Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 33

POSTMODERNZM:

YEPYEN BR EVRE M, BR ELMN


MUTLAKLATIRILMASI MI?

Glnur Savran

Fredric Jameson bir yazsnda1 (Stuart Hall'a atfen) "sylemsel mcadele"den


sz eder. Sylemin terimlerini ve kurallarn denetleme mcadelesidir bu: de-
olojik atmadan farkl olarak, rakip dnceleri itibarszlatrmaya ve aza al-
namayacak temalar haline getirmeye ynelik bir stratejiye dayanr. Tartma,
tahlillerin kendilerinden ok tahlilde kullanlan terimlerin meruiyeti etrafnda
dner.
"Sylemsel mcadele" deyimi, Marksizm'in artk bir imkn sunmadn
ileri sren postmodernist teorilerin izledikleri yolu tarif etmek iin olduka el-
verili. "Modernite" paradigmas altnda bir araya getirilen bir kavramlar dizisi
var ki, bu kavramlardan her biri bir teorinin eskimi, yani "modern", dolaysy-
la da tutucu ve baskc olduunu tehis etmek iin yeterli birer semptom sayl-
yor. Postmodernist sylemleri bir kavramlar seli haline getiren, kavramlarn ar-
dndaki tezlerin kavranmasn gletiren etkenlerden biri de bu. rnein,
"Marx hangi tarihsel konjonktrde ii snfna ne anlamda bir birlik atfetmiti
ve bu tarihsel olarak nasl yanlland?" sorusunun yantn bu teorilerde ara-
mak abes. Bunun yerine, Marksizm'in zne anlay evrenselciydi, Marx Ay-
dnlanma'nn zerk ve birleik zne anlayna hapsolmutu yantyla yetinme-
miz gerekiyor. Postmodernist teorilerde biteviye srp giden bu merular ve
gayri merular listesi, insanda postmodernizmin neredeyse bir ruh hali olduu
izlenimini uyandryor: Btncl teoriler karsnda perspektif okluunu, ev-
rensellik karsnda yerellik ve tikellii, hakikat karsnda yorumu ve grelilii,
politika ve etik karsnda estetii, ideoloji eletirisi karsnda yapbozumunu,
gereklik karsnda imgeleri, temsil karsnda benzetimi (simlasyon), zaman
karsnda mekn, eliki karsnda farkllklar, snf karsnda kimlikleri, ge-
reklilik karssnda olumsall ve kaosu ne karan, bilgiye, aklcla, kurtulu

1. "Five Theses on Actually Exisiting Marxism", In Defense of History - Marxism and


The Postmodern Agenda iinde, der. E. M.Wood/J. B. Foster, Monthly Review Press, New
York, 1997.
Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 159

sylemlerine kukuyla bakanlarn paylat, estetize edilmi bir ruh hali...


Bu kavram ikiliklerinin kendiliinden ima ettii esas tez ise, felsefede, sa-
natta, kltrde ve toplumsal yapda yepyeni bir r ald, moderniteden
mutlak bir kopuun yaand. Bu kopuun niteliine, hangi dzlemlerde ger-
ekletiine ilikin aklamalar ok eitlilik gsteriyor ama en azndan post-
modernist sylemin btnnden byle bir kopu teorisi karmak mmkn.
Postmodernizm u ya da bu ekilde, modernitenin baarszla uram oldu-
u, kendi vaatlerini gerekletirememi ya da bu vaatlerin tam tersi bir noktaya
savrulmu olduu varsaymndan hareket ediyor: Bu tarih yorumuna gre, mo-
dernitenin eitlik, zgrlk, kardelik vaatlerinin vard nokta toplama kamp-
lar ve Gulag adalar. Dolaysyla "kopu", modernitenin toplumsal rgtlen-
me ilkelerinden, ideallerinden, dnyay anlama biimlerinden, sanat ve kltr
duyarllklarndan ve kurtulu projelerinden kopu.
Dolaysyla bu yazda ilkin, postmodernizm zerine gelitirilen sylemle-
rin hemen hepsinin trde bir btn olarak ele ald modern/modernite/mo-
dernizm kavramlar zerinde duracam. Ondan sonra da, "postmodern du-
rum"u bir lde greliletiren, modernite iinde bastrlm, tabi konumda
kalm olann baat hale gelmesi olarak yorumlayan ve bir tr sreklilik iinde
kopu teorisi gelitiren Jameson'n kimi tezlerini ele alacam. Jameson' Mark-
sizm'in tkendiini ileri sren postmodernist dnrlerden ayran ey, bir
yandan kapitalizmin srekliliini koruduunu savunurken bir yandan da kl-
tr asndan bir kopuu teorize etmesi. Bu yzden de kopu teorisi olduka
nansl ve karmak. Toplumsal tahlili ve politik varglar ise, aada "mo-
dern"in kurgulan balamnda ele alacak olduum Foucault, Derrida, Lyo-
tard ve Baudrillard'dan ok farkl.
Bugn anlamaya (ve dntrmeye) alrken kullanlacak kavramlar ne
olursa olsun, yepyeni bir dnem tanmlama abas kendi iinde ele alnmas ge-
reken bir sorun. Bilindii gibi, Lyotard postmodern duruma ilikin tezlerini,
bakalarndan devrald ve retim dzleminde radikal bir dnm varsayan
"sanayi-sonras toplum" tahlili zerine oturtur. Baudrillard ise, artk gereklik-
ten deil ancak "hiper-gereklik"ten sz edebileceimizi, toplumsaln ve ikti-
darn birer gereklik olarak zldn anlatan bir "benzetim" (simlasyon)
teorisi gelitirir. Bu mutlak kopu teorilerinin toplumsal tahlillerini ve politik
varglarn baka bir yazya erteleyerek burada yalnzca Jameson'n kopu anla-
y zerinde odaklanacam. Amacm, kopuun en nansl ve greliletirilmi
olduu durumda2 bile birtakm sorunlarla malul olduunu gstermek.

2. Harvey'de belirgin bir kopu tezinin olmad kansndaym.


160 Defter

I.
Modernizm ve Modernite Kavramlarn Feti Olmaktan karmak...

Postmodernizm zerine sylemleri ve postmodernist teorileri bir btn olarak


ele almak her ne kadar mmkn deilse de, bizzat postmodernizm szcnn
yaps ortak bir zellie iaret ediyor: "Post" neki bir tr asalak (parazit) varo-
luun belirtisi. Postmodernizm kendisini bir teori olarak olutururken kendi
kartndan, modernizm ya da moderniteden besleniyor; onu olumsuzlayarak,
yadsyarak kendini var ediyor. Ancak postmodernizmin besin kaynan olu-
turan kart, byk lde kendisinin kurgulad bir kart: Postmodernizm
modernizmi ya da moderniteyi farkllamam, trde, yekpare bir btn ola-
rak oluturuyor. Aydnlanma, Marksizm, Modernizm zdeliine dayanan bir
btn bu. Bu yekpare btnde Descartes da var Marx da, Rousseau da, Hegel
de... Foucault'nun zerk, akl sahibi zne kurgusuna dayal Bat "epistemesi"ne
ynelik eletirisi Derrida'da Logos merkezli Bat dncesinin eletirisi olarak
belirirken, Lyotard'n st ya da byk anlatlara ynelttii eletiri Baudril-
lard'n gsterge mantna dayal ve "retimci" sylemlere ynelik eletirisiyle
btnleiyor.
Ancak, "modern" dnceyi kendi iinde gerek farkllklar, kopular ba-
rndrmayan, neredeyse trde bir btn olarak kurgulayan ve bu adan byk
lde ortaklk tayan "post" yaklamlar en azndan bir bakmdan ayrtr-
mak mmkn. Foucault, Lyotard ve Derrida esas olarak "bilgi biimleri" dz-
leminde i grrken, Baudrillard'n daha ok sosyo-ekonomik yapda ortaya
ktn iddia ettii radikal kopulardan hareket ettii sylenebilir. te yan-
dan, postmodernizme ve postmoderniteye Marksist bir aklama getirmeye a-
lan Jameson ve Harvey'nin, retim dzeyini temel alan ve tahlillerini dierle-
rininkilerden kkl bir biimde ayran farkl bir ereveye yerletikleri de ak-
tr. zellikle Harvey sz konusu olduunda, postmodern teorilerle postmo-
dern durum ve postmodern yaklam zerine teoriler arasnda bir ayrmdan da
sz edilebilir.
Sz konusu dnrlerin "kopu"u nereye yerletirdiklerine biraz daha ya-
kndan baktmzda, Derrida ile Foucault'yu dierlerinden ayran ve onlarn,
postmodernist olarak nitelendirilmektense "yapsalclk-sonras" bir dnsel
ereve iinde ele alnmalarn gerektiren ok belirleyici bir zellikle karla-
rz: Bu dnrlerin ikisi de dncede ngrdkleri, gerekli bulduklar kopu-
u, yeni yaklam, yeni bir toplumsal duruma balamazlar. Derrida'nn "yap-
bozumu"nun hedefi Bat felsefesinin kendisine atfettii akl taycln sor-
gulamak, felsefenin dilinin ona atfedilen tutarllktan yoksun olduunu gster-
mek; felsefe, dil, anlam ve akl arasnda Bat dncesinde kurulmu olan
denklemi ykmaktr. Foucault asndansa, iktidarn ileyiinde ve iktidar-zne
Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 161

ilikisinde 19. yzyln bandan bu yana kkl bir deiim sz konusu deildir.
Onunki de Derrida'nnki gibi bir felsefi eletiri, olsa olsa postmodernist teori-
lere sunulmu bir felsefi cephaneliktir. ok yerinde bir ifadeyle, Foucault'nun
teorisi "postmodern iktidar"n teorisi deil, modern iktidarn "postmodern -
zmlemesi"dir.3
Lyotard'n durumuna gelince. Onun iin de postmodernizm bir tavr, bir
yaklamdr esas olarak: st-anlatlara, btncl dnceye, tarih felsefelerine,
Aydnlanma'ya, ksacas "modern" akla kar duyulan inanszlk. Bu inansz-
ln domu olduu noktada postmodern bilginin koullarn aratrmaya gi-
riir Lyotard. Ancak, kltrlerin postmodern aa girdii bu evrede toplumla-
rn da bir dnme urad tespiti vardr Lyotard'n teorisinde: 50'li yllarn
sonlarndan bu yana balayan bu toplumsal dnm, sanayi-sonras toplu-
mun ortaya kmas. Ne var ki, byk anlatlara kar duyulan kukunun,
inanszln ardnda yatan toplumsal dnm Lyotard'n teorisinde olmazsa
olmaz bir koul niteliini tamaz: Bu anlatlarn kendi ilerinde barndrdkla-
r sorunlar, bunlarn meruiyetlerini sarsacak tohumlarn atlmasna 19. yzyl-
da yol amtr bile.4
Baudrillard, postmodern durum konusundaki tahliliyle, benzetim teori-
siyle, belki de sosyo-ekonomik dzeyde yaanan dnmler konusunda en ile-
ri gitmi dnrlerden biridir. Geri 1980 ylna kadar "postmodern" kavra-
mn kullanmaz ama 1960'lar ve 70'lerde kitle retimi, bilgi-ilem, gstergeler
ve imgeler dnyas, medya vb. konularda yazdklarnda da, ve tabii daha sonra
da, yepyeni bir toplumsal durumu, bir kopuu anlatr; toplumsal olann ve ikti-
darn zlme srecine girdiini syleyecek kadar kkl bir dnm tespiti
yapar.5
Ksacas, yepyeni, postmodern bir durum'dan sz etseler de etmeseler de,
kendilerini postmodern bir tarihsel evre'nin teorisyenleri olarak grseler de
grmeseler de, bir yanda Foucault ve Derrida ile dier yanda Lyotard ve Baud-
rillard'n yle bir ortak yanlar vardr: Bat dn tarznda kkl bir dn-
mn, belirli bir ereveden kopuun teorisyenleridir bunlar ve kendilerini de
bu ekilde alglarlar.
Bu ereveyi ilk elde kabaca yle tanmlamak mmkn: Tarihi ve toplu-
mu tek ve btnlkl/birleik bir znenin (bilin sahibi zerk birey, dnya ti-
ni, ii snf) bak asndan aklc bir biimde kavramay ve yeniden kurmay
zgrln gvencesi sayan "modern" proje. Sz geen dnrlerden her
3. S. Best/D. Kellner, Postmodern Theory, The Guildford Press, New York, 1991, s. 52.
4. J-F. Lyotard, La condition postmoderne, Les Editions de Minuit, Paris, 1979, s. 63.
5. Bkz. rnein Foucault'yu Unutmak, Dokuz Eyll Yaynlar, 1998 (orijinali: 1977);
Sessiz Ynlarn Glgesinde, Ayrnt Yaynlar, 1991 (orijinali: 1978); ve tabii Simlakrlar
ve Simlasyon, Dokuz Eyll Yaynlar, 1998 (orijinali: 1985).
162 Defter

biri bu erevenin farkl bir unsurunu eletirilerinin oda olarak belirlemi ola-
bilir. nemli olan, kendi dncelerinin kart olarak tanmladklar bu d-
nce sistematiine Descartes'tan Marx'a uzanan bir dnrler dizisini hepsi-
nin dahil etmi olmas ve Aydnlanma'dan bu yana sregeldiini varsaydklar
bu sistemden bir kopuu ngrmeleridir. "Modern" Bat dncesi ne kadar
yekpare bir btn olarak, yani ne kadar btncl biimde kurulursa, kopu o
kadar radikal olacak demektir.
yleyse postmodernizmin "modern" Bat dncesini nasl kurduuna k-
saca bakalm. Bunu yaparken, yukarda deindiim ok nemli farklla ra-
men Foucault ve Derrida'dan, yine yukarda andm gerekeyle sz edeceim:
Yapsalclk-sonras dnce akmnn belki de en nemli bu iki adnn genel
olarak postmodernizme felsefi bir cephanelik sunmu olmalar, onlarn bu er-
evede ele alnmalar iin yeterli bir nedendir.
Foucault'nun "modern" dnceye vurduu en byk darbe, aklla zgr-
lk arasnda Aydnlanma'da kurulmu olan balanty koparp, bunun yerine
akl ve bilgiyi iktidarla balantlandrmasdr.6 Foucault'ya gre, zerk olduu
iddia edilen modern zne bir kurgudur. Cinsellik, tp, cezalandrma, delilik
sylemleri ve genel olarak insan bilimleri bu zneyi bizzat oluturur, sylemsel
olarak kurar. Tp bilimi, insan bilginin hem znesi hem nesnesi olarak kuran
ilk bilimdir. Bir sylemsel kurgu olarak oluan modern zne ayn zamanda ikti-
darn da yatadr; toplumsal kurumlar ve bilgi alanlar, bireylerin arzularn,
bedenlerini, kimliklerini iktidar yoluyla oluturur. Baka trl syleyecek olur-
sak, "modern" iktidar bireylere herhangi bir odaktan dsal bir bask olarak uy-
gulanmaz; bilimsel sylemler, bilgiye dayal pratikler araclyla bireyi ekillen-
dirmek suretiyle iler; bireyi ieriden kuatr. Modern an akl, bilgisi ve bun-
larla balantl iktidar biimi, zerk, kendi kendisiyle zde, rasyonel bireyi bir
kurgu olarak oluturmutur ksacas. Foucault, dsal baskya, kaba gce deil,
akla, bilgiye, bilime bal iktidar anlayyla, Bat dncesinin kendine ve bi-
lincine sahip, birleik, ussal, zerk bireyinin aslnda hi de yle olmadn, bu
anlamda bir zne olmadn anlatmak ister. Bylelikle de, zgrln gven-
cesi olarak grlm olan zerk znenin ilerici-devrimci bir potansiyel ta-
maktan ok uzak olduunu... zneleme sreci, aslnda her zaman bir tabi ol-
ma srecidir.
Yukarda postmodernistlerin "modern" Bat dncesini farkllamam,
bu anlamda soyut bir btn olarak kurduklarn sylemitim. Bu yarg Fouca-

6. Bu yaznn erevesi iinde Foucault hakknda syleyeceklerim esas olarak, yazarn


Hapishanenin Douu (mge, 1992) ve Cinselliin Tarihi (AFA, 1. Cilt, 1986) adl yaptla-
ryla S. Best/D. Kellner'in yukarda ad geen kitab ve P. Dews'un Logics of Disintegration,
(Verso, Londra, 1987) adl kitabna dayanyor.
Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 163

ult'nun zne-bilgi-iktidar ilikisi konusundaki grlerinin son derece ematik


olan bu zetiyle birletirildiinde, yazarn trde bir tarih anlayna sahip ol-
duu izlenimini uyandrabilir. Oysa tersine, Foucault iin, deliliin, tbbn,
cinselliin, bu sylemlerin her birinin bamsz bir tarihi vardr. Bu farkl ikti-
dar sylemleri merkezi bir makro iktidar odanda btnlemezler. Ama Fo-
ucault'nun bu ksmi tikel tarihlerinden "modern" rasyonalite ve iktidar anlay-
yla ilgili olduka btnlkl tezler kar: Bir yandan akl-bilin sahibi ahlaki
znenin, denetimin, gzetimin, merkezilemi, anonimlemi bakn rn
olduuna ilikin tez, te yandan kayna, hedefi, znesi belirsiz olan ama top-
lumun her gzeneine szm iktidar anlay...
Derrida'nn7 "Bat metafizii" ya da "Logos-merkezli Bat dncesi" ola-
rak nitelendirdii hedef Foucault'nun eletiri nesnesinden daha genitir ve s-
nrlar daha belirsizdir. Ancak Bat "metafizii"nin madde/akl, doa/kltr t-
rnden ikili kartlklarn dorudan hedef olarak ald gz nnde tutuldu-
unda, onun eletiri nesnesinin de "modern" Bat dncesinden daha zgl
deil, olsa olsa daha geni olduu ve bir btn olarak onu ierdii aktr. Derri-
da'ya gre, sz konusu ikili kartlklarda yapsal olarak ikin olan bir tutarszlk
vardr. Bu ikiliklerde ikiliin terimlerinden biri dieri pahasna ne karlr. s-
tn konuma yerletirilen bu terim, dierini olumsuzlad lde, onun saye-
sinde stn konumdadr. Yani esas olan, deer atfedilen terim kendi kartn
gereksinir, ona bamldr; dolaysyla mutlaklatrlsa da aslnda mutlak deil-
dir. Ayn tutarszlk sz/yaz ikiliinde de sz konusudur: Bat dncesi sz
yaz karsnda yceltmitir, nk yazdan farkl olarak "ses"e bir sahicilik, bu-
rada olu ve bunlara bal olan bir hakikat atfeder. Oysa sese atfedilen bu stn-
lk tam da onun yaz karsndaki dezavantajdr: Sesin yol at bu sahicilik,
hakikat duygusu bir yanlsamadr; sesin "doall"nn imkn verdii bir doal-
latrmann sonucudur. Asl peinden gidilmesi gereken tam tersine yazdr. S-
z de ierecek biimde genilettii "yaz" kavramnn stnl, Derrida'ya g-
re, ucu kapal, tamamlanm, imdi ve burada olua demir atm olmayndan,
anlamn srekli olarak deimesini ve ertelenmesini salayan "farkllklar oyu-
nu"na imkn veriinden gelir. Yazda anlam tek, mutlak ve ucu kapal deildir.
Bat felsefesinin grmedii ey, dilin yaz olduudur. Dilde hem anlamn
imkn vardr hem de ayn anda, anlamn ele geirilemezliinin. Bu ikili sre
dilin kendinde ikindir. Bat felsefesinin kendisine atfettii aklcln imkn-
szl felsefe dilinin de bir yaz olmasndan kaynaklanr. Dili akln bir arac ola-
rak gren, akln ynlendirmesine uyduunu varsayan Bat felsefesinin yanlsa-
mas buradadr.

7. Derrida iin P. Dews, a.g.e. ve C. Norris, Deconstruction'dan (Routledge, Londra,


1991) yararlandm.
164 Defter

Bu yanlsamay ykacak, ikili kartlklarn dilin farkllklara dayal devini-


mini sabitletirmeye alan bo abasn aacak ilke olarak ise "differance" ne-
rir Derrida. Farkllk kavramnn Franszcasn (difference) bozarak oluturduu
bu terimle Derrida bir yandan farkllklara dayanan gstergelerin ve anlamlarn
srekli bir devinim iinde olduunu, te yandan da bundan dolay anlamn
hep ertelendiini (Franszcas differer) ifade etmeye alr. "Differance" ilkesi-
nin rehberliinde gerekletirilecek "yapbozumu" ise, Derrida'nn bir metin-
deki, bir yazdaki tutarszlklar yreklilikle ortaya karma faaliyetine verdii
addr. Yazarn savunduu yntem, tek, btncl bir anlam bulma (bo) abas
yerine, bu tutarszlklarn, anlam deviniminin iinden gemektir.
Ksacas Derrida'nn kendisinden kopmaya alt btn, yapbozumuna
ve "differance" ilkesine kar zrhlarna brnm bir Bat dncesidir. Bu d-
nsel ereve iinde yukarda saydm eitli dnr ve akmlar (Aydnlan-
ma, Marksizm, Modernizm) bir aradadr. Hepsi de, dile tabi olmayan bilinli
bir zne varsaymna dayanr, dilin farkllklara dayal ve farkllklar reten
oyunlarndan azade bir felsefi zne yanlsamasna yaslanrlar.
Lyotard'n dncesinde eitli evreler saptamak, bu dnceyi farkl d-
nemlere ayrmak mmkn ve hatta gereklidir. 1970'lerin ilk yarsnda Lyo-
tard'n "modern" dnce eletirisi esas olarak, sylem, dil ve teorinin soyutlu-
u karsnda biim, imge ve grselliin somutluunun savunusu biiminde
belirir: mgelerdense szcklere, akldndansa akla ayrcalk tanyan sylem-
sel modern duyarlla kar, kavramdan ok figre, teoriden ok sanatsal bi-
imlere dayanan bir duyarllk biimini ne karr nceleri Lyotard. Yine ayn
dnemde, hak ve adalete dayal modern politikann alternatifi olarak arzunun
younluunda bulduu ykcla umut balar.
Ancak postmodernizminin felsefi erevesini oluturan teoriyi esas olarak
1979'da yaymlad Postmodern Durum'da gelitirir Lyotard. Bu teorinin z-
n ise st-dillere, byk anlatlara ynelttii eletiri oluturur.8 Postmodern
Durum'un ykmaya alt ereve, bir st-sylem olarak, yani bilimin stat-
syle ilgili bir meruiyet temeli oluturan bir sylem olarak felsefe, daha da z-
gl olarak tarih felsefesidir: "Bu st-sylem [felsefe], belirtik olarak, Tin'in di-
yalektii, anlam yorumsamas [hermeneutic], akl sahibi znenin ya da iilerin
zgrlemesi, servetin gelimesi trnden u ya da bu byk anlaty kulland-
nda, kendini merulatrmak iin bu byk anlatya bavuran bilimi 'mo-
dern' olarak adlandryoruz."9 Bilimin de ilerlemesiyle artk byk anlatlar da-
lmaktadr. Bu dalma, paralanma balamnda temel lt adalet deil et-

8. Foucault'nun durumunda olduu gibi, Lyotard'n da son dnem yaptlarndan so-


yutluyorum.
9. J-F. Lyotard, a.g.e., s. 7.
Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 165

kinliktir. ktidarn bu paralanml kullanmas mmkn olduu gibi, bir


yandan da farkl dil oyunlarna dayanan postmodern tarz bilgi "farkllklara
olan duyarllmz inceltir".10
Platon'dan bu yana, bilimsel meruiyet ile ahlaki ve politik meruiyet bir-
biriyle balantl olmu, yani hakikatin ne olduunu belirleme hakkyla adil
olann ne olduunu belirleme hakk el ele gitmitir. Ama byk anlatlar Bat'
da zellikle burjuvazinin meruiyet temelini oluturmak zere geri gelmitir.
Toplum iin neyin iyi olacan, hangi normlara uyulacan belirleme hakk,
Hmanizm ve Rnesans'tan balayarak "ilerleme" dncesi ve bilgi biriki-
minde temellendirilmitir. Bundan sonra modern ada iki byk anlat bii-
mi egemen olmutur. Aslnda bunlar iki farkl bilimsel meruiyet temelidir: Bir
yanda zerk zneye dayanan ve bilgiyi znenin elindeki ara olarak gren Ay-
dnlanma, te yanda bilgiyle zneyi zdeletiren Hegel. Marksizm bu iki b-
yk anlat biimi arasnda gidip gelmitir.
Postmodern durumda artk, farkl dil oyunlarnn kendilerine zg kural-
larnn benimsenmesinden kaynaklanan bir meruiyet sz konusudur. Bilim
baka dil oyunlarnn, rnein politikann meruiyetini salayamayaca gibi,
biimde olmayan farkl dil oyunlar arasnda bir oydama (consensus) aramak
da bu farkll bastraca iin yanltr: Postmodernizm Aydnlanma'nn "bir-
letirici erek ve zne" anlayn yeterince rtmtr.
"Modern" bilgiden, st-anlatlardan kopuu teorize eden Lyotard, yine de
modernite ile bir tavr olarak postmodernite arasnda bir ardklk ilikisinin
sz konusu olmad kansndadr. Baka bir deyile, bilginin, bilimin geirdii
dnmler ve sanayi-sonras topluma geilmi olmas ile postmodern yakla-
m, yani byk anlatlara inanszlk arasnda bir altyap/styap ilikisi ara-
mamak gerekir Lyotard'n teorisinde. "Postmodern nedir?" sorusunu yle ya-
ntlar bir yazsnda: "Modernin bir parasn oluturduu muhakkak...[P]ost-
modernlik nihayetine varm modernizm deil, doum halindeki modernizm-
dir ve bu hal sreklilik arz eder."11 Lyotard'n modernlik ve postmodernlik ara-
snda kurduu paradigmatik kopua ramen, postmodernizmin modernliin
iindeki bir damar, bir tavr olarak ele alnmas konusuna aada deineceim.
Baudrillard'n, zellikle benzetim teorisiyle, postmodern durumu sosyo-
ekonomik yapda son derece kkl bir kopua dayandrdn sylemitim. Ni-
tekim 1970'lerin ortasndan balayarak bu dnrn ilgisi daha ok toplu-
mun ve iktidarn dalmas, gerekliin yerini hiper-gereklie, benzeler (si-
mlakr) dnyasna brakmasnn tahlili zerinde younlar. Ancak 70'lerin

10. A.g.e., s. 8-9.


11. J-F. Lyotard, "Postmodernizm Nedir Sorusuna Cevap", Postmodernizm iinde,
der. Necmi Zek, Ky Yaynlar, 1988.
166 Defter

balarnda ve zellikle 1973 tarihli retimin Aynas adl yaptnda Baudrillard


Marksizm'in de dahil olduu bir "modern" paradigma kurgular. Yaptn temel
tezi, Marksizm'in Aydnlanma erevesinden ve modern rasyonaliteden kop-
mam olduudur.
Baudrillard'a gre, retim-emek paradigmas snrlar iine hapsolmu bir
teori, kapitalizmin ve ekonomi politiin mantn aamam demektir. Marx
"homo economicus" doallatrmasn ykmtr ama onun yaptnda retim ve
emek de benzer bir doallatrmann izlerini tarlar. retim tarznn, yani ka-
pitalizmin evrensel olduu yolundaki fetiizmi ykmtr Marx, ama "retim"i
aklayc ilke olarak evrenselletirmekle, kendisi de tarihsel olmayan bir akla-
ma dzlemine kaym, bizzat retimin tarihsel snrlarn gzden karmtr.
Marx bu kavram evrenselletirmekle aslnda Bat metafizii alanna, "anlam
dini" erevesine girmitir. Bu evrende, gnderge (referent) nesnel bir gereklik
olarak kabul edilir. Emek ve retim kavramlar burada "gerek" saylan bir gs-
terilenin gsterenleri haline gelirler: "Gsterge" mantnn evrenidir buras,
yani "yorum"un deil hakikatin alan.
Marx'n bu paradigmaya hapsolmasnn kaynanda da Aydnlanma'nn
doa anlayndan kopamamas yatar. Aydnlanma'yla birlikte gelien doa an-
lay, zne/nesne ilikisinin tmyle kopmasna, doann "byk gnderge-
gsterilen nesne" olmasna iaret eder. Bu kopu, teknolojinin gelimesi ve do-
ayla kurulan ilikinin bir fetih ilikisi olmasyla birlikte gerekleir. Doa kav-
ram bu niteliiyle bir belirsizlik tar, bir ift-anlamllkla maluldur: Doa bir
yandan hkim olunan bir zn kavramdr; te yandan da bilim ve tekniin
doay dntrrken uyduklar bir yasalln, bir erekselliin.12 te Marx'n
dncesinde de Aydnlanma'nn bu zne/doa ilikisi olduu gibi devraln-
mtr; doaya tpk ekonomi politiin yapt gibi ilevsellik ve gereklilik atfe-
dilmitir. Ksacas, Marksizm ekonomi politie dayal sistemin ileyiinin ele-
tirisidir, ama btn felsefi nclleriyle birlikte bu sistemin douunu tahlil et-
memi ve bu paradigmay kendi eletirisinde yeniden retmitir.
Bat kltrnn ve modern an retim ve tarih kavramlar, retimin ve
tarihin ylml sreler olarak kavranmasdr. Bu kavramlar bu yzden ayn
zamanda da modern an kendisini ayrcalkl urak olarak dnmesinin
anahtarlardr. Bu retim ve tarih anlaylarnn aynasnda bu kltr kendisini
evrenselletirir: "Ancak retimin ve tarihin aynasndadr ki... bizim Bat klt-
rmz kendisini evrensel kipte, hakikatin (bilim) ya da devrimin (tarihsel mad-
decilik) ayrcalkl an olarak yanstabilir ."13

12. J. Baudrillard, Le miroir de la production, Ed. Galilee, Paris, 1985, s. 58. (Orijinali:
1973.)
13. A.g.e., s. 129.
Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 167

Baudrillard'a gre, Marx'n tarih anlayna iki biimde kar klabilir: Ya


modelin kendisi sorunlu bulunabilir ve Hegelci bir dngsellik tad ileri s-
rlebilir: Bu durumda, Marx'n kendi dnemine zg bir rasyonalite ilkesini
rasyonalize etmesidir sz konusu olan. Ya da artk bugn bu "retimci" para-
digmann uygulanmasnn tarihsel olarak olanaksz olduu sylenebilir. Bu
ikincisi, Marx'n eletirisinin biimine ilikin bir sorgulamay iermedii l-
de Baudrillard'n seimi birinci alternatiften yanadr. Zaten bu erken tarihli ya-
ptndan sonra gelitirdii teorik erevede Baudrillard'n bu alternatifleri bu
biimde sunmas da mmkn deildir. Bu aamada henz "gstergenin ekono-
mi politii"nden, sinsi ve ynlendirici (manipulatif) bir iktidar yapsndan ve
elikiye dayal bir politikadan olmasa da dlanmlarn sisteme ynelik tehdi-
dinden sz eder Baudrillard. Oysa daha sonraki yaptlarnda iktidar ve ynlen-
diricilik gibi, eletirel dncenin paradigmasna ait kavramlara yer yoktur.14
Aslnda yapsalclk-sonras gelenein, kimi postmodern bir durumu da te-
orize eden bu farkl dnrlerinin kurguladklar "modern" paradigmada hep-
sinin paylat temel eletiri hedefi, Bat felsefesinde Descartes'n "Dnyo-
rum, yleyse varm" nermesinden kaynaklanan zne anlay ve buna bal z-
ne/nesne ikiliidir. Descartes'tan Kant'a uzanan ve eitli varyasyonlar olan bu
zne anlay, bir yandan bilince atfettii zerklik sayesinde zneyi bilimsel ve
ahlaki akln taycs haline getirirken, te yandan da zneyle nesne, insanla do-
a arasnda bir ikili kartlk oluturur. Sz konusu zerk bilincin mmkn
olup olmadnn, zne/nesne ilikisinde "hakikat"i saydam bir biimde yans-
tacak bir birebirliin kurulup kurulamayacann sorgulanmasdr bu eletiri-
lerde gndeme getirilen. Foucault'nun iktidara, Derrida'nn dile tmyle tabi
kld ve bylece ykt zerk zne, Lyotard'n ve Baudrillard'n kar ktklar
Aydnlanmac byk anlatnn btncllnn nkoulu olan znellik anla-
ydr. Kendisinden kopulmaya allan ve "modern", Batc gibi genelleme-
lerle ifade edilen znellik anlay, kendi zerine dnen, zerk ve zgr bireye
dayanan bir znellik biimidir.15
Bu noktada postmodernizmin bu "modern znellik" kurgusuyla ilintili iki
soru sormak mmkn. Bunlardan birincisi, Marx'n emek tarafndan dolaym-
lanan insan/doa ilikisinin bu znellik erevesine dahil edilip edilemeyecei.
Postmodernistlerin bu kurgusundaki, kkenleri felsefi olan ve zerk bilince da-
yanan zne anlayyla maddi dnyann iinde, kendi praksisiyle oluan (ve in-
san/doa ilikisinin bir ikilik deil diyalektik btn olarak kurulduu bir ere-

14. Dier dnrler iin olduu gibi, bu yazda Baudrillard'n da sadece "modern"
paradigmay tanmlayyla ilgilendim.
15. Bu znellik anlaynn Hegel'in znellik anlayya ilikisine burada girmeyece-
im. Bu konuda bkz. G. Savran, Sivil Toplum ve tesi, Alan Yaynclk, 1987, 2. Ksm.
168 Defter

veye ait) bir zne anlay arasndaki farkn zerinden atlandn dnyo-
rum. Kkleri Adorno'ya kadar uzanan bu atlamann yks baka bir yaznn
konusu. Burada ancak u kadar sylenebilir: Descartes'tan Kant'a uzanan iz-
gide znenin zerklii gerekten de soyut bir varsaymken, Hegel'den balaya-
rak Tarih ve Snf Bilinci'nin Lukacs' araclyla Frankfurt Okulu'ndan geen
bir baka izgide de tersine, insan/doa birlii, dntrc znenin imknla-
rn ortadan kaldracak biimde krlr.16 Ksacas, sorunlar ve gedikleri tmy-
le farkl olan iki erevenin, Aydnlanmac ve Hegelci erevelerin, tek bir para-
digma17 olarak ele alnmalar ve stelik Marksizm'in de bu paradigmaya dahil
edilmesiyle oluturulmu "btncl" bir btnle kar karyayz.
kinci soru ise, modernlik ad altnda oluturulan bu btnden kopula il-
gili. Modermizm/postmodernizm kartl, postmodern bir durumdan ya da
dnceden sz etmenin kendisi bir kopuu varsayar. rnein Lyotard post-
moderni modernin iindeki bir damar olarak nitelendirse bile, yepyeni bir ev-
reye, sanayi-sonras topluma geiten sz eder ve gemii, farkl versiyonlar ol-
sa da byk anlat olmakla malul tek bir gemi olarak grr. Gemi, "modern-
lik paradigmas" biiminde tekletirildii lde kopuun daha radikal, yeni-
nin daha yeni olaca aktr. Ne var ki, genel olarak postmodernizmin kopu
anlaynda ve "post" oluunu tanmlaynda "tarihsel bir snr izgisi"yle "te-
orik bir snr izgisi"18 birbirine kartrlr. Kopu bunlardan hangisi? Braka-
lm Marksizmi, 19. yzyl sonu-20. yzyl ba modernizminin felsefe alannda
babalarndan saylabilecek Nietzsche akla, zerk zneye zaten zamannda sal-
drmam myd? Yine ayn Nietzsche btncl bir perspektife kar, farkl ba-
k alarna dayanan perspektivizmi savunmam myd? Hayatn, tek bir pers-
pektiften, btnleyici bir biimde kavranamayaca tespitinden yola kmam
myd? Nietzsche ile yapsalclk-sonras akmn felsefi yaklam arasnda kuru-
labilecek eitli balar19 "modern" paradigmann kendi iinde bir tr eletirisi-
ni barndrdn yeterince gsterir. Ancak byle olduunda da "postmodern"
teriminin kendisi problemli hale gelmeye balar. Bu soruna aada Jameson'la
balantl olarak yeniden dneceim.

16. Bu konuda bkz. G. Savran, "Lukacs'n Felsefi Miras", Snf Bilinci, say 13, Aus-
tos 1993.
17. Geri Lyotard Aydnlanma erevesiyle Hegel'i birbirinden ayryor ama sonuta
her ikisi de ayn biimde byk anlat olmakla malul.
18. Bu ok yararl formlasyonu Eagleton'dan aldm. Bkz. T. Eagleton, Postmoderniz-
min Yanlsamalar, Ayrnt Yaynlar, 1998, s. 46.
19. Bu konuda bkz. A. Callinicos, Against Postmodernism, Polity Press, Londra, Blm 3.
Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 169

Modernite, Modernizm, Modernizasyon

yleyse "modernlik" kavramn bir hipostaz, bir feti-kavram olmaktan kar-


maya, kendi iinde ayrtrmaya devam edelim. Her eyden nce modernizm,
modernite ve modernizasyon terimlerini birbirinden ayrmak mmkn gibi
grnyor. "Modernizm"in snrlarnn nasl izildii sorununu bir an iin er-
teleyerek yle bir ayrmla balayabiliriz: Modernizmi, modernizasyon sreci-
ne, yer yer onun teknolojisine ve rasyonalizmine, yer yer de piyasa ilikilerine
tepki halinde gelien bir sanat-kltr akm olarak tanmlamak olduka yaygn
bir yaklam.20 Burada nemli olan, modernizmin modernizasyona bir isyan,
eletiriyi barndrmasdr. Bu anlamda da, en genel anlamyla "modern olan"n
bir zeletirisi, onu "kendi iinde yekpare, btnsel ve her zaman ayn anlama
gelen bir sre"21 olmaktan karan bir unsurdur. Modernizmin, her ne kadar
dorudan politik olmasa da en azndan muhalif niteliinin vurgulanmasnn
baka bir adan da nemi var: Postmodernistlerin modernizmi iktidar ya da
muktedir olmu sekinci bir akm olarak sunup, postmodern kltrel biimlere
popliste yaklamalarnda da ayn kolaycln, szn edegeldiim btnc-
ln izlerini grmek mmkn. Oysa: "...Modernizm hegemonik deildi ve
bir kltrel baat olmaktan uzakt; snf temeli problemli olan ve devrimi baa-
rszla uram, alternatif, muhalif ve topyac bir kltr neriyordu..."22
Moderniteye gelince: Bu kavram, esas olarak sosyo-ekonomik bir sre di-
ye dnlen ama onun eitli dzeylerde gerektirdii rasyonalizasyonun yan
sra ulus-devletin oluumunu da ieren modernizasyon ile modernizmin dn-
da bir nc kavram olarak, belli bir zaman-mekn deneyimini, "ben"e ve
bakalarna ilikin belirli alglaylar, "yeni"yle ilgili bir ruh halini, bir srekli
deiim duygusunu ifade etmek iin kullanlr genellikle.23
Modernizmin bir sanat-kltr akm olarak nasl tanmlandna, snrlar-
nn nasl izildiine geldiimizde ise farkl farkl yorumlarla karlayoruz. Ki-
mi bu akm 19. yzyln son eyreinden balatp II. Dnya Sava'yla tamam-
lanan bir zaman dilimine yerletirirken (rnein Harvey), kimi daha zgl bir
tanm getiriyor (rnein Anderson). Ama her durumda Aydnlanma'nn sanat-
sal-kltrel biimleriyle modernizm arasnda bir tr kartlk olduu aktr.

20. Bu "tepki" teknoloji sz konusu olduunda kimi zaman da olumlu bir tepki. Bu
ayrm iin bkz. rnein S. Best/D. Kellner, a.g.e., s. 2 ve F. Jameson, Postmodernism or the
Cultural Logic of Late Capitalism, Verso, Londra, 1991, s. 304.
21. O. Koak, "eliki ve Fark: Modernizm ve Postmodernizm zerine Sylei"den,
Defter, say 18, 1992, s. 84.
22. F. Jameson, a.g.e., s. 318.
23. rnein bkz. F. Jameson, a.g.e. ve M. Berman, Kat Olan Her ey Buharlayor, le-
tiim Yaynlar, 1994.
170 Defter

Harvey'nin modernizm aklamalar aslnda hem modernizmin kendi


iindeki karmakl hem de Aydnlanma'yla ilikisini ortaya koyar. 1848 dev-
rimlerinin sonularndan hareketle balatt I. Dnya Sava ncesi moder-
nizmle iki sava aras dnemde ortaya kan modernist akmlar arasnda bir ay-
rm yapar Harvey. Her iki dnemin de arka plannda ise, paralanma, gelip ge-
icilik, kaos, akkanlk ve deiimin belirledii bir modernite vardr. Moder-
nist akmlar ya da kiileri birbirinden ayran, onlara zgl renklerini veren ise,
"sanatnn bu tr sreler karsnda nasl bir konuma yerletii [...] Sanat
birey bunlara meydan okuyabilir, bunlar kucaklayabilir, bunlarn zerinde de-
netim kurmaya alabilir, ya da bunlarn iinde yzmeye karar verebilir..."24
Harvey'ye gre, modernizmin kendi iindeki farkllklar, gelip geici, anlk ola-
nn tesindeki bir "sonsuz olan"la balant kurulup kurulmadndan ve byle
bir balant kuruluyorsa nasl kurulduundan geer. Bu bir anlamda da, Ay-
dnlanma'da ikin olan evrensel, mutlak akln ynlendirdii dzene duyulan
kukudan geriye kalann ne olduunu gsterir. Birlikle paralanmln, son-
suz olanla anlk olann, mutlak mekn duygusuyla deiken ve greli bir mekn
duygusunun hl birlikte gittii bir dnyada bunlarn hangisinin baskn oldu-
u belirleyici hale gelir: "Birlie mi, farklla m vurgu yapldna bal olarak,
iki geni, olduka belirgin dnce akmnn varln saptamak mmkn-
dr."25 Birlii vurgulayan, ne karan akm Aydnlanma'ya sadk kalan akm-
dr ve I. Dnya Sava sonrasnda rasyonalist, ilevselci ve giderek brokratik
bir rotada yryen "yksek modernizm"e evrilecektir bu akm. kinci, yani
farkll, paralanml ne karan akmda ise, resimde mekn ve n par-
alanmasndan perspektiflerin eitlenmesine, romanda dorusal bir gelime
yerine ezamanlln yanstlmasna kadar eitli biimlerle Aydnlanma'dan
kopu dile getirilmitir. Yine de: "...modernizm, ok perspektiflilii ve relati-
vizmi, karmak da olsa hl birleik bir temel gereklik olarak kabul ettii dn-
yay ortaya koymann epistemolojisi olarak benimsendi."26
Perry Anderson'n 20. yzyln bana yerletirdii modernizme getirdii
tanm ise ok daha zgl ve konjonktreldir. Yazara gre, bir kltrel alan ola-
rak modernizmin snrlarn izen koordinat vardr: Bunlardan birincisi,
grsel ve dier sanatlarda ileri derecede kodifiye olmu bir akademizmdir. An-
derson bu akademizmi o dnemde politik ve kltrel olarak egemenliini hl
srdren soylularn varlna balar. kinci koordinat oluturan tarihsel olgu
ise telefon, radyo, otomobil, uak gibi teknolojik yeniliklerin hl yeni olmas-
dr. Bunlarn yan sra, bu yllar, bir toplumsal devrim beklentisinin henz can-
lln koruduu yllardr. Akademizmin modernizm zerindeki kurucu etkisi,

24. D. Harvey, Postmodernliin Durumu, Metis Yaynlar, 1998, s. 33.


25. A.g.e., s. 302. 26. A.g.e., s. 44.
Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 171

kar klacak bir kltrel deerler sistemi sunmasndan kaynaklanr. te yan-


dan, modernistler egemen deerlere bu sistemin biimlerini kullanarak kar
karlar. Geni bir yelpaze oluturan yenilikilerin kendi ilerinde bir tr birlik
oluturmalarn mmkn klan da, kar klan bu resmi deerler btndr.
Teknolojinin henz taze oluu ise ona yer yer umut balanmasn, ama her hal-
de ilgi duyulmasn beraberinde getirir. Bu umut ve ilgi biraz da teknolojinin
onu douran toplumsal retim koullarndan soyutlanmasyla el ele gider:
"Hibir durumda bizatihi kapitalizm 'modernizm'in herhangi bir versiyonu ta-
rafndan yceltilmemiti."27 Bunlarn tesinde, bir toplumsal devrim beklenti-
si de modernizm iinde kimi akmlarn toplumsal dzeni olduu gibi karlar-
na almalarn aklayan etkendir. II. Dnya Sava'nn ardndan Bat'da top-
lumsal devrim umutlarnn snmesi ve brokratlam bir meta retiminin ev-
rensel olarak yerlemesiyle birlikteyse modernizmin ayann altndaki toprak
artk kaymaya balamtr.
Modernizm her ne kadar sanat iin sanat, "ar" sanat tavrn genel olarak
benimsese de, bunun yine de politik bir tavr olduu genellikle teslim edilir.
Callinicos'a gre, ka, yadsma, olumsuzlama biiminde ortaya kan "bast-
rlm" bir politiklik sz konusudur burada. Sanatn kurumsallamasna ve bir
kurum olarak metalamasna bir isyan ifade eder. Sanat iin sanat, sanatn me-
ta toplumu karsndaki zerkliini korumann bir biimidir hatta.28
Modernizmin bir yandan bir muhaliflii, bir kar koyuu ifade etmesi, te
yandan Aydnlanma'nn ilerleme ve akl anlayyla karmak ilikisi, postmo-
dernizmin kendi kart olarak kurgulad modernite ve modernizmin zerin-
deki sis perdesini bir miktar aralyor. Bu aralktan da yine ncekilere benzer
birtakm sorular szyor: Postmodernizm eer Aydnlanma'dan bir kopusa,
Modernizmin kendisinin Aydnlanma'yla ilikisi en azndan bu kadar gerilim-
liyken, neden postmodernizm? Ya da: Modernizm "Bat"nn, kkleri Aydnlan-
ma'da yatan tarihinde bir kriz, bir kaos duygusunu ve bilincini ifade ediyorsa
bugnk kaos duygusunun ad neden postmodernizm? Yine Callinicos'un bu
sorulara yant oluturabilecek bir gzlemi var: Postmodernizm, modernizmin
karmaklnn iinden bir damar ekip karr ve kendi ierii olarak benim-
ser. Bu stratejinin ikinci vehesi ise Modernizmin Aydnlanma'yla zdeletiril-
mesi, ona indirgenmesidir.29
Modernitenin anlk, geici olanla srekliliin, sonsuz olann; paralanm-
lk, farkllkla btnln birliine dayand dncesine geri dnelim. M.
Berman'n Kat Olan Her ey Buharlayor adl kitabnn son derece renkli bir

27. P. Anderson, "Modernity and Revolution", New Left Review, say 144, Mart-Ni-
san 1984.
28. A. Callinicos, a.g.e., s. 52-4. 29. A.g.e., s. 6.
172 Defter

biimde ortaya koyduu bu elikili birlie biraz daha yakndan bakalm. Ko-
mnist Manifesto'da ve Grundrisse'de, kapitalizmin retici gleri ve dolaysyla
insanl gelitirme dinamiinin arpc ayrntlarla anlatld blmler, ou
zaman Marx'a kar, onun "modernizasyon" karsnda bylenmi bir Aydn-
lanma dnr olduunun kantlar olarak kullanlr. Ne var ki, Marx'n ka-
pitalizmin ilerletici dinamiini anlatt hemen her yerde bu gelimeye onun
diyalektik kart elik eder: Yoksullama, yabanclama, insanln doal kay-
naklarnn kurumas, yoksunlama... Kapitalist modernizasyonun zgl niteli-
i tam da bu eliik gelimedir Marx'a gre: Kapitalizm, bir yandan dnyay
btnletirirken dier yandan insanl uluslar halinde paralar, bireyler halin-
de atomize eder; bir yandan serveti gelitirirken dier yandan bu serveti soyut
bir varlk haline getirir; bir yandan bilim ve teknolojiyi gelitirirken dier yan-
dan bunlar yabanc gler halinde insanlarn karsna kartr; bir yandan in-
sanlarn her ynleriyle gelimi bireyler olmalarnn koullarn olutururken
dier yandan onlar yoksunlatrr, tek-yanl bireyler haline getirir... Kapitaliz-
min doay dntrclndeki bu eliiklii Poole, "kurma ve ykma diya-
lektii" olarak nitelendirir ve kapitalizmde yaratlan "modern" deerler arasn-
da "dntrme, yaratma, denetleme, rgtleme, snrlar ama drts"n
zellikle vurgular.30 Baka bir deyile, "modernite"nin elikileri, iki kutuplu-
luu biiminde dile getirilen eyin altnda kapitalizmin yapsal elikisi, eliki-
li birlii yatmaktadr. Kukusuz, kapitalist modernlemenin bu diyalektii bi-
reylerin bilincinde eitli alglama biimlerine yol aar. Ne var ki, modernite-
nin kendine ilikin bu bilincini tahlil etmek bu verili bilincin tesine gemek
demektir. te o zaman da, gelime ve modernizasyon kavramlarnn dile getirdi-
i elikisiz, dorusal ilerlemenin kapitalizmin kr iin retim mantnn bi-
linteki yansmas olduu ortaya kar.
Bu sylediklerimin Marx'dan bu yana hibir yenilii yok. Ancak 20. yzyl
dncesini Marx ne kadar belirlediyse Max Weber de o kadar belirledi. Bu-
gnden geriye baktmzda, modernizasyonun kendine ilikin mutsuz bilinci
olan Weber'in formlasyonlarnn, Marksizm'in inandrclnn zayflad ya
da ii snfnn ve sosyalizmin geriledii dnemlerde hegemonik bir g kazan-
dn gryoruz. Frankfurt okulunun kimi temsilcilerinde grdmz bu et-
ki bugn Habermas'n teorisinde en olgun biimine brnm durumda. Bu
yzden de, postmodernizm kavramnn besin kayna olan modernite, moder-
nizm ve modernizasyon kavramlarn birer feti olmaktan karmak iin yalnz-
ca Aydnlanma'yla modernizmi ayrtrmak yeterli deil; modernite-kapitalizm
ilikisini de ayrntlaryla ele almak gerekiyor.

30. R. Poole, Ahlak ve Modernlik, Ayrnt Yaynlar, 1993, s. 51 ve s. 65.


Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 173

Kapitalizm ve Modernite

Harvey kapitalist modernlemenin zaman-mekn kavraylar zerindeki etki-


lerini tahliline, "...zaman ve mekn konusundaki nesnel kavraylarn zorunlu
olarak toplumsal yaamn yeniden retimine hizmet eden maddi ve pratik s-
reler araclyla yaratld..."31 varsaymyla balar. Zaman ve meknla re-
tim ilikileri arasnda kurduu bu iliki temelinde de, zamann ve meknn ka-
pitalizmde trde ve llebilir hale gelmesinin servenini anlatr. Harita ve
kronometre bu srete ok nemli kilometre talardr: Nesnel, llebilir,
mlk edinilebilir bir meknn ve "saat rakkasnn salnmasyla belirlenen meka-
nik bir blnme gibi grl(en)..." zamann kapitalizm asndan nemi aktr.
te yandan bu trde zamann, modernitenin tarih bilincine nasl temel olu-
turduunu grmek hi de g deildir: "Bu tr bir zamansal ema temelinde
gemie ynelik nermeler ile gelecein ngrlmesini simetrik faaliyetler gibi
grmek ve gelecei kontrol etme konusunda gl bir kapasitenin varolduu
duygusuna kaplmak mmknd."32
Kapitalizmin tarihi boyunca, sermayenin hareketini hzlandrmak en belir-
leyici gdlerden biri olmutur. Harvey'ye gre bu, meknsal engellerin al-
mas yolunda kat edilen gelimelerin beiini oluturmu, kapitalizmin tarihini
"ok corafi bir srece dntrmtr: demiryolu ve telgraf, otomobil, radyo
ve telefon, jet ua ve televizyon ve son dnemin telekomnikasyon devrimi
bunun ak rnekleridir."33 Kapitalizmin kr iin retim mantnda ikin
olan meknn fethi, nihai olarak, "meknn zaman araclyla yok edilmesini"
iinde barndrr. Harvey kapitalizmin yapsal bir zellii olarak grd bu
eilime "zaman-mekn skmas" der: "'Skma' terimini kullanyorum, n-
k bir yandan kapitalizmin tarihine hayatn hznn art damgasn vururken,
bir yandan da meknsal engellerin dnya sanki kecekmiesine aldn...
iddia etmenin mmkn olduunu dnyorum."34
Modernizm dneminde zaman-mekn skmasnn yol at tepki, para-
lanma/btnsellik, yerelcilik/evrenselcilik, varlk/olu ikiliklerinde daha ziyade
kutuplardan ilkinin ne karlmas biiminde tezahr etmitir Harvey'ye gre.
Ya da yle denebilir: Bu ikilikler modernizmde hep merkezi bir yere sahip ol-
mu, ama arlkl eilim, yerel olandan, "varlk"tan, zamana kar mekn sa-
vunmaktan yana km ve anlk olan, paralanmay vurgulamtr. Ama her
halde: "Zaman ve mekn konusundaki deneyimin deiiklie uramas [ki bu-
nu 1848 Devrimleri'ne balyordu Harvey. G. S.] modernizmin douuyla ve
mekn-zaman ilikisinin bir o yanna bir bu yanna karmaa iinde kaymasyla

31. D. Harvey, a.g.e., s. 230. 32. A.g.e., s. 283.


33. A.g.e., s. 262. 34. A.g.e., s. 270.
174 Defter

yakndan ilgilidir."35 Burada, modernite ile modernizm arasndaki asimetri,


ikincinin ilkinden hem daha zgl bir tarihsel dnemi, hem de ona bir tr tep-
kiyi ifade ettii bir kez daha ortaya kyor.
Bu daha geni kapsaml niteliiyle moderniteye geri dnelim. Bireysellik
biimi olarak "yurtta"ta tezahrn bulan soyutlama, zamann ve meknn
trdelemesi, rasyonalizasyon, alma ahlak ve almann "ben"in alglan-
ndaki yeri ve zaman bilinci aslnda, modernizasyon syleminin temalar ol-
makla birlikte Marx'n tasvirlerinde de, 20. yzyl Marksistlerinin yaptlarnda
da sk sk karlalan terimlerdir. Ne var ki, bunlarn birer tasvir olmaktan te
bir tahlilin aralar haline gelmeleri iin gerekli bir kavram vardr ki, onu da ka-
pitalizmin tahlilinde Marx sunar: Soyut emek. Buradan esinlenerek Sayer mo-
derniteyi, insanlarn toplumsallk ve znellik biiminde kapitalizmin yaratt
bir "kltrel devrim" olarak nitelendirir. Ona gre, bu devrimin temel unsurla-
r, "zneler olarak moderniteyi yaantladmz grn biimleri"dir.36
Marx'n terminolojisinde bunlarn "grn biimleri" olmasnn anlam ok
aktr: retim dzlemine deil piyasa dzlemine tekabl eden iliki biimleri-
dir bunlar. Nitekim Poole da yle tamamlar bu tespiti: "Piyasadan tretilen
kavramlar modern toplumsal hayatn bilincini ve zbilincini rgtlemede ok
byk bir rol oynar."37
yleyse, kapitalizmin gelime ve dnya apnda yaylarak egemen hale gel-
me srecinde oluturduu "uygarl", bu srete znelliin, zaman, mekn,
gnlk yaam ilikilerinin brnd biimleri ifade eden bir "modernite"
kavram tanmlam oluyoruz. "Modernizasyon" kavram ise, ok daha zgl
bir iktisadi okulun mlk edindii bir kavram olmas nedeniyle, "moderni-
te"nin kapitalizmle balantl olarak kullanld lde tad potansiyel ele-
tirellii yitirmi durumda. "Modernizm"in salt bir sanatsal-kltrel akm ola-
rak ok daha zgl bir tarihsel dneme ilikin bir kavram olduunu yukarda
grdk.
Modernizasyon syleminde ya da modernitenin kendine ilikin bilinci ola-
rak nitelendirdiim teorilerde dile getirildii biimiyle "modern toplum" ya da
"modernite", bal bana bir tarihsel-toplumsal formasyon, bir toplum tipi an-
lamnda kullanlr. Bu kullanmda "modern" kavram bir yandan tarihsizleir,
bir yandan da atmalardan, elikilerden arnr. Meszaros'a gre, zaman-d
bir "modern toplum" kavram, kendisini gemiten kkl bir biimde koparr-
ken gelecee doru sonsuzlatrr. Bu kkl koputa, snf smrs gibi baz
sreklilikler de geride braklr. Bu atmalar, elikileri gizledii lde "mo-

35. D. Harvey, a.g.e., s. 316.


36. D. Sayer, Capitalism and Modernity, Routledge, Londra, 1991, s. 57, a.b..
37. R. Poole, a.g.e., s. 47.
Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 175

dern toplum", mevcut yapnn ileriye doru istikrarnn gvencesi haline gelir.
Bu niteliiyle de ideolojik bir kavramdr. Bu kullanmn Weber'deki kaynana
inmek zere Meszaros'tan uzunca bir alnt yapmay gerekli gryorum: "...ka-
pitalist toplumun tarihsel olarak zgl elikilerine Weberyen tarzda 'sistema-
tik' (tanma dayal) bir yaklam, atkl bir toplumsal dzenin yapsal zellik-
lerini ve patlayc uzantlarn bir kategoriler matrisine dntrerek bu eliki-
leri tarih-d hale getirir; bu matriste (tm 'huzursuzluklaryla') 'modernite' ve
(bu tr huzursuzluklardan ve d krklklarndan sorumlu tutulan) 'rasyonali-
zasyon' merkezi konumu igal ederler."38 Bu kta bakldnda, sanayileme,
rasyonalizasyon, ulus-devlet lsne ve bunlarn eitli uzantlarna dayal
modernite tanmlarnn byle bir ideolojik ilev grmekten kanmalar mm-
kn deildir.
Bu tr modernite tanmlarnn bir uzants da, "sanayi-sonras" toplum
kavramnn gelimesi iin uygun bir zemin hazrlamalar olmutur. Modernite-
nin bal bana bir toplum tipi ve paradigma olarak tanmlanmas, sanayile-
menin szde-maddeci bir biimde temel sre olarak ele alnmas anlamna ge-
lir. Sanayi-sonras toplum ile sanayi toplumu arasndaki ayrm da, bu tarz yak-
lamlarda, teknoloji dzeyinde, teknolojik yeniliklerin kaynanda temellen-
dirilir: Bu iki toplum tipini birbirinden ayran aslnda, para ba yeniliklerin
yerini teorik ve bilimsel aratrmaya dayal yeniliklerin almasndan ibaret bir
deiimdir.39 Ksacas, "sanayi-sonras toplum" kavram teknolojik deiimlere
bakarak toplumsal yapnn deitiini syler. Marx'a baktklarnda teknolojik
determinizm grenlerin bu kavram kullanmalar ise tarihin en garip cilvelerin-
den biridir.
Bu blm bitirirken tekrar Anderson'a dnmek istiyorum. Kapitalizmin
gelime mantnn damgasn tayan, "snrsz gelime, doymaz bir yeniliki-
lik, hep daha sonra gelenin peinde olmak" anlamnda bir modernizmin ki bu
nicel, trde gelime anlay tam da modernizasyon syleminin bir parasdr
sosyalist devrimden sonra ne olacan sorar kendisine ve sorusunu yle yant-
lar: "[Sosyalist devrim] bu modernizasyonu tabii ki bitirirdi... Bir sosyalist dev-
rimin ii... moderniteyi ne uzatmak ne gerekletirmek, onu ykmak olurdu."40

38. I. Meszaros, The Power of Ideology, Harvester, Londra, 1989, s. 21.


39. A. Callinicos, "Reactionary Postmodernism?", Postmodernism and Society iinde,
der. R. Boyne/A. Rattansi, St. Martin's Press, New York, 1990, s. 103.
40. P. Anderson, a.g.m., s. 113.
176 Defter

II.
Jameson'n Kopu/Sreklilik Diyalektii

Jameson'n dnsel faaliyeti son derece geni bir alan kaplyor. Kendisi sine-
madan edebiyat ve mimariye, videodan felsefe ve toplumsal hareketlere kadar
ok farkl alanlarda yazm bir dnr. Ancak yaptnn esas kayna karla-
trmal edebiyat almalar ve edebiyat eletirisi: Dnsel servenine Fransz
edebiyat ve Sartre ile balam. Ne var ki, 1970'lerin bandan itibaren bir aya
hep toplum teorisinde olmu: Marksist bir ereveyi benimsedii bu yllarda,
romann geirdii dnmlerle znellik biimlerinin ve kapitalizmin geirdii
dnmler arasndaki balanty aratrmaya balam; bundan sonra da kl-
trel biimleri hep kapitalizmin geirdii eitli evrelere balayarak tahlil etmi.
Bu yazda Jameson' esas olarak bu yanyla ele alacam. Odak noktam, ya-
zarn edebiyat ve sanat alanndaki ayrntl tahlillerinden ok, sz konusu ba-
lantlar nasl kurduu, yani postmodernizmin kapitalizmin yeni evresindeki
statsn nasl teoriletirdii oluturacak. Jameson'n teorisinde postmoder-
nizm nasl bir kopuun rn; ne kadar yepyeni bir dnem; ve Jameson'n bu so-
rulara verdii yantlar ne kadar tutarl? Ksacas, bir postmodern dnemden sz
etmenin Jameson'n dncesindeki teorik dayanaklar zerinde younlaaca-
m.
Jameson postmodernizm tahlilini Mandel'in "ge kapitalizm" kavram
erevesinde gerekletirir. Ona gre postmodernizm kapitalizmin bu nc
evresinin kltrel retiminin zgl mantdr: okuluslu ge kapitalizme, ka-
pitalizmin bu en ar biimine tekabl eden kltrel mantk; kapitalizmin bir
sistem olarak yeniden-yaplanmasnn kltrde yol at genel bir biim dei-
tirme. Bu zgl mant kapitalizmin belirli bir evresine balamakla postmo-
dern olan tarihselletirdiini, tarihsel olarak ve tarih iinde dndn ileri
srer Jameson.41
te yandan postmodern kopu Jameson'n teorisinde greliletirilir: Ko-
pu, kapitalizmin sreklilii iinde yer alr ve esas olarak kltrel retimde ve
kltrel biimlerde kkl bir dnm ifade eder. Postmodernizm terimi, bu
sreklilik erevesinde yeni deneyim ve znellik tarzlarn ve yeni sanat biim-
lerini dile getirir. rnein bir Lyotard ya da bir Baudrillard'dan farkl olarak,
Jameson iin retim tarz ve retim ilikileri dzleminde kkl bir kopu sz
konusu deildir.42
Jameson'n kapitalizmin yapsal eilimleri temelinde gelitirdii l d-

41. F. Jameson, a.g.e., "Giri", s. ix-xi.


42. Jameson'n teorisinde postmodernizmin greliletirilmesinin bir baka boyutuna
aada deineceim.
Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 177

nemletirme emasna gelince: Yazara gre, Marx'n tank olduu ve tahlilini


yapt dnem kapitalizmin ilk evresine tekabl eder. Bu evre, piyasa kapitaliz-
mi ya da kapitalizmin "ulusal an" olarak nitelendirilebilir ve 18. yzyl sanayi
devriminden kndaki halidir kapitalizmin. Bunu izleyen ikinci evre, 19.
yzyln sonunda emperyalizmin ulusal piyasalarn snrlarn ykt tekelci ev-
redir. nc evre ise, II. Dnya Sava'nn sonundan itibaren okuluslu ser-
mayenin hkimiyetinin kurulduu dneme tekabl eder.43 Bu nc dne-
min zellii sermayenin emperyalizm evresinde olduundan daha kresel bir
nitelik kazanm, dnya apnda girilmedik hibir kovuk brakmamacasna ya-
ylm olmasdr. Btn kapitalizm-ncesi adacklarn kapitalizmin iine ekil-
dii, btn retimin meta retimine dnt bu en ar biimiyle kapitalizm
gerek anlamda evrensellemitir artk.44 Yine Mandel'den esinlenerek bu
evreyi teknolojideki byk atlmla balantl olarak ele alr Jameson: Buhar-
l motorlar ilk dnemin teknolojik zelliiyken, elektrikli ve yanmal motorlar
ikinci dneme, nkleer enerji ve sibernetik nc dneme damgasn vur-
mutur. Bu noktada Jameson'n (ve Mandel'in) bu dnemletirmesini "sanayi-
sonras toplum" ya da "bilgi toplumu" tahlillerinden ayran ok nemli bir
zellie dikkat ekmekte yarar var: Jameson teknolojik yenilik ve devrimlerin
kapitalizmin sistemik krizlerini ama yollar olarak ortaya ktklarn zellikle
vurgular ve ge kapitalizmi bilgi/biliim trnden kavramlar kullanarak tarif
ederken bu gelimelerin mutlaka ekonominin dinamikleriyle birlikte dnl-
meleri gerektiinin altn izer.45 Zaten 1984'te yaymlanan, ve ayn ad tayan
1991 tarihli kitabnn ilk blmn oluturan yazsnda,46 70'lerin ortalarnda
kendisinin de kulland "sanayi-sonras" kavramnn hatal olduunu syle-
mesi de kendisini teknolojist bir aklamadan ayrma abasnn bir iaretidir.
Kapitalist retim tarzna ilikin bu dnemletirme Jameson'n postmoder-
nizm tahlilinin temel dayanadr. Bu evreye tekabl eden kltrel biimlen-
melerden birisidir postmodernizm. Piyasa kapitalizmi dnemi kltrde realiz-
min tarihsel erevesini olutururken, emperyalizm dnemi modernist kltr

43. A. Callinicos, Jameson'n postmodernizmin balangcn 60'lara yerletirdii l-


de Mandel'den yararlanmasnn tutarszlk olduuna dikkat ekiyor (a.g.e., s. 133).
Jameson'n bu eletiriye yant oluturabilecek bir aklamas var: "... kapitalizmin nc
evresindeki yeni 'uzun dalga'nn temel yeni teknolojik ngereklilikleri II. Dnya Sava-
'nn bitiminde mevcuttu... Bylece postmodernizmin ekonomik hazrl... 1950'lerde
balad... [Y]eni an psiik yaama alan daha gerek anlamda 1960'larda gerekleen
mutlak kopuu gerektiriyordu..." (a.g.e., s. xx).
44. F. Jameson, a.g.e., s. 35-6; F. Jameson, "Five Theses on Actually Existing Mar-
xism", a.g.e., s. 175-6.
45. A.g.e., s. 176.
46. "Postmodernizm ya da Ge Kapitalizmin Kltrel Mant", Postmodernizm iin-
de, der. Necmi Zek, Ky Yay. 1990.
178 Defter

akmlarnn, kresel ya da okuluslu ge kapitalizm ise postmodernizmin bei-


ini oluturur. Deneyim ve znellik tarzlar ve sanat-kltr biimleriyle kapita-
lizmin farkl aamalar arasndaki balantlar aklamaya alrken Jameson,
bireysellik biimlerinden meknn alglanna ve gsterenlerle gnderge ara-
sndaki ilikiye kadar ok zengin bir malzemeyi elden geirir. Bu noktada
Jameson'n teorisinde bence ayrcalkl bir yere sahip olan mekn alglannn
dnmyle ilgili aklamasn ksaca aktarmakta yarar var. Yazara gre, ilk ev-
reye tekabl eden mekn tipi kartezyen, geometrik, trdelemi meknd; e-
deerliliin meknyd bu. Bireylerin somut deneyimleri ile o deneyimleri be-
lirleyen ekonomik biimler rtyordu: Piyasann/pazarn boyutlar henz bi-
reyin piyasay bir gereklik olarak yaantlamasna imkn tanyordu. Emperya-
lizm evresinde ise ekonomik yapyla bireysel yaant arasnda bir mesafe olu-
maya balad: "Londra'daki snrl yaantnn hakikati... Hindistan, Jamaika ya
da Hong Kong'da yatar; bu hakikat, Britanya mparatorluu'nun bireyin znel
yaamnn niteliini belirleyen btn bir smrge dzeniyle balantldr. An-
cak artk o yapsal koordinatlara, yaanm, dolaysz deneyimle eriilemez ve o-
u kez ou insan iin bu koordinatlar kavramsallatrlabilir bile deildir.47
Klasik kapitalizmin daha ar ve trde bir biimi ve geniletilmi bir evresi olan
okulusulu kapitalizm dneminde ise mesafenin ortadan kalkmasyla belirle-
nen bir mekn tipi sz konusudur artk: Kapitalizm her yerdedir, her yeri ayn
biimde kaplamtr. Bu anlamda da trde ve soyut bir mekndr bu. Ancak ay-
n zamanda da paralanm bir mekndr. Geri medya ve iletiim imknlar bi-
reylerin bu trde meknn her noktasna dolaysz olarak ulamasn salar, ama
bu hibir boluun, eriilmezliin kalmad meknda bireyin yaad tam an-
lamyla bir ynszlemedir (disorientation). Burjuva zel yaamndan tahayyl
edilmesi g bir kresel sermayeye kadar uzanan bir lekte, mahallenin, kent
merkezinin, blgenin, merkezi devletin, uluslararas meknn bir sreklilik
iinde temsil edilmesi de son derece gtr Jameson'a gre.
Jameson nc evrenin yapsal dinamikleri balamnda ii snfnn poli-
tik bir zne olarak varoluunun imknlar sorununu da ele alr. 60'lardan bu ya-
na, daha nce cretli emein dnda kalm olan eitli kesimlerin (kadnlarn,
gmenlerin, nc dnyada tarm alanlarnn...) cretli emein iine e-
kilmesiyle birlikte, bu "yeni gruplar"n varlnn snflarn belirleyiciliine son
verdii duygusu hkim olmutur. Oysa yazara gre, bu gruplarn eitli kimlik-
ler altnda da olsa ortaya kmalarnn gerek anlam snflarn ortadan kalkma-
s deil, tersine daha ok insann proleterlemesidir. Kapitalizmin her alana, her
kovua nfuz etmesiyle patlayan bu yeni gler, balangta ekonomik dn-
m dnda bir zgrlk arayn dile getiren "yeni toplumsal hareketler" bii-

47. Postmodernism, a.g.e., s. 411.


Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 179

minde ortaya kmlardr. Bir dnem boyunca da bu eitli zgrlk araylar-


n snf mcadelesiyle eklemlemek mmkn olmamtr. Ancak, 1984'te yazd-
bir yazda Jameson, smrnn "kasvet verici" gereklii altnda "gelenek-
sel" Marksizm'in hakikatinin kendini yeniden ortaya koyacan ve snf mca-
delesinin yaygnlaacan syler.48 1991'de yaymlanan kitabnda ise, bu eitli
gruplarn ayr ayr ama yan yana durularnn ii snf deneyimleri dolaymy-
la bir lde birletirilebileceini ve ABD'de Jesse Jackson'n yapmaya alt-
nn da bu olduunu ileri srer.49
Bu nokta u adan nemli: Bir yandan kapitalizmin yapsal eilimlerinin
en ar biimiyle srdn, dolaysyla da proleterleme srecinin evrenselle-
tiini savunurken te yandan da postmodernizmi mutlak bir eylemenin be-
lirledii yolunda bir tahlili benimser Jameson. Bu tr bir eyleme tezinin yol
at sorunlar tartrken ii snfna ilikin bu dnemsel tahlili de gz nne
almamz gerekecek.

Toplumsal Btn ve Btncl Kavramlar

Jameson'n postmodernizmi tarihselletirme abasnn bir baka ifadesi de b-


tncl teori savunusudur. Bu, yazarn bir Marksist olarak dier postmodernist
teorisyenler karsndaki zglldr. lk bakta kendi asndan paradoks gi-
bi grnen bir eyi yapmaya alr Jameson: Farkll, paralanml, tarih-
sellik yitimini bir btnlk iinde kavramaya ynelir ve postmodern durumun
bu zelliklerini bir sistem olarak kapitalizmin dinamiklerine balar. Kapitaliz-
min biteviye farkllklar retmesi, giderek artan bir paralanmaya (znenin
paralanmas, gstergenin paralanmas, zamann paralanmas...) yol amas,
bir sistem nitelii tamad ve btncl bir teoriyi gerekli klmad anlamna
gelmez Jameson asndan: "oluturucu bir biimde farkllklar reten bir sis-
tem hl bir sistemdir; ve bu sistem fikrinin, teorize etmeye alt nesneyle
'ayn' trden olmas gerekmez..."50 Bu btnl ifade eden kavramlarn bal-
cas retim tarz kavramdr. Bunun gibi, toplum, snf trnden kavramlar da,
imdinin kaosundan, verili gerekliin kargaasndan yaplm soyutlamalardr.
Soyutlamalar yoluyla btncl kavramlara ulamak, hem farkllklar ilikisel ve
sistemik bir balam dnda kavranamayaca iin, hem de bizzat kapitalizmin,

48. "Periodizing the 60's", F. Jameson, The Ideologies of Theory, C. II iinde, Univer-
sity of Minnesota Press, 1988, s. 208.
49. A.g.e., s. 331.
50. "Marxism and Postmodernism", New Left Review, say 176, Temmuz-Austos
1989, s. 34.
180 Defter

kitle retimi ve tketiminde, medya ve piyasada ifadesini bulan bir trdeleti-


rici dinamii olduu iin kanlmazdr. Jameson asndan sorun ancak, b-
tnlk dolaymsz soyut bir btn olarak kurulduunda, farkl dzeyler arasn-
daki iliki bir homoloji51 biiminde alglandnda doar. Yazar kendi dolaym-
lanm btn anlaynn bu sorunu at kansndadr.
Jameson'n btncllk konusundaki srar yeni toplumsal hareketlerle s-
nf politikas ilikisini kurgulaynda iyice belirgindir. Daha nce de syledi-
im gibi, bu hareketlerin iinde bulunduklar tikelcilii, paralanml t-
myle amak, yani kendi ifadesiyle "sahici (ya da 'btncl') politika" yapmak
bir sre iin g gibi grnmektedir. Ne var ki, "btn" kavramna ynelik
ideolojik saldry gslemek asndan yazara gre imdi de, en azndan ABD'
de Jesse Jackson'n yaptn yapmak elzemdir. nk bu btncl politikann
yokluunda yitirilen kresel boyut, "tam da ekonomik boyuttur, ya da zel gi-
riim ve kr gdsne dayal sistemdir ki o da yerel dzeyde tehdit edilemez."52
Ne var ki retim tarz trnden, bir btn ifade eden kavramlarn olutu-
rulmasna imkn veren belirli tarihsel anlar vardr. Bu anlarn zellii bir eitsiz
gelimenin yaanyor olmasdr: Bu tr btnleri alglamak, ancak bir dn-
rn yaam sresi iinde birbirinden farkl retim tarzlar ezamanl olarak var
olmusa mmkn olur. Baka bir deyile, yeni bir gereklii ifade edecek yeni
bir btn kavram oluturmann koulu, o gereklikten belli bir mesafede dur-
may salayacak byle bir konjonktrdr.53 Jameson modernist sanatn varolu
koullarn da benzer bir biimde altyapdaki eitsiz gelimede bulur. Tekeller
ve emperyalizm anda ekonominin baz blmleri son derece modernken,
baz kesimlerde aile iletmeleri ve zanaatkrlk varln srdrmeye devam edi-
yordu yazara gre. Modern sanat bu kalnt biimi yceltti ve onun zerkliine
sarld; buradan bir eletiri imkn yakalad. Estetii bireysel ve zerk olann
alan haline getirdi. Bu, "ezamanl olmayanlarn ezamanll"na denk den
bir tarihsel and.54
Gnmzde kapitalizmin btn dnyaya yaylmasyla ve trde kresel
bir sistem haline gelmesiyle, bu eitsizlik ve onun mmkn kld eletirel me-
safe ortadan kalkmtr. Bu a daha evrensel bir kapitalizm ve daha trde bir
modernlik adr. Bu anlamda da, "ya... modernizmin zellii, tamamlanma-
m bir modernizasyon olmasdr... ya da postmodernizm modernizmin kendi-
sinden daha moderndir."55 Eitsizliin ortadan kalkmasyla, kapitalizmin tam
anlamyla kresellemesiyle ve modernizasyonun tamamlanmasyla birlikte,
retim tarz ya da yap grnmez, temsil edilemez hale gelmitir. Meta biimi-

51. Tam tamna ikame. 52. Postmodernism, a.g.e., s. 330.


53. "Marxism and Postmodernism", a.g.m., s. 37.
54. Postmodernism, a.g.e., s. 307. 55. A.g.e., s. 309-10.
Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 181

nin her yeri, her eyi damgalamasnn sonucunda, btnn temsil edilemez ol-
masnn yan sra tarih duygusu da silinmitir. Zamann, kresel kapitalizmin
trde mekn lehine silinmesidir bu. Jameson'n mesafesizlik olarak nitelen-
dirdii bu olguyu Harvey de u szlerle ifade eder: "Postmodernitenin temel
koullarndan biri, kimsenin onu tarihsel-corafi bir durum olarak tartma-
mas, ya da tartamamasdr. Elbette, insan btnyle sarmalayan bir imdiki
an durumunun eletirel bir deerlendirmesini yapmak hibir zaman kolay de-
ildir."56
okuluslu ve merkezsizlemi sermaye a, kresel meknda artk hibir
d mekn brakmamtr. Bu an dnn olmamas, Jameson'a gre bu mek-
nn bir hiper-mekn olmas demektir. Hiper-mekn i/d farknn olmad bir
mekndr; eski/yeni kartln yaamann imknszlat gibi artk i/d kar-
tl da yaanmamaktadr. Postmodernizmin hiper-mekn ve bunun yaratt-
ynszleme, Jameson'n aslnda postmodern mimari ve kentte de saptad
bir olgudur. Yepyeni meknlar yaratmann imknszlndan yola kan post-
modern mimari de eskinin etrafn sararak, ile d arasndaki ayrmlar ortadan
kaldrarak ayn biimde bir hiper-mekn yaratr. Yeninin retiminden ziyade
mevcut olann ve eskinin yanstlmasna ve yeniden-retilmesine dayal bu hi-
per-meknda eski yeniden ina edilmez, sadece benze olarak yeniden-retilir.
Tarihsel balamndan koparlp dondurulmu eskinin camlardaki ve aynalar-
daki yanslar tarih dndaki bir imdiyi ya da gerek tarihten koparlm bir
gemii dile getirir.57
1991'de verdii bir dizi konferansta, Jameson zaman ve mekn alglayla-
rndaki bu kkl dnmleri postmodernizmin antinomileri olarak nitelendi-
rir. Modernizasyonun tamamlanm, kapitalizmin kresellemi olmas, artk
gemiin, imdinin eksik bir hali olarak grlmesini imknszlatrr. Eitsiz ge-
limenin olmad bu dnyada zamansalln ve deiimin anlam tmyle de-
imitir: Deiim artk standartlama, aynlama demektir; bu trde zaman-
sallk iinde gerekleen srekli deiim erevesinde gerek bir deiim pers-
pektifine yer yoktur. Modann, tekrara dayal deiimin temposudur bu. Post-
modern zamann antinomisi, deiimin bu biimde kendi kartna dnme-
sinden kaynaklanr.58
Mekna ilikin antinomi ise, artk her yerin metalam, bylelikle de me-
knsal olarak trdelemi bir dnyann ortaya kmasnn sonucudur. Krsal
alan metalarken, tarm kapitalistleirken kent/ky kartl zlmektedir.
Meknsal farkllklarn bu biimde soluklamasnn yaratt antinomi, kr ta-
hakkm altna alan kentin de yok olmasndan kaynaklanr. Bu durumda ken-

56. D. Harvey, a.g.e., s. 371. 57. Postmodernism, a.g.e., s. 115-8.


58. The Seeds of Time, Columbia University Press, 1994, s. 17-8.
182 Defter

tin kendi iindeki yzeysel farkllklardan baka gerek hibir heterojenlik kal-
maz: Postmodern meknda yalnzca trdeliin iinden km farkllklara yer
vardr.59

mgelerin Metalamas ve eyleme

Eletirel mesafeyi imknszlatran ve tarih duygusunu silen postmodern zama-


nn ve meknn retim tarzn grnmez ve temsil edilemez hale getirmesini ta-
mamlamak zere, Jameson piyasa ideolojisinin yaygnlamasn da iin iine
sokar. Metalamann toplumun her alanna yaylmas ve btn rnleri dam-
galamas piyasa ideolojisinin hkimiyetine, dolaysyla da her tr tahlilde arl-
n retimden dolama kaymasna yol amaktadr. Ancak postmodern d-
nemde piyasa ideolojisinin bu kadar revata olmasnn bir baka nedeni daha
vardr: Serbest piyasa ile medya arasnda kurulan bir metafor.60 Her eyden n-
ce, tpk piyasada olduu gibi aslnda zgr seime tabi olmadklar halde,
medyann rettii kltrel metalar yleymi gibi grnr. Piyasa mistifikasyo-
nunu glendirir medya. Ayrca, medya ile piyasa arasndaki snrlar gittike
daha ok belirsizlemektedir: Artk piyasada birer marka olarak dolaan metalar
da tpk medyann rettii kltrel metalar gibi dolama birer imge olarak gir-
miler demektir. te yandan, piyasada satlan metalar da medya imgelerinin
ierii haline gelmilerdir: Metalarn dolam, reklam biimi altnda elence ve
haber programlarnn zaman ve meknnda gereklemektedir. Dolam dzle-
minin (retimin pahasna) byle her alan kaplamas sonuta retimin izlerinin
btn rnlerden silinmesi anlamna gelir. retimin izlerinin nesnelerden si-
linmesi, ksacas eylemenin had safhaya ulamas, dnyaya yalnzca tketici-
ler olarak bakmay beraberinde getirir. Piyasann, medyann ve tketici bak
asnn bu tekeli altnda, retimle birlikte snflar da retimde emek harcayan
snf ve onun kart grnmez hale gelir. Ksacas, Marx'n gizemsizletirerek
tesine getii piyasa ve tketim dzlemleri, younlaan eylemenin etkisiyle
retim-emek-snflar dzlemini grnmez ve temsil edilemez klmtr.
Giderek younlaan eylemenin emein rnlerdeki izinin tmyle silin-
mesine ve snf yapsnn stnn rtlmesine yol amas, kapitalizmin bir sis-
tem olarak "ou insan iin kavramsallatrlamaz",61 ama daha genel olarak da
artk temsil edilemez hale gelmesi demektir Jameson a gre. Ne var ki burada
neyin bu kadar yeni olduunu kavramak gtr. Marx'n dneminde de, tem-
sille deil kavramsal soyutlamayla, alglanann, gzlenenin (piyasann) tesine
geerek kavranabilir bir sistemdi kapitalizm. Kavramsallatrma ise bugn ol-

59. A.g.e., s. 30-2. 60. Postmodernism, a.g.e., s. 270. 61. A.g.e. s. 411.
Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 183

duu gibi o gn de ou insan iin pek kolay bir i deildi. Callinicos'un da de-
dii gibi: "Marx'n kendisi... kapitalizmin zorunlu olarak yzeysel grnmle-
riyle temelinde yatan zellik arasnda sistematik bir farklla dayandn, do-
laysyla da doasnn ancak bir teorik soyutlamalar btnnn ina edilmesiy-
le anlalabileceini...dnyordu."62 Jameson'n iaret ettii bu sorun aslnda
kapitalizmin btn evreleri iin geerli olan bir sorundur. Eitsiz gelimenin
varln koruduu ilk evrede, farkl ve ezamanl retim tarzlarnn varl, re-
tim tarz olarak kapitalizmin temsil edilebilirliine deil, olsa olsa kapitalizmin
grn biimlerinin (piyasadaki soyut eitliin ve olumsuz anlamda zgrl-
n) yceltilmesine, bunlarn doal insan zellikleri olarak temsil edilip mut-
laklatrlmalarna yol amt. Jameson, postmodern ada mutlaklatn d-
nd eylemeden byle bir sonu karmadan nce, en azndan o kadar et-
kilendii Althusser'in "yapnn etkilerinde var oluu"ndan neyi kastettiini d-
nebilirdi.
Jameson'n postmodernizmin ayrc zellikleriyle ilgili ayrntl tasvirleri-
ne daha yakndan baktmzda, imgelerin metalamas, imge ve benze klt-
r ve paralanma gibi, postmodern sylemin daha yaygn temalaryla karla-
rz. Bu olgularn temelinde yatan g ise, kapitalizmin zsel bir dinamii, "ser-
mayenin mant"63 olan eylemedir. eylemenin dil alanna nfuz etmesiyle
birlikte gsterge ile gnderge (gstergenin gereklikte gndermede bulunduu
nesne) arasndaki balant modernizm evresinde kopmu ve gstergeler zerk-
lemitir. Bu, sanatn, kltrn, dilin toplumsal gereklik karsndaki zerkli-
idir. Ancak eyleme burada durmaz ve bizzat gstergenin kendisini paralar,
gsteren-gsterilen ilikisini koparr. Gsterilen, yani anlam, gsteren karsn-
da deerini yitirir, zayflar. Gn, gsterenlerin, salt imgelerin gndr: "Artk
postmodernizm dediimiz, gsterenlerin rastlantsal ve katksz oyunuyla kar
karyayzdr..."64 mgeler artk, gerekliin temsilcileri olmamann tesinde,
bir eylerin imgeleri de deildirler; yeniden-retilmi benzelerdir sadece. De-
rinlik, anlam yitmi gitmi, geriye yalnzca yzeyler kalmtr.
te yandan yukarda da deindiim postmodern zamansallk, yani ge-
mile imdi arasndaki kartln kmesi, znenin gemiiyle geleceini tutar-
l bir biimde bir araya getirmesini imknsz klar. Artk gemi, bugnn anla-
mna zenginlik katan bir tarih deil, "dev bir imge koleksiyonu"dur, "bir dizi
seyirlikten ibaret"tir.65 Gerek tarihselcilikten farkl olarak, gemi burada bir
gnderge deil, l bir imgedir. znenin "ilikisiz bir dizi imdiki zamanlar"66
iinde yayor olmas onun paralanmlna iaret eder ve gelecee ynelik de-
iim dncesini de ortadan kaldrr. Yine bu izofrenik znenin paralanm-

62. A. Callinicos, a.g.e., s. 108. 63. F. Jameson, a.g.e., s. 96. 64. A.g.e., s. 96.
65. F. Jameson, "Postmodernizm...", ev. N. Zek, a.g.e., s. 79. 66. A.g.e., s. 86.
184 Defter

l, zel yaamyla sistemin yapsal eilimleri arasnda balant kuramamas bi-


iminde de ortaya koyar kendini.
Televizyonda, biliim teknolojisinde retilen imgeler bugnn ayrcalkl
metalardr. Artk imgelerin egemenlii, piyasada mbadele edilen gerek
rnlerin reklamlar araclyla imgelere dnmesinden ibaret deildir. Bu-
nun da tesinde, televizyon programlarnn ieriini oluturan imgelerin ken-
dileri eylemi ve birer metaya dnmtr; tketilen bizzat bu imgelerdir.
mgelerin metalamas ve kltr mallarnn dolam postmodernizmin ekono-
mik omurgasn oluturur. Bu noktada artk, Jameson'n srarla zerinde dur-
duu bir dnmden sz etmek gerekmektedir: "Kltrn bugn byk l-
de i dnyas haline gelmi olmas, eskiden zgl olarak ekonomik ve ticari
saylan eylerin artk ayn zamanda da kltrel olmas sonucunu dourur..."67
Postmodernizmin Jameson iin "kltrel retimin zel bir ilevsellik tad
bir 'retim tarz'"68 olmasnn anlam budur. Kltrle ekonominin i ie ge-
miliinin, kltrn artk ekonomiden ayrlarak ele alnamayacann tekrar
tekrar altn izer Jameson. Piyasayla medya arasnda kurulan metafor aslnda
ekonomiyle kltrn bu i ie gemiliinin bir yansmasdr. Film, video ve te-
levizyon artk hem altyapdrlar hem styap, hem ekonomidirler hem kltr...
Kltrel retimin bu yepyeni nitelii, imgelerin retiminin ayrcalkl hale
gelmesi, teknolojik imknlarla bu imgelerin birer "reprodksiyon" ya da ben-
ze olarak retilmesi, ekonomi ile kltrn birbirine tevil edilebilir olmas...
Bunlar, Jameson'n postmodernizmi yepyeni bir dnem olarak tarif ederken
son derece arpc bir biimde iledii malzemenin nemli bir blmn olu-
turan eyler. Ne var ki, eylemenin ve imgelerin metalamasnn 1950'lerin ba-
ndan itibaren giderek artan younlukta bir sre olduunu syleyen Jame-
son, ayn zamanda yukarda da grdmz gibi bu eilimleri kapitalizmin ya-
psal dinamiklerine balar. Best'in son derece ak anlatmyla: "Jameson post-
moderniteyi, (ksmen) snai modernitenin kkleri kapitalist ekonomide yatan
eyletirici mantnn ve toplumsal btn amansz bir biimde metalatrma-
snn daha da younlamas olarak yorumlar:"69 Ancak, bu giderek younlaan
eyleme srecinde "postmodern kopu" hangi noktada ve nasl kavramsallat-
rlacaktr? Dil, en sonunda gnderme ilevinden tmyle arnm ve gsterenle-
rin boluktaki dansna m dnmtr? Kapitalizmin eyletirici mant han-
gi noktada modernizmin paralanmlnn postmodernizmin paralanml-
na dnmesine yol amtr? Yepyeni olan nedir?

67. F. Jameson, "Five Theses on Actually Existing Marxism", a.g.m., s. 181.


68. "Marxism and Postmodernizm", a.g.m., s. 40.
69. S. Best, "Jameson, Totality and the Poststructuralist Critique", Postmodernism, Ja-
meson, Critique iinde, der. D. Kellner, Maisonneuve Press, 1989, s. 355.
Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 185

Bu sorularn yant iin, yukarda Jameson'n postmodern kopuu greli-


letirmi olmasndan sz ederken ertelediim bir konuya, tabi konumda olanla
baskn konumda olann diyalektiine dnmekte yarar gryorum. Ama nce
Jameson'dan uzunca bir alnt yapmak gerekiyor: "...(postmodern olarak) tarif
ettiimiz her ey daha eski dnemlerde ve zellikle de tam anlamyla moder-
nizmde bulunabilir... [G]nmze kadar bunlar modern sanatn ikincil ya da
grece nemsiz, merkezi olmaktan ziyade marjinal zellikleriydi... kltrel
retimin merkezi zellikleri haline geldiklerindeyse artk karmzda yeni bir
ey vardr."70 Jameson'n burada zgl olarak sanat iin syledikleri, imgelerin
metalamas ve znenin paralanmas iin de geerlidir. Bilginin ve kltrn
giderek artan bir hzla ve younlukta metalamas, metalamann uzun tarihi-
nin son aamasdr. Bu srete de tabi, marjinal konumda olan belirli bir nokta-
da baat duruma gemitir. Jameson bir baka yazsnda da, yksek modernizm
ile kitle kltrnn birbirinin kart olarak geliirken, postmodern evrede,
yksek modernizmden devralnan zelliklerle kitle kltrnn i ie girdiini
syler.71 Jameson'n bu aklamalarndan u sonu kmaktadr: Kapitalizmin
bir zsel dinamii olan eylemenin yol at, retimin izlerinin silinmesi, z-
nenin paralanmas, imgelerin metalamas ve benzelere dnmesi gibi olgu-
lar ve bunlarn sanattaki yansmalar, modernizm evresinde baskn konumda
deillerken postmodernizmin ayrc zellii haline gelmilerdir. Ayn yazda
bu kritik dnm "diyalektik" olarak kavramak gerektiini syler Jameson
ve yle devam eder: "... yani nicelikten nitelie doru bir gei olarak... [bu ge-
ite] ayn g [eyleme, G. S.] bir fazlann eiine ulatnda... artk nicel ola-
rak farkl etkiler yaratr ve yepyeni bir sistemin douuna yol am gibi gr-
nr."72 Bu ne kadar Marksist, ne kadar Hegelci bir aklamadr! Niceliin nite-
lie dnmesi iin dsal bir mdahaleye, ya da btnn baka bir dzeyinde
bir krlmaya ihtiya yok mudur? Jameson'n btn, dolaym ve eyleme ko-
nularnda sylediklerini yeniden ve bir arada ele alarak kmazlarn belki daha
iyi grebiliriz.

Jameson'n kmazlar

Yukarda, Jameson'n toplumu bir btn olarak kurmann gerekliliini savun-


duunu, ama bu btnn dzeyleri arasndaki ilikinin bir homoloji olmama-
sna zen gsterilmesinin zerinde srarla durduunu sylemitim. Ne var ki,
kendi tahlilinde ge kapitalizm ile postmodernizm arasndaki ilikinin bir ho-

70. F. Jameson, "Postmodernism and Consumer Society" (1983), aktaran S. Best,


a.g.m., s. 356.
71. "Periodizing the 60's", a.g.m., s. 195. 72. A.g.e., s. 200.
186 Defter

moloji biiminde kurulmad kuku gtrr. Jameson, kapitalizmin yeni evre-


sinin zelliklerini postmodernist kltrel biimleri aklayacak biimde tahlil
etmez. Bunun yerine, sanat ve kltr dzleminde kurgulad bir postmoder-
nizme ge kapitalizmi sonradan eklemler. Nitekim bu bir tr yaktrmadan
ibaret olan yntemini kendisi de yle aklamaktadr: "Yaplmaya allan,
dolaymlayc bir kavram yaratmak, bir dizi farkl kltrel olguyu eklemleyecek
ve betimleyecek bir model kurmaktr. Bu birlik ya da sistem [yani postmoder-
nizm, G. S.] ondan sonra [a.b..] ge kapitalizmin altyapsal gerekliiyle iliki-
lendirilir."73 Ayn biimde, kresel kapitalizmin hiper-mekn ile postmodern
mimarinin hiper-mekn arasndaki ilikide de bu farkl dzeylerden birinin
zellikleri dierini aklamak iin kullanlmaz; bunlar sadece birbirinin yerine
ikame edilebilecek mekn tipleri olarak kurgulanr. Jameson, yine kendi szle-
riyle, postmodern mimari meknda kendimizi konumlandrma yeteneimizi
yitiriimizi "merkezsizlemi ve gzmzn nne getiremediimiz okuluslu
kresel bir kltrn ortaya kna, sonradan geri dnp yanst[mak]"la yeti-
nir.74 Ksacas, ekonomiyle kltr arasnda dolaysz bir biimde, genellemeler
yoluyla gidip gelir Jameson. Nitekim syleiyi yapan Stephanson bir aamada
yle der: "Ne var ki, son derece kk leklerden arpc derecede kresel l-
eklere sraylarnzda, dolaym oluturacak kertelerle ilgili sorunlar kyor
ortaya:"75 Bu sraylarda, belli bir dzeye, rnein ekonomiye ilikin olgular
bir baka dzeyin, rnein kltrn rnekleri gibidir.
Sorun aslnda Jameson'n dolaym anlayndadr. Lukcs'n Tarih ve Snf
Bilinci'nden esinlenerek gelitirdii dolaym anlaynda bu kitaptan devrald
Hegelci izler vardr. Dolaym zihinsel bir sre olarak anlar Jameson: "Dola-
ymlar... kuramcnn aralardr; bunlar araclyla paralanma ve zerkleme,
toplumsal yaamn eitli blgeleri arasndaki kompartmanlama (baka bir de-
yile ideolojik olann politik olandan, dinsel olann ekonomik olandan ayrl-
mas, gndelik yaamla akademik disiplinlerin pratii arasndaki uurum) tikel
bir tahlil vesilesiyle en azndan yerel olarak alr."76 Toplumsal yaamn eitli
blgeleri, ya da toplumsal btnn eitli dzeyleri arasndaki ayrmaya, kapi-
talizmin bu fetiizmine hapsolmu gibidir Jameson. Ayrmann onun gznde
toplumun btnlnden daha arlkl bir gereklii var gibidir. Toplumsal
btn nesnel olarak oluturan gerek dolaymlar grememektedir; elinde yal-
nzca sonradan kurduu zihinsel dolaymlar vardr.77

73. A. Stephanson, "Regarding Postmodernism" (Jameson ile sylei), Postmodernism,


Jameson, Critique iinde, s. 43.
74. A.g.e., s. 48. 75. A.g.e., s. 51.
76. F. Jameson, The Political Unconcsious (1981), aktaran S. Best, a.g.m., s. 349.
77. Bu konuda bkz. G. Savran, "Lukcs'n Felsefi Miras", a.g.m.
Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 187

Mesele Jameson'n Lukcs'n bu erken dnem yaptndan etkilenmesinden


de ibaret deildir. Yazar Lukcs'n bu kitaptaki dolaym anlayyla Althus-
ser'in, szde "greli" zerklik anlay arasnda bir sentez kurma iddiasndadr:
Althusser'in, greliden epeyce daha zerk olan kertelerini,78 toplumsal btnn
kendi dinamiine dsal, zihinsel bir arala dolaymlamaya almaktadr. Oysa
kerteler bir kez birbirinden kopuk olarak kurulduunda bunlar sonradan bir
kavram araclyla dolaymlamak mmkn deildir. Sonu kanlmaz olarak
yaktrma yoluyla farkl dzeyler arasnda sramalardr. Dolaysyla, Jameson'
n yeni toplumsal btnnde ge kapitalizm ile postmodern kltr arasndaki
iliki tam olarak aklanamaz, yalnzca bir homoloji tespit edilmi olur. Ortaya
kan, belirli bir dzeyde bulunan olgularn baka bir dzeye uygulanmas t-
rnden bir dolaymlamadr. Jameson hep homolojiye dayal bir btn anlay-
ndan kanr, bu anlaylar srekli olarak eletirir ama sonunda kendisi de
kurtulamaz bundan.
Bunun postmodern kopu asndan yle bir uzants vardr: Postmoder-
nizmi yepyeni bir evre olarak yeterince gerekelendiremez Jameson; sreklilk-
lerin hangi noktada kopua dntn ve artk postmodern bir durumdan
sz edilmesini gerekli kldn doyurucu bir biimde aklayamam olur. Kl-
tr dzleminin belirli zgllklerini nce postmodernizm olarak nitelendirir,
sonra bu kurgunun yeni bir evre olmasn salamak zere ge kapitalizm kavra-
mna ba vurur. Ksacas, hem kltr dzlemindeki belirli olgular kapitalizmin
sreklilik tayan dinamikleriyle aklayp, hem de bu olgularn nitelike farkl
bir dnemin belirtileri olduu tehisini yapabilmek iin bir tr el abukluun-
dan yararlanmaya alr: Dnp Mandel'den ge kapitalizm kavramn dn
alr ve ex post factum bu kavram kendi kltr tahlilinin temeli haline getirir.
Ama getiremez! Kopu gerekelendirilmemi olarak kalr. Sanat ve kltrde
saptad kopua sonradan ekonomi dzleminde bir temel bulma operasyonu
baarszla mahkmdur. Bu operasyonu ele veren bir cmleyi de kaleminden
karr Jameson: "60'larn toplumsal yaamnn baka, numune dzey ya da
kertelerinden tretilmi, dnemletirmeye dayal bir okumann bizzat ekono-
mik 'dzey' tarafndan teyid edilmesi"dir79 (a.b..) ge kapitalizm tezinden um-
duu.
Jameson'n postmodernizmi bir kopuun ardndan gelen, demek ki geriye
dn olmayan bir dnem olarak tahlil etmesinin, eylemenin ulat bo-
yutlar, yani paralanma ve benzeler kltr asndan anlam udur: Bu olgu-
lar artk kltrn egemen dinamikleridir; eyleme mutlak bir nitelik tar, z-

78. Bu konuda bkz. G. Savran, "Althusser, Yapsal Nedensellik ve Teorisizm", 11.


TEZ, say 5, ubat 1987.
79. F. Jameson, "Periodizing the 60's", a.g.m., s. 205.
188 Defter

ne paralanmtr. Bu adan Lyotard ya da Baudrillard'dan ok fark yoktur


Jameson'n. Onun zgll, btn bu paralanmaya karn btncl bir te-
orik aratan vaz gememesidir. Ancak yazarn eylemeye atfettii bu mutlak-
lkta da birtakm sorunlar vardr. Her eyden ne, Jameson'n eyleme kavra-
mn kullannda da Lukcs'n Tarih ve Snf Bilinci adl yaptndan etkiler ol-
duunu belirtmek gerekir. Lukcs sz konusu kitabnda bu kavram, Weber'in
rasyonalizasyon kavramyla kastettiklerini de ierecek biimde, toplumun her
alann damgalayan bir sreci anlatmak iin kullanr. Bu yaptta ii snf iin
eylemeden kurtulmann tek yolu, Lukcs'n o dnemde yeterli bir biimde
temellendiremedii bir politik sraytr. Kanlmaz bir biimde bir znelcili-
in izleri vardr bu sray beklentisinde.
Jameson'n benzer bir eyleme anlaynda temellendirdii znenin para-
lanmas tezi de politik dzlemde benzer sorunlara yol aar. Paralanma tezi, ii
snfnn kendisini politik bir zne olarak oluturmasnn imknszlna iaret
etmektedir, ama Jameson ayn zamanda da kapitalizmin kresel yaylmnn ve
evrensel proleterleme srecinin ii snf politikasn yeniden gndeme getire-
ceinde srarldr. Yukarda da grdmz gibi, yeni toplumsal hareketlerin
ksmi ve yerel politikalarnn snfsal talepler ve politikalarla btncl bir poli-
tikaya evriltilmelerinin yollarn arar. i snfnn son tahlilde politik mcade-
lenin ana ekseni olduunu eitli vesilelerle ileri srer. Ancak mutlak eyleme
ve paralanmayla Jameson'n ii snfna atfettii politik zne konumu arasn-
da bir eliki vardr.
Bu noktada iin iine Jameson'n, toplum ve kltr teorisyenlerine ve sa-
natlara ynelik bilisel harita karma (cognitive mapping) ars girer. G-
rnmez ve temsil edilemez hale gelmi olan btn (retim tarzn) yeniden
temsil edilebilir klmak iin teorik ve estetik dzlemlerde btn kurma aba-
sna ardr bu. znenin hiper-mekndaki yn yitimi sonucunda mahkm
olduu yerel duruuyla iinde yer ald snfsal yapnn btnl arasnda
balant kuracak yntemlerin gelitirilmesi gerekmektedir yazara gre.80 Ne
var ki, herkesin birden iine hapsolmu olduu bir hiper-meknn snrlar
iinde harita karabilme ayrcalnn kime, nasl nasip olaca bir sorundur.
Dnemin koullarn ve ruhunu (Zeitgeist) paylaan bir teorisyenin ya da sanat-
nn bakalarndan daha avantajl olamayacann farkndadr Jameson ve bu
gle eitli yerlerde dikkat eker.81 Ancak, postmodern bir evrede Jameson'
n yapt ve yaplmas iin arda bulunduu trden bir btncl tahlili
mmkn klacak kaynaklar var mdr, yok mudur? ayet varsa o zaman eyle-
me yazarn iddia ettii dzeyde deil demektir. Jameson eylemeyi mutlakla-

80. F. Jameson, Postmodernism, a.g.e., s. 415-6.


81. Bkz. rnein The Seeds of Time, a.g.e., s. 69-71.
Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 189

trd srece kmazdadr ve ii snfnn yan sra kendi politik konumu da


elikilerle maluldur.
Bu sorunla balantl olarak Jameson'a yneltilen bir eletiri aslnda btn
postmodernist teorisyenler iin geerlidir. Mike Featherstone eylemeye mah-
km olmu ve gndergeyi yitirmi olan izofrenik znenin kim olduunu sorar
ve yle devam eder: "...Baudrillard'n postmodern imge kltr tartmasna
benzer bir biimde, Jameson da gndergenin yitirilmesine, 'znenin lm'ne
ve bireyciliin sonuna yol aan pasti ve benzelerden... sz ediyor. Bir kez daha
u soruyu sormamz gerekir: Bu yitimi kim yayor? [...] Gnderge... uzun va-
dede belirli alt snf gruplarnn gndelik pratikleri asndan ok da nem ta-
mayacak olabilir."82

Ksaca Sonu Yerine

Bir yandan kapitalizmin elikili dinamikleriyle modernizmin birinci blmde


ortaya koymaya altm karmak ilikisi, te yandan Jameson'n srekli-
lik/kopu diyalektiini kuruundaki zaaflar postmodernizmin bal bana bir
dnem olarak ele alnmasn gletiriyor. zellikle Jameson'n teorik kurgusu
iinde, postmodernizm ad altnda saylan toplumsal, kltrel ve ideolojik ol-
gularn yepyeni ve mutlak olgular olmayabilecei ortaya kyor. Bunun yerine
bu olgular kapitalizmde hep var olan iki ana eilimden birinin belli dnemsel
etkilerle baskn hale gelmesi olarak yorumlamak daha anlaml gibi grnyor.
Yukarda da deindiim gibi, kapitalizm bir yandan dnyay btnletirir
ve trdeletirirken bir yandan da eitli farkllklar, paralanmalar gndeme
getirir. Hele gnmzde ulat boyutta uluslararaslamann ulusal ve etnik
paralanmalarla el ele gittii belki her zaman olduundan da daha ak biimde
grlyor. Ama bu, kapitalizmin yapsal dinamiklerinin elikili gelimesinin
bir davurumudur esas olarak. Meknn daha birleik bir hale gelmesi, kapita-
lizm koullar altnda toplumsal kimlik asndan yerelliin nemini artrc bir
rol oynar. Trdeleme ve paralanmann bu elikili birliinin tarihinde, kl-
trel ve politik akmlarn bir blm elikinin iki kutbundan birini ne ka-
rrlar. Bu tek yanl mutlaklatrma, politik hareketler asndan ya tikelci ya da
tersine soyut evrenselci bir politikay benimsemek demektir. Bir ideoloji olarak
ele alndnda, postmodernizmin yapt da byle bir tek yanl mutlaklatr-
madr.
Bugn tikelciliin, paralanmln, zne duygusunun yitiminin bu kadar

82. M. Featherstone, "Postmodernism, Cultural Change and Social Practice", Post-


modernism, Jameson, Critique iinde, s. 127.
190 Defter

ne kmas, sermayenin dnya apndaki yaylma hznn giderek artmasna


balanabilir. zne ile ilgili "kriz"in bir yan, kapitalizmin tarihindeki temel di-
namik olan kreselleme srecinin bu yeni temposunda her tr deiimin hz-
nn da daha nce grlmemi bir dzeye ulamasyla aklanabilir: "Her trl
ilikideki deiimin admlar hzlandka znenin... gemi ile bugn arasnda-
ki sreklilii grmesinin zorlaaca ve bu nedenle znenin kendisi hakknda
btnsel bir bak oluturmasnn... daha da zor olaca [sylenebilir]. Fakat
buradan znenin btnsel paralanmln kabul etmek byk bir sray
olacaktr.... [B]unu kabul etmek znenin ortam deitirmeye yetenekli olma-
dn kabul etmek demektir."83 Bir baka yanyla da, zne ile ilgili "kriz"in sos-
yalizmin yaad yenilgilerle ilikisi aktr. Bunun da tesinde postmodernizm
solun gemiindeki ve snf politikasndaki baz boluklara iaret etmektedir.
Ama her halkrda 1950'lerin bandan bu yana yaanan deiimin 1850'
lerle 1940'lar arasnda yaanm olan deiimden daha kkl olduunu syle-
mek gtr. Kltrn ve bo zamann metalamasnn tohumlar ise iki sava
aras dnemde atlmtr. 19. yzyln sonlarndan bu yana artan bir metalama
srecidir yaanan ve postmodern temalarn temelinde yatan bu sre byk l-
de modernizmin de temelinde yatan sretir. Eagleton'n ifadesiyle, "... mo-
dernizmin gereklikten tremesi anlamnda postmodernizmin de modernizm-
den tredii duygusuna kaplmamak zor. Bu bakmdan postmodernizmin tu-
hafl, kltrel adan bakldnda tikel bir tarihsel dneme aitmi gibi gr-
nrken, felsefi adan bakldnda, uzun bir sredir... geerli olmas gerekme-
sinden kaynaklanmaktadr."84

83. J. Larrain, deoloji ve Kltrel Kimlik, ev. N. N. Domani, Sarmal, 1995, s. 211.
84. T. Eagleton, a.g.m., s. 45-6.

You might also like