Professional Documents
Culture Documents
Modernizm Yepyeni Bir Evre Mi, Bir Eğilimin Mutlaklaştırılması Mı PDF
Modernizm Yepyeni Bir Evre Mi, Bir Eğilimin Mutlaklaştırılması Mı PDF
Glnur Savran
I.
Modernizm ve Modernite Kavramlarn Feti Olmaktan karmak...
ilikisinde 19. yzyln bandan bu yana kkl bir deiim sz konusu deildir.
Onunki de Derrida'nnki gibi bir felsefi eletiri, olsa olsa postmodernist teori-
lere sunulmu bir felsefi cephaneliktir. ok yerinde bir ifadeyle, Foucault'nun
teorisi "postmodern iktidar"n teorisi deil, modern iktidarn "postmodern -
zmlemesi"dir.3
Lyotard'n durumuna gelince. Onun iin de postmodernizm bir tavr, bir
yaklamdr esas olarak: st-anlatlara, btncl dnceye, tarih felsefelerine,
Aydnlanma'ya, ksacas "modern" akla kar duyulan inanszlk. Bu inansz-
ln domu olduu noktada postmodern bilginin koullarn aratrmaya gi-
riir Lyotard. Ancak, kltrlerin postmodern aa girdii bu evrede toplumla-
rn da bir dnme urad tespiti vardr Lyotard'n teorisinde: 50'li yllarn
sonlarndan bu yana balayan bu toplumsal dnm, sanayi-sonras toplu-
mun ortaya kmas. Ne var ki, byk anlatlara kar duyulan kukunun,
inanszln ardnda yatan toplumsal dnm Lyotard'n teorisinde olmazsa
olmaz bir koul niteliini tamaz: Bu anlatlarn kendi ilerinde barndrdkla-
r sorunlar, bunlarn meruiyetlerini sarsacak tohumlarn atlmasna 19. yzyl-
da yol amtr bile.4
Baudrillard, postmodern durum konusundaki tahliliyle, benzetim teori-
siyle, belki de sosyo-ekonomik dzeyde yaanan dnmler konusunda en ile-
ri gitmi dnrlerden biridir. Geri 1980 ylna kadar "postmodern" kavra-
mn kullanmaz ama 1960'lar ve 70'lerde kitle retimi, bilgi-ilem, gstergeler
ve imgeler dnyas, medya vb. konularda yazdklarnda da, ve tabii daha sonra
da, yepyeni bir toplumsal durumu, bir kopuu anlatr; toplumsal olann ve ikti-
darn zlme srecine girdiini syleyecek kadar kkl bir dnm tespiti
yapar.5
Ksacas, yepyeni, postmodern bir durum'dan sz etseler de etmeseler de,
kendilerini postmodern bir tarihsel evre'nin teorisyenleri olarak grseler de
grmeseler de, bir yanda Foucault ve Derrida ile dier yanda Lyotard ve Baud-
rillard'n yle bir ortak yanlar vardr: Bat dn tarznda kkl bir dn-
mn, belirli bir ereveden kopuun teorisyenleridir bunlar ve kendilerini de
bu ekilde alglarlar.
Bu ereveyi ilk elde kabaca yle tanmlamak mmkn: Tarihi ve toplu-
mu tek ve btnlkl/birleik bir znenin (bilin sahibi zerk birey, dnya ti-
ni, ii snf) bak asndan aklc bir biimde kavramay ve yeniden kurmay
zgrln gvencesi sayan "modern" proje. Sz geen dnrlerden her
3. S. Best/D. Kellner, Postmodern Theory, The Guildford Press, New York, 1991, s. 52.
4. J-F. Lyotard, La condition postmoderne, Les Editions de Minuit, Paris, 1979, s. 63.
5. Bkz. rnein Foucault'yu Unutmak, Dokuz Eyll Yaynlar, 1998 (orijinali: 1977);
Sessiz Ynlarn Glgesinde, Ayrnt Yaynlar, 1991 (orijinali: 1978); ve tabii Simlakrlar
ve Simlasyon, Dokuz Eyll Yaynlar, 1998 (orijinali: 1985).
162 Defter
biri bu erevenin farkl bir unsurunu eletirilerinin oda olarak belirlemi ola-
bilir. nemli olan, kendi dncelerinin kart olarak tanmladklar bu d-
nce sistematiine Descartes'tan Marx'a uzanan bir dnrler dizisini hepsi-
nin dahil etmi olmas ve Aydnlanma'dan bu yana sregeldiini varsaydklar
bu sistemden bir kopuu ngrmeleridir. "Modern" Bat dncesi ne kadar
yekpare bir btn olarak, yani ne kadar btncl biimde kurulursa, kopu o
kadar radikal olacak demektir.
yleyse postmodernizmin "modern" Bat dncesini nasl kurduuna k-
saca bakalm. Bunu yaparken, yukarda deindiim ok nemli farklla ra-
men Foucault ve Derrida'dan, yine yukarda andm gerekeyle sz edeceim:
Yapsalclk-sonras dnce akmnn belki de en nemli bu iki adnn genel
olarak postmodernizme felsefi bir cephanelik sunmu olmalar, onlarn bu er-
evede ele alnmalar iin yeterli bir nedendir.
Foucault'nun "modern" dnceye vurduu en byk darbe, aklla zgr-
lk arasnda Aydnlanma'da kurulmu olan balanty koparp, bunun yerine
akl ve bilgiyi iktidarla balantlandrmasdr.6 Foucault'ya gre, zerk olduu
iddia edilen modern zne bir kurgudur. Cinsellik, tp, cezalandrma, delilik
sylemleri ve genel olarak insan bilimleri bu zneyi bizzat oluturur, sylemsel
olarak kurar. Tp bilimi, insan bilginin hem znesi hem nesnesi olarak kuran
ilk bilimdir. Bir sylemsel kurgu olarak oluan modern zne ayn zamanda ikti-
darn da yatadr; toplumsal kurumlar ve bilgi alanlar, bireylerin arzularn,
bedenlerini, kimliklerini iktidar yoluyla oluturur. Baka trl syleyecek olur-
sak, "modern" iktidar bireylere herhangi bir odaktan dsal bir bask olarak uy-
gulanmaz; bilimsel sylemler, bilgiye dayal pratikler araclyla bireyi ekillen-
dirmek suretiyle iler; bireyi ieriden kuatr. Modern an akl, bilgisi ve bun-
larla balantl iktidar biimi, zerk, kendi kendisiyle zde, rasyonel bireyi bir
kurgu olarak oluturmutur ksacas. Foucault, dsal baskya, kaba gce deil,
akla, bilgiye, bilime bal iktidar anlayyla, Bat dncesinin kendine ve bi-
lincine sahip, birleik, ussal, zerk bireyinin aslnda hi de yle olmadn, bu
anlamda bir zne olmadn anlatmak ister. Bylelikle de, zgrln gven-
cesi olarak grlm olan zerk znenin ilerici-devrimci bir potansiyel ta-
maktan ok uzak olduunu... zneleme sreci, aslnda her zaman bir tabi ol-
ma srecidir.
Yukarda postmodernistlerin "modern" Bat dncesini farkllamam,
bu anlamda soyut bir btn olarak kurduklarn sylemitim. Bu yarg Fouca-
12. J. Baudrillard, Le miroir de la production, Ed. Galilee, Paris, 1985, s. 58. (Orijinali:
1973.)
13. A.g.e., s. 129.
Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 167
14. Dier dnrler iin olduu gibi, bu yazda Baudrillard'n da sadece "modern"
paradigmay tanmlayyla ilgilendim.
15. Bu znellik anlaynn Hegel'in znellik anlayya ilikisine burada girmeyece-
im. Bu konuda bkz. G. Savran, Sivil Toplum ve tesi, Alan Yaynclk, 1987, 2. Ksm.
168 Defter
veye ait) bir zne anlay arasndaki farkn zerinden atlandn dnyo-
rum. Kkleri Adorno'ya kadar uzanan bu atlamann yks baka bir yaznn
konusu. Burada ancak u kadar sylenebilir: Descartes'tan Kant'a uzanan iz-
gide znenin zerklii gerekten de soyut bir varsaymken, Hegel'den balaya-
rak Tarih ve Snf Bilinci'nin Lukacs' araclyla Frankfurt Okulu'ndan geen
bir baka izgide de tersine, insan/doa birlii, dntrc znenin imknla-
rn ortadan kaldracak biimde krlr.16 Ksacas, sorunlar ve gedikleri tmy-
le farkl olan iki erevenin, Aydnlanmac ve Hegelci erevelerin, tek bir para-
digma17 olarak ele alnmalar ve stelik Marksizm'in de bu paradigmaya dahil
edilmesiyle oluturulmu "btncl" bir btnle kar karyayz.
kinci soru ise, modernlik ad altnda oluturulan bu btnden kopula il-
gili. Modermizm/postmodernizm kartl, postmodern bir durumdan ya da
dnceden sz etmenin kendisi bir kopuu varsayar. rnein Lyotard post-
moderni modernin iindeki bir damar olarak nitelendirse bile, yepyeni bir ev-
reye, sanayi-sonras topluma geiten sz eder ve gemii, farkl versiyonlar ol-
sa da byk anlat olmakla malul tek bir gemi olarak grr. Gemi, "modern-
lik paradigmas" biiminde tekletirildii lde kopuun daha radikal, yeni-
nin daha yeni olaca aktr. Ne var ki, genel olarak postmodernizmin kopu
anlaynda ve "post" oluunu tanmlaynda "tarihsel bir snr izgisi"yle "te-
orik bir snr izgisi"18 birbirine kartrlr. Kopu bunlardan hangisi? Braka-
lm Marksizmi, 19. yzyl sonu-20. yzyl ba modernizminin felsefe alannda
babalarndan saylabilecek Nietzsche akla, zerk zneye zaten zamannda sal-
drmam myd? Yine ayn Nietzsche btncl bir perspektife kar, farkl ba-
k alarna dayanan perspektivizmi savunmam myd? Hayatn, tek bir pers-
pektiften, btnleyici bir biimde kavranamayaca tespitinden yola kmam
myd? Nietzsche ile yapsalclk-sonras akmn felsefi yaklam arasnda kuru-
labilecek eitli balar19 "modern" paradigmann kendi iinde bir tr eletirisi-
ni barndrdn yeterince gsterir. Ancak byle olduunda da "postmodern"
teriminin kendisi problemli hale gelmeye balar. Bu soruna aada Jameson'la
balantl olarak yeniden dneceim.
16. Bu konuda bkz. G. Savran, "Lukacs'n Felsefi Miras", Snf Bilinci, say 13, Aus-
tos 1993.
17. Geri Lyotard Aydnlanma erevesiyle Hegel'i birbirinden ayryor ama sonuta
her ikisi de ayn biimde byk anlat olmakla malul.
18. Bu ok yararl formlasyonu Eagleton'dan aldm. Bkz. T. Eagleton, Postmoderniz-
min Yanlsamalar, Ayrnt Yaynlar, 1998, s. 46.
19. Bu konuda bkz. A. Callinicos, Against Postmodernism, Polity Press, Londra, Blm 3.
Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 169
20. Bu "tepki" teknoloji sz konusu olduunda kimi zaman da olumlu bir tepki. Bu
ayrm iin bkz. rnein S. Best/D. Kellner, a.g.e., s. 2 ve F. Jameson, Postmodernism or the
Cultural Logic of Late Capitalism, Verso, Londra, 1991, s. 304.
21. O. Koak, "eliki ve Fark: Modernizm ve Postmodernizm zerine Sylei"den,
Defter, say 18, 1992, s. 84.
22. F. Jameson, a.g.e., s. 318.
23. rnein bkz. F. Jameson, a.g.e. ve M. Berman, Kat Olan Her ey Buharlayor, le-
tiim Yaynlar, 1994.
170 Defter
27. P. Anderson, "Modernity and Revolution", New Left Review, say 144, Mart-Ni-
san 1984.
28. A. Callinicos, a.g.e., s. 52-4. 29. A.g.e., s. 6.
172 Defter
biimde ortaya koyduu bu elikili birlie biraz daha yakndan bakalm. Ko-
mnist Manifesto'da ve Grundrisse'de, kapitalizmin retici gleri ve dolaysyla
insanl gelitirme dinamiinin arpc ayrntlarla anlatld blmler, ou
zaman Marx'a kar, onun "modernizasyon" karsnda bylenmi bir Aydn-
lanma dnr olduunun kantlar olarak kullanlr. Ne var ki, Marx'n ka-
pitalizmin ilerletici dinamiini anlatt hemen her yerde bu gelimeye onun
diyalektik kart elik eder: Yoksullama, yabanclama, insanln doal kay-
naklarnn kurumas, yoksunlama... Kapitalist modernizasyonun zgl niteli-
i tam da bu eliik gelimedir Marx'a gre: Kapitalizm, bir yandan dnyay
btnletirirken dier yandan insanl uluslar halinde paralar, bireyler halin-
de atomize eder; bir yandan serveti gelitirirken dier yandan bu serveti soyut
bir varlk haline getirir; bir yandan bilim ve teknolojiyi gelitirirken dier yan-
dan bunlar yabanc gler halinde insanlarn karsna kartr; bir yandan in-
sanlarn her ynleriyle gelimi bireyler olmalarnn koullarn olutururken
dier yandan onlar yoksunlatrr, tek-yanl bireyler haline getirir... Kapitaliz-
min doay dntrclndeki bu eliiklii Poole, "kurma ve ykma diya-
lektii" olarak nitelendirir ve kapitalizmde yaratlan "modern" deerler arasn-
da "dntrme, yaratma, denetleme, rgtleme, snrlar ama drts"n
zellikle vurgular.30 Baka bir deyile, "modernite"nin elikileri, iki kutuplu-
luu biiminde dile getirilen eyin altnda kapitalizmin yapsal elikisi, eliki-
li birlii yatmaktadr. Kukusuz, kapitalist modernlemenin bu diyalektii bi-
reylerin bilincinde eitli alglama biimlerine yol aar. Ne var ki, modernite-
nin kendine ilikin bu bilincini tahlil etmek bu verili bilincin tesine gemek
demektir. te o zaman da, gelime ve modernizasyon kavramlarnn dile getirdi-
i elikisiz, dorusal ilerlemenin kapitalizmin kr iin retim mantnn bi-
linteki yansmas olduu ortaya kar.
Bu sylediklerimin Marx'dan bu yana hibir yenilii yok. Ancak 20. yzyl
dncesini Marx ne kadar belirlediyse Max Weber de o kadar belirledi. Bu-
gnden geriye baktmzda, modernizasyonun kendine ilikin mutsuz bilinci
olan Weber'in formlasyonlarnn, Marksizm'in inandrclnn zayflad ya
da ii snfnn ve sosyalizmin geriledii dnemlerde hegemonik bir g kazan-
dn gryoruz. Frankfurt okulunun kimi temsilcilerinde grdmz bu et-
ki bugn Habermas'n teorisinde en olgun biimine brnm durumda. Bu
yzden de, postmodernizm kavramnn besin kayna olan modernite, moder-
nizm ve modernizasyon kavramlarn birer feti olmaktan karmak iin yalnz-
ca Aydnlanma'yla modernizmi ayrtrmak yeterli deil; modernite-kapitalizm
ilikisini de ayrntlaryla ele almak gerekiyor.
Kapitalizm ve Modernite
dern toplum", mevcut yapnn ileriye doru istikrarnn gvencesi haline gelir.
Bu niteliiyle de ideolojik bir kavramdr. Bu kullanmn Weber'deki kaynana
inmek zere Meszaros'tan uzunca bir alnt yapmay gerekli gryorum: "...ka-
pitalist toplumun tarihsel olarak zgl elikilerine Weberyen tarzda 'sistema-
tik' (tanma dayal) bir yaklam, atkl bir toplumsal dzenin yapsal zellik-
lerini ve patlayc uzantlarn bir kategoriler matrisine dntrerek bu eliki-
leri tarih-d hale getirir; bu matriste (tm 'huzursuzluklaryla') 'modernite' ve
(bu tr huzursuzluklardan ve d krklklarndan sorumlu tutulan) 'rasyonali-
zasyon' merkezi konumu igal ederler."38 Bu kta bakldnda, sanayileme,
rasyonalizasyon, ulus-devlet lsne ve bunlarn eitli uzantlarna dayal
modernite tanmlarnn byle bir ideolojik ilev grmekten kanmalar mm-
kn deildir.
Bu tr modernite tanmlarnn bir uzants da, "sanayi-sonras" toplum
kavramnn gelimesi iin uygun bir zemin hazrlamalar olmutur. Modernite-
nin bal bana bir toplum tipi ve paradigma olarak tanmlanmas, sanayile-
menin szde-maddeci bir biimde temel sre olarak ele alnmas anlamna ge-
lir. Sanayi-sonras toplum ile sanayi toplumu arasndaki ayrm da, bu tarz yak-
lamlarda, teknoloji dzeyinde, teknolojik yeniliklerin kaynanda temellen-
dirilir: Bu iki toplum tipini birbirinden ayran aslnda, para ba yeniliklerin
yerini teorik ve bilimsel aratrmaya dayal yeniliklerin almasndan ibaret bir
deiimdir.39 Ksacas, "sanayi-sonras toplum" kavram teknolojik deiimlere
bakarak toplumsal yapnn deitiini syler. Marx'a baktklarnda teknolojik
determinizm grenlerin bu kavram kullanmalar ise tarihin en garip cilvelerin-
den biridir.
Bu blm bitirirken tekrar Anderson'a dnmek istiyorum. Kapitalizmin
gelime mantnn damgasn tayan, "snrsz gelime, doymaz bir yeniliki-
lik, hep daha sonra gelenin peinde olmak" anlamnda bir modernizmin ki bu
nicel, trde gelime anlay tam da modernizasyon syleminin bir parasdr
sosyalist devrimden sonra ne olacan sorar kendisine ve sorusunu yle yant-
lar: "[Sosyalist devrim] bu modernizasyonu tabii ki bitirirdi... Bir sosyalist dev-
rimin ii... moderniteyi ne uzatmak ne gerekletirmek, onu ykmak olurdu."40
II.
Jameson'n Kopu/Sreklilik Diyalektii
Jameson'n dnsel faaliyeti son derece geni bir alan kaplyor. Kendisi sine-
madan edebiyat ve mimariye, videodan felsefe ve toplumsal hareketlere kadar
ok farkl alanlarda yazm bir dnr. Ancak yaptnn esas kayna karla-
trmal edebiyat almalar ve edebiyat eletirisi: Dnsel servenine Fransz
edebiyat ve Sartre ile balam. Ne var ki, 1970'lerin bandan itibaren bir aya
hep toplum teorisinde olmu: Marksist bir ereveyi benimsedii bu yllarda,
romann geirdii dnmlerle znellik biimlerinin ve kapitalizmin geirdii
dnmler arasndaki balanty aratrmaya balam; bundan sonra da kl-
trel biimleri hep kapitalizmin geirdii eitli evrelere balayarak tahlil etmi.
Bu yazda Jameson' esas olarak bu yanyla ele alacam. Odak noktam, ya-
zarn edebiyat ve sanat alanndaki ayrntl tahlillerinden ok, sz konusu ba-
lantlar nasl kurduu, yani postmodernizmin kapitalizmin yeni evresindeki
statsn nasl teoriletirdii oluturacak. Jameson'n teorisinde postmoder-
nizm nasl bir kopuun rn; ne kadar yepyeni bir dnem; ve Jameson'n bu so-
rulara verdii yantlar ne kadar tutarl? Ksacas, bir postmodern dnemden sz
etmenin Jameson'n dncesindeki teorik dayanaklar zerinde younlaaca-
m.
Jameson postmodernizm tahlilini Mandel'in "ge kapitalizm" kavram
erevesinde gerekletirir. Ona gre postmodernizm kapitalizmin bu nc
evresinin kltrel retiminin zgl mantdr: okuluslu ge kapitalizme, ka-
pitalizmin bu en ar biimine tekabl eden kltrel mantk; kapitalizmin bir
sistem olarak yeniden-yaplanmasnn kltrde yol at genel bir biim dei-
tirme. Bu zgl mant kapitalizmin belirli bir evresine balamakla postmo-
dern olan tarihselletirdiini, tarihsel olarak ve tarih iinde dndn ileri
srer Jameson.41
te yandan postmodern kopu Jameson'n teorisinde greliletirilir: Ko-
pu, kapitalizmin sreklilii iinde yer alr ve esas olarak kltrel retimde ve
kltrel biimlerde kkl bir dnm ifade eder. Postmodernizm terimi, bu
sreklilik erevesinde yeni deneyim ve znellik tarzlarn ve yeni sanat biim-
lerini dile getirir. rnein bir Lyotard ya da bir Baudrillard'dan farkl olarak,
Jameson iin retim tarz ve retim ilikileri dzleminde kkl bir kopu sz
konusu deildir.42
Jameson'n kapitalizmin yapsal eilimleri temelinde gelitirdii l d-
48. "Periodizing the 60's", F. Jameson, The Ideologies of Theory, C. II iinde, Univer-
sity of Minnesota Press, 1988, s. 208.
49. A.g.e., s. 331.
50. "Marxism and Postmodernism", New Left Review, say 176, Temmuz-Austos
1989, s. 34.
180 Defter
nin her yeri, her eyi damgalamasnn sonucunda, btnn temsil edilemez ol-
masnn yan sra tarih duygusu da silinmitir. Zamann, kresel kapitalizmin
trde mekn lehine silinmesidir bu. Jameson'n mesafesizlik olarak nitelen-
dirdii bu olguyu Harvey de u szlerle ifade eder: "Postmodernitenin temel
koullarndan biri, kimsenin onu tarihsel-corafi bir durum olarak tartma-
mas, ya da tartamamasdr. Elbette, insan btnyle sarmalayan bir imdiki
an durumunun eletirel bir deerlendirmesini yapmak hibir zaman kolay de-
ildir."56
okuluslu ve merkezsizlemi sermaye a, kresel meknda artk hibir
d mekn brakmamtr. Bu an dnn olmamas, Jameson'a gre bu mek-
nn bir hiper-mekn olmas demektir. Hiper-mekn i/d farknn olmad bir
mekndr; eski/yeni kartln yaamann imknszlat gibi artk i/d kar-
tl da yaanmamaktadr. Postmodernizmin hiper-mekn ve bunun yaratt-
ynszleme, Jameson'n aslnda postmodern mimari ve kentte de saptad
bir olgudur. Yepyeni meknlar yaratmann imknszlndan yola kan post-
modern mimari de eskinin etrafn sararak, ile d arasndaki ayrmlar ortadan
kaldrarak ayn biimde bir hiper-mekn yaratr. Yeninin retiminden ziyade
mevcut olann ve eskinin yanstlmasna ve yeniden-retilmesine dayal bu hi-
per-meknda eski yeniden ina edilmez, sadece benze olarak yeniden-retilir.
Tarihsel balamndan koparlp dondurulmu eskinin camlardaki ve aynalar-
daki yanslar tarih dndaki bir imdiyi ya da gerek tarihten koparlm bir
gemii dile getirir.57
1991'de verdii bir dizi konferansta, Jameson zaman ve mekn alglayla-
rndaki bu kkl dnmleri postmodernizmin antinomileri olarak nitelendi-
rir. Modernizasyonun tamamlanm, kapitalizmin kresellemi olmas, artk
gemiin, imdinin eksik bir hali olarak grlmesini imknszlatrr. Eitsiz ge-
limenin olmad bu dnyada zamansalln ve deiimin anlam tmyle de-
imitir: Deiim artk standartlama, aynlama demektir; bu trde zaman-
sallk iinde gerekleen srekli deiim erevesinde gerek bir deiim pers-
pektifine yer yoktur. Modann, tekrara dayal deiimin temposudur bu. Post-
modern zamann antinomisi, deiimin bu biimde kendi kartna dnme-
sinden kaynaklanr.58
Mekna ilikin antinomi ise, artk her yerin metalam, bylelikle de me-
knsal olarak trdelemi bir dnyann ortaya kmasnn sonucudur. Krsal
alan metalarken, tarm kapitalistleirken kent/ky kartl zlmektedir.
Meknsal farkllklarn bu biimde soluklamasnn yaratt antinomi, kr ta-
hakkm altna alan kentin de yok olmasndan kaynaklanr. Bu durumda ken-
tin kendi iindeki yzeysel farkllklardan baka gerek hibir heterojenlik kal-
maz: Postmodern meknda yalnzca trdeliin iinden km farkllklara yer
vardr.59
59. A.g.e., s. 30-2. 60. Postmodernism, a.g.e., s. 270. 61. A.g.e. s. 411.
Postmodernizm: Yepyeni Bir Evre mi, Bir Eilimin Mutlaklatrlmas m? 183
duu gibi o gn de ou insan iin pek kolay bir i deildi. Callinicos'un da de-
dii gibi: "Marx'n kendisi... kapitalizmin zorunlu olarak yzeysel grnmle-
riyle temelinde yatan zellik arasnda sistematik bir farklla dayandn, do-
laysyla da doasnn ancak bir teorik soyutlamalar btnnn ina edilmesiy-
le anlalabileceini...dnyordu."62 Jameson'n iaret ettii bu sorun aslnda
kapitalizmin btn evreleri iin geerli olan bir sorundur. Eitsiz gelimenin
varln koruduu ilk evrede, farkl ve ezamanl retim tarzlarnn varl, re-
tim tarz olarak kapitalizmin temsil edilebilirliine deil, olsa olsa kapitalizmin
grn biimlerinin (piyasadaki soyut eitliin ve olumsuz anlamda zgrl-
n) yceltilmesine, bunlarn doal insan zellikleri olarak temsil edilip mut-
laklatrlmalarna yol amt. Jameson, postmodern ada mutlaklatn d-
nd eylemeden byle bir sonu karmadan nce, en azndan o kadar et-
kilendii Althusser'in "yapnn etkilerinde var oluu"ndan neyi kastettiini d-
nebilirdi.
Jameson'n postmodernizmin ayrc zellikleriyle ilgili ayrntl tasvirleri-
ne daha yakndan baktmzda, imgelerin metalamas, imge ve benze klt-
r ve paralanma gibi, postmodern sylemin daha yaygn temalaryla karla-
rz. Bu olgularn temelinde yatan g ise, kapitalizmin zsel bir dinamii, "ser-
mayenin mant"63 olan eylemedir. eylemenin dil alanna nfuz etmesiyle
birlikte gsterge ile gnderge (gstergenin gereklikte gndermede bulunduu
nesne) arasndaki balant modernizm evresinde kopmu ve gstergeler zerk-
lemitir. Bu, sanatn, kltrn, dilin toplumsal gereklik karsndaki zerkli-
idir. Ancak eyleme burada durmaz ve bizzat gstergenin kendisini paralar,
gsteren-gsterilen ilikisini koparr. Gsterilen, yani anlam, gsteren karsn-
da deerini yitirir, zayflar. Gn, gsterenlerin, salt imgelerin gndr: "Artk
postmodernizm dediimiz, gsterenlerin rastlantsal ve katksz oyunuyla kar
karyayzdr..."64 mgeler artk, gerekliin temsilcileri olmamann tesinde,
bir eylerin imgeleri de deildirler; yeniden-retilmi benzelerdir sadece. De-
rinlik, anlam yitmi gitmi, geriye yalnzca yzeyler kalmtr.
te yandan yukarda da deindiim postmodern zamansallk, yani ge-
mile imdi arasndaki kartln kmesi, znenin gemiiyle geleceini tutar-
l bir biimde bir araya getirmesini imknsz klar. Artk gemi, bugnn anla-
mna zenginlik katan bir tarih deil, "dev bir imge koleksiyonu"dur, "bir dizi
seyirlikten ibaret"tir.65 Gerek tarihselcilikten farkl olarak, gemi burada bir
gnderge deil, l bir imgedir. znenin "ilikisiz bir dizi imdiki zamanlar"66
iinde yayor olmas onun paralanmlna iaret eder ve gelecee ynelik de-
iim dncesini de ortadan kaldrr. Yine bu izofrenik znenin paralanm-
62. A. Callinicos, a.g.e., s. 108. 63. F. Jameson, a.g.e., s. 96. 64. A.g.e., s. 96.
65. F. Jameson, "Postmodernizm...", ev. N. Zek, a.g.e., s. 79. 66. A.g.e., s. 86.
184 Defter
Jameson'n kmazlar
83. J. Larrain, deoloji ve Kltrel Kimlik, ev. N. N. Domani, Sarmal, 1995, s. 211.
84. T. Eagleton, a.g.m., s. 45-6.