Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 153

CENGZ AKTAR

Cengiz Aktar, Galaasaray Lisesi'ni bitirdikten sonra Paris'te


iktisat, felsefe ve siyaset bilimi eitimi grmtr. Doktoras
n Sorbonne niversitesi lktisat Fakltesi'nde, iktisadi episte
moloji dalnda 1982 ylnda savunmu, sonralan ayn faklte
de deiik aratrma projelerinde grev alrutr.
Bugn uluslararas g konusunda uzman. hkmetleraras bir
kuruluun genel mdr yardmcs grevinde olup, bu konuda
hkmetlere danmanlk yapmaktadr.
Elinizdeki kitap yazarn birka yl nce Paris'te yaymlanan
"L'occidentalisation de la Turquie" adl eserinin Trkeleti
rilmi versiyonudur.
Kitap aynca Aktar'n iktisadi epistemoloji ve iktisadi antropo
loJ dallarnda Trkiye'nin yakn tarihi ve Bat tahayylnn
evrensellemesi konulinnda kaleme ald birok makalenin
n ieriyor, Yazarn Fransa'da Mauss, Esprit, Homme et
Societe, Trkiye'de Toplum ve Bim, Tarih ve Toplum, dergi
lerinde aynca Romanya ve Yunanistan'da yaymlanm ara
trmalan bulunmaktadr.

Aynnt: 71

inceleme dizisi: 38

Trkiye'nin Batldatnlmas
Cengiz Aklar

Fransl7.Clldan eviren
Temel Keolu

Yayma hazrlayan
Ayen Gir
Kitabn r.gn ad
L'occidenalisation de la Turquie
ai Critique
Editions L 'Hamatta/1985
basmndan evrilmitir.

Zgn metin, Tlrke basm iin


yazar tarafndan tmyle gzden geirilmitir.
Bu kitabn tm yayn haklan
Aynnt Yaynlan'na aittir.

Kapak

Seluk Demirel

Basma hazrlk

Renk Yapmevi 51694 15

Bask

Renk Basmevi 51854 36

Birinci basm
Nisan 1993

ISBN 975-539-037-5

AYRINTI YAYINLARI

Piyer Loti Cad. 17/2 34400 emberlita-stanbul Tel: 5187619 Fax: 51645 77

Cengiz Aktar

TRKYE 'NN
BATILILATIRILMASI

ENLiKLi TOPLUM
lvan lllichfl. basm

YEiL POLiTiKA
Jonathon Porritt/2. basm
MARKS, FREUD VE
GNLK HAYATIN
ELETiRiSi
Bruce Brownfl. basm

KADINLIK ARZULAR!
Gnmzde Kadn CinselliQi
Rosalind Coward/3. basm
FREUB'DAN LACAN'A
PSiKANALiZ
Saffet Murat Tura
NASIL SOSYALiZM?
HANGi Y:}IL7
NE iiN NAYl7
RudoH Bahro

ANTROPOLOJiK AIDAN
gooET
er: David Riches
ELTIREL AiLE KURAMI
Ma Poster
IKIBIN'E DOCRU
Raymond Williams

DEMOKRASi ARAYIINDA
KENT
Krat Bumin
YARIN
Sanayi Toplumu Yql Ayrmnda
Elelirl ve Gerek Ulopy
Robert Havemann
DEVLETE KARI JOPLUM
Pierre Clastres
RUSYA'OA SOVYETER
(19115-1921)
Oskar Anweiler

BOLWIKLER VE ii
DEN iMi
1917'de 1921 ' Devlet v
Kar Devrim
Maurice Brinlon
EDEBiYAT KURAMI
Terry Eagleton

iKi FARKLI SiYASET


Levent Kker

0ZGR ECITIM
Joel Spring

MEDYA VE DEMOKRASi
John Keane

SANAYi SONRASI TOPYALAR


Boris Frankel

iKfTEN SONRA
sy lzmla Glc
Der. Robin Blackbum

EZiLENLERiN PEDAGOJiSi
Paulo Freire

iKENCEYi DURDURUN!
lnsa Haldan v Marl$1zm
Taner Akam

ZORUNLU ECh'IME HAYIRI


Catherine Baker

SESSiZ YICINLARIN
GLGESiNDE
YA DA TOPLUMSALIN SONU
Jean Baudrillard

0ZGR BiR TOPLUMDA BiLiM


Paul Feyerabend

VAHi SAV ININ

MUTSUZLU U
Slyasal AnlropoloJI
Aratrmalan
Pierre Clastres

CEHENNEME OVG
Giindelll Hayatta Tolalllarlzm
Gndz Vassalfl. basm
ACIR EKiM
DeDla Erkeldlller
Deaen Erkekler
Lynne Segal

CiNSEL iDDET
Y ayanlannrtaalanlar
Analmlaryla
Alberto Godenzi
ALTERNATiF TEKNOLOJi
TkDll Deglmel Polllll
Byllan
David Dickson

OCUK IIAKLARI
Der. Bob Franklin

DNYANIN BATILILAMASI
Gzegealmlzl Blr6nllmelnl
Anlam, eml v Sorulan
stiia Bir Dnem
Scrge utouche
TRKiYE'MiN BAT1LILATIRILMASI
Cengiz Aklar

SINIRLARI YIKMAK
Fmllst Ylfll Bir Sospllzm Doa,u
MaryMellor
Hazrlana l<llaplar

GSTERi TOPLUMU VE YORUMLAR


Guy Debord
DEMOKRASi VE SiViL
TOPLUM
John Keane
SiViL TOPLUM VE DEVLET
Der. John Keane
AVRUPAMERKEZCILIK
Bir ldeolo llnl Eletlrlsl
Samir Amin

DAHA AZ DEVLET
DAHA OK TOPLUM
Ozgiirlul/Elololl/Allatlzm
Rol! Cantzen

TKETiM TOPLUMU
Jean Baudrillard

RETIMlrt AYNASI
Jean Baudrillard
ATE VE GNE
Plalon Sanatlan Niin Dlad? AMERiKA
iris Murdoch
Jean Baudrillard
OTORiTE
MODERNLICIN SONULAR!
Richard Sennett
Anthony Giddens
TOTALiTARiZM
REKLAMCILAR ENTERNASYONALi
Simon Tormey
Armand Mattelart
ISLAM'IN BiLiNALTINDA
KADIN
Fetna Ayt Sabbah

Rahmetli kriye eki' e

Bu kitabn ortaya kmasnda u veya bu ekilde emei


geen, ne srlen dncelerin olgunlamasnda katks
olan Alain Caille, Nilfer Gle, Ahmet nsel, mer La
iner ve Hlya Tufan'a burada, sevgi ve dostlukla teekkr
etmek. istiyorum.

"Halklarn kle/emeleri
hkmetlerin zorbalndan
kaynaklanr: Bunlar halklarna,
dmanlarna kar
kullandklar kuvvetin aynsn
kullanmlardr."
Saint-Jwt

NDEKLER

-NSZ., ................................................................................................11
Birinci Blm
REFORMLARIN KISA TARH
I. ll..K REFORMLAR ....................................................................... 21
A. Askeri refonnlar ve eitim refonnlar......................................23
B. Hukuki ve idari refonnlar .........................................................26
il. ll..K BATICI SEKNLER ........................................................... 30
A. Gen Osmanllar....................................................................... 30
l. Patrimonyal d siyasetin getirdik/eri ve srlar.............. 30
2._Deiiklie ilikin iki ayr gril .........................................33
3. Reformcu istemden politik muhalefete.:".... 35
9

B. Jn Trkler................................................................................35
1. Merkeziyetilik ve liberalizm .................................. ; ............. 36
2. Jn Trkler iktidarda ............................................................39
3. Milli devlet stne dnceler..............................................42
ID. UYGARLATIRICI iR.ADECU..lK ............................................. .45
A. Tercih....................................................................................... .46
1. Zorunlu gelecek: Uygarlk....................................................48
B. Pasifkasyondan uygar ulusa.....................................................54
1. Ulus yapc dev/et .................................................................55
2. Devlet, ulusu iin ekonomiyi yaratyor.................................58
kinci Blm
''TRK UYGARLIGlNIN'' MANTIKSAL SINIRLARI
VE SONULARI STNE DNCELER
I. lKl EVRENSEL ARASINDA Ki BOLUK: ULUS ....................67
A Din ...........................................................................................67
B. Uygarlk .................................................................................... 73
il. CUMHURiYETi DEGERLER SIRALAMASINDA
EKONONINlN YERl...................................................................79
III. SEKNLERE GRE DEMOKRAS NEDR? ...........................89
IV. EKONOMK VE ULUSAL GELME. WEBER 'DEN
ESNLENEN BR YORUMLAMA ..............................................95
V. SONU OLARAK ......................................................................101
EKLER
I. OSMANLI DZENNDEN CUMHURYET
DZENNE: TRK DEMOKRASSNE
TOCQUEVILLEVARI BR YAKLAIM..............;.................... 109
il. AUGUSTE COMTE OSMANLI
lMPARATORLUGU'NUN YARDIMINA KOUYOR .............. 119
111. FETIB VE lKTlSAT ....................................................................131
IV. BR BELGE: MACHIAVELLI....................................................139
V. STATSTK VERlLER .............: .................................................141
KAYNAKA ...............................................................................148
10

NSZ

1980 ylnda, bu kitabn Franszca asl kaleme alnd sralarda


Cumhuriyet tarihinin nc askeri mdahalesi, rayndan kan
Trk toplumunu tekrar rayna oturtmak zere gerekletirilmiti.
Gene o zamanlar, gerek kalkndrma mhendisleri ve neo-liberal
zmlemeleri gerek alt-st yapc devrimciler ve neo-Marksist
zmlemeleri l 2 Eyll ' hemencecik aklayp anlattndan ve de
biz daha ha.la anlamam olduumuzdan Wittgenstein-Viyana
Ekol irdelemelerinin ekiminden kendimizi bir mddet iin uzak
lahnp her Trk'n ok iyi bildii yakn tarihimizi bir kez daha
okumakta yarar olduuna kanaat getirmitik.
Bu merak ii kolaylatrmad gibi gle$tirdi. Halbuki
Marksistler ve liberaller her eyi, ak ve seik, herkesin an11

layaca bir biimde anlatmlard. Kimisi totaliter rejimlerin veya


askeri diktatrlklerin ne kadar zc olurlarsa olsunlar ehveni
er, ekonomik bymeyi kamlamak iin denmesi gereken bir
bedel olduklarn sylyor, kimisi yerli sermaye, uluslararas
kapitalizm, haberalma tekilatlar hl!sas bir komplo ile kar
karya bulunduumuzu telkin ediyordu.
Tarihi tekrardan okumak ister istemez onu kendine yontmak an
lamna geliyor. Ama unutmamak gerekir ki insanln evrimini
izgisel ve znde mspet bir sre olarak alglayan, tarihi de
iimlerin yeg!ne ivmesini teknik ve ek,..wik dzende arayan,
te yandan bu dzenin siyasi ya da simgesel her trl neden ve
zorlamadan bamsz olarak iledine inanan liberal ve Marksist
zmlemeler bilim ve yaygn olduklar lde bir sr ger
eklii kavramada yetersizdirler. En basit rnekleriyle 1960 dar
besiyle 1980 darbesi arasndaki ilikiyi veya Almanya 'da iilik
yapan sapna kadar milli Trk'n o yabanc evrede nasl eriyip
gittiini, srarla kimlik arayna derse de nasl Trklk yerine
Mslmanl benimseyiverdiini anlamakta ne denli yetersiz,
hatta dilsiz kaldklarn dikkate alrsak, yakn tarihi bir kez deil
her gn okumakta yarar var deriz. Kald ki adn ettiimiz
zmlemeler krlemesine ekonomizm kl olduklarndan, eko
nomi d her ilikiyi ya styap mertebesine oturtup "be
lirlemeye" abalar ya da folklor veya kalnU diye adlandrp
onlarla ancak alay ederler. Bunu yaparken bu ilikilere herhangi
bir tarihsel ve ekonomi d anlam atfedilmesini teorik olarak en
gellerler. Ve buna bal olarak Trk toplumu gibi ekonomiye daha
yeni yeni snan bir toplumun ilikilerinin yzde doksann es ge
erler.
Son on yln Trkiyesi 'nde kprlerin alundan ok sular aku.
ster ilerici olsun ister tutucu, resmi ve meru sylemlerin ye
tersizlikleri zellikle son on yl ierisinde Trkiye'nin sorunlar
zerine dnenleri yakn tarihimizi baka bak alaryla tek
rardan okumaya davet etti, heveslendirdi. Toplumbilimsel, siyasi
ve antropolojik zmlemeler uzmanlk konular aras (in
terdisciplinaire) bir balamda, gzden dm yakn ta
rihilerimizin irdelemeleriri yeniden ele alarak eski defterleri ye12

niden aular. Trkiye'nin sorunlarna tutuian bu yeni k artk,


60 ve 70'lerde bu iin ncln yapm bir avu araurmac ve
dnr bir bakma yalnzlktan kurtard. Kemal Tahir, erif
Mardin, Cemil Meri, Halil nalck tabularn zerine gitmekte, so
rulara cevap aramakta artk eskisi kadar marjinal deiller.
Bu balamda da elinizdeki kitabn artk yerlemi baz
zmlemeleri tekrarlyor olmas muhtemel. Bylesine salkl bir
gelimeden de ancak memnunluk duyulabilir.
Ne Franszca'da ne ngilizce'de tek szckle Baullatrlmay
anlatabilmek zor. Sz konusu edilgenliin baskn Bat dillerinde
tek szckle sylenememesi, "Bat'ya maruz kalm" bir lkenin
dilinde mevcut olmas ise doal. Batllatrlma zorlama bir kav
ram. Batl olmayan Batl yapmak bir zorlama. Batldan baka
Batl olan yok, oldurulanlar var. Bu edilgenlik, te yandan bir
eit yenilgi. Hele Osmanl gibi Bat 'nn onulmaz ekimine ra
men onun tahayyln, aalam bir imparatorluk sz konusu
olunca, yenilgi varolusal bir hezimet boyutlarna ulayor. Resmi
sylem ve yaygn ideolojiler ise bunun edilgenlik deil, sadece ev
rensel ileyiin bir tezahr olduunu sylemekte. Yani tarihin
orada burada tekerrr. Avrupa'nn birka yzyl nce ger
ekletirdiini, geriden gelenler haliyle daha sonra ger
ekletirmi olacaklardr. Biraz rtar, hepsi bu kadar. Bu Dar
winci izgisellik tm insanln, Avrupa'nn modernlemeden
nce bulunduu yerden gemi olduunu kuramsal olarak var
saymak zorunda olduu lde tarihten ok bir efsane konumunda.
Bu kuramsal tkanklk Batllamadan ziyade Batllatrlma
kavramna davet kartyor. nk "biz niye daha hala adam ola
myoruz" sorusunun cevab "dur ite, yava yava, sabret" deil.
yle olsayd, yani, Batlama evrensel ve ontolojik bir konumda
olsayd, modem iletiim ve teknikle azgelimilikten ge
limilie gtren evreleri, alar atlay atlayverip gerek bir
demokrasiye kavuuverirdik. Ksacas Batllamaya zenen her
toplumun bir de kendi birikimi, tarihi var. Batlama macerasnn
baarya ulamas ise bu birikimle, hele Osmanl mparatorluu
gibi mkemmeliyete erimi bir yapnn birikimiyle dorudan
orantl. Ve bu birikim izgisel bir evrimi deil, ancak tepeden in13

meci ve yaptrmc bir deiimi olanakl klyor. te yandan, Ba


tllaunlma, yenilgi de olsa, znde mutlak kt deil; eer ge
tirdikleri Batllatrlan topluma oulcu demokrasinin nimet
}erinden hakkyla yararlanp serpilme olanaklar tanyorsa.
m. Selim, II. Mahmu.t dzenlemelerinden Cumhuriyet'in ku
ruluuna kadar geen yzyl akn sre ierisinde ger
ekletirilen deiimler Batllamann varal)ildii yer konusunda
aydnlauc olduu kadar dndrc. lk dnemde, Bat'dan e
kilen kopyalar artk ilemez hale gelmi bir mekaniin tekrardan
iletilmesi amacn tamaktalar. Reformlar ama deil, ara. Bu
anlamda hem aydnlk despotlahn hem un Osmanllar'n gi
riimlerinde ve etkinliklerinde ilk reformlar ncesi ve sonrasyla
devletin bekas asndan gzle grlr .bir sreklilik, en azndan o
srekliliin niyeti var. Birbirini izleyen reformlar silsilesi giderek
ve zleri itibaryla rlarndan ksalar da, baka bir anlatmla
imparatorluk kurtarma ilevlerinden saparak Jn Trkler'de ol
duu gibi taviz vermez muhalif retmeye balasalar da, devletin
bekas_ bu reformlarn ana ilkesi olarak yaamakta.
Sicilyal pre Lampedusa'nn "hibir eyi deitirmemek iin
her eyi deitirmek gerekiyor" sz Osmanl reformlar zincirinin
milliyeti ve cumhuriyeti kopua kadar olan devresini ve bir ba
kma bu koputan sonrasn da dile getiriyor. Lampedusa'nn de
yiindeki sreklilik Osmanl iin, bozulmu dzenin dzeltilmesi
ve devletin bekas anlamna geliyor. Bu statik yaklamn cum
huriyet dnemi uzanular ise bizi yakndan ilgilendiriyor. De
nilebilir ki, Cumhuriyet Devleti, reformlar ve devrimleriyle yok
tar var etmeye alt kurumlar ve kavramlar (ulus, ulusal
ekonomi, demokrasi) adeta kendi salt bekas dorultusunda bi
imlendirmeye yeltenmitir.
Geen yzyl sonu radikal Jn Trk muhalefetinde olsun, cum
huriyeti sylemde olsun, devletin bekasnn tehlikeye dmesi ve
dzenin bozulmasnn nedenleri, bu konuda koyulan tehisler, Os
manl mparatorluu'nu ve onun Mslman unsurunu belirleyen
iki evrensellie iaret ediyor: slamlk ve imparatorluk. Her ikisi
de ke nede,n olan ve artk ayakta kalabilmek iin almas zo
runlu tahayyller olarak alglanmakta. mparatorluk fetihi, do14

laysyla israfkar, kozmopolit dolaysyla merkezka glerin cirit


att b\r kurum; din ise uyuturucu, uygarln_ yani Bat uy
garlnn nimetlerinden yararlanmaya engel, o da kozmopolit,
nk mmeti.
Osmanl-Trk sekinlerinin saptamalarnda din ve im
paratorluk ktlklerin anas olduklar, yani dzensizlik kayna
9lduklar lde ikame edilmeleri zorunlu yaplardr. Bu iki yer
leik evrensellii amann aresi ise Batllatrma. nk' Batl
kurumlar dzen salamadaki baarlarn her eyden nce, Os
manl lmparatorluu ve benzeri patrimonyal yaplarn kmesine
hem dolayl hem dolaysz yollarla neden olarak kantlam du
rwndadrlar. Ama en nemlisi, bu kurumlar geleneklerden deil,
"hukuk"dan; cemaatlerden deil, "cemiyet"ten; toplum tesi bir
gvenceden deil, toplumun kendisinden kaynaklanan bir g
venceden meruiyetlerini alular ve bu anlamda da Cum
huriyetilerin dzen araylarna cevap veren dehetengiz et
kinlikte denetim mekanizmalar konumundadrlar. Toplumlama
srelerinde gzlenen "farkllklarn eitlenmesi" sreci her trl
yerel, soysal, dinsel, geleneksel, yresel, biimsel farkllk ve top
lwnsallklar milli ve iktisadi potalarda eritmeye yneliktir. te
yandan adn ettiimiz srecin yaptrm gc, hangi farkllklar
ne derece gayrimerulatrd, kktenciliinin derecesi, mi
marlarnn siyasi birikimleri ve toplumdan ne anladklar ise mo
dem toplumlarn demokratik ufuklarn beirler.
Buradan Trk adalna bakldnda ortaya kan grnt
birbirine paralel iki normalizasyon pratiinin biimlendirdii bir
toplum grntsdr. Bunlardan birincisi geriye dnk ve ge
leneksel farkllk ve toplumsallklarn .gayrimeru ilan edil
meleridir. tekiyse ileriye dnktr: Geriye dnk normalizasyon
pratii sonucu azledilen toplumsallklarn yerine uyumlu bir ulu
sun v wnwnun faydasnca belirlenmi gdml ulusal bir yardun
ekonomisinin ikame edilmesidir. adalama bylece, ge
leneksel toplumsal pratiklerin merkezka dzensizlikleri, ba
kaldrma eilimleri gayrimeru klnp, yerlerine slam diniyle
Bat uygarl gibi birbirine zt iki mkemmel evrensellik arasnda
bocalayan, dncede var olan, ama konuulan dil dnda ii kof,
15

ille de uyumlu bir uygar millet ve onun doal uzants milli yardm
ekonomisinin yaratlmasdr.
Cumhuriyetilerin dzen saplants ve giderek Trk demokrasi
pratiine bitikleri dar klf, uyum, birlik, beraberlik, umumun fay
das, milli karlar gibi statik ideallerin dnda toplumun herhangi
bir geleneksel veya ada dinamik erevesinde serpilmesine ola
nak tanmamak gibi bir tehlikeyi beraberinde getirmitir. By
lesine biimlendirilmi, bir yandan onu gerek bir demokratik i
leyie ulatracak eliki mekanizmasndan yoksun, te yandan
ona demokratik alarn yalnzlklaryla ba edebilme gcn ve
rebilecek- geleneksel toplumsallklardan yasakl bir toplumun
nndeki seenekler, fertlerinin kiminin yabanclat, kiminin
yobazlat, kiminin silahland, kiminin de srekli bir eyleri
yasaklad dnlecek olursa, izofreniyle kolektif paranoya
aras seeneklerdir.
Eer modernliin ve demokratik aa ulamann bedeli ge
leneksel toplumsallklar ve cemaat deerlerinin gayrimeruiyeti,
inanlarn da dnyevilernesiyse, bylesine kkten bir deiimin
karlnda o modernliin nimetlerinden en nemlisi olan de
mokratik pratiin gzle grlr bir biimde temellendirilmi ol
mas gerekir. Kald ki, bu sre ille de geleneksel top
lumsallklarn yerle bir edilmesini de gerektirmez. Baka bir
anlatmla laiklik ille de dinsizlikle eanlaml deildir ya da dinin
artk devlet iine karmamas devletin dinin iine karmas
demek deildir.
Cumhuriyetiler Osmanl devlet dzeninin bozulmas ko
nusundaki tehislerinde devlet iinde yuvalanm Snni slam
parmakla gsterirler ve onu bulunduu yerden azlederken top
lumun zgn, ou zaman heterodoks dinsel/yerel kurumlarna da
el atarlar. Bu kurumlar (tarikatlar, mezhepler vs .. ) oysa ki hibir
zaman resmi snni slamla badaamam kurumlardr. Bu te
mizlik hareketleri toplumu, tamamyla "devlet"in vesayeti altna
girmesi tehlikesiyle kar karya brakr. Ayn ekilde, benzeri
tehisler sonucu, imparatorluun kozmopolitizminin neden olduu
merkezkalklarn karsna karlan uyumlu ulus kavram, y
resel ve etnik farkllklar dmdz etmeye yeltendiinden, ayn ve16

sayet burada da geerlidir. Gene ay' ekilde umumun faydasn


ne karan milli yardm ekonomisi eliki ve risk kavramlarn
uyum ve dzen saplanblar sonucu reddedip hem iiyi hem gi
riimciyi korumas aluna aldndan bu sefer salt ileriye dnk
ekonomi pratiini ipotek albna alr.
Az nce szn ettiimiz izofreni ve paranoya, bu balamda,
farkl kiilerin ve onlarn farkl davran biimlerinin, oyunun
bylelikle tayin edilmi kurallarna kar k yolu olarak gze
gz, die di siyasi tavrlar retme srecinden baka bir ey de
ildir. Baka bir anlatmla Krt, Krt yurtta olamad lde
Krt milliyetiliine yani Trk milliyetiliine edeer bir ev
rensellie soyunur. Mslman, Mslman yurtta olamad l
de Mslmanl, yasal egemenlik ortamnda, evrensel bir izah
tarz olarak sunmaya yeltenir. Halbuki ne Krt ne Trle ne de Ms
lman, modem ncesi topluluklarda evrensellie, yani ken
dilerinden olmayan normalize etmeye oynamamtr. Bu anlamda
Pakistan ve Sudan'da bugn uygulaf!an eriatla modem ncesi
topluluklardaki eriat uygulamalar arasnda dalarca fark vardr.
KT'ler, Krtler ve Mslmanlar. te bugnk mn ve nden
birka souk meze.
Cenevre/stanbul
Mart 1993

FU Ttirliye 'ni e.ta,nmu,

17

Birinci Blm

REFORMLARIN KISA TARH

1. LK REFORMLAR

Daha XIX. yzyln bandan itibaren Osmanl mparator


luu 'nun temel kurumlar iki padiahn, q. Selim ve II. Mah
mut'un refomcu istemlerine maruz kalr. Benzeri grlmemi bir
reformlar dalgas 'Tanzimat" (tanzim enne, dzene koyma)' bo
yunca devam eder. Reformlar, "hkmdarn hirnetkarlan" ta
rafndan uygulanr. Bu refonnlarn varlk nedeni, her eyden nce
ve ak bir biimde, dardan ve ieriden Osmanl m
paratorluu 'nun btnlne ynelen meydar okumaya kar bir
cevap araydr. Bu reform olaylarn herhangi bir ekonomik de
tenninizrnden yola karak aklamaya almayanlar iinde yer
1 . Yabanc bir gzlemcinin, nispeten aynntl aklamas iin bk. E. Engelhardt.

La Turquie et le Tanzimat.

21

alan birka yabanc tarihi2, XVII. yzyl sonundan itibaren, ba


dman Hristiyanlk lehine askeri stnln yitinneye ba
layan yaylmac bir imparatorluun kendi varlk nedeninin kay
bolmas gibi, batan baa negatif bir nedensellii nemle vur
gularlar. Bu, olwnsuz bir nedenselliktir, nk askeri bakmdan
artk saldrmac olmayan, savunmaya geen yeni konumun yol a
b bu reformlar, tehdit edilen imparatorluun btnlne du
yulan iddetli ballk ve bunun sonucu olarak patrimonyal ya
psn kurtarma abas, arbk stn durumda olan Bat karsnda
kendi kimliini koruma isteminin birer iaretleridirler.4 Osmanl
mparatorluu ile zdelemi Dou'nun Batllar iin "Dou So
runu" haline geldii dnemde, Osmanllar kendi btnlkleri, de
erleri asndan potansiyel bir tehdit olan Bab zerinde ve on
larn dnme tarzlar zerinde dnmeye balarlar. nk
fetihlere dayanan imparatorluklarnn kapal yapsnn da
yankszl artk ortaya kmaya balamtr. Nitekim, fatih ve
muzaffer makine ilemeyince, gerek ynetimsel gerek askeri r
gtlenme, gerekse vergilendirme ya da arazi yaps dzeyinde
olsun, Osmanl mparatorluu 'nun fetihi varlnn dzenledii
tm patrimonyal sistem geersiz hale gelir. Ama Japon adalarn
ablukaya alm "Komodor Perry'nin toplar"nn tersine, "d ta
rihsel zorunluluklar" olarak imparatorluun arka arkaya urad
askeri baarszlklar, devletin kapal yapsn sadece askeri ge
lenei dzeyinde sarsrnbr. B'ylece, askeri aygtn devaml ola
rak yeniden yaplandrlmas abalar5 reformlar evresinin belirgin
zellii olmutur. Yalnz, patrimonyal iktidarn savunmac tu2. zellikle: B. Lewis The Emergence of Modern Turkey; ve R. Ward ve O.
Rustow'un bakanlndaki Political Modemization in Japan and Turkey'nin
yazarlar.
3. Rustow kendisince, kavak noktas olarak 1 768 ve 1 799 arasn yani Os
manllarn Romanovlar ve Habsbourglar karsnda yenilgilere urad dnemi
alr. "The modemization of Tui<ey in historical and comparative perspective"
Social Change and Politice in Turkey, s. 95.
4. Weber1n patrimonyal ve sultanlk egemenlikleri kavramlarn kullanacaz:
zellikle gelenee uygun, ama salt kiisel bir hak olarak kullanlan her trl
egemenlik, patrimonyal egemenliktir. idare edili biimine gre, gelenee bal
kalmadan keyfilik iinde hareket eden patrimonyal egemenlik ise sultanlk ege
menliOidir. Aynm ok gOtOr.
5. Bk. 8. Tumer, Weber and lslam, Ozellikle 8. bOIOm.

22

tumunun sonucu olarak balaulan reformlarn temellerinde bile


grlen nispi aklk, geriye dndrlmez bir deiim srecinin
hareket noktas olarak ortaya kar. Baka bir anlatmla, ge
leneksel patrimonyal sistemlerini yaplandrmada Bau 'nn tek
niklerini edinmeye alan Osmanllar bunu yaparken kendi iinde
yeterli, ama imdilik "dnyeviletirme" olarak nitelendireceimiz
bir sre iin yetersiz koullar yaratrlar. stelik, daha be
nimsedikleri andan itibaren, yabanc tekniklerin ieriine ve bi
imine genel olarak belli bir "ntralite" vermekten ibaret olan bu
tutum, uzun savunmac modernizasyon srecinin egemen bir iz
gisi haline gelir; nasl gelmesin ki! Bize gre... Meiji Restorasyonu
ile Osmanllarn "tanzim eunesi" arasndaki fark, Osmanlnn ken
disini yenilmi kabul eunemesinde ya da oktan iflas euni bir ta
hayyle bal kalmasnda yatar.
A. ASKER REFORMLAR VE EGTM REFORMLARI6
Yaklak yetmi yl boyunca gerekletirilmi reformlar, n
clerinin kendilerine saptadklar amac gz nnde bulundurarak
birbirleriyle balantl iki btnlk iinde topluyoruz. Bu ama,
imparatorluun kurtarlmasdr.
lkin askeri reform, zellikle slamn heterodoks mezheplerinin
mistik ortamnda oluturulmu pretoryen bir ordu olan ye
nierilerin yerine modern bir ordunun kurulmasdr? zellikle
Fransz ve Prusyal askeri danmanlar, bu modern ordunun de
iik snflarnn eitiminde grevlendirilirler.
Sonra, eitim reformlar, ounluk.la askeri reform izgisinde
yaplr ve bu yeni orduya bir temel yap kazandrma amalanr.
Bir askeri mhendislik okulu (1795) ve bir .askeri okul ( 1 836) ku
rulur. Sivil eitime gelince, ilk kez ve tercihen Trk kkenlilere,
yani Mslmanlara ynelik, gelecein yksek devlet grevlilerinin
yetitirilmesi amacyla biri Amerikan ( 1 860), dieri Fransz tarz
6. Genel olarak reformlar konusunda N. Berkes'e bavurduk, The De
velopment of Secularism in Turkey.
7. B. Tumer A.e . s.143- 144. Tarihsel bir aklama iin bk. A.P. Caussin de Per
ceval, Pr6cis Historique de la Destruction du Corps d Janissaires par le
Sultan Mahmoud en 1 826, Paris, 1933.

23

eitim veren (1868) iki lise alr. Hep bu erevede laik eitim
yapan birok orta dereceli okul, bir up okulu (1838)8 ve bir siyasal
bilimler okulu (1859) kurulur.
Genel reform sreci iinde, askeri yap ve eitim-retimin ya
psna ilikin deiimlerin, ayr nem ve yerleri vardr. Bir kere
asker kitlesinin patrimonyal kaynaklarn dnda, yani Saray'n
etki alan dnda oluturulmas uyruklarn askerlik grevine ko
mutanlk dzeyinde ortak olmasn salar.9 Sonra, zellikle Up
okulunda, teknik askeri okullar ve laik eitim veren orta dereceli
okullardaki gerek modem eitim, hi bilinmeyen, tamamen ya
bancs olduklar "pozitif" dncelerin yayld gerek bir kay
nak haline gelir.
Daha genel bir dzlemde, Osmanl patrimonyal sisteminin en
nde gelen kurumu olan sivil ve askeri brokrasi apnda alan bu
gedikler, gelecekteki ekimelerin nerelerde cereyan edeceklerinin
habercileridir. Bu, imparatorluun kendi deerleriyle ilgili olarak
Bau karsndaki savunmac tavrndan kaynaklanan hareketsizliin
ya da muh'azakarln konjonktrel, dolaysyla da koruma arac
olarak kabullenilen reformlarla nasl sarsldn da ifade eder.
Ama bu ayn zamanda ve zellikle, hareketin sadece, Bau tarznda
yetimi, evrimci, materyalist ve laik dncelerle dolu sivil ve
asker brokratlarn nazarnda var olaca demektir. Byle bir ba
lamda deime arUk herhangi bir periferik potansiyele deil, sa
dece devleti yan ar basan yeni bir brokrasiye baldr. Ni
tekim, yeni kurumlardan kan bu "hkmdarn hizmetkarlan"nn
ilk ilerinden biri, imparatorluk topraklarnn eitli yerlerinde pa
lazlam ayann iktidarn krmak olur.10 Bu yeniden mer
keziletirme dikkatle incelenmeye deer. Padiah il. Mahmut ve
8. Bu okulda belli bir sre eitim Franszca olarak verilir. Bir yabanc ziyareti.
rencilerin d'Holbach'n Diderot'nun, Cabanis'in ve Voltaire'in eserlerini oku
duklarn bildirir. N . Berkes alntlamtr. A.g.e. s. 1 1 7.
9. Elbette burada ortak olma giderek zmleme anlamndadr. Mamelek d
ndan toplanan bu askerler eitli unvanlarla Saray'a girerler. Saray'dan ev
lenirlerse soyluluk unvan alrlar, sradan ise paa unvan alrlar ve hibir zerk
likleri yoktur.
10. lslam Ansiklopedisi'nde cilt 1 , s. 801 konu ile ilgili olarak u bilgiler ve
rilmektedir: Ayan, Arapa ileri gelen anlamndaki 'ayn'n ouludur ve halifeler
dneminde ve ondan sonraki lslami rej imler dneminde nemli kiileri tanmla-

24

eski veya yeni tarz brokratlarn gerekletirdikleri merkezi ik


tidar salamlatrma abas, her eyden nce siyasal birlii ko
ruma zorunluluuna boyun een bir istemin iaretidir. Daha genel
lekte bu, geleneksel patrimonyal egemenlik yaplarnn ko
runmas demektir. Askeri yenilgilerden sonra, Osmanl Devleti bir
bakma imparatorluunu yeniden kefeder gibidir. Bir baka de
yile darya doru byme bir kez durunca, topraklar elde
tutma ba tasa haline gelir. Ancak o zaman bu topraklarn is
yanlarla kaynadnn, hatta ayrlk taleplere maruz kaldnn
farkna varlr. Bylece saldrmac gelenek yerini savunmac bir
tavra. patrimonyal sistemi ve imparatorluu tartma konusu yap
mayan ve eldeki topraklan korumaya yneljk giriimlere brakr.
Burada, Dou sultanl ile ilgili olarak, merkezi devlet zo
runluluu ile gelime arasndaki arlkl iliki, bu savunmac
tavr deiikliini anlamak iin ok nemli grnyor. nk, so
nuta Osmanllar geni anlamda olas periferik potansiyellere al
ma siyasetiyle, otoriter, dolaysyla geleneksel bir siyaset arasnda
tercth yapmakta tereddt etmezler. mparatorluu olduu gibi ko
rumak amacyla brokratik aygt ve orduyu merkeziletirirler ve
modernletirirler.
Bu mantk savunmac konumdan kaynaklanr. te yandan,
hem deiimde hem korumada, konjonktrel dzenlemede olduu
gibi yapsal dnmlerde, ann ya da gelecein ekimelerinde,
hep merkezin nceliinde srar eder. Sreklilik dzleminde olsun,
kopu dzleminde olsun devlet hep ekimelerin merkezi ol
mutur. Getirilecek deiiklikler onunla salanacaktr. lk nce ve
her eyden nce asl deitirilmesi gereken devletin kendisidir.
mak iin kullanlmtr. Ayan iktidar , XVIII. yOzylda istikrar bozucu nemli et
menlerden biri olmutur. Merkezi iktidar, Sened-i lttifak' imzaladktan sonra
( 1 808) onlarn gcn kesin bir biimde krmay baard.
Bu olay, o dnemde bamsz ekonomik ve siyasi zatiyetlerin kurulmasna
engel olduu gerekesiyle zellikle lngiliz gzlemciler tarafndan ok ele
tirilmitir; N. Berkes'ten alntlanmtr. A.g.e. s. 93. Sonradan sonular, bu ileri
gelenlerin hkm srd blgelerin bamszlk srecini hzlandrd bi
iminde yorumland. rnein Yunanistan. Bu lke ile ilgili inceleme olarak bk.
D .S. Skiotis "From bandit to pasha; first steps in the rise top power of Ali of Te
pedelen, 1 750-1 784" lnternational Journal of Middle East Studies, 2-3,
1 971 , s. 219-224.

25

nk devlet, tek mmkn gnderge, seferber edilebilir, ula


labilir tek meru merci olarak grlr.

B. HUKUK VE DAR REFORMLAR


1 876 Anayasas ncesi Osmanl refornlarnn genel in
celenmesi, ikinci aamada, askeri ve eitimsel reformlar kadar
devrimci olan hukuksal ve ynetimsel reformlarn btnn ele
alr. Ksaca: 1 839 ferman, uyruklarn hak ve zgrlklerinin ga
rantisi ilkesini ve onlarn can ve mallarnn korunmasn ilan eder.
Ama bu kavramlar hala belirgin deildir. zellikle imparatorluun
Mslman olmayan uyruklar iin daha somut olan ikinci fernan
(1856), onlar dinlerinden tr demek zorunda olduklar ver
giden (cizye) kurtarr. 1 1 B u ferman, ayrca bir banka kurulmasn,
bte dzenlenmesini tavsiye ve ekonomik gelime konusunda
Avrupa'dan danman getirtilmesinin gerekliliini ilke olarak
kabul eder. Uygulamada, bu tavsiyeler 1 850'de 1 807 Fransz ti
caret hukukunun benimsenmesine ve on yl sonra geleneksel hu
kuktan bamsz ilk mahkemeler olan ticaret mahkemelerinin ku
rulmasna yol aar. Bunlara kout olarak, hukuksal dzenlemeler
yaplr ve ilk kez 'habeas corpus'la ilgili bir yarglama getirilir.
1 8 10 Fransz Ceza Yasas 1 858'de kabul edilir. Ayn yl iinde
arazi mlkiyeti hakk ile ilgili birka metin yaymlanrken12 vi
layetlerle ilgili yasa alb yl sonra kabul edilir.
Yeni hukuksal ve ynetimsel metinlerin onaylanmas ya da
mahkemelerin kurulmas, z olarak hep ayn amalarn -siyasal
birlii koruma ve patrirnonyal devletin merkezi roln sa
lamlatrma- etkin olduu ayn reformcu istemin belirtileridir.
lle balarda, imparatorluun tm uyruklarnn yeni eit hak
larna hukuksal bir temel oluturma aray ve Osmanl tc1 1 . Mali reformlarn ayrntl bir aklamas iin bk. S.Shaw "The 1 9th century
Ottoman tax reforms and revenue system" lnternational Joumal of Middle
East Studies, 4, 1 975, 421 -459.
1 2. Modem mlkiyet kavram kesin ve kaytsz olarak ancak 1 926'da kabul edi
lecektir.

26

carlarnn -hemen neredeyse tm gayrimslinr 3 - vergilen


dirilebilir gelirlerinin doru deerlendirilmesi iin d ticaret ili
kilerine dzen verilmesinin gereklilii, reformlarn balca ne
denleridir. Ama bunun da tesinde, bu reformlar toplwna ynelik
deiimler getirseler de bir kez daha merkezin zorunluluk ve
karlarna boyun eerler. rnein, ticaret hukukuna ilikin reform,
ticaret sadece din tarafndan onurlu bir ura olarak grld
iin deil, aynca devletin mali karlarna da uyduu lde ken
disini kabul ettirir. Konu ile ilgili hukuki dzenleme Osmanl top
lumunun ok kk bir blmn ilgilendirdiinden ksmidir.
Buna karlk, toplwnun tm iin rasyonel bir yasann yarataca
etki, yeni ceza yasas rneinde grld gibi, .dini ceza ya
sasnn, yani eriaun en yksek gvence ve ilk bavurulacak kay
nak olarak korunmasyla hemencecik dengelenir. Gerekten de bu
ikilik XIX. yzyl Osmanl reformlarnn ayrc zelliklerinden
biridir ve greneksel ve keyfi bir hukukun dzenledii bir evreye
yeni bir hukuki yap getirmenin zorluunun bir ifadesidir. l 8 1 0
Fransz Ceza Yasas'nn ya da uyruklarn eitlii ilkesinin yerinde
olup olmad konusuna gelince; reformcular bunlar yabanclarn
imparatorluun Mslman olmayan uyruklar lehindeki bas
klarn hafifletmenin bir aresi olarak grrler. Aynca b\J re
formlar zellikle btn uyruklara yeniden gven vermenin bir yolu
olarak dnlmtr ve bu bakmdan siyasal gelenee tamamen
uygundur. Sz konusu metinler devletin otoritesini hibir ba
kmdan tehdit etmediinden, geleneksel egemenlii savunanlarn
meruluu hukuksal dnlerle pek zarara uram deildir. zet
le, saydmz byk kstlamalar dnda, bu metinler rgtsz
bir kalabala yneliktir. Sonu olarak gerek hukuksal temelden
yoksun biimsel karakterleri, bir kez daha keyfilie gtrecek
zelliktedir.
13. Yerel ileri gelenlerin yetkileri kaldrlm olmasna karn, kyl snfna
ulamann gittike imkanszlamas karsnda, balca vergi kaynaQ olarak ti
careti kollayan merkezi iktidarn yeni ekonomi politikas konusunda bk. 1. Sunar
"L'anthropologie politique et economique: L'Empire Ottoman et sa trans
lormation' Annal dergisi iinde, 3-4, 1 980, s. 568; ayrca kapal ekonomide
vergiyi oturtmann zortuQuna cevap olarak G. Ardant'nn Merkantilizm stne
tezleri L'Histoire Financi de l'Anliquite i Nos Jours, s.219-220.

27

Patrirnonyal egemenlikte ki sreklilik ynetimsel ve mali re


formlar leinde de gzlemlenir. Yerel glerin bozguna u
rablmasyla salanan yeniden merkezileme, znde merkezle uy
ruklar arasndaki gelenek.sel egemenlik ilikilerinin canlandrlmasn
deilse bile en azndan srdrlmesini amalar. Devlet mantnda
ayann, kendisine ait olmayan ancak kendisine bahedilmi bir
yetkiyi atndan dolay ortadan kaldrlmas zorunludur. Ke
limenin ilk anlamyla bu "yerel" yetkililerin, yani merkezi iktidarn
yerel temsilcilerinin burjuvazide olduu gibi hibir iktisadi ni
yetleri yoktur. Ama feodal de deildirler. Bundan dolay gl
merkez iin bir tehdit oluturmak yle dursun, olsa olsa merkez
kul ilikisinin ileyiini zorlatmu olabilirler. Merkezin her an
son verebilecei arac bir rolleri vardr sadece. 14 1858 Toprak Ya
sas ve 1864 Vilayet Yasas ayn ekilde merkezi devlet mant
iinde dzenlenmitir. Devlet, bu aralar sayesinde, ayana gerek
duymadan kullaryla ilikiler kurmaya alr. Bylece ayana ne
pahasna olursa olsun siyasal-hukuksal herhangi bir yetki ver
memeye ve dolaysyla herhangi bir merkezka iktidarla uzlama
politikasna kaymamaya zen gstermekten ibaret olan pat
rirnonyal gelenei srdrr. 15 Nitekim 1858 metni, kk toprak
iletmelerine daha iyi gvenceler getirir ve bylelikle topraklarn
yasalara aykr olarak ayann elinde toplanmasn nlemeye a
lr . 16 Valilerin yetkilerini arttran 1864 metnine gelince, toprak
yasasnn uygulamaya konulmasna ve yerel lekte devlet oto1 4. . Mardin "Power, civil society and culture in the Ottoman Empire," Com
parative Studles in Society and History, 1 1 , 1969, s.258-281
1 5. Sarih bir inceleme iin bk.. M. Heper "Osmanl Siyasal Hayatnda Merkez
Kenar ilikisi" Toplum ve Bilim, 8- 1 0, 1980, s. 3-35. Yazar ilikinin tek yanl
zelliini belirtmek iin "evre yerine "kenar" ya da "etrar szcklerini kul-
!andn belirtir. Hakl olarak perileri szcnn merkezle bir karlkllk ifade
ettiini dnmektedir.
1 6. zellikle rnn % 1 O'u ile 1 S'i arasnda deien r iin vergi yk yeni
metinlerde % 10 olarak saptanmtr. Genel gelirlerde bu verginin pay gz
nnde bulundurulacak olursa, vergi sistemini iyiletirme ile ilgili niyet eka
grlr: ( 1 859-60 mali yl iin bte gelir1erinin drtte biri) Kk kyllerin %
50'1ik bir vergiyi deme gl onlar tefecilerin ve ayann. eline drmtr.
Elbette bu mali reformlarn devlet kasalarn doldurmaya katks olmamtr.
G. Akaln, Tarmmzn Sosyo Ekonomik Yaps. Vergileme ve Gelime, s.
97- 1 00 ve 107.

28

ritesini ve varln salanlaunnaya yneliktir. Dolaysyla, bu


ikinci reformlar dizisi, askeri ve eitimsel refonnlar gibi yklma
tehlikesindeki bir sistemi korumay amalamasna karn, kendi
manuklar dzeyinde, belirttiimiz askeri ve eitimsel reformlarn
temel karakteristiklerini gstermezler. Bu sonuncular konjonktre!
de olsa, bir dnmn vektrleri gibi grnrlerken, in
celediimiz bu hukuksal ve ynetimsel reformlar gerek biimleri,
gerek ierikleri ile daha ok siyasal bir tutuculua yneliktirler. Bu
yanlaryla reform deil, yeniden dzenleme olarak ad
landrlabilirler. Ama buna rameri imparatorluk kurtarma si
yasetine ters den sonulara yol aarlar. rnein 1 858 Toprak
Yasas'nn amac byk mlkiyeti nlemekken, onu daha da g
lendirir, hatta resmiletirir. Uyruklarn haklarnn garantisi ilkesi,
imparatorluk btnlnn paralanmasn abuklatrr ve mer
kezi otoritenin tatmin edemedii ya da ettnek istemedii ayrlk
talepler iin temel metin haline gelir. Bu reformlar, ksaca z
amalarndan saparlar ve beklenmedik deiiklikler getirirler ya
da esinlendikleri mantn tersi ynde geliirler.
Karanlkta kalma benzeyen bir baka soru geliyor aklnuza:
Devletle kullar arasndaki geleneksel iliki neden arUk y
rmyor, her canlandrmaya alldnda da sonusuz kalyor?
Bu soru hem Gen Osmanl, hem Jn Trk reformcu sekinler iin
geerlidir. unu belirtelim: Patrimonyal egemenlik yanllarnn
. kullar zerindeki "denetimlerini yitirmeleri" iki olguda belirgin bir
biimde grlr. Vergi toplamakta gittike artan glk ve askeri
ve ynetimsel babozukluk. Denetimin yitirilmesi, elbette ayann
lehinedir; ancak onlar ne gerek birer merkezka g haline ge
lirler ne de iktidara talip olurlar. Bu, sonuta yerel dzeyde bir pat
rimonyal egemenliktir.
Ksaca gzden geirdiimiz bu ilk reformlar dizisi me
ruluunu deil denetim mekanizmalarn elden kamu Osmanl
Devleti 'nin bu durum karsndaki savunmac ve muhafazakar
tavrnn ilk rnekleridir. Bu siyasi alkanlk, cumhuriyet ncesi
ve sonras dnemlerde gelitirilen reformist giriimlerin ana ka
rakteristii olarak tekrar ve tekrar karmza kacakur.
29

il. LK BATICI SEKNLER

A. GEN OSMANLILAR1
1. Patrimonyal d siyasetin getirdikleri ve snrlar

1870'li yllarn ortasna doru, gerekletirilmi olan re


fonnlar, hesaplanandan farkl sonular verirler. Padiahlarn im
paratorluu kurtarmak iin deiiklikler yapma istemine elik
eden ve bunu destekleyen toplumsala alma giriimi, o zamana
dek grlmemi bir ynde gelimeye balar. Almann siyasal
ve toplumsal sonular kendi mantksal snrlarn zorlamaya ba1 . Kaynaka olarak zellikle . Mardin1 aldk. The Genesis of Young Ottoman
ToughL Ayrca bu konuda N ilfer Gle'ye yaptmz verimli' tartmalardan
tr teekkr bor biliyorum.
30

lar. Bir dizi okulun almas ve Bau'dan taklit edilen ynetimsel


nlemlerin benimsenmesi konjonktrel amalarndan saparak is
tenmeyen dnmlere yol aar. Bu sre iinde elitler adm ver
diimiz bir refonncu memur topluluu kar ortaya. ehirli, ba
kentte oturan, alafranga, ekonomi ile ilikisiz politize aydnlar
olan bu sekinler Tocqueville'in u tanmlamasn anmsatrlar:
"Ynetimin ktlklerinin dourduu her trl siyasal muhalefet,
kendisini ticarette gsteremediinden edebiyatta snacak bir yer
bulmu ve ( ... ) y,tzarlar lkenin btn toplumsal ve siyasal ku
rumlarm ykmay amalayan byk partinin efleri haline gel
milerdi. "2
Yalnz bir farkla: Bu aydnlarn da kar karya bulunduklar
denklem imparatorluun kurtarlmas, bunun yolu ise eski siyasi
gelenekleri tekrar ler hale getirmektir. Gen Osmanllar iin si
yasal zm, keqdilerinin kaleme aldklar ilk Osmanl anayasas
olan 1876 Anayasas'nn (Tekilat Esasiye) meruiyetilik il
(s:esinde ortaya kan Osmanlclktr. Buna gre padiah tm Os
manllar derleyip toparlar ve onlarn birliinin gvencesidir.3 Bu
metin, eitliki ve oulcu ilkeleri (bir kere daha btn uyruklarn
yaam ve mlkiyet haklarn gvence aluna alr ve yerel seimler
ilkesini getirir) gz nnde bulundurulursa, gerein somut olarak
deerlendirilmesinden ok, siyasal iyi niyetlerden esinlenmitir.
te yandan dinsel meruiyet ve siyasal birlik asndan tutarsz bir
metindir.
Dinsel rneruiyet iin dinsel hukukta bir zm aranr ve iin
tuhaf, merulatrc gvence, halifelerin yetkilerini kullanrken
son aamada mminlere danma zorunluluuna ilikin bir ku
ralda bulunur.4 Bu kural (bi'at) halkn egemenlii, erkler ayrm ve
2. A. de Tocqueville, L'Ancien Regime et la Rivolution. s. 245
3. 1 876 Osmanl Anayasas hemen tamamen 7 ubat 1 831 tarihli Belika Ana
yasas'ndan esinlenmitir. Ama erkler ayrmna uyulmamtr. Art, zellikle yO
iltme konusunda, padiahn yetkileri tekrardan teyit edilir. Yeni anayasal re
j imin en son gndergesi dinsel hukuk olduundan, lslam devlet dini olarak yerini
korur. Y. Abadan ve B. Savc Trkiye'de Anayasa Geli,melerine Bir Bak
s. 34; N. Berkes, The development of Secularism in Turkey, s. 235-250.
4. Merulatrc gvence aray konusunda: Osmanl anayasaclar/ normalde
ogulculuk konusunda gzel bir rnek olan ve ayanla yaplan uzlamay d
zene ba{layan Senedi lttifak' ( 1 808) es geerler. Osmanllarn -trnde tek

31

siyasal temsil etme ve edilme dncesiyle hi badamaz. Kald


ki sorun sultann uhrevi iktidarn (Halife niteliiyle, "Tanr'mn
yeryzndeki glgesi"dir) anayasann ngrd laik bir tem
silciler meclisinin iktidaryla snrlamaktr elbette. Zaten bir yl
sonra anayasann ilan edilmesinden sonra yaplan da bu olmutur,
hem de anayasa gelenee kar bu dinsel kuralla aklanabilir ol
mamasna karn. Gerekte, uzlama temel sorunu ertelemekten
ibarettir. Merutiyetiler daha ne slamla ne de Osmanl ile he
saplam deillerdir. Tam tersine, reformcu giriimleri dine di
namizm kazandrmaya alarak ona gnderme 'yapar. Bununla
birlikte, temsil etme ve edilme dncesi, btn bu amazlarn
tesinde, o zamana kadar tanm gerei tek. yanl olarak salanm
patrimonyal egemenlie bal bir sreci ikiyanllaurmaya a
balayan bir "devrimci" istem olarak grlr.5 Ama hu istem, bir
kez daha merkezci gelenei srdren bir sekinler grubunun is
temidir.
Baka bir anlatla, uyruklara alma, ancak siyasal birlii sa
lyor ve destekliyorsa, merkezi otorite tarafndan denetleniyor ve
ynetiliyorsa gerekleebilir. Aydnlk despotlarn tevikiyle
gerekletirilmi olan nceki dneme ait deiiklikler ve d
zenlemeler yerel veya heterodox potansiyelleri (ayan ve Yenieri
Oca iinde rgtlenmi Bektailik) ykarak, ekimeleri ve ge
lecek anlamazlklarn yerini, gerek kkenleri gerek zmleri d
zeyinde merkeze kaydrr. Bylece bu dzenlemeler bir yandan
Snni slam, te yandan merkezi iktidar salamlatrr. Re
formcu devlet grevlilerinin iktidarnn ortaya k ite byle bir
balamda olur. Hareket alanlarnn snrlarn merkezin zo
runluluklar belirler. O kadar ki imparatorluun Mslman ololan- bu metne ok az nem verdiklerini gstermek iin Davison bu dinsel ter
cihi rnek verir. R.Davison "The advent of the principle of representation in the
govemment of the Ottoman Empire" Beglnnings of Modernization in the
MiddlEast: The XIX th century, s.95.
Carra de Vaux 1876 Anayasas'nn resmen Sultan tarafndan, dinin gereklerine
uygun bir dn olarak verildiini, yoksa doal bir hak olarak verilmediini belirtir.
Baron Carra de Vaux, LN Penseurs de rsam, cilt 5, s.1 55.
Jn Trkler halfleri gibi ayn ynde gideceklerdir. A.Rza'nn Paris'te ya
ymladg gazetenin adnn Meveret olmas bundandr.
5. Egemenlik trleri konusunda, M. Weber, Economle et Societe, s.220 ,221
,222 ve deiik sayfalar.

32

mayan halklara baz haklar tanmas bamsz ulusal birimler


kurma ynnde bozulmaya balaynca, yani bu alma im
paratorluun birliini tehdit etmeye balaynca (zellikle de Bal
kanlarda), reformcularn merutiyeti modemizmi, ncelikli
amac -imparatorluu kurtarma- baarszla uradndan varlk
nedenini yitirir. stemlerinin ve iktidarlarnn gszl su y
zne kar, nk ne anayasann ne Meclis'in gerek dayanaklar
vardr. Zaten padiah tek bana hkm srmeye balaynca, artk
sayg gstermedii anayasay yrrlkten kaldrmaya gerek gr
meden, yalnzca Meclis'i sresiz ertelemekle yetinir. Otuz yllk
tele bam iktidaryla, dinsel kimliini koruyarak Osmanlcl
yrtmenin tek yolunun mutlakiyeti bir ynetim olduunu gs
terir, bir anlamda bu uygulamalarn tutarszlm kantlam olur.
Yaklak bir yzyllk (1795-1 878) bir deime sreci ko
nusunda son bir sz daha: !ikin topraklarndaki "periferik" g
lerin ortadan kaldrlmasyla yeniden toparlanmaya alan, aka
binde merkezka bir dizi reform getiren, bu reformlar
denetlenemeyecek bir snra gelir gelmez de reformst sreci dur.,.
duran bu devleti merkeziyetiliin gc dikkate deer. leride,
cumhuriyetle ilgili blmde, bu eilirnin daha farkl, modem g
rnlerine dneceiz.
2 . Deiklie ilikin iki ayr gr

Bir taraftan reform yapmak, te taraftan siyasal birlii ve dinsel


kimlii koruma zorunluluundan doan amazlara, Gen Os
manllar hareketinde yer alan iki edebiyatnn, inasi (1 8261 87 1 ) ile Namk Kemal'in (1840- 1888) dncelerinde ve siyasi
eylemlerinde rastlarz. Osmanl siyasal yaamnn geleneksel
ak iinde meydana gelen deimeyi farkl biimlerde kav
ramalar, bizim "Bat sorunu" adn vereceimiz yeni bir so
runsaldan kaynaklanr. nk, Bat'dan esinlenilen bu reformlarn
serpintileri her eyden nce ister patrimonyal dzeyde, ister slami
dzeyde olsun, kltrel tehditler haline gelmeye balarlar. Bu an
lamda sorun, slamn, Hristiyan Bat'dan. taklit edilen refonnlann
sonularna ne kadar dayanabileceini, bu reformlarn uy33

gulamasna devam edilip edilemeyeceini bilebilmek sorunu ha


line gelir. inasi'nin radikal, Namk Kemal'in eklektik tavrlar,
tartmasz uygarlklarla, bir sentez araynda olan tekiler ara
sndaki gr ayrln olduka sadk bir biimde yanstr. Kald
ki bu hep sregelen canl bir tartmadr. Bu yeni sorunsalla ilgili
ola,rak unu belirtmekle yetineceiz: Dini kaynak alan dnrler
dnda arUk hi kimse tam anlamyla "Dou Sorunu" konusunda
kafa yormayacaktr.
Namk Kemal, Emest Renan'n tezlerini tersini savunarak ve
Osmanl mparatorluu 'nda ve Msr'fa t.a n dourduu !ar
tmay srdrerek Hristiyan Bat uygarl karsnda slam uy
garlnn erdemlerini ve stnlklerini tanmlamaya alr.
Renan'a gre, slamn bilim ve gelimeyi zmseyememesi, dev
letle dinin birbiriyle i ie olmasndan ileri gelir6 Namk Kemal,
"Renan Mdafaanamesi" adl yergisinde bu gr tartr. Bu
rada dinsel hukuktan esinlenen slam adaletini savunur. Ona gre
devletteki tinsel dayanak slam adaletinin stnln ifade eder.
Bylelikle, adalet ve etik konusunda slamn aklst kaynaklan
Bat'nn aklc kaynaklarndan stn olacaktr. Bu savunmac tavr
karsnda, inasi'nin tavr ise uygarl tek kabul eden evrenselci
bir tavrdr. Namk Kemal iin uygarla gtren yol dinsel ahlak,
inasi iin ise aklclktr. Kamu maliyesi okumak iin gn
derildii Paris'te tant Renan'la dost olan inasi, sonunda po
zitivizmle ve edebiyatla ilgilenecektir. Namk Kemal'in tersine po-
zitif hukukuh kaynan uygarln temelini oluturan yeni
pozitivist dinden aldn dnr. Onun toplumsal gelime an
laynda deiim salt siyasetten kaynaklanmaz, halkn ei
tilmesine de ayrcalkl bir yer verir. Buna bir yandan gnlk ga
zetesi ( 1860) ve tiyatro oyunlaryla, te yandan kurucusu olduu
edebiyat hareketiyle (Edebiyat- Cedide) kendisini adar.7 Sonu
6. N. Berkes, A.g.e. s.262.
7. inasi ile ayn dnce akm iinde bir baka edebiyat adamn, ba
sitletirilmi ilk ekonomi kitabnn, Ekonomi Politik, yazan gazeteci, romanc,
denemeci Ahmet Mithad' saymak gerekir. Ekonomi Politik'te (1880) oku
yucunun dikkatini tasanufa v hesap defteri tutmann yarar OstOne eker; .
Mardin, Jn Trklerin Siyasi Fikirleri 1895-1908 s.24; N. Berkes Ahmet Mit
had' Benjamin Franklin1e karlabrr, A.g.e., s.282.
34

olarak, inasi "eitihni" kitlelerden gelen bir deiiklie umut


balarken, Namk Kemal siyasal kargaaya oynar. Gerekten de
Namk Kemal'in yazlarnda kkrtclk, tutku ve vatan sevgisini
ycelten gl bir slOp duyumsanr.

3. Reformcu istemden politik muhalefete


Gen Osmanllar hareketi tm "ilerlemeci" ya da yeni d
nceleri kendi iinde billurlatrr: Batclk, merutiyeti Os
manlclk, entegrist olmayan reformcu slamclk. Arap kkenli
ve tslam'da ilk reform giriimi olan bu sonuncu akm bile Gen
Osmanllar iinde yank bulur. Ve tm bu eilimler bu hareket
iinde i ie yer alrlar. Buna karlk bir sonraki kuak Jn Trk
lerde bu eilimler gittike belirginlik kazanarak zerkleirler ve
birbirlerini dlayan kart hareketler haline gelirler. Gen Os
manllar iinde bulunduklar siyasal balamda birlik ve kiinlik
adna Osmanlcl ve slamcl srdrmek zorundaydlar. Ba
bclklar, patrimonyal deerlerin egemen olduu imparatorluk
erevesinin snrlar dna kamaz durumdayd. Bu, ulusal ve
laik bir devletin kurulmasna kadar, Osmanl sekinlerinin d
ncesine ve eylemine biim veren bir erevedir.
B. JN TRKLER8
Birinciden farkl olarak, "gen" hareketin ikinci kua, y
netim ve kamu ileri dzeyinde gittike yalnz kalr; Sultan II. Ab
dlhamit'in (1878-1908) tek bana iktidaryla son bulan bir
kopu srecidir bu. Balarda Jn Trkler Sultann danmanl
geleneini srdrrler. Ama ok gemeden bu rol terk etmek zo
runda olduklarn grrler. Bylece bazlar hayatlarndan olma
tehlikesi karsnda imparatorluu terk edip Paris'e, Cenevre'ye,
Londra'ya ya da Kahire'ye gitmek zorunda kalrken, tekiler s
nrboylarnda, zellikle de Selanik'te grevli asker olmalarndan
8. Avrupal tarihiler iki hareket arasnda bir aynm yapmadan her ikisi iin de
Jn Trkler" adn kullanmaktadrlar.
35

ya da askeri veya sivil renci olmalarndan yararlanarak yeralt


muhalifleri durumuna gelirler.9 Bu yeni biimlenmede, zellikle
srgndekilerin ideolojik bir rol olur. Buna karlk, dierleri im
paratorluk iinde ve snrlarnda eylem hcreleri olutururlar. Sul
tan 1 876 Anayasas'na uymaya mecbur ederek 1 908 'de iktidarna
eti.an bir biimde son verenler onlardr. 10
1 . Merkeziyetilik ve liberalizm

Srgndeki ideologlar arasnda Ahred Rza'nn (1859- 1930)


ayr bir yeri vardr: Grignon Ulusal Tarm Okulu'nun eski
rencisidir, pozitivist gr benimser, 1895'ten itibaren Paris'te
Trke ve Franszca olarak yaymlanan Meveret gazetesinin yaz
ileri mdr, Osmanl ittihat ve Terakki Cerniyeti'nin Paris sek
siyonu genel sekreteri 1 1 ; 1908 darbesinden sonra Meclis bakan
olur, uzantlarn cumhuriyet ncesi ve sonras dnemlerde g
receimiz merkezci eilimi temsil eden tipik bir ideologdur.
tk balarda, Ahmed Rza, Osmanl mparatorluu 'nun geri
kalmlnn nedenleri zerinde dnr. Gazetesinde ve Fransz
pozitivistlerinin dergisi Revue Occidenta.Ie'da yazd makalelerde
ahlak, uygarl ve gelimeyi kucaklamak iin Hristiyan olmaya
gerek olmad dncesini savunur.1 2 Bu anlamda Ahmed Rza,
Gen Osmanllarn, ilerlemeyi statik slam dnyasyla b
tnletirme olanan aratrmaktan ibaret olan sorunsalmn te
rimlerini tersine evirir. Onun gznde ilerleme evrensel ol
duundan, slam gittike "toplumsal dayanmay" salayaca bir
yere gelip kalacakur. Ahmet Rza'nn dncesinde laiklik s
lamn bu faydac imgesinde ifadesini bulur. te yandan, iler9. Ramsaur, Selanikli Jn TOiderin mason localannda ve gizli tekiladarda r
gtlenmeye baladklarn belirtir; E. Ramsaur, The Young Turb, s.103.
10. Jn Trklerin imparatorluk snrlan ierisindeki etkinliji 1 889'dan itibaren
Harp Okulu rencilerinin giriimleri ile gizlice kurulmu olan Osmanl ittihat ve
Terakki Cemiyeti etrafnda biimlenir.
1 1 . 1 895'te OITC'nin Paris seksiyonu kurulunca Rza pozitivist slogan "Nizam
ve Terakki"nin benimsenmesini nerir. Sonuta, "ittihat ve Terakki" benimsenir.
Bk. H.Z.lken, Trklye'de adaf Dtnce Tarihi, s.120
1 2. Kitaplarndan birinde makalelerinde anlatlan byk dOnceler zedenir:
A. Rza La CriH de l'Orient, 1 891 , s. 399.

36

lemeye olan ilgisi onu eitim sorununun nemi konusunda d


nmeye yneltir. Eitim ve retimin bireye sorumluluklarn
gsterme ve bylece onu topluma yararl bir kii haline getirmenin
tek yolu olduunu dnr. Eitimle ilgili dnceleri "znde bi
yolojik, yani srekli" olduu dnlen genel deime anlay
iinde yer alr. 13 Grd gelime izgiseldir ve ancak belli bir re
fonnculuun eseri olabilir: "Gemile balarmz asla ko
parmadan, ulusal sreklilii bozmadan bizde var olan her eyi iyi
letirmek istiyoruz. " 1 4 "Kitle dnmekten ok hisleriyle hareket
ettii iin" adam etme grevi zellikle "yurtseverlere" der. 15 Bu
ynelmckr aktrleri sivil ve asker sekinler olan bir toplumsal
eylem kuramna dnr. Sivil ve asker sekinler ayakta ka
labilmek iin toplumu "igal ve fethetmek" zorundadrlar.16 B a
larda dncesine egemen olmasna karn ilerleme sorunsal,
dzen sorunsal karsnda gitgide ikinci planda kalr. Ve bu d
zenin gerekten gndemde olaca dnemde (1908) Rza n
clerden biri olacaktr, sonralan br sivil sekinler gibi yerini t
tihat ve Terakki'nin askeri kanadna (1913) brakarak ikinci
derecede rol alaca bir yere getirilecektir.
Rza'nn dncesinde askerlerin farkl bir yeri vardr. Bir kere
modem bir eitim grdklerinden hem meslekten askerdirler, hem
de aydnlarn nemli bir blmn meydana getirirler.1 7 Eski or
dunun ayrc zellii Sultan'a ballk ve geleneksellikken, mo
dem ordunun kendine zg deerleri vardr ve mamelek d kay
naklardan oluturulduu iin halka daha yakn grnr. Bu
anlamda, asker sekinlerin sivil hayatta nc bir yeri vardr; iler
lemeye katlmas iin halk srekli seferberlik halinde tutmak zo
rundadrlar.
1 3. A. Rza Bulletin de Franee, Rewe OcciNn.le iinde, 1891 , s. 399.
1 4. A. Rza "L'inaction des Jeunes Turcs RtVW OccidenaJe iinde, 1 903, s.
91. Yazsn yle sOn:IOrOr: "Trk eneisinin en bOyOk bOIOmOnO tketecek bir
devrimin gelecek kua& sadece jestin glzelliOini brakmamas gerekir.
1 5. A.g.e.
16. Bunlar A. Rza'nn bir yakn arkadann (ad binmiyor) llevere ga
zet&inde, 1896'da kullandt lerimlardir.
1 7. Tak siyasal bilgiler okuluna karhk, be asksi akademi olduQunu vur
gulayalm.

37

Aluned Rza devleti merkeziyetiliin, gelime ve ilerlemesi


iin nce dzeni salamak gerektiini dnen bir devlet an
laynn mkemmel bir rneidir.
Il. Abdlhamit'in yeeni Prens Mehmed Sabahaddin (18771 948) Paris'te, senatr Levre-Pontalis'in evinde ilk Jn Trk
kongresini (1902) dzenler. ncln A. Rza ve Prens Sa
bahaddin'in yapu iki byk eilim arasndaki temel gr fark
ll bu kongrede ak bir ekilde kopma ile sonulanr. Bu gr
ayrlklarndan ilki, askerlerin devrime kaulp katlmayaca so
runudur. kincisi, giriilecek reformlar kusunda Avrupa'nn g
vencesini isteme gndeme geldiindr. ortaya kar. Rza ba
mszlk izgisinin nderi iken, Prens yabanc gvencesi ve
yardm formln tercih eder. Kopma, ittihat ve Terakki'den fark
l, Teebbs- ahsi ve Adem-i Merkeziyet ya da Serbest ttifak
adyla yeni bir yapnn kuruhnasyln10ktalanr. 1 s
Bu demek, yerinden ynetim vP. imparatorluu oluturan e
itli etnik gruplarn temsili sorununun yer ald bir program ha
zrlar. Yerinden ynetim konusunda, sorunlarn yerel uzmanlarca
incelenmesi gerektii dnlr. Her etnik grubun saysal ne
mine gre, nispi temsil sistemi benimsenir. Merkezi iktidarsz bir
memleket olamayacan dnen Rza'nn grlerine tamamen
aykr bir tutumdur bu.
Bu gr ayrlklar bu iki ncnn kuramsal kaynaklarnn ne
denli farkl olduunu ortaya karr. Rza'nn olguculuu kar
snda Prens, Le Play okulundan esinlenir. Kaynaklarna uygun
olarak, Osmanl toplumunu Doulu bir toplum olarak, yani temeli
olan ailenin merkezi bir rol oynad bir "cemaat toplumu" olarak
tanmlamak eilimindedir; oysa BaU 'daki "partiklarist" toplumda
ncelik bireyindir. Sabahaddin'e gre, ikinci tip topluma gemeden
ilerleme dnlemez. Kald ki byle bir ilerleme giriimcilerin
kiisel inisiyatifi ohnadan gerekleemez. Prens Sabahaddin bu
toplum tipine en yakn lkelerin ngiltere ve Amerika Birleik
18. E. Ramsaur, A.g.e., s.84-86-1 20-125- 1 31 . Demokrat Parti'ye kadar Sa
bahaddin'in grOleri siyasal planda ortaya kmaz.

38

Devletleri olduunu dnr. 1 9


Ayn gr as iinde, yalnzca siyasal sekinlerin ortaya
kmasn salayacak olan eitim reformlarn eletirir. Her alan
da sekinlerden yana olan Sabahaddin, eitim sisteminin zgr ve
yararl bireylerin yetitirilmesini salamas gerektiini dnr.
Ona gre, gelime tketici devlet memurlarnn saysnn art
trlmas deil, giriimciler sayesinde retimin artUrlmas de
mektir.20 Prens Sabahaddin, bireyleri aile, cemaat ve devlet bo
yunduruundan kurtaracak bir eitim sisteminin gelitirilmesini
ister.21
u ya da bu siyasal sistemin benimsenmesi deimeyi sa
lamakta yetersiz kalacaktr. Bu anlamda, ayn okullar aarak, ayn
demiryollarn yaparak Bati'daki ayn politik sistemi oturtmaya a
lan, deiiklii biimsel bir Batllama il snrlayan Jn Trk
lerin dn tanmaz merutiyetiliini eletirir. Ona gre, Bau ya
raurken imparatorluun onu taklit etmekle yetinmesinin nedenleri
zerinde dnmek gerekir.
2 . Jn Trkler iktidarda

1908 ylnn temmuz aynda, darbeyle birlikte anayasa yeniden


yrrle konur. ktidar merkezci ve militarist eilimli Jn Trk
lerin eline geer. Sabahaddin'in liberal eilimine g.lip gelen bu
grup, Osmanl 1mparatorluu'nun yklna kadar iktidarda ka
lacaktr.
Bu dnem boyunca Jn Trkler iin, d tehlikeler karsnda
imparatorluu korumakta yetersiz kaldn dndkleri pa1 9. Edmond Demolins'le iliki halinde olduundan, Prens, kitab "Anglo
Saksonlann stnl Nereden Geliyor?"daki (A quoi tient la superiorite
des Anglo-Saxons? Firmin Didot, Paris, 1897) dncelerinden haberlidir
20. Prens Sabahaddin , Trkiye'yi Nasl Kurtarmal? 1 91 1 .
2 1 . Alfred fouille'nin etkisinde kaldndan her eyi devletten bekleme al
kanlnda olan Fransz ve Prusyallar mek verir, bu lkelerde devlet me
murluuna bu kadar nem verilmesi bundandr. Fransa'daki Ecole des Roc
hes'u ( 1 899'da Demolins ve arkadalar tarafndan lngilizce eitim vermesi
amacyla kurulmutur) doru ynde ileri doru atlm bir adm olarak grr. Le
Play'in kuramlarnn srdrcs Henri de Tourville'in anlad anlamda bi
limsel bir eitimi tavsiye eder.

39

diahn siyasetinden farkl bir siyaseti uygulamaya koymak ve si


yasal bir deiim giriiminin temellerini atmak sz konusudur.
Genelinde reform giriieri, padiahn tek bana iktidar ta
rafndan bastrlm kolektif bir iradeyi somutlahrdklann iddia
eden ve bylelikle toplumu temsil ettiklerine inanan bu sekinlerce
belirlenir.
Bu temsil sorunsal, o zamana kadar hi bilinmeyen bir uy
gulamay beraberinde getirir. Jn Trkler bir yandan temsil biimi
ile ilgili olarak ynetim ve kararlarda merkezin (ya da bakentin)
stnl konusunda, merkezci gelenei srdrrken; bir yandan
da siyasal rgtlenmelerini bir parti yapsna dntrmeye gi
riirler. Temsil konusunda, ilk balarda karlarna etnik eitlilik
sorunu kar. oulcu temsil kavram abucak uzaklahrlsa da
temsile aluklan ey henz yaratlmadndan sekinler nazik
bir konumdadrlar. Bu kmazda siyasal strateji ulusalc, yani
Trk, hatta Pantrk hale gelir. lk balarda, imparatorluu
oluturan eitli halklar leinde belli lde eitlikc;i bir d
nceyle ve genel bir siyasal seferberliin tutkusuyla harekete
geen sekinler gittike imparatorluun kozmopolitlii iinde ulu
sal unsurunu bulmaya alan milliyeti ncler konumuna ge
lirler. Ayn ekilde, Osmanl toplumunu genel olarak yeniden r
gtleme giriimi yerini bu yeni milliyeti ideoloji sayesinde
imparatorlu kurtarmay ncelikli grev bilen bir eylemcilie b
rakr.
Jn Trkler dneminde reformlarn uygulan, reformculuun
manh ve sonular bakmndan bandar sonuna kadar bir s
reklilik gstermez. Gerekten de hareketin radikal kanadnn iki
eilimi birbiri ardna iktidara gelir. Askeri ve militarist hizip
zamar iinde sivil sekinler zerinde stnlk kurar. Sivillerin se
kinci teorilerinin tesine gemeye kararl, bu inanlar d po
litika, ekonomi ve i politika alanlarnda milliyeti bir siyasetle so
mutlatrmaya alan bir hiziptir bu.
Bu yeni milli nceliin karsna hemen iki engel kar: e
risinden bir Trk ulusu karmann olaraksz olduu imparatorluk
kozmopolitizmi ve slam dini.
Uygulamada, sekinler din adamlarnn zellikle adalet ve ei40

tim konusundaki yetkisine kar saldrya geerler. rnein, ilk


okullarn almas iin vakflardan gelen fonlar kullanma hak
kn ellerinden alrlar. Bylece onlar geleneksel olarak de
netimlerinde tuttuklar ilkretimden dlamaya alrlar. Ayn
ekilde dini nikfiln yannda sivil nikn kurumlamasn ve dini
yetkililerin itirazlarna karn Kuran'n evirisini yaptrmay ba
arrlar. Bununla birlikte, az sayda ama dinin kamu ilerindeki
mutlak kudreti gz nnde tutulduunda radikal saylabilecek bu
giriimler, eyhlislam hem yerini hem de die zarar verecek h
kmet kararlarnda icazet hakkn koruduu srece, devletin la
iklem<:i lc(lnusunda son darbeyi indiremezler. Sekinler, dinsel
sansr engelinden kanan siyasetlerle, Trk unsurunu im
paratorluk erevesi iinden yarabnaya abalarlar'. nce, Osmanl
mparatorluu 'nun Bat 'nn kontrol altnda tutulduu bir askeri
ortamda, irredantist bir d politika gereince Orta Asya'daki Trk
topraklarna yeniden sahip olma macerasna atlrlar. Arkasndan
"Trk" uyruklara ncelik tanyan askeri, teknik ve kuramsal bir
eitim politikasyla bir "Trk kltr" alamaya aba gsterirler.
Son olarak ve zellikle F. List'in tanmlad anlamda bir ulusal
ekonominin, Wagner ya da Schmoller gibi Alman eko
nomistlerinin etkisi altndaki bir "devleti ekonomi"nin ateli savunucusu kesilirler.
Osmanl sekinlerinin kararlarnda Alman etkisi zellikle iki
lkenin mttefik olduklar dnya sava srasnda ok artar. Ei
tim alannda, Almanlar yirmi 'i orta dereceli okul dnda, orduda
danmanlk yaparlar, niversitede ders verirler, Almanya'da Trk
teknisyenler yetitirirler, teknik ve sanat okullar kurarlar. Eko
nomik nlemlere gelince, dviz kurlarnn denetim altna aln
masn, d ticaretin milliletirilmesini tavsiye ederler. Gerekten
de Alman etkisi, Jn Trklerin niyetlerinde ve istemlerinde, bir
ulusal btnlk yaratlmas abasnda bir esin kayna olarak ak
a grlr. zellikle ekonomik politikalar, Birinci Dnya Sa
va'mn balangcna kadar Osmanl tacirlerinin arasnda Trk22. Japon baars da ayn ekilde, daha o daemde J6n TOrklece biliniyor ve
akdir ediliyordu, N. Berkes, A.g.11., s.324 ve 3'3.
41

lerin bulunmad bir ortamda, "Trk kapitalistler" yarabnaya kal


kan milliyeti bir isteme geni lde bal kalr.23
3. Milli devlet stne dnceler

Osmanlclk ve slamclk. gibi iki evrenselci akmn kesin ola


rak rtlmesi,' ilk. kez miHet kavram zerine dncelerin or
taya kmasyla balar. Bu dncenin asl babas Durkheirn'n
yanda Z. Gkalp'lir. (1876- 1924)24
Ona gre uygarlk, paralan milletler olan bir btndr. Kendi
ilerine kapal Osmanl ve lslam cemaatlcrrun tersine, ulus, etnik
zellikleri korumaya olanak veren uygarla alan bir penceredir.
Bu bak as iinde, Gkalp "Bu devlete bir ulus gerekif" d-
ncesindedir. Ona gre uluslar, uygarlk leinde birleirler ve
birbirlerinden kltrleriyle ayrlrlar. Ulus hem zgl (ulusal) kl
trn, hem uygarln (uluslararas) izlerini tar.
Gkalp'e gre bir ulus "ulusal dayanmasnda" kendisini belli
eder. Bu btnn temelleri, ulusun otak bilinci (kltrel btnlk)
ve uygarln bir paras olmakla ortaya kan iblmdr (ev
rensel btnlk). Ortak bilin, tarihsel deneyimin ortaya kard
ortak heyecandan kaynaklanrken,. iblm mesleklerin fark
llnn ve sanayi etkinliklerinin eitliliinin bir sonucudur. G
kalp'e gre Trk kltr ve Bat uygarl atk deildir, sadece
birincisini slamn zararl etkilerinden arndrmak gerekir. Bu da
slamiyet ncesi kltr kaynaklarna dnmeyi gerektirir. Ayn e
kilde, Gkalp "Trk kltr"nn ve Bau uygarlnn ortak zel
liklerini bulmaya alr. Ona gre btn kltrlerin ortak un
surlar ve ayn zamanda uygarln temelleri olan sekiz toplumsal
hayat biimi (dinsel, ahlaki, hukuksal, sanatsal, entelektel, eko
nomik, bilimsel ve dilsel) Trklerde gerekten mevcuttur.25 Ona
23. A.J. Sussnitzki "Ethnic division of labour" The Economic History of Middle
Eaat: 1 800-1914, iinde s. 1 22.
24. Durkheimc dnceleri benimsemeden n ce , Osmanlclk dneminde, G
kalp, Tarde ve Fouille'den esinleniyordu. H.Z. lken'e gre aniden TrKO le
geii "tam bir manevi dn" ifade eder. Bu d90iiklik, toplumsal evresini de
itirmesiyle denk der. imparatorluun Dou tarasndan Selanik'e gider.
H.Z. lken, A.g.e., s.304.
25. Z. Gkalp, TW'kish Nationallsm and W89tern Civilization, s.1 04 ve blm 4.

42

gre slam Bat'y bilmezden gelmi, slamiyeti benimsemi halklar kltrszletirirken Bat'y kmsemitir. Oysa ki imdi ulu
sal olgunun bilincine varldna gre, uygarla katlmak, ulusal
kimlii bozmadan uygarln salayaca teknik stnlklerden
nasibini almak iin gerekli her ey tamam demektir.
nsan eliyle gerekletirilmi teknie sahip olmak, Gkalp'e
gre "doutan" gelen ve "doal" olan kltr tehlikeye drmez.
Gkalp'te deiim anlayna sekinler kuram elik eder ve
onu tamamlar. Gkalp sekinleri deiim iin ve deiimdeki rol
lerini" g'\re tanmlar. O toplumsal dayanmay ortaklaa bilincin
yarattn dnr, ama onu dinamik ve etkin klan sadece se
kinlerin ortaklaa istemidir.
Ona gre iki eit sekin vardr: Reformcular ve yaratclar.
Birinciler kolektif bilinci Lemsil ederler, cemaat kltrnn ortak
duygularnn tercmanlardrlar. Gkalp, bu anlay iinde yakn
tarihi okur ve nceki dnemin reformcularn siyasal birlik ara- .
yndaki bir ulusun genel iradesinin szcleri olarak gsterir. Bu
olgular, ona gre temeli duygularn benzemesi olan (ve Durk
heim'n mekanik dayanmasna uygun den) bir dayanma ti
pinin habercisidirler. Ama iblm arttka, yaratclar daha ok
ortaya kar ve dayanmaya nclk ederler (organik da
yanma). Zaten, rollerde uzmanlama ve farkllama ile bi
reylerin toplumsal btnlemelerini salayan mesleki bir bilin
(yatay iblm) doar. Bu erevede, reformcular, kltrel te
melde yaratc hayal gcn temsil ederken, yaratclar uy
garlam bir ulusun yaratc zekasn somutlatrrlar. Bi
rincilerin eylemi aceleci ve duygusaldr, ikincilerininki yntemli
bir dnceden doar. Reformcularn uyandrd ortaklaa bi
linten kltr ortaya kar, eitim ve uygarlk yaratclarn top
lumsal bilincinden trer. Bunun iin, sekinlerin grevi halka gidip
orada kltr kefetmek ve oraya uygarl getirmektir.
Gkalp'in ekonomik dncelerinde kar-bireycilik ege
mendir. Serbest giriimcilie ok eletirel bir bak vardr, lon
cac bir anlamda ekonomik yaamn genel olarak yeniden d
zenlenmesi grn benimser.
43

Ne kadar safa grnrse grnsn, Gkalp'in tezleri bir ba


kma imparatorluktan cumhuriyete gei dneminin ideolojik ala
nn hazrlar. Bir kere topluma dnk dncenin ilk admlardr.
Sonra ve zellikle, ulusun kefi sayesinde, olculuslu siyasal birlii
koruma imkhszlna son verir. Ayn ekilde bu keif, slam ki
isel bir inan sorunu yapt lde, slam kimlii ile Batllama
srecinin birlikte var oluundan kaynaklanan krdm ama
olana tanr.

44

111. UYGARLATIRICI RADECLK

"... gelimenin amac insanlar birbirlerine


benzetirmektir; dnya birlemeye doru
ilerlemektedir; snf, mevki, ahlak, giysi,
dil, deer lsnden gelen insanlar ara
sndaki farklar azalmaktadr."
A. AFET iNAN

M. Kemal Aratrk' ten Yazdk/anm, s.102.

"(ar) Petro'nun taklit etme dehas vard;


gerek deha sahibi deildi (...) Yaptklarnn
bazs iyiydi, ou ise yersizdi. Once Rus
lan yaratmas gerekirken, Almanlar, n
gilizler yaratmak istedi: Uyruklarn aslnda
olmadklar bir ey olduklarna inandrarak
olabilecekleri eyi olmalarn hep en
gelledi."
J.J. ROUSSEAU,

Du Conrra Social, Kitap O, s.386,


<Eeuvres Completes, c.111, Bibliothe de la Pleiade.

Trkiye Cumhuriyeti, Birinci Dnya Sava sonunda Osmanl rn


paratorluu 'nu malup eden ttifak Devletleri'nin' igal kuv
vetlerine kar bir kurtulu sava sonunda, 1 923'te kuruldu. Bu
srecin askeri ve siyasal verileri, , 1914 ncesi dnemin genel ve
rilerinden birok bakmdan farkldr.
Daha 1918'den itibaren ve resmi olarak 1920 Sevr Ant
lamas 'nn imzalanmasndan sonra, ne ana sorun, ne nderler
artk ayn deildir. Bir kere topraklarn byk bir blm igal . al
tndadr. Sonra, topraklar kurtarmay stlenen ekip aruk teslim
olan ekip deildir ve kendisine saptad grev, kurtulu bir yana
braklrsa, imparatorluun yeniden diriltilmesi deildir. Bu yeni
biimlenmede, kopma noktas hi yadsnamaz biimde askeri ef45

ler, yani M. Kemal ve arkadalarnn tanmlad ama iinde yer


alr. Yeni hedef, Osmanl patrimonyal egemenliinin yapsn ba
tan ayaa deitirip yerine yasal ve aklc bir egemenlik ge
tirmekten ibarettir. Bu dnm biri din ve patrirnonyal sistem iki
lisinin ortadan kaldnlrnasn, dieri Bat'dan kopya edilen modem
ve aklc bir gndergeyi yerletirmeyi amalayan iki kout sreci
kapsar. Bu ilci sre ilcinci evrede birleerek ulusal sreci do
ururlar. Balangta, bu iki sreci balatmann basit bir arac ola
rak dnlen ulus, daha sonra cwnhuriyeti sylemin z ya da
yeni yasal egemenliin tek meru alan haline gelir. Sekinlerin
sylemlerinde ortaya kan bir kavram olarak Trk ulusu ancak
politik kopu ile ortaya kan hir btnlktr. Sekinler ege
menliklerini onun stne oturtmaya alrlar.

A. TERClli
Trkiye Cumhuriyeti 'nde yasal egemenliin yerletirilmesi s
recinde, slam dini gerek tinsel, gerek dnyevi boyutunda dev
rimcilerin boy hedefidir. Sekinlerin dncesinde din, ilk kez,
patrimonyal sistemden de te er'i simgeler. nk, bir kere se
kinler iin sultanlk, toplumsal stnde herhangi bir etkisi olan bir
ycelik deildir, buna karlk din uzun istikrarszlk ve askeri ge
rileme sreci boyunca, padiahn simgeledii gvencenin sem
bolik olarak yerini alarak, Osmanl tahayylnden ayakta kalan tek
referans durumundadr. Ta 1922'den itibaren dini hedef alan ok
sayda nlem, bu saptamann sonucudur. Halbuki te yandan,
Byk Millet Meclisi'nde on be dakikalk bir tartma sonunda
mparatorluk Cumhuriyet'e dnr ve yzlerce yllk patrimonyalizm bir anda mazi olur.
Elbette cumhuriyeti rejimin oturtulmas, zellikle anayasann
(1924) ilan edilesi 1 , genel seim ilkesinin kabul, siyasal par1 E.M. Earle "The New Constitution of Turkey" Politicl Joumal Quartwly,
1 925, s.73-100.

46

tileri kurulmasyla (1924) ve Byk Millet Meclisi'nin2 -tek yasal


iktidar kayna ulusal egemenliin yegine temsilcisi- yasama ve
yrttne organlarnn seiminde tam yetkili olduunun kabul edil
mesiyle, miras kalan tm yap elden geirilir. Ama patrimonyal
devlet otoritesinin yce temelinin, bunu eti ve kemii ile so
mutlahran tinsel ve cismani ifte iktidar sahibi sultandan topluma
kaymas, yani dzenin halkn egemenlii temelinde d
zenlenmesini ngren yeni ilke, biimsel bir ilkedir ve yle kalr.
nk yeni iktidar sahipleri konumlarn patrimonyal gelenee
borludurlar ve yeni toplumsal dzeni gerekten denetleyebilecek
bir kamuoyu yaratmadan herhangi bir meruluk iddiasnda bu
lunamazlar. Bu dzeyde iki byk rorlama kar ortaya. nce
dinin her yerde hazr ve nazr olmasnn sekinlerin taraftar ol
duu evrensellik ilkesiyle elitii Osmanl sonras bir ortamda,
yeni yasal egemenlik de facto gayri merudur. Sonra, dinsel ik
tidar devanl eletirme zorunluluu, iktidar sahiplerinin bu ik
tidar halkla gerekten paylamasn engellemektedir; nk halle
Mslmandr; sekinler ise halk dinden arndrmak zere kollar
svamlardr. Dinsel iktidar eletirme zorunluluu, sekinleri ik
tidar Osmanl patrimonyalizrninde olduu gibi devlet snrlar
iinde tutmaya ve kendilerini bu snrlar iine kapattnaya zorunlu
brakr. 3
2. "( ... ) Ankara'da bir tr terr hkm sryor; srekli bir devrim mahkemesi var
ve Kemalist Meclis bizim Convention'u hatr1atyor." H. Massis "Un accord fran
co-turc est-il encore possible?" Revue Hebdomadalre, 28, 1 92 1 , s.200.
3. CurnHuriyeti sekinler, devrimci sreci balatmadan nce, yce kurum, Mec
lis'te iktidar salamakla ie balar1ar. Farkl gruplarn, dOncelerin ve lon
calarn siyasal temsili konusundaki tartmalara, yeni dzeni gerekletirmek
iin glerin birletirilmesinin zorunluluu OstOnde nemle duran radikaller
hc\kimdir.Onlar karsnda, meslek gruplarnn taraftarlar ve zellikle Te
rakkiperver Cumhuriyet Frkas'nn yeleri yeni rejimin oulcu karakteri ze
rinde durur1ar. Sz hrriyetine gelince, bazlar bunun dinsel sz iin de geer1i
olmasn isterler. Bu tartmalarn bitiminde, otoriter zm, sansr ve d
lanma, bundan byle her trl siyasal amal etkinlii yasaklanan dinsel akma
ilk darbeyi vurur. Genel karn ncelii ne sOrlerek, mesleksel gruplar -zel
karlarn temsilcileri- re'sen yce kurumdan dlanr1ar. Yce kurum, ikinci par
tinin (Terakkiperver Cumhuriyet Frkas) alt ay altktan sonra ka
patlmasyla sekinlerin byk ounluunun oluturduu Cumhuriyet Halk
Partisi'rw sOzcOlOnO yapt Ulusal Bilin'in ifade edildii bir yer haline ge
lir.

47

1 . Zorunlu gelecek: Uygarlk"


Daha cumhuriyetin ilanyla balayan ve zellikle dinsel ku
rumu hedef alan cumhuriyeti devrimler dizisi, geerlilii. kal
mam rnenleri ortadan kaldrmak ve yararl ve modem olan
benimsetmek iin yasal dzenlemeler yapmaktan ibaret olan kesin
bir manua boyun eer. Devletin ileyiiyle dorudan ilikili din
sel kurumlar dzeyinde, hilafetin 1924'te kaldrlmasyla g
rld gibi, hareket tek ynldr. Cwnhuriyetilere gre, mo
narinin l 922'de kaldrlmasndan sonra, halifelik, arUk dinsel
yetkileri kalmadndan geerlilii olmayan bir kurum durwnuna
omtr.5 Bu yargyla gl duruma geen cumhuriyetiler,
bundan byle halifelik sfaurun Byk Millet Meclisi ve Trk h
kmeti tarafndan temsil edilmesine karar verirler. Hkmet cu
malar halife adna okunan hutbenin cumhuriyet hkmeti ve ce
maati Mslimin adna yaplmasn ister. Dinsel makama gelince,
yerine tamamen hkmetin denetimine tabi ve sadece iba
dethanelerin ynetimiyle ilgili gnlk ilerle uraan, hkmet
kararlarnn dinsel kurallara uygun olup olmadna karar verme
yetkisi olmayan bir Diyanet leri Bakanl kurulur. Din ku
rumunun mali ileri ile ilgili olarak bir baka nlem daha alnr;
bu kez ii vakf kurumunun ileyiine snrlamalar getirmeye
kadar vardrmayan, ama dini kurumun mallarn devletletinne
yolunda bir adm olan Vakflar Genel Mdrl kurulur.6 Son
olarak da slam devlet dini ilan eden 1 924 Anayasas'nn 2. mad4. Resmi ifade yledir: "Ulusu, uygar dOnyada hak ettii seviyeye yk
seltmek." Nutuk, s.676.. Altn biz izdik.
5. W.C. Smith'e gre, ortadan kaldrmak, bir zm olmaktan ziyade hilafet so
rununun reddidir. lslam in Modem Hilory, s.84.
6. "Vakf" kelimenin Arapa anlamyla utmak, durdurmak ya da engellemek an
lamlarna gelir. Normalde, Tanr'nn houna gitmek iin bir kimsenin hayr ya da
toplumsal amala mallarnn bir ya da birounu baOlamasn ngren hukuki
bir ilemdir. Bu mallar bylece ticaretin dna kar. Bu amaca hemen ve mut
laka ulamak da zorunlu de{lildir. Vakfn devletin yannda ikinci derecede bir
yeri vardr ama kamu hizmeti konusunda nemi az d90ildir. Zenginli{lin yi
tirilmesi iehlikesine kar , zenginli{lin dondurulmas ilevine sahip olduu da ileri
srlmektedir. lslam hukukunun bu karakteristik kurumu, ele geiri"n top
raklarda halk iskan etme arac olarak siyasal ilevinden baka -bir vakf Ms
lman, hem de ok sayda Mslman personel gerektirir- Osmanl lm-

48

desi drt yl sonra kaldrlr; bunu 1937'de anayasaya "laiklik" il


kesinin getirilmesi izler. Dinin ayrcalklarndan ve dnyevi i
levlerinden kesin bir biimde arndrlmas, devlet dininin red
dinde en mkemmel ifadesini bulur. Toplumsal ve kuramsal makro
lekte gerekletirilen deiiklikler, sekinlerin radikal bir bi
imde dinin dnyevi boyutunu kaldrmaya aluklar bir dizi n
lemle tamamlanr. Bylece 1923' izleyen eyrek yzylda, dinin
ilevlerinin yasaklanp yerlerinin doldurulduu yerde eitsel, her
hangi bir ikamenin gerekmedii yerde de baskc bir laikletinne
eyleminin ortaya ku grlr.
adalk ilk balarda eitimle ilgili eitli laik nlemleri
esinlendiren bir slogandr. Eitimde Birlik (Tevhid-i Tedrisat) ya
sasyla temel eitim kurumlarnn denetim ve ynetimi dinsel yet
kililerden alnr. Medreseler kapablr, yksek slami eitime giri
zorlatrlr, din bilgisi derslerinin saatleri gittike azalulr, son
ralan eitim programlarndan tamamen karlr. Ayn ekilde
Trke metinler iin Arap alfabesinin kullanlmas, Arapa ve
Farsann retilmesi yasaklanr. Bir baka dzlemde, daha
1 925'te bir yasa ile dervi tekkeleri kapaulr, btn tarikatlar da
ulr ve mallar kamuya (zellikle orduya) devredilir. Kuran kay
nakl hukuksal metinler, zellikle aile hukuku ve ceza hukuku
iptal edilir. rnein imam nikAh geersiz ilan edilir.
paratorluC,u'nda 9"itim ve OC,retimde nemli bir rolO vardr. Vakf aaj)daki yer
lerin kurulmas ve bakm iin kurulabilir: ibadethaneler, kOtOphaneler, imareder,
kervansaraylar, hastaneler, loncalar, iskeleler, kaldrmlar, tuvalader, a
marhaneler, hanlar, hamamlar, pazarlar, deniz fenerleri, idman alanlar ; yok. sullara yardm atmak, esirleri azat etmek, onlan evlendirmek, hasta leylekleri te
davi etmek, j)rencileri geziye gtrmek, yoksul kzlara eyiz paras saj)lamak,
borlann deyemeyecek durumda olanlara yardm etmek, efendileri azar
lamasn diye hizmetilerin krdC, tabaklarn yenilerini almak vb ... Son olarak O
eit vakf vardr: Kurucusunun hibir kir saC,lamad kamu vakf ; geliri va y
netimi kurucusuna ait aile vakf ; her ikisinin arasnda yer alan yar aile vakf.
XVIII. yOzylda, Osmanl lmparatorluC,u'nda bu O vakfn her birinin paylar % 18,
% 7 va % 75'1ir. 1 939'da, cumhuriyet dneminde vakHann bt99si ek bOtelarin
hacim srasna gre demiryollan ve denizcilik hizmetleri bOtelarindan hemen
sonra geliyordu. BOte gelirleri toplamnn % 4'0n0 oluturuyordu. T. Mu
hidcin'den alnt, ... Syt.,... Fiecl ele la Aepublique de Turquie s. 1 79. Ta
rihsel ilgin bir inceleme olarak bk. B. Yeciyldz, L'lntitution du Wakf au
xvr. SilN:le en Turquie, yaymlanmam tez. ve aynca S.S. de Jenssans,
L W.cta c. r... Cont...... P.Geulhner, 1952, Paris.
P4/ T....'Dia BlLtt,lmM

49

zellikle vaaz, ezan ve Kuran'la ilgili olarak, Arapann yerine


Trkenin getirilmesi iin byk aba harcanr.
Dinin dnyevi boyutunu atp onu kiisel inan meselesi yap
maya, bu amaca uygun olarak halka yeni toplumsal kiplikler ve
"uygar" davranlar kazandrmaya ve nihayet btn bu d
nmleri varsaymsal bir ulusal kimlie geinneye alan e
itli nlemleri belli bir mantksal sraya dizmek epeyce zordur.
Geleneksel kurumlarn yerine Bat'dan kopya edilen yeni ku
rumlar getirmeye ynelik bir dizi nlem iin de ayn ey sz ko
nusudur. Orta ve yksekretirnle ilgili olarak, Fransz sistemi ol
duu gibi benimsenir. Arap alfabesi yerine Latin alfabesi, Arapa
ve Farsa renimi yerine klasik Latince retimi getirilir. Byk
bir okuma-yazma kampanyas balatlr.
Adalet konusunda, svire Medeni Yasas, Fransz Ticaret Ya
sas, talyan Ceza Yasas ( 1889)7 , 1926'da yrrle konur.
Gelenek ve greneklerle dorudan doruya ilgili nlemler de
ok anlamldr. Hicri takvimin yerine uluslararas takvimin ka
bul, haftalk izin gnnn cumadan (Mslman) pazara (H
ristiyan! ) alnmas, baz dinsel bayram gnleri ie gitmemenin ya
saklanmas 8 , onluk sistemin kabul, bundan byle bir soyad
tama zorunluluu, dine, soya, yerel ya da askeri mevkiye dayal
btn unvanlarn kaldmlmas, fes takmann yasaklanmas ve dev
let memurlarna takm elbise ve apka giyme zorunluluunun ge
tirilmesi9 ; bir baka dzlemde radyoda yerli mzik yaynlarna
hissedilir bir snrlama getirilmesi, yerine klasik Bat mzii ya7. Ek baz maddelerle, zellikle okkarl kocalara ceza ngren bir madde.
8. Yeni zaman boyutuyla ilgili olarak, kulesi olmayan her kente bir saat kulesi
yaptrlmasn rnek verebiliriz.
9. M. Kemal 1 925'te yapt bir yolculuk srasnda unlar syler: "Ger
ekletirdiimiz ve hala gerekletirmekte olduumuz devrimin amac Trk hal
kn tamamen uygar ve modem bir toplum yapmaktr. Dnyadan farkl bir balk
tamakla, dnyann uzanda kalyoruz. Trk ve Mslman dnyaya baknz.
Dncelerini ve anlaylarn modem dnya hayatnn gerektirdii yeni ko
)lyduramadklar iin ac eken insanlar greceksiniz." S. Dirks aln
et Jeunesse en Turquie d'aujourd'hui, s.87. M. Kemal'in ka
!\lS:r) ' ,
rar6 ygun .olarak, bundan byle nezaket, Mslman gelenein tersine
apkay ka11Yiay gerektiriyordu. te yandan, bu devrim, apkayla namaz k
l'arken iper1i(4ilfl dolay aln yere dedirmenin mmkn olmamas gibi uy-

fskm

50

:;:_ :

ii

ynlarrun arttnlmas. 1 0
Gelenek grenek devrimlerinin bir baka rnei, l923'te
zrnir'de toplanan iktisat kongresinin resmi sonu belgesi olan ve
Misak- iktisadi olarak adlandrlan on iki maddeden ol:uan bir
metinde aklanan etik grlerdir. Bu metin bizce sekinlerin d
ncesini aklamak bakmndan ok nemlidir. Bu nedenle ek
siksiz olarak veriyoruz:
Madde 1: Trkiye, milli hudutlar dahilinde, lekesiz
bir istiklal ile dnyann sulh ve terakki unsurlarndan
biridir.
Madde 2: Trkiye halk milli hakimiyetini, kan ve
can pahasna elde ettiinden, hibir eye feda etmez
ve milli hakimiyete mstenit olan Meclis ve h
krnetine daima mzahirdir.
Madde 3: Trkiye halk tahribat yapmaz, imar, eder.
Btn mesaisi iktisaden memleketi ykseltmek ga
yesine matuftur.
Madde 4: Trkiye halk sarf ettii eyay mmkn
mertebe kendi yetitirir. ok alr: Vakitte, servette
ve ithalatta israftan kaar. Milli istihsali temin iin
icabnda geceli gndzl almak, iardr.
Madde S: Trkiye halk servet itibaryla bir alun ha
zinesi zerinde oturduuna vakfUr. Ormanlarn ev
lad gibi sever, bunun iin aa bayramlar yapar; yegulamada glnle yaklaan zorluklar kard , Fese kar ileri srlen ka
ntlamalardan biri de fesin Yunan, dolaysyla dman bal olduunu ya da
Yahudiler tarafndan imal edildiini -gerek zaten yleydi- dolaysyla Ms
lman ii olmadn sylemek idi,
1 O. Ankara Radyosu'nun eitli yaynlannn sreleri yzde olarak yledir: Bat
mzii o/o 34.70, Trk mzii o/o 28.05, lngilizce dersi o/o 1 .80, Tarihten sayfa o/o
0.97, dinsel yayn o/o 0.30, vb. Kaynak: Statistical Abstract tor 1947-50,s.350.

51

niden orman yetitirir. Madenlerini kendi milli is


tihsali iin iletir ve servetlerini herkesten fazla ta
nmaya alr.
Madde 6: Hrszlk, yalanclk, riya ve tembellik en
byk dmanmz; taassuptan uzak dindarane bir
saUlbet her eyde esasrnzdr. Her zaman faydal ye
nilikleri severek alrz. Trkiye halk mukaddesatna,
topraklarna, ahslarna 'e m.1llr.rna kar yaplan
dman fesat ve propagandalarndun nefret eder ve
daima bunlarla mcadeleyi bir vazife bilir.
Madde 7: Trkler irfan ve ma'rifet lkdr. Trk her
yerde hayatn kazanabilecek ekilde yetiir, fakat
her eyden evvel memleketinin maldr. Maarife ver
dii kudsiyet dolaysyla (Mevlid-i erif) kandil g
nn, ayn zamanda bir kitap bayram olarak tes'id
eder.
Madde 8: Birok harpler ve zaruretlerden dolay ek
silen nfusumuzun fazlalamas ile beraber, sh
hatlerimizin, hayatlanmn korunmas en birinci
emelinizdir. Trk mikroptan, pis havadan, salgndan
ve pislikten ekinir, bol ve saf hava, bol gne ve te
mizlii sever. Ecdat miras olan binicilik, nianclk,
avclk, denizcilik gibi bedeni terbiyenin yaplmasna
alr. Hayvanlarna da ayn dikkat ve himmeti gs
termekle beraber cinslerini dzeltir ve miktarlarn
oaltr.
Madde 9: Trk dinine, milliyetine, toprana, ha
yatna ve messesatna dman olmayan milletlere
daima dosttur; ecnebi sermayesine aleyhtar deildir.
Ancak kendi yurdunda kendi lisanna ve kendi ka52

nununa uymayan messeselerle mnasebette bu


lunmaz. Trk, ilim ve san'at yeniliklerini nereden
olursa olsun, dorudan doruya alr ve her trl m
nasebette fazla mutavasst istemez.
Madde 10: Trk ak aln ve serbeste almay
sever; ilerde inhisar istemez.
Madde 11: Trkler hangi snf ve meslekte olur
.larsa olsunlar, candan seviirler. Meslek, zmre iti
baryla el ele vererek birlikler, memleketini ve bir
birlerini tanmak, anlamak iin seyahatler ve
birlemeler yaparlar.
Madde 12: Trk kadn ve hocas ocuklar ktisadi
Misak'a gre yetitirir. 1 1
Cumhuriyet dneminin kimi yorumcular, cumhuriyetin ilk on
yl boyunca bir burjuvazinin olumasnn beklendiini, ama so
nunda usanlp onun yaratlmasna karar verildiini ska sy
lerler. Gerekten de cumhuriyeti sekinler sadece burjuvazinin
deil, kamu erdemini ve bilincini de yarabnaya kararl gibidirler.
Yukarda okuduumuz ve younlaunlm bir ahlak kitap
olan davran kurallarnda sekinlerin iclealim ve topyalar say
damlar. Ama sonular yine de olduka ileri gider: nk son
maddede grevin kendisine yklendii ''Trk retmeni" se
kinden bakas deildir. 12 Neyin iyi neyin kt olduuna karar ve
recek olan, halkn yeni iktidarla ya da daha dorusu, modem, akl
c, uygar devletle barmas iin onun eitimini stlenecek olan
odur.
Cumhuriyetilerin mdahaleleri, aldklar nlemler, aslnda uy
garln erdemlerini znde bulundurdu varsaylan Trle hal
knn bu erdemlerini ortaya karmay amalar. Balarda, din kar1 1 . lzmir 1923 Trkiye iktisat Kongreel'nde s.387-389. (Bu kongre m0nasebeliy1e Numune Sergisi'ne sunulan mallann listesi iin bk. ekler V.1 -c)

1 2. M. Kemal OzeHikle "ba retmendir.

53

t devrim araclyla douwu hazrlamaya alarak, etnik


"istidatlar" dile getirmekle yetinildiyse de 30'lu yllardan itibaren
dzen ve gelime adna bir siyasal btnleme uygulamaya ko
nulur. Bu sre iinde, sekinlerin donatlm olduklar "do
urtma" diyalektii, (maieutique) sadece kavmin ekonomik "is
tidad" ile deil, sahip olmas ngrlen tm ahlaki/etik davran
biimleriyle ilgilidir.
B. PASFKASYONDAN UYGAR ULUSA
Kararnameleri, sylevleri, ilkeleri ve ahlaki tavsiyeleri gerekte
var olandan ayran mesafe, cumhuriyetileri, yasaklamak, yerini
doldurmak ve yeni nlemlerin iyi ilemesine gz kulak olmak olan
grevlerinin yannda ikinci bir grevi stlenmek zorwda brakr.
ki nedenden tr, biz bu role ulusal eitim diyeceiz. nk bir
kere sekinler, kavmin uygarl zmseyebilme istidatlarndan
sz ederken, gerekle var olmayan eylerden sz etmektedirler.
Dolaysyla baka bir ey, rnein Fransz, Danimarkal ya da
talyan olmadka, uygarla gei, ok czi de olsa, ncelikle ve
zorunlu olarak zgn bir kimlik gerektirir. Sonra, bwlarla ba
lantl olarak yeni egemenliin meruluu sekinlerin yasaklanan
tahayyln yerine bir eyler getirme yeteneine baldr. Bu ise
ancak bir baka tahayyl olabilir, ama artk ne olduu belirsiz bir
uygar kimlik stne kurulmayan bir tahayyl : lkin halka Trk ol
duunu retmek gerekmektedir.
Gerekten Kurtulu Sava'nn bandan beri, yani ulusal bi
lin arlar yaptktan dnemden beri, cumhuriyetiler ideolojik
yalnzln ac deneyini yaarlar13 ve karlarnda kendileriyle
ayn deerleri tamayan bir halk bulunduunu anlamaya ba
larlar. yle ki bu ani ulusal(c) tavr deiiklii, eylemlerinde de
nemli bir deiimi gndeme getirir. Bundan byle halk d
layarak deil, btnletirerek homojenletirmeye alrlar. Bu
deiim somut olarak 30'lu yllarn banda, yani hemen hemen
1 3. Burada Vakup Kadri KaraosmanoQlu'nun Yaban'n hatrlamakta yarar
var.

54

btn devrimlerin ,tamamland, sert bir denetim14 . ve euik ho


mojenletirme siyaseti 15 sayesinde lke apnda nispi bir istikrarn
gzlendii bir dnemde, ama ortak bir atlmn, ulusal bir he
yecann ya da uygar baz davranlarn glgesinin bile g
rlmedii bir zamanda meydana gelir. Bu yeni entegrasyon,ist gi
riimin hedefi ulusal bir duygu ve ulusal bir ekonomi yaratmaktr.
1 . Ulus yapc devlet.
M. Kema!'in ynettii ortaklaa eser "Trk Tarihinin Temel
izgileri" 1931 'de yaymlanr. 605 sayfadan sadece 6 sayfa slama
ayrlmtr. Ayn yl Trk T_arih Kurumu kurulur; bunu 1932'de
1 4 . Bu denetimin iki arac ordu ve istiklal Mahkemeleri'dir. Bu sonuncular, Fran
sz Devrim mahkemelerinin Trkiye'deki benzerleridir. ilk kez Kurtulu Sava
srasnda askerden kaanlar cezalandrmak amacyla ortal kasp ka
vurdular. Verdikleri 45 000 mahkumiyetten 1 500'0 idam cezasdr. (E. Aybars
tarafndan incelenmitir, istiklal Mahkemeleri s.228.) Ksa bir aradan sonra,
1 925'te yeniden ortaya karlar ve 1949'da kaldrlrlar. Cumhuriyet dnemindeki
etkinlikleri komnisderi, 1 925 Krt isyannn elebalarn ve 1 926'da M.
Kemal'e kar giriilen karanlk bir suikastn -aralarnda ittihatlarn ve 1924'te
kurulan muhalefet partisinin yelerinin bulunduu- zanllarn mahkum etmektir.
Orduya gelince, cumhuriyeti dnemde olduka nemli bir yere sahiptir:
kez - 1 925-30-37- kar devrimci ayaklanmalar ezer ve yer yer kan isyanlara
sk sk mdahale eder. Gerekten de denetimin sertlii sadece bu iki kurumun
baskc eyleminde deil, ama ayn zamanda olaan mahkemelerin kararlarnda
da grlr. Bu sonuncularn zellikle yer yer ba gsteren isyanlann ele
balarn, ska da klk kyafet yasasna uymayanlar lm cezasna arptrd olur.
1 5. Yunanistan'la mbadele Anadolu'dan 1 300 000 Rumun ayrlmasyla so
nulanr; buna karlk olarak, 1 923-1 926 yllar arasnda hepsi de Trk ol
mayan 400 000 Mslman gelir ve bu tr deiimler daha kk apta 1954'e
kadar devam eder. Trldetirme-pasifizasyon sreci iinde, byk blm 1 898
ve 1 924 yllar arasnda eitti ollardan elenen ve bunun sonucu saylar
1 927'de 70 OOO'e den Ermeni halknn dramn da zikretmek gerekir. Bu yak
lak rakamlar, 1 927de, Trk olmayan Krt nfusu dahil toplam nfusun 13 mil
yonu gemedii gz nnde tutulursa daha da anlaml olur. Ve son olarak,
1 925-30-37 isyanlarnn ardndan Krt nfusun bir blmnn Anadolu'nun batsnda zorunlu iskana tabi tutulduunu da hatrlatalm.
Yunanistan'la mbadele konusunda bk. S. Ladas, The Exchange of Mi
norities: Bulgaria, Greece, and Turkey, s.337, 442, 560 ve deiik sayfalar;
istatistik veriler iin bk: Rakamlarla Trkiye, s.24.

55

Trk Dil Kurumu izler. Amac, dili Arapa ve Farsa kkenli sz


cklerden arndrmak, aulan szcklerin yerine Trke kar
lklarn bulmak ve bylece "ar Trke" denilen yeni bir dil ya
ratrnakur. Bununla birlikte dilde kullanlan Avrupa, zellikle de
Franszca ve talyanca kkenli szckler atlmaz; tersine Arap
asnn yerine (rnein "kltr", "ekonomi" gibi) ya da o kavram
dilde olmad iin, Avrupa kkenli szckler benimsenir. Ayn
etkinlik kapsamnda, edebi klasiklerden yaplan 500 eviri iinde,
Dou-slam klasiklerinin says yirmiyi gemez. 6 Yine ayn
dnem boyunca, on asrlk slami g.::T.ii gz nnde bu
lundurmaktan zenle kanarak, Trk kltrnn kkleri ve Ana
dolu kltr mirasna dair bilgilerin derinletirilmesi konusunda
resmi bir kampanya balatlr.
Yeni ulusal tahayyln genel izgilerinin yaylmasna (veya
hazmettirilmesine) gelince: nce Z. Gkalp'in -I91 2'de kurduu
Trk Ocaklar, Halk Evleri'ne ve Halk Odalar'na dntrlr.
Bu kurwnlar, "kentli ve kyl halk .;umhuriyeti ve milli ilkelerle
hazrlamakla" grevli cumhuriyet retmenlerine teslim edilir. Si
yasal propagandann tesinde, saylar 1950'de 4 500'e ulaan bu
kurumlar halka okuma-yazma retmekle de grevliydiler.17 Ar
kasndan kafirlere kar cihat arlar ile daha Kurtulu Sa
va'nn bandan beri sekinlerin grlerinin hizmetinde olan
din kurumu gelir. 18 Nispeten uzun askerlik grevi srasnda ulusal
doktrini etkin bir ekilde alayan ordu nc sradadr. Son ola
rak, btn eitim kurulular, doal olarak ayn davaya hizmet
ederler. zellikle 1928'de kurulan yetikin okullarnn amac kr
sal kesime yurttalk (bayrak, vergi, tarih, mahkemeler vb.), te
mizlik, salk, aritmetik, okuma yazma konularnda basit bilgiler
vermektir. 9
1 6. Trkiye Cumhuriyeti. Milli Eitim, 1943/44, 1948/49 retim Yllar,
s.1 63.
1 7. Bk. ekler V -3-f.
1 8. L.aikliOi yaymada resmi" dinin bundan byle yklencliOi grev konusunda S.
Dirks'te bir so:o rnek alntlanmtr. Bir ders kitabndan alnm bir rnek:
"Ben Trkm ve Mslmanm. Tanr'y seviyorum, hkOmetimi ve vatanm des
tekliyorum . .. Hem ulusal, hem dinsel bir inanla yaayacaOm." A.g.e., s. 100.
1 9. Anlatsal bir inceleme olarak bk. Y. Akyz, Le pM'tl politlque unlque de la
Turqule, 1923-1946 et l'Education polltlque du peuple.

56

Bu deiim sreci iinde yeni milli ilkeler, bunlarn ha


zrlanmas ve yaygnlaunhias iin yaplan eitli giriimler2
toplumsal apta gerekletirilecek dnmn elerini ve pratik
yollarn idealist ama gene de zorlayc bir biimde olut\lrmann
bir baka tezahrdr. Hem de bu yeni giriimin, yneldii halk
ynnn daha gerek bir yann ortaya karmak gibi bir iddiadan
kaynaklanmasna karn. (Hristiyan olmayan bir halka, uy
garln aslnda Helen kkenli olduunu ve dolaysyla Hristiyan
kkenli olmadn kabul ettirmeye almaktansa, Trklerin Bau
uygarlna yaptklar katklardan sz ennek ola ki geree daha
yakn ve daha ctkilidir.)21 Bunun anlam udur: Tpk manevi se
ferberlik gibi, ulusal seferberlik de snrlarn ulusun kltrel ie
riinin tanmnda bulmaktadr.
Btnletirme giriiminin nc boyutu ekonomi kurumuyla
ilgilidir. Bizzat kavram dzeyinde, kendi iinde tutarl ekonomik
aklclk arayndan ok, "entegrasyon arac" yan ar basar. Bu
ilk zellik, ekonomi eylemini de dil gibi, tarih gibi dlayc ol
mayan bir eylem yapar. Ekonomi bir snf iin deil, bir ulus(un
-yetkinlii) iindir. Zaten sekinlerin ekonomik sylemi bu ulusu
kaygy yeterince sadakatle anlatr: "Ulusun mutluluu ve maddi
refah" sz konusudur.
Sorra ekonomi grevinin devlete ele alnmas anlamna gelen
ve resmi adyla "iktisadi devletilik" denilen kavram, zaten var
olan bir alana mdahale etmek anlamna gelmez, tersine var olu
nedenif). ekonomik dinamiin olmaynda bulur. nk bir an
lamda nasl etnik homojenletirme yalnzca "vatan hainleri"nin
dlanmasyla bir ulus yaratmaya yetmezse, ayn ekilde, Trk ol
mayan tccar ve imalatlarn -kald ki ksmen bunlar ayn "ha
inler"dir- dlarrnas da Trk homoakonomicus'unun ortaya k20. zellikle dili yayma konusunda bask arac olarak, evlerin dnda Trk
eden baka dil konuanlarn aQr para cezas ile cezalandrlmasn rnek ve
rebiliriz.
2 1 . Trk Tarihinin Temel izgileri'nde yle pasajlara rastlayabiliriz: "Yeni ge
lenler (Asya TQrkleri) Avrupallara buQday ekimini. hayvanclQ ve anak
mlekiliQi grettiler. Gmenler yerli halklar ( ... ) maQara hayatndan kur
tardlar ve onlara tinsel gelimenin yollarn gsterdiler." s.13. Dirks'ten alnt.
A.g.e., s.73, dpnot 1.

57

masna yetmez. Cumhuriyetin bandan beri oynad her ilerici


rol gibi sekin kesim bu kez de her medeni millete gerekli alt
yapy yaratarak ekonomik nclk roln stlenmeye karar verir.
Nitekim kendisine bir ulus yaratu gibi bir de ekonomisini ya
ratr.
2. Devlet, ulusu iin ekonomiyi yaratyor
Somut olarak, cumhuriyetin kurulm:smc!an itibaren, se
kinlerin ekonomik alanda hem dorudan hem de dolayl eylemi,
ulusu bir bak as dorultusundadr. Bu eylemin ilk evresini
zellikle d rekabet karsnda Trk iadamn kayrmaya de
ilse de en azndan korumaya alan bir dizi dolayl nlem be
lirler. Bu eylemin belli bal aralar unlardr: Sanayi ve Ticaret
Odas'nn kurulmas ( 1 925), Bankas'nn kuruluu ( 1 924),
Fransz ttn tekelinin kaldrlmas ve biri Tevik-i Sanayii
( 1 927) dieri Trk karasularnda Trk tccarlarn tekelini salayan
kabotaj ( 1 927) yasalarnn karlmas. Ayn ekilde ktisat B a
kanl'nn ve Yksek ktisat Konseyi'nin ( 1928) kurulmas ve ya
banc iletmelerin milliletirilmesi karar ayn dneme22 ( 1 925)
rastlar.
Bu korumac ve "milliletirmeci" nlemleri, ikinci evrede dev
letin gittike daha ak bir ekilde ekonomiyi stlenmesi izler.
Bylece devlet ekonomik alanda da ulusa hizmet etmeye karar ver
mi gibidir. 23 Sekinlerin ekonomik paternalizmi diyebileceimiz
bu tutum, o dnemde ok tutulan ve temel ihtiyalarn kar
lanmasnda gerekli rnn (pamuk, eker, un) retimine n
celik verilmesini anlatan " beyazlar" slogannda aklkla g
rlr.
Gerekten de l 933'ten itibaren, devlet ie koyulur ve tekstil,
22. zellikle demiryollarn, limanlar, toplu tamacl, elektrik ve telefon sant
rallarn, kmr madenlerini bir eker artmevi ve birka fabrikay kapsar. Ay
rca kapitlasyonlarn kaldrldn da belirtelim.
23. 1 927'de M. Kemal yle konuur: "Ayn dnemde ( 1 923-1 927) toplum iin
toplumsal ve ekonomik alanlarda, ksaca insan etkinliinin her tOrl te
zahrlerinde verimli sonular vaat eden yasalar hazrland ve yaymland."

58

elik, kenevir, sperfosfat, kat, yapay ipek, seramik, porselen,


cam, eker, kibrit, imento, sigara, arap ve ispirtolu ikiler ret
mek iin fabrikalar kurmaya balar; madenlerin, ormanlarn i
letilmesini stlenir, daha nce balatlm kara ve demiryolu po
litikasn srdrr24, bir hidroelektrik baraj ina eder, on iki yeni
tekel kurar. Bylece tekellerin says l 3'e ykselir.
Tarm alannda, esnek bir kredi politikasyla kk iletmelere
yardm etmeye alr, kyllere danmanlk yapmas iin tarm
uz.manlar gnderir, Devlet iftlikleri, bir sulama idaresi kurar,
buday, eker ve pamuklu ithalatn durdurmay baarr, e
kerpancan, buday, pamuk ve ttn gibi baz tarm rnlerinin
toptan alcs haline gelir; ilgili kurululara sabit bir fiyatla satma
zorunluluu getirir. Toprak Mahsulleri Ofisi'ni kurar, buday ih
racatn devletletirir. 25
Ayrca su, elektrik ve gaz daurnn dzenler, turizm ve e
lence kurulular iletir.
Kurumlar dzeyinde, her sektr iin bir ktisadi Devlet Te
ekkl kurar ve bunlar toplu bir yasaya balar. Para politikas
konusunda, o zamana kadar mevcut olmayan Merkez Bankas, kur
larn ve faizlerin denetimi, dolayl olarak gmrk tarifelerinin
kontrol gibi kurumlar ve mekanizmalar oluturulur. Biri emlak
kredileri iin, teki ticaret kredileri iin iki banka kurulur.
Teknik ve ekonomik eitim alarunda26 niversiteyi batan dA.g.e., s.676. Oysa 1 932'de unlar syler: "Devleti politikann amac, eko
nominin balca temellerinin giriim ve zel giriim olduunu kabul etmekle bir
likte, ulusu mmkn olan en ksa srede uygun bir erin ve maddi refaha ka
vuturmaktr ve bunu baarmak iin ulusun yksek karlar gerektirdiinde
zellikle ekonomik alanda devletten ilerin ynetimini sdenmesini istemektir.
O. Okyar'dan alnt, "The concept of etatism" Economic Journal, 297, 1 965,
s.101 . Biz evirdik.
24. Bk. ekler V -3-e.
25. Sonras iin belirtmek gerekir ki bu tarm politikas ynetimsel dzeyde o
kadar akldyd ki rnein, 1 948'de devlet buday dsatm ile vnrken,
kuzey Anadolu'da yetersiz beslenmeden dolay lm olaylar bildiriliyordu. K.
Karpat'tan alnt, Turkey's Politics, s.103,dipnot. 18.
26. 1 946 ylnda, 201 sanat okulu ve 43 orta dereceli ticaret okulu vardr.
Hemen hepsi 40'1 yllarda kurulmu olan bu okullar zellikle teknisyen ye
titirirler. Bunlara cumhuriyeti lerin kylnn pratik ve teknik ihtiyalarna cevap

59

zenler ve retimin niteliini ve niceliini iyiletirir; bunu, zel


likle Nazi muhalifi Alman retim yelerini kabul ederek salar.
Gerekletirilen ekonomik abann nicel deerlendirmesine ge
lince: 27 Dnemin kamu harcamalarnn toplam hacmi iinde, en
nemli pay devletletirilen yabanc firmalara denen tazminatlara
ve demiryollan yapmna gider; arkasndan yeni bakentin inas,
ordu masraflar ve Osmanl borlarnn denmesi gelir.28 Yukarda
saydmz fabrikalarn kurulmas ve iletilmesi ile grevli ku
rumlara be yllk sanayi plan (1933) uyarnca ayrlan kredilerin
toplam, hemen hemen 1929-30 mali yi bte gelirlerinin ya
rsna eittir.29
Konumuz elbette bu ekonomik abalarn nicel nemi deH,30
nasl tasarlanm olduudur. Sekinler, ekonomiyi de ulusu olu
turduklar gibi kararnamelerle olutururlar: unun ya da bunun
gereklemesi amacyla yaplan politik mdahaleleri ynlendiren
mantk, ekonomik mdahalelerde de geerlidir.
Bu manta drt rnek vereceiz.
Devlet gelirlerinin asl kaynan oluturmasna karn vergi
geleneksel ve patrimonyal mantk bakmndan hibir nemli devermek ve onlar eQitmek iin dOnlm olan 21 Ky EnstitOs'n eklemek
gerekir. Kaynaklar: Trkiye Cumhuriyeti. MIIII Eitim. 1943/44-1948/49 O.
retim Yllar s.9, 40, 41, 48, 74 ve Statisticl Absract tor 1 947-50, s.132.
27. Balca veriler iin K. Karpat'n eserlerini, A.g.e., O. Conker, Le Red
renement Economlque el l'lnduttrialiaatlon de la Nouvelle Turqule; Z.Y.
Hershlag, Turkey: The Chellenge of Growth'u kullandk.
28. G.Kazgan "TOrk Ekonomisinde 1 927-35 Depresyonu Atatrk Dneminin
Ekonomik ve Sosyal Sorunlr iinde, s.25 1 .
29. O . Conker, A.g.e. s.1 79.
30. iyi dOnlrse, bu aba ok nemli degildir. (bk. ekler Vl-3-a), ama hibir
eyin ya da ok az eyin mevcut oldugu gz nOne alnrsa, pekAla nemli bir
aba olarak da deger1endirilebilir. Baka bir anlatla, birok incelemede oldugu
. gibi gelime dzeyi tartmaya ak bir konudur. Bize gre, sekinlerin, en
nemli ekonomik baars, aznlklarn lkeyi terk etmelerinden dogan ve et
kileri zellikle Bat Anadolu'da gzlenen iktisadi gecikmeyi yakalamasdr.
Misak' lktisadi'de teyit edilen tavsiyeler bu yzdendir. Mbadelenin ekonomik
etkileri konusunda bk. . Keyder, Th Deflnlton of a Periph.tal Economy
Turkey 1923-29, 3.bl. Etnik iblOmO konusunda A.J. SUssnitzki, "Ethnic di
vision of labour" The Economic History ot the Middle-East, 1800-1914.

60

iildie uramaz. Bu konuda, cumhuriyet dnemi ile im


paratorluk dnemi arasndaki tek fak, 1926'da rn kal
drlmasdr. Oysa, devlet bylece kendisini bte gelirlerinin drt
te birinden yoksun brakr. Dolaysyla, abucak, hatta rn
kaldrlmasndan nce, bir yandan yirmi bir yeni vergi getirerek bu
kurumun at boluu doldurmaya alr, bir yandan da Os
manl dneminden miras kalm verginin oranlarn arttnr.3 1
Btn bu mali abalara karn, sonunda 1940'ta alt yl sreyle
r yeniden yrrle koyar.
Yeni vergilerin arasnda "yol vergisi" denilen ok ilgin bir
vergi -;er alr- Kah salmaya (capitation), kat angaryaya benzer,
1921'den beri 1 8 ile 60 ya arasndaki her erkekten alnr ve
gerek ayni, yani ylda on gn yol yapmnda alarak -daha ok
bu biimi yaygndr-, gerekse nakit olarak denebilir. 32 nc il
gin vergi, varlk vergisidir (1942 ve 1944 arasnda). Bu vergi
keyfi olarak, zengin grnenlerden, zellikle de Mslman ol
mayan imalat ve tccarlardan nakdi veya ayni olarak alrur.33
Drdnc uygulama ak bir biimde ceberruttur. Fabrikalarda ve
devlet madenlerinde retim kapasitesini korumak iin, silah zo
ruyla altrmak ve iten kaytarma, almay reddebne ya da i
yerinden kama halinde alanlar cezalandrmaktan ibarettir. Bu
uygulama 1940'tan itibaren Milli Mdafaa ad verilen ve 1944'te
pekitirilen bir yasa uyarnca zellikle maden blgelerinde olaan
bir uygulama haline gelir.34
Sekinlerin eylemcilii, insan hayaunn her alannda oynamaya
karar verdilcleri rol, ounlukla didaktik, bazen baskc, pragmatik
ve yasac bir manUk erevesinde, daha bir radikal olma drts
ile patemalist bir lmllk arasnda bocalayan yapayalnz bir ey
lemcililctir. Radikal eilimden olanlar, daha 1932'te "Kadro" der3 1 . eitli vergilerle ilgili aynntl bilgi iin bk. Ekler V. 2-a ve b
32. 1 933: 680 000 angarya; 1934: 71 1 000 angarya; 1 935: 502 000. Kaynak:
1137-31 ls.tiatll Yllk , s.409.
33. Nitekim 2057 mkellef vergisini nakit olarak OdayemediOi iin alma kam
pnda almak zorunda kald ve tabii bir sOrO iflas eden old.. K. Karpat, A.g.e.,
s. 1 14-1 16.
34. A.g.a., s.91 va s.91 clpnot 28.
61

gisi etrafnda ortaya karlar.35 Pazar ekonomisi anarisinin nn


almak (30'lu yllarda egemen kuramsal ve pratik anlaya uygun
olarak), retimi rasyonelletirmek, eitliki bir blm sa
lamak, dnya apndaki eitsizlikten ileri gelen az gelimilii
dengelemeye yarayacak ileri bir teknoloji sayesinde, iki potansiyel
snfn farkl karlarn uyumlu hale getirmek iin devletin etkin
bir biimde ekonomiye mdahalesinin zorunluluunu vurgularlar.
Bugn nc Dnyac diyebileceimiz bu anlay, sermaye bi
rikiminin gereklilij ve bu grevi, ii bilen bir ekibe, bir snfn
deil, ortak karlarn temsilcisi olmak i;tcy.!n "kadro"ya ver
menin gereklilii zerinde younlar. Sz burada evket S
reyya Aydemir 'e verelim: "Milli kurtulu hareketinde kalknma
dernek, milli emein seferber edilii demektir. Bunun iin de plan
dernektir ve nihayet milli gcn millet haynna harekete ge
irilmesi ve ynetilmesi demektir. Bu yneliin canl sermayesi
insan gc ise yatrm ve iletme unsuru da, biriken milli ser
mayedir. Milli sermayenin halk yararna birikii ve iletilii milli
bir kurtulu harektinde sosyal devletin, iktisadi alanda asli g
revini tekil eder... " 36 Bu hareketin ban ekenlerin radikal, hatta
kimi zaman gayretke tutumlar karsnda (rnein, umumun
faydas uruna zel karlarn a priori dlanmas), resmi anlay
lml tezleri destekler: " Liberalizm kuram bu lke iin an
lalmas zor bir eydir. Biz ekonomide gerekten lrni dev
letileriz. Bizi bu yne iten lkenin ihtiyac ve doutan ei
limidir. Herkes lkenin ihtiyalarn Hazine'den karlamann
35. Monografik alma olarak bk. . Sezgin, La Recherche d'une Doctrine
Nouvelle du Developpement Economique, Le Mouvement de Kadro en
Turquie, yaymlanmam tez.
36. .S. Aydemir, inklap ve Kadro, s.209. Etkisi o devrede az olmasna kar
n, varlk vergisinin, mesleklerinin ve grevlerinin doasna gre farkl bi
reylerin uyum iinde birlikte yaamalarna nem veren, grev ve lokavt ya
saklayan dnemin ltalyan yasasndan esinlenen i yasasnn (1 936) ya da
dnemin toprak ve konuda ilgili Alman yasasndan esinlenen baarsz toprak
reformunun ( 1 945) kkeninde bu hareket var gibi grnyor. Ayn ekilde, bir
yandan CHP'nin il sekreterleriyle valilerin birbirine kart lke ynetimindeki
bu ar politikleme sreci, onlarn radikal kehanederinin bir sonucu olabilir.
Bize gre, tekiler gibi bu nlemler de totaliter bir mahiyetten ok Jakoben ve
eidiki bir eylemcilie yakndrlar.

62

arelerini aryor. Elektriksiz, liman bakmsz ehir, i bulamayan


insan, herkes hkmeti sorumlu tutuyor. Kusurluyuz, nk l
kenin isteklerini karlayamyoruz ( ... ) Devletilii tamamen terk
edip her eyi kapitalistlerin faaliyetinden beklemeye balamak bu
lkenin anlayabilecei bir ey midir?" 37
Gerekte var olmayan bir toplumsal pratii yani ekonomiyi var
etmenin kanlmaz gereklilii, cumhuriyeti deerler hiyerarisi
iinde ekonominin tuttuu varsaylan gerek yeri gsterir. Misak-
ktisadi 'de manevi deerlerin kendiliinden gelmesi beklenir gibi
gzkse de iyimserlik fazla srmez ve yerini bizzat bu ulusal de
erlerin yd.lallmasna brakr. Sekinlerin bu ulusal deerlerin .
nasl hem kaifleri hem de yayclar olduklarn grdk. Ama
ulusun ekonomik bir ulus olmasn beklerken ya da tarihinin
"temel izgilerini" hatrlamasn beklerken, bu deerlere tek sadk
kalan ve onlarn tek gvencesi olan yine devlettir. Bylece devlet
gittike daha mdahaleci hale gelir ve M. Kemal'in dedii gibi var
l "insan eyleminin her trl tezahrnde" grlr.
Sekinlerin verdii ekonomik hizmet halkn refahn amalar,
bylece lkeyi modem ulusa yarar ekonomik kurumlarla do
natr. Aslnda yaplan her eylemin ulusal karakteri, kozmopolit ve
iki evrenselciliin -imparatorluk ve din- damgasn tayan eski,
gayri milli kimliin almasnn olmazsa olmaz koulu olarak or
taya kar.- Bir iileri bakannn "Trkler iin en iyi din mil
liyetiliktir" demesi, ulusu, imdi ya da gelecekte yenilie gtren
ortak eylem iin kanlmaz bir kimliksel temel olarak gr
mesindendir. Aynca, halk laf kadar soyut ve ideal bir genelleme
olan uygar ulus, her trl ktln kayna olan eski rejimin kar
t olarak dnlmektedir. Bu anlamda, sekinlerin ekonomik
ya da baka tr mdahaleleri, bu soyut, bu homojen ve mkemmel
bt'l.k iinde hapsolur. Tersine, niyet bu "mutlu" btnl ya
ratmak olduundan, bunun gelecekteki varln tehlikeye d
rebilecek ekonomi dahil her trl atmac olasl dlar.
37. Babakan 1. jnn'nn 1 930'daki sylevinden alnmtr, s. 163-164.

63

Ulus, Trk sekinlerinin mkemmeliyetiliinin ve Jakobenliinin


aka ortaya kt yerdir. 38

:38. un. burada Devlet'in bekas gncla biimlenen iktisadi gelime man
tOnn arpc bir zOmlemesine, Ahmet lnsel'in ..La Turqule enini l'Onln
le Diveloppenet", L"Harmattan, Paris, 1984 kitabna yollayac&Oz.
64

..,

ikinci Blm

"TRK UYGARLIGININ" MANTIKSAL SINIRLARI


VE SONULARI STNE DNCELER

I. K EVRENSEL ARASINDAK BOLUK: ULUS

"Bizim gerekletirdiimiz ve gerekleti


rmekte olduumuz devrimin amac, Trk
halkn tamamen uygar ve modem bir top
lum yapmaktr."
ATATRK
"Yasa yapclar arasnda kimileri, Jupiter ya
da Minerva'nn otoritesine snmaya gerek
duymadan esiz yasalar koydular ( ... ) Roma
Senatosu ve gnmzde Byk Petro bun
lardan bazlaryd."
VOLTAIRE
A. DlN

Modem egemenliin kuruluunu incelerken, yerel kltr ile uy


garlk arasndaki uyumazlktan kaynaklanan amazn hangi ko
ullarda ortaya ktn ve bu amaza zm getirme biimini, yani
Trk sekinlerinin herhangi bir uzlabrma, badabrma giriimine
aldrmadan evrenselci bir tavr benimsemelerini anlatmaya altk.
Bu aceleci zm, sekinlerin karlaUklar engelin ak ve seik
bir ifadesidir.
Kltrel veriler -kltr terimi kullanlabilirse- u konumdadr:
Bir yanda 1923'te Trk ulusu ad verilmek istenen ey vardr.
Bunun gzlenebilir tek bileeni dildir. Dil, ulusun ve ulusalln
tanm iin biricik olas esin kayna olarak grlr. Evrensel ya
da bir btn olmaktan uzak olan bu varsaymsal ulus, aslnda, bir
genelleme haline sokulmak istenen bir zelliktir. te yanda ise ok
67

kkl bir geleneksel kimlik vardr ve bu da slam dinidir. Koz


mopolit Osmanl mparatorluu'nda uyruklar arasndaki fark dile
getiren dindir. Din, anlatmda da balca farkllk kaynadr, yani
mevcut biimiyle millet terimi, anlamn ona borludur. Nasl bir
"Mslman milleti"nden sz edilirse, bir "Hristiyan milleti"nden,
bir "Yahudi milleti "nden sz edilir; hepsi Osmanl mparatorluu
iinde btnlemilerdir. Din ii farkllklar dahi, yani Ana
dolu 'daki namtenahi izmalar (Pagan gelenei, Eski Dou ki
liseleri, Pers kkenli mezhepler) herhangi bir etnik grubun b
tnln kapsamaktan uzaktr. Mslman Araplar da vardr,
Hristiyan Araplar da; Arnavutlar M:.lman milletinin bir par
asdr vb. "Mslmar milleti "nin ilk tanm, elerinin de gs
terdii gibi, kimliksel temsilin snrlarn bildiren bir cemaat kim
lii (olumlu) ve bir cemaat d (olumsuz) kimlik gerektirir.
Mslman milletinden ya da birliinden (Arapas mmet) olan
millidir. Dolaysyla, Yahudi ya da Hristiyan milletinden olandan
farkldr. Nitekim, devrimci kopma sayesinde balatlan giriim,
her eyden nce, halk iin yeni bir kimliin yaratlmas, hatta bu
lunmasdr. Bu yeni kimlik, nce sekinlerin dncelerine uygun
olarak evrensel (uygar) kimlik, sonra da uygarlk imajna uygun
bir ulusal kimlik olarak dnlr. Kimlik eleriyle akl y
rtldnden, modem bir ulus yaratma iinde dinsel arlkl
eski kimlikle atma kanlmazdr. Dolaysyla artk sorun, zel
alkanlklar ile yeni ve evrensel daha baka alkanlklar ara
sndaki atma deil, toplumu tmyle kavrayan slam ile Bat
uygarl arasndaki atmadr. Yerel boyutunda (Anadolu) ev
rensel bir dini, kaynan Bat'dan alan evrenselci bir istemle kar
karya getiren bir mcadele iinde, ulusal bir kimliin ne kadar
az anlan tad belki bylece anlalabilir. Bir halkn ne ulus
olarak ne de "uygar" olarak katlmaya hi de istekli olmad bir
"kongre"de, kltrel de olsa, kendisine bir yer ama ansnn ne
olduu da burada grlr. kincisi, bir halkn sahip olduu ulus
lama ans, yani imdiye kadar Osmanl mparatorluu ve slan
dini gibi iki kat evrensellik iinde erimi deerler karsnda,
imdiyse de Bat'ya ynelmi olarak kendisini tarmlayabilmesinin
gl de burada ortaya kar.
68

Trkiye'de birinci cumhuriyetin ynetici sekinleri, gr


dmz gibi, kkleri Bau'da olan yeni bir kimlii yelemilerdi.
Bylece balarda uygarla zel ya da yerel kltrn nnde bir
yer vermek amacyla safiyane bir kltralizmi1 dlamlar, son
ralar yeni bir kimlik gerektiren ulusal devlet nda iinden
klmas g ulusal kltr sorununa yeniden dnmek zorunda kal
mlardr. Yani devlet kurulur kurulmaz, devletten ve onun
grntsnden yola kan yeni bir kimlik gereklilii bir zorunluluk
haline gelmitir. Kimlik olarak ulus, devleti ncelemek bir yana,
devleti istemin bir gereklilii olarak ortaya kar. Bunun sonucu
olarak bu ulusun karakteristii de her eyden nce tarihsizliinde
demeydi111 .k aykr konuiunda yatar. Olumas ise paralel iki
sre iinde yer alr: Bir taraftan gemiin izlerini yok etmek, te
taraftan da asimilasyon.
lk olarak dinsel gndergenin her iki boyutunda, devlet l
einde ve cemaat leinde ortadan kaldrlmas gelir. Gerekten
de XIX. yzyln bandan beri, siyasal kurumlarda gz
lemlenebilecek uzun laikleme sreci, grdmz gibi, devlet ve
din ilerinin net bir ekilde ayrlmasyla sonulanr; bu aynn,
annda, devletin dini toplum tesi gvence niteliinden yoksun b
rakarak yeniden tanmlamas demektir.
Cumhuriyeti sekinlerin devlet kurumu dzeyinde giritikleri
radikal laikletirme, bata Bat'dan alnan yrtme, yasama ve
yargya ilikin metinlerin benimsenmesiyle, sonra da devletin ana
yasal tanm dzeyinde her trl dinsel gndergenin terk edil
mesiyle gerekleir.2 Yeni pozitif yasalln temelinde bulunan ve
bunun sonucu olarak baz dinsel yetkilerin devlete devrini ta1 . Milliyeti dnr Gkalp, ikinci Dnya Sava srasnda, Alman dn1erin
etkisi altnda rk bir ynde greceli bir atlm yapan bu akmn nemli kiisidir,
bk. rnein A. Uzmay L'Anatolie, le Paya da la "Raca" Turque (54000 kii
zerinde yaplan aratrma). A. Kundig. Cenevre, 1 939. Bu tr akma daha az
angaje olan Gkalp, yazlarnda Orta Asya Trklerinin lenlerinde, zellikle bir
ekonomik dayanma eylemi olarak sunduu halkn, eflerin zenginliini har
vurup harman savurmasn Durkheimc dayanmann lslamiyet ncesi rnei
olarak sunar.
2. M. Kemal sylevinde unlar syler: "( ... ) Trk devletinin resmi dili Trkedir,
bunun ne demek olduunu herkes anlyor. Ama Trk devletinin dini MOslman
dinidir, cmlesi ayn ekilde kabul edlecek ve anlalacak m?" Nutuk, s.557558.

69

mamlayan metinlere kout olarak, dinsel gndergenin, devlet di


ninin reddedilmesi yoluyla terk edilmesi, drt yzyllk bir ge
lenee, yani sultann ifte iktidarna, padiahlk ve halifelie son
verir. Hatta Osmanl lnparaorluu'ndan nce, Abbasi ve Memluk
patrimonyal hanedanlarnn dinin mealesini tadklar gz nn
de bulundurulursa, dinin her yerde hazr ve nazr olmas, drt yz
yllk Osmanl hilafetinin de tesinde, egemen bir izgi olarak g
rnr. 3 Tnnies'in terminolojisinde slamn her an devlet iinde
hazr olmas ile somutlaan evrenselleme yetenei, var olduu
yerde cemaat snrlarn hemen aarak ,:;loballemesinde ya da r
nein kilise gibi bir dinsel otoritenin levlerini de aarak devletle
birlemesinde ortaya kar. Dinsel cemaat dirlii, Osmanl m
paratorluu'nda toplumsal siyasal bir anlamaya benzer. Cum
huriyetle beraber gelen yasal egemenliin binas da geni lde
bu duruma bamldr. Bu bakmdan, toptan laikletirme yasal
egemenliin hmanist ilkelerinin yaamas iin olduu kadar uy
gulanmas iin de gerekten bir zorunluluktur. Kurulmas istenen,
dinde somutlaan toplum-tesi ve/veya siyaset-tesi gvencenin
dnda, bir tr yeni siyasal ve toplumsal iblmdr.4 Ve zaten
3. ilkel lslamn tOccar karakterinin zgrce gelimesine engel, Tumer'e gre,
askeri brokrasileri dine yeni bir sava anlam katan bu patrimonyal ha
nedandr. B. Tumer, Weber and lalam, 1 1 . bl. ve deiik bl.
Bu imparatorluga " ortodoksluk" adn veren Arkoun, bunlarn ayr
lslam somutlatrdQn, yle ki lslam denilince gerekte asl ierii her birinin
kltrne ve. etno-politik grubuna gre d90iiklik gsteren soyut bir zatiyete yol
lama yapldQ dncesindedir. M. Arkoun, "L'lslam face au developpement"
Diogene dergisi iinde,
1 972, s.71 -9 1 .
Berkes, laik ve dinsel kurumlarn karlatmal zmlemesinde, Mslman
toplumlarn siyasal kurumlarnn kaynagnda katiyen lslamn bulunmadn,
buna karlk Mslman lkelerde siyasetin dinsel temelinin, siyasal otoritenin
politikayla hi ilgisi olmayan, yalnzca bu dnyayla din arasnda bir balant kur
may amalayan bir yasamay kabul etmesiyle olutuunu ileri srer. N. Berkes,
"Religious and seculaJ'. institutions in comparative perspective" Archivn da So
ciologla das Religions iinde, 1 6, 1963, s.73-n. Yani, "politika"nn olmad
patrimonyal imparatorluklarda siyasal kurumlara dorudan doruya gimeden
kuatan, sava etiQiyle etkisini gsteren Ortodoks bir lslam sz konusudur; bu
lslam her yerde nazr ve hazrdr ve/veya siyaseti dzenleyen btan kararlarda
hep vardr.
4. R. Bellah Trkiye ve Japonya'da modernlemenin dinsel grnmleri stne
yazd ksa makalede, yeniliki harekederin bamsz bir meruluk kazanmak

n,

70

sorun yaratan da dinsel gvencenin gnll biimde bylece yi


tirilmesidir.
Dinin olmazsa olmaz biimde dlanmasnn modem ve ulusal
bir devlet kurmann nkolu olup olmadn burada tar
tmaktan ok -kald ki bu tartma slam dnyasnda h!li can
lln korumaktadr- biz daha ok Tocqueville'i izleyerek, mo
dem, aklc ve devrimci bir devletin kuruluunda ortak e olan
ve dinsizleme olarak nitelendireceimiz sorunsal zerinde dur
mak istiyoruz. Baka bir deyile, modern devletin oiduu kadar
Trk ulusunun zglln anlamak iin, dinsel gvence kaybnn
yol at boluk sorunsaln incelemek gerekmekte.
Tocquevlle, Devrim'den sz ederken "Yerine bir baka din ge
tirmeye bile almadan, bir tr hezeyanla Hristiyanla kar sal
drya geildi. Ruhlar besleyen inan, inatla ve srekli olarak t
ketildi, ruhlar bo brakld" der.5 te sadece bu, boluk
sorunsalnn bir cephesidir. Dinsel gemii skp atma sonucu sa
dece bir gvencenin yitirilmedii, ama zellikle "slam g
vencesi"nin yitirildii Trkiye'de durum daha da elikilidir. Bir
karlatrma yapmak iin Tocqueville'i alalm: "Kald ki o va
kitler Kilise'nin bizzat kendisi siyasal iktidarlarn en banda ge
liyor ve hepsinden daha ok nefret uyandryordu ( ... ); ne yetenei
ne de doas byle bir ;eye elvermediti halde, arlmadan ik
tidarlarn arasna katlmt (... )"6 Onu, Devrim'in temel ve nihai

amacnn katiyen dinsel iktidar ykmak olmadn anlatrken iz


leyelim: "Hristiyanhn bylesine nefret uyandrmas dinsel bir

iin ideolojik dzeyin yetersiz olduu yerde, dinsel bir renge brnmesinin zo
runluluu stnde durur; ve Trkiye'de bu dinsel rengin, sekinlerin devrimlerine
vermek istedii anlam dzeyide grldn syler; bu da halkn duygularna
seslenen neredeyse mistik bir anlamdr. R. Bellah "Religious aspects of mo
dernization in Turkey and Japan" American Journal of Sociology, 64, 1 958,
s. 1 -16.
5. L'Anclen Regime et la Revolution, s.243.
6. A.g.e., s.245-246, altn biz izdik.
Baka bir yerde, din sosyologu olarak bize unlar syler: "Muhammet sadece
dinsel retileri deil, siyasal deyileri, medeni ve ceza yasalarn, bilimsel ku
ramlan gkten indirdi ve Kuran'a yerletirdi. Tersine lncil'de insanlarla Tanr ve
insanlarn birbirleriyle ilikilerinden sz edilir. Bir tek bu ( ... ) bu iki dinden bi
rincisinin aydnlanma ve demokrasi anda uzun sre egemen olmayacan
gstermeye yeter.. ." Tocqueville, De la Democralle en Amerique, s.230.

71

reti olmasndan ok, siyasal bir kurum olmasndan (... ) yeni ku


rulacak toplumda Kilise yer alamayaca iin deil, tuzla buz edil
mesi sz koousu olan eski toplwnda ayrcalkl bir yeri ol
duundandr. "7
slamda dnya ileri imandan ayrlmaz, bu nedenle "slami g
vence "Din kaybolmas demek, hayaun amacnn deimesi de
mektir. Cumhuriyeti sekinlerin dine grdkleri yerde, yani her
yerde saldrmas, bu gerei grm olmalarndandr. ster Os
manl olsun, ister slami olsun gemie bakmadan tamamen yeni
bir kimlik yaratmak iin bu zorunluydu. Ak.::i halde bu kimliin
gerekletirilmesi tehlikeye derdi.8 Tocqueville'in izinde ve
onun szlerini aarak yle diyebiliriz: Trk sekinleri iin ya
amn amacnda bir deiiklik yapmak, ancak dinin devletten ol
duu kadar "ruhlardan" da karlmasyla dnlebilirdi. Souk
aklclyla 1789 Devrimi ve onun belirleyici zelliklerinden biri
olan dinsizlik, sekinler iin mmkn olan tek ve yegfue devrim
anlayyd.9 Belki de Arendt'e dnyay atee veren devrimin
Amerikan Devrimi deil, 1789 Devrimi olduunu yazdran, onun
bu kozmopolit yandr. 10 nk ilke olarak tad dinsizlikle
l 789'un bu sonsuz tekrarlanabilirlii, onu bir gnderge ve esin
kayna yapar. Giderek de, slam gibi bir evrensellii aabilmek
iin, belki 1789'un devrimciliinde yatan bir baka evrensellie
ihtiya vard-.
Burada sz bir kez daha Tocqueville'e verelim: "Bylelikle
Devrim, adalarn bunca korkuya dren dinsel devrim ha
vasna brnebildi; ya da daha dorusu, bizzat kendisi bir tr yeni
bir din, Tanrsz, tapnmasz ve teki dnyasz yani eksik bir din,
ama yine de, Is/an gibi, dnyay askerlerinin, havarilerinin ve e7. L'Ancien Regime ..., s.63-64.
8. F. Tnoies bir cemaatin toplum haline gelii konusunda yle bir gzlemde
bulunur: "Uzlama (modem-sosyal) en azndan gelenek grnn korumak
ister: bilinli ve biimsel de olsa, ahlaki ve dinsel gzellik duygusu ile kendi ara
snda balant kurar.". Communaute et Soclete, s.235.
9. Anayasadan "devlet dini lslam" ilkesinin kanlmasyla yeminler deiir:
Tann adna yemin etme yerine "eref zerine" sz verilir.
1 o. H. Arendt, Eesei sur la Revolution.

72

bitlerinin kanlaryla sulayan bir din haline geldi. " 1 1


Cumhuriyeti sekinler bizim dinsel engel adn verdiimiz
eyi boyutlarn ve etkisini gz nnde bulundurarak amak is
tediler, yani onun yerine, yine onun kadar global ve hep hazr, ama
varl ve gereklilii kendisine tannan yere bal olan bir kimlik
koymaya alular. Ama bu yer botu. Soyut ve yaband,
Weber'in deyimlerini kullanacak olursak, gidip grmeye kal
kacak birisi motivasyon yokluundan neresi olduunu
karamazd. Trk devletinin yabanl, yalnzl, aruk yasal olan
egemenliin desteklenmesi iin yaplan en ufak bir talebin dahi ce
vapsz kalmasna neden olan toplumsal gdlerin var olmamasyla
dorudan balantldr. Yine egemenlik biiminin toplwnsal a
dan geerlilik kazanabilmesi iin gerekli ekonomik bir toplumun
olmamasna belki gz yumulabilir; ama bir boyun emeden ya da
"wertratioal" gdlere gre gerekleebilir, ulalabilir bir "ulu
sal itaat"ten vazgemek zordur. Aksi takdirde yeni egemenlik bi
iminin bir anlam olmaz ya da Weber'in dedii gibi kendisine
itaat edilmesini salama ans olmaz. Ama imdilik yeni kimliin
amazlarna devam edelim.
B. UYGARqK
Eski kimlikte var olan dinsel gndergeyi ortadan kaldrma is
temine kout olarak bir de yeni, modem, aklc, ada bir gn
dergeyi hazmeuirme istemi vardr; bu istemin konusu ise ulus
denen kimliksel boluktur. yle bir boluk ki, uygarlk imajna
uygun olarak doldurulmas gereken ve bylelikle uygarla ka
tlmakla birlikte, zgn bir yerli ve ulusal kltrden de olduunu
iddia etmek zorunda kalan anlamsz bir boluk. Ne olduklar ve
etnik kimlikleri konusunda hibir kukulan olmad gibi, tersine
gnei, gkyznn merkezini yneten kendi tanrlaryla z
deletirecek, Kopemik kuramnn kendilerinin en eski inan
larndan biri olduunu ileri srecek kadar adaptasyon yeteneklerine
1 1 . L'Ancien Regime et la Revolution, s. 71 , altn biz izdik.

73

gvenen Japonlardan farkl olarak12, ve buna benzer temellerden


yoksun olan Trk sekinleri, yeniliki eylemlerini ancak da
dnk bir biimde aklayabilmeyi dnrler. Bu bakmdan on
larn modem ve ada bir btnlk olarak hayal ettikleri ulusun,
Cumhuriyet Trkiyesi'ni belirleyen "ya hep ya hi" balamnda,
bir kimlik vektr olabilmesi ok zordur. nk ini amann,
hatta ortadan kaldrmann hayati zcrunluluu, cumhuriyeti se
kinlerin ideolojisinde, herhangi bir ulusal kimlii tevik etmek ve
hakl gstermek iin yerel kltralist bir gndergeye bavurmay
olanaksz klar. Yoksa, Herder'den Fichte'ye kadar Alnan R
nesans'nn imaj, Osmanl sekinlerini uisun, Trk sekinlerini
olsun, dnen kafalar her zaman megul etmiti. Evrenselcilii
asndan radikal bir zm olmasna ramen Kemalist tercih,
yine de yeni kimlikteki i elikiyi ortadan kaldramaz.
Cumhuriyetilerin ulusal kimlik tanm Herder'in XVIlI. yzyl
sonunda Aydnlanma a Fransas 'nda gzlemledii koz
mopolitizme gre deil, yerel bir veri nda ve her trl kl
tralist gndergeyi reddederek yaplr. Bu anlamda evrenselcidir.
Ama bu tanmlama kltrel kimlik bunalm sorununun do
masna neden olur. Evrenselci tercihin keyfilii, ok ufak da olsa,
sadece bu tercihin gerekliini savunmak iin yeniden gl bir
ulusal kimlii gerekli hale getirir. Bunun sonucu, ister istemez kl
tralist sorunsalla kar karya kalnr ve ulus, Trk karakteri sa
yesinde dnya vatanda statsnn bilincinde olan bir bireyler
topluluu haline gelemedii iin, ontolojik bir statye brnr. Ay
dnlarn, ortak eylemi hakl gstermek iin, iinde evrensel er
demleri barndrd varsaylan ulusal erdemleri ycelten bir g
veni halkta yaratmalar zorunludur.
Kemalist Trkiye'de, eski kimliin almas ya (faizan de
meyelirn) macerac bir kltrel kendine yeterlik pahasna ya da ev
rensel Bab deerleri araclyla mmkndr. Baka bir deyile,
iki durumda da eski kimliin almas, "halkn" esinlendii de
erler gz nnde bulundurulursa, kltrszlemek demektir. Eski
kimliin almas ancak kltrel bolukla mmkndr, nk
1 2. O. Keene, The Japane Discovery of Europe, Londra 1 952, s.36-37 ve
di{ler. G.E. von Grunebaum, L'ldentite Culturelle de l'lalam, s.267-268, dip
not.26.

74

gerek etnik gndergelerin gerek evrensel deerlerin savunulacak


yan yoktur; oysa halka yaplacak her trl ar, silmeye a
llan gndergeden gemek zorundadr. Baka bir anlaumla, se
kinler "Trk ulusuna nutuk" atmaya kalktklarnda, bu ancak
toplumun iinde faaliyette bulunan gnderge araclyla yank
uyandrabilir, ve de bu gnderge nutkun ieriini annda arpur.
Sekinlerle halkn dili ayn deildir.
Nasl Herder, Bir Baka Tarih Felsefesfnde Alnanlarn d
man olarak Voltaire'i ve onun araclyla Aydnlanma a'n
(ve Aydnlanma'nn Alman yandalar Gallomanlar) gsterirse,
Trk sekinleri de halkn dman olarak, ceteris paribus, Trk
halbnn kendisini gsterirler.
nk Goethe'nin kendi dneminin aydnlar hakknda sy
ledii gibi, Trk sekinleri "Hinterland'dan yoksw bir aydnlar s
nfdr" 13 ve halkla tek ortak yanlar konutuklar dildir. 14 Bunun
tesinde, ulusun kltrel ierii, her trl etnik zellii tamamen
dlar ve bu anlamda tanm sadece Bat uygarlna gre be
lirlenir. Daha nce de grdmz gibi, sekinlere gre kitlelerin
hemen tanmlanabilir ulusal-etnik bir kimlii yok deildir, ama ki
barlk anlamndaki uygarlktan ve toplum ahlakndan yok
sundurlar: Barbar olarak nitelenebilirler. Bunun sonucu olarak, kit
lelerin bu eksiklii, sekinlere gre zaten var olmayan zel ya da
yerel herhangi bir erdemde deil, uygarlkta bulunabilecek bir yet
kinlie gre doldurulabilir. Dolaysyla, eer bu uygarlk halkn
iinde tad zaaflar (din, alkanlklar, gelenekler vb) si
lebilecek yapdaysa, ulus atmal bir btnle deil, tam ak
sine, daha ok mini bir uygarla benzer. te bu ulus da kltrel
ierii bakmndan kitlelere yabancdr.
Yerel deerlerin bylece kyasya aalanmasnn dnda,
Trk sekinlerinin evrenselci tercihi, bir baka taraftan da (belki
de bu aalama ile dorudan balantl olarak) kendi siyasal mi
raslarna ve toplumsal konumlarna baldr. Gerekten de Jn
Trklerden beri "hkmdarn hizmetkarlar " , Saray karsnda git
tike bamszlama ve Elias'n XVIII. yzyl Alman aydnlar
1 3. N. Elias, La Civilisation des Mmura, s.51 .
14. stelik de sekinler gerekte Arapa, Trke, Farsa ve bir sr Batl te
rimin bir karm olan Osmanlca konuur, oysa halk iin durum byle deOildir.

75

iin syledii gibi "toplumsal arlkl bir kar sav" gelitinne


eilimi iindedirler. Grdmz gibi, 1923 Devrimi'ni ve Cum
huriyet'i douran bu muhalefet sreci, padiahla sekinler ara
sndaki mesafeyi durmadan byten bir bamszlama sreciyle
zdetir. Ama balarda padiah ve sekinler (Gen Osmanl ve
Jn Trk hareketi) arasndaki fark, patrimonyal iktidar ilkesini tar
tma konusu yapmaz; az ya da ok radikal bir refonnculukta or
taya kar.
Bununla birlikte, Gen Osmanl ve Jn Trk arasndaki fark,
imparatorluun kozmopolitizmine aykn bir ztanmlama gi
riiminin, sz konusu hareketlerden birincisinde grlmemesi,
ikincisindeyse ortaya kmasdr. !kinci hareket lmparatorluk Sa
ray'n kmseyen, bilgili, kltrel gerek bir muhalefet olarak
ortaya kar; bu anlamda cumhuriyeti sekinler Jn Trklerin
zgn halefleridirler. Ve gene bu anlamda bu son iki grup mu
halefetlerinde Osmanl patrimonyalizrn ve kozrnopolitizrninden
ideolojik bir kopma sergilerler. Bu yzden de gerekten dev
rimcidirler. Ama devrimlerin sonunda, olaylarn zorlamasyla hatta
yaratlmas gereken olgularn (uygarlk, ekonomi, ulus vb) da
yatmasyla, kendilerinden ncekilerle ayn siyasal alkanlklar
kazanrlar. Bu gelgit hareketleri srasnda, devlet her trl mu
halefetin k noktas her devrimcinin de var noktasdr; nk
patrimonyal ynetim karsnda alnan muhalif tavr, her trl top
lumsallktan uzak yalnzca farkl biimlerde devleti ve mer
keziyetidir.
Devrimci szn garabeti cumhuriyeti sekinlerle apak ortaya
kar. Cumhuriyeti sekinler, gerek siyasal kurumlar dzeyinde,
gerek ztanmlarna dzeyinde, eski rejimle aralanna mesafe ko
yarlar. Oysa bu kesimin kltrel muhalefeti, sonunda, yalnzca uy
garlk imajna gre tanmlanabilen bir eye dnr; bylelikle
her trl yerel farkll terk eder ve xvm. yzyl Almanyas 'oda
var olan, bugn de kltrszleme diyebileceimiz "kltr em
peryalizmi-geri kltr" ilikisinin terimlerini tersine evirir. Bu
yeni biimlenmede, artk yabanc istilac (kltr emperyalisti) yok
tur. Ama bunun sonucu olarak da Machiavelli'in dedii gibi sadece
76

tahtndan indirilmesi yeterli olan bir Padiah'tan15 ve iyice pasifize


edilememi, uygarlamam, kuku uyandran bir halktan baka
sekinlerin istemine zarar verebilecek hibir baka engel ve yerel
kltrel bask da kalmaz.
Nobert Elias, kltr (Alman) ile uygarlk (Fransz) arasndaki
fark; "yapmak" dzeyinde grr. Bu zmlemede Alman iin
kltr, "z olarak entelektel, sanatsal ve dinsel veriler" demektir
ve "bunlarla siyasal, ekonomik ve toplumsal olaylar arasnda ol
duka net bir ayrm izgisi" vardr. 16 Halbuki uygarlk, belirsiz, net
biimde saptanmam srekli gelien ve yaylan bir kavram olarak
ortay:! :kar ve "siyasal, ekonomik, dinsel, teknik, manevi ve top
lumsal olaylarla ilikili" olabilir. 17 Hibir ey yapmadan, sadece
uygar bir ortama ait olmakla da insan uygar olabilir. Halbuki kl
tr "zgl karakterinin ne olduunu srekli olarak kendi kendine
sormak zorundaki bir ulusun bilincini yanstr. " 1 8 Trkiye'de, cum
huriyetin kuruhnas ve sekinlerin evrenselci tercihleri sonucu,
"kltrel tercih" olaslk d braklm gibidir.19 imdi Elias'n
tanmlamasn harfiyen alrsak, yani kltr bakasnn ger
ekletirdiklerinden farkl eyler gerekletirmek, uygarlk ise
daha ok var ohnakla yapmann bileimi anlamna geliyorsa, ilk
aamada, Trk sekinlerinin halkn tanm iin yerel farkllklar
silen Uygarl setiklerini syleyebiliriz. Ancak ikinci aamada,
bir yandan sekinlerin syleminin ve ilkelerinin ahlaki ve terbiye
edici yann, bir yandan da bunlarn ekonomik ve toplumsal d
ncelerine egemen olan patemalist tavrlar gz nnde bulundu
rursak bunlarn uygarlk deyince "yapmak" bileenini yani top
lumsal, siyasal ve ekonomik bileeni deil "var olmak'' ya da yle
grnmek (Avrupai, uygar grnmek) bileenini tercih ettikleri
1 5. Elbette bir de eski sekinleri {Jn Trkler) elemek. Kardeler aras bu te
mizlik hareketi Osmanl patrimonyal devletinin ana temalarndan biridir. Os
manl hkmdan ile Bat Avrupa krallklar arasnda feodaliteler balam nda ki
belirleyici farklar anlatmakta okuru gnmzde pek revata olmayan Mac
hiavelli'ye ve onun arpc tehislerine yollamakta yarar gryoruz. Bkz. Ekler V.
16. A.g.e. s. 13
1 7. A.g.e. s. 13
1 8 . A.g.e., s.15
1 9. Aadaki szler M. Kemal'indir: "Kltr, insanlk toplumunun a) devlet ha-

77

sylenebilir. Baka bir anlatla sekinlerin Trk ulusuna bi


tikleri kltr uygar grnme kltr yani apka takp klasik Bab
mzii dinleme kltrdr.

yat apnda, b) entelektOel hayatta, yani bilim, toplumsallk ve gzel sa


natlarda. c) ekonomik hayatta, yani tarmda, zanaatta, ticarette, kara, deniz ve
hava tamaclg ve iletiiminde yapabildikleridir. Bir ulusun uygar1g de
nildiQinde anlatlmak istenen, kltr ad altnda topladQmz bu O etkinliQin
toplamndan farkl bir ey deQildir, sanyorum. Bana gre uygar1g kltrden
ayrmak zor ve gereksizdir. Daha ileride yle devam eder: "Trkiye Cum
huriyeti'nin temeli kOltrdOr." A. inan, M. Kemal Atatrk'ten Yazdklanm s. 4345.

78

il. CUMHURYET DEERLER


SIRALAMASINDA EKONOMNN YER

Cumhuriyeti ortamda amac kendisi olan bir ekonominin ortaya


kma olasl dlanmtr. nk sekinlerin ideali, uygar bir
ulus yaratma istemi, kaynan ekonomik bir etikten deil, eko
nomik etii de iine alan ve ynlendiren genel bir etikten alr. te
yandan burjuvazi gibi rgtl.toplumsal glerin olmamas, cum
huriyeti sekinlerin ekonomik eyleminin snrlar konusunda bizi
aydnlatr. Toplumu toptan deitirme giriimi iinde, sekinlerin
tek snr kendi dnceleridir: Onlar kitleleri proleterle
tirmekten alkoyan, nce Bau deerlerine olan ballklar, ama
ayn zamanda da giderek ekonominin eski yapsn koruma eilimi
gsterdii oranda, bu Bat idealini yadsyan uyumluluk ve otari
i dealidir.
79

Birka varsaymda bulunalm: Grdmz gibi sekinlerin


kafalarndaki etik, zmir ktisat Kongresi'nde olduka ak bir bi
imde dile getirilmitir ve gerekletirilmesini kolaylatrmak ya
da hazrlamak iin alnan eitli nlemlerde bu aka grlr. Bu
eylemler ekonomici-retimci bir mantn yokluunun damgasn
tarlar ve tam tersine ekonomi zerinde, bir ama olarak deil,
uygar insann evrensel tavrnn bir unsuru olarak dururlar. Baka
bir anlatunla, uygar olmak, bu nitelie hak kazanmak iin "eko
nomi ile de ilgili" olmak gerekir. Bu bakmdan sekinlerin li
beralizmi, burjuvazinin izinin bile olm,f,, yrde, sadece lafta
kalr. (27 yl boyunca, btn yneticiler pazar ekonomisine kar
olmadklarn tekrarlar). Olsa olsa var etmeye altklar ta
hayyl, bir btnn paras olarak burjuva tahayyln de ierir.
Ayn ekilde, sekinlerin gdmcl "olaylarn zorlamas"nn,
yani ulusal bir ekonominin olmaynn yaratt bir wrunluluk
olarak gzkr; mdahaleleri de bir anlamda, gelecekte olgun bir
ekonominin ortaya kmasyla deil, kuramsal olarak olgun bir
ulusun ortaya kmasyla biimlenmi gibidir. terisi iin bir say
damlk aray sz konusu olduunda, sekinler bunu ekonomide
deil, etikte bulmulardr. nk sekinlerin yokluunu his
settikleri ey, ekonomik aklclk deil, bizzat aklclktr. Bu
aklcln ortaya kmasn engelleyen ise din ve geleneksel ege
menlikle ilikisi olan her eydir. Dolaysyla bu iki engel bir kez
elendikten sonra, geriye sakl cevherlerin yeniden kefi kalr. Eko
nomi ve ekonomiye ilikin tavr, bu balam iinde yer alr: Trk
sekinleri, eylemlerini eski rejimden miras kalm ekonomiye gre
de hakl kannaya almazlar. nk geleneksel egemenliin
Weber tarafndan akla kavuturulan 1 iki ayrc zelliini, yani
mali keyfilikle ynetimsel yetersizliin zerine gitmezler. Baka
bir anlatmla, Trk sekinlerinin geleneksel egemenlik kart ey
lemleriyle hedef aldklar ey, geleneksel egemenliin anti
kapitalist zellii deildir.
Verginin tek gelir kayna olarak sekinlerin ekonomik pro
jelerinin finansmannda nemli bir pay vardr. Vergi konusunda
cumhuriyet dneminde daha nce belirttiimiz baz d1 . M. Weber, Economie et Soclete, s. 245.

80

zenlemelerle nceki dnemin geleneksel yntemleri dzeyinde,


nicel ve nitel bir sreklilik grlr. Weber'in terimleriyle sy
lersek: "Verginin biiminde ve hacminde keyfilik ve .. verginin do
laysz ltaynaklarnn biiminde ve hacminde gelenee ba
mllk "2, olduu gibi korunmutur. Bylece en ilkel biimiyle,
yani en kauksz mali keyfilie gre sregiden salma, angarya ve
r gz nnde bulundurursak, sultanln mali politikasyla
cumhuriyetinki arasndaki sreklilik, daha da belirgin hale gelir.
stelik, ayn mali keyfiliin varlk vergisinde, yani nakdi bir ver
gide bile gzlemlendiini grmtk.3
"KG:;:!lar, vergileri zorunlu klyor" diyordu Saint-Just.4 Trk
sekinlerinin nndeki koul,' kendine yeterli bir ulusal eko
nominin yaraulmasdr. Giderek denilebilir ki ksa vadeli reel gelir
gerektiren ekonomik projelerin sonulandrlmas iin sekinler
geleneksel egemenliin karakteristii olan hizmet zorunluluklarn
benimsemekte tereddt eunezler. Vergilendirilenlerin onay stne
kurulmu bir mali mekanizma olmadndan, buna zorunludurlar.
Bu balamda, hem geleneksel zor kullanm hem de kapal eko
nomilerde geerli vergi toplama mekanizmalar, yani ayni ve keyfi
vergiler hakl grlebilir. Ama bu, sekinlerin kendi uluslarn ya
ratUklar gibi, kendi ekonomilerini de yarattklar anlamna gelir;
nk, gerekte halk bu ekonomik abaya ancak dolayl bir bi
imde katlr. Nitekim, halk kapal ekonomi erevesinde (extra
commercium) kalr ve ibandaki iktidarn keyfne ve keyfiliine
uymak zorundadr. Halkn ekonomik hayata ii olarak ka
tlmasna gelince, bu, ekonomik bir mekanizmann gerei deildir;
rnein madenlerdeki gibi, angarya ya da baka bir vergiden a
larak kurtulmak iindir. Bu dolayl (ve gnlsz) kauhm, dev
letin gerek "ekonomik" sreci dolayl olarak denetlemesi an
lamna gelir.5
Sekinlerin ekonomik alanda gerekletirdii eyler, ulusun
2. A.g.e., s.352.
3. Weber, sultanln mali politikasnn parasal olduu zaman bile keyfi ol
duunu belirtir.
4. Pour un Gouvemement Revolutionnaire, s. 122. Ch. A. Michalet "Economie
et polltique chez Saint.Just" iinde, Actes du Colloque Saint-Just s. 187.
5. Bunun tam bir meOi OrOn zerinden alnan Ordr.
F6/ Tiltiye'Din Baldqtnlnas

81

refah ve erincini hedef alanlar bir yana braklrsa, szn et


tiim.iz olguya daha bir aklk getirir. Nihai ynelimlerine ba. karak, bir ulusal ekonominin gerekliliinin eski Osmanl se
kinlerinin hatalarna ve yetersizliklerine oranla biimlendirildii
sylenebilir. Bu anlamda Trk sekinleri, eski ynetim.in ek
sikliklerini, onlardan daha iyi hizmet vererek kapatmak istiyor gi
bidirler.6 Gerekten de, grdmz gibi, Osmanl borlarn onlar
derler; mparatorluk devrinde art arda yenilgilere urayan orduyu
onlar beslerler, Osmanllar dneminde palazlanan yabanc fir
malar milliletirirler ve bir de ayrca, kenci bakentlerini, kendi
alanlarn oluturmak zere bir kent yaratrlar. Bunlarn ger
ekletirilmesi iin yaplan harcamalar, sekinlerin belki belli bir
egemenlik eklinde deil ama ynetme tarznda Osmanldan farkl
olduklarnn bir gstergesidir. Ekonomik alanda ulusun mutluluu
ve erinci iin yaptklar ise eski ynetimden farkl olma istemlerini
somutlatrr. Bu konuda da yeni sekinler bireylern ihtiyalarn
karlamakta yetersiz kalan eski sekinlerin eksiklerini tamam
larlar; ancak artk karlanan ihtiyalar "doal", yani uygar ol
mann evrensel gerekliliinden doan ihtiyalardr.7 Bylece bu ih
tiyalarn karlanmas iin verilen hizmet, cumhuriyetilerin
miras aldklar pratiklere gre yeni bir hizmet anlayndan kay
naklanr. Bu, Osmanl De\'.leti'nin geleneksel hizmet anlayna
ilave edilen ekonomik edir. Geleneksel olarak Osmanl Devleti'ni
nitelendiren cmert sfat (Kerim Devlet) Trkiye topraklarnda is
tikrarn salanmas sonucu fetih ya da savunma hazrlamak zo
runluluundan kurtulan ve halknn isteklerini karlama frsat
bulan cumhuriyeti sekinlerle gerek anlamna kavuur. Ger
ekten de XVI. yzyldan beri devletin uyruklarna kar tavrnda
mantkl bir sreklilik vardr: Devlet dzenli bir biimde vergi top
layabilecei lde kylnn refahna zen gsterir.8 Bunu ger6. M. Kemal yle syler: cumhuriyetimiz henz ok gentir. Gemiten miras
kalan hayati iler zamann zorunluluklarn karlayacak durumda deildir." A.
Afet inan, A.g.e., s.66.
7. zgrln ve uygarln ortaya kmasyla, devletin grev ve so
rumluluklar artmaktadr" der M. Kemal, A.g.e., s.64.
8. M. Heper "Osmanl Siyasal Hayatnda Merkez-Kenar ilikisi" Toplum ve
Bilim 9- 10, 1980, s. 1 5 .

82

ekletirmek iin ayana ve sonralar zellikle adalet fermanlar ile


mltezimlere kar, kyly kayrmak iin deilse bile korumak
iin, devlet temsilcilerinin atanmasnda titiz davranr. Kanuni Sul
tan Sleyman 'n, lkenin gerek efendilerinin fetihle boyun een
halklar (kyller) olduunu sylemesinde somutlaan bu siyaset
bir ka yzyl sonra M. Kemal'in syleminde "Kyl bizim efen
dimizdir" sloganyla anlatlr. Ancak bu siyasetin son amac artk
Osmanl'da olduu gibi kylden vergiyi savamak jin toplamak
deil, tersine onun refahm salamak iindir. te tpk "uyumlu
ulus"un "elikili toplum"u dlamas gibi, uygulamaya ko
nulmas, tanm gerei ekonomik toplumu dlayan bu devlet ko
rumacl altndaki maddi refah idealine ulusal ekonomi diyoruz.
Devleti "belirli bir mekanda yerlemi ve uygun bir gce sahip
bireylerin toplamnn oluturduu bir varlk" olarak9 ve ayn za
manda 'bir toplumun hem arac hem temeli" olarak tanmladktan
sonra, M. Kemal devletin grevlerini yle sralar: "nce a) kamu
dzenini ve adaleti salamak; b) ulusal bamszla byk zen
gstermek; sonra c) karayollar ve demiryollar yapmak; d) halkn
eitimiyle ilgilenmek; e) kamu salyla ilgilerunek; f) toplumsal
yardmlamay salamak; g) tarm, ticaret ve sanat (?) gibi eko
nomik ilerle ilgilenmek". te yandan, bireyin ekonomik hak
larna kar duyarl olduundan, onun ekonomik gelimesinin s
nrlarn da devletin ekonomik grevlerine bal olarak izmeye
alr. Ekonomik etkinliin, bireysel ve rekabeti10 doasndan
tr giderek umumi faydaya ve onun gvencesi olan devlete zarar
9. Bundan sonraki btn gndermeler A. Afet lnan'n eserinden yaplmtr.
A.g.e . s.47-67.
10. M. Kemal, Saint-Just gibi, rekabetin iddet dolu oldugu iin dlanmas ge
rektiini sylemez ama rekabetle bir ekonomi dzeni kurulamayacagn belirtir.
stelik cumhuriyeti devrimcilerin genel olarak merkantil anlaya ve onun yerli
ve Avrupal temsilcilerine kar gvensizlik duyduklarn belirtmek gereklidir.
Dolaysyla bir anlamda. Trk olmayanlarn (Mslman olmayanlarn) d
lanmas, genel olarak yabanc mali ve sanayi sermayesi ile sk ibirligi iindeki
merkantil anlayn yerel temsilcilerinin dlanmas olarak grlebilir. Cum
huriyeti sekinler Osmanl borlarn derler ve yabanc irketleri milliletirirler.
Fakat yneticilerin bu gOvensizliginin tesinde bir de lslami kurallardan d&gil,
imparatorluk iindeki etnik iblOmOnden kaynaklanan; ticareti "kt" bir i ola
rak gren olduka kkl bir gelenek vardr. lslamn ilk ticari yaps konusunda
tartma ile ilgili olarak bk. B. Tumer Weber and lslam ve etnik iblOmO ko
nusunda bk. A.J. Sussnitzki, sz geen yaz.

83

verip vemeyeceinden, devletin kitlelere kar grevlerini yerine


getirmesine engel olmayacandan emin olmak M. Kemal'in ar
lkl ltdr. Bu konuyu bylece baladktan sonra, Kerim dev
let "doal" hasletine uygun olarak "ekonomik bir akl" olarak
deil, M. Kemal'in tanmlad terimlerle ekonomik hayatn bir
hizmetkar olarak yerine oturur: "Trkiye Bolevik olmayacaktr.
nk Trk Hkmeti'nin ilk amac, halka zgrlk ve mutluluk
getirmek, askerlerimiz kadar sivil halkmz da beslemektir." 1 1 Bu
erin, mutluluk, refah ideali sekinlerin ekonomik abasnn man
tn gzler nne serer. 12 Halk mutl, ,,:,ek isteyen sekinler,
yoksulluk kadar zenginlii de dlarlar; sekinler bu grevlerini,
Osmanl Devleti'nin geleneksel kaynaklarn, yani vergi gelirlerini,
vergi mkellefinin, yani kylnn hizmetine vererek ger
ekletirir, bylece geleneksel yaplarn aynen muhafaza edil
mesini kolaylatrr ve nihayet, bilerek ya da bilmeyerek, fz
yokratik ideallerini gerekletirirler (ya da glendirirler). 1 3 nk
sonuta "Kyl efendimizdir" slogan, baka bir anlama da yo
rurnlanabilir.14 Nitekim, daha nce szn ettiimiz yann kalan
ama yine de Hazine topraklarnn ksmen datlmasn salayan
toprak reformu gibi tarmn adilletirilmesine ynelik nlemler,
zellikle tketimle ilikili teki nlemlerle birlikte bu fizyokratik
idealin mant iinde yer alrlar. Tketime, yani hayati ih
tiyalarn karlanmasna ayrcalkl bir yer verilmesi, ilkin "
beyazlar" slogannda ortaya kar. Bu sadece sekinlerin ithal ika
mesi (Cumhuriyetin ilk gnlerinde ithalatn % 70'ini gndelik t
ketim mallar oluturuyordu) konusundaki ekonomik becerisini
kantlamay amalamaz, ayrca "tketimci" diyebileceimiz bu se
imi de gzler nne serer. Bu saptama, kyly bezdiren vergiler
gz nne alndnda, daha ok otarik bir ekonominin hakim ol
duu bir ortam sz konusu olduundan elikili gibi grlebilir.
1 1 . Bir gn komnist olmak gerekirse bu iin de kendilerine decei cum
huriyeti yneticilerin azndan sk sk duyulur.
1 2. Sekinlerin kulland refah szc ille de bolluk, bereket anlamnda de
ildir.
1 3. Bk. ekler V-3, h, i.
1 4. 1950"den sonra liberal partiyle birlikte, bu slogann yerini "Her mahalleye bir
milyoner" slogan alr.
84

Ama sekinlerin mantnda, kendine yeterlilik bir evre ya da


refah iin bir etapur. Burada devlete den grevler vardr. M.
Kemal halk kaderciliin ve yetinmeciliin (bir lokma bir hrka)
kt etkilerinden kurtarmak gerektiini sylerken, halka ekmek ve
giysiden daha fazlasn vermek istediini gsterir. Onun ve eki
binin kat, hatta zorlamac nlemlere bavunnas bunlar ger
ekletirmek iindir. Vergi, halkn elinden parasal olanaklar alsa
da halkn iyilii iindir. 1 5
Cumhuriyetilerin 'yardm ekonomisi', ilkin vergide keyfilik
dzeyinde, sonra da vakflar leinde, patrimonyal egemenlii
karakterize eden geleneksel ileyiten pek de farkl olmayan bir
ileyi iinde yer alr. Cumhuriyet rejiminde korunan tek dinsel
kurum, vakf sistenidir.16 Vakflarn uraabilecei ileri daha
nce sayrnuk. Cumhuriyet dneminde bunlar Vakflar Umum
Mdrl'nn kurulmasyla onlar ekononik yardm iine ok
uygun aralar olarak gren devletin denetimine geerler. Bu ba
kmdan, Polanyi'nin anlad anlamda17, bu kurumlarn anti eko
nomik yaplarn sorgulamayan sekinler, onlarn bir tr "poor
houses" gibi ilemesine ses karmazlar. Tersine, vakf ilkesi an
layn srdrerek Kzlay, Yeilay, vb baka modem hayr ku1 5. znde elikili bu iki "zorunlulua" rnek olarak 1 930'da uzaktan ku
mandal bir muhalelet partisinin kuruluu srasnda bu partinin atanan efi,
( Fethi Okyar) propagandasn zeliikle vergi agrlkl bir eksene oturtur ve by
lece byk bir baar saglar. ay sonra partinin kapatlmasndan sonra, M.
K.e mal bunalmn kaynaklarn anlamak amacyla lke iinde bir yolculuga
kar. Dnnde, zellikle gndelik tketim mallarna konan vergiler olmak
zere baz vergilerin oran hissedilir biimde drlr. G. Kazgan, "T1c Eko
nomisinde 1927-35 Depresyonu Atatrk Dneminin Ekonomik ve Sosyal
Sorunlar, s.267. Weber, sultanlgn mali ekonomisi konusunda unlar syler:
"Ekonomiyi rasyonelletirmek iin genel olarak sadece ykmllklerin d&gil,
zel mal edinme zgrlQnn derecesinin hesaplanmas olanag yoktur."
A.g.e., s.246.
1 6. G. Jaschke'nin saptamas "Der lslam in der neuen Tu1cei" Die Welt des
lslam, s. 168.
1 7. Ya da Daniet Defoe'nin anladg anlamda, sadaka verme, alan 'nasl tem
belletirir, almasn engellerse, ayn ekilde pazara mal sunan bir kuruluun
bir yoksulu ie almas, sonunda zel giriimin iflas olabilir. Kritiinin balg
bundandr "Giving Alms no Charity and employing the Poor a Grievance to
the Nation" 1 704, K. Polanyi'de geer, The Great Transformation s.108-109.

85

rwnlar kurarlar. M. Kemal toplumsal dayanmay yle anlar:


"Eer her yerde insann insana bir borcu varsa, her bor gibi bu da
denmelidir. Kim tarafndan? nsanlar arasnda mevcut doal ve
toplumsal ilikilerden yararlanarak zenginleenler tarafndan.
Kime denmelidir? Bu doal ve toplumsal ilikilerden ac e
kenlere. Bunlar tanyamayz, ama temsilcileri vardr. Devlet ya da
sosyal yardm kurulular. Nasl denmelidir? Her eyden nce
devlete, zellikle de miktarn arttrp vergi vererek, sonra devlete
bal olan yardm kurumlarna yardm yaparak." 18 Arkasndan M.
Kemal bu "toplumsal gvencelere" u!am yollarndan sz eder
ve bu gvenceleri sralar: Ucuz konul, okullarda bakkaliye, bu
lac hastalklardan koruma yasas, i kanunu.
Ulus yaratma konusunda grdmz gibi, Trk sekinleri ik
tidarn SZ ile, ama szn iktidar olmakszn bir egemenlik ku
rarlar. Bu badamazlk var etmeye altklar ulusal ekonomi
iin de geerlidir.
rnein, ekonomik uygulamalarna bakarsak, sekinlerin tu
haflnn, yaptklar basklarn deil, daha ok sregelen eski bas
klar yoluyla ilerlik kazanan yeni basklarn sonucu olduunu
syleyebiliriz. Verginin nakit olarak alnmasndan ileri gelen genel
bir parasal bask yaplsayd, bylece kapal ekonominin erevesi
zorlansayd, devlet, kitlelere yabanc ama yepyeni bir egemenliin
simgesi olabilirdi (geri verginin parasallatrlmas ille de eko
nomik btnleme demek deildir). Ama vergiyi ayni olarak
deme olana var olduu iin, byle bir durwn sz konusu de
ildir. Buna karlk, vergi basks dayanlmazdr1 9, nk bir
kere kuaklardr bu byle srmektedir (hem sadece Trkiye'de de
deil); ama esas, vergiyi deme biimi ayni kald gibi har
cand ve kullanld yerler mkellefin hayat tarzna topyekun
1 8. A.g.e., s. 1 02. Karlatrma olarak sylersek, vakflarn devletletirilmesi ya
da devlet denetimine gemesi Avrupa'da lngiltere dnda XVIII. yzyldan kal
madr. Yardm "dzenleyen, denetleyen ve hatta yneten" bir devlet d
ncesinin M. Kemal'in kaleminde yeniden gndeme gelmesi iin iki yzyl ge
rekti. u farkla ki bu yardm katksz bir hayr iidir, yani burada i karlnda
bir yardm bile sz konusu deildir. Karlatrma iin bk. J.P. Gutton, La
Societe et lea Pauvres en Europe, XVI.-XVIH. sleclea, s.164 ve 2. blm, 3.
balk.
1 9. Bk. Ekler V-2 gerek vergi verimi.

86

ters den ve sekinlerce tayin edilmi hedeflerdir. nk sonuta


kyl kitlelerin deyecei bedel hep ayndr, en azndan nitel ola
rak konuursak; ama imdi farkl olan bu bedelin yn ve belki de
varlk nedenidir. Vergi tahsildarnn, jandarmann ve retmenin
gelmesi in yol yapmnda angarya olarak allmas insanlar
isyan ettirir. retim sreci yerine yeniden retim ve informasyon
srelerinde odaklaan, bylece kitlelerin hayat tarzlarn dolayl
yollardan deitirmeyi yeleyen bu eit bir gelime sreci kit
lelerin ancak savunmaya gemelerine neden olmutur.
Ele aldmz tarihler arasnda Trk ekonomisinin ileyiine
baktunzda, yeniliki ve Batl sekinlerin zellikle liberal bi
reyclk. konusunda esin kaynaklarndan uzaklatklarn grrz.
Hareketin zaten amacnn bu olmad sylenebilir; yle ki, ha
reket gerek uygulamasna yaklatka, "aydn despotlar-ikinci
toprak klelii" emasna gre, Dou zorbalnn modem bir
uzants haline dnr. Trk sekinleri ekonomik etkinliklerini,
kitlelere zg tahayyln yani ekonominin ama deil ara olduu
bir anlayn20 allm ileyiinin kart olarak belirlemez ve
tanmlarnazlar. Tam tersine, yukarda belirttiimiz mekanizmalar
araclyla kitlelere yardm etmeye alrlar ve bunu yaparken de
gerek verdikleriyle, (tketim, yardmlama vb) gerek geri vermek
zere aldklaryla (vergiler, narhlar) bu allm ileyii tevik
ederler. Bu yanyla, sekinler, bireylerin dnda bir ekonomik akl
olarak ortaya kmazlar, Osmanllar gibi, yerleik bir ileyiten
asalak gibi yararlanrlar; almay alma olarak deil, daha ok
vergi retsin diye dzenlerler ve bylece toplum ve iktisat tesi bir
mekanda yer alrlar. Taraflarn birbirlerini tanmad ya da vergi
ve askerlik gibi kanlmaz durumlar dnda aradaki mesafeyi s
rekli olarak koruduklar zmni bir denge iinde yerlerini alrlar.
Aslnda Trk sekinleri, kitlelerini tanunaz deildirler, ama kit
leler onlar tanmaz gibidir; her halkarda kitleler siyasal basknn
devreden kt anda, yani uygarlk dersinden teneffse kld
anda yneticilerini yok sayma olanana sahiptirler.
Son olarak, gerek ekonomiyle resmi ekonominin birlikte var
oluu, bir baka olguya, resmi ekonominin ve giderek devletin,
20. M. Weber, A.g.e., s.352.

87

ekonomik yardm ve hizmet alan kitlelerce ara haline ge


tirilmesine yol aar. Geleneksel tarzn korunmasnn bireylere sa
lad nispi "yaama" zgrl sayesinde bunlar, devletin ken
dilerine salad maddi avantajlar dzeyinde -eker, un, ttn vb
temel ihtiyalar- resmi ekonominin ileyiinden asalak gibi ya
rarlanma imkanna sahip olurlar.
yice dnlp tanldnda, ekonomik bakmdan ko
numak gerekirse, bir hizmet olarak bile, byle bir ekonomi ya
rarsz ya da tutarszdr. nk ekonominin var edilmesinde esas
ama ekonomi deildir, ekonomi, bir yandan sekinler iin uy
garlam ulus kurgusunun bir gstergesi; te yandan uy
ruklarnn karlarn gzeten modem ve uygar devletin asrlk
eiliminin somut kantdr.2 1

2 1 . ileri srdmz bu sorunsal cumhuriyetilerin sylemindeki epistemolojik


kopmay gzden kartmamaldr. Sonuta cumhuriyetiler kendi kendilerini
hapsettikleri "milli" snrlara ramen ekonomi ba{llamnda Osmanllarla farkl bir
epistemolojik konumdadrlar. Okuru burada eklerde verilen "Fetih ve iktisat" ma
kalemize yollayacaz.

88

III. SEKNLERE GRE DEMOKRAS NEDR? 1

M. Kemal demokrasi konusunda unlar syler: "Bizim bak a


mza gre, ifti, oban, renber, tccar, zanaatkar, asker, doktor,
ksaca toplumsal etkinlii olan her yurtta ayn hakka, ayn kara
ve ayn zgrle sahiptir"2; ve konumasn u szlerle srdrr:
"lke olarak, devlet bireyin yerine gememelidir, ama serpilip ge
limesi iin genel koullan gz nnde bulundurrnaldr."3
Bu iki cmle Cumhuriyetilerin demokrasi, zellikle de eit1 . Demokrasi szc resmi sylemde ge ortaya kar. 1 937 Anayasas'nn il
keleri iinde cumhuriyetilik ve halklk ilkeleri yer alr. Arendt, Fransz Dev
rimi'nin ilk be ylnda ayn eksikliin olduunu belirtir. Essai sur la
Revolution, s.1 74.
2. A. Afet inan iinde, A.g.e., s.n.
3. A.g.e., s.64.

89

ilik ve didaktizmleri hakknda bir nfikir verir. lk konuda M.


Kemal'in tanmna gre, Batl metinlerin benimsenmesinden iti
baren, eitliki bir hukuk temeli salanmtr. Oysa, sz konusu
hukuk ilkelerinin ekilcilii onlarn ne derece uygulanabilir ol
duklar konusunda phe uyandrr. Dolaysyla, bu hukukun nor
malletirici zellii zerinde dunnak daha retici olabilir. Tek ve
genel olduu varsaylan kara gelince, aslnda sz konusu olan
sekinlerin kardr. teki eitlie, yani herkes iin eil z
grle gelince; sekinlerin ekonomik uygulamasna bakacak olur
sak, bu zgrln pek de salam olmadn grrz.
kinci cmle sekinlerin adam etme konusundaki dik
tatrlklerinin mantn ortaya koyar; gerek gelecein olgun top
lwnu, gerek "gelecein zgrln" zmnen syler ve aydnlarn
bilgilerini karanlkta braklm kitleler aktar biimlerini haber
verir.
Trk sekinleri dank kalabal nce hukuk mkellefi haline
getirip ulusal eitim uygulamasyla standartlatrmaya ve uy
garlatnnaya alrlar. Bu eylem yararl ya da zararl g
rlebilir; hukuk mkemmel olabilir; kararlar keyfi deil aklc
olabilir, ama nemli olan objektif, yasal ve aklc bir snr ol
masna karn, gelecek demokrasi adna da olsa, burada zorba4 bir
iktidar uygulamas olmasdr. Sekinler iin halkn yalnzca d
ncede iyi olduunu, uygulamada yle olmadn biliyoruz,
bunun sonucu olarak halk aklc ve modem yapmak iin de olsa
eitim ister istemez zorlaycdr. Kald ki, grdmz gibi, se
kinler modernlik ya da uygarlktan daha farkl bir temel, yani ulus
zerinde dururlar; eylemleri sadece Hukuk'a deil, bu ulus idealine
de yollama yapar; yani bu eylem hem evrenselletirici bir zo
runluluk -svire Medeni Kanunu gibi- hem de ortak bir kimlik zo
runluluu temelinde ykselir. Bylece, hukuk "geleneksel k
tlk"ten kurtulma ve baka deerlerle btnleme olanaklarn
salarken, halkn ulusal eitimi bu deerleri hazmetmeye hazr ho
mojen bir zeminin hazrlanmasnda ilev grr.
Cemaatin genel rgtleniinde, sekinlerin karsnda ile4. B. Manin'in uzun makalesi "Saint-Just la logique de la Terreur"de belirttii
gibi, J,.ibre dergisi, 6, 1979.

90

tiimden uzak, dank bir kalabalk vardr. Burada, ulus, toplum,


devlet gibi farkl dzeyler arasnda: normalde var olan mesafeler
ortalkta yoktur. Zaten bunlarn olmay, Durkheimc Trk ide
ologlarnn izinde giden sekinlerin toplumsal dayanma adn
verdikleri dayanma iinde bir toplum dnmelerine olanak
verir. Buradan hareketle, toplumun znde var olan atmann bir
bakma birletirici tahayyle mahkOm, hatta feda edildii pekAla
sylenebilir. Gelecein imdiden ipotek altna alnmas di
yebileceimiz ey, burada devletin her yerde hazr ve nazr ol
masnn ve kadiri mutlak olmasnn bir sonucudur. Devletin "ge
riye kalanlar" stnde tarih tesi ipotei diyebileceimiz bu sre,
sekinlerin korumac ekonomi anlaynda ve uygulamasnda g
rlr. Bu, eitsel-yasal otoriter tutumunda bir kez daha ortaya
kar. Ama her eyden nce ahlaki sylemin hedef ald nesne
gerek bir toplum deil -bu zaten yoktur-, uygarl iine sin
direbileceini ve onun derin erdemlerine eriebileceini d
nd dank kalabalklardr. Bir baka anlatmla, toplumsal
aumann daha olmad yerde, sekinler4I . "demokratik" d
ncesi, uygulama alann "geri" bir halk kitlesinde bulur. By
lelikle eitliki sylem, ulusal amacn bir arac haline gelir ve
halkla ulus birbirine karr. Ulus, grdmz gibi dini ve im
paratorluu dlayan biimde tanmlanm bir btnlktr ve tm
olumluluunu bu iki unsurun yok saylmasndan alr; bundan do
lay halk; tanm gerei bir bakma bu ulusun dna atlr. Dev
rimci zorbalk, her eye karn ortal tam anlamyla kasp ka
vunnadysa, stne den grevin potansiyel arl elini ko
lunu balad iindir diyebiliriz. Baka bir deyile, eer zorbalk,
dmanla sava emasnn yurtiinde uygulanmasysa, sekinler
iin halk, genelde dman gibidir: "nklaplar yapmak iin ok
kere zor kullanmak lazmdr. Saydm anlamda bir deiiklik ya
plrken mukavemet ve irtica unsurlar, yerine gre elinde silahla
veya cebinde kitapla, kafasnda eskiye alm somurtkanlk, di
linde ifal ve tehevvrle gelip karnza dikilir. Bunlar vurup de
vinnedike inklab yapmann ve hatta uzun devirler korumann
imkan yoktur ( ... ). Trk nklab en ziyade zor kullanmay ge91

rektiren bir hususiyet gsterir. "5 Elbette bu szlerin sahibi ateli


babakan kendisini abucak bu arla kaptrmaz ama d
ncelerini bu kadar itenlikle sylemesi bile halktan hi ho
lanmadn yeterince ortaya koyar: istese de, istemese de halk
uygarlatrmak gereklidir. Bu srete "demokratik" diskur se
kinlerin elinde oulculuk ynnde gidecek bir ileyiin deil,
trdeletirmenin bir aracdr.
te yandan, sekinlerin halkn sorumluluunu bylece yk
lenmesi, eski rejimin Hukuk'a saygy salamaktaki yetersizlikleri
dikkate alnrsa, Lefort'un dedii gibi, Ui.a"!. J.uran ve dinin ege
menlii altndaki halkn "yeniden Hukuk mkellefi haline ge
tirilmesi" anlamna da gelir.6 dari ve eitimsel abalarda bu sre
aka gzlenir.7 Sonuta sekinlerin halkn sorumluluunu halk
olarak deil, ulus olarak yani trdeletirici bir tanm iinde st
lenmesi daha batan birlemi, dayanma iinde, eit olarak
kabul edilen ayrk gerei es geme olana verir.
Recep Peker'e gre, yeni yasal egemenlik, "halka ramen halka
iyilik etrne"nin yasal yoludur. Ta bata egemenliklerine yasal bir
temel kazandran sekinler, bylelikle kitleleri, onlara ramen de
olsa onlar adna konuma ve onlar iin hareket etme olanam (ya
da yasalln) kefederler. Meruiyetlerini toplumdan almayan,
aynca uynklarna da gvenmeyen (kar devrim saplants, te
mizlik hareketleri, vb) Osmanllarn tersine Cumhuriyetiler, kit
leleri iktidarn kayna olarak grrler. Eski egemenlie gre,
kopma ya da yenilik ite buradadr. Ancak, bu kopuun gereini
savunmak iin gerekli toplumsal motivasyonlarn olmamas, halk
iktidarn batan baa hayal rn olmasna (ve kalmasna) yol
aar: Halk tarafndan verilmemi, sekinlerce yaratlm bir ik
tidardr bu. Bu iktidarn mutlak yn, hibir ekilde fizik ya da fi
ziktesi snr olmamasndan kaynaklanr; Hukuk'la ve halkn
yce temsil kurumu Byk Millet Meclisi'nce snrlarnn be
lirlenmi olmas, durumu deitirmez. Bu mutlak iktidar ve s5. Bunlar Pqcep Peker'in inklap Ders Notlan'nda dile getirdii OnlO szleridir.
Toplum ve Bilim, zel say 1 8-22 Yaz 1 983 s. 1 1 -1 2.
6. CI. Lefort, Elements d'une Critique de la Bureaucratie , s.331 -332.
7. Bkz. Ekler VI. 3-c ve d.

92

nrsz karar verme zgrl bir baka mutlakl, ieriini ve uy


gulann incelediimiz uygarlam ulusu dourur. Gerekten
de kavram olarak ulus ne halkla kendi simgesi arasnda, ne de
halkla devlet arasnda hibir ara boluk brakmaz; ister yerel, ister
etnik, ister dinsel, ister korporatif ya da siyasal olsun, her trl reel
veya potansiyel zelliin bu kavram iinde bulunmay bun
dandr. Ulus, tektrdenletirici ve Tek ve Ayn olma8 isteinin
damgasn tayan bir birliktir. Bu bakmdan sadece cemaat e
itliliini deil, ayn zamanda oluum olarak bir merkez etrafnda
rgtlenmi toplumun da aumal zelliini yadsr. Trk se
kinlc:ir..in ulusu, gereklii kendisini yaratan devletten baka hi
kimse tarafndan tannmayan, bu anlamda da kendi kendine yeterli
bir mittir. Sekinlerin somut eylemlerine yaklaldnda,
Hukuk'a uygun bir biimde, modem, zgr, eit olduu sylenen
zde bireylerden olumu olduu dnlen bir ulus grrz9;
her trl zellii dlanm, danman ve yegane gvencesi dev
let olan bir ulus. Ne var ki ulusal btnln tektrdenletirici ei
limi sadece dank kalabal hedef almaz. Ulusal zellikler sa
dece devletin vesayeti alunda olduundan, toplumsal da bir daha
bozulmayacak biimde istikrara kavuturma eilimindedir. reriye
dnk tektrdenleme diyebileceimiz ey, bu birleik ulusun ku
rucu kouludur. Bu istemin en anlaml meip.in toplumsal bar
ve milli menfaat n plana karan ekonomik ileyi yani snfsz
bir toplum olduunu dnyoruz. Demokrasi bu balamda,
8. Siyasal dzlemde, daha 1935'te ulus tmyle tek partinin doal yesi olarak
kabul edilir. lke ynetiminin ar siyasallamas bu dnemden kalmadr. Par
tinin 1 938'deki olaanst kurultaynda dnemin ideologlarndan M. E. Bozkurt
unlar syler: "Modem demokrasilerin babas saylan J. J. Ruso bile partilerin
taadddn demokrasi iin hayrl bulmaz. Muhtelif partileri halkn samimi ka
naatlarnn ve millet iradesinin tezahrnde tamamiyle bir engel telakki eder."
Z.Toprak "Halklk ideolojisinin Oluumu, Atatrk Dneminin Sosyal ve
Ekonomik Sorunlar, s.29.
9. Dnemin hatiplerinden lsmail Hsrev dncelerini yle dile getirir: "Ce
miyet veya millet, fertlerin, messeselerin bir toplam, mekanik birlemesi so
nunda meydana gelmi bir yekn deildir. Fert, varln ancak millet varl
iinde koruyabilir. Millet varl ise ancak fertlerin sk birlii ile mmkndr."
Bk. Zafer Toprak, a.g .y., s. 3 1 .

93

hukuk devleti vastasyla hem eski farkllklarn hem de yeni e


likilerin, ei azndan ideolojik olarak homojenletirilrnelerini sa
layan bir araur sekinlerin gznde. 10

1 O. Okuru burada eklerde verilen "Trk demokrasisi'nin temeUerine Toc


quevillevari bir yaklam makalemize yollayacagz.

94

IV. EKONOMK VE ULUSAL GELME.


WEBER'DEN ESNLENEN BR YORUMLAMA

Trk sekinlerinin seimindeki ihtirasn nem bakmndan halkn


ilgisizlii ile edeer olduu hemen sezilir. Dncede uy
garlam ulus ile gerek ulus arasndaki mesafe byktr ve "iyi
niyetlerine" grece bir yank bulabilecek biimde mesafeyi ka
patmak da sekinlere der. Sekinler, gelime kavram alunda
toplamak istediimiz birok yoldan bunun uram verirler. Bu
modem devleti ve uygar ulusu birlikte ve ayn zamanda y-atmaya
ve rgtlemeye alan tek bir hareketin nda anlam kazanan
bir gelimedir. Bu zaman ve mekan ortakl, analiz dzeyinde,
gelime srecini gelecek toplumun hibir alann bir dieri lehine
kayrmayan ya da _ihmal ettneyen toplu bir toplumsal olay olarak
grmeye davet eder.
95

Sekinlerin egemenliklerinin meruluuna kendilerinden baka


inanan yoktur. Bu meruluk ne karizmatik, ne geleneksel olmak
ister, aklc ve yasal olmay amalar; dolaysyla yasal bir ege
menliktir. Oysa Weber'e gre, ayn zamanda (ve zellikle) bir ege
menlie anlamn veren ey, toplumsal gdlerin doasdr. Yani,
bir egemenliin meruluuna duyulan inar, sz konusu ege
menliin tipini belirleyen motivasyonlara gre farkllk gsterir.
rnein Trk sekinlerinin talep ettikleri meruluk tr, aklc ve
yasal olduundan, kuramsal olarak aklc bir biimde motive
olmu toplumsal bir inan (Zweckcratioml :e/veya Wertrational)
gerektirir. Oysa bu tr motivasyonlarn ortalkta bulunmadn bi
liyoruz. Bundan tr, yeni aklc egemenlii merulauran, onun
yasallna inanlmas deil, "geleneklerin kutsall"na ina
nlmasdr. Ama te yandan sekinlerin, kendi deerlerine ta
mamen yabanc deerlere sahip kitlelerden itaat grme ans, ku
rucu istemle kitleler arasndaki derin aynl da gsterir. Bu uz
lama, buna uzlama denilebilirse, sekinlerin nutuk att,
kitlelerin de dinlemedii lde sregider. stelik, cumhuriyetle
kurulan modem egemenliin meruluuna duyulan inan, daha zi
yade duygusal ve/veya geleneksel dzlemde bir inan olduundan,
aykrlk, sadece yeni aklc dzenin emirlerine uygun den belli
hedeflere ynelik motivasyonlarn var olmamasnda yatmaz, se
kinler ve kitleler arasnda olas her trl iletiim tarznda da gz
ler nne serilir. Karizmatik bir Atatrk imgesinin, belki de Mus
tafa Kemal'e ramen, bu aykrlktan kaynaklanmas mmkndr.
Byle bir balamda, gelimenin ne anlam olduunu daha ya
kndan grmek iin Weberci kategorilerle devam edelim.
Trk sekinleri, gelime sayesinde, her eyden nce bireylerin
hayattaki hedeflerinde bir deiimi ngren, eskisinden farkl yeni
bir imaj oluturmay amalarlar. Bu balamda hedef deiimi
aklc bir hedef ynnde ya da deer bakmndan aklc bir inan
ynnde deimeyi ifade eder. Her iki durumda da bu, toplumsal
etkinliin, yasal egemenlii ellerinde bulunduranlarn meruluk ta
leplerine uygun bir ekilde yeniden tanmlanmasn amalar. Bu
anlamda gelime, gerekten toplumsal yeni motivasyonlarn
-zwerckrational ve wertrational- uyan olacakur. Weber'in ver96

dii tanma gre, bu motivasyonlardan birincisi, "d dnyann


nesnelerini ya da baka insanlarn davranlarn gzetlemekle ta
nmlanabilen" toplumsal bir etkinlie yollama yapar. "Bu g
zetlemeler 'koullar' ya da ulalmak istenen zgn hedeflere var
mak iin 'aralar' olarak kullanhr." 1 kinci motivasyon, deerler
bakmndan aklc bir biimde, sonularndan bamsz olarak ve
kendiliinden bir deeri olan belli bir davrann tartlmaz de
erine inanma ile IJelirlenir.2 Cemiyetleme srecinde, toplumsal
etkinlik, cemaatleme srecinin tersine, bu iki motivasyona bal
kar uzlamalar stne oturur. Buradan kalkarak sekinlerin bi
reyle arasnda yerletirmeye alt yeni iliki, ekonomik
(Zwerckrational) ve ulusal (wertrational) motivasyon adn ve
rebileceimiz bu iki aklc motivasyonun canllk kazandrd
varsaylan bir toplumsal iliki olacaktr. Bylece yeni kimlik nor
mal olarak ulusal kimlikte ve ekonomik insan davrannda so
mutlaan yeni ilikinin gereklemesine tabi olacaktr.
Sekinler bu amalara ulamak iin birok yolu denerler. Ba
langta zaman, treler, bayramlar, zellikle din ve d g
rnlere el atan kk devrimlerden sz etmitik. Sonralar kit
lelerin kendi modemlemelerine katlmm salamak iin bir se
ferberlik kampanyas balatlr, buna halklk ad verilir. te
yandan svire Medeni Hukuku ile btn haklar haiz yurttalar
haline gelen Trkler, bu politik, toplumsal ve kltrel atlm kar
snda, "milli" olmaya zorlanrlar. nk, szgelimi bir yabanc
dili renmeden nce, kendi dilini renmek ve gelitirmek ge
rekir. lkeyi dolduran bireylerin birlii iin, sonra bu bireylerin,
tanm gerei cemaati dlayan3 yeni deerler evresinde bir
lemesi iin, ayrca belli bir ulusallk temeli stnde tanmlanm
bu devletin sreklilii iin, imparatorluk kozmopolitizmi iinde
kaybohnu bir kimlii "yeniden kefetmek" iin, ve nihayet ulus
lararas platformda sz sahibi olmak iin ulusal bir btnle inan1 . M. Weber, A.g.e., s.22, Altn Weber iziyor.
2. A.g.e.
3. W.C. Smith terimi "Toplumsal, siyasal ve iktisadi birlik olarak her dinin ye
lerinin oluturduu grup ve bu gruplarn ayrl ve hatta eliiklii stnde srar
eden bir ideoloj i" olarak tanmlar. Modern lslam in lndia, s.185. L. Dumont
" Natioalisme et Communalisme" Homo Hierarchicus iinde, s.377.
F1/ Trkiye"in Baldqnlw

97

mak, bir zorunluluk olarak ortaya kar.


CUIHhuriyeti sekinlerin kurduklar aklc ve yasal egemenlik,
ilk bakta meru olup olmamaya aldrmad lde kusursuz bir
biimde salanm bir egemenlik gibidir. Byle bir egemenlik,
yasal ve aklc olmasna karn, meruluu iin gerekli olan top
lumsal motivasyonun olmad gz nnde bulundurulursa, top
lumsal sansrn dnda kalr. Ama sekinler nerulta nem
vermez grnseler de devlet-uyruk ilikisini belirleyen aklc ol
mayan tarz (geleneki, patrimonyal, dinsel) deitirmek zo
rundadrlar. Baka bir anlatmla, gereklen de kar konulmaz bir
biimde ulusal zorunlulua, wertrational bir motivasyona, hem
yeni egemenlie hem onun zorlayclnn meruluuna toplum
olarak koulsuz inanmann gerekliliine gtren bir sre ba
latlr. nk yeniliki egemenliin dorudan (din kart n
lemler, vb) ve dolayl (eitim, kltr oku) sonular, ancak ve
ancak koulsuz bir inan varsa yaayabilir, giderek yararl ve ya
pc hale gelebilir. Weber'in dedii gibi, bu yeni'inai her ne kadar
usdnn etkisinde kalrsa da, onu gdleyen deerin eski inanc
gdleyen deere gre nispeten aklc olmas, (rk eski inancn
gdleri geleneklerin kutsall, yani akld deerlerdir) se
kinlerin onu zorunlu bir kimliin temeli yapmasna yeter. Bu mi
nimum inan milli histir. Bu koullarda Trkn "birinci ihtiyac",
znde atmac bir toplum deil, ortak ulusal bir btnle duy
duu inantr, nk sekinlerin toplwnsalla ilgili sylemleri eski
kimliin bittii yerde balar ve ekonomi ile toplwnsaln atmac
karakterlerinin balad yerde de biter.
Ama gerekte bu alkan, uyumlu, birliIJ.n bozulmas riski
olmayan ulus lks bir ksrdng iindedir. rk dank ka
labaln tektrdenletirilmesi ile (ya da zihinsel, manevi ve kl
trel adan birletirilmesi, yani Mauss'un tanmn verdii bir
ulus araclyla)4, sekinler zaten yeni bir deere inanlmasn
salamaya almaktadrlar. Baka bir anlatmla, sekinlerin sy
lemine damgasn vuran bir retimci mantk olmadndan, maddi
zveri isteine cevap, sadece istekte bulunan szn yasallna
4. M. Mauss, lmnden sonra yaymlanan yazs "La Nalion" L'Annee So
ciologique iinde, 1953-54, s.20.

98

inandklar lde zveride bulunmaya katlanacak olanlardan


gelir. Oysa ki bu inan yerletirilmek zere olduundan en kk
zveri istei bir bask, bir dayauna olarak anlalr. Sekinlerle
kitleler arasndaki uyumsuzluk, bu anlamda her trl "halk" a
bay en azndan geersiz klma tehlikesi gsterir. Sekinlerin
resmi syleminde halkn nankr olduu eklindeki yaygn de
erlendirmenin nedeni kUkusuz budur.
Sekinlerin kitlelerle temas iin en azndan altyapsal bir ge
limenin (szgelimi yollar) gerektiini varsayarsak, bunu ger
ekletirmek iin, faraza angarya ykmlsnn almas iin
ulalacak amaca inanmas, fiziksel abalarnn stn bir ama u
runa olduuna inanmas gerekir. Dolaysyla sekinlerin ekonomi
konusundaki dncelerini incelerken saydmz nedenlerden do
lay ekonomik olann bamsz olarak ortaya kmas dncesi
olaslk ddr, o kadar ki bu durum karsnda sekinlerin kit
lelerden en kk maddi zveri isteinde bulunmasnn bir zor
lama olarak yaanmas ve giderek kitlelerin iktidarn lafna daha
da kukuyla bakmas tehlikesi vardr.
Bize gre, bu paradoks Trle sekinlerinin iine girdikleri (hala
da kamadklar?) amazn en ak ifadesidir. Sekinlerin iinde
bulunduklar amazn, ekonomiyle ya da ulusla pek ilgisi yoktur.
Ekonomi de ulus da sekinlerin kurucu iradelerinin, otoriter mi
rasn ve uygarlatrmac kararllnn izini tar. Dolaysyla bu
egemenlik, bizi paradokslara gtrenlerden ok daha farkl te
rimlerle aydnlatlmaldr. Ama te yandan bu paradokslar da,
hemen hemen dnyann her yerinde esen gelimeci giriimlerin
akla gelmeyen, aka anlatlmayan, sylenmemi yanlarn bize
gsterir: Halkn kafasndaki uygarlk imgesine benzetme sap
lants.
Sz sorularla bitireceiz: nce devlet (ya da kiraclar se
kinler) yoktan yola karak ortaklaa bir duygu (hele bu duygu bir
ulusalla benziyorsa) yaratabilir mi; byle bir ortakulusal duygu
var olabilir, ekonomik bir karl olmadan yaayabilir mi? Ger
ekten de Mauss'un "Alman birliini yapan Alman devletlerinin
ekonomik gelimesidir" derken belirttii gibi, hukuku nceleyen
ulus ve ekonomi dnceleri arasnda karlkl bir bamllk
99

(szcn geni anlamyla) yok mudur? Ulusal ekonomi kav


ramnn, Fichte'nin kafasnda Alman Ulusu kavramnn aklk ka
zanmasndan hemen sonra ve daha 1 8 1 3'te, Von Litz'le birlikte or
taya kmas bir rastlanu deildir. Sz tekrar Mauss'a verelim:
"Alman birlii "Zollverein"la (Gmrk Birlii) balamtr. Eko
nomik birliklerini salamalar iin Fransz ve Alman kitlelerinde
ulus kavramnn yerlemi olmas gerekiyordu. Kentlerin, kk
devletlerin ve eyaletlerin kapal ekonomileri iinde yerlemi
karlara stn gelebilmesi iin ekonomik birliin maddi bir zo

runluluk olmas gerekiyordu... "5

s: Anla yaz.', s.2s.


i
-

.-

100 ,..

j'

V. SOU OARAK

Sekinlerin tek yanl ve tek bana egemenlii drt yl sonra ger


ekleecek olan okpartililie geile birlikte (1946) sona erer. Bu
ani politik deiiklik, halkn kararna gre iktidar bra riskini
gze alan, baka bir deyile aniden grevden alnabilirliini kabul
eden sekinlerin onayyla gerekleir. ktidarn Demokrat Parti'ye
gemesini salayan 1950 seimlerinin sonucu, rahata eren, rtn
ispat etmi ve bir sredir gz iktidarda olan bir burjuvazinin za
feri olarak yorumlanmtr. Bize gre ise bu politik deiiklikle
ifade edilen, cumhuriyetilerin halk tarafndan yadsnmasdr. Se
imlerin mstakbel galipleri, seim propagandalarnda bir yandan
bask konusunu (angarya, jandarma ve memurun basks) ilerler,
te yandan slam-karb zorlamalarn zerinde durarak Cum-

huriyet Halk Partisi'nin yapurun tersini yapacaklarna sz ve


rirler; ve iktidara gelince, genel olarak szlerini tutarlar da. Ei
limin ters dnmesi, zellikle dinle ilgili konularda ok belirgindir.
okpartililie geile balayan grece zgrleme1 giderek artar,
szgelirni, ezann ve dualarn Trkeletirilmesi gibi, laik dev
rimin baz "kazanlar" ters yz edilir ve sonuta uzun zamandr
yaplmas gereken eyler, ksa bir zaman diliminde tamamlanr.
Ama geriye yasal ve aklc egemenliin 27 yllk eseri kalr.
Bir yandan, rtn ispat ettii varsaylan ama gerekte var ol
mayan bir toplum ortaya kar. Bu topimn \.arsnda, gemii ol
mayan bir ulus, ad var kendi yok bir "ekonomik toplum" ve Dev
let kalr. Devlet, hem ulusal ve ekonomik szlemelerin tek ak
tr, hem de gelecekteki her trl toplumsal aumann tek
mekan olarak ortaya kar. Trk sekinlerininki gibi bir yasal ege
menliin etkisi, tarihsel olarak deer ve/ya da hedef bakmndan
aklc bir biimde motive edemedii toplumsal lekte pek g
rlmez.2 Asl etkisi, kendisinin (yani egemenliin) tanmnda g
rlr. nceden grdmz gibi bu egemenliin aklc ve yasal ol
mas istenir. Hem halkn egemenliine, hem iktidarn temelinin
laik tanmna yaslanr. Bu egemenlik mutlaktr. ktidarn halktan,
sadece halktan geldiini sylemek, hem herhangi bir baka yerden
gelmediini, hem de aruk .ortak ve evrensel bir Hukuk'un sultas
altnda bulunan bu dank kalabal ilgilendirdiini sylemektir.
Ayn ekilde, bu iktidarn laik olduunu sylemek; kitlelerin esas
deerleri gz nnde bulundurulursa, devletle kitleler arasndaki
en kk ilikinin bile son aamada, artk yksek dinsel deerleri
hem kendisinde toplayan hem de laikletiren devlete yollama ya
pacan sylemektir. Toplum bu tabloda o kadar gsz grnr
ki, ne devletinin aklc grrnde, ne kendine atfedilen imajda
kendisini tanyabilir. Geleneksel zelliini korumas bu g1 . Bkz. ek V-3-i, dinsel dernekler padamas.
2. Ulusal duygu konusunda, Lewis gnmzde bile ortak kimliin dinsel de
gerlere yollama yaptn belirtiyordu. Kbrs Sava'n mek vererek Trkn
Yunan ile deil Mslmann kafire kar savatn syler, her iki taraftaki kar
lkl dmanla ramen. Sonu alarak dinsel deerlerin sregelmesi kimseyi
artmamaldr. B. Lewis'in makalesi "Le retour de l'lslam"" Debat dergisi iin
de 14, 1 981 , s.1 8-38.

102

szln ortadan kaldrmaz, nk artk herkesin eitlii ilkesini


koyan ve u ya da bu ekilde yasallk arayndan sorumlu olan
bir egemenlik altnda bulunmaktadr.
Cumhuriyeti sekinlerin yaklak otuz yl kapsayan uy
gulamasyla ilgili olarak dank kalabal kendi deerlerine ve il
kelerine gre normalletirdiini ya da homojenletirdiini sy
lememiz zordur. Zaten meydana gelen siyasal deiiklik bunu ka
ntlar. stelik, muhalefet (Demokrat Parti) kazanmaz, asl
cumhuriyetiler kaybederler, sadece iktidar brakrken siyasal
oyunun kurallarna boyun eerler. Ama bunu yaparken, geleneksel
balar bozulmakla kalmam bir de laikletirme-devletletirme
sreieri ile devletin velayeti altna alnm, yattrlm, ya
sallatrlm bir alan teslim ederler. Bylelikle, ne geleneksel ya
ps, ne yeni toplumsaltaan yaps kendisini yeni egemenlii
mantksal olarak belirleyen deerlere muhatap olma olana ver
meyen bir "toplum" teslim ederler. Belki de ideolojilerinin ve ey
lemlerinin en kesin etkisi buradadr. Cumhuriyeti sekinler ta
bata toplumdaki atma olasln bertaraf ederek toplumu yeni
yasal egemenliin deerleriyle yaamaktan mahrum ederler. Dev
letin d'ndaki her trl potansiyeli dlayarak ve ulusal dlerine
zarar verebilecek her trl gedii ne pahasna olursa olsun ka
patmaya alarak, sonunda artk her trl iletiimin bozuk ve
soysuzlam hale geldii hayali bir toplumsal alan elde ederler.
tk dnemin Trk sekinleri etkinlikleriyle hem patrimonyal
gemiten kalma ynetme biimine sadk miraslar, hem de belli
bir deiimi dnmenin koulsuz taraftarlar olarak grnrler.
Bize gre sekinlerin zgnl, otoriter davran biimleriyle,
Bat'nn hmanist geleneinden esinlenen patemalist eilimleri
senteze ulatrmasdr. Artk halknn iyiliini ve mutluluunu is
tediklerine gre, egeqenliklerine uygun "egemen olunabilir"lerin
var olmamas onlar iin bir sorun yaratmaz. Ekonomiye tanr g
rndkleri teknik ara stats, sylemlerinin toplumun zerinde
dolanp duran ama ona bir trl eriemeyen bir sylem olarak kal
masna neden olur. Bu bakmdan toplumsalla ekonomik arasnda
kesin bir ayrm yapmazlar. Bunun iindir ki ideolojilerinin var
olu nedenini ekonomik atmada bulmadn sylyoruz. Ama
103

ekonomi-toplum ayrmnn olmamas, bu sylemin gerek zn


bizden saklamamaldr. nk sekinler, ekonomik tekniin,
maddi rahatlk, yollar, vb gibi somut yararlarnn stne kurarlar
sylemlerini. deolojik bir sylemdir bu. Ama iin ilgin yan, sz
konusu tahayyl yani burjuva tahayyln ne kendileri benimser
ne topluma benimsetmeye aba gsterirler. Hasl, sekinler kendi
eserlerine koulsuz inanmak zorundadrlar. Bu, ulusal duygunun
terimlerinde kefedilen ve onun dnda toplumsal katlmn ol
mad bir inantr.
Trkiye'deki brokrasi olgusunu anlamaya alrken,
zmlememize temel olan antropolojik (,r:..s:ln btn zel
likleriyle ele alnd savnda deiliz.
Bu ksa denemede, gerek imparatorluk gerek cumhuriyet d
neminde, iktidarn an merkezci geleneinin ne gibi sonulara
yol atn incelemedik. Osmanl ve Trk yneticileri belirleyen
merkezci-devleti zorunluluu belirtmekle yetinerek, devletin top
lumsalla ilikilerinde her yerde, her zaman hazr ve nazr ve kadiri
mutlak olmasndan ancak tek yanl Glarak sz ettik. Ayn ekilde
toplumsal amalarna karn birok konuda bu gelenei izlemeyi
srdren cumhuriyeti sekinlerin ekonomik uygulamalarnda bu
yzlerce yllk gelenein kalntlarn aratrdk. Bunu yaparken
de Trklerin ekonomik olmayan tahayylnn zmlemesi iin
nemli bir unsurun altn izdik.
Gerekten de, zamanda ve meUnda toplum kl merkezd
bir eyleme en kk bir boluk brakmayan geleneksel mut
lakiyeti yapsndan dolay, Osmanl patrimonyal geleneinin,
ekonomik bir tahayyln ve ulusal bir duygunun olmaynda rol
oynam olmas (geri bu iki dzey bize balantl grnmektedir)
mmkn gzkmektedir.
Ama te yandan, bu gelenein tarih boyu srmesi, ekonomik
tahayyln olmaynda tek belirleyici unsur olamaz.
Bu inceleme srasnda, zerinde daha bir sr aratrma ya
plmas gereken toplumu, yani "geri kalan" ve "yenilgiye u
rayanlarn grn" bilinli olarak atladk.3 Yine de bu inceleme
bizi bir baka yoldan Cahiliye, mistik dert, okuma-yazma bil3. Nathan Watchel'in lspanya'nn Peruyu fethi srasnda Peru yerlilerinin haleti
ruhiyesi OstOne yazd kitabn ad, Gallimard, Paris, 1 971 .
104

meme, gerilik, ksaca gayri medeniyet terimleriyle tanmlanan Os


manl mparatorluu'nun Anadolu'da yerleik uyruklarnn eko
nomi-d ve ulusal-d tahayylY..le buluturdu. Aynca, b
rokrasi olgusunun inceleunesinde, daha baka biimlerde, bir eko
nomik tahayyln olmadn, bir ulusun ya da ulusal kltrn
olanakszln bu kez cumhuriyeti sekinlerin syleminde ve uy
gulamasnda grdk.
Ekonominin ve ufusalln brndkleri bu biimlerin Bau tar
znda ekonomi ve ulus oluturmak sz konusu olduunda nasl
kaynak modelleri arptUklar zellikle ortaya ku. Mesela, ulus
larn geliimi konusunda, "Gelime ortak zelliklerin tahribine
deil, can belirginlik kazanmasna yol aar" diyen Mauss'un4 ter
sine, Trk Ulusu ortak kltrel karakterden yoksun, dolaysyla bir
bakma keneli ulusal deerlerini anlamak zorunluluundan ba
k, sadece Bat 'ya benzedii oranda Bau'dan gelecek zgvene
sahip bir btnlk olarak gzkt. Ekonomiye gelince, zetle az
ok kullanl bir teknie indirgendiini grdk. Weber'in Av
rupa'mn patrimonyal devletlerinin kapitalist cokusu konusunda
syledii gibi, ekonomi "nemsiz bir taklit" ya da bir baka eyin
olumasnda faydal bir ara olarak onaya ku.5
Vardmz yer, 27 yllk bir yasal egemenlik sonunda, nor
mallemenin tamamlandn sylememize gerekten olanak ver
mez. Tersine, alun defalarca izdiimiz amazlar, Trk top
lumunun gerek toplum olma anslarn kefetmemize olanak

verdi sanyoruz.

4. "La Nalion", OIOmOnden sonra L'ann6e Sociologlque'te kan makale 1 95354, s.42.
5. Economie et Soclete, s.248.

105

EKLER

I. OSMANLI DZENNDEN CUMHURYET


DZENNE: TRK DEMOKRASSNN
TEMELLERNE TOCQUEVILLEVAR BR
YAKLAIM

Osmanl saltanat rejimi, benzeri gemi rejimler gibi, me


ruiyetini mekan, zaman ve toplum dnda, baka bir deyile mut
lak bir toplum tesinde bulur. Bu, rejimin egemenlii altnda bu
lunan beldelerin anarik bir dzenle idare edildii anlamna
gehnez; rejimin dzen anlaynn, "dzenleme" veya "adam etme"
kavramlarnn ok dnda olduunu gsterir. Sultan hkmn
kurup kabul ettirdii andan itibaren toplwnun zerine gitmez ve
hkmnn kabul edilmesiyle gerekleen statkoyu devam ettirir.
Bu anlamda kul-hkmdar ilikisi tek tarafl deildir: Kul h
kmdarn hkmn kabul ettii gibi, hkmdar da hkm altnda
bulunan kulun zelliini (zerkliini; tabii bu son derece greli bir
zerkliktir) kabul eder, onu trdeletirmekten kanarak korur ve
109

onu olduu gibi kabullenir.


Tocqueville, "Amerika'da Demokrasi zerine" adl kitabnn
"Demokratik Uluslarn Dikkat Etmek Zorunda Olduklar Des
potizm Biimi" blmnde, eski hkmdarlklardan sz ederken
yle der: "O zamanlar kullarnn kauna inip, onlara vesayet
etmek ya da onlar gtmek yanls olan hkmdara rastlanmazd!
Sezarlann en gl zamanlarnda Roma dnyasnda yaayan e
itli halklar, her trl geleneklerini, greneklerini korurlard. m
paratorluun ynetiminin tek kiinin elI!de olmasna ramen, top
lum yaamnn ayrntlar ve kiinin yaam, nparator'un
denetimi dnda kalrd. " 1
Osmanlda hkm altnda yaayan saysz topluluun greli
zerklii, vergi messesesinde somutlar. Vergi, hkmetmenin snrn oluturur.
Bu dzen, modem toplumlarn dzeniyle karlatrldnda
ortaya kan grnm, kullarn ayn hkmdara boyun emi ol
salar da, benzerlikleri nedeniyle deil, farkllk/arna ramen bir
arada olmalardr. Yine modem toplumlarn dzeniyle yaplacak
bir karlatrmada, bu eski dzenin, meruiyetini nasl soyut bir
mekanda bulduu da ortaya kar. Osmanlda bu soyut, toplum
tesi meruiyeti Osmanl hanedan gelenei (patrimonyal sistem)
ve din belirler. Bu iki meruiyet kaynann yeryzndeki ifadesi
de yar tanr grnmndeki Osmanl padiahdr. Osmanl'nn
toplum tesi ve normatif olmayan dzeni, bugnk anlamyla "d
zensiz", yani kii, cemaat ve dinlerin ayrt, kimsenin bir di
erine benzemedii bir dzendir.
Osmanl, usuz bucaksz imparatorluk topraklarnda yaayan
saysz cemaat, din, tarikat, kabile ve bir o kadar eitli kyllk,
akrabalk, komuluk, arkadalk gibi mikrotoplumsallklara, bir
likte yaama haklcru, onlarn farkllklarn tand ve koruduu
lde verir. Bu tanma ve koruma, hogr demek deildir. Az
nce belirttiimiz gibi Osmanl, hkmran,ln ve bu h
kmranln rneruiyetini, hkm altndakilerden deil, onlarn,
1 . Alexis de Toc;queville, Sur la Democratie en Amwique (Amerika'da De
mokrasi zerine), Cilt 2, s.383-384. Gamier Flammarion, 1 98 1 , Paris. Bu alnt
ve clier1erini biz evirdik.

1 10

yani toplumun (veya kullarn) tesindeki bir soyuttan alr. Bu tr


bir hkmdar bata olduu srece de, farkllklar, farklanm ko
ruyabilme olanana sahip olabilir. Osmanl padiahnn uzak,
soyut, yan tanr kiilii, Yahudinin Yahudi, Ermeninin Ermeni,
Bursalnn Bursal, Aa Cuma kylsnn Aa Cuma kyls
olarak kalabilmesinin koulu ve garantisidir. Padiah bu anlamda
herkesin padiahdr ama, ayn zamanda da kimsenin, hibir farkl
grubun padiah veya temsilcisi deildir. Osmanl Padiah, me
ruiyeti herhangi bir farkllktan kaynaklanmad lde, btn
kullarn padiahdr.
Tarihte Osmanl mparatorluu 'nun gerilemesi diye ad
landrlan sttre, toplum . .tesi ve normatif olmayan dzen an
laynn iflas srecidir. Osmanl Padi artk, Aydnlanma fel
sefesi, din reformu ve hmanizmin darbeleri sonucu isteyerek veya
zorla devrimlere boyun emek zorunda kalan Avrupal benzerleri
gibi, ilevi ve sfatlar artk tartma gtren ve yava yava "yer
yzne inme" durumuna dm bir hkmardr.
18. ve zellikle 19. yzyllarda Tocqueville'in dedii gibi, "dev
rimler kargaas iinde (imparatorluun) saygnl hepten kay
bolduunda, arka arkaya tahta kan (Sultanlar) hukukun zaafn
ve keyfiyetin acmaszln gzler nne serdiklerinde, artk h
kmdar Devlet'in babas deil, bir zorba olarak ortaya kar. " 2
Osmanl mparatorluu'nun gerileme srecinde, Osmanl'nn
toplum tesi ve normatif olmayan dzeni, mparatorluk snrlan
iinde yaayan topluluklarca gitgide kabullenilemez, despotik bir
dzen olarak alglanr. Osmanl'nn gerileme sreci ve iflas-. bu
gerileme ve iflasn yaratt kargaann tesinde, Osmanl ve ben
zeri hkmranlklara zg dzen, devlet ve ynetim anlaynn
da iflasdr.
Osmanl mparatorluu 'nda bu iflas durumuna ilk tepki dev
letten gelir. 19. yzyl bandan itibaren, egemenliine giderek
kar kld sralarda, Devlet, dzenin bu haline tepki gsterir.
Ne var ki, 19. yzyl Osmanl yneticileri, yukarda szn et
tiimiz Osmanl dzen anlaynn iflasn kabul edip ona uygun
reformlar glitirme yollarn aramazlar. Onlar eski dzenin nasl
2. A.g.e. cilt 1 , s.422, altn Tocqueville iziyor.

11 l

yeniden iler hale getirilebileceinin yollarm arayan re


formculardr.
Bu reform anlay Jn Trklere kadar srer. Jn Trklerle bir
likte, bir nceki kuak reformcularnn Avrupai yntemlerle ye
niden canlandrmaya altklar anlay (Osmanl'nn toplwn
tesi ve normatif olmayan dzen anlay), yerini bambaka bir
anlaya brakr. Bu anlamda Jn Trkler, Avrupa yntemleriyle
geleneksel Osmanl dzeninin yeniden canlandnlamayacann
bilincindedirler. Bu yntemlerin z ve doas geleneksel dzeni
reddeder. Jn Trkler, Avrupa yntemi4:", i11 yeni dzen kurucu
yntemler olduunu kabul eden ve bunun savunuculuunu st
lenen reformcu veya devrimcilerdir. 1908 ncesi geleneki ve nos
taljik reformlarn ve reformcularn tersine Jn Trkler, "terakki"siz
bir dzen taraftan olmay kabul etmezler. (ttihat ve Terakki'nin
resmen kuruluundan nce, cemiyetin adnn Avrupal po
zitivistlerce nerilen "Nizam ve Terakki" mi, yoksa "ttihat ve Te
rakki" mi olaca tartma konusu olmutur;)
Yepyeni bir dzen anlayndan yola kan Jn Trkler "Os
manl milleti"nin iinden bir "Trk milleti" karmaya alrlar,
Osmanl'nn farkllklar tesi rneruiyet dzeninin kart bir si
yaset izlerler.
Bu milliyeti abalar zelde yalnzca Trk, genelde de yalnzca
Mslman unsuruna yneliktir ve Osrnanl'y oluturan dier
unsur ya da uluslar devre d brakr. Zaten, kimi tarihiler, Trk
Mslman milliyetiliinin zaman iinde en son ortaya kan mil
liyetilik olduunu vurgularlar.
Ne olursa olsun, Jn Trklerin bu giriimi yeni bir r aar.
Osmanl dzen anlayna son darbeyi indirecek ve yerine nor
matif, meruiyetini topluma dayandran bir dzen anlay ge'
tirecek olan l 923, cumhuriyet kesintisine mekan hazrlar.
Yeni bir devletin, Trkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurulma
syla balayan cumhuriyet dzeninin birbirini tamamlayan iki
zellii vardr. Birincisi bu yeni dzen sayesinde Devlet uurumun
eiinden kurtularak yeniden idame edilir. kincisi de o zamana
kadar norm d kalm toplum, ilk kez gerek anlamda ele alnr.
Baka bir deyile, cumhuriyetiler, uzun duraklama ve k
1 12

dnemleri boyunca gittike zayflayan Devlet'in otoritesini, nor


matif ve toplumu yakndan ilgilendiren bir dzen anlay sa
yesinde yeniden kurmak niyetindedirler. Osmanl'dan kalan top
raklar dzene sokmann yolu, normatif ve sosyal bir dzen
anlayndan gemektedir artk.
Cumhuriyeti eylemin . mant hem yeni bir dzen kurmaya,
hem de dzeni yeniden kurmaya yneliktir. Bu ikili mantk iinde
ar basan ise dzeni yeniden kurmak niyetidir. Bunun sonucu ola
rak, "dzensiz", tartmac, atmac, elikili olan her ey,
baka bir deyi-le, toplumun znde yatan atmac (conflictual)
zellik, dzeni yeniden kurma abas karsnda bandan itibaren
bir J.irt.: yer. Cumhuriyetilerin kurmak istedikleri yeni dzen,
topluma ve onun geliimine srtn dayam bir dzendir. Oysa,
bozulmu dzeni dzeltme niyetleri, cumhuriyetileri toplum d
zenini ya da her topluma zg o "dzensiz" dzeni her zaman ikin
ci plana itmek zorunda brakmtr.
Cumhuriyetilerin dzen anlay nce Osmanl'da olmayan bir
"toplum dzeni" kavramn, allagelmi "toplumsal dzen" kav
ramnn karsna oturtmak, sonra ikincisini birincisine da
yandrmak ve sonunda da birincisini yani "toplum dzeni"ni, ikinci
plana itmekten gemitir. Osmanl dzen anlay ile cum
huriyetilerin dzen anlay arasndaki fark bu ikilemlerde yatar.
Osmanl dzen anlaynda "toplum dzeni" kavram ile '"top
lumsal dzen" kavram arasnda hibir meruiyet ilikisi yoktur.
Osmanl "toplumsal dzeni" ya da genel dzeni, "toplum d
zeni"nde meruiyet aramaz. Bu anlamda belki de "toplumsal" te
rimini bandan sonuna yadsr. Osmanl gcn herhangi bir "top
lum dzeni"nden deil, toplum tesi bir meruiyetten alr.
Cumhuriyetle birlikte Osmanl dzeni i bar artk sa
layamad lde reddedilir. Osmanl lkesinde yaayan grece
zerk cemaatlerin bu snrl zerkliklerinin tesine geme ve z
grleme niyetleri lsnde yava yava eriyen Osmanl dzeni,
Devlet'in bekasna halel getirdii iin gzden der. Cum
huriyetiler, ancak bu boluu doldurma anlamnda yeni bir d
zenin szcsdrler.
Osmanl lmparatorluu 'nun askeri bozgunlar ve kaynayan milP8/ TUrki)':'nin Btlltnlmu

1 13

liyetilik akmlar karsnda yava yava yok olmaya yz tut


mas, Osmanl dzeninin sonu ve Devlet'in bekasnn tehlikeye
atlmas anlamn tar.
Saysz milli hareketin sonuncusu olan Trk milliyetilii bu
anlamda Devlet'in bekas iin balaulan davann en belirgin sy
lemidir.
Milli devrim srecinin savunucular da bu lde Devlet kur
tarma ve bunun iin de Devlet'e bir millet lazm olduunun bi
lincindeki devlet hizmetkarlardr. Trk milliyetiliinin bu hiz
metkarlar dnda toplumsal bir kkeni yoktur.
. Trk devrimci-milliyeti dncesi nJvolma tehlikesi kar
snda son anda gelitirilmi bir tepki olduundan, Devlet'in sq
nunu ifade eden bu mahvolma tehlikesinin psikozunu znde
tar.
Bu anlay erevesinde kurulan Trk toplumsal dzeni ba
ndan itibaren toplumun dzeni (veya dzenlilii) ile ko
ullandrlmtr. Toplumsal dzen, Devlet'in bekasnn ge
rektirdii dzenlilie elverdii ve ona zemin hazrlad lde var
olabilir.
Cumhuriyetiler demokrasi rn aan "farkllklarn eit
lenmesi" srecinin mimardrlar. Trkiye Cumhuriyeti Devleti s
nrlar iinde yaayan kitleler artk birbirlerinden farkl Osmanl
kullar deil, eit haklara sahip yurttatrlar. Bu eitlenme sreci,
eski dzenin ykld her lkede geerlidir. Trkiye Cumhuriyeti
Devleti'nde bu, Osmanl .lkesinde yaayan deiik topluluklarn
kendilerine zg deerleri ve hayat tarzlarnn lke apnda Tek'e
indirilmesi anlamn tar. rnein artk Yahudilerin hafta tatili
cumartesi deildir. Avrupa lkelerindeki burjuvazi-asalet e
likisinin olmad Osmanl lkesinde ve onun mirass Trkiye
Cumhuriyeti'nde "farkllklarn eitlenmesi" snf deerlerini
deil, cemaat deerlerini hedef alr. Yeni ve herkes iin geerli
toplumsal deerlerin karsnda bu zel geleneksel deerler artk
gayri merudur.
Adna modernleme sreci diyebileceimiz bu srecin znde
toplumsal dzen anlay yatar. Cumhuriyetiler yeni toplumsal
deerleri yerletirdiklerirde, modem toplum anlayna uygun bir
114

siyasi tavr iindedirler. Ama te yandan bu toplumsal dzeni


ancak ve ancak genel dzen veya dzenlilik ilkeleri dorultusunda
kavramlatrabildiklerinden, modem-demokratik toplumsal d
zenin vazgeilmez unsuru olan elikiyi veya atmay bandan
itibaren gndem d ve gayri meru addederler.
Bu artlar altnda "farkllklarn eitlenmesi "ni ve bu ekilde
genel olarak zorla silinip atlan dinsel, biimsel, geleneksel, yerel
fkllklarn normalize edilmelerini ieren devrimci sre, ba
ndan itibaren dondurulmu ve elikiyi yapsal olarak reddeden
bir toplumsal yap dourur.
Bylelikle Osmanl'dan. kalan topraklar stnde yaayan top
luluklar birbirine paralel iki normalizasyon ilemine tabi tu
tulurlar. Cumhuriyetilerin dzen tutkusu, bir yandan bylesine bir
dzeni, tek gerekletirilebilecek olan toplumsal dzeni yer
letirirken, te yandan ve ayn zamanda bu toplumsal dzenin
zn tekil eden elikiyi gayri meru kabul eder.
Cumhuriyetle birlikte balayan bu modernleme sreci, yani
geleneksel, tarih ve toplum tesi ve normatif olmayan bir dzen
anlayndan, moden, tarihsel, toplumsal ve normatif bir dzen
anlayna geen bu sre, Trkiye'deki demokrasi anlaynn te
mellerini aydnlatr. Geriye dnk (geleneksel farkllklarn gayri
meruiyeti) ve ileriye dnk (eliki kavramnn gayri meruiyeti)
normalizasyon sreleri, Trk demokrasi pratiini bandan iti
t,aren ipotek altna alr.
Tocqueville, Amerika Birleik Devletleri'nde demokratik cum
huriyeti ayakta tutmaya ynelik belli bal elerden sz ederken,
gelenek ve greneklerin zerinde durur. Avrupa'daki eski rejimin
messeselerinden, merkezi otoritenin darbelerini yumuatmaktaki
nem ve yerleri asndan sz ederken, "Bunlar (asil snfn ay
rcalklar, yerel senyrlerin otoriteleri, meslek loocalarnn ay
rcalklar, tarann ayrcalklar) yeri geldiinde halk merkezi
otoriteye kar koymay, onun kararlar.na direnmeyi dnlebilir
klan messeselerdir" der ve ekler.: "Kiilerin zgrlklerine ou
zaman kart olan, ama bir yandan da zgrlk sevgisini kalplerde
yaatan ve bu anlamda da yararlar su gtrmez olan siyasal ku
rumlarn dndaki fikir, gelenek ve grenekler krallk iktidarnn
115

evresine, ok iyi tannmayan, ama son derece gl itler e


kerler. "3
Kukusuz Osmanl'da yukarda sz edilen kurumlarn ay
nlar yoktur. Fakat bunlara benzer kilise, tarikat, meslek localar,
airet gibi mrit ya da yelerinin olas bir merkezi otoriteye ve
onun kararlarna belli bir lde kar koyabilmelerini salayacak
bir birlik ruhu gelitiren kurumlarn varl da yadsnamaz. Toc
queville bu konuda yle bir rnek verir: "Din, kul sevgisi, yerel
beyin hogrs, namus, aile ruhu, eyaletin ayrcalklar, adetler
ve kamuoyu, krallarn iktidarn kstlar otoritesini gzle g
rlmeyen bir ember iine alrd. Bu halklarn anayasalar des
potik, ama adetleri hrd. Krallar, hei eyi yapma hakkna sahip
olmalarna ramen, bunu ne gerekletirebilirler ne de ger
ekletirmek isterlerdi. "4
Modernizm ve demokratik devrimler ayla birlikte des
potizmin karsndaki bu gl engeller yok olmaya yz tutar.
Tn ayrcalk, gelenek, grenek, zerklik, ortak ve evrensel tek
bir ilkeye, kiilerin eitliine boyun emek zorundadr arbk.
Cumhuriyeti modernlik, u "tarihin nne geilmez ilerleyii"
karsnda farkl bir konumda deildir. Aksine cumhuriyeti mo
dernlik, ancak tm bu gelenekselliklerin yok olmalar ve toplum
mekann tamamen terk etmeleri ouluyla var olabilecek bir modernliktir.
rnein milliyet kavram, ancak ve ancak slam dini silindii
lde var olabilir. Bylelikle Trk modernlii geleneksel de
erlerin yok olmalar olasln znde tar, gereklik ka
zanmas bu deerlerin toplum ileyiinden arnrnalar/arndrl
malaryla orantldr. Cumhuriyetilerin modernlik anlay by
lesine olmazsa olmaz bir ikilem sonucu yeni yeeren topluma ne
gibi bir ivme vermektedir? Geleneksel deerlerin gayri meru ilan
edilmeleri karsnda bu yeni toplum ne kazanmaktadr? Devlet'in
gznde meruiyetlerini yirmi toplumsal geJenekselliklerin kar
lnda bu insan topluluuna ne sunulmutur? Eer modernliin
ve demokrasinin bedeli geleneksel zgrlklerin ve farkllklarn
3. A.g.e Cilt 1 , s.421
4. A.g.e. Cilt 1 , s.421

116

yok olmalarysa, yerlerine gelmesi gereken demokratik-toplumsal


zgrln boyutlar nerede balar, nerede biter?
Cumhuriyetilerin tasarladklar demokratik-toplumsal z
grlk elikiyi de facto, hatta kimi zaman tek partide olduu gibi
de jure reddeder. Toplumsal bar, uyum, dzen, birlik, beraberlik
ve umumun faydas adna eliki ta bandan beri kah gzard
edilmi, kah kenara aulm ve kimi zaman da tamamen hukuk
d kabul edilmitir. Aslnda eliki, kiilerin eitlenmesi s
recinin, yani demokrasi srecinin Devlet'ten sonra gelen en nemli
etkeni haline hibir zaman gelememitir.
Et: demokratik toplumlarn temel taimn toplum ii e
likinin meruluu olduunu varsayacak olursak, bu temel zellik
Trk demokratik toplumunun zellii olarak dnlmemitir.
Cumhuriyeti devlet, iin bandan beri umumun faydasn ne
srerek, genel dzeni ve dzenlilii yelemi, bunlara zarar ve
rebilecek, dzensizlik yaratacak her trl yerel, bireysel karlar
gayri meru kabul etmitir. Bylelikle devlet kurumu, kiilerin
eitlenmesi srecinin, yani demokrasi srecinin tek etkeni, tek
yap ta, giderek toplumun da velisi haline getirilmitir.
Uurumun kenarndan dndrlen devletin selametini mo
dernlemede bulan cumhuriyetilerin, bu modernleme srecinin
getirebilecei her trl elikiye devletin selameti ve toplumun is
tikrar kaygsyla nasl korkuyla baktklar phesizdir. te bu tr
"mecburiyetler" demokratik toplumun geleceine zor silinecek
damgalar vurmutur. in en tehlikeli taraf ise, bylesine eksik te
meller zerine oturtulmu yeni dzenin bir yandan da, nce de de
inildii gibi, demokratik olmayan ama kendi apnda mutlak oto
ritelere almaz snrlar getiren eit eit farkllklar gayri
meru kabul etmi olmasdr. Filizlenme evresindeki de
mokrasinin ileri grl ve dikkatli gzlemcisi Tocqueville'in rk-.
t olas ters gelimelerden en nemlisi, Trk demokrasisinin
zelliklerinde yatandr. yle yazar Tocqueville bu konuda: "Her
ada tehlikeli olan zorbalktan aslnda en fazla ekinilmesi ge
reken mekan ve zaman, demokratik toplumlardr."5 "Eitliin do5. A.g.e. Cilt 2 s . 1 31

117

uraca ktlklerin bir tek etkin aresi vardr: Siyasi zgrlk."6


"Amerikallar, zgrln tehlikelerini azaltma sanabru, tehlikeli
bir zgrln tadn kartarak renirler.'1 "Anari, demokratik
alarda korkulmas gereken ba ktlk olmad gibi en so
nuncusudur. Eitlik iki eilim oluturur: Birincisi insanlar do
rudan zgrle gtrr ve giderek onlar birdenbire "anari"ye
doru iter; tekisi ise insanlar daha uzun bir yoldan, gizlice ama
salamca klelie gtrr. Halk birinci eilimi kolaylkla grr ve
ona kar koyar, halbuki ikincisine farknda olmadan kendisini
kaptrr. "8
"teki riskleri bertaraf etmenin aresini riskin kendisinde ara
mak! "9 Claude Lefort, Tocqueville'in "Amerika'da Demokrasi ze
rine" yaptn batan sona belirleyen, ynlendiren en nemli d
nce unsurunu byle aklar.

6. A.g.e. Cilt 2 s. 135


7. A.g.e. Cilt 2 s. 151
8. A.g.e. Cilt 2 s.353-354
9. Claude Lefort "Reversibilite", Passa Present dergisi iinde s.23 1 /1 982

Paris.

118

U. AUGUSTE COMTE OSMANLI


MPARATORLUGU'NUN YARDIMINA KOUYOR

Osmanl mparatorluu tarihinde, son yzyln sonlar yenilgi


ve d krkl anlamna gelir. nce 1683, Avusturyallarn
l 983 'te yznc yln kutladklar, Osmanllarn Bau'ya doru
ilerleyilerinin .durduu andr. Malazgirt Ovas'nda 1071 ylnda
balayan bu Bau yolculuu au yzyl srmtr. slamiyeti yeni
kabul etmi Trk boylarnn J3izans ordusu karsnda kazand
bu ilk zaferden sonra muzaffer slam, zellikle Osmanl bayra al
tnda ve 1453'te Bizats'n dmesinden sonra sistemli bir biimde
hep Bau 'ya doru ilerlemitir. Tarihilere gre, Osmanl lm
paratorluu en parlak dnemini 1453'le 1683 arasnda yaamtr.
Franszca versiyonu "Rewe des Etud Sud-Est Europeennes" dergisinde
(Cilt 23 Say 1 , 1 985, BOe) yaymlanmtr.

119

Viyana kuatmasnn baarszla uramas, nemli bir durak


noktasnn simgesidir, bu tarihten sonra Osmanllar 18. yzyl bo
yunca, hep Dou'ya doru geri ekilmilerdir. Askeri ba
arszlklar karsnda az ok kaderci bir tutumun' gzlemlendii
bu hareketsiz yzyl, Osmanl yneticileri iin de bir phe a
dr. Yenilgiler ve bozulma, yneticilerin, sistemin kusursuzluu
ve stnl zerine dnmelerine yol amtr. 18. yzyl so
nunda ise phe yerini hayal krklna brakm, Osmanllar acil
nlemler almaya karar vermi, ilk olarak da o gne kadar "ye
nilmez" kabul edildikleri askeri alan terch etmilerdir. 1683 o
kunun ve o gnden sonra uranlan yenilgilerin sonucu olan 18.
yzyl sonu reformizmi, geleneksel deerlere ve beceriye duyulan
gvenin yok olduu, eskiden kmsenen yabanc tekniklerin aln
d yeni bir oktur. 18. yzylda Osmanl yalnzca toprak kay
betmekle kalmaz, kendi kendini denetlemeye, stelik ezeli d
mannn yntemlerini almaya alr. Bu ani altst olu, hayallerle
birlikte savalarda da uranlan bu yenilgi, 18. yzyl sonunun tek
oku da deildir stelik. Sada solda, zellikle de mparatorluun
Balkanlar'daki topraklarnda bir baka tehlike daha ortaya kar, o
da milliyetiliktir. Bylece Osmanl birlii klasik fetih sa
valarndan ok daha farkl niteliklerde sorunlarla kar karya
gelir ve bizzat mparatorluun tebalarndan ykselen taleplerle
erir. Bu siyasal ok, 18. yzyl sonundaki tabloyu tamamlar.
Bu genel erime karsnda, 19. yzyl Osmanl yneticileri
ayn reformist yolda daha da cesurca ilerlerler. Tarihilerin Os
manl mparatorluu'nun Batllamas dedikleri ey, bu tarihsel
balamda yer alr. Bu olay, mparatorluu korumak iin Bat tek
niinden medet uman Osmanl yneticilerinin bilinli seimidir.
19. yzyldaki btn bu Batllamac refonnizm, st)zn et
tiimiz koruma mantna boyun eer, bu nedenle Bat'dan ithal
edilen yntem ve bilgileri ilev-ara biiminde kavrar, reformlarn
uygulama alanlarn da snrlar. Bylece ithal edilen yntemler bir
elemeye tabi tutulur ve reformlar da yalnzca merkezi kurumlara
uygulanr.
llber Ortayl 'nn yerinde bir formlle belirttii gibi "m
paratorluun en uzun yzyl" olan 19. yzyl boyunca, m120

paratorluk ok tedavilerle ayakta kalr, reformcu denemeler her se


ferinde ya kendi yarattklar sonular ya da milliyeti akmlarn
nlenemez trman ve ayrlk talepler karsnda elkisiz hale
gelirler. mparatorluun uzun can ekimesi ancak Birinci Dnya
Sava sonucu sona erecektir.
"Anlamsz siyasal birlik isteinden vazgeen Osmanl y
neticileri artk mparatorluun zorunlu kne zlmeyi b
rakacaklar ve bunu, her yerde egemenliklere doal olarak snrlar
getiren toplurnbilimsel yasann normal bir uygulamas olarak g
receklerdir." 1
Bu ian:keLsiz Dou imparatorluunda meydana gelen reform
hareketleriyle ilgilenen Auguste Comte, yukardaki cesur n
grleriyle mektup yazd sadrazam sevince bomamtr el
bette. Comte'un Osmanl sadrazamn reformcu kafasndan tr
tebrik etmeye karar verdii srada, mparatorluk zaten elli yldan
beri reformlarla yaamaktadr, stelik bu reformlar Comte'un sy
lediinin tam tersine, imparatorluu ayakta tutmak iin, Napoleon
tipi, yani devrim-sonras tipi bir rgtlenme modeline uyularak
gerekletirilmektedir. Fransz Devrimi Osmanl lmparatorlu
u'nda hem milliyeti talepler dzleminde, hem de bunu bir ok
olarak yaayan yneticiler arasnda byk bir erki yaratnutr. Bu
nedenle l 789, 19. yzyl Osmanl reformlarnn mantn kav
ramakta belirleyici bir unsurdur. lmparatorluk yneticileri Fransz
Devrirni'nin ilkelerini kmsemektense grmemezlikten gelmeye
almaktadrlar2 ama, aslnda l 789'la birlikte son derece yeni bir
eyin ortaya ktn grmekte, bunun sonularn yaamakta ve
nlem almaya almaktadrlar. Devrimci erozyonu engellemek
iin merkezi iktidar glendirmeye ve merkezka kuvvetlerin et
kisi altna giren otoriteyi kurtarmaya abalamaktadrlar. te bu
nedenle, bir devrime gerek kalmadan, zellikle de devrimin k
keninde bulunan eylere ihtiya kalmadan bir zm bulmak pe
inde olan Osmanllar iin Napoleon modeli byk nem tar.
I

1 .A. Comte'un Mustafa Reit Paaya mektubu, 4 ubat 1853 tarihli, Systeme
de Politique Positive, 3, nsz, XLIX ve L.
2. Osmanl reformizminin nemli adlarndan, Mustafa Reit P,fsa'nn a
da A. Cevdet Paa, tarih kitabnda (Tarihi Cevdet), 1 789 Fransz Devrimi s
rasnda Paris halknn tutumunu sert biimde knar.

121

Napoleon'un yeniden rgtleme abasyla Osmanl'daki taklidi


arasnda nemli bir fark vardr. Fransz devlet adamlar Devrim ta
rafndan alm bir boluu doldurmaya, derinden sarslm bir
toplumu tmyle yeni, hem de Devrim'den kaynaklanan temeller
zerinde yeniden oturtmaya alrken, Osmanllar bu abada,
aklat kapatmak, talepleri durdunnak, ksacas, tmyle farkl
bir dzeni, hem de yenisine gerek kalmasn diye canlandrmak iin
uygun yntemler aramaktadrlar. Bylece 1 9. yzy, Osmanl re
fomizmi devlet ynetiminin ve askeri mekanizmann, yani m
paratorluun ynetici konumundaki iki brukrasisinin yeniden r
gtlerunesi yolunda ilerler. Bu modernletirme hareketi de iki
tamamlayc ynde geliir: Bir yandan yabanc hukuki dzenleme
ve kodlar yerletirme, bir yandan da bu modernletirme srecini
gtrebilecek devlet adam yetitinnek gerekmektedir. 3 Yzyl or
tasna doru bu denemeler ilk meyvelerini verir: Pek salam ol
masa da yeni bir dzen ortaya kar ve yzyln ilk yarsnda ku
rulmu olan ve bir reformist sylem gelitiren sivil ve askeri
okullardan yetimi yeni bir "sultann hizmetk!rlar" rk doar.
Tarihiler genellikle Osmanl modernleme srecinde iki evre
saptarlar. Hakl olarak, ksa sren meruti monari denemesini
(1876-1878) belli bir reformizm anlayyla yenisi arasndaki d
neme olarak kabul ederler. lk reform dalgasnn zirvesi olan ilk
Osmanl Anayasas ( 183 l Belika Anayasas 'odan esinlenilmitir)
Gen Osmanl denilen yeni brokrat kuann eseridir. Avrupa
kltr alm, eitimleri ve deneyimleri sayesinde hmanist fi
kirlere yabanc olmayan Gen Osmanllar, Devlet iinde ortaya
kan ilk siyasal muhalefetin rnekleridir. Bu nitelikleriyle de mil3. En nemli 'reformlar yle sralayabiliriz: Adli, ticari ve idari yasalarn be
nimsenmesi, zellikle 1 8 1 0 Fransz ceza yasasnn, 1 807 ticaret yasasnn
kabul edilmesi ve bunlara kout olarak ticaret mahkemeleriyle dzenli mah
kemerin benzerlerinin kurulmas, Fransa'ya zg il temelinde rgtlenme sisteminin benimsenmesi ve Saytay kurumunun bir benzerinin kurulma., posta
ve haberlemenin yeniden dzenlenmesi, dentilerin (tmar) ve Mslman ol
mayanlardan aJnan kimi vergilerin kaldrlmas; Fransz, lngiliz, lsveli ve Prus
yal subaylarn e{itiminde yeni bir ordunun kurulmas ve son olarak, Fran
szcayla e{itime balayan Mekteb-i Ulm-u Harbiye (1 834), Tbbiye-i Aliye-i
ahane ( 1 838) gibi askeri okullarla eOitim dili Franszca olan Mekteb-i Mlkiye
( 1 859), Mekteb-i Sultani (1 86B)tibi sivil okullarn almas.

122

liyeti kaynakl . muhalefet hareketlerinden tmyle farkldrlar.4


Bu fark ok nemlidir. Devlet iinde yer alan bu siyasal muhalefet,
son tahlilde devletin.selameti iin vardr.
Gen Osmanllar kitaplar ve yurtd yolculuklar5 sayesinde
monarik rejimin "despot" yzn kefettikleri anda, bu kefi m
paratorluun iinde bulunduu felaketin karuti olarak grrler ve
mparatorluu kurtarmak, birliini korumak iin uygun bir zm
(yani anayasa) aramaya balarlar. Ancak bu reformcu istek ok
ksa bir sre iinde, mparatorluk btnln korumak ba
kmndan zararl sonular verir, nk Osmanl reformizmi artk,
istedii sonular aan bir noktaya varmtr. Meclis'te temsil edi
len etnik gruplar bylelil'Je de jure tannm olur, bylece ey
lemleri artar, stelik Osmanl brokratlarnn kendileri de muhalif
bir ynde etkinliklerini srdrmeye koyulurlar. Bu dayanlmaz
durum karsnda hkmdar derhal tepkisini gsterir. Anayasay
askya alr, Meclis'i sresiz kapatr, tek bana iktidarn yeniden
yerli yerine oturtur, ksacas, artk mparatorluk kurumunun si
nesine uzanan siyasal muhalefeti etkisiz hale getirmeye alr. Bu
durum karsnda, rgtlenmemi olan, stelik varlklar devlete
bal Gen Osmanllar darmaduman olurlar. Bylece yeni bir
dnem balar. Bu aamada mparatorluk yneticileri artk hem
yzyldan beridir uratklar i ve d saldrlara kar, hem de
merutiyetilerden ok daha farkl bir siyasal muhalefete kar
kendini korumaya alrlar. Gen Osmanllarn mirass olan bu
siyasal muhalefet, Avrupa'da Jn Trk hareketi diye bilinen akm4. Aydnlanma ann Balkanlar'daki etkisi konusunda bkz. Alexandru Dutu,
Communication intellectualle et image de l'Europe, Revue des Etudes Sud
Est Europeennes, 2/1 983, Bkre ve Bemard Lewis, The Muslim Discovery of
Europe, Norton and Co., 1 982, New York.
5. Bir Amerikalnrt Askeri Okulu ziyaretinde, rencilerin okuduu kitaplar gr
dnde duyduu aknl Niyazi Berkes The Development of Secularism
in Turkey'de anlatmtr, Mc Gill Univ. Press, 1 964, Montreal,s. 1 1 7. renciler
Holbach, Cabanis, Voltaire ve Diderot okuyorlard. Gen Osmanllarn ou,
nce Avrupa'ya burslu renci olarak Osmanl devleti tarafndan yollanmlard.
Anatole Leroy Beaulieu 13 Ocak 1877'de Revue Politique'te unlar yazar: "Mid
hat Paa'nn anayasas , fikirlerin nasl salgn gibi yayldn, en azndan si
yasal biimlerin nasl yaylabildiini gsteriyor. Yarm y zyl nce hibir tehlike,
bir Sultan ya da bir Sadrazam byle bir karar almaya zorlayamazd ... "

123

dr.
Meruti monari deneyiminin yanda kesilmesi zerine, Ba
tllam Osmanl sekinleri, ilerden de uzak kaldklarndan
belli bir muhalif dnce gelitirir ve bu oldubitti karsnda r
gtl direnie gemeye alrlar. Geride kalan bir yzyllk re
form srecinde hi byle bir ey grlmemitir. zgrlk d
nceleri paylaan, insanln gelimesinden yana olan, laik
materyalist nitelikteki bu sekinler, ksa srede gerek birer ide
olog kesilirler. Osmanl ttihat ve Terakki Cemiyeti adn tayan
ve ilk bata yalnzca hkmdara kar duyula,, husumetin ifadesi
olan rgtleri, ksa srede toprak btnln korumak ve dev
letin varln salamak amacn gden bir harekete dnr. Os
manl ttihat ve Terakki Cemiyeti, 1 889'da, bata doktorlar, su
baylar, mhendisler ve edebiyatilar olmak zere, muhalif
sekinlerin ounu etrafnda toplayarak Mekteb-i Ulrn-u Har
biye'de kurulur. Ksa srede mparatorluun iinde etkileri artar,
yurtdna srgne giden Jn Trkler de orada seslerini yk
seltirler. Bu gnll srgnler, bulunduklar lkelerdeki uygun or
tamdan ve zellikle de yayn olanaklarndan yararlanarak, k
msenmeyecek bir fikir hareketi iine girer ve hareketin
ideologlar haline gelirler. svire, Msr, ngiltere ve Fransa sr
gnlerin tercih ettikleri lkeler arasndadr. Hareketin Paris ka
nad, eylemlerine 1 895'te balar, balarnda Jn Trklerin nde
gelen isimlerinden biri olan Ahmed Rza (1 857-1930) bu
lunmaktadr. Hem kariyeri atS1ndan hem de zellikle meruti mo
narinin yeniden kurulduu ksa dnemde (1908-1918) fikirlerinin
yaratti etki nedeniyle nemli bir ahsiyet saylan Ahmed Rza,
Osmanl mparatorluu'nun dn kolay kolay kabul et
meyecek olan gnll srgnlerden biridir. Annesi Avusturyal ol
duu iin Bat kltryle balar olan Rza, taraya srgn edilen
babasn ziyaretleri sayesinde, kk yata Anadolu kylerinin
sosyo-ekonomik sorunlarna da ilgi duyar. Bylece Fransa'ya mo
dem tarm renimi yapmaya gider. Grignon Ulusal Tarm
Okulu'nda eitimini tamamladktan sonra lkesine geri dner. Kr
sal kesimin durumu karsnda morali bozulan Rza, kendini "haP
kn eitimine" adamaya karar vererek tarada maarif mdr olur.
124

Ama almak istedii nlemlere kar yerel direncin artmas kar


snda bu grevi terle ederek, Evrensel Sergi vesilesiyle yeniden
Fransa'ya gider. Paris'e varnca, ada fikirleri renmeye karar
verir, Pozitivizm Demei'ne gidip gelmeye balar, Pierre Laf
fitte'le tanr ve ksa srede bir pozitivist militan olur.6 Fran
sa'daki yaam boyunca Rza hem entelektel hem de siyasal ey
lemini bir arada srdrr. Pozitivizm Dernei yesi olarak Revue
Occidentale'da makaleler yazd gibi, iki dilde yaymlanan Me
veret dergisini de karr. Rza'nn iki faaliyeti de uyum iindedir.
rnein Meveret ilk ktnda "Nizam ve Terakki" slogann
kabul ettirir, hatta bunu Jn Trk hareketine isim olarak da nerir.
Fikirler dzleminde de Rza'nn pozitivist inanc, siyasal u
ralaryla elimez.
Rza'nn balca kaygs, Osmanl birliini koruyacak bir d
nce ve eylemi harekete geirebilmektir; bu da, Osmanl m
paratorluu 'nu kasp kavuran milliyeti ayrlklarn me
ruiyetini reddetmek demektir,7 hatta bu, milliyeti eylemleri
alevlendiren devrimci eylemi de reddetmek demektir.
Rza'ya gre mparatorluun btnlne ynelen bu tehlike
karsnda yaplacak tek ey, reformizmdir; yani daha somut ola
rak meruti monarinin kurulmas ve iktidara bilgili bir ekibin,
yani Jn Trklerin getirilmesidir. Monari ve dinsel gericilik ona
gre gerek birer tehlikedir ama, milliyeti devrimcilik daha da
byk bir tehlikedir. br ikisi ise anariyi durduracak olan yeni
ve aklc reformcu politikann uygulanmasn olanaksz klan daha
nemsiz tehlikelerdir. Rza'nn politik dncesinin belirleyici
esi olan refom:izm, onun terakki kavramnn varabildii en u
nokta, dzensizlik saplantsyla ve koruma, birlik, dzen kay6. Osmanl sekinlerinin Avrupal dnr ve yazartarta ilikisi, aslnda Rza ile
karlamalarndan eskidir. Gen Osmanllar da, zellikle de Midhat Paa,
1 an'de Pozitivizm Dernei ile iliki kurmutu.
7. "Baron d'Holbach, hakl olarak, dnceleri yznden benzerlerinden nefret
edip onlara eziyet etmenin dnyann en sama, en haksz, toplum huzuruna en
aykr eyi olduunu sylyordu ... Ancak yine de tarihi incelediimizde, gl
bir hkmetin hogr ya da kmseme nedeniyle uyruklarnn siyasal ve din
sal haklarn istismar etmelerine gz yummasnn doru olmadn sy
leyebiliriz." (A. Rza, Tolerance Musulmane, 1897, Paris, s.36)

125

gsyla snrlanm siyasi-felsefi dncesinin msaade edebildii


en radikal zmdr. te Rza ve arkadalar iin "Nizam ve Te
rakki" biimindeki pozitivist fonnln ekicilii buradan gel
mektedir, onlarn dncesinde dzen en bata gelmektedir; iler
leme dncesini de iermektedir, ama dzenin snrlar iinde.
Auguste Comte'unki gibi,8 l 789 devrimci kargaasnn yaratt
aklar doldunnay amalayan bir dncenin sein1i, buna kar
lk, Jn Trklerin Avrupa'da bulunduu sre iinde ok daha
yaygn olmasna ramen, Marx'in dncesiyle hi il
gilenmemeleri, balca kayg'an mparatPrlldmm korumak olan
ve bu nedenle dzeni her eyin nnde gren bu reformcular a
sndan artc deildir. Yeni bir dzenin gelecei yolundaki tm
vaatlerine ramen, 19. yzyl sonu Marksist dnce, dzen va
adine ramen Jn Trk ideologlarnn hi ilgisini ekrnemitir.9
Buna karlk, Comte'un dncesi Osmanl refonncular iin,
ngrdkleri eylem asndan ikili bir deer tamaktadr. Jn
Trkler, zellikle de Rza, her eyden nce, 'nsanln ilerleyii'
biimindeki pozitivist teoride, din ve monari konusunda eletirel
bir dnce gelitirmenin gereksizlii bakmndan istedikleri te
orik gerekeyi bulmulardr. "Fikirsel yaplar" dnyay ynetmi
olabilir, ancak pozitivist ada monarik dnce ve dinsel d
nce alm olacandar, bnlar ilerlemenin karsnda gerek
8. Bkz. Louis Dumont'un zmlemeleri, Essais sur l'indivldualisme, Seuil
1 983, Paris. Cumhuriyetin ilk yllanndan itibaren, Comte'tan esinlenen ku
ramlarn yan sra, Durkheim'dan esinlenen dayanmac kuramlar da grrz.
1 923 ylnda, yani Cumhuriyetin ilk ylnda, Millet Meclisi'nin iste{i zerine Durk
heim'n Toplumsal lblm zerine adl yaptTrkeye evrilir.
9. Bu gen muhaliflerin 19. yzyl sonunun o hareketli ortamnda, devrimci baz
dnce ve hareketlerden uzak kalarak yaamas gerekten de ilgi ekicidir. Bu
gvensizlik, Rza'nn yazlarnda aka grlr: "Bir vatansever, yalnzca ba
latt her lgnca hareketten de{il, toplumun hayati fonksiyonlarn felce t
ratabilecek ve kitleleri ayaa kaldrabilecek herhangi bir dikkatsiz szden bile
kanmaldr.( ... ) lkemizdeki her eyi iyiletirmek istiyoruz ama gemile ili
kimizi hi kesmeden, ulusal sreklilii asla bozmadan:( ... ) Tabii ki reformlarn
patlamasna engel olan eyleri ortadan kaldrmak gerekir ama vaktinden nce
yapl!lcak iddete dayal bir devrim bu reformlara yol aamaz, bunlar doal ev
rime zararl gerici faktrlerdir", in L'lnaclion des Jeun Turcs1 "Revue Oc
cidentale", 27. cilt, 1903 Ocak, s.96 ve 97
126

engeller olarak grlmez, bunlar yalnzca arzi engellerdir.10


Dzen asndan ise, bu "dnceler" kargaa unsurlar filan de
ildirler, aksine, toplumsal istikrar iin, "dzen ilkesi" iin umul
madk garantiler olarak grlebilirler.
Comte dncesinin Rza ve dier Osmanl pozitivistleri a
sndan tad ikinci nemli nitelik ise, eylemin toplum ze
rindeki etkisi teorisiyle ilgilidir. Bu noktada zerinde en ok du
rulan kavram, "nsanln Dini" kavramdr. Bu neredeyse byl
forml, o gne kadar insanln tarihinde grlen ilerlemeleri bir
dz izgi halinde ele alan ve tabii ki snrlar, yani devrimci sap
malar da gzden karmayan yeni bir dzenin somutlamasn
salar.:: Hu yeni dinin "rahipleri" uzmanlar olacaktr. 1 2 Comte'tan
ok Saint Sirnon'dan alnan bu dnce zellikle Rza tarafndan
gelitirilmitir. Ona gre, bu uzmanlk rol askerlere verilmelidir,
nk askerler bilimsel ve aklc eitimlerinden tr bu yeni in
sanlk dininin en uygun "havarileridir."
I 9. yzyl sonu Jn Trk dncesi, aslnda ilk Osmanl re
formcularnn Fransz Devrimi'nin yaratt ayrlk-milliyeti so
nular karsnda, ulus adn alan o kolektif topluluklarn ortaya
k karsnda gsterdikleri tepkiye benzemektedir. 1 3 Jn Trk
lerin pozitivist zmleri de yzyl bandaki Napoleon taklidini
andrmaktadr, Bat'dan sorunlara uygun zmleri seip almaya,
1 O. Rza'dan kaynaklanan bir akm ortaya kar ve lslamn, dnlenin aksine
ilerlemeden yana bir din olduunu, Katoliklikten daha ilerici olduunu, cum
huriyeti kolayca kabul edebileceini, devrimci deil, reformcu bir din olduunu,
yalnzca lslami kurumlarn dnya ilerine karmasnn engellenmesi ge
rektiini. .. kandamaya alr. Bu dn, aklc ve laik bir tutumdan bu kar
eletirel ve pozitif(ist) lmlla gei, Jn Trklerin, daha sonra da Cum
huriyetilerin formle ettii bir otosansrdr. Rza'nn bu yn hakknda bkz.
L'lslamisme, Reue Occidentale, c.3, 1 891 , Le Caliphe et ses Devoirs, in
R.O., c. 1 3, 1 896, Tolerance Musulmane, a.g.e., La Crise de l'Orient, Paris,
tarihsiz.
1 1 . "Yeni iler, yeni kafalar gerektirir; bir devletin ilerlemesi iin maddi yn kadar
dnsel yn de nemlidir" (L'lnaction des Jeunes Turcs, yukarda ad geen
yapt, s.95-96).
1 2. "Kideler dnmekten ok hissederler; demek ki, harekete gemeden nce
sz konusu giriimin ahlaki ynleri ve baar ans konusunda dnp karar
vermek aydn vatanseverlere dmektedir." (a.g.e., s.98.)
1 3. Bkz. L. Dumont, a.g.e., s.3.

127

her seferinde de bu fikir ve eylemlere yol aan toplumsal-tarihsel


koullan gz ard etmeye dayanan o gelenek ayn izgidedir. 14
Bylece Jn Trkler Comte'un dncesini elekten geirirken.
yeni bir toplumsal dzen getirmeyi amalarlar, ancak bunu ge
tirirken Comte dncesinde var olan bireyci, atmal ve mo
dem unsurlar bir kenara brakan bir dnceyi seerler. Dzen.
birlik ve uzlama nceliklerinin damgasn tayan bu felsefi
siyasi dnce, Comte'un dncesini uyarlar, ara haline getirir,
iine gelen her eyi yani dzenle ilgili her eyi seip alr. Dzenle
ilgili bu dnceleri, kimi zaman monari vP- <linin st kapal re
habilitasyonunda bulur, kimi zaman da monarik ve dinsel dzene
uyumla oturtulan yeni ve insani bir dinde.
Jn Trk dncesi, haleflerinin reformist anlaylaryla, zel
likle de Batl dnce ve tekniklerin alnmas konusunda uyum
iindedir ama, yeni bir ideolojiyi de ierir. Bu ideoloji, toplum ze
rinde aklc, bilimsel, laik iradeye dayal bir eylemde bulunmay
ngrr. Bu istek, 20. yzyln ilk yllarnda ortaya kar. Militan
dergilerde, bilimsel dergilerde yaymlanan btn fikirler, Rza'nn
fikirleri, dier Jn Trk ideologlarnn dnceleri, 1908 tem
muzundan itibaren btn boluklar, sapmalar, nyarglar, k
sacas tm iradecilikleriyle aa kar. Bu fikirlerden pek o
unun uygulanamaz olduu anlalr. Ancak belli bir tarihsel
toplumsal durumun sonular olmasna ramen, hem Baullam
hem de lmekte olan Osmanl lrnparatorluu 'nun merkezi ku
rumlarna ok yakn bir sekin zmre tarafndan gelitirilmi ol1 4. "Biz, iktidardaki hanedan drmeyi amalamyoruz, onu dzenin ko
ruyucusu olarak gryoruz, bizim amacmz, bar bir biimde ilerleme kav
ramn gelitirmek. Sloganmz Nizam ve Terakki olduundan, iddet yoluyla
elde edilmi tavizlerden nefret ediyoruz. u ya da bu eyalet iin deil, tm im
paratorluk iin reformlar istiyoruz, tek bir millet iin deil, Yahudi, Mslman ya
da Hristiyan tm Osmanllar iin reform istiyoruz. Uygarlk yolunda ilerlemek is
tiyoruz ama bir kez daha yksek sesle tekrar ediyoruz, bunu Osmanl'y g
lendirerek, onun varlk koullarna sayg duyarak yapmak istiyoruz. Kendi Do
ul.u uygarlmzn zgnln korumak ve Bat'dan yalnzca bilimsel
evriminin genel sonularn almak istiyoruz, bunlar zgrle doru yryen bir
halk aydnlatmaya yeterli tek unsurdur." Meveret Dergisinin Yayn Kurulu. Bu
metin, derginin 1 Aralk 1895 tarihli ilk saysndan alnmtr.

128

malarna ramen, bu fikirler yine de Osmanl dnyasn, daha


sonra da Cwnhuriyet Trkiyesi 'ni ynetmeye balarlar.
Osmanl sekinlerinin Paris bata olmak zere Avrupa'daki
kltrel merkezlere yaptklar yolculuklarn balca sonular iki
balk erevesinde incelenebilir. Milliyetilik akmlar sz ko
nusu olduunda, Jn Trkler iktidara geer gemez, o hi sev
medikleri eski padiahlarnn siyasal alkanlklarn ve ref
lekslerini gsterirler. Herhangi bir federatif sonu bulmalar
olanakszdr, nk hem dzen saplants iindedirler, hem de mil
liyeti akmlarn durdurulmaz ykselii ellerini kollarn balamtr,
sanki A. Comte'un ulusal devletler konusunda ileri srd pey
gamberce fikirleri kantlar gibidirler. Milliyet kavramnn olu
turduu dzen mekan ise ortaya Osmarllk olarak deil, Trklk
olarak kar. Rza'nn o kadar beendii askeri sekinler eski Os
manl dzen refleksiyle harekete geerek, milliyeti bir refleks ge
litirirler, bu noktada Osmanlln bir anlall)I yoktur, artk her
ey Trk ya da daha dorusu Mslman unsuru zerine oy
nanacakbr. Bu noktada ufukta baka tehlikeler belirir. Daha 1908
darbesinden hemen sonra, Jn Trkler hayret iinde halkn "pozitif
tarih"i izlemeye hi de niyetli olmadn, hatta kendilerine "te
rakki"nin yolunu, bilimin avantajlarn, insanlk dininin laik ni
metlerini gstermeye hazr olan velinimetlerine kar ayak
lanabileceiri fark ederler! Jn Trkler ve Meclis'teki bakanlar
Rza felaketten wr kurtulurlar ve bir ilerlemeci terr rzg1n es
tirirler. ok nemli bir olay olan bu kar-devrim giriimi (3 1
Mart 1909) yalnzca Jn Trk hkmetinin sertlemesine yol
amaz, ayn zamanda lmparatorluun uyruklar iin, daha sonra da
Cumhuriyetin yurttalar iin yeni bir an balangc saylabilir.
Jakoben renklere brnm iradeci bir siyaset Jn Trklerin "po
zitif' dncelerini de yedeine alarak geliir. Osmanl'nn son ve
Cumhuriyet'in ille gnlerinde, bilgili sekinler "ulvi" bir heyecanla
yeni ulusal topraklarn her zamanki gibi yine dzen ve uyum zo
runluluunun hizmetinde, bilimsel, laik ve uygarlam aralarla
dzene sokmaya alrlar. Trkiye'nin ve baka birok lkenin
modernlemesinden sz edilirken, ite grnrde uyum iinde, asP9/Tilrkiye"inBw1qn1mu,

129

lnda bastrlm atmalarla dolu bu "laik, toplumsal ve insani"


dinden sz edilmektedir.15

1 5. Lalin Amerika lkeleri de Trkiye gibi pozitivizmden derin biimde et


kilenmilerdir. Brezilya bayragnn albnda bugn bile "Dzen ve ilerleme"
(Nizam ve Terakki) yazl olclugunu hatrlatmak yeter. Lalin Amerika'daki po
zitivizm iin bkz. Poitivlsm in Latin America 1850-1900 Are order and prog
,... reconciliable?, R.L. Woodward Jr. yneliminde, L.edngton, 1971 ; La
pens'9 philoeophique et 80ciologlque du poaltivlsme argentln, R. Soler;
The Mexlcan posltlvlt and the churchtate qutlon 1878-191 1 , K.M.
Sehmitt; Le Poeitivlame polltlque et rellgleux au Breall. De rEmplre la
Corwtitutlon A',ubllcelne 1850-1891 , P. Arbousse Bastide.

130

111. FETH VE KTSAT"


zmir ktisat Kongresi zerine Birka Gzlem

I. ktisat Kongresi bilindii 07.ere, cumhuriyetilerin lke apnda


ve hatta cumhuriyetin ilanndan nce dzenledikleri ilk top
lanulardan biridir. Kongrenin Osmanl tarihinde bir benzeri g
rlmedii gibi, Jn Trle hkmetleri dneminde dahi -ki bu dev
rede belli bi iktisadi aba gzlenir- byle bir toplantya rastlamak
olanak ddr.
Cumhuriyet tarihileri genellikle, bu Kongre'nin ilk manasn
gz nnde tutarlar. Bu tarihiler iin Kongre'nin iktisadi so
nular nemlidir ve yaptklar tarihi irdelemelerde sorularm bu
sonular zerinde younlabnrlar. Bu tarihi incelemelerde, daha
nc Uluslararas TOrkiye'nin Ekonomik ve Sosyal Tarihi Kongresi'ne tebliO
olarak sunulmutur. (Princeton AOustos 1 983)
131

ok, Kongre'de sylenen ile, daha sonralan gerekletirilen ara


snda bir karlatrma sz konusudur. Bu bak as, ou
zaman, sadelikle iktisadi bir erevede, uzun vade tahlilinde ve
onun getirdii yapsal tahlilde kalmakla yetinir; ve bylelikle
Kongre 'nin, znde yatan epistemolojik kesintiyi ya da kopmann
zerinde durmaz.
zmir ktisat Kongresi 'nde, saf iktisattan te, adn ettiimiz bir
kopma gzlenmektedir... Bu kopma, Devlet'i ellerinde tutanlarn
siyasi fikirleri ile ilgilidir. Kongre'nin getirdii yenilik, iktisadi si
yaset alanndan ok, adna iktisat deni!en c!!ince ve davran
evresinde odaklamaktadr.
Kongre'ye sunulan birok bildiri ve gr arasnda, Mustafa
Kemal 'in toplanuy a konumasnn nemi, sorunsalmz a
sndan byktr. Ve en nemlisi, bu konumann, semboller ve
deerler dzeyinde gzlenen kopmann anlalmasndaki yeridir.
En nde gelen Cumhuriyeti ynetici, knumasnda, zetle, l
kenin genel bir tablosunu izer ve doal olarak, adna "bir milletin
dorudan doruya hayauyla alfilcadar olan ey" veya "yaamak
iin, mesut olmak iin, mevcudiyeti insaniye iin ne lazmsa bun
larn kaffesi" dedii iktisat zerinde durur.1 Yakn ve uzak Os
manl padiahlarnn iktisadi davranlarn yerdikten sonra, Os
manl Devleti'ni ve zellikle Osmanl siyasi felsefesini, iktisadi
artlar nda deerlendirir. Son olarak da gelecek iin Cum
huriyet Devleti 'nin iktisadi bamszlnn, ancak siyasi ba
mszlktan getiini kesin ve vazgeilmez bir art olarak belirler
ve buna bal olarak, Cumhuriyetilerin, milletin mutluluu ve
zenginliinin bundan byle koruyucusu olacaklarn syler.
Mustafa Kemal 'in a konumas, znde, Osmanl ge
miinin gerek bir yergisi konumundadr. Buna karlk, yine
Mustafa Kemal'in iktisat vgs, kendisinin Osmanl siyasi fel
sefesindeki zararl ve olumsuz olarak deerlendirdii deerler ora
nnda belirlenir. Bu zararl ve olumsuz deerler, ksaca, Devlet ve
Devleti idare edenlejn iktisat konusundaki ilgisizlikleridir. Bu d
nce dorultusunda Mustafa Kemal, Cumhuriyet Devleti'nin
1 . Gazi Mustafa Kemal Paa'nn a_ konumas. GOndOz kOn. Trkiye lk
dut Kongrl 1923 lzmir. Ankara AUSBF Yaynlar 1971 s. 244 ve 254.
132

esaslarndan birinin de artk iktisadn hayatiyeti karsnda sorum


luluk olacan syler.
Bu niyetler, olaylarn ak iinde ve Trkiye'nin o gnk ko
ullan gz nnde tutulduunda, son derece aklc ve gereki
olarak yorumlanabilirler. Cumhuriyet tarihi zerine dnenlerin
yaklam da zaten genellikle budur. Halbuki, gerek tarihi yorum
larken, gerekse Osmanl siyasi ynetimini yererken, Mustafa
Kemal 'in, bu yaklamn ok daha tesinde yer ald gzlenebi
lir. Bir Cumhuriyeti olarak Mustafa Kemal, bu konum etrafnda
Osmanl Devletinin ynetici prensiplerinden ayrlr ve prensiplerin
tam zdd olan, yepyeni bir siyasi felsefeyi savunur. Bu yeni siyasi
felsefenin z bar ve retken faaliyettir. Mustafa Kemal ko
numasnda, gerekten de birbirini dlayan iki tavr zerine p
mak basar: Osmanl sultanlarnn sava ve fetihi ihtiraslar ile,
Trk devletinin bar ve retken faaliyetiyle belirlenecek olan
gerek kan.
Bakumandann a konumas, bu yeni aklc, bar, ikti
sadi prensibi dile getiren benzetme ve rneklerle doludur:
"Efendiler klnla ftuhat yapanlar, sabanla ftuhat yapanlara
binnetice terk-i mevki etmeye mahk'.irndur"; hemen ardndan
"mesela Franszlar Kanada'da kln sallarken oraya ngiliz iftisi
girmiti. Bir mddet klnla saban yekdieriyle mcadele etti ve
nihayet saban galebe alarak ngilizler Kanada'ya sahip oldular."2
Buna benzer tehislerle Mustafa Kemal, Osmanl tarihini yar
glar. Ona gre, 1923 Trkiyesi 'nin iinde bulunduu ve kendisi
nin "hazin" olarak tanmlad durumun balca nedeni, belki
zellikle yanl bir iktisadi siyasette deil, ama iktisadi siyaset
veya baka bir deyile iktisadi dnce eksiklii ve hatta yoklu
unda aranmaldr. Mustafa Kemal'e gre, btn Osmanl hakan
lar, en baarszndan en muzafferine kadar, hkmetme ihtiras ile
davranyorlar ve iktisadiyata gereken nemi vermiyorlard. htiras
lar yolunda, Mustafa Kemal'in kendi deyiiyle, "unsur-u asliyi
uzun seferlerde ftuhat meydanlarnda" dolatryorlar, bylece
onu teki unsurlara oranla tahrip ediyorlard. Dahas, yabanclara
ve fethedilen lkeler halklarna ayrcalklar tanyorlar ve
2. A.g.e. s: 246 ve 247.

133

bunlar ' bir "atiyye-i ahane" olarak "bahediyorlard" (Mustafa


Kemal burada hakl olarak msaadat kelimesi zerinde durur ve
bunun Franszcaya kapitlasyon olarak tercme edildiini vurgu
lar). Btn bunlar eref, fetih ve byklk kavramlarnn, dnya
grlerinde, baka kavramlara oranla nde gelmesinden tr ya
pyorlard. Hatta, bu kavr!lllllar tekileri ve zellikle iktisadiyau,
son kertede belirler bir yapya sahiptiler. Bu anlamda bir rnek
vermek gerekirse, Mustafa Kemal 'in kendi deyiiyle "siyaset-i da
hiliye, siyaset-i hariciye tarafndan tanzim ediliyor ve bu yolla, fet
holunan diyarlar ahalisini memnun etmek iC'i.'l ha..1cl ar" tannyordu.
Mustafa Kemal'ce, btn bu davran ve dnya gr "unsur-u
aslinin iktisaden sefil olmasna" neden olmutu. Trkler, yzyllar
boyunca "ftuhat meydanlarnda kln sallamaktan kendi hayatla
ryla uramak frsaun elde edememiler, bu arada dier unsurla
ra oranla fakirlemi ve tahrip olmulard."
Mustafa Kemal'in a konumas, yapm olduu tahliller ve
tarihi grleri, mekanik hatta saf bulunabilir. Ancak, dnceleri,
1 8. yzyl Avrupas'nn Saint-Simon, Steuart, Montesquieu gibi
dnrlerine zg "ihtiraslar karsnda menfaatler" ikilemini
(dikotomi) arpc bir biimde akla getirmektedir. 3 Bu karc akl
clk veya aklc karclk paradigmas iki yzyl sonra Cumhuri
yeti yneticinin szlerinde, ve zellikle kendisinden nceki Dev
let yneticilerinin akld (irrasyonel) fetihi ihtiraslarna kar
ulusal karlarn gzetilmesi konusunda gelitirdii dncelerde
ortaya kmaktadr. Mustafa Kemal'in bar taraftar arlar
("Yurtta sulh, cihanda sulh"), -aynca konumasnda, Meclis ve
Hkmetin iten olarak bar taraftar olduunu ve bu sayede mu
zaffer ordularn durdurulduunu syler- Cumhuriyet'le birlikte
gelen ve Devlet'in siyasi felsefesinde gzlenen bu nemli dei
menin sembollerinden birkadr. Mustafa Kemal ve Cumhuriyet
ilerin bar arlarnda, kukusuz bir eit gerekilik yatar
(Musul konusundaki tutumlar buna iyi bir rnektir), fakat bar
taraftarlnn tesinde ve bununla ilgili olarak, Mustafa Kemal'in
Osmanl askeri gemiini bu denli sert bir dille yennesi
3. Bkz. Albert O. Hirschman. "The Pa88ions and the lnterests. Politlcal Ar
gumente tor Capitalism before its Triumph." Princeton PUP 1 977.

134

dndrcdr. Bu adan, Osmanl 19. yzylna ksa bir d


nte ve zellikle Cwnhuriyetilerde olgunlam bir biimde be
liren, Babllama-aklclama srecine, sorunsalmz erevesinde
bir gz ahnakta yarar olabilir sanyoruz.
Gerekten de, Mustafa Kemal'in Kongre'de aktard d
nceler, zellikle u valyevari ihtiraslarn basbrlmasn dile
getiren dnceleri, ilk belirtileri m. Selim ve II. Mahmut re
formlarnda bulunan uzun bir dn geleneinin olgunlam bi
imleri olarak alglanabilirler. mparatorluun btnlnn ko
runmas amacn tayan bu reformlar, i mantklar ve esin
kaynaklar asndan, Osmanl'nn bozgununun ilk iaretleridir;
ve bu bozgun her ne kadar askeri ise de, en az onun kadar da sem
boliktir; nk bu reformlar hem savunmacdrlar, hem de askeri
areyi ilk defa ebedi dman Hristiyanln tekniklerinde ararlar.
Baka bir deyile, bir yandan Osmanl mparatorluu'nu ba
ndan beri belirleyen saldrgan ve yaylmac manta ay
krdrlar, te yandan da Hristiyan Bat'y, hem de Osmanl'nn o
Bat'ya uzun zaman stn gelmesinin nedenlerinden biri olan harp
sanat konusunda taklit ederler. Bu anlamda, 19. yzyl ba re
formcu padiahlar iin geleneksel sanata ve cihat felsefesine kar
gelien bu gven kayb, bir eit Entzauberung (desenchantement
du monde) olarak yorumlanabilir ve hepimizin bildii gibi bu artk
yaylamama zorunluluu karsnda bara ve akla itilme durumu,
(bu, kn l 9. yzyl banda balad anlamna gelmez) bir
sonun balangcdr.4
19. yzyl ba Osmanl reformlar, ister Padiahlar, ister Dev
let adamlar tarafndan gerekletirilmi olsun, Osmanl m
paratorluu 'nun sonunun nn alamaz. Fakat bu arada, ayn re
formlar, kendilerine arhk adn ettiimiz bozgunun varl
yokluu konusunda soru sormayan, bka bir deyile Dou 'ya il
gisiz Bah'ya dnk, yepyeni bir Devlet adam tr retirler. 19.
yzyln ikinci yarsndaki zengin dnce retimi, bu reformlar
4. Cihat felsefesinin terk edilmesi veya en azndan eskisi gibi alglanr ol
mamas, cihat felsefesini belirleyen dini deger1erin anlamlar zerine d
nmenin balangc olarak addedilebilir. Bu anlamda Cumhuriyetilerin radikal
laikletirme giriimlerinin kk, bu 1 9. yzyl ba kavramsal deiikliklerinde
bulunabilir.

135

sonucu oluan aydn sekinler kitlesinin eseridir. Gen Os


manllarda, fakat daha nemli olarak Jn Trklerde belli bir akl
clk kendini gsterir. Bunlar, srasyla ve devrine gre Batl d
ncenin deiik biim ve kategorilerinden esinlenerek, onlar
taklit ederler. Bu kategoriler arasnda meruti anayasaclk, po
zitivizm, laikilik ve milliyetilik saylabilir. Bu aklclama (ras
yonalizasyon) sreci ierisinde, ordu ve askeri sekinin yeri en az
sivil aydnlar kadar ve hatta daha da nemli ve belirleyicidir. Os
manl Batllama sreci iinde, veya Norbert Elias'n deyiiyle
"geleneklerin uygarlamas" (civilisation dec_; moeurs)5 srecinde
ilgin olan ilk uygarlama denemesinin askeri kurumun ta kendisi
iinde gerekletirilmi olmasdr. II. Mahmut, o yeniliki Pa
diah (son derece doru bir tehisle Auguste Comte II. Mahmut'a
"Sultan regenerateur" der)6, yenieri ordusunun varlgna kanl bir
biimde son verirken, konjonktre! bir temizlik hareketinden te,
btn sava ve fetih anlarn iinde tayan bir kuruma son verir
ve yepyeni bir dnem balatr. II. Mafanut'un askeri refonnu, ger
ekten de az nce szn ettiimiz asker kkenli sekinlerin mi
mardr ve hatta bunlarn mparatorluun en nde gelen sekinleri
olmalarnn da temel nedenidir. Buradan kalkarak aa yukar bir
yzyl sonra, Mustafa Kemal 'in, yani ordunun Bakomutannn,
bar, iktisat, retim, ksaca akln szcs olarak karmza k
mas artc deildir. Mustafa Kemal, 19. yzyln birinci ya
rsndaki reformlar erevesinde alan kurumlar ve zellikle Harb
Okulu ve Askeri Tbbiye kkenli, bu asker sekinler geleneinin
gerek bir simgesidir. ttihat ve Terakki iinde, 1 908 Me
rutiyetinin gereklemesinde ve Jn Trk Hkmetleri iinde
nemli roller oynayan bu sekinler, sivillerle birlikte ken lrn
paratorluun Batllam ve gerek aydnlardrlar. Mustafa
Kemal 19. yzyl boyunca srekli gelien ve iinde birok deiik
akm barndran, bu Batl ve Batc aydn dnce geleneinin
vard en u bileim noktasn simgeler. Kendisinde artk ne5. Bkz. Norbert Elias. "Uber den Prozess der Zlvilisatlon" cilt 1. 1 939 Fran
szca evirisi "La Civllisation des lloeurs" Paris Calmann L.svy 1973.
6. Auguste Comte'un Mustafa Reit Paa'ya yazdQ mektup Systeme de Po
litique Positive'in 3. cildi (Dynamique sociale) S. XLVII.

136

redeyse, Osmanly ve daha doru bir deyile Osmanl deerlerini


anmsatan pek bir ey gzlenemez. Bu anlamda Mustafa Kemal,
Osmanl zellikleri gz nnde tutulduunda, 19. yzyl boyu ge
lien yabanclama srecinin vard u noktadr. Mustafa Kemal,
hatrlanacak olursa, srekli medeniyet kelimesini tekrar eder.
Bu tarihi ereveye oturtulduunda, ktisat Kongresi bambaka
bir anlam tamaktadr. Kongre, Cumhuriyeti yneticinin ko
numasnn tesinde, uzun Osmanl Batllama srecinin tm bo
yutlarn zmler; ve onlara bir bakma belli bal ikilem (Dic
hotomie majeure) olan Medeniyet-Cahiliya (veya Barbarlk) da
odakl::n on bir anlam kazandrr. Giderek tm dier ikilemler
de (Menfaat-htiras, Bar-Sava, Rasyonalite-rrasyonalite, k
tisat-sraf, Sorumluluk-eref vb ... ) bu belli bal ikilemden kay
naklanrlar.
Fakat te yandan, bununla da kalmayarak, Kongre, Osmanl
dnya grnn bozgununu ve karlnda gelien medeni
olma hevesini de simgeler. Bu, "olmadan yle gibi gzkmek is
teinin" veya en azndan, medeni sfatna layk olunduunun en
arpc rnei, Kongre esnasnda gerekletirilen Numune Ser
gisi'dir. Bu sergide ziyaretiye sunulan mallar, ya Anadolu'nun ge
leneksel rnleri (pamuk, .kuru zm, incir, vb.. ) ya da dnyann
aa yukar her lkesinde bulunan sbstansiyel beeri ihtiyalara
cevap veren mal ve rnleridir (sandalye, mum, peynir, horoz,
havlu gibi...)7
Bu artc sergi, her ne olursa olsun, Elias'n dedii gibi "bir
st dzey deerlerini (yani burada Batl deerleri) hazrneblle ra
hatszln ele verir."8 Cumhuriyetiler bu lvantenlikle birlikte
sanki bu st deerlere veya Medeniyet'e ne denli lk olduklarn
ve bunun iin kendilerinde hibir eyin, iktisadn dahi, eksik ol.::
rnadn vurgulamak isternektedirler.9 Trkiye'de bilindii gibi,
7. Numune Sergisi. Gndz kOn a.g.e. s. 220-230.
8. Norbert Elias a.g.e., cilt il "La Dynamique da l'Occident" Paris Calmann
Levy 1975 s. 294.
9. Elias, adna gereklikten yoksun" dedii szm ona medenilerin dav
ranlannda toplumsal gerek bir skntnn ve hem yukardan gelen basknn,
hem de kendi kklk sorununun ifadelerini gzler, "Dynamlque de l'Oc

cident" s. 295.

137

sonralar ve zellikle Cumhuriyetin ilk 10 yl boyunca, ka


rarnameler araclyla, bu sergi mantna ok yakn saysz de
iiklik uygulanmaya konmutur (radyoda klasik Bat mzii,
niversitede Latince ve Greke, apka-kasket devrimi, gibi..).
Sonu olarak denilebilir ki, Devlet, Cumhuriyetiler sayesinde,
kendisini ve yneticilerini, yzyllar boynca neredeyse esir alm
gibi gzken u eytani fetih ihtirasndan, bu yabanclama sa
yesinde ve bu yabanclama pahasna kurtarmtr.

138

IV. BR BELGE: MACHIAVELLI

... Tarihin tannm hkmdarlklar iki deiik biimde y


netilmitir: Ya bir hkmdar ve hizmetkarlar (bu kiilere h
kmdar 'nazr' unvann ltfeder) ya da 6ir hkmdar ve baronlar
(baronlar unvanlarn hkmdardan deil, kendi gemilerinden
almlardr) tarafndan. Bu baronlarn malikaneleri ve kendi uy
ruklar vardr. Onlar da hkmdar senyrleri olarak tanrlar ve
iten bir sayg beslerler. Bir hkmdarn ve hizmetkarlarnn ege
men olduklar devletlere gelince, hkmdarn daha gl bir oto
ritesi vardr; nk tm lke onu tek byk olarak tanr; halkn bir
bakasna itaat etmesi o kiinin kraln bakan ya da bir grevlisi
olmasndan dolaydr, yoksa ona kar zel bir yaknlk duy
duklarndan deil.
139

Bu iki hkmet biiminin rnekleri gnmzde Osmanl Pa


diah (Grand Turc) ve Fransa Kral'dr. Padiahlk tek bir sahip
tarafndan ynetilir, tekiler onun hizmetkarlardrlar. Padiah
kralln sancaklara blerek, oralara eitli yneticiler gnderir,
onlar keyfi isterse terfi ettirir, keyfi isterse deitirir. Bunun ter
sine Fransa Kral ok eskiden beri, uyruklarnn kabul ettii ve
sevdii soylu senyrlerin arasnda yaar. Her birinin kraln teh
likeyi gze almadan dokunamayaca kendilerine miras kalm
ayrcalklar vardr. Bu iki hkmet eune biimini inceleyenler,
Padiah'n topraklarn fetheunenin zor oldar.:, ama bir kez ele
gei{ildikten sonra da orada tutunmann kolay olduunu g
receklerdir. Tersine Fransa Kral'nn topraklarn igal eunenin
kolay olduunu, ama elinde tutmann ok zor olduunu g
receksiniz.
Trk topraklarnn fethedilmesinin glnn nedenleri ak
tr: Bir kere bu kralln prensleri seni oraya armazlar; iini ko
laylatrmazlar; kraln evresindekilerin isyan etmesine de bel
balayamazsn. Daha nce akladmz balardan dolay (hepsi
onun kullardr ve ona minnettardrlar) onlar yoldan karmak
zordur; diyelim ki bunu baardn, bundan byk bir yarar sa
layamazsn, nk daha nce akladmz nedenlerden dolay,
bunlar halk pelerinden srkleyemezler. Bu durumda, Trk
yenmek isteyen, onun gcnn birleik olduunu grecektir, do
laysyla kar tarafn iinde bulunduu karklktan ok, kendi
askerlerinin gcnden medet ummas gerekir. Ama bir kez onu
yenmeyi baarrsa, ordularn bir daha toparlayamayacak biimde
bozguna uratrsa, geriye yenilenin ailesinden baka korkulacak
kimse kalmaz; o ailenin de oca sndnde, artk kayg du
yulmasna gerek kalmayacakur, nk tekilerin halk zerinde ki
isel bir otoriteleri yoktur; istilac zafere kavumadan nce on
larn desteine gvenemez ama, sonradan da onlardan korkmas
iin hibir neden kalmaz.
Machiavelli 'nin Prens'inin IV. b
lmnden alnUlar. s.19, 20, 21; Le
Livre de Poche (Classique), Paris, 1972.
(Biz evird.k).
140

V. STATSTK VERLER
1 . MiRAS
a) Trk sanayiindeki aznlk ve yabanc paylar (1915)
Milliyet
Sermaye %
Trk........................... 15
Rwn ........................... 50
Enneni .......................20
Yahc!i

.. ............... ... 5

Yabanc ..................... 10

Emek %
15
60
15
10

Kaynak: Trkiye'de Toplumal ve Ekonomik Gelimenin 50 Yl, s.143.

b) 1927 yl sanayi saym sonular


Sanayi trleri
Sanayi says
Maden ileme ......................... 556
Tarm ................................. 28 439
Dokuma ....................... ........ 9 353
Orman .................................. 7 896
Kat ve trevleri.................... 348
Maden karma .................. 14 752
naat ................................. 2 877
Kinya ..................................... 697
eitl i ....................................... 1 6
Dier ....................................... 3 1 1

Yzde
0,85
43,59
14,34
12,10
0,53
22,61
4,41
1.07

o,o
0,48

Kaynak: Devlet istatistik Enstits, LJ. Gordon'dan abnt American Re

lations with Turkey J 830-1930, s.74.

Not: Motor gc kullanan sanayilerin toplam %4,32'yi geez. te yandan, ku


rwnlarm %35,74' zel iletmelerdir ve 2 ya da 3 Ji altran iyerlerinin oran
%35,76dr. li ve memur toplam (256 855) ulusal nfusun %2'sini oluturur. 1927
Sanayiyi TeVik Kanunu devlete ait olan ve bu yuadan yararlanan kuumlann orannn
ok dk olduunu (%2,1) belirtir.
Kaynak: Trkiye'de Toplumsal ve Ekonomik Gelqmenin 50 Yl s.151 ve 154

141

c) Trkiye Byk Ekonomi Sergisi'nde sergilenen mallar:

Sabun, helva, makarna, hidrofil pamuk, boya, sigara kAd, ko


lonya, fanila, bavul, saf krom, tahl, kesme ta, kiremit, tula, san
dalye, ev eyalar, peynir, yataan, kam, ttn, deri, fstk,
zm, incir, kemer, kkrt, kuma, mum, ekerpancar, tarak,
ak, kavun, bal, ayakkab, matbaaclk malzemeleri, un, niasta,
havlu, aa demeler, yn, orap, zeytinya, zeytin, portakal,
pamuk, balk yumurtas, ekerlemeler, futbol topu, azlk, bas
kl, ip, bakr eyalar, sprge, karpuz, &af a.utimuan, kahve de
irmeni, terazi, horoz, baharat, fidelikler, kravat inesi, asma kilit
G. kn'den alnl Trkiye iktisat Kongresi, 1923 zmir, s.22<Yden 230'a kadar.

2. VERGi
a) Bte gelirlerinin yaps, rn kaldrlmasndan nceki ve
sonraki dnemlerin karlatrlft!,as (%)

Gelir kayna

1924

r .......................................28,6
Gt1rnrk .............................................20,9
Tketim vergisi .................. 1 2, 7
Tuz vergisi .......................................... 3,9
Ask:erlik bede]i .................................... 2,9
Tanamaz mal verg isi ....................... 2,6
Dier ................................................... 2,6
Gelir vergisi .......... :......... 2,5
Arsa vergis ............................................ Pu .......................................................... Tekel ................................................ ...... Dier ................................................ 20,2

1928
18,7
6,5
1,0
1,3
4,9
6,5
13,7
3,3
21 , 1
1 6,8

Kaynak: Z.Y. Hershlag, Turkey: Tire Challenge ofGrowth, s.45.

142

b) Vergi ile ilgili ek bilgiler:

Cumhuriyet rejiminin getirdii yeni vergiler: Emlak, alkol,


ttn, sigara kad, tuz, kibrit, eker, benzin, barut ve pat
layclar, oyun k!tlar, veraset, elektrik ve gaz, elence, alm
saurn, deniz ve demiryolu tamacl ve ithalat. Doal olarak, t
ketim mallarndan alnan vergiler devletin bu rnler zerindeki
tekelinden kaynaklanan dolayl vergilerdir. 1 93 1 'de bir buhran ver
gisi ve bir denge vergisi getirilir. Ve son olarak eski rejimden
miras kalan arazi ve gelir vergileri yeniden dzenlenir.
Kaynak: T. MwiJdin, Le rysteme jisca/ de la Republique de Turquie et la reforme fi
nanciere de la loi du 17 fivrier 1925

Hayvan vergisine gelince, Cumhuriyet Hkmeti nce bunu


drt katna karr (1924) ve rn kaldrlmasyla ortaya kan
a tamamlamak iin srlara da yaygnlatrr; sonu olarak bu
vergi, 1938'de bte gelirlerinin % 19'unu meydana getirir. Bu
vergi ekonomik rantabiliteden til gebe hayvan ye
titiriciliine ok uygundur. Tersine, "kapal" ve ok az pa
rasallam "bir ky ekonomisi"ne uygulanmas, sadece parasal
basky arttmakla ve ipotek, tefecilik gibi borlanma me
kanizmalarn dourmakla kalmaz, ayn zamanda hayvan rn
lerinin fiyatlarnn sabit olmasndan, dolaysyla vergiyi tketiciye
yanstmann olanaksz olmasndan tr, hayvan yetitiricisinden
Devlet'e nemli bir gelir transferi salar.
102.

G. Akaln, Tanmmzn Soryo-Ekonomik Yaps. Vergilenme ve Gelime, s. 101-

143

c) Devlet varidat: Tahakkuk ve tahsilat (1926-1937)


Yil..

Arazi vergisinde Hayvanlar vergisinde Kazan vergisinde


tahakkuka
tahakkuka
tahakkuka
tahsilat oran
tahsilat oran
tahsi lat oran
55,5
22,4
17,5

1926 ....... 75
1931 ....... 62,6
1935 ....... 63,5

92,2
75,9
65,0

87,4
55,3
39,3

Kaynak: 1937-38 statistik Yll, G . Kazgan'dan alnt,"Trk Ekonomisinde


1927-35 Depresyonu". Atatrk Dneminin Ekonomik ve Sosyal Sorunlar,
s.235.

3. VERiLEN HIZMEI'
a. Sabit fiyatlarla ki;i ba;na GSMH (1948=100)
Yl

GSMH (milyon)

Nfus (milyon)

GSMH / kii
(TL)

1927
1932
1939
1945
1948
1950

4,663
5,340
7,777
6,228
9,153
9,659

13,562
15,071
17,369
18,929
19,922
20,808

343,8
354,3
447,7
329,0
459,4
464, l

1946 ylna kadar 1 Trk Liras 0,55, daha sonra 0.35 Amerikan Dolan'dr. I. nde'in
Seyri'ndeki verilere gre hesaplanmtr. s.194, 196,

Trlciye'de Kamu Harcamalarrun

197.

b. GSMH'de brt yatrm yzdesi:


Yl
Y/GSMH
1924 ..................... % 8 ,2
1938 .................... % 11,4
Kaynak; G. Ka.gan, ad geen makale, s.233.

144

c) 1927 ve 1 945 yllar arasnda eitli mesleklerde meydana


gelen deimeler:
Meslekler

alan nfus al an nfusun 1927 baz=l OO


bin olarak
yzdesi
1945

1927

1945

1927

1945

97

0,68

0,86

100

161,6

569

0,72

5,0

100

889,0 .

274
2,78
-Tarm
hayvanclk
balklk... . ,... . ...... .. 41 90 . 7360
47,4
-Tamaclk ve
haberleme,, . . .. .... ...... . 15
138
O, 17
-Madencilik ve
ta ocakl .. . .. .... ....... . 34
50 0,37
-Zanaatkar,
sanayi iisi,
memurlar ....... ............ 286
557
3,23
-Kol iisi . .. .. ....... ..... .. 94
30 0,99
-Hizmetler ................. 1 1 7
48
1,32
-(Asker dahil)
kimlii
belirlenemeyener.. .. 3853 2246 . 43;63

2,41

100

1 1 1,3

64,7

100

175,6

1,22

100

920,0

0,45

100

141,1

4,90
0,23
0,43

100
100
100

159,0
3 1,9
41,l

19,76

100

58,3

1927
-Teknik ve serbest
meslekler . . 60
-1945'te asker
dahil memurlar ............ 64
-Tica::i.,
iverenler,
yksek dereceli
alanl ar .. ................ 2A6

Kaynak: K. Karpat, "Stucunl change, historical stages of nodemi:zatim and the role
of social grops in tukish politics" Social-Chnge a,d polirics in Turkey, s.64'ten 66ya
kadar.
Not: 1936'da, Sanayiyi Tevik Kanunu'ndan yararlanan 1 101 sanayi kunlumdan
SS4' i.ek kiilik iletmelerdir.
PIO/T'niBald"fbnlmu

145

d) Bte harcamalar milyon TL olarak:


1 937/38

1 947

B or faizi ...................... ,.............. 58


Eitim .......................................... 1 5
Sa lk ............................................ 8
Savunma .................................... 109
Kamu almalar..................... . 1 1 3
Dier ........................................... , ... _
TopJam. , , ...... ,............... . ............. 303

1 90,2
97,7
38,2
485 ,3
8Ci,l
403,7
Uv4,2

Harcama kalemleri

Kaynak: Z.Y. Hershlag. A.g.e . s.336.

e) Yollar ve demiryol/ar:

Yl

Yollar

Demiryollar

(km)

(km)

1 923........................... 18 335 000


1 95()........................... 47 080 000

3 75 6 000
7 671 000

Kaynak: ... "Tkiye'de Toplumsal ve Ekonomik Gelipnenin SO Yl", s.407 ve 412.

/) Okuma - yazma:

Yl

Okwna-yazma bilmeyenlerin oran

1 9 27 ............. ....................... .. .. .. % 89,4


1 935 .......................................... % 80,7
1 945 ........................................ .. % 69,8
Kaynak: Statistical Abstract for 1947-50. s. 1 3 1 .

146

g) Tarmsal yap :
lke

Yl Faal nfusta Yl Kurulu !hektardan


says az kurulu
tarmda
yzdesi
alanlar
(%)

ABD
Danimarka
Trkiye
Venezuella

1951
1950
1949
1950

% 17
% 24
% 72
% 40

1950
1949
1952
1950

5338
207
2528
235

1-5 hekur

%1
% 18
%6

% 13
% 21
% 44
% 48

Kaynak: U.N. Progress in Land Refnn, Ffth Repon, s.332-344.

h) Tketim harcamalarnn kaynaklarna ve yksek gelir grubuna (201-1000 TL) gre datlm:
Harcama grubu

Harcamalarn kayna (%)


Kendi iletmesinde
Satn alnan

Gda maddeleri. ............. ... .. .. 62,0


Dier maddeler............. ........ 38, 3
Btn maddeler 52,l

38.0
61 .6
47.9

Kaynak: Tr/ciye'de Toplumsal ve Ekonomik Gelqmenin 50 Yl. s.241.

i) Liberallemenin balangc 1946 ile 1 968 yllar arasnda


toplam cemiyetler iinde dinsel cemiyetlerin yzdesi:
Yl

Cami
yapm
iin

Toplam dinsel
cemiyetler

1946
1950
1968

8
142
8419

11
154
10 730

tekiler

12
2 311

Cemiyetler
toplam
841
2 023
27 075

1,3
7,1
28,4

Kaynak: A. Ycekk, Trlciye'de rgtl Dinin Sosyo-Ekoomik Taban, s.133.

147

KAYNAKA
Eserler

Y. ABADAN ve 8. SAVCI: Trkiye'tk Anayasa Gelimelerin Bir Bafa


A.. SBF Yaynlan, Ankara, 1959.
A. AFET NAN: M. Kemal Atarrk'ren Yazdklarm; Devle Kitaplan
stanbul, 1971.
F. AHMAD: The Young Tur/es; Oxford Uni. Press, Londra, 1969.
G. AKALIN: Tanmmzn Sosyo-Ekcnomik Yaps. Vergileme ve Gelime
A .. SBF Yaynlan, Ankara, 1975.

M AKDA: Trkiye' nin lkrisadi ve lrimai Tarihi; Cem Yay., stanbul 1974.
Y. AKYZ: Le pani poliique unique tk la Turquie ]023- 1946 er /' educaion polirique
du peuple; Publication du Centn: Europeen Unver.taire, Nancy, l 966
G. ARDANT: L' hisoire jinanciere tk /' anriquie i nos jours; Gallimard (ldees), Paris,
1976.
H. ARENDT: Essai sur la revolurion; Gallimard, (NRF), Paris, 1967.
M. K. ATATRK: Discours du Ghazi Moustafa Kemal, octobre l 927; Koehler,
Leipz.ig, 1929.
E. AYBARS: /sriklal Mahkemeleri; Bilgi Yaynlan, Ankara, 1975.
. L BARKAN: Trkiye'de Toprak Meselesi. Glem Yay, lstanbul, 1980.
. S. AYDEMlR: inklap ve Kadro; Bilgi Yaynlan, Ankara, 1968.
N. BERKES (yayna hazrlayan): Turkish narionalism ard western civilizaion; Se
lected essays of Ziya Gkalp; Ailen and Unwin, London, 1959.
N. BERKES: The developmen of secularism in Turkey; Mc Gill Uni. Press, Montn:al,
1964.
N. BERKES: Trkiye lkisa Tarihi; Gerek Yay, lstanbul 1972.
M. E. BOZKURT: Atatrk ihtilali, lstanbul, 1960.
8. CARRA DE VAUX: Les penseurs de /'lslam, Tome V; Geuhner, Paris, 1921-1926.
O. CONKER: Le redrtssemen economique er findustrialisarion de la nouvelle Turquie; Sirey, Paris, 1937.
S. DIRKS: /slam e jeunesse en Turquie tlaujortl hui; H. Champion, Paris, 1977.
L. DUMONT: Homo Hierarchicus; Gallimard (Tel), Paris, 1979.
E. DURKHEIM.: De la Division du Travail Social; P.U.F., Paris 1978.
N. ELIAS: La civilisaion des maurs; Calmann-1...evy, Le Livre de Poche (Pluriel),
Paris, 1977.
E. ENGEUiARDT: La Turquie et le Tanzimat, 2 cilt; A. Cotillon, Paris, 1882.
J. G. FICHTE: Discours a la arion allemande; A Costes, Paris, 1946.
J. G. FICIITE: L'Eta commercialferme; L'Age d'Homme, Lausanne, 1980.
L J. GORDON: American relarions wih Turkey, 1 830-1930. An economic in
terpretation; Philadelplia, 1932.
G. E. YON GRUNEBAUM: L'idenrie culrurelle tk J'Jslam; Gallimard (NRF), Paris,
1973.
J. P. GUTION: La sociee e /es pauvres en Eurpe, XVI-XVIII siecles; PUF (SUP),
Paris, 1974.
M. HEPER: Brokrarik Ynerim Gelenei, O.D.T.0. Yay, Ankara, 1974.
J. G. HERDER: Une autre philosophie tk f histoire; Aubier-Montaigne (Coll. bi Bir seferlik yollamalar bu kaynakada yeniden venlmemitir.

148

lingue), Paris, 1964.


Z. Y. HERSHLAG: Tu.rkey: the clwllenge of growth; Brill, Leiden, 1968.
Histoire de la Republique urque, 1923-1934, par la Societe poor l'etude de I'hisoire
turque, lstanbul, 1935.
H. iNALCIK: The OrtomJn Empire; Weidenfeld & Nicholson, Londra, 1973.
G. JASCHKE: Yeni Trkiye'de lslimclk; Bilgi Yaynlan, Ankara, 1972.
Y. K. KARAOSMANOLU: Politika' da 45 Yl; Bilgi Yaynlan; Ankara, 1968.
K. KARPAT: Turkey's politics. The transition to a multi-party system; Princeton Uii.
Press, New Jersey, 1959.
. KEYDER: The defnition ofa peripheril economy: Turkey 1923-1929; Cambridge
Uni. Press /MSH, Cambridge, 1981.
M. F. KPRL: OsmJnl lmparatorluu'nun Kurulqu; tken Yaynlan, stanbul,
1981.
S. LAUA:): [he exclwnge of minorities: Bulgari, Greece and Turkey; Mac Millan,
New Yorlc, 1932.
C. LEFORT: Eleinents d' une critique de la bureaucratie; Gallimard (Tel), Paris, 1979.
. MARDiN: The genesis of Young OtomJn tought; Princeton Uni. Press, New Jersey,
1962.
. MARDiN: Jn Trklerin siyasi fikirleri; 1895-1908; l Bankas Kiiltr Yaynlan,
Ankara, 1964.
H. MELZIG: /nn diyor ki; lstanl:ul, 1946.
T. MOUHIDDIN: Le systeme fisca/ de IJJ Republique de Turquie et IJJ reforme fi
nanciere de la loi du 17 fivrier 1925; Rousseau, Paris, 1930.
G. KN (yayna hazrlayan): Trkiye iktisat Kongresi, 1923 zmir; ASBF Ya
, ynlan, Ankara, 197 l .
1 . NDER: Trkiye'de kamu lwrcamalJJnnn seyri: 1 0 Yaynlan, lstanl:ul, 1974.
K. POLANYI: The great rransformation. The political and economic origins of our
time; Beacon Press, Boston, 1929.
E. RAMSAUR: Young Tur/es. Prelude to the revo/uion of 1908; Khayats, Beirut, 1965.
A. RIZA: La erise de I'Orient, ses causes et ses renedes: COUP, Paris, 1907.
W. C. SMITH: lsiJJm in modern history; Princeon Uni. Press, New Jersey, 1957.
Y. TEZEL: Cumhriyet Dneminin iktisat Tarihi; Yurt Yaynlan, Ankara, 1982.
A. DE TOCQUEVlLLE: L' Ancien Regime et IJJ Rlvolution; Gallimard (ldees), Paris,
1979.
A. DE TOCQUEVILLE: De la dimocratie en Amerique; Gallimard (ldees), Paris,
1968.
F. TNNIES: Communaute et Societe; PUF, Paris, 1944.
E. K. TRIMBERGER: Revoluionfrom above. Milirry bureaucrats and development in
Japon, Turkey, Egypt and Peru; Transaction Books, New Jersey, 1978.
M. TUNCAY: Tek Parti Ynetiminin Kurulmas; Yurt Yaynlan, Ankara, 1981.
B. TURNER: Weber ad lsiJJm; Roulledge Kegan and Paul, Bosto, 1974.
H. Z. LKEN: Tarkiye' de ada diqnce tarihi; lken Yaynlan, stanbul, 1979.
M. WEBER: Economie et Societi, Plon, Paris, 1971.
A. YCEKOK: Trkiye'de rgtlenmi dinin sosyo-ekonomik taban, 1946-1968; A
SBF Yaynlan, Ankara, 1971.

Baz makaleler ortaklaa eserlere dahildirler.

149

Makaleler

M. ARKOUN: L'lslam face au developpement. Diogene, 77, 1972, s. 71-9 1 .


R . BELLAH: "Religious aspects of modemi:ation i n Tuicey and Japan" American
Journal o/Sociology, 64, 1958, s.1 -16.
N. BERKES: "Religiou and secular institutions in compaative penpective". Archives
de sociologie des Religions, 16, 1963, s.73-77.
E. DURKHEIM ve M. MAUSS: "Noe sur la notion de Civilisation" L'Arie So
ciologique, 12, 1909-1912, s.46-50.
R. DAVISON: "The advent of he principle of representation in the govemnent of he
Ottoman Empire" Begiruings ofmodernization in Middle- East: TM X/Xh cenury,
yayna hazrlayan W. Polk ve R. Chambres, The Uni. of Chicago Press, Chicago,
1968, s.93-108.
F. GEORGEON: ..Les Foyen urcs a l'epoque kena!iste {1_ 921-193 1 )", Turcica, 14,
1982.
E. EARLE: "The new Constiution of Tuicey" Political Joumal Quarterly, vol. 40,
1 925, s.73-100.
H.A.R. GIBB: "La iaction contre la culture occidentale dans le Proche-Orient" Caliers
de l'Orien Contemporain, 23, 1951, s.1 -10.
M.HEPER: "Osmanl Siyasal Hayatnda Meicez Kenar bikisi" Toplum ve Bilim, 9-10,
1980, s.3.,15.
K. KARPAT: ''Strucual change, historical stages of modernization and he role of
social groups in Turkish politics"in Social change ard politics in Turkey. A srruc
turaf historical analysis, Brill, Leiden, 1973, s.1 1-92.
G. KAZGAN: "Tic Ekonomisinde 1 927-1935 depresyonu. Kapital birikimi ve r
gtlemeler" Atatrk Dneminin ekom:,nik ve sosyal sorulan, tnA, stanbul.
1977, s.231 -274.
B. LEWIS: "Le retour de l'lslam" Deba, 14, 1981, s.18-38.
B. MANiN: "Saint-Just, la logique de la terreur". Libre, 6, 1979, s.165-23 1.
. MARDiN: "Power, civil society and culture in he Ottoman Empire" Comparative
Studies in Society ard Hisory, 1 1 , 1 969, s.258-281.
H. MASSIS: "Un accord fanco-turc esi-il encore possible?" Revue Hebdomadaire, 28,
1 92 1 , s.194-203.
M. MAUSS: "La naion" L'Annee Sociologique,1953-1954, s.7-68.
Ch.A. MICHALET: "Eoonomie et politique chez Saint-Just" in Actes du Colloque
Saint-Jus, Societe des Eudes Robespierristes, Paris, 1968, s.151-201.
O. OKYAR: "The concept of etatism" Economic Jourral, 291, 1965, s.98-1 1 1.
1. ORTAYLI: "Osmanl toprak dzeninin kaynaklan", Toplum ve Bilim, 4, 1978.
A. RIZA: Bulletin de France. Revue Occidentale, 1891.
A. RIZA: "L'inaction des Jeunes Turcs" Revue Occidenale, 1903.
D. RUSTOW: "The modernization of Turkey in his_torical and compaative pen
pective"in Social change ard politics in Turkey. A strucural hisorical analysis,
yayna hazrlayan K. Karpat, Brill, Leiden, 1973 ,- s.93-120.
SJ. SHAW: "The XIXth century ottonan tax reforms and revenue system". in
\": rtiora/ Jourral of Middle-Eas Studies, 4, 1975, s.421-459 .
..0.KIQl'IS: _" From bandit to pacha: fnt steps in he rise to powerof Ali of Tepedelen,
l 7S0-l 7'.'. /nterrational Journa/ ofMiddle-Eas Studies 2-3, 1971, s.219-244.
t'S.
iJNAR:('L'll!).hropologie politique et economique: L'Empire Ottoman et sa
tra!.fo:nio.n". Anrales, 3-4, 1980, s.551 -579 .
,

-'_

150

. ' : :: ::
,.

AJ. SUSSNTZKI: "Etlnic division of labour''in The economic history of the Middle
East 1800-1914, Yayna hazrlayan Ch. Issawi, The Uni of Oicago Press, Chi
cago, 1966, s. 1 14-125.
TOPRAK: "Halklk ideolojisinin Olu;urnu." Atatrk Dneminin Ekonomik ve Sos
yal Sorun/an, tnA. lsanbul, l 977, s.13-3 l.
E..K. TRIMBERGER: "A theory of elite revolutions". Studies i n Comparative ln
ternational Development, 1, 1972, s.191-207.

z.

Doktora Tezleri

. SEZGiN: La recherchc d'une doctrine nouvelle du developpement economique. Le


mouvemen de Kadro en Turquie. Paris 1 niversitesi, l 974.
8. Dl :!;-!)IZ: L'institution du wakf au XVIIl. sicle en Turquie. Paris iV niversle1, 1 -:, , J .

Istdtistik Kaynaklar

Annuaire statistique pour 1937-38, Ankara, 1939.


La Turquie en chiffres, Ankara. 1937.
Statistical abstractfor 1947-50, Ankara, 1951.
T.C. Milli Egitim 194344, 1948-49 gretim Yllar, Ankara, 1949.
Trkiye'de Toplumsal ,e Ekonomik Gelimenin 50. Yl, Ankara, 1973.
UN. Progress in Land Reform: Fifth Repot, New Yok, l 970.

Belge

Mechveret gazetesi, Organe de la Jeune Turquie, 1895.

Ansiklopedik Kaynak

Encyclopedie de r /slam, cilt l , s. 801 (ayan), Brill, Leiden, l 975.

151

You might also like