Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 45

1.

BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI

1.1. Dirençler
Maddelerin akıma gösterdikleri zorluğa direnç denir. Bir maddenin direnci,
maddenin yapısına, boyuna, kesit alanına ve ortam sıcaklığına bağlıdır. Direnç, R
sembolü ile gösterilir. Şekil 1.1’de devre sembolü gösterilmiştir. Şekil 1.2’de de direncin
genel görünümü gösterilmiştir.

Şekil 1.1. Direnç sembolü

(a) Direnç.

(b) SMD direnç.


Şekil 1.2. Dirençlerin genel görünümü.

Dirençlerin değerleri sabit olabileceği gibi değişken de olabilir. Şekil 1.3’de


değişken değerli direncin (potansiyometre, pot) genel görünümü gösterilmiştir.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 1
(a) Tek turlu potansiyometre (b) Çok turlu potansiyometre
Şekil 1.3. Potansiyometrenin genel görünümü.

Dirençler elektronik devrelerde çeşitli amaçlarla kullanılırlar: devreden akan


akımı ve devrenin herhangi bir noktasındaki gerilimin değerini belirlemede, gerilim
düşümü oluşturmada, devrenin kazanç değerini belirlemede, osilatör devrelerinde
devrenin osilasyon frekansını belirlemede, filtre devrelerinde kesim frekansını
belirlemede, gerilim ve akım bölmede kullanılırlar.
Şekil 1.4a’da direncin akım sınırlayıcı olarak kullanılması gösterilmiştir. R
direncinin değeri artıkça b’de görüldüğü gibi yükten (RL) akan akımın değeri (I) azalır.
Yükten akan akımın değeri,

R
V
I RL
0 R
Şekil 1.4. Direncin akım sınırlayıcı olarak kullanılması.

𝑉
𝐼= (1.1)
𝑅 + 𝑅𝐿

şeklindedir.
Şekil 1.5’de ise direncin akım bölücü olarak kullanılması gösterilmiştir.𝑅1 ve 𝑅2
dirençlerinden akan akımlar,

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 2
IIN
R1 I1 I2 R2

Şekil 1.5. Direncin akım bölücü olarak kullanılması

𝑅2
𝐼1 = 𝐼
𝑅1 + 𝑅2 𝐼𝑁
(1.2)
𝑅1
𝐼2 = 𝐼
𝑅1 + 𝑅2 𝐼𝑁

şeklinde ifade edilir.


Şekil 1.6’da ise direncin gerilim bölücü olarak kullanılması gösterilmiştir. Direnç
değerleri uygun değerlerde seçilerek istenen çıkış gerilimi elde edilebilir. Çıkış
geriliminin değeri,

R1
VIN VOUT
R2

Şekil 1.6. Direncin gerilim bölücü olarak kullanılması.

𝑅2
𝑉𝑂𝑈𝑇 = 𝑉 (1.3)
𝑅1 + 𝑅2 𝐼𝑁

şeklindedir.

1.1.1. Direnç çeşitleri


Karbon film dirençler: En çok kullanılan direnç çeşididir. Silindir şeklindeki küçük bir
seramiğin üzerine karbon biriktirilerek elde edilir. Genel görünümü Şekil 1.7’de
gösterilmiştir. 10Ω ile 1M Ω arasında direnç değerleri elde edilebilir. Güç olarak ise 1 4
ile 2W arasındadır. Toleransları ise %5 civarındadır.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 3
Şekil 1.7. Karbon film dirençler.

Metal oksit film dirençler:Bu tip dirençler seramik çekirdeğin etrafına metal film
sarılarak elde edilirler. Yüksek sıcaklıklara karbon film dirençlere göre daha
dayanıklıdırlar. Dış yüzeyleri neme, kimyasallara ve aleve dayanıklı olacak şekilde
yapılmıştır. 1Ω ile 200Ω arasında direnç değerleri elde edilebilir. Toleransları ise %5
civarındadır. Genel görünümü Şekil 1.8’de gösterildiği gibidir.

Şekil 1.8. Metal film dirençler.

Hassas metal film dirençler: Yapı olarak metal film dirençlere benzerler. Seramik
çekirdeğin etrafı metal film ile kaplanır ve sonra epoksi ile kaplanır. Özellikle ölçme
cihazları, ses ve görüntü cihazları gibi hassas cihazlarda kullanılırlar. 10Ω ile 2M Ω
arasında direnç değerleri elde edilebilir. Güç olarak ise 1 8 ile 1 4W arasındadır.
Toleransları ise %0,05 civarındadır. Genel görünümü Şekil 1.9’da gösterildiği gibidir.

Şekil 1.9. Hassas metal film dirençler.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 4
Yüksek güçlü dirençler:Bu tip dirençler yüksek güç gerektiren devrelerde kullanılırlar.
Isıyı etrafa yayması için dış yüzeyleri camsı emaye ya da alüminyumdan kaplanmıştır.
Seramik çekirdek üzerine tel sarılarak yapılırlar. 0,1Ω ile 150kΩ arasında direnç
değerleri elde edilebilir. Güç olarak ise 2 ile 500W arasındadır (bazı özel yapım
dirençler daha da yüksek güçlerde çalışabilir). Toleransları ise %1 civarındadır. Genel
görünümü Şekil 1.10’da gösterildiği gibidir.

Şekil 1.10. Yüksek güçlü dirençler.

Sensör dirençler
Fotodirençler (Light Dependent Resistor, LDR):Fotodirençler üzerilerine düşen ışık
şiddeti değiştikçe değeri değişen dirençlerdir. Üzerine düşen ışık şiddeti arttıkça direnci
düşer, ışık şiddeti azalınca direnci artar.

Termistorler ve Thermoresistanslar (RTDs):Metallerin dirençleri sıcaklık ile doğru


orantılıdır. Sıcaklık artıkça dirençleri artar. Bu özellikleri kullanılarak metallerden
sıcaklık sensörleri yapılmıştır. Bunlara thermoresistans (Resistance Temperature
Detectors, RTDs) denir. Endüstriyel uygulamalarda0° < 𝑇 < 150°arasında bir
thermoresistansın direncinin sıcaklıkla değişimi,

𝑅𝑇 = 𝑅0 1 + 𝛼𝑇 (1.4)

şeklinde ifade edilebilir. Burada;𝑅𝑇 metalin 𝑇 sıcaklığındaki direnci, 𝑅0 metalik


ısıtılmadan önceki direnci, 𝛼 metalin sıcaklık katsayısıdır. RTD’lerin sıcaklık ile direnç
değişimleri çok yüksek değildir.Bu tip sensörlerde çoğunlukla Platin ve Nikel
kullanılmaktadır ve0°’de 100Ωolacak şekilde üretilmişlerdir. Bu nedenle Platinden
yapılanlar Pt100, Nikelden yapılanlar ise Ni100 olarakisimlendirilmektedir.𝛼 katsayısı
Platin için 𝛼𝑃𝑡 = 0,0039, 𝛼𝑁𝑖 = 0,0068’dir. Pt1000 ise 0°’deki direnci 1000Ω olacak
şekilde üretilmiştir. Şekil 1.11’de çeşitli RTD’lerin sıcaklık ile direnç değişimleri

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 5
gösterilmiştir. Bu grafikte Nikelden yapılan RTD ile Platinden yapılan RTD
karşılaştırıldığında Platinden yapılan RTD’lerin hissedicilikleri Bakır ve Nikelden
yapılan RTD’lere göre yüksek olmasına rağmenölçebildiği maksimum sıcaklık değeri
daha düşüktür.

Şekil 1.11. RTD’lerin sıcaklık ile direnç değişimleri.

Termistörler de sıcaklığa duyarlı dirençlerdir. Yarıiletkenden yapılırlar. Sıcaklık


arttığında direnç değeri RTD’lere göre oldukça geniş bir aralıkta çok hızlı değişir.
Dolayısıyla hissediciliği RTD’lere göre oldukça yüksektir. Ancak lineerliği RTD’lere göre
oldukça düşüktür. Şekil 1.12’de thermistör ile RTD’nin dirençlerinin sıcaklıkla değişimi
gösterilmiştir.

Şekil 1.12. Thermistör ile RTD’nin dirençlerinin sıcaklıkla değişimi

Thermistörlerin NTC (negative temperature coefficient) ve PTC (positive


temperature coefficient) olmak üzere iki türü vardır. NTC termistörlerde sıcaklık
arttığında direnç değeri azalırken PTC (positive temperature coefficient) termistörlerde

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 6
ise direnç değeri artar. Şekil 1.13’de NTC ve PTC dirençlerinin sıcaklıkla değişimi
gösterilmiştir.

Şekil 1.13. NTC ve PTC dirençlerinin sıcaklıkla değişimi.

Varistör (Voltage Dependent Resistor, VDR): Varistörler, uçlarına uygulanan gerilim


miktarı ile ters orantılı olarak direnç değerleri değişen elektronik devre elemanlarıdır.
Genellikle metal oksit malzemelerden yapılırlar. Bundan dolayı MOV (Metal Oksit
Varistor) olarak da adlandırılırlar. Çinko oksit (ZnO) ve silikon karbür (SiC) en çok
kullanılan çeşitlerindendir. Üzerindeki gerilim yükseldikçe dirençleri azalır,
üzerlerindeki gerilim azaldıkça dirençleri yükselir. VDR’ler devrelerin aşırı gerilimden
korunmasında ve gerilim regülasyonu yapılmasında kullanılırlar. Özellikle kısa süreli
aşırı gerilimlerden korumada etkilidirler. Sürekli yüksek gerilimlerden koruma
yapamazlar. Koruyacağı devreye veya elemana paralel bağlanır. Devre sembolü Şekil
1.14a’da, kılıf tipleri ise Şekil 1.14b’de gösterilmiştir.

(a)

Disc Radial leaded Block Axial leaded


(b)
Şekil 1.14. Varistörün sembolü ve kılıf tipleri.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 7
Akım - gerilim ilişkisi,

𝐼 = 𝑘𝑉 𝛼 (1.5)

şeklinde ifade edilebilir. Burada 𝑘 ve 𝛼 sabitler olup 𝛼 akım - gerilim karakteristiğinin


nonlineerliğini gösterir. Şekil 1.15’de varistörün akım - gerilim karakteristiği
gösterilmiştir.

Şekil 1.15. Varistörün akım - gerilim karakteristiği.

Varistörlerin en önemli parametreleri, koruma gerilimi, maksimum akım, standby


akımıdır. Ayrıca haberleşme hatlarında kullanıldığında iç kapasitesi de önemli bir
parametre olur.

1.1.2. Dirençlerin etiketleri


Dirençlerin üzerinde genel olarak dirençlerin değerleri, toleransları, sıcaklık
katsayıları ve maksimum dayanabilecekleri güç değerleri kodlanır. Bu kodlama renk
halkaları ile yapılabileceği gibi doğrudan da direncin üzerine yazılabilir. Dört ve beş
renkli dirençlerde sadece dirençlerin değerleri ve toleransları, altı renkli dirençlerde ise
dirençlerin değerleri, toleransları ve sıcaklık katsayıları kodlanır. Yüksek güçlü
dirençlerde ise dirençlerin değerleri ve maksimum dayanabilecekleri güç değerleri Şekil
1.16’da gösterildiği gibi direnç üzerine doğrudan yazılır.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 8
Şekil 1.16. Yüksek güçlü dirençlerin genel görünümü.

Dört ve beş renkli dirençlerde ise dirençlerin değerleri şu şekilde kodlanmıştır.


Dört renkli dirençlerde ilk iki renk rakamları, üçüncü renk onun kuvveti şeklinde
çarpanı dördüncü renk de tolerans değerini verir. Tablo1.1’de renklerin rakamsal
karşılıkları, Tablo 1.2’de ise renklerin tolerans karşılıkları verilmiştir.

Renk Rakam Çarpan


Siyah 0 100
Kahverengi 1 101
Kırmızı 2 102
Turuncu 3 103
Sarı 4 104
Yeşil 5 105
Mavi 6 106
Mor 7 107
Gri 8 108
Beyaz 9 109
Altın - 100,1
Gümüş - 100,01
Tablo 1.1. Renklerin rakamsal karşılıkları.

Renk Tolerans
Gümüş ±%10
Altın ±%5
Kahverengi ±%1
Kırmızı ±%2
Yeşil ±%0,5
Mavi ±%0,25
Pembe ±%0,1
Tablo 1.2. Renklerin tolerans karşılıkları

Örneğin dört renkli bir dirençte birinci renk turuncu (3), ikinci renk beyaz(9),
üçüncü renk siyah (0), dördüncü renk altın ise bu direncin değeri 39.100=39Ω’dur.
Toleransı ise ±%5’dir. beş renkli dirençlerde ise birinci renk sarı (4), ikinci renk gri (8),

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 9
üçüncü renk mor (7), dördüncü renk kahverengi (1) ve besinci renk gümüi ise bu
direncin değeri 487.101=4870Ω’dur. Toleransı ise ±%10’dur.
Yüzey montaj (Surface Mount Device, SMD) dirençlerin değeri ise üç rakamla
kodlanır. Örneğin SMD direnç üzerinde 334 yazılı ise bu direncin değeri 33. 104 Ω =
330𝑘Ω dur.100Ω’dan küçük dirençler ise 100 (10. 100 = 10Ω), 220 (22. 100 = 22Ω)
şeklinde kodlanır. 10Ω’dan küçük dirençler ise 4𝑅7 = 4,7Ω, 𝑅300 = 0,3Ω, 0𝑅22 =
0,22Ω şeklinde kodlanır.
Hassas SMD dirençlerin değeri ise dört rakamla kodlanır. İlk üç rakam sayıyı
meydana getirirken dördüncü rakam çarpandır. Örneğin SMD direncin üzerinde 1001
yazılı ise değeri 1001 (100. 101 = 1𝑘Ω), 4992 yazılı ise değeri 4992 (499. 102 =
49,9𝑘Ω)’dur.
SMD dirençlerin toleransları üzerlerine kodlanmamıştır. Eğer SMD direncin
değeri üç rakamla kodlanmış ise genel olarak toleransı %5, dört rakamla kodlanmış ise
%1’dir.Şekil 1.17’de SMD direncin genel görünümü gösterilmiştir.
L

102 W

Şekil 1.17. SMD direnç.

1.1.3. Değişken dirençler


Yukarıda da söylendiği gibi dirençlerin değeri sabit olabileceği gibi değişken de
olabilir. Değişken dirençler ilk üretildiklerinde gerilim bölücü olarak kullanıldıklarından
genel olarak “potansiyometre” veya kısaca “pot” olarak adlandırılırlar. Reosta ve
trimmerler de değişken dirençlerdir. Potansiyometreler genellikle düşük dc
gerilimlerde kullanılırken reostalar genellikle yüksek ac gerilimlerde kullanılırlar.
Trimmerler ise daha küçük yapılıdırlar. Şekil 1.18’de değişken dirençlerin genel
görünümü gösterilmiştir.

Şekil 1.18. Değişken dirençler.

Potlar genellikle üç uçlu olarak üretilirler. Şekil 1.19’da potun devre şeması
gösterilmiştir. Ortadaki ayar ucu sağa ya da sola çevrildikçe örneğin A ve C uçları
arasındaki direnç artarken B ve C uçları arasındaki direnç azalır. Her zaman toplam

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 10
direnç değeri potun değerine eşit olur. Örneğin potun değeri 10𝑘Ω ise A ve C uçları
arasındaki direnç 2𝑘Ω ise B ve C uçları arasındaki direnç ise 8𝑘Ω olur.
C

A B
Şekil 1.19. Potun devre şeması.

Yukarıda açıklanan mekanik potansiyometrelerin doğruluğu oldukça düşüktür.


Bir değeri ayarlandıktan sonra ayar değiştirildiğinde tekrar aynı değeri ayarlamak
oldukça zordur. Günümüzde birçok uygulamada dijital potansiyometreler
kullanılmaktadır. Dijital potlarda potun değeri kodlar ile belirlenmektedir. Örneğin 8
bitlik bir dijital pot ile 256 farklı değer yüksek doğrulukla ayarlanabilmektedir. Mekanik
potlar birkaç bin kez ayarlandıktan sonra çoğu zaman bozulurken dijital potlar en
50000 kez programlanabilmektedir. Günümüzde televizyonun ses ve kontrast gibi bir
çok ayarı dijital potlar ile yapılmaktadır. Şekil 1.20’de dijital potansiyometre
entegresinin genel yapısı gösterilmiştir.

Şekil 1.20. Dijital potansiyometre.

1.2. Kondansatörler
Kondansatörler, Şekil 1.21a’da gösterildiği gibi iki iletken levha arasına bir
yalıtkan malzeme yerleştirilerek yapılırlar. Yalıtkan olarak hava, yağ, mika, plastik,
seramik veya başka bir yalıtkan malzeme kullanılabilir. Şekil 1.21b’de ise devre
sembolleri gösterilmiştir.
Kondansatörün kapasitesi, levhaların alanı ile doğru, levhalar arasındaki mesafe
ile ters orantılı olup aşağıdaki gibi ifade edilir.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 11
+ +

kutupsuz kutuplu kutuplu değişken

(a) (b)
Şekil 1.21. Kondansatörün yapısı.
𝐴
𝐶=𝜖 (1.9)
𝑑

Burada, 𝜖 bağıl dielektrik sabiti olup genellikle 𝜖 = 𝜖𝑟 𝜖0 şeklinde tanımlanır. 𝜖𝑟 levhalar


arasında kullanılan dielektrik malzemenin dielektrik sabitidir. 𝜖0 ise boşluğun dielektrik
sabitidir. Dielektrik malzemeler, yüksek elektriksel dirence sahip olup levhalar arasında
herhangi bir dc akımın akmasına engellerler. Tablo 1.3’de bazı maddelerin dielektrik
sabitleri gösterilmiştir. Kondansatörlerde kullanılacak dielektrik malzeme seçilirken
dielektrik sabitinin sıcaklığa bağımlılığı, bozulma gerilimi ve kayıp faktörü en önemli
parametrelerdir.
Dielektrik sabiti
Malzeme
Min Max
Hava 1.00 1.00
Formika 3.60 6.00
Teflon 2.10 2.10
Polietilen 2.50 2.50
Polistren 2.40 3.00
Pleksiglass 2.60 3.50
Kağıt 1.50 3.00
Selüloz 2.90 4.50
Kuartz 5.00 5.00
Borcam 4.60 5.00
Bakalit 5.00 22.00
Mika 4.00 9.00
porselen 5.00 6.50
Sabuntaşı 5.20 6.30
Fiber 5.00 5.00
Arduvaz taşı (çok sert ve sağlam bir
7.00 7.00
kayaç türü)
Baryum Titanat 100 1250
Titanyum dioksit 100 100

Tablo 1.3. Bazı maddelerin dielektrik sabitleri.


Kapasitenin direnci üzerine uygulanan gerilimin frekansına bağlıdır. Dolayısıyla
kapasitenin empedansından bahsedilir. Değer 𝐶 olan bir kapasitenin empedansı,

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 12
1
𝑋𝐶 = (1.6)
2𝜋𝑓𝐶

şeklinde ifade edilir. Burada 𝑓 uygulanan gerilimin frekansıdır. Eşitlikten de görüldüğü


gibi uygulanan frekans 𝑓 = 0 ise, yani dc işaret ise kapasitenin empedansı sonsuzdur.
Frekans ne kadar yüksek ise empedans o kadar düşüktür.

Kondansatörün eşdeğer devresi


Şekil 1.22’de kondansatörün orta ve yüksek frekanslardaki eşdeğer devre modeli
gösterilmiştir (kondansatörün yapısında oldukça fazla dağılmış eleman olduğundan tüm
frekanslarda geçerli bir modelin geliştirilmesi oldukça zordur). Gerçekte bir
kondansatör sadece bir kondansatörden değil olan bağlı bir dirençten (RL Leakage
resistance) ve onlara seri bir dirençten (RESR equivalent series resistance) ve bir
bobinden (LESL equivalent series inductance) oluşur.

RESR

LESL

C RL

Şekil 1.22. Kondansatörün eşdeğer devre modeli.

Sızıntı direnci levhalar arasında kullanılan dielektrik malzemeye bağlıdır. ,


şeklinde ifade edilir. Formülden de görüldüğü gibi büyük değerli kapasite elde etmek
için levhalar birbirine yaklaştırıldığında sızıntı direnci azalır. Bu da kondansatörün
kendi içinden boşalmasına ve ısınmasına neden olur. Eşdeğer seri direnç ise bağlantı ve
tellerden kaynaklanır ve ısınmaya neden olur. Eşdeğer seri bobin ise kondansatörün
tipine bağlıdır ve genel olarak kılıf tipi ne kadar küçük ise o kadar küçüktür.
Kondansatörün kullanıldığı devrede akım değeri yüksek ise kondansatörün ESR, akımın
değişim değeri yüksek ise kondansatörün ESL değeri etkilidir. Devrede kullanılacak
kondansatörün seçiminde bu durum dikkate alınmalıdır.
Sızıntı direncinin çok yüksek olduğu dolayısıyla açık devre edilebileceği
düşünülürse kondansatör kondansatörün eşdeğer devresi seri RLC devresine dönüşür.
Bu durumda empedansının frekansla değişimi Şekil 1.23’deki gibi olur. Şekilden de
görüldüğü gibi kondansatör rezonans frekansının üstündeki frekanslarda bir bobin gibi
davranır.
ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN
1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 13
Şekil 1.23. Kondansatörün empedansının frekansla değişimi.

Bir kondansatörün en önemli parametrelerinden birisi ESR değeridir. Bir güç


kaynağının veya regülatörün çıkışına bağlanan kondansatörün seçiminde en kritik
parametre ESR değeridir. Örneğin 3,3V/3A’lik bir regölatörün çıkışına bağlanacak
kondansatörün seçimi söyle yapılır. Regülatörün çıkışının kabul edilebilir salınım değeri
örneğin %1 ise seçilecek konsansatörün ESR değeri, 𝐸𝑆𝑅 = 33𝑚𝑉 3𝐴 = 11𝑚Ω
değerinden küçük olmalıdır.

Kondansatörün uçlarına gerilim uygulanması

Şekil 1.24’de gösterildiği gibi kapasitenin uçlarına bir gerilim kaynağı


bağlandığında kaynağın pozitif ucuna bağlanan levha “+” yükle (Q yükü), negatif ucuna
bağlanan levha ise “-” yükle yüklenir (bu durumda iken kondansatör devreden alınarak
iki ucu kısa devre edilirse levhalardaki yükler dengeye gelir ve kapasite boşalır). Bu
durumda kapasite “dolu” olarak ifade edilir. Levhalarda depolanan yük miktarı
kondansatöre uygulanan gerilim ile doğru orantılıdır ve,

Şekil 1.24. Kapasitenin dolması

𝑄 = 𝐶𝑉 (1.7)

şeklinde ifade edilir. Burada C kondansatörün kapasitesi olup birimi Farad’dır. Plakalar
arasında istenilen potansiyel farkını elde etmek için gerekli olan yük miktarı “kapasite”

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 14
ile tanımlanır ve Farad cinsinden tanımlanır. Farad değeri çok büyük olup kapasitelerin
değeri genelde pF ile µF arasındadır. Tablo 1.4’de Farad’ın alt katları gösterilmiştir.

Sembol Okunuşu Değeri


𝑝𝐹 Piko Farad 10−12 𝐹
Tablo 1.4.

𝑛𝐹 Nano Farad 10−9 𝐹


𝜇𝐹 Mikro Farad 10−6 𝐹
𝑚𝐹 Mili Farad 10−3 𝐹
Tablo 1.4. Farad’ın alt katları.

1.2.1. Kondansatörün Dolup boşalması

Şekil 1.25a’da gösterilen devrede anahtar “1” konumuna alınsın. Başlangıçta boş
olan kapasite R direnci üzerinden dolmaya başlar. Devre elemanları üzerindeki gerilim
ve devreden akan akımın yönü Şekil 1.25b’de gösterilmiştir. b’deki devreye Kirchhoff
gerilim (KVL) yasasını uygularsak,

(a) (b)
Şekil 1.25. Kondansatörün dolması.

𝐸 = 𝑣𝑅 + 𝑣𝑐 (1.8)

yazılabilir. Direnç üzerindeki gerilim,

𝑑𝑣𝑐
𝑣𝑅 = 𝑅𝑖𝑐 = 𝑅𝐶 (1.9)
𝑑𝑡

şeklinde yazılabilir. Böylece (1.8) eşitliği,

𝑑𝑣𝑐
𝑅𝐶 + 𝑣𝑐 = 𝐸 (1.10)
𝑑𝑡

şeklinde bir diferansiyel denklem olur. Bu diferansiyel denklemi çözmek için,

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 15
𝑑𝑣𝑐 1
= 𝐸 − 𝑣𝑐 (1.11)
𝑑𝑡 𝑅𝐶

şeklinde yazalım. Bu denklemi,

𝑑𝑣𝑐 𝑑𝑡
= (1.12)
𝐸 − 𝑣𝑐 𝑅𝐶

şeklinde yazıp her iki tarafın entegralini alırsak,

𝑣𝑐 𝑡
𝑑𝑣𝑐 𝑑𝑡
=
0 𝐸 − 𝑣𝑐 0 𝑅𝐶

𝑣𝑐 𝑡
𝑑𝑣𝑐 1
=− 𝑑𝑡
0 𝑣𝑐 − 𝐸 𝑅𝐶 0

𝑡
𝑣𝑐 𝑑𝑡
𝐼𝑛 𝑣𝑐 − 𝐸 0 =
𝑅𝐶 0

𝑡
𝐼𝑛 𝑣𝑐 − 𝐸 − 𝐼𝑛 −𝐸 = − (1.13)
𝑅𝐶

𝑣𝑐 − 𝐸 𝑡
𝐼𝑛 =−
−𝐸 𝑅𝐶

Ters logaritma alınırsa (log 𝑎 𝑏 = 𝑐 ⟹ 𝑎𝑐 = 𝑏),

𝑣𝑐 − 𝐸
= 𝑒 −𝑡 𝑅𝐶
−𝐸

𝒗𝒄 = 𝑬 𝟏 − 𝒆−𝒕 𝑹𝑪

olur. Devreden akan akım ise yukarıdaki 𝑣𝑐 ifadesinin türevi alınarak bulunabileceği gibi
direnç üzerinde düşen gerilim bulunarak da bulunabilir. Direnç üzerinde düşen gerilim,

𝑣𝑅 = 𝐸 − 𝑣𝑐 = 𝐸 − 𝐸 1 − 𝑒 −𝑡 𝑅𝐶
= 𝐸𝑒 −𝑡 𝑅𝐶
(1.14)

olur. Buradan devreden akan akım ise,

𝒗𝑹 𝑬 −𝒕
𝒊𝑹 = 𝒊𝑪 = = 𝒆 𝑹𝑪 (1.15)
𝑹 𝑹
olur. Konsansatör ve direnç üzerindeki gerilimin ve devreden akan akımın zamanla
değişimi Şekil 1.26’da gösterilmiştir.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 16
(a) (b) (c)
Şekil 1.26. Kondansatörden akan akımın ve uçlarındaki gerilimin zamanla değişimi.

Yukarıda elde edilen denklemlerden de görüldüğü gibi kapasitenin dolma süresi


direnç kapasitenin elemanlarının değerinin çarpımına bağlıdır. Bu çarpıma devrenin
zaman sabiti denir ve 𝜏 ile gösterilir. Direnci birimi Ω, kondansatörün kapasitesi F
alınırsazaman sabitinin birimi saniye olur. Yukarıdaki eşitlikte 𝑡 = 5𝜏 = 5𝑅𝐶 alırsa
𝑣𝑐 = 𝐸 1 − 𝑒 −5𝑅𝐶 𝑅𝐶 = 𝐸 1 − 𝑒 −5 = 0,993. 𝐸 olur. Boş olan bir kapasite dolmaya
başladıktan 5𝜏 sonra kapasitenin tamamen dolduğu kabul edilir.
Eğer kapasite başlangıçta boş değilse (başlangıçta üzerinde 𝑉0 gerilimi olsun) bu
durumda devrenin analizi (1.17) eşitliğinde entegralin sınırları 0’dan 𝑣𝑐 ’ye kadar değil,
𝑉0 ’dan 𝑣𝑐 ’ye kadar alınarak yapılır. Bu durumda kondansatör üzerindeki gerilim ve
kondansatörden akan akım,

𝑣𝑐 = 𝐸 + 𝑉0 − 𝐸 𝑒 −𝑡 𝑅𝐶

(1.16)
𝐸 − 𝑉0 −𝑡 𝑅𝐶
𝑖𝐶 = 𝑒
𝑅

olur.
Şekil 1.25a’da gösterilen ve anahtar “1” konumuna alınarak R direnci üzerinden E
gerilimine kadar dolan bir kapasitenin anahtar “2” konumuna alınarak boşalmasını
inceleyelim. Bu durumda devre Şekil 1.27’de gösterildiği gibi olur. Devreye Kirchhoff
gerilim (KVL) yasasını uygularsak,

Şekil 1.27.

𝑣𝑅 + 𝑣𝑐 = 0 (1.17)
yazılabilir. Direnç üzerindeki gerilim,

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 17
𝑑𝑣𝑐
𝑣𝑅 = 𝑅𝑖𝑐 = 𝑅𝐶 (1.18)
𝑑𝑡

olduğundan,

𝑑𝑣𝑐
𝑅𝐶 + 𝑣𝑐 = 0 (1.19)
𝑑𝑡

olur. Bu diferansiyel denklemi çözmek için,

𝑑𝑣𝑐 𝑣𝑐
=−
𝑑𝑡 𝑅𝐶
(1.20)
𝑑𝑣𝑐 𝑑𝑡
=−
𝑣𝑐 𝑅𝐶

şeklinde yazalım. Bu denklemin her iki tarafının entegralini alırsak (anahtar “2”
konumuna alındığında kapasite üzerindeki gerilim değeri 𝑉0 olsun),

𝑣𝑐 𝑡
𝑑𝑣𝑐 𝑑𝑡
=−
𝑉0 𝑣𝑐 0 𝑅𝐶

𝑡
𝑣𝑐 𝑑𝑡
𝐼𝑛 𝑣𝑐 𝑉0 =
𝑅𝐶 0 (1.21)

𝑣𝑐 𝑡
𝐼𝑛 =−
𝑉0 𝑅𝐶

𝒗𝒄 = 𝑽𝟎 𝒆−𝒕 𝑹𝑪

olur. Direnç üzerinde düşen gerilim,

𝑣𝑅 = −𝑣𝑐 = −𝑉0 𝑒 −𝑡 𝑅𝐶 (1.22)

olur. Buradan devreden akan akım ise,

𝒗𝑹 𝑽𝟎
𝒊𝑹 = 𝒊𝑪 = = − 𝒆−𝒕 𝑹𝑪 (1.23)
𝑹 𝑹

olur. Kondansatör üzerindeki gerilimin ve devreden akan akımın zamanla değişimi Şekil
1.28’de gösterilmiştir. Şekilden de görüldüğü gibi kondansatörün tamamen boşalması
için 5𝜏’luk süre geçmesi gerekir. Yine şekilden görüldüğü gibi kondansatör boşalırken
akımın yönü dolum sırasındakinin tam tersidir.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 18
(b)
(a)
Şekil 1.28. Kondansatörün boşalması.
1.2.2. Kondansatör çeşitleri
Elektrolitik kondansatörler:Elektrolitik kondansatörler yüksek kapasiteli
kondansatörlerdir. Kondansatörün anot ucu bir metalin (metal olarak Alüminyum
kullanılırsa alüminyum elektrolitik kapasite, Al-e-cap, tantal kullanılırsa tantal
elektrolitik kapasite, Ta-e-cap, olarak adlandırılır) üzerinin anodizasyon işlemi ile
üzerinin oksit tabakasının kaplanması ile elde edilir. Bu oksit tabakası dielektrik görevi
görür. Bu oksit tabakasını çevreleyen sıvı ya da katı elektrolitik çözelti de katot görevi
görür. Kapasiteyi artırmak için anot ve katot elektrotları arasındaki mesafe çok küçük
yapılır. En önemli avantajları kapasitelerinin yüksek olması ve ucuz
olmalarıdır.Dezavantajları ise kararlılıklarının düşük olmasıdolayısıyla ortam
sıcaklıklarından çok fazla etkilenmesi, ömürlerinin kısa olması ve sızıntı akımlarının
yüksek olmasıdır. Ortam sıcaklığı arttığında elektrolitik kurur ve hem ömrü azalır hem
de değeri önemli oranda değişir. Bundan dolayı devreye yerleştirilirken çok fazla ısınan
elemanlara yakın yerleştirilmemelidir. Ayrıca ters bağlantıda anot üzerindeki oksit
tabakası kalkar ve geçen akımla elektrolit kimyasal reaksiyona uğrar ve ısınıp şişerek
kondansatörü patlatır.
Şekil 1.29a’da elektrolitik kondansatörün yapısı, b’de genel görünüşü gösterilmiştir.
Anot ucu okside batırılmış alüminyum plakadan, katot ucu ise sadece alüminyum
plakadan oluşur. Kapasiteyi artırmak için rulo şeklinde sarılır.

a) elektrolitik kondansatörün yapısı. b) genel görünüşü.


Şekil 1.29. Elektrolitik kondansatör.
Son yıllarda elektrolitik kondansatörler tantaldan yapılmaktadır. Böylece daha
küçük hacimde daha büyük kapasite değerleri elde edilebilmektedir.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 19
Elektrolitik kondansatörlerin toleransları oldukça yüksektir. Alüminyum
elektrolitik kapasitelerin toleransları ±%50 değerlerine kadar çıkabilmektedir. Tantal
elektrolitik kondansatörlerin toleransları ise ±%5 ile ±%20 arasındadır.
Elektrolitik kondansatörlerin kullanılırken dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta
kondansatörün çalışma gerilimidir. Kondansatörün çalışma gerilimi uçlarına
uygulanacak gerilimin en az iki katı olmalıdır. Ayrıca kondansatör ac gerilimde
kullanılacaksa ac işaretin maksimum değeri dikkate alınmalıdır.
Şekil 1.27b’den de görüldüğü gibi elektrolitik kondansatörün negatif ucu yazı ile
işaretlenmiştir. Değeri ve çalışma gerilimi üzerine yazılmıştır.

Seramik kondansatörler: En çok kullanılan kondansatör çeşitlerindendir. İletken


plakalar arasına seramik malzeme yerleştirilerek yapılır. Kutupsuzdur. Ucuz olmakla
birlikte doğruluğu düşük, sıcaklığa duyarlılığı ise yüksektir. Genellikle kuplaj kapasitesi
ve bypass kapasitesi olarak kullanılır. Değerleri 1𝑝𝐹 ile 2,2𝜇𝐹 arasında, çalışma
gerilimleri 3𝑉 ile 6𝑘𝑉 arasında, çalışma gerilimleri ise ±%5 ile ±%100 arasındadır.
Genel görünümü Şekil 1.30’da gösterildiği gibidir.

Şekil 1.30. Seramik kondansatörler.

Seramik kapasitelerin bir türü olan çok katmanlı seramik film kapasiteler
(Multilayer ceramic capacitors, MLCC) son yıllarda özellikle bypass kapasitesi olarak çok
kullanılmaktadırlar. En temel özellikleri küçük boyut, düşük ESR ve ESL değeri, geniş
çalışma sıcaklığı aralığı ve istenen değerlerde bulunabilmesi gibi önemli özellikleri hep
birlikte sahip olmasıdır. En önemli dezavantajlarından birisi seramiğin piezoelektrik
doğasından dolayı mekanik titreşimler ve kondansatörde µV hatta mV mertebelerinde
ac gürültünün oluşmasıdır.
Seramik kondansatörler üreticiler tarafından X5R, X7R gibi isimlerle adlandırılırlar.
Herbir karakterin ne anlama geldiği Talo 1.5’de gösterilmiştir.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 20
Karakter En düşük çalışma Sayı En düşük çalışma Karakter Tolerans
sıcaklığı sıcaklığı
Z 10C 2 45C A ±%1.0
Y -30C 4 65C B ±%1.5
X -55C 5 85C C ±%2.2
6 105C D ±%3.3
7 125C E ±%4.7
F ±%7.5
P ±%10.0
R ±%15.0
S ±%22.0
T -%33.0-%22.0
U -%56.0-%22.0
V -%82.0-%22.0
Tablo 1.5. MLCC isimlendirilmesi.

Mika kondansatörler: Doğruluğu oldukça yüksek kondansatörlerdir. Sızıntı akımları


oldukça küçüktür. Düşük kapasite değerlerine sahip olup çoğunlukla yüksek
frekanslarda kullanılır. Değeri gerilim değişimlerinden fazla etkilenmezler. Ortam
sıcaklığından da fazla etkilenmezler. Değerleri 1𝑝𝐹 ile 0, 01𝜇𝐹 arasında, çalışma
gerilimleri 100𝑉 ile 2,5𝑘𝑉 arasında, çalışma gerilimleri ise ±%0,25 ile ±%5 arasındadır.
Genel görünümü Şekil 1.31’de gösterildiği gibidir.

Şekil 1.31. Mika kondansatörler.

Bunların dışında kağıt kondansatörler, yağ kondansatörler, polyester


kondansatörler, cam kondansatörler de bulunmaktadır.

Oscon kondansatörler:Oscon kondansatörler polimer elektrolitik kondansatörlerdir.


Elektrolitik kondansatörlerde oksit tabakasını çevreleyen elektrolitik çözelti
polimerlerden yapılır. En temel özelliği düşük ESR ve ESL değerlerine sahip olması ve
bu değerlerin geniş bir sıcaklık aralığından sabit kalmasıdır. Elektrolitik çözelti
polimerlerden yapıldığından sıvı elektrolitik kondansatörlerde görülen kurumadan
dolayı ömrün kısa olması problemi bu tip kondansatörlerde söz konusu değildir.

Değişken değerli kondansatörler: Değişken değerli kondansatörlerin hava değişmeli


ve trimmer tipi olmak üzeri iki çeşidi vardır. Hava değişmeli tipi Şekil 1.32a’da
gösterildiği gibi sabit ve döner alüminyum plakalardan oluşur. Plakalar birbiri

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 21
içerisinden geçer ve birbirlerine temas etmezler. Ayar ucu çevrildiğinde paralel
plakaların alanları değiştiğinden kondansatörün değeri değişir.

(a) (b)
Şekil 1.32. Değişken değerli kondansatörler.

Şekil 1.32b’de ise trimmer tipi değişken kondansatörün şekli gösterilmiştir. Bu


tip kondansatörlerde paralel plaklar arasındaki mesafe değiştirilerek kondansatörün
değeri değiştirilir. Değişkendeğerli kondansatörler genellikle akordlu devrelerde
kullanılır.
Tablo 1.6’da kondansatör çeşitlerinin genel özellikleri özetlenmiştir.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 22
Sızıntı Çalışma Çalışma
Tip Görünüş Değer ESR Özellik
direnci gerilimi sıcaklığı
 Genel amaçlı
pF- birkaç
Seramik Düşük Orta Yüksek -55-125  Ucuz
yüz µF

 RF değerlerde
Düşük
 Pahalı
Mika pF-nF (0.01Ω-0.1 Düşük Yüksek -55-125
 Kararlılığı yüksek
Ω)

 Düşük frekanslarda
nF- birkaç  Ucuz
Plastik film Orta Orta Yüksek -55-125
yüz µF

 Nonlineer (ses devreleri için uygun değil)


Oldukça  Pahalı
Yüksek
Tantal µF Düşük düşük (50V -55-125
(0.5Ω-5Ω)
civarında)

 Oldukça kaliteli
 Çok pahalı, ömrü uzun
Düşük
 ESR değeri geniş bir sıcaklık aralığında sabit, en
Oscon µF (0.01Ω- Düşük Düşük -55-105
kaliteli bypass kapasitesi
0.5Ω)
 Düşük parazit oluşturur, geniş bir frekans aralığında
çalışma
 Düşük ve orta frekanslarda
Yüzlerce yüksek  Ucuz, ömrü kısa
Alüminyum Ortak Orta -55-105
µF (0.05Ω-2Ω)  Sıcaklık ile ESR değişimi çok yüksek
 Anahtarlamalı devrelerde uygun değil
Tablo 1.6. Kondansatör çeşitlerinin genel özellikleri.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 23
1.2.3. Kondansatörün etiketi
Kondansatörlerin değerleri kondansatörün tipine bağlı olarak değişik şekillerde
etiketlenir. Elektrolitik ve tantal kondansatörlerin değeri Şekil 1.33a’da gösterildiği gibi
doğrudan üzerlerine yazılırlar. Seramik kondansatörlerde ise ilk iki rakam rakamları
üçüncü rakam ise onun kuvveti şeklinde çarpanı gösterilir. Sonuç pF cinsindendir.
Kondansatörün toleransı ise harf ile kodlanmıştır. Örneğin Şekil 1.33b’deki seramik
kondansatörün değeri 10. 105 𝑝𝐹 = 1𝜇𝐹’dır. Toleransı ise 𝐾 = ±%10’dur. Şekil 1.33c’de
harflerin tolerans karşılığı gösterilmiştir. Seramik kondansatörlerin değeri Şekil
1.33d’deki gibi de kodlanabilir.

𝑍 = ±%80 𝐹 = ±%1
𝑀 = ±%20 𝐷 = ±%0,5
𝐾 = ±%10 𝐶 = ±%0,25
𝐽 = ±%5 𝐵 = ±%0,1
𝐺 = ±%2 𝐴 = ±%0,05
(c)
(a) (b)

(d)
Şekil 1.33. Kondansatörlerin etiketleri.

1.2.4. Kondansatörlerin uygulama alanları

Kondansatörün en sık kullanıldığı yerlerden biri doğrultma devreleridir.


Kondansatör burada yarıl dalga sinüzoidal işaretten dc işaret elde etmede kullanılır.

Şekil 1.34. Doğrultma devresi.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 24
Kondansatörler ayrıca filtre devrelerinde kesim frekansını belirlemede frekans
belirleyici eleman olarak kullanılır. Osilatör devrelerinde de osilasyon frekansını
belirlemede sıkça kullanılırlar.
Ayrıca Şekil 1.35’de gösterildiği gibi pasif türev alıcı olarak kullanılabilir. Bu
devre darbeli işaretin yükselen ve düşen kenarlarından iğne darbeleri elde etmede
kullanılır. Bu devre ile birlikte başka bir devre de kullanılarak darbeli işaretin yükselen
ve düşen kenarlarından kısa süreli darbeler elde etme için kullanılabilir.

Şekil 1.35. Pasif türev alıcı.

Besleme geriliminin ani değişmesi bazı entegrelerin zarar görmesine neden olabilir.
Bunu önlemek için Şekil 1.36’da gösterildiği gibi besleme ile toprak arasına bir
kondansatör bağlanabilir. Genelde besleme gerilimindeki değişim hızına bağlı olarak
birden fazla kondansatör kullanılır.

Şekil 1.36. Besleme ile toprak arasına kondansatörün bağlanması.

Ayrıca kondansatörler dc işareti bloke etmek için de kullanılırlar. Eğer kondansatör


iki devre veya eleman arasına seri bağlanırsa dc işaretin bir taraftan diğer tarafa
geçmesini engeller.

1.3. Bobinler
Bir iletken tel Şekil 1.37a’da gösterildiği gibi sarıldığından elde edilen elemana
bobin denir. Şekil 1.37b’de de sembolü gösterilmiştir. Bobin özellikle radyo
devrelerinde frekans ayarı yapmada, flüoresan lambalarda lamba ilk açıldığında çekilen

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 25
akımı sınırlamada (balast devresinin bir parçası) ve güç devrelerinde kısa devre
korumada kullanılır. Sembolü L, birimi de Henry’dir.

Şekil 1.37. Bobinin yapısı ve sembolü.

Bobinli devrelerin analizine geçmeden önce elektromanyetik indüktansı biraz


hatırlayalım. Şekil 1.38a’da gösterildiği gibi bir mıknatıs bir bobin içerisinden
geçirildiğinde bobinin uçlarında bir gerilim indüklenir. Mıknatıs bobinin içerisine doğru
ilerledikçe indüklenen gerilim pozitif yönde sapar. Bobinden dışarıya doğru çıktığında
ise ters yönde azalır. İndüklenen gerilimin değeri mıknatısın hızı ile doğru orantılıdır.
Eğer mıknatıs hareket etmezse ölçü aleti sıfır değerini gösterir. Mıknatısı hareket etmesi
manyetik alanın değişmesine o da bir akımın akmasına neden olur. Şekil 1.38b’de
gösterildiği gibi bir iletken bir manyetik alan içerisinden geçirildiğinde iletkenin
uçlarında gerilim indüklenir. Eğer iletken sağ tarafa doğru ilerlerse iletkenin bize uzak
ucu pozitif, sol tarafa doğru ilerlerse de negatif olur. Yine, ilerleme hızı ne karda yüksek
ise indüklenen gerilim o karda fazla olur. Şekil 1.38c’de gösterilen yapıda birinci bobinin
oluşturduğu manyetik alan (akım geçmesi ile) ikinci bobinde anlık gerilim indükler.
Anahtar kapatıldığında ikinci bobinin uçlarında kısa süreli oldukça yüksek pozitif bir
gerilim oluşur. Daha sonra zamanla azalarak üzerindeki gerilim sıfır olur. Anahtara
açıldığında ise yine çok kısa süreli negatif bir gerilim oluşur ve zamanla gerilimin değeri
sıfır olur. Şekil 1.38d’de gösterildiği gibi bir bobin üzerinden akım geçirildiğinde bobinin
uçlarında kısa süreli bir gerilim indüklenir.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 26
(b)

(a)

(d)

(c)
Şekil 1.38. Elektromanyetik indüksiyon.

Şekil 1.39a’da gösterildiği gibi bir ferromanyetik nüve etrafına iletken telde
sarılmış bir bobinden bir akım aktığında bobinin uçlarında indüklenen gerilimin değeri,

(a)

(b)
Şekil 1.39. Nüveli ve nüvesiz bobin.

𝑑∅
𝑒 = 𝑁 𝑥 𝑚𝑎𝑛𝑦𝑒𝑡𝑖𝑘 𝑎𝑘ı𝑛ı𝑛 𝑧𝑎𝑚𝑎𝑛𝑙𝑎 𝑑𝑒ğ𝑖ş𝑖𝑚 ℎı𝑧ı = 𝑁 (1.24)
𝑑𝑡

şeklinde ifade edilebilir. Burada N bobinin sarım sayısı, ∅ manyetik akı yoğunluğudur.
∅’nin birimi Weber, zamanın birimi de saniye cinsinden alındığında bobinin uçlarında

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 27
indüklenen gerilim değeri Volt cinsinden olur. Burada nüveden dolayı bütün manyetik
alan çizgileri tüm sargılardan geçer. Bundan dolayı manyetik akı yoğunluğu 𝑁∅ olur.
Faraday yasasına göre bir devrede manyetik alanın değişmesi ile gerilim indüklenir.
Eğer bobinin içerisindeki ferromanyetik nüve çıkarılırsa (hava nüveli bobin, Şekil
1.39b) manyetik alan çizgilerinin tamamı tüm sargılardan geçmez. Dolayısıyla manyetik
akı yoğunluğunu hesaplamak nüveli bobine göre zordur. Ancak manyetik akı yoğunluğu
bobinden geçen akımla doğru orantılı olduğundan bobinin uçlarında elde edilen gerilim
de akım değişimi ile doğru orantılı olur. Orantı sabitini L dersek indüklenen gerilim,

𝑑𝑖
𝑒 = 𝐿 𝑥 𝑎𝑘ı𝑚ı𝑛 𝑧𝑎𝑚𝑎𝑛𝑙𝑎 𝑑𝑒ğ𝑖ş𝑖𝑚 ℎı𝑧ı = 𝐿 (1.25)
𝑑𝑡

olur. L’ye bobinin öz indüktansı denir.


Bir direnç ve bir bobin içeren devrede devreden akan akımı ve bobin üzerinde
oluşan gerilimi hesaplayalım. Şekil 1.38’de gösterilen devrede, KVL’yi yazarsak,

Şekil 1.40.

𝑣𝐿 + 𝑣𝑅 = 𝐸 (1.26)

olur. 𝑣𝐿 = 𝐿 𝑑𝑖 𝑑𝑡 ve 𝑣𝑅 = 𝑅. 𝑖 olduğundan,

𝑑𝑖
𝐿 + 𝑅𝑖 = 𝐸 (1.2)
𝑑𝑡

olur. Bu diferansiyel denklemi kondansatörlü devrelerin analizinde çözdüğümüz gibi


çözersek devreden akan akımı,

𝐸
𝑖= 1 − 𝑒 −𝑡 𝑅 𝐿 (1.28)
𝑅

olarak buluruz. Direnç üzerinde düşen gerilim,

𝑣𝑅 = 𝑅. 𝑖 = 𝐸 1 − 𝑒 −𝑡 𝑅 𝐿
(1.29)
olur. Bobin üzerindeki gerilim ise,

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 28
𝑣𝐿 = 𝐸 − 𝑣𝑅 = 𝐸 − 𝐸 1 − 𝑒 −𝑡 𝑅 𝐿
= 𝐸𝑒 −𝑡 𝑅 𝐿
(1.30)

olur. Yukarıdaki eşitliklerde 𝐿 𝑅 devrenin zaman sabitidir (𝐿 𝑅 = 𝜏). Böylece devreden


akan akım ve direnç ve bobin üzerindeki gerilim,

𝐸
𝑖= 1 − 𝑒 −𝑡 𝜏
𝑅

𝑣𝑅 = 𝐸 1 − 𝑒 −𝑡 𝜏 (1.31)

𝑣𝐿 = 𝐸𝑒 −𝑡 𝜏

Şekil 1.4’de devreden akan akım ve bobin üzerindeki gerilimin zamanla değişimi
gösterilmiştir. Şekilden görüldüğü gibi yaklaşık 5𝜏 sonra devrenin kararlı hala geldiği
görülmektedir.

Şekil 1.41. Bobinden akan akım ve bobin üzerindeki gerilimin zamanla değişimi.

Örnek: Aşağıda gösterilen devrede 𝐸 = 8𝑉, 𝑅 = 1Ω ve L= 10𝑚𝐻’dir. t=0 anında


anahtar kapatılıyor. Anahtar kapatıldığı andaki (t=0) beslemeden çekilen akımı (i) ve
bobin üzerindeki gerilimi (vL) hesaplayınız.

Çözüm: Anahtar kapatıldığı anda bobinden akım akmaz ve bobin üzerindeki gerilim
maksimumdur. Bobin üzerindeki gerilimin değeri devre elemanları belirler. Bu
durumda bobin, üzerinden akım geçmediği 𝑖 = 0’dir. Dolayısıyla direnç üzerinde gerilim
düşümü olmadığından 𝑣𝐿 = 𝐸 = 8𝑉’dur. Bobin üzerindeki gerilimin zamanla değişimi
aşağıda gösterilmiştir.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 29
Örnek: Örnek 1.15’de gösterilen devrede 𝐸 = 50𝑉, 𝑅 = 10Ω ve L= 2𝐻’dir. t=0 anında
anahtar kapatılıyor. 𝑡 = 0+, 0.2, 0.4, 0.6, 0.8 ve 1𝑠 anlarındaki devreden akan akımı ve
bobin üzerindeki gerilimi hesaplayınız. Ayrıca kararlı haldeki akımı hesaplayınız.

Çözüm: Devrenin zaman sabiti, 𝜏 = 𝐿 𝑅 = 2𝐻 10Ω = 0,2𝑠 olarak bulunur. (1.31)


eşitliğinden devreden akan akımın ifadesi,

𝐸 50𝑉
𝑖= 1 − 𝑒 −𝑡 𝜏
= 1 − 𝑒 −𝑡 0,2𝑠
= 5 1 − 𝑒 −𝑡 0,2𝑠
𝑅 10Ω
olur.

𝑡 = 0+ anında 𝑖 = 5 1 − 𝑒 −0 0,2𝑠
= 0𝐴

𝑡 = 0.2𝑠 anında 𝑖 = 5 1 − 𝑒 −0.2𝑠 0,2𝑠


= 3,16𝐴

𝑡 = 0.4𝑠 anında 𝑖 = 5 1 − 𝑒 −0.4𝑠 0,2𝑠


= 4,32𝐴

Benzer şekilde diğer zamanlar için de hesaplandığında, akımın zamanla değişimi


aşağıdaki gibi olur.

Bobin üzerindeki gerilimin zamanla değişimi ise yine (1.54) eşitliğinden,

𝑣𝐿 = 𝐸𝑒 −𝑡 𝜏
= 50𝑒 −𝑡 0.2𝑠

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 30
şeklinde olur. Yukarıdaki süreler için gerilimin değeri hesaplandığında zamanla
değişimi aşağıdaki gibi bulunur.

Devre kararlı hale ulaştığında ise bobin üzerindeki gerilim sıfır, akım ise
maksimum olur. 𝑖 = 𝐸 𝑅 = 50𝑉 10Ω = 5𝐴 olur.

1.5. Transformatörler
Transformatörler manyetik kuplajlı, dört uçlu, ac gerilimi bir değerden başka bir
değere dönüştüren düzeneklerdir. Giriş geriliminin uygulandığı sargı primer (primary)
sargısı, çıkış geriliminin alındığı sargı da sekonder (secondary) sargısı olarak
adlandırılır. Primer sargısına uygulana gerilimin oluşturduğu manyetik alan ikinci
sargıda bir gerilim indükler. Primer ve sekonder sargıları birbirleri ile temas etmezler.
Dolayısıyla primer ve sokonder tarafları elektriksel olarak izoledir. Düzgün bir manyetik
alan çizgileri oluşması için sargılar üst üste yerleştirilmiş demir levhalara sarılmıştır.
Şekil 1.42’de transformatörün yapısı gösterilmiştir.

Input current Output current

Copper
Source Load
wire

Primary Secondary
winding winding

Iron core
Şekil 1.42. Transformatörün yapısı.

Transformatörler, tellerin sarıldığı nüvenin çeşidine göre demir nüveli, hava


nüveli ve ferrit nüveli olmak üzere üçe ayrılırlar. Demir nüveli transformatörler genelde

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 31
düşük frekanslarda (şebeke frekansı ve ses frekanslarında) kullanılırlar.Demir nüveli
olarak adlandırılmakla birlikte saf demirden üretilmez. 0 ile %6 oranına kadar silikon, 0
ile %3 oranına kadar magnezyum ve 0 ile %0,5 oranına kadar da alüminyum içeren bir
karışımdır. Genellikle transformatör çeliği, elektriksel çelik, laminasyon çeliği, silikon
çeliği veya röle çeliği olarak da adlandırılır. Şekil 1.43’de elektronik cihazlarda
kullanılan çeşitli tiplerdeki demir nüveli transformatörler gösterilmiştir.

Şekil 1.43. Elektronik cihazlarda kullanılan çeşitli tiplerdeki demir nüveli


transformatörler

Demir nüveli transformatörler de nüvenin yapısına göre nüve tipi ve kabuk tipi
olmak üzere ikiye ayrılırlar. Şekil 1.44a’da görüldüğü gibi nüve tipinde primer ve
sekonder sarımları nüvenin ayrı bacaklarına sarılmıştır. Yine Şekil 1.44b’de görüldüğü
gibi kabul tipinde ise primer ve sekonder sarımları aynı bacağa sarılmışlardır.

Leads
Laminated core Laminated core

Leads

Leads

Leads
(a)
(b)
Şekil 1.44. Nüve tipi ve kabuk tipi demir nüveli transformatörler.
Demir nüveli transformatörler 50𝑘𝐻𝑧 üzeri frekanslarda histerisis ve Eddy
akımlarından kaynaklanan kayıplar fazla olduğundan yüksek frekanslarda

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 32
kullanılmazlar. Onun yerine hava nüveli ve ferrit nüveli transformatörler kullanılır.
Ferrit esas itibariyle güçlendirilmiş demir oksit bileşiğidir. Örneğin en çok kullanılanlar
magnezyum çinko demir oksit (𝑀𝑛𝑎 𝑍𝑛(1−𝑎) 𝐹𝑒2 𝑂4 ) ve nikel çinko demir oksit
(𝑁𝑖𝑎 𝑍𝑛(1−𝑎) 𝐹𝑒2 𝑂4 )’dir. Ferrit transformatörler birkaç kHz’den birkaç yüz MHz kadara
olan işaretlerde kullanılırlar. Özellikle radyo frekans devrelerinde sıkça kullanılırlar.
Şekil 1.45’de bir ferrit nüveli transformatör örneği gösterilmiştir.

Şekil 1.45. Ferrit nüveli transformatör.

Hava nüveli bobinlerde ise sarımlar plastik gibi mayetik olmayan malzemeler
üzerine yapılır. Böylece nüve kayıpları az olur. Dolayısıyla frekanslarda kullanıma
uygundur. Ancak endüktans değeri de küçük olur.
Şekil 1.46’da bu üç tip transformatörün sembolleri gösterilmiştir.

(a) Demir nüveli (b) Ferrit nüve (c)Hava nüveli


Şekil 1.46. Transformatörün sembolleri.

1.5.1 Transformatör dönüştürme oranı

Yukarıda da belirtildiği gibi transformatör ac gerilimler arasında dönüşüm sağlar.


Primer sargısının sekonder sargısına oranı dönüştürme oranı olarak adlandırılır ve a ile
gösterilir. Dönüştürme oranı sarım sayıları ile ayarlanabilir.Şekil 1.47’de gösterildiği
gibi ideal bir transformatörde giriş ve çıkış gerilimleri arasındaki oran sarım sayıları ile
aşağıdaki gibi ayarlanabilir.

𝑣𝑝 𝑁𝑝
= =𝑎 (1.32)
𝑣𝑠 𝑁𝑠

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 33
Flux

ip is

vp Np Ns vs Load

Pin Pout
Şekil 1.47. İdeal transformatör.

Giriş ve çıkış akımları arasındaki oran ise,

𝑖𝑝 𝑁𝑠 1
= = (1.33)
𝑖𝑠 𝑁𝑝 𝑎

şeklindedir. Dolayısıyla ideal bir transformatörde primer tarafındaki güç sekonder


tarafındaki güce eşittir. Yani primer tarafındaki gerilim sekonder tarafına örneğin 10
kat artırılarak dönüştürülmüşse sekonder tarafındaki akım primer tarafındaki akımın
1 10’udur.

𝑣𝑝 𝑖𝑝 = 𝑣𝑠 𝑖𝑠 (1.34)

Şekil 1.48’de gösterildiği gibi sekonder ucuna bağlanan bir yük primer tarafında
görünen değeri kolayca bulunabilir.Buradan primer tarafından görülen direncin değeri,

ip is ip RL’
vp RL Reduce to vp

Şekil 1.48. Yansıyan empedans.

2
𝑣𝑝 𝑁𝑝
𝑅𝐿′ = = 𝑅𝐿 (1.35)
𝑖𝑝 𝑁𝑠

şeklindedir. (1.32) ve (1.33) eşitliklerinden,

2
𝑣𝑝 𝑎𝑣𝑠 𝑣𝑠 𝑁𝑝
𝑅𝐿′ = = = 𝑎2 = 𝑎2 𝑅𝐿 = 𝑅𝐿 (1.36)
𝑖𝑝 𝑖𝑠 𝑎 𝑖𝑠 𝑁𝑠

olur.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 34
1.5.2. Transformatörlerin polaritelerinin belirlenmesi

Transformatörler bazen seri ve paralel bağlanabilirler (özellikle güçlerinin


yetmediği durumlarda). Transformatörler seri paralel bağlandıklarında polariteleri
önemli olur. Transformatörlerin polariteleri Şekil 1.49’de gösterildiği gibi birer uçları
ortak bağlanarak diğer uçları arasına bir voltmetre bağlanarak bulunabilir. Örneğin
transformatörün giriş gerilimi 220V çıkış gerilimi 40V ise ve aşağıdaki bağlantılar
yapıldığında voltmetrede giriş ve çıkış gerilimlerinin farkı ölçülüyorsa giriş ve çıkış
işaretlerinin fazları aynı, giriş ve çıkış gerilimlerinin toplamı ölçülüyorsa giriş ve çıkış
işaretleri zıt fazlı demektir.

Jumper Jumper

220V 40V 220V 40V

V V
180V 260V

Şekil 1.49. Transformatörlerin giriş ve çıkışlarının polaritelerinin belirlenmesi.

1.5.3. Transformatör yağları


Yüksek gerilim transformatörlerinde sarımlar arasındaki izolasyonu artırmak,
ısınan nüveyi ve bobini soğutmak için petrol bazlı çok ince yağlar kullanılır.
Kullanılmakta olan yağlarreçine, parafin ve hidrokarbon yağlardır.Bu yağlar ham
petrolün rafine edilmesi ile elde edilir.Bunlar Poli Carbon Bifenil(PCB) yağlardır. En
önemli özellikleri yanmaması, ısı transferini iyi yapabilmesi için viskozitesi düşük
olması, içerisinde inorganik asit ve korozyon oluşturacak maddeler olmaması, patlama
sıcaklığının çok yüksek olmasıdır.

1.5.4. Transformatör çeşitleri

Orta uçlu transformatör: Transformatörün sekonder sargısına ilave bir uç eklenerek


ortak uçlu transformatörler elde edilir. Böylelikle tek bir sargı ile üç farklı çıkış gerilimi
elde edilebilir.Şekil 1.50’de orta uçlu transformatör örneği gösterilmiştir.

5V
20V
15V

Şekil 1.50. Orta uçlu transformatör.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 35
Çok çıkışlı transformatörler: Çoğu transformatör sekonder tarafında birden fazla
sargı kullanılarak çok çıkışlı olacak şekilde tasarlanır. Her bir farklı çıkış gerilimi için
ayrı sargı kullanılır. Akım, gerilim transfer oranları her bir sargı için sarım sayıları ile
ayarlanabilir. Çıkış sargıları Şekil 1.51’de gösterildiği gibi seri bağlanarak çıkış
gerilimlerinin toplamı veya farkı elde edilebilir. Bu bağlama yapılırken çıkış
gerilimlerinin polaritelerine dikkat etmek gerekir. Ayrıca aynı çıkış gerilimine sahip
uçlar yüke verilen akımı artırmak için paralel de bağlanabilir.

Şekil 1.51. Çok çıkışlı transformatörlerin seri bağlanması.

Oto transformatörleri: Şekil 1.52’da gösterildiği gibi tek sarımdan ve orta uçtan oluşan
transformatörlerdir. Oto transformatörleri diğer transformatörlere göre daha ucuz,
daha hafif, daha küçük, kaçak reaktansı küçük, kayıplar az olmasına rağmen primer ve
sekonder uçları aynı sargı üzerinde olduğundan giriş ile çıkış arasında elektriksel
izolasyon yoktur. Bu tip transformatörler çoğunlukla empedans dönüştürmek için
kullanılırlar.A ve B uçlarına 𝑉𝑃 gerilimi uygulandığında her bir sargıdaki gerilim 𝑉𝑃 𝑁𝑃
olur. Sekonder uçları arasındaki gerilim ise,

IP NP-NS
IS
VP
C
NS VS
Load

IP B IS

Şekil 1.52. Oto transformatörler.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 36
𝑉1
𝑉2 = 𝑁 (1.37)
𝑁𝑃 𝑆

olur. Buradan,

𝑉𝑆 𝑉𝑃
= (1.38)
𝑁𝑆 𝑁𝑃

olur.
Oto transformatörlerde çıkış sargısının ucu sargı boyunca herhangi bir noktadan
alınabilecek şekilde tasarlanarak ayarlı oto transformatörler yapılmış olur. Bu tip
transformatörlere varyak (variac) adı verilir.

1.6. Röleler
Röleler elektriksek olarak açılıp kapatılabilen anahtarlardır. Genel olarak mekanik
röle, reed röle ve yarıiletken röle olmak üzere üç tipi vardır. Mekanik rölenin genel
yapısı Şekil 1.53’de gösterilmiştir. Mekanik röle temel olarak nüve üzerine sarılmış
bobinden ve kontak uçlarından oluşur. Mekanik röleler hem dc he ac gerilimlerle
tetiklenebilirler. Çalışma gerilimleri ve akımları oldukça yüksektir (yüzlerce Volt ve
onlarca Amper mertebesinde). Anahtarlama hızları ise oldukça düşüktür (onlarca ms
mertebelerinde). dc gerilimle tetiklenenlerin tetikleme gerilimi 6V, 12V veya 24V’dur. ac
gerilimle tetiklenenlerin tetikleme gerilimi 110V veya 220V’dur. Rölenin kataloğunda
tetikleme gerilimi, bobin direnci ve bobinden akan akımın değeri verilir.

Şekil 1.53. Mekanik röle.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 37
Şekil 1.54’de rölelerin sembolleri gösterilmiştir. Röleler tek kontaklı veya iki
kontaklı olabilir (Single Pole Single Throw SPST, Single Pole Double Throw SPDT). Çift
kontaklılar da tek bobinden tetiklenir.

Şekil 1.54. Rölelerin devre sembolleri.

Şekil 1.55’de reed rölenin yapısı gösterilmiştir. Bu tip röleler esnek iki adet
metalden oluşurlar. Etrafı bir bobin ile sarılmıştır. Bobinden akım geçtiğinde oluşna
manyetik alan esnek metal uçları birbirine temas ettirir ve kontak sağlanmış olur. Bazı
reed rölelerde bobin yoktur. Röle bir mıknatıs yaklaştırıldığında kontaklar bir birini
çeker. Çalışma gerilimleri ve akımları mekanik röleye göre oldukça düşüktür. Örneğin
üzerlerinden geçecek akım maksimum birkaç Amper mertebesindedir. Anahtarlama
hızları ise mekanik röleden daha iyidir ve 0,2ms ile 2ms arasındadır.

Şekil 1.55. Reed röle.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 38
Yarıiletken röleler adı üzerinde yarıiletkenlerden yapılırlar. Şekil 1.56’da
yarıiletken röle örneği gösterilmiştir. Hem çalışma gerilimleri (onlarca, yüzlerce Volt)
hem de çalışma akımları (onlarca, yüzlerce Amper) oldukça yüksektir. Anahtarlama
hızları ve fiyatları mekanik rölelere göre çok çok yüksektir (ns mertebelerinde).
Fiyatları ise mekanik rölelere göre oldukça yüksektir. Giriş gerilimindeki değişimler
röleyi zarar verebilir. Bu da en önemli dezavantajıdır.

Şekil 1.56. Yarıiletken röle.

Rölenin sürülmesi
Şekil 1.57’de röle bobinin dc gerilim ile sürülmesi gösterilmiştir. Şekil 1.57a’da
röle bobini npn tranzistör ile sürülmüştür. Burada giriş gerilimi 12𝑉 olduğunda npn
tranzistör iletime geçer ve röle bobininden akım geçer. Rölenin açık olan kontağı
kapanır, kapalı olan kontağı da açılır.Tranzistör kesime gittiğinde bobin üzerinde çok
büyük değerli anlık ters gerilimler oluşur. Bu gerilim tranzistörü bozabilir. Bunun için
röle bobine tıkama yönünde bir diyot bağlanır. Bu diyot seçilirken ters bozulma
geriliminin besleme geriliminin yaklaşık 10 katı olmasına dikkat edilir.
𝑅1 direncinin değeri hesaplanırken bobinin kataloğundan yararlanılır. Örneğin
DS2Y-S-DC12V tipi röle için katalogda tetikleme gerilimi 12V, bobin direnci (coil
resistance) 720Ω ve bobinden akan akım (nominal operating current ) 16,7𝑚𝐴 olarak
verilmiştir. Tranzistör iletime geçtiğinde bobinden geçen akım 16,7𝑚𝐴 olmalıdır.
Tranzistör iletime geçtiğinde doyumda olmalıdır. Yani doyum akımı, 𝐼𝐶 𝑠𝑎𝑡 = 16,7𝑚𝐴
olur. Tranzistörü doyum sınırında kabul edip ve tranzistörün akım kazanının da
minimum değerini alarak baz akımı,

𝐼𝐶 𝑠𝑎𝑡
𝐼𝐵 = (1.39)
ℎ𝑓𝑒 (𝑚𝑖𝑛)

olur. Baz emetör çevriminden 𝑅1 direncinin değeri,

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 39
12𝑉 − 𝑉𝐵𝐸 (𝑠𝑎𝑡)
𝑅1 = (1.40)
𝐼𝐵

olur.
Şekil 1.57b’de röle bobini pnp tranzistör ile sürülmesi gösterilmiştir. Burada giriş
gerilimi 0𝑉 olduğunda pnp tranzistör iletime geçer ve röle bobininden akım geçer.
Rölenin açık olan kontağı kapanır, kapalı olan kontağı da açılır.

+12V

D1 RLY1

VIN R1
Q1

(a) rölenin npn tranzistör ile sürülmesi.


+12V
VIN R1
Q1

RLY2 RLY2
D1

(b) rölenin pnp tranzistör ile sürülmesi.


Şekil 1.57. röle bobinin dc gerilim ile sürülmesi

Eğer röle ac gerilimle sürülüyorsa bobine paralel seri RC devresi eklenir. Böylece
bobin üzerinde oluşan ters gerilim kondansatör üzerinde tutulur. Burada kullanılacak
kondansatörün çalışma gerilimi oldukça yüksek (yüzlerce Volt) mertebesinde olmalıdır.

1.7. Kılıf tipleri


Günümüzde aktif ve pasif elektronik devre elemanları çoğunlukla “yüzey montaj”
(smd, surface mount device) olarak adlandırılan kılıf tiplerinde üretilmektedir. Klasik
“through hole” kılıf tipinde devre elemanı kartın bir yüzeyinden yerleştirilip diğer
yüzeyden lehimlenirken, yüzey montaj elemanlarda ise eleman yerleştirildiği kart
yüzeyinden lehimlenir.
SMD pasif devre elemanları genel olarak “Small Flat Chips”, “Large Flat Chips”,
“Wide Termination Chips”, “Very Large Ceramic Chips”, “Super Large Ceramic Chips”
gibi alt gruplara ayrılan çok farklı kılıf tiplerinde üretilmektedirler. Tablo 1.7’de bu kılıf
tiplerinden bazıları gösterilmiştir.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 40
Kılıp tipi, inch Kılıp tipi, metrik Boyut (LxW), inch Boyut (LxW), metrik
008004 0201mm 0.008 x 0.005 0.2mm x 0.1mm
01005 0402mm 0.016 x 0.008 0.4mm x 0.2mm
0201 0603mm 0.024" x 0.012" 0.6mm x 0.3mm
0402 1005mm 0.04" x 0.02" 1mm x 0.5mm
0603 1608mm 0.063" x 0.031" 1.6mm x 0.8mm
0612 1632mm 0.06" x 0.125" 1.6mm x 3.2mm
0805 2012mm 0.08" x 0.05" 2mm x 1.2mm
1008 2520mm 0.10" x 0.08" 2.5mm x 2.0mm
1206 3216mm 0.125" x 0.06" 3.2mm x 1.6mm
1210 3225mm 0.125" x 0.10" 3.2mm x 2.5mm
1411 3528mm 0.14" x 0.11" 3.5mm x 2.8mm
1812 4532mm 0.18" x 0.12" 4.5mm x 3.2mm
2010 5025mm 0.20" x 0.10" 5.0mm x 2.5mm
2512 6332mm 0.25" x 0.12" 6.3mm x 3.2mm
Tablo 1.7. SMD pasif devre elemanı kılıf tipleri.

Pasif devre elemanları dizgi makinasında kullanıma uygun şekilde “makara(reel)”


olarak adlandırılan tiplerde ve her bir makarada 5000 ile 20000 adet arasında değişen
sayılarda üretilir. Makaraların çapı standart olarak ya 7” (178mm) ya da 13”
(330mm)’dir.

Şekil 1.58. Makaranın genel görünümü.

Aktif elemanlarda ve entegrelerde en çok kullanılan bacak yapıları Tablo 1.8’de


gösterilmiştir.
Gull-Wing Leads Flat Leads J-Leads

Tablo 1.8. Aktif elemanlarda ve entegrelerde en çok kullanılan bacak tipleri.


Diyot ve tranzistör için en çok SOT (Small Outline Package) kılıf tipleri kullanılır. Bu
seride çok türde kılıf tipi olmakla birlikte en çok SOT23 kılıf tipi kullanılır. Bunun
ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN
1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 41
dışında SOT89, SOT143 ve SOT223 kılıf tipleri de sıklıkla kullanılır. SOT23 kılıf tipi
Japon standardında SC59 olarak adlandırılır. Ayrıca Motorola çoğunlukla güç
elemanlarında kullanılan ve eski TO220 kılıfın alternatifi olan DPAK (D2PAK, DDPK)
kılıf tipi grubunu geliştirmiştir. Bu kılıf tipi genel olarak TO-263 kılıf tipi olarak
standartlaştırılmıştır. Tablo 1.9’da bu kılıf tipleri gösterilmiştir.

SOT23 SOT89 SOT143

SOT223 TO220 TO-263

Tablo 1.9. Diyot ve tranzistörlerde kullanılan kılıf tipleri.

Entegrelerde genellikle üç tip bacak yapısı kullanılır. Bunlar gull-wing (martı kanadı), J-
lead ve flat yapılarıdır. Şekil 1.59’da bu yapılar gösterilmiştir.

(a) (b) (c)


Şekil 1.59. Entegrelerde kullanılan bacak yapıları.

Entegrelerde kullanılan kılıf tipleri ise aşağıda özetlenmiştir.

SOIC (Small Outline Integrated Circuits):yaklaşık 10 farklı türü olan SOIC kılıf tipi en
çok kullanılan kılıf tiplerinden biridir. Tablo 1.10’da SOIC kılıf tiplerinin çeşitleri
gösterilmiştir.

Kılıf Bacak aralığı Resim


İsim Açıklama
genişliği (mm)

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 42
(mm)

SO Small Outline 3.97 1.27

Small Outline
SOM 5.60 1.27
Medium

Small Outline
SOL 7.62 1.27
Large
Small Outline
SOP 7.62 1.27
Package (Japonya)

Small Outline J-
SOJ ve
Lead (pins are J- 7.62 1.27
SOLJ
Leads)

Very Small Outline


VSOP 7.62 0.65
Package

Shrink Small
SSOP 5.3 0.65
Outline Package

Quarter Small
QSOP 3.97 0.65
Outline Package

Tablo 1.10. SOIC kılıf tiplerinin çeşitleri

TSOP (Thin Small Outline Package): Kılıf yüksekliği yaklaşık 1mm, bacaklar
arasındaki mesafe ise yaklaşık 0.5mm olan kılıf tipidir. RAM veya flash memory
entegrelerinde sıklıkla kullanılır. Kılıf genişliği SOIC kılıf tiplerine göre daha geniştir.
Şekil 1.60’da örnek bir TSOP entegresi gösterilmiştir.

Şekil 1.60 TSOP kılıf tipi.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 43
PLCC (plastic leaded chip carrier): Bu kılıf tipinde bacaklar J-Lead tipindedir ve
bacaklar arasndaki mesafe sabit olup 1.27mm’dir. Çoğunluğu bu tip entegreler için
kılıflar mevcuttur ve entegre kılıf içerisine oturtulur. Şekil 1.61’de bu kılıfa örnek bir
entegre gösterilmiştir. Bu kılıf tipinin farklı bir LCC Leadless Chip Carrier adında
bacaksız bir versiyonu da vardır.

Şekil 1.61 PLCC kılıf tipi.

Flat Packs: En eski SMD kılıf tiplerinden biri olan Flap Pack’de bacaklar arasındaki
mesafe 1.27mm’dir Şekli Şekil 1.62’de gösterilmiştir.

Şekil 1.62. Flat Pack kılıf tipi.

QFP (Quad Flat Pack): Entegrenin dört tarafında gull wing tipi bacak bulunan kılıf
tipidir. Low Profile QFP (LQFP) ve Thin QFP (TQFP) gibi farklı tipleri vardır. QFP
kılıflarda entegre yüksekliği en az 1.6mm iken LQFP’lerde 1.4mm, TQFP’lerde
ise1mm’dir. Şekil 1.63’de QFP kılıf tipi örneği gösterilmiştir.

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 44
Şekil 1.63. QFP kılıf tipi.

BGA (Ball Grid Array): En çok kullanılan SMD kılıf tiplerinden biri olan BGA’lar
bacaksız kılıf tiplerindendir. Entegrenin pinleri yanlardan çıkarılmaz, entegrenin altında
yer alır. Özellikle çok bacaklı entegrelerde alandan büyük tasarruf sağlar. Şekil 1.64’de
örnek bir BGA entegresi gösterilmiştir.

Şekil 1.64. BGA kılıf tipi.

WSON (Very Very Thin Small Outline No Lead Package):Özellikle Texas Instruments
firmasının çok kullandığı, ynlarda bacağın olmadığı ama bacak uçlarının gözüktüğü kılıf
tipidir. Şekil 1.65’de genel görünümü gösterilmiştir.

Şekil 1.65. WSON kılıf tipi

ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI, DR. İSMAİL TEKİN


1. BÖLÜM: TEMEL ELEKTRONİK DEVRE ELEMANLARI 45

You might also like