Professional Documents
Culture Documents
Antropolojinin Konusu Ve Alanı PDF
Antropolojinin Konusu Ve Alanı PDF
Antropoloji Nedir ?
İ l k b a k ı ş t a a n t r o p o l o j i k a r a ş t ı r m a l a r v e b u a r a ş t ı r m a l a r ı n uygu
l a m a l a r ı , birbirleriyle ilişkisi o l m a y a n girişimlerin bir k a r m a ş a s ı olarak
görünebilir. Oysa, Ojibwa kızılderilileri a r a s ı n d a kişilik ve k ü l t ü r , Avus
t r a l y a yerlileri a r a s ı n d a k a n gruplarının dağılımı, N a v a j o dilinin yapısı
ve o r t a Afrika N u e r l e r i n i n k ü l t ü r l e r i n i n bir analizi gibi a r a ş t ı r m a l a r
a r a s ı n d a p e k göze ç a r p m a y a n ilişkiler vardır. B u n u n l a birlikte, daha
ileri ve d a h a d i k k a t l i bir inceleme bu a r a ş t ı r m a l a r ı ve bilimin geneli
içinde y e r a l a n p e k çok a r a ş t ı r m a y ı birbirine k e n e t l e y e n o r t a k b a ğ ı
açığa çıkarabilir. Antropolojide t e m e l bir t e m a vardır. Bu, a r a ş t ı r m a n ı n
h e r bir b i r i m i n i n k ü ç ü k ölçekle de olsa, a r a ş t ı r m a n ı n geri k a l a n bölüm
lerine eklenmesine y a r d ı m c ı olduğu temasıdır. Bu t e m a n ı n elden geldi
ğince açık bir biçimde t a n ı m l a n m a s ı , antropolojinin ilk görevi olmalıdır.
H e m k ü l t ü r ü n gelişmesi h e m d e y a ş a m a alışkanlığı v e o r t a k l a ş a
çalışma, belki de i n s a n ı n elinde b u l u n d u r d u ğ u en değerli varlığı olan
g ü d ü m s e l emeğine o l a n a k s a ğ l a y a n dil, yalnızca i n s a n ı n diğer insanlarla
d o ğ r u d a n iletişimim olanaklı k ı l m a y ı p , a y n ı z a m a n d a o n u n deneyim
l e r i n i n ve bilgilerinin s a k l a n m a s ı n a , b u n l a r ı n gelecek k u ş a k l a r a ak
t a r ı l m a s ı n a d a o l a n a k sağlamıştır. H a y v a n l a r a b e n z e m e y e n insanlar
diğer i n s a n l a r ı n d o ğ r u d a n deneyler ve gözlemler aracılığıyla bildiklerini
y e n i d e n öğrenmek ve o n l a r ı n h a r e k e t l e r i n i t a k l i t e t m e k z o r u n d a değil
lerdir. Onlar bilgilerinin ç o ğ u n u k o n u ş m a ya da yazılmış sözcükler ara
cılığıyla k a z a n ı r l a r . Dil, i n s a n l a r a sadece çağdaşlarının deneyimlerini
değil, a y n ı z a m a n d a k e n d i l e r i n d e n önce y a ş a m ı ş p e k çok kuşağın de
neyimlerini p a y l a ş m a olanağını d a sağlar. Yazıyı b i l m e y e n t o p l u m l a r d a
bile i n s a n l a r ı n u z a k geçmişteki k u ş a k l a r ı n ı n başardığı y a r a r l ı icat ve
keşiflerden, h a t t a b u n l a r d a h a d a geliştirilerek, k o l a y c a y a r a r l a n ı l m ı ş t ı r .
en eski insan türlerine ait bazı izlerin kalıtsal olarak çağımız insanına
geçtiğine ilişkin kimi kanıtlar da vardır.
Kültürel ve dilsel değişmelere ilişkin belgelerimiz henüz eksiktir.
Öyle görülüyor ki, insanın kültürel ve dilsel gelişmesinin çok geniş ve
genel dönemleri dışında ilk evrelerini yeniden kurmak olası değildir.
Yine de kültürel farklılıkların zamanın ilerleyen akışıyla birlikte tü
müyle arttığı görülebilir. Günümüz dillerinin ve kültürlerinin yoğun
bir biçimde karşılaştırılması, onlar arasındaki sayısız farklılıkları ve
uzak geçmişteki kökenlerini açığa çıkaracaktır. Bu kültürel ve dilsel
farklılıkların bazı psikolojik farklılıklar gibi kalıtım yoluyla geçmiş
olamayacağı belirtilmelidir. Bütün insan toplumları, davranışları
kültürel çevre tarafından etkilenmediği sürece eşit ölçüde değişebilir
görünürler. Binlerce yıllık temas ve değişik insan türleri arasındaki
karışım ve melezleşme sonucunda kültürel ya da öğrenilmiş davranışlar
hatta yemek yemek, uyumak, nefes almak gibi dürtüler ya da gerek
sinimler bile bütünüyle değişir. Eğer insanlar arasında kalıtsal yolla
kazanılmış ve fiziksel nitelikli olmayan özelliklere yani psikolojik ve
insanî değerlere dayalı herhangi bir anlamlı çeşitlilik oluşturulamı-
yorsa birarada yaşam zorlaşır.
Biyolojik Antropoloji
B u n l a r : İ k l i m , yükseklik, k a y n a k l a r ı n dağılımı, i n s a n n ü f u s u n u n
y o ğ u n l u ğ u ve dağılımı, t o p l u l u k l a r ı n genetik yapısını etkileyen seçici
faktörler ve uyum mekanizması gibi faktörler arasındaki ilişkilerin
ekolojik a ç ı d a n araştırılması gibi k o n u l a r d ı r . Gene b u n l a r öte y a n d a n ,
sosyal ve k ü l t ü r e l olgular ile k a r m a ş ı k bir ilişki içindedirler. Ekolojik
y a k l a ş ı m l a ilgili çevre fizyolojisi, yerleşik y a ş a m d a düzenlemeler, d a h a
y ü k s e k yerlere göç ya da bazı b a k ı m l a r d a n u z a y u ç u ş l a r ı n d a k i ağır
lıksız o r t a m s o r u n u ile ilgilenir. B u n l a r ı n bir kesimi, gençlerde b ü y ü m e
ö r ü n t ü l e r i , b e s l e n m e n i n etkileri, fizik y a d a v ü c u t biçimlerinden t u t u n ,
b u n l a r l a az çok bağıntılı diğer biyolojik ve k ü l t ü r e l işlev biçimleri ara-
ANTROPOLOJİNİN KONUSU VE ALANI 17
Evrimin bir ürünü olarak insanı anlamak için, bütün yaşam biçim
lerinin gelişmelerinin bazı noktalarının ve yaşamın kendi doğasının
anlaşılması gerekir. Biyolojik antropolog ilgisini daha çok, insanın fizik
özelliklerinin tarihi üzerinde yoğunlaştırır. O, ilk insanın izlerini bulmak
için yeryüzünde araştırmalar yapar. İlk insan biçimleri kendi aralarında
ve modern insan ile dikkatlice karşılaştırılırlar. Bu tür karşılaştırmalar
dan; en eski insan topluluklarından günümüzde yaşayan insan top
luluklarına kadar geçen süre içinde ortaya çıkan belli yapısal özel
likler ya da bu özelliklerin bir bölüğü izlenebilmektedir. Böylece, belli
ayırd edici bir özelliğin insanlar arasında ilk kez ne zaman ortaya çık-
18 GÜRBÜZ ERGİNER
B u g ü n i n s a n l a r dış g ö r ü n ü m l e r i n d e k i farklılıklarına k a r ş ı n t e m e l
yapılarıyla hepsi birbirlerine benzerler. Onların t a m a m ı , t a r i h i oldukça
iyi bilinen t e k bit t ü r e , h o m o sapiens t ü r ü n e aittirler. T a r i h öncesinin
e r k e n d ö n e m l e r i n d e b a ş k a t ü r l e r d e o r t a y a çıkmıştır. E ğ e r z a m a n içinde
y e t e r i n c e geriye gidersek i n s a n ı n h e n ü z o r t a y a çıkmadığı bir d ö n e m
b u l u r u z . Şurası gerçektir ki, g ü n ü m ü z i n s a n ı i n s a n biçiminde o l m a y a n
d a h a eski biçimlerden o r t a y a çıkmıştır. E v r i m sürecinin incelenmesiyle,
i n s a n ı n i n s a n o l m a y a n bir a t a d a n geliştiğini v e y a v a ş yavaş fakat
sürekli olarak seyreden değişme sürecinin i n s a n vücudunda ortaya
çıkardığı değişmelerin de biyolojik antropolojinin bir dalını oluşturdu
ğunu görürüz. Bu tür araştırmalardan, insanın yavaş yavaş diğer
h a y v a n l a r d a n nasıl farklılaştığını, o n u n b u g ü n beliren bedensel özel
likleri nasıl edindiğini, i n s a n l a r ı n k e n d i a r a l a r ı n d a nasıl bir farklılaş
m a y a u ğ r a d ı k l a r ı n ı ve i n s a n biçimlerinin sınırsız çeşitliliğine yol a ç a n
bazı faktörleri de öğrenebiliriz.
Arkeolog t a r a f ı n d a n y e n i d e n o l u ş t u r u l a n kronoloji y a d a z a m a n
dizgesi, okur-yazar bir h a l k ı n t a r i h belgeleriyle u ğ r a ş a n araştırıcının-
k i n d e n t a m a m e n farklıdır. Y a z ı d a n y o k s u n bir d ö n e m için arkeolog,
genellikle, geçmiş olaylar a d ı n a sadece göreli bir kronoloji verebilir.
Böylece o, y o n t m a t a ş aletleri, m a ğ a r a yerleşim yerlerini, toplayıcılık
a ş a m a s ı n a ilişkin kalıntıları, cilalı t a ş aletleri, a ğ a ç t a n yapılmış d a y a n ı k l ı
k o n u t izlerini ve t a r ı m ekonomisine ilişkin kalıntıları içeren k ü l t ü r l e r i
g ü n ışığına çıkartır. F a k a t genellikle o, ne y u k a r ı d a belirtilen k ü l t ü r l e r i n
ne k a d a r s ü r d ü ğ ü n ü belirleyebilir, ne özdeksel belgelerin keşif t a r i h
lerini saptayabilir, ne de bu belgeleri keşfeden halkı t a m olarak göstere
bilir. B u n u n l a birlikte, t a r i h l e m e teknikleri sürekli o l a r a k gelişmektedir.
• • •
24 GÜRBÜZ ERGİNER
Antropolojinin Uygulamaları
Her şeyden önce ve bugün de geniş ölçüde kabul edildiği gibi antro
polojinin ilk uygulanması, bağımlı halklar diye adlandırılan halkların
yönetimleriyle ilgiliydi. Antropoloji, yoğun bir biçimde Fransız, İngiliz
ve Hollanda sömürge yönetimleri ve son zamanlarda, Birleşik Devlet
lerin Kızılderili Servisinde ve Pasifik'te Ülke Güvenliği idaresinde
kullanılmış oldu. Antropolojik teknik ve bilgilerin geniş ölçüde kul
lanıldığı yerlerde, hem yerli hem de sömürge yöneticilerinin görüş
açıları yönünden bu yönetim biçimi çok etkin ve çok doyurucu olarak
ortaya çıkmaktadır. Son yıllarda antropologlar ve antropolojik tek
nikler geniş çeşitliliğe sahip uygulama alanlarında yararlı olmuşlardır.
Bu uygulama alanları: Endüstride işçi-işveren sürtüşmelerinden kay
naklanan durumların ortaya çıkarılması ve çözüme kavuşturulması,
azınlık grupları ve işletme uygulamalarında güvenceye ilişkin sorunlar
ve daha iyi örgütlenmiş yeniden düzenlenme projeleri gibi alanlardır.
Daha yakın zamanlarda Birleşik Devletler antropologları Unesco'
nun, Amerikan Devletleri Organizasyonunun ve Birleşik Devletlerin
toplumsal ve ekonomik gelişme programlarında, hem ülkelerinde
32 GÜRBÜZ ERGİNER
Kaynakça
Yardımcı Kaynaklar