Professional Documents
Culture Documents
Ses Olaylari 1
Ses Olaylari 1
Ses Olaylari 1
Ömür Hoca1
Ses olaylarını tam olarak anlayabilmek için öncelikle seslerin özelliklerini ve
sınıflandırılmasını bilmeliyiz.
Ünsüzlerin Sınıflanması:
Ünsüzler dört ölçüte göre sınıflanmaktadır.
1) Boğumlanma Yerine Göre:
Ünsüzlerin telaffuzu esnasında hava akımının kesildiği yer o ünsüzün boğumlanma
noktasıdır.
Türkçede ünsüzler ağız içindeki boğumlanma yerlerine göre şu şekilde sınıflanır:
Çift Dudak Ünsüzleri: b, m, p
Diş Dudak Ünsüzleri: f, v
Diş Ünsüzleri: d, n, t, s, z
Diş Eti –Damak Ünsüzleri: c, ç, ş, j
Gırtlak Ünsüzü: h
Geniz Ünsüzleri: m, n, ŋ, ň
Art Damak Ünsüzleri: g, ğ, x, ŋ, q
Ön Damak Ünsüzleri: g, k, y, r, l
SERT YUMUŞAK
l, m, n, r,y (AKICI)
SÜREKLİ f, h, s, ş (SIZICI)
v, y, z, ğ, j (SIZICI)
SÜREKSİZ
ç, k, p, t b, c, d, g
(PATLAYICI)
1
Gaziantep Bilgi Akademi TDE-Türkçe ÖABT Hocası
SERT (ÖTÜMSÜZ) YUMUŞAK (ÖTÜMLÜ)
BOĞUMLANMA
YERLERİNE
SÜREKLİ SÜREKSİZ SÜREKLİ SÜREKSİZ
GÖRE
ÇİFT DUDAK p m b
DİŞ-DUDAK f v
ASIL DİŞ s t l, n, r, z d
DİŞ ETİ-DAMAK ş ç j c
GIRTLAK h
GENİZ (m, n, ŋ)
Sürekli ünsüzlerin bir kısmında hava geçidi dar bir kısmında ise geniş olur.
Hava geçidi dar olan ünsüzlere sızıcı, geniş olanlara akıcı ünsüzler denir.
Akıcı Ünsüzler: l, y,n, m, r,
Sızıcı Ünsüzler: f, ğ, h, x, j, s, ş, v, z
/m/, /n/ ve /ŋ/ ünsüzleri geniz ünsüzü, diğer ünsüzler ağız ünsüzüdür. /m/, /n/,
/ŋ/ ünsüzlerinin telaffuzu esnasında yumuşak damak aşağı indiği için hava geniz
yoluyla çıkar.
GÖÇÜŞME(METATEZ, YER DEĞİŞTİRME)
Sözcüğü oluşturan iki sesin yer değiştirmesidir. Birbirini izleyen seslerin yer
değiştirmesine “yakın yer değiştirme”, birbirinden uzakta kalan seslerin yer
değiştirmesine “uzak yer değiştirme” denir.
Kibrit> kibrit(Ar.) lanet>nalet
bulgur>burgul ekşi>eşki
köprü>körpü öğren->örgen-
yalnız>yalnız yanlış>yanlış
çömlek>çömlek
ASİMİLASYON(BENZEŞME)
Bir sözcükteki herhangi bir sesin aynı sözcükteki başka ses veya seslere
boğumlanma, nitelik, nicelik gibi yönleriyle benzemesidir. Bu benzeyiş benzenen sesin
etkisiyle gerçekleşir. Asimilasyon ödünçleme(alıntı) sözcüklerde de, yerli sözcüklerde de
görülebilir. Bir sesin kendisinden sonra gelen seslerden birini değiştirmesine “ilerleyici
asimilasyon”, kendisinden önce gelen bir sesi değiştirmesine “gerileyici asimilasyon”
denir.
AYKIRILAŞMA(BAŞKALAŞMA, DİSİMİLASYON)
Sözcükteki aynı cins iki ünsüzden birinin başka ses dönüşmesidir.
attar>aktar aşçı>ahçı tepme>tekme
hammal>hambal birâder>bilâder tannur>tandır
muşamma>muşamba badincan>patlıcan
SÜREKLİLEŞME
Türkçede p, ç, t, k, b, c, d, g, ğ sesleri süreksizdir nitekim bu sesleri bir ünlü
ile telaffuz ettiğimizde sürekliliği sağlayamayız. Diğer ünsüzler ise süreklidir.
Örneğin f sesimnin başına o ünlüsünü getirerek sürekli şekilde seslendirme
yapılabilir: offfff…
ET ber>ver(süreklileşme)
ET takı>dahi (süreklileşme)
ET öpke>öfke
ET yag>yağ
ET Ben>men
YUVARLAKLAŞMA
Daha önce belirtildiği gibi dudak ünsüzlerinin yuvarlaklaştırıcı etkisi vardır.
Dudak ünsüzü taşıyan sözcüklerin genellikle düzlük yuvarlaklık uyumuna uymamasının
sebebi budur. Bu sözcüklerdeki yuvarlak ünlüler, dudak ünsüzleri sayesinde eski
Türkçedeki yuvarlak şekillerini koruyabilmişlerdir.
“Kavun, karpuz, savun-, savrul-, avuç, çamur, armut, kabuk, kavur-, avut-, yavuz”
sözcüklerinin Türkçe kökenli olmalarına rağmen küçük ünlü uyumuna uymamaklarının
sebebi bünyelerinde taşıdığı dudak ünsüzleridir.
KAYNAMA (KAYICILAŞMA)
Çeşitli ses olayları sonucunda çeşitli seslerin yarı ünlü seslere dönüşmesine
“kaynama” veya “kayıcılaşma” isimleri verilmektedir. Daha önce belirtildiği gibi
Türkçenin tarihi dönemlerinde kullanılan yarı ünlüler h, y, ğ, w sesleridir. Bu sesler
boğumlanmaları esnasında engele uğramamaları bakımından ünlü, hece kuramamaları
bakımından ünsüz olarak değerlendirilebilmektedir.
Türkçenin hemen her tarihi döneminde görülen d>y değişimi bu ses olayının en
bariz örneklerindendir.
Edgü>eygü adrıl->ayrıl- adgır>aygır vb.
DUDAKSILLAŞMA
Dudak ünsüzleriyle ortak bir özelliği bulunan bir ünsüzün dudak ünsüzüne
dönüşmesidir. Örneğin tarihsel süreçte geniz n’sinin m’ye değişimi sık yaşanmıştır.
toñuz>domuz koñşu>komşu köñlek>gömlek oñurka> omurga
koñur al>kumral
BÜZÜLME
“Ünlü-ünsüz-ünlü” veya “ünsüz-ünlü-ünsüz” yapısındaki bir ses öbeğinin tek ünlü sese
dönüşmesidir. Bu ses olayı çoğunlukla yazı diline yansımaz.
hastahane>hastane yoğur->yo:r(ağz.) yigirmi>yirmi
çeharşenbe>çarşamba doğur>do:r(ağz.)
ULAMA(VASL)
Ünsüzle biten bir kelimenin kendisinden hemen sonra gelen ve ünlü ile başlayan sözcükle
bitişik telaffuz edilmesidir.
“Bir akşam” sözcükleri yazıda ayrıdır ancak ana dili Türkçe olan herkes bu iki sözcüğü
bitişik okur.
SIZICILAŞMA
Sürekli sesler akıcı ve sızıcı sesler olmak üzere ikiye ayrılır.
“v, y, z, ğ, j, f, h, s, ş” sesleri sızıcı seslerdir. Bir sesin bu seslerden herhangi birine
dönüşmesine sızıcılaşma denir.
b>v değişimi: E.T. eb>ew>ev
k>h değişimi: Türkçenin doğu grubunun belirgin özelliklerindendir. Örneğin:
Toprak>Toprah
p>f değişimi: öpke>öfke, yupka>yufka
AKICILAŞMA
Akıcı sesler “l, n, r, m, y” sesleridir. Bir sesin, bu seslerden birine dönüşmesidir. Ben>men
GAZİANTEP
BİLGİ AKADEMİ
ÖMÜR HOCA