Professional Documents
Culture Documents
Anomi Ve Gerilim Teorileri
Anomi Ve Gerilim Teorileri
KRİMİNOLOJİ
SUÇ TEORİLERİ VE UYGULAMALAR
Editör: Doç. Dr. Ekrem MUŞ
Editör: Doç. Dr. Ekrem MUŞ
ISBN: 978-605-9642-07-1
www.facebook.com/karincayayinlari
twitter.com/karincayayin
www.karincayayinlari.com
KRİMİNOLOJİ
SUÇ TEORİLERİ VE UYGULAMALAR
Editör
Doç. Dr. Ekrem MUŞ
Ankara, 2016
KRİMİNOLOJİ: SUÇ TEORİLERİ
VE UYGULAMALAR
Editör: Doç. Dr. Ekrem MUŞ
Kapak Tasarım
Önder Çukurluöz
Baskı Hazırlık
Karınca Ajans
ISBN: 978-605-9642-07-1
Özet
Bazı kriminologlar anomi ve gerilim teorilerini suçlu
davranışını farklı iki düzeyde açıklamaya çalıştığın-
dan birbirinden farklı iki teori olarak kabul ederler.
Anomi teorisi makro düzeyde toplumsal yapıyı esas
alır ve neden bazı toplumlarda suç oranlarının diğer
toplumlara kıyasla daha fazla olduğu sorusunu ce-
vaplamaya çalışır. Diğer taraftan gerilim teorisi ise,
suç sorununa mikro düzeyde yaklaşarak neden aynı
toplum içerisinde bazı bireylerin diğerlerine göre
daha fazla suç işledikleri sorusuna cevap arar. Ano-
mi ve gerilim teorileri her ne kadar suç sorununu iki
farklı düzeyde analiz etmeye ve açıklamaya çalışsalar
da, bu bölümde tek başlık atında incelenmiştir. Bu-
nun sebebi, her iki teorinin de tarihsel olarak ortaya
çıkış ve felsefi temellerinin, sosyologlar Emile Durk-
heim ve Robert K. Merton’un ortaya koyduğu kav-
ramlara ve fikirlere dayanmasıdır.
Anahtar Kelimeler: Anomi, Gerilim, Uyum Modelle-
ri, Gerilim ve Çete Suçları, Suç ve Amerikan Rüyası,
Gerilimle Mücadele Yöntemleri.
59
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
60
Anomi ve Gerilim Teorileri
1. Durkheim’ın Katkısı
Sosyolojinin kurucusu olarak bilinen Durkheim (1858-
1917), 1893 yılında yazdığı “Toplumda İş Bölümü” adlı
kitabında mekanik toplumdan organik topluma geçiş
sürecini açıklamıştır. Durkheim’a göre, mekanik top-
lumda mal ve hizmetlerin üretimi, ihtiyaçların gideri-
mi için herhangi bir iş bölümü yoktur. Aksine, hemen
hemen herkes kendi ihtiyaçları için çalışır, üretir ve ih-
tiyaçlarını kendisi karşılardı. İnsanlar arasında hiçbir
bağımlılık yoktu. Ayrıca, insanlar küçük sayılabilecek,
homojen bir yapıya sahip kabile ve köy gibi küçük bi-
rimler halinde yaşarlardı. Bu küçük toplulukların üye-
leri benzer sosyal doğruları, değerleri ve normları kabul
eder, bu kurallara göre toplumsal düzen sağlanırdı.
Organik toplum ise heterojen bir yapıya sahiptir.
Toplum farklı normlara ve değerlere sahip gruplardan
oluşur. Organik toplum yapısı bünyesinde daha küçük
toplumları içermektedir. Mekanik toplumdan farklı
olarak insanlar arasında bir iş bölümü ve dayanışma
vardır. İnsanlar birbirlerine bağımlı yaşarlar. İhtiyaç
duydukları mal ve hizmetleri iş bölümü ve uzmanlaş-
ma sayesinde üreterek birbirlerinin ihtiyaçlarını karşı-
larlar. Sanayi, teknoloji ve endüstrideki hızlı gelişmeler,
kentleşme ve modernleşme gibi değişiklikler nedeniyle
insanoğlu basit toplum yaşamında, birimlerden kopa-
rak daha karmaşık toplum yaşamında ve büyük dev-
letler halinde yaşamaya başlamıştır. Bir diğer ifade ile
eski, küçük ve homojen yapı yani mekanik toplum artık
yerini daha heterojen, büyük ve karmaşık olarak tasvir
edilebilecek organik topluma bırakmıştır (Vold, Ber-
nard ve Snipes, 2002).
Mekanik toplum yaşamından organik toplum yaşa-
mına geçiş, insanlar için belli bir seyir izleyen yumuşak
bir geçiş süreci değildir. Bu süreç içerisinde insanlar ya-
61
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
62
Anomi ve Gerilim Teorileri
63
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
64
Anomi ve Gerilim Teorileri
65
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
66
Anomi ve Gerilim Teorileri
2.1. Uyumluluk
Gerilim ve strese karşı uyumluluk tutumunu geliştiren
kişiler hem toplumun benimsediği kültürel hedefleri
hem de bu hedeflere ulaşırken toplumun onayladığı
araçları kabul ederler. Gerilime karşı uyumluluk tutu-
munu geliştirebilen insanlar gerilim ve streslerini en
hafife indirebilen, dolayısıyla da suça karışma olasılığı
en az olan gruptur. En yaygın olarak benimsenen mo-
deldir. Bu sayede toplumdaki düzen ve nizam bozul-
madan devam eder.
2.2. Yenilikçilik
Hissettikleri gerilim ve strese karşı yenilikçi tutumu
ile cevap veren kişiler, kültürel hedefleri kabul ederler
fakat toplumun kabul ettiği meşru yol ve araçları red-
dederler. İllegal, kanunsuz yol ve yöntemlere başvura-
rak kültürel hedeflere ulaşmak için çabalarlar. Meşru
hedeflere meşru olmayan yöntemlerle ulaşmak onlar
için normaldir. Bu gruba giren kimseler diğer gruplar-
la kıyaslandığında daha fazla suça karışan kimselerdir.
Kültürel hedefleri ulaşmak için özellikle hırsızlık, gasp,
fuhuş gibi suçları işlerler.
67
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
2.3. Şekilcilik
Şekilcilik modelinde insanlar içinde yaşadıkları toplu-
mun kültürel hedefleri reddederken tanımlanan yolları
kabul ederler. İmkânların, fırsatların yetersiz ve sınırlı
olmasından dolayı kültürel hedeflere ulaşamayacak-
larını bilirler. Bu nedenle de kültürel hedefleri baştan
reddederler. Yine de gerilim ve strese karşı şekilci bir
tutum geliştirdiklerinden toplumun koyduğu düzeni
bozmak istemezler.
2.5. İsyankârlık
İsyankâr tutum ile sahip oldukları gerilim ve strese ce-
vap veren insanlar, tıpkı geri çekilme modelindeki in-
sanlar gibi hem kültürel hedefleri hem de toplumun
kabul ettiği kültürel araçları reddederler. Geri çekilme
grubundan farklı olarak mevcut hedeflerin ve araçların
yerine yenilerini getirmek ve yerleştirmek isterler. Yani
var olan toplumsal yapıda ve düzende büyük değişik-
likler getirmek suretiyle yeni bir toplumsal yapı ve sos-
yal düzen inşa etmek isterler. Siyasi ve terörizm suçları,
gerilime karşı isyankâr tutum geliştiren insanlar tara-
fından daha fazla işlenmektedir.
68
Anomi ve Gerilim Teorileri
3. Ampirik Ölçümler
Anomi ve gerilim teorisinin en birincil varsayımı; mad-
di zenginlik ve refahı elde edememekten kaynaklanan
gerilim ve stresi daha fazla hissedenlerin suça karışma
olasılığı, gerilim ve stresi daha az hissedenlerle kıyas-
landığında daha yüksek olması gerektiğidir. Bu neden-
le toplumun azınlık, alt sınıf ve işsiz sınıfına ait insanlar
sınırlı, yetersiz fırsat ve imkânlara sahip olduklarından
suç oranlarının bu gruplarda orta ve üst tabakadaki
gruplara kıyasla daha fazla olması daha muhtemeldir.
Gerilim, kişinin ulaşmayı arzuladığı hedefler ile ulaşa-
bileceği daha gerçekçi hedefler arasındaki fark ile ölçül-
mektedir. İkisi arasındaki fark ne kadar fazla ise gerilim
de o kadar fazladır.
Örneğin sınavlardan yüksek notlar almayı ve çok iyi
bir üniversiteyi kazanmayı arzulayan fakat bunun için
yeteri kadar çalışmayan, gayret ve çaba sarf etmeyen bir
öğrencinin arzuladığı bu hedefe gerçekte ulaşması çok
zordur. İşte gerilim, kişinin arzuladığı, ulaşmayı hayal
ettiği hedefler ile gerçekte ulaşabileceği nokta atasında-
ki fark ile ölçülür. Arzulanan hedefler ile gerçekte ula-
şılabilecek hedef arasındaki mesafe ya da fark ne kadar
çok ise kişinin sahip olduğu gerilim de o kadar yoğun-
dur.
Kornhauser (1978) gerilimin, suç ve sapma davranı-
şının kaynağı olduğu tezini kabul etmez. Anomie teori-
si gerilimin soysal yapıdaki düzensizlikten -anomi- ve
bireylerin ulaşmak istedikleri arzu ve beklentilerin ara-
sındaki farktan kaynaklandığını varsayar. Kornhauser
ise arzu ve beklentiler arasındaki farkın gerilimi, dolayı-
sıyla da sapma ve anti-sosyal davranışın kaynağı olma-
dığı görüşündedir. Bu sonuca geçmişte yapılan bilimsel
çalışmaları inceleyerek varmıştır. Yaptığı incelemelerde
gençlerde görülen sapma veya anti-sosyal davranışların
69
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
70
Anomi ve Gerilim Teorileri
71
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
72
Anomi ve Gerilim Teorileri
73
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
74
Anomi ve Gerilim Teorileri
75
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
76
Anomi ve Gerilim Teorileri
77
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
78
Anomi ve Gerilim Teorileri
79
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
80
Anomi ve Gerilim Teorileri
81
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
82
Anomi ve Gerilim Teorileri
83
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
9.1.1. Para
Merton’un (1938) gerilim teorisinde olduğu gibi
Agnew’de (1992) insanların parasal zenginlik hedefle-
rine ulaşmadıklarında suça başvurduklarını ifade eder.
Birçok unsur aile, okul, arkadaş ve okuldaki öğretmen-
ler hatta din adamları dahi insanları para kazanma nok-
tasında baskı yapmaktadır. Parasal hedeflerine ulaşma-
yınca da insanlar illegal yöntemlere karışarak suç işle-
mektedirler. Bu suçlar para sağlayan hırsızlık, fuhuş,
uyuşturucu ticareti gibi suçları kapsadığı yapılan araş-
84
Anomi ve Gerilim Teorileri
9.1.3. Otonomi
Otonomi bağımsız olma, kendi kendine yeterlilik, baş-
kalarının taleplerine direnebilme ve izin almaksızın ha-
85
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
86
Anomi ve Gerilim Teorileri
87
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
88
Anomi ve Gerilim Teorileri
89
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
90
Anomi ve Gerilim Teorileri
91
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
Sonuç
Anomi ve gerilim teorileri suç olgusuna sosyolojik açı-
dan yaklaşan ve kriminoloji alanındaki en önemli teo-
rilerdendir. Durkheim’ın ortaya koyduğu fikir ve dü-
şüncelerden hareketle ilk kez 1930’lu yıllarda Merton
92
Anomi ve Gerilim Teorileri
93
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
94
Anomi ve Gerilim Teorileri
YARARLANILAN KAYNAKLAR
95
Kriminoloji: Suç Teorileri ve Uygulamalar
96
Anomi ve Gerilim Teorileri
BÖLÜM SORULARI
97