Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 390

MAX HORKHEIMER- THEODOR W.

ADORNO

A YDlNLANMAN lN DIYALEKTIt
Felsefi Fragmanlar

KABAlCI YAYINCIUK: 62
Felsefe Dizisi: ll
Max Horkheimer - Theodor W. Adorno
DilllclriJ dcr Aujkl4nng. PhJlosophlschc Fragmnu
1944 by Social Stlliies Association, Ine. New York;
S. Fischer Verlag GembH, Frankfurt Am Main, 1969
(ONK Ajans araclgyla)

Ayd.lanmmv Dlyalcligl
Fdsfi Fragmarllar
Kabalc Yaynclk, Istanbul 2014

Kabalc Yaynevi Birinci Bask: Mays 2010,lstanbul


Kabalc Yaynclk Birinci Bask: ubat 2014, Istanbul

Yayn Ynetmeni: Murat Ceyiakar


evirmenler: Nihat O iner-Elif ztarhan Karadogan

Kapak Tasarm: G ken Yanl

KABALCI YAYINCJUK REKLAMCIUK ORG. LTD. TI.


Abbasaga Mah. Yldz Cad. Emek I Ham No: 5111 Kat: 4
Beikta 34353 Istanbul

Tel.: (0212) 236 6234-35 Faks: (0212) 236 6203


yayinevi@kabalci.com.tr www.kabalci.com. tr
internetten sat: www.kabalci.com.tr
Sertifika No. 21894

KTPHANE BlLGl KARTI


Cataloging-in-Publication Data (CIP)

Horkheimer, Max - Adorno, Theodor W.


Ayd.lanmmv Diyalclrtigl, Felsefi FragrranlGr
I. Frankfurt Okulu

ISBN 978 605 5272 63 O

Bask: Enem Basm Yayn Dagnm San. Ltd. ti


Tel.: (0312) 284 18 14 www.ertem.com.tr info@enem.com.tr
Eskiehir Yolu 40. km. Bakent Org. San. Bl. 22. Cad. No. 6
Malky- Sincan-Ankara - Sertifika No. 26886
MAX HORKHEIMER
THEODOR W. ADORNO

AYDlNLANMANIN
DYALEKTiGi
Felsefi Fragnanlar

evirmenler

Nihat lner - Elif ztarhan Karadagan

(@auu: nmcuc
Friedrich Pollock'a

BASKlYA HAZJRIAYANlN NOTU

Kitabn Trke evirisinde yazarlarn notasyonuna aynen uyulmu; yalnzca


dipnotlarda genel kabul grm biime uyulmurur. Yazarlarn evirilerini
vermedikleri Almanca dndaki dillerden sck ve ibareterin Trkeleri ke
li parantezle metin iinde verilmi, aklama gerektiren notlar iin dipnot
korunu ve bunlar yn notuyla yazarlarmkinden ayrlmtr. Okurun grmek
isteyebilecegini dndgmz kimi Almanca szckler de keli parantez
iin de verilmitir. Eserin libir basksnda yer verilmedigi iin biz de Trke
baskda dizin hazlrlamadk. Bu arada Gristig szc kimi zaman zihinsel
kimi zaman da tinsel olarak evrildi.
Odysseia alntlarnda Azra Erhat- A Kadir evirisinden [Odysseia, Can Yayn
lar, 2008) yararlanlm, ancak Almanca metne sadk kalmak amacyla kimi
kk degiiklikler yaplmtr.
Kitabn baskya hazrlanmas uzun ve meakkatli oldu; ernegi geen Kenan
Kalyon, Berna Yldnm, igdem DlirOken ve .Devrim etinkasap'a teekkr
ederiz.
IINDEKILER

Yeni Hasma nsz, 7


nsz, 10

AYDNLANMA KA VRAMI, 19

Arasz I
OOYSSEUS YA DAMfOS VE AYDJNt.ANMA, .68
Arasz D
JULIEITE YA DAAYDINLANMA VE AHLAK, 115
KLTR ENDSfR.S
Ki:tlclerin Aldatl Olara Aydnlanma, 162
ANTSEMTZMN GELER
Aydnlanmann Snrlan, 223

NOTI.AR VE TASLAKLAR, 274


ok Bilgili Olmaya Kar, 274 ki Dnya, 277 idea'nn
Egemenlie Dnmesi, 278 Hayaletler Kuram zerine,
282 Quand Meme [Yine de], 285 Hayvan Psikolojisi, 287
Voltaire'e Vg, 288 Snflandnna, 290 , 291

letiim Yoluyla Tecrit, 293 e Tarih Felsefesinin Eletirisi


zerine, 295 nsanln Arutlan, 299 Bir Sulu
Kramndan, 300 Le Prix du Progres [ilerlemenin Bedeli],
305 Yersiz Korku. 307 Bedene lgi, 308 Kitle Toplumu,
314 elikiler, 316 iaretlenmi, 320 Felsefe ve
.iblm, 323 Dnce, 326 nsan ve Hayvan, 327

Propaganda, 340 Aptalln Oluumu zerine, 342


KTL-E KLTR EMASL 345
Yeni Basma nsz

'Aydnlanmann Diyalektigi' Querido Yaynevi tarafndan 1947 y


lnda Amsterdam'da yaymland. Balarda okurlar arasnda yava da
olsa artan bir ilgiyle karlanan kitap uzun sredir tkenmi bulun
makta. Yirmi yl akn bir sre sonra kitab tekrar yaymlamamzn
nedeni yalnzca eitli evrelerden gelen basklar degil, ayn zamanda
ierdigi dncelerin azmsanmayacak bir blmnn gncelligini
korumas ve daha sonraki kuramsal almalanmz geni lde belir
lemi olmasdr. Dandan biri, hangimizin hangi cmleden ne lde
sorumlu oldugunu kolay kolay anlayamaz. Kitabn byk bir blm
n birlikte dikte ettik; 'Aydnlanmann Diyalektigi' gcn bu kitap
iin bir araya gelen iki entelektel miza arasndaki gerilimden almak
tadr.
Kitapta sylenenlerin tmnn degimez oldugunu ne srmyo
ruz. Byle bir sav, hakikati tarihsel hareketin karsna degimez bir
ge olarak karmak yerine ona zamansal bir z armagan eden kuram
la bagdamazd. Bu kitap Nasyonal Sosyalizmin saldg. terrn sonu
nun yaklatg. gnlerde yazld. Bununla birlikte kitabn birok yerin
de bulunan formlasyonlar bugnn gerekligine artk uymamakta
dr. Yine de ynetilen dnyaya geie ilikin degerlendirmelerimizde o
zamanlar bile pek saf saylmazdk

Nesnel olarak birbiriyle arpmaya itilen devasa bloklara ayrlm


siyasi blnme dneminde korku ve dehet hkm srmeye devam
etti. nc Dnya'daki atmalar ve totalitarizmin yeniden canlanan

7
AYDlNLANMANIN DIYALEKTICI

geliimi, 'Aydmlamnamn Diyalektigi'ne gre, bir zamanlar faizmin ol


dugu gibi, arada bir gerekleen tarihi olaylar olmaktan ok uzaktr.
Ilerlemenin karsnda da durmayan eletirel dnce bugn, byk
tarihsel egilimin karsnda gszm gibi gzkseler de, zgrlk
kalntlarndan ve gerek insani egilimlerden yana olmay gerektiriyor.
Kitapta tehis edilen btnsel tmlemeye dogru ilerleyen gelime
durmam, kesintiye ugramtr ve tehdit edici varlgn diktatrlkler
ve savalar yardmyla tamamlayacakmi gibi grnerek srdrmekte
dir. Buna bagh olarak aydnlanmann pozitivizme, mevcut durumun
mitoslatnlmasna ve sonunda zekann tin dmanlgyla zdeletiril
mesine dnmesiyle ilgili ngrlerimiz doruluklann ezici bir e
kilde kantlamtr. Bizim tarih kavraymiZ tarihin zerinde oldugu
yanlsamasna kaplmyor, ama pozitivist bir ekilde bilgi avna da k
nnyor. Felsefe eletirisi yapmak ugruna felsefenin kendisinden vazge
mek istemiyor.
Kitabm yazld.g Amerika'dan Almanya'ya dnerken, kuramsal ve
pratik olarak burada ok eyler yapabilecegimize inanyorduk. O za
manlar ellinci, bugn ise yetmi beinci dogum gnne kitabmz
adadgmz Friedrich Pallock'la birlikte, 'Aydnlanmann Diyalektigi'n
de formle edilmi kavramlar daha da ileri gtrme gayesiyle Sosyal
Aratrmalar Enstits'n dnederimizde yeniden kurduk. KuraiiU
ruz gelitirirken ve buna bagh olarak ortak deneyimler edinirken
Gretel Adomo, ilk basmdaki gibi, byk bir anlay ve duyarlkla biz
lere yardmc oldu.
Yllar nce yaymlannu kitaplarn yeni basmlarnda yaplmas
olagan degiiklikler konusunda olduka tutumlu davrandk. Aka
uygunsuz olan yerlerde bile yazdklarmz dzeltmek istemiyorduk
Metni batan sona gncelletirmek yeni bir kitap yazmakla ayn kap-

8
YEN! BASIMA ONSOZ

ya kacakt. Ynetilen dnyaya gidiat her zaman oldugu gibi dolayl


olarak hzlandrmak yerine, zgrlg korumann ve yaygnlatrp
gelitirmenin bugn ok daha byk bir nem tadgm sonraki yaz

larmzda da ifade ettik Burada ncelikle basm hatalarru ve benzer


yanllklar dzeltmekle yetindik Bu tutumumuz kitab bir belge ha
line getirdi; umarz fazlasna da hizmet eder.

Frankfurt am Main, Nisan 1969

MAX HORKHEIMER lHEODOR W. ADORNO

9
nsz

llk taslaklann Friedrich Pollock'a adadgimz kitap zerinde al


maya baladgirniZ zaman onu Pallock'un ellinci dogum gnne kadar
bitirip sunmay umuyorduk. Ancak iin iine girdike bu tasanyla g
cmz arasndaki oranszlg aka fark ettik Aslnda amac1m1z, in
sanlgn gerekten insani bir duruma ulamak yerine neden yeni bir
tr barbarlga battgn anlamaktan fazlas degildi. Mevcut bilince fazla
gvendigirniz iin konuyla ilgili glkleri hafife aldk. Modem bilim
sel almalarda gerekletirilen byk bululann kuramsal egitimde
artan bir yozlamaya mal oldugunu yllar nce grm olsak da,
almamz zellikle uzmanlk alanlarna giren gretilerin eletirisi ya
da srdrlmesiyle snriayarak bilimsel almalan izleyebilecegimize
inandk Yazlanmz hi olmazsa konu ynnden geleneksel disiplinle
ri, sosyoloji, psikoloji ve epistemolojiyi izlemeliydi.
Ne ki, burada bir araya getirdigirniz fragnanlar bu inancmzdan
vazgemek zorunda kaldgmz gstermektedir. Bilimsel mirasn
zenle gzetilmesi ve sorgulanmas -tam da pozitivist temizleyiciler
tarafndan yararsz sprntler olarak bir kenara atldklan noktada
bilginin momentini olutururken, burjuva uygarlgtnn mevcut k
srecinde yalnz bilimsel almalar degil, bilimin anlam da kukulu
hale gelir. Aydnlanmann -demirden faistlerin iki yzllkle gklere
kardg ve her eye uyum gsterebilen insanlk uzmanlannn hayata
geirdigi- durmakszn kendisini tahrip etmesi dnmeyi, zamann
ruhunun [Zeitgeist] getirdigi alkanlklar ve egilimler karsnda kalan

lO
ONSOZ

son masumiyeti de kendisine yasaklamaya zorlamaktadr. Kamusallk,


dncenin kanlmaz olarak metaya, dilin de onun vgsne dn
tg bir duruma ulatysa, byle bir yozlamann kaynaklarna dogru

iz srme abalan da, bu abalarn dnya tarihine ilikin sonulan b


tnyle bo kmadan nce, halihazrdaki dilsel ve dnsel taleplerin
pei sra gitmeyi reddetmelidir.

Yalnzca bilimin farknda olmadan arasallatnlmasndan dogan


engeller sz konusu olsayd, o zaman dnme toplumsal sorunlar
konusunda, en azndan resmi bilimin karsnda yer alan akmlara tu
tunabilirdi. Ama onlar da btn retim sreci tarafndan ele geiril
mitir. Bu akmlar saldrdklar ideolojiden daha az degimemitir.
Onlar muzaffer dnceyle ayn kaderi paylarlar. Eger dnme bile
isteye eletirel bir ge olmaktan kp, srf bir ara olarak var olan d
zenin hizmetine girerse, kendisine setigi olumlu olan istemeden

olumsuz ve ykc bir eye dntrr. Tam da kitaplarn ve insaniann


yaklmas nedeniyle onsekizinci yzylda alaklgn iine lm korku
su salan felsefe henz Bonaparte zamannda alaklgn safna gemiti.
Sonuta Comte'un apolojetik [savunmacl okulu uzlamaz Ansiklope
dicilerin ardllannn yerini gasp etmi ve elini bu eli bir zamanlar geri
eviren herkese uzatmtr. Eletiriden olumlamaya dogru gerekleen

bu bakalamlar kuramsal ierigi dokunmadan brakmazlar; bu ieri


gin hakikati buharlar. Motorize edilmi tarih bugn elbette bu tr
zihinsel gelimelerin daha da ilerisinde segirtmektedir ve baka kayg
lar tayan resmi szcler gne zerindeki yerlerinia borlu olduklan
kuram, henz kendisini tam anlanuyla fahieletirmeden nce tasfiye

etmektedir.

11 "Gne zerindeki yerlerini" derken Wilhelm Almanya'snn emperyalist


bir sloganndan kinayeyle sz edilmektedir -yn.

ll
AYDlNlANMANIN DIYALEKTlGI

Kendi suu zerine dnrken dnce, yalnz bilimsel ve gn

delik dilin onaylayar kullanlndan degil, kart kavram dilinden de

yoksun brakldgm anlar. Egemen dnce akmlanyla hemfikir ola

cak doultuda aba gstermeyen hibir ifade biimi kullanlamaz ve

yp:ranm dilin kendiliginden yerine getiremedigi eyler toplumsal

mekanizmalar tarafndan titizlikle telafi edilmektedir. An masraflar


dan duyduklan endie yznden sinema fabrikalannn kendi istekle

riyle besledikleri sansrclere karlk gelen benze merciiere tm

alanlarda rastlanlr. Bir edebiyat metninin, yaratcsnn otomatik n

grsyle olmasa bile, yaynevinin iinde ve dnda okurlar, yaync

lar, tashihiler, ghost writer'lardan [glge yazar) oluan bir ordu tara
fndan maruz brakldg sre titizlik bakmndan sansrn her ei

dini glgede brakr. Bunlarn ilevlerini btnyle gereksiz hale getir

mek, egitim sisteminin tm faydal reformlara karn tutkuyla ulama

ya altg bir hedef gibi grnmektedir. Olgularn saptanmasna ve

olaslklarn hesaplanmasna kesin bir smr konmamas durumunda,

anlayan zihnin arlatanhklara ve bat! inanlara kar fazla duyarl ka


lacag kans, arlatanlklann ve bat! inanlarn byk bir istekle ka

bul grmesine yol aan orak bir zemin hazrlamaktadr. Nasl iki ya

sag daha zehirli rnlerin yaygnlamasna ortam yarattysa, kuramsal

imgelem gec:nn engellenmesi de politik hezeyanlara yol at. !nsan

lar her ne kadar bu hezeyanlara henz kaplmasalar da gerek dar


dan gelen gerekse kendi kendilerine telkin ettikleri sansr mekaniz
malar yardnuyla direnme aralanndan yoksun brakldlar.

almalanmzda kar karya kaldgmz ilk knazn bylece

aratrmamz gereken ilk konu oldugu grlyordu: Aydnlanmann

kendi kendini tahrip edii. Toplumda zgurltgn aydnlatan dn


meden aynlamayacagna ilikin -petitio principii'miz de [dngsel u-

12
ONSOZ

savurma yanlumJ boradan kaynaklanmakta- bir kukumuz yok. Ne


ki, bu dnce kavramnn bugn her yerde gerekleen gerilemenin
nvesini en az somut tarihsel biimler, i ie getigi. toplumsal kurum
lar kadar banndrdgn ayn aklkla anladgmza inanyoruz. Aydn
lanma bu geriye dogru gerekleen moment zerine dnum st
lenmez.se kendi kaderini: de izmi olur. !lerlemenin ykchg zerine
dnmek ilerlemenin dmaniarna brakldgnda, gz kapal bi
imde pragnatikletirilmi dnme ortadan kaldrarak aan !Aufhe
bung) karakterini ve bu nedenle hakikatle olan ilikisini kaybeder.
Teknolojik bakmdan egi.tilmi kitlelerin akl sr ermez bir ekilde her
eit despotlugun bysne kaplmaya hazr olmalannda, kendilerini
tahrip eden rk paranayaya olan ilgilerinde, kavramlamayan tm an
larnszlklarda bugnk kurarnsal anlayn zayfhg aka grlmek
tedir.
Aydnlanmann mitolojiye gerileyi.in1n nedenini, zellikle gerile
me amacyla i cat edilmi milliyeti, pagan ve diger modem mitolojiler
de degil de, hakikat karsnda korkudan donup kalm Aydnlanma
nn kendinde aramak gerektigini gstererek bu fragnanlarda byle bir
anlaya katkda bulunacamza inaruyoruz. Her iki kavram da yalnz
ca zihin tarihi asudan degil, gereklik asndan da anlalmaldr.
Nasl Aydnlanma burjuva toplumunun gerek hareketini bir btn
olarak onun bireylerde ve kuruml.rda cisimlemi dncesi asn
dan ifade ediyorsa, hakikar de yalnzca aklsal bilinlilik anlamna gel
mez, ayn zamanda onun gereklikte aldg biim anlamna da gelir.
Modem uygarlgtn meru oglunun, bilim, i dnyas ve politika iin
deki egemen gelenekler sayesinde daha alglanmalan srasnda kliele
re dnen olgulardan uzaklama korkusu, toplumsal sapmalar karsn
da duyulan korkuyla tam olarak ayndr. Ayn gelenekler bugn sana-

13
AYDlNLANMANIN DlYALEKT!Cl

tn, edebiyatn ve felsefenin karlamak zorunda oldugu dildeki ve d

ncedeki aklk kavramn da tanmlarlar. Bu kavram, olgular ve

egemen dnce biimlerini olumsuz olarak degeriendiren dnceyi

belirsiz bir laf kalabalg diye, en ok da yabanc diye tabulatrarak


zihni hep daha derin bir krluk iine hapseder. Ypranrn bir dilde

yenilik neren en iten reformcunun bile, duruma uydurulrnu kate


goriler aygtn ve onun ardndaki degersiz felsefeyi benirnseyerek yk

mak istedigi kurulu dzenin sultasna g katmas bu korkun duru

rnun bir parasdr. Sahte aklk mitosun yalnzca yeni bir ifadesidir.

Mitos her zaman hem karanlk hem de aydnlatcyd. Ainalg ve ba


gklg sayesinde kendisini kavrarnlarn ileyiinden hep ayragelrni
tir.

insann dogaya bugnk bagrnllg toplumsal ilerlemeden ayn tu

tularnaz. iktisadi iretkenligin art bir yandan adil bir dnya iin ge

reken koullan yaratuken, te yandan teknik aygta ve onun kontro

lunu elinde tutan sosyal gruplara nfusun geri kalan zerinde lu

sz bir stnluk saglarnaktadr. Bireyler ekonomik erkler karsnda


bitinuyle etkisizletirilrnekte. Bu gler toplurnun doga zerindeki

egemenligini akla hayale gelmez bir dzeye karrnakta. Birey kullan

dg aygtn nnde grnmez hale gelirken, geimi bu aygt tarafn

dan hi olrnadg kadar iyi bir ekilde karlanr. Bu adil olmayan du

rumda kitlelerin acizlikleri ve onlara dagtlan metalann niceligiyle

birlikte gdulebilirlikleri de artmaktadr. Alt katmanlarn yaarn stan


dartlannn maddi ynden arpc, sosyal yndense acnacak dzeyde

ki ykselii, anlama gcunun ikiyzl biimde yaylmasna yansr.

Anlama gcunun asl istegi eylernenin olurnsuzlanrnasdr. O kultur

rntas haline getirildigi ve tketim amacyla insanlara teslim edildigi


noktada eriyip gitrnek zorundadr. Kesin bilgilerin ve allanp pullan-

14
ONSOZ

m eglencelerin selinde insanlar bir yandan akllanrken diger yandan


aptallamaktalar.
Burada sz konusu olan, uygarhgn eletirisini yapan Huxley, jas
pers, Ortaga y Gasset'nin dndg gibi bir deger olarak kltr de
gil; eger insanlar btnyle ihanete ugramak istemiyariarsa Aydnlan
mann kendi zerine dnmesidir. Sz konusu olan, gemiin oldu
gu gibi korunmas degil. gemiteki umutlarn gerekletirilmesidir.
Oysa bugn gemi varlgn, gemiin tahrip edilmesi olarak srdr
mekte. Ondokuzuncu yzyla kadar bir ayrcalk olan saygdeger egi
tim egitimsizlerin artan aclanyla dendiyse, yirminci yzylda o hijye
nik fabrika kltrel olan her eyin dev bir potada eritilmesiyle satn
alnd. Kltrn yok pahasna tamamen satlmas ekonomik kazanm
larn kartianna dntrlmesiyle gerekletirilmeseydi, belki de bu
kltrn savunucularnn inandg kadar byk bir bedel olmayacak
u.

Var olan ilikiler iinde mutluluk metalar birer mutsuzluk gesine


dnrler. Nasl bu metalann niceligi toplumsal znenin yoklugun
dan dolay gemi dnemdeki i iktisadi bunalmlarda fazla-retim di
ye bilinen sonucu verdiyse, bugn iktidar gruplarnn toplumsal zne
olarak tahta kmalar sayesinde uluslararas faizm tehlikesini dogur
makta: ilerleme gerilerneye dnmekte. Hijyenik fabrikalarn ve on
larla ilgili her eyin, Volkswagen'in ve spor saraynn metafizigi ah
maka tasfiye etmesi nemsiz olabilir, ama tm bunlarn toplumsal
btnn iinde metafizige dnmesi, arkasnda gerek felaketin ve
korkunluklarn ygldg ideolojik bir perde haline gelmesi nemsiz
degildir. Ite tm bunlar kitabmzn blmlerinin k noktasn
oluturmakta.
Ilk inceleme, sonraki yazlarn kuramsal temeli, rasyonellik ile

s
AYDINtANMANIN DIYALEKTICI

toplumsal gerekligin i ieligi gibi, bundan ayr tutulamayacak olan

doga ve doga zerindeki egemenligin i ieligini de anlamaya abala

maktadr. Aydnlanmaya yaplan bu eletiri, onu i ie getigi kr ege

menlikten kurtarnay amalayan olumlu bir kavram oluturmaya y


neliktir.
llk incelemenin eletirel ksm kabaca iki sav zerinde yogunla
maktadr: Mit zaten Aydnlanmadr ve: Aydnlanma mitol.ojiye geri

dnmektedir. Bu savlar iki araszde zgl konular zerinde gelitiril

mitir. Birinci arasz, burjuva-bat uygarlg.nn ilk temsili tanklann

dan biri olan Odysseia'da mitos ile Aydnlanmann diyalektigini izle


mektedir. Incelemenin odak noktasnda mitsel doga ile aydnlanm

doga egemenligi aynmn oldugu kadar birligini de aka gsteren

kurban ve feragat kavramlar yer almaktadr. tkinci arasz Aydnlan

mann amansz tamamlayclar Kant, Sade ve Nietzsche'yi konu al

maktadr. Bu blm, dogal olan her eyin egemen zneye tabi kln
masnn, sonunda nasl kr knine nesnel ve kr krne dogal ola
nn egemenliginde doruga ulatgn gstermektedir. Bu egilim burju

va dnmesindeki tm kartlklar, zellikle ahlaki katlk ve mutlak

ahlakszlk arasndaki kartlklar eitlemektedir.


'Kltr Endstrisi' blm Ayd.nlanmarun, asl ifadesini film ve

radyoda bulan ideolojiye gerileyi-ini gstermektedir. Aydnlanma bu

rada her eyden nce yapm ile yayn teknigi ve bunlarn etkisinin he
saplanmasndan oluur; kendine zg ierigi geregi ideoloji., kendi

sini, var olann ve erkin telaigi denetleyen putlaunlmasnda tketir.

Bu diki incelenirken Kltr Endstrisi kendi isteyebileceginden de

ciddi biimde ele alnd. Ama kendi ticari karakterine yaklam, yu

muatlm gerege duydugu inan yalan iin duydugu sorumluluktan


kendini uzaklaurdg. bir mazarete dntg iin, bizim zmleme-

16
ONSOZ

miz de bu endStrinin rnlerinde nesnel olarak bulunan estetik bir

yapya sahip olma ve bu yapyla biimlendirilmi bir hakikat olma id

dias zerine odaklarunaktadr. Bu iddiann geersizligi terndinde top


lumun skntsn gstermektedir. Kltr Endstrisi zerine olan bu
blm digerlerine kyasla daha fazla fragmanh bir yapdadr.

Sav biimindeki 'Antisemitizmin geleri' tartmas, aydnlarun


uygarlgn aslnda barbarlga dndgne deginmektedir. Kendini yok
etmeye ynelik yalnzca dnsel degil uygulamadaki egilim de ban

dan bu yana rasyonellige zgdr; hibir biimde yainz bu egilimin


plak olarak ne ktg evreye zg degildir. Bu anlamda Antisemi
tizmin felsefi tarihnce sinin taslag. harulanmtr. 'lrrasyonelligi'g ee

men akim znden ve onun imgesine tekabl eden dnyadan tretil


mi.tir. 'geler' dogrudan Felix Weil tarahndan kurulan ve ayakta tu

tulan bir kuruluun, Sosyal Aratrmatar Enstits'nun ampirik al


malara bagimthdr; bu kurulu olmasaydz yalnz bizim alma:1an
mz degil, Alman gmenlerin Hitler'e ragmen srdrdkleri kuram
sal almalann byk bir blm de gerekletirilemezdi. lik U sav,

Frankfurt'taki ilk yillardan bu yana bilimsel birok soru zerinde or


tak almalar yapogunz Leo Lwent:hal'le birlikte yazdk

Son blmde, ksmen nceki incelemelerdeki dncelere ait olup


da orada kendine r bulamayan, ksmen de gelecekteki almalarn
karalandg notlar ve taslaklar yaymlanmtr. Bunlarn byk bir o
gunlugu diyalektik bir antropolojiyle ilikilidir.

Los Angeles, California, Mays 1944

17
AYDlNlANMANIN DIYALEKIICI

Kitap, sava srasnda tamamlanm metin zerinde yaplm

nemli bir degiiklik iermemektedir. Yalnzca "Antisemitizmin ge


leri"nin son sav sonradan eklenmitir.

Haziran 1947

MAX HORKHEIMER Tl:IEODOR W ADORNO

18
AYDINLANMA KAVRAMI

En geni anlamda ilerlemeci bir dnme olarak Aydnlanmann


teden beri hedefi, insanlan korkudan arndrmak ve efendi konumu
na getirmek olmutur. Ne ki tamamen aydnlanm u yeryuzu muzaf

fer felaket alametleriyle parlyor. Aydnlanmann tasans dOnyann bu


yiisiinii bozmakt. Istenen, sylenceleri dagtmak, kurumular bilgi
yoluyla ykmakt. "Deneyselci felsefenin babas"1 Bacon bu felsefenin
motiflerini daha nce derlemiti. "nce kendilerinin bilmediklerini
bakalarnn bildigine, sonra da onlarn bilmediklerini kendilerinin
bildigine inanan" gelenek takipilerini hor grurdu Bacon: "Ama saf

dillik, kukuya kar tahammulsuzluk, curetkar yantlar, bilgiyle b


brlenme, ters diime endiesi, kar giitme, aratrmalarda gsterilen
savsaklk, sz fetiizmi, ak yan-dogrulara takl kalma, butun bunlar
ve benzeri eyler insan zihni ile eylerin dogas arasndaki o hayrl
birlemeyi yasaklayageldi ve bunun yerine zihni, bo kavramlar ve

plansz deneylerle eletirdi. Insan bylesine saygn bir birlemenin


meyvelerini ve ardndan gelenleri kolaylkla tahayyul edebilir. Kaba
bir bulu olan matbaa, halihazrda ok da uzagmzda olmayan top,
ksmen daha nceleri de bilinen pusula. Bu u bulu ne degiikliklere
yol amad ki: biri bilimde, digeri savata ve ii iinciisii maliye, ticaret
ve denizciliktel Bence bunlar tamamen rastlant eseri insann ayagina

taklan bululard. Hi kukusuz insann iistiinlug bilgiye dayanr.

Bilgide, krallarn hazineleriyle satn alamayacag, iradeleriyle hukme-

1 Voltaire, Letters Philiosophiqes XII, CEuvres Compleles, Gamier, Paris, 1879,


cill XXII, S. 118.

19
AYDlNlANMANIN DIYAlEKTlGI

demeyecei, muhbir ve casuslarnn ihbar edemeyecegi, kaynag olan


lkelere denizci ve kaiflerinin sefer dzenleyemeyecei pek ok ey
muhafaza edilir Bugn doya yalnz dncede hkmediyoruz ve
onun boyundurugu altndayz; oysa bulularmzda kendimizi doga
run ellerine brakrsak ona uygulamada da hkmedebiliriz. n
Bacon matematige yabanclgna karn kendisinden sonra gelecek
bilim anlaynn ne olacagn iyi kestirdi. Bacon'n insann anlama ye
tisi ile eylerin dogas arasnda tasarladg mutlu birliktelik ataerkildir:
Bat! inanc yenen anlama yetisi bys bozulmu dogaya hkmetme
lidir. Erk olan bilgi ne mallkatn kleletirilmesinde ne de dnyann
efendilerine itaatte engel tanr. Butjuva iktisadnn fabrika ve sava
alanndaki tm hedeflerinde oldugu gibi, kkenieri ne olursa olsun
btn giriimcilerin de emrine arnadedir bu bilgi. Ister kral ister tc
car soyundan gelsinler, bu giriimcilerin hepsi teknigi ayn dolaysz
lkla denetimleri altna alabilirler: Teknik birlikte geliip serpildii ik
tisadi sistem kadar demokratiktir ve bu bilginin zdr. Bu bilgi kav
ramlar, imgeleri ya da idrak etme mutlulugunu degil, yntemleri ve
bakalarnn emeini smrmeyi, sermayeyi hedefler. Bacon'a gre
bilginin hala "muhafaza ettii pek ok eyn aslnda yalruzca birer ara
tr: Bu durumda radyo daha ineelikle tasarlanm bir matbaa, bombar
dman uag sahra topunun daha etkili bir biimi, radar da daha gve
nilir bir pusuladr. tnsanlann dogadan gtenmek istedii ey dogaya
ve insanlara tmyle e gemen olmak zere dogay kullanabilmektir.
Baka hibir eyin hkm yoktur. Aydnlanma, kendisine kar acma
sz bir tavrla z-bilincinin son kahntlann bile ortadan kaldrd. An-

2 Bacon, "In Praise of Human Knowledge," Misccnaneous TTacts upon Human


Knowledge, The Works of Francis Bacon, ed. Basil Montag:, Londra, 1825,
cilt I, s. 254 vd.

20
AYDlNlANMA KAVRAMI

cak bylesi bir dnce sylercelerin gcn krabileek kadar sen


tir. Olgusal zihniyetin bugnk zaferi karsnda Bacon'm adc ere
do'su [ament) bile metafiziklik zannnd.an kurtulamaz, filozofun sko

lastik felsefe iin verdigi kibirWik hlanne maruz kalrd. Erk ile bil
gi eanlamldr.3luther iin oldugu gibi Bacon iin de bilginin verdigi.
ksr mutluluk edepsizdir. Bu mutluluk, insanlarn hakikat dedikleri
doyuma degi.l, "icraat"a, yani etkili ynteme bagldr. "Bilirnir gerek
amac ve grevi," "akla uygun, eglendirici, saygdeger ya da etkili sy

levler veya birtakm kolay anlalr uslamlarnalar !Argument]" degil.,


"icra etmek, almak ve yaam daha donanml ve kolay hale getire
cek nceden bilinmeyen ayrntlan kefetmektir."4 Ne gizem olmaldr
ne de gizemin aklga kavumasna duyulan arzu.

Dnyann bysunun bozulmas animizmin yok edilmesi anlam

na gelir. Ksenophanes btn keyfilikleri ve kt yanlaryla, yaratclar

olan insanlara benzerlikleri iin tanrlan alaya alrr. Gnmz mantk


bilimi de dilin damgalanm szlerini, tarafsz oyun fileriyle degitiril
mesi yeg tutulacak sahte sikkeler olarak ihbar eder. Dnya kaos,
sentez de kurtulu oluyor. Totem hayvan, medyumlarn dleri ve
mutlak Idea arasmda bir fark olmamal. Modem bilime giden yolda
insan anlarndan vazgeiyor. Forml kavramn, kural ve olaslk da ne
denin yerini alyor. Neden, bilimsel eletirinin kendini snad; son
felsefi kavramd; nk yaratc ilkenin seklerletirihni en son bii
mi olarak eski idealardan yalnzca bu kavram hala bilimsel eletiriyle
boy lebiliyordu. Tz ile niteligi, etkirlik ile maruz kalmay:, varlk

ile var oluu aga uygun biimde tanmlamak, Bacon'dan bu yana fel-

3 Bkz. Bacon, Novum Organum, Works, cilt XIV, s. 3 .


4 Bacon, "Valerius Termmus, of the Imerpretation of Nature," Miscellaneous
Tracts upon Human Knowledge, Works, cilt I, s. 28'1.

21
A YDlNLANMAN lN DlY ALEKTIGI

sefenin kayglanndan biriydi, ama bihm bu tr kategoriler olmadan


da i grebiliyordu. Uzak gemie ait zlerin ve erklerin daha kendi
zamanlannda bile birer ann haline gelen bu kategoriler, eski metafzi
gin ldola Theatri'si [sahne idol] olarak varlklarn srdryorlard.
O eski zamanlarda yaam ve lm sylencelerde yorumlanyor, i ie
geiyordu. Bat felsefesinin kendi ebedi doga dzenini belirlemek iin
kulland kategoriler, bir zamanlar Oknos ile Persephone, Ariadne ile
Nereus'un durduklan yerleri gsterirdi. Sakrates-ncesi evrenbilirnde
gei an kayt altna alnmtr. Dogann temel geleri saylan nemli
lik, blnernez olan, hava ve ate sylencesel dnn ilk rasyonel
letirilrni yazya dklm ifadeleridir. Nasl, Nil kylanndan Yunan
lara gelen, suyla topran birlemesinden dogmu imgeler burada hi
lozoik [canl-maddeci) ilkelere, gelere dntyse, sylencesel de
manlarn yaylan ok-anlarnll da tinselletirilip [vergeistigt) antola
jik zlerin saf biimine dnt. Platon'un idealan sayesinde Olyrn
pos'un ataerkil tanrlan bile sonunda felsefi logos tarafndan kuatld.
Ne ki Aydnlanma, rnetafizigin Platoncu ile Aristotelesi mirasndaki
eski erkleri tehis edip, batl inan diye tmelierin hakikat iddialannn
stne gitti. Aydnlanma, insaniann by ritellerinde kullandklan
suretleri yardmyla dogay etkilerneyi umduklar demonlardan duyu
lan korkuyu genel kavramlarn yetkesinde grdgn sanyordu.
Bundan byle maddeye; egemen ve ikin glerin, sakl zelliklerin
yanlsamalan olmakszn hkrnedilrneliydi. Aydnlanmaya gre hesap
lanabilirlik ve yararllk ltne uynayan her ey kukuludur. Ay
dnlanma bir kez d basklardan kurtulup gelime olana buldu mu,
dur durak bilmez. Aydnlanmann insan haklarna ilikin fikirlerinin
bana gelenler eski tmelierin bana gelenlerden farkl degildir. Kar-

22
A YDlNLAN MA KAVRAMI

latg her zihinsel direni Aydnlanmann gcunu arnnr yalmzca.5


Bu onun sylencelerde bile kendini grtp tanmasndan ileri gelir. Ay
dnlanma karsndaki direni hangi sylenceye bavurursa vursun, bu
sylenceler beklenenin tersine uslamlamaya dnerek Aydnlanmay
suladklan ayntnc rasyonelligi.n tarafm tutarlar. Aydnlanma tota
literdir.
Aydnlanma, sylencenin temelini teden beri insanbiimcilikte,
znel olanlarn dogaya yanstlmasnda aramtr.6 Doga:stun:, ruhla
r ve dernonlan dogal olandan korkan insanlarn yansmalar olarak
grmtr. Aydnlanmaya gre, sylencesel karakterlerin pek ogu
ortak bir paydada toplanp zneye indirgenebilirler. Oidipus'un
Sfenks'in bilmecesine verdigi. "Insan!" yant, bu ister nesnel bir anlam
olsun, ister bir dzenin anahatlar, er glerden duyulan korku veya
gzler nndeki kurtulu umudu olsun, Aydnlanmann ablon bir
mallman olarak hibir fark gzetmeksizin her yerde yinelenip durur.
Aydnlanma balangcndan bu yana yalnzca birlik erevesinde kav
ranabilen olaylan ya da varlklar dikkate alr. ldeali butun her eyin
ktg ve her bir eyin izinden gittigi. bir sistemdir. Aydnlanmann
rasyonelist ve ampirik eitlerneleri bu sistem iinde birbirinden farkl
degildir. Farkl okullar belirleri farkl tarzlarda yorumlasalar da, bir
liki biliminin yaps hep ayndr. Leibniz'in Mathesis universalis'i
[evrensel bilgi] sreksizlik fikrine ne kadar karysa, degiik aratrma
alanianna ilikin ortaya koydugu ogulcu yaklama ragmen, Bacon'n

5 Bkz. Hegel, Phanomenologie des Geistes [Tinin Grngbilimi], Werke, cilt ll,

s. 410 vd.
6 Ksenophanes, Montaigne, Hum e, Feuerbach ve Salomon Reinach bu konu
da ayn eyi sylerler. Reinach iin bkz. Orpheus, Franszcadan ev. F. Sim
mons, Londra ve New York, 1909, s. 6 vd.

23
AYDlNlANMANlN DIYALEKilCI

una scntia univesalis1 [tmel bir bilim) koyutu da aralarnda bag


Iant kurulamayan eylere o kadar kardr. Biimlerin oklugt konum
ve duzenlenilere, tarih olguy., nesneler de maddeye indirgenir. Ba
con'a gre en yce ilkeler ile gzleme dayal nemeler arasnda, ge
ne\geerligl basamaklar yoluyla kurulan ak seik mantksal bir bag
olmaldr. De Maistre, Bacon' "une idole d'echelle"e8 [merdiven putu)
baglanm diye alaya alr . Biimsel mantk by k bir bir letirme oku

luydu. Aydnlanmaolara dnyann hesaplanabilirliine ilikin hazr


bir ema sunuyordu. Platon'un son yazlarnda grlen idealar ile sa

ylann sylenceletirilerek eitlenmesi her trden sylenceden anndr


ma zlemini dile getirir: Say Aydnlanmann kanonu olmutur. Ayn
eitlemeler burjuva adaleti ve meta degi tokuuna da hkmeder. "Eit
olmayanla eit olan toplanrsa ortaya eitsizlik kar kural, matemati
gin oldugu kadar adaletin de temel ilkelerinden degil midir? Karlkl

ve ett\eyici adaletle geometrik ve aritmetik oran arasnda gerek bir


rtme yok mudur?n9 Burjuva toplumu edegerliligin egemenligi al
nndadr. Edegerlilik birbirinden farkl eyleri soyut niceliklere indir
geyerek kyaslanabilir hale getirir. Aydnlanma asndan saylara,

nihai olarak bir'e balanamayan her ey yanlsamadr. Modem poziti


vlzn de bu kurala uymayan her eyi edebiyat diye bir kenara iter. Par
mrnides'ten 'a onak parola birliktir. Tanrlarm ve niteliklerin
yok edilmesi konusunda srar edilir.

Ne ki Aydnlanmaya kurban edilen syienceler onun kendi r

nyd zaten. 01an bitene ilikin bilimsel hesaplar, sylencelerdeki d-

7 Bacon, De augmrnis scimtianm, Works, cih vm, s. 152.


8 us Soir!ts k Saint-Pttersbourg. 5ihne emrdien, <Euvres Completes, lyon,
891' dlt tv' s. 256.
9 Bacon, Advancement dflarning. Works, cilt U, s. I.zb.

24
AYDlNlANMA KAVRAMI

ncenin olan bitere ilikin bir zaman lar yapt hesab geersiz kld.

Sylence hem bildirmek, adlanclnnak, kkeni aga vu ama

hem de anlatmak, kaydetmek, aklamak istedi. Sylencelerin toplanp


kayda geirilmeleri bu eimi daha da kuvvetlendirdi. Ksa zamanda
aniatdan "etiye dntler. Her ritel, byyle etkilenecek belirli
bir s.irece ve bu srada olan bitene ilikin bir temsil ierir. Ritelin bu
kuramsal gesi en eski halk destanlarmda bamsz hale geldi. Traged
ya yazarlannn bulduklan haliyle sylenceler, Bacon'n hedef sayp

gklere kartn disiplin ve erkin damgllSln zaten tayordu. Yerel


ruhiann ve demonlarn yerini cennet ve hiyerarisi, byc ile kav
min by uygulamalannn yerini ise iyice derecelendirilmi bir adak
sistemi ve zgr olmayan insanlarn emir altndaki emekleri ald.

Olympos'un tanrlan lerle dolayszca zde degildirler ank - onla

ra iaret ederler. Homeros'ta Zeus gndz ggnn hakimidir Apoi


lan gnei ynelir; Helios ile Eos ise zaten alegori alanna girerler.
Tanrlar maddenin en mkemmel megi olarak maddeden ayrlrlar.
Bylece varlk -felsefenin ilerlemesiyle manada dnp sal bir refe
rans noktas haline gelerek daralan- logos ile dardaki tm eylerin
ve mallkatn ygn olarak ikiye ayrlr. Insann kendi var oluu ile
gereklik arasndaki bu tek aynm diger tm ayrunlan yutar. Farkllk
lara aldn etmeden dnya oldugu gibi insana kul kle edilir. Bu ko
nuda Yahudilerin yaratl anlats ile Olympos dini sz birligi eder:
denizdeki bahklara, gkteki kulara, evcil hayvanlara, srn
genlere, yeryznn tmne egemen olsun."10 "Ey Zeus, Zeus Baba,

gklerin hakimi sensin. ln.sanlann davranlann, iyiliklerini ve kt


lklerini oldugu gibi grrsn sen; stelik mallkatn kibrini de.

10
Tekvin 1:26.

25
AYDINU.NMANIN DIYALEKTlGI

Dogruluk senin iinde var."11 "yle ki kimileri kefaretini hemen, ki


mileri de somadan der. Kap tannlarn gazabndan kurtulan olsa bi
le sonunda hkm yine de yerine getirilecektir ve ilenen suun ceza
sm masum kimseler, mcrimin ocuklan ya da soyundan bir baka
nesil ekecektir."12 Tanrlar karsnda ancak onlara tamamyla boyun
egenler hayatta kalr. znenin uyam, erkin tm ilikilerin temel ilke
si olarak tamnnas pahasna elde edilir. En eski Homeros eletirisin
den bu yana akln amadan iaret ettigi gibi, bu trden bir akln birli
gi karsnda Tann ile insan arasndaki aynm hkmsz kalr. Doga
nn egemen gleri olarak yaratc Tann ile dzenleyici tin birbirine
benzer. nsann Tann'mn sureti oldugu dncesi, onun varolu ze
rindeki egemenliginde, efendinin baknda, buyuruculugunda yatar.
Sylence aydnlanmaya, doga da salt nesnellige dnr. Insanlar
erklerinin artmasmn bedelini, bu erki uyguladklan nesnelere yaban
clamakla derler. Aydnlanmann nesnelere kar tutumu, diktatrn
insanlara kar tutumuyla ayndr. Diktatr insanlar gdmleyebildigi
lde tanr. Bilim adam da nesneleri, onlan yapabildigi lde tanr.
Bylece nesneler "kendileri iin" var olmaktan kar, "bilim adam
iin" var olurlar. Bu dnm srasnda nesnelerin z her defasnda
ayn biimde, yani egemenligi-n dayanag olarak ortaya kar. Dogamn
birligini bu zdelik oluturur. By yakarlan ne dogann ne de z
nenin birligini kabul ediyordu. amaniann ayinleri cisimlere ya da
rneklere [Exemplar] degil, dardaki rzglra, yagrnura, ylana ya da
hastamn iindeki demona ynelikti. Bynn ilemesini saglayan be
lirli tek bir ruh yoktu. Bydeki ruh, ruhlara benzesin diye yaplan

11 Arkhilokhos, fragman 87; aktaran Deussen, Allgemeine Geschichte dcr Philo


sophie, Leipzig, 1911, cilt n, blm 1, s. 18.
12 Solon, fragman 13.25 vd, aktaran Deussen, s. 20.

26
AYDlNlANMA KAVRAMI

klt maskeleri gibi degiip dururdu. By kanl hakikat-olmayandr


[Unwahrheitl; ama egemenlik bynun iinde kendisini saf hakikate
dnttirmesi sayesinde henuz yadsnmamtr; by kendisine tabi
kldg dtinyarun zemini olarak edirnde bulunur. Byeti kendisini de
monlara benzetir. Onlan korkutmak iin tirktittieti, yattrmak iin
dosta davranr. Byetinun grevi yinelemedir; buna ragmen o ken
dini, uygar insann yaptg gibi, gsterisiz av sahalarru badak bir
evrene, av olanaklannn mkemmel rneine daraltan grnmez bir
erkin sureti ilan etmemitir henz. Insan benligin [Selbst) zdeligini
ancak bu trden bir surete btirntirse elde edebilir. Bu benlik bakala
nyla zdeletiginde kendini kaybetmez; tam tersine nfuz edilemez
bir maske olarak kendisinin temelli sahibi olur. Niteliklerin bolluu,
zihnin zdeligine ve bu zdeligin ballag olan doann birligine
malup olur. Niteliksizletirilmi doa salt dzenlemenin kaotik mal
zemesine; her eye kadir benlik de salt sahip olmaya, soyut zdelie
dnr. Btiyde belirli bir temsil edilebilirlik bulunur. Dmann
mzragna, sann teline ya da adna yaplan her eyin olduu gibi o
kiinin de bana gelecegine inanlr. Tanrnn yerine kurbanlk hay
van boazlarur. Kurban ayinindeki bu yer deitirme gidimli manta
doru atlm bir adma iaret eder. Kz ocuk iin kurban edilen
maraln, ilk doan erkek ocuk iin kurban edilen kuzunun kendine
zg nitelikleri olsa da, bu kurbanlar insanlara daha o zaman tr kav
ramn tantyordu. Kurbanlar rnegin kendi iindeki keyfiligini sergi
liyordu. Ama kurbann hic et nunc [burada ve imdi) olmasndan kay
naklanan kutsall, seilen kurbana temsili bir nitelik kazandran biri
cikligi onu trnde tamamen aynr ve baka bir eyle degititilmi
olmasna ramen deitirilemez klar. Bilim ite buna son verir. Bilim
de belirli bir temsil edilebilirlik yoktur: kurbanlk hayvanlar gibi Tan-

27
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

n'ya da kesinlikle yer yoktur_ Temsil edilebilirlik evrensel bir ilevsel

lige dnr. Atom temsili olarak degil, maddenin numunesi olarak


paralanr ve tavan temsili olarak degil, grmezden gelinen salt bir
rnek olarak laboratuann ileli yollanndan geer. Ilevsel bilimdeki
aynmlar her eyin ayn madde tarafndan yutulrnasna olanak verecek
lde akkan oldugu iin, bilimsel nesne talar. Bunun yannda bir
zamanlann kat ritlleri esnekmi gibi grnr; nk ritelde bir ey

baka bir eyin yerine konabilir. BOy dnyas, izleri dilde bile yitip
gitmi aynmlan koruyordu.13 Anlamlandran me ile anlamsz nesne
ve rasyonelanlam ile onun rastlantsal taycs arasndaki tek boyutlu
iliki, varolanlar :arasndaki baglann ok katmanllgn unutturur. B
y aamasmda duler ve imgeler nesnenin yalmzca gstergesi degildi;
ayn zamanda benzerlik ve ad yoluyla nesneye baglanyordu_ Burada

sz konusu olan ynelim d egi l akrabalk ilikileridir. Bilim gibi by


,

de ama gder; ama arnalarma, nesneyle arasna gitgide artan bir me


safe koyarak degfL mimesis yoluyla erimeye alr_ Bynn temeli,
ilkel in samn kendisini nevrozlu hastalar gibi suladg "dncenin
kadiri mutlaklg" olama z. Dnce ile gerekligin birbirinden radikal
biimde aynlmadg yerde, "gereklik karsnda ruhsal srelerin

agrhgr abartmak"14 mmlcin degildir. Freud'un anakronist bir


biimde hUyye mal ettigi "dnyaya hlanetme olaslgna duyulan
sarslmaz gven, nl.5 daha kurnaz olan bilim sayesinde ancak gereki
bir dnya egemenligine tekabl eder. Her eyi kapsayan endstriyel
teknigin yardmyla byc-hekinlin mekana bagh uygulamalannn

13 Omegm bkz. Robert H l.owie, An Introduction to Cultural Anhropology,


New York, 1940, s. 344 vd.
14 Bkz. Freud, Totem und Tab, Gesammelte Werke, dlt Xl, s_ 106 vd.
15
Totem und Tabu, s. 110.

28
AYDlNLANMA KAVRAMI

mekAnndan kopanlmas ncelikle dncenin nesnelerden bagmsz

bir nitelige kavumasyla mmkndr, tpk Ben'in [kh] gereklige

uyarlannda oldugu gibi.

Hakikat talebiyle daha eski sylencesel inanlar, yani halk dinini


bastran dilsel bir btnsellik olarak ataerkil gne mitosunun kendisi
de felsefi btnsellikle ayn dzeyde boy lebilecek bir Aydnlan

madr. Ama imdi bunun bedelini demektedir. Bitimsiz Aydnlanma

srecini mitolojinin kendisi devreye sokmutur. Bu srete her bir be

lirli kuramsal gr; zihin, hakikat, hatta Aydnlanmann kavramlan

bile animist bir by haline gelene kadar, sadece inan olduklar sy


lenerek her defasnda kanlmaz bir zorunlulukla yka eletiriye ug

rathrlar. Sylencelerdeki kahramanlar kahinierin szlerinde manuk

sal bir varg olarak beliren kanlmaz zorunluluk ilkesine gre fe@ke

te sniklenirler. Ayn ilke biimsel mantgn kauhgna brnm'lal


de Bat felsefesinin -her rasyonelis sistemine hakimdir. Tannlarn hi

yerarisinden putlann sregen alacakaranhgna kadar adaletsizlige du


yulan fkeyi zde ierik olarak aktaran sistemler silsilesinde de yine

ayn i:lke hkm srer. Nasl sylenceler Aydnlanmay tamamladysa,

Aydnlanma da atug her admla mitolojiye daha ok gmlr. Aydn

lanma sylenceleri ykmak iin tm malzemesini sylencelerden alr;

bu ekilde yarglayan konumunda sylencesel bynn etkisi altna


girer. Yazg ve misilleme srecinden ona misillemede bulunarak uzak
lamak ister. Sylencelerde olan biten her ey olup bitmi olmann

kefaretini demek zorundadr. Ayn ey Aydnlanmada da srer: Ol

gular ortaya kar kmaz hkmsz klnr. nsanlar yinelenen var

olula zdelemeyi yineleyerek var oluun erkinden kurtolmay umu

yorlard. Ama etkiyle tepkinin eitligine ilikin greti, bu yanlsamay

bir kenara braktktan ok sonra bile yinelemenin varolu zerindeki

29
A YDINIANMANIN DIYALEKflGI

erkini savunuyordu. Ne ki bynn yarattg yanlsama dagldka yi


neleme , dzenlilik balg altnda giderek daha da insafszlaan bir

dngye hapseder insan. Insan, bu dngnn doga kanunu olarak


somutlatrlmasyla kendisini zgr zne olarak gvende sanr. Ay
dnlanmann sylencesel imgelem gcne kar savundugu, olup bi
teni birer yineleme olarak aklayan ikinlik ilkesi aslnda tam da
mitosun ilkesidir. Anlamsz oyunun tm hamleleri gerekletirildigi,

tm byk dnceler dnldg, olas tm keifler nceden


tasarlanabildigi ve insanlar hayatta kalmay uyum saglayarak baardk
larn kesin olarak belirledikleri iin; yavan bilgelik gnein altnda ye
ni bir eyin olamayacagn syler. Ancak bu yavan bilgelik bir kenara
attg fantastik olan yeniden retir; bu, varolan misilleme yoluyla

durmakszn tekrar var eden yazgnn kabuldr. Farkl olanlar ayn


klnr. Eletiriye dayanarak olas deneyimlerin snrlarn izen h

km budur ite. Her eyin her eyle zde olmasnn bedeli hibir e
yin kendiyle zde olamamasyla denir. Aydnlanma eski eitsizligin
adaletsizligini, yani toprak beyliginin dolaysz tahakkmn sona er
dirse de; bu adaletsizligi evrensel dolaym araclgyla, baka bir deyi
le her trden var olan her trden var olanla ilintilendirerek ebedile

tirir. Kierkegaard'n kendi Protestan etiginde vndg, Herakles ef


sanelerinde sylencesel tahakkmn ilksel imgelerinden biri olarak
geen ey bylece Aydnlanma tarafndan gerekletirilmi olur: l
ye vurulamaz olan her ey kesilip atlr. Nitelikler dncede zn
mekle kalmaz, insanlar gerek bir konformizme zorlanr. Takas

yapanlar pazarn soya sopa kaytsz kalnakla gsterdigi ltfun bedeli


ni, pazarda satn alnabilen metalann retimine ilikin dogutan sahip
olduklar olanaklarn taklit edilmesine gz yumarak derler. Insanlara
benlikleri tmyle zgn ve herkesinkinden farkl bir benlik olarak

30
AYDN.ANMA KAVRAM

armagan edilir ki, herkesinkiyle ayru olmas iyice saglarna alnabilsin .

Ama bu zgn benlikler asla btnyle yok edilernedigi iin, Aydn

lanma, liberalizm dnemi dahil olmak zere, sosyal cebre hep yakn

lk duydu . Gdrnl kolektiCin birligi tm bireylerin yadsnrnas ze


rine kuruludur. Bu birlik insanlar bireye dntrrneyi hedefleyen

bir toplumu sanki alaya alr. Kukusuz Hitler Genligi rgtnde ad

geen sr [Horde ] , eski barbarlga geri dn degiL baskc eitligin

zaferidir: Hak eitliginin eiderin hakszlk etmesine dnrnesidir.

Faistlerin sahte rnitosu gemi aglarn gerek sylencesi olarak byle

ortaya kar; ama bir farkla: Gerek sylence misillerneyi bilir, f3istle
rin sahte rnitosu ise kurbanarna misillernede bulundugunun h.rknda
degildir. Dogann dayatmasn onu alt ederek krrnay amalayan her

giriim onun hkm altna daha ok girerek tahakkmne maruz ka

lr. Avrupa uygarlgnn izledigi yol budur ite . Aydnlanmann arac

olan soyutlama, nesnelerine, kavramn yeryznden sildigi yazg gibi

davranr: Onlar tasfiye eder. Aydnlanma sayesinde zgrletirilen in


sanlar sonunda, dogadaki her eyi yinelenebilir klan soyutlamann ve

bu soyutlamann hazrladg endstrinin dzletirip eitleyen egernen

ligi altnda, Hegel'in Aydnlanmann bir sonucu olarak nitelendirdigi

"dzenli birlikler" [Trupp] 16 haline geldiler.

Soyutlamann nkoulunun, yani zne ile nesne arasndaki mesa

fenin temelinde, efendinin hkmedilenler araclgyla kazandg eyler


le arada yatan mesafe vardr. Horneros'un ezgileri ve Rigveda ilahileri,

sava efendi halklarn yenik den yerli kitlelerin zerine yerletigi

bir agdan, toprak beyligi ve korunakl yerleimler dnerninden ge

lir. 7 Tanrlar arasnda en yce tanr bu medeni dnyada ortaya kt.

16 Phcinomenologie des Geistes [Tinin Grngbilimi] , s . 424.


17 Bkz. W Kirfel, Geschichte Indiens, Propylaenweltgeschichte iinde, cilt m, s.

31
AYDlNLANMANlN D!Y ALEKTIG!

Bu toplumun silah tayan soylularnn ba olan kral boyunduruu al

una aldg insanlar topraga haglar; bu arada hekim, kahin, zanaatkar


ve tccar da dolamn srmesini saglar. Gebeligi-n sona ermesiyle
birlikte sabit mlkiyete dayal bir toplumsal dzen kurulmutur. Bu
noktada egemenlik ve emek birbirinden ayrlr. Odysseus gibi bir
mlk sahibi, "sg.r, koyun ve domuz obanlaryla hizmetkarlardan
oluan kalabalk ve zenle snflandrlm bir maiyeti ynetir uzaktan.

Akam, sarayndan topragn nasl da binlerce atele aydnlauldg.m


grdgunde huzur iinde uyuyabilir; ink sadk hizmetkarlannn,
vahi hayvanlarn yaklamasn nlemek ve hrszlan kovmak zere
nbet tutmakta olduklanm bilir ."18 Gidimli mantg.n gelitirdigi haliy
le dncelerin genelgeerligi ya da baka bir deyile kavramlar ale
mindeki egemenlik, gereklikteki egemenlik temeli zerinde ykselir .
Byden kalan mirasn, yani eski bulank tasavvurlarn zlmesiyle

kavramsal birlik, emirle dzenlenmi ve zgr olanlar tarafndan be


lirlenmi bir yaarn tarznn kendini agt kannasma yardmc olur.
Dzeni ve boyun egmeyi dnyay boyundurugu altna alrken grenen
benlik, ksa srede hakikat ile dzenleyici dnceyi tmyle bir tutar

hale gelmitir. Dzenleyici dnmenin kat aynmlar olmadan haki


kat varhgn koruyamazd. Benlik, mimesise dayanan byyle birlikte
nesnesini tam olarak kavrayan bilgiyi de tabulatrd. Benligi-n nefreti,
stesinden gelinen gemiin ve onun dsel mutlulogunun simgesine
ynelikti. Yerli kavirrlerin khtonik lyeraltl tanrlar cehenneme yolla
rurken, lndra ve Zeus'un gne ve k dinleri sayesinde dnya bir ce

henneme dnt.

261 vd; ve G. Glotz, Histaire Grtcque, dh , Histaire An::ienne iinde, Paris,


1 9:58, s. 137 vd.
18 Gktz, a.g. e . , s. !40.

32
AYDlNlANMA KAVRAMI

Ne ki cennet ile cehennem birbirine baglyd. Nasl birbirini dla

mayan klllerde Zeus hem bir yeralu tanrsnn hem de bir k tanr

snn ad1ysa19 ve nasl Olyrnpos tanrlar khtonik dnyann tanrlaryla

her trden ilikiyi srdryorsa, iyi ve kt gler, selamet ile felaket


arasnda da belirgin bir aynm yoktu. Olu ile yok olu, lm ile di

rim, yaz ile k gibi birbirlerine kenetlenmilerdi. Insanlgn bilinen en


erken aamafarnda manaa adyla kutsallatrlan dini ilkenin bulank

blnmezligi Yunan dininin parlul dnyasnda yaamaya devam etti.

Deneyimin snrlarn aan ve nesnelerin bildik var oluu dnda ka

lan bilinmeyen ve yabanc her ey asal ve ayrmlamamtr . Bu du


rumda ilkel insann dogast olarak yaadg her ey, maddi tzn
kart olarak tinsel bir tz degil, tek bir para karsnda dogann kar

maklgdr. Bilinmeyen yaanrken atlan dehet glg bilinmeyenin

ad olur. Bu ad bilinen karsnda bilinmeyenin aknlign sabitler,

bylece rperi de kutsallk olarak sabitletirilmi olur. Dogann hem


syleni hem de bilimi olanakl klan grn-z, etki-g ikililigi insa

nn korkusundan kaynaklanr; bu korkunun ifadesi korkunun akla


mas olur. Burada sz konusu olan, psikolojizmin sanmamz istedigi

gibi, ruhun dogaya yerletirilmesi degildir; mana, yani devindirici tin

bir yansma degil, dogann sahip oldugu gerek stnlgn vahilerin

zayf ruhlarndaki yanksdr. Canl-cansz ayrm ve belirli yerlerin


demonlarla tannlara mal edilmesi bu animizm-ncesi dnemden kay

naklanr. zne-nesne ayrmnn temelleri bile bu dnemde atlr. Bir

aga aruk yalnzca bir aga olarak degil de, baka bir eye tanklk

19 Bkz. Kurt Eckermann, ]ahrbuch der Religionsgeschichte und Mythologie, Halle,


1845, cilt . s. 241 , ve O. Kern, Die Religion der Griechen, Berlin, 1 926, cilt .
s. 1 8 1 vd.
1 Polinezya ve Melanezya'da bir tr doa11st11 g -yn.

33
AYDlNlANMANIN DIYAlEKTlGI

eden bir ey, mana'nn mekan olarak grlmeye baladgnda, dil or

taya kan elikiyi ifade eder. Bu durumda bir ey ayn anda hem

kendisi hem de kendisinden baka bir eydir; kendisiyle hem zdetir


hem degildir.20 Tanr sayesinde dil bir totoloji olmaktan kp dil hali

ne gelir. Sk sk kapsadklarnn ayrt edici birligi olarak tanmlanan


kavram, aslnda bandan beri diyalektik dncenin rnyd. Bu

dneeye gre her ey yalnzca olmadg ey olarak her zaman ne ise

o olur. Bu, kavram ile eyi birbirinden ayran nesnelletirici belirleni

min ilksel biimiydi. Bu diyalektik belirlenim Homeros'un destannda


olduka gelikin durumdayd ve modem pozitivist bilimle daha da

ilerledi. Ne ki bu diyalektik, aslnda ikililik veya dehetin kendisinin


totolojisi olan dehet glgndan g aldg srece etkisizdir. Ad diye

taiam insan sesleri tayan tanrlar insan saran rknty gidere

mezler. Bilinmeyen bir ey kalmadgnda insan rkntden kurtulaca

gn san r. Mitosun cansz canl yerine koymas gibi, caniy cansz ye


rine koyan Aydnlanmann ya da sylenceden arndrmann yolunu

belirleyen budur. Aydnlanma kk salm sylencesel korkudur. Pozi

tivizmin son rn olan saf ikinlik, deyim yerindeyse evrensel bir ta

budan baka bir ey degildir. Artk hibir ey darda olmamaldr,

nk "dar"nn salt tasavvuru korkunun asl kaynagdr. llkel insan

larda ailenin bir yesi ldrldgnde; cinayetin gerektirdigi , ba


zen katilin kurbann ailesine katlmasyla nlenebiliyordu. Her iki du
rumda da yabanc bir kann o ailenin kanna katlmas, 21 yani bir i-

20 Huben ve Mauss'un "sempali"yi ya da mimesisi yorumlay!ar byledir:


"L'un est le tout, est dans l 'un, la nature triomphe de la nature" ["Bir, btndr,
bir'in iindedir, doga dogann stesinden gelir"! . H. Huben ve M. Mauss,
''Theorie generale de la Magie ," L'Annee Sociologique, 1 902-3, s. 100.
Bkz. Westermarck, Ursprung der Moralbegriffe, Leipzig, 1913, cilt i, s. 402.

34
AYDlNlANMA KAVRAMI

kinligin saglanmas sz konusuydu. Sylencesel dalizm varolu em


berinin dna kmaz. Mana'nn iten ie hkm srdg dnyadan,

hatta Yunan ve Hint sylencelerinden k yoktur. Her ey ebediyen


ayn kalr. Her dogumun bedeli lmle, her mutlulugun bedeli de
mutsuzlukla denir. Tanrlar ve insanlar kendilerine biilmi vade bit
meden, yazgnn kr gidiatn degitirmeye abalasalar da, eninde so
nunda varolua yenilirler. Kt kaderin elinden zorla ekilip alnm
adaletleri bile bu zellikleri tar. Bu adalet hem ilkel insanlarn hem

de Yunanlarn ve barbarlarn, yaadklar bask ve sefaJet toplumunun


iinden kendilerini evreleyen dnyaya ynelttikleri baka karlk
gelir. Dolaysyla hem sylencesel adalet hem de Aydnlanmann ada
leti asndan su ile ceza, talih ile talihsizlik bir eitligin iki tarafdr.
Adalet yasann iinde yitip gider. aman tehlikeyi, tehlikenin imgesi

araclgyla bertaraf eder. Eitlik onun aracdr. Uygar dnyada ceza ve

dl eitlik ltne gre verilir. Sylencelerin tasavvurunu da hi


fark gzetmeden doga artlarna baglamak olasdr. Nasl ikiligin diger
simgeleri gibi lkizler burcu da dogann kanlmaz dngsne iaret
ediyorsa ve nasl lkizlerin ktg yumurta ikiligin kadim aglardan
kalma gstergesiyse, Zeus'un tadg, btn ataerkil dnyann adaleti

ni simgeleyen Terazinin kkeni de yalnzca dogadr. Kaostan uygarlga


atlan admda doga koullar gcn aruk dolaysz olarak degil, bilin
araclgyla gsterir ve bu adm eitlik ilkesinde hibir ey degitirme
mitir. Hatta insanlar bu admn kefaretini, tm diger mahlkat gibi,
daha nce tabi olduklar eye tapnarak dediler. nceleri fetiler eit

lik yasasna tabiydi. imdiyse eitligin kendisi feti haline geldi. Adalet
tanrasnn gz bag yalnica hukuka mdahale edilmemesi gerektigi
ni degil, hukukun zgrlkten kaynaklanmadgn da anlatr.

35
AYDINIANMANIN DlYALEKflGI

Rahiplerin retisi gstergeyle imgenin rtmesi bakmndan

simgesel bir anlam tayordu. Hiyerogliflerin belgeledigi gibi, balan

gta szn imge ilevi de vard. Sonra bu ilev sylencelere geti. B

y ayinleri gibi sylenceler de, kendini yineleyip duran dogay ant


rr. Doga simgeselligin zdr: simgesel olan hep yeniden canlandrl
dg iin, ebedi olarak tasavvur edilen bir varlk ya da sretir. lmlene

nin tiikenmezligi, bitimsiz yenilenii ve siirekliligi her trden simge

nin yalnzca niteligi degil ayn zamanda asl ierigidir. Dnyann bir

ilksel anadan, bir inekten ya da yumurtadan dogduguna ilikin yarat

l anlatlan, Yahudi Tekvin'inin tersine simgeseldir. Eskilerin, insana


ok benzeyen tanrlar alaya almalar ze ilikin degildi. Bireysellik
tanrlarn zn tketmez. Tanrlarn ilerinde hala mana'dan bir ey

ler vard; dogay genelgeer bir erk olarak cisimletiriyorlard. Ani

mizm-ncesine ait zellikleriyle Aydnlanmaya ulatlar. Daha Olym

poslu chronique scandaleuse'n [skandallar gncesi) malcup klf al

tnda, gelerin karm, basks ve arpmasyla ilgili greti olumu


tu zaten. ok gemeden bu greti kendisini bilim olarak kabul ettirip

sylenceleri d rn haline getirdi. Bilim ile edebiyatn net olarak

birbirinden ayrlmasyla birlikte, bilimin yardmyla oktan oluturul

mu iblm dile de yansd. Sz bilim alanna gsterge olarak girdi

ve ses, imge ve asl sz olarak degiik sanat dallan arasnda bliit

riild. Oyle ki, bu farkl sanat dallarnn birletirilmesi, sinestezi veya


btnlkl sanat [Gesamtkunstl araclgyla da yeniden bir araya geti

rilemez oldu . Gsterge olarak dil hesap ilerine indirgenir. Dogay id

rak etmesi iin, dilin dogaya benzeme iddiasndan vazgemesi istenir.

lmge olarak ise dil surete indirgenir. Dil tam olarak doga olacaksa, do

gay idrak etme iddiasn terk etmesi gerekir. Aydnlanma ilerledike


sadece zgn sanat yaptlar zaten var olan salt taklitten kanabildi.

36
AYDlNlANMA KAVRAMI

Sanat ile bilimi, kltr alanlan olarak bir arada idare edebilmek iin

birbirinden koparan, ikisi arasnda halihazrda geerli olan antitez,

eninde sonunda, kesinlikle kart eilimlerin i ie gemesine neden

olur. Yeni-pozitivizm bilimi estetikilie , yani kendini aacak herhangi


bir ynelimden yoksun, yaltlm gstergelerden oluan bir sisteme
dntrr. Bilim, matematikiterin uralannn dntn ok

nceden bbrlenerek ilan ettikleri eye , bir oyuna dnmtr.

Tmleik suret olarak sanat ise tekniine varncaya kadar pozitivist bi

lime teslim oldu. Dnya gerekten bir daha yaratld ve sanat ideolojik
bir iki.lilik, uysal bir rprodksiyon oluverdi. Gsterge ile imgenin
birbirinden ayrlmas nlenemez. Ama bu ayrlma farknda olmaks

zn, kendinden memnun bir biimde tekrar hipostazlatnhrsa; bu ya

ltlm ilkelerin her biri hakikati ykmaya srklenecektir.

Felsefe bu ayrlma srasnda ortaya kan uurumu, dn ve

kavram arasndaki ilikide fark edip onu kapamak iin bo yere aba

harcam, hatta bu abayla tanmlanmtr. Elbette felsefe ounlukla,


adn ald tarafta bulundu. Platon edebiyat yasaklarken, pozitiviz

min idealar retisine ilikin tavrnn aynsn sergiledi. Platon'a gre

Homeros, gklere karlan sanatnn yardmyla kamusal ve zel alana

ilikin bir reform gerekletirmemi; ne bir sava kazanm, ne de bir


icatta bulunmu. Onu sevip sayan byk bir yanda topluluu oldu
una ilikin bir bilgimiz yok. Sanat nce yararlln kantlamaly
m. 22 yknme Yahudilerde olduu gibi Platon'da da dlanmtr.

Bynn ilkesi akl ve din tarafndan lanetlenmitir . Bu ilke feragat

edercesine var olutan uzaklamasna ragmen sanat olarak haysiyetsiz

bir konuma itilir . Bu sanat icra edenler de gezici kumpanya yeleri,


yerleik dzene geenler arasnda bir yurt edinemeyen gebe artkla-

22
Bkz. Platon, Drvlet, Onuncu Kitap.

37
AYDlNlANMANIN DIYALEKTlGI

n haline gelirler. Bundan byle doga benzetme yoluyla etki altna aln

mayacak; ona emek araclgyla hkmedebilecektir. Sanat yaptnn ha


la byyle ortak bir yan vardr: Dkutsal [profanl var olu baglamn
dan uzak, kendine ait kapal bir alan oluturur. Bu alanda zel yasalar
geerlidir. Nasl tren srasnda bycnn ilk ii kutsal glerin ha
rekete geecegi mekan bir snr izerek evresindeki her eye kapat
maksa, sanat yapt da kendi emberiyle gereklige kapanr. Sanat b

ysel sempatiden ayran zellik etki yaratmaktan vazgemesidir; ama


tam da byle yapmakla bynn mirasna daha da sk sarlm olur.
Bu vazgei saf imgeyi cisimsel varolua kart bir konuma yerletirir
ve imge kendi iinde var oluun gelerini etkisizletirir. Estetik gr
nmde de, sanat yaptnn znde de yatan, ilkellerin bylerindeki

yeni, dehet verici bir olayn ortaya kardg eydir: btnn zelde

grnmesi. Nesnenin tinsel bir nitelige brnp mana'nn davuru


mu olarak grnmesini saglayan ikililik, sanat yaptnda srekli yeni
den ortaya kar. Yaptn aura'sn oluturan da budur. Btnselligin
ifadesi olarak sanat mutlak olann agrballgn vurgular. Bu da felse
fenin kimi zaman sanata kavramsal bilgi karsnda ncelik tanmasna
yol amtr. Schelling'e gre sanat, bilginin insanlg yzst braktg
yerde devreye girer. Sanat "bilim iin bir rnek oluturur ve bilim an
cak sanatn oldugu yerde ortaya kmaldr. 23 Schelling'in gretisine

gre imge ile gsterge arasndaki aymn, "sanatn her bir temsiliyle bir
likte tamamyla ortadan kaldrlarak alr. .4 Medeni dnya sanata bu

trden bir gven gsterilmesine nadiren izin vermitir. Bilgiye kstla


ma getirdigindeyse, bunu genellikle sanata degil inanca yer amak iin

23 Er5ter Entwuf eines Systems der Naturphilosophie, Werke, blm , cilt n, s.


623.
24 Er5ter Entwurf eines Systems der Naturphilosophie, s. 626.

38
AYDlNlANMA KAVRAMI

yapmtr. Torquemada, Luther ve Muhammet gibi daha yeni bir agn

militan din temsilcileri, inan araalyla tin ile var oluu uzlatrdk

larn iddia ettiler. Ne ki inan kendi eksikligini gsteren bir kavram

dr: Eger inanan bilgiye kart oldugu ya da tersine bilgiyle bagdatg


srekli vurgulanmazsa; inan, inan olarak yok olur. Inanan daima
bilginin kstlanmasna gereksinim duymas kendisinin de kstl kal

masna neden olur. Inan, inancn kendisini aan hakikat ilkesi olma

dan varlgn srdremez. Protestanlk bu ilkeyi , kadim zamanlarda

yapldg gibi dolaysz olarak szde aram ve sze simgesel gcn


yeniden kazandrmay denemiti. Ne ki bu giriimin bedelini Tan
r'dan kaynaktanmayan sze boyun egerek dedi. Inan bilgiye dostu
ya da dman olarak baglanarak, bilgiyle arasndaki ayrm amaya

abaladka bu aynm sregenletirir. Bagnazlg hakikat-olmaynn

iaretidir. Baka bir deyile, yalnzca inanan bir insann, tam da bu ne


denle artk inanmadgnn nesnel anlamda kabldr. Vicdan azab

inancn teki yzdr. Inananlardaki drstiugn teden beri an


duyarl ve tehlikeli olmasnn neden inanca yapp kalan noksanlgn

ve uzlamay bir grev haline getirmesinin dogurdugu ikin elikinin

iten ie bilinmesidir. Ate ile klan, Kar-Reform ile Reform'un sa

tg dehet bir arlk olarak degil, tersine tam da inan ilkesinin


gerekletirilmesi olarak ortaya kmt. Inan, hkmetmek istedigi
dnya tarihiyle ayn kumatan dokundugunu tekrar tekrar aga vu

rur - hatta yeniagda inan dnya tarihinin gzde arac, ona zg bir

kurnazlk haline gelir. Hegel'in de onaylad gibi, nlenemez olan yal

nzca on sekizinci yzyln Aydnlanmas degildir; Hegel'in herkesten

iyi bildigi gibi, asl nlenemez olan dncenin hareketidir. En basi


tinden en ycesine kadar her idrakte savunucularn yalanc karan

ve hakikate olan mesafesini iinde barndran bir idrak de mevcuttur.

39
AYDN.ANMANN DYALEKTG

Inancn paradoksallg en sonunda yozlaarak bir hileye, yirminci yz


yln mitosuna dnrken; irrasyonelligi de tepeden urnaga aydn
lanm kimselerin elinde, toplumu yle ya da byle barbarlga srk
leyen bir rasyonellik gsterisine dnr.
Tarihte ilk kez ortaya ktgnda bile dilin ustalar rahipler ve b
yclerdir. Simgelere kim zarar verirse dogast gler adna dnyevi
glerin, yani onlar temsil etmekle grevli toplum organlarnn eline
der. Bundan nce olup bitenler karanlkta kalmtr. Mana'dan da
gan dehet, etnolojide neyle karlanrsa karlansn, hi degilse kabile
bykleri tarafndan onaylanrd. zdelikten yoksun, akkan mana
insanlar tarafndan sabit hale getirilir, zorla maddiletirilir. Ksa sre
de bycler tm mekanlar trmlerle [Emanationen] doldurup,
kutsal alanlarn eitliligini kutsal ayinlerin eitliligine katarlar. By
cler ruhlar alemi ve bu alemin kendine zg nitelikleriyle birlikte za
naatlarna ilikin bilgi ve tahakkmlerini artrrlar. Kutsallgn z
onunla har neir olan byclere geer. Kabile yeleri gebe yaa
mn daha ilk evrelerinde dogann seyrini etkilerneye ynelik faaliyet
lerde bulunuyorlard. Erkekler avlanyor, kadnlar sk bir komuta d
zeni gerektirmeyen ilerle ugrayorlard . Bu denli yaln bir dzene a
llmadan nceki tahakkmn boyutlar belirlenemez. Bu dzende
dnya imdiden erkin alan ve dkutsal alan diye ikiye blnmtr.
Mana'nn bir sonucu olan dogann seyri, boyun egilmesi gereken
norm katna oktan ykselmitir. Gebe yabanl tm bu boyun egie
ragmen bu boyun egiin snrlarn belirleyen byye katlsa ve avna
gizlice yaktaabilmek iin onun grnmne brnse de; daha sonra
ki dnemlerde boyun egme ve ruhtarla ilikilerin yrtlmesi insanl
gm farkl snfanna daguld: Bir yanda erk, diger yanda itaat. Yinele
nip duran, ebediyen ayn kalan dogal sreler boyun egdirilenlere, ya-

40
AYDlNLANMA KAVRAMI

banc kabileler ve kabile-ii klikler tarafndan alma ritmi olarak ez


berletilir. Bu ritim topuz ile degnegin , her barbar davulunda ve tekd

ze ritelde yanklanan temposuna uyacak biimdedir. Simgeler fetiin


ifadesi haline gelir . Simgelerin iaret ettigi dogadaki yineleme bundan
byle hep, simgelerin temsil ettigi toplumsal cebrin sregenligi olarak
belirir. Katlam bir imge halinde somutlatnlan dehet ayrcalkl
kimselerin saglamlatnlm egemenliginin gstergesi olur. Ayn bi

imde genelgeer kavramlar imgesellikten tmyle uzaklatklarnda


bile egemenligin gstergeleri olarak kalrlar. Bundan baka bilimin
tmdengetim biimi hiyerariyi ve basky yanstr. Ilk kategorilerin
rgtl kabileyi ve bu kabilenin her bir yesi zerindeki erkini temsil
etmesi gibi, tm mantksal dzen, yani kavramlarn bagmllg, bag

lantlar, kapsamlar ve birligi sosyal gereklikte tekabl ettigi koul


25
lardan, yani iblmnden temellenir. Elbette dnme biimlerinin
topkmsal karakteri, Durkheim'n ileri srdg gibi, toplumsal daya
nmann ifi:desi degil, tersine toplum ve egemenligin nfuz edilemez
birliginin belgesidir. Egemenlik iine yerletigi toplumsal btne daha

byk bir g ve dayankllk katar. Egemenligin toplumsal geliimiyle


ortaya kan iblm, hkmedilen btnn z-varlgn korumasna
hizmet eder. Ama bu durumda bir btn olarak btnn ve ona ikin
olan akln iletilmesi, zorunlu olarak tikelin kendi karlarn yerine
getirmesine dnr. Egemenlik bireyin karsna genelgeer olarak,
baka bir deyile gereklikteki akl olarak kar. Bir btn olarak top
lumun tm yelerinin erki, kendilerine dayanlan iblm araclgyla

bu btnn tekrar tekrar gerekletirilmesine yarar; toplum yeleri


nin zaten bir k yolu olmadg gibi, btnn rasyonelligi de katlana-

25 Bkz. E. Durkheirn, "De Quelques Formes Prirnitives de Classification,"


L'Annte Sociologique, cil IV, 1 903, s. 66 vd.

41
AYDlNlANMANlN DIYALEKTlGI

rak artar. Kk bir toplulugun herkese yaptg eyler, daima bireyle

rin okluk tarafndan dize getirilmesiyle gerekleir: Toplumsal bask

daima kolektif olarak uygulanan basknn zelliklerini tar. Dnce


biimlerine yansyan, dolaysz toplumsal bir genelgeerlik ve dayan

ma degil, kolektiflik ve egemenlik arasndaki bu birliktir. Platon ve


Aristoteles'in dnyay temsil etmek iin kullandklar felsefi kavram

lar, genel bir geerlilik iddias sayesinde, bu kavramlarla temellendiri

len ilikileri hakiki gereklik mertebesine ulatrdlar. Vico'nun belirt

tigi gibi,26 bu kavramlar Atina'nn pazaryerinden kmayd; fizik yasa

larn , tam yurtta statlsne sahip olanlarn eitligini ve kadnlarn,


ocuklarn, klelerin madunlugunu ayn saflkla yanstyorlard. Dil

dile getirilenlere, egemenlik ilikilerine kendisinin medeni toplumun

dolam araa olarak kazandg genelgeerligi bahetti. Metafizik vur

gu, idealar ve normlar araclgyla gerekleen onay, kavramlarn be

nimsemek zorunda oldugu katlgn ve mnhasrlgn hipostazlatrl


masndan ileri gidemeyecektir. Kavramlar bu zellikleri, dilin, emirle

rin uygulamaya konmas iin hkmedenler toplulugunu bir araya ge

tirebildigi her yerde benimser . Dilin sahip oldugu toplumsal erkin bu

ekilde saglamlatrlmasna hizmet eden idealar bu erkin bymesiyle

giderek gereksizletiler. Bilim dili de onlarn sonunu hazrlad. Fetiin


saldg dehetin kimi izlerini hala iinde barndran telkin, bilinli bir
hakl karma abasndan ileri gelmiyordu. Kolektiflikle egemenligin

birligi, daha ok, kusurlu ierigin metafizik ve bilim dilinde zorunlu

olarak benimsedigi genelgeerlikle kendini gsterir. Metafizik savun

ma mevcut durumun adaletsizligini en azndan kavram ile gerekligin

rtmezliginde aga vuruyordu. Bilim dilinin tarafszlg erksiz ola-

26 Giambattista Vico, Die Neue Wissenschajt ber die gemeinschajtliche Natur der
Vlker bers. von Auerbach, Mnih 1924, s 397 [Yeni Bilim] .

42
AYDlNlANMA KAVRAMI

nn ifade gcn tmyle yitirmesine neden olmutur ve bu durumda

yalnzca mevcut olan, kendi ntr gstergesine kavuabilir. Bu tr bir

ntrlk metafizikten daha metafiziktir. En nihayetinde Aydnlanma


yalnzca simgeleri degil, onlann ardllan olan genelgeer kavramlan

da tketti ve metafizikten geriye metafizigin kaynag olan korku, yani


kolektiften duyulan soyut korku dnda hibir ey brakmad. En

dstri trstleri karsnda ramiye yaayanlarn durumu neyse, Aydn

lanma karsnda kavramlarn durumu da odur: Kimse gvende oldu

gunu sanmamaldr. Mantksal pozitivizm olaslga Ml bir ans verir


ken, etnolojik pozitivizm iin olaslk ile z bir ve ayndr: "Nos idees
vagues de chance et de quintessence sont de ples survivances de cette
Notion beaucoup plus riche" ["Bizim ans ve ze ilikin bulank fikir

lerimiz bu ok daha zengin kavramn silik yadigrlardr") , yani by

l tzn.27

Naminalist bir tavr olarak Aydnlanma nomen'e [ad) . diger bir de

yile epersiz ve noktasal kavrama, yani zel ada gelince durur. Kimi
lerinin ileri srdg gibi,28 zel adlarn kken bakmndan ayn za

manda tr adlar olup olmadg kesin olarak belirlenemez belki; ama

zel adlar henz tr adlarnn yazgsn paylamamtr. Hume ile

Mach tarafndan yadsnan tzsel ben adla ayn ey degildir. Ataerkillik


ideasn mitosun yok edilmesine vardran Yahudilikte, ad ile varlk
arasndaki bag Tanr'nn adn anma yasagnda kabul grmtr. Ya

hudiligin bys bozulmu dnyas, byyle Tanr ideasnda olum

suzlayarak uzlar. Yahudilik lml varlklarn aresizligine teselli

olabilecek hibir szcge katlanamaz. Bu dinin umut bagladg tek ey

27 Hubert ve Mauss, a.g.e., s. 1 18.


2 8 Tnnies, "Philosophische Tenninologie." Psychologisch-Soziologische Ansicht,
Leipzig, 1 908, s. 3 .

43
AYDlNlANMANIN DIYALEKTlGI

sahte olan Tanr diye, sonlu olan sonsuz diye, yalan hakikat diye ad

landrma yasagdr. Yahudilige gre nasl kurtuluun gvencesi bu di

ne szmaya alan her tr inanca srt evirmek ise, bilginin gvencesi

de kurumunun aga karlmasdr. Ne ki olumsuzlama soyut degil


dir. Budizmde grld gibi, ayrun gzetilmeksizin her olumlunun

redeli ve her eyin hiligine dair beylik formln uygulanmas, mutlak

olana ad koyma yasagn igneyip gemek anlamna gelir. Budizm kar

t panteizm ya da onun irkin yz olan medeni kukuculukta da

ayn ey grlr. Dnyann hilik ya da tm evren olduguna ilikin

aklamalarn mitolojiden ibaret olmas gibi, garantili olarak kurtulua


giden patikalar da yceltilmi by uygulamalarndan baka bir ey

degildir. nceden bilgi sahibi olmann verdigi kendinden memnun ol

ma duygusu ve olumsuzlugun kurtulumu gibi ulviletirilmesi alda

ulmaya kar direniin hakikatten yoksun biimleridir. Imgenin hak

kn koruyan imgeye konmu yasagn sk skya uygulanmasdr. Bu

tr bir uygulama, yani "belirli olumsuzlama,"29 batan karan d


ne kar soyut kavramn egemenligi tarafndan korunamaz, upk

sahte olan kadar hakiki olan da hie sayan kukuculuk gibi. Bagnaz

lktan farkl olarak belirli olumsuzlama, mutlagn eksik tasavvurlar

olan putlar kartarna yetersiz kalabilecek idealar kararak reddet


mez. Dahs diyalektik her trden imgeyi yaz diye ifa eder. zellik
lerine bakarak imgenin kendi yanllgn itiraf ediini okumay gre

tir. Bu itiraf imgenin erkini elinden alp hakikate armagan eder. Bu sa

yede dil de salt bir gsterge sistemi olmaktan kar. Hegel belirli

olumsuzlama kavramyla, Aydnlanmay pozitivist yozlamadan ayran


bir geyi ne karmtr. O, olumsuzlama srecinin bilinen sonucu

nu, yani sistem ve tarihteki btnselligi nihai olarak mutlaklatrarak

29 Hegel, Phanomenologie des Geistes, s. 65.

44
AYDINl.ANMA KAVRAMI

yasag ignemi ve kendisini mitolojiye kaptrmtr.

Bu yalnzca ilerlemeci dnmenin savunucusu olan Hegelci felse

fenin degil, hayal gcnden yoksunlugu sayesinde Hegel'den ve genel

olarak metafizikten ayrldn sanan Aydnlanmann da bana gelmi


tir. nk Aydnlanma da sonuta her sistem kadar totaliterdir. Ay
dnlanmann hakikatten yoksunlugu, romantik dmanlarnn teden

beri sulamalarna konu ettikleri gibi analitik ynteminden, gelere

dnmesinden ve dnro [Reflexionl yoluyla ayrtrmaya yol ama

sndan deil; tm srecin batan belli olmasndan kaynaklanr. Mate


matik ilemlerinde bilinmeyen ge denklemin bilinmeyenine dnt
gnde, bu bilinmeyene, yerine bir deger konmadan ezelden beri bili

nirlik damgas vurulmu olur. Kuvantum kuramnn ncesinde de

sonrasnda da doga matematiksel olarak kavramlmas gerekendir;

zlmezlik ve irrasyonellik gibi buna kar koyanlar bile matematik te

oremleriyle kuatlr. Aydnlanma sonuna dek dnlm, matema


tikletirilmi dnyay peinen hakikatle zdeletirmekle, sylencesel

olana dnmekten kurtuldugunu sanr. Aydnlanma dnme ile mate

matigi bir tutar. Bylece matematik baglarndan kurtulmu, mutlaklk

mertebesine ulamtr. "ldealardan oluan sonsuz bir dnya nesnele

rin teker teker, eksik ve rastlantsal olarak bilgimize sunulmasyla de

gil, rasyonel ve sistematik, kendi iinde btnl olan bir yntem iz


lenerek oluturulur. Bu sonsuz bir ilerleme srecidir ve her nesne so

nunda birer kendinde-varlk olarak kavranr . Galilei dogay mate

matikletirirken, yeni matematigin klavuzlugu sayesinde bu kez doa

nn lu:ndisini idealletirmi; yani modern deyile dogay matematiksel


bir eitlilik olarak grmtr."30 Dnme eyleip kendi kendine i-

30 Edmund Husserl, "Die Krisis der europaisehen Wissenschaften und die


transzendentale Phanomenologie," Philosophia, Belgrad, 1936, s. 95 vd.

45
AYDlNlANMANIN DIYAlEKTlGI

leyen otomatik bir srece dnr ve zaten bu srecin rn olan

makineyi taklit eder ki, makine bu srecin yerine konabilsin. Aydn

lanma31 dnmenin dnlmesine ynelik -radikal biimi Fichteci

felsefe tarafndan ortaya konan- klasik talebi, praksise h:kmetme


buyrugundan uzaklama endiesiyle bir kenara itti. Halbuki Fichte bu

buyrugu uygularnay istiyordu. Maternatigin ileyii sanki dncenin

bir tr riteline dnt. Belitsel olarak kendi kendini snrlamasna

karn matematik zorunlu ve nesnel bir nitelige sahipmi gibi ortaya

kar ve dnmeyi bir nesneye ya da kendi deyiiyle alete dnt


rr. Dnmenin kendini dnyayla eitledigi bu trden bir mimesiste
fiili olan yle biricik olur ki, Tanr'nn yadsnmas bile metafizik dam

gas yemekten kunularnaz. Aydnlanm akln yarg makamna kuru

lan pozitivizmin gznde, bundan byle dnlr dnyalara [lntelli

gible Welten] dalmak yalnzca yasaklanm degil, ayn zamanda an


lamsz bir ene yardr d a. Neyse ki pozitivizm ateist olmaya gerek

duymaz; nk nesne haline getirilmi dnme Tanr'nn varlgna


dair soru bile sorarnaz . Pozitivist sansr, sanata oldugu kadar toplum

sal alann bilgiden arndrlm zel bir blgesi olan resmi tapnmaya

da seve seve gz yumarken; bilgi olma iddias tasa bile hibir yads

maya izin vermez. Dnmenin fiili olan ynlendirmekten uzakla


mas, yani var oluun by emberinin dna atlan her adm bilimsel

zihniyete gre delilik ve zykm demektir; tpk ruhlara yakarmak


iin izdigi by emberinin dna kmann ilkel bycnun gzn

de delilik ve zykm olmas gibi. Her iki rnekte de tabunun ihlali

durumunda ihlal edenin bana gerek bir felaket gelmesi garanti alt

na alnmtr. Saf akln eletirisinde dnceyi b:y:s: altna aldg

31 Bkz. Schopenhauer, Parerga und Paralipomena, cilt II, 356; Werhe, ed. De
ussen, cilt V, s. 671 .

46
A YD!NLANMA KAVRAM!

emberi izen, do!tann egemenlik altna alnmasndan baka bir ey


de!tildir. Kant dncenin dur durak bilmeden, zorlukla, sonsuza iler
leyiine ilikin ltretiyi dncenin yetersiz ve ebediyen snrl kalacalt
sraryla birletirdi. Kant'n hkm bir kehanettir. Dnyada bilimin
nfuz edemedi!ti hibir varlk yoktur; ama bilimin nfuz edebildi!ti
ey varlk de!tildir. Kant'a gre felsefi yargnn hedefi yeni alandr; bu
na raltmen felsefi yarglar hibir yeni olann bilgisine erimez, nk
yalnzca akln ezelden beri nesneye yklemi olduklarn yineler du
rur. Ne ki, medyumun dlerine kar, bilimsel sltnaltnda kendini
saltlama alan bu dnce biiminin nne bir hesap gelir: Do!ta ze
rindeki dnya egemenlilti dnen menin aleyhine dnverir ve z
neden geriye hep ayn kalacak ve benim btn tasavvurlarma elik

edecek olan dnyorum"dan baka bir ey brakmaz. zne de nes

ne de artk hkmszdr. Kayt tutmaya ve sistemletirmeye hak tan


yan unvann, yani soyut benliltin karsnda, bu trden bir iyeliin da
yanalt olmaktan baka nitelilti bulunmayan soyut bir malzeme dnda
hibir ey yoktur. Zihin-dnya denklemi sonunda zlmesine z
lr; ama denklemin her iki tarafnn da birbirine gre kesilip biilmesi

pahasna. Dncenin matematiksel bir aygta indirgenmesiyle, dn


yann kendi kendinin ls olmasna karar verilmi olur. znel ras
yonelliitin zaferi gibi grnen durum, yani tm var olanlarn mannk
sal biimcililte tabi klnmas, akln dolayszca verili olann buyruna
itaatkarca girmesi pahasna gerekletirilebilmitir. Yarllt bu biimde

kavramak iin, yani olaylar yalnzca iinde bulunduklar soyut za


man-mekan ilikilerine gre alglamak yerine, yzeyden, sadece top
lumsal, tarihsel ve insansal anlamlarnn gelimesiyle gerekleebilen
dalayl kavrama aniarna vakf olmak iin, tm Bilgi'ye ulama iddias
bedel olarak gzden karlr. nk bu iddia salt alglama, snflan-

47
AYD!NU\NMANIN DIY AIEKT1GI

drma ve hesaplamadan ibaret degildir, tam olarak her dolaysz olann

belirleyici olumsuzlamasndan ibarettir. Ne ki bu olumsuzlama yerine,

dolaysz olann en soyut biimini , yani saylar kendine ara olarak uy


gun gren matematiksel biimcilik dnceyi salt dolayszlk boyu
tunda al koyar. Fiili olann hakk sakl kalr, bilgi kendini fiili olann
yinelenmesine indirger ve dnce salt totoloji halini alr. Dnme

nin makineleri var olanlar boyunduruk altna aldka, dnme de

daha kr bir biimde var olanlarn yeniden retimiyle yetinir. Bylece

Aydnlanma yakasm kurtarnay hi bilemedigi mitolojiye geri dner.


nk mitoloji mevcut olann zn, yani dnyann dngusn, yaz
gy, dnya egemenligini kendi biimleri araclgyla hakikat olarak

yanstp umut beslemekten vazgemitir. Sylencesel imgenin vecizli gi


ve bilimsel formln aklg sayesinde fiili olann ebediligi onaylanr

ve salt var olu, yolunu tkadg anlamn ta kendisi ilan edilir. Devasa
bir analitik yarg olarak dnya, yani bilimin tm dlerinden geriye

kalan tek d, ilkbahar-sonbahar degiimini Persephone'nin karl


na baglayan kozmik mitosla ayn soydandr. Olgusal sreleri meru

latrma niyetinde olan sylencesel olayn biricikligi aldatmacadan

baka bir ey degildir. Balangta tanrann karl dolaysz olarak

dogann lmyle bir tutulurdu. Her sonbaharda bu lm yinelenirdi


ve bu yinelernede birbirinden farkl olaylarn art ardalk oluturdugu

degil, ayn olayn her defasnda bir kez daha gerekletigi dnlr
d. Sonralar zaman bilincinin katlamasyla, tanrann karl bir

kereye mahsus bir olay olarak gemiin bir yerinde sabitlendi ve

mevsimlerin her yeni dngsyle ortaya kan lm deheti oktan

olup-bitmi-olana yaplan itiraz olarak ayinlerle yattrlmaya alld.


Ne ki bu ayrm etkisizdir. Olayn gemite yalnzca bir kez olup bitti

ginin kabul edilmesiyle birlikte dngler kanlmazlk kazanr ve

48
AYDlNlANMA KAVRAMI

dehet, eskiden olup bitmi bir olayn salt yinelenmesi biiminde ta

eskilerden gelir, tm olaylara siner. Fiili olann ister efsanelerde anlat

lan tarihncesine ister matematiksel biimcilige dahil edilmesi,

imdinin ayindeki sylencesel olayla veya bilimdeki soyut kategoriler


le simgesel ilikisi yeniyi nceden belirlenmi bir ey gibi gsterir. Bu

yzden de yeni olan aslnda eskidir. mitsiz olan var olu degil, var

oluu imgelerdeki ya da matematiksel simgelerdeki ema halinde ken

dine mal eden ve bu emaya sregenlik kazandran bilgidir.

Aydnlanm dnyada mitoloji dkutsallk dzeyine yerlemitir.


Demonlardan ve onlarn soyundan gelen kavramlardan titizlikle arn

drlm olan var olu, o plak dogallgyla, kadim dnyann bir za

manlar demonlara atfettigi ilahi [numinos) niteligi kazanr. Byc

hekim tanrlarn korumas altnda ne denli saglam bir dokunulmazlk

zrhna brndyse, bu olgularn kaynag olan toplumsal adaletsizlik


de acmasz olgular balg. altnda gnmzde o denli saglam ve son

suza dek hibir mdahalenin eriemeyecegi bir kutsallk kazannutr

Egemenligin bedeli, insanlarn egemenlik altna aldklar nesnelere ya

banclamalarndan ibaret degildir: Zihnin olgusallamasyla bireyin

kendisi ve diger bireylerle olan ilikileri de bylenmitir, Birey,

ondan nesnel olarak beklenen allm tepki ve iievlerin kesime


noktas olana dek klr. Animizm eylere ruh vermi , endstriya
lizm ise ruhlar olgusallatrmtr. Kendi kendine ileyen ekonomik

aygt, topyekn planlamaya gemeden nce bile metalarn insan dav

ranlarn belirleyen degerlerle bezenmelerini saglar. Serbest takasn

sonunda, metalar feti olmann dndaki tm ekonomik niteliklerini


yitirdiginden bu yana meta fetiizmi toplumsal yaamn tm alanlarna

fel gibi inmeye devam ediyor. Seri retimin kltr ve saysz faili
araclgyla norm haline getirilen davran biimleri bireye yegane do-

49
AYDlNLANMANIN DIYAl.EKrlGI

gal, saygdeger, mantkl davran biimi olarak dayatlr. O kendini

bundan byle ey olarak, istatistiksel bir ge, success [baar) ya da fa


ilure [baarszlk) olarak tanmlayabilir. Onun lt z-varlgn ko
rumak, birey tarafndan yerine getirilmesi beklenen iievin nesnelligi
ne uyum gstermedeki baar ya da baarszlk ve bu iieve atfedilen
davran kalplardr. Bunlarn dnda kalan fikirler ve su ileme egi

limi, ilkokuldan sendikalara dek bireyleri her an gzaltnda tutan ko


lektif gle kar karya gelir. Ne var ki bu tehdit dolu kolektiflik bile
insan aldatan bir perdedir yalnz. Bu perdenin arkasnda, iddetin
faili olarak kolektifligi gdmleyen asl erk sahipleri gizlidir. Nasl de
geri, ie yarar bir eyin gerek niteligini yanstmazsa, kolektif gcn
bireyi hizaya getiren acmaszlg da insanlarn hakiki niteligini yanst
maktan uzaktr. Eya ile insanlarn nyargdan uzak bilginin aydnl
gnda demonlara zg arpk bir biim kazanmas gerisin geriye ege
menlige, mana'mn niteliklerinin tinlere ve tannlara aktanlmasna yol
aan ve insanlarn byc ya da byc-hekimlerin aldatmacala
nndaki baka kanmasn saglayan ilkeye iaret eder. Tarihncesinde
lmn anlalamazlgn kutsayan yazgclk tamamyla anlalabilir
bir var olua dnr. Dogay birden her-eyi-kuatan olarak grmeye
baladklarnda insanlarn gpegndz kapldklar panige varan deh
et, gnmzde her an ba gsterebilecek panige karlk gelir: Insan
lar k olmayan dnyann gnn birinde kendilerinin oluturdukla
r ve denetleyemedikleri her-eyi-kuatan tarafndan yangn yerine
evrilmesini bekliyorlar.

Aydnlanmann sylencesel dehetiyle kastedilen mitostur. Anlam


bilimsel dil eletirisinin iddia ettigi gibi, Aydnlanma sylencesel ola
nn izini yalnzca karanlkta kalm kavram ve szcklerde degil, z-

so
AYDlNlANMA KAVRAMI

varlg koruma amaan guuneyen tm insani davurumlarda srer.

Spinoza'nn "Conatus sese conservandi prim um et unicum virtutis est

fundamentum32 [Aslolan ilk ve tek erdem kendi varlgn koruma a

basdr) trncesi Bat uygarlgnn gerek maksimini dile getirir. Orta


snfn dinsel ve felsefi tm fikir aynikiar bu noktada.yatr. Dogaya
ait tm izierin mitolojik diye sistematik olarak yok edilmesinden son

ra benlik ne beden, ne kan, ne ruh olabilirdi. Hatta bu noktada dogal

bir Ben bile sz konusu degildir. yle ki benlik akn ya da mantksal

bir zne halini alana dek arndrl p, eylemlerimizin kural koyucusu


olan akln dayanak noktas haline geldi. z-varlg koruma ilkesiyle

rasyonel bir baglant kurmadan dolayszca yaamaya kalkan, Aydn

lanmaya ve Protestanalga gre, tarihncesine dnm olur. Bu anla

ya gre itkiler bat! inanlar gibi sylenceseldir; benligin ortada ol

madg Tanr kullugu ise alkolizm gibi deliliktir. Tapnma ve insann


dolaysz dogal varolua gmulme zlemi ayn yazgy paylat; insanla

rn dnce ve haz aleminde kendilerinden gemeleri ilerleme adna

lanetlendi. Burjuva iktisadnda her bireyin toplumsal emegi benlik il

kesince dolaylandrlmtr; bu iktisat kimilerine ogalm sermayeyi,

kimilerine de daha ok alacak gc geri vermelidir. Ama z-varlg

koruma sreci ne lde burjuva iblm tarafndan gtrlrse,


beden ve ruhlarn teknik aygtiara gre biimlendirmek zorunda olan

bireylerin de o lde kendilerinden vazgemeleri gerekir. te yan


dan aydnlanm dnce bunu hesaba katmtr: Sonunda znelligin

son ans, bilginin akn znesi grnte terk edilir; bu sayede de ye

rine daha zahmetsiz, kendi kendine ileyen denetim dzenekieri ge

er. znellik szde keyfi olan oyun kurallarnn mantgna dnp


uuvermi; ama bu sayede daha da pervaszca hkmeder hale gelmi-

32 Ethica, Pars IV, Propos XX!l Coroll.

s
AYDlNlANMANIN DIYALEKTlGI

tir. Hayatin de, szeugn tam anlamyla dnmenin de karsnda

durmayan pozitivizm, bireysel davran ile toplumsal norm arasna

giren son mercii de yok etmitir. znenin bilin dzeyinden silinip


olgusaliaarak dahil oldugu teknik sre yalnzca sylencesel dn

menin okanlamllgndan degil, her trl anlamdan yoksundur. n


k akln kendisi her eyi kuatan iktisat aygnnn yardmcsna dn

mtr. Akl kat amalar dogrultusunda tm diger aralar retmeye

uygun, maddi retimdeki kesin hesaplanm ugra kadar melun, ge


nelgeer bir ara ilevi grr. lnsanlar asndan bu uan sonucu
btn hesaplamalardan kaar. Akln amalarn katksz organ olmaya
ynelik o eski hrs sonunda hedefine ulamtr. Mantk yasalarnn

dlayclg ilevsellige inat bagllgndan, son olarak da z-varlg

korumann zorlayclgndan kaynaklanr. z-varlg koruma ilkesi in

sana durmadan hayatta kalmak ile yok olmak arasnda seim yapmay
dayatr. Bu durum, birbiriyle elien iki nermeden birinin dogru, di

gerinin yanl olmas gerektiini bildiren ilkeye de yansmtr. Bu il

kenin ve btn mantgn biimciligi, biimlerin ve bireylerin korun

masnn ancak tesadlfen rttug bir toplumda karlarn effaf ol

mayndan, karmaklgndan kaynaklanmaktadr. Dnmenin man


tktan uzaklatrlmasyla, insanlarn fabrika ve brolarda olgusalta
malar niversite dersliklerinde onaylanm olur. Nasl tabu, tabulau

ran erke bulayorsa, Aydnlanma da kendisini oluturan zihne bula

r. Ama bylece bireysel yazg ya da kriz ve sava gibi kolektif bir

yazg sz konusu oldugunda, doga, kendisini defedecegini vaat eden

srecin araclgyla, gerek bir z-varlg koruma mcadelesi olarak

dizginlerinden boanr. Kuramn elinde tek norm olarak birliki bilim


ideali kalrsa, praksis pervaszca ileyen dnya tarihine tabi olur. Uy

garlk tarafndan tmyle ele geirilen benlik zlerek, uygarltgn

52
A YDINLANMA KAVRAMI

balangtan bu yana kurtulmaya altg insanlkdlgn bir gesine

dnr. Bylece insann en eski korkusu gerekleir: Kendi adn


kaybeder. Uygarlk, hayvansal ve bitkisel yaam biimleriyle saf dogal
varoluu hep mutlak bir tehlike olarak grmtr. yknmeci, sy
lencesel, metafizik davran biimleri birbiri ardna, dnya tarihinin
gerilerde kalm aglarna ait sayld. Benligin o zamana dnerek, tarif

siz zorluklarla uzaklatrmay baardg ve bu nedenle dehetle baktg


saf dogal yaama geri dnmesinden korkuluyordu. Tarihncesine, ya
ni gebelik, hatta ataerkillik ncesi aamalara ilikin her canl hatra

binyllar boyunca uygulanan en acmasz cezalarla insanlarn bilincin


den kaznd. Aydnlanmac tin insanlar felakete srkleyen irrasyo
nellige damgasn vurarak dikenli tac atein ve tekerlegin yerine koy
du. Arlklardan Aristoteles kadar nefret eden hedonizm llyd.

Burjuvann dogallk idealiyle kastedilen amorf doga degil itidalin er


denleridir. Kuralsz cinsellik ile keilik, bolluk ile alk kartlk olu
tursalar da zlmenin erkleri olarak birbirleriyle dolayszca zdetir
ler. Emir veren aznlk tm yaam varlgn srdrmesinin gerekle
rine tabi klarak, kendi gvenligiyle birlikte btnn srekliligini de

gvence altna alr. Egemen tin, yaln yeniden retime geri dnn
Skylla's ile gem vurulmam gerekletirmenin Kharybdis'i arasndan
szlerek Homeros'tan modemlige dek gemisini yrtmek ister ve
ehvenier dndaki her nirengi noktasna teden beri kukuyla bakar.
Alman yeni-paganlar ve sava atmosferinin yneticileri hazz yeniden
zgurletirmek istiyorlar. Ama binyllardan beri sregelen alma
basks altnda hazdan nefret etmeyi grenmi olan insanlar iin haz,
totaliter bir zgurleme ortamnda kendini hor grerek adi ve sakat
kalyor. Haz, bu arada tahttan indirilmi olan akln insanlara grettigi
z-varlg korumaya bagl kalr. Olympos dinine geiten Rnesansa,

53
AYDlNlANMANlN DIYALEKll G l

Reforma ve burjuva ateizmine dek Bat uygarlgnn tm dnm nok

talarnda, yeni halklar ve snflar sylenceyi kararllkla bastrdklarn

da; insanlarn anlalmaz ve tehditkar dogadan duyduklar rknt


animist bir bat! inan diye aagland. Bu rknt dogann cismani
letirilmesinin ve somutlatrtmasnn sonucuydu. Dogaya egemen ol

mak, ieride ve darda, yaamn mutlak amac haline getirildi. En ni

hayetinde z-varlg koruma otomatikletirildi; retimi ynlendirenler

olarak miraslarn talep edenler ve o mirastan yoksun kalanlardan


korkanlar akl devreden kard. Aydnlanmann z seenektir ve bu
seenegin kanlmazlg egemenliginkiyle ayndr. Insanlar teden be

ri dogaya boyun egmek ile dogann benlige boyun egmesi arasnda bir

seim yapmak zorunda kaldlar. Burjuva meta iktisad yaylnca, sy

lencenin karanlk ufku hesap yapan akln gnei tarafndan aydnlatl

d. imdi de bu gnein soguk g altnda yeni bir barbarlgn to


humlar yeeriyor. Egemenligin basksyla insanlarn emegi daima

mitostan uzaklam; ama egemenligin altnda hep yeniden syle


ncenin by emberine girmitir.

Homeros'un anlatlanndan birinde sylence, egemenlik ve emegin

i ieligi korunur. Odysseia'nn on ikinci neidesinde kahramann Si


renlerin yanndan nasl getigi anlatlr. Sirenierin cazip agrs kendi
ni gemite yitirmenin agrsdr. Ama bu agrnn muhatab Odysseus
aclar iinde olgunluga ermi bir kahramandr. Ggs germek zorun

da kaldg pek ok lmcl tehlikeyi atiatarak yaamnn birligini, ki.

iliginin zdeligini saglamlatrmtr. Zamann iklimleri onun gzn

de su, toprak ve hava gibi birbirinden ayrlr. Odysseus iin , olmu


olann selleri bir kaya gibi ykselen imdiki zamann karsnda geri
ekilmitir; gelecek ufuktaki bir bulut gibi yaklamaktadr. Odysse

us'un ardnda braktklar, glgeler diyarna girer: Bu noktada benlik,

54
A'ID\Nl.ANMA KAVRAM\

bagrndan gltkle koptugu tarihncesi rnitosa o denli yakndr ki,

aslnda yaadg gemi kendi sylencesel tarihncesine dn..r. Ben

lik zamann sabit d.zeni aracly la bununla kar karya gelmeye a


lr. e ayrlm ernann grevi, gemii bir daha asla geri getirile
rneyeceklerin arasna aup yararl bir bilgi olarak bug.n.n emrine ver

rnek ve bylece imdiki zaman gemiin erkinden kurtarmak tr. Ge

mitekileri ilerlemenin malzemesi olarak kullanmak yerine, gemii

canl olarak kurtarma itkisi yalnzca, tarihin kendisini gemi yaarn


olarak temsil eden sanatta dindiriliyordu. Sanat, bilgi olmaktan vazge
ip praksisten uzak durdugu s.rece, tpk haz gibi, toplumsal praksis
taralndan hogryle karlanr . Sirenierin arklan henz sanat gibi

erksizletirilrnernitir. "Biliriz biz ne olur ne biter bereketli toprak .s

t.nde,"33 der Sirenler; en bata Odysseus'un bulundugu, "engin Tro

ia'da olup biten her eyi, Argoslularla Troiallara tanrlarn ne aclar


ektirdiginin31 bi\ir Sirenler. Onlar en yakn gemii yeniden canland
np arklarnda kar konrnaz bir haz vaat etmekle, her insann ancak

olanca zaman karlgnda yaarnn geri alabildigi ataerkil d.zeni teh

dit ederler. nsann ancak zihnin kesintisiz oradalgyla [Geistesgegen

wartl var oluu dogann elinden koparabildigi o noktada, Sirenlerin


glge oyununun peinden giden mahvolur. Sirenler olup bitmi her
eyi bildikleri ii bu bilginin bedeli olarak gelecegi isterler ve vaat et

tikleri o sevinli eve dn., gemiin zlem dolu insanlar kapana ks

trdg bir aldatrnacadr. Tanra Kirke tarafndan uyarlan Odysseus,

onun insanlar hayvana dn.t.ren g.c.ne kar koyabilrnitir. Bu

nedenle tanra onu zlmenin diger erklerine kar g.l. klmtr.


Ne ki, Sirenlerin cazibesi .st.n bir g.ce sahiptir. Onlarn ezgisini du-

33 Odysseia, XII: 9 .
34 Odysseia, Xll:189-90.

ss
AYDINLANMANIN DIYAl.EKTIGI

yan kimse kaamaz. Benlik, yani insann zde, amaca ynelik eril ka

rakteri yaratlana degin insanlk kendisine korkun eyler yapmak zo

runda kald; bu korkun eylerden kimileri her ocukluk evresinde


yinelenir. Kendisini bir arada tutmak iin harcadg aba tm aamala

rda bene elik eder ve beni yitirmenin cazibesine teden beri onu ko

rumaya ynelik kr bir kararllk elik etmitir. Benligi devre d bra

kan cokuyu lm benzeri bir uykunun kefaretiyle karlayan uyutu

rucu esrime, z-varlgn koruma ile zykm arasnda arac ilevi g

ren en eski toplumsal etkinliklerdendir; bu, benligin varlgn srd


rebilmek iin gsterdigi bir abadr. Benligin yitirilmesiyle, insanlar ve

teki yaam biimleri arasndaki snrn ortadan kaldrlarak alma

sndan duyulan korku ve lmn, yani yok ediliin rktclgu, uy

garlg her an tehdit eden bir mutluluk vaadiyle kardetir. Uygarlgn


yolu doyurnun yalnz bir yanlsama, erksizletirilmi guzellik olarak

dg, itaat ve ernekle bezenmi bir yoldur. lmne de mutluluguna


da dman gzyle bakan Odysseus'un dncesi bunu bilir. O ancak

iki kurtulu yolu grr. Birini yoldalarna uygun bulur . Kulaklarn

balmumuyla tkar ve onlar var guleriyle kurekiere aslmak zorunda

drlar . Varlgn srdrmek isteyen asla geri getirilerney ecek olann ca

zibesine kulak asmamaldr. Bu da ancak gemiin agrs hibir bi


imde iitilmezse baarlabilir. Toplum teden beri bunun iin gerekli

nlemleri almtr. Emekiler diri bir yogunlamayla nlerine bakmal,

ilerinden baka hibir eyle ilgilenmemelidirler. Dikkatlerini dagtan

drtleri dilerini skp tamamlayc bir abaya dntrerek ycelt

mek zorundadrlar. Emekiler byle ie yarar hale gelirler . - Odysse


us, yani kendi almak yerine bakalarn altran toprak beyi diger
seenegi kendisine uygun grr. Odysseus Sirenieri duyar, ancak bay
gm bir biimde geminin diregine bagldr ve Sirenierin cazibeleri art-

56
AYDINtANMA KAVRAMI

tka balarnn daha da sklatrlmasn tembihler; upk sonralar

burjuvalarn erkleri artp da bu sayede mutlulua yaklatka, bu mut


luluu tam bir inatla kendilerinden esirgerneleri gibi. Iittikleri, Odys
seus asndan bir sonu dourmaz; ba larn zmeleri iin ancak ba
yla iaret eder, ama artk ok getir. Hibir ey iitemeyen yoldalar

ezgilerin yalnzca tehlikesini bilirler, glizelliini deil. Onu ve kendile


rini kurtarmak iin Odysseus'u gemi direinde bal brakrla r. Kendi

yaamlaryla birlikte onlara zalimce hlikmedenin yaamn da yeniden


tiretirler ve hkmeden bundan byle o toplumsal rollin dna ka
maz. Odysseus'un geri dnlilmez bir biimde kendini praksise bala
d balar ayn zamanda Sirenieri praksisten uzak tutar. Sirenierin
ars salt bir temaa nesnesine, sanat yaptma dnlilip etkisizleir.

Gemi direine bal kahraman tpk sonralar konserlerde kmldama


dan oturan izleyiciler gibi bir konser izler ve direkten zlilmek iin
atu lklar, alklar gibi yitip gider. Bylece sanat zevki ile kol eme
i daha tarihncesinden ayrr. Demek ki gerek anlamda kurarn
eposta bile vardr. Kultur varl ile komuta altndaki emek arasnda

tam bir ballam vardr ve her ikisinin de temelinde doa zerindeki


toplumsal egemenliin slirdlirlilmesi zorunluluu yatar.

Odysseus'un gemisinde Sireniere kar alnan nlemler , Aydnlan


mann diyalektiille ilikin sezgi dolu bir alegoridir. Nasl temsil edile
bilir olmak egemenliin llisliyse ve nasl kendisini i banda baka
lar tarafndan en ok temsil ettirebilen kimse en buyk erk sahibi sa
ylrsa, temsil edilebilirlik ayn anda hem ilerlemenin hem de gerile
menin aracdr. Verili koullarda almaktan yoksun braklmak yal
nzca isizler iin deil, kart sosyal kutup iin de glidlikleme anla
mna gelir. Artk uramak zorunda kalmadklar var oluu ancak bir
dayanak olarak alglayan yukardakiler, sonunda komuta y elinde tutan

57
AYDlNLANMANIN DIYAlEKTlGI

benliklerine kadar tmyle ta kesilirler. Ilkel insan dogal eyi yal


nzca arzusundan kaan bir nesne olarak grrd, "oysa nesne ile

kendisi arasna kleyi yerletiren efendi, eyin yalnzca bagml tarah


na baglanp keyfini kanksz olarak karr; bagmsz ynn ise ey
35
zerinde emek harcayan kleye brakr. " Odysseus almada baka

lan tarafndan temsil edilir. Onu kendinden vazgemeye agran ezgi

lerin peinden gidemedigi gibi, mlk sahibi olarak sonunda almaya

katlmaktan, hatta almann idaresinden bile mahrum kalr. Buna


karlk Odysseus'un yoldalan eylere yakn olsalar da, alma tahak
km altnda, aresizlik iinde ve zorla kreltilmi duyularla gerek

letirildigi iin almann keyfine varamazlar. Kle bedeni ve ruhuyla

boyunduruk altmda yaamaya devam eder; efendi ise geriler. imdiye

dek hibir egemenlik bu bedeli demekten kurtulamamtr. llerleyen


tarihin bir dngye benzemesinin temelinde yatan eylerden biri erke
edeger bu trden bir krelme srecidir. Beceri ve bilgisi iblmyle
birlikte aynan insanlk, daha ilkel antropolojik aamalara dnmeye

zorlanr; var oluun teknik sayesinde kolaylamasyla birlikte egemen

ligin srekliligi igdlerin daha agr basklarla sabitlenmesine yol

aar. Hayal gc krelir Felaket bireylerin toplumdan ya da toplu


mun maddi retiminden geride kalmalanndan kaynaklanmaz. Maki
nenin geliiminin egemenlik makinesinin geliimine dntg ve

teden beri i ie olan teknik ve toplumsal egilimlerin insanlan tm

den ele geirmeye yaklang bir durumda, gelimelerin gerisinde ka

lanlar yalnzca hakikat-olmayan temsil etmez. Ilerlemenin erkine

uyum saglanmas erkin ilerlemesini ierdigi gibi, baarsz degil, tersi


ne baarl ilerlemenin kendi kartn yaratngn kantlayan gerileme

35 Hegel, Phtinomenologje des Geistes, s. 46.

58
AYDlNlANMA KAVRAMI

biimlerine de neden olur. Durdurulamaz ilerlemenin laneti durduru

lamaz gerilemedir.

Bu yalnzca duyusal dnyann cismani yaknlga dayal deneyimine


ilikin bir gerileme degildir; ayn zamanda duyusal deneyimi boyun
durugu alnna almak iin kendini ondan ayran bana buyruk anlg1
da etkiler. Anlksal ilevin birletirilmesi sayesinde duyular zerindeki

egemenligin gerekletirilmesi, dnmenin grbirligi retmek iin


bir kenara ekilmesi; dnmenin yan sra deneyimin de fakirlemesi
anlamna gelir. Dnme ile deneyimin birbirinden ayrlmas her iki
sini de sakat brakr. Kk olann gdmlenmesinden fazlas sz ko
nusu olunca, kurnaz Odysseus'tan gnmzn naif genel mdrleri
ne dek tm efendilerin iyice belledikleri gibi dnmenin rgtleme
ve ynetirole snrlanmas, yukardakileri etkisi altna alan bir kst
lanmlg da beraberinde getirir. Burjuva felsefesinin teden beri yan
l degerlendirdigi gibi, zihin gerekten bir egemenlik ve z-egemenlik
aygtna dnr. Mitostan bu yana itaatkar proletaryann payna bir
tek sagr kulaklarn dmesi, koriutay elinde tutan efendinin dura

ganlgndan daha iyi degildir. Toplumun meyve misali an olgunlugu ,


varlgn hkmedilenlerin hamlgna borludur. retim sistemine ge
rektigi gibi hizmet edebilmesi iin insan bedenini oktan kendine uy
gun hale getirmi olan toplumsal, ekonomik ve bilimsel aygt ne kadar
karmak ve hassas hale gelirse, bedenin muktedir oldugu yaantlar

da o oranda fakirleir. Niteliklerin elenip ilevlere evrilmesi, bilime


dayal rasyonelletirilmi alma biimleri yoluyla halklarn deneyim
dnyasna yaylr ve bu deneyim dnyasn amfibilerinkine benzetme
egilimi gsterir . Kitlelerin bugnk gerHeyii duyulmam olan kendi
kulaklaryla iitme, dokunulmam olana kendi elleriyle dokunma be
cerisinden yoksun olmalardr; yenik dm her bir sylenceselin ye-

59
AYDINLANMANIN DIYALEKTlGI

rini alan yeni bir krlk biimidir. Insanlar btnsel olann, yani tm
ilikileri ve devinimleri elinde tutan toplumun dolaymyla, toplumun
geliim yasasnn, yani benlik ilkesinin kar kug varlklar haline ge
tirilirler: tecrit araclgyla uygulanan zorlanmla ynetilen kolektiflik
iinde birbiriyle ayn, salt trsel varlklar. Birbirleriyle konuamayan
krekilerin her biri; fabrika, sinema ya da kolektif iindeki modem

iilerinkiyle ayn ritimde kurulmutur. Toplumdaki konformizmi


dayatan, zaten boyunduruk altnda yaayanlan aptallaurp hakikatten
uzaklatran bilinli telkinler degil, toplumun somut alma koullar
dr. Emekilerin acziyeti sadece hkmedenlerin bir kandrmacas degi.l;

kadim Yazg'nn kendisinden kurtulmak iin harcanan abalarla en ni

hayetinde dntg endstri toplumunun mantksal bir sonucudur.

Ne ki bu mantksal zorunluluk nihai degildir ve hem yansmas


hem de aleti olarak egemenlige bagl kalmaya devam eder. Dolaysyla
bu zorunlulugun hakikati aikarlgnn kanlmaz oluundan daha az
kukulu deildir. Elbette dnme kendi kukululugunu her zaman
somut olarak gsterebilmitir. Dnme efendinin di.ledigince denet

leyemedigi bir kledir. Egemenlik, llSanlar yerleik dzene ve daha


sonra meta iktisaclma getiginden bu yana, yasa ve rgtlenme bii
minde eyleerek kendisini kstlamak zorunda kalmtr. Ara bagm
szlgn kazanr: zihnin dolaymiayan mercii, ynetenlerin istencinden
bagmsz ekilde ekonomik adaletsizligin dolayszlgn trpler. Her

eyi, dili, silahlan ve nihayet makineleri kavramas beklenen egemen


lik aralan herkes taralindan kavranabilmelidir. Bylece rasyonellik
momenti kendisini egemenligin iinde , ama ayn zamanda egemenlik
ten farkl olarak kabul ettirir. Aracn kendisini evrensel olarak gdle
bilir klan somutlugu ve herkes iin "nesnelligi," egemenligin arac
olarak gelien dnmeyi ve egemenligin eletirisini de ierir. Mitolo-

60
AYOJNI.ANMA KAVRAMI

jiden matematiksel mantga giden yolda dnme, kendisi zerine d


nm gesini yitirmitir ve bugn makineler insanlar beslese de
gdk brakmakta. Makine biimindeki yabanetiam akl iR.atiol ,
hem maddi hem de anlksal bir aygt olarak , pekien dnme ile z
grletirilmi canllar uzlatran topluma dogru hareket eder ve top
lumla, dnmenin gerek znesi olarak iliki kurar. Dnmenin ti
kel nitelikteki kkeni ve evrenselin bak as hibir zaman birbirin
den ayrlmazd. Dnyann endstriye dntrldg gnmzde ge
nelgeerin bak as, baka bir deyile dnmenin toplumsal olarak
gerekletirilmesi ylesine ak hale geldi ki, dnmenin kendisi
hkmedenler tarafndan salt ideoloji diye yadsnr oldu . Fhrer'in sez

gilerinden dinamik dnya grne varana dek dnmenin tezahr

leri, en nihayetinde ekonomik zorunlulugu cisimletiren bizipierin


vicdan azabn n haince ifadeleridir. Daha nceki zr dileyen burjuva
larn tam tersine bu hizipler kendi insanlkd edimlerini yasal bag
lamlarn zorunlu sonular olarak gnnezler. stelik bunun yerine
kullandklar misyon ve yazgya ilikin mitolojik yalanlar hakikat-ol
mayandan btnyle sz etmezler bile: giriimcilerin eylemlerine

hkmedip insanlar felakete srklemi olan ey pazarn nesnel yasa


lar degildir artk Baglayclg bakmndan en kat fiyat mekanizmala
rndan hi de geri kalmayan bir bileke olan genel mdrlerin bilinli
kararlar, kapitalizmin kadim deger yasasn hayata geirir ve bylece
onun yazgsn varacag yere gtrr. Hkmedenler kendi budalaca

planlarn kimi zaman nesnel zorunluluk olarak tanmiasalar bile


byle bir nesnel zorunluluga inanmazlar. Dnya tarihinin mhendis
leri roln oynarlar. Yalnzca hkmedilenler yaam standardarnda
belirlenen her artla kendilerini daha aciz klan gelimeleri dokunul
maz bir zorunluluk olarak kabul ederler Makineleri iletmek iin hala

61
AYDlNlANMANlN DIYAlEKTlGI

gereksinim duyulanlarn geimlerinin, alma srelerinin asgari bi

imde karlanmas toplumun efendilerinin bir buyruguna bakar.

Bundan sonra artakalan gereksiz insanlar, o devasa kitle, sistemin b


yk planianna malzeme olarak bugn yarn hizmet edecek yedek mu

hafzlar olarak egitilirler. Bu kitleler isizler ordusu olarak beslenir.

Dil ve algya varana dek modem yaamn her kesitini batan biimlen

diren idari yapnn salt birer nesnesi konumuna indirgenmeleri, onla

ra karsnda hibir ey yapamayacakianna inandklan nesnel bir zo


runlulukmu gibi yanstlr. Sefalet erkin ve erksizligin kartlg ola

rak lszce arttka btn sefaleti kalc bir biimde ortadan kald

rabilme kapasitesi de artar. lktisadn en tepedeki komuta kademele

rinden ef! alttaki profesyonel etecilere dek, sregelen durumun snr

sz devamhlgn saglayan hizipler ve kurumlar orman, birey iin n

fuz edilemezdir. Sendika agasnn, hele st dzey yneticinin gznde


proleter, trn fazlalk oluturan meginden baka bir ey degildir; o

da eger onlarn dikkatlerini ekecek olursa. Bu arada sendika agas da

bu taraftan bakldgnda kendisinin de bir gn tasfiye edilecegi dn

cesiyle titreyecektir.

Insanlan dogann tahakkmnden korumaya ynelik her admla


sistemin insanlar zerindeki tahakkmnn artmasnn anlamszhg.,

akll toplumun aklnn ne kadar eskimi oldugunu aga vurur. Bu

trden bir akln zorunlulugu, zorlanml dogasn aralanndaki kanl

maz mcadelelerde ve ittifaklarda gsteren giriimcilerin zgrlg

kadar yanlsamadr. Btnyle aydnlanm insanlg.n kapldg. bu tr


bir yanlsama, egemenligin organ olarak emir vermek ile itaat etmek

arasnda seim yapmas gereken dnme tarafndan ortadan kaldr

lamaz. Yine de dnme, tarihncesinde saplanp kalmasna neden

olan bu karmaadan synlamasa bile; dogadan radikal biimde zgr-

62
AYD!NlANMA KAVRAMI

lemesini saglayan ya/ya da mantgnn, varg ve atknn, bu uzla

mam ve kendisine yabanclam doga oldugunu anayabilecek yet


kinliktedir. Doga kendisini dnmenin cebir mekanizmasnda yan

str ve varhgn onun iinde srdrr ; dnme de kendisini, tam da

kar konmaz vargs sayesinde, kendisini unutan doga olarak, cebir

mekanizmas olarak yanstr. Geri tasavvur yalnzca bir aratr. Insan

lar dnerek kendilerini dogadan uzaklatmlar ki, dogay, ona hk


medebilecek biimde karlanna alabilsinler. Degien durumlarda ayn
ey olarak elde tutulan maddi alet nasl dnyay kaotik, ok ynl,

hibir eye benzemeyen bir ey olarak bildi k, bir ve zde olanlardan

ayrmaya yanyorsa; kavram da tm nesneleri uygun bir yerden yaka

lamaya yarayan idea-alettir . Dnme kendisini dogadan uzaklatnp


somutlatnrken bir ayrma ilevini yerine getirdigini yadsmaya de

vam ettigi srece bir yanlsama olmaktan kurtulamaz. Bu nedenle her


tr mistik birleme aldantan, nihayetine erdirilrnemi devrimin isel

ve hibir sonu getirmeyen izlerinden ibarettir . Ama Aydnlanma

topyalann h e r hipostazlatnlmas karsnda haklhgm daima korur

ve egemenligi duyarsz bir biimde bir blnme olarak ilan eder. By

lece kapatlmas egemenlik tarafndan engeHenen, zne ile nesne ara


sndaki. krlma kendi hakikatten yoksunlugu kadar hakikatin de

iareti olur . Batl inancn dlanmas egemenhgin ilerleme gstermesi

ve ayn zamanda ifas anlamna gelmitir . Aydnlanma aydnlanma

dan fazlasdr; yabanctaarak iitihr hale gelen dogadr . Zihin kendisi

ni, kendi iinde blnm doga olarak tanr ve doga tpk eski aglar
da oldugu gibi yine kendisine seslenir. Ne ki bunu yaparken, her eye
gc yeten anlamna gelen mana adn kuHandg zaman oldugu gibi

dolaysz degildir artk. Bu kez kendisine kr ve gdk bir doga olarak

seslenir. Dogann k, zihnin var olabilmesi iin elzem olan do-

63
AYDINL.ANMANN DfYALEKilCI

gann egemenliginde srer. Ancak zihnin egemenlik oldugunu itiraf


ederek alakgnlllk gstermesi ve dogaya dnmesi, onu dogrudan
dogann klesi yapan egemenlik iddiasn ortadan kaldrr. Insanlk
bilgiden vazgemeden zorunluluktan kaarken, ilerleme ve uygaria
ma yolunda kendini durduramyor. Yine de zorunluluklara kar ina
euigi surlar , yani dogann boyunduruk aluna alnmasyla birlikte te
den beri topluma kar misilierne yapm kurumlar ve hakimiyet uy
gulamalarn yaklaan zgrlugn gvenceleri olarak grmyor artk
Uygarlgn amg her adm egemenligi yeniledigi gibi, egemenligi yat
trmaya ilikin bak asn da yeniler. Ama gerek tarih gerek aclar
la dokunur ve bu aclarn azalmas hibir ekilde onlar yok etme ara
larnn artmasyla orantl degildir. Byle bir bak asnn sz verdik
lerini yerine getirebilmek iin de kavrarnlara gereksinim vardr . n
k bilim olarak kavramlar yalnzca insan ve doga arasna mesafe koy
makla kalmaz; ayn zamanda bilim biimindeki kr ekonomik yneli
me zincirli kalan dnmenin z-bilinci [Selbstbesinnung] olarak,
hakszlg ebediletiren mesafenin llmesini mmkn klar. Doga
nn bu ekilde znenin iinde hatrlanmasyla birlikte Aydnlanma
egemenligi tmyle karsna alr, bu haurlay gerekletirilirken tm
kltrn hakikati yanl degerlendirmeler temelinde belirlenmitir.
Aydnlanmay durdurmaya ynelik agrlar, Vanini'nin zamannda bi
le, sagn bilimlerden [exakte Wissenschaftenl duyulan korkudan ok
itaatsiz dneeye duyulan nefretten kaynaklanr, bu dnce doga
nn kendi kendisinden duydugu rperti oldugunu itiraf ederek doga
nn bysunun dna kar. Rahipler mana'nn cn daima, bu ad
tayan dehetten dehet duyduklar iin onunla uzlaan Aydnlanma
clardan almlardr ve Hybris konusunda Aydnlanmann kahinieri ile
rahipler teden beri hemfikirdir. Burjuva biimiyle Aydnlanma, Tur-

64
AYDN LA.NMA KAVRAM

got ve d'Alembert'den ok nce kendi pozitivist momentine teslim ol


mutur . zgrlk ile z-varlg koruma iinin birbirine kartrlma
sndan hibir zaman bagk olmamtr. Kavramn askya alnmas,
ister ilerleme adna olsun, ister hakikate kar gizliden gizliye anlama
ya varm olan kltr adna olsun, yalann yolunu amtr. Byk d
nrlerin baarlar diye alaltlan dnceyi zamanamna ugram

manetler gibi biriktiren, yalnzca protokole uygun nermeleri teyit


eden bir dnyada, tarafszlatrlm bir kltr varlg haline gelen ha
kikat yalandan ayrt edilemez olmutur.

Dnmede bile egemenligi uzlamam doga olarak grmek, sos

yalizmin kendisinin gerici common sense'e [sagduyul dn olarak a


bucak ebedi olarak kabul ettigi zorunlulugu hafifletebilir. Sosyalizm
zorunlulugu tm gelecek zamanlarn temeli diye ykselterek ve zihni,
idealist bir biimde zirveye yerletirip yozlatrarak burjuva felsefesi
nin mirasna gereginden fazla sk bagl kalmtr. Byle olunca, zo
runluluk ve zgrlk diyar arasndaki iliki salt niceliksel ve mekanik
bir nitelige brnr ve tmyle yabanc bir ey gzyle baklan doga

da tpk ilk mitolojilerdeki gibi totaliterleir ve sosyalizmle birlikte z


grlg emer. Kendisini unutan insanlardan cn matematik, maki
ne ve organizasyon gibi eylemi biimlerde alan dnmenin feda
edilmesiyle birlikte, Aydnlanma da kendisini gerekletirmekten fera
gat eder. Aydnlanma her eyi teker teker terbiye ederek egemenlik

olan kavranamam btne ; insanlarn varlklar ve bilinlerine eyler


zerinden misilierne yapma zgrlgn verdi. Ama radikal biimde
degitiren gerek praksis kuramn bilinsizlige dn vermemesine
bagldr; bu bilisizlikle toplum dnmenin katlamasna izin verir.
Gereklemeyi belirsiz klan gereklemenin maddi nkoulu, bu iti
barla dizginlerinden boalm teknik deglldir. Bunu iddia eden, pan-

65
AYDlNLANMANIN DIYALEKTICI

zehiri denetim altna almak iin, kolektivist bile olsa baka bir panze

hir bulmaya alan sosyologlardr?6 Su toplumsal bir krlerne bag

larndr. Halklarn kesintisiz biimde yarattklar verilere duyduklar

sylencesel bilimsel saygnn kendisi sonunda pozitif bir olgu, saglarn

bir kale halini alr . Bu saglarn kalenin karsnda devrimci irngelern bi

le topik olmasndan tr kendinden utanr ve tarihin nesnel egiti

mine duyulan itaatkar gvene dnerek yozlar. Bu trden bir

uyum, baka bir deyile salt ara reten bir aygt olan Aydnlanma,
Romantik dmanlarnn tekrar tekrar syledikleri kadar ykcdr.
Aydnlanma ancak onlara rza gsterrnekten tmyle vazgeip sahte

rnutlag, yani kr egemenlik ilkesini ortadan kaldrarak amaya cesaret

ettiginde kendisini bulabilir. Yalnz byle dnsz bir kurarnn tini

arnansz ilerlemenin tinini hedefinden saptrrnay baarabilir. Onun

habercisi Bacon, "krallarn hazineleriyle satn alarnayacag, iradeleriyle


hkrnederneyecegi, rnuhbir ve casuslarnn ihbar ederneyecegi" pek

ok eyin dn grd. Tpk arzuladg gibi, btn bunlar krallarn

aydnlanm miraslar olan burjuvalarn eline geti. Burjuva iktisad

pazar dolaym sayesinde tahakkm katiayarak ogaltrken eylerini

ve kuvvetlerini ylesine artrd ki, bunlarn idaresi iin bir tek krallar

36 "The supreme question which confronts our generatian today - the ques
tion to which all other problems are merely corollaries - is whether tech
nology can be brought under control. . . Nobody can be sure of the formula
by which this end can be achieved . . . We must draw on all the resources to
which access can be had. " ["Bugun bizim kuamzn kar karya bu
lundu en etin -dier btn sorunlarn kayna olan- soru. teknolojinin
denelim altna alnp alnamayacadr . . . Hi kimse bunu salayacak bir for
mlden emin olamaz . . . Kullanlabilecek btn kaynaklara bavurmal
yz . . "J (The Rockefeller Foundation. A Review for 1943, New York, 1944, s. 33
.

vd.)

66
AYDlNLANMA KAVRAMI

degil, burjuvalar da gereksiz hale geldi: aruk gerekli olan yalnzca her
kestir. Insanlar sonunda erkten nasl vazgeeceklerini eylerin erkin
den greniyorlar. Ne zaman ki en yakn pratik arnaiann ulalm en
uzak amalar oldugu ortaya kar ve "muhbir ve casuslarn ihbar ede
meyecegi" topraklann, yani egemen bilimin yanl anladg dogaya ait
topraklarn kkenimizin topraklan oldugu hatrlanr, o zaman Aydn

lanma kendisini tamamlam ve ortadan kaldrarak am olur. Gn


mzde Bacon'n "dogaya praksiste hakim olma" topyas dnya le
ginde gereklemi, onun boyunduruk altna alnmam dogaya atfetti
gi cebrin z de ak biimde ortaya kmtr. Bu z, egemenligin ta
kendisidir. Bacon'a gre kukusuz bir biimde "insann stnlg"n

saglayan bilgi artk egemenligin zlne yneldi. Ne ki imdinin


hizmetine giren Aydnlanma byle bir olaslk karsnda kitlelerin
tmden aldatlmasna dnmektedir.

67
Arasz I

ODYSSEUS YA DA MITOS VE
AYDlNLANMA

Nasl Sirenler anlats mitosla rasyonel emegin i ieligini bannd


ryorsa, bir btn olarak Odysseia da aydnlanmann diyalektigine ta

nklk eder. Epos. zellikle en eski katmanlarnda, mitosa bagllgm

aga vurur: servenler halk geleneginden kaynaklanr. Ama Home

rosu tin bu sylenceleri kendisine mal edip dzenlerken" onlarla e

liir. Yeni klasik filoloji tarafndan zaten zlm olan o bildik epos
mitos eitligi, felsefi eletiri karsnda kendisini tam bir aldatma ola
rak aga vurur. Iki kavram birbirinden ayrlr. Kendisini Homerosu
redaksiyonun ek yerlerinde belli eden tarihsel bir srecin iki aamas

na iaret ederler. Homerosu sylem dilin genelgeerligini halihazrda

varsaymamsa eger, yaratr; toplumun hiyerarik dzenini tam da

onu gklere kartttg yerde. toplumun kendi tasvirinin drak ekli


araclgyla zer. Akhilleus'un fkesine ve Odysseus'un dogru yolu
bulmak iin yaptg yolculuga ilikin ezgiler sylemek, hakknda daha

fazla ezgiler sylenemeyecek olana zlemle slup kazandrmaktan

baka bir ey degildir artk Servenierin kahraman bagciak benlik

iddiasndan /Selbstbehauptungl treyen burjuva bireyi kavramnn

ilkmegi olarak ortaya kar; bu bireyin tarihncesi megi de bir yer


den digerine srklenendir. Sonuta tarih felsefesi bakmndan roma

nn kart kutbunu oluturan eposta romanms zellikler belirir ve o

anlam dolu Homerosu dnyann saygn kozmosunun. dzenleyici

68
ARASZ l: ODYSSEUS YA DAMITOS VE AYDlNlANMA

akln bir baars oldugu ortaya kar: dzenleyici akl mitosu, tam da
mitosu yansttg rasyonel dizen sayesinde yok eder.

Homeros'un aydnlanmac burjuva gelerindeki anlayn altn i

zen ey, Nietzsche'nin ilk yazlarn takip eden ge dnem Alman Ro

mantiklerinin antikite yorumuydu . Nietzsche , Hegel'den bu yana Ay

dnlanmann diyalektigini idrak eden birka kiiden biriydi. Aydnlan

ma ve egemenlik arasndaki ikircikli ilikiyi fornile eden de o olmu

tur: uAydnlanma yle bir biimde halka indirilmelidir ki, tim rahip
ler vicdan azabyla rahip olsun - ayns devlete de yaplmal. Aydn

lanmann grevi budur, prensierin ve devlet adamlarnn tim davra



nlarn bilinli bir yalan klmak. . . .. te yandan Aydnlanma,

"(in'de Konfiyis, Roma Imparatorlugu, Napolyon ve yalnzca din

yaya degil erke ynelmi oldugu dnemlerdeki Papalk gibi) hikmet

menin biyik sanatlar iin daima bir ara grevi grmitir Kitlele
rin bu konu hakknda kendilerini kandrmalar, szgelimi tim de

mokrasilerde istin bir degere sahiptir: insanlarn kiiltilip hkme


2
dilebilir klnmalar 'ilerleme' olarak gsterilir." Aydnlanmann bu

ikili karakterinin tarihsel bir temel motif olarak ne karlmasyla bir


likte, ilerleyen diinme olarak aydnlanma kavram da kaydedilmi
tarihin balangcna dek geniletildi. Nietzsche'nin Aydnlanmayla ve

dolaysyla Homeros'la ilikisi hep ikircikli kalmtr: Nietzsche Aydn

lannay hem kendisiyle birlikte tamamlandgna inandg hikimran

akln evrensel hareketi olarak, hem de yaama diman, "nihilist" bir

erk olarak grirdi. Nietzsche'nin n-faist takipilerinde Aydnlan


mann yalnzca bu ikinci momenti baki kald ve sapknca ideolojiye

dniti. Bu ideoloji yaayan her eyi ezen bir praksis ve bu praksisin

Nier..z.sche, Nachlafl, Werke , cilt XIV. s. 206.


2
A.g.e. , cilt XV, s. 235.

69
AYDlNlANMANIN DIYALEKTlGI

kendisini adadg kr yaamn kr vgs oldu. Bu durum kltr fa

istlerinin Homeros karsnda aldklar tavrda ifade bulur. Onlar fe


odal koullarn Homerosu betimleniinde demokratik bir eyler
sezerler; bu yapt denizciler ve tccarlara ilikin diye damgalayarak

lonia eposunu fazlasyla rasyonel bir sz ve gndelik bir iletiim ola

rak lanetlerler. Dolaymsz gibi grnen her egemenlikle kendilerini

bir hissedenlerin ve her dolaym, her aamadaki uliberalizm"i dla


yanlarn kem gzleri birtakm dogrulan grmekten tmyle uzak de

gildir. Aslnda onlara gre akln, liberalligin ve orta snfn izleri,


kentli kavramn ancak ortaag feodalizminin sonlarna tarihleyen ta

rih tasarmnn varsaymlaryla kyaslmamayacak kadar gerilere gider.

Yeni-Romantik gericilik kentliyi, ta eski burjuva hmanizminin kendi

sini merulatracak kutsal afag grdgn sandg yerde tespit et


mekle, dnya tarihini Aydnlanmayla bir tutmutur. Moda olan bu

ideoloji bir yandan Aydnlanmann tasfiyesini en temel davas haline


getirirken, te yandan da istemeye istemeye Aydnlanmaya hrmet

gsterir: en uzagndayken bile aydnlanm dnmeye hakkn ver

meye zorlanr. lte tam da bu aydnlanm dnmenin en eski izleri,

gnmz arkaikilerinin vicdanlarn, nn kesmeyi tasarladklar,


ama ayn zamanda da bilinsizce icra ettikleri btn o sreci yeniden
serbest braknakla tehdit eder.

Ne ki Homeros'un antimitolojik, aydnlanm karakterinin khtonik

mitolojiyle oluturdugu kartlga ilikin bu anlay snrl kaldg iin

hakikat ddr. megin bu yzden Alman agr endstrisinin ireki

lerinin en nemlilerinden, dolaysyla en acizlerinden biri olan Rudolf


Borchardt'n baskc ideolojinin hizmetindeki zmlemesi yar yolda
kalr. u vgler yagdrlan kkensel erklerin bizzat Aydnlanmann

bir aamasn oluturdugunu Borchardt grmez. Eposu zahmetsizce

70
ARASZ I: ODYSSEUS YADA MITOS VE AYDlNlANMA

roman diye ifa ederken, eposla sylenin gerekten ortak olan ynleri

ni karr: egemenlik ve smr. Borchardt'm eposta asillikten yoksun


bulup lanetledigi dolaym ve dolanm, mitosta tapug o su gtrr
soylulugun gelimi hali, yani plak tahakkmdr. Szde gereklik,

yani arkaik kan ve kurban ilkesi, ilkagdan reklam arac olarak yarar

lanan gnmz ulusal yenilenme hareketlerine zg egemenliki kur

nazlgn ve vicdan azabmm izlerini tamaktadr. Ozgn mitosta bile,


faizmin hilekarlgnda stn gelen ve faizm tarafndan Aydnlanma
ya yklenen bir yalan momenti mevcuttur. Ama Aydnlanmayla mito

sun i ieligine ilikin, Avrupa uygarlgnn temel metni olan Home

ros'unkinden daha canl tanklk eden baka bir yapt yoktur. Home

ros'ta epos ve mitos, biim ve malzeme birbirinden ayrlmakla kalmaz,

birbiriyle kar karya da gelir. Estetik dalizm tarihi felsefi egilimi


kantlar: "Apolloncu Homeros yalnzca bireysellememizi borlu oldu

gumuz genel insani sanat srecini srdrr."3

Sylenceler Homeros'un malzeme katmanlarnda kelmi durum

dadr; ama onlardan aktarlanlar, dagnk efsanelere dayatlan o birlik,

ayn zamanda znenin sylencesel erklerden ka yolunun tasviridir.

Bu, daha derin bir anlamda hemen hemen llias iin de geerlidir. Bir
tanrann sylencesel oglunun, ordusunun bandaki rasyonel ve r

gt krala kar fkesi; o kahramann disiplinden uzak aylaklg ve

son olarak, muzafferce lp gidenlerin lm yoldalara duyulan sy

lencesel sadakat dolaymyla aruk kabilesel olmayan, ulusal Helenistik

bir kaygdan tr listelenmesi, tarihncesiyle tarihin i ie gemili


ginin kaytlardr. Serven roman kalbna daha yakn oldugu iin ay
n ey, hem de hayli belirgin bir biimde Odysseia'da grlr. Hayatta

kalmaya abalayan bir Ben ile yazgmn oklugu arasndaki kartlkta

3 Nietzsche, Nachlafi, cilt IX, s. 289.

71
A YDINLANMANIN DIYALEKilGl

Aydnlanma ile mitos arasndaki kartlk ortaya kar. Troia'dan ltha

ki'ye srkleniin gzergah, dogann tahakkm karsnda sonsuz


lde zayf kalan ve z-bilinte henz olumakta olan benligin sy

lenceterin iinden geerek kat ettigi yoldur. Tarihncesinin dnyas

Odysseus'un kadastrosunu kardg uzarnda seklerleir; eski demon

lar tarihncesinde bir zamanlar dehet salarak peydallandklar o ka


yalklara ve magaralara geri pskrtlm bir halde, uygartam Ak
deniz'in ancak cra kylarn ve adalarn dolduruyorlard artk. Ne ki
servenler her yeri adyla anar. Bu verilen adlar sayesinde uzam

rasyonel bir grn kazanr. Tir tir titreyen deniz kazazedesi pusula

nn grecegi ii daha o zaman anlar. Odysseus'un denizde bilinmedik

yer brakmayan erksizligi ayn zamanda erklerin erksizletirilmesini

hedef almtr. te yandan sylencelerdeki, demonlarn aslnda deni


zde ve karada ikamet etmediklerine ve geleneksel halk inancnn yay
dg by aldatmacalar olduguna ilikin o basit hakikatten yoksun

luk, ergin olana "deli samas( grnr. nk onun z-varlgn ko

ruyup yurduna geri dnmek ve mlklerine kavumak gibi net bir he

defi vardr. Odysseus'un baaryla atlattg serventerin hepsi benligi

kendi mantgtnn yolundan karmaya ynelik tehlikeli ayartmalardr.


Odysseus grenemeyen bir grenci, hatta kimi zaman merakl bir ah
mak ya da doymak bilmeden rollerinin provasn yapan bir pantomim

oyuncusu gibi bu ayanmalara hep kaplr. "Ama nerde tehlike varsa,

boy atar orda 1 Kurtaran da" [Wo aber Gefahr i st, wachst 1 Das Retten

de auch) :4 hayatta kalmasn saglayan ve Odysseus'un kimligini olu


turan bilginin tz oklugun, daglmann, zlmenin deneyiminde
gizlidir; yle ki bilmesi sayesinde hayatta kalan kahraman ayn zaman-

4 Hlderlin. Patmos, Gesamtau.sgabe, lnsel Verlag, Leipzig, arihsiz, s. 230


[Seme iirler, ev. Turan Oflamglu, lz Yaynclk, s. 144[.

72
ARASOl I ODYSSEUS YA DA MITOS VE AYDlNLANMA

da en gz kara biimde lmle kar karya gelmeye ekinmez ve


tam da byle tecrbeler sayesinde yaamn gerektirdii sertlii ve g
c kazanr. lte epos ve mitos arasndaki srecin srr budur: benlik
servenle kat bir kartlk oluturmaz; tersine kendisini, servenin
katlnda bu kartlk sayesinde biimlendirir, birlii tam da bu birli
L yadsyann iindeki o oklukta kurar .5 Odysseus ondan sonra yazl-

5 Yirminci kitabn ba dorudan bu srece tanklk eder. Odysseus kadnla


rn geceleri sessizce taliplerin koynuna girdiklerini fark eder: "Gsnn
iinde uluyordu Odysseus'un tekmil yrei. 1 bir dii kpek nasL elimsiz
eniklerinin evresinde, 1 bir yabanc adama kalkarsa saldrmaya, havlaya
havlaya, 1 kuduran yrei yle havlyordu ite Odysseus'un. 1 au yrei
ne u szlerle, gsne vura vura: 1 'Katlan, yreim, kat lan, atiattydn sen
daha korkuncunu, / gc snrsz Tepegz deerli arkadalarn yemiti ha
ni o gn, 1 ben leceimi sanrken sen nasl dayandydn, 1 ve akl nasl bul
duydu beni maaradan karmann yolunu. ' 1 Sevgili yreine karak
byle diyordu, 1 sabrl yrei de katland, kmad sznden, / ama kendi
si durmadan bir o yana dnyordu, bir bu yana." (XX: 13-24) zne henz
kendi iinde sabitlememi, zde olarak eklemlenmemitir. Duygulanm
lar, cesaret ve yrek ondan bamsz olarak faaliyete geer. "Bu blmn
banda kradie ya da etor havlar (iki szck eanlamldr; 1 7.22) [Psykhe,
thmos. menos, kardia, kradie, etor, noos, ate gibi isimler eski Yunanlarn so
mut hislere verdikleri isimlerdir. mein kradie rpnan yrein atlar
dr -yni ve Odysseus gsne, yani yreine vurur ve ona hitap eder. Y
rei arpmaktadr; demek ki vcudunun bu ksm istenci dnda hareket
etmektedir. Buradaki hitap, Euripides'in harekete geirmek iin el ve ayaa
hitap etmesindeki gibi salt biimsel deildir, tersine yrek bamsz olarak
hareket etmektedir.n (Wilamowitz-Moellendorff. Die Heimkehr des Odysse
u.s, Berlin, 1927, s. 1 89.) Duygulanm insann boyunduruk ahna ald hay
vanla bir tmulmaktadr: Odysseus'un dii kpek meseli, yoldalarnn birer
domuza dnmesiyle ayn deneyim katmanma aittir. Hala blnm du
rumda bulunan, kendi iindeki ve dndaki doaya kar tahakkm kur
maya zorlanan znenin yrei sabretmeye davet edilerek ve gelecek uruna
dolaysz imdiki zaman elinden alnarak "cezalandnlr." Insann kendi g-

73
AYDlNlANMANIN DIYALEKTlGI

rn tm gerek romanlarn kahramanlannn yapacag gibi , kendisini


kazanmak iin kendisini hrlatp atar; Odysseus'un bile isteye dogadan

yabanclarnas, her servende boy ltg dogaya teslim olmasyla


baanlr. Arnansz bir kimse, bir yarg ve ellerinden zorlukla kurtul

dugu tahakkrnlerin miraslannn intikamcs olarak eve dnmesiyle

birlikte, emri altna aldg o amansz doga ironik bir zafer kazanmtr.

Hornerosu aamada benligin zdeligi, kendisiyle zde olmayann ve


daglrn, dile getirilmemi sylencelerin ylesine bir ilevi haline gel

mitir ki, bu zdelik kendisini onlara mal etmek zorunda kalrnur.


Bireyselligin isel rgtlenme biimi olan zaman henz o kadar zayf

tr ki, dsal nitelikteki servenierin birligi ve sralan olay yerlerinin,

yani frtnayla srklenilen, yerel tannlara ait rnekanlarn uzamsal de


giirninden ibarettir. Benlik tarihte ne zaman bu trden bir zayflk
tecrbe etse ya da olaylarn tasviri okurda ne zaman bu trden bir za-

sne vurmas sonradan bir zafer jesti haline gelmitir: bununla muzaffer ki
i zaferi her zaman kendi dogasna kar kazandgn belirtir. Baarun z
varlg koruyan akl tarafndan gerekletirilmitir. konuann aklna
nce hzla arpan yregi gelmitir; ama yrege ondan ayn bir isel g olan
metis [akl, hilebazlk bilgelik -yn] galip gelmitir: Odysseus'u kurtaran da
odur. Sonraki filozollar rnetis'i nous [zihin -yn] ya da logislikon [rnanuk
yni olarak insan ruhunun akl yrterneyen blmlerinin karsna kar
mlardr." (Wilarnowitz, a.g.e. , s. 190) "Benlik"ten -autos- ilk olarak ancak
24. dizede sz edilir: drtlerin akl tarafndan itaat altna alnmasndan
sonra. Szcklerin seimine ve sralanlanna karutlarna gc atfedilirse, o
zaman Horneros'un o zde benini, insann iindeki o dogay egemenlik al
tna almarun bir sonucu olarak grrnek gerekir. Bu yeni benlik kendi iinde
titrer; o, iindeki yrek cezalandrlr cezalandrlrnaz bir ey, bir vcuttur
artk. Her halkarda, sk sk birbirine seslenen ruhsal momentlerin Wila
rnowitz tarafndan ayrntl biimde zmlenen yan yana dizilii znenin
gevek, geici bir eklernlenrneye sahip oldugunu ve tznn yalnzca sz
konusu momentlerin egdrnnden ibaret oldugunu onaylar gibidir.

74
ARASOZ !: ODYSSEUS YA DA MITOS VE A YDINLANMA

yflk varsaysa, yaama ilikin anlatlar servenleri art arda dizmekle

yetinmitir. Yolculuk imgesinde tarihsel zaman ok zorlu ve geri d


nlemez bir biimde uzamdan, hatta tm sylencesel zamann geri
dnlemez emasndan kopar.

Benligin kendisini korumak iin kendisini frlatp atmay ve ser

venierin stesinden gelmeyi rgtleyen organ kurnazlktr. Denizci

Odysseus doga tanrlarn, vahilere fl.ldii karlgnda renkli cam


hancuklar veren uygar seyyahn bir gn yapacag gibi kandrr. Odys
seus nadiren de olsa kimi zaman takas yapan bir kimse olarak gr

nr. yle durumlarda konukseverlige elik eden armaganlar verilir ve


alnr. Aslnda Homerosu armagan, takas ve kurban arasnda bir ey

dir. Tpk kurban etme edimi gibi armagan da, ister bir yabancnn is

ter korsanlarn esiri yerli halklarn olsun, haksz yere dklm kan
tazmin etmek ve dmanlga son veren bar yeminini gerekletirmek

iindir. Ama bununla birlikte armagan ayn zamanda edegerlik ilkesi

nin de habercisidir: misafirlerini agrlayan ev sahibi yaptklar iin ger

ek ya da simgesel, edeger bir karlk alrken, misafir de kendisini

eve gtrmeye yetecek kadar yolluk alr. Ev sahibi yaptklar iin dog

rudan bir karlk almasa bile, gerektiginde kendisinin ya da bir yak


nnn ayn biimde agrlanacagn hesaba katabilir: balca tannlara su

nulan kurban gibi konukseverlik armagan da ayn zamanda, onlara

kar artk krelmi bir gvencedir. Bunun pragmatik temeli erken

Yunan toplumunda yaygn olan, ama yine de tehlikeli saylan gemi

yolculuguydu. Balca dman Poseidon bile, Odysseus'un yolculugu

boyunca aldg armaganlarn Troia'da elde ettigi ganimetten daha fazla


olmasndan yaknp durmasyla edegerlik ilkesine gre dnr. Po

seidon'un engellemeleri olmasayd Odysseus onlar rahatlkla evine

gtrebilirdi. Ama Homeros'taki bu tr rasyonelletirmelerin izleri

75
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

gerek kurban etme edimlerine dek srlebilir. Belirli saydaki heka


tombeler<P sayesinde belirli tannlarn iyi niyetinin hesab yaplr. Bu

durumda takas kurbann seklerlemi biimiyse; kurbann kendisi de


rasyonel takasn by emas gibi, daha batan insann tanrlar

buyrugu altna almasna ynelik bir etkinlik olarak ortaya kar. Tan

nlar tam da onlar onudandrmak iin yaratlm sistem tarafndan


alaag edilir. 6

"' Hefatombe eski Yunan'da yuz adet kurban. Bu say sonra kurban verenin
servetine, kurban verilen tanrya, blgeye, bayrama gre degiir oldu -yn.
6 Klages kurban ile takas ilikisin Nietzsche'nin maddeci yorumuna kart
olarak tamamen byu asndan ele alr: "Kurban verme zorunlulugu her
kesi kapsar, nk grm oldugumuz gibi, herkes yaamdan ve yaamn
tm mallarndan kendisine den pay -o kkensel suum cuique'yi- ancak
surekli vermekle ve bir daha vermekle elde eder. Ama burada sz konusu
olan ey (ilk balangta ayn biimde kurban duneesi tarafndan kutsa
nan) sradan mal takas anlamnda bir takas degil, insann kendi ruhunu
dnyann tayc ve besleyici yaamna teslim etmesi sonucu gerekleen
bir akkanlar ve zler degi tokuudur. " (Ludwig Klages, Der Geist als
Widersacher der Seele [Ruhun Dman Olaral Tin) . Leipzig, 1932, cilt n. B
lm 2, s. 1409.) Ancak kurbann ikili karakteri, baka deyile bireyin bir
yandan kendisini by araclgyla kolektife teslim etmesi -bu her nasl ger
ekleiyorsa- te yandan da bu by teknigi sayesinde z-varhgn koru
mas, kurbandaki rasyonel genin gelimesi ynnde bask yapan nesnel
bir eliki ierir. Sregelen bysel etki altnda kurban sunann davran
biimi olarak rasyonellik kumazlga dnr. Mitos ve kurbann ateli sa
vunucusu Klages bile bununla kar karya kalm ve Pelasglarn ideal im
gesinde bile, dogayla gerek iletiim ve yalan arasnda ayrm yapmak zo
runda kalmtr. Ne ki sylencesel dnmenin kendisinden yola karak
byye daya h doga egemenligi yanlsamasna kart bir ilke karamamtr,
nk mitosun zn tam da bu tr bir yanlsama oluturmaktadr. "Tanr
kral tahta karken, bundan byle gnei hep tacagna ve tarlalan mey
velerle kaplatacagna yemin etmeye zorlayan artk yalnzca bir pagan inanc
degil, ayn zamanda bir pagan bat! inancdr da." (Klages, a.g.e. , s. 1408.)

76
ARASZ 1: ODYSSEUS YA DA MITOS VE AYDINlANMA

Kurbandaki aldatma momenti Odysseusu kumazlgn ilkmegi

dir; zaten Odysseus'un birok kumazlg doga tanrianna kurban su


narken ortaya kar.7 Doga tanrlar Heros'un oldugu kadar gne tan

rlarnn da kurnaz oyunlarna gelir. Odysseus'un Olympos'taki dost

lan korumalar altndaki Odysseus'un gvenle yol almasn saglamak

iin, Poseidon'un, bir sreligine hala ona hrmet gsterip muazzam

kurbanlar sunan kaba Habelerin yanna gitmesinden yararlanrlar.

Aldatma, Poseidon'un memnuniyetle kabul ettigi kurbanlarda bile iin


iindedir zaten: bu amorf deniz tanrsnn belirli bir mekan, kutsal bir

alan iinde tutulmas ayn zamanda onun erkini smrlar. Dolaysyla

Poseidon, Habe kzleriyle karnn doyurdugu iin fkesini Odysse

us'la dindirrnekten vazgemek zorundadr. lnsann bir plan uyannca

gerekletirdigi btn kurban sunma edimleri yneldikleri tamy al


datr: tanr insann amalarna tabi klnr, erkini yitirir ve tannnn ug
radg aldatmaca dogrudan inanl cemaatin inansz rahipler tarafn

dan aldatlmasna dnr. Kumazlgn kkeni klttedir. Odysseus

ayn anda hem kurban hem de rahip grevi grr. Kendi gze aldkla

nnn hesabn yapmakla, ugruna bu gze almay gerekletirdigi erkin

olumsuzlanmasna yol aar Byle pazarlklarla kayp giden yaanunn


degerini daha da drr. Ama aldatma, kurnazlk ve rasyonellik kur

bann arkaikligiyle hibir ekilde basit bir kartlk oluturmaz. Odys

seus araclgyla bir tek kurbandaki aldatma momenti, yani belki de

7 Homeros'ta asl anlamda insan kurbanlarn bulunmay da bunu dogrular.


Eposun uygarlk egilimi aktanlan olaylarn seiminde kendisini belli eder.
"With one exception both lliad and Odyssey are completely expurgated
of the abomination of Human Sacri!ice ." [Bir istisnayla llias ve Odysse
ia run ikisi de Insan Kurbanlarn igrenliklerinden btnyle arndrlm
'

tr.) (Gilbert Murray, The Rise of the Greeh Epic [Yunan Destannn Yhselii).
Oxford, 1 9 1 1 , s. 150.)

77
AYD!NI.ANMAN!N DIY ALEKTIGI

mitosun yanltan karakterinin en derindeki temeli zbilin dzeyine


kar. Kurban araclgyla tanryla kurulan simgesel iletiimin gerek
olmamas ok ok eski bir deneyim olsa gerek Kurbann, yeni moda
irrasyonelistlerin gklere kardklan temsil ilevi, kurban edilenin
tanrlatrlmasndan, yani seilmi olann tanr mertebesine karlma
syla [Apotheose) cinayetin rahiplerce rasyonelletirilmesi hilesinden
ayrlamaz. Tam da lmek zere olan kiiyi tanrsal tzn taycs ko
numuna ykselten bu hile , varlgn imdiki zamann gelecek zamana
kurban edilmesine borlu olan Ben'de teden beri duyumsanmtr.
Katiedilenin lmszlg gibi Ben'in tzselligi de bir yanlsamadr .
Odysseus'a pek oklarnca tanr gzyle baklmas bouna degildir.
Bireyler kurban edildigi ve kurban, kolektif-birey kartlgn ier
digi srece aldatma kurbann nesnel anlamda ayrlmaz bir paras ola
caktr. Eger kurban araclgyla temsil edilmeye duyulan inan ilksel
olmayann, benlikteki egemenligin tarihselliginin hatrlannas demek
se, bu inan geliimini tamamlam olan benlige kyasla birden hakikat
olmayana dnr: benlik artk hibir ekilde o byl temsil etme
gcnn atfedilmedigi insandr. Benligin inas, benligin kurban edil
mesi araclgyla dogayla kurdugunu iddia ettigi degiken bag kopa
rr. Her kurban bir restorasyondur ve bu restorasyon, iinde yapldg
tarihsel gereklik tarafndan yalanc karlr. Kurbana duyulan o say
gn inan olaslkla ok nce beyiniere kaznm bir emaya dayanr.
Bu emaya gre, boyunduruk altna alnanlar hakszlga dayanabilmek
iin, kendilerine yaplan hakszlgn aynsn kendilerine bir daha ya
parlar. Kurban, gnmz mitologlarnn ona atfettigi, yalnzca geici
olarak kesintiye ugram dolaysz iletiimi, temsili iade etme sayesinde
kurtarmaz. Kurban kurumunun kendisi tarihsel bir faciann iareti,
insanlarla dogann eit lde maruz kaldg bir tahakkm edimidir.

78
ARASZ 1: ODYSSEUS YA DA MIT OS VE AYDlNLANMA

Kumazlk, kurbann yerine getigi nesnel hakikat olmayann znel ge

liiminden baka bir ey degildir. Belki de bu hakikat olmayan her za


man yalnzca bir hakikat olmayan degildi. Tarihncesinin bir aama

snda8 kurbanlar kanl bir rasyonellige de sahip olsa gerek; ama bu

rasyonellik daha o zamanlar bile ayrcalgn verdigi hrstan pek ayrt

edilemiyordu. Gnmzn baskn kurban kuram kurban, kabile

yesinin dklm kannn g olarak kolektif gvdeye, yani kabileye

geri dnmesi tasavvuruyla ilikilendirmektedir. Ama taterneilik daha


kendi zamannda bir ideolojiyken bile, egemen akln kurbaniara ge

reksinim duydugu gerek bir duruma iaret eder. Bu, insanlarn kur

ban edilmesi ile yamyamlk arasnda bir ayrm yapmann neredeyse

imkansz oldugu arkaik yoksunluk durumudur. ye says artan ko


lektif kimi zaman ancak insan eti yiyerek hayatta kalabiliyordu. Belki
de kimi etnik ve sosyal gruplardaki haz belli bir biimde yamyamlkla

baglanulyd, bugn insan etinden duyulan tiksinti buna tanklk eder.

Daha sonraki dnemlerin ver sacrum [kutsal ilkbahar) gibi grenekle

ri, byle barbarca ve ulviletirilmi trden bir rasyonelligin belirgin iz

lerini tar. Ktlk zamanlarnda dzenlenen ver sacrum'larda btn


bir gen kuag ayin eliginde g etmeye zorlanr. Bu rasyonelligin
bir yanlsama oldugu sylencesel halk dinlerinin gelimesinden ok
nce ortaya an. olsa gerek: sistematik avianma sayesinde kabile

8 En eski aamada bu pek mmkn grnmemektedir. "Insanlar kurban et


me tresi . . . gerek yabanliara kyasla barbar ve yar uygar halklar arasnda
daha yaygndr ve kulturun en alt aamalarnda hemen hemen hi bilin
mez. Bu trenin kimi halklarda giderek arttg gzlenmitir," Polinezya'daki
Societe Adalarnda, Hindistan'da, Azteklerde. "Afrikallarla ilgili olarak
Winwood Reade yle der: 'Bir ulus ne kadar kudretliyse kurban tresi de
o denli nemlidir.' " (Eduard Westermarck, Ursprung und Entwichlung der
Moralbegriffe, Leipzig, 1913, cilt , s. 363.)

79
AYDlNlANMANIN DIYALEKTlGI

yelerinin yenmesini gereksiz klacak miktarda hayvan eti saglanmaya


balandgnda; usta avc ve tuzaklar, insanlarn kendilerini yiyecek

olarak feda etmeleri gerektigini syleyen byc-hekimlerin buyrugu

na kukuyla bakmaya balamlardr.9 Kurbann rasyonelligini tmy

le yadsyan bysel kolektif yorum kurbann rasyonelletirilmesidir.

Ne ki, bugn ideoloji olann bir zamanlar hakikat olmu olabilecegini

dile getiren o aydnlanmac izgisel varsaym da eletiriden fazlasyla


yoksundur:10 en yeni ideolojiler en eski ideolojiterin yeni basksndan

9 Bau Afrika'daki gibi yanyan halklarda "ne kadnlar ne de yeni yetmeler


bu zel yemekten tadabilirler." (Westernarck, a.g.e., leipzig 1909, cilt D , s.
459.)
10 Wilarnowilz nous ve logos'u "keskin bir kartlk" halinde sunar. (Glaube
der Hellenen [Yunanlarn Inanlar) . Berlin, 1 93 1 , cilt , s. 41 vd.) Mitos ona
gre ya "insanlarn birbirine anlau!!; bir yku," ocuk rnasal, bir hakikat
olmayan ya da Platon'da oldu!!;u gibi kantlanarnayan en yuksek hakikattir
ki, bu da digerlerinden farkl de!!;ildir. Bir yandan Wilarnowitz sylencele
rin yanlsamac niteli!!;inin bilincindedir, te yandan da sylenceleri iirle
bir tutar. Baka bir deyile sylenceleri, kendi niyetiyle nesnel bir elikiye
dp bu elikiyi edebiyat araclgyla uzlaurrnaya alan anlamlandrc
dilde arar: "Mitos ncelikle konuulan szdr; szck asla ieri!!;iyle ilgili
de!!;ildir." (a.g. e.) Wilarnowitz ge dnemlerde ortaya kan ve akl zaten
mitosun belinik karm varsayan bu rnitos kavramn hipostazlannr.
Bylece -moda diye , adn anmadan alay eui!!;i Bachofen'e kar rtk bir
polemikte- rnitoloji ve dini inandrc biimde birbirinden ayrr. (a.g.e., s.
5.) Bu aymnda rnitos eski aamada degil, tersine yeni aamada grnr:
"Oluu, dnmleri ve inantan rnitosa geii izlerneye alyorum."
(a.g.e., s. ! .) Eski Yunan uzrnanl!!;nn inat kibri Wilarnowitz'in sylence,
din ve aydnlanmann diyalekti!!;ini idrak etmesini engellernitir: "Tabu ve
totern, rnana ve orenda gibi o sevilen yabanc szcklerin geldigi dilleri an
lamyorum; ama kendimi Yunanlarla snrlamann ve Yunanlara zgii olan
lar zerine Yunanlara zgu ekilde dnmenin de meru oldu!!;u kamsm
daytrn." (a.g.e., s. 10.) Ne ki "Platoncu tanrnn tohumu en eski Helenislik

80
ARASZ 1: ODYSSEUS YA DA MITOS VE AYDlNlANMA

baka bir ey degildir. Snfl toplumun geliimi daha nce kutsanan


ideolojileri yalanc kardka hep daha eski ideolojilere geri gidilir.
Kurbann ska dile getirilen irrasyonelligi, kurban praksisinin oktan
hakikatten yoksun .kalan tikel rasyonel zorunlulugundan daha uzun
srm olmasnn ifadesinden baka bir ey degildir. Kumazlgn tu
tundugu yer kurbann rasyonelligi ve irrasyonelligi arasndaki bu
yarktr. Btn sylenceden arndumalar kurbanlarn bounalgna ve
gereksizligine dair nne geilemez bir deneyimin biimine sahiptir.
Kurbann ilkesi irrasyonelliginden tr geiciligini kantlasa bile ,
ayn zamanda rasyonelligi sayesinde varlgn korumutu r. Bu rasyo
nellik dnm olsa da kaybolmamtr. Benlik kr dogann iinde
zlp daglmaktan kendini ekip kurtarsa da, kurban dogann tale
bini tekrar tekrar bildirir. Ama benlik tm bunlara karn doga bagla
mnda kstrlm olarak kalr; bir canlnn baka bir canhya kar ken
disini korumak istemesi gibi. z-varlg koruyan rasyonellik yardmy
la yaplan kurban kurtarma pazarlg kurbann oldugundan daha az

dnyada gizlidir" biimindeki bu dolaysz kan ile Kirchhoffun savundugu


ve Wilamowitz'in benimsedigi, nostos'taki [slaya dnl sylencesel kar
lamalan Odyssei.a'nn en eski ekirdegi o larak kabul eden tarihsel gr n
nasl bagdaunlabilecegi bir soru iareti o larak kalr ve Wilamowitz'in mer
kezi konumdaki mitos kavram da uygun felsefi eklemlerneden yoksundur.
Yine de onun mitosu yere gge koyamayan irrasyonellige kar gsterdigi
direnite ve mitoslann hakikatten yoksunluguyla ilgili inadnda byCk bir
anlay grlr. Wilamowitz'in ilkel dneeye ve tarihncesine duydugu
nefret, aldatc sz ve hakikat arasnda teden beri var olan gerilimi belirgin
biimde gzler nne sermekted ir. Wilamowitz'in ge dnem sylencele
rinde suladg, sylencenin keyfi bir uydurmaya dnmesi, kurbann pse
udos [szdelikl zelliginin grld en eski sylencelerde de v ar olsa ge
rektir. Bu pseudos Wilamowitz'in tam o larak arkaik Helen dnyasna tarih
lendiniigi o Platoncu tannyla ilintilidir.

81
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

takas degildir. Kurbann almasyla birlikte ortaya kan, zde olarak


direnen benlik dogrudan kat, talam; doga baglamnn karsna in
sann kendi bilincini koyup kendisini kutsadg bir kurban ritelidir.
Odin'in kendisine adanan bir kurban olarak agaca asln anlatan

Nardik mitolojideki nl ykde ve Klages'in, her tr kurbann tanr


nn tanrya kurban edilmesi demek oldugunu dile getiren savnda bir
dogruluk pay bulunur; mitosun tektannc bir biimde klk degitir
mesi, yani Mesih gretisi olarak hala kendisini gstermesi gibi. An

cak u var ki, benligin kendisine adanan bir kurban olarak ortaya k
tg mitoloji katman, halk dininin ilk kavramlatrmalarnn ifadesin
den de te, mitosun uygarlga intikal ediidir. Snf tarihinde benligin
kurbana kar besledigi dmanlk benligin kendisini kurban etmesini
de ierirdi; nk bunun bedeli insandaki dogann, insann dndaki
doga ve teki insanlar zerinde egemenlik kurmak ugruna yadsnma
syd. lte tm uygarlatnc rasyonelligin ekirdegini oluturan bu

yadsma, sylencesel irrasyonelligin de ogalp yayldg hcredir: in


sandaki dogann yadsnmasyla birlikte yalnzca dsal doga egemenli
ginin telos'u [ama] degil, insan yaamnn kendi telosu da darmada
gn olur ve saydamlgm yitirir. Insan kendisinin doga oldugu bilinci
ne bir kez kapal hale geldi mi, ugruna hayatta kaldg tm amalar,
yani toplumsal ilerleme , tm maddi ve manevi glerin yetkinletiril

mesine ynelik abalar, hatta bilincin kendisi bile hkmsz kalr.


Aracn ama haline gelip tahta kmas ve bunun ge-dnem kapita
lizm koullarnda ak bir cinnet karakterine brnecegi daha znelli
gm tarihncesinden anlalabilecek bir eydir. Insann, benligini te-

Hristiyanln pagan bir kurban dini olarak anlalmas Werner Hege


mann'n Geretteter Christus [Kurtanlm lsa] (Potsdam, 1 928) adl yaptnn
temelini oluturur.

82
ARASZ 1: ODYSSEUS YA DA MITOS YE AYD!Nl.ANMA

mellendirdigi kendi zerindeki egemenligi, egemenligin hizmet eder


ken gerekletigi znenin her zaman bilkuvve [virtuelll yok edilmesi

anlamna gelir; nk egemenlik altna alnan, bastnlp z-varlg

koruma tarafndan paralara ayrlan tz, z-varlg koruma baa

nnlarn kendisine tek ilev olarak belirleyen canl olandan baka bir

ey degildir ve asl korunmas gerekendir. Totaliter kapitalizmin kar

akl, bu kapitalizmin, gereksinimleri tatmin etmek iin gelitirdigi tek


nigin somutlam ve egemenlik tarafndan belirlenmi biiminden
tr gereksinimierin tatmin edilmesini imka.nsz hale getirir ve in

sanlgn imhasna ynelir. lte bu kar-akln ilkmegi, kendisini kur

ban ederek kurbandan kurtillmay uman Heros'la birlikte biimlen

mitir. Uygarlk tarihi kurbann ie dnmesinin tarihidir. Baka bir

deyile feragatin tarihidir. Feragat eden kimsenin yaamndan verdigi


tavizler bu feragatin karlgnda aldklarndan, korumaya alug ya

amdan her zaman daha fazladr. Bu durum yanl bir toplum bagla

mnda geliip ortaya kar. Byle bir toplumda herkes hzlalk saylr

ve aldatlr. Ama evrensel, eitsiz ve adaletsiz olan bu takastan syrlp

hibir feragatte bulunmadan, btn hi eksiltilmemi olarak hemen


ele geirmeye yeltenen bir insann byle yapmakla her eyi yitirmesi,
hatta z-varlg korumann ona bagladg kuru krntlardan bile

mahrum kalmas toplumsal bir kmazdr. Btn bu gereksiz kurban

lar gereklidir: kurbana kar. Odysseus da durmadan kendisine ha.kim

oldugu iin bir kurbandr 1 2 ve bu yzden, kurtardg yaamnn elin-

12 megin Polyphemos'u hemen ldrmekten vazgeliginde (IX:302) ya da


kendini ele vermemek iin Antinoos'un eziyetlerine ses karmadgnda
(XVII:460 vd). Ayrca rzgartarla ilgili epizotu (X:50 vd), eve dnn y
regini dizginlemesine baglayan Teiresias'n kehanetinin (XI: l 05 vd) bulun
dugu ilk nekuia'yla [Yunan rinde geceye yolculuk; Odysseus'un ller l
kesine iniini anlatan blme iaret eder -yni karlatrnz. Kukusuz

83
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

den kayp gitmesine izin verir ve yine de onu yalnzca bir yerden dige
rine srklendigi bir yolculuk olarak hatrlar. Yine de o, kurbann
ilgas ugruna sunulan kurbandr ayn zamanda. Odysseus'un, mitosa
kar yrttg kavgann bir geregi olarak gerekletirdigi o efendile

re has feragat, artk feragate ve egemenlige gereksinimi kalmam,


kendisine ve bakalarna tahakkm etmek iin degil de, uzlama ugru
na kendisine hakim olan bir toplumu temsil eder.

Kurbann znellige dnm teden beri kurbann gerekleme


sinde bir pay olan o kumazlgn simgesi altnda gerekleir. Kumazl
gm hakikat dlgnda, kurbandaki o aldatma, karakterin gesi haline

gelir ve dzenbazn gdklemesine yol aar; fizyonamisi de varlgn


srdrrnek iin kendisine indirdigi darbelerin izlerini tar. Bu, zihin
ve fiziksel g arasndaki ilikinin ili.desidir. Neredeyse her zaman
zihnin taycs olarak sunulan ve evresine hkmeden kurnaz Odys-

Odysseus'un vazgeii henz kesin olann degil de, ertelemenin zellikleri


ni barndrr: daha sonraya braktg lerini genellikle daha sonra iyice
hakkm vererek alr: katianmasm bilen sabrldr da. Sonralar btnsel,
zorunlu feragatte gizlenip kar konmaz bir tahakkm haline gelen ey, ya
ni dogat olan her eye boyun egdirilmesi; Odysseus'un davranlarnda do
gal gelien bir ama olarak olduka ak bir biimde gn gna kmakta
dr. Bu boyun egdirme, zneye geip sylencesel ieriginden kurtularak
"nesnelleir" ve insann zel amalan karsna bagmsz bir varlk olarak
dikilerek genelgeer rasyonel bir yasaya dnr. Daha Odysseus'un sab
nnda, zellikle talipterin ldrlmesinden sonra hukuki usle dnr:
sylencesel itkinin en sonunda gereklemesi egemenligin nesnel arac hali
ne gelir. Hukuk feragat edilen tr. Byle bir yarg sabrmn, kendi dn
da bir ey tarafndan, sla zlemi araclgyla oluturulmas bu sabra insani.
neredeyse gvenilir olann zelliklerini katarak onu ertelenmi cn tesi
ne tar. Gelimi burjuva toplumunda ikisi de bozulur: dncesiyle
birlikte zlem de tabulatrlr; ite bu, benligin kendisinden aldg dola
ymyla cn ta giymesidir.

84
ARASZ 1: ODYSSEUS YA DA MIT OS YE A YDINLANMA

seus, aktarlan btn kahramanca edimlerine karn, yaam uruna

savamas gereken o tarihncesi glere kyasla fiziksel bakmdan hep


daha zayftr. Servencinin plak beden gc, taliplerin korumas al

tnda dilenci Iros1a dvrnek ya da yay germek gibi sportif vesileler

le vlr. z-varlg koruma ile beden gc birbirinden ayrlmtr:

Odysseus'un atletik yetkinligi pratik kayglarn uzagnda, ancak hk

meden-kendine-hakim bir gentleman'n [beyefendi) yapacag trden


idrnanlar sonucu elde edilen bir yetkinliktir. Tam da z-varlg ko
rumayla ilgisi olmayan bir g z-varhg korumaya yarar: gsz,

obur ve disiplinsiz dilenciyle ya da kaygszca minder rtenlerle

verdigi mcadele srasnda, rgtl toprak sahiplerinin ok nceleri

onlara yapugn Odysseus geride braktkianna bir kez daha simgesel


olarak yapar ve kendisini bir soylu olarak merulatnr. Ancak, hi ev
cilletirilmemi ya da zayf dmemi tarihncesi glerle kar karya

kaldgnda ii daha zordur. Egzotik biimde varlgn srdren sylen

cesel glerle fiziksel bir mcadeleye giriebilecek durumda degildir

kesinlikle. Kendisini tekrar tekrar ortasnda buldugu kurban trenle

rini verili olarak kabul etmek zorundadr; nk bunlar ykacak gc


yoktur. Bunun yerine kurban trenlerini kendi aklsal kararnn bi
imsel nkoulu yapar. Odysseus'un karar her zaman kurban mesele

sinin temelinde yatan tarihncesi hkm erevesinde ekillenir. Bu

arada kadim haliyle kurbann irrasyonel olmas kendisini daha zayf

olann zekasma ritelin aptallg olarak sunar. Ritel harfiyen kabul


grmeye devam eder. Anlamsz hale gelmi olan hkm, kendi tz
gnn ondan kamak iin zaman zaman boluklar yaratmasyla kendi
kendisini rtr. Dogamn bu yantaki stnl tam da dogay ege

menligi altna alan zihin tarafndan srekli teyit edilir. Tm burjuva

aydnlanmas; sogukkanl olmak, olgulara bagl kalmak ve g denge-

85
A YD!NIANMANIN DIYALEKTlGI

lerini dogru degerlendirmek gerektigi konusunda fikir birligi iinde


dir. Dncenin babas dilekler olmamaldr. Bunun nedeni, snfl
toplumdaki her erkin fiziksel doga ve onun toplumsal ardl olan ok
luk karsnda aciz oldugunu -bundan rahatsz olsa da- bilmesine
bagl olmasdr. Yalnzca dogaya bilinli olarak gsterilen uyum dogay

fiziksel bakmdan daha zayf olann tahakkm altna sokar. Ama mi


mesisi bastran akl [Ratio] salt onun kart degildir. Akln [Ratio]
kendisi mimesistir: l olana ynelik mimesis. Dogaya ruh verilmesini
[Beseelung] fesheden znel zihin bu ruhlardan arndrlm dogann
hakkndan yalnzca onun kaulgna yknp kendisini animist yoldan

feshederek gelebilir. yknme, sonunda insann gznde insann bile


bir insanbiimcilik olmasyla egemenligin hizmetine girer. Odysseusu
kumazlgn emas bu trden bir benzetmeyle dogaya egemen olmak
tr. G ilikilerini byle degerlendirmek kendi yenilgisini peinen

kabul ederek hayatta kalmay bilkuvve lme bagl klar; burjuva b


y bozumu ilkesi, kurbann iselletirilmesi srasnda izlenen dsal e
ma, yani feragat bu degerlendirite gizil olarak in nuce [daha batan]
mevcuttur. Kurnaz olan kendi d pahasna hayatta kalr ve o dn
bedelini de dardaki tahakkmler gibi, kendisini byden arndra
rak der. lnsan asla btne sahip olamaz; daima beklemek, sabrl ol
mak ve vazgemek zorundadr; ne lotosu yiyebilir ne de kutsal Hype
rion'un sgrlann. Eger kayalklarn arasndaki bogazdan geecekse

de, Skylla'nn gemiden ekip aldg adamlarnn kaybn hesaba kat


mak zorundadr. Odysseus buradan g bela geer; bu onun hayatta
kalmas demektir. Hem kendi hem de bakalarnn gznde kazandg
hret, kahramanlk onurunun yalnzca btn, genelgeer, blnmez

mutluluga duyulan i tkinin aaglanmasyla kazanlacagn dogrular.

Odysseus'un kurnazlgnn forml udur: yaltlm ve arasal

86
ARASOZ I: ODYSSEUS YA DA MIT OS VE AYDlNLANMA

zihin her eyden vazgeip kendini dogaya uydurmakta dogann hakk


n dogaya verir ve dogay tam da byle aldatr. Odysseus'un g alan
larna girdigi sylencesel canavarlarn hepsi, tarihncesine ait taia

m szlemeleri ve hak iddialarn temsil ederler. Gelimi ataerkil a


ga gelindiginde eski halk dini kendini dagnk kalntlar halinde byle

sunar: Olympos'u kaplayan ggn altnda bu canavarlar soyut yazg


nn, duyumsanmaktan uzak bir zorunlulugun ahsiarna dnm
lerdir. Skylla ile Kharybdis'in arasndan geen yoldan baka bir rota
semenin olanakszlg, rasyonel olarak, akntlarn kk antik gemi

ler zerindeki kar konmaz gcnn sylencesel temsili diye yorum


lanabilir. Ama sylencesel olarak somutlatran bir aktarrnda bile , g
ile acizlik arasndaki dogal iliki hukuki bir iliki karakterini almtr
Nasl Skylla ve Kharybdis'in dilerine taklan her ey zerinde haklar
varsa, Kirke'nin de byyle korunmayanlar istedigi eye dntrme
ye ya da Polyphemos'un konuklarnn bedenleri zerinde hakk var
dr. Sylencesel ahslarn hepsi tekrar tekrar ayn eyi yapmak zorun

dadr. Her biri yinelerneyi srdrr: yinelemenin baarszlga ugra


mas ise sonlar demektir. Olympos'un hkm geregi bu ahslarn t
m, yeralt dnyasna ilikin ceza sylencelerinde Tantalos, Sisyphos
ve Danaos Kzlarnn bana gelenlerden izler tar. Bunlarn tm
cebrin ahslardr: yaptklar o canavarlklar da zerlerindeki lanettir.

Sylencesel kanlmazlk; lanet, onun kefaretini deyen kt hareket


ile bu kt hareketten dogan ve o laneti yeniden reten su arasnda
kurulan edegerlilikle tanmlanr. Tarihte imdiye dek ortaya km
tm hukuk bu emann izini tar . Mitosta dngnn her momenti bir
nceki momentle deir ve bylece suun baglamnn yasa olarak yer

lemesine katkda bulunur. Odysseus ise bu duruma kar kar. Ben


lik, yazgnn kanlmazlgna kart olarak rasyonel genelgeerligi

87
AYDlNLANMANlN DIYALEKTlGI

temsil eder. Ne ki Odysseus genelgeerle kanlnaz i ie gemi ola


rak buldugu iin, onun bu rasyonelligi, zorunlu olarak kstlaya bir
biim olan istisna biimini alr. Odysseus kendisini kuatp tehdit
eden ve bir anlamda her bir sylencesel ahsn alnnda yazl olan hu
kuki ilikilerden syrlmak zorundadr. Dolaysyla Odysseus hukuki
tzugu yerine getirir: erkini bu tzuge teslim ederek tuzugn kendi
zerindeki erkini yitirmesini saglar. Sirenieri duyup da kendini kap
urmamak olanakszdr: onlara kar hi kimse direnemez. Direni ile
krleme birdir; onlara direnen, meydan okudugu sylenceye kendini
daha da kaptrr. Kurnazlk ise rasyonel olmu bir direnitir. Odysseus
Sirenierin adasnn yanndan gemeyen baka bir guzergah izlemeye
almaz. Bilgisinin stnlugunde diretip, sahip oldugu zgiirlugun
kendisini korumaya yetecegi zannna kaplarak, kendisini yoldan
karmaya alanlara serbeste kulak vermeye de kalkmaz. Kendisini
bsbtn kltr, gemi nceden belirlenmi lmcl rotay izler ve
Odysseus dogann sesini iiten bir insan olarak her ne kadar ondan bi
linli olarak uzaklamsa da, bir dinleyici [Hrender] olarak aslnda
dogaya ne kadar da bagml oldugunu fark eder. Onu dogann klesi
yapan [Hrigkeit) szlemeye bagl kaldg gibi, baglandg gemi dire
ginde malv demek olanlarn kollarna atlmak iin rpnp durur. Ne
ki, tzgn gereklerini yerine getirirken szlemeden kaabilmesine
olanak veren bir boluk da bulur. nk tarihncesine ait szleme
de, adann yaknndan geen yolcunun Sirenierin ezgisine kulak ver
digi srada bagl olup olmayacag ngrlmemitir. Baglamak, esirlerin
derhal ldrlmedigi bir aamada ortaya kan bir nlemdir. Teknik
bakmdan aydnlanm Odysseus kendisini baglatmakla ezginin arkaik
stnlugun teslim eder. Odysseus hazzn ezgisine kulak verir, ama
lm engellemeye alalarken hazz da engeller. Direge bagl bu din-

88
ARASOZI ODYSSEUS YA DA MITOS VE AYDlNLANMA

leyici herkes gibi Sireniere ulamak ister. Ancak kendisini kapurm


biri olarak kendisini Sireniere kapnrmamann nlemini de almtr.
Yan-tanralarn tahakkmn yanstan arzusunun tahakkmne ra

men Sireniere ulaamaz, nk kulaklar balmumuyla tkal krek e

ken yoldalar yalnzca yan-tanralar deil, kumandanlarnn umut

suz lklarn da duyamazlar. Sirenter kendilerinin olana sahiptirler,


ama bu burjuva tarihncesinde yanlarndan geip gidenin bir zlemi
olarak yansz bir nitelie burunmtr bile. Epos, gemi gzden kay

bolduktan sonra Sirenierin bana gelenler konusunda suskundur.

Eer bu bir tragedya olsayd, bunun Sirenierin son saati olmas gere

kirdi; tpk Oidipus bilmeceyi zerek emrini yerine getirdiinde ken

disini frlatp atan Sfenks'e olanlar gibi. nk sylencesel ahslarn

hukuku olan daha glnun hukuku, tzn yerine getirilemezlii


ne dayanr. Tze uyulursa sylencelerin en uzak ardllarna dek so

nu gelir. Odysseus'un Sirenlerle baarl-baarsz karlamasndan bu

yana tm ezgileri hastalk sard ve olduu gibi btn Bat mzigi uy

garlktaki arknn tutarszlyla ugrap dururken, her tr sanatsal

mziin devindirici gc yine bu arkdr.

Szlemenin, ona harfiyen uyularak feshedilmesiyle birlikte dilin

tarihsel konumu da deiir: dil iaret etmeye dnmeye balar. Sy


lencesel yazg, fatum dile getirilen szle birdi. Sylencesel ahslarn

yerine getirdigi yazgnn degimez hkmlerini de ieren tasavvur

dnyasnda sz ile nesne arasndaki ayrm henz bilinmez Szn ey


zerinde dorudan bir erki olmaldr; ifade ve ynelim i ie geer.

Kurnazlk ise bu ayrmn istismarndan oluur. Insanlar eyi deitir

mek iin sze tutunurlar. Bylece ynelimden bilinlilik doar: Odys

seus dara dtgnde, zde szn farkl anlamlara gelebilecegini

tecrbe ettiinde dalizmin farkna varr. Oudeis adna hem kahra-

89
AYD!NlANMANlN DIYALEKTlGI

man hem de Hi Kimse anlam atfedilebilecegi iin Odysseus ismin


by emberini krabilir. Degimez szler amansz doga baglamnn
formlleri olarak kalr. Byde szlerin katlklar yazgnn katlgna
direnir ki, bu yazg da szlerin katlklarndan yansr. Sz ile o szn

ykndge ey arasndaki kartlk zaten bu direnmede mevcuttur.


Homerosu aamada bu kartlk belirleyici bir nitelik kazanr. Odys
seus'un szlerde kefettigine gelimi burjuva toplumunda biimcilik
denir: szlerin devamllk gsteren baglayclg, ancak onlar gerek
letiren her tr 1 ieri ge me saf e konulmas, yani mmkn olan her

trl ierikle, Hi Kimse'yle ve bizzat Odysseus'la uzaktan iliki kur


mas pahasna mmkn olur. Doga gibi hibir fark gzetmeksizin in
sanlara ve tarihe keyfince hkmetmek isteyen sylencesel adlar ve t
zklerin bu biimciliginden burjuva dnnn ilkmegi olan no
minalizrn dogar. z-varlg koruyan kumazlk, sz ve nesne arasnda
egemen olan bu sreten beslenir. Odysseus'un Polyphemos'la kar
lamas srasnda sergiledigi iki eliik eylem, bir yandan adn gerekle

rine boyun egerken te yandan kendisini ada baglayan ipleri kopar


mas sonuta ayn kapya kar. Odysseus kendisini Hi Kimse diye
yadsdg anda kendisini bulur; kendisini yok klarak hayatn kurta
rr. Dil araclyla l olana gsterilen bu uyum modem matematigin
ileyi emasn ierir.

Her eyin yolunda gittigi, szlemenin yerine getirildigi, ama gene

de kar tarafn aldatldg bir takasn arac olarak kumazlk, sylence


sel tarihncesinde degilse bile erken antikitede ortaya km bir
iktisat kategorisine, yani kapal ev iktisatlar arasnda sregelen kadim
"tesadfi takas"a iaret eder. "retim fazlas uygun bir zamanda degi
toku edilir, ama temel yaarnsal gereklilikler agrlkl olarak tketici-

90
ARASZ 1: ODYSSEUS YA DA MITOS VE AYDlNlANMA

13
lerin kendileri tarafndan saglarur." Servenci Odysseus'un davran
biimi bu tesadfi takas yapanlarnkini anmsatr. O acnas dilenci

imgesinde bile feodal insan , ilk kez gelenege kar gelip ev iktisadnn

dar evresinin dna karak deniz yolculugunu gze aldg iin grl

memi zenginliklerle geri dnen ark tacirinin 14 zelliklerini tar. Ha

la baat durumda olan geleneksel iktisadn karsnda kahramann gi

riimlerindeki serven gesi, ekonomik adan, o kahramann aklnn


[Ratio] irrasyonel ynnden baka bir ey degildir. Burjuva aklnn,

karsna daha byk bir tahakkm olarak kan her trden aklszlk

la uyumas gibi; akln [Ratio] bu irrasyonelligi ifadesini kurnazlkta

bulmutur . Tek bana hareket eden kurnaz kahraman daha imdiden,

tm akll insanlarn gn gelip benzeyecekleri o homo economicus'tur;


dolaysyla Odysseia da imdiden bir Robinson yksdr Kazazede
nin bu iki ilkmegi -kolektiften ayrlm birer birey olmalarndan

kaynaklanan- zayflklarn toplumsal gce dntrrler. Ne yapa

cag belli olmayan dalgalarn insafna kalm, aresizce tecrit edilmi

bir halde olan bu kazazedelere, tecrit edilmilikleri, acmaszca ato

mcu karlarnn peinden gitmeyi emreder. Henz hizmetlerine tek


bir ii almam olsalar bile kapitalist iktisadn ilkesini cisimletirirler;
Odysseus ve Robinson'n yeni giriimlerine kattklar o kurtarlm e

yalar ise, giriimcinin, ellerinin gayretinden daha donanml halde re

kabet ortamna girdigi hakikatini ulviletirir. Doga karsndaki aciz

likleri imdiden toplumsal stnlklerini destekleyen bir ideoloji ile


vi grr. Odysseus'un kpren deniz karsndaki savunmaszlg, sey-

13
Max W eber, Wirtschaftsgeschichte, Mnih ve Leipzig, 1 924, s. 3.
14
Victor Berard Odysseia'daki Semitik geyi elbette kimi apokrif konstrksi
yonlar ekleyerek zellikle vurgulamtr. Bkz. Resurrection d Homere 'deki
'

"les Pheniciens et !'Odyssee" blm, Paris, 1930, s. 1 1 1 vd.

91
AYDINI.ANMANIN DIYALEKTlGI

yalun yerli halkn srtndan zenginlemesini merulatrmaya benzer.


Burjuva ekonomisi bunu sonralar risk kavramnn iine yerletirdi:
batma tehlikesi kr ahlaken temellendirecekti. Gelimi takas toplu
munun ve onun bireylerinin gznde Odysseus'un servenleri, baa

rnn yolunu izen risklerin betiminden baka bir ey degildir. Odys


seus bir zamanlar burjuva toplumunu kurmu olan kadim ilkeye gre
yaar. Insan ya aldatmaya bavuracak ya da yok olacakt. Aldatma
akln [Ratio] kendi tikelligini ele veren lekesiydi. Bu yzden evrensel
toplumsallama, dnya gezgini Odysseus ve tek kiilik fabrikatr Ro

binson Crusoe'nun taslagn yaptg gibi, en batan beri var olan ve


burjuva agnn sonunda da gzle grlr hale gelen mutlak yalnzlg
ierir. Radikal toplumsaHama radikal yabanclama demektir. Odys
seus da Robinson da btnsellikle ugrar: ilki btn boydan boya
lmeye ynelirken, sonraki onu yaratr. Her ikisi de bunlar teki in
sanlardan tmyle uzakta yaparlar. teki insanlar onlar iin sadece

yabanclam biimde dman ya da dayanak noktasdr, ama hep bi


rer ara, birer eydirler.

Asl nostos'un [slaya dn] ilk servenlerinden biriyse ok daha


gerilere uzanr ve dernon maskeleri ve by tanrlannn barbarlk a
gnn ok ncesine gndermede bulunur. lotophagoi, lotosyiyenler
blmdr bu. Onun yemiini tadanlar, bu bitkiye Sirenlerin ezgileri

ne kulak veren ya da Kirke'nin asasyla dokundugu kimseler gibi ba


gml olurlar. Ama digerlerinin tersine lotosun penesine denlerin
bana kt bir ey gelmez: "Bizim dostlara hibir ktlk dnmedi
ora halk."15 Tek tehdit istencin vazgemesi ve unutmadr. zerlerin
deki lanet onlar, o "bereketli topraklarMda1 6 her trl iten ve sava-

15 Odysseia, IX:92 vd.


16 Odysseia, XXID:31 1 .

92
ARASZ 1: ODYSSEUS YA DA MITOS VE AYDINLANMA

tan uzak ilkel bir hale dnmeye mahkm etmekten baka bir ey
yapmaz. "Bizimkilerden kim yediyse lotosun bal gibi yemiini, 1 ken
dinden geti ve dnmek istemedi bir daha gemiye. 1 Orada kalp lotos
yemekten baka bir ey dnmediler, 1 akllarn elmiti bu yemi ,
unutturmutu slay. 7 Kemiklemi toplumsal dzenlerde boyundu

ruk altna alnan tabakalarn katlanlamaz olana katianmasn kolayla


tran uyuturucu maddelerin sundugu mutlulugu hatrlatan bylesi
bir idil, z-varlg koruyan akln kendi taraftariarna izin vermedigi bir
eydir. Gerekten de bu idil sahte bir mutluluk, yavan bitkisel bir ha

yat, hayvanlarnki gibi muhta bir varolutan ibarettir . Byle bir duru
ma olsa olsa mutsuzluk bilincinin yoklugu denebilir. Oysa mutluluk
kendinde hakikati barndrr. znde bir sonutur. Mutluluk aclarn
almasyla serpilip geliir. Bundan dolay lotosyiyenler arasnda kal
maya kadanamayan ileke hakldr. lotosyiyenlere kar Odysseus yi
ne onlarn davasn, yani topyann tarihsel emek harcayarak gerek
letirilmesini savunur. Oysa lotosyiyenler gibi yalnzca bahtiyarlgn

imgesine taklp kalmak topyann gcn zayflatmak demektir. Ama


rasyonellik, Odysseus, bunu hak olarak algladg anda zorla hakszl
gm baglarnma girmi olur. Dolaysz olarak Odysseus'un kendi eylem
leri hep egemenligin lehinedir. z-varlg koruyan akl ne "dnyann
s
kenarlarndaki bu mutlulugu ne de daha sonraki evrelere ait olan

daha tehlikeli olan mutlulugu kabul edebilir. Tembeller zorla alnp


gtrlur ve kadrgalara bindirilir: "Ama bakmadm gzlerinin yana,
srkledim gemiye onlar, 1 teknede , kreki sralar altna ektim,
19
vurdum zincire . '' Lotos bir ark yemiidir. in ve Hint mutfignda

7 Odysseia, IX:94 vd.


18
jacob Burckhardt, Griechische Kulturgeschichte, Stuttgan, cilt III, s. 95.
19
Odysseia, IX:98 vd.

93
AYDlNLANMANIN DIYALEKnGI

bugn hala ince kylm lotosun bir rol vardr. Belki de lotosa atfedi
len cazibe, insanlarn toprak20 ve deniz rnleri toplaychg yaptklan

evreye , yani tanmdan, hayvanclktan, hatta avclktan, ksacas her tr

retimden daha eski bir evreye gerilemenin cazibesinden kaynaklanr.

Her ne kadar gnmzde byle bir iliki akla getirmese de, epik iirin

aylaklk imgesini iek yemeyle ilikilendirmesi bir rastlant olmasa


gerek. Yakndogu tatllarnda hala yaayan, Avrupal ocuklarn glsu
yu katlm frn mamullerinden ve meneke ekerlerinden bildigi i

ek yeme adeti, yaamn yeniden-retiminin bilinli z-varlg koru

madan ve tok olann bahtiyarlgnn planl beslenmenin yararlhgn

dan bagmsz oldugu bir durumu vaat eder. Koku alrken zihinde ani

den canlanan o en uzak ve en eski mutluluga ilikin anlar, bir eyi yi


yerek bedene katmann yaramg en u yaknlkla i ie geer. Bu en
eski tarihncesine gndermede bulunur. Tarihncesinde yaanan ac
lar ne kadar ok olursa olsun, insanlar yine de bu tarihncesinin im

gesinden beslenmeyen bir mutluluk tasarlayamazlar: UEngine aldk

yeniden, gene yregimiz ac dolu.n21

Odysseus'un srklendigi bir sonraki isim tepegzlerden Polyphe


mos'tur -bir yerden digerine srklenmek [verschlagen werden] ile
kurnaz olmak [verschlagen sein] Homeros'ta edeger saylr. Polyphe

mes tekerlek byklgndeki gzn ayn tarihncesinin dnyasn

dan bir iz gibi tar. bu tek gz, gzlerin ve kulaklarn simetrisinden

0
2 Hint mitolojisinde lotos toprak tannasdr (bkz. Heinrich Zimmer, Maja,
Stuttgart ve Berlin, 1 936, s. 105 vd) . Burada, zerinde Homerosu nostosun
ykseldigi sylencesel gelenekle bir baglant sz konusuysa, o zaman lotos
yiyenlerle karlamay khtonik gleriyle sren atmann bir durag ola
rak belirlemek de dogru olur.
21 Odysseia, IX:t05.

94
ARASZ 1 : ODYSSEUS YA DA MIT OS VE AYDlNLANMA

daha ilkel olarak burnu ve agz hatrlatr.22 Sz konusu simetri rtk


bir nitelik kazanan iki algmn birlemesiyle zdeleme, derinlik ve
nesnelligi meydana getirir. Ama lotosyiyenlerle karlatrldgnda

Polyphemos daha sonraki bir ag , avclarn ve obanlarn dnyas o

lan asl barbarlk agn temsil eder. Homeros barbarlk aklamasyla

sistematik tamnn yoklugun u; dolaysyla da sistematik, zaman- yne

ten bir emek ve toplum rgtlenmesine henz geHememi oldugunu


kasteder. Homeros tepegzleri "tre bilmez, azgn"23 diye nitelendirir ,

nk -ve burada uygarlgn suunu gizliden gizliye itiraf etmesi var

dr- "onlar yalnz lumsz tannlara gvenirler, 1 ne ekin ekerler elle

riyle, ne de ift srerler, 1 toprak ekilmeden, ilenneden verir onlara

her eyi, 1 arpay da, bugday da, asmay da verir, 1 arap sunan iri sal
kmlar Zeus'un yagnuru iirir."24 Demek ki bollugun yasaya gereksi

nimi yoktur ve uygarlk bu durumu anari diye yererken, sanki bollu

ga kabahat bulur: "Yoktur onlarn dernekleri, yasalan falan. 1 Oturur

lar yksek dag tepelerinde, oyuk magaralarda, 1 herkes kendi evini y

netir, kendi karsn, ocugunu , 1 umurlarnda degildir hi kimse, ba

kalarna aldrmazlar. "25 Bu daha imdiden, henz sabit mlkiyet ve


ona bagl hiyerarinin ltlerine gre rgtlenmemi olsa da, fiziksel

ynden zayf olanlarn boyunduruk altna alnmasna dayanan ataerkil

bir akrabalk toplumudur; nesnel yasalardan yoksun olmalarnn, do

laysyla da karlkl olarak birbirlerine sayg gstermediklerine, yani

yabanl olduklarna ilikin Homeros'un dile getirdigi yerginin temelin-

22 Wilamowitz'e gre tepegzler "aslnda hayvandrlar" (Glaube der Helenen


[Helenlerin Inanc]. cilt , s. 14).
23 Odysseia, IX: 1 06.
24 Odysseia, IX:107 vd.
2 5 Odysseia, IX:1 12 vd

95
A YDINU.NMANIN DIYALEKTlGI

de yatan asl neden, magara sakinlerinin kendi aralarndaki baglant


szlklardr. Halbuki anlatcnn bu uygarca yargs, onun destann da
ha sonraki bir yerinde yksne gsterdigi pragmatik sadakat tarafn
dan yalanlanr: gz kr edilmi tepegzn aa dolu glklar zerine
akrabalar, birbirlerine sayg beslemedikleri halde ona yardma gelirler
ve bu ahmaklar hemcinslerine yardm etmekten alkoyan tek ey,
Odysseus'un adyla yaptg. o kelime oyunudur.26 Aptallk ve yasaszlk
arasnda bir ayrm yokmu gibi grnr: Homeros tepegz uhak hu
kuk bilmez bir cana var"27 diye niteliyorsa, bu yalnzca Polyphemos'un
ahiakn yasalarna sayg gstermedigi anlamna gelmez, ayn zamanda
bizzat kendi dnmesinin de yasalardan, sistematiklikten yoksun ol
dugu, rapsodik bir nitelik tadg anlamna gelir. Dolaysyla davetsiz
konuklarn magaradan nasl kaabileceklerine ilikin burjuva bilmece
sinin zmn, yani koyunlarn srtna binrnek yerine karniarna tu
tunarak kamay akl edemedigi gibi, Odysseus'un sahte adndaki so
fistik ifte anlamllg da kavraya maz. Olmszlerin erkine gvenen
Polyphemos elbette bir yaroyarndr ve buna uygun olarak tannlara
duydugu gvene karn onlara gereken saygy gstermez: usen ya bir
budalasn, ey yabana, 1 geliyor olmalsn ya da ok uzaklardan" -son
ralar budala ve yabana arasnda bu kadar ince bir ayrm yaplmaz ve
grenekler konusundaki bilgisizlik, her trden yabanalk gibi dogru
dan budalalk diye damgalanr- ukork diyorsun bana tanrlardan, say
onlar, 1 ne kalkanl Zeus'a aldr eder Tepegzler, 1 ne de br tann
lara aldr eder, 1 ok daha glyz biz onlardan.''28 uok daha g
l" diye alayla kark anlatr Odysseus, ama burada demek istenen

26 Bkz. Odysseia, IX:403 vd.


27 Odysseia, IX:428.
28 Odysseia, IX:273 vd.

96
ARASOl 1: ODYSSEUS YA DA MITOS VE AYDlNlANMA

"ok daha eskiyiz"dir herhalde. Gne sisteminin erki kabul edilir,


ama daha ok, feodal bir soylunun burjuva zenginligini kabul ettigi gi

bi. Gizliden gizliye kendisinin daha soylu oldugunu dnrken, ug

radg hakszlgn, kendisinin temsil ettigi hakszlkla ayn kumatan

dokunmu oldugunu grmez. Polyphemos'un babas ve Odysseus'un

dman olan yakndaki deniz tanrs Poseidon o uzaklardaki evrensel


gk tanrs Zeus'tan daha eskidir. Temel halk dini ile sz-merkezci ya

salarn dini arasndaki dmanlk, deyim yerindeyse znenin zerin

den srdrlr. Ne ki yasasz Polyphemos basite, Aydnlanm o

cuklugun fabl dnyasnda grlen Goliath adl dev gibi uygarlgn ta

bularnn gsterdigi kt adam degildir. O, z-varlgn korumann

dzen ve alkanlga dntg fakirterin dnyasnda uzlatnc zel


liklerden yoksun degildir. Koyun ve kei yavrularm, onlar emziren
analannn memesine veren Polyphemos'un bu pratik eylemi , onun

mahlOkada ilgili tasa duydugunu gsterir. Kr edildikten sonra dos

tum dedigi ksemene iini dktg o nl konumada; ona niin bu

kez magaradan en son ktgn, yoksa efendisinin bana gelen baht


szlk yznden mi kederlendigini sormas ylesine dokunakldr ki,
sonlarndaki hunharlga ragrnen bu konuma ancak Odysseia'nn do
ruk noktasndaki bir baka ksmla, yal kpek Argos'un slaya dnen

sahibini tandg ksmla kyaslanabilir. Henz devin davranlar bir

karakter biimini ahp nesneHememitir. Polyphemos, Odysseus'un

yalvarlarna yabanl bir nefretle degil, yalnzca, kendisini henz tam


olarak kuatamam yasay reddederek yant verir. Odysseus ve yol

dalarn esirgemek istemiyordur: ulster esirgerim seni ve dostlarn,


ister esirgemem."29 Anlatc Odysseus'un ne srdg gibi Polyphe

mos'un konuurken gerekten art niyetli olup olmadg da tartmal

29 Odysseia, IX:278.

97
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

bir konudur. Polyphemos arabn etkisiyle kendinden geip bbrle


nerek Odysseus'a konukseverlik armagan sunmay. vaat eder.30 Reis
oldugu iin konukseverlik armagann onu en son yiyerek vermek,
Polyphemos'un aklna Odysseus'un Hi Kimse tasavvurundan gelir.

Bunun nedeni de belki Odysseus'un kendisini Hi Kimse diye adlan


drmasdr, nk Tepegz'n kt aklna gre Hi Kimse'nin bir varo
luu olamaz.31 Ar gl yarangn fiziksel hunharlg onun her za
man pervasz gvenidir. Bundan dolay, sylencesel tzgn gerekle
rini yerine getirmek, yarglanan kii iin daha batan hakszlga ugra

mak anlamna gelir ve bu, yasalar koyan dogann tahakkmne hak


szlk etmekle ayn eydir. Odysseus'un oyuna getirdigi Polyphemos
ve diger canavarlar daha o zaman, ta Shylock ve Mephistopheles'e ka
dar, Hristiyan agn dava ama merakls ahmak eytanlannn model
leridir. Devin ahmaklg, barbarca hunharlgnn tz her ey iyi gittigi

srece devam eder ve daha iyiyi biliyor olmas gereken Odysseus tara
fndan alaag edilir edilmez daha iyi olan temsil eder hale gelir.
Odysseus gvenini kazanmak iin Polyphemos'a yaltaklanr; dolaysy
la Polyphemos'un insan etine ilikin ne srdg av hakkna, tzg
paralamak iin tzgn gereklerini yerine getiren kumazlgn erna
sna uygun olarak sayg gsteriyormu gibi yapar: Al bu arab, Tepe

gz i yedigin et stne, 1 nasl arabmz vard gemimizde, bi gr


bak,"32diye tavsiyede bulunur kltr taycs.

Akln [Ratio) kendisinin kartyla, yani sabit bir zdeligin henz


billurlamadg bir bilinlilik haliyle -kaba saba devin temsil ettigi gi-

30 Bkz. Odysseia, IX:355 vd.


31 "Nihayet kt akllnn ska grClen samalklar lC domu bir mizalm
nda ortaya kabilirdi." (Klages, a.g.e., s. 1469.)
32 Odysseia, IX:347 vd.
ARASZ l: ODYSSEUS YA DA MIT OS VE A YDINtANMA

bi- uyumas isim kumazlgnda tamamna erer. Bu hile yaygn bir


folklorun parasdr. Yunancada bu bir kelime oyunudur: srar edilen
tek bir szckte ad -Odysseus- ve ynelim -Hi Kimse- birbirinden

ayrlverir. Odysseus ve Oudeis szckleri modern kulaklara bile ben

zer gelir ve lthaki'ye dn yksnn kuaktan kuaga aktarldg

lehelerden birinde, adann kralnn ad He Hi Kimse szcgnn ay


n seslerle telaffuz edildigini hayal etmek g degildir. Her ey olup

bittikten sonra akrabalarnn sulunun kim oldugunu sormalarna,


Polyphemos'un Hi Kimse diye yant verecegire ve bylece suun rt

bas edilip sulularn takibinin engellenecegine ilikin hesap ok ince

bir rasyonelist klftr Aslnda zne Odysseus kendisini zne yapan

zdeligini yadsyp amorf olana yknerek hayatta kalr. Polyphemos


benlik olmadg iin Odysseus kendisini Hi Kimse diye adlandrr. Ad

ve ey konusunda yaramg bu kafa kanklg , aldatlan barbarn tuza

ktan kurtulmasn engeller: misilierne haykr almak istedigi kii

nin adna by yoluyla bagl kalr ve bu ad, haykr acizlige mahkm

eder. nk Odysseus ynelimi ada baglamakla, ad bynn etki

alanndan karmtr. Ama Odysseus'un benlik iddias, btn epik i


irde oldugu gibi, tm uygarlkta oldugu gibi, benligi yadsmadr. By
lece benlik, uyum saglayarak kurtulmaya abaladg doga baglamnn

zorla dayatlan dngsne kaplm olur. Kendi ugruna kendisini Hi

Kimse diye adlandran ve dogal hali taklit etmeyi dogaya egemen ol

mak iin kullanan, Hybris'in penesine der. Kurnaz Odysseus baka


trl yapamaz: kaarken, hala kayalar frlatan devin menzilindeyken
Polyphemos'u alaya almakla kalmaz, ona gerek adn ve kkenini

aklar. Rasyonel kimligin az nce yerini aldg kendi kimligini sihirli

szck yardmyla tekrar oluturmazsa, bir zamanlar ad Hi Kimse

olan bu adam tekrar Hi Kimse olmaktan korkar ; daha yeni syrlabil-

99
A YDlNLANMANlN DlYAlEKT!Gl

digi tarihncesinin dnyas Odysseus zerindeki erkini halA srdr


yormu gibi. Yoldalar, Odysseus'un alolllgn bu ekilde ortaya
dlane aptallgna dmesini engellemek isterler, ama bunu baara
mazlar ve Odysseus kayalardan kl pay kurtulur. Bu arada adnn sy

lenmi olmas byk bir olaslkla -her eyi bildigi pek de syleneme
yecek olan- Poseidon'un ndretini Odysseus'un zerine eker. Akll
nn aptal biimine brnme kumazlg, Odysseus ondan vazgetigi
anda aptallga dnr. Belagatin diyalektigi budur. Homeros antik
dnemden faizme dek, hem kahramann hem de anlatcnn agzndan
bo laflar etmekle suland. Oysa lonyah, o kurnaz aracnn enigi sz

lerin kendi bana nasl bir bela augn gsteren kt kaderi betimle
yerek gemiin ve bugnn Spartallarna peygamberimsi stnlg
n kantlamtr. Fiziksel tahakkm bir kez aldatmay baaran sz
kendisine engel olamaz. Akp giden bu szler bilin akna, hatta d
nmenin kendisine bir parodi olarak elik eder: dncenin dn

vermeyen zerkligi, konuma araclgyla gereklige getiginde bir al


maklk momenti -maniklik- kazanr; dnme ve gereklik eadhy
m gibi. Oysa dnme araya koydugu bu mesafe yardmyla gerek
lige hkmedebilir. Ne ki bu tr bir mesafe ac ekmek anlamna gelir.
Bu nedenle akll kii -malum atasznn tersine- gereginden fazla

konumaya egimlidir . Onu nesnel anlamda belirleyen ey, szn


tahakkm karsnda sagladg krlgan avantaj srekli korumazlarsa,
bu avantajn ayn tahakkm tarafndan ellerinden alnacag korkusu
dur nk sz, aldattg dogadan daha zayf oldugunu bilir. Geregin
den fazla konuarak tahakkmn ve adaletsizligin kendi ilkeleri ola
rak ne kmasna izin verir. Bu da korkulmas gereken gleri o kor

kulan gerekletirmeye kkrtr. Szn tarihncesinde sahip oldugu


sylencesel cebir, aydnlanm szn kendi bana musaHat ettigi bir

1 00
ARASZ I: ODYSSEUS YA DA MIT OS VE AYDlNlANMA

felaket olarak varlgn srdrr. Kendisinin Odysseus oldugunu ilan


etmek zorunda kalan Oudeis daha o zaman, lm korkusu iinde,
lm korkusundan kaynaklanan stnlgnde direten Yahudinin

zelliklerini tar; araadan almak da ilk defa, her trden tahakk

mn hep yeniden meylettigi olumsuz bir topya olarak, buijuva top

lumunun sonunda degil, balanganda durur.

Kirke'nin byl yks, yamyamlarn barbarlg diye mitostan


kanay konu alan aniatlarn tersine , yine gerek by aamasna

gnderme yapar. By ben\igi paralarna ayrr; ama benlik tekrar

byye kaplarak daha eski bir biyolojik tre dnr. Benligin

zndrlmesinin tahakkm yine unutmann tahakkmne dayanr.

By sabit zaman dzeniyle birlikte, kendisini bu dzen zerinde te


mellendiren znenin sabit istencini de ele geirir. Kirke, drtlerine

teslim olmalan iin Odysseus'un adamlarn ayartr ve ayartlmlarn

bu hayvan ekli teden beri insann kendisini dnillerine brakmasy

la ilikilendirilir; Kirke burada hetairalarn ilkmegi haline getirilmi

tir. Buna erotik inisiyatifi Kirke'nin alacagna kesin gzyle bakan

Hermes'in u szleri vesile olmutur: d kopacak, yatagna gtr


mek isteyecek seni, 1 sakn olmaz deme, hor grme tanrann yatag

n. "33 Kirke'nin imzas, art arda her eyi mahvetmesi ve imdada ko

masndan da anlaldg gibi, belirsizliktir . Bu belirsizlik soyagacndan

bile bellidir: Helios'un kz, Okeanos'un da torunudur.M Onda ate ve

su unsurlan henz birbirinden ayrlmamtr ve dogann belirli bir y


nnn -ister anaya ait, ister ataerkil ynnn- nceligine kart ola
rak, ok sk e degitirilen dnselligin ve hetairalgn zn oluturan

33 Odysseia, X:296-7.
34 Bkz . Odysseia, X:l38 vd. Aynca bkz. f. C. Bauer, Symbolil und Mythologie,
StuHgart, 1824, cilt , s. 4 7

101
AYDlNlANMANIN DIYALEKTlGI

ey, yldzlarn sudaki yansmasnda, hatta fahienin baknda tekrar


ortaya kan bu belirsizliktir. 35 Hetaira hem mutluluk baheder hem
de mutlu ettigi insann zerkligini yok eder; onun belirsizligi budur
ite. Ne ki bu, sz konusu insan yok ettigi anlamna gelmez: heteira

yaamn daha eski bir biimine skca tutunur. 3., Lotosyiyenler gibi
Kirke de yeni konuklarna lmcl bir zarar vermez; hatta yrtc hay
vanlara dntrdg insanlar tmyle zararszdr: "Kurtlar, aslanlar
vard evresinde, dag hayvanlar, 1 bylemili Kirke onlar kt ila
larla. 1 Saidrnad bu hayvanlar adamlarnn stne, 1 ama kalkp

uzun kuyruklaryla onlar okadlar. 1 Kpekler nasl kuyruk saliarsa


lenden dnen efendilerine, 1 bilirler nk kendilerine gzel eyler
getirdigini her seferinde, 1 yle kuyruk sallyordu bu sert tmakl kurt
lar ve aslanlar."3 7 Byye maruz kalm bu insanlar Orpheus'un ald
g ezgileri dinleyen vahi hayvanlar gibi davranr. Boyun egdikleri sy
lencesel emir ayn zamanda kendi ilerindeki boyunduruk altna aln

m dogay zgrletirir. Mitosa geri dnerek yalanladklar ey mito


sun kendisidir. lnsanlar benlik haline getiren ve hayvandan ayrt
eden dnnn basklanmas, dogann umutsuzca kapal dngsnn
yarattg basknn ie dnmesidir. Daha eski bir gre gre Kirke ad
dogann bu dngsne iaret eder. Ayn lotosyiyenler idilinde oldugu

gibi, idealletirilmi bir tarihncesini hatrlatan o iddet dolu by, in


sanlar gerisin geriye hayvan yaparak, her ne kadar aldatc olsa da bir
uzlama grnts yaratr. Ama daha nce insan olduklar iin, uy
garlk epik iir yoldalarn baianna gelenleri felaket dolu bir d
ten baka bir ey olarak gsteremez ve Homeros'un betimleyiinde

35 Bkz. Baudelaire, "Le vin du solitaire," Les fleurs du mal.


3& Bkz. J A. K. Thomson, Studies in the Odyssey, Oxford, 1 9 1 4, s. 1 53.
3 7 Odysseia, X:2 12 vd.

1 02
ARASZ l: OOYSSEUS YA DA MIT OS VE AYDlNLANMA

bundan duyulan hazza ait neredeyse hi iz yoktur. Kurbanlar ne ka


dar uygarlamsa, byle bir hazzn izleri de o denli byk bir kuvvet

le silinir.38 Odysseus'un yoldalar, daha nceki konuklar gibi yabanl

lgn kutsal mahlukatna degil, pis evcil hayvanlara, domuzlara dn

rler. Belki de Kirke'nin yks, domuzlar kutsal sayan Demeter'in


khtonik kltnn yanklarn barndryordur.39 Ama domuzun insan
benzeri anatomisi ve plaklg bu motifi aklayabilir: belki benzer

olanla karmaya ilikin olarak Yahudiler arasnda varlgn srdren

tabunun ayns loniallarda da vard . Son olarak, insan eti yeme yasag

da akla gelebilir; nk luvenalis'in de syledigi gibi, insan etiniQ do

muz etinin tadna benzedigi defalarca dile getirilmitir. Sonralar b


tn uygarlklar her durumda drtleri, toplumun kendi amalarna
uygun bulup onayladg hazlarn dndaki hazlara meyleden kimseleri
domuz diye adiandrma egilimi gstermitir. Yoldalarn bakala

mndaki by ve kar-by otlar ve arapla ilinrilendirilir, esrime ve

aylma ise koku alma duyusuyla. Giderek daha ok basklanan ve geri

ye itilen bir duyu olarak koku, cinsellige oldugu gibi tarihncesinin

ansna da en yakn duyudur.40 Ne ki domuz imgesinde kokunun


verdigi mutluluk, dik yrmekten mahrum, burnu yere yakn bir ya
ratgn zgrlkten yoksun kesik kesik koklamasna indirgenip arp

ulmurY Sanki by yapan hetaira, ritelde boyun egdirdigi erkek-

38 Murray, Homeros destamnn yazya dklmesi srasnda maruz kaldg.


"sexual expurgations"tan [cinsellikten anndrmal sz ediyor. (Bkz. a.g.e., s.
141 vd).
39 "Domuzlar genel olarak Demeter'in kurban hayvanlardr ." (Wilamowitz
Moellendorff, Der Glaube der H el!enen, cilt D, s. 53.)
40 Bkz. Freud, "Das Unbehagen in der Kultur;" Gesammelte Werke, dlt XIV,
Frankfun am Main 1 968, s. 459, dipnot.
41 Wilamowitz'in notlannda beklenmedik ekilde kesik kesik koklama kavra-

1 03
AYDlNlANMANlN DIYALEKTICI

ler e, ataer kil toplum un kendisine tekrar tekrar boyun ediriini yine
ler gibidir. Onun gibi uygarln basks altndaki kadnlar da kadna

ilikin uygarlatnc yargy benimseyerek cinsellie kara alma eili

mindedirler. Kudretli ve batan karc kadn, Aydnlanma ile mitos

arasndaki atmann izlerini tayan epik iirde artk gsz, eskimi,

saldrya ak haldedir ve klesi yapt hayvanlarn korumasna ge


reksinim duyar.42 Doann temsilcisi olarak kadn, burjuva toplumun
da kar konulmazlgn43 ve er ksizliin gizemli bir imgesine dnt.

Hkmedenlerin gznde kadn, doayla uzlamann yerine doaya s

tn gelmeyi koyan o bo yalan yanstr oldu.

Evlilik toplumun bu durumla baa kmasnn ona yoludur: erki

nin kocas zerinden dolaymlanmasyla kadn erkten yoksun kalr.


Odysseia'daki hetaira tanrann yenilgisinde bunun izleri grlr; bu
arada Odysseus'un Penelope'yle olan tam anlamyla olgunlam evlili

i de, edebi anlamda daha yeni olsa da, ataerkil dzenlernelerin nes

nelliinin daha sonraki aamasn temsil eder. Odysseus'un Aiaie ada

sna ayak basmasyla birlikte, erkein kadnla olan ilikisindeki ifte


anlam, zlem ve buyruk, daha imdiden szlemelerle korunan bir

takas biimini alr. Feragat bunun nkouludur. Odysseus Kirke'nin

bysne direnir. Bu sayede de onun bysnn kendisine direne-

m ile nous, yani zerk akl arasndaki baga iaret edilir: "Schwyzer butu
nuyle inandnc bir biimde nous'u "burundan hzl solumak" ve "kesik ke
sik koklamak"la ilinilendirmitir." (Wilamowitz-Moellendorff, Die Heim
kehr des Odysseus, s. 1 9 1 .) Elbette Wilamowitz etimolojik yaknlgn anlam
bakrnndan bir ey ifade etmedigi kamsndadr.
42 Bkz. Odysseia, X:434.
43 Kar konulmazlk bilinci daha sonra, "buyuleri geri evrilmeye katlanama
yan" Aphrodite Peithon kultunde iladesini bulnumr (Wilamowitz-Moel
lendorlf, Der Glaube der Hellenen, cilt II, s. 152)

1 04
ARASZ 1: OOYSSEUS ADA MIT OS VE A YDINLANMA

meyenlere yalnzca aldatma amacyla vaat ettikleri Odysseus'a nasip


olur. Odysseus onunla yataga girer. Ama nce Kirke'den, kendisine

hibir ktlk yapmayacagna dair bahtiyarlarn, Olymposlularn b

yk andn imesini ister. Bu ant sayesinde erkek sakat braklmaktan,

yani ok sk e deitirilen cinsel ilikiye getirilen yasaktan ve erkek


egemenligi iin kendisinden alnmasndan korunur. Aslnda bu

egemenlik drtlerin reddedilmesi anlamna geldigi iin erkegin sim


gesel olarak kendi kendisini sakatlamasna yol aar. Kirke tutumunun

kaulgn kastederek Odysseus'u "alt edilmez gcnnden44 tr k

nar; ama ayn zamanda ona direnebilen, efendi konumunda ve benlik

sahibi birisine itaat etmeyi de ister: "Ama imdi sok klcn knna,
haydi, 1 gidelim seninle uzanalm yatagmza, 1 sevgi iinde gvenelim

birbirimize, sevie birlee."45 Verdigi hazzn bedeli olarak hazzn hor

grlerek reddedilmesini art koar; bylece son hetaira kendisini ilk

diil karakter olarak kantlam olur. Efsaneden tarihe geite burjuva

sogukluguna belirleyici bir katkda bulunur. Kirke'nin davranlar

ak zerindeki yasagn uygulamalardr; ideoloji olarak ak rekabet


halindeki eierin nefretini rtbas etmek zorunda kaldka, ak zerin
deki yasak da gitgide kuvvetlendi. Takas dnyasnda daha fazla veren

kii hakszdr; ama seven her zaman daha ok sevendir. Seven zveri

sinden tr yceltilirken, bir yandan da gerekli zveriyi gstermek

ten kanmasn diye kskanlkla denetlenir. zellikle sevgi sz konu

su oldugunda, seven haksz bir konuma itilip cezalandrlr. Sevgisinin


de kantladg gibi, sevenin kendi ve bakalar zerinde egemenlik

kurmaktan aciz olmas tatminin ondan esirgenmesi iin yeterli bir ne

dendir. Toplumla birlikte yalnzlk da kendisini geniletilmi olarak

44 Odysseia, X:329.
45 Odysseia, X:333 vd.

os
AYDINLANMANIN DIYALEKTIGJ

yeniden retir. Bu mekanizma hissiyatn en ince dalianna dek yerleir:


insan bir ekilde bir tekine ulaabilsin diye sevginin kendisi ylesine
sogukluga srklenir ki, sonunda gerekletigi anda paralanr. - Kir
ke'nin erkekleri kendisine kul kle eden gc bu kez kendisini. fera
gat ederek boyundurugundan kurtulan erkege kul kle eder. Kir
ke'nin, azann tanraya atfettigi, doga zerindeki etkisi, rahiplerin
bulunacag trden kehanetlere, hatta ileride kartalacak denizeilikle
ilgili sorunlara ilikin akllca ngrlere dnp bzr ve bundan
byle varlgn dii! aklllk maskesine brnerek srdrr. Nitekim
erkten dm byc tanrann Sirenler, Skylla ve Kharybdis'le ilgili
kehanetleri, sonunda yine salt erkeklerin z-varlgn korumasna kat
kda bulunacaktr.
Kuaklararas ilikileri bir dzene kavuturmann nelere mal oldu
gunu anlamak iin, Kirke'nin szlemeli efendisinin istegi zerine yine
eski hallerine getirdigi arkadalarn hallerini betimleyen karanlk dize
lere bakmak gerekir: "lte hepsi insan olmulard yeniden, 1 ama imdi
eskisinden daha gentiler, 1 daha gzeldiler ve daha boylu boslu."4 6
Ne ki bylece onanan ve erkeklikleriyle glenen bu adamlar mutlu
degildir: "Aglamak geldi hepsinin iinden hkra hkra, 1 ev batan
baa iniltilerle yankland durdu. "47 Bir yl sren eksik kalm evliligin
kutlandg lenlerde sylenegelen o en eski dgn ezgisi byle unla
m olsa gerek. Odysseus'un Penelope'yle yaptg asl evliligin bu evli
likle tahmin edilebildiginden fazla ortak yn vardr. Fahie ve e, ata
erkil dnyada dii! kendinden yabanclamay tamamlayan paralar
dr: e, sabit bir yaam ve mlkiyet dzeninden alnan hazz ele verir;
fahie ise ein gizli mttefi.ki olarak, evliligin dogurdugu mlkiyet

4 6 Odysseia, X:395 vd.


47 Odysseia, X:398 vd.

1 06
ARASZ I: ODYSSEUS YADA MITOS VE AYDlNLANMA

haklarnn kapsam dnda kalanlar bir kez daha mlkiyet ilikilerine


tabi klar ve onlarn verdigi hazz satar. Birer metres olan Kirke ve

Kalypso harnaratl dokumaclar olarak tantlarak ayn anda hem sy

lencesel yazg erklerine48 hem de burjuva ev kadniarna benzetilir

ken, Penelope de bir fahie gibi Odysseus'un gerekten sadece yal


bir dilenci mi, yoksa serveniere atlm bir tanr m oldugunu ku
kuyla tartp durur. O ok vlen, Odysseus'lu yeniden tanma sahnesi
ise gerek anlamda soylulara yarar bir karlamadr: "aknlk kap

Iarnt zavallcgn yregini. / Kimi zaman Odysseus'un yzne benze

tiyordu yzn onun, 1 kimi zaman da tanyamyordu aputlarn al

tnda bir trl."49 Penelope iinden geldigi gibi tepki vermekten ka


mr, hata yapmak istemiyordur; dzenin zerindeki basks kaldrama
yacag kadar agr olabilir. Annesinin bu tavrna can sklan gen Tele

makhas gelecekte stlenecegi role henz pek uyum saglam gibi g

rnmese de, annesini paylamaya yetecek kadar erkek oldugunu belli

eder. Annesine ynelttigi inatlk ve tayreklilik sulamas daha nce

Kirke'nin Odysseus'a ynelttigi sulamann aynsdr. Hetaira ataerkil

dnya dzenini benimserken, tekeli Penelope bununla da yetinmez,


kendini eril karakterle eit klana dek rahatlamaz. Bylece evli eler
anlar. Penelope'nin eve dnen Odysseus'u tabi tuttugu snav, evlilik

yatagnn tanmazlgna ilikindir. Yatag Odysseus genliginde, cinsi

yetle mlkiyetin birligini simgeleyen zeytin agacndan kendisi yapm


tr. Penelope dokunakl bir uyankllkla sanki yatagn yerini degiti
rnek mmknm gibi konuup Odysseus'un agzn arar. Bunun ze

rine kocas ona "ierler" ve ok zaman alan marangozluk iini titizlikle

anlatarak yant verir: bir burjuva ilkmegi olarak Odysseus bir hobi

48 Bkz. Bauer, a.g.e., s. 49.


49 Odysseia, XXHI:93 vd.

107
AYDlNlANMANIN DIYALEKTlGI

edinecek kadar sman'tr [zeki, uyank] . Bu hobinin ierigi, Odysse


us'un, ayrrolam mlkiyet ilikilerinin gerei olarak oktan beri d
land zanaata zg emein yinelenmesinden ibarettir. Bu alma
Odysseus'u mutlu eder, nk gereksiz ileri yapabilme zgrl,
hayatta kalabilmek iin bu tr iler yapmak zorunda olan insanlarn
zerinde sahip olduu gc kantlar. isabetli dnen Penelope Odys
seus'u ite byle tanr ve onu olagand kavrayndan tr verek
gururunu okar. Penelope ince bir alay da ieren bu gurur okamasn
birdenbire keserek, kocalarn ektii tm aalar yalnzca evlilikle, ya
ni "onaylanm sreklilik dncesiyle,"50 gvence alnna almabilen
mutlulua haset eden tannlara balar: "Ne yapalm ki tannlar derdere
bodular bizi: 1 ok grdler bize yan yana yaamamz, 1 genliin
tadn karp ihtiyarln eiine varmamz."51 Evlilik yalnzca yaa
mn her eyin karlm bulduu dzeni demek deildir; ayn zaman
da dayanma iinde birlikte lme kar koymak demektir. Evlilikte
uzlama ancak buyruk altna girilerek salanr, tpk tarihte hep grl
d gibi insanal olann bir tek, insanal deerlerle st rtlen bar
barlm bulunduu yerde gelimesi gibi. Ne ki eler arasndaki szle
me, kadim dmanl ancak glkle giderir ve kurban sunamdan
tten dumann zamanla ocan esenlikli dumanma dnmesi gibi,
huzur iinde yatanan kar koca da sonralar Philemon ve Baukis im
gesinin iinde eriyip gider. Kukusuz evlilik uygarlm derinlerinde
yatan mitosun temel talarndandr. Ne ki, evliliin sylencesel katl
ve deimezlii mitosta, kk ada krallnn usuz bucaksz denizde
yaratt kadar bir knt yaratabilir.

50 Goethe, Wilhelm Meisters Lehrjahre. ]ubilaumsausgabe, Stuttgart ve Berlin,


cilt , Blm 1 6, s. 70.
51 Odysseia, XXlll: 2 1 0 vd.

1 08
ARASZ !: ODYSSEUS YA DA MITOS VE AYDlNlANMA

Bir yerden digerine srklendikleri yolculugun son durag bu tr


bir sgnak degildir. Hades'tir. Servencinin nekyia [ller lkesini ilk

ziyareti! srasnda grdg. imgeler ncelikle k dininin aforoz ttigi

anaerkilligin imgeleridir:52 Odysseus nce, karsnda ataerkillige zg

amal bir katlk sergilemek iin kendisini zorladg annesini, tarihn


cesinin kadn kahramanlarn grr.53 Ne ki bu anne imgesi erksiz,
kr ve dilsizdir;54 bu adan epik anlatnn dili imgeye teslim ettigi

momentlerdeki gibi anne imgesi de bir sanndr. Bu imgelerin dile gel

mesi iin, canl bir hatrann teminat olarak kurban kan gerekir ve

anne imgesi sylencesel dilsizliginden , bouna ve geici de olsa, ancak

bu koulla kurtulur. znellik, ancak imgelerin hiligini kavrayarak


kendisine hllkim oldugunda, imgelerin bouna vaat ettigi umuttan pay
alabilir. Odysseus'un vaat edilmi topraklar arkaik imgeler diyar de
gildir. Sonunda btn imgeler ller lkesindeki glgeler olarak

hakiki zlerini aga vururlar, yani yanlsamay. Odysseus bu imgeler

den, l olduklann anladktan ve z-varlg korumann o buyurgan


tavryla onlar kurbandan uzaklatrdktan sonra kurtulabilir; artk
yalnzca yaamna katkda bulunan bilgiyi verenlere kurbandan pay

verecek ve mitosun tahakkm Odysseus'un yaamnda ancak imge


lem gcne ve tinsele dnm biimde yer alabilecektir. Erkten

dm sylencelerin toplandg ller diyar Odysseus'un yurduna

en uzak noktadr. Yurduyla bir tek bu en uzak noktadan iletiim kura-

52 Bkz. Thomson, a.g.e., s. 28.


53 "Gnince bir acdm, bir yandtm, bir agladm, 1 ama ne kadar byk olursa
olsun benim acm, 1 gene brakmadm ne gesin, yanasn kana, 1 Teiresias
sorulanma karlk verene dek." (Odysseia, XI:87 vd.)
54 "urda grrm anann lm gm ruhunu, 1 ite kann dolaynda ses
siz sedasz durur, 1 ama ne oglunun yzne bakabilir, ne konuur, J nasl
anlatayn, efendimiz, kendimi ona?" (Odysseia, XI: 141 vd.)

1 09
AYDNlANMAN IN D!YAlEKT!C!

bilir. Eger Kirchhoffun varsaymndan, yani Odysseus'un ller lke

sine ziyaretinin eposun en eski ve asl efsanelerden oluan katmanma


ait oldugundan yola kacak olursak,55 bu en eski anlat katman ayn

zamanda -Orpheus ile Herakles'in ller lkesine yolculuklarn konu

alan gelenekte de oldugu gibi- belli bir zelligin mitosun tesine en

belirgin biimde getii katmandr; cehennem kaplarnn krlp al


masnn, baka bir deyile lmn ortadan kaldrlmasnn her tr

sylence karu dncenin zn oluturmas gibi. Bu sylence kar

tl. Teiresias'n Odysseus ile Poseidon arasndaki olas uzlamaya

ilikin kehanetinde de vardr. Odysseus omzunda bir kayk kreiy

le denizi bilmez adamlarn lkesine varana dek, 1 yemeklerine hi tuz


komayan bu adamlar"a56 rastlayncaya kadar durmadan yrmelidir.
Yolda giderken omzunda harman kregi tadn zanneden baka bir

yolcuya rastladnda, Poseidon'u uzlatracak kurbannn sunulacag

yere varm demektir. Kehanetin z kayk kreinin harman kre

iyle kartrlmasdr. loniallar bu durumu fena halde komik bulmu


olsalar gerek. Ama uzlamann bagl oldugu bu kemiklik insanlara de
il, fkeli tanr Poseidon'a yneliktir.57 Bu yanl anlamann, balca

55 "Bu yzden birka yeri dnda onbirinci kitabn tamamn sadece eski
nostosun yerinden aynatlm knk bir paras ve bylece iirin en eski b
lm olarak grmekten kendimi alamyorum." (Kirchhoff, Die homerische
Odyssee, Berlin 1 879, s. 226.) -
"Whatever else is original in the myth of Odysseus, the Visit to Death is"
[Odysseus mitosunda zgen olan bir ey daha varsa o da lleri Ziyaret
Etmesidiri . (Thomson, a.g.e., s. 95.)
56 Odysseia, XI : 1 22 vd.
57 Poseidon balangta "toprak anann kocas"yd (bkz. Wilamowitz, Glaube
der Hellenen, cilt , s. 12 vd) ve ge bir dnemde deniz tanrs olmutu. Te
iresias'n kehaneti belki de onun bu ifte zn ima ediyordur. Pose
idon'un, tm denizlerden uzakta topraga sunulan bir kurban araclgyla

1 10
ARA50Z I: ODYSSEUS YA DA MIT OS VE AYDINLANMA

tanrlardan biri olan Poseidon'un fkesini kahkahalarla yaturacag


dnlr. Grirnrn masalnda anneye perilerin degitirdigi bebekten

nasl kurtulacag konusunda akl veren komu kadnn gdn and

m bu: onu rnutfaga gtrrnelisin, ocagn stne oturtrnalsn ve iki

yumurta kabugunda su kaynatrnalsn. Bu onu gldrecektir ve gl


dgnde, onu ele geirdin dernektir."58 Glme gnmze dek tahak
krnn gstergesi, kr ve inat dogann patlamas olagelrnise de,

kart ynde bir ge daha barndnr. O da, kr dogann glme yoluyla

kendisini oldugu gibi kavrayacag, bylece ykc tahakkmden vazge

ecegi dncesidir. Glmedeki bu ift-anlamllk isimlerdeki ift-an

larnllga yakndr ve belki de isimler, gnmzde kullanlan lakapla


nn hala oldugu gibi, donup ta kesmi glmeden baka bir ey degil

dir. l..akaplar, iinde ilk ad verme edirolerinden kalma kimi zellikle

rin yaarnaya devarn ettigi tek eylerdir. Glme melligin suuyla itti

fak halindedir; ama hukukun askya alndgn ilan ederken bu su or

taklgnn tesine iaret eder. Glme yurda giden yolu vaat eder. Ilk

tarihini Odysseia'nn verdigi melligin, tarihncesinden kap kurtul

masn saglayan servenleri balatan ey yurt zlernidir. Faistlerin bu-

yatnrlmasnn, onun khtonik erkinin simgesel olarak onarlnasna da


yandg dnebilir. Bu onarm denizde ganimet peinde komann yerine
tarmn gemesiyle de ifade edebilir: Poseidon ve Demeter'in kltleri i ie
geer. (Bkz. Thomson, a.g.e. , s. 96, dipnot).
58 Grimm Kardeler, Kiru:ler- und Hausmarchen, Leipzig, tarihsiz, s. 208. Bu ya
kn motifler antikagdan, zellikle Demeter'den aktanlmtr. Demeter "ka
rlan kzn ararken Eleusis'e" geldiginde "Dysaules ile kars Baubo tara
fndan agrlanr, ama zntsnden dolay yiyecek ve ieceklere el srmeyi
reddeder. Ev sahibesi Baubo bunun zerine birdenbire eteklerini yukar
kaldrp plak vcudunu gstererek onu gldrr. " (Freud, Gesammelte
Werhe, cilt X, s. 399. Bkz. Salomon Reinach, Cultes, Mythes et ReUgions, Pa
ris, 1 9 1 2 , cilt IV, s. 1 1 5 vd.)

lll
AYDlNlANMANlN DIYALEKTICI

nun tersini iddia eden yalanlanna karn yurt kavramnn mitosla kar
tlk olutunnas, epik iirin en iteki paradoksunu oluturur. Tm

yurt kavramlannn nkoulu olan yerleikligin gebeligi takip etme

sini saglayan anlann tarihte yogunlap dnmesi burada gerekle

ir. Yerleikligin beraberinde getirdigi sabit mlkiyet dzeni yabanc


lamann temeliyse ve her zlem ve yurt zlemi bu yabanclama iin

de yitik bir ilk durumdan kaynaklanyorsa o zaman her zlem ve yurt

zlemi, tek bana yurt kavramnn olutugu yerleik dzene ve sabit

mlkiyete ynelik olacaktr Novalis'in her felsefenin bir yurt zlemi

olduguna ilikin tanm, yurt zlemini yalnz yitik bir ilksel durumun

hayali olarak degil, ancak yurdu, hatta dogann kendisini mitostan s


klp kopanlm bir ey olarak tasarlyorsa dogru saylabilir. Yurt ka

p kurtulmu olmaktr. Bu nedenle, Homerosu efsanelerin "yery

znden uzaklayor" olmalanna ilikin o yaknma bu efsanelerin haki

liliklerinin gvencesidir: "'nlar insanlga dnktr. "59 Serven anlat

lannda yapldg gibi sylencelerin romana nakledilmesi mitosu za

mann iine srkleyerek tahrif eder, bylece mitosu yurt ve uzlama


dan ayran uurumu gzler nne serer. Uygarlgn tarihncesi dn

yadan aldg korkuntur ve bu te kei oban Melanthios'un sa

kat braklnasn anlatan ksm Homeros'ta bulunabilecek en dehet

verici belgedir ve uygarhgn tarihncesi dnyaya aslnda ne kadar

benzedigini ortaya koyar. Uygarlgn tarihncesi dnyay atgt nokta


aktanlan eylemlerin ierigi degildir. Tam anlatma annda tahakkm
duraksatan ey z-bilintir Szn kendisi, sylencesel ezginin kart

olarak dil, yani gereklemi felaketi hatrayarak skca tutabilme

olanag Homerosu kap kurtulmann yasasdr. Anlatclk grevinin

ite bu kap kurtulmay beceren kahramana verilmesi rastlant degil-

59 Hlderlin, Der Herbst, a.g.e., s. 1066.

1 12
ARASZ 1: ODYSSEUS YA DA MITOS VE AYDlNlANMA

dir. Ezgide agrballkla yazgyla kartrlan deheti ilk olarak tm

aklgyla ortaya karan ey, dehet verici olaylan bile eglence malze

mesi olarak sunan anlatnn soguk mesafesidir. Szdeki duraksama

dizedeki duraktr, aktarlanlarn eski bir gemie dnmesidir; bu

dnm sayesinde uygarlgn o zamandan bu yana tamamyla snd


remedigi zgrlk imek gibi parlar. Odysseia'nn XXII. kitabnda,
ada kralnn oglunun sadakatsiz hizmetilerini hetairalga geri dn

dkleri iin cezalandn betimlenir. Aslanlarn bu yazgs, ancak

ondokuzuncu yzyln en byk hikayecilerinin impassibilite'siyle

[hissizlik, vurdumduymazlk) kyaslanacak insanlkd bir bover

milikle canlandrlr ve ifadesiz bir ekilde, tuzaga drlen kularn


lmesiyle karlatrlr; bunu da yle bir suskunlukla yapar ki, do
nuklugu, tm szden asl geriye kalandr. Arka arkaya dizilenleri anla

tan dize, "Bir ara ayaklan rpnverdi, ama uzun srmedi bu"60 szle

riyle kapanr. Belimlerneyi yapann, daha o zaman anatominin ve canl

hayvanlar kesip bierek yaplan deneyierin soguklugunu yanstan ke

sinligi, 61 hukuk ve yasa adna, yarg konumundaki Odysseus'un kur


tuldugu ller lkesine atlan hizmetilerin debelenmelerinin tpk bir
roman gibi kaydn tutar . ldamda grdklerini kafasndan geiren bir

yurtta olarak Homeros kendisini ve aslnda okur olan dinleyicilerini

60 Odysseia, XXII:473.
61 Wilamowitz'e gre, ceza yargs "ozan tarafndan keyifle yerine getirilmi
tir." [Die Heimhehr des Odysseus [Odysseus'un Eve Donll), a g.e., s. 67.]
Otoriter filolog, aga drlen kulara ilikin yaplan benzetme iin "asl
m hizmetilerin ipte sallanlann ok uygun ve modem biimde yans
tyor" (bkz. a.g.e., s. 76) diye seviitiyorsa ej1;er, duyulan bu keyif daha ok
onun keyfidir. Wilamowitz'in yazlan barbarlkla kltrn Almanlara zg
dolaklgnn en etkileyici belgeleri arasnda yer alr. Bu dotaklk yeni
philhelenismus'un [Eski Yunan hayranlg) temellerinde yatar.

113
AYDlNlANMANlN DIYALEKTlGI

bu iin uzun snnedigini belirterek teselli eder.52 Ama "uzun srmedi

bu" szcklerinden sonra anlatnn i ak duruverir. Bu noktada an

latcnn tavrlar, gerekten de uzun srmedi mi diye sorar gibidir ve

kendisine bu soruyu sormakla grnrdeki kaytszlgn yalanlam

olur. Anlatnn akn durduran bu tavr bylece idam edilen hizmet


ilerin unutulup gitmelerine de izin vermez ve onlarn lmle pene

letigi o saniyenin dile gelmez sonsuz acsn gzler nne serer.


"Uzun srmedi bu" szcklerinden geriye yank olarak kuru bir Quo

usque tandema sorusu kalmtr. Daha sonraki retorikiler bu sabr

kendilerine mal ederek bilmeden bu szn kutsallgn bozarlar. Gad

darlg aktaran dizelerde umut, anlatlanlarn ok gerilerde kalm ol


masna tutunur. Tarihncesinin, barbarlgn ve kltrn bu dolakl
g karsnda Homeros'un uzattg teselli edici el ite bu "bir varm bir

yokmu" hatrlatmasndadr. Epos ancak roman olarak masala dn

r.

52 Gitben Murray bu dizelerde teselli etme amacnn gdldgne dikkal e


ker. Onun kuramma gre Homeros'la ikence sahneleri uygarhk sansr
tarafndan silinmilir. Geriye sadece Melanlhios'un ve hizmetiterin lm
kalmur. (A.g.e., s. 146.)
a Cicero: Daha nereye kadar? -yn.

1 14
Arasz II

JULIETTE YA DA AYDINLANMA VE
AHLAK

Aydnlanma, Kant'n deyiiyle, "Insann kendi suu ile dm ol

dugu bir ergin olmama durumundan kurtulmasdr . Bu ergin olmama

durumu ise, insann kendi anlama yetisini bir bakasnn klavuzlugu

na bavurmakszn kullanamaydr."1 "Anlama yetisini bir bakasnn


klavuzluguna bavurmakszn kullanmak," akln yol gsterdigi anla
ma yetisidir. Bu, anlama yetisinin kendi i mantgnda tekil bilgileri

bir sistem oluturacak biimde birbirine eklemesinden baka bir ey

demek deildir. "Akln tek nesnesi anlama yetisi ve anlama yetisi

nin amal bir biimde ie koulmasdr. " 2 Akl, "anlama yetisi edimle

rinin hedefi olarak belli bir kolektif birlik"3 ngrr ve bu da sistem


dir. Akln kurallar, kavramlarn hiyerariye gre yaplandrlmasna
ynelik talimatlardr Hem Kant'ta hem de Descartes ve Leibniz'de

rasyonellik, "st trlere karken de, alt cinslere inerken de sistematik

baglantly tamamlamaktan"4 oluur Bilginin "sistematikligi" ise bilgi

nin "paralarnn bir ilkeye gre gerekletirdigi baglant"dr 5 Aydn-

1 Kam, "Beantwonung der Frage: Was ist Aulklarung?" ["Aydnlanma Nedir


Sorusunun Yanu"J . Kants Werle, Akademie-Ausgabe, cilt VID, s. 35.
2 Kritil der reinen Vemunft [Saf Alln Eletirisi] , a.g.e., cilt lll, 2. bask, s. 427.
3 A.g.e., s. 427
4 A.g. e. , s. 435 vd.
5 A.g.e., s . 428.

1 15
AYDlNLANMANlN DIYALEKTlGI

lanmann ngrdgu anlamda dnme, bagdak bilimsel bir dze


nin oluturulmas ve ilkelerden olgusal bilginin tretilmesidir; bu ilke
ler ister keyfi belitler, ister dogutan gelen idealar, ister en yce soyut

lamalar olarak tasarlansn. Mantksal yasalar en genel dzeyde dzen


ii ilikileri oluturur ve onlar tanmlar Birlik teksesliliktedir. eliki
nermesi zaten in nuce [z halindeki] sistemdir . Bilgi ilkelerin altnda,
altakoymadan [Subsumsution] ibarettir. O, sisteme dahil edilmi yar
gyla birdir. Sisteme ynelik olmayan her dnme ya ynsz ya da
otoriter addedilir. Akln tek katks sistematik birlik ideasdr, sabit
kavramsal baglantlann biimsel geleridir. Insanlarn akln idraki di
ye ileri srdkleri her trden esasl hedef, Aydnlanmann kat anlay
na gre delilik, yalan ya da "rasyonelletirme"dir. Kimi filozoflar bu
kat anlayn tesine geip daha insansever duygulara ynelmemiz
iin byk aba gstemi olsalar da sonu ayrudr. Akl, "tikeli genel
den karsama yetisidir.6 Genel ile zelin trdeligi, Kant'a gre
"saf anlama yetisinin ematikligi" tarafndan guvence altna alrur. Bu,
alglamay daha batan anlama yetisine uygun biimde yaplandran
anlksal dzenegin bilind ileyiidir . znel yargnn anlalabilir
buldugu bir konu, o konu daha Ben'in iine girmeden nce, anlama
yetisi tarafndan nesnel bir nitelik olarak anlalabilirlik damgas yer.
Bu trden bir ematiklik olmadan, ksacas algnn anlksallg olma
dan, izlenim ile kavram, kategori ile de tekil rnek birbiriyle uyu
mazd; hatta her eyin hedef aldg sistemin birligi bir yana, dnme
nin birligi bile kurulamazd. Bu birligi oluturmak bilimin bilinli g
revidir. 'Tm ampirik yasalar yalnzca anlama yetisinin saf yasalan
nn tikel belirlemeleri"yse, 7 aratrmalar srasnda daima ilkeler ile ol-

6 Kritil der reinen Vernunjt, s. 429.


7 A.g.e., cilt v. . bask, s. 93.

116
ARASZ ll: ]ULIEITE YA DA AYDlNLANMA VE AHLAK

gusal yarglarn birbirine dogru baglanp baglanrnadgna dikkat et

mek gerekir. "Bilgi yetimiz ile doga arasndaki bu uyum yarg gc ta


rafndan apriori varsaylr."8 Yarg gc rgtl deneyimin "klavu

zudur.9

Sistem ile dogann uyumu saglanrnaldr; nasl sistemden yola k

lp olgular hakknda tahminde bulunuluyorsa, olgular da sistemi


onaylamaldr. Ama olgular praksise aittir ve her yerde bireysel zne

lerin toplumsal bir nesne olarak dogayla temaslarn imler. Deneyim

her zaman gerek bir eylem ve katlarunadr _ Ne ki fzik biliminde ku

rarrun kendisini snaurken bavurdugu alg ogu zaman deney aletle

rinde grlen elektrik kvlcmlarna indirgenmitir. Kald ki o kvl

cmlarn grnmemesi de kural olarak herhangi bir pratik sonu do


gurmaz, olsa olsa ya kuram kertir ya da deneyi hazrlarnakla grev
li asistann kariyerini. Ama laboratuar koullar istisnadr. Sistem ile

dn arasnda uyum yaratamayan bir dnme, yaltlm grsel

izlenimlere ters dmenin tesinde gerek praksisle de atr. Beklen


tiler gereklememekle kalmaz, bir de beklenmeyen eyler oluverir:
kpr ker, ekin sararp solar, tp insanlar hasta eder . Sistematik

dnme eksikligini ve mantga nasl ters dldgn en belirgin bi

imde gsteren kvlcm kap giden alg degil, ani lmdr. Aydn

lanmarun aklndaki sistem, olgularla en iyi biimde ba edebilen ve

bylece znenin dogaya egemen olmasn en etkili biimde destekle


yen bir bilgi biimidir. Sistemin ilkeleri z-varlg korumann ilkeleri
dir. Bu durumda insann ergin olmama durumu kendi varlgn koru

makta yetersiz kalmas demektir. Srasyla kle sahibi, zgr giriimci

ve ynetici olarak burjuva Aydnlanmann mantksal znesidir.

8 Kritik dcr Urteilslraft [Yarg Gcnn Eleirisil, a.g.e., cilt V, s. 1 85_


9 A.g.e., s_ 185.

ll7
AYDlNLANMANIN DIYALEKTIGI

Akln znelerinin, yani tek ve ayn akln tayclarnn gerek kar


tlklar oluturmalanndan dogan, akl kavramna ilikin zorluklar Ba

u Aydnlanmasnda yarglarnn grnteki berraklgyla gizlenir. Bu

na karlk Saf Akln Eletirisi'nde bu zorluklar kendilerini akn Ben

ile ampirik Ben arasndaki bulank ilikide ve diger uzlamam eli


kilerde ifade eder. Kant'n kavramlar ift anlamldr. Akn, birey-s
t Ben olarak akl, insanlarn zgrce birlikte yaayabilecekleri ideas

n ierir. Insanlar bu sayede kendilerini genelgeer zneler olarak

dzenleyip, saf akl ile ampirik akl arasndaki aumay btnn bi

linli dayanmas iinde aarlar. Btn, hakiki genelgeerlik ideasn,

topyay temsil eder. Ne ki akl ayn zamanda hesap dnme mer


ciidir. Bu, dnyay z-varlg koruma hedeflerine gre dzenleyen ve
nesneyi salt duyusal bir malzemeden boyunduruk altna alnacak bir

malzerneye dntrmekten baka ilevi olmayan bir drmedir. So

nuta genel ile zeli, kavram ile tekil vakay dardan birbirine uydu

ran ematikligin gerek dogasnn gnmz biliminde endstri toplu

munun karna hizmet ettigi aga kar. Varlk, imal ve idare etme
gzyle grlmeye balar. Her ey yinelenebilen ve birbirinin yerine

konulabilen srelere dnerek sistemin kavramsal modellerinin salt

bir megi haline gelir. Bu, hayvanlar yle dursun bireyler iin bile

geerlidir. Idareci ve eyletiren bilim ile kamusal zihin ve bireyin de

neyimi arasnda bir atma meydana gelmesi koullar tarafndan en

gellenmitir. Duyular daha alg vuku bulmadan kavrama aygt tarafn


dan belirlenir; yurtta da apriori olarak dnyay bir tr malzeme ola

rak grr ve bu dnyay ayn malzemeleri kullanarak oluturur.

Hollywood'un bilinli olarak gerekletirecegi eyi Kant sezgisel olarak

ncelemiti: imgeler daha retim aamasnda, daha sonra nasl algla

nacaklarn belirleyen anlama yetisinin standartlarna gre nceden

1 18
ARASZ II: jUUITU Y A DA AYDlNlANMA VE AHlAK

sansrlenir. Kamusal yarg tarafndan onayladgn zanneden alg daha


gereklemeden o yarg tarafndan ekillendirilmitir. Akl kavramnn

iindeki gizli topya, znelerin rastlantsal farkllklannn tesindeki

bastnlm ortak kan gsterse de, arnaiann basks altnda salt siste
matik bilim olarak ileyen akl bu farkllklan eitleledigi gibi, ortak
kar da standartlaurr. Akl, toplumsal iletmenin snflandrmalar

dnda hibir belirlemeyi geerli saymaz. Kimse ugruna ekillendiril

digi amaca ters dmez: mesleki ve ulusal gruplarn ie yarar, baarl

ya da baarsz bir yesi olmak. Ait oldugu cografi, psikolojik, sosyo

lojik tipin herhangi bir temsilcisidir o. Mantk demokratiktir, nk

byg:n kge gre hibir ayrcalg yoktur. Bykler sekinleri

olutururken, kkler de sosyal yardm kurumlannn mstakbel


nesnelerini olutururlar. Genelde bilimin doga ve insanlara kar tavr

neyse, zelde sigorta biliminin yaam ve lm karsndaki tavr da

odur. Kimin ldg nemli degildir; nemli olan, lm vakalan ile si

gorta irketinin ykmllkleri arasndaki ilikidir. Formllerde ken

dini tekrar tekrar gsteren ey tikel olaylar degil, byk saylar yasas
dr. zeli yalnzca genelde gereklemi bir olay ve geneli de zelin
yakalanp gdmlenmesine yarayan bir taraf olarak alglayan anlkta,

genel ile zelin bagdamas artk gizliden gizliye bile mmkn degil

dir. Bilimin kendisi kendisinin bilincinde degildir; o bir alettir. Aydn

lanma ise hakikat ile bilimsel sistemi bir tutan felsefedir. Henz felsefi
bir ama dogrultusunda hareket eden Kant'n bu zdeligi teriellen
dirme giriimi, bilimsel adan anlam tamayan kavramiann oluma

sna yol amtr; nk bunlar oyunun kurallarna gre dzenlenen

gdmleme talimatlan degildir. Bilimin kendisine ilikin anlay ile

bilim kavram birbiriyle eliir hale gelmitir. Kant'n yapt salt ileyi

olarak deneyimi amtr ve bu nedenle bugun kendi ilkelerine gre,

1 19
AYDlNLANMANlN DIYALEKTICI

Aydnlanma tarafndan dogmatik saylp yadsnmaktadr. Kant'n, bi


limsel sistemi hakikatin bir ekli olarak onaylamasyla birlikte, dn
ce de kendi hknszlgne mhrn basmtr; nk bilim teknik

bir uygulamadr ve sistemin basks altnda olan baka emek biimleri


gibi bilim de hedeflediklerini yanstmaktan uzaktr.

Aydnlanmann ahlak gretileri, karn fayda etmedigi noktada


toplumu bir arada tutmak iin, zayf drlen dinin yerine anlksal
bir zemin bulunmas ynnde giriilen umutsuz abaya tanklk eder.

Gerek birer yurtta olarak flozoflar, kurarnlarnda mahkm ettikleri


erklerle pratikte ittifak kurarlar. Kurarrlar tutarl ve katyken ahlak
gretileri an sert bir tavr sergilerliginde bile ya propagandac ve
duygusaldr ya da Kan'n olgular olarak tresel glere bavurmasn
da oldugu gibi, ahiakn hibir eyden karsanamaz oluunun bilinciy
le ortaya konmu tahakkn edimleridir. Kan'n karlkl sayg gre

vini akl yasasndan karsama giriimi, Bat felsefesindeki tn giri


irrlerden daha ihtiyatl olsa da, Eletiri'de kendine bir dayanak bula
mamaktadr. Burjuva dnmesinde hep grlen bu giriim, onsuz
uygarlgn var olamayacag ihtimam [Rcksicht] maddi kar ve ta
hakkm dnda bir temele oturtmaya yneliktir ve benzer her trl
giriimin olmadg kadar incelikli ve paradoksal ve hepsi gibi ksa
mrldr. Kan sayg gdsyle, karndan srf yasann biimi iin
vazgeen bir yurtta aydnlannu degil, ancak batl inanca kaplm sa
ylr - bir ahmaktr. Alaklarn iyi niyetli olduklan bir durumda bile
ahlaki edinierin aklsal oldugunu varsayan Kan iyimserligin kke
ninde barbarlga geri dnmekten duyulan dehet yatar. Kant Haller'e
cevabnda, 10 karlkl sevgi ve saygdan, yani bu iki tresel gten biri
zayflarsa, uo zaman (ahlakszlgn) hiligi agzn iyice ap tm (ahla-

10 Metaphysische Arfcinge der Tugendlehre, a.g.e., cilt VI, s. 449.

120
ARA50Z ll: JULIETTE YA DA AYDlNlANMA VE AHlAK

ki) varlklar alemini bir damla su gibi iiverir" diye yazar. Ne ki Kant'a
gre bilimsel akl iin ahlaki gler, ahlaksz gler gibi, tarafsz
drtler ve davran biimleridir; gizli olanak yerine erkle uzlamaya
yneldiklerinde hemen o ahlaksz glere dnverirler. Aydnlanma
fark kurarndan dlar. lhtiraslar "ac si quaestio de lineis, planis aut
de corporibus esset" (izgi, dzlem ve cisimleri inceledigi gibi] 11 ince
ler. Totaliter dzen bunu byk bir ciddiyede yapmtr. Ondakuzun
cu yzyl iadamn Kant sayg ve karlkl sevgiye bagl klan kendi
snfnn denetiminden zgrleen faizm, demirden bir disiplinle
kendi halklarn ahlaki duygulardan esirgerken artk disiplin altna
girmek zorunda degildir. Kategorik ernredicilige kart olarak ve saf
aklla bir o kadar uyum iinde varlgn srdren faizm insanlara bi
rer ey, birer davran biimleri merkezi gibi davranr. Egemenler, Av
rupa'y kasp kavuran tahakkm okyanusuna kar burjuva dnyasn,
henz ekonomik yogunlama yeterince ilerleyememiken, korumak
niyetindeydiler. nceleri kapitalist unsurlarn dizginlerinden boan
m gcne yalnzca yoksullar ve yabanllar maruz kalyordu. Totaliter
dzen ise hesap dnmenin hakkn tam olarak verir ve bilime
byle tutunur. Bilimin temel yasas kendi acmasz verimliligidir. lte
Kant'n Eletiri'sinden Nietzsche'nin Ahiakn Soyktg'ne dek felse
fenin duvara yazdgn, yalnzca tek bir kii ayrntlarna varana dek
uygulamaya dkmtr. Marquis de Sade'n yapt, "bir bakasnn k
lavuzlugu olmakszn anlama yetisini," diger bir deyile vesayetten
kurtulmu burjuva znesini gsterir.

z-varlg koruma bilimin kurucu ilkesidir; Kant'ta oldugu gibi


idealist biimde tretilecekse de, kategoriler tablosunun ruhudur. Ben
bile, tamalgnn sentetik birligi olan, Kant'n btn mantgn aslacag

1 1 Sp inoz.a, Ethica, Pars n, Prae[atio.

121
AYDlNLANMANIN DlYALEKTlCI

en yksek nokta dedii o merci 12 bile, gerekte maddi varoluun hem


rn hem de kouludur Kendi bann aresine bakmak zorunda
olan bireyler, Ben'i dnrosel ngrnn ve kavray gcnn mer
cii olarak gelitirirler; Ben, iktisadi bamszln ve retken mlkiye
n kuaklar boyunca aktanlmas midiyle geniler ve bzr. So
nunda da kamulatrlan yurttalardan totaliter trst efendilerine ge
er. Bu trst efendilerinin bilimleri, boyunduruk altna alnm kitle
toplumunun kendisini srekli yeniden rettii yntemlerin mkem
mel meidir . Bunlarn planlama anlaylan iin dikilen ilk antlardan
birini Sade dikmitir. Erk sahiplerinin halklara kar dur durak bilme
den hazrladklan komplolar, Machiavelli ve Hobbes'dan bu yana, ay
dnlanm tine burjuva cumhuriyeti kadar yakndr. Bu tin otoriteye,
otorite ancak itaat etmeye zorlayamad zaman ve tahakkme de
tahakkm ancak olgu deilse dmandr. Akln kim tarafndan kulla
nldna baklmad srece , akl tahakkme dolaymdan daha az

yakn deildir; bireylerin ve gruplarn konumlanna bal olarak ba


r ya da sava , hogr ya da basky mevcut durum olarak gsterir.
Akl asl hedefleri ya doann zihin zerindeki gc olarak ya da ken
di bana yasalar koymasna bir engel olarak ifa eder. Bu yzden de
akl , olduu haliyle bir biim olarak her trden doal kann hizme
tindedir. Dnme btnyle bir organ haline gelir ve doaya geri
dner. Nasl tm doa toplumun gznde bir malzemeyse, hkme
denler iin de insanlar malzeme haline gelir . Burjuvalarn birbirlerini
denetim altnda tuttuklan ksa liberalizm dneminden sonra, egemen
lik kendisini faiste rasyonelletirilmi arkaik dehet olarak gsterir.
Francavilla Prensi Napali Kral Ferdinando'nun huzurunda yle der:

12
Kritik der reinen Vernunjr, a.g. e . , cUt . 2. bask, s. 109.

1 22
ARASZ ll: JULIETTE YA DA AYD!NIANMA VE AHlAK

uDinsel khimairalarn11 yerine terrn en ar biimleri geirilmelidir.

Halk gelecekteki cehennem korkusundan kurtulsa da, bu korku biter

bitmez kendisini bir baka eye kaptracaktr. Ama bu khimairaya da

yal korkunun yerine, yalnzca halk iin geerli olan, acmasz ceza ya

salar geirilmelidir; nk devlette huzursuzluga yalnzca onlar ne


den olur. Honutsuzlar sadece alt snflar iinden kacaktr. Hibir
zaman hissetmeyecekleri gernin tasavvuru zenginler iin ne ifade ede

bilir? stelik bu bo hayal onlara boyunduruklar altndaki insanlar

ezme hakkn veriyorsal Bu snfn iinde, gerekte despotluk bakala

nnn zerinde oldugu srece, en koyu glgesinin kendi zerine d


mesine rza gstermeyecek tek bir kii bulamazsnz."13 Akl hesapla
mann, plann organdr, hedefler karsnda kaytszdr, gesi koordi

nasyondur. Sporun ortaya kmasndan bir yzyl kadar nce Sade,

Kant'n akn olarak temellendirdigini ampirik olarak gstermiti: bilgi

ile plan arasndaki yaknlk, dinlenme aralar bile batan sona rasyo

nellemi olan burjuva varoluuna, en ufak ayrntsna varana dek ka

nlmaz amasallgn damgasn vurmutur. Eksiksiz olarak koordine


edilen modem spor takmlarnda hibir oyuncunun kendi rolyle ilgi
li bir kukusu yoktur ve her oyuncunun bir yedegi vardr. Bu takmla
rm tam karlign juliette'in cinsel takmlarnda buluruz. Bu takmlar

da da hibir an bo gemez, bedenin hibir blgesi ihmal edilmez ve


her ilev degerlendirilir. Kitle kltrnn btn dallarnda oldugu gi
bi spor alannda da gerilimli ve belli amalara ynelik bir hareketlilik

vardr. Tam olarak erginlenmeyen izleyici, kombinasyonlar arasndaki

fark ve keyfi olarak belirlenmi kurallara gre degerlendirilen degi-

Khimaira: Yeralu yarankiar olan Typhon ile Ekhidna'nn birlemesinden


doan canavarlardan biri -yn.
13 Histoire de juliette, Hollanda, 1 797, cilt V, s. 3 1 9 vd.

123
AYDlNLANMANIN DIYALEKTICI

ken dururnlarn anlanun karabilmekten uzaktr. Kant sistemin


kendine zg mimari yaps da tpk Sade orjilerdeki jimnastiki pi
ramitleri ve erken dnem burjuva Joealannn ilkecilinde oldug;u gibi
-bu 120 joumees'deki (Sodom'un 1 2 0 Gn) libertine toplumun kat
ynetmelinde kinik bir biimde yansmtr- artk tm yaanun asl
hedeflerden yoksun rgtlenecenin ilarudr. Bu tr etkinliklerde
nemli olan sanki keyif almaktan ok keyfin telal hareketliligi, rgt
lenmesidir; tpk lmparatorluk Roma's, Rnesans ve Barok gibi sy
lenceden arndrlm dnemlerde ierin degil de etkinligin emas
nn agr basmas gibi. Modem dnemde Aydnlanma uyum ve m
kemmelligin hipostazlatnlmalarna son verip onlar dinsel bir te
Dnyaya tamtr. Bu iki temel ilke bylece sistem erevesinde insa
ni erneilere birer lt olarak verilmitir. Fransz devrimini umutla
bezeyen topya, kudretli ve ayn anda aciz bir biimde Alman mzigi
ve felsefesine getikten sonra, yerleik bujuva dzeni akl btnyle

ilevselletirmitir. Akl amasz bir amasallga dnm ve tam da


bu yzden her trden amaca hazr hale gelmitir. Kendisine dogrul
tulmu bir plandr akl. Totaliter devlet uluslar kullanr olmutur.
"Prens yle yantlar" der Sade , Ynetenler nfusu denetlemeli, kork
tug;tnda onlar yok edecek ya da gerekli grdgtnde saylarn antra
cak gerekli aralar elinde bulundurmaldr. Ynetenlerin kar ve tut
kularndan, ve syledimiz gibi, bizim gcmz artrmak iin yeteri
kadar gcn bahedildigi snfn kar ve tutkularndan baka hibir
ey hkmetin adaletini dengelememelidir. 14 Prens akln [Ratio] en
korkun biimi olan emperyalizmin izleyegeldigi yola iaret eder: u

Boyunduruk altna almak istediniz halkn elinden tanrsn aln ve


onu manevi kntye ugratn; sizinkinden baka bir tanrya tapn-

14 Histoire de juliette, s. 322 vd.

124
ARA.SOZ ll: ]U LlE TT E YA DA AYDlNlAN MA VE AHLAK

madklan ve sizinkinden baka treleri olmadg mddete daima bu

halkn efendisi olursunuz. Buna karn ona en geni biimde su i

leme serbestligi tanyn; su size ynelmedigi srece asla cezaland

rmayn."15

Akl asl hedeflere ynelik olmadg iin btn duygulanmlar akl


dan eit uzaklktadr. Duygulammlar yalnzca dogaldr. Akln aklsal
olmayan her eyle yalnzca bir kartlk oluturdugunu ngren ilke,

Aydnlanma ile mitoloji arasndaki hakiki kartlgn temelini olutu

rur. Mitoloji tini yalnzca dogaya gml olarak, yani bir doga erki

olarak tanr Mitolojinin gznde, dardaki gler gibi ierideki de

vinimler de [Regung) tanrsal ya da demonik kkenli, canl erklerdir.


Buna karlk Aydnlanma baglam, anlam, yaam tmyle znelligin

iine geri eker ve znellik kendisini ancak bu sayede kurabilir Ay

dnlanma asndan akl, eylerin kendilerine zg tzn kendisine

katan ve bu tz akln zerkligine dogru buharlatran kimyasal bir

harekete geiricidir. Batl inanlardan kaynaklanan doga korkusunu


amak iin, Aydnlanma istisnasz tm nesnel etki birimlerini ve ekil
leri kaotik malzemeden oluan bir perde olarak gstermitir. Bu mal
zemenin insani merci zerinde etkili olmasm da, zne ideaya gre s

nrsz, ii bo, tek bir yetke haline gelene dek klelik diye lanetlemi

tir. znenin soyut erkinin gznde dogamn btn gc, fark gzet

meyen salt bir diren haline geldi. Kalvinizmi de ieren Bat Aydnlan
masnn ortadan kaldrmas gereken zel mitoloji, Katolik ordo [d

zen) gretisi ile bunun altnda yeermeye devam eden pagan halk di

niydi. Insanlan bu tr inanlardan zgrletirmek burjuva felsefesinin

hedefiydi. Ne ki bu zgrletirme insanal fikir babalannn ngrd

gnden ok telere vard . Dizginlerinden boanm pazar iktisad hem

15 Histoire de juliette, s. 324.

1 25
A YDINlANMANIN D lY Al.EKIIGI

akln bugnk biimiydi hem de akl mahveden erk. Romantik gerici

ler, burjuvalarn bizzat yaadklar deneyimi dile getirmekten baka

bir ey yapmyorlard: dnyalarndaki zgrlgn rgtl bir anariye

dogru srklenmesi. Katolik kar-devrimin getirdigi eletiri Aydn

lanma karsnda hakl saylr; tpk Aydnlanmann Kataliklik kar

snda hakl saylmas gibl Aydnlanma kendini liberalizme baglamt.


Eger tm duygutanmlar edegerse , zaten sistemin biimine egemen

olan z-varlg koruma da eylem iin en akla yatkn maksimi sunar gi

bi grnecektir. Bu maksim serbest iktisana serbest klnmalyd. Bur

juva erken dneminin Machiavelli, Hobbes, Mandeville gibi karanlk

yazarlar benligin egoizminden yana karak, toplumun ykc bir ilke


oldugunu sylediler ve aydnlk olanlarn, klasikiterin resmi doktrin
mertebesine ykseltmesinden nce uyumu karaladlar. Bu karanlk

yazarlar burjuva dzeninin btnselligini, sonunda hem genel ile teki

li hem de toplum ile benligi birbirine dotandran bir dehet olarak

gklere kartyorlard. zel gruplarn iktisadi aygt zerindeki ege


menliklerinin insanlar bldg iktisadi sistemin gelimesiyle, akln
zde kabul ettigi z-varlg koruma, yani burjuva bireyinin somut

tam drts, zykmdan ayrt edilemeyen ykc bir doga tahak

km olarak belirdi. z-varlg koruma ve zykm bulankiap birbi

rine kart. Saf akl akldlga, hatasz ve ieriksiz bir usle dnt.

Doga ile benlik arasnda bar ilan eden topya ise devrimci avangard
la birlikte irrasyonel, ama ayn zamanda akla uygun bir biimde Al
man felsefesindeki sgnagndan kp, zgr insanlar toplulugu ideas

na brnerek akln [Ratio) tm gazabn zerine ekti. Gnmz top

lumunda insancllgn en rasyonel ara oldugunu savunan birtakm

zavall ahlaki giriirolere ragmen, z-varl korumann mitos diye hor


grlen topyayla hibir ilikisi kalmamtr. Kurnaz z-varlg koru-

1 26
AI!ASOZ ll: ]UUETTE YA DA A YDlNlAN MA VE AHlAK

ma, tepedekiler asndan faist erk ugruna verilen sava anlamna ge


lirken, bireyler asndan da adaletsiztige her ne pahasna olursa olsun

uyum saglarnak demektir. Aydnlanm akl kendisindeki drty

baka drtlere kar derecelendirecek bir l bularnadg gibi, evre

ni degiik yuvarlara gre dzenieyecek bir l de bulamaz. Aydnlan


ma dogadaki hiyerariyi, hakl olarak, ortaag toplumunun bir yans

mas olarak sergilerken; yeni, nesnel bir degerler dzenini kantlarna


ya ynelik sonraki giriimler alnlarnda bir yalan damgas tayorlar.

Bu trden hkrnsz rekonstrksiyonlarda kendini belli eden irrasyo

nellik endstriyel akla [Ratio[ kar koyabilmekten uzaktr. Byk fel


sefenin Leibniz ve Hegel'le birlikte henz dnce haline gelmemi

znel ve nesnel davururnlarn, yani duygular, kururnlar ve sanat ya


ptlarnn bir hakikat iddiasn barndrdgn kefettigi gibi; bu ve ba

ka alanlarda Aydnlanmann son dknts modem pozitivizmin

akrabas olan irrasyonellik de, dini ve sanat oldugu gibi duyguyu da,

bilgi adna ne varsa her eyden ayr tutar. Irrasyonellik soguk akl do
laysz yaarn lehine snrlasa da, yine de onu yalnzca dneeye d

man bir ilke klar. Bylesi bir dmanlk yanlsamasnda duygular ve

en nihayetinde tm insani ifadeler, hatta kltrn kendisi bile hem

dnmeye kar sorumlu olmaktan kar hem de bylece oktan ir

rasyonel hale gelmi ekonomik sisternin her eyi kuatan aklnn [Rati

o] etkisizletirici unsuruna dnrler. En batan itibaren akl [Ratio]


kendi cazibesine bel baglayarnanu ve onu duygu kltyle tamamla
mtr. Ne ki bu kltten yana ktg anda kendi taycsna, yani ken

disine yabanclanu akla hep kukuyla yaklaan dnmeye kar k

m olur. Birbirlerini itenlikle sevenlerin filmdeki taknlg duyarsz

kurarn zerinde bir darbe grevi grr, bu taknlk adaletsizlige sal

dran dnce karsndaki duygusal kantlarda daha da ileri gider.

127
AYDINLANMANIN DIYAlEKTlGI

Duygularn bu ekilde ideoloji katna ykseltilmesi gerekte grdkle


ri aaglanmay ortadan kaldrp amaz. Ideolojinin onlar getirdigi
yldzl tepelere kyasla duygulara giderek daha ok bayag gzyle ba

klmas dlanmalarna katkda bulunur. Duygulara ilikin hkm da


ha akln biimsellemesinde verilmiti. Dogal bir drt olan z-varlg
koruma bile , insann diger devinimleri gibi, vicdan azab verir;
yalnzca i grme ve ona hizmet edecek olan kurumlar, yani bagmsz
dolaym, aygt, rgtlenme, sistematiklik bilgi asndan oldugu kadar

praksis asndan da akla uygunlugun keyfini karr; cokulara bu


akln iinde yer verilir.

Daha yeni zamanlarn Aydnlanmas bandan beri radikallik er


evesi iinde duruyordu: Aydnlanmay daha nceki btn mitoloji
den arndrma aamalarndan ayran da budur. Ne zaman yeni bir
toplumsal var olu kipiyle birlikte yeni bir din ve anlay dnya tari

hinde yerini alsa, kural olarak eski snflar, kabileler ve halklarla bera
ber eski tanrlar da topraga karyordu. zellikle Yahudilerin bana
geldigi gibi, bir halk yazgsndan tr toplumsal yaamn yeni bir bi
imine getiginde, ezelden beri sevilen alkanlklar, kutsal edimler ve
nesneler, byyle igren ktlklere ve dehet saan hayaledere d

nr. Gnmzn korkulan ve hassasiyetleri, alay edilip igren g


zyle baklan karakter zellikleri, insan geliiminde zorla saglanm
ileriemelerin izleri diye yorumlanabilir. Dkya ve insan etine kar
duyulan tiksintiden fanatikligin, tembelligin, tinsel ya da maddi fakir
ligin aaglanmasna kadar, yerinde ve gerekli davran biimlerinin
igrenliklere dntg bir hat vardr. Bu hem ykmn hem de uygar
lgn hattdr . Her adm bir ilerleme, Aydnlanmann bir basamag ol

mutur. Ne ki animizm-ncesinden byye, anaerkil kltrden ataer


kil kltre, kle sahiplerinin oktanralgndan Katolik hiyerariye

1 28
ARASZ ll: JULIETTe YADA AYDlNlANMA VE AHLAK

dek tm yenilikler eski rnitolojileri, aydnlanm da olsa, yeni rnitoloji


lerle deitirmekle kald: Ana Tanrann yerine kalabalklarn tanrs,

toterne tapnmann yerine kuzuya tapnma getirildi; aydnlanm akln

gnda, kendisinin nesnel olduguna inanan ve fiiliyana temelleri olan


her kendini adama mitolojik sayld. Bylece burjuva dzeninin var
oluu iin gerekli olanlar da dahil olmak zere nceden mevcut tm
baglar bu tabulatnc hkm giymi oldu. Burjuvaziyi erke tayan

aralar olan glerin baglarnn atlmas, genel zgrlk, benligin

belirlenirni, ksacas Aydnlanma burjuva toplumu bir egemenlik siste

mi olarak baskya bavurmak zorunda kaldgnda burjuvaziye kar


cephe almtr. Aydnlanma ilkesi geregi burjuva toplumunun onsuz

var olarnadg asgari dzeydeki inantan bile ekinrnez. Dolaysyla

Aydnlanma egernenlige, eski ideolojiterin teden beri sunmu olduk

lar gvenilir hizmeti saglarnaz. Aydnlanmann yetke-karu egitimi

nin akl kavramnn iindeki topyayla yeraltndan da olsa bagintl ol

mas onu, asiller kadar, ksa sre sonra ittifaka girecekleri yerleik
burjuvaziye de dman eder. Yetke-karu ilke sonunda zorunlu ola
rak kendi kartma dnp akla kart bir rnerci haline gelir: tm
ikin baglarn bu ilke tarafndan ortadan kaldrlmas iktidara, kendi

sine uygun baglar egemen olarak kabul ettirip gdrnleyebilrne hrsa

tn tanr. Felsefe ise, zaten saglarn bir ternde oturtarnadg yurttalk

erdemlerinin ve insan sevgisinin ardndan, Aydnlanmadan tr ok


tan yalan haline gelen yetke ve hiyerariyi erdem ilan etmitir. Ne ki,
kendisinde de grlen bylesi sapknlklara kar Aydnlanmann da

bir uslarnlarnas yoktur; nk pratik bir fayda gsterrnezse, ne saf ha

kikatin arptma karsnda, ne de rasyonelletinnenin akl [Ratio]

karsnda herhangi bir stnlg kalmaz. Akln biirnsellernesiyle


kurarn, etkisiz bir ynternin gstergesinden fazlas olmak istedigi anda

129
AYDINIANMANIN DlY AUKTtGI

anlalmaz bir kavram haline gelir ve dnme ancak anlam feda


edilirse anlaml saylr. Baskc hale gelmi dzeni alttan alta ykmaya
alan Aydnlanma, baat retim tarznn hizmetine bir kere koul
duktan sonra kendini fesheder. Bugnk Aydnlanmarun, her eyi
yerle bir eden Kant'a ynelik ilk saldrlarnda bu ifade edilmitir.
Kant'n ahlak felsefesi, akln olanakllign kurtarmak iin kendi Ay
dnlanmac eletirisini snrlad; dnmde bulunmayan Aydnlan
mac dnme ise tam tersine, varlgn srdrebilmek adna, mevcut
dzene yeteri kadar alan yaratmak iin kendisini kukuculukla
ortadan kaldrarak amaya alt.

Buna karlk Nietzsche'ninki gibi Sade'n yaplll da pratik akln


dnsz bir eletirisidir; bu pratik akln eletirisi karsnda Her eyi
Yerle Bir Edenin eletirisi kendi dncesininin feshi gibi grnyor
du. O, bilimsel ilkeyi yok edici bir dzeye karr. Elbette Kant Ben'in

iindeki ahlak yasasn her trl yaderk [heteronom] inantan o kadar


arndrmu ki, sayg, Kant'n verdigi teminata ragmen, Ben zerindeki
yldzl gkyznn fiziksel bir olgu olmas gibi, yalnzca psikolojik
bir doga olgusu haline geldi. Kan buna "akln bir olgusu" derdi, 1 6
Leibniz de "un instinct general de societe" [genel bir toplumsal ig.
d] diye adlandrrd . 1 7 Ama olgunun olmadg yerde olgutarn hk
m de yoktur. Sade olgularn varlgn yadsmaz. lki kz kardeten er
dernlisi olan Justine ahlak yasasnn ehididir. Juliette elbette burjuva
zinin kanmak istedigi bir sonuca varr: Tm uygarlkla birlikte Kato
likligi en son mitoloji olarak demonlatrr. Daha nce kutsal kabul

1 6 Kritik der prahtischen Vernunft lPratih Ahln Eletirisi] , a.g.e., ctlt V, s. 3 1 , 47,
55 vb.
1 7 Nouveaux Essais sur l'Entendement Humain, ed. Erdmann, Berlin, 1840, . Ki

tap, blm , 9, s. 2 1 5.

1 30
ARASOl ll: JULIETTE YA DA AYDlNLANMA VE AHLAK

edilmi eylere ynelen enerjiler tam aksi yne, kutsal eylere yaplan
saygszlga ynelir. Bu tersine dnmlk tam olarak topluma geer.
Ama bu arada juliette Katolikligin lnkalara kar sergiledigi finatik tu

tumu sergilemez; aydnlanm, gayretli bir tavrla, arkaik zamanlardan


bu yana Katoliklerin kannda da olan bu saygszlg iletir. Uygarlgn
tabu haline getirdigi tarihncesi davran biimlerine canavarlk dam
gas vurulup ykc davranlar gzyle bakldg iin bu davran bi

imleri varlklarn ancak yeraltnda srdrebilmiti. juliette bu davra


n biimlerini dogal degil de tabulaurlm davranlar olarak devre
ye sokar. Bu davranlara kar gelien temelsiz deger yarglarn, tm
deger yarglan temelsiz oldugu iin kendi kartyla telafi eder. juliette
ilkel tepki biimlerini yineliyor gibi gzktgnde, bu tepkiler
bylece artk ilkel degil canavarca bir nitelik tar. Psikoloji terimleriy

le dile getirilirse, "Liaisons Dangereuses"deki [Tehlikeli llikilerJ I 8 Mer


teuil'e benzemedigi sylenemeyecek olan juliette , yceltilmemi ya da
gerileyen libidonun degil gerilemeden duyulan entelektel sevincin ,
amor intellectualis diaboli'nin [eytann aklsal ak ) , uygarlg kendi
silahlaryla vurmann verdigi hazz cisimletirir. juliette sisteme ve
vargya sevdaldr. Rasyonel dnmenin araan kusursuzca kullanr.

z-egemenligine gelince: juliette'in verdigi talimatlar ile Kant'n ver


dikleri arasndaki iliki, kimi zaman, ilke ile ilkenin zel bir duruma
uygulan arasndaki iliki gibidir. "Erdem" diye yazar Kant, 19 "isel
zgrlkte temellendirildigi srece , insanlar iin olumlayc bir
buyruk da ierir. Bu da, insann btn yeti ve egilimlerini kendi (ak
ln) tahakkmne sokmas , bylece kendi zerinde egemenlik kurma

s demektir. Bu emir, insann duygu ve egilimleri tarafndan egemen-

18 Bkz. Heinrich Mann'n nsel Verlag basks iin yazdg nsz.


1 9 Metaphysische Anfrge der T.gendlehre, a.g.e cilt VI, s. 408.
.,

131
AYDINLANMANIN D[YAlEKTICI

lik altna alnmasna ilikin yasaga (apati devine) eklenir: nk ida

reyi akl stlenmezse efendi roln duygular ve egilimler oynamaya

balar." Juliette ise sulunun zdisiplinini yle tanmlar: uPlannz

birka gn nceden olgunlatrn; btn sonularn iyice lp biin;

dikkatinizi iinizi kolaylatrabitecek eye sizi ele verebilecek eye


yogunlatrn ve btn bunlar, kesin yakalanacakmsnz gibi, serin
kanllkla dnp tartn. "2 Katilin ehresi sakinlikten baka bir ey

belli etmemelidir. Yz hatlarnz sakinliginizi ve telaszlgnz

yanstsn; bu durumda ulaabileceginiz en yksek hissizlik derecesine

ulanaya aln . . . Sululuk hissi ekmeyeceginizden emin degilseniz,


ki bundan ancak sua iyiden iyiye almakla emin olabilirsiniz; syl

yorum size, eger bundan ok emin degilseniz, mimik ustas olmaya


ynelik gayretlerinizin hibir nemi olmayacaktr . . . " 2 1 Biimci akl a

sndan sululuk hissi duymamak ak ya da nefretten uzak olmak ka

dar nemlidir. Pimanlk, popler ideolojinin tersine, burjuvazinin

hep bir hi olarak grdg gemii bir varlk haline getirir; pimanlk

bir gerilernedir, burjuva praksisinin gznde, bu gerilerneyi nlemek,


pimanlgn hakllatnlmasnn tek yoludur. Spinoza Stoaclarn sz

lerini yineleyerek bu konuyu yle dile getirir: uPoenitentia virtus non

est, sive ex ratione non oritur, sed is, quem facti poenitet, bis miser

sive impotens est."22 [Pimanlk bir erdem degildir, akldan dogmaz;

baka bir deyile yaptg bir eyden pimanlk duyan kimse daha nce
oldugundan iki kat fazla zavall, yani acizdir. l Ardndan Francavilla

Prensi'yle fikir birligi iinde, uterret vulgus, nisi rnetuat"23 [halk

0
2 ].!iee, cilt IV, s. 58.
21
A.g. e . , s . 60 vd.
22 5pinoza, Elhica, Pars IV, Prop. UV, s. 368.
23 A.g.e., 5chol.

1 32
ARASZ ll: JULIETTE YA DA AYDlNLANMA VE AHLAK

korknazsa korkuturl diye srdrr szlerini ve iyi bir Machiavellici


olarak, akla aykrlgna karn alakgnlllk ile pimanlgn korku
ile umut gibi son derece faydal oldugunu ne srer. Kant, (Bir g
anlamnda) apati erdem iin zorunlu bir nkouldur" der24 ve Sade gi
bi o da sz konusu "ahlaki apatiyi" duyusal uyarclara kar kaytsz
olma anlamndaki duyarszlktan ayrr. Coku ktdr. Sakinlik ve
kararllk erdemin gcn oluturur. "Bu ahlakl yaamn saglkl hali
dir. Ne ki duygulanm, iyinin tasavvurundan ortaya km olsa bile,
bir anlgna parlayveren ve insan halsiz brakan bir grntden iba
rettir."25 Juliette'in arkada Clairwil de ayn tehisi sefahat dknl
g iin koyar.26 "Boyun egmez bir ruhum var ve duyarllg, u an
keyfini kardgm mutlu kaytszlga tercih etmekten ok uzam. Ah
Juliette . . . Pek ok aptaln vdg u tehlikeli duyarllk konusunda
belki de kendini kandnyorsundur." Apati, stlin gelen tarihsel egilim
karsnda pauci beari'nin [nadir yakalanan mudulukj kendi
acizliginin hrkna vardg burjuva tarihinin dnm noktalarnda ve
eskiag tarihinde ortaya kar. Apati, bireylerdeki kendiligindenligin
zel alana geri ekiliini imler ve burjuvann var olu biimi de ger
ekten byle kurulur. Bujuva felsefesi olan Stoaclk ayncalkllarn,
tekilerin ekligi aclar karsnda kendilerinin de tehdit altnda ol
duklar geregine daha kolay dayanmalarn saglar. zel varoluu ge
nel karsnda korumak iin, zel var oluu ilke mertebesine yk
selterek geneli dogrular Burjuvann zel alan st snfn alalm kl
tr varlgdr.
Juliette'in aments bilimdir. Rasyonelligi kantlanamayan her tr

24 Metaphysische Anfiirge der Tugendlehre, a.g.e., cilt VI, s. 408.


25 A.g.e., s. 409.
2 6 juliette, cilt n, s. 14.

1 33
AYDINLANMANIN DIYALEKTlGI

tapnma onun gznde igrentir: megin Tanr ile l ogluna inan


mak, On Emre uymak, iyiyi erre, sevab gnaha yeglemek gibi. Onu
cezbeden, uygarlgn efsaneleri tarafndan yasaklanm olan tepkiler
dir. En modem pozitivizm gibi o da anlambilim ve mantksal szdizi
miyle i grr; ancak Juliette , en son idareciligin hizmetindeki poziti
vizmin yaptg gibi dil eletirisini zellikle dnme ve felsefeye kar
degi sava Aydnlanmann bir kz olarak dine kar yneltir. "l
bir Tanr!" der Juliette lsa'y kastederek, UHibir ey Katolik szlgn
deki szcklerin sralannn baglamszlgndan daha gln degildir:
ebedi anlamna gelen Tanr ve ebedi anlamna gelmeyen lm. Budala
Hristiyanlar, l Tanr'nzia ne yapmak istiyorsunuz?"27 Nietzsche'nin
o hain ulleri!"si [Wohlan !] ve biyolojik idealizmi olmakszn, herhangi
bilimsel bir kant olmadan lanetlenen eylerin zenilecek bir konuma
getirilmesi ve kanttan yoksun nkabullerin tiksinti uyandrmas; de
gerlerin degitirilmesi, asag igneme cesareti"28 julieue'in zgl tut
kusudur. Tpk Nietzsche gibi, uSu ilernek iin bahaneye gerek var
m?" diye sorar juliette'in dostu Prenses Borghese.29 Nietzsche, juliette
tarafndan ortaya konan doktrinin zn yle dile getirir:30 uzayflar
ve baarszlar yok olup gitmelidir; bu bizim insan sevgimizin ilk ner
mesidir. Hatta yok olup gitmelerine yardmc olunmaldr. Sefahat
dknlgnden daha zararl ne olabilir? - Tm baarsziara ve g
szlere acmak - Hristiyanlk. . . "31 UDespotlar ykmaya ve onlara kar-

27 juliette, cilt n, s. 282.


28 Nietzsche, Umwertung aller Werte, Werke (Krner), cilt VIII, s. 2 13.
2 9 Juliette, cilt IV , s. 204.
30 E . Duhren "Neuen Forschungen"de (Berlin, 1 904, s. 453 vd) bu yaknlj!;a
iaret etti.
31 Nietzsche, a.g.e. , cilt vn, s. 2 18.

1 34
ARASZ ll: ]UUETTE YA DA AYDlNLANMA VE AHLAK

delik ilkesini benimsetmeye grlmemi lde hevesli olan" Hristi


yanlk, w zayflarn roln stlenir; onlar temsil eder, onlar gibi ko

numak zorundadr. . . . Sundan emin olabiliriz ki, rahiplerin tahakk


m ans eseri zayflarn eline geince, bu kardelik bag zayflar tara
fndan nerilmekle kalmam, yrrlge de konmutur."32 juliette'in
akl hocas Noirceuil'n, ahlakn soyktgne katks budur ite. Ni
etzsche erk sahiplerini ve onlarn wdarya kar, kendisine yabanc
olan her eye kar," yani kendilerinin paras olmayan eylere kar

gsterdikleri gaddarlg ktcl bir tarzda kutlar. wonlar her trden


sosyal ce birden muaf olmann tadn karr; toplumun bar ortamna
altrl p, orada uzun sre kapal kalm olmann yarattg gerilimden
kurtulmak iin de vahi dogann stne ullanrlar. Insanlar ldrp
her yeri atee verdikten, onlara tecavz ve ikence ettikten sonra yle
bir nee ve dinginlikle oradan uzaktarlar ki, sanki btn bunlar

grencilerin bir yaramazlgym gibi, sevinten glk atan canavarara


yakr biimde yrtc hayvan vicdannn masumiyeline rcu ederler.
airlerin uzun sre boyunca arksn syleyecek ve vlecek bir ey
bulduklarndan emindirle r. . . Asil rklarn bu 'gzkaralg,' delice,
uyumsuz, apansz kendini davuran bu gzkaralk; giriimlerinin

kestirilmezligi ve olanakszlg; gvenligin, bedenin, yaamn, rahaun


hi saylp hor grlmesi; zaferlerde ve gaddarlklarda grlen ykm
hazznn o dehet verici hazz ve derinligi,"33 juliette'e cazip gelen Ni
etzsche'nin hayk:rdg bu gzkaralktr. wTehlikeli yaam" juliette'in
de mesajdr: " oser tout dorenavant sans peur"34 [ . . . artk her eye

cret etmek, korkusuzca] . Zayflar ve gller vardr; hkmeden s-

32 ]uliecte, cilt 1, s. 3 1 5 vd.


33 Genealogie der Moral [Ahlakn Soykataga] , a.g.e., cilt v, s. 32 vd.
34 juliette, cilt , s. 300.

1 35
AYDINLANMAN!N DIYAlEKTlGI

nflar, rklar ve uluslar vardr, bir de onlara tabi olanlar. Vemeuil hay

krr:35 "Sorarm size, btn kantlarn aksine, insanlarn yasa ve

olgulara gre gerekten eit dogduklarna yemin edecek kadar aptal

bir fani var mdr? Ancak Rousseau gibi bir insanlk dman byle bir

paradoksu ileri srebildi; nk kendisi ok zayh: ve eriemeyecegi


ykseklikte olanlar kendi dzeyine indirmek istedi. Ama sorarm si

ze, bir metre yirmibe santimlik bir pigme nasl olur da kendisini, do

gann , Herkl'n gc ve heybetiyle donattg bir csseyle kyaslama

kstahlgnda bulunabilir? Bu, sinegin kendisini fille bir saynas gibi

degil midir? G, gzellik, boy bos, belagat; bunlar toplumun afagtn


da, nfuz egemenlerin eline getiginde, vazgeilmez oldugu anlalan
meziyetlerdi. " Nietzsche yle devam eder:36 "Gten, kendisini g

olarak gsrcrmrnesini, stn gelmcmesini, karsndakini yere serme

mesini, efendi olmamasn, dmanlarn ve kendisine direnenterin

peine dmemesini istemek, zayflktan kendisini g olarak gster

mesini beklemek kadar samadr." - Vemeuil ekler: "Ister yetilerinin


stnlg ve fiziksel organlarnn kusursuzlugu sayesinde, ister konu

muna uygun egitiminden ya da zenginliginden dolay olsun, dogann

su ilemeye yatkn sekin bir yetenekle donaug birinden; evet yine

liyorum, byle bir bireyden, her eyin kendisini erdemlilige ya da

hmhga davet ettigi biriyle ayn yasaya itaat etmesini saliden nasl iste

yebilirsiniz? Iki insan benzer biimde cezalandrdgnda bu yasa daha


m adildir? Her eyin kendisini su ilemeye davet ettigi birinin her e

yin ihtiyatl biimde davranmaya ittigi biriyle tpatp ayn muameleye

35 Histoire de ]ustine, Hollanda, 1 797, cilt IV, s. 4 (ayrca Dhren'de de yer alr,
a.g.e., s. 452).
36 Genealogie der Moral, cilt v, S. 326 vd.

1 36
ARASZ II: JULIETTE YA DA AYDINIANMA VE AHlAK

tabi tutulmas dogal mdr?"37

Dogann nesnel dzeni n yarg ve mitos acidedilip hertaraf edildik

ten sonra, geriye maddenin ktlesi olarak doga kalr. Nietzsche "bilip
de kendimizden stn saymadgmz"38 hibir yasann bulunmadgn
syler. Kendini z-varlg koruma ltne uyariayarak gelimi olan
anlama yetisi, yaam yasas diye bir ey alglyorsa eger, bu hep daha
gl olann yasas olacaktr. Gl olann yasas, akln biimciligin
den tr insanlk iin zorunlu bir rnek oluturamasa bile, uydurma
ideolojiyle karlaurldgnda hi olmazsa olgusallk gibi bir meziyet
gsterir. Nietzsche'nin gretisine gre sulu olan zayflardr; kumaz
lklar sayesinde doga yasasn atlatrlar. o hastalkllardr insan teh
dit eden byk tehlike, o ktler degil, 'yrtc hayvanlar' degil. Tehli
ke, o dogutan bedbaht, yere serilmi, beli krlm olanlardan, yani en

zayf olanlardan gelir. Onlardr insanlarn yaamn baltalayan, yaama

ve insana, yani kendimize duydugumuz gveni tehlikeli biimde ze


hirleyip kukulu klan . .J9 Nietzsche'nin de Sade kadar nefret ettigi H
ristiyanlg dnyaya bunlar salmur: dogada zayflarn gllere
yneltebilecegi bir misillerneye rastlanmaz. Bu misillerneler zihinsel
olarak vardr; fiziksel olarak degil. Zayf insan bu tr mi.sillemelerde

bulunabilmek iin sahip olmadg fiziksel gleri kullanmak, kendine


bahedilmemi bir kiilige brnmek ve bir bakma dogaya ce bretmek
durumundadr. Bu bilge anann yasalar, gl olann zayfi. ezmesini
tartma gtrmez biimde art koar; nk onun bu ekilde davra
nabilmesi iin kendisine bahedileni kullanmas yeterlidir. Zayftan

farkl olarak gl birey sahip olmadgndan baka bir kiilige brn-

37 ]ustine, cilt IV, s. 7.


38 Nachlafi, cilt XI, s. 2 1 4 .
39 Genealogie der Moral, cilt VII, s . 433.

137
AYDlNlANMANIN DIYALEKTlGI

mez. Onun yapug tek ey dogadan aldgn davurmaktan ibarettir.

Sonuta gerekleen her ey dogaldr: basklar, iddetler, zalimlikler,

zorbalklar, hakszlklar . . . bunlar ona yaptran el kadar saftr. Zayfla

r sindirrnek ve soymak iin haklarn kullandgnda, yalnzca dnya


nn en dogal iini gerekletirir. . . Dolaysyla zayflardan koparp al

dklarmzdan yana asla kuku duymamalyz; nk byle davran

nakla sulu olmuyoruz. Bu daha ok bir nefsi midafaadr ya da edim

lerimizi su olarak niteleyen zayflarn cidir."40 Eger zayf bir insan

kendisini savunmaya kalkarsa hakszlk etmi olur; nk: bu doga

nn ona verdigi zayflga aykr davrananmaktr: doga onu kle ve yok

sul olsun diye yaratt; klelige ve yoksulluga rza gstermezse haksz


davranm olur.41 Hatr saylr bir Paris etesinin ba olan Dorval bu

trden konumalada Juliette'in nnde tm egemen snflarn gizli

amentsini sergiler. Nietzsche hn psikolojisini de ekleyerek bu

amentiden dolay yaadg zaman ayplamtr. Juliette gibi Nietzsche

de "eylemdeki o gzel dehet"e42 hayrandr Ne ki Sade'dan farkl ola


rak, Nietzsche tipik bir Alman profesri gibi suludan yana kmaz;

nk sulunun egoizmi "aaglk amalara ynelir ve onlarla snrl

kalr. Amalar bykse insanlk bir baka llite sahip demektir ve en

rktc aralar sz konusu olsa bile bunlar 'su' saymaz."43 Aydn

lanm Juliette gerekten de burjuva dnyasnn zelligi olan u bi

ykluge ynelik nyargya henz kaplmamtr. Kurbanlannn sayca


daha az olmas, Juliette'in gznde eteci bakana gre daha az sevimli

klmaz. Ama Almanlarn gznde gzelligin kaynag etki alannn ola-

40 juliette, cilt , s. 208 vd.


41 A.g.e., s. 2 1 1 vd
42 ]enseits von Gut und Base [lyinin ve Ktinin tesinde] . a .g. e . cilt m, s. 100.
,

43 Nachlafl, cilt xn. s. 108.

1 38
ARASZ ll: jULIETTE YA DA AYDlNlANMA VE AHlAK

bildigince geni olmasndadr; bir Alman putlarn alacakaranlgnn

ortasnda bile, kk hrszn asldgn grmek, emperyalist talanlar

dnya tarihi bakmndan birer misyona dntrmek isteyen idealist

alkanlg bir trl brakamaz. Alman faizmi g kltn dnya tari

hi bakmndan bir doktrin haline getirerek ayn zamanda kendi sa


malg haline de getirmi oldu. Uygarlga bir kar k olarak efendi

ahlak tam tersine ezilenleri temsil ederdi : Kreimi igdlere duyu

lan nefret, terbiye edenin, yalnzca kurbanlarnda grlebilen gerek

dogasn nesneilikle aga vurur. Ama byk bir g ve devlet dini

olarak efendi ahlak kendisini, tamamyla uygarlatro erklere, yani

degimez ogunluga, hnca ve bir zamanlar kar oldugu her eye ada
d. Sylediklerinin gereklemesi Nietzsche'nin iddialarn hem r
tyor hem de bunlarda bulunan ve yaamn tm olumlamalarma rag

men, gerekligin tinine dman olan hakikati ortaya karyor.

Pimanlgn akla ters dtg bir yerde aama da mutlak biimde

gnah olacaktr. Acma duygusuna kaplanlar ugenel yasay saptrrlar;


nk acma, bir erdem olmak yle dursun, bizi doga yasalarnn bu
yurdugu eitsizligi engellemeye ynelttigi an gerek bir ktlk halini
44
alr. Sade ve Nietzsche, akln biimsellemesinden sonra acmann,

genel ile zelin zdeliginin duyusal bilinci ya da dogallatrlm bir

dolaym olarak kaldgn anlamlard. Acma olduka zorlayc bir n


yarg meydana getirir, Spinoza'nn uquamvis pietatis specimen prae se
45
ferre videatur [her ne kadar kendi iinde bir inan krnts tayor
grnse de] biiminde dile getirdigi gibi: USakalarnn yardmna ak

lyla ya da acma hissiyle komayan kimseye, hakl olarak, insan den-

44 juliette, cilt , s. 3 13.


45
Ethica, Pars. lV, ek blm XVI.

139
AYDINLANMANIN DIYAUKTIGI

mez. "46 Commiseratio [ac ma) dolaysz biimiyle insancllktr; ama


ayn zamanda mala et inutilis"tir47 [kt ve yararsz) , yani Romalla

rn virtus'undan [erdem) Merlicilere ve Fordlarn verimliligine dek tek

gerek bujuva erdemi saylan eril yeterliligin kartdr. Acmay kan

ca ve ocuka diye niteleyen Clairwil hibir heyecana kaplmadan her

eyi yapmasn, yapmay srdrmesini" saglayan kendi Stoaclgyla,"


"tutkularn dinginligiyle"48 bbrlenir. " acma kesinlikle bir erdem

degildir. Korku ve aresizlikten dogan bir zayflkur. Bu, felsefenin

maksimleriyle bagdamayan ar duyarllklar hasurmak iin gsteri

len aba srasnda stesinden ncelikle gelinmesi gereken bir zayflk


tr. "49 "Snrsz acma nbetlerinin"50 kaynag kanlardr. Sade ile Ni

etzsche, acmay gnah sayan gretilerinin aslnda eski bir burjuva mi


ras oldugunu biliyorlard. Nietzsche "gl aglar" ve "asil kltrle

re," Sade ise Aristoteles51 ve Peripatetiklere52 gndermede bulunur.

Felsefenin karsnda acmann hkm kalmaz. Bu kural Kant da boz

maz. Ona gre acma "bir tr yufka yreklilik"tir ve "erdemin vaka


r"n tamaz.53 Kant, Clairwil'in rasyonelligine kart olarak acmann
yerine "insan soyuna ynelik genel bir iyilikseverlik ilkesini koymaya

alt . Ne ki bu ilkenin, insan kolayca "yufka yrekli bir aylaga" evi

rebilecek "iyi yreklilik tutkusu"54 olarak irrasyonelligin ugradg la-

46 Ethica, Prop. L. Schol.


47 Ethica, Prop. L.
48 Juliette, a.g.e., cilt n, s. 1 25.
49 A.g.e.
50 Nietsche contra Wagner, a.g.e., cilt vm, s. 204.
5 1 juliette, cilt , s. 3 1 3.
52 Juliette, cilt II, s. 126.
53 Beobachtungen ber das Gefohl des Schnen und Erhabenen, cilt n, s. 215 vd.
54 A.g.e.

140
ARASOZ ll: JULIETIE YA DA AYDINIANMA VE AHlAK

nete ugradgn fark etmez. Aydnlanmay kandrmak mmkn degil


dir. Aydnlanma iin ne genel olgunun tikel olguya, ne de kuatc sev

ginin snrl sevgiye gre bir stnlg vardr. Aa mann n ktdr.

Sade gibi Nietzsche de karar vermek iin ars poetica'ya [iir sanat)
bavurur. UAristoteles'e gre Yunanlar sk sk lsz bir acma duy
gusundan ac ekerdi: tragedya yoluyla gerekletirilen boalmn ge

reklili bundandr. Bu egilime ne kadar byk bir pheyle baktkla

nn gryoruz. Bu egilim devleti tehlikeye atar, gerekli sertligi ve diri

li zaafa ugratr, kahramanlarn aglayp szlayan karlar gibi davran

masna vs'ye neden olur."55 Zerdt'n bu konuda verdi vaaza gelin

ce: Uok fazla iyilik, ok da fazla zayflk grdm. ok fazla adalet ve


merhamet, ok da fazla zayflk "56 Gerekten de aamada adalete ters

den bir moment vardr; Nietzsche elbette acmayla adaleti ayn yere

koyar. Acma insanlkdlgn kuraln kendi uyguladgt istisna aracl

g.yla onaylar. Acma, adaletsizligin ortadan kaldrlp almasn en ya

knnzdakini sevmenizin rastlantsallgyla snrlamakla, lmllatr


mak istedi evrensel yabanclama yasasnn degimezlii kabul et

mi olur. Acma duyan bir kimsenin birey olarak genelin istegini, ba

ka bir deyile kendi yaama istegini ondan bu hakk esirgeyen genele

kar, yani dogaya ve topluma kar savundugu sylenebilir. Ne ki bi

reyin isel bir ey olarak genelle kurdugu birlik, kendisinin zayflgn

dan anlaldg gibi aldatcdr. Acmann sorgulanabilir olmasnn ne


deni yumuaklg degil de snrlayclgdr; acma hibir zaman yeterli

degildir. Bujuva sogukl ugu, yani acmann kart, kendisine model

aldg Stoac apati gibi , kandg genellige, zavall bir biimde , kendi-

55 Nachlafl, cilt Xl, s. 2Z1 vd.


56 Alsa Sprach Zarahustra, cilt VI, s. 248 [Ie Byle Dedi Zerd, ev. Ahmet
Cemal, Kabalc Yaynevi, s. 229].

141
AYDINLANMANIN D!YAlEKT!Gl

sini var olan her eye uyariayan ve bakalannn aclarn paylaan o al

aklktan daha ok bagllk gsterirken, acmann maskesini dUren

ler olumsuz olarak devrimin yannda yer alrlar. Insanseverin yce

duygular ve sosyal yardm alanlarnn ahlaki zfarkndalg gibi


narsist acma deformasyonlar da zengin fakir ayrmnn iselletirtl
mi onayndan baka bir ey degildir. Felsefenin sertlikten duyulan
hazz dikkatsizce aga vurmu olmas, onu, byle bir itirah affetmek

ten en uzak olanlarn kullanmna vermi oldu. Dnyann faist efen

dileri, acmaya ynelik tiksintiyi siyasal hogrye duyulan tiksintiye

ve olaganst hal infaz hukukuna evirirler ve bu noktada acmann


metafizikisi Schopenhauer'le buluurlar. Schopenhauer'e gre insan
lk diye bir eyin kurulabilecegine ynelik umutlar, hayattan yalnzca
bahtszlk bekleyebilecek bir kimsenin haddini bilmez deliligidir. Ac

mann dmanlar insan ile bahtszlg zde saymak istemiyorlard.

Bahtszlgn var olmas onlar iin utan vericiydi . Acizlikleri onlar

hassas hale getirdigi iin insana acnmasna katlanamyorlard. Kendi

lerine izin verdigi her frsatta erki praksiste reddederlerken bu acizlik


leri aresizce erkin vgsne dnt.

Iyi yreklilik ve hayrseverlik gnah, egemenlik ve bask da erdem

haline geldi. "Btn iyi eyler bir zamanlar ktyd; her ilk gnah bir

ilk erdeme dnmtr."57 Yeni agda Juliette bu szlerin geregini

aynen yerine getirir ve bu degiimi bile isteye ilk defa uygular. Tm


ideolojilerin yok edilmesinden sonra, praksiste her zaman olmasa da,

Hristiyanlgn ideolojide igren saydklarn kendi ahlak olarak yk

seltir. Iyi bir filozof oldugu iin de bunu yaparken sogukkanllktan ve

dnmden dn vermez. Her ey yanlsamadan uzak gerekleir.

Clairwil'in kutsal degeriere saygszlk nerisine Juliette u yant verir:

51 Genealogie der Moral, cilt VII, s. 42 .

1 42
AJI.ASZ lt: JULIETTI'. YA DA AYDINI.ANMA VE AHJ.AK

"Tanr'ya inanmadgmz andan itibaren, sevgilim, yaplmasn istedi

gin saygszlklar faydasz ocukluklardan baka bir ey degildir. . . Ga

liba ben senden daha katym; benim ateizmim u noktadadr. Bunu

pekitirrnek iin nerdigin ocukluklara ihtiya duydugumu sanma.


Bunlara seni eglendirdikleri iin, srf eglence olsun diye katlacagm,"
-Amerikal katil Annie Henry'in deyiiyle 'j ust for fun' [srf eglencesi

ne]- "ama asla diini tarzm saglamlatrmak veya bakalarna bu


58
nu inandrmak gereksiniminden tiri degil." Juliette su ortagna

gsterdigi geici nezaketin etkisinde onun ilkelerinin hikim slrmesi

ne izin verir. Akln biimsellemesiyle tum hedefler zorunluluk ve

nesnellik zelliklerini yanlsama olarak yitirdiginden bu yana haksz


lk, nefret, ykm bile birer dzenlenmi, otomatik srece dniti.

Buy: eyleme, aralara, ksacas endistriye gemitir. Akln biimsel

lemesi mekanize retim tarznn anlksal ifadesinden baka bir ey

degildir. Ara fetiletirilir: hazz sogurur. Aydnlanma, eski iktidarn

kendisini donattg hedefleri kuramsal olarak birer yanlsamaya d


nitirdug: gibi, bolluk olanaklarnn yardmyla eski iktidarn pratik
zeminini de yok eder. Egemenlik kendi iinde bir ama olarak, ekono

mik tahakkm biiminde varlgn sirdirir. Keyif, tpk onu yasakla

yan metafizik gibi, eskimiligin, tarafllgn izlerini tar. Juliette suun


59
gudulerinden sz eder. Kendisi de en az arkada Sbrigani kadar
hrsl ve paragzdir, ama yasak olan putlatrr. Sbrigani , bu ibilir
grev adam, daha ileri bir aamadadr: "Asl mesele kendimizi zengin

letirmektir. Bu hedefe eriemezsek busbitin sulu duruma dueriz.

Ancak insan zengin olmaya dogru giden yolda ise hazlarn semeresini

grmeye hak kazanr: o zamana kadar hazlar un utmaldr. " Tum

58
juliwe, cilt III , s. 78 vd.
59 juliwe, cilt IV, s. 126 vd.

1 43
AYDlNlANMANIN DIYALEKTlGI

rasyonel ustunlugne ragmen juliette bir konuda batl inancn koru


maktadr. Kutsal sembollere saygszlgn nailliginin bilincinde olsa da,
yine de bundan keyif alr. Ama bir eyin keyfini surrnek bir putlatr

may da ele verir: keyif insann kendisini bir tekine teslim etmesidir.
Aslnda doga keyf'in ne oldugunu bilmez: o bir eyi gereksinimierin gi
derilmesinden teye gturmez. Yuceltilmemi duygulanmlar yuceltil
milerden daha az olmamak uzere, her tur haz toplumsal bir nitelik
tar. Hazlarn kkeni yabanclamadr. Bir yasag bilmeden igneme

nin verdigi keyif bile uygarlktan, kat duzenden kaynaklanr; ancak


byle bir duzenin iinde var olan keyif dogaya kar kendisini koru
yan d.zenden dogaya geri dnmeyi zler. Keyfin buy.su ancak, bir
du insan alma cebrinden ya da bireyin belirli bir toplumsal ileve
ve sonunda bir benlige bagllgndan koparp ; egemenligin ve terbiye

etmenin olmadg tarihncesine gturdug.nde duyumsanr. Uygarl

gm agna dumu insann sla zlemi, yani kendilerini toplumsal duze


nin unsuru haline getirmek zorunda kalanlarn "nesnel aresizligi,"
tannlara ve demonlara duyulan sevgiyi besledi; insanlarn ulviletiril
mi doga olarak bunlara duyduklan bu sevgi de tapnmaya dnutu .
Duunme, sonunda tumden boyunduruk altna alnan korkun doga

dan zgurleilme yolunda olumutur. Keyif sanki dogann intikam


dr. !nsan keyif alrken du.nmekten ve uygarlktan yakasm kurtarr.
Bu turden geri dnuler en eski toplumlarda enliklerle saglanrd.
Keyfin kolektif kkeni ilkel o rjilerdir. "Evrensel kargaann enlik ta
rafndan temsil edilen perde aras" diye aklar Roger Caillois, "dunya
nn duzeninin askya alndg an gibi grunur. Bundan dolay enlikte

butun arlklara izin verilir. Davranlar kurallara aykr olmal, her


ey altust edilmelidir. Sylencesel agda zamann ak tersine evrilir
di: !nsan yal doguyor, ocuk olarak luyordu bylece dogal ve

1 44
ARASOl II:]UUEITEYA DA AYDlNLANMA VE AHLAK

sosyal dzeni koruyan tm kurallar sistematik olarak ignenmitir." 60

Insan kendisini kkenin ulviletirilmi erklerine teslim eder; ama by

lesi eylemler askya alnm yasaklar asndan lszlk ve delilik

gibi gzkr. 6 1 Gcne kavumu benlik ve gvence altna alnm

egemenlik, ancak uygarlgn ve Aydnlanmann giderek gelimesiyle


birlikte enligi fars haline getirir. Egemenler keyfi, rasyonel olarak,
tam anlamyla boyunduruk altna alnamam dogaya verilen bir hara

diye sunarak, onu kendileri iin zararsz hale getirmeye ve yksek

kltr olarak muhafaza etmeye altlar. Bir yandan da egemenlik

altnda olanlara, keyfin ellerinden tmyle alnamadg durumlarda


uygun dozajlar ayarlamaya abaladlar. Keyif bylece tmyle
dzenlenmi bir etkinlige dnp kaybolana dek gdmlemenin
nesnesi haline gelir. Bu sre ilkel enliklerden agda tatiliere kadar

devam eder. "Sosyal organizmann karmakl kendisini geerli kl


dg oranda yaamn olagan aknn durmasna katlanamaz. Her ey

bugn dn oldugu gibi, yarn da bugn oldugu gibi devam etmelidir.


Gene1 bir taknlk artk mmkn degildir alkant dnemi bireysel

letirilmitir. Tatil enligin yerini almtr. "62 Faizmdeyse tatilin yeri

radyonun, gazete manetleri ve benzedrinin" yarattg sahte bir kolek

tif esrimeyle doldurulur. Sbrigani bunu sezmitir. Tatil niyetine "sur la

route de la fortune" [yazgnn yolu zerinde] eglenmeye bakar. Juliette

ise tam tersine Ancien Regime'e sadk kalr. Gnah putlatrr. Nasl

rahibenin vecdi paganizmin esareti altndaysa, Juliette'in libertinligi de


Katolikligin esareti altndadr.

60 Theorie de la Fete, Nouvelle Revue Francise, Ocak 1940, s. 49.


61 Bkz. Caillois, a.g.e.
62 A.g.e s. 58 vd.
. .

'' Nazi komutanlarn birliklerine verdikleri gl bir uyarc -yn.

145
AYDlNLANMANlN DIYALEKTlGI

Nietzsche her tr keyfin hala sylencesel oldugunu bilir. Nasl ac


mak btnn degitirilmesinden feragat ediyorsa, keyif de kendisini
dogaya brakarak olanakl olandan feragat eder. Acma da keyif de bir

teslimiyet momentini barndrr. Nietzsche keyfi gizlendigi her yerde


bulup aga karr; ister yalnzlgn sagladg kendinden keyif alma
hali olsun, ister kendisine ile ektirenlerin bunalmlarndaki mazo
istlik olsun. Teslimiyeti ak son yzylnda burjuvazinin ayrt edici
bir zelligi olarak burjuvazinin aklllgna kar bir diren haline gel
63
digi iin, Juliette usalt keyif srenlere kar" onu reddederek keyfi
kurtarmaya alr. Akta keyif, bu keyfi veren insann putlatrlma
syla baglantlyd; ak gerekten insanca bir tutkuydu. Sonunda, cin
siyet tarafndan koullandrlm bir deger yargs olarak hkmsz
klnd . Agn kadnma o cokulu tapnnasnda da, sevgilinin erkegi

ne duydugu snrsz hayranlkta oldugu gibi, kadnn fli kleligi s


rekli yeniden ulviletirilmitir. tki cins bu kleligin kabul temelinde
her defasnda birbiriyle uzlat: kadn yenilgisini gnll olarak kabul
etmi gibi gzkrken, erkek zaferi kadna baglyordu. Cinslerin hi
yerarisi, baka bir deyile eri! zel mlkiyet dzeninin dii! karaktere
taktg boyunduruk, Hristiyanlk araclgyla gnllerin evlilikte bir
lemesi biiminde ulviletirilmi ve bu ekilde cinslerin ataerkillik n
cesine ait daha iyi bir gemii hatrlamalar nlenmitir. Byk en
dstriyle birlikte ak hkmsz klnmur. Orta lekli mlkiyetin
k, iktisadn zgr znesinin yok oluu aileyi etkiler: aile toplu
mun eskiden gklere karlan ekirdegi olmaktan kmtr ; nk

artk yurttan iktisadi var oluunun temelini oluturmamaktadr. B


yyen ocuklar iin aile artk yaamlarnn ufku olmadg gibi, baba da
bagmszlgn yitirir ve bylece babann yetkesine direni de ortadan

63 Nachlafl, cilt xn, s. 364.

1 46
ARASOl ll: JUUETIE YA DA AYDlNLANMA VE AHlAK

kaybolur. nceleri, baba evindeki klelikleri gen kzlarda, zgrlge


gtrrm gibi grnen bir tutku alevlendirirdi; ancak bu d ne ev
lilikte ne de baka bir yerde gerekleirdi. Kzlara i olanaklarnn al
m olmas aka yollarn kapamtr. Modem endstri sisteminin her
kesten, kendi hkm altnda eylemesi ynndeki talebi genelgeer
lik kazandka, isizligin ve vasfsz iin akp durdugu white trash [be
yaz fakir halk] denizine ait olmayanlar giderek kk birer uzman,

bann aresine bakmas gereken birer varlk haline gelir. Giriimci

nin gemite kalan bagtmszlg, kaliflye emek biiminde, retmesine


izin verilen tm insanlara, dolaysyla umeslek sahibi" kadnlara da, bir
kiilik zelligi olarak geer. nsanlarn z-sayglar i grmeleri orann
da artar. Artk ne aile iinde dik kafallk gstermek bir tehlike arz
eder, ne de bir boy-friend ile alma saatleri dndaki iliki cennetin

kaplarn aralar. nsanlar kendi cinsiyetleriyle rasyonel, hesap bir

iliki kurarlar ve bu Juliette'in aydnlanm evresinde oktan dile ge


tirilmi eski bir bilgidir. Zihin ile beden, lsz burjuva libertinlerin
talep ettikleri gibi, gereklikte birbirinden ayrlr. UBana yle geliyor
ki" diye ilan eder Noirceuil rasyonel tarzyla,6 4 sevgi ve keyif alma ta
mamen farkl eylerdir . . . nk sevecen hisler yaradl ve edeplilik

arasndaki ilikiye karlk gelir; ama hibir ekilde bir boynun gzelli
ginden veya nefis biimde kvrlan bir kaladan kaynaklanmaz. Fizik
sel duygulanmlanmz zevkimize gre etkili biimde uyarabilen bu
nesnelerin, bana yle geliyor ki zihinsel duygulanmlanmz zerinde
hibir hakk yoktur. Dncelerimi toplamarn gerekirse, krkndaki
Belize irki.ndir, zarafetten zerre kadar nasibini almamur, dzgn

vcut hatlan yoktur, hibir gzelligi yoktur; ama Belize bir akla, hay
ranlk verici bir yaradlaa, benim duygularmla ve begenilerimle bag-

b4 juliette, cilt n, s. s vd.

147
AYDlNLANMANlN DIYALEKTlGI

daan milyonlarca eye sahiptir. Onunla yatmay asla dnmem, ama

yine de onu lgnca sevmeye devam edecegim. te yandan Araminthe

iin yanp tutuabilirim, ama arzu atei sner snmez ondan tm

kalbinle igrenirim . . . " Insann Dekart biimde dnen ve yer kapla


yan [ausgedehnt) tzlere blnmesinde ikin olarak yer alan kanl
maz varg, burada btn aklgyla romantik akn yok edilmesi

olarak dile getirilmektedir. Romantik ak bedensel dnnn maske

lenmesi, rasyonelletirilmesi ve Belmor Kontunun aka ilikin uzun

nutkunda dile getirdigi gibi, yanl ve her zaman tehlikeli bir metafi

zik"65 olarak grlr. juliette'in dostlar cinsellik ile sevecenligi, dn


yevi ak ile ilahi ak kar karya getirirken, tm libeninlikleriyle bi

rincilerin gcn abartmakla kalmazlar, olduklarndan daha masum

mu gibi kavrarlar. Boynun gzelligi ya da kalann kvrm tarihd,

salt dogal olgular olarak degil , tm toplumsal deneyimi ieren imgeler

olarak cinsellikte etkili olurlar; dogadan farkl olana ynelimin, cinsel


likle snrl olmayan akn hayat buldugu deneyim ite budur. Seve

cenlik ise, bedensellikten en uzag bile, dnm cinselliktir. Tinsel

ak lgnlgnn salann okanmas , alna konan pck gibi ifadeleri,

Avustralya yabanllarnn cinsel birleme srasnda birbirlerini snp

hrpalamalarnn yatm biimleridir. Aymn soyuttur. Belmor, meta

fizigin olgular bozdugunu, agn oldugu gibi grlmesini engel


ledigini, byden kaynaklandgn, tlden bir rt oldugunu gretir.
ve ben bu rty gzlerimden ekip almayaym yle mi? Bu zayflk

tr korkaklktr. Haz geer gemez, nceden gzlerimi kr eden bu

tanray zmleyelim."66 Akn kendisi bilimd bir kavramdr: K

yanl tanmlar bizi daima yoldan karr," diye aklar Dolmance, Phi-

65 juliette, cilt n. s. 1 72 vd.


66 juliette, cilt m, s . 1 76 vd.

1 48
ARASZ ll: RJUETIE YA DA AYDINLANMA VE AHLAK

losophie dans le Boudoir'n [Yatak Odasnda Felsefe] anlmaya deger


beinci diyalogunda, "Gniil ne demektir bilmiyorum. Bu szcg
yalnzca akln zayflnn karlg olarak kullanyorum."67 ulucreti
us'un dedigi gibi, yalnzca bir an 'yaamn arka plan'nda geirelim,"
yani sogukkanl zmleme yaparak, usonra ne sevgiliyi yksdtmenin
ne de romantik duygunun zmleme karsnda dayanamadn g
recegiz. . . Her ne kadar ona her an tekrar kavuabilsem de, benim sev
digim yalnzca bedendir, yanp tututugum yalnzca bedendir. "68 B
tn bu sylenenlerde, akn zmeye ugradg. konusundaki idrakta
hakikat pay vardr; ilerlemenin eseridir bu. Hazz mekanikletiren,
zlemi arptp bir aldatma haline getiren bu zme ak canevin
den vurur. Libertin Juliette genital ve sapkn cinsdlige vgy ne do
gal ne maddi olann, hayalin knanmasna dntrerek, akn topik
cokunluguyla birlikte fiziksel keyfinin, en yksek yksekligi-n mutlu

luguyla birlikte en yakn yaknlnnkinin de degerini dren nor


mallk safna geer. Juliette'in tarafn tuttugu, hibir hayale kaplma
yan o safahat dkn adam; cinsel pedagogun, psikanalistin ve hor
mon fizyologunun yardmyla, spor ve hijyen konusundaki grlerini
cinsd yaam da kapsayacak biimde geniletmi ak grl bir
praksis adamna dnr. Juliette'in eletirisi Aydnlanmann kendisi
gibi dikilerle doludur. Bir zamanlar kendisini burjuva devrimine
baglayan tabularn byk bir su olan ykm, yeni bir gereklik
adilligine dl\medigi srece, fiziksd keyfin herkes iin serbest olma
syla yaknlaan topyaya duyulan sadakat olarak yce akla birlikte
var olmaya devam eder.

Belirli bir bireyi bizim iin biricik klan o ugln cokunluk," ka-

67 Edition privee par Hel pey, s. 267.


68 juliette, a.g.e ., cill n. s. 1 76 vd.

1 49
AYDlNlANMANIN DlYALEKI!Gl

rnn [Weib} akta ykseltilii Hristiyanlktan geriye, anaerkil aarna

lara kadar takip edilebilir. yalnzca gereksinimimiz iin yaratlan

nesneye o valyeler misali talip olma huyumuz, gln bir ekilde o

nesneye bagllgmz sunar. Bence bu huyumuz kesin olarak, atalar


mzn, mesleklerini kentlerde ve krlarda icra eden kadn kahiniere
gsterdigi derin saygdan kaynaklanr: Dehet yoluyla insan ekindigi

eyi klte dnturdu ve valyelik bat! inancn rahminde olutu.

Ama bu derin sayg dogada hi varolmamt; onu dogada aramak va

kit kayb olurdu. Bu cinsiyetin bizimkine gre astlgnn temelleri, ona

sayg duyabilmemizi saglayacak saglarn bir gd uyandrmak iin iz


la derindedir ve bu kr derin saygdan dogan ak da, derin saygnn
kendisi gibi, nyargdan baka bir ey degildir."69 Tahakkm kendi

sini hukuk araclgyla ne kadar perdelerse perdelesin toplumsal hiye

rari eninde sonunda cebre dayanr. Doga zerindeki egemenlik ken

disini insanlgn iinde yeniden retir. Bedenen zayf olanlar koruma


fikrinden gl kleleri smlrmek iin yararlanan Hristiyan uygarl

g, Hristiyanlga geen halklarn kalbini tam olarak kazanmay hibir


zaman baaramamtr. nk sevgi ilkesi anlama yetisinin keskinligi

ve Hristiyan efendilerin daha da keskin silahlar tarafndan hep red

dedildi. Sonunda Luthereilik kl ile kzlck sapasn !ncil'in z hali

ne getirerek, devlet ile greti arasndaki uyumazlg btnyle orta


dan kaldrd. Luthereilik tinsel zgrlug gerek basknn olumlanma

syla dogrudan bir tuttu. Oysa kadn zayflkla damgalanmtr ve bu


zayflgndan tr sayca stn geldigi yerde bile bir aznlk saylr.

Erken dnem devletlerin boyunduruk altna aldg yerli halklar gibi,

kolonilerde yaayan ve rgtlenme ve silahianma asndan istilacla

rn hayli gerisinde kalan yerliler gibi ya da Arilerin egemenligi altnda-

69 juliette, cilt n, s. 1 78 vd.

so
ARASZ II: JULIETTE YA DA AYDlNlANMA VE AHlAK

ki Yahudiler gibi, kadnlarn savunnas1zlg da ezilmelerinin hukuki


dayanagn oluturur. Sade, Strindberg'in dnmlerini yle dillen

dirir: "Kadn ile erkek arasnda, insan ile ormanlardaki maymun ara
snda oldugu kadar kesin ve byk bir fark oldugundan kuku duy
nayalm. Nasl maymunlarn kardelerimiz oldugunu kabul etmeme
miz iin saglam gerekelerimiz varsa, kadnlarn trmzn bir par
asn oldugunu yadsmak iin de yle saglam gerekelerimiz vardr.
plak bir kadn onunla ayn yataki ve onun gibi plak bir erkekle

yan yana getirilip dikkatle incelendiginde, bu iki yaratgn yaplarnda


(cinsiyeti tamamen bir yana brakrsak) apak farklar olduguna ikna
olacak ve kadnn erkekten daha aag bir kadernede bulundugunu
aka greceksiniz. lyaplarndaki farklar da ayn derecededir ve biri
gibi digeri de anatomik olarak paralara ayrlp titizlikle incelendigir

de bu hakikat gn gna kar."70 Hristiyanlk cinsiyetin bask altna

alnmasn kadna gsterilen derin saygyla ideolojik olarak tazmin e


derek, arkaikligin ansn yalnzca bastrmak yerine asilletirmeye a
balar. Bu abalar ykseltilmi kadna ve kuramsal olarak zgrlemi
hazza duyulan nefretin yardmyla boa karlr. Insanlar bask altn
da tutma praksisine karlk gelen duygulanm sayg gstermek degil

hor grmektir. Hristiyanlgn hkm srdg yzyllarda, en yak

nndakini sevmenin arkasnda pusuda bekleyen, yasaklanm olan ve


bask sonucu dagan nefret, bouna harcanan aba y hi ununurmayan
o nesneye yneliktir: kanya. O, Meryem Ana kltnn bedelini cad
cinnetiyle dedi. Bu, Hristiyanlk-ncesine ait olan ve kutsanm ata
erkil egemenlik dzenini gizliden gizliye sorgulayan kadn peygambe

rin ansnn imgesinden alnan intikamd. Kar, ona sayg gstermesi


gereken yar Hristiyan olmu erkegin vahi fkesini uyandrr; tpk

70 juliette, cilt III , s. 1 88-99.

151
AYDlNlANMANlN DIYALEKTlGI

gszn, onu esirgemesi gereken yzeysel olarak uygariam gl

nn lmcl dmanlgn zerine ekmesi gibi. Sade bu ndreti bi

linli bir hale getirir. "lki bedenin birlemesinin," der Roma polis efi

Kont Ghigi, "her zaman iki gnln birlemesine yol aabilecegine hi


bir zaman inanmadm. Bu fiziksel birler'tede kmserneye ve ig

renmeye ynelik gl bir itki gre bilirim; ama sevgiye ynelik tek bir
tane bile gremem. "71 Bakan Saints-Fonds kraliyetin icra memuru s

fatyla gzdag verdigi bir kz, karsnda gzyaiarna bogulunca yle

haykrr: "Kadnn bylesini severim keke hepsini tek bir szle bu

duruma drebilseydim!"72 Hkmeden olarak erkek, kadn, onu bi


reyselletirme onurundan yoksun brakr Tek bir kadn, trnn
toplumsal megi, cinsiyetinin temsilcisidir ve eril mantk tarafndan

tmyle ele geirilmi bu haliyle dogayla bir tutulur; idealarda hi bit

meyen altakoymann ve gereklikte de hi bitmeyen boyun egdirme

nin dayanagdr [Substrat] . Szde dogal bir varlk olarak kan onu do
gallktan karan tarihin bir rndr. Dogann ve fizyolojik, biyolo
jik, ulusal, sosyal adan altta olann cazibesini cisimletiren her eye

kar duyulan o aresiz yok etme istegi, Hristiyanlgn abalamasnn

baarsz oldugu na iaret eder: . . que ne puis-je, d'un mot, les red uire
.

en cet etat!" [ . . . keke hepsini tek bir szle bu duruma drebilsey

dim! ] Baarsz bir uygarlamann sonucunda ortaya kan gaddarlk,


kltrn diger yz olarak barbarlk dogaya geri dnn nefret edi
len o stn cazibesinin kkn tmden kazmaya ynelir. "Hepsini!"

nk yok etmek istisna kabul etmez; yok etme istenci totaliterdir ve

totaliter olan yalnzca yok etme istencidir. "Tiberius gibi, btn insan

lgn sadece tek bir baa, bir vurula uurmaktan zevk alabilecegim

71 Juliette, cilt IV, s. 261.


7 2 Juliette, cilt n, s. 273.

1 52
ARASZ II: JUU E TI E YA DA AYDlNLANMA VE AHlAK

tek bir baa sahip olmasn istemeye kadar vardnyorwn ii!"73 der Ju

liette Papa'ya. Acizligin gstergeleri; yani telal ve egdmsz hare

ketler, mahlukat korkusu, kouturan kitleler ldrme arzusunu kam


lar. Zihinsel ve bedensel adan daha zayf olan ve alnnda egemenli

gin mhrn tayan bir varlk olarak kanya duyulan nefreti akla
mak, Yahudilere duyulan nefreti aklamaktr ayn zamanda. Kanlarn

ve Yahudilerin binlerce yldr hkmetmedikleri yzlerinden okunabi

lir. Benaraf edilmeleri mmkn olmasa da yaarlar; korkulan ve zayf

lklan, zerlerindeki sregen bask nedeniyle dogaya daha yakn olu


lan onlarn yaam unsurudur. Bu, glerinin bedelini dogayla aralar

na gerilim dolu bir mesafe koyarak deyen ve korknay kendilerine


sonsuza dek yasaklamak zorunda olan gllerin kr fkesini uyand

nr. Gller , kendilerinin atamadklan glg binlerce kez kurbanlar

na attrarak kendilerini dogayla zdeletirirler. Bakan Blamm ont,

uAline et Valcour"da kadnlar iin yle der: "O aklsz malluklarn


avucwna dp rpnmalarndan nasl da holanyorum! Aslann
agzndaki kuzuya benziyorlar."74 Ayn mektupta szlerini yle srd
rr: uBu tpk bir kenti yagmalamaya benziyor. nce tepeleri kontrol

altna almalsnz btn nemli noktalara konulamrsnz, ardndan

herhangi bir direni endiesi duymadan saldrnz balatrsnz."75 Alt

ta duran saldry zerine eker: zaten felegin sillesini yemi bulunan


lan aaglamak daha zevklidir. Yukandakiler iin tehlike ne kadar az
sa, artk onlann hizmetinde olan eziyeti ektirme hazz da o denli ra

hat alnr. Egemenlik ancak, kurbann umutsuz aresizligi sayesinde

zevke dnr ve kendi ilkesi olan disiplini geersiz klarak zaferini

73 juliette, cilt IV, s. 379.


74 Aline et Volcour, Brksel, 1883, cilt . s. 58.
75 A.g.e., s . 57

1 53
AYDlNLANMANIN DIYAU:KTIGI

ilan eder. Benlik iin bir tehdit olmaktan kan korku, hayatn keyfini

yalnzca kolektif iinde karabilen bireyin kendi iinde katlamasnn


bir ifadesi olan gnlden bir kahkahayla patlayverir. nlayan kahka
halar teden beri uygarl ele vermitir. "Az kralerinin kustuu en
yok edici lav needirn der Victor Hugo "insann frtnalar okyanusun
kinden beterdir" balkl blmde. 76 Juliette de unu retir bize: 77
"!nsan kendi eninin arln mmkn olduunca bahtszlarn zeri

ne ykmaldr; sefaletten koparlan gzyalar, sinirsel tz gl bi


imde uyaran bir keskinlie sahiptir . . ."78 Haz, sevecenlik yerine gad
darlkla ittifak kurar ve cinsel ak, Nietzsche'ye gre zaten hep ne
idiyse ona dnr: " aralar bakmndan bir sava, temeli bakmn
dan cinsiyederin birbirine duyduklar lmcl nefret."79 Zooloji bize,
"erkekte ve diide 'ak'n ya da cinsel ekiciliin batan beri ve byk

lde 'sadiste' olduunun anlatr; kukusuz ac vermek onun bir


parasdr; alk kadar gaddardr o .80 Bylece uygarlk, nihai sonucu
olarak dehet verici doaya geri dner. Sade'da temsili olan her eyin
odak noktasndaki lmcl ak ve ac ekenleri bu utantan ne paha
sna olursa olsun kurtarmak isteyen Nietzsche'nin utangaca-utanmaz
yce gnlllll: Gaddarln hayali tpk yceliinki gibi, oyun ve

imgelem dzleminde, gereklikte Alman Faizminin insanlara gster


diiyle ayn sertliktedir. Gerekliin o bilinsiz devi, znesiz kapita
lizm ykm kr bir biimde yrtrken, bakaldran znenin sams
da gerekletiriliini bu ykma borludur ve bu sannlar eyler olarak

76 Victor Hugo, L:Homme qui rit, cilt vm, blm 7 .


77 juliette, cilt IV, s. 1 99.
78 Bkz. us l20 ]ournees de Sodome, Paris, 1 935, cilt , s. 308.
79 Der Fall Wagner, cilt VIII, s. 10.
80 R. Briffault, The Mothers, New York, 1927, cilt , s. 1 1 9.

1 54
ARASZ ll: jULIETTE YA DA AYDlNLANMA VE AHLAK

istismar edilen insanlarn zerine tersyz edilmi akla birlikte keskin

bir sogukluk yayar. Bu ak eylerin dnyasnda dolaysz akn yerini

tutar. Hastalk iyilemenin belirtisi saylmaya balamur. Sanr kur

banlarn ulviletirilirken alaltldklarn kabul eder. Kendisini, cismen


alt edemedigi egemenlik canavaryla ayn klar. lmgelem dehete b

rnerek dehete dayanma abasndadr. Gerek hazzn insafszlktan


kaynaklandgna dair o Roma deyimi yalnzca insanlan srmeye ve a

hUrmaya ynelik degildir. Mutlulugu kutsayarak onu kendisinin pa

rodisine dntren ve onu ancak menederek yaratan bir dzenin


zlmez elikisini de yanstr. Sade ve Nietzsche bu elikiyi ebedile
tirirken bu elikinin bir kavrama kavumasn da sagladlar.

Akl [Ratio] asndan bakldgnda, taplan malluka teslimiyet


putperestlik gibi grnr. Putperestlige son verilmesi, Yahudi tektan

rclgnn zaten koymu oldugu ve tektanrclgn seklerletirilmi bi

imi saylan Aydnlanmann dnme tarihi boyunca tapnmann de

gien biimlerine uyguladg mi tolo ji yasagnn bir geregidir. Batl


inanlarn temelinde olagelen ekonomik gerekligin daglmas srasm
da olumsuzlamann zgl gleri zgrletirildi. Hristiyanlk ise a

kn propagandasn yapmur: kauksz lsa tapnmasnn. Kr cinsellik

drtsn evliligi takdis ederek ykseltneye altg gibi, berrak ve


k saan Yasay da gksel ltuf sayesinde dnyaya yaklatrmaya a

lmtr. armha gerilmi Tanr gretisinin yardmyla vaktinden n

ce satn almaya allan uygarlk-doga uzlamas, Yahudilige oldugu

kadar Aydnlanmann bagnazlgna da yabanc kald. Musa ve Kant

duyguyu ortaya koyrnamlardr; onlarn soguk yasas ne sevgi bilir ne

de kazga baglayp yakmay. Nietzsche'nin tektanrclga kar verdigi

sava, Hristiyan doktrinini Yahudi doktrinine gre daha derinden


sarsar. Yasay elbette yadsr; ama dogal degil, dogaldan te, "daha y-

1 55
AYD!NLANMAN!N DlYALEKT!Gl

ce bir benlige"8 1 ait olmak ister. Tanr'nn yerine stninsan geir

mek ister; nk tektanrclgn, zellikle de bozulmu, Hristiyan bi

iminin aruk aka mitolojiye dntg kansndadr. Ama Nietz


sche'nin, kendini amann bir yolu olarak, daha yce benligin hizme
tindeki eski ileke idealleri "egemen gcn olumasna"82 katkda bu
lunduklar iin gklere karmas gibi, o daha yce benligin de aslnda
lm olan tanrnn kurtarlmas iin gsterilen umutsuz bir aba ol

dugu ortaya kt. Nietzsche burada, lngiliz kukuculugunda hayalet


ten fGeist) vazgeen Avrupa uygarlign kurtarmak iin, Kan'n tann
sal Yasann zerkletirilmesi giriimini yineler . Kant'n, "genel bir yasa
koyucu olarak kendisini bile nesne yerine koyan birisinin her eyi is-
tencinin maksimine gre yapma"83 ilkesi stninsann da srrdr. s
tninsann istenci kategorik buyruktan daha az despota degildir. tki

ilke de dsal erklerden bagmszlg, Aydnlanmann z diye tanmla

nan koulsuz erginligi hedefler. Nietzsche'nin en parlak anlarnda bile


"Don Quijotelik"84 diye aypladg yalandan duyulan rknt, Yasann
yerini z-yasakoyuculukla [Selbstgesetzgebung] degitirdiginde, her
ey, gz nne serilmi byk bir batl inan gibi, saydam hale gelir.

Ayd.nlanmann kendisi bile hakikatin her biiminde puta dnr ve


biz "gnmzn tanrsz, antimetafziki bilgi sahipleri olarak, kendi
ateimizi, Tanr'nn hakikat, hakikatin de tanrsal oldugunu syleyen
binyllar kadar eski, ayn zamanda Platon'un da inanc olan o Hristi
yan inanc tarafndan tututurulmu bir ateten besledigimiz(85 anla-

8 1 Nachlafi, cilt XI, s. 2 1 6.


82 Nachlaft. cilt XIV, s. 273.
83 Grundlegung :zar Metaphysi der Sitten, cilt v, s. 432.
84 Die frhliche Wissenchaft, c. V, s. 275; Genealogie der Moral, C. vn, S. 267-71.
85 Die frlliche Wissenschaft, a.g.e.

1 56
ARASZ ll: JULIETTE YA DA AYDlNlANMA VE AHlAK

rz. Bu yzden bilim bile metalizikle ayn eletiriye maruz kalr. Tan

n'y yadsmak, iinde zlmez bir eliki barndrr; bizzat bilmeyi

yadsr. Sade Aydnlanma dncesini tersine dnme noktasna dek

vardrmamtr. Bilimin kendi zerine dnm, Aydnlanmann vic


dan felsefeye, yani Alman felsefesine braklmt. Sade'n gznde
Aydnlanma akla oldugundan ok topluma ilikin bir grngdr.

Sade, Nietzsche'nin idealist bir biimde o daha yce benlik yardmyla

alabilecegini sandg baglarn zln, yani topluma, makama ve

aileye bagllgn eletirisini86 anarinin ilanma dek vardrd. Yapt , di

ne gre uygarlgn temelini oluturan ilkelerin, yani On Emrin, ataer


kil yetkenin, mlkiyetin mitolojik niteligini aga vurur. Sade'n yapt,

Le Play'in yz yl sonra ayrntlaryla kurdugu toplum kuramnn tam

tersidir.87 On Emrin her birinin geersizligi biimsel akl dzeyinde

ortaya konur. lstisnasz hepsinin ideoloji oldugu kantlanr. Hatta juli


ette'in istegi zerine bizzat Papa cinayet lehine bir savunma konuma
s yapar.88 Onun iin, dogal akln gnda Hristiyanlk d ediroleri
rasyonelletirmek, bu ediroleri eytann ii olarak gren Hristiyanhgn

ilkelerini hakl karmaktan daha kolaydr. Cinayeti temeliendiren bu

"philosophe mitre'' [takkeli filozof! , cinayeti lanetleyen lbn Meymun

ve Aqiunolu Tomasso'ya gre yanltc kanta daha az bavurur. Roma

akl, daha byk askeri gcn tarafn Prusya tanrsndan daha ok

tutar. Ne ki Yasa tahttan indirilmitir bir kez. Yasay daha insani kla
cag sanlan akn da putperestlige dn oldugu ortaya kmtr. Bi

lim ve endstri asndan yalnzca cinsiyetler aras romantik ak deil

akn her tr metafizikti, nk akln karsnda hibir ak tutuna-

86 Bkz. Nietzsche, Nachlafi, cilt XI, s. 2 1 6 .


8 7 Bkz. Le Play, lLs Ouvricrs Europeens, Paris, 1897, cilt , zellikle s . 1 3 3 vd.
88 juliette, cilt IV, s . 303 vd.

157
AYD!NUNMANIN DIYALEKTlGI

maz: ne kadnn kocasna ak, ne agn sevgilisine duydugu ak, ne

anne ile babaya duyulan sevgi, ne de ocuk sevgisi. Blangis Dk te

baasna, "size, bizi bagladgn dndgnz baglarn gzmzde ne


kadar degersiz oldugunu gstermek iin"89 diyerek, yneticilerin ak

rabalarna, kzlarna ya da eierine de bakalanna olduu kadar, hatta


daha da sert davranlmas gerektigini duyurur. Kadnn ak da erke

ginki gibi hkmsz klnr. Saint-Fonds'un Juliette'e aktardg liber

tinligin kurallar btn kadnlar iin geerli olmaldr.90 Dolmance an

ne baba sevgisinin bysnn maddeci yoldan bozulmasn ifade

eder: "Bu baglar ebeveynlerin yallkta terk edilme korkusundan dog


mutur; ocukluumuzcia bize gsterdikleri zenin aynsnn yallk
larnda kendilerine de gsterilmesi iindir."9 Sade'n uslamlamas

burjuvazi kadar eskidir. Demokritos insandaki anne baba sevgisinin

ekonomik bir nitelik tadgn oktan ifa etrnitir.92 Ne ki Sade uy

garlgn temelini oluturan devliligin bysn de bozar. Ona gre,


enseste kar hibir rasyonel itiraz getirilemeyecei gibi,93 ilerleyen bi
lim hijyenik uslamlamay da sonunda geri ekmi ve Sade'n soguk
kanl yargsn onaylarntr: " ensest ilikiden dogan ocuklann ba

ka ocuklara gre kreten, sagr-dilsiz, raitik vb olma egilimlerinin da

ha fazla olduguna dair bir kant kesinlikle yoktur. "94 Cinsiyetler aras

romantik ak yardmyla degil de, sevecenligin ve sosyal duygularn

89 Les 120 ]oumees de Sodome, a.g.e., cilt 1, s. 72.


90 Bkz. juliette, cilt n, s. 234, dipnot.
91 La Philosophie dans le Boudoir, s. 1 85.
92 Bkz. Demokrit, Diels Fragmem 278, Berlin, 1 9 2 , cilt ll, s. 7 vd.
93 La Philosophie dans le Boudoir, s. 242.
94 S. Reinach, "La prohibiton d e l'inceste et le sentirnem de la pudeur," Cules,
Myhes et Religions, Paris, 905, cilt I, s. 57

1 58
ARASZ ll: jUL!EITI YA DA AYDlNLANMA VE AHLAK

temelini oluturan anne sevgisi yardmyla bir arada tutulan aile95 top
lumun kendisiyle atmaya balar: "Yalnzca topluma ait olmas gere
ken ocuklar ailenizde tecrit ettiginiz srece onlarn iyi birer cumhu
riyeti olacagn dnmeyin . . . ocuklarn , ogunlukla lkeninkinden
btnyle farkl ilgi ve karlara sahip aile tarafndan yumlmasna izin
vermek sakncalysa, onlar ailelerinden ayrmak en byk kazanm
dr."96 "Evlilik baglan" toplumsal nedenlerden tr yok edilmeli ve
()Cuklarn babalan konusunda bilgi edinmeleri "absolutment interdi
te" !kesinlikle yasak) olmaldr. Onlar "uniquement les enfants de la
patrie"dir !yalnzca vatann ocuklar) 97 Bylece Sade'n yasalara kar
mcadelesinde duyurdugu anari ve bireycilik98 cumhuriyetin, gene
lin mutlak egemenligiyle sonlanr. Alaag edilmi Tanr'nn daha za
lim bir put olarak geri dnmesi gibi, burjuvann eski beki devleti de
faist kolektifin zorbalg olarak geri dner. Daha ilk admlarnda St.
Just ve Robespierre'in baarszlga ugradg devlet sosyalizmi, Sade'n
dncesinde en son aamasna vardrlmtr. Burjuvazi kendisine en
sadk siyasetileri giyotine gnderdigi gibi, en ak yrekli yazarn da
Bibliotheque Nationale cehennemine srgn etti. nk retim ban
dndaynu gibi, ondokuzuncu yzyln ucuz edebiyat ile yirminci
yzyln kitle yaznn onsekizinci yzyln slubunda neeleyen Justi
ne ve juliette'in chronique scandaleuse' ! skandallar gncesi) , son mi
tolojik rtsn de stnden atan Homerosu epostur: egemenligin
arac olan dncenin tarihidir. Bu durum karsnda dnme kendi
aynasnda kendisinden rkerek bakn kendisinin tesinde olana

95 Lll Philosophie dans le Boudoir, s. 238.


96 Lll Philosophie dans le Boudoir, s. 238-49.
97 A.g.e.
98 juliette, cilt v, s. 240-44.

1 59
AYDlNlANMANlN DfY Al.EKTl(;I

aar. Sade'n yaptn Aydnlanmann kurtarlmasnda birinci derece

den nemli klan ey, gelecegin alacakaranlgnda grdg "gardez vos

frontieres et restez chez vous"99 [snrlarnz koruyun ve evinizde ka

ln] ifadesiyle dile getirilen uyumlu toplum ideali degildir; ya da


Zame'nin yksnde gelitirdigi sosyalist topya da 1 00 degildir. Bunu

saglayan ey Sade'n, Aydnlanmann kendisinden korkmasn sagla

may Aydnlanmann dmananna brakmamasdr .

Burjuvazinin karanlk yazarlar, Aydnlanmann varglarn Aydn

lannay savunanlarn yaptg gibi uyumcu doktrinlerle baka bir yne

srklemeye kalkmamlardr. Biimci akl, ahlakszlga oranla ahla


ka daha yaknm gibi gstermeye almamlardr. Aydnlk yazarlar

akl ile ktlgn, burjuva toplumu ile egemenligin arasndaki zl

mez ittifak, bu ittifak yadsyarak korurken, tekiler oke edici haki

kati hi ekinmeden dile getirdiler. Clairwil kardeinin yaam yks

n zetlerken, "Ellerini karlarnn ve ocuklarnn kanyla, sodonjyle,


cinayetlerle, fahielikle ve igren ilerle kirletenlere gk bu zenginlik
leri bahediyor; bu utan verici edimlerin karlgnda dl olarak ba
01
na bu serveti sunuyor" der. 1 Clairwil abartmaktadr. Kt egemenli

gin adaleti, yalnzca igt-enlikleri dllendirecek kadar tutarl degildir.

te yandan yalnzca abart dogrudur. Tarihncesinin z en byk


dehetin tek bir ayrntda belirmesidir. Pogromda katledilen insanlar,
merhamet grp kuruna dizilenleri de dahil ederek kaydeden istatis
tikler ancak kurald olann, en fena ikencenin birebir betimlenmesi

sonucunda ortaya kan z grnmez klar. Bu dehet dnyasnn

ortasndaki mutlu varolu salt o dnyann varlgyla alaka rtlr.

99 U Philosophie dan5 le Boudoir, s. 263.


100 er Valcour, cilt n, s. s vd.
Aline
1 0 1 juliette, cilt V, s. 232.

1 60
ARASZ ll: }ULETTI YA DA AYDlNlANMA VE AHLAK

Bylece o dnya z haline gelir, mutlu varolu ise hkmsz klnr.

Burjuva agnda st tabaka arasnda kendi ocuklarn ve karlarn l

drenlere, lahielige ve sodomiye, eski zamanlardaki efendilerinin t

relerini devralan ynetilenlere kyasla kukusuz daha az rastlanr. Gel


gelelim bu eski efendiler, iktidarlar ne zaman tehlikeye girse , yakn

yzyllara dek arkalannda ceset daglan ygmnr. Egemenligin kendi

sini buldugu faizm koullannda efendilerin dndkleri ve yapuk

lanyla kyaslandgmda, bu efendilerin kendilerini aka belli ettigi

[Clairwil'in erkek kardei) Brisa-Testa'nn cokuyla anlatlan yaam

yks bildik bir sradanlkla snkleir. zel yaanun gnahlar,


Mandeville'de oldugu gibi Sade'da da, totaliter dnemin kamusal er
demlerini neeleyen tarihyazmdr. Sade ve Nietzsche'nin akla daya

narak cinayete ka temel bir uslamlama ne srmenin olanakszlg.ru

rtbas edeceklerine tm dnyaya ilan etmeleri, zellikle ileritilerin

onlan hala karalamalarma neden olan nefretini atelemitir. Her ikisi

de, mantksal pozitivizmden farkl olarak, bilimin sylediklerini sonu


na kadar vardrdtlar. Onlann mantksal pozitivizmden daha da kararl

biimde akln [Ratio) zerinde durmatannn gizli anlam, Kant akl

kavramnda da oldugu gibi, btn byk felsefelerde mevcut olan

topyay aga vurma abalannda yatar. Bu artk arptlmayan, ar

ptmaya gerek duymayan bir insanln topyasdr. Egemenlikle akln


zdeligini ilan eden acmasz gretiler bylece burjuvazinin ahlak
uaklannd an daha merhametli olurlar. Nietzsche bir zamanlar kendi
sine "Senin iin en byk tehlike nerededir?" diye sordu102 ve "Ac

mada" diye yantlad Nietzsche'nin yadsmas, insanlara ynelik, avu

tucu yeminler tarafndan gn be gn ihanete ugraulan sarslmaz gve

ni kurtarmnr.

102 Die
Frhl.il:h.e Wissrnschaft, cih V, s. 205.

161
KLTR ENDSTRiSi
Kitlelerin Aldatl Olarak Aydnlanma

Nesnel dinde bulunan destegin yitip gitmesinin, kapitalizm ncesi

ne ait son kalnnlarn daglrnasnn, telmik ve sosyal ayrmlama ile

uzmanlamachgm kltrel bir karmaaya yol atgma ilikin sosyolo


jik gr her gn yalanlanmaktadr. Gnmzde kltr her eye ben
zerlik bulatnr. Film, radyo ve dergiler bir sistem meydana getirirler.
Her bir dal kendi iinde ve hep birlikte sz birligi iindedir. Siyasal

kartlklarm estetik ifadeleri bile ayn ekilde bu elikten ritmin vg

sn ilan ederler. Endstrinin dekoratif ynetim ve sergi mekanlar,

otoriter lkelerde diger lkelerde oldugundan pek farkl degildir.


Abideleri, ssz kentleri evreleyen kasvetli konutlar ve iyerleri olan
dizginlerinden boanm giriimciligin akn ettigi, devletleri kapsayan

endstriyel birliklerin [Konzem] iyi dnlm planllgn her yer

den fkran parlak antsal yaplar temsil etmektedir. Betondan mer

kezlerin evresindeki eski evler imdiden gecekondular gibi grnr

ve kentin yamalarndaki yeni bungalovlarsa, tpk uluslararas fuar


larda grlen derme atma konstrksiyonlar gibi, bir sre kullanldk

tan sonra bo konserve kutular gibi atlmaya davetiye kanrken tek

nik ilerlemeye vgler dzer. Bireyi, hijyenik kk dairelerde baglm

sz biri olarak sregenletirmesi gereken ehir planlama projeleriyse

onu iyice btnsel sermaye erkinin, hasmnn boyundurugu altna so

kar. Bu konutlarm sakinleri retici ve tketici olarak i ve eglence iin


merkezlere agnlrlarken, iinde oturduklan hcreler de kesintisiz,

1 62
KLTR ENDSTRISI

dzenli kompleksler olarak kristalleirler. Makrokozmos ile mikro

kozmosun bu gzle grlr birligi insanlara kendi kltrlerinin mo

delini , genel ile zelin sahte zdeligini sunar. Tekel koullarnda tm


kitle kltr zdetir ve bu kltrn iskeleti, yani tekel tarafndan
imal edilen kavramsal anahatlar belirmeye balamaktadr. Dizginleri
ellerinde tutanlar bunun varlgn rtbas etme konusunda artk kayg

duymamaktadr; yle ki varlj9 itiraf edilirken ne kadar arsz olunursa

gc o kadar artar. Sinema ve radyo gnmzde kendisini sanatm

gibi gstermek zorunda degildir. Herhangi bir iten baka bir ey ol

madklar hakikatini, bilerek rettikleri zrvalar merulatran bir ide


oloji olarak kullanlrlar. Onlar kendilerini endstri diye adlandrrlar

ve genel mdrlerinin gelirine ilikin kamuya ilan edilmi rakamlar,

tketime hazr rnlerin toplumsal zorunlulugu hakkndaki kukuyu

yok eder.

llgili taraflar kltr endstrisini teknolojik terimlerle aklamay


sever. Onlara gre, milyonlarca insann iin iinde olmas yeniden
retim yntemlerini zorunlu klarken, bu yeniden-retim yntemleri

ayn gereksinimterin saysz yerde standart rnler le giderilmesini ka

nlmaz hale getirmektedir. Az saydaki retim merkezi ile dagnk

almlama arasndaki teknik kartlk yetki sahiplerinin rgtlemesini

ve planlamasn gerektirir. Standartlarn tketicilerin gereksinimlerin


den kaynaklandg sylenir: bu nedenle byle az bir direnle kabul
grrler. Gerekten de gdmlemenin ve gelecege oldugu kadar ge

mie de dnk gereksinimterin yarattg dngdr bu ve iinde siste

min birligi giderek pekiir. Bu arada, teknigin toplum zerinde kazan

dg erkin zemininin ekonomik adan en glterin erki oldugu sus


kunlukla geitirilir. Gnmzn teknik rasyonelligi egemenligin ras
yonelligidir. Kendisine yabanctam toplumun cebri karakteridir.

1 63
AYDlNLANMANlN DIYALEKTlGI

Otomobillerin, bombalann ve filmlerin her eyi ayn dzeye getiren

gesi hizmetinde oldugu adaletsizligin zerindeki gcn gsterene


dek, onlar btn bir arada tutarlar. imdilik kltr endstrisinin

teknigi ii ancak standardatrmaya ve seri retime vardrm, yaptn


mantgn toplumsal sistemin mantgndan ayran eyi feda etmitir.

Ama bunun nedeni teknigin isel yasalarnda degil, teknigin gnmz

iktisadmdaki ilevinde aranmaldr. Merkezi denetimden kendini biraz

olsun kurtarabilecek bir gereksinim zaten bireysel bilincin denetimi


tarafndan hastrlr Telefondan radyoya atlan admla roller birbirin

den kesin olarak ayrlnutr. Telefon liberal yoldan, insanlarm zne


roln oynamasna izin vermitir . Radyoysa herkesi demokratik yol

dan ayn lde dinleyici klarak, otoriter bir biimde , farkl kanallar

tarafndan yaynlanan birbirinin ayn programlarn eline teslim eder.

Herhangi bir cevap mekanizmas gelimedigi gibi, zel yaynlar da ba

gml olmaya mahkmdurlar. stelik onlar kendilerini yukandan aa


gya rgtlenen apokrif amatrler"in alanyla snrlarlar. Resmi rad
yonun izleyicisinde belirebilecek kendiligindenligin en kk izi bile

yetenek avclar, mikrolan nnde dzenlenen yanmalar ve sponsor

larca desteklenen her trden gsteri tarafndan uzmanlarn seimleriy

le yntendirilir ve sogurulur. Yetenekler izleyiciye sunulmadan ok

nce iletmeye ait olur: baka trl bu kadar hevesle uyum saglamala
r mmkn degildir. Kltr endstrisinin sistemini szde ve gerek

ten destekleyen izleyicinin ruh hali o sistemin mazereti degil, bir par
asdr. Eger bir sanat dal ara ve ierik bakmndan kendisine ok

uzak den baka bir sanat dalyla ayn reeteyi uyguluyorsa; radyoda

ki pembe dizi"lerin dramatik dgm noktalan, cazn en st seviyele


rinde oldugu gibi jam" diye stesinden gelinen teknik sorunlarn na

sl zlecegine ilikin gretici rneklemeler haline geliyorsa; Beetho-

1 64
KLTR ENDSTRISI

ven'a ait bir blmn serbest bir "uyarlamas" bir Tolstoy romannn

filme uyarlanmasyla ayn kurallara uyuyorsa, izleyicilerin kendiligin

den isteklerini karlamaya almak havadan bir bahaneye dnr.


Bunu, teknik ve personelden oluan ve her ayrnts ekonomik seme
mekanizmasnn bir paras olarak anlalmas gereken aygun kendi

agrlgyla aklamak gerege daha yakndr. Btn bunlara bir de, y

netici gulerin ellerindeki izelgelere ve kafalarndaki tketici kavra

mna uymayan , her eyden nce de kendilerine uymayan hibir eyi

retmeme ya da onaylamama konusundaki anlamalarn, en azndan


bu konularda gsterdikleri ortak kararllg eklemek gerekir.

Bu agn nesnel toplumsal egilimi genel mdrlerin znel karanlk

emellerinde ete kemige brnyorsa, bunlar kken bakmndan en

dstrinin en gl sektrleri, yani elik, petrol, elektrik ve kimya en

dstrileri iin de geerlidir. Kltr tekelleri bu sektrlere kyasla g

sz ve bagml saylrlar. Bu tekeller, rahat liberalizm ve Yahudi ente


lektelleriyle hrua gereginden fazla ili dl, kendisine zgu rnleri
olan kitle toplumu iindeki konumlarn bir dizi tasfiye eyleminin he

defi haline getirmernek iin asl erk sahiplerinin ilerinin aksamamas

na dikkat etmek zorundadrlar. En gul yayn kuruluunun elektrik

endstrisine ya da film irketlerinin bankalara olan bagmllg , sektr


lerin tek tek ekonomik olarak i ie gemi kollar tm tabioyu gzler

nne serer. Her ey birbirine ylesine yakndr ki, burada oluan


zihinsel yogunlama, irket unvaniar ile teknik alanlar arasndaki s

nr izgilerini amaya izin veren bir hacim kazanmtr. Kltr endst

risinin bakalarna aldrmayan birligi siyasetin ykselen birligine ta

nklk etmektedir. A ve B filmleri ya da degiik fiyatl dergilerde yer


alan ykler arasndaki gibi keskin ayrmlar gerek farkllklar yanst

maktan ok tketicilerin snflandrlmas, rgtlenmesi ve kayda gei-

165
AYDlNLANMANIN DIYALEJcriGI

rilmesine hizmet eder. Herkes iin uygun bir ey ngrlr ve bylece

bu ilemlerden kimse kaamaz. Ayrmlar zihinlere kazlr ve yaygn


latnlr. lzleyidlere dizi halinde nitelikler hiyerarisi ulatnlmas, bu
nu btnyle nicelige dkmekten baka bir ie yaramaz. Herkes ken
diliginden , nceden birtakm gstergelere gre belirlenmi evelna
[dzeyine] uygun davranmal ve kendi tipi iin retilmi seri retim
kategorisini semelidir. Tketidler, aratrma kurulular tarafndan
izilen ve propaganda iin kullanlanlardan ayrt edilemeyen haritalar
da krmz, yeil ve mavi alanlarla degiik gelir gruplarna gre ayrla
rak birer istatistik malzemesine dnr.

Bu yntemin ematikligi mekanik olarak aynmlatnlm rnlerin


sonuta hep ayn olmasndan belli olur. Chrysler ile General Mo
tors'un modelleri arasndaki farkn temelde bir yanlsama oldugunu,
tam da bu farkn byledigi ocuklar bilir. Merakllarn avantaj ve de

zavantaj diye tarttg eyler, yalnzca rekabet ve tercih olanag grn


tsn srekli klmaya yarar. Wamer Brothers ve Metro Goldwyn
Mayer yapmlar iin de ayn durum sz konusudur. Kald id., ayn ir
kete ait rnek koleksiyonlar oluturan daha pahal ve daha ucuz

rnlerin arasndaki fark da giderek azalr: otomobillerde bu farklar


silindir saysna, motor hacmi, gadget'larn [ileri telaoloji rn ci
hazlar] patent bilgilerine; filmde ise oynayan yldzlarn saysna, tek
noloji, emek ve dekor giderlerinin yksekligine ve en yeni psikolojik
formilllerin kullanlma indirgenir. Degeri gsteren bagdak lt
conspicious production'n [gsterili prodksiyon] , gsterime sunulan

yatrmn dozajdr. Kltr endstrisinde bteye gre belirlenen de


ger farklarnn gerek farklarla, ortaya kan rnn anlamyla hibir
ilimisi yoktur. Teknik medyalar da kendi ilerinde doymak bilmez
birmeklige zorlanr. Televizyon radyoyla sinemann sentezini hedef-

1 66
KLTR ENDSTRISI

ler, bu hedefe ulamak taraflarn karlar tam olarak rtmedigi s

rece ertelenir; ama bu sentezin snrsz olanaklar estetik malzemenin


yoksullamasn imdiden yle radikal bir biimde vaat eder ki, en
dstriyel kltr rnlerinin tm stnkr gizlenen zdeliklerinin
zaferini neredeyse yarn aka ilan edebilecek gibidir: Wagnerci
btnlkl sanat yapt [Gesamtkunstwerk) dnn alay edercesine
gereklemesi. Bylece szn, imgenin ve mzigin birbiriyle uyumu

Iristan'da oldugundan ok daha kusursuz bir biimde elde edilir,


nk toplumsal gerekligin yalnzca yzeyini itiraz etmeden kayda
geiren tm duyusal unsurlar ilke bakmndan ayn ilemsel sre
iinde retilir ve bu srecin birligini asl ierikleri olarak ihde ederler.
Bu ilemsel sre, filme gz ucuyla bakan roman kavramndan en k
k ses efektine kadar retimin tm gelerini tmletirir. Bu yatrlan
sermayenin zaferidir. Bu arada yapmalar hangi plot'u [olay rgs)
seerse sesin tm filmler, sermayenin mutlak kudretini i arayan
mlkszletirilmi ygnlarn yregine efendilerinin erki olarak kaz
mak iindir.

Tketiciler kendilerini bo zamanlarnda bile retimin birligine


uydurmak zorundadr. Kam ematizmin znelerden bekledigi katk,
yani duyusal eitliligi nceden temel kavrarnlara baglama ii, endstri
tarafndan znenin elinden alnmtr. Endstri, ematizmi birincil
mteri hizmeti olarak yrtr. Ruhta, dolaysz verileri saf akln siste
mine oturacak biimde nceden hazrlayan gizli bir mekanizma mev

cuttur. Gnmzde bu giz aga kmur. Bu mekanizma verileri top


layanlar tarafndan, yani kltr endstrisi tarafndan planlanyor gibi
gzkp, tm rasyonelletirme abalarna karn irrasyonelligini sr
dren toplumun ataleti tarafndan endstriye dayaulr; iin failieri ta-

167
AYDlNlANMANlN DIYALEKTlGI

rafndan srdrlen bu utrsuz egilim iin kendisine zg kurnaz ka

stllgna dnr. Tketici iin snflandrlacak hibir ey kalmaz,

nk her ey bizzat retimin ematizmi tarafndan nceden snflan


drlmtr. Halk iin olan, dten yoksun bu sanat, eletirel idealizmin
gznde fazla ileri giden o dsel idealizmi gerekletirmektedir. Her
ey bilinten kaynaklarr; Malebranche ve Berkeley'de Tanr'nn bilin
cinden, kitle sanatndaysa dnyevi yapmctlarn bilincinden. Hit ark

lardan, ytldzlardan, pembe dizilerden kan tipler yalnzca dngsel


biimde kau degimezler olarak srp gitmez; bu oyunun zgl ieri
gi, yani grnte degienin kendisi bile bu tiplerden karlr. Ayrn
tlar birbirlerinin yerine geebiten gelere dnr. Aklda kalc oldu
gu bir bit arkda kantlanm birbirini takip eden losa ses aralklar,

erkek kahramann geici olarak dtg zor durumlara good sport


[aka kaldrabilen kimsel olarak katlanmas, erkek yldzn sevdigi

kadna gl elleriyle arug fa}Ual tokatlar, yaamn marttg miras


yedi kadna gsterdigi o kaba hain muamele; bunlarn hepsi ister ora
da ister burada geliigzel kullanlabilen hazr klielerdir ve her za
man emada kendilerine den ama tarafndan btn ynleriyle ta

nmlanmlardr. Tek varlk nedenleri ngrlen emay bir araya geti


rerek onaylamaktr. Bandan her filrnin nasl bitecegi, kimin dllen
dirilip kimin cezalandmlacag ya da unutulacag anlalr ve dahas
kulag altrlm dinleyici hafif mzikte arknn ilk llerini duyar
duymaz parann devamn kolayca kestirip, tahmini gerekten dogru

kugnda da sevinir. Short story'lerde [ksa ykl ortalama szck sa


ys fazla degimez. Komildikler, efekt ve espriler bile iinde yer aldk
lar sahne gibi nceden hesaplanmtr. Bunlar zel uzmanlar tarafn
dan idare edilir ve eit bakmndan zayf olduklar iin, hepsi temel
olarak brolarda bltrlebilir. Kltr endstrisi efektlerin, elle tu-

1 68
KLTR ENDSTRISI

tulur baarmlarn ve telmik ayrntlarn, bir zamanlar iinde ideay

banndrm ve onunla birlikte tasfiye edilmi yapta egemen olmasyla

birlikte gelimitir. Aynnu kendisini zgrletirerek itaatsizlemi ve


romantizmden davurumculuga kadar, dizginlenmemi ifade ve d

zenlenmeye kar kn taycs olarak ne kmt. Mzikte tek bir


armonik etki biimsel btne ilikin farkndalg, resimde tek bir renk

tm kompozisyonu, romanda psikolojik derin etkiler yaznsal yapy

belirginsizletirdi. Kltr endstrisi btnsel yaklamyla bu duruma

son verdi. Etkiden baka bir ey bilmezken, etkinin asiligini krd ve


onu yaptn yerini alan lormln boyundurugu altna soktu. Bylece

btn ve paralan ayn lde ezmi oldu . Btn acmasz ve ilgisiz

biimde ayrntlarn karsna dikilir; budalaca birtakm olaylarn top

lamndan baka bir ey degilken, her eyin kant grevi grdg baa

rl bir adamn kariyeri gibi. Yaptn ana fikri diye adlandrlan ey,

baglantlar yerine dzen yaratan bir kayt dosyas haline gelmitir. Ay


rnu ve btn, kartlk ve baglantdan yoksun bir biimde ayn zel

likleri gsterir. nceden gvence altna alnan uyumlar, byk bur

juva sanat yaptlarnn abalayarak eritikleri uyumla alay eder. Al

manya'da demokrasinin en tasasz filmlerinin zerine daha o zaman

dan diktatrlgn mezarlk sessizligi kmt.

Btn dnya kltr endstrisinin szgecinden geirilir. Film, gn


delik alg dnyasn yeniden vermeyi amaladg iin, dardaki so

kaklar az nce izledigi filmin devam olarak alglayan sinema izleyici

sinin bu bildik deneyimi yapmn temel ilkesi haline gelmitir. Yapm

telmikleri, ampirik nesneleri ne kadar yogun ve eksiksiz kopyalayabi

lirse , dardaki dnyann beyazperdede gsterilenin kesintisiz bir


uzants oldugu yanlsamasn yaratmak da o kadar kolay olur. Sesli
filmin ani bir biimde devreye girmesiyle mekanik ogaltm, oldugu

1 69
AYDlNLANMANlN DIYALEKTICI

gibi bu hedefe hizmet eder oldu. Bu egilirne gre, yaarn sesli filmler

den ayrt edilernernelidir. Film illzyon tiyatrosunu da geerek, izleyi

cisinin hayal gcne ve dncelerine, film yaptnn erevesi iinde,


ama onun sundugu kesin olgular tarafndan denetlenrneden alabile
cegi ve uzaklaabilecegi bir boyut brakmarnaktadr. Kendisine kap
lanlar bylece kontrol elinden brakmadan, film ve gerekligi dogru

dan zdeletirrnek zere egitir. Kltr tketicisinin tasavvur gc ve

kendiligindenliginde grlen gdklernenin nedenlerini psikolojik

mekanizmalarda aramaya gnmzde gerek kalmamtr. Zaten rn

lerin kendileri, hepsinden nce de kltr endstrisinin en karakteris


tik rn saylan sesli film nesnel dogas geregi bu yetileri felce ugra

tr . Bu rnler o ekilde tasarlanmtr ki, yeterli kavranrnalar abuk

luk, gzlem gc ve bilgili olmay gerektirir, ama ayn zamanda hzla

akp geen olgular kanlmak istenrniyorsa, izleyicinin dnsel etkin

ligine izin verrnernelidir. Gerilim yle derinlere kk salmtr ki, irnge


lern gcn bastrmaya yeter ve her defasnda zel olarak yaratlmas

na gerek kalmaz. Filrnin evreni tarafndan, baka bir deyile jestler,

imgeler ve szler tarafndan filmi bir evrene dntrecek katky ya

parnayacak lde sogurulrnu izleyicinin, gsterirn annda makinenin

o andaki ileyiiyle megul olmas art degildir. lstenilen lde dikkat

toplama edirni tketicinin bilrnek zorunda oldugu baka filmler ve


kltr rnlerinden tr alkanlk haline geldigi iin kendi kendine

gerekleir. Endstri toplumunun tahakkm insanlarda artk temelli

etkili olacaktr. Kltr endstrisi rnleri insanlar perian halde olsa

bile canl bir biimde tketileceklerdir. Ama bu rnlerin her biri

herkesi bandan beri, i saatlerinde ve benzeri dinlence saatlerinde

nefes nefese brakan dev ekonomi arknn bir rnodelidir. Herhangi


bir sesli filmden veya radyo programndan, bir bireye degil de toplu-

1 70
KL TR ENDSTRISI

mun tmne birden mal edilebilecek toplumsal etkiler karlabilir.

Kltr endstrisinin her tezahr kanlmaz olarak insanlar, bt

nn onlar dntrdg biimde yeniden retir . stelik yapmclar


dan kadn demeklerine kltr endstrisinin tm failieri basite yeni
den retilen zihnin geniletilmemesi iin tetikte beklerler.

Sanat tarihileriyle kltr avukatlarnn Bat'da slup yaratan kuv

vetin tkendigine ilikin yaknmalar korkutucu lde temelsizdir.

Her eyin, hatta henz dnlmemi olann bile mekanik yeniden

retilebilirligin emasna ablon evirisi, tm gerek sluplarn katl

gnn ve baglayclgnn tesine geer. Egitim dostlar byle bir slup


kavramndan yola karak kapitalizm-ncesi gemii organik bir ag

olarak ulviletirirler. Hibir Palestrina11 iyi hazrlanmam ve zm

lennemi disonanslar ayklarken, caz aranjrlerinin jargona uymayan

ifadeler karsndaki prist tavrn gsteremezdi. Omegin Mozart' caz

mzigine uyarlarken, yalnzca fazla etrefilli ya da agrbal oldugu k


smlar degil , melodinin gnmz anlayndan farkl, hatta daha yaln
bir biimde arnonize edilen ksmlarn da degitirirler. Ortaagn

hibir mimari hamisi kilise pencereleri ve heykellerindeki sjeleri in

celerken, Balzac ya da Victor Hugo'ya ait bir malzerneye satlabilir

onayn bahedecek stdyo hiyerarisinden daha kukucu davrana

mazd. Hibir kilise konseyi, lanetlenmilerin aclarnn ve ekecekleri

ikencelerin ilahi ak ordo'sundaki [dzen] yerini saptarken, erkek

kahraman iin ngrlen ikencelerin ya da leading lady'nin [kadn

oyuncu] yukarya kalkm eteginin byk yapmiarn nakaratlarndaki

yerini saptayan film yapmalar kadar titiz davranamazd. Yasaklanan

ve ho grlen unsurlarn belirtik ve rtk, drak ve irek katalogu o

1 Giovanni Pierluigi da Palestrina ( 1 525-1594): Kilise mziginde tutucu egi


limde eserler vermi ltalyan Rnesans bestecisi

1 71
AYDlNlANMANIN DIYAI..EKIIGI

denli kapsamldr ki, zgr braklan alan snrlamakla kalmaz, bt

nyle ynetir. Her ey son ayrntsna kadar bu kataloga gre biim

lendirilir. Rakibi olan daha yksek mevkilerdeki sanat gibi, kltr en

dstrisi yasaklar sayesinde szdizimi ve szck dagarcgyla birlikte


olumlu anlamda kendi dilini oluturur. Ek bir kural olarak, eski e

maya bagl kalp yeni etkiler yaratmann oluturdugu srekli cebir,

tek tek etkilerin synlmaya altg allmn tahakkmn arttr

maktan baka bir ie yaramaz. Ortaya kan her ey yle bir titizlikle

damgalanmtr ki, batan jargonun izini tamayan, ilk bakta onay


lanm oldugunu gstermeyen hibir ey var olamaz. Ama asl nemli
ahsiyetler, retenler ve yeniden retenler, jargonu, onun aslnda ok

tandr susturdugu bir dilmi gibi rahat, serbest ve neeli biimde kul

lananlardr. Bu daln dogallk ideali budur. Kusursuzlatrlm bir

teknik sayesinde yaratlan ey ile gndelik varolu arasndaki gerilim


azaltldka bu ideal kendisini daha da buyurgan biimde dayatr. Do

gal bir nitelige brnen rutinin paradoksu kltr endstrisinin tm


davurumlarnda fark edilir ve birok durumda elle tutulabilir. Ciddi

bir mzik paras, en basitinden Beethoven'in bir menuetini almas

gerektiginde, bir caz mzisyeni istemeden senkop kullanr ve ancak

magrur bir glmsemeyle lnn banda paraya girmeye raz edi


lebilir. zgl aracn o her an mevcut ve kendi kendisini abartan iddia
larndan tr iyice etrefilli bir hal alan bu trden bir dogallk kendi

sine yeni bir slup oluturur: "sluplatrlm bir barbarlktan sz et

menin bir anlam varsa eger , bu, belli bir slup birligi'ne sahip oldu

gu teslim edilebilecek bir kltr-olmayann sistemidir."'

Bu sluplatrmann genel baglayclg imdiden yar resmi kural-

1
Nietzsche, Unzeitgemasse Betradtungen [Zamana Aykn Dnceler), Werke,
GroBoktavausgabe, Leipzig 1 9 1 7, cilt , s. 187

1 72
KLTR ENDSTRISI

lann ve yasaklannkini amtr; bugun bir hit arknn kalplarn d

na kan en gizli melodik ya da armonik ayrnty devreye sokmasn

dansa otuziki ll yapnn dna kmasna ya da dokuzlu ses arall


gn amasna nispeten gz yumulabilir. Orson Welles'in mesleginin

geleneklerine kar tm saldrlan bagtlanr, nk hesaplanm ayk


rlklar olarak sistemin geerliligini daha da byuk bir hevesle pekiti

rirler. Tm ulusun kendisine mal etmesi iin yldziann ve ynetmen

.erin dogal olarak retmek durumunda olduklar, bu teknik tarafn

dan koullandrlm kalplarn zorlamas yle ince ayrntlara dek va


rr ki, bunlar ancak avangard yaptn sahip oldugu incelikteki arala
rn eriebilecegi aynntlardr. Ne ki bu incelikler yardmyla sz konu

su kalplar hit arknn tersine hakikate hizmet eder. Dogallk kahb

nn ykmllklerini kltr endstrisinin tm dallannda harfiyen ye

rine getirebilmek gibi ender bulunan bir yeti, uzmanlgn ls hali

ne geldi. Neyin nasl sylenecegi gndelik dilde denedenebilir olmal


dr; tpk mantksal pozitivizmde oldugu gibi. reticiler uzmanlardr.

Kalplar artc lde retici g gerektirir ve bu gc sogurup he


ba eder. Kalp kltrel muhafazakarlgn sahici ile yapay sl up arasna

koydugu aynm eytanca khneletirmitir. Ancak biimin diren gs

teren devinimlerine dardan dayatlan bir sluba yapay diyebiliriz.

Ne ki kltr endstrisinde ilenen malzeme, en kk gesine dek,


iine getigi jargonla ayru aygttan kaynaklanr . Sanat uzmanlannn
sponsorlarla ve sansrclerle inanlmaz bir yalan konusunda giritik

leri tartmalar isel-estetik bir gerilimden ok kar atmaianna ta

nklk eder. Uzmanlarn somut zerkliklerinden arta kalaniann son s

gnag olan hret, kilisenin iletme politikalaryla veya kltr metalan

reten endstriyel birliklerle atr Oysa sorun , yetkili merciierin


mnakaas balamadan, z geregi satlabilir bir hale gelip eylemi-

1 73
AYDlNlANMANIN DIYAI.EKTIG!

tir bile. Daha Zanuck Azize Bemadette'in him haklarn saun almadan

nce, yazar yaptna, ykye ilgi gsterebilecek konsorsiyumlara y

nelik bir reklam olarak bakmtr. Biimsel devinimler ite byle bir
hal ald. Sonuta, stesinden gelmesi gereken, diren gsteren bir

malzemesi kalmayan kltr endstrisinin slubu ayn zamanda

slubun olumsuzlanmasdr. Genel ile zelin, kurallar ile konunun z

gl gerekliliklerinin uzlatrlmas, kutuplarn arasnda bir gerilimin

olumasna zaten batan hibir olanak olmadg iin hkmsz hale


gelir; oysa sluba ierik kazandran tek ey bu uzlann saglanmas
dr: Birbirine degen an ular bulank bir zdelige dnmtr, ge
nel tikelin yerine geebildigi gibi tikel de genelin yerine geebilmekte

dir.

Yine de bu slup karikatr gemiin sahici slubu konusunda bir

ipucu verir. Kltr endstrisinde, sahici slup kavramnn egemenli


gin estetik alandaki edegeri oldugu aka grlmektedir. slubun
salt estetik bir dzenlilik olarak tasavvur edilmesi romantik bir gemi

e ynelik fimtezidir. Yalnzca Hristiyan ortaagndaki degil Rne

sans'taki slup birligi de, egemenlik altndakilerin genelgeer her e

yin kilitli oldugu karanlk deneyimlerini degil, o dnemlerin birbirin

den farkl sosyal tahakkm yapsn ifade eder. Byk sanatlar,

slubu kesintisiz ve eksiksiz vcuda getirenler degil, slubu aclarn


kaotik ifadesine kar bir katlk, yani olumsuz bir hakikat olarak ya

ptlarna dahil edenlerdi. Bu yaptlarn slubunda ifade yle bir gce

eriti ki, bu g olmasayd varolu iitilmeden daglp giderdi. rne

gin Mozart'n mzigi gibi klasik diye nitelendirilen sanat yaptlar bile,
ete kemige brndrdkleri sluba ters den nesnel egilimler ierir.
Schnberg ve Picasso'ya dek tm byk sanatlar sluba duyduklar

gvensizligi elden brakmadlar ve can alc noktalarda sluptan ok

1 74
KLTR ENDSTRISI

sanatsal nesnenin kendi mantgna bagl kaldlar. Davurumcularn ve

dadaclann kavgac bir tonda anlatmak istedikleri sluptaki hakikat

ten yoksunluk, bugn crooner'n [arky an duygusal yorumlayan

arkc) ark syleme jargonunda, film yldzlarnn o kendilerine ya


raan zarafetinde, hatta bir tanrn iisinin sefil kulbesini eken fotog
rafnn ustalgnda zaferini ilan etmektedir. Btn sanat yaptlarnda

slup vaat demektir. lfade edilen ey slup araclgyla genelin egemen

biimlerine, yani mzik diline, resim diline, szel dile girerek dogru

bir genel ideasyla uzlamaya alr. Sanat yaptnn , toplumsal gele


negin aktardg forrolara biim kazmarak hakikat bagiama vaadi iki
yzllk oldugu kadar zorunluluktur da. Bu vaat, mevcut olann ger

ek formlarn, verilen szn onlarn estetik trevlerinde nceden ger

ekleecegini iddia ederek mutlaklatrr. Bu bakmdan sanatn iddias

daima ideolojidir de. Ne ki sanat iin acy ihde etmenin tek yolu ge

lenekle giritigi ve slupta tonulaan mcadeledir. Sanat yaptnn


gerekligi amasn saglayan moment sluptan koparlamaz. Ama bu
moment gerekletirilen uyumda, yani form ile ierik, isellik ile d

sallk birey ile toplum arasndaki kukulu birlikte degil de uyumaz

lgn grndg yerde, zdelik ugruna harcanan tutkulu abann zo

runlu baarszlgnda aranmaldr. Zayf yapt, byk sanat yaptnn

slubunun oldum olas kendisini olumsuzladg bu baarszlga ma


ruz kalmak yerine hep diger sanat yaptiarna benzerneye aba gster

mi, zdeligin yerine geen eye ynelmitir Sonunda kltr endst

risi taklit olan mutlak olann yerine koyar. Kltr endstrisi sluptan

baka bir ey olmadg iin slubun srrn, yani slubun toplumsal hi

yerariye itaat oldugunu ifa eder. Kltr ad altnda bir araya topla
np etkisizletirildiklerinden bu yana zihinsel yaratlan tehdit eden ey

gnmzde estetik barbarlk tarafndan tamamna erdirilmitir. Kl-

1 75
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

trden sz etmek her zaman kltre ters olmutur. Genel bir ortak

payda olan kltr, itibari olarak neredeyse, kltr ynetim dnyas

na sokan kayt aluna almay, kataloglamay ve snflandrmay ierir.

Ancak endstriletirilmi, tutarl bir altakoyma bu tr bir kltr kav


ramna tam olarak uygun der. Bu altakoyma, zihinsel retimin tm

dallarn ayn biimde tek bir amaca, insan duyularnn, akam fabri

kadan ayrldg andan ertesi sabah tekrar kart basug ana kadar, glin

boyu yt:rtmek zorunda oldugu i aknn damgasyla megul tutul


mas amacna tabi klarak, kiilik felsefecilerinin kitlesellemenin kar

sna koyduklar bagdak kltr kavramnn geregini alay edercesine


yerine getirmi olur.

Bylece btn sluplarn arasnda en az esnek slup olan kltr

endstrisinin, slup yoklugundan tr sulanan liberalizmin bir he

defi oldugu ortaya kt. Kltr endstrisinin kategori ve ierikleri li


beral alemden , yani evcilletirilmi dogalclktan oldugu kadar operet

ve revtilerden de trer: modem kltrn endstriyel birlikleri, dagl

ma srecindeymi gibi alglanan dolam aleminin bir ksm ile buna

karlk gelen giriimci tipinin imdilik yaamaya devam ettigi ekono

mik alandr. Insanlar kendi amalarna kilitlenmeyip ibirligi yapmaya


istekli olduklan srece burada yine de baarl olabilirler. Direnen
kimseler yalnzca kendilerini dzene dahil ederek hayatta kalabilirler.

Kltr endstrisinden farkllklar bir kez olsun kayda geirildi mi,

tpk toprak reformcusunun kapitalizmin bir paras saylmas gibi,


endstriye ait olurlar. Gereklikle uyumlu fke satlabilecek yeni bir

fikri olanlarn markas haline geldi. yle ki glinmz toplumunun in


sanlar, burnu keskin olanlarn hret kokusu almadg, fketilerin on
larla uzlaacaklarna dair hibir gstergenin olmadg sulamalarn du-

1 76
KLTR ENDS IRIS!

yulmasna izin vermez. Koro ile efler arasndaki uurum llemez


hale geldike, iyi dzenlenmi aykrlg yardmyla stnlgn sergi
leyen herkesin kendisine efler arasnda yer bulmas da o denli kesin
leir. Bylece liberalizmin yetenekli yelerinin yolunu ama egilimi de
kltr endstrisinde varlgn srdrr. Bu endstriyi akll kimselere
amak zaten byk lde baka trl dzenlenen pazarn ilevidir.
En parlak zamanlarnda bile pazarn zgrlg diger tm alanlarda
oldugu gibi sanatta da aptallarn alktan lme zgrlgnden ibaretti .
Kltr endstrisi sisteminin liberal endstri lkelerinden kmas te
sadf degildir . Onlara zg olan btn medya, zellikle sinema, rad
yo, caz mzigi ve dergiler zaferlerini bu lkelerde ilan etmilerdir.
Medyann ilerlemesi kukusuz sermayenin genel yasalarndan kaynak
lanmt. Gaumont ve Pathe, Ullstein ve Hugenberg uluslararas egili
mi izlerierken anssz degillerdi; sava ve enflasyondan sonra ktann
ABD'ye bagml hale gelmesi bu konuda zerine deni yerine getirdi.
Kltr endstrisi barbarlgnn "cultural lagein [kltrel azgelimi
lik) , yani Amerikan bilincinin teknolojiden yana geri kalmlgnn bir
sonucu oldugu inanc btnyle bir yanlsamadr . Kltr tekeline y
nelik egilimin gerisinde kalm olan faizm-ncesi Avrupa'yd. Zihin
bagmszlk krntlarn, onun son tayclar da kendi her zamanki
bastrlm varolularn tam da bu geri kalmlga borluydular . Al
manya'daysa demokratik denetimin hayata nfuz ederneyii paradok
sal bir etki yaratmt. Burada birok ey Bat lkelerinde dizginlerin
den boanan pazar mekanizmalarnn dnda kald. niversiteler da
hil olmak zere Alman egitim sistemi, sanatsal belirleyicilige sahip ti
yatrolar, byk orkestralar, mzeler koruma altndayd. Bu tr ku
rwnlar mutlakyetilikten miras alan siyasal erkler, yani devlet ve ye
rel ynetimler, pazarda ilan edilmi bulunan, onlara ondokuzuncu

1 77
AYDlNlANMANlN DIYALEKTlGI

yzylda hkmdarlardan ve feodal beylerden kalan egemenlik iliki

lerinden bagmszlgn bir ksmn koruyabildiler. Bu durum son aa

masnda olan sanatn arz-talep yasasna kar belkemigini saglamlatr


d ve sanatn direncini fli korumann ok tesinde arttrd. Pazarday

sa, degersiz olana ve henz sreklilik kazanmam nitelige gsterilen

sayg satn alma gcne tahvil edildi: dolaysyla drst edebiyat ve

mzik yaynclar bu iten anlayanlarn takdirinden baka bir getirisi

olmayan yazarlan bnyelerinde barndrabildiler. Ancak kesintisiz

korkun tehditlerle sanaty estetik uzman olarak i hayatna dahil


etmek isteyen cebrin ortaya kmasyla sanatya gem vurulmutur.
Bir zamanlar sanatlar tpk Kant ve Hume gibi mektuplarn "itaatkilr

kulunuz diye imzalyor ve taht ile sunagn temellerini oyuyorlard.

Bugn sanatlar hkmet bakanlarna nadlaryla hitap ederken

tm sanatsal devinimlerinde cahil mdrlerinin yarglarna bagml

drlar. Tocqueville'in yz yl nce yapug zmlemenin geen zaman


iinde tmyle dogru oldugu ortaya kmtr. zel kltr tekellerinin
egemenligi altnda "tiranlk, bedeni zgr brakr ve saldrsn dos

dogru ruha yneltir. Hkmdar artk yle demez: Ya benim gibi d

n ya da l. yle der: Benim gibi dnmemekte zgrsn; yaa

mn , maln, mlkn, her eyin senin olarak kalacak, ama bugnden


itibaren aramzda bir yabancsn."2 Uyum saglamayan herkes ekono
mik acizlige mahkum edilir ve bu mahkimiyet, garip mnzevilerin

zihinsel erksizliginde srdrlr. Insan bir kez ileyen sistemin dna


atld m onu yetersizlikle sulamak kolaydr. Arz-talep mekanizmas

gnmzde maddi retim alannda zlmeye yz tutarken, styap

da egemenlerin yararna ileyen bir denetim mekanizmas olarak i

A. de TocqueviUe, De la Dtmocrae en Amtrique [Amerika'daki Demokrasi


Uzerine) , Paris, 1864, cilt n, s. 1 5 1 .

1 78
KLTR ENDSTRISI

grmeye devam eder. Tketiciler iiler ve memurlar, iftiler ve k

k burjuvalardr. Kapitalist retim bedenlerini ve ruhlarn yle bir

kuatmtr ki, nlerine konulan her eye direni gstermeden kapl


verirler. Hkmedilenlerin, hkmedenlerden gelen ahlak onlardan
fazla ciddiye almas gibi, gnmzn aldatlan kitleleri de baar mito

suna gerekten baarl olmu kiilerden ok daha fazla kaplmaktadr.

Kitlelerin kendi istekleri vardr. Onlar kleletiren ideolojide amaz

biimde srar ederler. Halkn kendisine yaplan ktlge kar besledi

gi habis sevgi yetkili merciierin kumazlgn bile geride brakr. Bu


sevgi imdi Hays-Oflice'ina bagnazlgn gemitir; tpk halkn byk
zamanlarda kendisine kar yneltilmi daha yksek mercilerin,

yarglar kurulunun terrn alklamas gibi. Halk trajik Garbo'nun

yerine Mickey Rooney'i ve Betty Boop'un yerine Donald Duck' ister.

Endstri kendisinin neden oldugu oylamann sonularna boyun eg

meye hazrdr. Szlemesi bitmeden halkn gznden dtg iin


tam olarak degerlendirilemeyen yldz oyuncular film irketi asndan

faux frais [gereksiz harcamal anlamna gelse de, sistemin btn a


sndan bakldgnda bunlar yasalarn kabul ettigi giderlerden saylr.

Sistem, halkn dkntye olan talebini dzenbazca hakl gstererek

btnsel uyumu balatr. Uzmanlk ve ustalk kendilerini diger insan


lardan stn sananlarn kibri olarak grlp dlansa da; kltr, ayr

calklann herkese demokratik bir biimde dagtr. Bu ideolojik ate

kes koullarnda, mterilerin konformizmi yapmclarn bu tutum sa

yesinde srdrebildikleri arszlk gibi rahat bir vicdana kavuur. Bu

konformizm her zaman ayn olann yeniden retimiyle yetinir.

Her zaman ayn olu gemile olan ilikiyi de dzenler. Kitle kl

tr evresinin yenisine kar ge liberalizm evresinin yenisi yeninin

a Hollywood'da 934'te kurulan gnll sansr brosu -yn.

1 79
AYDlNlANMANIN DIYALEKTlGI

dlanmasdr. Makine hep ayn yerde dner durur. Tketimi belirle

digi gibi, henz denenmemi olan her eyi riskli bularak eler. Gven
verici biimde bir oksatan temel almayan her senaryo taslagna film
ciler kukuyla bakar. Durmadan idea [fikir[ , novelty [yenilik[ ve surp
rise'dan [srprizi , yani herkese bilinip hi var olmam eylerden sz
edilmesinin nedeni budur. Tempo ve dinarninn dedikleri ite buna
hizmet eder. Hibir ey eskisi gibi kalmamal ; her ey durmadan akp
gitmeli, hareket halinde olmaldr. nk sadece mekanik retim ve
yeniden-retimin ritminin evrensel zaferi, hibir eyin degimeyecegi
ni ve uygun olmayan hibir eyin gn yzne kmayacagu vaat e
der. Snanm kltr envanterine katkda bulunmak fazla speklatiftir.
Ske, ksa yk, sorun ileyen film ya da h it ark gibi katlam kalp
trler, ge liberal begeninin tehdit edercesine normatif bir nitelige b

rndrlp dayatlm ortalamalardr. lster hazr giyim, ister kolej


ortamndan gelmi olsunlar, sadece yneticilerin kendi aralarnda gs
terdikleri trden bir uyum gsteren kltr faillerinin en muazzamlar,
nesnel akl tekrar dzenleyip rasyonellereli ok oldu. Sanki her za
man hazr ve her eye gc yeten bir mercii btn malzemeyi gzden
geirip, kltrel metalarn mevcut rn serilerini derli toplu biimde
gsteren gvenilir bir katalog hazrlam. ldealar, Platon'un onlar
oktan sayp yerletirdigi kltrn gk kubbesine yazlmtr; evet,
bunlar ogaltlamaz ve degitirilemez kabul edilmi saylarn ta kendi
sidir.

Eglenme, yani kltr endstrisinin tm geleri endstrinin ken


disinden ok nce de vard. imdi bunlar yukardan ele geirilip za
manmzla ayn dzeye getiriliyor Kltr endstrisi eskiden ogun
lukla hantalca gerekleen, sanatn tketim alemine yerletirilmesini
canl bir biimde gerekletirmek ve bu yerletirmeyi ilke dzeyine

1 80
KLTR ENDSTRISI

ykseltmekle; eglenmeyi stktel nailliginden anndmp metalann nitelik

lerini gelitirmekle vnebilir. Kltr endstrisi btnselletike ve

her outsider't (dlanan] gitgide daha actmastz bir biimde iflasa ya da

byk irketlere kanlmaya zorladtka daha incelikli, dzeyli bir hale


geldi ve sonunda Beethoven ve Casino de Paris'nin sentezini gerek
letirmeyi becerdi. ifte bir zaferdir bu: dtanda hakikat olarak sildigi

her eyi ieride yalan olarak keyfince yeniden-retebilir. Eglence ania

nunda "hafif' sanat bir soysuztama biimi degildir. Onun, saf ifade

idealine ihanet anlanuna geldiginden yakman kimseler topluma dair

bir yanlsama iindedir. Maddi praksisle kartdtk oluturan bir zgr


lk diyan olarak hipozlatmlan burjuva sanaumn safltgt, en bamdan

bu yana ah stmf.n dlanmastyla saun ahnabildi; sanat bu stmf.n dava

sna, yani dogru genelgeerlige sadtk kaldgtm yanh genelgeerligin

amalanndan uzak durarak gsterir. Ciddi sanat, arkm bamda ge

irmedikleri zamanlan gevemeye aytrabildiklerine sevinmek zorunda


kalan insanlan reddetmitir; ciddiyet, varoluun yoksunluklan ve has

klanna maruz kalan bu insaniann kulagma alay gibi gelir. Hafif sanat

bu zerk sanan glge gibi izlemitir. Hafif sanat ciddi sanaun toplum

sal vicdan azabtdu. Dayandgt toplumsal nkoullar nedeniyle ciddi

sanann gzden katrdtgt hakikat, hafif sanata nesnel bir adillik grn
ts kazandtnr. Aralanndaki bu blnmlk hakikatin kendisidir;

nk en aztndan bu iki alemin toplanundan oluan kltrn olum

suzlugunu dile getirir. Hafif sanan ciddi sanata katarak ya da tersi yol

la bu kartdtk uzlatmlabilir. Zaten kltr endstrisinin yapmaya a

hugt tam da budur. Sirk, garibeler koleksiyonu ve randevuevinin ek


santrikligi nastl toplumda utan hissi uyandmyorsa, Schnberg ve
Karl Kraus'un eksantrikligi de aym derecede utan vericidir. yle
olunca nc caz mzisyeni Benny Goodman Budapete Yayl algtlar

181
AYDlNlANMANlN DIYALEKTlGI

Drtls'yle birlikte sahneye ktgnda ritrnik adan herhangi bir fi

larrnoni klametisine kyasla ok daha titizken, Budapeteliler Guy

Lornbardo gibi dmdz ve tatl bir tnyla alarlar. Asl rnesele egitirn

sizlik, aptallk ve harnhalatlk degildir. Kltr endstrisi kendi rn


kernrnelligini dayatarak, yasaklar koyarak ve arnatrlg evcilletire

rek gemiin dkmlerini ortadan kaldrrken, srekli aptalca hata

lar yapmaya da devarn eder ve bu hatalar da olmasa ykseltilmi ola

nn dzeyi dntez bile. Kltr endstrisinin asl getirdigi yenilik


kltrn uzlamaz iki gesini, sanat ile eglenceyi ama kavramna, ya
ni tek bir yanl formle, kltr endstrisinin btnselligine tabi kl

m olmasdr. Bu forml yinelernekten ibarettir. Kltr endstrisine

zg yenilikterin yalnzca seri yeniden retirnin yetkinletirilrnesinden

ibaret olmas sisternin dnda bir ey degildir. Saysz tketicinin ilgi

sini yinelenip duran, ii boalm ve imdiden yar yarya gzden ka

rlm ierikterin degil de teknigin ekmesinin bir nedeni var. Izleyici

lerin tapndg toplumsal erk, gelip geici ierikterin destekledigi ba

yatlarn ideolojilerden ok, teknigin dayatmasyla her yerde grlen


ablonlarda kendisini gsterir.

Yine de kltr endstrisi bir eglence iletmesi olarak kalr. Bu i

letmenin tketiciler zerindeki tasarrufu eglence araclgyla uygulanr


ve eglence sonunda ak buyruklada degil, eglence ilkesinin kendisini

aan her eye kar barndrdg dmantkla zlr. Kltr endstri


sinin tm egitimleri bir btn olarak toplumsal sre sayesinde izleyi

cilerin etinde kerniginde cisirnletigi iin, pazarn bu dalda varlgn


srdrmesi bu egilirnleri glendirir. Talebin yerine henz basite ita

at konrnarntr. Birinci Dnya Sava'ndan ksa sre nce film endst

risinin genilernesinin maddi nkoulu olan byk apta yeniden r


gtlenii, izleyicilerin gielerde kayda geirilen ve beyazperdenin ilk

1 82
KLlR ENDSTRISI

gnlerinde hesaba kaulmasna pek gerek duyulmayan gereksinimleri


ne gre yaplm bilinli bir ayarlamayd. Iddialarna kant olarak
yle ya da byle byk olay olmu bitleri gsteren ve sagduyulu bir
biimde kart megi, hakikati grmezlikten gelen film endstrisinin
kaptaniarna gre bu gr hala geerlidir. Onlarn ideolojisi i yap
makur. Bunun u kadar dogrudur: kltr endstrisinin gc, yarat

tg gereksinimle arasndaki basit kartlga degil onunla olan birligine


dayanr; bu kartlk mutlak erk ile erksizlik arasnda olsa bilse . - Eg
lence ge kapitalizm koullarnda almann uzatlmasdr. Mekanik
letirilmi emek sreciyle yeniden ba edebilmek iin ondan kamak
isteyen kimselerin aradg bir eydir. Ama ayn zamanda mekanikle

tirme, bo zaman olan kimseler ve onlarn mutlulugu zerinde yle

bir erke sahiptir ki, eglence metalarnn imal edilmesini temelden be


lirleyerek bu kimselere bo zamanlarnda ilerinin seyrinin kopyasn
dan baka bir ey yaatmaz. Szde ierik diye sunulan ey sadece ren
gi solmu bir nplandr; zihne kazlanlar normlatnlm grevlerin
otomatikletirilmi ardklgdr. Fabrika ya da brodaki i seyrinden
kaabilmek ancak insanlar kendilerini bo zamanlannda bu seyre gre
ayarlariarsa mmkndr. Tm eglence bu iflah olmaz hastalga kapl
mtr. Eglence sonunda can skntsna dn p donuklar, nk
eglence eglence olarak kalacaksa hi aba harcanmamaldr ve bu yz
den eglence agrmn anm raylarna skca bagl kalarak hareket
eder. Izleyici kendisine ait herhangi bir dneeye gerek duymamal
dr: rn her tepkiyi nceden belirler: bunu da konunun oluturdugu

baglam -baglam dneeye gerek duydugunda paralanr- araclgy


la degil, birtakm sinyaller araclgyla gerekletirir. Zihinsel kapasite
ngren mantksal baglanulardan titizlikle kanlr. Olaylarn geli
mesi, mmkn oldugu kadar, dolayszca nceden var olan durumu

1 83
AYDlNLANMANlN DIYALEKTlGI

izleyerek gereklemelidir; btnn ideasn degil. Her bir sahnenin

hakkm vermek iin hrsla alan bir ekibin gayretine direnebilecek


hibir olay rgs yoktur. Sadece anlamszlgn kabul edildigi bir or
tamda, her ne kadar derme atma da olsa anlaml bir baglam olutu
ran ernalara bile tehlikeli gzyle baklr. Olay rgO.s sklkla karak

terlerin ve konunun eski ema uyarnca gerektirdigi gelimelerden ha


ince mahrum braklr. Onun yerine yazarlarn bir sonraki adm ola
rak her zaman duruma uygun grdkleri en etkili fikir seilir. Kaba
bir hnerle kotarlm srprizler filmin olay rgO.sn paralar. Chap
lin'den Marx Brothers'a [ Ahbap avular] kadar popler sanatta
grlen, kaba gO.ldrnn ve palyaolugun meru biimde o katLk
sz samalklara muzrca bavurma egilimi daha az karmak trlerde

gze arpar en ok. Greer Garson ve Bette Davis'in filmlerinde, sosyo


psikolojik durumun yaraug birlikten tr az ok uyumlu bir olay
rgO.snn varhgndan Sz edilebilse de, sz geen egilim novelcy
song'lann" szlerinde, polisiye ve izgi filmlerde kendini tam olarak

kabul ettirdi. Dncenin kendisi, komedi ve korku filmierindeki nes


neler gibi katiedilip paralara ayrlr. Novelty song'lar teden beri an
lamla alay ederek var oldular; bu arklar, psikanalizin ncelleri ve ar
dllar olarak her r anlam cinsel simgeselligin tekdzeligine indir
ger . Gnmzde polisiye ve macera filmleri olaylann aydnlanna a
hit olmayL izleyiciden esirger. izleyici, trO.n ironik olmayan rnek
lerinde bile ancak aldacele birbirine baglanan tek tek durumlarn ya
raug korkuyla yetinmek zorundadr

izgi filmler bir zamanlar rasyondizmin karsnda yer alan hayal


gO.cnn destekisiydi. Teknikleri sayesinde elektrik verdikleri hay-

11 Giildiirme amacyla yazlan arklar. Skhkla allmadk szler, enstriiman


lar ve konular ierirler -yr.

1 84
KLJR ENDSTRISI

vanlara ve nesnelere ayn zamanda adil olmak adna gdk bir ikinci

yaam baglarlard. Gnmzde izgi filmler sadece teknolojik akln


hakikat zerindeki zaferini teyit eder. Bundan birka yl ncesine ka
dar bu filmlerin, ancak son dakikalarda izlenen kovalamacann girda
bnda zlen tutarl bir olay rgs vard. Bu bakmdan slapstick
comedy'nin [kaba komedi! eski gelenegini srdryorlard. imdiyse

zamansal ilikiler yer degitirmitir. izgi filmin daha ilk sekanslarn


da, olaylarn ak srasnda ykmn gerekleecegi bir olay rgs
motifi verilir: kahraman seyircinin tezahrau eliginde bir paavra gi
bi yerden yere vurulur. rgtlenmi eglencenin niceligi bylece r
gdenmi gaddarlgn niteligine dnr. Film endstrisinin gnll

sansrcleri, yani su ortaklar eglence grnts alunda ekranda s


rp giden av koruyup kollarlar. Komiklik, bir sarlma sahnesinin izle

yicide uyandracag varsaylan hazzn nn kesip doyumu pogrom


gnne erteler. izgi filmierin duyulan yeni tempoya alurmaktan
baka bir ilevi varsa, o da srekli trplenmenin, bireysel direniin
durmadan tmyle krlmasnn bu toplumda yaamann bir koulu

olduguna ilikin o eski dersi herkesin beynine kazmaktr. izgi film


deki Donald Duck ve gerek yaamdaki bahts.zlar dayak yesinler ki,
onlan izleyenler kendi yedikleri dayaga alsnlar.

Film karakterine uygulanan iddetten alnan zevk izleyiciye kar


iddete dnr, kendini oyalama da zahmet ekmeye. O yorgun gz
lerden, uzmanlarn birer uyarc olarak tasarladklar hibir ey ka

mamaldr. Izleyici, gsterinin aldauclg karsnda bir an bile aptal


durumuna dmemeli, gsteriyi srekli takip edebiimdi ve gsterinin
sergiledigi kvraklg kendisi de gsterebilmelid.ir. Byle olunca, kltr
endstrisinin yapmakla vndg gibi zihni oyalama ilevini haLa. ye
rine getirip getirmedigini sormak gerekir. Radyo kanallan ve sinema

1 85
AYDlNLANMANIN DlYALEKfiGI

salonlarnn ogu kapatlsa, muhtemelen tketiciler bunlarn yoklu


gundan tr ok ey kaybetmi olmazd. Naslsa artk, sokaktan sine
ma salonuna atlan bir admla dler alemine girilmiyar ve kurulula
rn salt var olularndan kaynaklanan kullanm ykmllg ortadan
kaldrlsa, insanlar onlar kullanmaya iten itki de o kadar byk ol
mazd. Iletmelerin bu biimde kapatlmas gerici makine-krclg sa
ylmaz. Bu durum karsnda ac ekenler him tutkunlarndan ok,
herkesin her koulda hncn aldg geride kalanlardr. Ev kadn sine
mann karanlgnda, daha fazla btnleecegi varsaylan filmiere rag
men, bakalarnca denetlenmeden birka saat geirebilecegi bir sgn
ma yeri bulur; tpk evlerin ve akam dinlenmelerinin oldugu zaman
larda pencereden dary seyrettigi gibi. Byk merkezlerin isiz

gszleri scaklgn kontrol edilebildigi bu mekanlarda yazn serinlik,


kn ise scaklk bulur. Bunun dnda, var olan dzenin llerine
gre bile iirilmi saylan bu eglence aygtnn yaam daha insanca
yaptg sylenemez. Mevcut teknik olanaklar "sonuna kadar tketme
ye," baka bir deyile estetik kitle tketimi iin kapasitelerden tam ola

rak yararlanmaya ynelik bu dnce, alg ortadan kaldrmak sz


konusu oldugunda kapasitelerden yararlanmay reddeden ekonomik
sistemin parasdr.

Kltr endstrisi durmakszn vaat ettigi eylerle tketicisini dur


makszn aldatr . Olay rgleri ve ambalajlamayla verilen haz senedi
nin vadesi srekli uzatlr: aslnda yalnzca vaatten ibaret olan btn

bu gsteri haince bir biimde, hibir zaman gereklemez; yemek ye


meye gelen mteri meny okumakla yetinmelidir. Btn o parlak
adlar ve imgelerin uyandrdg arzular iindeki insanlarn nne, tam
da onlarn kamak istedikleri o renksiz gnlk yaamn vgs ko
nur. Tabii, sanat yaptlar da cinselligin sergilenmesinden ibaret degil-

1 86
KLTR ENDSTRISI

di. Ama doyurnun esirgeniini olumsuz bir ey olarak yanstarak, dur


tunun aaglann adeta tersine evirip esirgenen doyumu dolayl da
olsa kurtardlar. Estetik yceitmenin srr budur: doyurnun gerekle
mesini knk dkuk bir biimde sergilemek. Kultur endstrisi yucelt
mez, basklar. Arzunun nesnesini, kazagm iindeki ggusleri ya da at

letik kahramann plak gvdesini surekli sergileyerek, doyurnun esir


gennesi alkanhgyla oktandr mazoist klnarak guduk braklan
yceltilmemi n-hazz kkrtr yalnzca. Hibir erotik sahne yoktur
ki, kkrnc imalar ile ima edilen o noktaya kesinlikle vanlmamas ge
rektigine ilikin gndermeleri bir arada barndrmasn. Hays Office
kultur endstrisinin yerletirdigi ritueli, Tantalos rituelini onaylamak
tan baka bir ey yapmyor. Sanat yaptlar ileci ve utanmazdr, kul

tur endstrisi ise pomografik ve ilfetlidir. Bylece ak romantik bir


ak ykusune indirger. Zaten degeri azaltldktan sonra, belirli kota
larla uzerine yaptrlan "daring" [curetkar) etiketi sayesinde pazarla
nabilir bir spesiyalite haline gelen libertinlik dahil pek ok eye izin

vardr. Cinselligin seri retimi otomatik olarak basklanmasn saglar.


Seyircininin ak olmas beklenilen film yldzlar, her an her yerde
mevcut olduklarndan daha batan kendi kendilerinin kopyalan hali
ne gelirler. Her tenorun agzndan Caruso'nun plaklarndan kan ses
kar ve Teksasl kzlarn dogal hali bile, Hollywood'da tipletirilerek
kabul grmu modellerden hi farkl degildir. Bireyselligi yntemli bi

imde putlatran gerici kultur baazlar tarafndan daha da kanl


maz hale getirilen guzelligin mekanik olarak yeniden retimi, gzellik
deneyiminin yakndan bagh oldugu bilinsiz putperestlige yer brak
maz. Guzele kar kazanlan zaferi mizah, yani doyurnun esirgeniinin
meydana kardg bakalannn felaketinden duyulan zevk gerekle
tirmitiL Ortada gulunecek bir ey olmamasna gulunulur. Gulme,

187
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

ister yantnc ister dehet verici olsun, her zaman korkunun geip

gittigi anlara elik eder. Glme edimi fiziki tehlikelerden de, manugn

penelerinden de kurtuluu gsterir. Yantrc glme erkin elinden


kurtulmu olmann yanks gibi duyulur; kt glme korkunun ste

sinden , korkulmas gereken merciierin safna geerek gelir. Bu

kanlamaz olan erkin yanksdr. Fun [komiklik] ifal sudur. Eglen

ce endstrisi onu srekli reetesine yazar. Gldrrnek insanlar mutlu

olduklarna inandran bir aldatma aracdr. Mutluluk aniarna yaban


cdr glmek; yalnzca operetler, ve sonra da filmler, cinselligi kahka
halar eliginde sunar. Oysa Baudelaire tpk Hlderlin gibi mizaltan

yoksundur . Kusurlu toplumda glme mutluluga bir hastalk gibi mu

sallat olmutur ve onu toplumun sradan btnselligine eker. Bir e

ye glrnek her zaman o eyle alay etmek demektir ve Bergson'a gre

glmedeki kaulg delip geen yaamsal g aslnda aniden bastran


barbarlktr; samimi ortamlarda, vicdandan kurtuluunu kutlamaya
cret eden benlik iddiasdr. Byle giilen bir topluluk insanlgn paro

disini yapar. Bu topluluklar manadlardr ve her biri, tekileri harcayp

onlugu arkasna alarak, kendilerini hibir eyden korkmamann

hazzna kaptrr. Byle bir uyurola dayanmann karikatrn izer


ler. Bu yanl giilmenin eytani taraf, en iyi olann, yani uzlamann
paradisini zorlayarak gerekletiriyor olmasdr. Haz zorludur: res se
vera verum gaudium [hakiki sevin zorlu bir eydir] . Vazgeilen o eri

ilebilir esiz mutlulugun, ilekelik degil de cinsel iliki oldugunu ile

ri sren manastr ideolojisi, derin sezgileriyle tm yaamn kap gi

den o ana baglayan sevenlerin vakar tarafndan olumsuz bir biimde


onaylanr. Kltr endstrisi, ak lgnlgnda oldugu kadar ilekelik
te de bulunan acy, insanlarn keyifle katlandklar yoksunlukla degi

tirir. En nemli yasa, insanlarn hibir ekilde arzuladklar eylere ka-

1 88
KLTR ENDSTRISI

vumamalarn ve bu yoksunluk iinde glerek doyuma ulamalarn

saglamaktr. Uygarlk tarafndan srekli dayatlar yoksunluk, yanl


anlamaya meydan vermeyecek biimde kltr endstrisinin her gste
risinde kurharlarna bir kez daha hissettiriliyar ve gsteriliyor. Onlara

bir ey sunmak ile sunular eyi onlardan esirgemek ayn eydir. O

erotik hayhuyun baardg da budur. Asla gereklememesi gerektigi

iin her ey koitus'un [cinsel iliki) etrafnda dner. Gayri meru bir

ilikiye zanllar cezalandrmadan izin vermek, bir milyonerin mstak


bel damadnn ii hareketine katlmasndan daha kat bir tabu olarak
filmlerde yer etmitir. Nazi kltr kadar endstrilemi kltrn de
liberal dnemin tersine kapitalizme fkelenmesine izin verilebilir; ama

igdi etme tehdidinden vazgemesi asla dnlemez. Endstriyel

kltrn tm zn igdi etme tehdidi oluturur. Bu tehdit, ahlak ku

rallarnn niformal kimseler karsnda, nce onlar iin yaplan nee


li filmlerde, sonra da gereklikte rgtl bir biimde gevetilmesinden
daha uzun mrldr. Bugn belirleyici olan artk kadn rgtleri

biiminde kendisini gsterse de Pritanizm degildir; bugn belirleyici

olan ey, sistemin iindeki, tketicinin iplerini elden brakmama, t

keticiye bir an olsun direniin mmkn oldugunu sezdirmeme gerek

liligidir. llke, bir yardan tm tketici gereksinimlerinin kltr en


dstrisi tarafndan giderilebilmesini dayatr, te yandan da bu gereksi
nimleri nceden insann hep bir tketici, sadece kltr endstrisinin

bir nesnesi olarak yaamasn saglayacak biimde dzenlemektir Kl

tr endstrisi bu aldatmacay tketiciye doyum diye yutturmakla kal

maz, bunun da tesinde tketicinin zihnine, ona ne sunuluyorsa


onunla yetinmesi gerektigini kazr. Tm dallaryla kltr endstrisi

gndelik yaamdan bir ka vaat eder; tpk bir Amerikan mizah der

gisinde kzn evden kamasn gsteren karikatnde oldugu gibi: ka-

189
A YDlNLANMANlN Dl'iALEKilCil

ranlkta merdiveni tutan kii babadr. Kltr endstrisi ayn gndelik

yaam cennet gibi sunar. Escape [kama] , upk elopement [kocaya

kama] gibi, kiileri balang noktasna geri gtrmeye yazgldr. Eg


lence, kendisini eglencenin iinde unutmak isteyen teslimiyeri daha da

arttrr.

Zincirlerinden boanm eglence sadece sanann kart olmakla

kalmaz, ayn zamanda sanata temas eden an utur. Amerikan kltr

endstrisinin zaman zaman gz krpug Mark Twain tarzndaki zrva


lk, sanata ekidzen veren bir malzeme olabilir. Sanat, varolula olu

turdugu kartlg ne kadar ciddiye alrsa o kadar varoluun ciddiyeti

ne, kendisinin karuna benzer: kendi biimsel yasalarna dayanarak

katkszca gelimesi iin ne kadar ok emek harcarsa anlaytan o ka

dar ok emek talep eder. Oysa sanat emegin ykn olumsuzlamak


ister. Kimi rev filmlerinde, zellikle de grotesk ve funnies'de [komik
tr] bu olumsuzlama olaslgnn parldadg anlar bulunur. Elbette

bunun gerekletirilmesine izin verilmez. Katksz, yani insann kendi

sini rahata renkli agrmlara ve mutlu bir anlamszlga brakmasn

hedefleyen eglenme, gnmzde geerli olan eglenme anlay tarafn

dan kesintiye ugratlr: kltr endstrisinin kendi rnlerine katmak

ta direttigi ve ayn zamanda yldzlar gsterme bahanesiyle sinsice k


tye kullandg tutarl anlamn yerine geen ey tarafndan saptrlr.

Yaam ykleri ve baka masallar anlamszlk paavralarn sama bir

olay rgs meydana getirmek iin birbirine yamar. Burada soytarnn

takp oynadg zil degil de, hazz, imgelerin dnyasnda bile ilerleme

amalarna baglayan kapitalist akln anahtarlar ngrdar. Rev filmle


rindeki her pme bir boksrn ya da hit ark uzmannn beyazper
dede gklere karlan kariyerine katkda bulunmaldr. Demek ki al

datc olan kltr endstrisinin eglenmeyi sunmas degil, kendisini

1 90
KL TR ENDSTRlSl

tasfiye etmekte olan kltrn ideolojik klielerine i-zihniyetli bagla

nsyla komikligi berbat etmesidir . Etik ve ince zevk dizginsiz eglence


yi "naif' diye kestirip atar -naiflik entelektalizm kadar ayp saylr

ve eglencenin teknik olanaklann bile snrlar. Oysa kltr endstrisi


gnah yuvas oldugundan degil, dzeyli eglencenin katedrali oldugu

iin yozdur. Hemingway'den Emil Ludwig'e, Mrs. Miniver'den Lone

Ranger'e, Toscanini'den Guy Lombardo'ya kadar kltr endstrisinin

her dzeyinde, bilim ve sanattan hazr olarak devraldg zihne bulaan

bir hakikatten yoksunluk vardr. Daha iyi olann izi, kltr endstrisi
nin sirke yaklatg zelliklerinde, yani binicilerin, akrobatlann ve pal

yaalann inadna-amasz hnerlerinde, "cismani sanatn zihinsel sa

nat karsnda savunulmas ve meru klnmas"nda3 srlr. Ama

toplumsal dzenekiere kar insani olan temsil eden o ruhtan yoksun

sanatkarln sgnma yerleri, her eyi, anlam ve etki baglamnda ken


disini kantlamaya zorlayan planlamac akl tarafndan dn vermez
bir katlkla meydana kanlrlar. Akl, sanatn en alt dzeyinde an

lamszlg nasl kknden yok ediyorsa, en st dzeyinde de anlam

ayn ekilde yok eder.

Gnmzde kltr ile eglencenin kaynamas yalnzca kltrn


alaltlmasyla degil, eglencenin zorla entelektelletirilmesiyle de ger
ekleir. Bu, insann eglenceyi artk yalnzca suret olarak, yani sinema

ekimleri ya da radyo kayd biimlerinde tatmasndan belli olur. Libe

ral yaylma agnda eglence gelecege duyulan sarslmaz inanla, yani

her eyin ayn kalacag, ama yine de daha iyi olacag inanayla besleni

yordu. Bugn bu inan bir kez daha entelektelletirilmi ve yle saf

bir hale gelmitir ki, hedeflerinin tmn gzden yitirmitir ve artk


gerekligin tesine yanstlan altn bir zeminden baka bir ey degildir.

3 Frank Wedekind, Gesammelte Werke, Mnih, 1 92 1 , cilt x, s. 426.

191
AYDlNlANMANIN DIYALEKTlGI

O, bir takm anlam vurgularndan oluur; yaama kout olarak beyaz


perdede de iyi adam, mhendis, becerikli kz, karakter olarak yansu
lan kabalklar, spora gsterilen ilgi ve son olarak arabalar ve sigaralar
bu anlam vurgulanyla doratlr. Eglencenin, sz konusu reticinin
reklam gereksinimlerini karlamak yerine btn olarak sistemin rek
lamn yapug yerlerde de bu byledir. Eglence idealler arasnda ken
dine bir yer aar, zel sektr tarafndan denen reklam sloganlarndan

da ok tekrarlayarak kitlelerin zihninden sildigi yksek degerierin ye


rini alr. Ruh zenginhgi, baka bir deyile znel olarak snrlanan haki
kat biimi , dandaki efendilere her zaman sandgndan fazla tabi ol
mutur. Kltr endstrisi ise onu aka bir yalana evirir. O artk di
ni bestseller'lann [oksatarl . psikolojik filmierin ve women serial'lann

[kadn dizileri! tketicilerinin katlandg can skc bir gevezelige d


nmtr; gerek hayatta kendi insani duygularn gven iinde
kontrol edebilmek iin kullandklar utan verici bolukta bir katk
maddesi gibi. Bu anlamda eglence de bir zamanlar Aristoteles'in tra
gedyaya ya da bugn Mortimer Adler'm filme atfettigi biimde insann

duygulanunlardan arnmasna hizmet eder. Kltr endstrisi yalnzca


slup hakkndaki degil, katharsis [annma] hakkndaki hakikati de or
taya karr.

Konumu saglamlatka, kltr endstrisi tketici gereksinimleriy


le istedigini yapabilir hale gelebilir; bu gereksinimleri retebilir, yn

lendirebilir, denetim altna alabilir, hatta eglenmeyi geri ekebilir: bu


rada kltrel ilerlemeye snr konmamur. Bu egilim, burjuva aydn
lanmasnn bir ilkesi olarak eglence ilkesinin kendisinde ikin olarak
bulunmaktad,r. Eger eglenme gereksinimi, yapt kitlelere sjesi arac
lgyla, yagl boya baskl reprodksiyonlar resmedilen itah aa lok-

1 92
KL TR ENDSTRISI

malar araclgyla ya da tam tersi, puding tozunu servise hazr puding


resmi araclgyla ekici klmaya alan endstri tarafndan yaratlm
bir eyse , o zaman eglenme, zerinde hep ticari akgzllgn, sales
talk'un [satc agz] , panayr grtkanlarnn seslerinin izlerini tar.
Ama ticaret ile eglenme arasndaki bu kkensel yaknlk kendisini, eg

lenmenin asl anlamnda, toplumun savunulmasnda gsterir. Eglen


mek hemfikir olmaktr. Bu da ancak eglenme kendisini toplumsal s
recin btnnden soyutlarsa, aptallatrrsa ve en bandan bu yana
her yapt, hatta en nemsizi bile kanlmaz olarak bulundugu iddi
adan, tm kstllgyla btn yanstma iddiasndan mantksz bir bi
imde vazgeerse mmkn olur. Eglenmek her zaman bir ey dn

memek, gsterildii yerde bile acy unutmak demektir. Bunun teme

linde yatan acizliktir. Gerekten de bu bir katr, ama eglenmenin


iddia ettigi gibi fena gereklikten degil , onun insana braktg son dire
ni dncesinden katr. Eglenmenin vaat ettigi zgrleme, olum
suzlama olarak dnmeden zgrlemektir. "Halk ne ister?" retorik
sorusunun utanmazlg, zellikle znelliklerini yok etmeye alug bu

insanlara dnen zneler olarak seslenmesinde yatar. Izleyicilerin eg


lenme endstrisine kar ktg durumlarda bile, bu kar k en
dstrinin izleyicileri eginigi , tutarl hale gelmi dirensizliktir. Yine de
izleyicilerin dizginlerini elde tutmak giderek zorlamtr. Aptallatr
ma konusunda kaydedilen ilerleme, ayn srede zeka konusunda kay

dedilen ilerlemenin gerisine dmemelidir. Istatistik agnda kitleler


beyazperdedeki milyonerlerle zdelemeyecek kadar uyank, ama b
yk saylar yasasndan bir an olsun ayrlmayacak kadar da kaln kafa
ldr lar. Ideoloji kendisini olaslk hesabnda gizler. ans herkese gl
mez, ancak piyango kime vurursa , daha dogrusu stn bir g -bu,
ogu kez durup bkmakszn aray iindeymi gibi sunulan eglence

1 93
AYDlNI..A NMANIN DIYALEKTlGI

endustrisidir- kimi seerse ona guler. Yetenek avclannca kefedildik


ten sonra studyolarn buyuk kampanyalanyla iirilen insanlar yeni,
bagml orta snfn ideal tipleridir. Starlet [yldz adayl kadn oyuncu
nun bir sekreteri simgeledigi duunulur, ancak gerek sekreterden
farkl olarak, onun bir gun o gsterili gece kyafetini giyecegi sanki
daha batan bellidir. Bylece bu yldz aday kadn izleyiciye kendisi
nin de beyazperdede grunebilecegini duundurmekle kalmaz, arala
rndaki uzaklg da daha belirginletirir. Piyango ancak bir kiiye vu
rur, ancak bir kii hret olabilir ve matematiksel olarak herkes ayn
ansa sahip olsa da, bu olaslk her bir birey iin o kadar kuuktur ki,
en iyisi onu yok saymak ve yerinde kendisinin de olabilecegi, ama hi
bir zaman olmadg o talihlinin sevincini paylamaktr. Ne zaman kul

tur endustrisi insan hala ok saf kaan bir zdelemeye davet etse,
bu davet hemen iptal edilir. Artk kimse kendini kaybedemez. Bir za
manlar izleyiciler, bakasnn dugununde kendi dugununu grebili
yordu. imdiyse beyazperdede grunen o mutlu insanlar izleyicilerle
ayru turun mekleridir; ama bu eitlikte insani unsurlarn almaz ay

rm bulunmaktadr. Kusursuz benzerlik mutlak ayrmdr. Turun z


deligi vakalarn zdeligini yasaklar. Kultur endisrisi hain bir
biimde insan bir tur varlg olarak gerekletirir. Herkes bir bakas
nn yerine geebilecekleriyle vardr; herkes yedektir ya da yalnzca tu
run bir megi. Birey olarak herkes yeri kesinlikle doldurulabilirdir,
salt bir hiliktir ve bunu zamanla o benzerligi kaybeuiginde iyice his

setmeye balar. Bylece insanlarn sk skya bagl kaldklan baar di


ninin isel yaps degimi olur. Gereksinim ve abay varsayan, per
aspera ad astra [zorluklardan yldzlara) giden yolun yerini giderek ar
tan lude dul almaktadr. Hangi arknn hit, hangi figurann kadn
kahraman olacagna ilikin rutinlemi karar vermedeki krluk unsu-

1 94
KLTR ENDSTRISI

ru ideoloji tarafndan gklere karlr. Filmler rastlantnn alum izer.

Kt adamlarn dnda filmde grdgmz tm karakteriere zsel


bir aynlk dayatlrak, bu tutum mevcut anlaya ters den ehrelerin
dlanmasna kadar vardrlr, rnegin kimsenin "Hello sister" diye
selamlamay aklna bile getirmeyecegi Garbo'nunki gibi; bu da izleyici

lerin hayatn ilk anda kolaylatran bir eydir. lzleyiciler, olduklann

dan baka kimseler olmak zorunda olmadkianna ve yapamayacaklar

n bildikleri eyleri yapmadan da baarl olabileceklerine inandnlr


lar. Ama ayn zamanda izleyicilere, abalamann herhangi bir yarar
olmayacag ima edilir , nk burjuva ans ile harcanan emegin he

saplanabilir etkisi arasnda herhangi bir baglant kalmamtr. Izleyici

ler bu imay anlarlar. Aslnda sayesinde birilerinin ansnn dndg

rastlantnn planlamann teki yz oldugunu herkes bilir. Toplumun

sahip oldugu gler herkesin bir mhendis ya da ynetici olmasm


mmkn klacak lde rasyonelletigi iin, toplumun kimin egitimi
ne yatrm yapacag ya da bu trden ilevler iin kime gvenecegi so

rusu tmyle irrasyonel bir nitelige brnmtr. insanlar arasndaki

eitlik karsnda, zirvedekilere varncaya dek, bireylerin ansllg ya

da ansszlg ekonomik anlamn tmyle yitirdigi iin, rastlant ile


planlama zdeleir. Artk rastlantnn kendisi planlanr; u ya da bu
kiiyi etkilernesi anlamnda degil, insanlarn onun idare ettigine inan
mas anlamnda. Rastlant, yaamn dntg o tutanaklar ve nlem

ler agnn insanlar arasnda kendiliginden, dogrudan gelien i likilere

yer braktg izlenimi vererek planlamaclarn lehine tanklk yapar.

Byle bir zgrlk, kltr endstrisinin eitli ortamlannda sradan


vakalarn rasgele seilmesiyle simgelenir. Bir magazinin ansl okuru

iin duzenledigi ve bir sekreterin, olaslkla, yerel glerle olan bag


Iantlar sayesinde kazandg alakgnll-parlak eglence gezileri ze-

1 95
A YDINLANMANIN DIYALEKTlGI

rine yazlan ayrntl haberlerde herkesin acizligi yanstlr. Kitleler erk

sahiplerinin ilerinden birini cennetlerine alp sonra kovduklar bir


malzemeden baka bir ey degildirler: haklaryla ve emekleriyle kuru

yup gidebilirler. Endstri insanla yalnzca mterisi ve alan olarak


ilgilenir ve gerekten de insanl bir btn olarak, tpk her bir gesi

ne yaptg gibi , bu her eyi kapsayan formle indirgemitir. ideolojide,

o zaman hangi yznn belirleyici olduguna bagl olarak, p lan ya da

rastlant, teknik ya da yaam , uygarlk ya da doga vurgulanr. alan

lar olarak insanlara rasyonel rgtlenme hatrlatlr ve sagduyu yard


myla bu sisteme uyum gsterebilmeleri iin tevik edilirler. Mteri

ler olarak da onlara, hem basnda hem de beyazperdede, insanlarla il

gili zel olaylar araclgyla seme zgrlg ve sisteme dahil olmama

nn ekiciligi gsterilir. Her iki durumda da birer nesne olarak kala


caklardr.

Kltr endstrisinin vaat edecekleri azaldka, yaama anlaml bir

aklama getirebilmek iin sunabildikleri azaldka yaydg ideolojinin

ii de boalr. Toplumun uyumu ve iyilikseverligi gibi soyut idealler

bile evrensel reklam agnda fazla somut saylr. insanlar soyutlamann

kendisini bir sat tantm olarak tanmlamay grendiler. Salt hakika

te dayanan bir dil yalnzca, insann aslnda peinde oldugu ticari ama
ca bir an nce varmak iin sabrszlgn arttrr. Ara olmayan sz an
lamsz grnr, digeri de kurmaca, hakikat d. Deger yarglan ya

reklam ya da bo laf olarak alglanr. Ama bu yolla belirsiz bir ykm

szlge srklenen ideoloji ne saydamlar ne de zayflar. ideolojinin

tam da bu belirsizligi, dogrulanamayan eylere baglanma konusunda


gsterdigi yan-bilimsel isteksizlik bir hkmetme arac ilevi grr.
Ideoloji, olann vurgulu ve sistemli duyuruluuna dnr. Kltr en

dstrisi , tutanaklarn anlatm biimini benimseme ve bylece mevcut

1 96
KL nJR ENDSTRISI

olann rtlemez peygamberi olma eilimindedir. Younluklanyla


idrak engelleyen grnleri birebir tekrarlayarak, aka grnen
yanl bilgilendirme ile belirgin hakikatn sarp kayalklan arasnda us
taca manevra yapar ve kesintisizce her yerde var olan grnler dn
yasn ideal olarak belirler. Ideoloji, telaffuz edilmeyip ima yoluyla zi
hinlere kaznan, varoluun anlamna ilikin plak yalan ile zalim va
roluun fotorafi arasnda ikiye blnr. Gerein tanrsalln gs
termek iin o gerek kinik bir tavrla yalnzca srekli yinelenir. Byle
fotolojik bir kantlama kesin olmayabilir, ama kar konulamazdr.
Tekdzeliin erkinden kuku duymaya devam eden budaladr. Kltr
endstrisi kendisine yaplan itirazlada birlikte tarafsz biimde kopya
lad dnyaya yaplan itirazlar da kestirip atar. Insan bu yaama ka
tlmak ile dan arkasnda kalmak arasnda bir seim yapmak zorunda
kalr: sinema ve radyoya kar kp ebedi gzellikte ve amatr tiyatro
da direten tarallar, siyasal adan, kitle kltrnn kendi yandalar
n henz gtrmekte olduu noktaya imdiden ulamlardr. Kitle
kltr artk baba ideali ya da duygularn egemenlii gibi eski hlya
lan gerektiinde ideoloji diye aalayp bir kenara itebilecek kadar
glenmitir. Yeni ideolojinin nesnesi dnyann bu olduu halidir. O,
kt varoluu olabildiince kesin biimde betimleyip onu olgular ale
mine kararak olgu kltnden yararlanr. Byle bir terfi sonucunda
varoluun kendisi anlamn ve adaletin ikamesine dnr. Gzel olan
kamerann yeniden-rettiidir. ekilite dnya seyahati kazanma u
mutlarnn suya dmesi, seyahatin izleyecei gzergahta tam bir do
rulukla fotoraf ekilen yerlerin hayal krklna uratan grnle
rine karlk gelir. Sunulan ey !talya deil, onun varolduunu gste
ren gz yanlsamalandr. Film, Amerikal gen kz evinde de tanabi
lecei sman [zeki, uyank] Amerikal gencin koliarna daha da aman-

197
AYDlNlANMANIN DIYALEKT!CI

szca atmak iin, gen kzn zlemlerini gidereceini dndg Pa

ris'i ssz ve hzn verici bir yer gibi gstermeye cret eder. Yaamn
srp gitmesi ve sistemin, son evresinde bile , kendisini ayakta tutan

insanlar hemen yok etmek yerine yeniden-retmeye devam etmesi


sisteme anlam kazandrr ve yararlym gibi grnmesine neden olur.

Ilermeye ve yapmaya devam etmek sistemin kr krne srp git

mesini ve degitirilemezliini hakl karr. Tekrar eden her ey saglk

ldr; ister dogann ister endstrinin dngs olsun. Dergilerde hep


ayn bebekler srtr durur, caz makinesi gmbr gmbr almaya

devam eder. Temsil tekniklerinde kaydedilen tm ilerlemelere, tm

kurallara ve uzmanlamalara, tm bu kouturmaya ragmen, kltr

endstrisinin insanlg doyurdugu ekmek ablonun temelta olarak

kalr. Kltr endstrisi dnglerden; annderin her eye ragmen hala


ocuk dogurmalarna, arklarn her eye ragmen durmamasna hakl
olarak duyulan hayretten beslenir. Var olan koullarn degimezligi bu
sayede pekiir. Chaplin'in Hitler zerine filminin sonunda dalgalanan

baaklar, o srada duyulmakta olan antifaist zgrlk konumasn

boa karr. Bu baaklar, Ufa'nn kamptaki gnlerini yaz rzgarnda

filme aldg Alman kzn uzun sar saiarna benzer. Toplumun ege

menlik dzenekieri tarafndan toplumun iyiletirici antitezi olarak su


nulan doga, iyiletirilemez toplumun iine ekilip fahi bir fiyata sat

lr. Agalarn yeil, gkyznn mavi olduguna ve bulutlarn havada

szldgne ilikin grkemli imgesel gvenceler aslnda fabrika baca

laryla benzin istasyonlarnn ifre programlardr. te yandan arklar

ve makine paralar alabildigine parlak grnmelidir ki, onlar da by

le bir aga ve bulut ruhu tayor grnsn. Bylece doga ve teknik


rmeye, liberal toplumun gnmz insannn bellegindeki sahte im

gesine kar seferber edilir; bugnn insannn yaptg gibi aseksel a-

1 98
KLTR ENDSTRISI

k hava banyolar yapmak yerine gya insanlar bunaltc pell oda

larda bo bo otururlar veya zaten bulunduklar yerden hibir fark

olmayan uzak yerlere roket hzyla umak varken tarihncesi Benz


modellerindeki arzalarla ugrarlar. Dev endstriyel birliklerin giri
imcilige kar zaferi, kltr endstrisi tarafndan giriimciligin ebedi

niteligine kant diye gsterilir. oktan yenilgiye ugratlm dnen

zne olan dmana kar savalr. Almanya'da dar grllere d


man Hans Sonnenstger'in" dirilii ve Life with Father'n karsnda
duyulan huzur ayn zihniyetin rnleridir.

Ancak bir konuda bu ii boaltlm ideolojinin hi akas yoktur:

herkese yaamsal gereksinimleri saglanacaktr. "Kimse alk ekmeye

cek ve meyecek. Aksini yapan herkes toplama kampna gider.


Hitler Almanya'snda anlatlan bu hkra maksim olarak kltr endst
risinin btn kaplarn aydnlatr. Kltr endstrisi safa bir kumaz
lkla, toplumun son haline zg bir durumu oktan var kabul eder: o

da gerek destekilerini kolayca tespit edebilmektir. Herkesin biimsel

zgrl gvence altndadr. Resmi olarak kimse dndklerinden

tr hesap vermek zorunda deildir. Buna karlk herkes kendisini


erken saatlerden balayarak sosyal denetimin en hassas aralarn olu

turan kiliselere, kulplere, meslek kurulularna ve benzer iliki aia

rna hapsolmu grr. Kendisini mahvetmek istemeyen herkes, bu ay

gtn l yelpazesine gre tartldnda fazla hafif kmaktan kan-

" Hans Sonnensters Hllenfahrt. Ein heiteres Traumspiel. Paul Apel'in 1 93 1


tarihli radyo oyunu -yn.
darance Day'in zyaamyksel kitab l..ife wich Father'dan uyarlanan
Broadway oyunu; daha sonra filmi ve televizyon dizileri de ekilmitir.
Trkiye'de Babamtn Evinde Hayat adyla salnelenmitir -yn.

1 99
AYDlNLANMANlN DIYALEKTlGI

maldr Yoksa yaamn gerisinde kalacak ve eninde sonnda da yok

olup gidecektir. Mesleki geliimde, zellikle serbest mesleklerde uz

manlk bilgilerinin ilke olarak kurala bir zihniyete bagl olmas, baar
iin yalnzca uzmanlk bilgilerinin yeterli oldugu yanlsamasn dogu

rur. Oysa iin asl, bu toplumun irrasyonel planlamaclgnn bir par

as olarak yalnzca sisteme sadk olanlarn yaamlar bir lde yeni

den retilir. Yaam standardnn basamaklar tam olarak farkl tabaka

Iann ve bireylerin sisteme duyduklar isel bagllk dzeyine karlk

gelir. Yneticilere gvenilebilir; en az izgi romanda oldugu kadar


gereklikte de yaayan, kk bro alan Dagwood da gvenilirdir.

Ama alk ekip yen herkes, zellikle bir zamanlar gelecek vaat et

mise , damgalanr. O artk outsider'dr [dlanan] ve cezas lm olan

sular dnda ilenebilecek en agr su budur. Filmlerde outsicler en

iyi ihtimalle kendine zg bir karaktere, ktcl, hogrl bir miza


lm nesnesine dnr, ama ogunlukla villain'dr [kt adam] ve da
ha sahneye kar kmaz, olayiann gerektirdiginden nce yle oldugu

tehis edilir ki, bir an olsun toplumun iyi niyetli kiilere kar oldugu

dnlmesin. Gerekten de bugn daha st dzeyde bir refah devleti

kurulmaktadr. Teknik ar gelitigi iin retici olarak kitlelerin kendi


lkelerinde ilke geregi gereksiz hale geldigi iktisat, birileri kendi ko
numlarn koroyabilsin diye ayakta tutulur. Ideolojik yanlsamaya g
re iiler, yani asl besleyenler iktisadn yneticileri, yani beslenenler

tarafndan beslenmektedir. Bylece bireyin konumu sallannda kalr.

Liberalizm koullannda yoksullara tembel gzyle baklrd, bugnse

yoksullardan otomatik olarak kukulanlr. Dardan kimsenin bak


mn stlenmedigi insanlarn yeri toplama kamp ya da hi degilse en
aaglk iler ve slum [teneke mahallesi] cehennemidir. Kltr endst

risi , ynetilenler iin yaplan olumlu ve olumsuz yardm, namuslu in-

200
KLTR ENDSTRISI

sanlarn dnyasnda var olan dogrudan dayanma olarak yanstr. Hi


kimse unutulmaz; her yerde komular, sosyal yardm grevlileri, Dr
Gitlespie'lar ve aile filozoflar vardr, hepsi son derece iyi yreklidir.
Kiinin kendi yozlugu onlara engel olmadg srece toplumsal olarak
srekli retilen sefaleti bireysel mdahaleler sayesinde iyiletirilebilir
ayr ayn vakalara indirgerler. Iletme uzmanlarnn ngrdg, reti

mi arttrmak iin her fabrika tarafndan bir ara gibi kullanlan iye
rindeki arkadalk baglar, geriye kalan son kiisel devinimi de top
lumsal denetime tabi klar ve retim srasnda meydana gelen insan
ilikilerine dolaysz grnm vererek onlar tekrar kiisel alana e
ker. Bu tr manevi k yardmlar uzlatrc glgelerini, totaliter bir
biimde fabrikalardan topluma sramadan ok nce kltr endstri

sine ait filmierin ve radyo yaynlarnn zerine yneltir. Bilimsel baa


rlarnn, onlardan kurmacasal insani bir yarar saglamak adna metin
yazarlarnca merhamet duygusundan tr allanp pullandg insanl
n byk yardmclan ve hayrseverleri, halklarn nderleri iin dub
lr ilevi grrler. Bu nderler nihai olarak merhametin ortadan kalk

masn buyururlar ve son hastann yok edilii yle btn bulac hasta
lklar nlerneyi baarrlar.

Altn kalbe yaplan bu vurgu, toplumun kendi yaratm oldugu


aclar itiraf etmesinin bir yoludur: herkes sistem iinde kendisine ar

tk yardm edemeyecegini bilir ve ideoloji bunu hesaba katmak zorun


dadr. Kltr endstrisi aclar dogalama arkadalklarn perdesi ar
kasnda gizleyecegine , irket onurunu ortaya koyarak bu aclarla kor
kusuzca yzleir ve sukCtnetini zorlukla koruyarak onun varlgn ta
nr. Bu suknetin yarattg path os, sukneti gerekli klan dnyay hak
l karr. Yaam ite byledir; bu kadar etin, ama bundan dolay da
bu kadar gzel ve saglkl. Yalan trajik olandan korkmaz. Nasl btn-

20 1
AYDlNLANMANIN DIYALEKTICI

sel toplum insanlarn aasn onadan kaldrmayp, aksine onu tescil

edip planlyorsa, kitle kltr de trajik olan benzer biimde kullanr.


Israrla sanattan bir eyler dn almas bu yzdendir. Eger eglenme,

olgular bire bir kopyalama ilkesine sadk kalmak istiyorsa, sanat saf

eglenmenin kendi kendisine yaratamadg, ama gereksinimini duydu

gu trajik tz saglayacaktr. Trajik olan, dnyann hesaba kaulan ve

onaylanan bir momenti haline gelirse ltfa dnr. Hakikatin umur

sanmadg sulamasn saptnp kinik bir zntyle onu kendine mal


eder. Trajik olan, sansrlenmi mutlulugun yavanhgm ilgin kldg

gibi ilginligi de kullanl bir hale getirir. Kltr endstrisi, kltrel

bakmdan daha iyi gnler grm olan tketiciye oktandr yok edil

mi derinligin ikamesini, dzenli izleyiciye de prestij geregi sahip ol

mas gereken bilgi knntlanm sunar ve herkese, gl ve gerek bir


insan yazgsmn hala olas, bu yazgmn gzkara biimde yanstlmas
mn ise kanlmaz oldugu tesellisini verir. Bugn kopyasmda ideolo
jinin alp serpildigi [aufgehenl eksiksiz tekmil varolu, iine gerekli

grnen acdan ne kadar ok kartnlrsa o lde grkemli, parlak

ve gl grnr. Varolu bylece yazg haline gelir. Trajik olan, i

birligi yapmayan herkesin yok edilecegine ilikin bir tehdide indirge


nir; oysa onun paradoksal anlam bir zamanlar insann sylencesel
tehdide kar umutsuz direniinde yatard. Trajik yazg, burjuva esteti

ginin eskiden beri dntrme zlemini duydugu adil cezaya dn

r. Kitle kltrnn ahlak dnk ocuk kitaplarnn dm ahlak

dr. Birinci snf bir yapmda kt karakter, szde klinik kesinlikteki

bir almada, daha gereki olan rakibesinin mutlulugunu eitli


oyunlarla elinden almaya alan histerik bir kadn klgmdadr ve ha

yat hi de teatral olmayan bir lmle son bulur. Bu bilimsellige elbet

te ancak zirvedeki yapmiarda rastlanr. Aaglara indike giderler aza-

202
KLTR ENDSTRISI

lr. Orada trajik olann dilerini sosyo-psikoloji olmadan skerler D


rste yaplm her Macar-Viyana operetinin ikinci perdesinde, n
c perdeye yanl anlamalar d zeltmekten baka bir ey brakmamak
iin trajik bir sonun gelmesi gerekir. Ayn biimde kltr endstrisi

de trajik olana rutinin iinde sabit bir yer verir. Reetenin herkese bi

linen varoluu, trajik olann henz evcilletirilmemi olduguna ilikin

kayglan yantrmaya yeter. Budala women serial'larndan [kadn dizi


leri] en zirvedeki yaprolara kadar kitle kltrnn tmn kapsayan
dramatik forml bir ev kadn tarafndan dile getirilmitir: getting into

trouble and out again [ban belaya sokup tekrar kurtulmak] . Top

lum kurallarna aykr bir ak yaayan kadn ksa sren mutlulugunu

hayatyla dese de ya da filmdeki kt sonun sayesinde olgusal yaa

mn yklmazlg daha parlak bir kta grnse de, bir zamanlar iyi ni

yetli olan, dnlebilecek en kt son bile dzeni onaylayp trajik


olan yozlatrr. Trajik film bir slah etme kurumuna dnmtr.
Sistemin basks altnda var olmak yznden cesaretleri knlan kitle

ler, fkenin ve isyanka.rlgm her yerde grldg uygarlg, zorla g

retilen davranlar biiminde ortaya koyarlar; dzene boyun egmeleri,

acmasz yaamn grntleri ve ona maruz kalanlarn rnek tutumla

r sayesinde salanr. Kltr devrimci igdlerin evcilletirilmesine


olduu kadar barbar igdlerin evcilletirilmesine de her zaman kat
kda bulunmutur. Endstrilemi kltr bundan fazlasn yapar. O,

bu acmasz yaamn hangi koullarda srdrlebilecegini zihinlere

kazr. Birey, kendisini o bktg kolektif erke brakahilrnek iin bkkn

lgn itici g olarak kullanmak zorundadr. lzleyiciyi gnlk yaam


da bezdiren o sonu gelmez aresizlik anlarnn filmde aynen yinelen

mesi, nasl oldugu bilinmez ama, bireyin varoluunu srdrebilecegi

ne ilikin bir vaade dnr. Kii kendi hiliginin farkna varp yenil-

203
AYDlNLANMANIN D!YALEiaiGI

gisinin altna imzasn att andan balayarak iin iinde saylr. Top
lum umutsuz insanlardan oluur, bu yzden etecilere av olur. Ite bu
eilim "Berlin Alexanderplatz" [Berlin Alexander Meydan] ve "Kleiner
Mann, was nun" [Kk Adam Ne Oldu Sana] gibi kimi faizm-ncesi
nemli Alman romanlannda, sradan bir hlmde ya da cada etkili bir
biimde ortaya kyordu. Hepsinin ortak konusu temelde erkein
kendisiyle dalga gemesidir. Ekonomik zne, giriimci, mlkiyet sahi
bi olmann olanaklar hepten tasfiye edilmitir. Bakkala varana dek,
ynetimi ve miras yoluyla devri sayesinde burjuva ailesinin ve bu ai
lenin reisinin konumunu temellendiren tm serbest kurulular aresiz
bir bamlla itildi. Herkesin maal olduu bu maallar uygarln
da babann zaten kukulu olan saygnl da sona erer. Bireyin eteci
lere kar tavr; ister iyerine, meslee ya da siyasal partilere olsun,
ister kabul edilmeden nce ya da sonra olsun; nderin kitleler, sevgili
nin akn ilan ettii a nndeki jestleri tuhaf mazoist bir nitelik
kazanr. Bu topluma ahlaki uygunluklarn her seferinde yeniden gs
termeleri iin herkese zorla benimsetilen tavr, kabileye giri srasnda,
rahipten tokat yerlerken abon glcklerle daireler izen olan o
cuklarn hatrlatr. Ge kapitalizmde varolmak hi bitmeyen erginlen
me ayinidir. Herkes, tokatlar indiren er kle tepeden trnaa zdeleti
ini gstermek zorundadr. Bu durum cazn, aksamay hem alaya alp
hem de norma ykselten senkop ilkesinde de mevcuttur. Radyoda
crooner'larn hadmlannkine benzer sesi, mirasyedi kzn smokiniyle
yzme havuzuna den yakkl koca aday , sistemin boyun edirmek
iin insanlar dnrnek zorunda brakn eye birer rnek oluturur.
Herkes her eye gc yeten toplum gibi olabilir, herkes mutlulua ka
vuabilir, yeter ki etiyle kemiiyle teslim olsun ve mutluluk talebinden
vazgesin Toplum bireyin zayflnda kendi kuvvetini fark eder ve

204
KLTR ENDSTRISI

bir ksmn ona geri verir. Direnme gucnden yoksun olmalar gve
nilir emir eri diye nitelendirilmelerine neden olur. Trajik olan ite
byle yok edilir. Birey-toplum kartl bir zamanlar trajik olann t
zn meydana getiriyordu . Trajik olan "kudretli bir dman, ulvi bir
felaket, dehet uyandran bir sorun karsnda yigitligi, duygularn z

grlgn"4 gklere karuyordu. Gnmzde trajik olan, toplumun

ve znenin o hatal zdeliginin hiliginde eriyip gitti, yine de onlarn


korkular trajik olann hkmsz grnnde ksa sreligine seile
bilir olur. Bununla birlikte bu tmleme mucizesi, yani ynetenlerin
direnmeyenleri aralarna almak iin kullandklar ve dikkafallklarn

ezdikleri daimi yardmseverlik faizme iaret eder. Hem Dblin'in

kahraman Biberkopfa sgnak diye sundugu insanclkta hem de top


lumsal sorunlan vurgulayan filmlerde faizmin imekleri uzaktan
fark edilebilir. Trajik olan geride brakan bu syrlabilme, kendi mah
voluunun stesinden gelebilme yetenegi yeni kuagn iindekiyle ay
ndr; yeni kuak her ii yapabilir, nk emek sreci kiilerin belli

bir ie bagl kalmasna izin vermez. Bu, kendisini ilgilendirmeyen bir

savatan eve dnen askerin ya da sonunda o derneklere ve paramiliter


rgtlerden birine katlan geici iinin hzn verici esnekligini and
m. Trajik olann tasfiyesi bireyin yok edildigini dogrular.

Bireyin kltr endstrisinde bir yanlsama haline gelmesi, yalnzca

kltr endstrisinin retim tarznn standartlatrlm olmasndan


kaynaklanmaz. Bireye, ancak bireyin genel olanla kaytsz artsz z
deletigine ilikin bir kuku kalmazsa gz yumulur. Cazdaki norm
lat.nlm dogalamadan, zgn kiiligi gznn stnden sarkm o

4 Nietzsche, GOtzendammerung [Putlann Alacakaranlg). Werke, cilt VIII , s.


136.

205
A YDlNLANMAN!N DIYALEKT!CI

bir tutarn satan anlalan film yldzna kadar her yerde bir szde-bi
reysellik hil.kimdir. Bu durumda bireysel olan kendisini , genel olann
rastlantsal olan rastlantsal olarak ele verecek biimde damgalama ye

tenegine indirgemi olur. Sergilenen bireyin inat suskunlugu ya da

sekin yry, aralarndaki farkn milimetrenin binde birini bile

gemedigi Yale kilitleri gibi seri halde retilir. Benligin kendine zg

niteligi toplumsal olarak koullandrlm bir tekel maldr, ama sanki


dogalm gibi sunulur. Kendine zglk byga, Fransz aksanna, fa
hienin derinden gelen sesine, Lubitsch touch'aa indirgenmitir: bun

lar genel olann erki karsnda, film yldzndan cezaevindeki mahk

ma kadar btn bireylerin yaamlarnn ve ehrelerinin dntg

birrnek kimlik kartlarnn zerindeki parmak izleri gibidir. Szde-bi

reysellik trajik olan anlamann ve zehrinden arndrmann nkoulu


dur: bireylerin aslnda birer birey degil de genel olana ait egilimlerin

kesiim noktalar olmalar sayesinde bireyleri tekrar kolayca genelge

erligin iine ekmek mmkndr. Kitle kltr bireyin burjuva ag

boyunca gstermi oldugu o kurmacasal niteligi aga vurmaktadr ve

haksz oldugu tek nokta, byle bulank bir genel ile zel uyumu yarat

m olmakla vnmesidir. Bireysellik ilkesi balangtan beri eliki


lerle doluydu. Her eyden nce bireyselleme gerekten baarlamad.

z-varlg korumann snf temelli biimi herkesi tre zg varlk aa

masnda tuttu. Her burjuva karakteri bir digerinden uzaklarken,

hatta zellikle uzaklarken, hep ayn eyi, rekabeti toplumun kath

gn davuruyordu. Gelgelelim toplumun dayandg birey toplumun


kusurunu kendi iinde barndryordu; nk grnte zgr olma
sna ragmen aslnda toplumun ekonomik ve sosyal aygtlarnn r-

a Lubitsch dokunuu: Alman ynetmen Emst Lubitsch'in kendisine zg


tarzna gnderme yaplmaktadr -yn.

206
KLTR ENDSTRISI

nyd . Erk, erke boyun egdirilenlerin onayn istediginde her zaman


o srada var olan erk ilikilerine agrda bulunmutur. Bu arada burju
va toplumu kendi yolunda ilerlerken bireyin gelimesine de n ayak
olmutu r Teknik, kendisini idare edenlerin iradesine kar gelerek in
sanlar ocuk olmaktan karp birer kii haline getirdi. Ama bireysel

lemenin bireysellik adna gerekleen trden her ilerlemesi bireysel


lik pahasnadr ve geriye yalnzca kendi amacn takip etme kararn
dan baka hibir ey brakmaz. Burjuvann yaam i ile zel hayat,
zel hayat gsteri ile mahremiyet, mahremiyeti de evliligin ask su
ratl birlikteligi ile tamamyla yalnz olmann , yani kendisinden ve her

kesten kopuk olmann ac tesellisi arasnda gidip gelir. Bylece burju


va oktan, neredeyse hem okulu hem de kzgn bir Naziye ya da

dostlugu ancak usocial contact" olarak, yani isel bakmdan birbirine


kaytsz insanlarn toplumsal temas olarak dnebilen byk ehir
sakinine dnmtr Kltr endstrisinin bireyselligi bu kadar ba
arl biimde istedigi gibi kullanabilmesinin balca nedeni, toplumun
bu krlganlnn teden beri onun iinde yeniden retiliyor olmasdr.

Film kahramanlar ve almadan yaamlarn srdren kimselerin,


dergi kapaklarndan kartlan kahplara gre konfeksiyon yntemiyle
yaratlm ehrelerinde, zaten kimsenin artk inanmadg o parlaklk
daglmaktadr. Bu kahraman-modellerine kar beslenen sevgi, insana
nefes aldrmayan yknme sayesinde nihayet bireyselleme abasn

dan kurtulmu olmann verdigi gizli tatminden beslenmektedir. Bu


kendi iinde elikili ve daglmakta olan kiinin, varlgn kuaklarca
srdremeyecegi, sistemin bu trden bir psikolojik yarlma nedeniyle
yklacag ya da insanlarn bireysellik yerine yalan dolanla ikame edi
len bu trden bir ablona artk katlanamayacag konusunda herhangi
bir umut beslemek bounadr. Kiiligin birligi denilenin eyin bir ya-

207
AYDINU\NMANIN DIYALEKTlGI

nlsama olduu Shakespeare'in Hamlet'inden bu yana aknr. Gn

mzn yapay yoldan retilmi fizyonomilerine baklrsa, bir zamanlar

insan yaam diye bir kavramn var olduu oktan unutulmu gz


kyor. Yzyllar boyunca toplum kendini Victor Mature ve Mickey

Rooney'in geliine hazrlamtr. Yok ederek geliyorlar gerekletirme

ye.

Vasat olann kahramanlatrlmas ucuzluk kltnden ayrlamaz.


En yksek cretleri alan yldzlar , ad olmayan markalarn reklam fo
toraflanna benziyor. Genellikle reklam modellerinin oluturduu

topluluktan seilmeleri nedensiz deildir. Egemen olan beeni idealini

reklamdan, baka bir deyile ticari gzellikten tretir Demek ki so

nunda Sokrates'in, gzelin ie yarar olduuna ilikin sz ironik ola

rak da olsa gerekleti. Sinemacia btnsellik olarak kltrel endstri


yel birliin reklam, radyociaysa uruna kltr mallarnn var olduu

metalann her birinin rtkanl yaplyor. Insan az bir para karl

nda milyonlara mal olmu bir hlmi grebilir, daha azyla da, ardnda

dnyann servetini bulunduran ve her satla birlikte bu serveti daha

da arttran bir sakz satn alabilir . In absentia [olmamas durumundaL

herkesin oy verebildii seimler sayesinde ordularn byk servetleri


bilinip onaylanrken , hattn ardnda hhua izin verilmez. Hi de yle

olmadklar halde, dnyann en iyi orkestras olarak nitelendirilen or

kestralar cretsiz olarak evlere getirili r. Alay edercesine dnya ekmek

elden su glden bir cennete benzetilir, tpk rk topluluunun IVolks

gemeinschaft] insan topluluuna benzetilmesi gibi. Herkese bir eyler

sunulur. Berlin'deki eski Metropol Tiyatrosu'na giden bir taralnn


"insanlar para iin neler yapyor" yorumu, kltr endstrisi tarafndan
oktan benimsendi ve bizzat retimin tz haline getirildi. Yapmlara

daima srf yaplabilmi olmaktan ileri gelen bir zafer edas elik etmek-

208
KL TR ENDSTRISI

le kalmaz, yapm byk lde bu zaferin kendisidir. Show [gsteri ) ,


herkese sahip olduklarn ve yapabileceklerini gstermek anlamna ge
lir. Gsteri bugn de hala bir panayrdr, ne ki kltrn ifa bulmaz
bir hastalk bulatrdg bir panayr. gnkanlarn sesine uyan insan

lar, adrda onlar ne bekledigini nceden bildikleri iin, ugradklar


hayal krkln cesur bir glmsemeyle nasl atlattlarsa, film izleyici
si de hogryle sinema kurulularna yle sadk kalr. Seri retilen
lks eyalarn ucuzlamas ve onun tamamlaycs evrensel sahtekarlk
la birlikte sanatn kendisinin meta niteliginde bir degiim balamtr.
Yeni olan ey bu nitelik degildir: bu yeniligi ekici klan, sanatn ne ol
dugunu gnmzde hevesle itiraf ennesi ve kendi zerkliginden vaz

geip tketim mallarnn arasndaki yerini gururla almasdr. Sanatn

ayr bir alan olarak var olmas teden beri ancak burjuva sanat bii
minde var olmasyla mmknd. Sanatn zgrlg bile, pazar ze
rinden dayatlan toplumsal amasallgn olumsuzlanmas olarak meta
iktisadna znden bagl kalr. Kendi yasasna bagl kalarak toplumun
meta niteligini olumsuzlayan saf sanat yaptlan her zaman birer me

tayd: sanatlar, on sekizinci yzyla dek, sipari verenlerin himayesi


altnda pazardan korunduklar srece onlara ve amalarna tabiydiler.
Byk, daha yeni sanat yaptlarnn amaszlklarysa pazarn anonim
liginden beslenir. Pazarn talepleri o kadar eitli biimlerde dolayidr
ki, sanat belirli dayatmalardan bagk saylr; ama bu yalnzca belli

lde geerlidir, nk sanatnn zerkligi yalnzca ho grlen tr


dendir ve sonunda sanatn toplumsal tasfiyesine yol aan hakikatten
yoksunlugunun momentini btn burjuva tarihi boyunca iinde ba
rndrr. lmcl hastayken Walter Scott'n bir romann, "Bu herif
para iin yazyor" haykryla frlatp atarken, bir yandan da pazarn
en u noktada reddi olan son kuartetlerinin sat pazarlklar srasnda

209
A YDINLANMANIN DIYALEKTlGI

deneyimli ve inat bir i adam oldugunu kantlayan Beethoven


burjuva sanatnda pazar ile zerkligin ztlgnn birligine mkemmel

bir rnek oluturur. Ideolojiye teslim olanlar, Beethoven gibi bu eli


kiyi kendi retiminin bilinliligine katanlar degil de onu rtbas eden

lerdir: Beethoven kayp bir kurutan tr duydugu fke zerine do

galama yapm ve dnyann cebrini kendi stne alarak estetik yol

dan sona erdirmeye alan o metafizik Olmas Gerekiyor'u da [me


taphysische Es MuB Sein] kiihya kadnn aylk cret taleplerinden t
retmitir. Idealist estetigin amasz amasallk ilkesi burjuva sanatnn

toplumsal olarak izledigi emann tersine evrilmesidir: pazarn bu

yurdugu amalar bakmndan amaszlktr. Sonunda eglenceye ve

rahatlamaya dnk taleplerle birlikte ama amaszlk alemini tketti.

Gelgelelim sanatn degerlendirebilir olmasna ynelik talebin btnsel


olmasyla, kltr metalarnn i ekonomik birleiminde bir kayma g
rlmeye balar. Antagonist toplumda insanlarn sanat yaptndan um

duklar yarar, byk lde, tmyle yararn altna konularak orta

dan kaldrlan yararszlgn varlgn kabul etmektir. Sanat yapt ken

disini tmyle gereksinime uydurarak, insanlar, kendisinin yerine


getirmesi gereken yararllk ilkesinden zgrlernek konusunda daha
batan aldatm olur. Kltr rnlerinin almlanmas srasnda ortaya

kan ve kullanm degeri diye adlandrlabilecek olan deger, takas de

geriyle ikame edilirken, keyif almann yerini orada bulunmak ve ha

berdar olmak, erbap olmann yerini de prestij kazanmak alr. Tketi

ci, kurumlarndan yakasm kurtaramadg eglence endstrisinin ide


olojisi haline gelir. Life ve Time dergilerine abone olmak nasl bir zo
runluluksa Mrs. Miniver'i grmek de bir zorunluluktur. Her ey yal
nzca baka bir eye yarar olup olmamas asndan alglanr; bu ba

ka ey ne kadar bulank grnrse grnsn. Her ey, kendisi bir ey

210
KLTR ENDSTRISI

olduu srece deil, alp verilebildii srece deerlidir. Sanatn kulla

nm deeri, varl tketicinin gznde bir feti haline gelir ve asl fe


ti, yani sanat yaptlannn dzeyiyle kantnlan, onlara toplumsal ola

rak biilen deer yegane kullanm deeri, tketicinin keyif ald

yegane nitelik haline gelir. Sanatn meta nitelii , kendisini tam olarak

gerekletirerek yok olur. Sanat bir meta trdr, yani tketime uy

gun biimde hazrlanm, kayt altna alnm, endstriyel retime

uyarlanm, satlabilir ve ikame edilebilir bir rndr; saulmak iin

var olan, fakat satlk olmayan bir meta tr olan sanat iin, ticaret bir
niyet olmaktan kp tek ilke haline geldii zaman sanat, btnyle ve

ikiyzliiikle sanlamaz olur. Radyodan yaynlanan bir Tascanini kon

seri belli bir anlamda satlamazdr. Konser bedavaya dinlenebilir ve

ayn zamanda senfoninin her bir notas mziin reklamlar tarafndan

kesintiye uraulmayacagna ilikin hayranlk uyandran bir reklam


ierir - This concert is brought to you as a public service" [ Bu konser

size bir kamu hizmeti olarak sunulmaktadr ] . Buradaki yanlsamay

dolayl olarak yaratan ey, radyo kanallarnn, tm birleik otomobil

ve sabun reticilerinin karlan ve elbette btn bu radyolar reten


elektrik endstrisinin artan cirosu zerinden aldklar demeler saye
sinde hayatta kalabilmeleridir. Radyo, kitle kltrnn bu ge gelen
ilerici ocuu , filmin szde-pazarnn film endstrisini ulamaktan

imdilik alkoyduu sonulara ulamaktadr. Ticari radyo sisteminin

teknik yaps, film endstrisinin kendi alannda hala cesaret edebildii

liberal sapmalar karsnda radyoculugu bak klar. Film endstrisi


egemen bir btn temsil eden zel bir giriimdir ve bu bakmdan di
er tekil endstriyel biriikiere gre hayli ileridedir. Chesterfield ulu

sun sadece sigarasdr, radyo ise sesidir. Kltrel rnlerin tamamen

meta alanna ekilmesiyle, radyo kendi kltr rnlerini tketiciye

211
AYDlNlANMANIN DlYALEialGI

meta olarak ulatrmaktan oldugu gibi vazgeer. Amerika'da radyo

dinleyicilerinden herhangi bir cret talep etmez. Bu sayede kar gt


myarmu gibi aldatc bir biim, partiler-stym gibi bir otorite

kazanr; bu da faizm iin bulunmaz nimettir. Faizmde radyo Fh

rer'in evrensel enesine dnr; sokak hoparlrlerinden duyulan se

si, modern propagandadan ayrt edilmesi zaten g olan ve panik ya

ratan siren sesleriyle birleir. Nasyonal-Sosyalistler radyo yaynnn


kendi davalarna, matbaann reform hareketine yapug gibi biim ka
zandrdgn biliyorlard. Fhrer'in din sosyolojisi tarafndan icat edi

len o metafizik karizmasnn radyo konumalarnn her yerde duyula

bilirliginden ibaret oldugu anlald; bu da tanrsal tinin her yerde var

olmasnn eytanca bir parodisidir. Szn her yere nfuz etmesi gibi
muazzam bir olgu ierigin yerini alr; tpk radyo Toscanini aldgnda

ierigin, yani senfoninin yerini bu yapt alnay mmkn klan iyilik


severligin almas gibi. Fhrer'in konumas zaten bir yalanken, hibir

dinleyici o senfoninin gerek baglamn artk anlayamaz. Insan sz

nn mutlak olarak konumlandrlmas , yani sahte emir radyonun i

kin egilimidir. Tavsiye buyruga dnr. Hepsi ayn olan metalarn


farkl marka adlar alunda vlmesi , La Traviata ile Rienzi uvertrleri
arasnda sunucunun, przsz sesiyle bilimsel verilere dayanarak

mshil ilacna vgler dzmesi srf aptallg nedeniyle srdrlemez

oldu. Nihayet bir gn retimin tercih olanag yanlsamasyla perdele

nen diktas, yani zgl reklam Fhrer'in aleni koroutuna dnebilir.

Sosyal retimden halklarn asgari gereksinimleri iin ne kadar ayrla


cagn kendi aralarnda kararlatran f3.ist byk etecilerin toplu
munda , insanlar belli marka bir toz deterjan kullanmaya davet etmek
anakronist bir davran olurdu Bu nedenle Fhrer daha modern yol

dan, yani laf fazla gevelemeden dknt mallarn tedarik edilmesini

212
KLTR ENDSTRISI

de kurbanlarn kyn gibi dogrudan emreder.

Kltr endstrisi sanat yaptlarn daha imdiden siyasi sloganlar


gibi paketleyip indirimli fiyatlarla o isteksiz izleyici kitlesine yurturu

yor ve sanat yaptlarnn keyf ini karmak parklar gibi halka ak hale

geliyor. Ancak sanat yaptlarnn gerek meta niteliginin zlp da

glmas, zgr bir toplumun yaam iinde ortadan kalkp aldklar

anlamna degil; sanat yaptlarnn kltr mal olarak alaltlmas kar


sndaki son koruyucu duvarn da dtg anlamna gelir. Egitim alma
ayrcalgnn tasfiye satyla yok edilmesi, kitlelere eskiden kapal tu

tulan alanlarn yolunu amadg gibi, var olan toplumsal koullar al

tnda egitimin kne ve barbarca bir abuk sabuklugun ilerlemesine

hizmet eder. On dokuzuncu yzylda veya yirminci yzyln balarn


da bir tiyatro oyununu izlemek ya da bir konser dinlemek iin para
verenler, o sanat gsterisine en azndan harcanan paraya gsterdigi
kadar sayg gsterirdi. Verdigi parann karlgn almak isteyen yurt

talar zaman zaman yapula bir iliki kurmaya almtr. Wagnerci

mzik dramarna yazlan klavuzlar ve Faust yorumlar bunun belge

leridir. Gnmzde bunlar, sanat yaptnn zerine ekilmesi gereken

yaamyks cilasma ve boyun egmesi gereken baka uygulamalara


gei niteligindedir. Sanat ticareti genliginin baharndayken bile takas
degeri kullanm degerini salt bir eklentiyni gibi beraberinde srkle

miyordu; tam tersine onu kendi nkoulu olarak gelitirmiti de. Bu

durum toplumsal adan sanat yaptna yaramt. Pahal bir ey oldu

gu srece sanat yurttalar belirli snrlar iinde tutuyordu. Bu artk

sona erdi. Sanata ak olanlarn sanata snrszca, artk parayla dola


ymanmadan yaklamas yabanclamay tamamlam ve zafer kaza

nan eylemenin sancag altnda iki taraf da birbirine benzerneye ba

lamtr. Kltr endstrisinde eletiriyle birlikte sayg da yok olur;

213
A YDINLANMANIN DIYALEKTlGI

eletirinin yerine mekanik bilirkiilik, saygnn yerine de hretin


unutkan klt geer. Tketiciye artk hibir ey pahal gelmez. Yine
de tketiciler bir eyin bedelinin azaldg lde kendilerine de daha
az eyin hediye edildigini sezinlerler. Geleneksel kltre ideoloji diye
duyulan ifte gvensizlik, endstrilemi kltre sahtekarlk diye du
yulan gvensizlikle karr. Yalnzca baka bir eyin yannda verilen
hediyeye indirgenerek dzeyi drlen sanat yaptlar, mutlu alclar
tarafndan ortamn onlar benzettigi dkntlerle birlikte gizlice geri
evrilirler. Bu alclar grlecek ve iitilecek bunca ey var diye sevine
bilirler. Aslnda her ey sahip olunmak iin vardr. Sinemadaki scre
eno'larc ve vodviller, alan arky bilme yarmalar, bedava kitapk
lar, belirli radyo programlarn dinleyenlere verilen dl ve hediyeler
yalnzca ilineksel degil, kltr rnlerinin kendi kendilerine yaptkla
rnn devamdr. Senfoni, bal bana radyo dinlemenin bir dl ha
line gelir ve teknik izin verseydi, radyo rneginde oldugu gibi filmler
de evlere teslim edilecekti. Sinema "commercial system"e [ticari sis
tem] dogru yol almakta. Televizyon, Warner biraderleri, holarna git
meyecek biimde kolaylkla oda tiyatrocularnn ve kltrel muhafa
zakarlarn konumuna irebilecek bir gelimenin yolunu gstermekte.
lkramiye ileri tketici davranlar zerinde etkisini gstermeye ba
lad bile. Kltr kendisini, zel ve sosyal getirileri tartmasz olan ek
bir hediye biiminde sundugu iin, alnmas da bir frsata dnr.
Bir eyler karnn korkusu izdihama yol aar. Tam olarak neyin olup
bittigi karanlktadr; ama yalnzca olaylarn dnda kalmayanlarn fr
sat yakalama ans vardr. Faizm ise , kltr endstrisinin egittigi bu
hediye avclarn zorla dayattg yoldalk bnyesinde rgtlemeyi
umut eder.

x Eskiden sinemada film aralarnda izleyicilerin oynadg bi ngo oyunlar -yn.

214
KL TR ENDSTRISI

Kltr paradoksal bir metadr. Takas yasasna o kadar bagldr ki,


takas edilemez; kullanm srasnda da yle kr krne tketilir ki,
kullanlamaz olur. Bu yzden reklamla kaynar. Reklam tekel koul
lannda anlamsz bir grnm aldka, kltr de o lde her eye
gc yeter hale gelir. Buradaki gdler belirgin olarak ekonomiktir.
Yaamn kltr endstrisinin tamam olmadan da devam edecegi ok
aktr, nk kltr endstrisinin tketicide yaramg doygunluk ve
kaytszlk ok fazladr. Bu duruma kar kendi kendisine pek bir ey
yapamamaktadr. Reklam kltr endstrisinin yaam iksiridir. Ne var
ki kltr endstrisinin rn, bir meta olarak vaat ettigi keyfi dur
makszn salt bir vaade indirgedigi iin, sonunda, keyif verememekten
tr gereksinim duydugu reklamla rtr. Rekabeti toplumda rek
lam, pazarda alcya yol gstermek gibi toplumsal bir hizmet gryor
du; tercih yaplmasn kolaylatnyor; daha ie yarar, bilinmeyen teda
rikilerin mallarn ilgili tketiciye sarabilmelerine yardmc oluyordu.
l zamanndan harcamaktan te, tersine zamandan tasarruf saglard.
Serbest pazarn sonunun geldigi gnmzde reklamn arkasnda siste
min egemenligi gizlenmektedir ve tketicileri byk endstriyel bir
Iikiere zincirleyen baglar daha da glendirmektedir. Bata radyo ya
ynclgnn olmak zere, ancak reklam ajanslarnn talep ettigi lahi fi
yatlar srekli deyebilenler, yani ancak zaten iin iinde olanlar ya da
bankalarn ve endstri sermayesinin kararyla uygun bulunanlar, sat
c olarak szde pazara ayak basabilir. Sonunda yine endstriyel birlik
lerin cebine geri akan reklam giderleri, istenmeyen dlananlar zorlu
bir rekabet savanda yenneyi gereksiz klar; reklam giderleri, sz sa
hibi olanlarn darya kar kapal kalmalarn gvence altna alr; bu
adan reklam, totaliter devletlerde hangi iletmelerin alp , hangileri
nin srdrlecegini denetleyen iktisadi kurullara benzer. Gnmzde

215
AYDlNLANMANlN DIYALEKTlGI

reklam olnns uz bir ilke, engelleme aygtdr: reklamn damgasn ta


mayan her eye iktisadi adan aibeli diye baklr. Insanlarn, arz za
ten ksllh olan rn trlerini tammalan iin her eyi kapsayan rekla
ma gerek yoktur. Reklam sata ancak dolayl olarak hizmet eder. S
rp giden reklam praksislerinin tek bir firma araclgyla sona erdiril

mesi prestij kaybna yol aar ve sz sahibi kliklerin kendi yandalarna


dayattg disipline uymamak anlamna gelir. Sava srasnda, srf en
dstriyel erki sergilemek iin, artk retilmeyen metalarn reklamlar
yaplr. yle zamanlarda isimlerin yinelenmesinden ok, ideolojik ile
tiim aralarna verilen sbvansiyon nem kazanr. Sistemin zorla da

yatmalar sonucunda her rn reklam tekniginden yararlandg iin,

bu teknik kltr endstrisinin anlaumn, "slub"unu igal etmitir.


Reklam tekniginin zaferi ylesine kusursuzdur ki, can alc noktalarda
bile kendisini belli etmez: byk irketlerin antsal yaplarnda, i
daklarn aydnlattg bu talam reklamlarda reklam yoktur; binala
rn tepelerinde, kendisini vmekten uzak bir biimde, basite irketle
rin ba harfleri ldar yalnzca. Buna karlk, mimari adan tketim
mallar olarak kullanlabildiklerini, yani iinde oturulabildigini utana
rak gsteren on dokuzuncu yzyl evleri, zemin katndan atnn st
ne kadar afilerle ve kl pankartlarla kaplarur; kr manzaras ise ta
belalar ve iaretierin arkasnda yer alan bir dekor olur. Reklam tam
olarak sanata dnr. Goebbels de bunu sezinleyerek ikisini bir sa

yar: l'art pour l'art [sanat iin sanat] , reklam iin reklam, toplumsal
erkin saf temsili. Amerika'nn en etkili dergileri arasnda yer alan Life
ve Fortune dergilerine hzla gz gezdirildiginde, reklamlar ile editrte
rin hazrladg resim ve metinler hemen hemen ayrt edilemez. Editr
terin hazrladg blmler, hretlerin alkanlklaryla vcut bakma

rna ilikin cokulu ve sz konusu kiilere herhangi bir cret denme-

216
KLTR ENDSTRISI

den hazrlanan, ama onlara yeni hayranlar kazandran resimli rnetin


lerdir; reklam sayfalarndaysa ylesine nesnel bilgiler ve geree yakn
resimler vardr ki, sanki bunlar editrlerin yknd enforrnasyo
nun idealini temsil ederler. Her him bir sonraki hlrnin fragnandr ve
ayn oyuncu iftini ayn egzotik gnein altnda tekrar birletirmeyi

vaa eder. sinemaya ge gelen bir izleyici hlrnin kendisini mi yoksa


fragrnanlan m grdn bilemez. Kltr endstrisinin montaj nite
lii, rnlerinin sentetik ve kontroll retim tarz onu daha batan
reklam iin elverili klar. stelik bu fabrika benzeri zellik yalnzca
him stdyosunda deil, ucuz yaarnykleri, rportaj romanlan ve hit
bestelerin derlenrnesinde de kendisini gsterir: momentlerin her biri

ayrlabilir ve deitirilebilir hale gelerek ve her trl anlam balarnn


dan teknik olarak yabanclaarak, kendilerini yaptn dndaki arna
lar dorultusunda kullandrrlar. Efektler, him hileleri, tecrit edilmi
ve yinelenebilir her bir baarun teden beri maliann reklam amacyla
sergilenrnesiyle birlikte komplolar kurarlar. Bugn bir kadn oyuncu

nun her yakn ekimi kendi isminin reklam, her hit ark kendi rnelo
disinin plug' [radyo ve televizyon reklam] haline gelmitir. Reklam
ve kltr endstrisi hem teknik hem de ekonomik olarak birbiriyle
kaynar. Her ikisinde de ayn e saysz yerde grnr ve ayn kl
tr rnnn mekanik yinelenrnesi, ayn propaganda slogannn dur
madan yinelenrnesiyle ayn eydir. Etkili olma buyruu altnda teknik
psiko-teknie, yani insan davranlann idare etmeye dnr. Her
ikisinde de hem arpc hem bildik, hem hafif hem aklda kalc, hem
ustalkl hem de basit olma normu geerlidir; her ey kafas dank ya
da direnli olduu dnlen rnteriyi alt etmek iindir.

Mteriler konutuklar dil araclyla kltrn reklam niteliine


kendi payianna den katky yaparlar. Dil iletiirnle ne denli eksiksiz

217
AYDlNlANMANlN DIYALEKTICI

rtrse, szckler ne denli tzsel anlam tayclar olmaktan kp


nitelikten yoksun gstergelere dnrlerse ve sylenmek isteneni ne
denli saf ve saydam biimde iletiderse o kadar nli.z edilemez olurlar.
Btn aydnlama srecinin bir unsuru olarak dilin sylenceden arn
dmlmas byye geri gtrr. Byde sz ve ierik birbirinden

ayrlmt, ama birbirinden kopmayacak biimde birlikteydi. Hzn,


tarih, hatta yaam gibi kavramlar szn iinde ne karlp muhafaza
edilirdi. Szn yaps bu kavramalar ayn anda hem kurar hem de
yanstrd. Sz akn rastlantsal, szn kendisini nesneyle ilikilen
dirmesini de keyfi diye aklayan o keskin ayrm, sz ile eyi kaynat

ran banl inanca son verir. Belirli bir harf dizisiyle oluturulup olayla
ballamnn tesine geen her ey belirsiz ve sz metafizii diye ya
saklanr. Ama anlam tamasna deil de yalnzca gstermesine izin ve
rilen sz nesneye yle sabitlenir ki, bir forml olarak katlar. Bu du
rum dili de sz konusu nesneyi de ayn lde etkiler. Arndrlm
sz nesneyi tecrbe dzeyine karacagJna soyut bir moment vakas

olarak sunar ve onun dndaki her ey acmasz bir akln dayatl


masyla, zaten artk var olmayan ifadeden kesilerek alnaca iin, ger
eklikte solar gider Futboldaki sol ak, kara gmlekli, Hitler Genlii
ve benzerleri adlandrdklarndan baka bir ey deildirler. Rasyonel
letirilmeden nce sz zlernin yan sra yalana da yer amtr; rasyo

nelletirilmi sz ise yalandan ok zlemi balayan bir deli gmleine


dnmtr. Pozitivizmin dnyay indirgedii verilerin krl ve
dilsizlii, kendisini bu verileri kaydetmekle snrlayan dilin kendisine
de bular Bunun sonucunda unvann kendisi nfuz edilemez bir ni
telik kazanr ve onu, tam kart olan by szlerine benzeten bir vur
ma gc, bir ekim ve itme kuvveti kazanr Bunlar yeniden by et

kisi gstermeye balarlar; bu ister stdyodaki primadonnann istatis-

218
KOLTR ENDSTRISI

tiksel deneyimlere gre yaktrlm ad olsun, ister refah devleti y

netimlerinde tabu haline gelip yasaklanan brokrat, entelektel gibi


adlar olsun; ister alaklk bir lke ad kullanarak kendisini temize

karsn. Kald k bynn ncelikle baglant kurdugu ad gnmzde

kimyasal bir degiimden gemekte. Ad keyfi ve kullanlabilir unvania

ra dnmekte. Bu unvaniarn etki gc hesaplanabilirdir, ama tam

da bu nedenle arkaik adlar gibi bildiklerini okurlar. Arkaik kalmlar


olan nadlar, ya sluplatrma yoluyla reklama uygun markalar haline

getirilerek -film yldzlarnn soyadlar nadlar olmutur- ya da toplu

olarak standartlatrlarak gnmze uygun hale getirildiler. Buna

karlk, tescilli marka olacagna, taycsn kendi gemiiyle ilikilen

direrek bireyselletiren bujuva soyadnn modas gemi grnr. So


yad Amerikallarda garip bir tedirginlik yaratr. Bireyler arasndaki o

rahatsz edici mesafeyi kapatmak iin birbirlerine Bob ve Harry diye,

yani her an birbirinin yerine geebilecek team [takm] yeleri olarak

seslenirler. Bu alkanlklar insanlar aras ilikileri, onlar gerek kar

delige kar koruyan spor seyircilerinin kardeligine indirger. Seman

k tarafndan szn tek baarm olarak kabul edilen anlamiandrma


[Signikation] gstergede [Signal] tamamlanr. Dilsel modeller yukar

dan ne denli hzl dolama girerse , anlamlandumann gsterge niteligi

de o denli g kazanr. Halk arklar, dogru ya da yanl olarak, st

snflarn gzden dm kltr varlklar diye tanmiandysa da, ge

leri popler biimlerine her koulda uzun ve olduka dolayl bir de

neyim sreciyle kavumutur. Buna karlk pop arklar birdenbire


yaygnlk kazanr. Salgn gibi yaylan -yani son derece yogun ekono

mik erkler tarafndan alevlendirilen- bir moda iin Amerikallarn

kullandg "fad" [geici heves] deyim totaliter reklam patronlarnn

kltrn anahatlarn dayatmasndan ok nce bu grngye iaret

2 19
A YDINLANMANIN DIYALEKTlGI

ediyordu. Alman faistleri "katlarulamaz" [untragbar] gibi bir sz bir


gn sokak hoparlrlerinden ortaya atsalar, ertesi gn btn halk ukat
lanlamaz" der. Almanya'nn Blitzkrieg'le hedef aldg uluslar da bu Al
manca szcg ayn biimde kendi jargonlarna dahil ettiler. Bu te
rimlerin tedbir olsun diye yaygn olarak yindennesi bu tedbirlere faz
la ainalk kazandrr; tpk serbest pazar zamannda marka adlarnn
herkesin agznda olmasnn satlar arttrmas gibi. Seilmi belirli
szcklerin kr krne ve hzla yaygntaarak yinelenmesi , reklam
ile totaliter slogan birbirine baglar. Szckleri, o szckleri kullanan
insanlara ait klan deneyim katman yok oldu gitti ve szcklerin bir
anda birilerine mal edilmeleri, dilde imdiye dek yalnzca reklam
kolonlar ve gazete ilanlarnda grlen bir sogukluk yaratt. Saysz in
san artk ya hi anlamadklar ya da sadece davransal ilevlerine gre
yararlandklar szck ve deyimler kullanr oldu; dilsel anlamlar kav
ranmadka nesnelerine daha zorlu biimde yapan alameti farikalar
gibi. Halk Aydnlanmas Bakarn IMinister fur Volksaufklarung) bilir
bilmez dinamik guler hakknda konuur; hit arklar durmadan
reverie [hlyalara daimakl ile rhapsody'den [delicesine coku] sz
eder ve poplerliklerini, daha yce bir yaam karsnda duyulan r
permelermi gibi anlalmazlgn bysne dayandrrlar. Memory
[bellek] gibi ablonlar ise az ok anlalsalar da, onlar gerekletirebi
lecek deneyimin elinden kaarlar. ablonlar, konuulan dilin iine ku
atlm bir blge gibi sokulurlar. Bu durum, Flesch ve Hitler'in Al
man radyosundaki spikerin yapmackl dzgn Almancasnda sapta
nabilir; spiker UGrmek zere," UHitler Genligi'nin sesi" ya da
"Fhrer" gibi szleri milyonlarca insann anadiline geen bir tonla te
laffuz eder. Bu tr bir konuma tarznda, tonulam deneyim ile dil
arasndaki son ba da kesilm itir. Oysa on dokuzuncu yzylda bu ba-

220
KLTR ENDSTRISI

gn uzlatrc etkisi lehelerde hala grlrd . Fikirlerinin esnekligi


sayesinde yayn ynetrnenliginea getirilmi olan Alman redaktrlerin
elinde Almanca szckler ta kesilerek yabanclar. Her szcgn fa
ist rk toplulugu tarafndan ne kadar arptldg ayrt edilebilir. As
lnda byle bir dil artk her eyi kapsayan totaliter bir nitelige brn
mtr. Szcklerin maruz kaldg tahakkm artk duyulrnaz. Radyo
spikerinin yaprnackl konumasna gerek kalmamtr; hatta sahip ol
dugu ses tonunun seslenecegi dinleyici grubunkinden ayrt edilmesi
olanakszdr . Bununla birlikte kltr endstrisinin ernas dinleyici ve
seyircilerin jestlerinde, imdilik hibir deneysel ynternin ulaarnadg
ince ayrntlara varana dek derinlere szrntr. Kltr endstrisi, bu
gn zihinsel sapmalar konusunda pek duyarl saylmayan frontier [s
nr boyu] ve giriimci demokrasinin uygarlatnc mirasn devralm
tr. Herkes dans edip eglenrnekte zgrdr; tpk herkesin dinin tarih
sel olarak tarafszlatrlrnasndan bu yana o saysz tarikatten birine
girmekte zgr olmas gibi. Ama srekli iktisadi cebri yanstan ideolo
jinin seimine ilikin bu zgrlgn, btn alanlarda hep ayn olan
seme zgrlg oldugu grlr. Gen bir kzn , kabul edilmesi zo
runlu olan bir date'i [kma teklili] kabul edip baaryla saniandrma
biimi, insanlarn telefondaki ve en samimi dururnlardaki ses tonlar,
sohbet srasndaki szck seimleri, bayaglatrlrn derinlik psikolo
jisinin kavramiarna gre blnm i dnyalar; btn bunlar drt
devinimlerine kadar kltr endstrisi tarafndan sunulan modelle r
tp, insann kendisini baanya uygun bir aygt haline getirmesinin
abasna tanklk ederler. !nsanlarn en rnahrern tepkileri bile kendile
ri iin bile ylesine eylemitir ki, kendine zg olma fikri varhgn

c Nasyonal Sosyalistler yabanc bir szck olan redaktr yerine "yayn ynet
meni" anlanuna gelen Schr!ftleiter'i kullanmay tercih ediyorlard -yn.

221
AYDINU\NMANIN DIYALEKTICI

ancak u noktadaki bir soyutlukta srdrr: personality [kiilik] ' par


lak beyaz diiere sahip olmaktan ve duygular ile koltukalt terinden
kurtulmaktan te pek bir anlam tamaz. Reklamn kltr endstrisin
deki zaferi budur ite: tketicinin, ne olduklarn grdg halde, kl
tr metalarn mecburi mimesisi.

222
ANTSEMTZMN GELER
Aydnlanmann Snrlar

Bugn antisemitizm kimilerince insanlgn yazgsn etkileyen bir


sorun olarak grlrken, bakalar iin yalnzca bir bahanedir. Faist
lere gre Yahudiler bir aznlk degil bir kar rk, olumsuz ilkenin ken
disidir; onlarn gznde dnyann esenligi Yahudilerin kknn ka
zlmasna bagldr. Ar kart kutupta yer alan tez ise Yahudilerin,
ulusal ya da rksal zellikleri olmakszn yalnzca dinsel inanlar ve
gelenekleri sayesinde bir grup oluturdugunu ne srer. Yahudiligin
ayrt edici zellikleri Dogu Yahudileriyle ilikili olan , her koulda he
nz tam anlamyla asimile edilmemi Yahudilerde bulunan zellikler
dir. Her iki greti de hem dogru hem yanltr.
Birinci greti faizm tarafndan bir hakikat haline getirilmesi anla
mnda dogrudur. Yahudiler bugn yanl toplumsal dzenin kendi
iinden rettigi yok-etme istencini hem pratik hem de kuramsal ba
kmdan stne eken gruptur. Mutlak kt tarafndan mutlak kt
olarak damgalanrlar. Demek ki Yahudiler gerekten de seilmi halk
ur. Yahudiler ekonomik adan egemenlige gerek duyulmadg halde,
salt uygulanmas adna, egemenligin mutlak nesnesi olarak belirlenir
ler. iilerin gerek hedef olduklar, anlalr nedenlerle yzlerine sy
lenmez; zenciler ait olduklan yerde tutulmaldr, ama yeryz Yahu
dilerden arndrlmaldr ve Yahudileri haerelermi gibi yok etmeye

223
AYDlNLANMANIN DIYALEKT!Cl

ynelik arlar dnyann tm mstakbel faistlerinin yreklerinde


yank bulur. Irk halklar [die Vlkischen] dnyann nne diktikle
ri Yahudi imgesinde, kendi zlerini ifade etmektedirler. Bir Yahudinin
en iddetli arzular mlk edinme, mal sahibi olma ve snrsz erk sahi
bi olmaktr; ne pahasna olursa olsun. Kendi gnahlarn ykledikleri

ve hkmdarlyla alay ettikleri Yahudiyi armha gererek, gcne


inanamadklar kurban etme trenini hi durmadan tekrarlarlar.

Liberal olan teki tez idea olarak dorudur. Bu tez fkenin artk
kendisini yeniden-retmedi fkenin zerine gidebilecei birtakm
zellikleri aramad bir toplumun imgesini ierir. Ne ki liberal tez,

insan birliinin ilke olarak zaten kurulmu olduundan yola karak,


mevcut olann savunulmasna katkda bulunur. Aznlk siyaseti ve de
mokratik stratejiler yardmyla en byk tehlikeyi nleme giriimleri,
son liberal yurttalarn savunma stratejileri kadar belirsizdir. Liberal
yurttalarn acizlii acizlik dmanlarn stne eker. Yahudilerin va

rolu tarz ve grnmleri, yeterince uyum salamadklarndan dolay


mevcut genellii kk drr. Kendilerine zg yaam dzenlerine
gsterdikleri sk ballk, Yahudiler ile egemen dzen arasndaki ili
kinin gvenilmez olmasna neden olmutur. Yahudiler dahil olmadk
lar halde egemen dzen tarafndan korunacaklarn umuyorlard. On
lar ile efendi konumundaki halklar arasndaki iliki agzllk ve kor

ku ilikisiydi. Ayrt edici zelliklerini ne zaman egemen varolma bii


mi uruna kurban etseler, toplumda baarl olan Yahudiler eskisi ye
rine toplumun gnmze dek insanlara dayatt o souk, stoac ka
rakteri edinirlerdi. Aydnlanma ile egemenliin diyalektik biimde do
lakl, Yahudilerin byk aydnlanmaclar ve demokratik halk hare
ketleriyle tanma olana bulduklar ilerlemenin, acmaszlk ve zgr

lemeyle olan o ikili ilikisi, asimile edilmi Yahudilerin zlerinde ken-

224
ANTISEMITIZMIN GELERI

disini gsterir. Uyum saglamay baaran Yahudiler, kendilerine baka


lar tarafndan egemenlik altna alndklarn hatrlatan utan verici iz
lerin, bu ikinci snnetin stesinden o aydnlanm z-egemenlik saye
sinde gelebilmilerdir. Bu z-egemenlik ayn zamanda Yahudilerin
kendi harap cemaatlerini brakp , plak baskya nlenemez biimde
dnmeye hazrlanan ve yzde yz bir rk olarak yeniden rgtlenme
yolunda ilerleyen modem burjuvaziye kaytsz ansz ynelmelerine
yol amur. Irk, rk halklarn gnlnde yattg gibi, dolaysz, dogal
bir zel olma durumu degildir. Daha ok dogal olana, salt tahakkme ,
mevcut olanda geneli oluturan dik kafal bir tikellige indirgemedir.
Bugn rk, barbar bir kolektif iinde tmlemi olan burjuva bireyin
benlik-iddiasdr. Liberal Yahudiler bagllklarn bildirdikleri toplum
sal uyumlulugu, rk toplulugunun kendilerine ynelik uyumlulugu
olarak tecrbe etmek zorunda kalmlardr. Dzeni bozann ncelikle
antisemitizm oldugunu sanyorlar, oysa dzen insanlar bozmadan
varlign srdremez. Yahudilere edilen zulm, genel olarak zulm gi
bi, bu tr bir dzenden ayr tutulamaz. nk bu dzenin z, kimi
zaman kendini gizlese de, gnmzde kendisini aga vuran tahak
kmdr.

II
Bir halk hareketi olarak antisemitizmin elebalarnn sosyal-de
mokratlar yapmakla sulamay sevdikleri ey aslnda antisemitizmin
zdr: herkesi ayn yapmak. Emir verme gcnden yoksun olanlarn
durumu halknki kadar kt olmaldr. Alman devlet memurlarndan
Harlem'deki zencilere kadar antisemitizmin agzl takipileri, eninde
sonunda bakalarnn da kendilerinin oldugundan daha iyi durumda
olmadklarna sevinmekten baka bir ey kazanmayacaklarn iten ie

225
AYDlNLANMANlN DIYALEKTlGI

biliyorlard. Zaten Yahudi mlkiyetinin Ariletirilmesi ogunlukla yu


kardakilere yarad ; bunun nc Reich'da yaayan kitlelere getirdigi
kazan, Kazaklann Yahudi mahallesini yagmalayarak kazandklar de
gersiz ganimetierden fazla degildi. Antisemitizmin elle tutulur tek fay
das yarm yamalak anlalan bir ideolojiden ibaretti . Bu rk devann
ekonomik bakmdan sergiledigi bounalgn onun ekim gcn azal
tacagma arttryor olmas antisemitizmin gerek dogasn aga karr:
antisemitizm insanlara degil, yalnzca insanlarn iindeki yok etme it
kisine yarar. Halk toplulugu yesinin [Volksgenossenl hesaplayabildi
gi tek kazan, fkesinin kolektif tarafndan onaylanmasdr. Yaplanlar
ne kadar bouna karsa, daha kapsaml bilgiye karn harekete bagl
kalmakta o kadar diretilir. Antisemitizm verimlilik asndan yetersiz
kaldgna ilikin sulamalara kar bagktr . O halk iin bir lkstr.
Antisemitizmin egemenlige yarar ortadadr; dikkat ciagtmak iin,
ucuz bir yozlatrma arac ve bir yldrma megL olarak kullanlr. Say
gdeger eteciler antisemitizmi beslerken, saygdeger olmayanlar uy
gular. Ama antisemitizmde kendisini gsteren zihniyetin toplumsal ve
bireysel biimi, onu mitsiz bir ka denemesi olarak kalmaya mah
km eden o tarihncesi-tarihsel tuzak tmyle karanlktadr. Eger
bilgi uygarlgn derinliklerine kk salm bu acnn hesabn soram
yorsa, birey kurbann kendisi kadar iyi niyetli olsa da, bu ac bilgiyle
dindirilemez. inandrc olan rasyonel, ekonomik ve siyasal aklama
lar ve kar-iddialar -her ne kadar dogru noktalara parmak bassa da
bu acy yattramaz, nk bu acnn temelinde yatan ey egemenlik
le baglaml rasyonelligin kendisidir. Gzleri grmeden darbe indiren
zalimler ve gzleri grmeden kendilerini korumaya abalayan kurban
lar ayn felaket emberindedirler. Antisemitik davran biimi, insan
larn znelliklerinin ellerinden alnp krletirildigi, zne olarak ba-

226
ANTISEMITIZMIN OCELERI

bo brakldg durumlarda zincirlerinden boanr. Bu insaniann yap


tklar -iin iinde olanlar asndan- lmcl ve anlamdan yoksun
tepkilerdir; davranlar da bu tepkileri ne anlama geldiklerini akla
madan tespit etmilerdir Antisemitizm iyice ezberlenmi bir davran
emas, hatta bir uygarlk ritelidir ve pogromlar gerek ritel cinayet

leridir. Pogromlar onlan durdnabilecek olan bilincin, anlamn, so


nunda da hakikatin erksizligini gzler nne serer. Raz olunan o do
nuk ve kat yaam dve dve ldrmekle zaman geirilirken dogrula
nr.

Ancak krlg, bir ynelimden yoksun oluu yznden antisemi

tizme atfedilen supap ilevinin bir dogruluk pay vardr. Ofke korun
masz olup gze batanlardan karlr. Ve nasl kurbanlar tarihsel du
ruma gre yersiz yurtsuzlar, Yahudiler, Protestanlar, Katolikler olabi
lirse , kurbanlar da katillerin yerini alp, o kr ldrme hazznn ayn
sn tadabilirler; yeter ki norm oluturmann verdigi gc kendilerin
de hissetsinler. Ne gerek bir antisemitizm, ne de dogutan bir antise

mist vardr. Genleri Yahudi kan aktmaya agrmay alkanlk hali


ne getirmi olan erikinler, yaptklarnn nedenini bu kan aktacak
olan genlik kadar az bilirler. Nedenleri bilip emri veren o tepedekiler
Yahudilerden nefret etmezler ve kendi taraftarlann sevmezler. Ama
ne ekonomik ne de cinsel adan memnun olan taraftarlar sonu olma
yan bir nefret duyarlar; doyum diye bir ey bilmedikleri iin de geve
meye kadanamazlar . Gerekten bu, rgtl gasplar ve katlllere can
katan bir tr dinamik idealizmdir. Yagna iin yola kp, ayn zaman
da yaptklarna ilikin mthi bir ideoloji uydurarak ailenin, vatann,
insanlgn kurtuluuna dair atp tutarlar. Iten ie kukulandklan gibi
kandrldklar iin, rasyonelletirmenin hizmet etmesi beklenen gasp,

acnacak rasyonel bir gd olarak geerliligini yitirir ve rasyonelletir-

227
A YDINLANMANIN DIYALEKTICI

me bu noktada kendi istencine ragmen drstleir. Bandan beri


akldan daha yakn durduklar karanlk drt onlar tmyle ele gei
rir. Rasyonellik adasn sular basar ve mitsizce rpmp duranlar, yal
nzca hakikatin savunucular, dnyay en uzak kesine kadar yeniden
dzenlemesi beklenen dzeltmenler gibi grnrler. Canl olan ne

varsa onlarn hibir eyden geri adm atmayan o dehet verici vazi
felerinin malzemesi haline gelir. Eylem burada gerekten kendi ama
szlgn rtmeye alan zerk bir amaca dnr. Antisemitizm her
zaman ii kknden halletmeye agrr. Antisemitizm ile btnsellik

arasnda en bandan beri yakn bir bag vard. Krlk her eyi kapsar,
nk hibir eyi kavrayamaz.

Liberalizm Yahudilerin mlk sahibi olmalarna emir verme yetkisi


olmadan izin vermitir. Insan haklarnn amac budur: erkin olmadg
yerde mutluluk sz vermek. Aldatlm kitleler, kendilerine verilen
szn, snf1ar oldugu srece yalan olarak kalacagn sezinledikleri iin

fkelenirler; kendileriyle alay edildigini hissederler. Mutluluk dn


cesini bir olanak, bir idea olarak da olsa durmadan bastrmak zorun
dadrlar ve mutluluk ne kadar gndemde olursa onu o kadar vahi bir
biimde yadsrlar. Mutluluk dncesi o ilkesel yoksunlugun ortasn
da gereklemi gibi grndg anda, aslnda kendi zlemlerine
uygulanan basky yindernek zorundadrlar. Yabanc oldugu iin vaat

edilmi topraklar hatrlatan Ahasverus ve Mignon,a cinselhgi hatrla


tan gzellik, ok sk e degitirilen cinselligi hatrlattg iin igren di
ye lanetlenen hayvan, kendisi ne kadar mutsuz olursa olsun bu yinele
rnelere neden olan ne varsa, aclarla dolu uygarlk srecini hibir za-

a Ahasverus: armha giden yolda Hz. Isa'ya kt davrandg iin ebediyen


yrmeye mahkum edilen efsanevi ahs; Gezgin Yahudi.
Mignon: Goethe'nin Wilhelm Meister adl eserindeki kadn kahraman -yn.

228
ANTISEM ITIZMIN GELER!

man tamamlayamam olan uygar insanlarn ykma arzusunu zerine


eker. Zulm gren doga, erksiz mutlulugun grnn kkrtc
bir biimde ona zorlukla egemen olanlara geri yanstr. Erkten yoksun
bir mutluluk dncesi onlar iin katlanlacak ey degildir, nk

mutluluk ancak erkten yoksun olursa olur. Bolevizmi finanse eden


haz dkn Yahudi bir bankerin kurdugu komplo kurumusunun
dogutan erksizligin iareti olmas gibi, iyi yaamak da mutlulugun
iaretidir. Tm bunlara bir de entelektel imgesi eklenir: entelektel,
bakalarnn kendilerine reva grmediklerini dnyormu gibi g

rnr ve zahmetli ilere katlanp bedensel g harcayarak ter dkmez.


Entelektel kadar banker, para ile zihin, dolamn nc savunucular
egemenlik araclgyla gdk braklanlarn yadsnm arzu imgesidir,
egemenlik kendisini ebediletirmek iin bu arzu imgesini kullanr.

n
Ilkel dinsel hislerin, Rnesanslarn ve devrimierin mirasnn pazar
da satlga karldg, radyo banda uyutulmu dinleyiciler deyecek
leri bedelin hesabn yaparken faist nderlerin kapal kaplar ardnda
uluslarn topraklar ve yaamlary!a ilgili pazarlklara giritigi gn
mz toplumunda, yani szn bile toplumun maskesini drerek,

kendisini siyasal etecilere dahil olmak iin bir davetiye olarak meru
latrdg, ank siyasetin salt ticaret olmadg, tersine ticaretin siyasetin
tamam oldugu bu toplumda mazide kalm satc tavrlarna kzlan
Yahudiler maddiyat ve bezirgan diye etiketlenir; onlar ticareti mut
lak mertebesine getirenierin ateten tini karsnda ank geri ekilmek
zorundadr.

Burjuva antisemitizminin zgl bir ekonomik amac vardr: ege

menligin retim klgna sokulup gizlenmesi. Eski aglarda egemen

229
AYDlNLANMANIN DIYALEKTICI

olanlar dogrudan bir bask uygularken btn ileri aagdakilere yk


lemekle kalmadlar, egemenlik altnda her zaman oldugu gibi, emegin
yz karas oldugu ilan edildi; merkantilizm dneminde ise mutlak h
kmdar en byk imalat patranuna dnt. retim sarayda kabul
grmeye balad. Bir burjuva olarak efendiler ise o gsterili kyafetleri
zerlerinden atp sivil giysilere brndler. almann ayp olmadg
m syleyerek, bakalarnn emegini ele geirmenin daha rasyonel bir
yolunu bulmu oldular. Her zamanki gibi asalak olarak kalp alan
larn arasna kartlar. Fabrikatr de, ticaret erbab ve banker gibi ris
ke girip kar cebine atyordu. Hesap ediyor, rgtlyor, satn alyor,

satyord u Sermayesine uygun bir kar iin pazarda tccarlarla ve ban


kerlerle rekabet ediyordu. Ne ki kar sadece pazardan degil, dogrudan
kaynagndan topluyordu: bir snf grevlisi olarak iilerinin emeginin
meyvelerinden kendi payn gvence altna alyordu. Iiler ona olabil
digince ok pay brakmalyd. Gerek bir Shylock olarak szlemesin

de diretti. Makinelerin ve malzemenin mlkiyetine dayanarak tekileri


retime zorlayabiliyordu. Kendisine retici diyordu, ama o da digerle
ri gibi hakikati gizliden gizliye biliyordu. Karn ister liberalizmde ol
dugu gibi giriimcinin dl olarak, ister bugn oldugu gibi ynetici
maa olarak merulatrsn; kapitalistin retici emegi, i szlemesinin
zn ve genel olarak iktisadi sistemin agzl dogasn perdeleyen

bir ideolojiydi.

Bu nedenle: Hrsz durdurun! diye bagrlr ve Yahudiye iaret


edilir. Yahudi gerek bir gnah keisidir; hem yalnzca ufak tefek hile
ler ve dalavereler yznden degil, btn snfn ekonomik adaletsizli
ginin ona yklenmesinden dolay daha kapsaml bir anlamda da. Fab
rikatr fabrikada alacakllar olan iilerin zerinden gzn ayrma

dg gibi, para vermeden nce de performanslarn denetler. Gerekte

230
ANTISEMITIZMIN OGELERI

neler olup bittigini iiler ancak ellerine geen parayla ne satn alabile
ceklerini grdkleri zaman fark ederler: en kk patran bile, mal ve
hizmetin niceligi zerinde daha nce hibir hkmdann olmadg l
de hak sahibiyken, iiler o kltrel asgari denen eyi alrlar. Pazar
daki mallardan kendi payianna ne kadar az dtgn grmeleri yet
miyormu gibi, bir de glerinin yetmedigi o rnlere satclarn dz
dg vgleri dinlemek zorunda kalrlar. Iilerden nelerin esirgendi
gi ancak aldklar cret ile fiyatlar arasndaki orandan anlalr. Iiler,
cretleriyle birlikte cretli emek ilkesini de kabul etmi olurlar. Tc
car fabrikatrlere imzaladklar senedi iilerin nlerine koyar. Tc
car, tm sistem iin alan bir icra memurudur ve kazandg nefreti
digerleri adna da stlenir. Smrden dolam emberinin sorumlu
oldugu toplumsal olarak gerekli bir yanlsamadr.
Dolam emberini ellerinde tutan yalnzca Yahudiler degildi. Ama
orada o kadar uzun sre kapal kaldlar ki, hep katlanmak zorunda
kaldklar nefreti kendi zyaplarnda yanstmamalar olanakszd. Ari
meslektalarndan farkl olarak, art-degerin kaynagna giden yol Ya
hudilere kapalyd. retim aralannn mlkiyetine ulaabilmeleri an
cak glkle ve ge bir dnemde mmkn olmutur. Elbette vaftiz
olan Yahudiler Avrupa tarihinde, hatta Alman lmparatorlugu'nda y
netimde ve endstride yksek konumlara gelebilmilerdir. Ama bu
lunduklar konumu merulatrmak iin, iki misli bagllk ve yogun
aba gstermenin yannda kendilerini kat bir biimde yadsmak zo
runda kalmlardr. Ancak teki Yahudilere ilikin yargy suskun
kalarak benimseyip onayladklarn davranlanyla ortaya koyanlarn
bu mertebelere ykselmelerine izin verilirdi: zaten vaftiz olmalannn
amac da budur. hret kazananiann gerekletirdikleri tm byk i
ler Yahudilerin Avrupa halklannn arasna alnmasn saglayamamtr.

231
A YDINlANMANIN DIYALEKTlGI

Kk salmalarna izin verilmemi ve bu yzden kksz olmakla sulan


mlardr. Yahudiler hep birilerinin himayesi altnda yaam, impara
torlara, prensiere ya da mutlakyeti devlete bagml olmulardr.
Bunlarn hepsinin ekonomik durumu nfusun kalanna gre daha ile

riydi. Arac olarak kullanabildikleri lde Yahudileri ilerlemenin be


delini demek zorunda olan kitlelere kar korudular. Yahudiler iler
lemenin nc kolonyalistleriydi. Yahudi olmayan Avrupa'da tccar
olarak Roma uygarlgnn yaylmasna yardm etmelerinden bu yana,
ataerkil dinleriyle uyum iinde kent, burjuva ve sonunda da endstri
koullarnn temsilcisi oldular Kapitalist varolu biimlerini lkeden

lkeye tadlar ve bu varoluun acsn eken herkesin nefretini zer


lerine ektiler. Bugn klerine neden olan iktisadi ilerleme adna
Yahudiler, en bandan beri, kapitalizm yznden alt snfa den za
naatkarlarn ve kyllerin gzne batan bir p paras gibiydi. imdi
onlar kapitalizmin o dlayc, tikel niteliklerini kendilerinde tecrbe
ediyorlar . Hep birinci olmak isteyenler geride brakldlar. Bugn

Amerika'daki bir eglence trstnn Yahudi kral bile, btn o gste


rili yaamna ragmen umutsuzca bir savunma halindedir. Kaftan ka
dim yurtta giyiminin hayaletimsi bir kalntsyd. Gnmzdeyse onu
giyenlerin , tarihncesinin hayaletlerini btnyle aydnlanm biim
de kovmaya alan bir toplumun kenarna itilmi olduklarn gster

mektedir. Bireyciligi, soyut hukuku ve kii kavramn savunanlar bir


tr haline getirildi. Onlara insan olmann saygnlgn vaat eden yurt
talk haklarn hibir zaman sorunsuz biimde elde edememi olan
lar, yine ayrm yaplmakszn "Yahudi" diye adlandrlmaktalar. Yahu
diler, merkezi iktidarla kurduklar ittifaka on dokuzuncu yzyl bo

yunca da bagml kalmlardr. Genel, devlet tarafndan korunan hu


kuk Yahudiler iin gvenligin gvencesi, olaganst hal yasalar ise

232
ANT!SEM!TIZM!N GELERI

dehetin imgesiydi. Haklarn aradklarnda bile Yahudiler hep bir


nesne gibi bakalarnn insafna kalmlardr. Ticaret onlarn meslegi

degil kaderiydi. Yahudi, yaratc roln oynamak zorunda olan en

dstri valyesinin travrnasyd. Yahudilerin jargonunda kendisini giz

liden gizliye hor grmesine neden olan sesler duyard: antisemitizm

onun z-nefreti, asalagn vicdan azabdr.

IV
Ulusalc antisemitizm dini yok saymak ister. Sz konusu olann rk

ve ulus saflg oldugunu ileri srer. Insanlarn ebedi kurtulua ilikin

tasalarndan oktan vazgetiklerini fark etmitir. Gnmzde ortala

ma dzeyde inanl bir kimse eskiden ancak kardinallerin oldugu ka


dar kumazdr. Yahudileri iflah olmaz kafirler olmakla sulayarak kit

leleri harekete geirmek artk olanakszdr. Yine de iki bin yldr Ya

hudilerin zulm grmesine neden olan dinsel dmanlk tmyle din

memitir. Hatta antisemitizmin dinsel gelenegin yadsnmas iin gs

terdigi gayret bu gelenegin antisemitizmde gizliden gizliye kk saldg


n kantlamaktadr; tpk dkutsallk konusundaki hassasiyetin bir za

manlar bagnazlga kk salm olmas gibi. Burada din kltrel bir


rn olarak eklenmitir; ortadan kaldrlarak alm degildir. Aydn

lanma ile egemenlik arasndaki ittifak dinin eylemi biimlerini mu

hafaza ederken, dindeki hakikat momenti ile bilinlilik arasndaki


baglamy kesmitir. Her iki durum da son noktada faizme yarar: diz
ginlerinden kurtulmu zlem ulusalc bir bakaldrya ynlendirilir
ken, evangelist bagnazlarn torunlar Wagner'in Kutsal Kase valyele

rini model alarak kan kardei ve sekin muhafz komplocularna d

ntrlr. Din bir kurum olarak ksmen dogrudan sisteme yedirilir,

ksmen de kitle kltrnn ve resmigeitierin debdebesine dnt-

233
AYDlNLANMANlN DIYALEKriGI

rlr. nder ile takipilerinin vndkleri fanatik inan, bir zamanla


rn mitsiz insanlarn hizaya sokan o hrn inantan farkl deildir;
sadece ierii kaybolmutur. Eski ierikten kala kala inanc paylama

yanlara kar beslenen nefret kalmtr. Alman Hristiyanlarnda bu


sevgi dininden geriye kalan tek ey antisemitizmdir.

Hristiyanlk sadece Yahudiliin de gerisinde bir gerileme deildir


Yahudiliin Tanr's henoteistik" biimden evrensel biime geerken
doa demonu zelliklerini zerinden tam olarak atmamur. Ani
mizm-ncesi kadim zamanlardan gelen dehet doadan uzaklap, do

ann yaratan ve hkmdan olarak onu tmyle boyunduruk altna


alan mutlak bir benlik kavramna geer. Byle bir yabanclamann
verdii o tarifsiz erk ve muhteemlie ramen o hkmdar yine de
dnce iin ulalabilirdir; hatta dnce o yce ve aknsal olanla
kurduu iliki yardmyla evrensel bir nitelik kazanr. Tin olarak Tan
n, btn sylencesel tanrlarn yapt gibi sadece doann kr dng

sn gvence altna almayp, bu dngden zgurletiren baka bir il


ke olarak doann karsna dikilir. Ne ki Tanr'nn soyutluu ve uzak
l ayn zamanda llemez olann dehetini arttrmtr; kendisinden
baka hibir varla kadanamayan o kat "Ben, neysem oyum" sz
kanlmas mmkn olmayan kudretiyle anonim yazgnn daha kr,
ama bu nedenle daha ok-anlaml szne stn gelir Yahudiliin
Tanr's hakkn talep eder, bunu ihmal edenlerle de hesabn grr.
Yaratm olduunu gnah ve sevap ana srkler Buna karlk H
ristiyanlk, Tanr ile insanlar arasndaki ahitte ve Mesih'e ilikin vaatle
Yahudilikte de olan l tuf momentini ne karmtr. Yaratlanlarn
kendilerini Tanr'da bir daha bulmasyla Hristiyanlk mutlak olandan

duyulan deheti hafifletir: Tanrsal arac insan adyla arlr ve insani

" Bir tannya baglyken diger tannlarn varlgn da kabullenme -yn.

234
ANTISEMITIZMIN OGELERI

bir lmle lr. Onun bildirisi udur: Korkmayn; yasa inancn kar
snda eriyip gider; tm ihtiamlardan daha muhteem olan sevgi tek
emirdir.

Hristiyanlk doga dininin bysunu elinden aldg momenderin


aynsyla putperestligi tinselletirerek yeniden ortaya karr. Mutlak
olan sonluluga ne kadar yaklatrlrsa sonlu olan da o kadar mutlak
latrlr. lsa, yani ete kemige brnm tin, tannlatnlm byc
dr. Insann mutlak olandaki z-yansmas [Selbstreflexion] . Tanr'nn
lsa araclgyla insanlaunlmas proton pseudos'tur [ilk yanlg] . Yahu
diligin tesine geen ilerleme , insan Isa'nn Tanr oldugu iddias paha
sna saglanmtr. Oysa felaketin sulusu tam da Hristiyanlgn bu
yansma moment yani biiyiiniin tinselletirilmesidir. Zihnin dogal di
ye saptadg bir eye tinsel bir z atfedilir. Zihin tam da bu trden
sonluluk iddiasrta bir kar k gelitirilmesinden ibarettir. Bylece
vicdan azab peygamberin bir simge, by praksisinin de ekmek ve

arabn lsa'nn vcuduna ve kanna dnmesi olarak sunulmasn ge


rekli klar. Hristiyanlg bir din, hatta bir anlamda tek din: dnsel
adan kukulu olana dnsel bir baglant, kltrel olarak zel bir
alan yapan ite budur. Asya'nn biiyk inan sistemleri gibi Hristiyan
lk-ncesi Yahudilik de ulusal yaamdan ve genelgeer z-varlg koru
madan ayr tutulamaz. Pagan kurban ritellerinin yeniden biimiendi

rilmesi ne salt ibadette ne de salt duyguda gereklemitir; bu degiim


emek srecinin biimini belirlemitiL Kurban ayini emek srecinin
emas olarak rasyonelleir. Tabu emek srecinin rasyonel dzenlen
iine dnr. Savata ve banta ynetimi, ayrca ekimi ve hasad, ye
mek yapmay ve hayvan kesimini dzenler. Kurallar rasyonel dn

meden kmasa bile, rasyonellik bu kurallardan kar. Dolaysz korku


lardan kurtulma abas ilkel insanlar arasnda ritellerin diizenlen-

235
AYDlNLANMANlN DIYALEKf((';(

mesine yol amtr; bu riteller Yahudilikte inceltilmi, aile ve devlet


yaamnn kutsanm ritmine dnmtr. Rahipler geleneklerin ye
rine getirilip getirilmedigini gzetleyen bekiler olarak grevlendirilir

ler. Egemenlikteki ilevleri teokratik praksiste aka grlr; oysa H

ristiyanlk egemenligi amalarken tinsel kalmak istemitir. Son bir


kurbanla, yani insan-tanrnn kurban edilmesiyle ideolojide z-varlg
korumann dna km, degersiz klnm varoluu tam da bu yolla

dkutsallga teslim etmitir: Musa'nn yasas tasfiye edilmitir, ama Se


zar'n hakk Sezar'a, Tanr'nn hakk da Tanr'ya verilmitir. Dnyevi

yetke onaylanr ya da gasp edilir, Hristiyan yetke ise ayrcalkl bir se

lamet alan olarak kullanlr. lsa'ya yknme yoluyla z-varlg koru


mann almas emredilir. Bylece kendisini feda eden sevgi, saflgn
zerinden atar, dogal sevgiden ayrlr, bir meziyet haline getirilir. Se
mavi bilgiyle dolaymianan sevgi, doga ile doga-stnn uzlatg do

laysz sevgiymi gibi gsterilir. Byle bir sevginin hakikatten yoksun

lugu undadr: kendini unutnaya aldatc biimde olumlu bir anlam


vermede.

Byle b ir anlam verme aldatcdr; nk kilisenin varlg, insanla


rn onun gretisine uyariarsa selamete kavuabileceklerine inanmalar
na baglyken, hedefe varlacagna ilikin herhangi bir gvence verile
mez; bu gretiler ister Katolik yorumunda oldugu gibi amel, ister Pro

testan yorumunda oldugu gibi iman talep etsin. Tinsel kunulu vaadi

nin baglayclktan yoksun oluunu, baka bir deyile byy ve so


nunda kiliseyi bile greceletiren Hristiyan doktrinindeki bu Yahudi
lige zg olumsuz moment, saf inan sahipleri tarafndan sessizce gr

mezden gelinir. Onlarn gznde Hristiyanlk, doga-stclk bir

by riteline, bir doga dinine dnr. lnan sahibi yalnzca inanc

n unutarak inanabilir. Astrolog ya da ispritizmaclar gibi bilgisinin

dogruluguna kendisini inandrr. Ama tinsellemi teolojiye kyasla

236
ANTISEMITIZMIN CEI.ERI

bunun daha kt bir ey oldugu sylenemez. Savataki torununu ko


rusun diye inan dolu bir safdillikle Aziz Gennam'ya mum adayan
!talyan ana, Aziz Gennam'yu da aresiz brakan, silahlar kutsayan ve
putperestlikten uzak olduklarn ileri sren papalara ve barahiplere
kyasla hakikate daha yakn olsa gerek. Safdilligin gznde dinin ken
disi dinin ikamesi haline gelir. Hristiyanlk ilk gnlerinden beri bu
durumun farkndad r; ama yalnzca Pascal'dan Lessing'e ve Kierke
gard'dan Barth'a paradoksal Hristiyanlar, resmen Hristiyanlgn iin
de kabul edilemeyecek olanlar bu konuyu teolojilerinin mihenk ta
yaptlar. Bu farkndalklaryla yalnzca radikal degi l, ayn zamanda
hogrl Hristiyanlard. Ama bu bilgiyi bastran ve bunun yarattg
vicdan azabyla kendilerini Hristiyanlgn emin bir tasarruf olduguna
inandran tekiler, kendi ebedi selametlerini akl karanlk bir biimde
kurban etmek istemeyenierin dnyevi felaketine yol aarak dogrula
mak zorunda kalrlar. Antisemitizmin dinsel kkeni ite budur. Ogul
dininin yandalar Baba dininin yandalarndan nefret eder, nk on
lar iin asln bilir. Bu, selamet olarak katlaan tinin tine kar besledi
gi dmanlktr. Yahudilere dman Hristiyanlar kzdran ey, felake
te rasyonelletirmeden ggs geren ve dnyevi eylemler ve selamet
dzenine kar hak edilmemi semavi mutluluk ideasnda direten ha
kikattir, ki hakikati, bu dnyevi eylemlerin ve selamet dzeninin ger
ekletirecegi iddia edilir. Antisemitizm inan ve tarih ritelinin hakl
llgn, bu riteli bu hakllg yadsyanlar zerinde yerine getirerek
dogrulayacaknr.

V
"Katlanamam sana - bunu unutma." Siegfried, sevgisini kazanma
ya abalayan Mime'ye byle der. Btn antisemitistlerin eskiden beri
yindedikleri gereke hassasiyettir. Ite ancak bu hassasiyetn ierigi

237
AYDlNLANMANlN DIYALEKTlGI

kavram dzeyine karlrsa ve kendi anlamszlgn kavrayabilirse top


lum antisemitizmden kurtulabilir. Ne ki hassasiyet kendisini daima
zel olana baglar Kendisini toplumun ama baglarnma uyduran genel
olan dogal grlr. Ama kavramsal dzenin kanallarndan geip , belli

bir amasal nitelige biiriinmemi olan doga, yaz tahtasnda tebeirin


kardg kulak urmalayc ses, pisligi ve rmeyi hatrlatan haut go
t,a gayretli insanlarn alnndaki ter, gelimelere tam olarak ayak uy
duramayan ya da iinde yzyllardan beri gerekleen ilerlemenin
tortulatg yasaklar igneyen her ey ie ileyen bir etki yaratr ve

zorlanml bir tiksinti uyandrr.

Hassasiyet uyandran gciiiler nereden gelindigini hatrlatr. Biyo


lojik tarihncesinden anlar sunar: insann tiiylerini diken diken eden,
kalbini durduran tehlike iaretleri. Bir hassasiyetin ortaya ktg du
rumlarda tek tek organlar znenin denetiminden kp, temel biyolo
jik uyaranlara zneden bagmsz olarak itaat ederler. Derinin, kaslarn,

uzuvlarn kaskat kesilmesi gibi tepkiler sayesinde kendisini tecrbe


eden Ben demek ki bu tepkilere tam anlamyla hakim degildir. Bu or
ganlar bir an iin kendilerini evreleyen duragan dogay taklit ederler.
Ama devingen olan duragan olana, yani gelimi bir yaam biimi salt
dogaya yaklatgnda ayn zamanda ona yabanclar; nk Daphne
gibi, yaayanlarn byk bir cokuyla dnmeye abaladklar dura

gan doga yalnzca en dsal trden, mekansal ilikiler kurmaya mukte


dirdir. Mekan mutlak yabanclamadr. Insan doga gibi olmak istedigi
her yerde ona kar sertleir. Dehet olarak korunma ortama uyum
saglamann bir biimidir. Insann gsterdigi donuk tepkiler, z-varlg
korumann kadim emalarndandr: yaam, varlgn srdrmenin be-

a Gelimi damak zevkini ifade eden; ayn zamanda rmekten tr ortaya


kan keskin, yogun ko ku anlamna da gelir -yn .

238
ANTISEMITlZMIN OGELERI

delini kendisini lme benzeterek der.

Uygarlk tekine olan organik adaptasyonun yerine, yani gerek


mimesisi davran yerine nce, by evresinde mimesisin rgtl
kullanmn ve son olarak tarihsel evredeyse rasyonel praksisi, yani

emegi geirdi. Hkmedilmeyen mimesis dlanr. insanlan ateten k


lcyla cennetten srp teknik ilerlemenin yrngesine yerletiren me
legin kendisi bu tr bir ilerlemenin simgesidir. Bin yllar boyunca
hkmedenlerin, hem kendi ocuklannn hem de hkmettikleri kitle
lerin mimesisi varolu biimlerine geri dnmelerini engellemek iin
sergiledikleri katlk; dinde imge yasagnn konulmasndan balayarak,

tiyatro oyunculan ile ingenelerin sosyal olarak hor grlmesinden,


pedagojinin ocuklar ocuka olma huyundan vazgeirmek istemesi
ne kadar, hepsi uygarlgn kouludur. Toplumsal ve bireysel egitim,
alanlarn nesnelletirici davran tarzn pekitirir ve dogal evrenin
gelgitlerinde kaybolup gitmelerine engel olur. Dikkat dalmas, hatta

insann kendisini herhangi bir eye adamas ortama uyum saglamann


izlerini tar. Ben, bu tr davran biimlerine kar katlarken biim
lenmitiL Ben'in oluumuyla, yanstan [reflektorisch] mimesisten hk
medilen dnme [Reflexion] gei tamamlanr. lnsann dogaya be
densel uyumunun yerine "kavram dahilinde tanma," yani farkl olan

eylerin aynlk altnda toplanmas geer. Aynlk altndaki eitli du


rumlar, yani sentezin dolayl ayrul gibi mimesisin dolaysz ayrulg,
bilimsel kavramlar oluturulurken eyletirilmi olanlarn benzetirile
rek karlatrlmas gibi yaamn kr ak iinde eye gsterilen
uyum, dehet durumlan olarak kalr. Toplum tehdit eden dogay, tu
tarl bir z-varlg koruma abas olarak bireylerde kendisini yeniden
reten, srekli ve rgtl bir cebir olarak devam ettirir ve bu, toplu
mun doa zerindeki egemenligi olarak gelip tekrar dogaya arpar.

239
AYDlNLANMANlN DIYALEKTlGI

Bilim yinelemelerden ibarettir Bu yinelemeler gzlemlenebilen bir


dzenlilik meydana getirebilecek lde aynmlamtr ve ablonlar

halinde muhafaza edilir. Bir zamanlarn by ritelleri gibi matematik

formlleri de bilinli olarak bavurulan bir gerilemedir ve ortama u

yum saglamann en yceltilmi biimleridirler. Teknik, z-varlg ko


rumann hizmetinde, daha nce byde oldugu gibi d dogaya be

densel olarak yknerek degil de, zihinsel sreleri otomatikletirip


kr akiara dntrerek l olana uyumu gerekletirir Teknigin

zaferiyle birlikte insani davururnlar hem hkmedilebilir hem de

zorlayc bir nitelik kazanr Dogaya uyumdan geriye yalnzca dogaya

kar sertleme kalmtr. Gnmzde koruyucu ve korkutucu renkle

rin yerini uzak grl amasallkla zde, dogaya kr bir hkmedi


almtr.

Gelmi gemi tm praksislerden gelen mimesisi miras, bujuva

retim tarznda unutulmaya braklr. Geriye gidie konulan acmasz

yasagn kendisi kt kader olarak belirir ve yoksunluk yle btnsel

bir hal alr ki, kimse bu durumun bilincinde olmaz. Uygarlk tarafn

dan krletirilenler kendi tabulatrlm mimesisi zelliklerin ba


kalarnda karlatklar ve rasyonelletirilmi evrelerinde utan veri

ci, tecrit edilmi kalmlar olarak dikkatlerini eken kimi jest ve davra

n biimlerinde tecrbe ederler. Yabanc oldugu iin tiksinti uyand


1
ran her ey aslnda ok tandktr Bunlar uygarlk tarafndan bask

lanm dolayszlgn bulac jestleridir: dokunmak, sokulmak, yattr


mak, ikna etmek gibi. Bu devinimlerin gnmz insaniarna yakk

sz gelmesinin nedeni zamann gerisinde kalm olmasdr. Mteriyi

pohpohlayarak, borluyu tehdit ederek, alacakly yalvararak yumu

atmaya almak, oktan beri eyletirilmi olan insan ilikilerini ye-

1
Bkz. Freud, Das Unheimliche, Gesammelte Werke . cilt XII , s. 254, 259 vs.

240
ANTISEM!TIZMIN OC ELER!

niden kiisel erk ilikilerine dntryormu gibi gsterir. Sonunda


her devinim ayp karlanr, heyecan gzden der. Gdmlenmemi

her ifade gdmlenmi ifadenin -sinemada, lin kalabalgnda ve Fh

rer'in konumalarnda- her zaman oldugu bir surat ekitmesi olarak

grnr. Ne ki bilind bir yknme sreci sonunda erken ocuk

luktan balayarak kuaktan kuaga, Yahudi eskiciden bankere kadar


aktarlan o terbiye edilmemi mimikler , eski egemenligin hkmedilen

leri n canl tzne vurdugu damgadr. Bu mimikler fke dogurur, n

k yeni retim ilikileri karsnda hayatta kalabilmek iin unutulmas


gereken eski kaygy yanstrlar. Davrantaki zortanml moment, su

rat ekitmesinde birbirinden ayrt edilemez bir biimde tekrar grlen

zalim ile mazlumun fkesi uygar insaniann fkesini uyandrr. Aciz


grune lmcl gereklik karlk verir, oyuna da ciddiyet.

Bu surat ekitmeleri rol yaplyormu gibi bir etki brakr, nk

ciddiyetle i grmekten ok bkknlk yanstmay yegler. Varoluun

ciddiyetini oldugu gibi kabullenerek bu ciddiyetten kaar gibi gr

nr. bu yzden sahtedir . Oysa ifade stn erkin, tahakkmn yakn


malarda duyulan ac dolu yanksdr. Ne kadar iten olursa olsun ifade

daima abartldr; nk her sanat yaptnda oldugu gibi, btn feryat


larda tekmil dnya sakl gibidir. ll olan tek ey edimdir. Mimesis

degil, yalnzca edim aclara son verebilir. Ne ki edimin sonucu donuk

ve kaytsz bir yz ihdesidir; agn sonundaki praksis adamlarnn

bebek yzleri, siyasetiler, papazlar, genel mdrler ve eteciler. Fa

ist kkrtclarn ve kamp komutanlarnn uluyan sesi ayn toplumsal

durumun diger yzn gsterir. Uluma sesleri i dnyas kadar so

guktur. Dogann feryadna bile el koyup onu telmiklerinin bir gesi

klarlar. Alarm dzenekieri Alman uaklarndan atlan bombalar iin

neyse, onlarn yaygaralar da pogrom iin ayn eydir: deheti pein-

241
AYDlNLANMANIN DIYALEKTICI

den getirecek bir dehet lnn dmesine baslmtr. Bunlar, ta


hakkme adn koyan kurbanlarn iniemeleri yznden evet, yalnzca

kurban anlamna gelen o szck yznden: Fransz, Zenci, Yahudi,

vurmaktan baka seenei olmayan zulm grenlerin aresizliine

kendilerini bile isteye brakrlar. Onlar dehet iindeki mimesisin sah

te suretidirler. Onlara korku salan erkin doymak bilmezliini kendi

ilerinde yeniden retir ler. Her ey ie yaramal, her ey onlarn olma

ldr. tekinin salt varoluu bile onlar kzdrr. Onlar dnda herkes
"yaylmakta"dr ve onlara snrlarn, snrsz dehetin snrlarn bildir

mek gerekir. Barnak arayan kimse barnak bulamamaldr; bara,

vatana, zgrle zlem duyduunu ifade eden herkes: gebeler ve

kumpanya alanlar, teden beri yurt edinme hakkndan mahrum


braklmtr. Insann korktuu bana getirilir. Son huzuru bile elin
den alnr. Mezarlklarn talan edilmesi antisemitizmin bir arl de

il, ta kendisidir. Kovulanlar zorlanml bir kovma arzusu uyandnr

lar. Tahakkmn onlarda brakt izler sonsuz bir tahakkm alev

lendirir. Ot gibi yaamak isteyen herkesin kk kaznmaldr. Evrimin


alt basamaklarndaki hayvan trlerinin kaotik kalar, hareket halin
deki kalabaln yaratt grnt, ikence grenlerin rpnlar; bun
larn hepsi, her eye ramen zavall yaamn btnyle hkmedeme

d.iini, mimesisi tepiyi yanstr. Mallkatn lmle penelemesinde,

yani zgrlkten en uzak noktada zgrln kendisi kar konulmaz

bir biimde, maddenin bozulmu yazgs olarak parlar. Antisemitiz


min gd olarak ne srd hassasiyet [Id.iosynkrasie) dorudan bu
na ynelmitir.

Politik antisemitizmin ie kotuu ruhsal enerji bu rasyonelletiril

mi hassasiyettir. Fhrer ile taki pilerinin zerinde anlatklan tm

bahaneler, gereklik ilkesini aka ihlal etmeden, yani onurlaryla

242
ANTISEMITlZMIN OGELER!

mimesisi batan karmaya teslim olmalarna katkda bulunur_ Anti


semitistler Yahudilere katlanamazlar; yine de durmadan onlan taklit
ederler. Kafasndaki Yahudi imgesine ykimmeden durabilen tek bir
antisemitist yoktur. Her zaman ayn mimesisi ifreler kullanlr: m
nakaac el kol hareketleri, bir duyguyu veya durumu yarglamadan
bagmsz canlandrrken kullanlan o ezgili ses tonu ve fizyonomik bir
principium individuationis [bireyleme ilkesi] olarak bireye zg ka
rakteri yze kazyan harf olan burun gibi. Koku alma duyusunun be
lirsiz egilimlerinde, insann daha aagda olana duydugu eski zlem
yaamaya devam eder, insan evreleyen dogayla, toprak ve amurla
dolayszca birleme zlemi. Cisimlendirmeksizin uyarlan koku alma
edimi , kendini tekinde kaybetme ve onunla ayn olma itkisini tm
diger duyulardan daha duyusal biimde ortaya koyar. Bu nedenle ko
ku, alg ve alglanan olarak -edim srasnda ikisi bir olur- diger duyu
lardan daha ok ey ifade eder. Grrken insan oldugu gibi kalr; ama
koklarken kendisini kaptnr. Bundan tr uygarlgn gznde koku
bir utan kaynagdr; toplumun alt katmanlarna, bozuk rklara ve aa
glk hayvanara iaret eder. Uygar insann kendisini bu trden bir
hazza kaptrmasna, ancak gerek ya da szde birtakm pratik hedefle
re ynelik rasyonelletirmeler sayesinde bu yasak askya alnrsa izin
vardr. Kkn kazmak iin oldugu kesinse, aslnda men edilen dr
tnn peinden gidilmesine gz yumulur. akann ya da muzipligin
arkasnda yatan ey de budur. Onlar doyurnun sefil parodileridir . Hor
grlen, hatta kendisini hor gren mimesisi ilevden haince bir keyif
alnr . "Kt" kokulan yok etmek zere koklayan herkes kokunun
kendisinden rasyonelletirilmemi bir keyif alan derin derin koklama
ya gnlnce yknebilir. Uygar kii, yoksun brakldg devinimi,
kendisini bundan yoksun brakan mercii ile kaytsz artsz zdeleip

243
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

dezenfekte ederek kabul edilebilir hale getirir. Devinimin belli bir ei


i amasna tepki olarak glnr. Antisemitist tepki biiminin emas
budur. Antisemitistler yetkenin yasag kaldrdg an kutlamak iin
toplanrlar; yalnzca bu an onlar kolektif klar ve trdelerden kurulu
bir topluluk olutururlar. kardklar byk grlt rgtl kahka
halardr. Sulamalar ve tehditler ne kadar korkunsa ve fke ne kadar
bykse, alay etme de o kadar saplantl bir hal alr. fke, alay etme
ve zehir katlm yknme znde ayndr. Faist formlclgn, ri
tellemi disiplinin, niformalarn ve tm o szde irrasyonel aygun

amac mimesisi davran mmkn klmakur. Tm kar-devrimci


hareketlere zg o inceden ineeye dnlm simgeler, kurukafalar
ve maskeler, barbarca davul vurular, szlerin ve hareketlerin tekd
ze yineleniinin hepsi by pratiklerinin rgtl birer yknmesi,
mimesisin mimesisidir. tkinci snf aktrlere zg yz ifadeleri ve his
teriye srkleyen karizmasyla Fhrer dans balatr. Gereklikte her

kese yasak olan performansyla vekiileten ve imgesel yoldan gerek


letirir. Hitler istedigi kadar elini kolunu palyao gibi sallayabilir,
Mussolini tarab bir tenor gibi yanl sesler kartabilir, Goebbels l
drlmesini salk verdigi Yahudi ajanlar gibi akc biimde konuabilir
ve Coughlin kan aknaya devam etsin diye armha geriliini bizzat
canlandrdg Kurtarc'nn kendisi gibi vaazlarnda sevgiyi gtleyebi
lir. Faizm boyunduruk altna alnm dogann egemenlige kar ba
kaldrsn, dogrudan egemenligin iine yarar hale getirmesi bakmn
dan da totaliterdir

Bu dzenegin Yahudilere ihtiyac vardr. Yahudilerin yapay olarak


arttrlan grlrlkleri, Yahudi olmayan uygarlgn meru evlatlar
zerinde bir tr manyetik etki yaratr. Kk salmlar sahip olduklar
eitligi, insani olan, Yahudilerle aralarndaki ayrun zerinden fark et-

244
ANTISEMIT!ZMIN CELERI

tikleri iin kartla, yabancla ilikin bir hissiyat olutururlar. By

lece emein egemen dzeni iinde emee ters den tabulatrlnu


devinimler uyum gsteren hassasiyedere dntrlr. Yahudilerin,

yani liberal ideolojinin bu en son dolandrlan dolandrclannn eko

nomik konumlan tm bunlara kar gvenilir bir koruma salayamaz.


Yahudiler sz konusu ruhsal tmevann akmlarnn retilmesine bu

kadar elverili olduklan iin, kar koymakszn bu trden ilevlere


tahsis edilirler. Faizm onlan, ayn yazgy paylatklan ba kaldran

doann yerine koyar: onlardan kr ve keskin gzlerle yararlanlr. Ya

hudiler birey olarak o kt bulacla sahip mimesisi zellikleri ta

rlar m, yoksa bu zellikler yalnzca zerlerine mi yklr, fark etmez.


Ekonomik er ki ellerinde tutanlar, faist idarecilerin devreye girmesin

den duyduklan korkunun stesinden bir kez geldiler mi, Yahudilere


kar duran rk topluluunun uyumu da kendiliinden oluur. Yahu

diler, egemen dzenin doaya giderek yabanclamas sonucu salt do

aya dnt noktada onun tarafndan feda edilirler. Bir btn ola

rak Yahudiler yasaklanm bylere bavurup kanl riteller dzenle


mekle sulanrlar. Yerli halkn bir su gibi gizledikleri bilinalt arzu
lannn mimesisi kurban praksisine dn, bilinlerine tekrar co

kuyla kabul edilir. Uygarlatnlarak yok edilen tarihncesine ait korku

rasyonel karlar olarak Yahudilere yansthp eski gcne kavuturul

duktan sonra artk durmak yoktur. Bu korku gereklikte ifa edilebilir


ve ktnun ifa edilii yanstmann kt ieriini geride brakr. Yahu
di sulanna ilikin halk fameziler, ocuklann ldrlmesi ve saclist
e amhklar, tm rk zehirierne giriimleri ve uluslararas komplolar

antisemitist d tam olarak tanmlar ve bu dn gerekletirilmesi

nin ok gerisinde kalr. Iler bir kez bu noktaya geldiinde salt Yahudi

szc bile kanl bir surat ekitmesi gibi grnr. Bu sureti, iinde

245
A YDINLANMANIN DIYALEICIIGI

ayru anda hem kurukafa hem de paralanm ha barndran gamal


hac tayan bayrak gzler nfue serer. Birisine Yahudi demek, o bu
imgeye benzeyene dek onu orselerneye davetiye karr.

Uygarlk toplumun doa zerindeki, her eyi salt doaya dnt

ren zaferidir. Kinik olduu kadar aydnlanmac tutumlaryla bizzat Ya


hudiler bin yllar boyunca bu zafere katkda bulundular. Hayatta ka
lan en eski ataerkil toplum, tektanrcln ete kemie brnmesi ola
rak Yahudiler, teki halklar daha huyye balyken, tabular uygarl
n maksimlerine dntrdler. Hristiyanln bouna elde etmeye

alt eye Yahudiler ulam gibiydi: b:y:n:n Tanr'ya ibadet ola


rak kendine kar dnen gcnden yararlanarak erksizletirilmesi. Ya
hudiler doaya benzemenin kk:n: kaZlmakla kalmadlar; bu abay
ritelin saf ykmllklerine dntrdler. Bylece simgenin etki
siyle mitolojiye geri dmeden onun uzlatran ansn muhafaza ede

bildiler. Bu yzden ileri uygarln gznde Yahudiler hem geri hem


fazlasyla ileri, hem benzer hem farkl, hem akll hem de aptaldr. llk
yumalar olarak nce kendi aralarnda stesinden geldikleri eyler
yznden sulandlar: aalk olann cazibesine kaplma eilimi, hay
vana ve topraa ynelik itki ve imgelere tapma. Koer kavramn icat
ettikleri iin domuzmu gibi zulm grrler. Antisemitistler kendileri

ni Eski Abit'te yazlanlar yerine getirmekle grevlendirirler: Bilgi aa


cnn meyvesinden yedikleri iin Yahudilerin toprak olmasnn gerei
ni yerine getirirler.

VI
Antisemitizm yanl bir yanstmaya dayanr. Bu, gerek mimesisin
tersidir ve basklanm olanna ok yakndr; hatta belki de bu bask
lanm mimesiste tonulaan pasif [pathisch] karakter zelliidir. Mi-

246
ANTISEMinZMIN GELERI

mesis kendisini evreye benzetirken, yanl yanstma evreyi kendi


sine benzetir. Mimesis dary, ierinin kendisini uydurdugu bir mo

del olarak grp, yabanc olan bildik olana dntrrken, yanl

yanstma atiarnaya hazr ieriyi darya yerletirip en bildik eylere

dman gzyle bakar. zne tarafndan kabul edilmese de ona ait


olan devinimler nesneye, yani mstakbel kurbana atfedilir. Sradan bir
paranoyak, kurbann seiminde zgr davranamaz ve hastalgnn ya

salarna uyar. Faizmde siyaset bu davran biimini benimser; hastal

gm nesnesi gereklige uyacak biimde belirlenir, dnyada deliligin sis

temi akla uygunluk normu, sapmalar ise nevroz haline getirilir. Totali

ter dzenin hizmetine aldg mekanizma uygarlk kadar eskidir. Insan

soyunun baskladg cinsel devinimterin aynlar, evrenin imgesel ola


rak eytani bir sisteme dnm srasnda bireylerde ve halklarda

varlklarn srdrebilmiler ve kendilerini kabul ettirebilmiler. Gz

dnm caniler kurbanlarnda daima, kendilerini aresizce meru

mdalaaya iten o zulmedeni grmlerdir ve en kudretli imparator

luklar en aciz komularnn zerine ullanmadan nce onlar katlanl


maz bir tehdit olarak alglamtr. Rasyonelletirme hem bir hile hem
de bir zorlanmd. Dman olarak seilenler zaten batan dman ola

rak alglanyordu. Bu rahatszlgn nedeni znenin yanstlan malzeme

de kendi payn yabanc unsurlarn payndan ayrmakta yetersiz kal

masdr.

Belli bir anlamda tm alglama yanstmadr. Duyumsal izlenimle


rin yanstlmas hayvansal tarihncesinin mirasdr; savunmaya ve yi

yecek bulmaya ynelik bir dzenektir; nesnenin niyetinden bagmsz,

harekete istekli veya isteksiz olarak tepki veren st trlerin savamaya

hazr olmalarnn bir uzantsdr. Yanstma refleks halini alm baka

saldn ve savunma eylemleri gibi insanda otomatiklemitir. Bylece

247
AYDlNLANMANIN Dt't'ALEKTICI

insann nesnel dnyas "yapabileceklerini dogadan hibir zaman gre


nip gzler nne seremeyecegimiz o insan ruhunun derinliklerinde

gizli sanatn"2 rn olarak kurulur. Bilimin sadece soyut bir ifadesini

yaratabildigi eyler sistemi, o sabit evren, eger Kant bilgi eletirisine

insanbilimsel bir ynelim verilirse, yaam mcadelesindeki hayvansal


aletin bilind oluan rn, yani otomatik yanstmann rndr.
Ne ki bireyin oluumu sonucu duygusal ve anlksal yaamn ayrmla

t insan toplumunda bireyler, yanstmay giderek daha iyi biimde

denetlemek, onu gelitirmeyi de durdurmay da grenmek zorunda

dr. Ekonomik cebrin altnda insann kendi dnceleri ile duygular

n yabanclarnkinden ayrt etmeyi grenmesiyle i ve d arasndaki


ayrm, mesafe koyma ve zdeleme olanaklar, z-bilin ve vicdan

meydana gelir. Denetim altna alnm yanstmay ve onun yaziaarak

antisemitizmin zne ilikin yanl yanstmaya dnmn anlamak

iin daha titizlikle dnmek gerek.

Kamlktan bu yana filozoflar tarafndan naife gereki ve ksr

dng diye hor grlen algya ilikin fizyolojik greti alg dnyasn,
beynin gerek nesnelerden aldg verilerin anlgn gudmnde geri

yanstlmas olarak aklar. Bu gre gre, kaydedilen noktasal belir

tilerin, izlenimlerin dzenlenmesi, anlama yetisinin yardmyla ger

ekleir. Gestaltlar fizyolojik tzn yalnzca noktalan degil yaplan

da aldg konusunda diretseler de, Schopenhauer ve Helmholtz, o

dngye ragmen ve tam da onun ytiztinden zne ile nesne arasndaki


apraz iliki konusunda, yeni-psikoloji ve yeni-Kant okullarn resmi

mantksallgndan daha ok ey biliyorlard: algsal imge gerekten de

kavramlan ve yarglan iermektedir. Hakiki nesne ile kesin duyusal

2 Kam, Kritih der reinen Vernunft [Saf Ahln Eletirisi ] , 2. bask, Werke, cilt n ,
s. 180 vd.

248
ANTISEMITIZMIN GELERI

veri arasnda, ieri ve dar arasnda, znenin kendisini tehlikeye ata


rak kapatmak zorunda olduu bir uurum vardr. zne, eyi olduu
gibi yanstmak iin, eye ondan aldgtndan h.zlasn vermek zorunda
dr. me, dnyann duyularnda brakt izler araclyla, kendi d
ndaki dnyay bir kez daha yaratr: trl zellikleri ve halleriyle
eyin birliini kurar; yalnzca dsal izlenimlere deil, bu dsal izle
nimlerden giderek ayran isel izlenimlere de sentetik bir birlik ka
zandrmaya alrken, geriye dnk olarak Ben'i kurar. zde Ben
yanstmann en son deimez rndr. Insann fizyolojik bnyesinin

gleri ancak btnyle gelitikten sonra tarihsel olarak tamamlanabi


len bir srete bu Ben, badak ayn zamanda da dmerkezli bir ilev
olarak gelimitir. Bamszca nesnelletirilmi olsa bile Ben, nesneler
dnyas olarak grdklerinden oluur. znenin isel derinlii yalnz
ca dsal alg dnyasnn incelii ve zenginliinden ibarettir. Eer bu

dolaklk kesintiye uj?,rarsa Ben katlar . Ben kendisinden bir katkda


bulunmadan pozitivist tarzda, verili olann kaydedilmesiyle yetinirse
bzp bir nokta haline gelir; idealist tarzda, dnyay kendi temelsiz
kkeninden yola karak tasararsa kendisini inatla yineleyerek tke
tir. Her iki durumda da tinden vazgemitir. Btn doann iinde

bulunduu o hastalkl yalnzlk ancak, deersiz duyusal verinin d


nceyi olabildiince retken kld ve dncenin stn gelen izle
nime btnyle kendini verdii bir dolaym sayesinde alabilir. Uz
lama olanan dncenin bulanklatrmad kesinlikte ya da alg
ile nesnenin kavramsaliatrma-ncesi birliinde deil, onlarn d
nme tabi tutulmu kartlnda aramak gerekir. Fark, d dnyay
kendi bilincinde barndran ve yine de onu teki olarak bilen znede

oluur. Bu yzden bu dn m, yani akln yaam bilinsiz bir yanst


ma olarak gerekleir.

249
A YDINIANMANIN DIYALEKTICI

Antisemitizmin pasif [pathisch] yan gsterdigi yanstmac davran


n kendisi degil, bu yanstmacia dnmn danda kalmasdr z
ne, nesneden aldgn nesneye geri veremedigi iin zenginleecegine

yoksullar. Bylece her iki yne dogru olan dnm kaybeder: z


ne, nesneyi dnme tabi tutmadg iin artk kendisini de d
nme tabi tutmaz, bu yzden de ayrt etme yetenegini kaybeder. Vic
dannn sesi yerine baka sesler duymaya balar; kendisine dnp
kendi erk hrsnn protokoln dzenleyecegine Siyon Liderlerinin

Protokolleri'ni bakalarna atfeder. zne ayn anda hem dolup taar


hem de giderek krelir Kendi iinde olanlar snrsz bir cmertlikle
d dnyaya baglar; ne ki znenin burada bagladg her ey bt
nyle degersizdir: iirilmi aralardan, ilikilerden, dalaverelerden,
dncenin hibir biimde aydnlatmadg karanlk bir praksisten iba
rettir. Egemenlik mutlak olsa bile aslnda her zaman yalnzca bir ara

tr; babo braklm yanstma srasnda hem kendisinin hem de ba


kalarnn amacna, hatta yalnzca bir amaca dnr. Birey hastaland
gnda, insanlgn keskinletirilmi anlksal aygt bir kez daha insanlga
evrilir; hayvansal tarihncesinde oldugu gibi dmanlgn kr bir
aracna dnr. Trler sz konusu oldugunda bu ara dogann geri

kalanna kar ilernekten hibir zaman geri kalmamtr. Ykseliin


den bu yana insan tr teki trlerin karsna geliim bakmndan en
stn, dolaysyla da en korkun ykm gc olarak kmtr. Ayn bi
imde insanlk iinde de daha ilerlemi rklar daha ilkel olanlarn, tek
nik adan daha donanml halklar daha yava olanlarn karsna k
mtr; tpk megalarnan ya da zulm grme korkusu olan hasta
bireyin teki bireylere kar gelmesi gibi. Her iki durumda da zne

merkezdedir ve dnya hezeyann vesilesi olmann tesine gemez;


dnyaya ne yanstlrsa, dnya da o yanstlanlardan meydana gelen

250
ANnSEMITIZMIN GELERI

acizligin ya da mutlak kudretin mkemmel bir rnegine dnr. Pa


ranoyak bir insann aug her admda ayrm gzetmeksizin ikayet et

tigi diren, kendisini krletirenin evresinde yaraug dirensizligin ,

bolugun bir sonucudur. Buna bir son veremez. Gereklikle saglam

bir dayanak bulamayan idea direnir ve sabitleir.

Paranoyak, d dnyay yalnzca kendi kr amalarna uyacak bi

imde algladg iin, yabanclap soyut bir dknlge dnm


olan benligini yineleyip durur. Bakalarn da kendisiyle atan Ben'i

de ayn lde etki altnda brakan erkin plak emas nne kan

her eyi ele geirir ve zgn niteliklerine aldrmakszn onlar kendi

sylencesel agna dahil eder. Hep ayn olann kapallg mutlak kudre
tin ikamesine dnr. Ilk insanlara Tanr gibi olacaksnz diyen ylan

paranoyak olanda szn tutmu gibidir. T ann herkesi kendi suretin


de yaratr. Sanki canl varlklara gereksinimi yoktur, ama yine de her

kesin ona hizmet etmesini ister. Tanr'nn istenci btn evrene nfuz

eder; hibir ey onunla iliki halinde olmaktan mahrum braklmama

ldr. Tanr'nn sistemleri eksiksizdir. O bir astrolog olarak yldzlar.,


kaygszlarn sonunu getiren glerle donatr; bu, ister klinik ncesi

evrede oldugu gibi bir yabancnn sonu, ister klinik evrede oldugu gi

bi kendi Ben'inin sonu olsun. Bir IUozof olarak dnya tarihini kanl

maz bir felaketler ve kler silsilesine dntrr. Tanr ya bt

nyle deli ya da mutlak anlamda rasyonel bir varlk olarak, iaretlen

mi olanlan bireysel terr ya da inceden ineeye dnlm topyekn


imha stratejileriyle yok eder. Baarsn buna borludur. Kadnlarn

duyarsz paranayaklara tapmas gibi halklar da totaliter faizmin

nnde diz ker. Bu, kendisini adam insanlardaki paranoya gesi

nin, bir canavar olarak grdkleri paranoyaga cevabdr; varlgna m

teekkir olduklar vicdanszn vicdan azabndan duyduklar korkudur.

251
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

Yzlerine bile bakmayan, onlar birer zne yerine koymayan, eitli


amalarn gerekletirilmesi iin kullanan adamlarn peinden gider

ler. Herkes gibi bu kadnlar da irili ufakl erk alanlarn kapmay din
edinmi ve kendilerini toplumun da onlar gord:g: gibi ktcl ey
ler haline getirmilerdir. zgurl:g: hatrlatan her bak onlara, fazla
syla naif bir batan kartcnn bak gibi grnr. Dnyalar tersine
dnmtr. Ama tpk inananlarnn bakndan ekinen eski tanrlar
gibi, peelerinin gerisinde olurnun bekledigini bilirler. Paranayak

olmayann gven veren bakyla karlatklarnda, danda varlklar

n korumaya yarayan soguk aralardan baka bir ey grmedikleri


iin, kendi ilerinde artk lm olan o tini hatrlarlar. Bu ekilde dur
t:lmek onlarda utan ve ofke uyandrr. Ama bir deli bile, Fuhrer gibi
dogrudan yzlerine baksa da onlara ulaamaz. Sadece onlar tututu
rur. Deyimdeki gibi gozunun iine baksa bile, zgr bir bakn tersi

ne bireyselligi muhafaza edemez. lnsan yerine akar. Herkesi kendi


kiiliklerinin penceresiz monad duvarlannn arasna hapseden bu ba
k , bakalarn tek yanl bir bagllk gstermeye iter. Vicdan harekete
geirecegi yerde, daha batan insana sorumluluk ykler. Nfuz eden
bak ve grmezden gelen bak, hipnotize eden bak ve es geen ba
k , aslnda hepsi ayn trdendir: zne her ikisinde de silinir gider. Bu

baklarda duun:m:n olmay dnmden yoksun olanlar heye


canlandnr . lhanete ugrarlar: kadnlar bir kenara atlr, tm ulus yak
hp kul olur. Kendisini korunakl bir yere kapatan kii de tanrsal ta
hakk:m:n glnesi bir imgesi olarak kalr. Nasl tm o egemenlik
taslayan jestlerine ragmen gerek bir yaratc yetiden tmyle yoksun
sa, tpk eytan gibi, gasp ettigi ilkenin belirleyici niteliklerinden de

yoksundur: yani duunceli sevgi ve kendi iinde yatan zgrlkten.


Ktdr, cebrin esiridir ve gc orannda zayftr. Nasl tanrsal mut-

252
ANTISEMITIZMIN GELERI

lak kudretin tm mallkat kendisine ekti,i sylenirse, bu eytani,


uydurulmu mutlak kudretin de her eyi acizligine ektigi sylenebi

lir. eytani, uydurulmu mutlak kudretin egemenligi bu srra dayanr.

Zorlanml yanstan benlik kendi mutsuzlugundan baka bir ey yan

stamaz. Mutsuzlugunun nedeni kendisiyken, dnme tabi tutmad

g iin mutsuzlugunun temeline inemez. Bu nedenle yanl yanstma


nn rnleri, yani dnce ile gerekligin bu ablon ernalar felaketin

emalardr. Kendi iindeki anlamszlk uurumuna yuvarlanan Ben'in

gznde nesneler, iinde kendi knn anlamn barndran yk

mn alegorilerine dnr.

Pasif yanstmaya ilikin psikanalitik kuram, top lumsal olarak tabu


latrlm devinimlerin zneden nesneye aktarlmasn bu yanstma

mn tz olarak tespit etmitir. st-Ben'in {ber-lch] basks altndaki

Ben [Ich ] . id'den [Es] kaynaklanan ve gcnden dolay kendisi iin

tehlike oluturan saldrganlk arzularn kt niyet olarak d dnyaya

yanstr. Bylece d dnyaya bir tepki gibi gstererek bu arzulardan

kurtulmay baarr; ister hayal glicnde szde kt adamla zdelee


rek olsun, ister gereklikte szde meru mdalaaya bavurarak olsun .

Saldrganlk olarak ortaya kan men edilmi ey ogunlukla ecinsel

bir nitelik tar. Hadm edilme korkusundan t r babaya gsterilen

itaat, bilin dzeyindeki duygusal yaamn kk bir kznkine benze

tilmesi yle hadm edilmenin nne geer ve babaya duyulan nefret

ebedi bir kin olarak bastrlr. Paranoyada bu nefret, genel bir yok et
me itkisi olarak kendisini gsteren bir hadm etme arzusuna dogru s

rkleni r. Hasta kii , sevgi ile stn gelmenin birbirinden aynlmadg o

arkaik duruma geriler. Hastann derdi fiziksel yaknlk kurmak, el

koymak, nihayetinde ne pahasna olursa olsun iliki kurmaktr. Arzu

larn kendisine itiraf edemedigi iin kskanlk ya da zalimlikle teki-

253
AYDlNLANMANIN DIYALEKTICI

ne saldnr; tpk basklanm sodomi egilimi olan birinin avc ya da


oban olarak hayvaniara saldrmas gibi. ekim ar bir baglanmadan
kaynaklanabilir ya da ilk baktan itibaren etkisini gsterebilir; byk

kiilerden kaynaklanabilir, tpk geirnsiz, kavgac birinde ya da devlet


bakan katillerinde grldg gib ama pogromda oldugu gibi en za
valllar da byle bir ekim oluturabilir. Tpk ocukluktaki baba fi
grleri gibi ar baglanmann IFixierung] nesneleri birbirinin yerine
geebilir; nereye isabet ederse etsin hedefini vurur; ilikili olma yanl

gs ilikisizce etrafna saldrr. Pasif yanstma, Freud'a gre, ieriden


gelen uyarclara kar dardan gelenlere kyasla ok daha zayf olan
Ben'in aresizce bavurdugu bir etkinliktir. Birikmi ecinsel saldr
ganlgn basks altnda ruhsal mekanizma, en son fllojenetik kazanm
olan z-alglamay unutur ve bu ecinsel saldrganlkla daha iyi ba
edebilmek iin, bu saldrganlg bir dman olarak tecrbe etmeyi se
er.

Ne ki bu bask, dnmsz, tahakkme yneiten bir naifligin


momenti olarak saglkl bilisel sreler zerinde etki gsterir.
Anlksal enerjilerin bir ama dogrultusunda darya yogunlaug her
yerde; hayvaniara ilkel bir biimde boyun egdirmenin dogaya egemen
olmann bilimsel yntemleri olarak tinselletirildigi takip etmek, dur
durmak, yakalamak gibi ilevierin sz konusu oldugu her yerde , e
matikletirme srasnda znel sre kolayca gzden karlabilir, sis
tem meselenin kendisiymi gibi sunulabilir. Somutlatnc dnce,
hastalkl dncede oldugu gibi, meseleye yabanc olan znel bir
amacn keyfiligini ierir; meseleyi unutur ve imdiden ona daha sonra

praksiste bana gelecek olan tahakkm uygulam olur. Uygar in


sanlgn faizmle zirveye kan koulsuz realizmi , nce dogann sonra
da uluslarn nfusunu azaltan paranoyak yanlgnn zel bir vakasdr.

254
ANTISEMlTIZMIN CELERI

Her nesnelletirici edimin amak durumunda oldugu o belirsizlik

uurumuna paranoya yerleir. Maddi adan yanl yarglara kar

mutlak geerlilige sahip hibir uslamlama olmad iin, iinde bu

yarglarn gizlice varlklarn srdrdkleri o arpk alglama da hibir

zaman kendisini iyiletiremez. Nasl her yarg aydnlatlmam

grungye ilikin geler ieriyorsa, her alg da bilind olarak kav


ramsal geler ierir. lmgelem gc hakikatin bir paras olduguna g

re, bu gleri hasar grm olanlara, hakikatin fantastik, yanlsamann

da hakikatmi gibi gelmesi iten bile degildir. Hasar grm insanlar,

hakikate ikin olan imgelem gesini durmadan ortaya sererek besle

nirler. Demokratik bir biimde yanlglar konusunda eit hak iste

mekte srarldrlar, nk gerekten de hakikatin kesin bir taraf yok


tur. Burjuva, antisemitistin haksz oldugunu teslim edecekse eger, kar

lgnda hi degilse kurbann da sulu grlmesini ister. Hitler bu

yzden, baka bir lkede uygulanan iddet eylemlerini mazur gren

uluslararas hukukun egemenlik ilkesine dayanarak, kitle katliam uy

gulama hakknn tamnmasn ister. Her paranoyak gibi o da hakikat


ile safsata arasnda ikiyzl bir zdeligin kurulmasndan yararlanr;

ikisi arasndaki ayrm ne kadar kat olursa olsun pek zorlayc degil

dir. Alg ancak ey nceden belirlenmi olarak, sz gelimi belirli bir

tre zg hadise olarak alglanyorsa mmkndr. Alg dolayl bir do

layszlk, duyusallgn batan karc gc iindeki dncedir. zne

ye ilikin olanlar alg tarafndan kr bir ekilde, nesnenin grnrdeki


verilmiligine aktarlr. Bir tek yaptg iin bilincinde olan dncenin

emegi, yani Leibnizci ve Hegelci idealizme gre felsefe bu sanrlardan

kendisini kurtarabilir. Dnce, bilisel seyir srasnda, algda dolay

szca konumlandnlm olan ve bu yzden zorlayc olan kavramsal


momentleri kavramsal olarak saptayarak, bu momentleri aama aama

255
AYDINLANMANIN DIY ALEKTI(';l

zneye iade edip onlar kolaylkla fark edilen tahakkmden arndrr.

Byle bir seyirde, bilim de dahil olmak zere her nceki aamann fel

sefeye kyasla bir tr alg oldugu ortaya kar; iine bilinmeyen anlk

sal geler nfuz etmi yabanclam bir grng. Bu durumda olum

suzlama olmakszn srar etmek idrakn patolojisine zgdr. N aif bir


ekilde mutlaklatran zne, evrensel olarak ne kadar etkin olursa ol
sun, hastadr ve yanl dolayszlgn kr edici erkine yenilir.

Ne ki bu krlk btn yarglarn kurucu gesidir, yani gerekli bir

yanlsamadr. Olumsuz olanlar dahil tm yarglar gven vericidir Bir

yarg kendisini dzeltmek adna tecrit edilmiligini ve greceliligini ne

kadar vurgularsa vurgulasn, ne kadar dikkatlice oluturulmu olursa


olsun ieriginin, sadece tecrit edilmi ve greceli bir ey olmadgn
gstermek zorundadr. Yarg olarak onun zn oluturan ey budur;

oysa anlamann artlarna gre bir iddia barndrmas yeterlidir. Ha

kikat de olaslk gibi derecelendirilemez. Tek bir yargnn tesine ge

en, onun hakikiligini kurtaran olumsuzlayan adm ancak kendisini

dogru olarak grrse , yani bu anlamda paranoyak olursa mmkn


dr. Gerek delilik degitirilemez olandan, dncenin olumsuzlama

konusundaki yetersizliinden kaynaklanr, oysa sabit yargnn tersine,

dnce tam olarak olumsuzlamadan ibarettir. Paranoyagn ar

tutarllg, hep ayn kalan yargnn o kt sonsuzlugu, dnmenin tu

tarllktan yana eksik olmasndan kaynaklanr. Mutlak iddiann baar


szln dnsel olarak gerekletirip yargsnn niteliklerini ona gre
belirleyecegi yerde, paranoyak, yargsnn baarsz olmasna neden

olan iddiaya saplanp kalr. Btn dnce meseleye nfuz edip ilerle

yecegi yerde, tikel yargnn hibir umut vaat etmeyen hizmetine girer.

Tikel yargnn kar konulmazlg onun dokunulmam olumluluguyla


ayn eydir; paranoyan zayfl da dncenin kendi zayflgdr.

256
ANTfSEMITIZMIN OCELERf

Saglkl kiide dolayszlgn erkini kran bilin hibir zaman yok ettigi

yanlsama kadar zorlayc degildir. Olumsuz, dnmsel , dosdogru

ynlendirilmemi bir hareket olarak olumluda bulunan gaddarlktan

yoksundur. Eger paranoyann psiik enejisi, psikanalizin aga kar

dg libidoya ilikin dinamikten kaynaklanyorsa, paranoyann nesnel

kavranamazlgnn temeli de somutlatrma eyleminin ayrlmaz bir


paras olan ok-anlamllkur. Hatta ok-anlamhlgn sannsal gc

kken olarak belirleyici olmutur. Eger dogal seme kuramnn diliyle

ifade edilirse: hayatta kalanlar, duyusal sisteminin oluum dnemind e,

yanstma dzeneklerinin kreimi mantk yetilerine derinden kk sal

dg ya da bu dzeneklerin, dnmn fazla erken devreye girmesi


sayesinde asgari olde zayfladg insanlardr. Nasl bugn pratik a

dan verimli bilimsel giriimler saglkh bir tanmlama yetisine, yani d

nceyi, toplumsal ihtiyalarn belirledigi bir noktada durdurma yeti

sine ihtiya duyarlarsa; ya da en ince ayrntsna varana dek aratrabi

lecekleri, ama tesine gemeyecekleri bir alann snrlarn saptamaya


ihtiya duyarlarsa, paranoyak kimse de psikolojik yazgs tarafndan
belirlenen kar karmaasnn tesine ayn ekilde geemez. Paranoya

gm keskin zekas sabit fikir tarafndan izilen dairenin iinde kendi

kendisini yer bitirir; tpk insanlgn dehasnn teknik uygarlgn by

sne kaphp kendi kendini tasfiye etmesi gibi. Paranoya idrakn glge

sidir.

Yanl yanstma zihinde yle tehlikeli bir biimde yer etmitir ki,
z-varlg korumann tecrit edilmi emas olarak z-varlg koruma

nn tesine geen her eyi, yani kltr egemenlik altna almakla teh

dit eder. Yanl yanstma kltr-egitim alann oldugu gibi zgrlk

alann da istila etmitir; paranoya yarm egitimli olann semptomu

dur. Paranoyak kimse iin tm szckler bir kuruntu sistemi olur;

257
A YDINI.ANMANIN DIYALEKTICI

kendi deneyiminin eriemedigi her eyi zihin yardmyla doldurmaya


ve kendisini anlamsz klan dnyaya iddetle anlam kazandrmaya; ay
n zamanda dlandg zihne ve deneyime kara almaya, kendisini

zihinden ve deneyimden dlayan toplumun suunu da deneyim ve


zihne yklerneye abalar. Egitimsiziikten farkl olarak yann egitim s
nrl bilmeyi hakikat olarak hipostazlatrr ve ieri ile dar, bireysel
yazg ile toplumsal yasa, grn ile z arasndaki kopuklugun daya
nlmaz bir uuruma dnmesine katlanamaz. stn gelen aklllgn

bagllk yemini ettigi, verili olan oldugu gibi kabul eden tavrla kyas
landgnda bu acda aslnda bir hakikat gesi bulunur. Yine de yarm
egitimliler korkuya kapldklarnda abloncu bir tavrla, baianna ge
len felakete bir neden gstermek veya zaman zaman yenilenme kisvesi
alunda yaklamakta olan faciay ngrebilmek iin kendilerine uygun
den formuilere sarlrlar. Insann kendi arzusunu nesnel bir erk
olarak ortaya kan aklama tecrit edilmi olayn kendisi gibi dsal ve
anlamsz, ayn zamanda ocuka ve ugursuzdur. Gnmzn karan
lk [obskur] sistemleri, ortaagdaki resmi dinin eytan mitosuyla ayn
ilevi grmektedir: d dnyay keyfi ekilde anlamla doldurmay
mmkn klarlar. Yalnz paranoyak bugn bunu, kimseyle paylama
dg ve tam da bu yzden gerekten delice grnen ahsi bir emaya
gre gerekletirmektedir. Bilimselmi gibi davranan ve dnceyi
kesip atan o lmcl gizli toplantlar ve genel areler bir kurtulu yo
lu gsterirler: teosofi, nmeroloji, dogal tedavi bilgileri, mzikli jim
nastik, perhizcilik, yoga ve tm birbirinin yerine geebilir, kendi
akademilerine, hiyerarilerine, zel jargonlarna, bilimin ve dinin fe

tiletirilmi formllerine sahip saysz baka tarikat. Bir zamanlar egi


tim karsnda bunlara apokrif gzyle baklrd ve saygdeger bulun
mazlard. Ne var ki egitimin ekonomik nedenlerden tr can ekiti-

258
ANTISEMITIZMIN OCELERI

gi gnmzde, kitlelerin paranayas iin akln almayacag yeni koul


lar ortaya kt. Halklarn iine kapank paranoyak biimler olarak sa
hip ktg gemi inan sistemleri daha geni gzenekli aglara sahipti.

Rasyonel olarak biimlendirilip belirlenmi olmalar sayesinde, asl


aralan kavramlar olan egitim ve tin iin hi degilse yukarya dogru
yer brakyorlard. Aslnda gemi inan sistemleri paranayaya kar
etkili olmutur Freud burada nevrozlar hakl olarak "asosyal oluum
lar" diye adlandrr; "nevrozlar toplumda kolektif ernekle oluan eyle
ri ahsi aralarla saglamaya alr. "3 Bu inan sistemleri bireyleri has

talan maktan koruyan kolektifligin kimi ynlerini muhafaza ederler.


Hastalk sosyalletirilir: toplu esrimenin kendinden gemiligiyle, evet,
tam bir cemaat olarak, krlk bir iliki biimine dntrld; para
noya mekanizmas da dehet salmasndan bir ey yitirmeden egemen
lik ahna alnd. Bu belki de dinlerin z-varhg korumaya yapug b

yk katklardan biriydi. Paranoyak bilin biimleri ittifaklann, hizip


lerin ve etecilerin olumas egilimindedir. nk bu tr toplulukla
rn yeleri kuruntularna tek balarna inanmaktan korkarla r. Yanst
mann etkisiyle her yerde fesat ve din degitirme kandrmacas grr
ler. Kabul grm gruplar tekilere kar daima paranoyak bir tavr
iinde olmutur; byk imparatorluklar, hatta bir btn olarak rgt

l insanlk bile bu bakmdan kafatas avclarndan ileri degildir. Iste


medikleri halde insanlktan dianm olanlar ve insanlga duyduklar
zlemden tr kendilerini insanlktan dlayanlar , yaplan zulmn
kabul grm grubun hastalkl baglarn glendirdigini bilirlerdi.
Grubun sradan yeleri kolektif iinde yer alarak paranoyalarn dei
tirirler ve kurumunun nesnelletirilmi, kolektif ve onaylanm biim

lerine tutkuyla sarlrlar. Kendilerini birliklerine adamalarn saglayan,

3 Freud, Totem und Tabu, Gesammelte Werke, cilt IX, s. 9 1 .

259
AYDlNLANMANlN DIYALEICTICI

onlar birbirleriyle kaynatran ve onlara neredeyse kar konmaz bir

tahakkm kazandran ey horror vacuidir !boluk korkusu] .

Burjuva mlkiyetiyle birlikte kltr-eitim yaygnlat, paranayay

toplumun ve ruhun karanlk kelerine itti. Ama insanln gerek kur


tuluu akln aydnlanmasyla ayn zamanda gereklemedii iin eiti

min kendisi salkszlat. Toplumsal gereklik eitimli bilince ayak


uyduramadka bilincin kendisi bir eyleme srecine giderek daha

fazla kapld. Kltr tmyle metalat, ondan bir eyler renecek

olanlarn iine nfuz etmeden eniarnasyon biiminde yayld. Bylece

dnme ksa soluklu bir hale gelerek kendisini tecrit edilmi olgulann

kavranmasyla snrlar. Dnsel balantlar rahatsz edici ve yararsz


bir aba diye kenara atlr. Dncedeki gelimenin momemleri, onda
kalumsal ve youn olan ne varsa unutulur ve dolaysz mevcudiyetle,

geni kapsaml olanla ayn seviyeye getirilir. Bugnk yaam dzeni

Ben'e, zihinsel varglara ulaabilmesi iin hareket alan bralanamakta

dr. Bilmeye doru ekilerek ntr hale getirilen dnce zgl emek
pazarlannda yalnzca niteliklilie, kiiligin meta deerini ykseltneye

yarayan bir ara haline gelir. Bu ekilde zihnin paranayaya kar alan

zdnm ker. Sonunda yarm eitim ge kapitalizm koullarnda

nesnel tine dnr. Egemenliin totaliter evresinde yanm eitimin

temsilcileri, siyasetin taral arlatanlarn ve onlarla birlikte ultima ratio

!nihai are] olarak o kurumu sistemini greve geri anp bu sistemi,

byk siyaset ve kltr endstrisi sayesinde yumuatlan ynetilenlerin


ounluuna zorla kabul ettirir. Egemenlerin samal salkl bir bilin

iin yle ak bir hale gelmitir ki, bu sistem varlgn srdrebilmek

iin hasta bir bilince ihtiya duyar. Sadece zulme urama korkusuyla

yaayanlar, bakalanna zulmetmelerine izin verildigi srece, egemenli


in eninde sonunda dnecei zulme ses karmazlar.

260
ANTlSEMITIZMIN GELERI

Faizm koullarnda, burjuva uygarlgmn kadn ve ocuklara kar

glkle gelitirebildigi sorumluluk duygusu her bir bireyin srekli

kurallara uymasnn glgesinde kaybolmutur, vicdan tasfiye edilmi

tir. Dostoyevski ve Alman ruh zenginligi havarilerinin dndklerin

den farkl olarak vicdan, Ben'in kendisini, kendisi dndaki tzsellige

adama yetisinden, bakalarnn dertlerini kendisine gerekten dert

edebilmesinden ibarettir Bu, alrlk ile imgelem gcnn i ie getigi

bir dnro yetisidir. Byk endstri ksmen serbest giriimeiyi iine

ekme ksmen de iileri sendikalarn nesnesine dntrme yoluyla

bagmsz ekonomik zneyi yok ederek ahlaki karariann dayandg

iktisadi zemini nlenemez biimde ortadan kaldrr , bylece dnro

de gitgide krelir. Kendisinin farknda bir sululuk duygusu olanag

olarak ruh kaybolup gider. Vicdan nesnesini yitirir; nk bireyin

kendisine ve yaknlarna duydugu sorumlulugun yerini, yine o eski

ahlak balg altnda olsa da, bireyin aygt iin yerine getirdigi baarm

alr. Drtlerin iinde vicdan merciinin olutugu i atmalarnn uz

latrlmas artk gereklemez. Toplumsal buyrugun iselletirilmesi

bu buyrugu daha baglayc ve ak bir hale getirmek yerine toplumdan

zgrletirir, hatta topluma kar evirir; bylece ablon degerler cet

velyle tam ve dogrudan bir zdeleme gerekleir. Diilligi tekeline

alm rnek Alman kadn ile erilligi tekeline alm gerek Alman erke

gi ve onlarn baka yerlerdeki versiyonlar uyum saglam asosyal tip

lerdir. Aka grlen ktlgne ragmen ve tam da bu ktlgnden

tr egemenlik artk yle stn bir erk haline gelmitir ki, her birey

yazgsndan kendi acizligi iinde ancak ona kr bir ekilde boyun ege

rek kurtulabilir

Bylesi bir erk karsnda , umutsuz bir ekilde srdrlen z-var-

261
AYDlNlANMANIN DIYALEKTlGI

lg korumann insanlarda yarattg dehetin suunun nereye yanstla


cag, partinin ynlendirdigi rastlanuya braklr. Yahudiler bu trden
bir ynlendirme iin biilmi kaftandr. Yahudilerin ekonomik erkle

rini oluturduklar dolam emberi giderek daralmaktadr. Giriimci


ligin liberal biimi bir zamanlar, paralanm servetierin siyasal etkile
me gclerinin olmasma gz yummutu. imdiyse, daha yeni zgrle
tirilmi olanlar devlet aygtmda eritilip rekabetin tesine gemi ser
maye erklerine teslim edilir. Yahudilerin aslnda nasl insanlar olduk

lan nemli degildir; yenilmi olann imgesi olarak Yahudi imgesi, tota
liter hale gelmi egemenligin lmne dman olmak zorunda oldugu
zelliklere sahiptir: erksiz mutluluk, emeksiz cret, snrsz yurt, mi
tossuz din. Bunlarn hepsi egemenlik tarafndan men edilir, nk
egemenlik altmdakiler gizliden gizliye bunlarn zlemini ekerler.
Egemenlik ancak hkmedilenler, zlemini ektikleri eyleri nefret et

tiklerine dntrdkleri srece varlgm koruyabilir. Bu da pasif yan


stma yoluyla mmkndr, nk nefret de, ykm da nesneyle bir ol
maya gtrr. Nefret uzlamann olumsuzudur. Uzlama Yahudiligin
en yce kavramdr ve tm anlam beklentiden ibarettir. Paranoyak
tepki biimlerinin kaynag herhangi bir beklentinin oluturulamama
sdr. Antisemitistler olumsuz mutlaklarn kendi erkleriyle gerekle

tirirler ve zaten bir cehennem olarak grdkleri dnyay cehenneme


evirirler. Bu gidiata baka bir yn verilip verilemeyecegi, hkmedi
lenlerin o mutlak delilikle gz gze geldiklerinde kendilerine hakim
olup deliligi durdurabilmelerine bagldr. Yahudilerin de insan oldu
guna ilikin, imdiye dek hakikatten uzak olan o fikir, ancak dnce
nin egemenlikten kurtulmas ve tahakkmn ortadan kaldrlmasyla
gerekletirilir. Bu, Yahudileri ve digerlerini hastalgn penesine atan
antisemitist toplumdan insancl topluma geiin ilk adm olabilirdi.

262
ANTISEMITIZ MIN GELERI

Byle bir adm faist yalan kendisiyle elierek gerekletirirdi: o za


man Yahudi sorunu gerekten de tarihin bir dnm noktas olurdu.
Insanlk, dnro tarafndan hi engellennemi benlik-iddiasnn
zengin topragnda yetien zihinsel hastalg yenerek genel bir kar-rk
olmaktan kar; kendi imgesinin farknda oldugu iin, kendisi doga
olarak, dogann da tesine geen bir tr haline gelebilir. Insanlarn
egemenlikten bireysel ve toplumsal olarak zgrlemeleri yanl yan
stmaya ynelik bir kar harekettir ve bunu kendi iinde yantrmas
n bilmi olan hibir Yahudi, kendisinin ve hayvan ya da insan, zulme
maruz kalan herkesin zerine anlamszca ken felakete benze
meyecektir.

VII
Ama artk antisemitist kalmamtr. Antisemitistler sonunda antili

beral grlerini dile getirmek isteyen liberaller oldular. Soylularn ve


subaylarn Yahudilerle aralarna koyduklar o eski muhafazakar mesa
fe on dokuzuncu yzyln sonlarnda sadece gericiydi. Ahlwardt ve
Knppeikunz"' gibileri o dnemin insanlaryd. Takipileri daha o za
mandan Fhrer'inkiyle ayn trdendi, ama lkenin her yanna dagl

m sorun karan karakterlerden ve dik ballardan destek alyorlard.


Antisemitist grler yksek sesle dile getirildiginde , kendilerini hem
burjuva hem de isyankar hissediyorlard. Milliyeti yaygaralar o gn
lerde sivil zgrlgn arptlmasyd. Antisemitistlerin beslendikleri
ve nihayetinde sonunu hazrladklar Alman liberalizmi yalan biraha-

r Hermann Ahlwardt: antisemititist grler ieren brorterin yazan, XIX.


yy sonunda Reichstag'da milletvekiliydi. Hermann Kunze: Harp Okulu'nda
gretmen, Alman Toplum Partisi'nin bakan ve antisemitist demagogdu;
lakab Knppel "sopa" anlamna gelir.

263
AYDlNLANMANIN D!YALEKT!Cl

ne siyasetlerinde su yzne kyordu. Kendi vasatlklann Yahudilere


kar, evrensel cinayeti daha o gnden iinde barndran dayaklar iin
bir ruhsat olarak geerli klsalar bile, Yahudilere dmanca da olsa

sabretmenin avantajlarn, nc Reich'n tadg riskler sayesinde


ekonomik olarak yeterince grebiliyorlard. Antisemitizm o zamanlar
diger znel tercihlerle rekabet halinde olan bir motifti. Ama sonuta
seim zgl olarak ondan yana yaplyordu. Halk tez kabul edilirken
tum ovenist szcuk dagarcgn daha batan barndryordu. Antise
mitst yarglar teden beri dnmenin ablonculugunu yansur. Bu

gnse geriye kalan yalnzca budur. Hala seim yaplmaktadr; ama yal
nzca farkl btnsellikler arasndan. Antisemitist psikolojinin yerini,
kavgac buyk endstrinin sloganlarnn envanteri olan faist tic
ket'n,11 salt kabul edilmesi almtr. Kitle partilerinin oy pusulalarnda,
semenin yalnzca en bloc !toplu olarak] seebilecegi ve deneyimlerine
gre baka bir dnyadan saylabilecek isimler yer alr; ideolojik temel

geler de az saydaki listede derlenmitir. Semen seim gn istatis


tiksel dev rakamlar karsndaki blnm oylar misali, fikri bounay
m hissine kaplmak istemiyorsa, bu listelerden bir tanesini en bloc
tercih etmek durumundadr. Antisemitizm artk kendi bana bagm
sz bir devinim olmaktan kp platformda yer alan partilerden birinin

temel ilkesi haline gelmitir: faizme herhangi bir biimde ans tan
yan herkes, sendikalarn paralanmas ve Bolevizme kar bir hal
seferinin dzenlenmesini onayladg gibi, Yahudilerin yok edilmesini
de otomatik olarak onaylam olur. Her ne kadar uydurma olsalar da,
antisemitistlerin kanaatleri, belli bir bak asnn zne olmaktan uzak
yandalarnn nceden belirlenmi reflekslerine dnmtr. Bu d u-

11 Amerikan seim siSieminde bir partinin adaylarnn tek liste halinde sunul
mas -yn.

264
ANTISEM!TlZMlN OGELERI

rumcia eger kitleler, Yahudilere kar hkmler ieren gerici ticket'

onaylarlarsa, bireylerin Yahudilerle olan deneyimlerinin hibir rol oy

namadgL sosyal dzenekiere itaat ederler. Antisemitizmin ansnn,

Yahudilerin olmadg blgelerde Hollywood'daki kadar az olduu g

rlmtr. Deneyimin yerini klieler, deneyimde etkin olan imgele


min yerini de hevesli bir almlama alr. Herkes, yesi oldugu katnana

gre talimatlar aynen izlemelidir, yoksa ani bir dle cezalandrlr

lar. Hem en son uak modeliyle, hem de nceden belirlenmi erk

merciierinden biriyle nasl iliki kuracagyla ilgili bilgi sahibi olmak

zorundadrlar.

Seri retim dnyasnda seri retimin emas, ablon, kategorilere


ayrlan emegin yerine geer. Yarg artk sentezin gerekteniine degil,
kr bir ekilde altakoymaya dayanr. Tarihin erken aamalarnda yar

g, zehirli oku derhal yaydan karan hzl bir kararda bulunmak anla

mna gelirdi. Bu arada takas ve hukuk kurumlan zerlerine deni

yaptlar. Yarg edimi, znesini yklemle zalimce zdeletirilmekten


belli bir lde koruyan bir dnme tanma srecinden geerdi.
Ge endstri toplumunda yargnn yargsz infazna geri dnlr Fa

izmde, zahmetli yarg usl ceza mahkemelerinde hzlandrlm yor

damlarla degitirildiginde, o gnn insanlar buna ekonomik bakm

dan hazrlklydlar. Dilin ryp gitmesiyle beraber eyleri, hi d

nmeksizin, birtakm dnme modelleri, acil durum antas yerine


geen termini technici [teknik snrlamalar] araclgyla grmeyi g
renmilerdi. Alglayan artk alglama srecinde mevcut degildir. Idra

kn etkin edilgenligini gsteremez olur, oysa bu etkin edilgenlikte ka


tegorik geler geleneksel olarak nceden biimlendirilmi "verili olan

lar" tarafndan yeniden biimtendirilir ve bu yeniden biimlendirilen

kategorik geler de eskiler zerinde ayn etkide bulunur, bylece alg-

265
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

lanan nesnenin hakk verilirdi. Bireylerin yaantlar alannda oldugu

gibi sosyal bilimler alannda da krlemi grler ile bo kavramlar

kat ve dolaymsz biimde bir araya getirilir. yz temel szeugn

bulundugu bir agda yargda bulunmaya gayret etme yetisiyle birlikte


dogru ile yanl arasndaki ayrm da kaybolur. Iblmnun baz dal

larnda, ileri dzeyde uzmanlam mesleki bir donanmn paras


oldugu durumlarn dnda, dnmeye modas gemi bir lks,

"armchair thinking" [oturdugu yerden dnme] diye pheyle bak

lr. Ortaya elle tutulur bir ey konulmaldr. Teknigin geliimi beden

sel emegi gereksiz hale getirdike, bedensel emek de giderek daha


hrsla kafa emegine bir model oluturur. Ama kafa emeginin de bu
modelden bir takm sonulara ulamamas istenir. Antisemitizmin
iine yarayan aptallaurmann srr budur. Mantk erevesinde bile,

kavramn zel olann karsna salt dsal bir ey olarak ktg bir du

rumda, toplumda ayrm temsil eden her ey iyiden iyiye sarslmaldr.

Herkesin stne dost ya da dman etiketi yaptrl r. znenin gz


ard ediliyor oluu ynetimin iini kolaylatrr. Etnik gruplar baka
blgelere g ettirilir, kimi bireyler de Yahudi damgas yiyerek gaz
odalarna gnderilir.

Bireyin, mantkta ifadesini bulan grmezden gelinii iktisadi sre

lerin sonucudur. Birey retimin engeli haline gelmitir. Teknik geliim


ile insani geliimin ezamanlk gstermemesi, sosyologlarn zerinde
durduklar "cultural lag" [kltrel azgelimilik] giderek kayboluyor.
Ekonomik rasyonellik, o pek de vlen en az ara ilkesi, iktisadn son

birimlerine varana dek herkesi, iletmeleri ve insanlar durmadan bi

imlendiriyor. En ileri retim biimi egemen retim biimi olur. Eski

tarzdaki zel dkkanara byk magazalar tarafndan el konulmutur.


Merkantilizmin dzenleyici kalplarna sgmamaya balayan bu byk

266
A'ITISEMITlZMIN GELERI

magazalar inisiyatif alma, blmleme ve rgtleme grevlerini kendi


ilerinde toplam ve tpk eski degirmenler ve demirci iiikieri gibi

kk fabrikalara dnp serbest giriim haline gelmilerdir. Eski

dkkanlar fazlasyla karmak, maliyetli ve riskliydi. Rekabetin sonu

cunda, perakende satn merkezilemi ve daha verimli ileyen bii


mi, yani byk magaza sistemi onun yerine gemitir. Kk bir psi

kolojik iletme saylan birey de ayn yazgy paylar. Ekonomik etkin


ligin g hcresine dnr. Birey, iktisadi geliimin daha nceki ev

relerinin vesayetinden zgrletikten sonra kendi bann aresine

bakmaya balamtr: proleter olarak, emek pazar tarafndan kiralan


mas ve yeni teknik koullara srekli uyum saglamas; bir giriimci
olarak durmadan homo oeconomicus [ekonomik insan] ideal tipini
gerekletirmesi gerekir. Psikanaliz bylece meydana gelmi bulunan

bu isel kk iletmeyi bilind ile bilincin ; id, Ben ve st-Ben'in

karmak dinamigi olarak aklamtr. Ben, st-Ben'le, yani bireydeki

toplumsal denetim merciiyle mzakere ederek drtlerin z-varlg


korumann izdigi snrlan amamasn saglar. Srtnme alanlan ge
nitir ve bu tr bir drt ekonomisinin faux frais'leri [ek masraf} olan

nevrozlar kanlmazdr. Yine de bu karmak ruhsal aygt, znelerin

pazar iktisadn oluturan grece zgr etkileimini mmkn klm

tr. Ne ki byk endstriyel birlikler ve dnya savalar agnda top

lumsal srecin hala saysz monadn dolaymndan gemesi geri kal


mlk olarak grlr Bylece drt ekonomisinin zneleri psikolojik

olarak kamulatrlr ve bu ekonomi toplum tarafndan daha rasyonel


bir ekilde iletilmeye balar. Birey artk (arkl durumlarda ne yapmas

gerektigini vicdann, z-varlg korumann ve drtlerin sancl i di

yalektigiyle boguarak bulmak zorunda degildir. cretli alan olarak

insan iin verilmesi gereken kararlan ticaret odalarndan ulusal idare-

267
A YDINL.ANMANIN DIY ALEKilGl

ye kadar uzanan bir hiyerari verir. zel alandaysa gerekli kararlar,


tketime mahkm insanlarn en isel devinimlerini bile denetim altna
alan kitle kltr emas verir. Kurullar ve yldzlar Ben ve st-Ben

olarak i grrler ve kiilik denilen eyin benzerinden bile mahrum


braklan kitleler, igdlerin i sansre gre biimlendigi zamanlara
kyasla, sloganiara ve modeliere bakarak kendilerini ok daha kolay
biimlendirirler. Liberalizmde nfusun bir ksmnn bireylemesi bir
btn olarak toplumun kendisini teknigin bulundugu aamaya uyar

lamas iin zorunluysa, gnmzde de iktisadi aygtlarn ileyii,


kitlelerin bireylemeyle engellenneden ynerilmesini gerektirmekte
dir. Btn toplumun kendisini teden beri insann zihinsel ve fiziksel
bnyesinde kabul ettiren ekonomik ynelimi, bireyin varoluunu
zerk bir biimde kurabilmesine katkda bulunan organlarn krelme
sine yol amaktadr. Dnme, iblmnn yalnzca bir sektr ha

line geldikten sonra, yetkili uzmanlar ve nderlerin planlan, kendi


mutlulugunu planlayan bireyi gereksiz kld. nsanlarn gereklige di
renmeden, hatta hevesle uyum gstermelerincieki irrasyonellik bireye
akldan daha akli grnr. Eskiden burjuva, cebri vicdani grev ola
rak kendisine ve emekilere enjekte ederken, gnmzde tm insan
lk basknn znesi ve nesnesi haline gelmitir. Kendi yaratug sehlet
yasasn el abukluguyla ortadan kaldrmas beklenen endstri toplu
munun ilerlemesiyle birlikte, btn hakl karan o kavram: akln ta
ycs ve kii olan insan, geerliligini yitirir. Aydnlanmann diyalekti
gi nesnel anlamda delilige dnr.

Bu ayn zamanda siyasal gerekligin bir deliligidir Modem zama

nn yogun bir iletiim ag olarak dnya o kadar bagdak bir hale gel
mitir ki, Dumborton Oaks ve Iran'daki diplomatik kahvaltlar arasn
daki farklar zellikle ulusal bir tm olarak dikkatlice tasarlanmaldr.

268
ANTISEMITIZMIN OGELERI

Gerek ulusal zgnlk ise, bu an sk rlm gzeneklerinin ara


sndan dp pirin bile bulamayan milyonlarn alk ekmesi bii

minde belirir. Her yerde ve ezamanh olarak retilebilen mallarn bol

luu bir yandan hammadde ile pazarlar uruna verilen savan gide

rek anakronik bir nitelie brnmesine yol aarken, insanlk da az

saydaki silahl erk bloklar halinde blnm durumdadr. Bu g


odaklan, anarik bir ekilde meta retiminde bulunan irketlerde bile

grlmemi bir acmaszlkla birbiriyle rekabet ederek karlkl olarak

birbirlerini tasfiye etme yolunda ilerlemektedir. Aralarndaki kartlk

ne kadar samalarsa bloklar da o kadar katlar. Sadece bu erk cana

varlarndan biriyle btnyle zdelemelerinin ikinci bir doa gibi


derine ilemesi ve bilinlerinin tm gzeneklerini tkamasyla kitleler,

onlar mucizeler gerekletirebilecek hale getiren mutlak bir apati

dzeyine gelir. Her ne kadar birey kendi kararn hala kendisi verebi

liyormu gibi gzkse de, bu karar esasnda nceden belirlenmitir.

Ideolojiterin farkl kamplardan siyasetiler tarafndan duyurulan uyu


mazl aslnda erkin gkteki yldzlar misali keyfi dalmnn yalnzca
bir ideolojisidir. Endstrilemenin ve reklamn bir rn olan ticket
zihniyeti imdi de uluslararas ilikilere doru yaylmaktadr Bir yurt

tan komnist mi yoksa faist ticket' m yeleyecei, Kzl Ordu'nun

mu yoksa Bat laboratuarlarnn m onun zerinde daha ok etki b

raktna baldr. Bir tek kitlelerin edilgenliinin olanakl kld erk


yaplarnn ayn kitlelere demirden bir gereklikmi gibi gzknesini
salayan eyleme yle youn bir hal almtr ki, her trden kendili

indenlik, hatta mevcut gerek durumun salt tasavvuru bile srad

bir topyaya, garip bir hizipilie dnrnek zorunda kalr. Ayn e

kilde yanlsama da yle younlamtr ki, yantsamay olduu gibi


grmek nesnel olarak bir sanr nitelii kazanmtr. Buna karlk belli

269
AYDlNLANMANlN DIYALEKTlGI

bir ticket'a oy atmak, gereklik olarak taiam yanlsamaya uyarlan

mak demektir ve bu yanlsama bu uyarianmalar araclgyla kendisini

bitmez tkenmez biimde yeniden retir. Kararsz semen tam da bu

yzden firari olarak aforoz edilir. Tereddt, Hamlet'ten bu yana agn


insannn gznde dnmenin ve insanlgn bir gstergesi olagelmi
tir. Boa harcanm zaman, bireysel ile genelgeer arasndaki mesafeyi
hem temsU eder hem de uzlatrr; tpk ekonomide dolamn tketim

ile retim arasnda yaptg gibi. Bugn tketicilerin otomobillerini fab

rikalarn sat bayilerinden almalar gibi, ticket'lar da bireylere erk sa

hipleri tarafndan kullanma hazr olarak sunulur. Gereklige uyum


gstermek, yani erke uyarianma dedigirniz ey, artk zne ile gereklik
arasndaki diyalektik srecin bir sonucu olmaktan kp, endstrinin

arklan tarafndan dogrudan retilir hale gelmitir. Olup bitenler

ortadan kaldrarak ama degil, tersine bir tasfiyedir; belirli degil, bi

imsel olumsuzlamadr. Dizginlerinden boalan retim devleri bireyi,

tam olarak doygunluga ulaurarak degil de onu bir zne olarak bt

nyle silip atarak maglup etmilerdir. retim devlerinin kendi delilik


leriyle rten eksiksiz rasyonellikleri tam da buna dayanr. Kolektif
ile birey arasndaki en u noktaya gtrlen oranszlk gerilimi yok et

se de, mutlak kudret ile acizlik arasndaki kusursuz uyum dolaymsz

elikinin ta kendisidir; uzlamann mutlak kartdr

Bu nedenle, teden beri yanl toplumun insan iindeki failieri

olan psikolojik belirleyenler bireyle birlikte yok olmu degildir. Ama


bu karakter tipleri erk iletmesinin planndaki kesin yerlerine asl im

di kavuurlar. Bireylerin etki ve srtnme katsaylar hesaba katlm

tr. Ticket'n kendisi zaten bir dilidir. Psikolojik dzenekte teden

beri zorlayc, kstlayc ve irrasyonel olan ne varsa hassas bir biimde


buna uyarlanr Antisemitizmi ieren gerici ticket ykc-geleneksel

2 70
ANTISEMITIZMIN aGELERI

sendroma uygun der. Yahudilere kar asli bir tepki sz konusu


olrnadg gibi; insanlar ticket sayesinde zulmun uygun nesnesini kar

layan dirtisel bir ynelim gelitirirler. Deneyime dayanan "antisemi

tizmin geleri," ticket zihniyetinin yansttg deneyim yitiminden t


r kullanmdan kalkmken ticket tarafndan tekrar seferber edilir.
Halihazrda bozulmu bulunan bu geler, neo-antisemitistlerde vicdan

azabna ve bu nedenle de errin doymazlgna yol aar. Srf bireylerin

psikolojisi kendisini ve ierigini yalnzca toplumun sagladg sentetik

emalar araclgyla iretebildigi iin, zamann antisemitizmi bo ve n

fuz edilemez bir z kazanr. Yahudi simsar ancak ekonomik olarak

ortadan kalktktan sonra tam anlamyla eytann imgesi haline gelir.

Bu, hem zaferi kolaylatran bir eydir, hem de tum antisemitist aile
babalarn, durdurulamaz tarihsel egilimin sorumlulugundan muaf,

ancak gerektiginde partide ya da siklon gaz fabrikalarnda grevli ola

rak devreye giren bir izleyici konumuna yerletirir. Totaliter devletle

rin, zaman yakalayamayan kesimlerin kkunu kurutnaya ynelmi


ynetimleri, yalnzca oktan verilmi ekonomik hukumlerin haberci
leridir . Iblmnun diger alanlardaki mensuplar, nceki gn yaan

m felaketten sonraki enkaz kaldrma almalaryla ilgili bir haber

okuyan gazete okurunun kaytszlgyla olup bitenleri izleyebilirler.

Kurbann ldrlmesine neden olan zgn nitelik silinip yok edileli

ok oldu. Eskiden ayrmlar oluturan birbirine duman dinler, ge


endstri toplumunun eitleyici basks altnda gerekletirilen baarl
bir asimilasyon sayesinde kultur mallarna dniturulduklerinden bu

yana, Yahudi olarak kimlerin hukmun kapsamna girdigi ancak kar

mak soru listeleriyle gn gna karlabilmektedir. Yahudi kitleleri

de, onlara duman o genlik rgtleri gibi ticket zihniyetinden ka


mak iin hibir aba gstermez. Faist antisemitizm kendi nesnesini

271
AYDINLANMANIN DIYALEKT[(;[

adeta icat etmek zorundadr. Paranoya hedefinin peine artk zulme


denin bireysel hastalk hikayeleri temelinde dmez; psikolojik ba
kmdan hastala eilimli vatandalar onun stne hastaym gibi isel

ve dsal olarak ullanmadan nce, toplumun varolusal bir unsuruna


dnerek hedefini savaiann ve konjonktrlerin yaratt krletinci
ortama yerletirmelidir.

Eilim olarak antisemitizmin, sadece birbirlerinin yerine geebilir


ticket'larn bir maddesi olarak varolmas, onun gnn birinde son bu

lacana ilikin umudu iitlemez bir temele balar. nderlerin


partilerinin antisemitist temel ilkelerini, tpk yandalarn tamamyla
rasyonelletirilimi bir retim alanndan baka birine aktarabildikleri
gibi kolayca deitirebildikleri bir zamanda Yahudiler katledilirler.
Ticket zihniyetinin kaynakland gelimenin temeli, tm zgl enerji

lerin evrensel olarak bir ve ayn soyut emek biimine indirgenmesidir;


ister sava alannda ister film stdyosunda olsun. Ama bu koullardan
daha insani koullara geebilmenin hibir yolu yokmu gibidir, nk
iyinin de ktnun de bana ayn eyler gelir. Yahudi dmanl bir
kimya trstne ne kadar uzaksa, ilerici ticket'lardaki zgurlk de ileri
ci kararlarn iinde olutuu siyasal erk yaplanndan o kadar uzaktr
Bu ilerici talepler psikolojik adan daha insancl olanlan ekse bile,
giderek yaygnlaan deneyim yitimi, ilerici ticket taraftarlarn da enin
de sonunda hrklln dmanianna dntrr. Oneelikle antisemi
tist olan antisemitist ticket deil, olduu gibi ticket :;;ihniyetinin kendi
sidir. Bu zihniyette teleolojik olarak ikin olan, farklla ynelik fke,
doa egemenliinin egemenlik altna alnm znelerinde daima doal

aznla kar beslenen bir hn olarak bulunur; bu znelerin asl teh


dit ettikleri sosyal aznlklar olsa bile bu deimez. Toplumsal adan
sorumlu elitleri saptamak her durumda baka aznlklara kyasla ok

2 72
ANTISEMITIZMIN GElERI

daha zordur. Bu elider mlk, mlkiyet, denetim ve ynetim ilikileri


nin sisinde, kuramsal olarak belirlenrnekten kanay baarrlar. Irk

ideolojide ve snf gereginde gze arpan ey artk yalnzca ogunlu

gun karsnda soyut bir larktan ibarettir. Ilerici ticket, kendi ierigin
den daha kt bir hedefe ynelirken, faist ticket'n ierigi o kadar

botur ki, kendisinden daha iyi olan bir ierigin ikamesi olarak ancak
aldatlmlarn umutsuz abalaryla ayakta tutulabilir. Yarattg dehet,

aka ortada olan ve buna ragmen varlgn srdren yalann deheti

dir. Faist ticket lt alnabilecek hibir hakikate izin vermedigi gibi,

samalg yle ar bir noktadadr ki, dnmeden btnyle yoksun


brakldklar iin herhangi bir yargya varamayanlardan uzak tutulan

hakikati ancak olumsuz anlamda kavranabilecek kadar yaklatrr.


Kendisine hakim, bal bana bir tahakkm haline gelen aydnlanma

aydnlanmann snrlarn ykp geebilir.

273
NOTLAR VE TASLAKLAR

OK B LGL OLMAYA KARI


Hitler dneminin verdii derslerden biri akll olmann aptall
hakkndadr. Gerekleecek olan artk gn gibi ortadayken bile, Yahu

diler Hitler'in ykselme ansnn olabileceini saysz salam nedene

dayanarak inkar etmilerdi. Bir sohbetimizden hatrladgm kadaryla

bir ekonomi politik uzman, Bavyeral bira reticilerinin karlarndan

yola karak bana Almanya'nn askeriletirilmesinin olanaksz olduu

nu kantlamaya girimiti. Sonra o aklllar faizmin Bat'da olanaksz


olduunu ne srer oldu. Bylesine aptal olduklar iin aklllar her

yerde barbarlarn iini kolaylatrmtr. Gereklikten uzak olan, o bil

gilendirilmi, uzak grl yarglardr; uben bilmeyeceim de kim bi

lecek" diye balayan saptamalar, istatistik verilerle deneyiine dayanan

tahminlerdir; ite o son noktay koyan salam statement'lardr [ifade

leri .

Hitler hem zihne karyd hem de insanlk kartyd. N e ki insan


lk kart bir zihin de vardr: ayrt edici zelliiyse iyi bilgilendirilmi

stnld r.

Zcyl
Akllln aptalla dnmesi tarihi eilimden kaynaklanr. Go

desberg" srasnda Hitler'in taleplerini unreasonable [akldl diye ni

telendiren Chamberlain'in kulland anlamda akllk, almak ile ver-

Ingiltere babakan Chamberlain Eyll !938'de kez Hitler'le grmeye


Almanya'ya gitti. Bunlarn ikincisi Bad Godesberg'de gerekleti -yn.

2 74
NOTLAR VE TASLAKLAR

rnek arasnda edegerlilik saglanmas iin srar etmek anlamna gelir .


Bu turden bir akl takas esas alnarak biimlendirilmi bir akldr. n

sanlar amalarna ancak dolayl biimde, bir eit pazar zerinden ve

karlkl dinlerle, erkin oyun kurallarna uyarak elde ettikleri o ku


uk avantaj sayesinde varabilmelidir . Ne ki erk, oyunun kurallarn
bir yana brakp dogrudan sahip kmaya kalkr kalkmaz akll ol
mann hibir hikmi kalmaz. Geleneksel burjuva zekasnn ortam,
yani tartma daglverir. Artk bireyler bile birbiriyle konuamaz olur
ve bunun farkndadrlar: bu yzden oyunu tum glerin devreye gir
mesini gerektiren ciddi ve sorumlu bir kuruma dnitirirler; byle
ce ne sohbet diye bir ey kalr ne de suskunlugun farkna varlr. Bu
yUk apl ilerde de durum bundan farkl degildir. Bir faisti konua
rak etkilerneye almak pek kolay degildir. Baka biri sz aldgnda
bunu szlerinin kistaha kesilmesi olarak alglarlar. Akl yoluyla bir
faiste ulamak mimkin degildir; inki o akl bakalarnn pes etme
si olarak grr.

Akll olmann aptallgna ilikin eliki gereklidir; inki burjuva


akl [Ratio] evrensellik iddiasyla ve ayn zamanda evrenselligi kstla
ma pahasna gelimek zorundadr. Tpk takas srasnda herkes kendi
hakkn aldg halde sosyal adaletsizligin varlgn surdilrmesi gibi, ta

kas iktisadnn diinim biimi olan egemen akl da hem adil ve genel
hem de tikelci ya da baka bir deyile ayrcalgn eitlikteki aracdr.
Faist, hesab ite bu eitlige karr. O ak ak tikel olandan yana
kar ve bylece haksz yere genelgeerliginde direten akln [Ratio] s
nrllgn aga vurur. Bylece aklllarn bir anda aptal durumuna

dmeleri ise kendi akldlignn akln kantlar.

Faistler de bu elikiyle ugrap durur. inki burjuva akl ger


ekten de yalnzca tikel degil, ayn zamanda genelgeerdir ve faizm

2 75
AYDIN! ANMANlN DIYALEKTlGI

akln bu genelgeerligini yadsyarak kendi yenilgisine yol aar. Alman


ya'da iktidara gelenler liberallerden hem daha akll hem de daha ap

taldlar. Yeni dzene doru ilerleme byk lde bilinleri bu ilerle


meyi takip edemeyenler tarafndan, yani mflisler, hizipiler ve al
maklar tarafndan gerekletirilmitir. Ellerinde tuttuklar erk rekabe
te izin vermedii srece hata yapmaya baktrlar. Ne ki faistler
devletleraras rekabet koullannda, hata yapma konusunda dierleri
kadar yetenekli olmakla kalmazlar; ayn zamanda ksa grllkleri,
sapiantl inatlklar, ekonomik glere ilikin bilgisizlikleri ve her
eyden nce de olumsuz!uu grernernek ve onu btn durumun de
erlendirmesine dahil edememek gibi zellikleri nedeniyle de, iten
ie olacan hep hissettikleri ve znel olarak da yaadklan felakete
srklenirler.

276
N OTUR VE TASLAKlAR

K DNYA
Bu lkede [ABD ] insan ile onun iktisadi yazgs arasnda hibir ay

nn yoktur. Hi kimse servetinden, gelirinden, konumundan ve frsat


larndan baka bir ey degildir. Insaniann bilincinde iktisadi maske ile
onun gerisinde olan, maskeyi takan da dahil, en ince izgisine
varncaya kadar rtiir. Herkes kazandg kadar eder ve ettigi kadar
kazanr. Insanlar ne olduklarn ancak iktisadi varolularnn ini
klar araclgyla gTenir. Kimse kendisini baka turlu bilmez. Mater

yalist toplum eletirisi bir zamanlar idealizme kar, bilincin varlg de


gil de, varlgn bilinci belirledigini ve topluma ilikin hakikatin o top
lumun kendisi hakkndaki idealist tasavvurlarnda degil de, iktisadn
da yattgn ileri surmU olsa da; ginimiz z-farkndalg bu geen
sre iinde bu tur bir idealizmi stnden atmtr Artk insanlar ken

di benlikleri hakknda pazar degerierine gre bir yargya varabiliyor


ve ne olduklarn kapitalizmin iktisadi ortamnda balarna gelenler
den greniyorlar. Yazglar, ne kadar hizinli olursa olsun onlar iin
hibir zaman dsal bir nitelik tamaz, onu oldugu gibi kabul ederler.
Veda eden inli,

"yle dile geldi hizne bulanm sesiyle:

Talih yuzime gilmedi u dnyada dostum.

Nereye mi gidiyorum? Daglara kyorum,

Huzur gerek inki yapayalnz yiregime."

I an a hrilure, der Amerikal. - And that is that. [Baarszm. lte o


kadar.]

277
AYDlNLANMANlN DIYALEKTlGI

iDEA'NIN EGEMENLGE DNMESi


Kimi zaman kadim, egzotik tarihin en yakn ve en bildik tarihin

egilimlerini aga vurdugu grlr ve aralarndaki mesafe sayesinde


bu egilimler daha da belirginleir.

Deussen 1 la Upaniad'na ilikin aklamalarn da, bu Upaniad'n


daha nceki dncenin tesine adm attgna ve bu admn, Matta ln
cili'ne2 gre Vaftizci Yahya'nn tesine geen lsa'nn ve Kiniklerin te
sine geen Stoaclarn attg admlarla benzerlik gsterdigine dikkat

ekti. Ne var ki bu saptamalar tarihsel adan tek ynl saylr; nk


Vaftizci Yahya ve Kiniklerin dnsz fikirleri, ilerleme kaydettigi var
saylan la Upaniad'nn ilk dizelerine kar grlere kyasla daha az
ileri degildirler.3 Bu fikirler Avrupa felsefesinin, Hristiyanlgn ve ya
ayan Veda dininin iinden ktg tarihsel hareketlerin ana izgilerin

den ok, gl hizip ve partilerden kopan sol, aynlk akmlarla ben


zerlik gstermektedirler. Gelgelelim bizzat Deussen'in beliruigi gibi ,
la Upaniad Hindistan'da toplanan metinlerin en banda, yani bu
Upaniad'n aug varsaylan Upaniadlardan ok nce yer almaktadr.
Bununla beraber bu ilk yapt, genlik radikalciligine ve baat gerekli

ge direnen devrimci muhalefete kar ihanetin izlerini tar.

rgtleme yetenegi olan bir Vedaclga, Stoaclga ya da Hristiyan


lga atlan adm toplumsal etkinlige katlp bagdak bir kuramsal sis
tem gelitirmekten geer. Bu da, dogru bir dne sahip olduktan
sonra yaama katlp etkin bir rol oynamann ruhun selametine zarar
vermeyecegine ilikin gretiyle dolaymlandnlr. Elbette Hristiyanlk

Paul Deussen, Sech.ig Upanishad's des Veda, Leipzig, 1905, s. 524.


2 11: 1 7- 19.
3 zellikle Brihadaranyaka-Upanishad 3, 5, ve 4, 4 , 22. Deussen, a.g.e., s .
436 v d v e s. 479 vd.

278
NOTLAR VE TASLAKLAR

bu noktaya ancak Pavlusu aamada eriti. Mevcut olandan kendisini


uzaklatran idea dine dnr. Ayplananlar dn vermeye yanama

yanlardr. Bu kiiler "ocuk istemekten, mlk istemekten, dnya ni


metlerini isternekten uzak durup dilenci olarak dolayorlard. nk
ocuk isternek mlk isternek demektir ve mlk isternek de dnya ni
metlerini isternek anlamna gelir; nk biri bir digeri gibi bo istek
4
tir." Byle konuanlar uygarlatnclann gznde hakikati sylyor
olabilirler, ama toplumsal yaamn gidiatma ayak uydurmay baara

mazlar. Bu yzden delirdiler. Yaptklaryla Vaftizci Yahya'ya benziyor


lard. Yahya "zerinde deve tynden bir giysi ve belinde deri bir ke
5
mer tar; ekirge ve yabanbalyla beslenirdi." "Kiniklerin," der Hegel,
"zayf bir felsefi egitimleri vard ve bir sistem, bir bilim ortaya koya
madlar; yaptklar ancak daha sonra, Stoaclar tarafndan felsefi bir
7
disipline dntrlmtr. "6 "Hnzr, arsz dilenciler" diye niteler

Hegel kiniklerin ardllann.

Tarihten haklarnda az da olsa bilgi edinebildiimiz bu dnsz


kiilikler rgtl yandalardan hepten yoksun deildiler; nk tersi
olsayd adlar bile gnmze kadar gelmezdi. Hi olmazsa belli lde
sistemli bir reti ya da davran kurallan ortaya koyrrulardr. llk

Upaniad'n saldrlarna hedef olan o daha radikal Upaniad'lar bile


rahipler kastma ait dizeler ve kurban trenleri srasnda sylenen
byl szlerden ibarettir;8 ayn biimde Yahya da yeni bir din deilse

4
Deussen, a.g.e., s. 436.
$ Aziz Markos lncil'i, 1:6.
6 Vorlesungen ber die Geschicte der Philosophie, c. ll; Werke, cilt XIV, s. 1 59 vd.
7 A .g.e. , s . 1 68 .
8 B kz . Deussen, a.g.e s. 373. ..

279
AYDlNLANMAN IN DlYAl.EKT!Gl

bile bir tarikat kurmutur.9 Kinilcler bir felsefe okulu. oluturdu; hatta

kurucular Antisthenes bir devlet kuramnn ana hatlarn karmt . 1 0

N e ki tarihin bu trden dlananianna ait kuramsal v e pratik sistemler


yle sk ve merkeziyeti bir yapya sahip deildir. Baanya ulaahil
mi sistemlerden ayrldklar nokta bir tutarn anari barndrmalardr.

Idea ve birey onlarn gznde ynetim ve kolektife gre ncelik tar.

Bu yzden fke uyandrrlar. Egemenliin adam Platon, krallk maka

myla basit bir obannkini eit sayan ve ulusal snrlar olmadan, gev

ek biimde rgtlenmi bir insanla domuzlar devleti 1 1 diye att

zaman hedef ald kimseler Kiniklerdi. dn vermeyenler beraberlik


ve ibirliine ak olsalar da, aaya kapal, salam bir hiyerari ina

etme konusunda yeteneksizdiler. Badaklktan ve tutarllktan yok

sun kuramlaryla ve arpc bir zet oluturmaktan yoksun praksisle

riyle kendi varlklar dnyay gerekte oldugu gibi yanstyordu.

Din ve felsefede yer alan radikal ve konformist hareketler arasnda


ki biimsel ayrm buydu; nedeni yaltlm ierikler deildi. rnein
birbirlerinden ilekelik dncesine ilikin bir farkla ayrlmazlard.
ileci Gautama'nn tarikat Asya dnyasn fethetmitir. Gautama daha

yaarken byk bir rgtleme yetenei sergiledi. Reformcu Kanka

ra'nn yapt gibi aadakileri retisinin paylalmasndan dlamasa

bile, 12 insanlar zerindeki mlkiyeti aka onaylad gibi, "grnd


g kadaryla paryalarn varsalar bile ancak birer istisna oluturdukla-

9 Bkz. Eduard Meyer, Ursprung und Anfcinge des Christentums, Stuttgart ve


Berlin, 1 92 1 , cilt I , s. 90.
10 Diogenes Laerius, N: s.
1 1 Bkz. Politeia, 372, Politifos, 267 vd ve Eduard Zeller, Die Philosophie der Gri
echen, Leipzig, 1 922, ksm 2, blm , s. 325 vd.
12 Deussen, Das System des Vedanta, Leipzig, 1 906, 2. bask, s. 63 vd.

280
NOn.AR VE TASLAI<I.AR

r" 13 tarikatna katlan "soylu ailelerin ocuklar"yla vnyordu. M


ritler tarikata girer girmez Brahmanc modele gre ayrlrlard. 14 Sa

katlar, hastalar, sulular ve baka pek oklar tarikata katlamazd Y


Tarikata gireceklere: "Czam, sraca, vitiligo, verem ya da saradan
muzdarip misin? lnsan msn? Erkek misin? Kendi kendinin efendisi
misin? Hi borcun var m? Kraln hizmetinde misin?" trnden soru
lar soruluyordu. Gaddar Hint ataerkilliiyle tam bir uyum iindeki en
erken dnem Budist birliklere kadn mritler ancak isteksizce kabul

ediliyorlard. Kadnlar erkeklere tabi klnyor ve gerekte vesayet al


16
tnda yayorlard. Tm birlik egemenlerden grd destekten
honuttu ve Hint yaamna kusursuz biimde uyum gsteriyordu.

Birbirleriyle kartlk oluturan ilekelin ve materyalizmin her


ikisi de ift anlamldr. Var olan kt dzene katlmay reddeden ile

kelik, bask karsnda, kitlelerin maddi talepleriyle rtr; tpk ter


si durumlarda ilekeliin klikler tarafndan dayatlan bir disiplin ara
c olarak hakszla uyum salamay amalamas gibi. nsann mevcut
olanda kendisine materyalist anlamda bir yer bulmas, yani tikel ben
cillik teden beri feragat etmekle bantlyd. Oysa burjuva olmayan
banazlar gzlerini mevcut olann tesine, materyalist anlamda, bal ve

st diyarna dikmilerdir. Gerek materyalistlikte ilekelik, gerek i


lekelikte de materyalistlik ortadan kaldrlarak almtr. Ama bu es
ki dinlerin ve okullarn tarihi, modem partilerin ve devrirolerin tarihi

gibi unu retmek ister: hayatta kalmann bedeli pratik katlmdr;


ideann egemenlie dnmesidir .

13 Hermann Oldenberg, Buddha, Stuttgart ve Berlin, 1 9 1 1 , s. 1 71 vd.


1 4 Bkz. BudJJa, s. 386.
15 Buddha, s. 393 vd.
16 Bkz. Buddha, s. 1 81 vd ve 121 vd.

281
AYDINLANMANIN DIY ALEKTICI

HAYALETLER KURAMI ZERNE


Freud'un, hayaletiere inanmann, yaayanlarn ller hakknda

bestedikleri ktcl dncelerden, gemiteki ldrme arzularnn


hatrlanmasndan kaynaklandgna ilikin kuram meselenin yalnzca
bir yann gstermektedir. llere duyulan nefret sululuk duygusu
kadar kskanlktan da kaynaklanr. Arkada kalan kii terk edilmilik
duygusuna kaplr ve ektigi aclarn suunu, o aclara yol aan lye

ykler. lmn varoluun dolaysz bir devam olarak grndg in


sanlk evrelerinde de, lmdeki terk etme zorunlu olarak ihanet etkisi
yaratr ; hatta aydnlanm evrede bile bu eski inan tamamen yok ol
mamtr lm mutlak hilik olarak dnmek bilin iin uygun
degildir, nk mutlak hilik dnlecek bir ey degildir. Sonra bir
de yaamn yk arkada kalanlarn zerine ktgnde, lenin duru

mu pekala yeglenebilir bir hal olarak gzkr. Kimi insann bir yakn
ldkten sonra yaamn yeniden rgtleyii, lye gsterilen o aba
isteyen klt ya da tersine, usulne uygun olarak rasyonelletirilen
unutma, varlgn, yceltilmemi biimleriyle spiritualizm olarak sr
dren hordaklarn modern karlgdr. Yok edilme korkusunun t
myle bilin dzeyine getirilmesi insann llerle ilikisini dogru bir

yere oturtmasn saglayabilen tek eydir: byle olunca llerle iliki


miz bir birlige dayanr; nk biz de onlar gibi, ayn ilikinin ve ayn
boa kan umutlarn kurbanlanyz.

Zeyl

llerle olan arpk iliki -bir yandan unutulup, te yandan


mumyalanmalar- lm deneyiminin gnmzde ne kadar hastalkl
oldugunu gsteren belirtilerden biridir. Neredeyse insan yaam kav
ramnn kendisinin, tek bir insann tarihinin birligi anlamnda geersiz

282
NOTLA R VE TASLAKlAR

hale geldigi sylenebilir: bireyin yaam salt kartyla, yok olula ta

nmlanrken, tm ahengini ve bilinli hatriama ile istemsiz bellek ara

sndaki srekliligi, yani anlamn yitirdi. Bireyler kendilerini, hibir iz

brakmayan salt anlk bir imdiki zaman dizisine indirgerler, hatta iz


lerinden irrasyonel, gereksiz ve szcgn tam anlamyla modas ge
mi diye nefret ettikleri bir imdiki zaman dizisine. Tpk yakn za

manlarda yaymlanmam her kitabn pheli saylmas ve tpk daUa

nna gre rgtlenmi tarih bilimi dndaki bir tarih dncesinin za

mane insannn sinirini bozmas gibi, gemi de bir fke kaynagna

dnr. Bir kimsenin gemite ne oldugu ve bandan neler getigi,


imdi ne oldugu ve kullamlmasna neden olan sahi p olduklan kar

snda hkmsz klnr. Gmenlere de, bugne bir yarar olmadg

iin gemite kalan her eyi unutmalan ve gemii yok sayp dogru

dan yeni bir hayata balamalarm salk veren iyi niyetli tehditkar gt,

bir hayalet etkisi yaratan davetsiz misafire, insann kendisine oktan

beridir uygulamay grendigi tahakkm szle uygulamasdr. Insan


lar kendi varolularnn daglm hatrlatr korkusuyla, kendilerinde

ve bakalarnda tarihi bastrrlar; oysa bu dagln kendisi tarihin bas

trlmasndan ibarettir. Tm duygularn yazgs, yani pazar degeri ol

mayan her eyin dlanarak cezalandrlmas, emek gcn psikolojik

anlamda bile yenilemekten uzak yas'a en sert biimde uygulanr. Yas,


uygarlgn yara izine ve insanlan amalar dnyasna baglamann hala
tam olarak baarlamadgm aga vuran toplumd bir duygusallga
dnr. Dolaysyla insann her eyden ok irkinletirilen yas tut

mas, yregi kabuk baglayan kii iin, gzel cesedin her zaman oldugu

gibi,- bilinli olarak top lumsal bir formaliteye evrilir. lnn tana

bilir kle dntrldg, diger bir degile gereksiz bir mlk haline
geldigi funeral home [cenaze evi) ya da krematoryumlarda insann

283
AYDINI.ANMANIN DIY ALEKTIGI

kendisini duygularna kaptrmas gerekten yersizdir. Bykannesinin


birinci snf delin trenini gururla anlatan gen kz, babas tren sra

snda birka damla gzya dktg iin "a pity that daddy lost cont
rol" [yazk ki babam kontroln kaybetti) diye durumu tam olarak di
le getirir. Gerekte gnmzde llerin bana gelenler, kadim Yahu
dilerin en kt beddua saydklar, bir daha hatrlanmayasca szleriyle
dile getirdikleri eydir. lnsanlar kendilerini dnmemekten duyduk
lar aresizligin acsn llerden karrlar.

284
NOTLAR VE TASlAKlAR

QUAND MEME [YNE DEJ


nsanlar kendi ataletlerini amaya, maddi ve zihinsel eserler ret

meye iten ey dtan gelen baskdr. Demokritos'tan Freud'a kadar d

nrler bu konuda haksz degiller. Basknn nihai olarak kaynaklan

dg d dogann direnii toplumda snflar araclgyla devam eder ve


trdelerinin sertligi olarak her bireyi ocukluktan balayarak etkiler.
nsanlar daha gl olanlardan bir ey istedikleri srece yumuaktr

lar; ama daha zayf olanlar bir ey istediginde onlar terslerler. Bugne

kadar toplumdaki insann zne alan kapnn anahtar ite budur.

Muhazakarlarn dehet ve uygarlgn birbirinden ayrlmaz oluuna


ilikin karmlar saglam temellere oturtulmutur. Insanlar karmak
uyaranlada olumlu biimde ba edebilecek lde kendilerini gelitir

meye iten ey, dsal direnile kvlcmlarran kendi geliim abalar de

gil de nedir? Insanlar gelimeye iten direni nce babada vcut bulur,

sonra saysz (arkl biime brnr: ogretmen, amir, mteri, rakip,


sosyal glerin ve devletin temsilcileri. Onlarn acmaszlg bireysel
kendiligindenligi harekete geirir.

Gelecekte bu senligin dozunun ayarlanabilecegini ve bin yllar s

resince insanlarn uysallatrlmasn saglayan kanl cezalarn sanator

yumlar kurarak kaldrlabilecegini sanmak bir d gibi gzkyor.

Taklit cebir erksizdir. Kltrn geliimi celladn damgasn tar Bu


konuda cennetten kovuluu anlatan Tekvin ile Soirees de Peters
bourga hemfikirdir. Emek ve keyif celladn damgasn tar. Buna kar
kmak tm bilimin ve mantgn yzne bir tokat atmak demektir.

Deheti ortadan kaldrp uygarlg srdrmek imkanszdr. Dehetin

hafilletilmesi bile zlme srecinin balamas anlamna gelir Bundan

a joseph de Maistre, u Soirtes de Saint Petersbourg, 182 .

285
AYDlNlANMANIN DIYALEKTlGI

ok degiik sonular karlabilir: faist barbarlga taplmasndan ce

hennem dairelerine sgnmaya varana dek. Baka bir sonu daha var: o

da, insanlga kar oldugunda mantkla alay etmektir.

286
NOTI.AR VE TASLAKlAR

HAYVAN PSiKOLOJiSi
Highway'de [otoyol] iri bir kpek var. Gvenle yrmeye devam

ederken bir araba tarafndan eziliyor. Yzndeki huzurlu ifade ona


genellikle iyi bakldgn, hi ktlk grmemi evcil bir hayvan oldu
gunu gsteriyor . Ama hi ktlk grmemi st burjuva ailelerin o
cuklar da yzlerinde ayn huzurlu ifadeyi tamyorlar m? Tpk im
di ezilen kpek gibi onlara da hi kt baklmamt.

287
AYDINU..NMANIN DlYALEKT!Cl

VOLTAIRE'E VG
Akln tek yanl, diye fsldar tek yanl akl; erke hakszlk ettin. Ti

ranlgn rezilliini dokunakl, aglamakl, alayclkla, bagra ara orta


la dktn; ama erkin yaratt iyilii hasralt ediyorsun. Yalnzca er
kin salayabildii gvenlik olmadan iyi asla var olmazd. Yaam ve
sevgi erkin kanatlar altnda oynamlar ve senin mutluluunu d
man doann elinden zorla ekip almlardr. - Savunmacln [Apo

logetik] esinledikleri hem doru hem yanltr. Gerekletirdii btn


o muazzam ilere ramen bir tek erk adaletsizlik yapabilir; nk avu
katn dikkate alnmayan soylevi deil de bir tek infaz edilen hkm
adaletsiz olabilir. Sylev yalnzca bastrmay amaladgnda ve zayfn
yerine gly savundugunda genel adaletsizlie katkda bulunur. -
Ne ki, tek yanl akln fsldamaya devam ettii gibi, erk insanlar tara

fndan temsil edilir. Erki tehir ederek insanlar hedef haline getirmi
olursun. Belki onlann yeri daha da kt olan bakalar tarafndan dol
durulur - Yalan doruyu syler. Faist caniler tetikte bekliyorlarsa,
halk zayf bir rejimi sarsmak zere kkrtlmamaldr. Ne ki, daha az
zalim bir erkle ittifak kurmak, alaklklar suskunlukla gizlerneyi ge

rektirmez. Insanlar eytana kar koruyan hakszln ifa edilmesi so


nucu hakl davann zarar grme olasl, hakszln ifa edilmesi ken
disine brakldnda eytann kazand stnlk yannda hep daha az

olmutur. Hakikati yalnzca alaklann dile getirdii ve Goebbels'in ne


e iinde gerekletirilen linin ansn diri tuttuu bir toplum nereye
gelmitir? Kuramn nesnesi iyi deil kt olandr. Kurarn var olan bi

imleriyle yaamn yeniden-retimini varsayar. Kuramn temel gesi


zgrlk, konusuysa baskdr. Dil savunmac bir nitelie brnd
nde zaten yozlamtr; z gerei ne yansz ne de pratik olabilir. -
Biraz da hayatn iyi taraflarndan sz edemez misin? Sonsuz buruklu-

288
NOTlAR VE TASlAKlAR

un yerine sevgiyi ilke olarak ilan etmenin bir yolu yok mudur? -
Hakikat iin tek bir ifade vardr: o da hakszl reddeden dncedir.

Eer hayatn iyi taraflannda diretme olumsuz btnn iinde ortadan


kalcimlarak almyorsa, diretme kendi kartn, yani tahakkm ulvi
letirir. Szcklerle entrika evirebilir, propaganda yapabilir, telkinde
bulunabilirim bu yle bir zelliktir ki, dnyada yaplan her eyi bir
birine dolandrd gibi, szckleri de birbirine dolandm ve yalann
anlad tek zellik de budur. Yalan, mevcut olana kar kmann bile
yeni ortaya kan tahakkmn, birbirine rakip brokrasilerin ve ta
hakkm kuranlarn hizmetinde olduunu ima eder. Adn koyamad
korkusunun iinde yalnzca olduu eyi grebilir ve grmek ister ya
lan. Kendi ortamna ekilen her ey gibi, dil de yalnzca bir ara ola
rak, karanlkta birbirinden ayrt edilemeyen nesneler gibi yalanla z
de hale gelir. Eninde sonunda yalann kendi hizmetine koamayaca
hibir szcn bulunmad dorudur; ama yine de yalann iyilii
erkin iinden deil de bir tek erke kar dncenin sertliinde parlar.
Son mahlukun maruz kald terre kar beslenen o uzlamaz kin
esirgenenlerin meru minnettarln oluturur. Gneten yardm dile
mek putperestliktir. Yalnzca gnein kor ateinde kuruyan aacn g
rn gelecek gnn grkemini sezdirir; ama gnein dnyay ay
dnlatmas onu illa yakaca anlamna gelmez.

289
AYDlN LA NMANIN DIYALEKTlGI

SlNlFLANDlRMA
Tekil bilimlerin soyutlamalara dayanarak ya da belitsel yollardan

yarattklar genelgeer kavramlar, temsilin malzemesi kadar tekil nes

nelerin adlarn da verirler. Genelgeer kavrarnlara kar savamak an

lamszdr. Ne ki bunun sylenmesiyle genelgeerligin saygnlg konu


sunda ok da bir ey aklanm saylmaz. Birok tekilde ortak olan ya

da tek bir tekilde daima yinelenenin, zelden \Besondere] daha daya

nkl, daha ebedi ve daha derin olmas gerekmez. Trlerin legi

nem legiyle ayn degildir. Bu tam da Eleaclarn ve bata Platon ile


Aristoteles olmak zere onlar izleyen tmnn yanlgsdr.

Dnya biriciktir. Kendisini hep yeniden, ayn biimde dayatan


momentlerin salt szl tekrar, kurtuluu getiren szden ok, okunan

duaya cemaatin ayn szlerle karlk vermesi gibi bouna ve zorlanm

l bir tekrara benzer. Snflandrma bilginin kendisi degil bilginin ko

uludur ve sras geldiginde bilgi snflandrmalan yine ayrtrr.

290
NOTLAR VE TASlAI<l.AR

IG
Gnmzde dnm noktas diye bir ey kalmad. eylerin dnm

noktas her zaman daha iyiye yneliktir. Ama gnmzde oldugu gibi

aresizlik son raddeye geldiginde gkyz yarlr ve alevlerini zaten


kaybolmu olanlarn stne salar.

Genelgeer anlamda sosyal ve siyasal diye adlandrlanlar her ey

den nce bu izlenimi veriyor. Mutlu kadn ve ocuklarn gznde bir

zamanlar tuhaf ve kaba grnen gazetelerin n sayfalar -gazeteler bi

rahaneleri ve palavraclan agrtmrd- o kaln baslm harfleriyle ar


tk gerek bir tehdide brnerek evlere giriyor. Silahlanma, denizar

olaylar, Akdeniz'deki gerilim gibi bilmem hangi gsterili tabirler le ga


zeteler Birinci Dnya Sava patlak verene kadar insanlara gerek bir

korku aladlar. Sonra daha ba dndrc rakamlaryla enflasyon

balad. Enflasyonun doludizgin ykselii durdugundaysa, bu bir d

nm noktas degil, tersine ok daha byk bir talihsizlik olan rasyo


nelleme ve klme anlamna geliyordu Hitler'in oylar yava, ama
istikrarl biimde arunaya baladgnda bunun bir g hareketi oldugu
artk belliydi. Seim sonularna ilikin rakamlar zaten bu grng

nn belirleyici zellikleridir. Faizm ncesi son seim gnnn aka

mnda lkenin tm blgelerinden gelen aylarn sekizde, hana on alu

da biri genel sonular nceden sylyordu . E ger on ila yirmi blge en

rnasse [hep birlikte) belirli bir dogrultuda tercih yapmsa, geriye ka


lan yz blge buna kar kmaz. Birmeki zihniyet daha imdiden

mevcuttur. Dnyann z dnyann yzeyini snfiandran istatistiksel

yasayla rtyor.

Almanya'da faizm zaferine grlmemi lde yabanc dman,


kltr kart, kolektivist bir ideoloji sayesinde eriti. imdi btn

dnyay harabeye evirdigi iin halklar faizme kar savamak zorun-

291
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

dadr; baka k yolu yok. Ama her ey sona erdiginde Avrupa'da z

grlk bir ruhun yaylacagna da kesin gzyle bakmamak gerekir:

Avrupa uluslar, kendilerini korumak zorunda kaldklan faizm kadar

yabanc dman, kltr kart ve szde kolektivist hale gelebilirler.

Faizmin yenilgisi zorunlu olarak & hareketini durdurmaz.

Liberal felsefenin temel ilkesi hem/hem de ile zetlenebilir. Gn

mzde ise ya/ya da ilkesi geerliymi gibi grnyor; ama sanki karar

oktan kt seenekten yana verilmi.

292
NOTI..A R VE TASlAKlAR

LETM YOLUYLA TECRiT


lletiim aralarnn tecrite yol at yalnzca zihinsel anlamda do

ru deildir. Radyo sunucusunun yalan dolu konumas yalnzca dilin

imgesi olarak beyine yerleip insaniann birbiriyle konumasm engel


lemez; Pepsi-Cola reklamndaki vgler yalnzca ktalarn ykmna

dzlen vgleri bastrmaz; film yldzlannn hayaletimsi modelleri

yalnzca yeni yetmelerin birbirine sarlmalarna ya da zinaya rnek

oluturmaz. llerleme insanlar kelimenin tam anlamyla birbirinden

uzak tutar. Tren istasyonu ya da bankadaki kk vezneler, alanla


rn mesai arkadalanyla fsldamalanna ve kk srlann paylama
Ianna olanak tanr, modem brolarn cam blmeleri, saysz alann

sd ve hem gelip gidenlerin hem de mdurlerin izieyebildii o de

vasa salonlar zel sohbetlere ve tembellie artk olanak tanmaz. Resmi

dairelerdeki memurlann vergi deyenierin zamann gereksiz yere al


mas da engellenir. Bu insanlar kolektif iinde tecrit edilmilerdir.

Ama ulam aralar insanlan fiziksel anlamda da birbirinden aynr.


Otomobil trenin grd ii devralmtr. zel arabann devreye gir

mesiyle birlikte , yolculuk srasnda edinilen tanlar ancak yan tehdit

kar hitchiker'lara lotostopu] indirgenir. Insanlar birbirlerinden bs

btn tecrit edilmi halde lastik tekerlekler stnde yolculuk ediyor


lar. Bununla birlikte ekirdek aile leincieki bu arabalarda konuu
lanlar dier arabalarda konuulanlarla ayndr. ekirdek ailelerin bu

sohbeti daha ok gnlk karlarn etrafnda dner. Nasl belirli bir

gelire sahip her aile, tpk istatistiin ngrd gibi eve, sinemaya ve

sigaraya ayn oranlarda harcama yapyorlarsa, sohbet konular da ara

bann snfna gre emalatrlmtr. Bu aileler pazar gnleri ya da


seyahatlerde, men ile mekanlar bakmndan zde olan ayn fiyat

kategorisindeki lokantalarda ve kk otellerde birbiriyle karlatk-

293
AYDlNLANMANlN DIYALEKTilil

lan zaman, gittike artan tecritle beraber gitgide birbirlerine benze


diklerini fark ederler. Iletiim insanlan birbirinden ayrarak birbirleri
ne benzernelerini saglar.

294
NOTLAR VE TASlAKLAR

TARH FELSEFESNN ELETRS ZERNE


Insan tr, kimilerinin ileri srd gibi doa tarihinin yoldan
kmasndan ya da beynin ar bymesinden kaynaklanan tesadfi
ve bozuk bir oluum deildir Bu ancak belirli bireylerin akl iin ve
belki ksa dnemlerde ekonomileri bu tr bireylere hareket alan sa
layan baz lkeler iin bile geerlidir. Beyin, yani insan zekas, yery
z tarihinde dzgn bir a oluturacak kadar salamdr. Makineleri,

kimyasal maddeleri ve rgtlenme yerileriyle insan tr -niye bu say


dklarmz da, tpk diierin aynn bir paras olmas gibi, insann bir
paras olmasn? Onlar da aynn dileriyle ayn amaca hizmet ediyor
ve stelik daha iyi i gryorlar- bu ada, uyum salamak bakmn
dan le dernier eri [son rpnma) saylr. nsanlar kendilerine en yakn
ncellerini gemekle kalmad, ayn zamanda onlarn kkn yle ada

makll kuruttu ki, et-obur byk srngenler de dahil, herhalde im


diye dek hibir tr baka bir tre bylesini yapmamtr.

Byle baklnca, dnya tarihinin Hegel'in de yapt gibi zgrlk


ve adalet gibi kategorilerin nda kurulmak istenmesi tuhaf gz

kr. Gelgelelim bu kategoriler gerekten de garip ve btnn genel


gidiat asndan nemsiz bireylerle balar; ancak tr glendirmek
ve bakalarn boyunduruk altna almak iin yksek miktarda makine
ile kimyasal maddelerin retildii geici toplumsal koullarn oluma
sna katkda bulunmalarn saymazsak nemsizdirler. Bu ciddi tarihin
gidiat asndan tm fikirler, yasaklar, dinler ve siyasal inanlar e
itli koullara bal olarak insan trnn yeryzndeki ya da evrende

ki doal anslarn arttrdklar ya da azaimklar oranda ilgintirler.


Nasl kadnlarn zgrlemesi onlarn silahl kuvvetlerin bir dal ola
rak eitilmesine dntyse, yurttalarn feodal ve mutlakyeti ge
miin hakszlklarndan kurtuluu da, liberalizm sayesinde, makinele-

295
AYDlNLANMANlN DIYAI.EKTICI

rin dizginlerinden boanmasna hizmet etmitir. Zihin ve kkeni ile

var oluu asndan iyi olan ne varsa umutsuz bir biimde bu delele
i ie gemiti r. Hekimin hasta ocuga verdigi serum, varlgn, savun
masz mallkata yaplan saldrlara borludur. Sevgiiiierin efkat dolu
szlerinde, Hristiyanlgn en kutsal saylan simgelerinde oldugu gibi,
oglak etini yemenin hazz hissedilir; tpk totem hayvanna duyulan o
belirsiz saygnn o hazdan ayn edilebilmesi gibi. Mutlak, kilise ve ti
yatroya ilikin aynmlam bir anlay bile, insan toplumunun iindeki

ve dndaki doga pahasna oluturulan incelmi bir iblmnn so


nucudur. Kltrn tarihsel ilevi bu trden bir rgtlenmenin geriye
dnk etki etmesidir Bu ilevi yerine getirmekten uzaklaan gerek
dnce , yani saf biimiyle ak l, ayaklan yere basan insanlarn teden
beri lark etmi olduklar gibi, deliligin zelliklerini gstermeye balar.

Eger byle bir akl insanlk zerinde kesin bir zafere ulaacak olursa,
trn egemenligi tehlikeye derdi Yoldan kma kuram da bylece
dogru kard. Ama insanmerkezci tarih felsefesinin eletirisine alayl
bir biimde katkda bulunmak isteyen bu kurarn hakl kamayacak
kadar fazla insanmerkezcidir. Akl, bireylerin kullanma biimlerine
bakldgnda yattrc olmaktan ok bir uyum saglama arac roln

stlenir. Kumazl zne ile nesne arasndaki zdeligi kurmada degil


de, insanlar giderek daha uzaklara eriebilen bir canavara dntr
mededir

Dnya tarihinin felsefi inas, tm dolambal yollara ve direniiere


ragmen, tutarl bir doga egemenliginin nasl gitgide kararl bir biim

de kendini kabul ettirip , insana zg olan her eyi birletirdigini gs


termelidir. Ayn biimde iktisadn, egemenligin ve kltrn biimleri
de bu bak asndan tretilmelidir. stninsan dncesinin ancak
niceligin nitelige dnmesi anlamnda bir uygulamas olabilir. zgr

296
NOTIA R VE TASIAKlAR

hayvanlarn yaad son ktalar bu hayvanlardan zehirli maddelerle


birka uuta temizleyen pilota, troglodit'e [maara adam] kyasla s

tninsan denilmesi gibi, bugnn pilotunun zararsz bir krlang gibi


gzkecei insansal bir stn arnfibi meydana gelebilir. Doa tarihi
nin hakiki bir rn olarak insandan bir basamak stn baka bir t
rn boy gsterip gstermeyecei zaten kukuludur . nsanbiimcilik
iin gerekten de u kadar dorudur ki, doa tarihi, insann ortaya

kmasyla sonianan ans eseri att o zar hesaba katmamtr. nsa


nn ykm kapasitesi yle bir byme vaat ediyor ki -bu tr kendini
gnn birinde tkettiinde- tabula rasa [bo levha] yaplm olacaktr.
lnsan tr ya kendi kendisini paralayp yok edecektir ya da yery
zndeki btn bitki ve hayvan dnyasn kendisiyle birlikte uuruma
srkleyecektir ve eer yeryz o srada hala yeterince gense, her e

ye -nl bir sz eitlendirrnek amacyla- daha nce olduundan


ok daha geri bir aamadan, yeniden balamak zorunda kalacaktr.

Tarih felsefesi, insancl fikirleri etkin gler olarak tarihin iine


kendisi yerletirip bu fikirleri tarihin zaferi olarak sunmakla, ierikle
rinin bir paras olan safdillii de alp gtrmtr. Ekonomi, yani

tahakkm onlardan yana olmadnda kendilerini kk drme


lerine yol aan hor grme tm zayflarn maruz kald hor grmedir;
bunu yaparak yazarlar da kendilerini ortadan kaldrmaya altklar
zulmle istemeden de olsa zdeletirmi oldular. Daha nce Hristi
yanlkta olup biten kendisini tarih felsefesinde yineler: gerekte daima
aclara maruz kalan iyilik, tarihin gidiatn belirleyen ve eninde so
nunda zafere ulaan bir g klna brnr. Iyilik, Dnya Tini ya da

en azndan ikin bir yasa olarak putlatrlr. Ne ki, bylece tarih do


laysz bir biimde kendi kartma dntrlmekle kalmaz, zorunlu
luu ve olup bitenlerin mantksal gidiatn krmas beklenilen fikir de

297
AYDlNLANMANIN DIYAlEKTICI

tannmaz bir hale sokulur. Yoldan kma tehlikesi nlenir. Erk zanne

dilen erksizlik, bylesi bir terfi sayesinde bir kez daha yadsnp bellek

ten silinir. Bylece ilerinde hakikati banndran Hristiyanlk, idealizm

ve materyalizm, adianna ilenen alaklklardan sorumlu tutulurlar.


Erkin habercileri olarak -iyi olann erki olsa da- de bizzat rgt

leme gcne sahip tarihsel erkler oldular ve bu nitelikleriyle insan t

rnn gerek tarihinde kendi kanl rollerini oynadlar: rgtleme

aralan rollerini.

Bagciak bir kuramn bagllag olarak tarih, kurulabilir bir ey


olarak iyilik degil de dehet oldugu iin, dnme de aslnda olumsuz

bir gedir. Daha iyi koullara ilikin umut, bir yanlsamadan ibaret ol

madg srece, bu koullarn garanti edilmi, srdrebilir ve nihai bir

durum oldugunu dile getiren teminatlar zerinde oldugundan daha

ok, yaygn olarak ekilen aclann ortasndaki saglam kkl eylere

duyulan sayg zerinde temellenir. Mallkatn ifadeye ve ga ynelik


olan, yaratc gelimenin tahakkmn bu gelimenin kendisi iinde

hafifletip bank hale getiren sonsuz sabr, hi snmeyen yumuak

drts, rasyonel tarih felsefelerinin yaptg gibi, kar koymamann

praksisi de dahil olmak zere belirli hibir praksisi selametin yolu ola

rak ileri srmez. Akln bu drtden kvlcmlanan ve insann hatrla

yan dnmesinde yansyan ilk parlamas en mutlu gnnde bile or


tadan kaldnlp alamayacak bir elikiyle, akla tek bana yn vere

meyen kt kaderle kar karyadr.

298
NOTLAR VE TASlAKlAR

NSANLIGIN ANlTLARI
Insanlk baka yerlerde oldugundan ok daima Fransa'da evinde

dir Ama Franszlar ank bunun farknda degil. Kitaplannda yazl


olanlar herkes tarafndan bilinen ideolojiydi. Bundan iyi olanlan da
insaniann ses tonunda, deyimierin kullanmnda, yemek sanatnda,
randevuevlerinin varlgnda, demir dkm pisuarlarda henz kendisi

ne zg ve ayn bir varolu srdrebiliyordu. Ama bireye duyulan bu

saygya kar Blum hkmeti oktan sava amt ve muhafazakarlar

bile bu antlan korumak iin pek az ey yaptlar.

299
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

BR SULU KURAMINDAN
Sulu gibi hapis cezas da burjuvadr. Ortaagda can skc bir

miras talebini simgeleyen prens ocuklan zindana atlrd. Buna karn


sulularaysa, geni halk ygnlanna dzen ve yasaya saygy gretmek
amacyla ldresiye ikence edilirdi; nk katlk ve gaddarlk rnek

leri kat ve gaddarlar sevgiye yneltir. Sradan bir hapis cezasnn n

koulu artan emek gc gereksinimidir. Hapis cezas burjuva var olu

tarzn strap olarak yansur. Modern hapishanelerdeki sra sra hc

reler gerek anlamda Leibniz'in manadlarn temsil ederler: "Monadla


nn herhangi bir eyin girip kabilecegi pencereleri yoktur. llinekler,

bir zamanlar skolastiklerin alglanabilir biimlerinde oldugu gibi, tz


lerden kapamazlar ve onlarn dnda gezinip duramazlar. Bir mona

dn iine dardan ne tz ne de ilinek girebilir. Monadlann birbirleri

Zerinde dorudan bir etkileri yoktur; yaamlar tanr, yani ynetim

tarafndan dzenlenip koordine edilir 2 Mutlak yalnzlk, yani tm


varlg maddeye egemen olmaktan ve almann o tekdze ritminden

oluan benlige zorla geri dn, modem dnyadaki insann var oluu

nun anahatlarn korku salan bir hortlak gibi izer lnsann radikal bi

imde tecrit edilmesi ile radikal biimde hep ayn kalan umutsuz hili

ge indirgenmesi zdetir. Hapishanedeki insan, gereklikte kendisini


dntrmek zorunda oldugu burjuva tipinin bilkuvve [virtuell] im
gesidir. Darda bu dnm baaramayanlara ierde bu dnm

srecini korkun bir saflkta alarlar. Hapishanderin varlgn sulu

yu toplumdan ayrma gerekliligiyle veya onun slah edilmesiyle rasyo


nelletirmek sorunun temeline inmez. Cezaevleri, insaniann dn-

1
Leibniz, la Monadologie, ed. Erdmann, Berlin 1840, 7, s. 705.
2 Bkz. a.g.e. , s , s. 709.

300
NOTLAR VE TASU\KLAR

rnek zorunda olduklan varolutan duyduklar nefretin simgesi olarak

dnyaya dikilen, sonuna dek dnlm burjuva alma dnyasnn

imgeleridir. Zayf, geri kalm, zalimlemi insanlar kendilerini sevgi

sizce iinde bulduklar yaam dzenine gerekli becerileri gstererek

katlanmak zorundadrlar; ie dnk tahakkm zerlerinde inatla yi


nelenir. Eylemini gerekletirirken z-varl korumay her eyden s

tn tutan sulunun aslnda daha zayf, dengesiz bir benlii vardr; su

ilerneyi alkanlk haline getirenler ahmak olanlardr.

Yakalananlar hasta olanlardr. Zayflklar bu insanlar bedensel ve


zihinsel bakmdan srekli rselendikleri bir duruma itmitir. Ieri
atlmalanna yol aan eylemi gerekletirdiklerinde ou hastadr za
ten, hem bnyeleri hem de iinde bulunduklar durum bakmndan.

Bakalar ayn uyaranlar ve gdler karsnda her salkl insann

davranaca gibi davranmtr; yalnzca anslar yaver gitmemitir. Bir

ksm geriye kalan da birok zgr insann olacandan daha lkeli ve


zalimdir; hatta ahsen, dnyann faist efendilerinin konumlar gerei
olduu kadar fkeli ve zalimdir . Adi sulunun eylemi kk apl, ki

isel ve dorudan ykma yneliktir. Herkeste ayn olan canl tz en

azh sularda bile, suluyu doumundan itibaren sua iten bireysel

yazgnn ve bnyenin basksndan kurtulamaz ve olaslkla birtakm

koullarn zincirleme biimde bir araya gelmesi sonucu bize bala

nan gr olmasayd sen de ben de cinayet ileyen kimse gibi davranr


dk. Artk bu insanlar tutuklu olarak mazlumdurlar ve aldklar ceza

krdr, yabanclam bir olaydr; tpk kanser ya da bir evin kmesi

gibi talihsizliktir. Hapishane bir dknlk halidir . Bunu ele veren

onlarn yz ifadeleri, sakngan yryleri, kl krk yaran dnme


tarzlardr. Hastalar gibi onlar da yalnzca hastalklanndan konuabi
lirler .

30 1
AYDINLANMANIN D lYAllKT ICI

Gnmzde saygdeger ve yasad etecilik arasndaki snrlarn


nesnel olarak bulankiamas gibi, biimler de psikolojik adan birbi

rine karyor. On dokuzuncu yzylda oldugu gibi, sululara birer


hasta gzyle bakldg zamanlarda tutuklama onlardaki zayflgn ter
sine evrilmesi anlamna geliyordu. Birey olarak evreye kar koyma
ve ayn anda kendisine bir yer amak iin insanlar aras ilikinin onay
lanan biimlerini kullanarak bu evreye tutunabilme gc suluda za

yllatlmt. Sulu, canllarda derinlere kk salm ve almas geli


miligin iareti olan o egilimi temsil ediyordu: evresine etkin biimde
kabul ettirmek yerine kendisini onun iinde kaybetmek ve kendisini
dogaya geri gmlmeye brakr. Freud bu egilimi lm drts , Cail
3
lois ise le mimetisme [yanslama] olarak adlandrmtr. Bu trden bir
bagmllk azimli ilerlemeye aykr den her eye szmur; gnn

emek biimlerinin dolambal yollarndan kamayan sutan en yce


sanat yaptanna kadar her eye. Sanatn nesnelere gsterdigi, onsuz
var olamayacag yumuaklk sulunun tutuk tahakkmnden o kadar
da uzak degildir. Kk yataki kzlar fahielige srkleyen o hayr
deme acizligi sulularn yaamnn gidiatn da belirler . Suluda olan

ey direniten yoksun olumsuzlamadr. En zalim halinde bile belirli


bir bilinlilikten yoksun, rkek ve aciz bir biimde acmasz uygarlg
hem taklit edip hem de ykan bu akp gitmeye kar uygarlk kendi
tatan idealini, ceza ve slah evlerinin saglam duvarlarn diker. Nasl
Tocqueville'e gre burjuva cumhuriyetleri, bedene zulmeden monari
lerin tersine dogrudan insanlarn ruhuna zulmediyorsa, bu trden ce

zalar da insan ruhuna saldrr. Bu insanlar ad dnda umarhaneler


den bir fark olmayan byk hapishane binalarnda, arka gerilmi
halde gnler ve geceler sren bir lmle degil, grnmez bir ibret ola-

3 Bkz. Caillois, Le Mythe et l'Homme, Paris, 1938, s. 125 vd.

302
NOTlAR VE TASlAKlAR

rak sessizce zihinsel olarak yok olurlar.

Faizm her iki kurumu da iine eker. Komuta etmenin btn


retim stndeki yogunlamas toplumu yeniden dogrudan egemenlik
aamasna geri gtrr. Uluslarn i pazarlan araclgyla oluan do
lambal yolun yok olmasyla birlikte, hukuk dahil diger zihinsel dola
ymlar da yok olup gider. Mzakere etmek zorunda kalan bencilligin
sonucu ticari ilemlerle gelien dnme zorla sahip kmann plan

lanmasna dnmtr. Adi suludan tek fark elindeki erk olan kitle
katili faist, Alman fabrikatrn saf z olarak boy gstermitir. Do
lambal yollar artk gereksizlemiti. Byk endstrinin glgesinde
hayatta kalabilmi giriimcilerin kendi aralanndaki uyumazlklan
zmek iin hala ilemeye devam eden medeni hukuk bir tr hakem
ler kuruluna; sistemin altndakilere ynelik olan ve hakszlga ugra

yanlarn karlarn yetersiz de olsa koruyan adalet sistemi ise terr


haline geldi. Oysa mlkiyet, imdi yok olmaya yz tutmu olan yasal
koruma araclgyla tanmlanrd. zel mlkiyeti doruk noktasna ta
yan tekel zel mlkiyet kavramn yok eder. Faizm diger erkler le olan
ilikileri erevesinde, gizli anlamalarla ikame ettigi devlet ve toplum
szlemelerinden bir tek, uaklarnn insanlgn geri kalanna serbest
e uyguladg genelgeer olann cebrine i ilerinde izin verir. Btn
sel devlette ceza ve su bat! inan artklar diye tasliye edilir ve kar
gelenlerin aktan aga kklerinin kaznmas, siyasal hedeflerinden
emin olan sulularn rejimi altnda btn Avrupa'ya yaylmaktadr.
Cezaevi toplama kampnn yannda eski gzel gnlerin bir ans gibi

kalr; tpk eskilerden kalan ve hakikati o zamandan ele veren duyuru


gazetelerinin [lntelligenzblatt] , kue kagda baslan, ele alnan konu
Michelangelo olsa bile yaznsal ierikleri bakmndan duyurudan ok
i raporu, egemenlik simgesi ya da reklam ilevi gren magazinlerle

303
AYD lN lANMANIN DIYALEKTIGI

kyaslandnda olduu gibi. Bir zamanlar tutuklulara dardan daya

tlan tecrit imdi genel olarak bireylerin iliklerine kadar iledi. Bireyle
rin iyi egililmi ruhlar ve mutluluklar bir hapishane hcresi kadar
kasvetlidir. Erk sahipleri ank bu hcreler olmadan da yapabiliyor;
nk tm uluslarn emek gc ganimet olarak ellerine gemitir. Ha
pis cezas toplumsal gerekligin yannda snk kalr.

304
NO nAR VE TASlAKLAR

LE PRIX DU PROGRFs [iLERLEMENiN BEDELi]


Bir zamanlar Fransz Akademisi'ne Victor Hugo'nun rakibi olarak
seilmi olmann buruk nn yaayan Fransz fizyolog Pierre Flo

urens'in ksa bir sre nce bulunan bir mektubu garip bir pasaj ieri
yor:

"Genel cerrahi mdahalelerde kloroform kullanlmasn onayla

makta hala glk ekiyorum. Bildiiniz gibi, bu ilaca ilikin geni

kapsaml incelemelerde bulundum ve hayvanlarla yaptm deneyiere


dayanarak kloroformun zgl zelliklerini betimleyen ilk kiilerden
biriydim. Tereddtlerim, kloroformla ve tahminimce, bilinen dier

narkoz trleriyle yaplan ameliyatiann aldatc olmas gibi yaln bir

geree dayanmaktadr . Bu ilalar yalnzca belli motor sistemler ve e

gdm merkezleriyle sinir hcrelerinin dier yetilerini etkiler. Sinir

hcresi, kloroformun etkisi altnda, izlenimlerin brakt izleri kay


cletme yetisinin nemli bir ksmn kaybeder, ama duyumsama yetisini

hi de yitirmez. Gzlemlerim tam tersine acnn, innervasyonun"


genel felce uramasyla birlikte normal durumdan daha da iddetli bi

imde duyumsandna iaret etmektedir. Izleyenleri yanltan ey, has

tann tamamlanan ameliyattan sonra olup bitenleri hatrlayamamas

dr. Hastalanmza hakikati sylesek olaslkla hibiri kloroform kulla


nlmasn onaylamayacaktr; oysa imdi hastalar suskunluumuzdan
tr kloroform kullanlmasnda srar ediyorlar.

"Ama su gtrr tek kazancn mdahale sresince meydana gelen

bir bellek zaah olmasn gz ard etsek bile, bu uygulamann ok daha

ciddi bir tehlikeyi beraberinde getirdiini dnyorum. Hekimleri

mizin genel akademik eitiminin giderek daha yzeysel bir nitelie

" Belli bir organ ya da blgenin sinir sistemi organizasyonu -yn.

305
AYDINU\NMANIN DIYALEKTIC!

btininmesiyle birlikte , kloroformun snrlanmam kullanm, cerrah

Iar gittike daha karmak ve zor cerrahi mudahaleleri gerekletir

meleri konusunda cesaretlendirmektedir. Aratrma amacyla bu de


neyler hayvanlarda gerekletirilecegine, hastalarmz haberleri olma
dan ko bay durumuna dtilirlilecektir. zgl nitelikleri nedeniyle, bili

nen bu turden tum duyurnlara gre belki ok daha iddetli olan bu ac

dolu uyarmlarn hastada kalc bir ruhsal hasara, hatta narkoz altn

dayken tarif edilemez aclarla dolu bir olume yol atg da dtitintilmez

degildir; listelik ne hasta yaknlar ne de dnyada herhangi bir kimse


bunu hibir zaman bilemeyecektir. llerleme ugruna dedigirniz bu be
del ok yksek degil midir?"

Eger Flourens bu mektupta yazdklarnda hakl olsayd, ilahi dn

ya rejiminin karanlk yollar hi olmazsa bir kere mazur gsterilmi

olurdu. Cellatlarnn ektigi aclar sayesinde hayvanlarn ocli boylece

alnm olurdu: her ameliyat canl hayvanlarn deneysel amalarla

kesilip biilmesi saylabilirdi o zaman ! Bu durumda insanlara, hatta


oldugu gibi tum mallkata kar gelitirdigirniz tavrn, tpk atiatt

mz bir ameliyattan sonra kendimize kar gelitirdigirniz tavra benze

digi , yani acya kar kor oldugumuz tiphesi dogard. Bizi bakalarn

dan ayran uzam ile kendi gemiimizin aclarndan ayran zaman ayn

anlama gelir; her ikisi de almaz bir engeldir. Ama dogann zerinde
ki sregen egemenlik, yani tbbi ve tp d teknik, gliclinli bu tur bir

korlemeden alr Bu egemenligi en batan olanakl klan ey unutma

dr. Bilimin akn koulu olarak bellek yitimi . Her eyletirme bir

unutu tur.

306
NOTLAR VE TASLAKLAR

YERSiz KORKU
Gzleri felakete dikmenin bir ekiciligi vardr. Ne ki bylece gizli

bir su ortaklg da sz konusu olur. Hakszlkta pay olan herkesin

ektigi sosyal vicdan azab ve doyasya yaanm yaama kar duyulan


nefret ylesine gldr ki, kritik durumlarda ikisi de insann karla

rna ikin intikam olarak dogrudan ters derler. Fransz burjuvala

rnda, faistlerin kahramanlk idealine ironik biimde benzeyen lm

cl bir rnerci vard: benzerlerinin Hitler'in ykseliinde ifadesini bulan

zaferinden, onlar batrnakla tehdit etse bile, sevin duyarlard; hatta


banlarn, savunduklar dzenin hakllgn ortaya koyan bir kant

olarak gryorlard. Bu davrann bir n-biimi, birok zenginin tu

turnlulugun rasyonelletirilmesi altna zorla koyduklar yoksulluk

imgesi karsndaki durulardr. Bu zenginlerin, her kuruu iin inat

la mcadele ettikleri halde, gerekirse hi kar koymadan tm mal


varlklarndan vazgernek ya da bu mal varlklarn sorurnsuzca kurna
ra yatrrnak gibi gizli bir egilirnleri vardr. Faizm koullarnda zengin

ler egemen olma hrs ile kendinden nehetin sentezine ularlar ve

yersiz korkularna daima: bunun olacagn biliyordum tavr elik eder.

307
AYDlNLANMANIN DIYALEicriCt

BEDENE LGi
Bilinen Avrupa tarihinin altndanbir de yeraltnda olan akar. Bu

ikinci tarih, uygarlk tarafndan basklanan ve arptlan insani igd


lerin ve tutkulann yazgsndan oluur. Gizli kalm olan gn na
karan faist gnmzn bak asndan, tezahr eden tarihin bu ka

ranlk tarafla olan balants da gzle grlr hale geldi. Bu balant

ulus devletlerin resmi menkbesinde ve bu konuda onun gerisinde

kalmayan ilerici eletirisinde geitirilmiti.

Sakatianan eylerin banda insann bedenle olan ilikisi gelir. Ya


rarlanma hakk ile emei birbirinden ayran iblm kaba kol gc
n aforoz etmitir. Efendiler tekilerin emei olmadan yapamadklan

lde emei aaladlar. Kle gibi emein de yara izleri [Stigma]

vardr. Hristiyanlk almaya vgler dzmesine karn, insann etini

her trl ktln kayna olarak aalamtr. Hristiyanlk dinsiz


Machiavelli'yle fikir birlii iinde, Eski Ahit'in bir lanet olarak tanmla
d emee methiyeler dzerek modern burjuva dzenini mjdelemi
tir. l Babalar, Dorotheus, Haydut Musa, Safdil Pavlus ve dier tin

fakirleri iin emek, insan dorudan Gn Krall'na erdiriyordu.

Luther ve Calvin'e gre emei selamete balayan ba o denli dalaktr

ki, Reform'un insanlan almaya armas insana alay gibi gelir; bir
izmenin solucann zerine basmas gibi.

Hkmdarlar ve patrikler dnyevi gnleri ile ebedi gayeleri ara

snda alm olan dinsel uurumu, tekilerin alma saatlerinden el

de ettikleri geliri dnerek aabiliyorlard. Bahedilmi seilmiliin

irrasyonellii kurtulu olasln onlar iin ak brakyordu. Oysa

tekilerin zerindeki bask daha ar hissedilir oldu. Onlar etin erk


araclyla aalanmasnn, bask altnda yaamann ideolojik yans

masndan baka bir ey olmadn belli belirsiz sezinliyorlard. Eski-

308
NOTlAR VE TASlAKlAR

agda klelerin bana gelenleri, modem smrge halklar da dahil

tm kurbanlar yaad: onlar aaglk saylmakzorundaydlar. Dogada

iki rk vardr: yukardakiler ve aagdakiler. Avrupal bireyin zgrle


mesi, dardan gelen fiziksel cebir azaldka, zgrleenler arasndaki

isel ayrmn daha da derinlere nfuz ettigi genel bir kltrel dn


m baglamnda gerekleti. Aagdakiler smrlen bedene kt g

zyle bakmalyd ve tekilerin aylaklklar sayesinde ugra edinebil

dikleri zihni en yce deger olarak grmeliydiler. Bu gidiat Avrupa'y

en yce kltrel baanlara imza atabilecek duruma getirmi olsa da, ta


bandan sezinlenen aldatlma hissi, bedenin denetim altna alnmasy

la birlikte bedene kar, yzyllardr halk ynlarnn dnce tarzna

sinmi olan ve Luther'in dilinde kendi otantik ifadesini bulan arsz k

tcllg ve ak-nefreti krkledi. Bireyin kendi bedeni ve bakala

rnkiyle olan ilikisinde, egemenligin irrasyonelligi ve hakszlg gad

darlk olarak yeniden ortaya kar ve nasl egemenlik zgrlkten

uzaksa, bu gaddarlk da sagduyulu bir ilikiden ve dingin bir d


nmden yle uzaktr. Bu durum, Nietzsche'nin ve daha nce Sade'n

gaddarlk kurarnlarnda btn kapsamyla ortaya konmu ve Freud'un

narsisizm ve lm drts gretilerinde psikolojik adan yorumlan

mt r.

Bedene kar duyulan ak-nefret modem kltrn btnne sin


mitir. Beden bir yandan aaglk, kleletirilmi olarak kmsenip

yadsmrken ayn zamanda yasak, eyletirilmi ve yabanclam ola

rak arzulamr. Yalnzca kltr bedene sahip olunabilir bir ey gzyle

bakar ve beden yalnzca kltrn iinde bir nesne, l ey, "corpus"

olarak, erkin ve komuta etmenin z olan zihinden ayr tutulur. !nsa

mn kendi kendisini corpus diye aaglamasyla, doga insan tarafndan


bir egemenlik nesnesi, bir hammadde olarak aaglanmasnn cn

309
AYDlNlANMANlN DIYALEKnCI

alr. Ykma ve gaddarla ynelik ce bir, bedene yaknlnn organik

olarak bastrlmasndan kaynaklanr; benzer biimde Freud'un dalice

sezgileri irenme duygusunu, dik yrmeye balanp yerden uzakla


lmasyla, erkek hayvan adet gren diiye eken koku duyusunun
organik olarak hastnlmasna balamt. Bat uygarlnda, hatta olas

lkla tm uygarlklarda bedensel olan tabulaunlmur; hepsinde be

den hem ekici hem de itici bir eydir. Yunan'n efendileri ve feoda

lizm iin bedenle iliki, kiisel atiklik yoluyla egemenliin koulu

olarak snrlandnlmt. Gvdenin bakmnn safa toplumsal bir he


defi vard. Kalos kagathos [Hziksel ve ruhsal gzelliin uyumlu birlik
telii] yalnzca ksmen yanlsamayd; gymnasium da ksmen kiinin

gcn gerekten korumak, hi deilse o efendivari duruunu eit

mek iindi . Egemenliin ticaret ve ulam dolaymyla uyguland

burjuva egemenliine btnyle geiinden, zellikle de endstrinin


ortaya kndan sonra biimsel bir deiim meydana geldi . insanlk

artk kllara deil, sonuta yine kllar yapan dev aygtiara boyun
eerek kendisini kleletiriyor. Bylece erkek bedenini ykseltmenin

rasyonel anlam kayboldu; on dokuzuncu ve yirminci yzylda bede

nin yeniden douuna ynelik romantik abalarsa ancak lm ve sa

katlanm olan idealletirmeye yarad. Nietzsche, Gauguin, George ve


Klages ilerlemenin bir sonucu olan bu ad konmam aptall grd
ler. Ne ki onlar da yanl bir sonuca vardlar. Hakszl olduu gibi if

a etmek yerine hakszln bir zamanki halini ulviletirdiler. Meka

niklemeye srt evirme, kendisine soylu bir hava vermeye alan en

dstriyel kitle kltrnn susne dnt. Sanatlar istemeyerek de


olsa, reklamlar iin beden ruh birliinin yitmi imgesini ie yarar hale
getirmekle meguld. Yaam grnglerinin Sann Canavar'dan g-

310
NOTlAR VE TASlAKlAR

ney denizi sakinlerine dek vlmesi kanlmaz olarak saronga filmi

ne, vitamin ve cilt kremi afilerine dnr. Bunlarn hepsi yalnzca

reklamlarn ikin hedeflerinin yerine geen benzerleridir: yeni,

heybetli, gzel, soylu insan tipi ya da baka bir deyile nderler ve

birlikleri. Faist nderler bizzat cinayet aletlerini ellerine alp tutsakla


nn tabanca ve krbala infaz ediyorlar, ama bu kez bedenlerinin s

tn gcnn sonucu olarak degil; nk artk o dev aygt ve onun ar

kasnda duran, ellerini kirlerrnek istemeyen gerek erk sahipleri dev

letin yce karlannn kurbanlarn onlarn karargahianndaki mah


zenlere teslim ediyorlar.

Gvdeyi [Krper] yeniden canl bedene [Leib] dntrmek ola

nakszdr. Gvde artk cesettir ve ne kadar idrnan yapm olursa olsun

bu degimez. Adnn imledigi gibi lye dnmek. dogay malzeme

ve madde haline getiren sregen srecin bir parasyd. Uygarlgn ba

armlan yceitmenin sonucudur; yani egemenligin tm insanlan ko


parp ayrdg bedene ve topraga kar edinilmi ak-nehetin sonucu

dur. Tpta insann cisimletirilmesine, teknikte ise tm dogann ey

letirilmesine duyulan o ruhsal tepki retken bir nitelik kazanr. Me

ru ya da gayri meru, bykl kkl erk sahiplerinin gizli ilerinde

kullandklan o katiller, caniler, o hayvaniam azmanlar; birisi halle

dilmesi gerektiginde o an orada biriveren zorbalar; lin edenler ve


klan yeleri; biri sesini kardgnda hemen agznn payn veren o
gl agabeyler; paralarn ve mevkilerini yitirdiklerinde, erkin koru

yucu eli stlerinden ekildiginde herkes iin tehlike haline gelen o

a Gney denizi sakinlerinin giydigi bir tr etekli giysi -yn.


ll KOrper tm cisimler iin gvde anlamna gelirken; Leib yalruzca canllarn
gvdesi, bedeni iin kullanlr. Korper "l, beden, cisim" anlamndaki La
tince corpus'tan gelir -yn.

311
AYDlNLANMANIN DIYAlEKTlGI

korkun simalar; tarihin karanlklannda varlklarn srdrp, ege

menligin varlg iin elzem olan korkuyu diri tutan btn o kurtadam
lar: hepsi bedene kar kaba ve dogrudan bir ak-nefret duyumsar;
dokunduklan her eyi kirletip, kta grdkleri her eyi yok ederler
ve bu yok edi eylemenin hncdr; kr bir fkeyle, canl nesne ze
rinde o geri alnamayacak olan yinelerler: yaamn tin ve tinin nesnesi

biimindeki blnn . Insan onlar kar konmaz biimde kendi


sine eker; onlar insan bedene indirgemek isterler; hibir eyin yaa
masna izin verilmemelidir. En aagdakilerin kendilerini, ldrme e
dimi sayesinde ecinselce ve paranoyaka ilikilendirdikleri, onlar iin
artk kreimi olan o yaama kar duyduklar, dind st tabaka tara
fndan oldugu kadar dinsel st tabaka tarafndan da zenle gelitiriJip
korunan dmanlklar ynetim sanatnn daima vazgeilmez bir arac

olmutur. Kleletirilenlerin yaama kar besledikleri dmanlk tari


hin karanlk yznn bitmez tkenmez kaynagdr. Priten arlk,
ayyalk bile yaamdan aresizce alr.

Totaliter propagandann doga ve kader ak, bedene baglanmlga


ve baanszlga ugram uygarlga kar stnkr duyulan bir tepki

den baka bir ey degildir. Bedenden kurtulunamaz ve vurulamadg


noktada ona vgler dzlr. Faistlerin "trajik" dnya gr gerek
kanl dgnn ideoloji k bekarlga veda gecesidir. Orada bedeni ven
ler, o jimnastikiler ve ak hava dknleri hep ldrmeye en yatkn
kiiler olagelmilerdir; tpk dogaseverlerin ava yaknlk duymalan gi
bi. Bedene seyyar bir dzenek gzyle bakar , ek! em yerlerinden b

lmlere ayrr ve eti de iskeletin kaplamas olarak grrler Bedeni


kullanmay grenirler, uzuvlarna sanki gvdeden ayrlm para
larm gibi davranrlar. Yahudi gelenegi insann boyunun metreyle l
lmesi konusunda bir nefret alar, nk llerin de boyu llr -

312
NOTlAR VE TASLAKLAR

tabut iin. Beden gdmleyicilerinin houna giden budur ite. Onlar

farknda olmadan tekini tabutunun bakyla lerler. Kendilerini

grdklerini dile getirirken ele verirler: insanlar uzun, ksa , iman


ve kilolu diye adlandrrlar. Hastalga ilgi duyarlar ve ayn masada bir
likte yemek yedikleri kiinin imdiden lmn gzlerler ve sz ko

nusu kiinin saglgn merak edileri de asl ilgilerinin ancak zayfa

rasyonelletirilmesinden ibarettir. Dil onlara ayak uydurur. Ingilizce

ve Franszcacia canl ormana odun denmesine benzer biimde gezinti

yi hareket etmeye, yemegi de katarilere dntrr.a Toplum lm is


tatistikleriyle, yaam kimyasal bir srece indirger.

Toplama kamplarndaki tutsaklarn, modern cellatlarn rasyonel

bir neden olmakszn ikenceli lm ekledikleri eytanca aaglan

nda , men edilmi dogann yceltilmemi, ama yine de basklanm

bakaldrs aga kar. Btn berbatlgyla dogann bu bakaldrs a


k ugruna lme gidene, szm ona cinsel sapga ve libertine denk
gelir; nk cinsellik indirgenmemi beden, modern cellatlarn gizli

den gizliye aresizce mptelas olduklar bir ifadedir. zgr cinsellik

te katili korkutan ey o yitmi dolayszlk, iinde var oluunu srdre

medigi kkensel birliktir. zgr cinsellik dirilip yeniden yaamaya

devam eden ldr. Katil bu yzden her eyi hie evirerek bir klar,

nk kendi iinde birligi bagmas gerekir. Katilin gznde kurban,


zlmeden varlgn srdrebiimi yaamd r. Bu nedenle paralan
maldr ve tm evren yalnzca toza ve soyut erke dnmelidir.

a Ingilizce wood, Franszca bois hem orman hem de odun anlamna gelir -yn.

313
AYDINLANMANIN DlY ALEKT!GI

KTLE TOPLUMU
ne kan her eyi eit klan ve kalburstlgn btnleyicisi olan
toplumsal mekanizma yldz kltrnn bir parasdr. Yldzlar dn
yay saran hazr giyime ve sarkan iplikleri kesip atan hukuki ve eko
nomik adaletin makasma uygun kalplardr o kadar.

Zeyl

Bir yandan insanlarn ayn seviyeye getirilmesine ve standartlat


rlmasna, te yandan da nder ahsiyet olarak adlandrlanlara, sahip
olduklar erke karlk gelecek biimde yetkinlemi bir bireyselligin
elik ettigi kans bir yanlg ve bizzat ideolojinin bir parasd r. Gn

mzn faist efendileri kendi reklam aygtlarnn ilevi olarak stn


insan olmaktan te, saysz insann zde tepkilerinin kesime nokta
lardrlar Eger gnmz kitle psikoloj isinde her bir bireyin erksiz
Ben'inin kolektif ve dev boyutlarda iirilmi yanstmalar olarak n
der artk babay temsil etmiyorsa, o zaman nder ahsiyetler gerekten
de o yanstmalarn temsil ettiklerine karlk geliyordur. Onlarn ber

ber, tara tiyatro oyuncusu ve ikinci snf gazetecileri andrmalar bo


una degildir. Ahlaki etkilerinin bir ksm, kendi balarna herkes gibi
erksizken, herkes adna erki tm heybetiyle cisimletirmelerinden ileri
gelir; aslnda onlar erkin tesadfen doldurdugu boluklardan baka
bir ey degildirler. Bununla birlikte bu nder ahsiyetler bireyselligin

zlnden muaf degildirler; tam tersine, zlm bireyler onlarn


ahsnda zaferini kutlar ve nderler bir biimde, onlar zldg iin
dllendirilmi olurlar. Onlar btn burjuva ag boyunca ksmen
oldugu gibi, lider roln oynayan oyuncular haline geldiler Bismarck
ile Hitler'in bireysellikleri arasndaki mesafe, "Dnceler ve Anlar"n
dzyazs ile "Kavgam"n tarzaneas arasndaki mesafeden daha az de-

314
NOTU\R VE TAS!.AKI..AR

ildir. Faizme kar mcadelenin nemli bir sorunu da, iirilmi

lider imgelerini kendi hilikleriyle ayn lye indirgemektir. Chap


lin'in filmi en azndan diktatr ile getto berberi arasndaki benzerlii
sergileyerek asl noktaya parmak basmtr.

315
AYDlNLANMANlN D IYALEalGl

ELKLER
liksavlan [Grundsatzl ve sonsavlan [Folgesatzl ile demirden bir
manukllg olan ve her ahlaki ikileme gvenilir biimde uygulanabi
len bir ahlak sistemi - felsefecilerden beklenen budur. Felsefeciler de
kural olarak bu beklentiyi yerine getirmilerdir. Pratik bir sistem, ge
limi bir vicdan muhasebesi [Kasuistikl oluturmasalar da kurarnla
rndan yetkeye boyun egme sonucunu kartabildiler. ogunlukla ka
musal praksis tarahndan zaten onaylanm bulunan tm degerler
cetvelini ayrrolam mamgn, tehirin ve aikarlgn tm rahatlgyla
bir kez daha temellendirdiler. Epikuros: 'Tannlara geleneksel yerli
din araclgyla hrmet ediniz" demi, Hegel de onu izlemitir. Bu tr
bir beyanda bulunurken tereddt eden felsefecilerden genel bir ilke
sunmalan daha ateli biimde istenir. Eger dnme , hkm sren

kurallan dpedz yeniden onaylamayacaksa, zaten geerli olan basit


e hakl kanrken oldugundan ok daha kendinden emin, evrensel ve
buyurgan bir biimde ortaya kmak zorundadr. Hkm sren erkin
haksz oldugunu mu dnyorsun? Erk yerine kaos mu hakim ol
sun? Yaamn birmekletirilmesini ve ilerlemeyi mi eletiriyorsun?

Akamlan mum gmda oturup, kentlerimizde ortaagda oldugu gibi


pis bir p kokusunun yaylmasna m izin verelim? Eger mezbahalar
dan holanmyorsan toplum bundan byle ig sebze mi yesin? Ne ka
dar sama olurlarsa olsunlar, bu trden sorulara verilen olumlu yant
lar taraftar bulmaktadr. Siyasal anarinin, uygulamal sanatlar alann

daki kltrel tutuculugun, radikal vejetaryenligin, yoldan km mez


heplerle partilerin szm ona bir reklam gc vardr; yeter ki sz ko
nusu greti yeterince genel, kendinden emin, evrensel ve buyurgan

Die Nachsohratiher, yaynlayan: Wilhelm Nestle, jena 1 923, c_ , 72a, s. 95.

316
NOTlAR VE TASLAKLAR

olsun Katlanlamaz olan insaniann o ya/ya da'dan syrlma abalar,


soyut ilkelere gvenmemeleri ve doktrinsiz, hi sapmakszn ilerleme
leridir.

Iki gen aralarnda konuuyor:

A. Demek ki hekim olmak istemiyorsun?

B. Hekimler lmekte olan insanlarla meslekleri geregi ok ili dl

olurlar; bu insan kanlatnr. stelik anan kurunsallama koullarn


da hekim hastalarn karsnda iletmeyi ve iletmenin hiyerarisini
temsil eder. Sk sk lmn vekiliymi gibi davranmaya alr sanki.
Byk lekli bir iletmenin tketicinin karsna diktigi faili halini
alr. Otomobil sat sz konusu olsa sorun olmazd bu, ama ekip
evrilen meta yaam, tketiciler de ac eken insanlar olunca, bu pek
iinde olmak isteyecegim bir durum saylmaz. Aile hekimligi meslek

olarak belki daha zararszdr, ama o da kaybolmaya yz tutmutur.

A. O halde sana gre en iyisi ya hi hekim olmamas ya da o eski


arlatanlarn geri gelmesidir?

B. Byle bir ey demedim Ancak hekim olmaktan iirkiiyorum,

zellikle de biiyk bir hastanede ynetimi elinde tutan bir bahekim


olmaktan. Elbette hastalar kendi haline terk etmektense hekimlerin
ve hastanelerin varlgn yeglerim. Ben savc da olmak istemiyorum;
ama soyguncularla katillerin istedigi gibi su ilemeleri, onlar cezaevi
ne gnderen byle bir kurulun var olmasndan ok daha biiyk bir
ktlkmu gibi geliyor bana. Adalet aklsaldr. Akla kar degilim;

yalnzca akln hangi biime biiriindugunii aka grmeye alyo


rum.

A. Kendinle eliiyorsun. Hekimlerin ve yarglarn sagladklann


dan sen kendin de yararlanyorsun. Sen de onlar kadar sulu saylr
sm. Yalnzca bakalannn senin iin yerine getirdigi ilerle ugramak

317
AYDlNLANMANIN DIYALEKTICI

istemiyorsun. Kendi varoluun kurtulmak istedigin ilkeyi varsayyor.

B. Bunu yadsyacak degilim; ama eliki zorunludur. Bu eliki ,


toplumdaki nesnel elikiye yanttr. lblmnn bu denli ayrmla
tg gnmz toplumunda, herkesin sulu oldugu dehet kendisini bir
noktada gsterebilir. Eger bu dehet yaylrsa, hatta insanlarn yalnzca
kk bir blm bu dehetin bilincine varrsa akl hastaneleri ile ce
zaevleri belki insanileir; mahkemeler de sonunda gereksiz hale gele

bilir. Ama yazar olmak istememin nedeni bu degil. Ben yalnzca her
kesin iinde bulundugu korkun durum hakknda daha berrak bir fi
kir edinmek istiyorum.

A. Ama herkes senin gibi dnse ve kimse ellerini kirJetrnek iste


meseydi ne hekim ne de yarg kalrd ve dnya bugn oldugundan

da dehet verici grnrd.

B. Tam da bu bana kukulu grnyor: herkes benim gibi dn


se yalnzca ktlge kar kn aralarnn degil, ktlgn kendisi
nin azalacagn umut ediyorum. lnsanlgn daha baka olanaklar var.
Ben tm insanlk degilim ve dncelerimde insanlg yle kolayca
temsil edemem. Her eylemimin ayn zamanda genel bir maksime uy
mas gerekligini savunan ahlak kural olduka sorunludur. Byle bir
dnce tarihi gz ard eder. Neden benim hekim olma konusundaki
isteksizligim hekimlerin olmamas gerektigi gryle bir tutulsun?
Gerekte iyi bir hekim olmaya yatkn ve bunun iin bir frsattan tesi
ne sahip olan o kadar ok insan var ki. Bu insanlar gnmzde bu
meslege getirilen snrlar iinde ahlaka uygun davranrlarsa hayranlg
m kazanrlar. Belki sz ettigim o kt tarafiann azaltlmasna katkda
bulunurlar; ya da belki de tm mesleki becerilerine ve ahlakllkianna
karn ktlg daha da derinletirirler. Zihnimde tasarladgm kada
ryla kendi varoluum, kapldgm dehet ve bilgi istencim bana, kim-

318
NOTIAR VE TASlAKlAR

seye dorudan yardm edemesem bile, hekimlik meslei kadar hakl


bir zemine dayanyormu gibi geliyor.

A. Ama eer gnn birinde tp eitimi alm olman sayesinde, sev


diin ve sen olmadan yaamn yitirecek olan bir kiiyi kurtarabilece
ini bilsen, hemen bu meslee girmez miydin?

B. Olaslkla; ama imdi kendin de gryorsun ki, u acmasz tu

tarllk merakn yznden sama bir rnek vermek zorunda kaldn;


oysa ben ii zorlatran inatlm ve elikilerimle saduyunun snr
lar iinde kalmaya devam ettim.

Bu sohbet bir kimsenin praksis karsnda dnmekten vazge


mek istemedii her yerde yinelenir. O kimse mantk ve tutarlln da

ima kar tarafta olduunu grecektir. Kim canl hayvanlarn deneysel


amalarla kesilip biilmesine karysa, tek bir basilin yaamna mal
olacak tek bir nefes bile almamaldr. Mantk ilerlemenin ve gericili
in, her durumda da gerekliin hizmetindedir . Yine de eitimin radi
kal olarak gereklie younlat bir ada, sohbetler giderek seyrek

lemektedir ve B. adndaki nevrotik kiinin salkl hale gelmernek

iin insanst bir gce gereksinimi olacaktr.

319
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

iARETLENMi
Insanlar 40 ile so yalar arasnda garip bir deneyimden gemeye
balarlar Birlikte bydkleri ve imdiye kadar ilikilerini srdr
dkleri kiilerin ounun alkanlklarnda ve bilinlerinde kimi bo
zukluklann ortaya ktn kefederler. Biri, almay ylesine aksatr
ki ii bozulur; teki, karsnn kabahati yokken evliligini bozar; bir di

eri zirnnetine para geirmeye kalkar Ama bandan sarsc olaylar


gemeyen kimseler de dalma belirtileri gsterir. Onlarla yaplan soh
bet slar , larhuac, abuk sabuk bir nitelie brnr. Yalanmaya
yz tutmu kii, bir zamanlar bakalarndan zihinsel uyarmlar alr
ken, imdi bir konuya gnll, nesnel bir ilgi gsteren neredeyse tek
kiinin kendisi olduunu lark eder

Bu kimse yadanndaki gelimeyi balangta ters bir rastlant ola


rak grme eilimindedir. Yalnzca arkadalar ktye doru deimi
tir. Belki de bu, o kuan kendisiyle ve onun zel dsal yazgsyla
ilintilidir. Ne ki sonunda byle bir deneyime yabanc olmadn ke
feder; ama rarkl bir bak asndan: genliin erikinleri grd ba

k asndan. O genken u ya da bu retmeninde, amcalarnda ve


teyzelerinde, anne ve babasnn dostlarnda , sonralan da niversite
hocalannda ya da staj yapt irketteki efinde bir eylerin yanl gitti
inden emin deil miydi? Bu ister onlarn gln delice davranlar
yznden, ister mevcudiyetlerinin zellikle bo, skc, hayal krc ol
mas yznden olsun.

Bu kimse o sralarda konunun stnde fazla dnmeyip, erikin


lerin bayalklarn sadece doal bir olgu olarak kabul ediyordu . im
di verili koullar altnda, teknik konulardaki ve belirli anlksal beceri
lerini henz korumaktayken sadece varoluu srdrmenin, ergin yaa
gelindiinde alkla yol atn kesin olarak grmektedir Gngr-

320
NOTLAR VE TASLAKLAR

m kiiler de bu kural bozmaz. Insanlar genliklerinde besledikleri

umutlarna ihanet edip yaamlann dnyann gidiatma gre ayarla

dklar iin sanki erken gelen bir kle cezalandrlyor lar.

Zeyl
Bugn bireyselligin daglmas bireysellik kategorisinin tarihsel ol

dugunu anlamamz sajamakla kalmyor, bireyselligin olumlu nitelii

konusunda kukular da uyandryor. Rekabet evresinin o kendisine

zg ilkesi bireye yaplan hakszlkt. Ayn ey yalnzca bireyin ilevi


ve toplumdaki tikel karlar iin deil, bizzat bireyselliin isel bilei
mi iin de geerlidir. Her ne kadar bireyselligin damgasn tasa da,

insann zgrleme eilimi ayn zamanda insanln zgrlemesi ge

reken mekanizmalarn bir sonucudur. Bireyin bamszl ve kyas

lanmazl, irrasyonel btnn kr ve baskc erkine kar gsterilen

direniin billurlaug yerdir. Ne ki bu direni tarihsel olarak ancak ba


msz ve kyaslanmaz bireyin krl ve irrasyonellii sayesinde ola

naklyd. Buna karlk, btne tikel olarak her koulda kar koyan

her ey berbat ve bulank bir biimde mevcut olana yapk kalr. Bir

insann bireysel, znmeye uramam zellikleri her zaman ikisini


birden kapsar: egemen sistem tarafndan tam olarak ele geirilmemi,

ans eseri varln srdrm zellikleri ve sistemin kendi yesini sa


katlamasndan kaynaklanan hasann izlerini. Sistemin temel hkmleri

bu zelliklerde abartl biimde yinelenip durur: sabit mlkiyet cimri

likte, dnmsz z-varl koruma da hastalk hastalnda. Bireyin

bu zelliklerden g alarak doa ile toplumun, hastalk ile illasn


cebrine kar ayakta kalmaya abalamas, zorunlu olarak bu zellikle

rin de zorlanml bir nitelige brnmesine yol aar. Birey en iteki


hcrelerinde bile, kendi iinde kamaya alt ayn erkle kar kar-

321
AYDlNLANMANlN DIYALEKTICI

ya gelir. Bu da bireyin kan umutsuz bir Khimaira klar . Maliere'in

komedileri, tpk Daumier'nin karikatrleri gibi bu lanetin farknda


dr; oysa bireyi ortadan kaldran Nasyonal Sosyalistler bu lanetten

zevk duyup Spitzweg'i klasik ressamlan yaparlar.

Katlam bireymutlak anlamda degil de ancak katlam bir top

luma kyasla daha iyi olan temsil eder. KolektiCin bireye hep yeniden

ektirdiklerinden ve ancak tek bir birey kalmadgnda tamamna ere

cek olan gelimelerden duyulan utanc diri tutan, katlam bireydir.

Bugnn benliksizletirilmi yandalar dnn takntl eczacsnn.


tutkulu gl yetitiricisinin ve siyasal zrlsnn sonulandr.

322
NOTLARVE TASLAKLAR

FELSEFE VE BLM
Bilimin toplumsal iblmndeki yerini saptamak kolaydr. Bili
min grevi olgulan ve olgularn ilevsel baglantlann olabildigince
byk nicelikler halinde biriktirmektir. Depolama dzeni ak ve se
ik olmaldr. Oyle ki tekil endstriler istenilen anlksal metay aradk
lar snflandrma iinde annda bulup karabilsin. Metalar byk l
de endstrinin belirli istekleri gz nnde tutularak bir araya getiri
lir.

Tarihsel yaptlar da malzeme saglamaldr. Bu malzemeyi degerlen


d.irme olanaklar dolaysz biimde endstride degil, dalayl olarak ida
rede aranmaldr. Tpk bir zamanlar Machiavelli'nin yazdklarn

prensierin ve cumhuriyetierin kullanmna sunmas gibi, bugnn ta


rihileri de ekonomik ve politik komiteler iin alrlar. Bu anlaya

gre tarihsel biim kukusuz bir engel oluturur; bu durumda en iyisi,


tarihsel malzemeyi derhal belirli bir idari greve gre dzenlemek ola
caktr: meta fiyatlannn ya da kitlesel ruh hallerinin gdmlenmesine

gre. Idari ve endstriyel konsorsiyumlarn yan sra sendikalar ve


partiler de alc olarak sahneye kar.

Resmi felsefe bu dogrultuda ilerlik gsteren bilime hizmet eder.


Bir eit zihinsel Taylorizm gibi felsefeden, zihnin retim yntemlerini
slah etmeye yardm etmesi, bilgilerin biriktirilmesini rasyonelletir
mesi, anlksal enerji israfin nlemesi beklenir . Iblmnde kimya ve
bakteriyolojiye oldugu gibi felsefeye de bir yer verilmitir. Ortaagn

Tanr'ya tapnlmasna ve ebedi zlerin tehirine geri agran birka


felsefe knnts dnyevi niversitelerde hala ho grlyorsa, bunun
nedeni bu knntlarn o kadar gerici olmasdr. Bunun dnda birka
felsefe tarihisi Platon ve Descartes'n gretilerinin eskimi oldugunu
belirtip yorulmak nedir bilmeden onlar aklayarak nesiini srdrr.

323
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

Onlara arada bir baz duyumculuk [ Sensualismus] gazileri ya da h

nerli kiisekiler [Personalist] katlr. Bu insanlar aksi takdirde bilim

tarlasn saracak olan diyalektik yabanotlarn yolarlar.

Ama felsefe, dnme deyince, kendisini idare edenlerin tersine,

baat iblmne teslim olmamay ve grevlerinin bakas tarafndan

buyrulmasna izin vermemeyi anlar. Mevcut olan, insanlara yalnzca

fiziksel tahakkm ve maddi kar araclyla bask uygulamaz, bunu

kar konulmaz telkinle de yapar. Felsefe bir sentez, temel bilim ya da

st-bilim deil de, bu telkine gsterilen bir direnme abas, anlksal ve


gerek zgrlk dorultusunda bir kararllktr.

Egemenlik altnda olutuu biimiyle iblm bu srada hibir

ekilde gz ard edilmez. Felsefe egemenliin iblmnnn kanl

maz olduuna ilikin yalann yalnzca saptar. Felsefe, o stn erkin


kendisini hipnotize etmesine izin vermeyerek, apriori olarak hcum

edilmesi ya da yeniden yn verilmesi gerekmeyen, aksine, iblm


nn bizzat uygulad bylerden bamsz olarak kavranmas gere

ken toplumsal makinelerin tm gizli sakl kelerine dek iblm

nn izini srer. Endstrinin anlksal ubelerinde, yani niversitelerde,

kiliselerde ve gazetelerde alan memurlar felsefeden, pasaport sorar


gibi, iz srn merulatrd ilkelerini gstermesini istediklerinde,

felsefe kendisini lmcl bir aresizlik iinde bulur. Felsefe, geerli


olanlarn tersine uygulanabilir olabilecek hibir soyut norm ve hedef

kabul etmez. Mevcut olannn telkinlerine kaplmamasnn nedeni fel

sefenin burjuva ideallerini, derinlemesine anlamadan kabul etmesidir;

bunlar ister mevcut olann temsilcilerinin arptlm biimde de olsa


ilan ettikleri idealler olsun, ister btn gdmlemelere ramen gerek

teknik gerekse kltrel kurumlarn nesnel amac olarak hala az ok


saptanabilen idealler olsun. Felsefe iblmnn insanla hizmet iin

324
NOTlAR VE TASLAKlAR

var olduguna ve ilerlemenin zgrlge gtrdgne inanr. Iblm

ve ilerlemeyle kolayca anlamazlga dmesi bu yzdendir. Felsefe

inan ile gereklik arasndaki elikiyi dile getirirken zaman tarafn


dan belirlenen grnglere yakn durur. Gazeteden farkl olarak, de
vasa boyutlarda tasarlanm bir kitle katliam felsefe iin birka zihin

sel zrlnn yok edilmesinden daha nemli degildir. Faizmle ili

dl devlet adamnn entrikalann mtevaz bir lin giriimine, film

endstrisinin reklam lgnlgn da iten bir lm ilanma yeg tutmaz.

Felsefenin yle byk olana egilimi yoktur. Bundan dolay mevcut


olana kar hem yabanc hem de anlayldr. Felsefenin sesi nesneye

aittir, ama nesnenin istenci olmadan. Sesi, onsuz sesini duyuramaya

cak ve zaferi sessizce kutlayacak olan elikinin sesidir.

325
AYDlNLANMANlN DIYALEKTlGI

DNCE
Bir kuramn dogruluguyla verimliliginin ayn ey oldugu inanc el
bette bir yanlgdr. Ancak kimileri bunun tersini kabul eder gibidir.
Onlara gre kurarn dnmede uygulanma olanag bulma gereksinimi

duymaz, hatta kurarn dedigin dnmeyi btnyle gereksiz klar.

Byle kimseler her ifadeyi inancn son bildirimi, bir buyruk ya da ta

bu olarak yanl anlarlar. Bir tanrymasna fikrin buyrugu altna gir

mek isterler ya da bir puta saldm gibi ona saldrrlar. Bu kimseler

dnmenin karsnda zgr bir tavr sergileyemezler. Ama insann


etkin bir zne olarak dnmeye katlm hakikatin bir parasdr. in

sanlar istedikleri kadar kendi iinde dogru nermeler dinlesinler; o

nermeler ancak insanlar onlar dinlerken bir yandan onlar hakknda

dnmeye devam ederlerse hakikat kazanr.

Fetiizmin bu tr gnmzde kendisini iddetli biimde ifade


ediyor. Insandan dncesinden tr, onu dogrudan praksise sok
mu gibi hesap soruluyor. Yalnzca erki hedef alan sz degil, el yorda

myla, deneye deneye, yanla dme olaslgyla oynayarak devinen

sz de srf bu nedenle ho grlmez. Ama: bitmemi olmak ve bunu

bilmek birlikte lme giuneye deger trden bir dnmenin, hatta


zellikle o dnmenin zelligidir. Hakikatin btn olduguna ilikin
nermenin kendi kartyla, yani hakikatin ancak paralar halinde va
roldugu nermesiyle ayn oldugu ortaya kyor. Entelektellerin, son

on yldr hi bo durmayan cellatlar iin bulduklar bahaneterin en za

valls, kurbann ugrunda ldrldg dncenin bir hata oldugu


dur.

3 26
NOTLARVE TASLAKLAR

NSAN VE HAYVAN
Avrupa tarihinde insan ideas kendisini, insan ile hayvan arasn
daki !arkta ifade eder. Hayvann akldan yoksun oluu insann saygn
lgna kant olarak gsterilir. Bu kartlk burjuva dncesinin tm
eski atalar, kadim Yahudiler, Stoaclar ve Kilise Babalar tarafndan,
sonra da ortaag ve yeniag boyunca ylesine bir sebat ve szbirligiyle

yinelenip durdu ki, az saydaki diger idea gibi Bat antropolojisinin


demirbalarna dahil oldu. Bu kartlk gnmzde de kabul grmek
tedir. Davranlar bu kartlg unutmu gibi yapyor yalnzca. Diz
ginlerinden kurtulmu bir biimde, o korkun fizyoloji laboratuarla
rnda savunmasz hayvanlardan zorla elde ettikleri formlleri ve so

nular aynen insanlarn zerinde uygulamalar bu ayrm daha da us


taca ortaya karr. Davranlarn sakat braktklar hayvan gvdele
rinden elde ettikleri bu karmlar, zgrce yaayan hayvana degil de
daha ok gnmz insanna uygun der. Gnmz insan hayvanla
ra byle kt davranmakla, btn yaradl iinde bir tek kendisinin
gnll bir biimde byle mekanik, kr ve otomatik i grdgn

ilan etmitir; tpk aratrmacnn istifade ettigi o eli kolu bagl kurba
nn debelenmelerindeki gibi. Terih masasnn bandaki profesr bu
debelenmeleri refleks diye bilimsel yoldan tanmlarken, sunak ban
daki kahin de tanrlarn iaretleri diye duyururdu. Acmaszca ileyen
bu akln sahibi insandr; kanl karmarna varmak zere insann
kullandg hayvannsa elinde bir tek akld deheti, n kesilmi ka
ma drts vardr.

Akldan yoksunlugun szckleri yoktur. Grnen tarihe egemen


olan, akln sahip oldugu belagattir. Tm yeryz insann anna tank
lk eder. Aklsz mahlkat savata ve barta, arenalarda ve mezbaha

larda, ilkel insan srlerinin ilk planlama giriimleri sayesinde alt et-

327
AYDINLANMANIN DIYALEKfiCI

tikleri mamutlarn yava lmnden hayvan aleminin gnmzde s

mrlmesine kadar akl aralksz olarak tecrbe etmitir. Bu grnr

deki gidiat grnmeyen gidiat: akln olmakszn varl, hay


vanlarn varoluunun kendisini cellatlardan gizler. Halbuki hayvanla

rn varoluu psikolojinin gerek konusu olabilirdi; nk yalnzca

hayvanlarn yaam devinimlere gre seyreder. Psikolojinin insanlar

aklamak zorunda kald noktada insanlar oktan gerilemi ve yk


ma uramtr. Insanlarn psikolojinin yardmna bavurduu nokta

da, insanlar arasndaki dolaysz ilikinin ksr alan biraz daha daralt
lr ve burada bile insan eye dntrlr. Psikolojiye bavurulmas,

bakalarn anlamak sz konusuysa kstahlktan, insann kendi gd

lerini aklamak sz konusu olduundaysa duygusallktan baka bir

ey deildir. Ama hayvan psikolojisi nesnesini gzden kaybetmitir;


eziyet dolu tuzaklar ve labirentlerinden tr, ruhtan sz edip onu

tanmann dorudan ve yalnzca hayvanlarla ilimili olduunu unut


mutur. Madun olarak nitelese de hayvaniara bir ruh atfeden Aristote

les bile, onlara zg yaamdan ok bedenlerden, uzuvlardan, hare

ketlerden ve remeden sz etmeyi yelemitir.

Hayvanlar alemi kavramszdr. Bu alemde, grnenin ak iinde


zde olan skca yakalayp, rneklerin eitliliinde ayn tr, dei
en durumlarda ayn eyi belirleyecek bir sz yoktur. Burada tanma

olasl yok olmasa bile, zdeleme elzem rneklerle snrlandrlm

tr. Akn iinde hem kalc olarak belirlenebilecek hibir ey yoktur,

hem d e her ey bir v e ayn kalr, nk ne gemie ilikin sabit bir bil

gi, ne de gelecee ynelik berrak bir ngr sz konusud ur. Hayvan


adn bilir, ama bir benlii yoktur; kendi iinde kapatlmtr, ama ge
ne de ard ardna gelen zorlamalara kar aktadr ve hibir idea o

zorlamalar aamaz. Hayvanlar teselliden yoksun olularn korkunun

328
NOTlAR VE TASlAKlAR

hafifletilmesiyle takas etmezler, mutluluk bilinlerinin olmayn da

ac ve kederin yokluguyla. Mutlulugun tzsel bir hal alabilmesi ve

varlga lm bahedilebilmesi iin, zdeletiren anmsaya, yattnc


bilgiye , dini ya da felsefi ideaya, ksacas kavrama gerek vardr Mutlu

hayvanlar yok degil, ama ne kadar ksa solukludur bu mutluluk! Hay

vann zgrletirici dnce tarafndan kesintiye ugratlmam sresi

kasvetli ve bunaltcdr. Bo varoluun kemiriciliginden kurtulabilmek

iin omurgasn dilin oluturdugu bir diren gerek. En gl hayvan


bile sonsuzca zrl saylr. Schopenhauer'in yaam sarkacnn ac ile

can sknts, drtnn doyuma ulatg anlar ile bitimsiz bir ihtiras
arasnda salnp durduguna ilikin gretisi kt kaderi idrak ederek

engellemeyen hayvan iin geerlidir. Hayvan ruhunda insann tikel

duygular ve ihtiyalar, yani tinin geleri dayanag olmakszn mev

cuttur; o dayanag ancak rgtleyen akl verebilir Hayvanlarn en iyi


gnleri uyanklktan glkle ayrt edebildikleri bir dmesine te

lal bir art ardalk iinde akp gider. Oyun ile ciddiyet, kabus grmek

ile uyanp gereklige mutlu bir dn yapmak arasnda berrak bir ge

i noksandr onlarda .

Halk masallarnda insanlarn ceza olarak bir hayvana dnm

yinelenip durur. Insann bir hayvan bedenine hapsedilmi olmas bir


lanet anlamna gelir. ocuklar ve halklar bu trden bakalamlar do

laysz biimde tanyp bilirler. En eski kltrlerdeki ruh gne ilikin

inan bile hayvan biimini bir ceza ve ikence sayard. Hayvann bak

ndaki suskun vahet, insanlarn bu trden bir dnmden duyduk


lar dehetin aynsn imler Her hayvan eski aglarda meydana gelmi

ve derin bir etki brakm bir felaketi hatrlatr Masallar insann sez

diklerini dillendirir. Prensin akl yerinde oldugu iin zaman geldigin


de derdini dile getirip perinin byy bozmasn saglayabilir; akldan

329
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

yoksun oluu hayvan sonsuza dek o biimin iinde hapseder. Bundan

kurtulmann tek yolu, gemii dolaysyla hayvanla bir olan insann


byyl bozan sz kefedip, bu sz sayesinde zamann sonunda son
suzlugun tatan kalbini yumuatmasdr.

Akl sahipleri akl olmayan hayvan konusunda tasalanmaya bo bir

ugra gzyle bakarlar. Bat uygarlg bunu kadnlara brakmtr. On

larn bu uygarlg doguran yeteneklere bagmsz bir katklar yoktur.

Dardaki dmanca dnyaya karan, etkin olmak ve abalamak zo


runda olan erkektir. Kadn bir zne degildir. Kapal ev ekonomisinin
yitip gitmi zamanndan kalma canl bir ant olarak kadn retimde

bulunmaz, onun yerine retimde bulunanlarn bakmn stlenir. Er

kek tarafndan dayatlan iblmnn kadna yaradg pek sylene

mez. Kadn biyolojik iievin cisimlemi hali, uygarlgn boyunduruk


altna almay amndan saydg dogann imgesi oldu. Dogaya snrsz
lde egemen olma, kozmosu sonsuz bir av sahasna dntrme,
bin yllarn dyd. Erkek toplumundaki insan ideas da buna gre

tasarlanmt. Insann vndg akln anlam buydu ite. Kadn erke

ge gre daha kk ve zayft; ikisinin arasnda kadn iin alamaz bir

fark vard ve doga tarafndan dayatlan bu fark, erkek toplumu iin

olabilecek en utan verici, en aaglayc eye dnt. Dogann bo


yunduruk altna alnmas asl ama haline geliliginde biyolojik zahyet
balca utan nianesi saylr; dogann vurdugu gszlk damgas

iddeti kkrtan bir iarete dnr. Ister klelik, ister hal seferleri,

ister sradan pogromlar olsun, byle popler kurumlar sz konusu ol

dugunda nderlik etme hrsatn tarih boyunca hi karmam olan ki


lise, Ave Maria'sna ragmen kanya deger bierken de Platon'un yolunu
izlemitir. O aclarla dolu Tanr'nn Annesi imgesi anaerkil kalntlara

verilen bir dnd. Ne var ki kilise, kadn madunluktan kurtaracak

330
NOTLAR VE TASlAKLAR

bu imge araclyla o madunlugu onayiayp merulatrmtr. Kilise

nin meru oglu de Maistre yle haykrr: "Kadnlarn aslnda ilahi ya

saclan kaynaklanan zgrlgne gz yumarak bu yasann Hristiyan


topraklardaki etkisini belli bir lde silip atmak, hatta zayflatmak,

asil ve heyecan veren zgrlgn ok gemeden yozlap utanmazla

dntn grmek iin yeterlidir. Bylece kadnlar ksa srede dev

letin hayati unsurlarn ele geirip onu iten ie kemiren kn

lmcl aralar haline gelir. kn rmeye dnmesi ve devle


tin kangrenli bir biimde dalmasyla birlikte de utan ve dehet her
yana yaylr." 1 Mttefik feodal etecilerin kendilerini tehlikede hisset

tiklerinde halka kar kullandklar cad mahkemelerinin yayd

dehet, ayn zamanda tarihncesindeki anaerkil, yknmeci gelime

evrelerine kar erkek egemenliinin zaferini kutluyor ve doruluyor


du. Autodafe'ler," kilisenin doa zerindeki egemenlik erefine dzen

ledikleri putperest enlik ateleri, doann z-varl koruyan akl bii


mindeki zaferiydi .

Burjuvazi kadndan, anaerkil bakaldrnn tepki oluumlan olan

erdemi ve alakgnll elde etti. Kadn tm smrlen doa adna

egemenliin dnyasna dahil edildi; ama beli krlm olarak. Boyun


duruk altna alnm kadn, kendiliinden teslimiyetinde muzaffer er
kein zaferini yanstr: yenilginin ballk; aresizliin ince ruhluluk,
saldrya uram kadn yreinin seven gnl olarak grnmesi gibi.

Bylece doa, praksisten radikal biimde kopmas pahasna ve koru

nakl by emberinin iine geri ekilmesi karlnda, yaratln

efendisinden sayg grr. Sanat, tre ve yce ak, doann bakalam

l Eclaircissement sur les Sacr!fices, Oeuvres, Lyon, 1892, cilt V, s. 322 vd.
" "lman eylemi" anlamna gelen auto-da-ft, lspanyol engizisyonunda verilen
cezalann halka ak bir trenle aklanmastydt -yn.

33 1
AYDlNLANMANI N DIYALEKTlGI

biimde geri dnp, kendi kart olarak ifade buldugu maskeleridir.

Doga bu maskeler araclgyla dile kavuur. Dogann z arptldgn

da grnr; gzellik bir zamanlar soktugu yaray gsteren ylandr.


Erkegin gzellige duydugu hayranlgn ardnda daima kahkahalar n

lar; lsz bir kmseme ve iktidar sahibinin iktidarsz olana yapt

g barbarca mstehcen akalar; iktidarszlga, lme, dogaya mahkm

olmaktan duyduklar gizli korkuyu iktidar sahipleri byle uyuturur

lar. Beli krlm dogann hznl mutlulugunu zilli klahiarnda ve

hoplayp zplamalarnda yaatan sakat soytaniann krallara hizmet et


mekten kurtulmasyla birlikte, planl gzellik bakm kadnlara ema

net edildi. Yeni zamann priten kadn bu grevi evkle stlendi;

kendisini, olup bitenlerin tmyle birlikte, vahi dogayla degil de ev

cilletirilmi dogayla zdeletirdi. Roma'nn kle kzlarnn yelpazele

melerinden, arklar ve danslarndan arta kalanlar, sonunda Birming


ham'da piyano almaya ve baka el ilerine indirgendi; ta ki dii! edep
sizligin kalntlar asilleip tmyle ataerkil uygarlgn simgeleri haline

gelene dek. Evrensel reklamlarn basks altnda pudra ve ruj, kibar fa

hielerden gelme kkenini reddederek cilt bakmna, mayo da hijye

nin sembolne dnt. Kurtulu yok. Ak da, batan sona rgtl

egemenlik sisteminin iinde meydana geldigi gereginden tr,


sistemin alameti farikasn tar . Almanya'da, sisteme kaplan insanlar

onunla bununla dp kalkarak, bir zamanlar alakgnllkle yaptk

lar gibi, mevcut olana baglhklarn; yani rasgele cinsel iliki aracl

gyla egemen akln buyruguna btnyle girdiklerini kantlyorlar.

Cadaloz, irret kadn burjuvann kadna gsterdigi saygnn losili

olarak gnmze ulamtr. O, hemcinslerine kendi evlerinde ektiri


len skntnn cn ezelden beri bagrp agrarak alyor. Kimse

nnde diz kmedigi iin, bu fke dolu yal kadn evin dnda da,

332
NOTLAR VE TASLAKlAR

nnde ayaa kalkmay ihmal eden dalgn kiiye hoyrata kp , ap

kasn kafasndan uurur. Ister mainad11 gemiini hatrlad iin ol


sun, ister erkein ve dzeninin tesine geen , kendisini kaybetmesine

neden olan fkesinden tr olsun, bu cadaloz kadn somut koullara

aldrmadan siyasette daima kafalarn umasn talep etmitir. Pogrom

lar srasnda karnn gsterdii kana susamlk erkeinkini glgede

brakr. Ezilen kadn irret bir biimde zamann am ve egemenliin

her iki cinsiyetin altrlm bedenlerine biim verdii ve bu bedenie


rin birrnekliinin iinde irkin ehrenin eriyip yok olduu bir za
manda, sakatianm doann irkin ehresini gstermeye devam et
mektedir. Arka plann bu trden bir seri retimin oluturduu koul

larda, hi olmazsa kendi farkl yzn korumu olan cadaloz kadnn

serzenileri bylece insanclln iareti, irkinlii de tinin izi haline

gelir. Nasl gemi yzyllarda bir gen kz boyun eiini hznl si


masnda ve kaytsz artsz sevgisinde tayorsa -doann yabancla

m bir imgesi, estetik kltrel bir nesne- cadaloz kadn hi deilse

sonunda gerekten yeni bir dii! meslek kefetti. O sosyal bir srtlan

olarak etkin biimde birtakm kltrel hedefler izler. Hrs trenlerle

anlmaya ve halkn dikkatini ekmeye yneliktir; ama eril kltr


kavray yeteri kadar keskinlemediinden, ona ektirilen bunca ac
dan sonra, mutlaka bir yerde yanl yapp erkeklerin dnyasna hala
yabanc olduunu aa vuracaktr. Bu yalnz kadn bilim ve by y

mlarnda, zel danman ile kuzeyli kadn kahinin ideallerinin be

para etmez meyvelerinde kendisine snacak bir yer arar. Felaketin


kendisini ektiini hisseder. Eril toplumun tinine kar son dii! mu

halefet kk etecilerin, tarikatlarn ve habilerin bataklnda

11 Dionysos alayndaki Bakkhalar; tanrnn etkisiyle kendinden geerek doga


ya, tanrya karan kadn -yn.

333
AYDlNLANMANIN DIYALEKTIC!

ryp gider ya da social work [toplumsal hizmet) ile teosofl dediko

dusunun sapkn saldrganlgna, hayrseverlikteki ve Christian Scien

ce'taki kk hnlann dogrulanmasna dnr. Bu bataklkta mah


!O.katla olan dayanma kendisini hayvan koruma derneklerinde, yeni

Budizm ve Pekin kpeklerinin arpk yzlerinde oldugu kadar iyi

ifade edemez; bu kopekierin yz ifadesi eski resimlerde oldugu gibi

bugn de, ilerleme tarafndan geride braklan budalannkini hatrla

tr . Kpekigin ehresi kamburun beceriksizce srayiar gibi Mla sa


katlanm dogay temsil ediyor, oysa seri retim ve kitle kltr da

mzlk hayvanlarn ve insanlarn bedenlerini bilimsel yntemlere gre

hazrlamay oktan ogrendi. Egdml hale getirilen kitleler, bilin

sizce ibirligi yaptklan dnmlerinin o kadar farknda degildirler

ki, artk bu dnmn simgesel olarak gsterilmesine gerek grme

mektedirler. Ilk sayfas insanlarn dehet verici kahramanlkianna ay


rlan gazetelerin ikinci ve nc sayfalanndaki eitli kk haberle

rin arasnda bir sirk yangn ve zehirlenen byk hayvanlarla ilgili bir

ka satra rastlanabilir. Bu bize trlerinin son rnegi olan, ortaagn

budalalan gibi sonsuz aclar iinde yok olup giden hayvanlan hatrla

tr; onlar, beton inaatlar agnda bu sadk dostlarn yangndan koru

yamayan sahipleri iin bir sermaye kayb anlamna gelir. Uzun zrafa
ve bilge fil artk uyank okullu ocuklarn bile eglenceli bulmayacag
uoddities"dir [tuhallklar] . Bu trlerin zavall srlerini uygarlktan

bo yere korumaya alan son topraklar olan Afrika'da, bu hayvanlar

son savan bombardman uaklarnn inilerinde bir engel oluturur

lar. Bu yzden tamamen yok edilirler. Akll hale getirilen bir dnyada
estetik yansmann gerekliligi ortadan kalkmtr. Demonlardan arn
drma insanlarn dogrudan kalba dklmesiyle gerekletirilir. Ege

menlik iin ilahi imgelere artk gerek kalmamtr; egemenlik onlar

334
NOTLARVE TASLAKLAR

endstriyel olarak retiyor ve bu sayede insanlara daha gvenilir bi

imde nfuz edebiliyor.

Nasl sakatianm olan diil gzelligin grkemine ait ise, boyundu


ruk altna alnm dogann kendisini tandg o yarann sergilenmesi

olan arptma da sanat yaptnn zne aittir; faizm de bunu aynen

benimser, ne ki yalnzca grnte degil. Bu yara dogrudan lanetle

nenlerin zerinde alr. Bu toplumda egemenligin kendi elikilerini

ilan ettigi sanat gibi baka hibir alan yoktur; hibir yineleme [Ver

doppelung] tahribat sanat kadar ifade edemez. Ama bu trden bir


ifade etmeye eskiden yalnzca gzellik degil, ayn zamanda dnme,

tin ve bizzat dil denirdi. Gnmzde dil hesaplar, tanmlar, ihanet

eder, cinayete neden olur; ama ifade etmez. Tpk bilim gibi kltr en

dstrisinin de kendisi dnda, tutunacag kesin bir lt var: olgu

lar. Film yldzlan birer uzmandr, baannlan da dogal davran pro


tokollerinden, tepki biimlerinin snflandrmalanndan ibarettir : y

netmenler ile yazarlar uyarlanabilen davran modelleri retirler. Kl

tr endstrisinin kesinlige nem veren alma tarz arptmay salt

bir hata, bir rastlant, kt anlamda znel ve dogal diye dlar. Eger

herhangi bir sapma sz konusu alacaksa, bu sapnay aklla birletire

cek pratik bir nedenin olmas gerekir. arptma ancak bu biimde


mazur grlr. Egemenliin doga araclgyla yanstlmas sonucunda

tragedya da komedya gibi kayboldu; efendiler stesinden gelinmesi

gereken diren lsnde ciddiyet gsterir , karlatklan aresizlik

lsnde de mizaha izin verirler. Tiyatrodan alnan zihinsel keyif


temsil edilen acyla baglantlyd; oysa efendiler dehetin kendisiyle

oynuyor. Yce ak eskiden kendisini zayflk sayesinde grnr olan


gce, kadnn gzelliine baglamt; oysa bugn efendiler kendilerini

dogrudan gce baglyorlar: gnmz toplumunun putu keskin hatl

335
AYDlNLANMANlN DIYALEKTlGI

erkek yzdr. Kar almaya ve ocuk dourmaya yarar ya da eli

yz dzgn bir e olarak kocasnn saygnln arttnr Erkei arl

a srklemez. Tapnma gerisin geriye z-sevgiye dner. Dnya ve


onun erekleri erkein tamamn gerektirir Hibir erkek kendisinden

fazlasn veremez, bu erevenin iinde kalmaldr. te yandan doa,

praksis asndan darda ve aa bir ey, bir nesnedir; tpk halk de

yimlerindeki askerin sevgilisi gibi. imdi duygular kendisini, erkle

ilikilendiren erkle snrlar. Erkek kendi soukluunda ve karanlk

bklmezliinde erkee teslim olur; tpk daha nce kannn yapt


gibi. Gzlerini egemenlie dikmi kan ya dnr Ekipleriyle ve al

ma kamplanyla faist kolektifte herkes ilk genlik yllarndan balaya

rak yalnzla hapsedilir; bu kolektif ecinsellik retir. Hayvanlarn bi

le asil hatlan olmaldr lnsann kken olarak doadan geldiini ve do


aya mecbur olduunu utanla hatrlatan belirgin insan yz nitelikli
cinayetlere ynelik kar konmaz arlarda bulunur Yahudi karika

trleri her zaman buna dayanrd; hatta Goethe'nin maymunlara kar

duyduu tiksinti bile insancllnn snrlarn gsterir. Eer endstri

krallannn ve faist nderlerin yakn evrelerinde hayvan varsa bunlar

kk ss kpekleri deil, danua ve aslan yavrulandr. Bu hayvanlar


saldklan dehet sayesinde egemenlie bir tr eni katar Dev faist
kasap doann karsnda ylesine krdr ki, hayvanlar yalnzca in

sanlar aal<\mak iin bir ara olarak aklna gelir. Nietzsche'nin Scho

penhauer ve Voltaire'i haksz yere sulad ey faist kasaba gerekten

de uygun dyor: "Belli eylere ve insanlara kar nefretlerini, hay


2
vanlara duyduklan merhametle rtmeyi biliyorlard. " Faistlerin hay

vanlara, doaya ve ocuklara ynelik yobaz sevgilerinin nkoulu av


istencidir. Faistlerin kaygszca bir ocuun ban ya da bir hayvann

2 Nietzsche, Die frohliche Wissenschaft , Werke , cilt V, s. 1 33.

336
NOTLAR VE TASLAKLAR

srtn okamas, bu okayan elin yok edebilecegi anlamna gelir Bu el

bir kurban sevecenlikle okadktan sonra baka bir kurban eziverir


ve seiminin kurbaniann suuyla bir ilgisi yoktur. Kucaklamalar her

kesin erk karsnda eit oldugunu , kimsenin kendisine ait bir z


olmadgn gsterir. Egemenligin kanl amalan iin mahlkat yalnzca

malzemedir. Bylece Fhrer masumlar kanatlar altna alr; onlar her

hangi bir meziyetleri olmadan seildikleri gibi ldrlebilirler de. Pis

liktir doga. Yalnzca hayatta kalan dzenbaz g hakldr. Ama bu g


cn kendisi yalnzca dogadr; modem endstri toplumunun tm o us

ta ii makineleri, kendisini paralayan dogadan baka bir ey degildir.

Artk bu elikiyi ifade edecek hibir ortam kalmamtr. Bu eliki

iinden sanatn , dncenin ve olumsuzlugun yitip gittigi dnyann

inat ciddiyetiyle birlikte tamamlanr. Insanlar birbirlerine ve dogaya

ylesine radikal biimde yabanclamtr ki, ank yalnzca birbirlerine


ne iin ihtiya duyduklann ve birbirlerine ne yaptklarn bilirler.

Herkes birer etken, herhangi bir praksisin zne ya da nesnesi, hesaba

katlan ya da ank hesaba katlmas gerekmeyen bir eydir.

Kendilerini paralamadklarnda evrenin geri kalanna boyun eg


dinnekle megul insanlann, dnm kaybndan sonra yine hayvan

Iann en aklllan haline geldikleri bu yanlsamadan kurtulmu dnya


da, hayvanlan dikkate almak ank yalnzca duygusallk olarak degil,

dpedz ilerlemeye kar yaplan bir ihanet olarak grlr. Olduka

gerici gelenege uygun olarak Gring hayvanlarn korunmasn rk

nefretle, en cinayetlerden alnan Lutherci-Alman hazzn soylu avcla

rn kibar centilmenlikleriyle birletirmeyi baarmtr. Cepheler kes


kin bir biimde izilmitir: kim Hearst ve Gring'e kar savayorsa o
Pavlov ve canl hayvanlan kesip bierek yaplan deneylerden yanadr;

kim tereddt gsteriyorsa her iki tarafn ak hedefi haline gelir. Bu

337
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

kii akln bana toplamaldr. nceden belirlenmi seenekler arasn

da bir tercihte bulunmaktan kimse kaamaz. Kim dnyay degitirmek


istiyorsa, ne pahasna olursa olsun, htlclarla birlikte siyasal hizipile

rin, topyaclarn ve anaristlerin de srndg o kk etecilerin


bataklgna yanamamaldr. Dnmesini etkin bir tarihsel erke bag

lamayan ve endstri toplumunun yneldigi kutuplardan hibirini ni

rengi noktas olarak benimsemeyen entelektel tzn kaybeder ve

dnmesi zeminsiz kalr. Gerek olan aklsaldr. Bericilerin de syle


digi gibi: ibirligi yapmayann kimseye bir yarar dokunmaz. Her ey
topluma bagldr; en ince dnme bile kendisini erk sahibi sosyal

egilimlere baglamaldr, nk onlar olmadan dnme delice bir hal

alr. Bu fikir birligi gereklige hakkn veren herkesi birletirir; byle

ce insan toplumunun dogada bir tr kitlesel eteci oldugu kabul edi


lir. Eger sz bu fikir birliginin dallarndan birinin gsterdigi hedeflere
ynelmezse, gereklige hakkn verenlerin snrsz lde fkelenmesi
ne neden olur. Bu trden bir sz onlara, yalnzca ezilmek iin var olan

bir eyin hala sesinin kabildigini, yani rk ve folklorcu egilimi

olanlarn yalanlanyla dolup taan dogay hatrlatr. Bu szn kardg

ses, bir anlgna bile olsa, byle kimselerden oluan korolan susturma
ya grsn: hemen onlarn bagra agra bastrdg ve her hayvancia ol

dugu gibi kendi rasyonelletirilmi knk kalplerinde de yaamaya de


vam eden dehet kendisini duyurmaya balar. Byle bir szn gn

gna kardg egilimler her yerde her zaman vardr ve krdr. Kendi

iindeki doga ne eski Romantizmin inandg gibi iyi, ne de yeni Ro

mantizmin dedigi gibi asildir. Bir rnek ve hedef olarak alndgnda


doga kar lin [Widergeist] , yalan ve hayvanslk anlamna gelir; ancak
bilinen bir ey olarak doga varolusal bara ynelik bir itkiye, balan

gtan bu yana Fhrer ve kolektife kar amaz dirence ilham veren

338
NOTLAR VE TASLAKLAR

bilince dnr. Egemen praksis ve onun kanlmaz alternatifleri a


sndan tehlikeli olan ey bu praksisin fazlasyla rttg doga degil,

dogamn hatrlatlmasdr.

33Q
A YDINLANMANIN DIYALEKTICI

PROPAGANDA
Dnyay deitirmeye ynelik propaganda, ne samalk! Propagan

da dili bir araca, kaldraca, makineye evirir. Propaganda insanlar ha


rekete geirerek, durumlarn toplumsal adaletsizlik koullarnda olu

tuu haliyle sabitler. Propaganda insanlarn hesaba katlabileceini he

saba katar. Aklnn derinliklerinde herkes bu ara sayesinde insann

fabrikadaym gibi bir ara haline geldiini bilir. Propagandann pe


inden giderken ilerinde duyumsadklar fke boyundurua kar du

yulan o eski fkedir; bu fke propagandann kar yol olarak gsterdi


i yolun yanl olduu ynndeki sezgiyle glenir. Propaganda in

sanlar gdmler; zgrlk diye haykrd yerde kendisiyle eliir.

Yalanclk propagandann ayrlmaz bir unsurudur. nder ile takipite

rin propaganda araclyla bir araya geldikleri ortaklk, ierii kendi


iinde doru olsa bile, yalan ortakldr. Hakikat bile taraftar kazan

mak iin salt bir ara haline getirilir; propaganda hakikati azna ald

nda tahrif etmi olur. Bu nedenle gerek direni propaganda nedir

bilmez. Propaganda insana dmandr. Siyasetin gr birliinden

kmas gerektii ilkesin in, ancak faon de parler [lafn gelii sylenen
szler] olduu varsaymndan yola kar.

Tehdit edici boyutlardaki bollua bilerek snr koyan bir toplum

da, bakalar tarafndan tavsiye edilen her ey kukuyu hak eder. Tica

ri reklamiara kar, iletmelerin kimseye hediye datmadna ilikin

yaplan uyar artk her yerde geerlidir ve endstri ile siyasetin birle

mesinden bu yana zellikle siyaset iin geerlidir. vg miktar kali

teyle ters orantl olarak artar: Rolls Royce'dan farkl olarak Volks
wagen reklama muhtatr. Endstri ile tketicinin karlar, endstri

nin gerekten sunacak bir eyi olduunda bile rtrnez. zgrln

propagandas bile kafa kartrc bir nitelie brnebilir, nk pro-

340
NOTLAR VE TASLAKLAR

paganda kurarn ve kuramn yneltildii kimselerin zel karlar ara

sndaki fark gidermek zorundadr. Faizm Almanya'da ldrlen ii

liderlerini kendi eylemlerinin hakikatinden de etmitir, nk faiz


min intikamndaki seicilik dayanmann yalan olduunu ispatlam

tr. Entelekteller toplama kamplarnda ikenceyle ldrlyorsa, bu

dardaki iilerin durumunun ktye gitmesi gerektiini gstermez.

Faizm Ossietzky ve proletarya iin ayn ey demek deildi. Propagan


da her ikisini de aldatt.

Kuku uyandran ey, elbette, gerekliin cehennem olarak betim


lenmesi deil, gereklikten kamaya ynelik rutin ardr. Eer bu

ar bugn birilerine ulayorsa, bu kimseler ne kitle olarak adland

rlanlar ne de erkten yoksun bireylerdir; bu daha ok, bizimle birlikte

tmyle yitip gitmesin diye geride braktmz dsel bir grg tan
dr.

341
AYDINLANMANIN DIYALEKTlGI

APTALLIGIN OLUUMU ZERNE


Zekann simgesi, Mephistopheles'e inanlacak olursa "dokunarak
yoklayan yzyle" 1 koku da alan salyangozun antenleridir. Antenler

bir engelle karlatnda , hemen bedenin himayesine geri ekilip yi

ne btnle bir olur ve bamsz olarak ne ancak tereddtle kmaya

cesaret eder. Tehlike hala mevcutsa antenler yeniden kaybolur ve bu

giriim bir kez daha yinelenene kadar geen bekleme sresi uzar.
Zihinsel yaam ilk aamalannda snrsz lde narindir Salyangozun
duyusu kaslara baldr ve hareket etmesi engellenirse kaslar dirilikle
rini yitirirler Fiziksel yaralanmalar bedeni, korkuysa zihni fel eder.

Kken bakmndan ikisi birbirinden ayrlamaz.

Daha gelimi hayvanlar daha zgr olularn kendilerine borlu

dur; varlklar, antenierinin bir zamanlar yeni dorultulara uzatld


na ve geri pskrtlmediine tanklk eder. Bu hayvan trlerinin her

biri, olu denemeleri ta batan engellenmi saysz baka hayvan tr

ne dikilmi bir anttr; yalnzca antenierini olularn harekete geire

cek ynde uzatm olsalar da korkuya yenik dmlerdir. Olanaklar

nn kendilerini kuatan doadan gelen dorudan diren tarafndan


basklanmas, organlannn korkudan tr giderek gdklemesi ne
deniyle ilerine iler. Bir hayvann her merakl bak , o tek bir varl

n ait olduu trden ortaya kabilecek yeni bir yaam biiminin afa
dr O hayvan eski varlnn korunanda alkoyan ey yalnzca ait

olduu trn zellikleri deildir; o bakn karlat tahakkm, hay

vann daha en bandan, bulunduu aamada aklp kalmasna neden

olan ve bu aamann tesine gemeye ynelik ilk admlan atmasn


hep yeniden engelleyen milyonlarca yllk tahakkmdr. Byle yokla-

1 Faust, Birinci Blm, 4068.

342
NOTLAR VE TASLAKLAR

yarak gerekleen ilk bakn engellenmesi her zaman kolaydr; arka


snda iyi niyet, krlgan bir umut olsa da sureen bir enerji yoktur.

Hayvan o kesin bir biimde korkutulduu istikamette .rkekleir ve


a ptallar.

Aptallk bir yara izidir. Birok edirnden biriyle veya, pratik ve

zihinsel tm edimlerle ilikisi olabilir. Bir insann her ksmi aptall,

uyan evresindeki kaslarn hareketinin zendirilecei yerde engellen

dii bir noktaya iaret eder. Engellenmeyle birlikte o rgtlenmemi


ve beceriksiz giriimlerin beyhude tekran kkensel olarak balar. o

cuun sonu gelmez sorular gizli bir acnn, yant bulamad ve doru

biimde nasl dile getirileceini bilmedii bir ilk sorunun gstergesi

dir. 2 Yineleme biraz oyun oynama istencine benzer; bir kpein henz

amasn bilmedii bir kapya durmadan srayp, kap kolu erieme


yecei y.kseklikteyse sonunda vazgemesinde, bir aslann kafesinde

durmadan bir aa bir yukar dolamasnda ya da nevrotik bir insan

n ie yaramad oktan anlalm bir savunma tepkisini tekrarlayp

durmasnda olduu gibi. ocuun yinelemeleri giderek tavsasa ya da

engelleme fazla zalim olsa da, ocuun ilgisini baka bir yne evirip

deneyim alann zenginletirebildii sylenir; ne ki hazzn darbe ald


yerlerde fark edilmez bir yara izi, ylizeyi hissizlemi bir sertlik kalabi

lir. Bu tr yara izleri deformasyonlara yol aar. Kat ve becerikli ka

rakterler oluturabilir; aptallatrabilir - eer salt durgunlatryorlarsa

bu deformasyon kifayetsizlik belirtileri, krlk ya da acizlik anlamna,

eer ie doru habisletiriyorlarsa kt. y.reklilik, inat ve fanatizm an

lamna gelecektir. Iyi niyet tahakk.me maruz kalarak kt. niyete d


nr. Yalnzca yasak bir soru deil, ayn zamanda menedilmi bir y-

2
Bkz. Karl Landauer, "Intelligenz und Dummheit," Das Psychoanalytische
Volksbuch, Bem, 1 939, s. 1 72.

343
AYDlNLANMAN lN DIYAlEKTlGI

knme, yasaklanm gzyalar ve yasaklanm pervasz oyunlar bu


tr izler brakabilir. Hayvanlar alemi zincirindeki trler gibi insan t

rndeki zihinsel aamalar da, evet, ayn bireydeki kr noktalar da


umudun tkendigi duraklara iaret eder ve bu duraklar kendi tala

mlklarnda, canl olan her varlgn bir byye maruz kaldgna ta

nklk eder.

344
KTLE KLTR EMASI

Kltr ile pratik yaam arasndaki ayrm kltrn reklam niteli

ginde kaybolur. Estetik grn, reklamn metalara verdigi ve metala


rn sogurdugu bir pnltya dnr; fakat felsefenin tam da estetik g

rnten kavradgl o bagmszhk m ornemi yitip gider . Ampirik ger

eklikle olan snr her yerde belirsizleir. Bu ynde oktan beri kap

saml n-almalar yaplmaktadr. Endstri agtndan bu yana koul

lanna uygun olarak dnp davranabilen ve dnyann byden

arndrlmasna, dzyazya, hatta banallige alma ethosunun besledi

gi kendine zg bir iirsellik atfederek eylemeyle ittifak oluturan


sanat revatadr. Goebbels bunu zamannda elikten bir romantizm

olarak totaliter bir ekilde emretmitir. Genlere faydal diye tavsiye

edilen 'Saban ve Mengene' ya da 'Bor ve Alacak' gibi metinterin Al

manya'da bu kadar popler olmas nedensiz degildir. Bu metinler


burjuva egitiminin temel atlag etrafnda konulandnlrlar. Burjuva

egitimi resmi olarak ideale, "gzel ve iyi olan her ey"e yneliktir; kah
ramanlara cokulu bir hayranlk duyulmasm saglar; samimiyeti, feda

karlg, cmenligi gklere kartr. Ne var ki ilk genlik yllanndan iti

baren btn bunlara ancak ciddiye alnmamalar gerektigi belirtilirek

izin verilir. Tm jestlerle ocuklara, "gerek hayat"n gereklerini yeri


ne getirmenin ve rekabete uyum gstermenin ilk nce gelmesi gerekti
gi gretilir; idealler ise ya bu hayat dogrulamal ya da dolayszca onun

hizmetine girmelidir. Schiller okuyup comak, genlik ateini zama

mnda sndrmek; Orleans'l bakireyi konu alan coku dolu bir kom-

345
AYDlNLANMANIN DlYALEKT!Cl

pozisyon yazmak ise Paskalya'da snf gemenin kesin ve zaman ka


zandran gvencesi saylr. Tm atmaianna karn gretmen ve g

renci arasnda saglam bir bag kurulmasn saglayan anlama burada


dr. gretmenlerin szde akalar, grenci derneklerinin toplantlar

ve bira iilen akamlarda hep birlikte kardelige iilmesi hiyerarinin

strabn aldatc biimde hafifletse de ayn zamanda hiyerarinin ze

rinde ykseldigi eitligi aga karr. Buna karn genlerin sk sk


vurgulanan deneyimsizligi, pragmatik amalarla nlerine konulmu

bulunan idealleri ciddiye almalar iin onlar yanl yola sokar: kimse
istenilen tmlemenin yeterince erken ve radikal biimde gerekleti

riJip gerekletirilmediginden bir lrl emin olamaz. Eyth ve Freytag

gibi adamlar bu noktada imdada yetiirler. Bu yazarlar macera dolu


olaylarn arkasna gizlenerek yararclgn kaak mallarn szdrrlar ve
okurlarn sonunda mhendis ya da tezgahtar olsalar da dlerinden

vazgemek zorunda olmadkianna inandrrlar; zaten bu dler snfl

toplumda eyler dnyasna yeminle baglanmlardr ve gvenilir o

cuk edebiyat zerlerine salnmadan nce de makinist veya pastac

imagosuna yneliktirler. Belki homo oeconomicus'un modelini olu


turan ve hayrl bir gemi kazas sonucu burjuva toplumunun sistemin
den koparldktan sonra bu sistemi, ocuk edebiyatnda denildigi gibi,

"kendi gcyle" yeniden-reten hayali Robinson d a byle bir dten

baka bir ey degildi. Her eyin, savan bile edebiyat var; hi yoksa

Eyth'in lirikleri ve ii ozanlar var. Bu edebiyat bayrak marndan

mens sana in corpore sano [saglam kafa saglam vcutta bulunurl anla

yyla kolonyal yaylmaclga ve ii kooperatiflerine kadar gtrr.


Bugn btnsel kitle kltr 'Yeni Evren'i'' ikame eder. Bulutlarn

c Das Neue Universuro ilk says 1 880 ylnda baslan genlik kitaplar dizisi
dir. Her cildi bilim, keif, macera ve eglence ieren dizi 945-4 7 yllan ara-

346
KITIEKLTREMASI

zerinde szlen uaklarn fotograflan, arklarn zerindeki muhte


em k oyunlar, common folks'u [halktan insanlar] temsilen ustaca
seilmi krk yzler bile liberal ocuklarn Noel hediyeleri arasnda
ki Telmigin Altn Kitab'nn o ikiyzl masumiyene yknr. Ro
manla fotograf arasndaki arpk birlikteligin rn olan sinemada

szde iir btnsel olur ve her ayrntda yle belirgin bir hale gelir ki,
kendisini bilhassa gstermeye gerek duymaz. Yetikin olarak ilev gr
snler diye yetikinlerin uzatmal bir ocukluga kanmalarn saglayan
erkin kendisi, gndelik yaamn iirinin ardnda duran ve hibir mas
raftan kanmadan hazrlanan, rengi solmayan sslerle insanlar etkile

r. Empatik bir kuruluga sahip her eyden iirselligin rpertisi bekle


nir Nesnel yakn-ekimin sessiz kalarak elde edecegi "ah" hayranlign
bu grntye elik eden o lirik mzigin gevezeligi bozuverir . Bu rpe
ri btn olarak telmigin -ve onun arkasnda duran sermayenin- tek
tek eyler zerindeki stn erkinden beslenir. Kitle kltrnde akn
lk budur. rnn airane gizemi, yani rnn kendisinden fazla bir

ey olmasnn gizemi, retimin sonsuzluguna itirak etmesinde yatar


ve kurulugun uyandrdg huu reklam emasna tam olarak uyar.
Hibir znel ynelime yer brakmayacak g ve byklkte olmas
beklenen salt varoluun bylesi srarl biimde vurgulanmasnn -bu
vurgulama sanaun bugn toplum karsndaki gerek acizligine denk
der- arkasnda kurulugun jestlerle kar koydugu ulviletirme giz

lenmektedir. Varolu, sadk biimde yinelenmesinin [Verdoppelung]


bys sayesinde kendi ideolojisine dn r. Teknolojik pee, pozitif
olann mitosu ite byle rlr. Ama eger gerek olan, tpk bir Ford
arabasnn kendi serisindeki diger btn arabalara benzemesi gibi,

snda hi baslmamtr. Dizinin son says 2002 ylnda baslan 1 1 9 numara


l cilttir -yr.

347
AYDlNLANMANIN O[YALEKTIGI

kendi tikelliginde btne benzeyerek imgeye dnrse , tam tersine


imgeler de dogrudan gereklige dnr. Ska sz edilen estetik im
ge bilincine frsat kalmaz. Imgelemin her baarm, yani imgelemin

geregin ayrk gelerini kendiliginden geregin hakikatine dntre

cek biimde bir araya getirmesi beklentisi mnasebetsizlik diye geri

evrilir. lmgelem, dagmma sokulan en son imagonun bile gerekligin

ilgili paracgnn kesin, eksiksiz ve gvenilir sureti olup olmadgn


belirleyen, otomatik biimde inat kontrol mekanizmasyla ikame
edilir. Estetik grnten geriye kalan tek ey, tam anlamyla kltr

ile tam anlamyla praksis arasndaki bir ayrmn bo ve soyut grn

, adeta retimin farkl dallar arasndaki iblmdr. Estetik imge

bilincinin bir sanat yaptnn almlanmasndaki gc teden beri ku

kuludur. Sz konusu g egitim grebilme ayrcalgna ve bo zaman

olup olmamasna bagldr; en saf haliyle, sanat yaptlarnn genel an


lamdaki toplumsal yazglar ve onlarn toplumsal retim koullarn

dan ok sanatn felsefi kavranyla ilgilidir. Sanat yaptlarnn malze

me katmanma ilikin duyulan yaygn endie burjuva uygarlgnn ba


arszlgnn inat bir belirtisidir, ayn zamanda estetik zerkligin

hakikatten yoksunlugunun birazn aga karr: Gerek alk estetik


alanda malzerneye duyulan alk olarak devam ettigi srece bu
hakikatten yoksunlugun genelgeerligi ideolojiye bagl kalr. Ama eger

sanat yaptlar ancak zaman zaman sanat yapt olarak alglanyorsa, o

zaman kitle sanat, kitlelerin toplum tarafndan kr bir ekilde hayatta

tutulan sanata kar yabanclklarn, varlgn sayesinde srdrdg

ve planl olarak yeniden rettigi bir nvarsaym olarak retim sreci


ne dahil eder. Sanat yapt kendi malzemesi haline gelir; biim de

onun yeniden-retim ve sunu teknigine , esas olarak bir geregin da

gtm teknigine dnr. Bir rnn reklam ugruna imge ile gerekli-

348
KITLE KL TR E MASI

i kasten birbirine kantran ve Vahi Bat kahramanna birdenbire o

radyo programnn spansoru tarafndan retilen kahvaltlk msr gev


reini vdren ocuk programlar, film yldzlannn rolleriyle rek

lamlar sayesinde zdelemesi kadar karakteristik rneklerdir; 'The

lovers of " Buming Sarong" matched again' ["Yanan Sarong"un aklan

yeniden birleti] . Orson Welles'in Mars lstilas yayn, olgucu tinin

kendi etki alann snamak zere gerekletirdii bir testti ve imge ile

gereklik arasndaki snrn silinmesinin artk kolektif bir hastalk aa


masna varacak kadar ilerlemi olduunu, sanat yaptnn ampirik akla

indirgeniinin her an bir lgnla dnebileceini gsterdi. Lone

Ranger'e pantolon, atma da eyer takm gnderen fanatiklerinde bu

lgnlk henz yar yarya tezahr etmitir. Uyanklk hali ile dn

baarl bir ekilde birbirine kartnlmas ideallere ilikin hata pay

brakmaya kendisine izin verir. Idealler dierleri arasnda baka bir ta


rihsel olgu olarak kabul edilir; yaamla kartlkianna borlu olduklan

saygnlk, onlar mevcut olann meru, baar tacn hak etmi eleri

olarak temize karan bir ara haline gelir. Byk bir ozan neredeyse

byk bir mucit ya da bir talent scout [yetenek avcs] kadar iyidir;
yeter ki yapunn itibar onu okunnaktan korusun.

Ampirik gereklikle kartlnn tasfiyesiyle birlikte sanat bir asa

lak karakterine brnr ve dandaki gerekliin yerine geecek bir


gereklik olarak ortaya kmasyla, kltrle kendi ieriiyle olduu gi

bi bir iliki kurma eilimi gsterir. Kapsam dnda olan her eyi ya

saklayan tekelin kltr de kendi kapsamna almas daha nce reti

lenlere iaret etmesini gerektirir ve zdnm tesis eder Dolaysy


la bir yanda sunu, parlak bir teknik zeka ve en yeni yntemler, te

yanda eski moda bireysel, eitime bal, zaman gemi ierikler

arasnda elle tutulur olmakla beraber bir trl kk kaznamayan ve

349
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

bireysel olann standartlatrlmasmda da grlen eliki ortaya kar.


Kitle kltrnn, olgulara sadakatierindeki eksikliklerden dolay te

davlden kaldrdg burjuva sanat yaptlan biimsel ikinliklerinin ka

ulg yznden hibir zaman kendilerinden memnun olmamlardr:

Kant'm ycelik gretisi bunu en arpc biimde ifade eunitir. Olgu

lara sadk kalan kitle kltr hakikat ierigini iine eker ve kendisini

elindeki malzemeyle tketir; oysa malzeme olarak sahip oldugu tek

ey yine kendisidir. Btn o baar ykleri, mzikaller ve sanat ya


amykleri hep buradan kar. Sesli film teknigi sayesinde zd

nm tevik edildi: arklann olgulara sadk biimde olay rgsne ye

dirilmesi , arkclarn nce sesini kaybedip sonra ona yeniden kavuan

bir film kahraman olmasyla mmkn olmutur. Ozdnmn ger

ek nedeniyse, gerekligin belirleyici ynlerinde estetik imge aracl

gyla yanstlmaktan kanyar oluudur. Tekel sanada alay eder. Kitle


kltrnn standartlatnlm toplumdaki tamamlayc ilevini kar ge

tirecek biimde gerekletirmek iin talep etmek zorunda oldugu ey,

yani yaptn duyusal olarak bireylemesi dnyann daraltldg soyut

luk ve hep-aynlkla eliir. Bir film ancak bireysel bir yazgy iledigi
iin, bunu olabilecek en eletirel biimde gerekletirse bile , ideolojiye
daha batan boyun eger. Hala anlaulmaya deger bulunarak izleyicinin

nne konulan bir olay, aniatlmaya bylesi deger bir ey yaratan a

resiz dnyann zrne dnr. Dnyann bu aresizligi, dnya hak

knda anlaulacak bir eyin kalmamasnda ve dnyann sadece oldugu

haliyle bilinmesinde sessizce ifade bulur. Anlatcnn tavr belki teden

beri savunmac bir egilim sergilemitir; bugnse her ekilde tmyle


savunmac olmutur. lki endstriyel birligin birlemesi gibi can alc
iktisadi gidiatlar yanstmak isteyen radikal bir ynetmen bile bunu

ancak karar verme konumundaki efendileri brolannda, konferans

350
KITLE KLTR EMASI

masasnn banda ve viiialarnda gstererek gerekletirebilir. Maske


lerini drp onlar canavar gibi gsterse bile bu canavarlklar bi
reysel canavarlklar biiminde merulatrarak, cellat yamag ilevini
grdkleri bu sistemin canavarlgn azaltacaktr. Ama ynetmen, de
mir elik kartelinin kuku uyandran bilanosunu kiisel olarak genel
mdrle ve bu kuruluun kudreti ve byklgyle kart gsteren en
modern montaj teknikleriyle fllmdeki yaam akn kesintiye ugratr
sa, bu trden bir olay rgs izleyiciler asndan yalnzca anlalmaz
ve skc olmakla kalmaz, istemli psikoloji dzeyinde sanatsal bir sse
dnr. O zaman byk patron nihayet, sosyal bilim egitimi alm

izleyicilerin gznde negatif bir Ziegfeld'e dnrd. Mevcut kt

duruma fkelenmek reformdan yana olmak ve kendisi hakkndaki


eletirileri planlarna dahil edecek kadar iyi niyetli bir toplumdan yana
hareket etmek demektir: dnn ghost town'lar [hayalet ehirler) yar
nn full employment'n [tam istihdam) imler. ldeolojilerin bile alan
masna gerek yoktu r. Yukardan gelen basklar, bireysel ile genel ara
snda herhangi bir gerilime izin vermediginden bu yana, bireysel olan

geneli ifade edemez hale gelmitir. Bylece sanat hakl karmaya ya


da bou bouna beklerken geen zaman ldrmeye yarayan etkinlige
dnr. Elbette bu, sanatn kendi hakikatini yalnzca retim ilikile
rinin temsilinde aramas gerektigi anlamna gelmez: olanaksz olan bir
ey varsa muhtemelen o da budur.1 Ama kitle kltr gereklige ya-

1 Bata Paternkin Zrhls olmak zere en iyi Rus himleri srull toplumu psiko
lojik olmayan bir tarzda sulamaya alrken maddi retimi degil, sava ve
siyasi-askeri basky gzler nne sermitir. Mlkiyet ilikilerinin soyut d
zeninde geenleri degil insana dogrudan verilen aclar gstererek esetik
adan somut kalrlar. Ancak egemenlige kar verilen savata zneye dn
en insanlar egemenligin nesneleri olarak sergilerken ze rastlarlar. Bu
filmierin baars, zellikle sava konusunun Rus film geleneginde daha

351
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

kn olma iddiasn onu arptmak iin srdrr Bu iddia, bugn


toplumsal adan tm psikolojinin ait oldugu tketim emberinden
kaynaklanan atmalara kaydrlr. atmann zerninini bir kez
nemsiz eyler oluturdu mu atmann kendisi bir lkse dnr:
fashionable [moda olan) bir bahtszlk kendi kendisinin tesellisidir.
Kitle kltr kendi aynasnda daima tm diyarn en gzelidir.

Kltrn zdnrn ayn dzeye getirme [Nivellierung) sonu


cunu da dogurur. Tm rnler nceden biimlendirilmi olana gn
derme yapug iin, iletmenin iteleyerek bir ekilde kabul ettirecegi
adaptasyon dzenegi rnlere bir kez daha dayatlr. Her ne olacaksa
hep daha nce ellenrni, gdrnlenrni, yzbinlerce kii tarafndan

onaylanm olmaldr ki, tketen ilk kii bundan zevk alabilsin. Kk


gece kulplerinde ses radyodaki gibi ksn, yani byk kitle kltr
nn yanks gibi duyulsun diye sesi dayanlmayacak lde ykselten
hoparlrler yerletirilmitir; saksafonlar, mekanik yeniden-retirnde

de ilkesel olarak gerekletigi gibi, bireysel ifade ile mekanik standar


dizasyonu daha batan i ie geirerek canned rnusic'le [kutulanrn

mzik) nsel olarak kurulmu bir uyum iinde bulunurlar; Digest


edebi dagtmn sevilen bir markas haline gelmitir; onalama filmler
kendilerine rnek aldklar filrnlerle benzerliklerini gizleyeceklerine
onlarla vnrler. Tm kitle kltr ilkesel olarak adaptasyondur. Bu
adaptasyon niteligi, yani eyletirilrni ernada olmayan tm nlar

darda tutan tekel filtresi ayn zamanda tketiciye uyum gsterrnek


anlamna gelir rnlerin ceden-sindirilmilikleri her an, nceden
sindirilmi rnlerden baka rnleri sindirerneyen insanlara iaret
ederek kendisini kabul ettirip hakllk ve istikrar kazanr Bu baby

sonra yurtsever propagandaya dnerek ilevini degitirmesi gibi olduka


paradoksal ve krlgan bir trdendir.

352
KITLE KLTR SEMAS!

food'dur [bebek mamas] : srekli zdnm zaten kendisinin yarat


t ihtiyalardaki ocuklara zg yineleme cebrine dayanr. Gelenek
sel kltrel varlklara da ayn ekilde davranlr. Onlardan geriye bir
tek siyaset ve dnce tarihinden en kaba malzemeler ve gnmz
hretlerinin koulsuz bir dayanma iinde olduklar gemiten gelen

byk isinierin parlts kalmtr. Buna karlk ise satla karlm


tinle srp giden ilikisi sayesinde elenmenin, soysuzlap kltrel
deerlerin zoraki tasdik egzersizlerine dnene dek dzeyi ykselti
lir. "Ciddi" ve hafif yapmlar arasndaki lark ya trplenir ya da d

zenlenerek byk btnselliin iinde ortadan kaldrlarak alr.


Bestseller makinelerinin tezgahndan geirilen ve sosyal eletiri ieren
romanlarda betimlenen canavarlklarn sonuta hangi lde toplu
mun sulanmasna, hangi lde drt gzle bekledikleri circenses'i
[sirk oyunlar] bulamam olanlarn elenmesine hizmet ettii daha
imdiden ayrt edilememektedir. Schubert pariatlp cilalandnda
aykovski ve Rachmaninoffa benzer; Gershwin tarz hitlerin armonik

tarifleri ondan alnmnr ve bundan tr dl olarak, byk sanat


yaptlar diye , popler ve dzeyli olan uzlatrm olmakla anlrlar.
Artk ne kitch ne de uzlamaz modernlik kalmtr. Reklam gereks
tcl yutmutur ve gerekstcln ampiyonlar radikal kl
tr dmanl adna, kendi kanl saldrlarnn tecimsellemesine ha
yr dualar etmilerdir. Kitsch'in durumu buri.dan iyi deildir: kitsch'e

duyulan nefret onun kendi esi haline getirilmitir. Duygusallk ola


slkd olmaktan, yani insanlarn kat yreklerini bir an iin yumua
tp onlar o daha da kat kumandanlarnn etki alanndan uzaklatran
acizce dokunakl bir topya olmaktan karlr. ok fazla parlak fikri
olmayan Fransa'dan ithal him ynetmeni, gzyalarn devreye sokar

sokmaz incelikli bir ironiyle geri eker. Caza uyarlanm klasiklere, ya

353
A YDINLANMANIN DIY ALEKTICI

dorudan elbiseleri karlm ya da uygunsuz durumda sunulan gran

de passion [byk tutku) aktrisleri elik eder; onlar artk tutkuya ta


nklk etmekten ok tutkuyla birlikte aalanrlar: alkanlk haline

gelen cretkarlk genelgeer fun'la [elence, kornikiiki yan yana gel

mek zorundadr. Elbette bu tehir alay edilenlerin edebinden ve say

gnlndan bir ey deitirmez. lmge ile nesne arasndaki o gereki

uyurnun bozulmamasna, szn dinleten ev kadnnn dzen anlay

yla zen gsterilir. Bu uyum, modalar ve sakal kesimleri alaya aln


dka daha da balanlan bir ondokuzuncu yzyl dkntsdr Sz

konusu gelenek, bir zamanlar feuilleton'larn [gazete ekleri] idare

ettikleri ve byk lekte Sainte-Beuve'den Herbert Eulenberg'e kadar

denemecilerin srdrdkleri haliyle insanlara kolay anlalabilir kl


madaki o rahat second-hand [ikinci el] realizmin geleneidir. Gerek

lik hakknda bilgi veren sanata teden beri sanat hakknda bilgi veren

bir kullanma talimat da elik ederdi; bugn ikisi birbirine karmtr.

Nesneyle ayn ekilde hissetme yalnzca o nesneyle uzlamay sala

makla kalmaz, her nesneyle uzlatnr. Kimse bakasndan daha iyi ol

duunu zannetmemelidir. Izleyici kendi ortalama halinin bir meziyet

olduu konusunda ikna edilir: bakarsn gnn birinde Mr. Average


Customer [Bay Ortalama Mteri] olarak bir dle layk grlr. En

eski burjuvalar bile kitle kltrnn modernizminden ve onun sunu

biiminden tiksinmemekte, Werfel'in romanlarn okuduklar gibi si

nemalara dolumaktadrlar. lsa zerine bir zamanlar Emil Ludwig gibi

yazsa da, Nietzsche'nin saldrlaryla umutsuzlua srklenen David


Friedrich Strauss'un tek bana yapmaya alt ey gnmzde,

risksiz ve kar konmaz bir ekilde yukandan aa gerekletirilmek

tedir. Fikir sahibinin yazgs ve psikolojisi gibi dolambal bir yol ze

rinden egdmlenemeyecek tek bir fikir bile kalmamaldr; ta ki en

354
KITLE KLTR EMASI

son hekim isterik karsnn lngiltere kraliesi Elizabeth'e, kskan mes


lektalarnn da Paul Ehrlich'in meslektalarna benzernelerinin keyfini
karana kadar. Kuatlm o milyonlarca insana kullanlmaktan sol
mu binakm soylu degerler alanmakla kalmaz, ayn zamanda bu de
gerler eitlikilige, snrsz iletiimin o anlalmaz diline evrilir. Ruh
asaleti ve kardelik takipileri insanlar bir araya toplayan parolalar
olarak birbiriyle kaynavermitir.

Her bir rn kendi iinde de ayn dzeye getirilir Aslnda ank


atma diye bir ey yoktur. Tm atmalar oke edici ve sansasyonel
olaylar tarafndan ikame edilir. Bu olaylar deyim yerindeyse dardan
insann zerine ullanr, ogunlukla sonusuz kalr ve kendilerini erit
gibi akan gidiata uydururlar . rnler perdelere degil de epizotlara ya
da maceralara ayrlrlar: Funnies'in !gazetelerin mizah sayfas ) yaps
Women Serials'da !kadn dizileri) ak biimde grlrken, daha in
celmi biimleriyle Class A Picture'da !birinci snf film) grlr. T
keticinin zayf belleginden yola klr: Kimseden bir ey hatriayabil

mesi ya da o anda sunulann dnda bir eye yogunlaabilmesi bek


lenmez. Tketici soyut bir imdiki zamana indirgenir. O an ne kadar
dar ve kendinden menkul bir hal alrsa, bahtszhg o kadar az ykle
nebilir. lzleyici acyla yzleebilme ve acy dnebilme yetisinden
yoksun olmaldr Happy end'in [mutlu son) esas zelligi, net olarak

grlebilen bir olumlama olmasndan ok, kapan ritelinin aga

kardg gerilimin nceden belirlenmiligidir. Kitle kltrnn her


paras yaps bakmndan, gelecegin tepeden trnaga rgtl dnyas
nn diledigi gibi tarihsizdir. Bunun modelini, teknik bakmndan kitle
kltrnn en karakteristik iki biimi olan sinemann ve cazn kken
sel olarak gnderme yaptg varyete sunar. Varyetenin, atma fikrin

ce belirlenen liberal burjuva sanat yaptlarn eletiren avangan yazar-

355
AYDlNlANMANlN DIYAlEKTlGI

lar tarafndan bir zamanlar gklere karlm olmas bouna degildir.


Varyete gsterisini asl oluturan ey, rnein ilk kez varyete gsterisi
izleyen bir ocuun kafasn kurcalayan asl ey, durmadan bir eyler
olup biterken hibir ey olrnarnasdr. Her varyete gsterisi, zellikle

de kornik cambazlarn ve hokkabazlarnki, aslnda bir bekleyitir.


Hakkabaz toplar havada dans ettirirken insanlarn olay beklernesinin
o olayn kendisi olduu sonradan ortaya kar. Varyete gsterisinde al
k hep bir para ge balar; nk izleyici n hazrlk olarak alglad
eylerin, aldatlp mahrum edildii olayn ta kendisi olduunu ancak o
zaman anlar. Varyetenin hilesi zamansal dzen konusundaki bu aldat
rnacadan, ann bu ekilde dondurulmasndan ibarettir; zaten balad
belli olduunda gsteri srekli olarak donmu bir poz, bir tablo niteli
ine brnrne eilimine sahiptir; mziin susmas ve trarnpet vurula
rnn girdabyla olayn ak simgesel olarak askya alnr. Sonu olarak
daima geciken seyirci te yandan asla ge kalm olmaz: tpk atlka
rncaya atlar gibi gsteriye dalar. Izleyicinin rasgele girip kt bir

panayr adrna benzedii o ilk gnlerinde sinema da bu ekilde d


zenlenmiti. Byk filmler bunun iin fazla iyi olsalar da teknik zo
runluluklar nedeniyle, zellikle daha dzgn rnlerde durmadan bu
yne itilirler. N e ki bu hile yalnzca izleyiciyi deil, asl olarak zama
mn kendisini hedef alr. Bu ynyle varyete, hep-aym-olann zaman
iinde birbirini izledii endstri ynteminin byl tekrardr; gerek

liliini oyunun zgrl diye kendine mal ederek egemen gsterdii


yksek kapitalizmin alegorisidir. Gnmz ileri endstri ann ar
ketipleri olan ilk baca ve ilk silindir apka daha o gnlerde bile zama
m teknik yoldan tasarruf altna alp tarihin durduu bir noktaya geti
rebilme fikrini telkin etrniken, gnmzde hala tarih diye bir eyin

var olmas paradoksu -gerekstclk, sanki bir felaket sonucu yok

356
KlTLE KLTR E MASI

olmu gibi kendisini eskimi gsteren tarihsiz olann eskimesinden


beslenir- ite bu paradoks varyete tarafndan gklere karlr. Perde,
sahnede olup bitenler mekanik yinelemenin modeline dnr. Zaten
olmayan tarihselliinden bu yolla vazgemi olur. Varyetedeki bu b
y-bozucu hakikat ve bu hakikatin, burjuva sanat yaptnn ileri en
dstri anda hala tutunduu tarihsellik yanlsamasna gre stnl
g Wedekinci ve Cocteau'ya, Apollinaire ve Kafka'ya varyeteye vgler
dzmeleri iin ilham vermi olabilir. Izlenimci mzik, beste ile resmin
szde bakalam olarak bu yntemi taklit etmitir. Debussy'nin bir

varyete gsterisini sje olarak semesi bouna deildir. Deneyimsiz bir


dinleyici, en olgun dneminde besteledii piyano eserlerini bile prelt
ve ett olarak adlandran bu besteciyi dinlerken her eyi n-oyun san
ma eilimi gsterecek ve asl balangc karmamak iin kulak kesile
cektir; tpk bu preltlerin sonuncusuna adn veren havailiek gste
rilerinde olduu gibi. Izlenimci mziin mirasn kitle kltrnn
amalarnn altna koyan caz, her eyden ok u konuda izlenimci m

zie sadk kalmtr: bir caz parasndaki zamansal art ardaln her
annn az ya da ok birbirinin yerine geebildii, hibir gelimenin
meydana gelmedii, daha sonra olann, daha nce olana gre deneyim
ynnden en kk bir zenginlik yaratmad fa.rk edildi. Nesnel an
lamda varyete de izlenimcilik de, ister zerk sanat yaptnn hizmetine

komak iin olsun, isterse amalardan uzak olsun, endstri yntemini

doann saf egemenlii olarak in abstracto [soyut olarak] sunmaya y


nelik giriimlerdi. Ikisi de mekaniklemeyi konu olarak ele alp yk
seklere koyarken, tpk Chaplin'in yapt gibi ona bir oyun oynama
ya, hep-ayn olann okunu Bergsoncu bir kahkahaya dntrmeye

almlardr. Ne ki, kitle kltr mekanikleme yasasn benimseyip


bir yandan da perdeleyerek nceden-belirlenmiliin eline der. Kitle

357
AYDlNlANMANlN DIYALEKriCI

kltr atmasz bir ekilde alr ve atmalar iler: bylece at


may atmasz olann buyrugu altna alr. Yaayann temsil edilmesi
kitle kltrnn yaayan engellemek iin kullandg bir teknige d
nr; bylece varyerenin aka ne oldugunu gsteren statikligin safi
na katlm olur. Bu durum burjuva-dinamik sanatnn uyarlandg

sektrlerde grlr. Yaptn aslnn bana gelenler yznden, teknik


olarak mekanik yeniden-retim teknigi daha batan dirensiz bir ve
heye sahiptir. Filmde psikolojik bir yazgnn hangi zorluklan yanst
lrsa yanstlsn , tm olan biten beyaz eridin zerinden izleyicinin g
z nnde akp gittigi iin, kartlklarn gc ve barndrdklar z
grlk olanag krlr ve nce ile sonrann soyut zaman ilikisinde ayn

dzeye getirilir. atmay izleyiciden nce grp, hibir diren gs


termeden akp giden mm eridine yanstan kamerann gz, atma
larn atma olmamas iin gerekli nlemleri alr Imgelerin teker te
ker, fotograf kaydedilen hareketin kesintisiz art ardalgnda beyaz
perdede srklenmesi onlar batan salt birer nesne yapar. Alt alta

konulmu olarak aciz biimde akp giderler. Birinci tekil ahsla yazl
m bir serven romann okuyan ocuk daha batan kahramann ba
na bir ey gelmediginden emin olabilir, nk tersi bir durumda an
latc bir ey anlatamazd; fotografla kaydedilen romanlar izleyen kii
de benzer bir durumdadr. Kahraman da lebilir, ama en azndan

kimseyi ayanamaz ve fotograf ekilen lm ancak yarm bir lmdr.

Byk adamlarn biyograflleri de byledir: Zaten yaam olduklar d


nda balarna bir ey gelmez, bu ba sonu belli yk sayesinde bunu
biliriz. Kahramanlarnn hretini smrmeye alan yazl tarih,
Pantheon'a geileri sayesinde benimsemeye baladklar o Olympos'a
yarar varolularn tamamlamalar iin onlara arka karlar. Elbette

sonu sabitlenmi her sanat yaptnn ne olacag zaten daha batan bel-

358
KITLE KLTR EMASI

lidir; ama sanat, insan eliyle yaplm olmaktan kaynaklanan baskc


agrlgn kendi yapsnn gc yardmyla ortadan kaldrarak amaya
alrken, kitle kltr nceden-belirlenmiligin lanetiyle zdeleip
bu laneti nee iinde gerekletirir. Mzikte tarihsizlik mzigin radyo
sayesinde ugradg teknik degiimlerin sonucudur.2 Tekel koullann

da gelitigi haliyle, ciddi mzigin risksiz mkemmellik anlamnda icra


edilmesi ideali bile, tm o gze arpan dinamikligine ragmen donuk
bir hal almur: bir eylerin ters gitmesinin olanaksz oldugu bir sen
foni, ayn zamanda hibir eyin olmadg bir senfonidir 3 zellikle kit
le kltrnn en ok sevdigi besteler bu lte gre seilmie benzer.

aykovski ve Dvorak gibi ge dnem romantikleri bestseller'lar ara


sndadr. Onlar iin senfoni biimi salt bir n-cephedir. Onlar senfo
niyi birbirleriyle ilikileri olmayan bir melodi potpurisine dnecek
lde yumuatmlardr. ernalar hibir ilevi yerine getirmedigi gi
bi, senfoninin dinamik znden, antifonal motiflerin oluturulmasn
dan ve uygulanmasndan geriye grltl bir heyecann, potpuriyi ra

hatsz edici bir biimde kesintiye ugratp , sonra da hibir ey olmam


gibi, sanki her ey batan balyormu gibi devam eden ara mzikle
rinden baka bir ey kalmaz.

Kitle kltrnde tekelin o her eyi kuatan endielerinden kaynak


lanan atmaszlk, bugn zellikle kltr tekeline en kararl biimde
direnen byk sanat yaptlarnda grlmektedir. Schnberg'in on iki

2 Bkz. Theadar W Adomo, "The Radio Symphony. An Experiment in The


ory," Radio Research 194 1 , ed. Paul F. Lazarsfeld ve Frank N. Stanton, New
York 1 94 1 , s. l lO vd.
3 Bkz. Theadar W Adomo, "ber den Fetischcharakter in der Musik und
die Regression des Hrens," Zeitschriftfir So.ial.forschung 7 (1 938), s. 321 vd
(Gesammelte Schr(ften, cilt XIV: Dissonan.en, Einleitung in die Musikso.iologie,
2. bask, Frankfurt a. M . , 1 980, s. 14 vd).

359
AYDlNLANMANIN D!YAIEKIIGI

ton teknigi kendi kaynaklandg gelime ilkesini kukulu hale getirir


ken, Brecht'in epik tiyatrosu tam da topluma ynelik eletiriye katkda
bulunmak adna atmann yaplandrlmasndan vazgeip , materya
list diyalektik ugruna dramatik diyalektigi kullanmdan kaldm: onun
tiyatrodaki "dgm noktas" kavramna ilikin kendisine zg has
sasiyeti bunun en belirgin iladesidir. Brecht'in drama soktugu montaj,
zamann iinde neredeyse birbirinin y erine geebilirlik anlamn tar;
ve eserlerinde "Yaam" ya da "Ykseli"e gnderme yapmas, dramatik
karakterlerin eylemlerini ellerinden alp, onlar nceden dzenlenmi
bir tezin deney nesnelerine dntrr. Bylece kesintili olmasna
karn bu yntem tilmin dirensizlige dayal teknigine benzer; yle ki
Brecht'in getirdigi tm yenilikler film agnda ve psikoloji dagldktan
sonra tiyatroyu kurtarma giriimleri olarak grlebilir. Ttn itigi
tasavvur edilen ve "merkezi" anlamda etkilenmemesi beklenen izleyi
cideki kitle kltrnn rettigi dnce ve bellek zafiyetinin siyasi ol
dugu varsaylmtr: epik tiyatro kitle sanatna verilen bir yant, kitle
sanatnn kendisine ilikin yn degitirmi bilinlilik halidir. Epik ti
yatro sanat yapt ile sanat yaptnda ikin olan zamanla ilikinin nasl
degitigine ilikin hesap vermektedir. Yalnzca Aristotelesi zamanda
birlik gretisinde degil, bizzat byk dinamik sanat yaptlarnn yn
temlerinde ilan edildigi gibi, dram ve senfoni iin zamann stesinden
gelmek asli bir meseledir. Bo geen zaman, yani anlamszca akp gi
den yaam biim tarafndan ele geirilmeli ve bu biimin btnselligi
yardmyla ideaya itirak edecek duruma getirilmelidir. Zamann ya
derkliginin estetik alann dnda tutulmasna ve sanat yaptma en
azndan, onu ze, salt varoluun saf yansmasma dntrp aknl
gm ifade edilmesine yarayan bir tr zamanszlk yanlsamas alanma
sna izin veren ey zamann tematikletirilmesidir. Dahili zamansal ge-

360
KlTLE KLTR E MASI

rilimin zlmesi araclgyla zamann stesinden gelmenin arac at


madr. atma gemitekileri ve gelecektekileri imdiki zamanda yo
gunlatrr. Ibsen'in dramaturjisi bunu yle bir formlle zetler: a
tmann ls, gemi zamann gelecege bir tehdit olarak imdiki
zaman zerinde sahip oldugu erktir. Dramn ideasnda, dahili za
mansal momentlerin dgmlenii o kadar yogun, bu momentlerin
birbirleriyle ilikileri her adan ylesine eklemlenmi bir hal alr ki,
zamann salt ak ekil kazanp atma dzleminde anlamsal ilikile
rin itici gcne dnr ve sonunda ortadan kaldrlarak alr. Bu
durumda mutlak dramn zaman, olay rgsnn iindeki tm zaman

ilikilerinin btnyle kristallemesi sonucu ldayan apanszlk ola


caktr. Ayn durum, dramatik atma dinamiginin mzikal edegeri
olan, motifleri evrensel boyutta ilernek yoluyla yalnzca kendi zama
nn gerekletirmekle kalmayan, zaman kendi anlamnn tahakk
mne alp yok eden senieni iin de sz konusudur: Beethoven'in Ye
dinci Senfonisi zamana bu ekilde diyalektik yoldan dur demenin r
negidir. Ama bu niyet teden beri burjuva sanatnn yalnzca bir y
nn, yani tarihncesinin varoluuna ilikin hakikati oluturmutur.
Bu hakikat kendisini zamann zamanszca yarglayan birligine ynelik
dnm dahilinde oluturur. Bu zamanszlgndan tr hakikat da
i ma bir yalan, yarglayan olarak da daima hakszlk olacaktr ve kovu

lan zaman hakikatn ektigi setlerden durmadan taacaktr. Sanat za


man ortadan kaldnp aarak, varoluun salt hatrda tutulmas yoluyla
aknlgnn gerekten kazanlmasnda aciz kalr. Varoluun zamann
tmletirilmesi araclgyla aknlatnlmas istegine hep ikinci bir is
tek elik etmitir: bu da, dzenlenmi her anlamdan feragat edip adeta
edilgen, "ampirist" biimde zaman unsuruna kaytsz artsz teslim ol
makla, zamann stesinden gelmeye ynelik abalan bir kenara brak-

361
AYDlNLANMANlN DIYALEKIICI

mak ve bu teslimiyeti tutum sonucunda anlamn yoklugunu ortaya


karmak, anlam yoklugunu yalnzca olumsuzlugunda yanstmakur:
"Baki kalan bu kubbede sk.net."0 Burjuvazinin devasa glgesi altn
da bu egilim Shakespeare'in tarihi kayt niteligindeki dramatiginden,
svireliler ve Lessing'in klasiki iire kar yrttg sava zerinden

psikolojik romana dek giderek g kazanm, gnmzde de


avangard ile kitle kltrnn oluturdugu kutuplarda iyice belirgin
hale gelmitir . Lukacs'n gzlemlerine gre, zamann anlamdan yok
sun olarak akp gitmesi Flaubert'de henz romann asl ierigini olu

tururken; son byk roman lar, Joyce ve Proust zamana yle snrszca
teslim olurlar ki, zaman yaamlar o zamann iinde geen bireyler
gibi kendi kendisini ayrtrr: salt zamansal olana bu feragatli teslimi
yet zamansal kesintisizligi [ Kontinuum} paralara ayrr ve anlatnn
kendisini kaybettigi zaman momentleri, zamansal art ardalgn
ilikilerinden kopup zamanda meydana gelen her olay bellek yard
myla bir girdap gibi iine eker. Brecht'in dramatigi bireyinki kadar

zamann daglmhgn da nceden varsayar. Epik unsur dramatik d


gmn o yogun birligini yanlsamac ve ideolojik diye kesip atmaldr,
ama yerine zamansal kesintisizligin birligini asla koymamaldr.
Brecht'in oyunlarna temps espace [mekan-zaman] , deneysel zaman
hakimdir; baka bir degile yaptlarnda tarihsel zamandan ok yinele

nebilir bir "deney"in zaman sz konusudur. Elbette bu deneysel za


man, karn olan dramatik yoldan yogunlatrlm zaman gibi, ampi
rik zamann ullanmasna kar pek gvende saylmaz. Egemenlik ili
kilerinin bilincin en diplerine yerlemi keltisi olan ampirik zaman,
egemenlik srdke varlgn srdrr ve bizzat sanatn temelinde ya
tar, nk sanat kendisini bu zamana -yazgnn zamanna- kar ka-

c HamJet'in son szleri; Trke syleyen Can Ycel -yn.

362
KITLE KLTR EMAS!

rak yaplandrr. Ampirik zaman, montajla eklenen sahneler arasnda


ki mekansal-ezamanl ilikiler sayesinde dlansa da atmasz art ar
dalgn iine szverir. Dram yalnzca art ardalk tarafndan bir arada
tutulduka ve olay rgsnn zaman perdelemesine inatla kar k

tka soyut zaman tarafndan ele geirilir. Ne atmaya ne de ak bir

montaja izin veren kitle kltr, rettigi her rnde zamana minnet
borcunu demek durumundadr. Kitle kltrnn paradoksu budur:

ne kadar tarihsiz ve nceden belirlenmi bir ekilde cereyan ederse,


zamansal ilikileri ne kadar bo verip onlar momentlerin diyalektik

birligine dntrmekte baarsz kalrsa, trklerin duraganlgn ne

kadar kumazca kullanp yeni zamansal ierik olarak yutturursa, da

rdaki zamann karsna karacaklar da o kadar azalr ve dardaki


zamann kitle kltrn lmne aviarnas o kadar kolay olur. Tarih

sizligi ksaltnay istedigi can skntsdr. Kitle kltr tarihin kr sey


rine zg tek-boyutlu zamann hep-ayn olann zamanszlgyla, yaz

gyla zde olup olmadg sorusunu akla getirir.4

Ne ki atmann kitle kltrnde tasfiye edilmesi salt gdmle

menin keyfine kalm bir ey degildir. atma, entrika ve gelitirme,


yani zerk nitelikteki edebiyatn ve mzigin merkezi paralar, ayn
zamanda kaytsz ve artsz olarak burjuva bir nitelik tar. Attika ko

medyasndan bu yana dramda entrikaclarn bwjuvalarn arasndan

seilmesi bo yere degildir. Erksizlerin zihinleri yardmyla erk elde

etme abas olarak entrika, burjuvazinin feodal olan karsndaki zafe

rinin, baka bir deyile hesaplama ile parann, tanamaz olan toprak
mlkiyeti ile silah araclgyla dolaymsz bask karsndaki zaferinin

estetik ifresidir. Haydn'da, byk senfonilerin erken zamanlarnda

entrikacnn tela bata gleryzl-iyimser bir dogrulama biiminde

Bkz. "Odysseus ya da Mitos ve Aydnlanma" blm.

363
AYDlNLANMANlN DlYALEcrtGI

grlrken, sonra eletirel bir yn alr ve Beethovenci mizahn ekir


degini oluturur. Bu telatlk rekabetin getirdigi o snrsz abadan,
arkada kalanlarn bogazndan ipi hibir kast gtmeden geiren o gay

retli ve iten alkanlktan trer. Entrikac bujuva bireyin olumsuz

betisidir; bireyin dayammayla olan o kanlmaz elikisidir; tpk z

grlk ve kurban yardmyla ayn bireyin hakikatini temsil etmesi ge


reken o kahraman gibi. Entrikac ile kahraman blnm dnyann
kaynam paralar gibi birbirine aittir. Neredeyse yle sylenebilir:
tpk burjuva dnyas ve sanatn kendisi gibi. Bugn ikisinin de hayat

birbirlerine yaklatka tehlikeye girer. Kahraman artk bir kurban

sunmaz, baar kazanr. Eylemi srasnda zgrlk iin olgun degildir;

kariyeri konkrmistliginin gzler nne serilmesidir. Yani o baanya


ulam bir entrikacdr, onun kamuya mal olmu lizyonomisini Clark
Gable kar konulmazlk olarak sergiler: rakipleri arasndan baarya

ulam olan tekel de bundan farkl degildir. Ne ki bylece aag ko

numdaki entrikac kk rakip gibi yok olur, onun komplosu her

zaman iflas olur; baanya ulaan entrikacnn kurdugu komploysa,

nceden belirlenmi oldugu iin her tr olay rgsunu yanlsamaya


dntren bir yazg olarak kutsanr. Faistleri Kaiserhofta ve banker

Schrder'in yannda, Roma'ya giden yatakl trende ve eski muhafzia

rn katli srasnda ibama getiren ve iktidarlarn saglamlatran son

entrikalar baarl entrikalard. Entrikamn kurallar dogrudan herkesi

ve her yeri kapsayabildiginden bu yana kimse entrikadan zarar gr

mez ve kitle sanat bu olguyu, atmay modas gemi diye bir kena
ra iterek, her durumda geleneksel kltr alanndan dn alarak,
atmay her zaman nceden belirleme yoluyla gerek kendiliginden

likten uzaklaurarak kaydeder. Entrika ve atmann sradan bilinte

agrtrdg burjuva tipleri, liberal gemilerinde edindikleri sanlan

364
KITLE KLTR SEMAS I

mahkam giysileriyle belirirler Banker szcg , tpk avukat ve mes

lekten politikao gibi, Amerika'da bile bir kfr haline gelmitir; vamp
maskesi ardnda gizlenen tatminsiz, arzularla tutuan kadnn durumu

da pek iyi degildir. Basn muhabirieri ve emprezaryolar gemiin ko

mik kalntlar olarak ho grlrler. Tarih kltr rnlerinin masal

larndan karlr; hatta ve zellikle tarihsel sjelerin ilendigi yerler


de. Tarih tpk bireysellik gibi bir kostme dnr: iinde tekellerin

ve devlet kapitalizminin o donuk modemligi gizlenir. Bylece sahte

bir uzlama saglanr, yani her eye gc yeten varoluun yardmyla

olumsuz kar-nerciler sogrulur, baka bir deyile kt olann btn

selligi yardmyla uyumsuzluk yok edilir. Yaam tm atmalar stra

bn en derin magaralarna gmp onlar acmasz bir baskyla grn


mez kld iin, sanat yaptlar iindeki atmaszlk dardaki yaa

ma herhangi bir atma tamamalarn perinler . Estetik hakikat,

burjuva toplumunun hakikatten yoksunlugunun ifadesine baglyd.

Aslnda sanat, kendisinin aknlatg dzenden tr, imkansz oldu

gu srece var olabilir. Bu nedenle tm byk sanat biimlerinin varo

luu ve her eyden nce ca-r' tox'Jv [kat eksohen: en mkemmel]


bujuva sanat biimi olan ve sinemann kendisine mal ettigi romann
varoluu bir paradokstur. Gnmzde gerilimin alabildigine artmas

sonucu , sanat yaptlarnn olanakllg ok kukulu hale gelmitir. Te

kel cellattr: gerilimi yok eder; ama atmalarla birlikte sanat da silip

atar. atmaszlk btnyle gerekletirildikten sonra, sanat maddi


retimin tam anlamyla bir blm haline gelir ve bylece teden beri
varlgna katkda bulundugu yalana dnr. Ama ayn zamanda bi
reysel atmann sanat yaptnda korunmas, hatta sosyal atmann

devreye girmesi bile romantik aldata hizmet ettigi srece , geleneksel

sanat adna tremeye devam eden sanata kyasla hakikate daha ok

365
AYD!NlANMAN!N D!Y AlEKT!G!

yaklar ve her eye gc yeten retimin atma olaslklarn daha


gzle grlr bir biimde bastrmaya baladg bir dnyay sanki hala
bir atma olanag barndryormu gibi yaldzla kaplar. Her ey u
ince ayrma bagldr: estetik dgmn, gelitirmenin, anmann tasfi
yesi son direniin tasfiyesi anlamna m gelir, yoksa ortam direniin
gizli her yerdeligi anlamna m gelir?
Hedda Gabler kendini vurdugunda, davaya bakan o sman [zeki,
uyank] yetkili Brack: "Yaplacak i mi bur der. Tekeller de ayn tutu
mu taknr lar. Tekel nesnellik araclgyla bireyi ve atmay byden
arndrr. Teknolojinin her yerdeligi tm nesnelere damgasn vurur
ve tarihselligi, baka bir deyile gemi aclarn insanlarda ve eylerde
braktg izleri kitsch diye tabulatrr. Korkun tehlikeler altnda, tro
pik bir kasrgann ortasnda ve bir kadn taeirinin zulm altnda bile
yeni banyodan km, makyaj zenli ve salar yaplm halde gr
len film aktrisleri bunun prototipini oluturur. Aktrislerin ylesine
net, kesin ve dn vermez biimde fotograflar ekilir ki, makyajlarn
dan beklenen by yanlsamaszlk sayesinde daha da artar. By har
fi harfine gerek ve abansz biimde izleyicinin stne ullanr. Kitle
kltr makyajsz makyajdr. Sogukkanl bak as sayesinde kendi
sini her eyden ok amalarn dnyasna uyarlar. Kitle kltrnn
taklit ettigi yeni nesnelcilik [neue Sachlichkeit) mimarlkta gelitiril
mitir. Yeni nesnelcilik, kitle kltrnn amalar dnyasnda ama
sallgn estetik hakkn amaszm gibi grnen barbarlga kar sa
vunmutur. Standartlatrmay ve seri retimi sanatn konusu haline
getirmitir; kartysa yine sanat alannda dardan dayatlan biim
kurallarn alaya alr. Pratik olan gzellik yanlsamasndan vazgetike
gzelleir. Ne ki nesnelcilik amalardan koparlr koparlmaz, balan
gta su diye karaladg sslemeye dogru yozlar. Sinema ile radyo

366
KITLE KLTR EMAS!

teknokratik vizyonlara ve topik yntemlere teslim olduklar noktada,

ileri mimarlgn dnyayla bar yapmadan nce, onunla iki yzl bir
biimde ihtirasla mcadele ettigi haline benzerler. Tin Pan Alley'nin

seri retilmi bestelerini mimarlkla karlatracak olursak yeni nes

nelci seri binalar dnmememiz gerekir. Daha ok eski ve Yeni In

giltere'yi [New England] dolduran mstakil aile evlerini dnmeliyiz:


bunlar her evin benzersiz, biricik, bir villa olmas talebini bile stan
dartlatran standartlatrlm seri retimlerdir. Bugn bu on doku

zuncu yzyl evlerini hayaletimsi yapan ey standartlatrlm olmala

rndan ok o yinelenemez olann, stuncuklarn, cumbalarn, merdi

venciklerin ve kulecikterin durmadan yinelenmesidir. Her kitle klt

r rn bu rmlk havasn daha genlik demlerinde belli eder


ve tekelin ynlendirdigi ypranma bu havay yldan yla daha da belir

gin klar. Kitle kltr kendi nesnelligiyle uyumazlk iindedir. Bir

yandan kendisini srekli, nesnel biimde sergilenmeye kar koyan

malzemelerle ilikilendirirken, te yandan da nesnelligi slup olarak

retmek zere dn aldg endstriyel yntemler araclgyla, egemen

praksisle bir iliki kurdugunu kantlar. Nesnellik ile nesne arasndaki


iliki nesnel degildir, hesaplamayla belirlenir ve bozulur. Trk ve su
nuun teknolojik nasl'nn mkemmelligi ne'nin kanlmaz nemsiz

ligiyle birlikte bu durumu en belirgin biimde ifade eder. Kafese kon

mu yrtc hayvan misali, hit bestecilerinin sekiz mezrl paralannn

daha abartlsn yapan caz gruplarnn virtzlg; on dokuzuncu


yzyl romaniarna zg o ili bulut efektlerini istedigi gibi yaratan
kamera ayarlama sanat, Gounod'nun Ave Maria'sn artc bir ber

raklkla dinlememizi saglayan frequency modulation [frekans mod

lasyonu] - bunlarn hepsi geliimin ezamansz momentleri arasnda

salt birer boluk degildir; ezamanszlgn kendisi kitle kltrnde bu-

367
AYDlNLANMANIN DIYALEKTIC!

luan d ve ama arasndaki o zortanml quid pro quo'dan [olmazsa


olmaz] kaynaklanr. Tpk, yeni Alman halk giysilerinin ve danslarnn
tanklara ragmen degil, tanklar yznden dayatlmalar gibi. Kitle kl
trne yeni nesnelci bir tavrla arka kmak isteyenlere gre, ileri d

zeyde endstrilemi bir toplumdaki tketiciterin zihinsel gereksinim


leri kendilerini maddi gereksinimiere uyarlarlar. Zihinsel gereksinim
ler ayn standardatrmaya tabidirler ve nesnelci tavnn teknik nkou
lunu olururan standardatrmadan kanmaya almak eski fikirlilik
tir. Bu durumda bir Ford modeliyle bir hit arks modeli ayn soy

dandr. Ama bu trden bir uyarlama anlay, gereksinimierin retme


gc olanlar araclgyla gdmlenmesini batan kabul eder; oysa
bylesi bir gdmlenmeye kar direnmek kendisini uyarlamas ng
rlen tinin yalnzca bir istegi degil, egilimidir de. Tekel, praksis ve
kltr arasndaki farka verdigi nemi, bu fark ilgili alanlarn egd
mne ilikin idari bir soruna dntrerek gsterir. Oysa bu fark e
gdmn inkarndan, retim ilikileri tarafndan dayatlan amalarn

stnlgnden ibarettir. Egdme tabi tutulan kltr, bir alan ola


rak yerini koruyabilmek adna tm bunlar dikkate almak zorunda ol
dugu iin, kendisini iinden klmaz elikiterin ortasnda bulur ve
bu elikililigi her kaamagnda kendisine ragmen ortaya dker. Stan
dart rnlerin en bayags olan gncel hitler bile nesnellikten uzak ko

nulara sahiptir. Tm pop arklar, bir tanesinin reklam olsun diye


kullandg u absrd slogana uyar: "Especially for You" [Sizin iin
zel] . Nesnel sanatn standartlarn dn aldg sanat ile gerek ama
lar arasndaki almaz kartlga salt iaret etmi olmak bu apraklk
karsnda yeterli degildir. nk kitle sanat, praksis ile kltr ara
sndaki kartlgn ideoloji haline geldigi bir dnyada bu kartlga tu
tunarak varlgn srdrr ve paketleyip evlere teslim ettigi zihinsel

368
KITLE KLTR E MASI

maliann o eyimsi, maddi yaam karsnda fetiletirilmi karakterin

de direttigi iin praksise teslim olur. Srekli zdnm ite bu ba


kmdan kitle sanatna yarar. Tersine btujuva amasallgnn eletirisini

ciddiye alan trden bir sanat, amasallgn hepten egemen oldugu bir

dnya hedefler ve kendisini bu dnyayla kyaslarken yalnzca malze

mesini degil, daha da ok kendi biimsel yaplann gz nnde bu


lundurmaldr. Nesnel sanat, amasal biimlerini kendi amaszlg ug
runa sahte bir veheye indirgeme tehlikesiyle kar karyayken, ama

sal biimlerin ton degitirmesinden kanan o nesnel olmayan sanat

savunmaclga egilim gsterir. Nesnel olmayan sanatn iirselligi nes

nel sanatn keskinligini uysallkla tamamlar ve bylece dman iki

okul birbiriyle gayet iyi geinir Tekelleri oldugu gibi kopyaladg l


de ss olarak ruha daha istekle yaklaan stream line'a [ana izgi) k
yasla, Viyana Atlyesi ve Rilke'den T. S. Eliot'a kadar ruhun muhafa

zas iin aba gsteren benzerleri tekellerden hi de daha uzak sayl

mazlar. Her sar Ullstein roman ve her film sentezi gerekletirmeyi

baarr Metalann atlak yU.zeyi bugn tm sanatiann yanklarn aga


karmaktadr. Sorumluluk sahibi sanat kendisini yle bir paradoksla

kar karya grr: ya kendi amasallgna uygun olarak aldnszca

amasal biimleri gelitirip, kan vargnn tahakkm yardmyla d

sal amalarla bir kartlk ilikisine girecektir ya da estetik alann ge

reklerini tmyle bir kenara brakp var olann belirlemelerine yle

kaytsz artsz biimde teslim olacaktr ki, biim belirleyen mdahale


lerden bu vazgei ssleyici eklentilerden kurtulmu saf bir biim ya

sas olarak kendisini belli etsin. Kitle kltr elikili olmakla, nesnel

olmakla ya da nesnel olmamakla sulandgndan daha fazla sulanma

maldr; asl kendi hakikatiyle elikili olmaya gelime olanag tanma

yan uzlatrclg sulanrnaldr. Kitle kltrnn nesnelligini olutu-

369
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

ran ey bir eserdeki tm momentlerin ikin zorunlulugu degil de, ya


am ve grlere ilikin nesnel bir sluba sahipmi gibi grnmektir.

te yandan nesnel olmay i dnyasna sava amaz; i dnyasnn

eskimi ifade emalarn, ruh katma [Beseelungl kurmacasn, insanl

ga ilikin beylik szleri hammadde olarak kullanr

Nesnel uygulamalar ncelikle zoraki tketiciye iletilen bilginin tez


ve kesin bir nitelik kazanmasna hizmet eder. Kltr mallarna dp

sefil olan tin bu mallarn zsel olarak tecrbe edilmemesini, tketici

nin bu mallar hakknda sadece kltrl bir kimse oldugunu ispatlaya

cak kadar bilgi sahibi olmasn ister. Dokuzuncu Senfoni'nin trensel

bir havada geen naklen yayn bile byk apl bir etkinlik olarak yo
rumlanr ve kendisini mmkn olan her yerde tarihi bir olay diye su
narak, dinleyicileri bu olayn kendisine katlmaya yneltmekten ok,
tank olduklar sre ve onu sahneye koyan gler hakknda bilgi sa

hibi etmeyi amalar. Mzik eletirmenlerinin yaptlarn zgl i yap

larndan ok yaratm srecinden sz etmeyi yeglemeleri bu hedefe y

nelik bir praksistir. Verilen bilgi kitle kltrnn kendisine ilikindir.

Tm sanat deneyimi takdir etme maksadyla alaltlr. Tketiciler ye


niden tanmaya tevik edilir: kltr mal kendisini dnm oldugu
o hazr rn olarak sunar ve yle bilinmek ister. Evrensel bilgi karak

teri, tketici ve ona kaamayacak kadar yakn olan rn arasndaki ra

dikal yabanclamann mhrdr. Tketici deneyiminin yetersiz kal

dg yerde bilgiye ynelmek durumundadr ve aygt onu, aksi halde


itibar kaybyla cezalandrmak zere bilgi sahibi olarak ne kmas ve
meakkatli deneyime srt evirmesi iin egitir. Kitle kltr gerekten

tek bir sergi haline geldiyse, o zaman onun iine ekilen herkes, sergi

alannda tek bana kalan bir yabanc gibi yalnz oldugunu hissedecek

tir. Bilgi ite o anda imdada yetiir: sonu olmayan sergi kendisini o bi-

370
KlTLE KL TR E MASI

are ziyaretiye dayatan, onu kimi notlar, yol iaretleri ve radyo tavsi
yeleriyle donatan ve her bir kiiyi diger kiilerin gznde onlar gibi
aptal gzkp gln duruma dmekten kurtaran sonu olmayan bir
bilgi brosudur ayn zamanda. Kitle kltr kendi kendisinin sinyal
tesisatdr. Daha nce kltr mallanndan uzak tutulup imdi onlara
yakalanan alt snfa mensup milyonlar bilgiye dogru yeni bir ynelim
iin uygun bir bahane saglar. Ne ki k tutmann, abucak aina kl
mann ve iletmenin bu devasa sistemi, dayatmann yarattg okla kl
tr rn ideolojisi altnda yaygnlatrldg iddia edilen her eyi yok

eder. "Information please" adl o simgesel programdaki espriler yal


nzca bilgi sistemine ilikin hakikati degil , hakknda bilgi verilen eye
ilikin hakikati de dillendirir. lmgenin estetik karakterinin zlmesi
ne en ok bilgi nayak olmutur. Konulu filmler bile birer news reel
[haber filmi] haline, kendi publicity [tantm] etkinliklerinin bir uzan
us haline gelir: Lana Tumer'in sveter giyince nasl grndgn,

Orson Welles'in yeni ekim ynteminin nasl iledigini, FM'in eski


radyo sesinden gerekten o kadar farkl olup olmadn grenmek
mmkndr. Piyanonun akorsuz olup olmadg dnda hibir ey
duymayan konser izleyicisi tipi, tekeller tarafndan ona sunulan yeni
liklerin dogrudan ve dolayl bir alcs olarak kendisinin de benzedigi
o kltr mallarnn ideal nesnesi haline gelmitir. rnler bilgiden

yana olduklann aka itiraf ettikleri lde drst bile saylrlar:


bilgiden, kendilerini ar klandrmayla karartan bir ey, bir biim
lendirme diye ikayeti olduklan zaman, dayanlmaz hale gelirler.

Bilgi, merak izleyicinin esere yaklamyla gsterdigi tavr olarak


hesaba katar. Eskiden en sehl gazetecilere mahsus olan patavatszlk

resmi kltrn bir z haline gelmitir. Kitle kltrnn aktardg


bilgiler hep fla gibi patlayan trdendir. Tirajlar milyonlar bulan

371
AYDINLANMANIN DIYALEKTlGI

popler dergiler nemi kendinden menkul tavrlada "inside story"leri


[olayn i yz] ortalga dkerken kameralar bir zamanlarn opera

drbnleri gibi fiziksel ayrntlar zerinde yogunlarlar. Her ikisi de

klyutmaz bir tavr ve vicdan azabyla znenin gznde, onun burada

bile iin iinde oldugu, hibir yerden dlanmadg yanlsamasn ya


ratmak ister. Heidegger bir "degimez" [lnvariante ] . varolusal-ontolo
jik bir "temel konstitsyonu" [Grundverfassung] , baka bir deyile
"hergnklgn varlk egilimi"5 olarak meraka varoluun dknl

g"nde [Verfallenheit] bir eref koltugu uygun grmtr. Heidegger

merakn kitlesel iletmenin harc olarak getirdiklerini ne kadar iyi gr

dyse de -olaslkla kolektif mimesin sulandrlm bir biimi, yani


bakalar hakknda her eyi bilerek onlara benzeme arzusu- merak,

oldugu haliyle insan olmaya atfedip, neredeyse bunun suunu zindan


cya degil de kurbanlara yklemekle insanlara hakszlk eder. Aristote

les var olmaktan kaynaklanan grme kaygsna ilikin ne sylemi

olursa olsun, bugnk grme kaygsn dayatan her eyi grmenin

olanakszlgdr. Bu kayg dokunmaya, gdmlemeye, iine ekmeye,

hibir eyi danda brakamamaya ynelik tekel zorlamalarnn antro


polojik ifade biimidir. Sistemin yeni olana kar hogrs azaldg
oranda, savunmasz durumda olanlar hayatta olduklarn, toplum ta

rafndan bir kenara atlmadktarm hissetmeleri iin btn yenilikleri

bilmeye mecbur kalrlar. Kitle kltr tam da bu insanlarn, yani out

sider'larn [dlanan] oluturdugu bu yedek ordunun sz sahibi ol

masna olanak verir: kitle kltr her eyi birbirine baglamaya alan
rgtl bir delilik hali, kamusal srlarn toplamdr. Bilgi sahibi herkes

bu sm paylar; tpk Nasyonal Sosyalizmde herkese irek bir kan

5 Martin Heidegger, Srtn und Zeit, Halle 1927, s. 1 70 [Varll ve Zaman, ev.
Kaan kten, Agora, 2008).

3 72
KITLE KLTR EMASI

kardeliginin ayncalgmn sunulmas gibi. Merak ile bobogazlg ta


mamna erdiren antaj egilimiyse, faistlerin toplumda ayrcalkl ol

mayanlara uygulamaya daima hazr olduklan tahakkmn bir paras

dr. Merakn giderilmesi hibir ekilde yalnzca ruhsal ekonomiye hiz

met etmez; tersine dogrudan maddi kariara yneliktir. Her ey hak

knda bilgi sahibi olanlar her ey iin kullanlmaya da uygundur. Fa


izmin balang dneminlerinde, kur yaplan kadnn erotik becerile

rinin, doygunluga ulam emek pazanndaki vasflar gibi grldg

Alman hit arks "Dans edebiliyor musun johanna? Elbette dans ede

bilirim," ["Kannst du tanzen, johanna? GewiS kann ich das") merakn

bu tarihsel ynn etkili biimde muhafaza etmitir . Buradaki merak

pazar ekonomisinin yol atg insana zg deformasyonlardan biridir;


pazar iktisadnn sona ermesiyle bu deformasyonlar bana buyruk bir

hale gelip hastalk derecesinde irrasyonel oldular. Kk Moritz b

tncl antisemitizm dneminde herkesin taptg bir idol olmutur:

"quiz kids"" ve benzerleri tarafndan da bir messese haline getirilmi

tir. Merak merak sosyalletiren bilgiyle tam olarak uyumludur. Her

zaman nceden biimknmi olana, bakalarnn zaten bildiklerine y


neliktir. Bir ey hakknda bilgi sahibi olmak nceden vanlan yargyla
sk dayanmay ierir. Insanlar bu yargy biroklarn onayyla yine o

biroklannn elinden alp, ona el koymak ister ve fkradan social rese

arch'e [toplumsal aratrma] varana dek her alanda diktatrlgn

srdren, her zaman kullanmaya hazr oldugu o "zaten biliyorum"

tavryla insan yalnzca kendisinden honut olmakla kalmaz, ayn za


manda oktan bilindigi iin degerini yitiren olgulan yutturmaya al-

" 1 940- 1 950'ler boyunca televizyon ve radyoda yaynlanan, !Q'sunun yksek


ligine gre seilmi be ocuga sorularn yneltildigi olduka popler bir
yarma program -yr.

373
AYDlNLANMANIN DIY ALEKTICI

an kimseleri da aalar. Merak zaten izin verilmeyen yeninin dma


ndr. Yeni diye bir eyin olmamas isteinden ve kendisini baka bir
ey olarak sunan eylerin de batan bilgi sahibi olanlar araclyla al

takoymaya uygun olmasndan beslenir. Meraka elik eden tutkuysa


yeniden-retme ve kendine mal etme uruna, aslnda yeninin deneyi
mine ya da retimine katkda bulunabilecek gc boa harcar. Bu tut
kunun krl, tutkunun ynelik olduu verileri nemsiz ve ilgisiz
yapar. Mmkn olduunca fazla bilginin hazr bulundurulmas ne ka
dar pratik gzkrse gzksn, bilginin hibir zaman asl olanla ili
kilendirilmemesine ve yozlap dneeye dnmemesine ilikin yasa
da o kadar katdr. Bilginin tekelin saladklaryla, yani metalarta ya da
kamusal iletmede yerine getirdikleri ilevleri gerei birer metaya d
nen insanlarla snriandnimas zaten bunun gereini yerine getirir.
Bu yetmezmi gibi, bir de her dncenin karsna karlabilecek bir
yanl bilgi tabusu vardr. Bilgi merak durmadan birilerine stn gel
meye alan hakllktan ayrlamaz. Merakl kii gnmzde nihiliste
dnmtr. Tehis edilemeyen, altakoyulamayan, dorulanamayan
ve eyletirerek kendisine mal edemedii ne varsa samalk, ideoloji
ya da kt anlamda znel diye bir kenara atar. Ne var ki zaten bildii
ve tehis ettii eyler de, merakl iin tam da bu nedenle deersizleip
salt bir yineleme, boa harcanm zaman ve boa harcanm para anla

mna gelir. Kitle kltrnn ve onunla balantl bilimin bu knaz


kurbanlarn iyice bu tarz bir praksise, kr krne devam etmeye in
dirger. Ama merakn bu umutsuz figr tekel tarafndan belirlenmi
tir. Bilgi sahibinin tavr alveri yapanlardan, pazar iyi tanyanlardan
kmtr. Bilgi bu bakmdan reklama yakndr. Ama aslnda seecek
bir ey kalmadnda, bir markay tanmak seimde bulunmann yeri
ne getiinde ve ayn zamanda sistemin btnsellii, yaamn srdr-

3 74
KITLE KLTR EMASI

rnek isteyen herkesi kann gzetmek u11;runa bu tr edinieri yerine


getirmek zorunda braktnda, reklam da bilgiye dnr. Tekelci
kitle kltr koullar altnda olan biten budur. Gereksinimin zerin
deki egemenliin gelimesinde aama ayn edilebilir: reklam, bilgi

ve komut. Kitle kltr her yerde mevcut aina klma olarak bu aa


malan i ie geirir. Uyandrd merak, ocuklarda grlen ve zaten
cebir, aldatma ve esirgemeden kaynaklanan merak iddet zoruyla ye
niden retir. Ebeveynin sahici bilgiyi vermekten kandklar ocuk
merak eder. Bu merak, eski ve yeni ontolojilerin merak belirsiz bir
biimde eletirdikleri o kkensel grme kaygs deil de, batan ar

pk olan ve kendisine ynelik geriye baktr . Dnyay nesnelere d


ntren merak nesnel deildi r: neyin bilindii nemli deildir;
nemli olan onun biliniyor olmasdr, sahip olmaktr, mlk olarak bil
gidir . Gnmzde bilginin tm malzemesi bu trdendir. Vurdum
duymazlklar onlan salt sahip olunan birer nesne olmaya mahkum

eder ve bu iyelik ediminde eriyip giderler, nk kendi nitelikleri sa


yesinde soyut bir ekilde sahip olunmann tesine geemezler. Olabil
diince tam aklda kalabilmeleri iin "net" olgular olarak dzenlen
irler. Sreklilikten koparlp kanlan bu malzemelerin dnceyle
balants kesilir, bylece ocuksu bir kavrayn tasarrufuna sunu
lurlar. Eer garip, hatta yabanc diye bir kenara atlmak istemiyorlar
sa, tpk en ok sevilen yemekler gibi zdelik kuralna uymak zorun
dadrlar; hibir zaman ilerletilip, geniletilemezler. Her zaman
yanlsz olmalan gerekir ve asla hakikati yanstmamaldrlar: bu yz
den aldatma eilimi gsterirler ve gazetelerdeki asparagas ya da radyo
muhabirinin kt uydurduu anekdot, olgularn krlnde zaten
bulunan hakikatten yoksunluun patlamasndan baka bir ey deil

dir. Ama bu hakikatten yoksunlua kanan merakl, film stdyosunun

375
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

nn birbirine katan imza avcs, faizm koullarnda oluan yeni


moda zorlanml okuma hastalgndan mustarip ocuk; hepsi, gerek

lige hakkn verip kendisini bulmu burjuvadr ve onun varsaylan de

liligi yalnzca insanlarn nihayet ulamay baardklar nesnel deliligi

dogrular.

Kitle kltrne katlmak, kltr olgularnn zerinde bilgiye daya


l bir tasarruf sahibi o lmakla kendisini ne kadar tketirse, iletme de o
kadar bir yarmaya, yani bir yeterlik ve baarm snavna, sonunda da

spora benzer. Tketiciler gerek rnlerin sunulu tarzndan gerekse

reklam araclgyla durmadan rekabete davet edilirken, rnler de

teknik yntemlerin ayrntsna dek sportif zellikler kazanr. rnler


kesin olarak degerlendirmeye elverili stn bir baarm isterler. Film
oyuncusunun grevi ayn gruptaki sz konusu rakiplerinin almala

ryla karlatrlabilen, kesin hatlarla izilmi, zorunlu almalarn

toplamndan oluur. En sonundaysa var gelir; yani sona saklanan

son aba, btnn akndan soyutlanm, trman olmayan zirve,

dramatik doruk noktasnn kart. Film blmlere gre dzenlenir.


Ama filmin toplam sresi hit arklarda oldugu gibi sanki kronomet

reyle standartlatrlmtr. Bir film izleyicisini bir buuk saat iinde


nakavt etmi olmaldr. Hele polisiye ykleri yalnzca detektif ile su

lu arasnda degil , ayn zamanda yazar ile okur arasnda dzenlenen

bir ma gibidir. Bu trden bir kltr sporunun ilkmegi iddiaya gir

medir, feodal tarz ile bujuva tininin o eski degitirilmi bebegidir.a


Iddiaya girmede bellegin baglam, bireyselligin tz paralara ayrlr,
unutmann korunagndan ekilip karlr, degiim degeri ve rekabec

tarafndan ele geirilip kullanma hazr bilgi olarak elden karlr.

a Wechselbalg: Eskiden ktu cinlerin yeni dogan bebei alp yerine braktkia
rna inanlan bebek -yn.

3 76
KITLE KLTR EMASI

Felaket, birinin aklnda tutmak iin kagda dkt)1; o fkrann bana


gelen ve aka ortada olan felaketle ayn trdendir. Burjuva, tini olgu

lar dnyasnn yerletirerek kabullenir. Burada nemli olan, tinin ken

disini bu olgular dnyasna yeterince benzetmi olmas ve tam tersine,

kk bir mlkiyet sahibi olarak o olgular dnyasndan yeterince

depolam olmasdr: "Ne kadar ok biliyor." Iddiaya girmelerin dene


meye tabi tuttuu ite budur. Kitle kltr tinin grngbilimini

iddiaya girme ilkesine gre batan sona yeniden yazmtr. Sanatn du

yusal momenti fiziksel grnglerin llmesine, kyaslanmasna, de

gerlendirmesine dnr. Dans sporuna dogrudan bagl olan ve tam

da bu ballgyla dansn pratik olanaklarn hayli aan caz bunun en

bariz megidir. Eger dansnn cazdan aldg hazz, kendi rselenii


nin forml olarak, kolektif ilevini senkopa ramen yerine getirme

sinde aramak gerekirse , caz mzisyeninin hazzn da kasten agrlat

nlm koullar altnda alan sporcunun hazzyla karlatrmak gere

kir. Tm burjuva sanat bu geyi virtzln gesi olarak iinde bu

lundurur: "Burjuva snfina benim yapamayacagm artc, mekanik

bir ey vermek gerek. ok seyahat eden, kibirli, ancak bir eyi yakn
dan dnmek istediinde bilgili ve adil olan bu sekinlerin dnyas,

binlerce eyle megul olup kendi bildik can skmtsna ylesine hap

solmutur ki, onun iin mziin iyi ya da kt olmas fark etmez;

nk o, o mzigi nasl olsa gece gndz dinleyecektir," diye yazar

Chopin 1 848'de.6 Burjuva snf sonraki yzylda durmadan mzik

dinlemek zorunda olmamann ayrcalgn temelli yitirmi olsa da, me


kaniklie ve artclga duyduu gereksinimden vazgememitir. Bu

gereksinim mekanikliin artcl yok ettii bir genellik kazanmtr

6 Frederic Chopin, Gesammelte Briefe [Toplu Mektuplar], eviren ve yayma


hazrlayan: Alexander Guttry, Mnih 1928, s. 382 vd.

377
AYDlNLANMANIN DIYALEicr!Cl

yalnzca. Yaptn nceden tasarlanan birligini ayrntlara bltrp,

bireyin kat btnsellik karsndaki hakkn savunmu olan romantik

anlay, bunun kartn oluturan mekanikletirmeyi kendi ilkesinde

korumutur: zgrlemi ayrnt efekt, en sonunda da trk haline ge

lir. Bu trden ayrntlarn bayrag altnda, aslnda i blmnn mut

lak kudretine kar kan sanat yapt i blmnn kurban olan bir

birine rakip uzmanlarn eline dmtr. Bacon'n formle ettigi gi


bi,7 hakikatin, ilk burjuvalarn anladg ekilde, yaplabilenin dzeyine

drlmesi sanat yaptnn ierigini de etkiler. Sanat yaptnn ierigi

sanat yaptnn yaplmasnda aranr, toplumsal retim bu ekilde

yceltilir ve bu retimin hakikatten yoksunlugu, yani zellikle tke

tim mallarndaki emek klt, rnlerdeki artkdegere el konulmasn


rtbas eder.8 Kitle kltr kendisini sergilediginde nasl yapldgn ya

da nasl iledigini gstermekten de holanr. Burjuva iin zgrce bir

ey yapabilmek, egemenlik altnda olmadan zgrce yaamann yerine

getigi iin o, insana yarar anlam tam da bu anlamn nn kesen

baarmda arar. Dogaya egemen olmann bir momenti tm sanatlarda


ikin oldugu iin, virtzlk sanattan ayr dnlmez. Dolaysyla
virtzlk teden beri baarma yneliktir ve kitle kltrnde geriye

kalan yalnzca virtzlktr. Bu virtzlk elbette bundan tr libe-

7 Bkz. "Aydnlanma Kavram" blm.


8 Olgun burjuva-zerk sanat yaptnn meydana getirili ynteminin tama
myla karartlmas. bu yntemin "ikinci doga" gibi gzkmek zorunda di
mas dogrudan dogruya bu yapmarun kendisinin tanrlanrlmasnn ifade
sidir. Emegin kutsallaurlmas onun effaf olmaynn bir parasdr. bu
kutsallk yarolsamas kse, emegin kendisi de digerlerininki gibi grlr
d. Bkz. Theodor W. Adomo, Versuch ber Wagner [Wagner zerine Bir
Deneme] (Gesammelte Schr!ften, Bd. 13; Die musikalistchen Monographien,
2. basm, Frankfurt a. M., 1977, s. 68 vd).

3 78
KITLE KL TR E MASI

ral yzyla zg virtzlkten kendisini ilkesel olarak ayrr. Tam bir


baarm zaferden degil, boyun egmekten oluur. Herhangi bir rastlan
tnn ya da rahatszlk verici etmenin insan artmayacag, tam tersi

ne rahatszlk verici etmenlerin iinde mmkn oldugunca retilecegi

bir tavr yaratlr. Ne var ki bu durumda yabanc olan nceden biim


lendirilmemi bir ey olarak ele alp onu bu ekilde alt edebilecek ve
kurallarn zgrce koyabilecek bir zerkligin imgesine bile izin veril
mez. Piyano virtz uzun bir hazrlktan sonra para karlgnda ken

disini gsteren bir akrobata ya da jonglre benzer; caz mzisyeni de

onlarn oluturdugu modelden btnyle uzaklamadan gitgide futbol

kalecisine yaklar. Ondan hibir biimde hata yapmamas, ok dik


katli olmas, her an hazr ve yogunlam olmas beklenir. O zorlu ko
ullar altnda dogalama yapabilir. Yanlsama eksikligi, dinginligini
hibir biimde bozmama gibi sportif bir yetiyle doldurulur. Hibir e

ye rubatoya oldugu kadar kt gzle baklmaz. Virtzn tekel ko

ullarndaki mirass, katldg team'e [takm] kendisini kusursuzca

uyarayabilen mzisyendir. Eger bireysel olarak ne kacaksa, bunu


ancak takmda yerine getirdigi ilevin snrlar iersinde yapmaldr .
Bunu da en ideal durumda, topun kaleye girmesini engelleyen kaleci

gibi kolektife hizmet etmek adna kendisini tmyle silerek gerekle

tirebilir. Caz mzisyeni ve olaslkla kamera ya da mikrofon nnde

duran herkes kendisine tahakkm uygulamak zorundadr. Hatta ken

disine tahakkm uygulatmayp, dogru merciiyle kusursuzca rte


rek, aslnda ona kar artk herhangi bir direni gesi barndrmadg
iin bu direnii bile bir oyun olarak kendi ilerinden reten kimseler

d llendirilirler.

Kitle kltr emasnn birtakm zelliklerini dn aldg ve nes-

" Bir bestenin temposunun icracya brakldg pasa j -yr.

379
AYDlNlANMANIN DIYALEKTlGI

nesi haline getirmekten holand spor olaylar herhangi bir anlam


oluturmaktan tmyle uzaktr. Olduklarndan baka hibir ey degil

dirler. Boylece estetik grnmn dalp gitmesinde sporlatrmann

da pay olmutur. Spor pratik yaamn imgesiz kartdr ve estetik im

geler spor nitelii kazandka bu imgesizlige gittike daha fazla katlr


lar. Belki de bunun, yararllk ilkesini ve onu btnleyen grnm
snfsz toplumda ortadan kaldrarak aan bir oyunun onsezisi oldugu
dnlebilir. Ama snfsz toplumun ilkeleri gerekten de tekel ko

ullarnda olgunlayorsa, bu, sz konusu ilkeleri egemenliin zincir

lerinden kurtarp devralmann yeterli olacagt anlamna gelmez. Tekel

bu ilkeleri ktye kullanmaz, aksine ilerinde yaar ve gelecei, oz


grl.n izine bile damgasn vuran o dayanlmaz kartlk araclgyla
dolayl olarak ilerinde barndrrlar. Spor bile oyun deil riteldir.

Boyunduruk altna alnanlar boyunduruk altna alnmalarn kutlarlar.

Bireyin bedenini zorlayarak yerine getirdii hizmetin gnlll sa

yesinde ozgrl.n paradisini yaarlar. Bedenine zgrce davranabil

diinden, birey toplumsal cebrin kendisine yapt hakszl kolesi


olan bedenine aktararak kendisini onaylar. Kitle kltrnn efendile
ri, diktatrlklerinin dayand asl kitle desteini spor tutkusunda se

zinlerler ve spor tutkusu da bunu temel alr. Kadim acy zorlanml

yinelemeyle simgesel olarak kendine ve bakalarna bir kez daha yaa

tarak efendi roln oynamak olasdr. Yineleme edimi bir yandan ita
atkarla altnrken te yandan da insan durmadan korkuya hazrlk
l klarak belay savuturur ve bu boyle devam eder. Bu arada, simge
sel icra srasnda ac ekmek ile yapp etmek arasndaki ve insann

kendi kendisine uygulad ile bakasnn ona uygulad tahakkm

arasndaki snr silinir. Erksizletirilenleri nihayetinde siyasal olarak

haydutlar alkiayan holiganlara dontren o tmletirmenin okulu

380
KITLE KLTR E MAS

budur. Kurallara gre can yaklabilir, kurallara gre eziyet ekilir ve


gszl g olarak temize karmak iin kurallar gc engeller:
film kahramaniarna seve seve ikence grdrrler. Sporun kurallar

pazarn kurallar gibidir; ancak herkesin herkese kar sava olarak


herkese frsat eitlii tannr, herkesten fair play [drst oyun] bekle
nir. Bylece spor kendi zalimliine indirgenmi rekabetin kendisini
yok eden dnyada varln aldatc biimde srdrmesine izin verir.
Spor rekabeti elbette dolaysz bir eylem gibi gstererek, rekabetle
birlikte ortadan kalkan tarihsel eilimi de kendi davas haline getiri r.

Rekabet bakasnn aldatlmasndan, trkten darbeye dnr. Spo


run eriebilecei son noktay oluturan rekorlar en glnn gizlen
memi hakkn ilan eder; bu hak teden beri rekabeti deitinlemeye
cek biimde egemenlii altnda tuttuu iin doal olarak rekabetten
doar. Spor, yiyecek elde etme tasasndan uzak pratik bir tinin zafe
riyle, artk kendine faydas olmayan pratik olaniann kendilerini zaten

olduklar nesneye bir kez daha dntrdkleri bir szde-praksis ha


line gelir. Bu parltsz harfi harfineliiyle, oyunun her jestini refleks
halinde getirip donduran acmasz ciddiyetiyle spor, kat ve soguk ya
amn renksiz bir aksidir artk Hareketten alnan hazz, bedenin z
grlemesi dncesini ve amalarn askya alnn barndrsa da bu
nu ancak en arptlm biimde yapar. Ama sporun insanlara uygula

d tahakkm, insanlar gnn birinde tahakkm sona erdirebilecek


hale getirmeye yardm edebilecei iin kitle kltr, sporu himayesine
alr Sporcunun kendisi dayanma, yardmseverlik hatta evk gibi,
can alc siyasal anlarda deerliliin i kantiayacak kimi erdemleri geli
tirebilir. Spor izleyicisinde bu erdemler kalmamur: kaba seyir mera
k son kendiliindenliin yerine geer. Zaten kitle kltr tketicileri

ni sporculara deil, tribnlerde bamp aran seyircilere dntr-

38 1
AYDlNLANMANIN DIYALEKTlGI

rnek ister. Tm yaam ak ya da rtk spor msabakalar sistemi

olarak yanstarak sporu yaamn ta kendisi olarak tahta karr ve

sportif pazar gn ile sefil hafta ii arasndaki, gerek sporun iyi tara

fn oluturan gerilimi bile yok eder. Estetik grnmn tasfiyesi kitle

kltrnn elinde ite bu hale gelir. Szde-praksis bile , rnlerin


sporlatrlmasyla ayn anda reddedilen o imgesellige dntrlp

kitle kltr tarafndan ntrletirilir.

Bir yandan yaam tekel koullarnda tutunmak isteyenleri trklere,

numaralara bavurmaya ve iti kaka ne kadar zorlarsa, te yandan

bireylerin mesleklerinin, yani emeklerinin srekliligi yardmyla ge

imlerini saglayabilme olanaklar ne kadar azalrsa, sporun tahakk


m kitle kltrnn iinde oldugu kadar dnda da o kadar artacak
tr. Kitle kltr ilerin yrmedigi noktada gerekletirilen yaama

talimidir. Kitle kltr emas sentetik olarak retilmi davran bi

imlerinin kanonu olarak hkm srmektedir. Ahmaklk ve kag

dn sanki tketiciyi bilinli olarak tahrik etmek iin devreye sokuldu

gu.durumlarda bile buyruk altnda olanlar bir arada tutan ey, tekelin
sesinin, beslenmeleri ve giydirilmeleri iin kuyrukta bekleyenlere ken

dilerinden ne beklendigini syleyecegine dair besledikleri umuttur. llk

emir elbette insann zaten iyi giyimli ve az ok beslenmi olmas ge

rektigidir. Terbiye geregi bu byledir. Kendi zgrlgn, kibarlgn

ve gven duygusunu ortaya koyamayan, bildirilen artlara uymayan

ve bu artlarn propagandasn yapmayan herkes dlanmaldr. Film


lerde sefalet pek gizlenmez -hatta ska ve haz alarak betimlenir- ama

burada izleyiciye asl gretilen, her yerde sefalet diye bir ey yokmu

gibi davranmalar gerektigidir. Izleyiciler de, filmlerde rnek gsteri

len insaniyete ragmen, itaatkar uyumlu kimseler olarak giderek daha

kat yrekli, daha soguk ve daha merhametsiz olurlar. Kltr ad al-

382
KITLE KLTR E MASI

tnda sapknlap mal haline gelenler mal dolam srasnda ne kadar


ypranrsa, kltrn her yerdeliginden o kadar ok ey beklenir. Eko
nominin ileri gelenlerinin ve diger nderlerin hasr apkal ve vatkal
takm elbiseleri iindeki grntleri, gangsterlerinkinden ancak ap
kalarn kapal mekanlarda karmalarndan ayrt edilebilir; yine de
poplerlik ugruna gangsterlerin o yrekten konuma tarzndan yarar
lanmay bilirler. Ama ayn zamanda iyi bir topluma dair, gerek top
lumu yadsyarak onun tasfiye ediliini ve yelerinin sosyete sayfalann
daki mankenlere dntrlmesini imgelerde bir kez daha glendi

ren Fata Morganaa yaratlr. Kitle kltr yalnzca kibar insanlar bilir.
Sokak ocuklarnn hibir zaman yeteri kadar dogal olmayan slang'i
[argo] bile, buna glen izleyicinin kesinlikle byle konumamas ge
rektigini telkin etmekten baka bir ie yaramaz. Kimsenin kendisinden
farkl olmamas gerektigi konusundaki dayatmasyla kitle kltrnn
btnselligi en yksek noktasna ular. lstihdamn bagl oldugu o bi

limsel testler de bu mantga uyar. Sinemaya gitmeyip tekelce icat edi


len toplum emasna gre konumay ve yrmeyi grenmeyen her
kes tekel tarafndan kapnn nne konur: retim srecindeki konum
larndan tr kadnlar herkesten nce etkilenir ve bu hznl eglen
celere bagllklar ksmen byle aklanabilir belki. Burjuva eglencesi
nin "Grmeden gemeyiniz!" biimindeki eski parolas pazaryerinde
yaplan masum bir kagtken, pazarn ve eglencenin ortadan kaldrl
masyla birlikte lmcl bir ciddiyet kazanr Eskiden bunun kurmaca
cezas sohbetlere katlamamaktan ibaretti; bugn ise doru biimde
konumayan, baka bir deyile kitle kltrnden alnma formlleri,
anlamalar ve yarglar sanki kendisine aitmi gibi kolayca yeniden
retemeyen kimselerin varoluu tehlikeye girer ve salak ya da entelek-

a Ufkun tesindeki cismin arptlm olarak grlndll bir tr serap -yn.

383
AYDlNLANMANIN DIYALEKTICI

tel olmalarndan kukulanlr. Gzel bir d grn, makyaj , zorla


ve aresizce srdrlen, ancak bir an iin fkeyle segiren aln izgisi

nin bozabildigi o ebedi genlik, btn bu ekerlemeler personel m


drnn krhacnn nezareti altnda dagmlr. Insanlar kitle kltrn
onaylarlar, nk burada, tekelletirilmi yaama gei belgesi olarak
gereksinim duyduklar adederin gretildigini bilirler ya da sezinlerler.
Bu gei belgesi ancak kanla canla, tm yaamn feda edilmesiyle, nef
ret edilen cebte gsterilen tutkulu bir itaatle dendiyse geerlidir. Kit
le kltrnn kar konulmazlg bundan kaynaklanr, kitlelerin d

manlarnn kararllkla yrttg, insansever dostlarnn da ikayet et


tigi kitlesel "aptallatrma"dan degil. Psikolojik mekanizmalar ikincil
niteliktedir. Bugn uyum saglamann rasyonelligi yle bir noktaya
ulamtr ki, kk bir dokunu bile onun tm irrasyonelligini bilin
dzeyine karmak iin yeterlidir. Direniten vazgeildigi gerileyile
teyit edilir . Kitleler sefilliklerini tekel karsnda tamamlanm olan

toplumsal acizliklerinin sonucu olarak ortaya koyuyorlar. Sistemin


ilerleme diye zorla dayattg teknik retim glerine uyum saglanma
syla, insanlar kar kmadan gdmlenebilir nesneler haline gelir ve
teknik retim giilerinin sahip oldugu potansiyelin gerisine derler.
Ne ki zneler olarak insanlar eylemenin snr olduklar iin, kitle
kltr onlar kt bir sonsuzluk iinde hep yeniden elinin altnda

tutmak zorundadr: kitle kltrnn umutsuz yineleme abas, yine


lemenin bouna oldugu ve her eye ragrnen insanlarn onun elinin
altnda tutulamayacag umudunun tek izidir.

Bir gerileyi merkezi olarak kitle kltr, faist psikolojinin, var

lklann srdrmeleri halinde modern egemenlik ilikilerini sabitle


tirmede en giivenilir ara olarak grdgii arketiplerin retilmesi iin
canla bala alr . Tarihncesi simgeler montaj bandnda birbirine ek-

384
KlTLE KLTR EMASI

lemlenir D fabrikas yalnzca mterilerin dlerini imal etmekle


kalmaz, tedarikilerin dlerini de insanlar arasnda yayar. Bu d so

nu gelmeyen harredanlara ait bin yllk endstriyel kast sistemi impa

ratorlugudur.9 Dnyann mumyalanmasn dleyen yneticiler iin

kitle kltr, imgelerini boyunduruk altndaki insanlara yneiten


ruhhaniara ait bir hiyeroglif yazsdr; ancak bu yaz keyif alnsn diye
degil okunsun diye yazlmtr. Filmlerdeki sahih imgeler ya da ayn
ekilde hit arklarn melodilerinde ya da gftelerde kullanlan ifade

lerdeki sahih olmayan imgeler o kadar katdr ve insann karsna o

kadar sk karlar ki, birer imge olarak degil de hep-aynlklaryla z

de bir anlam ifade eden birer yineleme olarak alglanrlar. Olay r


gs ve ak arasndaki baglam ne kadar gevekse, baglamdan kopar
lan imgeler de alegorik birer ksaltna niteligine o kadar kolay br

nr. Sinemacia imek gibi akan ve geip giden imgeler optik adan

bile yazya yaklar. Onlar seyredilmez, sralanr Film eridi bir satr

gibi gz alp gtrr ve sahne degiiminin hafif sarsntlaryla sayfa

evrilir. Kimi zaman Guitry'e ait Perles de la couronne [ Tataki Inciler]


gibi sanatsal filmler, film izlemenin bu okumaya benzer zelligini er
eveleme olarak vurgulamtr. lmgeden yazya yaplan ve sanatn te

kelci praksisle sogurulmasnn doruga karldg 1 0 bu gei kitle sana

t yaptlarnn teknigi tarafndan gerekletirilir Bu arada bildirilen

gizli greti sermayenin mesajdr. Bu mesaj gizli olmak zorundadr,


nk btn egemenlik kendisini grnmez tutar: "Sr var, oban

9 Huxley bunun iin "ldentity, community, stability" [kimlik, topluluk, istik


rar) dsturunu retmitir. Her ne kadar bugn tekelin yararna olacak e
kilde, savunmac bir niyetle birey iin uydurulmu olsa da bu dstur yeni
ortaya kan devlet kapitalizminin en iteki dncelerini sezinler..
10
Bkz. "Aydnlanma Kavram" blm.

385
AYDlNLANMANIN DIYAlEKTlGI

yok." Bu mesaj gizliliine ramen herkese ular . Kltr rnlerinin


gelip geici anlamlarnn mesajn anlamyla bir ilgisi yoktur ve kltr
rnlerinin bu zayfl ifrenin zlmesini gerektirir. Gz alc bir

gen kz ne karan bir film resmi olarak ondan yana ya da ona kar
olabilir: onu bir baar yksnn kahraman olarak gklere karta
bilir ya da bir vamp olarak cezalandrabilir. Gelgelelim gen kzn bir
yaz iareti olarak bildirdii ey srtan azndan kan psikolojik ko
numa balonlarnn bildirdiklerinden tmyle farkldr. Aslnda ken
disine benzeme talimatdr. Ona gre hazrlanm imgelerin birer harf

olarak girdikleri yeni balam her zaman o emrin balamdr. lzleyiciye


yklenilen grev imgeleri durmadan yazya evirmektir. eviri edimi
otomatik olarak sonu vermeye balar balamaz itaat baarm bu
edimin ayrlmaz bir paras olur. Film izleyicisi, hit ark dinleyicisi,
polisiye ve magazin okuru sonu, zm, yapy nceden bildii l

de artk nemini yitirmi olan sonuca Nasl ulaldna bakmaya ba

lar; tpk resimli bilmecelerdeki gibi ayrntlar ne kar ve aray iin


deki izleyicinin bak ayrntlara kaymken hiyerogliHn anlam im
ek gibi akverir. Bu anlam, btn grngleri en ince ayrntsna va
rana dek, iki-deerli basit bir do ve don't [yaplmas ve yaplmamas
gerekenler) mannna gre eklemler ve anlam, yabanc ve anlalmaz

olann bu ekilde indirgenmesi sayesinde tketiciye ular. Hiyeroglife


olan eilim kitle kltr tarihinde yeni bir r amtr. Zira sessiz
filmden sesli filme geie dikkat eker. Eskiden filmde yaz iareti ve
imge birbirinin yerine geebilirdi ve bunlarn antitezi imgelerin imge
niteliinin vurgulanmasna yol aard. Bu diyalektik tm kltrlere ol
duu gibi kitle kltrne de dayanlmaz gelir. O, filmdeki yazy- ya

banc bir cisim olarak grp benaraf eder; ama bunu yaparken tek
amac imgeleri, daha sonra onlar souracak olan yazya dntr-

386
l<lTLE KLTR EMASI

mektir. Film malzemesinde bu olup bitenlere dair bir farkndalk ola


rak Chaplin'in sesli filmi tkenmek bilmeyen bir sabrla sabote etmesi,
zellikle Modem Times' [Asri Zamanlar] sunan o terk edilmi kl
pano meruluk kazanr. Oysa konuan imgeler maskedir; en yeni re

sim yazsnn ilk grngs en eskisine benzemektedir Maske, hibir


biimde ey-gibi olmayan [Undinglich] , ifadeyi bile sabitleyerek kala
kalm bir insan yznn yarattg dehete, sonra deheti de o dona
kalm yze itaatlilige dntrr Keep smiling'in [glmsemeye de

vam et] srr budur. lnsan yznn sahip oldugu en canl iladenin,
glmenin dondurulmasyla yz harfe dnr. ocuklar korkutmak
iin sylenen, saat aldgnda ocugun o anda yaptg irkin yz ilade
sinin kalakalacagna ilikin tehdidi film gerekletirir. Ne k saatin
vurular saf egemenliktir. Filmdeki maskeler bir o kadar hkmran
lk iaretidir. Birer maske olarak konuup hareket ettike acmaszlk

larndan hibir dn vermedikleri gibi uyandrdklar dehet daha da


artar: canl olan her ey maskeler tarafndan tutsak edilmitir Kitle
kltr karsnda eyleme bir metafor degildir: diierin di macunu-

1 George teknik uygarlga bak attg ve bu uygarlga dair en derin tecrbe


lerini yazdgL "Gnler ve Yaplanlar" adl o rya ptotokollerinde konuan
maske imgesini olabilecek en byk dehet olarak kaydetmitir. "Bana kil
den bir maske verilmi ve adamn duvanna aslmt. O kafay nasl konu
turdugumu grmeleri iin arkadalann davet etmitim. Iaret ettigim kii
nin ismini sylemesini istedim ve konumadg iin parmagLmla dudaklar
n aralamaya altm. O da bunun zerine suratn buruturup parmagm
srd. Yksek sesle ve olabilecek en byk abayla baka birine iaret ede
rek emri tekrarladm. O zaman ismi syledi. Hepimiz dehet iinde oda
dan katk ve ben o odaya bir daha asla adm atmayacagLm biliyordum."
(Tage und Tatm, Aujzeichnungm und Shizzm, Gesamt-Ausgabe !Gun[er ve
Yaplanlar, Notlar ve Ksa Hildyeler, Toplu Eserleri . cilt xv, Berlin, 1 933, s.
32.) Bu sesli filmin kehanetidir.

387
AYDlNlANMANIN DIYALEKT! Cl

na iaret etmedigi, keder krklklarnn laksatifi agntrmadg yer


lerde bile, kitle kltr yeniden rettigi insanlar eylere benzetir.
Film izleyemeye giden kii bu bynn bozulmasn bekler; belki de
insanlan sinemaya srkleyen ey derinlerde yatan bu beklentidir.
Ama orada itaat ederler. Kendilerini llerden ayrt edilemez hale
sokarlar. Kolay gdlr oludar. Mimesis kitle kltr hayranlannn o
bilmece gibi ieriksiz esrimelerini aklar. Esrime yknmenin moto
rudur. lfade etme ve bireysellik degil de bu esrime hali, kurbanlarn
kore hastalgn ya da sakat hayvanlarn reflekslerini hatrlatan davra

nlarn zor kullanarak elde eder. Jestler o kendinden geme jestleriy


le zde degildir, ama buna ragmen onlarn en tutkulu tezahrdr:
onu aan bir bask sonucunda kiinin birligi daglrnaya yz tutar, ama

kiinin birligi zaten byle bir bask sonucunda meydana geldigi iin
bu daglma bir kurtulu olarak alglanr. Caz eliginde dans edenler
haz almann ve rahatlamann peinde degildirler; ama haz alanlarn

jestlerini sergilerler; tpk bir fUmde tek tek alegorik jestlerin tecrit
edilmi davran biimlerini temsil etmesi gibi ve rahatlama da tam
olarak budur. Onlara sunulan kltr maskelerini takadar ve zerle
rinde uygulanan byy bu kez kendileri uygularnaya balarlar. Ken

dilerini bu kar konulmaz tikel tahakkme uyarladarken kolektife


dnrler. Tm lkelerin halk topluluklannn karlamaya hazrlan
dg terr, kltr maskelerinin kat hatlanndan her zamankinden da
ha tehdit edici biimde bakar : her kahkaha bask uygulayanlarn teh
ditleriyle nlar ve komik tipler devrimcilerin tannmayacak hale gel
mi bedenlerini temsil eden yaz iaretleridir. Kitle kltrne katlma

nn kendisi zaten terrn damgasn tar. !nsanlarn gsterdikleri co


ku yanzca, emirleri okumak iin bilinsiz bir biimde gsterdikleri
gayreti degil, yoldan kmalar, baka bir deyile unconventional de-

388
KITLE KLTR E MASI

sires !allmadk arzular} karsnda duyulan korkuyu da yanstr;


ehvetten kendi sevgilisini ldren katil bile bu trden arzular besle

digine ilikin pheleri tutkulu bir biimde silmeye al r. Teknik ile

tiim korkuyu, faist agn bu balca dersini kendi iinde barndrr.

I dnyasnn kendinden menkul ciddiyetiyle henz iyice kreltilme

mi herkes bir telgraf aldgnda dehetle irkili r. Bilgi tamas iin


gdkletirilmi bir dil biimi bildirimin dolayszlgyla birleerek, do

laysz egemenligin yarattg oku dolaysz bir dehet olarak dagtr ve

telgrafn bildirecegi felaketten duyulan rknt, herkese her an ulaa

bilenlerin heryerdeliginden duyulan rkntnn yalnzca kisvesidir

Radyociaysa toplumun yetkesi, sunucu araclgyla annda ve itiraz

grmeden hitap edilenlere ynelir bsbtn. Eger teknik ilerlemeler


gerekten toplumun ekonomik kaderini byk lde belirliyorsa, o

halde bilincin teknikletirilmi biimleri de o kaderin belirtileridir. Bu

bilin biimleri kltr btnsel bir yalana evirir, ama bu hakikatten

yoksunluk benzerlik gsterdigi altyapya ilikin hakikati kabul eder.


Kentlerin zerinde ykselen ve klaryla gecenin dogal gn bogan

reklam panolar kuyrukluyldzlar gibi toplumun bana gelmekte olan


dogal afetin, donarak lmenin habercisidir. Ancak bu panolar gkten

inmemitir. Yeryznden ynetilirler. Bu klar sndrp, sadece

ona inanldg srece gerekleme tehlikesi tayan o korkulu ryadan

uyanp uyanmamak yine insanlara bagldr.

389

You might also like