Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 97

NDEKLER

Balarken...
I. BLM
EZOTERK - BATIN DOKTRNLER
II. BLM
MU UYGARLII VE NAACALLER
III. BLM
ATLANTS VE OSRS
MAYA - UYGUR KOLONLER
IV. BLM
MISIR VE HERMES OKULU
V. BLM
MUSA VE YAHUD EZOTERZM
VI. BLM
ANTK YUNAN EZOTERZM: PSAGOR - EFLATUN
VII. BLM
FARKLI BR NSYE, SA
VIII. BLM
SLAMYET VE BATINLER
IX. BLM
MUTASAVVIFLAR, ALEVLER, BEKTALER
YESEVLK
BEKTALK
AHLK
MEVLANA
YUNUS EMRE
X. BLM
BATI DNYASI VE EZOTERZM
SMALLER VE TEMPLERLER
ROSE CROIX
XI. BLM
EZOTERZMN ZAFER: HMANZM VE RNESANS
XII. BLM
MASONLUK ve EZOTERZM

Balarken.....
Bu kitab yazma nedenim, insanlk tarihi kadar ve hatta, bilinen insanlk tarihinden de eski,
onu en derinden etkilemi bir akm olabildiince gerilerden ele alp gnmze getirmek,
bu akmn gnmzdeki en nde gelen savunucusu olan Masonluk ile, halen yaayan veya
tarihin derinliklerine gmlm olan dier rgtler arasndaki benzerlik ve ayrlklar
gstermektedir. "Ezoterik" ya da "Batni" doktrinler ad verilen bu akm varoluun, ancak
sevgi ile alglanlabilecek ve aklclkla ortaya konulacak sebeplerini savunan ve yegane
hedefi insann tekaml ederek Kamil nsan haline dnmesi ve bylece Tanr ile birlemesi
olan bir akmdr. Felsefi alanda "Panteizm", slami kltr iinde Tasavvuf adn alan Ezoterik
doktrinler, Masonluk ile ada dnya zerindeki en byk etkisini gstermi ve gnmz
bat uygarlnn oluumunda byk rol oynamtr.
Ezoterik doktrinler ile ilgili binlerce yldan bu yana pek ok ey sylenmi, yazlmtr. Ancak
bu retiler ve onlarn kurumlar bugne kadar belli bir kronolojik sralama ile ele
alnmamtr. Benim yazdklarmn hibirisi yeni deildir. Zaten, eskilerin dedii gibi, "gne
altnda, sylenmemi hibir sz yoktur". Benim amacm, felsefi birok akmn yansra pekok
dinin de dousundaki balca unsur olan bu akm insanlk tarihi ierisinde, tarihin karanlk
sayfalarndan balayarak, belli bir dzen iinde gnmze ulatrmaktr. Bunu yaparken,
mmkn olduunca bir tarihi sre izlemeye ve Ezoterik inanl bir topluluun bir dierini
nasl etkilediini gstermeye nem verdim.
Bu kitabn yazlabilecei en mkemmel noktada, Trkiye'de domu olduum iin kendimi
ansl addediyorum. Bu topraklar tm insanlk tarihinin bir buluma noktasdr. nsanlk
tarihinden de Ezoterik doktrinleri soyutlamak mmkn deildir. Bir ok felsefi ekoln
yansra, tek Tanrl dinlerin de doduu blgenin ortasnda bulunan bu topraklar bana
birok akm yerinde inceleyebilme frsat tand.
Bu kitab yazarken, dipnotlarn ve faydalanlan eserlerin sayfann altnda belirtilmesinden,
okuyucunun dikkatinin dalmamas amacyla zellikle kandm. Faydalanlan eserler her
blmn sonunda ayrca verilmitir.
Kitabn olgunlamas iin deerli katklarn esirgemeyen Sayn Prof. Sahir Erman'a, Sayn
Can Arpa'a, Sayn Kaya Gven'e, Sayn Prof. Bozkurt Gven'e teekkr borluyum.
Kitabm, alma ortamm gzelletiren eim Seda ve kzlarm Ayim, Burcu ve Ece'ye ithaf
ediyorum.
Dilerim kitabm gncel Ezoterik retiye k tutmakta baarl olur ve Yce Varln Nuru bu
ynde alacaklar aydnlatr.
Cihangir Gener
10 Ekim 1993, Ankara

I. BLM
EZOTERK - BATIN DOKTRNLER
nsanolu, zeka prltlarn ilk gstermeye balad gnden bu yana nereden geldiini, ne
olduunu ve nereye gideceini srekli dnm, cevab bulduunu zannettii anda,
bulduu bu kutsal cevap iin, baka bir kutsal cevaba inananlarla savam, onlar
ldrmekten ekinmemitir. Kitleler bu kutsal cevaplara, dier bir deyile dinlere, konulan
kurallar erevesinde banazca balanrken, kutsal cevabn gerek anlamn kendilerine
saklayan ilk Ezoterik retinin yaratcs rahipler, sradan insanlarn yetersiz bilgileri ile bu
cevab anlayamayacaklarn dnerek bir srlar sistemi oluturmulardr.
Ezoterik-Batini srlarn, sadece bu srlar elde etmeye hak kazanan belli bir zmreye
verilmesi, bu doktrinin hem zayf yann hem de, bugne kadar ulap gnmz uygarlnn
olumasnda byk rol oynam gl yann ayn anda iine barndrr. retilerin ancak
belli bir eitim ve bireysel geliimden sonra srlarn ortaya koymas, kitlelerden kopuk
doktrinler olarak kalmasna neden olmutur. te yandan, srlarn semboller dili bnyesinde
son derece iyi saklamas ve sembollere her ada gelien uygarlk dorultusunda farkl
anlamlar yklenebilinmesi, tm insanlk tarihi boyunca bu srlar saklayarak gnmze
kadar ulatran kardelik rgtlerinin varolmasn mmkn klmtr.
Bu srlar nelerdir? Gnmz uygarlnn oluumunda byk etkisi olan ve amzn laik bir
akl a olmasn salayan bu doktrinin ierii nedir?
Ezoterik-Batni doktrinler, felsefi alanda Panteizm olarak ifade edilir. Tek Tanrl dinlerde
yaradan-yaradlan ikilemi varken Panteizm'de bu ikilem yoktur. Varolan herey Tanrdan
sudur etmitir ve onunla zdetir.
Evren ve Tanr birdir. Tanr yaradan deil, varolandr-ve evrenin toplamdr. Onsuz ve sonsuz
olan Tanr, Makrokozmos'da da, Mikrokozmos'da da bulunur. Tanrsal Nurun bir cz olan
ruh hibir zaman lmez ve yegane amac ayrld ana kaynaa, yani Tanrya dnmektir.
Bunun da tek yolu, evrensel bir yasa olan evrim, yani tekamldr.
Aslolan ruh ve ruhun tekamldr. Madde onun kullanp att, bir st dzeye geme arac
ve zaman ierisindeki varoluunun ifadesidir. Tanrsal fkrmann neticesinde balayan ve
ancak ona dn ile son bulacak olan yaamda insan, Tanrsal varoluun bilinen en st
dzeydeki ifadesidir. Ruh-can-beden lsn barndran insan Mikrokozmos'dur.
Mikrokozmos, baba-ana ve oul veya, z-cevher ve hayat' kapsayan Makrokozmos'un, yani
Tanrnn zdeidir.
Ruhun tekamln, yani kt ana kaynaa dnmesini salayan evrensel yasa, yeniden
dou yasasdr. En alt dzeydeki varoluun ifadesi olan cansz varlklardan, en st dzeydeki
Kamil nsan'a kadar ruhun ulumasn salayan yeniden dou zinciri ancak ruhun
mkemmellie ulamas ve Tanrya dnmesi ile krlabilmektedir.

Evren, Tanr ile zde olduu ve Tanrdan baka hibir varolu bulunmad iin, iyilik ve
ktlk kavramlar da Tanrnn ifadeleridir. Ancak, aslolan sevgidir, iyiliktir. Tanrsal
fkrmann bilinen en st dzey ifadesi olan insan, iyi ve ktnn savat alandr. Aslolan
jyilik olduu, evrenin tm sevgi zerine kurulu bulunduu iin, ancak iyi bir insann ruhu,
Kamil nsana dnebilir ve Tanr ile btnleebilir. Yaam boyunca iyi olmayanlar
bulunduklar dzeyde yeniden doarlar. Kt davranan insan ise, yeniden dou yasas
uyarnca, tekamln insandan bir nceki aamas olan hayvansal varla geri dner. Ne tr
bir hayvan olarak doaca, bir nceki yaamndaki tavrlarna baldr.
Tekaml yasas nedir ve nasl iler? Tanrsal fkrmann, veya bilimsel deyimi ile byk
patlamann (Big Bang) neticesinde canszlar alemi meydana gelmitir. Evrenin fizik kurallar
ierisinde zaman iinde gne sistemleri olumu ve en azndan bir gezegende, bizim
dnyamzda, yaamn ortaya kmas iin gerekli koullar biraraya gelmitir. Bu, baka
sistemlerde baka yaam tarzlarnn olmad anlamna gelmez. Zaten, Tanrsal pskrmenin
yegne hedefinin sadece insanolunu meydana getirmek olduunu iddia etmek, sadece
insana has benciliin bir gstergesi olur. Bilim adamlar da bugn, milyonlarca baka
gezegende daha, baka canllarn bulunabileceklerini en azndan teorik olarak kabul
etmektedirler. Ancak bugnk teknolojimiz bu teoriyi dorulamaya henz yeterli deildir.
Bu nedenle, ruhun Tanrsal Nura ulamasndaki son dura Kamil nsan mdr, yoksa baka
bir yerde daha stn nitelikli ve Tanrya daha yakn baka varlklar bulunmakta mdr,
bilemiyoruz. Zaten, byle varlklar var ise, Kamil nsann bunlardan biri halinde yeniden
domas doaldr. Artk bundan sonras da, o varl ilgilendiren bir meseledir. Bu nedenle
kitabmz, Kamil nsana kadarki tekaml ile snrl kalmak zorundadr.
Yaplan bilimsel aratrmalar, cansz varlklar olarak kabul edilen kimyasal elemanlarn,
uygun ortam bulduklarnda hayatn yap talar olan "rna" ve "dna" molekllerine
dntklerini gstermitir. Bu molekller tek hcreli ilk camlar, bu canllar da, zaman
ierisinde, daha karmak yapl dier canllar meydana getirmitir. lk kez Drawin ile
bilimsel bir izaha kavuan bu tekaml yasasnn son aamalar, memeli hayvanlar, maymun
trleri ve son olarak da insandr.
Peki, Tanrnn bu tekaml yasasn harekete geirmekteki amac nedir? Bu soruya tek Tanrl
dinler ile, Ezoterik doktrinler farkl cevaplar vermektedir. Tek Tanrl dinler, hereyi bilen ve
tek yaratc olan Tanrnn, kendisine tapnlmas ihtiyac iinde olduu iin evreni yarattn
iddia etmektedirler. Ancak, hibir eye muhta olmayan Tanrnn niin tapnlma ihtiyac
duyduuna ve byle bir ihtiya iinde olsa dahi, niin sadece kendisine tapacak kullar deil
de, tm evreni yaratm olduuna mantkl bir cevap getirememektedirler.
Ezoterik doktrinler ise, Tanrnn tek amacnn kendisini daha iyi tanmak olduunu ne
srmektedir. Tanr, kendi bnyesindeki sonsuz varlklarn varolu ve yaay deneyimleri ile
kendi niteliklerinin bilincine daha ok varmakta ve daha yksek bir bilince ulamaktadr.
Tanrnn kendini tanma sreci iindeki birincil kayna, engin tecrbesi ve dnce
kapasitesi ile, insann en st dzeydeki temsilcisi olan Kmil nsandr. Bu aamada unu da
belirtmekte fayda vardr; Tanrsal bir sudur olan insan, dolaysyla Tanrnn bir ifadesidir. Bu
nedenle, insan Tanrdr ya da "ben Tanrym" demek dorudur. Ancak, Tanr insan deildir.
Tanr, tm varlklarn, evrenin tm olduu iin, insan Tanrdr demek ne denli doru ise,
Tanr insandr demek de o denli yanltr.
Ezoterik doktrinlere gre, Tanrsal bilincin artmasnn en ncelikli arac Kamil nsan olduu
iin, yegane hedef Kamil nsanlar yetitirmek olmaldr. Kamil nsanlar yetitirmek ise, ancak
st dzeyde bir retiyi alglayabilecek, seilmi insanlarn eitilmesi ile mmkndr. te bu
Kamil nsanlar yetitirmek iin binlerce yldan bu yana eitli rgtler kurulmu ve bir srlar
sistemi oluturulmutur.

Bu retinin kulland dil "semboller dili" olagelmi ve bu sembollerin, simgesel


anlatmlarnn imkanlarndan yararlanlm, hemen her kavimde, her millette, binlerce sene
korunarak, uygarlktan uygarla aktarlmas mmkn olmutur.
Sembollerin dili ile retisini inisiyelerine *kuaktan kuaa aktaran, hakknda bilgi
bulabildiimiz ilk Kardelik rgt "Naacal Kardeliidir. Bu rgt, insanln ilk bilinen
byk uygarlnn beii olan ve gnmzden 12.000 yl nce sulara gmlen Pasifikteki
"Mu" ktasnda kurulmu bulunan ynetici rahipler rgtdr. (1)

Kaynaka
1 - Churchward James, The Children of MU (MU'nun ocuklar), Londra 1931.
*- nisiye: Srlar retisine bir tren ile kabul edilen kii.

II. BLM
MU UYGARLII VE NAACALLER
Batk Mu ktas ve Mu uygarl hakkndaki bilgilerin ok byk bir blm, 19. yzylda
yaam olan ngiliz aratrmac James Churchward'n incelemeleri neticesinde gn yzne
kmtr. ngiliz silahl kuvvetlerinde albay olan Churchward, 1880'li yllarda Hindistan ve
Tibet'te grevle bulunduu sralarda bu kta hakndaki ilk bilgilen edinmi, emekliliinden
sonra da Orta Amerika'da aratrmalarn tamamlayarak bu batk uygarlk hakknda be eser
yazmtr.
Churcward'n kaynaklar, Bat Tibet'te bir mabette, bu mabedin barahibi tarafndan
kendisine verilen "Naacal Tabletleri" ile, Amerikal Jeolog William Niven'in 1921-23 yllar
arasnda Meksika'da ortaya kard tabletler olmutur. (1)
Bilim dnyas, gerek Churchward'n ortaya kard Mu uygarlnn, gerekse bir dier batk
kta olan Atlantis'in varlklarn kukuyla karlamaktadr. Ancak yine bilim dnyas, bu iki
ktann batt ne srlen tarih olan 12 bin yl nce dnyada byk bir jeolojik olayn
yaandn onaylamaktadr. Kald ki, dnyann hemen her yerindeki kavim ve milletlerin
tufan efsaneleri de, byk bir felaketin yaandn dorulamaktadr ve bilim dnyas ister
kabul etsin, ister etmesin, Msr, Maya kalntlar, Paskalya adas uygarl gibi bugn nasl
ortaya ktklar izah edilemeyen birok eser bu batk kta uygarlklarnn varl ile mantkl
izahlara kavuabilmektedir.
Evrim kuramlar ve genel bulgulara gre, gnmzden 200 ile 500 bin yl nce iki aya
zerinde dik olarak durabilen "Homo Erectus" yerini, dnebilen insan "Homo Sapiens"e
brakmtr. Homo Sapiens'in ortaya k tarihini 200 bin yl nce olarak kabul etsek dahi, o
gnden bu gne kadar insanolunun sadece gnmz uygarln yaratm olduunu
dnmek, insanlk adna byk bir bencilliktir. 200 bin yl nce dnyaya gelen ve
uzmanlarca beyin arl ve dnme kapasitesi gnmz insan ile ayn olarak kabul edilen
Homo Sapiens, ne olmutur da, 194 bin yl bekledikten sonra, gnmzden 6 bin yl nce
birden bire dev admlar atmaya karar vermitir? Nitekim, gnmz bilim evreleri,
tekerlein ve yaznn ancak M.. 4 binlerde bulunduunu ne srmektedir.
Ancak, dnyann geirdii tufan felaketi nedeniyle ok az belge ve bulgunun kalm
olmasna ramen, bu belge ve bulgular, insanolunun dnya zerindeki uzun gemiinde,
gnmz uygarlnn dnda en az bir byk uygarlk daha yaratm olduunu ve hatta
bugnk uygarln temellerinin de bu eski uygarlkta atldn ortaya koymaktadr.
James Churchward 1883'de, Bat Tibet'te bir manastrda bu belgelerin en nemlilerini gn
yzne kartt. Tibet'te grevli olarak bulunan Churchward, eski dinlerin kkenleri
hakkndaki aratrmalar dorultusunda Tibet'teki manastrlar dolarken, yolu Bat Tibet'te
bir manastra dt. Bu manastrn, "Byk Rahipler Kardeliinin" nde gelen yelerinden
olan ba rahibi Rishi, Churchward'a, gnmzden 15 bin yl nce yazlm "Naacal
Tabletleri"ni gsterdi.(2)

Rishi'nin Churchward'a, binlerce yldr sr olarak saklanan tabletleri niin gsterdii


bilinmiyor. Ancak, kendisi de bir inisiye olan Rishi'nin, baka kanallardan da olsa Ezoterik
doktrini bnyesinde yaatan bir dier kardelik rgtne, Masonlua ye olan Churchward'
kendisine yakn bulduu ve baz srlarn bat dnyasna aklanmas zamannn geldiine
inand tahmin ediliyor.
Rishi, bu dncelerle Churchward'a iki yl boyunca stadlk yapt ve sadece byk rahiplerin
bildii, Naacal Tabletlerinin yazld l dili kendisine retti.(3)
Naacal dilini renen ve tabletleri inceleyen Churchward, bu tabletlerin dorultusunda
batk kta Mu ve uygarlnn izlerine rastlamak umuduyla 50 yl sren aratrma gezilerine
balad.
Pasifik okyanusundaki hemen btn adalarda, Sibirya ve Orta Asya'da, Avusturalya'da,
Msr'da incelemeler yapan Churchward'a yeni nur kayna Meksika'da parlad. Amerikal
Jeolog William Niven, 1921-23 yllar arasnda Meksika'da yapt kazlarda, 11.500-12.000 yl
nce yazldklar saptanan 2600 dolaynda tablet buldu (4). Bu tabletlerdeki yazlar ne Niven
tarafndan, ne de tabletler zerinde uzun bir inceleme yapan Carnegie Enstits
uzmanlarndan Dr. Morley tarafndan okunamad. Tabletlerin varln duyan Churchward
Meksika'ya gitti ve Tibet'te renmi olduu Naacal diliyle yazl olduklarn ispatlad
Meksika tabletlerini zmeyi baard. Tibet tabletlerinde eksik kalan bilgilerini Meksika
tabletleri ile tamamlayan Churchward, batk uygarlk Mu hakknda byk yanklar getiren
eserlerini yazd (5).
Churchward ve Niven'in bulgular, Mu ktasnn bugnk Pasifik okyanusunun olduka
byk bir blmn kapladn, Hawaii, Haiti, Fiji, Paskalya adalar ile dier Polonezya
adalarnn bu batk ktadan artakalan paralar olduklarn ortaya koydu. Danimarkal
aratrmac ve yazar Eric Von Daniken de, birbirlerinden binlerce kilometre uzakta olan bu
adalar kltrlerinin alacak derecede benzediine iaret ediyor. (6)
Churchward'a gre Mu ktas, doudan batya 8 bin kilometre, kuzeyden gneye de 5 bin
kilometre uzunluunda dev bir ada ktayd. Naacal tabletleri bu ktann, uygarln beii
olduunu ne srmektedir. Yaklak 70.000 yllk bir uygarlk gemiine sahip olan Mu,
zaman ierisinde tm dnyada birok koloniler ve byk imparatorluklar oluturmutur (7).
Mu uygalnn koloniletirdii ve daha sonra bamszlaarak birer imparatorlua dnen
en nemli iki devlet, Atlantis ve Uygur mparatorluklardr (8). Ayrca, bugn Antik Msr,
in, Hint ve Maya uygarlklar diye bilinen uygarlklarn kkeninde de Mu uygarl
yatmaktadr.
Mu uygarlnn ne zaman balad bilinmiyor. Naacal Tabletleri ve Meksika'da bulunanlar
bu konuda aydnlatc olamad. Ancak tabletler, Mu'nun kolonileme ve uygarlnn
temelini oluturan dinini yayma aamasna 70 bin yl nce getiini gsteriyorlar.
15 bin yanda olduklar belirlenen Naacal Tabletleri evrenin balangc ve ortaya k
konusunda ayrntl ngrler kapsamakta. Bu tabletlere gre, evrenin balangcnda sadece
ruh vard. Daha sonra bu ruhtan, bir kaosun hakim olduu uzay var oldu. Zamanla kaos
yerini giderek dzene brakmaya balad ve uzaydaki ekilsiz ve dank gazlar biraraya
geldi. Bu gazlar gne sistemlerini ve gezegenleri oluturmak iin katlat. Katlama
srasnda nce hava, sonra su olutu. Sular dnyay kaplad. Gne klar havay ve suyu
stt. Bu klar ve toprak altndaki ate, zerinde su bulunan topraklar ykseltti ve bunlar
ak toprak oldu. Gne klar suyun iinde ve balkta kozmik hayat yumurtalarn (RnaDna) oluturdu. lk hayat sudan kt ve tm yeryzne yayld.

Gnmzde geerli evren ve yaamn oluumu teorilerine bu denli benzerlik tesadf


olamaz. Zaten, en az 70 bin yanda olan bir uygarlktan daha farkl bilgiler ummak da
samalk olur. Mu uygarlnn ulat seviyeyi gsterme asndan bir baka kaynaktan
yararlanalm. Gnmzden 3 bin yl nce yazlm Mahabharata'da, uzak gemite
insanolunun kulland bir silah tarif ediliyor: "Dumansz bir atein ltsna sahip olan ve
alevler saan bir mermi atld. Birden heryer karanla gmld. Daha sonra, gzleri kr
eden bir k ve kulaklar sar eden bir grlt kt. Ardndan meydana gelen byk sda
sular buharlat. Filler, atlar, insanlar bir anda kavruldu. Aalar tamamen yand. Heryer
yeniden aydnlandnda koca ordudan geriye sadece bir avu kl kalmt"...
Bu efsane, atalarmzn ulat uygarlk dzeyinin yansra, onlarn dnyasnn da bugn
olduu gibi, bartan yana pek nasibini almadn gsteriyor.
Mahabharata efsanesi ve Sodom ve Gomora'nn yokoluu gibi dier baz efsaneler, Atlantis
ve Mu ktalarnn bat teorilerinden birisini destekler niteliktedir. Ancak bu konuya daha
sonra deinilecei iin imdi, Mu uygarlnn ynetili biimine ve bunun arac olan ilk tek
Tanrl dine, "Mu Dini"ne gz atalm.
Mu uygarl bir imparatorluktu ve imparatorlarn unvan, gnein olu da denilen "Ra Mu"
idi. Mu imparatorluunun bir dier ad da "Gne mparatorluu"ydu. Mu dilinde "Ra"
kelimesi, gne anlamna geliyordu. Mu'nun kolonisi olan Msr'da da gne tanrya "Ra"
ad verilmitir. Ayrca, kkleri Mu uygarlna kadar uzand sanlan Japonya'da da
imparatorun unvan "Gnein Olu" dur. Bunun yansra eski Maya ve nka uygarlklarnda
da krallar ayn unvan kullanmlardr.
mparatorun altnda, hem bilim adam hem de rahip olan "Naacaller" bulunuyordu ve
bunlar ynetici snf tekil ediyordu. (9) "Kutsal Srlar Kardeliinin yesi olan Naacaller'in
tm dnyaya yaym olduklar "Mu Dini", belki de insanln tand ilk tek Tanrl dindi.
Naacaller bu dini, sradan insanlara, anavatan ve koloniler halklarna anlatrken, anlalmas
daha kolay olan semboller dilini kullanmay tercih ediyorlard. Bu sembollerin Ezoterik
anlamlarn sadece inisiye edilmi kardeler ve imparator Ra-Mu bilmekteydi.
Naacaller'in sembolleri daha ok geometrik ekilleri kapsyordu. Naacal retisi, evrenin
ortaya knda en nemli grevin Tanrnn geometri ve mimarlk vasflarna dtn
ngrmekteydi. Mu dinine gre Tanr o kadar kutsal bir varlkt ki, dorudan aza
alnamazd. Bir sembol vastasyla ifade edilmezse, sradan insanlar tarafndan idrak
edilemezdi. te bu Yce Varln sembol, Gne yani "Ra" idi (10). Tanrnn gne olduu
iddiasndaki tm saptrlm iddialarn ve gne klt diye nitelendirilen inanlarn
kkeninde yatan olgu budur.
Naacal retisinde Gne dorudan Tanr deil, onun birliinin ve tekliinin kitleler
tarafndan daha iyi anlalmas iin seilmi olan bir sembold. Sembollerin kullanlmasndaki
bir dier ama da, belirli ifade tarzlarnn kalplamasn nlemek ve gelimeler
dorultusunda sembollere yeni anlamlar ykleyerek, dinin banazlktan ve domalardan
kurtulmasn salamakt. Ancak, uygarlk kp, ana kaynak yok olunca, zaman iinde "bu
sembollerin kendileri putlat ve ok tanrl dinlerin domasna neden oldu.
Semboller vastasyla tek Tanrya tapnm reten dinin byk rahibi, dolaysyla kutsal
kardelik rgtnn de ba, Ra Mu'nun kendisiydi. Ancak imparatorun hibir Tanrsal
kiilii yoktu ve sadece konumu nedeniyle, sembolik olarak "Gnein Olu" unvann
tayordu.

Naacal kardelerinin, retilerini yaydklar ve yeni yeleri inisiye ettikleri mabetler, ktann
her yerine ve kolonilere dalm vaziyetteydi. Dev blok talardan yaplan bu mabetlerin
damlar yoktu ve bunlara "effaf mabetler" deniliyordu. Gne klarnn inisiyeler zerine
dorudan ulamas iin mabetlere dam yaplmyordu. Bu da bir tr sembold ve Ezoterik
anlam, Tanr ile insan arasnda hibir engel olamayaca eklindeydi. Gnmz
Masonluunda da ayn sembol kullanlmakta ve Mason mabetlerinin tavanlar, sanki st
ackm gibi, gkyzn sembolize eder biimde dzenlenmektedir.
Mu dini sembollerinin en nde geleni, "Mu Kozmik Diyagram "dr (11).

Bu diyagramda, tam merkezde bulunan daire Gnein, "Ra"nn, yani tek Tanrnn kollektif
simgesidir. gen iindeki daire, tanrnn gznn daima insanlarn zerinde olduunun,
iice gemi iki gen, iyiliin ve ktln birarada bulunduunun simgesidir. Bu
genlerden yukar dnk olan iyiye, yani Tanrya ulamay, aa bakan ise yeniden dou
yasas uyarnca geriye dn remzeder. Her ikisinin birarada oluturduu alt keli yldz,
adaletin semboldr. Ayrca bu yldzn herbir ucu bir fazileti remzeder ve insan ancak bu
faziletlere sahip olunca Tanrya ulaabilecektir. Alt keli yldzn dndaki ember,
dnyadan baka alemlerin de bulunduunu, bunun dndaki 12 fisto ise, insann uzak
durmas gereken 12 kt eilimi simgeler. nsan ruhu, dier alemlere gemeden nce, bu 12
dnyasal kt eilimden kurtulmak zorundadr.
Aa doru inen sekiz eritli yol ise, ruhun Tanrya ulamas iin trmanmas gereken
aamalarn ifadesidir. Ruh, en alt kademeden, cansz varlktan mkemmele, yani Kamil
nsan'a ulamak zorundadr.
Naacal mabetlerinde ay, bir sembol olarak gnein hemen yannda yer alr. Hem baba, hem
ana olan Tanrnn eril sembol gne ise, diil sembol de ay'dr. Kozmik diyagram zerinde
de grlecei gibi genin ve saysnn Naacal retisindeki yeri byktr. saysna
verilen nem Mu ktasnn kendisinden kaynaklanmaktadr. Mu ktas paradan olumu,
ve aralarnda dar boazlarn bulunduu adalar topluluudur (12). Bu nedenle gen, hem
Mu ktasn, hem de, Tanrnn eril ve diil ynleri ile onlardan sudur eden lahi Kelam, yani
evreni simgeler. gen iindeki gz, ana kaynan, yani Tanrnn, varln insan zerinde
daima hissettirdiini, bir biimde onu gzlediini remzeder. Bu sembol, Osiris ile nce

Atlantis'e buradan Hermes ile Msr'a, Msr'dan Pisagor ile Yunanistan'a ve nihayet
gnmzde Masonlua kadar ulamtr.
Birok sembol gibi, Ezoterik Srlar retisinin yelerini kabul ettii inisiasyon trenlerinin
kkeni de, Mu Naacal okulundadr. Deiik rgtlenmeler vastasyla gnmze kadar
ulam bu inisiasyon treninde aday, uzun bir hazrlk ve soruturma dneminden sonra,
layk grlmesi halinde kardelie kabul edilirdi. Naacal kardelik rgtne yelerin
seilerek alndklar dnda, kabul treni ile ilgili herhangi bir bilgi bulunmamakta. Ancak,
Naacal kardeliinin son dura olarak da kabul edilebilecek Msr'n Hermetik kardeliine
kabul treninin Naacaller'in uyguladklar trenden daha farkl olduunu varsaymak iin
hibir neden yok. Bu trenin ayrntlarna Msr uygarln incelerken dnlecei iin, imdi
Naacal retisinin dier kavramlarna geri dnelim. Mu dininin drt temel kavram vardr:
1- Tanr tektir. Herey ondan varolmutur ve ona dnecektir.
2- Ruh ile beden birbirinden ayrdr. Beden lr ve ayrrken ruh lmez.
3- Ruh, mkemmelie ulamak iin deiik bedenlerde yeniden doar.
4- Mkemmelie ulaan ruh Tanrya dner ve onunla birleir. (13)
Naacal retisine gre, Tanr, sevginin ta kendisidir ve tm evreni de sevgi zerine
kurmutur. Ancak bu evrensel sevgiyi kavrayabilecek vasfta olan ruhlar ona geri
dnebilecek yeterliliktedir. Bu vasflara sahip bir insan olabilmek ancak Naacal kardei
olmakla ve" kardelerin de retiyi derece derece sindirmeleri ile mmkndr. Naacaller,
yalnzca stad rahiplerin bu aamaya ulaabileceklerini kabul ederler.
Naacal retisinin bir dier temel dayana, Tanrsal Nurdan km olan drt temel gcn
kainat kaosdan dzene geirmi olduklar teorisidir. Tanrnn kendi asli nitelikleri olarak
kabul edilen bu drt temel g, "drt byk inaat", "drt byk mimar", "drt byk
geometri stad" olarak adlandrlr. Bu drt temel eleman, ate, yel, su ve toprak'dr (14).
Semavi dinlerin douu ile bu drt temel eleman, "drt ba melek" olarak
adlandrlmlardr. Naacaller bu drt temel gc gamal ha ile sembolize etmilerdir.
Jeolog Niven'in bulduu tabletler zerinde rastlanan bu halardan, kollarnn drd de ayn
uzunlukta olannn drt gcn eitliini, ular kvrk gamal halardan azlar sola dnk
olanlarn iyilii, saa dnklerin ise ktl simgelediklerini gryoruz. Bu konular
zerinde derin aratrmalar yapm olan Hitler'in, imparatorluuna sembol olarak ucu saa
dnk-gamal ha semi olmas bir tesadf deildir. sa'nn da retisinde kulland ha
sembol ayn kaynaktan, Mu'dan gelmektedir.

Niven tarafndan gn yzne karlan,


drt temel gc simgeleyen sembollerden bazlar

Kaynaka
1- Bilim Aratrma Grubu - "MU, Tarih ncesi Evrensel Uygarlk" - Bilim Aratrma Merkezi
Yaynlar - stanbul 1978 - Sf. 15.
2- SANTESSON Hans Stephan - "Batk lke MU Uygarl" - RM Yaynlar stanbul 1989 - Sf. 2
3-Santesson H.S. - e - Sf. 15
4-Bilim Ara. - e - Sf. 15
5- Churchward James, "The Sacred Symbols of MU" (MU'nun Kutsal Sembolleri) Londra,
1933.
6- Von Daniken, Erich - "Aussaat und Kosmos" (Kozmos ve tesi), Amsterdam, 1978.
7- Santesson H.S. - e - Sf. 87
8- Santesson H.S. - e - Sf. 95-99
9-Santesson H.S. - e - Sf. 19
10- Bilim Ara. - e - Sf. 52
11-Santesson H.S.-e-Sf. 70
12-Bilim Ara. - e - Sf. 12
13-Santesson H.S.-e-Sf. 125
14- Santesson H.S. - e - Sf. 142

III. BLM
ATLANTS VE OSRS
Mu uygarl gibi, insanlk tarihi zerinde etkili olmu bir dier batk kta uygarl da,
Atlantis uygarldr. Atlantik okyanusun zerinde olduu iddia edilen ve varl, James
Churchward'dan binlerce yl nce Msrl rahipler tarafndan, Yunanl filozof Eflatun
araclyla insanla duyurulan Atlantis, kukusuz uygarln ilk beii deildi. Atlantis, Mu
uygarlnn bir kolonisiydi ve zaman iinde bamszln kazanarak, bir imparatorlua
dnt. Peki, Msrl rahipler, durup dururken Eflatun'a bu srr niye verdi? nk Eflatun
da Msr'da inisiye edilmiti ve kardeleriydi (1).
Churchward Atlantis'in, Amerika ile Afrika arasnda yer aldn sylyor. Dier baz
aratrmaclar, bu batk ktay baka yerlerde aryorlarsa da, ktann batt okyanusun ayn
ad tamas, Atlantis'in Atlantik okyanusu zerinde olduu savlarn glendiriyor.
Eflatun Atlantis'i, Solon ve Kritias'n azndan anlatmtr. Bu iki filozof arasndaki
konumaya gre, Firavun Amosis dneminde (M.. 570-525) Sais ehrini ziyaret eden Solon
burada bir stad rahip tarafndan Atlantis hakknda bilgilendirilmitir. Bu rahip Solon'a,
eskiden Cebelitark boaz tesinde ok byk bir kta olduunu, Msr'dan hareket eden bir
kiinin denize ulatnda, adadan adaya geerek okyanusu atn ve kar kydaki bir
dier ktaya ulaabildiini sylemitir. Rahibin ifadesine gre bu kta 9 bin yl nce,
(gnmzden 12 bin yl nce) byk bir tufan ve deprem neticesinde sulara gmlm ve
kolonisi olan Msr ile ilikisi kesildii iin Msr uygarl gerilemitir (2).
Msr'da 10 yl kadar kalan Solon'un, ynetici rahiplerle yakn temasna ramen onlarn
kardelik rgtne inisiye edilip edilmedii hakknda bilgi yoktur. te yandan, bir dier
Yunanl, tarihi Heredot da Msr' ziyareti srasnda yine rahiplerle konumu ve bu rahipler
kendisine rgtlerinin 11 bin yldan bu yana varln srdrdn sylemilerdir.
ngiliz aratrmac Churchward, Naacal tabletlerinde Atlantis'e nemli bir yer verildiini ve
nceleri Mu'nun kolonisi olarak uygarlaan Atlant'llarn zaman iinde bamszlklarn
kazanarak kendi imparatorluklarn kurduklarn belirtiyor. Tabletler, Mu kolonisi Atlantis'de
Mu Kozmik Dinini reten okullarn bulunduunu ancak bamszlk sonras ana dinden
uzaklaldn ifade ediyor. Naacal tabletlerine gre Atlantl rahipler, kendi glerini
artrmak iin ana dini yozlatrmay karlarna uygun bulmulardr.
Atlantis'de dini yozlatrma, Osiris'in ortaya kna kadar srd. Naacal tabletlerinden ikisi,
gnmzden 22 bin yl nce Atlantis'de doan bu byk insana ayrlmtr (3). Tabletlere
gre Osiris gen yanda, doduu yeri terk ederek Mu'ya gitti ve burada "Bilgelik
Okullar"ndan birisine girdi. Mu ktasnda Naacaller arasnda "stad rahip ve kutsal karde"
unvann alana kadar kalan Osiris, dini bir reform balatma greviyle lkesine geri dnd.
Yozlam Atlantis dinine ve rahipler snfna kar sava aan Osiris, gl kiilii ile halk da
yanna ald ve yozlam rahipleri, itibarn yitiren mabelerden temizledi. lene kadar
lkesinin ruhani lideri olan Osiris, kendisine teklif edilen imparatorluk unvanm reddetti.

ldkten sonra takipileri ve rahip kardeleri onun ansna, yayd dine "Osiris Dini" adn
verdiler.
Osiris ad, Msr tanrlar arasnda gemektedir. Bu adn Msr'a Hermes (Toth) tarafndan
getirildii ancak zaman ierisinde bu saf dinin yozlamas ile Osiris'in de ilkel tanrlardan
birisi haline dnt sanlmaktadr. Msr tanrlar panteonunda ad daima Osiris ile
birlikte geen sis, ayn tanrnn diil ifadesi, her ikisinin oullar olan Horus da kutsal
kelamn ifadesidir. Hermes de, Osiris ve sis gibi, bir sre getikten sonra tanrlatrlmtr.
- Maya, Uygur Kolonileri Mu uygarlnn Atlantis dndaki en nemli kolonileri Maya ve Uygur kolonileridir (4).
Bunlardan, Amerika ktasndaki Maya kolonisi, Mu ve Atlantis'in varlklar hakkndaki
pekok bulgunun kaynan tekil etmesi asndan nemlidir. Mu'nun ilk kolonilerinden
birisi olduu sanlan Mayalar'n ve onlarn devam niteliinde olan Aztek ve nka'larn
imparatorlarna "Gnein Olu" demeleri, tapnmalarnn birer gne klt olmas tesadf
deildir. Ayrca, Msr ve Maya piramitlerinin benzerlii, her iki lkede bunlarn trenler iin
kullanlmas ve yeniden dou inancnn yozlam bir biimi olan mumyalama ileminin
aynl, bu iki uygarln ayn kkten geldiklerinin ispatdr.
Yucatan'da bulunan ve bir ad da "kutsal srlar mabedi" olan Uxmal mabedi, burasnn, tpk
Msr'daki benzerleri gibi inisiasyon trenleri iin kullanldn gstermektedir. Mabedin
iinde, adaylarn snand ate odasnn bulunmas, tufandan sonra yaplan bu mabedin, Mu
dini uygulamalarnn ilkel bir devamnn gerekletirildii mekan olduunu ortaya
koymaktadr.
Churchward'n aratrmalarna gre Maya rahiplik rgtne inisiye treni yedi aamaldr.
Kutsal srlarn inisiye adaylar birinci aamada, birisi amur, dieri kandan oluan iki rma
gemek zorunda kalmakta ve ancak byk tehlikelerle dolu bu rmaklar gemeleri halinde
kendilerini bekleyen rehber rahiplere ulaabilmekteydiler. Adaylar bu noktadan itibaren
rehberlerinin yardm ile krmz, yeil, siyah ve beyaz olan drt deiik yolda yolculuk
etmekte ve kendilerini bekleyen 12 stad rahipten oluan konsey nne gelmekteydiler.
Burada adaylara oturmalar sylenirdi. Ancak yanlp da oturan aday, oturduuna hemen
piman olurdu. nk oturduu ta daha nce atete iyice stlmt. Aday ayrca, konseye
gereken saygy gstermedii gerekesiyle trenden atlrd.
Oturmay reddedenler ise karanlk bir eve gtrlrlerdi. In hi girmedii bu evde
adaylar bir gece boyunca kalrd. Adaylar burada, kendilerine daha nce verilmi olan
mealeyi, dier bir deyile kutsal nurun kaynan sabaha kadar sndrmeden muhafaza
etmek zorundaydlar. Mealeyi sndrenler trenden karlrd.
Bir sonraki snavda adaya ok deerli bir bitki verilir ve bu nadide bitkiyi mzrakl
savalardan korumas istenirdi. Drdnc aamada aday, buz evi denilen ok souk bir
ortamda bir gece kalmak zorundayd. Bir sonraki aamada vahi hayvanlarla kar karya
kalan adaylar, buradan sa kurtulurlarsa, ate evi denilen frn scaklndaki bir ortamda bir
gece daha geirmek zorundalard.
Tm bu snavlar geebilenler, son olarak yarasa tanrsnn evinde gecelerlerdi. eitli
ldrc silahlara dolu olan bu evde adaylar srekli tetikte durmazlarsa, bu silahlardan birisi
tarafndan kafalar uurulabilirdi.
Mu'nun en byk kolonisi ve Churchward'n deyimi ile, "Mu'dan sonraki, insanolunun en
byk uygarl", Uygur mparatorluuydu. Uygur imparatorluu hemen hemen tm Asya'y
ve Avrupa'y kaplyordu. Douda Pasifik'ten bat'da Atlantik okyanusuna kadar uzanyordu

ve gneyde ran, Mezopotamya ve Hindistan' ieriyordu. Churchward, tm Ari rklarnn


kklerinin Uygurlara dayandn iddia ederken, Fransz aratrmac ve yazar Edouard Schure
de, gnmzden 5 bin yl nce Avrupa ktasnn kadim skit lkesi olduunu yazyor (5).
Bu kadar geni bir alana yaylm olmasna karn Uygur mparatorluu'nun merkezi Orta
Asya dzlkleri idi. Tm dou efsaneleri byk tufan felaketinden nce Orta Asya'nn
bugn ller ve bozkrlarla kapl alanlarnn son derece bereketli topraklar ve ormanlar ile
rtl olduunu iddia etmektedirler. O gnlerde gl bir imparatorlua merkez olabilecek
nitelikte bulunan bu topraklar, byk tufan ile denizden gelen dev dalgalarn altnda kalm
ve llemitir. Gobi lnn hemen altnda bol miktarda tatl su kaynann var olmas, bir
zamanlar buralarn ne denli bereketli topraklar olduunun bir iaretidir.
Churchward, Uygurlar'n beyaz tenli, renkli gzl ve sar veya siyah sal olduklarn yazyor.
Naacal arivlerine gre Uygur kolonisi, 70 bin yl nce Mu'lularn kurduklar ilk kolonidir.
Tabletler, Mu Dininin Uygurlar'n tm lkesinde hakim olduunu ve bamsz bir
imparatorlua dnmesinden sonra da Naacal kardelik rgt rahiplerinin, ynetici snf
olarak varlklarn srdrdklerini belirtmekte.
ngiliz aratrmac, Mu ve Atlantis'i batran tufan srasnda Uygur lkesinin byk
blmnn sular altnda kaldn ve imparatorluun da son bulduunu yazyor.
Churchward, tufandan ancak Tibet yaylalarnda yaayan Naacal kardeleri ile, her iki
okyanusa da olduka uzakta bulunan ve bu nedenle su basknm en az zararla atlatan Babil
kardelerinin kurtulabildiklerini belirtiyor. Bu rgtlerden Tibet'te bulunannda bilgilerin
daha saf bir biimde gnmze ulamas, Tibet Naacalleri'nin, sularn ekilmesinden sonra
Uygur arivlerini ele geirmeleri ve saklamalar ile mmkn olmutur. Rahip Rishi'nin
Churchward'a gsterdii tabletler de bu arivlerin bir blmdr. te yandan, Babil
kardelii, her ne kadar orijinal retiyi bir lde yozlatrmsa da, Msr "Hermes"
kardelii ile birlikte Ezoterik retinin tm dnyaya yeniden yaylmasnda ve gnmz
uygarlm etkilemesinde byk rol oynamtr.
Uygur uygarlnn gnmze bir dier etkisi, Zerdtlk, Brahmanizm ve Budizm'in ana
kayna olan Rama retisi ile oldu (6). Tufandan sonra, Uygurlar'n bir kolu olan skitler
merkezden koptular ve Avrupa'da giderek yozlaan bir devlet kurdular. Bu devlette de
ynetici snf, rahiplerdi. Ancak, "Druidler" ad verilen bu rahipler ana dinden o denli
uzaklatlar ki, ii, kadim uygarlklarda en deerli ey olan insan hayatn Tanrya kurban
etmeye kadar gtrdler. Ayn trde yozlamalar Mezopotamya ve Orta Amerika
devletlerinde de ortaya kt.
te bu aamada, gnmzden 5 bin yl kadar nce, belki de o gne kadar varln
srdrebilmi bir Naacal okulunun rencisi olan Rama ortaya kt. Adnn dahi, Mu
imparatorlar Ra Mu'dan geldii sanlan Rama, tek Tanrl dinin yeniden egemen olmas iin
Druidler ile savaa balad. Ancak bunda baarl olamad ve yandalar ile birlikte douya
g etmeye zorland. Edouard Schure, ran ve Afganistan'a g eden Rama ve yandalarnn,
burada skitlerin dier boylar ve sar rkla karm haldeki Turanllar ile birletiini ve byk
bir g haline gelerek, birlikte Hindistan' igal ettiklerini belirtiyor. Ancak, Rama ldkten
sonra, zaman yine etkisini gsterdi ve ortaya, tek Tanrl dinin yozlam versiyonlar olan
Zerdtlk, Brahmanizm, Budizm ve amanizm kt.

Kaynaka
1- SCHURE, Edouard - Byk nisiyeler - RM Yaynlar - stabul 1989 - Sf. 541
2- Bilim Aratrma Grubu - "MU. lke Tarih ncesi Evrensel Uygarlk" -Bilim Aratrma
Merkezi Yaynlar - stanbul 1978 - Sf. 58
3- SANTESSON Hans Stephan - "Batk lke Mu Uygarl" - RM Yaynlar -stanbul 1989 - Sf.
93
4- Santesson H.S. - e - Sf. 95
5- Schure E. - e - Sf. 53
6-Schure E. - e - Sf. 78

IV. BLM
MISIR VE HERMES OKULU
Gnmz bilim dnyasnn, nasl olup da ortaya ktn aklayamad Msr uygarl, hem
Mu, hem de Atlantis imparatorluklarnn bu topraklar zerinde kurduklar iki ayr koloninin
tufandan sonra, zaman ierisinde birlemeleri ile meydana geldi. Her iki kolonide de
balangta tek Tanrl din ve Ezoterik reti geerliyken, Mu kolonisi bir sre sonra yozlat
ve ok tanrl inanca geti. Atlantis kolonisi ise, Kermes (Toth) tarafndan kurulmutu ve
Osiris Dini'ni uyguluyordu (1).
Osiris'in mridlerinden olan ve ondan 6 bin yl sonra yaayan Hermes, ya da dier bir adyla
dris, gnmzden 16 bin yl nce, beraberindeki bir g ile Atlantis'den Nil deltasna kt.
Burada bir Atlantis kolonisi kurdu ve Osiris dinini Msr'da yaymaya balad. Sais'de bir
tapnak ina eden Hermes iin, Msr'n nl "ller Kitab"nda, "ilahi kelamn efendisi ve
ilahi srlarn sahibi" denilmektedir.
Kuzey Msr, Hermes dneminden, Firavun Menes dnemine kadar (M.. 5.000) Hermetik
rahipler tarafndan ynetildi. Daha sonralar dris Peygamber olarak tek tanrl dinlerin
efsanelerine giren Hermes'e Yunanllar, ayn zamanda hem kral, hem byk rahip, hem de
din kurucu olmas nedeniyle, defa byk anlamna gelen "trimejit" sfatn layk grdler.
Bu noktada Hermes ve Msr'daki kardelik rgtnn geliimine ksa bir ara verip, byk
ykma, bir dnemin sonra erip yeni bir dnemin almasna yol aan Tufan'a deinmek
gerekiyor.
Tufan, baz bilim adamlarnn iddia ettikleri gibi sadece Mezopotamya ve Ortadou ile snrl
deildir. Aksine, tm dnya insanlnn hafzasnda silinemeyecek izler brakm olan bu
felaketten en az etkilenmi blgelerin banda Ortadou gelmektedir.
Ayn anda iki dev ktann sulara gmlmesine neden olan felaketten sz etmeyen, dini
efsanelerinde, mitoslarnda ona yer vermeyen millet ya da kavim yok gibidir.
skandinavyallar, Hintliler, Yunanllar, Yahudiler, Trkler, Kzlderililer, Polonezyallar,
ksacas dnyann drt bir kesinden tm kavimler tufan olayndan olduka ayrntl
biimde bahsetmektedirler. Bunun yansra kutup buzullarnn da en son 12 bin yl nce
zldkleri bilinmektedir. Tm dnyann deilse bile, okyanuslara uzak blgeler ve yksek
yerler hari her yerin dev dalgalar ve zlen buzul sular altnda kalmasna yol aan bu
felakete ne sebep olmutur?
nsanln neredeyse sonunu getirecek nitelikte olan bu felaketin nedeni hakknda ayr
teori ne srlmektedir.
Bunlardan ilki, uzaydan gelen ok byk bir meteorun, dnyann gne yrngesindeki
ekseninde dahi sapmaya yol aacak kadar byk bir iddetle Mu ktasna arptn iddia

etmekte. Bu teoriye gre Pasifik ukurunun olumas ve Mu ktasndan bu denli az belirti


kalmasnn nedeni bu meteordur. Ancak bu teori, eksendeki sapma nedeniyle Atlantis'in de
battn ne srerken, dier ktalarn bu sapmadan niin ok fazla etkilenmediklerine
aklk getirmiyor.
kinci teori ise, James Churchward'n ne srd, jeoloik nedelerle ktalarn batmas teorisi.
Churchward, Atlantis ve Mu ktalarnn denizden ykselmelerine, bu ktalarn altndaki
byk gaz ktlelerinin sebep olduunu ve zamanla baz noktalardan yeryzne kan
gazlarn, iinde bulunduklar ceplerin boalmasna neden olduklarnn ne sryor.
Churchward'a gre ileri boalan bu ceplerin zerindeki topraklar km ve ktalar da bu
nedenle batmtr. Ancak ngiliz aratrmac, bu olayn iki ktada birden ayn anda ya da ok
ksa aralklarla nasl meydana geldiini izah edemiyor.
nc teori ise, uygarlk ve teknolojide ok byk aamalar kaydeden Mu ve Atlantis'in
birbirleriyle savamalar ve kendi sonlarn kendileri hazrlamalar teorisi. Byk tufandan
sadece 12 bin sene, kendi uygarlmzn balangc olarak kabul ettiimiz tarihten itibaren
de sadece 6 bin sene sonra atomik gleri kullanabilecek aamaya geldiimiz dnlrse,
en az 70 bin yl yaam olan uygarlklarn bilim ve teknoloji alanlarnda da hangi boyutlarda
olabilecekleri tasavvur edilebilir. nsanolunun hrsnn gemi dnemlerde bugnknden
daha az olduunu dnmek iin hibir sebep bulunmamaktadr. Dnya hakimiyetini
salamak iin ayn dzeydeki iki kuvvetin ekimesine sadece gnmzde rastlanabileceini
iddia etmek komik olur.
Baz eski Tibet, Maya, Hindu belgeleri ile, Tevrat gibi Ortadou dini kitaplarnda, bu iki
uygarlk arasndaki savata kullanlan silahlar hakknda, efsane ile karm nitelikte eitli
bilgiler gnmze kadar ulamtr. te bu atomik, ve bugnk teknolojimizin henz
bulamad, bilinmeyen daha gl baz silahlarn topyekn kullanm, iki ktann karlkl
olarak ayn anda batmasna ve kutup buzullarn dahi eritecek bir scaklk oku ile dev
dalgalarn olumasna neden olmutur. Dev dalgalar tm dnyay kaplarken, sadece ok
yksek blgeler ve her iki felaket noktasna da hemen hemen ayn uzaklkta bulunan ve
Akdeniz, Karadeniz, Kzldeniz gibi nispeten kapal bir denizin i kesimlerinde olan yerler sel
sularndan daha az etkilenmitir. Nitekim, Nuh efsanesi ve benzeri efsanelerde grld
gibi, kimi insanlar basit tahtadan teknelere binerek dahi, bu byk felaketi
atlatabilmilerdir.
Ancak, tufan sonrasnda uygarlkta gerileme kanlmaz olmutur. Tibet, Maya, Msr ve
Mezopotamya'da tufann nispeten daha az etkili olmas, buralardaki uygarlklarn belli bir
dzeyde varlklarn srdrmelerini salarken, dnyann byk bir blmnde korkun bir
gerileme yaanmtr. Buralarda, boulmaktan her naslsa kurtulmu olanlar ta devrine geri
dnmlerdir. te gnmz bilminin 5-6 bin yl nce yaandn iddia ettii ta devrinin
altnda yatan gerek, bu gerilemedir.
te yandan, gneten uzaklaan gezegenlerin soumas gibi, ana k kaynandan yoksun
kalan, ayakta kalabilen tm kardelik rgtleri ve dini reti okullar da benzeri bir
gerilemenin iine girmi ve giderek yozlamlardr. Bu yozlamay nispeten yavalatabilen
Tibet, Msr ve Babil gibi merkezler ise bugnk uygarln beii olmulardr.
Gnmz Msrologlar Gize'deki Keops, Kefen ve Mikerinos piramitlerinin yapm tarihi
olarak M.. 3.000 yllarn verirler. Ancak, bu tarih kesin deildir ve baz uzmanlar bu
pramitlerin sz konusu tarihten ok daha nce yaplm olabileceklerini kabul etmektedirler
(2).
Sadece Keops piramidinin yapmnda 2 milyon 600 bin adet dev blok ta kullanlmtr. Bu
dev bloklar yzlerce mil tedeki ta ocaklarndan kartlm, yzeyleri przsz denecek

lde dzeltilmi, yap alanna kadar tanm ve burada metrelerce yksee kartlarak
birbirlerine birletirilmitir (3). Bu, 3 bin yl nceki teknoloji ile nasl mmkn olmutur?
Uzmanlar, gnmz teknolojisini kullanarak dahi byle bir yapnn en az bir yzylda
bitirilebileceini sylemektedirler.
Gerekte, bu byk piramit tufan ncesi teknolojisi kullanlarak, Hermes rahipleri
tarafndan ina edilmitir ve bugn sanld gibi sadece birer firavun mezar deildirler.
Firavun mezarlar olmalarnn yansra piramitlerin asl ilevleri, inisiasyon trenlerinin
yapld birer mabet olmalardr. Tufan sonrasnda yaplm olan ve ilk ne kyasla ok
daha kk ve basit, adeta ocuka birer taklit niteliinde olan dier piramitlerin yegane
ilevi ise firavun mezarlar olmalardr.
Yunanl tarihi Heredot, ilk piramidin ve sfenks gibi birok gizemli eserin Tufan ncesinde
yapldn doruluyor (4). Msrl rahipler Heredofa, bu piramitlerin tufandan nce Msr'
yneten firavun Surid dneminde, Hermes rahiplerinin "stadlk srlarn" daha sonraki
nesillere ulatrmak amacyla ina ettiklerini ve aradan 341 nesil getiini sylemilerdir.
Msrl rahiplerin verdii bilgiler dorulsunda yaplan kabaca bir hesaplama piramitlerin
gnmzden en azndan 12-13 bin yl nce yapldklarn ortaya koymaktadr.
Bu piramitten zellikle Keops piramidi ile ilgili bulgular, bu primamidin ok zel bir yap
olduunu ve bulunduu noktaya da zellikle yerletirildiini gsteriyor. Piramidin
yapmnda kullanlan ller, binlerce yldan bu yana matematik ve geometri bilimlerini
kullanan byk mimarlarn eseri olduunun ispat niteliinde.
Edouard Schure'nin, inisiasyon trenleri iin zel ina edildiini syledii (5) Keops
piramidinin yksekliinin 1 milyon ile arpm, dnyann gneten yaklak uzakl olan 149
milyon kilometreyi vermektedir. Piramidin tam u noktasndan geen meridyen, kara ve
denizleri iki eit paraya bler. Keops ayn zamanda 30. paralel zerindedir ve bulunduu
nokta, dnyann dier gizemli noktalar ile byk bir uyum iinde birleir. Piramitin
tepesinden douya uzatlan dmdz bir izgi, Tibet'in basketi Lhassa'ya ular. Bu noktadan
60 derecelik bir ayla dnldnde Atlantik okyanusuna, yani batk kta Atlantis'e varlr.
Yine bir 60 derece dnldnde ise ulalan yer, Yukatan yarmadasndaki Maya
piramitleridir (6).
Hermes mridlerince ina edildii bu denli ak olan Keops piramidinin iinde varl
saptanan eitli odalar, bunlarn ate ve lm odalar olarak trenlerde kullanmadklarn
ortaya koymaktadr.
Keops piramidindeki bu gizemli mabetten kimler gemedi ki? Musa, rfe, Pisagor, Eflatun
ve niceleri...
Hermes ve onun devam olan barahiplerin ynetimindeki Msr, Ezoterik doktrinin barna
ve okulu olageldi. Ynetici firavunlarn ayn Mu'da ve Atlantis'de olduu gibi inisiye
edildikleri ve rahipler rgtnn sembolik lideri olduklar Msr'da Ezoterik srlar da, bu
gl rgtlenme sayesinde rahatlkla korunabildi. Tm rahipler, Srlarn dar kmamas ve
retinin yozlamamas iin ketumiyet yemini ederlerdi. Yemine titizlikle uyulmasn
salamak iin en kk srr dahi ifa edenlerin derhal ldrlmesi cezas konmutu.
Bu arada, ilk rgtlenmelerinin Mu ve Atlantis ktalarnda balad sanlan eitli mesleki
kurulular ve zellikle de inaat loncalar, piramitlerin ve dier mabetlerin yapmnda aktif
rol oynadlar. Msr'daki bu loncalarn devam niteliinde olan Yahudi loncalarnn Sleyman
Mabedi'nin inasnda oynadklar rol daha yakndan tannmaktadr.

Msr ller Kitab'nda anlatldna gre (7), inisiye edilmeyi isteyen rahip aday, gzleri
balanarak, nnde Osiris'in diil ifadesi olan sis'in yz rtl bir heykelinin bulunduu
bir mabedin kapsna getiriliyordu. Burada adaya, sis'in yzn imdiye kadar hibir inisiye
olmamn gremedii belirtiliyor ve dnmesi iin halen ans olduu syleniyordu. Adaya,
eer bir zaaf sonucu ya da menfaat beklentisi ile geldiyse, bulaca eyin ldrma ya da
lm olaca aklanyordu. Mabedin kapsnda, biri krmz, dieri siyah iki stn vard.
Krmz stun Osiris'in nuruna ulama ansn, siyah stun ise lm simgelemekteydi.
Aday mabetten ieri girme konusunda srarlysa rehberi onu d avluya gtryor ve
gzlerini atktan sonra oradaki grevlileri teslim ediyordu. Burada bir hafta kadar kalan
aday, basit ruh arndrma ilemleri uyguluyordu.
Snav akam aday, iki rak rahip tarafndan alnyor ve iinde bir dizi heykel ile bir mumya
ve bir iskeletin yer ald lo bir koridordan geiriliyordu. rak rahipler adaya halen geri
dnme ans olduunu sylyorlar, aday ilerlemekte srarl ise onu duvardaki ok dar bir
delikten ieri sokuyorlard. inden ancak bir kiinin srnerek geebilecei bu geit Osiris
tapnann, yani byk piramitin giri kapsyd. Bu kapdan ieri giren hibir zaman geri
dnemezdi. Ya baarmak ya da yok olmak zorundayd.
Aday bu geitte zorlukla ilerlerken derinlerden gelen bir ses, "bilim ve kudrete gz diken
aklszlar burada telef olurlar" diye uyarlarda bulunuyordu. Geit giderek dik bir yoku
halini alyordu. Yolun sonunda aday kendisini, dibi grnmeyen bir kuyununun banda
bulundu.
Adayn buradan yegane kurtulu ans, tam bann stnde bulunan ve zorlukla seilebilen
dik bir merdivendi. Kuyuya dmeyen veya ne yapacan bilmeyerek orada aciz kalmayan
adaylar merdiveni trmanrlar ve kendilerini dev heykellerin bulunduu geni bir salonda
bulurlard.
Burada aday, "Kutsal Semboller Muhafz" ad verilen grevli rahip karlar ve birinci snav
baaryla tamamlad iin kendisini kutlard. Bu salonda yer alan 22 dev heykelin altnda 22
temel srr ifade eden ayn saydaki harfler ile bunlarn saysal sembolleri vard. Bunlardan 1
says ve "A" harfinin, Tanrnn ve onun yeryzndeki en yksek ifadesi olan insann
sembol olduunu renen adaya dier srlar da srasyla verilirdi.
Bu mabetteki tm srlar renen aday daha sonra, merkezi ate odasna gtrlrd. Bu
odada dev alevlerin olduunu gren adayda doan tereddt rehberi, bir zamanlar
kendisinin de ayn alevlerden gemi olduunu syleyerek giderirdi. Alevlerin arasna dalan
aday, bunlarn gerek alevler olmadn, bir gz yanlgs olduunu grrd. Ate snavn
su snav izler, aday ok karanlk ve iinde derin ukurlarn bulunduu bir su birikintisinden
rpertiler iinde, boulmadan gemeye alrd.
Bu snav da baaryla tamamlayan aday iki grevli rahip karlar ve iinde rahat bir yatan
bulunduu bir odaya brakrlard. Burada aday, derinden gelen rahatlatc bir mzik sesinin
de etkisiyle kendinden geerdi. Aday uyand zaman karsnda, rlplak ve ok gzel bir
kadnn durduunu grrd. Kadn, adaya iki sunar ve kendisinin snavlar baaryla
geenlere sunulan bir dl olduunu sylerdi. Aday, kadnn bu szlerine kanp da
kendisiyle cinsel temasta bulunursa, az nce imi olduu ikinin iinde bulunan uyku
ilacnn etkisiyle uyur ve uyandnda yanlz olduunu grrd. Ksa bir sre sonra odaya,
mabedin ba rahibi girer ve adaya, daha nceki snavlardan baaryla gemi olmasna
ramen kendisini yenmeyi baaramadn, nefsine hakim olmay bilmeyen bir kimsenin
duygularna esir olacan ve karanlk iinde yaamaya mahkum olduunu sylerdi. Bu
adaylar bir daha kmamacasna bu kk odalarda hapis hayat yaarlard.

Ancak aday ikiyi ve kadn reddederse, ellerinde mealeler ile 12 grevli rahip kendisini alr,
ba rahibin ve grevliler kurulunun bekledii, siyah ve beyaz talarla deli Osiris Mabedi'ne
gtrrlerdi. Burada Osiris'i simgeleyen bir heykel ile, onun ei olarak kabul edilen ve
kucanda olu Horus bulunan sis'in bir heykeli vard. Barahip adaya, burada grecei tm
srlar hayat pahasna saklayacana dair yemin ettirir ve onu, karde rahip olarak ilan
ederdi.
Bylece aday, rak rahip unvann alrd. Ancak nnde, ok uzun bir renme dnemi
vard. raklk sresi kiiden kiiye deiirdi. Bir rak ancak, rehberi olan stad rahibin karar
ile st dereceye geme hakkna sahip olabilirdi. Yllarca srebilen bu dnemde rak, rehber
stadndan srekli ders alr ve hcresinde meditasyon yapard. Bu uzun bekleme dneminde
ran grevi bilmek deil, renmekti. Devaml gzaltnda tutulan, sert kurallara byk
bir disiplin iinde uyan ve srekli itaat eden rak yava yava kendisinde bir bakalam
hissederdi. raktaki bakalam kendisi de gzlemleyen rehberi, zamann geldiine karar
verir ve hakikatin yaknda ifa edilecei mjdesini verirdi. Barahip raa, hakikatin nuruna
ulamas iin lmesi ve yeniden domas gerektiini, aksi takdirde Osiris'in yce meclisine
kimsenin katlmayacan sylerdi.
rak, "kendimi feda etmeye hazrm" cevabn verirse, grevliler tarafndan, iinde bir
kede ak bir mezarn bulunduu "yeniden dou odas"na gtrrlerdi.
Barahip burada, lmn herkes iin olduunu ancak her canlnn da yeniden doacan
syleyerek ra mermer mezarn iine sokar ve kapan da kapatrd. Mutlak karanlk
iinde kendisiyle babaa kalan rak, mezarda ne kadar kaldn bir sre sonra alglayamaz
hale gelirdi. Gerekte sadece bir gece mezarda kalan raa bu sre ok daha uzunmu gibi
gelirdi. rak ancak sabaha kar bann hemen stnde kk bir deliin olduunu
farkederdi. Be keli yldz eklindeki bu delik ylesine ayarlanmt ki, sabah olunca Seher
yldz "Sotis"in tam bu delie vuruyor ve onun prl prl parlamasna neden oluyordu.
Bu yldz, raa Tanrnn varlnn ispat ve Hakikatin Nuru gibi grnrd.
In yava yava azalmaya yz tuttuu anda mezar kapa alr ve ba rahip raa mjdeyi
verirdi; "Sen dn akam ldn ve Osiris'in n grerek yeniden dodun. Artk, byk
srlarmz renmeye hak kazanan bir inisiye kardeimizsin"...
Bu aklamadan sonra yeni stad rahip, "byk dou" denilen ve tm stad rahiplerin hazr
bulunduklar geni bir salona gtrlr, tren burada devam ederdi. Kap, ieri girenlerin
balarn emelerini gerektirecek kadar alakt. Douda, ba rahibin krssnn hemen
stnde, bir ekenar genin ortasndaki gzn iinden kan, kayna belli olmayan gl
bir k bulunurdu. Bu sembole, hereyi gren Osiris'in gz ad verilirdi (8).
"Hyorofan" ad da verilen ba rahip bu aamada yle konuurdu:
"Bu noktaya kadar gelmeyi baaran sen, byk srlarn da eiine dayanm oldun. Bundan
nce sana verilen srlar kk srlar, yani sis'in srlaryd. imdi ise, byk srlar, yani Osiris'in
srlarn elde edeceksin.
Tanr Osiris, kendisi, kars sis ve onlarn olu olan Horus'dan oluan bir lemedir. Osiris,
yaamn kendisinden doduu kutsal babay, sis onun diil ve retken yann, Horus ise lahi
Kelam ve maddi alemi remzeder. Tanr bir btndr ve tektir. Bu kiilik blnme zaafn
deil, mkemmelliin ifadesidir.
Bu Yce Varlktan kan insanlar da birer lml Tanrdr. Yce Tanrya ulamalarna ok az
kalan Kamil nsanlar ise, lmsz insanlardr. lahi dzende hibir ey kk olmad gibi,
hibir ey de byk deildir. Ne mutlu bu szleri anlayabilene. nk bunlar anlamak

demek, yce srlara sahip olmak demektir. Bu srlar kalbine gm ve onu ancak kendi
eserlerinde ifa et"...
Bu szlerden sonra yeni stada, zel stad kyafeti giydirilir ve yemin ettirilirdi. Eer yeni
stad Msrl ise ynetici rahip olarak mabette grev yapar, yabanc uyrukluysa da, din
kurmak veya kendisine verilecek baka bir grevi yerine getirmek zere lkesine
gnderilirdi. Ancak bu tr inisiyelere, ayrlmadan nce, mabedin srlarn inisiye
edilmeyenlere vermeyeceklerine dair bir kez daha ketumiyet yemini ettirilirdi. Aksine
davrananlara, nerede olurlarsa olsunlar kendilerini lmn bekledii hatrlatlrd.
Kendisi de bir inisiye stad rahip olan Musa'nn (9), retisinde mutlak gerei
aklayamamasnn ve doktrinini ancak kat sr perdesi altnda ifa etmesinin arkasnda
yatan neden bu ketumiyet yeminidir. Musa, kukusuz lm korkusuyla deil, bir Kamil
sdatn ettii yeminden dnmesinin erefsizlik olaca bilinciyle bu ekilde davranmak
zorunda kalmtr. Kald ki, Musa retisini, tm gereklii ile aklayamayacann da
farknda idi. Ezoterik retiye ne denli yakn olurlarsa olsunlar, yine de bu konularda
nispeten cahil olan mridlerine, dinini retebilmek iin tm sylemlerini basitletirmek
zorundayd.

Tanr Osirisin " Hereyi Gren Gz

Kaynaka
1- SANTESSON Hans Stephan -"Batk lke Mu Uygarl" - RM Yaynlan-stanbul 1989 SF. 91.
2- SCHURE Edouard - "Byk nisiyeler" - RM Yaynlar - stanbul 1989 - Sf 172
3- SCOGNAMILLO Geovanni - "Dnyamzn Gizli Sahipleri" - Koza Yaynlar - stanbul 1973 Sf. 38
4- VON DANIKEN Erich, "Tanrlarn Arabalar" - Milliyet Yaynlar - stanbul 1973 - Sf. 147
5-SCHURE E. - e - Sf. 178
6- VON DANKEN E. - e - Sf. 133
7-SCHURE E. - e - Sf. 180
8- SANTESSON H.S. - e - Sf. 117
9- BLM ARATIRMA GRUBU - "MU, Tarih ncesi Evrensel Uygarlk" -Bilim Aratrma
Merkezi Yaynlar - stanbul 1978 - Sf. 61

V. BLM
MUSA VE YAHUD EZOTERZM
Msr'da byk bir gizlilik perdesi altnda saklanan tek Tanr retisi hibir zaman kitlelere
mal olmam ve sadece inisiye edilmi rahiplerin tekelinde kalmtr. Bu durum, biraz
retinin yapsndan kaynaklanmsa da, biraz da tarihi gelimeler, gizlilii zorunlu hale
getirmitir.
Milattan 4 bin yl kadar nce, dnyann hemen her yerinde dinlerde byk bir yozlama
olduu ve birok blgede ok tanrl dinlerin ortaya kt, eski sembollerin her birinin
putlatrld grlmektedir. Bu yozlamadan, kadim Uygur mparatorluunun nde gelen
eitim merkezlerinden Babil gibi, Msr da kurtulamamtr.
Babil'de gerileme doald. nk ana kaynak Mu'nun uzun zaman nce yok olmutu ve
rahipler, kitleler zerindeki glerini daha da artrmak iin, dini yozlamaya anak
tutmulard. Ancak durum Msr'da daha farklyd. Msr'daki okul Mu'ya deil, Atlantis'e
dayalyd ve retiyi bu lkeye, Naacallere kyasla ok daha yeni olan Osiris'in bir mridi,
Hermes getirmiti. Peki ama ne oldu? Hermes rahipleri ile tek Tanrl din retisinin hakim
olduu Msr'da bu ekol niin geriledi? Bunun cevabn Mu ve Atlantis arasndaki savata
aramak gerekiyor.
Tufandan uzun zaman nce Atlantis'liler Nil deltasnda bir koloni kurunca, Mu'lular da bunu
dengelemek ve stratejik nemi olan bu lkenin tamamen Atlantis eline gemesini
engellemek iin Gney Msr'da bir baka koloni kurdular.
Tufan ncesinde bu iki koloni arasnda sava, taraflardan herhangi birinin stnl
olmakszn devam etti. Ana ktalarn batmasna ramen bu koloniler arasndaki sava,
blgenin tufandan fazlaca etkilenmemesinden olacak, Firavun Menes (M.. 5.000)
dnemine kadar devam etti. Sava, dini yozlamann daha youn yaand gneydeki
kralln galibiyeti ile sona erdi (1). Tanr Ptah'a ve yansra pekok ikincil tanrya inanan
Gney Msr dini, tm lkenin resmi dini olarak kabul edildi. Kermes rahipleri yeraltna
ekildiler ve retilerini de gizli olarak srdrme karar aldlar.
Hereye ramen Kuzey Msr halk, tanr Osiris, sis ve Horus lemesi ile Hermes'i unutmad.
Zaman ierisinde bunlarn herbiri ayr birer tanr ya da tanra olarak Msr tanrlar
panteonundaki yerlerini aldlar. Yenilgiye kadar Kuzey Msr'da ynetici firavunlara, Osiris'in
olu Horus unvan sadece bir sembol olarak verilirken, bu dnemden sonra tm Msr
firavunlar kendilerinde bir ilahi g grmeye, birer Tanr olduklarna inanmaya baladlar.
Bu dzene sadece bir tek firavun, gizli Osiris dini rahiplerince inisiye edilmi olmas kuvvetle
muhtemel olan 4. Amenofis (M.. 1353 - 1335) kar kt. Amenofis, ok tanrl dini
kaldrmaya ve "Aton Dini" (2) adn verdii tek Tanrl bir din oluturmaya alt. Ancak
gc, ok tanrl dinin rahipler kastn yok etmeye yetmedi ve bu yobaz rahipler, iine cinler
girdii iddiasyla firavunu beyninden ameliyat ettiler. Beyincii karlan Amenofis ksa sre
sonra ld. Firavunluu dneminde nispeten ortaya kan Osiris rahiplerinin byk blm
de, ok tanrclar tarafndan ldrld. Msr'n Babil ve Pers istilalarna uramas da Osiris
dinine ayrca darbe vurdu ve kardelik-rgt faaliyetlerini byk bir gizlilik altnda
yrtmek durumunda kald.

te Musa da, bu kat sr perdesinin altna saklanm olan tek Tanrya inanan kardelik
rgtnn inisiye bir yesiydi (3). Musa'nn eski tek Tanrl inanc ihya etmesi ve meydana
kard Musevi dininden, nce Hristiyanlk sonra da slamiyet'in etkilenerek domas ile
dnya, anlatmlar biraz daha kark ve amalar daha farkl da olsa, yeniden tek Tanrl
dinlerin byk ounluka benimsendii bir yer haline geldi.
Musa'nn ortaya koyduu retinin en byk zellii, Tanr fikrini semboller vastasyla
deil, kitlelere dorudan anlatmaya almasyd. Sembollerin cahil insanlar veya karc
rahipler tarafndan gerek anlamlarndan saptrldn ve putlatrldklarn gren Musa,
farkl bir yaklam denemek istedi. Soyut Tanr kavramna kitleleri inandrmak iin Musa,
insanlarn bu Tanrdan korkmalarn salamak zorundayd. Tek Yaratcya inanan ve ibadet
edenlerin dllendirileceini, inanmayanlarn ve ktlk edenlerin ise cezalandrlacaklarn
syleyen Musa, Tanr eliyle cezalandrma yntemini kendisi uygulad. Altklar gibi bir
sembol vastasyla Tanrya tapnma geri dnmeye alan branileri Musa ve yandalar
tamamen kltan geirmekten ekinmediler.
Musa'nn kimliine ve retisinin Ezoterik ynne gz atmadan nce, onun dinini kabul
eden kavimin, branilerin nereden geldiklerini ve Musa ile yollarnn nasl kesitiini
grmemiz gerekiyor (4).
braniler, Mezopotamya'da ve zellikle de Harran ovasnda yaayan bir kavimdi. Gebe
krallklar eklinde rgtlenen ve Asur devletine baml olan braniler, Saabi dinine
balydlar. Tek Tanrl inancn.yozlam bir biimi olan bu din, kadim Babil okulu
retisinin halk arasnda yaylm eklinden baka birey deildi.
branilerin bir blm, lkelerinde yaanan kuraklk ve dier kavimlerin topraklarn istila
etmeleri nedeniyle g etmek zorunda kaldlar ve krallar brahim komutasnda Msr'a
kadar gittiler. brahim'in, yeni vatannn yneticilerine ho grnmek amacyla oullarna,
tanra sis'e ithafen "shak" ve "smail" adlar verdii ne srlmekte.
Ayrca, bir dier brani by olan Yakub'un, zerinde Tanr ile konutuunu iddia ettii
merdivenin, Babil'in nl kulesine ve "Ziggurat" ad verilen mabetlerine atftan baka birey
olmad, bunun da branilerin, Asur kkenli olduklarnn bir ispat olduu iddia edilmekte.
Bu bilgilere ksaca gz attktan sonra, Saabi inancna ileride deinmek zere, Musa'ya geri
dnelim.
Tevrat'n, bir Yahudi kadnn olu olduunu iddia ettii, aslnda Firavun 2. Ramses'in z
yeeni olan Musa (5), Ezoterik retiyi ve tek Tanr inancn Osiris rahiplerinden alm bir
stadd. Tek Tanr inancnn geni kitlelere benimsetilmesi yanls olan Musa, bunu denemi
olan 4. Amenofis'in bana gelenleri biliyordu. ok tanrl yaama alm olan Msr halkna
ve ok tanrl din sayesinde yaamlarn srdren rahipler snfna fikirlerini kabul
ettiremeyeceinin bilincinde olan Musa, bu dncelerini yaama geirmek iin en uygun
halkn, o sralar Msr'da tulaclk ve talk ileriyle uraan braniler olduunu grd.
braniler, Msr'a geldikten sonra, eitli mabet ve dier yaplarn inasnda altrlmlar ve
zamanla ta ustalarn barndran Msrl loncalarda ounluu ele geirmilerdi. Lonca
sistemini braniler, g ettikleri lkelere de gtrdler ve ortadouda bu sistemin
yaylmasnda etkin oldular.
Son derece iyi yetimi olmas ve Osiris rahiplerince kabul edilecek nitelikte bir kiilie sahip
bulunmas Musa'nn gl bir aristokrat soydan geldiinin gstergesidir. Osiris rahiplerinin,
firavunun yeeni olan Musa'y inisiye ederek ynetim evresinde glenmeye altklar
tahmin edilmektedir. Nitekim Musa, firavuna yaknl sebebiyle, ksa saylabilecek bir
srede, olduka nemli bir grev olan, Osiris Mabedi Kutsal Yaz Katiplii'ne getirilmitir (6).

Musa'ya verilen bu grev onun ancak Barahiplerin elde edebilecei srlara ulamasn
salamtr. Bu grevini yrtrken, bir yandan da braniler ile diyalogunu glendiren
Musa'nn, bu kavimle olan yaknl firavunu korkutmutur. Musa'nn kendisine branilerden
bir ordu kuraca ve tahtta hak iddia edecei kukusuna kaplan 2. Ramses, Musa braniler'le
birlikte Sina'ya ekilmek zere harekete getii zaman arkalarndan askerlerini bu sebeple
gndermitir. Halbuki, Musa ve yandalarn Msr'dan kamaya zorlayan sebep, Musa'nn
tahta gz dikmesi deil, bambaka bir olayd.
branileri hemen her ortamda Msrllara kar elinden geldiince koruyan Musa, bir gn, bir
brani'nin Msr'l bir grevli tarafndan dvldn grnce olaya mdahale etmi ve
itikak srasnda Musa, Msr'l grevliyi ldrmt (7). Osiris yasalar ok akt. Bir insan
ldren kii, kim olursa olsun mabetten kovulur ve yarglanrd.
Msr'da kendisine bir gelecek kalmadn gren Musa, yanda branilere birlikte Sina'ya
ekildi. Musa burada, Saabi "Elohim" inanc ile Osiris dinini birletirerek, "On Emir" ismi
altnda kendi retisinin temellerini att. Ancak, on temel balk altnda yazlan bu eserde
Musa'nn kulland dil, Osiris mabedinde rendii sembolleri ieren Hiyoroglif dildi.
Musa'nn kulland bu dili braniler'in ok byk bir blm bilmemektedir. Musevi dininin
handikap da burada balar. nk, anlatmda ve yazmda muazzam bir ksalk ve kolaylk
getiren bu dilin gerek anlamn sadece inisiye edilmi zel yol mensuplar bilebilir ve
Musa'nn yandalar arasndaki bu kiilerin saylar son derece azdr. Bu anlatm tarz, sradan
insanlar iin hibir ifade tamamaktadr. rnein, Musevilerin Tanrya verdikleri ad olan
"Yehova', kken olarak "Y", "H" ve "V" harflerinden meydana gelmektedir ve Ezoterik
doktrindeki, Tanrnn eril ifadesi olan "Yod" ile diil ifadesi olan "Eve"in yani Osiris ile sis'in
birleimidir (8). Bu durum, ileriki yzyllarda Museviliin biim deitirmesine ve dinin iine
birok efsanenin karmasna yol amtr.
Musa, ald eitim nedeniyle baka trl yazamazd. Bu dili de, sadece inisiye edilmiler
anlayabilirdi. Nitekim, Musa'ya inananlar arasnda ok kk bir aznlk olan inisiye
edilmiler, dierlerinden farkl bir yol izlediler ve Tevrat'n Ezoterik yorumu "Kabbala"
zerinde alarak, dier Yahudi gruplarndan ayrldlar.
te yandan, Kral Sleyman dneminde Fenike diline tercme edilen Tekvin, ilk
anlatmndan byk lde sapt. Yahudilerin Babil tutsakl srasnda Arami dilinde
yeniden derlenen Tevrat'da orijinale biraz daha yaklaldysa da, yer yer anlalmayan
blmlerin yerine, farkl inanlardan gelen kimi efsaneler yerletirildi. Tevrat'n yeniden
derlenmesi zarureti, Yahudi rahiplerinin Babil tutsakl srasnda "Caldi" ad verilen Babil
Ezoterik okulunda inisiye edilmeleri ve bu inisiasyon sayesinde rahiplerin, Musa'nn gerek
retisi hakknda daha gereki grlere sahip olmalar neticesinde ortaya kmt.
Ancak Musa'nn kulland dil Msr Hiyoroglif diliydi ve braniler tarafndan hi
bilinmiyordu.
Musa'dan 800 yl sonra Tevrat' yeniden yazan Kaideli rahiplerin ba Ezra, varoluu dahi
yanl alglam ve Tanry, kendisinden sudur edilen deil, tm alemin yaratcs olduu
tezini savunmu ve Tevrat'a da bylece geirmitir. Bunun neticesinde birlik ortadan kalkm
ve yaradan ve yaratlann olduu bir ikili sistem zerine din oturtulmutur. O gne kadar
Tanrnn birliini savunan tek Tanrl inan, temellerinden deimi ve ama insanlarn
Tanrya ulamas abasndan, birer kul olan yaradlmlarn dl olarak cennete gitmelerine
dnmtr. Benzeri bir yanl yorumlama da Tanrnn cinsiyeti konusunda ortaya km, o
gne kadar hem eril, hem de diil yanlarnn varl kabul edilen Tanrya Ezra tamamen eril
bir grnt vermeyi uygun bulmutur. Bunun neticesinde, hem Yahudilikte hem de onun

etkisindeki slamiyette kadn daima ikinci plana itilmitir. Ezra'nn Tevratn'daki, dier birok
efsane gibi kitaba sonradan eklenmi olan Adem ile Havva efsanesinde Havva'nn, Adem'in
kaburga kemiinden yaradlmas, kadnn dorudan Tanrdan deil, Tanr tarafndan
topraktan yaradlm erkekten geldii dncesini dourmu ve kadnlarn toplum iinde
tamamiyle ikinci snf yarata dnmeleri ve erkek tahakkmne girmeleri salanmtr.
Efsanelerinde batl inanlarn, gerek bilginin eksiklii yznden tek Tanrl dinlerin
bnyelerine girmesi, bu retilerin dogmalamalarna, giderek son derece tutuculamalarna
ve tamamiyle aklclktan uzaklamalarna yol amtr.
Tek Tanrl dinin gerek anlamn bilen ve Ezoterik retiyi savunanlar ile daha sonra ortaya
kan yaradanc dinlerin ortodoks inanrlar arasndaki amansz atma da, bu tarihten sonra
balamtr. Bu atma, Yahudilerin Kabbalaclar, Katolik kilisesinin Ezoterik inanl
valyeleri, Snni Mslmanlarn da Mutasavvflar sapkn olarak nitelendirmelerine yol
amtr. Bu yndeki tavr da, papaln Templierleri yok etmesine, Masonluu afarozuna,
Snni Mslmanlarn "Enel 'Hak" diyen Hallac Mansur'un derisini yzmelerine, smaililer ve
Babailer gibi Batni gr savunanlar daima ezmeye almalarna neden olmutur. Ancak
bu konular, daha sonraki blmlerin anlatlar olaca iin imdi Yahudileri incelemeye
devam edelim.
Musa'dan sonra Yahudiler ancak Davut dneminde gl bir krallk kurabildiler. Mitolojide
Davut'un dev Goliat' yenmesi eklinde ifade edilen olay, Davut'un idaresindeki Yahudi
kavminin, kendisinden sayca ok daha fazla olan dier kavimleri yenmesine ve vaadedilen
topraklarda kralln oluturmasna bir atfdr. Davut, krall ile birlikte, kendilerini bir
arada tutan en nemli ey olan tek Tanrl din inancn da pekitirmek istemi ve bakenti
Kuds'de bu tek Tanr iin ok grkemli bir mabed yaplmasn emretmiti (9).
Bu mabedi yaparken Yahudiler, Msr'daki 400 yllk yaamlar srasnda renmi olduklar
talk ve duvarclk sanatn konuturdular. Bu denli byk bir mabedin yapm iin zorunlu
olan rgtlenmeyi de Msr meslek loncalarn kopya ederek saladlar. Mabedin yapm iin
hazrlklar hzla srerken Davut ld ve yerine olu Sleyman geti. Kadn ve ikiye
dknlyle tannan Sleyman (10), mabedin yapmyla ok ilgili deildi. O nedenle de
evresinde inaatn bana geirilebilecek yetenekli bir insan arad. Arad insan da Sur
kentinde buldu: "Hiram"...
Hiram'n tek Tanrl inancn bir mridi olduu sanlmyor. Ancak Hiram, son derece yetenekli
bir rgtleyici ve bronz iilii konusunda bir deha idi. Mabedin yapmnda binlerce kii
alyordu. eitli meslek dallarnn loncalar, raklar, kalfalar ve ustalar eklinde dereceli
olarak rgtlenmilerdi ve sorumluluk da ustalar arasnda pay edilmiti. Her grevli
derecesine gre cret alyordu. Binlerce insann hangisinin hangi derecede olduunun
ezberlenmesi imkanszd.
Yrrlkte olan lonca sistemine gre raklar ancak belli bir sre eitildikten sonra kalfa
olabiliyorlar ve sadece ok yeteneklileri ustala terfi edebiliyordu. Hiram, bu sistemi biraz
daha gelitirdi ve cret datmnda kolaylk olmas iin, ayn meslek srlan gibi, her derece
salikinin hayat pahasna saklayaca birer parola verdi. Bu sistem ilerin hzlanmasn
saladysa da, Hiram'n sonunu da hazrlad. Daha nce kendilerini usta gibi gsterip haksz
yere yksek cret alanlarn bu yolu kapanmt. Haksz kazanca almlardan bir grup kalfa
Hiram'dan ustalk parolasn zorla almaya karar verdiler. Ancak bunlarn ou korkup
eylemden vazgeti. lerinden sadece Hiram mabette sktrp parolay zorla almaya
altlar. Hiram parolay vermeyi reddedince de onu ldrdler.
ler bir sre iin aksadysa da, Sleyman len Hiram'n yerine bakasn buldu ve mabet
bitirildi. Mabedin yaps, burasnn Msr'daki tek Tanr mabetlerinin daha basit de olsa, bir

benzeri olduunu ortaya koymaktadr (11). Kapnn giriinde iki stun bulunmas, ieride
gen iinde gz, gne, ay sembollerinin varl, yerin siyah ve beyaz talarla kaplanmas,
sunak ya da mikap tann bulunmas bu mabedin, Msr'dakiler rnek alnarak yapldn
gstermektedir.
Dinle ve mabetle pek ilgisi olmayan Kral Sleyman, bir sre sonra tek bir Tanrya m, yoksa
birok tanrya m inandn dahi unuttu ve sefahat iinde yaamn srdrd. Yahudi devleti
de giderek zayflad ve Sleyman'n lmnden bir sre sonra, M.. 587'de Babil kral
Nabukadnezar tarafndan ykld. lkede yaayanlarn nemlice bir blm igalciler
tarafndan kle olarak kullanlmak zere Babil'e gtrld. Tapnak igalciler tarafndan
ykld (12).
Yahudiler Babil'de 50 yl yaadlar. Babil'de Smerlerden kalma Ezoterik inanlar yozlam
biimde sregeliyordu. Tek Tanrl din yerini ok tanrl inana brakm, eski sembolik
retilerin hepsi birer efsane haline gelmiti. Babil okulu, ok tanrl dine, inisiasyon yntemi
ile "Caldi" rahibi yetitiriyordu. Yahudi toplumuyla birlikte Babil'e getirilen Museviler
inisiasyonun yabancs deildiler. Lonca sisemleri tamamyle inisiasyona dayalyd. Bu
nedenle, ne Babil yneticileri ne de Yahudilerin kendileri bu okula devam etmekte mahzur
grmediler. Bylece Yahudi din adamlar, ne denli yozlam olursa olsun, Ezoterizmi ve,
Musa'nn Ezoterik retisinde ne demek istediini daha iyi anladlar. Ancak Tevrat'a
getirdikleri yeni yorumda pekok efsanenin retiye karmasna da neden oldular.
Yahudilerin Babil tutsakl, Pers kral Kyros'un Babil'il igali (M.. 530) ile son buldu. Kyros
Yahudilere, lkelerine geri dnerek mabetlerini yeniden yapmalar iin izin verdi. Baz
kaynaklar, Pers kralnn, o dnemde olduka yaygn olduu anlalan inisiasyon
yntemlerini, Ezoterizmin Zerdt dininindeki yorumunu bildiini ve bu nedenle mabetlerini
yapmak iin Yahudilere izin verdiini belirtmektedirler.
Kuds'e dnen Yahudiler, eskisi kadar grkemli olmasa da, Kyros'un salad maddi katk
ile yeni bir mabetin yapmna baladlar. Mabed yaplrken Yahudi rahipleri, tm kutsal
metinlerin ve Musa'nn on emrinin yazl hale getirilmesi gerektiine, aksi takdirde yeni bir
klelik halinde tm dinin yok olup gideceine karar verdiler. Bylece Ezra ve arkadalar,
daha nce deindiimiz Tevrat'n yazm ilemine baladlar. Kutsal kitaba Babil'de
renilen bir sr efsanenin sokuturulmasna ok kk bir gurup kar kt ancak seslerini
yeterince duyuramadlar. Bu grup Musa'nn eserini, Msr Hiyoroglif diliyle kat sr perdesi
altnda yazdn ve retinin srlarn da kendi setii ve inisiye ettii 70 kiilik bir gruba
verdiini aklad. "Kabbalaclar" denilen bu kk grup ve onlarn inanrlar bir sre sonra
Yahudi toplumundan tamamen tecrit edildiler ve sapkn olarak nitelendirildiler. Peki bu
Kabbalclar kimlerdi ve Musa'nn gerek retisi neydi? (13).
Osiris Mabedinde inisiye edilmi olan Musa, yeni dini de Osiris dini zerine ina etmi, Saabi
inanlarndan da bir lde faydalanmt. Ancak Osiris dininin gerek srlar, sadece inisiye
edilen ve belli bir eitimden geen kiilerin anlayabilecei nitelikte olduu iin Musa da,
retisini mridlerine anlatabilmek maksadyla nispeten basitletirmi, basitletiremediini
de semboller kullanarak anlatmaya almt. te Ezra'nn anlayamad ve deitirerek
Musa dininin bambaka bir hviyete dnmesine neden olduu semboller bunlard. Musa,
retisinin yozlamamas ve sembollerin gerek anlamlarnn yok olup gitmemesi iin eski
bir yntemi kulland. Mridleri arasndan en uygun grd 70 kiiyi seti ve onlar inisiye
etti, zaman ierisinde eitimlerini tamamlad ve srlarn gerek manalarn retti. Onlara,
brani dilinde "kabul edilmiler" anlamnda Kabbalclar ismini verdi.
Kabbala retisini benimseyen ve zorunlu gler srasnda Yahuda lnde kalan gruba
Esseniler ad verilir. Ancak bu konu ilerde incelenecei iin Kabbala retisine geri dnelim.

Olduka uzun bir sre Musa'nn gerek retisini inisiasyon yntemi ile takipileri arasnda
yayan Kabbalaclar, yaadklar yerlerin smaililer tarafndan igal edilmesinden sonra, daha
zgr davranabileceklerini grdler. Ezoterik ierikli sufi tarikatlarn ortaya kt bu ada
Kabbalclar da ortamn zgrlnden yararlanarak, retilerini basl hale getirdiler.
Kabbalaclarn en nemli iki eseri M.S. 1200'lerde spanya'da yazld. Mslman Endls
devletinde ortaya kan bu eserler "Zohar" ve "Seferitsire" idi. Baz aratrmaclar slami
Tasavvuf hareketinin Kabbala'nn da kkeni olduunu ne srmektedir. Ancak tam aksine,
slami Tasavvufu yaratan kaynaklarn banda, Msr Hermetik inanlar, Yunan PisagorEflatun felsefesi kadar, Kabbala felsefesi de gelmektedir.
Kabbala'nn nde gelen kitab Seferitsire'ye (14) gre Evren, eitli elemanlarn araclyla
yce bir varlktan tezahr etmitir. Bu elemanlarn ilki, Tanrnn ksal varl olan Ate'dir.
kinci eleman bu yce ktan kan Ruh'dur ve sembol Hava'dr. ncs Su'dur ve
havadan doan su, oksijen ve hidrojen'in bileimidir. Bu semboln Ezoterik anlam, suyun
yaam bnyesinde barndrddr. Drdnc eleman ise, atein katlam trevi olan
Toprak'dr. Seferitsire, dnyann oluumunda bu drt temel elemann yansra, alt yan
gcn de kullanldndan bahsetmektedir. Bunlar drt yn, yani kuzey, gney, dou ve bat
ile iki kutup, yani aa ve yukar ynlerdir.
Tm evren Yce Varlktan sudur etmitir, halen onun iinde yzmektedir ve herey sonunda
ona geri dnecektir. te bu nedenle tm varlklar birdir ve tm insanlar kardetir.
Kabbalaclar Tanr iin, insann idrakinin dnda atlanma gelen "En-Soph" kelimesini
kullanmlardr. Tanrnn nsz ve sonrasz olduunu ifade eden bu kelimenin Msr kkenli
olduu ve Yunanca'da "akl ve hikmet" anlamna gelen "Sophus" kelimesiyle ayn kkten
geldii sanlmaktadr.
Kabalaclarn dier nemli eseri Zohar'da ayn Ezoterik anlat daha da gelitirilmitir.
Zohar'a gre, yaamn zerine kurulu olduu tm sistemin amac, Tanrdan bir para olan
ruhun tekaml ederek yine ona dnmesidir. Ancak Kamil nsann, yani "Adam Kamon"un
Tanrya ulamas mmkndr. Her devirde mutlaka bir veya birka Adam Kamon
bulunmutur.
Adam Kamon olmak bireylerin srdrd yaam tarzna baldr. Evrende en gl yasa
tekaml yasasdr. Ama bir dier yasa daha vardr; o da varlklarn kendi iradeleri ile hareket
edebilmeleri yasasdr. Bu nedenle bir insann Adam Kamon haline . gelebilmesi kendisine
baldr. Ancak hikimse bir tek yaam iinde Kamil nsan olamaz. lmsz olan ruh,
bedenden bedene geerek, mkemmeli arar. Mkemmeli, yani lahi Srr, ancak ona layk ise
bulabilir.
Kabbalaclar, bir yandan slam, dier yandan da Hristiyan dnyasndaki Ezoterik reti
ekollerini etkilemilerdir. Avrupa Yahudileri arasnda Kabbala inanc, Haddisimler ile su
yzne kmtr. Halen gnmzde varln srdren Kabbalacln bu halka inmi
sekilinin din kitaplarnda, Panteist inanlar aka gzlemlenebilmektedir.
Kabbala'nn Ezoterik Hristiyan ekolleri zerindeki etkilerine ilerde deinmek zere, Ezoterik
doktrinler tarihinin bir baka koluna, Antik Yunan'daki inan biimlerine gz atalm.

Kaynaka
1- SANTESSON Hans Stephan - "Batk lke MU Uygarl" - RM Yaynlan - stanbul 1989 - Sf.
92
2- NAN Afet - "Eski Msr Tarihi" - stanbul 1956 - Sf. 108
3- SCHURE Edouard - "Byk nisiyeler" - RM Yaynlar - stanbul 1989 -Sf. 221
4- HOOKE Samuel Henry - "Ortadou Mitolojisi" - mge Yaynlar Ankara 1991 -Sf. 122
5- SCHURE E. -e- Sf. 229
6-SCHURE E. - e - Sf. 233
7-SCHUREE..-e-Sf. 235
8- SCHURE E. -e - Sf. 246
9- Byk Dinler ve Mezhepler Ansiklopedisi - stanbul 1964 - Sf. 172
10- DE NERVAL Gerard - "Douya Seyahat" - Kltr ve Turizm Bakanl Yaynlar - Ankara
1984 - Sf. 97
11- RS Hayrullah - "Musa ve Yahudilik" - Remzi Kitabevi stanbul 1966 -Sf. 232
12- RS Hayrullah - e - Sf. 265
13-RS Hayrullah - e - Sf. 338
14- Trk Mason Dergisi - Say 21 - stanbul 1956 - Sf. 1095

VI. BOLM
ANTK YUNAN EZOTERZM: PSAGOR EFLATUN
Gnmz uygarlnn temel iki beii olan Msr ile Yunan uygarlklar arasnda, uzun bir
sre ierisinde byk bir etkileim meydana gelmitir. Bu etkileim daima tek tarafl,
yeninin eskiden, rencinin retmemden almas gibi, Yunanistan'n Msr'dan etkilenmesi
eklinde gereklemitir.
Yunan uygarlnn kurucularndan rfe ile, uygarlk yolunda ok nemli birer ta olan
Euclides, ieron, Pisagor ve Eflatun gibi felsefe okulu ve din kurucular hep Msr'n o nl
mabedinde, "Osiris Mabedinde" inisiye edildiler. Gnmz uygarl zerinde zellikle son
ikisi son derece etkili olmalarna ramen, Pisagor ve Eflatun okullarnn temellerinde Orfeik
inan yatt iin bu ilk nl Yunanl inisiyeye deinmeden geemeyeceiz.
Tufandan sonra ok byk bir gerileme yaayan insanolu, yeniden balamak zorunda
kald iin ilkel kabileler dnemini bir kez daha yaad. Dnem, anaerkil bir dnemdi ve
dolaysyla bu kabilelerde hakimiyet kadnlarn elindeydi. Mu dininde Tanrnn diil ynnn
sembol olan "Ay", kadnlarn ynettii bu toplumlarda ba tanra sfatna ykseltildi (1).
Dinsel yozlama neticesinde kimi yerlerde gne tanr iin insanlar kurban edilirken, bu kez
de ay tanras iin insan kurban edilmeye baland.
Yunanistan'da ay tanrasna tapnmn geerli olduu Baks dini ile, gne tanrsna
tapnmn n planda tutulduu Apollon dini taraftarlar arasnda srekli bir atma
yaanyordu. Aslnda savan gerekesi, dzenin anaerkil mi, ataerkil mi olaca idi.
Apollon kelimesi, Fenike dilinde "Evrensel Baba" anlamna gelen "Ap len" den
tretilmitir (2). Apollon'un ilk kez Anadolu topraklarnda ortaya km olmas da (3) onun
Fenike ile, dolaysyla da dier gne kltlerinin bir nevi merkezi durumunda olan Babil
okulu ile balantsn gstermektedir. Ayrca, Apollon'a ithafen yaplan "Delf' mabedinde
inisiasyon treninin ilkel bir biiminin uygulanmas da, bu balantnn bir dier delilidir.
rfe, Apollon'a adanm Delf mabedinin bakire rahibelerinden birisinin oludur. Bu
mabette grevli rahibelerin bakire olmas zarureti, sz konusu rahibenenin tanr
Apollon'dan hamile kald iddiasn ortaya kartmtr ki, ayn yndeki iddia dier birok
dini inanta da akislerini bulmutur.
M.. 700'lerde Yunanistan'da Apollon inanrlar aznlktayd. ounluktaki Baks
taraftarlarnca yok edilmek zereydiler. te bu ortamda rfe Yunanistan'dan kat ve
Msr'a geerek, Osiris rahiplerine snd. Burada inisiye edilen ve Osiris rahipleri arasnda 20
yl geirerek srlar retisini alan rfe, Apollon dinini ihya etmek ve ona yeni bir ehre
vermek greviyle lkesine geri gnderildi.

Osiris'in Atlantis'de yapt gibi gl kiilii ve bilgelii sayesinde ksa srede evresine
birok yanda toplayan rfe, Baks dini yandalarn yendi. Ancak, rfe kendi dinini
retirken Msrl rahiplerin yntemini kulland ve retisini varolan inanlar zerine, bu
arada Baks dini zerine kurdu. Bunun sonucu olarak ortaya ok tanrl Zeus ve Diyonizos
dini kt.
Orfeik retiye gre, tm tanrlarn en by olan Zeus, tm evrenin kendisinden var
olduu Tanrdr. Diyonizos ise onun olu, yani tezahr etmi lahi Kelamdr. Bir dier ad ile,
Horus'dur. nsanlar Diyonizos'dan birer paradr. nisiyeler ise, insanolunun Hermes'leri,
yani ikincil tanrlardr. rfe, "Tanrlar bizde lr, bizde dirilir" der. Yeniden doua inanan
rfe gerek Tanrnn tek, ancak ikincil tanrlarn sonsuz sayda ve eit eit olduklarn
syler. Orfe'ye gre yar tanrlar, Kamil nsan statsne erierek yeniden dou zincirinden
kurtulmu ilahi ruhlardr.
rfe, Menfis'de rendiklerini aynen uygulam ve yandalarndan uygun grd kiileri
seerek onlar inisiye etmi, bylece kendi okulunu kurmutur (4).
"Evohe" kelimesi Orfeik inisiyelerin parolas haline gelmitir. Msr'da "od-He Vau He"
eklinde telafuz edilen kelimenin Musa tarafndan kulanl biimine daha nce deinmitik.
Burada od'un Osiris'i, He Vau He'nin de sis'i temsil ettiini hatrlatmakla yetinelim. Ayn
kutsal kelimeyi Pisagor da parola olarak kullanmtr.
Bu arada, ayn dnemlerde tpk Orfeik inan gibi, mesleki kurulular da Msr yoluya
Yunanistan'a girdi. Adlar, Hermes'e atfen "Hetairies" (5) olan bu kurulular inisiyatik
yntemle ye alrlard. Hermes'i pirleri olarak kabul eden ve ona defa ulu anlamnda
"Trimejit" sfatn layk gren bu kurulularn yandalar kendilerini "Diyonizos ileri"
olarak da armaktaydlar. Bugn hayranlkla izlenen Antik Yunan eserlerinin ve yonyen
balkl stunlarn altnda bu ta stadlarnn imzas vardr.
Bu kurulularn yelerine Diyonizos ileri denilmesi, onlarn Orfeik inanlarnn bir
gstergesidir. Birbirlerini tanmak iin gizli kelime ve iaretlerden yararlanan Diyonezyen
iilere, ilerini rahat grebilmeleri iin Solon Kanunlar ile birok imtiyazlar tannmt.
Kkeni Antik Yunan'a, belki de Msr'a kadar inen bu imtiyaz tannmas gelenei, ortaada
Hristiyan Avrupas'nda da devam etmi ve Masonluun varln srdrebilmesine imkan
tanmtr.
Orfe'nin Diyonizos'u, Apollon'dan bakas deildir. Gne tanrs olan Apollon, Iktr.
Tanrsal Nur'dur. Apollon'a ithaf edilen Delf mabedinin kapsnda "Kendini Bil" ibaresi yer
almaktadr. Drt Dorik stun zerindeki gen bir atdan oluan Delf mabedi, Ezoterik
retinin temellerini bnyesinde barndrmaktadr. Mabedin zerine ina edildii drt stun
Mu dinindeki drt byk yaratc gcn, Msr ve Kabala Ezoterizmlerindeki drt temel
elemann simgeleridir. Bu drt stun ayn zamanda, insann var olduu fiziki ortam,
dnyay ve Mikrokozmos'u temsil eder. Drt stunun zerindeki, ucu yukar, yani Tanrya
dnk olan gen tavan ise, insann ulamaya alt Tanrnn yani Makrokozmos'un
semboldr. atnn gen olmas Tanrsal lemeyi, eril ve diil peresiplerle, Kutsal Kelam
yani oulu ifade eder.
Orfe'nin lmnden sonra, kendilerini gizlemeyi baarm olan eski Baks dini yanllar
ortaya ktlar ve Orfeik inanlarn yok olmasn salamak iin ellerinden geleni yaptlar.
rfe kartlarnn bu sistemli almalar meyvasn o denli verdi ki, bir sre sonra "rfe" ad
dahi efsanevi bir varln ad haline geldi. Gnmz Antik Yunan aratrmaclar bile
Orfe'nin yaayp yaamadndan emin deildirler.

Bu sistemli yok etme giriimi neticesinde Diyonizos mabedi byk lde gerilerken,
Apollon'a ait olan ve zaten Orfe'den nce de varln srdrmekte olan Delf mabedi ayakta
kalmay baard. Diyonizos rahipleri, Apollon rahipleri hviyetine brndler ve kendilerini
ok tanrl sistemin rahipleri gibi gsterirken, bir yandan da Orfeik inisiasyonlara gizlice
devam ettiler.
te bu ortamda, Orfe'den iki yzyl sonra, M.. 570'de doan Pisagor (6), Delf mabedinde
inisiye edilerek, Ezoterik doktrin dnyasna ilk admn att. Orfeik retiyi tamamiyle
renen Pisagor bununla yetinmedi ve srlar retisini ayn rfe gibi, kaynandan
renmeye karar verdi. Gen yata Menfis'e giden ve Ezoterik doktirin hakknda bilgisinin
zaten var olduu Msrl rahiplerce grlen Pisagor'un Osiris kardelik rgtne kabul de
kolay oldu (7). Burada 22 yl kalan ve Osiris dininin en gizli srlarn da renen Pisagor'un
dikkatini zellikle saylarn Ezoterik kullanm ekti. Pisagor, ileride oluturaca sistemin
rencilerince daha iyi anlalmas iin bu yntemi kullanmaya karar verdi.
Msr'n, Babil kral Kambiz tarafndan igalinden sonra Pisagor, dier birok Menfis'li
rahiple birlikte Babil'e gtrld. Esir olarak getirilen bu rahipler, yozlam olmasna
ramen asrlardr varln srdren Babil okulu iin de taze kan oluturdular. Dier
rahiplerle birlikte Babil okuluna kabul edilen Pisagor burada, hem bu okulun farkllam
retilerini hem de Babil'in Persler tarafndan igali srasnda resmi din olarak kabul edilmi
bulunan Zerdt dinini inceleme frsat buldu. Babil'de bulunduu srada bir kez Hindistan'a,
bir kez de Kuds'e seyahat eden Pisagor Hindistan'da Kadim "Rama" dininin retilerini
savunan "Gimnosophistler"le, Kuds'te de Kabbalaclarla temas kurdu. Mistik say tekniinin
Kabbala'daki yorumunu da inceleyen Pisagor Babil'de 12 yl kald. Daha sonra, Babil
okulundan kardei olan, kraln zel doktoru Demodes adl bir inisiyenin zel giriimleri ile
kraldan zgrln elde etti ve lkesinden ayrldktan 34 yl sonra Yunanistan'a dnd.
Pisagor Yunanistan'da ilk i olarak, Msr'a gitmek zere ayrld Delf mabedine geldi. Delf
rahiplerine Msr ve Babil'de rendiklerinin bir sentezini sunmaya alan Pisagor, Ezoterik
doktrininin sadece Msr ekoln tanyan Apollon rahiplerine kendi yorum ve fikirlerini
kabul ettirmekte glk ektii iin bir yl sonra talya'ya geti ve Yunan kolonisine ait
Cratona kentinde kendi okulunu kurdu (8). Pisagor'un hedefi sadece inisiasyon yntemi ile
seilmilere Ezoterik doktrini retmek deil, bu doktrini kullanarak yeni bir siyasi
rgtlenmeyi gerekletirecek ilk nveyi, bir enstity kurmakt. Pisagor bu hedefine ksa
srede ulat. Kurduu enstitde inisiye edilen tm kardeler sadece Ezoterik doktrin ile
snrl kalmayarak, dnemin fizik, psiik, dini ve siyasi tm bilimlerini reniyorlard. Bu tr
eitim tarz, bilim ann balamas iin ilk adm oluturdu ve yzyllar sonra talya'da
Rnesans'n domasn salad.
Pisagor, enstitye girmek isteyen adaylar ok uzun sre, bazen yllarca gzetim altnda
tutduktan sonra, aralarndan ancak layk olduklarna inandklarn alrd. Enstitnn
giriinde Hermes'in bir heykeli bulunmaktayd ve kaidesinde, "inanmayan uzak dursun"
yazyordu. Enstitye girmeye layk olduklarna inanlanlar baz denemelere tabi tutuluyordu.
Bu snavlar, Msr'daki inisiasyon snavlarn andrsa da, bunlarn ok daha yumuatlm
ekilleriydi (9). Mesela aday tek bana gecelemek zere bir maaraya braklyor, bunu
reddedenler veya maaradan kaanlar enstitye kabul edilmiyordu.
Bir sonraki snavda adaya, hi tanmad bir Pisagor sembol gsteriliyor ve bunun
hakknda yorum yapmas isteniyordu. "Bir dairenin iindeki gen neyi anlatr" ya da,
"....saysnn anlam nedir?" gibi. Adaya, bu sorularn cevabn hazrlamas iin 12 saat verilir,
bu arada da a ve susuz braklrd.
nc ve en zor snav, adayn gururunun ve benliinin, enstitye daha nce kabul edilmi
raklar tarafndan krlmas snavyd. Bu snavda adayla alay edilir, kltc szler sylenir,

kzdrlrd. Aday, kendisine hakim olmay baarmak zorundayd. Aksine davranr ve


fkelenir, alar veya terbiyesizce cevaplar vermeye balarsa, kendisini uzaktan izleyen
Pisagor tarafndan derhal kovulurdu. Bu yntem, son derece kiilikli ve olumlu insanlar okul
kazandrm olmasna ramen, enstitnn ykl sebebini de oluturdu. Enstitye kabul
edilmeyen ve bu arada gururu da krlan adaylar Pisagor'a ve mritlerine dman kesildiler.
Enstitnn yklmasna ve Pisagor ile yzlerce yandann ldrlmesine neden olan olaylarn
hazrlayclarnn banda, ite bunlardan birisi, Silon yer ald. Bu konuya daha sonra dnmek
zere imdi Pisagor enstitsn ve okulun zerine kurulduu drt dereceli kardelik
sistemini inceleyelim.
Snavlardan geen ve yaplan zel bir trenle kardelie alnan adaya, acemi ya da rak
anlamna gelen "Novice" unvan verilirdi. Novice dnemi, kiinin yeteneine bal olmak
zere, en az iki en ok be ylla snrlandrlmt. Novice'lerden beklenen ey hi
konumamalar, soru sormamalar, tartmaya girmemeleri ve sadece derslerini skunet
iinde dinlemeleriydi. Bundan ama, rencinin sezgi yeteneini gelitirmekti. Grnen
alemin stnde bir baka grnmez alem olduu gibi soyut bir fikrin sadece sezgi ile
alglanabileceini syleyen Pisagor, raklarndan nce Tanrnn varln sezmelerini sonra
da onu sevmelerini isterdi. Tm evrenin sevgi zerine kurulu olduunu belirten Pisagor,
sevgiyi renmenin ilk admnn aile iinde, anne-baba sevgisi ile baladn, babann
Tanrnn eril, annenin de diil ifadeleri olduklarm retirdi. Pisagor'a gre, bu ikisinden
doan insan, Tanrnn yer yzndeki temsilcisiydi. Pisagor ayrca Novice'lerden ikierli
gruplar oluturmalarn ve her iki Novice'in birbirlerini ok iyi tanmalarn, dost olmalarn
isterdi. Dostluun, karlksz sevginini en mkemmel ifadelerinden olduunu renen
Novice'e, "Dost bir baka sensin. O ve sen aslnda birsiniz" eklinde zetlenebilecek Ezoterik
yorum retilirdi. Novice'lerden ayrca, stadlarma sonsuz itaat ve ballk gstermeleri,
disiplinli davranmalar, salk kurallarna uymalar ve devaml temiz olmalar istenirdi. Ruhun
arndrlmas amacnda olan Pisagor mridleri, ruhla beraber bedenin de temiz olmas
gereine inanr ve bazen gnde birka kez ykanrlard. Mridlerin bedenleri gibi giysileri de
tertemizdi ve safln sembol olan beyaz renkteydi. Ezoterik inanlarn Pisagorculuktan
alan smaili tarikat mridlerinin ve onlarn Hristiyan dnyasndaki devam niteliinde olan
Templier valyelerinin giysileri de, ayn Pisagorcular gibi beyazd.
Pisagor mridlerinin evlenmesi zorunluydu. Tanrnn eril ve diil ikilemini kabul eden ekol,
bunun uzants olarak evlilik messesesini ve aileyi kutsal kabul ediyordu. Yine ayn gr
dorultusunda enstitye hem erkekler, hem de kadnlar inisiye edilebiliyordu. Mridlerden
evlilik konusunda uymalar beklenen yegane kural, kendisi gibi bir inisiye ile evlenmeleri idi.
nk, inisiye edilmemilerde "Erdemi" bulmak ok zordu.
Novice'e retilen son ey, tm tanrlar bir ve tek olarak mtalaa etmesiydi. retinin
bnyesinde nemli bir yer tutan hogr sayesinde tm dini inanlarn hogrlmesi
gerektiini renen Novice, aslnda tm tanrlarn bir ve tek olduunu, tm dini abalarn
da bu tek Tanrya ulamak iin olduunu grrd.
kinci derece saliklerine "Nomoteth" unvan verilir ve bu derecedeki inisiyelere "Kutsal
Saylar Bilimi" retilirdi. kinci dereceye gei iin zel bir tren yaplr ve Pisagor'un da
ifade ettii gibi, gereklerin retilmesine bu trenle birlikte balanrd.
Matematikiler de denilen Nomoteth'lerin ve daha yukar derecelerdekilerin girebildikleri,
Novice'lere yasak olan bir mabed vard ve adna da "Mzler Mabedi" deniliyordu. Yuvarlak
olan bu mabedin iinde dokuz Muz ve ilahi prensibin muhafz Vesta'nn bir heykeli
bulunuyordu. Mzlerin her biri, birer bilimin koruyucusuydular. Bunlardan en nemli ,
Astronomi ve Astrolojinin koruyucusu Uraniye, te alem bilimleri ve kehanet sanatnn
koruyucusu Polimniya ve hayat ve lm bilimi ile Yeniden Dou biliminin koruyucusu
Melpomen'di. Ortada duran Vesta'nn bir elinde ate vard ve dier eliyle de gkyzn

gstererek, hereyin gklerdeki atele baladn anlatyordu. Bu mabette reti, tm bu


Mzlerin ve Vesta'nn sembolize ettiklerinin tamamnn insann yapsnda bulunduu
aklamasyla balard. Pisagor, evrenin tm anlamnn saylar sembolizmas iinde var
olduunu syleyerek Nomoteth'i eitmeyi srdrrd.
"Saylar evrene hkmeder" diyen Pisagor, bu ifade ile, Tanrnn saylar zellikle bir prototip
semboller dizisi olarak ortaya koyduunu bu nedenle saylarn her birinin karakterleri olan
birer simge durumunda bulunduunu belirtirdi. Pisagor saylar, bir, iki, , vs. eklinde
deil, kendi karakterleri ile, "Monad", "Diad", "Triad" diye ifade ederdi.
Pisagor'a gre 1 says "Monad" d, yani tekti. Hibir benzeri olmayan nsz-sonsuz yaam,
tm varlklarn bnyesinde kt eril atei, Tanrnn kendisini simgelerdi. Sembol bir nokta
idi ve Yce Varln yansra, lahi Akln, yani Hikmetin de simgesiydi. Hikmeti sayesinde
kendisinden dar bireyler veren ancak bu srada hi deimeyen ve deimez niteliiyle
eril olan Monad, Tanr ile birlikte, onun yeryzndeki tezahr olan insann da sembolyd.
Dier bir deyile Monad, hem Makrokozmosu, hem de Mikrokozmosu bnyesinde
barndryordu. Mikrokozmos'un yegane hedefinin Makrokozmos ile birlemek olduunu
syleyen Pisagor, "bu ancak inisiyatik eitimle, kiinin kendisini olgunlatrmas ile mmkn
olur. Bunun iin bir mr yetmeyebilir. Ama ruh, hedefine ulamak iin ne kadar
gerekiyorsa, o kadar yeniden bedenlenecektir" diyordu.
Tden sonra gelen 2 says evrende varolan daliteyi gsteriyordu. Blnmez z ile
blnebilir cevher; hayat baheden aktif eril prensip ile hayatn oluumunu salayan pasif
diil prensip; Osiris ile sis. Bir izgi ile sembolletirilen 2 "Diyad"d, hikmetten doan fikirdi.
Dourgand ve bu vastfyla diildi. Hayat iinde barndran suydu. Tanrnn diil ynnn
ifadesiydi.
Monad ve Diyad'n birleiminden ortaya kan 3 says, yani "Triad", hikmetten kan fikirle
oluan eserdi. Osiris ve sis'in olu Horus'du. Sembol bir gendi ve yaam skalasnn tm
yasalarn ve zellikle de Yeniden Dou yasasn iinde barndran anahtard. Triad, lahi
Kelamd, evrenin kendisiydi ve topraktaki yaam cevheriydi. nsan da, Ate, Su ve Toprak'tan
meydana gelmemi miydi? Tanrnn tm tezahrlerinde, ruh, can ve beden lemesi
bulunmaktayd. Ruh Ateten, can Sudan, beden de Topraktan tretilmiti.
4 says, yani "Tetrad", sonsuzluun ve lmszln sembol idi. Kare ile sembolize edilen
Tetrad'n kainat kaosan dzene geiren drt temel gcn ifadesi olduu kabul edilirdi.
Daha nce de deindiimiz bu drt temel g, yani ate, su, toprak ve hava'y, semavi dinler
drt ba melek ya da maherin drt atls olarak isimlendirdiler.
"Pentad" olarak adlandrlan 5 says, "nsann" ve zerinde yaad "Dnyann" simgesiydi
ve be keli yldzla sembolize edilirdi. Naacaller dneminden bu yana kullanlan ve Msr
kanalyla Pisagor okuluna geen be keli yldzn her bir ucu, Atei, Suyu, Topra; Havay
ve bunlarn toplamndan oluan Dnya'y gsteriyordu. Diyad ile Triad'n toplam olan
Pentad, dnyasal sevginin ve evliliin de sembol olarak grlrd.
6 says, evrenin alt ynn, kuzey, gney, dou ve bat ile yukar ve aay simgeliyordu.
Alt keli yldzla sembolize edilen bu rakam ayn zamanda lahi Adaletin de ifadesiydi.
Gnmzde Hz. Sleyman yldz olarak tannan yldzn, Sleyman'n adaletini remzettii
kabul edilmektedir.
7 saysnn Pisagorcular iin nemi ok bykt. Kutsal l Triad ile, dzeni oluturucu
Tetrad'n bileiminden meydana geldii iin, tekaml yasasnn simgesiydi ve sembol de,
drtgen zerine kurulu genlerden oluan pramitti. Pisagor bylece, Msr'daki piramitlerin
yapl tarzlarna da bir aklama getirmi oluyordu; "lahi Tekaml" sembolleri... Ayrca,

evrende hereyin saylar zerine kurulu olduu ispat eden Mzik bilimi de, 7 nota zerine
kurulmutu. In yedi renginin bileiminin beyaz, safl oluturmas gibi, mziin yedi
notasnn da 1/2, 2/3, 3/4 veya 5/8 gibi llerle alnmas mzikteki mkemmel safl, ritmi
ve armoniyi meydana getiriyordu.
Ruhun akord edilmesi gereine ve armonisine inanan Pisagorcular bu nedenle tm
trenlerinde mzik kullanrlard. Bu inan, klasik anlamdaki ritm ve armoni bilgisinin ve
armonik mziin de gelimesini salad.
Bu saylar dnda ve onlarn stnde en nemli say 10'du. "Kutsal Tetraktis" ad verilen ve
drt blml gen ekliyle sembolize edilen 10 says, ilk drt saynn yani Monad, Diyad,
Triad ve Tetrad'n toplamndan oluuyordu. Kutsal Tetraktis, bu vasf nedeniyle
mkemmelliin, Kamil nsann, Tanr ile bir olmasnn sembolyd. Sfr ile bir saylarnn yan
yana gelmesiyle yazlan 10 says, hilikle tekliin ahengini de ifade ediyordu. 10, bu ahengin
tezahr olan Makrokozmos'un da saysal sembolyd. Tm varlklarn Makrokozmos'da
byk bir ahenk iinde yeniden biraraya geleceklerini remzederdi.

" Kutsal Tetrakis"


te bu saylar bilimini tam alamyla renen mrid, ruhun tekaml yolunda bir adm daha
atmaya hak kazanyor ve nc dereceye ykseltiliyordu. Saylar bilimi ile inisiyatik srlarn
nszne vakf olan mrid, titizlikle saklanan bu tehlikeli srlar renmeye artk hazrd.
nc dereceye ykseltme treni, ancak bu dereceye sahip mridlerin girmelerine izin
verilen "Seres" mabedinin "Properzin" salonunda yaplmaktayd.
Bu derecede evrenin yaps, insann yeryzndeki varoluu, lm hali ve lmden sonraki
yaam, te dnya, Kamil nsanlarn yar tanrlara dnm ve yaam skalasnn son dura
olan Tanrya dn konular zerinde mritler bilgilendirilmekteydi.
Pisagor'a gre, evrenin merkezinde ate vardr. Gne, bu dev atein kk bir
yansmasndan ibarettir. Yeryz yuvarlaktr ve dier gezegenlerle birlikte gneten sadr
olmulardr. Bu gezegenler ve dnya, gnein etrafnda dnmektedir. Yldzlar, bizim gne
sistemimizi yneten ayn yasalara tabi olan dier gne sistemleridir. Uzaydaki tm varlklar
gibi gezegenler ve gneler de, evrensel ruhun birer czne sahiptirler. Her gezegen Tanr
dncesinin deiik bir ifadesidir ve her birinin zel bir fonksiyonu vardr. Tm varlklar
gibi, bu gezegenler de drt elemandan mteekkildir: Maddenin kat hali olan toprak, sv
hali olan su, gaz hali olan hava ve lye, tartya gelmez hali olan ate.
Pisagor bu aamadaki kardelerine, yeryznde yaamn ortaya kn da anlatrd. Ona
gre bitki ve hayvan alemleri Dnya zerinde hemen hemen ayn zamanda ortaya ktlar.
Pisagor hayvanlarn evriminin sadece doal ayklanma yasasna bal olmadn, bu temel
yasann yansra "ok Yasas" adn verdii bir ikinci yasann da yrrllkte olduunu iddia
ederdi. Pisagor'a gre, yeryznden farkl yerlerde yaayan stn varlklar zaman

geldiinde, evrensel yasalar uyarnca baz hayvan trlerinin yap talarn deitirirler ve yeni
bir trn ortaya kmasn salarlard.
te insan da, bu stn varlklarn maymun tr zerindeki byle bir uygulamalar
neticesinde ortaya kmt. Yerkresel tekaml asndan insan nceki trlerin son
aamasdr ve Kamil nsan modeli ile de, Dnya'daki ruhlarn son duradr. Pisagor, dnya
insann yaratan varlklarn, Semavi nsanlk adn verdii ok st dzeydeki ruhlar olduuna
inanyordu.
Yerkredeki deiimler hakknda Msr'l rahiplerden ok ey renen Pisagor, bir nceki
medeniyeti, Atlantis ve Mu uygarlklarn tanyordu. Bundan nce dnyann alt kez tufan
olaylar ile sarsldn iddia eden Pisagor'a gre, her tufan aras dnemde insanlk byk
uygarlklar kurmay baarmt ve bugnk uygarlk da ayn akibetle son bulacakt.
Pisagor, Yce Varln bir denize benzediini ve denizdeki dalgalanmalarn denizin niteliini
deitirmemesi gibi evrendeki olaylarn da Tanrnn niteliini etkilemediini savunurdu.'
Yce varln tm alemleri ve tm varlklar srekli izlediini, bunun farkna ancak ruhunu
en st dzeyde gelitirmi Kamil nsanlarn varabileceini sylerdi. Pisagor'un en byk
dsturu, "Kendini bil, bu yolla tanrlar alemini de bilirsin" di.
Pisagor'a gre ruh, yaam skalasnn en alt basamandan, cansz varlklardan balayarak
yukar trmanrd. Yaad hayat bir st dzeye gemeye yeterli ise, ruh, bir sonraki yaamda
daha stn bir varlk olarak dnyaya gelir, aksine ise, yaam skalasnn bir alt basamana
geri dnerdi. nsanlar tm yaam skalasn katederek insan olmaya hak kazanmlard. Ancak
byk ounluk bunun farknda olmad iin, geri dnmeye mahkumdu. Pisagor, lnce
ruhu semaya kan ve yeniden doarken de ruhu semadan gelen yegane varln insan
olduunu sylerdi. Hermes ve rfe gibi Pisagor da mridlerine, "Tanrya ancak kendi
abalarnzla ulaabilirsiniz" demekteydi.
Pisagor, tm yaamlarn doum ile lm arasnda snrl bulunduunu ve bedenin sadece,
lmsz olan ruhun bir vastas olduunu sylerdi.
lm annda ruhun bedenden ayrldn ve yaam srasndaki davranlar nedeniyle bir st
basamaa m, yoksa bir alta m gideceine karar verilen bir geici aleme gittiini savunurdu.
slamiyet'in Araf, Yahudiliin Horeb, Hristiyanln da Prgatuar (arnma yeri) dedii bu
geici alemde kalma sresi, bireyin yaam srasnda yaptklarna balyd.
Bu noktada bir dier evrensel yasa daha devreye giriyordu ki, bu yasa yaamlarn birbirlerine
yansmas yasasyd. Bir rnek vermek gerekirse, bir nceki yaamn bir hayvann varlnda
yaam insann kendi yaamnda o hayvann baz davranlarn gstermesi doald. Eer
birey bu davranlarn dzeltirse, bir sonraki yaamnda daha stn bir insan olabilir,
dzeltmezse de hayvansal bedene geri dnebilirdi. Bu durumu Pisagor, "her yaam bir
ncekinin dl veya cezasdr" diye ifade ederdi.
Pisagor'un bir baka iddias daha vard; "Hayvanlar nasl insanlarn akrabas ise, insanlar da
tanrlarn akrabalardr" diyordu. Bitkiler aleminden hayvanlar alemine, oradan da insanlar
alemine birok yaam srecinden geerek ulaan insanlar sonuta tanrlar alemine gei
bekliyordu. ok uzak bir gelecekte insanlarn tm evliliklerde spiritel seicilik yasasn
uygulayarak, insanln en olgun dzeyine eriecei umudunda olan Pisagor'un
takipilerinden Eflatun, "o uzak gelecekte tanrlar insanlarn mabetlerinde ikamet
edecekler" demitir.
Pisagor'a gre, mkemmel yani Kamil nsan artk yeniden bedenlenmeyecek olan, bu ksr
dngy krm insandr. Byle insanlarn ruhlar tamamen saflam ve Tanrsal Ia

ulamtr. Genelde Kamil nsanlar Tanrya son kez lmlerinin neticesinde ularlar. Ancak
bazen, Tanrsal I bnyesinde yaarken barndran insanlar da vardr. Bu tr insanlar, ok
zel grevler iin dnyaya geri gnderilmi yar tanrlardr. Bu yar tanrlar dnyaya,
gzelliin ve hakikatin n saarlar.
Pisagor'la birlikte inisiasyonun zirvesine varan nc derece kardelere, el alm mrid ve
stad olarak drdnc ve son derece tevdi edilir. nisiasyonla ilgili artk renecek bireyi
kalmam olan stadlarm vazifesi, kendi i varlklarnn derinliklerine inerek Tanrsal I
grmek, hakikati zekada, fazileti ruhta ve temizlii bedende tahakkuk ettirmektir.
stadlarm ikincil grevleri de, alt dereceli kardelerine gzetimcilik ve rehberlik yapmak,
idari ileri yrtmektir.
Ulatklar seviyeyi tm yaama aktarmalar beklenen stadlarn unvan, aydn kii anlamna
gelen "Intellectuel" dir.
Tm insanlar ntellectuel'lerin ynetmesi gerektiine inanan Pisagor, bu dncesini nce
enstitnn bulunduu Crotona kentinde, sonra da tm gney talya'da uygulamaya soktu.
Crotona'da 30 yl yaayan Pisagor, aristokrat bir ynetime sahip bu kentte birok reform
gerekletirdi. Kenti, yalnz aristokratlarn ye olabildikleri Binler meclisi ynetiyordu.
Pisagor bu Binler meclisinin zerinde ve sadece ntellectuel'lerin girebildikleri bir yzler
meclisi oluturdu. erde grlen konular zerinde ketumiyet yeminine kesinlikle uyan
yzler meclisi, kent ynetimini stlenen hkmeti de bnyesinden kartyordu. Crotona
bir sre sonra gney talya'nn bakenti konumuna ykseldi. Bylece Pisagor da adeta bu
devletin bakan oldu. Pisagorcularm gittikleri her yere adalet ve uyumu da beraberlerinde
gtrmeleri, kitlelerin onlarn sistemini gnll olarak kabul etmelerini salamt.
Bnyesindeki srlarn halkn merakn ektiinin ve bu srlarn aleyhte birok dedikodunun
domasna yol atnn farknda olan Pisagor bunlar engin sabr ve hogrs ile
karlamaya alt. Ama 70 yandayd ve yorulmutu. Enstitdeki sekinler ile halk arasnda
byk bir kopukluk vard. Halk, enstitdekilerin kendilerini stn grdkleri kanaatindeydi.
Bu arada, okula katlmak iin bavuran ancak eitli sebeplerle reddedilmi olan bir grup
demagog da srekli enstit aleyhinde propaganda yapyordu. Bu grubun banda olan Silon,
kamuoyundaki enstit aleyhtar havay ok iyi deerlendirip, muhalif bir klp kurdu.
Demagoglarn yansra halk liderlerini de klubne alan Silon, Pisagor'u halkn zr iradesini
kstlamakla, devleti cannn istedii gibi ynetmekle, ksacas diktatrlkle sulad. Silon
enstit iin, "onlar ortadan kalkmadka Crotona'llarm zgr olmalar mmkn deildir"
diyordu.
Silon'un ve yandalarnn bu youn propagandalar ksa srede meyvasm verdi ve bir gece,
balarnda Silon olan olduka kalabalk bir kitle okulu bast. Enstit atee verildi. Pisagor
dahil olmak zere ierdeki yzlerce kii yanarak can verdiler. Ayn gz dnmlk tm
gney talya'da tekrarland ve Pisagoryenlerin ok byk bir blm yok edildi. Sa kalmay
baaran ok az sayda Pisagorcu, Sicilya'ya snd. Olaylar yattktan bir sre sonra
bunlardan bazlar talya'ya geri dndlerse de, gleri enstity yeniden canlandrmaya
yetmedi. Bu Pisagoryenler, talya'da varlklarna ilk kez M.. 700'l yllarda rastlanan duvarc
loncalarna, "Collegia"lara katldlar (10). Yunanistan'daki "Hetairies" rgtnn devam
niteliinde olan Collegialar, Yunan duvarclarnn yaptklarnn aynsn talya'da
gerekletirmiler ve nl Roma mimarisinin altna imzalarn atmlardr. Pisagorcularm bu
dernee katlm ile Collegialar doktiner adan ok daha glenmi ve ilerde ortaya kacak
Rnesans iin fikri bir nve oluturmulardr. CoHegialar'm Roma ve daha sonraki Hristiyan
uygarlklar zerindeki rollerine daha sonra deinilmek zere, Yunanistan'a geri dnmek ve
Pisagor'dan etkilenen bir baka byk ismi, Eflatun'u incelemek gerekmektedir.

Eflatun, M.. 427'de Atina'da dodu (11). O srada Yunanistan, sparta ile Atina arasndaki
savalara kaynyordu. Eflatunun ilk retmeni Sokrat oldu. Sokrat'n iyiyi, gzeli ve zellikle
hakikati aray, ayn arayn Eflatun'un yaamnda en belirgin unsur haline gelmesine
neden oldu. Sokrat, hakikati aramak ve hibir gerei halktan saklamamak eklinde
zetlenebilecek felsefesi nedeniyle, kendisine teklif edilen, nl Delf mabedine inisiye
edilme onurunu, ketumiyet yemini etmesi zorunluluu olduunu rendiinde geri
evirmiti.
Sokrat, hakikati arama yolunda o denli ileri gitmiti ki, toplumun oturmu tm manevi ve
dini deerlerini sorgulamaya balam ve bu tutumundan vaz gemedii iin lme mahkum
edilmiti.
Sokrat'n haksz yere ldrlmesi Eflatun'u derinden yaralad ve, "onun hakikati ifade
etmekteki aczini imdi daha iyi anladm" diyerek, Yunanistan' terk etti.
Eflatun, hocas gibi deildi. Gerein sadece akl yrtmekle, mantk kullanmakla
bulunamayacann farkndayd. O nedenle daha Sokrat sa iken, Delf mabedinde inisiye
edilmeyi kabul etmi ve onun lmnden sonra da hakikati kaynandan edinmek zere
Msr'a gemiti. Pisagor gibi Eflatun'un da Osiris mabedine kabulnde bir glk kmad.
Ancak Eflatun, Pisagor gibi en st derecelere ulaamad nk mabette yeterince kalmad.
Ksa bir sre Msra'da kalan Eflatun ancak nc dereceye kadar ykselebildi. Msr'dan
talya'ya geen Yunanl filozof burada, varlklarn halen srdren Pisagorcularla tant.
Pisagor'un Yunan bilgelerinin en stn olduunu bilen Eflatun, mridlerinden onun
retisini rendi. Ancak o bir Pisagoryen deildi ve bu nedenle tm srlarn kendisine
verilmesi imkanszd.
Osiris rahiplerinden ve Pisagoryenlerden gerein sezgi yoluyla kavranabileceim renen
Eflatun, hereye karn, gerei bulmaktaki tek yolun mantk olduunu savunan Sokrat'n
etkisiydeydi. Eflatun'un Ezoterik retiye katks da aklcl reti ierisinde daha salam
bir zemine oturtmak olmutu. Ezoterik doktrin, kulland semboller diliyle zaten her trl
domadan uzak kalmay baaryordu. Ancak Eflatun ile, olaylara mantksal yaklam ve tm
gereklerin aklclkla badamalar gibi kavramlar daha bir glenmi oldu.
talya'dan sonra Atina'ya dnen ve "Akademia"y kuran Eflatun, kendi felsefesini yaymaya
balad. Eflatun Atina'da, Ezoterik retinin st kapal ve yumuatlm bir tarz olan
"Diyaloglar"n yazd. Bu ekilde davranmak zorundayd nk o da ettii ketumiyet yemini
ile balanm durumdayd. Gerek, gzel, iyi gibi soyut kavramlar halka anlatma hususunda
ok baarl olan Eflatun, bu niteliin Tanrsal nitelikler olduunu sylemekte, "iyiyi,
doruyu ve gerei arayan kiinin ruhu arnr ve lmszle ular" demekteydi.
Eflatun, nispeten daha kolay anlalr ve srlardan, sembollerden arnm Diyaloglar ve
dealar Kuram ile kendisinden sonra gelen nesilleri byk lde etkilemitir. "Yeni
Eflatunculuk" felsefesi ile doan skenderiye okulunun ortaya kmasna onun fikirleri
neden olmutur. Ayrca Eflatun'un Hristiyan Teozoflar ile slam Mutasavvflar zerinde de
byk etkisi vardr.
M.S. 3-4 yzyllarda Msr'n skenderiye kentinde ortaya kan ve en tannm temsilcileri
Plotinos, Porfir ve Jamblik olan "skenderiye Okulu"nda Eflatun'un ve Pisagor'un etkilen
byktr (12). Ancak Msr'daki u eski okulu, Osiris mabedini de unutmamak gerekir. Osiris
mabedi M.. 385 ylnda Romal komutan Teodosius tarafndan imha edilmitir. Mabet imha
edilirken, inisiasyon trenleri srasnda kullanlan mekanik aletler ve snavlarn yapld
odalar o gnlerin dnyasnda byk sansasyonlar yaratmtr. Mabedin imhas Osiris
mridlerine byk bir darbe olmu ve inisiasyonlar artk yaplamaz hale gelmitir. Ancak
buna ramen Osiris rahipleri varlklarn bir sre daha srdrm ve skenderiye Okulunun

ortaya kmasnda etken olmulardr. Bunun gibi blgedeki dier Ezoterik okullarda, Badat
ve Basra'da retinin yaamasn ve smaililer, Fatimiler gibi devletlerde resmi din olarak
Ezoterik doktrinin kabuln, Osiris rahiplerinin koruduu fikirler salamtr.
Mabedin ykmndan sonra Simyagerlii seen bir grup Msr'l rahip Kuds'e gittiler. Burada
Musevi Esenniler'in arasna katlan bu rahipler ile, simya bilimi Kabbalaclar arasna da girmi
oldu. Kuds'n M.S. 1188'de Selahaddin Eyyubi tarafndan igali zerine, bu kentte
yaamlarn srdren simyagerlerin yesi olduu tarikat, dier Hristiyan valye Tarikatleri
ile birlikte Avrupa'ya geti ve burada kendilerine "ark valyeleri" ad verildi (13). Bu
tekilatn daha sonra, dier valye Tarikatleri gibi Masonlua katld sylenmektedir.

Kaynaka
l - SCHURE Edouard, - "Byk Inisiyeler" - RM Yaynlan - stanbul 1989 Sf.301
2-SCHURE E.- e-Sf. 349
3- EYBOLU smet Zeki - "Tasavvuf - Tarikatlar - Mezhepler Tarihi" - Der Yaynlar stanbul 1990 - Sf. 45
4- Halikarnas Balks - "Anadolu Tanrlar" - Yeditepe Yaynlar - stanbul 1975-Sf. 21
5- Boucher Jules, Noudon Paul - "Masonluk, bu mehul" - Okat Yaynevi - stanbul 1966-Sf. 9
6- Eybolu .Z. - e - Sf. 53
7-SCHURE E. -e-Sf. 376
8-SCHURE E. -e-Sf. 411
9-SCHURE E.-e-Sf. 415
10- NAUDON Paul - "Tarihte ve Gnmzde Masonluk" - Varlk Yaynlar stanbul 1968-Sf. 24
11-SCHURE E.-e-Sf. 525
12-Eybolu .Z.-ie-Sf. 75
13-LKE Faruk, YAZICIOLU A. Semih - "Dnyada ve Trkiye'de Masonluk" - Baak Yaynevi
- stanbul 1965 - Sf. 27

VII. BLM
FARKLI BR NSYE; SA...
sa'nn doduu srada, o gn bilinen dnyann byk bir blm Roma mparatorluunun
egemenlii altndayd. Dinsel adan ok tanrl inan sistemini kabul eden Romallar, kendi
tanrlarna kar ho grl olunmas halinde, igal ettikleri topraklarn halklarnn inancna
karmyorlard. Bu sistem, birbirinden farkl bir ok inanc imparatorluk bnyesinde
barndrmakta son derece faydalyd. nanlarnda zgr braklan kavimler, ynetimin
bana byk dertler amyorlard. Bir tek istisna dnda;Yahudiler.
Yahudiler son derece katydlar. Onlara gre bir tek Tanr vard ve onun dnda baka
tanrlar olduunu sylemek en byk gnaht. te bu tutum, Romallarca kendi tanrlarnn
aalanmas olarak grld ve byk tepki dourdu. yle ki, Roma yneticileri Yahudileri
dinsizlikle suladlar ve imparator Septim Severus, Yahudilii, yani kendilerince dinsizlii
yasaklayan bir emir yaynlad. Roma lejyonlar Yahudi halkn zerine gnderildi. Bask
artrld. Yahudilik gibi daha sonraki yllarda tek Tanr inancn savunan Hristiyanlk da ayn
sulamadan kurtulamad. Ta ki, imparatorluunu yklmaktan kurtarmak iin Hristiyanl
seen Bizans imparatoru Constantin dnemine kadar.
te sa byle bir ortamda dnyaya geldi. Roma basklarndan ylm olan Yahudi halk
kurtuluu mucizelerde aryor ve kendilerine Tevrat'da gelecei bildirilen kurtarc Mesih'i
drt gzle bekliyordu.
sa, Musa'nn retisinin Ezoterik ynn yzyllardr bnyesinde barndran Esenniler
arasnda dnyaya geldi. Yahudilikteki dinsel yozlamadan uzak kalabilmek iin Esenniler
Yehuda lndeki Kumran'a ekilmilerdi. sa'nn bir Esenni olduu, doduu tarih olduu
iddia edilen 25 Aralk gnnden de bellidir. Bu tarih, Esennilerin Elohim adna
dzenledikleri kutsal ayin gndr.
Esenniler dereceli bir inisiasyon rgt oluturmulard (1). Bu rgtn kurallarna gre
Esenniler arasnda doan ya da dardan Esenniler'e katlmak isteyen kiiler uzunca sre
gzetim altnda tutulurlar ve layk grlrlerse zel bir trenle rgte alnrlard. Toplulukta
doup layk grlmeyenler rgte alnmazlar ve ancak topluluun ayak ilerini yapmalarna
izin verilirdi. rgte kabul edilen kii iki yln mez olarak geirirdi. kinci derece'de de
ayn sre geerliydi. Mridin "srail'in kutsal sekini" ya da "In olu" ad verilen nc
dereceye gemesi ancak bu srelerin sonucunda gsterecei yetenee balyd. kinci
derecede bekleme sresinin uzatlmas mmknd.
Esenniler, tarikat srlarn aklamamak zere ketumiyet yemini ederlerdi. Ruhun
lmszlne, insann tekamlne, tm insanlarn kardeliine ve iyilik yapmann en
nemli ilke olduuna inanan Esenniler, gnlk yaam srasnda yemin etmeyi en byk su
olarak grrlerdi. Ayinlerde temizlik esast. nsan sevgisinin n plana karlmas, yalandan
nefret edilmesi, mlkiyetin ortakl Esenniler'in balca zellikleriydi.

Kabul treninde yeni ye, kendisine verilecek srlar ifa etmeyeceine dair lmne yemin
ederdi. te Esenniler'in sa'y reddetmelerinin arkasnda, bu yemine uymam olmas
yatmaktadr.
Esenni retisi, derecelerle ilintili olarak aamal verilirdi. Bu reti, Musa'nn Ezoterik
doktrininden baka bir ey deildi. Esenniler genelde bekar yaayan insanlard ve sa da bu
gelenei bozmad. Esenniler arasnda en st dereceye kadar kan sa, kiilii gerei bununla
yetinmedi ve daha fazla ey renmek istedi. Ancak Msr okulu artk yoktu. Bunun zerine
sa da, bilgisini artrmak iin Ezoterik retinin bir baka kaynana, Tibet'e yneldi.
Hindistan zerinden Tibet'e giden sa, burada yaklak 10 yl kald ve Ezoterik retinin
yansra dou bilimleri hakknda da en st dzeyde bilgi sahibi oldu (2). sa bu bilgilerini,
Hristiyan dnyasnn mucize diye adlandrd olaylarda ortaya koydu.
James Churchward, sa'nn Tibet'te bulunduu yllar ile ilgili bilgiler veriyor. Kendisini
Naacaller hakknda aydnlatan rahip Rishi, sa'nn Tibet rahipleri arasnda en st dereceye
kadar km olduunu syledi. Churchward'a gre sa, Tibet'te Naacal dilini rendi ve ilk
tek Tanrl dini, Mu dinini ana kaynandan grd. ngiliz aratrmac, sa'nn lrken
syledii son szlerinin Naacal dilini bildiini ispat ettiini ne sryor. sa'n son szleri,
"Eli, eli lama sabachtani" (Allahm, Allahm beni niin braktn) olmutu. Churchward bu
szlerin yanl anlaldn, sa'nn gerekte, ortadouda hikisenin anlamasna imkan
olmayan Naacal dilinde, "Hele, hele lamat zabac ta ni" (tkeniyorum, tkeniyorum yzm
karanlklar kaplyor) dediini iddia ediyor (3). Churchward'a gre sa'nn retisine sembol
olarak setii Ha da Mu kkenlidir. Naacaller'in bu kutsal semboln sa da kullanmtr.
Tibet'ten lkesine dnen sa, retisinin geni kitlelere ulamasn ve tm Yahudi halknn
kurtuluunun bu yolla olmasn tasarlyordu. Halkn mesih beklentisini deerlendiren sa,
kendisini Tanrnn olu olarak tantt. Ezoterik doktrin uyarnca sa, Kamil bir nsand ve
Tanryla bir olmutu. te onun kulland "Tanrnn Olu" sembol, bu gerein ifadesiydi.
sa, retisini cmleler haline getirilmi sembollerle, mesellerle geni halk kitlelerine sundu
nk halkn bu retiyi baka trl benimsemeyeceini iyi biliyordu. Sevginin ve
kardeliin n plana karld sa retisindeki Ezoterik ierik, Yuanna ncili'nde de
grlmektedir. "Kimse yeniden domadka Tanr katn gremez" veya, "herkes sudan ve
ruhtan domutur" gibi cmleler, Yuanna ncili'nin Ezoterik ierikli cmlelerinden sadece
ikisidir. (Yuanna 3/2-5)
Sen Jan tarafndan yazlan bu ncil, doktrinin i yzn, Ezoterik ynn ortaya
koymaktadr. Bu nedenle Yuanna ncili, Ezoterik reti yanls valye Tarikatlarnca kabul
edilen yegane ncil olmutur. Malta valyelerinin bir dier ad, Sen Jan valyeleridir.
Protestanlarn benimsedii, Mason olan Hristiyanlarn zerine yemin ettikleri ncil hep
Yuanna ncilidir (4).
Hristiyanlktaki Baba-Oul ve Kutsal Ruh lemesi, Tanrnn l niteliinden baka birey
deildir. Ancak, bu kutsal leme gibi birok kavramn daha, cahil halkn anlayabilmesi iin
son derece basite indirgenmi olmas, retinin aslndan ok ey yitirmesine ve zamanla da
bnyesine birok efsane ve hurafelerin girmesine neden olmutur. sa retisinin Ezoterik
ierii bugn pekok Hristiyan tarafndan bilinmemektedir. Ancak, iyilik, doruluk, gzellik
gibi kavramlarla, insanlarn kardelii gibi duygularn geni kitlelerce kabul grmesini
salayarak Hristiyanlk, Ezoterik retinin bu anlatlarnn evrensellemesinde nemli bir rol
oynamtr.
sa'nn Yahudi ruhban snfnca sapknlkla sulanmas ve sa yandalarnn gcnden ekinen
Roma'nn bu durumu frsat bilerek onu armha gererek ldrlmesinden sonra Hristiyanlk
uzunca bir sre bocalad. Yandalar srekli takip edildi ve ldrld.

te bu aamada Roma'l Hristiyanlar, kendileri gibi kardelik, doruluk, iyilik gibi


mefhumlar savunmakta olan Collegia mensuplar ile karlatlar. Hristiyanlar, ok tanrc
Collegia mensuplarnn tanrlarn birer aziz olarak kabul ederken, Collegia yeleri
arasndaki kardelik balar da bu yeni gelenlerin birliklerinde getirdikleri inanlar
dorultusunda kuvvetlendi. Hristiyanlar, Collegia'larda kendilerine snacak yerler buldular
ve varlklarn srdrebildiler. Bat Roma imparatorluu barbar aknlar sonucunda yklnca,
bu rgt Dou Roma imparatorluunda varln srdrd. Bizans'da Collegialar'n
himayesinde varln devam ettiren Hristiyanlar, bu gl rgtlenme sayesinde dinlerini
resmi devlet dini olarak kabul ettirebildiler. mparator Constantin, aleyhinde giriimlerde
bulunan ok tanrc unsurlara kar denge salamak amacyla Hristiyanlar ve dolaysyla
Collegia rgtn yanna ekmeye karar verdi. Constantin, M.S. 313 ylnda Milan fermann
yaynlayarak, nce Hristiyanlarn inanlarnda zgr olduklarn kabul etti. Sonra da
Hristiyanl devlet dini olarak ilan etti ve ok tanrcl yasaklad.
Collegia mensuplar, Roma imparatorluu iinde, sanatlarn rahata ortaya koymalar iin
her yerde dolamalarna izin verilen hr insanlard. Avrupa'nn, Roma imparatorluu dnda
kalan blgelerinde dahi, yap ileri iin Collegia'clar zellikle aranyorlard. Ancak bir sre
sonra Avrupa'da derebeylik sistemi ortaya kt ve bu hr sanatkarlarn dahi birer serf
durumuna dmeleri sz konusu oldu. te o zaman, Collegialar manastrlara iltihak ettiler
ve din adamlarna tannan haklardan faydalanabilmek iin, inaat rahiplerden kurulu olan
manastr dernekleri "Gildeleri" oluturdular (5). Ancak bu noktada tarihte geriye dnmek ve
ortadouda kan yeni bir dinin, slamiyet'in Ezoterik doktrin tarihi zerindeki yerini
incelemek gerekmektedir.

Kaynaka
1- SCHURE Edouard - "Byk nisiyeler" - RM Yaynlar - stanbul 1989 -Sf. 605
2- SANTESSON Hans Stephan - "Batk lke Mu Uygarl" - RM Yaynlan-stanbul 1989 - Sf.
137
4- Nauodon Paul - "Tarihte ve Gnmzde Masonluk" - Varlk Yaynlar stanbul 1968 - Sf.
122
5- Naudon Paul -ie- Sf. 28

VIII. BLM
SLAMYET VE BATINLER
slamiyetin douunda Ezoterik retinin etkisi, ayr bir almann konusu olacak kadar
geni kapsaml bir incelemeyi gerektirmektedir. Bu nedenle, bu alma erevesinde ancak
zet bilgiler vermekle yetinmek zorundayz.
Musa ve Yahudi Ezoterizmini incelerken, Mezopotamya'da ve zellikle Harran ovasnda
yaayan Saabi inanl kavimin bir blmnn, liderleri brahim komutasnda eitli
sebeplerden tr g ettiklerini ve g edenlerin Msr'a yerletiklerini grmtk.
brahim'in bir cariyeden olma olu smail ve yanndaki kk bir grup, brahim'in kars
Sarah'n byk tepkisi nedeniyle ana gruptan uzaklatrldlar. Sarah, kavimin liderliinin
varisi olarak sadece z olu shak'n kalmasn ve smail'in gelecekte tahtta hak iddia
edememesini salamak iin, smail ve beraberindekileri uzak Arabistan llerine srgn
gndertti.
Saabi inanl olan smail, Arabistan yarmadasnn gney ucuna yerleti ve burada Yemen
Sabaalar devletinin ilk nvesini oluturdu. Ksa srede Arap yarmadasnn nemli bir
blmn kontrol altna alan bu kavimin youn almalar sonucunda barajlar ve su
yollar yapld. l, yeile dntrld ve bir gne klt niteliindeki Saabi inancnn
gerei olan perok tapnak ina edildi. te Kabe de bu tapnaklardan birisi, Gne'e atfen
yaplm olmas nedeniyle, belki de en nemlisiydi.
slam peygamberi Muhammed'in ailesi, kuaklar boyu bu Gne mabedinin, Kabe'nin
ynetimini elinde tutan rahiplerdi. Zaman ierisinde Kabe'nin iine pekok kavimin putlar
dolsa da, Muhammed'in ailesine ve savunduklar dini inanca, tek Tanr inanrlar anlamna
gelen "Hanif Din" inanrlar deniyordu.
slamiyet'in, kutsal kitab Kuran dndaki en nemli kanun koyucusu, Hanif dinin
uygulanmakta olan ilkeleriydi. te bu nedenle, zaman ierisinde ok farkllam olsa da, ilk
kaynan Ezoterik olmas nedeniyle slamiyet'te de bu retinin izlerine ska ratlanr.
slamiyetin Ezoterik reti ile ikinci karlamas, Msr'n Mslman glerce fethi srasnda
meydana geldi. slamiyet'in Arap yarmadasndan kp tm Ortadou'ya yaylmaya balad
srada Msr'da halkn bir blm Hristiyan, bir miktar Yahudi ama byk ounluk eski ok
tanrl din taraftaryd. Geri Osiris mabedi yklm ve rahiplerin byk blm Kuds'e
gemilerdi ancak Ezoterik doktrin varln kuaktan kuaa srdryordu. Doktrinin
balca kayna, skenderiye'deki Yeni Eflatuncu skenderiye Okulu idi.
Uzun zamandr gl bir devlet yapsndan uzak olan Msr, muazzam slam ordular
karsnda fazlaca direnmeden teslim oldu. Halka iki seenek tannd, "ya Mslman olun ya
da kltan geerilmeye rza gsterin"... Onlarn Hristiyanlar ya da Yahudiler gibi kendi
dinlerini koruma lksleri yoktu. nk Mslmanlarn gznde Tanr yoluna dndrlmesi
gereken putperest kafirlerdi. Baka areleri yoktu, Mslman oldular (1).
Halife mer dneminde fethedilen Msr'da Mslmanlarn ilk ii skenderiye okulunu
datmak ve bu okulca asrlar boyunca toplanm olan o muhteem skenderiye kitapln
yakmak oldu. Okulun yesi filozoflarn yapabilecekleri tek ey vard. Mslman gibi
grnerek, retilerine slami bir klf geirmek. Bunun iin filozoflar, slamiyetin iindeki
muhalefetten yararlandlar ve bylece, slamn kat kurallarndan bir nebze syrlmay
baardlar. Hilafet iddialar nedeniyle mer'in karsnda olan peygamberin damad Ali'nin

yann tuttular. Bu filozoflar, Ali yandalar grnm altnda slamiyete bambaka bir boyut
getirdiler (2). Alevilik olarak adlandrlan bu mezhebin bnyesinde, slam dininin nerdii
anlam deiti. Yaradana tapnma olgusu yerini, Tanr-evren-insan lemesinden oluan
varlk birliine brakt. Snni ortodoks Mslmanlar bu durumu derhal sapknlk olarak
nitelenirdi. Ama yapabilecekleri birey yoktu. Karlarndakiler, peygamberin damadnn
yandaydlar ve hepsi de grnte Mslmandlar.
Bu inan biimi Araplarn zorla Mslman yapt halklar arasnda yle yayld ki, iilikAlevilik ad altnda, birbirine hi benzemeyen Zerdt ranllar, Msr'l Fatmiler, amanist
Trkler ayn at altna toplandlar. Hepsinin de Ali yanls grnmesine karn iiliin
Alevilikle, Batnilikle ve Drzilikle benzememesinin altnda yatan gerek budur. Zerdt
yanllar, kendi dinlerinin birok normunu koruyarak ii, amanist Trkler Alevi ve Msr'llar
ile Ali'yi savunan dier baz Arap kavimlerinin bugnlerdeki ardllar da Drzi ya da dier
baz Batni mezheplerin yeleri olmulardr.
amanist Trklerin slamiyet'deki roln daha sonra incelemek zere, Msr'a geri dnelim.
slamiyeti kabul eder grnen skenderiye okulu mensuplar derhal Yunanl filozoflarn ve
zellikle de Pisagor ve Eflatun'un eserlerini yaymaya baladlar. Kuran'daki baz deyilerden
faydalanmasn iyi bilen filozoflar, "Tanrnn sfatlarndan birisi de Alim'dir. Bu yzden
Tanrya en yakn kiiler bilginlerdir" diyerek, kendilerine bir koruma kalkan kurdular ve
retilerini bu hviyetleri evevesinde daha da rahat yayma frsat buldular. Bu
filozoflardan Veysel Karani yle bir mertebeye ykseltildi ki, onun peygamberin retmeni
olduu sylentisi dahi kt (3).
Yeni Eflatuncu filozoflarn etkilen kuaktan kuaa yaylarak srd. Onlarn grlerinden
etkilenen birok kii ve mezhep oldu. Filozoflar bu akma Tasavvuf, kendilerine de Sufi adn
verdiler. Baz kaynaklar Sufi kelimesinin, bu filozoflarn giydii kyafetten doduunu ne
srmektedir. Ancak bu, hem zamann en gl bilginleri olan filozoflar kk drmek
hem de Ezoterik retiyi kmsemek iin Snni Mslmanlarca uydurulmutur. Sufilerin
isminin, Suf ad verilen giysiden geldii iddias tamamen geersizdir. Bugne kadar hangi
felsefi ekol, mridlerinin giydii elbisenin adn almtr?
Aksine Sufi kelimesi, bu dnce akmnn kaynann Yunan felsefesi olduunun, kklerinin
Pisagor ve Eflatun'da bulunduunun delilidir. Yunanca'da Sofos kelimesi, Akl-Hikmet veya
Bilgelik anlamna gelmektedir. Ayn kkten gelen sufi kelimesi de skenderiye okulu
yandalarnca, bu anlamlan nedeniyle seilmitir (4). Bu arada, filozof ve felsefe szckleri
de ayn kkten tretilmitir. Bu kelimeler, Yunancada sevgi ve gzellik anlamna gelen
"Pilos" ile Sofos'un birleiminden domutur. Dier bir deyile felsefe, akl ve hikmetin
nderliindeki gzellik ve sevgidir.
Ayrca Yunanistan'da, ok akll ve bilgili olduklarn gstermek iin kendilerine "Sofistler"
diyen bir grubun aslnda ok tutucu ve hatta banaz kiiler olmas, bir baka kelimenin,
"Sofuluun" domasna yol amtr. Sofu, hemen her dinde ar banazlara verilen ad
olmutur.
Msr'da bu gelimeler olur ve Sufilik tm slam alemine yaylrken, ran'da slamiyet'e kar
bir baka tepki kayna ortaya kt. O dnemde ran'da Zerdt inanrlarnn yansra,
Yuanna nciline inanan ve "Sen Jan Babtist" Hristiyanlar denilen bir grup yayordu (5).
Mslman istilaclar, kendilerine kar kan ran kkenli gruplarn hepsine birden
"Hariciler" adn verdiler. slama kar gelenler anlamna gelen Hariciler, ve zellikle de Sen
Jan Babtist Hristiyanlar zamanla slamiyeti kabul eder grndlerse de, ran'da yaylan
smaililiin ve 10. yzylda ortaya kan Mutezile akmnn nde gelen bir kayna oldular.

Hariciler, slamiyete inanr grnrlerse de, Muhammed'in kutsal kelam olduunu, dier bir
deyile sa'nn bir yeniden douu olduunu savunurlard. Kutup yldzn uhuliyetin simgesi
olarak gren ve "Nubuka" adn verdikleri bir Tanr lemesine tapnan Hariciler Pisagor'un
yzler meclisini andrr ekilde, yz rahipten oluan ve "Ahyar" ad verilen bir meclis
tarafndan ynetilirlerdi. Ahyar'n iinden seilen yedi kiilik hkmete de "Abrar" denilirdi.
Sufiler, Msr'n yansra Mezopotamya'da da son derece etkiliydiler. Eski Babil okulunu
andrr biimde Basra'da ok gl bir sufi merkezi, "hvan- Sefa" olumutu (6). Gizli
dernekler haline getirdikleri tarikatlarda biraraya gelen sufiler Badat'da da ayn merkezi
kurdular. Abbasiler dneminde Badat'n slam dnyasnn bakenti haline gelmesi, sufiliin
de tm Mslman dnyasnda yaygnlamasna neden oldu. Sufi nde gelenlerinin yesi
bulunduu Karamiler mezhebi (7), skenderiye, Kahire, Badat, Basra'nn yansra, Kuds'de,
Trkistan'n birok kentinde ve Gazze sultanlnn hemen her kesinde tekke kurdu.
slamiyetin kat ortodoks Snni taraftarlarna kar Sufiler son derece aklc ve gizli bir sava
srdrrken, Snnilerin karsna aka kan ii'ler bir sre sonra yenilmekten
kurtulamadlar. Buna karn, Emevilerin saltanatlar srasnda uyguladklar bask ve zulm,
zoraki mslmanlarn Snnilere kar nefretlerinin iten ie srmesine neden olmutu. Bu
nefret, smaili ve Fatimi ayaklanmalar ile doruk noktasna ulat.
Ali'nin iki olunun ve pekok yandann Kerbela'da ldrlmelerinden sonra, sa kalan tek
torunu Zeynelabidin'in ve onun soyundan gelenlerin ii mezhebi inanrlarna mam
olmalarn Snni yneticiler kabul ettiler. Ancak bunu, iileri kontrol altnda tutabilmek iin
yapyorlard ve mamlarn hepsi sadece birer kuklayd. "smaililer", mam Cafer Sadk'n olu
smail'in imamln kabul eden Karamilere verilen ad oldu. te yandan kklerini,
peygamberin Snnilerce ldrlen kz, Ali'nin kars Fatma'ya kadar gtrmeleri nedeniyle
de Msrl Karamilere "Fatmiler" ad verildi (8).
smaililerin hedefi, filozof Farabi'nin deyimi ile, "gerek akl devletini, kardelie ve eitlie
dayanan bir cumhuriyeti kurmakt". mam smail'in lm yl M.S. 760 olduuna gre, smaili
mezhebinin de bu tarihlerde kurulduu sanlyor. Ancak, 7 dereceli inisiasyona dayanan
smaili rgtlenmesine, smaili eyh El Cebel'i, Meymun olu Abdullah dneminde
baland biliniyor (9).
lk smaili devleti, M.S. 874'de Hamat Karmat tarafndan, ran krfezinin gneyindeki
Lasha'da kuruldu (10). Yaklak 150 yl kadar varln srdren bu devlet tamamiyle laikti.
Lasha'da oru tutulmaz, namaz klnmazd ve bir tek bile cami yoktu. Karmatiler ad verilen
ve bir meclis tarafndan ynetilen bu devletin ordular M.S. 929'da Mekke'yi igal etti ve
Kabe'deki kutsal kara ta "Haceri Esved"i alarak Lasha'ya gtrd. Bu arada mezhebin
ortadouya yaylm dier kollan da bo durmuyor, bata Badat olmak zere tm byk
slam kentlerinde gizli hvan- Sefa dernekleri halinde rgtleniyorlard. Karmatlar bir sre
sonra Badat ve tm Mezopotamyay kontrol eder hale geldiler. Badat'daki halife tam
anlamyla bir kuklaya dnmt ve ipleri de Lasha'dayd. Mutezile akmnn Badat'ta
ortaya k ite byle bir ortamda gerekleti (l 1). Snni slami otoritenin yokluundan
faydalanan sufiler her trl dini ve siyasi fikri tartr hale geldiler. yle ki, Mslman
topraklarnda Tanrnn varl dahi ilk kez tartlabildi. 10. yzylda, Badat hilafeti,
ynetimi laikletirmek zorunda kald. Halifeler, teokratik birok ayrcalklarnn yansra,
rnein Cuma namaznda adlarna hutbe okutmaktan bile vaz getiler. Namaz klma, oru,
ha gibi ibadet zorunluluklar kaldrld. Alkoll ikilerin sat serbest brakld ve hatta
domuz etinin satlmasna izin verildi. Bu arada, kadnlarn da erkekler ile eit olduu kabul
edildi.
Karmatlar, Badat hilafetinin ricas zerine, Haceri Esved'i Kabe'deki eski yerine koymay
kabul ettiler. Badat'da ynetim "mera" denilen, hvan- Sefa derneklerine dayanan
sufilerin elindeydi (12). slamiyetin bakentindeki bu zgr ortam, ran'dan Trkistan'a ve

Endls'e kadar birok yerde yanklarn buldu. Bu dnemde, "Dinlerin Eletirisi" ve


"Peygamberlerin Aldatcl" adlar altnda felsefi eserlerin yaynlanmas dahi mmkn
oldu.
M.S. 909'da, smaili inanl bir baka devlet, Fatimiler Msr'da kuruldu. Karmetiler gibi
Fatimiler de, smaililiin 6. derecesine sahip kardelerden kurulu bir meclis tarafndan
ynetiliyordu. Bu meclislerin banda 7. dereceye sahip smaili eyhleri, devlet bakan
konumunda yer alyorlard.
Fatimiler, Msrl eski sanatkar loncalarn ihya ettiler ve yeni bir rgtlenme ile loncalar
kalkndrdlar. "zciler" anlamna gelen "Ftvve" ad altnda, gen smaili sanatkarlardan
kurulu muazzam bir askeri g oluturuldu (13). Dier tm Batni rgtlenmelerde olduu
gibi Ftvve'de de derecelere dayal bir sistem esast. Toplam 9 dereceden oluan Ftvve
tekilatnn ilk derecesi Nazil, ikincisi Tim Tarik, ncs Meyan Beste derecesi idi. 4. derece
Nakip Vekili, 5. derece Nakip ve 6. derece de Ba Nakip dereceleriydi ki, bu derece
mntesiplerinin en nemli grevleri askeri rgtlenmeyi dzenlemek ve her trl treni
yrtmekti. 7. derece saliklerine karde anlamna gelen "Ahi" ad verilirdi. Trkler arasnda
yaygnlaan Ftvvenin yan kuruluu Ahiliin, adn bu kaynaktan ald sanlmaktadr.
Ftvve iinde Ahi'lerin grevleri eyh yardmcl mertebesindeydi. 8. derece, herbiri kendi
tekilatnn banda olan eyhlerin derecesiydi. 9. derece ise, tpk smaili rgtlenmesinde
olduu gibi sadece bir tek kiiye, eyhlerin eyhine verilirdi. Tm Ftvve tekilatnn lideri
olan ve sadece devlet bakan konumundaki eyh el Cebel'e kar sorumlu olan bu kiinin
unvan "eyhssyun" idi. Ftvvenin, o sralarda giderek glenen Snni inanl
Seluklulara kar koyabilecek bir kuvvet olmas amalanmt. Bu kurulu daha sonra,
Selahattin Eyyubi dneminde Snni Mslmanlarca da benimsendi ve ayn adl rgtlenmeyi
Snniler de uygulad. Yine bu rgt, Ahilik adn alarak, Trkler arasnda yaygnlat (14).
smaililik'de de, dier batini inan kurumlar gibi ketumiyet esast ve yemin ikence altnda
dahi bozulmazd. smaililik'de mamn Tanrnn yeryzndeki tezahr olduuna inanlrd.
mamlk soydan soya geerdi ve mamn syledii herey doru, yapt her hareket haklyd.
Tarikatn lideri olan eyh el Cebel (Doann eyhi) mam soyundan gelmekteydi.
smaililik inancna gre gkler ve yerler yedi kattr (15). Bu nedenle tarikatte mkemmellie
7. ve sonuncu derece ile ulalr. Bu derecenin sadece eyh el Cebel'e verilmesi, onun
mkemmelliine ve Tanr ile bir olduu inancna dayanmaktadr. Dier smaililer en ok 6.
dereceye kadar ulaabilirler. Yani, ancak mkemmellie yaklaabilirler fakat hayattayken
onu elde edemezlerdi.
smaililer, Tanrnn salt k olan yce bir varlk olduuna ondan km olan tm ruhlarn
yine ona dneceine inanrlard. Onlara gre, 6. dereceye malik olabilmi kiilerin ruhlar
lmden sonra Tanrya dnme mutluluuna eriirken, daha dk dereceli kardelerin ve
sradan insanlarn ruhlar, gvdeden gvdeye geerek dnyada ac ekmeye devam
ederlerdi. smaililer iin yeryz cehennemin ta kendisiydi. Bu nedenle de, eyhlerinin emri
zerine kendilerini feda etmekten ekinmezlerdi, nk, daha iyi bir hayata doacaklarna
inanrlard.
smaili retisi, ruhun, gvdede bulunduu sre iinde yaptklarndan sorumlu olduunu
savunmaktadr. yi bir kii olarak yaanmsa, bir sonraki hayatta daha st dzey birisi olarak
dnyaya gelinecek ve bylece tm aamalarn tamamlanmas mmkn olacaktr. eriatn
iddia ettii gibi bir te dnya, cennet veya cehennem yoktur. Cennet de, cehennem de bu
dnyadadr. Yaamn mutlu geirmi kii cennette, mutsuz kii ise cehennemdedir. Kuran'da
iddia edildii gibi Tanrnn yarglayc bir gc de bulunmamaktadr. Namaz, oru, ha, zekat
gibi ibadetler gereksizdir. Gerek inancn gizlenerek, Mslman grnme adeti
"takkiye"nin ilk uygulayclar smaililer olmutur.

smaililik, Pisagorculuun bir nevi devam gibidir. smaililer, 7 saysnn kutsallnn yansra,
birok grlerini ve bu arada beyaz kyafetlerini, Pisagorculuun, Makedonyal Byk
skender'in Mezopotamya'y igal ettii srada, retisinden son derece etkilenen
Saabilikten almlardr.
smaililerin giysileri beyaz tunik zerine taklan krmz kuaktan ibarettir. Bu giyisi,
smaililer'den etkilenen Templier valyelerine gemi, onlarda beyaz kyafet zerine ilave
edilen krmz bir haa dnmtr.
smaili retisi, 7 dereceli bir tekaml zincirini iermektedir. rgte ye olmak isteyen aday
bir yl boyunca incelemeye alnmakta, uygun grlmesi halinde zel bir trenle inisiasyonu
yaplmaktayd. nisiye edilenlere beyaz elbise giydirilir ve sonsuz itaat ve ketumiyet yemini
ettirilirdi.
Birinci derecenin ad "Mminler" derecesiydi. Bu derecede slamiyet ve Kuran retilirdi.
smaililer iin, semavi bir dini tam manasyla tanmayan kii, bu dinin tesindeki retileri
anlayamazd. Mminler derecesinden ikinci dereceye en erken iki ylda geilebilirdi.
kinci derece sahiplerine "Mkellefler" ad verilirdi. Mkelleflere, slam dininin yansra dier
dinler de retilir ve tek geerli dinin slamiyet olmad, aksine tm dinlerin ayn hedefe
yneldikleri gsterilirdi. Mkelleflerden beklenen, d dnyada aday olabilecek kiilerle
temasa gemeleri ve onlar yanlarna ekmeleriydi. Bu derecede de ykselme sresi iki
seneydi. Daha sonraki derecelerde mridler altnc dereceye kadar en erken birer sene arayla
ykselirlerdi.
nc derece, "Dai'ler" derecesiydi. Sr saklama ve ketumiyetin retildii bu derecede,
mridlere Muhammed ve ondan nceki yedi peygamberin yaam ve grlerinin yansra,
tarikatn srlar da yava yava verilmeye balanrd. Marifet kaps denilen bu dereceye haiz
Dai'ler, tarikata girmek isteyenler hakknda aratrma yapar, haklarnda karar verirlerdi.
Dai'lerin bir baka grevi de mezhep hakknda propaganda yapmakt. "Dai" kelimesi,
Arapada "aran" anlamna gelmektedir.
Dailer, kendilerinden nceki iki dereceli mridlerden sorumluydular ve aralarnda kimin
ykseleceine de onlar karar verirlerdi.
Drdnc derece "Dai-yi Ekber" yani, Byk Dai derecesiydi. Dai-yi Ekber derecesini alan
mridlere "Baba" da denirdi. Onlar gerek kapsndan Tarikate girmeye hak kazanmlard.
Daha sonraki yzyllarda Yesevilik'te ve Bektailik'te mridlere verilen "Baba" lakab
smaililer'in bu geleneine dayanmaktadr. Dai-yi Ekber'ler tm Dai'lerin ba
durumundaydlar. Onlar, Dai'ler kuruluna da bakanlk ederlerdi.
Tarikatn gerek srlarnn verilmeye baland derece, "Tarikat kaps" ad verilen beinci
dereceydi. Bu derecede tm dinlerin, bu arada slamiyet'in gereksizlii anlatlr ve
saliklerine, "bir yudum emenler" anlamna gelen "Zu Massa" denilirdi (16).
Hccet ad verilen ve "Hakikat Kaps" denilen altnc derece, bir smaili'nin ulaabilecei son
dereceydi. Bu derecede evrende varolan ikilik, Tanrnn l vasf ve kainat meydana
getiren drt byk g gibi Batni doktrinin en nemli srlar verilir, tm peygamberlerin,
dier btn din kurucular gibi sadece birer Kamil nsan olduklar retilirdi. Tanrsal nurun
"Ik" olduunun belirtildii bu derecede ona ulamak iin derece salikleri ruhlarn
arndrmak ve Kamil nsan konumuna ykselmekle mkelleftiler. smaililer, Tanrya ancak
altnc derece sahiplerinin mkmmel bir yaam srdkten sonra, ldkleri zaman
ulaabileceklerine inanrlard.

Yedinci derece en mkmmel dereceydi ve Tanrsal bir nitelii vard. Bu dereceye sadece,
Tanrnn yeryzndeki tezahr olduuna inanlan eyh el Cebel (Doann eyhi) sahipti.
Tm smaililerin lideri olan eyhin dier unvanlar da, "Belag- Azam (Kutsal Kelam stad)"
ve "Namus-l Ekber (Byk Sr stad)" idi.
smaililer, Mslman dnyas zerindeki etkilerini uzunca sre devam ettirdilerse de, Snni
inanl Trklerin kontrol ele geirmeleri karsnda giderek gerilediler. Karmeti devletinin
yklmasndan sonra Fatmiler de nce Hallarn saldrlar, sonra i isyanlar ile sarsldlar ve
nihayet, Selahattin Eyyubi komutasndaki Snni kuvvetlerince tamamen yok edildiler.
Bu gelimeler karsnda smaililer kk kalelere snmak zorunda kaldlar. Bu kalelerin en
nls, Hasan Sabbah'n komutasndaki Alamut Kalesiydi. Sabbah ve emrindeki fedaileri,
Seluklu ynetimine kar srekli mcadele ettiler ve hem Arap, hem de Trk Snni ileri
gelenlerinin korkulu ryas haline geldiler.
Sabbah'n fedailerinin yaamlar pahasna Snni liderlerine suikastlar dzenlemeleri,
smaililer ile ittifak halinde olan Hal valyelerinin ve zellikle de Templier'lerin onlardan
byk lde etkilenmelerine neden oldu.
smaililerin bir tr bugnk devam niteliinde olan Dr-ziler'in tarihi de, onlarn
Hristiyanlar ile ittifakndan ve zellikle Templier valyeleri ile iyi ilikilerinden
bahsetmektedir. Batni doktrinden, kurucular El Hakim'in Tanr olduu dogmasna
saplanarak uzaklaan Drziler, nclleri smaililer gibi beyaz giyinirler. nsanlar, aklllar ve
cahiller olarak ikiye ayran Drzilere gre aklllar kendileri, cahiller de dier insanlardr.
Mezhebe kabul edilenlere "Akel" ad verilir. Drzilerin "Darasin" denilen ritellerinde,
gerek kimliklerini zellikle sakladklar ve Mslman olarak grndkleri aka
belirtilmektedir.
smaililerin Templierlerle olan ilikilerini ve bunlarn sonularn daha sonra ele almak zere,
bu mezhebin amanist inanl Trkler zerindeki etkilerine gz atalm.
Kaynaka
1- DURSUN Turan - "Din Bu" - Kaynak Yaynlar - tanbul 191 Cilt 2, Sf. 52
2- Eybolu smet Zeki - "Tasavvuf- Tarikatlar - Mezhepler Tarihi" - Der Yaynlar - stanbul
1990-Sf. 94
3- Eybolu .Z. - e- Sf. 05
4- Sever Erol - "Yezidilik ve Yezidiliin Kkeni" - Berfin Yaynlar - istanbul 1991 -Sf. 48
5- MEZAHER Ali - "Otaada, Mslmanlarn Yaaylar" - Varlk Yaynlar- stanbul 1972-Sf.
6
6- Mazaheri A. - e - Sf. 7
7- Eybolu .Z. - i- Sf. 385
8- Mazaheri A. - e- Sf. 11
9- Eybolu .Z. -e- Sf. 379 l O-Mazaheri A. - e-Sf. 119
11-Eybolu .Z. - e-Sf. 409
12-Mazaheri A. - e-Sf. 122
13-Mazaheri A. - e-Sf. 133
14- KPRL Fuad - "Trk Edebiyatnda lk Mutasavvflar" Diyanet leri Bakanl Yaynlar
- Ankara 1984 - Sf. 213
15- DORUL mer Rza - "Hasan Sabbah'n Cennet Fedaileri" - Can Kitabevi -Konya 1982-Sf.
18
16-Dorul .R. - e-Sf. 20

IX. BLM
MUTASAVVIFLAR, ALEVLER, BEKTALER...
Mutasavvflar, bunlarn Trkler arasndaki temsilcileri ve Batni doktrinin gnmz Trkleri
arasndaki izleyicileri olan Aleviler ve Bektailer'e gemeden nce, Orta Asya ile
Anadoludaki inan sistemlerini irdelememiz gerekmektedir.
slamiyetin yaylma yllarnda Anadolu'da ve Mezopotamya'da Batni doktrinden
kaynaklanan Saabilik inanc hkm srmekteydi (1). Anadolunun Bizans ynetimindeki
topraklarnda Hristiyanlk n plandaysa da, zellikle Dou Anadolu'da, Frat evresinde
Saabiler ounluktayd. Saabilik ok eskilere, kadim Uygur imparatorluuna kadar dayanan
Babil okulu retisinin halka malolmu ekliydi. Tm tek Tanrl dinlere u ya da bu ekilde
kaynaklk etmi olan Saabilik, Byk skender'in bu topraklar fethi srasnda Pisagorculukla
tanm ve Saabi retisi yeni bir ivme kazanmt. Pisagoryen reti, Saabiler arasnda
zaten var olan Batni inanlarn yenilenmesinde ve her iki akmn birleerek, smaililik
denilen messesenin olumasnda rol oynamtr.
Saabilik, ilerde inceleyeceimiz amanizm gibi, ilk tek Tanrl din olan Mu dininin, yce
Tanrnn Sembol olarak kabul ettii Gnei, Tanrnn kendisi yerine koymu bir Gne
Kltdr. Saabiler bata Gne olmak zere, yedi yldz'a tapnrlard. Bunlar, en yce tanr
olan Gne tanrs "ama", onun ei olarak kabul edilen Ay tanras "Sin", Merkr tanrs
"Nabu", Vens tanras "tar", Mars tanrs "Nergal", Jpiter tanrs "Marduk" ve Satrn
tanras "Ninutra" idi.
Saabiler bu tanr ve tanralarn yansra, Hermes'i Pisagor'u, Orfe'yi de birer yar tanr olarak
gryorlard (2).
Kuran'da tek Tanrl dinler arasnda Saabilik de saylmaktadr. (3) Bunun nedeni, slamiyet'in
birok syleminin ve tapnm tarznn Saabilikten geliyor olmasdr. Namaz klma, oru
tutma, kurban kesme ve kutsal yerleri ziyaret etme, yani hac gibi ibadet tarzlarnn yansra,
her namaz ncesi abdest alma gibi adetler hep Saabi kkenlidir. Saabilikte, yedi gezegenin
her biri iin, gnde yedi kez namaz klnrken, bu say slamiyette bee indirilmitir. Ay
grnnce oruca balanmas ve izleyen ayn banda bitmesi gelenei slamiyetten nce
Saabiler arasnda grlmektedir.
Halife Memun dneminde Mslman igalciler Harran'da Sa-abilerle karlamlar ancak,
dier gne klt inanrlarnn hepsini putperest diye nitelendirerek, slamiyeti kabule
zorlamlarken Saabilere, Hristiyan ve Yahudilere tannd gibi, belli bir miktar para
vermeleri karlnda kendi inan sistemleri iinde kalmalar hakk verilmitir.
Saabilik'te, her gezegen iin hergn namaz klnmasnn ya-nsra, haftann gnlerinin
herbiri, bir gezegene zel ayinler dzenlenmesi iin ayrlmtr. Pazar gnleri Gne
ayinlerine, Pazartesi Ay ayinlerine, Sal Mars, aramba Merkr, Perembe Jpiter, Cuma
Vens ve Cumartesileri de Satrn ayinlerine ayrlmtr. Latince kaynakl bat dillerinde
gnlerin isimleri, bu gne kltnn gnmze yansmasndan baka birey deildir.

rnein Pazar "Sunday" Gne gn, Pazartesi "Monday" Ay gn ve Cumartesi


"Saturday" de Satrn gndr.
Bu tapnm ekli, skender igali dneminde Pisagoryen reti ile karlalnca bir nebze
deimi ve Saabilik, bir Yce Varlk ve onun ynetimi altndaki alt yardmcsna inanmak
ekline dnmtr. Ayn dnemde hava, su, toprak, ate gibi drt temel elemana, cansz
varlklarn, bitkilerin ve hayvanlarn da ruhlar bulunduuna, Yce Varla yalnz sevgi ile
ulalabileceine inanmak gibi Batni inan biimleri de Saabilie yerlemitir. Saabiler iin
artk, Azimun, Hermes, rfe ve Pisagor ulu Tanr ile bir olmay baarm yce ruhlar, yar
tanrlardr.
Saabilik'te de, dier Batni ekollerde olduu gibi sr saklamak esastr. Saabiler, kendilerinden
olmayanlara srlarn kesinlikle vermezler. Saabiliin yozlam bir devam niteliinde olan
gnmz Yezidiliinde ayn sr saklama prensibi olduu gibi korunmakta ve yabanclar
topluluk iine kesinlikle alnmamaktadr.
Saabilerin sr ayinleri, gezegenlere ithaf edilmi mabetlerin altndaki salonlarda yaplrd. Bu
salonlar, nce aslna tapnlan, Pisagoryen etkileimden sonra birer sembol haline dnm
olan gezegenlerin heykelleri ile doluydu. Saabiliin bir kolu da Arap Yarmadasndayd..
Msra g eden Saabilerin bir kolu Yemen'e gitmiti. Yahudi kral Sleyman'n karlat
ve ak olduu Saba Melikesi Belks bu Yemen Saabilerinin kralielerinden birisiydi. Kuran'da
da bu Yemen inanna deinilmekte ve onlardan tek Tanrc " Hanif Din" inanrlar olarak
bahsedilmektedir. slamiyet zerinde retileriyle etkili olan da Saabiliin bu koludur.
Bir yandan Msr skenderiye okulu kkenli sufilerin grlerine, dier yandan da Saabilie
dayanan smaililik, Batni inancn tm slam dnyasna yaylmasnda etken olmutur.
smaililik amanist Trkler arasnda ok daha abuk yaylmtr nk, amanizm'de Batni
bir yn zaten vardr.
Trkistan'a ve Trk mutasavvflarna gemeden nce, slam dnyasnda byk etkiler yapm
baz sufileri incelemek gerekir.
Bu sufilerin banda "Enel Hak" (Ben Tanrym) diyen ve bu sznden geri dnmedii iin
Snni Ortodoks yneticiler tarafndan derisi yzlerek ldrlen Hallac- Mansur
gelmektedir. (4) M.S. 850'lerde dnyaya gelen Mansur, M.S. 922'de, Halife Muktedir'in emri
ile Badat'da ldrld. Mansur, insan-Tanr-evren lemesini ieren varlk birliini
savunuyordu. Genliinde Kahire'de bulunan Mansur, burada skenderiye okulu ardllar ile
tant ve onlarn grlerini benimsedi. Daha sonra tm Trkistan' dolat ve buradaki Sufi
tekkelerinde grlerini yayd. Mansur'a gre, gerek olan "Bir"di. okluk, bu "bir"in
deiik biim ve nitelikteki yansmalaryd. Evren ve insan "bir"in dnda deil iindeydi ve
onunla zdeti. Bu nedenle insann "Enel Hak" demesi doruydu. nsan Tanryd, Tanrdan
bir czd. Ancak Tanr sadece insan deildi, tm evrenin btnyd. Mansur'a gre evren
yaradlmam, bir k ve sevgi yuma olan Tanrdan fkrmt. Onun kulland "Ik"
kelimesi, hem Tanrsal nuru hem de Tanrsal sevgiyi birlikte iinde barndrmaktadr.
Tm semavi dinlerin ileri srd yaradl, varoluun yanl yorumlanm bir biimidir.
Gerei kavrama gcnden yoksun olanlar, tm varlklarn Tanrdan ayr birer birim
olduunu ne srerler. Bunun bir yanlg olduunu anlamak ancak sezgi ile mmkndr ki,
her birey kendi iine dnerek bu sezgi gcn ortaya karabilir. Bu ie kapan sonucu nce
Tanrsal sevgi uyanr, sonra da gnlde Tanrsal nur ak seik grlr. le gerek sr, Tanry
gnlde grmektir.

"Kendini bilen Tanry bilir, kendini seven Tanry sever" diyen Mansur, Snni otoritelerce
sapkn olarak tanmlanm ve dncelerinden vazgemesi iin nce kamlanm, sonra
derisi yzlm ve en sonunda da Snni inanrlar tarafndan talanarak ldrlmtr.
Mansur'un inanc uuruna lm semesi sufiler arasnda derin izler brakm ve onun
lm ile sufi akm iine kapanacana, ahlanmtr.
zellikle Anadolu sufileri zerinde etkisi bakmndan nemli olan bir baka slam filozofu da
Feridettin Attar'dr (5).
M.S. 1119'da Niapur'da doan ve 1193'de ayn yerde len Attar'n nemi, Batni grleri
ieren "Mazhar'l Acaib" adl bir eser brakm olmasdr. Bu eseri nedeniyle dnemin
yetkililerince putperestlikle sulanan Attar, ldrlme tehlikesi altnda lkesinden bir sre
iin ayrld. Yneticilerin deimesinden faydalanan Attar Niapur'a geri dnd ve retisini
yaymaya devam etti.
"Vahted-i Vcud" (varlk birlii) kavramnn sufiler arasnda yaygnlamasndan son derece
etkili bir rol oynam olan Attar'a gre varolmak, yce bir nur olan Tanrdan fkrmak, gr
alanna kmaktr. Olu,Tanrdan k ve yine ona dntr. Tanrsal k, en yceden en
aa kata doru basamak basamak gr alanna kar. Bu basamaklar deiik nitelikli
varlk trlerini oluturur. Varolu, yoktan yaradl anlamna gelmez. Grnmeyenden
grnr duruma geme eylemini belirtir. nsan Tanr ile zdetir, Tanrsal bir varlktr. Varlk
trleri iinde Tanrya en yakn olan insandr ve bu nitelikleriyle de varlk birliinin, "Vahtedi Vcud"un merkezidir. Bireysel irade topyekn iradenin bir czdr.
Ruh lmszdr. Tanrdan gelmi ve ona geri dnecektir. Beden ise, ruhun yeryzndeki
arac durumundadr. Ruh, tekaml ve Tanrya ulamas iin ne kadar bedene ihtiyac varsa,
o kadarn eskitecektir.
Attar, l eseri Mazhar-l Acaib'de, "Tanr grnmeyen durumda iken, kendisine olan
sevgisi yznden grnr olmak istedi.
Bylece Tanrsal sudur balad ve tm varlk trleri olutu. Sevgi, bu oluun kaynadr, ilk
nedenidir" demektedir.
Attar da, dier Batni doktrin yanllar gibi, ruhun eitli aamalardan geerek olgunlatn
ve en sonunda Kamil nsan olarak Tanrya kavutuunu savunmaktadr. Attar'n bu grleri
Anadolu mutasavvflar Yunus Emre ve Mevlana'y derinden etkilemitir.
Batni grn geni kitlelerce tannmasna ve sevilmesine n ayak olan bir baka sufi de,
dncelerini iire dken ve rubaileri nesilden nesile halen sylenmekte olan mer
Hayyam'dr (6).
Hayyam, ran'n o dnemde k kayna olan Niapur'da M.S. 1050 ylnda dodu. Sanatkar
ruhlu Hayyam, dier sufilerden daha farkl bir yaam seti. araba dknlyle tannan ve
sufi tekkeleri yerine araphaneleri ziyaret eden Hayyam, Trk illerini, Semerkant ve sfahan'
gezdi. Hayyam'n cebir dalnda almalar olduysa da grlerini gnmze iirleri yani
rubailer ile ulatrd.
Hayyam'n drtlkler eklinde yazd baz rubaileri pepee sralarsak baka sze gerek
kalmayacak:
"Yaamn srlarn bileydin,
lmn srlarn da zerdin.

Bugn akln var birey bildiin yok,


Yarn aklsz neyi bileceksin?
Bu dnyadan baka dnya yok, arama.
Senden benden baka dnen yok, arama.
Vazge telerden, yorma kendini.
O var sandn ey yok mu, o yok, arama.
Kimi dinde imanda buldu yolu,
Kimi akl, bilim yolunu tuttu.
Derken bir ses geldi karanlklardan;
"Gafiller, doru yol ne odur ne bu"...
Hep arar dururdum dnyaya geleli,
Aln yazsn, cenneti, cehennemi.
Hocam kesti att salam bilgisiyle;
"Aln yazs, cennet, cehennem sende" dedi.
Biz aka tapanlarz, Mslman deil,
Clz karncalarz, Sleyman deil.
Biz eskiler giyen benzi soluklarz,
Pazarda srma satan bezirgan deil.
Ben kendiliimden var deilim bu varlmla,
Kendim km deilim elbet bu karanlk yola.
Bir baka varlktan gelmi bendeki varlk.
Ben dediin kim ola, nerede, ne zaman var ola?
Gnei balkla svamak elimde deil,
Erdiim srlar sylemek elimde deil.
Aklm dncenin derin denizlerinden,
Bir inci kard ki, delmek elimde deil.
Yetmiiki millet, bir o kadar da din.
Tek kaygs seni sevmek benim milletimin.
Kafirlik, Mslmanlk neymi, sevap, gnah ne?
Maksat sensin, araya dolambalar girmesin.
Dn zledim de seni cotum birden bire,
ktm, senin yerin dedikleri gklere.
Bir ses ykseldi ta yukardan, yldzlardan;
"Gafil" dedi, "Bizde sandn Tanr sende".
M.S. 1122'de len Hayyam'n dnceleri hakknda baka birey sylemeye gerek yoktur.

YESEVLK
Batni doktrinler tarihi asndan nem tayan bir baka mutasavvf, kendisinden
sonrakilerin ynn izmi olan Trk sufisi Ahmet Yesevi'dir. Yesevi'nin yaamna ve
grlerine gemeden nce, Orta Asya Trklerinin, slamiyetin yaylma yllarndaki
durumlarna ve inanlarna gz atmak gerekir.
Kadim Uygur imparatorluunun miraslar olan Orta Asya Trkleri, bir gne klt olan
aman dinine balydlar (7). Naacal retisinin binlerce sene iindeki bozulmu bir ifadesi
olan aman dinine gre, Trkler, ayn Tanrnn eril ve diil ifadeleri olan Gne ve Ay'dan
domulardr. amanizm'in rahipleri amanlar, Gne ve Ay tapnm trenlerinde krmz
klah giyerler, kopuz alarlar ve dans ederlerdi. Benzeri uygulama, amanist Trklerin
devam olan Anadolu Alevilerinde ve ayrca Mevlevilerde de grlmektedir.
aman olabilmek, uzun bir inisiyatif yolu takip etmeyi gerektirirdi. aman adaylar zel
trenlerle rahiplie kabul edilir ve ancak grsel srlar aldktan sonra aman sfatn
kazanabilirlerdi. amanizme gre evrende her eyin bir ruhu, can vard. Dalar, gller,
rmaklar ormanlar hep canl olarak kabul edilir ve aalara kutsallk yklenirdi. Gne ve Ay,
onlarn ortaya kmasna sebep olan en byk Tanrnn, Kara Han'n olu olan Gk Tanr
"lgen'in birer sembolyd (8). amanlar, Gk Tanr lgen'e ulalabilmek iin ilerine
kapanr ve vecde ulamaya alrlard. aman deyimi de rahiplerin bu hallerinden
gelmekteydi ve "kendinden gemi kii" anlamndayd.
Gk Tanry aklla alglamak mmkn deildi. Onun iin Gne ve Ay'n, Tanr lgen'in
temsilcileri olarak sayg grmeleri, onlara tapnlmas gerekliydi. nsan ile doa arasndaki
ilikilere, insan ile insan arasndaki ilikiler kadar zen gstermek gerekirdi nk bir ta,
aa ya da nehrin ruhu, bir insann ruhundan daha aada deildi.
Eski bir Trk destan olan "Ouz Kaan Destan"nda, Trklerin douu efsanesi yle
anlatlmaktadr: (9)
"Ouz Kaan, Tanr lgen'e yakarrken, gkten bir k belirdi. Bu gksel n ortasnda bir
kz vard. Bu kz Ouz'a ocuk dourdu. Adlarn Gne, Ay ve Yldz koydular." Bunlar,
gkten yere inen ruhu remzetmek zere, ucu aa dnk bir genle sembolize edilmitir.
"Daha sonra, Ouz Kaan ormanda dolarken, bir aa kovuundan bir baka kz kt. Bu
kzdan da ocuu oldu. Bulara da gk, da ve deniz adlarn verdiler. Bu alt ocuktan
Trk nesli dodu". Destann ikinci blmnde yer alan, aa kovuundan kan kz doann,
dolaysyla evrenin semboldr. Ondan doan ocuk da, gk Havann, da Topran ve
deniz de Suyun semboldrler ve ocuun simgesi de, ruhun gkyzne, yani Tanrya
dneceini.gsteren ucu yukar bakan gendir. Her iki genin birleimi, eski bir Mu
simgesi olan alt keli yldz, Tanrsal adalet yldzn verir.
Tm bu ipular, Orta Asya Trklerinin tek Tanrl bir inan olarak kabul edilebilecek "Gk
Tanr" dinine inandklarn gstermektedir. lgen'in altndaki tanrlar ancak, ikincil dereceli
tanrlardr. Buna karn, bu tek Tanr inanc Mslmanlar tatmin etmemitir. Zaten slam
peygamberi Muhammed, kendisi Trkleri tanmamasna ramen, onlar dman ilan
etmitir. "Ktat l Trk" bal tayan bir hadisinde Muhammed, Trklerle savamann zel
bir anlam olduunu, kyametin ancak, Mslmanlarn Trkleri ldrmelerinden sonra
kopabileceini sylemitir (40). Buhari'nin, "Es Sahih Kitabl Cihad" adn tayan,
peygamber hadislerini derleyen eserinde Muhammed'in, "geni yzl, kk gzl, bask
burunlu, yzleri kalkan gibi Trklerle ldrmedike kyamet kopmaz" dedii
belirtilmektedir. Bu hadis uyarnca Arap ordular Trk topraklarna girmi ve "kafir Trklerle

ldrlmlerdir". Ancak, kyamet kopmam, netice Trklerin Mslmanl kabul


olmutur.
Emeviler ynetimi srasda Trkistan'a giren Arap ordular son derece rk davranmlar ve
onlarn bu tutumu Trk halknn byk tepkisine yol amtr (11). ki ulus arasnda ok uzun
sren kanl savalar meydana gelmitir Kentlerde yayan Trk halk, igalci Araplarn baz
vergi muhafiyetleri tanmas neticesinde ve youn basklar altnda daha abuk slamiyete
geerken, gebelerin amanlktan kopmalar ve Mslman olmalar daha uzun bir sre
almtr. Sonunda kabul ettikleri Mslmanlk da, sadece grnrde Mslmanlk olmutur.
Araplarn zengin Orta Asya kentlerini igali M.S. 630'larda balad. zellikle Halife 2. Yezid
dneminde Trk hakan Su-Lu'nun Arap ordularna yenilmesi, Mslmanln Trk
topraklarna bir daha kmamacasna yerlemeye balamasna yol at (12). Araplar, Orta
Asya Trklerinden bir blmn, kle asker olarak kullanmak zere lkelerine gtrdler.
Araplarn bu tutumu hi de ummadklar bir neticeye yol at. Byk bir Trk g balad ve
zaman ierisinde, Arap egemenliindeki topraklarn tamam Trklerin ynetimine geti.
Araplar iin geen yzyln sonuna kadar bitmeyecek Trk egemenlii balam oldu.
Trklerin, Emevilerin getirdii smrgeci slamiyete direnmeleri, iki ulus arasnda kanl
savalara ve dmanla yol at. Bu kuvvetli direncin altnda, eski inanlarn koruma
isteinin yansra, Emeviler'in ar Arap milliyetilii gtmeleri de yatyordu. Trkleri, yok
edilmesi gereken rk, kendilerini de stn rk olarak gren Emeviler, rk politikalarn igal
ettikleri tm Arap olmayan kentlerde sergilediler. Bir ran veya Trkistan kentinde yerli
halkn Arap igalcilerle ayn kaldrmda yrmeleri bile yasakt (13). Bir Arabn geldiini
gren yerli, kaldrm deitirmek zorundayd. Emeviler iin kendileri efendi, dier uluslar
kleydi. Arap olanlar, Arap kadnlar ile evlenemezdi. Aksine davrananlarn kellesi
uurulurdu.
Emevi devletinin yklmasndan sonra ortaya kan Abbasiler, Emevileri desteklemi olan
Arap unsurlara gvenemezlerdi. Onun iin atlarn paral Trk askerlerine dayamak zorunda
kaldlar. Bu zorunluluk, Abbasiler'in, slamiyeti kabul etmeleri kouluyla tm milletleri
Araplara eit saymalar dnn getirdi.
Bu arada meydana gelen bir olay, Trk-Arap yaknlamasna ve daha ok sayda Trk'n
slamiyeti kabulne yardmc oldu. Orta Asya'da in-Trk rekabeti yzyllardr srmekteydi
ve M.S. 700'lerde in, Bat Trkistan'n nemlice bir blmn ele geirmiti. Aradan 50 yl
kadar getikten sonra inlilerin yeni bir saldr balatmalar zerine Trkler, Abbasi'lerden
yardm istediler. Araplarn blgedeki ordusunun yardm ile Trk kuvvetleri Tala meydan
savanda inlileri yendi ve Bat Trkistan in'in elinden kurtarld.
Abbasi Halifelerinin paral Trk askerlerinden meydana getirdii ordunun baars, Trklere
olan talebi artrd ve bu talep nlenemeyen muazzam bir gn balangc oldu. 9. yzylda
Trkler, Horasan ve civarnda ounlua ulamlard bile. Ancak Horasan'da hakimiyet
kurabilmek iin blgeye yerleen Trkler, Mslmanla gemek durumunda kaldlar.
nk, Mslmanl daha nce kabul etmi blge sakinleri, baka bir dinden olanlar
aralarna kabul etmiyorlard. Trkler, kitleler halinde Mslmanla geiyorlard. Ancak
ounluu, Mslmanln aman dinine ok daha yakn olan smaili mezhebini seiyorlard.
smaililer de blgede son derece rgtlydler ve byk bir g halindeydiler.
Ahmet Yesevi, 12. yzylda byle bir dnemde dnyaya geldi (14). Horasan ve civarnda
smaili Dai'lerinin yansra, yine ayn mezhebe bal Ftvve rgt de son derece yaygnd.
Kendisi de, inisiye edilmi bir smaili Dai'si olan Yesevi, Horasan smaili tekkesinin eyhi
konumuna ykseldi. Yesevi mridleri halk arasnda Horasan erenleri ya da "Baba Erenler"
olarak tanndlar (15). Dier smaili dergahlarnda olduu gibi Horasan tekkesinde de

mridlerin eyhin emirlerine kesinlikle uymalar, sembolleri ve srlar anlayabilecek


olgunlua gelmek iin reticilerini sabrla dinlemeleri, szlerinde ve eylemlerinde kesinlikle
doru olmalar ve ser verip sr vermemeleri beklenirdi.
Ahmet Yesevi, her ne kadar bir smaili Dai'si idiyse de, kendi tekkesinde baz deiiklikler
yapt. Mesela, alt aamal olan retiyi, Ftvve tekilatlarn rnek alarak, dokuz aamaya
kard. Yesevi mridinin eyh unvan alabilmesi iin bu dokuz aamay gemesi ve kurtulua
ulamas artt. Bu dokuz aama yle sralanyordu:
1-Tvbe edenler,
2- Bilginler,
3- Zahidler,
4- Sabirler (Sabredenler),
5- Salihler (Kurtulanlar),
6- Raziler,
7- akirdler (renciler),
8- Muhibler (stekliler),
9- Arifler (Gnl Erenleri) (16).
Her biri birer derece niteliinde olan bu aamalarn maliklerine verilen adlar, Yesevi'nin bir
smaili olduunun gstergesidir.
Yeseviliin son basama olan Ariflerin hedefi, Tanrsal geree ulamak, ruhun tekamln
salayarak Tanr ile bir olmaktr. Yesevi'ye gre bunun yegane yntemi ie kapanmaktr.
Yce Tanry us ile anlamann imkan yoktur. Bunun iin Arif kii iine dnmeli ve sezgi
gcyle, kendinde var olan Tanry iinde aramaldr.
e kapan, kendi benliini bir yana atmay, Tanrdan baka bir varlk dnmemeyi ve bu
dnce aknn mmkn olduunca kesilmemesi iin elden geldiince azla yetinmeyi
gerektirir. e kapanla salanan derin sezgi, ruhu Tanrya ulatran sevginin uyanmasna
olanak salar. e kapanan Arif (Kamil) kii, aamadan geer: Kendini bilme; Gerei
kavrama; Tanrya ulama. te bu noktada Kamil nsan artk Tanryla bir olmutur.
Yesevilik ie kapanma yntemini amanist din adamlarndan ald ve bunu Batnilie
uygulad. Bu nedenle tarikat, amanizme bal geni kitlelere hi de yabanc gelmedi ve
slamn kat kurallarndan kamak iin are arayan Trkler kurtuluu Yesevilik'te buldular.
Ancak gebe halk, smaillik, Yesevilik ve Ftvve araclyla Alevilii seerken, kentlerde
bulunan yerleik Trkler ve onlarn yneticileri Snni gr tercih ettiler. Trk yneticilerin
Snnilii semelerindeki balca etken, bu mezhebin yntemlerinin kitleleri ynlendirme
asndan ok daha byk imkanlar saladn grmeleriydi. Bu yneticilerden, Snniliin
kentli Trkler arasnda tutulmasn ve kurumsallamasn salayanlarn banda Seluklular
gelmektedir.
Daha nce de grld gibi Badat Hilafeti Mutezile ve smaili hareketlerinin basks
altndayd. Seluklular glenip, Gazzelileri ve Bizans kuvvetlerini yenince Abbasi halifesi
Kaim, smaili basksndan kurtulmak iin Seluklu Sultan Turul'a bir ar gnderdi. Turul
kumandasndaki Seluklu kuvvetleri M.S. 1055'de Badat'a girdi. Ebu Hamid El Gazali gibi
nl sufilerin de aralarnda bulunduu Badat kardelii hvan- Sefa'ya, Mtezile'ye byk
bir darbe indirildi. smaili Daileri ve S uf il er kenti terk etmeye zorland. Kadiri mezhebinin
kurucusu Abdlkadir Ci-lani de Badat'tan ayrlmak zorunda kalan sufilerdendir.
Bu arada, Trk illerinde balayan Mool aknlar, Trklerin byk dalgalar halinde batya
g etmelerine neden oldu. Trkmenlerle birlikte, Trk illerinde yaygn olan smaili Daileri
de batya g ettiler. Trkmenlerin byk ounluu Seluklu yneticiler tarafndan, Bizans

ordularnn yenilmesinden sonra, iki lke arasnda tampon oluturmalar iin Anadolu
topraklarna yerletirildiler. Ancak, Snni inanl Seluklu yneticileri iin kuku uyandran,
yer yer korkulan topluluklar oldular. Alevilerin doal mttefiki smaililer ise, Seluklu
devletini ykabilmek iin ellerinden geleni yapyorlard. smaililiin son kalesi olan Alan
ut'tan Hasan Sabbah fedaileri, Seluklu yneticilerine ve dnemin dier nde gelen Snni
liderlerine kar suikastlerini srdryorlard (17). Alam ut kalesi, 1256 ylna kadar Snnilerin
korkulu ryas olmaya devam etti. Bu tarihte, Hlag Han komutasndaki Mool ordular
kaleyi zaptetti ve fedailerin byk blmn kltan geirdi. Bu katliamdan kaabilen
smailliler, Anadolu'daki yandalarnn yanna sndlar ve smaillilik nemli bir g
olmaktan kt.
Trklerin Anadolu topraklarna youn biimde ayak basmalarndan sadece 45 yl sonra tm
lke neredeyse tamamen Trk kontrol altna geti. Anadolunun dousundan batsna bu
Trk istilas srasnda eski Anadolu halklarndan en kk bir tepki dahi domad (18). Aksine
eskiler, yeni gelenlere adeta yer gsterdi. Bu nasl mmkn oldu?
Eskiler, Anadolu ok tanrcl ve Apollon dini, Pisagor ve Saabilik retileriyle yorulmutu.
En byk korkular Snni Mslman igaliydi. Yeni gelenler de, her ne kadar Mslmanz
diyorlardysa da, slamiyetle pek alakalar yoktu. Eski ve yeniler inan bakmndan
birbirlerine olduka yakndlar. Yerli halklar, Trkmenler ile uyuabileceklerini grdler.
Ayrca baz tarihiler, Anadolu'da yaamakta olanlarn arasnda, ok nceleri bu topraklara
gelmi Trklerin de bulunduunu belirtmektedirler. Trklerin bir kolu olan skitlerin M.. 4
binlerde Anadolu topraklarna yerletikleri, ayrca kadim Uygur imparatorluunun bir kolu
olan Smerler'in de aslen Trk olduklar sanlmaktadr (19). Bu eski Trk boylarnn varl,
yeni Trklerin kolayca kabulnde bir etken olmutur. Nitekim, aradan 100 yl dahi gemeden
Moollar da, gl ordularnn ardndan Anadolu'ya girmelerine karn, Anadolu halklar
tarafndan kesinlikle kabul grmemiler ve byk bir ksm geri dnmek zorunda kalrken,
ok az Trkmenler arasnda asimile olarak bu topraklara yerleebilmilerdir.
Bu gelimelerin sonucunda, Hal seferleri ile birlikte Anadolunun ad "Turchia" (Trk eli)
olarak telafuz edilmeye baland.
Trkmen gerler zgrlklerine son derece dkndler. Aralarnda ayrlk yoktu. Kabile
reisi ile basit bir oban dahi eit ve kardeti. Kadnlar, erkeklerin bulunduu her ortamda
yer alrlar, slamn gerektirdii rtnmeye de uymazlard. Bu tutumu, bir Trkmen ozan
olan Knci yle dile getirmiti: "Arifler namus- rzn vermez; Tesettr ne demek akl
ermez"...
Ancak, Seluklularn Trkmenlere geni bir zgrlk tanmaya hi niyetlen yoktu. Snni
yneticiler, Trkmenlerin de ayn gre gelmelerini salamak iin her trl basky
uyguluyorlar, Alevilii sapknlk olarak nitelendiriyorlard. Bu basklardan bunalan
Trkmenlerin karsnda, Mool aknlar sonucu yklm Byk Seluklular yerine, daha zayf
olan Anadolu Selular kalmt. Srekli Mool aknlar ehirlerdeki ticari hayat felce
uratm, Trkistan'a yaylmas ile Ahilik adn alan Ftvve kurulular iin skntl gnler
balamt. Ahi kelimesi Arapa'da "Karde" anlamna gelmektedir.
te bu ortamda, 2. Gyasettin Keykubat'n sultanl srasnda Horasanl Yesevi eyhi Baba
lyas, halk sultana kar isyana ard (20). Horasan'dan Amasya'ya g etmi bulunan Baba
lyas'n ars ksa srede gebe Trkmenler arasnda byk bir yank buldu.
Yesevi tarikatnn en st derecesi olan "Baba"la ulam lyas'a gre gerek olan bu
dnyayd. Yaamdan sonra baka dnyalarda dllendirme ya da cezalandrma yoktu.
"eriat'n sama hkmlerine uymaya gerek yok" diyen lyas, toplumda kadn-erkek ayrm

gzetilemeyeceini, btn insanlarn eit olduunu ancak sultanlarn bu eitlii kuvvete


dayanarak bozduklarn sylyordu.
Batni doktrinin tm kurumlarna, ruhun lmszlne ve tekamlne, yeniden doua ve
son duran Tanryla birlemek olduuna inanan lyas, "Herkes eittir. Ancak, ruhunu
gelitirme yolundaki tarikat erenleri Tanrya daha yakndr" demekteydi.
Baba lyas'n isyan arsna koan gmenlerin banda, yine bir baka Yesevi Baba's olan,
Baba shak bulunuyordu. Baba shak'n evresinde ksa srede, Alevi Trkmenler, smaililer,
Saabi inanrlar ve Ahiler'den binlerce kii topland. shak komutasndaki bu kuvvet bir ok
kere, zerlerine gnderilen Seluklu ordularn yendi. Baba lyas bu srada Amasya'da
Seluklularn elinde tutsak bulunuyordu. shak kuvvetleri onu kurtarmak zere Amasya'ya
ynelince Seluklular yeni bir ordu kurarak, shak kuvvetlerini yendiler ve neredeyse hepsini
kltan geirdiler. Bylece, tarihe "Babailer syan" olarak gemi olan halk ayaklanmas
bastrld (21).
Babailer syan her ne kadar yenilgiyle sonulandysa da, Aleviliin bir kurum olarak
Anadolu'da ne denli yaygn ve yerlemi olduunu da ortaya koydu. Daha sonraki
yzyllarda, Seluklularn devam niteliindeki Osmanllar, Yavuz Sultan Selim'in Hilafeti ele
geirmesi ile Snni slam dnyasnn lideri konumuna ykseldiler. Buna karn Osmanl
mparatorluunda da Alevi isyanlar hi eksik olmad. 1519'da Yozgat'daki Babai tekkesinin
eyhi Baba Celal'in ayaklanmas ile balayan Celali isyanlar yzyllarca srd. nl eyh
Bedrettin ayaklanmas da Osmanllar sarsan bir baka Batni ayaklanmasyd.
Babailer isyannn ardndan, sa kalabilen smaili ve Yesevi dervilerinin byk blm, Hac
Bektai Veli nderliinde biraraya gelerek, Bektailik tarikatini kurdular. Bektailik bylece,
Alevi inancn rgtlenmi st yaps olarak ortaya kt (22).
Alevilik retisi drt ana balk altnda toplanabilir. Bunlardan ilki, tm varlklarn Tanrdan
sudur ettiine inanmak, ikincisi Kamil nsan teorisi, ncs Ali ak ve sonuncusu da
eriatn reddidir (23).
Aleviler, "Hereyin Tanrnn bir paras olduunu bilirseniz, eriat tarafndan yasaklanan
eylerden vaz gemeye, rnein iki ime yasana uymaya gerek yoktur" derler. Alevilere
gre bugn kullanlan Kuran gerek Kuran deildir. Muhammed'in Kuran, Halife Osman
dneminde Osman ve yandalarnca, kendi karlar dorultusunda deitirilmitir.
Anadolu Alevileri ile ran iileri, birbirlerinden ok farkl inan sistemlerine sahip olan iki ayr
topluluktur. Her iki mezhebin Ali yanda olmalar, onlarn daima ayn kampta bulunduklar
ididasyla ele alnmalarna yol amtr. Ancak, Zerdt dininin etkisinde kalan ve bu dinden
baz blmleri slami inan sistemine sokan iilerin, zaman iinde eriatn byk bir
blmn kabul etmi olmalarna karn, Batni doktrin yanls Aleviler eriat hibir zaman
kabul etmemilerdir.
Aleviler ve Bektailer Trkeyi tapnm dili olarak kabul etmiler ve bu sayede Anadolu 'da
Trk dilinin kullanlmasn, bugnlere ulamasn salamlardr. Alevilerin Trkeye bal
kalmalar sayesinda Anadolu Trk halknn Araplamas ya da ranllamas da nlenmitir.
Alevilik, Allah-Muhammed-Ali lemesine inanr. Bu inan, Tanr-doa-insan birliini
kapsayan lemenin bir tr devamdr. Alevilikte kadn, Snniliin tam aksine, kesinlikle
toplumdan tecrit edilmemitir. O, toplumun eit bir parasdr. Dini trenlerde dahi ban
rtmez. Bu trenlerde kadnlar ve erkekler birlikte dans ederler ve hatta, toplulua sayg
kuraln gzetmek kouluyla iki dahi iebilirler.

Aleviler Tanrsal vahiye inanmaz. Onlara gre Tanrnn en byk vahiyi doa ve dnen
insandr. imdiye kadar yazlm her ey insanlarn eseridir. zellikle kutsal kabul edilen
metinlerin yazanlar da, Kamil nsanlardr. Bu nedenle, bu metinlerin Tanrsal kabul edilerek
dogmalatrlmasna, baz paralar alnarak, bunlarla zorunlu bir yaam biimi
belirlenmesine kesinlikle kardrlar.
Aleviler tarihin her dneminde dnya zerinde 300 dolaynda Kamil nsann yaadna,
bugn de aa be yukar ayn sayda Kamil nsann yeryznde bulunduuna
inanmaktadrlar. Alevilikte en nemli Batni inan sudur teorisi ve Kamil nsan inanlardr.
Bu konular kitap boyunca birka kez ele alnm olmasna ramen, Alevilerin dnce
yapsn daha iyi anlayabilmek iin, onlarn bu teorileri yorumlay tarzn incelemek yararl
olacaktr.
Alevilere gre Tanrsal sudur yle gereklemitir :
"Tanr ilk aamada kendi bilincinde deildi. Kendisini seven ve bilme ihtiyac iinde olan
Tanr, st dzeyde bir bilince ulamak iin kendisiyle yabanclat. znden hibir ey
kaybetmeksizin tm evren, bir k ve sevgi yuma olan Tanrdan fkrd.
kinci aamada Tanrnn kiiliinin farkl yn ortaya kt. Hermes rahipleri bu lemeye
Osiris, sis ve Horus derken Hristiyanlar, Baba-Oul ve Kutsal ruh olarak kabul ettiler. Aleviler
ise, daha nce grdmz gibi lemeyi Allah- Muhammed- Ali diye adlandrdlar.
nc aamada "Akl Evvel" ortaya kt. Akl Evvel, tm evreni ve bu arada dnyay
kaostan kurtarp dzenli bir forma sokan kutsal glerin btnyd ve niteliinden dolay
ona, "Evreni ina eden usta" da denilmekteydi.
Adem, yeryznde vcut bulan Tanrsal yansmayd. Yani Mikrokozmostu. Tanrnn kendisini
bilmesi iin insana, zellikle de Kamil nsana ihtiyac vard. nk, Tanrsal Nur ile
birletiinde deneyimlerinden, dncelerinden faydalanarak Tarsal bilincin artmasn
salayacak yegane varlk Kamil nsand.
Aleviler, Kamil nsan hedefine ulamak iin Tanrdan fkran ruhlarn gelimek zorunda
olduklarna inanmaktadrlar. Sdurun ilk sonucu olarak mineraller olumutur. Devrin ileriye
doru devam etmesi gerekmektedir. Minerallerden bitkiler, bitkilerden hayvanlar meydana
km ve hayvanlarn en st basamandaki maymundan da insan tremitir. Ruhun, Kamil
nsan hedefine ulaana kadar devaml beden deitirdiine, insanlarn yeryzndeki
yaamlarnn Kamil nsan hedefine ulamak iin yegane yol olduuna, bu nedenle de
insanlarn iyi ve drst olmalar gerektiine de inanlmaktadr.
Alevi inancna gre Tanrsal nura ulamadan nce her ruh u 14 aamay gemek zorundadr:
1-Cansz maddelerin ruhu,
2-Bitkilerin ruhu,
3-Hayvanlarn ruhu,
4- eytanlarn ruhu,
5- Cinlerin ruhu,
6- nanmayanlarn ruhu,
7- nananlarn ruhu,
8- Dindarlarn ruhu,
9- Ermilerin ruhu,
10- Evliyalarn ruhu,
11 - Peygamberlerin ruhu,
12-Meleklerin ruhu,

13-Evrensel ruh,
14- Evrensel Hikmet (24).
Alevilerin Ali ve 12 imam inanc konumuzun dndadr. Ancak Alevilerin Ali'ye bir birey
olarak deil, Tanrsal Kelam olarak inandklarn belirtmekle yetinelim ve bu kurumun
rgtlenmi biimi olan Bektailii ve kurucusu Hac Bektai Veli'yi inceleyelim.

BEKTALK
Hac Bektai Veli, 1210 ylnda Horasan'da dodu (25). Burada Yesevi tarikatine katlan ve
"Baba"la kadar ykselen Veli, 1240 ylnda dier Yesevi Babalan ve smaili Daileri ile
birlikte Anadolu'ya geldi. Burada yakn dostu Baba lyas'n yanna gitti ve Amasya'ya
yerleti. Babailer isyasnn arka plandaki rgtleyicilerinden olduu sanlan Veli, fazla deifre
olmamas sayesinde byk katliamdan kurtuldu. Anadolunun birok yerini dolaan Veli,
sonunda Krehir'in Sulucakaracahyk bucana yerleti ve Yeseviliin devam niteliinde
olan Bektailii yaymaya balad. Babailer isyanndan sa kurtulan Yeseviler ve smaililer ksa
srede Hac Bekta etrafnda toplandlar. 1271'de ayn yerde ldnde evresinde binlerce
mridi vard.
"Din ayrl gereksiz. Dinler insanlar arasnda anlamazlklara neden oluyorlar. Aslnda tm
dinler dnyada bar ve kardelii salamak iindir" diyen Hac Bektai Veli, bu grlerini
Velayetname adl eserinde ortaya koydu.
Bektailiin ncelikli hedefi, temelini sevginin oluturduu "Evren-Tanr-nsan" birliini
kavramaktr. nsan bir sevgi varldr. nsan Tanrsal niteliklerle donatlmtr. Baarnn ilk
basama kiinin kendisini tanmas ve sevmesidir. "Kendini seven Tanry da sever"... (26)
Bektailikteki Tanr sevgisinin en gzel ifadelerinden birisi, u nl drtlkte ortaya
konulmutur:
"akirdleri ta yonarlar.
Yonup stada sunarlar
Calabn adn anarlar
O tan her paresinde"...
Dier Batni ekollerde olduu gibi Bektailikte de ruh lmszdr. Ruh gvdeye sonradan
girmitir ve geldii Tanrsal kaynaa geri dnecektir. Ruh gvdeye sadece dirilik salamakla
kalmaz, anlay, hatrlama, bilme, tanma, dnme ve akletme gibi yetilerin de kaynadr.
nsan, yaad ortamda bamsz bir varlktr. Onun grevi alak gnll davranmak, zn
arndrmak, olgunlamak, gsteriten uzak durmak ve yreini doa, insan ve Tanr
sevgisiyle doldurmaktr. nsani bedenler ama iin sadece birer vastadr. Bu nedenle
insanlar kadn-erkek diye ayrmak, ya da sosyal konumlarna veya rklarna bakarak kk
grmek yaplabilecek en byk yanltr. Kadn-erkek tm insanlar eittir. Tm dinler insan
olgunlatrmak, bar ve kardelii yaymak iindir. Oysa zamanla dinlerin bu anlamlar
deitirilmi ve kat, ekilmez kurallar getirilerek insanlarn yaamlar kstlanm, kendilerini
gelitirme imkanlarnn nne set ekilmitir. Gerek yasaklar, eriatn ngrdkleri deil,
tarikatn temel ilkelerine aykr davranlardr.

Bektailik, evrenin, Tanrnn sureti olduunu, insann da yer yznn Tanrs konumunda
bulunduunu kabul eder. Tanr insann iinde olduundan, Tanrsal zellikler olan dnme
yetisi, irade, eylem zgrl de insanda mevcuttur. Gerek ibadet, insann dncelerini
kendisi zerinde younlatrmasdr. nsann kendi dndaki bir olguya ibadet etmesi
gereksizdir. nsann kendi varln dnmesi, ruhsal olarak gelimesini salayacak ve birey,
Kamil nsan konumuna ulaabilecektir. Kamil nsanda Tanr, bu evrende kendi bilincine
varmann en st noktasna ular. Ancak Kamil nsanlar Tanrya dnebilir ve onun tarafndan
zmsenir.
Bektailikte ketumiyet esastr. Bektailerin trenleri halka ak deildir. Gizli, zel ritelleri
vardr ve bunlardaki "Bektai Srr" byk bir zenle korunur. Riteller asndan
Velayetname'nin zel nemi vardr. Ancak Bektailiin son biimi ile kurumlamas, M.S.
1500'lerde, dnemin Bektai eyhi Balm Sultan tarafndan yaplan baz dzenlemeler
neticesinde mmkn olmutur.
Bir Bektai mridi, retiyi ancak bir mridin yardm ile anlayabilir. Mridin (rehberin)
varl kesinlikle zorunludur. Bu nedenle yeni giren mrid'in mridine mutlak itaati, ona
tamamiyle teslim olmas son derece doaldr. Tarikatn sembollerinin ve pratiklerinin
anlalmas ancak onunla mmkn olur. Bektai retisi, mrid'in yaad toplum iinde
rendikleriyle ok ters olduu ve zellikle de eriat retileriyle son derece uyumsuz
bulunduu iin yeni gireni olas bir oktan korumak amacyla rehberlik sistemine byk
nem verilmitir. Mrid sfat ile tanmlanabilir; Mrebbi, retmen ve eitici. Dier bir
deyile eyhin temsilcisi, retmen stad ve ruhsal yaam sanatnda rnek alnacak kii.
Mridin varl ile, Bektailik srr yaanan bir olgu haline gelir. Mridden beklenen yegane
ey zihnini srekli ak tutarak, renmesi ve rendiklerini en byk sr olarak saklamasdr.
Hac Bekta, Tanrdan varolan insanlar drt grupta toplar. Bunlar Tanrya ulama
konusunda farkl yntemler uygulayan insanlardr. Birinci grupta, gerei Tanrya ibadette
arayan sofu kiiler vardr ve dnya zerindeki insanlarn olduka nemli bir blm bu
gruptandr. kinci grupta tarikatn yolunu uygulayan ancak sofuluktan kurtulamayanlar,
nc grupta Tanr hakkndaki srlar bilme ayrcalna sahip, ermiler ve nihayet sonuncu
grupta da Tanr ile birlemi olanlar yer alr. te Bektailikteki bu drtl inan biimine,
"Drt Kap retisi" denilmektedir. Bir Bektai, bu drt kapdan gemeden Kamil nsan
olamaz.
lk kap, ortodoks dinsel yasalarn retildii eriat kapsdr. Bunu, tarikatn gizli pratik ve
sembollerinin verildii Tarikat Kaps ve mistik Tanr biliminin retildii Marifet Kaps izler.
Bektai iin gerek ancak drdnc kap olan Hakikat Kaps ile gzler nne serilir.
Drt kapnn her biri on basamaktan olumaktadr ve kii dervi olmak niyetindeyse, bu
basamaklar trmanmak zorundadr.
eriat kapsnda slam dininin temel ilkeleri, Aleviliin genel koullar ile "AllahMuhammed- Ali" lemesinin gizemi retilir. Bu kapnn (derecenin) mdirlerine "Belolu"
ya da "Ak" denir. Ak henz nasip almam kiidir. eriat kapsnn 10 basama yle
sralanr:
1- man etmek,
2- Kuran renmek,
3- Namaz, oru, zekat, ha gibi zorunlu grevleri yerine getirmek (bu zorluluklar bir sonraki
kapda kalkar),
4- Drst davranmak,
5- Evlenmek,

6-Cinsel yaamdaki yasaklar bilmek,


7- Muhammed'e ve onun cemaatine uymak,
8- Herkese evkatli davranmak,
9- Her trl temizlik kaidesine uymak,
10- Emirler ve yasaklara itaat etmek.
eriat kaps koullarn tam olarak uygulayan ve mridinin de onay ile ikinci dereceye,
Tarikat Kaps'na geen mride verilen unvan artk "Yol Olu" ya da seven bir dost anlamna
gelen "Muhip"tir. Bir muhip ilk i olarak Pir'e ballk yemini etmek ve bundan nceki tm
gnahlar iin tvbe etmek zorundadr. Bundan sonra muhip, mridi tarafndan tarikat
kurallar hakknda eitilir ve bu kurallar anladn, kabul ettiini gstermek zere salarn
kestirerek, giysilerini sadeletirir. Bu kapnn drdnc basaman ok sk bir alma ve
disiplin terbiyesi, beinci basaman da mride ve tm kardelere hizmet oluturur. Altnc
basamakta muhip alak gnll davranmak ve Tanrdan korktuunu ihsas etmek
durumundadr. Yedinci basamakta Tanr korkusundan ona snarak kurtulan muhip iin
daha sonraki sekizinci aama, dikkatli ve ll davranmay renmektir. Dokuzuncu
basamakta maneviyat ve sevgi zerine bilgisini younlatran muhip son basamakta sevginin
Tanrsal ynn tanmakta ve bir st dereceye gemeye hak kazanmaktadr. Grld gibi,
slam eriatna uyma zorunluluu daha ikinci derecede sona ermektedir. Kadn ve erkeklerin
birlikte katldklar bu derecede yaplan trenlere "krar ayini" ya da "Ayin'i Cem" ad verilir.
nc derece, Marifet Kapsdr. Derece saliklerine "Dervi" ad verilir. Marifet Kaps
treninin ad "Vakf Vcut" trenidir. Dereceyi almak iin bazen on yl dahi bekleyen
Dervi'e bu trende tarikatn resmi tac giydirilir.
Marifet kapsnda insann, Tanrnn, evrenin gizemleri, deerleri ve anlamlan zerinde
durulur. Doktrinin nde gelen retisi olan "Birlik Yasas"nn gizemine varlr.
Derviin bu kapda amas gereken on basamak yle sralanr:
1- Ahlaki davran disiplini,
2- Hogrl ve alakgnll olmak,
3- Kendini kontrol etmek ve srekli zeletiride bulunmak,
4- Sabrl olmay bilmek,
5- Cinsel yaamda temiz ve disiplinli olmak,
6- Herkese kar cmert davranmak,
7- Kibirli olmamak,
8- Batni bilimin ayrntlarn incelemek,
9- Batni bilimi uygulama aamasna sokmak,
10- Kendini tanmak ve bilmek.
Kendisini tanyan ve kendisini, dolaysyla da Tanry bilen kii Bektai retisinin de son
aamasna gemeye hak kazanm kiidir. Bektailiin son derecesi, Yesevilikte olduu gibi,
Kamil nsan derecesi de denilebilecek, "Baba" unvannn elde edildii "Hakikat Kaps"dr.
Hakikat Kaps'na zel bir trenle eritirilen Baba, Mrid olma hakkn da elde eder. Bektai
tekkelerinin yneticileri Baba'lar arasndan tayin edilir. Bektai Babalar'nn da on grevi
vardr:
1- Toprak ile bir olduunu kavramak,
2- Dier inan biimlerine hogrl olmak,
3- Doay ve doal dengeyi bozacak eylemlerden kanmak,
4- Dnyay tanmak ve dnya ile varlk birliini kavramak,
5- Tanrnn ycelii nnde eilmek,
6- Dereceye ait srlar yalnzca dier Baba'lar ile tartmak ve dar sr vermemek,

7- Tanry ruhsal varl iinde hissetmek,


8- Tanrsal Nuru grmek,
9- Tanrya, Tanrsal Nur iinde erimek amacyla yaknlamak ve;
10-Tanryla bir olmak. te bu aamada Bektai Babas Tanrsal bir varlktr, Kamil nsandr.
(27)
Bektailerin en nemli dsturu, "Gelme gelme, gelir isen dnme"dir. Bu dsturdan da
anlalaca gibi, tarikate girecek kii son derece sk biimde denetlenir. Bir kez ye olundu
mu da tarikatten kma sz konusu deildir. Bektailer birbirlerini tanmak iin zel
cmleler, iaretler ve semboller kullanrlar. Bektailer iin Hallac- Mansur ok nemli bir
Kamil nsandr. Enel Hak ilkesi iin yaamn feda etmekten ekinmeyen Mansur'a Bektailer
borlarn, trenlerin yapld salonun tam ortasnda bulunan blme "Dar- Mansur" adn
vererek demeye almlardr.
Bektailik zellikle, yanna ekmeyi baard Yenierilerin askeri gc sayesinde Snni
Osmanl ynetimine dahi direnebilmi, Yenierilerden ekinen Snni Halifesi Osmanl
hkmdarlar Bektai tekkelerine dokunamamlardr (28).
Yenieriler, Osmanllar tarafndan igal edilen Hristiyan topraklarndan toplanan
ocuklardan kurulu bir ordudur. Bu Hristiyan kkenleri nedeniyle, kat Ortodoks Snni
inanlara balanmak yerine, Bektailer'in zgr inanl ve sadece ve grnte Mslman
sistemini kabul etmilerdir. Osmanl ordusunun bel kemiini oluturan bu kuvvet sayesinde
Bektailer, Yavuz Sultan Selim dneminde Osmanllar'n Snni slam dnyasnn liderliini
ele geirmi olmalarna karn, varlklarn srdrebilmiler ve yer yer de etkili olmay
baarmlardr. Yenieriliin 1826'da kaldrlmas ve tm Yenierilerin ldrlmelerini takip
eden dnemde Bektailere de byk darbeler indirilmi ve tarikat neredeyse Anadolu'dan
tamamiyle silinmitir (29). Snnilerin bu yoketme dalgasndan sadece, bir bakma Osiris
Mabedi ve skenderiye Okulu'nun da devam saylabilecek, Msr'daki "Kaygusuz Tekkesi"
kurtulabildi. O yllarda Msr'n stanbul'dan bamszln nispeten alm olmas sayesinde
Osmanl ynetiminin iddet kampanyasndan kurtulan Kaygusuz Tekkesinde halen ok
deerli tarihi eserler korunmaktadr.
Osmanl topraklarndaki Bektailer, tekkelerinin byk blm harap edilmi olmasna
karn, iyi rgtlenmilikleri ve toplum arasnda kendilerini destekleyen nemli bir Alevi
kitlesinin bulunmas sayesinde abuk toparlandlar ve ok daha zor koullar altnda da olsa
faaliyetlerini srdrdler.
Yaklak 700 yl Snni ynetimin basks altnda yaayan Aleviler ve Bektailer, Mustafa
Kemal ile birlikte bu basklardan kurtulma ans dounca, buna drt elle sarldlar. Atatrk,
Kurtulu sava srasnda bir yandan ttihat ve Terakki cemiyetinin ardllar olan Trk
subaylarnca, dier yandan da Bektai ve Alevilerce desteklendi. Atatrk, milli mcadeleyi
balatmadan hemen nce, 1919 ylnn 25 Aralk'nda Hac Bekta dergahn ziyaret ederek,
Bektai ve Alevilerin desteini istedi. nanlar bakmndan laik sisteme zaten yzyllardr
yatkn olan Aleviler, Kuvay Milliye'ye tam gleri ile destek verdiler (30). Bunun da tesinde
Trkiye Byk Millet Meclisinde Atatrk'n nde gelen destekleyicileri Alevi
milletvekilleriydi. Onlarn lehteki oylar sayesinde Hilafetin kaldrlmas mmkn oldu.

AHLK
Batni doktrinin Anadolu'daki bir dier kurumlamas da, Ahilik rgt vastasyla meydana
gelmitir. Daha nce grld gibi eski Msr loncalarnn devam niteliindeki smaili
Ftvve rgt Trkler arasnda Orta Asya'da yaygnlam ve "Ahilik" adn almt.
Anadolu'ya Yesevi dervileri ve smaili Dai'leri ile birlikte gelen Ahiler, meslek rgt
mensubu olmalar nedeniyle krsal alanlardan ziyade, ehirlere yerletiler. Ahilik, bir meslek
rgt olmann yansra, giri-davran treleri ve srlar olan Batni bir kurulutur. Anadolu
Ahilerinin rgtl bir g haline gelmelerini, Horasan erenlerinden olan Ahi Evren Veli
salamtr (31). Ahi Evren'in eyhlii altnda 13. yzyl balarnda Ankara'da yeniden
yaplanan Ahilik tekilat ksa srede tm Seluklu ehirlerine yaylm ve Babailer syan
srasnda Batnilere elden gelen tm yardm yapmt. Ahiler, daha sonraki dnemlerde de
kendilerine en yakn kiiler olarak Alevileri, Bektaileri ve Mevlevileri grdler. Osmanl
devletinin kuruluunda Ahiler olduka nemli bir rol oynad. Baz kaynaklar, devletin
kurucusu olan Osman Gazi'nin, oul Orhan Gazi'nin ve 3. sultan Birinci Murat'n Ahi tekilat
yesi olduklarn belirtmektedir. Ancak Osmanl devleti genilemeye ve imparatorlua
dnmeye balaynca sultanlar, kendilerinden nceki Trk yneticilerinin yolunu semi ve
kitleleri ynetmekte yneticilere ok daha fazla imkan salayan Snni tarikatlara
girmilerdir.
Ahilikte temel ilke, rgte ye olanlarn kesin eitliidir. yelerin hepsi birbirinin kardeidir.
Ancak, aama bakmndan kkten bye doru sonsuz bir sayg vardr. Ahilie girecek
olanlarda belli nitelikler aranr. yelik iin kiinin, rgt bnyesinden birisi tarafndan
nerilmesi zorunludur. Kltc ilerle uraanlar, evresinde iyi tannmayanlar, rgte
kt sz getirebilecei dnlenler Ahi olamazlar. rnein insan ldrenler, hayvan
ldrenler (kasaplar), hrszlar, zina ettii ispatlananlar rgte katlamaz. Kasaplarn insan
ldrenler ile ayn kategoriye konulmas Batni inantan kaynaklanmaktadr.
rgte giri, dier Batni tarikatler gibi, zel bir tren ile olur. Trende adaya kuak
balanr ve tm insanlara kar sevgi dolu, saygl olmas, doruluk ve yiitlikten ayrlmamas
tlenir. yelerden kesin ballk, sonsuz itaat ve ketumiyet istenir. Dinsizler rgte kesin
giremez ancak, sofularn da Ahiler arasnda yeri yoktur. Ahilik'te de bilgi edinme, sabr,
ruhun arndrlmas, sadakat, dostluk, hogr yasaklara uyma gibi vasflarn verildii
aamalardan geilir. Bu vasflara sahip olmann dnda Ahiliin nde gelen alt ilkesi
unlardr:
1-Elini ak tut,
2- Sofran ak tut,
3- Kapn ak tut,
4- Gzn bal tut,
5- Beline sahip ol,
6- Diline sahip ol.
Ahilik'te aamal ve 9 dereceli bir inisiasyon sistemi uygulanr. Birinci aama olan eriat
kapsnda mride mesleki bilgiler, Kuran bilgisi, okuma yazma, Trke, matematik ile,
rgtn anayasas niteliinde olan Ftvvename retilir. kinci aama olan Tarikat
kapsnda mesleki bilgi en st dzeye ulatrlr, tasavvuf bilgisi, mzik, Arapa ve Farsa
zerine eitim yaplr. Bu aamada mrid ayrca askeri eitim de alr. eyh mertebesine
eriilen nc aama, Marifet kapsdr. Bu aamada mridden Tanrya inanmas, benliini
ldrmesi, ululara hizmet etmesi ve cehalet karsnda susmas istenir. Ahilik anayasasna
gre ancak bunlarn tamamlanmasndan sonra Hakikate ulalmas, insann Kemale ermesi

mmkn olur. Takipisi olduu Ftvve gibi Ahilik de 9 dereceli bir sisteme dayanr. Her
kap dereceyi ierir. Bu dereceler yle sralanr:
1-Yiit,
2- Yamak,
3- rak,
4- Kalfa,
5- Usta,
6- Ahi,
7-Halife,
8- eyh,
9- eyh l Meayh.
Ahiler yalnzca ekonomik bir rgtlenmeyi deil, Ortaa Avrupasnn valye Tariketleri
gibi dini-askeri bir rgtlenmeyi de gerekletirmilerdi. rgte kabul edilen mride, bir
profesyonel asker kadar deilse bile, kendisini savunmay bilecek kadar silah kullanma sanat
retiliyordu. Bu gelenek, Msr'da ilk kurulan Fatimi Ftvve rgtnden bu yana devam
etmekteydi.
Seluklular dneminde, sultanlarn dzenli ordular dnda lkedeki en gl silahl rgt,
gen kalfa ve ustalardan oluan Ahi mfrezeleriydi. Mool istilalar srasnda sultan
kuvvetlerinin yenilip kat srada pekok kenti Ahi mfrezeleri savunmutu.
Kendilerini paral askerler vastasyla koruyan beyler, emirler bile Ahilerden ekinirlerdi.
Moollarn kesin zaferinden sonra, valilerin ve beylerin kentlerden kamalar zerine,
onlarn grevlerini de Ahiler yrtmlerdi. Bu dnemde, Seluklularn gl veziri Pervane
dahi, Ahilerin gc karsnda boyun emitir.

MEVLANA
Varln ve nn bir lde Ahilerin destek ve yardmlarna borlu olan, dnemin nl bir
sufisi, Mevlana Celaleddin Rumi'dir (32). Celaleddin de dier birok Trk mutasavvf gibi
Horasan'da dodu ve Anadoluya g etti. 1207'de Horasan'da dodu, 1273'de Konya'da ld.
lk derslerini, kendisine "bilginler sultan" sfat layk grlen babas, nl mutasavvf
Bahaeddin Veled'den ald.
kincisi hocas, babasndan el alm olan Seyyid Burhaneddin Trmzi oldu. Batini doktirin ile
i ie byyen Celeleddin, bir smaili Daisi ve Ahi yolda olan ems Tebrizi ile karlanca,
yava yava kendi ekolyle ortaya kt (3).
Celaleddin Rumi'nin en nemli zellii, onun bugn dahi birok mecliste anlmasn
salayan, Batini doktrini iirlerle anlatma yntemidir. iirlerinin yer ald eseri Mesnevi'de
Celaleddin Tanr, insan, evren, ruh, sevgi, lm ve lmszlk gibi konulara ska yer
vermitir (34).
Mevlana Rumcay ok iyi okuyup, yazabiliyordu. Eflatun'un tm yaptlarn kendi dilinde
okudu. Ayrca, Konya'daki Rum Ortodoks kilisesi rahipleriyle, Eflatun ve grleri zerine
pek ok tartmada bulundu. Tasavvufun ve Batini inancn Yunan kkeni hakknda bylesine
derinlemesine inceleme yapan Celaleddin, iirlerinde tasavvuf sanatnn doruuna ulat:

"Dal ncesizliktedir akn, kk sonraszlkta.


Bu ululuk, u akla, ahlaka yakr deil.
Yok ol, varlndan ge. Varln cinayettir.
Ak, doru yolu bulutan baka birey deildir"...(35)
Celaleddin Tanrya ulamak iin insandaki en byk gcn ak olduu fikrini daima
savundu. Celaleddin'e gre varolan hereyin kkeni aktr. Bir bitki, bir hayvan da sevebilir.
Ancak, hem bedeniyle, hem bilinciyle, hem dncesiyle, hem bellei ile sevebilen yegane
varlk insandr. Ak, ktr, nurdur, "Ik"tr. te aklarn en gzeli bu bilince ulald zaman
raks, tm dnya ile akta birlemek, onun evrensel dnne ayak uydurmaktr. Semah
srasnda ellerinin birinin gkyzne dnk, dierinin yeryzne bakar durumda olmas da,
Tanrdan ald ak tm dnyaya sunmaktan baka birey deildir.
Ruh Tanrdan fkrmadr, lmszdr. Gvdeden nce de vard, gvdeden sonra da var
olacaktr. Ruh ilk kt kaynaa, Tanrya dnmenin zlemi iindedir. "Ney"den kan ses,
ruhun ac dolu, yaknmal zlemini ifade eden sestir. lm, gvdeyi meydana getiren
elemanlarn zlmesi, ruhun kurtulmasdr.
Dinler, iindeki elikiler ile Tanrsal varlkla badamayacak kurumlardr. Mevlana hac iin:
"Ey Hacca gidenler, nereye byle ?
Tez gelin llerden dne dne,
Aradnz sevgili burada,
Duvar bitiik komunuz.
Durun, grdnzse suretsiz suretini onun,
Hac da sizsiniz, Kabe de, ev sahibi de" demekten kendini alamamtr.
Tanr nsuz, sonsuzdur. Salt k, salt us, salt ruhtur. Mevlana iin;
"Hep odur var olan da, yok olan da.
Odur kayna acnn da, kvancn da.
Yok grecek gz sende, yoksa grrdn.
Yalnz o var batan aa senin varlnda"...
Evren, Tanrnn engin varlk alandr. Evreni yneten sevgidir. Bu sevgiyi gnl gz ile
grebilen kii kendini bilir, Tanry bilir, "Hak ile hak olur". Onun dizeleriyle, "Ey Tanry
arayan, aradn sensin"...
Celaleddin Rumi, btn insanlarn kardeliine inanrd. O nl ars,
"Gel ne olursan ol, gel.
ster Tanr tanmaz, ister atee tapar.
ister bin kez tvbeni bozmu ol.
Bizim dergahmz umutsuzluk dergah deil,
Gel ne olursan ol, gel",
dizeleri kardelik inancnn en gzel gstergesidir.
Dnya tm insanlarn bar iinde yaamalar gereken bir yerdir. Btn insanlar zdetir.
nemli olan insanlarn, insanln tekamldr. Celaleddin'in bu dncesinin insanlar nasl
etkiledii lmnde de grlm ve eczanesine Mevlevilerin ve Ahilerin yansra,
Mslmanlar, Hristiyanlar ve Yahudiler de katlmtr.
Mevlana, kadna byk deer vermekteydi. Fihi Ma Fih adl eserinde, sofu Mslmanlara bu
konuda ders verirken, "Sizler kadnn kapanmasn istedike, herkesde ona grme isteini

kamlam olursunuz. Bir erkek gibi, bir kadnn da yrei iyiyse, sen hangi yasa uygulasan
da o iyilik yoluna gidecektir. Yrei ktyse, ne yaparsan yap, onun hibir ekilde
etkileyemezsin.
Kskanlk denen eyi bilme. Cahillerdir kadndan stn olduklarn sananlar. Cahiller
kabadr. Sevgi ve gleryz nedir bilmezler. Bunlar hayvani niteliklerdir. Ancak hayvan
erkekler kadndan stndr. Seven erkek ise, kadnla eittir" demektedir.
Mevlana Celaleddin Rumi'nin emsettin Tebrizi ile karlamas hayatnda bir dnm noktas
oldu. Bir smaili Daisi iken, Mool istilas ile smailliler'in dalmas zerine ran'dan ayrlan
ve Anadolu'ya, Ahiler'in yanna gelen ve bir Ahi yolda olan Tebrizi, Ahiler arasnda kendi
engin bilgisini paylaabilecek nitelikte kimseyi bulamaynca, oktandr nn duyduu
Mevlana Celaleddin'in yanna Konya'ya gitti (36).
Tebrizi'nin Batni dncelerindeki berraklk ve, darkafalln her trlsne kar lgnca
mcadele etme azmi Mevlana'y etkilerken, Mevlana'nn Tanr ve insan sevgisi de Tebrizi'yi
ayn oranda etkiledi. Hakikatin gerek srrna erebilen insanlarn az bulunabildii ortamda
iki Kamil nsann biraraya gelmesi, yzyllar boyunca srecek bir Batini ekoln de domasna
yol amt. Her ikisi de birbirlerinde kendilerini buldular. Karsndakinin birer Tanrsal
sevgili olduunu grdler. Ayrlmaz bir ikili oluturmalar yobaz kafalarca maksatl olarak
yanl yorumland. Youn dedikodular, zerlerinde husumet bulutlar toplanmasna neden
oldu. Halkn tepkisinden korkan Tebrizi Konya'dan birka kez ayrldysa da, Mevlana'nn
youn srarlar zerine geri dnmek zorunda kald. Terbizi'nin korktuu sonunda bana
geldi ve fesat evrelerince doldurulan Mevlana'nn kk olu, Tebrizi'yi ldrd.
Bu durum Mevlana'y ok sarst. Ancak bir sre sonra bir baka Kamil nsanla, Ahi eyhi
Sadrettin ile karlanca kendini toplayabildi. Sadrettin, Kamil nsan mevkiine Ahilik'de
ulamt. Terbizi gibi arkas zayf birisi deildi. Seluklu bakenti Konya Ahilerinin eyhiydi.
Seluklu ynetimi dahi onun gcnden ekinirdi. Tebrizi hakknda kartlan dedikodular,
Saddettin hakknda kartlan ad. Celaleddin'in Sadrettin ile yakn dostluu sayesinde
btn Ahi tekilat Mevlana'y izledi ve ona uydu.
Mool istilalar dneminde,
"Senin kfrne kar iman da neymi?
Zmrd Anka huzurunda bir sinek.
At iin eer neyse, O'dur din iin de iman,
Ama neylesin at, yolu Ak olan" diyerek, gerek gcn dinde deil halkn kendisinde
olduunu belirtti ve halka byk moral kayna oldu.
Mevlana'nn rencilerine "Kitap-el Esrar" (Sr Katipleri) denirdi. Bu renciler arasnda her
kesimden Mslmanlar, Yahudiler, Hristiyanlar, Rumlar, ranllar, Araplar, Ermeniler, Trkler
bulunmaktayd. O gne kadar, bu denli farkl din ve milletten insanlar mrid edinen bir
baka ekol olmamt. Mevlana'nn iirleri ve sylevleri ite bu rencileri, sr katipleri
tarafnan derlendi ve bugnlere ulatrld.
Mevlana'nn kendi tekkesi dnda en huzur bulduu ortam, Sille'deki "Bilge Eflatun
Manastr'yd. nl sufi bu manastrda bazen haftalarca kalrd.
Celaleddin, kehanette bulunur gibi, "Tanr tanmdr, iirlerim doudan batya tm dnyay
dolaacak. Tapnaklarda, lenlerde, toplantlarda her dilden okunacak, sylenecek"
demiti.

Celaleddin'in lmnden sonra byk olu Sultan Veled, babasnn ekoln kurumlatrd.
Tarikat yelerine, Mevlana'nn yazm dili olarak kulland Farsa'da "Dnen" anlamna
gelen Mevlevi denildi. Ancak, kullanlan dilin Farsa, retinin de zor kavranr olmas
nedeniyle Mevlevilik hep aydn evrelerinde snrl kald ve halka inemedi.

YUNUS EMRE
Batni doktrini halka kendi dilinde anlatan ve sevdiren, bu anlamda da Mevlana'nn gerek
varisi olduu sylenebilecek kii Yunus Emre oldu (37).
Baba lyas, Hac Bektai Veli, Ahi Evren, Celaleddin Rumi ve Yunus Emre'nin ayn dnemin,
ayn koullarn insanlar olmalar tesadf deildir. Nitekim daha sonraki yzyllarda, ana
kaynak deimemesine ramen dnce yaps deitii iin Trkler arasndan bu denli etkili
dnrler kmamtr.
Hac Bekta'n Baba lyas' tand bilinmektedir. Yine Hac Bekta, Mevlanay yz yze
tanmam olmasna ramen dncelerini dikkatle izlemitir. Baz kaynaklar, emsettin
Tebrizi'nin Konya'ya gitmeden nce bir sre Hac Bekta'n yannda kaldn ve onun bir
mridi olduunu ne srmektedirler. Bu kaynaklara gre Tebrizi, Mevlana'nn dncelerini
etkilemek zere Hac Bekta tarafndan grevlendirilmi ve Konya'ya gnderilmitir.
Ayn dnemin bir dieri dehas Yunus Emre de, Mevlana'nn lmnden ksa bir sre nce
Konya'ya gelmi ve ondan ders almtr. Yunus Emre;
"Mevlana sohbetinde,
Saz ile iaret oldu.
Arif maniye dald,
nbiledr ferite" derken, Celaleddin Rumi'nin derslerine katldn belirtmektedir.
Ayrca Yunus,
"Mevlana hdavendigar bize nazar klal,
Ann grkl nazar gnlmz aynasdr" diyerek, stadna olan saygsn ve gnl birliini
dile getirmitir.
Yunus Emre 1245 ylnda Ankara yaknlarndaki Sarky'de dodu. Yunus Emre Horasan'da
domamt ama doduu kyde yaayanlarn hepsi, Horasan'dan g eden, Yesevi
tarikatna bal kiilerdi. Baz kaynaklar bu kyn "Hac smail Cemaati" olduunu,
dolaysyla kyllerin Trkmen smailliler olduunu ne srmektedir. Yunus Emre'nin
babasnn ismi olarak yaktrlan smail ad da, smaili inancna bir atf olarak verilmi olabilir
(38).
smaili olmasa dahi, Yesevi inanlaryla byyen Yunus genliinde, tasavvuf ilmini
renmek amacyla dnemin en nl sufi by Hac Bekta'n yanna gitti. Ancak ok
yalanm olan Hac Bekta, Yunus'u, kendisi gibi bir Yesevi Babas ve Bektai olan "Baba
Taptuk"un, dier adyla Taptuk Emre'nin yanna gnderdi.

Baba Taptuk, Hac Bekta'n halifesi Sar Saltuk'tan el almtr. Sar Saltuk yandalar ile
birlikte, Dobruca'ya g edince Anadolu'daki Bektai tekkelerinin eyhliine Barak Baba ve
Taptuk Emre getirilmilerdir. Taptuk'un yannda 30 yl geiren Yunus, Hakikat Kapsndan
ayn dergahta getiini yle dile getirmektedir:
"Vardmz illere,
Sol safa gnllere,
Baba Taptuk manasn,
Satk Elhamdlillah.
Taptuk'un tapsnda,
Kul olduk kapsnda
Yunus miskin i idik,
Pidik Elhamdlillah"...
Yunus'un bykl, dier Bektai erenleri gibi iirlerinde Trkeyi kullanmas ancak bunu
son derece maharetle, halkn anlayaca kadar basit bir dille gerekletirmesindedir. Yunus
Emre, iir dili kullanarak halka en derin felsefi konular bile anlatabilmi, felsefesinin
yzyllar boyunca sevilmesini ve dilden dile sylenmesini salam ve ayrca, bu yolla ana
dilinin, Trke'nin yok olup gitmesini engellemitir. Onun iiri Batini doktrinin ztrke ile
anlatmdr. iirleri lmnden 70 yl sonra derlenmi ve "Divan" ad altnda yaymlanmtr.
lm konusunda baz elikiler vardr. Kimileri onun doal yoldan ldn bildirirken,
kimileri de, bir dini tartma, hatta ayaklanma srasnda ldrldn iddia etmektedir.
Yunus, Taptuk Emre'nin yannda drt kapdan geerek, Kamil bir nsan haline geldi. nce
eriat kapsnda tm dinlerin ieriini rendi. Yunus bunun, "Drt kitabn manasn,
okudum hasl ettim" eklinde ifade eder.
Mantk, felsefe, Yunan fizoloflarnn yaptlar, Arapa ve Farsa, Taptuk tekkesinde
rendii dier bilimlerdir. Yunus, devrinin mmkn olabilecek en iyi eitimini almtr.
Onun, "ne elif okudum, ne cim" demesi. Batni bilmin yannda zahiri olanlara deer
vermemesinden kaynaklanmaktadr.
Yunus iin Ak, ya da onun tercih ettii deyimle "Ik" hereydir. Tanr Ik'tr, Doa Ik'tr.
nsan Ik'tr. Yaam ve lm, yokluk ve varlk hep Ik'n eserleridir (39).
"Kitap hod Ik kitabdr,
Bu okunan varak nedir?" diye gerek kitabn Ik olduuna, dier tm kutsal kitaplarn
nemsizliine dikkat eken Yunus, Tanry hem seven, hem sevilen, hem de sevginin (Ik'n)
kendisi olarak grmektedir. Ona gre, kendisi Ik olan Tanr, ak ve mauk olmas sfatyla
tm varlklar, evreni ortaya karmtr. Btn varlklar gibi, insan benlii de Tanrsal akn
yansmasdr. Varolu, ilahi akn dalga dalga yaylp, genilemesinden baka birey deildir
ve srgit devam etmektedir. Nitekim Astronomlar, evrenin devaml bymekte olduunu
gnmz teknolojisi ile de dorulamaktadr.
Dier sufiler gibi Yunus da, gerek ak sayesinde insann giderek Tanrya yaklatn ve
sonuta Tanry kendi iinde bulacan savunmaktadr. nsan, Tanry kendi iinde grmesi
ile tekaml etmi olur. Ruhun lmezliine inanan Yunus, u ok nl dizeleriyle ruhun
daima kt ana kaynaa dnmesi abas iinde olduunu dile getirmitir.
"Ikn ald benden beni,
Bana seni gerek seni.
Ben yanarm dn gn,

Bana seni gerek seni.


Ne varla sevinirim,
Ne yoklua yerinirim.
Ikn ile avunurum.
Bana seni gerek seni.
Ikn aklar ldrr,
Ik denize daldrr.
Tecelliyle doldurur.
Bana seni gerek seni.
Ikn arabndan iem,
Mecnun olup daa dem,
Sensin dn gn endiem.
Bana seni gerek seni.
Eer beni ldreler,
Klm ge savuralar,
Topran anda ara,
Bana seni gerek seni.
Yunus durur benim adm,
Gn getike artar odum.
ki cihanda maksudum,
Bana seni gerek seni."
nsan-evren-Tanr birliine inanan ve var olann yalnzca Tanr olduunu syleyen Yunus,
eitliliin sadece grntden ibaret olduunu, Tanrsal sudur neticesinde ortaya kan
evren ile insan'n yaplarnn, ilkelerinin zdeliini belirtir. Bu dnce Yunus Emre'nin u
dizelerinde dile gelmitir:
"Ay oldum aleme dodum,
Bulut oldum ge yadm,
Yamur olup yere yadm,
Nur oldum gnee geldim "...
"Nur olup gnee (Ika) ulamak"... te Yunus'un da gerek hedefi budur. lm yoktur,
yce kaynaa dn vardr. Onun deyii ile,
"kilie terk et,
Birlik makam tut.
Canlar cann bulursun,
Birlik iinde"...
Yunus Emre, yetitii tekkenin retilerine uyarak, Tanrsal imanda derece kabul eder.
Bunlardan ilki ve en alt dereceli olan "lm-el Yakin man"dr. Akl ve ilim yoluyla oluur. Bu
tr imann yeri akldr ve alimlerin iman bu trdendir. kinci derece iman, "Ayn-el Yakin
man"dr. Yeri kalptir. Hakikatin Nurunu henz grmemi olan derviler bu tr imana
sahiptir.
nc ve en yksek dereceli iman ise, "Hakk-el Yakin man"dr. Ruhsal sezgi gcyle elde
edilir. Sadece Kamil nsanlara has imandr. Dinin imanla hi ilgisi yoktur, Yunus iin. O:

"Din millet sorar isen,


Aklara din ne hacet.
Ak kii harap olur,
Ik bilmez din, diyanet" der.
Yunus iin dinsel ibadetler gereksizdir. Hatta, Tanrya ulamay engelledikleri iin zararldr
bile;
Oru, namaz, gusl hac hicap aklara,
Ak ondan mnehhez halis heves iinde.
Ey aklar, ey aklar Ik mezhebi dindir bana,
Grd gzm dost yzn, yas kamu dndr bana.
Oru, namaz, zekat, hacc crm cinayettir,
Fakir bundan azaddr, hass heves iinde"...
Yunus Emre, gerein dinde veya onun kurallarnda deil insann kendini bilmesinde
yattn savunur. O,
"lim, ilim bilmektir,
lim kendin bilmektir.
Sen kendini bilmez isen,
Ya nice okumaktr" diyerek, zellikle Kuran hfzedenlere atmtr. Yunus,
"Drt kitabn manasn,
Okudum hasl ettim.
Ika gelince grdm,
Bir uzun hece imi" diyerek, tm dinlerin Batni doktrin karsnda ne denli zayf olduklarna
iaret etmitir.
Yunus Emre sadece banazla ve yobazlara kar kmakla yetinmemitir. O, Tanr
tanmazlar da Batni doktrini renmeye davet etmitir:
"nanmayan gel sineme,
Dost adm syle, ar.
Kefen donum pare klp,
Toprandan duru gelem" diyen Yunus, beden yok olsa dahi ruhun her seferinde geri
geleceini, doru yoldaysa bu geri gelilerin her seferinde ruhun daha da arnm olacan
belirtmitir (40).
Trk dilinin yansra, Trk iir sanat da, byk lde Alevi-Bektai ozanlar ile gnmze
ulamtr. Yunus ve Hac Bekta gibi devlerin yansra, onlarn ardllar niteliinde olan
Karacaolan, Pir Sultan Abdal gibi ozanlarn z dillerine skca sarlmalar sayesinde Trke
gnmz Trkiye'sinin resmi dili olabilmitir.
Bu ksa hatrlatmadan sonra Anadolu Batniliinin geliimini noktalayalm ve bu doktrinin
bat dnyasndaki yansmalarna gz atalm.

Kaynaka
1- Dursun Turan, "Din Bu" - Kaynak Yaynlar - stanbul 1991 Cilt 2 Sf. 125.
2- SEVER Erol, "Yezidilik ve Yezidilerin Kkeni" - Berfin Yaynlar - stanbul 1993-Sf. 33.
3- Dursun T. - ie- Cilt 2, Sf. 23
4- EYBOLU smet Zeki - "Tasavvuf - Tarikatlar - Mezhepler Tarihi" - Der Yaynlar stanbul 1990 - Sf. 116.
5-Eybolu .Z.-ie-Sf. 130.
6- Eybolu Sebahattin - "Hayyam - Btn Drtlkler" - Cem Yaynevi - stanbul 1991 -Sf. 73.
7-Dursun T.-ie-Cilt 2. Sf. 17.
8- URAZ Murat "Trk Mitolojisi" - Mitologya Yaynlar stanbul 1992 - Sf. 125.
9- Uraz M. -ie- Sf. 298.
10- Dursun T. -ie- Cilt 3 Sf. 101.
11- ARSEL lhan, - "Arap Milliyetilii ve Trkler" - nkilap Yaynlan - stanbul 1990 - Sf. 62.
12- KPRL Fuad - "Trk Edebiyatnda lk Mutasavvflar" Diyanet leri Bakanl Yaynlar
- Ankara 1984 - Sf. 13.
13- ARSEL . -ie-Sf. 64.
14- KPRL F. -ie- Sf. 6.
15- OCAK Mehmet Yaar - "Babailer syan" - Dergah Yaynlar stanbul 1980 Sf. 52.
16- Eybolu .Z. -ie- Sf. 277.
17- Eybolu .Z. -ie- Sf. 343.
18- DERL Anton Josef - "Anadolu Alevilii" - Ant Yaynlar stanbul 1991 Sf. 39.
19-Uraz M.-ie-Sf. 13.
20- amurolu Reha - "Tarih, Heterodoksi ve Babailer" - Metis Yaynlar stanbul 1990-Sf.
153.
21- Ocak M.Y. -ie-Sf. 133.
22- BRGE John Kingsley - "Bektailik Tarihi" - Ant Yaynlar stanbul 1991- Sf. 48.
23- ZELYUT Rza - "z Kaynaklarna Gre Alevilik" - Yn Yaynclk - stanbul 1992-Sf. 27.
24- Dierl A.J. -ie- Sf. 83.
25- Eybolu .Z. -ie- Sf. 182. ;
26-Birge J.K.-ie-Sf. 109.
27- SEZGN Abdlkadir - "Hac Bekta Veli ve Bektailik" Sezgin Neriyat-stanbul 1991 - Sf.
155.
28-Birge J.K. -ie-Sf. 85.
29- Birge J.K. -ie- Sf. 97.
30- ener Cemal - "Alevilik Olay" - Yn Yaynlar - stanbul 1989 - Sf. 135.
31- F Radi - "Bir Mutasavvf, Bir Ahi Hmanisti, Celaleddin Rumi Mev-lana" - Yn Yaynlar stanbul 1990 - Sf. 218.
32- Eybolu .Z. -ie- Sf. 240
33- Dierl A.J. - ie- Sf. 47.
34- Mevlana Celaleddin Rumi - "Mesnevi" - Devlet Kitaplar stanbul 1973.
35- Fi R. -ie- Sf. 85.
36-Fi R.-ie-Sf. 178.
37- GLPINARLI Abdlbaki - "Yunus Emre" - Varlk Yaynlar stanbul 1971 Sf. 8.
38- ERGVEN
Abdullah Rza - "Yunus Emre" - Yaba Yaynlar Ankara 1982-Sf. 29.
39- BAYRAKDAR Mehmet - "Yunus Emre ve Ak Felsefesi" - Trkiye Bankas Yaynlar Ankara 1991 - Sf. 21.
40- Bayrakdar M. -ie- Sf. 59.

X. BLM
BATI DNYASI VE EZOTERZM
SMALLER VE TEMPLERLER
M.S. 874'den, 1256'ya kadar ortadouda smaililer'in son derece etkin olduklarna daha nce
deinilmiti. Gleri o denli artmt ki, 1164 ylnda, smaili mam 2. Hasan, Ramazan aynn
ortasnda eriat kaldrdn aklamt. Oru tutmann yansra, namaz klma ve dier
ibadet zorunluluklarnn da kalktn duyurmutu. Olu, mam 2. Muhammed de onun
sistemini devam ettirdi (1). slam dininin ngrd zorunlu ibadetlere ancak, Seluklu
ynetiminin, Badat hilafeti zerindeki smaili basksn kaldrmas ile geilebildi.
Seluklu igalinden sonra smailliin ran'da nemli bir g olarak varln srdrmesini
mmkn klan kii Hasan Sabbah oldu. Aslen ranl olan Sabbah, Fatmi devletinin
himayesindeki Kahire Batni okulunda eitim grd. 1090 ylnda Msr'dan ran'a dnd ve
evresine toplad smaili mridlerinin yardm ile, Teberistan'da bulunan Alamut kalesini
ele geirdi (2).
Alamut'u alan ve, smaili mridlerini acmasz birer fedaiye dntren yeni bir sistem
uygulayan Sabbah, Abbasi hilafeti ile Seluklu ynetimini devirmek iin giriimlerine balad.
Sabbah, rgt yelerine "Assasins" adn verdi. Arapa'da "Bekiler" yada "Sr Bekileri"
anlamna gelen bu kelime daha sonra, Snni Mslmanlar tarafndan "Haa ienler"
manasna "Hahailer" olarak saptrlmaya alld. Fedailerin Snni yneticilere kar
giritikleri suikastlar nedeniyle ayn kelime bat dillerine "Suikast" anlamnda girdi (3).
Sabbah'n sr bekileri, yeniden dou inanc ile, snrsz itaat kouluyla yetitirilmi birer
fedai idiler. Bu nedenle rgtn bir dier ad da "Fedayiin" oldu. Dnemin Seluklu Sultan
Melikah'n elisinin gzn korkutmak iin seilmi birka fedainin kendilerini kale
burlarndan aa atmalar, ayrca fedailerin yneticelere kar hayatlar pahasna giritikleri
suikast eylemleri tm dnyada byk yanklar uyandrd.
Seluklu ynetimi Hasan Sabbah' ve rgtn yasad ilan etti ve Sabbah'n ehirlerdeki
yandalarn temizledi. Sabbah'n en nde gelen dman Vezir Nizamlmlk komutasnda
bir Seluklu ordusu Alamut kalesini kuattysa da, Nizamlmlk'n bir fedai tarafndan
ldrlmesi, bu arada da Sultan Melikah'n lmesi nedeniyle kuatma kaldrld.
Bu karkl iyi deerlendiren Sabbah, smaillii tm ran'da, Suriye'de ve bata Horasan
olmak zere tm Trk ellerinde yayd. smaillilik, 1124'de Hasan Sabbah lene kadar
gcnn doruklarnda varln srdrd. Sabbah'n lmn frsat bilen vezir Kaani,
nerede grlrse grlsn tm Batni inanllarn ldrlmelerini emretti. Binlerce smaili
kltan geirildi. Ancak smaillilerin intikam da byk oldu ve bata Vezir Kaani olmak
zere yzlerce Snni lider, fedailer tarafndan ldrld. Fedailerin, tam yok olduklar
zannedildii srada greekletirdikleri bu eylemler yznden Seluklu sultan Sancar,
smaililer ile bar istemek zorunda kald. Bylece Batnililik bir mezhep olarak resmen
tannd ve Moollarn Alamut'u almalarna kadar da etkin bir g olarak varln srdrd.

slam dnyasnda bu i sava srerken, batda bambaka bir giriim ilk meyvalarn veriyordu.
Hristiyan dnyasnn ruhani ve siyasi liderleri Papalar, kutsal topraklarn kafirlerin elinden
kurtarlmas iin bayrak amlard.
slamiyetin ortaya kndan sonra srekli yaylmas ve doudan Seluklular ile Anadoluya,
batdan da Murabtlar ile spanya'ya kadar ulamas, Hristiyan dnyasnda byk bir
endienin domasna yol at. Tm ticaret yollar Mslmanlarn elindeydi. Hristiyanlar
kendilerini hapsedilmi, boulmu hissediliyorlard. Nitekim Hristiyanlar, youn abalar
sayesinde Akdeniz'in Mslmanlarn tekelinden kmasn saladlarsa da, dou ile ticaret
yollarnn ellerine gememesi yznden bambaka yollan denemek zorunda kaldlar ve
gemilerine atlayarak, bilinen dnyann snrlarn genileten ve yepyeni bir an balamasn
salayan o nl keiflerini gerekletirdiler.
10. yzylda Avrupa'da feodal derebeyleri ok glydler ve aralarndaki atmalar da dur,
durak bilmiyordu. Tm bu nedenlerle Papalar, uzunca sredir douya sefer dzenlenmesini
zaruri gryorlard. Bu tr seferler ekonomik hayatn canlanmasn salayacak, dounun
zenginlikleri batya tanacak ve en nemlisi de Avrupa'daki Hristiyan atmalar ok daha
olumlu bir yne, kutsal topraklarn kurtarlmas amacna kanalize edilecekti.
Bu yndeki ilk giriim, Papa II Urbanus'tan geldi. Urbanus arad bahaneyi Bizans ile
yakalad. Seluklu kuvvetleri karsnda aciz kalan Bizans Hristiyanlarna yardm gndermek
iin Urbanus propaganda faaliyetlerine balad.
Urbanus II, dou Hristiyanlarna yardma koanlara Cenneti vaadederek, ksa srede etrafna
ok sayda yanda toplamay baard. Ancak bunlarn hemen hibirisi profesyonel asker
deil, isiz gsz takmyd ve en byk hayalleri, doudan yamalayacaklar ile lkelerine
zengin olarak dnmekti.
Papa, hedefin Kuds' Mslmanlarn elinden kurtarmak olduunu ilan etmiti. Papa
tarafndan birletirilerek yemin eden ve geri dnene kadar mallarn ve akrabalarn
Papaln himayesi altna sokan Hristiyanlar, yeminlerinin nianesi olarak giysilerine ha
diktirdiler. Bylece bu kuvvetlere "Hallar" denildi.
Mslman dnyasnda Snni-smaili ekimesinin devam etmesi, Fatmilerin tehlikeli bir
dman olarak tanmlanmamalar ve Byk Seluklu mparatorluunun dalm olmasndan
cesaret bulan hallar, ilk seferlerine 1095 ylnda baladlar. Ancak, ilk gidenler bir ordu bile
deildi. Son derece disiplinsiz olan bu ncler, gerek niyetlerini gstermek iin Mslman
topraklarna girmeyi dahi bekleyemediler. Bizans snrlar iinde yamaya baladlar. Bu ilk
Hallarn sonlar abuk geldi. Anadolu'ya getikleri anda, nededeyse tamam Trk kuvvetleri
tarafndan yokedildi. Daha dzenli birlikler, Norman kontu Baumond liderliinde
Anadolu'ya yeniden ktlar. znik'i aldlar ve Trklerle yaptklar sava kazandlar. Trk
kuvvetleri de, ete sava srdrerek Hallar srekli yprattlar. Hallar uzun sren bir
kuatmadan sonra Antakya'y Seluklulardan aldlar. Bauemond kenti Bizans'a vermedi ve
kendi egemenliinde sakl tuttu.
1099'da Hal kuvvetleri Kuds nne geldiler. O sralar Kuds, Fatmiler'in ynetimi altnda
bulunuyordu. Ksa sren bir kuatmadan sonra kenti ele geiren Hristiyanlar, kentteki tm
Mslman ve Yahudileri ldrdler. Kuds'de Latin Krall kurulduu ilan edildi. Kralln
bana Baudoin geti. Baumond ise, Antakya Prensi unvanyla, kendi prensliinin bana
geti. Ancak Baumond ksa bir sre sonra Trk kuvvetlerinin eline geti ve Antakya da
yeniden Trklerin oldu. Antakya prensinin kurtarmak iin gnderilen kuvvetlerin hepsi
Trkler tarafndan pskrtld.

Trklerle Hallar arasndaki mcadele bundan sonra, ancak Hallarn Anadolu


topraklarndan gemeleri srasnda yaplan muharebelerle snrl kald.
Hal seferleri aralklarla 1270'li yllara kadar srd. Ancak, 1187'de Selahattin Eyyubi'nin
Kuds' geri almasndan ve Latin Krallna son vermesinden sonra Hallarn ortadouda
ancak ksmi baarlar salayabildikleri grld. Hal seferlerinin en baarl sonucu, Akdeniz
ticaretini Mslmanlarn hegamonyasndan kurtarmak oldu. Avrupa'daki ticaret
canlanrken, slam dnyas giderek geriledi.
Hallar ile Trklerin daha sonraki karlamalar Osmanl mparatorluu dneminde oldu.
Osmanllarn dou Avrupa'da srekli topraklar almalar ve Viyana'ya kadar ilerlemeleri
Avrupa'y, kutsal topraklara ynelik heveslerinden tamamen vaz geirdi ve Hristiyanlar
kendi topraklarn koruyabilmek iin Osmanl ordularna kar tamamiyle Hal zihniyeti ve
dayanmas iinde hareket ettiler. Osmanllara kar savalar, ilk tohumlar Kuds Latin
Krallnda atlan dini-askeri valye Tarikatlarnn nderliinde yrtld. Bu tarikatlerden
Templierler 1312 ylnda datldlarsa da, varln gnmze kadar srdren Rodos-Malta
"Hospitalier" valyeleri, Osmanl gleri ile 18. yzyl sonuna kadar mcadele ettiler.
Hal ordular beraberlerinde, yollarda eitli tahkimleri gerekletirmek ve nehirler zerinde
kpr ina etmek zere manastr dernekleri "Gilde"ler yelerini gtryorlard. Roma
lejyonlar da, Gildeler'in ana kayna olan Collegia inaat loncalar yelerini, ayn amala
birlikte sefere gtrrlerdi. Ordunun hareket kabiliyetini ok artran bu sistem sayesinde
Gilde mensuplar rahipler, zorlu yolculuklar srasnda Bizans'da Ortodoks Collegialar
mensuplar ile, Trkler arasnda gl olan Ahilerle ve son olarak da smaili kuruluu Ftvve
mensuplaryla karlatlar.
Bu karlamalar Gilde'lerin, doudaki Batni meslek loncalar ile giderek benzemelerini
salad. Bu benzemede Gildelere en byk etkiyi, smaililer ile son derece iyi ilikiler iinde
bulunan Templier valyeleri yapt. Teplierler, emirleri altndaki Gilde mensuplarnn
bnyelerindeki Ezoterik retiyi daha da gelitirmelerini saladlar. Avrupa'ya dnen Gilde
mensuplar da, ayn rgtn Fransa'daki nispeten laik benzei olan Confreries'de (kardelik)
benzeri gelimelerin olumasna neden oldular.
Templier valyeleri 1118 ylnda "sa'nn Fakir Askerleri" ad altnda, San Bernardo Di
Chiaravalle adl bir piskopos ve onun yeeni valye Hugs De Payens tarafndan kuruldu. De
Payens ve farkl lkelerden seilen sekiz valye daha Kutsal Topraklar kafirlerden korumak
ve muhta kimselere yardm etmek amacyla 1119 ylnda Kuds'e gittiler(4).
Kuds Hristiyanlar tarafndan, Fatmilerin elinden alnmt. Ancak Fatmiler bunu byk bir
kayp olarak grmediler. Aksine, Mslmanln, en az Katoliklik kadar tutucu kesimi olan
Snnilerle savatklar iin, Hristiyanlarla ittifaka girdiler. Kuds' geri alabilmek iin
Hallarla savaanlar Snniler'di nk, Kuds onlar iin de kutsal bir ehirdi. Fatimilerin
gnmzdeki ardllar olan Drziler, Mezhebe ait ritellerde Hallarla Batni Mslmanlar
arasndaki dayanmann rneklerini gstermektedir. Bu mezhebin bnyesindeki Hristiyan
kkenli baz inanlarn altnda da sz konusu ibirlii yatmaktadr.
Selahattin Eyyubi'nin 1171 ylnda Fatimi devletine son vermesi, Snni iktidarla srekli
mcadele iinde olan smaililer ile Hallarn dayanmasn daha da artrd. smaililer'in en
radikal kolu olan Hasan Sabbah fedaileri ile, Hallarn nde gelenleri valyeler arasnda
zaman iinde zel bir ba olutu (5).
Kuds'e gelmelerinden sonra, Kral Baudouin II tarafndan Sleyman Mabedini korumakla
grevlendirilen ve mabedin yerinde M.S. 540'da Bizans mparatoru Jstinyanus tarafndan
ina edilmi bulunan kilisede kendilerine yer verilen "sa'nn Fakir Askerleri", yeni grevleri

nedeniyle isimlerini deitirdiler ve "Knights Templar" (Mabet valyeleri) adn aldlar. Bir
sre sonra bu valyelere ve rgtlerine ksaca "Templierler" denilmeye baland.
valye De Payens ve beraberindekiler Kuds'e geldikten ksa bir sre sonra smaililer ile
karlatlar. Gilde mensubu rahiplerden valyeler hakknda bilgi alan ve onlarn Hristiyan
camias iindeki en etkili ve bilgili kiiler olduunu renen Hasan Sabbah, Mabet
valyeleri ile grmeyi zellikle istedi. Bu istein altnda, Templierler'in eski bir Batni
doktrin mabedini koruma grevini stlenmeleri ve mabet iinde baz kaybolmu srlar aa
karmak iin yaptklar aratrmalarn da etkisi vard. Baz aratrmaclar, De Payens'in
amcas olan piskopos Chiaravalle'nin Avrupa'da yaayan Kabbalaclardan, mabedin
temellerinde gml olan baz Ezoterik srlarn yerlerini rendiini ve tarikat da srf bu
srlarn bulunmas iin kurduunu ve Kuds'e gnderdiini ne srmektedirler. Kimi
iddialara gre, aralarnda kaybolan bir kutsal kelimenin yazl olduu ta levha da dahil
olmak zere, srlarn byk blm valyeler tarafndan mabedin temelleri arasnda ortaya
karlmtr.
Hugs De Payens ve dier valyeler, davet zerine, Hasan Sabbah' Alamut kalesinde ziyaret
ettiler. Burada Sabbah'n kurduu sistemi gzleriyle gren valyeler, rgt ve Batni
doktrin hakknda da ilk azdan bilgiler aldlar. Kuds'e geldikleri srada Katolik inancn en
nde gelen savunucular arasnda yer alan Templierler, Hasan Sabbah ve Dailerini
tandktan, smaili retisini derinlemesine inceledikten sonra, Katolik inan tarzndan
giderek uzaklalar ve aklcl n plana karan Ezoterik doktrine balandlar.
Templier'lerdeki bu inan deiiklii, kurduklar gl rgt sayesinde tm Avrupa'ya
yaylrken, Katolik kilisesinin de giderek zayflamasna yol at. smaililerle ilikileri
Templierler'in tm felsefesini deitirmiti ancak bu iliki, rgtn sonunu getiren sulamay
da bnyesinde barndrd. Templierleri yok etmek iin bahane ararken Papalk, tarikati
"Mslmanlarla iliki kurmak ve hatta Mslmanlamakla" sulad.
Templierler Hasan Sabbah'dan Ezoterik reti ile birlikte bir eyi daha rendiler; gerek
inanlarn saklamay ve iyi birer Hristiyan gibi grnmeye devam etmeyi. O kadar ki, 1128
ylnda Papa Honarius, gsterdikleri yararllklar nedeniyle tarikatin ubelerinin tm
Hristiyan dnyasnda almasna izin verdi. Yine Papa, 1139 ylnda da Templierler'in herhangi
bir dnyevi ve dini otoriteye tabi olamayacan ve sadece Papann kendisine kar sorumlu
olduklarn aklad. Bu izin ile Templierler'in zerinden her trl phe ve dini bask kalkm
oldu.
valyeler, Hristiyan grnme zorunluluu ile Ezoterik inanlarn birarada tutabilmek iin
zerine yemin etmek zere, Ezoterik bir yaps bulunan Yohanna Incili'ni setiler.
Templierler'in bu seimi dier valye rgtlerini de etrkiledi. Her trl giriimde
Templierler'i rnek alan dier valye rgtleri de ayn ncil zerine and imeye baladlar.
yle ki, valyelik kurumunun bir dier nl mmessili olan ve savalarda yaralananlara
yaptklar yardmlardan dolay kendilerine "Hospitalierler" denilen valyelerin bir dier ad
da, "Sen Jan valyeleri" idi. Daha nce belirtildii gibi, sa retisinin Ezoterik ieriini
anlatan ncil, Sen Jan tarafndan kaleme alnmt.
rgtlenmelerini smaili tekilat yapsn rnek alarak gerekletiren Templierler, disiplin,
hiyerari, tarikatn bakan olan "Byk stada mutlak ballk ve itaat gibi gibi
smaili.uygulamalarn srdrdler. dereceli bir inisiasyon sistemi kurdular. "Mass" ad
verilen ayinlerde, Kutsal Ruh'un sembol olarak kabul ettikleri ekmee, kirli olabilecek
elleriyle dememek iin eldiven giyen Templierlerin nlkleri de koyun postundan yaplmt
ve beyazd. Templier'lerin yanlzca nlkleri ve eldivenleri deil, tm giyisileri beyazd. Bu
gelenei de smaililer'den alan Templierler, tek fark olarak, gslerinin zerine Hallarn
sembol olan krmz bir Ha diktirirlerdi.

Tarikata yeler ketumiyet yemini ederek alnrlard ve yeminini bozanlar bunu hayatlaryla
derdi. valyeler birbirlerine "Karde" diye hitap ederlerdi. dereceli rgtlenme
yaplarnda ilk derece sahiplerine, daha yukar dereceli yelere hizmet etme zorunluluu
nedeniyle "Serving Brothers" denilirdi. kinci derecede birer "Chaplaini" olan tarikat yeleri,
valye, "Knight" unvann ancak en st derecede elde edebilirdi.
Tempierler'in. bayraklar, evrende iyinin ve ktnn birarada bulunduunu sembolize
etmek amacyla siyah ve beyaz renklerden olumutu. Teplierler de, reticileri smaililer
gibi, yce bir varla ve insann o varln bir paras olduuna inanyorlard. valyelerin en
nemli prensibi, herkesi inanlarnda zgr brakmak, kendi inanlarn kimseye zorla
kabule almamak olmutur. Bu durum tarikat ile Katolik kilisesi arasndaki en nemli
ayrlklardan birisi haline geldi.
Templierler, tpk smaililer gibi birbirlerini tanyabilmek iin gizli iaret, parola ve semboller
kullandlar. Bu gizlilik daha sonraki yllarda Papaln basklarndan kurtulmak iin de ie
yarad. Templierler ayrca sa'nn armha gerildikten sonra ldn, yani onun bir fani
olduunu savunuyorlard. Onlara gre ge ykselen ey, sa'nn tekaml etmi ruhuydu.
Yani Tanr ile birleen lahi Kelamd.
Templierler, Papadan tm Avrupa'da tekilatlanma iznini aldktan sonra, bir eit bankerlie
baladlar. Kutsal sava veya Hac iin kutsal topraklara gitmek zere yola kan asker ya da
haclardan paralar, lkelerindeki Templier tekilat tarafndan alnyor ve buna karlk
alnan parann miktarnn belirtildii bir belge veriliyordu. Asker veya hac, gittii lkedeki
Templier tekilatna bu belgeyi gsterdiinde, parasn eksiksiz alyordu. Sistemin iyi
almas ve drst valyelerin elinde olmas, zamanla Templierler'e olan gveni iyice
artrd. Bir sre sonra Templierler nemli miktarlarda paray iletmeye baladlar.
letmecilik, muazzam bir servetin birikmesine ve bu arada da, duvarc ustalarnn ye
bulunduu Masonluk ile dier mesleki kurulularn da valyelerin emri altna girmelerine
neden oldu.
Gl rgt yaps ve muazzam servet, byk bir gle birlikte endieyi ve kskanl da
beraberinde getirdi. Selahattin Eyyubi'nin 1187 ylnda Kuds' ele geirmesi ve Latin
krallna son vermesi zerine Templierler, dier valye Tarikatleri ile birlikte Kuds'
terketmek zorunda kaldlar. Templierler nce Akka'ya, buradan da Kbrs'a getiler. Bu
srada tarikatin Byk stad, soylu bir Fransz aileden gelen Jacques De Molay'd. O sralar,
dnemin Fransa Kral "Gzel Philip" g gnler yayordu. Maddi skntlarn atlatmak iin
Templierler'den byk miktarlarda bor almt ve geri demekte zorlanyordu. Karsnda
maddi adan ok kuvvetli ve tm Avrupa'ya yaylm bir rgt olmas Kral Philip'i yalnz
bana harekete gemekten alkoyuyordu. Daha nce de belirtildii gibi Papalk da
Templierler'in Katolik kilisesini giderek zayflattnn farkna varmt ve tekilat yok etmek
iin bir frsat kolluyordu.
Kbrs'tan sonra Templierler merkez olarak Londra'y setiler. Yneticilerin ounluu
Londra'da olmasna karn, rgtn Paris kolu son derece glyd. Kentin te biri
Templierler'in kontrol altndayd ve Kral Philip'in yarglama yetkisinin dndayd. Kuruma
bal tm zanaatkarlar, Papaln kendilerine verdii haklar dorultusunda zgr
zanaatkarlard ve kralln tm ykmllklerinden muaftlar.
Bu duruma bir son vermek isteyen ve bu arada Templierler'e olan borcundan da kurtulmak
niyetinde bulunan Kral Philip, youn bir kulis faaliyeti sonucu 5. Clement'i Papala setirdi.
Templierler'in uygulad laik sistemin Papalk iin ne demek olduunu iyi bilen ve ayrca
Kral Philip'e borcunu demek isteyen Papa Clement, cemiyetin tm Avrupa'da lavn isteyen
bir emirname yaynlad. Papa'nn bu emirnamesini yaynlamasndan hemen nce Kral Philip,

yeni bir Hal seferi dzenlenecei bahanesiyle Templierler'in Byk stad De Molay'i ve
rgtn dier nde gelenlerini ngiltere'den Fransa'ya davet etti.
De Molay ve 60 Templier valyesi, Ekim 1307'de, Philip'in arsna uyarak Paris'e gittiler.
Philip, onurlarna dzenledii bir yemek srasnda De Molay ve valyeleri tutuklatrken,
Papalk da, halk onlara kar kkrtmak iin tm kiliselerde Templierler aleyhine vaazlar
verdirtti. Tm Avrupa'da byk bir Templier av balad. rgtn mal varlklarna ve
arazilerine krallklar tarafndan el konurken, tanabilir hazinelerin bir ksm, valyelerin
bazlaryla birlikte Rochelle limanndan 18 gemi ile hareket etti. Bu gemiler ve valyeler
hakknda daha sonra hibir bilgi alnamad.
Papaln bu tutumu, Templierler'le birlikte, onlarla sk iliki iinde olan bir baka
kuruluun, Gildeler'in de sonunu getirdi. Gilde mensubu inaat rahipler, ya rahiplik
mesleini srdrmek ya da inaatl semek zorunda kaldlar. naatl seenler
Masonlar arasnda katlrken, Gildeler de tarihin karanlk sayfalarna gmldler.
Takipten sa kurtulan valyelerin byk ksm skoya'ya sndlar. skoya Kral Robert
Bruce, kendilerini ok iyi karlad. Bu valyeler, artk bir rgt olarak etkin
olamayacaklarnn farkndaydlar. Bu nedenle o sralar kendilerinden sonraki en yaygn
Ezoterik ierikli tekilat olan Masonlara katldlar. Yalnz skoya'da deil, tm Avrupa'da
Mason localar Templier valyelerine kaplarn atlar (6). Bu katlma ile localara da byk
bir canllk geldi. O gnden itibaren Masonluk, bir mesleki kurulu olmann yansra, Ezoterik
doktrinin Avrupa'daki uygulaycs ve yaycs konumuna ykseldi. Bu arada, valyelerin ve
Gilde mensubu rahiplerin katlmlar neticesinde localarda mesleki almalarn yansra fikri
almalar da n plana kmaya balad.
Kral Philip ve Papalk tarafndan yakalanan valyeler, bir din adamlar kurulu tarafndan
yarglandlar. Onlara, ahlaka aykr trenler uygulamak, Ha'a hakaret etmek ve Salibi
ayaklar altna almak, sa'nn Tanrln reddetmek, Mslmanlarla ibirliinde bulunmak ve
Mslamanla yaknlamak, dini yasalardan sapmak ve sihirbazlk yapmak gibi sulamalar
yneltildi. Hepsi engizisyon ikencelerinden geirildi ve itiraflar zorla alnd. rgt 1312
ylnda resmen lavedildi. Tanmaz mallar ve tm imtiyazlar, Katolik kilisesine daha yakn
olarak tannan Sen Jan valyelerine verildi. 1530 ylnda Malta valyeleri adn alan bu
valyeler, Templierler'in mallarn, kendi z varlklarna katmakszn bugne kadar
muhafaza ettiler.
De Moley ve tutsak dier valyeler, yedi yl sren hapis hayatndan sonra, 1314 ylnda
direklere balanarak yakldlar. Bylece Ezoterik-Batni doktrinler Mslman dnyasnda
Hallac- Mansur'dan sonra, aradan yzyllar gemi olmasna karn, Hristiyan dnyasndan
da yandalarn kurban vermi oldu.
Templierler'in bana gelenler, Dante tarafndan "lahi Komedi" ad altnda
lmszletirildi. Viyana mzesinde bulunan bir Dante kabartmasnn arkasnda, "Kutsal
Kado Tarikatinden mparatorluk Prensi Templiye Karde" ibaresinin bulunmas, aradan
uzunca bir sre gemi olmasna ramen Templier tekilatnn, baka rgtler bnyesinde de
olsa, varln srdrmekte olduunu gstermektedir.
Dante'nin nl eserinin Ezoterik yorumuna ksaca bir gz atmak, Templierlerin inanlar
hakknda da baz fikirler verecektir (7).
Dante'nin talya'dan km olmas bir tesadf deildir. talya, Papaln ve Katolik kilisenin
yansra Pisagor Enstits'nn, Roma Collegialar'nn, Gildeler'in vatandr. Masonluun ana
kaynann Collegialar olduu dnlrse, bu rgtn doum yeri de talya olarak kabul
edilebilir. Dante'nin Templier valyesi unvann Masonluk bnyesinde almas, Ezoterik

doktrinin ve tarikatin varlnn Masonluk iinde srdn gstermektedir. 1265 ylnda


doan Dante, 1295'de, 30 yandayken, doktor ve simyagerlerin ounlukta bulunduu bir
locaya ye olmutur. Dante de, kendisinden nceki tm Ezoterik inanllar gibi laiklik
taraftar olmu ve tm yaamn din ile devlet ilerinin ayrlmasna adamtr. Dante'ye gre
Papalk ruhani kudretin, imparatorluk da dnyevi kudretin sahipleridir ve her ikisi de tam
anlamyla eittir. Eit iki kuvvet sahiplerinden kilise devlet ilerine imparator da din ilerine
karmamaldr.
Dante'nin lahi Komedi'de bir sembolizma dili kulland grlmektedir. rnein Cehennem
tam Kuds'n altndadr. Bu noktadan Dnyann merkezine uzatlan hatta Araf,
Cehennemle tam hizada ancak yeraltnda deil, tam tersine bir dan tepesinde Cennet
bulunur. Ayn izgi gk yzne devam ettilirse, Tanrya ulalr.
Dante'nin en ok kulland semboller saysal sembollerdir. Tanrsal teslisi ifade eden 3,
bunun karesi 9 ve Pisagor retisini hatrlatrcasna mkemmelliin ifadesi olan 10 saylarn
kullanr stad. Uhrevi alem, Cennet, Araf ve Cehennem olmak zere e ayrlr. Komedya,
bu ksmdan oluur. Her ksmda 33 blm vardr. Kitap balangtaki giri blmyle
birlikte 100 blmden ibarettir. Dante, 10'un karesi olan 100. blmde mkemmeli, yani
Tanry grr.
Dante, Cennet blmnde yedike daha ok ackan bir kurt'u anlatr. Bu kurt Katolik
kilisesini remzetmektedir. stad, Templierlerin lmne neden olan Papa 5. Clement'i oban
klnda bir a kurt olarak nitelendirir.
Dante, insan ruhlarnn Tanrya yaklatka giderek birer a dntklerini ve Tanrya
ulanca da, tarifi mmkn olmayan bu lahi Nur ile birletiklerini yazmaktadr. Bu ifade
tarz, ruhun yegane hedefinin Tanrya ulamak olduunu syleyen Ezoterik retinin o
dnemdeki anlatmndan baka birey deildir.
Dante'ye gre, Tanrnn bnyesinde varolan l ilahi kudret Hristiyan teslisini ve sa'nn
hem insan, hem Tanr oluunu izah etmektedir. Allah'n insan kendi suretinde yaratm
olmasn insann Tanrsallna balayan Dante, Ezoterik srlar iin Cehennem blmnde
yle yazar: "Siz ki, salkl bir akla sahipsiniz. u tuhaf msralarn arasnda saklanan doktrini
kavraynz"...
Bu noktada unu da ifade etmek gerekir; Dante, yaad dnemde aydnlar arasnda ok
yaygn olan "Fedeli D'amore" (Ak Dostlar) edebi akmna da mensuptur. Ezoterik ierikli
bu akm, dier benzeri rgtler gibi, bakalarnca anlalamayacak gizli bir dile sahipti.
Dante, lahi Komedi'sinde hakikati aramaktadr. Bunun iin seyahat yapar. lk seyahati
Cehennemedir ve byk engellerle doludur. kinci seyahat, yani Araf seyahati daha kolay ve
mit doludur. nc seyahat yani Cennet ise, mzik, dans ve k eliinde yaplan bir
seyahattir. Bu seyahatler srasnda Dante'ye Virgil (Akl), Beatris (Gzellik) ve Sen Bernar'n
simgeledii lahi rade (Kuvvet) rehberlik etmektedir. Seyahatlerinin sonunda Dante lahi
Nura, yani Tanrsal Hakikate kavumaktadr.
Dante, dncelerini yle dile getirmektedir.: "Beni meydana getiren ilahi kudret, en yce
akl, hikmet ve ilk aktr"...
Dante'nin grd lahi Nur bir gen eklindedir. Dier bir deyile o, Nurlu Deltay
grmtr. Deltann ortasnda Dante'nin kendi yansmas, yani insan durmaktadr. nsan
Tanrnn bir parasdr ve Tanr insann iindedir. nsan kendisini yeterince aratrrsa, iindeki
vasflar gelitirirse, bnyesinde varolan srlara erecek ve arad hakikatin kendisinde
bulunduunu anlayacaktr.

Fransa katliamndan sonra Templierler'in sa kurtulan yelerinin Mason localarna dahil


olmalarna karn, Papalk Masonlua uzunca bir sre iin dokunmad. Onlara tannan
imtiyazlar kaldrmad nk, Hristiyan aleminin kilise ve katedral yapan insanlara ihtiyac
vard. Masonlar, inaat yapm srlarn byk bir titizlikle korumulard ve bu sr saklama
gelenekleri varlklarnn idamesi iin de gerek sebep oldu. Gildeler'in dalmas da
Masonlarn yaamalar iin bir baka nedendi. Duvarc ustalar, yaptklar iin devaml
gezmelerini gerektiren trden bir i olmas nedeniyle herzaman zgr olmulard. Bu
gelenek binlerce yldan bu yana sregelmekteydi ve onlarn bu zgrce dolaabilme ve
rgtlenme avantajlar sayesinde birok fikir akm, Masonlar ile tm Avrupa'ya yayld. Bu
nedenle rgtn ad "Free Masons" (Hr Duvarclar) rgt idi (8).
Templierler'in etkisi sayesinde rgtlenmelerini, smaili zanaatkar rgt Ftvve'leri rnek
alarak gerekletiren Mason localar, sadece birer inaat birlii deil, felsefi konularn da
ilendii birer eitim oca durumundaydlar. Bu vasflar, valyelerin ve Gilde
mensuplarnn aralarna dahil olmas ile daha da glendi. Simya bilmi hakknda ilk
bilgilerini, bu bilgileri smaililer'den alm olan Templierler vastasyla elde eden Masonlar,
Kabbala ile de ilikideydiler. Kabbala okulu mensuplar ile kurulan iliki sonucu Masonlar
arasnda Simya olduka n plana kt. Templierler'in dalmasndan sonra Masonluk,
Avrupa'da rgt bulunan yegane kurulu olarak kald. Masonlar'n o srada, tm Avrupa
lkelerinde yaklak 9 bin locasnn bulunduu tahmin edilmektedir. Mason localarnn
brndn yeni hviyet, asillerin ve entellektel evrenin de dikkatini ekti. rnein,
1442 ylnda ngiltere kral 5. Henry ve saraydaki pekok asil, kardelik rgtne ye oldular.
Localarda metafizik, teoloji ve felsefe konuuluyordu. Ancak ortaa Masonlar, retileri
uyarnca Roma kilisesine olduka uzak bir mesafedeydiler. Dnemin youn dini basklar,
Masonlarn gerek inanlarn aka ortaya koymalarna engel oluyordu. Esasen duvarc
ustalar, kilise ile en yakn olduklar Gilde'ler dneminde dahi, Papaln tahakkm altna
girmekten zenle kanmlard. Ortaa Masonlar'nn gerek dncelerini ortaya
koyabilecekleri yegane yer, kendi yarattklar eserlerdi. Masonlar eserlerinde daima Batni
semboller kullandlar. En byk eserleri olan katedraller ve kiliselerde dahi, kendi
sembollerinin yamsra, simya sembollerini kullanmaktan ekinmediler. Hatta biraz daha ileri
giderek katedralleri, Papaln resmi tutumuyla alay edercesine, ak sak denilebilecek
trden heykellerle doldurdular.
Masonlar'n katedrallerde kullandklar Simya sembollerine bir rnek olarak "VTROL"
kelimesini verebiliriz. Vitriol, Latince'de "Visita nteriora Tellus Rectifacando nveniens
Occultam La-pidem" kelimelerinin ba harflerinin birleimi olan bir kelimedir. "Dnyann
merkezini ziyaret et. Orada gizli ta (Felsefe Tan) bulacaksn" anlamna gelen bu
kelimenin Ezoterik alm "her insann hakikati kendi iinde bulaca" eklindedir. Kelime,
gnmz Masonluunca da bir sembol olarak kullanlmaktadr. Masonlua zg imkanlar,
byk mimarlar ve ta ustalarnn yamsra, dnemin fizolozoflarnn da ok iine yaryordu.
Yol stndeki Localarda barmabilme, gerektiinde dn para alnarak bir sonraki Locaya
yolculuk etme, salkla ilgili her trl soruna are bulma gibi imkanlar, o dnem iin
bulunamayacak nimetlerdir. Yal ve hasta kardelere, dul kalan Mason elerine yardm eden
bir sandn bulunmas, dernein sosyal ynnnn glln ve giderek Hmanizm
akmnn ortaya kmasnda nasl etkin rol oynadn gstermektedir.
stanbul'un 1453'de Trkler tarafndan alnmas ve Bizans mparatorluunun son buluu ile,
birok Bizanl talya'ya g etti. G edenler arasnda bilim adamlar ve fizoloflarn yansra,
Ortodoks Collegia kardeleri de bulunuyordu. talya'daki Mason Localarna katlan bu yeni
kardeler, olaylarn ivmesinin trmanmasna neden oldular. Ayrca, Msmmanlarm elinde
bulunan klasik ticaret yollarna kar alternatif yollarn bulunmas, yeni ktalarn kefi

Avrupa'da refahn giderek artmasyla sonuland. Artan refahla birlikte, insan haklan gibi
soyut kavramlar da gndeme geldi.
15. yzylda krallar ve giderek imparatorlar, derebeylerine kar kesin stnlk kurdular.
Bunlar, Hristiyan alemini kendi tapulu mal gibi grmeye alm Papala kar, daha
bamsz olabilmek iin giriimlerde bulunmaya baladlar. Ancak, Papaln elinde ok gl
bir silah, "Afaroz" tehdidi vard, Papa, kim olursa olsun, bir kii ya da kurumu afaroz ettii
anda, bu kii ya da kurum toplumdan tamamiyle soyutlanyordu. Afaroz edilen arlman,
Papa'nn kendisini affetmesi iin gnlerce kilisenin nnde yalnayak beklemiti.
Ancak bu silahn olur olmaz kullanm, geri tepmesine yol at. Giderek, Papalara tepki
olarak milli hisler glenmeye balad. Sonuta milli kiliseler Papalk karsna baz hak
iddialar ile ktlar. Karmaa o boyutlara ulat ki, bir ara ortaya birbirlerini afaroz eden
Papann kt bile oldu.
stanbul'un Trkler tarafndan fethinden ksa bir sre sonra, 1460 ylnda talya'nn Floransa
kentinde "Eflatun Akademisi" kuruldu (9). Marcile Ficin tarafndan kurulan bu akademide
Hristiyan felsefesi ile Ezotorik doktrin grleri uzlatrlmaya alld. Ayn nitelikli
almalar dier talyan kentlerine de srad ve Venedik, Cenova, Roma gibi kentlerde yeni
akademiler kuruldu. Bu akademelerin aratrmalar sonucunda, manastrlarn tozlu
arivlerinde yzyllardr unutulmu eski Yunan eserleri gn yzne karld.

ROSE CROIX
te yandan, 1510 ylnda ngiltere'de, nl Simyagerlerin bir araya geldikleri "Mneccimler
Birlii" kuruldu. Kkenini Kabbalaclardan, Kuds'den kaan ark valyelerinden ve
Templierler'den alan bu dernek, 1570 ylnda Almanya'da "Rose Croix Kardeleri" cemiyetini
kurdu (10). Rose Croix'larn, Mneccimler Birlii'nin bir yan kolu olarak kurulduuna dair bir
belge, Michel Maier'e ait bir Manskir'de bulunmaktadr ve halen Leipzig ktphanesinde
muhafaza edilmektedir.
Hermes, Kabbala, Eflatun, ksaca tm Ezoterik ekollerin bir sentezi olarak kurulan Rose
Croix, Eflatun'un etkisiyle, Ezoterik reti bnyesindeki aklcl n plana kard. Johan
Valentin Andreae, Michael Maier, Francois Bacon, Jacob Boehme ve Robert Fluud gibi
dnrlerin eserleri ile Rose Croix tm Avrupa'da, zellikle de Almanya, ngiltere ve
Fransa'da etkili bir kurulu haline geldi. Ancak Rose Croix, dnyann kaderini etkileyen
zirveye, Martin Luther ile ulat (11).
ngiliz Mneccimler Birlii bir sre sonra, Simya'nn giderek nemini kaybetmesi nedeniyle,
tm bilim dallarn kapsayan, "Royal Society"e dnt. ok sayda ngiliz bilim adamnn
ye olduu ve kraliyetin himayesinde olan bu kurulu, yelerinin aklcl n planda
tutmalar ile n yapmt. Ancak yeler, bilim ile sezgisel yaklam birletirmeyi
baarmlard.
Royal Society'ye ye olmalarnn yansra birer Rose Croix da olanlardan John Dury, n,
yani Tanrnn insann iinde olduunu yazarken, tm modern bilimlerin babas olarak
tannan Francois Bocon ile deneysel Fiziin kurucularndan olan Robert Boyle, benzeri
gr ieren eserler kaleme aldlar. Bacon, nl eseri "Nova Atlantis"de, Ezoterik doktrinin
n planda tutulduu yeni bir dnyann kurulmas planlar yaparken, Byle da bu plan

gerekletireceini umduu "Grnmez Kurul"un yaratcs oldu. Royal Society yesi olan
sac Nowton'un, Rose Croix Jacob Boehme'nin etkisi altnda kalm olmas, bilim dnyasnn
bu kurulutan ne denli yararlandnn gstergesidir.
Rose Croix'lar, kendileri gibi Ezoterik doktrinin savunucusu Masonlarla srekli temas
iindeydiler. Zaten byk blm, Mason Localarnn yeleriydi. rnein Londra localar
byk stad Christoper Waren, hem Rose Croix hem de Mason'du. Ayrca, her iki kurulua
da ye olan kimyac ve matematiki Robert Moray, Royal Society'nin birinci bakanyd. Rose
Croix ile Masonluk prensiplerinin aynlamalar, "Hermes'e tapan ngiliz" lakab verilen Elias
Ashmole ile oldu. Slayman Evi'ni yapmay kendisine ama edinen bir dernek kuran
Ashmole, bu dernein Mason lokalinde toplanmasn salad. Bu iliki zaman iinde
Masonluun ayn gayeyi paylamas noktasna ulat ve dernek de Masonluk iinde eridi.
Bu arada Rose Croix'lara zellikle kta Avrupa'snda, bata Cizvitler olmak zere tm dini
kurumlar iddetle saldrmaya balad. Bu saldrlar 1630 ylna kadar srd ve Malineler
Konseyi, Rose Croix'y sihirbazlk ve dini sapknlkla suluyarak tarikatn kapatlmasn,
yelerinin tutuklanmalarn isteyen bir emirname yaynlad. Bu karar zerine, Templierler'in
balarna gelenler kendilerine rnek olan Rose Croix'lar, tpk onlar gibi Masonlar'a
katldlar. ki kuruluun bundan sonra birlikte hareket ettikleri, 17. yzyl ortalarnda Henry
Adamson tarafndan yazlm u msralardan da bellidir:
"Rose Croix kardeleriyiz biz.
Mason parolasna ve sezgi zelliini sahibiz"...
Ayrca 1724'de yaynlanan "Masonlarn gizli tarihi" adl bir eserde de "Rose Croix'lar ve
Masonlar ayn inantaki tarikatn kardeleridir" denilmektedir.
1505 ylnda Rose Croix'nn Alman rgtne ye olan Martin Luther, 1512 ylnda Teoloji
Doktoru unvann ald ve Roma kilisesine kar milli Alman kilisesini savunan savamna
balad. Tanry sevmeyi ve ona inanla sarlmak gerektiini savunan Luther, Hristiyanlkta
hibir dogmann bulunmad sa gnlerine dnlmesini ve Tanry her Hristiyan'n sezgisi ile
bulmasn istiyordu. Roma kilisesine ve Papaln afaroz etme ile, gnahlar balama gibi
yetkileri bnyesinde toplam olmasna kzan Luther, zellikle yaplan maddi balar
neticesinde insanlara gnahlarnn affedildiini gsteren belgeler, cennet anahtarlar
verilmesini komedi olarak nitelendirdi. Luther, aka ifade etmek ten ekinmedii bu
dnceleri nedeniyle, 1520 ylnda Papa 10. Leo tarafndan afaroz edildi. Bu afaroz,
Luther'in Roma'ya ve onun kutsama kuramna daha iddetle saldrmasn salayan bir kam
oldu. nanc, gzle grlmez ve insann iinde olan bir duygu olarak nitelendiren Luther,
Papala kar giriimlerine hz verdi. Ancak, Alman yneticileri nezdinde Papaln
Afarozunun byk nemi vard ve Luther Almanya'dan kovuldu. Luther, kendisini korumas
altna alan Saksonyal Frederick'in atosuna snd. Alman Teolog burada, imdiye kadar
sadece Latince yaynlanm olan ncil'i 1522 ylnda Almanca'ya evirdi. Luther, bylece Alman
edebiyatna da kendi dilindeki ilk byk yaptn kazandrd. ncil'in Almanca'ya evrilmesi,
Alman halknn kutsal kitab daha iyi anlamasna ve Luther'in retisini desteklemelerini
salad. Luthercilik zamanla tm Avrupa'ya yayld. Protestanlk adn alan Lutherci gr ile,
Katolik kilisesinin toplumlar zerindeki mutlak tahakkm krlm oldu (12).
1598 ylnda Nantes fermannn imzalanmas ile, Fransa'da Katoliklerin yannda
Protestanlarn da yaayabilecekleri kabul edildi. te yandan, corafi byk keifler ile,
dnya nfusunun byk blmnn Hristiyan olmad ortaya kt. Bu gerek, halkn
Papala olan inancn biraz daha zayflatt. Bu arada bilimsel ilerlemeler de durmuyordu.
Polonyal bilgin Copernic dnyann hem gne etrafnda hem kendi etrafnda dndn
ispat etti. Oysa Katoliklerin ncilinde gnein dnyann etrafnda dndn yazyordu.

Kaynaka
1- DERL Anton Josef - "Anadolu Alevilii" - Ant Yaynlan stanbul 1991 Sf.33
2- Zelyut Rza. "z Kaynaklarna Gre Alevilik" - Yn Yaynlar - stanbul 1992-Sf. 42
3- Eybolu smet Zeki - "Tasavvuf - Tarikatlar - Mezhepler Tarihi" - Der Yaynlar - stanbul
1990 - Sf. 343
4- NAUDON Paul - "Tarihte ve gnmzde Masonluk" - Varlk Yaynlar stanbul 1968 - Sf. 36
5- BOUCHER Jules. NAUDON Paul - "Masonluk Bu Mehul" - Okat Yaynevi stanbul 1966 - Sf.
15
6- Boucher J. - Noudon P. -ie- Sf. 20
7- Erman Sahir - "Dante ve lahi Komedyann Ezoterik Yorumu" Yenilik Basmevi - stanbul
1977 - Sf. 5
8- Naudon Paul -ie- Sf. 34
9- Boucher J. Naudon P. -ie- Sf. 33 l O-Naudon P. -ie-Sf. 34
11- Boucher J. Naudon P. -ie- Sf. 31
12- BAYET Albert "Dine Kar Dnce Tarihi" - Broy Yaynlar stanbul 1991-Sf. 55

XI. BLM
EZOTERZMN ZAFER: HMANZM VE RNESANS
talya'da Eflatun Akademisinin nderliindeki akademisyenlerin Yunan klasiklerini gn
yzne karmas tm yaamda ve zellikle de bilim ve sanatda yeni bir atlm beraberinde
getirdi. nde gelen temsilcilerinden birisininin Dante olduu Ezoterik reti, yepyeni bir
dnemin balamasn salad. Bu dnem adn dahi Ezoterik retiden ald; Rnesans.
"Yeniden Dou" anlamna gelen Rnesans dnrlerinin en byk hedefi, Yunan-Roma
uygarl ile Hristiyanlk arasnda bir iletiim, bir iliki kurmak ve iki uygarl ayn potada
eriterek yepyeni bir dnya kurmakt (1)
Bizans'dan talya'ya g edenlerin beraberinde getirdikleri Yunanca eserler ile talya
manastrlarmdaki Roma eserlerinin anlalr bir dille talyancaya evirilmesi, ulusal bir
edebiyat ve tarih anlaynn domasna yol at. Ayn dnemde Latince ncil de talyanca'ya
evrildi ve eski uygarlklar ve Hristiyanlk arasnda bir sreklilik olduu ispat edilmeye
alld. Bu arada matbaann icat edilmi olmas, kitaplarn ok daha fazla sayda baslmasn
ve daha ok kiinin bunlar okumasn salad. Bylece yeni dnceler pekok ortamda
tartlmaya baland ve bu tartmalar sonucunda da yeni fikirler domasna imkan yaratld.
Toplumdan ziyade birey n plana kt ve giderek insani deerler, btn dier deerlerin
stnde tutulmaya baland.
Ezoterik doktrinin binlerce yldan bu yana savunageldii bu grleri kapsayan felsefi akma
"Hmanizm" ad verildi. Petrarca ve Boccacio gibi Ezotorik dnrler, insann evrenin
merkezinde bulunduunu, dnyann insan ruhunu gelitirmek iin bir ara olduunu, ruhun
hedefinin Tanrya ulamak olduunu, ksacas Ezoterik retinin ieriini kapsayan eserler
yazdlar. Ayn konular, kimisi Eflatun Akademisinin, kimisi dier karde akademelerin
yeleri olan, Manetti, Erasmus, Mirandola, Monteign gibi dnrler de ilediler. nsann
stnl ve saygnl zerine eitli yaptlar ortaya koyan bu filozoflar, insann
yeryznde ve daha sonraki yaamnda kaderini belirleyecek yegane eyin Tanrsal ak
olduunu, insan ile Tanr arasnda bozulmaz bir birlik olduunu ifade etmekten
kanmadlar.
Ezoterik doktrinin byle aka ortaya konulmas, Rnesans iir ve sanat eserlerini yaratan
hayal gcnn de ayn biimde serbeste kendisine yol bulmasn salad. Boccacio, iir ve
dinin birbirlerini tamamladklar iddiasyla, kutsal kitabn aslnda iirsel bir dille ele alnm
olduunu ne srd. Bu ve benzeri girilikler neticesinde, din d konular ileyen air ve
yazarlar da, yaratclk vasflar nedeniyle kutsal bir saygnlk kazandlar ve diledikleri
konularda daha rahat alma olana buldular.
Hmanizm akm ile insana, insan olmaktan gurur duymas retildi. Bu dnce tarz,
Ezoterik retiyi bnyesinde barndran Masonluk ile tm Avrupa'ya ksa srede yayld.
retinin gzellik aray tm sanat dallarna yayld ve mkemmelliklerine bugn dahi
ulalamayan yzlerce eser dodu. Leonardo da Vinci, Michelangelo, Rafaello gibi stadlarla
Rnesans doruk noktasna ulat.

Tm bu gelimelerin neticesinde ortaan duraan dnce sistemi ykld. Yerine, aklcl


n plana karan pozitif dnce geldi. Rnesans felsefi bakmdan aklla inanc uzlatran bir
sentez oldu.
Hmanizm ve Rnesans'n etkileri, 15. yzyldan itibaren, genileyerek 18. yzyla kadar
devam etti. Bu akmlarn giderek kendi karlarn zedelediini ve kurulu dzene darbe
indirdiini gren Papalk, 18. yzyldan itibaren zgr dnceye kar sava at. Bilime
byk darbeler indirildi. Galile Galileo, "yazl hkmlere aykr bir retiden yana ok etkili
kantlar tayan bir kitap yazd" iin Engizisyon mahkemesinde yargland ve sapknlk
iinde olduu gerekesiyle afaroz ve hapis edildi.
Fransa'da Protestanlarn Katolikler ile bar iinde yaamalarn ngren Nantes Ferman
yrrllkten kaldrld. 1757'de yaynlanan bir kraliyet ferman ile, dine saldran, otoriteye
kar gelen tm yazar ve yaynclarn lm cezasna arptrlacaklar duyuruldu (2).
Bu karardan on yl sonra, sadece dini hogry savunan Marmontel, "deizm ve ateizm gibi
her eit suu kkrtc retilerin yansra, Katolik kilisesinin temellerini sarsabilecek her
trl akmn bastrlmas" gerekesiyle lme mahkum edildi. Bu karar zellikle Ezoterik
doktirini mahkum etmek iin alnm bir karard. Ancak ortaa artk bitmiti ve kilisenin
karsnda suskun kitleler deil, dev dnrler vard. Protestan liderler Calas ve Sir-ven'in
Papalka mahkum edilmeleri zerine Voltaire, kilisenin adaletsizliine kar byk bir
kampanya balatt. Toplumda derin yanklar uyandran kampanya sonucunda Katolik kilisesi
Protestan liderleri serbest brakt ve Protestanlara eski itibarlar iade edildi.
Buna karlk Papalk, Deni Diderot'un, adaleti doruda, gzelde ve iyide arayan Ezoterik
eseri Ansiklopedi'nin yaklmasna karar verdi. Voltaire Bastil'de kapatld. Hakknda
tutuklama karar kan Rousseau kurtuluu kamakta buldu. Holbach'n "L'esprit"i (ruh),
Felsefe Szl de yaklan eserler arasndayd.
Engizisyon, karsndaki filozoflar sindirmek iin sk sk iddete bavurdu. valye La
Barre'in, ayin alayn selamlamamak ve Felsefe Szl gibi sakncal eserleri okumakla
sulanp lme mahkum edilmesi, dilinin koparlarak bann kesilmesi, cesedinin yaklmas,
umulann tam aksine filozoflarn birlik oluturarak tepkilerini gstermelerine yol at.
Voltaire, Papa iin "ezelim ala" derken, Montequieu gibi arballyla nl bir adam
dahi, "Papa, alld iin karsnda boyun krlan, modas gemi bir puttur" demekten
kendisini alamad (3).
1738'de Papaln Masonlar afaroz etmesi zerine Voltaire, 80 yanda olmasna karn,
kilise aleyhtar kampanyalarda kendisine byk destek salayan ve kendisiyle ayn inanlar
paylaan bu insanlara bu kez kendisi destek vermek iin Masonlua girdi.
Voltaire, "Hogr stne" adl yaptnda, insan haklarn ve bunun uzants olan hogrme
hakkn savunurken, herkesin inanlarnda zgr olduunu, tm insanlarn, dinleri ne olursa
olsun, karde olduklarn savundu. "Bir Trk, bir inli, bir Yahudi kardeim mi oluyor
bylece?" diye soran Voltaire, kendi sorusuna kendisi cevap veriyordu; "Elbette. Hepimiz
ayn babann, Tanrnn ocuklar deil miyiz?"
Voltaie gibi Diderot, Montesquieu, Lafayette, Boucher, Danton ve Pastoren de dnemin
nl Masonlaryd. Bu kadar nl filozof ve bilim adamnn bir at altnda biraraya gelmi
olmalar, Masonluun dine kar laik akm ne denli desteklediinin bir gstergesidir.
Masonluun, Papala kar olan tutumu, Roma kilisesinin de Kardelik rgt yelerini
mahkum etmesine neden oldu. Masonluu mahkum eden ilk emir Papa 12. Clemens
tarafndan 1738'de yaynland. Bu tarihten itibaren 13 deiik papa, 1884'e kadar, Masonlar
afaroz eden ve Masonluu yasaklayan emirnameler yaynladlar. Papa 12. Clemens, 28 Nisan

1738 tarihli emrinde, hi kimsenin Masonlua veya benzeri bir rgte ye olmamasn
duyurdu ve yelerin afaroz edileceini aklad. Ardndan gelen Papalar da, 13. Leo'ya kadar
Masonluu lanetleyen ve yeler zerindeki afarozu her seferinde yineleyen emirnamelerini
yaynlamay srdrdler (4).
Papa Clemens, Masonluu mahkum ederken, bu messesenin tm dnyaya fenalklar
getirecei gibi anlamsz sulamalarn ya-nsra, deiik din ve mezheplerdeki kiilerin bir
araya gelmelerinin nne geilmez tehlikeler douraca gibi, ancak banaz bir kafa
yapsnn rnleri olabilecek sulamalarda bulunuyordu. Clemens'in en nemli gerekesi de,
"kendilerince malum olan doru ve makul sebepler" idi.
Papalar ve Katolik devletlerin krallar, Masonlarn birbirlerine ketumiyet yemini ile bal
olmalarndan ve toplantlarnn gizli yaplmasndan endie duyuyorlard. Bu endielerinin
yersiz olmadn tarihi gelimeler ortaya koydu.
Fransa'da byk devrimin gerekletirilmesi ve sistemin giderek laikletirilmesinde, talya'da
Papaln ekinliine son verilmesi, milli birliin salanmas ve yine sistemin
laikletirilmesinde hep Masonlar en nemli rol oynad.
Devlet ynetiminin Papaln ve Katolik kilisesinin etkisi altndan kartlmasnda dnm
noktas olan kararlardan birisi 1714 ylnda ngiltere'de alnd. Bir yasa kartlarak, herhangi
bir Katolik hkmdarn ngiltere tahtna kmas yasakland. Bylece ngiltere, Roma'nn
youn basklarndan kurtulmay baard. Yeni kanunla ortaya kan bu zgr ortam
Masonlarn kendilerini gvencede hissetmelerini salad ve onlar da d dnyaya kaplarn
daha ok atlar. Bu tarihte Templierler ve dier valye rgt yeleri, Rose Croix'lar, Royal
Society yandalar Mason localarna ye bulunuyorlard. Bunlara, asli meslekleri Duvarclk
olmad ve rgte sonradan katldklar iin "Kabul Edilmi Mason" (Accepted Mason)
denilmekteydi.
te yandan dnyadaki teknolojik gelimeler Masonluun Ope-ratif kolunu olumsuz
etkilemekteydi. naat yapm ile ilgili daha nce birer sr olarak saklanan bilgiler, giderek sr
olmaktan ktlar ve okullarda okutulan bilim dallarnn konular haline geldiler. Bu durum,
adlarna sonradan "Operatif Mason" denilen inaat ustalarna, okul mezunu ve rgt yesi
olmayan yeni rakiplerin kmasna neden oldu. Zamanla bu ustalar i bulmakta zorlanr
oldular. Operatif Masonlarn son byk faaliyetleri Londra'da oldu. 1666 ylnda Londra'da
meydana gelen byk yangn sonras inaat sektrnn canlanmas ile tm Avrupa
ktasndaki Mason ustalara i bulma imkan dodu. Ancak ehrin yeniden imarndan sonra
yine yaplacak i kalmad ve Masonluun el emeine dayal Operatif kolu giderek yok
olmaya balad. Bu aamada devreye Kabul Edilmi Masonlar girdi. Localarn fikri
almalarna katlan bu Masonlar nceleri aznlktaydlarsa da, giderek sayca oaldlar.
Mesailerinin kol iiliine deil, kafa iiliine yani fikri almaya dayanmas nedeniyle
kendilerine "Speklatif Masonlar" adn uygun gren Kabul Edilmi Masonlar, 1703 ylnda
bir karar yaynlayarak, bundan byle Masonluk ayrcalklarnn yalnzca yap iilerine zg
olmayacan, dileyen herkesin localara ye olarak bu ayrcalklardan yararlanabileceini
duyurdular.
ngiltere'de Protestanln ar basmas ve Katolik kilisesinin basklarnn yok olmasndan
sonra Anglikan Masonlar, localarn dzenlilii hakknda karar verebilecek ve yeni localar
aabilecek yksek bir merci kurmaya karar verdiler. Bylece 1717 ylnda drt Londra locas,
ngilitere Byk Locas'n kurdular (5).
Byk Loca'nn yeni yasasn, bir Protestan rahibi olan James Anderson yazd. Bu yasann
yazlmasna bir baka Protestan rahip, Desagulier de yardmc oldu. Royal Society yesi olan
bu rahip, nl bilgin Newton ile de yakn arkadat. Anderson Yasalar adyla anlan bu

yasann ilk blmnde, "Bir Mason, tad sfatlar nedeniyle ahlak kurallarna boyun
emek zorundadr ve hibir zaman bir Tanrtanmaz (Ateist) ya da Dinsiz (Deist) olamaz"
denilmektedir.
1815 ylnda ngiltere'de yeni bir Byk Loca Yasas yaynland ve Tanr ve din hakkndaki ilk
blm yle deitirildi;
"Sfat dolaysla bir Mason ahlak kurallarna uymakla grevlidir. Eer meslei iyi anlamsa,
hibir zaman bir Tanrtanmaz ya da Dinsiz olmayacaktr. Tanrnn hereyi insanlardan daha
baka trl grdn o, herkesten daha iyi anlamak durumundadr. nk insan d
grn grr, Tanr ise gnlleri. Bir insan, dini tapn tarz ne olursa olsun tarikatten
karlmaz. Yeter ki, yerle gn Yce Mimarna inansn ve ahlakn kutsal grevlerini yerine
getirsin" (6)
Bu yasa ile, Hristiyanlarn yansra Yahudi ve Mslmanlarn da rgte katlmalar mmkn
oldu. Bylece Masonluk, zgr dncenin filizlendii her lkede varln gsterdi ve tm
dnyaya yayld.
17. yzylda Masonluk, Fransa, talya, spanya ve Almanya'da Katolik kilisesinin youn
basklar ile teknolojik ilerlemenin getirdii isizlik gibi nedenlerle son derece zayflam
bulunuyordu. ngiltere ve skoya'da ise durum daha farklyd. Her iki lkede de Kabul
Edilmi Masonlarn fazlal rgtn varln ve gcn srdrmesini salamt. 1649
ylnda ngiltere Kral I. Charles'n kafasnn kesilerek idam edilmesinden sonra, dul ei
Kralie Hen-rietta doduu lke olan Fransa'ya dnd. Ksa bir sre sonra ok sayda sko
soylusu da onun yanna geldi. Bu soylularn byk blm Kabul Edilmi Masondu (7).
Bunlar, Stuart hanedannn ngiltere tahtn yeniden eline geirmesi iin faaliyetlerini,
Fransa'da kurduklar Mason localarnda gerekletirdiler. Bu localarn bir ksm askeri
nitelikliydi ve Stuartlarn ngiltere tahtna dn ans kalmaynca bu askeri localar Fransz
ordusuna katldlar. Bylece Fransz ordusunda Masonluk yaylmaya balad. Askeri sko
localarnn yansra sivil localar da, Fransa'da nceden var olan localar ile birleerek,
meslein tm lkede yaylmasn saladlar. Eski geleneklere ve yzlerce yldr
uygulanagelen ritellere dayanan bu Masonlua, Avrupa ktasndaki yeni yayclarna atfen,
"sko Masonluu" denildi. ngilterede 1717'den itibaren uygulanmaya balanan Masonluk
derece zerinden almaktayd. Buna karlk sko Masonluunda derece says 25'di. Bir
dier farkllk da, ngiliz Masonluu yanls localar, ngiltere Byk Locasndan berat alarak,
dzen iinde kurulurken, sko localar eski gelenekler uyarnca, herhangi bir merciye
dayanmadan, kendiliinden kuruluyorlard.
ngiltere Byk Locas'na karlk Fransz localar ayn statde bir merciye kavumak iin 1736
ylnda Fransz Byk Locas ayarnda, "Grand Orient" adn verdikleri bir st kurulu
oluturdular. Fransa'da, bu bamsz Fransz kuruluunun yansra, ngiltere Byk
Locas'ndan berat alan bir Fransz Byk Locas da kuruldu.
sko Masonluu 1761 ylnda Amerika'da yaylmaya balad. Bu ktada sko Riti'ne sekiz
derece daha ilave edildi ve tm dnyann da kabul ile sko Riti Masonluu 33 derece
olarak benimsendi (8).
O dnemde, Masonluun kkenleri hakknda en nemli konuma, valye Ramsay
tarafndan gerekletirildi. Bir sko soylusu olan ve Stuartlarla birlikte Fransa'ya geen
Ramsay, 1737 ylnda Grand Orient'de, Masonluun gemii hakknda aydnlatc bir konuma
yapt. Masonluun Templierler'e dayandn ve onlarn sayesinde kardelik rgtnn tm
Avrupa'ya yaylm olduunu syleyen Ramsay, "Tarikatmzn kkleri, Kuds Sen Jan
ovalyelerindedir. O gn bu gndr localarmz, Sen Jan Localar adn tarlar" dedi.

Ramsay, nl konumas srasnda, birok Avrupa lkesinde gerilemi olan Masonluun,


Templierler sayesinde skoya'da canlln korumu olduunu da hatrlatt.
Fransz devrimi ncesi Masonluk bu lkede son derece yaygnlam durumdayd. Birok
aristokratn yansra, burjuva nde gelenleri ve fikir adamlar da localara devam
etmekteydiler. Localarda yrtlen fikri almalar sayesinde, Masonluun temel ilkeleri
olan insanlarn zgrl, kardelii ve eitlii, Fransz ihtilalinin de bayra haline geldiler.
Devrimin fikir babalar Bailly, Talleyrand, Brissot, La Payette, Mirabeau, Condorcet, birer
Masondular. Baz kaynaklar Danton ve Robespier'in de Mason olduklarn savunmaktadr.
1789 ihtilalinde Masonluun rgt olarak bir etkinlii grlmediyse de, ihtilalin oluumu
iin ana kadrolar dahi localarda hazrlanmt (9). Devrimciler, localarn gizlilii iinde
biraraya gelerek, ihtilalin alt yapsn oluturdular. Ayrca, localarda yaplan aralksz laiklik
propagandas da, insanlar dini her trl reformu gerekletirmeye hazrlad. Nitekim
1793'de, lkedeki tm kilise ve tapnaklarn kapatlmas, btn dini inanlarn nlenmesi gibi
ar bir karar dahi alnabildi. Kilise almasn isteyenlerin tutuklanmas, rahiplerin her trl
kamu grev ve haklarndan men edilmesi ngrldyse de, Danton ve Robespier'in
giriimleri ile bu sert tedbirlerden vaz geildi. nan zgrlne kar her trl iddet
hareketinin ve basknn yasaklanmas ile yerinildi. 1794'de devrim konvansiyonu devletle
kiliseyi ayrd. Bir yl sonra, isteyenlerin kiliselerden fayadalanabilmeleri, dileyenlerin de her
trl dini ibadetten uzak yaayabilmelerini ngren inan zgrl, kanuna baland.
Fransa'da Katolik kilisesi kart gl lobi, devrim sonrasnda gelen direktuvarlk dnemi
boyunca da etkinliini srdrd. Bu dnemde Jakobinler'in kiliseye ar bastklar grld.
Napolyon'un gelii ile durum tersine dnd. Katolikler imparatorluk sresince arlklarn
hissettirdiler. mparatorluk sonrasnda ise, taraflar arasndaki mcadele, herhangi birisinin
kesin stnl olmakszn srp gitti. Bu arada Mason localarndaki Katoliklerin says
giderek afald. 1877 ylnda Grand Orient, localarn "Evrenin Ulu Mimar" onuruna
almalar zorunluluunu kaldrdn aklad. Bu karar zerine ngiltere Byk Locas,
Fransz Grand Orient'i ile tm ilikilerini derhal kesti ve bu kuruluu dzenli olarak
tanmadn dnyaya duyurdu. Bylece Fransz Masonluu, evrensel Mason topluluu ile
ayr dm oldu (10).
Fransz Masonluunun 1877 kararnda, 1848 devriminin etkisi byk olmutur. 3.
Napolyon'un dnden sonra kurulan nc cumhuriyette lkeyi ynetenlerin byk
ounluu Masondur ve Katolik kilisesinin basklarndan bkp usanm durumdadrlar.
Fransa'da basn zgrl Masonlar sayesinde mmkn olur. Victor Hugo, cumhuriyet
parlementosunda verdii nl sylevinde tm gcyle ruhban snfna yklenir ve,
"Yldzlarn dmediini syledii iin Prinelli'yi dvdrten, kann vcutta dolatn
ispatlad iin Harvey'e ikence eden onlardr. Galile'yi, Kristof Colomb'u zindana attran,
Pascal', Monteigne'i, Molier'i din ve ahlak adna afaroz eden onlardr. Fransa'nn yz
yldr yayd byk k onlar rahatsz ediyor. O k akldan mteekkildir. Gerek mmin
benim ey rahipler, sizler dinsizsiniz" der.
te Fransz Masonlar, bu ruh hali iinde, aralarna Deist inanta olanlarn da katlmasn
salamak amacyla, Evrenin Ulu Mimar'na inanma zaruretini kaldran bir karar onaylamlar
ve Ezoterik retiye ters dmlerdir.
Tm bu abalara karn Fransa'da ilk retimin laikletirilmesi ancak 1879'da mmkn oldu.
Kilise'nin retim yapmas 1904'de yasakland ve devlet ile din ileri de 1905'de ayrlabildi.
Nihayet 1907'de de laik yasalarn dokunulmazl kanuna baland.
talya'da Masonluk, Fransa'dakine benzer bir yol izledi. Dante'nin, Boccacio'nun ve dier
Ezoterik doktrin yanls dnrlerin yurdu talya'da, srlar retisi, bir geleneksel miras
olarak Pisagor'dan bu yana varln srdryordu. Ancak, Katolik kilisesinin merkezinin

Roma olmas dolaysyla Papaln youn basklar kendisini en ok talya'da hissettirdi.


Rnesans'n beii olan bu lkede 17. yzyla gelindiinde Masonluk neredeyse tamamen
silinmi durumdayd. Masonluun canlan, Fransa'da olduu gibi talya'da da Stuart
hanedan yandalarnn bu lkeye gelmeleri ile balad. sko Ritine bal ilk loca bu yzyln
ikinci yars iinde kuruldu. Geleneksel alt yaps hazr olan Masonluk talya'da hzla yayld
ve Katolik kilisesinin karsndaki doal yerini ald (11).
talya zerinde 1713 ylna kadar sren spanyol egemenlii Katolik kilisesinin glenmesini,
Engizisyonun kurumlamasn ve Rnesans'n hzn yitirmesini salamt. Avusturya ve
Fransa hakimiyetlerinin ardndan 1814 ylnda, Napolyon'un devrilmesi zerine talyan
devletleri yeniden ortaya ktlar. Napoli krall, Sardunya krall ve Papalk devleti
bamszlat. Ancak Toscana, Parma ve Modena Avusturya'ya bal hanedanlar tarafndan,
Lombardia-Venedik krall da dorudan Avusturya tarafndan ynetiliyordu. Trentino, tira
ve Trieste gibi talyan topraklar ise, Avusturya mparatorluu topraklarna dahil edilmiti.
Avusturya igaline ve mdahalesine kar talyan aydnlarnn kurduu Carboneria tekilat
ile, lkede olduka glenmi bulunan Masonlar bir ittifak meydana getirdiler ve talya'nn
birlii ve bamszl iin mcadeleye baladlar. Bu mcadele 1848 ylna kadar srd.
Papalk, karmdakilerin zgr dnceli ve laik olduklarnn, kendi emirlerini kesinlikle
dinlemeyeceklerinin bilinciyle talyan Birlii fikrinin karsnda yer ald. Papalarn en byk
korkusu, egemenlikleri altnda bulunan son topraklarn da ellerinden gitmesiydi.
Papaln youn basklarnn yansra, Avusturya ordular ile yaplan savalar neticesinde
Carboneria tekilat giderek zayflad ve 1831 ylnda yokoldu. rgt mensuplarndan hayatta
kalanlar, dava arkadalar olan Masonlara katldlar ve bundan sonra birlik iin kiliseye kar
mcadeleyi tek bana Masonlar verdi.
1848'de Paris'deki ubat devrimi, yine ayn yl Viyana'daki Mart devrimi, talya'da da ulusal
birlik devriminin balamasna yol at. Birlik iin savalar 1861 ylna kadar devam etti. Bu
tarihte, Fransa himayesindeki Roma-Papa devleti topraklar hari tm talyan devletleri
birletirildi ve talya krall dodu.
Garibaldi, Cavour, Emanuel I, Mazzini gibi birlik iin savaan liderler hep Mason'dular. Bu
aydnlar, birlemeye kar kan kilisenin karsna Masonluk ilkeleri ile ktlar. 1786'da,
Papann da destei ile Avusturya kraliesi Maria Teresa talya'da Masonluu yasaklamaya
kalkt. Ancak bu lkede Masonluk geleneinin temelleri ok derindeydi. Pisagor
Akademisi, Roma Col-legialar, Gilde'ler, ilk Mason localar, Eflatun Akademisi, Rneans hep
bu topraklarda domutu. Bu nedenle Masonluk, Katoliklerin younluuna ramen halk
arasnda da belli bir sempatiyle karlanyor ve milli duygulara hitap etmeleri yznden de
byk destek buluyordu. Fransz Masonlarnn da yardm ile Avusturya kraliesinin giriimi
baarsz kald.
1848 ylnda Papa 9. Pius, talya'nn bamszl iin Avusturya'ya sava ilann reddedince,
Masonlar Roma'da bir ayaklanma balattlar. Papa Roma'dan kamak zorunda kald. Ancak
Fransz kuvvetlerinin Roma'y ele geirmelerinden sonra Pius kente geri dnebildi. 1870
ylnda Fransa, Almanya ile savaa girince Fransz kuvvetleri Roma'dan ekildi. O tarihte
kurulmu bulunan talyan krallna ait birlikler kente girdi. Roma'nn kraliyet birliklerince
alnmas zerine Papa Vatikan ehri surlarnn arkasna ekildi ancak, yenilgiyi iine
sindiremedi ve Masonluu lanetleme kampanyasn srdrd. Pius'dan sonra Papala gelen
10. Leo da, yeni rejimi onaylamadn gstermek iin talya Katoliklerine kraliyet
parlamentosu seimlerine katlmalarn yasaklad. Ancak, bu karar neticesinde Katoliklerin
politik zeminde hibir etkinlikleri kalmam oldu.

talyan birliini salayan ve iktidar ellerine alan Masonlar, bata laik bir devlet sistemi
olmak zere birok alanda Masonik inanlar yaama uyguladlar. rnein, ilk demokratik
ceza kanunu olarak kabul edilen talyan Ceza Kanunu'nu hazrlayan Zanardelli bir Masondu
ve hayata geirdii kanun birok Masonik ilkeyi kapsyordu. Zanardelli, bu kanunla dinler
arasnda hibir ayrm gzetmeyerek, din zgrln kabul etmesinin yansra, bu
zgrle kar kacaklarn da cezalandrlmalarn ngrmtr.
Amerika Birleik Devletleri'nde Masonluk, kurulu gnnden itibaren etkili olmutur.
Bamszlk iin mcadele eden liderlerin ve Amerika anayasasna imza atanlarn neredeyse
tamam Masondur. Bugne kadar ibana gelen Bakanlarn byk ounluu da Masondur
ve Mason olmak byk bir onur ve sorumluluu da beraberinde getirmektedir. Bu lkede
halen, her eyalette birer tane olmak zere 50 Byk Loca ve 4 milyona yakn Mason
bulunmaktadr. Masonluk Amerika'da o denli yaygndr ki, Iowa eyaletinde bir kentin ad
dahi "Mason City" dir. Bu lkeyle ilgili bir dier ilgin Masonik bilgi de, astronot Edvvin
Aldrin'in Ay'a bir Masonik plaket yerletirmi olmasdr. Aldrin 1969 ylnda, Masonluun
evrenselliinin sembol olarak, Teksas Byk Locas tarafndan hazrlanm ve Ay'n, bu
locann Juridiksiyonu iine alndn belirten bir levhay dnyann uydusuna brakmtr.
Trkiye Cumhuriyeti'nin kuruluunda da Masonlar olduka nemli rol oynamlardr.
Osmanl mparatorluu topraklarnda ilk Mason locasnn kurulu yl'olarak 1738 tarihi
verilmektedir. Bu tarihten, ilk ulusal Yksek ura'nn kurulu yl olan 1909'a kadar Osmanl
topraklarnda yabanc Byk Loca veya Yksek ura'lara bal 23 locann eitli dnemlerde
faaliyette bulunduklar bilinmektedir. Yabanc obediyanslara bal bu localarda, bata
Sultan 5. Murat olmak zere, ehzade Nurettin ve Kemalettin efendiler, Namk Kemal,
Mithat Paa, Fuat Paa, Talat Paa, Ahmet Vefik Paa gibi nl kiiler ve sadrazamlar
Masonlua katlmlardr (12). Bata Mithat Paa olmak zere bu kiilerin youn abalar
sonucunda 1876'da Meruti idare kurulmutur. Ancak Sultan Abdlhamit, iki yl sonra, 1878
ylnda meclisi feshederek Merutiyeti yrrllkten kaldrm, nde gelen liderlerini, bu
arada Mason ileri gelenlerini srgn etmitir.
Padiahn mutlak egemenliine kar kan aydnlar, 1899 ylndan itibaren yurt iinde ve
yurt dnda rgtlenerek, Jn Trkler ad altnda muhalefete baladlar. Masonlarn gcn
arkasna alarak tahta km olan Abdlhamit, tm yetkileri eline almasnn hemen ardndan
tam bir Mason dman kesildi. Masonlar dinsizlik ve Tanrtanmazlkla sulama konusunda
Katolik kilisesi ile zdeleen Abdlhamit yine de ynetimi sresinde Mason localarnn
faaliyet gstermelerine ses kartmad. Bunda iki neden etken olmutu. ncelikle Sultan
Abdlhamit ok kukucu ve kurnaz bir kiilie sahipti ve Mason localarn kapatmas halinde
tm Masonlarn yeraltna ekilerek, kendisi aleyhinde daha youn aba harcayabileceklerini
hesaplamt. Bunun yerine localarn ak kalmasn ve hafiyeleri vastasyla srekli denetim
altnda olmalarn salad. Abdlhamit'in bu yntemi zellikle istanbul'da son derece etkili
oldu ve stanbul Masonlar istibdat dnemi boyunca hibir varlk gsteremediler. kincil
olarak Osmanl ynetimi ekonomik adan da tamamiyle baml hale gelmiti.
Abdlhamit, Mason localarn kapatmas halinde, yabanc lkeler Masonlarnn byk
basklar altnda kalabileceini, bunun da alnacak ekonomik yardmlar etkileyeceini
hesaplamt (13).
stanbul Masonlarnn pasifliine karn, Balkan yarmadasnda ve zellikle de
Makedonya'da Mason localar son derece etkili bir konumdaydlar.
Balkanlardaki kark durum ve ulusal nitelikli ayaklanmalar nedeniyle Sultan'n hkm
Makedonya'da gemiyordu. ttihat ve Terakki Cemiyeti ad altnda Makedonya'da biraraya
gelen Jn Trkler, Fransz devrimcileri ve talyan birliki eri rnek alarak, toplantlarn
Mason localarnda yapmay, gizliliklerinin korunmas asndan daha uygun buldular. ttihat

ve Terakki'nini ngrd program ile Masonik ilkeler arasnda bir noktaya kadar uyum
olmas, birlemeyi daha kolaylatrd. ttihat Terakki'nin nde gelenleri, bata Talat Paa
olmak zere localarda rgtlendiler ve ynetime kar yrtecekleri stratejiyi saptadlar (14).
ittihat ve Terakki liderlerinin en youn biimde yesi olduklar loca, Selanik'te almakta
olan, talyan Obediyansna bal Makedonya Rizorta (Yeniden Doan Makedonya) locasyd.
Kurucusu, Voltarie'ci, zgr dnceli bir Yahudi olan Baruh Kohen'di. Yahudiler, dier
Balkan milletlerinin aksine, Osmanl uyruunda kalmay kendi karlar asndan daha
uygun bulduklar iin, Trk aydnlar ile birlikte alyorlard. Bu nedenle de, Makedonya
Rizorta locasnda ttihat Terakki yelerinin yansra, ok sayda Yahudi de vard.
Yahudi Masonlarn ttihat Terakki'cilerle bu denli yakn olmalar, dinci evrelerin tepkisine
yol at ve Masonluun Yahudi amalarna hizmet etmekte olduu gibi ciddiyetten uzak bir
iddia ne srld. Musevi dininde kullanlan baz sembollerin, ayn kkenden alnm olmas
sebebiyle Masonlukta'da kullanlyor olmas, bu evreler iin yeterli bir kantt.
Bylece, slamiyet'in Snni kolu ile Hristiyan Katolikleri Masonluu sulama kampanyasnda
ayn noktaya gelmi oldular.
Osmanl Masonlar ile, Batni doktrinlerin bir dier savunucusu olan Bektailer arasnda
Abdlhamit dneminde gzle grlr bir dayanma vard. Selanik'teki Masonlar
toplantlar iin Bektai tekkelerinden yararlanrlarken, Tevfik Bey gibi bir Bektai Babas da
Masonluu katlarak, iki rgt arasndaki iletiimi salad (15).
ttihat ve Terakki, ordu subaylar arasnda hzla yaygnlat. ttihatlarla yakn temas iinde
olan Mustafa Kemal'in de Selanik'te bir Mason locasna katlm olduu bilinmekte, ancak
devamszlk nedeniyle bir sre sonra yelikten kt sanlmaktadr. ttihat Terakki'nin
youn abalar neticesinde Sultan Abdlhamit, 1908 ylnda Merutiyeti yeniden ilan etmek
zorunda kald. Cemiyet, ayn yl yaplan seimlerde mecliste byk ounluu salad. Buna
karlk dinciler bir yl sonra, 1909'da stanbul'da bir ayaklanma balattlar. Ayaklanmay
bastrmak iin Selanik Hareket Ordusu birlikleri stanbul'a girdi ve dinci evrelerle sk ilikide
bulunan Abdlhamit tahttan indirildi. Bu arada, ayn yl ilk ulusal Mason Yksek uras
kuruldu ve lkedeki btn localar bu Yksek ura'ya baland (16).
1. Dnya Sava sonrasnda imparatorluun dalma sreci ierisinde Mustafa Kemal Paa
tarafndan balatlan Kurtulu savanda ttihat Terakkicilerin, cemiyet olarak nemli bir
fonksiyonlar olmad. Ancak, savan bandaki Kuvay Milliyeci lider kadro, ttihat Terakki ve
Mason ocaklarnda yetimi kiilerdi ve ayn inanc paylayorlard; zgrlk.
Birinci Trkiye Byk Millet Meclisi ilk Babakan Rauf Orbay, yine Trkiye Cumhuriyeti'nin
ilk babakanlarndan Ali Fethi Okyar, General Kazm Karabekir, General Kazm zalp,
Cumhuriyet Halk Partisi genel sekreteri kr Kaya, ilk hkmetin ileri Bakam General
Refet Bele, yine Atatrk dnemi Dileri bakan Tevfik Rt Ara, bir dier ileri bakan
Mehmet Cemil Uybadn, Trkiye'nin ilk Washington Bykelisi Muhtar Tahsin ve
Atatrk'n yakn alma arkadalarndan Milletvekili Cevat Abbas Grr'n birer Mason
olmalar, Masonik inanlarn Kurtulu sava ve sonrasnda kurulan Trkiye Cumhuriyeti'nde
ne denli etkin olduunu gstermektedir. Atatrk ve kadrosu, Rnesans ve Reform
neticesinde Hristiyan dnyasnda gerekletirilen aydnlanmay bir Mslman lkede,
Trkiye'de gerekletiren ve laik sistemi baaryla uygulamaya koyan ilk kadro olmulard.
Saltanat ve Hilafet kaldrlm, Trkiye ada uygarl ve gerek demokrasiyi yakalayabilen
yegane Mslman lke konumuna ulamtr. Masonluk bugn, zgr dnceye dayal
dier demokrasilerde olduu gibi Trkiye'de de laik ve demokratik sistemi korumak iin
zerine deni yapmaktadr.

Kaynaka
l- BAYET Albert - "Dine Kar Dnce Tarihi" - Broy Yaynlar-stanbul 1991-Sf. 45
2- Bayet A. -e- Sf. 74
3- Bayet A. -e- Sf. 65
4- LK Faruk, YAZICIOLU A. Semih - "Dnyada ve Trkiye'de Masonluk" - Baak Yaynevi
- stanbul 1965 - Sf.55
5- NAUDON Paul - "Tarihte ve Gnmzde Masonluk" - Varlk Yaynlar -stanbul 1968-Sf. 50
6- Naudon P. -e- Sf. 52
7- BOUCHER Jules, NAUDON Paul - "Masonluk Bu Mehul" - Okat Yaynevi - stanbul 1966 Sf. 21
8- Naudon P. e- Sf. 76
9- lk F. - Yazcolu A.S. -e- Sf. 47
10- Naudon P.-e-Sf. 95
11- lk F. - Yazcolu A.S. -e- Sf. 43
12- SOYSAL lhami - "Trkiye'de ve Dnyada Masonluk ve Masonlar" - Der Yaynlar- stanbul
1978 - Sf. 382
13- KOLOLU Orhan - "ttihatlar ve Masonlar" - Gr Yaynlar stanbul 1991-Sf. 72
14- Kololu O. -e- Sf. 26
15- KololuO. -e-Sf. 41
16- lk F. - Yazcolu A.S.-e-Sf. 294

XII. BOLM
MASONLUK VE EZOTERZM
Ezoterik doktrin Masonlukta daha 1. derece olan rak derecesinde inisiyelere verilmeye
balanr. Locann yneticisi olan stad Muhterem toplanty aarken, "Bir Mason arasra
gnlk hayatn kayglarndan uzaklamal ve dnceye dalmaldr. te o zaman
dncelerimiz, Evrenin Ulu Mimar dediimiz Yce Varla doru ykselmeye balar. Dileriz
ki, o Yce Varlkla aramzdaki mesafeyi daha abuk aabilmek iin ortak almalarmz bize
yeni kuvvetler versin" der. Bu aklamadan da grld gibi Masonlukta hedef hakikate
varmak, Yce Varla erimektir.
Locann dousunda, stad Muhterem krss arkasnda bir Gne, bir Ay ve her ikisinin
ortasnda da gen iinde bir Gz sembol bulunmaktadr. Naacal ve Hermes retilerinde
grdmz gibi Gne, Tanrnn eril embol, Ay da diil semboldr. gen iindeki gz
ise, Tanrnn gznn daima insanlar zerinde olduunu remzetmektedir. Dier Ezoterik
ekollerde olduu gibi Masonlukta da bakan, yani stad Muhterem, Tanrsal iradenin loca
ierisindeki ifadesidir. Bu nedenle kendisine mutlak itaat zaruridir. stad Muhterem,
gnein douuna atfen, douda oturur. Bir loca sembolik olarak, gnein ilk klarnn
ortaya kt, yani Tanrsal aydnlanmann var olabildii anda almalarna balar.
Masonlar, tm insanlk iin bir lk mabedi yapmak amacyla alrlar. Masonluun bu
grevi ancak tm insanlarn mkemmele ulamalar ile son bulacaktr. Masonlara gre
Tanrnn insanlara verdii en byk vasf Akldr. nsanlar akllarn kullanarak yiyi, Doruyu
ve Gzeli aramakla ykmldr. Mason mabedi stun zerinde ayakta durmaktadr.
Bunlar, Akl, Kuvvet ve Gzelliktir. almalar sona erdirilirken kardelerin en byk dilei
Kardelik Sevgisi'nin tm dnyaya yaylmasdr.
Masonlua giri treni de, Ezoterik doktrin yanllarnn kendi rgtlerine girite asrlardan
bu yana kullandklar yntemlerin bir sentezi durumundadr. Aday nce her taraf kapal bir
hcreye alnmakta ve dnceleriyle babaa braklmaktadr. Bu odada, eski Simyaclarn ve
valyelerin kullandklar "Vitriol" kelimesi dikkati eker (l).
Aday daha sonra, gzleri balanarak trenin yaplaca mabede gtrlr ve burada
Dante'nin lahi Komedisinde anlatt gibi sembolik yolculuk yaptrlr (2). Yolculuk
balamadan nce adaya Tanrya inanp inamad sorulur. Aday ancak Tanrya olan inancn
teyid ederse tren devam edebilir. Aksi halde, geri evrilir. Zaten adayn Tanrya inanc,
kabul iin doldurduu istek formunda da aratrlmtr. Tanrya inanan bir insan
olduunun grlmesi zerine merasime davet edilir.
Mabetdeki ilk yolculuk olduka zordur ve sonunda aday Su snavna tabi tutulur. Daha kolay
olan ikinci yolculuun sonunda Ate snav, ok kolay olan nc yolculuun sonunda da
Toprak snav vardr. Eski alarda son derece etin olan bu snavlar, uygarln geliimi
dorultusunda giderek kolaylam ve gnmzde sembolik birer konuma gelmilerdir.
Yolculuklardan sonra adaya, yok olmak veya lmn tesine gemenin kendi elinde olduu
hatrlatlr ve kendisine verilecek tm srlar sakl tutacana dair yemin ettirilir. Ketumiyet
yemini her derecede yinelenmektedir. Yemin, Evrenin Ulu Minar'nn adn anarak ve Kutsal

Kitaplar zerine el konularak yaplr. Daha sonra adayn gzlerindeki ba alr ve Hakikatin
Nurunu grr. O artk bir rak Masondur.
Mabedin ortasnda bulunan yemin krssnn zerinde her semavi dinin, Yahudilik,
Hristiyanlk ve Mslmanln Kutsal Kitaplar bulunur. Her kitabn varl, Masonluk iin
dinler arasndaki ikincil farkllklarn neminin olmadn, yegane gerein Tanrnn
varlna inanmak olduunu gsterir. Kitaplar, alma srasnca ak tutulur. Bu da, tm
dinlere kar Masonluun hogrsnn ifadesidir. stad Muhterem, alma balarken,
Hakikatin Nurunun almalar aydnlattn ifade eder. Kutsal kitaplarn varl, hangi
dinden olurlarsa olsunlar Masonlarn tek Tanrya inandklarn gsterir (3).
Locann grevlilerinden Hatip, yeni raa hitaben yapt ilk konumada, grevinin her
trl noksanlk ve kusurlardan kurtulmak olduunu, bunu baarmak iin Masonluun
kendisine yardmc olacan belirtir. Birey daima kendini kontrol etmeli ve bu sayede
doruya, iyiye ve gzele ynelerek srekli tekaml etmelidir.
nisiasyon treninin amac yeni yede isel sezgiyi uyandrmak ve bilgilenmek iin aba
harcamas gerektiini gstermektir. A.Makey'in belirttii gibi, Masonluk yelerinin
zihinlerinde varolan ortaya karmak amacndadr. Bu nedenle Masonlar kendilerini,
"In ocuklar" olarak da nitelendirirler (4).
Yeni raa adm adm verilen retide Semboller Dili kullanlr. Bu ok eski ve evrensel
retim yntemi sayesinde, sembollere her ada, an gerektirdii anlamalarn
yklenebilmesi ile Ezoterik doktrin hibir zaman adalktan ve aklclktan
uzaklamamtr.
nisiasyon treni Masonun Tanrya ulamasndaki ilk admdr. Masonluun hedefi yelerini
tekaml ettirmektir. Ancak bu tekaml, her bireyin kendi kapasitesi ile snrldr. Eski bir
deyile, Masonluk bir denizdir ancak her Mason ondan, kendi elindeki kabn bykl
kadar su alabilir.
Sen Jan, "Tanr senin iindedir" der. Nitekim, Hristiyan Masonlar yeminlerini Sen Jan'n ncili
Yoanna zerine yaparlar. Hristiyan dnyasnda ayrca, ilk derece localarna "Sen Jan
localar" da denilmektedir. 1742 ylnda yaynlanan bir kitapta, yabanc bir Masonu tanmak
iin sorulan "nereden geliyorsun?" sorusuna verilen cevabn, "Sen Jan Locasndan" eklinde
olduu grlmektedir. Daha nce ifade edildii gibi Yoanna ncili sa'nn retisinin
Ezoterik ynn bnyesinde barndrmaktadr (5). Masonluk da, Hristiyan Ezoterizminde
belirtildii gibi, Tanrnn insann iinde bulunduuna inanmaktadr. nsann Tanryla
zdeliini savunan Masonluk, insan, Tanr, evren birliine de inanmaktadr ve bu inanc
dorultusunda Masonluun evrensel olduu belirtilmektedir. Bireyin tm insanlkla ve
evrenle kaynamas, aralarndaki ortak ba, sevgi ban bulmasn salar ve bu sevgi,
Evrenin Ulu Mimarna ulamann yegane yoludur. Kendisi de bir Mason olan Goethe, bu
duyguyu yle dile getirmektedir:
"Gnln, ne kadar byk olursa olsun,
O grnmez nesneyle doldur.
Yrein mutluluktan dolup tanca,
Ona istediin ad ver;
Mutluluk, Sevgi, Gnl, Tanr...
sim grltden baka birey deildir.
Gklerin ihtiamn bizden gizleyen bir sistir"...

Masonlukta stn tutulan, Tanrnn Ycelii ilkesidir. Bu nedenle insanlar arasnda din fark
gzetilmez. Yce Varla inanmak, ancak dinlerin bnyelerindeki her trl dogmadan uzak
kalmak, Mason olmak iin aranan artlardandr.
1924 ylnda New York'da yaplan bir Byk Loca toplantsnda, Tanrnn teklii ve tm
insanlarn Tanrs olduu, kutsal kitaplarn Masonlar iin sadece birer k olduu
aklanmtr. Ruhun lmezlii inancnn vurguland bu aklamada, bir Masonun en
nemli grevinin Tanry ve insan sevmek olduu belirtilmitir. Masonluk, bedenin lp,
ruhun canl kald inancn savunmaktadr ve Mason olmak isteyenlere, tpk Tanrya olan
inanc gibi, Ruhun lmezliine inanp inanmad da sorulur. Bu inanta olmayanlar da
dernee alnmaz.
1875 ylnda Lozan'da yaplan bir Uluslararas Masonik toplantda, Masonik doktrinin bir
stn kuvvetin varln tanmay kapsad, bu varln "Evreni Ulu Mimar "ad altnda ilan
edildii ve ayrca Masonluunun bir Kardelik rgt olduu duyurulmutur.
Evrenin Ulu Mimar adnn ikinci derecede, yani Kalfalkta kullanlan ifadesi, "Evrenin Ulu
Geometri stad"dr. Bu ifade tarz da Ezoterik reti yanllarnn binlerce yldan bu yana
kullandklar Tanrsal "Geometri stadl" vasf ile uyum ierisindedir.
raklktan Kalfala gei treninde Kalfa adayndan, tam ve kusursuz bir eser yaratmas
istenir. stad Muhterem, "Bu yle bir eser olsun ki, adalet ve sevginin timsali olsun. Tm
insanlk ona sanabilsin" der. aran kalfa adayna bu eserin kendisi, yani insan olduu
retilir. Bu ifade, Tanrnn insann iinde var olduunun anlatmndan baka bir ey
deildir.
Masonluun en nemli sembollerinden birisi, be keli yldzdr. Naacallerden bu yana
Hermes ve Pisagor'un da kullandn grdmz bu semboln Masonluktaki remzi de,
insandr. Ancak Masonluk bu yldzn ortasna "G" harfi ilave etmitir. Yldz, insann
kendisini, "G" harfi ise, ilahi prensibi yani Tanry simgeler. Dier bir deyile Tanr insann
iindedir. Yldz ierisine ilk kez Birleik Amerika'da yerletirilen "G" harfinin, ngilizce'de
Tanr anlamna gelen "God"dan ya da "Yce Geometri stad"ndan tretildii
sanlmaktadr. Ortasnda "G" harfi bulunan bir dier sembol de, belki de dnyada en ok
tannm Masonik sembol olan Gnye ve Pergel'dir. Gnye Tanrsal adaleti, Pergel ise
sonsuzu kavrayabilecek a olana ile evreni simgelemektedir. kisinin birliktelii ayn
zamanda Kamil nsan' da remzeder.
nc derece olan stadla ykseli treni, ruhun lmszlne olan inanca ayrlmtr.
Bu trende sembol olarak, Sleyman Mabedi'ni ina eden byk mimar Hiram kullanlr.
Hiram bir Yahudi deildir. Yani dinin dogmatik ynnden uzaktr. Ancak, yce bir varla da
inanmakta ve onun adna mabet ina etmektedir. Hiram'n stadlk srlarn vermemek
uruna lm tercih etmesi, ketumiyet yeminin ne denli nemli olduunu gstermektedir.
Bu derecedeki trende adayn sembolik olarak lm ve yeniden douu canlandrlr ve
bireysel almalarn insan mr ile snrl olduuna, tm insanlarn ortak abas olan
dncelerin ise lmszlne dikkat ekilir. Bu derecede Tanrnn ifadesi "Ycelerin
Ycesi" eklindedir. Bu deyimi Tanry anarken kullanan Pisagor, Kemale ermi birok Yce
insann bulunduunu, bu nedenle Tanrnn ancak, "Ycelerin Ycesi" olarak
adlandrlabileceini savunmutu. Bu ifade tarz dahi, Pisagor'un Ezoterik retisi ile
Masonik Ezoterik reti arasndaki yakn ilikiyi, balanty ispatlamaktadr.
Masonlua gre, doumdan lme uzanan yolculuun amac Tekaml olmaldr. Tekaml
yolunda bilmin akl ve hikmete destek olduu, bu nedenle de Masonluun daima aklclk ve
bilimsellikten yana olduu da vurgulanr.

Daha yukar derecelerde Ezoterik retinin inisiyeye adm adm verilmesine devam edilir.
nl Mason yazar Paul Naudon, Masonik dereceleri yle snflandrr: lk derecede
inisiyelere Ezoterik ilk admlar attrlr ve ayrca kendilerine hakim olmalar retilir. 4.
dereceden 18. dereceye kadar olan derecelerde yeler Evreni tanr ve sevgi yoluyla
evrenselleme hedefi kendilerine gsterilir. 19. dereceden 30. dereceye kadar ise, insann
nce evrenle, sonra Tanr ile zdelemesi yollar retilir. Bundan sonraki derece, sadece
idari derecelerdir(6).
Tekaml ya da olgunlama dereceleri ad verilen, ilk derecenin zerindeki yukar
derecelere devam edip etmemek her Masonun zgr iradesine baldr. lk derecede
retinin genel bir zeti verildii iin Tekaml derecelerine, doktrini daha yakndan
tanmak isteyen Masonlar devam etmektedir.
Masonluk, tabiat st kuvvetleri ve mucizeleri reddeder. Akln uygun koullar altnda,
dardan gelecek her trl engellemeye karn Tekaml edeceini savunur. Akl, tekamln
birincil aracdr. Tekamln amac ise, hakikati aramaktr. nsanolunun bulabilecei en son
hakikat, evrenin varoluu ve yaamn srlarnn almdr. Ancak, bu srlara ulaabilmek iin
sadece akl yeterli deildir. Akl, insan bir noktaya kadar olgunlatrabilir. Bu noktadan
itibaren, sezgi ie balar, nk baz eyleri izahta akl yetersiz kalmtr. Bylece, diyebiliriz
ki, ruhun gerek tekamlnn ve Tanrya ulaabilmesinin en nemli arac, Akln
rehberliindeki Sezgi gcdr. nsan, Tanrya ulama yolunda byk bir aleve dnebilecek
kvlcm kendi varl iinde saklamaktadr. nemli olan bu kvlcmn ortaya kartlmasdr.
Bu da ancak, uygun ynde verilecek bir eitimin yansra, sezgi gcyle mmkndr.
Masonluk, eski alardan bu yana dini ve siyasi her trl yobazla, putlara kar kmtr ve
her trl dogmay ykmak en nemli grevleri arasndadr. Dar grl yobaz insanlar
evrensel zekaya ancak Tanrnn sahip olduu inancndadrlar. Bu zekann aslnda, insanlk
tarihi boyunca tek tek btn insanlarn zekalarnn birlemesiyle retildiini anlayamazlar.
Masonluun dogmalara kar kmakta kulland en gl silahlar, bilimin rehberliinde
aklclk ile fikir ve inan hrriyeti ve hogrdr. Masonluk, tm dinlere kar hogrl
davranrken, yelerinin fikir ve inan hrriyetlerini kstlamamak ve hibir yere ulamayacak
gereksiz tartmalardan kanmak iin, localarda dini ve siyasi tartmalar yaplmasn
yasaklamtr.
Masonik dnceye gre evrende hibir eyin sonu veya balangc yoktur. Herey srekli bir
gelime ve deiim iindedir. Bu durum evrene hakim olan evrim ve hareket kanunlar ile
aklanabilir. Evren, bu kanunlar erevesinde srekli bir devinim ve byme ierisindedir.
nsan evrenin bir parasdr ve sadece onda hakikati kavrayacak yetenek vardr. Masonluk,
yoktan var edici Tanr fikrini kabul etmez. Tanr, Nur'dur, Ruh'dur, Hakikat'tir, Adalet'tir,
alma'dr ve Ak'tr. Tanr nsz ve sonsuzdur. Hakikatin merkezidir ve kendisinden km
olan tm ruhlarn ekim kaynadr. Btn ruhlar lmszdr ve Tanrya ulamak iin srekli
gayret iindedir. evremizi saran uzayn, zamann ve yaamn sonsuzluu ile Tanrnn
sonsuzluu aslnda ayn eylerdir.
Evren, Tanr ile zdetir. Mikrokozmosta da, Makrokozmosta O vardr. nsanolu,
ulaabildii en kkte de, en bykte de daima Onu grmektedir. Cansz varlklar, belirli
koullarn biraraya gelmesi ile canl varlklara dnr. Mikroorganizmalar basit hayvanlara,
bu hayvanlar daha gelimilere ve memelilere, son aamalar olarak maymun trlerine ve
nihayet zincirin son halkas olan nsan'a ular. Yaamn en belirgin zellii olan Zeka, en
basit hayvanlarda bile grnse dahi, en st dzeydeki ifadesine insan ile ular. nsan,
dnebilen ve belli sonulara ulaarak, ulat bu sonular kendisinden sonraki nesillere
aktarabilen yegane yaratktr. evresindeki olaanst dzenin bir tesadf olamayacan
dnen insan, aklnn ve sezginin yardm ile Tanrnn varln kavrayabilmitir.

Ancak, Tanr kavram ou zaman yozlatrlm, Tanrnn sevgi olduu unutularak, ona
korkuyla yaklalmas retilmitir. Tanr ile alverite bulunduklarn iddia edenler
tarafndan O, korkulacak bir varlk haline getirilmitir. Bu yndeki retiler, birok
dogmann olumasna, akl ve hikmetin, yerini yobazlk ve karanla brakmasna neden
olmutur. te bu nedenle Masonlarn nemli grevlerinden birisi de, felsefe ve dinler
tarihini incelemek ve hakikatin kendisinde olduu iddiasnda olanlara kar, gerek hakikati
ortaya koymaktr. Varlk sebeplerini mucizeler zerine kuranlara kar Masonluk, dinler
tarihinin aslnda insanlk tarihi olduunu, her dinin kendisinden ncekilerden etkilendiini
ve hepsinin ortak bir temele dayandn savunur (7).
Kendisinden nceki tm Ezoterik ekoller gibi Masonluk da, evreni oluturan drt temel
elemann Ate, Su, Hava ve Toprak olduu grn benimser. Masonluk iin, zaman
iindeki kuvvet, zaman dndaki Tanrnn ispatdr. Evrende her an kuvvetten madde
doduu gibi, madde de kuvvete, yani enerjiye dnmektedir. Doa, atele kvamlamakta
ve olgunlamaktadr.
Yedi saysnn Masonlukta zel bir nemi vardr. Pisagor ekolnde olduu gibi, Masonlukta
da, yedi kollu amdanla sembolize edilen bu say, yedi gezegeni veya evrenin yedi temel
unsurunu remzetmektedir.
Yedi gezegenin herbirine Masonluk simgesel birer anlam yklemitir. Gezegenlerin herbiri,
Tanrsal inancn, umudun, efkatin, iradenin, ihtiyatn, namusun ve adaletin semboldr.
Ayrca, 7 saysnn, yedi doal renk ve yedi nota ile, ilahi iradenin de ifadesi olduu
belirtilmektedir.
Bir dier Masonik sembol 3 says ve lemelerdir. Masonluk'ta herey adeta 3 says ve
lemeler zerine ina edilmi gibidir. Masonluk iin 3. derece olan stad derecesi en nemli
derecedir ve retinin btn srlan bu derecede gizlidir. Bu nedenle stadla ulaan bir
Mason olgunlua da ulam demektir. Daha nce de belirtildii gibi, sadece daha ayrntl
bir inceleme yapmak ve retiyi daha derinlemesine incelemek isteyen Masonlar yukar
derecelere devam edebilirler. Bu bir zorunluluk deildir.
Bir loca temel stun zerinde ykselir. Bunlar, Gzellik, Kuvvet ve Akl stunlardr.
Yemin masasnn stnde, Gnye, Pergel ve Kutsal Kitaplar bir leme oluturur. Locay
stad Muhterem ve onun iki yardmcs, yani kii ynetir. Locada mutlak iradeyi temsil
eden stad Muhteremin sembol, hemen arkasndaki l ktr. Yine douda, Ay, Gne
ve gen indeki Gz sembolleri de bir dier lemeyi oluturur.
Pisagor retisinde 10 says mkemmelliin, yani tanr ile zdelemi Kamil nsan'n
semboldr. Masonlukta da, inisiyeyi mkemmellie ulatran, retinin en st dzey srlar
n on kat olan 30. derecede verilir. Ayrca Masonluktaki en st derece 33. derecedir ve
her Yksek ura'da sadece 33 kiiye bu derece verilmektedir.
3 says ve leme, Masonlukta daha birok yerde kullanlmaktadr. Buna bir rnek olarak
Masonik Alfabeyi verebiliriz. Alfabe ve anahtar yledir: (8)

ABD Gney Jridisiyonu Ykek uras Hakim Byk Amirlerinden Albert Pike, "Masonluun
btn sav, ruhun sonsuz Tanr varlnn bir kvlcm olduu ve bu nedenle, lmsz
olduudur. nsanda, Tanrsal nesnenin insani nesne ile birlemi olduu sylenebilir"
demektedir. Hermes de binlerce yl nce, "nsan varoluun aynas ve zetidir. Aada olan
da yukarda olan gibidir. Evren ise, byk apta bir insandr. te birlik mucizesi budur"
dememi miydi?

GNYE PERGEL

BE KEL YILDIZ

Kaynaka
1-BOUCHER Jules-Naudon Paul- "Masonluk Bu Mehul" - Okat Yaynevi-stanbul 1966-Sf. 123
2- ERMAN Sahir - "Dante ve lahi Komedyann Ezoterik Yorumu" Yenilik Basmevi- stanbul
1977 - Sf. 11
3- LK Faruk, YAZ1CIOLU A. Semih- "Dnyada ve Trkiye'de Masonluk" - Baak Yaynevi stabul 1965 - Sf. 129
4- NAUDON Paul - "Tarihte ve Gnmzde Masonluk" - Varlk Yaynlar -stanbul 1968-Sf.
139
5-Naudon P.-e-Sf. 121
6- lk F. - Yazcolu A.S. - e- Sf. 190
7-Naudon P.-e-Sf. 150
8- Boucher J. - Naudon P. e- Sf. 170

You might also like