Professional Documents
Culture Documents
Sizin Memlekette Esek Yok Mu - Nodrm PDF
Sizin Memlekette Esek Yok Mu - Nodrm PDF
Sizin Memlekette Esek Yok Mu - Nodrm PDF
Yazan:
Aziz NESiN
Yneten:
Yalva URAL
Sorumlu Mdr:
Necati GNGR
Basld Yer:
NSZ
Milliyet Yaynclk, yayn ve datm ilerinde yeni bir atlma giriti. Yaymlad
kitaplar, ok sayda, rotatifte ve gazete kdna basmak ve telif hakkm da yine bu
ller iinde-deyerek ucuz fiyatla ok kitap satmak yntemi. nceki rnekler bu
yntemin baarl olduunu gsterdi. Nitekim Demirta Ceyhun'un 160 sayfalk bir
monografi kitab, 30 bin lira gibi Trkiye'de grlmemi bir ucuzlukta, yine Trkiye'de
grlmemi sayda (200.000) satarak bir kitap sat rekoru krd. Duygu Asena'nm
kitab da, bildiime gre ayn yntemle sat rekoru krm kitaplardand.
Milliyet Yaynlar Ynetmeni Yalva Ural, ayn yntemle yaymlanmak zere benden bir
kitabm istedi.
Byk sayda satlar yapacak hangi tr kitabm Milliyet Yaynlar 'na vermemin daha
uygun olacan dndm.
Bu sorunun altnda gizli bir okur kurnazl yatar. Byle soru yneltenlerin pekou
benim hibir kitabm okumam olanlardr. En sevdiim kitabm, yani kendimce en iyi
ve gzel kitabm okuyup yazar olarak beni beenecekler ya da beenmeyecekler.
Beenmezlerse baka kitabm okumaktan artk kurtulacaklardr.
Ayn soruyla baka yazarlar da karlar. Onlarn yantlar aa yukar yle olur:
Okur da bunu -aydn ya da yar aydn bir okursa- genellikle, incelikli olarak yle
yantlar?
- ok tabii efendim, her eseriniz sizin bir ocuunuz saylr. nsan, ocuklarn
birbirinden ayrt edemez ki... ok haklsnz.
Kurnaz okurun bu kurnazca sorusuna kurnaz yazarn kurnazca verdii yantn altnda
gizlenmi ama da vurulmam gerek anlam udur: "Benim btn kitaplarm gzeldir.
Hepsini alsam, senin iin de, benim iin de ok iyi olur."
Bu tr sorulan benim yantlamam gerekten ok zor. Bugne dek (Nisan 1995) 110
kitab yaymlanm bir yazarm. Her yapt bir ocuk sayl-yorsa imdilik 110 ocuk
babasym. Bu ocuklarmn iinde sakat doanlar, gerizekallar da olabilir.
"En sevdiiniz, sizce en gzel yaptnz hangisi?" diye soran kurnaz o-kura nasl
anlatmalym ki, herhangi biri iin ok gzel bir kitap, baka herhangi biri iin de en
irkin, en kt kitaptr. Bu durumda ilk karlatm bir okura, en gzel, en sevdiim,
en beendiim kitabm udur diye nasl salk verebilirim? Ama bir yant da vermem
gerekiyor, ite o zaman kendime zg bir kurnazlkla yle derim:
Milliyet Yaynclk iin bir kitap hazrlamay tasarlarken ite btn bunlar dndm.
ok sayda baslacak ve ok sayda okunmas iin ok ucuza satlacak olan kitabmn
iinde neler olmaldr? 110 kitabmn iinde ne varsa, bunlarn hepsi olmaldr. Ama
110 kitabn 160 sayfaya sdrlmas olanaksz olduuna gre bu 110 kitaptan 160
sayfaya sabilecek bir seki yapabilirim. te "Aziz N esin'in Aziz Nesin'den
Setikleri" adl seki kitab bylece onaya kt. Bu sekidekiler benim en beendiim,
en gzel, en sevdiim yaptlarm m? Byle bir savda bulunamam. Ama bu sekidekiler,
en sevdiklerimden ve okurlarmn da seveceklerini umduklarmdan bir demettir.
iir
Talama
Glmece yks
Roman
Oyun
ocuk Kitaplar
An
Keyazlar ve bayazlar
Yazlar
Konumalar (syleiler)
Mektuplar - 5
O GECEY YAZMAK
Bir yk deilse nedir bu yaz? Bir anlat, belki bir an: Bir -lm yolculuu gecesinin
biriki saat sren duyarlklar...
1991 ylnn son gn ve 1991 yln 1992 ylna balayan ilk gece...
Benim iin her yln son gn, her gnknden ok daha yorucu oluyor. nk o gn, her
gnk ilerime ek olarak Nesin Vak-f'ndaki ocuklarma ve Vakfn alanlarna gece
verilmek zere armaanlar hazrlamalym. Bu yle dardan sanld gibi pek de kolay
i deildir. u ii son gne brakmayaym, nceden armaanlar yava yava
hazrlayaym diye dnrm her zaman da bitrl yapamam yine.
Otuz ocuum var, alanlarla, konuklarla ylba gecesi krk, krkbe kii oluruz.
Hepsine ayr ayr armaanlar vermeliyim, ocuklarma , drt be armaan vermem
gerekir. Yalan kk o-lanlann armaan saylan oktur, armaanlar byklerinki kadar
deerli deilse de... Bu armaanlar, byklklerine ve biimlerine gre ayn ayn
kutulara konulacak, paketlenecek, ssl ve renkli katlara sanlacak, kordelalarla ya da
o renkli parlak -ne deniyor adna- balarla balanacak fyong yaparak...
Armaanlarn paketlenmesi iin btn yl boy boy kutular, zarflar, gzel torbalar, renk
renk iekli ktlar, yaldzl ktlar, ssl ipler, cicili bicili ve parlak balar
biriktiririm. Bunlann hibiri yeni deildir. Hepsi de ya bana ya Vakfa gnderilmi
eylerin paketleme gereleri olduu iin nceden kullanlmtr. Biz onlar ylba
gecesi armaanlann ambalaj olarak kullandktan sonra da
11
12
mz arap ier. Ben ve biriki kii daha rak ieriz.
Ylba armaanlan szde kurayla ekilerek verilir. Nasl bir rastlantdr ki, kurada
herkese gereksindii bir armaan der. rnein bir gm kolye ya da bir altn kpe
hibir zaman bir olana dmez. Bu rastlantda benim gzboyamaclmm pay
byktr.
Sonra kumara balanz. Ben btn yl byk bir kutu iinde bozuk para biriktiririm. Bu
bozuk paralan herbirine beer bin liradan aa olmamak zere datrm ocuklara ve
bizimle olanlara. Kumara tombaladan balarz. Kartelalar satlr. Tadn kara kara
torbadan tombala saylann ben ekerim. Diyelim torbadan 34 m kt; ben nce bir
"otuuuz..." diye banr, kartelasnda otuzlu say olanlar cokulandrr, sonra "drt..."
derim. Bir grlt, bir amata, lk... Televizyon aktr ama bakan yoktur o sra.
Sonra at yans oynarz. Sonra bir koy be al oynanz. Sonra rulet oynanz, bizim ruletten...
Her gece saat 21.30'da kendiliklerinden yataklanna ekilen kkler, ylba gecesi 24'e
dek bizimledir. Geceyansnda yeni yl kutladktan sonra kendiliklerinden teker teker
yatak odalarna ekilirler. Saat 02.00'de ortaokullulann da ou yatm olur. Hikimse
ocuklarn hibirine hibir zaman "Haydi yataa!" demez. nk Nesin Vakf'nda
bakalarnn koyduu izlence ve kural yoktur. Herkesin kendi akl var. Herkes kendi
kuralm kendi koyar, kendi izlencesini kendi yapar. Kkler de, kendi kurallarm
kendileri yapmaya altnlr.
ite 31 Aralk 1991 Sal gn sabah da, ben her ylsonu gnnde olduu gibi, gece
datlacak armaanlan hazrlamakla urayordum ki... Ah bu benim yreim... Yeni bir
yrek bunalm... Son be-alt yldr, her -drt aydabir geliyor bama. Ar ar
vcudumun btn gc ekiliyor, sanki canm benden ayrlp gidiyor. Gzlerim
glgeleniyor, bulank, puslu grmeye balyorum. Yreimin at durdu duracak... Bu
byle yanm saat kadar sryor. Kimileyin uakta, takside, toplantda, kimileyin evimde
durup dururken byle oluyorum. Her kezinde lme gittiimi sanyorum. ok da kt bir
lm biimi saylmaz. nk insan lm, an an yaayarak lme gidiyor. Isordil
denilen ilatan, kk bir hap di-
13
limin altna koyarsam, bu yrek bunalmn daha abuk atlatyorum. Ne var ki, yreime
iyi gelen bu ila, gz tansiyonuma zararl. Bu yzden olabildince az almaya alyorum
bu ilac...
31 Aralk sabah da byle bir yrek bunalmn atlattm. Her ne olursa olsun yaam
sryor ve hep srecek. Yine iler, iler, iler, yazlar, yantlanacak mektuplar,
okunacak gazeteler, dergiler, kitaplar, tutulacak notlar... ocuklarn armaanlarn nasl
olsa akama doru da hazrlarm.
Ben hep byle yaparm, ancak bir gnde yaplabilecek bir ii, nasl olsa biriki saate
yaparm diye geriye atarm, sonra da yetiti-remem.
"O Geceyi Yazmak" diye baladm yaz, buraya dek yazdklarm deil, bundan sonra
yazacaklarm.
Ylyorum kanapeye... Yreimde yle bir sanc, yle bir sanc... Kvranyorum, iki
bklm oluyorum, doruluyorum, srtst uzanyorum, yan dnyorum, yzkoyun
yatyorum... Sanki yreimde eski bir yara varm da, o yara imdi yeniden baklam-
yormu, bakla oyuluyormu gibi... Bugne dek geirdiim yrek bunalmlarna, yrek
teklemelerine hi de benzemiyor bu... Ortadaki byk masa stnde isordil kutusu var.
Benim stnde kvrandm kanapeyle masa aras iki metre ancak var. Ama
kalkamyorum, uzanp alamyorum masadan isordili. Aclar dayanlr gibi deil,
dayanlr gibi olmayan aclara dayanyorum, dayanmamak e-limde olmad iin... yle
bitkinim ki...
Bu kez tamam, diyorum kendikendime. ite lm beni teslim a-lyor. Hayr, lm, beni
teslim alamaz, ancak esir alabilir. Teslim olma!.. lm seni asla da.... ok belli ki esir
alacak. Teslim olmadan esir edilmenin bile onuru var.
14
Artk kimse yardm edemez... On dakika m srer, yarm saat m... Th, ylba leni
ocuklara zehir olacak...
Yazk ki, nasl ldm yazamayacam. Enok ite buna -zlyorum. Bir yazar btn
yaadklarn yazsa bile lmn yazamaz. Oysa lm, yaamn en nemli olaydr.
Yaammn en -nemli olayn yazamadan gidiyorum.
Sanrm her yazar -ama has yazarlar- lmn kendisini esir ald zaman, o zamanki
duygularn, duyarlklarn, dndklerini yazmak ister, ama bunun olana yoktur. Tek
yazlamayacak olan budur. Gerekten her yazar ister mi bunu, dnyaya son sesini
brakmay? istemeyenler de vardr belki...
Malaparte'yi bunun iin anmsadm. Onun lme teslim oluu ya da lmn onu al
uzun srnce, yanbana bir sesalma aygt koydurmu. Son soluunu verinceye dek
konumu, duygularn, ksrmelerini, inlemelerini, belki alamalarn, ahlarn, hepsini
saptam, son soluuna dek...
Hakk'run sesi bu! Ses azndan, top namlusundan mermi frlar gibi kar.
Sonra? Ben ne densiz bir insanm. Donum geliyor aklma. Son bir ay iinde stste
kez ar soukalgnl geirdim. Tam iyi olurken daha ar bir grip... Ykanmak
yznden olduunu sylemilerdi. Ben de bir haftadr ykanmadm. Ykanmaynca da...
Fa-nelam deitirdim de, donumu deitirmemitim... Ne olacak imdi? Yukar kp
yatak odamdan temiz i amar alamam ki... Kirli donumla...
- Dedeeee...
15
- Dedeee...
ok ilerim kald geriye... Dnyaya borlu lyorum. Kim var ki dnyaya borlu
lmeyen? Borlu deil, alacakl lenler bile var... rnein Einstein... rnein
Shakespeare...
Vasiyetime yazacam en nemli ey, u cenaze treni denilen rezillik, ikiyzllk... Tek
szckle tiksiniyorum, ireniyorum u cenaze treni sahteciliinden...
Nasl sanclar saplanyor yreime, bir pasl kr bak sokulup sokulup karlyormu
gibi... Byle dkn ve acl zamanmda yapayalnz olmak isterim, Vakfta ocuklarmn
yannda olmamalydm.
16
lnce nasl olsa cenaze treninden haberim olmayacak ama, lmemden az nceki u
anmda bunu biliyor ve yaplacak olan cenaze treninin sahteciliini duyumsuyorum
ya... Ne ok insan cenaze trenime katlp "Son grevimizi yapyoruz" diye
rahatlayacak, sondan nceki hibir grevini yapmayanlar... Ne yapmalym bana cenaze
treni yaplmamas iin? Ah, btn bunlar yazmalydm vasiyetimde... Bir isordil daha
alsam m? Sanclar gittike sklayor ve artyor. Ben cesedimin Devlet hastanelerinden
birine verilip, tp rencilerinin kadavram stnde ders grerek cesedimden
yararlanmalarn istiyorum. zellikle bunu ok istiyorum. Vasiyetime yazmak isterdim.
Neyim varsa, neyim olmusa, neler yapp -retebilmisem, her eyimden herkes sonuna
dek yararlansn, hibi-eyim ziyan olmasn, boa gitmesin istiyorum. Benden arta kalan
son varlm cesedimdir, ondan da yararlanlabildiince yararlanlsn. Ama benim
sevgili hekim dostum bu dnceme hep kar kar, nedenini aka sylemeden...
Nedenini dnyorum. Belki duygusallktr.
17
"Son istek" iirimin sonunu -sanclar saplanyor- anmsyorum:
Sakn ola ki
Silahlarda deil"
- Naslsnz?
- tyileiyorum.
arklar sylyorlar.
Canm diime takarak dik yrmeye alyorum. Yatak odama giriyorum ve kendimi
yatama brakyorum.
Yrek sancm dindi. Ama dnyay srtmda tam ve altnda ezilmi gibiyim.
19
* * *
lmedim ama, o geceki yrek bunalmm bana lmn uyaryd. lm bana vasiyetimi
yazabilmem iin izin vermiti. Ameliyat oluncaya dek hepsini yazmaya yine zamanm
yok, ama vasiyetime en nemli dileklerimi yazdm.
te grdnz, bu yaz bir yk deil, uyan iin lmn beni ziyaret ettii o gecenin
anlats...
20
GLMECE OLMAYAN BR YK
21
TLS'Y SEVMEK
Sevgili V.D.
"Seni Seviyorum Tls" yazl telgrafm alnca, bu da ne demek oluyor, Tls de kim,
diye ok armsndr.
Akl banda bir insann yapaca ey deildi dorusu. Ama o telgraf ekerken tam
olarak aklmn bamda olduunu syleyemem. O gn bir uyurgezer gibiydim, istencim
dnda o telgraf ektim sana.
Yabancs olduum dnyann bu sayl kalabalk kentinde bir haftadan beri ilk o gece bir
bama kalmtm. Yabanc bir kentte insann yalnzl daha bir katmerleniyor.
Yalnzlktan, iinde bulunduum hava sanki younlap adaland ve ben bu ada iinde
zorlukla kmldyordum. Bu ruh hali iinde, bilincimi ikide yitirip kendimi unutmaktan
baka umarm yoktu. Kaldm otelin dolaylarndaki pahal restoranlara, gazinolara
gitmek istemedim. nk, kolal insanlar, kolal masa rtleri, kolal konumalar deil,
buruuk insanlar, buruuk masa rtleri, buruuk konumalar arasnda salt kendimle
babaa kalmak istiyordum.
Yan sokaklara daldm ktm; yle ki bir zaman sonra o byk kentin iinde kendimi
yitirdim. Yabancs olduum byk kentlerde kendimi kalabaln akna brakp
yitirmeyi seviyorum. Nasl olsa bir taksiye binip otele dnebilirdim.
Gnlmce bika ikili yer buldum. Kimisinin kapsndan girip, kimisinin dumanl
pencere camndan baktm. Tekbama kalabileceim bo masas olan bir yer buldum.
Bir tek masa kalmt bo. Vestiyer yolu zerinde olduundan bo kalm olacakt.
Houma gitti. Konumalarn uultusunda bile alkol kokusu vard. Yabanclm yzme
arpan hibiey yoktu. Hizmet eden kadn vard. Bunlardan Akdeniz esmerliindeki
kadn masama gelip isteimi sordu. Kark peynirle salata, beyaz arap syledim,
istediklerimi getiren Akdeniz esmerliindeki kadn, kk bir cam vazo iinde bir tek
krmz karanfil getirmek inceliini de gsterdi. Teekkr
22
ettim. O tek karanfil, gz iin olan o irilerden deil, ama yank kokusu olan kk
karanfillerdendi. Btn kokusunu iime ekip bitirmek ister gibi kokladm, iiyor, yava
yava kendime geliyordum. Yzm kapya dnkt. Kapnn aldn grmemitim a-
ma, kapnn giriinde duran o adam grmtm. Benim yamda biriydi. yle dikilmi,
oturaca bo masa aranyordu baklaryla. Gzne beni kestirmi olacak, yanma
geldi,
- Ben bu kk, kokulu karanfilleri, o gsterili irilerinden daha ok severim, dedi, her
kendini beenmi gibi gsterili biimleri vardr ama kokulan yok.. Oysa bunlar her
alakgnll gibi, kendi rtkanln yapmaz, nasl da kokar yank yank...
-erefe! dedi.
- erefe! dedim.
Artk sylei alm oldu. Bu kentin yabancs olduunu, bir haftadanberi burada
bulunduunu syledi.
Bu kez incelik olsun diye ben sz amak gereini duyarak, ne i yaptn sordum.
- Dnyada sevmekten nemli bir i olur mu? Bugne dek hep Tls'y sevdim, lene
dek de hep seveceim. En byk mutluluk, insann sevdii ii yapmasdr. Oysa
insanlarn ounluu, nerdeyse hepsi sevmedii ii yapyor.
23
- iini sevmek ne demektir? diye sorup yine kendisi yantlad: Hergnn yirmidrt
saati, uykunda bile sevdiin eyi dnmek...
araplarmz tketmitik. Birer ie daha getirttik. O yata bir adamn sevgilisi kimbilir
nasl bieydir!
- Benim yamda birinin sevmeyi yaamnn tek ii saymasn siz de herkes gibi
yadrgyorsunuz. Yetmi yamdaym... dedi.
- Elbet, Tls'y de merak ediyorsunuz, deil mi? Herkes merak ediyor nk, yetmi
yandaki adamn sevgilisini...
- Tls'y ilk grm gerekle d aras bir olay. nk Tls'y ilk grm,
babamn sylediklerinden anmsayabiliyorum. O zaman drt-be yamda filan
olmalym. Bir akam styd. Babamla, bir arkadann dkkn nnde oturuyorduk.
Bozuk kaldrml bir yokutayd dkkn. nmzden bir kz geti, ya da gemi... Uzun
sal, ondrt-onbe yanda bir kz, ya da bir kzm.. Ben birden "te bu kzla
evleneceim!" dedim, ya da demiim. Babam bu olay o denli ok yineledi ki, onun
anlatmalarndan, olay gzmde sonradan gerekleti, kz da somut bir varlk oldu.
Babam anlata anlata, anmsamadm olay yaam gibi oldum. te Tls o zaman
grdm kzdr.
-Neden?
- Hep onu arayp duruyorum. Benim baka niin bu kentte olduumu sanyorsunuz?
Dnyann bilmediim bir yerinde, bilmediim bir adreste yaayan, beni bekleyen
bilmediim bir kadndr Tls. O'n bulacana inanyorum, hep aryorum. Bu yzden
btn dnyay dolap duruyorum ya...
- Grdm. Ben o zaman otuz yandaydm. Yine O'n aramak iin byk bir
bakentteydim. Metro merdiveninden iniyordum ki, birden, yanmdan yukan kmakta
olan metro merdiveninde grdm Tls'y... Ancak yirmi yanda vard. Kestane rengi
salarn ok ksa kestirmiti. Yryen merdivende, yanmdan geip gitti. "Tls!" diye
seslenmek geldi iimden, ama olduum merdiven kayp inmiti aaya.
- Grdm birka kez daha. Tuna nehri kysndaki o kente ilk gidiimdi. Krk
yamdaydm o zaman. Tirenden yeni inmitim. Gar ok kalabalkt. Tirene binenler,
tirenden inenler telala kouuyorlard. te o kargaada birisiyle arptm. Bam
kaldrp baktm ki, ak sansn, iri mavi gzl, ancak yirmibeinde bir kz: Tls... Bir
an birbirimize bakakaldk. Bana arpnca elinden paketleri dmt. Bavulumu yere
brakp, paketlerini alp verdim. "Pardon" dedim. O da teekkr etti. Yanndaki erkek
koluna girip tirene bindirdi.
- Nasl konuabilirdim? O'nun dilini bilmiyordum ki... bir kez de kk bir kuzey
lkesinin bakentindeki bir uluslararas toplantda grdm Tls'y. Ayn masada ok
ksa bir sre karkarya oturduk. Yanndaki zenci de kocas olacakt.
- Yine konumadnz m?
- "Sizde sayl bltenden fazla var m?" diye sordu bana. Fazla yoktu ama,
kendiminkini verdim. Teekkr etti. Yllar ge-iyor, ben hep Tls'y aryorum.
- Bulmak ama nasl... Bir anlk. Bir imek parltsnda grr gibi ancak. Birden
parlayp snveren yalmda gryorum. Bulur bulmaz yitiyor yine. Kavumak deil ki
bu... O'na kavumak iin yeryuvarlan ka kez dolandm. Bir Balkan lkesinin
bakentindeki bir sarayda grdm Tls'y. Daha otuzunda bile deildi. Bense
altmm gemitim. ki erkein arasnda, mermerden par-
25
Son olarak geen yl grdm, bir Akdeniz kentinin bir ky motelinde. Yirmi banda var
yok, incecik bir dal... Ben odamn nndeki ardan glgesinde kitap okuyordum.
"Affedersiniz, saatiniz ka?" sesine bam kaldrdm ki, karmda Tls... Yannda bir
delikanl. Denizden daha yeni kmlar, su damlalar stlerinde tomur tomur. Saati
syledim. Teekkr etti. Yreim duracak sandm. Gittiler. Bir daha grmedim o
motelde.
- elim... dedi.
- Kime Tls'ye tutkunluumu anlatsam, benimle alay ediyor. Tls orada urada diye,
beni ordan oraya gndermeye kalkyorlar. Beni deli yerine koyup aalyorlar. Tls'ye
tutkunluumu dinleyip de benimle alay etmeyen ilk sizsiniz.
26
ki... Tls benim iin hep nc boyutsuz anlk yaam olarak kalyor, bir imek
parlts sresince yaayabiliyorum O'nu. Bu yzden O'nu seviyorum, hep seveceim.
Tls'y sevmekten baka i-im yok, olmayacak da...
- Tls'y dnmeme, sevmeme, aramama bir an bile engel olmayan iler yaparak;
engel olmann tersine, Tls'y sevmem -nemli ama yeterli deil, Tls'y sevdiimi
btn dnyaya da du-yurmalym. Herkes bilmelidir ki ben Tls'y seviyorum. Bunu
anlatamazsam yaammn anlam kalmaz. Her insan bu dnyada var olduunu kendine
gre bir yol bulup bakalarna kantlamak zorundadr. Yoksa anlam kalmayan yaam bir
samalk olur.
- Bir insann yaamakta olduunu salt kendisinin bilmesi yetmez; insan tek bana deil
ki... Bir insann bu dnyada var olduunu, yaadn baka insanlarn da bilmesi
gerekir ve bunu nice ok insan bilirse o insan o denli daha ok vardr. Herkesin var
olma nedeni baka baka; benimki Tls'y sevmek. Ben Tls'y severek, sevdiimi
de herkese duyurarak var olabiliyorum bu dnyada.
- Herkese anlatarak ite. rnein bu gece size anlattm. imdi siz biliyorsunuz ki, ben
Tls'y seviyorum. Bu yzden de ben sizin iin artk varm, benim yaamakta
olduumu biliyorsunuz. Herkese de bunu anlatmaya alyorum. Eskiden dalara, bo
krlara kp, ormanlara gidip sesim kabildiince banyordum:
Ormanda, krda haykrd gibi, ama teki masalardakilerin duyamayaca alak sesle
inceden haykrd:
27
Sesimi btn dnyaya duyurarak Tls'y sevdiimi herkesin renmesini, bunu herkes
renince de, yaadm, var olduumu btn insanlarn bilmelerini istiyorum. Bunun
iin de, yollarda, a-lanlarda, kalabalklarda baladm ark gibi sylemeye: "Tls seni
seviyorum!"
- Benim de yle.
- Kulam duyarl olmad, sesim de irkin olduu iin, her syleim ayr sesle, ayr
biimde oluyor. Dnyay dolayorum byle. Her gittiim yerin postanesinden "Seni
seviyorum Tls" diye Tls'ye telgraf ekiyorum. Parama gre, bir gnde bealt
telgraf ektiim oluyor.
- Drt gndenberi leden sonralar biriki saat Kltr Saray A-lan'ndaym, yarn
oraya gelin... dedi.
28
Hani ne i yaptm sormutunuz ya, ite bu benim iim oldu. Bu ie nasl baladm
anlataym. Son telgraf da ekmitim o gn Tls'ye, hi param kalmamt. O yana bu
yana dolap dururken Kltr Saray Alam'na geldim. Grdnz m bilmem, ok
elenceli bir yer. Orada herkes kendi hnerini, zenaatini, marifetini gsteriyor. Kimisi
kpek cambazl yapyor, drt kk kpee akl almayacak cambazlklar yaptryor.
Kimisi tekbana drt alg alp konser veriyor. Biri alg alp biri ark syleyen
ikililer de var. Kimisi, isteyenin hemen orda karikatrn iziyor. Bir kzla bir olan
pandomim yapyor. Bir adam kl yutup yine karyor. Cam krklar stne yatp
karnna be kii karan biri var. Bir sakall, yere renkli tebeirle resim iziyor. Be
maymununa cambazlklar yaptran biri alklanyor. Birisi, kk bir kutu sahnede kukla
oynatyor. Daha neler neler, kimler kimler var orda. Bunlarn balarna kalabalk
toplanp seyrediyor. En ok ilgi gren daha kalabalk oluyor. Numara ve gsteri bitince,
o kalabalktan isteyenler para a-tyorlar gstericinin kutusuna ya da nne, bozuk
paralar birikiyor.
Olaanst bir yer oras, hele benim iin... Tls'y sevdiimi ilan edeceim en gzel
yer... Ben de bir yere, hem de kyda bir yere durup baladm haykrmaya... Tls'y
nasl ve ne ok sevdiimi haykra haykra anlatyordum. Hi ummamtm benim de
bama toplanacaklarn. Ama ok kii topland. Kimi alay ediyor, kimi baryor, kimi
de dinliyordu. Yorulana dek hay krarak anlattm. Sustum. Paralar atmaya baladlar.
yle ok para ki... Hemen postaneye koup telgraf ektim Tls'ye. O gndenberi
hergn leden sonralar o alana gidiyorum, isterseniz yarn siz de gelin.
Bir taksiye birlikte bindiimizi, ofre otelin adn sylediimi anmsyorum, sonrasn
hi bilmiyorum. Demek, sandmdan daha sarhomuum.
29
deydi. "Seviyorum seni Tls!" diye haykrm duymasam onu bulmam kolay
olmayacakt. Ba ok kalabalkt, epeevre evirmilerdi. Ben de kalabaln arasna
daldm. Beni grm olabileceini hi sanmyorum. nk ben oraya gittiimde g/leri
kapal, haykrmaktayd. Buna ancak haykrmak denilebilir, bir ark deildi bu. Sesi
gerekten irkindi, ama can yanan, ac eken bir insan gibi haykryor, baryor, arada
inliyordu. Kalabalkta kadnlar, erkekler, yallar, genler, her kesimden insan vard.
Kimileri teyp getirmiler, onun haykrmalarn ses bandna alyorlard. Kendisinin de
dedii gibi, o kalabalk iinde alay edenler, baranlar, hatta ta atanlar bile vard. Ama
brleri, ta atanlar nlyorlard.
Ben de yanmda bir teyp getirip haykrmalarn ses bandna almadma yandm. Ama
ertesi gn teyple gelecektim. Bika kii o-nun haykrmalarn yazyordu. Sonradan akl
edip ben de yazmaya baladm. Paraprk yazabildiklerim unlar:
"Heeey, duyun artk, duyun ve renin kii ben Tls'y seviyorum. Bunu duymayan tek
kii bile kalmasn, sarlar da duysun, rensin, bilsin. Emzikli kadnlarn st dolu
memeleri duysun... Sevienlerin kaynayan kan, yeni doanlarn damarlarnda dolanan
taze kan duysun. Sevenlerin birbirine ilk deen parmaklar duysun... ilk p dudaklar
duysun. Doyumsuzluk arlarn kasklarnda duyumsayanlar duysun.. Ve tarih ve zaman
ve corafya duyup rensin ki ben, Tls'y seviyorum."
Haykrnda, sanki dahaca szckleri olumam maara insannn can acs vard.
Yzbin yl nceki insan da, yzbin yl sonraki insan da, duyduu can acsyla ite byle
barr olmal. O kalabalktan pekou, adamn dilini bilmiyor, ama yine de dikkatle
onu dinliyordu. yleyse dinledikleri anlam deil, sesti; acy; zlemi, tutkuyu
dinliyorlard. Arada kulak trmalayan, arada yrek burkan bir ses... Kimileyin
grlercesine, kimileyin alamaktan kslm bouk bir sesle, ksk sesi de kmaynca
fsldayarak, fsldayamayn-ca dudaklarn kprdatarak anlatyordu: "Tls seni
seviyorum!"
Bunca insann bu ilkel haykrmalara neden ilgi duyduunu dndm. Yoksa kadn olsun
erkek olsun, gen olsun, yal olsun, bunlarn hepsi de "Tls seni seviyorum!" diye
haykrmak istiyorlar da, bu yreklilii gsteremeyince, kendilerini byle haykran
adamn yerine mi koyuyorlard? Belki de bu adam, alayarak, inleye-
30
rek, haykrarak, hepimizin yerine, Tls'y sevdiini ilan ediyordu. Ylp kald.
nne paralar braktlar. Kalabalk dald. Bis-re yle kald. Bu yaptn oyun mu
diye dndm. Bu alandaki gstericilerin hepsi gibi o da bir oyun mu oynuyordu?
Biraz sonra toparlanp kalkt. Beni grd. Selamlatk. Yerden paralan ald.
- Hayr, dedi, ben oyuncu deilim ki... Her an yaam deiiyor nk, ses ve sz de
zamana gre deiiyor.
Bir postaneye gittik. Yandan umulmayan din admlarla basamaklar atlayarak kt.
Byk salonda telgrafn yazmak iin masalarda bo yer arand.
Postaneden ktk.
Sonra o postaneye girdim. Gieden bir telgraf kd alp "Seni seviyorum Tls" diye
yazdm. Kime gnderebilirdim bu telgraf?
Sevgili V.D. birden sen geldin aklma, senin adresini yazdm, telgraf verdim giedeki
memura.
31
GLMECE YKLER
32
Alaturka preld
...
Monolog
- t, bozarsn!
ektim elimi...
33
Koro
Birinci olay
ocuk Bayram gn evde oturmaktan canm skld. Akama doru ktm evden. skele
Caddesi stnde bir evde oturan doktor arkadama gittim. O da sklm evde
oturmaktan. Geni caml pencereden soka seyrediyorduk. Aadan arabalar
geiyordu. Birden arabalar arasnda bir mavi balon kt ortaya; balon zplaya zplaya
kar yaya kaldrmna doru gidiyordu. Yaya kaldrm tenhayd. U-zaktan bir kundura
boyacs geliyordu: Otuzbe, krk yalarnda bir adam, sarkk bykl, yalnayak, uzun
salar dank, yrtk prtk gmlek giymi... Boyacyla balon arasnda aa yukan krk
adm var. Ar ar yrrken, yerde yuvarlanan balonu grnce, hemen srtnda asl
boya sandn kard, yere koydu, sonra koarak balona gitti. Balonu ald yerden,
bakt. Sonra yaya kaldrmnda balonla oynamaya balad. Ama balonla ayaktopu
oynuyordu. Balona ayayla vuruyor... Duvara arpan balon geri geliyor. Havalandryor
balonu, sonra zplayp kafa atyor balona... Bir ut daha... bir kafa... alm atyor. Balon
patlayp snd. Patlak balonu ald, boya sand-
34
Doktor glyordu, ama nasl, boulacak gibi glyor... Gzlerinden yalar geliyor
glmekten.
Koskocaman, bykl adamn balonla oynamasna ben de glmtm ama, onun kadar
deil... Onun glmesine bakp ben de kendimi tutamadm; ikimiz karlkl glyoruz:
Hahhah.. Hah... Hih... hah hih... hah hah... hihi... hoho!...
kinci olay
Doktor anlatyor:
- Ne var?
Giyinip gittim koua. Beki elbiseli alt kii, hi arasz rp duruyor. Uzun zamandr
ryor olmallar ki, dermanlar kalmam, alts da bitik...
Deliksiz onbe saat uyuduktan sonra ilerinden biri uyand, -brleri daha ge
uyandlar.
Lunapark var ya... Hani Vali konann tam karsnda... Ben ite o Lunapark'n olduu
yerlerin bekisiyim... yl oldu bekili-
35
e gireli.
Yaz geceleri Lunapark geceyarlarndan sonraya kadar alr, sonra ierde kendi
adamlar vardr, yani alanlar, onlar kendi mallarn beklerler. Yani yazn benim iim
daha kolaydr. Ama kn yle deil... Kn zor. nk kn ilemez Lunapark. erde
de bir sr salncak var, oyuncak var, atlkarnca var, kayksalnca- var, dnmedolap
var, pavyon var. Herbiey var... Bunlar hep size teslim, yle ya... oluk ocuk takm,
serseri takm, ipsiz sapsz takm, braksak dolar Lunapark'a salncaklara binerler,
atlkarncaya binerler, hereyi bozarlar. Bozmalarn da brak, kk ocuklar doluyor
ieri, biri der allah korusun, bir kaza olur, ondan sonra hesap ver, al bana belay...
Yani kn benim iim daha zor... stelik blgem, Vali konann ta kars... Karakol da
Lunapark'in hemen yannda. O yzden teki beki arkadalar gibi kay-
taramam da...
Bu Lunapark benden sorulur. Aptullah'a, "Ulan byklarndan utan, sen ocuk musun da
atlkarncaya bineceksin?" dedim. Hemen ordan Ahmet, o da bizimle hastaneye
yatanlardan, "Canm binsek ne olur ki..." dedi. tekiler de, "Bir binelim canim..." diye
36
Doktor Bey, biz sonunda Lunapark bekisi Arifi kandrdk. "Hadi binelim... Yalnz
polisler grrse yandk," dedi. Ben de, "Bineriz, bindikten sonra frt frt ddk
ttrrz ki, polisler nbette olduumuzu bilsin," dedim. Arif raz geldi ama, bekiler
atlkarncaya binmi, diye duyulur korkusundan, "Arkadalar, bikez binelim, ama bir
daha yok..." dedi. Ben hem binmek istiyorum, hem de korkuyorum. nk dnmeye
balad m, gayet yksek havalanyor. Biz atlkarncaya bindik. Binmesine bindik ya,
yrtemiyoruz. Yahu bu meret nasl gidecek? Yusuf var, bir arkada, o kadah uyanmad,
"Elle iteleyelim," dedi. Arif, esas Lunapark bekisi olduundan, o yazn atlkarnca
ilerken grm, onun iin, "Bu elektrikle iler, bir dmesi olacak ya, nerde bulamam
gece karanlnda... Ben yarn gndz gzyle dme yerini bulurum. Yarn gece
bineriz." dedi.
O gece de Emniyet Mdr'nn teftie kacan ben biliyorum. Ama Mdr Bey
sabaha kar teftie kacak... Baz bekiler simiti frnnda uyuyorlar diye ikayetler
olmu da, Mdr Bey bekileri kollayacak... Biz, atlkarncaya binip, ondan sonra
yerlerimize gideceiz... Mdr Bey'in gelmesine daha ok var; teftie yetiiriz. Arif,
"Ben bunun dmesini rendim. Dmeye basp, dnmeye balar balamaz koup
atlayacam," dedi. lkin biz bindik. Arif dmeye basmasyla dnmeye baladk. Arif
de kotu, demir kutulardan birine atlayacak ama, dnerken atlayamad, benim bindiim
kutuya tutundu. Elinden yakalayp ekmesem, demire arpp yuvarlanacak... ektim
aldm ieri bunu... Baladk dnmeye... Bir de keyifli ki hi sorma... Dndke dnyor
ve de hzlanyor ve de hzlandka biz havaya ykseliyoruz...
Bizim arkadalar glmeye balad kkr kkr... Yahu Vali'nin e-vi karda, karakol
yanbamzda, duyulacak... Velakin yle bir i ki, glmemek mmkn deil, hep
glyoruz... Glyoruz, frfr dnyoruz ve hzlana hzlana ykseliyoruz. Bi zaman
bylecene havada dndk...
Derken Bey... yle hzlandk ki biz, tekneden frlayp uacaz nerdeyse... Ben korkudan
glmeyi unutup, tekneye skca yaptm, baka are yok. Ve birden aklm bama gelip,
"Ulan Arif, unun hzn kes, uacaz olum havaya..." dedim. Arif, "Nasl hz kesilir,
ne bileyim ben?" demez mi? Tuu, hay Allah belan versin... Ulan alt beki havada alt
ahin olmu uuyoruz. "Ulan Arif, yleyse durdur unu da inelim..." diye bardm. Arif,
"Yahu, bu nasl durdurulur?" diye barmaz m? Ocan batsn Arif, ulan havada kaldk,
ne olacak imdi? Arkadalar, "Durdur..." diye bamyor. Arif, "Ben iletmesini
rendim, durdurmasn renmedim," diyor. Bey, bizim halimize bak, havada kaldk ve
de uar gibi vaziyette... "Ulan Arif, bunun dmesi aada kald olum, bunu
durdurmann mmkn yok..." Benim bam dnmeye ve de gzlerim kararmaya balad.
Benim arkamdan uan demir kutuda Aptullah var. Aptullah "Arkadalar, bunun -
makinesi elektrikle iler," dedi. Ulan elbet elektrikle iler, bunun canmz kurtarmaya
faydas ne? Demek herif dnerek umaktan akln arm... "N'olacak elektrikle
ilerse?" dedim. "Yani" dedi, "bir tek kurtuluumuz var, hepimiz dua edelim ki ehrin
umumi elektrii kesilsin, bu cenabet de dursun. Yoksa biz kyamete dek havada dnp
duracaz..." demeye kalmad, nmden biey aa dyor... Aman nedir? ndeki
kusuyormu... Benim de dnmekten midem bulanyor, iim kabaryor. Artk tutamadm
kendimi, iimde ne varsa dar verdim. Kus ha kus, kus ha kus... Biz havada dnp
duruyoruz. Kim bard fark edemedim, arkadalardan biri, "Hakknz helal edin!"
dedi. Ben de kelime-i ehadet getirmeye baladm. Laf deil Bey'im,
38
belki be minare boyu havada jet hzyla dnmedeyiz... Allah dmanmn ayan
yerden kesmesin ve de hibir kulun altndan yel esmesin; hibir belaya benzemiyor.
Birisi hem kusuyor hem de, "Hay bu makineyi icat edenin..." diye silme svama svyor.
Kimdir bilemedim, birisi de, "Benzinle ileseydi ya, benzini biter, dururdu, biz de
inerdik..." diyor... Btn iim dma kt kusmaktan. karaca biey kalmadndan
iimde, barsam, cierim sklecek...
Arif, "Hep birden imdat diye baralm..." dedi. Bak u aklsza... Ulan, karda Vali'nin
kona, yanmzda karakol... imdat diye barlr m? Sus mu dedikse de, Arif,
"mdaaat..." diye bir nara atmasyla, sesi de kesildi, galiba baylp kt teknenin
iine... onun arkasndan Yusuf da ddk ttrmeye balad, o da yuvarland teknenin
iine... Karakoldan da polisler dar frlad... Ve Lunapark'a doldularsa da, biz havada
olduumuzdan ve havaya bakmak akllarna gelmediinden, onlar da ddk ttrerek
dnp dolap gittiler... Ne kadar zaman utuk, ne kadar zaman -rdk, bilemiyorum,
ben kendimi kaybetmiim, bir de gzm atm ki hastanedeyim. Hl kendimi
havadaym ve de umaktaym sanyorum...
Sabaha kar teftie kan Emniyet Mdr mahallelerde hibir bekiyi bulamaynca
kplere biner. Bulunmayan bekilerin bal olduu karakola giderken, gn maktadr;
bir de bakar ki, karakolun yannda havada bir acayip sesler... Karga sesi deil, a-
akakan sesi deil... Bunlar ne kuu, diye meraklanr. Bir de grsn ki, Lunapark'm
atlkarncas dnp duruyor, kendinden gemi alt beki de durmadan ryor. Kimin
ba sarkm, kiminin kolu, baca...
Epilog
39
- Ne var?
- Kardaki elektrik tellerine bir uurtma taklm... Bir ocuk aaca trmanp,
uurtmay almak iin, aatan elektrik direine geerken... "Susun!" dedim.
Koro
Final
40
istanbul'un bir yan deniz. Bu kadar da deil, istanbul'un denizi, stanbul karasnn
koynuna kol kol sokulmu. Yine de byleyken, istanbul'da denize girmek, br dnyada
cennete girmekten daha zor. istanbul'un bir bandan bir bana deniz kylarn bir takm
insanlar satn almlar. Denizin satn alnmas akl alr i deildir. Denizi satn alanlar,
dua edelim ki havay da satn almamlar. Denizle hava arasnda byk bir fark yok; onu
da satn alp bizi havaszlktan bomadklarna kr. Kavaklar'dan ekme-ce'ye,
ile'den Pendik'e kadar u gzel stanbul kylarnda bedava girilecek bir kanlk bo
deniz kalmadna bakarm da, denizin nasl satn alndna aarm.
Sekiz yl Anadolu'da dolatktan sonra, sonunda istanbul'a dnyoruz, diye oluk ocuk
bizi bir sevin almt. Bu anlattm on yl nce. istanbul'a geldik, hi olmazsa
istanbul'un tadn karalm, deniz kysnda bir ev tutalm, dedik. Ne mmkn... Deniz
kysnda bulamadk, denize yakn bir yer olsun dedik. O da olmad... Aman, dedik, hi
olmazsa deniz gren bir yer olsun. Uzaktan denize bakarz da gnlmz gzmz alr.
Ne gezer... Denize u-zaktan bile bakamyoruz. Ara tara derken, Cihangir'de deniz grr
bir apartman var, dediler. Apartman sahibi, daha bize kat gstermeden,
- Aman...
Tek denizi grelim diye, o zamann parasyla iki odaya ikiyze peki, dedik. Adam bize
kat gstermeye raz oldu. Apartman, dik Cihangir yamacna yaplm. Kapdan girince,
bir kat merdivenle yerin altna indik. Allah Allah , bu nasl i... Bizim bildiimiz deniz
grmek iin yukar kp baklr. Byle yerin dibine inilmez.
41
bu kadarla da bilmezmi. Bir kat merdiven daha yerin dibine inince, iimden, herhalde
denizi, dibinden yukar doru seyredeceiz, dedim. ki kat yerin dibine indik.
Kapkaranlk bir yer. Ev sahibi akman akt. Elektrik dmesini buldu, evirdi.
akman nda kapy at, ieri girdik, ieri girince, bir a-laca akam aydnl
grdk. Apartman bayra yapldndan, bir yan yerin dibinde bir yan yer stndeydi.
Evin darya bakan penceresi var. Dikkatle pencereden de baktm, bika aala
duvardan baka biey grnmyor. Peki, deniz nerde?
Karma,
- Bir de sen iyice bak. Ben deniz meniz gremiyorum, dedim. Karm,
- Beyefendi, dedim, siz deniz grr demitiniz sanrm. Yoksa duvara deniz resmi aslp
da ona m baklacak?...
Hani, nerdeyse, evime deniz grmyor dediler dye bizi evine hakaretten mahkemeye
verecek.
Adam sandalyenin stne kt. Tpk, karay grp de, "Kara!..." diye baran Krislof
Kolomb'un gemicisi gibi,
42
- Tamaaaam... dedi, bouna deil... Ben de bu adam neden denizi grmyor, gzlerine
perde mi inmi, diyordum. imdi neden denizi grmediiniz anlald.
- Boyunuz yetimiyor da ondan... Denizi grmek iin, en aa bir yetmi boy olmal.
Parmaklarnz zerine kalkn bakalm.
Ev sahibi,
- Masa getirin! diye bard, balkondaki kk masay... Masa geldi. Adam masann
stne sandalyeyi koydu. Sandalyenin stne de ben ktm.
- Akolsun, dedi, hayatn tehlikeye koyup masann stndeki sandalyeye ktn ama, en
sonunda da denizi grdn. Tebrik ederim. Denizin neresi grnyor? Marmara taraf m,
Boaz taraf m?
- Hangi tarafn denizi olduunu anlyamadm. yle bir kar kadar bir deniz grdm.
43
nuz. Sizin grdnz deniz Kzkulesi'nin ikiyz metre kadar batsyla, Sarayburnu
arasnda kalr.
- Ooooh, aman iim ald, dedim, deniz havas baka oluyor. Karm ok iman olduu
iin,
- Masa, sandalye ii zor, dedim. Artk buraya tannca zel bir tertibat yaparz. knk
gibi birey...
Karm,
- Hayr. Sizden nceki kiraclar, yattklar yerden denizi ok rahat seyrediyorlard. Hani
denizaltlann periskobu vardr ya, yle bir periskop tertibat yapacaksnz. O zaman
yere yatn, bacaklarnz duvara dikin, rahat denizi seyredin.
- Periskop mu dediniz? Bu alet bulunur mu?
- Rica ederim. Uzun zaman stanbul'dan ayr kaldnz belli. imdi istanbul evlerinin
yzde sekseninde periskop var. Periskop bir ev iin en gerekli eya. Akam evinize
yorgun argn geldiniz mi, periskoptan denizi seyredersiniz, iiniz alr.
- Neden?
- Ne gibi?
- Ne gibi olacak. "ok gzel deniz manzaras seyretmek isteyenlere frsat. Saati
ikibuuk lira" diye gazetelere ilan verin. Kapda bilet kesmeye yetiemezsiniz.
44
SEYS ATI
Bizim kuamz, Trk tarihinin en nemli bir dnemini yaamak mutluluuna erdi, ya
da mutsuzluuna urad. Bu, ok partili demokrasi dnemine giriimizdir. (Bayaz gibi
kuru bir balang. Byle de hikaye olur mu?)
bu "Seyis At" adl hikaye, ite byle ok kuru ve skc bir nszle balar. nk
hikayenin yazan, politikaclarmzn peko-u ile seyis atlan arasnda sk benzerlikler
olduuna inanmaktadr. (Vicdan hrriyeti varsa, inancma sayg gstermek zorundasnz;
size acyorum.)
Bildiiniz gibi adna at denilen insanolunun ilk yolda bu soylu hayvan, binicisinin
isteine gre yrr. Oysa seyis atlan yle deil. nndeki at koarsa, seyis at da koar,
durursa seyis at da durur. Sonra bu seyis atlan, nalnn izinden gidecei at da semez;
yeter ki nnde herhangi bir at olsun; al, doru, kula, kr, bakla kn, demir kr, ne donda
olursa olsun, ister aktma'l, ister seki'li, ister uyuntu st beygiri, ister halis kan arap
at, bir at olsun da nnde, nasl olursa olsun...
sterseniz imdilik politikaclann yakasn brakalm da, seyis atnn dizginlerini ele
alalm.
Harp Okulu'na geince, biriki binicilik dersi, bika binicilik dersi, bika binicilik
taliminden sonra, szm ona at binmeyi renmi saylyorduk. Biz, stanbul
"Harbiye"sinin son rencileriydik.
Gnn birinde "tatbikat var!" dediler. Bizi, iki tabura ayrdlar. Taburlardan biri
"Krmz kuvvet", br "Mavi kuvvet" oldu. Bu Krmz - Mavi arpmasn hibir
zaman anlayamammdr.
45
nk, her ne olursa olsun, tatbikan sonunda mavi kuvvet ille de yendirilir. Oysa,
mavi, gzel bir renktir. Acrm, mavinin yenilmesine... (Buras hikayenin en iirli
yeridir, dalga gemeyin rica ederim.)
Hibir tatbikatta mavilerin yendii grlmemitir. nk, mavi dmandr. Ben olsam,
dman yeil yapardm. (Nasl beendiniz mi, burda ideoloji var, aktnz tabii...)
Evet, mavi dmandr. Dmann grevi de yenilmektir. Evdeki hesabn arya uyduu,
yalnz bu krmz - mavi arpmasnda grlr. (Efendi, sen bu hikayeyi uzattn.
Anlatacaksan, anlat u
seyis atn!)
Bastne, anlataym. Ben krmz kuvvetlerdendim. Hepimize, bir yan krmz, bir yan
mavi birer bez erit verdiler. Bu bez eritleri, apkalarmza epeevre sanp ineledik.
Biz krmz kuvvetten olduumuzdan apkalanmzdaki iaret bezimizin krmzs da
dnkt.
Beni, Krmz Kuvvet komutannn atl habercisi yaptlar. Bu, herkesin arayp da
bulamad bir devdi. Arkadalarm, omuzlarnda tfek, tehizat, yayan alacaklar,
atlayacaklar, srayacaklar, koacaklar, saldracaklar, ekilecekler, bense at stnde...
iin hi de byle olmadn, seyis atna binince anladm. Seyis atna binmektense, deil
atlamak, sramak, ku olup umak, balk olup yzmek, ok daha kolaym.
ehir dna ktk. "Hrriyet-i Ebediye" tepesinin ilerlerine, a-k araziye geldik.
(Zorunlu aklama: Oralar eskiden aklkt; insann az, eytann ok olduu yerlerdi.)
Mavi ve krmz kuvvetler, yerlerini ald. Ben, Krmz Kuvvet komutannn arkasnday-
dm. ikimiz de at stnde olduumuzdan oraya kadar hibir aksaklk olmad. Altmdaki
at kendim sryorum sanyordum. Oysa, benim bindiim seyis at, Binba'nn atna
uyar gidermi. Gerek hayatta da byle olmaz m? Olaylar gnlmze gre gidince,
onlar biz byle yrtyoruz, sanrz, insanolunun mutluluk budalal ite... Ama
olaylar bizim isteklerimize kart knca, ac gerek
46
kafamza dank eder. (Dikkat: Kssadan hisse. Bu da hikayenin felsefesi, iyi mi?)
Durup duruyorduk. Altmdaki at birden hoplad. Ben eyerin stnden, atn boynuna
dtm. Hemen hayvann kulaklarna yaptm. Bu hayvana ne oldu? Dizginleri
ekmedim, baldrlamadm, gemi kasmadm. Ben hibiey yapmadm ama, nmdeki
Binba, atn mahmuzlam. Onun at kounca, benim seyis at durur mu?... Aman bo
bulunmaya gelmez... At, beni sratp duruyor, iyi ki usturuplu sratt da boynundan
hoplayp apm atn sansnda ykseldi, kendimi yine eyerin stnde buldum. Evet,
eyerdeyim ama eyerin stnde bitrl duramyorum. At beni sratp sarsna o-
turtuyor, sratp boynunun stne atyor; bir ne, bir geri, bir saa, bir sola... Bunun en
iyisi, dp de kurtulmak ama, o zaman da komutan habercisiz kalacak. Barsam,
ayp... Dizgine aslyorum, eyerin n hanesine yapyorum. Derken dizginler elimden
kurtulmad m... Eyvah!.. Bir elimle atn yelesine yaptm, yatp abandm srtna...
Mevzilenen blklerden birinin de nne geldik. Burda attan dersem, arkadalara
rezil olmak var. Artk emekli o-luncaya kadar alay ederler... Ata yalvaryorum:
Allah'a yalvarmaktan baka hibir arem kalmam; dizgin elden km, atta insaf
kalmam, baka ne yaplr?... Ata binmemi olanlar bu zorluu anlayamazlar. Oturak
yerimi bitrl e-gerin stnde tutamyorum. At beni binici yerine koymuyor ki... Saman
uval gibi o yana bu yana frlatyor. Yine vicdanl hay-vanm, kaldnp yere arpmyor.
Tam kayp kayp decekken,
47
Felaketin by, Binba atn durdurunca oldu. nk onun at durunca, benim seyis
at da, iki n ayan ileri dikip, aklm kazk gibi birdenbire znk diye kakld. Ben
artk kendi vcuduma sahip olamadm, atn stnden havalandm. Hani, spor filmleri
vardr, rlanti film evrilir de atlet, yava yava havaya uar ya, ite yle... Ben utum,
hayvann boynunun stnden, nmdeki Binba'nn atnn arka ayaklar dibine dtm.
(Siz imdi beni, bu anlattklarma bakarak, hamhalat biri sanrsnz. Deil valla...
nanmazsanz arkadalarma sorun. Ben o zaman, okulun piramit tak-mndaydm.
Arkadalarmn kurduu be katl piramidin tepesine hop diye frlar da, orda ya amuda
kalkar, ya da atlet fanelamdan bayrak karrdm. Beendiniz mi?)
lk iim, dtm kimse grd m diye yanma yreme bakmak oldu. Gren yok,
glmyorlar... Yerden frlayp, atn dizginlerine yaptm. Baladm hayvan sevip
okayp yalvarmaya:
Atladm srtna. Binba blk komutanyla konutu, sonra atn srd. Onun at
frlaynca, artk benimkini tutma... Benimseyi at da ok gibi frlad. Bu kez dizgin
kaylarna yapmm ki, kolum kopar da kay elimden kmaz. Dizgini tutmak kolay,
oturak yerimi eyerin stnde tutamyorum. At beni alkalaya alkalaya iimi dma
kard. ldm, bittim. br bln nnde Binba atn yine durdurunca, benimki de
znk diye durdu. Btn abam boa gitti, ben yine kendimi atn stnde tutamadm.
Havalandm, yere oturdum. Buna, oturma demek doru deil. nk insanlar balarnn
stnde oturmazlar, insann oturma organ ba deil, baka yeridir. Dizgin kaylarn
elimden brakmadmdan, sanki yere atlam gibi yaptm, atn stne sradm...
48
at stnde iki kiiydik: Binba ve habercisi... Belalar iinde, yine de insanolu bir
avuntu bulabilmeli. Binba'mn arkasna dtm, ya nne dseydim... Binba bam
evirip:
Kendi atma sradm. Binba bana beinci ble sylenecek bir emir verdi. At
beinci bln olduu yere sreceim. Baldrla-dm, gitmez. Topuklarm karnna
vurdum, gitmez. nmdeki Binba'mn at yrmeyince benim seyis at kprdamyor.
Binba atn baka yere srnce benimki de arkasndan yrd. Binba sert,
- Ben sana "Beinci ble git..." demedim mi? Yine sesimi karmadm.
- Ne duruyorsun?
Binba kzd:
Nasl defolaym, anlamyorum ki... Binba'mn atnn arkasndan benim at trs trs
gidiyor. Hayvann ban evirmek iin dizginlere nasl var gcmle aslyorum, atolu
at bana msn demiyor.
- Git olum, git bamdan... Git be... Bela msn yahu?... Defol...
Binba'mn kzgn surat yumuad. Gldn belli etmemek iin, ban evirdi.
-n attan! dedi.
Attan ineceim srada kardan iki atl kopmu bize doru geliyor. Benim at, o iki at
grnce daha durur mu? Bir parlad, haydi o iki atn arkasndan... nasl bir felaket, nasl
bir bela... Benim artk btn abam, attan dmemek. yle uuyoruz ki dersem para
49
para olacam. Evet, sonunda dtm de... Hem bu kez, sol ayam da zengi
demirinden karamadmdan, yerde srkleniyorum. lebilirdim. lmedimse, nde
giden iki atn durmalarndan, onlar durunca, benim seyis atm da durdu. Srklene
srklene lmekten kurtuldum. Pantolonumun sol dizkapa boydan boya yrtlm,
dizimden akr akr kanlar akyor.
Attan inen subaylar, atlann seyise verdiler. Ben de atma atladm. Yine atm, kulaklar
dk, yrmeye balad. dm patlyor, sadan soldan koan bir at kacak diye...
nk benimki de onlarn ardna taklacak. yle de oldu. Benim atm, o gn -nnde
koan hangi at grdyse, onun ardna takld. Ben o seyis atnn srtnda, tatbikat
alannda ordan oraya, ordan oraya gittim geldim. Akmdaki at, beni ordan oraya
koturuyordu. Nasl olduysa dman olan Mavi kuvvetlerin iine dtm. Hemen ap-
kamdaki iaret bezini ters evirip, mavisini da getirerek esir olmaktan kurtuldum.
Yine baka atn arkasndan rzgr gibi koan atm, az kalsn beni bir aacn dalna asl
brakacakt. Dal, bamdan apkay syrp att. apkasz da kaldm. Yzm, arpan
dallardan izik iinde...
Ve sonunda, drtnal uan atm, yine byle kardan koan bir atla arpt. Gzmde
imekler akt, bir sre kendime gelemedim. Kendime geldiim zaman, yine at
stndeydim, ama beyaz bir atn... Anlalan o arpmada, nasl olmusa biz atlan
deimiiz. arpnca ben atmn stnden frlayp, br atn stne kmm. Bana
arpann ve benim indiim atn ne olduunu bilmiyorum.
Akmdaki beyaz at, iyi bir att. istediim yere gtrebiliyor-dum. Demek, seyis at
deil!..
Attan indim. Selam verdim. Ama bamda apka yok. Sa ayamda tozluk yok. Kay
da dm, pantalon belimden sarkm. Pantalonun sol dizi boydan boya yrtk, kan
iinde... Yzmn iziklerinden kan akyor. Yzba:
50
- Efendim, dedim, dman iine dtm. Esir edeceklerdi. Kaarken byle oldum ite...
Binba'nn verdii emri syledim. Ama kime biliyor musunuz? Mavi kuvvetlere. nk
ben krmz kuvvetlerdendim. Krmz kuvvet komutannn emrini, aknlktan Mavi
kuvvetlere sylemitim.
Bu yanllktan sonra, btn iler, birlikler, emirler birbirine kart. Ama sonunda her
zamanki gibi Krmz kuvvet, yani biz galip geldik.
51
Bilirsiniz; yatl okullarda "bekr" var, "evci" var. Evciler, cumartesi geceleri evlerinde
kalrlar, bekrlar da btn ders yl gecelerini okulda geirirler.
Svari Selahattin, benim gibi bekrlardan. Bir pazar akam, kouta her zamanki gibi
ykanm amarlarmz datlyor.
Kou kdemlisi:
- Geriye kalanlar da benim! diye gider, her ne kalmsa, onlar toparlar alr.
Kimileyin, ykanm amar datmnda, geriye amar artmad iin, biey alamaz.
Kimileyin de eli kolu amarla dner. Ama bunlar kendisinin mi, deil mi, belirsiz. Bir
sr, iaretsiz amar...
O pazar akam, ykanm amarlar datlrken yine en son o gitti. Eli bo dnd.
52
Selahattin dnmeye balad. Ertesi gn de, bir general teftie gelip, svarileri manej
taliminde grecek. Asl znts bundan... Selahattin mesleine de tutkun. Don
yznden bir baarszla uramak istemiyor.
Birlikte dndk, tandk. Aklma, Cemal geldi. Cemal, tam Selahattin'in boyunda
pounda, ikisinin amar birbirine uyar. Selahattin:
- Yahu bir dondan ne kar, bir gnlne don verecek... Cemal de dnyann en titiz
ocuu. Gnde belki yirmi kez elini
ykar. Gcr gcr amarlarnda bitek leke yok. stelik de cimri mi cimri... Evet, kendi
donunu bakasna vermez.
- Ne yapacaksn?
Bunlarn bir de binicilik hocalar var, Yarbay, ok sinirli bir a-dam. Snf arkadalar
oktan general olan bu sinirli Yarbay, at diye, binicilik diye lyor. Binicilik yznden,
vcudunda iki yerinden krlmam tek kemii yok. Bacak, kol, kaburga, btn
kemikleri krk. Yrrken bile bu krk kemikleri tr tr trdar. Yarbay'n btn
merak at terbiyesi... Altndaki ata rumba oynatr. Atla bir konumad kalm.
- Ne yapacaz?
Selahattin, hem Yarbay' General'e kar mahcup etmekten, hem de kendisi Yarbay'a
mahcup olmaktan korkuyor.
53
- Ne olur be?
- Olmaz kardeim. Terletir be... Ata binecek birader. Terden ne olur don...
- Ykatrsn...
Son derste, herkes derslikteyken, biz Selahattin'le koua gittik. Cemal'in dolabn atk.
amarlar bohada duruyor. Bohay atk. Bitek don var. Baka hibiey yok. Lastikli
deil, belden dmeli don. Donu ald Selahattin. Bir kada, bir atba resmi yaptm.
Altna da "Altn nal etesi" yazdm. Kd bohaya koydum.
Svariler sabah erkenden Ayazaa'ya gittiler. Kapal manejde tefti verecekler. Biz
piyadeler de "Hrriyet-i Ebediye" tepesine tatbikata gittik.
Akam okula dndk. Svariler daha gelmemi. Biz yemekhanedeyken svariler geldi.
Biraz sonra, yemekhanenin br banda bir kapma oldu. Selahattin'in sesini duydum:
54
Cemal'i elinden zorla aldk.
- O dmeli donu sabahleyin ayama giydim. At binip Ayazaa'ya gittik. Yolda fark
etmedim. Maneje girdik. General de geldi. Yarbay barut gibi... Sratliyle giderken,
donun paalar toparlanmaya balad. Hay Allah... Tomtop oldu birader, bacaklarmn
arasna girdi. Yarbay bizi attan atlatmad m? indik, atlar yanmzda drtnala geerken
srayarak at bineceiz. Ben attan aa srarken donun belindeki dmeler kopmaz m!
Don indi bacaklarma kardeim... Benim at yanma geldi. Srayacam stne,
bacaklarm aamyorum ki... Herkes at bindi, gitti. Ben kaldm. Hrsndan Yarbay'in
kemikleri trdamaya balad. Atlar manej yerini bir daha dnp yanma geldi. Bir
hamle ettim, bacam aamam. Bacaklarma dolanp sarlm olan donu bitrl yukar
ekemiyorum ki kardeim... Rezil oldum. Baktm olmayacak, atn yanmdan -nc
geiinde, bacaklarm amadan kendimi top gibi frlattm. Gelgelelim, bacaklarm
aamadmdan atn stnde duramadm, stnden ap, br yana dtm. Gzm
benim atta. At bir daha yanmdan geerken, kendimi bir daha frlattm, hop br yana...
Kendimi frlatp atyorum. Paralanacam. General acd:
Ben var gcmle bacaklarm havada makaslaynca, don korkun bir cayrt kararak
ikiye ayrld. Ben de eyerin stne oturdum. Bu kez de, eyer stnde inip kalktka don
bzlr, bzlr, yukar syrlr. Donun a da kalmadndan daha beter topak oluyor.
ldracam arkadalar. Bereket versin, pantolonumun cebi her zaman deliktir de, elimi
delikten sokup, donu para para koparmaya baladm. Donu para para koparp
paralan cebime dolduruyordum. Bacamn arasnda kalan son paray karmak i-in
elimi soktum. Arkamdan Necmi:
- Ne yapyorsun? dedi.
- Ne yapyorum?
- Dnp baksana!...
Bir de baktm, manej yeri, konfeti serpilmi gibi beyaz bez paralaryla dolmu. Havada
bez paralan uuuyor. Bende akl m kalm kardeim. Kopardm don paralann
cebime koyuyorum
55
diye, havaya serpiyormuum. Rezil oldum. Cemal teden:
Patates Necmi, Selahattin'in iki iriliindeydi. Patates Necmi bunu duyar duymaz:
56
Biz artk buna altk; tannm bir gazeteci, bir yazar, bir politikacyla, bir ynetmenle
birlikte bir geziye kmsa, uradklar yerlerde o politikac, o ynetmen nutuk
ekmise, gezi dnnde yazar herkese yle der:
Liseyi bitirdiim yld. Bizim ile demiryolu ulat. lk tren gelecek. Herkeste bir
hazrlk, bir hazrlk...
Mft Efendi bizim uzaktan akrabamz olur. Bana bir haber gnderdi: "Aman bir nutuk
yazsn, trenin geldii gn okuyacam..."
Mft Efendi ok saylan bir bilgin kii. ocukluumuzdan beri byk, kk hep byle
duymuuz. Bize gre, Mft Efendi'nin bilmedii hibiey yok. Gencimiz, yalmz buna
inanmz. Sam-
57
nm, Mft Efendi o zaman yetmiini gekindi. Bembeyaz uzun sakal vard. Evinden pek
seyrek kard. Bylece azndan dklen her hece, ayr bir deer kazanrd. Biz onun
ok derin bilgisini, bu susuundan karyorduk.
En ok bildii tarih, bizim ilin tarihiydi. Btn il snrlan iinde gemi olaylan bilirdi.
u evde kimler yaam, neler yapmlar, eski yangnlar, Bizansllar zamann, slam
ordusunun bu kenti zaptn, hereyi, hereyi bilirdi.
Btn kent halk Mft Efendi'yle ovunurduk. Vali, Belediye Bakan filan, bunlann
hepsi Mft Efendi'den ok sonra gelirdi. Byklerden biri ehrimize gelse, hemen
ziyaretine gider, Mft Efendi'nin elini perdi.
te bu denli nemli kii olan Mft Efendi'nin, ehrimize ilk trenin gelii gn
yaplacak trende bir nutuk sylemesi gerekiyordu. O da bu ok nemli nutku yazma
grevini bana vermiti. Bu iin arl altnda ezildim. O yata, stanbul, Ankara gibi
byk ehirleri bile daha grmemiim. lk trenin geliinde neler sylemenin gerekli
olduunu bilmiyordum. Btn bilgim, okuduum bika kitaptan, gazete ve dergi
yazlarndan geliyor. ok sk alarak gnde, bir nutuk hazrladm. Mft Efendi'ye
amcamla gnderdim.
Trenin ilk gelii gn byk tren yapld. Btn ehir halk istasyona yld.
Lokomotif geldi. Kurbanlar kesildi. nce Vali bir nutuk syledi, arkadan Mft
Efendi... Ben, Mft Efendi'den daha heyecanlydm. Nutkun hl aklmda kalan
paralan aa yu-kan unlar:
"Tren, garba alan bir penceredir. Bu pencereden ziya girecek, yalnz ziya deil baka
eyler de girecek. Medeniyet, tekerleklerin stne binerek bize kadar geldi. Tekerlek ne
demektir? Tekerlek, medeniyetin ayadr. Tekerlek olmasayd, dnyada hibirimiz
olamazdk. Biz bugn tekerleklerin sayesinde ilerliyoruz. u tnele, u dalarn iine
alm deliklere baknz. u grdnz delikten neler doacak neler. Nurlu istikbal
bizimdir.
58
Tekerlekler, raylar zerinde kayacak. ler eskisi gibi zor deil. Her seferi seni zengin
edecek hemehri! Ka sefer olursa o kadar krlsn.
i yol alncaya kadard. Bir kere yol ald ya, artk btn hemehrilerimiz bu yolun
stnden kolaylkla gidip gelecektir. Mallarmzn deeri artacaktr. Sen de malnn
deerini, kadrini bil!..
Ondokuz yanda, tara lisesini yeni bitirmi bir gen baka ne yazabilir, ite byle
eyler...
O gnden sonra, nerede bir tren, bir toplant olsa, Mft Efendiyi nutuk sylemeye
ardlar. Mft Efendi de her gittii yerde hep o nutku tekrarlayp durdu. Yalnz nutkun
iinden "tren" kelimesini karyor, geri kalanlarn olduu gibi sylyordu. Nutuk
herkese o denli gzel geldi ki, hibirimiz nutku tekrar tekrar dinlemekten bkp
usanmyorduk. Cumhuriyet Bayram'nda, bir kereste fabrikasnn alnda,
byklerden birinin ehre geliinde, hep bu nutuk sylendi.
Ziya adnda bir akrabamz var, babas ok zengin. Bunlar stanbul'dan bir gelin
getirdiler. Grlmemi, duyulmam bir dn yapld. Dn ziyafetine; ehrin btn
ileri gelenleri arld. Biz de gittik. Aile ok mutaassp, ama son derece mutaassp...
Kadnlarla erkekler ayr odalarda yemek yiyoruz. Ne de olsa gelin stanbullu
olduundan, yemekten sonra kadn erkek hep bir a-raya toplanld. Mft Efendi'ye
konumas iin rica edildi. Dorusu, Mft Efendi konumak istemedi. Ama yle
zorladlar ki, adamcaz konumak zorunda kald. Ayaa kalkt, balad konumaya:
59
11
"Muhterem hemehrilerim!
Daha nutkun banda bir honutsuzluk mrlts balad. Ailenin pencereye, hele garba
alan pencereye benzetilmesi, bizim mutaassp evremizin insanlarn sinirlendirdi.
Mft Efendi gelini gstererek devam etti:
"Bu pencereden ziya girecek, yalnz ziya deil, baka eyler de girecek..."
Zaten istanbul'dan kz ald iin yaylan dedikodulardan sinirli olan damat Ziya'nn
ka, gz oynamaya balad. Ziya'nm elleri titriyordu. Mft Efendi devam etti:
"Medeniyet, nur gibi medeniyet, tekerleklerin stne binerek bize kadar geldi. Onu
hepimiz kucaklayp barmza basacaz. nk o hepimizindir."
Damat Ziya elini arka cebine att. Bir cinayet olabilirdi. Bu gergin havada Mft
Efendi, nutkuna devam etti:
"u tnele baknz! Bu delikten neler doacak, neler! Nurlu istikbal bizimdir."
Yer yer ykselen mrltlar, her zamanki gibi baarsnn sesli gsterisi sanan Mft
Efendi, damat Ziya'ya dnerek yle dedi:
"Bu bir hazinedir! Eline geirdiin bu hazineyi iyi kullan hemehri! yi kullanrsan ok
para kazanrsn, zengin olursun, memlekette itibarn artar. ler eskisi gibi zor deil
artk. Her seferi seni zengin edecek. Ka sefer olursa o kadar krlsn gen hemehri!..."
60
", bir kere yol alncaya kadardr. Yol ald ya, herkes rahat rahat gidip gelecek.
Arkada, cumhuriyetimizin sayesinde sahip olduumuz bu kymetli maln deerini
bilelim; binerken, stne basarken, iine girerken titremeliyiz. Dikkatli binmezsek,
abucak bozulur, bakalar istifade edemez, yabancnn mal deil ki, hor kullanalm.
Kendi malmz!.."
61
NASIL YAZIYORMUUM?
Bir mektup aldm, yalnz bana deil, birok yazarlara gnderilmi. yle balyor
mektup:
Mektubu yazan bana, "Bilirsiniz" diyor ama, dorusu ya bilmiyorum; gerekten okurlar,
yazarlan "yazlarnn ve yaptlannn -tesinde" merak ederler mi?
Mektubu okuyalm:
"Okurlann en ok merak ettikleri zelliklerden biri de, yazarla-nn yazlann nasl, hangi
ortamda yazdklardr."
Haaa, imdi anlar gibi oluyorum okurlarn neyi merak ettiklerini. Dorudur, okurlar
bunlan merak ederler. nk, anormal, olaanst, srprizli, artc durumlar bekler,
daha dorusu ilerinden byle olmasn isterler.
Cevap - "Bu ortam, yazacam yaz trne gre deiir. ok ciddi bir yaz yazacaksam,
odamn kapsn ve pencerelerini smsk kapatrm. Masamda bir iskelet kafas vardr.
Masa lambam, bu iskelet kafasn aydnlatacak biime getiririm. Konu stnde
younlaa-bilmem iin, evde l sessizlii olmas gerekir. Bu derin sessizlik i-inde
srekli olarak, biyandan da mzik alnmaldr. Brahms, Bach, Bethoven'in, yani
adlannn banda "B" olan byk "B "le-rin eserlerini dinlerim. Dikkatimin uyank
olmas iin odann ss o-nalt dereceyi gememelidir. Bunun iin yaz aylannda ciddi
yazlar yazamam, yazmaya kalkarsam, scaktan yazlarm mizahi olur.
Milli eserleri de yine bu atmosfer iinde yazanm. Yalnz, yazmn milli olmas iin,
masamda buzlu rakyla sakz leblebisi bulunmaldr. Yazy yazarken zora geldike rak
ierek kafam bulurum. Yazmn evrensel bir dzeye ulamas iin, viskiyle votkay
kantnp yaptm ve adn koegzistans koyduum ikiden ierim.
62
alma istei kazanmak iin stanbul bitirimlerinin arasna ka-nnm. Bir zaman
kumarhanelerde, meyhanelerde dolanm, oralardan aldm esini sabah kahvelerinde,
mevsim yazsa, kpr alt dubalannda defterime not ederim. Ylda, birka hafta, kimseye
haber vermeden serseri hayat yaanm."
ite byle yada buna benzer samalklar anlatrsam, gerekten de okurlann merakn
giderir, ilgilerini ekerim. Yaz masasnda alrken, kucama bir sarn gzel
almazsam,- yazamadm sylesem... Hayr, bunun yalan olduunu anlar ve bana
inanmazlar. Ama bunu, bakalan gizli gizli yazarsa, okurlar inanr ve ok ilgin bulurlar.
Yalnz yazarlan deil, genellikle btn sanatlar, ya yan deli yada tam deli grmek
eilimi vardr. Kimi sanatlar da yapmack yollarla delilie zenerek okurlann ilgisini
trnaklarlar.
Bir air tanyorum, bir i hannda, emlak komisyonculannnkini andran olduka lks bir
yazhane tutmutu. Masasnda hep yan dolu iki ieleri bulundurur ve gelenlere
durmadan iiyormu izlenimi vermek isterdi. Oysa imezdi, ama kap aralanrken hemen
elini iki bardana atard.
Bir air, en gzel iirlerini, Beyazt kulesinin tepesinde, kendini aa atp ldrmek
bunalmlar iinde yazdn sylerse, okurlar, airin bu delice isteiyle, iirlerinden
daha ok ilgilenirler.
Sannm, yeryznde nleri en yaygn ressam Van Gogh, Goga-in, Toulouse Lautrec'tir.
Salt sanatlanndan deil bu, delilikleri, sa-katlklan, sanatlannn nnde gitmitir.
Dnya edebiyat, sanat, felsefe tarihinin krk elli nl ad vardr ki, hibir eserlerini
okumadklan halde pek ok kii onlarn homoseksel olduklanm bilir ve aktif mi, pasif
mi homoseksel olduk-lan eserlerinden daha ok merak edilir.
63
Orhan Veli, bunun iin sakal brakmtr. (O zaman Trkiye'de genlerin sakal
brakmasna allmamt.) Siz buna, hi olmazsa biimde toplum kurallarna
bakaldrmak da diyebilirsiniz. Bir gece Orhan Veli, konuk kald Pendik'te ressam
Hamet Akal'n e-vinde, nasl edip de iirlerine yaygnlk salayacan sabaha dek
dnm, sonra uakla istanbul'un stne iirlerini yadrmaya karar vermi. Uak
nasl kiralanacak, para nasl bulunacak?
iki gn sonra hemen btn gazete ve dergilerde, Orhan'n "Rak iesinde balk
olsam" dizesiyle alay ediliyordu. Bu alaylar yznden artk uaa gerek kalmamtr.
Alaylar, tek uak deil, uak filolarndan istanbul'a yadrlacak iirlerin etkisini
yapmtr. Orhan Veli, gerekten deerli air olmasayd, alay konusu olarak kalr,
maskara olurdu. Sonralan Orhan'n iiriyle alan edenler, alay konusu olmulardr.
Ben bu olay, Bkre'te Romen yazarlarndan birka kiiye anlatnca, onlar da bana u
olay anlattlar. imdi adn hatrlayamadm bir gen air, stste birka kitap
karm, ama hibir ilgi grmemi, tek eletiri yazlmam. Birgn gazeteler, gen
airin intihar ettiini yazmlar. Btn eletirmenler kollan svam, gazeteler, dergiler o
airin vgleriyle dolmu. Kitaplan stste birka basm yapm, iki ay sonra ona
vg yazan eletirmenlerden biri, intihar etti bilinen airi bir meyhanede grnce deliye
dnm. "Bu alaklktr!", "Peki, air lmeden nce eletirmenlerin susmalar nedir?"
Bu Romen airi de deerli olduundan, hi de maskara olmam.
64
at stnde iki kiiydik: Binba ve habercisi... Belalar iinde, yine de insanolu bir
avuntu bulabilmeli. Binba'mn arkasna dtm, ya nne dseydim... Binba ban
evirip:
Kendi atma sradm. Binba bana beinci ble sylenecek bir emir verdi. At
beinci bln olduu yere sreceim. Baldrla-dm, gitmez. Topuklanm karnna
vurdum, gitmez. nmdeki Binba'mn at yrmeyince benim seyis at kprdamyor.
Binba atn baka yere srnce benimki de arkasndan yrd. Binba sert,
- Ben sana "Beinci ble git..." demedim mi? Yine sesimi karmadm.
- Ne duruyorsun?
Binba kzd:
Nasl defolaym, anlamyorum ki... Binba'mn atnn arkasndan benim at tins tins
gidiyor. Hayvann ban evirmek iin dizginlere nasl var gcmle aslyorum, atolu
at bana msn demiyor.
- Git olum, git bamdan... Git be... Bela msn yahu?... Defol...
Binba'mn kzgn surat yumuad. Gldn belli etmemek iin, ban evirdi.
- inattan! dedi.
Attan ineceim srada kardan iki atl kopmu bize doru geliyor. Benim at, o iki at
grnce daha durur mu? Bir parlad, haydi o iki atn arkasndan... nasl bir felaket, nasl
bir bela... Benim artk btn abam, attan dmemek. yle uuyoruz ki dersem para
49
para olacam. Evet, sonunda dtm de... Hem bu kez, sol ayam da zengi
demirinden karamadmdan, yerde srkleniyorum. lebilirdim. lmedimse, nde
giden iki atn durmalarndan, onlar durunca, benim seyis atm da durdu. Srklene
srklene lmekten kurtuldum. Pantolonumun sol dizkapa boydan boya yrtlm,
dizimden akr akr kanlar akyor.
Attan inen subaylar, atlarn seyise verdiler. Ben de atma atladm. Yine atm, kulaklar
dk, yrmeye balad. dm patlyor, sadan soldan koan bir at kacak diye...
nk benimki de onlarn ardna taklacak. yle de oldu. Benim atm, o gn -nnde
koan hangi at grdyse, onun ardna takld. Ben o seyis atnn srtnda, tatbikat
alannda ordan oraya, ordan oraya gittim geldim. Akmdaki at, beni ordan oraya
koturuyordu. Nasl olduysa dman olan Mavi kuvvetlerin iine dtm. Hemen ap-
kamdaki iaret bezini ters evirip, mavisini da getirerek esir olmaktan kurtuldum.
Yine baka atn arkasndan rzgr gibi koan atm, az kalsn beni bir aacn dalna asl
brakacakt. Dal, bamdan apkay syrp att. apkasz da kaldm. Yzm, arpan
dallardan izik iinde...
Ve sonunda, drtnal uan atm, yine byle kardan koan bir atla arpt. Gzmde
imekler akt, bir sre kendime gelemedim. Kendime geldiim zaman, yine at
stndeydim, ama beyaz bir atn... Anlalan o arpmada, nasl olmusa biz atlar
deimiiz. arpnca ben atmn stnden frlayp, br atn stne kmm. Bana
arpann ve benim indiim atn ne olduunu bilmiyorum.
Attan indim. Selam verdim. Ama bamda apka yok. Sa ayamda tozluk yok. Kay
da dm, pantalon belimden sarkm. Pantalonun sol dizi boydan boya yrtk, kan
iinde... Yzmn iziklerinden kan akyor.
Yzba:
50
- Efendim, dedim, dman iine dtm. Esir edeceklerdi. Kaarken byle oldum ite...
Binba 'nn verdii emri syledim. Ama kime biliyor musunuz? Mavi kuvvetlere.
nk ben krmz kuvvetlerdendim. Krmz kuvvet komutannn emrini, aknlktan
Mavi kuvvetlere sylemitim.
Bu yanllktan sonra, btn iler, birlikler, emirler birbirine kart. Ama sonunda her
zamanki gibi Krmz kuvvet, yani biz galip geldik.
51
Bilirsiniz; yatl okullarda "bekr" var, "evci" var. Evciler, cumartesi geceleri evlerinde
kalrlar, bekrlar da btn ders yl gecelerini okulda geirirler.
Svari Selahattin, benim gibi bekrlardan. Bir pazar akam, kouta her zamanki gibi
ykanm amarlarmz datlyor.
Kou kdemlisi:
- Geriye kalanlar da benim! diye gider, her ne kalmsa, onlar toparlar alr.
Kimileyin, ykanm amar datmnda, geriye amar artmad iin, biey alamaz.
Kimileyin de eli kolu amarla dner. Ama bunlar kendisinin mi, deil mi, belirsiz. Bir
sr," iaretsiz amar...
O pazar akam, ykanm amarlar datlrken yine en son o gitti. Eli bo dnd.
52
Selahattin dnmeye balad. Ertesi gn de, bir general teftie gelip, svarileri manej
taliminde grecek. Asl znts bundan... Selahattin mesleine de tutkun. Don
yznden bir baarszla uramak istemiyor.
Birlikte dndk, tandk. Aklma, Cemal geldi. Cemal, tam Selahattin'in boyunda
pounda, ikisinin'amar birbirine uyar. Selahattin:
- Yahu bir dondan ne kar, bir gnlne don verecek... Cemal de dnyann en titiz
ocuu. Gnde belki yirmi kez elini
ykar. Gcr gcr amarlarnda bitek leke yok. stelik de cimri mi cimri... Evet, kendi
donunu bakasna vermez.
- Ne yapacaksn?
Bunlarn bir de binicilik hocalar var, Yarbay, ok sinirli bir a-dam. Snf arkadalar
oktan general olan bu sinirli Yarbay, at diye, binicilik diye lyor. Binicilik yznden,
vcudunda iki yerinden krlmam tek kemii yok. Bacak, kol, kaburga, btn
kemikleri kmk. Yrrken bile bu krk kemikleri tr tr trdar. Yarbay'n btn
merak at terbiyesi... Altndaki ata rumba oynatr. Atla bir konumad kalm.
- Ne yapacaz?
Selahattin, hem Yarbay' General'e kar mahcup etmekten, hem de kendisi Yarbay'a
mahcup olmaktan korkuyor.
53
- Ne olur be?
- Valla olmaz. Darlmayn ocuklar. Baka ey olsa vereyim. A-ma donumu veremem...
- Olmaz kardeim. Terletir be... Ata binecek birader. Terden ne olur don...
- Ykatrsn...
Son derste, herkes derslikteyken, biz Selahattin'le koua gittik. Cemal'in dolabn atk.
amarlar bohada duruyor. Bohay atk. Bitek don var. Baka hibiey yok. Lastikli
deil, belden dmeli don. Donu ald Selahattin. Bir kada, bir atba resmi yaptm.
Altna da "Altn nal etesi" yazdm. Kd bohaya koydum.
Svariler sabah erkenden Ayazaa'ya gittiler. Kapal manejde tefti verecekler. Biz
piyadeler de "Hrriyet-i Ebediye" tepesine tatbikata gittik.
Akam okula dndk. Svariler daha gelmemi. Biz yemekhanedeyken svariler geldi.
Biraz sonra, yemekhanenin br banda bir kapma oldu, Selahattin'in sesini duydum:
54
- O dmeli donu sabahleyin ayama giydim. At binip Ayazaa'ya gittik. Yolda fark
etmedim. Maneje girdik. General de geldi. Yarbay barut gibi... Sratliyle giderken,
donun paalar toparlanmaya balad. Hay Allah... Tomtop oldu birader, bacaklarmn
arasna girdi. Yarbay bizi attan atlatmad m? indik, atlar yanmzda drtnala geerken
srayarak at bineceiz. Ben attan aa srarken donun belindeki dmeler kopmaz m!
Don indi bacaklarma kardeim... Benim at yanma geldi. Srayacam stne,
bacaklarm aamyorum ki... Herkes at bindi, gitti. Ben kaldm. Hrsndan Yarbay'in
kemikleri trdamaya balad. Atlar manej yerini bir daha dnp yanma geldi. Bir
hamle ettim, bacam aamam. Bacaklarma dolanp sarlm olan donu bitrl yukar
ekemiyorum ki kardeim... Rezil oldum. Baktm olmayacak, atn yanmdan -nc
geiinde, bacaklarm amadan kendimi top gibi frlattm. Gelgelelim, bacaklarm
aamadmdan atn stnde duramadm, stnden ap, br yana dtm. Gzm
benim atta. At bir daha yanmdan geerken, kendimi bir daha frlattm, hop br yana...
Kendimi frlatp atyorum. Paralanacam. General acd:
- Ne yapyorsun? dedi.
- Ne yapyorum?
- Dnp baksana!...
Bir de baktm, manej yeri, konfeti serpilmi gibi beyaz bez paralaryla dolmu. Havada
bez paralan uuuyor. Bende akl m kalm kardeim. Kopardm don paralann
cebime koyuyorum
55
Patates Necmi, Selahattin'in iki iriliindeydi. Patates Necmi bunu duyar duymaz:
56
Biz artk buna altk; tannm bir .gazeteci, bir yazar, bir politikacyla, bir ynetmenle
birlikte bir geziye kmsa, uradklar yerlerde o politikac, o ynetmen nutuk
ekmise, gezi dnnde yazar herkese yle der:
- Bizim oras kk yer, tara ili... Kk yerde byk grnmek kolay oluyor. Ben de
daha lisenin onuncu snfndayken, ilin tek gazetesine bayazlar yazmaya balamtm.
Herkes "Kalemi kuvvetli maallah" diyordu.
Liseyi bitirdiim yld. Bizim ile demiryolu ulat, ilk tren gelecek. Herkeste bir
hazrlk, bir hazrlk...
Mft Efendi bizim uzaktan akrabamz olur. Bana bir haber gnderdi: "Aman bir nutuk
yazsn, trenin geldii gn okuyacam..."
Mft Efendi ok saylan bir bilgin kii. ocukluumuzdan beri byk, kk hep byle
duymuuz. Bize gre, Mft Efendi'nin bilmedii hibiey yok. Gencimiz, yalmz buna
inanmz. San-
57
rm, Mft Efendi o zaman yetmiini gekindi. Bembeyaz uzun sakal vard. Evinden
pek seyrek kard. Bylece azndan dklen her hece, ayr bir deer kazanrd. Biz
onun ok derin bilgisini, bu susuundan karyorduk.
En ok bildii tarih, bizim ilin tarihiydi. Btn il snrlan iinde gemi olaylar bilirdi.
u evde kimler yaam, neler yapmlar, eski yangnlar, Bizansllar zamanm, slam
ordusunun bu kenti zaptn, hereyi, hereyi bilirdi.
Btn kent halk Mft Efendi'yle ovunurduk. Vali, Belediye Bakan filan, bunlann
hepsi Mft Efendi'den ok sonra gelirdi. Byklerden biri ehrimize gelse, hemen
ziyaretine gider, Mft Efendi'nin elini perdi.
ite bu denli nemli kii olan Mft Efendi'nin, ehrimize ilk trenin gelii gn
yaplacak trende bir nutuk sylemesi gerekiyordu. O da bu ok nemli nutku yazma
grevini bana vermiti. Bu iin arl altnda ezildim. O yata, istanbul, Ankara gibi
byk ehirleri bile daha grmemiim, lk trenin geliinde neler sylemenin gerekli
olduunu bilmiyordum. Btn bilgim, okuduum bika kitaptan, gazete ve dergi
yazlarndan geliyor. ok sk alarak gnde, bir nutuk hazrladm. Mft Efendi'ye
amcamla gnderdim.
Trenin ilk gelii gn byk tren yapld. Btn ehir halk istasyona yld.
Lokomotif geldi. Kurbanlar kesildi. nce Vali bir nutuk syledi, arkadan Mft
Efendi... Ben, Mft Efendi'den daha heyecanlydm. Nutkun hl aklmda kalan
paralan aa yukar unlar:
"Tren, garba alan bir penceredir. Bu pencereden ziya girecek, yalnz ziya deil baka
eyler de girecek. Medeniyet, tekerleklerin stne binerek bize kadar geldi. Tekerlek ne
demektir? Tekerlek, medeniyetin ayadr. Tekerlek olmasayd, dnyada hibirimiz
olamazdk. Biz bugn tekerleklerin sayesinde ilerliyoruz. u tnele, u dalarn iine
alm deliklere baknz. u grdnz delikten neler doacak neler. Nurlu istikbal
bizimdir.
58
Tekerlekler, raylar zerinde kayacak. ler eskisi gibi zor deil. Her seferi seni zengin
edecek hemehri! Ka sefer olursa o kadar krlsn.
yol alncaya kadard. Bir kere yol ald ya, artk btn hemehrilerimiz bu yolun
stnden kolaylkla gidip gelecektir. Mallarmzn deeri artacaktr. Sen de malnn
deerini, kadrini bil!..
Ondokuz yanda, tara lisesini yeni bitirmi bir gen baka ne yazabilir, ite byle
eyler...
O gnden sonra, nerede bir tren, bir toplant olsa, Mft Efendiyi nutuk sylemeye
ardlar. Mft Efendi de her gittii yerde hep o nutku tekrarlayp durdu. Yalnz nutkun
iinden "tren" kelimesini kanyor, geri kalanlann olduu gibi sylyordu. Nutuk
herkese o denli gzel geldi ki, hibirimiz nutku tekrar tekrar dinlemekten bkp
usanmyorduk. Cumhuriyet Bayram'nda, bir kereste fabrikasnn alnda,
byklerden birinin ehre geliinde, hep bu nutuk sylendi.
Ziya adnda bir akrabamz var, babas ok zengin. Bunlar stanbul'dan bir gelin
getirdiler. Grlmemi, duyulmam bir dn yapld. Dn ziyafetine; ehrin btn
ileri gelenleri arld. Biz de gittik. Aile ok mutaassp, ama son derece mutaassp...
Kadnlarla erkekler ayr odalarda yemek yiyoruz. Ne de olsa gelin stanbullu
olduundan, yemekten sonra kadn erkek hep bir a-raya toplanld. Mft Efendi'ye
konumas iin rica edildi. Dorusu, Mft Efendi konumak istemedi. Ama yle
zorladlar ki, adamcaz konumak zorunda kald. Ayaa kalkt, balad konumaya:
59
"Muhterem hemehrilerim!
Daha nutkun banda bir honutsuzluk mrlts balad. Ailenin pencereye, hele garba
alan pencereye benzetilmesi, bizim mutaassp evremizin insanlarn sinirlendirdi.
Mft Efendi gelini gstererek devam etti:
"Bu pencereden ziya girecek, yalnz ziya deil, baka eyler de girecek..."
Zaten istanbul'dan kz ald iin yaylan dedikodulardan sinirli olan damat Ziya'nn
ka, gz oynamaya balad. Ziya'nn elleri titriyordu. Mft Efendi devam etti:
"Medeniyet, nur gibi medeniyet, tekerleklerin stne binerek bize kadar geldi. Onu
hepimiz kucaklayp barmza basacaz. nk o hepimizindir."
Damat Ziya elini arka cebine att. Bir cinayet olabilirdi. Bu gergin havada Mft
Efendi, nutkuna devam etti:
"u tnele baknz! Bu delikten neler doacak, neler! Nurlu istikbal bizimdir."
Yer yer ykselen mrltlar, her zamanki gibi baarsnn sesli gsterisi sanan Mft
Efendi, damat Ziya'ya dnerek yle dedi:
"Bu bir hazinedir! Eline geirdiin bu hazineyi iyi kullan hemehri! yi kullanrsan ok
para kazanrsn, zengin olursun, memlekette itibarn artar. ler eskisi gibi zor deil
artk. Her seferi seni zengin edecek. Ka sefer olursa o kadar krlsn gen hemehri!...
"
60
"i, bir kere yol alncaya kadardr. Yol ald ya, herkes rahat rahat gidip gelecek.
Arkada, cumhuriyetimizin sayesinde sahip olduumuz bu kymetli maln deerini
bilelim; binerken, stne basarken, iine girerken titremeliyiz. Dikkatli binmezsek,
abucak bozulur, bakalar istifade edemez, yabancnn mal deil ki, hor kullanalm.
Kendi malmz!.."
61
Bir mektup aldm, yalnz bana deil, birok yazarlara gnderilmi. yle balyor
mektup:
Mektubu yazan bana, "Bilirsiniz" diyor ama, dorusu ya bilmiyorum; gerekten okurlar,
yazarlan "yazlannn ve yaptlannn -tesinde" merak ederler mi?
Mektubu okuyalm:
"Okurlarn en ok merak ettikleri zelliklerden biri de, yazarla-nn yazlann nasl, hangi
ortamda yazdktandr."
Haaa, imdi anlar gibi oluyorum okurlann neyi merak ettiklerini. Dorudur, okurlar
bunlar merak ederler. nk, anormal, olaanst, srprizli, artc durumlar bekler,
daha dorusu ilerinden byle olmasn isterler.
Cevap - "Bu ortam, yazacam yaz trne gre deiir. ok ciddi bir yaz yazacaksam,
odamn kapsn ve pencerelerini smsk ka-patnm. Masamda bir iskelet kafas vardr.
Masa lambam, bu iskelet kafasn aydnlatacak biime getiririm. Konu stnde
younlaa-bilmem iin, evde l sessizlii olmas gerekir. Bu derin sessizlik i-inde
srekli olarak, biyandan da mzik alnmaldr. Brahms, Bach, Bethoven'in, yani
adlannn banda "B" olan byk "B"le-rin eserlerini dinlerim. Dikkatimin uyank
olmas iin odann ss o-nalt dereceyi gememelidir. Bunun iin yaz aylarnda ciddi
yazlar yazamam, yazmaya kalkarsam, scaktan yazlanm mizahi olur.
Milli eserleri de yine bu atmosfer iinde yazanm. Yalnz, yazmn milli olmas iin,
masamda buzlu rakyla sakz leblebisi bulunmaldr. Yazy yazarken zora geldike rak
ierek kafam bulurum. Yazmn evrensel bir dzeye ulamas iin, viskiyle votkay
kantnp yaptm ve adn koegzistans koyduum ikiden ierim.
62
alma istei kazanmak iin istanbul bitirimlerinin arasna ka-nmm. Bir zaman
kumarhanelerde, meyhanelerde dolanm, oralardan aldm esini sabah kahvelerinde,
mevsim yazsa, kpr alt dubalannda defterime not ederim. Ylda, birka hafta, kimseye
haber vermeden serseri hayat yaanm."
ite byle yada buna benzer samalklar anlatrsam, gerekten de okurlann merakn
giderir, ilgilerini ekerim. Yaz masasnda alrken, kucama bir sansn gzel
almazsam, yazamadm sylesem... Hayr, bunun yalan olduunu anlar ve bana
inanmazlar. Ama bunu, bakalan gizli gizli yazarsa, okurlar inanr ve ok ilgin bulurlar.
Yalnz yazarlar deil, genellikle btn sanatlar, ya yar deli yada tam deli grmek
eilimi vardr. Kimi sanatlar da yapmack yollarla delilie zenerek okurlarn ilgisini
trnaklarlar.
Bir air tanyorum, bir i hannda, emlak komisyonculannnkini andran olduka lks bir
yazhane tutmutu. Masasnda hep yar dolu iki ieleri bulundurur ve gelenlere
durmadan iiyormu izlenimi vermek isterdi. Oysa imezdi, ama kap aralanrken hemen
elini iki bardana atard.
Bir air, en gzel iirlerini, Beyazt kulesinin tepesinde, kendini aa atp ldrmek
bunalmlan iinde yazdn sylerse, okurlar, airin bu delice isteiyle, iirlerinden
daha ok ilgilenirler.
Sannm, yeryznde nleri en yaygn ressam Van Gogh, Goga-in, Toulouse Lautrec'tir.
Salt sanatlanndan deil bu, delilikleri, sa-katlklan, sanatlannn nnde gitmitir.
Dnya edebiyat, sanat, felsefe tarihinin krk elli nl ad vardr ki, hibir eserlerini
okumadklan halde pek ok kii onlarn homoseksel olduklann bilir ve aktif mi, pasif
mi homoseksel olduklar eserlerinden daha ok merak edilir.
63
Orhan Veli, bunun iin sakal brakmtr. (O zaman Trkiye'de genlerin sakal
brakmasna allmamt.) Siz buna, hi olmazsa biimde toplum kurallarna
bakaldrmak da diyebilirsiniz. Bir gece Orhan Veli, konuk kald Pendik'te ressam
Hamet Akal'n e-vinde, nasl edip de iirlerine yaygnlk salayacan sabaha dek
dnm, sonra uakla stanbul'un stne iirlerini yadrmaya karar vermi. Uak
nasl kiralanacak, para nasl bulunacak?
64
Ben genellikle yazlann evimde, tklm tklm kitapla dolu o-damda yazarm. Bunu da
kanm, "Hangi Trk yazannn seninki gibi zel odas var? Hl da yaknyorsun..." diye
sksk bama vurur. Yazya balanr, kap zili alnr. Birisi aacak diye bir zaman
beklerim. Kimse amaynca, zil belasndan kurtulmak iin kalkar kapy aanm.
Apartman kapcs gelir, bakkaln ra, manavn ra gelir, sucu, st, hizmeti,
dilenci, ayak satclan, hayr kurumlarnn makbuzla para toplayan gezginci adanlan
gelir. Onla-nn kap zilleri ve onlara kapy amalanm arasnda zihnimi toparlamaya
alp, kaldm yerden yazmaya uranm. Sonra kahvalt ederiz. Yine odama
ekilirim. Okula gitmedikleri gnse iki olumun patrtlan balar, onlar trl yolla
bartrmaya, yattrmaya alnn. Gazeteci gelir. Cinayet, rezalet, sefalet haberleriyle
dolu gazeteleri okuyunca sinirlerim bozulur. Yine yazmaya alrm. Sonra tanmadm
bir yada birka kii gelir. Bunlar yardm yada hibir zaman denmeyecek bor
isteyenler olduu gibi, dertlerini dkmeye, hi aklmn ermedii ileri danmaya
gelenlerdir. Kendi yazlann yaynlatacak yer bulamazken, bu gelenler iinde
romanlarn, piyeslerini, iir yada hikayelerini okuyanlar, okumam iin brakanlar,
bunlan bir yerde yaynlatmam isteyenler vardr. Arada alacakllarm da gelir elbet...
Evdekilerin her biri, kendi havasnda bir yere ekip gittii iin, ok zaman le
yemeimi kendim hazrlar, tek bama yerim. leden sonra pek uzaktan yle bir
tandm yada hi hatrlayamadm kiiler gelir. Sanki baka biey ya-pabilirmiim
gibi "Galiba alyordunuz" derler, "Sizi iinizden a-lakoyduk" diyerek, enazndan bir
saat oturup laklak ederler. Yine ziller... Yine gelen giden... Akam olur. Akam yemei...
Yine patrt grlt... Yine gelen giden... Geceyarsndan sonra rahattr. Baka yapacak
kimse olmad iin, aym kendim yapanm. Karmn sksk, baka hibir Trk yazannn
sahip olmadn bama kakt odama ekilirim. Oooh. Tam alma zaman, saat iki,
... Allah kahretsin, o zaman da uykum gelir.
65
Birok nl yazarlar gibi, odamda gidip gelip volta atarak, ayam lk suya sokarak,
yatarak yazmam. Ben, yazarken amuda kalkanm, bacaklarm ensemden geirdikten
sonra yazmaya balarm. Kan, beni cokulandrr, nsan kan iemediim iin, yazmaya
balamadan nce, buzdolabndaki srahiden bir kadeh tavan kan imeye almmdr.
Bir kadeh kan imedike aklm bama gelmez.
Gerek byle olsayd, okurlar iin ok ilgin olacakt. Oysa ben, herhangi normal insan
nasl yazarsa yle yazarm, baka trl yazlabilecei de hi aklma gelmez. nme
kad, elime kalemi alr, balarm yazmaya.
ok yazmaktan, sa elimde onyedi yldan beri "yazar kramp" denilen bir hastalk
vardr. Baka her ii kolaylkla yapan sa elim, yaz yazarken, bir i direnle kar
koyar. Onun iin daktiloda yazmay yelerim. Sandalyenin stnde bada kurup
yazdm, belki okurlara ilgin gelebilir. ocukluumda, yoksul evimizde hep bada
kurarak oturduum iin, bu alkanlk o zamandan kalmadr. Bada kurmada, boyumun
ksalnn da etkisi var sanrm. Sandalyede otururken, ayam yere rahat dayanamad
iin, sa ayam altma alr, yle otururum. Eh, yine de olduka acaip saylabilir.
Hadi canm, sizde... Nerde byle eyler? Nerdeee? Sanatlar, byk eserlerini
vermeden nce yada verirlerken sinirli olurlar-m... Pff...
Hayatmda en byk zlemlerimden biri nedir, bilir misiniz? Ben de birazck, ama pek
azck nazlanaym, numaradan olsun si-nirliymi gibi yapaym, hani o yaratma ncesi
numaralara gireyim
66
de, karmdakiler de hatr iin, buna yalnz be dakikack katlansnlar... Nerde?.. Hep
bunun tersi olmutur. Ne zaman kendim iin nemli saydm, bir yazya oturacak olsam,
terslik ya ite, benim yapmam gereken eylerin yz katn bana bakalar yapar. Soru -
Konu mu sizi bulur, siz mi konuyu bulursunuz? Cevap - Merakl okurlar acaba buna
nasl bir cevap beklerler? Konu, kapy alar, "Ben geldim" derse, bunu beenirler mi?
Yoksa ortaan gezgin aptal dervileri gibi, da, bayr dolap konu a-rarm m
diyeyim?
Ne kendiliinden gelen konulan, ne arayp bulduum konulan yazanm. nk, her ikisi
iin de zaman ve geim parasnn olmas jj gerekir. Ben yle yapanm: En zorunlu
geim iin gerekli paray kazanaym diye otururum masama, balann yazmaya, ite bu...
Soru - Yazar, elverili yazma ortamn kendisi mi hazrlar, yoksa bu ortamn domasn
m bekler?
}A saatlerini seersiniz?
Cevap - Geceleri, hem de sabaha kar, zellikle de ay kt geceleri seerim. nk,
l gecenin bu saatlerinde iinde canavarlar uyanr. Beni bu durumda birden grenlerin
sylediine gre, yzmn biimi bile deiir, ellerim peneleirmi... Gndz insan,
gece canavar yani...
Hangi Trk yazan, yaz yazma zamann seme hakkna sahiptir ki? Gece, gndz, hangi
saat olursa olsun, bir olanak bulunca yazmaya alnn.
67
68
PARLE VU FRANSIZCA
Ben dememi miydim, bu kadn Fransz diye? Nasl da anlamm ama... Caddedeki
trafik polisine gitti. Sylediklerini duyuyordum.
- H? Efendim
- Parle vu Franse?
Trafik polisi bieyler yapmak, bieyler sylemek istiyor ama, e-linden hibiey
gelmedii iin de, ne yapacan bilmeden, telal telal boyuna elini kolunu oynatyor.
Gen Fransz kadnna yardm etmek iin rpnyor.
Th, u ie bak... Turist turist deyip dururken, turist ayamza kadar gelmi, ama onun
da dilini, derdini anlayamyoruz. Polisin, Fransz kadna yardm iin rpnmasndan
turizm iini iyice benimsedii belli. Umarsz kalan polis, yoldan geenlere,
- Heeey yurttalar, iinizde bir Franszca bilen yok mu yahu? diye seslendi.
- Valla, bilsem n'olacak yardm ederdim, ama bilmiyorum... dedi. Sonra ekledi:
- ocukken "donne muva" filan diye bieyler renmitik ama, "donne muva n beze"
mi neydi...
69
Trafik polisi, Fransz kadnna ille de yardm etmek istiyordu. Kadna eliyle, gel, iareti
yapt. Polisle kadn kar yaya kaldrmna ktlar. Ordan okul ocuu geiyor, onbe
onalt yalarnda... Polis, ocuklardan birinin kolunu tutup,
Olan, yle bir duraksadktan sonra, yardm istercesine arkadalarna bakt. Polisin
yan Trke, yan franszca szleri rencileri armt. Polis, teki ocua dnd:
- Par u il fo aile... diye sze baladysa da, kadnla polisin evresini birden eviren
merakl kalabaln grltsnden, kadnn szleri bouldu.
Kalabalktan biri,
Biri de ona,
- Ingilizceyi herkes bilir... dedi. Kalabalktan konuanlar artt.
Trkeyi Franszm gibi konuursa kadnn anlayacan sanan bir delikanl yle dedi:
- Tuvalet madam, tuvalet... Senin var tuvalet? Trafik polisi yine rencilere dnd:
- Th, bir de renci olacaksnz. Yazklar olsun, bir parle vu'ya kar laf edemediniz.
- Parle vu Franse?
70
Polis bu konumadan yle memnun olmutu ki, ocuu cokuyla desteklemeye alt:
- Hadi olum, susma! Cevap ver. Biraz daha parle vu Franszca! Parle olum, parle!
Hadi!
Fransz kadn sorup soracana piman olmutu, ama bikez sormu bulunmutu.
Kendisine yardm iin rpnan bunca insan brakp ordan gidemiyordu.
Birisi eletiriyor:
- n p denir, n p...
br renci uyanyor:
- Olum, be her dilde be'dir. Be'nin ayn Franszcas yok ki... Turiste yardm
edememekten can ok sklan polis rencilere
: kyor:
- Bu kadar rencisiniz, iinizden biri de u kadnn parlevu'su-na kar bir laf edemedi.
71
- Regliye fiilleri sorsun, bak nasl sylyorum, su gibi... dedi. Tedirgin olmaya
balayan turist kadn, anlasnlar diye tane tane
konutu:
k o pale do Topkapi?
- Ne diyor?
hrkap'ya...
- Oras yle de, ne yapacakm Topkapi'da diye merak ettim. ok zgn olan polis bir
daha kalabala seslendi:
- iinizde iki kelime Franszca bilen yok mu yahu? Bastonuna dayanm duran bir yal,
- Benim aklmda bika kelime kalm eskiden ama, bu kadna sylenmez ki... dedi.
Polis,
- Efendim, ben bunu otuz ksur sene nce ehzadeba'nda bir tuluat tiyatrosunda
duymutum. Taa o zamandan aklmda kalm: "Je vuzem je vuze do tu mon kr... Ah mon
amur..."
- Je vure mersi Msy... Me il... diye derdini anlatmaya alt. Kimse neye gldn
bilmiyor, ama herkes kahkahadan knlyordu.
- Hadi be olum, bunda sklacak ne var? Elli yalarnda gsteren bir adam.
- imdiki ocuklar haylaz diyor, bizim zamanmzda, ben orta mektepteyken, vallahi
Piyer Loti'yi tercme ederdim. Deil byle parle vu Franszca filan, blbl gibi
konuurduk beyim.
- Vallahi doru... Ben ka kere Franszca hocasnn bile yanln karmtm da, herif
kzp beni snfta brakmt.
Bir delikanl yanaklarn iirip elini kapal dudaklarna koyarak yle ince bir ses
kard ki, bu alayl sese herkes gld. Ama
72
- Neden?
- Bre kadn, yabanc bir memlekete geliyorsun, iki kelime ren be... Deil mi ama...
- ok doru. Yani biz olsak, kala gzle, iaret miaretle azbu-uk gene derdimizi
anlatrz. Bu yabanclarda hi i yok..
- Bir kahveyle olur mu hi... Ben yemek bile smarlarm ama, kadna nasl anlatacaz
bunu?
renci,
Fransz kadn, kalabalktan kendine yol amaya alrken polis, dolmu arabasna yolcu
aran deynekiler gibi,
- Hani bir kii, parlevu Franse bir kii?., diye kalabala seslenip baknd.
- Vy demek kolay, gel de imdi konu bakalm... dedi. ocuklar, aralarnda fiskosla
konumaya baladlar:
- Jave, tu ave, il ave, n zavon, vu zave il... zave mi, son mu?
- Bir kere bu parle vu fiili, negatif mi, yoksa reglye mi? Kalabal yarp gitmek
isteyen kadna polis ille de yardm etmek istedii iin, kadnn elini tutmu,
syleniyordu:
73
- Ondan sonra sje, en sonra da verb... Fransz kadn yine bieyler syledi:
Kalabalktan bir alk koptu. Kadnla ocuun konutuunu sanmlard, yada ilerinden
yle olmasn istemilerdi. Kalabalk ald, Fransz kadn geip gitti.
Ben Franszca bilmem ki... yleyse nasl m Franszcadan roman eviriyorum? Eski
Trke zamannda Franszcadan evrilmi biok roman var. Ben ite eski Trke basl
Franszcadan evrilmi romanlar yeni Trkeyle yeniden yazar, Franszcadan evirdim
diye yaymevlerine satanm. Bana "Parle vu Franse?" diye sormak kimin aklna gelir?
74
ALIRSINIZ CENNET
Byle konuan air arkadamn adn duymamsnzdr. iyi, gzel iir yazar ama,
iirlerini kskandndan m nedir , bu gzelliklerin paylalmasn istemedii iin hi
kitap karmamtr.
Karadeniz illerinden birinde kendi halinde yaar. Krk ylda bir istanbul'a, Ankara'ya
urar. Banda iirin kavak yelleri esmeye grsn, kapar koyuverir kendini, alr ban
gurbetlere kar. Pek yle belli bir i-g tuttuu da yoktur kkne kibrit suyu ekmemek
zere, yavatan yavatan babasnn paracklarn yer. Bu tutumuyla bence hayrl
evlattr. Ne var ki babasiyle hibir konuda anlaamaz. nk babas, onyedinci yzyln
koyu ve doulu orta anda yaarken, olu ann ileri grl bir aydndr. Babas
abdest-siz yere basmaz, olu kafay ekmeden yataa girmez. Ne var ki babaoul
arasndaki bu anlamazlk ok sessiz geer, hibir zaman aralarnda atma olmaz.
Babann yenilecek paras olduka da bu bylece srp gidecek, "Snnet-i erif zere
sakal brakm hoca efendiyle, ikiye dkn kalender-mereb olu arasnda hibir
geimsizlik olmyacaktr. air arkadam,
- Babamn sofras kendi gibi dnenlere aktr, dedi, bizim evden haclar, hocalar hi
eksik olmaz. Semtimizde Krk Ali denilen bir belal tredi. ocukluunu bilirim, bir
mahallede bydk. Sonra bu Krk Ali ortadan kayboldu, onbe-yirmi yl grnmedi.
Bu zaman iinde orada burada dolana dolana serserilik stajn yapm... Bir belal, bir
azl olmu ki baedilir cinsinden deil. ary paza-
75
n haraca kesti. Yalnz bizim semtin deil, btn vilayetin huzurunu kard. Kadna kza
sarkntlk bunda, kumarda kavga bunda, iip iip ngar karmak bunda, trl
rezillik... Allah korusun, yle bir belal ki, errine lanet, polis, candarma da
baedemiyor. Yolda kendi halinde gidene "Vay, yan baktn!" diyerek bakla saldrr.
Dediklerine gre, her eidinden sabkas ikiyz am.
Babam, "te" diyor, "insanlarmz Hak yolundan ayrldklar i-in, Cenab- Allah bu
belay ceza diye bamza musallat eyledi."
Buradan cehennem olup gitsin, diye para toplayp kendisine verdiler, gitmedi. "Dinsizin
hakkndan imansz gelir" deyip, daha azl serseriler aradlar. Bizim oralarda, belki
duymusunuzdur, kiralk katiller vardr: Adamlarn geimi bu yzden... Onlardan bika-
n kiraladlar. Bizim serserinin karsnda hibiri diki tutturamad. Gece sabahlara
kadar karanlk sokaklarda vurutular, tabanca seslerinden uyuyamadk. Profesyonel
katilleri, bizimki nne katp kovalam... Yani ne ettikse bitrl hakkndan gelemedik...
- Bu gece Bekir Hoca misafirimizdir. Gayet derin bir hocadr. Yemekte sen de
bulunacaksn dedi.
Bizim eve hac hoca ok gelir ama, babam bana "Birlikte yemek yiyelim" demez.
Sonradan ii annemden rendim. Babam benim gidiimi beenmedii iin, sonunda
Krk Ali gibi bir belal olacamdan korkmu. Bekir Hoca'y beni yola getirsin,
ikiden, baboluktan vazgeirsin diye anyormu; Bekir Hoca bana -t m
verecek, dua m edecek, her neyse...
Bekir Hoca geldi: Ak sakall, mbarek bir zat. Ulu bir din a-dam. Akam yemeine hep
birlikte oturduk. O gn ramazan deil ama, Bekir Hoca yine de oruluymu. iftar bozma
zaman yemee giriildi. Ben akamlar yemek yemem, yalnz ierim, yllardr byle...
orbadan iki kak alp bir bahaneyle dar ktm, odamda votkay ekip yine sofraya
dndm. Azm kokmasn diye rak deil de, o akamlk votka iiyorum. Ne yaparsnz,
baba hatr... Bika kez votka imek iin gide gele yemek bitti. Bekir Hoca duaya
balad. Hocann duas yemekten uzun srd. Duadan sonra da yzme doru bika kez
frd.
Bekir Hoca'y herkes tanrm oysa... Onu grmeye, duasn almaya misafirler geldi.
Ertesi gn de bizim mft, Bekir Hoca'dan
76
camide va'zetmesini rica etti. Byle byk, ulu, derin bir hoca buraya gelmiken
va'zndan yararlanlacak.
Baba szdr, dinledik. Bekir Hoca'nn va'zedeceini duyan cuma namaz klmak iin
camiye dolmu. Caminin iinde yer kalmadndan son cemaat yeri de dolu da, .ieri
smayanlar avluda hasr stnde namaz kld. Namazdan sonra Bekir Hoca va'za
balad. Va'zndan anladm ki, gerekten derin hocaym.
Cuma namazna gelmeyen kadnlar da, va'z dinlemek iin camiye doldular. ilk alama,
kadnlardan duyuldu. Sonra yayld, Bekir Hoca'nn va'zna herkes alamaya balad.
Hoca efendi, iri gv-desiyle, sedef kakmal krsye kp oturdu. Balad anlatmaya...
"Orucu neyi tutmazsnz, raky, arab iersiniz, sarho gezersiniz. Ondan sonra da
cennete gitmek istersiniz. Naaa!... alrsnz cenneti!
Namaz niyaz yok. Kumar dersen ok. Sonra da cennet istersiniz. Naaa size... Alrsnz
cenneti.
Namahreme bakarsnz, harama ukur zersiniz, zil zurna gezersiniz, sonra da cenneti
istersiniz. Naaa!... Alrsnz cenneti!.."
Bekir Hoca "Naaa size cennet! Alrsnz cenneti!.." dedike, cemaatin gzlerinden sicim
sicim yalar dklyordu. Hayatmda "Naaa size, alrsnz cenneti!" sznn bu kadar
etkin olabileceini hi dnmemitim. Kendimi tutamayp ben de alamaya baladm,
artk brlerinden alama duygusu bana da m bulat, yoksa Bekir Hoca'nn va'z m
ok dokundu, bilemiyorum. Bekir Hoca "Naaa, alrsnz..." dedike, ben de brleri
gibi, hngr hngr alyordum.
Vaazdan sonra, alamaktan kzarm gzleri yumruk yumruk o-lanlar bir bir gelip Bekir
Hoca'nn elini ptler. Ben de iimden bir daha rak, arap imeye tvbe ettim, ama
akama doru baktm olacak gibi deil... iimden "Hele bu akam da son olarak ieyim
de, yarn bir daha tvbe ederim" dedim.
Babam,
- Bu akam da yemei birlikte yiyelim! dedi. Aklma bir kurnazlk geldi. Babama,
77
- Msaade edersen, Bekir Hoca efendi amcam bu akam da benim misafirim olsun da,
darda onunla yiyelim... dedim.
Bekir hoca bunu duyunca "Bak, olan adam oluyor" gibilerden babama gz krpt.
Babam da memnundu,
- Ben yle her lokantada yemem, dedi, bir Mslman lokantas var m?
Her akam itiim lokantann sahibi Rait, gerekten hac idi. Tabelasnda "Lezzet
Lokantas - Hac Rait Erolu" yazl.
Bekir Hoca'nn bizim evde nasl yemek yediini grdm i-in, ne olur ne olmaz diye,
yanma oka para aldm. Akam Hac Rait'in lokantasna gittik. Bekir Hoca yine
oruluydu, iftar saatinde besmele ekip bir yudum suyla orucunu bozduktan sonra
orbaya giriti. Ben szm ona bir zgara kfte yedim. Garsona,
- Komposto getir diye elimle iine votka koymasn iaret ederek gz krptm. Votkal
komposto geldi, ka aldm. Bekir Hoca orba iiyor, ben komposto... Bekir Hoca
bir orba daha iti. Ben kendime bir komposto daha smarladm. kinci orbay itikten
sonra hoca, taskebab istedi. Ben nc kompostoyu iiyorum. Yava yava kafam
bulmaya balamtm ki, Krk Ali yannda kopukla lokantadan ieri girdi. Eyvah,
imdi bir rezalet karacak. Krk Ali'nin girdii yerde ngar karmad grlmemi.
Krk Ali, Bekir Hoca'yi grnce, birden koup hocann eline varmaz m! Bekir
Hoca'nn elini pp,
- Duan sayesinde Hoca efendi inallah bizim gibi gnahkrlar da Hak yoluna girer...
dedi.
Krk Ali ile yanndaki serseri, lokantaya imeye geldiklerinden Bekir Hoca'nn
yannda oturmak istemedilerse de hoca onlar zorla bizim masaya oturttu. Ben o srada
votka kartrlm drdnc kompostoyu kaklyordum. Bekir Hoca da karnyark
yemekteydi. Bekir Hoca onlara,
78
Krk Ali akamlan hi orba imi deil. Bekir Hoca karnyarktan sonra yourtlu
spanak, sonra kfte yedi. Ondan sonra da pilav istedi. Pilav yerken,
- Oooh, pek de gzelmi. Bir ho lezzeti var... deyince, garsonun ona da votkal
komposto getirdiini anladm. Bekir Hoca azn aprdatarak kompostoyu itikten
sonra, garsona,
Hemen mutfaa koup, iine votka koymamalarn syledim. Votkasz komposto geldi.
Bekir Hoca bir kak alp yzn buruturdu, garsonu arp,
Artk olan olmutu. Bekir Hoca'ya votkal komposto geldi. Pilavla kse votkal
komposto itikten sonra arkadan brek istedi.
- Brek kuru gitmiyor, bir hoaf daha getirsinler... dedi. Krk Ali,
- inallah hidayete eriirsiniz... dedi. Garsondan bir hoaf daha istedi, ierken,
- Ooooh, abamn lmlerinin canna desin, pek leziz, pek nefis... Hi byle hoaf
imemitim... diyordu.
Yava yava gzleri dnmeye, baygn baygn bakmaya balad. Peltek peltek konuuyor,
dili dolanyordu.
Sekizinci kompostoyu iiyordu. Baktm Bekir Hoca iyice sar-holam. Onu idare
edebilmek iin ben votkal kompostodan vazgetim. Krk Ali ile kopuk arkadann,
rak iemedikleri iin canlan sklyor, amca Hoca'ya da biey syliyemiyorlard.
orba-
79
larndan biriki kak alp durmulard. Knk Ali, cgara paketini Bekir Hoca'ya uzatt.
- Ben cgara imem, velakin burada imek vacip oldu. Anladm ki, bana hrmetinizden
sizler de imiyeceksiniz. Onun iin tellendirelim bakalm da, siz de rahat rahat iin...
dedi.
Cgaray tellendirince,
- arab iersiniz, raky iersiniz, kt yola gider, zina edersiniz, gnaha girersiniz,
sonra da cennet istersiniz... Naaa! Alrsnz cenneti!... Irz ehline kem gzle bakarsnz,
helale haram, doru ie hile katarsnz, sonra da cennet ararsnz. Naaa, alrsnz
cenneti!..
Krk Ali'ye baktm, Bekir Hoca'nn karsnda bzlm de bzlm, tebih bceine
dnm... Bekir Hoca,
- Bu hoaftan getir olum! diye bard. Garson,
Demesiyle kzlca kyamet koptu. Bekir Hoca yumruunu masaya vurunca srayan
tabaklar anaklar, kaklan yere savurup, allan korusun,
- Haaaayt!... diye bir nara savurdu ki, lokantay dolduran mterilerin ellerinden
atallar, kadehler dt.
Bekir Hoca,
- Hoaf isterim!... Yok ne demek? Bekir Hoca hoaf ister de yok mu denir, bre
zndklar!., diye kkreyince baktm hoca gv-desiyle ileri atlm, masalar devirip koca
lokantay dmdz e-decek,
- Aman Bekir efendi amca, hele dur, hele dur!... Sen tek hoaf iste, imdi yaratnz!..
diye sakaln okaya okaya yerine oturttum.
80
nne kseyle kompostoyu kouturduk. Bekir Hoca ka frlatp att, kseyi azna
dikti. Komposto sulan sakallarndan ensesine, gsne szlrken,
Sakallan aslan yelesine dnmt. Nasl olduysa birden Knk Ali'ye dnd.
- Ali...
- H... Yoksa sen? Ali denilen... yle mi?... Knk Ali boynunu bkt. Bekir Hoca
kkredi:
- Eyvah! imdi Knk Ali bir azarsa, hoca moca demez, sakalndan tuttuu gibi bunu
doram doram dorar.
Bekir Hoca nara savurur gibi seslendi:
Bekir Hoca pusulay ard. Benim korkum, olanlan babamn duymasndan. Bekir Hoca
bir kse daha votkal kompostoyu iince gzleri frfr dnmeye balad. Hocann
sarholuunun farknda olmayan Knk Ali,
- Msaaden olursa kalkalm hoca efendi, bize izin ver! dedi. Vara demiyeydi. Bekir
Hoca'dr bu, yakasna bir yapmasyla
- Sen misin ulan bu millete medet Allah dedirten? Bana bak... Ben knk mnk
dinlemem... Ben adamn...
Hoca bar bar banyor. Kar masada oturanlardan biri, demek Bekir Hoca'yi
tanmazm.
Vay vay vay... Hoca bir azd, zaptolunur gibi deil. Beon kii birden Hocann nnde
duramyoruz. Krk Ali'yi grsen, Bekir Hoca'nn eline ayana varm, yalvanyor:
Bekir Hoca gbeine arpan deviriyor. Maallah koba gibi gbei var.
Knk Ali ile onun kopuu, iki garson, bir de ben, Bekir Hoca'y g bela lokantadan
sokaa kardk. Hoca bir o yana ykl-
81
- Ulan Kmk!
- Buyur Hocam!
- Yaparsn Hocam...
Demesiyle, boluuna bir dirsek atp, Kmk Ali'yi be metre i-leri savurdu. Krk Ali,
Meyhanede hoaf da yokmu, vine suyu varm. Bir ie vine suyuna votkay, likr
boca edip verdik. Hoca bir dikite bitirdi.
- Gelsin...
Dayadk nne... Onu da iince Bekir Hoca, parmaklarn masaya vurarak bir trk
tutturdu; yank, gevrek bir sesi var. Kmk Ali kulama eilip yavaa,
82
II
- Arkada, dedi. Bundaki hal, hocalk hali deil. Hi beenmedim. Ne itir bu?
- Sorma Kmk, bir itir oldu. Aman zom edip szdrmann yolu...
- Huzurunuzda bizim imemiz saygszlk ve de caiz deil, dedi; hicap ederiz. Sen tttr
ki Hocam, bize de izin ksn.
Bekir Hoca esrarl cgaray ald. Ben hemen cgarasn ateledim. Hoca esrar, likr,
votkay ekiyor, mini mml trkler mrldanyor. Velakin uyumak, szmak yle dursun,
itike azyor. O gece onun itii votka kadar suyu bir manda iemez.
- Ykl... DrzlerL Siz bizi hoca kisvesinde grp de yol yordam bilmez mi sandnz?
Dn nme... Bize bu gece hafiften sedalar gelir, iimize nur dodu.
Kmk Ali savuacak olduysa da, Bekir Hoca fark edip kolundan tuttu:
- Bu memleketin krhanesi neresi?.. Kurtulu yok, ktk yola. Hoca balad trkye.
Uyduk Hocaya... Herkes bize bakar, rezillik... Dedii yere vardk. Kadnlar Kmk Ali'yi
grnce korkudan titreyerek,
83
- Gelsin!...
Bu kez bir ie vineli gazoza bir ie de saf ispirtoyu katp verdik. Bir dikite iti,
- Elhamdlillah... dedi.
Krk Ali, kahvenin iine bir topak afyonu koydu ki, hoca iip uyusun... Ne uyumas,
Hoca afyonlu kahveyi iince bir azd ki, ba gren camus bile byle olmaz. Krk Ali
pek at,
- Arkada, bu topak afyon bir blk ekya askerini uyutur, bu ne i?.. Allann bir
hikmeti... dedi.
Kadnn biri def ald eline, biri arkya oturdu, biri de biraz daha soyunup iftetelliye
balad. Hoca'ya bir kse hoaf sunuldu. Bekir Hoca'dr bu.
- Yar, yar... Medet hey! diye ortaya frlamaz m!
Bekir Hoca, o iri gvdesiyle gbek attka, evin tavan, demesi sallanyor. Oyuncu
kadn da cotu.
- Polislerin de...
- Duyulur hocam...
- Duyanlarn da...
Hocaya kseyle, bardakla, marapayla votkal, alkoll hoaf sunuluyor. Bekir Hoca
bunlar bir dikite bitirip, yeniden oyuna giriyor.
- Gelsin...
- Gelsin...
84
- Hocam hoaf V
- Gelsin...
Bekir Hoca sz anlar gibi deil. Derken Krk Ali'nin tepesi a-tp da hm gibi ba
ekmez mi! Vay bre aman, sen o Bekir Hoca'yi bir grsen arkada, herif ba grnce,
bir ejderha kesilip de o gbei ile ban sivrisine yrmesin mi?
Bekir Hoca bunu ayandan yakalaynca ald yere, vurdu yere, bindi hmne...
- Ulan ben seni ldrsem ne lazm gelir?.. Memleket bir mikroptan temizlenir! diye
barp biniyor tepesine,
Krk Ali naslsa bunun altndan syrlp, tabanlar yalad, kopuu da arkasndan...
Kap kurtuldular.
Hoca'yi eve soktum, arkasndan iteleyerek odadan ieri tkp, ylece yataa attm.
Dee dnce sesi kesildi kr. ki gn ylece uyuya kald, iki gn, iki gece
horultusu mahalleyi tuttu.
Krk Ali'ye geli-nce... Memleketi titretmi bir Krk Ali olup da, elin gnn iinde bir
Bekir Hocadan dayak yemesiyle, arkadalarna,
- Artk bize gurbet grnd, bu memleket haram... Biz Hocaya saygmzdan imedik.
Yoksa iki kadeh patlatsaydk bu i byle ol-
85
mazd ya... Hoca, ikinin kuvvetine bizi ktye drd. Raconumuz ok kt bozuldu.
Eyvallah... demi, gitmi. Gidi o gidi...
- Biz onu iman kuvvetine kardk... dedi. Bekir Hoca dnyann duasn ald.
Benim bildiim budur arkada, hibir zaman dinsizin hakkndan imansz gelemez. Yedi
dvel'in baedemedii Knk Ali'nin, bir Bekir Hoca iman kuvvetine, hakkndan geldi.
86
Dii aryor gibi bir eli yznde, ban saa sola sallaya sallaya ieri girdi. Biyandan
elini yanana vuruyor, biyandan da,
Oysa ok kibar bir adamdr. Kapdan girer girmez, daha selam bile vermeden "Tuh,
rezil olduk..." diye dvnmesine pek atm.
- Daha nasl olalm; nasl olacamz kald m, rezil olduk ite... Tuuu!....
Bana bir felaket geldi sandm, belki de ailesinden yana bir felaket.
- Daha ne olsun, bir kart uyuz eei adama ikibinbeyz liraya sattlar.
Biraz geri ekilip, dikkatle yzne baktm: Yoksa ldrm myd? Korktuumu
saklayacak deilim. Karm armaya bahane olsun diye,
- Brak imdi kahveyi, dedi, rezil olduk... Bir nalsz kart eek i-kibinbeyz lira eder
mi?
- Canm, ben de eek cambaz deilim ama, bir eein ikibinbeyz lira etmeyeceini
bilirim...
- Bozuk ya... Benim sinirim bozulmasn da kimin bozulsun? Siz hi ikibinbeyz lira
eden eek grdnz m?
87
der...
- Ne marifeti canm efendim, eek bu.. Nutuk atacak deil ya... Basbaya eek ite...
stelik, hem uyuz, hem de kart.. . Adama i-kibinbeyz liraya sattlar. En kts de ne
biliyor musunuz, bu sata ben alet oldum.
- Biliyorum.
- Amerika'da bir profesrle tantm, dost olduk... Bana ok yardm etti. ok iyilii
oldu. Trkiye'ye dnnce de mektuplamaya devam ettik... Trk dostu, Trkler'i ok
seven bir adam... Bir mektubunda, bir arkadann Trkiye'ye geleceini, bu arkadann
antika hal uzman olduunu, hal zerine hazrlayaca bir kitap iin Trkiye'de
inceleme ve aratrmalarda bulunacan yazd ve bu mektubunda bu arkadana yardm
edip edemeyeceimi soruyordu.
Ben de, hal uzman olan arkada, niversitenin tatil olduu aylarda Trkiye'ye gelirse,
kendisine memnunlukla elimden gelen yardm yapacam cevabmda bildirdim. Hal
uzman da nce Hindistan'a, iran'a gidip oralarda inceleme ve aratrmalar yaptktan
sonra Trkiye'ye gelecei iin, zaman bana da uygun dyordu.
Hal uzman temmuz aynda geldi. Amerikal profesr arkadamdan, benim adresimi,
telefon numaram alm gelirken. Kald otelden bir gn bana telefon etti. Ben de
kalkp otele gittim. Cin gibi bir adam. Alman asll bir Amerikal. Galiba yahudilik de
var, belki Alman yahudisi de sonradan Amerikal olmu.
Daha nce dolat yerlerden drt byk bavul dolusu hal, kilim, heybe getirmi.
Bavullarn ap antikalarn gsterdi. Bunlar, ok eski hali, kilim, heybe paralaryd...
Toplad paralardan ok memnun grnyordu. Bunlarn, deeri llemeyecek bir
hazine olduunu sylyordu. Hele, ancak kan eninde, be on ka-
88
n boyunda bir eski hal paras vard, bunun en azndan otuzbin dolar deeri olduunu
sylyordu. Ama o bunu, bir ranl kylden bir dolara satn aldn vnerek
anlatyordu. stelik ranl yoksul kyl, bir dolar karl olan dinarlarn eline alnca
arm da, sevincinden dualar etmi.
O eski hal parasnn neden bu kadar ok para ettiini sordum. "nk" dedi, "bu
halnn her santimetrekaresinden seksen ilmik var. Bu bir aheserdir." Adeta ehvetli bir
istekle durmadan hah stne bilgi veriyordu. imdiye kadar en ok, santimetrekaresinde
yz ilmik olan bitek hal varm yeryznde, o da bilmem hangi mzedeymi, bir duvar
halsym.
Bir kee gsterdi, "Bunu elli sente aldm" dedi, keyfinden kurnaz kurnaz glyordu. "Bu
kee de en az bebin dolar eder" dedi.
"Krk yldr bu ile urayorum" dedi, "bizim de kendimize gre usullerimiz vardr."
Sonra yle usuller anlatt ki, aknlktan azm ak kald. Hal albmyle, hal stne
kitap yaynlam. Dnyadaki en zengin bika hal koleksiyonundan birine de o
sahipmi.
Anadolu gezisine ktk. l il, ile ile dolayorduk. Camilerdeki, kendince deerli
bulduu hallarn renkli fotoraflarm ekiyor, durmadan notlar alyordu. Bika kiiden
eski heybeler, hallar, keeler, kilimler de satn ald. Sylediine gre burda aldklar,
Hindistan'da, Afganistan'da, in Trkmenistan'nda, ran'da aldklarnn yannda hi
kalrm. "ok deerli Trk hallar da vardr a-ma, hi rastlamyoruz" dedi.
Arkeolojik kazlar yaplan bir blgeye geldiik. Bir Amerikan, bir de Alman arkeoloji
heyeti, be on kilometre arayla kamp kurmular, kaz yapyorlar. Yerin altn stne
getirmiler, dalan tepeleri halla pamuu gibi atmlar. Tepeler unufak olmu, toprak
tiftii atlm.
Kaz yaplan yer, aa yukan bir kasaba geniliinde. Biok adrlar kurulmu.
Buralarda, sa'dan nce onuncu yzyldan gnmze kadar bika uygarlk, topran
altnda ststeymi. Yerin altndan bir deil, bika ehir karmlar, saraylar, mezarlar
filan...
89
rist arabalar buralarda cirit atyor. Her iki kilometrede bir, be on turiste
rastlanyor.
Nasl olsa buralara kadar gelmiken, ben de hatra olsun diye biey alaym dedim.
Ancak on yanda grnen san sal bir kzn elinde bir vazo kulpu, yanndaki olann
elinde de adam kafas biiminde kk bir mavi ta vard. Bu mavi tan bir yzk ta
olabileceini dndm.
Kz vazo kulpuna krk lira, olan da insan kafas biimindeki mavi taa onbe lira
istedi. Bildiimden deil ya, ucuz alaym diye,
- Pahal... dedim.
Kzla olan, byk bir adam gibi anlatmaya baladlar. Hi pahal olur muymu!
Babas gnlerce topra kazm da, yerin be metre altnda bulmular onlar.
Bu kurnaz kyller, eski eserleri ylesine ustalkla taklit ederlermi ki, nl arkeologlar
bile aldanr, ora kyllerinden yksek fiyatla bunlar satn alp kazklanrlarm. Hatta
bir Amerikal turiste, tylerini tra ettikleri bir oban kpei leini, kral mumyas diye
yuttururlarm. Bu dalavereleri anlatrken kn kh diye sesler kararak kurnaz kurnaz
glyordu. Ama sahteci kyllerin yaptklar bu taklit eya da yabana atlr eyler
deilmi yani, byk hner, ustalk iiymi. Mesela demin ocuun elinde grdnz,
90
insan kafas biimindeki kck mavi ta... Kolay m, byle bir i yapmak...
Kiraladmz cipte gidiyorduk. Hava da ok scak... Yol stnde iki kavak aac bir
de kuyu grdk. Glgede yemeklerimizi yiyecektik. Kavan glgesine uzanm yal bir
kyl uyukluyordu. Kylnn az tesinde de bir eek oturuyordu.
- Hi de biey yetimez... dedi. Eskiden ekim biim vard, tahl yetiirdi. Ama bu
kazlar balayal beri, var bir yirmi senedir, kyl iyice tembelleti, hibiey ekmez
oldu gayri...
Amerikal,
- Yerin altndan anak mlek kr, ta ma paralan kartmak moda olduundan beri,
kyller ii boladlar, kazmay kapan kazd topra, ne bulduysa, ne kardysa,
buralara doluan ecnebilere satt boyuna...
Amerikal,
- Bizim bura insanlan ok bir alaktrlar, dedi, memleketin btn hazinelerini yok
fiyatna sattlar ecnebiyeye... Topraklann altnda yle ta direkler, mezarlar k ki,
bunlan deerini bulup sa-taymz, daha byle on Trkiye yeniden kurulurmu. Bu senin
ecnebiye dediin de kimler? Hepsi hrsz... Topran altndan kan antikalar alp
alp kardlar... Burdan kardklarn gtrp kendi memleketlerine koca koca
ehirler kurmular yeniden onlarla... Kimisi kendi kazp kard, kimisi kylnn
kardn, kan-dmp elinden bedavaya ald...
Amerikal,
- Artk, dedi, topran altnda da karacak bir bok kalmad... Varsa da kulak asma,
hkmet gzn at gayn, kimseye biey kaptrmyor. Bu ecnebiye eer gene alyorsa,
hkmetten alyor-
91
- Sonra... Buralarda alt ky vardr. Evlerine git, bir ul aput paras bile bulamazsn,
ne bardak, ne desti, ne anak... Hepsinin evi tamtakr...
- Neden?
- Neden olacak, bu turistlere satyorlar. Evlerde bir kymk kalmad. Her neleri varsa
hepsini antikaya evirip satyorlar. Topran altnda rtp, paslandrp, bozuk
antikaya eviriyorlar. Bizim bura insannn ahlak iyice bozuldu bey. Geen gn, bacak
kadar bir olan, bir de baktm, benim eein boynundan boncuklar alyor. Boncuklar
alp da topraa gmecek, anladn m, sonra topraktan karp antika diye yutturacak...
Evlerde gelinlik kzlar hep antikac kesildi, parmak kadar bir ta eline geiren, kesip
oyup, olmadk hner karyor ortaya... Eek nalndan madalya, eski para yapyorlar.
Amerikal,
Yal kylye,
Bunu sylerken de, kuyudan su ekip, kuyu yalanda eeine su verdi. Eek su ierken
Amerikal birden frlad eein yanna gitti. Biz kylyle konuuyorduk.
- Ne kazanrsn mesela?
- Hi belli olmaz... Baz bakarsn, ay, be ay eek satlmaz, elinde kalr... baz da
bakarsn bir gnde be eek birden satlm...
92
ingilizce konutuu iin kyl anlamyordu. Eein srtnda eski psk, amurdan bir
ul vard...
- Aman, dedi, bu bir harika, bir aheser... Demindenberi siz burda konuurken, ben o
haly inceliyordum. Renkler de, desen de harika, iilik fevkalade....
Santimetrekaresinde tam yzyirmi ilmik var. Dnyada byle biey grlmemi, emsalsiz
biey...
- Evet, ama... dedi, kyl haly alacam anlamasn... Ben bunlan ok iyi bilirim.
Atacaklar eski, yrtk ar satn almaya kalksan, demek bunun kymeti varm, demek
antikaym diye dnyann parasn isterler, istedikleri biey deil, ne kadar para versen
gzleri doymaz, fiyat ykseltirler boyuna... Onun iin kylye aktrmayalm...
- Ben size ucuza satn alma metodlanm var demitim ya, bakn imdi bir metod
kullanacam., dedi.
- Nasl?
- Halya istekli olmayacaz, eei satn alacaz. Tabii bu kyl halnn kymetini
bilemediinden, biz eei alnca eski ulu da eein srtnda brakacak... Biz sonra
haly alr, az ilerde eei salveririz. Siz imdi benim eei satn almak istediimi
syleyin kylye...
Kylye,
- Alcsna gre...
93
- O alacak...
- Ne milletten o herif?
- Amerikal...
- Hmmmm... Yabanc deelmi, bizden saylr... Yahu, bu gayetle kart bir eektir, syle
ona, bu eek iine yaramaz.
Amerikalya syledim.
- Amerikal'ya ayp olur canm, sonra herif memleketine gider de Trkler beni
kazklad, der.
Amerikal'ya syledim.
- Trk kyls ok saf, ok doru insan... dedi, baka yerlerde olsa hemen satarlard.
Madem ki o bu kadar iyi kalpli bir adam, ben de ona ok para vereceim.
Kylye,
- Allah Allah... Yahu, bu kanck eek deel ki bir iine yarasn.. Ne yapacak bu uyuz
kart eei?
- Nene gerek senin? ... Sen alacan paraya bak... Kaa veriyorsun imdi bu eei?
Kyl,
- ok merak ettim, dedi, hele bir sor o Amerikal efendiye, o-nun memleketinde hi
eek yok muymu...
- Sizin memlekette eek yok mu, diye soruyor. Amerikal biraz dndkten sonra,
-Kaa?
94
- Nee? Deli misin sen yahu, ldrdn m? Eri halis Arap cinsi kou at iki bin lira...
- yleyse eei nidecek, kou at alsn en halisinden... Amerikal'ya adamn onbin lira
istediini syleyince,
- Ben demedim mi, dedi, alc oldun mu, bunlar byledir ite... Demek kymeti
yksekmi diye ok para isterler. Ya haly almaya kalksaydk, yzbin lira isterdi. imdi
ben bu eee onbin lira veririm. Ama, vermeye kalksam, ellibin ister... Onun iin sk
pazarlk etmeli..
Kylye,
- insaf yahu... Be liraya aldn eei, nasl onbin liraya satmaya kalkyorsun?
- Canm biz satc olmadk, siz alc oldunuz.. Kart dedim, olsun diyor adam. Uyuz
dedim, raz.. Kanck deil dedim, gene istiyor. Yarna kmaz lr dedim, iyi diyor
gene... Hele az daha unutacaktm, topal da-bu eek, ard aya aksar bunun...
- Olsun..
- Grdn m? Demek bir kymeti, bir kerameti var bu eein benim anlayamadm.
Yoksa bu Amerikal gavuru, ne diye uyuz ve de kart ve de erkek ve de topal bir eei
almaya kalksn... Deil mi? Onbin... Aa kurtarmaz... Veremem...
Amerikal'ya,
iki saat pazarlk ettik. Arada bir vazgemi gibi grnp yrdk. O hi aldrmad.
Dnp geldik yanna...
- Bilinmez mi canm? Byle bir kelepir eek drmsnz, karacak deilsiniz ya...
Cipin ofrne, cipi gtrp, ilerde yol stnde bizi beklemesini syledim. Eei orda
babo brakp cipe binecektik.
95
Neyse efendim, ekie ekie pazarlktan sonra ikibinbeyz liraya uyutuk. Paralan
saydk eline. Kyl de, srtndaki ulu alp eein yulann elimize verdi.
- Herhal ucuz gitti bizim kart uyuz eek ya, neyse... Maln hay-nm grn.
- Aman belli etmeyelim, dedi, eei alp biraz gidelim, sonra hi umursamazdan gelip
dnelim, "Aman eein beli r, u ulu ver de stne rtelim" diyelim... Adam, asl
hal parasn istediimizi sakn anlamasn...
Eei ipinden tutup yrdk. Yrdk dedimse lafn gelii, biraz zor yrdk...
Amerikal arkadan iter, en nden ekerim, eek yine de yrmez bitrl... Kart eekte
yryecek derman kalmam... Haly kylnn elinden kurtarsak bir, eei brakp
savuacaz...
Eei ite kaka, yirmi otuz adm aldk, kyl arkamzdan seslenerek seirtti:
Aman! Adam ulu kendiliinden getiriyor diye bir sevindi ki... Adam koup geldi,
tepeyi at:
- Yahu, dedi, eein kazk demirini unuttunuz. Amerika'ya gtrnce bu eein ban
nereye akacaksnz? Dnmezsiniz: Hi kazksz eek alnr m? Acemi olduunuz
nasl da belli...
- Hadi sras, imdi de haly iste... Aman belli etme... "u pis ulu da veriver" de...
Kylye,
- Bu eek ok zayf, hastalkl da... yecek yazk, dedim. Sen hayvann stne eski bir
ul rtmtn, o pis ulu ver de stne a-talm...
- Evet, eei aldk... ulu da stne rtelim. Zaten eski, pis... Para da etmez.
96
- Neye?
- Veremem beyim... Baba yadigar bir uldur, verilmez... Atadan dededen kalma bir
hatra... Veremem...
Amerikal'ya "Vermiyor, babadan kalma yadigarm" dedim. "Ne iine yararm sanki,
sor bakalm" dedi.
- Ne demek ne iime yarar, imdi bir baka uyuz eek alp srtna koyacam. Ksmetim
varsa, sizin gibi bir meraklsn bulur, Al-lahn izniyle onu da satanm. Bu ul bana uur
getirir, uur... Ben size kaz da ste bedavadan verdim. Ona biey dedim mi?
- Amma yaptn. Sonra ben eekleri nasl satacam?... Be yldr kart uyuz eekleri hep
bu ul sayesinde satyorum... Hadi gle gle... Vann maln haynn grn...
Amerikal'nn yreine inecek diye korktum. Koluna girdim. Kyl bika adm
aldktan sonra uzaktan seslendi:
Eei orada brakp, cipin olduu yere kadar yrdk. Amerikal hal uzman,
- Baka yerlerde ite bu yoktu, hi bama gelmemiti, dedi, hepsi aynen, ama bu baka
numara...
- Hatra olarak bu kaz, hal koleksiyonuma koyacam, dedi, kymetli bir kazk,
ikibinbeyze ok ucuz aldk...
97
STKBALM OLMASA
Beyefendiciim, hal tercmemi yazl olarak arzetmitim. Daha teferruatl m olsun,
buyurdunuz? Bastne, arzedeyim efendim. Nasl? En kk teferruata kadar...
Emredersiniz... Anladm, ta kklkten balayarak... Evet, evet, hal tercmesi deil de,
hatratm nakletmemi emir buyuruyorsunuz. Bastne... Hibiey saklamadan... Tabii...
Ona ne phe... Btn mahrem noktalarna kadar... Evet, evet, teferruatl... Bastne
beyim, bastne efendim...
Bendeniz Kanlca'da domuum. O kadar geriye gitmeyeyim mi, peki efendim, daha
beriden balayaym. Eveet, bamdan geen byk ve mhim vakalar... Anladm
efendimiz.
Aa yukar, durun bakaym, evet evet, altm seneyi gemi. Bendeniz sramda dalm
ders alrken, ensemde bir tokat patlad ki, hl bugnk gibi hatrlyorum,
gzlerimden ate fkr-d. Bir de dndm, bu Minskl Mehmet... Ben daha sesimi
karmadan "Ne vuruyorsun be!" diyerek bir tokat da suratma a-ketmesin mi? Ama ne
tokat beyefendi, o sska neresinden karyor o tokad?... "Kim vuruyor?" dedim,
demeye kalmad, "Sen vuruyorsun ya..." diyerek bir tokat daha patlatt. Btn snf da
kahkahayla glyor. "Kendine gel kardeim, benim sana vurduum yok," derken,
burnuma bir yumruk indirmesiyle bendeniz, affedersiniz, k st yere oturdum.
Burnumdan kan boanyor. Mehmet "Vurmasana be... ikayet ederim valla!" deyip
bendeni-
Efendim, ben de ona vuracam ama, vuramyorum, zira muallim Halit Bey var... Halit
Bey olmasa, ben onun pastrmasn karrdm. Ah ne yapaym ki muallim bey var,
olmasa, vallahi billahi ben o Minskl' ayamn altna alr da ineeer iner onu
nokta yapardm ya, ne yapaym ki muallim bey var, olmasa, ben onu ldrrdm
vallahi... Baktm olmayacak, snftan baheye katm da Minskl Mehmet'in elinden
kurtuldum. Ah muallim Halit Bey olmasayd, o zaman grrd o...
Sonra efendim, hi unutmam, bir Sonbahar gnyd. Malum ya genlik, o zaman bir
kzla muaakamz var. Ailesinden isteteceim de evleneceiz. Bir akam zeri krlarda
geziniyoruz. stmde de kaln bir palto var. Biz dalm gezinirken allarn arkasndan
hop
99
Sonra efendim, gel zaman git zaman, evlendim. Peder de, sizlere mr, vefat etmiti.
Hep bir evde oturuyoruz, annem alt katta, biz hanmla st kattayz. Gemi zaman, imdi
sebebini unuttum, daha evliliimizin ikinci ay m, nc ay m ne, bizim refika birden
her nedense tehevvre kaplp da stmze yrmez mi!.. Eline ne geerse kafama
frlatyor. Frlatacak biey kalmaynca, is-pen horozu gibi tepeme binip sam bam
yolmaya, trmklamaya, srmaya balad. Biey deil, aa katta annem duyacak. Alt
taraf kadn, beyfendi, elimin tersiyle vursam, yklacak. Ah annem olmasa, ben bilirdim
ona yaplacak eyi ama, annem var... Annemin yznden hi sesimi karmadm. Bir ay
kadar tedaviden sonra ayrldk.
Derken efendim, ya otuz, otuzbe... Bir gece yans bir tkrtyla yataktan frladm ki,
odaya hrsz girmi, dolab kartryor. Bilsem, uyur gibi yapardm, hrsz olduunu
bilir miyim, bikere sram bulundum. Adam benim uyandm grnce stme
saldrmaz m!.. Tam ite yavuz hrsz, evet evet, ev sahibini bastryor. Herifi de
grseniz, bir skmlk can var. Siz olsanz ne yapardnz? Vurursunuz... Ben de
vuracam ama, ya elimde kalrsa, ya lrse... Sonra kanun? Ah kanun olmasa... Herif
seni yorgann altnda boacak. "mdat!" diye bardka bastryor. Boulmu gibi
yaptm da, herif de evde ne var ne yok ald gitti. Dua etsin kanuna! Yoksa ben onu
ayamn altna alr, leini sererdim.
Sonra ikinci bir kere evlendim. Bir i iin Ankara'ya gidecektim, tireni kardm. Gece
eve dndm. Karm uyanmasn diye a-yaklanmn ucuna basarak yatak odasna girdim.
Madem her eyi ak ak anlat dediniz, ben de biey saklamadan anlatacam.
Baktm, yatakta bir acaip hareketler var. Yalnz hareket olsa iyi,
100
Birden tepem att. Namus bu beyefendi, baka eye benzer mi?... Hemen tabancay
ekip, dan dan dan... ikisini de temizleyeceim... Tabanca m? stmde tabanca yok
tabii, tamam beyfendi... Olsun... Erkek namusu iin yaar. Dan dan dan... Namusumu
temizleyeceim, gelgelelim, gecenin bir vakti, konu komu ne oluyor diye uyanp
kalkacak... Ah konu komu olmasa!... Ben onlarn ikisini de orackta essek cennetine
gndermez miydim, yoksa komular var... Dua etsinler komulara. Hibir ey olmam
gibi, ayaklarmn ucuna basarak dar ktm.
Boanacaktm beyfendi, evet, iyi tahmin buyurdunuz, velakin tam boayacaktm, ocuk
oldu. Arkadan bir daha...
Yazla tanmtk. Bir gece gene karm, affedersiniz... Evet yle... Uygunsuz
vaziyette... Evet annem yok... Evin etrafnda da konu komu yok, yok ama ocuklar var.
Ah ocuklar olmasa... Ben bunlar bastrnca, sanki onlar bana baskn yapm gibi herif
stme yrmez mi, hem de rlplak... "Efendi, giyin de gel!" diyorum, anlar m
kudurmu... Ah plak olmasa... Elim orasna burasna deiyor Beyfendi... Hem herif
saldryor, hem de karm. ocuklar olmasa bilirdim yapacam... Ne mi yapardm,
ayrlrdm tabii... A-ma neylersiniz ki, ocuklar var da boynum eri... Bir hafta istira-
hatle ii geitirdik, sineye ektik. Dua etsinler ocuklara... Yoksa ben onlarn ikisini de
tepelerdim ya...
Bir mhim vaka da dairede gemitir. Mdrden ekmediim kalmad. Artk o hale
geldi ki, bana herkesin iinde hakarete, hatta kfretmeye balad. Dayanlr gibi deil...
ikayet edeceim, fakat Allah korkusu var, adam ekmeinden olacak... Allah korkusu
olmasa... Bign de memur arkadalarn iinde tuuu diye suratma t-krmez mi?.. Ne
yaparsn... Hicap diye biey var, hicap olmasa... Artk o hale geldi ki, nerdeyse mdr
boup ldreceim. ldreceim ama, o da beni ikayet edip iten attracak, hanede
evlad- ayal var... Ah efendim ah, kr olas hanede evlad- ayal olmasa... Yoksa ben
durur muydum...
101
hm... Onlar iki kii, ben bir kii... iki kii olmasalar bilirim yapacam... Sonra da
kadn olmasa grrd gnn...
Baka m? Baka baka?... Baka mhim vaka? Haaa, evet... Geenlerde kirac hi
yoktan stme yrd, kafama ayakkab frlatt. Baknz hl alnmda izi duruyor... Ah
ihtiyarlk... Eskiden olsa, yannda brakr mydm...
te bu kadar beyfendi...
102
ULUSAL KONUKSEVERLK
Bir ilkyaz gn gen kitap stanbul'a gelmi. Telefonda soruyordu: Evimde ziyaret
edebilir miymi...
Terslik ite, ok etrefil bir yaz zerinde alyordum, hi zamanm yoktu. Ama bir
yazarn zamanszln okurlarna anlatmas zordur.
O tara iline gidi tarihimi saptadk. Gen kitap da benden sz almann sevinciyle
gitti.
103
Uak, ge saatte olduu iin o il'e geceleyin varmtm. Bu ge saatte doru otele
gtrleceimi sanyordum. Akam yemei bile istemiyordum ama, byle arlarda
ikili lenden kurtulmak zordu. Bunu bildiim iin yemek yemeden yatp dinlenmek
istedimse de aldm yant u oldu: "Yooo.. yemek yemeden yatlr mym!"
Araba, bika ukura girip ktktan sonra bir byk karalt -nnde durdu. Bu byk
karalt, kalacam otel olmalyd. Arabadan indik. Kapdan hibir k yoktu.
Evsahibim, kapdaki zili ald. Kap ald. erisini plak bir ampul aydnlatyordu.
Kap aznda kyl giyimli bir kadnla ocuklar bizi karlad. Kadnn, biri karnnda
olmak zere drt ocuu vard. Karnndaki domak i-in sayl gnleri bekliyordu.
ocuklardan biri kucamdayd. Birinin elinden tutmutu. En byk ocuk annesinin
eteine yapmt.
- B uy run!
Geldiimiz yerin otel deil, bika yldr steleyerek beni aran gen kitapnn evi
olduunu sonunda anlamtm. Kapdan girerken,
Gen kitap, ocuk anas, bir de yedi sekiz aylk gebe karsna sordu:
Kadn bana, hogeldiniz deyip elimi sktktan sonra, kocasna sofrann akamdanberi
hazr olduunu syledi.
Girdiimiz odada, yemek masas gerekten hazrd, elbet rak iesi de... Masann altna
sofra bezi yaylmt. Arabada bizimle
104
iki canl kadnn bunca hazrlndan sonra karnm tok diye yemek masasna oturmamak
ilik olurdu. Nasl olsa yemekten sonra otele gideceime gre biriki saat bu skntya
katlanabilirdim.
Yerel yemekler, mezeler gerekten ok nefisti. Karnndakini saymazsak, ocukla o
kadnn onca yemei nasl yaptna amtm. Baka bir odaya alman ya da kapatlan
ocuklarn huysuzluklar, yaramazlklar saylmazsa, yemekteki sylei pek scak de-
ildiyse de pek de souk gemedi. Bir ayak nce canm otele atmak istediim iin,
- Nereye?
ikisi de yalvarr gibi bir eyler sylediler ama, ne dediklerini, ne demek istediklerini
uzun zaman anlayamadm. Yerli diyalektle yle bieyler sylyorlard:
- Sen beni ldresen daha eyi aabey... Beni rezil edeceksen melmekete... Beni on
paralk edeceksen... istanbul'dan bir konuu gelmi de evinde arlayamam
dedirteceksen... Oy kurban olan aabey... Byle bir konuunu arm, getirtmi de,
sonra bandan otel odalarna atm dedirtme bana. Olmaz aabey, olmaz! Beni bednam
edersin ki, melmekette bir dile dtk m, oluk ocuk yedi gbek kurtulamayz bu
lekeden... Sen bu evden otele gidersen ben ya kendimi vurup ldrmeliyim, ya kendimi
gurbet illere atmalym. Etme aabey, beni perperian etme aabey...
Balangta ne dediini anlayamamtm. Sonra sonra anlar gibi oldum. Benim gece
evinde yatmam istiyor, otele gitmemi istemiyordu.
105
Yant hazrd:
Ne desem, evsahibinin elinden kurtuluum yoktu. Sonunda o geceyi evde geirmeye raz
olmutum. Sabah ola hayr ola. Ertesi sabah, bir yolunu bulup canm otele atacaktm.
Evde yatacam gvencesini alan evsahibim, maksadnn beni rahat ettirmek olduunu
sylyordu. Dorusu, beni rahat ettirmek istediinde hi kukum yoktu, ama bu
koullardaki bir evde, otelden daha rahat etmiyeceimi de biliyordum.
Yol yorgunluumu ileri srerek erken yatmak istediimi syledim. Erken dediim,
gecenin birbuuuydu-Yatmak istediimi sylemesem, belki de bo szlerle sabah
edecektim.
Yatak odas neresiyse oraya gideceimi sanyordum. Yatak odas yemek yediimiz
odaym.
Yemek masasnn stndekileri bir bir dar kardlar. Masay odann bir kesine
ektiler. Kadn masann altna serili sofra bezini toplayp dar kard. Sonra iki
erkek, dardan iki ilte getirip stste koydular. Daha sonra yastklar, araf,
battaniyeyi, yorgan getirdiler. Yatak hazrd.
Bisre evin iini dinledim, helann boalmasn bekledim. Tam sessizlik olup el ayak
ekilince dar ktm. Grlt etmemek i-in ayaklarmn ucuna basarak yryordum.
Karanlk koridorda e-lektrik dmesini bulmam zor oldu. Birden ayaklanma biey
doland. O ey her neyse ondan kurtulmak isterken az kald yuvarlanyordum.
Ayaklarmn arasnda dolanan kedinin stne basmm. Kedi can acsyla yle
barmt ki, uyuyanlarn hepsi uyanm olmalyd. Helaya girdim, daha dorusu hela
olduunu sandm bir yere girdim. Kokusuna baklrsa girdiim yer hela olmalyd, ama
grnm kk bir ambar, depo gibi bir yerdi. Orda st ste ylm bir sandk,
byke bir sepet, bir bisiklet, ciltleri dalm
106
kitaplar, biri kk biri byk leen, bika ift ayakkab, bo ieler ve daha bunlar
gibi bisr vr zvr eya vard. Btn bu vr zvr arasnda hela yle bir yere
gizlenmiti ki, bitrl bulamyordum. Elimden gelse apdest etmekten vazgeecektim,
ama bu olanakszd. Affedersiniz, ok da skmtm, zleye izleye kokunun younlat
yere giderek, kutularn, gazete yn ve kirli amarlarn arasna ve altna gizlenmi
tuvaleti bulmay baardm. Klozet krkt, ama ok sktmdan benim gzm krk
mnk grecek gibi deildi.
Rezervuann zinciri yerine ukur gibi biey balanmt. Ucundan tutup ektim. ekmekle
birlikte, ev zangrdayarak temelinden sarslmaya balad. Gerek bir deprem oluyordu.
Ne yapacam, nereye kaacam bilemedim. Neyse ki sarsnt uzun srmedi. Sarsnt
ve grlt dinmiti. Onca sarsntya, grltye karn depodan bir damla su akmamt.
aknlkla helann kapsn anca uzun donlanyla yataklarndan frlam iki erkei
karmda buldum. Kitap,
- Ah, dedi, size sylemeyi unuttuk, bu helann su deposu almaz, sifonu ekince hep
byle grltl sesler karr.
- Salt grltl sesler deil, sarsnt da oldu. Ben deprem oluyor sanmtm.
ki uzun donlu adam, bana helann nasl temizleneceini retti. Yerde bir kova
duruyordu. Kovann iinde bir oturak vard. Oturak, kovadan karlacak, kovaya
musluktan su doldurulup helaya dklecekti.
Konuksever evsahibine,
- Siz ok haklsnz, dedim, her evin kendine zg kullanm biimi vardr. Bunlar size
sorup renmeliydim. Su benim.
iki uzun donlu adam yatak odalarna giderken bieyi aynmsa-dm. Bu iki adam ayn
odada yatyor, kadnla ocuu ayr bir o-dada yatyordu. nk, bulunduumuz katta,
mutfak ve hela kaplaryla oda kapsndan baka kap yoktu.
Onlar odalarna girince ben de yzm ykamak iin lavaboyu aramaya baladm.
Lavabo aramakla kolay kolay bulunacak bir yerde deildi, ola ki rastgele... ansm
varm, uzunca bir aramadan sonra elim lavabonun musluuna arpt. ok kr, elimi
yzm ykamak iin musluu bulmutum. Ama musluun evirgeni
107
iple sk skya balanmt. Bir zaman musluu nasl aacam diye dndm, ama bir
yolunu bulamadm. Musluun evirgeni iple balyken bile musluktan su damlyordu.
Yavaa musluun e-virgenini evirdim. Musluktan birden su boand, arl arl su
akyordu. Musluu kapatmaya altka daha ok su fknyordu. Ne yapacam
armtm. ylece brakp yatmay dndm ama, musluktan akan su lavabodan tap
yere yaylyordu. Bika saat i-inde btn ev su iinde kalabilirdi. Kendikendime
svp sayyordum, ne diye bu adamn szne uyup da evde kalmtm, ne diye bir otelde
yatmak iin direnmemitim!
Bir zaman muslukla boutumsa da bouna... stm bam srlsklam olmutu. Sonunda
evsahibini uyandrmaktan baka umar bulamadm, iki sesli horultunun geldii odann
kapsn tklattm. Yant, iki ayr sesten iki horultuydu.
Ne olursa olsun evden kap gitmeyi dnmedim deil. Ama gecenin bu sabaha yakn
saatinde bilmediim bir ilin karanlk sokaklarnda nereye gider, oteli nasl bulurdum...
Kapya daha hzl vurmaya baladm. Biri ince ve slkl, br gemi zinciri boanr
gibi grltl horultudan baka yant yoktu. Kapy ap gitmekten baka umar yoktu.
yle yaptm ki erkek bir yatakta koyun koyuna horluyordu. Yarm saat kadar drtp
drteledikten sonra uyandrabildim. Kitap tela ve coku iinde ne olduunu sordu.
Merak edilecek biey olmadn, ancak musluktan taan suyun evi bastn, ok
uratmsa da suyu kesmeyi baaramadm syledim. Belki on-onbe dakika kadar,
kim olduumu, ne dediimi anlamaya altktan sonra kitapyla akrabas don paa
yataktan kalkp nme dtler. Helann demesi ayak-bileklerine kadar su dolmutu.
ki adam birden musluun stne a-tld. ple bal muslukla aralarnda dehetli bir
savam balamt. Bu savam sonunda, eski ipi zp musluu baka bir iple
balayarak musluktan akan suyu durdurmay baardlar. Ama bu kez de, musluktan bir
beki kpei gibi hrlt ykselmeye balad. ki a-dam, yerde gllenmi suyu aktmaya
alrken biyandan da beni yatama gndermeye alyordu.
te byle, her evin bir zellii olduunu bana aklamaya alyorlard. Musluk yle
iddetli hrltlar karyordu ki, bu hmlt-
108
lar arasnda yatp uyumam olanakszd. Hrldayan musluk benzin motoru gibi aradabir
pat pat patlyordu. Bu grltye tavandan gelen bir grlt daha eklendi.
O gece evsahibi nc kez allah rahatlk versin diyerek beni yatama gnderdi. ok
uykum vard ama o devingen gecenin yorgunluundan sinirlerim bozulduu iin
uyuyamyordum.
Tam dalar gibi olurken, o zamana dek hi duymadm bir gcrtyla uyanyordum.
Yattm yerde uzun zaman bu gcrtnn ne sesi olabileceini dndm. Boazlanan bir
bykba hayvann yrek paralayan sesi, kan tekerleklerinin gcrts, bir sopann
viyola yaylan stnde kard ses, daha bunlar gibi biey olabilirdi. Tam uykuya dalar
gibi olurken bu sesle sryordum. Sonunda bir sesin, yattm oda kapsnn kard
gcrtsnn tpks olduunu anladm. Btn kaplar alp kapandka boazlanan
hayvan sesleri kararak gcrdyordu. Neyse ki sabaha doru helaya gidi geli durmu,
ben de dalar gibi olmutum ki, bir kedi miyavlamasyla sradm. Bir kedi hem kapy
dardan trmklyor, hem srekli miyavl-yordu. Bu az nce helaya giderken ayaklarma
dolanan kedi olmalyd. Benim yattm odada uyumaya alk olmalyd ki, odaya
girmek iin kapy trmalayp duruyordu. Kedi, inadndan vazgeer diye uzun sre
bekledim. Sonunda kedinin inadna yenilip kapy atm. Kapy aar amaz kedi yataa
srad. Bu yatakta yatmaya alk olmalyd. Ama ben kediyle koyun koyuna yatmaya
alk deildim. Yata kediye brakp bisre sandalyede oturdumsa da sonunda
dayanamayp kedinin koynuna girmek zorunda kaldm. Kedi bu yataa alk olmalyd
ki, durumundan hibir ikayet belirtisi gstermeden koynuma iyice sokularak kvrlp
yatt. Ama beon
109
dakika sonra kedinin pireleri vcudumu istila ettiinden hart hart kanmaya
balamtm. Lambay yakp i amarlarmda pire avna baladm. Sonunda, ne
yapsam iinden karamadn yata kediye teslim ederek yar plak durumda
sandalyeye tnedim. Perdeyi aralayp baktm, hava yava yava aydnlanmaya
balyordu. Bam dirseime dayayp uyumaya alrken ocuk cvltlaryla uyandm.
Evin ocuundan yalar drt be gsteren iki afacan odama dalmt. ncs, ya
kk olduundan anasnn koynunda uyuyor olmalyd. Odama giren ocuklardan biri,
niin don gmlek sandalyeye tnemi ve niin yataa girmemi olduumu sordu. Yatakta
kedinin yattn syledim. K, kahkahalar atarak kediyle birlikte yataa smyor
muyum diye sordu.
- Bak ite byle! diye yataa girerek, kediyle yatan nasl b-lleceini gsterdi.
- Defolup odanza gitsenize! diye bardm. Odalarnn buras olduunu, her sabah her
saatte annelerinin koynundan kp bu odada kediyle birlikte yatan babalarnn koynuna
girdiklerini sylediler.
Bu evde olup biten her eyi azok anlyordum da btn gece o-dann iinde cirit atan
farelere, kedinin niin ses karmadn hi anlamyordum. Bunu da ocuklardan
rendim. Kediyle fareler bir arada bydklerinden birbirlerine alkmlar. Hatta
geen yl kedi enciklemi de, kendi eniklerini emzirirken fare yavrularn da
emziriyormu. Kedinin eniklerini, pazar yerindeki kasap dkkanlarnn olduu yere
brakmlar.
Hava iyice aydnlanmt, ama ben o evde hep karanlkta kalmay yelerdim. nk
havann aydmlanmasyla birlikte kara sinekler ortaya kt. O denli ok sinek vard ki,
sineklerden kendimi korumam olas deildi. Sinekler burnuma, gzme, kulama,
azma ve zellikle dudaklarma konuyordu. Sineklerden korunmak
110
Bu sert akm, ocuklarn daha ok glmelerine neden oldu. Biraz sonra ocuklar
yatakta tepiirlerken kavgaya baladlar. Bouna onlan ayrmaya altm. Neyse ki o
srada kap tklatld.
- Buyrun! dedim.
Niyetim ilk uakla hemen istanbul'a dnmekti. Ne yazk ki ilk uak gn sonrayd.
Az sonra kitapnn akrabas da geldi. ki erkek yer yatan derleyip toparlayp dar
kard.
Kitap, gece rahat uyuyup uyumadm sordu. Konuk olmann gerei olarak geceyi ok
rahat geirdiimi syledim.
Evsahibim,
kinci, nc geceki konukluum ilk geceden farkl deildi. Ancak u var ki, nc
gece uykusuzluktan m, yoksa bu evin yaamna altm iin mi nedir bilmem, szp
kalm, tulum gibi uyumutum.
111
SINIR STNDEK EV
Eve tandmzn ikinci gnyd. Sa yanmzda bir komu var. Yol nlerinden
geiyor. Pencerenin nne oturmu bir yal a-dam,
- Bizim bildiimiz bir kirac bir eve tand m, konu komu "gle gle oturun"a
gelirler. Tanmasaydmz iyi olurdu, ne demek? Komuya byle mi sylenir?
- Benden sylemesi, dedi, o eve hrsz girer de ondan syledim. Bizim eve hrsz girer
de brlerine girmez mi? Canskntsyla cigara almak iin kedeki bakkala girdim.
- Hayrola? dedi.
- Bizim evin yannda bir bunak oturuyor. Evlerinin nnden geerken "Sizin eve hrsz
girer. Tanmasaydmz iyi olurdu" demesin mi?
Bakkal,
Bitek kelime sylemeden dar ktm. O gn akama kadar canm skld. Gece, sol
yanmzdaki komular oturmaya geldiler. Gece yansna doru tam giderlerken,
komumuz,
Bunlar kapdan karken syledii iin "neden bu eve hrsz giriyor da sizin evlerinize
girmiyor?" diye soramadm. Karm, canmn skldn grnce, gld:
- Ayol, anlamyor musun, dedi, imdi kiraclar evden karmann bin yolunu bulmular.
Demek, bir yolu da bu. Eve hrsz giriyor diye korkutup bizi evden karacaklar. Evin
kiras ucuz olduundan
112
- Kprdama, yoksa yakarm!., diye karanla doru barmam bir oldu. Eve yeni
tandmzdan, elektrik dmesini bir trl bulamyorum. Elektrik dmesini
bulacam diye kendimi o duvardan bu duvara arpyorum. Derken ayaklanma bir ey
takld, angrtyla kendimi yerde buldum. Hrsz elme takt diye az kalsn tabancadaki
kurunlan herifin karnna dolduracaktm ama, yuvarlanrken tabanca bir yana gitmi, ben
de bir yana... Karanln iinden,
- Hah, hah, hah!., diye insann tylerini diken diken eden bir kahkaha ykseldi.
- Ulan, biz korkun yerli film mi eviriyoruz, erkeksen karma k alak! diye
bardm.
t, diye elektrik dmesinin sesi duyuldu, oda aydnland. Ben yere dnce masann
altna girmiim, kanm da karyolann altna. Karmda dimdik, benim iki boyumda bir
adam vard. Ayaa kalksam, herifi korkutamayacam. Yattm yerden ne olduumu
anlamaz diye, sesimi kalnlatnp,
- Hrszm.
- Bana bak, ben yutmam, sen hrsz deilsin. Bizi hrszm diye korkutup evden
uratacaksn. Baksana sen benim gzme...
Adam,
Babasnn evi gibi her yan kartrp, iine gelenleri almaya balad. Hem de bir
yandan sylenip duruyordu:
- Demek siz burasn yatak odas yaptnz. Sizden nceki kiraclar, burasn oturma
odas yapmlard. Daha ncekiler de yle...
- Bana bak, dedim, sen hrszlk ediyorsun ama sonra ben seni ikayet ederim.
- Babana kadar git ikayet et, bir de benden selam syle... dedi.
- Kamam.
- Vallahi kaarsn. Evde ne var ne yok toplar kaarsn. Onun i-in, ben seni balayp,
karakola haber vermeye gideceim.
Mahalleli de bizim kapnn nnde hazr mym ne, birden ieri doldular. Komular hi
aldr etmeden,
Bizim komularn iinde hrszla tananlar, halhatr soranlar bile vard. Hrsz kl
kprdamadan hababam teyi beriyi kaldryor.
- Konu komu, yardm edin de u hrsz balayalm. Gidip karakola haber vereceim,
dedim.
lerinden biri,
Biz ne biim bir yere tanmz, ardm. Karm amar iplerini getirdi. Hrsz da hi
kar koymad. Adam bir gzel balayp, bir odaya koyduk. zerinden kapy
kilitledim. Hemen karakola kotuk. Kanm olan biteni komisere anlatt. Komiser evin
yerini sordu, syledik.
114
Kanm,
Syledikleri karakol da uzak. Biz oraya gidene kadar sabah oldu. Oradakilere anlattk.
Evimizin yerini sordular. Syledik. Bir polis,
- Bir altndaki ev olsayd, biz bakardk. Sizin ev bizim blgemizin dnda kalr.
Kanm,
- Sizin ev jandarmann blgesine girer. Oraya polis kanmaz. Siz jandarma karakoluna
gideceksiniz, dedi.
Yola ktk. Kanm,
- Aman nce eve gidip u hrsza bir bakalm, dedi, adam ld m kald m?
yle ya... ster misin, bir de hrsz, sk balanmaktan kan dnmesin de lsn. Hrsz
tutalm derken, bir de katil olup kalm. Eve gittik. Hrsz baladmz gibi duruyordu.
- Naslsn? dedim.
Kanm hrsza yemek kard. Terslie bakn, evde bamya varm. Hrsz da bamya
yemezmi. Kanm kasaptan biftek ald, hemen piirip hrszn nne koydu. Biz hrsz
ikayet iin jandarma karakoluna gittik. Olan biteni anlattk. Jandarma komutan, evin
yerini sordu, biz de syledik.
- Aman efendim, dedim, nasl olur. Polise gidiyoruz, jandarma kanr, diyor,
jandarmaya gidiyoruz, polis kanr, diyor. Bu bizim eve elbet bir karan gren
olacak.
115
- Bakn, dedi, siz haritadan anlar msnz? Bu 140 rakml tesviye mnhanisi. Buras da
su terazisi. Buras da 208 rakml tepe. ite jandarmann blgesi buradan geiyor. Eer
sizin oturduunuz ev, iki metre daha kuzey batya yaplsayd, o zaman jandarmann
blgesine girerdi.
- Ne mi olur? Onun ne olacan siz deil, biz biliriz. (Haritadan gsterdi). Bakn sizin
ev burada ite. Jandarma ile polis blgesini a-yran snrn stnde. Anladnz m?
Bizim blgeye evinizin bahesinden ikibuuk metre kadar giriyor ama, hrszlk bahede
olmam.
Yine polise gitmekten baka yol yoktu. Karm,
- Aman bir kere eve girip hrsza bakalm, dedi, Allah korusun bir lrse, bamz derde
girer.
- Nasl? dedim.
- Peki, ne yapalm kardeim, dedim, bizim evin kimin blgesine girdii belli deil ki,
seni oraya ikayet edelim. Byle cenabet yere ev yaplr m canm? Tam snrn stne
yapmlar.
- Eeeee... dedi, ben sylemedim mi? Siz beni salverin, yoksa hrriyetimi kstlamak
suundan sizi mahkemelerde srm srm srndrrm.
- Akama kadar msaade et, dedim, polise bir kere daha gidelim de...
- Gitmesine git. Ama biz bu ii ka zamandr biliyoruz. nce sizin evin hangi blgeye
girdiine karar verilecek. Yahut blgelerin snrlan deitirilecek. O zamana kadar
heheey...
- Bakn, dedi, jandarma blgesinin snn buras. Bahe jandarmada... Evin bir ksm
bizde, bir ksm jandarmada.
- Yatak odas sizin blgede kalyor. Hrszlk da yatak odasnda oldu, dedim.
116
- Evet ama tesbiti lazm, dedi, hem sonra bu hrsz yatak odasna uarak girmedi ya,
baheden girdi. Bahe jandarmann... Bu, yeni bir i deil. Mzakere halinde. Bakalm
sizin evi hangi blgeye verirlerse biz de ona gre ilem yapacaz.
- Girdi, dedim.
- O evde hi bir kirac oturmaz da onun iin o kadar ucuza veriyorlar. Ev sahibi, kendi
oturamyor, kirac bulamyor. Evini ykt-np, iki metre ieri alacakt. O zaman tam
blgeye giriyor. Sonra sizi bulunca kiraya vermi.
ihtiyarn kans,
Bir yllk da kiray pein verdiimizden evden kamazdk. Eve girdik. Hrsz karmza
geti, oturdu. Birlikte akam yemeini de yedik. Sonra.
imdi drt be hrsz evimizin gediklisi oldu. Mahallede onlar herkes tanyor. Hatta
onlarla ibirlii de yaptk. Baka, yabanc hrszlar da dadanmasn diye elbirlii ile
evimizi koruyoruz. Bakalm, ne olacak? Ya konturatmz bitene kadar, evde alt hrsz,
iki de biz sekiz kii oturacaz ya da bizim evi bir blgeye sokacaklar. O zaman da
hrszlar bulabilirsek, blgemize kansan karakola ikayet edeceiz. Birbirimize pek de
altk, ikayet de a-yp olacak ya... nk evin bir takm masraflarn da onlar gryor.
117
"Otuz be yanda, uzun boylu, iki yz kilo arlnda, kumral, dii eksik, st enede
bir az dii dolgulu, alt sol kpek dii altn kaplama, izgili kahverengi elbiseli, salar
olduka dklm, ablak ehreli, kahverengi gzl "Fil Hamdi" adnda azl sabkal
bir dolandrc, gn gece iinde oturduklar nbet kulbesini byk dikkatle
bekledikleri iin uykusuz kalan iki polis memurumuzun, yolda giderlerken
uyuklamalarn frsat bilerek ellerinden kamtr. Yaptmz tahkikat, takibat ve tetkikat
sonunda, Fil Hamdi'nin kat kesin olarak anlalmtr. Vilayetimiz ve vilayetinizdeki
kaza karakollarndan birine urad veya bir polis memuruna yol, adres sorduu
takdirde, kendisine ltfen merakla yolunu beklediimizi, bizi daha fazla intizarda
brakmayarak, mnasip, bo bir zamannda stanbul Emniyet Mdrlne gelerek
teslim olmasn rica ettiimizi syleyin. Azl sabkal Fil Hamdi'nin fotoraf iliiktir."
- Hm... Benziyor... Resmi kar bakalm. Bir resim karr, arkadana gsterir.
- yi ama, ack glseydin be!.. u Fil Hamdi'nin resmini bul. Ramazan cebinden bir sr
resim karr, kartrr.
118
- u adam olmasn?
- Mustafa diyor.
119
-O be... Ta kendisi!...
- Ama, gelen evrakta iman diye yazyordu. Bu zayf, iskelet gibi herif...
- Adn ne senin?
- Hamdi...
- Ne var? Ne oldu?
# * *
Bir tara vilayetinin, btn tara vilayetlerinde olduu gibi, bir iki kilometrelik asfalt
zerinde iki polis yoldan geen bir adam yakalarlar.
- A azn!
Adam azn aar. kisi birden adamn dilerine bakarlar. Polisin biri brne sorar:
- " dii eksik, st enede bir az dii dolgulu, alt sol enede kpek dii altn
kaplama..."
- Bir, iki, ... Drt... Oynama be! arttn. Bir, iki, , drt, be... Yirmi drt... Yirmi
drt dii var.
- Yirmi drt m? Ka tane eksik? Senin ka diin eksik, biliyor musun?
120
- Sekiz...
- Benim dilerim takmadr. Azmda hi kendi diim yok... Hatta drt tanesi de msr
yerken krld.
- Nereye?
- Karakola!... Yr...
"Falan falan tarihli, filan filan sayl telgrafa cevaptr: Vilayetimiz dahilinde on drt
tane izgili kahverengi elbiseli, sekiz tane kpek dii altn kaplamal olmak zere on
drt Fil Hamdi yakalanmtr. Bu miktarn istee yeter olup olmadnn, aratrmaa
devam edip etmeyeceimizin emir buyurulmasn sayg ile rica ederim."
***
tr:
Vilayetimiz dahilinde 180 kilo ile 220 kilo arasnda iki dzine Fil Hamdi yakalanm
olup, aradaki kilo farknn, kantarlarn ayarszlndan ileri geldiini, hepsinin de
gzlerinin kahverengi olduuna gre, Fil Hamdi olduklarnda en ufak bir pheye yer
kalmadn, yakalanan Fil Hamdi'ler sevkedilmi olup, gzden kam olanlar varsa,
onlarn da byk dikkatle arandn ve peyderpey sevk edileceini sayg ile
arzederim."
121
122
YYN ALLAKINA
Bizim bir yeenimiz var. Daha dorusu bizde yeen ok da, ite bu onlardan biri... Hani
insann ss termometreyle llr ya, ite bunun gibi insanlarn akgzlnn bir
lei olsa da akgzlk llse, bizim bu yeen dnyada birinciye gelir. Kyn
snfl ilkokulunu bitirdikten sonra bir daha okula mokula gitmeyen yeen, krk
niversite bitirmii cebinden karr. Kurban olduum Allahm bu bizim yeene yle bir
akl vermi, hem de sonradan sokma deil, anadan doma bir akl...
Dayanamadm sordum:
- Yeen, ikidebir "Ah zoo, ah zooo..." demektesin. Bu "Ah zoo" ne demeye gelir?
Yeen, o ilk geliinden sonra, iki- ylda bir, Trkiye'ye gelir, bizim evde konuk kalr.
Alamanya'da yaayah yirmibe yl geti. Alamanya'dan her geliinde, bizim ok
kalabalk olan akrabalara
123
- Biz burda bunca alp gene zorla yayoruz da, sen orda isiz nasl geinip
yayorsun?
- Ah zooo... Alamanya'da alan o kadar ok Trk var ki, benim almama hi gerek
kalmyor. Yaah!...
- Ah zoo, alarak para kazanmaya kalksaydm, bu kadar param olur muydu? dedi.
Bak, bu da doru.
Gnn birinde bizim Alamanya'daki yeenden bir mektup aldm. Trkiye'de Almanlarla
ortak bir i kurmak istiyormu. ok kazanl, milyarlk bir imi. Bana bir iyilik yapmak
istediinden, beni de bu ie ortak yapacakm. Soruyordu mektubunda: "Sen de byle
kazanl bir ie ortak olmak ister misin?"
Yantladm mektubunu: "lkin i nasl bir itir? Sonra benim gibi zor geinen biri byle
milyarlk ie neyle ortak olacak ki?"
124
- iyi dedin de yeen, dz ilere bile ket vuran bu bizim hkmet, bu kark ilere ne
der?
Yeen anlatyor. Bunlarn hneri uymu ki, en kt, en pis ii bile yle allar pullar,
yle ambalajlar, yle yaldzlar, yle pazarlar-larm, yle sunarlarm ki, biz bu
hnerleri bilmediimizden inciyi akla ve altn boka dnderirken, bunlar boku altna
ve akl inciye evirir, ilkin hkmetin gzn boyarlarm. Hner sunu biiminde,
ambalajda, reklamda, pazarlamadaym.
- Neden onlarda hibiey yokken herbiey var da, bizde herbi-ey varken hibiey
yok... Ah zooo... ite bundan. Yah!
Benim de aklm yatrd bu ie. Hem para koymayacama gre benim ne zararm olur
ki... imdi sra geldi, Alaman iadamlarn burda arlamaya.
tencere tabaktan, atal baktan baka biey kalmazm. ite bu yzden bu iadamlarn
bizim eve yemee armalymz. nk iadamlar, en nemli, en byk ileri bile
yemekte konuurlarm. Buna i yemei derlermi. Bunlara bizim evde bir akam i
yemei vermeliymiiz ki, bizim dolmalar, sarmalan, mantlar, brekleri, baklavalar
yiyince akllan asn... "Yah!" diye szn balyor bizim yeen. Yeenin nerisine
anamla karm dnden gnll. nk, kendi demelerine gre, ikisi de yemek piirmede
birinciye geliyor. Hem de dorudur, kanm oklavayla bir yufka aar, yufkann bir
yanndan baktn m, tl perdeden bakar gibi, te yan grrsn. Bu yufkayla su brei
yapnca, iki kilo su brei yersin de, i-kiyz gram yedim sanrsn; yle hafif... Hele
baklava aznda erir, yedin mi yemedin mi anlayamazsn. Anamn safranh ve tavuk
suyuna pilav zerine pilav olamaz.
Neyse efendim, ortak olacamz Alaman iadamlanndan telgraf geldi bizim yeene.
Uakla kii geleceklermi. Baka yerde de ileri olduundan burda bir gece iki gn
kalp uacaklarm gene. Otelde yerlerini de ayrtmlar. Bize kalyor, bizim evde bir
akam yemei vermek. Bu yemek de enok bir, bilemedin, iki saat srmeliymi. Bu
zaman iinde biz Alamanlara ekici gelecek iler nerecekmiiz.
125
- Ah zoo... Sen orasn bana brak. yle iler nereceim ki, a-kllan duracak. Yah!
Azndan laf almak iin kaamakl biimde ne iler nereceini sordum. Vay bu bizim
yeendeki akl.. Efendim, bu bizim kentimizde sokak iti km. Belediye ldrtmekle
baedemiyrm. Alamanlara bir fabrika kurdurtabilirse, toplanacak sokak itlerinin
derisinden, kadn eldiveni, manto yakas, krk, kuyruklarndan da kadnlar iin krkl
apka, anahtarlk, ss eyalar yaplrm ve sokak itlerinin etleri ve kemikleri de
atlmaz, bunlar da kurulacak yem fabrikasnda makineden geirilip kurutulur, kmes
hayvanlar yemi olurmu. Sokak kedilerinden de ayn biimde yararlanlrm. "Yaah!"
Daha ne neriler var bizim yeende. Bildii bir yerde bir kaplca varm, o kaplcann
amuru ekzamaya, yaraya, deri hastalklarna birebirmi. Bu Alamanlara kadnlara
gzellik kremi olarak bu amuru nerecekmi, bunlar amurun iine gzel kokular koyup
yle ambalajlarlarm ki, amurun gramn bin liradan satarmz.
Karmla anam, daha telgrafn geldii gn kollan svadlar. Gzel yemekler piirmekte
birbiriyle yartalar. Piirecekleri yemekleri de aralarnda blmler. orbay anam,
kfteyi karm, manty karm, zeytinyal sarmay kanm, brei anam, baklavay karm
yapacak... Aralarnda iblm yapmlar.
- Mesariften yana hi ekinme. A kesinin azn. Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez,
demiler. Yaaah...
Her ne olacaksa, bu biriki saatlik i yemei srasnda olacakm. Bana ortaklk hissesi
yzdebir verilse, gene milyonlar tutar-m.
Bizim kese ne ki, azm asak ne kar... Atk azn, boalttk keseyi. Yetmedi. Borca
da girdik. Daha dorusu borca battk. Bakkalna, kasabna, manavna, stsne, btn
mahalle esnafna borlandk. Hi nemi yok, milyonlar gelecek ya...
126
Evimiz Alaman iadamlanna gre deilse de gene de kt saylmaz. Ne var ki, sofra
takmndan eksiklerimiz varm. O eksikleri de konukomudan toparlayp tamamladk.
Akam saat yedide gelecekler.
Yediyi be gee araba kapnn nnde durdu. Ben koup kapdan karladm konuklan.
Buyrun, buyrun, buyrun... Yeen, benim dediklerimi onlara eviriyor. "Ah zoo, sofraya
oturalm da hemen i konumasna geelim..." dedi yeen.
Yeen, sonradan bana dediine gre, bunlan demesine dedi de, anamn ikramndan
sznn arkasn getiremedi ki... Benim anam her zaman byledir. Anam tabaklara
kepe kepe orba dolduruyor. Alamanlar elleriyle ve Alamanca olaraktan dilleriyle
"Aman yeter" diyorlarsa da, anamn dinledii yok. Yeenin szn azna tkp balad
bizim Trk usul ikrama:
- Yeyin yeyin... Afiyet olsun... Buna dn orbas derler, bildin mi? Bizim memleketin
orbas dedin mi, yayla orbas bir, bu iki... Yeyin allakna... Di buyrun...
- Dediklerimi eksiksiz evir ki anlasnlar... diye onu uyanyor. Zavall yeen, biriki
evirip sonra anama,
- Teyze, hele az biraz izin ver ki, biz de iten konualm... Diyorsa da, anam susturmak
olas deil. Alamanlarla Trke konumaya da balad:
- Beendin, he mi? Dedim sana gzeldir diye... Dur hele, bir kepe daha koyaym...
Alamanlar iki elleriyle tabaklann korumaya alyorlarsa da, anam aradan yol bulup
orba dolu kepeyi tabaklanna boaltyor.
127
- Buyrun allasen... Tuzu azsa koyun, aha tuzluk surda... biberlik de ite... Surda da
krmz toz biberle pul biber var... Buna biz basma kfte deriz... Kimyonu azsa koyun...
Herhal sizin yemeklere benzemez ama, gayet lezzetli gelir bize... insan besler...
Yabanc yabanc durmayn yle...
Karmn enesi hi durmuyor ki, u i konusunda iki sz konualm. Hay Allah belan
vere kan.. Kanm soluk alacak olsa, anam kapyor laf:
- Sus ulan kan, sus! Sus ki, iki ift szedelim. Herifler yann gidiyor... diye bardm.
Kanm,
- O nasl ey, konua ikram gerekmez mi? Sustum sustum ite.... dediyse de bu kez anam
tabaklara karnyanklan doldururken ald sz:
128
- O kadarck olur muymu... Daha neler... Aman dur, bir karn-yank daha koyaym...
Yooo, vallahi olmaz. Yemezseniz gcenirim. Krk ylda bir, evimize konuk geldiniz...
Yeyin allakna.. (Yeene) Syle dediklerimi de yesinler...
- Ana, sus ki biraz iten konualm. Bu herifler buraya i konumasna geldiler, yemek
de bahanesi...
Anam susturmann olana yok. Soluklanmak iin susacak olsa, sz karm kapyor.
Ama Alamanlar iyice aptallamlar. A-vurtlar yemekle dolu doluyken kendilerine
uzatlan ayranlar, meyve sulann iiyorlar.
- i... Bastnr. Bir karnyank daha ister misin? ekinme... Karm subreini ortadaki
tepsiden alarak datmaya balad.
- ardan alma deil haa, kendi elimle yaptm.. ok hafiftir. Bak byle ite... nsann
aznda erir. Hi dokunmaz... Bir tane daha almazsanz vallahi danlnm... Sizin iin zel
yaptm...
129
mm konuklara yemek ikramndan zaman bulup da bizim daha iten misten konutuumuz
yok. Yemek lafndan frsat vermiyorlar ki...
- N'olur, biraz da pilakiden aln... A vallahi olmaz, iki kak olsun pilakiden yedirmeden
brakmam...
- Vallahi a kaldnz...
Ah, btn eeklik bende... Yahu ben nasl bilmem, bizim geleneimize gre konuk
arlamann byle olduunu da, bu Alaman-lan i konumas iin eve arrm.
Karlarn yemek ikramndan bizi sofralarmzda kim ne zaman, ne konuabilmi ki,
Alamanlar konusun...
Ondan al, bundan da buyur, vallahi a kaldnz, Allahaknza yeyin yeyin, yabanc gibi
durmayn, ekinmeyin, bura kendi eviniz, biber ister misiniz, az daha pilav... filan
derken, sra geldi tatllara. Karm diyor ki Alamanlara:
Saate baktm, yemee otural ikibuuk saat olmu. Bundan sonra Alamanlar isteseler de
konuamazlar. Konumay brak, solunduklar ne nimet... Kolan gevetir gibi,
Atamanlarn biri, deliini
130
- Hey yeen, dedim, bu yemek boa gitti. Herifler de yarn bur-dan ayrlyor.
N'eyleyeceiz imdi?
Yeen,
- Ah zooo, dedi, bunlar yarn akam ge saatte uaa binecekler. Yarn le yemeini
bir restoranda birlikte yeriz de, o zaman konuuruz i konusunu... Yah!
Yeen byle derken, o boncuk boncuk ter dken iman Alamann ba, oturduu
sandalyede saa kaykld. Surat da patlcan morun dnd. Ben,
- Eyvah, Alamann biri elden gidiyor... derken, anam bir bardak skma vine suyunu,
- i, devadr, iyi gelir... diyerek, herifin kitli dilerinin arasndan azna boaltmyor
mu! Alaman, artk kmldayamadndan m, yoksa azna dayanan bardaktakini ila m
sandndan, yazgsna raz olup o bir bardak vine suyunu itiyse de, artk iinde bo
yer kalmadndan olacak, bardan sonuna doru pskrd ve pskrmesiyle gk
grler gibi geirince anam,
- Kahveleriniz nasl olsun? diye sorarken Alamanlardan biri kalkt. Yeene bieyler
syledi. O geiren surat morarm Alaman terlerini siliyor. nc Alaman
vitrinlerdeki mankenler gibi donuk duruyor, sanrsn cansz. Yeenle ben, bu Alamam
kollanndan tutup kaldrdksa da, belli ki adam yedii yemeklerin arln ta-
yamadndan yryemiyor, ki yandan kollarna girip yrttk. Merdivenden inmeleri
kolay olmad. Giderlerken, yeen Alamanlardan szald ki, yarn bir restorandaki le
yemeinde i zerine konualm. Alamanlan kapdan uurlarken bile anamla karm hl
diller dkyor:
- Vallahi a kaldnz...
131
Yeen, otellerine gtrmek iin Alamanlan bir arabaya bindirdi; kendi de onlarla gitti.
Ben de evde atm azm yumdum gzm. Anamla kanma demediimi brakmadm.
Ama onlar yaptklarnn hi de ayrdnda deiller.
Anam,
- N'olmu ki, diyor, konuk dediniz getirdiniz. Elin garip yabanclarn arlamam olur
mu? Sonra bizim iin arkamzdan ne demezler...
Karm da,
- Biz tremiz neyse onu yaptk, diyor, oncak urap didinip yemekler, tatllar yaptk da,
teekkr edip bir elinize salk bile demediniz. Bir de afurtafr edip duruyorsun...
Alamanlar krk ylda-bir, Trk evine konuk gelmiler, adamlan a m gnderseydik.
Yeen,
- Yah! dedim.
Dnya aklls yeen de Alamanya'ya dnm olmal ki, o gnden sonra onu da
gremedim.
132
DU BAKALI N'OLECAK
O sabah da yine her zamanki gibi nce ev dertlerinden balayp lkenin sorunlarndan
konumaya getiler. Hkmet enflasyonu yzdeotuzda tutacana szvermiti, oysa
yzdesekseni buldu. Yzdeseksen, ha? Peki, ne olacak? Alamanya'ya Avustralya'lara
ii gnderdik, yine yetmedi. imdi de Sovyetler Birlii'ne ii gnderilecekmi.
Gitmeye istekli iiler yle ylmlar ki, sra kapmak iin birbirlerini ezmiler. Allah
Allah!... Yahu, komnist Rusya'ya bile ii gnderecekler ha? Parann komnisti, faisti,
dini iman olur mu arkada, para paradr, gelsin de nerden gelirse gelsin. Ben
komnistin parasn alp cami yaptrdktan, kuran kursu atktan sonra bir gnah yok
ki... stelik sevab bile var.
Efendim, memleketin btn geliri, aldmz d borlann yllk faizini demeye bile
yetmiyormu. Deme yahu... Amerika'dan aldmz borlarla, salt eski borlann faizini
bile zor dyormuuz. Allah Allah... Bu gidiin sonu nereye vanr dostum?
Ayemef diye uluslararas bir kurulu var ya hani... Evet, ite o uluslararas para fonu mu
ne... Uluslararas demek, ne demek? A-merika demek... te bizim kendi
memleketimizde nereye ne yapacamza, neyi nasl yapacamza, fabrikamza,
limanmza, yolumuza, her eyimize, herbieyimize ite o karar verirmi... Yok yahu...
Bak bunu bilmiyordum... Peki, bu byle giderse ne olur...
Her gn, her akam hep bu konular konuulur... Her konumada ayn szlere aarlar!
Yok yahu!.. Allah allah!..
133
- Bunun sonu nereye varr byle? Hep merak ediyoruz. Dur bakalm, n'olacak?
- Dur bakalm, n'olacak deyip duruyorsunuz da, bana bir akrabamzn bana gelenleri
anmsattnz... dedi.
Balar ona yneldi. Akrabasnn bana geleni merakla sordular. Bu ilgiyi bekleyen ii
emeklisi de yle anlatt.
Hani hkmetimiz darda kalp dnya cenneti Boazii'nin en gzel tepelerini,
korularn, yerlerini petrol zengini Araplara satyordu ya... te o sra bir Arap zengini
kt ortaya, eyh mi, prens mi, yoksa hepsi birden mi, yle biey... Ad da Ebul-Fatk
El-M-k. Boazii'nin seyrine doyum olmaz tepelerinden birini biey yaptracak.
Derken bu Ebul-Fatk, bir Trk kzyla evlenme sevdasna dm. Hangi Trk kz
olduu belli deil, yeter ki Trk kz olsun... Elbet Arap llerinde gzel de olacak.
Ebul-Fatk iin satn alaca tepeyi arayp bulan komisyoncular, bu kez de ona kz
aramaya balamlar. Ebul-Fatk'm kzda arad koullar var: Gen olacak, gzel
olacak, kzolankz ve eline erkek eli dememi olacak ve gayetle saf olacak. Bu
zamanda istanbul'da byle kz bulmak kolay m? Ebul-Fatk'da para ook, ille de
aradn bulacak. Araclar, smarlanan kz araya dursunlar, E-bul-Fatk da biyandan
atpat Trke reniyorki, evlenecei kzla "Yat, kalk, uzan, dn" falan filan gibi
kendisine gerekli olan bika sz konuabilsin.
134 '
bir lokum olacak. Sonunda bulunan kzlardan birini ok beenmi Ebul-Fatk. te biz
Ebul-Fatk' bu ilikiyle tandk. nk, Ebul-Fatk'in aylp baylarak beendii kz,
bizim hanmn uzak bir akrabasnn kz... Kz, tam da Ebul-Fatk'n istedii gibi; onyedi
yanda, kuran kursunda yetimi, aka paka, yandan arkl kalalar... Saflna
gelince, aptaldan bir parmak yukarda saf... Ebul-Fatk' da bir grseniz, korkudan
dudanz uuklar. Kzn babasndan ok yal. nsan klndaki bu irkinlik antn
gren biri yle am ki, iki elini gkyzne kaldrp "Hey kurban olduum Allah, sen
nelere kaadir deilsin..." diye aknln belirtmi, stelik memleketinde m, be
mi -kesin says saptanamad- kars olduundan bu kz hkmet nikahyla deil, imam
nikahyla alacak. Her neyse efendim, bu Ebul-Fatk, kzla evlendi.
Saf kz, ok yoksul bir ailenin ocuu olduundan, evlenip de o lkse, o grkeme
kavuunca ok mutlu oldu. Kocasnn ad "Ebul-Fatk el-Mk" uzun olduundan, kzn
ailesi ona ksaca Fatk Bey diyor. Hem de Fatk Bey deyince, Arabn ad azbuuk
Trkele-mi oluyor. Kzn, kendinden alt ya kk bir olan kardei var, kzn
tersine cin mi cin... O, Fatk Amca diyemediinden Ftk Amca demeye balad. Ftk
Amca aa, Ftk Amca yukan...
Biz de hanmla iki kez evlerine gittik. Boaz'in tepesindeki o kk yaplana dek,
Nianta'nda lks bir daire satn alm, daireyi de kzn stne yapm. Biz Ftk
Amcay orda tandk.
Gel zaman, git zaman... Bundan sonra olanlar, bana, benim hanm anlatt. O da, Ftk
Amcann gen karsndan duymu. nk kadn olup bitenleri saf saf her nne gelene
anlatyormu.
Ftk Amcann gzel ve kk kars sokakta hep arafl geziyor. Ftk Amca ok
kskan olduundan, gencecik karsnn kadn akrabalaryla bile sk grmesini
istemiyor. yi ama, Ftk Amcann evde olmad zamanlar kzn can sklyor. Kskan
Ftk Amca, biyandan da karsn eve hapseden koca izlenimi vermek istemiyor
evresine. Karsna gvenen bir koca grnmnde... te bu yzden, kendisinin evde
bulunmayaca iki gn karsna alveri iin, ok uzaklara gitmemek kouluyla, sokaa
kabileceini sylyor. Gen kadn buna ok seviniyor, ama sokakta ne yapsn
tekbana? Sinemaya gidip gidemeyeceini soruyor. Ftk Amca u-zun uzun dnyor.
Karar vermek kolay deil. Gitme, dese kan-
135
sna bask yapm saylacak. Git demeye de ii elvermiyor. Birlikte gitmeleri hi uygun
deil. Sonunda yle diyor:
- Necmiyaa?
- Efendim.
- Ah, sorma...
- Ne oldu Nacmiya?
- ok gzel.
- ktm sokaa.
- Avet?
- Bir herif?
- Bilet alyorum o senin dediin sinemaya... Aaa, adam da bilet alyor. Ben sinemaya
girdim, adam da girmez mi?
136
- Ne diyorsun, velacaip...
- Ne yapacak?
- Bilmem. Ben de onu merak ediyorum ya... Dur bakalm, n'olacak diye bekliyorum.
- Sonra o herif oram buram kartrmaya balad. Dorusu ok merak ettim. Sen olsan
merak etmez misin?
Fk Amcann gzlerinden ateler salyor ama, kars o denli saf ki, kzsa, hi yakk
almayaca iin o da karsna uyup soruyor!
- Sonra "Hazret- mer'in adaleti" bitti. Lambalar yand. Ben kalktm, o da kalkmaz
m?
-Oharifda?
- Evet...
- Harif da sapt m?
- Sapt.
- Sonra?
137
- antamdan anahtar karp bizim dairenin kapsn atm, girdim ieri, o da girmez
mi?
- Aman Nacmiya, vallahi meraktan sallayacak ban... Syle sabuk, ne oldu Nacmiya?
Beyninden vurulmua dnen Ftk Amca ne yapsn imdi? Karisi o denli saf ki, bana
kt biey geldiinden bile haberi yok ki... Barp arsa olmaz. Dse olmaz. Kovsa
olmaz.
Erkeklie toz kondurmamak, yiitlie krem srmemek iin Ftk Amca yle der:
- te byle arkadalar, diye sz balad, btn bu olup biteni kadn saf saf her nne
gelene anlatyormu. Bizim hanm da kendisinden dinlemi.
- Yani, hi anlayamadm, dedi, sen imdi bu olay ne diye anlattn? Kel mana?
ii emeklisi,
138
- Her gn burda laflayp laflayp da sonunda "Dur bakalm, n'olacak?", "Dur bakalm
n'olacak?" diye merak edip soruyorsunuz ya, dedi, ite sizi meraktan kurtarmak iin ne
olacan anlattm.
139
KAZAN TREN
z'n-Buyurun efendim, rica ederim, byle buyurun! Bizim gazetecilere kar son
derecede eyimiz vardr. Yaaa...
- Haaaa... Evet, evet... Kazan deil mi? Kazansz olmuyor beyefendi... Kazan ok
mhim...
- Bfeye buyursanza... Bir aperatif... Vali Bey de terif edecekler. Neredeyse, bir
yerden kar gelirler.
Baka nc? Simanz bana da hi yabanc gelmiyor. Sizi bir yerden gzm sryor.
Durun bakaym, siz mezbahaya yeni yaplan kapnn al trenine terif etmi
miydiniz?
- Durun, durun... Sizi imdi kardm, siz Japonya'dan satn alnan geminin...
- Tamam, geminin davetine gelmitim. Ben de sizi hatrladm. Hatta o gn hep kremal
turta yiyordunuz da, dikkatimi ekmitiniz.
- Evet, evet... Pek severim kremal turtay. Efendim, daha evvel eydeki ziyafette biraz
fazlaca kardmdan, o canm etlere el sremedim.
Daha baka biri-Bu koyduklar ne kazamym? Daha daha baka biri-Vallahi bilmem...
Kazan ite... amar kazan deil herhalde...
140
- Bendeniz de yleyim beyefendi. Son zamanlarda herkes midesinden ikayeti. Sari bir
hastalk oldu. Ben yanmda karbonat tayorum. sterseniz bir avu vereyim, yutun.
- Ah, teekkr ederim. Bundan sonra yle yapmal. Ben de yanmda bulunduraym. -
...
- Yarad beyefendi... Geirmek iyidir.
- Teekkr ederim, ben brekleri tercih ederim. lerinden biri-Bu iman zat kim?
lerinden br-Hangisit Viski ien mi?
- Hayr br.
- teki...
Bir adam-Maksat tren mren deil... Btn bu ziyafetler filan hep grmemize
vesile...
- Vallahi iyice bilemiyorum ama, galiba... makinelere filan baklrsa, bir makine
fabrikas olacak.
de olsa...
- Maalesef... Geenlerde gazeteler, Amerika bize atom tesisat verecekmi diye yazd.
Sakn buras yeni atom fabrikamz olmasn...
- Amerikallarn olacak...
- Kazan fabrikas...
- u batakiler kim?...
dayanr birader...
kinci biri- Keke her gn bir fabrika alsa... Istakozlar pek gzelmi...
- Siz stakozu, dnk trende verilen ziyafette yiyecektiniz. Bu kk kim? Mahdum mu?
Allah balasn.
- Cmleninkini...
- Kim o?
- Umum mdr olmasn... ey... Bendeniz zatilinizi bu kadar zamandr tanrm, her
trende, her lende buluuruz da, sormas ayp olmasn ama, zatilinizin ne i yaptn
bilmem...
143
- Olur, eyvallah...
- Gle gle...
- Bu kazan...
144
TALAMALAR
145
"ATA'M ZNDEYZ!"
Yobazlarla gericiler, Onlar bizden daha zinde! "Atam, Atam..." derler ama, Bir adnz
var sizin de...
***
Sorma Ata'm, halimizi, Hal mi kald anlatacak... ite geldik dizindeyiz! Yata yata ok
yorulduk, Tatil yaptk, izindeyiz!
Sanayide henz daha, Cafer iin lazm diye, Amerikan bezindeyiz! Geeceiz Avrupa'y
Ama imdi izindeyiz!
**#
Hocamz var, hacmz var, Uan kua borcumuz var, El olunun azndayz! Ama bizi
zor bulurlar, Bahar, yaz, k izindeyiz!
Zinde kuvvet diye sz var, Kimse bilmez adresini, Ah zindeyiz, vah zindeyiz! Bugn
deil, bu yl deil, oktan beri izindeyiz!
***
***
146
147
Eferm olum Ehmet, Varln halka rahmet! Sakn hi ekme zahmet, Allah versin
afiyet!
***
Bir tutup bin atmal, Kaymaa bal katmal! Gk dese muhalefet, Anasn satmal.
***
Her tedbiri almal, ktidarda kalmal, Her gn baka havadan. Yem borusu almal.
#**
Ver hesab farkiyle, k yznn akyle, Kendine etme zahmet, Isbat misbat hakkiyle.
***
Baba, oul, kz, day, ekiversin cartay, Sen sasn, ben selamet, Atlatrsak vartay.
148
149
Babamn ad Hdr,
*#*
imdi yanarda gibi indifa ediyoruz, Sanmayn vazifeden istifa ediyoruz. Byle
kalbimiz pr pr, On ylda yz milyonla iktifa ediyoruz.
***
Babamn ad Hdr,
***
Uratk ticaretle, Eskimo'ya buz sattk, iktisad gr bizde, Bahr- Lut'a tuz sattk
Altnlar oldu bakr.
Dardan buday alp, darya muz satk. Babamn ad Hdr, Elimden gelen budur!
***
150
Babamn ad Hdr,
**#
Gayretimizle doldu "Vatan sath" naylonla, Kald semenlerimiz bir gmlekle bir donla!
Oynasn akr akr!.. Ykselttik memleketi iktisadi balonla! Babamn ad Hdr,
Elimden gelen budur! ***
Babamn ad Hdr,
Babamn ad Hdr,
151
BR DEL K
Bilmedii ey yok.
Bilmekle de kalmad, Essek yerine koyup milleti, retti hereyi. rnein nasl abdest
edilir, Gusl abdesti almak iin Ne halt edilir.
Bir kendisi var hereyi bilen, Baka bilen yok sanyor. Herkes kendini bir bok sanr.
Ama bu herif, Kendini iki bok sanyor.
152
ZAT-I DEVLETLER
lmnzden on yada yirmi yl, Hadi diyelim elli yl sonra, Kimseler bilmeyecek
adnz sannz, Hatta torunlarnz bile... Bu yzden kayglanmayn hi, Size bir iyilik
yapmaktr amacm. Sk sk adnz andm kitabmda ki, Sonsuza dek btn dnya, Az
dolusu svp sayacak size. Sevinin, artk lmszletiniz. Benden iyilik budur zat-
devletinize.
153
BR OCUUN SORUSU
- Baba!
- Evet olum.
- Neden olum?
Ama deil insann uykusu kaacak kadar. Hereyin bir karan olmal, Her konuda
olmalsn orta karar. Herey gibi dnmenin de, Az karar, ou zarar! Filesoflar
demiler ki: "insan dnen hayvan!" Neydi uykunu karan?
ehit olurmu.
- Ona ne phe!
- Allah allan!..
Savasalar ne olacakt?
Gidecekti cennete?
Irakl m, Trk m?
ite hepsi de Mslman. Her iki yandan ld onbinlerce insan... Hangisi gitti cennete*
Hangisi cehenneme?
Benim de kantrdn kafam. Dn dedikse deil o kadar... Hereyin bir snn var.
Dedim ya, ans zarar...
- Sus ulan eek olu eek! O senin cennet dediin yer, inn stadyumu deil... Cennet,
Allah'n bahesi, Ne ba var, ne sonu.
154
155
Cennete kim girecekmi! Brak giren girsin, kan ksn, ranls Turanls, Kuveytlisi
Irakls... Yeter ki Mslman olsun!
- Ama baba...
- Sus ulan olum, sus! Sana m kald karmak, Yce Allah'n iine?
156
NDEKLER
NSZ............................................................................................................ 7
BiR ANI
GLMECE YKLER
SiZiN MEMLEKETTE
TALAMALAR
157