 512 76 00 Faks: (0212) 519 56 56 CAN DOSTU Martin Suter eviren: Mustafa Tzel s tu c

1 Eli yzn hissediyordu, ama yz elini hissetmiyordu. Fabio Rossi elini yeniden yorgann stne brakt ve az nce bulunduu yere yeniden dnmeye alt. Duygularn, seslerin, dncelerin ve kokularn bulunmad yere. Her eyden nce bu kokuydu, onu gzlerini amaktan alkoyan. Ortalk hastane kokuyordu. Yeterince erkenden renecekti, neden burada olduunu. Karanl delen ikinci ey bir sesti. "Bay Rooossi," diye baryordu bu ses, sanki bir nehrin te yakasmdaym gibi. O kadar uzaktan geliyordu ki, Fabio duymam gibi yaptnda nezaketsizlik etmi saylmazd. Sesler uzaklat, ama koku kald. Her solukta daha da younlat. Fabio azndan nefes almak istiyordu. Aznn sadece yarsn aabiliyormu gibiydi. Azn yoklad. Yine ayn his: Parmaklar dudaklarm hissediyor, ama dudaklar parmaklarn hissetmiyordu. Az akt ama. Dilerine dokunabiliyordu. Dileri de hissizdi, zellikle sa taraftakiler. Yznn sol yars normal hissediyordu. Belden yukars da yle. Ayaklarn kprdatabiliyor ve parmak ularndaki yorgan hissediyordu. Kolunu yoklad. Sol

kolunun dirsekten aasnda bir yara bandna, sonra da bir serum borusuna takld. 8 Martin Suter Fabio panie kapldn hissetti. Yine de gzlerini amaktan kamyordu. nce neden hastanede yattn anmsamalyd. Kafasn yoklad. Kendisine yabanc gelen yardaki salar tuhaf bir duygu veriyordu. Kasket gibi. Sarg bezi mi? Sol tarafnda da yolunda gitmeyen bir eyler vard. Kafasnn ardnda, aryan bir noktaya yara band yaptrlmt. Bandan ameliyat m etmilerdi? Tmr m almlard? Tmrle birlikte, kafasnda tmr bulunduunun ansn da m yok etmilerdi? Gzlerini aralad. Mekan karartlmt. Yatan yannda, krom kaplama bir ayaklkta asl serum iesini seebiliyordu. Duvara dayal masann stnde bir iek demeti, yukarsnda da bir ha duruyordu. Bann stnde bir tutamak vard. Tutama evreleyen bir kablo, kablonun ucunda da bir zil vard; panik iinde zile bast. ok uzun bir sre sonra kap ald. Koridorun neon nda bir siluet grnd, yaknlat, bir gece lambasnn anahtann evirdi. "Buyrun, Bay Rossi?" Yastklar ve yatan meyilli ba blm, Fabio'yu yar oturur bir pozisyonda yatmaya zorluyordu. Yksek kenarl yatann yannda duran zayf kadn, nerdeyse gz hizasmdayd. Rahat, pamuklu mavi bir bluz ve yine pamuklu bir pantolon giymiti. Fabio'nun gzlerinin henz okuyamad bir kimlik kart takmt. Kadn Fabio'nun nabzn lt ve gzlerini saatinden ayrmadan sordu: "Neredesiniz?" "Ben de size bunu soracaktm." "Hibir fikriniz yok mu?" Fabio ban dikkatle iki yana sallad. Kadn bileini brakt, karyolann stndeki hasta kartn ald ve zerine bir eyler yazd. "niversite hastanesinin nroirurji blmndesiniz." Can Dostu 9 "Neden?" "Banzdan yaralsnz." Kadn serum iesini kontrol etti. "Nasl bir yara?" "Kafatas-beyin travmas. Banza darbe almsnz." "Nasl olmu bu?" Kadn glmsedi: "Ben de size bunu soracaktm." Fabio gzlerini yumdu. "Ne zamandan beri buradaym?" "Be gnden beri." Fabio gzlerini at. "Be gndr komada mydm yani?" "Hayr, gndr uyanksnz." "Anmsamyorum." "Bu, kafanzdaki yaradan kaynaklanyor." "O kadar kt m?" "dare eder. Kafatas kr ve kanama yok." "Peki ya sarglar?" "Youn bakmda size beyin basnc sondas taktlar." "Neden?" "Bilgisayar tomografisinde beyninizde zedelenme tespit edildi, ve doktor sizi narkozda tutup beyin basncn kontrol etmeye karar verdi. Basncn ykselmesi, beyninizde ime ya da kanamann balad anlamna gelirdi." "Peki sonra ne olur?" "ime olmad." "Yapay olarak komada m tutuldum?" "Uzun sreli narkozda. ki gn." Fabio'nun gzleri kapand. "Kz arkadam nerede?"

"Herhalde evindedir. Saat gece yarsn geti." "Gideli ok oldu mu?" "Bilmiyorum. Ben gece hemir esiyim," diye yantlad ses. Yine nehrin kar kysndan. 10 Martin Suter Norina, Fabio'nun karnn yumuak bir bezle siliyordu. Fa-bio onun hafif elini ve bezin scakln hissediyordu. Bacaklarn hafif am yatyor ve uyuyormu gibi yapyordu. Kadnn bezi skmasndan kan rlty duyuyor ve yeniden kendisine dokunmas iin sabrszlanyordu. Silinme sras edep yerlerinde ve kasklarmdayd. Sonunda penisinde bir parmak hissetti Fabio. Kadn penisi yukar kaldrd - ve Fabio batc bir acyla kasld. Bard. "Pardon," dedi bir erkek sesi. Fabio gzlerini at. Bir erkek duruyordu yatan yannda. Onunla hemen hemen ayn yatayd ve ak sarya boyanm salar asker trayd. zerinde pamuklu mavi bir pantolon ve mavi, rahat, ksa kollu bir bluz vard; bluzun zerine adnn yazl olduu bir kart taklyd. Ellerini zntyle yukar kaldrd. "zr dilerim, idrar sondasyd. Nerede olduunuzu biliyor musunuz?" Fabio etrafna baknd. Yatan yannda bir serum ayakl, duvara dayal bir masa, zerinde bir iek demeti, yukarsnda bir ha. "Hastaneye benziyor." "Hangi hastane olduunu biliyor musunuz?" "Hibir fikrim yok." Adam karyoladaki hasta kartn ald ve zerine bir ey yazd. "niversite hastanesinin nroirurji blmndesiniz." "Neden?" "Banzdan yaralsnz." Fabio ban yoklad. Yznn sa yars hissizdi. Kafatasnda bir yara band ya da bir sarg bezi hissediyordu. "Nasl oldu bu?" "Anmsamyor musunuz?" Fabio dnd. "Hayr. Syler misiniz?" Can Dostu 11 "Kafanzn arkasndan darbe aldnz. Btn bildiimiz bu kadar." "Ne zaman oldu bu olay?" "Alt gn nce." Fabio dehete kapld. "Bu kadar uzun sre komada m kaldm?" Bakc komodinin ekmecesini ekti, oradan bir yaz blou kard. Sayfalarda Fabio'nun elyazs vard. Bakcnn iaret ettii yerde yle yazlyd: Travma sonras hafza kaybm var. "Ne zaman yazmm bunu?" "Dn." Bakc sayfalar geriye doru evirdi ve ona baka bir yer gsterdi. Travma sonras hafza kaybm var. "Bu da evvelsi gnn yazs." Fabio baka notlar da okudu. Youn bakmda iki gn solunum cihazna bal kaldm ve narkozda tutuldum. Kafatasma delik ald ve beyin basnc sondas sokuldu. Sarg bezi bu yzden, diye yazlyd. Ya da: Beynin sa lobu zedelenmi. Ya da: Beyin basnc sondasyla, kafatas basnc llyor. Beyin ier ya da kanama olursa, basn ykseliyor. Ya da: Annem buraya be kere gelmi, ben uyurken. "Annem nerde imdi?" "Herhalde evdedir." "Annem Urbino'da oturuyor, buradan alt yz elli kilometre uzakta." Bakc not ald. "Ne yazyorsunuz?"

"Dr. Berthod'a bir not yazyorum. Annenizin nerede oturduunu anmsadnz." "Kaza dnda her eyi anmsyorum." Bakcnn kafasn sallay tarz, Fabio'nun houna gitmedi. Ya12 Martin Suter z blounun sayfalarn evirmeye devam etti. Norina elbette geldi buraya, yazyordu. Daha geride de: iekler kesin ondan gelmitir. "Kz arkadam buraya geldiinde uyank mydm?" "Kimi zaman." Fabio sustu. "Doktor Berthod'a sormak istediiniz sorular yazn," diye nerdi bakc ve Fabio'nun edep yerlerini silmeye devam etti. Karanlkta yasemin, gl, inciiei, ylang ylang, amber ve vanilya kokusu skn etti. Dudann sol yars yumuak bir ey hissetti. Bir az myd? Fabio gzlerini at. Karsnda, odakla-namayaca kadar yaknda, bir kadnn yz vard. "Norina?" Yz geri ekildi. imdi onu grebiliyordu. kk elmack kemikleri, byk mavi gzler, dolgun dudakl kk bir az, sar ksa salar. Yirmilerinde. "Selam, Fabio," dedi kadn ve glmsedi. Cesur grnd Fabio'nun gzne. "Selam," dedi Fabio. Bu kadn daha nce hi grmemiti. 2 Fabio yava yava anmsamaya balamt. En azndan dn olanlar. Uyandnda biliyordu ki: Hastanede yatyorum, nk kafatasma darbe aldm. Yoldan geenlerin haber verdii bir polis devriyesi beni buraya getirdi. uurumu yitirmitim, sa gzm imiti, bam kanyordu. Orta iddette bir kafatasbeyin travmas geirdim, bamn arkasnda, sol tarafta deri yrtlmas var, sa aln lobunda zedelenme, sa gzmde kanama olmu, sag orbital zemindeki atlak Nervus Ophtalmicus'umu sktryor ve yzmn sa tarafndaki hissizlie yol ayor. Muhtemelen darbeden kaynaklanan bir dme yznden. Gelecee ve gemie ynelik hafza kaybm var, beni pen, bana iek getiren gen kadn Norina deil. Ad Marlen ve benim kz arkadam. Be haftadan beri. Gndzn unlar oldu: Kahvalt, ykanma, fizyoterapi, tomografi, elektroensefalografi. Beyin fonksiyonlar test edildi ("Ben bir parmam kaldrdmda, siz iki parmanz kaldrn, ben iki parmam kaldrdmda, siz bir parmanz kaldrn"); tat alma sinirlerini test etmek iin diline tatl ve tuzlu pamuk ubuklar konuldu; trigeminus sinirinin duyarll ine batrlarak lld; refleksleri kk lastik bir ekile lld; sca, souu, sivriyi ve kt ayrt etmesi gerekti; szckleri aklnda tutma14 Martin Suter s ve ters srayla yinelemesi gerekti; yaam, meslei, geirdii kaza hakknda sorular sordular; ondan, Amerika'nn son bakannn adn ve bugnn tarihini ve yayn ynetmeninin ismini ve son yaz tatilini nasl geirdiini renmek istediler. Fabio aratrmalara evkle katld. Durumunun ne olduunu bilmek istiyordu. Bana ne geldiini bilmek istiyordu. Artk neleri bilmediini bilmek istiyordu. Tan, tedavi ya da bakm nlemleriyle alkonulmadmda uyukluyor, biraz bir eyler okuyor (ki ok zorlanyordu) ya da ksa sreler iinde ziyaretilerini kabul ediyordu. Gndz hemiresi vakitsiz akam yemeini toplayp, jaluzi-leri yaz mevsiminin hl aydnlk gkyzne kar indirdiinde, panik balad.

Bu duyguyu daha eskiden biliyordu. yl nce Urbino'da, annesinin dnnde yle ok imiti ki, artk hibir eyi anm-sayamaz olmutu. Bana bunun neden geldiini bilmiyordu. Babas yetmiine doru ldnde, annesi henz krk alt yandayd. Annesi yl sonra bir genlik arkadayla evlenmi, kendisi de buna itiraz etmemiti. Bu durumun, annesinin, daha babasnn salnda Aldo'yla bir haltlar kartrd anlamna geliyor oluu, onu gcendirmemiti. Annesi gzel bir kadnd, akamlarn, italyan milli takmnn son krk yldaki kadrolarn ezberden sayabilen hastalkl bir yal adamla geirmek iin yaratlmamt. stelik adam bunu sk sk yapyordu. Yine de bu dnde Fabio, reddedilmi bir k gibi, bile isteye, adm adm ve gstere gstere sarho olmutu. Bykannesinin misafir yatann iltesinin stnde, plak bir halde uyanmt; yannda nevresimlerden, giysilerinden ve midesinin iin-dekilerden oluan bir yn vard. Bykannesi Saludecio'da, Urbino ile Rimini arasnda, ortada bir yerde oturuyordu. FaCan Dostu 15 bio'nun oraya nasl geldiine ilikin hibir fikri yoktu. Sonraki yirmi drt saati, aylmaya alarak ve teki misafirlerin verdii, nasl dattna ilikin bilgilerle geirmiti. Panie kaplmas, yaamnn yaklak on drt saatinin kayp olduunu anlamasyla olmutu. Ne kadar urasa da anmsayamyordu. Bu on drt saati yeniden kurabilir, renebilir, bir bakasnn yaad bir hikaye gibi aratrabilirdi. Ama kendi versiyonu, kendi kiisel deneyimi, geri getirilemez bir biimde gitmiti. Tpk daha eskiden, ertesi sabah pencere pervazna konulan st dii gibi. Bu deneyim Fabio'yu yle korkutmutu ki, iki yl boyunca alkol azna bile srmemi, bugne gelinceye kadar da bir daha hi sarho olmamt. Bu defa elli gn gitmiti. Son ans -dn gibi taze ve canl- bir tren makinistiyle yapt rportajd. Fabio bir sredir, lokomotiflerinin nne intihar eden insanlarn atlad makinistler hakknda bir yaz hazrlyordu. Onlarn neler hissettiklerini, bu yaanty nasl atlattklarn, psikolojik olarak nasl yardm aldklarn bilmek istiyordu. Redaksiyon toplantsnda, aratrma srecinde olduundan daha iyi grnen hikayelerden biriydi bu. Hepsi ayn eyi anlatyordu, hep ayn biimde etkileniyor, ayn biimde sarslyorlard; onlara danmanlk hizmeti veren demiryolu psikologunun cmleleriyle konuuyorlard. Ta ki Fabio, yirmi be yanda, ikinci hizmet ylndaki Ervvin StolPla karlancaya dek. Stoll fkeliydi. ntihar eden adama -kars tarafndan terk edilmi, yaklak krk yanda bir aile babas- lokomotifinin nne atlad iin ahsen bozulmutu. "Ben bu gt herife ne yaptm da, lokomotifimin nne atlad? Kendini assayd, ya da bir kprden atlasayd, ya da hap yutsayd! Bir intercity1 ne ka1) ng.: ehirleraras ekspres tren. (e.n.) 16 Martin Suter dar ardr bilir misiniz? Alt yz yirmi tonun zerinde! stelik hattn, kavisten nceki bu kesiminde, yz yirmi bele gidiyorum. yz metrelik gr mesafesi ve alt yz elli metrelik fren mesafesi yok! Ve bu gt herif iki yz metre nmde allklardan kp raylarn stne yatyor. Hi ansm yok! Gt herif! Kars bouna terk etmemi!" Bu yaklam Rossi'nin houna gitmiti. Makinistin intiharcya duyduu fke. Daha nce yaplan rportajlar da bu adan ele almaya karar verdiini biliyordu. Anmsad ikinci ey de, yava yava kendine geldii sradaki, baygnlk ile uyanklk arasndaki kark durumdu. Aradaki her ey, kafasndaki bir kara delikte kaybolup gitmiti. Geceleyin, onlar oradan ekip almak iin gsterdii tm abalar sonusuz kalmt; sanki

dar bir borunun iinde ellerini uzatm duruyor, ne ileri ne de geri gidebiliyordu. Bu klostrofobi durumunu ancak gece hemiresini ararak sona erdirebilmiti. Hemire ksa bir kouturmadan sonra ona bir hap vermi ve ksa sre iinde derin, ryasz bir uykuya dalmasn salamt. "Norina'yla konutun mu, anne?" Francesca Baldi sa elini ensesinden dolatrd ve sol omzuna den uzun, kzlms salarn dzeltti. Fabio bu jesti, kk bir ocuk olduu zamanlardan beri biliyordu. Ne anlama geldiini ise bugn bile bilmiyordu: utangalk, can sknts, dalgnlk ya da, kendi kendince bile olsa, dokunulma gereksinimi. "Norina benimle konumak istemiyor." "Denedin mi?" "Evet." "Ne diyor?" "Bir mesaj brakaymm, beni geri arayacakm." Can Dostu 17 "Telesekreter mi kt karna?" "Defalarca." "Ve geri aramad m seni?" "Hayr." "Mesaj brakmadn iin mi?" "Makinelerle konumam." "Burada acil bir durum var, anne." "Benimle konumak istemiyor." "Kendisine sormadan nerden bilebilirsin ki bunu?" "Onun yerinde ben olsaydm, ben de konumak istemezdim." "Benim annem olduun iin mi?" "Seninle ilikisini bitirdii iin." Bir hemire odadan ieriye bakt, Fabio'nun annesine bayla iaret etti ve dar kt. "Vakit doldu. Beni kovuyorlar." "Hi olmazsa benimle konuabilir. Bunun nasl olduunu bilmeliyim." "reneceksin." Kadn olunu pt ve ayaa kalkt. "Denemeye devam edeceine sz ver." "Sz veriyorum," dedi annesi. Sa eli yine kafasnn ardna gitti, sol taraftan grnd ve bir tutam kzl sa yakalad. Belki de, diye dnd Fabio, bu jesti, syledii bir yalan gizlemek iin kullanmt her zaman. Dr. Berthod krkl yalarnn banda, ince uzun biriydi, kafas yle tyszd ki nroloji enstitsnde kullanlan bir modeli andryordu. Tysz kalarnn altndaki kirpiksiz gzlerinden alayc alayc bakyordu, ve gldnde grnen dzgn dileri insanlar artyordu. Ucu kt bir ineyi Fabio'nun yznde deiik noktalara de18 Martin Suter dirdi ve Fabio tepki verdiinde not etti. Yzn sa yars elmack kemiinden ene stne kadar hl hissizdi. "His geri gelir mi?" diye sordu Fabio. Berthod'un kuru, kemikli elini imdi yznn sol yarsnda hissediyordu ve ine beklentisiyle yzn asmt. "ou durumda evet. Ama uzun srer." "Ya gelmezse?" "nsan buna alr." "Hafzadaki bolua da m? Makinistten bu yana hibir ey gelmiyor aklma." "Bu da zaman alr. Giri kapsn yeniden bulmak gerekir." "Ve bazen artk hi bulunamaz," diye tamamlad Fabio. "Kim diyor bunu?"

"Siz. Dn sylediniz." "nceki gn deil mi?" Fabio omuz silkti. "Belki nceki gn de." "Hayr. yi dnn. Dn m, nceki gn m?" Fabio dnd. "Dn." "Nasl byle emin olabiliyorsunuz?" "nceki gn izinliydiniz." Berthod dilerini ldatt. "Sanrm sizi hemen eve gnderebilirim." neyi krom kaplama bir tasn iine att. "Yaammn son elli gn kayp kalrsa, ben ne yaparm?" "Yaamnzn ilk drt ylma ne yaptysanz onu. O yllar da artk anmsamyorsunuz." "Ama onlar o kadar hayati deildi." "te bu tartlr." Pencere ardna kadar akt, toprak rengi gne storu drtte ne kadar indirilmiti, kalan kk aralktan bunaltc bir Can Dostu 19 leden sonrasnn havas giriyordu. Fabio Rossi kap koluna bakt. Kol iner inmez, uyuyormu gibi yapacakt. Annesini Urbino'ya dnmesi iin zorlamt. Annesi de srarna hemen ve kranla boyun emiti. imdi, ziyaret saatinin balamasyla birisi gelecek olursa, bu byk bir olaslkla Mar-len'di. Marlen aksatmadan geliyordu. Balangta, asansrden tand birisi gibi konumutu onunla. Bir erkek kardei ve bir ablas olduunu, danceholl-reg-gae mziini sevdiini ve LEMIEUX'nun, uluslararas bir gda tekelinin basn ve halkla ilikiler departmannda asistanlk yaptn renmiti. Herhalde bu zelliinden dolay tanyorlard. Bunu sormaya yrei elvermemiti. Kadn, Fabio'nun onu anmsamay yznden ac ekiyormu gibiydi. Marlen'in ziyaretleri srasnda uyuyormu gibi yapmaya balamt. Sonra Marlen yatann yannda oturuyor, hissiz yanan okuyor ve gzel kokuyordu. Kap kolu yavaa indi. Fabio gzlerini kapad. Odadaki durgun havann hafife dalgalandn hissediyordu. Kirpiklerinin arasndan, kapnn yeniden kapatldn grd. Ziyaretisi, uyuduunu grm ve onu rahatsz etmek istememiti. Belki de Norina? "Girin!" diye seslendi Fabio. Kap yeniden ald. Eikte, meslekta ve dostu Lucas J-ger'in ince, hemen hemen sfra vurulmu kafas grnd. "Uyuyorsun sandm." "Yanldm," dedi Fabio. Lucas, burada bulunmaktan holanmyor gibiydi. Kapy ardndan kapad ve ertesi gnn SONNTAG-MORGEN gazetesini yorgann stne koydu. kisinin alt pazar gazetesiydi bu. 20 Martn Suter "Naslsn?" "Unuttum," diye yantlad Fabio. Srtmasnn arpk grndn hissediyordu; yle olmadna kendini aynann karsnda defalarca ikna etmiti halbuki. Lucas da srtt. Biraz dalgn gibi grnd Fabio'ya. "Ne zaman kyorsun?" "Pazartesi ya da sal. - Norina'y gryor musun?" Lucas herhalde evet anlamna gelen, belirsiz bir hareket yapt. "O nasl?" "yi." "Henz bir kere bile gelmedi."

"artyor mu bu seni?" Fabio ters bir tepki gsterdi. "u son elli gnle ilgili her ey artyor beni." "Tabii ki. zr dilerim." kisi de sustu. "Tam olarak neler oldu?" diye sordu Fabio, bir sre sonra. "Sen Marlen'le yatarken, Norina'ya yakalandn." "Sust m?" "Tam deil. Rportaj yapmaya gittiini sylemitin, ve o srada Marlen'le birlikteydin." "Peki Norina nasl anlad bunu?" Lucas omuz silkti. "Bu yzden bana tekmeyi mi bast?" "Bildiim kadaryla bartnz." "Sonra?" "Sonra yine yakalandn." Fabio ban iki yana sallad. "Aklm almyor." "te, Marlen'i byle grnce..." "Tamam. Ama hibir ey hissetmiyorum." Can Dostu 21 Lucas inanmam gibi glmsedi. "Hibir ey mi? Bana aldn darbeyle ilgisi olmal." "Ne demek istediimi ok iyi biliyorsun. Bana yabanc o." "Son defasnda, bu durumu deitirmek houna gitmiti." Fabio ban iki yana sallad. "Kafan basmyor: Ben Norina'ya balym. likimizi tehlikeye atmama yol aan ey her neydiyse -yok artk." kisi de dncelere daldlar. "Norina'nn beraber olduu birisi var m?" diye sordu Fabio sonunda. Lucas sustu. "Ben tanyor muyum?" O srada kap alp da Marlen usulca odaya girince, Lucas rahatlam grnd. Marlen ona soru sorarcasna bakt. Fabio gzlerini yummutu. Lucas parman dudaklarna gtrd. "Uzun sredir uyuyor mu?" diye sordu Marlen fsltyla. "Geldiimden beri." 3 Fabio'nun niversite hastanesinde yatt sre boyunca, Norma ortalkta grnmedi. Fabio'nun taburcu edildii gn Doktor Berthod ona dinlenme, bellek egzersizi, fizyoterapi ve bir antiepilektikum1 yazd. Sonuncusunun koruma amal olduunu vurgulad. Normalde, olabildiince tandk bir aile ortamnda bulunmasn da tavsiye edecekti. Ama Fabio'nun durumunu bildii iin, bu konuyu amad. Bunun yerine, "neden olan etkileyici faktr"den nceki duruma geri dnn, hastann belleine yeniden kavumasna yardmc olduunu syledi. Fabio birka para eyasn, srt antas olarak da kullanlabilen siyah bir seyahat antasna doldurdu. Rportaj yapmaya gittiinde bu eyalar tercih ederdi. Ksa kollu gmlek, hafif pamuklu pantolon giymi ve kafasndaki tral blgeyi rtmek iin beyzbol apkas takmt. Beyaz-sarm bakcnn kendisine nerdii, modaya uygun asker tran kabul edemezdi. Fabio salarn seviyordu. Annesinin ve ailenin ou yesinin salar gibi gr ve bakr kzlyd. Saat sekizde Marlen'le hastanenin kafeteryasnda bulumay kararlatrmlard. Ama daha alt buukta, plastik bir masada 1) Fel nleyici ila. (.n.) Can Dostu

23 oturmu, espresso iiyordu. Daha dorusu, insann tezgahta espresso istediinde eline tututurulan eydi bu: burada kahve diye satlan ac, sulu bulamacn ayns, sadece daha kk bir fincanda. Yan masada bir adam, sol kolu gsne sabitlenmi ve sa kolu da gzlerini gnee kar srekli koruyacakm gibi allanm duruyordu. Kars ona meyve suyu iiriyor ve bu arada dur durak bilmeden konuuyordu. Kafeterya doluydu. Spor eofmanlar iinde clz erkekler, vatkal sabahlklar iinde solgun kadnlar, tekerlekli sandalyelerde, koltuk denekli ya da yanlarnda portatif serum ayaklk-laryla hastalar. Ziyaretiler ve refakatiler, kimi kasvetli, kimi abartl iyimser. Tabak anak takrtsndan ve bouk seslerden oluan bir grlt yuma. Hastane ve stl kahve kokusu. Fabio daha fazla dayanamad. Karsndaki sandalyeye koyduu antasn ald ve dar kt. Darda yine boucu bir yaz gn karlad onu. Adetli bir adam, hastane parknn imenleri zerinde, krmz bir oturmal im bime makinesi sryordu. Tekerlekli sandalye eritleri bulunan park yollar, acelesi olan iki hemire dnda bombotu. Fabio bir banka oturdu. Taze biilmi imen ve im bime makinesinin egzoz duman kokuyordu. Bir pencereden beyaz bir figr grnd ve storu indirdi. Yabanc bir yerde mahsur kalm gibi geldi Fabio'ya. Dn yolu, elli gn ve geceden oluan bir hilik uurumuyla kesilmiti sanki. Gen bir kadn yoldan yaklat. Fabio'yu grnce el sallad ve komaya balad. Fabio da el sallad. Ayaa kalkt, antasn ald ve kadna doru yrd. Kadnn yanma vardnda, kadn onun karsnda durdu. Si24 Martin Suter yah ketenden ksa bir askl elbise giymiti ve gvensizce glmsyor du. Fabio antasn yere brakt ve kadn kucaklad, ilk kez seviniyordu, bu kadn -neydi ad?- grdne. Marlen, 89 model klstr Golf Cabrio'sunu sabah trafiinde kullanyordu. ehir merkezini boydan boya geti ve ehrin biraz dnda Fabio'ya yabanc bir mahalleye geldi. ki yannda krkl yllarn ikili mstakil evleriyle, yetmili yllarn bloklar bulunan dar caddelerden, 30'la geti. Bir araba giriine sapt, konsolun nnde durdu ve anahtar kilide soktu. Gri bir kap ald, yeralt garajna indiler. Yaklak yirmi aralk park yerinin byk bir blm bu saatte botu ve bu yzden ortalkta k lastikleri, portbagajlar, kzaklar, hal rulolar, asiler, eski katlar ve baka her trl vr zvr grlebiliyordu. Marlen arabay park etti. Tamponun nndeki duvara iki bisiklet dayanmt. "Benim bisikletim," dedi Fabio, ararak. "Binecein gn de gelecek," diye yantlad Marlen. Ev ikinci kattayd. En byk mekan amerikan mutfakt. Kahvalt tezgah, oturma blmn mutfak blmnden ayryordu. Mutfak blm, evye, gzl ocak, buzdolab ve birka kk dolaptan oluuyordu. Oturma odasnda deri kanepe ve bir koltuk vard. Cam bir kap, bahe masas, iki sandalye ve birka saks iei bulunan kk bir balkona alyordu. Balkondan, zerinde ocuk park bulunan imenlik bir alan ve komu ikili evin bahesi grlyordu. Balkona bakan pencerenin n, elik boru ayakl, st siyah Can Dostu 25

bir yaz masasyla kapatlmt. Masann stnde bir yazc ve siyah bir dizst bilgisayar duruyordu. Masann nnde tekerlekli bir deri sandalye vard, o da siyaht. Bu eyalarn drd de Fa-bio'ya aitti. Yatak odas dar avluya ve caddeye bakyordu. Odada ift kiilik yatak ve nerdeyse tavana dek uzanan, ince plaka kapl beyaz bir dolap vard. Marlen dolabn be kapsndan birini at. Fabio birka ceketini ve pantolonunu tand. "Welcome back,"1 dedi Marlen. Ellerini Fabio'nun omzuna koydu ve onu pt. Fabio pce elinden geldiince karlk verdi; dudaklar, diiden ktktan sonra inenin etkisinin hl srd durumdaki gibiydi. Marlen'in az yumuak ve dili sokulgand. Ancak, Fabio ne kadar uratysa da bu pck onda hibir an uyandrmad. Gzlerini at ve Marlen'in de gzlerini atn grd. "Belki daha fazla zamana ihtiyacn var," diye fsldad Marlen. Fabio scaktan uyuyamad. Srtst uzand ve alak tavana bakt. Yannda, edepli bir pijama giymi Marlen yatyor ve ocuklar gibi uyuyordu. Pencere akt, gece havay bir nebze bile serinle tmemiti. Sokak lambas duvarda mavimsi bir k drtgeni oluturuyordu. ok nadir de olsa bir araba yavaa geiyordu. Fabio'nun en eski ocukluk anlarndan birisi yabanc bir odayd: Urbino'da yaklak otuz yl nceki bir yaz tatili. Bykannesinin evinde oturuyorlard. Fabio gece yars uyanmt, ve her ey yabancyd. Yatak, k, koku, sesler. Alamaya balam, ama kimse gelmemiti. Yataktan aaya srnerek inmi ve kapy bulmutu. Ev sessiz ve karanlkt. Alayarak yabanc odalar1) ing.: Aramza hogeldin. (e.n.) 26 Martin Suter da dolam, evin kapsn bulmu ve dar kmt. Bahede sesler duymutu. Anne babas, bykannesi ve birka yabanc insan bir masada oturmu iiyor ve muhabbet ediyorlard. ini eke eke annesine komu ve yumruklaryla ona vurmaya balamt. Hepsi glmt. Fabio usulca kalkt ve tuvalete gitti. Akam tuvaleti kullanmaktan kanmt. Rahatsz edici gelmiti ona, Marlen banyodayken. Sifonu iki kere ekti ve pencereyi iyice at. Lavabonun zerindeki aynada yzn inceledi. Sa gzndeki kanamadan yalnzca bir sararma kalmt. Kafa derisindeki yrtk birka siyah iplikle dikilmi, uzayan sa telleri bu dikileri imdiden rtmt. Beyin basnc sondasnn takld kk yer de artk belirsizlemiti. Yznn sa yars ona hl yabanc geliyordu. Bokser ve beyaz tirt giymi bu adam da yabancyd ona. Tanmad tplerden, kaplardan ve parfm ielerinden oluan bu dekora uymuyordu. Lavabonun yanndaki ayakl bir sehpada Fabio'nun eyalar duruyordu: elektrikli di fras, trnak makas, tarak, fra, elektrikli tra makinesi, aftershave jeli ve losyon. Bunlar da ereti duruyorlard. Fabio mutfaa gitti, dolaptan bir bardak ald, musluk suyuyla doldurdu ve elinde bardakla balkona kt. Balkon demirine yasland ve yaz gecesini seyre dald. Komu arsann snrnda iki akkaym aac vard. Dallar ay n yanstarak ldyordu. Yukardaki bir balkondan, ara sra ksa gllerle kesilen bouk sesler geliyordu. imenlerden bir kedi yrd. Fabio bir yudum su iti. Kedi hareketini grd, durdu, ona, yukarya doru bakt ve yrmeye devam etti. ocuk parkmdaki kumlar koklad, bir ukur Can Dostu 27

kazd, zerine kt, kumda eelendi ve yrmeye devam etti. Fabio'nun can sigara ekti. Oysa hi sigara imilii yoktu. Sabah Marlen'in kalktn duydu ve uyuyormu gibi yapt. Marlen ertesi gn yeniden almas gerektiini sylemiti ona. Fabio, kadn evden ayrlncaya kadar beklemek istedi. Du sesi geldi ve kesildi. Bir sre sonra yatak odasnn kaps usulca ald. Odaya hemen Marlen'in kadns parfmnn kokusu yayld. imdi, banyoyu ortak kullandklar iin, bunun Chanel 5 olduunu biliyordu. Marlen'in dolaptan bir eyler aldn iitti ve gzlerini hafif aralad. Byk duvar aynasnda, Marlen'in dolabn nnde durduunu grd. Kk k zerinde gne belli belirsiz bir slip ekli izmiti. Dar kalalarnn zerinde pijama lastiinin izi hl grlyordu. ki elinde de birer ask ve asklarda birer bluz vard. Tam da Fabio'nun gzlerini btnyle at srada Marlen dnd ve aynaya doru gitti. Fabio hemen gzlerini yumdu. Gzlerini yeniden dikkatle atnda, Marlen hangi bluzu giyeceine karar vermiti. Bluz, Marlen'in bu arada bir klottan yana da karar verip vermediini Fabio'nun anlayamayaca kadar uzundu. Kahvalt tezgahnda bir pusula duruyordu. Saat 10.30, Stein-hoj Caddesi 23, 1. Kat, Dr. Vogel yazlyd pusulada, kzlara zg yuvarlak bir elyazsyla. Notun altnda imza olarak arp iareti ve Marlen yazlm, bir telefon numaras ve gn boyunca arayabilirsin! eklenmiti. Pusulann yannda Fabio'nun cep telefonu duruyordu. Fabio, Norina'nm numarasn evirdi. Telesekreter kt. Bir not brakabilir, faks ekebilir ya da Norina'nm cep telefonunu 28 Martin Suter arayabilirdi. Telesekretere, "Norina, hastaneden taburcu oldum. Yaammda yeniden ynm bulmam gerekiyor, bu yzden de seninle konumalym," diye not brakt. Norina'nm cep telefonuna da ayn notu brakt. Norina eitli film yapm irketlerinde, serbest prodksiyon asistan olarak alyordu. Fabio en gzde irketleri arad. Norina u sralar hibiriyle almyordu. Dua girdi ve dilerini fralad. Sonra zenle tra oldu. Gnde iki kez tra olmu gibi geldi ona. Kk bir kusur - sakal siyah kyordu, ve Fabio bylelikle kzl sann doal durmayaca kuruntusuna kapld. nsanlarn, salarm boyadn dnmelerini istemiyordu. Pamuklu pantolon, stne de beyaz ksa kollu gmlek giydi. Bugn de scak geecee benziyordu. Bir an iin, Lucas Jger'i aramay dnd. Norina'y nerede bulabileceini belki o bilirdi. Ama sonra gnlerden pazartesi olduu aklna geldi. Telefon ederse, yaz ileri toplantsnn ortasna dalm olacakt. Marlen espresso makinesini ak brakmt. Fabio dmelere ve alterlere bakp dnd ve darda bir kahve imeye karar verdi. Buradan Steinhof Caddesi'ne nasl gideceini de bilmiyordu, ve bir taksi ard. Evin nnde ortlu ve futbol formal bir adam, bo bir p konteynerini araba giri kapsna itiyordu. Fabio'yu grnce bard: "Causio, Rossi, Bettega!" "Tardelli!" diye yantlad Fabio. "Benetti, Zaccarelli!" diye srdrd beriki. "Gentile, Cuccureddu, Scirea, Cabrini!" diye yantlad Fabio. Ve ikisi de ayn anda bitirdi: "Zoff!" Can Dostu 29

Adam Fabio'nun yanma geldi ve onu talyanca selamlad. "Bir de senin hafza sorunlarn varm diyorlar," diyerek gld. Fabio da gld ve taksiye bindi. Taksi hareket ettiinde yabanc adam ona el sallad. Fabio da el sallayarak karlk verdi. Fabio, 1978 Dnya Futbol ampiyonas yapldnda on yandayd. Babas tm nemli malarda onu Sonne'ye, mahalledeki talyanlarn buluma yeri olan lokale gtrmt. ampiyona srasnda lokalin salonuna bir televizyon yerletirilmiti. 21 Haziran 1978'de talyanlar grup birincilii iin oynuyorlard. Ak arayla favoriydiler. Hollanda'yla berabere kalsalar bile finali oynama hakkn elde edeceklerdi. 19. dakikada sonu belli olmu gibiydi: Hollandal Brandts kendi kalesine gol att ve kaleci Schrijvers'i yle bir sakatlad ki, kaleye mecburen Jongb-loed geirildi. Ama Hollandallar pes etmediler. 49. dakikada Brandts eitlii salad, 74. dakikada Arie Haan skoru iki bir yapt. te bu an italyanlarn bittii and. Sonne lokalinde kimsenin azn bak amyordu. talyan takmnn bu rezaletten sorumlu olan kadrosu/Fabio'nun babasnn kfr daarcnda ba keye yerleti. "Ca-usio-Rossi-Bettega-Tardelli-BenettiZaccarelli-Gentile-Cuccu-reddu-Scirea-Cabrini-Zoff!" Hi kimse bu kadroyu Dario Rossi kadar hzl ve byle aalayc bir tonda, tkrrcesine sralaya-mazd. Belki olu Fabio da yapabilirdi bunu. Yllarca en sevdii nefret tirad olarak kald bu sz. Fabio'nun bir kasidesi de vard: "Conti-Rossi-Graziani-Alto-belli-CausioOriali-Tardelli-Cabrini-Collovati-Scirea-Gentile-Bergomi-Zoff!" 11 Haziran 1982'de oynanan final man Almanya'ya kar kazanan ve Fabio Rossi'nin yaamn deitiren adamlara vgsyd bu. talyanlarn svire'de ikinci snf vatandalar olarak grl30 Martin Suter dkleri gnler, daha o zaman geride kalmt. Kabul edilmiler ve bir lde eit muamele grmlerdi. Ama Almanya'y, misafir ii olarak yaadklar lkenin futboldaki ba dmann yenmekle, talyan iiler ev sahiplerinin gnln fethetmilerdi. O gnden itibaren, talyan olmak ok k bir durumdu. Fabio, topluma uyum salam, aalk kompleksi iinde, on drt yanda bir genti. Ani talya salgn, zgveninde muazzam bir art salamt. talyanlm kefetti ve bunu vatandalaryla birlikte lk yaz akamlarnda, bir gecede talyanlarn buluma yerlerine dnen ak alanlarda kutlad. talyan tarz giyinmeye, talyanca konumaya ve talyan gibi davranmaya balad. Dnya ampiyonas kaleciler kral Paolo Rossi'nin (alt gol) adana da bylesi yakrd zaten. Gurbet elde bir talyan olarak yaamann zorluklarn sadece babasnn anlattklarndan biliyordu. O ise bu rolde kendini yle iyi hissediyordu ki, bugne kadar talyan pasaportunu deitirmemiti. Steinhof Caddesi, ehir merkezinin yaknlarnda, binalarn byk bir blmnn, asl yapl amacnn dnda, bro, yazhane ve muayenehane olarak kullanld bir konut blgesindey-di. Fabo, 23 numaral binann nnde taksiden indi ve dar avludan geerek giri kapsna vard. Tel. Dr. Paul Vogel, Psikoterapi ve Nropsikoloji Muayenehanesi" yazl zili ald. Ayn anda kap otomat zrlad. Anm, cilal bir ahap merdivenden birinci kata kt ve ieri girdi. Kapdaki levhada emredildii gibi, "zili almadan". Ruhsuz bir muayenehane hizmetlisi kimlik bilgilerini kaydetti ve onu bekleme odasna gtrd. Oda, eskici dkkanndan toplanm eyalarla denmi giCan Dostu 31

biydi. Her trl stildeki oturma olanaklarndan bir potpuri, ypranm oyuncaklar ve sayfalar karalanm boyama kitaplaryla dolu bir oyun kesi, deiik yksekliklerde iki kulp masas, ikisinin de st mobilyalarla ayn kaynaktan gelme izlenimi veren dergilerle dolu. Duvarlarda, ereveli erevesiz, son yirmi yln resim terapilerinin muhteem rnekleri. Odann havas bozulmutu. Fabio pencereyi at ve oturdu. Resimli mecmualar, hayvan dergileri, fotoraf kitaplar ve sektr dergileri arasnda birisi bir SONNTAG-MORGEN unutmutu. Gazete haftalkt, Fabio bu sayy tanmyordu. Sayfalar evirdi ve "Tren makinistinin intiharcya fkesi" balkl bir habere rastlad. Haberi Fabio Rossi yapmt. Ana fotorafta Erwin Stoll adnda ask suratl biri grlyordu; resim altnda yle yazlyd: Makinist Stoll: "Kendini assay-d ya!" Fabio habere gz gezdirdi. Stoll'la yapt grmeyi ok iyi anmsyordu. Fotoraftaki teki makinistlerin yzleri de ona tandk geliyordu. Ama baz beyanlar yeniydi. Belli ki sonradan yeni sorular sormutu. zellikle, intiharclar tarafndan istismar edildiklerini hissedip hissetmediklerini. Hatta, bir intiharcnn dul karsn, makinistin fkesiyle kar karya getirecek kadar ileri gitmiti; krkl yalarnda, solgun, makyajsz bir kadn olan Jacqueline Barth'la yapt ksa bir sylei kantlyordu bunu. Syleinin doruk noktas u tuhaf cmleydi: "Syleyin o makiniste, kocamn bunu yapmam olmasn ben de ok isterdim." Muayenehane hizmetlisi ieri girdi. "Bay Rossi." Fabio, SONNTAG-MRGEN' bir kenara brakt ve kadnn ardndan grme odasna girdi. Dr. Vogel, Fabio'nun grd en iman adamlardan biriydi. 32 Martin Suter Yaz masasnn ardndaki ekstra geni koltuktan doruldu ve yanma geldi. Bacaklarnn st ksmlar ylesine tombuldu ki, her admda, bir bacan ne atabilmek iin, nce tekisini de ayn hizaya getirmek zorunda kalyordu. Bir de, yuvarlak bedeninden aa sarkan ksa kollarm sallyordu. Fabio'ya yumuak, dolgun elini uzatt ve bu arada bedeninin Fabio'nun yolunu kesmemesi iin kendini biraz geri ekmek zorunda kald. Alnnda ter damlacklar olumutu, klima cihaz oday k gibi souttuu halde gmlei yap yapt. Ortalk Dr. Vogel'n terlemesini bastrd kolonya kokuyordu. Azndan kan ilk sz, "Benim sorunum bu, sizinki nedir?" oldu. Herhalde yeni hastalarn karlad standart szler bunlar, diye dnd Fabio. Doktor, Fabio'ya bir sandalye uzatt, kendi yaz masasnn arkasna gbela gitti ve Fabio'nun dosyalarm, nefes almakta zorlanarak okudu. " sorunumuz var," diye balad, "ncesini unutmak, sonrasn unutmak ve imdiye ait alma hafzasnn zayfl." "alma hafzasnn zayfl derken neyi kastediyorsunuz?" "simleri, randevular ve olaylar aklnzda tutmakta zorlanyorsunuz. Unutkansnz." "Bugne ait konularda deil." "Yazk, buna kar bir ey yapabilirdik. kinci soruna gelelim: sonrasn unutmak. Kazann kendisini ve hemen sonrasn anmsamyorsunuz. Bu konuda iyi bir haberim var: Bu durum deimeyecek." imanlar hep komik olmak zorundadrlar ya, diye dnd Fabio. "imdi de gelelim, asl sorun olarak duyumsadmz eye: geriye ynelik hafza kayb." Dr. Vogel sol kolunu yznn nne Can Dostu 33

kaldrd, sa eliyle polo yaka tirtnn kolunun ucunu tuttu ve bununla alnn sildi. "Anmsayamadnz zaman diliminin, zamanla klmesi mmkndr. Unutma denizinizin iinde anszn kk anmsama adalar ykselebilir. Birdenbire her eyi yeniden anmsamanz da mmkndr. Hafzanzn bir daha hi geri gelmeme olasl da dnlebilir. Asl sorun, benim buna hibir katkda bulunamayacak oluumdur." "Kaybedilmi hafzalar yeniden canlandracak yntemler olduunu sanrdm." "Ancak, psiik travmaya yol aan bir yaant sonunda ortaya kmlarsa. Kafatas-beyin travmas sonucunda deil. Adresi anmsyor musunuz?" "Hangi adresi?" "Burann adresini." Fabio dnd. Adres aklna gelmedi. "Pek dikkat etmedim. Pusulada yazyordu." "Hafza egzersizi. Beyninizi kullann. iir ezberleyin. Gereksiz eylere dikkat edin. Okuyun, bulmaca zn, bilgisayarda oyun oynayn, en ksa srede yeniden almaya balayn. Gri hcrelerinizi ne kadar iyi forma sokarsanz, hafzann geri gelme olasl da o kadar ykselir. Sigara iiyor musunuz?" Fabio ban iki yana sallad. "Gzel. Alkol?" "ok az." "Tamamen brakn. Antiepilektikum almanz bile yeter bunun iin. ok uyuyun. Spor yapn. Hepsi hafza iin iyidir." Grmenin bundan sonrasnda Fabio'nun nesnelere dikkat edip bunlar zihinsel grntlere dntrmesi gerekti. "Grntler," diyerek soludu Vogel, "grsel girdi, beyin iin ak arayla en iyi uyarcdr. Bir grnt bin szckten daha faz34 Martn Suter lasn syler, bir gazeteci olarak biliyorsunuzdur." "Fotoraflarmz hep sylyorlar bunu." "Peki siz ne yant veriyorsunuz onlara?" "u sylediinin bir fotorafn ek bakalm!" Vogel ince tenor sesiyle gld. Fabio dehete kapld. Bu et ymmm byle tiz, ince bir ses karabileceine hazrlkl deildi. "Bunu aklmda tutmalym," diye soludu, yeniden konuabildiinde - ve not ald. Tam tamna krk dakika sonra Vogel koltuundan doruldu ve vgler dzerek Fabio'yu dar kard. Fabio, "Grmek zere, Doktor Bey," dedi kapda. "Vogel,"1 diye tamamlad beriki. "Zihninizde bir suaygr canlandrn." "Peki ya ku?" "Suaygrmm kafasna konmu." 1) Aim.: ku. (.r.) 4 Biotop, Fabio'nun zellikle yazn, sk gittii restoranlardan biriydi. Restoranm yirmi masalk n blm iki antsal narn glgesindeydi, mteri kitlesi yirmi ya st ile krk ya altyd, ve aba Brescialyd. Restoran, Dr. Vogel'n muayenehanesinden yryerek on dakika bile srmyordu. Fabio erkenciydi. Yolu on be dakikada ald. Gelen ilk mteri kendisiydi. n blmdeki masalarn ou rezerve edilmiti. Uzun siyah nlkl gen garson kadn, onu giriteki kk bir masaya yerletirdi. Kadn onu, apkasna ve gne gzlne karn tanm gibiydi. Fabio da kadn tanyormu gibi yapt. "Yalnz m geldin, Fabio?" diye sordu kadn. Fabio ban sallaynca, ikinci servisi kaldrd. "zr dilerim, senin adn unuttum," dedi Fabio, kadn me-ny getirdiinde. "Yvonne, nemli deil."

Fabio, Dr. Vogel'n tavsiye ettii gibi yapt, ilk nce ismi kendi szckleriyle syledi: Yvonne nemli Deil. Yvonnne nemli Diil. Yvonne Faniente. Sonra bunu be kez yineledi. Yvonnne Faniente, Yvonne Faniente, Yvonne Faniente, Yvonne Faniente, Yvonnne Faniente. 36 Martin Suter nc adm olarak da bu szckleri, bildik bir eyle ele-tirdi: Dolcefarniente1. Drdnc admda zihninde bir grnt oluturdu: Yvonne bir havuzun yannda uzanm, tatl bir eyler yiyor. Belki dondurma. Yvonne havuzun yannda uzanm, ahududulu dondurma yalyor. Belki bikiniyle. Ya da plak, daha iyi anmsanabilsin diye. Yvonne havuzun yannda rlplak ve sere serpe uzanm, ahududulu dondurma yalyor. Yvonne Dolcefarniente. Sonra, beinci adm olarak da, Yvonne adn nasl anmsadn herhangi birisine nasl anlatacann altrmasn yapt zihninde. "Karar verdin mi?" diye sordu Yvonne Dolcefarniente. Fabio imdi, henz sipari vermemi olduunu anmsad. Yemeini bitirmi ve sipari verdii ristretto'nun2 Dr. Vo-gel'm yasaklad uyarclar snfna girip girmediini dnmek zereydi ki, bir ses duydu: "Neden bu ocuk masasnda oturuyorsun ki, ben u n tarafa rezervasyon yaptrmtm." Lucas karsndayd ve servis alm, drt kiilik bir masay gsteriyordu. Fabio durumu kavrayabilmek iin bir an dnd. Lucas'la burada szlemi ve bunu unutmutu. Tuvalete gitme bahanesiyle, Dolcefarniente-Yvonne'a durumu aklamay, hesab demeyi ve hibir ey belli etmemesini rica etmeyi baard. "Baka kim geliyor?" diye sordu Lucas'a, onun ayrtt masaya gelip oturduunda. "Hi kimse, iki kiilik masada oturmak istemedim." "Peki neden drt kiilik servis atrmadn?" "ki kii birden gelmezse, pek inandrc olmaz." 1) it.: tatl aylaklk, lks hayat, (.n.) 2) Bir tr espresso, (.n.) 1) Can Dostu 37 Lucas, Fabio'nun az nce yediinden sipari etti: iki numaral men, domatesli mozzarella ve ardndan zgara kl bal. Fabio byk bir kark salata syledi. "Hava yemek yemek iin ok scak," dedi gereke olarak da. Lucas Jger ve Fabio on yl nce gazetecilik okulunda tanmlard. O sralar Lucas yirmi drt yandayd ve daha nce iki yl retmenlik yapmt. Fabio ondan bir ya kkt ve -daha o zamandan hasta olan babasn ok zerek- Alman filolojisi renimini yarda brakmt. Kalemi kuvvetliydi ve daha niversiteden mezun olmadan, byk bir gndelik gazeteden muhabirlik teklifi almt. Geri iyi para vermeyeceklerdi, ama yeteneini gsterme frsat bulacakt. Lucas'm eli ise yazya o kadar yatkn deildi. Yetenek eksikliini, ok alarak kapatmas gerekiyordu. Bir yerel gazetede ie girdi. Ancak drt yl sonra ve Fabio'nun referansyla, yeni kurulan SONNLAG-MORGEN'a geldi. O gn bugndr, byk mekanl broda, yan yana masalarda alyorlard. Lucas gvenilir bir eleman ve sk bir aratrmacyd; Fabio da edebiyat kvamndaki rportajlarda uzmand. Lucas, Fabio'nun yalnzca sadk bir dostu deil, byk bir hayranyd da. Fabio'nun, kendisinde bulunmayan tm zelliklerine hayranlk duyuyordu: yazma yeteneine, rahatlna, zgvenine, kz arkadana. Fabio zaman zaman, Lucas'm bu adanmlgmdan yararlanma eilimi gsterirdi. ou kez Lucas bir aratrmac olarak, Fabio'nun iinin hamalln stlenir, yazda ad

ise pek anl-mazd. Buna karlk, Norina ve Fabio'nun birlikte yaadklar dnemde, aile dostlar olarak eve girer kard. Bu rol seve seve oynar ve Fabio'nun yokluunda, Norina'ya sinemalarda gnll olarak elik eder, ona yoldalk eder, onun ofr ve gerektiinde cep telefonuyla arlan adam olarak hazr bulunurdu. 38 Martn Suter Garson kadn salatay getirdi. "Teekkr ederim, Yvonne," dedi Fabio. "Afiyet olsun," dileinde bulundu Yvonne, uzaklarken. "Onun adn nasl aklmda tuttuumu bilmek ister misin?" diye sordu Fabio, ve sonra da aklad. "Peki Marlen'i nasl aklnda tutuyorsun?" Fabio dnd. "Bir sokak lambas. Altnda duruyor. Bir zamanlar Lili Marlen'in durduu gibi."1 Lucas yemei bir kuyumcu hassaslyla yiyordu. Mozzarella parasn domates diliminin stne yerletiriyor, fesleen yapran ortalyor, ba bir cerrah gibi, tam ortaya vuruyor ve birbirine kesin eit olan iki yary ar ar yiyordu. Fabio kark salatasn kartrd ve karsndakini gzlemledi. "Norina'nm nerede gizlendiini biliyor musun?" diye sordu. "Ona hibir yerde ulaamyorum, ve beni asla geri aramyor." Lucas azmdakileri inedi. Fabio bunun gereinden uzun srd izlenimine kapld. "Belki de ulalmak istemiyordur," diye yantlad Lucas sonunda. "Byle bir ey syledi mi?" Lucas omuz silkti. "Bir tahmin." "Hadi, Lucas, kar azndan baklay." Yvonne, Lucas'm bo taban ald ve bal getirdi. Fabio'nun salatasn masada brakt. Lucas nndeki kl balnn derisini ayrmaya balad. "Sylesene," diye zorlad Fabio. Lucas baln derisini taban kenarna itti ve filetoyu orta klktan ayrd. "Norina seninle konumak istemiyor. Bana ge1) Burada, nl arknn szleri yineleniyor: "Wie einst Lili Marlen." (.n.) Can Dostu 59 lene zlyor, ama seni grmek istemiyor. Henz deil. Daha fazla zamana ihtiyac var." "Bunu senin araclnla m bildiriyor?" Lucas yarm limonu atala batrd ve baln stne bastrd. Sonra ilk lokmay azna ald ve inedi, inedi, inedi. "Yenilir yutulur gibi deil," dedi Fabio. Lucas karlk vermek ister gibiydi, ama sonra inemeyi srdrmekte karar kld. "Beni artk sevmemesini kabul edebilirim. Ama yl birlikte yaanm birine, hafzasnn yerine gelmesi iin yardm etmenin akla bir ilgisi yok. Sadece insanlk sevgisiyle ilgisi var." "Ona zaman tan." "Ne kadar zaman, syledi mi bunu?" diye sordu Fabio. "Gnler? Haftalar? Aylar? Yllar?" Lucas omuz silkti ve bir lokma bal daha azna att. Fabio vazgeti. "Yaz ilerinde durum nasl?" Lucas konunun deimesine sevinmiti. "Her zamanki gibi. Hayr, doru deil: Rufer byn kesti." "Editrden kesindeki fotorafta hl bykl ama."

"Yeniden brakmas gerekecei iin." "Byle mi syledi?" "Tahmin ediyoruz. Bu hafta sonuna kadar hl yaz bekar. Sonrasn greceiz bakalm." "Neye benziyor?" "Kusursuz bir biimde ameliyat edilmi tavan dudana." Bir kestane aacnn glgesinde otobs bekliyorlard. Yakndaki kavan trafik klarnda duran arabalarn egzoz gazlar, scak havada asl kalyordu. "Makinist konusundan bu yana ne yazdm?" diye sordu Fabio. 40 Martin Suter "Hibir ey." " haftada hibir ey yazmadm m?" "Aratrdn." "Neyi?" Lucas omuz silkti. "Bilmiyor musun?" "Sr gibi sakladn." "Hadi canm, inanmyorum sana." Bir cep telefonu, Ravel'in Bolero'sunu nlad. Fabio alayc alayc gld. "Hayr, hayr," dedi Lucas, "bu seninki olmal." "Bolero? Bende o tip var m?" Ama onun telefonuydu. Bir kadn sesi duyuldu. "Benim, Marlen. Neredesin?" "Lucas'la yemek yedik, imdi yaz ilerine gidiyoruz." "Yaz ilerine mi?" Sesi arm geliyordu. Otobs durdu, orta kap tslayarak ald, yal bir kadn indi. Lucas kadnn pazar arabasn indirmesine yardm etti. "Otobs geldi, sonra grrz, ciaoL "Amselweg1 yetmi drt," dedi Marlen. "Czdannda kk bir kart var." Fabio otobste czdanm kartrd. Gerekten de kar beyaz bir kartvizit buldu; zerinde LEMIEUX logosu baslyd. Altnda da: Marlen Berger, basn danman, yazyordu ve firmann adresi, telefonu, faks ve e-posta adresi vard. Kartn arka yznde, ayn zenli tipografiyle, Marlen'in ev adresi yer alyordu: Amsel-weg 74. Fabio kart Lucas'm gzne sokarcasma uzatt. "Boynuma isim ve adres yazl bir tabela asmad iin sevinmeliyim." 1) Aim.: Karatavuk Yolu. (.n.) Can Dostu 41 Lucas bir ey demedi. "Amselweg," diye okudu Fabio. "Karatavuk yoluna. Karatavuk ne oldu? Yolundu!" "Peki yetmi drd nasl aklnda tutuyorsun?" "Evi biliyorum." Otobs durdu. Hi kimse inmedi, hi kimse binmedi. "Sonraki durakta inmen gerekiyor," dedi Lucas. "Niye ki?" "Dokuz numaraya aktarma yapacaksn. Karatavuk? Yolundu!" "Ben de yaz ilerine geliyorum." "Niye ki?" "Geldiimi sylemek iin." Lucas kar kmak istedi, ama sonra kararn deitirdi. ofr geni devinimlerle, devasa direksiyonu kullanyordu. ortundan krmz dizli, ince beyaz bacaklar grnyordu. "ortlu otobs ofr," dedi Fabio, "kahve servisi yapan tren makinisti gibi bir ey. Otoriteyi bozuyor." "Otobs ofrnn otorite olmasna gerek yok."

"Otobs srerken var." "ortuyla daha kt sreceini mi sanyorsun?" "Buna eminim," diye iddia etti Fabio. "Kendine olan saygsn da yitirir. En iyisi, kollarnda drt altn erit olan bir niforma giymeli, tpk bir pilot gibi. Trafik gvenliine katk olurdu bu. Bunun hakknda bir eyler yazmal. Mesleki giysilerin onlar giyenler zerindeki etkisi. Hekimler beyaz nlkleriyle kimi etkilemek isterler sanyorsun? Hastalar m? Yanl. Kendi kendilerini." Otobs, trafik nda biraz sert bir fren yapt. "Grdn m, kastettiim buydu." Yaz ileri brosu, masalarla, bro bitkileriyle ve sesi yutan 42 Martin Surer bir ift duvar perdesiyle blmlenmi byk bir mekandan oluuyordu. Kaplar grme odalarna, toplant odasna, iletme mdrnn ve yaz ileri mdrnn odalarna alyordu. Fabio, Lucas'la birlikte mekandan geerken, bilgisayar bandaki birka kafa onlara bakt, iki konuma kesildi. "Hemen Rufer'in yanna gitmek ister misin?" diye sordu Lucas. Ama Fabio olduu yerde kalakalmt. "Bu da kim?" "Hangisi?" "Benim yerimde oturan." Ekrann bana km yaz yazan gen bir adam gsterdi. "Berlauer," diye yantlad Lucas. "Ruer msait grnyor, kaps ak." "Ne aryor bu adam benim yerimde?" "Onu Rufer'le konu." Lucas, Fabio'yu olduu yerde brakt. Rufer'in byksz st duda, Fabio nun tahmin ettii gibi grnyordu. Ve akn akn "Fabio?" deyii, birisinin "Sabio" diye fsldaym andryordu. "Naslsn? Seni yeniden ayakta grmek ne gzel!" Rufer ayaa kalkt ve Fabio'nun elini abartl bir biimde skt. "Bu tip benim yerimde ne yapyor?" "Berlauer mi? Sanrm, Japon seyahat gruplar hakknda bir hikaye hazrlyor. ok sk rgtlenmie benziyorlar..." "Yani niye benim yerimde, demek istedim." Rufer bir yant arad. Fabio imdi, efinin bo st dudann neyi aklna getirdiini anmsamt: bir sazan balnn dudan. zellikle imdi, szck arad srada. "Demek iime son verildi." Rufer aya kalkt, kk bir dolab at, bir klasr ald, sayfalar evirdi, bir belge buldu ve onu Fabio'ya uzatt. Can Dostu 43 SONNTAG-MORGEN'n yaz ileri mdr Stefan Rufer'e hitaben yazlm ksa bir mektuptu bu. On alt Haziran tarihliydi. Sevgili Stefan Szl olarak kararlatrdmz gibi, bu yln austos aynn sonundan itibaren geerli olmak zere, konutuumuz gerekelerden tr istifam sunuyorum. Hl on sekiz gn tatil hakkm var, dolaysyla son i gnm sekiz Aus-tos'a denk geliyor. Yerime geecek kii bu tarihten nce ie balayabilme, daha erken bir tarihi de kabul edebilirim. Akszllkle konuabildiimiz ve anlay gsterdiin iin sana teekkr ederim. Fabio Rossi Fabio, zaman kazanabilmek iin mektubu ikinci kez okudu. "Hafza sorunlarn duydum," diye yardmc oldu Rufer.

Fabio'nun yant fkeliydi: "Hafza sorunlarm yok. Elli gnlk bir hafza kaybm var." "Biliyorum, zr dilerim." Fabio olabildiince mesafeli sordu: "Gerekeler neydi?" "Kiiseldi." "Bana syleyebilirsin." Rufer srtt. "Bunlar senin szlerindi. Kiisel gerekelerle, kendini deitirmek istiyordun. Daha fazlasn sylemedin bana." "Fikrimi deitirmeye altn m?" "Hayr." "Neden?" "imdiye dek saysz maa tartmas yaptm. Bu onlardan birisi deildi." 44 Martin Suter Telefon ald. Rufer bir zr dileme jesti yapt, misafir koltuunu iaret etti ve uzun bir grmeye balad. Fabio'nun bu srada st dudana baktm fark edince yzn evirdi. Fabio oturdu. Kiisel gerekeler? Bunlarn Norina'yla bir ilgisi var myd? Yoksa, onu terk etme gerekeleriyle ayn gerekeler miydi bunlar? Neler gelmiti bana byle? Rufer ahizeyi yerine koydu. "Gerekeler hakknda hibir ima yok mu?" "Yok." "Tahmin de mi yok?" Rufer boazn temizledi. "zel durumunu biliyordum. Hepimiz biliyorduk. Bununla bir balants olduunu varsaydm." "zel durumum hakknda ne biliyordun?" Rufer tereddt etti. "Ciddiyim. Hibir ey bilmiyorum bu konuda." "Peki, u Marlen hikayesi vard ve Norina'dan ayrlmtn. nsanlar byle durumlarda radikal eyler yaparlar." Fabio inanmamasna ban sallad. "Biliyor musun, yalnzca bu sre iinde ne yaptm unutmakla kalmadm; bunu bana yaptran duygular hakknda da en kk bir anm bile yok. Hepsi iz brakmadan silindi." "Peki, doktorlar ne diyorlar? Geri gelir miymi?" Fabio omuz silkti. "Bazen evet, bazen hayr, bazen tamam, bazen bir blm." "Bunu etkileyebilir misin?" "Beynimi zorlamalym. almalym." Fabio, Rufer'e beklenti iinde bakt. Rufer mahcup oldu. "Berlauer botayd. Daha nceden birini bulursan, demitin ya... Kazadan sonra nekahet dneminin uzun sreceini zaten dnmtm." Can Dostu 45 "Anlyorum." Fabio ayaa kalkt. Rufer yerinden doruldu ve elini uzatt. "Cann bizim iin bir haber yapmak isterse, kapsamna ve btesine gre..." "Sizi dnrm," diye mrldand Fabio. Fabio dorudan Lucas'm masasna gitti. Lucas kendini tamamen iine kaptrm gibi yapt. "Biraz vaktin var m?" dedi Fabio. Sesi, soru sorar tonda deildi. "Aslnda yok," yantn verdi Lucas, gzlerini ekrandan ayrmadan. "On dakika," diye emretti Fabio. "Linde'de." Linde, en yakndaki lokaldi. Biricik olumlu zellii buydu. Yoksa bira lkt, yemek ktyd, ve fritz ya, scak peynir ve mdavimler masasnda kat oynayan emeklilerin ucuz sigaralarnn dumanlarndan oluan pis hava hemen giysilerin zerine yapyordu. u anda, yaklak otuz derece scaklkta bile,

pencereler cereyan yapar korkusuyla kapatlmt. Geen onyllarda yaplan boyalarn katmanlar pencereleri yaptrmt. Fabio ve Lucas, zerine kaba dokumak, hardal sars ve kahverengi kareli bir rt serilmi masaya oturdular. "Beni neden uyarmadn?" Fabio bozulmutu. "Ben - ben, seni sinirlendirmek istemedim." "ok gzel becerdin ama bunu." "zgnm." Fabio fkelendi. "Her zaman herkes zgn oluyor." Tam da bu anda lokal sahibinin sipari almaya gelmesi, Lucas' sevindirdi. Lokal sahibi, kat oynanan masadan kalkm ve onlarn masasna yanamt. ki tane buzlu ay sylediler. Adam yryp gitti. Kendi kendine, kulaa "boklu ay" gibi gelen bir eyler 46 Martin Suter mrldand. Yemeklerini burada yemedikleri gnden beri, SONN-TAG-MORGEN'dan gelenlere iyi davranmyordu. Hele, garson kzn dinlenme saatinde geldiklerinde, hi iyi davranmyordu. Lucas, suunun bilincinde, sandalyesinde oturdu ve fralamann devam etmesini bekledi. Bu grnt Fabio'yu yumuatt. "Biyografinden birdenbire elli gnn eksilmesinin nasl bir ey olduunu bilemezsin. nsan kendini..." Fabio doru deyimi arad, "kaybolmu hissediyor. Gvensiz. Tpk iip iip dattktan sonra, yeniden insanlarn arasna karmak gibi bir ey. Herkesin olup bitenler hakknda senden daha fazla bilgisi var. te bu durumda, sorular sorabilecein birine ihtiya duyuyorsun: Nasl oldu? Neler syledim? Neler yaptm? ok mu ktyd? Dayanlr gibi miydi? Artk anmsayamadm eyi yeniden kurmanda sana yardm edecek birine ihtiya duyarsn. Ve bu kiiye kaytsz artsz gvenebilmen gerekir. Benim iin bu kii sensin, Lucas." Lokal sahibi masaya iki bardak brakt. "Hesab hemen alabilir miyim?" "Buzu eksik," diye saptamada bulundu Lucas. "Siz bana buzdan sz etmediniz." "Dahil olduunu dndk. Adndan dolay, anlyor musunuz? Buzlu-ay." "Onun ad yle." "Peki iinde buz olmaz m?" "nceden sylerseniz olur tabii." "Bravo," dedi Fabio. Lokal sahibi ayakta bekliyordu. "Geliyor musun, Albi!" diye seslendiler, kat oynanan masadan. "Demek buz getirmemi istiyorsunuz", diye srar etti lokal sahibi. Can Dostu 47 "Doru. Hl mmknse." Lokal sahibi gitmek zereyken, "Ah," diye seslendi Fabio arkasndan, "bir de stl kahve!" Lokal sahibi homurdanarak uzaklat. Fabio yemden konuya dnd. "Ancak: Benim durumumda yalnzca bir akam sz konusu deil. Bende elli gn eksik. Tm yaamm altst ettiim elli gn." Lucas sustu. "Neler olup bittiini bilmem gerek. Bunu anlayabilmek zorundaym." Lucas, buz beklediklerini unuttu ve bir yudum ay iti. "Gerekten zorunda msn?" Fabio ona anlamam gibi bakt. "Pek de yararna olacak gibi deitirmemitin kendini. Olup biteni brakamaz msn, orada ylece kalsn?" Fabio gld. "Bu gnler benim hafzamdan silindi, yaammdan deil! Kz arkadam, iimi ve birok insann sempatisini kaybettim. Simdi hibir ey

olmam gibi gndelik yaama giremem." Lucas bardan dndrd. "Nasl ilerleyeceksin?" "Ajandalarmz alp oturacaz ve her gnn zerinden tek tek geeceiz." "Bir sr boluk ortaya kacak." "Boluklar baka kaynaklardan dolduracaz." "Tam tersi daha iyi olurdu. O haftalarda birbirimizi pek grmedik. Sen genellikle baka insanlarla beraberdin." "Kiminle?" Lucas omuz silkti. "Baka evrelere taklyordun." "Hangilerine?" "O insanlar tanmyorum, Marlen'e sor." Lokal sahibi, buz kp dolu bir bardak ve bir fincan stl 48 Martin Suter kahveyle geldi, ikisini de masaya brakt. "St var bunun iinde," diye ard Fabio. "Stl kahve sylediniz ya." "inde st olduunu bilmiyordum." Lokal sahibi sesini ykseltti. "Bu yzden stl kahve deniliyor ya!" Fabio teki iki barda iaret etti. "Buna da buzlu ay deniliyor." Lokal sahibi iinden e kadar sayarm gibi grnyordu. "On frank krk sent, akl kp." Fabio, pantolon cebinden czdann kartt. Yalnzca birka bozuk para vard iinde. "Belliydi," diye homurdand lokal sahibi. Hesab Lucas stlendi. Lokalin nnde ayrldlar. "Sekiz numara, 'Karatavuk Yolu'na kadar gider," dedi Lucas, ayrlrlarken. "Teekkr. Aklna bilmem gereken bir ey gelirse, hemen syle." Fabio tramvay durana giderken, bir bankamatiin nnde durdu. Kartn yuvaya soktu ve ifresini girdi. "Yanl ifre" yazs grnd makinenin ekrannda. Yanl tulam olmalyd. ifresini uykusunda bile unutmazd ve hi deitirmemiti. 110682'yi zenle tulad. talya'nn Almanya'y finalde yendii tarih. "Yanl ifre" diye bildirdi makine yeniden. nc deneme de yanl olursa, kart alkonulacakt. Denemekten kand. Vatman ona doru eilerek, "Son durak," dedi. Fabio'nun inmesi, ok hatl yolculuk kartn otomata yeniden damgalatmas ve "Rebenstrasse"ye kadar alt durak geri gitmesi gerekiyordu. Bu arada nerdeyse uyumak zereydi. Can Dostu 49 Amselweg'in balad noktay, zorluk ekmeden buldu. Ama 74 numaraya kadar olan yol, ona hi bitmeyecekmi gibi geldi. Hastaneden ktktan sonraki ilk gnnde, kendisinden ok ey beklemiti. Bu arada Fabio, bu defa kendisini uyandran kokuyu tanyordu: Chanel 5. Yabanc konutta, kendi yaz masasnn yanndaki deri kanepenin zerinde yatyordu. Kokunun sahibi kadn, zerine eilmiti. Dnd. Bir sokak lambas. Kadm onun altnda duruyor. Bir zamanlarki gibi. "Merhaba, Lili." "Marlen," diye dzeltti kadm, balayarak. Kadnn pcnn yarsn hissetti. "Nasl geti?" "Zorlandm." "Doktor Vogel nasl?" "iman." "Baka?" "Anladm kadaryla, okay. Nropsikologlarla henz pek deneyimim olmad. Saat ka?" "Henz yedi olmu. Karnn a m? En sevdiin yemek var." "En sevdiim yemek neymi?"

Kadn bir sre ne syleyeceini bilemedi. Sonra ayaa kalkt. "Srpriz." En sevdii yemein, soan halkalar, kapari, karaturp sosu ve kzarm ekmek zerine tereyayla servis edilen som bal olduu anlald. Norina som balna "deniz domuzu" derdi. Pis balk iftliklerinde yetitirilir, ar dozda kimyayla yaatlr, hormonlarla iirilir, sentetik karotenle beslenerek pembeletirir50 Martin Suter di. Norina som baln azna bile koymazd. Ve som baln en sevdii yemek olarak tanmlamak Fabio'nun asla aklnn kesinden bile gemezdi. Yemei balkonda yediler. Marlen stn deitirmiti. Omuzlar akta brakan, gizemli bir biimde tam meme ularnn stnden tutturulmu bir elbise giymiti. Ksa sar salar jleyle arkaya doru taranmt. Beyaz rtl bahe masasnda, zerinde krmz mum bulunan bir mumluk duruyordu. Joni Mitchell "You've changed"i sylyordu. Pek de Fabio'nun sevdii bir mzik saylmazd. Fabio, Marlen'in bu srada, hafzasna yardmc olacak bir grnty sahneledii izleniminden kurtulamad. lk akamlan m? Olaydan nceki akam m? "Bir daha beni tongaya bastrtma," dedi. Sesi istediinden de aksi kmt. Marlen dehete kaplm bir halde ban tabandan kaldrp bakt. "stifa ettiimi biliyor olmalsn. Neden bana bundan hi sz etmedin?" "Bunun daha zaman var, diye dndm. Hemen ilk gnden yaz ilerine gideceini bilemezdim ki." "Beni tandn sanmtm." "Elbette. Seni tandm kadaryla, yaz ilerine gitmeden nce yolu epeyce dolatrrdn." Fabio'nun daha nce Norina'yla tartt bir konu vardysa, o da yaz ilerinin yaamnda oynad rold. Norina bazen, "Yaz ileri iin yolculua kmamsan, ya da yaz ileri iin evde dizst bilgisayarnn banda deilsen, o zaman yaz ilerinde-sindir," diye sulamt onu. "Fiziken deilse, fikren." "Benim hakkmda daha ok ey anlat bana," diye rica etti Fabio. Can Dostu 51 Kardaki akkaym aacnn stnde bir karatavuk akmaya balad. "Ne renmek istiyorsun?" "Nasl tantk biz?" Marlen glmsedi. "BIFIB'in tantm iin yaplan bir basn kahvaltsnda." "BIFIB?" "Dengeleme maddeleriyle zenginletirilmi bir Bifidus iecei." Fabio ban iki yana sallad. "Byle bir ey beni asla ilgilendirmezdi." "Sanki ilgilendiriyormu gibiydi. Sonrasnda beni soru yamuruna tutmutun. Ayn akam da yemee davet etmitin." "Ya sonra?" "Kabul ettim. Basn almasyd. Republique'e gittik." "u kk burjuva yerine mi? Oraya asla gitmezdim." "Zaten pek grlmek istememitin." "Sonra?" Marlen glmsedi. "Sonra buraya geldik." "Ya Norina?" "Norina diye birinden sz etmemitin." "Kendimi bekar olarak m tantmtm?" Marlen dar omuzlarn silkti. "Bu meseleyi hi kurcalamadk." Hava kararmak zereydi. Marlen masadan bir akmak ald ve mumu yakt. Bu kta -kadnn figrne ve omuzlarna mat bir parlaklk veriyordu- davran artk Fabio'ya anlalmaz gelmiyordu. Karatavuk akmay kesti. Marlen kalkt ve sofray toplad. Geri geldiinde elinde bir paket sigara vard. Oturdu ve paketi Fabio'ya tuttu. Fabio ban iki yana sallad. Marlen azna bir sigara ald ve yakt. Alev saniyeler boyun52

Martin Suter ca huzursuz glgeler drd yzne. "Demek sigara da iiyordum," diye saptad Fabio. "Hem de baca gibi." Sigarann koru iin iin yand ve soldu. Maden'in azndan ince bir duman kt ve mum alevini titretirdi. Fabio elini sigaraya uzatt ve dikkatlice bir frt ekti. Zaman zaman, insanlarn sigarada ne bulduklarn anlamak iin yapt ender denemelerde azna gelen iren nikotin ve katran tadndan eser yoktu. Duman iine ektiinde, eskiden olduu gibi nefesi kesiliyormu hissine de kaplmamt. Sigaray Marlen'e geri verdi ve dar fledii dumann, mum nda sar renge brnne bakt. Grntler, beyin iin en iyi uyarclardr, demiti Dr. Vogel. Peki ya duygular? Hafzayla birlikte duygular da geri geliyorsa, belki duygularla birlikte hafza da geri gelmez miydi? Fabio elini kaldrd. Marlen ona sigara vermek istedi. Ama Fabio sigaray geri evirdi ve iaretparmayla Maden'in sa gsnn stndeki dekoltesine dokundu. Yumuak bir hareketle aa ekti, ince kuma hafif direnci krp meme ucunu akta brakmcaya kadar. 5 Fabio boyun arsyla uyand. Bir sre, nerede olduunu anlamaya alt. Yatakta plak ve ter iinde kalm bir halde yatyordu, ba ayakucuna gelmiti. Yatak odasnn kaps ve penceresi akt, ve ak balkon kapsndan kk konuta giren gece havas onu tyordu. Bann hemen yannda, sokak lambasnn souk nda Marlen'in ayaklarn grebildi. Marlen, ona srtn dnp yan yatm ve bir yast kucaklamt. Fabio kadna dokundu. Eliyle hemen hemen Marlen'in kalasnn bir yarsn kavrayabilirdi. Marlen uykusunda inledi ve kalasn Fabio'nun eline doru bastrd. Onun teni de slak hissi veriyordu. Fabio usulca kalkt. Yere dalm giysi paralar arasnda, Marlen'in, yatak rts ve -bu gibi gecelerde- yorgan olarak kulland beyaz, byk ilmikli, pamuklu rty buldu. Bununla Marlen'in stn dikkatlice rtt. Banyoya seirtti, kapy usulca kapad, at ve aynada kendine bakt. Islak, dank sa, sakal glgesi, boynunda bir ruj izi. Fabio hastanede kilo vermiti. Tysz belden yukars ner-deyse zayf grnyordu. Marlen'in parfmnn ve kendisinin kokusu sinmiti stne. Askdan bir havlu ald, terini kurulad ve havluyu beline sard. 54 Martin Suter Fabio aynadaki grntsne glmsedi ve sndrd. Balkondaki masa toplanmamt. Mum, beyaz masa rts zerinde krmz bir balmumu lekesi brakmt. Fabio'nun elenerek saptad gibi, kalp biiminde bir lekeydi. Bunun yannda Marlen'in sigaralar duruyordu. Fabio azna bir sigara ald ve korkuluun yanma geldi. Kardaki evde k yand. Karanlk cephede kk bir pencere kland - ve snd. Yakn bir yerden, bastrlm bir ksrk sesi geliyordu. Fabio parmakla yasland. aprazmdaki balkonda bir baka krmz k parldyordu. Hemen hemen tam yuvarlak olan ay, soluk n sessiz arka baheye dryordu. ok uzakta bir motosiklet, fkeli bir bcek gibi, sonra yine sessizlik. Fabio geceye doru bakt ve iini dolduran duyguyu betimlemeye alt. yiydi. Rahatt. Hotu. Gzeldi. Memnundu. Hatta belki mutluydu da. Ya asl byk duygu? nsann uruna her eyi frlatp att, her eyi olduu gibi geride brakt, batan balad, bir baka insan olduu o duygu?

Kk bir esinti ayn yansd ak kayn yapraklarnda bir parlt yaratt. Fabio d. Havlunun dmn zd ve omuzlarna ald. O byk duygu yoktu. Ve Fabio ileride olabileceinden de kukuluydu. nk byk duygu yava yava bymezdi. Anszn skn ederdi, doal bir afet gibi. Hi de kiisel olmayan deneyimine gre. Kendisi yava yava byyen duygularda uzmand. Ve bu alanda bile deneyimleri, Norina'yla geirdii dnemle snrlyd. Can Dostu 55 Ortak bir dostlarnn otuzuncu ya gnnde tanmlard. Norina ok imiti, Fabio onu evine brakm, Norina da, seni yukarya bir kahve imeye davet edersem bu frsattan yararlanr msn? diye sormutu, Fabio da evet yantn vermiti. Fabio bir defasnda ilikilerini Lucas'a "Uzatmal bir one night stand1" diye tanmlamt. Yanp tutumuyordu, yamur altnda gezinmeler, sinemalarda pmeler, geceleri telefonla grmeler yoktu. Ama alldk olandan fazla bir eyler de gereklemiti. Buna dikkat etmilerdi. Alt ay sonra Norina'nm yanma tanmt. Kendisi rportaja ya da Norina film ekimine gittiinde, onu zlemiti. Onu yeniden grdnde sevinmi ve onu sevdiini sylemiti. Ve ona sadk kalmt, itiraf etmedii tek bir olay dnda. Elbette -son dnemde giderek daha sk- sormutu kendisine, ite imdi gerekleti mi, diye. Birlikte yalanaca kadn bulmu muydu? Bir gecede zihnini ve gnln kaptrmann nasl bir ey olduunu yaamadan. Ve imdi, belki de bunu yaadktan sonra, kafasnn ve yreinin yan sra, bu konudaki hafzasn da yitirmiti. Fabio sigarasn sndrd ve odaya girdi. Yaz masasnn altnda siyah bir storlu dolap vard; bunun en st ekmecesinde el bilgisayar duruyordu. Not ve adres defteri olarak kulland kk bir cep bilgisayaryd bu. Her zamanki yerinde yoktu. Tm mobilyalar arad. Btn eyalar her zamanki yerlerinde duruyorlard, el bilgisayar yoktu. Dizst bilgisayarn at ve altrd. Altaki gong sesi, evin iinde olaanst yksek nlad. Fabio ayaa kalkt ve yatak odasna bir bak att. Marlen yine sere serpe uzanmt. Kollarn ve bacaklarn am, srtst yatyor ve dzenli nefes alp 1) Ing.: tek gecelik iliki, (e.n.) 56 Martin Suter veriyordu. Fabio bir sre ona bakt, sonra rty yeniden onun zerine rtt. Ekran aydnlanmt imdi. Fabio bilgisayarn karsna oturdu ve el bilgisayar programn balatt. Cep bilgisayarndaki randevular, adresleri ve notlar haftada iki kez -her pazar ve aramba gnleri- dizst bilgisayarnn sabit diskine geirmeyi alkanlk edinmiti. Bu yzden, en son veri kaydnn alt Haziran tarihli olmasna armt. Buna baklrsa, olaydan nceki iki hafta boyunda hibir ey yapmamt, drt gvenlik kayd eksikti. Fabio bu balamda da deimiti. Belki yeni veriler yaz ilerindeki bilgisayardayd. Ertesi sabah bu verileri aktarmaya karar verdi. Dizst bilgisayarn kapatt ve ekmecesinden bir steno defteri ald. Bu defterlerden her zaman yedekte bulundururdu. Steno yazsn bilmiyordu, ama bu defterler rportaj yaparken kullanl oluyordu. Ertesi gn ne yapmak istediini not etti: Lucas'la bulu (8 Mays'tan bu yana neler oldu?) Verileri ve eyalar yaz ilerinden al Marlen'e el bilgisayarn sor Yatak odasna geri dnd. Marlen'in st hl rtlyd. Usulca ve dikkatlice, yatak rtsnn altna szld. Gzlerini kapatt ve uyumaya

alt. imdi, Marlen'in artk derin ve dzenli nefes almad dikkatini ekti. Bir sre sonra da Marlen'in, usulca bacaklarnn arasna sokulan elini hissetti. Kahve kokusuyla uyand. Gzlerini at ve Marlen'i grd. Giyinmiti ve elinde bir tepsi vard. "Kahvalt yatakta," diye bildirdi. Fabio yatakta doruldu ve yast srtnn arkasna yerletirdi. Tepside bir fincan stl kahve, stlm iki kruasan, tereyaCan Dostu 57 , bal, rafadan yumurta, tuz ve biber vard. "Ya sen?" diye sordu Fabio. "Ben kahvalt ettim." Marlen yatan kenanna oturdu. pc di macunu tadndayd. "Bana el bilgisayarnla ilgili ne soracaksn?" Fabio'nun yaz masasnn stndeki notlann okumutu. "Nerede olabileceini biliyor musun? ekmecede yok." "Belki de olay srasnda kaybolmutur." Fabio bir yudum kahve iti. Kahvenin kokusu tadndan daha gzeldi. "O srada yanmda olduunu sanmyorum. Cep telefonumu da burada brakmtm." ' "Hayr, cep telefonun yanndayd. Hastanedeki eyalarnn arasndayd. Buraya onu ben getirdim, arj bitmiti." "ar melodisini de sen mi deitirdin?" "Bolero mu? Hayr, onu seen sendin." Marlen gld. "Seksi buluyordun bu melodiyi." Fabio inanmamasma kafasn sallad. "Yalnzca ben aradmda, Bolero alyor. Sen yle programladn. Seni kztrdn sylemitin." "Aman Tanrm!" Marlen gld, ona bir pck verdi ve ayaa kalkt. "Ge kalyorum. yi gnler. Fizyoterapiyi unutma. Saat. onda." Marlen odadan kt ve bir kez daha geri dnd. "Seni aranm." "Hayr, en iyisi ben seni arayaym." Kahvaltdan sonra Norina'yi arad. nc aldrndan sonra onun sesini duydu. "Norina Kessler. u srada dardaym. Ltfen bir mesaj braknz ya da cep telefonumu araynz." Sonra cep telefonunun numarasn verdi. "Norina?" dedi Fabio. "Evde misin? Evdeysen ltfen a. Norina? Ltfen. Seninle konumalym." Bekledi, ama kadndan ses kmad. 5 S Martin Suter Cep telefonundan ulamay denedi. "Norma Kessler," dedi kadnn sesi, "mesajnz brakn, ben size dnerim." "Doru deil," dedi Fabio, "dnmyorsun. Ciao." Telefonu brakt ve kahvalt bulan ykad. Sonra yeniden Norina'mn cep telefonunu arad. "zr dilerim," diye konutu, sinyal sesinden sonra, "sulayc bir tonda konumak istememitim. Ltfen beni ara. ok nemli. Ltfen." Banyodan ktnda, yeniden evden aramay denedi. Yeniden telesekreter kt. Bu defa mesaj brakmad. En hafif yazlk pantolonunu ve tanmad ak mavi bir keten gmlei giydi. Sonra steno defterini inceledi. Lucas'la bulu (8 Mays'tan bu yana neler oldu?) Verileri ve eyalar yaz ilerinden al Maden'e el bilgisayarn sor Son notun stn izdi. Altnda Marlen'in elyazsyla unlar yazlyd: Saat 10'da fizyoterapi, Katja Schnell, Kaltbachweg 19. Fabio, Lucas'm numarasn evirdi. Tanmad bir ses, "Ber-lauer," deyince hemen kapatmak istedi. "Ben Rossi. Lucas Jger'le grmek istemitim," dedi Fabio. "O bugn evde alyor." Fabio ancak telefonu kapadktan sonra fark etti, kendi halefiy-le konutuunu. Lucas' evden arad. Telesekreteriyle karlat. Cep telefonundan arad. Sesli mesaj brakma servisi devreye girdi.

Fabio dizst bilgisayarn srtta tanabilen antasna yerletirdi ve dar kt. Katja Schnell henz otuzunda bile deildi, en fazla bir altm boyundayd ve Meissner porselenleri gibi krlgan grnyordu. Can Dostu 59 Ne var ki, on iki terapi odasndan oluan ve on drt kiinin alt katl bir terapi merkezine hkmediyordu. Karsnda bokserle duran ve kendisinden iki kafa boyu uzun olan Fabio'yu tepeden trnaa szd. "Spor yapyor musunuz?" Fabio kazadan nce birka meslektayla (aralarnda Lucas da vard) haftada bir futbol oynamt, dzenli olarak yzm ve hemen hemen her hava koulunda ie bisikletle gitmiti. Terapiste bunlar syledi. "Gzel, yeniden balayn bunlara. Bisiklet dnda. Burada biraz denge sorununuz zerinde alacaz. Biraz da gcnz zerinde. Bedeninizi hissetmelisiniz, hafza iin en iyisi budur." Kadn, askerlik yoklamasnda grevli ufak tefek bir askeri doktor gibi Fabio'nun evresinde dolat. Sonra yaz masasna gitti, ekmeceyi kartrd ve bir pamuk tamponla dnd. "Kilonuz az; ok ve salkl yemek yiyin. Kz arkadanza da syleyin, trnaklarn kessin." Fabio'nun srtndaki iki noktaya pamukla dokundu, dokunduu yerler hemen yanmaya balad. Katja Schnell, bilgisayarnn bana oturdu. "Giyinebilirsiniz." Birka dakika sonra yazc almaya balad ve bir form ile bir randevu plan kard. "Haftann her gn bir saat," diye emretti kadn, katlar bir dosyaya sokarken, "iki kez hareket, kez kuvvet almas. lk randevu ertesi gn saat dokuzda. Spor ayakkabs, spor pantolonu ya da eofman, iki havlu, du malzemesi. Tm bunlar futboldan biliyorsunuzdur." Fabio tramvay durana giderken Norina'y aramaya alt, ama nafile. Lucas'a da ulaamad. Yaz ilerine gitmeye karar verdi. Fabio'nun gelmesi leden sonray bulmutu. Yaz masalar60 Martin Suter nn ou botu. Ksa sre ncesine kadar kendi alma yeri olan masada ise, ismiyle belleini zorlamak istemedii halefi oturuyordu. Halefi ekrandan ban ksa bir sre evirip yle bir bakt ve, "Merhaba, senin iin ne yapabilirim?" dedi. "Biraz ara verebilirseniz, verilerimi kopyalamak istiyorum." Fabio senli benli konumak niyetinde deildi. Delikanl ksa bir sre ekmeceyi kartrd ve bir CD kartarak Fabio'ya uzatt. "oktan yapld." Fabio almak iin teebbste bulunmad. "Hangi verilere gerek duyduumu nerden biliyorsunuz?" "Lucas kopyalam onlar." Fabio imdi diski ald ve kabn kard. Lucas, suyla silinmeyen keeli kalemle, temiz yazsyla Fabio Rossi'ye zel yazmt diskin zerine. "Hepsi orada," diye mrldand halefi ve yeniden ekranna dnd. "Buna kendim ikna olmay tercih ederim." "Ltfen." Yazmaya balad. Fabio'nun sabr tamak zereydi. "Yani bilgisayarnza bir bakmak istediimi sylyorum." "Bunda size ait hibir ey yok artk. Hepsi silindi." Fabio elini onun omzuna koydu. "te tam da buna kendim ikna olmak istiyorum. Hem de imdi." Halefi i geirdi ve belgesini kaydetti. Fabio'ya yerini verirken, "Seni hibir zaman fikirlerini almaya deecek kadar iyi bulmadm" diye homurdand.

Fabio bunu duymazlktan geldi. Ekrann bana oturdu. Eskiden Rossi yazan sabit disk ikonunun altnda imdi Berlauer yazyordu. Fabio arama programna, o uursuz yirmi bir Haziran tarihinden nce yaratlm ya da deitirilmi belgeleri arama Can Dostu 61 komutu verdi. Arama sonucu iki yz verinin stndeydi. Belge isimlerini art arda inceledi. Berlauer haklyd: Onun verilerinin tm silinmiti. "Ya ekmecenin iindekiler?" diye sordu Fabio. Berlauer, Lu-cas'n yaz masasnn altnda duran karton bir kutuyu iaret etti. Bu kutunun stne de, itinayla Rossi'ye zel yazlmt. Fabio kutuyu masann stne koydu ve iini kartrd. Kutudakilerin ou, yllarn ak iinde ekmecede birikmi olan vr zvrd. Fabio bir mayo, bir havlu, bir ehir plan, zerinde Bitirilecek iler! yazan bir dosya, mentee vidalarndan biri eksik bir gne gzl, rportajlarn kaydedildii birka kaset ve makinist hikayesinin yer ald bir SONNTAG-MORGEN nshas ald. Tm bunlar, kim bilir hangi nedenle kutunun iinde zenle katlanm bir biimde duran sekin BOX! butiinin poetine doldurdu, bilgisayar antasn omzuna ast ve uzaklat. "Hey!" diye bard ardndan Berlauer. "teki pislikler ne olacak?" "Sizin 'Fabio Rossi an keniz' iin." Her zaman kulland bankamatie banka kartn soktu ve 110682 numarasn tulad. Cihaz tmgrdad ve vzldad. Sonra ekranda bir yaz grnd. Kartnza el konuldu yazyordu. Baka aklama yoktu. "Siktir!" diye bard Fabio ve makineyi yumruklad. "Hey, hey," dedi arkasndan bir ses. Fabio arkasna dnd. Ayiei desenli kravat takm bir adamn sesiydi bu. "Hesabnzda para yoksa, makine ne yapsn?" Fabio yirmi dakikadr bankasnn mteri hizmetleri blmnde bekliyordu. Blmdeki iki bankodan, zerinde Lea Mit62 Martin Suter rovic yazl, krom kapl levha bulunan kapalyd. Dier bankodaki kadn ise -levhann stnde Anna Gartmann yazyordu-mklpesent bir yal beyin, hesap ama formunu doldurmasna yardmc olmutu. Sonra bir hanm kasa dairesine gtrm ve uzun bir sre ortalkta grnmemiti. imdi sesini ksm, savunmac bir ses tonuyla telefon grmesi yapyordu. Ahizeyi yerine koyduunda neesi daha da kamt. "Banka kartma el konuldu," diye balad Fabio, olabildiince soukkanllkla, ve hesap numarasn syledi. "Kimliiniz var m?" Fabio'nun yannda kimlii yoktu. "Ama Bayan Seiler beni tanr." Bankolar iaret etti. "Bayan Seiler artk bizde almyor." "Ah, bunu bilmiyordum, uzun sredir buraya gelmiyordum da," diye ekledi Fabio. Sonra vurgulayarak devam etti: "Normalde param bankamatiklerden ekerim." "Kimlik grmem gerekiyor," diye yineledi Anna Gartmann ve baklarm can skntsyla bankolar arasnda gezdirdi. "Yanmda kimliim yok diyorum size. Bay Wieland, Bay Wi-eland' arayn. Kendisi mteri danmanmdr." Kadm i ekti. "Bay Wieland hafta sonuna kadar izinli," diyerek, Fabio'dan sonraki mteriyle ilgilenmeye balad. Bu anda gen bir kadn bankonun ardnda belirdi ve Lea Mit-rovic levhasnn arkasna oturdu. Fabio'ya glmsedi. "yi gnler, Bay Rossi, naslsnz?" "Sizi grnce iyi oldum," diye i ekti Fabio, rahatlam bir halde. Bu kadnn kim olduuna dair hibir fikri yoktu.

Yarm saat sonra Fabio bankadan iki yeni bilgiyle ayrlyordu: Gemi elli gnden herhangi birinde ifresini deitirmiti. Can Dostu 63 Ve: Hesabnda SONNTAG-MORGEN'n byke bir havalesi sayesinde on bin franktan fazlas yatyordu; gazetedeki hesabnn kukulu bir biimde kapatldn gsteren bu havale yirmi sekiz Haziran tarihliydi. Demek ki, Rufer, iliiinin resmi tarihten nce kesilmesi teklifinden yararlanmt, Fabio hastanede yatarken. Kaldrm, le tatilinden ie dnen insanlarla doluydu. Fabio aralarndan geerek yrd. Bilgisayar antasn omzuna asmt, sol elinde parlak BOX! yazl poeti tayordu, sa eliyle de cep telefonunu kulana bastrmt. "Ziyaretisi varm yokmu umurumda deil, ben onun ziyaretine gittiimde de telefonla konumutu. Bala beni, Sarah!" Sarah Mathey, Rufer'in sekreteriydi. Altmna merdiven dayam iman bir kadnd, meslek yaamn burada geirmi ve saysz yaz ileri mdrnn gelip gittiim, saysz gazetenin yayma balayp kapandm grmt. "Mantkl ol, Fabio, mmkn olsayd balardm. Brakmak istediin bir mesaj var m?" "Evet," diyerek burnundan soludu Fabio, "elinde yazacak bir eyin var m?" "Bir dakika - evet, yazyorum." "Gt herif. Kodlayaym m?" Fabio konumay bitirdi. Sa-rah'y tand kadaryla, mesajn efe iletmesi hi de olaslk d deildi. Admlarm yavalatmadan, Lucas'n numarasn tulad. Ne evinden ne de cep telefonundan yant veriyordu. Fabio bir taksi evirdi ve bindi. "Bergplatz be numara," dedi ofre. ofr, telsizinin konuma mandalna bast ve bildirdi: "Ombe Bergplatz bee gidiyo." Bergplatz meydan, caddenin ve iki tramvay hattnn kei64 Martin Suter siminden oluuyordu. nsann orada nasl oturabileceini Fabio bir trl anlayabilmi deildi. Ama Lucas, grltnn kendisini rahatsz etmediini iddia etmiti, stelik bu fiyata baka nerde tavan metre yksekliinde, parkeli bir ev bulunabilirdi? Fabio'ya gre, bu iki szde avantaj durumu daha da ktle-tiriyordu. Caddenin grlts bo odalarda engelsizce nlamakla kalmyor, parkeler de grltnn yanklanmasna yardmc oluyordu. Lucas'n odal evi, kendi sesi dndaki her grlty oaltyordu. Onun sesini ise tuhaf bir biimde yutuyor gibiydi. Fabio, L. Jger'in zilini ikinci kez ald. Bu defa elini bir sre dmede tuttu. Birka adm geri att ve ikinci kata doru bakt. Banyo ve mutfak dndaki tm odalar Bergplatz meydanna bakyordu. Hibir kprt yoktu. Tam zile yeniden basacakken, binann kaps ald. Birinci katta oturan yal kadn dar kt. Fabio zaman zaman Lucas'a geldii iin bu kadn tanyordu. Kadnn, imdi yapt gibi krmz bir ipe balayp gezdirdii iman bir kedisi vard. Hatta Fabio kedinin ismini bile biliyordu. Anmsamas da hi zor olmad, nk hayvann ad Mussolini'ydi. "Akrabal yok," derdi sahibesi, byk altndan glerek. "Ar scak," diye poflad kadn, Fabio'yu ieri alrken. "Ar scak," diyerek onaylad Fabio. Lucas'n daire kapsnn yars, sslemen buzlu cam levhalardan oluuyordu. Evde olsayd mzik seti alyor olurdu. Lucas mziksiz tek satr bile yazamazd. Yaz ilerinde, alma srasnda walkman'inin kulakl kafasnda olurdu. Bir gz ekranda, bir gz de sesini duyamad telefonunun kl dmelerindeydi. Ama evden merdiven sahanlnn sessizliine mzik gelmiyordu. Sadece cadde grlts. Can Dostu

65 Fabio kapnn camm tklatt. Ses yok. Cep telefonunu ald ve Lucas'n numarasn evirdi. imdi evin iinde telefon sesi n n nlad. Telesekreter kana dek aldrd. "Sen buna evde almak m diyorsun?" diye mesaj brakt Fabio. Steno defterinden bir yaprak kopartt ve, Tabii, tabii, 'evde alyorsun'. Ltfen ara. F., yazd. Defteri tekrar cebine sokarken, gz Marlen'in elyazsma takld. Ona telefon etmeye sz verdiini imdi anmsad. Marlen'in numarasn tulad. Telesekreter kt. Mesaj brakmad. Neri, tek vitrinli kk bir dkkand. nnde meyve ve sebze dolu bir tezgah duruyor, kaldrma fazla tat iin de sk sk polisin uyarlarna maruz kalyordu. Grazia Neri her defasnda abartyla zr diliyor ve det yerini bulsun diye birka sandn ve kutunun yerini deitiriyordu. Vitrinin stndeki tente hemen hemen her hava koulunda indirilmi olurdu. Rengi krmzyd, Lino Neri bu rengin meyve ve sebzelerin gnln okadm iddia ediyordu. Lino Neri yirmi iki yl nce vefat ettii halde, tentenin stnde hl dolgun yeil harflerle "Pizzicheria Lino Neri" yazyordu. Dkkann kapsnn nnde basamak vard. Kapnn stndeki emaye tabelada iki arap iesi resmedilmi, "vini fini e comuni"1 yazlmt. Grazia, tabela iin yaplan baz teklifleri reddetmek zorunda kalmt. Blgede ok sayda grafiker ve dekoratr oturuyordu. Dkkanda mterilik yer vard. Daha fazlas geldiinde darda beklemek zorundayd. Jambon, mortadella, salam, peynir ve kahve kokuyordu; Grazia arka odada, Sicilya usul eski psk bir kahve makinesinde kahve piiriyordu. Yllardr gerek1) t.: zel ve sofralk araplar, (e.n.) 66 Martin Suter

siz bir kala ameliyat yznden topallyor ve ayan iyi basam-yordu. Ama sesi hl ok iyiydi. Cam tezgahn ardnda oturur ve tezgahtar kza emirler yadrrd. Ona asla nefes aldrmazd. Lino Neri ve Fabio'nun babas yaklak elli yl nce Missione Cattolica Italiana'da1 tanmlard. Fabio onu anmsyordu, nk o sralar, talya Hollanda'ya yenildiinde, Lino kendisini u szlerle avutmutu: "Drt yl sonra biz dnya ampiyonu olacaz." Lino Neri'nin kehaneti gerekletiinde, kendisi leli iki yl olmutu. Bir arap toptancsnn, mal teslimat srasnda geri geri gelen kamyonunun altnda ezilmiti. Fabio ancak yl nce, Norina'nm yanma tandnda, Li-no'nun dul karsyla yeniden grmeye balamt. Neri, Norina'nm evinin tam karsndayd. Grazia daha sabahn yedisinde aard dkkan. Mteri geldiinden deil -sekiz buuktan nce dkkana kimse gelmezdi-, her sabah drde doru uyand ve bir daha uyuyamad iin. Fabio yaz ilerine giderken, Ner'de Grazia'mn siyah, tatl kahvesinden imeyi alkanlk edinmiti. Merhum Lino Neri ile merhum Dario Rossi arasndaki dostlua borlu olduu bir ayrcalkt bu. ou zaman kahvenin yannda bir dilim tost da olur, tostun iinde incecik bir dilim parma jambonu ya da iyice yumuam-sa bir dilim salam da bulunurdu. Tm bunlar iin, Neri'nin mal eitleri arasnda bulunan hibir eyi yaamnn herhangi bir annda baka bir yerde satn almama ynndeki telaffuz edilmemi ykmllk dnda, hibir karlk demesi gerekmezdi. Bu yzden Fabio evine gitmeden nce yabanc dkkanlarn poetlerini antasna boaltmak zorunda kalyordu.

1) t.: talyan Katolik Misyonu, (.n.) w Can Dostu 67 Fabio, Lucas'tan knca dorudan doruya Norina'nm evine gitmiti. Kapy bo yere alp beklemi ve sonra da Neri'ye gelmiti. Baka seenei yoktu, nk Grazia oturduu yerden evin kapsn grebiliyordu. Dkkana girdiinde, Grazia ona glmsedi. yiye alamet deildi bu, nk Grazia Neri samimiyet asndan kstah bir kadnd. Yalnzca polislere ve sevmedii mterilere glmserdi. Fabio da ona glmsedi. Daha nce hi grmedii gen bir tezgahtar kz, mahalleden yal bir kadnla ilgileniyordu, italyanca konuuyorlard. Normal zamanlarda sra kendisine gelinceye kadar Grazia onunla iki ift laf ederdi. Oysa bu defa, ekmeceden bir bilgisayar kts alm ve byk bir dikkatle incelemeye balamt. Tezgahtar kz mteri kadnla birlikte dkkann nndeki tezgaha gittiinde, Fabio, "Naslsn?" diye sordu. "Ktym, kimi ilgilendirir?" "Beni." "Ne zamandan beri?" "Neler oluyor, Grazia?" "Sen ok iyi biliyorsun." "Hayr. Son elli gn hakknda hibir ey anmsamyorum." "Ne kadar pratik." "Pratik deil, inan bana. Adam ldrtyor." Grazia omuz silkti ve yeniden bilanolarn incelemeye koyuldu. "Norina nasl?" "Kendisine sor." "Benimle konumuyor." "Bravo." Tezgahtar kz mteriyle birlikte dkkana dnd. Fabio, kzn mallar paketleyip tutar hesaplamasn bekledi. 68 Martin Suter Caddenin kar tarafnda, son yldr kendi evi de olan evin giriini gryordu. Batteriestrasse 38. Mee aacndan, ar bir kap, zerinde kk, sar caml bir pencere, pencerenin nnde dkme demirden bir parmaklk. Kaldrma bakan it, uzun sre nce yaplan son arazi dzenlemesinde kaldrlmt. Bu vesileyle n baheye imento levhalar denmi ve giriin yanma st ve mektup kutular ieren alminyum bir dolap yerletirilmiti. Norina'nn evi drdnc kattayd. odas vard, bunlardan ikisi, devasa bir yabankestanesi aacnn bulunduu arka avluya bakyordu. Mutfak, banyo ve nc oda Batteriestrasse'yi gryordu; gece pek trafik olmayan, tek ynl bir caddeydi buras. Evin en gzel yan, atdaki terasyd. Eskiden amar asmak iin kullanlyordu. imdi parmaklklardan ss asmalar sarkyordu, ve lk yaz gecelerinde amar iplerinin zerinde rengarenk ampuller yanyordu. Teras tm kiraclara akt; ama anlalmaz nedenlerden tr, Norina'nn evinden terasa kan zel bir ahap merdiven vard. Bu yzden terasn hemen hemen tek kullanclar Norina ve Fabio'ydu. Bir de nc katta oturan Hans Bauer kyordu terasa, ama yalnzca orada kenevir bitkisi yetitirmek iin. Fabio, Norina'yla tant sralarda, mobilyal bir stdyo dairede oturuyordu. Bu yaam tarz, o sralar kendisi hakkndaki tasarmna uygun dyordu: yirmili yalarn sonunda, hareketli, bamsz bekar erkek. O sralar geimini byk bir gnlk gazeteye rportajlar yaparak salyordu, ve bu gazete iin talya muhabiri olarak birka yllna Roma'ya gitme olasl bulunuyordu. Sonra araya SONNTAG-MORGEN'm teklifi ve Norina girdi. Doruyu sylyorsa, bu sralamayla.

Hemen hemen alt ay boyunca, stdyosunu sadece dilerini fralamak amacyla kullanm, sonunda Norina, stdyoya verdiCan Dostu 69 i kirann bir blmyle kendi evinin kirasna katkda bulunacak olursa, di frasnn da bu eve tanabileceini sylemiti. Fabio, imdi elinde iki poetle dkkandan kan mteriye yol verdi. Yeniden Batteriestrasse 38 numaral binann giriine baktnda, kapnn ak olduunu grd. Kapnn nnde No-rina duruyordu. Norina'nn grnts deimiti. Siyah salarn ksa kestirmi, etek ve ince askl bluz giymiti. Fabio tam dkkann kapsna gelmiti ki, Grazia arkasndan slk ald. "Fabio, bekle!" Fabio nce Grazia'ya, sonra Norina'ya bakt. imdi evden birisi daha kmt. Bir adam. Fabio dkkann kapsn ekti ve dnp bakt. Lucas. Norina birka adm atmt. Lucas ona yetiti ve kolunu omzuna att. 6 Lucas. Oberlnder Boten gazetesinin kokumu ortamndan kurtard Lucas. Rufer'e vd. Ona aklaban gazeteci diye pazarlad. Kapdan kovulsa bacadan giren bir aratrmac diye. Taze haberin kokusunu almakta amayan adam olarak pazarlad Lucas. . Lucas. Tara gazeteciliinin tozlu ortamndan ekip ald adam. Lucas, aile dostu. Sofradaki nc kii. Hibir zaman rahatszlk verdiini hissetmeyen. Lucas, gvendii adam. Yerleiyor. Geride brakt kadn avutuyor. Fabio'yu hastanede ziyaret ediyor. Onunla birlikte yemek yiyor ve hibir ey sylemiyor. Gznn iine bakp da, unu da unutmadan syleyeyim - eski karnla imdi ben dz-yorum, demiyor. "Ne zamandan beri byle bu?" Grazia sandalyesine dayanarak kalkt ve sat tezgahnn arkasndan kt. "Henz uzun mrl deil ve umarm uzun mrl olur." Yayvan eliyle Fabio'yu tehdit etti. "Yazk, ikisini de rahat brakmyorsun!" Fabio dar kt. "ittin mi?" diye bard Grazia onun arkasndan. Sonra tezgahtar kza dnd. "Uomini,"1 diyerek burnundan soludu. 1) t.-, erkekler, (e.n.) Can Dostu 71 * * * Fabio dizst bilgisayarnn karsnda oturuyordu. Lucas'm verileri yedekledii CD'yi yerletirmi, karlatrma yapyordu. Dosyalar ve belgeler, esas olarak sabit diskindekilerle rt-yordu. Bu duruma armad, nk verilerini dzenli olarak denkletirirdi. Dikkatini ekrana younlatrmaya alt. Ama gznn nnde hep Lucas'la Norina'mn grnts canlanyordu. Adamn kolunu kadnn omzuna atmdaki ve Norina'mn buna tepki vermeyiindeki doallk. Eski, birbirine alm bir ift gibi. ikisinin telesekreterine de birer mesaj brakmt. Norina'ya: "Seni Lucas'la grdm. imdi anlyorum." Lucas'a: "Hayvan herif!" Evin iin boucu scaklktayd. Balkon kaps akt, gne, gnelikten iiyordu. Oyun alanndan ocuk bagnlar geliyordu. Bugn oraya bir ime havuz yerletirmilerdi. Fabio elektronik ajandasmdaki son deitirme tarihine bakt. CD zerindeki veri de 5 Haziran tarihini tayordu. Kazadan iki haftay akn bir sre daha ncesi.

21 Haziran'da, hastaneye getirildii gnde, hibir bilgi girilmemiti. Bu tarihten nceki gnler de, tuhaf bir biimde botular. Pazartesileri akam beteki alldk futbol antrenmanlar; iki kere M ile sinema; yaz ilerinde birka toplant tarihi. 21 ve 28 Mays'ta, ikisi de pazartesi, ikisi de saat yarmda, Fredi ve Bertini yazlyd. Bertini, kentin en pahal talyan restoranyd; Fabio oraya ancak ok zel durumlarda gidebilirdi. Fredi diye birini tanmyordu. Eski okul arkada Fredi Keller dnda. O da sz konusu olamazd. Yollar, yaklak on yedi yalarndayken ayrlmt. Fredi liseyi brakmt; para kazanlabilecek bir meslee bala71 Martin Suter mak iin renim grmenin dolambal bir yol olduu dncesine varmt. Para kazanmay meslek haline getirmek daha etkiliydi. O zamandan beri de bunu yapyordu. Fabio'nun kulana geldii kadaryla, bir hayli de baarl olmutu. Fredi'yi yaklak on yldr hi grmemiti. Farkl dnyalarn insanlarydlar. Fredi Kellerle iki kere yemekte bulumu olmasna hi ihtimal veremiyordu. Kendisini dndren tek ey, seilen restorand. Bertini, Fredi'nin izgisine uyuyordu. Telefon ald. Fabio, aranann kendisi olabileceini akl edinceye kadar, telefonu aldrtt. Marlen'in evinde bu kadar yabanc hissediyordu kendini. Sonunda ahizeyi kaldrp da konutuunda -"Alo?" demenin en tarafsz tarz olduunu dnmt-, karsndaki yle armt ki, bir an dilini yutacak gibi olmutu. "Bay Rossi?" diye sordu sonunda. "Evet." "ehir polisinden aryorum. Ben polis memuru Tanner. Naslsnz?" "ehir polisini neden ilgilendiriyor ki bu?" "Sizin vakanz ben aratryorum." "Ha yle mi. Bir eyler bulabildiniz mi bari?" "fadenizi almam gerekiyor. Doktor Berthod, artk ifadesi alnabilir durumda olduunuzu syledi. Doru mu?" "Size yardmc olabilir miyim, bilmiyorum. Hibir ey anmsamyorum." "Bu da bir ifadedir. Yarn vaktiniz var m? Bu ifade dosyada bulunsun isterim." Yarn vakti var myd? Fabio bunu bilmiyordu. "Bilmiyorum," dedi Fabio. "Yarn vaktiniz olup olmadn m?" "Ajandam kaybettim. Sizi sonra arayabilir miyim?" Can Dostu 73 Polis memuru bir numara verdi. Fabio numaray steno defterine yazd. Telefonu kapatt ve yeniden ajandasndaki kaytlara younlat. Gizemli Fredi dnda, yakn gemiini yeniden kurmas iin pek ipucu yoktu. Belki de e-posta kutusu daha cmert kard. En son gelen elektronik posta, 10 Haziran tarihliydi. Konu "antrenman"di, gnderen lucjaeg@roam.com'du ve unlar yazmt: Antrenman iin beni affet, bir gn daha kalyorum. Sevgilerimle, Lucas. Sevgilerimle, Lucas! Bu postadan nce birka reklam, bir kitabevinin sipari onay, bir elektronik kartpostal ve birka tane gazete ii yaz ileri iletisi vard. Bunlarn en eskisi 31 Mays tarihliydi. Bu durum mantklyd, nk Fabio her ayn sonunda mesajlarn silerdi. Buna karlk, en son gelen postann tarihi tuhaft. Fabio zellikle sk mesaj yazan birisi deildi, ama on gn boyunca hibir mesaj almam olmas imkanszd. Gnderilen mesajlar dosyasn at. En yenisi yine 10 Haziran

tarihliydi ve lucjaeg@ro-am.com adresine gitmiti. Mesaj yleydi: Senin tekniinde her trl antrenmana ihtiyacn var. Sevgilerimle, Fabio. Sevgilerimle, Fabio! Bunun tek aklamas, 10 Haziran'dan bu yana elektronik postalarn indirmemi olmasyd. Geri byle bir ey olaslk dyd, ama bu haftalarda olaslk d baka eyler de yapmt. Kabloyu telefondan ekti, dizst bilgisayarna balad ve internet programn altrd. Ksa sren arama sesi dizisi, czrtlar, hrtlar ve balantnn kurulduu anlamna gelen ani bir sessizlik. Bilgisayar, saniyede krk sekiz bin bitle balant kurulduunu ve balant ifresinin kontrol edildiini bildirdi. 74 Martin Suter "Balant baarszlkla sonuland" yazs kt anszn ekranda. Fabio yeniden denedi. Sonu aynyd. Balant nc kez de kurulamaymca, durumu anlad: Yaynevinin servis salaycsna girii engellenmiti. ifresi artk geerli deildi. Yaamnn en belirleyici haftalarna alan bu yol da kapanmt. Fabio bilgisayar kapatt ve sigara arad. Mutfaktaki dolapta, minibar ilevi gren blmede bir paket sigara buldu. Bir ie Campari, cin, viski ve kiraz brendisi. inden Campari imek geti, ama sigarayla yetindi. Balkonda oturdu ve hibir ey d-nmemeye alt. Ancak, havuzdaki ocuklarn grlts sinirlerini germiti. Odaya geri dnd ve balkon kapsn kapatt. Du ald ve banyo havlusunu kurulanmadan beline sard. Teninin stndeki bu slaklk biraz serinlemesini salad. Kap kilidinde anahtar dnd. Marlen eve girdi. "Off, ne gnd!" diye inledi. Fabio sesini kartmad. Ayaa kalkt, Marlen'in antasn elinden ald, onu kanepeye gtrd ve elbisesini kaldrd. "Neydi bu?" diye sordu Marlen. "Seks." Fabio bu srada pantolonunu giyiyordu. Marlen kanepede oturmutu, bacaklarn kendine ekmi, kollarn dizinin stnde kenetlemi, ban sa omzuna yaslamt. Elbisesi hl stndeydi. "Bir ey mi oldu?" Fabio ban iki yana sallad. Ama daha sonra, yeniden du alp balkonda byk bir kase salata, ekmek ve pimi jambonun karsnda oturduklarnda, Fabio sordu: "Norina ve Lucas hikayesini biliyor muydun?" Marlen ban ne doru sallad. Can Dostu 75 "Neden bana sylemedin?" "Sana sylemek, Lucas'a derdi." "Bunu yapamayacak kadar korkakt," dedi Fabio, aalarcasma. "Onun iin de o kadar kolay deil. Kendini onun yerine koy." "Kendimi onun yerine koyamam. Arkadalarmn kadnlar benim iin tabudur." Marlen elini Fabio'nun koluna koydu. "Norina artk senin kadnn deildi." Fabio kolunu ekti. "Eski kadnlar da tabudur." Sesini karmadan salatasn kartrd. "Biraz jambon ye. Senin iin aldm. Kilo almalsn." .Fabio ayaa kalkp barmaya balad: "Ben o lanet olas pimi jambonu yemem! Hayatmda azma pimi jambon koymadm!" Marlen sofradan kalkt, yatak odasna kotu ve kapy arkasndan kilitledi. Fabio onun hkrdn duyuyordu. Evden dar frlarken, kapy arkasndan arpt. Amselweg alacakaranlktayd. Hava biraz serinlemiti. ki erkek ocuk, bir garaj kapsn kale yapm, ut ekiyordu. Yaknlarda birka kz ocuu hulahup

eviriyordu. Bahelerde im sulama makinelerinin tslamalar duyuluyordu. Kimbilir nerden, odun kmr tututurucularmm kokusu geliyordu. Fabio yumruklarn pantolonunun ceplerine sokmutu ve baklarn tenis ayakkablarna sabitlemiti. imdiden zlmeye balamt. Her zaman fevri davranrd. talyan ve kzl sal, derdi annesi, bunlardan kuzu kmaz. Marlen haksz deildi. Saati elli gn boyunca durmam biri iin bu durum kesinlikle kolay saylmazd. Ama insan karsndakine biraz anlay gstermeliydi: En zor durumda olan, Fabio'ydu. Bir garaj giriinin nnde, kk bir mayo giymi zayf bir 76 Martin Suter adam mavi bir Toyota'y hortumla ykyordu. "yi akamlar," dedi adam stne basa basa, Fabio nnden geerken. "yi akamlar," diye homurdand Fabio. Demek bu hallere dmt: nsanlarn akamlar arabalarn ykadklar bir caddede oturuyordu. Drst olmas gerekirse, arkadalarnn kadnlaryla ilgili mesele pek doru saylmazd. ok uzun sre nce de olsa, bunun mutlak tabu oluturmad durumlar da yaamt. Eve dndnde, Marlen bulak ykyordu. Fabio bezi alp bulaklar kurulad. "zgnm," dedi. "Ben de." Kollarn birbirlerine doladlar ve bir sre yle kaldlar. Fa-bio'nun elinde slak kurulama bezi, Marlen'in ellerinde kpk dolu bulak eldivenleri. Daha sonra, yine balkonda, mumsuz, yalnzca dolunayn ve sigaralarnn altnda, Fabio sordu: "Ben biliyor muydum?" "Norina ve Lucas' m?" Fabio ban sallad. Marlen omuz silkti. "Benimle Norina hakknda hi konumadn." Bir kadn sesi bard: "E-li-a! Va-ne-ssa!" "Gnce tutuyor musun?" "Yalnzca bir ajanda." Marlen glmsedi. "Ama son haftalar ok iyi anmsyorum." "Elli gnde neler olup bittiini renmem gerek. Bana yardm edebilir misin?" "Elbette. Seve seve, seve seve." Ses yeniden bard: "E-li-a! Va-ne-ssa!" Bu defa biraz sabrszd. 7 Polis memuru Tanner'in her eyi bykt: elleri, ayakkablar, bedeni, kafas, burnu, az, hatta sa kesimi. Fabio'nun elini, utanga iri adamlarn dikkatiyle skt ve ona kk yaz masasnn yanndaki sandalyeyi gsterdi. Fabio, her insan topluluunda en azndan bir kafa boyu yksekte olmann, bir polis memuru iin handikap oluturup oluturmadn sordu kendi kendine. stelik, polis memuru Tanner'in tiki de vard. Sa gzn krpyordu. Fabio nceleri, korku salan grntlere sahip kiilerin -Aziz Nikolaus ya da Haydut Hayta-zot1- bu gz krpmalarla kk ocuklarn korkmamasn saladklarn dnrd. Belki bir zamanlar byleydi de. Ama bu arada gz krpma, bamszln ilan etmiti. Polis memuru bir suluyu korkutmak istedii zaman da gz krpyordu herhalde. Belli ki polis memuru Tanner, masa ba ilere mahkumdu. Fabio, tehlikeli sulularn, gz krpan bir dev tarafndan takip edilebileceini tasavvur edemiyordu. "Naslsnz, Bay Rossi?" diye sordu polis memuru. Onu gerekten ilgilendiriyormu gibiydi sesi. Yine de Fabio her zamankinden daha ayrntl bilgi verdi. "Sa elmack kemiinden sa st enenin dilerine kadar hibir ey hissetmiyorum, hafzam maysn sekizinde bitiyor ve an1) nl Alman ocuk kitaplan yazan Otfried Preussler'in yaratt bir karakter, (e.n.)

78 Martin Suter cak hastanedeki beinci gnmde yeniden balyor. Ama sanrm, hafza boluu olan insanlarla mesleinizde sk sk karla-yorsunuzdur." Tanner ite buna gld. "Evet, evet, oluyor byle eyler. Olay mizahi ynden ele almanza sevindim." Evraklar kartrd ve resmileti. "Yirmi bir Haziran saat on alt on ikide, Wiesenhalde son duranda, bir polis devriyesi tarafndan alndnz. Banzdan yaralanmtnz ve bilincinizi yitirmitiniz. Yal bir ift sizinle ilgilenmi ve polis devriyesine haber vermiti. imdi size srf protokol icab soruyorum: Olay anmsyor musunuz?" "Hayr," diye yantlad Fabio. Polis memuru, bilgisayarnn klavyesini, kullanmad zamanlarda yer darl nedeniyle koyduu ekrann stnden ald. ri parmaklarnn ikisiyle kk tulara bast. Herhalde, Olay ammsayamyor, yazmt. fadenin alnmas yaklak bir saat srd ve polis memuru Tanner'den ok Fabio'nun bilgilenmesine yarad. Polisi aran evli iftin ve devriyedeki iki polisin adlarn rendi. Polisin bir gasp ihtimali zerinde durduunu, gaspnn ya da gasplarn ilerini tam bitiremediklerini varsaydn rendi; nk Fabio'nun paras, deerli eyalar, kimlii ve cep telefonu hl yanndayd. Ve polisin hl tanklar aradn rendi. Buna karlk polis memuru Tanner, Fabio'nun Wiesenhalde son duranda ne aradn bile renememiti. "Bu blgede," diye ifade verdi Fabio, "bir defasnda, okulla bir orman eitim patikas gezisine gelmitik. Drdnc snftayken." Fabio ifadesini imzalad ve aklna bir ey gelirse bildireceine dair sz verdi. Polis memuru Tanner de yeni bir ey renirse bildirecei szn verdi. Polislerin ve madurlarn birbirlerine yzyllardr verdikleri iki sz. Can Dostu 79 * # * Fabio krtasiyeciden, saylara gre blmlendirilmi kk bir klasr ald. Her say, unuttuu bir gn iindi. Her saynn arkasna bo bir sayfa yerletirdi. Son sayfadan sonra bir yn yedek sayfa duruyordu; bir sayfaya smayacak kadar ok ey kefedecei gnler iin. Hatta krtasiyeci kadn, depoda bu yla ait baka cep ajandas kalp kalmadna baktrd. Bir cadde kafesinde, steno defterindeki tarihleri ajandaya geirdi. Bu srada, yarm saat nce Dr. Vogel'da olmas gerektiim fark etti. Oturduu masadan Dr. Vogel' arad. Muayenehane alan telefonu baladnda, Vogel konumaya, "Hafza idmannz unuttuunuzu syleyin yeter," szleriyle balad. Fabio, Dr. Vogel'm mizah anlayna almak istediinden emin deildi. Hafza idman yerine markete gitti. Marlen'e, bir eyler piirme sz vermiti. Tezgahlarn yars boalmt, ama arad eyi yine de bulabildi: bir kilo olgun Sicilya domatesi ve bir demet fesleen. Market sahibi kadn para stn tezgahn zerinden ona tam uzatyordu ki, cep telefonu bipledi. Fabio paray cebine koydu, alveri torbasn yere brakt ve telefona cevap verdi: "Alo?" teki tarafta bir an sessizlik olmutu. Sonra bir ses, "Benim, Lucas," dedi. "Sanrm seninle konumalyz." "Ben sanmyorum," diye yantlad Fabio ve grmeyi son-landrd. Suyu kaynatt, domatesleri iine att, sonra yeniden dan ald, kabuklann soydu, byk kpler halinde dorad ve bir cam kasenin iine boaltt. zerlerine tuz ve biber ekti, fesleen yapraklarn ykayp dorad, domateslerin zerine serpti, biraz zeytinya da ek80

Martin Suter ledi, hepsini kartrd ve kaseyi buzdolabna koydu. Souk domates soslu spagetti, Norina'nm en sevdii yemeklerden biriydi. Scak akamlarda, atdaki terasta ou kez yedikleri bir yaz yemeiydi. Grnt hi aklndan kmyordu: kapdan k. Tedirgin ama yine de hedefe kilitlenmi. Ksa salar. Etei. nce askl bluzu. Ne kadar da deimiti. Ve ne kadar gzeldi. Marlen'in yedii, souk domates soslu ilk spagettiydi bu. Heyecanlanmt. Ama Fabio, onun tadn beenmedii duygusundan kurtulamad. Erkenden yediler ve Fabio'nun yakn gemiini yeniden kurmaya koyuldular. "Yirmi Mays'ta, saat onda, birbirimizi ilk kez grdk. Sen LEMIEUX'nun Hotel Au Lac'ta basma verdii kahvaltya gelmitin." Olaydan geriye doru gidildiinde, 23 Mays, hafza kaybnn otuzuncu gnyd. Fabio, klasrndeki otuz sayl sayfay at ve notlar almaya balad. LEM1EUX, dengeleme maddeleriyle zenginletirilmi Bifidus iecei BlFIB'i tantmak iin basna bir kahvalt veriyor. Ben bu kahvaltya SONNTAG-MORGEN adna katlyorum (?). "Aslnda, tketim rnlerinin tantm toplantlar benim yetki alanma girmiyor." "Sen geldiinde, ben de armtm." "Senin bu toplantdaki grevin neydi?" "Basn dosyasn ben hazrladm, davetiyeleri gnderdim, toplanty organize ettim, gazetecilerle ilgilendim." "Basn metinlerini sen mi yazyorsun?" Can Dostu 81 "Bu aptal basn metinlerini ben yazyorum, doru." Marlen toplanty organize ediyor, davetiyeleri gnderiyor ve bu aptal basn metinlerini yazyor. "Bunun iin nasl bir eitim gerekiyor?" "Dalga m geiyorsun?" "Hayr, ciddiyim. Beni ilgilendiriyor." "Duruma gre deiir. Ben gazetecilik yapmtm." "Nerede?" "Oberlnder Boten'da." Marlen balangta gazeteciydi. Oberlnder Boten'da. Fabio aakald. "Lucas da orada almt." "Biliyorum. Ben orada staja baladktan ksa bir sre sonra ayrld." "Lucas' daha nceden tandn hi bilmiyordum." Marlen, Lucas' o dnemden tanyordu (1). "Balantnz var myd?" "Elbette, benim iim gazetecilerle balant kurmak. Davetiyeyi ona da gnderdim." "Davetiyeyi ona gnderdin, ve ben geldim, yle mi?" "Dedim ya, sen gelince armtm." Davetiyeyi Lucas'a gndermiti, ama ben gelmitim. "Nedenine dair bir fikrin var m?" "rnle ilgilendiini sylemitin." "Stl bir iecekle mi?" "Buday Meriyle zenginletirilmi Bifdus iecegiyle. Bifi-dus'taki probiyotik mikroorganizmalar hazm kolaylatrr, doal savunma mekanizmasn glendirir, kalsiyum alma kapasitesini artrr ve iyot ierdikleri iin, tiroit bezlerinin almasn dzene sokar. Buday lifleri dengeleme maddesi salarlar. Functional food1 1) lng.: ilevsel besin, (e.n.)

82 Martin Suter deniyor buna." Buday lifli bir Bifidus ieceiyle ilgilendiim iin? "Sen anlatp durduka, bu yzden gelmi olduumu daha da az anlyorum." Marlen glmsedi. "Belki de bir bahaneydi bu." "Asl neden neydi peki?" Marlen glmsedi. "Sen miydin yani? Seni tanmyordum bile." "Ama Lucas tanyordu." "Yani, Lucas bana senden vgyle sz etti, ben de hemen Bi-fidusn basn kahvaltsna koturdum mu demek istiyorsun? Ah Marlen, insan on altsn getikten sonra, artk bu iler byle yrmez." Yoksa Lucas m byle ayarlamt? "Yine de, ayn akam beni Republique'e davet ettin." "Teklif benden mi geldi?" "Yemee gitme teklifi mi? Elbette!" "Republique'e gitme teklifi demek istemitim." "Tabii ki senden geldi." Akam onunla Republique'e gittik (!). "Oradan da bana geldik." Sonra ona gittik (!). O gnlerin Fabio'su hakknda elde ettii grnt ok artcyd: Ertesi gn len yemei iin szlemilerdi. Marlen'in alt yerin yaknndaki bir vejetaryen lokantas olan Greenho-use'ta. Akam da Marlen yemek yapmt. Yani daha nceden bunu planlamt. Tesadfen olmamt. Dorudan doruya yataa girmilerdi. Ertesi gn cumaya denk geliyordu, sinemaya gitmek zere Can Dostu 83 szlemilerdi. (Fabio'nun ajandasmdaki az sayda nottan biriyle rtyordu bu durum.) Marlen'in o akam daha uzun sre almas gerekiyordu, bu yzden dorudan sinemann nnde bulumak zere randevulamlard. Biletleri Fabio almt. Biletler Marlen'in ajandasnda duruyordu - kullanlmamlard. "O akam, neden gece hi kalmyorsun, diye sormutum sana." "Eeee?" "Ertesi gn, birka eyan koyduun bir antayla geldin." Hafta sonunu yatakta geirmilerdi. Pazartesi gn Fabio erkenden ie gitmiti. leden sonra futbol antrenmann asmt. Yine Republique'te yemek yemi ve ardndan Marlen'e gitmilerdi. "Norina hakknda tek sz etmedik mi?" "Hayr, asla. Benim yanmda onun adn ilk kez hastanedeyken andn." "Benim sabit bir ilikimin olduunu tahmin etmedin mi?" "Ancak antan yannda gtrdn zaman." "Ne zamand bu?" Marlen ajandasna bakt. "Sal gn. Senin iin Doktor Markla bir grme ayarlamtm, bizim ef gda mhendisimizle." "Grmenin konusu neydi?" "Gda maddeleri. Doktor Mark sana bizim rn yelpazemiz hakknda her eyi syleyebilir. Bugnkleri ve gelecektekileri." "Benim ajandamda bu konuda bir kayt yok." "Sal gn, saat dokuzda. Benimle birlikte broya geldin. Eyalarn topladm ve antan yannda aldn. Akam iin randevu-lamtk. Ama sen iptal ettin." "Gerekem neydi?"

"in vard. Ertesi gn de. Ondan sonraki gn de. Sonra dndm ki, bu i bitti." "Ama bitmemiti." 84 Martin Suter "Bitmemiti. Ama baka trlyd. Ben senin gizli ilikindim." "Ben mi syledim bunu?" "Buna gerek yoktu. Artk ok ender buluuyorduk. Hi yatya kalmamtn. Asla senin meslektalarnn ve dostlarnn gittii lokantalara gitmiyorduk. Fredi dnda, elbette." "Fredi mi?" Marlen gld. "Aslnda Fredi'yi anmsaman gerekir. Onunla sekiz Mays'tan ok nce tanyordun. Fredi Keller." "Fredi Kellerle yllardr grmyorum." "Seninle tantmda, en sk dostlarndan biriydi." Fabio yaklak bir saat sonra, klasrn kapatt ve storlu dolabn ekmecesine zenle yerletirdi. Yantlardan ok sorular bulmutu. O ilk gecelerin Fabio'suna hi olmazsa bedensel olarak yaknlama abalarna son verdiklerinde, afak skmeye balamt. Ertesi gn Fabio bisikletini yeralt garajndan kard. Geen yaz ngiliz mal melez bir bisiklet almt; mountain bike ile city bike'm1 ok k bir karmyd. Kadrosu gm renkli alminyumdand, gidonu ve selesi hidrolik yaylyd. Bagaj yoktu, bu yzden Fabio ou kez srt antasyla yola kard. Garaj knn rampasn trmand ve Amselweg'e sapt. Birka yz metre gittikten sonra, terapist kadnn szn dinlesey-miim iyi olacakm, diye dnd. Kendini gvensiz hissediyordu. O Fabio ki, daha doru dzgn yrmeye balamadan bisiklete binmiken, imdi anszn, her an devrilebilirmi gibi sryordu bisikleti. Daha nce bisikletli bir kurye gibi, trafikteki aralarn arasndan ylan gibi kvrlrken, imdi park etmi 1) ng.: da bisikleti ile ehir bisikleti, (e.n.) Can Dostu 85 arabalarn nnden, anszn hareket edeceklermi gibi dikkatle, geni bir daire izerek geiyordu. Geri dnp tramvaya binmeyi dnd. Ama gururu buna izin vermedi. lk kuvvet antrenmanna on dakika gecikmeyle yetiti. Kiisel antrenr kendine Jay adm vermiti, Fabio bunun eski bir msabaka lakab olduunu tahmin etti. "Bana Jay diyeceksin, ben de sana Fabio diyeceim, kuvvet salonunda hi kimse sizli bizli konumaz." Jay'in bedeni gen bir gladyatr, yz ise yal bir madenciyi andryordu. Gecikmeyi, kkrtc bir biimde, ikayet etmeden grmezden geldi ve hemen hafif bir snma ve esneme programna balad. "Hareketleri sana ait kiisel kontrol yapranda bulacaksn. Biraz erken gelirsin ve bu hareketleri kendi bana yaparsn, bylece almaya snm olarak balanz ve zaman kazanrz." Bundan sonra Fabio'ya, donuna kadar soyunmasn ve tartnn stne kmasn emretti. Bir erkek terzisinin rutin hareketleriyle Fabio'nun llerini ald ve verileri, zerinde plak bir erkek figr bulunan bir forma aktard. "Yzc msn?" diye sordu, bir uzman edasyla. "Biraz," diye yantlad Fabio. Fabio, zamann geri kalann kuvvet aletleriyle, halterlerle, karn ve srt altran aletlerle geirdi. Jay, kaldrlan arlklar ve baarl denemelerin saysn not etti. Bir sonraki randevuya kadar, ona zel antrenman programm hazrlayacan bildirdi. Fabio'yu gnderirken, "Ben daha ktlerini de grdm," demeyi unutmad.

Fabio'nun tkenmezkalemi elinde titriyordu. Yaz yazan kiiler halter kadrmamal, diye dnd. Cafe Hauser'in nndeki kk bir masada oturuyordu. teki tm masalara len ye86 Martin Suter mei servisi koyulmutu. Garson kz bu yeri Fabio'ya, ondan saat tam on bir buukta kalkma sz ald iin vermiti. Fabio'nun on dakikas kalmt. Yeni ajandasn am ve elli gn hakknda daha fazla bilgi alabilecei kaynaklar not etmiti. Norina. Fredi Keller. Onu zaten aram ve sekreteri, Fredi Keller'in geri arayacana sz vermiti. Doktor Mark, LEMlEUX'nun ef gda mhendisi, onunla bir grme yapmt. Bu adam, Fabio'nun hangi konuyu aratrdn syleyebilirdi ona. Stefan Rufer, yaz ileri mdr, gt herif dedii iin ondan zr dileyebilirse. Sarah Mathey, Rufer'in sekreteri, Rufer'den zr dilemedii takdirde. Lucas Jger olmaz. Tren makinisti. ntiharcnn dul kars. Onu bulan ve polisi aran evli ift. Banka hesap dkmleri. Telefon faturas. Kredi kart ekstresi. Fabio buzlu ayn parasn derken, cep telefonu ald. Sanki dn duymu gibi tand bu ses Fredi'ye aitti. "Bir taksiye atla ve Bertini'ye gel," diye emretti Fredi. "Bertini'ye mi? Bu scakta m?" "Benini klimaldr." Klima tesisat, Bertini'de bir yaz atmosferi yaratamyordu. Can Dostu 87 Restoran kn olduu gibi grnyor, kn koktuu gibi kokuyordu, ve mens de k menusuydu. K gibi olmayan tek ey mekann scaklyd. K mevsiminde Bertini daha scak olurdu. Fabio ge kalmt. Elbette taksiye binmemi, youn trafikte dikkat ede ede pedal evirmiti. Bertini'ye girdiinde, Fredi drt kiilik bir masada tek bana oturuyor ve nnde nerdeyse bo bir Campari iesi duruyordu. Fredi lisedeyken iri yapl, gl kuvvetli bir delikanlyd. Futbol takmnda, kimi zaman biraz gevek davransa da iyi bir liberoydu. O zamandan bu yana kesin bir otuz kilo almt. Endam pek deimemi, fazla arl bedenine eit lde dalmt. Ama yzn tanmak imkanszd. Burnu, yanaklar, gzleri, du-daklan - hepsi de, ieriden danya itilmi gibi grnyordu. Fredi hafif, koyu gri bir ceket giymiti; ceketinin yenleri kaim, kll kollarnn dirsekten aa ksmnn yarsna kadar syrlmt. Dirseklerini masaya dayam ve ellerini sarkk brakmt. Ara sra, kollarn fazla hareket ettirmeden, elleriyle barda ya da grisiniyi alyordu. "Ciao," dedi sadece. Gecikme hakknda tek sz etmedi. Fabio henz oturmutu ki, garson masay kk tabaklarla donatmaya balad. Izgara kabak ve patlcan dilimleri, jambonlar, salamlar, sardalye balklar, zeytinler, dilimlenmi domatesler, enginarlar. Ortaya sslenmi bir yarm litrelik Frascati iesi koydu. Fabio bir litrelik San Pellegrino syledi. Fredi, "Bu yzden mi?" diyerek, gevek sa elini seyrek salarnn balad yer ynnde sallad. "lenleri zaten imezdim." "Ne zamandan beri?"

"Hafzamda boluk var." "Duydum. Nasl bir ey bu?" Fredi'nin eli imdi atal kk Martin Suter tabaklarn stnde dolatryordu. Ara sra, atal tabaklardan birine doru saplyor ve oradan kk bir lokma alyordu. Fre-di az doluyken konumuyordu, bu yzden ok az ineyerek yiyor ve cmlelerini ksa tutuyordu. "Tpk akamdan kalma bir halde uyanmak ve birka saati deil de birka haftay anmsayamamak gibi bir ey." "Ama yine anmsamaya balyorsun deil mi?" Fabio da imdi tabana biraz meze ald. "imdiye kadar hibir eyi anmsayamadm." "Ya bu?" Fredi atalyla, Fabio'nun kafasn iaret etti. Fabio kasketini kartm ve yanndaki sraya koymutu. Tral yer grlyordu. "Acyor mu?" Fabio kafasn iki yana sallad. Fred'nin atal biraz daha aasn, sa gznn altndaki sar yeil blgeyi iaret etti. "Peki buras?" Fabio, yznn sa yarsnn zerinde parmayla bir ember izdi. "Tam tersine. Buras tamamen hissiz." Meze tabaklar nerdeyse boalmt. Fredi elini kaldrd ve garsonu ard. "Brasato'dan nce bir eyler alr msn?" Manzo brasato, Bertini lokantasnn spesiyalitesiydi. Nerdeyse yar yarya tereyandan oluan patates presiyle servis edilirdi. Fabio bayla reddetti. Fredi bir porsiyon fettuccine ve ardndan da manzo brasato syledi. Fabio ara scak almad ve ana yemek olarak spaghetti aile vongole1 syledi. "renmek istediin nedir?" diye sordu Fredi. Fabio'nun bu soruya ardn grnce, bir aklama yapma gerei duydu: "nsan kafay bulup datnca, daha sonra oradaki insanlara, neler yaptn sorar." Fabio'nun ilk sorusu, "On yl sonra nasl yeniden karla1) it.: istiridyeli spagetti, (e.n.) Can Dostu 89 tk?" oldu. "Landegg'de." Landegg, gl kenarnda bir plaj tesisiydi, son iki yldr lemin buluma yeri haline gelmiti. Plajn restoran son elli ylm dkntlerinden temizlenmi ve restorana, plajn alma saatlerinin dnda da ak olan bir bar eklenmiti. "Tesadfi bir karlama myd?" diye sordu Fabio. "Elbette. Yoksa alternatif prosecco1 leminde dolamam. Motorlu teknem arza yapmt. Sen de orada o kadnlaydn - neydi ad?" "Marlen mi?" "Hayr, siyah sal olan." "Norina m?" "Evet, sen Norina'yla gelmitin, ben Libellula'yla." "Karn m?", "Motorlu teknem." Garson, Fredi'nin fettuccine'sini getirdi. Byk bir tabak makarna zerinde kp kp doranm sebze ve bol miktarda krema. "Tersane teknisyeni gelinceye kadar, barda sizin yannzda oturdum, ve muhabbet ettik. Norina'nm izin verdii lde." Fabio, Norina'nn Fredi'ye nasl tepki verdiini gznde ok iyi canlandrabiliyordu. "Birka gn sonra sen beni aradn, ve o gnden itibaren zaman zaman bulutuk." "Yemek iin mi?" "Yemek, imek, konumak iin." "Ne hakknda?" "Yaam hakknda." Fredi, dirsekleri masaya dayal, sa elinde atal, sol elinde her lokmadan sonra azn sildii peete ol-

1) Bir tr tatl beyaz arap, (.n.) 90 Martin Suter dugu halde yemek yiyordu. "Daha nce seni hi ilgilendirmemi eyler hakknda." "Ne gibi eyler?" "rnein, para." "Para hakknda m konutum?" "Dorudan deil." Fredi inedi, yuttu, azn sildi. "Dolayl yoldan para hakknda m konutum?" "Ben bu konuda konuunca, rahatsz olmuyordun. Tam tersine." "Tam tersine ne?" ineme, yutma, az silme. "Sorular soruyordun." "Para kazanmak hakknda sorular m?" Fredi ban iki yana sallad. "Para harcamak. Yemek, imek, ikamet etmek, yolculuk etmek, pahal eyler. Kadnlar." "Kadnlar m?" "Kadnlar, kadnlar, kadnlar." Fredi'nin eli bir atal dolusu fettuccine'yi daha Fredi'nin azna itti. "Maden'i mi kastediyorsun?" "zel olarak Marlen. Genel olarak kadnlar." Fredi taban boaltmt. Azn bir kez daha sildi ve arkaya yasland. "Bana soracak olursan: Dnyandan bkmtn ve sana baka bir dnya gsterecek birini aryordun." "Sonra seni mi buldum?" Bu soru biraz alayc gelmi olmalyd ki, Fredi'nin yant biraz kindar oldu: "Yeniden karlatmzda, sen otuz yanda bir darkafalydm." Fabio, garsonun Fredi'nin taban kaldrp bardan doldurmasn bekledi. Sonra sordu: "Sonra artk bir darkafal deil miydim?" "yileme yoluna girmitin." Can Dostu 91 Yemekten sonra Fredi ajandasn masann stne koydu ve Fabio'ya bulutuklar tarihleri sayd. Tarihlerden ikisi, Fabio'dakilerle rtyordu: 21 ve 28 Ma-ys'ta burada, Bertini'de bulumulard: Fabio bir gn nceden aramt. Ama Fredi'nin bundan sonraki notlar, Fabio'da yoktu: 6 Ha-ziran'da akam altda Blue Nile'da bulumulard, yalnzca bir yenin eliinde girilebilen biraz yapmack bir kokteyl kulbyd buras. Ertesi cumartesi sabahna ilikin Fabio, Lbellulc notu vard. 14 Haziran, olaydan tam bir hafta nce, Fredi akam saat yedi buuk iin unlar yazmt: Fabio, Marlen, Patrizic, Maison Rouge. Maison Rouge, ehrin biraz dnda, drt yldzl bir restorand. Fabio daha nce oraya hi gitmemiti. "Patrizia da kim?" diye sordu. Fredi glerek yant verdi: "Kendisi, bir adamn, kafasna onu bir daha anmsayamayaca kadar gl bir darbe alp da sa kalabildiine inanmayacaktr." Bertini yava yava boalmt. Fredi tatl, ristretto ve grap-pa'dan1 sonra biraya gemi ve tekne gezilerini, Blue Nile'daki (gece kulplerinde sona ermi gzken) harika akamlar, yakn ve uzak evredeki yeme ime tapmaklarna yaplan lezzet yolculuklarn ayrntlaryla anlatmt. Kimi zaman Fabio, Marlen'i de getirirmi. "Ya Norina?" diye sordu Fabio. "Neyse ki hi getirmedin," diye yantlad Fredi. Fabio, notlar almay saat gibi brakt. Saat bee doru, serin Bertini'den ehrin yakc scana ktlar. Fabio kendine biraz daha yabanclamt. 1) zmden retilen, alkol oram yksek bir iki. (e.n.)

Hafta sonunda termometre otuz derecenin stne kt. Am-selweg'in asfaltnn stnde hava buulanyordu. Baheler sessizdi. nsanlar, evlerinin gne grmeyen odalarna snyorlard. Maden'in kk evinde snlacak bir oda yoktu. Gne storlar ya da jaluziler indirilmi olsa da, pencereler ve kaplar alm olsa da, ar scak, evin tm kelerini zaptetmiti. Maden'in ortalkta anadan doma dolamas Fabio'yu huzursuz ediyordu. Yukardaki, aadaki, sadaki, soldaki dairelerde de terleyen iftlerin rlplak ya da yar plak dolatklar dncesi, Maden'in bysne yeniden kaplmaktan alkoyuyordu onu. Pazar gn erkenden posta kutusuna bakm ve SONNTAG-MORGEN' almt. Balangcndan beri iin iinde olduu gazeteyi, dardan birisiymi gibi okumak tuhaf bir duyguydu. Ru-fer, scak hava dalgas hakknda bir bamakale yazmt. stelik bu konuyu yle ele almt ki, makalenin sonunda insan, onun scak havalardan yana m, yoksa onlara kar m olduunu anla-yamyordu. Lucas Jger, iklim konferansnn baarszlkla sonulanmas zerine bir kronoloji hazrlam ve bir de yorum yazmt (fotoraf da vard). Fabio bu sayfalar hzla evirdi. Reto Berlauer'n SONNTAG-MORGEN'daki ilk rportaj nerCan Dostu 93 deyse sayfa tutuyordu. ok sayda Japon turist grubuna elik etmi ve bu gruplarn nasl militarist bir tarzda organize edilip gezdirildiklerini anlatmt. Fabio, hikayeyi okumak iin kendini zorlad. Asla itiraf etmeyecekti, ama yaz pek de berbat yazlm deildi. Ktr-sanat servisi, Friedrch Glauser'in filme ekilemez kabul edilen ilk polisiye roman Yal Hanmn ay SaatVnin filme ekilmesine ilikin habere yer vermiti. Film bugnlerde gl kenarndaki bir villada ekiliyordu. Bir fotorafta filmin seti grlyordu: bir tr altar, nnde parlak san Ku Klux Klan cppesini andran bir ey giymi bir figr. Arka planda film ekibinden birka kii. Biraz kenarda siyah, ksa sal gen bir kadn duruyor, wal-kie-talkie'yle konuuyordu. Norina. Fabio gazeteyi bir kenara brakt ve usulca yatak odasna gitti. Marlen yanlamasna yatmt, aada kalan bacan uzatm, st-tekini kendine ekmiti. Fabio ayakucuna oturdu ve onu seyretti. "Baktn dndm yere mi bakyorsun?" diye mrldand Marlen, uykulu uykulu. Fabio bunu onaylaynca, Marlen bacan kendine daha ok ekti. "Dn ki Karayiplerdeyiz. Byle dayanmak daha kolay." Terden srlsklam olmu bir halde, srtst yatyorlar, birbirlerine dokunmamaya zen gsteriyorlard. Fabio yant vermedi. Baka bir yerde olduunu dnmeye ok nceden balamt. Birileri radyoyu at. Alplerin halk mzii. Fabio gld. "Ka-rayipler!" 94 Martin Suter "Landegg'e gidelim mi?" diye sordu Marlen. Fabio hemen, Maden'le Landegg'de grlmek istemediini anmsad. "Bugn herkes Landegg'dedir," yantn verdi. "Eee?" "Bama geleni yzlerce kez anlatmak istemiyorum." "O zaman Landegg'e gitmeyiz. Ama baka bir yere gidelim. Buradan dar kmalym."

Palazzo sinemasnn ikindi matinesine gittiler. Titanic oynuyordu. Vizyondaki en yeni film deildi ve zellikle Fabio'nun beendii tarz deildi. Ama sinema klimalyd, film saatten fazla sryordu ve Leonardo di Caprio, Atlantik okyanusunun buz gibi souk sularnda donuyordu. Sinemadan ktklarnda, scak hava yzlerine duvar gibi arpt. Marlen'in gznde yalar vard. "zr dilerim," diye h-krd, "ok aptalca." Palazzo ile Outcast arasnda yz metre bile yoktu. Yemek de yenilebilen byk bir bard buras. Ksa bir sre nce, yeni bir iletmeciyle yeniden alm ve alndan bu yana baarl olmutu. Fabio orada da Marlen'le grnmek istemiyordu. Bunun yerine, birka bina daha ileriye, Rebschere'ye gtrd onu. Buras, kapsnda "Klimaldr!" yazan, duvarlar tahtayla kapl olan, ortas kntl kk yeil camlar bulunan bir ara-peviydi. Kapdaki levhaya ramen, onlardan baka mteri yoktu. Kuytudaki bir masaya oturdular. Zayf, kr sal bir kadn, leden sonra menusunu getirdi. Ak mavi renkli yn bir hrka giymiti, klima cihaz bu kadar iyi alyordu. Marlen sodal bir Fechy, Fabio da bir maden suyu syledi. Can Dostu 95 "Kendisiyle grme yaptm gda mhendisinizin ad neydi?" "Doktor Mark." "Benim iin ondan bir randevu daha alabileceini dnyor musun?" "Dnyorum." Kadn iecekleri getirdi. "Hangi konuda olduunu renmek isteyecektir." "Ben de renmek istiyorum. Son defaki grmeye ilikin ek bir iki sorum olduunu syle ona." Marlen ban sallad ve ikisinden bir yudum ald. "Ne zamandan beri benim gizli ilikim olmaktan ktn?" diye sordu Fabio. "Sekiz Haziran Cuma, gece yaklak on birde." "Ne olmutu ki?" "Telefon ald, Bayan Kessler diye biri cihazn br uundayd ve Bay Rossi'yle grmek istiyordu. Acilmi. Ahizeyi sana verdim. Yatakta, yanmda yatyordun." "Ahizeyi bana m verdin?" "Bayar Kessler'in kim olduunu nerden bilebilirdim ki? Yaz ilerinden biri aryor zannettim." "Bir cuma gnnde mi? Gecenin on birinde? Sama!" Marlen arabndan bir yudum ald. Kadehi braktnda gzne yalar dolmutu. Fabio bu gzyalarn grmezden geldi ve kendiliinden kurumalarn umdu. Ama yeniden baktnda, Marlen'in yz gz-yalarndan srlsklam olmutu. "zr dilerim," diye hkrd kadn ve masadan kalkp tuvalete doru gitti. Fabio bekledi. O tarafa her dnnde, garson kadnn sulayc bakyla karlayordu. Be dakika sonra ayaa kalkt. "Ben de imdi bakmaya gidecektim," diye mrldand garson ka96 Martin Suter dm, Fabio nnden geerken. Fabo tam kadnlar tuvaletini bulmutu ki, Marlen kapdan kt. Artk alamyordu, ama bu geici bir durummu gibi grnyordu. "Taksiye binebilir miyiz?" diye sordu. Tam arka koltua oturmulard ki, Marlen yeniden alamaya balad. "Filmden mi?" diye sordu Fabio. "O da var," diye hkrd Marlen.

Marlen'i yataa yatrd, alaya alaya uykuya dalmcaya kadar bekledi, ve Norina'y dnd. Pazartesi gnleri, pazar gazetelerinin alanlar kendilerini pek yormazlard. Sarah Mathey, Fabio'nun len yemeinde buluma nerisini hemen kabul etmiti. Fabio sabah dokuzda kuvvet antrenmanna gitmiti. Jay, scaa aldrmadan onun canna okumu ve antrenmandan sonra souk dua girmemesini emretmiti. "Kaslarnn yrtlmasn istiyorsan, o baka." Fabio, daha Biotop'a giderken garson kadnn ismini aklna getirmeye almt. pucu, 'nemli deil'di. Fa niente. Dolcefar-niente. Bir havuzun yannda, plak, ahududulu dondurma yiyor. Yvonne Dolcefamiente? Tamam. Buydu ad. Yarm saat erken gelmiti. Yvonne Dolcefarniente'nin izin gnyd. Fabio'yla gen bir adam ilgilendi. "Ciao," dedi, "ok scak." Fabio, bu adam tanyp tanmadn bilmiyordu. Bi-otop'ta hemen senli benli olunurdu. Bir tonik iti ve hareket etmemeye alt. An scak ve kuvvet antrenmannn etkileri, ikide bir ter iinde kalmasna yol ayordu. Uzaktan Sarah Mathey'in geldiini grd. Daralm, haki Can Dostu 97 renkli bir pantolonun stne, byk boy beyaz-mavi izgili bir erkek gmlei giymiti. Eskimi, eprimi el antasn da yannda srklyordu; Fabio imdiye kadar onu bu antasz grmemiti. Kadn Fabio'yu fark ettiinde, yanan sigarasn dudaklarnn arasna ilitirdi ve ona el sallad. Sarah, sokakta sigara ien, altm ya civarndaki son kadnlardan birisiydi. "Kendini nasl hissediyorsun?" diye sordu derin sesiyle, masaya oturduunda. "Bombok," dedi Fabio. "Anlat." Fabio, kendini nasl hissettiini szcklere dkmeye alt. Ynn kaybetmi. Aldatlm. Soyulmu. hanet edilmi. Yabanc. Vatansz. Yalnz. Ortada braklm. Dlanm. Dndnden daha ayrntl bilgi vermiti. Herkes, Sarah Mathey'le byle konuurdu. Insanlan konuturur, kendisi dinlerdi. Fabio sz baladnda, ikisi de byk salata tabaklarn bitirmiti: "Kr bir adam gibi, hafzamn karanlklarnda el yordamyla kendimi aryorum," dedi. "Gzleri grenlerden hibiri, kendimi bulmama yardmc olmuyor. Bunun nedenini aklayabilir misin bana?" "Drst bir yant ister misin?" diye sordu Sarah. "Yoksa baka birisine sorardm bu soruyu." Sarah, antasnda sigara paketini arad. "Senin anmsadn Fabio'ya herkes yardm ederdi. Ama, senin unuttuun Fabio, dpedz gtn tekiydi - bu ifadeyi bala." "Ne anlamda?" Fabio, gcenmi izlenimi uyandrmamay bir lde baarabilmiti. "Unutulan Fabio, mesai bitiminde i arkadalaryla birlikte bir kadeh imeye gelmiyordu. Yat kulbnde ya da Blue Nile'da randevusu oluyordu. Yaz ilerine ancak mutlaka gerekli oldu98 Martin Suter unda uruyordu, ve buna tenezzl ettiini bize hissettiriyordu. Tren makinistleri hakknda orta ayarda bir haber iin haftalar harcyor, yine de byk bir star gibi kutlanmak istiyordu. Birisi zor duruma dtnde artk yardmna komuyordu, ve hi kimsenin 'ok byk bir mesele' olduu dnda hakknda bir ey bilmedii bir projenin ardna gizleniyordu. Kz arkadan sarn bir PR'cyla aldatt ve gmleklerini BOX!'tan almaya balad. Unutulan

Fabio kk bir burnu bykt. Norina seni sepetlediinde, hepimiz alklamtk." Fabio sessiz kald. Sarah ona bir sigara uzatt. "Unutulan Fabio sigara iiyordu." "Biliyorum," diye karlk verdi Fabio ve sigaray kabul etmedi. Sarah bir sigara yakt. "Sorry. Gerei renmek istiyordun." "Onu renmeden nce, yleydi." Glmsemeye alt. "Bugn bile, byk meselenin ne olduunu bilmiyor musun?" "Kimse bilmiyor." "Rufer dnda." "O da bilmiyor. Bu yzden att ya seni." "O beni atmad. Ben istifa ettim. Bana mektubu gsterdi." "Karlkl bir anlamayd bu." Fabio ban iki yana sallad. Byk bir meseleyle ilgilenmi ve bunun ne olduunu yaz ileri mdrne bile aklamamt. "Ya Lucas? Ona sylemi olmalym." "Lucas, hayr dedi. Ama Lucas' bilirsin, o sana ihanet etmez." Fabio alayc glmsemesini taknd. "Hadi, Fabio. Lucas sana ihanet etmedi." Fabio stne gitmedi. "Sana yardm edebilecek biri varsa, o da Lucas'r." "Ona sorsana," diye nerdi Fabio. "Sordum zaten. Byk mesele diye bir eyin olmadn syledi." Can Dostu 99 Fabio, kann beynine sradn hissetti. "Byle bir ey varm gibi davrandm m sylemek istiyor?" "Bunu syleyen bir tek o deildi, Fabio. Ama bunu sadakatinden yapan tek kii oydu." "Hah!" diye bard Fabio. Sesi yle yksek kt ki, garson kendisine seslendiini sand. "Ya sen? Sen neye inanyorsun? Byk mesele var myd?" Sarah omuz silkti. "Hadi, syle." Sarah, yayvan elini asi, sarya boyanm sanda gezdirdi ve sigarasndan bir nefes ekti. "Sanrm, byk mesele vard. Ama sonra..." Belirsiz bir el hareketi yapt. "Sonra?" "Paraland, havaya kart, ne bileyim? Her halkarda, balangta sen buna inanmtn. Bunu grdm sende. Eski Fa-bio'yu o kadar iyi tanrdm." " 'Balangta' dediin ne zamand?" Sarah antasn kartrd ve ajandasn kartt. Lastik bantla tutturulmu, pis ve ypranm deriden, spiralli kk bir defter. "Makinist hikayesinin sonlarna doru. Maysn ortalarnda." "Emin misin?" "Evet. O sralar, yeni meselenin bu konuyla ilgili olduunu dnmtm." Fabio bo tabaklar st ste koydu, kenara itti, klasrn masaya koyup Sarah'nm ajandasmdaki, kendisiyle ilgili tm tarihleri not etti. Son rportajnn teslim tarihi, kaytard yaz ileri toplantlar, gelmedii konu toplantlar. Saat ikiye doru hesab istedi. Sarah'nm yaz ilerine dnmesi gerekiyordu. Fabio, parann stn beklerlerken sordu: "LEMIEUX'nun bir gda mhendisiyle neden rportaj yapmak istediime dair 100 Martin Suter bir fikrin var m?" "LEMlEUX'nun basn departmanmdaki sarn etkilemek istediin iin - neydi ad?"

(Sokak lambasnn altnda - bir zamanlar Lili...) "Marlen," diye yantlad Fabio, "gda aratrmalarmn sonucuydu, nedeni deil. Onu daha nce tanmyordum." "Lucas tanyordu. Maden'i onun yannda grmtn. Bunun zerine basn kahvaltsna sen gidesin diye ona dil dktn." "Bunu o mu anlatyor?" "Doru deil mi?" "Nerden bileyim ki," diye yantlad Fabio sinirlenerek. "zr dilerim." Garson parann stn getirdi. Sarah yolda imek iin bir sigara yakt. Fabio bisikletini onun yan sra yrtt. Annesine elik eden, uslu bir olan. Otobs duranda sorrdu: "Peki bu Norina ve Lucas hikayesi ne zaman balad?" Sarah bayla reddetti. "Baladndan bile emin deilim." Otobs gr mesafesinin dna henz kmt ki, cep telefonu Marlen'in Bolero'sunu almaya balad. Fabio, kullanma klavuzunu hemen bu akam aramaya karar verdi. Marlen, Dr. Mark'tan Fabio iin randevu rica ettiini syledi. Son defaki ayn konu iin baz verilerin kontrol edilmesi amacyla. "Acil olup olmadn sordu, ben evet dediimde, verebilecei en erken tarihi verdi. ki hafta sonra sal gn." "Peki ya konu?" diye sordu Fabio. "Bunun hakknda bir ey renebildin mi?" "Hayr," dedi Marlen, "ama onu zellikle ilgilendiriyormu gibi deildi." Can Dostu 101 "Numaras var m sende?" Marlen numaray verdi. "Benden almadn, tamam m?" Fabio numaray evirdi. Drdnc altan sonra Dr. Mark'm sekreterine baland. Sekreter, Fabio'nun numarasn ald ve Dr. Mark'm kendisini arayacana sz verdi. 9 Tuskulum Villas'mn nnde niformal bir gvenlik grevlisi duruyordu. Fabio ona basn kimliini gsterdi ve hibir zorlukla karlamadan ieri alnd. Giri yolunu aralar kapatmt. Kablolar, projektrler, iskele direkleri, dekorlar, kostmlerle dolu kamyonlar; zerinde MYSTIC Productions logosu bulunan irket arabalar; ekibin zel otolar. Otoparkn arkasnda bir adr kurulmutu. Giriin zerinde byk harflerle CINEFOOD yazyordu. Villann nnde, kafasnda kulaklk bulunan gen bir adam nbet tutuyordu. Fabio'nun yaklatn grnce parman dudaklarna gtrd. Fabio gacrtl akl yoldan ayrld ve binann evresinden doland. Villann arkasnda, gl kysna kadar uzanan bir imenlik vard. Birka yal aa, ngiliz karaaalar, narlar, kum akka-ynlan ve atkestanesi aalar yeil alann kenar izgisini oluturuyorlard. Kyda krmz ve beyaz izgili kepenkli bir kaykhane vard. Kaykhanenin yamda clz piramit palmiyesi ykseliyordu. Kuzey ynnde ise devasa bir salkmst, kumsal snrlyordu. Villann zemin katndaki birka pencere siyah rtlerle kapatlmt. Belden yukarlar plak k bu pencerelerin nnCan Dostu 103 de duruyor ve sigara iiyordu. Fabio yanlarna yaklanca, ilerinden biri iaretparman dudaklarna gtrd. Fabio durdu ve bekledi. Glde birka tekne gevek yelkenle-riyle yalpalyordu. Birisi, kynn nne demirlenmi plaj salndan suya atlad. Belki sras daha sonra gelecek bir figran. Gkyz stms maviydi. Kar kydaki tepeliklerin stnde bir bulut kmesi oluuyordu. Nihayet yamur yasa ne iyi olurdu.

Ak gri bulut kmesinden kopan iki nokta hzla byd. Tam villann stne geldiler. ki sava uayd bunlar. Fabio imdi jet motoru grlts de iitti. Henz alak sesliydi ve iki uan oktan uzaklat ynden geliyordu. Kyya varmadan nce, kuzeye dndler. Birka saniye sonra uaklarn grlts sessiz villann zerinde gmbrdedi. "Lanet olsun!" diye bir ses duyuldu, rtl pencerelerin ardndan. Hemen sonra balkon kaps ald. Yirmili yllarn siyah ipek giysileri iindeki yal hanmlar, dik yakal siyah giysiler iindeki beyler ve sar satenden Ku Klux Klan cppesi giymi bir adam dar frladlar, onlar yaz kyafetleriyle bir teknisyenler ve ekip elemanlar srs izledi. Fabio ilerinden bazlarn tanyordu. Hatta, tam da bir oyuncunun dik yakasn pilili katla ar scaktan ve makyajn akmasndan koruyan, kolunda toplu ine yast bulunan kostm asistannn adm bile biliyordu: Regula. Kadna doru yrd. "Norina'y grdn m?" Regula, onu burada grdne arm gibiydi. "Hl ierde." Balkon kapsndan, ekim iin kullanlmayan mobilyalarla dolu bir tr k bahesine geiliyordu. ki kanad da ardna kadar ak bir kapdan tts kokusu geliyordu. nce koyu duman dar kyor ve k bahesinin tavanna ykseliyordu. 104 Martin Suter Fabio ieri girdi. Salon yar aydnlkt. Bir konferans salonu gibi sandalyelerle donatlmt. Drt bir yanda projektrler, spotlar, ayaklar vard. Kamera bir akarn nne yerletirilmiti. Akarn ortasnda byk bir sinek heykeli duruyordu. Bir yn mum yanyordu. Her alevin zerinde, bir duman halesi vard; odadaki iki duman makinesinin pskrtt duman imdi gen bir adam tarafndan bir strafor levhayla datlyordu. Norina eline bir mum sndrc alm, her mumu teker teker sndryordu, iine o kadar dalmt ki Fabio'nun geldiini fark etmedi. Pirin apkay alevin zerine byk bir ciddiyetle kapatyor, snnceye kadar bekliyor, fitilden tavana doru ince bir duman stunu knca bir sonraki aleve yneliyordu. Her mumun snnde, Norina'nm yzndeki k deiiyor, konturlar yumuuyor, glgeler derinleiyordu. Gen ve masum grnyordu; Fabio'nun, ilk komnyon ayininde bakt, ellerinde kutsanm mumlarla duran kzlar gibi. Fabio'nun baklarn hissetmi olmalyd ki, anszn ban evirdi ve dorudan doruya gzlerinin iine bakt. Bir saniye bekledikten sonra sesini karmadan ban iki yana sallad. Fabio ona doru yrd. Norina yeniden mumlara dnd ve onlar birbiri ardna sndrmeye devam etti. "Lanet olas jetler," dedi Fabio. "Bugn bu drdnc kez oluyor," diye oflad Norina. "Baka zaman burada hi umazlar." Fabio imdi onun tam karsnda duruyordu. "Birbirimize nasl davranacaz: pck m vereceiz, yoksa sadece elimizi mi uzatacaz?" Norina ilgilenmedi. "Naslsn?" "Biraz... tuhaf. Ya sen?" "yiyim." Yant abuk gelmiti. Can Dostu 105 Fabio ban sallad. Straforlu adam salondan kt. "ren davranm olmalym. Neler yaadma dair hibir fikrim yok." 1 "Biliyorum. Her eyi unuttun." "Ne yazk ki doru. Sekiz Mays'tan itibaren." Norina mumlar teker teker ince duman stunlarna dntryordu. "Oysa ben her eyi ok iyi anmsyorum, Fabio." "Hangisi daha kt acaba: anmsamak m, unutmak m?" "En iyisi, herkes kendine en iyi geleni yapmaya alsn." imdi az sayda yanan mum kalmt. Norina'nm yz giderek karanlklayordu.

"Belki de deil. Belki de birbirimizle konumalyz. Belki bu ikimize de iyi gelir." Norina son alevi sndrmt ve imdi akarn yannda kprtsz ve hayal gibi duruyordu. "Peki, konualm." "Burada m?" Fabio, belli belirsiz bir ba sallamas fark edebildi. "Nerden balayacaz? Maden'den mi?" "Fredi'den." "Neden o?" "Onun ortaya kyla balad." "Ne balad?" "Sendeki deiim." "Yani Fredi'nin kt etkisi." Norina glmsemesini gizleyememi olmalyd. "Hi de komik deil. Fredi seni etkiledi. Sen de onun gibi olmak istedin." "Ben mi? Fredi gibi mi?" Fabio gld. Norina istifini bozmad. "Belki sadece bu deil. Ama bu da var. Fredi'nin dnyasyla bizim dnyamz arasnda cirit atmak istiyordun. Sorun buydu. Marlen deil. Marlen yalnzca bir yan olayd." 106 Martin Suter Kapdan birisi seslendi: "Norina? Renato seni aryor." "Syle ona, hemen geliyorum," diye yantlad Norina. "Bir yan olay yznden mi utladm beni?" "Rportaj yapmak iin Cenevre glne gittiini syledin, hatta beni oradan aradn ve Marlen'le birlikte Republique'te grldn. Geceler boyu tarttk ve bartk. Birka gn sonra, sen szde aratrmaya gitmiken, onun yannda buldum seni." Fabio etkilenerek sustu. "Hem, biliyor musun, bana bu kadar ksa bir srede yeniden yalan sylediin iin deildi, ayrlmak zorunda kalmn nedeni. Asl neden, benim yaptm eydi: Onu aram ve seni istemitim. Sana olan gvenimi yitirdiimin bir kantyd bu. Gvenmediim bir adamla birlikte yaayamam." k ald ve a klkl bir adam ieriye dald. "Norina?" diye bard. Sesi fkeliydi. "Evet?" "ekim programna gre yemek saat bete. imdi saat drt." "Yukardakiler sava oyunu oynuyorlarsa ben ne yapaym?" Norina'mn sesi de sinirliydi. "Peki ben ne yapaym? Dkkanma hcum ediyorlar. Lanet!" Norina patlad. "Bir eyler uydur!" diye bard. "Lanetlanet-lanet!" Yemek adrnn nnde deiik dnemlerin giysileriyle tuhaf bir topluluk birikmiti. Oldtimer'larla1 dolu bir rmorklu tr, girii kapatmt. Fabio bisikletine atlayp geri dnebilmek iin on be dakika beklemek zorunda kald. Scaktan erimi ve gc tkenmi bir halde geldi evine. Gl ile Amselweg arasndaki azck ykseklik fark btn gcn al1) lng.: yal kii, eski tfek, (e.n.) Can Dostu 107 mt. Bunaltc bir scak vard. Gkyznde muazzam bulut kmeleri olumutu. Ya belirtisiydi inallah. Fabio souk bir du ald, temiz eyler giyindi, klasr ve ajandasyla masann bana geti. lgilendii byk mesele neydi? Sarah bunun tren makinist-leriyle balants olduunu dnyordu.

Yaz ilerinden getirdii eyleri koyduu BOX! poetini masann altndan ald ve iindekileri masann stne boaltt. SONNTAG-MORGEN'm eski saysndaki makinist haberini bir kez daha dikkatle okudu. Belli ki gen makinist Erwin Stoll'a inanmt. Ona fazla yer ayrm ve onun, kendini trenin nne atmann makiniste kar dncesizlik olduu dorultusundaki bak asn yaznn eksenine oturtmutu. Bu bak asyla, dier makinistlerle de rportaj yapmt. Sarah haklyd: yazd en iyi haber deildi bu. Yaz ilerinden getirdii eyler arasnda birka kaset de vard. Birinin zerinde "E. Stoll" yazyordu. Fabio kaseti kk teybine koydu. Stoll'un ince sesi nlad. Hzl ve heyecanl konuuyor ve Fa-bio'ya temkinli sorulann tamamlama frsat brakmyordu. Birden her ey gznn nne gelmiti: ehrin bir kenar mahallesindeki odal ev; kanepede Stoll'un yannda oturan ve biskvi yiyen iki yandaki kz ocuu; ek i olarak apartmann kapcln yapan, zerinde blucin ve gbeinde dmledii tirtle merdivenleri silen kars; Willie Nelson, Jim Reeves, Stonewall Jackson'm ve Nashville-sound-country tarz mzik yapan teki starlarn posterleri; Stoll'un uzatt ve st ste att ayak-larmdaki lizard1 kovboy izmeleri. Fabio, dikkatini Erwin Stoll'un monologu zerinde toplama1) Ing.: kertenkele (derisi), (e.n.) 108 Martin Suter ya alt. Ama, bir alevler denizi iinde duran ve bunlar kendinden gemiesine birbiri ardna sndren Norina'nm grnts hep araya giriyordu. Sarar, "Baladndan bile emin deilim," demi olmasayd, platoya gitmezdi. Bu sz, henz teslim olmamas iin bir yreklendirme olarak yorumlamt. Ama bu sz neye dayanarak sylendiyse sylensin, Norina'nm davranndan bu konuda hibir ey karabilmi deildi. imdiye kadar onu ne byle gzel grmt, ne de byle souk. Fabio, Norina'y gznde Lucas'la birlikte canlandrmaya alt. Beraber yaptklar eylerin aynsn m yapyorlard? Yoksa baka eyler mi? Daha pervasz? Daha tabusuz? Sk sk m yapyorlard? Norina iin daha m gzeldi? Lucas... Lucas daha m iyiydi? Fabio, Lucas' antrenmanlarda, soyunma odasnda ou kez plak grmt. Belki biraz fazla adaleliydi, ama dzgn yaplyd. Ve, uras bir gerek ki, olduka iri bir penisi vard. Rekor llerde olmasa da, takmn dier oyuncularnnkilerden daha bykt, Karl Wetter'inki hari. Fabio Rossi dahil. Erwin Stoll'la yapt grmenin ne zaman bittiini fark edememiti. imdi baka bir ses konuuyordu. Daha sakin, daha derin, daha ll. ok daha yal bir adam. Ses diyordu ki: "nsan genken ok eyler syler. Bunlar o kadar ciddiye alamam. nsan kendini yaklaan bir trenin nne atmadan nce neler ekmitir sanyorsunuz? stelik de makinistin hi ansnn olmadn bildii yerde, Feldau kavisinde." Fabio teybi durdurdu ve vzltl seslerin iddeti deiinceye kadar geri sard. Yeniden play'e bast ve kendi sesini duydu: "Hans Gubler, on drt Mays." Can Dostu 109 Bu isim ona hibir ey sylemiyordu. Yazda da gemiyordu. Herhalde, anlattklar kendi konseptine uymad iin, Gub-ler'den alnt yapmamt. Gubler, emekliliine az kalm bir makinistti. Meslek hayatnda drt kez, intiharclar onun lokomotifinin nne atmlard kendilerini. ki kadn, iki erkek; isimlerini biliyordu, hatta aileleriyle grmt. "Birisi size bu

zavalllara fkelendiini sylerse, bu onun olayla baa kma yntemidir. Ben asla fkelenmedim. Sadece acdm." Hans Gubler'in lokomotifinin nne, son olarak iki ay nce birisi atlamt: Dr. Andreas Barth, ellisini biraz gemi bir gda kimyageri. Gubler adamn dul karsn ziyaret etmiti. Kadn, kocasnn bunu neden yaptn anlayamamt. Jacqueline Barth, haberde kk bir rportajla geiyordu. u zl sz ona aitti: "Syleyin o makiniste, kocamn bunu yapmam olmasn ben de ok isterdim." Bu kadnn konumas da vard kasette. Fabio bu kasette kadn makinistin intiharcya duyduu fkesiyle yzletiriyor, ama Erwin Stoll'un fkesinin baka bir intiharcya ynelik olduunu belirtmiyordu. Konuma krk dakikadan fazla sryordu. Bayan Barth herhangi birisiyle bu konu hakknda konuabildii iin aka mteekkirdi. Bu fkeyi anlayabileceini kabul etmiti. Bazen kendisi de fkeleniyordu. fkeli ve incinmiti. Tek bir veda szc, tek bir aklama duymadan. Fabio'nun hi de benzer bulmad bir dncesizlik. Kadn maddi durumundan da sz etmiti. Yaam sigortas, intihar durumunda deme yapmyordu. Ald emeklilik maa, yeniden almasn zorunlu klyordu. Diplomal iekiydi. Byle bir evi idare edebilecek bir meslek deildi. Fabio'un ksa syleiye spot yapt son cmlenin tamam, hi de alayc deildi. "Ltfen syleyin o makiniste, kendisini ok 110 Martin Suter iyi anlyorum ve zgnm. Kocamn bunu yapmam olmasn ben de ok isterdim.".Fabio, daha aklda kalc olmas iin cmleyi ksaltmt. Baka bir kasette baka makinistlerle yaplm syleiler vard. Bu syleilerde de, byk mesele hakknda bir ipucu yoktu. Geri kalan kasetler daha eski rportajlar ieriyordu. Fabio yaz masasn toplamaya baladnda, Marlen kapda grnd. "Yamur yaacak, ama bir trl yamyor," diye yaknd, kollarn arkadan Fabio'ya dolad, zerine eildi ve onu alnndan pt. Sonra banyoya gitti. Fabio du sesini duydu. Bir sre sonra kap ald. Marlen pembe ipek geceligiyle odadan geerek yatak odasna gitti. Tekrar dar kmas uzun srd. Makyaj yapm ve bir yarm korse, oraplar, g-string ve sutyen giymiti, hepsi de beyazd. Jartiyerlerden ve korselerden asla holanmam biri olarak, imdi Marlen'i bunlardan kurtarmakta hi de acele etmedi. Uykuya dalmadan nce, Norina'nn da Lucas iin kimi zaman fare grisi effaf body'yi giyip giymediini dnd, anda iki tt olan. Yamur yamamt. Ertesi sabah hava bulutsuzdu. Haberlerde, sularn idareli kullanlmas gerektii duyurulmutu. imenleri sulamaktan ve arabalar ykamaktan vazgeilmeliydi. Fabio evden kmadan nce Dr. Mark' arad. Yine sekreteri kt, yine adamn geri arayaca szn verdi. Fizyoterapide bu defa Fabio'yla bizzat Katja Schnell ilgilendi. Programda denge ve koordinasyon altrmalar vard. Fabio'ya, alt blmne yarm kre sabitlenmi, yuvarlak bir tahta verdiler. Bu tahtann stnde durmas ve kendini dengede tutmas Can Dostu 111 gerekiyordu. Bunu ancak byk bir glkle yapabildi. Ufak tefek kadn onu bir sre sessizce izledi. "Eskiden ie bisikletle gittiinizi sylememi miydiniz?" Fabio sallantl tahtadan indi. "Buraya bisikletle geldim." "Bunu geici olarak brakn. Tai Chi diye bir ey duydunuz mu?"

"u ar ekim dv sporu mu? Evet, izlemitim. Son derece aptalca grnyor." "Bisikletten dmek kadar aptalca deil." Fabio, Kaltbachweg 19 numaradaki terapi merkezinden ayrldnda, gelecek aramba iin bir Tai Chi randevusu vard. Bugn Dr. Vogel gerekten de bir suaygr gibi grnyordu. Sudan henz km bir tane gibi. Bol batik gmlei klima cihazna ramen gvdesine yapyordu. "uras var ya," dedi soluk solua, kaln iaretparmagyla sanki yabanc bir eyi gsterir gibi kendi bedenini iaret ederek, "klimal otomobil ile klimal grme odas arasnda, beni btn gn terletmeye yetecek kadar s depoluyor. Sizde durum nasl?" "Denge bozukluklar var. Normal midir bu?" "Nasl ortaya kyor?" "Bisiklet stnde gvensizim." "Ne zamandan beri?" "Yeniden bisiklete binmeye baladmdan beri." "Brakn o zaman, zaten havalar ok scak." "Terapist kadn beni Tai Chi'ye gndermek istiyor." "Zarar olmaz. Dengenizi yeniden bulmalsnz. Baka?" Fabio, kprdamadan zel koltuunda oturan ya tulumuna, anlarn iki kez yitiriini anlatt. Kafasnda sakladklarn ve bir yerlere kaydettiklerini. 112 Martin Suter Anszn kendini anlatrken buldu. Maden'i, uruna her eyden vazgetii ve onunla birlikte yaamaya balad yabanc kadn. Ve terk ettii Norina'y. Artk kendisiyle ilgilenmeyen Nori-na'y. Her zaman dnmek zorunda olduu Norina'y. Kendisini en yakn arkadayla aldatan Norina'y. Byk ak Norina'y. Dr. Vogel iki kere gstere gstere saatine bakt, ama Fabio atna son verecek gibi grnmyordu. Ancak doktor masann altndaki zile bastnda ve muayenehane hizmetlisi bir bahaneyle ieri girdiinde, Fabio grme sresinin dolduunu fark etti. Kaldrmda, Rimini'nin passeggiata'smda1 austos aylarnda gece saat ondakini andrr bir kalabalk vard. alanlar len paydosuna kmlar, turist gibi geziniyorlard. Her restoran, her kafe, her pastane, her bfe sokaa birka masa atmt. Belki de birka gnlne Urbino'ya, annemin yanma gitmeliyim, diye dnd Fabio. Dr. Vogel'm tavsiyesine uymu, bisikletini muayenehanenin altndaki depoya brakm ve yola yayan kmt. Gezinenlerin kalabal onu iskele kaldrmna srkledi. Gl turuna bilet ald ve ksa bir sre sonra kendini Mwe adl teknenin st katnda bir masada buldu. Glmseyen Japonlardan oluan bir grubun ortasndaki biricik Avrupal olarak, gl mens yiyordu: eritler halinde kesilmi kvrck salata, kenarnda beyaz bir hazr sos, garnitr olarak eit peynir. Fabio'nun karsnda oturan adam yal bir samuray andryordu. Salatasn yemi ve imdi peynirlere ynelmiti. Folyoyu tereya porsiyonundan ekip ald, atal ve bakla bir para tereya kesti, Emmental peynirinin stne srd, bundan da bir 1) it.: gezinti yeri. (e.n.) Can Dostu 113 para kesti, atal batrd ve iyice inedi. Yanndaki kadnn gnelikli barts ve operatr doktor gibi az maskesi vard. Yemek iin azndaki maskeyi ksa bir sreliine karyor, sonra yeniden takyordu.

Hoparlrlerden polka mzii ykseliyor, ama mzik gl kysndaki grlmeye deer az sayda yeri anlatan, eitli dillerdeki anonslarla kesiliyordu. Fabio nnden akp geen manzaraya aldr etmeden, onu buraya srkleyen eyin ne olduunu soruyordu kendine. Mwe adl tekne yn deitirip gln sa kys boyunca ehre doru yol almaya baladnda, Fabio yant bulmutu. Ayaa kalkt ve masa arkadalarnn balarn sallamalarna ve glmsemelerine yol at. Teknenin k tarafna gitti ve kpeteye yasland. Villa Tuskulum'un elli metre kadar andan geiyorlard. Sal botu. Kyda rengarenk plaj havlusu duruyordu. Balkon kapsndan insanlar akn akn kyor ve yemek adrna gidiyorlard. Bir an iin, Norina'y setiini sand, ama emin olamad. Dikkatini teknenin burnunun glde yol at dalgalardan biri stnde toplad ve dalgay, Tuskulum'un yosunlu ky duvarna arpmcaya kadar izledi. Hemen sonra, villa ulu salkms-dn ardnda gzden yitti. Fabio, Amselweg'e tramvayla gitti ve yabanc caddeden, yabanc giri kapsndan, yabanc merdiven sahanlndan geerek yabanc eve vard. Bokserle kalana dek soyundu, bir maden suyu at ve yabanc kanepede yan oturur yar yatar vaziyette iti. Parman bardaa daldrd, souk bir damlay gsne drd ve damlann teninin zerinde kendine yol arayn izledi. Damla gbek deliine aktnda, bardaktan yeni bir damla ald ve gvdesinin zerinde bu damlann da yolunu izledi. Kendi ya114 Martin Suter samnda bir yabanc gibi hissediyordu kendini. Fabio toparlanp kalkt ve balkona kt. Aaya, imenlie bakt. ocuk havuzunun en st halkasnn havas kamt. Su seviyesi, en st ikinci halkann kenarna kadar ulayordu. Sar bir plastik krek suda yzyordu. Ortalkta hi kimse yoktu. Uykusunda alayan kk bir ocuun ince sesinden baka bir ey de duyulmuyordu. Fabio'nun can sigara ekti. Yaz masasnda, sehpada, kahvalt tezgahnda ve makyaj masasnda sigara bulamad. Marlen'in yedek sigaralarn saklad mutfak ekmecesini at. Yalnzca bo bir sigara kartonu duruyordu. Balkona dnd ve parmakla yasland. Tpk Mwe ar ar ama duraklamadan Norina'nm nnden geerken kpeteye yasland gibi. Sigara dncesi taknt olmutu. Fabio yeniden ieri girdi ve dzenli bir biimde aramaya balad. Ne amerikan mutfakta, ne banyoda bir ey bulabildi. Yatak odasna gitti ve kendi elbiselerim kartrd. Son elli gnde gerekten sigara itiyse, ceketlerinden birinin cebinde bir paket unutmu olabilirdi. Vatkah pamuklu ceketinin gs cebindeki buruuk makbuzdan baka bir ey bulamad. Maysta bindii bir taksinin makbuzu. Marlen'in asklardaki elbiselerini yoklad, sonra amar ekmecelerini arad, nce kendininkini, sonra onunkini. Hibir ey bulamad. Bu arada, Marlen'in batan karc i amarlarnn, dn gece grdkleriyle snrl kalmadn renmi oldu. Aradn sonunda, Marlen'in makyaj masasnn sa ekmecesinde buldu. Extra light sigarasndan alm bir paket, binbir eit makyaj kalemi, boya, fra, kk kap ve ponponun arasnCan Dostu 115 da duruyordu. Fabio buraya daha nce gelebilirdi. Marlen, bir mzikal yldz gibi, makyaj yaparken sigara ierdi.

Sigara paketini alrken, paketin arkasnda duran, el feneri gibi bir ey gzne arpt. ekmeceyi biraz daha ekti. Krom kaplama bir vibratrd bu. Fabio aleti altrd. Pahal, zenle ilenmi cihazdan gelen, ll bir vnlama duyuldu. Titreim younluu basamaksz ayarlanabiliyordu. Bu yapay penis, en st ayarda bile Fabio'nun tra makinesinden daha sessizdi. Belli ki vibratrlerin Rolls-Royce'uydu. Fabio oyunca yerine koydu ve ekmeceyi kapatt. Ama eski bir makyaj kutusu yan dnmt. Onu karp yeniden yerletirmesi gerekti. Kutunun altnda el bilgisayar grnd. Fabio, yaz masasnn nnde durup kk, gri cep bilgisayarn elinde tartt. Beynindeki silinmi ya da ulalamaz bilgilerin bir blm burada saklanm olmalyd. Cihaz altrmakta tereddt etti; yeni bilgilere ulamaktan korkuyor gibiydi. Ya da hibir bilgiye ulamamaktan. kinci korkusu hakl kt. Kk ekranda beliren tarihler, bilgisayarnn yedeklemesindekiler gibi seyrekti. Hepsi de ona tandk geliyordu. Dizst bilgisayarn at ve el bilgisayar programn altrd. Tarihler rtyordu. Dier programlardaki veriler de. Yeni bir adres, yeni bir not, yeni bir harcama, yeni bir metin belgesi grnmyordu. Ya el bilgisayarn verileri son kaydediinden bu yana kullanmamt, ya da 5 Haziran yedeklemesindeki eski verileri cep bilgisayarna kopyalamt. Bu yanllkla olabilecek bir ey deildi. Bunu bile bile yapm olmalyd. Kendisi. Ya da bir bakas. Kk cihazn senkronizasyon programn tulad. "Son 116 Martin Suter senkronizasyon ilemi 5 Haziran..." yazs belirdi ekranda. Bunun bir anlam yoktu. Senkronizasyondan ksa bir sre nce di-zst bilgisayarnn tarihi ayarlanrsa, el bilgisayarnn yedekle-mesi arzu edilen tarihi gsterirdi. Cihaz kapatt ve yeniden ekmecedeki yayvan makyaj kutusunun altna yerletirdi. Paketten iki sigara ald ve her eyi bulduu gibi brakmaya dikkat etti. Yeniden yaz masasna geti ve kafasn toparlad. Fabio sabit diskinde "yedekler" isimli klasr at. Bu klasrde, el bilgisayar programndaki verilerin, dzensiz aralklarla her ihtimale kar oluturduu bir kopyas yer alrd. Bu kopyann tarihi de 5 Haziran'd. Birisi el bilgisayaryla ve dizst bilgisayaryla oynamt. Fabio hastanede yatarken, birisi gncel verilerin yerine bu kopyay koymu, el bilgisayarndaki tm verileri silmi ve sonra eski verileri aktarmt. Cihazn Marlen'in makyaj masasnda sakl oluunun tek anlam, onun bu oynamayla bir ilgisinin bulunmasyd. Fabio, Marlen'in bilgisayarlardan ne kadar anladn bilmiyordu, ama bu trden bir oynama iin bilgisayar dhisi olmak gerekmezdi. Fabio bir sigara yakt, iine ekti ve duman tavana kadar fledi. Bunu Marlen yaptysa, nasl oluyordu da yaz ilerindeki ye-dekleme de 5 Haziran tarihini tayordu? Marlen'in yaz ilerinde bir su orta olmalyd. Fabio, bunun kim olduunu anlamak iin uzun sre dnmeye gerek duymad. Sigaray sndrd, dizst bilgisayarn kapatt ve yaz masasn toplad. Buruturulmu taksi makbuzu eline geti. Makbuzu dzeltti. Makbuzun stnde yaz ilerinin adresi ve gidilecek adres Can Dostu 117 olarak da, Auweg 12 yazyordu. Bu adres ona bir ey ifade etmiyordu. Santrali arad ve orada Dr. Andreas Barth'm oturduunu rendi. Dr. Barth'm dul karsyla yapt rportajn yol makbuzunu bulmutu. Klasrnn sayfalarn evirdi ve makbuzu 16 Mays'a yerletirdi. Defteri tam kapatmt ki, tarihlerin rtmediini fark etti. Makbuz 18 Mays'ta kesilmiti

10 Boucu scaklktaki gn, rutubetli gece izledi. Fabio balkonda durup aadaki imenlie bakt. Evin kapcs, iki bahe hortumunu yayyordu. Ad Anselmo'ydu. Akamlar Amsel-weg'de, akkaym aacnn stnde akyan karatavuk gibi. Fabio isimleri byle aklnda tutuyordu. Marlen aramt. Outcast'te bir gazeteciyle bulumas gerekiyordu, gecikecekti. Fabio bu ertelemeye sevindi. Marlen'e nasl davranacana henz karar verememiti. Jacqueline Barth'a yapt ziyaretin tarihleri neden rtm-yordu? Tarihi yanl m aktarmt? Taksi ofr yanl m yazmt? Ziyaret ertelenmi miydi? Yoksa Fabio ikinci bir kez mi gitmiti? Anselmo, resmi tasarruf talimatna karn, iki im sulama makinesini altrd. Yukarya, Fabio'ya doru bakt ve seslendi: "Causio, Rossi, Bettega!" "Ciao!" yantn verdi Fabio. "Ciao," diye homurdand Anselmo. Kimsenin kendisiyle oynamak istemedii kk bir ocuunki gibi hayal krkl iindeydi sesi. Fabio ieri girdi. Neden Jacqueline Barth' arayp da ona sormuyordu? Can Dostu 119 Numaray evirdi. Uzun sre kimse amad. Belki tanmt. Kocasnn lmnden sonra bu evde oturmaya maddi gcnn yetmeyeceini sylemiti. Fabio tam kapatacakken, bir kadn sesi duyuldu. "Alo?" "Bayan Doktor Barth?" "Hayr," dedi Slav aksanl bir ses, "ben ev ilerine bakyorum. Bayan Doktor Barth tatilde." "Ne zamana kadar?" "Ay sonuna kadar." "Kendisine ulamak mmkn m?" "Kendisi talya'da. Bazen aryor. Ona bir not brakabilirsiniz." "Aradm syler misiniz kendisine, ben Fabio Rossi, SONNTAG-MORGEN'dan. Ltfen beni arasn, nemli bir sorum olacakt." Marlen'in evinin ve kendi cep telefonunun numarasn verdi. Marlen geldiinde hava oktan kararmt. Neesi yerindeydi ve basn almasna elik eden ikilerden kokuyordu. Fabio'yu pt, bir elini onun bokserinin iine kaydrd ve Fabio'nun mesafeyi koruma niyetini boa kard. "Tai Chi, insann i ve d dengeye yeniden ulamas ve kendi kendini ve isel merkezini yeniden bulmas iin bir yntemdir." Fabio ve balang kursunun dier rencileri, Tai Chi retmeninin etrafnda yarm daire halinde dizilmi, onun aklayc szlerini dinliyorlard. "Tai Chi, metabolizmay da dzenler, kan dolam sistemini yoluna koyar, kan basncn drr, kalp damarlarn geniletir, hazm sorunlarna yardmc olur, uyku bozukluklarn ortadan kaldrr ve merkezi sinir sisteminin ilevsel etkinliklerini dzenler." 120 Martin Suter Fabio'nun kurs arkadalarnn tm, bu etkilerden her birinin kiiyi ilgilendirdii bir yataydlar. Fabio'yu ise daha ok i ve d denge ilgilendiriyordu. "Gvenli duru ve kararl denge, isel istikrar ve yere iki ayayla salam basma duygusunu gelitirir," diye srdrd retmen szlerini. Tanr bilir ya, Fabio'nun buna ihtiyac olabilirdi. retmen ellili yalarnn ortasmdayd. Gz kapaklar, yanaklar, dudaklar, aznn kenarlar ve kulaklar aaya doru uzamt. Belki de mesleki bir hastalk, srekli gevemenin sonucu. Ad Horst Weber'di1. Fabio bu ismi, "dokuma

tezgahndaki yeim prenses"in yardmyla aklnda tuttu. Temel kursun sonuna doru yapacaklar Tai Chi durularndan birisinin adyd bu. Nihayet ilk on hareket zerinde almaya baladklarnda, Fabio'nun sakin, yumuak, akc hareketlerde snfn en iyisi olduu hemen anlald. Buna karlk, denge hareketlerinde sonuncuydu. Fabio'nun leden hemen nce niversite hastanesinde randevusu vard. Parkn iinden ve kafeteryadan geilen giri kapsn seti. Kafeteryada bo yer yoktu. Tabak atal ngrts ve bouk sesler, bildik hastane ve stl kahve kokusu. Hastalardan birkan tanyordu. Yarya kadar tralanm kafasnda bir yara band bulunan adama ban sallad. Adam selamn almad. Belki Fabio'yu bornozsuz tanyamamt. Belki de onu anmsayamam. Bir hemire Fabio'yu nroloji servisinin bekleme odasna gtrd. Henz oturmu ve srada bekleyen iki kiiyi, yal bir ifti, selamlamt ki, cep telefonu ald. Kadn ona gcenmi bir bak frlatt. Fabio ayaa kalkt, srtm odaya dnp ak pencerenin 1) Aim.: dokumac, (.n.) Can Dostu 121 nnde durdu ve adn syledi. Yabanc bir kadn sesi yant verdi. "Barth, bir sorunuzun daha olduunu sylediler. Mesele bitti sanyordum." Sesi huzursuz geliyordu. Fabio kiminle konutuunu bir sre sonra anlayabildi. "Geri aradnz iin teekkr ederim, Doktor Hanm. Evet, mesele bitti, zel bir sorum olacakt: Ajandam kaybettim ve randevularm yeniden sralamak istiyorum. Sizinle hangi tarihte grme yaptmz hatrlyor musunuz, diye soracaktm." "Tatilden sizi bu yzden mi aramak zorunda kaldm?" Kadnn serzeniinde bir rahatlama belirtisi vard. "zr dilerim. Muhasebe gider hesaplar iin bamn etini yiyor." "Bir dakika, hatta kaln." Kadn, ajandasn alncaya kadar Fa-bio'yu bekletti. Sonra sordu: "lk grme mi, ikincisi mi?" "kisi de," diye yantlad Fabio ksaca. "On alt Mays aramba, saat on be. Ve on sekiz Mays Cuma, saat on yedi. iinizi gryor mu?" "imi ok iyi gryor, teekkr ederim." Kadna iyi tatiller diledi ve nerede olduunu sordu. Amalfi'deydi. Yal ift grme odasna arld. Kadm, Fabio'ya muzaffe-rane bir bak frlatt. Fabio cep telefonunu kapatt, yerine koydu ve oturdu. Neden ikinci bir ziyaret yapmt? Birinci grme bile, krk satrlk bir rportaj iin yeterince uzundu. Neden ikincisine gitmiti? Ve telefonu kadn neden huzursuz etmiti? "Mesele bitti sanyordum." Hangi mesele? Byk mesele mi? Fabio grme odasna arld. Dr. Berthod onu bekliyordu. Fabio'nun, muayene yatana yatmasn istedi. Hemen yzn 1 122 Martin Suter yoklamaya balad. "Bir deiiklik var m?" Fabio olumsuz yant verdi. "Baka?" "Denge bozukluklar." "Buna kar bir ey yapyor musunuz?" "Tai Chi." "yi. Geecek. Genellikle olur. Endielenmeye gerek yok. Anlarnz ne durumda?" "zerinde alyorum. imdiye kadar baarl olamadm." "Size saldrlan yere gittiniz mi hi?" Fabio ban iki yana sallad.

"Bir kez deneyin. Bazen bir eyler getirdii olur. Olayn getii yerler. Grntler. Kokular." Dr. Berthod, Fabio'nun bandaki dikileri ald, ona bol ans diledi ve girite drt hafta sonras iin randevu almasn istedi. On dokuz numaral hattn tramvay vagonlar eskiydi. Bu hat ehrin kt mahallelerinden geiyordu. Vagonlarn stne, spreyle, suya dayankl keeli kalemle ya da koltuklara ve arkalklara bakla kaznarak, grafitiler yaplmt. Fabio Rossi arka vagonda oturdu. Buras yar yarya doluydu. Yal insanlar, renciler, ev kadnlar. Bir durakta gen insan bindi, iki kadn ve bir adam. Bir aradaydlar, ama biner binmez arka vagonun deiik yerlerine daldlar. Fabio bunu tuhaf karlad. Gzn bu nden ayrmad. Tramvay harekete getiinde, gen kadnlardan biri sessiz ortamda yksek sesle konutu: "Gece." Hi kimse bakmad ona. imdi de, orta kapda duran gen adamdayd sra. Can Dostu 123 "Ne gzel, d kurmak burada Sessiz ormanda gece, Karanlk aalarda Eski masal yanklanrken." Yolcular yzlerini evirdiler ve, umarm para istemiyordur, diye dndler. lk gen kadn devam etti: "Ayn parltsnda da Dncelerdeki gibi, Dank ykntlardan, Yaknarak akyor pnarlar." nc, en gen kadnn ince sesi en nden duyuldu, ayn eitimli sahne Almancas'yk. "nk yorgun gidiyor yatana Gzellik dinlenmek zere, Serin glgelerle rtyor zerini Gece, sevgili kzn." On dokuz numaral hattn tramvay, egzoz gazlaryla kararm bina cephelerinin nnden tmgrdayarak geiyordu. Bfe, meyhane, sexshop, Trk bakkal, bisiklet dkkan. Fabio gzyalarna hkim olamyordu, ilk kadnn grnts gzden yitti. Sesi devam ediyordu. "akn bir yakmtr bu Sessiz ormann grkeminde, Blbller onu syler Durmadan btn gece." "Gussofen Caddesi, Aufeld'e gidenler aktarma yapacak," diye bildirdi vatmann hoparlrden gelen sesi. Sz gen adam ald. "Yldzlar ykselip alalyor -Ne zaman geleceksin, sabah rzgar, Kaldrmak iin glgeleri 124 Martin Suter D gren ocuun zerinden?" "Bizler tiyatro akademisi rencileriyiz, gelecek cumartesi cretsiz tantm gsterisi yapacamz duyurmak iin bu etkinlii dzenledik," diye bildirdi ilk kadn. de inmek zere hazrlandlar. Fabio gen adamn yanma gitti. "Bu iir kimindi acaba?" "Joseph von Eichendorff," diye yantlad gen adam. Kap ald ve adam indi. "Teekkr ederim," diye bard Fabio adamn ardndan, "gzeldi." Son durak Wiesenhalde'deki makasta, nceki seferin on dokuz numaral tramvay duruyordu hl. ki bank ve bir kat sepetinden oluan, st ak tramvay dura, st kapal bfe, tamamen spreyle boyanm bilet otomat. Arkasnda banliy caddesi, caddeden st yaplarla dolu bir tepeye ayrlan yol. Yol levhasnda "Mezarlk" yazyordu. Fabio sra evleri arkasnda brakmt ve imdi, caddeyi snrlayan kayn koruluunun glgesinden yryordu. Ter iinde kalm beyaz, polo yaka tirt vcuduna yapyordu. Yolda ondan baka kimse yoktu. Koruluk mezarlk duvarnda sona eriyordu. Fabio dvme demir kapya kadar gitti. Biri kpekleri, biri de korna almay yasaklayan iki yasak tabelas ve al saatlerini bildiren bir levha vard. Asfalt yol ince karml betondan yaplma bir apele varyor ve oradan mezarla uzanyordu. Mezarlk, aralarnda dzgn, dzenli yeil mezarlar bulunan, kafes biimindeki yollardan oluuyordu.

Her mezar srasnda, sinemalardaki koltuk sralarnda olduu gibi bir numara vard. Fabio, iki sra, drt kat sepeti ve bir mezarlk talimatnameCan Dostu 125 si bulunan kavaktan geri dnd. 21 Haziran'da her ne olmusa, kesinlikle burada olmamt. Bu tip mezarlklarda ii olmazd. talyan pasaportunu hl korumasnn nedeni bu tip mezarlklard. Babas her zaman demiti ki: "Burada yaayp lebilirsin, ama burada gmlemezsin." Urbino'ya bir dahaki gidiinde, babasnn bakmsz mezarn ziyaret edecekti. Annesine o zamanlar sekiz milyon liretten fazlaya mal olan mermer melei de. Fabio kk bir yan kapdan mezarlk dna kt ve yoku yukar yrmeye devam etti. Sol tarafnda otlar ykselmi byk bir ayr ve birka meyve aac duruyordu. Arkasnda, sa-nmtrak bir pus kmesinin altnda ehir duruyordu. ki yz metre sonra asfalt kaplama, temiz bir izgiyle kesiliyordu. Orada bir ara yasa levhas duruyordu. "Evlere servis aralar geebilir." Bu mekan Fabio'ya tandk geliyordu. Yrmeye devam etti. Yol atallanyordu. Sada ormana giriyordu, dmdz gidildiinde orman kenarn izliyordu. Fabio orman kenarndan devam etti. lk ayrmda yol sk bir itle snrlanmt. Fabio bu iti bir tahta kapya kadar izledi. Emaye tabelada "Waldfrieden Bahe Kooperatifi, Yalnzca yeler ve Misafirler in" yazyordu. Kapnn zerinden, bahenin bir blm grlebiliyordu. Hanmel-leri, mor salkmlar ve asmalarla kapl bahe kulbeleri; allklar, itler, tarhlar, meyve aalar, yamur kaplar, doal gbre ynlar. Belki birka bayrak direi ve araba tekerlei fazlayd, ama Wiesenhalde mezarlyla karlatrldnda burada tam bir kaos hkm sryordu. Fabio nerede olduunu anlamt imdi. Tahta kapy at ve araziye girdi. Ana yolda biraz yrd ve sonra bir yan yola sapt. Pencere kanatlar sar olan bir kulbenin sundurmas altnda, 126 Martn Suter adetli yalca adam oturmu kat oynuyordu. Fabio geerken onlara selam verdi. Selamn kukuyla aldlar. Yolun tam sonunda, dierlerinden daha byke ve daha bakmsz bir arsa duruyordu. Bahe kapsndaki biraz dank bir tabelada "Gourrama" yazyordu. Brtlen ve ahududu itlerini, doal gbrenin stnde yetien kaban srgnleri kaplamt; tarhlardan biri yaz aylarnn kuru ayrna dnmt; arsay orman kenarndan ayran fndk itinin nnde, adam boyunda aypen-eleri yetimiti; sebze tarhnda birka kvrck salata duruyordu. Kulbede dier kulbelerin oundan farklyd. Orman yamacna ina ediliti, n cephesi kazklar zerinde duruyordu. Bylece aada, odun, bahe aletleri, kovalar, merdivenler ve her trl hrdavat koymak iin, yan ak bir kiler olumutu. Evin, at mukavvasndan yaplma eik ats, ahap verandas, tek pencereli bir odas vard. Veranda, gzel bir ehir manzarasna bakyordu. Odada iki ranza yata vard. Dar ve ksaydlar, rahat deildiler ve gcrdyorlard. Fabio bunu biliyordu. Bir milli bayram gnnde,1 bu balkondan ehirdeki byk havai fiek gsterisini izlemiti. Ve gece yarsnda, Lucas' uyandrmadan Norina'yla sevimeye almt. Gourrama, Lucas'm bykamcasmnd. Bazen kiinin, ilk drtlerini izlemesi gerekir. Fabio'nun ilk drts, Lucas' armak ve, "Bil bakalm imdi nerdeyim," demek oldu. Sonra onun ne tepki vereceini duymak isterdi. Cep telefonunu cebinden kard ve bo yere yaz ilerinin numarasn aramaya alt. "Balant yok" yazs grnyordu ekranda. Doru: Hobi bahesi, ehrin, kapsama alannn dnda kalan ender blgelerinden birindeydi. Bu deneyimi, milli bay-

ii 1 Austos, svire'nin milli kurtulu bayram, (.n.) Can Dostu 127 ram gnnn ertesi sabah, de ie ge kalp taksi armak istediklerinde yaamlard. Lucas, sinyal alabilmek iin yol ayrmna kadar yrmek zorunda kalmt. Fabio geri yrd. Yolun yarsnda, karsna atletli bir adam kt. Kat oynayanlardan birine benziyordu. "Kimi aryorsunuz?" diye sordu meydan okurcasna. "Ben Lucas Jger'in arkadaym. Belki buradadr, diye dndm." Adam daha yakn davranmaya balad. "Lucas'n arkada, yle mi? Hayr. Onu grmedim. Ama hafta sonu buradaydlar. O ve yeni dalgas. Dardan ok evin iinde bahvanlk yaptlar," diye ekledi gz krparak. Fabio hzla uzaklat. Norina ve Lucas' ranza yatanda d-nmemeye alt. Yol ayrmna vard. Cep telefonunun sinyal gstergesi, kk drtgenlerle doldu. Yaz ilerinin numarasn evirdi, iki kez aldrd ve balanty kesti. Bazen kiinin, ilk drtsn izlemesi gerekir. Ama bazen bunu yapmasa daha iyi olur. ki saat sonra Fabio belirleyici ize rastlad. Bunaltc bir tramvayda yolculuk edemeyecek kadar heyecanlanm ve Maden'in evine taksiyle gitmiti. Belirli bir amatan ok, kafasn datmak iin notlann kartrm, veri yedeklerini tklam ve yaz ilerinden kurtard kasetleri kartrmt. Kasetlerden biri tuhaft. "eitli" baln tayordu ve botu. Yani konumalar deil, ama eitli sesleri ieriyordu. Bo bir mekann sesleri, sonra admlar, sonra bir kap, sonra mekann sesleri. Sesi atnda, bazen, kapal bir pencerenin ardndan geen bir otomobilin sesi duyuluyor gibiydi. Fabio cihaz hzl mo128 Martin Suter da evirdi. Ayn sesler, iki oktav daha yksek. Sonra birdenbire, krk be dakikalk A yznn hemen hemen sonunda, bir ses. Fabio geri sard. Yine mekann grltl sessizlii, sonra, dorudan doruya bir kadn sesi:"... hepsini yannzda. Nasl doru buluyorsanz yle yapn. Ama onun izgisinde yapn. Buna gvenebilir miyim?" Bu sesi tanyordu. Jacqueline Barth't bu. Ve yant veren ses: "Size sz veriyorum." Bu sesi de tanyordu. Kendi sesiydi. 11 Jacqueline Barth'n numarasn bulmas kolay oldu. Cep telefonunun mensnde, cevaplanan arlar blmnde sadece bir tane talya numaras kaytlyd. "Santa Caterina, buona sera1," diye at telefonu bir kadn sesi. Fabio, Bayan Barth' istedi ve telefonu baland. Telefon be kez aldktan sonra, tekrar ayn kadn devreye girdi. La Signora Barth odasnda yoktu. Teras deneyecekti. Fabio bekledi. "Buyrun, ben Barth?" Arka planda mzik sesi duyuluyordu. "Ben Fabio Ross, SONNTAG-MORGEN'dan, sizi tekrar rahatsz ettiim iin zr dilerim." Kadn sustu. "Alo?" "Buradaym, ne istiyorsunuz?" "Tuhaf bir sorum var."

Kadn yeniden sustu. "Size ajandamn kaybolmas hakknda sylediklerim, gerei tam yanstmyor. Bir kaza geirdim ve elli gnlk bir hafza kaybm var. Hibir eyi anmsayamyorum. Grmelerimizi de." Mzik durdu, hafif bir alk sesi duyuldu. "Devam edin," de di Bayan Barth. 1) it.: iyi akamlar, (.n.) 130 Martin Suter "Sizi ikinci ziyaretimde bana verdiiniz evraklardan biraz sz edebilir misiniz? Bu konuda bir ey bulamyorum." Mzik yeniden balad. "Evraklar m?" "Evraklar ya da belgeler. Grmemizin kaset kaydnda, evraklar kocanzn istedii dorultuda kullanmam rica ediyorsunuz benden. Konunun ne olduunu syleyebilir misiniz bana?" "Kasetten anlalmyor mu?" "Ne yazk ki byk bir blm silinmi." "Evraklar," diye mrldand kadn. "Haa, evet, zgemi. Size kocamn zgemiini vermitim. Birka biyografik bilgi. Sizde durabilir, bende kopyas var." "Emin misiniz? Sanki daha nemli bir eymi gibi grnyor." "Kocamn zgemiinden daha m nemli?" "Balayn." "Baka bir sorunuz var m?" "Hayr. Var, var: kinci grmenin konusu neydi?" Yine bir suskunluk ve Amalfi'deki otel orkestrasnn sesleri. "Birinci grmenin aynsyd," diye yantlad kadn sonunda. "Niin ikinci bir grme yaptk?" "Bunu ben de sormutum. - zin verirseniz imdi tatilime devam etmek istiyorum." "Elbette, ok teekkr ederim, iyi tatiller size." "Teekkr ederim. Ayrca - kaza geirdiiniz iin zldm." Fabio cep telefonunu yaz masasnn stne, nne koydu. Balkon panjuru odaya turuncu bir k dolduruyordu. Fabio bir havluyu, antrenmandan sonra boksrlerin yaptklan gibi, boynuna dolamt. Boksr gibi de terliyordu. Bir yudum buzlu ay iti. imdi, byk meselenin Dr. Barthla ilikili olduundan Can Dostu 131 emindi. Ve de, dul karsnn kendisine verdii evraklarla. Darda bir kpek havlamaya balad. Bir kadn, "Jaspers!" diye bard. Havlama kesildi. Fabio, Dr. Mark'n numarasn evirdi. Mesai saati bitmiti. Bir yneticiye ulamak iin hi de kt bir zamanlama deildi, deneyiminden bildii gibi. Gerekten de: nc aldrmadan sonra bir erkek sesi duyuldu. "Alo?" "Doktor Mark?" "Kiminle gryorum?" "Size nihayet ulatm iin sevindim. Adm Rossi, SONN-TAG-MORGEN'dan. Sizinle bir rportaj yapmtm." Dr. Mark gafil avlanm gibiydi. Birka saniye hi konumad. Fabio bu arma anndan yararland. "Sekreteriniz bana iki hafta sonras iin randevu verdi. Bu ok ge. Daha nce olamaz m? Acil." "Konu nedir?" "alma srasnda ortaya kan birka soru daha var. Yarn herhangi bir zaman diliminde yarm saatiniz var m?"

"Bir dakika." Fabio ahizenin brakldn duydu. Kpek yeniden havlamaya balad. Kadn seslendi: "Jaspers!" Dr. Mark yemden konutuunda, sesi biraz daha kendinden emin kyordu. "Ajandam nmde duruyor. Sekreterimin hakk varm, daha ncesinde bo zamanm yok." "Aradaki bir saatte de gelebilirim. Ya da mesai saatlerinin dnda, ben size uyarm. rnein yarn sabah ne durumdasnz?" Dr. Mark kendini kahramanca savundu. Ama Fabio ondan bir randevu koparmay baard. Gelecek pazartesi saat on sekizde. Be gn sonra. 132 Martin Suter Marlen ieri girdi, kendini kanepeye att ve sandaletlerini kard. lk cmlesi, "Nasl durabiliyorsun burada?" oldu. "Baka nereye gideyim ki?" Marlen yant vermedi. "Ne itin?" Bo barda gsteriyordu. "Buzlu ay." "Bana da getirir misin?" imdi ben isiz ev erkei mi oldum? diye soracakt Fabio. Ama sonra sesini karmadan kalkt ve Marlen'e bir bardak buzlu ay getirdi. Marlen bir dikite bitirdikten sonra barda geri uzatt. "Ne zaman insan iine kmay dnyorsun?" "Srekli insanlarn iindeyim." "Ama hi benimle birlikte deil. Eskiden her zaman beraber dar kardk." Fabio omuz silkti. Eskiden ne yaptklarn nerden bilebilirdi? "Belki yeniden normal bir yaam srmelisin. Belki o zaman hafzan geri gelir." Fabio barda Maden'den ald ve yeniden doldurdu. Barda getirdiinde, Marlen glmsedi. "Teekkr ederim. Biraz ktym. Ar scak, i, departmann yars tatilde - zgnm." Bir yudum iti. "Kk burjuva bir evli ift gibi yayoruz," diye bir saptamada bulundu. Fabio, kk burjuva bir evli ift gibi de ikamet ediyoruz, demek istedi. "Yarn," dedi, "yarn akam dar karz. Okay?" "Okay," diye yantlad Marlen. Elini uzatt ve Fabio'yu kanepeye ekti. "Bu havlu sana yakyor." Onu pt. Marlen banyoya giderken, Fabio arkasndan bakt. Parmak ularnda yryordu. plak kadnlarn parmak ularnda yrCan Dostu 133 meleri gerektiini, nk bunun endam gzel gsterdiini birisi sylemi olmalyd ona. Gzel gsteriyordu da. Ve Fabio'nun sinirine dokunuyordu. Marlen sinirine dokunuyordu. Eve geldiinden beri. Her sz, her davran Fabio'yu sinirlendirmiti. Ve sinirini belli etmemiti. Akam keyfini bir tartmann bozmamas iin, iki odal bir kk burjuva evindeki kk burjuva bir koca gibi enesini tutmutu. Marlen banyodan ktnda, makyaj yapm, kremler srn-mt ve srtnda kedi Garfield deseni bulunan ar byk bir tirt giymiti. Buzdolabn at ve birka ey ald. "Ya sen? Senin gnn nasl geti?" Senin gnn nasl geti, canm? "Doktor Mark'a ulatm ve daha erken bir tarihe randevu aldm. Pazartesi saat altya." Marlen dnd ve Fabio'ya bakt. Tedirgin olmu grnyordu. "Telefon numarasndan m ulatn ona?" "Mesai saatinden sonra. Eski taktik."

"Numaray benim verdiimi kimseye syleme. Bizim, gazetecilere telefon numaras vermemiz yasak." Marlen kzmt. Belli etmemeye alt, ama beceremedi. Buzdolabnda ne kalmsa yediler ve televizyonun karsnda hi konumadan bir akam geirdiler. Hava durumunu sunan kadn, ar scaklarn devam edeceini, ya beklenmediini bildirdi. Fabio, Tai Chi'ye geldiinde keyifsizdi ve Horst Weber'in szlerini duyduunda geri dnmeyi tercih ederdi: "Tai Chi almasnn banda sakin, uyumlu bir duygu durumuna ulamaya allmal ve yava yava bu duygu durumu oluturulmaldr. Beden arndrlm olmaldr, mesane ve barsaklar, gerekiyor134 Martin Suter sa, boaltlmaldr." "Mmknse," diye seslendi bu arada, yetmi drt yandaki Kari. Birka kii gld. almann birinci blm "toprak" adn tayordu, nk bu almada topran zerinde nasl durulaca, isel istikrarn nasl kurulaca reniliyordu. "Devinimlerinizin tekdze, yumuak-elastik; yuvarlak-spiral biimli ve geni boyutlu olmas, beden duruunuzun doal ve dik olmas nemlidir," diye retti Horst Weber. "Beden devinimiyle ezamanl soluk alp verilir ve soluduunuz hava, i organlarnzn fizyolojik fonksiyonlarn duyusal olarak etkinletirmek iin doal ve yumuak bir biimde akar. Tin, i antrenmann byle etkili bir duyusal alglann gelitirmeye odaklanmtr ve sakindir." "Chi'yi uyandrmak" ve "kuun kuyruunu yakalamak" ve "leylek kanatlarn ayor" ve "kaplan kucaklayp daa dnmek" altrmalarn yaptlar. iftleme dans yapan, eklem iltihapl turna kular srsn andryorlard. Ve ortalarnda, hi de en evikleri olmayan duruyordu: Fabio Rossi, otuz yanda. Kaza yaptktan aylar sonra glden karlan, zerinden sular, balk, yosunlar, yakt ve sprnt dklen, izgileri yava yava belirginleen ve birdenbire keskin keleriyle karsnda duran bir otomobil gibi, bir an adas belirmiti Fabio'nun gzlerinin nnde. Dutan km, kendi gardrobunun nnde giyiniyordu. Yannda bir okul arkada, daha yal bir bey duruyor ve henz kuramam seyrek salarn taryordu. Kendi yama ve Fabio'nun zevkine gre biraz ak kaan, krmz bir don giymi ve bakr bir bilezik takmt. Fabio ona artk dikkat etmiyordu ki, anszn burnuna ferah, keskin bir koku arpt. Yal beyin sol elinde kCan Dostu 135 k bir ie vard ve sa eliyle yzne tra losyonu sryordu. Bu koku Fabio'nun bir ansn uyandrmt: insanlar, yal, gen, ocuk bir sr insan. Bir gl. Gl kenarnda bir restoran. st kapal bir teras. Yamur. Mzik. Tek kiilik bir orkestra. Masa sohbetleri. Gsterimler. Norina. Norina'nn anne babas. Norina'nn babas Kurt. Kurt'un doum gn. Yuvarlak sayda bir doum yldnm. Kurt altm beine basyor. Anszn hepsi karsndayd. Norina'nn babas, altm beinci doum gnn gl kenarndaki Hecht restorannda kutluyordu. Altm be kii davet edilmiti. Gle bakan byk teras rezerve edilmiti. Norina pek isteyerek gelmemiti, babasyla iyi geinemezdi. Ama sonra pekala elenmiti. zellikle de yamur yad iin. Aperatif alndktan ksa bir sre sonra tentelerin almas gerekmiti. Kutlama boyunca yamur, gln kurun grisi yzeyinde delikler ayor ve tek kiilik orkestrann rhythm-box'iyla1 yaryordu. Kurt, hava durumunu grmezden geldi ve hava durumundan her sz ediliinde bir kadeh kiraz brendisi

ime cezas koydu. Ksa bir sre sonra doum gn cemaatinin yans sarho olmutu. Norina da on kez, "Herkes hak ettii doum gn havasn alr, baba," dedii iin cezasn ekmiti. Babas, krmz tangal adamla ayn tra losyonunu kullanyordu, yal beylerin kulland cinsten. Pitralon, Fabio yanl anmsamyorsa. Fabio daha terapi merkezinin koridorundayken, Norina'nn numarasn evirdi. Babasnn doum gn tarihini ve bu yl altm be yanda olup olmadn renmek istiyordu. Norina'nn evinde kimse yoktu. Cep telefonunun telesekrete-ri, "Norina Kessler, imdi film setindeyim ve telefonunuza yant 1) Bilgisayar destekli ritim aleti, (e.n.) 136 Martin Suter veremiyorum, ama ilk ekim arasnda sizi arayacam," dedi. Fa-bio yeni metni biraz kibirli buldu. Santrali arad ve Norina'mn anne babasn balatt. Kimse yant vermedi. Elbette - Kurt'un altm be yama bast doruysa, imdi Maggia vadisindeki rustico'daydlar1. Kurt'un emekliye ayrlmasndan sonra, zamanlarnn byk blmn orada geirmeyi dnyorlard. Adam ok sk yinelemiti bunu. En sevdii szlerden biri, "kimizden birisi artk olmazsa, Maggia vadisine yerleirim," olmutu. Fabio numaray buldu ve balatt. Telefona Norina'mn babas kt. "Merhaba, Kurt, benim, Fabio. Naslsn?" "Sen araymcaya kadar iyiydim." Kurt'un en sevdii szlerden birisi daha. Ama bu defa ciddi sylemie benziyordu. Hatta ok ksa sre kald. Yine de Fabio, Kurt Kesser'in 12 Mays'ta Hecht restorannda altm beinci doum gnn kutlad bilgisini onaylatabildi. Kurt o gnk hava durumu hakknda hibir bilgi vermeye yanamamt. "Bir bellek adas," dedi Dr. Vogel. "Unutma okyanusunda birdenbire bir an belirir. Hep houma gitmitir bu imge. Tebrik ederim." Fabio, yapt telefon konumalarndan sonra, ge kalm, scaktan patlam ve kendini ar iyi hisseder bir durumda. Dr. Vogel'a gelmiti ve imdi, ar soutulmu grme odasnda donuyordu. Dr. Vogel, gmleinin en stteki dmesini amt. ifte gerdan pudralanmt, bir cilt iltihaplanmas ya da ar scan yol at bir kzart. 1) t.: kr evi. (.n.) Can Dostu 137 "Bir koku, diyorsunuz. Olaand deil. Kokular. Grntler ve kokular bellein en gl uyarclardr." "Baka bellek adalarn da bekleyebilirim mi demek oluyor bu?" diye renmek istedi Fabio. "yle yapn. Bekleyin. Ama gelmezlerse hayal krklna ug-ramaym." "Ah, demek bu da oluyor." "Evet, ikisi de olur. Her ey olur. Beyin bir sihirli kutudur. Ama umudu kesmeyin. Umut etmek terapinin bir parasdr." Fabio gld. "Hi olmazsa drstsnz." "Balayn, amacm o deildi." Fabio yarm saattir bir evin duvarna yaslanm, caddenin kar tarafndaki bir girii gzlemliyordu. Saat sekiz buuktu. On be dakika nce hava kararmaya balamt. Hl bunaltc bir scak vard. Bazen ikinci kattaki ak pencereler dizisine bakyordu. Ev, otuzlu yllardan kalma bir iyeri binasyd. Daha nce burada terzilerin, dizgicilerin, matbaaclarn ve ciltilerin iyerleri vard. imdi

fotoraflarn, grafikerlerin, web tasarmclarnn, sanatlarn atlyeleri bulunuyordu. Bodrum katnda ve birinci katta fitness salonu, ikinci katta 'dans stdyosu ve yoga okulu vard. Norina, iinden frsat bulduka, perembe akamlar bu okula gidiyordu. Ksa bir sre nce, pencereleri ak mekanda bir hareketlilik olmutu. Fabio birka kafa, uzanan birka kol grmt. Ders bitmi, snf soyunma odasna gitmiti, biraz sonra binann giriine varrlard. Fabio btn bir leden sonra, bellek adasn bytmeye almt. Hecht'e nasl gelmilerdi? Onlar birisi mi getirmiti, 138 Martin Suter yoksa taksiye mi binmilerdi? Norina, olayn anlam yznden hi szlanmadan kabul m etmiti? Yoksa Fabio onu, ailevi olaylarda her zaman olduu gibi, ikna etmek zorunda m kalmt? Ya sonra? Eve nasl dnmlerdi? Norina on kadeh kiraz brendisi imiti. Kr ktk sarho olmalyd. Geceyi nasl atlatmt? Ya ertesi gn? Fabio ne kadar abaladysa da, bellek adasnn snrlar kesindi. Tam olarak apero'dan1 -Blanc Cassis- Polonez'e kadar uzanyorlard. Norina olmadan daha ileri gidemezdi. Ne bu sorunda ne de bir bakasnda. Sonra aklna yoga dersleri gelmiti. MYSTIC Productions' aram ve bu akam ekim yapmadklarn renmiti. imdi iki gen kadn dar kt, caddeden karya geti ve konumaya dalm bir halde nnden yryp gitti. Fabio kadnlardan birinin, "Mensks olmadan nce lotus oturuunu senin gibi yapabiliyordum," dediini duydu. Norina kapdan kan drdnc kiiydi. O da, evine giden yan yola ulaabilmek iin caddenin kar tarafna gemek zorundayd. Fabio'yu fark edince, caddenin ortasnda kalakald. Bir otomobil yaklat ve Fabio, Norina'nm geri dnmek zere olduunu grd. Norina sonra yle bir dnd ve ona doru geldi. "Ne istiyorsun?" "Bir eyleri anmsadm. Babann doum gnn. Ancak, anmsadklarmn doruluundan emin deilim. Bunu snamak iin bana yardmc olabilirsin diye dndm." "Babamn doum gn benim unutmak istediim eyler arasnda," yantn verdi Norina. Ama Fabio'nun yanndan yrmesine izin verdi, anlatt annn ayrntlarn dinledi ve ban ne 1) Fr.: aperatif, (e.n.) Can Dostu 139 ya da yana doru sallad. ou kez ne doru. Polonez'e sra geldiinde, "ite burada bitiyor," dedi Fabio. "Bende de." Fabio bir glmseme balangcm yakaladm sand. "Ben daha sonra ancak pazar gnn anmsyorum. ok berbat haldeydim." kisi de susarak yrmeye devam etti. "Ya ben?" diye sordu Fabio sonunda. "Sen itendin. Benimle ilgilendin." ocuklarn oynamasna ayrlm bir caddeye saptlar. Byk bitki kmeleri, trafiin grltsn azaltyordu. Byk bir ahap masada birka gen anne baba oturuyor, konuuyor, bira iiyor ve ne olduu anlalmayan, grltl bir oyuna dalm ocuklarna gz kulak oluyorlard. Norina kollarn kavuturmutu ve nne, caddeye bakyordu. yor gibiydi. Scak gnlerde kollarnn akma, gslerinin arama ve kasklarnn i tarafna serptii pudradan kokuyordu. Fabio kolunu Norina'nm omzuna att. Norina durdu ve kolu itti. Bir ey sylemeden yrmeye devam etti. "Norina, seni seviyorum," szleri dkld Fabio'nun azndan.

Norina admlarm hzlandrd. "Biliyorum, kulaa aptalca geliyor. Ama seni seviyorum. Seni nasl lgnca sevdiimi bilmiyordum. Lanet olsun. Sensiz yaayamam." Norina durdu, ona dnd ve ban iki yana sallad. "nanmyorum," dedi sadece. "nanmyorum ite." Sonra yrmeye devam etti. Batteriestrasse 38 numarann drdnc katnda k yanyordu. "O bekliyor," dedi Fabio. Norina yant vermedi. Eve vardlar. 140 Martin Suter "Dn Waldfrieden Bahe Kooperatifi'ne gittim. Orada, bizim ranza yatamzda dztnz konuuluyor." Fabio bunu sylemek istememiti. Azndan kamt. Nori-na, kavuturduu kollarn at ve ellerini kalalarna dayad. "Ya sen Maden'le ne yapyorsun? Mesleki konular m konuuyorsun?" "Marlen'le ilikim bitti. Tanyorum. Eli kulanda." Norina yeniden ban iki yana sallad. Sonra evinin giriine varmak iin kalan son admlar att. Fabio peinden geldi. Norina kapy at. "Seni seviyorum, duyuyor musun?" Fabio'nun cebinde cep telefonu Bolero'yu almaya balad. Norina onu darda brakt. Kapy tamamen kapatmadan nce, bir eyler syledii duyuldu. "talyanlar!" demi gibi geldi kulaa. Fabio cep telefonunu cebinden ald ve konutu. "Bu akam dar kacamz sanyordum," dedi Maden'in sesi. Fabio, Maden'in evinin merdiven sahanlna girdiinde saat dokuz buuktu. Evin kapsnda anahtar ierden sokulmutu. Fabio zili almak zorunda kald. Bir sre sonra anahtar dnd. Marlen dar kmak zere giyinmiti. Aaya kaymasn sadece meme ular engelliyormu gibi grnen o ksa, omuzlar ak elbiseyi giymiti. "Vaay," dedi Fabio. "Sen byle mi gideceksin?" diye sordu Marlen. Fabio haki renkte pantolon ve beyaz, ksa kollu gmlek giymiti. Yaz iin standart kyafetiydi bu. "Nereye gidiyoruz?" "nce Outcast'e, bir kadeh iki ve birka tapas yuvarlamaya. Sonra Khlhaus'a. Dancehall-reggae night." Marlen, bu akam Can Dostu 141 ziyan etmemeye kesin kararlyd. "Du alacak zamanm var m?" "Acele et ama." Fabio banyodan on dakika sonra kt. Du alm, tra olmu, salarn taramt ve plakt. Marlen kahvalt tezgahna yaslanm, sigara iiyordu. Fabio, Marlen'in sigarasn elinden ald ve sndrd. "Hey," diye protesto etti Marlen. Fabio onun yzn ellerinin arasna ald ve pmek istedi. Marlen ban evirdi. "Dikkat, taze boya." Fabio ellerini Marlen'in omuzlar zeriden kaydrd, srtna, kalalarna, kna. "Hadi gidelim, daha gece uzun," diye yalvard Marlen. "Hadi kalalm, daha gece uzun," diye fsldad Fabio. Fabio'nun elleri Marlen'in elbisesinin kenarna ulam, onu yavaa yukar kaldryordu. Marlen elbisesinin altna, zel durumlar iin saklad ok kk, ipek bir ey giymiti. Fabio onu yeniden pmeye alt. Bu defa itirazla karlamad. "Fabio?" dedi Marlen usulca. Fabio uyuyormu gibi yapt, Marlen'in hastanede ziyaretine geldii zamanlardaki gibi.

Marlen'in banyoya giriini, du aln ve yatak odasna geri geliini duymutu. Marlen ona doru eildi ve hissiz yanan pt. "Fabio?" Fabio, uyuyan birinin derin uyku evresindeki hafif iniltilerini kartt. Marlen'in, makyaj masasna oturduunu, ekmeceleri atn ve yeniden kapadn ve -kastl olarak grlt yaparak- makyaj malzemelerini tngrdattn duydu. Belli ki makyajn tazeliyordu. 142 Martin Suter "Faabioo, uu-yaan!" diye ark syledi. Fabio yeniden uykusunda inledi. "imdi bir taksi aryorum ve geldii anda gidiyorum. Fabio Rossi gelse de gelmese de." Fabio derin ve dzenli soludu. Marlen'in ayaa kalkn, taksi arn ve yeniden yatak odasna geliini duydu. "Taksiyi ardm," diye bildirdi. Yeniden makyaj masasna geti. Sigara duman ve Chanel 5 kokusu geliyordu. Fabio, onun bir sonraki uyarsn bekledi. Ama Marlen sustu. Taksi ofr kapy aldnda, Marlen diyafondan, "Hemen geliyorum!" diye seslendi ve bir kez daha odaya geldi. "Ciao, Fabio," dedi usulen. Fabio evin kapsn ve sonra Marlen'in evin nndeki karo deli yolda att admlar duydu. Sonra taksinin kaps ve hzla uzaklaan motor sesi. "Ciao, Marlen," diye mrldand Fabio. 12 Arlk sehpasmdayd ve haltere krk kilo yklemiti, son de-fakinden sekiz kilo daha fazla. Kendini iyi hissediyordu, iler yoluna girmeye balamt. Dnden beri bir bellek adasna sahipti; Norina onunla yine de konumutu ve Maden'le olan hikayesi doal sonuna varmt. Marlen geen gece sabah bee doru eve gelmiti, sigara ve alkol kokuyordu ve Fabio'yu bir barma numarasna ayartmaya almt. Fabio, Maden'in baarl olamad kuruntusuna kapld. Fabio ayaa kalktnda, Marlen giyinmi, kahvalt tezgahnda bir bardak su ve bir fincan kahveyle oturuyordu. Yzn aprazlamasna geen yastk izini makyajla rtebilmek iin bo yere abalamt. Marlen, Fabio'ya glmsediginde, can ayormu gibiydi. Fabio onun nnden gemi ve kna enlen-dirici bir aplak atmt. Fabio banyodan ktnda Marlen gitmiti. Tm bunlar Fabio'yu krk kilo kaldrmaya yreklendirdi. Halter sapn kavrad, derin nefes ald, nefesini tuttu, nefes verdi ve bu arada halteri asl durduu yerden oynatt. Sorun yoktu. Halteri yava yava indirdi, durdurdu, nefes ald, nefes verdi ve ayn anda halteri kaldrd. Bir kez. 144 Martin Suter kinci kez, nc kez, drdnc kez denedi. Beinci deneyiinde krk kilonun ok fazla olduunu fark etti. Cierlerini havayla doldurdu, havay brakt ve halteri asl durduu yerin birka santim altna zorlad. Tm gcyle demire yklendi, ama baaramad. Halteri gs kafesine indirmekten baka seenei kalmamt. Orada, terden slanm bir halde, arlk sehpas ile krk kilo dkme demir arasnda skm duruyordu. Halteri yan tarafa frlatp, derken geri kamak istediinde, jay geldi. Acyarak ban sallad, ata biner gibi Fabio'nun stne kt ve halteri eski yerine kaldrd. "Kazalarn ou, insann kendi gcn abartmasndan kaynaklanyor," diye bilgi verdi.

"Teekkr ederim," diye soluk solua yantlad Fabio. Jay onu duyamayacak kadar uzaklatnda, "Hayatm kurtardn iin de, gt herif," dedi. LABAG, seksenli yllardan kalma iki katl bir binayd. Sentetik malzemeyle kaplanm cephelerin arasnda byk pencere yzeyleri vard. ehrin dndaki, byk bir blge planlamasyla endstri ve i dnyas iin bir nebze cazibe merkezi oluturabil-mi bir ky olan Neubach'm endstri blgesinde yer alyordu. Fabio binay banliy trenindeyken grm ve birka kilometre yolu, demiryolu hatt boyunca geri yrmt. imdi giri salonunda duruyor ve sararm renkli fotoraflara bakyordu. Fotoraflarda laboratuar personeli deney tplerinin ve aygtlarn nnde duruyordu. Danmadaki kadn, Fabio'ya oturmasn, Bay Doktor Schnel'in iinin biraz sonra biteceini iki kez sylemiti. LABAG, kimyasal, fizikokimyasal ve mikrobiyolojik analizlerin yapld zel bir laboratuard. Dr. Barth burada blm yneticilii yapmt. Can Dostu 145 Dr. Schnell iletme mdryd. Fabio ona sabah telefon etmi ve ismini syledii anda batan savlmaya hazrlkl olmutu. Oysa Schnell onu tanmyor gibiydi. Fabio, SONNTAG-MORGEN'a bamsz haberler yaptn ve gda maddelerinin denetimi konusunu aratrdn syleyince, Schnell ona hemen leden sonras iin randevu vermiti. Sesi gen ve dinamik geliyordu. Byk admlarla merdivenden inip Fabio'ya doru gelirken, grnts de yleydi. Fabio'dan fazla yal deildi ve biraz daha dinamikti. "Tm bunlar gidecek, sizi gelecek hafta arlamak isterdim, nk tm kabul salonu yeniden dzenlenecek, ama sizin aceleniz var gibi grnyordu." Dr. Schnell, Fabio'nun elini sert, gl bir biimde skt. "nce odama gidelim." Fabio'yu birinci kattaki aydnlk bir broya gtrd. Bro boya kokuyordu. Yerler parke kaplyd, mobilyalar en son modaya uygundu. Krom, cam, metal, deri, renk vurgusu. Fabio'yu konuturmadan nce, kendi deyiiyle kk bir ufuk turu yapt. Buradan, LABAG'm resmi kiiler ve zel irketler iin gvenilir bir laboratuar olduu ortaya kt. ncelemeler yapyor, aratrmalar yrtyor, kalite programlar gelitiriyor, analizler yapyor, kalite standartlar koyuyor ve bu standartlara uyulup uyulmadn denetliyorlard. u sralar bir yeniden yaplanma ve yenilenme dnemindeydiler. Schnell, iki buuk ay nce, irket kurucular tarafndan iletme mdr olarak atanmt ve imdi "dkkan gelecein meydan okumalar asndan lider yapmaya" alyordu. "Gda maddelerinde genleriyle oynanm malzemelerin bulunduunun kantlanmasn dnn. Ya da prionlar alannda 146 Martin Suter ortaya kan eyleri. Prionlarn ne olduunu biliyor musunuz?" "BSE'ye1 yol aan eyler." "Byk bir olaslkla, Creutzfeldt-Jakob'un2 en yeni biimine de. Prionlar -diyelim ki- yanl gelimi proteinlerdir. Alt yz derecenin stndeki scaklklara dayanyorlar." Fabio kibarca not alyordu. Dr. Schnell kendisine bir basn dosyas uzattnda -bu dosyada zellikle LABAG'm st dzey yneticilerinin deimesi zerine bir haber, Dr. Schnell'in fotoraf ile ksa ve uzun yazlm iki zgemii yer alyordu-, laboratuar efi dner koltuuna yasland ve, "Hadi sorun," dedi. Fabio ald notlar tamamlayc birka soruyla balad; sonra Dr. Schnell'in kariyerine ilikin, onun severek ve etraflca yantlad sorular sordu. Sz

organizasyon emas zerinden dolatrp, laf arasnda, "Doktor Barth' tanr mydnz?" diye sordu. Schnell ksa bir sre duraklad. "Sadece uzaktan. Olay burada ie balamamdan birka gn nce meydana geldi. Niin soruyorsunuz?" "Kiisel bir nedenden. Dul karsyla, baka bir haber balamnda tanmtm. Buradaki grevi neydi?" "Gda denetimini ynetiyordu. Yan sra yeni laboratuar yntemleri zerinde kafa yoruyordu. Tam anlamyla. Ancak - bu i iin doru adam deildi. Gelecekte uzmanlar ie alacaz." imdiki halleriyle ve ksa sre sonra brnecekleri biimde laboratuarlarda yaplan tur bir buuk saat srd. Fabio, ayrlmadan nce, yazd haberi Dr. Schnell'e okutacana dair sz vermek zorunda kald. Kendini belirli bir tarihle balamamak iin ok urat. 1) ng.: Bovine Spongiform Encephalopathy; deli dana hastal, (e.n.) 2) Deli dana hastalnn insanlarda grlen tr. (e.n.) 1) Can Dostu 147 * * * Fabio, demiryolu hatt boyunca huzur iinde yrd. Tam LABAG'dan ayrld srada bir banliy treni gmbrtyle gemiti. Bundan sonraki trenin daha yirmi be dakikas vard. Saat bei gemiti, ama gne dar asfalt yolun zerinde hl acmaszca yanyordu. Demiryolu hattnda ebegmeciler, tr iekleri, gelincikler ve kazayaklar arasnda arlar vzldyordu. Fabio arkasnda ayak sesi duydu. Dnd. Kendisiyle ayn yata bir kadn grd. Laboratuarlardan birinde dikkatini ekmiti; sa kann stne bir sra altn halkay yan yana takmt. Kadn, Fabio'ya yetiti ve mrltyla selam verdi. Fabio kk tren istasyonuna vardnda, kadn yeniden grd. Otomattan kola alm ve kutuyu kollaryla uzakta tutarak amt. Kendisine sratmamay baarmt, ama Fabio'nun stne birka damla gelmiti. "zr dilerim," dedi kadn, el antasndan bir kat mendil kartt ve Fabio'ya uzatt. Fabio'nun mendille pantolonunu siliini seyretti. "Kola. Artk hi kmaz," diye belirtti. "Bir gda laborant olarak m sylyorsunuz bunu?" diye sordu Fabio. "Deneyimimden sylyorum," dedi kadn. Ad Bianca Monti'ydi, ve anne babas Pesaro'dand, Pesaro e Urbino eyaletinin bakentinden. Tren geldiinde karlkl oturdular ve ortak tandklar olup olmadn bulmaya altlar. Kadnn inecei istasyona gelmeden az nce, Fabio, "Sen," diye sordu (talyanca konumaya baladklarndan beri birbirlerine senli benli hitap ediyorlard) "Doktor Barth' tanr miydin?" "Onun asistanydm. Niin sordun?" "Karsyla tantm. Tanyor musun onu?" 148 Martin Suter "Yalnzca uzaktan. Cenaze treninden." "Adam nasl biriydi?" "Canayaknd. Canayakm ve hznl." "Hznl m?" "Son zamanlarda yleydi." "Bunu neden yaptna dair bir fikrin var m?" "Bu sadece bir tahmin. Ama sanrm, bunun Schnell'le bir ilgisi vard. Schnell, Aratrma Gelitirme Departmam'm onun elinden almak istiyordu." "Bu yzden kimse intihar etmez." "Birinin durumu pek de iyi gitmiyorsa, bazen ufak bir neden yeterli olabilir."

Bianca'nm inecei istasyon anons edildi. Tren yavalad. "Hangi konuda alyordu?" diye sordu Fabio, kadn ayaa kalkarken. "Gdalarda prionlarm varln kantlamak iin bir yntem zerinde." Tren durdu. Bianca ayaa kalkt, Fabio ona kapya kadar elik etti. Bianca kapy at ve perona indi. "Belki bir gn Pesa-ro'da," dedi. "Ya da Urbino'da," diye yantlad Fabio. "Ya da burada?" diye seslendi kadn, kap kapanrken. Fabio akama doru eve geldiinde, Marlen yatakta uzanm uyuyordu. Fabio usulca yatak odasnn kapsn kapatt, dizst bilgisayarnn bana geti ve yazmaya balad. 2 Mays'ta Schnell, lABAG'da ileri devralacak. Planlan arasnda, Aratrma Gelitirme Departman'n yeni ellere teslim etmek de var. 27 Nisan'da gda denetimcisi Barih, imdiye kadarki gelitirme Can Dostu 149 sorumlusu, intihar ediyor. Bundan hafta kadar sonra, Barth'n dul karsyla rportaj yapyorum. Konuma kaytlarnda, intiharn Barth'n mesleki konumuyla balants olduuna ilikin bir belirti yok. Bundan iki gn sonra, Barth'n dul karsyla ikinci bir grme yaplyor. Kendisinin sylediine gre, bunu ben istemiim. Bu grmenin kayd silinmi. Bir tek son blm kalm, buradan, Bayan Barth'n bana bir eyler verdii anlalyor; bu verdiklerini, kocasnn izgisinde kullanmam istemi. Bugn, bunlarn biyografik bilgiler olduunu ne sryor. ikinci grmeden be gn sonra, kendi isteimle, LEMlEUX'nun bir stl ieceinin tantm toplantsna gidiyorum ve PR asistan kadna yanayorum. Gda sektryle ilgilendiim iin mi, PR asis-tanyla ilgilendiim iin mi? Bir hafta sonra kadn benim iin, LEMlEUX'nun ej gda mhendisiyle bir grme ayarlyor. Yaz ilerinde, nemli bir mesele zerinde alyormu izlenimi uyandryorum. Sonraki drt hafta boyunca gizemli tavrlar sergiliyorum. Sonra kafama bir darbe alyorum ve hastanede uyanyorum. Geen elli gne ilikin hafzam silinmi. Byk meseleye ilikin btn iaretler de silinmi. Ve bugn, Dr. Barth'n, BSE'ye yol aan maddelerin gdalarda saptanmas iin bir yntem zerinde aratrma yaptn reniyorum. Fabio ayaa kalkt, bir sigara buldu ve azna soktu. akma tutan eli titriyordu. Kuvvet antrenman deildi bunun nedeni. Balkon korkuluuna yasland. Aadaki imenlikte bir zgara partisinin son hazrlklar yaplyordu. Bermuda giymi ve nlk takm iki adam bir bahe barbeksnn banda alyor150 Martin Suter du. Kardaki kayn aacna kl ssler aslmt. ort ve bikini st giymi iki kadn bir bahe sofras kuruyorlard. Drt ocuk da onlara yardm ediyordu. Barth, LEMIEUX'yle ilgili bir eyler kefetmi, dul kars da Fabio'ya bu konudaki notlarn m vermiti? Fabio yaz masasna dnd, gizemli kaseti teybe yerletirdi ve ilgili yeri birka kez dinledi. "... hepsini yannzda. Nasl doru buluyorsanz yle yapm. Ama onun izgisinde yapn. Buna gvenebilir miyim?" "Gtrn hepsini yannzda," olmalyd cmlenin tamam. Buradan, ok ey olduu anlam kyordu. Birka biyografik bilgi deil. "Nasl doru buluyorsanz yle yapn. Ama onun izgisinde yapn. Buna gvenebilir miyim?" Buradan da, iddia ettii gibi, kopyasna sahip olduu bir eyden sz etmedii anlalyordu. Sanki belgelerden sz ediyordu. Rahmetli kocas iin nem tayan

bir eylerden. Bir kimseye emanet edilen bir eylerden. Ve bu bir kimse gazeteciyse, kamuoyuna aklanacak bir ey olduu anlamna da geliyordu. Fabio yle davranma sz vermiti. Ama birisi bunu engellemiti. Neden? Kim? ki soru birbiriyle balantlyd. irkete zarar verecei iin, bunu LEM1EUX engellemi olabilirdi. Mterisine zarar verecei iin, LABAG engellemi olabilirdi. Konuyu kendisi gndeme getirmek istedii iin, bir meslekta engellemi olabilirdi. Srlarn bilen bir meslekta olmalyd. Byle bir tek kii vard. imenlikteki barbek eflerinden birisi bir kova suyla geldi ve kovay zgarann yanma koydu. Belli ki garden partiler iin el kitabndan okunmu bir gvenlik nlemiydi bu. Can Dostu 151 Dier ef de odun kmrnn stne siyah-krmz bir ieden bir sv dkt, ienin kapan zenle kapad ve ieyi gvenli bir uzaklkta yere koydu. Bir kibrit yakt ve kibriti zgarann iine att. Gevek bir alev odun kmrn yalad. nlkl adam, sanki biraz nce atei icat etmi gibi gururla etrafna baknd. Fabio yeni bir sigara yakt. nc kuram giderek daha ar basyordu: Lucas haberi ondan almt. Bu durum, Jacqueline Barth'm kendisine yalan sylemesini de aklyordu. Kadn imdi yalnzca Lucas'la ibirlii yapyordu. "Cazzo!"1 "Ne oluyor?" diye sordu, arkasndaki Marlen. Fabio arkasn dnd. Marlen yine ar bol bir tirt giymiti, bu defa stnde, arkasndan be yavrusu yryen bir rdek deseni vard. "Bir ey yok," diye yantlad Fabio. "Aklma bir ey geldi sadece. - Ya sen? Sen naslsn?" "Btn kadnlarn ayda bir defa olduklarndan daha kt deilim." "Anlyorum." "Ackrsan buzdolabnda dilimlenmi souk et var." "Teekkr ederim." "Yarn annemle babamn yanma gidiyorum. Gece orada kalacam. Senin de gelmek istediini sanmyorum." "Onlar tanyor muyum?" "Hayr." "O zaman gelmesem daha iyi." kisi de baka syleyecek ey bulamad. "O halde imdi gidiyorum yine, okay mi?" "Okay." 1) t.-. Siktir! (e.n.) 152 Martin Suter Marlen onu yanandan pt. Fabio arkasndan bakt. Tirtn arkasnda, sraya girememi altnc bir rdek yavrusu vard. Kafasnda byk bir soru iareti belirdi. Fabio ge saatlere kadar balkonda kald ve barbek partisini seyrederek bunald. Ertesi sabah radyodan, orman yangn tehlikesinin ok byk olduu haberi verildi. Grevliler halk, ormanda ate yaklmamas konusunda acil olarak uyaryordu. Marlen evden kar kmaz, Fabio, Dr. Vogel'a ulamaya alt. nce muayenehaneyi arad. Nropsikologlann cumartesi gnleri de altklarn varsaydndan deil de, Vogel'm evinde klima cihaz bulunmadn tahmin ettii iin. Gerekten de yleydi. Vogel ksa bir sre sonra, samimi bir "Aloo?"yla yant verdi.

Fabio hafta sonunda kendisini rahatsz ettii iin zr dileyerek sze balad ve, "Kesin olarak belirlenmi bir zaman dilimi iin hafzay silmek mmkn m?" diye sordu. "Evet, bu yaplyor. rnein, sava, ok, ikence, tecavz, kaza gibi travmatik yaantlar olan insanlarda. Ya da ocukken tacize uram insanlarda." "Ama bu insanlar bu anlarn kendileri siliyorlar." "Bu konuda kart grler var." "Peki o zaman, soruyu baka trl soraym: Bir insan, bir bakasnn belirli bir zaman dilimine ilikin belleini silebilir m?" "Evet. rnein telkin yoluyla. Hipnozla. Gemie ynelik ksa hafza kayplarna yol aan baz ilalar da var. Bu ilalar anestezide kullanlyor. Ya da psikiyatride hl ksmen uygulanan elektrooklar. Sizin yamzdaki ve beden yapnzdaki insanlarn glde olmas gereken bu scak cumartesi gnnde, neden byle eylere kafa yoruyorsunuz?" Can Dostu 153 "Peki ya elli gn? Birisinin, u adamn hafzasndaki son elli gn sili verelim, demesi mmkn m? Bunu gerekletirebilecek yntemler, maddeler, -ya da ne bileyim- grnmez mdahaleler var m?" Fabio, Dr. Vogel'm hzl hzl soluk aldn duydu, yz altm kiloluk birisi scak hava dalgas varken ne kadar iyi soluk alabilirse yle. "Hayr, imdiye kadar byle bir ey yok, bildiim kadaryla. Bu kadar fazla. En azndan bu alanda." Fabio cumartesi gnnn geri kalann internette geirdi. Akam olduunda, BSE ve Creutzfeldt-Jakob hastal hakknda, kamuoyuna akland kadaryla her eyi biliyordu. Ayrca bilimin, deli dana hastalna yol aan prionlarm insanlarda Creutzfeldt-Jakob hastalnn yeni bir biimine yol atn kantlanm saydndan da haberdar olmutu. Gdalardaki beyin ve omurilik gibi rizikolu maddelerin varln kamtlayabilen, ama bunlarn prionlarla kirlenmi olduunu henz ortaya koyamayan laboratuar yntemlerinin varlm da renmiti. En kk prion miktarlarn gsterebilecek kadar duyarl testler henz yaplamyordu. Ayrca, ok kk miktarda prionun bile Creutzfeldt-Jakob hastalna yol aabildiim ne sren bir kristalizasyon kuram da vard. Hastalk depresyonlarla, uyku bozukluklaryla, halsinas-yonlarla balyordu. Hastalar saldrganlayor, rkekleiyor, yolda yrrken gvensiz oluyorlard. Koordinasyon bozukluundan, sarlk duygusundan, karncalanmadan mustarip oluyorlar, daha sonra da bellek yitimine ve normal dnememe zaafna uruyorlard. Hastalarda, beynin hangi blgesinin etkilendiine bal olarak, fel grlyordu; kollarn, bacaklarn ya da 154 Martin Suter ban titremesi; adalelerde kaslmalar; sara nbetleri ve adale kramplar. Bitkisel hayata giriyor ve ortalama yirmi iki ay sonra lyorlard. Creutzfeldt-Jakob hastalnn bu yeni eidinin hemen hemen tm kurbanlar, onlu ya da yirmili yalarnda genlerdi. Bunlarn ou da ngiltere'de lmt. imdiye kadar saylar yz gemiti. Farmakoloji endstrisinin hararetle ila aratrmas yapmasna deecek bir say deildi bu. Bu arada, hastaln uyarclaryla temasa gemi yaklak yz milyon insann bulunduunu varsayan, ciddiye alnmas gereken aratrmaclar da vard. Bu insanlardan on milyon kadar, hastala yakalanabilirdi. Fabio akam olunca ekmein arasna etle peynir koydu ve televizyonun karsna geti. lk sr aldktan sonra, ekmei tabaa geri brakt.

13 Kiliselerin pazar canlaryla uyand. Huzursuz bir gece geirmiti. kide bir uyanmt ve Marlensiz daha da yabanc gelen evde, nerede olduunu ancak bir sre sonra anlayabilmiti. Uzun sre uyank kalm ve beyninin hep ayn kark dnceleri tekrarlamasn engellemeye almt. Gecenin, sonunda biraz serinlik getirdiini hissetmi ve binalarn atlarnn yava yava belirginlemeye baladn grmt. Sonra uyuyakalm olmalyd. imdi anlar pazar gnn bildiriyorlard. ocukken her pazar kiliseye giderdi. Onun iin doal bir eydi bu. Tand herkes kiliseye gidiyordu. Sonra da bir eyler imek iin Sonne'ye. Yetikin olduunda da kiliseyle sorunsuz bir iliki srdrmt. zellikle dindar deildi, hatta inanp inanmadndan bile emin deildi, ama cemaatten ayrlmak aklndan bile gememiti. Kiliseye ender giderdi, ama gittiinde istavroz karr ve baparman perdi. Fabio ayaa kalkt, kendine bir espresso yapt, balkonda oturdu ve trensi an seslerine kulak verdi. Belli belirsiz bir zlem duydu. Gemie. talya'ya. Gerek pazar gnlerine. Norina'ya. an sesleri kesildi. nce yakndakiler, sonra birbiri ardna 156 Martin Suter teki anlar. Sessizlik oldu. Kiliselerde pazar ayini balad. Fabio, belki de yine bir kez ayine gitmeliyim, diye dnd. Belki i dengesini bulmasnn bir yolu da buydu. Sabah temizliini yaparken tembellik etti, yeni bir pantolon ve tl son beyaz gmleini giydi. Ajandasna pazartesi gn iin "amarhane!" notunu yazd. Annesini arad. "Bir ey mi oldu?" diye korkuyla sordu kadn, olunun sesini iitince. Annesini daha sk aramaya karar verdi. Fabio evden ktnda, ayinin bittiini duyuran ilk anlar almaya balamt. Yaknlarda bir yerden sigara almak isteyiinin dnda belirli bir hedefi yoktu. Anmsayabildii kadaryla, ilk kez kendi paketini alacakt. Amselweg'in Rebenstrasse'ye ald yerde, yetmili yllardan kalma bir apartman vard. Zemin katnda bir kuru temizlemeci ve Restoran Amselgarten bulunuyordu. Fabio restorandan ieri girdi, kk bir masaya oturdu ve stl kahveyle sigara syledi. SONNTAG-MORGEN' Marlen'in posta kutusunda kasten brakmt. Ama imdi, restoran vestiy erindeki gazetelikte asl olduunu grnce, dayanamad. Gazete inceydi. Sayfa says da, ierii de azalmt. Az sayda reklam ve belli konular ieren tipik bir yaz mevsimi sayyd. Dnk haberlere ilikin birka arka plan bilgisi, politikaclarla yaplm tatil syleileri, lkedeki plajlar hakknda bir rehber, nl kiilerin ar scaklarla baa kma reeteleri. Restoran imdi abucak, kiliseden kp aperatif almak iin Amselgarten'a gelenlerle dolmutu. Katolik kilisesinin yaknndaki restorandan birisi burasyd. Fabio masasn yabanclarla paylamak niyetinde deildi, bu Can Dostu 157 yzden yzn gazeteye gmd. Halefi Reto Berlauer, ilk Tamil da rehberi hakkndaki rportajyla iki sayfaya yaylmt. Belli ki Japon turist gruplar hakknda yapt haberin bir artyd bu. Rufer tatile km olmalyd, nk Editrden kesini Lucas Jger yazmt.

Fabio yazy okumay gze alamad. Ama Lucas'm resmine bakmalyd. Yeni ekilmi bir fotoraft. Lucas, fotoraf ektirmek iin iyerinden ksa bir sre bile ayrlacak zaman yokmu gibi, omuzlarnn zerinden bakyordu. Salar yeni taranmt, yz ifadesi ciddi ve alayc karmyd. yi grnyordu. Doal halinden daha iyi, diye dnd Fabio. Restorann sahibi kahveyi ve sigaray getirdi. Fabio gazeteyi sopasna sard ve masann stne koydu. Demek Lucas Editrden kesini yazabiliyordu. Kendi zamannda (bildii kadaryla) byle bir ey hi gereklememiti. Bu kariyer admnn ardnda ne yatyordu? Byk mesele mi? "Causio, Rossi, Bettega," dedi tepesinde bir ses. Kapcyd bu, Amselvveg'deki Amsel, Anselmo. "Tardelli!" diye yantlad Fabio. "Benetti, Zaccarelli!" diye srdrd Anselmo. "Gentile, Cuccureddu, Scirea, Cabrini!" Sonra ikisi birden: "Zoff!" Anselmo srtt ve oturdu. Fabio itiraz etmedi. Drst olmas gerekirse: Birisiyle konuaca iin sevinmiti. Anselmo, "Seni burada daha nce hi grmedim," diye saptamada bulundu. "ilk kez buradaym. Bildiim kadaryla." Restorann sahibi bir Punt e Mes getirdi. Anselmo ikisini tantrd. "Fabrizio, bu, Urbino'dan Fabio." Balarn eerek bir156 Martin Suter teki anlar. Sessizlik oldu. Kiliselerde pazar ayini balad. Fabio, belki de yine bir kez ayine gitmeliyim, diye dnd. Belki i dengesini bulmasnn bir yolu da buydu. Sabah temizliini yaparken tembellik etti, yeni bir pantolon ve tl son beyaz gmleini giydi. Ajandasna pazartesi gn iin "amarhane!" notunu yazd. Annesini arad. "Bir ey mi oldu?" diye korkuyla sordu kadn, olunun sesini iitince. Annesini daha sk aramaya karar verdi. Fabio evden ktnda, ayinin bittiini duyuran ilk anlar almaya balamt. Yaknlarda bir yerden sigara almak isteyiinin dnda belirli bir hedefi yoktu. Anmsayabildii kadaryla, ilk kez kendi paketini alacakt. Amselweg'in Rebenstrasse'ye ald yerde, yetmili yllardan kalma bir apartman vard. Zemin katnda bir kuru temizlemeci ve Restoran Amselgarten bulunuyordu. Fabio restorandan ieri girdi, kk bir masaya oturdu ve stl kahveyle sigara syledi. SONNTAG-MORGEN' Marlen'in posta kutusunda kasten brakmt. Ama imdi, restoran vestiyerindeki gazetelikte asl olduunu grnce, dayanamad. Gazete inceydi. Sayfa says da, ierii de azalmt. Az sayda reklam ve belli konular ieren tipik bir yaz mevsimi sayyd. Dnk haberlere ilikin birka arka plan bilgisi, politikaclarla yaplm tatil syleileri, lkedeki plajlar hakknda bir rehber, nl kiilerin ar scaklarla baa kma reeteleri. Restoran imdi abucak, kiliseden kp aperatif almak iin Amselgarten'a gelenlerle dolmutu. Katolik kilisesinin yaknndaki restorandan birisi burasyd. Fabio masasn yabanclarla paylamak niyetinde deildi, bu Can Dostu 157 yzden yzn gazeteye gmd.

Halefi Reto Berlauer, ilk Tamil da rehberi hakkndaki rportajyla iki sayfaya yaylmt. Belli ki Japon turist gruplar hakknda yapt haberin bir artyd bu. Rufer tatile km olmalyd, nk Editrden kesini Lucas Jger yazmt. Fabio yazy okumay gze alamad. Ama Lucas'm resmine bakmalyd. Yeni ekilmi bir fotoraft. Lucas, fotoraf ektirmek iin iyerinden ksa bir sre bile ayrlacak zaman yokmu gibi, omuzlarnn zerinden bakyordu. Salar yeni taranmt, yz ifadesi ciddi ve alayc karmyd. yi grnyordu. Doal halinden daha iyi, diye dnd Fabio. Restorann sahibi kahveyi ve sigaray getirdi. Fabio gazeteyi sopasna sard ve masann stne koydu. Demek Lucas Editrden kesini yazabiliyordu. Kendi zamannda (bildii kadaryla) byle bir ey hi gereklememiti. Bu kariyer admnn ardnda ne yatyordu? Byk mesele mi? "Causio, Rossi, Bettega," dedi tepesinde bir ses. Kapcyd bu, Amselweg'deki Amsel, Anselmo. "Tardelli!" diye yantlad Fabio. "Benetti, Zaccarelli!" diye srdrd Anselmo. "Gentile, Cuccureddu, Scirea, Cabrini!" Sonra ikisi birden: "Zoff!" Anselmo srtt ve oturdu. Fabio itiraz etmedi. Drst olmas gerekirse: Birisiyle konuaca iin sevinmiti. Anselmo, "Seni burada daha nce hi grmedim," diye saptamada bulundu. "lk kez buradaym. Bildiim kadaryla." Restorann sahibi bir Punt e Mes getirdi. Anselmo ikisini tantrd. "Fabrizio, bu, Urbino'dan Fabio." Balarn eerek bir158 Martin Suter birlerini selamladlar. "Fabrizio, Monzal," diye aklad Fa-bio'ya. Sonra restorann sahibine sordu "Neler var?" "Coniglio." Adam uzaklatnda, Anselmo sordu: "Yemek yiyecek misin, yoksa eve mi gitmen gerekiyor?" Fabio yemek yedi. Tavan en sevdii yemek deildi, hele ki scak bir pazar gnnde, grltl, sigara dumanl bir mahalle restorannda hi deildi. Ama itiraf etmesi gerekirse: Harika piirilmiti. Hatta, Anselmo'nun syledii bir ie Barolo'dan da biraz imeye ikna oldu. Szm ona efsanevi zabaglione'yi1 de denedi, Anselmo ka gz iaretiyle engellemeseydi, grappa'ya bile itiraz etmeyecekti. "Bende grappa'mn daha iyisi var." Bylece Fabio, tka basa doymu ve akrkeyif olmu bir halde, kapcnn Amselweg 74 numaradaki evine geldi. Marlen'inki gibi bir balkonda, hemen hemen Marlen'inki gibi bir bahe masasnda oturdu ve grappa'mn tadna bakt. Anselmo iki kristal kadeh getirmi ve onlar trenle doldurmutu. "nce sadece rengi," diye ders verdi. "Sadece renge konsantre olmak iin on dakika zamanmz var. Grappa ancak bu srede uyanr. Grappa'y en az on dakika havalandrmadan asla ime. Uzman kiinin ien kiiden fark budur." Anselmo iki yaprak, izgili dosya kad getirmiti. Bir tanesini Fabio'ya uzatt, tekini kendisi ald. Kadehi ayandan tuttu ve kadn nne getirdi. Fabio'nun da onun gibi yapmas gerekiyordu. "Ne gryorsun?" diye sordu Anselmo. "Hibir ey." "Ben kadn stndeki izgileri gryorum." 1) talyanlara zg bir tatl, (e.n.) Can Dostu 159 "Onlar ben de gryorum."

"Net mi gryorsun?" "Henz net." "Taze bir grappa'nm en nemli yan rengidir. Renksiz olmaldr. Duyuyor musun? Sfr renk. Mutlak sfr." Anselmo mola verdi. "Evet?" "Renk yok," diye onaylad Fabio. "Bulanklk, tortu da m yok?" "Hayr," diye onaylad Fabio. "Kaynak suyu gibi berrak m?" "Kaynak suyu gibi." "Gzel. imdi burun. saniye. Zamanla bunu hissedersin. Yirmi bir, yirmi iki, yirmi . Ama saymamalsn. Burnundan baka hibir eye konsantre olmayacaksn. Hazr msn?" kisi de kadehini burnunun altnda tuttu. "Nasl?" diye sordu Anselmo, saniye sonra. "Gzel kokuyor." "Kf, duman, lahana salamuras, kei, rk yumurta ya da ter?" . Fabio bir daha koklamak istedi. Anselmo nledi. "Buna gerek yok. Bende byle bir ey olmaz. Bir grappa'da kf, duman, lahana salamuras, kei, rk yumurta ya da ter kokusu alrsan, onu dkebilirsin. Bende grappa fndk, ilek, smbl, eftali, gl, adaay, ttn, meyankk, vanilya, baharatlar, egzotik meyveler ve elma kokar. Bir saniye daha. Hazr msn?" Kadehleri yeniden burunlarnn altnda tuttular. "imdi kk bir yudum. Ama yutmak yok, aznn iinde yuvarlayacaksn, tat alma ptrcklerine dikkat edeceksin: Batmamak, tad yal olmamal ya da sradan ya da ac olmamal. Hadi!" Kk bir yudum aldlar ve Anselmo yutma iareti verinceye 160 Martin Suter kadar azlarnda tuttular. "Nasl?" "Harika," dedi Fabio. Anselmo tatmin olmamt. "Harika, harika, ben de seni gazeteci sanyordum, iin szcklerle deil mi? Harikaym! Doru szck gvdesiz olacak. Taze ve iyi bir grappa gvdesizdir." "Yukarda samda his yok." "Nasl, his yok mu?" "Kazadan dolay. urasyla uras arasnda his yok." Fabio ilgili yeri gsterdi. "Dudaklarda da. Damakta da. Dilerde de. Belki de bu yzdendir." "Tat alma ptrcklerinde de mi?" diye sordu Anselmo heyecanla. "Onlarda da," diye onaylad Fabio. "Hepsinde deil herhalde?" "Yaklak drtte birinde." "O zaman, geri kalanlarla bir kez daha dene." Fabio bir yudum daha ald, aznda dolatrd, gzlerini kapad, bekledi, bekledi, yuttu ve sustu. Anselmo nefesini tutmutu. "Gvdesiz," diye saptad Fabio. Anselmo kadehleri yeniden doldurdu. "On dakika gemedi. Henz grappa tam uyanmadan tadna baktk." Grappa'nm kadehlerinde uyanmasn beklerlerken, Fabio, Anselmo'nun gndzleri bir ayakkab tamircisinde altn rendi. "Boktan bir i, inan bana. zellikle bu scaklarda. nsanlar kokan, terli ayakkablarn tezgahn stne dayyorlar, ve almaya balamadan nce onlar kurumaya brakamyorsun bile. Akamlar da buradaki pislik i balyor. Aslnda kapclk benim karmn iiydi." Can Dostu

161 Fabio soru sorma yanln bir kez yapm bulundu: "O nerede imdi?" "Karmn nerde olduunu ben biliyor muyum?" diye sordu Anselmo. "Her halkarda burada deil. Yoksa baka bir yerde mi gryorsun? Ben onu grmyorum. Uzun sredir grmedim. Son kez bir yl nceydi." Anselmo bu heyecanla on dakikalk bekleme sresini unuttu, grappa'sm kafaya dikti ve tadna bakmann balang koullarn yeniden oluturmak iin Fabio'yu da kafaya dikmesi iin zorlad. kinci bekleme sresinde Anselmo, karsnn kendisim bir yl nce bir i arkada yznden terk ettiini anlatt. Bir i arkada yznden! Bu deyim Fabio'nun, bir sonraki bekleme sresinde, i arkadalarnn karlar karsnda bile kendilerine hkim olamayan bu tipler hakkndaki grlerini bildirmesine vesile oldu. Anselmo da bir sonraki kadehin bekleme sresinden, kadn cinsi hakknda birka genel saptamada bulunmak iin yararland. Daha sonra, cilalamak amacyla, kayn fda dinlendirilmi Stravecchia'smm tadna bakmalar iin diretti. Yeni kadehler getirip doldurdu. Bu ikinin uyanmasn beklerlerken, Anselmo saz yeniden eline ald. "Hepsi ayn," diye mrldand. "Tamamen hepsi deil," diye itiraz etti Fabio, Norina'y hi olmazsa baz noktalardan bu genel hesaplamann dnda tutabilmek iin. "Hah!" diye bard Anselmo. "Seninki farkl m sanyorsun? Sen hastanedeyken evine erkekleri kim ald peki?" Grappa, Fabio'nun hareketlerim biraz arlatrmt. Bir sre bekledi. "Marlen'i mi kastediyorsun?" "zr dilerim, bunu imdi sylememeliydim." 162 Martin Suter "Anlatsana." "Anlatacak bir ey yok. Birisi geldi. Hepsi bu. Belki de ma-sumcayd." "Defalarca m?" "Her zaman burada deilim. En azndan bir defa geldi." "Nasl biriydi?" "Gen, senin yalarnda, ksa sal. Fena grnmyordu." Fabio ayaa kalkt ve evin kapma gitti. "Bir dakika." Merdiveni biraz gvensiz indi, Marlen'in posta kutusundan SONNTAG-MORGEN' ekip ald ve Anselmo'nun evine getirdi. "Bu muydu?" diye sordu ve Lucas'n fotorafn gsterdi. Anselmo ayaa kalkp televizyon programnn yanndaki gzln ald. Fotoraf inceledi ve sonunda, "Bu o," dedi. "Kesinlikle. Kt bir resim. Gerekte daha iyi grnyor." Marlen bee doru geldi. Fabio kanepede onu beklemi ve merdiven sahanlndaki ilk grltde kalkp onu ayakta karlamay planlamt. Ama alnndan birisinin pmesiyle ve, "naps m itin?" diye sormasyla uyand. "Haa?" "Azn naps kokuyor." Bylece psikolojik stnl elden karmt. Fabio, Marlen'den neden nefret ettiini anmsayabilmek.iin biraz sreye ihtiya duydu. Aklna gelince, ayaa kalkt. Yar ykseklikte dengesini yitirdi ve kanepeye geri dt. Marlen gld. "Sarhosun sen." "Bunun iin her trl nedenim var." Fabio gbela doruldu. Marlen ona yardm etmek istedi, ama Fabio onu itti. "Alkol alma iznin yok diye biliyordum." "Lucas'm burada ne aryordu?" Can Dostu

163 Marlen yant vermedi. Kanlmaz olanla nihayet karlam gibi grnyordu. "Ne?" diye yineledi Fabio, tehditkar bir vurgulamayla. Marlen banyoya gitti. "Yant vermek iin zaman kazan bakalm." Fabio'nun aznda pis bir tat vard. Buzdolabn at. Maden suyu kalmamt. Sadece iki ie BIFB ve Marlen'in koyu eftali suyundan yarm kutu duruyordu. Evyenin stndeki musluu sonuna kadar at ve suyun soumasn bekledi. Bir barda doldurdu ve suyu kafaya dikti. Su hl lkt. Bir sigara yakt ve Marlen'in, yantyla beraber banyodan kmasn bekledi. Marlen yantsz kt. Fabio karsna dikildi ve sordu: "Lucas. Burada. Ne. Aryordu?" "Bu konuyu ayldmda konualm m?" "Ayldmda artk burada olmayacam." Marlen i geirdi ve Fabio'nun yanndan syrld. Fabio onun yolunu kesmek istedi, ama bunu yapacak kadar salam durmuyordu ayaklarnn stnde. Marlen bir sigara yakt ve Fabio'nun yaz masasnn nnde durdu. Sa kolunun dirseini sol kolunun alt ksmna dayamt; sa koluyla sigaray aznn hizasnda tutuyordu. "Peki, ne renmek istiyorsun?" "Ben hastanedeyken, Jger'le dztn m?" "Hayr. Sradaki soru?" "Hayr m?" "Hayr." "Peki buraya neden gelip gitti?" "Gelmedi." "Geldi ite. ahitlerim var." 164 Martin Suter "in dorusunu bilmek istiyorsan: Buraya sadece bir defa geldi." "Mesleki konular konumaya m?" Fabio bu soruyu bir yerden anmsyordu. "yi deildim. Lucas ok candand. Benimle biraz ilgilendi." "Onun uzmanlk alam." "yle deil." "Peki nasl?" Marlen sigarasn sndrd, hafta sonu iin toplad seyahat antasn ald, yatak odasna gitti. Fabio peinden geldi. Marlen antay boaltmaya balad. "Ne olduunu biliyorum." Marlen sustu. "Lucas benim haberimi ald." Marlen kirli amarlar amar sepetine frlatt. "Sen de ona yardmc oldun." Marlen, seyahat antasndan makyaj antasn kartt ve seyahat antasn dolaba tktrd. "Byk bir meselenin peindeydim. Lucas hafzam kaybettiimi anlaynca, belgelerimi ald ve bununla ilgili tm verileri sildi. Yaz ilerinde de, burada da." Marlen makyaj masasnn nndeki tabureye oturdu ve ona bakt. "Buraya gelmesine izin verdin ve dedin ki: 'Buyur, ite onun yaz masas, istediini yap.'" Marlen hl susuyordu. "Hey! Sana bir ey sordum!" Sesi biraz yksek kmt. "Beni korkutuyorsun," dedi Marlen usulca. "Siz beni korkutmuyor musunuz sanyorsun?" Hl yksekti sesi. Can Dostu

165 Fabio bir adm att ve elini uzatt. Marlen kendini korumak iin kollarn yznn nnde tuttu. "Ben kadnlara vurmam!" diye bard Fabio. Makyaj masasnn ekmecesini tuttu, dar ekti, elini iine soktu ve el bilgisayarn Marlen'in gzne sokarcasma tuttu. "te!" Aklna gelen en orijinal davran bu olmutu. Marlen alamaya balad. "Alama. Alamas gereken birisi varsa, o da benim." Ama Marlen hngr hngr alyordu. Fabio bir sre yle durup, Marlen'in km bir halde taburede oturuunu ve omuzlarnn sarsln seyretti. Ya imdi onu teselli etmeli ya da odadan kmalyd. Odadan kt. Fabio bir lamba nn gzlerini kamatrmasyla uyand. Kanepede yatyordu. Dars karanlkt. Marlen amt ve kanepenin kenarnda oturuyordu. Kendini toparlam grnyordu. Fabio ancak a alnca, Marlen'in gzlerinin kpkrmz kesildiini fark edebildi. "Lucas bunu senin iin yapt." "Neyi?" "Sen, kendine zarar verecek bir meseleye bulamtn." "Bunu o mu syledi?" Marlen ban ne sallad. "Ve beni korumak iin belgelerimi alp verilerimi, randevularm ve kasetlerimi mi sildi?" Fabio doruldu. "Bir hatay biyografisinden silme ansna, pek fazla insann sahip olamadn syledi." "Nasl bir hata olduunu da syledi mi sana?" "Sadece, bu meselenin sana ok byk zarar vereceini syledi." 166 Martin Suter Fabio ayaa kalkt. "Bana ve belki de iverenin LEMIEUX'ye mi?" Marlen yant vermedi. "LEMIEUX'den sz etti mi?" "nemli olan bu deildi. Bunu senin iin yaptm." "Ah! Herkes beni o kadar dnyor ki. ok duygulandm imdi!" Fabio'nun sesi yeniden ykselmiti. Marlen'in gzleri yeniden yalarla doldu. Fabio bir sigara ald, ona da bir tane uzatt. Marlen'e ve kendine ate tuttu. "Bu kadar nahif misin?" Marlen omuz silkti. , "Byle yapmakla patronlarn koruduuna ciddi ciddi inanyor olamazsn. Lucas haberi, kendisi yaymlamak iin ald." "Peki imdiye kadar niye yaymlamad?" "Belki hl baz veriler eksiktir, belki en uygun zamanlamay bekliyor, ne bileyim. Ama yaymlayacaktr, buna inanabilirsin. Daha bugn yaz ileri mdr roln oynam." Fabio biraz ypranm SONNTAG-MORGEN' yaz masasndan ald ve Editrden kesini Marlen'in gzne sokarcasma yaklatrd. Marlen bakmad bile. "Peki, veriler zaten silindiyse, benim el bilgisayarm niye sakladn?" "Saklamasaydm fark ederdin." "Nasl?" "Bilgisayardaki eski verilerin bir aklamas vard: El bilgisayarn iin uzun sredir yedekleme yapmamtn. Ama, el bilgisayarna yeni verilerin girmemi olmasnn bir aklamas yoktu." Fabio bu dnceyi anlayabilmek iin ksa bir sreye ihtiya duydu. "Lucas bunu dnmedi mi?" "Ancak o gittikten sonra geldi aklma." Can Dostu 167

"Peki niye sakladn? Niye frlatp atmadn?" "Bin franklk bir eyi frlatp atmam ben." Fabio tuhaf bir duyguya kapld. Sanki snger bir zemindey-mi gibiydi. Oturmak zorunda kald. Salyas azna doldu ve nefes almakta zorluk ekti. Ayaa kalkt, banyoya doru sendeleyerek gitti, klozetin nnde diz kt ve kustu. Bir tavan, bir zabaglione, kadeh Barolo, alt kadeh grappa ve kukusunun dorulan, midesinin kaldrabileceinden fazlayd. 14 Fabio ban kaldrd. akaklarnda, gz yuvalarnda, omuzlarnda ve belkemiginde yakc bir ar vard. Gzlerini at ve kendine gelmeye alt. Darda henz gn aarmamt. Ama ak balkon kapsndan ieri giren hava imdiden scakt. Kanepenin stnde giyinik, kafasn dirseklie yanlamasna dayam bir halde yatyordu. Dikkatle doruldu. Kafatasnda bir eki, hassas bir sinire vuruyordu sanki. Sol kolu uyumutu. Yznn sa yarsna dokundu. Eli yzn hissetmiyor, yz elini hissetmiyordu. Dn neler olmutu? Marlen, Lucas'n su orta olduunu itiraf etmiti. Giysiler drt bir yana dalmt, yaz masasnn stnde yar dolu bavulu ak duruyordu, yerdeki siyah srt antas dolup tamt. imdi yeniden anmsad: Kusmu ve sonra tartmaya devam etmiti, ve tartma bir biimde sona ermiti, orada soyunmak istedii iin. Zorunda kald iin mi? stedii iin. Koluna yava yava yeniden his gelmeye balad. Ensesine iki eliyle masaj yapt, kafasn iyice geriye uzatt, saa sola dndrd, enesini ense kaslarnn esnediini hissedinceye kadar indirdi. Elli kere sakince ve dzenli olarak nefes alp verdi, nefes alp Can Dostu 169 verdi ve dikkatini yalnzca nefes alp vermek zerinde toplamaya alt; nk bu srada kafasndaki konuma yeniden balamt. Hep ayn cmleler, dnce paralar, isimler. Ayaa kalkt, buzdolabna gitti, maden suyu bulamad, bir bardaa lk musluk suyu doldurdu ve sonuna kadar iti. Yatak odasnn kaps, gecenin scana karn kapalyd. Fa-bio ayaa kalkt ve oraya yneldi. Elini kap koluna uzatt, biraz dnd ve sonra banyoya gitti. Aynada kendine baktnda, elli yanda nasl grneceine ilikin bir izlenim edindi. Musluu at ve yzn ykad. Bundan sonra da iyi hissetmedi kendini. Azndaki tattan kurtulmak istiyordu, ama di frasn bulamad. Tra makinesi de yoktu ortalkta. amar torbasn oktan toplamt. Marlen'in di macunundan birazck iaretparmama skt, parman azna gtrp dilerini ovalad ve sonra suyla alkalad. Islak parmaklaryla sam tarad. Byle ferahladktan sonra, yeniden yatak odasnn kapsna gitti ve kap kolunu usulca aa indirdi. Kap kilitliydi. Tm bunlar, anmsadndan ve -balayan gn asmdan-uygun bulduundan daha byk bir kavgaya iaret ediyordu. Fabio kanepeye oturmu ve Marlen odadan knca nasl davranmas gerektiini dnmt: htiyatl m? Souk mu? Kaytsz m? Uzlamac m? Alayc m? Sonra uyuyakalmt. Marlen'in, "Ah, hl burada msn?" szyle uyandnda, sorular gereksizlemiti. Marlen tek sz sylemeden banyoya girdi. Dar kp da yatak odasna geerken, Fabio'ya bir bak bile atmad. Ancak ksa bir etek ve havadar bir keten bluzla odadan k-

170 Martin Suter tnda, ksa bir sre durdu, ona souk bir bak att ve, "Ciao," dedi. Fabio da, "Ciao," dedi. "Sonra anahtar posta kutusuna atar msn?" Fabio ban ne doru sallad, Marlen evden kt. Fabio, kadnlarn neden zellikle hep bu anlarda en gzel grndklerini sordu kendine. lk nce Norina'y arad. Ona ulaamad. Cep telefonuna mesaj brakt: "Acil bir ey yok, ama yine de beni ara sra ara. Ama cep telefonundan. Biliyorsun ya, Marlen'in yanndan tandm." Sonra Tai Chi kursuna, gelemeyeceini bildirdi. " ortamm-daki sakin, uyumlu koullann yokluu yznden," diye aklad. amar torbasn antasmdaki elbiselerin arasnda buldu, tra oldu ve du ald; giyindi ve eyalarn toplamaya balad. Saat ona doru Fredi'yi arad ve onunla len yemeine ran-devulat. Fredi, Bertini'yi nerdi. Sanki ehirdeki tek klimal lokanta orasym gibi. "Bu kadar acil olan nedir?" diye sordu Fredi. Siyah keten takmnn ceketini yanndaki sraya koymutu ve beyaz, ksa kollu, yaka ular dmeli bir gmlek giymi ve hafif krmz-yeil izgili, k bir kravat takmt. "Bana bir iyilik yapar msm?" diye sordu Fabio. Fredi'nin yz, eskiden libero oynarken uzun pasn atabilecei bir yer arad anlardaki gibi, vurgulu bir ifadesizlie brnmt. "Oturacak bir yere ihtiyacm var. Geici olarak." Fredi rahatlam grnyordu. "Bitirdin mi - neydi ad?" "Marlen." Can Dostu 171 "Bir ey yemeyecek misin?" Fabio menye dokunmamt, ve imdi garson sipari defte-riyle masann yannda dikiliyordu. "Sadece salata." Fredi n scaklar, makarna ve bir et yemei syledi. Tam menu. "Sen niye yemiyorsun?" diye sordu. "Dnden dolay. Grappa'y biraz fazla kardm." "Tam da bu yzden yemelisin." "Bana gre bir yer var m?" Fredi yanndaki ceketini kartrd, kk bir cep telefonu kard ve telefon etmeye balad. Ar kafasn eline dayam da kendi kendisiyle konuuyor gibiydi. n scaklar getirildiinde, cmlelerin arasnda yemeye balad. Bir ara Fabio'ya yle bir bakt ve sordu: "Mobilyan var m?" "Yaz masas, storlu dolap ve sandalye." "Mobilyal bir yer lazm," dedi Fredi telefonda. Cep telefonunu yeniden ceketine soktuunda, n scaklar taban bitirmiti. "Yemekten sonra anahtar alacaz," diye bildirdi Fabio'ya. ki saat sonra Fabio panelvan bir taksiyle Florida apartmanna gitti. ofr ekstra bir bahi karlnda masay ikinci kata tamasna yardm etmiti. Storlu dolap, sandalye, bavul, anta ve birka poet asansre sd. Fabio'nun dairesi sekiz numarayd. Mekanda iki kiilik yatak, komodin, yumuak bir koltuk, uzun bir sehpa, gmme dolap, mutfak tezgahnn yan sra; du, lavabo ve klozetten oluan banyo bulunuyordu. Tm bunlar hepi topu yirmi metrekarelik bir alandayd. Yer halsnn zerine ok uzun bir sre nce krmz arap dklmt. Biricik pencerede, palmiye yapra desenli bir perde rtlyd. Perdeyi ekti, pencereyi at ve da-

172 Martin Suter rdaki caddeye bakt. Sternstrasse. Piyasann ortas. Eyalarn dolaba yerletirdi. Giysilerin ounun ykanma zaman gelmiti. Sonra alma yerini dzenledi. Yaz masasn koyabilecei tek yer, pencerenin nyd. Bunun iin de, uzun sehpann ayaklarn skp tamamn yatan altna kaldrmas gerekiyordu. LEMIEUX'nun giri salonunda, bir cam kapdaki adamdan baka kimse yoktu. Adam Fabio'ya yanma gelmesi iin iaret etti. "Fabio Rossi. Doktor Markla randevum vard." Adam bir listenin sayfalarn ciddi ciddi kartrd. Belli ki gece vardiyasna biraz nce balamt, yeni tra olmutu ve aftershave kokuyordu. Salar boyalyd, Fabio beyaz sa diplerini grebiliyordu. sim kartnda LEMIEUX'nun logosuyla birlikte "Josef Klein, Security1" yazyordu. Bay Klein bir numaray evirdi. Bir sre sonra saygyla konutu: "Doktor Bey, Bay..." Fabio'ya bakt. "Rossi," diye yardmc oldu Fabio. "Bay Rossi diye biri. Sizinle randevusu olduunu sylyor." Fabio'ya gzucuyla bakt. "Tamam, iyi akamlar, Doktor Bey." Koltuundan kalkt, asansr gsterdi ve, "Sekizinci kat. Asansrden indiinizde, saa dnyorsunuz. Soldaki son bro, kapsnda yazyor. Bay Doktor Mark sizi karlayacak," diyerek aklamada bulundu. Fabio, Klein'm yznde, kendisi Doktor Mark'm yerinde olsa bu ayrcal ona tanmayacan okudu. Sekizinci kat hal deliydi. Kahve otomatlar, fotokopi makineleri ve bilgisayar yazclar yoktu; sadece antrasit renginde, 1) ng.: gvenlik, (e.n.) Can Dostu 173 orta uzunlukta tyl yer hals. Siyah raflar, firma takvimleri ve irket ii duyurular yoktu; sadece irketin sanat koleksiyonundan eski rnekler. Son kapda "Dr. Klaus Mark, rn Gelitirme Mdr" yazyordu. Fabio kapya iki kere vurdu. Kimse ses vermeyince kapy at. Bo bir n salon. Bir ses duyuldu: "eri gelin!" Ses, kaps yar ak duran baka bir odadan geliyordu. Fabio ieri girdi. ki pencere cepheli bir kede yer alan byk bir bro. stnde dz ekran ve klavyeden baka ey bulunmayan, derli toplu bir yaz masas ve nnde bir patron koltuu. Yaz masasnn dar kenarna drt kiilik bir toplant masas bititirmiti. Pencere cephelerinden birinin nnde oturma grubu vard. Yapay olarak eskitilmi deriden ngiliz klp koltuklar. Dr. Mark kanepede, bacak bacak stne atm oturuyordu. "Ltfen oturun," dedi glmseyerek ve karsndaki koltuu iaret etti. Fabio oturdu. Dr. Mark'm gzleri uuk maviydi; kirpikleri ve kalar da, bann arkasnda seyrelen, zenle taranm salar da uuk sar renkteydi. Yznn ve ellerinin teni solgun ve renksizdi. Fa-bio'nun dikkatini adamn trnaklar ekti: zenle manikr yaplmt. Trnaklar, sevgiyle silinmi bir antika araba gibi parldyorlard. Tertemizlerdi ve ular yle trplenmiti ki jilet gibi keskin olmalydlar. Fabio, Dr. Mark' baka trl dnmt. "Konutuumuz gibi, yarm saat. En ge alt buukta buradan kmam gerekiyor. renmek istediiniz nedir?" Fabio teybini kartt. "Rahatsz olur musunuz?" Dr. Mark ban iki yana sallad. Fabio kayt dmesine bast. 174 Martin Suter

"Bilmiyorum, nasl olduunu anmsayamadgm bir kaza geirdiimden haberiniz var m?" "Haberim yoktu." "Bu balamda baz belgeleri ve verileri yitirdim. Yaptmz grmenin bir blmn de." "Belgeleri yitirdiiniz bir kaza m?" "Kaza ya da saldr, soruturma sryor." "Anlyorum. Grmemizin hangi blm sz konusu?" Fabio hi duraksamadan yantlad: "Doktor Barth'n aratrmalaryla ilgili olan blm." Dr. Mark, gzlerini krptrmadan Fabio'nun gzlerine bakt. "Barth m?" "LABAG'da gda denetimcisi." "Bu isim bana bir ey ifade etmiyor. Bu aratrmalarn konusu neymi?" "Gdalardaki prionlar." "yi bir konu. Ama sizinle bu konuda konutuumu anmsamyorum. Hangi bak asndan?" "Barth, kk miktarlardaki prionlarm varlnn saptanabildii bir test yntemi gelitirmiti." Dr. Mark gld. "Bunu duymutum. Hepimiz bunu aryoruz. u sizin Doktor Barth becerikli adamm." "u benim Doktor Barth ld." "Ah, ne oldu?" "ntihar etti." "Gryorsunuz ya, haklymm." Yeniden ciddilemiti. "Bugn, gdalarda kk miktarlarda prionlarm varln saptayabi-len birisinin, intihar etmek iin bir nedeni olamaz." Uzun sehpann stnde bir kat yn vard. Dr. Mark yn yanma ekti. "Biraz patavatsz bir soru soracam iin beni baCan Dostu 175 laym, Bay Rossi: Belleiniz... ehem... bu olaydan da etkilendi mi?" Fabio stne alnmad. "Yani grmemizin bu blmn anmsamyor musunuz?" "Byle bir konuyu grmedik, Bay Rossi." Katlar kartrd ve renkli bir bror kartt. Brorn zerinde, deiik gdalardan alnm harflerle "Functional Food" yazyordu. "Herhalde bu bror henz bilmiyorsunuz, o sralar daha baslmamt. O zamanki grmemizin ok yararl bir zeti. Sz gazeteciler, Functional Food deyince, hap haline getirilmi yemekleri ya da peynirli makarnay dnyorsunuz hep. Oysa baka eyler sz konusu: yirmi sekiz vitamin ve mineralden oluan listenin, yaamsal nem tayan baka besin maddeleriyle geniletilmesi. rnein, balklarda bulunan Omega-3 ya asitleri, ya da oligo-sakkaritler, midedeki floray destekleyen bileik karbonhidratlar vesaire. Functional Food, baka gdalardaki gvenli besin maddeleriyle zenginletirilen gdalardr. St denge maddeleriyle, portakal suyu kalsiyumla vesaire. Hayal gcnn snrlar yok." Dr. Mark bror Fabio'ya uzatt. "Buyrun, hepsi iinde." teki evraklar kartrd. Bunlar basn bltenleri, raporlar, rn fotoraflar, gazete kuprlerinin fotokopileri ve ilan nshalaryd. Fabio hepsini ald. Basn dosyasna bir kartvizit ilitirilmiti. zerinde "Basn Departman" yazyordu. "Marlen Berger, PR Asistan." Marlen'in elyazsyla da, "Selamlar, M." yazlmt. Fabio, Florida apartmannn aprazndaki bfeden bir dilim pizza ald. Pizzanm hamuru yumuakt ve peyniri yanmt. Yarsn yedi ve kalann, ayn zamanda tezgah ilevi gren p bi donuna att. Dairesinde, daha tanrken dikkatini eken bir koku vard 176 Martin Suter

O anda bunun adn koyamamt. Simdi biliyordu: elektrikli sprge torbas. Elektrikli sprgenin arkasndan kan hava, torba uzun sre deitirilmezse, byle kokard. Fabio pencereyi at ve palmiyeli perdeyi rtt. Uyumak iin henz erkendi, ama biraz dinlenmek istiyordu. Elbiselerini karmadan yataa uzand. Kendini yorgun ve dank hissediyordu. Bir otomobilin sesiyle uyand. Uyuyakald sradaki monoton trafik uultusu deil de, tek bir otomobilin grlts. Uyandnda otomobil tam pencerenin nnden geiyor olmalyd, imdi sesi azald ve sonunda baka bir motor sesinin altnda kayboldu, bu ses de ykselip alad. Trafik azalmt. Saat ge olmalyd. Fabio, komodin lambasnn dmesini buldu ve at. Lambann abajuru, gnn birinde scak ampulle temas etmi olmalyd. Krmz plastiin bir yeri kahverengi bir yara gibi b-zmt. Saati biri eyrek geceyi gsteriyordu. Be saatten fazla uyumutu. Gmlei ve pantolonu nemli ve buruuktu. Ayaa kalkt, soyundu ve banyoya girdi. Du perdesi bambu desenliydi. Kenarlarnda rutubetten gri lekeler olumutu. Hi olmazsa du balndan basnl su geliyordu. Fabio, scaklk houna gidinceye kadar elini suyun altnda tuttu. Du kabinine ancak ondan sonra girdi. Tam sabunlanm-t ki, suyun basma dt ve scakl azald. Fabio, su snnca-ya kadar bataryay evirdi. Birdenbire basn yeniden artt ve su kaynar scaklkta akmaya balad. Fabio souk suyla duruland, kuruland ve Fredi'ye kfretti. Elektrikli sprge kokmayan tek yer buzdolabyd. Buzdolab, Can Dostu 177 buzdolab gibi kokuyordu. Fabio, kendisinden nce kalann bir ie maden suyu unutmu olabilecei umuduyla buzdolabn amt. Bir nebze temiz giysiler giyindi ve evden kt. Sternstrasse sakindi. Ara sra bir araba geiyordu, bir taksi ya da gecikmi bir zampara. Pizza bfesi kapalyd. Tek tk, gece kulplerinin ve barlarn neonlar yanyordu. nne kan ilk barn ad Caramba'yd. Bar tenhayd. Elvis "Love me tender" sylyordu. Birka mteri barda oturuyor, birka kz onlara elik ediyordu. Bir masada drt adam kat oynuyor, tanesi de onlara mdahale ediyordu. Fabio bara geti. Hildegard Knef kirpikli, yalca bir barmaid ona bitkin bitkin bakt. " maden suyu alabilir miyim? Eve gtrmek iin." "Maden suyu on sekiz frank." "Eve gtrmek iin mi? Hadi canm, ben burada oturuyorum. Bugn tandm ve evde hibir ey yok." Barmaid bir kapnn ardnda gzden yitti. Gen bir kadn, oturduu bar taburesinden kayarak indi ve Fabio'ya doru geldi. Bir slipten biraz byk, altn prltl bir ort giymiti. "Adn ne?" diye sordu. "Fabio." "Ben de Jessica. Bana bir Piccolo smarlar msn?" "Belki baka zaman." Jessica onun zerine aband ve pt. Fabio geri kat. "ibne misin?" diye sordu kadn. "Evet," dedi Fabio. Barmaid birer litrelik iki maden suyu iesiyle geldi. "Benim malm. Alt frank. Okay mi?" 1) Alman aktris, arkc ve yazar (1925-2003). (e.n.) 178

Martin Suter Florida apartmannn nnde gen siyahi bir kadn, ya gekin beyaz bir adamla duruyordu. Tam binann kapsn amak zereydi. Yaklaan Fabio'yu kukulu baklarla szd. Fabio anahtarn gsterdi. "Burada oturuyorum." Bu, kadn sakinle-tirmi gibiydi. eri girdiler, ve Fabio kadnn ardndan bakt. Kadnn salar yzlerce kk rgden oluuyordu. Avu ii kadar bir mini etek giymiti, bacaklar da, yanndaki adamn karnnn hizasndan balyordu. Asansr iki kiilikti. Kap kapanrken kadn Fabio'ya gz krpt. kl gsterge snnce, Fabio asansr aaya ard. Asansr kabinini egzotik bir parfm kokusu kaplamt ve bu koku, Fabio'nun komu dairesine kadar uzanyordu. "Anmsamak istiyorsunuz sanmtm, unutmak deil," dedi Dr. Vogel serzenile. Fabio ona grappa tadmndan sz etme hatasn ilemiti. "nsan, gereklikle ilikisini koparmak istedii zaman ier. Kurmak istedii zaman deil." Fabio'nun Marlen'den ayrlmas da doktorun houna gitmedi. "Size gereken, dzenli ilikiler, Bay Rossi. Bakmsz bir bekar gibi yaarsanz, istediinizin tam tersi bir sonuca ularsnz. Kz arkadanzla barn. aln. Yetikin olun." Hafza almasnda Fabio kt performans gsterdi. Yirmi ant yapy anmsamas gerekiyordu, ve bunda baarsz olunca, yirmi drt resimlik bir diziyi doru sralamaya sokmas gerekti. Dr. Vogel'n zellikle zor altrmalar setii izlenimini edindi. Giderken Dr. Vogel'n yumuak, nemli elini sktktan sonra sordu: "Elli iki yandaki bir bilim adamnn, elinden bir grev alnd iin kendini trenin nne atacana inanr msnz?" Can Dostu 179 "intihara meyilli ise, en kk bir bahane bile yeterlidir." "Ya deilse?" "Elbette byle bir neden yeterli olmaz." Fabio dairesine geri geldiinde, kaps akt ve nnde bir temizlik arabas duruyordu. Yalca bir kadn odaya, girmiti. "Ne yapyorsunuz siz burada?" diye sordu Fabio. "Oday temizliyorum," diye yantlad kadn. Fabio'nun aklna, Fredi'nin odalarda temizlik yapldn syledii geldi. "amarlarm da verebilir miyim?" "Evet, ama pahal olur." "Ne kadar pahal?" "zel ykamaya verirseniz daha ucuza gelir." "Hangisi daha abuk olur?" "zel ykama." Kadn yata yapp banyoyu temizledikten sonra, Fabio ona amarlarn verdi; kadn da, amarlarn yarsn yarma kadar teslim etme sz verdi. "Adm Bayan Micic," dedi kadn, daireden karken. Dairenin ii, Bayan Micic kullanmad halde, hl elektrikli sprge kokuyordu. Fabio yaz masasna geti. "aln," demiti Dr. Vogel. Dr. Mark'm kendisine verdii evraklara gz gezdirdi. Doay iyiletirmenin yeni olanaklar hakknda, iyimserlikle dolu bir sr ey. Fabio, ardnda baka bir ey yatmyorsa, bu konuyla ilgilendiine inanamyordu. Daha iyi bir tahminde bulunamad srece, Dr. Barth'm bilgileriyle iinin olacan kabul etti. Ama Barth'n bilgilerinin Functional Food'la ne ilgisi olabilirdi? Bir saat sonra bir ipucu bulmutu: rnlerden bazlar, lifler, 180 Martin Suter

vitaminler, mineraller ve kalsiyum dnda, proteinlerle de zenginletirilmiti. Prionlar da, rendiine gre, yanl gelimi hayvansal proteinlerden baka bir ey deildi. Dosyalarda, rnlerin zenginletirildii proteinlerin kayna hakknda hibir bilgi yer almyordu. Fabio dizst bilgisayarn at ve internette aratrmaya balad. ok gemeden, vcut gelitirmeciler iin hazrlanan proteinli gdalarn, kayna bilinmeyen hayvansal yalar, yani riskli maddeler, yani prionlar iermesi olaslm dlamayan kaynaklara rastlad. Dr. Mark'n direkt numarasn evirdi. Ondan yararl bir bilgi edineceini dndnden deil. Nasl tepki gstereceini merak ediyordu. Daha ikinci aldrtan sonra santral kt. "Doktor Mark'n numarasn evirmitim," dedi Fabio. "Doktor Mark btn hafta boyunca yurtdnda." "Daha dn buradayd." "Hayr, pazar gn gitti." "Ama ben onunla konutum." "Ben de. Defalarca. Telefonda. Kendisi Chicago'da. Sizi baka birisine balayabilir miyim?" Fabio nerdeyse evet diyecekti: Evet, Bayan Marlen Berger'e. Ama sonra, "Hayr, teekkr ederim," dedi ve telefonu kapatt. Dr. Markla deilse, kiminle konumutu? Yeniden internette dolat. Arama motoruna "+LEM1-EUX+Organizasyon" yazarak st ynetimin organizasyon emasna ulat. Ynetici kadrolarnn fotoraflar verilmiti. Beyler birbirlerine ok benzeseler de, "Dr. Klaus Mark, Head Product Development1'^ ait fotoraf dierleriyle kartrmak olanaksz1) lng.: rn Gelitirme Mdr, (e.n.) Can Dostu 181 di. Gr siyah salar ve al gibi kalar vard. Fabio, tand Dr. Mark'a benzeyen birini bulamad. Tam Fabio evden kacakken, zil ald. Diyafonun konuma dmesine bast ve, "Kim o?" dedi. Sadece caddenin trafik grlts duyuluyordu. "Kimsiniz?" dedi, biraz daha yksek sesle. Kapya vuruldu. Fabio gzetleme deliinden bakt. Grebildii tek ey siyah rglerdi. Kapy at. Dn geceki gen kadnd bu. "Tas du cafe?"1 diye sordu. Gslerinin stnde dmlenmi bir sarong giymiti ve elinde byk bir fincan vard. "J'entre?"2 diye sordu. Fabio kadn ieri ald. Kadn elini uzatt. "Samantha." "Ben de Fabio. zr dilerim, evde hibir ey yok. Tam da en acil eyleri almaya gidiyordum." "Kahve de mi?" "Ben yalnzca espresso ierim." "O da iyidir." "Espresso makinem yok." "O zaman espresso'nu nasl yapyorsun?" Derin bir sesi vard ve ark syler gibi, grtlaktan bir Franszca'yla konuuyordu. "te, yapamyorum." "O zaman iemezsin de." "Aynen." Kadn ona smarcasma bakt. Anszn bir kahkaha patlatt. Kahkahasiyla tm ses perdelerini kt ve indi. Fabio yannda durup nazike glmsedi. 1) Fr.: Kahve var m? (e.n.) 2) Fr.: Gireyim mi? (e.n.) 1) 182 Martin Suter

"Ben yalnzca espresso ierim," dedi kadn, taklit eden bir sesle. "Ama espresso makinem yok." Yine birka oktavlk bir kahkaha att. Sonra birdenbire durdu. "Bana kahve alabilir misin?" "Elbette. Ne eit?" "Makire gerektirmeyen herhangi birinden." "Hazr kahve mi?" Kadn ona ciddi ciddi bakt. "C'est a.1 abuk. Yazacak bir eyin var m?" Fabio yaz masasna gitti ve kadna bir tkenmezkalemle bir yaprak kat verdi. "Yeter mi?" Kadn glmsedi. "Umarm." Samantha yaz masasna oturdu ve yazmaya balad. ok uzun, parldayan trnaklar vard, yazmasna engel oluturuyorlard. ini bitirince, Fabio'ya on bir maddelik bir alveri listesi uzatt. "Sadece, senin iin sakncas yoksa." Fabio iin sakncas yoktu. "Geldiinde kapm tklat. kez hzl, kez yava." Nasl yapacan gsterdi. "O zaman, senin geldiini anlarm." Fabio alverii yapp geldikten sonra, kadnn kapsn tklatt. kez hzl, kez yava. Kadnn, "Kapnn nne brak, cheri!" diye seslendiini duydu. ki alveri torbasn kapnn eiine brakt ve bir kez daha alverie gitti. Bu defa kendisi iin. Geri geldiinde, Samantha'nm dairesinin nndeki torbalar yerinde yoktu. 1) Fr.: Evet, ondan, (e.n.) 15 Feldau kavisinin intiharclar tarafndan tercih edilmesinin eitli nedenleri vard. Bunlardan birisi, trafik teknii asndan ak oluuydu.Buraya toplu tama aralaryla ulamak kolayd, en yakn tren istasyonundan yryerek on be dakika uzaklktayd; en yakn otobs durandan da hemen hemen ayn uzaklktayd. ki noktadan da, bir alt geitten geilerek, demiryolunun kar tarafna ulalyor ve kk bir ormann iinden geerek kavise varlyordu. Fabio daha nce de, makinistler rportaj iin aratrma yaparken, buraya gelmiti. slak orman zemini ve ormanclarn orman yoluna istifledikleri yeni kesilmi odun kokan, serin, rutubetli bir gnd. O gnk serinlikten biraznn imdi de olmasn isterdi. Akam bee doruydu. Gne son saatlerinde, tozlu patikalar hibir engelle karlamadan yakp kavurmutu. Yamacn kuru otlar biraz daha fazla kavrulmutu. Yolun yarsndan sonra yukar doru hafif bir eim vard; yaklak elli metre sonra da yol demiryolu hattnn seviyesine ulayordu. Sadece balast zemin ve raylar yoldan yksekteydi. Kk platform birka kayn aacnn glgesinde kalyordu. evresi youn allklarla kaplyd. Kenarnda, eski kyl dolap184 Martin Suter lan gibi, dank iki odun yn vard. Fabio, yaamaktan yorulmu olanlarn yolu ve allklar geip raylarn stne yatmadan nce son bir kez soluklandklar yere gelmiti. Balast zeminin kenarna yaklat. Feldau kavisi geni bir yay iziyordu. Kvrm o kadar hafifti ve hat o kadar iyi ina edilmiti ki, ekspres trenler buradan yz yirmi be kilometre hzla geebiliyorlard. Makinistlerin nnde, raylarn ormanda gzden yitmesinden nce, iki yz elli metrelik bir gr alan kalyordu. Bir insan burada durmaya ve alt yz ton demirin zerinden gemesinden nceki birka saniyede buradan bir yere kprda-mamaya zorlamak mmkn myd? allklarda herhangi birinin, kurbann raylarn stne attktan sonra saklanabilecei birok zula vard. Ya da kendini gstermeden, kurbanlarn nc kiilere kar rehin olarak tutabilecei.

Ama makinistin fren yapacak zaman kalmam olsa da, bir insann raylarn zerine zorla m itildiini, yoksa kendi isteiyle mi orada durduunu grebilecek zaman vard. Ancak, bir insan allklarn arasndan kendini trenin nne atmaya zorlamak nasl mmkn olabilirdi? Bir silahla m? Aksi halde vurulaca tehdidiyle mi? Bir insan, zaten ldrlecekse, olaya intihar ss vermek iin neden kendini yorsundu ki? Fabio bir ses duydu. Hzla ykselen bir takrt ve ezgi. Sonra kesik kesik bir slk. Islk ykseldi. Onunla birlikte, yaklaan trenin gmbrts de ykselti. Fabio iki adm geri att. Lokomotif, nnden bir patlama gibi geti. Hava basnc bir anlna Fabio'nun dengesini bozdu. Vagonlar kulaklar sar eden bir tangrtyla Fabio'nun nnden getiler, getiler, getiCan Dostu 185 ler. Fabio'yu gri bir toz ve demir duman iinde braktlar. Fabio gzyalaryla boutu. Fabio saat altda Hans Gubler'le randevulamt. Hans Gub-ler, ehrin birka istasyon dndaki bir semtte, Feldau kavisine giden otobs hatt zerinde oturuyordu. Gubler'in evi, krkl yllardan kalma bir demiryollar sitesin-deydi. Site, her birinde iki katl mstakil sekiz ev bulunan drt sradan oluuyordu. Evlerin kk birer n ve byk birer arka baheleri vard. Eskiden bu bahelerde sebze yetitirilirdi. Bugn bu bahelerin ou ardakl, Hollywood salncakl ve hazr havuzlu imenliklerdi. Gubler ailesi kedeki evlerden birinde oturuyordu. Bahesinde hl sebze yetitirilen ender evlerden birinde. Fabio alak bahe kapsn at, gl tarhlar arasndaki akl yoldan eve gitti ve kapy ald. Evin kapsnn yanndaki kk bir pencere akt. Mutfak penceresi olmalyd. Fabio frnda bir eyler piirildiinin kokusunu ald. Bunun meyveli tart olduunu tahmin etti. Evin kapsnn dar penceresinden bir kadn grd. Kadn ellerini nlne kurulad ve kapy at. "yi akamlar, Bay Rossi," dedi ve elini uzatt. Ksa, kr salar; ince, yank bir yz ve mavi gzleri vard. "Kocam bahede, yolu biliyorsunuz." Fabio, Gubler'e hafza kaybndan sz etmemiti. Koridorun zemini cilal muamba deliydi, duvarlar beyaz badanalyd, sada ve solda birer sra halinde Kuzey Afrika konulu birka siyah beyaz sanat fotoraf aslmt, baka sama sapan eyler aslmamt. Koridorun sonunda bir kap, asmalarla kapl kk, st kapal bir terasa alyordu. Terasn arkasnda bahe balyordu. 186 Martin Suter Hans Gubler ortalkta grnmyordu. Fabio ancak dar yolda biraz ilerleyince kefetti onu. Kvrck salatalarn arasnda yzkoyun uzanmt. "Bay Gubler?" dedi Fabio, onu korkutmamak iin dikkatle. Gubler ban kaldrp bakt. "Ne, alt oldu mu?" Ayaa kalkt, pantolonundaki topraklar silkeledi ve Fabio'nun yanna geldi. Orta boyda, zayf, beyaz sal bir adam. Onun yz de bahede almaktan yanmt. "Masaya oturabilirsiniz." Gubler evin duvarndaki muslua gidip ellerim ykad. Su, musluun altndaki bahe kovasna boald. Gubler ellerini pantolonuna sildi ve suyun sesinin gittike daha yksekten geliine kulak kesildi. Kova dolduunda, musluu kapatt ve Fabio'nun yanma, masaya gelip oturdu. "Otomatik bir sulama tesisat monte ediyordum da. Daha az su harcyor, ama insann sinirini bozuyor. - Yaznz okudum."

"Eeee?" "Ben imdi emekliyim, drst konuma hakkm var: Beenmedim." Fabio bu kadar net olarak renmek istememiti. Yine de sordu: "Niye beenmediniz?" "Nasl syleyeyim?" Yant beklenmeyen sorulardan deildi bu. Gubler gerekten de nasl syleyeceini dnyordu. "Yazarn bir sav ortaya att ve yalnzca savn destekleyen olgulara ve grlere yer verdii yazlardan birisiydi. 'Makinistin intiharcya duyduu fke', gereklerin sizin savnz rtm olmasndan daha ho geliyor kulaa." "Siz byle mi algladnz?" "Byleydi. nk elbette samalk bu. imizden hibiri, baka k yolu bulamayan bu zavalllara fke duymuyor. Bandan byle bir olay gemi hemen herkes bunu bilir. Makinist Can Dostu 187 blmesinde eli kolu bal oturup bir insan ezmenin nasl bir ey olduunu dnemezsiniz. Onu grmenin, arpmay hissetmenin nasl bir ey olduunu. Bu insanlara fke duyulduunu iddia edenler, gevezelik ediyorlar. Kendilerine iyi geldiini dndkleri iin, byle bir eye ikna ediyorlar kendilerini. Hakikat u ki: Bu insanlardan nefret edilmez, onlara yaknlk duyulur. Onlarn kaderinin bir paras olunmutur." Bayan Gubler, zerinde iki bardak, bir ekerlik ve sslemeli bir srahi bulunan bir tepsi getirdi. Hi sormadan bardaklar doldurdu. "Limonata. Eki gelirse, eker burada." Kadn gidince, Gubler szne devam etti: "fkelenmeyiz, inann bana. zlrz." Fabio biraz afallamt. Bir yudum limonata iti. "Ne var iinde?" diye sordu, bir ey sylemi olmak iin. "Taze sklm limon, su, buz ve biraz eker. Bana Andreas Barth hakknda bir eyler soracaktnz." smi, eski bir tandktan sz eder gibi telaffuz etmiti. "Neden intihar ettii hl bir sr olarak kald. Ama bunun iiyle ilgili olabileceine dair belirtiler var." Gubler ban ne doru sallad ve dinledi. "ok zayf bir tahmin: Kendisini zora sokan bir meseleye karm olabilir." "Ne gibi bir mesele?" Fabio omuz silkti. "Gda denetimcisiydi. Belki de baka birinin houna gitmeyecek bir ey kefetmiti." "Bunun benimle ne ilgisi var?" "Andreas Barth, raylarn stne kendi isteiyle kmam olabilir mi? Birisi onu itmi olabilir mi? Ya da buna zorlam olabilir mi?" "O zamanlar polis de sormutu bu soruyu bana. Rutin soru188 Martin Suter lardan biriydi." "Peki siz ne yant verdiniz?" "Bunu bilemem. Bu da rutin yanttr. Ama laf aramzda: Orada ylece duruyor ve bekliyordu. Kimse itmedi onu. Kimse de zorlamad. Onunla gz gze geldik. Kendisi istiyordu bunu." Fabio ban dnceli dnceli sallad. "Sizin konseptinize uymuyor. Haksz mym?" Fabio sust yakalandn hissetti. "Tam deil." "Kars ne sylyor bu teori hakknda?" "O da bana yardmc olamyor." "Kendisi nasl?" "Tatilde."

"Bunu duyduuma sevindim. O zamanlar bir boluun nndeymi gibi grnyordu. Sizi kovuyormuum gibi olmasn; ama baka sorunuz var m? Sulama tesisatn tamamlamam gerekiyor, yarn birka gnlne yola kyoruz. Emekli makinistlerin hayat byledir ite. Manzarann durgun olduu yerde asla uzun sre kalamazlar." Fabio ayrlrken, "Benim haberim hakknda sylediiniz ey, kantlamak istediim tez... Korkarm pek haksz deilsiniz," dedi. Hans Gubler, Fabio'nun omzuna vurdu. "Dikkat edin, sizin banza da, Andreas Barth'm basma gelen ey gelmesin." Yal makinist hakl myd? Fabio yine gerekleri, kendi tezine uyabilecekleri gibi mi dzenliyordu? Akam olmutu. Pencere akt. Caddenin grlts ve egzoz gazlar ieri doluyordu. Fabio yataa uzanmt. Ellerini bann arkasnda kavuturmutu ve dncelerini bir dzene sokmaya alyordu. Can Dostu 189 Bunun doru olmas mmkn myd? Kendine zarar verebilecek bir hikayeye mi bulamt? Kafasna bu yzden mi bir darbe yemiti? Lucas'm aratrmann izlerini silmi olmas mmkn myd? Onu korumak iin? Dostluk gerei? Hayr. Lucas bir dost deildi. Bir dost byle bir durumdan yararlanmazd. Ya Norina? Marlen ve Lucas'm tantklarn biliyor muydu? Marlen'in, Fabio'dan holandn Lucas'a sylediini biliyor muydu? ikisinin bulumasn Lucas'm, zellikle ayarlam olmasa da, kolaylatrm olduunu? Kendisini avutan ve kurtaran kiinin oynad rol biliyor muydu? Her eyden nemlisi: Lucas'm Marlen'e yapt ziyareti -ziyaretleri- biliyor muydu? Telefona gitti ve Norina'nm numarasn evirdi. "Alo?" Bir erkek sesi. Norina'nm telefonunu Lucas'm aabilecei dncesi ona yle uzakt ki, bir an iin dilini yutmu gibi oldu. Sonra "Norina orada m?" diye sordu. "Yok." Sessizlik. Fabio sonra, "Benim haberim nerede, Lucas?" diye sordu. "Hangi haber?" "Haberim nerede?" "Neden sz ettiini bilmiyorum." "Haberim nerede?" diye nc kez sorduktan sonra, telefonu kapatt Fabio. Tekno mziin sesini sonuna dek am bir otomobil ar ar geti caddeden. Fabio komodinden sigaray ald ve bir tane yakt. "Haberim nerede, Lucas?" diye mrldand. Masaya oturdu, dizst bilgisayarn altrd, posta programm at ve Haberim nerede, Lucas? yazd. 190 Martin Suter Yaz ilerinin onun yaynevi servis salaycsna girmesini engellemesinden ve kendine zel bir internet balants edinmesinden sonra ilk kez bir e-posta gnderiyordu. kincisini de norina@moviserv.com adresine gnderdi. Konu: 'Ak'. Mesaj: 'Seni seviyorum. F.' Fabio, Outcast'i daha nce hi byle bo grmemiti. Tatile gitmeyen kim varsa, glden biraz serinlik gelecei umuduyla, Landegg'in terasndayd. Yalnzca birka masa doluydu. nsanlarn ou, bir kez ehrin bu nl barna da gelmi olmak isteyen kalabalktand. Fabio, apartman dairesinde daha fazla dayanamamt. Kendine yabanc dm birisinin, yabanc dekorlarda srekli bulunmamas gerekirdi. Belki de bu tandk ortamda eski Fabio'ya yeniden rastlard. Rastlamasa da, birka saatliine vakit ldrm olurdu.

Nero bardayd. Fabio eskiden moda olan iki bardan, Checkpoint ve RositaBar'dan tanyordu onu. Gerek isminin Nero olduundan hep kukulanmt. Bu isim ona yakyordu. mparator Neron rolnde gen Peter Ustinov'u andryordu, yalnzca biraz daha bayayd. "Ciao," dedi Nero ve soran baklarla bakt ona. "Ar scaa kar bir eyler ver." Nero raftan byk bir bardak ald, buz makinesine gitti, barda doldurdu ve Fabio'nun nne koydu. "ki dakikada bir, yakandan ieri bir tane at. ecek ne istersin?" "Depresyona kar bir ey. Alkolsz." Bunun zerine Nero iki altn diini gsterecek kadar srtt. "Yeniden okay olman beni sevindiriyor." "Okay deilim." Can Dostu 191 "Ne de olsa, komada yattn syleniyordu." "Her boka inanma." "Mesleim bu. Ne iersin? Beni ilgilendiriyor. Her zaman komadan sonraki ilk iki." Nero byle sakin bir akamda konuacak birini bulduu iin neeli grnyordu. Fabio da buna sevinmemi deildi. Alkolsz bira syledi. Bir barda, maden suyundan daha iyi grnrd. Yaklak bir saat boyunca Nero'yla gevezelik etti ve kendini daha iyi hissetmeye balad. "Artk Marlenle birlikte deil misin?" diye sordu Nero damdan der gibi. Fabio ban iki yana sallad. "Ar darbe." "Alacak," dedi Fabio, aldr etmez gibi. "Almaya alyor," dedi Nero srtarak, ve az nce ieri girmi amatac bir grubu enesiyle iaret etti. Kadnlardan biri Marlen'di. Byl asks olan elbiseyi giymiti ve kolunu, tam bir top sakal brakm gen bir adamn boynuna dolamt. imdi o da Fabio'yu grmt. Omuzlarn ve kalarn kaldrd, bir saniye yle durdu ve sonra yeniden eski haline dnd. Fabio da zntl bir jestle yant verdi. Marlen yeniden yanndaki adama dnd, Fabio da barmenine. Bir bira daha syledi. "Alkolsz m?" "Biraz alkoll olabilir," dedi Fabio. Dairesine gece yarsna doru geldi. Birisi kapnn altndan ieriye bir zarf atmt; zarfn iine Samantha'nm yapt alverilerin faturalan, tam tutarlar ve zerinde byk bir krmz dudak izi bulunan bir kart konulmutu. 192 Martin Suter Ertesi sabah kuvvet antrenman vard. Jay alma saati boyunca Fabio'nun yanndan ayrlmad, arlklar arttrd, molalar ksaltt ve serileri ykseltti. almann sonunda Fabio'yu tartt ve lt, onu kk brosuna gtrp bilgileri Fabio'nun bilgisayardaki dosyasna iledi. "Sor bakalm, ne kadar ilerleme kaydetmisin." "Ne kadar?" "Sfr." Duvardaki rafta eitli enerji iecekleri ve protein karmlar vard. Fabio bunlar iaret etti ve, "Belki de bu eylerden imediim iindir," dedi. "Belki de imelisin." Fabio parmayla bana dokundu. "Bu yukans iin iyi deil." Jay, ar boyutlardaki st kol kaslarndan birini gerdi. "Burada gcn varsa, yukarda olmas gerekmez." "Buna ciddi ciddi inanyor musun?" "Bizim buna ciddi ciddi inandmza, siz inanyorsunuz." " 'Siz' kim?"

"Siz, krk kiloluk halterin altndan ekip almak zorunda kaldmz ukalalar." Fabio'nun saat on birde gazetenin personel departmannda randevusu vard. Sarah Mathey armt onu. "Eksik kalm baz konular dzenlemek iin." Grme, personel efinin brosunda gerekletirildi. Adamn ad Koller'di ve biraz ie yarayan tm personel efleri gibi, sevilmeyen biriydi. Muhasebeci Nell'i de armt. Fabio'nun muhasebeci hakknda eitli dnemlerden, zellikle de masraf demeleri asndan, pek iyi anlar yoktu. Eksik kalm konularn tm parayla ilgiliydi. Koller, FaCan Dostu 193 bio'nun istifa tarihinden nce iine son verilmesini istedii noktas zerinde durdu ve yazl istifasmdaki pasaj gsterdi: "Yerime geecek kii bu tarihten nce ie balayabilirse, daha nceki bir tarihi de kabul edebilirim." Fabio'ya, uzlama olarak, fark blmeyi nerdi. Fabio, bir kazann, istifa sresini iyileme tarihine kadar geersiz klp klmadnn aratrlmasn istedi. Tazminatn, normal sreye, austosun sonuna dek denmesi zerinde anlatlar. Bu konu balannca, sra Nell'e geldi. Ona gre, Fabio'nun belge gstermedii harcamalar vard. Fabio bu harcamalarn demeden dlmesini, fkeden kudurarak kabul etti. Son olarak Nell ortaya drt belge koydu. Rimbhl'e gidi geli tren yolculuu, yemekli vagonda len yemei, iki taksi makbuzu, biri Rimbhl'den POLVOLAT'a, biri de POLVOLAT'tan Rimbhl'e. Hepsi de 22 Mays tarihini ve Fabio'nun imzasn tayordu. "Bunlar hibir alana tasnif edemiyorum, belki siz bana yardmc olursunuz." "Bay Nell," dedi Fabio, bu mekanda normalde konuulan ses tonunu ykselterek. "Sekiz Mays'ta balayp yaklak olarak yirmi Haziran'da sona eren, gemie ynelik hafza kaybndan mustaribim. Yirmi iki Mays'ta Rimbhl'de ne aradm nasl bilebilirim?" Nell yardm istercesine Koller'e bakt. Koller ondan yana kt: "Sesinizi ykseltmeniz iin bir neden yok, Bay Rossi. Sadece, yaz ilerinde hi kimse orada ne yaptnza bir aklama getiremiyor, o kadar. Belki zel bir eydir, diye dndk. O gn anmsayacanzdan deil ama, belki de orada bir akrabanz ya da baka bir ilikiniz vardr." "ilikilerimin faturalarn size detmiyorum. Elinizde bir 194 Martin Suter masraf belgesi varsa, oraya i iin gitmiimdir." "Sadece bir soralm dedik. Yz seksen drt frank, otuz sent, bir sermaye deil." Belgeleri ald ve zerine byk paraflarndan birini att. Fabio, binadan ayrlmadan nce yaz ilerinin nnden geti. Sarah'y brosunda grd. "Nasl geti?" diye sordu Sarah. "Besleme kpei de yanndayd. Hangisi daha kt bilmiyorum. Yirmi iki Mays'm masraflarn bana detmek istediler. Rimbhl'de POLVOLAT diye bir irkette ne iim olduuna dair bir fikrin var m?" Sarah ban iki yana sallad. "Belki u byk meseledir." "Rimbhl'de mi? Bir baksana." Sarah "POLVOLAT' tulad. Ekranda adres ve telefon numaras belirdi. Ek olarak, "pskrtme st tozu ve zel toz" notu dlmt. "Belki de haklsn," dedi Fabio, "belki de byk meseleydi bu." Sarah ona iki mektup verdi. ki mektup da, ahsna gnderilmi ve zarfn st elyazsyla yazlm basn blteniydi. "Bundan sonra sana gelen postalar evine gndereyim mi?"

Fabio'nun yeni adresini ajandasna yazd. Azndan kan tek sz, "samimi mahalle" oldu. "Bana gelen e-postalar ne oluyor peki?" "Otomatik olarak senin zel servis salaycna iletiliyor." "Ama bana hibir ey gelmiyor." Sarah aratrd. "Hepsi fabio_22@yellonet.com adresine gidiyor," dedi. "Ben bu adresi bilmiyorum." Sarah dosyalarn kartrd. "Sen kendin verdin bana bu adresi." Can Dostu 195 "Ne zaman?" "On be Haziran'da." Fabio e-posta adresini not etti ve vedalap ayrld. Asansrn kapsna bir levha aslmt: "Devre ddr, tamiratta." Fabio merdivenden indi. kinci katta karsna birisi kt. Lucas. Ban ne emi, basamaklar kyordu. Fabio merdiven sahanlnda durdu. Lucas kmaya devam etti. Fabio'nun ayaklarn grd, yukar bakt, durdu ve kpkrmz kesildi. "Ciao," dedi. "Ciao," diye yantlad Fabio. Lucas'm basamak yukarsnda duruyordu ve suratna rahatlkla bir yumruk atabilirdi. Neden yapmad bunu? Lucas' zihninde yzlerce kez, akla gelebilecek her trde aalamt, ve imdi, karsnda durduu halde, bu nefreti, yzne tkrecek kadar bile harekete geirememiti. Lucas her zamanki gibi grnyordu. Tandk bir grnt. Nefret ettii Lucas, burada ona doru bakan Lucas'tan baka biriydi. "Naslsn?" diye sordu Lucas. "dare eder. Ya sen?" "Kark." "Ya Norina?" diye sorduunu duydu Fabio. "ok alyor. Baksana, konumayacak myz?" "Hangi konuda?" "Her konuda." "Her konuda ancak dostlarla konuulur." Lucas merdiven sahanlna kadar basama kt. imdi gz hizasmdayd. Fabio terinin kokusunu ald. u senin arkadan, iyi biri, ama daha sk ykanmal, demiti Norina bir defasnda. imdi de onunla yatan paylayordu. 196 Martin Suter Bu dnce, karsnda duran Lucas', nefret ettii Lucas'a biraz daha yaklatrd. "Haberim nerede, Lucas?" "Ne haberi?" "Benden aldn haber. zlerini sildiin haber. Elde etmek iin dizst bilgisayarma ve el bilgisayanma girdiin haber. Doktor Barth'm belgelerini hasr alt ettiin haber. LEM1EUX haberi!" Lucas ne diyeceini dnd ve buldu: "Neden sz ettiini bilmiyorum." Yalan sylyordu. Fabio onu tanyordu. Yalan sylediine hi kuku yoktu. Yalan sylyordu, yalan, yalan. 'Teekkr ederim. renmek istediim bu kadard," dedi Fabio ve Lucas' merdiven sahanlnda brakt. Yatan stnde amarlar duruyordu. Yeni tlenmi, mis gibi kokuyorlard ve gmlekler, pantolonlar, tirtler, i amarlar ve oraplar olarak ayrlmlard. Bayan Micic, sylediinin aksine, daha bugnden hepsini getirmiti. Fabio dolab at. Kfl bir koku arpt yzne. Dolab tekrar kapatt ve amarlarn yatan stnde brakt.

Dizst bilgisayarn altrd ve ak mesajna Norina'nn karlk verdiine dair zayf bir umutla posta kutusuna bakt. Karlk vermemiti. Norina'ya ayn ierikli yeni bir mesaj yazd. Konu: 'Ak'. Mesaj: 'Seni seviyorum. F.' Sarah'nm kendisine verdii, e-posta adresini ieren pusulay buldu, fabio_22@yellonet.com. Eer yellonet mterisiyse, bu servisle bir balantsnn bulunmas gerekirdi. Oysa sabit diskinde byle bir dzenleme bulamad. Herhalde Lucas'm temizlik operasyonuna kurban gitmiti. Yellonet'i yeniden kurmak yirmi dakikasn ald. ifre iin TarCan Dostu 197 delli ya da Altobelli'den baka seenei olamazd. Tardelli'ydi. Gelenler kutusuna tklad, ve sistem elektronik postalar indirmeye balad. Yirmi iki tane vard. Kap ald. Fabio kapya gitti ve gzetleme deliinden bakt. Kk siyah rgler. Kapy at. "T'es seul?"1 "Tres seul,"2 diye yantlad Fabio ve Samantha'y ieri ald. Kadm makyajszd ve bu defa gslerinin stnden apraz sarlp ensesinin altndan dmlenmi bir sarong giymiti. Makyajsz daha gen grnyordu. "Ne yapyorsun?" diye sordu. "alyorum, ya sen?" Kadnn gzleri yalarla doldu. "Alyorum." "Neden?" "Sla zlemi." imdi iki damla gzya iki yanandan ve boynundan aa akmt. Elmack kemiklerinin stndeki ukurluklar, sanki zellikle bunun iin yaratlmlar gibi, gzya damlalarm tuttular. "Nerelisin?" Fabio bunu konuyu datmak iin sormutu, ama Samantha imdi iyice kendini koyvermiti. "Guadeloupe!" diye hkrd, iki koluyla Fabio'ya sarld ve yzn onun gsne bastrd. Fabio kadn kendine ekti ve srtnn kadifemsi tenini okad. Beyaz gmleinin slandn hissetti ve siyahi kadnlarn rimel kullanmyor olmalarn diledi. "Mendilin var m?" diye sordu kadn uzunca bir sre sonra. Fabio banyodan kat mendiller getirdi. Samantha yzn ve gzlerini kurulad, burnunu sildi ve glmsemeye alt. Olaa1) Fr.: Yalnz msn? (e.n.) 2) Fr.: ok yalnzm, (e.n.) 1) 198 Martin Suter nst gzel baard bunu. "ecek bir eyin var m?" "Maden suyu, kola." "Kola ltfen." Fabio kk buzdolabndan ieyi ald, iki barda doldurdu ve bir tanesini kadna uzatt. Samantha bir yudum ald. "iine koyacak bir eyin var m?" "Buz? Limon?" Samantha ban iki yana sallad. "Alkol." "zgnm, yok." "Bir dakika." Samantha dar kt ve bir ie renksiz svyla dnd. "Guadeloupe," diye aklad ve ienin kapan at, Fa-bio'nun bardana dkmek istedi. Fabio eliyle kolasnn stn kapatt. "Teekkr ederim, daha almam gerek." "Hadi canm, brak imdi." Kadn ieyi Fabio'nun bardann stnde tuttu. Fabio ban iki yana sallad. Samantha vazgeti, kendi bardana bolca dkt, bir yudum ald ve iini ekti. "Sla zleminin en iyi ilac. Sen ne i yapyorsun?" "Yazyorum."

"Anlyorum, sarhoken yaplmaz." "Ya sen?" "Dans ediyorum." "Bu da sarhoken yaplmaz." "Biraz iince daha iyi yaplyor. Soyunarak dans etmek." "Haa, yle mi?" Samantha yatan stndeki amarlar gsterdi. "Yola m kyorsun?" "Hayr. Dolap kokuyor." "Her ey kokuyor," diye onaylad Samantha. "Ben parfm kullanyorum. Sende parfm yok mu?" "Tra losyonu." Can Dostu 199 "O da olur. Banyoda m?" Fabio ban sallad. Samantha banyoya gitti, Fabio'nun Acqua di Parma'syla dnd ve dolabn raflarna skmaya balad. Bol bol. "Hey, dikkat et, o ey pahal." "Parfm pahal olmal, yoksa ie yaramaz." Samantha sla zlemi ikilerini iti ve Guadeloupe'u anlatt. "Guadeloupe'ta," dedi, "a kalmazsn. Ackrsan, adada ne yetiiyorsa yiyebilirsin. Muz, hindistancevizi, ananas, papaya. Herkes koparp alabilir. C'est a le Guadeloupe!1" "Neden buradasn peki?" "Parce que j'suis conne."2 Samantha, nc bardaktan sonra, "uraya biraz uzansam, alman engeller miyim?" diye sordu. "ok sessizimdir." Yant beklemeden, amarlar kenara itti, uzand ve gzlerini kapatt. Bir dakika sonra uyuyakalmt. Fabio yeniden ekrana yneldi. Gelen yirmi iki mesajdan ou, yaz ilerinin ilettikleriydi. Abone olduu servislerin reklamlar: zel arama motorlar, online gazeteler, internet dkkanlar. Daha nce program indirdii yazlm irketlerinden haberler. Kukulu kredi teklifleri. Dalai La-ma'dan alnt ieren bir mektup zinciri. Porno sayfalarna iki link. Bunlarn arasnda kiisel iki mesaj da vard. Birisi, Roma'da yaayan bir meslektandan gelen, web sayfasn ziyaret etme davetiydi. Dieri ise, yaz ilerinin iletmedii biricik mesajd. Dorudan doruya fabio_22@yellonet.com adresine gnderilmiti. 1) Fr.: Byledir Guadeloupe! (e.n.) 2) Fr.: nk aptalm, (e.n.) 1) 200 Martin Suter Asl ilginci, mesaj gnderendi: fabio_22@yellonet.com. Fabio bu elektronik postay 18 Haziran'da kendi kendisine gndermiti. Olaydan gn nce. Konu blmnde "yedek" yazyordu ve iliiinde bir belge vard. Srad bir ey deildi bu. Rportaja gittiinde, genellikle almasn kendi elektronik posta adresine de gndererek gvenceye alrd. Dizst bilgisayarna bir ey olacak olursa, servis salaycda her zaman kopyas bulunurdu. liikteki belgenin bal "1. yazl"t. Fabio belgeyi sabit diskine indirdi, at ve okumaya balad. iko-Sok (alma bal. Alternatif balk: Dr. Barth'n Sermayesi) 27 Nisan Cuma gn, rutubetli, gri bir gnd; tam da Dr. Andreas Barth'n (52) istedii gibi. Dr. Barth, brosunu toplad, krmz Volvo'suna atlad ve ehre doru yola kt. Feldau otobs duranda arabasn park etti, kilitledi

ve demiryolunun altndan, Feldau kavisi dorultusunda yrd. Orada raylarn zerinde durdu ve Cenevre'den gelen intercity'nin kendisini ezmesini bekledi. Hi kimse aklayamad bunun nedenini. Ta ki kars, Jacqueline Barth (49), kocasndan kalan eyalar arasnda bir ariv kutusu buluncaya dek. Bu kutunun sansasyonel ierii SONNTAG-MOR-GEN'n. elinde. Dr. Barth gda kimyageriydi. zel irketler ve devlet kurulular iin alan sekin bir zel laboratuar olan LABAG'n gda denetimi blmnn efiydi. Dr. Barth'n grevlerinden biri de, yeni laboratuar yntemleri gelitirmekti. En nemli projesi, gdalardaki en kk prion miktarlarn saptayabilecek bir yntem gelitirmekti. Prionlar, yaplar bugne kadar bilinmeyen nedenlerle deimi olan proteinlerdir. BSE'ye, deli dana hastalna, yol atklar kaCan Dostu 201 ntlanmtr ve byk bir olaslkla, bunun insanlardaki biimi olan, insanlar ilk belirtilerin ortaya kmasndan en ok alt ay sonra korkun bir lme gtren Creutzfeldt-Jakob hastalnn da nedenleridir. Bunu, hastaln ve belirtilerinin ksa bir betimlenii izliyordu. Dr. Barth paralel olarak iki deiik model zerinde alt. Geen yln Noel bayramndan ksa bir sre nce modellerden birisi (kendisi buna LTX Brth adn vermiti) ilk sonulan gsterdi. Dr. Barth'n, laboratuar deneyinde sosisin iine rnga ettii prionlann varln kantlad. Barth deneyi baka rnler zerinde yineledi: unlu mamuller, hazr orbalar, st rnleri, ikolatalar, dondurulmu gdalar. retimin bir aamasnda bu gdalara katt prionlann varln her defasnda kantlayabiliyordu. ubat aynda tuhaf bir ey oldu: Numune alma teknii zerindeki bir deney srasnda, nceden hazrlanmam bir ikolata pozitif kmt. Dr. Barth sonutan phelendi. ok sayda referans test uygulad. Hep ayn sonu kyordu: ikolatalarda prion vard. Ayn rnn baka paketlerini de testten geirdi. Sonu yine aynyd. Ayn rnn baka retim serilerini test etti. Sonu aynyd. Ayn markann baka ikolata trlerini denedi. Ayn sonu. Ayn reticinin baka ikolata rnlerini denedi. Ayn sonu. Dr. Barth ilk nce stten kukuland. Son dakikaya kadar stn gvenli olduu kabul ediliyordu. Daha nce stte prionlann varl kantlanm deildi. Ancak, ikolata retiminde st tozu kullanlyordu. St tozunun retiminde, ya ierii, st yalan eklenerek art-tnlabiliyordu. Ya da baka yalar. Dr. Barth, prion pozitif ikolatada ya oran -yanllklaya da 202 Martin Surer ekonomik nedenlerle- sr i yayla arttrlm st tozu kullanldna dair ipular buldu. Sr i ya, mezbahalardaki artklardan retiliyordu. Belgelerden -byk bir blm tam laboratuar dkmleri ve test sonularanlalyor ki, Dr. Barth retici firmayla ilikiye gemiti. Dr. Barth' sonunda trajik kararna neyin ynelttii, belgelerden anlalmyor. Prion pozitif kan ilk ikolata Chocofit, dnyann nc byk ikolata reticisi LEMlEUX'nun bir rnyd. Hatta LEM1EUX, zel alan olan endstri ikolatalarnda dnyada ikinci srada yer alyor. Yediimiz her kalp ikolatadan, her uzun ikolatadan birini LEMIEUX retiyor. Ve bizler ok fazla ikolata yiyoruz. Avrupallar kii bana ylda ortalama yaklak yedi kilo ikolata tketiyorlar, isvireliler yaklak on iki kilo. Son kez ne zaman bir LEMIEUX ikolatas yediniz? "Hey," diye bir ses duydu Fabio arkasnda. rkt. Samant-ha'y unutmutu. "Cheri?"

Arkasn dnd. Samantha sarong'unu yukar syrmt. Fabio, onun zenle taranm, kvrck edep kllarn grd. "On fait l'amour?"1 Fabio ban iki yana sallad. "Bele." Fabio ban iki yana sallad. "Neden hayr?" Fabio, Norina ve Lucas', Marlen ve top sakall adam dnd, geerli bir neden bulamad. 1) Fr.: Sevielim mi? (e.n.) Can Dostu 203 Gzn hastanede atndan beri, her uyannda, nerede olduunu anlayabilmesi iin bir sreye gereksiniyordu. Hastanede olmadn her anlaynda rahatlyordu. Bu defa emin deildi. Ortalk hastane kokuyordu. Gzlerini dikkatle at. Yar karanlkt. Scakt. Pencere akt. Darda geceydi. Odann tavannda renkli klar yansyordu. Trafik grlts ieri giriyordu. plakt ve terliydi. Yannda, iki bklm kvrlm, baparma aznda, siyahi kz yatyordu. Fabio onun adn anmsamak iin ipucu bulamad. ok Al bir eydi. Anas-tasia, Amalia, Amapola. Kadn alkol kokuyordu. Soluunda arap, naps, ampanya ya da bira kokusu yoktu. Hekimlerin ve hastanelerin kullandklar saf alkol gibi kokuyordu. Kolasnn iine kartrd romun derecesi yksek olmalyd. Guadeloupe romu. imdi ad da aklna geldi: Samantha. Guadeloupelu Samantha. Kadn gzlerini at, "Merde,"1 dedi, ve ayaa kalkmt bile. "Saat ka?" diye sordu, sarong'una sarnrken. Fabio gece lambasnn dmesine bast ve saate bakt. "Ona yirmi var." "Merde," dedi kadn yemden. "Neden uyandrmadn beni? Saat dokuzda ie balyorum." "Ben de yeni uyandm," diye savundu Fabio kendini. Samantha odadan kmt bile. Fabio'ya ne olmutu byle? Kendisini haftalardr uratran srrn anahtarn bulmutu, ve ilk yapt ey neydi? Striptizci bir kadnla yatmak. Byk mesele gerekten vard. Dleyebileceinden daha bykt. leden sonrasnn geri kalan saatlerinden, neden bir eyler yapmak iin yararlanmamt? 1) Fr.: Kahretsin, (.n.) 204 Martin Suter Fabio dua girdi ve dengesiz suyu -ar scak, souk, hafif, younbedeninin zerinden aktt. Samantha bedeninde iyi bir his brakmt. Ne yapacakt ki? Telefonlar m edecekti? nsanlara kefini mi bildirecekti? Aratrma m yapacakt? Dr. Barth'm belgeleri ortada olmadka, kendi metni de, kantlanamayan herhangi bir iddia gibi deersizdi. Ancak, biraz daha tehlikeliydi. Fabio yzn kurularken, bir anlna, hissiz yanann dokunuu hissettii duygusuna kapld. "Alo?" dedi Norina'mn uykulu sesi. "imdiden uyudun mu?" "Evet. Btn gece ve lene dek ekim yaptk." "zr dilerim." ikisi de sustu. "Niye aryorsun?" diye sordu Norina. "Yarn yola kyorum." "Uzun sreliine mi?" "Bakalm." Suskunluk. "Bu yzden mi aryorsun?" "Cep telefonum yanmda. Bir ey olursa." "Ne olacak ki?" "Olursa ite." Norina esnedi. "Peki, iyi geceler. yi elenceler." "Elence gezisi deil," diye protesto etti Fabio. Norina oktan kapatmt.

16

Fabio, Milano'dan Napoli'ye aktarmal son trene yetiebilmi-ti. Yatakl vagonlar doluydu ve kompartmanlarda, srt antal Amerikal turistler, pis kokan spor ayakkablaryla yaylmlard. Yatakl vagonun kondktrne ykl bir bahi verdi ve iki kiilik bo bir kompartmanda yatak buldu. Bu numaray, babasndan biliyordu. e yarayp yaramadndan hep kukulanmt. Tren hareket eder etmez, i amarlarna kadar soyundu ve dar yataa uzand. Daha Feldau kavisine varmamlard ki, tekerleklerin raylar zerindeki tekdze tngrts ona ninni gibi geldi. Milano'da perona her ayak basnda, sanki kendi evine ayak bastn hissederdi. Her ey tandkt. Yolda snm trenlerin kokusu, gnn erken saatlerinin gri , hoparlrlerdeki anonslarn yanks. Hatta byk gar salonundaki insanlar bile eski tandklar gibi gelirdi ona. Fabio bir barda ristretto imeyi ok isterdi. Ama birka gazete alp Pendolino ekspresinde Napoli'ye bir yer bulabilmek iin on dakikas vard. Napoli merkez garna yol drt saat sryordu. Fabio gazete 206 Martin Suter okudu, uyuklad, yemekli vagonda bir eyler attrd, pencereden bakt, Denverl bir ift "Europe" hakknda bir muhabbet balatmak istediklerinde, ngilizce bilmiyormu gibi yapt, ve Dr. Vogel' telefonla arad. "Neredesiniz?" diye bard doktor. Balant ktyd. "talya'daym." "Ne yapyorsunuz orada?" "Bana tavsiye ettiiniz eyi yapyorum: alyorum." "Yine de bu seansn cretinin yarsn almam gerekiyor sizden. ok ge iptal ettiniz." "Sigorta iptal edilen seanslann parasn dyor mu?" "Hayr." "O zaman faturaya tam seans yazn." Vogel zaman alan kahkaha nbetlerinden birine tutulmutu. Fabio balant kesilmi gibi yapt. Napoli'de krk dakika bekledi. Sonra, Salerno'ya giden tangrtl bir yerel trene bindi. Hotel Santa Caterina, istasyondan yirmi be kilometre uzaktayd. Fabio bir taksiciyle pazarlk yaparak fiyat yz altm bin liretten yz yirmi bin lirete indirdi ve bindi. Cadde, Salerno'nun falez kys boyunca uzanyordu. ofr btn pencereleri amt. Hava, Sternstrasse'deki gibi scakt. Ama scak havann kokmas gerektii gibi, am ve deniz kokuyordu. Araba, Amalfi ehrinden iki kilometre nce bir tek ynl yola sapt. "Hotel Santa Caterina" tabelasnda bir dizi yldz vard. Fabio be tane sayd. Santa Caterina, Costiera Amalfitana'nn en gzel kesindey-di. Athos dandaki bir manastr gibi kayalarn arasna ilitirilCan Dostu 207 mi ve am, palmiye, limon, portakal, zakkum ve begonvillerle dolu teraslar arasna yerletirilmi iddial bir yapyd. Fabio sevimli bir pansiyon bekliyordu. Bir eli yada bir eli balda olmayan dul bir kadnn btesine uygun bir yer. Oda tutabileceini dnmt. Muhabirlik deneyiminden bildii gibi, bir geceliine bo bir oda her zaman bulunurdu. Sonra, -yola kmadan nce kontrol etmiti- hl burada kalan Jacqueline Barth'la karlancaya kadar otelde dolard. Burasnn lks bir

otel olabileceini hesaba katmamt. Burada yz bin liretten aaya oda bulamazd. Hesab yanl kmt. En ucuz oda be yz bin liretti. yi ki bo oda yoktu. Resepsiyon efi ok nazikti. Birka yere telefon etti ve Fabio iin Amalfi'de bir oda buldu. Eliyle ahizeyi kapatp, "Yz otuz bin liret, va bene?1" diye sordu. Fabio akam iin otelin restorannda masa ayrtt ve Amalfi'ye taksi artt. Resepsiyondaki adama yirmi bin liret verdi. Bunun, ambiyansa uygun bir bahi olduunu dnd. Kalaca otelin ad La Bussola'yd ve liman kysndayd. Fa-bio'nun odas denizi grmeyen az sayda odadan biriydi. Ama pencereden biraz uzandnda, Amalfi katedralini grebiliyordu. antasn boaltt, tra oldu, du ald ve stn deitirdi. Yannda yedek olarak ikinci bir pantolon, bir polo yaka tirt ve bir beyaz gmlek getirmiti. Bej pamuklu ceketi uzun yolculuktan biraz hrpalanm grnyordu. Bu kyafetle, Santa Cateri-na'nm standartlarn yakalayacandan emin deildi. Kravat takmasnn hibir mahsuru yoktu. Amac olan biri gibi yrd. Yalnzca turistler amaszca dola1) it.: Tamam m? (e.n.) 208 Martin Suter srlard ve Fabio, talya'da bir turist gibi grlmekten nefret ederdi. Liman meydann boydan boya geti ve sanki orada bekleni-yormu gibi katedral alanna yneldi. Orada dkkanlann nnden geti ve kravat satyormu izlenimi veren ilk dkkana girdi. Kapy atnda bir ngrak ald. Ortam lavanta kokuyordu. Tahta kaplamal duvarlara vitrinler yerletirilmiti. Vitrinlerde ipek allar, kravatlar, eldivenler, dantelli mendiller ve baka aksesuarlar vard. Kk bir vitrinde biraz tozlanm hediyelik eyalar vard: peete halkalar, kol dmeleri, kahve kaklar ve kolyeler, hepsinin stnde de Amalfi'nin armas vard. Gz hizasndaki iki rafa panama apkalar dizilmiti, bir sra hanmlar, bir sra beyler iin. Yal bir kadn arka odadan yava yava ve iki bklm geldi. Dudaklar koyu krmz renkteydi ve gzleri ar, takma kirpiklerle perdelenmiti. Fabio'ya ekici bir glmsemeyle bakt ve bir kravat semesinde yle uzmanca yardmc oldu ki, sonunda Fabio iki tane ald. Kravatlarn ikisi de yumuak ve zarif desenliydi ve Fabio'nun holand gibi, kk, k dmler halinde balanabiliyorlard. Fabio demesini kredi kartyla yapt. Yal kadn onay beklerken, Fabio dkkandaki eyalara baknd. Vitrinlerden birinde mercan taklar vard. Kk krmz mercan dallarndan oluan kolyeler, kpeler, yzkler, oyma figrler. Vitrinin ortasnda, eit byklkteki krmz mercan incilerinden yaplma bir kolye duruyordu. Bu kolye, baparmak kadar bile olmayan bir kz figrnn evresinde daire oluturuyordu. "Amalfi nimfesi1," dedi, kredi kart makbuzuyla telefondan geri gelen yal hanm. "Herkl'n byk ak. Bu nimfe ldnde, Her kl onu dnyann en gzel yerine gmd ve oraya da 1) Yunan mitolojisinde nytnpha. Kr, orman ya da su perisi, (e.n.) Can Dostu 209 onun adn verdi. Amalfi." "Fiyat nedir?" "Satlk deil." "Ya kolye?"

"O pahal. Burada hl mercanlarn olduu zamandan kalma. Bu kalitede bu rengi artk bulamazsnz." "Ka para?" "Bir milyon iki yz bin liret." Yaklak bin frank tutuyordu. Ama hesabnda hl yaklak on bin frank vard. Yaz ilerinin son hesaplamalaryla biraz daha gelecekti. Kolyeyi ald. Saat yedi buuk olmutu. Gne bir sredir tepelerin ardnda kalmt. Ama gne Capri'nin nnden denize battnda, suyun adeta kan krmzs rengi grlmeye deerdi. Fabio terasn korkuluunun yannda durdu ve Amalfi'de klarn yava yava yanmaya balamasn seyretti. ok aasnda, deniz suyu havuzunda ve plaj tesislerinde bagnino1 gne emsiyelerini kapatyordu. Arkasnda, akam yemeine kadar biraz attrarak ve aperatif bir eyler ierek zaman geiren mterilerin seslerinin uultusu vard. Her ey getikten sonra buraya Norina'yla geleyim, diye dnd Fabio. Bara geti ve ereveye daha uygun decek bir alkolsz iecek istedi. Havadar mermer salondaki antika koltuklardan birine oturdu ve sigara iti. Ksa bir sre sonra Jacqueline Barth salona girip bara yneldiinde, Fabio onu nerdeyse tanyamayacakt. Gnete yanm ve makyaj yapmt. Fabio'nun koyu renk ve skca toplanm 1) it.: havuz/plaj grevlisi, (e.n.) 210 Martin Suter olarak anmsad salar saryd ve omuzlarna dklyordu. Fstk yeili, kolsuz, boaz kapal keten bir elbise ve topuksuz ayakkablar giymiti. Fabio ancak ayaa kalktnda ve kadn ona bayla belli belirsiz ve honutsuz bir selam verdiinde, onun Jacqueline Barth olduundan emin olabildi. Kadn elini Fabio'ya uzattnda ilk szleri, "Bu kesinlikle bir rastlant olamaz," oldu. Son karlamalarndan bu yana birka ya genlemiti. "Tatilinizde sizi rahatsz etmeye mecbur olduum iin zr dilerim." "Neden mecbursunuz?" Barmen, kadna bir kadeh ampanya getirdi. Fabio, kadnn ampanya sylediini fark etmemiti. "Birka yeni bilgi." "Telefonda konuulamayan eyler mi?" "Yoksa on alt saat yolculuk etmezdim." Kadn ikisinden bir yudum ald. Eli biraz titriyordu. "Bakn, sinirlerimi geriyorsunuz." "Buna gerek yok. karlarmz ortak." "Bundan kukuluyum. Siz kocam hakknda konumak istiyorsunuz, ben onu unutmak istiyorum." "Kocanz hakknda konumak istemiyorum. Size braktklar hakknda konumak istiyorum. Ve sizin bana teslim ettikleriniz hakknda." "Onun biyografisi. Kocam hakknda deil de onun yaam hakknda konumak istiyorsunuz." "O zamanlar bana gerekten neyi emanet ettiinizi imdi biliyorum, Bayan Doktor Barth." Kadn baklarn evirdi ve dnd. Sonra kadehini bir diCan Dostu 211 kiste bitirdi ve yar yuvarlak barn mermer tezgahna koydu. "Yemekte konualm m?" Kadm Fabio'yu yuvarlak bir masaya gtrd; masadan, imdi kararm olan denizin ve sahil klarnn muhteem bir manzaras grnyordu. Rahat rahat

drt kiiyi alabilecek masaya yalnzca bir kiilik servis almt. Oturduklarnda, garson ikinci bir servis at. "Bu yzden seviyorum bu oteli," dedi Bayan Barth. "Bu kategorideki baka her yerde, yalnz kalan kadnlara kk bir dul masas ayrrlar. Stunlarn arkasnda ya da mutfak kapsnn yannda bir yerde, ya da tam salonun ortasnda. Hi dikkatinizi ekmedi mi?" "Bu kategorideki yerler hakknda pek deneyimim yok," diye itiraf etti Fabio. "Yalnz kalan bir erkek olarak sizin banza byle bir ey gelmez. Size iyi bir masa ayrrlar. Yalnzca kadnlar, sanki iyi oteller tm dnyaya, yalnz kalan kadnlarn ne kadar yalnz ve gereksiz olduklarn gstermek iin ibirlii yapmlar gibi, yle bir yere oturtulurlar. O kadnlara hep acmmdr. imdi ben de onlardan biriyim." ef garson, men ve bir kadeh ampanya getirdi. "Siz de bir eyler ier misiniz?" diye sordu kadm. "Hayr, teekkr ederim." "Gazeteciler de polisler gibi midir? Grev srasnda alkol almazlar m?" "Yok, yok. Benim imemem gerekiyor." Fabio kafasn gsterdi. "Hl hibir eyi anmsamyor musunuz?" "Yava yava geri geliyor." "Yaa," dedi kadm. Yant houna gitmemiti. "Ravioli al limo-ne burann spesiyalitesidir. Her trden zgara balk da." 212 Martin Suter Fabio menye bakmadan, kadnn nerdii yemei syledi. Kadn, ef garsona, "Ben de," dedi; Fabio'ya da, "Bana bir sigara ikram eder misiniz?" diye sordu. Fabio kadna sigara uzatt ve sigarasn yakt. Kadn derin bir nefes ekti. "Dinlemeye hazrm." Fabio da bir sigara yakt. "Balamaya hazrm." Jacqueline Barth kadehinden bir yudum ald. "u ii bitirelim." Fabio ceketinin i cebinden kk teybini kard. "Bunun almasna itiraznz var m?" "Evet." Bu yant Fabio'yu artmt. Srf formalite icab sormutu oysa. "Yani, konumay kaydetmemi istemiyor musunuz?" "Size rportaj vermiyorum. Bu zel bir konuma." Fabio cihaz tekrar cebine soktu ve steno defterini masaya koydu. "Yazlacak bir ey de yok." Fabio kafasn iaret etti. "Hafzam." "yi bir altrma olur." Garson iki maden suyu ve alm bir ie krmz arap getirdi. "araptan anlar msnz?" diye sordu Bayan Barth. "Ne yazk ki hayr." "Ben de anlamam. Bu arap bu yrenin, Campania'nm. gndr bu arap zerinde alyorum." Francala ekmeini gstererek, "Bunun tad daha gzel," dedi. "Kocanzn, lmeden nceki aylarda ne zerinde altn biliyor musunuz?" "Hibir zaman onun iiyle ilgili konumazdk. Ben o konudan anlamazdm, ve o da bana aklayacak kadar sabrl deildi." "Gdalardaki prionlar kantlayacak bir yntem zerinde alyordu. Pri onlar, BSE'ye ve Creutzfeldt-Jakob hastalna yol Can Dostu 213 aan proteinlerdir." "Prionlarm ne olduunu ben bile biliyorum." "Kocanzn gerekten bir yntem kefettiini ve LEMI-EUX'nun deiik ikolata trlerinde prionlarm varln kantladn da biliyor musunuz?" Kadn ban iki yana sallad.

"O zaman bana emanet ettiiniz belgelerden bu ortaya kyor." Terasta bir trio, napoliten arklar almaya balad. Mziin sesi, konumay engellemeyecek dzeydeydi. "Belgeleri, ieriini bilmeden mi verdiniz bana?" "Size verdiim belgelerin ieriini biliyorum. Bunlar bakalar olmal." "Bayan Doktor Barth..." Kadn onun szn kesti. "Doktoru brakn, o unvan kocama aitti." "Bayan Barth, belgelerin ieriini biliyorum." "O zaman bu konumann anlamn kavrayamyorum." ki garson ravioi'Ieri getirdi. Bir sre konumadan yediler. Yeniden sze balayan, kadn oldu. "Neden elinizdeki belgeleri yaymlayp da beni tatilimde rahat brakmyorsunuz?" Fabio itiraf etti. "Belgeler artk elimde deil. Bu yzden." Kadn, zaten nceden biliyormu gibi ban sallad. "Demek onlar kaybettiniz." Fabio omuz silkti. "Kayboldular." "Ama sizde olduklarn biliyordunuz?" "Evet. Bu konuda yazmtm." Garson, kadnn taban ald. "Benden tam olarak renmek istediiniz nedir, Bay Rossi?" "Kopyalar var m?" Kadn ban iki yana sallad. 214 Martin Suter "Bir blmnn bile mi yok?" Ba sallama. "Ama belgeler vard, deil mi?" "Hayr. Siz bir noktaya taklp kalmsnz." "Lucas Jger'i anmsyor musunuz?" Bu soru kadn bir anlna afallatt. "Kim o?" "Bir gazeteci. Bu meselede benimle birlikte alyordu." Sonra anszn aklna gelmi gibi ekledi: "Haziran aynda sizi ziyaret etmiti. Ben hastanede yatarken." Fabio kadnn, onu onaylamas m, yoksa kar kmas m gerektiine karar veremediini grd. Kadn yant vermedi. "Ne olmu ona?" "Sannm belgeler onda ve siz de onunla birlikte alyorsunuz." "Yanlyorsunuz, Bay Rossi." Garsonlar iki zgara dilbal getirdiler ve blelim mi diye sordular. "Kendimiz yaparz, deil mi?" Jacqueline Barth, Fabio'ya bakt. Fabio ban ne doru sallad. Beyaz eti klklardan ayrrlarken, Fabio konutu. "Benim kanaatimce neler olduunu syleyeyim size: Siz bana kantlar teslim ettiniz. Ben aratrdm, kontrol ettim ve konuyu itiraz edilemez klmaya altm. Birisi bundan rahatsz oldu ve kafama bir darbe indirdi. Fiilen hafza kaybndan mustaribim. Lucas artk konuyu anmsamadm anlaynca, belgeleri benden ald. Bunun byk bir cazibesi vard, her gazeteci iin byk bir lokma. Ve siz de bir biimde yalnzca onunla almaya baladnz. Ben byle gryorum." "Yanl gryorsunuz." "O zaman, nasl grmem gerektiini syleyin bana." Fabio balk lokmalarn dikkat etmeden azna atmaya balamt. "Doru, Bay Jger bana geldi." Can Dostu 215 Fabio'yu, son zamanlarda, Lucas hakkndaki kukularnn dorulandnda olduu gibi, scak bast. "Ama onunla birlikte almam istemiyordu. Sizinle birlikte almamam istiyordu."

"Ayn kapya kar. Belgeler onda ya." "Bu meselenin sizin banza i atn ve daha da aacan syledi." Fabio ban iki yana sallad. "nanlmaz," diye mrldand. "Niye aryorsunuz ki? Birisinin banza bir darbe indirdiini kendiniz sylediniz." "Haberi kendisinin yaymlayabilmesi iin, bunu bir bahane olarak kullanmasna aryorum." Jacqueline Barth, dilbalnm iskeletini klk tabana koydu ve baln alt yarsn yemeye balad. "Neden bunu imdiye kadar yapmad?" "Belki bir eyler eksik." "Baka bir neden dnemiyor musunuz?" "Mesela?" Kadn bir yudum arap iti, ban iki yana sallad ve kadehi geri koydu. Garson, kadn gzlyordu ve masaya yaklat. Kadn, garsona bakt ve ban ne doru sallad. Garson ynn deitirdi ve bara gitti. "rnein, meseleyi yaymlamay hi istemediini." "Niye istemesin? O bir gazeteci." "Belki kendisinden rica edilmitir." "Bu onu durduramaz." "Belki ok srarla rica edilmitir." Fabio ba ve atal yan yana paralel koydu ve peeteyle azn sildi. "Tehdit edildi mi demek istiyorsunuz?" "Mesela." 216 Martin Suter Fabio sonunda anlad. "Meseleyi hasr alt etmesi iin ona para verdiklerine mi inanyorsunuz?" Srtt. Bu arada Lucas'tan her eyi beklerdi, ama bunu? Garsonun yeni bir kadehe, yeni alm ampanya dolduruunu izledi. "Ciddi ciddi byle bir tahmininiz varsa, benimle almanz gerekir." "Nerden varyorsunuz buna?" "Kamuoyunun meseleyi renmesini istiyor olmalsnz." Kadn omuz silkti. "Binlerce, on binlerce insan prion bulam ikolatalar yiyecek ve siz, sorumlularn hesap vermesini istemeyeceksiniz?" Kadn da baln bitirmiti. "Belki hastalanacak olan az sayda insan asndan, zaten her trl yardm iin artk ok ge. Geri kalan on binlerce insana da lm korkusunu salmann ne anlam var? Sorumlular byle bir eyin bir daha ortaya kmamas iin zaten nlem alacaklardr." Fabio ban iki yana sallad. "Ben gazeteciyim. Byle dnemem." "Ben dnebilirim." "Bu yzden mi bana yardm etmek istemiyorsunuz?" "Hayr, bu yzden deil." Garson masay toplad. "Peki neden?" "Aradnz belgeler hakknda bilgim olmad iin." Kadn glmsedi. "Bana bir sigara daha ikram eder misiniz?" Fabio kadna sigara tuttu ve kendisi de bir tane ald. "Terasta ielim mi?" diye sordu kadn. Aysz gkyz denizi kapkara klmt. Amalfi'nin klar Can Dostu 217 uzakta titreiyordu. Terastaki masalarn zerindeki gemici lambalar, sar klarn mterilerin yzlerine dryorlard. Trio, napoliten repertuarn zenle alyordu. Hafif bir esinti kmt. Fabio ve Jacqueline Barth korkuluun yanndaki kk bir masaya oturdular, kahve ve sigara itiler. "Gzel," dedi Fabio, konumay yeniden balatabilmek iin. Kadn ban sallamakla yetindi. Trio "Un vecchio ritornello"yu alyordu. Nakaratlarda Jacqueline Barth da mrldand.

Mzie ara verildiinde, Fabio bir sredir zihnini megul eden soruyu nihayet sordu. "Size patavatsz bir soru sorabilir miyim?" Kadn ban iki yana sallad. "Grmemiz srasnda, evinizden tanmak ve yeniden iekilik iinde almak zorunda olduunuzu sylemitiniz. imdi hl o evde oturuyorsunuz, hatta bir hizmetiniz var ve be yldzl bir otelde tatil yapyorsunuz." Kadn ban arkaya att ve sigara dumann gkyzne sald. Balangtaki gerginlii gemi, ampanya yz hatlarn yumuatmt. Fabio, onun ne kadar gzel bir kadn olduunu ancak imdi gryordu. "Dndmden daha fazlas kald." "Gryorum ki ok daha fazlas." Kadn yant vermedi. "Nasl aklyorsunuz bunu?" "Benimle para konularn konumazd." "Tahmin ettiinizden daha fazla para olduunu saptyorsunuz, ama nerden geldiini sormuyorsunuz." "yle." "Kocanzn, yapt kefi kendine saklamas iin para alm 218 Martin Suter olabileceini hi dnmediniz mi?" "Hayr." "Bundan utand iin yaamna son vermi olabileceini? Buradaki her eyi, onun yaamna mal olan parayla dediinizi?" "Ka yamdasnz, Bay Rossi?" Kadnn sesi fkeli deildi. "Otuz ." "Ben bu yl ellime basacam. Bu yalarda bir kadn, yeniden meslee dnm bir ieki olarak, souk bodrumlarda boaz tokluuna iek demeti yapma ya da lk yaz gecelerinde sizin gibi yakkl gen erkeklerle dnyann en gzel terasndan denize bakma seenekleriyle kar karya kalrsa, fazla dnr m zannediyorsunuz? Kocam lmnden sonra bana bu yaam mmkn kld. Bunun iin ruhunu satmsa, bu durumu ahlaksal adan knamas gereken en son kii ben olmalym." Parmaklarnn arasndaki sigara titremiyordu. "Eer sizin inandnz gibiyse -eer, diyorum!-, eer byleyse, onun karsnda eilirim ve onu mrmn sonuna kadar kalbimin ba kesine oturturum." Garsona el sallad ve hesab istedi. Garson hesab getirdi ve kadna bir tkenmezkalem uzatt. "Hayr, benim odama yazlmayacak, hesab refakatim stleniyor." Fabio para czdanndan kredi kartn kartt ve kk taban zerine koydu. "Kkeni kukulu bu paradan yararlanmak istemeyeceinizi kabul ediyorum." "Gerekten de benim iin daha iyi," diye yantlad Fabio. Garson kredi kart fiini getirdi. ki yz altm bin liret, Fabio'nun mesleki vicdannn temizlii iin deerdi. Jacqueline Barth ayaa kalkt. "zr dilerim, burada hep erCan Dostu 219 kenden yorulurum." El sktlar. Kadm glmsedi. "Baka koullarda belki terasmda bir iki imeye davet ederdim sizi." "Baka koullarda belki de davetinizi kabul ederdim." Fabio'nun Hotel La Bussola'daki kk odasnn tavanndan otomobillerin ve motosikletlerin klar geiyordu. Fabio stne sadece araf rterek srtst

yatmt. Trionun ald bir ark zihninden kmyordu: "Anche tu diventerai com' un vecc-hio ritornello che nessuno anta pi."1 Norina iin de kendisi, artk kimsenin diline dolamayan bir nakarat olmutu. 1) t.: Sen de, artk kimsenin diline dolamayan, unutulmu bir ark nakarat olacaksn, (.n.) 17 Fabio, Salerno'dan saat on bire doru intercity'yle ayrld. Ro-ma'da Pendolino ekspresine, Milano'da da Cisalpino ekspresine bindi. Tren gece on bire doru Feldau kavisinden hzla geti ve ksa bir sre sonra da gara vard. Balantlar iyiydi, geri dn tam on iki saat srmemiti bile. Getii her kilometrede, Jacqueline Barth'm tahmininin doruluuna inanc daha da artmt: Lucas kendini satmt. Yarn, hastaneye getirilmesinin zerinden tam bir ay gemi olacakt. Lucas'm, Fabio'nun artk meseleyi anmsamadn fark etmesi iin bir hafta gemi olsa bile, yaymlamas iin drt hafta zaman olmutu. Fabio yarn sabah Sarah'ya telefon edip, konunun pazar gnk yayn plannda olup olmadn renecekti. Yaymlanmayacaksa, Norina'ya haber verecekti. Norina'nn Lucas' asla balamayacandan ad gibi emindi. Etik sorunlarda Norina ok katyd. likilerindeki en byk kavgalardan birini, Fabio bir yeminli mavirlik brosundaki kara para aklama iine bulam ynetici memurun adn, babasnn bir dostunun en byk olu olduu iin aka yazmad diye yapmlard. "Byle balar," derdi hep Norina. "Tam byle." Lucas'a ve yaz ileri mdrne ancak, elinde daha fazla kant olunca haber verecekti. LABAG'daki laborant kadnla, Bianca Can Dostu 221 Monti'yle konuacakt. POLVOLAT'a da bir ziyarette bulunacakt. Fabio klimal Cisalpino vagonundan perona indiinde, bozulmu, uzun bir gnn ar scayla snm gar havas arpt yzne. Sternstrasse'ye on dakikalk yolu yrd. Dairesinin kapsn kapadnda, polo yaka tirt vcuduna yapmt. Fabio odann bozulmu havasn, caddenin egzoz ykl havasyla deitirmek iin pencereyi at. Du ald ve yataa uzand. Be dakika sonra, uyumay aklndan bile geirmemesi gerektiini fark etti. Giyindi, aaya indi ve mahallede amaszca dolat. Kendi ehrinde ona bir turist gzyle baklmasndan rahatsz olmuyordu. Peaches'a neden geldiini bilmiyordu. Belki de klimal olduu iin. Bara oturdu. "Merhaba, Fabio, cin tonik?" diye sordu derin dekolteli barmaid. Fabio alkolsz bira syledi. Gece kulb karanlkt. Kk halojen spotlarla aydnlatlan birka nokta baklar ekiyordu yalnzca: ie raf, kk sahnenin arkasndaki parltl "Peaches" yazs ve duvarlardaki birka sanatsal n fotoraf. Mekann drt bir yanndaki lambalarn soluk klar, masalardaki huzursuz siluetler tarafndan ikide bir karartlyordu. Dalgal denizde in yelkenlilerinin pruva klar. Fabio'nun zamanlamas mkemmeldi: lk yudumu imiti ki, bir fanfar mzii ve sonra cokulu takdim duyuldu: "Bayanlar, baylar: Guadeloupe'tan Samantha!" Samantha, gm rengi parldayan bir kokteyl kyafetinde, admlarn reggae mziinin srkleyici ritmine uydurmadan sahneye kt. Baklarn, gece kulbnde aalarcasma dola222 Martin Suter

tirdi. Anszn elbisesini baldrlarnn ortasna dek indirdi, iki elini elbisesinin altna soktu, klotunu dizlerine kadar indirdi ve orada gergin brakt. Doruldu, yine evreye bakt ve dizlerini kapatt. Klotu yere dt. Samantha klotunu yksek topuklu ayakkabsyla kaldrd, bir an havalandrd ve sahnenin bir kesine frlatt. Sonra yava yava ve skntyla dans etmeye balad. "Yine mi buradasn?" dedi yanndaki bir ses. Fredi'ydi bu. Bardan bir tabak yerfst ald, sa eline biraz dkt ve azna doldurdu. "Buraya sk sk gelir miydim?" "Ara sra. Bana sorarsan, tarznn en iyi dkkan. Daha nce bylesini grdn m?" Tuzlu fstk dolu avucuyla sahneyi iaret etti. "Dnya kalitesi, nce klot. Bir kere, srf bunun iin gelinir." Barmaid, Fredi'nin dirseinin yanma bir iki koydu. Fredi bunu fark etmedi. Samantha, dnyada kendisinden baka kimse yokmu gibi dans ediyordu. "Burann mdavimisin," diye saptamada bulundu Fabio. "Mlk bizim." Fabio bir ey sylemedi. "Bir sorun mu var? Florida apartman da bizim." "Ayn sektr." "Sektrn ad emlak. Kiraclar bankalar, avukatlar ve resmi daireler olan binalarmz da var." "Sektrn ad emlak, rnn ad da para." Fredi bir avu fst daha azna tktrd. Fstklar yutarken, "Aldn darbe seni nceki darkafal haline geri dndrme benziyor," dedi. Samantha, elbisesinin altnda klotunun olmadn unutCan Dostu 223 mu gibi dans ediyordu. Seyirciler, bunu kendisine hatrlatmamak iin sus pus kesilmilerdi. "Ya kafan? Yeni bellek adalar kefettin mi?" "Hayr, o zamandan beri yok." "Doktor ne diyor?" "Bekle ve ay i." "Daha ok biraya benziyor bu." "Alkolsz." Samantha, elbisesinin asklarn bir biimde ortadan kaldrmt. Memelerinin srekli dar frlamasn nlemek iin, elbisesini hep daha yukar ekiyordu. Salondakiler, klot ayrntsn unutmu olmas iin dua ediyorlard. "imdi bakmalsn," dedi Fredi. Sanki btn sre boyunca bakmamlar gibi. Mzik kesildi. Samantha tm gsterisi boyunca elbisesini birka saniyeden daha uzun bir sre yukar ekmemiti. Yava yava sahnenin merdivenine doru gitti ve ilk basamaa adm att. imdi aklna klotu geldi. Sahneye geri dnd ve klotunu en uzaktaki kede buldu. Seyirciye arkasn dnerek ve bacaklarn hafife aarak yava yava eildi. Daha aaya, daha aaya, daha aaya, uzun parmak trnaklaryla klotunu alabilin-ceye kadar. Sonra doruldu ve arkasna bir kez daha bakmadan, seyircilerin mteekkir alklar altnda salma salma yryerek sahneden kt. Fabio ve Fredi de alkladlar. Fredi ikisini tezgahtan ald, Fabio'nun omzuna vurdu ve, "Yine gel," dedi, sonra kulbn karanl iinde gzden yitti. Hemen sonra Samantha, Fabio'nun yanma geldi. "Houna gitti mi?" 224 Martin Suter "Dnya kalitesi. Ne iersin?" "Senin gcnn yetecei bir ey deil." "Bir istisna yapalm."

"stisna yapmamalyz. ampanya imeliyiz." Fabio'nun yanana bir pck kondurdu. "Salut." Fabio kadn alkoydu. "O zaman bir kadeh ampanya ielim." "Bir ie." "Btn ieyi imezsin." Kadn ona glmsedi. "Byle kulplere sk gelmiyorsun deil mi?" Fabio barmaid'e el sallad. "Yapma. Bir ieyle kalmaz. Sana bir binlie mal olur." San toplad ve gitti. Arkasndan bakan tek adam Fabio deildi. Fabio bir alkolsz bira daha syledi ve program izledi. Danslardan hibiri Samantha'nm eline su dkemezdi. Tam da, bir ey daha m sylesem, yoksa hesab m desem diye dnrken, Samantha'nm kulpten ayrldn grd. Ancak omuzlarna kadar gelen yal bir beyin eliinde. Fabio ona sabah on sularnda ulatnda, Bianca Monti'nin sesi uykulu geliyordu. Bianca cuma gnnn, gece kulbe gitme gn olduunu aklad. Fabio arad iin sevinmi grnyordu ve onunla buluacak zaman da vard. ehir merkezindeki bir cadde kafesi olan Boulevard'da bulumak zere szletiler. Sonra yaz ilerindeki Sarah'y arad. Cumartesi gnleri, bir pazar gazetesinin yaz ileri sekreterine ulamak iin iyi bir gn deildi. Telefonu srekli meguld. Sonunda kadna ulatnda, ksa bir sreliine balanmt. "Sadece bir soru, evet ya da hayr diye yantlayabilirsin." "Ksaysa." Can Dostu 225 "Yarn gda skandali konulu bir manetiniz var m?" "Cumartesi saat on buukta, gazete dndan birine manetlerimizi syleyemem." "Hadi, Sarah, evet ya da hayr." "Hayr." "Teekkr ederim. Ciao." "Ciao." Fabio yumruunu skt ve sanki az nce, man sonucunu belirleyecek bir penalt gol atm gibi havaya kaldrd. Mesele akt. Lucas meseleyi hasr altnda tutuyordu. Norina'y arad. Norina telefonu aarak onu artt. "Benim, Fabio." "Evet?" "Buluabilir miyiz. nemli." "talya'da olduunu sanyordum." "Dn dndm." "Nasl geti?" Pek ilgiliymi gibi sormamt. "Sana bunu anlatmak istiyordum." "Dinliyorum." "Yz yze." "Ltfen, Fabio. Beni rahat brak." "Lucas hakknda." "Onu da rahat brak." "Ben hastanedeyken bir haberimi ald, gerekten byk bir mesele." "Kapatyorum imdi, Fabio." "Ve bunu yaymlamamak iin para yedi." "Kes artk, Fabio." "Duyuyor musun? Kendini satt!" diye bard Fabio. 226 Martin Suter Norina telefonu kapatmt.

Cafe Boulevard'da bo bir tek masa bile yoktu. Fabio sraya girdi ve masalardan birinin boalmasn bekledi. Anszn Bianca'y kefetti. Ortada bir masada oturuyor ve el sallyordu. Fabio masalarn arasndan geip onun yanna oturdu. Beyaz bermudas ve adeta klasik ak mavi yazlk bluzuyla byk bir kz ocuu gibi grnyordu. Sa kamdaki bir dizi altn halka olmasayd. "Seni greli ok oldu, ama masay korumak iin kalkmadm," diye aklad heyecanla. "Erken geldim." Sonraki on dakikay, masaya bakan garsonun dikkatini ekebilmek iin harcadlar. Siparilerini verdiklerinde -dondurma ve espresso, Pesaro'daki gibiBianca sordu: "zel mi, gazeteci olarak m?" "Gazeteci olarak." Bianca baka bir yant beklediim belli etmemeye alt. "O zaman yalnzca havalardan konuabilirim. Yeni szlememe gre." "Gazetecilerle konuman yasaklayan yeni bir szlemen mi var?" "Nihayet yamur yaacak m sence?" "yle grnmyor. Szlemede baka deiiklikler de var m?" "Yamur yagmayal drt hafta oluyor." Garson dondurma ve espresso'lar getirdi. "Hesab hemen alabilir miyim?" diye sordu. Fabio hesab dedi. "Amalfi'deydim." "Herkesin anlatt kadar gzel mi?" "Evet. Orada Doktor Barth'n dul karsyla karlatm." "Naslm kendileri?" Can Dostu 227 "Atlatm grnyor." "Amalfi'de." Hzla eriyen dondurmalarm sessizce yediler. "Barth'm, gdalardaki prionun varln kantlayan bir yntem zerinde altn sylemitin. Baarya ulam olmas mmkn m?" "Seninle konumadm. Tamam m?" "Tamam." "Seni hi grmediime yemin edeceim." "Buna gerek kalmayacak." "Bir sre, bir eyler bulduunu dnmtm. Cokulu grnyordu ve geceler boyu alyordu. Ama sonra gnden gne duruldu. ok kmt. O zaman, herhalde bir ey bulamad, diye dndm." "Ne zamand bu?" "lmnden nceki son haftalarda." "Peki, bundan nceki zamanda hep yalnz m alyordu?" "Bazen ona yardm ederdim. Nadiren. denmeyen fazla mesailerdi." "O zaman proje hakknda bilgin vardr." Bianca ban iki yana sallad. "Ben kimya laborantym. Burada immnoloji ve antikorlar sz konusu. Bu konuda hibir bilgim yok. Doktor Barth da iini ok gizemli bir biimde yrtyordu. Bana yalnzca, prionlara karlk veren antikorlar zerinde altn syledi." Birka masa tede iki kii kalkt, onlarn yerine baka iki kii oturdu. Bunlar Marlen ve top sakall adamd. Marlen o tarafa ksa bir bak att ve Fabio'yu fark edince hemen ban evirdi. Fabio yeniden Bianca'ya dnd: "Deneylerin raporlar olmal." "Sonu yanl ktysa, belki de onlar atmtr." 228 Martin Suter "Normal mi bu?" "Normal deil, ama insani. Ben neye inanyorum, bilmek ister misin?"

Fabio ban ne doru sallad. "Doktor Barth, Schnell'in onu bilimsel aratrma ve gelitirmeden alacan biliyordu. Tam zamannda bir bomba patlatmak, onun iin bir ans olacakt. Bunu baaramaynca, mitsizlie kapld." "nandrc geliyor," dedi Fabio. "Ama sen inanmyorsun." "Benim baka bir teorim var." "ok merak ettim imdi." "Bir sre daha etmelisin." Fabio gzucuyla, Marlen'in yanndaki adamn ayaa kalkp ieriye giriini gzlemledi. Marlen masada yalnz kalmt. Fabio onun kendisine doru baktn hissetti. "Sana tek bir ey syleyebilirim ki," diye srdrd szn Fabio, "zm bulamadndan pek de emin deilim." "O zaman neden intihar etsin ki? Zengin bir adam olacakt." "Dediim gibi, imdilik daha fazlasn syleyemem. Belki bir dahaki sefere, yine konumadmz zaman." O anda Fabio'nun cep telefonu Ravel'in Bolero'sunu almaya balad. Duymuyormu gibi yapt. "Amayacak msn?" diye sordu Bianca. Fabio telefonunu antasndan kard. "Alo?" "imdi de piercing'den mi holanyorsun?" diye sordu Marlen'in sesi. Fabio telefonu kapatt ve mrldand: "Yanl numara." Pazar gn Fabio olaydan sonra ilk kez yzmeye gitti. Yaz sCan Dostu 229 canda serinlemek isteyen biri gibi gle deil de, bir profesyonel gibi kapal yzme havuzuna. Burun kskac, kulak tkac ve yzme gzln takt ve disiplin iinde etaplarn yzd. Onuncu etaptan sonra, antrenman eksikliini hissetmeye balad. Du ald, beline bir plaj havlusu sard ve havuzun kenarndaki sraya oturdu. Havuz biraz kalabalklamt. Yzme bilmeyenler blmnde imdi bir grup ocuk suda oynayordu. Birka yal, ciddi ciddi ve konsantre olmu bir halde yzyorlard. metrelik tramplenden ara sra birisi suya atlyordu. Fabio aydnlk, beyaz salondaki klor kokusunu ve seslerin yank yapmasn seviyordu. ocukluunu anmsatyordu bu ona. Btn bir leden sonrann suda geirildii zamanlar. Ya da bir havlunun stnde uyuyormu gibi uzanlp, yakndaki kzlarn gzetlendiklerini fark etmemi gibi davrandklar zamanlar. Yeniden dzenli olarak gelmeye karar verdi. leden sonra bilgisayarn karsna geti ve internette, pri-onlara karlk veren antikorlar hakknda bilgi arad. Nafile. Ama "immunoassay" diye bir kavrama rastlad. mmnoloji ve kimya ilkelerini birletiren bir yntem. Teknikler eitliydi, ama tmnn de ortak bir yan vard: ana bileenleri bir antikordu. Doada antikorlar, plazma hcreleri tarafndan yabanc paracklara ya da maddelere karlk olarak retiliyorlard. Sadece, hangi antijene kar retildiyseler ona tepki veriyorlard. Laboratuarlarda antikorlar, deney hayvanlarna antijenlerin rnga edilip, bunlara kar oluan antikorlarn yaltlmas ve arndrlmas yoluyla retiliyorlard. Bylelikle, rnein ADS virsnn varl kantlanabiliyor230 Martin Suter

du. Ya da ime suyunda bulunan en kk miktardaki bcek ilac artklar. Ya da yemeklerdeki tehlikeli bakteriler. Ya da belirli bir tr protein. Bu teknikle gnn birinde bir ikolatadaki prionlarm varlnn da kantlanabilecei dncesi akla yaknd. Fabio bu konunun iine daldka, konu da gzne o kadar karmak grnd. Doktor Barth'm -uzmanlk bilgisine ne kadar sayg duysa da- tamamen yalnz alm olmas mmkn myd? almasn ne kadar gizli tutsa da, meslektalaryla deneyimlerini paylam olmalyd. Kendi firmasmdakilerle deilse bile, kesinlikle bakalaryla paylam olmalyd. Bilim o kadar ok uzmanlk alanna blnmt ki, her bir alann cemaati kk ve saydam olmalyd. nternet sayesinde kolaylkla ulalabilir de olmalyd. Niye daha nce aklna gelmemiti bu: Dnyann herhangi bir kesinde, Doktor Barth'm hangi konu zerinde altn bilen bilim adamlar olmalyd. Belki almasnn nereye kadar ilerlediini bile biliyorlard. Bu insanlarn adresleri ya da e-posta bilgileri, Barth'm belgeleri arasnda bulunmalyd. Jacqueline Barth'm yardmn hesaba katamazd. Belki Bianca Monti yardm ederdi. Numaray evirdi. Kimse amad. Telefonu henz kapatmt ki, kapya vuruldu. Samantha, yannda iki kadnla gelmiti. Birisi onunla yatt, dieri daha yal ve daha topluydu. kisi de onun gibi koyu tenliydi. "Hi crepes de plantain1 yedin mi?" "Hi yemedim," diye itiraf etti Fabio. 1) Fr.: sinirotu krepi, (e.n.) Can Dostu 231 Yarm saat sonra Fabio'nun dairesi yemek kokuyordu. Sa-mantha, Lea -gen ve zayf olan- ve Soraya -yal ve tombul olan-, ilerinden birinin dairesinden getirdii getto teybinden yaylan buigine mziiyle dans eder gibi hareketler yapyorlard. Yemeklik iri muzlar yumuayncaya kadar piirmi ve kymlar, tereya ve kabartma tozuyla kartrmlard ve imdi de kk kurabiyeler halinde ekillendiriyorlard. Bu arada kreol dilinde1 konuuyorlard. Fabio ayak altnda dolamamak iin yatakta oturuyordu ve kadnn onu imeye zorladklar romunu ara sra yudumlu-yormu gibi yapyordu. "Damoiseau," diye srar etmilerdi ona, "rhum agricole blanc,2 en iyisi." Mutfak kesinden imdi cazrt ve tslama sesleri geliyordu, ve mekana kzgn hindistancevizi ya kokusu yaylmt. Sa-mantha, baparma ile iaretparma arasnda, altn gibi kzarm ilk kreple Fabio'nun yanma geldi ve bir para srmasn istedi. Fabio onaylarcasma gzlerini dndrd. Biraz unlu ve yal bir tad vard. Soraya, Fabio'nun masasna, Lea koltua, Samantha da onun yanma, yataa oturdu. Mziin sesini biraz daha atlar ve toplam krk paralk muzlu rei yediler. "Fredi'nin arkada msn?" diye sordu Soraya, az doluyken. "Okul arkadamd." "Bu daireye ka para veriyorsun?" Fabio ne yant vereceini bilemedi. "Bunu konumadk. Bana acil bir yer lazmd, o da bana buray verdi." kadn birbirlerine baktlar. "Biz iki bin be yz frank ve1) Smrgeci lkenin diliyle yerel dilin karmndan oluan melez dil. (e.n.) 2) Fr.: ev yapm beyaz rom. (e.n.) 1) 232 Martin Suter riyoruz." "Ayda m?"

"Burada asla bir aydan daha uzun sre durmayz." "ki bin be yz frank!" "Yatak ve oda temizlii dahil." "Vay kan emici!" diye bard Fabio. "Senin arkadan." "Niye baka yerde oturmuyorsunuz?" de katlncaya kadar gld. "Bu apartman, Peaches'la yaplan szlemede yer alyor." Rom ok sertti. Fabio sadece yudumlad halde, Karayip etkisini hissetti. Sanki ocukken buigine dinleyerek bym gibi dans etti. Sonra bir ara Soraya'nm telefonu alp birka sz sylediini, telefonu kapattn ve dansa devam ettiini grd. "Kimdi o?" diye sordu Fabio. "Bir kadn," diye yantlad Soraya, omuz silkerek. "Ne istiyordu?" "Seni." "Sen ne syledin." "Megul olduunu." "Adn verdi mi?" "Evet." "Neydi?" "Anlamadm." "Norina m?" Soraya dnd. "Yok, daha ksa." "Marlen mi?" "O kadar da ksa deil." 18 Rimbhl tren istasyonu seksenli yllarda modernletirilmiti. Daha zekice tasarlanabilirdi, diye dnd Fabio. stasyonla birlikte tm yerleim de. Rimbhl ne ky, ne kasaba ne de banliyyd. Merkezi ve evresi bulunmayan, sevimsiz bir binalar ve ilevsel yaplar kmesiydi. Bir yerde kilise, bir yerde han, bir yerde itfaiye deposu, bir yerde yerleim alan vard; bir yerde de bir tabela: "POLVO-LAT, 3 km." Trafik ana cadde zerindendi, arka yollar yoktu. Hibir insann caddeden karya gemek zorunda olmad tek noktaya, bir yaya stgeidi yaplmt. Geidin korkuluunun d cephesinde "Rimbhl, Rust im Montafon'u selamlyor!" yazyordu. Yaplnn biricik nedeni buydu sanki. Batdaki tepelerde ok byk bir bulut kmesi olumutu. Eer yamur yadracaksa, bunun bedelini geen gnlerden daha da boucu bir scakla nceden detiyordu. stasyonda taksi yoktu. Ama Fabio, muhasebenin onun gzne soktuu taksi makbuzlarndan, Rimbhl'de en azndan bir taksinin bulunmas gerektiini biliyordu. stasyon efi onu Feld atlyesine gndermiti. "Taksi hizmeti de gryorlar," demiti. "Sizi daha nce POLVOLATa gtrmemi miydim?" diye 234 Martin Suter sordu ofr, eki kokan Mercedes'inde giderlerken. "Buraya ilk kez geliyorum," diye yantlad Fabio. Ksa yolun geri kalannda sustular. PORVOLATn sahas itlerle evriliydi. Giri kaps akt, ama bariyer, ofrler kapcya kimliklerini bildirinceye kadar, aralar durduruyordu. Fabio ihtiyatl davranarak annesinin yeni soyadyla, Bal di olarak tantt kendini. Fabio Baldi, serbest gazeteci, lkenin masum aile dergilerinden birinde, Die schnen Sriten'da yaymlanmak zere, st konulu bir haber hazrlyor. Bu kamuflaj srdrme niyetinde deildi. Burada kt anlar brakmsa, kendisine daha telefonda zorluk karlmasnn nne gemek istemiti. Byle bir durum yoktu. Kapc onun geleceini biliyordu ve Bayan Frei'm kendisini ynetim binasnn ana giri kapsnda beklediini bildirdi.

Fabio byk asfalt alandan geti. Depolarn nndeki st tankerleri, sama tesislerindeki inekler gibi bekliyorlard. Dier kamyonlar da, srann kendilerine gelmesini, ikinci bir sra halinde bekliyorlard. Ykleme tesislerinde, kamyonlar ykleniyordu. zerlerinde byk gda markalarnn logolar vard. Bayan Susi Frei kendini iletme mdrnn asistan olarak tantt. Fabio'dan biraz daha genti ve "Die schnen Seiten'dan birisiyle tant iin ok sevinliydi". Fabio'yu daha nce hi grmemi gibiydi. Kadn, Fabio'yu bir kabul salonuna gtrd ve zerinde firmann iareti bulunan beyaz bir laboratuar nln giymesine yardmc oldu. Kendisi de benzer bir nlk giydi. "imdi de u komik apkack," diye espri yapt ve Fabio'ya tek kullanmlk, lastik bantl selloz kasketlerden verdi. Kendisi de bir tane takt, gzlerini devirdi ve i ekti: "Hijyen." Can Dostu 235 Kadn, Fabio'ya, zerinde gezinin durak noktalarnn gsterildii ince bir bror uzatt. Her nokta iin ksa bir metin yazlmt. Altna da, not almak iin bo yer braklmt. Bayan Frei, Fabio'yu krom, seramik ve paslanmaz elik dolu, ho serinlikteki mekanlardan geirdi. Her yerde ayn koku vard. Eki st ya da taze peynir gibi bir koku. Fabio not alyordu. Fabrikann mekanlarndan birinde, bir makineyi temizleyen adam vard. Burada alan herkes gibi beyaz nlk giymi ve kasket takmlard. Ama bunlarn stne de byk, soluk sar plastik rtler geirmilerdi. Yars sklm ve alm dev makineyi buharl temizleyicilerle ykyorlard. "Pskrtme band kurutucularmzdan birisi!" diye bard Bayan Frei, buhar tslamasnn sesini bastrabilmek iin. "Yeni bir rn iin yeniden dzenleniyor." Fabio brorde "pskrtme band kurutucusu" blmn okudu. Pskrtme band kurutucusu, bir bant kurutucusu ile bir pskrtme kulesinin karmdr. Bu makineyle, daha nce kurutmaya sadece belirli koullarda uygun olan rnler kurutulabilir. rnein bu makinede, st bileenleri, bitkisel proteinler, niastalar vb. tayc maddelerin zerine ya eklenebilir. Bylelikle, ya oran yzde sekseni bulan tozlar retilebilir. Laboratuar nl giymi bir adam ieri girdi. ilerden biriyle konutu. Sanki iiye talimat verir gibiydi. Belli ki daha st kademelerden birisiydi. Koltuunun altnda, zerine birka formln ilitirilmi olduu bir tahta tutuyordu. Gs cebinde bir 236 Martin Suter dizi tkenmezkalem vard. Fabio'ya bakt ve adama dnd. imdi ikisi de ona bakyordu. Tkenmezkalemli adam mekandan ayrld. Koridorda yine normal sesle konuulabilir olmutu. "zerine ya eklenebilir ne demek?" diye sordu Fabio. "Taze yasz st ya da baka bir tayc maddeyi alrsnz ve ona istediiniz bitkisel ya da hayvansal ya istediiniz miktarda eklersiniz. Bunun tam olarak nasl yapldm size, iletme mhendisimiz Bay Lehmann aklayabilir. nmz sra kan u bey." "Bu makinede ya tozundan baka ne retiliyor?" "Her ey: peynir tozu, ikolata tozu, bebek mamas, buza mamas iin toz vesaire."

Fabio, buzalara verilen st iin bazen hayvansal yalarn, hatta sr i yandan yaplma yalarn da kullanldm, daha nceki aratrmalarndan biliyordu. Koridorun sonunda beyazlar iinde iki adam grnd. "Makinenin yeni bir rn iin yeniden dzenlendiini sylediniz," diye sormaya devam etti Fabio, "yani burada rnein iki gn, diyelim ki buzalara verilen st retiliyor ve sonra birka gn, diyelim ki bebek mamas m retiliyor?" Kadn ban ne doru sallad. Nroirurglar, kullanlm ameliyat aletlerini, prionlann bildik sterilizasyon yntemlerine direnli olmalarndan tr, zel p olarak ayn tutmak gerekip gerekmediine dair bilimsel seminerler dzenliyorlard. Burada ise aletler buharla temizleniyordu. "Ya da, diyelim ki ikolata tozu?" "imdi iki adam karlarnda duruyordu. Hi de kenara ekilecek gibi grnmyorlard. Beyaz nlkleri ve kasketleriyle, eski filmlerdeki tmarhane bekilerini andryorlard. Can Dostu 237 "Yeter artk," dedi irice olan. Yuvarlak, krmzms, sinekkayd tral bir yz vard. Bayan Frei armt. "Ne oldu, Sami?" "Bu bey bizimle geliyor. Deil mi, Bay Rossi?" "Bay Baldi," diye dzeltti Bayan Frei. "Tabii, tabii, Bay Baldi." Fabio'yu kolundan yakalad. "Hey!" diye bard Fabio ve kolunu kurtarmaya alt. Adam daha sk tuttu. imdi ikinci adam da teki kolundan yakalad onu. Bylece adamlar Fabio'yu, afallam kadnn yanndan alarak, koridor boyunca, merdivenden aaya, k kapsna, asfalt alann stnden bariyere kadar btn yolu geri yrttler. Bayan Frei'm Sami dedii adam, neredeyse elle tutulur bir nefretle davranyordu. Fabio, en kk bir direnme hareketinde adamn kendisine vuracandan emindi. Kapc durumu kavrad ve kendisine sylenmesine gerek kalmadan bariyeri at. Karayolunda durdular. "Brakabilirsin, Toni," dedi Sami meslektana. Deerli insanlar ile sprntler arasnda ayrm yapmasn bilen biri gibi, yumuak ve dosta sylemiti bunu. Fabio'nun selloz kasketini bandan ekip ald ve laboratuar nln kabaca kard. Sonra krmz elleriyle, Fabio'nun beyaz keten gmleinin iki yerinden tuttu. "Bir daha buralarda grnmeyeceksin. On kilometrelik bir evrede. Anlatk m?" Fabio'nun ban ne doru sallamaktan baka seenei yoktu. "Senin gibi adamlarn," diye tiksintiyle konutu Sami, "azn burnunu datmak lazm." Fabio, dehet dolu bir an iin, adamn bunu yapacandan emin oldu. Ama sonra Sami ellerini indirdi, Fabio'nun yzne 238 Martin Suter tkrd ve gitti. Deerli insan Toni de onu izledi. Fabio mendil arad, bulamad, cadde kenarndan bir demet ot kopard ve tkr yznden sildi. Hayatnda yalnzca bir kere, renciyken, birisi yzne t-krmt. O zaman alamaktan baka bir ey yapamamt. imdi de yle. "Daha nce benim gibi bir vakayla karlatnz m?"

Dr. Vogel ar scak dalgasn canl atlatma umudunu yitirmi gibi grnyordu. Son hastasndan sonra gmleini deitirmemiti ve Fabio onu selamlarken oturduu yerden kalkmamt. Fabio'yla bellek altrmas yapmak iin de pek istekli grnmyordu. Amalfi yolculuu hakknda sorular sormutu, sonra da havadan sudan konumaya balamlard. "Her vaka farkldr." "Kazadan nce byk bir deiiklik yaam ve hafzasn kaybettikten sonra yeniden bu deiiklikten nceki konumuna gemi bir hastann vakasn kastediyorum." "Her insan deiir." "Ama bu kadar radikal bir biimde deil. Eskiden, Fredi Keller gibi insanlara kar yazlar yazmtm. imdi, onunla ehrin ana fine kulplerinde dolayorum. Daha nce, kadnlarn seks sektrnde smrlmelerine kar alma yrten bir kadnla beraber yayordum. imdi, bir striptiz kulbnn mdavimi oldum. Yaz masama gelen uydurmaca basn bltenleriyle dalga geerdim. Sonra, bu bltenleri yazan teyzelerden birisiyle yatp kalktm. Kendi kendimin tam tersine dntm." Dr. Vogel gzlerini kapatp dnd. Belki de birka saniyelik ekerleme yapyordu. Gzlerini amadan konumaya balad. "Her birimizin iinde, kendisinin tam tersi gizlidir. Ve hemen Can Dostu 239 hemen herkes yaamnda bir kez, bunun gerek kendisi olup olmadn snama noktasna gelir. Kendi alter ego'nuza yaptnz yolculuun tam da bir bellek yitimine denk dmesi, elbette ansszlk. Hayr, daha nce byle bir vakayla karlamadm." "Bir trl aklm almyor, anlyor musunuz? Bu teki ben'i yaama isteinin, bir biimde kendini belli etmi olmas gerekir." Dr. Vogel gzlerini at ve bir sihirbazn gmleinin kolundan ipek mendil kar gibi, bir kutudan bir demet kat mendil ekti. Bunlarla geni yzn sildi ve yuma kat sepeti ynne att. sabet ettiremedi. "Bu gereksinim gizli olarak hep mevcuttu, ve sonra bir ey onu provoke etti. Belki de eski okul arkadanzla karlamanz. Belki de hayat arkadanzn buna tepki gsterme biimi. Belki ikisi birden." Fabio bunu dnd. Sonra sordu: "Duygularn yalnzca bellekle mi ilikisi var?" "Bilimsel aratrmalar belirtik ve rtk bellek ayrm yapar, isterseniz buna bilinli ve bilinsiz uzun sreli bellek diyelim. Birisinin, yandayken bir kpek tarafndan srldm varsayalm. Geri kendisi bunu anmsamaz, ama bu olay onun rtk belleinde saklanr. Otuz yl sonra hl kpeklerden korkuyordur. Kpeklerden neden korktuunun yantn ona veremeyen bellek ile, komunun kk finosunun karsna kmasyla birlikte onun kamasna yol aan bellek arasndaki elikiye disso-siyasyon deniyor." Dr. Vogel eliyle yzn sildi. "Bu iki bellein farkl beyin yaplar tarafndan desteklendii kabul ediliyor. Bense, duygularn rtk bellekte saklandn kabul etme egilimindeyim." "Bende ikisi de kayp m?" "Byle bir eyi dnemem bile. Belirtik bellei zarar grm 240 Martin Suter hastalarn ounda rtk bellek hl olduu gibi kalr. Sizinki gibi hafif bir vakada zaten yledir." "Bu ikinci ben'imi yaama gereksinimini neden imdi hissetmiyorum? Hafza kaybmdan nce de mevcuttuysa? - Yananzda bir para kat var. Hayr, yukarda, evet, orada." Dr. Vogel kat parasn buldu ve ald. "Teekkr ederim."

"inde bulunduum duygu dnyas o zamanki ise, bu durumda herhangi bir kadnla ilikiye girmi olmamn imkansz olduunu syleyebilirim size. Ben Norina'y seviyorum." Dr. Vogel ban arkaya att ve kaln parmaklarnn ularn zenle bititirdi. "Byk bir olaslkla, Norina'ya kar duygularnz, bellek yitiminizden sonraki dneme ait." "Bunu anlamyorum." "Demek istediim u ki: Eski partner yeni birisiyle ilikiye girdiinde, ona duyulan sevgi artar." Dr. Vogel kutudan yine bir tutam mendil kartt. "Bu durum, dostunuz Jger'e kar akld duygularnz da aklyor." "Onu elimden gelse ldrecek olmamn baka nedenleri de var. Geerli nedenler olduklarna inanabilirsiniz." Lucas'tan nefret etmenin geerli nedenlerine, dnden beri bir tane daha eklenmiti. Fabio, POLVOLAT'tan tren istasyonuna olan kilometrelik kzgn karayolunu fkeli ve aalanm bir ruh hali iinde geri yrmek zorunda kaldnda, tuhaf bir ey olmutu: Sami'nin iddetine maruz kalnn yol at duygulara her kaplnda, aklna Lucas geliyordu. Pencereleri almayan, scak, kf kokulu yerel trendeki yolculuk boyunca, gznn nnden iddet sahneleri geiyordu. Hepsi de Lucas'a arm yapyordu. Dairesinde, dizst bilgisayarn ap POLVOLAT ziyaretine iliCan Dostu 241 kin bilgilerini zetlerken ve henz belleinde taze olan olaylan betimlerken, Sami'nin ve Lucas'n grntleri birbirine kanyordu. Huzursuz bir gece geirdi, ikide bir, terden srlsklam halde, evlerine dnen dans kadnlarn ve onlara elik eden adamlarn grltleriyle uyanyordu. Kendisine iddet uygulandn grd kabuslarda, beyaz nlkler iinde Lucas beliriyordu. Ortalk aydnlandnda ve sabahn sessizliini ilk otomobiller bozduunda, Fabio yaad son iddet olaynn Lucas'la bir ilikisinin bulunmas gerektii kanaatine vard. Bu olay da, kantland kadaryla, 21 Haziran'da gereklemiti. Wiesenhalde son durann yaknlarnda. Waldfrieden Bahe Kooperatifi'nin oralarda. Dr. Vogel'daki randevusundan hemen sonra on dokuz numaral tramvaya bindi. Vagon nerdeyse botu. Yine de Fabio yol boyunca pencere kenarnda durdu ve alr kapanr dar pencereden biraz yol rzgar almaya alt. Mezarln nnden Waldfrieden'a kan yoku onu geen seferkinden daha ok yordu. zerinde meyve aalar bulunan imenlik biilmiti. Kentin stndeki buu daha sar grnyordu. zerinde "Walfdfrieden Bahe Kooperatifi, Yalnzca yeler ve Misafirler Girebilir" yazl tahta perde kapsna vard ve araziye girdi. Pencere kanatlar sar olan kk evin, daha nce adamn kat oynad sundurmas altnda imdi bir ift oturuyordu. Fabio adam tand, kat oynayanlardan biriydi. Fabio ona el sallad, bahe kapsnda durdu ve bekledi. Kar koca birbirlerine baktlar. Adam ayaa kalkt, karo deli yolu ar ar yrd ve Fabio'nun karsnda durdu. "Beni anmsyor musunuz?" diye sordu Fabio. "Siz Lucas'm arkadasnz." "Birazck vaktiniz var m?" 242 Martin Suter Adam omzunun stnden, olduu yerde aklm onlar seyreden karsna bakt. "Tam yemek yiyecektik, ama uzun srmeyecekse..." Bahe kapsn at ve Fabio'yu eve doru gtrd. "Bu, Lucas'm bir arkada," dedi karsna. "Ben Fabio Rossi, memnun oldum." Kadna elini uzatt. Kadn kendini tantmad.

"Bir dakika oturun," dedi adam Fabio'ya. "Size tuhaf gelecek bir ey soracam," diye balad Fabio. "Bir kaza geirdim. Bu srada bamdan aldm yara, hafzam kaybetmeme neden oldu. imdi, anmsayamadm sre iinde neler yaptm anlamaya alyorum." "Bilirim bunu," dedi kadn. "Son zamanlarda ben de unut-kanlatm. Bira ier misiniz?" Fabio geri evirdi. "Bu balamda, yirmi bir Haziran'da beni burada grdnz anmsayp anmsamadnz sormak istiyordum size." "Oyoyoy," yapt kadn, "bu bir beyin olimpiyat sorusu!" "Gnlerden neydi?" diye sordu adam. "Perembe." Fabio, adamn yznde, anmsama yeteneinin zorlanmay-ndan duyduu rahatl okudu. "Perembe gnleri dkkanda kzmza yardm ederiz. Perembeleri burada olmayz." Fabio teekkr etti ve yemek davetini geri evirdi. Sosisli salata vard. Bahe kapsnda adam bir neride bulundu: "Bayan Blatter'e sorun, kendisi her gn buradadr." Bayan Blatter'in bahesinin yerini tarif etti. Gourrama'mn bi-tiiindeydi. Bayan Blatter yetmi yalarnda olmalyd. Adaleli, yank tenliydi ve ksa kesilmi kr salar vard. "Naslsnz?" diye sordu, Can Dostu 243 Fabio'ya toprakl elinin yerine kolunun alt ksmn uzatrken. O srada bir armut aacnn dibindeki yabani otlar temizliyordu. Fabio hikayesini anlatt ve sorusunu sordu. "Geen hafta ya da ondan nceki hafta sizi burada grdm." "nceki hafta, doru. Ksa sreliine gelmitim. Ya daha ncesi?" "ok uzun bir sre nce. Ama bunun yirmi bir Haziran olup olmadn ne kadar istesem de syleyemem. Neden Lucas'a sormuyorsunuz? O da buradayd." "Geen yaz m demek istiyorsunuz?" "Hayr, hayr, bu yaz. Haa, anladm. Lucas'la artk eskisi kadar samimi deilsiniz galiba?" "Nerden anladnz bunu?" "imdi onun yannda, daha nce sizinle birlikte gelen kz gryorum. Umarm boboazlk etmiyorumdur." "Hayr. Uzun sre kalm mydk?" "Ben ayrlrken siz hl buradaydnz." "Ne zamand bu?" "Perembe mi demitiniz? O gn erken karm. Terapim var." "Erken derken, ka gibi?" "e doru." "Ve biz hl burada mydk?" "Kesinlikle." Kadn glmsedi. "Duydum sizi. Evin iindeydiniz ve ben giderken tartyordunuz. Olduka yksek sesle." "Neden tarttmz anlayabildiniz mi?" "Hayr. Ama sonradan kendimce fikir yrttm. ki gen adam aralarnda tartrlarsa, birka hafta sonra da birinin kz arkada tekiyle gelirse, buradan bir sonuca varmak iin mneccim olmak gerekmez." 244 Martin Suter Fabio bahe kapsna vardnda, kadn arkasndan seslendi: "Gourrama'ya giderseniz, hi olmazsa domatesleri biraz sulayn. Yal Bay Jger hasta, baka kimse de baheyle ilgilenir grnmyor!" Bahe gerekten bakmsz ve kurumu grnyordu. Solmu domates fideleri arasnda bir bahe hortumu vard. Fabio musluu biraz at ve suyun kuru toprakta akn seyretti. Tarihi snamas gerekmiyordu. Yirmi bir Haziran olduundan emindi. Lucas'la buraya gelmiti. Saat sularnda tartmlard. Bundan ksa bir sre sonra bilincini yitirmi ve kafas yaralanm bir halde bir polis ekibi tarafndan alnmt. Bundan bir sonuca varmak iin de mneccim olmak gerekmiyordu!

Kulbenin zerine ina edildii aa kazklardan birinde, pasl bir ivinin stnde kulbenin anahtar aslyd. Lucas'm yal amcas iviyi arka tarafa akma zahmetini bile gstermemiti, evinde alnacak bu kadar az ey vard. Mekan ar scakt. Ranza yataklar yaplmamt, kareli ku-ty yataklarn altndan plak dekler grnyordu. Kk bulak evyesinde bir bardak, tabak, atal ve bak bulunuyordu. Ahap masada amdan, yannda kibrit kutusu duruyordu, ikisinin arasndan karncalar yol yapmt. Kedeki sraya eski dergiler ylmt. Burada bir eyler olmu gibiydi. Ama ne? Bir tartma. Ama kesinlikle Norina hakknda deil. O zamanlar zaten Marlen'le birlikteydi. Peki byk mesele? Onlar bir perembe leden sonrasnda buraya getiren neydi? Sessizlik iinde almak m istemilerdi? Daha nce de yapCan Dostu 245 mlard bunu. Ancak sadece tek bir defa. Norina'nm bo gnyd ve. evde yapacak ileri vard. Lucas'm evi de Fabio iin ok grltlyd. Demek ki almak amacyla buraya ekilmiler ve, hangi nedenle olduysa, tartmlard. Ve tartma srasnda Lucas ona bir darbe indirmiti. Ya sonra? Wiesenhalde son durana nasl gelmiti? Koup kam myd? Lucas onu baygn halde brakm, Fabio kendine geldiinde de yolunu mu kaybetmiti? Ayrntlar nasl gereklemi olursa olsun, her halkarda Lucas'm ona vurmu ve haberini alm olmas gerektii sonucu kyordu. Fabio kulbeyi kilitledi ve anahtar yeniden iviye ast. Yol kvrmnn arkasndaki, cep telefonunun sinyal ekebildii yere vardnda, Wiesenhalde son durana gitmek zere taksi ard. Yaz ilerine varmak iin acele ediyordu. Danmada yeni birisi vard. Kadn Fabio'yu ieri sokmad. "Kiminle grmek istiyorsunuz?" diye sordu ve Fabio, "Lucas Jger," deyince kadn, "Bay Jger darda," yantn verdi. "Ne zaman dner?" "Bir ey sylemedi." "Nereye gitti?" "Bu konuda bilgi veremem." "O zaman bana Sarah Mathey'yi balayn." "Kendisi toplantda, rahatsz edemem." Fabio'nun danmadaki yeni kadna, kendisini halefi Berla-uer'e balamasn rica etmekten baka seenei kalmamt. Adamn sesi, son derece nemli bir i zerinde alrken ra246 Martin Suter hatsz edilmi gibi geliyordu. Ama Fabio yine de, Lucas'm nerede olduunu azndan alabildi: Europa'dayd. Hotel Europa, gardaki eski bir binayd. Konumu ve iki restoran, bir bistrosu, bir bar ve byk lobisi sayesinde, yolculuk yapan insanlarn ok tercih ettii bir buluma noktasyd. Fabio bara giren ilk kiiydi. Bir piyanist -yllardr hep ayn adamrepertuarn -yllardr hep ayn arklar- alyordu. Birka iadam kk masalara oturmu, belgelere ve ajandalara gmlmlerdi. Aralarnda Lucas yoktu. Fabio bistrodan geerek Fransz restoranna girdi. Lucas orada da grnmyordu.

Lobiye bir yolcu grubu gelmiti. Resepsiyonun nnde itiip kakyorlard, iki bellboy yolu bavul tayclaryla kapatmt. Fabio burada, elbise klflar asl tekerlekli bir gardrop asks tarafndan yar yarya gizlenmi halde, Lucas' grd. Koltukta oturuyor ve arkas Fabio'ya dnk sarn bir adamla konuuyordu. Fabio masaya doru gitti. Adam yana dnd ve garsona iaret etti. Fabio lobiden ayrld; iki adam da onu grmemiti. Lucas'm yanndaki adam, sahte Dr. Mark't. 19 Fabio otelden ktnda, uzaklardan bir gk grlts duydu. Garn nndeki kavak parlak gne na boulmutu. Ama ehrin dndaki tepelerde gkyz kapkarayd. Fabio yumruklarn pantolon ceplerine sokmu, ehrin eski kesimine doru yryordu. Tam tersi ynde de gidebilirdi. Hibir yere gitmek istemiyordu. Tek istedii hareket etmek, yedii oku bedeninden atmakt. Emin olmak, kuku iinde yaamaktan daha kt gelmiti kendisine yine. Demek Lucas, kendini Dr. Mark olarak tantan adamla, Fa-bio'yu yolundan dndrmek iin ibirlii yapyordu. Lucas, kamuoyunun Dr. Barth'm kefini renmesini engellemek isteyen insanlarla gizli gizli buluuyordu. Fabio'nun verilerini silen Lucas. Barth'm kantlarn Fabio'dan alan Lucas. Barth'm dul karsnn Fabio'yla konumasn engelleyen Lucas. Ona Gourrama'da vuran Lucas. Haberi yaymlamayan Lucas. Onu Marlen'le tantran Lucas. Norina'y elinden alan Lucas. En iyi dostu Lucas. 248 Martin Suter ehrin eski kesimi zerindeki gkyz, iine bir damla mrekkep dm bir bardak su gibi hzla karard. Sadece kk bir mavi gkyz paras kalmt. Bulutlarn arasndaki delikten birka gne n szyor ve sahneye gerekd bir k dryordu. Sokak birdenbire boalmt. Sanki dnya soluunu tutuyormu gibi sessizlik olmutu. Fabio'nun parke talarnn zerindeki admlar eski binalarn cephelerinde yanklanyordu. ilk hareket, bir butikten hzla kan ve vitrinin nndeki askda duran elbiseleri indiren gen bir kadndan geldi. Kadn, iki kolu elbiselerle dolu olarak girdi dkkana. Sokaktan bir rzgar esti ve kk yaz bayraklarn direklerinde dndrd. Ar damlalar, snm parke talarnn tozlar zerinde sakrdadlar. Dik atlarn stne yldrm boald. Fabio askya doru birka adm kotu ve geri kalan elbiselerin ieri alnmasna yardm etti. Sonra soluk solua glen satc kzn yannda, dkkan kapsnn eiinde durdu ve ehrin eski kesimi stnde kopan tufan seyretti. Yaya kaldrmlarnn yanndaki oluklarda kahverengi dereler olumutu ve mazgallarn stn kapatmlard. Satc kz sakinlemiti. Kollarn gsnn stnde kavuturmutu. Belki de slakln elbisesini saydamlatrdm fark etmiti. Yamur son perde gibi yayordu. Fabio kolunu kzn omzuna koydu. Kz akn akn Fa-bio'ya bakt. "Koyabilir miyim? O kadar muhteem ki?" Kz ban ne doru sallad. Bir sre sonra da kolunu Fabio'nun beline dolad. Byle durup, doa olaynn normal bir yaz yamuruna dnmesini beklediler.

Can Dostu 249 Fabio, itfaiye sirenleri arasnda, sel basm bodrum katlarnn nnden tramvay durana giderken, kzn adn bile sormadn anmsad. Cafe Marabu karanlk bir ke banyd. Darda, giriin yannda, zerinde yllardr piyasada olmayan bir sigara markasnn reklam bulunan bir bisiklet park etme standi duruyordu. Vitrine, mavi folyodan yaplm bir Marabu kuu resmi yaptrlmt. Mobilyalar, krmz stne siyah benekli, anm plastik masalardan oluuyordu. Sandalye ve sralarn plastik kaplamalar kimi yerlerinde yaklak ayn renkteki bantlarla tamir edilmiti. Tozlu ss bitkisi yorgun sarmak filizlerini mekann nilerine, kelerine ve kntlarna takmlard. Cafe Marabu'da iki yal kadn dnda kimse yoktu. Kadnlarn sohbet mrlts ve garson kzn ay suyu stt tezgahn ardndaki kahve makinesinin puflamas duyuluyordu. Kz Fabio'ya bir bardak nane ay getirdi. Bardak metal bir ereve iinde duruyordu, erevenin sap ayn tm ssn emmi gibiydi. Fabio bardan dna taan ipi yakalad ve ay poetim suya batrmaya balad. Frtna, zlenen hava deiikliini getirmiti. Hava serinle-miti ve dnden beri yamur yayordu. ehrin grntsne yamurluklar ve emsiyeler egemen olmutu, tramvaylar slak elbise kokuyordu, insanlar ar scak dalgasnda ektikleri eziyetleri imdiden unutmu ve gnei zlyor grnyorlard. Fabio bu artan znt dalgasna kaplmad. Uzun sredir kendini bu kadar iyi hissetmiyordu. Bir gn nce Norina'ya ulamt, ve Norina onun srarlar karsnda teslim bayran ekip onunla bulumaya raz olmutu. 250 Martin Suter Cafe Marabu'da bulumay Norina nermiti. Hava deiiklii yznden ekim planlarn deitirmek zorunda kalmlard ve yaknlardaki bir evde ekim yapyorlard. Fabio, Norina'nm siluetini kapnn yeil camnn ardnda belli belirsiz grnce, kalbi ilk randevularndaki gibi arpmaya balad. Norina emsiyesini silkeledi, kapy at, emsiyesini bakr emsiyelie brakt ve Fabio'nun masasna geldi. Fabio ayaa kalkt. Norina, Fabio'nun daha nce grmedii siyah bir naylon ceket giymii. Fabio, onun bunu yamurdan korunmak iin mi giydiini, yoksa srekli giydii bir ey mi olduunu bilmiyordu. Yoksa, karmasna yardm ederdi ve selamlamalar biraz daha skntsz olurdu. Bu yzden, yeni tanan iki kii gibi el sktlar. Norina oturdu, ceketini kollarndan syrd ve srtyla sandalyenin arkal arasna sktrd. Az uyumu grnyordu, nk gzlerinin altnda Fabio'nun her zaman houna gitmi olan siyah glgeler vard. Bu glgeler, Norina'nm kz ocuumsu hatlarna masum olmayan, edepsiz bir hava katyorlard. "Sigara m iiyorsun artk?" Norina kl tablasn gsterdi. "Yeniden kendime geldiimde, sigara ien biriydim." Fabio glmsedi. Norina kilo vermiti. Yz bir derece daha incelmiti. Yeil gzleri yorgun grnyordu. Yeni ksa sa eklini bir kez daha deitirmiti. imdi alnndaki peremler cmbzla dzeltilmi kalarnn stne kadar dyordu. Ona yakyordu bylesi. Norina da ay syledi. "Peki bakalm," dedi, ay barda nne geldiinde, "hikayeni anlat bana." Fabio, Dr. Barth'n kefi ve Lucas'm oynad role ilikin hikayeyi olabildiince nesnel bir biimde anlatt. Ne eksik ne fazla. Tesadfen kendisini de ilgilendiren olaylarn mesleki bir zeCan Dostu

251 ti gibi aktard. Raporunu, Europa'nn lobisindeki gizli bulumayla sonlandr di. "Bunlar bilmen gerektiini dndm," dedi ve arkasna yasland. Norina, Fabio'nun monologu srasnda ay bardann kat altln kym kym ufalam ve ince elinin kenaryla hep yeni biimlere sokmutu. Bu alkanl eskiden bazen Fabio'nun sinirine dokunurdu. imdi Norina onu bylyordu. Kendi bardak altln da Norina'ya uzatt. Norina yorum yapmadan altl ald ve onu da bilinli bir biimde ufalamaya balad. "Lucas'ta benim hep houma giden ne oldu biliyor musun? Senin hakknda tek kt sz sylemedi. Asla. Tam tersine: Baka birisi seni karaladnda, o hep seni korudu. rnein ben. ok sk oldu bu. yle gnler oldu ki, baka bir konudan konumuyordum, anlayabilirsin bunu. Ama Lucas her zaman sana anlay gsterdi, aklamalar ve mazeretler arad. Lucas'm nasl bir can dostun olduunu hayal edemezsin. Dayanlacak gibi deildi." Fabio kendim tutamad: "Ama ok iyi dayanm grnyorsun." Norina ciddiyetini bozmad. "Ne zamanki benle yataa girdi, artk can dostun deildi." Fabio gld. "Ben can dostumu kaybedeyim diye onu batan karttn sylesene." Norina, bu olasl da hesaba katm gibi grnyordu. "Belki bilinsizce." Kat paralarndan yarm daire yapt. "Bu bana anlattklarnn tm doru olsa bile..." "Doru," dedi Fabio arada. "... o zaman bile, senin yerinde olsayd, bana bu konuda tek bir sz bile sylemezdi." "Ve senin arkandan senin btn ilkelerini ineyen bir 252 Martin Suter adamla beraber yaaman gze alr myd?" "Sen benim iin kayglanma." "Kayglanyorum ama." "Eskiden daha ok houma gidiyordu." Norina yarm daireyi krmz ojeli trnaklarndan biriyle dzeltti. Garson kz mzik kutusuna madeni para att ve birka tua bast. Fabio ban iaret etti. "Bunun iinde hibir ey olmam gibi, ve gerekte de olmam olmas iin her eyimi verirdim." Norina yarm daireyi bozdu ve bir doru izmeye alt. Fabio elini cebine soktu ve mercan kolyeyi kard. Masann stne, kat paralarn oluturduu doru izgiye paralel yerletirdi. Norina bakt. "Mercan. Amalfi'den." Norina kolyeye, dokunmadan, hayranlkla bakt. "Gzel." "Bu krmz artk bulunmuyor." "in cilas gibi." "Taksana." Norina ban iki yana sallad. Fabio glmsedi. "Karlksz." Norina kolyeyi masadan ald, Fabio'nun elini tuttu, kolyeyi avucuna brakt ve Fabio'nun elini olabildiince kapatt. Onun gzlerinin iine bakt ve ban iki yana sallad. "Lucas yznden mi?" "Artk Lucasla beraber deilim." "Yaa. Ne zamandan beri?" "Dnden beri. Dn geceden. Bu sabahtan. Fark etmez, aynldk."

Fabio srtmamay ya da Norina'nm boynuna sarlmamay ya da baka bir uygunsuz tepki vermemeyi baard. Elindeki souk mercanlarn arlna dikkatini verdi ve tek bir sz sylemedi. Can Dostu 253 "Seninle bulumay bu yzden kabul ettim. Benden duyman istedim. Seninle bir ilgisinin olmadn da." "Nasl yani?" "Seninle artk beraber olmaymn nedeni Lucas deil. Bunun nedeni sensin." Ertesi gn Lucas Jger lmt. Gece boyunca ve lene kadar yamur yamt, ve ksa srede duracak gibi de grnmyordu. Fabio leden ncesini ilk olarak adalelerini, sonra da belleini altrmaya ayrmt. len yemei iin Fredi'yle -Bertini'den baka nerde olacak?- bulumutu. Birisiyle, Norina'nm Lucas'tan ayrlmasn konuma ihtiyac duymutu. Olaylara pragmatik adan bakan Fredi, bu konuda en uygun konuma arkada olarak grnmt gzne. Zabaglione yerlerken-Fabio da aynsn sylemiti, antrenr Jay onu sabahleyin tartm ve fazla hafif bulmutuFredi'nin ilerinden konumulard. "Peaches'taki dans kzlarn Florida apartmannda oturmalar gerekiyor. Ayda iki bin be yz franga." "Mmkndr. Ayrntlar bizim ynetim ayarlyor." "ki bin be yz frank. Yatak ve oda temizlii dahil." "Dert etme," diye srtt Fredi, "sen bedavaya oturuyorsun." "Vurgunculuk bu." "Yok canm, iki gecede kazanyorlar bunu." "Peaches'ta m?" "Peaches'ta ve sonrasnda. Be yzden aaya kmazlar. Bu kzlar kmaz. Art gsteri, art konsomasyon yzdeleri. renci yurdu tarifesi mi uygulayalm?" Fabio'nun cep telefonu ald. Sarah Mathey'di. "Fabio," dedi tuhaf bir sesle, "Lucas ld." 254 Martin Suter "Ne?" "Lucas ld." "Nasl?" "Bir saat nce haber geldi. Cesedini baraj glnden kartmlar." "Norina biliyor mu bunu?" "O imdi poliste. Ben de hemen oraya gidiyorum. Sana gerek duyulursa, ulalabilir durumda msn?" "Elbette. Ben de geleyim mi?" "Hayr. Yalnzca sana gerek duyulursa. Duyuyor musun? Ben seni aramadan gelme." Telefonu kapatt. Fabio cep telefonunu masann stne koydu. "Yemiyor musun bunu?" Fredi, Fabio'nun zabaglione'sini gsteriyordu. Fabio ban iki yana sallad. Fredi barda nne ekti ve kaklamaya balad. "Ne oldu?" diye sordu iki lokma arasnda. "Lucas lm." "u kadn elinden alan Lucas m?" Fabio ban sallad. "te gryorsun," dedi Fredi ve yemeye devam etti. Fabio dairesinde iki saat oturdu ve Sarah'nn aramasn bekledi. Sonra onu cep telefonundan arad. Telesekreteri kt. "Arayabildiin anda beni ara," diye mesaj brakt Fabio.

Yaz ilerinden birine ulamaya alt. Hepsi meguld. Sarah Mathey de, santraldeki kzn sylediine gre, bugn artk gelmezdi. Fabio bekledi. Pencerenin yukarsnda, duvar kadnda slak bir leke yaylmt. Herhalde, skm kepenkten kaynaklanan Can Dostu 255 bir su birikmesiydi. Yamur baladndan beri dairenin havas iyilemiti. Fabio pencereyi am ve palmiyeli perdeyi rtmt. Darda otomobiller, yamurdan slanm Sternstrasse'den hrtyla geiyorlard. Cep telefonu Ravel'in Bolero'sunu almaya balad. Fabio ary kapatt. Kullanma klavuzunu arad ve birka denemeden sonra, Marlen'in alameti olan Bolero'yu silmeyi baard. Ksa bir sre sonra normal ar sesi duyuldu. Ekranda "Gizli numara" yazyordu. Fabio yant verdi. "Lucas' duydun mu?" Marlen'in sesiydi bu. "Evet." "Baka bir bildiin var m?" Fabio sesini ykseltti: "Neden ben? Neden zellikle ben? Senin onunla daha fazla ilikin vard. Senin bir bildiin var m?" "zr dilerim. Sinirini bozmak istememitim." Sesi biraz alaycyd. "Bir ey renirsem sana bildiririm," dedi Fabio, uzlamac bir tonla. "zr dilerim." Lucas' gznn nne getirmeye alt. Barajn zgaralarnda, seviyesi ykselmi kahverengi nehrin srklediklerinden oluan bir ynn iinde. Adli tbbn masalarndan birinde, tannmayacak halde. Tabutta, elleri kavuturulmu halde. Neden yapmt bunu? Ak acsndan m? Vicdan rahatszlndan m? ikisi birden mi? mitsizlikten mi? Yoksa intikam duygusuyla m? Fabio sessizce son aklamaya eilim duydu. Lucas ikisine bir darbe vurmak istemiti. Norina'y artk elde edemeyince, hi olmazsa yollarna byk bir ta koymak istemiti, ikisinin de bilincine kaznacak, suda yzen Lucas Jger cesedi biiminde. nk Norma, Lucas'tan Fabio yznden ayrlmadn ki256 Martin Suter me isterse anlatabilirdi. Ama Lucas'a deil. Elbette Fabio'ya da deil. Yeniden Sarah'nm numarasn evirdi. Bu defa kadn hemen at. "Ben de tam seni arayacaktm. Norina imdi anne babasnn yannda. Seni grmek istemiyor." "Durumu nasl?" "ok berbat. Kendini suluyor. nceki gn ondan ayrlm." "Veda mektubu var m?" "imdiye kadar bulunmu deil. Pek bir ey bilinmiyor. Dn gece saat on bir ile sabah drt arasnda Seetal kprsnn altnda nehre girdiinden baka." "Bu yeri nasl bu kadar net biliyorlar?" "Daha yukardan atlam olsayd, Seetal kprsne taklp kalrd. Kprde bir bariyer varm." "Anne babasna ulald m?" "Biz polisten ayrlrken, onlar adli tptan geliyorlard. Ta kesilmilerdi." "Ben ne yapabilirim?" "En iyisi, sen hi karma." Fabio yataa uzand ve pencerenin stndeki su lekesinin yava yava bymesini seyretti. Yamur srekli olarak pervazn tenekesinde takrdyordu. Su birikintilerinin zerinden monoton bir trafik hrts geliyordu. ine yava yava bir skntnn ktn hissetti. Birisi kapya vurdu. "Gir!" diye bard Fabio, ayaa kalkmadan. Samantha ieri girdi. Ellerini kanarya sars bornozunun kollarndan ieri ekmiti ve yordu. "Je m'ennuie,"1 dedi.

Fabio olduu yerde kald. zgn bir grnts olmalyd ki, 1) Fr.: Skldm, (e.n.) Can Dostu 257 "Birisi mi ld?" diye sordu Samantha. Soruyu ciddi anlamda sormamt. Fabio ban sallaynca, Samantha dehete kapld. "Aileden biri mi?" Fabio ban iki yana sallad. Samantha yatan kenarna oturdu. "Arkadan m?" Fabio dnd. "Eskiden yleydi. Kz arkadamn arkada olmadan nce." "Hasta myd?" "ntihar etti." "Niin?" "Kz ondan ayrlmak istemiti." "Adilik bu." Ayaa kalkt ve kapya gidip dar kt. Geri geldi ve mutfak kesinde almaya koyuldu. Bir sre sonra Fabio'ya, iinde duman tten kahverengi bir sv bulunan bir bardak getirdi. "Yava yava i." "Nedir bu?" "Pun." "Senin romundan m?" Samantha ban ne doru sallad. "zgn olduumuzda, onu scak ieriz." "Ya souunu?" "Neelenmek istediimizde." Fabio doruldu ve dikkatle bir yudum hprdetti. Biraz ekerli ve limonlu scak alkol tadmdayd. Samantha yeniden yatan kenarna oturdu. "Guadeloupe'ta bir defasnda birinin eline pasaportunu vermitim. Akamlar evimin nne gelip ieri girmek istiyordu. 'Brak gireyim, yoksa kendimi ldrrm,' diye baryordu. Onu ieri alamazdm, yalnz deildim. Gece yarlarna kadar baryordu. 'Brak gireyim, yoksa kendimi ldrrm.' 'Brak gireyim, yoksa kendimi 258 Martin Suter ldrrm.' Sonunda tepem att ve bardm: 'Brak uyuyaym, yoksa seni ldrrm!' - Grog'unu isene." Fabio bir yudum ald. "Ya sonra?" diye sordu, yatmadan nce masaln dinleyen kk bir ocuk gibi. Samantha omuz silkti. "Sonra brakt uyuyaym, ve kendini ldrd." Fabio glmek zorunda kald. "Gryor musun: Birisi onlar terk etti diye kendilerini ldren insanlara zlmemek gerek. zlnmez. O kadm seni terk edince sen kendini ldrmedin." "Onu ben terk ettim." "O adam, onun arkada olmadan nce, senin arkadand demitin." "Doru." "Onu terk ettin ve sonra yeni erkek arkada yznden bozuldun mu?" "Tuhaf grnyor, deil mi?" Samantha ona deli iareti yapt. "Onu neden terk ettin?" "Unuttum." Samantha kahkaha att. ". Scak imelisin, yoksa neelenirsin." Fabio iti. "ki bin be yz franklk kiray iki akamda karttnz doru mu?" "Fredi mi sylyor bunu?" Fabio ban sallad. "Doru mu?" "teki kzlar iin doru." "Ya sen?"

"Ben bir gecede kartrm." Bir an iin ok ciddi durdu. Sonra kahkahay bast. "Suratn! Suratnn halini grmeliydin!" Fabio bardan boaltmcaya kadar iti. indeki sknt hafiflemi gibiydi. Can Dostu 259 Samantha barda mutfak kesine gtrd ve ykad. Fabio ayaa kalkt ve masadan bir eyler ald. "Gzlerini kapa," diye emretti, Samantha geri geldiinde. Samantha gzlerini yumdu. Fabio mercan kolyeyi kadnn boynuna takt ve dolabn aynal kapsn at. "imdi a." Samantha gzlerim at ve parmak ularyla mercanlara zenle dokundu. Onun handiyse siyah teniyle ayn mat prltya sahiptiler. "Benim iin mi?" Fabio ban sallad. "Mercan m?" "Akdeniz'den." "Bizde de mercan var. Ama byle krmz deil." "Bir nimfeye aitti." "Nimfe ne demek?" "Kanatlar olan sevimli bir kz. Herkl'n sevgilisiydi. ldnde Herkl onu dnyann en gzel yerine gmd ve o yere sevgilisinin adn verdi. Amalfi. Daha nce Amalfi'den sz edildiini duymu muydun?" Samantha ban iki yana sallad. "Ama Herkl' duydum." Fabio'nun ban ellerinin arasna ald ve ona uzun bir pck verdi. "ok kas var." "Bende mi?" "Herkl'de." "Kendinizi yeni domu gibi de hissediyor musunuz?" diye sordu Dr. Vogel, Fabio'ya doru ilerlerken. Dikili bir kemeri ve apoletleri bulunan ok cepli bir tr safari ceketi giymiti. Fabio, byle byk boy bedenleri kimin rettiini merak etti. Fabio dn olanlar anlatt. Dr. Vogel grm geirmi bir 260 Martin Suter edayla dinledi. Sonunda, "ldrmekten holanacanz adam, sizi zahmetten kurtard demek." "Byle de grlebilir." "Siz nasl gryorsunuz peki?" Fabio dnd. "Kt bir slup olarak." "ntihara slup notu mu veriyorsunuz?" Vogel kzm grnyordu. "Son darbe bu. Bir insann ak uruna verilen kavgada, meru olmayan son ara. Grlmemi bir saygszlk." "ntihar her trl saygnn sonudur. Kendi kendine kar da." "Bundan o kadar emin deilim. Bana yle geliyor ki, bazen tekine bir darbe indirme hrsna yle kaplyorlar ki, bu arada kendilerine de vurduklarn unutuyorlar." "Sizin makinistler gibi konutunuz." "Onlar imdi daha iyi anlyorum." "Egzersizlere balayalm m?" Fabio ban ne doru sallad. Sarah'ya brosunda ulat. lm nedeni ve saati dnda yeni bir bilgi yoktu. Boulmutu. Gece iki gibi. Norina'y son arayndan drt saat sonra. "Ne istiyormu?" "Konumak, konumak, konumak. Kk drlm tm sevgililer gibi." "Norina'yla konutun mu?" "Evet. Ksa. Telefonda."

"Durumu nasl?" "Bugn Lucas'n anne babasyla buluacak. Bundan ok korkuyor." "Ya ben? Ben hl karmayaym m?" Can Dostu 261 "Karma." "Sarah, Lucas'm dosyalarnda Doktor Barth diye birine ait belgeler karsa, bana haber verir misin?" "Niye?" "Onlar benim." leye doru Fabio'yu polis memuru Tanner arad. Broya gelecek zaman olup olmadn sordu. leden sonras iin szletiler. Fabio, Tanner'in nasl iri yar bir adam olduunu anmsad. Ama tikini, istem d neeli gz kirpisini, unutmutu. "Son karlamamza gre ok daha iyi grnyorsunuz," diye saptamada bulundu Tanner. Gerekten rahatlam gibiydi. "Size telefonda da bildirdiim gibi, yeni bir gr as ortaya kt." Klasrn at ve belirli bir yeri arad. "Lucas Jger'i tanyordunuz." "Onun olayyla ilgileniyor musunuz?" "Sadece dolayl yoldan. Bir cesedin zerinde kimlik belgesi bulduumuzda, bilgileri merkeze veriyoruz, onlar da bilgisayara yklyorlar. Orada Lucas Jger ismi bir yanl aramayla balantl olarak ortaya km. Acil yardm merkezine yaplan tm aramalar rutin olarak kaydediliyor ve bir sre saklanyor." "Bunu bir gazeteciye anlatmanz gerekmez." Tanner, Fabio'ya dehetle bakt. "Herhalde haklsnz. Ltfen bu noktay unutun. lgin olan baka bir ey. Bu da dikkatli bir meslektamzn gzne arpt. Arama yirmi bir Haziran Perembe gn yaplm; bu tarih size mutlaka bir anlam ifade ediyordur. Saat on be sfr sekizde Waldfrieden Bahe Kooperati-fi'ne ambulans arlm. Buras Wiesenhalde tramvay durann yukarsnda kalyor. Arayan Lucas Jger'mi. Ama sonra ambu262 Martin Suter lansm karsna kp bir yanllk olduunu sylemi. Kimlik bilgileri alnm ve sonra ona bir fatura gnderilmi. Faturay da hemen demi." Fabio bembeyaz kesilmi olmalyd ki Tanner sordu: "Kahve ister misiniz? Espresso nature, espresso creme, cappucino, cafe creme, cafe nature, stl kahve var. Yoksa bir bardak su mu istersiniz?" Fabio polisin hatr iin espresso nature syledi. Tanner yaz masasnn ekmecesinden jeton ald ve sonra iki plastik bardakla dnd. Kahve artc derecede gzeldi. "Bu arada, Bay Jger'in bir akrabasnn Waldfrieden'da bir parselinin bulunduunu biliyoruz. Gourrama. Biliyor musunuz?" "Oraya gitmitim." "Anmsamadnz biliyorum, ama yirmi bir Haziran'da sizin de oraya gitmi olmanz teorik olarak mmkn m?" Daha Tanner kahve almaya gittiinde, Fabio ona gerei sylemeye karar vermiti. Hi olmazsa bir blmn. "Gitmitim. Biliyorum." "Lucas Jger'den mi rendiniz?" "Hayr, bir komu kadndan." "Bunu bana bildirmeniz gerekirdi." "nce Lucas Jger'le konumak istedim." "Sonra?" "Konuacak frsatm olmad." Polis memuru Tanner'in iri kafas ne doru salland. "Lucas Jgere aranz nasld?" "Meslektatk. Ve dosttuk." "Yirmi bir Haziran'da da m?" "Oraya gittiimizde yle olduunu varsayyorum."

"Daha sonra gr ayrlklar m dodu?" Can Dostu 263 "Ancak hastaneden ktmda ve kz arkadamla birlikte olduunu rendiimde." "Eski kz arkadanzla." "Evet." "Neresiydi oras..." -gzucuyla klasre bakt- "... Gourra-ma'daki olas bir gr ayrlnn nedeni de bu olabilir miydi?" Fabio aresizce ellerini kaldrd. "Byle bir sonuca varmam mmkn deil." Tanner plastik barda kat sepetine att. "imdi kafamdaki -leri size ylece aktaryorum: Dostunuz ve meslektanzla Gour-rama'ya gidiyorsunuz, belki bir konuma yapmak iin, belki almak iin, belki de ylesine. Tartyorsunuz, belki kz arkadanz yznden, belki baka bir nedenle. Birbirinize giriyorsunuz, yumruklayorsunuz. Siz talihsizce yere ylyorsunuz, ya da o, kafanza bir cisimle vuruyor. Baylyorsunuz, ve o, ambulans aryor. kinizin de cep telefonu olduunu varsayyorum." "Oradan ekmiyor. Mezarlk ynnde biraz yrmek gerek." "Gryor musunuz, bu ok deerli bir ipucu. imdi anlam kazanyor: Lucas, telefonun ektii yere kadar gidiyor, bu arada siz uyanyor ve kayorsunuz. O geri geldiinde, siz ortada yoksunuz. Ambulans geri gnderiyor. Wiesenhalde son durann yerini aryorsunuz, hikayenin devamn biliyoruz." kisi de bir sre sustu. Sonra Fabio, "Byle olmu olabilir," dedi. "Deil mi? Ancak: O niye bir ey sylemedi? Sizce bunun bir aklamas var m?" "Belki de syleyecek frsat olmad. Sonra da benim bunu anmsayamayacam anlald. O da kendine saklad." Tanner ban knarcasma iki yana sallad. "Hi k deil bu yapt." 264 Martin Suter "Hi deil," diye onaylad Fabio. "nsan ak acs iindeyken ve vicdannda byle bir sorun varken, dnk gibi bir gecede, kendini kprden atma dncesine kaplm olabilir." Fabio ona hak verdi. 20 Kk gruplar halinde, emsiyelerinin altnda znt iinde, iki numaral apelin nnde duruyorlard. Sundurmann altnda en yakn akrabalar toplanmt. Lucas'm babas, mavimsi boyal salaryla uzun boylu, zayf bir adam, yanl bir toplantya gelmi gibi aknlkla duruyordu ortalarnda. Lucas'm annesi, tombul, yaama sevinci dolu bir kadn, kocasnn elinden tutuyor ve ksa aralklarla endieyle ona bakyordu. Onlarn yannda ve arkasnda ayn kuaktan kadnlar ve erkekler duruyordu, belli ki kardeleriydi - Lucas'm halalar, teyzeleri, amcalar ve daylar. Fabio onun aabeyini ve kz kardeini tanyordu. Bastonlu yal adam da ona tandk geliyordu. Herhalde, Gourrama'nm sahibi olan bykamcasyd. Akrabalar ile cenaze trenine katlan dier kiiler arasndaki bir yerde Norina annesiyle birlikte duruyordu. Fabio bir anlna onun kendisine bakp ban salladn sand. Tm yaz ileri oradayd. Rufer karsyla gelmiti. Koyu renk bir takm elbise giymi ve yeniden byk brakmt. Sarah Mat-hey geni kenarl bir apka takmt, Fabio nerdeyse onu tanya-mayacakt. Reto Berlauer rzgarlnn altna kravat takm ve rportaja gidiyormu gibi, omuzdan askl deri bir anta da getirmiti yannda.

266 Martin Suter irketi personel efi Koller temsil ediyordu. irketin dier yaynlarnda alan birka gazeteci de gelmiti. Rakip gazetelerden birka kii de vard. Daha byk bir gazeteci grubu iinde Marlen gzne arpt. stnde matem elbisesi gibi durmayan siyahlar giyinmiti. Fa-bio'ya yle bir bakp ban yavaa sallad, Fabio bunu yorum-layamad. Daha ok, sular gibiydi. Sonra Marlen alak sesli, ciddi konumasna dnd. "Gazetecilerle iliki kurmak benim mesleim," diye aklamt bir keresinde Fabio'ya. Trene katlanlar tereddt iinde giri kapsna yaklatlar, emsiyelerini silkelediler ve basal dilemek iin akrabalarn nnde kuyrua girdiler. Fabio, Lucas'n annesine elini uzatmak istediinde, kadn ona sarld ve sk sk tuttu. Fabio da kadn tuttu ve kollarndan kurtuluncaya kadar saniyeleri sayd. "Bu, Fabio," dedi kadn, Fabio onun kocasna elini uzattnda. Lucas'n babas onu anmsamyordu. "Lucas'n en iyi arkada," diye aklad kadn. ki numaral apelde hibir dinsel simge yoktu. Toplantnn vakarn vurgulamak iin, hatip krssnn iki yanma birer iek demeti ve alevsiz bir mumdan baka ey konmamt. Fabio, mezarlk ynetiminin mekanlardaki deiik dinsel toplantlar iin kod numaralar m hazrladn ve ara sra karklklar olup olmadn merak etti. apelin ii serindi. Yal gnn zayf konstrktivist vitraylardan ieri szyordu. Biraz scaklk yayan tek ey, hatip krssndeki okuma lambasyd. Tren bir ello solosuyla balad. Fabio bir defasnda LuCan Dostu 267 cas'n kendini ateist olarak tanmladn anmsad. Yeni toncu ello mziinden holandndan hi sz etmemiti. Mzikli giriten sonra Lucas'm aabeyi sinirli bir halde hatip krssne kt ve bir yaamyks okudu. Sonra yine ello mzii balad. Lucas'm kz kardei, Fabio'nun tam sonunda Gottfried Benn'den olduunu anlad bir iir okudu. Trene katlanlardan, Lucas'm ansna bir dakika sayg duruunda bulunmalarn rica etti. Fabio bir Paternoster ve bir Ave Maria duas okudu ve Katolik olduu iin sevgili Tanrya kretti. Sayg duruunun sonunda yine ello mzii dinletildi. Parann ortasnda birisi yksek sesle hkrd. Fabio, Lucas'm babasnn sra arkasnda oturuyordu. Oturduunda da herkesten yksek olan bu figr, tren boyunca nnde durdu. Balangta hl ara sra etrafna akn akn bakmyordu. Sonra tamamen durgunlamt. imdi, dizginlenemez alama nbetleriyle sarslyordu. Fabio, iki yandan kadn kollarnn, sarslan omuzlara dayandklarn da grd. Sonra gzleri yala doldu. nce buna kar koymaya alt. Ama ok gemeden gsnden ilk hkrk koptu. Fabio mitsiz bir ocuk gibi hngr hngr alyordu. Lucas'a m, trenin acizliine mi, yoksa kendi lmllne mi zld iin aladn bilemiyordu. Cemaatin ayaa kalkp gzucuyla ona merakl baklar atarak mekandan uzaklatn fark etmedi. Sadece yanndaki birisinin kolunu boynuna doladn ve ona kat mendil uzattn fark etti. Biraz kendine geldiinde, onunla ilgilenenin Sarah olduunu grd. Fabio burnunu sildi. "Lanet olsun." 268 Martin Suter

Sarah ban ne doru sallad. "tekiler nerede?" "Mezarhktalar." "Ya sen?" "Gitmemek iin bir bahane bulduuma sevindim." "Bana ne oldu byle, bilemiyorum." "Artk insan cenaze trenlerinde de alayamayacaksa..." "Bir gn sras gelirse, Sarah, ve sen de orada olursan: Ben bir papaz ve ayin grevlisi ve buhur istiyorum, biraz da Latince." "Gel, dar kalm." apelin nndeki emsiyelikte son bir emsiye kalmt. Sarah bu emsiyeyi at. "Berbat hava" yazyordu stnde. "Biraz yakksz, biliyorum. Bakasn bulamadm. Sonnenfels'te yer ayrttlar. Benimle gelmek ister misin?" "Cenaze yemei mi? Sanrm bunu kaldramam. Oraya gitmesem tuhaf kaar m?" Sarah glmsedi. "Sen byle aladktan sonra, kimse sana k-zamaz." Yakksz yazl emsiyenin altnda Sarah'nm arabasna gittiler. "Biraz saygszlk olacak ama, yine de soruyorum: Onun eyalarn gzden geir ehildiniz mi?" "yle bir baktk sadece." "Doktor Barth'a ilikin bir eyler grmedin mi?" "Byk mesele mi?" "Aynen." "Nasl eyler?" "Bilimsel. Raporlar, istatistikler, tutanaklar." "Bir eyler bulursak sana bilgi veririm. Ama belgeleri darya veremem, anlatk m?" "Tamam." Can Dostu 269 Sarah direksiyona getiinde, Fabio, "Ben hl karmayaym m?" diye sordu. "Evet. Ona zaman tan." Norina'ya fazla zaman tanmas gerekmedi. Dizst bilgisayarnn banda, elektronik postalarn gzden geiriyordu. Yalnzca bir yeni mesaj vard. Bianca Monti'den gelmiti. Fabio hafta sonunda ona ulam ve Dr. Barth'm elektronik posta programnda, meslektalarnn eposta adresleri var m diye bakmas iin ikna etmiti. Bianca yle yant vermiti. Sevgili Fabio Baktm ve bir ey bulamadm. Verilerini silmi gibi grnyor. Dnk SONNTAGMORGEN'da bir meslektann lm ilann okudum. Onu yakndan tanyor muydun? dnda da ara. Bianca Fabio bir iki kelimeyle yant yazmak istemiti ki, kap alnd. lk nce, hrtl diyafondan bir kadn sesinin syledii ismi anlayamad. "Kim?" "Norina!" Kap otomatnn dmesine bast, pencereyi abucak at ve kuty yata dzeltti. Kap yine ald. Kapy at. Kimse yoktu. Diyafonun dmesine bast. "Evet?" "Kanc kat?" "Haa. kinci kat. Daire sekiz." Kll boaltt ve koltuun stndeki elbiseleri toplad. Asansr alt. Fabio banyodaki aynaya bakt, parmaklaryla 270 Martin Suter san tarad ve kapy at. Koridorda k yanmyordu. Fabio sadece aydnlk asansrn nnde Norina'nm ince siluetini grd. Asansr imdi tekrar aaya iniyordu. Elektrik dmesine bast, almad. "Ben de denedim. Bozuk galiba," dedi Norina'nm sesi. Norina ona doru geldi, dairesinden koridora szan kta belirdi ve ona elini uzatt. Cenaze treninde giydii gri elbise vard hl zerinde. "Evde olduuna sevindim."

Norina n sra eve girerken, Fabio'nun burnuna sigara ve kzarm patates kokusu geldi. Norina'nm su damlayan emsiyesini ald, uygun bir yer arad ve bulak evyesinde karar kld. Norina'nm gzleri parldyordu, nefesi de arap kokuyordu. "Seninle l.ucas hakknda konumam gerekiyor." "Bir ey imek ister misin?" "Neyin var?" "Su, kola, meyve suyu, alkolsz bira. Krmz arap." Norina ban ne doru sallad. "Krmzyla devam edeyim." Barolo, Norina'nm en sevdii arapt. Fabio bunu tam da bu beklenmedik durum iin almt. Mutfak kesinden ieyle beraber kadeh de getirdi. "Ya sen?" Fabio kafasn iaret etti ve cesurca, "Benim imemem gerekiyor," dedi. "Lucas'm senden haber aldn anlatmtn." lgisizce bir yudum iti. "Ona sordum bunu." "Eee?" "Bu konuda konumak istemedi. Sadece, Fabio yanlyor, dedi." "Hangi bakmdan? Haberin varl asndan m? Belgeleri alm olmas asndan m? Hasr alt etmi olmas bakmndan m?" Can Dostu 271 "Bunu da sordum. Sylemek istemedi. Syleyemem, dedi." "Olgular benim aklamam doruluyor. imdi daha fazlas da var. Bu arada polis... Neyse, brakalm bunu." "Sylesene." "Benim hastaneye kaldrldm gn, Lucas ve ben Gourra-ma'da grlmz. Wiesenhalde son duranda beni baygn halde bulmalarndan bir saat nce, Lucas ambulans arm ve sonra geri gndermi." Norina, Fabio'ya hibir ey anlamam gibi bakt. "Buradan yola karak," diye aklad Fabio, "benim yaralanmama Lucas'm neden olduu sylenebilir." "Sana vurduunu mu sylemek istiyorsun?" "Bunu ben sylemiyorum, polis tahmin ediyor." "Delirmisin. Lucas senin bana bir ey gelmesinden adeta lesiye korkuyordu." "Belki de istemeden oldu. Belki beni itti, ben de talihsiz bir ekilde dtm." "Ama mutlaka bir eyler sylerdi. Tek kelime etmeden hastanede ziyaret etmezdi seni." "Belki de sylemek istedi. Ama sonra, hibir eyi anmsamadm anlaynca, bunu kendine saklad." Norina ban iki yana sallad. "Lucas asla byle bir ey yapmazd." "Bazen insann nutku tutulur. Unutmamalsn ki byk bir batan karc neden vard. Bu haber, tam bir bomba. ikolatada prionlar!" Norina kadehini kafasna dikti. Fabio yeniden doldurdu. "Bu doru olsa bile," diye akl yrtt Norina, "meseleyi hi bekletmeden yaymlard. Neden yaymlamamak iin para alsn ki?" "Meblaa gre deiir. LEMIEUX'nun byle durumlar iin az272 Martin Suter na kadar dolu bir kasasnn bulunduunu tahmin edebiliyorum." Norina kafasn kararllkla iki yana sallad. "Lucas byle bir eyi yapmayacak kadar drstt." "Drste elde edilmemi bir eyi drste olmayan bir biimde kullanmak kendi iinde tutarldr."

Norina kadehi dudaklarna gtrd, ama imedi. "Birisinin onu ldrdne mi inanyorsun?" Bu dnce Fabio'ya yabanc deildi. Ama ban iki yana sallad. "Hangi nedenle yapsn ki bunu?" "Kendisim satn almalarna izin vermedii iin." "Adli tp bir kiinin suya kendisinin mi atladn, yoksa ona birisinin mi yardmc olduunu saptayabilir, sanyorum." "Belki bunu saptayabilirdi. Ama hi aratrmad bile. Polis bir intihar nedeni zerinde duruyor." Norina'nn gzne yalar doldu. "Ben." Norina alamaya balad. "Mendilin var m?" Fabio dolaba kotu ve mendil bulamad, banyoya kotu ve bulamad. Sonunda bir rulo tuvalet kadyla geldi. Koltuun nnde meldi ve katl katlar er er kopard. "Bu hikayeyi polise anlatmalsn," szleri kt Norina'nm azndan. "Bunun iin kantlarm olmal." "Lucas'ta kantlar vardysa, eyalarnn arasndadr." "Eyalar nerede?" "Bende. likinin yrmeyeceini anladm srada, bana tanmak zereydi." Bu itiraf, daha fazla konumasn tamamen olanakszlatr-mt. Fabio biraz daha kat tedarik etti. Bir eli bo kalnca da, Norina'y avutmak amacyla salann okad. Alamas bitene kadar onun nnde meldi. Kat ynn Can Dostu 273 bir araya toplad, p kutusuna att ve banyoya gitti. Geri dndnde, Norina yatakta yatyordu. "Birazck," dedi. Fabio yaz masasnn koltuuna oturdu ve uyuyan Norina'y inceledi. Pencereyi kapatmt ve caddeden gelen her grltde, onun uyanacandan korkuyordu. Yaklak iki saat sonra usulca ayaa kalkt, Norina'nm ayakkablarn kartt ve stn rtt. Yaz masasnn lambas dndaki klar sndrd. Bir sre sonra banyoya gitti, dilerini fralad, ve kapy ak brakt ve yaz masasnn lambasn sndrd. Ayakkablarn kartt ve Norina'nm yanma dikkatle uzand. Onun sakin soluunu dinledi, kendisi nefes almaktan bile korkuyordu. ylece uzand ve hi sabah olmamasn diledi. Norina'nm soluk alp veriinin deitiini hissettiinde, trafiin seyrekliine baklrsa, saat ok ge olmutu. Norina uyanm olmalyd ve imdi nerede bulunduunu anlamaya alyordu. Usulca ayaa kalkt. Fabio uyuyormu gibi yapt. Norina'nm banyoya gittiini duydu. Dar ktnda, ak banyo kapsnn nda, elbiselerini kartm olduunu grd. stnde yalnzca klotu ve ince askl atleti kalmt ve yeniden yataa szld. Fabio uyand ve Norina'nm memesini sol elinde hissetti. Dokunmaya cesaret edemedi. Elini milimetrik bir hareketle sol memeden sa memeye geirdi. Meme ularnn sertletiklerini hissetti. Gzlerini ancak imdi at. Gzleri zayf a altnda, Norina'nm kendisine baktn grd. Yzne doru eildi ve onu pt. Norina da pcne mitsizce karlk verdi. Norina bir ara, "Bu yaptmz doru deil," diye iini ekti. 274 Martin Suter "Evet, doru deil," diye soludu Fabio. Fabio srtst yatyordu, Norina onun tarafna kaymt. Alacakaranlkt. Fabio serelerin grltsn ve yamurun pencere sacmdaki tkrtsn duyuyordu.

"Seni dn ilk kez alarken grdm biliyor musun?" diye fsldad Norina. Fabio onu kendine biraz daha sk bastrd. Yediye doru Fabio uyand ve ay yapt. ay yataa getirmek istediinde, Norina kalkmt. "Dokuzda ekimimiz var, stm deitirmek iin daha eve gitmeliyim," diye aklad. "Sana bir sre elik edeyim, Tai Chi'ye gitmem gerek." "Tai Chi'ye mi gidiyorsun?" "Terapi niyetine. Dengemi yeniden bulmak iin." Dutayken, kap alyormu gibi geldi Fabio'ya. Banyodan ktnda, Norina'nm yznde tuhaf bir glmseme vard. "Siyahi bir kz geldi. Sana hoakal demek istemi, gelecek ay Mnih'te olacakm." "Guadeloupelu bir dans o." "Ne tr bir dans?" "Tahmin ettiin trden." "ok gzel bir kz." "O tiplerden holanyorsan." "Senin mercan kolyeyi takmt." Yollar ayrldnda, Fabio sordu: "imdi ne olacak?" Norina aresizce omuz silkti. "istersen, Lucas'n eyalarm gzden geirmene yardmc olabilirim. Neyi arayacamz biliyorum." Norina tereddt etti. "Seni ararm." Can Dostu 275 pmelerinin gerekip gerekmediini bilmiyorlard, arada bir ey yaptlar. Fabio, Tai Chi dersinde bu defa yalnzca baarlar yayordu. Hemen hemen her hareketi bocalamadan gerekletiriyordu: leylek kanatlarn ayor; serenin kuyruunu yakalamak; lavta almak; kaplan kucaklayp daa dnmek; bulutlarn iinde saa el sallamak; bulutlarn iinde sola el sallamak ve dokuma tezgahmdaki yeim prenses. Sadece, melerek krba ve yedi yldza doru adm atma hareketleri onu biraz zorluyordu. Dersin sonunda Horst Weber, Fabio'yu kenara ekti. "Bay Rossi," dedi ciddiyetle, "sanrm ortanz yeniden bulmak zere iyi yoldasnz." Fabio bam sallad. "Deil mi?" Daha sonra, scak duta, Norina'y dnd ve ortasndaki ho duygunun tadm kard. Yamur dinmiti. Bulutlarla kapl gkyzndeki bir aralktan, temmuz gnei slak ehri aydnlatyordu. Fabio, Dr. Vo-gel'n muayenehanesinin nnden geti ve bisikletini bodrumdan aidi. Birka yz metre sonra, bisiklete binme duygusu yeniden gelmiti. ehir trafiinin arasndan, sanki hibir denge sorunu yaamam gibi kvrlyordu. Florida apartmannda bisiklet mekan yoktu. Bisikleti asansrn yanndaki kk merdiven sahanlna dayad ve merdivene yneldi. Dank yatakta bir on be dakika yatmak ve No-rina'nm kokusunu almak istiyordu. Bayan Micic daireye gelmi ve yatak araflarn deitirmiti. tl amarlar yatan stndeydi, yanlarnda da "34.-' 276 Martin Suter yazl bir pusula vard. Fabio, Srplarn dzen dknlne kfretti ve bilgisayarn bana geti. Karsna sk sk kan immunoassay uzmanlarnn isimlerini not etmiti ve imdi onlarn e-posta adreslerini bulmaya alyordu. Birounu ilk arayta buldu. Hepsine ayn mesaj gnderdi: Konu: Dr. Andreas Barih'n miras Saygdeer baym

Dr. Andreas Barih'n aratrmalarn yeniden dzenlerken sizin isminize rastladk. Dr. Barth bu yln nisan aynda vefat etti. Yaamnn son aylarnda youn bir biimde, immunoassay tekniiyle ilgili bir proje zerinde alyordu. Bu alandaki sekin uzmanlardan biri olarak, Dr. Barth'la balantnz olduysa, aadaki isme ksa bir mesaj gndermenizi rica ediyoruz. En iten selamlarla, Fabio Rossi Fabio, Norina'y arama drtsn -bugn kanc kez- bastrmt. Aaya indi ve kardaki pizza bfesinde aln giderdi. Hava henz kararszd. Harika mavilikteki gkyznde grimtrak bulutlar dolayordu. Fabio, Krt pizzacyla, pizza tabannn dayankll hakknda ukalaca bir tartmaya girdi. On be dakika gemeden yeniden Florida apartmannn merdiven sahanlna geldiinde, bisikletinin duruu deimiti. I yakt. Bisikletin n lastii inmiti. Arka lastii de. Hasara daha yakndan bakt. Birisi lastikleri bakla yanlamasna kesmi ve yarklara uzunca bir ey sokmutu. karp ald. ki kalp ikolatayd bunlar. Markas da Chocofit'ti. Can Dostu 277 Fabio'nun kalbi hzla arpyordu. Dairesine kmt, kendini sakinletirmeye alyordu. Kk ocuklarn haylazl. Vandalizm. Mahallenin elencesi. Bir yanllk. Chocofit en yaygn ikolatalardan biriydi. Birisi herhangi birinin bisiklet lastiklerine iki kalp ikolata sokmak isterse, Chocofit'i semesi byk bir olaslkt. Rastlant. Birisi kt bir aka yapmt. Binann anahtarna sahip olan birisi mi? Bu gerekli deildi. O srada tm kzlar evdeydiler. Herhangi bir zili alp diyafona, "Posta," demek, ieri girmek iin yeterliydi. Fabio yava yava sakinleti. Soukkanl bakldnda her ey yar yarya ktyd. Onu rahatsz edenler, duygusal eylerdi: saldrganlk - yepyeni, salam iki kaim lastii yanlamasna kesmek iin ok keskin bir bak ve vahice bir darbe gerekirdi; sapknlk - bir bisikletin yark lastiklerine sokulmu iki kalp ikolata; ve kiisel alannn inenmesi. Kendi yaam alanna ait bir ey gstere gstere ihlal edilmiti. Bir sigara yakt ve pencereye gitti. Darda leden sonrasnn normal trafii vard. Caddeden birka kii geiyordu. Caddenin kar tarafnda ak renk pardsl bir adam duruyor ve yukarya, ona doru bakyordu. Fabio pencereden uzaklat. Ne yapmalyd? Polise mi haber vermeliydi? Ne diyecekti? Birisinin, bisiklet lastiklerine iki kalp ikolata soktuunu mu? Bir gda tekelinin onu korkutmay denediini mi? Anszn, ne yapmas gerektiini buldu: Bunu belgelemeliydi. Kk fotoraf makinesini storlu dolabn ekmecesinden ald, iine film takt ve merdivenden indi. Birinci katla zemin kat arasnda merdiven sahanlnn 278 Martin Suter snd. Fabio birka basamak geriye kt. Aaya karanlkta varmak istemiyordu. Elektrik dmesine bast. Bu srada binann kapsnn arptn duydu. Dikkatle ve ekime hazr fotoraf makinesiyle merdivenden indi. Hol botu. Bisikleti ortada yoktu. Fabio dairesine dndnde, cep telefonu ald. Polis memuru Tanner. "Naslsnz?" diye sordu, yaknlk gsteren tarzyla. "Biraz nce bisikletim alnd." "Sigortanz var m?" "Sanrm var." "O zaman bildirin. Ancak ok ansszsamz, bisikletiniz bulunur." Fabio polisi devreye sokma planndan vazgeti.

"Bay Rossi, sizi bir kez daha aydnlatmam gerekiyor. Bayj-ger'in amcasnn bahe evinde birka iz bulduk ve sizden biraz referans malzemesi almamz gerekiyor." "Ne demek oluyor bu?" "Parmak izi, kan, sa teli. Dosyay kapatmak iin. Orada, zerinde kan ve sa bulunan bir krek sap bulduk. Salarn rengi kzld ayrca." "Ne zaman geleyim?" "Size en uygun zaman syleyin, ben de laboratuardan randevu almaya alaym." Fabio bir saat iinde gelmeyi teklif etti. Tanner geri arad ve bir buuk saat iinde beklendiini syledi. Evden kaca iin sevinmiti. Norina'y aramak iin iyi bir bahanesi de vard. Can Dostu 279 Norina'nn telesekreteri kt. Fabio, "Polis laboratuarna gitmem gerekiyor, kan ve sa rnei vermek iin. Su aleti Gour-rama'da bulundu. Beni en ksa zamanda ara," diye not brakt. Norina onu daha polis laboratuarndayken arad. "Ben hl polisteyim, cep telefonunu ak brak, ben seni..." Fabio laborant kadna sorarcasna bakt. "On dakika," dedi kadn. "... on dakika sonra ararm." Fabio aradnda Norina telefonu hemen at. "Ne gibi bir su aleti?" oldu ilk sorusu. "Bir krek sap. Olduka kesin. stne salar yapm." -Ksa bir ara"Kzl salar." Telefonun teki ucunda bir an sessizlik oldu. Sonra Norina, "nanamyorum," dedi. "Ben de. En iyisi laboratuar sonularm bekleyelim. Ama, sylediim gibi, salar kzlm." Norina uzun sre bir ey sylemedi. Sonra: "Eyalan gzden geirmekte bana yardm edeceini sylemitin. Ne zaman vaktin var? "Ne kadar erken olursa, o kadar iyi." "Bu akam? Yedi sularnda?" "Yiyecek bir eyler getiririm." Grazia Neri, hl Fabio'yla konumakta istekli grnmyordu. Ama hi olmazsa ona glmsemiyordu. "E un peccato!" oldu Lucas hakkndaki kmayc yorumu. Bununla, intihar etmenin gnah olduunu kastetmiti. Fabio satc kzdan yarm kilo taze ravioli ricotta1, tuzlu tere1) Bir tr lor peynirli ravioli, (e.n.) 280 Martin Suter ya, adaay, bir para parmesan, Parma jambonu ve iki ie Ba-rolo ald. Kavunu kendisi seti. Dkkann nndeki tezgahta be kavunu teker teker koklayp bir tanesinde karar kld. Satc kz Fabio'nun aldklarn paketlerken, Grazia ona cenaze trenini sordu. "ok kimse var myd?" "Olduka." "Tren gzel geti mi?" "dare eder." "Katolik miydi, Protestan m?" "ikisi de deil." "Yahudi treni miydi?" "Dinsel bir tren deildi."

"O da nasl oluyor?" diye sordu Grazia aknlkla. "Kolay deil, Grazia." "Bence de." Fabio caddenin kar tarafna geip Norina'nm evinin kapsna vardnda, Grazia hl kafasn iki yana sallyordu. Yoksa yeniden mi? Norina onu yar ak daire kapsnda bekliyordu. Solgundu. Gzlerinin alt bir ton daha koyulamt. Ciddi bir glmsemeyle, Fabio'yu ieri davet etti. Fabio etrafna bakmmamaya alt. Ama deiiklii sezmiti. Komodinin zerindeki aynann yerine bir sinema afii aslmt, kapnn yannda krom kaplama bir portmanto duruyordu, demedeki yer hals kalkm, altndaki parkelere yeni sistre ekilmi ve cila yaplmt. Fabio aldklann mutfaa koydu. Mutfak deimemi grnyordu. Espresso makinesinin yanndaki portakal skacann dnda. Can Dostu 281 Kk mutfak balkonunun kaps akt. Hintkeneviri dikilmi saks balkonu doldurmutu. Lucas'm fideleri. Lucas, pazardan pazara esrar ien biri olmutu. Fabio'nun onunla alay ettii gibi bir darkafal olmadn kendi kendine kantlamak iin. Fabio aldklarn boaltt ve kavunu kesmeye balad. pleri ayrma iini Norina stlendi. Katlar kat pne, plastikler normal p tenekesine, kavun ekirdekleri bitkilerin dibine. Norina dar, diz boyu bir etek, topuksuz ayakkablar ve bol, ince bir pamuklu bluz giymiti; hareket ettiinde ara sra bluzunun altndan bir gs belli oluyordu. Hepsi de siyahla olabildiince ilgisiz renklerdeydi. Fabio jambonun kenarndaki yalar kesti, dilimleri yuvarlad ve kavun paralarnn bulunduu iki tabaa paylatrd. Sonra arab at. "Kendin ieceksen a. Ben dn ok itim." Fabio ieyi mutfak masasna brakt. Tereyan ikiye bld, kk bir tavann iine att ve tavay elektrikli ocan levhalarndan birine koydu. Adaaym ykad ve yapraklarn erimekte olan tereyama yava yava ekledi. Mutfak masasnda oturup nden bir eyler attrdlar. Sessizlik iinde. kisi de yanl bir ey sylemek istemiyordu. Mutfakta adaayl tereyann kokusu yayld. Yemekten sonra Norina onu, eskiden onun odas olan odaya gtrd. imdi orada bir yaz masas, sandalye ve koltuk vard; Fabio bunlar Lucas'm evinden tanyordu. Ortalkta birka kutu duruyordu, kimisi bo, kimisi doluydu, kimileri de yar yarya boaltlm ya da yeniden yar yarya doldurulmutu. Demonte bir kitapln raflar ve demirleri duvara yaslanmt. Bo bir kitap kutusunu odann ortasna koydular ve ortalk282 Martin Suter taki eyleri iine doldurmaya baladlar. Ortalk toparlannca, kutular boalttlar. Her yaprak, her not, her gazete kupr, her belge, her msvedde, bir gazetecinin ksa yaamnda biriktirdii her ey son bir kez iki insan tarafndan nemli bulunuyor, elden geiriliyor, inceleniyor, deerlendiriliyor ve bir kenara koyuluyordu. Gece yarsna kadar yerde oturup, Lucas Jger'den geride kalanlar zerinde sessiz sedasz altlar. Saatler ilerledike, Lucas'm varl mekan kaplyor ve Fabio kendisinin onun yaamnda ne kadar nemli bir yer tutmu olduunu grerek daha da hayret ediyordu. Fabio Rossi'nin yazd makalelerin belgelerinden oluan klasrler grd; Fabio Rossi'nin, bira altlklar ve amerikan servisler stne ald notlar vard; Fabio'nun Lucas'm bilgisayar ekran stne yaptrd, salaka szler yazl yapkan notlar; Lucas

Jger'in msveddelerinin kenarlarnda Fabio Rossi'nin notlar; Fabio Rossi'nin Lucas Jger'le fotoraflar, Fabio Rossi'nin Norina Kessler'le fotoraflar. Dr. Barth'n raporlarndan eser yoktu. Odadaki sndrp kapy kapadklarnda, "imdi bir kadeh arab kaldrabilirim," dedi Norina. Fabio ienin mantarn kartt ve iki kadehi doldurdu. Mutfak masasna oturdular ve kadeh tokuturdular. "Lucas'a," dedi Norina. "Lucas'a." Hi konumadan itiler. Bir sre sonra Fabio, "Onun iin bu kadar nemli biri olduumu bilmiyordum," dedi. Norina ban ne doru sallad. "Fabio syledi. Fabio diyor ki. Fabio hep byle yapard. Fabio u, Fabio bu." Can Dostu 283 "Bu durum herhalde senin sinirine dokunmutur." "Kavga nedenimiz genellikle sen oluyordun. Senin geirdiin deiiklik karsnda ok armt. Onun gznde bir dnya kmt. Yine de sana toz kondurmuyordu." Norina bir yudum iti. Yzne yine biraz renk gelmiti. "Seni hastanede ziyaret etmek istemediim iin onunla kavga ettiimizi biliyor muydun? Senin telefonlarn amadmda ve mesajlarna karlk vermediimde, vicdan yapyordu bana. Bana yle geliyor ki, ona kalsayd kendi elleriyle senin yatana gnderirdi beni." "Tuhaf." "Bir defasnda, senin iin ikinci bir ans kullanma mucizesinin gerekletiini sylemiti. Bu mucizeyi yok etmek bizim hakkmz deildi." "kinci bir ans mucizesi. stelik bir ateistin azndan." Fa-bio kadehleri yeniden doldurdu. "For the road."1 "Bisikletle mi geldin buraya?" Fabio, ona gerei sylesem mi, diye dnd, ama sonra sadece, "Bisikletim alnd," dedi. "u pahal alminyum bisiklet mi?" "Sternstrasse, pahal alminyum bisikletler iin uygun bir ortam deil." Norina tereddt etti. "Burada da kalabilirsin." Fabio, kadnn gzlerinin iine bakt ve, "Seve seve," dedi. "Misafir yatanda, okay?" "Okay," diye yantlad Fabio, zaten baka bir ey dnmemi gibi. "Dnk ey..." -deyip ne syleyeceini dnd Norina-, "... sarholuktan kaynaklanan bir mitsizlik eylemiydi." 1) lng.: son bir iki daha. (e.n.) 284 Martin Suter "Bence gzeldi." "Sarholuktan kaynaklanan gzel bir mitsizlik eylemi." Yata beraber aarlarken, "Son iki gnnde, yukarda Gour-rama'da oturuyordu," dedi Norina. "Belki de belgeler oradadr. Yarn bakmaya gidelim mi? leden sonra ekimim yok. Milli bayram." Fabio, ilk nce Norina'nn banyoya gitmesinde srar etti. Ak pencerenin nnde durdu ve dardaki geceyi seyretti. Kardaki ev sras karanlkt. Yalnzca Pizzicheria Neri'nin vitrini aydnlatlmt. Rahmetli Lino Neri'nin teorisine gre, hrszlar rktmek iin. Norina banyodan kt. "Sana havlu ve di fras koydum."

Birbirlerine iyi geceler pc verdiler. Norina, di macunu ve o gizemli kremlerinden kokuyordu. "Kantlar bulursak, polis cinayet olaslnn da zerinde durmak zorunda kalabilir mi?" "Sanrm yle." "Dnsene, ben onun intiharna neden olduumu sanyordum, halbuki o ldrlmt." "Hi kimse bir bakasnn intiharna neden olmaz." Ertesi sabah Fabio, yediyi birka dakika gee Grazia Neri'nin dkkanna damlamt. Kadn ona tiksinircesine bakt. "E un peccato." Bu defa, geceyi taze dulun evinde geirmesini kastediyordu. Ama ona koyu, tatl kahvesini ve zerinde bir dilim salam bulunan tostunu verdi. "Dn akam jambon yemitiniz," diye hatrlatt, sularcasna. Fabio, Florida apartmannn merdiven sahanlna girdiinCan Dostu 285 de, bisikleti yine eski yerinde duruyordu. Dikkatle bisikletinin yanma gitti. Lastikler yepyeniydi ve ta gibi iirilmilerdi. Merdivenleri koabildiince abuk kt ve kendini dairesine kilitledi. Masaya dayanp, soluunun yeniden sakinlemesini bekledi. Kendisinin neyin daha ok korkuttuunu bilemiyordu: Bisikletine zarar verilmesi mi, yoksa yeniden sapasalam ortaya kmas m? Sanki birisi Fabio'ya, ona ne isterse yapabileceini ve eyalaryla istedii gibi oynayabileceini gstermek istemi gibiydi. Fabio'nun kendisiyle de mi? Ancak dutayken, scak-souk su bataryasnn keyfiliinden dikkati dalnca, gevedi. Bu olayn zararsz bir aklamas geldi aklna: Bir ocuk, bisikletiyle yaramazlk yapm ve anne babas, sorun kmadan nce zarar telafi etmiti. zerinde dndke, bu aklama ona daha inandrc gelmeye balad. Tra srasnda, st dudann sanda makinenin titreimlerini hisseder gibi olunca, dncelerini Norina zerine bile younlatrabildi. Bir anda yeniden kendini iyi hissetmeye balamt. Yeniden bir araya geleceklerdi. Her ey buna iaret ediyordu. Belki hemen bugn yarn deil. Ama ok gemeden. Norina onun bellek yitimini paylaacak ve ona ikinci bir ans verecekti. kinci ans ltf. Giyindi ve dizst bilgisayarn at. arsna yant gelmiti. ki kii, yardmc olamayacandan dolay zntsn bildiriyordu. Dr. Barthla hi balantlar olmamt. nc mesaj ise yleydi: 286 Martin Suter Saygdeer Bay Rossi Size Profesr Weider'e gnderdiiniz mesajla ilgili olarak yazyorum ve bu mesajm okur okumaz benimle balant kurmanz rica ediyorum. ten selamlarmla, Duliman Boswell Yaznn altnda da bir cep telefonu numaras vard; Fabio hemen arad. "Alo?" diye yant verdi bir ses. "Bay Boswell?" "Evet." "Ben Fabio Rossi. Sizden bir mesaj aldm. Doktor Barth'la ilgili." "Ah, Bay Rossi. Bu kadar abuk aradnz iin teekkr ederim. Buluabilir miyiz? lgilendiiniz konu hakknda nemli bilgiler var elimde." "Seve seve. Ne zaman? Nerede?" "Blue Nile' biliyor musunuz? Bu saatte ok sakindir." "Ama sadece yeler girebilir."

"Benden nce gelirseniz, adm verin. Yarm saat iinde orada olabilir misiniz?" Fabio iki steno defterini ve teybini antasna koydu ve lastikleri yeni taklm bisikletine atlad. Yumuak, ak gri bir gnd, hava henz kuru kalp kalmayacana karar verememiti. Fabio gevek tatil trafiinde pedal evirdi ve telefondaki adam dnd. Adamn sesindeki bir ey onu tedirgin etmiti: Ses ona bir yerden tandk gelmiti. Blue Nile' deyen i mimar, belli ki kolonyalist dnemin Kahire'sindeki ngiliz subay kulplerinden birini gznde canlandrmt. Bol bol deri, pirin ve maun. Tropikal blge apkaCan Dostu 287 lan, mezarlardan karlan yontularn kopyalar, yirmili yllardaki Nil gezilerini, kaz yerlerim ve deve stnde yaplan yolculuklar gsteren, sonradan renklendirilmi fotoraflar. Kulpte, krmz kuakl bir garsondan baka kimse yoktu; garson hemen Fabio'nun yanma geldi. "Bay Boswell'le randevumuz vard." "Kendisi henz gelmedi. Siz oturmak isterseniz, Bay Boswell genellikle urada oturur." Msr paravamyla yar yarya rtl kk bir oturma grubunu gstermiti. "Size ne getireyim?" Fabio espresso syledi. Garson, iinde koyu, tatl Arap kahvesi bulunan bir bakr cezve ve oryantal ekerlerle dolu kk bir tabak getirdi. Bir bilim adamyla bulumak iin tuhaf bir yer, diye dnd Fabio. Defterini ve teybini masann stne koydu. Ksa bir sre sonra girite iki adam grd. Biri kapda kald, dieri onun yanma geldi. Sahte Dr. Mark. Fabio ayaa kalkt. "ok beklettim mi, Bay Rossi? Oturun ltfen." Fabio adamn uzatt eli skt. kisi de oturdu. "Siz Duliman Boswell misiniz?" Adam teybi gsterdi: "Kapal m?" Fabio ban sallad. "yle de kalmal. Off the records1 konuuyoruz. Evet, ben Duliman Boswell'im. Son grmemiz iin zr dilerim. Kk bir nlemdi." Fabio kalbinin yerinden frlayacak gibi arptn hissetti. "Siz kimsiniz?" "Bir LEMIEUX alanym." 1) ng.: kayt d. (e.n.) 288 Martin Suter "Greviniz nedir?" "En geni anlamda: Security." Garson bir demlik yeil ay getirdi, trenle ve belirli bir ykseklikten kk, desenli bir bardaa doldurdu. "Gryorum ki kahveyi tercih ediyorsunuz," diye belirtti Boswell. "Bir talyan olarak." "Siz Profesr Weider'in alma arkada deilsiniz." "yle syleyelim: Profesr Weider bizim alma arkadamzdr. Yine en geni anlamda. Mesajnz bana o iletti." Yumuak bir kadn sesi, Arapa ark sylemeye balad. "Fa-iruz," dedi Duliman Bosswell, Security, baka lemlere gitmi bir halde. "Tanyor musunuz?" Fabio ban iki yana sallad. "O halde, Msr'a hi gitmemisiniz."

"Doktor Barth hakknda ne biliyorsunuz?" Boswell dikkatle biraz ay iti. "Doktor Barth olaanst yetenekli bir aratrmacyd." Barda brakt ve sivri trplenmi, cilal trnaklarndan birini incelemeye koyuldu. "Anlalr gibi deil, att bu adm. Oysa hayat garantilenmi ti." "LEMIEUX onu satn m almt?" "Onu deil, buluunu. Gdalardaki prionlar kantlamak iin son derece hassas bir yntem. Tam da dnyann bekledii ey." "Dnya bunu neden duymuyor imdi?" "Henz tam olgunlam deil. Ama ksa sre iinde buna ulaacaz. Aratrma departmanmz byle sylyor." "Kendisi niye sonuna kadar gelitirmedi?" "Bunun deiik nedenleri var. Bir tanesi, onun ivereniyle ilgili. Szlemesi ok dezavantajl olmu olmal - pazarlklarda ben ahsen bulunmadm. Biz devreye girince, onun iin ok daha krl bir zm olana dodu." Can Dostu 289 "LABAG bu aratrmann size gemesini kabul etti mi?" "LABAG'm yzde yz sermayesi bize aittir." "Batan beri yle miydi?" "Hayr," diye belirtti Boswell aka. Adamn ses tonu Fabio'yu sinirlendirmeye balamt. "ikolatadaki prionlarm, bu finansal dzenleme zerinde mutlaka etkisi olmutur." "Elbette. Bunun nasl bir tepki dourabileceini dnsenize. Yalnzca bu lkede bir ylda bizim ikolatalarmzdan ne kadar yendiini biliyor musunuz?" "Kii bana drt kilo," yantn verdi Fabio. "Yaklak olarak yle. imdi gnn birinde gazetede, LEMIEUX ikolatalannda prion bulunduu dedikodusu yaymlanrsa..." "Dedikodu deil," diye dzeltti Fabio, "kant." "Gelitirme aamasndaki yntemlerden biri, kant ortaya koydu. Hayr, hayr: Doktor Barth, bizimle finansal ibirliine girmekle doru karar vermiti." "Kendisi baka trl dnm grnyor." Boswell ellerini zntyle kaldrd ve yeniden indirdi. "Hi olmazsa, dul kars bugn onun sorumluluk bilincinin yararn gryor." Fabio bunun zerine ksa bir kahkaha att. Kapdaki adam onlardan yana bakt. "Sonra, tam da siz ortal temizlediinizi ve pislii halnn altna sprdnz dnrken, ben ortaya ktm." Boswell ancak azndaki ay yuttuktan sonra yant verebildi. Ama daha nce ban sallamt. "Doru. Siz ortaya ktnz." "Beni de satn almaya altnz, ama bunu baaramaynca, beni etkilemesi iin Jger'e yneldiinizi tahmin ediyorum. Bu da ie yaramaynca, kafama bir darbe yedim. Ona ka para verdiniz?" 290 Martin Suter Boswell bardana yeniden ay doldurdu. Garson kadar yksekten olmasa da, kpk oluturmaya yetecek kadar yksekten. "Bay Jger'in rol bakayd. O daha sonra sahne ald; siz aratrmalarnza yeniden balayp LABAG'da grndkten sonra. O bizi, sizin sadece hafzanzdaki boluu doldurmaya altnza ikna etmek istedi. Ve meseleyi anmsamadnza. Buna ok nem veriyordu." Fabio ne yant vereceini bilemedi. Kahve fincann azna gtrd, bo olduunu fark etti ve yerine koydu. Boswell el rpt. Garson hemen geldi. Boswell memnun memnun glmsedi. "Gryorsunuz ya, burada otantiklie deer veriliyor." Fabio iin bir kahve daha syledi. "Bu yzden o sralar bizim Doktor Mark'm yerine getim. Hafza kaybnzn tam olup olmadn kendi gzlerimle grmek istemitim. Sonutan pek memnun kalmadm. stelik Doktor Barth'm adn sk sk anyordunuz. Bunu Bay Jger'e de syledim. Ama o benim devreye girmemi kesinlikle istemiyordu."

Garson kahveyi getirdi. Fabio imek iin davranmad. Boswell szlerim srdrd: "Ama siz aratrmaktan vazgemediniz. Amalfi'ye gittiniz. POLVOLAT' ziyaret ettiniz. zel durumunuzu ne kadar dikkate alsam da, artk mdahale edeceimizi Bay Jger'e bildirmekten baka arem kalmamt." "Sonra? O nasl tepki verdi?" "Yakkszca. Onunla son grmemizde..." "... Europa'mn lobisinde." Fabio'nun bu mdahalesi, bir an iin Boswell'in dikkatini datt, sonra szne devam etti: "Europa'daki son grmemizde beni aka, sizi at menzilinden uzaklatrmak iin, konuyu kendisi yaymlamakla tehdit etti. Bunu ok ciddiye almak zorundaydk. Belgelerin bir kopyasnn onda bulunduunu varCan Dostu 291 saydk. Bildiiniz gibi, sonra o baka bir yol seti. Ben ahsen ok zldm. Bu gen adam, sadakayle beni etkilemiti. Hi gerei yoktu. Onun iin de baka, yaam olumlayan bir zm bulunabilirdi." Fabio uzun sredir zihnini megul eden soruyu sordu: "Ona ka para verdiniz?" Boswell yine ak konutu: "Sekiz yz bin dolar. O tarihteki kurla, yaklak bir virgl drt milyon svire Frang yapyor." Bu, Fabio'nun tahmin ettiinden biraz fazlayd. "Ama bu paray ona vermedik. Size, Bay Rossi, size verdik. Bayjger bu konuda ok katyd." Fabio'nun bandan aa kaynar sular dklr gibi oldu. Hibir ey syleyemedi. Kprdayamad. Boswell ayaa kalkt. "Bunu size sadece anmsatmak istedim, Bay Rossi. Bu bilgiyi, hafzanz yeniden oluturma abanza bir katkm olarak kabul edin." Masay gsterdi. "Elbette buras benim hesabma yazlyor. Baka isteiniz varsa, hi ekinmeden syleyin." Fabio uzatlan eli grmezden geldi. "Bisiklet meselesini de balayn. Adamlarm bazen ocuksu iler yapyorlar." Boswell karken, Fabio arkasndan bakt. Oradaki adam ona kapy tutuyordu. Bisiklete binmeye cesaret edemedi. Uyumu bir halde Blue Nile'da daha ne kadar oturduunu bilmiyordu. Sonra nasl olduysa Fredi'yi aram ve onunla acilen bulumas gerektiini bildirmiti. Fredi hevesli deildi. Yat limanna gitmek zereydi. leden sonrasn birka arkadayla birlikte Libellula'da geirmek ve ak292 Martin Suter am milli bayram iin yaplacak havai fiek gsterisini glden izlemek istiyordu. Ama Fabio srar etti. Sadece yarm saat, diye sz verdi. imdi bisikletini iterek Bertini'ye gtryordu. Blue Nile'dan ok uzakta deildi. Mmkn myd bu? Dr. Vogel'n deyiiyle alter ego'suna ka, bu raddeye varm myd? Fabio geldiinde, Fredi oktan oradayd. Beyaz, polo yaka tirt ve zerine "Libellula" armas ilenmi, iki izgili, altn dmeli ceket giymiti. Beyaz Martini iiyordu, herhalde onun spor ikisiydi bu. Ayrca, bir tabaa biraz erez koydurtmutu. Kulp henz botu, tm masalarda "rezerve" yazyordu. "Ne iiyorsun?" diye sordu Fredi. "Hibir ey. - Bir sorum var: Uzun bir sre sonra yeniden karlatmzda, eskiden ilgilenmediim eyler hakknda konutuumu sylemitin. rnein para hakknda."

Fredi sakince Fabio'nun gzlerine bakt. "Doru." Bir dilim salam yakalad ve taban Fabio'ya doru birka santimetre itti. Fabio ban iki yana sallad. "Mesela sekiz yz bin dolar m?" "Mesela." "Nerede bu para?" "yi bir yere yatrld. irkete. Konutuumuz gibi." Tabandan biraz erez ald, iki kez inedi ve Martini bianco'yla yuttu. Fabio avucuyla masaya vurdu. "Lanet olsun!" Garson tedirginlik iinde onlardan yana bakt. Fabio sesini kst. "Sana sekiz yz bin dolarla geldim ve benim iin yatrm yapman m istedim?" Fredi ban sallad. Az yine doluydu. "Nakit miydi?" Can Dostu 293 Fredi srtt, lokmasn yuttu ve, "Ekolojik rnler dkkannn kenevir torbasnda," dedi. "Paray nerden bulduumu sordun mu?" "Bunu sylemek isteseydin, dorudan bankaya gtrebilirdin." Fabio masaya bir daha vurdu. "Lanet olsun! Neden bana bundan sz etmedin?" Fredi ona hi etkilenmemi gibi bakt. "Yeniden aklna gelecek mi diye bekledim." "Ya aklma gelmeseydi?" Fabio adeta baryordu. Fredi ona en sevimli glmsemesiyle bakt. "O zaman eksikliini de duymazdn." 21 leden sonra, stnde MYSTIC Productions yazan sar bir Renault'yla, Waldfrieden Bahe Kooperatifi'ne gittiler. Hemen hi trafik yoktu. Hava hl lkt. ri yamur taneleri n cama henz dmt ki, Norina gnelii yeniden indirmek zorunda kald. Bir krmz kta Fabio'ya yandan bakt. "Sana bu kadar zor geliyorsa, yalnz da gidebilirim." "Bana zor geldiini nerden karyorsun?" "zgnsn." "Sadece yorgunum." "ok iyi anlayabilirim - orada olup bitenlerden sonra." Fabio zoraki glmsedi. "Arada gzel eyler de oldu." k yeile geti, Norina gaza bast. Elbette haklyd. Fabio yalnzca zgn deildi, hayal krklndan dilini yutmu gibiydi. Kendisi hakknda, arkasnda brakt ey hakknda ve, daha da kts, onu bekleyen ey hakknda. Norina'ya gerei itiraf etmekten baka seenei yoktu. Fabio Rossi hakkndaki gerei. Hi kuku yok ki, yeniden filizlenen ilikilerinin kesin sonu anlamna gelecekti bu. Orman kenarnda birden fazla otomobil park etmiti. Norina, Renault'yu da oraya brakt. Bagajdan dolu bir alveri anCan Dostu 295 tas kartt. "Kzartmalk sosis," diye aklad, "milli bayram gnnde arttr." Ana yoldan aaya indiler ve Gourrama'ya giden yan yola saptlar. Kulbelerin ve bahelerin ou kk ampullerle, ask elenklerle ve bayraklarla sslenmiti, insanlar bayram hazrl iindeydiler ve gkyzne endieli baklar frlatyorlard.

Pencere kanatlar sar olan kulbenin nnde, hafzas zayflam kadn sandalyeye km, kl bir ask elengi yamur borusuna tutturuyordu. Iskambilci kocas, bir buz kutusunu eve tayordu. Fabio ve Norina onlara balaryla selam verdiler. Onlar da selam verdiler; ikisi de grme ve duyma menzilinden kncaya kadar yorum yapmamak iin kendilerini tuttuklar yzlerinden okunuyordu. Gourrama'nn komusu Bayan Blatter'in misafirleri vard. Kk ocuklu iki aile. Fabio yalarndaki adamlar, bir plastik rty, sundurma niyetine bahe kulbesinin nne germekle urayorlard. Bayan Blatter brtlen topluyordu. Kk bir kz da ona yardm ediyordu. Kadn, Fabio ve Norina'yi grnce bahe kapsna geldi. "Kesin, bunlarn ocuklarm ve torunlarm olduunu dnyorsu-nuzdur. Ama bunlar benim torunlarm ve torunlarmn ocuklar." Kadn ciddileti. "Lucas'a ok zldm. Ayn gn burada grmtm onu. Her zamanki gibiydi. nsanlarn iini bilebilseydik." Birbirlerine iyi akamlar dilediklerinde, "Gourrama'nn bugn bo kalmamas iyi oldu. Yoksa daha hazin olurdu," dedi kadn. Geen gnlerde yaan yamur bakmsz bahenin grntsnde biraz makyaj yapmt. zellikle, byk, yemyeil yap-raklaryla tarh kaplayan kabaa iyi gelmiti. Yeilliin arasndan 296 Martin Suter domates fidelerinin bambu srklar belli oluyordu. Kurumama-y baarm birka yapra da yamur rtmt. Kk, bo torbalar gibi sarkan domateslerin arasnda, mantar grisi renkte solmulard. Brtlen allklarnn iinde sereler yiyecek kavgas yapyor, aalarn altnda eekarlar yere dm meyvelerin zerinde vzldyorlard. Lucas'm bykamcas, Fabio onu arayp da akam Gourra-ma'da geirmek iin izin isteyince sevinmiti. Mmknse, ama gerekten mmknse, biraz brtlen de toplamasn sylemiti, bunlar bildii en iyi brtlenlerdi. Ve meyve. Tayabilecei kadar meyve toplamalyd. Fabio yal adama, topladklarnn birazn getirmeyi dnd. Polis buraya geldiinde ortalk ok slakt herhalde. Verandann tahta zemininden kapya kadar kirli ayak izlerinden bir patika olumutu. Mekann iinde de birisi kirleri slak bezle rasgele yaymt, izleri koruma altna alanlar da iz brakyorlard. Rutubet ve bozulmu yemek kokuyordu. Masada gazete vard; de 26 Temmuz'un, Lucas'm son gnnn tarihini tayordu. Yanlarnda bir klasr duruyordu; zerinde "Gncel" yazyordu. Kedeki srada dosyalar, msveddeler ve bro malzemesiyle dolu drt ariv kutusu vard. En ilgin bulgu, eski dergilerin altna saklanmt: Lucas'm dizst bilgisayar. stteki ranza yatanda birka giysi ve i amar vard. Alttaki yatak almt ve dzeltilmemiti. Bulak evyesinin yanndaki tabaklkta iki tabak duruyordu. Onun yannda ak bir amar torbas, tra makinesi, tra fras ve tra sabunu vard. Can Dostu 297 Bulak evyesinin altndaki izgili perdenin arkasnda p kovas vard. Koku oradan geliyordu. Dondurulmu yemek, ikili torbada kremal nitzel ve mant. Mant blmesi salamd. Ama kremal nitzel torbas patlaymcaya kadar imiti. Fabio p kovasn baheye kartt. kisi birlikte, Gourra-ma'y biraz derleyip toplamaya balad.

Daha sonra, Fabio bilgisayarla ilgilenirken, Norina baheye kt. Lucas'm amcas iin biraz erik ve belki de biraz brtlen toplamak istiyordu. Gkyz yine, her an bardaktan boanrca-sma yaacak gibi grnyordu. Fabio pencereden Norina'y gzledi. Norina erik aacnn altnda duruyor ve ar ekimde hareket ediyordu. Ban arkaya atyor, dallara arayan gzlerle bakyor, kolunu uzatyor, bir meyveyi yakalyor, kolunu bkyor ve elini sepete sokuyordu. Bir tapmak danss kadar ekiciydi. Devinimleri, Fabio'nun Tai Chi'de grd tm figrlerden ok daha zarifti. Yavalnn nedenini ancak birka dakika sonra anlayabildi Fabio: Ani hareketlerle arlar kzdrmak istemiyordu. Fabio, Lucas'm bilgisayarn altrd. Tuhaf bir ey oldu: Bir melodi duyuldu, alan diyalog penceresinde, yeni kullanc olarak kendisine hogeldin denildi ve izleyen admlar gerekletirmesi istendi. Lucas'm bilgisayar yeni bir iletim sistemi iin kullanc bilgilerini istiyordu. Bu ancak yeni satn alnm cihazlarda gerekliydi. Ya da yeni bir iletim sistemi yklenmi olanlarda. Fabio gerekli admlara uydu ve ok gemeden anlad: Birisi sabit diskteki tm verileri silmi ve yeni bir iletim sistemi yklemiti. Belki Lucas. Yoksa baka biri mi? Aklna yalnzca Duliman Boswell geldi. Ve bazen ocuksu i298 Martin Suter ler yapan adamlar. Ani bir hava akm, kapy arpt. Fabio korktu. Rzgar aalar sallamaya balad. Norina artk erik aacnn altnda deildi. Fabio pencereyi kapatt ve verandaya geti. Uzakta ehir hl gneliydi. Ama siyah bulutlar hzla ehre doru ilerliyorlard. Norina brtlenlerin oradayd ve imdi eve doru geliyordu. Sol elinde bir sepet, sa elinde kk bir st gm. Rzgar, alnndaki peremleri kaldryor ve bluzunu bedenine yaptryordu. Fabio onu karlad ve ellerindekileri ald. "Bilgisayardan bir ey kt m?" diye sordu Norina, kendilerini evin iine attklarnda. Fabio neyle karlatn anlatt. "Silinmi bir sabit diskten de verilerin yeniden kazanlabileceini dnyorum. Veriler hl oradadr. Yalnzca, onlara erimenin yolunu bulmal." "Nropsikoloum da hep ayn eyi sylyor." Masada yemek yediler ve rzgarn Waldfrieden Bahe Ko-operatifi'ne yapt akalar seyrettiler. Yamur bekliyordu; ama. en batdaki buluttan, szgeli bir bahe kovasndan der gibi, gri ve diklemesine yayordu. Simdi, sevimsiz bir konumann tam zamanyd. Ama biraz daha bekleyebilirdi. Fabio ilk ariv kutusunun iindekileri masaya boaltt. Bir aratrmacnn raporlarna benzer bir ey gremedi. "Nihayet" baln tayan, tamamlanmam bir yknn yaklak otuz sayfalk, defalarca stnden geilmi elyazmas. eitli iir balanglar, drtlkler, ark fragmanlar. Belli ki, Lucas'm zel yaz denemelerinin arivi. Arada, kendisi iin nem tam birka eya: kullanlamaz durumdaki bir dolmakalem; birka kCan Dostu 299 k, ok bildik deniz kabuu; zerinde Innsbruck armas bulunan bir anahtarlk; adresi bir kadn elyazsyla yazlm, iini amadklar birka uak postas zarf. Eyalar yeniden kutuya koydular. Bir sonraki kutunun iindekiler Fabio'ya tandk geldi. Gazetecilik okulunun ders notlaryd bunlar. Fabio kendisininkileri oktan atmt. Buna karlk, Lucas'n notlar deiik renklerde fosforlu kalemlerle iaretlenmiti.

Geri kalan iki ariv kutusunun stnde "Rportajlar ve Aratrmalar" yazyordu. Fabio'nun da kulland cinsten steno defterleri vard bu kutularda. Defterlerin ouna lastikle bir kaset ilitirilmiti. Hepsinin stnde de balk ve tarih vard. Rzgar biraz hafiflemiti. ehrin stnde imekler akyordu. Byk bir gecikmeyle gk grltleri duyuldu. Fabio ve Norina masada, Noel dilerine dalm iki ocuk gibi, Lucas'n notlar zerine kapanmlard. Norina, ar olgun eriklerle dolu sepeti kerevetin yanma yere koymutu. Fabio'nun burnuna rk meyve kokusu geldi. Anszn her ey, sanki hi unutmam gibi, gzlerinin nnde belirdi. Lucas burada, masada oturuyordu, imdi Norina'nm oturduu yerde. Kendisi ayaktayd. Tartyorlard. Tartma konusu, projeye verdikleri adla, LEMIEUX skandaliydi. Fabio, konuyu daha fazla takip etmeme dorultusundaki son kararn Lucas'a bildirmiti. Lucas elinden geldiince tepkisiz kalmt. Dikkatle dinlemi ve sonra her bir ikna edici argmana kafasn hep iki yana sallayarak yant vermiti. zellikle, parayla ilgili argmana. 300 Martin Suter irkin bir tartma olmutu. Fabio elinden geleni ardna koymamt. Onunla alay etmi, onu tehdit etmi, ona kfr etmi, kendisi olmasayd ne yapacan yzne vurmutu. Karlnda da hep o inat kafa sallama yantn almt. Sonunda Fabio, "Gtm yala! Sen katlsan da katlmasan da, bu hikaye bitti. Barth'n raporlann teslim ettim!" diye barmt. Lucas da bararak karlk vermiti: "Ben de onlar kopyaladm!" Fabio dar frlamt, ama yol ayrmnda fikrini deitirmi, geri dnmt. Bahe kapsndan, Lucas'n elinde bir paketle evden ktn ve verandann altnda gzden yittiini grmt. Peinden komu ve Lucas'n paketi sakladn grmt. Ar bir krek sap alm ve Lucas'n stne yrmt. Anmsadklar, bu noktada sona eriyordu. Herhalde Lucas' hafife almt. Sanki Fabio'nun ikinci bellek adasn kutlar gibi, rzgar bir anlna bulut kmesini aralad. Gerilerdeki gne, hobi bahesi kolonisini, bir film dekoru gibi aydnlatt. "Ne oldu sana?" diye sordu Norina. Fabio ona bakt. "Bembeyaz kesilmisin." "Belgelerin nerede olabilecekleri aklma geldi." Darya ktklarnda, sabrsz ocuklarn att ilk fiekler, imdi yeniden aydnlanm gkyzne ykselmeye balamlard. Bayan Blatter'in bahesinde bir dizi kk lamba, iplerinin stnde deli gibi dans ediyordu. Rzgar, ereti yamur saan takrdatyordu. Fabio nden gitti. Evin altndaki mekann da acil olarak temizlenmesi gerekiyordu. Meyve fsnn nn kapatan merdiCan Dostu 301 veni kenara attlar. F kapaklyd. Kapann stne ar tulalar konulmutu. Tulalarn yannda da pasl bir ba makas ve entikli bir el trm duruyordu. Fabio hepsini yere koydu ve kapa kaldrd. Yllarca mayalanm meyvenin kokusu, bo fdan yzlerine vurdu. "Bu kokuyu alyor musun?" diye sordu Fabio. "Sepetteki erikler gibi kokuyor. Bendeki any uyandran onlarn kokusu oldu." Fabio fya eildi ve kolunu iine soktu. Parmak ular bir eye dokunmutu. Yakalad ve dar ekti. inde ar bir kutu bulunan siyah bir p torbasyd bu.

Mekandaki tek k kayna, masann zerinde salman bir ampuld. Bir zamanlar bir parasn oluturduu avizenin artklarn, verandann altndaki dknt eyalarn arasnda grmlerdi. Fabio ve Norina saattir, Dr. Barth'm raporlarn inceliyorlard. ounun yanma, Lucas'm elyazsyla aklamalar ieren kk notlar yaptrlmt. Aratrma yntemine kar kim ne derse desin, kantlar etkileyiciydi. Yan yana oturdular ve sayfa sayfa okudular. Darda tek tk havai fiekler, oktan ele geirilmi bir lkenin son direniilerinin atlar gibi patlyordu. Bir sredir Norina, ban Fabio'nun omzuna yaslamt. Son sayfay da okuyup n yz alta gelecek ekilde bir nceki sayfann stne yerletirdikten, tm kat blounu dzeltip kutusuna geri koyduktan sonra, pencerenin nnde durdular ve frtnal geceyi sarsan fiekleri, imekleri ve kvlcmlar seyrettiler. Sonra, tamamen doallkla ptler, birbirlerinin soyunma302 Martin Suter sna yardm ettiler ve dar, takrtl ranza yatanda teki, daha gzel anlar tazelemeye koyuldular. Gln zerinde byk havai fiek gsterisi baladnda, frtna dinmiti. Fabio ve Norina, birbirlerine sk skya sarlm bir halde kareli rtnn altnda yattlar. Yalnzca en yksee kan, en parlak, en harika havai fiekler, paralanp kvlcmlan-madan ve yere inmeden nce onlarn gr alanna girebiliyordu. imdi!, diye dnd Fabio. "Fabio," diye fsldad Norina. "Hmm?" "Unutulan Fabio..." "Evet?" "Sanrm, onu unutabilirim." Fabio, Norina'y kendine doru daha da sk ekti. Rengarenk k izlerinden bir demet, uzaklarda dklyordu. Fabio fsldad: "Sanrm, ben de." Son havai fiek de henz atlmt ki, tropik bir yamur aty tkrdatmaya balad. Fabio rty Norina'nm stne iyice ekti. "Hi Amalfi'ye gitmi miydin?" "Hayr." "Orada bir otel biliyorum. Asma baheleri ve dorudan denize inen bir asansr var." "Pahal bir yer olmal." "Kenarda biraz param var." ki hafta sonra SONNTAG-MORGEN'n birinci sayfasnda Can Dostu 303 Lucas Jger'in son haberi yer alyordu. Haberin bal yleydi: "iko-ok ikolatalarda Prion Bulundu." Fabio Rossi'nin ad hibir yerde gemiyordu.

ITHAKI>

POLSYE-GERLM

Martn Suter Gazeteci Fabio Rossi gzn hastanede aar;

bandan yaralanmtr ve son elli gn hafzasndan silinmitir. Kendisiyle ilgilenen sarn gen kadnn, birka haftalk sevgilisi olduunu renir. Fabio onu daha nce hi grmemitir. te yandan, gerek ak Norina'ya bir trl ulaamamaktadr. Fabio, dalan yaamnn paralarn bir araya getirmeye, kafasndaki sorulara yantlar bulmaya alr. Gazetedeki iinden neden istifa etmitir? Daha nce zerinde alt sylenen "byk mesele" neyle ilgilidir? En iyi arkada ve meslekta Lucas Jger'in tm bu olanlardaki rol nedir? Fabio yantlara ulatka, yitik yaamnda adm adm ynn bulur. Bu srada, rtbas edilmeye allan bir skandalin iine ekilir. Can Dostu, yaam durma noktasna gelen bir insan hakknda etkileyici bir roman, iki erkein dostluu zerine kurulu psikolojik bir gerilim, tm dnyay ilgilendiren bir konuyu ileyen srkleyici bir polisiye. "Martin Suter, psikolojik gerilim ile polisiye roman arasndaki dengeyi tutturmay ok iyi baaryor." Der Spiegel Edebiyat - 281 www.ithaki.com.tr

9789752731462 Martin Star _ Can Dostu Kitaplar, uygarla yol gsteren klardr. UYARI: www.kitapsevenler.com Kitap sevenlerin yeni buluma noktasndan herkese merhabalar... Cehaletin yenildii, sevginin, iyiliin ve bilginin paylald yer olarak grdmz sitemizdeki tm e-kitaplar, 5846 Sayl Kanun'un ilgili maddesine istinaden, engellilerin faydalanabilmeleri amacyla ekran okuyucu, ses sentezleyici program, konuan "Braille Not Speak", kabartma ekran vebenzeri yardmc aralara, uyumluolacak ekilde, "TXT","DOC" ve "HTML" gibi formatlarda, tarayc ve OCR (optik karakter tanma) yazlm kullanlarak, sadece grmeengelliler iin, hazrlanmaktadr. Tmyle cretsiz olan sitemizdeki e-kitaplar, "Engelli-engelsiz elele"dncesiyle, hibir ticari ama gzetilmeksizin, tamamen gnlllk esasna dayal olarak, engelli-engelsiz Yardmsever arkadalarmzn youn emei sayesinde, grme engelli kitap sevenlerin istifadesine sunulmaktadr. Bu e-kitaplar hibirekilde ticari amala veya kanuna aykr olarak kullanlamaz, kullandrlamaz. Aksi kullanmdan doabilecek tmyasalsorumluluklar kullanana aittir. Sitemizin amac asla eser sahiplerine zarar vermek deildir. www.kitapsevenler.com web sitesinin amacgrme engellilerin kitap okuma hak ve zgrln yceltmek ve kitap okuma alkanln pekitirmektir. Ben de bir grme engelli olarak kitap okumay seviyorum. Sevginin olduu gibi, bilginin de paylaldka pekieceine inanyorum.Tm kitap dostlarna, grme engellilerin kitap okuyabilmeleri iin gsterdikleri abalardan ve yaptklar katklardan tr teekkr ediyorum. Bilgi paylamakla oalr. Yaar MUTLU

LGL KANUN: 5846 Sayl Kanun'un "altnc Blm-eitli Hkmler" blmnde yeralan "EK MADDE 11" : "ders kitaplar dahil, alenilemi veya yaymlanm yazl ilim ve edebiyat eserlerinin engelliler iin retilmi bir nshas yoksa hibir ticar amagdlmeksizin bir engellinin kullanm iin kendisi veya nc bir kii tek nsha olarak ya da engellilere ynelik hizmet veren eitim kurumu, vakf veya dernek gibi kurulular tarafndan ihtiya kadar kaset, CD, braill alfabesi ve benzeri formatlarda oaltlmas veya dn verilmesi bu Kanunda ngrlen izinler alnmadan gerekletirilebilir."Bu nshalar hibir ekilde satlamaz, ticarete konu edilemez ve amac dnda kullanlamaz ve kullandrlamaz. Ayrca bu nshalar zerinde hak sahipleri ile ilgili bilgilerin bulundurulmas ve oaltm amacnn belirtilmesi zorunludur." bu e-kitap Grme engelliler iin dzenlenmitir. Kitap taramak gerekten incelik ve beceri isteyen, zahmet verici bir itir. Ne mutlu ki, bir grme engellinin, dzgn taranm ve hazrlanm bir e-kitab okuyabilmesinden duyduu sevinci paylaabilmek tm zahmete deer. Sizler de bu mutluluu paylaabilmek iin bir kitabnz tarayp, kitapsevenler@gmail.com Adresine gndermeyi ve bu isimsiz kahramanlara katlmay dnebilirsiniz. Bu Kitaplar size gelene kadar verilen emee ve kanunlara sayg gstererek ltfen bu aklamalar silmeyiniz. Siz de bir grme engelliye, okuyabilecei formatlarda, bir kitap armaan ediniz... Teekkrler. Ne Mutlu Bilgi iin, Bilgece yaayanlara. Tarayan Mahmut Martin Star _ Can Dostu

You might also like