Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 145

T.C.

STANBUL NVERSTES
SOSYAL BLMLER ENSTTS
TEMEL SLAM BLMLER ANABLM DALI

TEFSR BLM DALI

YKSEK LSANS TEZ

KURN-I KERME GRE


PEYGAMBERLERN SMET

BAYRAM AYHAN

STANBUL - 2008

1
T.C.
STANBUL NVERSTES
SOSYAL BLMLER ENSTTS
TEMEL SLAM BLMLER ANABLM DALI

TEFSR BLM DALI

YKSEK LSANS TEZ

KURN-I KERME GRE


PEYGAMBERLERN SMET

BAYRAM AYHAN
2501060762

TEZ DANIMANI
PROF. DR. MEVLT GNGR

STANBUL - 2008

2
NSZ
Her ilmi alma kendi alannda faydal olmak ve yeni eyler sunma amacna
matuf olarak yaplr. Baz alanlarda yaplan almalar ihtiyac karlayamamaktan,
eksik veya yanl olmaktan dolay yeniden ele alnrlar. Eer sz konusu alma
olduka hassasiyet gerektiren din alannda yaplm ve almada eksiklikler var ise,
bu durumda yeniden ele almak gerekir. Binaenaleyh, almamz daha nce yaplm
olan almalarda var olan baz eksikliklerden dolay farkl bir ierikle ele alnmtr.
Peygamberlerin ismet sfatyla ilgili mezheplerin sahip olduklar ve savunduklar
genel kan, Kuran- Kerimin zikrettii ismet sfat ile tamamen birbirine aykrdr.
slam kelam mezheplerinin hemen tm ismet sfatn, genel olarak peygamberlerin
hata ve gnahtan beri olmas eklinde tanmlarlar. Fakat ismet sfatnn beer olan,
melek olmayan ve hata yapabilecek potansiyeli bulunan peygamberlerin hata
yapmalar durumunda Allah tarafndan uyarlmalar ve bu uyardan sonra
affedilmelerini talep etmeleri ve bir daha o hataya dmemeleridir eklinde
tanmlanmas Kurandaki peygamber tanmyla daha uyumludur. Ayrca genel
kabule gre peygamberler mrlerinin hibir dneminde byk gnaha ve zellikle
de irke bulamamlardr. Biz ise nbvvetten nce peygamberlerin irk koma
ihtimallerinin var olduunu, Kuran- Kerimdeki ayetler nda delillendirmeye
altk. Delil olarak kullandmz ayetlerin, ismeti genel anlay erevesinde kabul
eden mfessirlerce yorumlandn da ekleyelim. Tabii ki biz onlarn yorumlarn da
zikrettikten sonra katlmadmz yerleri ve neden katlmadmz da ifade etmeye
altk.
Konumuzu blm halinde ele aldk. Birinci blmde peygamberler hakknda
mevcut eserlerin hemen tmnde bulunabilecek genel bilgileri (peygamberin tanm,
peygamberlerin beer olmas, peygamberlerin cinsiyeti, peygamberlerin says vb.)
iledik. kinci ve nc blmlerde ise ismet sfatn ele aldk. kinci blmde daha
ok ismetin terim anlam cumhurun anlay dorultusunda ele alnmtr. Ayrca
ismet ile ilgili ayetlerin cumhur tarafndan nasl deerlendirildii de bu blmde ele
alnmtr. nc ve son blmde ismet sfatn kendi kanaatimiz dorultusunda ele
aldk. Tabii ki bunu yaparken daha ok Kurn- Kerimdeki ayetlerden istifade
ettik. Bu konuyla ilgili ayrntl bilgileri ve delillerimizi zellikle nc blmde

iii
ayrntlaryla zikrederek, cumhurun katlmadmz grlerini de yine delillerle ele
almaya altk.
almamzda kullandmz eserlerin ou temel eser olup asllarndann
istifade etmeye gayret ettik. Elimizde mevcut olmayan eserleri de din alannda
alma yapacak olan tm aratrmaclar iin ok byk bir nimet olan slami
Aratrmalar Merkezinden (SAM) edindik. Sz konusu eserlerin Arapa isimlerini
orijinaliyle dipnotlara aktarmaya gayret ettik. rnein bn Kesirin eserini Tefsrul-
Kurnil-Azm eklinde yazdk. Fakat eserlerin melliflerinin isimlerini genelde
balarnda el taksyla zikretmedik. rnein dipnotlarda oka yer bulan byk
mfessir Raziyi baz eserlerde geen er-Razi ekliyle deil, Razi olarak belirttik.
Yine byk kelamc el-Cveyniyi Cveyni eklinde yazdk. almamzda eserlerde
geen cmleleri motamot geirme tekniini kullanmamakla beraber daha ok
mellifin ne demek istediini vurgulamaya altk. ok gerektii takdirde eer
eserlerde geen cmleleri aynen geirmemiz gerektiyse, bu durumda pasaj parantez
iinde yazdk. almamzda faydalandmz eserleri dipnotlara cilt veya sayfa
olarak yazmak yerine ksaltma kullandk. rnein baz almalarda herhangi bir
eserin altnc cildinin yz sekseninci sayfas a.g.e, c. 6, s. 180 eklinde
yazlyorken biz ksaltarak a.g.e, VI/180 eklinde yazdk. Ayrca almamzda
kullandmz ayetlerin okuyucu tarafndan aslna baklarak konudan kopulmamas
iin, Arapasn da yazmaya gayret ettik. Ayrca ayetlerin Trke anlamlarn da
italik yaz ile kaydederek okuyucuya kolaylk salamaya altk. Ayetlerin getii
sureleri dipnotlarda belirtirken balarnda el taks olmadan yazdk. rnein baz
almalarda el-Bakara, et-Tevbe, el-sra eklinde yazlan sure isimlerini Bakara
Suresi, Tevbe Suresi, Kevser Suresi eklinde yazdk. Ayrca Kuran- Kerimin
ikinci suresinin yirminci ayetini Bakara Suresi 2/20eklinde dokuzuncu surenin
otuz beinci ayetini Tevbe Suresi 9/35 eklinde yazdk. Tezimizde kullandmz
eserlerin en nemlileri Razinin smetul-Enbiya ve et-Tefsrul-Kebr
(Mefthul-ayb) ile birlikte, Taberinin Cmiul-Beyn an Tevili yil-
Kurn, Zemaherinin el-Kef, bn Kesirin Tefsrul-Kurnil-Azm ve
Mevdudinin Tefhmul-Kurn isimli eserleridir. Elmall Hamdi Yazrn Hak
Dini Kurn Dili isimli eserinden ok fazla istifade edemedik. Zira kullandmz
ayetlerin ounu mfessir ksa gemi ve yeterli aklama yapmamtr.

iv
Bu almay yaptm sre zarfnda bana her ynden yardmc olan deerli
hocam Prof. Dr. Mevlt Gngr hocama en derin sayglarm sunuyorum. Ayrca bu
almay yaptm srada bavurduum temel kaynaklarn zemediim yerlerini
tercme etmek konusunda kendilerinden istifade ettiim saygdeer hocalarm Yrd.
Do. Dr. Abdusselam Ar ve Okutman Musa Alak hocalarma teekkr bor bilirim.
Ayrca bu almaya baladm ve devam ettirdiim sre zarfnda bulamadm
eserler konusunda yardmc olan ve ktphanesinden istifade ettiren lise meslek dersi
hocam Abdurrahman Bilhan hocama da minnettarm. Son olarak tezin
msveddelerden yazya aktarm esnasnda yardmlarn esirgemeyen ve imla hatalar
ile ilgili yanllar iin yazlanlar tetkik ederek bana yardmc olan deerli hayat
arkadam Hatice Ayhana da teekkr bor bilirim.

v
NDEKLER

NSZ.................................................................................................................

KISALTMALAR ................................................................................................. X

GR ......................................................................................................................1

BRNC BLM
PEYGAMBERN TANIMI VE PEYGAMBERLERN ZELLKLER

1. PEYGAMBER KAVRAMI.............................................................................7
1.1 PEYGAMBERN TANIMI ...........................................................................7
1.2 NEB VE RESUL TERMLER ARASINDAK HTLAF.............................. 7
1.2.1 Nbvvet ve Nebi..................................................................................... 8
1.2.2 Rislet ve Resul ....................................................................................... 9
1.2.3 Her ki Terimin Mteradif (E Anlaml) Olduunu fade Edenler............11
1.2.4 Her ki Terimin Farkl Olduunu fade Edenler......................................12
2. PEYGAMBERLERN ZELLKLER ...........................................................15
2.1 PEYGAMBERLERN BEER (NSAN) OLMASI........................................15
2.1.1. PEYGAMBERLERN BEER BAZI YNLER......................................21
2.1.1.1 Peygamberler lahi Bir Varlk Deildirler ...........................................21
2.1.1.2 Peygamberler Fanidirler .....................................................................23
2.1.1.3 Peygamberlerin de Beeri htiyalar Vardr .......................................24
2.1.1.4 Peygamberlerin Vahiy ve Mucize Karsndaki Tutumlar....................24
2.2 PEYGAMBERLERN CNSYETLER VE BU KONUDAK HTLAFLAR .28
2.3. PEYGAMBERLERN SAYISI ....................................................................33
2.4 PEYGAMBERLERN KAVMLERNN DLLERYLE GNDERLM
OLMALARI.....................................................................................................36

KNC BLM
PEYGAMBERLERN SIFATLARI, SMET SIFATI VE PEYGAMBERLERN
SMET

vi
1. PEYGAMBERLERN SIFATLARI.............................................................41
1.1 Sdk ...........................................................................................................41
1.2 Emanet ......................................................................................................42
1.3 Tebli........................................................................................................45
1.4 Fetnet ......................................................................................................47
1.5 smet .........................................................................................................49
2. SMET KAVRAMININ TANIMI VE PEYGAMBERLERN SMET
SIFATI ..............................................................................................................50
2.1 SMET KAVRAMININ KELME VE TERM ANLAMI ...............................51
2.1.1 smet Kavramnn Kelime Anlam ...........................................................51
2.1.2 smet Kavramnn Terim Anlam .............................................................52
2.2 PEYGAMBERLERN SMET SIFATI.........................................................54
2.2.1 Peygamberlerin smet Sfatnn Kapsam ................................................54
2.3 SLAM MEZHEPLERNN SMET KONUSUNDAK GRLER...........59
2.3.1 Earilere Gre smet .............................................................................60
2.3.2 Maturidlere Gre smet........................................................................61
2.3.3 ilere Gre smet .................................................................................63
2.3.4 Mutezileye Gre smet..........................................................................64
2.4 SMET SIFATININ MAHYET..................................................................65
2.4.1 tikadi Konularda smet ..........................................................................65
2.4.2 Vahiy Konusunda smet ..........................................................................71
2.4.3 Ameli Konularda smet ...........................................................................73
2. 5 PEYGAMBERLERN SMETNN DELLLER.........................................75

NC BLM

PEYGAMBERLERN SMET, BYK GNAH VE RK

1. PEYGAMBERLERN SMET....................................................................89
2. PEYGAMBERLER VE BYK GNAH MESELES...............................94
2.1 Hz. Nuh (a.s) .............................................................................................96
2.2 Hz. Yunus (a.s) ..........................................................................................99
2.3 Hz. dem.................................................................................................102

vii
3. PEYGAMBERLER VE RK ....................................................................106
3.1 PEYGAMBERLER VE RKN MKNI..................................................106
3.1.1 Hz. brahim (a.s) ..................................................................................107
3.1.2 Hz. uayb (a.s) .....................................................................................111
3.1.3 Hz. Muhammed (s.a.s) ..........................................................................117
3.1.4 irkin mknna tirazlar ......................................................................125
SONU............................................................................................................129
KAYNAKA...................................................................................................132

viii
KISALTMALAR

a.e. : Ayn eser.


a.m. : Ayn makale.
a.s. : Aleyhisselm.
a.y. : Ayn yer.
b. : Bin (olu).
bkz. : Baknz.
ev. : eviren.
D..A. : Trkiye Diyanet Vakf slm Ansiklopedisi.
h. : Hicr.
Hz. : Hazreti.
md. : Madde.
nr. : Nereden.
. : lm tarihi.
s. : Sayfa.
s.a.v. : Sallllahu aleyhi ve sellem.
thk. : Tahkik eden.
t.y. : Basm tarihi yok.
v.d. : Ve dier yazarlar.
vb. : Ve benzeri.
y.y. : Basm yeri yok.

ix
GR
lmi aratrmalar, daima insanlarn hizmetine yeni eyler sunma gayesiyle
yaplrlar. Tabii ki yaplan bu ilmi alma eer din alan ile ilgiliyse, almann
deeri daha bir nem kazanr. Fakat din alannda yaplacak olan aratrmalar deerli
olduklar kadar zordurlar. nk din hassas bir alan olduu iin aratrlan konu,
kullanlan dil ve slup ok hassasiyet isteyen bir durumdur. Binaenaleyh eer sz
konusu din, mntesibi olmakla merref olduumuz slam dini ise, bu durumda
yaplan almann nemi ve hassasiyeti daha da deer kazanr. Zira slam dini temel
kayna (Kuran- Kerim) hibir tahrife uramadan bugne kadar gelebilmi olan tek
ilahi dindir. Ayn zamanda olutuu dneme ait rivayetlerin bugne dek hassasiyetle
korunduu en mmtaz dindir. Dolaysyla slam dininin her hangi bir alanyla alakal
alma yapacak olan bir akademisyen istedii kadar malzemeye rahata
ulaabilecektir. Fakat bu avantajn yannda iin bir de dezavantajl ynnn de var
olduu bir hakikattir. Bu dezavantaj da belli bir dnemde oluan fikri yapnn yllarca
tekrar edilmi olmasndan teye geilememi olmasdr. Hatta yle ki temel eserler
denilen sayfalarca kitap, ayn ifadelerin farkl bir mkerreri olmaktan baka bir grev
yapmamtr.
slam dininin temel kayna itibariyle en saf din olduunu ifade etmitik. Fakat
temel kayna itibariyle safl ve ilahi olma yn tartlmaz olan bu dinin
mntesiplerinin en byk kmazlarndan biri tabiri caizse, dezavantaj-, temel
kayna olan Kuran- Kerim ayetlerini tevil ederken ona n kabulleri dorultusunda
mdahale etmi ve kendi istekleri yne ekmi olmalardr. Bunun en byk delili de
Kuran referans ald iddiasn tayan birbirinden tamamen farkl fkhi ve
zellikle- itikadi mezheplerin mevcudiyetidir. Bu dinin mntesiplerinin ikinci
kmaz, maalesef zellikle belli bir dnemde oluan baz dnce ve kabulleri
aamamalar ve onlar kutsal mesabesinde grm olmalardr. rnein hicri birinci
asrn sonlarnda olumaya balayan fkhi ve itikadi mezheplerin kabulleri sonraki
dnemlerde bir trl alamamtr. Daha sonraki dnemlerde yaplan almalarn
birou ncekilerin tekrarndan ibaret kalm ve daha teye gidilememitir. Fakat
daha sonraki dnemlerde ok byk limler ve alamaz insanlar olarak kabul edilen

1
birok din bilgininin de yorumlarnn ancak yaam olduklar dnemin dnya
gryle snrl olduu ve onlarn da yanllk yapabilecei grlmtr. rnein
tefsirin en byk isimlerinden olan Fahreddin er-Razinin (h. 606/m. 1209) birok
bilimsel ayeti kendi dnemindeki bilgiler nda tefsir ettii, fakat ifade ettii
eylerin modern dnyann bilimsel hakikatleriyle elitii grlmtr.
Bir nceki paragrafta anlatlan hakikatlerin incelediimiz konuyla ilgisi direkt
olduu iin, onlar zikrederek balamay uygun grdk. nceleyeceimiz konu,
peygamberlerin sfatlarndan biri olan ismet sfat ve bu sfatn sonulardr. Bu
konuyla alakal ilk mstakil almalar Seyyid erif el-Murtad (h.436/m.1044)
Tenzhul-Enbiy, Nureddin es-Sbn (580/1184) tarafndan el-Mntek min
smetil-Enbiya ve Fahreddin er-Razi (606/1209) tarafndan smetul-Enbiy
isimleriyle yaplmtr. Tabii ki bu konuyla ilgili son dnemlerde yaplm olan
almalar da vardr. Fakat bir nceki paragrafta vurguland gibi son dnemde
yaplm olan almalarn konuyu ele al biimi ve delilleri, ayn konuyla alakal
asrlar nce yaplm olan eserlerin tekrarndan veya sz konusu mevcut bilgilerin
dzenlenmesinden ibaret kalmtr. rnein bu konuyla ilgili en dikkate ayan
alma Mehmet Bulut tarafndan Ehli Snnet ve ia nancnda smet adyla
yaplm olan doktora almasdr. Mellif zellikle Ehl-i Snnetin bu konuyla ilgili
grlerini, mevcut eserlerde zikr olunan eyleri bir araya getirmekle ve genel
anlay erevesinde ele almakla yetinmitir.
Peygamberlerin ismeti aslnda kelam ilminin konusudur. Fakat bizim bu
konuyu tefsirde ele almamzn bir sebebi vardr. O da peygamberlerin ismetinin
tartlmasnn temel nedeni Kuran- Kerimde peygamberlerin isyan etmelerinden,
kendi nefislerine zulmetmelerinden, hatalarna istifar etmelerinden ve irk
komaktan nehy edilmelerinden bahseden ayetlerin bulunuyor olmasdr. Yani
konunun temel kayna ayetlerdir. Dolaysyla da konu tefsiri de ilgilendirmektedir.
Fakat bizim zellikle bu konuyu almamzn nedeni, konuyla ilgili deliller
zikredilirken bavurulan ayetlerin tevil edilerek mezheplerin kendi n kabullerini
ayetlerle tenakuz iermeyecek bir forma evirme gayesinin etkinliini grm
olmamzdr. Yani konuyla alakal ayetler delil olarak kullanlm, fakat ayete gre
sonuca gidilmemi, nceden kabul edilen gr dorultusunda ayetler
yorumlanmtr. Bunun zellikle Mutezile mezhebinin genelde uygulad bir yntem

2
olduu bilinir. Fakat Ehl-i Snnetin kelam ekolleri olarak kabul edilen Maturidiyye
ve Eariyye mezhebinin mntesiplerinin ve yine ayn ekilde Ehli Snnet izgisinde
bulunan mellif ve mfessirlerin de n kabulleri dorultusunda ayetleri yorumlama
gayreti gzden kamamaktadr. lerde ayrntl olarak ele alnd zaman daha iyi
anlalaca iin bu ksa bilgiyle burada yetinmek durumundayz.
slam dininin temellerinin atlmaya baland ilk dnemlerde, Mekke ve
Medine blgesinde iki ilahi kaynakl fakat muharref dinin var olduu herkesin
malumudur. Bunlardan daha eski olan Tevrat esas alan Yahudilik, dieri ise ncili
esas alan Hristiyanlktr. Muharref olan Tevrat, normal bir insann dahi ilemekten
hay edecei birok gnah peygamberlere atfetmektedir.1 Tabii ki Kuran- Kerim
onlarn bu iddialarn sert bir dille eletirir ve peygamberlerin sz konusu
gnahlardan beri olduunu ifade eder ve peygamberleri savunur. te taraftan ncilde
ise Hz. sa Allahn olu olarak karmza kar.2 Kuran- Kerim bu iddiay ok sert
bir slupla ve farkl yerlerde reddeder. Yani peygamberlerin ismetiyle ilgili ilk
problemlerin kayna eski kutsal kitaplardr. Tabii ki bu hakikati gren slam limleri
peygamberlerin sz konusu her iki durumdan uzak ve masum olduklarn kabul
etmilerdir. Bu kabul peygamberleri yceltmek adna yaplm bir faaliyettir. Fakat
onlar da ismet sfatnn tanmn ve kapsamn o kadar geni tutmulardr ki, onlar
mr boyunca hata ilemesi mmkn olmayan bir varlk seviyesine karmlardr.
Tabii ki bu grleriyle elien ayetlerin var olduunu gren limler bu ayetleri de
tevil ederek, grleri dorultusunda anlamlandrmlardr. Zikredilen durum bizim
almamzda eletirdiimiz ilk problemdir.
kinci problemimiz, kendi iimizdeki etkenlerden veya d etkenlerden
etkilenerek meydana kan mezheplerin grlerini savunurken ok kat bir tutuculuk
sergiliyor olmalardr. Mezheplerin klarn etkileyen i ve d etkenleri kronolojik
olarak zikretmek hem aydnlatc ve hem de konunun anlalmas iin daha faydal
olur. slam dnyasnda Hz. Peygamberin (s.a.s) vefatndan ok ksa bir sre sonra
balayan ve zellikle itikadi etkileri hala gnmzde devam eden olaylarn var
olduu bir hakikattir. Hz. Osmann ehit edilmesiyle balayan ve Hz. Alinin
lmyle sonulanan olaylar zinciri birbirinden bamsz itikadi mezheplerin

1
Ahd-i Atik, Daniel 10/13, Krallar 1/ 11.
2
Ahd-i Cedid, Romallara Mektup, 5/12.

3
domasna sebep olmutur. Zikredilen bu etkenleri i etkenler olarak niteleyebiliriz.
Ayn dnemden ksa bir sre sonra farkl medeniyetlerle karlaan slam dnyasna
felsefi akmlar girmi ve bu d etkenlerin etkisiyle yeni fikri oluumlar meydana
gelmi, bu yeni oluumlar da yeni itikadi mezheplerin olumasna sebep olmutur.
Bu yeni mezhepler kendi grlerini ylesine savunmulardr ki kendi grlerini
desteklemek adna Kuran ayetlerini kendi kabulleri dorultusunda tevil etmekten
imtina etmemileridir. Mutezile denilen ve daha ok aklc olan mezhep de kendi
grlerine Kurandan deliller getirebilirken, ayn zamanda daha ok nakilci olarak
bilinen Eariyye de kendi grlerine Kurandan delil getirebilmitir. Birbirine tezat
iki gr de kendisine Kurandan mesnet bulabildiyse bu durumda Kurann
durumu ne olacaktr? Bu ayr bir soru olarak kenarda kalacaktr. Bizim daha ok
zerinde duracamz ve konumuzla ilgili olan durum, daha sonraki dnemlerde
gelen din limlerinin mensup olduklar sz konusu mezhebin grn objektif
olarak deil, sbjektif deerlendirmeleri ve kr krne onu savunmu olmalardr.
Cumhurun genel kabulne gre ismet sfatyla mevsuf olan peygamberler her
trl hatadan ve gnahtan korunmulardr. Onlar hibir ekilde kasti olarak hata
ilemezler, hatta baz tanmlarda ileyemeyecekleri ifade edilir. Eer onlardan bir
hata sadr olmusa, bu ya itihat hatas sonucu olmutur, ya da unutarak veya
yanlarak meydana gelmitir. Hatta tm mezhepler peygamberlerin hayatlarnn
hibir dneminde irk koamayacaklarn ve byk gnah ileyemeyeceini ve
bunun kesinlikle vaki olmadn kabul ederler. Fakat Kuran- Kerim baz
peygamberlerin hayatlarn aktarrken zikredilen tanmlarla kesinlikle
badatrlamayacak ifadeler kullanr. rnein Hz. demden (a.s) bahseden bir
ayette onu Rabbine isyan etmekle ve aztmakla3 birlikte zikreder. Daha nce de
vurguland gibi almamzda karmza kan en byk problem, mezhebinin
kabullerini kr krne tartan n kabulc zihniyetin sbjektif deerlendirmelerinin
kat tutumudur. zellikle peygamberlerin ismet sfatnn ilenecei ikinci ve nc
blmde bu durumun netlii daha iyi anlalacaktr. Mezhepler kendi n kabulnn
doruluunu ispatlamak adna ayetleri ylesine zorlama yorumlara tabi tutmulardr
ki dorusu bu gayretin nedenini anlamak ok zordur.

3
Taha Suresi 20/121.

4
Her ilmi alma daha nce ifade edildii gibi, faydal olmas gayesiyle yaplr.
Biz de bu gaye ile hareket ettiimiz ve bu konuda da samimi olduumuz
kanaatindeyiz. Her insan gibi bizim de hatamz ve yanlmz olabilir. Gayretimiz,
bizim gibi hata ve gnahlarla muttasf olan varlklara nderlik yapan peygamberlerin
de bir beer olarak hata yapabileceini, ama asl nemli olann uyarldktan sonra
hatasnn farknda olarak acziyetini ifade edebilme bykln gstererek Allah
tarafndan takdir edilmi olduklarn gstermektir. Binaenaleyh gayemiz onlarn birer
melek deil, beer olduklarn vurgulamaktr. Hata yapsa bile el pene divan durup,
balanma dileyip affedilmi ve bize rnek olarak sunulmulardr. Onlar mmtaz
ahsiyetlerdir ve Allahn en deerli kullardr. Amacmz onlarn hak ettikleri deere
halel getirmek deil, tam aksine hak ettikleri deeri kendilerine vermektir. Allah
(c.c) onlar nasl tanmladysa aslna uygun bir profil izmeye gayret ettik.
Kullandmz metod daha ok bir konudaki ayetleri ve bu ayetlerle ilgili
deerlendirmeleri ele almak olmutur. zellikle nc blmde kullandmz
delillerin ou ayetlerden mevcuttur. Sz konusu ayetleri tamamen kendimizce
yorumlamadk. nce ayetler hakknda tefsirlerin dediklerini zikrettik, ardndan
kemdi grlerimizi serdettik. Bu arada katlp katlmadmz eyleri ve nedenlerini
de vurgulamaya gayret ettik.

5
BRNC BLM

PEYGAMBERN TANIMI VE

PEYGAMBERLERN ZELLKLER

6
1. PEYGAMBER KAVRAMI
Peygamberlerin zelliklerinin tam olarak ne olduunun ve sfatlarnn
anlalabilmesi iin peygamber kavramnn bilinmesi gerektii kanaatindeyiz. Zira
bir kelimenin terim olarak kullanma sahip olduu bir alanda aratrma yapabilmek
ve istifade edebilmek iin o terimin bilinmesi gerekir. Peygamber kelimesi de
tezimizin anahtar szcklerindendir. Yer yer bu kelimenin yerine nebi ve resul
kelimeleri de kullanlacak; bazen de tam Trke karl diye de eli kelimesi
kullanlacaktr. Sonu olarak almadan daha iyi istifade edilebilmesi iin sz
konusu anahtar szcklerin iyi anlalmas ve aralarndaki kk nans
farkllklarnn bilinmesi gerekir. Bu dnceye binaen biz de ncelikle sz konusu
kelimeleri tanmlamakla konumuza balayacaz.

1.1 PEYGAMBERN TANIMI


Peygamber kelimesi, Farsa kkenli olup, peym ve ber kelimelerinin
birleiminden mteekkil olup, haberci, haber getiren manalarna gelir.
Dilimizde bu kelimeyi eli szc karlamaktadr. Arapada ise peygamber
kelimesinin karl olarak resul ve nebi kelimeleri kullanlr. Bu iki
kelimenin ayn manada olduunu ifade edenler olduu gibi birbirinden farkl
olduunu ifade edenler de vardr. Peygamberler Allahtan alm olduklar vahyi
hibir mdahalede bulunmakszn insanlara ulatran ve gerektii taktirde de
anlalmayan yerleri insanlara aklayan insanlardr. Bu konudaki geni bilgiyi
bir sonraki balmz altnda genie vereceimiz iin burada bu kadar bilgi ile
yetinmekteyiz.

1.2 NEB VE RESUL TERMLER ARASINDAK HTLAF

Aslnda slam dnce tarihinde nbvvetten veya peygamberlikten sz


edilirken; nebi ile resul arasndaki farkllklar umumi kanaatler arasnda nemli bir
yer tutmaz.4 Sadece bu iki kavram arasnda kk farklar olduu vurgulanmtr.
Nebi ile resul kavramlar arasnda farkllk olmadn iddia edenler olmusa da, bu

4
Yavuz, Salih Sabri, slam Dncesinde Nbvvet, stanbul tsz, 17.

7
iddia (genel kabule gre) hem nass hem de kelimelerin szlk anlamlar asndan
pek tutarl gzkmemektedir.5
Biz bu balmz altnda sz konusu terimler arasndaki ihtilafa gemeden
nce bu iki terimi ksaca irdelemeyi ve ardndan devam etmeyi uygun buluyoruz.

1.2.1 Nbvvet ve Nebi


Nbvvet ve nebi kavramlar ayn manalar ifade eden deiik kalplardr.
Nebi kelimesi sfat, nbvvet kelimesi ise mastardr. Dolaysyla birinin terim ve
szlk anlam dierini de kapsamaktadr.
a. Szlk anlam: Nebi kelimesinin tremi olduu mcerred kk hakknda
iki gr mevcuttur. Birinci gre gre nebi kelimesi yce, ulu ve erefli
6
veya nebvet (
anlamlarn tayan nebeve ) kklerinden tretilmitir.
kinci ve genel kabul gren gre gre ise nebi kelimesinin asl hemzeli olup,
) fiilinden
haber verme, bir yerden baka bir yere gitme anlamndaki n-b-e (
tremitir.7 bn Manzur peygamberleri nebi olarak isimlendirilmesinin sebebinin;
onlarn Allahtan haber getirmelerinden kaynaklandn ifade eder. Bu kelime
haber anlam tayan kkten trediinden hem haber alan hem de haber veren
anlamlarn ihtiva etmektedir.8
Nebi kelimesi yaygn olarak hemzesiz ekliyle kullanlr. Fakat bu durum
) kknden tremedii anlamna gelmez. Kullanndaki zorluk
onun n-b-e (
dikkate alnarak Arapa dil kurallarna gre, nebi kelimesinin sonundaki hemze ()
) ekline konmutur.
ya ( )harfine dntrlerek en-nebiy (
b. Terim Anlam: Ehli Snnet kelamclar nebiyi genel olarak Allahn
kendisine seni gnderdim dedii insan olarak tanmlarlar.9 Crcni Allah ile
peygamberleri arasndaki iletiim vastalarn dikkate alarak nebiyi Allahn melek
vastasyla veya ilham suretiyle yahut salih rya yoluyla ilhi bilgileri aktard

5
Yavuz, Salih Sabri, a.g.e, 17.
6
sfahni, Mucemu Mfredti Elfzil-Kurn, Beyrut tsz, 509; Taftazni, Sduddn, erhul
Maksd, Beyrut 1989, V, 5;
7
bn Manzur, Ebul-Fadl Muhammed bin Mkerrem, Lisnul-Arab, Beyrut 1990, I, 161-162.
8
bn Manzur, a.g.e, I, 161-162; el-c, Adududdin Abdurrrahman bin Ahmed, el-Mevkf fi lmil-
Kelm, Kahire, ts. 337.
9
el-ci, el-Mevkf, 337.

8
kimseler diye tarif etmektedir.10 Bunlarn yannda nebinin farkl bir ynn ifade
eden bir tarifi daha vardr. Bu tarife gre nebi Allahn kullar arasndan seerek bir
kavme veya btn insanla tebli greviyle gnderdii kimselere denir.11 Bu
tanmdaki farkllk nebinin tebli yndr. bn Teymiyye nebinin ayrc vasflarn
belirtirken u tahlili yapar. Resuller Allahn emirlerine kar kanlara gnderilirler,
nebiler ise sadece iman eden ve Allahn emirlerine uyan kimselere gnderilirler. Bu
ayrm esas alndnda nebi yle tarif edilebilir: Allahn daha nceki eriatlere
bal kalmak zere, ilahi emir ve yasaklarn mminlere tebli etmesi iin vahiy
yoluyla grevlendirdii kimselere nebi denir.12
Sonu olarak cumhura gre nebi iin mull bir tarif yle olabilir:
Allahn kullar arasndan seerek yeni bir eriat vermeden, ilhi bilgileri vahy
etmek suretiyle, bir kavme veya tm insanla gnderdii kimselere nebi denir.

1.2.2 Rislet ve Resul


a. Szlk Anlam: Resul kelimesi, szlkte eli anlamnda, onu gnderen
ahsn yklemi olduu grevi teslim alarak yerine getirmesini emrettii kimsedir.
Ayn kkten treyen irsal kelimesi yneltmek ve gndermek anlamn ifade
eder.13 nemli bir i iin gnderilen kimse resul (eli) olmu olur. Nitekim Kuran-
Kerim Neml Suresinde Belksn Hz. Sleymana gndermi olduu ve nemli bir

vazifeyle muvazzaf klnan elilerini zikrederken murselun eliler/resuller



ibaresini kullanr.14 Resul kelimesiyle ayn
kkten tretilmi olan rislet grev anlamndadr. Resul ve risalet bazen ayn
anlamlarda kullanlmtr. Resul hem mzekker hem mennes olarak kullanld gibi
tekil ve oul olarak da kullanlr.15
b. Terim Anlam: Szlkte eli, mesaj vb. anlamlar ifade eden resul
kelimesi terim olarak Allahn vahyettii ilahi emir ve bilgileri tebli etmekle
ykml olan ve kendisine bir kitap ve eriat verilen peygamber anlamn ifade

10
Crcni, Seyyid erif, et-Tarift, stanbul 1918, 239.
11
Taftazni, Sduddin, erhul Meksd, Beyrut 1989, V, 5.
12
bn Teymiyye, Ebul Abbas, Kitbun-Nbvvt, Beyrut 1985, 337.
13
bn Manzur, a.g.e, XI, 284; Crcni, et-Tarift, 110.
14
Neml Suresi, 27/35.
15
bn Manzur, a.g.e, XI, 284.

9
eder.16 Bu tanmdan anlalaca zere resul kendisine yeni bir kitap ve eriat
verilmekle nebiden ayrlm olmaktadr. O, nbvvetini tesbit eden vahyin tesinde
risaletle ykml olduunu bildiren zel bir vahiy almak suretiyle de nebiden ayrlr.
Zira Cebrail ona kitap indirmek suretiyle zel bir grev yklemitir. Buna gre
risalet bir ncekini takip etmeyen, yeni bir eriatn tesisini ihtiva eden zel bir
grevdir.17 Fakat unu ifade edelim ki bu tanm, resul ile nebi arasnda fark
bulunduunu kabul eden geleneki anlayn kabulne gre yaplmtr. Daha sonra
zikredilecei iin burada ksaca vurgulamakla yetineceimiz husus; bu tanmn
Mutezile tarafndan kabul edilmediidir, zira Mutezile nebi ve resul arasnda fark
bulunmadn kabul eder.18
Resul kelimesi Kuran- Kerimde lgat manasyla eli anlamnda da
kullanlm ve bu terim ile bazen melek de kastedilmitir. Allah Teala Tekvir
Suresinde O Kuran phesiz deerli, gl ve arn sahibi Allahn katndan
deerli bir elinin getirdii szdr ayetinde Kuran- Kerimi getirmekle
grevlendirilen melekten (eliden), yani Hz. Cebrailden bahsederken; Hz. Cebraili

rasulin kerim deerli bir eli ibaresi ile tanmlar.19 Ayn

ekilde Hud Suresinde geen Ey Lut, biz rabbinin elileriyiz

ayetinde de rusul/eliler kelimesi melekler iin kullanlmtr.20 Resul

kelimesi bu ayetlerin dnda daha birok ayette ayn anlamda kullanlmtr.21
Kuran- Kerimde eli anlamnda kullanlan resul kelimesi ou yerde
peygamberler iin kullanlr. rnein Ali mran Suresinde Allah Hz.

Peygamberden bahsederken onun zellikle ancak bir resul/eli

22


olduu vurgulanr. Fakat bu ayette onun ancak bir eli
olduunun vurgulanmas, onun da dier peygamberler gibi bir insan olduunun ve
onun da lml olduunun vurgulanmas iindir. Bu ayetin sebeb-i nzul (ini
sebebi) Uhud Savanda Hz. Peygamberin ld ayiasnn yaylmas zerine baz
mnafklarn eski dinimize dnsek daha iyi olur dncesine cevap niteliindedir.

16
Taftazani, a.g.e, V, 6.
17
Crcni, a.g.e, 239; Yavuz, Salih Sabri, a.g.e, 16.
18
Yavuz, Salih Sabri, a.g.e, 18 vd.
19
Tekvir Suresi, 81/19-20-21.
20
Hud Suresi, 11/81.
21
Hud Suresi, 11/77; Ankebut Suresi, 29/31; Mrselat Suresi, 77/1; Zuhruf Suresi, 43/80.
22
Ali mran Suresi, 3/144.

10
Hatta bazlar eer Muhammed gerekten peygamber olsayd ldrlmezdi
demeye baladlar. Allah bu ayet ile mnafklara siz peygamberin lmyle gerisin
geriye eski dininize dnseniz dahi bunun Allaha bir zarar olmaz. Muhammed de
lml bir insandr. Bylece Allah Onun (Hz. Peygamberin (s.a.s) ulhiyeti fikrini
zihinlerden silmek ve Allahn dinini mnafklar olmakszn da tamamlayacan
vurgulamak iin bu ifadeye bavurmutur.23 Resul kelimesi bu ayetin dnda baka
ayetlerde de peygamberler iin kullanlmtr.24
Sonu olarak unu ifade edelim ki tanmlardan da anlalaca zere genelin
kabulne gre resuln nebiden fark vardr. Resul yeni bir kitap ve eriat alr. Onun
nebiden fark budur. Yine resul kelimesi lgat anlam itibariyle bir grevle muvazzaf
olan herhangi bir ahs iin de kullanlabilmektedir. Bunun rneklerini ayetler
nda grdk. Ayn kelime bazen kraln elisi iin, bazen melekler iin ve bazen
de peygamberler iin kullanlmtr.

1.2.3 Her ki Terimin Mteradif (E Anlaml) Olduunu fade Edenler


Nebi ve resul arasnda fark olmad kansnda olan Mutezile ekoldr.
Mutezile bu grn zellikle ayetlerle destekler. Bu delillerini u ekilde sralarlar;
1. Hacc Suresinde geen bir ayette Allah biz senden nce hibir resul ve
nebi gndermedik ki, o bir ey arzu ettii zaman eytan onun arzusu ierisine
mutlaka (onu dnya ile megul edecek bir dnce) atm olmasn. Fakat Allah
eytann attn derhal iptal eder25 buyurmak suretiyle nebinin de resul olduunu
ortaya koymaktadr.
2. Allahn Hz. Muhammed (aleyhisselam) nebilerin sonuncusu olarak
nitelemesi de farkn olmadn ortaya koymaktadr. Eer nebi ve resul farkl olsayd,
Hz. Muhammed (a.s)den sonra da nebilerin gelmesi sz konusu olurdu.

23
Taberi, Muhammed bin Cerir, Cmiul-Beyn an Tevili yil-Kurn, Beyrut 1988, IV, 110;
Kurtubi, el-Cmi li Ahkmil-Kurn, Drul-Ktibil-Arabi, 1967, IV, 222; Mevdudi, Tefhimul
Kurn, stanbul 1999, I 204; Yazr, Elmall Muhammed Hamdi, Hak Dini Kurn Dili, stanbul
1993.
24
Maide Suresi, 5/67; Enam Suresi, 6/48; Mminun Suresi, 23/51.




25
Hacc Suresi, 22/52 (

11
3. Yce Allah Hz. Peygamber (a.s)e bazen nebi ya eyyhennebiyyu
bazen de resul ya eyyherrasul "
27 eklinde hitap etmitir.
26

Eer iddia edildii gibi nebi ve resul arasnda fark olsayd Allah bunlarn sadece
biriyle hitap ederdi.28
Mutezile limleri zikredilen ayetlere binaen nebi ile resul arasnda hibir
fark olmadn ifade ederler. Onlara gre nebi ile resul arasndaki tek fark nebinin
ilham yoluyla vahiy almas, resuln ise ayn zamanda melek vastasyla da vahiy alan
peygamber olmasdr.29 Mutezilenin bu gryle paralel bir gr de Crcaniden
gelir. Crcni, resul olan peygamberin nbvvet vahyinin stnde olan bir vahiy
almak suretiyle nebiden daha stn olduunu sylemektedir.30 Bu ekilde nebilere
inen vahiy ile resullere inen vahyi birbirinden ayrmakta ve ikisi arasndaki fark bu
ayrma dayandrmaktadr. Cebrilin zellikle Allahtan ald kitab indirmek
suretiyle peygamberine vahy etmesini risalet vahyi olarak tanmlamaktadr.
Abdulkdir el-Badd ise Crcnnin yaklamyla uzlatrlmas g bir ayrm
yapmaktadr. Ona gre nebi, kendisine Allahtan vahiy gelen ve vahiyle birlikte
kendisine melek inen kimsedir.31
Sonu olarak, nebi ve resul arasnda fark olmadn kabul eden mezhep
Muteziledir. Her ne kadar bu grleri Ehl-i Snnetin limlerinin ounun
kabulne aykr ise de bu grlerini grld zere delillerle savunmulardr.

1.2.4 Her ki Terimin Farkl Olduunu fade Edenler


Bir nceki balk altnda nebi ve resul kelimeleri arasnda fark olmadn
iddia edenlerin grlerini ve delillerini grmtk. Biz o balk altnda her iki
kelime arasnda fark olmadn kabul edenlerin Mutezile mezhebi ve bu ekoln
temsilcileri olduunu ifade etmitik. Ama genele gre bu iddia hem nasslarla hem de
kelimelerin szlk anlamyla eliir. imdi de bu grte olanlarn delillerini
srasyla greceiz.

26
Enfal Suresi, 8/64-65; Tevbe Suresi, 9/73; Ahzab Suresi, 33/6-28-45-50.
27
Maide Suresi, 5/41-67
28
Fahreddin er-Razi, Muhammed bin mer, Meftihul-ayb (et-Tefsirul-Kebir), Drul_Ktbil-
lmiyye, Beyrut 1911, VI, 244. Yavuz, Salih Sabri, slam Dncesinde Nbvet, stanbul tsz, 18.
29
el-Crcn, Seyyid erif, et-Tarift, stanbul 1918, 110.
30
el-Crcni, Seyyid erif, et-Tarift, 239.
31
Abdulkadir el-Badd, Ebu Mansur Abdulkhir bin Thir, Uslud-Din, Beyrut 1981, 110.

12
1. Nebi kavram resulden daha geneldir. Zira nebinin sahip olduu
nbvvet zellii resul olan peygamberler iin de sz konusudur. Resullerin tad
risalet ise sadece kendilerine has bir zelliktir. Nbvvet tm peygamberlerin sahip
olduu zellik olmas hasebiyle daha geneldir. Fakat resul nbvvet zelliini
tamas sebebiyle daha kapsamldr. Buna gre her resul nebidir, fakat her nebi resul
deildir.32
2. Nebi, kendisinden nce gelen peygamberlere indirilmi olan kitaplarla
hkmeden, kendilerine kitap verilmeyen peygamber olduu halde, resul, kendisine
zel olarak yeni bir kitap ve eriat vahyedilen peygamberdir. Buna gre kendisine
kitap indirilmeyen, fakat nceki peygamberin eriatn srdren peygambere resul
denemez.33
3. Resul, kendisinden nce gelen eraitlerin hkmlerini ortadan kaldrd
halde, nebilere byle bir zellik verilmemitir.34
Crcni, resul olan peygamberin nbvvet vahyinin stnde olan bir vahiy
almak suretiyle nebiden daha stn olduunu syler.35 Aslnda buradaki fark
zikredilen maddelerden biraz farkldr ve Mutezilenin grne biraz daha
yakndr.36
Fahreddin er-Rzi, Mutezilenin Hacc Suresinde geen Biz senden nce
hibir resul ve nebi gndermedik ki o bir ey arzu ettii zaman eytan onun arzusu
ierisine (onu dnya ile megul edecek bir dnce) atm olmasn37 ayetini yanl
yorumladn ifade eder ve onlarn grlerini kabul etmez. Ona gre bu ayet
Mutezilenin iddiasnn aksine nebi ile resul arasnda farkn bulunduunu ortaya
koymaktadr. Bu ayette nebi kelimesi resul kelimesine atfedilmitir. Bu da her iki
kelime arasnda fark olduunu ortaya koyar. nk dil kurallarna gre, genel zele
atfedilir. Bu durumda bu ayete gre, nebi genel, resul ise zel bir kavramdr.38
Kuran- Kerimde nebi ile resul kelimelerinin birlikte kullanld ayetler
bu iki kavram arasnda bir mukayese yaplmasna imkn vermesi asndan

32
Crcni, et-Tarift, 237; Taftazni, erhul-Makasd,, I, 249.
33
Crcni, et-Tarift, 238.
34
Taftazni, erhul-Makasd,, II, 173; Abdulkhir el-Baddi, a.g.e, 154; Crcni, et-Tarift, 110;
35
Crcni, et-Tarift, 239.
36
Yavuz, Salih Sabri, a.g.e, 18.
37
Hacc Suresi, 22/52.
38
Rz, et-Tefsrul-Kebr, VI, 244.

13
nemlidir. Araf Suresinde Hz. Peygamberin hem nebi hem de resul olma yn
yle vurgulanr. yle ise Allah`a ve mm nebi olan Reslne -ki o, Allah'a ve
onun szlerine inanr- iman edin ve O'na uyun ki hidayet bulasnz

O




O 39 buyurulur. Sz konusu ayette
Hz. Peygamber (a.s)in hem nebi hem de resul olarak vasflandrlm olmas ilk
bakta bu iki kelime arasnda fark olmadn gsterse de mfessirler aslnda bunun
her iki kelime arasnda fark olduunu belirtmek iin kullanldn ifade ederler.
Ayette geen nebi kelimesi resulden sonra zikredilmek suretiyle risalete dikkat
ekilmitir. Burada resul kelimesi eli anlamnda kullanlm, terim anlam dikkate
alnmamtr.40 Ayn ekilde Meryem Suresinde geen ayette de Hz. Musa ve Hz.
smail (a.s) hem nebi ve hem de resul olarak zikredilirler. Sz konusu ayetlerin
ilkinde:


Resulm! Kitap'ta Musa'y

da an. Gerekten o ihls sahibi idi ve hem resl, hem de neb idi.41 buyurulur. kinci
ayette de



(Reslm!) Kitap'ta
smail'i de an. Gerekten o, szne sdkt, resl ve neb idi42 buyurulur. Her iki
ayette de nebi resule atfedilerek tekit edilmektedir. Hz. Musa (a.s)nn bu iki
kavramla vasflandrlmas bu iki kavram arasnda fark bulunmad anlamna
gelmez. Onun hem Allahtan vahiy alan bir nebi hem de insanla gnderilmi bir
eli olduu vurgulanarak resul olduu belirtilmektedir.43
Nebi ile resul arasnda fark olduunu kabul edenlerin en byk delili
Mutezilenin kendi lehlerine kullandklar Biz senden nce hibir resul ve nebi
gndermedik ki44 ayetidir. Bu ayet daha nce ele aldmz dier iki ayet gibi
yorumlar neticesinde deil, ak olarak bu hususu ortaya koymaktadr. Bu ayetten
yola klarak iki sonu karlmtr. lk sonu; peygamberlerin iinde resul olanlar
ve olmayanlar vardr. kinci sonu, peygamber olmayan kimseye nebi denemez.45

39
Araf Suresi, 7/158.
40
Kurtubi, a.g.e, VII, 298; lusi, ihabuddin Mahmud, Rhu-l Men fi Tefsril-Kurnil-Azm
ves-Sebul-Mesni, Beyrut 1987, IX, 79.
41
Meryem Suresi, 19/51.
42
Meryem Suresi, 19/54.
43
Suyuti, Celaleddin Abdurrahman Ebu Bekir, ed-Drrl-Mensr fi Tefsril-Mesr, Beyrut 1993,
V, 514-515.
44
Hacc Suresi, 22/52.
45
Kurtubi, a.g.e, XII, 80.

14
Elmall da bu ayetten yola karak nebi ile resul arasnda fark olduunu syler.46 Bu
yorumu destekleyen bir rivayette Ahmed bin Hanbelden Ebu mame ve Ebu Zer
tarikiyle gelir. Rivayete gre Hz. Peygamber (a.s) kendisine sorulan bir soru zerine
nebilerin says yz yirmi drt bin, resullerin says ise yz on tr der.47
Sonu olarak unu ifade edelim ki Kuran- Kerimden, her iki kelime
arasnda fark bulunduunu anlayanlar olduu gibi, her iki kelimenin birbirinden ayr
olmadn anlayanlar da olmutur. slam tarihinde birok konuda ihtilaf vardr ve bu
ihtilaflar olduu gibi kabul edilmilerdir. Ayn ekilde bu konu da ihtilafl bir
meseledir ve bu ihtilaf srekli var olacaktr. Bizim almamzda bu konuyu bu kadar
ayrntyla irdelememizin amac, bu konudaki fikirlerden ksmen de olsa
aratrmaclar haberdar etmi olmaktr. Zira nebi ve resul arasndaki farkn
kabulnn veya inkrnn birok konuda olduu gibi- pratik hibir sonucu yoktur.
Bu sadece fikri bir kabul olarak kalmaya devam edecek bir olgudur.

2. PEYGAMBERLERN ZELLKLER
Bir nceki balmz altnda peygamberin tanmn yapm ve genel
hatlaryla resul ve nebi terimlerine deinmitik. Bu balk altnda da Allahtan vahiy
alp o vahyi insanlara ulatrmakla grevli olan peygamberlerin genel zelliklerinden
bahsedilecektir. Malum olduu zere peygamberler de tm insanlar gibi birer
insandrlar. Onlarn bu yn kavimlerince kabul edilmemi ve bu konuda birok
ayette bu itirazlara cevap verilmeye allmtr. Bu blmde ayrca peygamberlerin
beer olmalar hasebiyle ihtiyalar, ilahi ynlerinin snr, cinsiyetleri, saylar vb.
gibi balklar altnda aratrmaclara kaynak olacak genel bilgiler verilmeye
allacaktr.

2.1 PEYGAMBERLERN BEER (NSAN) OLMASI


Bilindii zere peygamberler insanlardan seilmilerdir. Eer insan denilen
varlk vahyin aydnlna muhta ise, mutlak doruyu ve zellikle de metafizik
konular Allah, Ahiret, cennet, cehennem, melekler ve onlarn keyfiyeti hakkndaki
bilgi vs. konular bu cmledendir- hakknda salkl bilgiye ihtiyac varsa ve bunu da

46
Elmall, a.g.e, V, 496.
47
Ahmed bin Hanbel, Msned, stanbul 1982, V, 266.

15
akln snrl kapasitesiyle kavrayamyorsa; ona vahiy ve dolaysyla da Allah
tarafndan mutlak hakikatin bilgisi gelmelidir. Tabii ki bu mutlak hakikat bilgisinin
de insanlara ulatracak bir aracya/eliye ihtiya vardr. Hi tartmasz bu eli de
insan cinsinden olmaldr, nk aksi taktirde bilginin ulamnda anlamazlk
olurdu. Malumdur ki insanlar iin ne cinlerden ne de meleklerden peygamberler
gelmemitir. nsanlarn kendisiyle anlaabilecei kendi cinsinden olan insanlardan
peygamberler gelmitir.48
Kuran- Kerime baktmz zaman bu hususun ayrntl bir ekilde
ilendiini grrz. Peygamberin bir beer olmasna itiraz edilmi, Allah da bu
itirazlara cevaplar vermitir. Konumuzla ilgili en dikkat ekici ayetler sra Suresinde
gemektedir. Surede kfirlerin Hz. Peygamberden istekleri sralanmaktadr. rnein

Hz. Peygamber (a.s)e iman edebilmeleri iin ona


Sen, dediler, bizim iin yerden bir kaynak fkrtmadka sana asla


inanmayacaz"49 dediler. Devamnda da




" Veya senin bir hurma bahen ve zm ban olmal; yle ki, ilerinden

grl grl rmaklar aktmalsn"50 isteinin ardndan da imkn snrlarn zorlayacak


bir istekte bulunurlar. Bu isteklerini de O




"Yahut, iddia ettiin gibi, zerimize gkten paralar yadrmalsn

veya Allah ve melekleri (sylediklerinin doruluuna) ahit getirmelisin eklinde
ifade ederler.51 Ayetlerin devamnda Allah (c.c) aka kafirlerin durumlarn ifade
etmek babndan yle der: Zaten, kendilerine hidayet rehberi geldiinde, insanlarn
(buna) inanmalarn srf, "Allah, peygamber olarak bir beeri mi gnderdi?"
demeleri engellemitir.52 Onlarn peygambere inanmamalarnn en byk sebebi
kendilerine gnderilmi olan peygamberin kendileri gibi bir insan olmasyd. Ama
Allahn kendileri gibi bir insan peygamber olarak gndermi olmasnn hikmetini
kavrayamyorlard. Allah da onlarn bu anlayszln yle cevaplar:






De ki: Eer

yeryznde yerlemi gezip dolaan melekler olsayd, elbette onlara gkten,
48
Havva, Said, el-Esas fis-Snne (slam Akaidi), (ev. M. Ahmet Varol ), stanbul 1992, IX, 51.
49
sra Suresi, 17/90
50
sra Suresi, 17/91
51
sra Suresi, 17/92
52
sra Suresi, 17/94

16
peygamber olarak bir melek gnderirdik.53 Ayet kfirlerin iddialarna ok gzel bir
cevap verir. Yeryznde dolaanlar melek olsayd onlara gnderilen peygamberler
de kendi cinslerinden, yani melek olurdu. Ama yeryznde dolaanlar insan olduu
iin onlara gnderilecek olan peygamberler insan olmak durumundadr.54 nk
Allahn gndermi olduu ilahi emir ve yasaklarn insanlara anlatlmas gerekir.
Ayn zamanda yeri geldike de sz konusu emir ve yasaklarn uygulanmas
gerekecekti. Ayn ekilde bir insann kendisine uyabilecei ve hayatn kendine
rehber edinebilecei tek varlk kendi cinsinden olmalyd. Aksi takdirde bir
55 olmas dnlemezdi. Bu da insanlar
peygamberin gzel bir rnek
iin ancak insan cinsinden olan bir peygamberle mmkn olacakt.56 Aslnda
kfirlerin Hz. Peygamber (a.s)in peygamberliini kabul etmeye niyetleri yoktur ve
bu gibi szlerle ona tahakkm etmeye kalkmlardr.57 Sz konusu istekler de bir
insann yapamayaca isteklerdi ve Hz. Peygamber (a.s) onlara bu durumu yle
ifade edecekti ben sadece bir insanm.58 Bunun zerine de kafirler yleyse senin
peygamberliine kim ahitlik edecek? dediler. Bunun zerine de
O

de ki benimle sizin aranzda gerek ahit olarak Allah kfidir ayetiyle
59

Allah onlara cevap vermitir. Bu surette de kfirlerin iddiasnn yanlll ortaya


kmtr. Bu ayetle Hz. Peygamber (a.s) onlara u cevab vermitir: Cenb- Hak
benim iddiama uygun olarak mucizeyi verince, bu, benim doru olduum hususunda
Allah tarafndan bir ahadet olmu olur. Allah'n, doruluuna ahitlik ettii kimse
ise, hi phesiz dorudur. Binaenaleyh artk bundan sonra, "Peygamberin, insan
deil melek olmas gerekir" eklinde bir sz, kendisine iltifat edilmeyecek, fasit bir
diretme olmu olur."60
Kuran- Kerimde baka birka yerde daha kfirlerin
peygamberin/peygamberlerin insan olmas eletirilmitir ve iman etmeme nedeni gibi
gsterilmeye allmtr. Bu konuda birok ayet vardr. Biz brahim Suresinden ve

53
sra Suresi, 17/95
54
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XV, 65-67.
55
Ahzab Suresi, 33/21.
56
Mevdudi, a.g.e, IV, 345
57
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XV, 66.
58
sra Suresi, 17/93.
59
sra Suresi, 17/96.
60
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XV, 68.

17
Enam Suresinden ayetler zikrederek konuya alm getirmeyi uygun bulduk. ki
suredeki sz konusu ayetler birbiriyle hem ilgili olduklar hem de birbirini tefsir
ettikleri iin onlar setik. brahim Suresindeki ayette: Onlar (iman etmeyenler)
dediler ki: Siz de bizim gibi bir insandan baka bir ey deilsiniz. Siz bizi
atalarmzn tapm olduu eylerden dndrmek istiyorsunuz. yleyse bize, apak
bir delil getirin!61 buyurulur. Buradaki apak delilin ne olduunu Enam
Suresindeki ayette grebilmekteyiz. Ayette: (Kfirler) Muhammed'e
62
(grebileceimiz) bir melek indirilseydi ya! dediler buyurulur. Ayn ayetin

devamnda Allah (c.c) onlara cevaben yle der:

Eer Biz yle bir melek indirseydik elbette i orada hemen bitirilmi olur,

artk kendilerine gz bile atrlmazd.63 Zaten imtihann anlam grmeden
inanmaktr. Melekleri grdkten sonra inanmann hibir anlam kalmaz.64 Aslnda
kfirlerin iman etmeye niyetleri yoktu. Amalar peygamberlerden imknsz eyler
istemekti. Ayn surenin devam eden ayetinde bu durum ok gzel bir slupla ifade
edilir. Ayette yle denir: Eer peygamberi bir melek klsaydk muhakkak ki onu
insan suretine sokar onlar yine dmekte olduklar kukuya drrdk.65 Allah
(c.c) ayette mantk bir ibare kullanmtr. Eer kfirlerin dedii gibi peygamberi
meleklerden semi olsaydk grebilmeleri iin onu da bir insan suretine sokacaktk.
Bu durumda da onlar bu sefer bu melein melek olduunu kantlamasn
isteyeceklerdi ve sonu ksr bir dng iinde yine inkra gideceklerdi. Aslnda
melein gnderilmi olmamas onlarn yararna idi. Aksi takdirde imtihan edilmeleri
iin kendilerine zaman tannmayacakt ve kaybedenler onlar olacakt. 66 Kendilerine
iman etmeleri iin zaman tannmayacan ve kaybedenlerin kendileri olacan
aklamas bakmndan Hicr Suresinde geen ayetler de olduka dikkate deerdir.
Dediler ki: "Ey kendisine Kur'an indirilen (Muhammed)! Sen mutlaka bir

61
brahim Suresi, 14/10.
62
Enam Suresi, 6/8.
63
Enam Suresi, 6/8.
64
Mevdudi, a.g.e, II, 140.
65
Enam Suresi, 6/9.
66
Mevdudi, a.g.e, II, 140. TDV Vakf Meali, Ankara 1993.

18
mecnunsun!" Eer doru syleyenlerden idiysen, bize melekleri getirmeliydin." Biz
melekleri ancak hak ile indiririz. O zaman onlara mhlet verilmez.67
Peygamberlerin beer olmasna itiraz edilen ayetlere bakld zaman inkr
edenlerin bu hususta srarlarnn samimi olmad anlalacaktr. Bazen
peygamberin/peygamberlerin beer olmasna itiraz edilmi olmasnn sebebi,
peygamberin maddi durumuna itibar edilerek yaplm bir itiraz olarak karmza
kar. Buna rnek olarak Zuhruf Suresinde geen ve Firavunun kavmini ikna etmek
iin kulland ifadeleri zikredebiliriz: Firavun kavmine seslendi ve yle dedi: "Ey
kavmim! Msr mlk ve altmdan akp giden u rmaklar benim deil mi? Hla
grmyor musunuz?" "Yoksa ben, kendisi zayf ve neredeyse sz anlatamayacak
durumda bulunan u adamdan daha hayrl deil miyim?" "Ona altn bilezikler
verilmeli veya yannda ona yardmc melekler gelmeli deil miydi?"68 Ayn manadaki

bir dier ayette de yle buyurulur:


Firavun'a ve ileri gelenlerine de (Musa ve Harunu eli olarak gnderdik). Onlar
ise kibre kapldlar ve ululuk taslayan bir kavim oldular. Ve dediler ki: Kavimleri
bize klelik ederken, bizim gibi (insan olan) bu iki adama inanr myz?69 Dikkat
edilecek olursa sz konusu ayetteki insanlarn karlarndaki insan deerlendirirken
referans aldklar tek ey dnyadaki maddi durumundan baka bir ey deildir.70 Bu
paragraf altnda ele aldmz konuyla ilgili son ayet Hz. Muhammed (s.a.s) iin

kfirlerin kullandklar bir kabullenememeyi ifade eder. Ayet yledir:


Ve (kfirler) dediler ki: Bu Kur'an iki ehirden

byk bir adama indirilse olmaz myd?71 Ayette zikredilen iki ehir Mekke ve
Taiftir. Kafirlerin iddias da yleydi: Mekke'den Velid b. Muire, Utbe b. Rebia
gibi hretli insanlar veya Taif'den Urve b. Mesud, Habib b. Amr, Kinane b. Abdu
Amr veya bn Abdiyaleyl gibi nderler dururken Allah peygamberlie Muhammedi
mi layk grd? Muhammed hem yetim bir insandr ve hem de mal ve evlat
bakmndan da bu insanlardan daha zayftr. Dikkat edilirse insanlarn
deerlendirmesinin daha nce zikrettiimiz insanlarn deerlendirmesinden hibir

67
Hicr Suresi, 15/6-7-8.
68
Zuhruf Suresi, 43/51-52-53.
69
Mminun Suresi, 23/47.
70
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XVI, 429.
71
Zuhruf Suresi, 43/31.

19
fark yoktur. Bu tamamen dnya eilimli bir deerlendirmedir.72 Allah ayetin

devamnda onlara cevaben yle der: Rabbinin rahmetini

onlar m paylatracaklar?73 Allah nasl ki insanlarn rzklarn paylatrrken kime
neyi ne kadar vereceine karar veriyorsa diledii kimseyi de peygamber olarak seer
ve bu konuda da kimseye danmaz. Setii kimsenin maddi ve manevi mevkisinin
nemi Allah katnda dikkate ayan deildir. Bu kimse yetim ve fakir de olsa eer
Allah onu peygamber olarak semeyi dilemise bunu yapar ve bu konuda kimseye
danmaz. 74 nk O (c.c) diledii her eyi yapandr.75
Kendilerine peygamber gnderilen toplumlarda peygamberin insan olmas
bir yana, peygamberlerin ou kendi kavimlerinin iinden seilmi insanlard.
Kavimleriyle ayn dili konuan, toplumu her ynyle tanyan insanlard. Kuran-
Kerimi dikkatle incelediimiz zaman grrz ki Allah kendilerine peygamber
gnderilen toplumlardan bahsederken onlara kendi ilerinden bir insann
gnderildiini ifade eder. rnein kavimlerinin ve onlara gnderilmi olan
kardeleri ibaresi dikkat
peygamberlerinin birlikte zikredildii ayetlerde

ekicidir. Birka ayeti rnek olmas iin zikredecek olursak, Hz. Salih iin

Semud (kavmine) de kardeleri Salihi (peygamber olarak)


gnderdik76, Hz. Hud iin
d (kavmine) de kardeleri Hudu
gnderdik77, Hz. uayb iin
Meyden halkna da kardeleri
uayb gnderdik78 buyurulur. Buradaki kardeleri ibaresi hakknda farkl
yorumlar gelmitir. Bir yoruma gre sz konusu kavim ve peygamberler ayn
babann ocuklar olduu iin, ikinci yoruma gre Hz. demin ocuklar olduklar
iin, nc yoruma gre ayn kavimden olduu iin Allah ifade edilen ibare ile
tanmlamtr.79 nc yorumun tutarll daha fazladr. Sonu olarak
peygamberlerin ounun kendi kavimlerinden seilmi olan insanlar olduklarn
anlam oluyoruz.

72
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XIX, 520; Mevdudi, a.g.e, IV, 390.
73
Zuhruf Suresi, 43/32.
74
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XIX, 520; Mevdudi, a.g.e, IV, 390.
75
Hud Suresi, 11/107.
76
Araf Suresi, 7/73; Hud Suresi, 11/61; Neml Suresi, 27/45.
77
Araf Suresi, 7/65.
78
Araf Suresi, 7/85; Hud Suresi, 11/84.
79
Kurtubi, a.g.e, X, 58; bn Kesir, Tefsirul-Kurnil-Azm, Beyrut 1999, II, 347; Beydavi, Tefsirul-
Beydavi, Beyrut 2003, I, 349; Nesefi, Tefsirun-Nesefi, Beyrut 2001, I, 425;

20
Peygamberlerin insanlardan seilme gereklilii aklen de tutarldr. nk
peygamberler Allahtan aldklar vahyi sadece insanlar ulatrmakla grevlendirilmi
postaclar deildirler.80 Onlar kendilerine indirilen vahyin teblicileri ve
uygulayclardrlar.81 Ayrca onlar rnek ahsiyetlerdir. Eer onlar rnek olmak
durumunda olan insanlar ise, 82 onlar taklit edecek olan insanlardan farkl olmamalar
gerekir. Yemek, imek ve oalmak gibi ihtiyalar olmayan meleklerin tam aykr
bir ftratta olan insanlara rnek olmas zor olsa gerektir. Eer kfirlerin iddia ettikleri
gibi peygamberler insanlardan deil de meleklerden seilmi olsalard bu durum
daha abes olurdu.83
Sonu olarak unu ifade edelim ki insanlara peygamber olarak gnderilecek
olan kimse ancak ve ancak insan olmak durumundadr. Meleklerden veya cinlerden
insanlara peygamber gnderilmesi hem mantk ve hem de kolaylk dini olan slamn
ruhuna aykr olurdu. Ayn ekilde bu durum abes i yapmaktan beri olan Allahn
hikmetine de uymazd. Nihayetinde de Allah yle yapmtr. phesiz ki Allah ne
yaparsa doru yapar.84

2.1.1. PEYGAMBERLERN BEER BAZI YNLER


Peygamberlerin insanlardan seildiini bir nceki balk altnda
zikretmitik. Beer olan peygamberler beer olma hususiyetlerinden dolay, dier
normal insanlarn sahip olduklar beeri duygu ve dncelere sahiptirler. Onlarn
maddi/cismani ynnn dier insanlardan hibir fark yoktur. Fakat manevi/ruhani
ynleri insanlardan farkldr. Olaanst haller yaayabilirler. Zaten vahiy almalar
bal bana onlar iin dier insanlara gre olaanst bir olgudur. Biz bu balk
altnda peygamberlerin beer olmalar hasebiyle sahip olduklar baz zelliklerinden
bahsedeceiz.

2.1.1.1 Peygamberler lahi Bir Varlk Deildirler


ncelikle unu ifade edelim ki peygamberlerin ulhiyetleri sz konusu
deildir ve bu durum kesinlikle tevhit ilkesine aykrdr. Bununla alakal ayetlerin

80
Krbaolu, M. Hayri, slam Dncesinde Snnet, Ankara 2000, 158 vd.
81
Maide Suresi, 5/67; Krbaolu, a.g.e, 148 vd.
82
Ahzab Suresi, 33/21; Mmtehine Suresi, 60/4-6.
83
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XV, 165-167; Kutub, Seyyid, F Zillil-Kurn, V, 324.
84
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XIX, 52; Mevdudi, a.g.e, III, 125.

21
byk ounluu Hz. sa (a.s) hakkndadr. zellikle Hristiyan inancnda Hz.
sann Allahn olu olduuna inanlr. Kuran- Kerim bu kabul kesinlikle

reddeder85 ve der ki



sann
durumu demin durumu gibidir, Allah demi topraktan yaratt ve ona ol dedi, o
86
da oluverdi. Eer babasz domu olmak bir insann ilahi bir varlk olarak
nitelendirilmesine yetiyorsa, Hz. dem (a.s) topraktan yaratlmtr. Bu durumda o
da Allahn olu olarak kabul edilmeliydi zira o hem babasz hem de annesiz
yaratlmtr. Buradaki tek gerek her ikisinin de mucizev bir ekilde domu
olmalardr. Bu da onlarn ilah olmalarn gerektirmez.87 Ayn manadaki dier bir
ayette Allah (c.c) Yahudilerden bazlarnn da zeyr (a.s) Allahn olu olarak
nitelediklerini ifade eder. Ayet yledir:






Yahudiler: "zeyir
Allah'n oludur" dediler; Hristiyanlar da: "Mesih Allah'n oludur" dediler. Bu,
onlarn azlaryla sylemeleridir; onlar, bundan nceki kfredenlerin szlerini
taklit ediyorlar. Allah onlar kahretsin; nasl da evriliyorlar?88 Kuran- Kerim
Yahudilerin (ayn ekilde Hristiyanlarn) bu iddialarnn sadece bir sylentiden
ibaret olduunu ve hibir gereklik paynn olmadn ifade eder. Rivayetlerin ifade
ettiklerine gre zeyr (Ezra), yaklak M. 450 yllarnda yaayan bir kimsedir. Hz.
Sleyman'n vefatndan sonra Babil'deki esaretleri dneminde kaybolmu olan Tevrat
metinlerini ihya edici olarak ona byk bir kutsiyet atfettiler. O dereceye kadar ki,
onlar eriatlar, adetleri ve dilleri (branice) hakknda btn bildiklerini yitirmilerdi.
Daha sora dank rivayetler halinde bulunan Tevrat' yeniden toparlayp yazan ve
eriatlarn tekrar ihya eden zeyr (a.s) oldu. Bu hizmetlerinden dolay zeyr (Ezra)
srailoullar'nn ar takdir ve saygsn kazanmt. Bu sayg dolaysyla hakknda
kullanlan mbalaal ifade, baz Yahudi mezheplerinin saptmasnn ve onu
"Allah'n olu" sanmalarnn sebebidir. Mamafih Kur'an- Kerim, Haham zeyr'i
"Allah'n olu" kabul etme hususunda btn Yahudilerin mttefik olduunu iddia
etmez. Yukardaki ifade, unu demek ister: Allah'a iman konusunda Yahudilerin
sahip olduklar hurafeler, onlardan bir ksmnn zeyr'i Allah'n olu olduunu

85
Nisa Suresi, 4/171.
86
Ali mran Suresi, 3/59.
87
Mevdudi, a.g.e, I, 347.
88
Tevbe Suresi, 9/30.

22
vehmettirecek kadar ar bir dereceye varmt.89 Kuran- Kerim ayrca onlarn bu
iddialarnn daha nceki kfir kavimlerin (eski Msrllar, Yunanllar ve Romallar)
hibir delile dayanmayan oklu tanr kabullerinin bir tezahr olduunun altn izer.
Burada dikkati eken bir dier olgu da, aslnda normal bir insan olan peygamberlerin
nce sayg duyulan, daha sonra ise (mriklerin hayatta iken saygn insan olan
kimselerin, lmlerinden sonra putlatrlarak kendilerine ulhiyet atfedilmesi gibi)
bu saygda arya gidilerek ilahlatrlan kimseler olduudur.90

2.1.1.2 Peygamberler Fanidirler


Kuran- Kerimde peygamberlerden bahsedilirken onlarn lml olduu
ska vurgulanr. Tm insanlar gibi peygamberler de insan olma ynyle
lmldrler. Kuran- Kerim her nefsin lm tadacan ifade eder ama Enbiya
Suresinde bu genel hkm sadece peygamberler iin kullanlr. Ayette hem
peygamberlerin insan olmasnn gereklilii ve hem de onlarn insan olma
hususiyetlerinden dolay fani olmalar vurgulanr.91 Sz konusu ayet yledir:



Biz onlar (peygamberleri) yemek yemez

birer ceset klmadk ve onlar lmsz de deillerdi.92 Bu mealdeki ikinci ayet de
ayn manada direk olarak Hz. Peygamber (s.a.s)i muhatap alr. Ayetin lafz ve

manas yledir:


Senden nce de hibir
insan lmsz klmadk, sen lrsn de onlar baki kalr m?93 Ayetin aklamaya
ihtiya duymayacak kadar ak olduu kesindir. Yani senden nceki tm
peygamberler faniydiler ve ldler, ayn ekilde sen ve senden sonraki tm insanlar
da fanidirler ve leceklerdir.94

89
Mevdudi, a.g.e, III, 256; Yahudilerden bu frkann Hz. Uzeyr hakkndaki bu iddialar konusunda,
daha baka deliller iin bkz S. Yldrm, Kur'an'da Ulhiyyet, stanbul 1994, 358-361; Fahruddin Rz,
et-Tefsrul-Kebr XI, 480.
90
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XI, 480; Nesefi, a.g.e, I, 493; Mevdudi, a.g.e,
91
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XVI, 98; Kutup, Seyyid, a.g.e, V, 257.
92
Enbiya Suresi, 21/8.
93
Enbiya Suresi, 21/34.
94
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XVI, 138-139; Kutup, Seyyid, a.g.e, V, 274; Ayn manadaki ayetler iin
bknz. Ali mran Suresi, 3/185; Enbiya Suresi, 21/35; Ankebut Suresi, 29/57.

23
2.1.1.3 Peygamberlerin de Beeri htiyalar Vardr
Peygamberler beer olmalar hasebiyle normal insanlarda mevcut bulunan tm
insani ihtiyalara onlar da muhtatrlar. Kuran- Kerim bunu kabullenemeyen
kimselerin itirazlarn yle ifade eder:





Onlar (kfirler) yle dediler: Bu ne biim peygamber; (bizler gibi)
yemek yiyor, arlarda dolayor! Ona bir melek indirilmeli, kendisiyle birlikte o da
uyarc olmalyd!95 Tabii ki kfirler peygamberin insan olmasn
kabullenemedikleri iin onun arda dolamasn ve yemek yemesini
anlayamyorlard. Dahas peygamberin kendileri gibi alelade bir insan olmasn
kabullenemiyor ve buna itiraz ediyorlard.96 Onlarn bu itirazlarna Allah u ayetle

cevap verir:

Senden


nce gnderdiimiz btn peygamberler de, phesiz, yemek yerler, sokaklarda
gezerlerdi.97 Yani btn peygamberler insan olduklar iin yemek yerler ve
sokaklarda gezerler. Bu kaide sadece son peygamber Hz. Muhammed (s.a.s) iin
geerli bir kural deildir. Ondan nce gelen brahim (a.s), Musa (a.s) ve hatta
Allahn olu olarak telakki edilen sa (a.s) iin de geerlidir. Sizin iddianz bo ve
anlamsz bir iddiadan te bir ey deildir. Peygamberler insanlardan olmak
durumundadrlar ve bu da onlarn dier insanlar gibi yemek yiyip arlarda
gezmesini gerektirir.98

2.1.1.4 Peygamberlerin Vahiy ve Mucize Karsndaki Tutumlar


Peygamberlerin beer olma ynyle dikkat ekici bir yn de vahiy ile ilk
muhatap olma durumlarnda veya mucizelerle muhatap olunca verdikleri tepkilerdir.
Bunun birka rnei olduu iin maddeler halinde zikretmeyi uygun buluyoruz.
1. Bu konuda zikredeceimiz ilk rnek, Hz. Musa (a.s) rneidir. Ayette yle
buyurulur:


( Allah Musaya) asan at!

dedi. Musa (asay atp) onu ylan gibi deprenir grnce dnp arkasna bakmadan
kat. (Kendisine dedik ki): Ey Musa! Korkma; nk Benim huzurumda

95
Furkan Suresi, 25/7.
96
Seyyid Kutub, a.g.e, V, 341; Mevudi, a.g.e, II, 257.
97
Furkan Suresi, 25/20.
98
Zemaheri, Tefsrul-Kef, Beyrut 2002, 742; Beydavi, a.g.e, II, 148; bn Kesir, Tefsrul
Kurnil-Azm, IV, 71; Mevdudi, a.g.e, II, 257.

24
peygamberler korkmaz.99 Hz. Musa (a.s) hata ile bir Kpti (Msrl)yi ldrdkten
sonra Firavundan kaar ve Medyene gider. Medyende evlenen Hz. Musa tekrar
Msra dnmek zere Msr ve Meyden arasndaki Tur dann bulunduu yeri
kullanr. Tur dann bulunduu yere gelince Hz. Musa dan yksek bir noktasnda
yanan bir atei fark eder ve muhtemelen souk bir gece olmasndan dolay da o
ateten bir kor almak zere ailesinden ayrlr.100 Hz. Musa atein bulunduu yere
gelince Allah (c.c) kendisiyle konuur.101 Ve ona kendisini tanttktan sonra asasn
yere brakmasn syler. Bu emri yerine getiren Hz. Musa asasnn ylana
dntn grnce bu mucize karsnda korkuya kaplr ve kamaya balar. Allah
ona korkmamasn; zira peygamberlerin Allahn mucizeleri karsnda korkmamas
gerektiini syler.102 Burada dikkati eken nokta Hz. Musann gaybden gelen ilahi
ses karsnda ok etkilenmemi olmakla beraber, asasnn ylana dntn
grnce kamasdr. Aslnda ilk hadise de bir mucizedir. lk mucizeyle muhatap
olduktan sonra ikinci mucizeyi normal karlayabilmesi gerekirken o da gayr ihtiyari
kamaya balar. Buradaki olgu, peygamberlerin de normal insanlarn tepkilerini
verdikleridir. Zira onlarn da beer olduklar unutulmamaldr. Yeri gelir, sevinir,
zlrler ve korkarlar.
2. kinci rneimiz de Hz. Zekeriya (a.s)nn ihtiyarlk dneminde kendisine
evlat bahedilmesi karsnda armas ve aknln gizleyememesidir. Bilindii
zere Hz. Meryem annesi tarafndan Allaha adanm103 ve mabede verildikten sonra
da bakmn Hz. Zekeriya stlenmiti.104 Hz. Zekeriyya (a.s) bir gn Hz. Meryemin
yanna girince yannda o mevsimde olmas mmkn olmayan yiyecekler grnce
arr ve bu nimetlerin nereden geldiini sorar ve cevaben de nimetlerin Allah
tarafndan kendisine gnderildiini renir.105 Bunun zerine orada mitle Allahtan
kendisine bir evlat vermesi iin dua eder.106 Kuran- Kerim bize bu olay u ayetlerle

aktarr:



Orada

99
Neml Suresi, 27/10.
100
bn Kesir, a.g.e, IV, 110;Beydavi, a.g.e, II, 171; Mevdudi, a.g.e, IV, 297.
101
Taha Suresi, 20/12; Nzit Suresi, 79/16.
102
Mevdudi, a.g.e, IV, 297.
103
Ali mran Suresi, 3/35.
104
Ali mran Suresi, 3/37.
105
Ali mran Suresi, 3/37.
106
Ali mran Suresi, 3/38; Meryem Suresi, 19/3-6.

25
Zekeriyya, Rabbine dua etti: Rabbim, bana tarafndan hayrl bir nesil bala.
phesiz sen duay hakkyla iitensin, dedi.107 Tabii ki bu duas kabul edilir ve
kendisine bir oul verilecei mjdelenir.108 Bu mjde karsnda Hz. Zekeriyya (a.s)
arr, zira kendisi olduka yaldr ve kars da yal olmakla birlikte ksrdr.109
Aslnda bu durum Allah iin imknsz deildir. Ayrca bir peygamberin Allahn
gcnden phe iinde olmas muhaldir. Fakat peygamberler de beerdirler ve
olaanst bir olay karsnda armalar normaldir. Bu durumu peygamberlerin
Allahn gcnden phe iinde olduklar eklinde anlamak kesinlikle doru deildir.
3. nc rneimiz de oka tartlm olan Hz. brahim (a.s)n Allah
(c.c)tan lleri nasl dirilttiini kendisine gstermesini istemesidir. Ayet
yledir:






brahim Rabbine: Ey Rabbim! ly nasl dirilttiini bana gster, demiti. Rabbi
ona: Yoksa inanmadn m? dedi. brahim: Hayr! nandm, fakat kalbimin mutmain
olmas iin (grmek istedim), dedi.110 Ayette peygamberin kast aka ifade
edilmitir. Kalbinin mutmain olmasn istemitir. ldkten sonra dirilme Kurann
ska vurgulad ve zerinde ok durduu bir konudur. Byle bir meseleden
peygamberin phe iinde olmas mmkn deildir. Bir beer olmas hasebiyle byle
bir istekte bulunmu olmas yanl anlamaya sebebiyet vermemelidir.111 Bilindii
zere zikredilen istein ayns Hz. Musa (a.s) tarafndan dile getirilmiti. O, Allah
grmek istediini sylemi ve cevaben de bu isteinin (bu dnyada iken)
gereklemesinin imknsz olduu sylenmitir. Kuran- Kerim bu olay da yle
aktarr:





















Musa tayin ettiimiz vakitte (Tr'a) gelip de Rabbi onunla
konuunca "Rabbim! Bana (kendini) gster; seni greyim!" dedi. (Rabbi): "Sen beni
asla gremezsin. Fakat u daa bak, eer o yerinde durabilirse sen de beni
greceksin!" buyurdu. Rabbi o daa tecelli edince onu parampara etti, Musa da
baygn dt. Aylnca dedi ki: Seni noksan sfatlardan tenzih ederim, sana tvbe

107
Ali mran Suresi, 3/38.
108
Ali mran Suresi, 3/39; Meryem Suresi, 19/7.
109
Ali mran Suresi, 3/40; Meryem Suresi, 19/8.
110
Bakara Suresi, 2/260.
111
Rz, et-Tefsrul-Kebr, V, 464; Zemaheri, a.ge, 149; bn Kesir, Tefsrul-Kurnil-Azim, I, 282.

26
ettim. Ben inananlarn ilkiyim.112 Bu istekte de aynen Hz. brahim rneinde
olduu gibi bir durumun var olduu bilinirse, yanl anlalmaya sebebiyet
verilmemi olur.
4. Bu rneimizde de her ne kadar peygamberlii (Maturidlerce) kabul
edilmiyorsa da Hz. Meryem (a.s)i zikredeceiz. Malum olduu zere Hz. Meryem
ibadet iin insanlardan ayrlr ve gizlenmek iin araya bir perde gerer. te bu srada
Cebrail (a.s) kendisine bir insan eklinde grnr ve ona Hz. sa (a.s)y mjdeler.113
Tabii ki Hz. Meryem bu iin imknszln vurgular, zira kendisine ne bir beer
dokunmutur ve ne de kendisi kt bir kadndr.114 Sonu olarak her iki durum da
mevcut olmadna gre, bu artlar altnda bir ocua hamile kalmas fiziken ve
tbben mmkn deildir. Tabii ki bu olay mucizev bir ekilde meydana gelir ve
nihayetinde Hz. sa (a.s)nn doum zaman gelir. te tam bu olayn ncesine denk
gelen bir zaman diliminde Hz. Meryem ayetin ifadesiyle yle bir ibare kullanr:






Doum sancs onu

bir hurma aacna (dayanmaya) sevk etti. "Keke, dedi, bundan nce lseydim de
unutulup gitseydim!115 Hz. Meryemin bu syleminin sebebi daha sonraki ayetlerde
ifadesini bulur. Kendisi bir ocuk dnyaya getirmiti ve bu ocukla kavminin arasna
dnmesi durumunda nasl bir tepki greceini biliyordu.116 Her ne kadar kendisi bir
mucizeyle bizzat muhatap olmu ise de bu durumun insanlara anlatlmas hakikaten
g bir iti. Tabii ki o da bir beer olarak bu iin zorluunun farknda idi ve tm
bunlar st ste eklenince ayette geen ibare azndan dklm olacakt. Sonu
olarak o da bir insand. Her ne kadar muhatap olduu olay mucizev bir olay ise de
bir beer olarak bu olayn insanlara ifade edilmesinin zorluunu bu kadar derinden
hissetmesi ve hatta lm olmay istemesi, onun da bir beer olarak telakki edilerek,
psikolojik olarak tahlil edilirse, durumun ve ibarenin anlalmas daha da kolay
olacaktr.
5. Bu rneimiz Peygamber (s.a.s)in ilk vahiy dneminde gerekleen bir
olaydr. Bilindii zere Hz. Rasulullah (s.a.s) Hira danda ilk ayetleri alnca ok

112
Araf Suresi, 7/143.
113
Meryem Suresi, 19/17.
114
Meryem Suresi, 19/20.
115
Meryem Suresi, 19/23.
116
Meyem Suresi, 19/26-30.

27
korkmutu, yle ki eve gelecek ve ei Hz. Haticeden kendisini rtmesini
syleyecekti. Bu olaydan sonra da kendisine bu korku ve heyecandan syrlp
stlendii byk davann tebliini yapmas istenecekti.117 Kuran- Kerim bunu yle

ifade edecektir:
Ey rtye brnen

(peygamber)!Ayaa kalk ve insanlar uyar! Ve Rabbinin bykln an!118 O da
nihayetinde bir insand ve melekle karlanca korkmu olmas ve bylesi bir tepki
vermi olmas doal karlanmalyd.

2.2 PEYGAMBERLERN CNSYETLER VE BU KONUDAK


HTLAFLAR
Peygamberlerin cinsiyeti konusunda ounluun grne gre,
peygamberler erkeklerden olmak durumundadrlar. Bu konuda ounluun ittifak
halinde olduu da ifade edilmitir.119 Fakat bu konuda Eariler ve Maturidiler
arasnda ihtilafn var olduunu ifade edelim. Eariler kadnlarn da peygamber
olabileceini ifade ederek ounluktan ayrlmlardr. Eariler her ne kadar bu
grte iseler de delillerinin kuvvetli olmad ve tutarl olmad ifade edilmitir.
Ayn ekilde peygamberliin sadece erkeklere mahsus bir grev olduu ve hibir
zaman kadndan peygamber olmad da ifade edilmitir.120
Peygamberlerin sadece erkeklerden seildiini iddia edenler bu grlerini
Kuran- Kerimden ayetlerle delillendirirler. Delil olarak kullandklar ayet yledir:




Senden nce de, ehirler
halkndan kendilerine vahyettiimiz erkeklerden bakasn peygamber
gndermedik.121 kinci ayet de yledir:




Senden nce de, kendilerine vahyettiimiz erkeklerden

bakasn peygamber olarak gndermedik. Eer bilmiyorsanz, bilenlere sorun.122
unu ifade edelim ki bu ayetin kast, peygamberlerin sadece erkeklerden

117
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XXII; 207-208; bn Kesir, Tefsirul-Kurnil-Azim, V, 151; Zuhayli,
Vehbe, a.g.e, XV, 179-180; Elmall, a.g.e, VIII, 367; Mevdudi, VII, 124.
118
Mddessir Suresi, 74/1-3.
119
Pezdevi, Ebu Yusr Muhammed, Uslud-Din Ehl-i Snnet Akaidi (Trc. erafettin Glck), stanbul
1980, 135.
120
Sabuni, Muhammed Ali, Peygamberlik ve Peygamberler (Trc. Suat Cebeci-Bilal Delice), stanbul,
tsz, 14.
121
Yusuf Suresi, 12/109.
122
Nahl Suresi, 16/43.

28
gnderildiini ifade etmek deil, gnderilen tm peygamberlerin beer olduunu
ifade etmektir.123 Peygamberlerin erkeklere mahsus olduu grnde olanlarn
nc delili de zikredilecek olan ayettir:






Babalarndan, soylarndan ve kardelerinden, kimini de (bunlara
kattk) ; onlar da setik ve dosdoru yola yneltip-ilettik.124 Zikredilen son ayet
dolayl bir ekilde grlerine delil olarak kullanlmtr. Dikkat edilirse Allah bu
ayetten nceki ayetlerde zikredilen peygamberlerin babalarndan ve erkek
kardelerinden de seilen ve hidayete (peygamberlie) ulatrlan fakat ismi
zikredilmeyen peygamberlerden bahseder. Sonu olarak peygamberler, onlarn erkek
kardeleri ve babalar bu mmtaz greve layk grlmlerdir. Kadnlardan
peygamber seilmemitir.125 Zikredilenler, kadnlarn peygamber olamayaca
grnde olanlarn grleridir.
Earilerin kadnlardan da peygamber olabilecei grnde olduklarn
daha nce zikretmitik. Eariler bu grlerine de Hz. Musa (a.s)nn annesine
yaplan vahyi ve Hz. Meryeme eli gnderilmi olmasn delil olarak sunarlar. Sz
konusu ayetleri rnek olarak zikredecek olursak, ilk rneimiz Hz. Meryeme
gnderilen eliden bahseden ayettir. Ayetin lafz yledir:






Onlarla kendisi arasna bir perde gerdi. Biz de ona
Ruhumuzu (Cebraili) gnderdik de, ona kusursuz, mkemmel bir insan eklinde
grnverdi.126 Zikredilen ayette Hz. Meryeme gnderilen

ruhumuzu/elimizi ile kastedilenin Hz. Cebrail olduunda ittifak vardr. 127 Cebrail
(a.s)in de peygamberlere gnderilen ve vahyin ulatrlmasnda grevli bir eli
olduu Kuran- Kerimde zikredilir.128 Dolaysyla eer Hz. Meryeme insan
suretinde gelen Hz. Cebrail (a.s) ise ve Hz. Cebrail (a.s) peygamberlere gnderilen
bir eliyse bu durumda Hz. Meryemin (a.s) de peygamberlii sz konusu olur.
Earilerin ikinci delili Hz. Musann annesine yaplan vahiydir. Ayette yle


buyurulur:




123
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XIV, 224-225; Mevdudi, a.g.e, II, 368.
124
Enam Suresi, 6/87.
125
Rz, et-Tefsrul-Kebr, IX, 550, XIV, 224-225.
126
Meryem Suresi, 19/17.
127
Razi, Tefsir-i Kebir, XV, 308; bn Kesir, Tefsrul-Kurnil-Azm, III, 337; Mevdudi, a.g.e, IV,
273; Elmall, a.g.e, IV, 326.
128
Bakara Suresi, 2/97; uara Suresi, 26/194; Tekvir Suresi, 81/19-20.

29
Musa'nn annesine: Onu (Musay) emzir, kendisine zarar geleceinden
endielendiin zaman onu denize (Nil nehrine) brakver, hi korkup kayglanma,
nk biz onu sana geri vereceiz ve onu peygamberlerden biri yapacaz, diye vahy
ettik/bildirdik.129 Zikredilen her iki ayete binaen Eariler kadnlara da vahyin,
dolaysyla da peygamberliin de gelebileceini ifade etmilerdir. Maturidiler ise
Earilerin delil olarak kullandklar ayetlerde geen vahyin hayvanlara yaplan vahiy
ile ayn olduunu ifade etmi ve dolaysyla da kadnlarn peygamberliini kabul
etmemilerdir.130 Hayvanlara yaplan vahye rnek olarak arya yaplan vahiy

gsterilebilir. Ayette bu durum yle ifade edilir:





Rabbin bal arsna: Dalardan, aalardan ve insanlarn

yaptklar ardaklardan kendine evler (kovanlar) edin. Sonra meyvelerin her
birinden ye ve Rabbinin sana kolaylatrd yaylm yollarna gir, diye ilham etti.131
unu ifade edelim ki Maturidiler kendi grlerinde hakl olsalar bile Earilerin
delilleri karsndaki itirazlar tutarl deildir. Zira Hz. Meryeme ve Hz. Musann
annesine yaplan vahyin arya veya dier hayvanlara yaplan vahiyle (veya ilhamla)
msavi tutulmas tutarl olmasa gerektir. Zira hayvanlara yaplan vahiy (veya ilham)
gnmzde igd olarak tanmlanmaktadr. Allah (c.c) insana msahhar klnan her
hayvana nasl bir hizmet sunacan programl bir ekilde ierisine yerletirmitir.
Her hayvan da bu ilahi drty (veya igdy) nesilden nesle aktararak hem hayatta
kalm olur ve hem de grevini yerine getirmi olur. Binaenaleyh Maturidilerin
kadnlara yaplan vahyi/ilham hayvanlara yaplan vahiyle/ilhamla e tutmas tutarl
deildir. zellikle de Hz. Meryem rneinde Hz. Cebrail ile bire bir muhatap
olmas132 kesinlikle Maturidilerin iddiasnn yanlln ortaya koyar. Yani Hz.
Meryem (a.s)in muhatap olduu vahiy kesinlikle arya yaplan vahiy ile msavi
deildir.
Mturdlerin ve onlarn kanaatinde olanlarn ikinci grlerine gre,
peygamberlik zor bir grevdir. Dolaysyla bu grevi ancak yaratl itibariyle gl
yaratlm olan peygamberler tam olarak eda edebilirler. Bu kanaatte olanlar Kuran-

129
Kasas Suresi, 28/7.
130
bn Kesir, Kasasu'l-Enbiya, (nr. Mustafa Abdlvhid), Mekke 1408, II, 651). Glck, erafettin-
Toprak, Sleyman, Kelam Tarih-Ekoller-Problemler, Konya 2001, 335-336.
131
Nahl Suresi, 16/68.
132
Meryem Suresi, 19/17.

30
Kerimdeki: ..
O halde (Reslum),

peygamberlerden azim sahibi olanlarn sabrettii gibi sen de sabret133 ayetini ve
benzer ayetleri134 temel alarak peygamberliin sabr isteyen bir grev olduunu,
dolaysyla bu grevin erkeklere has olduunu, bu grevin kadnlarn
kaldramayaca bir grev olduunu ifade ederler.135 Fakat burada unu ifade edelim
ki Hz. Musann annesi ve Hz. Meryem rneklerinde karmza kan sabr rnei
veya grevi yerine getirmedeki zorlua gs germeleri, erkeklere oranla
kmsenmeyecek boyuttadr. rnein Kuran- Kerimin zikrettii peygamberlerin
bazlar sz konusu rneklerdeki kadnlarn gsterdii sabr gsterememilerdir.
rnein Hz. Yunus (a.s) kavminin eziyetleri karsnda sabredememi ve Allahtan
izin gelmeden kavmini terk etmiti ve bundan dolay knanmt. Hakikaten Kuran-
Kerimin kssay aktarrken kulland fiiller ve ibareler gnahn eklinin/arlnn
vurgulanmas adna ok dikkat ekicidir:








Znnun (Balk Sahibi;
Yunus) hakknda sylediimizi de an. O, fkelenerek giderken, kendisine g
yetiremeyeceimizi (kendisini skntya sokmayacamz) sanmt; fakat sonunda
karanlklar iinde: "Senden baka tanr yoktur, Sen mnezzehsin, dorusu ben
hakszlk edenlerdenim" diye seslenmiti.136 Dikkat edilirse, ayet Hz. Yunus (a.s)un
kzarak gittiini ve Allahn bu hatasndan dolay kendisini hesaba ekmeyeceini


veya sktramayacan sanmt. Ayette geen
fezanne en
len nekdira aleyhi ibaresinin lfz manas O, bizim kendisine g
yetiremeyeceimizi sand eklindedir. Burada geen ibare asl itibariyle peygamberi
gnah ilemekten daha teye gtrr. Zira Allahn kendisine g yetiremeyeceini
sanmak kiiyi direkt kfir yapar. Bu yzden bu ayetteki kudret fiili g yetirmek
manasnda deil, sktrmak, daraltmak ve eksiltmek manalarnda
kullanlm/tercme edilmi137 ve ibarenin etin anlam biraz yumuatlmaya
allmtr. Baz mfessirler Hz. Yunus (a.s)un kavmine azap vaat ettiini, fakat
azap vaat edilen zaman diliminde (rivayete gre gn iinde) gelmeyince kavminin

133
Ahkaf Suresi, 46/35.
134
Enam Suresi, 6/34; Yunus Suresi, 10/109; Hud Suresi, 11/49; Kehf Suresi, 18/28.
135
Sabuni, Peygamberlik ve Peygamberler, 114-115.
136
Enbiya Suresi, 21/87.
137
Razi, smetul-Enbiya, 129-130; zbek, a.g.e, 157.

31
kendisini knamasndan ekinmi ve oray emir gelmeden terk etmitir.138 unu ifade
edelim ki Hz. Meryem de bir beer ve ayrca iffetli bir kadn olmas hasebiyle ayn
zorlukta bir imtihana tabi tutulmu ve baarl olmutur.139 Zira iffetli bir kadnn
kucanda bir ocuk ile kavminin ierisine girmesi ok etin bir imtihandr. Byle bir
durumda kiinin iffetsizlikle sulanmas kanlmazdr ve nitekim yle de olmutur.
Kuran- Kerim bu sulamay yle ifade eder:




Nihayet onu (Hz. say) (kucanda) tayarak kavmine getirdi. Dediler ki: Ey
Meryem! Hakikaten sen iren bir ey yaptn! Ey Harun'un kz kardei! Senin baban
kt bir insan deildi; annen de iffetsiz deildi.140 Hz. Meryem her ne kadar bu
byk imtihan karsnda lm ve unutulmu olmay istemise de141 kavmine
olunu alarak gitmi ve bu zor imtihan baarmtr. Ayn ekilde Hz. Adem (a.s)den
bahseden ayetler142 de imtihann baarlmas balamnda ele alnrsa, Maturidilerin
ve ayn grte olanlarn en azndan kadnlarn peygamberlik grevini yerine
getiremeyecekleri konusundaki grlerinin tutarllnn azald grlecektir.
Ayrca Kuran- Kerim bir ayetinde Hz. Peygamber (s.a.s)in kfirlerin isteklerine bir

meylinden bahseder ve arkasndan yle bir ekleme yapar:




Sana sebat vermemi olsaydk, and olsun ki, az da olsa onlara
meyledecektin.143 Ayetin ieriini burada tartp konuyu uzatmak istemiyoruz.
Fakat unu ifade edelim ki Allahn sebat olmazsa kfirlere ksmen de bir kayma
olma ihtimali vardr.144 Ayn ekilde Kuran- Kerim annelik drtsyle evladnn
durumunu ortaya karma ihtimali olan Hz. Musa (a.s)nn annesine de sebat
verildiini ve bylece durumu fark ettirmediini ve bylece evladnn hasretine
dayanabildiini ifade eder. Bir nceki ayetle karlatrlabilmesi iin ayetin lafzn

ve manasn zikretmekte fayda buluyoruz. Ayet yledir:






Musa'nn anasnn yreinde yalnzca ocuunun tasas
kald. Eer biz, (vdimize) inananlardan olmas iin onun kalbini pekitirmemi

138
bn Kesir, a.g.e, III, 408-410.
139
Meryem Suresi, 19/17-20.
140
Meryem Suresi, 19/27-28.
141
Meryem Suresi, 19/23.
142
Bakara Suresi, 2/35; Araf Suresi, 7/20-21; Taha Suresi, 20/117.
143
Kehf Suresi, 17/74.
144
sra Suresi, 17/72-75.

32
olsaydk, neredeyse ii meydana karacakt.145 Bir nceki ayet ile karlatrlrsa,
her iki ayette de bir sebat verme durumundan bahsedilir. Ayrca eer byle bir ey
olmasa sonucun daha farkl olaca da vurgulanmaktadr. Sonu olarak ortada
cinsiyeti farkl da olsa, ortada iki insan vardr ve her ikisi de bir imtihana tabi
tutulmulardr ve Allahn yardm ve sebatyla da kazananlardan olmulardr.
Maturdlerin ve onlarn grn savunanlarn bata ifade ettikleri iddia en azndan
Hz. Meryem ve Hz. Musa (a.s)n annesi rneklerinde pek tutarl deildir.
Dolaysyla kadnlarn peygamberlik grevinin zorluunu kaldramayacaklar ve bu
grev iin sabr ve iradelerinin yeterli olmad iddiasnn tutarll tartlabilir.
Sonu olarak unu ifade edelim ki kadnlarn peygamber olup olamayaca
konusunda pratikte Maturdler ve onlarn grnde olanlarn daha hakl olduu
ifade edilebilir. Tabii ki Earilerin gr de imkn dhilindedir. Her ne kadar
Kuran- Kerim aka kadnlarn peygamberliini vurgulamamsa da ayetleri
yorumlayarak bu sonucu karm olmalar tutarsz deildir. Eer Maturdler hakl
olsalar bile, Earilerin grlerine kar getirdikleri delillerin tutarl olmad veya
en azndan zayf olduklar bir vakadr. Zira hayvana yaplan vahyi, bir insana
yaplan vahiy veya ilhamla msavi tutmak dorusu pek de kabul edilebilir bir gr
olmasa gerektir. Ayrca kadnn yaratl itibariyle peygamberlii yrtemeyecei
konusunda hakl olsalar bile, daha nce zikrettiimiz gibi baz hususi konularda
grleri ve delilleri salam deildir. Bize gre kadnlarn peygamber olmas sz
konusu deildir. nk Kuran- Kerim onlarn peygamberliinden bahsetmez.
Ayrca peygamberlikte esas mesele bir mmeti tebli veya irad etmek iin
gnderilmi olmaktr. Kadnlar iin byle bir durum sz konusu olmadna gre
peygamber de olamazlar. Earilerin ve Maturdlerin grlerini genie ele
almamzn ve gerektike eletirmemizin sebebi aratrmaclar bu konuda
bilgilendirmi olmaktr.

2.3. PEYGAMBERLERN SAYISI


Konusu nbvvet ve peygamberler olan her almada baz tali konular
vardr. Bizim almamzda da peygamberlerin says tali bir konu olduu iin
ayrntlara girmeden zikretmeyi uygun bulmaktayz. Peygamberlerin says hakknda

145
Kasas Suresi, 28/10.

33
net bir say sylemek Kuran- Kerime gre mmkn deildir. Her ne kadar yer yer
baz ayetlerde baz peygamberlerin isimleri zikredilmise de saynn bunlarla snrl
olmadn ifade eden ayetler de vardr Kuran- Kerimde isimleri zikredilen
peygamberlerin says yirmi sekizdir. Bunlarn isimleri srasyla yledir: Hz. dem
(a.s), Hz. dris (a.s), Hz. Nuh (a.s), Hz. Salih (a.s), Hz. Hd (a.s), Hz. uayb (a.s),
Hz. brahim (a.s), Hz. Lt (a.s), Hz. smail (a.s), Hz. shak (a.s), Hz. Yakub (a.s), Hz.
Yusuf (a.s), Hz. Musa (a.s), Hz. Harun (a.s), Hz. Dvud (a.s), Hz. Sleyman (a.s),
Hz. lyas (a.s), Hz. Elyesa (a.s), Hz. Eyyb (a.s), Hz. Zlkifl (a.s), Hz. Yunus (a.s),
Hz. Zekeriya (a.s), Hz. Yahya (a.s), Hz. sa (a.s), Hz. Muhammed (s.a.s.), Hz. zeyir
(a.s), Hz. Lokman (a.s) ve Hz. Zlkarneyn (a.s). En sonda isimleri zikredilen Hz.
zeyir, Hz. Lokman (a.s) ve Hz. Zlkarneyn (a.s)in peygamberlikleri ihtilafldr.
Peygamberlerin saysnn zikredilen isimlerler snrl olmadn ifade eden ayetler
vardr. Kuran- Kerim bu durumu yle ifade eder:




Bir ksm peygamberleri sana daha nce anlattk, bir ksmn
ise sana anlatmadk.146 Bu ve benzeri ayetlerde147 de ifade edildii gibi,
peygamberlerin says zikredilen peygamberlerle snrl deildir. Maturidi sz konusu
ayetten peygamberlerin bizzat kendilerini ve isimlerini bilmek gibi bir
zorunluluumuz olmadn, sadece Allahtan getirmi olduklar eylere iman
etmekle ykml olduumuzu ifade eder.148
Peygamberlerin says hakknda elimizde mevcut olan hadis kaynaklarnn
rivayetlerine binaen peygamber ve resullerin says net olarak ifade edilir. Buna gre
peygamberlerin says yz yirmi drt bin olup, bunlarn yz on bei resuldr.149
Hatta baz kaynaklarda peygamberlerin saysnn yz yirmi drt bin, resullerin
saysnn da yz on be olduuna dair icmann var olduu ifade edilmitir.150 unu
da ifade edelim ki rivayetlerdeki saylarn arasnda ihtilafn var olmas bu konuda
icmann var olmasn imknsz klar. Zira bir baka rivayette nebilerin says yz
yirmi bin olarak ifade edilirken, resullerin says da yz on veya yz on

146
Nisa Suresi, 4/164.
147
Enam Suresi, 6/87-88; Mmin Suresi, 40/78; Zuhruf Suresi, 43/6.
148
Maturidi, Teviltu Ehlis-Snne, IV, 360.
149
Ahmed bin Hanbel, Msned, V, 266.
150
Badadi, Usuld-Din, (Nr. M. Zahid Kevseri), Kahire, 1948, 206.

34
olarak kaydedilir.151 Dolaysyla bu konuda da tam bir ittifak yoktur. Sz konusu
rivayetlerin haber-i vhid152 olduu, onun da itikadi konularda delil tekil
edemeyecei ifade edilmitir.153 Peygamberlerin saysn bilmek gibi bir zorunluluk
olmadnn, onlarn saysnn Allaha irca edilmesinin ve onlarn getirmi
olduklarna iman etmenin daha doru olaca ifade edilmitir. Daha nce ifade bulan
belli bir sayda icmann var olduuna binaen belli bir saynn kabul edilmesi
durumunda, peygamberlerin esas saysnn bundan fazla veya eksik olmas
ihtimalinin bulunduu, byle bir durumda da baz peygamberleri kabul edilen saynn
dnda brakmak veya bazlarn da peygamber olmad halde bu sayya dhil etmek
gibi bir yanla dlecei eklinde bir gr ileri srlm ve byle bir yanla
dlmemesi gerektii hatrlatlmtr.154 fade edilen bu grn Kuran- Kerimin
maksadna uygun bir gr olduunu belirtmekte fayda vardr.
Peygamberlerin says hakknda tefsirlerimizde de baz saylarn
zikredildiini ekleyelim. Keafta drt bini srailoullarndan, drt bini de onlarn
dndaki topluluklardan olmak zere sekiz bin peygamber gnderildiine dair
rivayet zikredilir.155 Fakat ou mfessir ise gereksiz ayrntya girmenin ilahi
mesajn amacna uygun olmad gerekesiyle bu konuda ok ayrnt zikretmemitir.
rnein byk mfessir Razi ve bn Kesir Kuranda ad geen peygamberlerin
saysnn, ad zikredilmeyenlerden daha az olduunu ifade etmekle yetinmilerdir.156
Kuran- Kerim peygamberlerin saysnn ne kadar olduu hakknda net bir
bilgi vermemekle birlikte, her kavme bir peygamberin gnderilmi olduunu beyan

eder:
Biz her millete bir peygamber gnderdik.157 Bu ve

151
Ahmed bin Hanbel, Msned, V, 266; Beyhaki, Snen, 9/4.
152
Rv says bakmndan mtevtir derecesine ulamam hadsler iin kullanlan bir usl-i hads
stlah. Mtevtir dnda kalan haber eitlerinin hepsine birden "hd haber" denir. (Talat Koyiit,
Hadis Istlahlar, Ankara 1980, s. 346-347). hd haber, mtevtirin artlarna hiz olmayan btn
haberler hakknda kullanlmtr. (bk. e-afii, er-Risle, (tahkik: Ahmed Muhammed akir), Msr
1309, 160 vd.).
153
zmirli, smail Hakk, Yeni lm-i Kelam, stanbul, 1339, I, 31; zcan, Hanifi, Maturidide Bilgi
Problemi, stanbul 1993, 57-70; Kokuzu, Ali Osman, slm Dininde Haber-i Vhidin tikd ve
Teri Ynlerden Yeri ve Deeri, stanbul, 1993, 63; Koyiit, Talat, Hadis Istlahlar, Ankara 1980,
183-189.
154
Taftazani, erhul-Maksd,V, 61.
155
Zemaheri, el-Kef, 962.
156
Rz, et-Tefsrul-Kebr, VIII, 418; bn Kesir, Tefsrul-Kurnil-Azm, IV, 381.
157
Nahl Suresi, 16/36.

35
benzeri ayetler158 nda bir tahmin yrtmek mmkn olmakla birlikte net bir say
syleyebilmek mmkn deildir. Zira bugne kadar ka tane kavmin yaadn ve
her kavme ne kadar peygamber gnderildiini bilmemekteyiz. Ayrca srailoullar
rneinde olduu gibi baz kavimlere birden fazla hatta says binleri bulan
peygamberler gnderildii de bilinmektedir.159 Dolaysyla da peygamberlerin tam
saysn Kurann nda belirlemek muhaldir.
Sonu olarak, peygamberlerin tam says Kuran- Kerim tarafndan bize
ifade edilmemitir. Kuran sadece bize isimleri zikredilen peygamberlerin dnda da
ismi zikredilmeyen peygamberler olduunu ve her kavme bir peygamber
gnderildiini beyan eder. Peygamberlerin saysnn ne kadar olduu baz hadis
kaynaklarndaki rivayetler nda belirtilmitir. Sz konusu rivayetlerde de saysal
deerlerde mutabakat deil, ihtilaf vardr. Binaenaleyh peygamberlerin says
hakknda net bir ey sylemek mmkn deildir. Daha nce de ifade edildii gibi
peygamberlerin saysn bilip bilmemenin bize bir faydas yoktur. Eer
peygamberlerin asl saysn bilmemizin bir faydas ve hikmeti bulunsayd, Allah
sayy tam olarak zikrederdi. Zikredilmediine gre bu konuda uzun ayrntlara
girmenin gereksiz sz sarfiyatndan baka bir anlam olmayacaktr. Biz, Allahn
gndermi olduu peygamberlerin says ne olursa olsun onlarn tmne ve
getirdiklerine iman etmekle ykmlyz.

2.4 PEYGAMBERLERN KAVMLERNN DLLERYLE


GNDERLM OLMALARI
Her kavme bir peygamberin gnderilmi olduunu bir nceki balk altnda
ifade etmitik. Tabii ki her peygamber gnderilmi olduu kavmin diliyle
gnderilmitir. Biz bu hkme Kurn- Kerimde zikredilen ayetin beyanatyla
varmaktayz. Ayette Allah (c.c) yle buyurur:



Biz her peygamberi, kendi milletinin lisan ile gnderdik, ta ki onlara

hakikatleri iyice aklasn.160 Ayetin beyanatyla da grld zere, gnderilen her


peygamberin mensup olduu kavmin diliyle gnderildii aka ortadadr. Zaten
olmas gereken de peygamberlerin kendi kavminin diliyle gnderilmesidir. Eer aksi
158
Rad Suresi, 13/7; Fatr Suresi, 35/24.
159
Zemaheri, a.g.e, 962.
160
brahim Suresi, 14/4.

36
olmu olsayd bu durumda peygamberlere itirazlar gelecekti. rnein Hz. Peygamber
(s.a.s)in Kurn- Kerimdeki enfes ifadeleri ve beli slubu daha nceki dinlerin
mensuplarndan alm olduunu ifade eden mriklere Allah (c.c) yle cevap verir:










phesiz
biz onlarn: "Kurn ona ancak bir insan retiyor" dediklerini biliyoruz.
Kendisine nisbet ettikleri ahsn dili yabancdr. Hlbuki bu (Kur'an) apak bir
Arapadr.161 Tefsirlerin zikrettikleri rivayetlere gre mrikler, insanlar pheye
drmek ve onlarn kalplerini elmek maksadyla, Kurn Peygambere Rum ve
Hristiyan dinine mensup Cebra veya Yai adnda bir klenin rettiini ileri
srdler. Hlbuki kle, Rum olduu iin, Arapay doru drst bilmiyordu.
Kurann fesahat ve belagati karsnda ise, btn Arap edipleri hayretlerini
gizleyememilerdi. Kuran indikten sonra, Kbe duvarnda askda bulunan, en stn
iirlerini bile askdan almlar ve Kurann stnln itiraf etmilerdi. Arapay
doru drst bilemeyen yabanc bir kle byle stn bir eser meydana getirebilir
miydi? Elbette ki hayr. te yukardaki ayet onlarn bu tutarsz iddialarna cevap
vermektedir. 162 Ayrca Kuran- Kerim ilahi mesajlarn muhataplar tarafndan tam
olarak kavranabilmesi iin, bu mesajlarn o kavmin anlamakta glk ekmeyecei
en ak bir dil ve slupla indirildiini ifade eder. Ayette bu durum yle ifade bulur:


,





Gerekten Biz, insanlar dnp akllarn balarna alsnlar diye bu Kuranda,
her trlsnden temsiller getirdik. Fenalklarn btn nevilerinden saknmalar
midiyle her trl tenakuz ve elikiden uzak, dosdoru ve Arapa bir Kuran olarak
indirdik.163 Ayrca Allah (c.c), Kuran- Kerimin Cebrail (a.s) tarafndan, apak
bir Arapa ile Allah Resulnn (s.a.s) kalbine indirildiini ifade eder:



,


,
Elbette bu Kuran
,
lemlerin Rabbinin indirdii bir kitaptr. Onu Rhul-Emin (Cebrail a.s), uyaran
nebilerden olman iin, senin kalbine ak ve vazh bir Arapa ile indirmitir.164

161
Nahl Suresi, 16/103.
162
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XIV, 346; bn Kesir, Tefsrul-Kurnil-Azm, III, 228; Nesef, a.g.e, I,
697; Mevdudi, a.g.e, III, 356; Elmall, a.g.e, IV, 389.
163
Zmer Suresi, 39/27-28.
164
uara Suresi, 26/192-195.

37
Daha baka birok ayette de Allah (c.c) Kurann Arapa olarak indirildii ifade
eder.165
Bu konuyla alakal farkl bir rivayetin ifade edilmi olduunu zikredelim. Sz
konusu rivayete gre btn peygamberlere indirilmi olan vahiyler Arapa ile inmi
veya indirilmi, peygamberler ise Arapa ile indirilmi olan bu mesajlar kavimlerine
kendi dilleriyle aktarmlardr.166 Sz konusu rivayet kabul edilebilecek bir
gereklie sahip deildir.167 nk biz bir nceki paragrafmz ierisinde, Kuran-
Kerimin bir ayette ak bir ekilde her peygamberin kavminin diliyle gnderilmi
olduunu168 ifade etmitik. Ayrca biz biliyoruz ki Kuran- Kerim lafz ve mana
itibariyle Allaha ait olmakla Hadis-i Kutsi169den ayrlr. Kuran- Kerim Allahn
(c.c) Hz. Musa ile Tuva Vadisinde konutuunu yle zikreder.




Musa atein yanna gelince: "Ey Musa!"

diye seslenildi: Ben phesiz senin Rabbinim; ayandakileri kar; nk sen,
kutsal bir vadi olan Tuva'dasn."170 Surenin devam eden ayetlerinde Allahn Hz.
Musa ile yapt mklemenin devam ettiini anlyoruz. Eer Allah Hz. Musaya
(a.s) Arapa olarak hitap etseydi, her halde Hz. Musa (a.s) onlar anlamakta glk
ekecek, belki de anlayamayacakt. Zira o dnemin dilinin en azndan Kurann
Arapasyla ayn olmadn biliyoruz. Sonu olarak sz konusu rivayetin makuliyeti
sz konusu olamaz, kabul edilemez. Ayrca biz Hz. Musa (a.s)nn zerinde ilahi
mesajlar bulunan levhalar direk Allahtan aldn biliyoruz.171 Yani Hz. Musa (a.s)
kavminin anlayabilecei bir dille yazlm olan metinlerin mevcut bulunduu
levhalar almt. htilafl olan tek mesele, levhalarn kim tarafndan yazlm
olduudur. Acaba yazy Allah m, eli melek mi yoksa Hz. Musa (a.s) bizzat kendisi

165
Yusuf Suresi, 12/2; Rad Suresi, 13/37; Nahl Suresi, 16/103; Taha Suresi, 20/113; uara Suresi,
26/195; Zmer Suresi, 39/28; Fussilet Suresi, 41/3; ura Suresi, 42/7; Zuhruf Suresi, 43/3; Ahkaf
Suresi, 46/12.
166
Krbaolu, Hayri, slam Dncesinde Snnet, 166. (Mellif bu yorumunu Suyutinin el-tkan
isimli eserinden alnt yaparak yapmtr. Bknz. Suyuti, el-tkn fi Ulmil-Kurn, Msr, 1387/1967,
I, 130)
167
Krbaolu, Hayri, slam Dncesinde Snnet, 166.
168
brahim Suresi, 14/4.
169
Kudsi ve Nebevi Hadis: Mns Allah'a, lfzlar Hz. Peygamber'e it olan hadislere kudsi hadis;
mn ve lfz Hz. Peygamber'e it olan hadislere de nebev hadis denir.
170
Taha Suresi, 20/12; Nzit Suresi, 79/16.
171
Arf Suresi, 7/145.

38
mi yazmt? Bu konuda kesin bir ey bilmemekteyiz. 172 Ayette dikkat ekici olan

Allahn ayette yazma fiilini malum fiille zikretmi olmasdr. Ayet yledir:


Ona verdiimiz levhalarda, insanlara t olmak zere her eyi

tafsilatl olarak buyurduk.173 Yani levhalarn zerindeki bilgiler yazdrlmam,
yazlmtr. Muhtemelen bu yazma fiilini de eli melek yapmtr. Tabii ki yine de
kesin bir ey sylemek imknszdr. Fakat tm peygamberlere gnderilmi olan
vahyin aslen Arapa olduu iddiasnn tutarll kati deildir, olamaz.
Sonu olarak, tm peygamberler kendi kavimlerinin dilleriyle
gnderilmilerdir. Aksi takdirde de bu durum kabul edilemez bir itiraz alrd. Ayrca
bu durum Allahn hikmetine aykr olurdu. Zira kiinin bilmedii bir dille
gnderilmi olan ilahi mesajlar anlamas ve onlar tatbik etmesi dnlemez. Kii
bilmedii bir dili de anlayamayaca iin de uyarlm olmasnn bir anlam
olmayacakt ve bu durumda da emir ve yasaklara uymamas durumunda, Allaha
kar bir mazereti olacak ve kendisine gelen mesajlar anlayamad iin
uygulayamadn ifade edecekti. Allah (c.c) ilahi nizama da aykr olan bu durumun
olmamas ve insanlarn mazeret sunmamalar iin her peygamberi kavminin diliyle
gndermitir.

172
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XI, 61-62; Zemaheri, a.g.e, 387; Mevdudi, a.g.e, II, 156; Elmall, a.g.e,
III, 341.
173
Araf Suresi, 7/145.

39
KNC BLM

PEYGAMBERLERN SIFATLARI, SMET SIFATI VE


PEYGAMBERLERN SMET

40
1. PEYGAMBERLERN SIFATLARI
Allah kendisi ile insanlar arasnda emir ve yasaklarn tebli eden eliler
olarak peygamberleri gndermitir. nsanlar arasndan seip kendine eli yapt
peygamberleri en asil ve en gvenilir, ilim ynnden en stn, ahlak bakmndan
en mkemmel kimseler yapmtr. Yine onlar gzetimi altnda terbiye ve himaye
ederek her eit ktlkten korumutur. Dolaysyla peygamberlerin normal
insanlardan farkl ynleri vardr. Onlarn muttasf olmalar gereken baz zel
sfatlar vardr. Bu sfatlar onlardan hi ayrlmayan onlarda mutlaka bulunmas
gereken sfatlardr ve be tanedir.

1.1 Sdk
Doruluk, drstlk anlamna gelen bu kelime btn
peygamberlerde olmas gereken bir zelliktir. Btn insanlarda bu sfatn
bulunmas mmknken tm kelam ekollerine gre peygamberlerde bu sfatn
bulunmas vaciptir. Yine mezheplerin genel anlayna gre peygamberler,
doruluk ve drstlk timsali kimselerdir. Peygamberlerin syledii ve yapt
her ey doru olup, yalandan uzaktrlar. Peygamberler bir yanl yaptklar
zaman, mucizelerle desteklenmeleri de mmkn deildir.174 nk onlar yanl
yaptklar zaman doru yola ardklar insanlara kesinlikle rnek olamadklar
gibi Allahtan aldklar vahye kar da itimatszlk doard. Bundan dolaydr ki
peygamberler asla yalan sylemezler ve bu gibi durumlardan masumdurlar.175
Zikredilen grler tm kelam ekollerinin ortak grdr. Onlara gre Kuran-
Kerimde peygamberlerin doruluuna iaret eden birok ayet mevcuttur. Allah

(c.c)da Kuranda:
,
,



Eer o Resul bizim admza birtakm szler uydursayd, onu elimizle yakalar,
sonra da onun ah damarn keserdik. Sizden kimse de buna mani olamazd176
buyurur. unu ifade edelim ki zikredilen ayet genel grn aksine

174
Glck, erafeddin, slam Akaidi, Konya 1999, 154.
175
Sabuni, Muhammed Ali, Peygamberlik ve Peygamberler, 48.
176
Hakka Suresi, 69/44-47.

41
peygamberlerin yalan syleme ihtimallerinin var olduunu ifade eder. Yapmam
olabilirler ama bu yapmayacaklar veya yapamayacaklar anlamna gelmez. Yine
mezhepler baka bir ayete binaen peygamberimizin yalan sylemediini


desteklemeye alrlar. Ayet yledir:



Dorusu onlar seni yalanc saymyorlar; fakat o zalimler, bile bile Allahn
yetlerini inkr ediyorlar.177 Oysaki bu ayet peygamberimizin yalanc
olmadn vurgulamak iin deil, kfirlerin Allahn ayetlerinin doruluunu
bildikleri halde bile bile onlar inkr ettiklerini vurgulamak iindir.

1.2 Emanet
Peygamberin gvenilir olmas demektir. Emanet peygamberin hem
tm insanlarla olan ilikilerinde gvenilir olmalar ve hem de Allahtan alm
olduklar vahyi insanlara ulatrma hususunda gvenilir olmalardr. Onlar asla ve
asla emanete hyanet etmezler. 178
Peygamberler Allahn emir ve yasaklarn ziyadesiz ve noksansz
olarak bozmadan ve deitirmeden insanlara tebli ederler.179 Bu konuyla ilgili
olarak Cenab Allah yle buyurmaktadr:



O peygamberler Allahn emir ve yasaklarn tebli ederler. Ondan


korkarlar ve ondan baka kimseden korkmazlar. Hesap grc olarak Allah
180
yeter. Ayrca peygamberler emin olma zelliine sahip olmasalard,
nbvvet makamna ve vahye olan gven de azalrd. Bundan dolay Hz. Aie
(r.a) yle demitir: Eer peygamber kendisine indirilenlerden bir ey
gizleyecek olsayd, Araplarn kar olduklar bir evlilik ekli olan evlatln
hanmyla evlenmesini emreden ayeti gizlerdi.181 Nitekim malum olduu zere
Hz. Zeyd bin Harise Hz. Rasulullah (s.a.s)a deerli ei Hz. Hatice (r.a)
tarafndan kle olarak hediye edilmiti. Hz. Peygamber (s.a.s) de onu evlatlk
edinmiti. Hz. Zeynep ise Hz. Peygamber (s.a.s)in halasnn kz idi ve hem asil
ve hem de gzel bir kadnd. Hz. Peygamber (s.a.s) Hz. Zeydi Hz. Zeynep ile

177
Enam Suresi, 6/33.
178
Havva, Said, el-Essas fi-s Snne (slam Akaidi) (ev. Ahmet Varol), stanbul 1992, 17.
179
Sabuni, Muhammed Ali, Peygamberlik ve Peygamberler, 50.
180
Ahzab Suresi, 33/39.
181
Bu ayet Ahzab Suresi 33/37 ayetidir.

42
evlendirmek istemi fakat Hz. Zeynep bu teklifi kabul etmemiti. Kendisini
Kureyli olduunu ne srm ve Hz. Zeydden daha soylu olduunu ifade
etmiti. Nihayetinde de bu evlilik ok uzun srmedi. 182 Evliliklerinin son
dnemlerinde Allah (c.c): (Reslm!) Hani Allah'n nimet verdii, senin de
kendisine iyilik ettiin kimseye (Zeyde): Eini yannda tut, Allah'tan kork!
diyordun. Allah'n aa vuraca eyi, insanlardan ekinerek iinde gizliyordun.
Oysa asl korkmana lyk olan Allah'tr. Zeyd, o kadndan iliiini kesince Biz
onu sana nikhladk ki evltlklar, karlaryla ilikilerini kestiklerinde (o
kadnlarla evlenmek isterlerse) mminlere bir glk olmasn. Allah'n emri
yerine getirilmitir183 ayetini indirdi. Ayette de aka ifade edildii gibi Hz.
Rasulullah (s.a.s)a evlatlnn eiyle evlenmesi gerektii ifade ediliyordu. Tabi
ki bu uygulama Araplar arasnda ok kt addedilen bir fiildi. Fakat Allah bu
ayetle bu gelenei kracakt ve bunun ilk ncs de Allahn Resul olacakt.184
Her ne kadar sz konusu olan Allahn emri idiyse de bu emrin pratie
dklmesinin ne kadar zor olduu akt ve Hz. Peygamber (s.a.s)de bundan
ekiniyordu. Tabii ki ayet insanlardan deil de Allahtan korkmasn ona
emrediyordu. Tabii ki nihayetinde ayetin emri yerine getirildi. Hakkndaki
polemiklerin hala msterikler tarafndan dillendirildii bylesi bir ayeti bile
gizlemeyen Hz. Peygamber (s.a.s)in dier ayetleri gizlemesi imknszdr. Bu
ayet de onun gvenirliliini ortaya koyma asndan nemlidir. Ayn ekilde eer
Hz. Peygamber (s.a.s) gizlemi olsayd, kendisini eletiren Abese 80/1-2 ayetini
gizlerdi.185 Sz konusu ayette Allah (c.c) kendisine gelen ama sahabeye yzn
ekittii iin Hz. Peygamber (s.a.s)i yle uyarr: , ,



Yanna kr bir kimse geldi diye (Peygamber) yzn asp evirdi.
Ne bilirsin, belki de o (iman edip) arnacak.186 Ayn ekilde Allah (c.c)
hanmlarnn memnuniyetini kazanmak iin kendisine helal olan baz eyleri
kendine haram klnca, Hz. Peygamber (s.a.s)i zikredilecek olan ayetle uyarr ve

bu fiilinin yanl olduunu ifade eder:


182
Elmall, a.g.e, VI, 317; Mevdudi, a.g.e, VI, 425; bn Kesir, Tefsirul-Kurnil-Azm, IV, 225-226.
183
Ahzab Suresi, 33/37.
184
Elmall, a.g.e, VI, 317; Mevdudi, a.g.e, VI, 425;,bn Kesir, Tefsirul-Kurnil-Azm, IV, 225-226.
185
Elmall, a.g.e, VII, 379; Mevdudi, a.g.e, VII, 241; bn Kesir, Tefsirul-Kurnil-Azm, V, 172.
186
Elmall, a.g.e, VII, 379; Mevdudi, a.g.e, VII, 241; bn Kesir, Tefsirul-Kurnil-Azm, V, 172.

43
Ey Peygamber! Elerinin rzasn gzeterek Allah'n sana hell kld

eyi niin kendine haram ediyorsun?187 Ayn ekilde Allah (c.c) ayette Bedir
esirlerinin fidye karlnda serbest braklmasn eletirir ve bu itihadn hatal
olduunu ifade eder: Yeryznde ar basncaya (kfrn belini krncaya)
kadar, hibir peygambere esirleri bulunmas yaramaz. Siz geici dnya maln
istiyorsunuz, hlbuki Allah (sizin iin) ahireti istiyor. Allah gldr, hikmet
sahibidir188 Eer Hz. Peygamber (s.a.s) ayetleri gizleme gibi bir duruma gitmi
olsayd, kendisini eletiren ve kavminin tepkisini alaca ayetleri gizlerdi. Fakat o
bunu yapmamtr. Ayn hkm tm peygamberler iin de geerlidir.189 Ayrca

Allah (c.c) Kuran- Kerimde Hz. Peygamber (s.a.s) ile ilgili yle der:


O (peygamber), arzusuna gre konumaz. Ancak
kendine vahyedileni syler.190 Ayet Hz. Peygamber (s.a.s) adna tm
peygamberlerin vahiy karsndaki titizliini gstermek adna nemlidir. Bu
balamda Hz. Peygamberin (s.a.s) rivayetler nda yaants da bize nemli
ipular verir. Malumdur ki Hz. Peygamber (s.a.s) peygamberlikten nce
evresine gven vermi bir ahsiyetti ve Muhammedul-Emn lakabyla
bilinirdi.191 Davranlaryla insanlarn takdirlerini kazanmt. Peygamberliinden
sonra bile dmanlar tarafndan doruluu, yalan sylememesi ve sznn eri
olmas gibi ahlaki vasflar ifade bulmutur.192
Sonu olarak unu ifade edebiliriz ki Allah tarafndan ald ilahi
mesajlar insanlara ulatrmakla grevli olan peygamberlerin emanetinden,
dolaysyla da gvenirliliinden phe edilemez. Aksi takdirde ilahi mesajlarn
iletiminde problem ortaya kacakt. Ama byle bir ey muhaldir ve bu btn
peygamberler iin geerlidir.

187
Tahrim Suresi, 66/1-2.
188
Enfal Suresi, 8/67.
189
Sabuni, Muhammed Ali , Peygamberlik ve Peygamberler, 51.
190
Necm Suresi, 53/44.
191
Hamidullah, Muhammed, slam Peygamberi, stanbul 1998, I, 143.
192
nkal, Ahmet, Resulullahn slama Davet Metodu, Konya 1981, 59; Maturidi, Kitbut-Tevhid
Tercmesi (Trc. Bekir Topalolu), stanbul 2005, 240.

44
1.3 Tebli
Kelime anlam bildirmek, aklamak demektir. Terim anlam ise,
peygamberlerin Allahtan aldklar ilahi vahyi ve dolaysyla da emir ve yasaklar
orijinaliyle bildirmektir. lahi vahyin orijinaliyle iletimi ok nemlidir. Bir
peygamber kendisine vahyedilen eyi tebli ederken onu olduu gibi aktarmak
zorundadr. Dolaysyla tebli ettii eyi insanlara aktarrken de en ufak bir
eksiltme yapamaz ve ekleme de yapamaz.193 Kuran- Kerim bu gerei yle

ifade eder:

,

, ,



Eer o (Muhammed), Bize kar, ona (vahye) baz szler katm

olsayd, Biz onu kuvvetle yakalardk, sonra onun ah damarn koparrdk.
Hibiriniz de onu koruyamazdnz.194 Sz konusu ayetler sdk meselesini
ilerken de gemilerdi. Ayetler peygamberlerin yalan syleme durumlarnda
veya vahyi olduu gibi aktarmama ihtimalleri sz konusu olduunda hemen ve
ok kat bir mdahale greceklerini vurgular. Yani Hz. Muhammed (s.a.s)in ve
tm peygamberlerin vahyi olduu gibi aktarmaktan baka bir seenekleri sz
konusu deildir. Eer vahyi tebli ederken bir eksiltme veya ekleme yapmaya
kalkrsa onu yakalar ve ah damarn koparrz (ldrrz). Bunu yapma karar
aldmzda da hibiriniz bundan bizi alkoyamaz. Dolaysyla peygamberlerin
tebli konusunda muhayyerlii muhaldir. Bu grevi yerine getirme konusunda
emre itaat etmek zorundadr. Bu konuda geveklik gstermeleri mmkn deildir
ve bu asla balanmaz bir durumdur.195
Tebli grevini eksik olarak yapan bir peygamber o grevi tam olarak
yerine getirmemitir. Bunun gerekliini Kuran Hz. Peygamber (s.a.s) zerinden


yle ifade eder:


Ey


Peygamber! Rabbinden sana indirilen buyruklar tebli et! Eer bunu yapmazsan
risalet vazifesini tam olarak yapmam olursun.196 Yani tebli sz konusu
olunca insanlardan ekinme, baz emirlerin kabul edilmemesini dnerek onu

193
Glck, erafeddin, a.g.e, 154.
194
Hakka Suresi, 69/44-47
195
Seyyid Kutub, a.g.e, X, 159-160; Elmall, a.g.e, VIII, 327-330; Mevdudi, a.g.e, VII, 52.
196
Maide Suresi, 5/67.

45
saklama veya deitirme sz konusu olunca bu durumda tebli vazifesi tam
olarak yaplmam olur.197
Teblile sorumlu olan peygamberler onu tam ve eksiksiz olarak
ulatrmakla ykmldrler. Bu grevi yerine getirirken insanlar zorla ve
baskyla doru yola iletme gibi bir zorunluluklar yoktur. Allah (c.c) bunu yle

ifade eder:

Zira senin grevin sadece tebli
etmektir, hesap grmek ise Bize aittir.198 Peygamberler Allahtan alm olduklar
vahyi iletirler, dileyen kabul eder dileyen inkr eder. Onlarn iman edip etmemesi
peygamberin sorumluluunda deildir. Peygamberler bunun iin aba gsterirler
fakat asla zor kullanmazlar.199 Ayn manadaki dier bir ayette de yle
buyurulur:
,


Sen insanlar irada devam et.
Zaten senin grevin sadece irad edip dndrmektir. Yoksa sen kimseyi
zorlayacak deilsin.200 Yani o kadar abadan srardan ve delilden sonra hala
iman etmemekte srar eden kimsenin sorumluluu peygamberlere ait deildir.201
Bu konuyla ilgili pek ok ayet bulmak mmkndr.202
Peygamberlerin teblii yaparken takip etmesi gereken yolu Allah (c.c)
Kuranda farkl ayetlerde vurgular. Allah (c.c) sabrla ve hikmetli szler ve

gzel tlerle Allah'n yoluna davet etmeyi emreder:






"(Ey Muhammed) Sen (insanlar) Rabbinin
yoluna hikmet ve gzel tlerle ar ve onlarla en gzel ekilde mcdele
et."203 Bu ayette sz konusu olan "hikmet" ve "gzel t", tebli ile ilgilenen
insanlar iin ok nemlidir. Hikmet, kiinin tebli srasnda dikkatli ve basiretli
olmas, bunu kr krne yapmamasdr. Hikmet, hitap edilen kiinin zihin,
yetenek ve artlarn gz nnde bulundurulmasn ve mesajn bunlara uygun bir
ekilde iletilmesini gerektirir. "Gzel t" ise, kiinin muhatabn sadece

197
Elmall, a.g.e, III, 231.
198
Rad Suresi, 13/40.
199
Zemaheri, a.g.e, 543; Nesefi, Tefsirun-Nesefi, I, 641; Mevdudi, a.g.e, II, 522; Elmall, a.g.e, V,
162.
200
aiye Suresi, 88/21-22.
201
Zemaheri, a.g.e, 543; Nesefi, Tefsirun-Nesefi, I, 641; Mevdudi, a.g.e, VII, 315; Elmall, a.g.e,
IX, 178-179.
202
Mide Suresi, 5/99; l- mrn Suresi, 3/20; Mide Suresi, 5/92; Ra'd Suresi, 13/40; Nahl Suresi,
16/35,82; Nr Suresi, 24/54; Ankebt Suresi, 29/18; Ysn Suresi, 36/17; uar Suresi, 42/48;
Tebn Suresi, 64/12.
203
Nahl Suresi, 16/125.

46
mantk ikna metotlaryla deil, ayn zamanda duygularn cezp ederek de
inandrmaya almasdr. Bu ayette geen "onlarla en gzel ekilde mcadele et"
emri de, tebli vazifesini ciddi bir ekilde yerine getirmeyi talep etmektedir.
Buna gre teblici, tatl bir dile sahip olmal, teblide soylu bir davran
gstermeli, cezp edici, akla ve manta uygun fikirleri ne srmeli ve muhatabn
en gzel bir ekilde ikna etmeye almaldr.204 Ayrca Kur'an, Allah'n en
byk dmanlarna bile tebliin gtrlmesini emreder. Hem de onlar
krmadan, ezmeden, lnetlemeden ve onlara fkelenmeden bu vazifelerinin


yerine getirilmesi gerektiini vurgular:
"(Ey Musa

ve Harun) Firavun'a gidin, nk o azmtr. Ona yumuak ve tatl bir szle
teblide bulunun. Belki t alr veya Allah'tan korkar"205
Sonu olarak tebli peygamberlerin bir sfatdr. Peygamberler tebli
grevini yerine getirirken vahye kesinlikle kendiliklerinden mdahalede
bulunamazlar, ekleme veya karma yapamazlar. Onlar tebli yaparken en gzel
slubu kullanrlar. Tebli yaparken zengin-fakir, gen-ihtiyar ayrmnda
bulunmazlar ve herkese teblii ulatrmaya alrlar. Tabii ki peygamberlerin
sorumluluklar teblii ulatrmakla snrldr. nsanlarn kabul iin aba ve
srarlar olabilir ama insanlar zorlamakla sorumlu deildirler. man etmemekte
srar eden kimseden peygamberler sorumlu deildirler. Ayet bu gerei ne gzel
ifade eder:



Dorusu Biz seni

Hak (Kur'an) ile mjdeleyici ve uyarc olarak gnderdik. Sen cehennemliklerden
sorumlu deilsin.206

1.4 Fetnet
Peygamberlerin zarr sfatlarndan biridir. "Fetane"

kelimesinin masdar olup, kelime manas, aklllk, zekilik, uyanklk demektir.
Ahmaklk, aklszlk veya az anlaylln tam zdddr. Peygamberlerin
akllarnda en kk bir kusura sebep olacak bir rahatszlklar olmu olsayd, bu
kadar ar ve zor bir grevi baarabilmeleri mmkn olmazd. Onun iindir ki hi

204
Kurtub, el-Cmi li Ahkmi'l-Kur'n, Kahire 1967, X, 200; Rz, et-Tefsrul-Kebr, XX, 138 v.d.;
Zemaheri, 588; Beydavi, a.g.e, I, 561.
205
Th Suresi, 20/43, 44.
206
Bakara Suresi, 2/119.

47
bir peygamberde ahmaklk, akl noksanl bulunmas veya herhangi bir
hastaln akllarna zarar vermesi mmkn olmamtr ve olmas da mmkn
deildir. 207
Bilindii gibi Yce Allah Hz. dem'den, Hz. Muhammed (s.a.s.)'e
kadar, muhtelif zamanlarda, birok peygamber gndermitir. Bu peygamberler
kendi topluluklarn Allah'n yoluna ve tevhd inancna davet etmilerdir. Onlara
hakikati ve hidayet yolunu anlatmlardr.208 "Beyan" ve tebli" gibi nemli bir
risalet grevini yerine getirme durumunda olan bu peygamberler de, haliyle,
mutlaka ok zeki, akll, muhakeme kabiliyeti en stn, dnme yetenei en
yksek kiilerden seilmektedir. nk yce Allah ltuf ve ihsannn bir nianesi
ve kullarna olan sonsuz rahmet ve merhametinin bir eseri olarak, doru yolu
brakp saptan, dnyev bir takm tautlarn peinde koarak onlara sarlan,
madd, ayn zamanda faydas veya zarar bile olmayan elleri ile yaptklar putlar
tanr tanyan topluluklara peygamberler gndermitir. Haliyle o kadar azgn ve
sapk dnceler iinde kalm bir toplumla mcadele stn bir akl ve zek
yetenei gerektirir. Zira o topluluun belki asrlar boyu srdrp geldikleri
atadan grme davranlar ve geleneksel inanlarn onlarn kafasndan silip,
yerine doruyu, hakikati ve hepsinden ileri tevhd inancn yerletirmek siyaset
bilgisini, sosyolojik ve kltrel dehay, ksacas bilgi ve stn bir zeky gerekli
klar. Bundan dolay peygamberlerde btn bu vasflar bulunmutur veya Yce
Allah byle kimseleri kullar arasndan peygamber olarak semi ve onlar
vahiyle desteklemitir. inde bulunduu toplumun dnce ve akl seviyelerine
gre onlar ikna etmek, yanl inanlarn dzeltmek, mnazaraya girenleri tutarl
ve mantkl cevaplarla susturmak, Peygamberler gibi fetnet sahibi, akll, zeki
kimselerin yapabilecei bir itir.209
Peygamberlerin fetnet sfatyla ilgili olarak Kuranda pek ok rnek
bulmak mmkndr. rnein Hz. brahimin kavmini ikna etmek ve putlarn
gszln ve ibadete liyakatlerinin olmadn delillendirmek iin sergiledii
mantki karm dikkate ayandr. Bilindii zere kavminin kendilerine tapt

207
Taftazan, erhu'l-Maksd, II, 198.
208
brahim Suresi, 14/4.
209
Taftazan, erhul-Makasd, II, 198 vd.

48
putlar kran Hz. brahim putlarn en byn krmaz. Bu fiili kendisinin mi
yapt sorulunca da bunu puta sormalarn syler. Kuran olayn devamn bize


u ekilde aktarr:

,



Bunun zerine (kavmi) kendi vicdanlarna dnp (kendi
kendilerine) "Zalimler sizlersiniz, sizler!" dediler. Sonra tekrar eski inan ve
tartmalarna dndler: Sen bunlarn konumadn pek l biliyorsun,
dediler.210 Tabii ki kavmi kendilerini savunmaktan aciz olan bu tanrlarn ilah
olamayacan vicdanlarnda kabul ettikleri halde inatlar imanlarna engel
olacakt. Hz. brahimin kavmini iknas hakikaten ancak ve ancak ok zeki bir
insann yapabilecei bir meziyettir.211 Ayn ekilde Hz. brahimin kfir Nemrut
karsndaki hazr cevapll ve derin zeks etkileyicidir: Allah kendisine mlk
(hkmdarlk ve zenginlik) verdii iin mararak Rabbi hakknda brahim ile
tartmaya gireni (Nemrut'u) grmedin mi! te o zaman brahim: Rabbim hayat
veren ve ldrendir, demiti. O da: Hayat veren ve ldren benim, demiti.
brahim: Allah gnei doudan getirmektedir; haydi sen de onu batdan getir,
dedi. Bunun zerine kfir app kald. Allah zalim kimseleri hidayete
erdirmez.212
Sonu olarak, peygamberler Allahtan aldklar ilahi vahyi insanlara
ispat etmek ve zor sorular karsnda etkileyici olabilmek iin insanlarn en
zekileri olmak durumundadrlar. Ayrca onlar farkl seviyeden insanlarla muhatap
olduklar iin etkili olabilmeleri son derece pratik bir zekya ve kavraya sahip
olmalarna baldr. Zaten Cenb- Allah (c.c) peygamberlie bu vasflar hiz
olan insanlar semitir.

1.5 smet
smetin kelime anlam masum olma, ktlk ve gnahlardan
korunmu olma gibi anlamlara gelir.213 Cumhura gre peygamberlerde
bulunmas vacip olan sfatlardan biridir. Terim anlam konusunda ileride daha

210
Enbiya Suresi, 21/64-65.
211
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XV, 216; Zemaheri, a.g.e, 682; Seyyid Kutup, a.g.e, X, 151; Mevdudi,
a.g.e, III, 280.
212
Bakara Suresi, 2/258.
213
bn Manzur, Lisnul-Arab, XII,403; Zebid, Tcul-rs, VIII, 395.

49
ayrntl bilgi verilecei iin bu balk altnda ksaca bir tanm zikredeceiz.
Cumhurun genel anlayna gre ismet peygamberlerin hata ve gnah ilemekten
masum olmalardr. Bazlar bu masumiyeti o kadar abartrlar ki peygamber adeta
melekletirilir. Biz ise ismeti peygamberlerin insan olmalar itibariyle gnah
ileme gcne sahip olmalar ve hata ileme durumlarnda da vahiy tarafndan
dzeltilmeleri diye tarif ettik.
smet sfat daha nceki balklar altnda da ifade edildii gibi
tezimizin ana konusunu oluturmaktadr. Biz ismet sfatn iki blm halinde ele
aldk. lk blmde ismet sfatn cumhurun anlay dorultusunda ele aldk.
kinci blmde ise kendi grmz dorultusunda ele aldk. Cumhurun bu
konudaki grlerini zikrederken de yeri geldike katlmadmz noktalar ve
sebeplerini de belirttik.

2. SMET KAVRAMININ TANIMI VE


PEYGAMBERLERN SMET SIFATI
almamzn ana konusu ismet olduu iin bu balk altnda
ncelikle ismet kavramnn kelime anlamn ele alacaz. Daha sonra da
cumhurun kabulne gre ismetin terim anlamn ele alacaz. nce bu grleri
zikrettikten sonra kendi grmz ifade edeceiz ve katlp katlmadmz
noktalar ifade edeceiz. Tabii ki ismet hakknda farkl grlerin mevcut
olduunu ifade edelim. Bu yzden tm mezheplerin ismet sfatn nasl
anladklarn zikrettikten sonra kendi grmz sunmann daha tutarl ve
salkl olaca kanaatindeyiz. Zira ksmen veya tamamen uyuabileceimiz
grlerin yan sra katlmadmz noktalarn da var olduunu ifade edelim.
smet, peygamberlerin hata ve gnahtan masum olmas demekse bu onlarn hata
ve gnah ileyememeleri anlamna m gelir? Hata ileme potansiyelleri var mdr,
yok mudur? smet, peygamberlerin tm hayatlar boyunca hata ve gnahtan beri
olmalar mdr? Yoksa bu hatadan beri olma sadece peygamberlikten sonras iin
mi geerlidir? Peygamberlerin byk gnah ilemeleri mmkn mdr, deil
midir? Peygamberlerin irk komu olma ihtimalleri var mdr? irk koma
ihtimalleri varsa bu vuku bulmu mudur? irk koma ve byk gnah ileme
ihtimalleri nbvvetten sonra da mmkn mdr? irk komaktan men edilmi

50
olmalar veya irk komamakla emr olunmalar ne anlama gelir? Peygamberlerin
irk koma ihtimali yoksa neden bunu yapmamaktan men edilmilerdir?
Peygamberler istese de hata ileyemezler mi? Bu sorular oaltmak mmkndr.
te biz bundan sonraki balklar altnda zikredilen sorulara cevap aramaya
alacaz.

2.1 SMET KAVRAMININ KELME VE TERM ANLAMI

2.1.1 smet Kavramnn Kelime Anlam


smet Arapa bir kelime olup, asame
fiilinin masdardr.
Lgatte menetmek, korumak anlamlarna gelir. Araplar bu kelimeyi;

ben onu yemekten korudum yani ben, onu yemee ulamaktan men


ettim veya ben onu yalan sylemekten korudum yani ben

onu yalan sylemekten men ettim anlamnda kullanrlar.214 Ayrca ismet;
tutmak, tutunmak, snmak, dayanmak, balamak, kazanmak ve gerdanlk, ip,
215
ba, nikh akdi ve iffet gibi anlamlara da gelir. Kuran- Kerimde ayn
kkten tretilmi fiillerin kullanld ayetler mevcuttur ve her fiilin anlam
neredeyse ayndr. lk ayet, tufan srasnda gemiye binmeyen olu ile Hz. Nuh

(a.s)un aralarnda geen konumadr:





Gemi, dalar gibi dalgalar arasnda onlar

gtryordu. Nuh, gemiden uzakta bulunan oluna: Yavrucuum! (Sen de)
bizimle beraber gemiye bin, kfirlerle beraber olma, diye seslendi. Olu: Beni
sudan koruyacak bir daa snacam, dedi. (Nuh): "Bugn Allah'n emrinden
(azabndan), merhamet sahibi Allah'tan baka koruyacak kimse yoktur" dedi.
Aralarna dalga girdi, bylece o da boulanlardan oldu.216 Ayette geen iki
tane kelime
asame fiilinden tretilmitir. lk kelime (
)yasimu
fiilidir, ikinci kelime ise (
)sim/koruyan/men eden ism-i failidir (bir fiili
ileyen kimse) ve her ikisi de korumak/men etmek anlamnda kullanlmlardr.
Ayette geen ( )/yemneun beni
)yasmun beni korur fiili (

214
bn Manzur, Lisnul-Arab, XII, 403; Zebidi, Muhammed Murtaza el-Hseyni, Tcul-Arus,
Beyrut 1988, VIII, 398; Bulut, Mehmet, smet, DA, stanbul 2001, XXIII, 134-136.
215
bn Manzur, a.g.e, XII, 405-408; Zebidi, a.g.e, VIII, 398-399.
216
Hud Suresi, 11/42-43; Ayrca Maide Suresi, 5/67.

51
men eder manasnda kullanlmtr. Yani Hz. Nuhun (a.s) olunun

cmlesinden kast,

beni boulmaktan men
edecek bir daa snacam demektir.217 Dier ayet Hz. Yusuftan murad



almak isteyen azizin hanmnn ifadesidir:

Kadn (Azizin hanm) dedi ki: te hakknda beni knadnz ahs budur. Ben
onun nefsinden murat almak istedim. Fakat o, (bundan) iddetle saknd.218

Ayette geen /istasame fiili
/imtenea manasndadr. Yani
O (Yusuf), benim bu isteimi iddetli bir ekilde men etti demektir.219 Sonu
olarak ismet fiilinin ve trdelerinin Kurandaki anlamlarnn da korumak ve
men etmek anlamlarnda olduunu grm olduk.

2.1.2 smet Kavramnn Terim Anlam


Bu balk altnda tanm yaplan tm grler cumhura ait olan
grlerdir. ok kk farkllklara ramen ismet sfat ile alakal tanmlardaki
ortak nokta, peygamberlerin hata ve gnahtan masum olmalardr. imdi srasyla
sz konusu tanmlar zikredeceiz. smet; peygamberlerin gleri yetmekle
birlikte, gnahlardan uzak kalma melekeleri olarak tanmlanr. Yani gnah
ileyebilecekken gnahtan uzak durmalardr.220 Dier bir tanmda ismet;
Allahn (c.c) peygamberlerini nce onlara tahsis ettii saf cevherlerle, sonra
cismi ve nefsi stnlklerin en stnne sahip klmakla, sonra da onlara sekinet
indirme ve kalplerini muhafaza etmekle ve tevfikiyle korumasdr.221 Dikkat
edilirse buradaki tanmda peygamberlerin gnahlardan uzak durmalar iin
Allah tarafndan kendilerine uzun sreli bir mdahalede bulunulmas sz
konusudur. Bu mdahale onlara sekinet indirme, kalplerini muhafaza etme ve
tevfikiyle korumas eklindedir. Dolaysyla bu vesileyle peygamberler
masiyetten uzak durabilirler.
smet baka bir tarifle, peygamberlerin gerek szlerinde, gerekse
fiillerinde kendilerini lekeleyecek ve kymetten drecek hatalardan korunmu

217
Nesefi, Tefsrun-Nesefi, I, 568; Sabuni, Muhammed Ali, Peygamberlik ve Peygamberler, 15.
218
Yusuf Suresi, 12/32.
219
Sabuni, Muhammed Ali, Peygamberlik ve Peygamberler, 15.
220
Crcni, et-Tarift, 90.
221
Zebidi, Tcul-Arus, VIII, 399.sfehni, a.g.e, 337.

52
olmalardr.222 Ayn ekilde bu tanmdaki korunmu olma ibaresi dikkate
deerdir. Yani peygamberler korunmu olmakla hatalardan uzak durabilirler.
Yine ismet; Allahn peygamberlerine bir ltfu olup, onlar bir nevi kontrol
altnda tutulmas eklinde de tarif edilebilir.223 En son tanmda ismetin aka
Allahn korumas ile mevcut olabilecek bir sfat olduu aktr. Tm
tanmlardan sonra genel bir hkm karlacak olursa; ismet sadece
peygamberlere has bir sfat olup, dier insanlar iin ismet sz konusu olamaz.
Ayn ekilde genel anlaya ve tanmlara gre ismet, Allahn peygamberleri
srekli bir kontrol altnda tutmas ile peygamberlerin hata ve gnahlardan
beri/uzak olmalardr.
Kuran- Kerim peygamberlerden bahsederken onlar cumhurun ismet
anlayyla badatrlamayacak bir ekilde anlatr. Peygamberlerden de hatann
sadr olmas mmkndr ve bu durumda da uyarlrlar. Onlarn tek fark hatalar
ile ba baa braklmam olmalar ve bu yanln hemen mdahale edilerek
dzeltilmesidir. Byle bir kontroln varl ayetlerde de aka vurgulanmtr.
Eer bata ifade edilen tanmlarda olduu gibi, peygamberler srekli bir kontrol
altnda tutulmakla hata ve gnah ileyememe potansiyeline sahip olsalard;
onlarn hibir zaman hata ilememeleri, dolaysyla da uyarlmamalar gerekirdi.
Fakat biz Kuran- Kerimde peygamberlerin baz fiillerinden dolay niin byle
bir ey yaptn, bu yaptn doru deildir gibi ibarelerle ikaz edildiini
grmekteyiz. leride ayrntl inceleyeceimiz iin burada ksaca zikrederek
gemekle yetineceimiz iki rnekten ilki Hz. Peygamber (s.a.s)in m sahabeye
yapt yzn ekitmesi sebebiyle uyarlmasdr. 224 kinci rneimiz de
hanmlarnn rzasn kazanmak iin kendisine bal haram klmas sebebiyle ikaz
edilmesidir.225 Hatta ok ar fiillerle ifade bulan ayetler vardr. rnein Hz.
226

dem iin:
dem, Rabbine ba kaldrd ve aztt ibaresi
kullanlr. Bir peygamberin Rabbine isyan etmesi ok ar bir ithamdr. Ayetin
tevili daha ilerde yaplaca iin burada bu kadar bilgi ile yetinmekteyiz.
222
Zebidi, Tcul-Arus, VIII, 399.sfehni, a.g.e, 337; Gndoar, Hamdi, Kuranda Hz. Muhammed
(s.a.s)in zellikleri, stanbul 1999, 34; Bulut, Mehmet, a.g.e, 26.
223
Bulut, Mehmet, a.g.e, 56.
224
Abese Suresi, 80/1-10.
225
Tahrim Suresi, 66/1.
226
Taha Suresi, 20/121.

53
Nihayetinde unu ifade edelim ki ismet uzun sreli veya srekli bir
kontrol mekanizmas deil, olmamas gereken bir fiilin ilenmesi durumunda,
yanlln vahiyle dzeltilmesi ve bir daha tekerrr etmemesini ifade eden
kontrol mekanizmas olarak ifade edilirse daha doru olur kanaatindeyiz.

2.2 PEYGAMBERLERN SMET SIFATI


smet kavramnn kelime ve terim anlamlarn zikrettikten sonra asl
konumuz olan peygamberlerin ismet sfatn ve mahiyetini ilemeye alacaz.
nce ismet sfatnn kapsamn, daha sonra da peygamberlerin ismetini kabul
edenlerin grlerini ve delillerini zikredeceiz. Konumuzun en son bal da
peygamberlerin irk komalarnn imknn ve nbvvetten nce bunun vuku
bulup bulmadn her ne kadar genel limler topluluu peygamberler iin kfr
ve irki kesinlikle kabul etmiyorsa da- ayetler nda zikredeceiz.

2.2.1 Peygamberlerin smet Sfatnn Kapsam


Biz her ne kadar byle bir balk atm olsak da aslnda bizim
tanmmza gre ismetin kapsam diye bir problem yoktur. Zira bu problem
cumhurun problemidir. nk biz ismetin hata yapmas mmkn olan
peygamberlerin hata yapmalar durumunda vahiy ile bu hatalarnn
dzeltilmesidir eklinde tanmlanmasnn daha tutarl olduu kanaatindeyiz. Bu
durumda ismet sadece peygamberin vahiyle muhatap olduu bir dnem iin
geerli olabilir. Yani peygamberin nbvvetten nce ismeti sz konusu olamaz.
Fakat yine de biz bu balk altnda cumhurun anlayn da okuyucuya
aktaracamz iin, peygamberlerin ismet sfatnn kapsamn genie ele
alacaz. Bu konudaki ilk problem peygamberlerin nbvvetten nceki
dnemiyle sonraki dnemi arasnda fark olup olmaddr. Yani peygamberler
peygamber olduktan sonra m ismet sfatna sahip olurlar, yoksa yaamlarnn her
dneminde de bu sfata sahip midirler? Zira bu konuda iki anlay mevcuttur.
Kimileri ismeti peygamberin yaamnn her dnemine yayarken, kimilerince
ismet sadece nbvvetten sonra sz konusu olabilir. lk grn sahiplerine gre
peygamberler hayatlar boyunca masumdurlar. kinci gr sahiplerine gre ise
peygamberler sadece nbvvetten sonra masumdurlar.

54
Bu konuda baz limlerin gr yledir: Peygamberler iin
masumiyet, hem peygamberlikten nce hem de peygamberlikten sonra sabit
olabilmektedir. nk kiisel hareketler ve davranlar -peygamberlikten nce
olsa bile- gelecekte nbvvetle grevlendirilecek olan peygamberin davetine etki
eder. Peygamberin, gzel bir gidiatnn ve nefsinin tertemiz olmas gerekir.227
Bu gr savunan limler, buna; Yce Allah'n, Peygamberleri, insanlarn
tertemiz olanndan semesini ve onlar kklnden itibaren bizzat kendisinin
gzetmesini delil getirmilerdir. Yce Allah, Hz. Musa (a.s) ile ilgili yle

buyurur:

Ey Musa! Gzmn nnde

yetiesin diye seni sevimli kldm.228 Ve ayrca Yce Allah'n, Peygamberleri

sekin ve iyi kimselerden setii ile ilgili:


"Dorusu onlar (Peygamberler) katmzda sekin ve iyi kimselerdendirler"229
ayetlerini, kendi grlerine delil olarak kullanmlardr. Buna gre
peygamberlerin, peygamberlikten nce ve sonra her trl gnahlar, masiyetleri
ve irkin fiilleri ilemekten masum olmalar ve bunlardan korunmu olmalar
gerekmektedir.230
Peygamberlerin nbvvetten nce de masum olduklarn kabul
edenlerin delillerine yle cevap verilebilir. Kuran- Kerimde peygamberlerin
nbvvetten nce masum olduuna dair ak ibarelere rastlanmamaktadr.231
Peygamberlerin nbvvetten nce de masum olduuna delil olarak getirilen
ayetlerden biri olan, Hz. Musann ocukluundan beri Allahn gzetiminde
olmasna yle eletiriler getirilebilir. Hz. Musa (a.s)nn dier peygamberlerden
bir fark vardr. Onun doduu dnemde srailoullarnn erkek ocuklar
ldrlyorlard232 ve ayn akbetin Hz. Musa (a.s)nn da bana gelmesi pek ala

227
Sabuni, Muhammed Ali, Peygamberlik ve Peygamberler, 22.
228
Taha Suresi, 20/39.
229
Sd Suresi, 38/47.
230
Sabuni, Muhammed Ali, Peygamberlik ve Peygamberler, 110 vd.
231
Glck, erafettin, a.g.e, 153.
232
Kasas Suresi, 28/4. Sz konusu ayette: Dorusu Firavun, lkesinde (Msrda) zorbalk yapt,
byklk taslad. Halkn eitli frkalara ayrd. Onlardan bir topluluu, erkek evlatlarn kesmek, kz
evlatlarn ise hayatta brakmak suretiyle zellikle zayflatmak istiyordu. O, bozguncunun teki idi
buyurulur. Burada bir topluluktan kast braniler/srailoullardr. Firavunun erkek ocuklarn
ldrmesinin sebebi branilerin dardan gelecek muhtemel bir dman basknna desteki olma
ihtimallerinin izale edilmesiydi. Yoksa bizim tefsirlerimize de girmi olan ve asl olmayan ryasnda
srailoullarndan bir peygamberin geleceini grmesinden veya mneccimlerce kendisine byle bir

55
mmknd. Bunun farknda olan Hz. Musa (a.s)nn annesine de: Onu bir sre
emzir, ayet onun bana bir ey geleceinden endie edersen, rmaa brak, hi
endie etme, hi zlme! Zira Biz onu sana kavuturacaz ve onu resullerden
yapacaz diye vahy edilerek/bildirilerek onun gnlnn ho olmas
salanacakt.233 Bundan sonra da Hz. Musa (a.s), Allahn takdiri ile Firavunun
ve adamlarnn eliyle bytlecekti234 ve mucizev bir ekilde annesine geri
gnderilecekti.235 Dolaysyla Hz. Musa (a.s) Allahn inayetiyle mucizev bir
ekilde hem Allahn ve hem de kendisinin dman236 olan Firavunun saraynda
bytlecekti. Binaenaleyh gzmn nnde yetiesin diye seni sevimli
kldm237 ayetini zikredilenler dorultusunda anlamann daha doru olduu
kanaatindeyiz. Zira Hz. Musa (a.s) nehir yoluyla Firavunun sarayna kadar
gelince onun bir brani ocuu olduunu herkes anlamt. lmden kurtulur
midiyle nehre braklm ve nihayetinde nehir onu saraya kadar getirmiti. Tabii
ki onu nehirden karp alan hizmetilere ve Firavunun karsna gre bu ocuun
ldrlmeme ihtimali muhaldi.238 Buna ramen Allah onu yle sevimli klmt
ki ldrmeye kyamadlar. O da bylece Allahn gzetiminde bymeye devam
etti.239 Eer Hz. Musa bu ekilde deil de normal bir ekilde bym olsayd
Allahn gz nnde bymeyecek miydi? Tabii ki yine onun gz nnde
bym olacakt. Sonu olarak unu ifade edelim ki bu ayeti nbvvetten nce
de ismetin varlna delil olarak gstermek pek tutarl gzkmemektedir. Eer
Allahn gzetiminde ve ismet vasfnn gerekleri ile mevsuf biri olarak bym
olsayd hata ile de olsa adam ldrme fiilini ilemez ve bunun iin balanma
dilemeyecekti.240 Her ne kadar onu ldrme kast yok idiyse de, zellikle kendi
kavminden olmayana vurmas ve lmne sebep olmasndan sonra devamndaki

bilgi verilmi olmasndan dolay erkek ocuklarn ldrttne dair rivayet srailiyyattan alnma bir
uydurmadr. Ayrnt iin baknz; Mevdudi, a.g.e, V, 378.
233
Kasas Suresi, 28/7.
234
Kasas Suresi, 28/8.
235
Kasas Suresi, 28/8-13.
236
Taha Suresi, 20/39.
237
Taha Suresi, 20/39.
238
Zemaheri, a.g.e, 795; Beydavi, a.g.e, II, 47; Nesefi, Tefsirun-Nesefi, II, 61; Mevdudi, a.g.e, V,
378.
239
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XIII, 238; Beydavi, a.g.e, II, 47; Nesefi, Tefsirun-Nesefi, II, 61,
Zemaheri, a.g.e, 654.
240
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XIII, 230.

56
ayette nefsine zulmettiini ifade etmesi ve balanma istemesi241 dndrc
bir durum olarak ileri srlebilir.
smetin kapsam konusundaki dier gr sahiplerine gelince ise;
bunlar "peygamberlerin masum oluunun sadece peygamberlikten sonraki
dnemde olacan ve bu dnemde kk ve byk gnahlardan masum
olduklarn savunmulardr. nk insanlar, peygamberlikten nce
peygamberlere tabi olmakla ve onlara uymakla emr olunmamlardr. Tabi olma
ve uyma, ancak peygamberlere vahyin inmesinden ve risalet ile emaneti
yklenmeleri suretiyle erefli bir konuma geldikten sonra olur Peygamberlikten
ncesine gelince ise; peygamberler de bu dnemde ancak dier insanlar gibidir.
Bununla birlikte (peygamberlik ncesi) onlarn gidiatnda masiyetler, gnahlar
meydana geldiinde veya kt ve irkin bir yola saptklarnda, bu durumda ikaz
edilirler. nk onlar, peygamberlikten nce masum deildirler. Fakat onlar,
Allah'n inayetiyle ve yaratllarndaki temiz halleri zere korunmulardr.242
Onlarn nbvvetten nce de byk gnah ilemeleri sz konusu deildir. Her ne
kadar Allah (c.c) onlara hidayet verildiini ifade etmi olsa da, bu ibare onlarn
daha nurlu bir ortama girdiini ifade iindir. Dalalet ile ilgili ibareler de onlarn
yollarn ardklarn veya irke dtklerini ifade etmek iin deil, nbvvet
nurundan uzak kaldklarn ifade etmek iindir. Dolaysyla da ismetleri sz
konusu olmasa bile, peygamberlerin nbvvetten nce yce ahlak zere olduklar
ve gvenirliliklerini zedeleyecek herhangi bir durumun vuku bulmad
grlr.243
Bu gre sahip olanlara da yle cevap verilir. Peygamberlerin
peygamberlie seilmeden nce masum olmadklar, fakat kt veya irkin bir
yola sapmalar durumunda ikaz edildikleri ifade bulur. Acaba peygamber henz
ilahi bir olguyla -veya vahiyle- muhatap deilken ikaz edilmesi nasl olmutur?
kincisi bu iddiay destekleyen ayetlere de rastlamamaktayz.244 Ayrca
tanmlarnda peygamberlerin yaratllarndaki temiz hal zere korunmu
olduklar ifade edilmektedir. Bu durumda zaten peygamberin her dnemde

241
Kasas Suresi, 28/16.
242
Rz, smetul-Enbiya, 125; Sabuni, Muhammed Ali, Peygamberlik ve Peygamberler, 110.
243
Taftazn, erhul-Maksd, IV, 142; Glck, erafettin, a.g.e, 153.
244
Rz, smetul-Enbiya, 176; Glck, erafettin, a.g.e, 153.

57
korunmu olmas/masum olmas zorunluluu ortaya kar. nk masumiyet
korunma demektir, korunan da masumdur. Sonu olarak sylenebilecek ey,
ikinci grte olanlarn tanmlarnda elikili ifadelerin varldr.
Her iki grte olanlarn deerlendirmelerini aldktan sonra unu ak
ve net olarak ifade edebiliriz ki peygamberlerin nbvvet ncesi dnemiyle
sonraki dnemi arasnda fark vardr. Nitekim Kuran- Kerimde: her

birini doru yola eritirdik245 buyurulur. Dolaysyla peygamberler nbvvetle
merref olunca, daha nceki durumlar ile sonraki durumlar arasnda bir farkn
meydana gelmi olmas muhakkaktr.246
Bu balk altnda son olarak mezheplerin ismetin zaman/kapsam
hakkndaki grlerini ksaca zikrederek konuyu sonlandralm. Ancak bu ekilde
ismet konusu deerlendirilirken salkl sonulara ulalabilir. Tabii ki kelam
ekollerinin bu konudaki grleri birbirinden farkldr.
1. Rafzlere gre peygamberler doumdan itibaren ismet sahibi olup,
Allah tarafndan gnahn her eidinden korunmulardr.247
2. Mutezilenin byk ounluu ise, peygamberlerin bulua
ermelerinden itibaren gnahlardan korunmu olduklar grn
benimsemilerdir. nk bulua ermeden zaten hi kimse sorumluluk sahibi
olmadndan, gnah ve sevap mefhumu da bulua erdikten sonra balamaktadr.
Dolaysyla peygamberlerin ismeti de bulu ana geldikten sonra
balamaktadr.248
3. Ehli Snnetin ounluu, Ebu Huzeyl ve Ali el- Cbbye gre
ismet nbvvetten itibaren geerlidir. Yani peygamberlik grevinin balamasyla
Allahn manevi korumas da balam olmaktadr. unu ifade edelim ki slam
limleri peygamberlerin kfr ve irkten korunmu olduunda mttefiktirler.
Fakat itikad konular dndaki dier gnahlardan korunmu olup olmadklar
konusunda fikir ayrlna dmlerdir.
Yeri gelmiken de byk gnahlar konusunda peygamberlerin ismeti
hakknda kelam ekollerinin de grlerini de zikredelim.

245
Enam Suresi, 6/84.
246
Zuhayli, Vehbe, Tefsrul-Mnr, IV, 267.
247
Bulut, Mehmet, a.g.e, 42.
248
Bulut, Mehmet, a.g.e, 42 vd.

58
1. Mutezile, peygamberlerin vahiyden nce ve sonra ismet sahibi
olduunu, dolaysyla da byk ve kk gnahlardan masum olduunu kabul
etmitir. nk peygamberlerin byk gnah ilemeleri insanlarn nderi
olmalar asndan ters grnecek ve insanlar onlar rnek olarak kabul
etmeyecektir. Zaten Mutezile alimleri salah-aslah249/hsn-kubuh250
konusundaki bak ynyle peygamberlerden byk gnahlarn sadr olmasn
muhal grmtr. nk byle bir durum insanlarn gznde peygamberlerin
deerinin dmesine sebep olur ki bu durum insanlarn peygamberlerden nefret
etmesine ve peygamberlerin de insanlara boyun emesine kadar gtrr. Byle
bir durum da peygamberler iin kabul edilecek bir durum deildir.251
Haviyyenin gr dier mezheplere gre daha farkl bir
konumdadr. nk onlar peygamberleri normal insanlar gibi deerlendirip,
peygamberlerin de nbvvetten nce ve sonra byk gnah ileyebileceklerini
ileri srmtr.252

2.3 SLAM MEZHEPLERNN SMET KONUSUNDAK


GRLER
Peygamberlerin gnah ilemekten uzak olduunu ve gnah ilemekten
korunduunu ilk defa ifade eden Ebu Hanife (. 150/767)dir. Ebu Hanife

249
Mu'tezile'nin, "Vcub alellah/Allaha vacip olma" temel gr iinde kabul ettii dnce ve
inanlardan biri. slm'da itikd mezheplerin en mehurlarndan olan Mu'tezile alimleri bu konuda,
"kul iin aslh, yani en uygun veya en faydal olan eyi yapmak, Hak Tel'ya vcibtir" demiler ve
bir ekol olarak bu temel gr zerinde birlemilerdir. Byle bir gre sahip olmalar, halk- ef'al-i
ibad/kullarn fiillerinin yaratlmas konusu ile Hsn ve Kubuh meselesindeki grlerinden
domutur. O halde "Salh ve Aslh" problemi, bu iki asl mes'eleden doan tli bir inan konusu
olmu olur. Taftazan, erhul-Akidin-Nesefiyye, 389-395; mamul-Harameyn el-Cveyn, Kitabul
rd la Kavtiil-Edille fi Uslil-tikd, 287-299; Ali Arslan Aydn, slm nanlar (lm-i Kelm),
stanbul 1984, I, 389-392.
250
Matrid, hsn ve kubuh meselesinde der ki: "Allah bir ii haddi zatnda ve aslnda gzel olduu
iin veya faydas zararndan daha ok olduu iin emreder. (Hsn emrin medluldr) Allah'n bir ii
emretmesi, o iin aslnda gzelliine dellet eder. Bir ey mahiyeti itibaryla irkin olduu iin Allah o
eyden nehyeder. Allah'n bir eyi nehyetmesi, o eyin aslnda irkinliine veya zararnn faydasndan
daha ok olduuna dellet eder. E'arler ise; "eyann aslnda ve fiillerin mahiyetinde gzellik ve
irkinlik yoktur. Allah emrettii iin bir ey gzeldir, nehyettii iin de irkindir", derler. Akln,
fiillerin aslnda gzellik ve irkinlii idrak ettiini kabul etmezler. Mutezileye gre ise; akln
gzelliini idrak ettii eyler, yine akln mkellef klmasyla vacib olur. irkinlii anlalan iten de
kanmak akln teklifiyle vacib olur. (Maturidi, Kitab't-Tevhid, Khire 1970, 15-20)
251
Kad Abdulcebbar, el-Muni fi Ebvbit-Tevhid vel-Adl, 304; Taftazani, erhul-Makasd, V, 50-
51; Crcni, erhul-Mevkf, III, 205.
252
el-Cveyni, a.g.e, 362; Razi, smetl-Enbiya, 40.

59
peygamberler iin ismet kelimesini deil, tenezzh kelimesini kullanmtr.253
Buradan anladmz ey; islamn ilk dnemlerinde peygamberlerin ismetiyle alakal
bir tartmann var olmaddr. Bu ihtiya daha sonraki dnemlerde kendileriyle
iliki kurulan slam d etkiler dini (Yahudi ve Hristiyan kaynakl etkiler) veya
felsefi etkiler sebebiyle ortaya km ve bu problem slam limlerince de
tartlmaya balanmtr. Yani bu problemin yeni olduunu sylemek
mmkndr.254
Biz bu balk altnda mezheplerin peygamberlerin ismetiyle alakal
grlerini zikrederek, yeri geldike baz grlerimizi/eletirilerimizi ekleyerek
konuyu bitireceiz.

2.3.1 Earilere255 Gre smet


Earilerin ismet konusuyla alakal grleri dier ekollerden biraz farkldr.
Onlarn grne gre ismet; Allahn peygamberde taat (itaat/iyilik) yaratp,
masiyeti (ktlk) yaratmamasdr. nk her eyin msebbibi fail-i muhtar olan
Allahtr.256
Bu grlerinden dolay Eariler, bedeninde ve nefsinde ktlklere
ynelmekten muhafaza edecek bir zellik arz eden her kiiyi masum olarak
addetmilerdir. Ve bu anlaytan hareketle ismetin sebebini u drt maddede
aklamlardr:
1. smete nail olan peygamberin nefsinde veya bedeninde onu gnahtan
koruyacak bir melekeyi gerektiren bir zelliin bulunmas,
2. Yine peygamberde ktlklerin noksanlk, taatn da iyi ilerden olduuna
dair ilim hsl olmas,
3. Bu bilgilerin Allah tarafndan devaml vahiy ve beyanlarla desteklenmesi,

253
Ebu Hanife, Fkhul-Ekber, stanbul 1303, 5; Bulut, Mehmet, a.g.e, 16.
254
Bulut, Mehmet, a.g.e, 16.
255
Ebu'l-Hasen el-E'r'nin (324/935-36) ncln yapt, kelm metodunu benimseyen kelm
ekol. E'ryye Mezhebi, Mu'tezile'ye kar bir anti-tez olarak domu ve selef akidesini esas
almtr. ehristn, el-Mile'l ven-Nihal, 1/92-93; zmirli, Yeni lm-i Kelm, stanbul 1339, I, 10.
256
Badadi, Usuld-Din, Beyrut 1981, 169; Razi, Fahreddin Muhammed bin mer, Muhasalu
Efkril-Mtekaddimn vel-Mteahhirn, (Kelama Giri, Trc. Hseyin Atay), Ankara 1978, 221;
Crcni, erhul-Mevkf, stanbul 1257, III, 215; Tehnevi, Muhammed Ali bin Ali, Kitbu Keafi
Istlhtil-Fnn, stanbul 1984, II, 1047.

60
4. O peygamberden her ne zaman evla (daha iyi olan) unutmak ya da terk
etmek gibi herhangi bir hata veya durum vuku bulsa, o meseleyle ilgili olarak
uyarlmas veya azarlanmas.
te bu drt zellik bir araya geldiinde phesiz o peygamber gnahlardan
korunmu olur. nk iffet melekesi, nefsin zndedir. Nefsi itaatkr olann mutlu
olacan, isyankr olann ise bedbaht olacan iyice bilen kimse, bu bilgisi
sayesinde ftratnn gereini yapmaya meyilli olur. Sonra vahiy bu durumu tamamlar
ve azarlanma korkusu kiinin daha ok saknmasna vesile olur. Btn bunlarn
neticesinde bu zellikler bir araya gelince masumluun hakikati de pekimi olur.257
Neticede Eariler ismet konusundaki grleri sebebiyle, peygamberleri gnah
ilemekten uzak grmlerdir. Onlara gre ismet, peygamberleri kk ve byk
gnahlardan alkoymaktr.
Earilerin ismet ile ilgili zikrettiklerine gre peygamberlerin masumiyeti nefsi
bir zelliktir. Vahiyle de bu zellik desteklenince masumiyet pekimi olur
denmektedir. Oysaki biz daha ileriki konularda ayrntl tartacaz- Earilerin
beyanatlarn nakzeden ayetlerin var olduunu mahede etmekteyiz. nk
Erler peygamberlerin bedeninde veya nefsinde onu gnahtan koruyacak bir
melekenin varlndan ve Allahn onlarda masiyeti yaratmadndan bahsederler.
Fakat biz peygamberlerin isyanndan, sapmasndan ve zulmnden bahseden ayetlerin
Kurnda mevcut olduunu bilmekteyiz. Bu durumda onlarn nefsinde gnahtan
alkoyan bir meleke iddias tutarlln yitirmi olur. Ayrca dier bir iddialar da;
peygamberlerde bulunan taat iyi, masiyeti kt grme zelliinin bir de vahiyle
desteklenerek pekitirildiidir. Acaba vahyin mdahalesinin sz konusu olmad
dnem olan nbvvet ncesi dnem iin masumiyetin konumu ve durumu ne
olacaktr?

2.3.2 Maturidlere Gre smet


Maturidlere gre ismet, Allahn peygamberlerine yle bir ltfudur ki ismet
sayesinde hem o peygamberin imtihan devam eder, hem de iradenin bekas ile de
onu kt fiillerden caydrr ve hayrl iler yapmaya sevk eder. Tabii ki ismet mihneti

257
Razi, Muhasalu Efkril-Mtekaddimn vel-Mteahhirn, (Kelama Giri, Trc. Hseyin Atay),
Ankara 1978, 221-222.

61
ortadan kaldrmaz.258 Yani peygamberin gnahtan korunmu olmas, onu taat
konusunda zorunlu klmad gibi, gnah ilemekten de al koymaz. Ancak ismet,
Allahn bir ltfu olarak peygamberi iyilie sevk edip, onu ktlkten
uzaklatrr.259 smet sebebiyle peygamberden sorumluluk kaldrlmam, imtihana
ekileceinden dolay da irade hrriyeti mevcuttur.260 Emir ve nehiy olmadan ismetin
bir manas kalmaz. Yine taat ve gnah da gereklemez. Nedeni ise, taat emredileni
yapmak, masiyet de nehy edileni yapmamaktr. Dolaysyla ismet ancak taat ve
masiyetin vuku bulmasyla gerekleir.261 Maturidlerin Erilerden fark
peygamberlerin iradesinin bekasna vurgu yapmalardr. Onlar da imtihana tabidirler
ve ismet ile onlar masiyetten uzaklamak zorunda deildirler. Bunu iradeleri ile
yaparlar.
Peygamberlerden zorluu gidermemekle birlikte ismet, onlar iin gerekli olan
bir sfattr. Eer peygamberlerin gnah ilemeleri, yalan sylemeleri, hrszlk
yapmalar vb. caiz olsayd; verdikleri haberlerin doru olup olmad pheli olacak
ve bu durum onlarn Allahn hcceti olma niteliklerine halel (zarar) getirmi olurdu.
Sz konusu durum Allah (c.c) tarafndan Kuran- Kerimde:






(Zikredilen peygamberleri)

mjdeleyici ve sakndrc olarak gnderdik ki insanlarn peygamberlerden sonra
Allah'a kar bir bahaneleri olmasn! Allah izzet ve hikmet sahibidir262
buyrulmaktadr. Sonu olarak Maturidiler peygamberlerin ismeti ile sorumluluu
mevzusunda orta bir yol bularak mantkl bir yorum yapmlardr.
Maturidilerin ismet konusundaki yorumu gerekten mantkl ve tutarldr.
Earilerin ifade ettii gibi gnah veya hata ileme konusunda Allahn kendilerinde
taat (itaat/iyilik) yaratp, masiyeti (ktlk) yaratmad bir insann263 imtihan srr
ne olacaktr? Maturidilerin bu konudaki yorumlar tutarldr. Fakat Maturidiler de
ismetin gerekliliini vurgularken, onun peygamberler iin gerekli olan bir sfat

258
Maturidi, Ebu Mansur Muhammed, Teviltu Ehlis-Snne, (Thk. Fatma Yusuf el-Haymi), Beyrut
2004, III, 527; Beyazi, Kemalddin Ahmed bin Hasan, rtul-Merm min brtil-mm, (Thk.
Yusuf Abdurrezzak), Kahire 1949, 328-329.
259
Maturidi, Ebu Mansur Muhammed, Teviltu Ehlis-Snne, III, 527.
260
Sabuni, Nureddin, Maturidiyye Akaidi, (Trc. Bekir Topalolu), stanbul 1995, 114-115.
261
Beyazi, rtul-Merm, 329.
262
Nisa Suresi, 4/165.
263
Badadi, Usuld-Din, 169; Razi, Muhassalu Efkril-Mtekaddimn vel-Mteahhirn, 221;
Crcni, erhul-Mevkf, III, 215;

62
olduunu ifade ederler. Eer peygamberlerin gnah ilemeleri, yalan sylemeleri,
hrszlk yapmalar vb. caiz olsayd; verdikleri haberlerin doru olup olmad
pheli olacak ve bu durum onlarn Allahn hcceti olma niteliklerine halel (zarar)
getirmi olurdu derler. Acaba peygamberler ismet diye nitelenen ve tanm da
kendilerince yaplm olan sfat olmasayd, gnah ileyecekler miydi? Veya
verdikleri haberlerin doruluunun imkn olmayacak myd? Biz nbvvetten nce
Muhammedul-Emn olarak bilinen Hz. Peygamberin getirdii haberlere
inkrclarn inanmadklarn ve bir mucize istediklerini bilmekteyiz. Bu durum dier
peygamberler iin de geerlidir. Onlar ahlakl ve doru szl olarak bilindikleri
halde yine de doru sylediklerine inanlmas iin mucize getirmeleri istenmitir.
Ayrca eer ismet olmaynca gnah ileyebilme ihtimali doacaksa; bu durumda
peygamberlerin nbvvetten nce ismet sfatyla haiz olmadklar dnem iin ne
diyebiliriz?

2.3.3 ilere264 Gre smet


iann ismet anlay ise u ekildedir: smet, Allahn bir ltfudur ki, bu
sfatla vasflanan kimseyi zorla deil, kendi iradesiyle gnah ilemekten alkoyar.
Eer durum tam tersi olursa, masum olan kimse sevaba nail olamaz. nk masum
taata da masiyete de muktedir olduu halde kimse ona gnah iletemedii gibi, taat
da terk ettiremez. ia bu dnceden hareket ederek imamlar da ismet sfatyla
vasflandrmtr.265 Masum olan peygamber veya imam, vacip olmayan yapmak
isterse, Allahn bildirmesiyle o, Allahn emrettiini yapar, nehyettiini de haram
bilip ondan uzaklar. Dolaysyla masumun masiyete kudreti vardr. ayet kii zorla
masum olacak olsayd, ismetin bir stnl ve masumiyetin bir hikmeti de
kalmazd. nsan, akl kuvveti, byk zekas, kabiliyeti ve ibadeti ile ayrca Allahn

264
Hz. Peygamber'in vefatndan sonra mametin Hz. Ali ve evlatlarna ait bir hak olup nass ve tayinle
gerekleeceini iddia eden birbirlerinden farkl mezheplerin mterek ad. Arapada daha ok taraftar
anlamnda kullanlmtr. Genel olarak halife Osman b. Affan'n ldrlmesinden sonra meydana
gelen olaylarda Ali b. Ebi Talib tarafn tutan, onunla birlikte dmanlarna kar savaan ve mcadele
edenlere Ali b. Ebi Talib'in taraftarlar (iatu Ali b. Ebi Talib) denildii grlmektedir. a
kelimesinin bu manada kullanl genel olarak Hz. Hseyin'in 10 Muharrem 61/10 Ekim 681
tarihinde Kerbel'da ehid ediliinden sonraya kadar devam etmitir. (e-ehristn, el-Milel ve'n-
Nihal, I, 146.)
265
Bulut, a.g.e, 81-84.

63
hidayeti ve tevfikiyle bu mertebeye ular. Byle olan insan iin de gnah ilemek ve
taat terk etmek de imknszdr. 266
Her mezhep birlikte deerlendirildii zaman grlr ki, Maturidi ve
Erilere gre ismet, sadece peygamberlere mahsus bir sfat olup, peygamberden
baka masum insan yoktur. Ayrca ismet allarak elde edilecek bir sfat da
deildir. Fakat iada hem peygamberler ve hem de imamlar ismet sfat ile
vasflanmlardr. iann ifade ettiine gre insan (imam); akl, zekas, kabiliyeti ve
taat yannda ilahi hidayet ve tevfik ile ismet mertebesine ulaabildiine gre, ismet
kiinin abasyla elde edilebilecek bir mahiyet arz etmektedir. Maturidilere gre
ismet sahibi olan peygamberde irade ve ihtiyar (iyi ile kt arasnda seim yapabilme
hrriyeti) mevcuttur. iaya gre ise hem peygamber ve hem de imamda irade
mevcut olduundan, Allahn verdii ismet sayesinde masiyetlerden uzak
bulunurlar.267
Bizim iann ismet tanmna ek olarak zikredeceimiz ey; onlar ismet,
Allahn bir ltfudur ki, bu sfatla vasflanan kimseyi zorla deil, kendi iradesiyle
gnah ilemekten alkoyar diye tanmlarlar. Eer peygamberi veya imam
masiyetten alkoyan Allah ise, bu alkoymay zorla yapmas veya kiinin iradesiyle
yapmas arasndaki fark anlamak nemlidir. Zira nihayetinde alkoyan Allah olsa da,
peygamberin iradesi sonucu bu durum gereklemi olmaktadr.

2.3.4 Mutezileye268 Gre smet


Mutezileye gre ismet, Allahn masuma ilahi bir ltfudur ki ismetten dolay
gnahlardan uzak durmaya muktedir olur. Bundan dolay ismet sadece
peygamberlere has bir durumdur. Bu sfatla vasflanm olan peygamberin masiyete
de taata da kadir olmas yine kendi iradesiyledir.269 fade edildii gibi Mutezile,

266
Bulut a.g.e, 82.
267
Bulut, Mehmet, a.g.e, 84.
268
Mutezile, slm'da ilk zuhur eden ve akideleri akln nda izah edip temellendirmeye alan
byk kelam ekolnn ad. Lgatta, "uzaklamak, ayrlmak, brakp bir tarafa ekilmek" gibi
anlamlara gelen "i'tizal" kelimesinin ism-i fail siasndan meydana gelen oul bir isimdir.
Mu'tezile'nin kurucusu Hasan el-Basr (l. 110/728) ile byk gnah meselesi yznden tartan ve
onun grubundan ayrlan Vsl b. Ata (l. 131/748) kabul edilmektedir. (e-ehristan, el-Milel ve'n-
Nihal, Beyrut 1975, I, 48; Abdulkhir el-Badad, el-Fark Beyne'l-Frak (ev. E. Ruhi Flal),
stanbul 1979, 101-104).
269
Kad, Abdulcebbar, Abdullah bin Ahmed, erhul-Uslil-Hamse,(Nr. Abdulkerim Osman),
Kahire, 1384, 780.

64
peygamberleri ismet asndan deerlendirirken, onlar insan statsnden
uzaklatrarak melek stats vermedii gibi, normal insanlar gibi devaml hata
ileyen bir varlk konumundan da uzaklatrmaktadr. Dolaysyla Ehl-i Snnet ile bu
noktada bir gr birliinin var olduu sylenebilir.270

2.4 SMET SIFATININ MAHYET


Biz ismet sfatn ilerken mezheplerin ismet sfatnn kapsam hakkndaki
bilgileri aktarmtk. smet sfatnn mahiyeti ise balk altnda incelenmektedir.
Tabii ki her balk altnda mezheplerin konuyla ilgili grlerini aktararak
okuyucularn daha geni bilgi sahibi olmalarna gayret edeceiz.

2.4.1 tikadi Konularda smet


Btn slam limleri, peygamberlerin nbvvetten nce ve sonra kfr ve
irkten korunmu olduunda mttefiktirler.271 Fakat Haricilerin bir kolu olan
Ezarikaya gre nbvvetten nce de, sonra da peygamberlerin gnah ilemeleri caiz
olup, onlar katnda gnah kfr olarak grlmektedir.272
Haricilerin bir ksm, Allahn, risaletten nce kfir olan kimselerden de
peygamber gndermesinin caiz olduunu dile getirmilerdir. Daha mhim olan ise,
bu grn Earilerden bn Fureke (. 406/1015) nispet edilmitir ki o, ifade edilen
grn caiz olduunu, fakat byle bir durumun hi vuku bulmadn beyan
etmitir.273
Haevilerden274 bir ksm da, Hz. Muhammed (s.a.s)in peygamber olmadan
nce kfir olduunu iddia etmiler ve bu grlerine de Kuran- Kerimdeki:

Seni dalalette bulup da hidayete eritirmedi mi?275 yetini delil olarak

getirmilerdir. Nbvvetten nce peygamberlerin kfr ve irkini kabul etmeyen


limler Haeviyeyi ayeti zahirine gre deerlendirip hata yapm olmakla sular.

270
Bulut, Mehmet, a.g.e, 84.
271
Eari, Ebul-Hasan, Makaltul-slmiyyin Vahtilful-Musalln, Msr 1950, 272; Razi, smetul-
Enbiy, Kahire 1986, 39; Taftazani, erhul-Akid, 302.
272
Razi, smetul-Enbiya, 39; Taftazani, erhul-Maksd, V, 50; Crcni, erhul-Mevkf, III, 204.
273
Taftazani, erhul-Maksd, V, 50; Crcni, erhul-Mevkf, III, 204.
274
Haeviyye (Haviyye); Dini konularda akl yrtmeyi reddeden, naslarn zahirine bal kalmak
sretiyle tebih (benzetme) veya tecsime (Allah cisimletirme) kadar varan telakkileri
benimseyenlere verilen ad. (Diyanet slam Ansiklopedisi, XVI, 426)
275
Duha Suresi, 93/7.

65
Zira ayetin zahiri manas her ne kadar: Seni dalalette bulup da hidayete eritirmedi
mi? ise de ayeti: Seni yolunu arm bulup da yola eritirmedi mi veya Seni
dinin hkmlerinden habersiz bulup seerek dosdoru yola koymad m?276 eklinde
anlamak daha doru olacaktr. Yine Cumhurun anlaynaa gre eer Haeviyyenin

iddias doru olacak olsa, Allahn:
De ki: Allah


seviyorsanz bana tabi olun ki Allahda sizi sevsin277 ayetinin mucibince
peygambere kfrde de uyma zorunluluu ortaya kard ki byle bir iddiann
yanll ortadadr. Eer bu iddia yanl ise, bu grn de yanll ortaya km
demektir.278 unu ifade edelim ki peygambere peygamberlikten sonra uyma
zorunluluu vardr, ncesinde yoktur. Dolaysyla da nbvvetten sonra kfrn sadr
olmas mmkn olamayacana gre, peygambere nbvvetten sonra irk koma
hususunda uymann da anlam kalmam olur. Bu durumda da cumhurun sz konusu
mezhebin grn eletirirken kulland ayet ve iddialar birbiriyle tezattr ve
ayrca iddialar da tutarszdr. Ayn ekilde peygambere hata veya gnahta uymak
gibi bir zorunluluk olduunu neye dayanarak iddia edebiliriz ki? Hz. Peygamberin
(s.a.s) ve dier peygamberlerin Kuranda yapmamalar gereken hususlarda
uyarldn grrz. Biz bu hatalara uymakla deil, uymamakla mkellefiz.
iaya gelince, her ne kadar onlar peygamberler hakknda kfr caiz
grmyorsa da, takiyye279 sebebiyle kfrlerini aa vurmu olmalarn caiz
grmlerdir. Aka lm izhar etmek lme sebebiyet verecekse, onu aa
vurmas kendini tehlikeye atmaktr diyerek takiyyeyi uygun grmlerdir. Yani
aslnda peygamberin kfir veya mrik olmad halde kendisini yleymi gibi
gstermesi caizdir. Takiyyenin ia iin kendini gizleme silah olduunu ifade ettikten
sonra, bunu kendi mezhebinden olmayanlara kar kullanmay vacip saydklarn da
ekleyelim. Bu durum kesinlikle risalet grevine zt bir durum olup, yeri geldike

276
Suat Yldrm, stanbul 2004, 594.
277
Ali mran Suresi, 3/31.
278
Razi, smetul-Enbiya, 222-223.
279
Takiyye kelime anlam itibariyle korunmak, gizlenmek, saklamak, ihtiyat tedbiri almak
anlamlarna gelir. Gl olan kfirlerin karsnda can, mal, rz, namus ve her trl kutsal deerleri
tehlike karsnda olan mslmanlarn, sz konusu olumsuz durumdan kendilerini kurtarmak ve zarara
uramamak iin imanlarn gizlemelerini ifaden eden ve zellikle ii Mslmanlarca benimsenen ilke.
Kur'an- Kerim ve hadis-i eriflerde ok ak ifadelerle izin verilen takiyye btn mezhepler
tarafndan helal kabul edilmi, zorluk karsnda imann gizlenebilecei bildirilmitir. Fakat ia bu
konuda ok arya giderek bunu bir iman meselesi yapmtr.

66
tebli grevini terk etmeye ve daveti gizlemeye sebep olur ki bu da peygamberler
iin muhaldir, kesinlikle caiz deildir.280
Allahn kendilerine iman edilmesini ve uyulup itaat edilmesini emrettii
peygamberlerinin tebli ettikleri hkmlerle eliecek ekilde davran gstermeleri
ve itikadi adan farkl olmalar imknszdr. Zira bu durumun peygamberlik
messesiyle uyumas mmkn deildir. nk onlar mmetlerine hep iyi ve gzel
rnek olmulardr. Cumhura gre Kuran- Kerim, peygamberlerin Allahn varlna
ve birliine iman ettiklerini ve hibir ekilde irke dmediklerini u ayete binaen

savunmulardr:





And olsun ki sana da, senden nceki peygamberlere de yle vahyolunmutur: "And
olsun ki eer Allah'a ortak koarsan ilerin phesiz boa gider ve hsranda
kalanlardan olursun.281 Yine cumhur Allahn ezeli ilmiyle peygamberlerinin irke
dmeyeceini bildii halde, byle bir ifade kullanm olmasnn hikmetini
tartmtr. Biz bu ayetin cumhurun grnn tam aksini ifade etmek iin
kullanldn ileride ayrntl tarttk. u kadarn syleyelim ki bu ayet
peygamberlerin asla irk komadklarn deil, tam aksine onlarn da irk
koabileceklerini ifade etmektedir. Yine unu ifade edelim ki baz peygamberler
nbvvetten nce irk komulardr. Ama tabii ki cumhur zikrettiklerimizin hilafna
grleri savunmutur. Bu konuda mehur Mutezil mfessir Zemaheri, Allahn
peygamberler hakknda byle bir ifadeyi farz- muhal olarak kullandn ve irk
koulmas sonucunda hsrana uranlmamas iin bu ifadenin kullanldn ifade
etmitir.282 Razi ise bu ayetteki ifadenin bir arta balandn, anlamnn vaki olmas


gibi bir zorunluluk olmadn ifade etmitir. Bu ifadesini desteklemek iin de:






Eer yerle gkte Allah'tan baka
ilahlar olsayd, ikisi de (yerin ve gn dzeni) bozulurdu. Arn Rabbi olan Allah,
onlarn vasflandrdklarndan mnezzehtir283 ayetini delil olarak beyan eder. Bu
ayetin doru olmasndan, yer ve gkte baka tanrlarn bulunduu; yer ve gklerin
fesada urayaca gibi bir sonuca ulalamayacan da ekler. Nasl ki bu ayetten iki
ilahn olabileceinin anlalmas hatal ise, ayn ekilde peygamberlerin irk

280
Razi, smetul-Enbiy, 222.
281
Zmer Suresi, 39/65.
282
Zemaheri, a.g.e, 946-947.
283
Enbiya Suresi, 21/22.

67
koabileceini bir nceki ayetten karsamak da yanl olacaktr. nk
peygamberler gnah iledikleri takdirde, Allah indinde dier insanlar gibi
deerlendirilmesinin mmkn olamayaca da dile getirilmitir. En son beyan edilen

gre de:
,






Eer seni sebatkr klmasaydk, gerekten, nerdeyse onlara

birazck meyledecektin. O zaman, hi phesiz sana hayatn ve lmn skntlarn
kat kat tattrrdk; sonra bize kar kendin iin bir yardmc da bulamazdn284
ayetlerini delil olarak getirmitir. Eer peygamberin en ufak hatas dahi olsa, hayat
ve lm tamamen skntlarla dolu bir insan klnr. Sonu olarak peygamberlerden
irk sadr olamayacana gre amellerinin boa gitmesi de sz konusu
olmayacaktr.285
Kuran- Kerimde geen ve peygamberlerin sebatkr klnmasyla ve
desteklenmesiyle ilgili olarak, Hz. brahimden bahseden ayetleri dikkatle incelemek

gerekir. Hz. brahim (a.s)in babas Azere:




brahim, babas zer'e: Birtakm putlar tanrlar m

ediniyorsun? Dorusu ben seni de kavmini de apak bir sapklk iinde gryorum,
demiti286 eklindeki beyanat zikredilmitir. Allah ltfuyla Hz. brahimin gklerin
ve yerin hkmranl hakknda bilgi sahibi olmasn istemi ve ona bunu
gstermitir. Zira O, insanln Allahtan bakasna esir ve mahkm olmaktan ancak
bu ekilde kurtulabileceini beyan ederek, Allah birlemelerini istemektedir.
Neticede de Allah, rububiyet srlarn Hz. brahim (a.s)e gsteriyordu. Dolaysyla
gkleri ve yeri idare eden rububiyetin srlarnn ona gsterildii vurgulanmtr.287
Cumhura gre Hz. brahim (a.s) bir gece grd yldzn Rabbi olduunu
zannetmi, ancak batmas zerine batan eyleri sevmediini ifade ederek onun Rabbi
olamayacan ifade etmitir. Ardndan ay ve gnein de Rabbi olabileceklerini

dnm, fakat batnca onlarn da Rabbi olamayacaklarn izhar etmi ve:





,


Gnei doarken grnce de, Rabbim budur, zira bu daha byk, dedi. O

da batnca, dedi ki: Ey kavmim! Ben sizin (Allah'a) ortak kotuunuz eylerden
284
sra Suresi, 17/74-75.
285
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XIX, 217-219.
286
Enam Suresi, 6/74.
287
Nesefi, Tefsirun-Nesefi, I, 373; Beydavi, a.g.e, I, 308; Elmall, a.g.e, II, 219.

68
uzam. Ben hanf olarak, yzm gkleri ve yeri yoktan yaratan Allah'a evirdim ve
ben mriklerden deilim demitir.288 Bundan sonra kavmi onunla tartmaya

girimi, o da onlara:








Kavmi onunla tartmaya giriti. Onlara dedi
ki: Beni doru yola iletmiken, Allah hakknda benimle tartyor musunuz? Ben sizin
O'na ortak kotuunuz eylerden korkmam. Ancak, Rabbim'in bir ey dilemesi hari.
Rabbimin ilmi her eyi kuatmtr. Hla ibret almyor musunuz?289 eklinde cevap


vermitir. Surenin devamnda da:




te bu, kavmine kar brahim'e verdiimiz delillerimizdir. Biz
dilediimiz kimselerin derecelerini ykseltiriz. phesiz ki senin Rabbin hikmet
sahibidir, hakkyla bilendir290 buyurulur. Bilindii gibi Hz. brahim (a.s)in kavmi
yldz bilgisi konusunda olduka uzmanlam bir topluluktu.291 Bu sebeple Hz.
brahim gkyzne bakarak bir takm akli karmlar yapm ve hibir gk cisminin
ilah olamayacana kanaat getirmiti. Hz. brahim (a.s)in yldz, ay, ve gnein ilah
olamayacana dair akli istidlallerinin henz ocukluk dneminde meydana geldiini
syleyen mfessirler olduu gibi bu grn hilafna dncede olanlar da vardr.
Sonuta bu konunun ihtilafl olduu sylenebilir.292 unu ifade edelim ki Hz.
brahim (a.s)in gne ay ve yldz Rabbi olarak zikretmesi, gerekten onlar Rab
olarak kabul ettii iin deildir. Hz. brahim (a.s) bunu kavmini bir ikna metodu
olarak kullanmtr.
Sonu olarak unu ifade edelim ki cumhurun kabulne gre, Kuran- Kerimin
ayetleri peygamberlerin Allaha irk koma ve kfr gibi meselelerde hassasiyet
sahibi olduklarn gsterir. Yine cumhur bu iddiasnn hem Hz. Rasulullah (s.a.s) iin
ve hem de tm dier peygamberler iin geerli olduunu ifade eder. Bu konuyla ilgili
olarak da siyer kitaplarnda aktarlm olan rivayetleri de delil olarak kullanrlar.
Rivayete gre Hz. Peygamber (s.a.s)e hi puta tapp tapmad sorulunca, Hz.
Peygamber (s.a.s) bunun hibir zaman vaki olmadn ifade etmi ve yle demitir:
Daima onlarn dinlerini kfr ve dalalet olarak bilirdim. Hlbuki kitap nedir iman

288
Enam Suresi, 6/78-79.
289
Enam Suresi, 6/80.
290
Enam Suresi, 6/83.
291
Mevdudi, a.g.e, I, 495.
292
Mevdudi, ag.e, I, 495; Ate, Sleyman, Yce Kurann ada Tefsiri, stanbul 1989, III, 175.

69
nedir tafsilatn bilmezdim.293 Ayn ekilde Hz. Peygamber (s.a.s)in ocukluunda,
genliinde ve vahiy gelmeden nceki dnemlerinde putlara tapmadna, onlar
adna takdim edilen yiyecek ve ieceklerden yemediine dair pek ok rivayet de
mevcuttur.294 Eer peygamberlerden herhangi biri peygamberlikten evvel irke
dm olsayd, kavimlerini tevhid inancna davet ederken birok problemle
karlar, gvenilirlik konusunda kendilerine pek itibar edilmezdi. Hlbuki Hz.
Peygamberin byle bir tehditle veya durumla karlatna dair hibir delil mevcut
kaynaklarda zikredilmemitir.295 Kuran ayetleri ve hadisler nda peygamberlerin
hayatlar boyunca tevhide bal kaldklar ve insanlar tek olan Allaha kullua davet
ettikleri grlr. Tekrar tekrar ifade edelim ki, peygamberlerin hem peygamberlikten
nce ve hem de sonra irkten ve kfrden korunmu olduklarnda limler
mttefiktirler.296 Ayn ekilde insanlarn inan konusunda Allaha kar herhangi bir
mazeretleri olmamas iin gnderilen peygamberlerden kfr ve irkin sadr
olmamas gerekir. Aksi takdirde insanlarn onlara tabi olmas, tebli ettikleri
hkmleri kabullenmeleri ve yasaklara riayet etmeleri mmkn olmazd.297
Zikredilen ifadeler, peygamberlerin hibir dnemde irke veya kfre
bulamadklarn kabul edenlerin ifadeleridir. Her ne kadar katlmyor olsak bile;
katlmama sebeplerini daha sonra ayrntl olarak vurgulayacamz iin, onlarn
gr ve delillerine hi mdahil olmadan zikretmeyi uygun bulduk.
Bu konuda son olarak unu ifade edelim ki peygamberlerin nbvvetten sonra
kfre ve irke dmediklerine dair ayetler mevcuttur. Yani bu durumun kesinlii
ayetlerle sabittir. Fakat nbvvet ncesi dnemlerinde kfr ve irkten
korunduklarna dair fikirlerin dayana farkllk gstermektedir. Mutezile ve
Maturidi mezhepleri bu iddialarn genel itibariyle akl dayanakl savunurlar.
Maturidi ve Mutezililere gre, ilahi vahye muhatap olmayanlarn dahi Allahn

293
Kastallni, Ebul-Abbas Ahmed bin Muhammed, el-Mevhibl-Ledniyye Tercmesi Mealimul-
Yakin, stanbul 1898, II, 121.
294
bn Hiam, Cemaleddin Abdlmelik bin Hiam, es-Siretun-Nebeviyye, Kahire, 1955, I, 181-183;
Buhari, Menkibul-Ensar, 24.
295
Baheci, Muhittin, yet ve Hadislerde Peygamberlik ve Peygamberler, stanbul 1977, 101-102;
Bulut, Mehmet, a.g.e, 41-42.
296
Taftazani, erhul-Maksd, V, 49-50; Razi, smetul-Enbiya, 39; Kad Abdulcebbar, erhu
Uslil-Hamse, 301-303; Pezdevi, Ebu Yusr Muhammed, Ehl-i Snnet Akaidi, 247-248.
297
Bulut, Mehmet, a.g.e, 45.

70
varlna inanma zorunluluu vardr. 298 Buradan hareketle onlar peygamberlerin
nbvvetten nce de irk koma ihtimallerinin bulunmadn ifade ederler.
Mutezile ayrca hsn-kubuh299 telakkisine binaen bu iddiasn savunmutur.
Dier mezhepler ise peygamberlerin nbvvetten nce de irk koma ihtimallerinin
olmadn, hem ayetlerle ve hem de Hz. Peygamber (s.a.s)in nbvvet ncesi
dneminden bahseden eserlerde geen rivayetlerle desteklemi ve savunmulardr.
Sonu olarak unu ifade edelim ki genel itibariyle mezhepler, peygamberler iin hem
nbvvet ncesi dnemde ve hem de nbvvet sonras dnemde irk ve kfr
ihtimalini kesinlikle kabul etmemilerdir. Tabii ki bu kabullerini de kendilerince bir
peygamberlik messesesi anlay erevesinde, kendilerine ait bir metotla, nasslarla
ve akli istidlallerle savunmasn da bilmilerdir.300

2.4.2 Vahiy Konusunda smet


Bilindii gibi Allah (c.c) insanlara ulatrmak istedii ilahi mesajlar
peygamberler vastasyla ulatrmtr. Dolaysyla peygamberlerin Allahtan alm
olduklar ilahi mesajlar orijinaliyle aktarmalar ok nemlidir. Zira eer
peygamberler aldklar vahyi olduu gibi aktarmazlarsa, her hangi bir mdahalede
bulunurlarsa, bu durumda ilahi vahyin iletimi salam olmam olur. Ayn ekilde bu
durumda peygamberler de tebli grevlerini tam olarak yerine getirememi
olurlar.301 Nitekim bu durumu Kuran- Kerimde Yce Allah (c.c) yle ifade eder:





Ey Peygamber! Rabbinden
sana indirilen buyruklar tebli et! Eer bunu yapmazsan risalet vazifesini tam

298
Matridiyye'ye gre peygamber gnderilmezse bile Allah' aklen bilmek gereklidir. Allah'
bilmenin vcubunu idrak eden akldr. Akl tek bana Allah'n varln ve bunun vacib oluunu
bilebilirse de, peygamber gnderilmeden, Allah tarafndan yaplmas teklif edilen hkmleri tek
bana bilemez. Allah' aklla bilmenin aklen vacib olduu gr, Matridilere mam A'zam Ebu
Hanife'den gemitir. Beyaz'nin (1098/1687) aklamasna gre, Ebu Hanife "Akl yaratklara
bakarak Byk Yaratcy bilmenin aleti olduu iin Allah' bilmemekte kimsenin mazereti olamaz"
demitir. ( Kemaleddin el-Beyaz, arat'l-Meram, Msr 1949/1368, 78).
299
Hsn-kubuh problemi ise; eyann zatnda iyilik veya ktln var olup olmamasdr. Yani akl
bir eyin iyi veya kt olduunu bilebilir mi? Ayn ekilde bir ey aslen veya tabiat itibariyle iyi
olduu iin mi Allah onu emreder yoksa Allah (veya nass) onu iyi olarak kabul ettii ve emrettii iin
mi o ey iyidir? Veya tam aksine bir ey asl ve tabiat itibariyle kt olduu iin mi Allah onu
yasaklar yoksa Allah (veya nass) o eyi kt olarak nitelendirip yasaklad iin mi o ey kt
addedilmitir? Bu ve benzeri sorularn cevapland kelami problem.
300
Sinanolu, Mustafa, Kitab- Mukaddes ve Kuran- Kerimde Nbvvet (Baslmam Doktora
Tezi), stanbul 1995, 308.
301
Glck, erafettin, a.g.e, 154.

71
olarak yapmam olursun.302 Ayn ekilde peygamberlerin kendilerine vahyolunan
eye orijinaliyle uyma mecburiyetleri vardr. Ona ekleme karma yapmalar, yani
deiiklik yapmalar kesinlikle mmkn deildir. Kuran- Kerim bu durumu yle

ifade eder:









Onlara ayetlerimiz ak ak okunduu zaman (ldkten

sonra) bize kavumay beklemeyenler: Ya bundan baka bir Kur'an getir veya bunu
deitir! dediler. De ki: Onu kendiliimden deitirmem benim iin olacak ey
deildir. Ben, bana vahyolunandan bakasna uymam. nk Rabbime isyan
edersem elbette byk gnn azabndan korkarm.303 Bu konuyla ilgili dier
ayetlerde Kurann kulland ifadelerin mthi beyanatlar meselenin ciddiyetini
vurgulamas ynyle dikkat ekicidir. Ayetlerde peygamberin vahye mdahalesinin
sz konusu olmas durumunda karlaaca sonu yle ifade edilir:




,
,
,

Eer O
(Muhammed), Bize kar, ona (Kurana) baz szler katm olsayd, elbette onu
kskvrak yakalardk. Sonra onun can damarn koparrdk (onu yaatmazdk).
Hibiriniz de buna mani olamazdnz.304 Ayetlerden de anlalaca zere,
peygamberlerin vahye mdahalesi sz konusu olamaz. 305 Ayrca Kuran- Kerim
peygamberlerin tebli vazifesini yaparken sadece Allahtan korktuklarn, ondan
bakasndan asla korkmadklarn yle ifade eder:




O
O peygamberler ki Allah'n gnderdii emirleri
duyururlar, Allah'tan korkarlar ve O'ndan baka kimseden korkmazlar. Hesap
grc olarak Allah (herkese) yeter.306 Ayetin de ifade ettii gibi Allahtan baka
hi kimseden korkmayan bir peygamberin insanlardan ekinme endiesiyle vahyi
onlarn arzu ve isteklerine gre deitirmesi mmkn deildir.307 Tm
zikredilenlerden sonra unu ifade edelim ki, Allahn vahy etmedii bir eyi,

302
Maide Suresi, 5/67.
303
Yunus Suresi, 10/15.
304
Hakka Suresi, 69/44-47.
305
Zemaheri, a.g.e, 1138; Beydavi, a.g.e, II, 524; Mevdudi, a.g.e, VII, 52; Elmall, a.g.e, VIII, 327-
330.
306
Ahzab Suresi, 33/39.
307
bn Kesir, Tefsirul-Kurnil-Azim, IV, 227; Zemaheri, a.g.e, 858; Nesefi, Tefsirun-Nesefi, II,
347; Mevdudi, a.g.e, V, 267; Elmall, a.g.e, VI, 198.

72
peygamberin onun adna bildirmesi, onun yalanclna iaret eder ki byle bir durum
bir peygamber iin imknszdr. Bu durum tm peygamberler iin geerlidir. 308
Nbvvet grevinin gerei, ifade edilenlerde de vurguland gibi, vahiy
konusunda ismet, peygamberin kendine vahyedilen eyleri tebli ederken, hata
yapmaktan, deitirme ve tahriften uzak durmasdr. Peygamberlerin kendilerine
vahyedilen eyleri gizlemeleri ve zellikle de insanlardan ekinerek, onlarn
isteklerine gre hareket etmeleri kesinlikle caiz deildir. Eer byle bir eyin varl
sz konusu olsayd; peygamberlerin deil kavimlerini dzeltmeleri, onlarn heva ve
heveslerine gre bir hayat yaamalar gndeme gelirdi ki, bu durum da ilahi vahiyle
merref klnm bir peygamber iin olacak ey deildir.309 Neticede
peygamberlerin, ilahi vahyin insanlara ulamasnda olaanst bir aba gsterdikleri
ve grevlerini tam anlamyla yerine getirdikleri bir gerektir. Zira Allah, ayetlerle de
ifade edildii gibi, peygamberlerden grevlerini tam bir dikkat ve itina ile yerine
getirmelerini istemitir. Ve ayn ekilde peygamberlerin zikredilenleri yerine
getirmemeleri durumunda da asla affedilmeyecekleri ifade edilerek, durumun
hassasiyeti net bir ekilde ortaya konmu olmaktadr.310

2.4.3 Ameli Konularda smet


almann imdiki blmne gelininceye kadar srekli tekrar edilen bir
mesele vard ki, o da peygamberlerin nbvvetten nce ve sonra da kfr ve irkten
korunmu olduklardr. Ancak itikadi meselelerin dnda kalan dier gnahlardan
masum olup olmadklar ise ihtilafl bir konudur. Zira peygamberler iin adam
ldrme, kendine zulmetme, hoa gitmeyecek bir davranta bulunma, vb. ifadelerin
var olduu, Kuran- Kerimi inceleyen herkesin gznden kamayacak bir
durumdur.311 Her ne kadar bu durumun varl sz konusu ise de, ayn ekilde
peygamberlerin umarak ve korkarak, samimi bir ekilde Allaha dua ettiklerinden,
hayr ilere kotuklarndan, kavimleri iin olaanst bir aba sarf ettiklerinden ve
Allah katnda sekin ve deerli insanlar olduklarndan da bahsedilir. 312

308
Maturidi, Teviltu Ehlis-Snne, V, 241-242; Razi, Tefsir-i Kebir, XXII, 111-112.
309
ehristani, Nihyetul-kdam, Badat, tsz, 440, 441; Kad Abdulcebbar, erhu Uslil-Hamse, 281.
310
ehristani, Nihyetul-kdam, 441.
311
Bakara Suresi, 2/35; Enfal Suresi, 8/67-68; Enbiya Suresi, 21/63; Kasas Suresi, 28/15-16; Abese
Suresi, 80/1-4.
312
Rz, smetul-Enbiya, 45-46; Sinanolu, a.g.t, 311-312.

73
Ehl-i Snnet limlerinin kahir ounluuna gre peygamberlerin ismeti
nbvvetle balar. Bu yzden onlarn nbvvetten nce gnah ilemeleri caiz
grlmtr. Hatta bu gnahn byk gnah olmasnn bile muhal olmad ifade
edilir. Zira bu grn aksine bir nakli delil mevcut deildir. Her ne kadar
peygamberler iin bu durum vaki ise de, onlarn gnah ilemeleri halinde hemen
iyiye ve gzel olana yneldikleri, szlerine gvenilir insanlar haline geldikleri ve
itimat edilen ahsiyetler olmaya gayret ettikleri kaynaklarca ifade edilmitir. Ayrca
peygamberlerin nbvvet ncesi dnemdeki sz ve davranlarnn delil olarak kabul
edilmedii, ayn ekilde bu dnemdeki bir peygambere uyma zorunluluunun
olmad da ifade edilerek onlarn bu hatalarnn ahsi olduu beyan edilmitir.313
Bununla beraber slam limleri peygamberlerin nbvvetten sonra kasten byk
gnah ilemekten masum olduunda ittifak halindedirler. Ayn ekilde ekser lim
peygamberin yanlarak da olsa nbvvetten sonra byk gnah ilemeyecei
kanaatindedir. Onlarn kk gnahlar ise nefret uyandran ve uyandrmayanlar diye
iki ksma ayrldktan sonra, nefret uyandrmayanlarnn ilenmesini caiz grenler
olmutur. Fakat nefret uyandrmayan kk gnahlarn dahi kasten ilenmeyecei,
bunun ancak hata ile veya unutma neticesinde meydana geleceini vurgulayanlar da
olmutur. Fakat slam limleri nefret uyandracak olan gnahlarn ne
peygamberlikten nce ve ne de peygamberlikten sonra, hataen veya unutarak vuku
bulmayacanda da hem fikirdirler. Yine onlara gre, peygamberlerin her trl yz
kzartc fiilden kendilerini korumalar gerekir. Byle gnahlar kk de olsalar
peygamberlerin toplumdaki gvenilirliklerine ve saygnlklarna leke drrler. Bu
sebeple onlardan uzak durmalar gerekir.314
Mutezile limleri, peygamberlerin nbvvetten nce ve sonra da korunmu
olduklarn savunurlar.315 Bu dncelerine binaen bu konudaki grlerini ina
etmilerdir. Bu yzden onlara gre peygamberlerin peygamberlikten nce ve sonra
kasten veya hataen byk gnah ilemezler. nk onlardan byk gnah hsl
olmas insanlar tarafndan kabullenilmesi engelleyecei gibi bu durum da ilahi
hikmete terstir. Peygamberlerin byk gnah ilemeleri onlarn gnderili

313
Razi, smetul-Enbiya, 40.
314
Razi, smetul-Enbiya, 41-43.
315
Kad, Abdulcebbar, el-Muni, 780; Bulut, Mehmet, a.g.e, 84.

74
hikmetlerine uygun dmedii gibi, halkn onlardan nefret etmelerine de sebebiyet
verebilir.316 Mutezilenin bu gr daha ok kendi sistemlerine uygun bir nbvvet
anlaynn rndr. Ayn ekilde hsn-kubuh ve el-menzile beynel-
menzileteyn317 anlaylar da bu grlerinin olumasnda etkili olmutur. Sonu
olarak unu ifade edelim ki Mutezile meseleyi nakil arlkl olarak deil, daha ok
akl arlkl bir metotla zme yoluna gitmitir.

2. 5 PEYGAMBERLERN SMETNN DELLLER


Peygamberlerin ismetiyle ilgili mezheplerin ortaya koyduu grleri
aktardk. Bu balk altnda zikredeceimiz tm grler cumhurun genel kabul
dorultusunda ele alnmtr. Tabii ki zikredilecek olan grlerde katlmadmz
noktalar vurgulayarak katlmama sebebimizi zikredeceiz. Bu konuyla ilgili
olarak da meseleyi derli toplu ortaya koyann Fahreddin er-Razi (.6061209)
olduu tartlmazdr. Bu noktadan hareketle ncelik Raziye ait olmakla birlikte
dier limlerin de grlerini de zikrederek koyu ele alacaz. smetle alakal
deliller yledir:
1. ayet peygamberlerden byk gnah sadr olsayd, dnya
hayatnda yerilme ve ahirette cezaya tabi tutulma hususunda mmetin asi
olanlarndan daha sert muamele grrlerdi ki bu ihtimalin yanll ortadadr.
nk Allahn kullar zerindeki en byk nimeti risalet ve nbvvettir.
Dolaysyla zerinde Allahn en byk nimetinin bulunduu kimselerden gnah
sadr olmas ise hi ho olmad gibi, sarih akl dahi bunu kabul etmez. Ayrca
nakil de bu konuyu ynden desteklemektedir:
a) Yce Allah: Ey Peygamber hanmlar, sizden kim irkinlii aikr bir
gnah ilerse, onun cezas, iki kat olur. Ama kim Allaha ve Resulne itaat eder,
gzel ve makbul ilere devam ederse ona da mkfatn iki misli verir ve ona
cennette kymetli bir nasip hazrlarz. Ey Peygamber hanmlar! Siz herhangi bir

316
Kad, Abdulcebbar, el-Muni, 780; Bulut, Mehmet, a.g.e, 85.
317
el-Menzilet beyne'l-Menzileteyn (ki Yer Arasnda Bir Yer): Bu prensip, byk gnah ileyen
kimsenin imanla kfr arasnda bir yerde, yani fasklk noktasnda bulunacan ifade eder. Bu esasa
gre Mu'tezile ekol zina etmek, iki imek, adam ldrmek vs. gibi byk gnahlardan birisini
ileyen kimse iin m'min veya kfir demezler. Onlar iin; "el-menzilet beynel menzileteyn" Cennet
ile Cehennem arasnda bir yerde kalacaklardr derler. (Badd, el-Fark Beynel-Frak, 100 vd; B.
Topalolu, a.g.e, 174; ehristani, el-Milel ven-Nihal, I, 43)

75
kadn gibi deilsiniz. Takva sizin sfatnz olduuna gre, namahrem erkeklere hitap
ederken tatl ve cilveli bir eda ile konumayn ki kalbinde hastalk bulunan bir ahs,
eytan bir mide kaplmasn. Ciddi ve ll konuun.buyurur.318
b) slam hukuku kaidesince nikhl kadnn recmedilmesi, dierlerine zina
yapmas halinde had319 uygulanmas bu konuyu desteklemektedir.
c) Kleye uygulanacak olan had cezasnn hr insana uygulanan had cezasnn
yars kadar olmas da nc bir delildir.
Bu noktadan hareketle sarih akl ve zikredilen deliller, peygamberlerin normal
insanlardan daha ok sorumluluk sahibi kimseler olduunu ve onlardan byk
gnahlarn sadr olmayacan ortaya koymaktadr.320
Razi peygamberlerin byk gnah ilemelerinin mmkn olamayacan
zikredilen delillerle destekler. unu ifade edelim ki limlerin ounluuna gre
peygamberlerin ismeti nbvvetle balar ve bundan sonra da kasten veya hataen
byk gnah ilemeyecekleri konusunda ittifak vardr. Zaten bu konuda bir
itirazmzn olmadn ifade edelim. Zira nbvvetten sonraki dnemde vahyin
kontrolndedirler. Fakat nbvvetten nceki dnem iin Razinin delilinin bir anlam
yoktur. Zira bu dnemde peygamberlerin bir ayrcal sz konusu deildir ve
dolaysyla da zikredilen ayetin321 muhatab olmazlar. Kendisiyle mutabk
olmadmz ikinci olgu, mfessirin recm ile ilgili ifadeleridir. Zira ikinci delil olarak
zikrettii evli kadnn recmedilmesi hkm ihtilafldr. Zira recmi kabul etmeyen
limlerin de var olduunu ifade edelim. 322 Eer hkmn Razinin ifade ettii (ve
genelin kabul ettii ekilde) ekilde olduunu kabul etsek bile, bu durumda kleye
recm cezasnn yarsnn nasl uygulanaca bir muamma olacaktr. Zira mellif
nc maddede kleye uygulanan had cezasnn hre uygulanan cezann yars
olmasn delil olarak sunar. Peki acaba recmde cezann yarsn nasl uygulayacaz?

318
Ahzab Suresi, 33/30,32.
319
Had, kelime manas itibariyle snr ekmek, bilemek dikkatle bakmak, ayrmak ve ceza tatbik
etmek manalarna gelir. Bir hukuk terimi olarak had, slm llere gre dinin ortaya koyduu
hell-haram snrlar, miktar ve nitelii nasslarda (ayet veya hadislerde) belirlenmi olan er' (dini)
cezalar demektir. rnein bekr erkek ve kadn zina yaparsa bunun haddi her birine yz sopa (celde)
vurmaktr.
320
Razi, smetl-Enbiya, 41; Crcni, et-Tarft, 206.
321
Ahzab Suresi, 33/30.
322
Ayrntl bilgi iin bknz: Bayndr, Abdulaziz, Kurn Inda Doru Bildiimiz Yanllar,
stanbul 2006, 236 vd.

76
Bir insan iki yz tane ta ile lr, dolaysyla kleye yz ta atlmaldr gibi bir
hkm verilebilir mi? Tabii ki bu mmkn deildir. nk tan snrn belirlemek
imknszdr.


2. Eer peygamberlerden gnah sadr olsayd, Allahn:








Ey iman edenler, herhangi

bir fsk size bir haber getirecek olursa, onu iyice tahkik edin, doruluunu aratrn.
Yoksa gerei bilmeyerek, birtakm kimselere kar fenalk edip sonra yaptnza
piman olursunuz323 ayetinden dolay ahitliklerinin kabul edilmemesi durumunda
kalacaklard. Dolaysyla peygamberlerden gnah sadr olduu zaman dnyada
ahitlikleri kabul edilmeyeceine gre kyamet gnnde ahitliklerinin nasl kabul
edilecei eklinde soru iaretleri oluacandan bu durumun batll aikrdr. Allah
(c.c), Hz. Peygamberin kyamet gnnde ahitlik yapacan belirterek, bu durumu:






Bylece sizi orta
bir mmet yaptk ki insanlara ahit olasnz. Peygamber de size ahit olsun324
ayetinde vurgulamtr. Dolaysyla kyamette ahitlii aka beyan edilen bir
kimsenin dnya hayatndaki ahitlii de teyit edilmi olmaktadr.325
Razinin alntlad ilk ayeti delil olarak kullanmasna katlmadmz ifade
edelim. Zira ncelikle fasn ne olduunu bilmek gerektii kanaatindeyiz. Razinin
de ierisinde bulunduu bir grup mfessir fas byk gnh ileyerek veya kk
gnhta srar ederek hak yoldan kan, dinin hkmlerine balanp onlar kabul
ettikten sonra o hkmlerin tamamn ya da bir ksmn ihll eden kimse olarak tarif
ederler.326 Nitekim Kur'an- Kerm, Allah'n emrinden karak O'na secde etmeyen
eytan iin:



"Feseka an emri Rabbih blis
hari olmak zere, onlar (melekler) hemen secde ettiler. blis cinlerdendi; Rabbinin
emrinden dar kt.327 Ayrca slam alimleri genel olarak fskn grupta
toplanabilecei kanaatindedirler:
a. Gnh irkin olarak kabul etmekle beraber bazen gnh ilemek.

323
Hucurat Suresi, 49/6.
324
Bakar a Suresi, 2/143.
325
Razi, smetul-Enbiya, 41-42; Crcni, erhul-Mevkf, III, 206; Taftazani, erhul-Makasd , V,
51.
326
Rz, et-Tefsrul-Kebr, II, 91; Rgb el-sfahn, el-Mfredt, 572; Elmall, a.g.e, I, 282.
327
Kehf Suresi, 18/50.

77
b. Yaplan bir gnh srarla yapmak.
c. Gnhn irkin olduunu inkr ederek bu gnh ilemek; bu kfr
gerektiren bir durumdur; bu noktada kiinin iman ile, din ile ilikisi kesilmi olur.328
Sonu olarak bir kimsenin fask olabilmesi iin, o kimsenin bir fiilin
yanlln bildii halde, onu ilemesi gerekir. Peygamberler nbvvetten nce bir
fiilin yanlln neye gre bilip, uygunsuz davranacaklar?
Mellife katlmadmz ikinci nokta, mellifin Ey iman edenler, herhangi bir
fsk size bir haber getirecek olursa, onu iyice tahkik edin329 ayetini sebeb-i
nzulne dikkat etmeksizin, n kabulne delil olarak kullanm olmasdr. Zira
ayetin sebeb-i nzul bilinirse, ifade etmek istediimiz ey daha iyi anlalacaktr.
Rivayetlerin ittifakyla bu ayet Velid bin Ukbe bin Ebi Muayt hakknda nazil
olmutur. Hadise yle cereyan eder: Hz. Peygamber (s.a) , Benu Mustalik kabilesi
slam' kabul ettikten sonra, zekat tahsil etmesi iin Velid bin Ukbe'yi onlara
gnderir. Velid oraya gider, ama onlardan korktuu iin geri dnerek, Hz.
Peygamber'e onlarn zekat vermeyi reddettiklerini ve kendisini ldrmeye
kalktklarn syler. Bu haberi duyan Hz. Peygamber (s.a.) fkelenir ve onlar
cezalandrmak amacyla bir ordu gndermeye niyetlenir. Baz rivayetler bu ordunun,
onlara saldrmak iin harekete getiini, baz rivayetler ise sadece harekete hazr
olduunu bildirmektedirler. Fakat tam bu esnada, Benu Mustalk'n reisi Haris bin
Drar'n (Ummu'l-M'minun Hz. Cveyriye'nin babasdr) yannda bir heyetle Hz.
Peygamber'e geldii ve, "Allah'a yemin ederiz ki, deil zekat vermeyi reddedip onu
ldrmeye kalkmak, biz Velid'i grmedik bile. Biz iman zerindeyiz ve zekat
vermeye de hazrz." dedii ve bunun zerine sz konusu ayetin nazil olduu
hususunda gr birlii vardr.330
Sonu olarak, ayet fasklkla mevsuf bir kimsenin getirdii haberin
aratrlmasn ve bu aratrmadan sonra hkm verilmesi gerektiini ifade eder.
Peygamberlerin nbvvetten nce faskl zaten imknszdr. Zira peygamberin
fask olup olmadn belirlemekte kullanlabilecek bir kriterin varl mevcut

328
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XV, 199-200; Elmall, a.g.e, I, 282.
329
Hucurat 49/6.
330
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XX, 204-205; bn Kesir, Tefsrul-Kurnil-Azm, IV, 485; V, 349;
Elmall, a.g.e,VI, 312.

78
deildir. Nbvvetten sonra da ayn durum mevcut olamayacaksa, Razinin bu delili
pek tutarl deildir.
3. Eer peygamberlerden byk gnah sadr olsayd, onlar iin farz olan
iyilii emredip ktlkten men etme prensibini uygulamas zorlaacak, hem
insanlarn onlardan uzak durmas gerekecek ve hem de onlarn ktlenmeleri

gerekecekti. Hlbuki peygamberlere eziyet etmek:





Allah ve Resulne eziyet edenleri Allah, dnya ve
ahirette lanetledi331 ayetine dayanarak ilahi emre uygunluk arz etmez.332
Mellifin bu deliline yle cevap verebiliriz: Kuran- Kerim baz
peygamberlerin hatalarndan bahseder. rnein Hz. Musann bir kiiyi
333
ldrdn Hz. Yunusun da Allahtan izin almadan kavminin arasndan kp
gittiini 334 ve Ademin rabbine isyan ettiini ve aranlardan olduunu335 ayetler
bize beyan etmektedirler. Eer bu fiilleri onlarn yerilmelerini gerektirseydi,
peygamberliklerinin iddia edilenlere gre- devam etmemesi gerekirdi. Ayrca
insanlar onlar bu hatalarndan dolay eletireceklerdi. Fakat Allah (c.c) birisini
peygamber olarak semise, gemiinin artk bir nemi kalmaz.
4. ayet Hz. Peygamberden byk gnah sadr olmu olsayd:




De ki: Eer Allah seviyorsanz bana

uyun ki, Allah da sizi sevsin336 ayeti gerei ona uymamz gerektii gibi bir sonuca
gtrecekti. Fakat byle bir durum haramla vacibin arasn birletirmeye gtrr ki
bu durumun yanll ortadadr. nk peygamberlerden masiyet (gnah) hsl
olmas caiz grlmemitir.337
unu ifade edelim ki, peygamberler vahiyle muhatap olduktan sonra zaten
Allahn gzetiminde olurlar. Bu durumda onlarn kasti olarak byk gnah veya
kk gnah ilemesi (Ehli Snnete gre) ve mmetin de onlara tabiiyetinin olmas
mmkn deildir. nk bu davranlarnn yanll kendilerine hatrlatlr.338 Bu

331
Ahzab Suresi, 33/57.
332
Razi, smetul-Enbiya, 42; Taftazani, erhul-Maksd, V, 51.
333
Kasas Suresi, 28/15.
334
Enbiya Suresi, 21/87.
335
Taha Suresi, 20/121.
336
Ali mran Suresi, 3/31.
337
Razi, smetul-Enbiya, 42; Taftazani, erhul-Akidin-Nesefiye, 51.
338
Abese Suresi, 80/1-4; Tahrim Suresi, 66/1-2.

79
durumda mmetin onlarn yanllarnda onlara tabi olmas da sz konusu olamaz.
Risaletten nce de peygamberlere uyma zorunluluu olmad iin, zikredilen ayetin
ismete delaleti pek tutarl gzkmemektedir.
5. Peygamberlerin Allaha isyan edip gnah ilemeleri durumunda, cehennem
azabyla tehdit edilmeleri ve Allahn lanetine uramalar gerekirdi. nk Allah:






Kim de Allaha ve

peygamberine isyan eder, (Allahn) snrlarn (ineyip) aarsa onu da iinde
daima kalc olarak- atee koyar. Onun iin hor ve hakir drc bir azap
vardr339 buyurmaktadr. Hlbuki peygamberlerin cehennem ateiyle
korkutulmalar ve melanetle anlmalar icma ile batl olduu gibi, onlarn gnah
ileyip asi olmalar da batldr.340
Yine unu ifade edelim ki zikredilen ayetin delaletine de bir nceki delillerdeki
aklamalarmz nda muhalif olduumuzu ifade edelim. Ayrca bu ayette geen
Allaha ve peygamberine isyan etme ibaresi direkt olarak peygamberin isyann
zaten devre d brakmaktadr.
6. Peygamberler Allaha itaat etmeyi, Onun emirlerine uyup yasaklarndan
kanmay ve masiyetlerden uzak olmay emretmilerdir. Eer kendileri taat brakp

gnaha dalsalard:





Ey inananlar! Niin yapmadnz eyleri sylyorsunuz? Yapmayacanz eyi

sylemek, Allah katnda en sevilmeyen eydir341 ve



nsanlara iyilii emredip, kendinizi unutuyor musunuz?
342

ayetlerinin hkmne Allahn sevdii kullardan olamadklar gibi, sonuta da kt bir


durum ortaya kard ki bu durum peygamberler zaviyesinden ho bir durum
deildir.343
Razinin delil olarak zikrettii ikinci ayetin Yahudi limleri iin nazil olduunu
ayetin balamndan anlamaktayz. unu ifade edelim ki srf delil olsun diye bu ayetin
zikredilmi olmasnn tutarll tartlabilir. Zira ayetlerin her ikisinin de ortak

339
Nisa Suresi, 4/14.
340
Razi, smetul-Enbiya, 42; Taftazani, erhul-Akidin-Nesefiye, 51.
341
Saf Suresi, 61/2-3.
342
Bakara Suresi, 2/44.
343
Razi, smetul-Enbiya, 43; Crcni, erhul-Mevkf, III, 206; Taftazani, erhul-Makasd, V, 51-
52.

80
vurgusu yaplmayan bir iin emredilmesinin ktln ifade etmektir. Zaten
peygamberler peygamber olmadan nce iyilii emredip, ktlkten men etmekle
sorumlu deildirler. Nbvvetten sonra da hata yaptklarnda ikaz edilmiler ve
hatalarn bakalarna emretmemilerdir. Ve unu bir daha vurgulayalm, sz konusu
hususi ayetlerin srf delil olmas iin peygamberlere de temil edilmi olmas tutarl
deildir.
7. Allah (c.c) Kuran- Kerimde, Hz. brahim, Hz. shak ve Hz. Yakup
hakknda:




Onlar, emrimiz uyarnca doru yolu gsteren nderler yaptk ve kendilerine


hayrl iler yapmay, namaz klmay, zekt vermeyi vahy ettik. Onlar, daima bize
ibadet eden kimselerdi. buyurmaktadr.344 Ayet-i kerimede geen el-

hayrat/hayrl iler kelimesi yaplmas gereken ve kanlmas gereken btn fiilleri
kapsamaktadr. Ayette peygamberlerin insanlara doru yolu gsteren nderler
yapld aka ifade edilmitir. Ayn ekilde yaplmas gereken tm fiilleri yapan ve
kanlmas gereken tm fiillerden kanan peygamberlerin, her trl taat yerine
getiren ve her trl masiyetten uzak duran kimseler olduu aktr.345
Daha nceki itirazlarmzda da vurguladmz gibi, peygamberlerin hata
yapm olduklar Kuran- Kerim ile sabittir. Onlarn beer olduklar
unutulmamaldr. Hata yapmak insana has bir olgudur. Bu durum, insann kt
olmasn gerektirmez. Fakat nedense bir ok mfessir bu gerei grmek istemez. Bu
mesele ilerde daha ayrntl vurgulanaca iin burada bu kadar bilgiyle
yetinmekteyiz.
8. Mellife gre, yine Allah (c.c), Hz. brahim, Hz. shak ve Hz. Yakup

hakknda:
Dorusu onlar katmzda sekin, hayrl

kimselerdendirler346 buyurarak peygamberlerin gzel ynne vurgu yaplmtr.

Ayette el-ahyar/hayrl kelimeleri,
el-mustafeyn/sekin ve
kendilerinden istisna yaplabilen, ayrca umumiyet ifade eden ve btn emir ve
yasaklar iine alan kelimelerdendir. Binaenaleyh ayet; her eit gzel ileri yapan ve

344
Enbiya Suresi, 21/73.
345
Razi, smetul-Enbiya, 43; Crcni, erhul-Mevkf, III, 206; Taftazani, erhul-Makasd, V, 52-
53.
346
Sad Suresi, 38/47.

81
ayn ekilde her eit kt iten uzak olan peygamberlerin gzel bir ynne iaret
etmektedir.347 Razi bu ayeti yorumlarken, peygamberlerin saf ve temiz kimseler
olmasnda herhangi bir ayrm yaplmamasn, bu pakln ve hayrlln btnne,
yani btn fiil ve sfatlarn da kapsadn ifade eder.348
9. Yine Kuran- Kerimde eytann durumuna iaret eden u ayette de
peygamberlerin ismetiyle ilgili ipular mevcuttur. Ayette eytann ifadeleri yle

beyan edilir: ,


blis: Senin mutlak
kudretine andolsun ki, onlarn (insanlarn) hepsini mutlaka azdracam. Ancak
onlardan ihlsl kullarn hari" dedi.349 Dolaysyla eytann, dalalet ve
saptrmasndan Allahn muhlis olan kullarn hari tuttuunu bildirdii kimseler
peygamberler olmaktadr. nk Kuran- Kerimde, Hz. brahim, Hz. shak ve Hz.
Yakup ve dier bir ksm peygamberler hakknda ihlsl kullar olarak
bahsedilmektedir. eytann ihlsl kullar saptramayacan aka beyan etmektedir.
Dolaysyla peygamberler, eytann saptrmasndan uzak olan ve Allahn zel
korumas altnda, ismet gibi bir sfatla kuatlan insanlardr.350
Razinin bu iddias ok ciddi bir iddiadr. Zira zikredilen ayetin bir ncesinde
Allah (c.c) Hz. Ademe secde etmeyen eytann kyamet gnne kadar mhlet
istemesine olumlu cevap verir. Ve ardndan eytan zikredilen ayetteki ifadeyi
kullanr. Raziye gre eytann azdramayaca zmre peygamberler ise geriye kalan
samimi mminlerin durumu ne olacaktr. Ayrca u soruyu da sormakla kendimizi
mkellef saymaktayz: eytan Hz. Adem ve Havvay kandrp cennetten
karlmalarna sebep olmam myd?351 Bu durumda Hz. Ademin durumu ne
olacaktr? zikredilen sorularn cevaplarn Razinin iddiasna gre cevaplandrmak
olduka gtr.
10. Raziye gre, yine Kuran- Kerimde:




Andolsun blis, onlar hakkndaki tahminini doruya kard. nanan bir

347
Razi, smetul-Enbiya, 43-44; Taftazani, erhul-Maksd, V, 52-53; Crcni, erhul-Mevkf, III,
206.
348
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XIX, 95.
349
Sad Suresi, 38/82-83.
350
Razi, smetul-Enbiya, 44; Crcni, erhul-Mevkf, III, 206.
351
Bakara Suresi, 2/36; Taha Suresi, 20/121.

82
zmrenin dnda hepsi ona uydular352 eklinde bir ifade yer alr. Ayette ifade
edilen ve eytana uymadklar aklanan topluluk ya peygamberlerdir ya da
bakalarndan bahsedilmektedir. Eer Kuran- Kerimde ifade edilen kimseler
peygamberlerden bakalar ise onlarn peygamberlerden daha faziletli insanlar
olmalar lazm gelir ki byle bir durum slam nazarnda batldr. nk Kuran-

Kerimde geen:


Muhakkak ki Allah yannda en
deerli olannz, O'ndan en ok korkannzdr. phesiz Allah bilendir, her eyden
haberdar olandr353 ifadesi bu durumu ortaya koymaktadr. Peygamber olmayan bir
kiinin, peygambere gre daha stn bir konumda olmas icma ile batldr.
Dolaysyla eytana uymayan zmre peygamberlerden bakas deildir.354
Biz Razinin delil olarak sunduu bu ayete de itiraz etmek durumundayz. Zira
sz konusu ayet Sebe kavmiyle alakaldr.355 Bu kavmin yurdu bugn Yemen
denilen Arabistan yarmadasnn gneybat kesiydi. Ykselii M.. 1100 yllarnda
balamtr. Davud ve Sleyman Peygamberler zamannda Sebeliler, zenginlikleriyle
dnyaca mehur bir kavimdi. Balangta gnee tapyorlard. Daha sonra,
kralielerinin Hz. Sleyman zamannda imana gelmesinden (M.. 965-926) sonra
muhtemelen ou Mslman oldu. Fakat zaman tam tesbit edilemeyen daha sonraki
bir dnemde tekrar Elmaka (ay tanrs) , Ester (Vens) , Zat Hamim, Zat Bed'an
(gne tanrs) Hermeten veya Herimet gibi birok tanr ve tanraya tapmaya
baladlar. Ba tanrlar Elmeka'yd. Krallar onun temsilcisi olarak memlekette
hkm sryorlard.356 Ayrca tarih eski alarda Sebeliler arasnda sadece bir tek
Allah'a ibadet eden kk bir topluluun yaadn gstermektedir. amzda
yaplan arkeolojik kazlar sonucu Yemen'de bulunan kitabeler bu kk unsurun
varlna iaret etmektedir.357 Sebe halk kendisine nimet bahedilen bir kavim idi.
Fakat eytan onlar azdrd ve onlara eytana uyarak, Allahn gazabna uradlar.
Allah da onlar darmadan etti.358 Dolaysyla nanan bir zmrenin dnda hepsi

352
Sebe Suresi, 34/20.
353
Hucurat Suresi, 49/13.
354
Razi, smetul-Enbiya, 44; Crcni, erhul-Mevkf, III, 206.
355
Sebe Suresi, 34/15-21.
356
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XVIII, 330-333; Mevdudi, a.g.e, IV, 258; Elmall, V, 156.
357
Mevdudi, a.g.e, IV, 261.
358
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XVIII, 330-333; bn Kesir, Tefsirul-Kurnil-Azim, IV, 262; Nesefi,
Tefsirun-Nesefi, II, 366-367.

83
ona uydular359 ayetindeki inanan bir zmre Allahn kendilerine bahettii
nimetlerin farknda olup, krn eda etmeye alarak eytana uymayan mmin
zmredir.360 Sonu olarak bu ayetin de dier ayetler gibi, balamndan karlarak
mellifin anlam olduu anlama hamledilmesi ve ismete delil olarak kullanlmas,
bir n kabuln delillendirilmesi iin yaplan bir abadan te bir ey deildir.
11. Peygamberlerin ismeti konusundaki baka delil, Allah (c.c)n Kurn-
Kerimde zikrettii iki dman zmreye binaen ortaya atlmtr. eytann

grubundan bahseden ilk ayet yledir:




te onlar eytann yandalardr. yi bilin ki eytann yandalar hep

kayptadrlar.361 kinci grubu ise Allahn taraftar olarak yle beyan eder:



te onlar, Allah'n tarafnda olanlardr. yi bilin ki,

kurtulua erecekler de sadece Allah'n tarafnda olanlardr.362 Mellife gre
eytann grubu olarak nitelendirilenlerin, onun istediini yapanlar olduu aikrdr.
Eer peygamberlerden eytann istediini yapanlar olsayd, o peygamberler eytann
grubunda bulunur, mmetin zahitleri de Allahn grubunda yer alrlard. Byle bir
durumda mmetten birinin peygamberlerden ounluuna stn gelmesi gibi bir
durum ortaya kard ki byle bir durum slam inancnda batl olarak kabul
edilmektedir.363
Razinin bu ayetindeki tevili biraz zorlama bir tevildir. Zira akl ve naklin
ittifakyla malumdur ki mmetin en sekinleri peygamberlerdir. Bu durumda
peygamberlerin zahitlerden stnl tartlmazdr. Dolaysyla peygamberlerin
eytann grubunda olanlardan saylp, zahitlerin Allahn grubunda saylmas dinin
ruhuna aykrdr. Ayrca Allahn eytann grubundan sayd kimseler Allahn
emirlerine kar gelenler364 Medinedeki mnafklar ve Yahudilerdir. 365 Ayn ekilde
Allahn grubu olarak zikredilenler de Hz. Peygamber (s.a.s)e tm samimiyetiyle
bal olan saf mminlerdir.366

359
Sebe Suresi, 34/20.
360
Nesefi, Tefsirun-Nesefi, II, 367; Beydavi, a.g.e, II, 260.
361
Mcadele Suresi, 58/19.
362
Mcadele Suresi, 58/22.
363
Razi, smetul-Enbiya, 45-46; Crcni, erhul-Mevkf, III, 206.
364
Zemaheri, a.g.e, 1091; Nesefi, Tefsirun-Nesefi, II, 660; Beydavi, a.g.e, II, 477.
365
Nesefi, Tefsirun-Nesefi, II, 660; Beydavi, a.g.e, II, 477; Mevdudi, a.g.e, VI, 190.
366
Zemaheri, a.g.e, 1091; Mevdudi, a.g.e, VI, 190 vd.

84
12. Peygamberlerle melekler arasnda kyaslama yapldnda peygamberlerin
meleklerden stn olduunda Ehl-i Snnet limleri hemfikir olup, meleklerin gnah


ilemek gibi bir zelliklerinin olmad da delillerle sabittir. rnein:





Yoksa biz, iman edip de iyi
iler yapanlar, yeryznde bozgunculuk yapanlarla bir mi tutacaz? Yoksa takva
sahiplerini yoldan kanlar (saptanlar) gibi mi sayacaz?367 mealindeki ayette de
ifade edildii gibi peygamberlerin Allah tarafndan korunan kimseler olduuna ve
ismet sahibi olduklarna dair ak bir delil vardr.368

13. Hz. brahim ile ilgili olarak Allah (c.c) Kuranda:

Seni insanlara imam/nder yaptm buyurmaktadr.369 Bu sebeple imam olmak
demek; topluma rnek olmak ve herkesin kendine uyduu rnek bir ahsiyet olmak
demektir. Eer brahim (a.s)dan gnah sadr olmu olsayd, insanlarn bu gnahta
ona uymas gerektii gibi bir durum ortaya kard ki byle bir durumun yanll
tartlmaz bir gerektir. nk gnderildikleri topluma nderlik yapan
peygamberlerin bir ktlk ilemesi ve bunu toplumun kabullenip o ii yapmaya
devam etmesi ilahi nizama uymayan bir durum olup, peygamberlerin ismetiyle de
uyumas mmkn deildir.370
Biz bu konuyla alakal aklamay daha nce de yapmtk, ama yine tekrar
edelim ki; peygamberlerin gnah ilemesi durumunda uyarldklarn Kuran-
Kerimde grmekteyiz. Dolaysyla bu gnahlar daim olamaz ve mmetin tatbikine
de zemin kalmam olur. Zaten nbvvetten nceki dnemde de peygamberlere
tabiiyet sz konusu deildir.
14. Yukarda zikredilen ayetin devamnda Allah (c.c) zrriyetinden de

nderler yapmasn isteyen Hz. brahim (a.s)a: Allah:


Ahdim zalimlere ermez/ulamaz buyurdu371 eklinde cevap verir. Baka bir ayette


Onlardan nefislerine zulmedenler vardr buyurulur.
372
de
Buradan hareketle ayetten her gnah ileyen kimsenin de nefsine zulmettii eklinde

367
Sad Suresi, 38/28.
368
Razi, smetul Enbiya, 46; Crcani, erhul-Mevkf, III, 206.
369
Bakara Suresi, 2/124.
370
Razi, smetul Enbiya, 46.
371
Bakara Suresi, 2/124.
372
Fatr Suresi, 35/32.

85
bir sonuca ulalabilir. lk ayette belirtilen Allahn ahdi, onun bir ltfu olup
zalimlerin de ondan yararlanamayacadr. Allahn hkm olan bu ahit,
peygamberlik ve nderlik ahdidir. Eer ayette kastedilen peygamberlik ahdi ise zaten
istenilen de budur. Dolaysyla ayetten anlalan mana; zalimlerin peygamber
olamayaca ve peygamberlerin de zulmetmek gibi bir vasflarnn mevcut
olmaddr. Byle bir durumda peygamberlerin ismeti hususuna dolayl olarak iaret
etmektedir.373
Ayetten anlalan her gnah ileyenin nefsine zulmettii bir hakikattir.
Dolaysyla mellifin ifadelerine binaen gnah ileyenin zalim olacan ve
nbvvet makamna liyakatinin sz konusu olamayaca sonucunu karabiliriz.
Fakat Kuran- Kerim bize Hz. Yunusun (a.s) azndan ve Hz. Musann (a.s)
azndan gnah ilemekle kendi nefislerine zulmettiklerini aktarr. Ama yine de
nbvvet grevleri devam etmitir. Mellifin yukarda zikrettii ilk ayet "Bu vaad,
sadece, senin soyundan iyi ve yetenekli olan kimseler iin geerlidir, zalimler iin
deil." Bu nedenle sapk srailoullar ve putperest smail oullar bu vaade dhil
deildirler374 eklinde anlalabilir.
15. Sahabelerden Huzeyme bin Samit el-Ensarinin ahitlik olaydr.
Huzeymenin bilgisi olmad halde, Hz. Peygamber (s.a.s)i bir konuda tasdik
etmesi zerine Hz. Peygamber ona iki ahadet sahibi lakabn vermitir. Olayn
geliimi yle tasvir edilir: Hz. Peygamber Seva bin Kaystan bir at alr, ancak Seva
daha sonra bu alverii inkr eder. te bu meselede Huzeyme peygamberimiz lehine
ahitlik yapm ve peygamberimiz bu ahadeti iki ahadet saymtr. Hz. Peygamber
(s.a.s)in hibir konuda yalan sylemediinden hareketle Hz. Peygamber (s.a.s)i
savunmutur. Onun: Biz senin gklerin durumuyla ilgili verdiin bilgilerin
doruluunu tasdik ediyorken byle bir olay konusunda m seni tasdik etmeyeceiz
eklinde cevap vermesi ok manidardr. Tabi bu konuda Hz. Peygamber (s.a.s) de
onu tasdik etmitir. ayet peygamberlerin gnah ilemeleri mmkn olsayd,
Huzeymenin ahadetinin de kabul edilmemesi gerekirdi.375

373
Razi, smetul Enbiya, 46; Crcani, erhul-Mevkf, III, 206-207.
374
Mevdudi, a.g.e, I, 231.
375
Razi, smetul Enbiya, 47.

86
Sz konusu olayn hususi bir olay olduu aktr. Bizim itirazmz Hz.
Peygamber (s.a.s)in gnah ileyebileceini ifade etmeye ynelik deildir. Aksine
Peygamberimizin (s.a.s) kasten gnah ilemekten beri olduu kanaatindeyiz. Fakat
sadece sz konusu rivayetten yola karak genel bir hkmn karlmasna ve son
cmleye itiraz etmekteyiz. Zira ortada inkr edilen bir gerek vardr ve sahabi de bu
gerei ifade etmitir. Zira Hz. Peygamber (s.a.s) yalan sylemezdi. Peygamberlerin
gnah ilemelerinin mmkn olmamasyla zikredilen rivayetten karlan sonucun
ayn olmamas gerektii kanaatindeyiz.
Nihai olarak ifade edilebilir ki peygamberlerin ismeti konusunda daha birok
delil ortaya konabilir. Yukarda zikredilen deliller sadece delillerden birkan ifade
etmektedir. Peygamberlere uymak btn mmete farz klnmtr. mmetin
peygambere uymas ise, eriat ve hkmlerin insanlara tebli edilmesi konusunda
gerekli olup, peygamberlerin bizzat kendilerinin yapt ve insanlar nehy etmedii
hususlarda onlara uymas istenmektedir. Dier taraftan, onlarn unutarak ve yanlarak
iledikleri zellelere/hatalara ve dnya ileriyle ilgili bir beer olarak ortaya
koyduklar eylere uymak mecburiyeti yoktur.376

376
Crcani, a.g.e, erhul-Mevkf, 207.

87
NC BLM

PEYGAMBERLERN SMET, BYK GNAH VE


RK

88
1. PEYGAMBERLERN SMET
Bilindii gibi bizim asl konumuz peygamberlerin ismetinin tam olarak ne
olduudur. Ayn ekilde bu masumiyetin kapsam, snrlar ve mdahale alan nedir,
ne kadardr? Peygamberlerin nbvvetten nceki dnemde byk gnah ilemeleri
mmkn mdr? Bu ve benzeri sorulara daha nce cevap verildii malumdur. Fakat
biz zikredilen grlerin bazsna katlmadmza daha nce de yer yer temas
etmitik. Fakat bundan nceki balklar altnda arlkl olarak cumhurun grlerini
aktardk. Binaenaleyh ayn balklar altnda cumhurun gryle tamamen tezat olan
grmz ayrntl bir ekilde zikretmenin, hem karkla yol aabilecei ve hem
de cumhurun anlayn arasna sktrlmas durumunda anlalmasnn zor olaca
kanaatiyle, ayr bir balk altnda ilemenin daha iyi olaca dncesiyle yeniden ele
almay uygun bulduk. Bu blm ierisinde konuyu kendi kabullerimiz ve delillerimiz
nda aktarmaya alacaz. Biz bu almamzda Kuran- Kerimde geen baz
ayetleri baka ayetler nda rivayetlere de bal kalmak artyla ele alacak ve
grlerimizi ifade etmeye alacaz. Bu almamzdaki aykr grlerin
insafszca eletirilmesini kesinlikle kabul etmeyip, delillerimizin incelenip; kabul
edilmeyen grler olursa bunlarn ayn ekilde ilim ahlak erevesinde eletirilmesi
beklentisiyle bu blme giri yapacaz.
smeti kendi anlaymz dorultusunda ele almadan nce daha nce ayrntl
olarak zikrettiimiz grleri zet olarak vermenin faydal olaca kanaatiyle zet bir
tekrar yapacak ve ardndan konuya giri yapacaz. smet hakknda cumhurun genel
anlamda bir grnn var olduunu daha nceki balklarda ifade etmitik. Onlara
gre peygamberler byk gnah ilemekten ve irk komaktan kesinlikle
korunmulardr. Kk gnahlar ise bilerek ilemekten korunmulardr. Ya unutarak
veya ictihad hatas sonucu peygamberler kk gnah ilemi olabilirler. Bylesi
gnahlara da zelle ad verilmekteydi. Fakat ismetin zel tanmnda ise cumhurun
grleri farkllklar gsterir. Earilere gre ismet Allahn peygamberde taat

89
(itaat/iyilik) yaratp, masiyeti (ktlk) yaratmamasdr.377 Dolaysyla peygamberin
konumu gnah ilemeyen melekler seviyesine ykseltilmi olmaktadr. Biz bu gre
katlmamaktayz. Zira biz biliyoruz ki peygamberlerin hata ve gnah iledikleri
Kuran- Kerimde zikredilmektedir. Onlarn kendi nefislerine zulmettiklerini ifade
ettiklerini ve balanma dilediklerini de bilmekteyiz.378 Maturidilere gre ismet,
Allahn peygamberlerine yle bir ltfudur ki ismet sayesinde hem o peygamberin
imtihan devam eder, hem de iradenin bekas ile de onu kt fiillerden caydrr ve
hayrl iler yapmaya sevk eder. Yani ismet, Allahn bir ltfu olarak peygamberi
iyilie sevk edip, onu ktlkten uzaklatrmasdr.379 Maturidinin Eariden tek
fark, peygamberlerin iradesinin daim olduunu kabul etmi olmasdr. Biz
peygamberlerin inadna kt fiiller iledii kansnda deiliz, ama biliyoruz ki hata
yapmlardr. Eariyi eletirirken zikrettiimiz eyler, Maturidi iin de geerlidir.
ia ise ismeti Allahn bir ltfudur ki, bu sfatla vasflanan kimseyi zorla deil,
kendi iradesiyle gnah ilemekten alkoyar eklinde tarif eder. Ayn eletiriler onlar
iin de geerlidir. Mutezileye gre ismet, Allahn peygamberlere ilahi bir ltfudur
ki ismetten dolay gnahlardan uzak durmaya muktedir olurlar.
Mezheplerin genel kansna gre ismet, peygambere verilen zel bir inayet
veya ltuf olup, peygamberler bu sayede gnahlardan uzak dururlar. unu ifade
edelim ki zikredilen tm mezheplerin ismet anlayn kabul etmemekle beraber,
Eariler iin yaptmz eletirinin tm mezhepler iin de geerli olduunu da
ekleyelim. Eer ismet denen bir sfat ile peygamberler tm nbvvet hayatlar
boyunca hatta bunu tm hayatlarna temil ederler- peygamberlerin bir ekilde
gnahtan veya hatadan uzak durmalar gerekseydi, bu durumda peygamberlerin
hatasz insanlar olmalar gerekirdi. Ama nasslarda ifade edildii zere,
peygamberlerin durumu cumhurun genel anlaynn ifade ettiinin aksinedir.
Biz ismet iin yeni bir tanm uygun buluyoruz. Bu tanmmz ismetin kelime
anlamyla da paraleldir. Neticede yeni bir tanm yapacak olursak: smet, insan
olmalar hasebiyle hata yapmalar mmkn olan peygamberlerin (a.s.m), hata
yapmalar durumunda Allah tarafndan uyarlmalar ve bu hatalarndan men

377
Badadi, Usuld-Din, 169; Razi, Muhassalu Efkril-Mtekaddimin vel-Mteahhirin, 221;
Crcni, erhul-Mevkf, III, 215.
378
Araf Suresi, 7/23; Enbiya Suresi, 21/87.
379
Maturidi, Teviltu Ehlis-Snne, III, 527.

90
edilmeleridir. Bir daha da ayn hatann tekrar etmemesi iin uyarlm olmakla,
onlar da o hatadan korunmu olurlar. Peygamberlerin bizden fark, hata veya gnah
iledikleri zaman bu gnahlar ile ba baa braklmamalar ve ilahi bir uyar ile ikaz
edilmeleri ve bir daha bu hatalarna dnmemeleridir. Eer peygamberler Earilerin
ifade ettikleri gibi Allahn kendilerinde masiyeti yaratmamasyla masum olsalard,
bu durumda bizim gibi her trl hata veya gnah ileyebilen mmetine rneklikleri
problem olurdu. Onlarn da bizim gibi insanlar olmalar gerekir. Bundan kastmz,
peygamberlerin de bizim gibi alelade insanlar olmas gerektii ve her trl gnah
ileyebilecei deildir. Onlarn bize rnek olarak sunulmu olmalar; onlarn da
beeri ynleriyle bizim gibi olmalaryla mmkndr. Zira gnah ileme potansiyeli
olmayan kiinin gnahtan geri durmas durumunda vgye layk olmas abestir.
Peygamberler de gnah ileyebilecek potansiyele sahipken bundan uzak durmakla
vgye layk olmulardr. Buna rnek olarak Hz. Yusuf (a.s) gsterilebilir.380 Eer
Hz. Yusuf (a.s) gnah ileme iradesine sahip olmakla beraber, iradesini o ynde
kullanamyorsa bu durumda bize rnek olarak sunulmu olmasnn bir anlam
kalmaz. Ayn ekilde Maturidilerin ve dier mezheplerin ifade ettii gibi
peygamberlerin ismet vesilesiyle gnahtan uzak durmas sz konusuysa, hatalardan
uzak durmasyla vg almas da anlalmas g bir durumdur. Zaten kendini bundan
alkoyan bir sebep vardr. Bize gre peygamberler Allahn sekin ve mmtaz
kullardr. Allahla olan ilahi balar ve aldklar emirlerin gerekleri sayesinde
gnahtan uzak dururlar. Aksi bir durumda da uyarlrlar ve bir daha da bu hatay
ilemezler. smeti byle anlamak hem peygamberlerin rnekliklerini, hem de onlarn
vlm olmalarn ve hem de bazen kendilerinden sadr olan ve uyarlmalarna
sebep olan hatalarn anlalmasn daha da kolaylatrr ve anlaml klar. Bizim
tarifimiz peygamberleri alelade insanlar seviyesine drmez, aksine onlarn
seviyesini ve byklklerini daha da pekitirir. Biz biliyoruz ki insan meleklerden
daha stn seviyeye karan ey, insann hata ileyebilme potansiyeline sahip iken
bundan beri durmasdr. mtihann ar olmas ve bu imtihann baaryla geilmesi,
kiinin deerini arttrr ve bu kimse vlmeye layk olur. Hz. Yusuf (a.s) normal bir
insann muhatap olmas durumunda baaramayaca bir imtihan baaryla getii

380
Razi, smetul-Enbiya, 89.

91
iin vlmtr.381 Ayn ekilde Hz. Yakup ve Hz. Eyp (a.s) imtihan olduklar eyi
sabr ve metanetle karlam ve sonunda da kazanlar ve vgye layk olan kullardan
olmulardr.382
Peygamberler de bizim gibi insanlardr. Onlarn ayrcalklar kendilerine Allah
tarafndan ilahi bir grev verilmi olmalardr. Kuran- Kerim bunu yle ifade eder:




De ki: Ben, yalnzca sizin gibi bir
beerim. (u var ki) bana, lh'nzn, sadece bir lh olduu vahyolunuyor.383
Onlarn iradeleri, sabr ve metanetleri kesinlikle bizden daha yce bir konumdadr.
Onlar Allahn ltfuyla ilim, bilgi ve basiretle yklenirler ve bizden ayrcalkl olmu
olurlar.384 Ama onlar da hata veya gnah ileyebilirler. Bu durumda Allah tarafndan
uyarlrlar ve onlar da bu hatalarndan hemen piman olup Rablerinden balanma
dilerler. Bylece Allah da onlar affeder ve bu davranlar hem rnek tekil eder ve
hem de gnahta srar etmemeleri sebebiyle ve hem de samimi durularyla vgye
layk olurlar. rnein Hz. Adem (a.s) eytan tarafndan kandrlnca hemen
rabbinden kendini balanmasn istemi ve affedilmi ve bylece kazananlardan
olmutur.385 Buradaki en dikkat ekici mesaj, nemli olann hata ilemi olmak deil,
hatasn anlayp samimi bir ekilde Allaha ynelmi olmaktr.386 Zira biz biliyoruz
ki eytann lanetlenmesinin sebebi hatasnda srar etmesi ve kstaha kendini
beenmesiydi.387 Kuran- Kerim bu olay yle tasvir eder:






Allah, (eytana): "Sana emrettiim halde,
seni secdeden alkoyan nedir?" dedi, "Beni ateten onu amurdan yarattn, ben
ondan stnm" cevabn verdi.388 Dikkat edilirse eytan hem emre kar gelmi ve
hem de kstaha byklenmitir Eer cumhurun zellikle de Mutezilenin- ismetin
delillerini zikrederken ifade ettii gibi, peygamberlerin hata ilemeleri durumunda
insanlarn gznden dmeleri ve teblide baz skntlar yaamalar389 mmkn
olsayd; Allahn Hz. demi, Hz. Yunus ve Hz. Musay (a.s.m) peygamberlie

381
Yusuf Suresi, 12/44.
382
Yusuf Suresi, 12/85-88; Sad Suresi, 38/44
383
Kehf Suresi, 18/110.
384
Mevdudi, a.g.e, III, 194.
385
Bakara Suresi, 2/37; Taha Suresi, 20/122.
386
Razi, smetul-Enbiya, 51.
387
Araf Suresi, 7/12-13; Hicr Suresi, 15/33-40; sra Suresi, 17/62-63.
388
Araf Suresi, 7/12.
389
Kad, Abdulcebbar, el-Muni, 780; Bulut, Mehmet, a.g.e, 85.

92
layk grmemesi gerekirdi. Bu durum sadece zikredilen peygamberler iin geerli
deil, tm peygamberler iin geerlidir. Allahn baladn ve nbvvete layk
grdn ifade ettii bir insan insanlarn beenmemesi veya eletirmesi
anlalmas g bir durumdur. Eer kusursuz bir varlk olmas gerekiyorsa,
peygamberlerin meleklerden seilmeleri daha uygun olurdu ama Allah byle
yapmam, insanlar bu yce greve layk grmtr.390 Ayrca biz biliyoruz ki Allah
Hz. Musa (a.s)y Firavunu ve adamlarn uyarmas iin peygamber olarak
semitir.391 Ayn ekilde biz biliyoruz ki Hz. Musa (a.s) Firavunun kavminden bir
adam ldrm392 ve ayrca kardei Hz. Haruna gre hitabeti daha geriydi393.
Rivayetlerin ifadesine gre Hz. Musa (a.s) Hz. Harunun yardmc klnmas iin
Allah'a dua etti, nk kendisinin beli bir konumac olmadnn farkndayd. Bir
elinin Firavun ve saray adamlarn etkilemek iin akc bir dile sahip olmas
gerektiini de biliyordu. Dilindeki problem yznden Firavunun Hz. Musa ile
istihza ettii baka bir surede yle ifade edilir. (Firavun): Yoksa ben, kendisi zayf
ve neredeyse sz anlatamayacak durumda bulunan u adamdan daha hayrl deil
miyim? (dedi)394 Kitab Mukaddese gre, Hz. Musa (a.s) ocukken Firavun'un
tacn onun bandan alp kendi bana koyduu iin cezadan kurtulmak amacyla
dilini yanan bir kmrle yakmtr. Bu hikye tutarsz ve apak uydurma bir rivayet
olmasna ramen baz mfessirler bunu kabul etmilerdir.395 Zikredilen kmr ile
dilini yakma olayna Rz ve bn Kesirde eserlerinde yer verirler. 396 Gerek u ki
balangta o ok beli bir dile sahip deildi. Kuran- Kerim Hz. Musann bunun
iin dua ettiini de yle ifade eder:
Dilimden (u) ba z. Ki

szm anlasnlar.397 Firavun da onun bu durumundan dolay kendisini alaya
almt.398 Hz. Musa (a.s) da ayn eyin farkna varm ve yle demitir: "Kardeim
Harun'un dili benden daha dzgndr. Onu beni destekleyen bir yardmc olarak

390
sra Suresi, 17/95; Enam Suresi, 6/8.
391
Taha Suresi, 20/10-24; uara Suresi, 26/10-15; Naziat Suresi, 79/15-25.
392
Kasas Suresi, 28/15.
393
Kasas Suresi, 28/34.
394
Zuhruf Suresi 43/52.
395
Mevdudi, a.g.e, III, 298.
396
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XV, 497; bn Kesir, Tefsirul-Kurnil-Azim, III, 366.
397
Taha Suresi, 20/25-26.
398
Zuhruf Suresi, 43/52.

93
benimle gnder."399 Sonralar onun dilindeki bu pelteklik gemi ve ok gzel
konumaya balamtr.400 sterse tefsirlerin ifade ettii dilini yakmadan dolay
olsun, isterse doutan olsun, Hz. Musada (a.s) bir dil probleminin var olduu
kesindir. Hz. Harun (a.s) ise dil ynyle daha fasih olduu ve kimseyi ldrmedii
halde, yine de Allah nce Hz. Musay nbvvetle muvazzaf klm, Hz. Musa
(a.s)nn isteiyle de kardei Hz. Harunu da yardmc olarak bu greve semiti.401
smet sfatn cumhurun anlad ekilde kabul edecek olursak, bu durumda Hz.
Harunun risalet grevine daha layk olmas gerekir. Fakat Allah onu deil de Hz.
Musay semitir. Dolaysyla, cumhurun iddias ve bu konudaki ngrleri tutarl
deildir. Ayrca cumhur kusurlu bir kimsenin (daha nce hatas olan bir kimsenin)
peygamber olmas durumunda ona inanlmayacan da vurgularlar. unu zikretmek
uygun olur ki peygambere zaten inanmak istemeyen kiiye kusursuz biri, hatta melek
bile gnderilmi olsa yine inanmazd. Bu iddiamz Kuran- Kerim yle ifade eder:



,






Muhammed'e (grebileceimiz) bir melek indirilseydi

ya! dediler. Eer biz yle bir melek indirseydik elbette i bitirilmi olur, artk
kendilerine gz bile atrlmazd. Eer peygamberi bir melek klsaydk muhakkak ki
onu insan suretine sokar onlar yine dmekte olduklar kukuya drrdk.402
Onlar dillendirdikleri bu iddialarnda aslnda samimi deillerdi. Zira onlara melek de
indirilse yine iman etmezlerdi. Onlar zaten peygamberlerin nbvvete lyk olarak
grlm olmasn kendi dnyevi kriterlerine uymad gerekesiyle
kabullenemiyorlard. Onlara gre peygamber olacak kimse mal ve evlat ynyle
toplumun en zengini olmalyd403 Tm zikredilenlerden sonra unu ifade edelim ki
cumhurun ismet tanm ve ismetin gereklilii hakkndaki iddialar pek tutarl deildir.

2. PEYGAMBERLER VE BYK GNAH MESELES


Bu balmz altnda unu ifade edelim ki peygamberler de hata etmilerdir.
Fakat genel kanya gre peygamberlerin bu gnahlar, yanlma/srme veya itihat

399
Kasas Suresi, 28/34.
400
Mevdudi, a.g.e, III, 298.
401
Taha Suresi, 20/29-35.
402
Enam Suresi, 6/8-9.
403
Mevdudi, a.g.e, I, 293.

94
hatas sonucunda meydan gelmi kk hatalar (zelle)dr. 404 Cumhurun anlayna
gre peygamberlerin kk de olsa hatalarndan dolay kendilerine
zulmettiklerini405 ifade etmeleri, Allah a olan yaknlklar sebebiyle daha evla olan
varken evla olan tercih ettikleri iindir.406 Ama tabi ki bu kanaatte olanlar, ou
zaman bu sonuca, yorum yaparak ulam ve bu sayede de mezheplerinin genel
kabullerinden de uzaklamam olurlar. zellikle bu durumu Mutezile mezhebinde
grmek mmkndr. Malumdur ki Mutezile kendi doktrinlerine uymayan nasslar
ok rahatlkla tevil (yorum) ederek yine kendi grlerine uydurmutur. Onlar iin
akl nakilden daha ncedir.407 fade edilenlerin okuyucu tarafndan bilinmesi ele
aldmz konunun daha iyi anlalmasna yardmc olacaktr. Daha nce de ifade
edildii gibi Mutezile hem nbvvet ncesinde ve hem de peygamberin masum
olaca kanaatindedir. Onlara gre Allahn her trl hata ve gnahtan beri olan bir
insan peygamber olarak semesi ve insanlar uyarmas iin grevlendirmesi Allahn
zerine vaciptir.408 Bu zihin yapsna sahip olan bir kimsenin ayetleri ne kadar
salkl yorumlayaca tartmaldr.409
Cumhurun isimlendirirken hata/zelle (gnahk) veya itihat hatas olarak
niteledikleri birok gnah iin, peygamberlerin nefislerine zulm ettiklerini410 ifade
ettiklerini zikretmitik. Baka bir ayette Allah gnderdii kitaba varis klnan
insanlardan bahsederken, onlardan bazsnn bu nimetin hakkn verebildiini,
bazsnn da veremediini yle ifade eder: Sonra bu Kitap' kullarmzdan
setiimiz kimselere miras brakmzdr. Onlardan kimi kendine yazk eder, kimi
orta davranr, kimi de, Allah'n izniyle, iyiliklere koar. te byk ltuf budur.411
Burada u noktay zellikle vurgulayalm, zikrolunan ayet, peygamberleri deil,
onlardan sonraki mmetlerini kastetmitir. Ayetin lafzna baklacak olursa, ayette


onlardan nefislerine zulmedenler vardr ibaresi geer. Bu

404
Zenaheri, a.g.e, 360.
405
Araf Suresi, 7/23; Kasas Suresi, 28/16; Enbiya 21/87.
406
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XVII, 491.
407
Demirci, Muhsin, Tefsir Usul ve Tarihi, stanbul 2001, 332.
408
Kad Abdulcebbar, el-Muni, 304; Taftazani, erhul-Makasd, V, 50-51; Crcni, erhul-
Mevkf, III, 205.
409
Demirci, Muhsin, a.g.e, 332.
410
Kasas Suresi, 28/16;Enbiya Suresi, 21/87;Araf Suresi, 7/23.
411
Ftr Suresi, 35/32.

95
ibareden anlalan odur ki her gnah ileyen kimse nefsine zulmetmitir.412
Dolaysyla nefsine zulmeden de gnah ilemitir. Peygamberlerin kendi ifadesi
olan nefislerine zulmettiklerini byle anlamak da mmkndr. Fakat cumhurun
grne gre, peygamberlerin zulm olarak nitelendirdikleri ey, her ne kadar
ortada bir gnah yoksa da, ya Allah'a yalvarp yakarma ve grevlerini hakkyla
yerine getirmemeyi itiraf etmek iin sylenmi bir cmledir yahut da mendubu (evl)
olan yapmamak suretiyle, insann kendini mkfattan mahrum klm olmas
asndan sylenmi bir cmledir. Hz. Musa' (a.s)'nn "Bana mafiret et" deyii de,
"Bu mendubu yapmadm iin beni bala" demektir.413 Nihai olarak unu ifade
edelim ki peygamberlerin gnah iledikleri Kuran- Kerimde de ifade edilmitir.
Tabii ki bu ibareyi dillendiren her peygamberin hatas/gnah ayn seviyede deildir.
Bu gnahn durumunun mendupluktan te olduunu ileride ayrntl zikredeceimiz
iin bu kadar bilgi ile yetinmekteyiz. te biz bu balk altnda bu konuyu biraz daha
genileterek ilemeye alacaz. Acaba peygamberler byk gnah ilemiler
midir? Acaba peygamberlerin nbvvetten nceki dnemde irk koma ihtimalleri
var mdr? Bu sorularn cevab da almamzn temel sorulardr.
Bir nceki paragrafta peygamberlerin gnah ilediklerini ve bunun da Kuran-
Kerimde ifade edildiini zikrettik. Bu ifadelerin getii ayetleri de ok uzatmadan,
merammz anlatacak ekilde ilemeye alacaz. rneklerimiz peygamberlerin
gnderili srasna gre deil, hakknda ayet bulunan peygamberlerden kendi tercih
ettiimiz sraya gre olacaktr. Bu tercihi de Kuran- Kerimin kulland slubun
sertliine gre yaptk.

2.1 Hz. Nuh (a.s)


lk rneimiz Hz. Nuh olacaktr. Kuran- Kerim bize Hz. Nuh (a.s)un
kssasn anlatrken, tufann ilk anlarn ve oluyla aralarnda geen u konumay

aktarr:




Gemi, dalar gibi dalgalar arasnda onlar gtryordu. Nuh, gemiden

uzakta bulunan oluna: Yavrucuum! (Sen de) bizimle beraber bin, kfirlerle

412
Razi, smetul-Enbiya, 46.
413
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XVII, 492.

96
beraber olma! diye seslendi.414 Tabii ki olunun cevab menfi, sonu da kt
olmutur:









Olu: Beni sudan koruyacak bir daa snacam,


dedi. (Nuh): "Bugn Allah'n emrinden (azabndan), merhamet sahibi Allah'tan
baka koruyacak kimse yoktur" dedi. Aralarna dalga girdi, bylece o da
boulanlardan oldu.415 Bunun zerine Kurann bize aktard ekliyle Hz. Nuh
(a.s) Rabbine:






Rabbim, phesiz benim olum ailemdendir ve senin vaadin de dorusu haktr. Sen
hkimlerin hkimisin416 niyaznda bulunur. Yani, "Ey Rabbim, Sen ailemin tm
yelerini bu felaketten kurtaracana sz verdin, yleyse olumu da kurtar, nk o
da benim ailemin bir yesidir."417 Bu yorumun tutarl olmadn biliyoruz. nk
aileden olmas, onun kurtulmasn gerekli klmaz. Zira Kuran- Kerim bizlere Hz.
Nuh ve Hz. Lt (a.s.m) peygamberlerin elerinin iman etmediklerini ve kavimlerinin
urad cezann aynsna onlarn da uradn ifade eder.418 Elerinin de onlarn
ailesinden olduunu biliyoruz. Razi bu ayeti biraz farkl tefsir eder. Ona gre Hz.
Nuh olunun boulacan anlaynca onun iman edenlerden klnmas iin Allaha
dua ettiini ifade eder. Bylece o da kurtulanlardan olmu olacaktr zira olu onun
ailesindendi.419 Ama Allah ona:









Allah dedi ki: "Ey Nuh, kesinlikle o senin
ailenden deildir. nk o, salih olmayan bir i (yapmtr) . yleyse hakknda
bilgin olmayan eyi benden isteme. Gerekten ben, cahillerden olmayasn diye sana
t veriyorum420 eklinde cevap verir. Bunun zerine Hz. Nuh (a.s) bu hatasndan
dolay -tabiri caiz ise- zr diler ve balanmasn ister. Ayet bunu da bize yle

aktarr:




Dedi ki: "Rabbim, bilgim olmayan eyi Senden istemekten Sana

snrm. Ve eer beni balamaz ve beni esirgemezsen, hsrana urayanlardan

414
Hud Suresi, 11/42.
415
Hud Suresi, 11/43.
416
Hud Suresi, 11/45.
417
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XIII, 37; Seyyid Kutup, IV, 159; Mevdudi, a.g.e, III, 205.
418
Tahrim Suresi, 66/10.
419
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XIII, 36-40; Zemaheri, a.g.e, 1122-1123.
420
Hud Suresi, 11/46.

97
olurum.421 Hz. Nuhun burada uyarlmasnn sebebi, olmamas gereken bir istekte
bulunmas ve izin verilen snr amasdr. Zira Hz. Nuh (a.s) olunun kfir olduunu
biliyordu ve buna ramen olunun kurtulanlardan olmasn istemi olmas hatayd.
nk gemiye sadece mminler binmilerdi ve olu ailesindendi ama mmin
deildi. O da bu hatasndan dolay affedilmesini ister ve bir daha da byle bir ey
yapmayacan ifade eder.422 Hz. Nuh (a.s) da bizim gibi bir insandr ve onun da
babalk gdleriyle hareket edip, merhametinden dolay Allahtan bu istekte
bulunmu olmas ok doal karlanabilir. Dolaysyla da sz konusu durumun hata
olamayaca da ifade edilebilir. Ama unu ifade edelim ki peygamberler tebli
ettikleri eyleri kabul etmeyen kimselerin akbetlerinin ne olacan bilirler. Hz. Nuh
(a.s)da bunu biliyordu. Nasl ki kfirlerden olan kars iin niyazda bulunmadysa,
olu iin de bulunmamalyd. nk olu kfirdi ve tm srarlara ramen gemiye
binmeyerek, tm dier kfirler gibi kendi sonunu hazrlad. Dier kfirler nasl Hz.
Nuh (a.s)a yabanc idiyse gayr salih amel ileyen olu da yle yabancyd. Hz.
Nuh (a.s) zikredilen olayda hata etmi ve bu hatas kendisine hatrlatlnca da istifar
ederek, balanmasn talep etmitir. Bu kssada zikredilen gnah -cumhurun da
kabul ettii gibi- kk bir gnah olarak telakki edilebilir. Fakat unu ifade edelim ki
bir peygamberin kendine yasaklanm olan hudutlar gemesi kesinlikle hatadr.
Binaenaleyh Hz. Nuh (a.s)un zikredilen kssada bir hatasnn var olduu kesindir.
Acaba kfir olan olu iin Rabbine olunu da kurtarma vaadinin olduunu
hatrlatmas kk bir hata mdr, yoksa byk mdr, bu konuda kesin bir ey
sylemek mmkn deildir. Ama kendisine cahillerden olmamasnn
hatrlatlmas423 onun yapt eyin yanl olduundan haberdar olma ihtimalini
arttrmaktadr. Zira hatrlatma ancak daha nceden malum olan bir eyin unutulmas
veya hatrlanamamas durumunda yaplr. Dolaysyla Hz. Nuh da sz konusu iin
yanlln biliyordu. Beeri (babalk) duygular, bildiini bastrnca, hatas ona
hatrlatlm oldu. fade edilen kssa cumhurun ismet anlayn da nakzetmeye
yetmektedir. nk bir peygamberin farknda olarak yapt bir hatann mevcudiyeti

421
Hud Suresi, 11/47.
422
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XIII, 37; Zemaheri, a.g.e, 486; Seyyid Kutup, III, 159; Mevdudi, a.g.e, II,
205.
423
Hud Suresi, 11/46.

98
sz konusudur. Bu durum da cumhurun ismet anlaynn tutarszln ortaya
koymas asndan dikkate deerdir.

2.2 Hz. Yunus (a.s)


kinci rneimiz Hz. Yunus (a.s)tan bahseden ayetlerdir. Malum olduu
zere, Hz. Yunus (a.s)un kzarak kavmini terk ettii ayetlerce ifade edilir. Tabii ki
kavmini terk edip gitmesi Allahn emriyle meydana gelmedii iin eletirilmi ve bu
gnah edid ifadelerle dile getirilmitir. Kuran- Kerimin kssay aktarrken
kulland fiiller ve ibareler gnahn eklinin/arlnn vurgulanmas adna ok

dikkat ekicidir:







Znnun (Balk Sahibi; Yunus) hakknda

sylediimizi de an. O, fkelenerek giderken, kendisine g yetiremeyeceimizi
(kendisini skntya sokmayacamz) sanmt; fakat sonunda karanlklar iinde:
"Senden baka ilah yoktur, Gerekten ben zalimlerden oldum!" diye niyaz etti.424
Dikkat edilirse, ayet Hz. Yunus (a.s)un kzarak gittiini ve Allahn bu hatasndan
dolay kendisini hesaba ekmeyeceini veya sktramayacan sanmt. Ayette

geen fezanne en len nekdira aleyhi ibaresinin lfz manas O,
bizim kendisine g yetiremeyeceimizi sand eklindedir. Burada geen ibare asl
itibariyle peygamberi gnah ilemekten daha teye gtrr. Zira Allahn kendisine
g yetiremeyeceini sanmak kiiyi direkt kfir yapar. Bu yzden bu ayetteki
kudret fiili g yetirmek manasnda deil, sktrmak, daraltmak ve eksiltmek
manalarnda kullanlm/tercme edilmi 425 ve ibarenin etin anlam biraz
yumuatlmaya allmtr. Ayrca zikredilen ibarede geen len edat,
fiillerin bana getirilen ve gelecek adna kesinlik ifade eden bir olumsuzluk ekidir.426
Yani mana O bizim kendisine asla/kesinlikle g yetiremeyeceimizi sanmt
olur. Ayetin olay aktarrken kulland fiiller ve edatlar hakikaten ok ar manalar
iermektedirler. Dorusu ayet, ancak ve ancak tevil edilerek/yorumlanarak
yumuatlabilir. unu vurgulayalm ki zikredilen ayette peygamberlerin yanlma veya
itihat hatas dnda gnah olamayaca iddiasnda olanlar iin ok zorlayc

424
Enbiya Suresi, 21/87.
425
Razi, smetul-Enbiya, 129-130; zbek, a.g.e, 157.
426
rt, Mustafa Meral, Arapa Dilbilgisi Nahiv, stanbul 2006, 287.

99
ibarelerin var olduu kesindir. Biz yine de Hz. Yunus (a.s)un Allahn kudretinden
phe iinde olduu iddiasnda deiliz, ama gnahn boyutunun ifade edilenler gibi
kk olmadn syleyebiliriz. Dikkat edilirse ayetin sonunda Hz. Yunus (a.s)
kendisinin phesiz zalimlerden olduunu ifade etmesi ok manidardr. fade
edilen zulm daha nce ifade bulan evla olan fiili terk etme manasna hamletmek
biraz zordur. nk aka Allahtan msaade gelmeden nce hareket etme ve kendi
yanl tercihine gre davranma sz konusudur. Bunu da mendubun terki olarak
anlamaya almak, ifadeleri kendi gr dorultusunda tevil etme gayretinden te
bir ey deildir.
Hz. Yunus (a.s) ile alakal ikinci ayette yle buyurulur: ,





,


, Dorusu Yunus da

gnderilen peygamberlerdendi. Hani o, dolu bir gemiye binip kamt. Gemide
olanlarla karlkl kur'a ektiler de kaybedenlerden oldu. Yunus kendini knayp
dururken onu bir balk yuttu.427 Zikredilen ayette geen bir fiil yine olduka dikkat

ekicidir. Allah (c.c) Hz. Yunus (a.s)un sz konusu davrann ifade ederken
ebeka, Arapada efendisinin izni olmadan kp
ebeka fiilini kullanr.
giden klenin durumunu ifade eder.428 Tabii ki bir peygamber kle gibi telakki
edilemez, fakat Hz. Yunusun davran, kle-efendi ilikisi gibi dnlnce, ayn
sonuca ulalr. Efendisinin klesine bir sr nimeti sz konusuyken, klenin
efendisinden izin almadan ekip gitmesi, her halde ho karlanmaz. Kuran- Kerim
de bu davrann tam olarak ne boyutta olduunun anlalabilmesi iin zellikle
zikredilen fiili kullanmtr. Sonu olarak biz Hz Yunus (a.s) iin bu fiilin -daha nce
de ifade edildii gibi- kk bir zelle olabilmesinin imknn pek kabul
edememekteyiz. Peki bu durum peygamberin deerini drr m? Bu soruya
cevabmz kesinlikle hayr olacaktr. Aslnda tm dier peygamberler gibi Hz. Yunus
(a.s) da bir insandr. Gnderildii toplumun inad ve grevinin arl sebebiyle bu
hatay yapm olabilir. Ama nemli olan Hz. Adem rneinde zikredilecei gibi-
hatasn anlayp, istifar ile rabbine dnmesiydi. Tabii ki o da bunu yapt ve affedildi.
Bu da bize bir ders olmu oldu. Grevin arlna sabredebilmek byk bir
erdemdir, ama yaplamamsa, hatasn anlayabilmek bir erdemdir. Nihayetinde ismet

427
Yunus Suresi, 10/98.
428
bn Manzur, Lisnul-Arab, II, 125.

100
gibi bir n kabulden dolay, ayetleri zorlama tevillerle ele alp, balamndan
uzaklatrmann bir anlam olmad kanaatindeyiz.
Aslnda peygamberin bir yerden baka bir yere gitmesi gnah deildir. Fakat
Hz. Yunus Allahn izni olmadan, kendi reyiyle byle davrand iin knanm ve
gnah ilemi saylmtr.429 Ayette geen Znnun, balk sahibi anlamndadr. Hz.
Yunus (a.s) balk tarafndan yutulduu iin kinayeli bir ekilde bu sfatla
anlmtr.430 Hz. Yunusun aslnda gnah ilemediini, kavmine kzp acele etmekle
kararnda yanld ifade edilerek, kk bir yanlmann olduu ifade edilse de431 bu
yorum pek tutarl deildir. Rivayet edilenlere gre, Hz. Yunus (a.s) kavmine veya
baka bir yoruma gre kavminin ileri gelenlerine kzmtr.432 Tabii ki onlara kzarak
Allahn msaadesi olmadan Ninovay433 terk eder.434 Dier bir gre gre
kavminin kendisini ldreceinden korkarak, iznin gelmesini bekleyemeden
ayrlmt.435 Fakat bn Kesir bu ayetle alakal farkl bir rivayet zikreder ve bu rivayet
zikredilen rivayetlerle elimektedir. nk bn Kesirin rivayetine gre Hz. Yunus
(a.s) kavmini imana davet eder, fakat onlar bunu kabul etmezler. Bunun zerine o da
kavmine kzar ve gn sonra onlara azabn geleceini syler ve aralarndan kp
gider. Kavmi de azabn emarelerini grnce Hz. Yunus (a.s)un yalan sylemediini
anlarlar. Topluca le kan kavmi Allahn kendilerini balamas iin dua ederler
ve zerlerinden azap kaldrlr.436. Bu olayn sonucu da ayette yle ifade edilir:
Azap gelip att zaman imana gelip de bu iman kendilerine fayda vermi olan bir
tek memleket halk olsun, bulunsayd ya! Asla byle bir ey vaki olmamtr. Ancak
Yunusun halk mstesnadr ki bunlar iman edince, kendilerinden dnya hayatndaki
rsvaylk azabn uzaklatrp giderdik ve onlar bir sre daha yaattk.437 Bu ayetin
doru ve anlaml olabilmesi iin, bn Kesirin yapt rivayetin tutarll daha
fazladr. Dolaysyla Hz. Yunus (a.s)un lm korkusundan dolay kavmini terk etmi

429
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XVII, 164; Zemaheri, a.g.e, 685; Mevdudi, a.g.e, IV, 94.
430
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XVII, 164; Zemaheri, a.g.e, 685; Mevdudi, a.g.e, IV, 94.
431
Razi, smetul-Enbiya, 129-130; zbek, a.g.e, 157.
432
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XVI, 215.
433
Musulun bulunduu blgede bir yer. Hz. Yunus (a.s) kendilerine peygamber olarak gnderildii
toplumun yerleim yeri veya topluluun ismi. bn Kesir, Tefsirul-Kurnil-Azim, III, 406.
434
Razi, smetul-Enbiya, 129; Mevdudi, a.g.e, III, 210.
435
Razi, smetul-Enbiya, 129; Mevdudi, a.g.e, III, 210.
436
bn Kesir, Tefsirul-Kurnil-Azim, III, 406-407.
437
Yunus Suresi, 10/98.

101
olmas sz konusu olsayd, kavminin yalvarmasnn anlam olmazd. Onlar buna
sevk eden bir durum olmaldr ki, bu da muhtemelen bn Kesirin dedii gibidir.
Tabii ki bu konuda kesin bir ey sylemek mmkn deildir. Belki de Hz. Yunus
(a.s) kendine iman etmeyen kavmine kzp gidince, onlar da bu durumdan dolay
kendilerine azabn dokunaca korkusuyla dua etmi olabilirler. Bu yorumun
tutarll da vardr, fakat birinci grn tutarll daha fazladr. Zira iman
etmemekte srar eden bir toplumun inadndan dnnn sebebi azap tehdidi olabilir.
Sonu olarak Allahn (c.c) edid ifadelerle betimledii bir kssa vardr.
Gnahn veya hatann bykl ancak byle bir dil kullanmna sebep olabilir. Zira
biz biliyoruz ki, hata yapan dier birok peygamber iin byle ar bir dil
kullanlmamtr. Burada ayrca unu da ifade edelim ki, bu fiil, peygamberlikten
sonra vuku bulmutur. unu ifade edelim ki, sk sk vurguladmz gibi,
peygamberlerin insan olduklar unutulmamaldr. Yoksa mucizeyle muhatap olan ve
birebir mahede eden peygamberlerin yeri geldiinde mucizeler karsnda,
korkuya, endieye ve aknla uramasn nasl anlayabiliriz. Onlar da beerdir,
akn varlklar deildirler. Hata yapmayan varlklar olsalard, bize rneklikleri nasl
olacakt? Hata/kusur veya gnah beerle mndemitir ve nemli olan, kiinin bu
durumun ve acziyetinin farknda olup, Yce Allahtan af talep etme bykln
fark edebilmesidir.

2.3 Hz. dem


Tezimizde sk sk vurguladmz gibi cumhur peygamberlerin gnahnn
olamayacan, varsa bile bunun ancak ve ancak unutma veya itihat hatasndan
doan bir zelle (kk gnahk) olabileceini kabul eder. Lkin biz bu kanda
olmadmz ve bu grlerimizi de ayetlere bina ettiimizi ifade etmitik.
Peygamberler de byk gnah ilemilerdir ve bu gnah ne unutarak ve ne de
ictihad hatas sonucunda deil, farknda olarak ilemilerdir. Bu iddiamzn en byk
delili de Hz. demden bahseden ayetlerdir. rnein Hz. dem (a.s)e eytan yasak
olan aatan yedirmek iin yemin etmi ve amacn da gerekletirmiti. Bu durumu
ayet ylece ifade eder:







,


.
Fakat eytan onlara, gzlerinden gizlenmi olan edep yerlerini aa karmak iin

102
vesvese verdi. Onlara yle telkinde bulundu: Rabbinizin size bu aacn meyvesini
yasaklamasnn tek sebebi, sizin meleklerden veya lmsz hayata kavuanlardan
olmanz nlemektir diyerek, kendisinin onlarn iyiliini istediine dair yemin
stne yemin etti.438 Zemaheriye gre Hz. demin yasaklanan meyveden yemi
olmas eytann vesvesesiyle meydana gelmi ve dolaysyla o da hata veya yanlma
ile zelle ilemitir.439 bn Hazm da gnah ilemenin haram olduunu ifade eder.
Fakat Hz. dem (a.s)e emredilen emir vcup (vaciplik) veya tahrim (haramlk) ifade
etmiyor, nedb (mendupluk) ifade ediyordu. Dolaysyla Hz. dem buna binaen
iledii fiili haram deil de mbah olduu zannyla ilemitir. Dolaysyla hatas bir
zelledir.440 Fakat unu ifade edelim ki Fahreddin Razi zikredilen grlere itiraz
eder ve zellikle de Hz. demin bu fiili unutarak ilediini kabul etmez. Raziye
gre Hz. dem (a.s) bu iin kendisine yasak olduunun farkndayd, unutma sz
konusu deildi, ama yine de iledi.441 Zira yasak olduunun farknda olmasayd, o
aatan yememe konusunda srarc olmayacakt. Fakat durumun farkndayd ve bu
gnah ilememekte srarcyd. Ama eytann hilesi ve lmszlk vaadiyle yemin
etmesi onu bu gnah ilemeye sevk edecekti. Zemaheri zellikle eytann yemin
etmesi konusu zerinde durur ve eytann bu gnahn tek sebebi olduunu ifade
eder.442 Bazlar da Hz. demin kendisine yasaklanan aacn, belli bir tek aa
olduunu zannedip ayn trden baka bir aatan yeme ihtimalinin olduunu,
dolaysyla itihat hatas yaptn ifade ederler.443 Bu yorumun kendilerince kabul
edilmi bir n kabuln desteklenmesi adna yaplm zorlama bir yorum olduu
kansndayz. Zira Allah (c.c) aac yasaklarken tekil bir zamir kullanarak tek trden
bir aa olduunu ifade eder.444 Dolaysyla ayn trden farkl bir aacn da haram

olduunun farknda olmas gerekir di ki, yedikten sonra kesin bir dille


ben size bu aaca yaklamaktan men etmedim mi eklinde
445

azarlanmazd. Ayrca durum iddia edildii gibi olsa bile, Hz. dem o aatan eytan

438
Araf Suresi, 7/20-21.
439
Zemaheri, a.g.e, 359; bn Kesir, Tefsirul-Kurnil-Azim, II, 325.
440
bn Hazm el-Endelusi, Ebu Muhammed Ali, Kitabul-Fasl fil-Milel ven-Nihal, Badat 1321, IV,
4.
441
Rz, et-Tefsrul-Kebr, II, 410; smetul-Enbiya, 52-53; Maturidi, Tevilatu Ehlis-Snne, I, 44.
442
Zemaheri, a.g.e, 359; bn Kesir, Tefsirul-Kurnil-Azim, II, 325.
443
Razi, smetul-Enbiya, 52-53; Maturidi, Tevilatu Ehlis-Snne, I, 44.
444
Bakara Suresi, 2/35; Araf Suresi, 7/19.
445
Araf Suresi, 7/22; Ayrca bknz. Taha Suresi, 20/117.

103
yemin ettikten sonra neden yedi? Neden srar etme ihtiyac duydu? Demek ki
durumun farkndayd fakat ar srarlara kanm oldu. Bazlar Hz. dem (a.s)in
eytann yeminine kandn, dolaysyla hatal olmadn iddia ederler.446 Bizce bu

gr de tutarl deildir, zira bu hata ilendikten sonra Allah:






Ben size o aac yasaklamadm m ve

eytan size apak bir dmandr, demedim mi?447 diyerek, Hz. deme daha
nceden eytann kendilerine apak bir dman olduunu ve ondan saknmalar
gerektiini hatrlatr. Daha nceden yaplan hatrlatma da yle ifade edilir:





Bunun zerine: Ey dem, dedik, bu
(eytan), hem senin iin hem de ein iin byk bir dmandr. Sakn sizi cennetten
karmasn; sonra yorulur, sknt ekersin!448 Kuran- Kerim Hz. Adem (a.s)in
durumunu ifade ederken, Hz. Yunus (a.s) iin kulland fiilden daha edit bir ibare
kullanr. Ayetin lafz ve manas yledir:






Derken ikisi de o aacn meyvesinden yediler. Bunun

zerine edep yerlerinin ak olduunu fark ettiler. Derhal cennet yapraklaryla
zerlerini rtmeye baladlar. Bylece dem Rabbine kar geldi/isyan etti de
aztt.449 Ayette geen son cmlenin fiili, peygamberlerin byk gnahtan beri
olduunu ifade edenlerce tevil edilmeye ok muhtatr. Zira ayetteki son cmle

yledir:
dem rabbine kar geldi de ard kald. Ayette iki
tane fiil gemektedir. lk fiil
as fiilidir ve bu fiilin anlam isyan etti
av fiilidir ve bu fiilin anlam da aztt demektir.
demektir. kinci fiil de
Yani son durumda mana dem rabbine isyan etti ve aztt olur. Bir peygamberin
isyan etmesi acaba kk m yoksa byk bir gnah mdr? Tabii ki cumhura gre
her ne kadar bu fiil kullanldysa da, Hz. dem itihat hatas yapmtr ve dolaysyla
bu hata bir zelle (kk gnah)dir. Fiili byle anlamak daha doru olacaktr, zira
peygamberler byk gnahtan masumdur (korunmulardr).450 Ayrca Hz. demin
isyan veya itaatszl mendup olan emre kar olmutur. Dolaysyla gnah sz

446
Razi, smetul-Enbiya, 50.
447
Araf Suresi, 7/22; Taha Suresi, 20/117.
448
Taha Suresi, 20/117.
449
Taha Suresi, 20/121.
450
Razi, smetul-Enbiya, 52-53; Maturidi, Tevilatu Ehlis-Snne, I, 44.

104
konusu deildir.451 lenen fiilin boyutu ve fiilin anlatm iin kullanlan ibarelerden,
hala kk bir yanlma olduunu iddia etmek, bir n kabuln inadna
savunulmasndan baka bir ey deildir. Biz iddialar daha nceden zikredip,
eletirisini yaptmz iin ayrca burada zikretme ihtiyac duymadk. Hz. dem iin
yaplan bir dier yorum da onun bu hatay peygamber olmadan nce ilediidir. Zira
peygamberler iin peygamber olmadan nce byk gnah ilemenin mbah olduu
ifade edilir. Bu grn Erlere ait olduu ve onlarn bu gr dorultusunda Hz.
demin durumunu akladklar ifade edilmitir. Bu durumda da ortada ismete
aykr bir ey yoktur.452 Bu grn Erlere ait olduu ifade edilmise de bu
yorum Erlerin ismet tanm ile elimektedir. nk onlar ismeti Allahn
peygamberde msiyeti yaratmamas olarak tarif ederler. Taftazniye gre Hz.
demin iledii gnah yanlma sonucu meydana gelmitir, dolaysyla peygamberin
masumiyetine halel gelmemitir.453 Eer Erilere izafe edilen gr kabul edilirse
ve peygamberlerin nbvvetten nce byk gnah ileyebilecei kabul edilirse, Hz.
dem (a.s) ile alakal bu edid ifadeler daha kolay tevil edilir. Fakat cumhurun
ismet anlay ile iin iinden kabilmek olduka zordur.
Nihai olarak unu ifade edelim ki Hz. dem (a.s)in iledii gnah kk bir
gnah deildir. yle olsayd Allah (c.c) onun davrann ifadelendirirken daha baka
bir slup ve ibareler kullanrd. Zira peygamberler Allahn en mmtaz kullardr.
Dolaysyla Allah (c.c) onlardan bahsederken ok zel ifadeler kullanr. Onlarn
sekin ve deerli insanlar454 olduunu hepimiz bilmekteyiz. Ama eer Allah bu
durumun aksine bir beyanatta bulunmusa, onun farkl bir tutumunun olduu
muhakkaktr. Zira Allah (c.c) Kuran- Kerimde kulland her ibareyi bir hikmete
binaen ve zenle seer.455 Bir peygamber iin bu ifadelerin kullanm abes deil, bir
amaca ve hikmete mebnidir.
Peygamberlerin gnahlarnn zikredildii daha baka ayetlerin456 var olduunu
biliyoruz. Fakat bunlarla ilgili yorumlar konumuzu ilgilendirmedii ve genelde
yaplan yorumlar sraili kaynaklardan olduu iin onlar zikretmeyi uygun bulmadk.
451
Razi, smetul-Enbiya, 50.
452
Pezdevi, Ebu Yusr Muhammed, Ehl-i Snnet Akaidi (Trc. erafeddin Glck), stanbul 1980, 241.
453
Taftazani, erhul-Makasd, V, 53.
454
Sad Suresi, 38/47.
455
Hamidullah, Muhammed, Kuran- Kerim Tarihi, stanbul 2000, 109 vd.
456
Kasas Suresi, 28/15; Sd Suresi, 38/22, 34.

105
Zira onlar zikredecek olsak, yapabileceimiz tek ey rivayetleri esas alarak ayn
eyleri tekrar etmekten baka bir ey olmayacaktr. Dolaysyla biz de bu konumuzda
bu kadar bilgiyle yetinmeyi uygun bulduk.

3. PEYGAMBERLER VE RK
Cumhura gre peygamberlerin irk komalarnn imknnn sz konusu
olmadn almamzda sk sk vurguladk. Dolaysyla ismetle alakal tezlerin
tmnde de cumhurun bu genel gr hkimdir. Yani tezlerin ou, bir ncekinin
tekrarndan ibarettir. Biz ise bu genel gre katlmadmz yeri geldike
vurgulamakla yetindik ve zet getiimiz konunun ileride ayrntl olarak
ileneceini de ekledik. te bu balk altnda biz peygamberlerin irk koma
ihtimallerinin mevcudiyetini ve vuku bulduunu delilleriyle ve ayrntlaryla
ileyeceiz. Tabii ki toplumda cumhurun genel grne aykr olan tm grlerin
tetkik edilmeden insafszca eletirildiini ve mddeinin bazen gelenek dman,
snnet dman ve mezhep tanmaz olarak telakki edildiini ve ettirildiini de
bilmekteyiz. Ayn telakkilerin bizim iin de mmkn olacan da bilmekteyiz, fakat
yine de biz bu iddiamz savunmak adna kendi delillerimizi zikredecek ve bunlar
konuyla ilgilenen ilim adamlarnn bilgisine sunacaz.

3.1 PEYGAMBERLER VE RKN MKNI


Konumuzun banda da ifade ettiimiz gibi, peygamberlerin irk komu olma
ihtimallerinin varlna delil olabilecek ayetlerin mevcudiyeti sz konusudur. Ama
tabii ki peygamberler iin ismetin var olduunu kabul edenlerin, gnah veya hata ile
ilgili ayetleri kendi kabullerine gre yorumladklar gibi, zikredeceimiz ayetleri de
bu n kabuller dorultusunda yorumladklarn da ifade edelim. Peygamberlerin
gnah ilemesini muhal bulan ve bunun ancak hata ve yanlma ile olabileceini kabul
eden bir zihniyetin; irkin peygamberlerin hibir dneminde mmkn olamayaca
gibi bir n kabule sahipken, ayetleri nasl yorumlayacaklar az ok tahmin edilebilir.
Bu balk altnda zikredeceimiz ayetler irkin peygamberlerin her dnemi iin, hatta
nbvvetten sonra bile mmkn olduuna delalet etmektedirler. Baz ayetler de,
rnein Hz. uayb (a.s) ve Hz. Peygamber ile alakal ayetler de peygamberlerin irk

106
kotuklarna delalet etmektedirler. imdi de sz konusu peygamberlerden bahseden
pasajlar zikrederek konumuza devam etmek istiyoruz.

3.1.1 Hz. brahim (a.s)


Peygamberlerin irk koma ihtimallerinin olup olmad konusuna giri
yapmadan nce, Kuran- Kerimde Hz. brahim (a.s)den bahseden bir pasaj
aktarmak istiyoruz. ncelikle kimsenin dikkat ekmedii bir ayeti zikredecek,
ardndan sz konusu ayetin anlalabilmesi iin tm pasaj zikredeceiz. Nihayetinde
de kendi grmz ifade edeceiz. Kuran- Kerim Hz. brahim (a.s)in ifadesiyle
yle bir ibare kullanr. Bu ibare mfessirlerimizin ounluunca grmezden

gelinmitir. Ayet yledir:






Ay doarken grnce, "ite bu benim Rabbim!" dedi, batnca,
"Rabbim beni doruya eritirmeseydi phesiz ki ben sapklardan olurdum" dedi.457
Bu ayetten nceki ayetleri de zikredecek olursak, bu ayetin daha iyi anlalaca
kansndayz. fade ettiimiz ayetten nceki ayetlerde Hz. brahim (a.s)den yle
bahsedilir: brahim, babas Azer'e, "Putlar tanr olarak m benimsiyorsun?
Dorusu ben seni ve milletini ak bir sapklk iinde gryorum" demiti.458 Yani
Hz. brahim (a.s) kavminin tapm olduklar putlarn ilah olamayacan
anlam/benimsemi ve bunu da babasna zikretmitir. Ayetin devamnda da Hz.
brahim (a.s)in bu kabulden sonra Allah dndaki hibir cismin veya varln ilah
olamayacan delillendirme abas ierisinde olduunu grmekteyiz. nce yldzlar
grr ve onlarn ilah olamayacan, zira batann ilah olamayacan ifade eder. Ayet
yledir:





Gecenin

karanl onu kaplaynca bir yldz grd, Rabbim budur, dedi. Yldz batnca,
batanlar sevmem, dedi.459 Yldzlarn ilah olamayacan ifade ettikten sonra, bu
defa ayn daha byk olduunu, onun ise ilahla daha uygun olabilecei
varsaymyla yola kar. Fakat ay batnca onun da ilah olamayacan ifade eder:






Ay doarken

grnce, "ite bu benim Rabbim!" dedi, batnca, "Rabbim beni doruya

457
Enam Suresi, 6/77.
458
Enam Suresi, 6/74.
459
Enam Suresi, 6/76.

107
eritirmeseydi phesiz ki ben sapklardan olurdum" dedi.460 Ayn da ilah
olamayacan kantlam oldu, zira batan ve kaybolan bir nesne ilah olamazd.
nk ilah her an gzetip kontrol edebilmeliydi. Ama hem yldzlarn hem de ayn
gzetimi ve hkmranl ise ok ksa sreliydi. Devamnda gnein ilah olabilecei
varsaymn da deerlendirir ve onun da battn grnce onun da ilah
olamayacan ifade eder:






Gnei doarken grnce de, Rabbim budur, zira bu daha byk,
dedi. O da batnca, dedi ki: Ey kavmim! Ben sizin (Allah'a) ortak kotuunuz
eylerden uzam dedi.461 Nihayetinde Hz. brahim (a.s) kavminin Allaha ortak
kotuklar hibir cismin ilah olamayacan kavmine mantksal bir karmla
delillendirmi oldu.
Zikredilen pasaj yorumlayan mfessirler, Hz. brahim (a.s)in mantki
karmlarla Allah bulduunu ve bylece de kavmini ikna ettiini ifade ederler.462
Hatta ifade edilen ayetleri delil getirerek, kiinin mantki ve akli karmlarla Allah
bulabileceini ve bunun da vacip olduunu ifade edenler de olmutur.463 Zira Hz.
brahim (a.s) bu metotla Allahn varln bulmutur. En son ifade bulan gr pek
ok mfessir tarafndan kabul edilmemitir. nk Hz. brahim (a.s), gk
cisimlerinin ilah olamayacan ispatn yapmadan nce zaten Allah bulmutu ve
kavminin tapmakta olduu putlarn veya dier gk cisimlerinin ilahlnn sz
konusu olamayacan bilmekteydi. Bunun delili de pasajn getii yerin ilk

balarndaki u ayettir:





brahim, babas Azer'e, "Putlar tanr olarak m benimsiyorsun? Dorusu ben seni
ve milletini ak bir sapklk iinde gryorum" demiti.464 Dolaysyla Hz.
brahimin buradaki metodu, muhalifinin iddiasn bir sreliine doru kabul eden
kimsenin bu iddiann yanlln ispatlama metodudur.465 Hz. brahim (a.s)den
bahseden ayetlerle ilgili olarak daha baka deerlendirmeler de mevcuttur. Birinci
yoruma gre Hz. brahim (a.s) Allahn cisim olmadn kantlamtr. Ayetlerden
yaplan ikinci karm, dinin delile dayanmas gerektiidir. Yani imani bir mesele
460
Enam Suresi, 6/77.
461
Enam Suresi, 6/78.
462
Rz, et-Tefsrul-Kebr, IX, 520; bn Kesir, Tefsirul-Kurnil-Azim, II, 275-276.
463
Rz, et-Tefsrul-Kebr, IX, 523; Zuhayli, Vehbe, Tefsirul-Mnir, IV, 256.
464
Enam Suresi, 6/74.
465
Rz, et-Tefsrul-Kebr, IX, 522; Elmall, a.g.e, III, 284.

108
delile dayanmal ve taklitten uzak durmaldr. ncs, Allahn muhdes
(yaratlmlara ait) sfatlarla vasflanmasnn (rnein grlebilme veya kaybolma)
mmkn olmaddr. Drdncs peygamberlerin rablerini tanmada zorunluluktan
deil, delil getirerek ykseldii sonucunun anlalddr. Beinci ve son karm,
Allah tanmann yaratklarn durumundan hareketle mmkn olduu sonucudur.466
Ayn ekilde Hz. brahim (a.s) ile alakal blm ile ilgili yaplan dier yoruma gre;
Hz. brahim (a.s) kendisini mmin olmayan biri gibi gstererek muhaliflerin
delillerini tartan birinin tavrn sergilemitir. Yani Hz. brahim (a.s) ilahlk
makamn veya Allah tespit etmek iin tetkik eden biri olarak yle
davranmamaktadr.467
Biz asl meselemiz olan irkin imkn ile ilgili ayete dnecek olursak, bu ayet

bata da zikredildii gibi:





Sonra ay, dolunay halinde domu vaziyette grnce (ddianza
gre) Rabbim budur! dedi. Sonra o da batnca: Rabbim bana doru yolu
468
gstermeseydi, mutlaka sapmlardan olurdum dedi ayetidir. Ayetin anlam
olduka dikkat ekicidir. Hz. brahim (a.s), eer Allah tarafndan kendisine hidayet
edilmemi olsa, kendisini de mutlaka sapk kavmi gibi olabileceini ifade etmektedir.
Yani irkin imkn kendisi iin de geerliydi fakat Allah ona yerin ve gklerin
mlkn gstermekle onu bundan uzak tutmutur. Fakat bizim bu aklamamza
katlan mfessirin olduunu syleyemeyeceiz. nk irki peygamberlerin hibir
dnemi iin kabul etmedikleri iin bu ayeti de kendi n kabulleri dorultusunda
tevil etmilerdir. rnein bu ayetin aslnda bir hakikati vurgulamaktan te, bir dua
olduu ifade edilir.469 Yani ayetin manas Ya Rabbi! Beni hidayet zere sabit kl
demektir, nk Hz. brahim (a.s) zaten hidayeti bulmutu.470 Bu dncede olan
birok limimiz de sz konusu ayete, zikredilen dua manasn ifade edebilmesi iin:
O da batnca, Rabbim bana doru yolu gstermezse elbette yoldan sapan
topluluklardan olurum, dedi eklinde anlam verirler.471 Yine dier bir yoruma gre
Hz. brahim (a.s)in


Rabbim beni hidayete
466
Zuhayli, Vehbe, Tefsirul-Mnir, IV, 256.
467
Zuhayli, Vehbe, a.g.e, IV, 252; Elmall, a.g.e, III, 284.
468
Enam Suresi, 6/77.
469
Zuhayli, Vehbe, a.g.e, IV, 254.
470
Zuhayli, Vehbe, a.g.e, IV, 255.
471
rnek iin, bknz, Ali Bula Meali, Diyanet Vakf Meali.

109
ulatrmam olsayd, phesiz ki ben sapklardan olurdum472 ibaresinden kast da
dolayl yoldan kavminin sapk bir kavim olduunu ifade etmek iindir.473 Bu yorum
n kabulc bir zihniyetin ayeti kendi kabul dorultusunda yorumlamasndan te bir
ey deildir. Zaten biz kavminin irk iinde olduunu daha nceki ayetlerde geen
ifadelerden de anlamaktayz.474 Ayetin tekrar bu manaya hamli zorlama bir
yorumdan baka bir ey deildir. Sonu olarak, Allah Hz. brahim (a.s)e hidayetin
yolunu gstermiti. Eer Allah bunu yapmam olsayd, ayette vurguland zere
onun da kavmi gibi saptanlardan olma ihtimali vard. nk kiinin kavminden
tamamen ayr bir yaantya ve inanca sahip olmas ok zordur. Biz gnmzde bile
mevcut olan binlerce ilkel kavmin yelerinin nesiller boyunca hep ayn eyleri tekrar
ettiklerini ve ayn eylere iman ettiklerini bilmekteyiz. Ki modern toplumda insanlar
arasndaki iletiim o kadar farkl boyutlara ulamtr ki, ilkel dinlerin mntesipleri
dier tm dinlerle muhatap olduklar ve dinlerinin dier mkemmel dinler karsnda
ne kadar asosyal ve ilkel olduunu bildikleri halde yine de dinlerinden
dnmemektedirler. Bunlar ancak farkl toplum veya bireylerle muhatap olunca kendi
kabullerini sorgulama ihtiyac hissetmilerdir. Dolaysyla Hz. brahim eer Allahn
ltfu olmasayd veya ayetin beyan ettii gibi eer hidayete ulatrlmam olsayd
acaba kavminin dalalet zere olduunu bilebilecek miydi? Ayn ekilde her gn
doup batan ay ve gnei ilk defa gryormu gibi onlara bakarak ilahlklarn
sorgulayacak myd? Tabii ki bunu yapabilmesi mmkn deildi.
Mezheplerin Hz. brahim (a.s)den bahseden yukardaki pasajla ilgili farkl bir
yorumu daha vardr. Bu yoruma gre Hz. brahim (a.s) gk cisimlerine bakarak
Allah bulmutur. Gk cisimlerinin battklarn ve batanlarn da ilah
olamayacaklarn da aklsal karmlarla bulduktan sonra da yakin sahibi olmu ve
gkleri ve yeri yaratan Allahn sadece ilah olabileceini ifade etmitir.475 Eer
mezheplerce ifade edildii gibi insanlar akl ile saf tevhide yani sadece Allaha
imana ulaabileceklerse, bu durumda neden acaba Allah tm gndermi olduu
peygamberlere tevhit ilkesini vurgulamalarn istemitir? Ayrca Hz. brahim (a.s)in
yakin sahibi olabilmesi iin neden ona gklerin ve yerin melektu gsterilmitir?

472
Enam Suresi, 6/77.
473
Zuhayli, Vehbe, a.g.e, IV, 249.
474
Enam Suresi, 6/74.
475
Rz, et-Tefsrul-Kebr, IX, 523; Zuhayli, Vehbe, Tefsirul-Mnir, IV, 256.

110
Eer ayetin ifade ettii gibi Allah hidayete ulatrmasayd, Hz. brahim yine de
dalaletten kurtulabilecek miydi? Ayn soruyu u ekilde soralm: Eer Allah, Hz.
brahim (a.s)in kavminden herhangi birine gklerin ve yerin mlkn gsterseydi
veya hidayete ulatrsayd o da irkten kurtulmayacak myd? Sonu olarak Hz.
brahim (a.s) mrik bir babann sulbnden domutur ve dolaysyla mrik bir baba
onu da irk retileriyle bytm olabilir. Belli bir yaa kadar irk iinde yaadktan
sonra Allahn kendisine hidayet vermesiyle babasnn ve kavminin byk bir yanl
iinde olduunu fark etmi ve bunu da ifade etmi olabilir. Allahn kendisine
yeryzndeki tevhit delillerini gstermesiyle doru yolu bulmutur. Yakin sahibi
olduktan sonra da kavmini onlarn kabullerini bir anlk hakikat gibi var sayp, onlarn
yanlg iinde olduunu delillerle ispatlamtr.476

3.1.2 Hz. uayb (a.s)


Delil olarak kullanacamz dier iki ayet Hz. uayb (a.s) ve kavmi arasnda
geen bir tartmay ele alan ayetlerdir. lk ayet kavminin Hz. uayba (a.s) ynelik
tehdit ve teklifini ifade eder. kinci ayet de Hz. uaybn (a.s) kavmi adna onlara
verdii cevab ele alr. lk ayette nce kavminin ona yle bir tehditte ve teklifte
bulunduu ifade edilir:









Kavminden ileri gelen kibirliler dediler ki: "Ey
uayb! Seni ve seninle beraber inananlar memleketimizden kesinlikle karacaz
veya dinimize dneceksiniz" (uayb): stemesek de mi? dedi.477 Bu ayeti ve
zellikle de Hz. uayb (a.s)n kavmine verdii cevab konumuza delil olarak
kullanacaz. Zikredilen her iki ayet, zerinde epey tartmann yapld ayetlerdir.
Zira peygamberlerin yaamlarnn hibir dneminde irk koma ihtimalinin
olmadn kabul edenler, bu iki ayeti kendi kabullerine uydurmak iin olduka
zorlam ve zorlanmlardr. Bu grup ilerde grleriyle ayrntl olarak
zikredilecektir. Hz. uayb (a.s)n kavminin sz konusu teklifi zerine verdii cevab
ele alan ayetin ifadesi de yledir:









Allah bizi sizin o batl dininizden
kurtardktan sonra kalkp tekrar dininize dnecek olursak Allaha byk bir iftira

476
Enam Suresi, 6/73-77.
477
Araf Suresi, 7/88.

111
atm oluruz. Allahn dilemesi hari, sizin inancnza dnmemiz kesinlikle mmkn
deil!478 ncelikle ikinci ayeti zikredelim. Zira ikinci ayette ak bir ibare vardr ki,


o da udur:



Allah bizi sizin o batl
dininizden kurtardktan sonra kalkp tekrar dininize dnecek olursak Allaha byk
bir iftira atm oluruz.479 Dikkat edilirse Hz. uayb (a.s) Allahn kendisini ve
kendisine inananlar kavminin dininden kurtardn ifade etmektedir. Yani daha
nce kendisi kavminin dini zereydi ve Allah onu peygamberlikle merref klnca
irkin ktln renmi oldu. Eer tekrar kavminin dinine dnecek olursa da bu
takdirde Allaha ok byk bir iftirada bulunmu olacaktr. Bu ayet balamnda da

deerlendirecek olursak; ilk ayette ifade edilen:




Ey uayb! Seni ve seninle beraber inananlar memleketimizden

kesinlikle karacaz veya dinimize dneceksiniz ayetindeki dnme fiili daha iyi
anlalacaktr. Yani ya seni ve seninle birlikte iman edenleri buradan kovarz, ya da
eskiden tabi olduunuz bizim dinimize tekrar dnersiniz. Sonu olarak unu ifade
edelim ki Hz. uayb (a.s) kendisine peygamberlik gelmeden nce kavminin dini
zereydi. Yani mrik bir toplumun dinine tabiydi. Fakat Allah (c.c) onu seti ve
nbvvetle merref kld gibi, onu irk bataklndan da kurtarm oldu.
Bir nceki paragrafta Hz. uayb (a.s) ile alakal olarak zikrettiimiz ayetler ve
grlerin aksine beyanatlarn bulunduunu ifade edelim. Zira bizim grmz ve
ayetlerin lafzlar peygamberlerin nbvvetten nce irk koabileceini kabul
etmeyenlerin grleriyle elimektedir. Hliyle de onlarn ayetleri tevil ederek
kendi grlerine mesnet bulmaya almalar gerekmektedir. Bu konudaki yorumlar
eitlidir. Birinci gre gre Hz. uayb (a.s)a iman edenler daha nceden mrik
idiler fakat Hz. uayb mrik deildi. Dolaysyla kavmi, aslnda daha nceden
mrik olmayan Hz. uayb (a.s) da kendisine iman edenlerin ierisine katp oul
bir hitap kullanmlardr.480 Yani, Hz. uayb (a.s) mrik deildi fakat ona inananlar
daha nceden mriklerdi. Kavminin hitab aslnda Hz. uayba (a.s) deil,
kavmineydi. O da grupta bulunduu iin, hitap onu da temil etmitir. unu ifade

478
Araf Suresi, 7/89.
479
Araf Suresi, 7/89.
480
Rz, et-Tefsrul-Kebr, X, 509.

112
edelim ki zikredilen bu gr savunanlar arasnda Zemaheri de bulunmaktadr.481
Kendi grlerini savunurken her trl akli ve filolojik karm kullanan mutezili
bir gre rnek olmas asndan bu ayet nemlidir. Zira biz biliyoruz ki
Mutezileye mensup mfessirler kendi grlerini savunmak adna ak ayetleri bile
akli ve filolojik karmlarla tevil ederek, kendi grlerinin doruluunu
savunurlar. rnein ryetullah (Allahn ahirette grlmesi meselesi), halkul-
Kurn (Kurann yaratlm olduu), efaat, sihir, by ve cinlerin varl gibi
meselelerde kendi kabullerinin doruluunu savunmak iin ok farkl filolojik
yorumlar yapmlardr.482 Biz yine biliyoruz ki Mutezil limler peygamberlerin
nbvvetten nce de sonra da byk gnah ilemesin ve onlar hakknda kfr ve
irki kesinlikle kabul etmezler. Dolaysyla byle bir yorumu yapm olmalarnn
doal karlanmas gerektii kanaatini tamaktayz. Acaba Allah (c.c)n irk gibi
hassas bir konuda peygamberi ayr tutmamas mmkn mdr? Zira biz irkin ok
byk bir zulm olduunu483 bilmekteyiz. Yani eer gerekten Hz. uayb (a.s) irk
koanlardan deil idiyse, neden acaba kendine inananlar adna konuurken kendisini
de onlarn ierisinde sayd? Allah (c.c) onun mriklerden olmadn ifade etmek
iin neden acaba Hz. uayb kavmine cevap verirken: Allah bana inananlar sizin
batl dininizden kurtardktan sonra eer tekrar sizin dininize dnecek olurlarsa
phesiz ki Allaha iftirada bulunmu olurlar demedi de Allah bizi sizin o batl
dininizden kurtardktan sonra kalkp tekrar dininize dnecek olursak Allaha byk
bir iftira atm oluruz484 dedi. Zira ortada irk gibi bir byk gnahn mevcudiyeti
sz konusudur ve kendisinden bahsettiimiz kii de bir peygamberdir. Ayrca biz
Kuran- Kerimde kullanlan her ibarenin abes olmadn ve mutlaka bir hikmete
mebni olduunu bilmekteyiz. Neden acaba Allah peygamberini mriklerden ayr
tutacak bir ibare kullanmad?
Hz. uaybn (a.s) mrik olma ihtimalini kabul etmeyen dier gre gre, o
kavmin ileri gelenleri bunu, Hz. uaybn (a.s) da kendilerinden olduu zannn
vermek iin, cahil insanlara phe verip ii kartrmak iin, bu ekilde sylediler.

481
Zemaheri, a.g.e, 374.
482
Demirci, Muhsin, Tefsir Usul ve Tarihi, stanbul 2001, 336.
483
Lokman Suresi, 31/13.
484
Araf Suresi, 7/89.

113
uayb (a.s) da buna, bu zanna gre bir cevap vermitir.485 Biz bu gre de
katlamamaktayz. nk Hz. uayb (a.s) kavmine cevap verirken: Allah bizi sizin o
batl dininizden kurtardktan sonra kalkp tekrar dininize dnecek olursak Allaha
byk bir iftira atm oluruz der. Dikkat edilirse kavminin teklifini reddederken
kendisini de kendine iman edenlerin iine katarak batl dinden kurtulmu
olduklarn ifade eder. Razinin bata ifade ettii gr belki kavminin Hz. uayba
yaptklar ya memleketlerinden karlma veya kendi dinlerine geri dnme teklifini
ele alan birinci ayet iin486 mmkn olabilir ama ikinci ayet iin geerli deildir.
Ayrca kavmi byle bir intiba uyandrma ihtiyacn neden hissetsin ki? nk Hz.
uayb (a.s) dn yapmasa bile ona inananlarn tekrar dinlerine dnmeleri yeterli
olurdu ve onlar da yalnz kalan Hz. uayb (a.s) memleketlerinden karrlard. Eer
ifade edilen gr doru kabul etsek bile, Allah katnda onlarn bu iddiasnn ne
deeri olabilir ki? nk onlar byle bir iddiada bulunup insanlarn kafalarn
kartrmak isteseler bile, Allahn (c.c) Kuranda bir peygamberinden bahsederken,
onu mriklerden ayr tutmas veya onu bu iddiadan beri klmas gerekmez miydi?
nk Kuran- Kerimin Yahudilerin dier peygamberler hakkndaki iddialar
rttn bilmekteyiz. rnein Hz. Sleymana iftirada bulunan Yahudiler
hakknda yle buyurur: Sleyman'n hkmranl hakknda onlar, eytanlarn
uydurup sylediklerine tbi oldular. Hlbuki Sleyman by yapp kfir olmad.
Lkin eytanlar kfir oldular.487 Yahudiler sihrin Hz. Sleyman kaynakl olduunu
iddia etmiler ve onun sahip olduu gc de sihir yardmyla elde ettiini iddia
ediyorlard. Fakat Allah (c.c) bu iddiay yalanlamtr.488 Durum byleyken eer
Razinin dedii durumun ihtimali olsayd, herhalde Allah (c.c) Hz. uayb (a.s) iin
byle bir iddiann bulunduunu, fakat bu iddiann tamamen tutarsz bir iddia
olduunu zikrederdi. unu da ifade edelim ki nihayetinde Razinin iddias sadece bir
yorumdan ibarettir ve bu yorum hakknda beyan ettiimiz bu kadar bilginin yeterli
olduu kanaatindeyiz.
nc bir yoruma gre Hz. uayb (a.s) iin banda inancn gizliyordu. Bu
yzden de kavmi onun kendi dinlerinden olduunu sanyorlard. Bu zanna gre de
485
Rz, et-Tefsrul-Kebr, X, 509.
486
Araf Suresi, 7/88.
487
Bakara Suresi, 2/102.
488
Mevdudi, a.g.e, I, 231.

114
ifade edilen ibarelerle kendisini muhatap almlardr.489 Bu iddia bir peygamber iin
takiyyenin sz konusu olmasn gndeme getirir ki biz iann peygamberler iin
takiyyenin caiz olduu iddiasn ilerken bunun mmkn olmadn ifade
etmitik.490 Zira takiyye peygamberin teblideki gvenilirliine halel getirir.
Drdnc yoruma gre, Hz. uayb (a.s) daha nce onlarn dini zere idi. Fakat
daha sonra Allah (c.c) Hz. uayb (a.s)a vahyettii yeni eriat (din) ile o eski eriat
nesh etti.491 Bu gr zaten direk olarak Hz. uaybn mrik olduunu ifade etmi
olur. nk daha nceden kavminin dini zere olmas, onun daha nceden mrik
olduu anlamna gelir. Allah onu peygamberlikle merref klnca da irkten uzak
durmakla emr olunur ve bylece irkten kurtulmu olur. Eski dini zere olmasyla ve
eski dininin yenisiyle nesh edilmesi neyi deitirir? Bizim ifade ettiimiz gr ile
bu gr arasnda ne fark vardr? Tabii ki hibir farkn olmad aktr.
Beinci yoruma gre, Hz. uaybn (a.s) kavminin: "Yahut da mutlaka bizim
dinimize dnersin" eklindeki szlerinden maksat "ya da bizim dinimize geersin"
manasdr. Bylece "dnme", bizzat "girme" manasna kullanlmtr. Nitekim
Araplar, birisinden direkt kendilerine bir ktln geldiini kastederek "Falandan
bana bir ktlk dnd" der. air de: "Eer gnler, bana kar zamanlarn en gzeli
olursa, (bil ki) muhakkak onun (bana kar) olan ktlkleri de geri dnm
demektir" demitir. air, bu ifade ile, "Onlar iin gnahlarn sz konusu olduu"
manasn kastetmitir, yoksa "onlarn iyilik etme hallerinden nce, birtakm gnahlar
bulunduu" manasn dnm deildir.492 Razi ifade ettii grn desteklemek
adna gzel dilsel karmlarda bulunmutur. Delil olarak kulland eylere
itirazmz olmayacaktr. Ama mfessir ikinci ayeti deerlendirmeye tabi tutarak
konuya yaklamad iin, yanl bir yorum yapmtr. Zira ikinci ayette493 Hz. uayb
(a.s) aka Allahn kendilerini kavminin dininden kurtardn ifade etmektedir.
Yani daha nceden kavminin dini zere idiler ve Allah da onlar bundan kurtard.
Dolaysyla da Razinin yorumu tutarlln yitirmi olur.

489
Rz, et-Tefsrul-Kebr, X, 509.
490
Bkz. 386 nolu dipnot.
491
Rz, et-Tefsrul-Kebr, X, 509-510.
492
Rz, et-Tefsrul-Kebr, X, 510.
493
Araf Suresi, 7/89.

115
kinci ayetle ilgili yaplan yorumlar da zikrederek ele aldmz sz konusu iki
ayet ile ilgili grlerimizi sonlandrmak istiyoruz. Raziye gre Allah bizi eski
dininizden kurtardktan sonra ibaresi ile ilgili olarak u yorumlar yaplabilir.
Birincisi, bu ibareden kast, Allah bizi ondan kurtarnca, biz onun ktln,
yanl olduunu ve onun yanl olduuna dair delillerin ortaya konduunu anladk
demektir.494 Bu yorum peygamberin ve ona inananlarn Allah tarafndan kendilerine
eski dinlerinin ktl zikredilmeden nce, onu kt olarak kabul etmediklerini
ifade eder. Bu da onlarn daha nce irk zere olduklar anlamna gelir. kinci
yoruma gre, bu ibareden kast udur: Allah Tel Hz. uayb (a.s)a inananlar o
kavmin eski dininden kurtarmt. Fakat Hz. uayb (a.s)n kendisi o dinden beri
idiyse de, szn genele gre kullanarak, kendisini de onlarn iinde saymtr.495
Biz bu yorumla ilgili eletirimizi bir nceki ayetle ilgili grlerde zikrettiimiz iin
bir daha tekrarlama ihtiyac duymamaktayz. Bu gr de ifade ettiimiz gibi tutarl
deildir.
Sonu olarak unu ifade edelim ki Hz. uayb (a.s) ile kavmi arasndaki
konumann ele alnd bu iki ayette Hz. uaybn (a.s) daha nce irk zere olduu
ifade edilmi olmaktadr. Peki daha nceden irk zere olmasnn nbvvetine zarar
olmu olur mu, sorusuna gelince, eer olsayd her halde Allah onu nbvvete layk
grmezdi. Peygamberler nbvvetten nce de irkten veya kfrden
korunmulardr diyen anlay, eer byle olsayd Allah onlar vmezdi ve nder
klmazd diyerek iddialarna mesnet bulmaya alrlar.496 Ama biz biliyoruz ki
Peygamberimizin ashabnn ou mrik idi. Fakat Allah Kuran- Kerimin bir ok
yerinde onlardan bahsederken onlardan raz olduunu ifade eder.497 Peygamberler
iin nbvveti, normal insanlar iin de yeni bir eriat dnm noktas olarak kabul
edersek, bu dnemden nce irk koan peygamberin veya insanlarn affedilmemesi
ve vlmemesi gerekseydi, Kuran- Kerimde bunun rneklerini grrdk. Tam
aksine Kuran- Kerim sz konusu dnemlerden ncesini ayrr ve onlarn

affedildiini ayette yle ifade eder:



nkr

494
Rz, et-Tefsrul-Kebr, X, 511.
495
Rz, et-Tefsrul-Kebr, X, 511.
496
Razi, smetul-Enbiya, 41-42; Crcni, erhul-Mevkf, III, 206; Taftazani, erhul-Makasd, V,
51.
497
Fetih Suresi, 48/18-19.

116
edenlere, (sana dmanlktan) vazgeerlerse, gemi gnahlarnn balanacan
498
syle. Yok geri dnerlerse kendilerinden ncekilerin hali gzlerinin nndedir!
Ayetin ifade etmek istedii mana aktr. Peygambere dmanlk bitirilip, kendisine
iman edildii gn, gemi gnahlar affolunur.

3.1.3 Hz. Muhammed (s.a.s)


Grmze delil olarak kullandmz dier bir ayet de:







(Reslm!) phesiz sana da senden
ncekilere de yle vahyolunmutur ki: Andolsun Allah'a ortak koarsan, ilerin
mutlaka boa gider ve hsranda kalanlardan olursun!499 ayetidir. Bu ayet de yine
peygamberlerin irk koma ihtimallerinin var olduunu ifade eder. Zira olma ihtimali
olmayan bir eyin olmas durumunda sonucunun ne olacann bir anlam olmaz.
Zaten olmas imknszdr. Yani eer peygamberlerin irk koabilme ihtimalleri sz
konusu olmayacaksa, onlarn byle bir ey yapmalar durumunda amellerinin boa
gitmesinin de anlam yoktur. Yani byle bir nerme abes olmu olur ki Allah abes i
yapmaktan mnezzehtir. Her ne kadar peygamberler iin nbvvetten sonra byle bir
durum vuku bulmamsa, bulma ihtimalinin olmayaca anlamna gelmez. Zira
peygamberler de irade sahibi ve imtihana tabi tutulmu insanlardr. Aknlklar sz
konusu deildir. Onlar sadece iyilik yapmaya programlanm melek gibi varlklar da
deildirler. Bu ayete de ismet asndan yorumlar getirildiini ifade edelim.
Zemaheriye gre bu ayetteki ihtimallik farz- muhal (olmas mmkn olmayan)
kabilindendir. Dolaysyla her ne kadar peygambere irk koarsan amellerin boa
gider denilmise ve bu ibare onlar iin irkin olabilecei intibasn veriyorsa da bu
dnce yanltr. Bu ayetteki ihtimallik baka bir ayetteki ihtimallikle paralel bir

durumdadr. Ayet yledir:






Eer yerde ve gkte Allah'tan baka ilahlar bulunsayd, yer ve gk, (bunlarn
nizam) kesinlikle bozulup gitmiti. Demek ki Ar'n Rabbi olan Allah, onlarn
yaktrdklar sfatlardan mnezzehtir.500 Bu ayette de ihtimallik vardr. O da
Allahtan baka ilah olabilecei ihtimalidir. Tabii ki bu kesinlikle mmkn deildir,
yani farz- muhaldir. yle bir mantki yaklamla meseleye yaklaacak olursak;
498
Nisa Suresi, 4/22-23; Enfal Suresi, 8/38.
499
Zmer Suresi, 39/65.
500
Enbiya Suresi, 21/22.

117
lemde dzen vardr, demek ki ikinci bir ihtimalin varl sz konusu deildir. Ayn
ekilde nbvvetten sonra da peygamberlerden irk hsl olmadysa zikredilen
ihtimalin meydana gelmesi mmkn deildir.501 Biz zikredilenlere tabii ki
katlmamaktayz. Zira iki ayetteki ihtimallerin msavi olduunu ifade etmek pek
tutarl deildir. kinci bir ilahn olamayacan ifade eden ayette geen nermeler
mantksal olarak incelenecek olursa yle bir sonuca varlr. Birinci nerme lemde
bir dzenin var olduunu ifade etmektedir. kinci nermede de; eer bir i bir kii
tarafndan ynetilirse ancak gerek bir dzenin olabilecei ifade edilmektedir. Her
iki nermeden sonra yle bir sonuca ulalr. Eer sadece tek yneticinin idare ettii
bir sistemde dzen bulunuyorsa ve eer lemde de dzen varsa, bu durumda lemin
tek bir ynetici tarafndan ynetiliyor olduu sonucu karlm olur. Bu tek ve esiz
idareci de Allahtr.502 Ayn mantksal nermeleri peygamberlerin irk komas
durumunda amellerinin boa gidecei ayetine uyguladmzda ok farkl bir sonu
ortaya kar. nk bu ayette ikinci nerme yoktur. Birinci nerme peygamberlerin
irk koma durumlarnda amellerinin boa gideceini ifade eder. kinci nerme ise
yle olmak durumundadr; peygamberler irk komadklarna gre amelleri boa
gitmemi olur. kinci nermenin kesinlii sz konusu deildir, zira peygamberlerin
irk koma ihtimali yoksa amellerinin boa gideceini ifade etmek abes ve anlamsz
olur. Allah da abes ve anlamsz i yapmaktan mnezzehtir. Ayrca sz konusu
ayetlerdeki nermeler u adan da msavi deildirler: Bir tarafta ikinci bir ilahn
olma ihtimalidir ki bu zaten imknszdr. Fakat peygamberler irade sahibi insanlar
iseler ve melek deillerse, gnah ileyebilme yetileri varsa, irkin de mmkn olmas
muhal deil, imkn dhilindedir. Bunun delili de Kuran- Kerimin zikredeceimiz
ayetidir:
,










,

Onlar

neredeyse, sana vahyettiimizden bakasn bize kar dzp uydurman iin seni
fitneye dreceklerdi; o zaman da seni dost edineceklerdi. Eer biz seni
salamlatrmasaydk, andolsun, sen onlara az bir ey (de olsa) eilim gsterecektin.
Bu durumda, biz sana, hayatn da kat kat, lmn de kat kat (acsn) tattrrdk;

501
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XVI, 110; Zemaheri, a.g.e, 676.
502
Taylan, Necip, Mantk Tarihesi - Problemleri, stanbul 1996, 105 vd.

118
sonra bize kar bir yardmc bulamazdn.503 kinci ayette ifade bulan ibare ok
dikkat ekicidir. Kfirlerin istekleri karsnda Hz. Peygamber (s.a.s)e aka yle
denmektedir: Eer biz seni salamlatrmasaydk, andolsun, sen onlara az bir ey
(de olsa) eilim gsterecektin.504 Ayet yorumlanmayacak kadar aktr. lgin olan
udur ki, Allah tekit ederek, eer sebat verilmemi olsa onun kfirlere
meyledeceini ifade eder. Dolaysyla eer Allahn nusreti olmasa, peygamberler
iin irkin de mmkn olabilmesi sz konusudur. Bu ayetten sonra da bu durumda,
biz sana, hayatn da, lmn de kat kat (acsn) tattrrdk; sonra bize kar bir
yardmc bulamazdn gibi edit bir tehdit kullanr. Eer olmas mmkn olmayan
bir i olsayd, Allahn byle ok ar bir tehditle onu uyarmasnn bir anlam da
kalmam olurdu. Sonu olarak Zemaherinin Zmer Suresinde geen irk
koarsan amelin boa gider505 ayetiyle ilgili yorumuna katlmamaktayz. bn Kesir
ise sz konusu ayetle ilgili yle der: Bu ayette bir art cmlesi vardr. unu ifade
edelim ki her artn olmas gerektii gibi bir kaide de yoktur. Dolaysyla her ne
kadar peygamberler iin irkin olabilme ihtimaline binaen gnahlarnn boa
gidecei gibi bir ihtimal varsa da bu artn ve ihtimalin mutlak olarak meydana
gelecei anlamna gelmez.506 Biz de yle bir cevap ile itirazmz dile
getirmekteyiz. Allah iin abes i yapma mmkn deildir. Dolaysyla da olmas
muhtemel olmayan bir art cmlesini Allah neden zikretmi olabilir. Bir blf m sz
konusudur? Tabii ki her iki durum da mevcut deildir. Bu cmlenin ve ihtimalin bir
anlam ve gereklii vardr. Zikredilenleri destekler mahiyetteki bir dier ayette

Allah Tel yle buyurur:






te bu, Allah'n hidayetidir, kullarndan dilediini ona iletir. Eer onlar da

Allah'a ortak kosalard yapmakta olduklar amelleri elbette boa giderdi507


Zikrettiimiz ayetten nceki ayetlerde Allah (c.c) baz peygamberleri zikreder ve
onlara ve babalar ile onlarn ocuklarna hidayet verildiini ifade eder.508 Genel
kabule gre bu hidayet ile kastedilen peygamberliktir.509 Tabii ki bizim asl

503
sra Suresi, 17/73-75.
504
sra Suresi, 17/74.
505
Zmer Suresi, 39/65.
506
bn Kesir, Tefsirul-Kurnil-Azim, IV, 358.
507
Enam Suresi, 6/88.
508
Enam Suresi, 6/82-88.
509
Rz, et-Tefsrul-Kebr, IX, 549; bn Kesir, Tefsirul-Kurnil-Azim, II, 279.

119
vurgulamak istediimiz ey, peygamberler iin kullanlan eer onlar da irk
kosalard amelleri boa giderdi ibaresidir. bare aka onlar iin de irk koabilme
ihtimalinin olduunu ve bu durumda da sonucun ne olacan ifade eder. Mevdudi bu
ibareyi eer yukarda sz edilen kiiler de sizin gibi irk suunu ilemi olsalard,
bylesi yksek mertebelere karlmazlard. nk irk iyi ileri yok eden ok irkin
bir gnahtr eklinde yorumlar. Mevdudi Sizin gibi ibaresiyle muhtemelen bir
sonraki ayette geen kfirleri kastetmektedir. Biz Mevdudinin grne kesinlikle
katlmamaktayz. Zira ayette zikri geen kimseler zaten hidayet ile merref klnm
yani nbvvet ile grevlendirilmilerdir. Dolaysyla irk komu olsalard
nbvvete layk grlmezlerdi yorumu tamamen tutarszdr ve ayetin lafz ile
tezattr. nk ayet eer irk kosalard peygamber olamazlard dememekte,
amelleri boa gider demektedir. Ayrca Razinin de ibareyi Mevdudiye tam ters
bir ekilde ve bizim ifade ettiimiz ekilde ylece anlamlandrdn ifade edelim:
Bunun mnas "Eer o peygamberler irk komu olsalard, onlarn taatlar ve
ibadetleri boa kard" eklindedir. Mfessir, ibarenin tevhidi izah edip irk yolunun
batlln gstermek iin kullanldn syler.510 Ayrca daha nce ele aldmz Hz.
uayb rnei sz konusu gr nakzetmektedir. Sonu olarak zikrettiimiz ayet irk
koma ihtimalinin peygamberler iin muhal deil, mmkn olduunu beyan etmi
olur.
Grmze delil olarak kullanacamz dier ayetler peygamberimizin
ifadesiyle zikredilen nehy edilme ayetleridir. lk ayetin lafz ve manas yledir:









De
ki: "Ben, Rabbimden bana ak deliller gelince, sizin Allah'tan baka
yalvardklarnza tapmaktan menolundum ve lemlerin Rabbine teslim olmakla emr
olundum.511 Bu ayetin benzeri bir ayette de yle bir ifade kullanlmaktadr:








De ki:
Allah'n dnda taptnz eylere tapmak bana yasak edildi. De ki: Ben sizin
arzularnza uymam, aksi halde saptrm da hidayete erenlerden olmam.512 Dikkat
edilirse bir nehy olunma sz konusudur. Bir iten nehy olunma, olma ihtimali olan

510
Rz, et-Tefsrul-Kebr, IX, 550.
511
Mmin Suresi, 40/66.
512
Enam Suresi, 6/56.

120
bir i iin geerlidir. Zira kii yapmad bir iten neden nehy olunsun ki? Ayrca bu
paragrafta ele aldmz ayetlerin ilkinde ok dikkat ekici bir ibare vardr, o da:
De ki: "Ben, Rabbimden bana ak deliller gelince, sizin Allah'tan baka
yalvardklarnza tapmaktan menolundum ayetindeki "Ben, Rabbimden bana
ak deliller gelince, ibaresidir. Acaba bu ak deliller gelmeden nce byle bir ey
sz konusu muydu? Eer irk koma ihtimali yoksa neden acaba ak deliller
gelince artk irk komaktan nehy olundu? Eer ayn ekilde byle bir durum yok
idiyse neden ak deliller bu ii yapmaktan onu men etti? Buna cevap olarak yle
denmektedir: Peygamberin irk komas sz konusu deildir. Mrikler Hz.
Peygamber (s.a.s)e "Ey Muhammed! Atalarnn dini hakknda bu sylediklerinden
dn!" demilerdi. Bunun zerine Allah Tel, "De ki: "Ben, Rabbimden bana ak
deliller gelince, sizin Allah'tan baka yalvardklarnza tapmaktan menolundum..."
ayetini indirdi.513 Yani Hz. Peygamber (s.a.s) daha nceden mrik olamaz, ayette
de ifade edildii gibi, mriklerin arsna cevaben ben bu iten men olundum
demesi ifade edilmitir. Biz bu yorumdan sonra bu grlerin sahiplerine birka soru
yneltmek istiyoruz. Dikkat edilirse ayette bir sonralk ibaresi yer almaktadr. Bu
ibare de rabbimden ak deliller gelince (geldikten sonra) sizin taptklarnza
tapmaktan men olundum ibaresidir. Acaba Hz. Peygamber (s.a.s) kendisine
zikredilen deliller geldikten sonra bu iten nehy edildiyse, sz konusu deliller
gelmeden nce de nehy edilmi miydi? Eer nehy olunma iinin daha nce var olan
bir irk olgusu iin olmadn ifade etsek bile, bu delillerden nceki dnem iin ne
diyeceiz? kinci sorumuza gelince, mfessirin zikrettii rivayete gre, Hz.
Peygamber (s.a.s)e yaplan tekliften sonra neden acaba: benim iin atalarnzn dini
hakknda sylediklerimden dnmem olacak ey deildir demedi de: ben sizin
taptklarnza tapmaktan nehy olundum ifadesi kullanld? Bizim bu konuda zorlama
yorum yaptmz dnlebilir. Ama daha nceden de ifade ettiimiz gibi, irk gibi
hassa bir konuda peygamberler ve Hz. Peygamber (s.a.s) iin neden kesin ibareler
kullanlmamtr? Biz ayeti anlamak istediimiz gibi anlama abas iinde deiliz.
Samimi bir ekilde savunulan grlere sahip olduumuzu ifade edelim. Sonu
olarak bu ayetler, nbvvetten nceki dnem iin irki mmkn klmaktadr.

513
Zuhayli, Vehbe, a.g.e, XII, 432.

121
Peygamberimiz (s.a.s) iin irkten nehy olunmasn bir nceki maddenin
btnlnde grmze delil olarak sunmutuk. Bu madde ierisinde de irkten
uzak durmakla emr olundum ibaresinin getii ayetleri zikredeceiz. lk ayet
yledir:


O'nun (Allahn) orta yoktur. Bana

sadece bu emr olundu ve ben mslmanlarn ilkiyim.514 Dikkat edilirse ayette aka
Hz. Peygamber (s.a.s) Allaha hibir orta irk komamakla emr olunduunu ifade
etmektedir. Ayrntlar zikretmeden nce bu ayetten nceki ayeti de zikredersek,

konu daha iyi anlalacaktr. Sz konusu ayette de Allah (c.c) yle buyurur:





De ki: Rabbim
beni doru yola, brahimin dimdik ayakta duran, batldan uzak, tamamen Hakka
ynelmi tevhid dinine iletti. O, asla mriklerden olmamt.515 Bu ayette de Hz.
Peygamber (s.a.s) kendisinin dimdik ayakta duran, batldan uzak, tamamen Hakka
ynelmi tevhit dini olan Hz. brahim (a.s)in dinine iletildiini ifade etmektedir. Bu
ayeti yorumlayan mfessirler hidayetin Allahn ltfu ile mmkn olacan ifade
ederler.516 Bu yorumdan ve ayetteki ifadeden sonra yle bir grn zikredilmesi
yanl m olacaktr? Hz. Peygamber (s.a.s) hidayete iletilmeden nce hidayet zere
miydi? Eer hidayet zere idiyse bu durumda bir daha hidayetle emr olunmasnn
anlam kalr m? Bu durumda hidayete iletilmeden nce irkin varl sz konusu
olamaz m? Tabii ki bu mmkndr. Allah onu hidayete ulatrd ve artk putlardan
ve irkten uzak durmasn emretti. Kuran- Kerimde irkten uzak durmakla emr
olunmakla ilgili epeyce ayet vardr. Baka bir ayette de yle bir ifade kullanlr:





De ki: "Ben ancak Allah'a kulluk
etmekle ve O'na asla ortak komamakla emr olundum. Hepinizi ancak O'na
aryorum ve dnm O'nadr.517 fade ettiimiz gibi burada da irkten uzak
durmakla emr olunma sz konusudur. Sonu olarak, irkten nehy olunma daha
nceden bu durum zere olma anlamna gelir. Aksi takdirde kiinin zaten yapt bir
ile (irk komuyorsa irk komamakla) emr olunmasnn anlam olmaz.
Bu konuda ele alacamz son ayet zerinde oka yorumun yapld mehur
bir ayettir. Ayetin metni ve anlam yledir:
Seni arm bulup,
514
Enam Suresi, 6/163.
515
Enam Suresi, 6/162.
516
Rz, et-Tefsrul-Kebr, X, 265; Zuhayli, a.g.e, IV, 421.
517
Rad Suresi, 13/36.

122
doru yola eritirmedi mi?518 Bu ayet hakkndaki yorumlar zikrettikten sonra kendi
grmz ifade edeceiz. Razi bu ayetle ilgili yirmi tane yorumun olduunu
zikreder. Tabii ki biz bunlarn tmn zikredecek deiliz. Bu yorumlar ksaltarak
vermeye gayret edeceiz.

1. Birinci yoruma gre, ayetteki dalalet



Sen kitap nedir, iman nedir bilmezdin?"519 ve

"Sen daha
nce gafillerden (habersizlerden) idin"520 ayetlerinde anlatlanlardr.521
2. kinci yoruma gre: Merfu olarak rivayet edilen bir hadis-i erifte, Hz.
Peygamber (s.a.s) yle demitir: "Kk bir ocuk iken ben dedem Abdlmuttalib'i
kaybetmitim. Alktan nerdeyse lecek vazyete geldim. Nihayet Allah beni ona
kavuturdu. Dolaysyla buradaki dalaletten kast zikredilen rivayetteki dedesini
kaybetmesi ve tekrar ona kavumasdr.522
3. nc yoruma gre, Arapa'da, "Su stn iine karp kaybolduunda,


Dallel-mu fil-lebeni denilir. Buna gre ayetin manas, "Sen,
Mekke'de kfirler arasnda kaybolmutun. Derken Allah seni glendirdi de, bylece
dinini galib getirebildin" eklinde olur.
4. Drdnc yoruma gre, Araplar lde tek olan, adeta l iinde
dlle derler. Buna gre Hak Tel sanki: "O beldeler, sen
kaybolmu aaca,
hari, iinde Allah'a iman ve marifetullah meyvesini tayan hi bir aa bulunmayan
bir l gibidir. Binaenaleyh sen, bu cehalet lnde yetien, tek bir aasn. Ben seni
bylece tek, adeta yitmi olarak buldum ve senin sebebinle, insanlar hidayete
erdirdim" demek istemitir ki Hz. Peygamber (s.a.s)'in, El-hikmetu dletul-
mmini "Hikmet, m'minin yitiidir"523 hadis-i erifi de bunun bir benzeridir.524
5. Beinci yoruma gre, ayetteki dalalet "Allah seni, kk bir ocuk iken,
marifetullah'dan habersiz olarak bulup da, sende akl, hidayet ve marifet yaratmad
m?" demektir. Nitekim Hak Tel, bir baka ayette, "Allah sizi, analarnzn

518
Duha Suresi, 93/7.
519
ura Suresi, 42/52.
520
Yusuf Suresi, 12/3.
521
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XXIII, 216-217.
522
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XXIII, 216-217.
523
Aclni, Kef'l-Hafa, I, 363.
524
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XXIII, 216-217

123
karnndan, siz bir ey bilmez iken alarak kard"525 buyurmutur. O halde bu ayette
geen, "dalalet" ile, "ilimden bo" manas kastedilmi olup, "yanl inanlara
kaplm ve saptm" manas kastedilmemitir.526
6. Ayetteki dallet, "Sen, peygamberlikten b-haberdin, byle bir ey
arzusunu bile tamyordun. Bu aklna bile gelmiyordu." nk Yahudi ve
Hristiyanlar, peygamberliin srailoullarna mahsus olduunu iddia ediyorlar.
Dolaysyla Ben, seni, kesinlikle bir arzu ve dncen bulunmayan, nbvvete
ilettim" demektir.527
7. Bazen kavmin reisine, kavmi murad edilerek, bu ekilde hitab edilir. Buna
gre bu ayet, "Senin kavmini sapm olarak bulup da, senin ve eriatn sayesinde
doruya iletmedi mi?" manasnda olur.528
8. Bu ifade, "seni saptan kimselerden ayr, onlardan uzak tek bana bulmad
m? Binaenaleyh senin onlardan uzakln her ne zaman ileri olursa, onlarn
sapklklar da o nispette ileri olur. te bu sebeple, seni onlara karmaya, ilerine
girmeye ve onlar apak olan bu dine davet etmeye iletmedi mi?" demektir.529
9. Bu, "Seni, hicretten uzak, Kurey'in elinde akn ve onlardan ayrlmay
arzulayan biri olarak bulmad m?" Hlbuki Allah'n izni olmadan, hicret etmen
mmkn deildir. Binaenaleyh Allah, hicretine msaade edip, Ebu Bekir es-Sddk
(r.a)'i de, hicrette sana yolda klp, seni mm Ma'bed'in adrna iletip, Srka
hadisesinde olanlar olup, dindeki kuvvet ortaya knca, ayetteki Fehed "yolunu
dorulttu" ifadesi ile murad edilen ey olmad m?" demektir.530
Razinin ayet hakkndaki yorumlar neredeyse genel yorumlarn tmn
kapsamaktadr. Dikkat edilirse tm yorumlar, ismet asndan baklarak yaplan
yorumlardr. Ve yorumlarn birou da ayetin balamndan ilgisi olmayan kaybolma
rivayetleriyle doludur. Fakat biz kendi grmz asndan zikredilen yorumlara
katlmadmz ifade edeceiz. Tm yorumlar kendi grlerini desteklemek iin
yaplan yorumlardr. Yaplan gayret, batan kabul edilen bir ncl srf

525
Nahl Suresi, 16/78.
526
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XXIII, 216-217.
527
Rz, et-Tefsrul-Kebr, ayn yer.
528
Rz, et-Tefsrul-Kebr, ayn yer.
529
Rz, et-Tefsrul-Kebr, ayn yer.
530
Rz, et-Tefsrul-Kebr, ayn yer.

124
desteklenebilsin diye gereksiz dil ve nahiv kuralyla yorumlarn uzatlma gayretinden
baka hibir ey deildir. Biz ise sz konusu ayetteki dalaleti daha nce maddeler
halinde zikrettiimiz kendi grlerimiz dorultusunda deerlendirmek
durumundayz. Yani sz konusu ayetteki dalalet kelimesinin irk olabilecei
kanaatindeyiz. Zira daha nceden de ifade ettiimiz gibi Hz. Peygamber (s.a.s),
kendisinin Allahn sevkiyle hidayete ulatn ve irkten menedildiini ifade
etmiti.531 Dolaysyla onun dalalette iken hidayete ulatrlmas irkten
kurtarlarak hidayete ulatrlmasdr. Bu yorumumuzu destekleyen bir dier rivayet
de Taberinin Sddiden rivayet ettii grdr. Sddi sz konusu ayetteki dalalet
iin peygamberin krk yl onlarn dini zerinde olduunu ve Allahn onu bu
dalaletten kararak ve onu kavminden ayrarak hidayete ulatrdn ifade eder.532
Sonu olarak ayetin manas Allah seni kavminin insanlar gibi sapm buldu da
hidayete ulatrmad m? olur. Bu durumda da peygamberliinden nce irkin vuku
bulmu olmas da mmkn olur.

3.1.4 irkin mknna tirazlar


Peygamberimizin nbvvetten nce de irk komadn ve onun daha
ocukken bu greve layk grldn kabul edenlerin delil olarak kullandklar
erh-i sadr hadisesinin tutarl olmadn da burada ifade edelim. Sz konusu
erh-i sadr olaynn iki defa meydana geldii, ilkinin Hz. Peygamber (s.a.s) on
yalarnda iken, ikincisinin de sra gecesinde vuku bulduu rivayet edilmitir.
Rivayete gre sreye ad olan "gsn genilemesi (erh-i sadr)" olaynn ilkini Allah
Resulu yle aklar: Eb Hureyre (r.a), Hz. Peygamber'e, ilk peygamberlik
belirtisinin ne olduunu sorar. Hz. Peygamber (s.a.s) yle cevap verir: "On
yalarnda iken sahrya (l) kmtm. Bamn stnde baz sesler iittim. Bir
adam dierine, "te bu o deil mi" diye soruyor, dieri "evet" diyordu. Bunlar daha
nce grdm hibir kimseye benzemiyordu. Yryerek yanma geldiler. Birisi
kollarmdan tuttu. Hibir ey hissetmiyordum. Birisi "yan yatr" dedi. Zorlamadan ve
ekmeden beni yatrdlar. Birisi, "gsn yar" dedi. Gsme kt, kan ve ac
olmakszn, greceim ekilde gsm yard. "Kin ve hasedi kar" dedi. Kan
531
Mminun Suresi, 40/66.
532
Taber, Muhammed bin Cerr, Cmiul-Beyn an Tevli yil-Kurn, (Thk. Smi bin Muhammed
es-Selme), Riyad 1997, VI, 425.

125
phts benzeri eyleri karp att. "efkat, merhamet ve rahmet doldur" dedi.
kard ey gme benziyordu. Sonra sa ayamn ba parman hareket ettirdi
ve yle dedi: Haydi git ve selmet bul". Oradan, kklere kar efkatli byklere
kar merhametli olarak dndm."533 kinci rivayette Efendimiz (s.a.v.) buyurmu ki:
"Ben Beyt'in yannda uyur uyank aras bir halde iken iinde Zemzem suyu bir altn
tasla bana gelindi de gsm uraya ve uraya kadar yarld". Katade demi ki:
Enes'e ne kastediyor dedim: "karnmn aasna kadar dedi". Buyurdu ki: Derken
kalbim karld da zemzem suyu ile ykand. Sonra tekrar yerine kondu. Sonra iman
ve hikmet dolduruldu. Sonra Burak getirildi. Onun zerinde Cebrail (a.s) ile beraber
gittim. Ta dnya semasna vardk..."534 Bu rivayetlerden en salkl olan mira ile
alakal olandr. Binaenaleyh genel kabul bu yndedir.535 Ayrca rivayetlerde geen
inirah-arh/gs yarma fiili maddi bir yarma olarak deil, Kuran- Kerimin
farkl ayetlerinde geen fiillerle paralel ele alnrsa daha olumlu bir sonu elde edilir.
Sz konusu ayetlerin ilkinde: Rabbim! Gsm a. Bana iimi kolaylatr536
Burada "gs amak"tan kast, nbvvet gibi byk bir grevi yerine getirmek ve
kfr glerine yapayalnz kar kabilmek iin insanda cesaret bulunmadnda,
ona cesaret verilmesidir.537 Dier iki ayette yle buyurulur: Allah kimi doru yola
iletmek isterse onun gsn slam'a aar.538, Allah'n, gsn slam'a at
kimse Rabbinden bir nur zerinde deil mi?539 Bu iki ayetteki "erh-i sadr"dan
kast, her eit zihin karklndan ve tereddtten temiz olarak, yalnz slam'n hak
yol olduuna ve slami akide, ahlk, kltr, medeniyet btn ameller ve hidayetlerin
kesinlikle hak olduuna mutmain olmaktr.540 Fakat vurgulayalm ki, nirah
Sresinde geen arh- sadr nbvvetten nce Mekkelilerin irkinin, ve
Hristiyanlarn ve Yahudilerin inancnn yanllnn farknda olan Hz. Peygambere
(s.a.s) peygamberliin verilmesi olarak yorumlayanlar da olmutur.541 Bu yorum,

533
Ahmed b. Hanbel, Msned, V, 139; bn Kesir, Tefsirul-Kurnil-Azim, V, 232.
534
Buhari, Bed''l-Halk 6, Menkbu'l-Ensr 42; Mslim, man 264; Tirmizi, Tefsir, nirah, 3343;
Nes, Salt, 1.
535
Elmall, a.g.e, IX, 290.
536
Taha Suresi, 20/25,26.
537
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XXIII, 227-230; Elmall,a.g.e, IX, 290; Mevdudi,a.g.e, VII, 257.
538
Enam Suresi, 6/125.
539
Zmer Suresi, 39/22.
540
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XXIII, 230; Elmall, Mevdudi, a.g.e, VII, 257.
541
Mevdudi, a.g.e, VII, 257.

126
ayetle tutarll ok uzak olan bir yorumdur. nk nirah Suresinin bir nceki
sure olan Duha suresinden sonra indiinde ittifak vardr. Bu iki surenin birbiriyle
balantl olduu, hatta yle ki bu iki surenin tek sure olarak ve aralar besmele ile
ayrlmakszn okunduu rivayet edilmitir.542 Duha suresinin sebeb-i nzul de
bilindii gibi bir sre kesilen vahiy sonrasnda kafirlerin Allahn kendisini terk
ettii iddialarna cevap vermektir.543 Eer inirah suresindeki geniletmeyi Duha
suresiyle ilintilendirecek olursak, arh/geniletme fiilini Allahn onu manevi
olarak desteklemesi olarak anlayabiliriz. Veya Hz. Musann (a.s) nbvvet grevini
yerine getirebilmek iin istedii manevi destek olarak da anlalabilir.544 Sonu
olarak Hz. Peygamberin (s.a.s) nbvvetten nce irk komadn ve de
peygamberlikten haberdar olduunu ifade edenlerin sz konusu rivayetleri delil
olarak gstermi olmas tutarl deildir. Zira rivayetler elikilidir ve kabul gren
rivayet, mira ile alakal olarak zikredilendir. Bu durumda da rivayetin nbvvet
ncesi ile ilintilendirilmesi direkt olarak batl olmu olur. Zira mira vuku
bulduunda zaten Hz. Peygamber (s.a.s) nbvvetle merref klnmt. Dolaysyla
peygamberin ismetini savunmak adna kullanlan rivayetler, bir n kabul savunmak
adna yaplm fakat tutarl olmayan rivayetlerdir.
Hz. Peygamberin (s.a.s) nbvvetten nce de kesinlikle irk komadn
savunanlar ayrca siyer kitaplarnda geen rivayetleri de delil olarak kullanrlar.
rnein henz ocukken bir bayram elencesine katlr ve putlara yaklar. Tam bu
srada tanmad birisi gelip ona putlara kesinlikle el srmemesi iin onu uyarr ve o
da bayram yerini terk edip gider.545 Dier bi rivayette ise am yolunda rahip Bahira
ile karlaan Hz. Peygambere (s.a.s) rahip Lat ve Uzza adna yemin ederek bir
eyler sormak ister. Fakat Hz. Peygamber (s.a.s) ona kendisinin putlar adna yemin
etmeyeceini, zira onlara buzettiini syler. Bunun zerine Bahira Allah adna
yemin ettirerek sorularn sorar ve cevap alr. 546 Sz konusu eserlerde ayn ierikli
rivayetleri grmek mmkndr. Kuran- Kerimde bu rivayetleri nakzeden ayetlerin

542
Rz, et-Tefsrul-Kebr, XXIII, 230.
543
Duha Suresi, 93/3.
544
Taha Suresi, 20/25-26.
545
Kad, yad, Ebul-Fadl, e-if, Drul-Fikr, Beyrut 1988, II, 106.
546
bn Hiam, Cemaleddin Abdulmelik bin Hiam, es-Sretun-Nebeviyye, (Thk. brahim el-Ebyri),
Msr 1936, I, 191-194; Kad, yad, a.g.e, II, 106.

127
var olduunu ayrntlaryla zikretmitik. Daha nce zikretmediimiz bir ayet bu
konuya aklk getirmektedir. Mriklerin Kuran deitirmeleri veya farkl bir
Kuran getirmeleri isteklerine Hz. Peygamber (s.a.s) ayetlerin ifadesiyle yle cevap
verir: De ki: "Eer Allah dileseydi, onu size okumazdm ve onu size bildirmezdi. Ben
ondan nce sizin iinizde bir mr srdm. Siz yine de akl erdirmeyecek
misiniz?547 Bu ayeti cumhurun gr dorultusunda yorumlayan mfessirler bu
ayeti Hz. Peygamberin (s.a.s) irk komadna delil olarak sunarlar.548 Oysaki tam
tersine Hz. Peygamber (s.a.s) aka daha nceden byle eyler zikretmediini, zira
kendisine bunlarn emredilmediini veya vahy edilmediini ima etmektedir.
Dolaysyla Hz. Peygamberin daha nceden mrikleri irkten men etmediini,
nk onunla emredilmedii sonucunu karabiliriz. Eer Hz. Peygamber (s.a.s) daha
nceden de onlar irkten nehy etmi olsayd sz konusu ibareyi kullanmazd. O, ta ki
nbvvetle merref klnncaya ve irkten nehy edilene kadar insanlar bundan men
etmedi.
Sonu olarak peygamberlerin irk koma ihtimallerinin olmad baz
rivayetlerle nekz edilmeye allmsa da, bu rivayetlerin shhati tartmaldr.
Shhatli olan rivayetler de tevil edilerek istenen manaya hamledilmilerdir. Ayrca
zikredilen rivayetleri pek ala bizim ifade ettiimiz manya hamletmek de mmkndr.

547
Yunus Suresi, 10/16.
548
Mevdudi, a.g.e, III, 142.

128
SONU
Peygamberler, ilahi kaynakl dinlerin olmazsa olmaz unsurudurlar. Zira
akn varlk olan Allah ile onunla iliki kuramayacak olan insanlar arasnda elilik
yapmas gereken insanlarn olmas gerektii de bir vakadr. nk Allah emirlerini
insanlara ulatrmak durumundadr ve bunu da ancak bir insan yapabilir. Fakat bu
insan sradan bir insan olamaz. Hem maddi ve hem de manevi ynden bu insann
temayz etmi ve yce vasfl biri olmas gerekir. Ayrca akn olan Allah tarafndan
inzal olunan dinlerin kutsal metinleri vardr ve o metinler de emir ve nehiy ierirler.
Tabii ki bu emir ve nehiylerin ilk uygulayclarnn olmas gerekir ki onlar
peygamberlerdir. Ayrca peygamberler sadece uygulayc deil, bir ahlak btnn
oluturan dinlerin rnek ahsiyetleridir. Binaenaleyh dinlerde akl ile kavranmas
biraz g olan metafizik olgular vardr ve bunlarn da niceliklerini sradan insana
anlatabilecek zelliklere sahip insanlar da Allahn sekin kullar ve dolaysyla da
peygamberlerdir.
Peygamberlerin insanlarn ierisinden zenle seilmi olan ve Allahla
muhatap olabilme erefiyle merref klnan insanlar olduu bir hakikattir.
Peygamberler bu zel konumlar sebebiyle sradan insanlardan farkl olmak
durumundadrlar. Fakat ne yazktr ki muharref Tevrat, peygamberlerin mmtaz
ahsiyetlerine yakmayacak kt fiilleri onlara nispet etmekten kanmaz.
Peygamberleri zina yapmak, hrszlk yapmak, sihirle uramak vb. gibi fiillerle
nitelendiren Tevrat ve Yahudiler Kuran- Kerim tarafndan kesin ve iddetli bir dille
eletirilirler. Hristiyanlar ise peygamberleri Hz. say Allahn olu olarak
nitelendirmi ve tm dini anlaylarn bu kabul zere kurmulardr. Yahudiler gibi
Hristiyanlar da Kuran- Kerim tarafndan iddetli bir dille eletirilir. Bu iki hakikat
arasnda orta yolu seen tek din ve anlay slamn anlay olmutur. Kuran-
Kerim peygamberlerin salih/iyi kimseler olduunu vurgulamakla birlikte, bazen de
hata yapabildiklerini de ifade eder.
Peygamberlerin Kurandan nceki kutsal kitaplarda ele alnan durumlarn
gren slam limleri onlar baz sfatlarla tavsif edip bir nevi onlar tenzih etme
uras ierisine girmilerdir. Genel kabule gre ve almamzda da ifade bulduu
gibi bunu ilk yapan kimsenin Ebu Hanife (.150) olduu kabul edilir. Daha sonra

129
gelen limler de bu gr biraz daha sistemletirmiler ve peygamberler iin baz
vacip sfatlarn gerekliliini vurgulamlardr. Bu sfatlar ierisinde en dikkat ekici
olan ve almamzn da ana unsurunu tekil eden ismet sfatdr. Genel kabule gre
ismet sfat peygamberlere has bir sfat olup, peygamberler bu sfat vesilesiyle hata
ve gnahlardan korunmulardr. Hatta baz mezheplerde bu sfat, Allahn
peygamberde masiyeti yaratmamas eklinde tarif edilmi ve peygamberler melek
konumuna karlmlardr. Hatta baz mezheplere gre (Mutezile) peygamberler
hayatlarnn her dneminde korunmulardr. Yine tm mezhepler, peygamberlerin
hayatlarnn her dneminde irk komaktan ve byk gnahtan korunduunu kabul
etmiler ve bu konuda icma olduu ifade edilmitir. Fakat Kuran- Kerimde
mezheplerin ismet anlayn nakzeden ve onlarn kabulyle elien ayetlerin var
olduu bir hakikattir. Fakat kendi n kabuln ayetlere syletme gelenei sz
konusu ayetleri anlaylar dorultusunda yorumlam ve yine ayn sonucu elde
etmitir. unu ifade edelim ki yaplan ou yorumlar tutarsz olup, ilgisiz ayetler
delil olarak kullanlm ve bazen de yersiz dil tahlilleri yaplarak iin iinden
klmaya allmtr. Sonuta ortaya yersiz bir zorlama yorum rnei kmtr.
Peygamberleri savunmak adna yaplan tm almalar iyi niyetle yaplm
gayretlerdir. Onlara sayg duymak gerekir. Fakat gerei sylemek ilim ahlak
ynnden daha nemlidir. Gemi limlerin her sylediklerinin mutlak doru
olduunu kimse iddia edemez. Biz de onlarn yapt tm gayretleri ve bize atklar
ufuklar saygyla karlamakla birlikte, onlarn grlerine katlmadmz da ifade
edelim. Peygamberler de insandr ve hr iradeleri vardr. Dolaysyla melek
olmadklar iin de hata yapma ihtimalleri vardr ve bu grmz destekleyen
ayetlerin mevcudiyeti de apaktr. Ayn ekilde mrik bir ailenin ocuu olmalar
ve toplumlarnn da mrik olmas durumunda onlarn da risaletlerinden nce mrik
olmas mmkndr. Bu ynde ayetlerin olduunu zikretmi ve ayrntlaryla
tartmtk. Ayrca bizim gibi hata ile muttasf olan insanlara melek konumuna
ykseltilmi ve hata yapma ihtimali olmayan birinin rneklik etmesi de abestir. Zira
rneklik ancak ayn artlarda ayn davran sergileyebilecek iki birey arasnda
msavat varsa mmkndr. Aksi taktirde rnek olmasnn anlam olmaz. Ayrca hata
ilemi olmalar peygamberlerin peygamberliklerine engel tekil etmez. Tam tersine
onlarn hatasn vurgulama bykln gsterip Yce Allahtan balanma

130
dilemeleri bizim gibi her an hata ile geen insanlara mit verir. Ayn ekilde eer
Allah onlarn hatasn affetmi ve onlar o yce makama layk grdyse buna kimin
itiraz olabilir ki? Peygamberler akn varlklar deil, insanlarla Allah arasnda elilik
grevi gren, hata yapsa bile zr dileme bykln gsteren, en byk rnek ve
en mmtaz ahsiyetlerdir.
Nihai olarak unu ifade edelim ki cumhurun ismet anlay Kuran- Kerimde
zikredilen peygamber profili ile tezattr ve tutarszdr. Onlarn da irk komalar her
zaman imkn dhilindedir. Nbvvet ncesinde irk vuku bulmutur, fakat
nbvvetten sonra vuku bulmamtr. Peygamberler de imtihana tabi olan ve iradeleri
olan insanlardr. Onlarn masum olmalar gnah ileyememeleri deildir. Onlar da
nbvvetten sonra farknda olarak byk gnah ilemiler ve bundan dolay
affedilmelerini talep etmi ve affedilmilerdir. Ayrca Allah onlar hatalar ile yz
yze brakmam ve dzeltilmesi iin yeri geldike vahiyle mdahale etmitir.

131
KAYNAKA

Ahmed bin Hanbel, Msned, ar Yaynlar, stanbul 1982.


ls, ihabuddin Mahmud, Rhu-l Men fi Tefsril-Kurnil-Azm
ves-Sebul-Mesn, Drul-Fikr, Beyrut 1987.
Ate, Sleyman, Yce Kurann ada Tefsiri, Yeni Ufuklar Neriyat,
stanbul 1989.
Aydemir, Abdullah, slami Kaynaklara Gre Peygamberler, TDV
Yaynlar, Ankara 2005.
Aydn, Mehmet, Din Felsefesi, zmir lhiyat Fakltesi Vakf Yaynlar,
zmir 2001, 19.
Badadi, Abdulkahir bin Thir, Usld-Dn, Drul-Ktbil-lmiyye,
Beyrut 1981.
el-Fark Beyne'l-Frak (Nr. M. Zhid Kevser), Mektebetu Neris-
Sekafe, Kahire 1948.
el-Fark Beyne'l-Frak , (ev. E. Ruhi Flal), TDV Yaynlar,
stanbul 1979.
Baheci, Muhittin, yet ve Hadislerde Peygamberlik ve Peygamberler,
Trdav Basn Yayn, stanbul 1977.
Bakllani, Kad Ebu Bekir Muhammed bin Tayyib, Temhdul-Evil ve
Telhsud-Delil, Messesetl-Ktbis-Sekafiyye, Beyrut 1987.
Bayndr, Abdulaziz, Kurn Inda Doru Bildiimiz Yanllar,
stanbul 2006.
Beydv, Envrut-Tenzil ve Esrrut-Tevil, Drul-Ktbil lmiyye,
Beyrut 2003.
Bulut, Mehmet, Ehli Snnet ve iada smet nanc, Risale Yaynevi,
stanbul 1991.
Crcni, Seyyid erif, et-Tarift, (Yaynevi Yok), Msr, 1357.
erhul-Mevkf, Matbaa-i mire, stanbul 1239.
Cveyn, Kitabul rd la Kavidil-Edille f Uslil-tikd, Beyrut
1985.

132
akan, smail Ltfi, Hadis Usul, MF Vakf Yaynlar, stanbul 2001.
rt, Mustafa Meral, Arapa Dilbilgisi Nahiv, MF Vakf Yaynlar,
stanbul 2006.
Demirci, Muhsin, Tefsir Usul ve Tarihi, MF Vakf Yaynlar, stanbul
2001.
Eri, Ebul-Hasan, Makaltul-slmiyyn Ve htilful-Musalln,
Mektebetu Nehdatil-Msriyye, Msr 1950.
lk Dnem slam Mezhepleri, (ev. mer Aydn-Mehmet Dalkl),
Kabalc Yaynlar, stanbul 2005.
Gazali, Ebu Hamid bin Muhammed, el-ktisd fil-tikd, Matbaatul-
Edebiye, Beyrut 1983.
Glck, erafettin, slam Akaidi, Esra Yaynlar, Konya 1999.
Glck, erafettin-Toprak, Sleyman, Kelam Tarih-Ekoller-Problemler,
Tekin Kitabevi, Konya 2001.
Gndoar, Hamdi, Kuranda Hz. Muhammed (s.a.s)in zellikleri, Raza
Yaynlar, stanbul 1999.
Hamidullah, Muhammed, slam Peygamberi, rfan Yaynclk, stanbul
2001.
Kuran- Kerim Tarihi, Beyan Yaynlar, stanbul 2000.
Harputi, Abdullatif, Tenkhul-Kelm Fi Akidi Ehlil-slm, Necm-i
stikbal Matbaas, stanbul, 1330.
Havva, Said, el-Ess fis-Snne (slam Akaidi), (ev. M. Ahmet Varol ),
Aksa Yaynlar, stanbul 1992.
Hz. Muhammedin Hayat, (Trc. zzet Hasan), A...F Vakf Yay.
Ankara 1971.
bn Hazm el-Endelusi, Ebu Muhammed Ali, Kitbul-Fasl fil-Milel ven-
Nihal, Mektebetul-Msenna, Badat 1321.
bn Hiam, Cemaleddin Abdulmelik bin Hiam, es-Sretun-Nebeviyye,
Drul-Ktbil-lmiyye, Beyrut 2004.
bn Kesir, Kasasu'l-Enbiy, (Nr. Mustafa Abdlvhid), Mekke 1408.
Tefsrul-Kurnil-Azm, Drul-Ktbil-lmiyye, Beyrut 1999.

133
bn Manzur, Ebul-Fadl Muhammed bin Mkerrem, Lisnul-Arab,
Matbaatul- Ktb, Beyrut 1990.
bn Teymiyye, Ebul Abbas, Kitbun-Nbvvt, Beyrut 1985.
c, Adududdin Abdurrahman bin Ahmed, el-Mevkf fi lmil-Kelm,
Mektebetul-Mtennebbi, Kahire ts.
sfahni, Mucemu Mfredti Elfzil-Kurn, Beyrut, tsz.
tikadda Orta Yol (ev. Kemal Ik) A. Yay, Ankara 1985.
zmirli, smail Hakk, Yeni lm-i Kelam, Evkaf- slmiyye Matbaas,
stanbul, 1339.
Kd Abdulcebbar, Abdullah bin Ahmed, el-Mun f Ebvbit-Tevhd
vel-Adl, (Yay. y.), Kahire 1965.
erhul-Uslil-Hamse (Nr. Abdulkerim Osman), Kahire 1384.
Kd, yd, Ebul-Fadl, e-if, Drul-Fikr, Beyrut 1988.
Kastallni, Ebul-Abbas Ahmed bin Muhammed, el-Mevhibl-
Ledniyye Tercmesi Mealimul-Yakin, mire Matbaas, stanbul
1898.
Kemaleddin el-Beyd, arat'l-Meram min bratil-mam, (Thk. Yusuf
Abdurrezzak), Mustafa el-Bbil-Halebi, Kahire 1949.
Kl, Recep, Ahlakn Dini Temeli, TDV Yaynlar, Ankara 1996.
Krbaolu, M. Hayri, slam Dncesinde Snnet, Ankara Okulu
Yaynlar, Ankara 2000.
Kokuzu, Ali Osman, Rivayet limlerinde Haber-i Vhidlerin tikad ve
Teri Ynlerinden Deeri, D..B Yaynlar Ankara 1988.
Koyiit, Talat, Hadis Istlahlar, Ankara 1980.
Kurtubi, el-Cmi li Ahkmil-Kurn, Drul-Ktibil-Arabi, Kahire
1967.
Mturd, Ebu Mansur Muhammed, Kitbut-Tevhid, (Tah. Fethullah
Huleyf) Darul-Ktbil-slami, Beyrut 1970.
Kitbut-Tevhid Tercmesi (Trc. Bekir Topalolu), SAM
Yaynlar, stanbul 2005.
Teviltu Ehlis-Snne, (Thk. Fatma Yusuf el-Haymi), Drul-
Ktbil-lmiyye, Beyrut 2004.

134
Mevdudi, Tefhimul Kurn, (Trc. Komisyon), stanbul 1999.
Nesefi, Ebul-Mun Meymun, Tabsiratul-Edille, Drul-Ktbit-Trasi,
Dimak 1990.
Nesefi, Medrikut-Tenzl ve Hakikut-Tevl, Drul-Ktbil-lmiyye,
Beyrut 2001.
Nureddin es-Sbn, el-Bidye fi Uslid-Dn (Trc. Bekir Topalolu),
D..B Yaynlar, Ankara 1982.
nkal, Ahmet, Resulullahn slama Davet Metodu, Hayra Hizmet Vakf
Yaynlar, Konya 1981.
zcan, Hanifi, Maturidide Bilgi Problemi, MF Vakf Yaynlar,
stanbul 1993.
Pazarl, Osman, slamda Ahlak, Remzi Kitabevi, stanbul 1972.
Pezdevi, Ebu Yusr Muhammed, Usulud-Din Ehl-i Snnet Akaidi (Trc.
erafettin Glck), Kayhan Yaynlar, stanbul 1980.
Rb el-sfahn, Ebul-Kasm Hseyin bin Muhammed, el-Mfredt f
arbil-Kurn, Dru Kahraman, stanbul 1986.
Rz, Fahreddin Muhammed bin mer, smetul-Enbiy, Mektebetu
Sekafetid-Diniyye, Kahire 1986.
Peygamberlerin Masumiyeti, (ev. Hasan Fehmi Ulus), lim
Yaynlar, stanbul 1986.
et-Tefsirul-Kebir, Mefthul-ayb, Dru Kutubil-lmiyye, Beyrut
2000.
Tefsir-i Kebir (Trc. Suat Yldrm ve Dr.), Aka Yay, Ankara
1995.
Muhassalu Efkril-Mtekaddimn vel-Mteahhirn, (Kelama Giri,
Trc. Hseyin Atay), Ankara 1978
Sabuni, Muhammed Ali, Peygamberlik ve Peygamberler (Trc. Suat
Cebeci-Bilal Delice), Kltr Basn Yayn Birlii, stanbul, tsz.
Maturidiyye Akaidi, (Trc. Bekir Topalolu), DB Yaynlar, stanbul
1995.
Sarkolu, Ekrem, Balangtan Gnmze Dinler Tarihi, Faklte
Yaynevi, Isparta 2002.

135
Sinanolu, Mustafa, Kitab- Mukaddes ve Kuran- Kerimde Nbvvet
(Baslmam Doktora Tezi), stanbul 1995.
Suat Yldrm, Kuran- Kerim Meal ve Tefsiri, stanbul 2004.
Suyuti, Celaleddin Abdurrahman Ebu Bekir, ed-Drrl-Mensr f
Tefsiril-Mesr, Darul-Fikr, Beyrut 1993.
el-tkn f Ulmil-Kurn, Dru bni Kesir, Beyrut 2002.
aban, Zekiyyddn, slam Hukuk lminin Esaslar (Uslul-Fkh) (Trc.
brahim Kfi Dnmez), TDV Yaynlar, Ankara 1996.
fii, er-Risle, (Thk. Ahmed Muhammed akir), Drul-Ktbil Arabi,
Msr 1309.
tb, brahim bin Musa, (el-Muvfakat) slam Fkh Metodolojisi (ev.
Mehmet Erdoan), z Yaynclk, stanbul 1993.
ehristn, Abdulkerim, el-Milel ve'n-Nihal (slam Mezhepleri) (Trc.
Mustafa z), stanbul 2005.
Taberi, Muhammed bin Cerir, Cmiul-Beyn an Tevli yil-Kurn, (Thk.
Smi bin Muhammed es-Selme), Riyad 1997.
Taftazani, Sadeddin Mesud bin mer, erhul-Akaidin-Nesefiyye, (Nr.
Ahmed Hicazi es-Sekka), Mektebetu Klliyatil-Ezheri, Kahire
1987.
Kelam lmi ve slam Akaidi (erhul-Akaid) (Haz. Sleyman
Uluda), Dergah Yaynlar, stanbul 1991.
erhul Maksd, (Thk. Abdurrahman Umeyre), lemul-Ktb,
Beyrut 1989.
Taylan, Necip, Mantk Tarihesi - Problemleri, MF Vakf Yaynlar,
stanbul 1996.
Yavuz, Salih Sabri, slam Dncesinde Nbvvet, nsan Yaynlar,
stanbul tsz.
Yazr, Elmall Muhammed Hamdi, Hak Dini Kurn Dili, (Yay. yok)
stanbul 1993.
Zebd, Muhammed Murtaza el-Huseyn, Tcul-rs, (Yay. Yok),
Beyrut, 1988.
Zemaher, Tefsrul-Kef, Drul-Ktbil-lmiyye, Beyrut 2002.

136

You might also like