Professional Documents
Culture Documents
Meti̇n Türleri̇ Testi̇
Meti̇n Türleri̇ Testi̇
19 TÜRKÇE
METİN TÜRLERİ
1. Osmanlı aile ve konak hayatını bütün ayrıntıları ile 4. Aşağıdaki cümlelerden hangisi bir şiirden alınmış
anlatan Samiha Ayverdi’nin “İbrahim Efendi Konağı” olabilir?
adlı romanı, dönemine göre akıcı bir üslupla ve güzel
bir Türkçe ile yazılmıştır. Yazar bu eserde okuyucu- A) Okyanus diplerinde sıcak su kaynakları vardır.
larını Osmanlının son akşamına götürür. Dönemin B) Meltem, gideceğimizi duyunca çok heyecanlandı.
Türkçesinin bütün zenginliğini yansıtan bu roman, son C) Gecenin ırmağında yüzüyor zambaklar.
dönem Osmanlı tarihini renkli sahnelerle canlandırıyor.
D) Arkadaşına isim takmak hoş bir şey değildir.
Bu parça aşağıdaki metin türlerinin hangisinden
alınmıştır?
METİN TÜRLERİ
7. İnsan 5 yaşına gelmeden anlıyor açlığın öldürdüğünü, 10. Hayatla temel bağlarımızdan biri olan dil, bilindiği gibi
soğuğun dondurduğunu, ateşin yaktığını. Sevgisizliğin insanlar arasındaki iletişimi sağlayan ve pek çok tanımı
insanın canını acıttığını... Duyguları, nesneleri, kişileri, olan bir anlatım aracıdır. Bebekler, dil gelişimi ve öğre-
çevresini tanıyor. Her şey ona çok büyük görünüyor: nimine donanımlı olarak doğarlar. Dünyaya geldikleri
ev, masa, anne, baba...10’una gelmeden oyunla, sayı- andan itibaren de insan sesini, insan sesleri içerisinde
larla, harflerle tanışıyor. Dünyanın evde, okulda kendi- de annelerinin seslerini ayırt edebilirler. Yaradılış gere-
sine anlatılandan da büyük olduğunun farkına varıyor. ği, bir eksiklik olmadığı sürece, bütün çocukların fizik-
sel ve dilsel gelişiminde belli bir düzen vardır.
Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir?
Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Anı B) Deneme
C) Söyleşi D) Gezi yazısı A) Deneme B) Makale
C) Hikâye D) Eleştiri
8. Kardeşinizi seviyor musunuz? Bu da soru mu diyor-
sunuz? Kardeşini kim sevmez ki? Peki, kardeşinizin 11. Üçüncü sınıfta okuyordum. Bir bahar günüydü.
hayatınızdaki yeri ile ilgili hiç düşündünüz mü? Bazen Arkadaşlarımızın çiğdem toplamaya gittiğini duymuş-
en yakınımızdaki değerlerin farkına varamayabiliyo- tuk. Biz de gitmeye karar verdik. Ormanda çiğdem çok-
ruz. Kardeşiniz; aynı anne babayı, aynı çatıyı, aynı tu. Bu yüzden ormana gitmemiz gerekirdi. Cumartesi
yemeği paylaştığınız ilk arkadaşınız. Onun değerini günü gidebilirdik. Hasan’la sözleştik. Cumartesi erken-
bilin. Hayat, sevinçleri ve sevgileri paylaştıkça güzel! den kalktım. Kahvaltımı yaptım. Hasan’la buluştuk.
Kardeşler de bu paylaşımları yapabildiğimiz en önemli Karabaş’ı da yanımıza aldık. Akşama kadar çiğdem
kişiler. topladık. Çiğdemleri topraktan çıkarıp onların yumrula-
Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir? rını yemek çok güzeldi! Hasan’la geçirdiğimiz o eğlen-
celi günü hiç unutamıyorum.
A) Makale B) Söyleşi
C) Deneme D) Anı Bu metnin türü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Anı B) Deneme
9. Aşağıdaki metinlerden hangisi yay ayraç içinde ve- C) Söyleşi D) Gezi yazısı
rilen türde yazılmamıştır?
A) T
ıp, felsefe, matematik, astronomi, fizik, kimya ve 12. Aşağıdaki metinlerden hangisi yay ayraç içinde ve-
müzik gibi çeşitli alanlarda seçkinleşmiş olan İbn-i rilen türde yazılmamıştır?
Sina (980-1037), her şeyden önce bir hekimdir. Bu A) Genç köylü, yolculuğun ikinci günü, olduğu yerde
alandaki çalışmalarıyla tanınmıştır. Tıpla ilgili birçok rahat oturamamaya başladı. Yola çıktığı andan beri
eser kaleme almıştır. (Biyografi) açtı. Köyden aldığı azıcık yufkayı kamyona biner
B) A
dım Halil İnalcık. 7 Eylül 1916’da İstanbul’da binmez yemişti. Yanı başında kuru ve siyah bir ek-
doğdum. Babam Kırım göçmenlerinden Seyit meği ağır ağır geveleyen diğer yolcuya yutkunarak
Osman Nuri Bey, annem Ayşe Bahriye Hanım’dır. bakıyor, gözlerini kapatarak kafasını kamyonun
Çocukluğum hep savaş yıllarında geçti. 1924 yılın- sarsılan tahtalarına dayıyordu. (Hikâye)
da, ailemle birlikte Ankara’ya yerleştim ve ilkokulu B) Ş
ehmuz: Merhaba ağabey!
buradaki Gazi İlkokulunda bitirdim. (Otobiyografi) Cevdet: Merhaba kardeşim. Hoş geldin.
C) K
onya İl Millî Eğitim Müdürlüğü tarafından yürütü- Şehmuz: Hoş bulduk abi. Ne o, arkadaşınla tanış-
len “Ekip 42 Projesi” kapsamında bir lisede düzen- tırmayacak mısın?
lenen etkinlikte, öğrenciler Cahit ZARİFOĞLU’nun Hulusi: Şeey, ben Hulusi. Duvar ustasıyım.
“Ağaçkakanlar” adlı eserinin kendilerine katkılarını Şehmuz: (Elini uzatarak) Memnun oldum. Ben
ve düşündürdüklerini aktardılar. Kaymakam Ömer Şehmuz. Ben de şu gördüğün tartıyla geçinip gidi-
Lütfi Yaran, bu etkinliğin önemine dikkat çekerek, yorum işte. (Tiyatro)
“Kitap okumanın toplumların gelişiminde büyük C) B
ir varmış bir yokmuş... Evvel zaman içinde, kalbur
etkisi var. Ülkemizin geleceği için kitap okunması saman içinde... Köylerden bir köyde, evlerden bir
şarttır.” dedi. (Haber Yazısı) evde bir karı koca yaşıyormuş. Allah onlara dünya-
D) O
kumak, okumak, okumak… Okudukça çözülür yu- lık üstüne dünyalık vermiş de dünya eğlencesi bir
mak. Okumak üzerine çok yazılar yazıldı, yazılıyor, çocuk vermemiş. (Efsane)
yazılacak. İnsan unutmaya yatkın bir varlıktır. Bu D) G
ünlerden bir gün Oğuz Kağan Tanrı’ya yalvarırken
yüzden sürekli vurgulamak gerekir okumanın öne- karanlık bastı. Gökten bir gök ışık indi. Güneşten
mini. “Öğrenmek için değil, yaşamak için okuyo- ve aydan daha parlaktı. Bu ışığın içinde alnında
rum.” diyor Flaubert. Demek ki okumaktan maksat kutup yıldızı gibi parlak bir ben bulunan çok güzel
yaşamak. (Eleştiri) bir kız duruyordu. (Destan)