Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 258

http://stetuskop.com/showthread.php?

t=10041 deki değişik yazılar

ÖSYM'nin 6 yıllık Safiye AÇIKGÖZ rezaleti

bu haberde adı geçen safiye açıkgözün 675 sayılı khk ile 29 Ekim 2016 da ösym den ihraç edilmesini rezalet kelimesi bile açıklayamaz. Skandal ötesi

TÜBİTAK’tan şoke eden rapor: SBS, LYS ve TUS soruları önceden sızdı
KPSS soruşturması kapsamında ÖSYM’ye yapılan baskında el konulan bilgisayarlar üzerinde inceleme yapan TÜBİTAK, hazırladığı raporda çarpıcı sonuçlara ulaştı. Dershane
sahibi olduğu ortaya çıkan ÖSYM sınav komisyonu üyesi Gönül Tütüncü’nün, yine ÖSYM’de Bilgi İşlem Müdürü olan eşi Mustafa Tütüncü’nün bilgisayarında 2010 yılı LYS ve
TUS sorularının çıktığı belirtilen raporda, 2010’daki KPSS’ye yönelik soruşturma başlatılması üzerine Mustafa Tütüncü’nün 20 Eylül 2010 tarihinde “SureDelete” isimli program
kullanarak bilgisayarındaki birçok dosyayı geri dönülmez biçimde sildiği tespit edildi. KPSS soruşturmasını yürüten savcı Yücel Erkman, söz konusu soruların sızdırıldığı
iddiasıyla yeni bir soruşturma başlattı.

2010 yılının temmuz ayında yapılan KPSS’de 350 adayın Eğitim Bilimleri bölümünde tam puan alması kopya şüphesi doğurmuştu. Sonuçların açıklandığı ağustos 2010’da
dönemin Ankara Başsavcılığı, hemen soruşturma başlatmıştı. Bu kapsamda polis, 2010 yılında ÖSYM’ye baskın düzenlemiş, Test Araştırma Birimi (TAB) ve ARGE’de görevli
ÖSYM personelinin kullandığı bilgisayar hard disklerinin imajı almıştı.

Soruşturmaya yaklaşık 1 yıl önce atanan savcı Yücel Erkman, söz konusu hard diskleri TÜBİTAK bilirkişilerine teslim ederek rapor alınmasını istemişti. TÜBİTAK,
bilgisayarlarına el konulan ÖSYM çalışanları Haydar Altunay, Safiye Açıkgöz ve Mustafa Tütüncü’nün bilgisayarlarında yaptığı incelemeyi tamamladı. İki TÜBİTAK uzmanı, 8
Mayıs tarihli 120 sayfalık inceleme raporunu KPSS soruşturmasını yürüten savcı Yücel Erkman’a geçen hafta gönderdi. Raporda, birçok sınava ilişkin kopya bulgusuna dikkat
çekildi.

SBS sınavdan 27 gün önce sızmış

Eski ÖSYM Araştırma, Geliştirme ve Değerlendirme Müdürü Haydar Altunay’ın bilgisayarında yapılan incelemelerin anlatıldığı raporda, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından
düzenlenen 7. Sınıf Seviye Belirleme Sınavı’nın 22 Haziran 2008 tarihinde gerçekleştiği belirtildi.

Ancak bahsi geçen “TEST A.pdf” dosyasının incelenen disk üzerinde 26 Mayıs 2008 tarihinde saat 16:45:08’te oluşturulduğu aktarılan raporda, “Bu dosyanın içerik olarak ilgili
sınavın A kitapçık türünün birebir aynı içeriğine sahip olduğu ve sınav gerçekleştirilmeden 27 gün önce incelenen diskte bulunduğu belirlenmiştir” denildi. SBS sınavlarını Milli
Eğitim Bakanlığı düzenliyor ve ÖSYM ile hiçbir ilgisi bulunmuyor.

LYS ve TUS soruları çıktı, bilgisayarını sildi

Raporda asıl skandal bulgular ÖSYM Bilgi İşlem Müdürü Mustafa Tütüncü’nün bilgisayarında çıktı. Mustafa Tütüncü’nün eşi Gönül Tütüncü de o dönem ÖSYM’de çalışıyordu ve
sınav komisyonunda görev alıyordu. KPSS soruşturması ilk başlatıldığında Gönül Tütüncü’nün aynı zamanda dershane sahibi olduğu ortaya çıkmıştı.

Bilgisayarında 2010 LYS, 2010 TUS soruları çıkan Tütüncü’nün aynı yıl KPSS’ye yönelik kopya soruşturması başlatıldıktan sonra 20 Eylül 2010 tarihinde 08:49’dan 14:24’e
kadar “SureDelete” isimli bir uygulama ile bilgisayarındaki bir çok dosyayı geri dönülmez biçimde sildiği tespit edildi. Raporda, Mustafa Tütüncü’nün bilgisayarındaki bulgular
şöyle sıralandı:

*DİSK üzerinde “C:*****\Users\mustafa.tutuncu\Desktop\2010\LYS\2010 LYS SORULARI ve CEVAPLARI.docx” dosya yolunda yer alan “2010 LYS SORULARI VE
CEVAPLARI.docx” dosyasının 19 Haziran 2010 tarihinde gerçekleştirilen 2010 LYS sınavından 4 gün önce 15 Haziran 2010 günü saat 16:01’de oluşturulduğu belirlenmiş olup,
ilgili dosyanın 20 Eylül 2010 günü saat 13:31’de kurtarılamaz şekilde silindiği tespit edilmiştir.
*Disk üzerinde silinmiş dosyalar arasında “TUS2010.docx” isimli bir dosyanın yer aldığı belirlenmiş olup, ilgili dosyanın 4 Şubat 2010 günü saat 17:22’de disk üzerinde
oluşturulduğu tespit edilmiştir. Bu dosyanın 18 Nisan 2010 tarihli 2010 TUS İlbahar Dönemi sınavından yaklaşık olarak 2,5 ay önce oluşturulduğu belirlenmiştir. Yine aynı
şekilde bu dosyanın da geri döndürülemez şekilde 20 Eylül 2010 günü saat 13:31’de silindiği tespit edilmiştir.

Sınav sonuçları önceden maille gitmiş

TÜBİTAK uzmanları, Mustafa Tütüncü’nün bilgisayarında çeşitli sınavlarda birçok öğrenciye ait cevap kağıdına ilişkin kayıtlara da ulaştı. Tütüncü’nün bu kayıtları neden
bilgisyarında tuttuğu, cevap kağıtları üzerinde oynama yapılıp yapılmadığına ilişkin bir bilgiye ulaşılamadı.

Tütüncü’nün mail trafiğine ilişkin yapılan incelemeye değinilen raporda, “İlgili diskteki e-posta kayıtları incelendiğinde sınavdan ve sınav sonuçlarının açıklanma tarihinden önce
sınav sonuçlarına ait bilgilerin e-posta yardımıyla gönderildiği, atama işlemleri için bazı verilerin paylaşıldığı görülmüştür” denildi.

ALES soruları da var

Rapora göre, ÖSYM’de Şube Müdürü olan ve şuan yurt dışında olan Safiye Açıkgöz’ün bilgisayarında yapılan incelemede “test şablonu.doc” belgesine ulaşıldı. Belgenin sistem
kayıtlarına göre incelenen bilgisayar diski üzerinde 6 Mart 2008 günü saat 16:11:54’te oluşturulduğu belirtilen raporda, yapılan inceleme bu sorunun 11 Mayıs 2008 tarihinde
ÖSYM tarafından yapılan ALES bahar dönemine ait soru olduğu belirtildi.

Yani Ales sorusu, sınavdan önce Açıkgöz’ün bilgisayarında varmış. Açıkgöz’ün bilgisayarında yine 4 Temmuz 2010 tarihli “Meslek Yüksekokulları ile Açık Öğretim Ön Lisans
Programları Mezunlarının Lisans Öğretimine Dikey Geçiş Sınavı” ile “Türk Silahlı Kuvvetleri Askeri Lise İle Bando Astsubay Hazırlama Okulunda Öğrenim Görecek Öğrenceleri
Seçme Sınavı”na ait sözel soruları da çıktı.

Raporda, buna ilişkin “Dosyanın kullanıcıya ait bilgisayar sistemi üzerinde bulunmasının uygun olup olmadığına ve neden şifrelendiğine dair bir bilgi bulunmamaktadır” notu
düşüldü

Salih Halil Fatih Musa Ahmet Murat Mustafa Seda Sema Selma

cezayla ilgili haber internette yok ama iki ihraç khk sinde bu isimler var

KURUMU: ÖLÇME, SEÇME VE YERLEŞTİRME MERKEZİ


Sıra No Kurum
No Adı Soyadı Unvanı
1 B-009 Melek ERDOĞAN Uzman
2 B-010 Haşan Ali DEMİR Uzman
3 B-061 Derya ÇETİN YUSUMUT ÖSYM Uzman Yardımcısı
4 B-067 Salih Sabri KÖSE ÖSYM Uzman Yardımcısı
5 B-157 Ayşe GÜÇLÜ AVCIOĞLU Uzman
6 B-158 Gülsüm BOZTEPE Mühendis
7 B-226 Koray ÇİFTÇİ ÖSYM Uzman Yardımcısı
8 B-231 Muhammet Emin AKÇELİK ÖSYM Uzman Yardımcısı
9 B-249 İsmail ERDOĞAN ÖSYM Uzman Yardımcısı
10 B-252 Serpil KOYUNCU ERDEM ÖSYM Uzman Yardımcısı

675 khk
KURUMU:ÖLÇME,SEÇME VE YERLEŞTİRME MERKEZ!
SIRJ\ NO KURUM SİCİL NUMARASI ADI SOYADI U NVANI
1 B-014 Ayşenur UZU N ER ÖSYM Uzman Yardımcısı
2 B-275 Kurtuluş ATÇEKEN ÖSYM Uzman Yardımcısı
3 B-098 Safiye AÇIKGÖZ Şube Müdürü

Üç yıl önce ösym basın açıklamalarındaki farklılığı görüp ÖSYM Başkanı Ali Demir’in Çifte Standartları başlığını açmıştım ve çifte standartının değişmemesi ve açık uçlu sorular
ile bizleri strese sokması üzerine bu başlığı açıyorum.. açık uçlu sorular sizi de strese sokuyormu sokmuyormu GÖRELİM!!!!

UYARI
SINAV SÜRESİ 30 DAKİKADIR. LÜTFEN YANINIZDA KALEM, ŞEKER VE SELPAK MENDİL DIŞINDA MATERYAL BULUNDURMAYINIZ. TUVALETE GİTMEK YASAKTIR

Sınava girecek adaylar:


dönemin ÖSYM Başkanı Sayın Prof.Dr. Ali Demir
dönemin ÖSYM Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Pekşen
dönemin ÖSYM Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ercan Öztemel
dönemin ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ensar Gül
dönemin ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi YÖK Başkanvekili Prof. Dr. Ömer Demir
dönemin ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi MEB temsilcisi Hüseyin Çalık
dönemin ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan
dönemin ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Petek Aşkar
dönemin ÖSYM Yürütme Kurulu üyesi Prof. Dr.Cengiz Erol
dönemin ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Abdullah Çavuşoğlu
dönemin ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi Prof.Dr.Reşat Kasap
" emanetiniz emanetimizdir" ali demir
konumunuzla ilgili aşağıda gördüğünüz açık uçlu soruları 30 dakika içinde klasik metodla cevaplayıp cevap kağıdını buraya bırakınız.

Eylül-2014’de yapılmış olan Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) sonrasında bazı medya organlarına da yansıyan haber ve iddialarla ilgili olarak;

SORU 1. 14.09.2014 tarihinde yapılan TUS ve DUS (Dişte Uzmanlık Sınavı)’a giren bir grup Doktor ve Diş Hekimi adına Sayın Cumhurbaşkanı ve
Başbakana hitaben yazılan ve adeta ÖSYM Başkanlığını şikâyet ederek zan altında bırakan Basın Duyurusundan Bakanlığınızın bilgisi var mıdır? Varsa bu
konuda şimdiye kadar Bakanlığınızca nasıl bir işlem yapılmış ve kimler hakkında ne gibi yaptırımlar uygulanmıştır?
ÖSYM BAŞKANI PRof.Dr. Ali Demir'in cevabı:
Prof. Dr. Ömer Pekşen (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ercan Öztemel (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ensar Gül (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Ömer Demir (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi YÖK Başkanvekili) cevabı:
Hüseyin Çalık (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi MEB temsilcisi) cevabı:
Prof. Dr. Ünal Yarımağan (ÖSYM Başkanı) cevabı:
Prof. Dr. Petek Aşkar (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr.Cengiz Erol (ÖSYM Yürütme Kurulu üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Abdullah Çavuşoğlu (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof.Dr.Reşat Kasap (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:

SORU 2. Anılan Basın Duyurusuna cevaben, ÖSYM Başkanlığının 16.09.2014 tarihli ve “Gazetelerde Yer Alan Asılsız İddialar” başlıklı Basın açıklamasında
yer alan “Söz konusu ilan, ticari malzemesi giderek tükenen bir TUS Hazırlık Dershanesinin organizasyonu olup asla itibar edilmemelidir.” ibaresiyle
kastedilen dershane hangisidir? Bu dershanenin kurucuları, yöneticileri ya da sahipleri kimlerdir?
ÖSYM BAŞKANI PRof.Dr. Ali Demir'in cevabı:
Prof. Dr. Ömer Pekşen (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ercan Öztemel (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ensar Gül (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Ömer Demir (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi YÖK Başkanvekili) cevabı:
Hüseyin Çalık (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi MEB temsilcisi) cevabı:
Prof. Dr. Ünal Yarımağan (ÖSYM Başkanı) cevabı:
Prof. Dr. Petek Aşkar (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr.Cengiz Erol (ÖSYM Yürütme Kurulu üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Abdullah Çavuşoğlu (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof.Dr.Reşat Kasap (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:

SORU 3. Anılan dershanenin ticari sermayesinin tükendiği kanaatine nasıl varılmıştır? Anılan dershanenin sahibi olduğu ya da ilişkisi bulunduğu sosyal
medya siteleri ya da platformları kimlere aittir ve aralarında ne tür ilişkiler söz konusudur?
ÖSYM BAŞKANI PRof.Dr. Ali Demir'in cevabı:
Prof. Dr. Ömer Pekşen (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ercan Öztemel (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ensar Gül (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Ömer Demir (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi YÖK Başkanvekili) cevabı:
Hüseyin Çalık (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi MEB temsilcisi) cevabı:
Prof. Dr. Ünal Yarımağan (ÖSYM Başkanı) cevabı:
Prof. Dr. Petek Aşkar (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr.Cengiz Erol (ÖSYM Yürütme Kurulu üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Abdullah Çavuşoğlu (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof.Dr.Reşat Kasap (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:

SORU 4. ÖSYM Başkanlığınca yapılan Basın Açıklamasında “başkasının yerine sınava girdiği” tespit edilen dershane sahibi kimdir?
ÖSYM BAŞKANI PRof.Dr. Ali Demir'in cevabı:
Prof. Dr. Ömer Pekşen (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ercan Öztemel (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ensar Gül (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Ömer Demir (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi YÖK Başkanvekili) cevabı:
Hüseyin Çalık (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi MEB temsilcisi) cevabı:
Prof. Dr. Ünal Yarımağan (ÖSYM Başkanı) cevabı:
Prof. Dr. Petek Aşkar (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr.Cengiz Erol (ÖSYM Yürütme Kurulu üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Abdullah Çavuşoğlu (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof.Dr.Reşat Kasap (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:

SORU 5. Anılan dershane sahibi hakkında başlatılan soruşturmanın zaman aşımı nedeniyle akim kaldığı iddiaları doğru mudur? Doğru ise söz konusu
soruşturma; ne zaman, hangi gerekçelerle ve kimler tarafından başlatılmıştır? Soruşturmanın zaman aşımı nedeniyle sonuçsuz kalmasında kimlerin
ihmali ya da baskısı olmuştur?
ÖSYM BAŞKANI PRof.Dr. Ali Demir'in cevabı:
Prof. Dr. Ömer Pekşen (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ercan Öztemel (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ensar Gül (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Ömer Demir (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi YÖK Başkanvekili) cevabı:
Hüseyin Çalık (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi MEB temsilcisi) cevabı:
Prof. Dr. Ünal Yarımağan (ÖSYM Başkanı) cevabı:
Prof. Dr. Petek Aşkar (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr.Cengiz Erol (ÖSYM Yürütme Kurulu üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Abdullah Çavuşoğlu (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof.Dr.Reşat Kasap (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:

SORU 6. Anılan soruşturmanın sonuçsuz kalmasına yol açan sorumlular kimlerdir? Bu sorumlular hakkında Bakanlığınızca nasıl bir işlem yapılmış ya da
yapılmaktadır?
ÖSYM BAŞKANI PRof.Dr. Ali Demir'in cevabı:
Prof. Dr. Ömer Pekşen (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ercan Öztemel (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ensar Gül (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Ömer Demir (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi YÖK Başkanvekili) cevabı:
Hüseyin Çalık (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi MEB temsilcisi) cevabı:
Prof. Dr. Ünal Yarımağan (ÖSYM Başkanı) cevabı:
Prof. Dr. Petek Aşkar (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr.Cengiz Erol (ÖSYM Yürütme Kurulu üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Abdullah Çavuşoğlu (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof.Dr.Reşat Kasap (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:

SORU 7. Anılan konuya ilişkin Bakanlığınız görüşü nasıldır?


ÖSYM BAŞKANI PRof.Dr. Ali Demir'in cevabı:
Prof. Dr. Ömer Pekşen (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ercan Öztemel (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ensar Gül (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Ömer Demir (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi YÖK Başkanvekili) cevabı:
Hüseyin Çalık (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi MEB temsilcisi) cevabı:
Prof. Dr. Ünal Yarımağan (ÖSYM Başkanı) cevabı:
Prof. Dr. Petek Aşkar (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr.Cengiz Erol (ÖSYM Yürütme Kurulu üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Abdullah Çavuşoğlu (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof.Dr.Reşat Kasap (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:

SORU 8. Anılan dersane yöneticilerini makamınızda, ÖSYM'de, randevulu randevusuz kabul ettiniz mi? Anılan dersane yöneticilerinin evine ve şirketine
gittiniz mi, başka bir mekanda birlikte oldunuz mu?Olduysanız neden?
ÖSYM BAŞKANI PRof.Dr. Ali Demir'in cevabı:
Prof. Dr. Ömer Pekşen (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ercan Öztemel (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ensar Gül (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Ömer Demir (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi YÖK Başkanvekili) cevabı:
Hüseyin Çalık (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi MEB temsilcisi) cevabı:
Prof. Dr. Ünal Yarımağan (ÖSYM Başkanı) cevabı:
Prof. Dr. Petek Aşkar (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr.Cengiz Erol (ÖSYM Yürütme Kurulu üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Abdullah Çavuşoğlu (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof.Dr.Reşat Kasap (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:

SORU 9. Anılan dersane yöneticileri ve forumları ÖSYM ve YÖK nezninde Yürütme kurulu üyeleri ve başkanvekilleri dahil bir çok kişi ile görüşüp baskı
yaptığını ifade etmektedir. Size böyle bir baskı yapıldı mı?
ÖSYM BAŞKANI PRof.Dr. Ali Demir'in cevabı:
Prof. Dr. Ömer Pekşen (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ercan Öztemel (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ensar Gül (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Ömer Demir (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi YÖK Başkanvekili) cevabı:
Hüseyin Çalık (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi MEB temsilcisi) cevabı:
Prof. Dr. Ünal Yarımağan (ÖSYM Başkanı) cevabı:
Prof. Dr. Petek Aşkar (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr.Cengiz Erol (ÖSYM Yürütme Kurulu üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Abdullah Çavuşoğlu (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof.Dr.Reşat Kasap (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:

SORU 10. Anılan dersane yöneticileri ve forumları ÖSYM ve YÖK'ün anılan dersaneyi muhatap aldığını bunun nedeninin maddi güçleri olduğunu ifade
etmektedir. Siz hiç anılan dersaneyi muhatap aldınız mı?
ÖSYM BAŞKANI PRof.Dr. Ali Demir'in cevabı:
Prof. Dr. Ömer Pekşen (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ercan Öztemel (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ensar Gül (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Ömer Demir (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi YÖK Başkanvekili) cevabı:
Hüseyin Çalık (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi MEB temsilcisi) cevabı:
Prof. Dr. Ünal Yarımağan (ÖSYM Başkanı) cevabı:
Prof. Dr. Petek Aşkar (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr.Cengiz Erol (ÖSYM Yürütme Kurulu üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Abdullah Çavuşoğlu (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof.Dr.Reşat Kasap (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:

SORU 11. Anılan dersane ile maddi-manevi bir ilişkiniz oldu mu?
ÖSYM BAŞKANI PRof.Dr. Ali Demir'in cevabı:
Prof. Dr. Ömer Pekşen (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ercan Öztemel (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ensar Gül (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Ömer Demir (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi YÖK Başkanvekili) cevabı:
Hüseyin Çalık (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi MEB temsilcisi) cevabı:
Prof. Dr. Ünal Yarımağan (ÖSYM Başkanı) cevabı:
Prof. Dr. Petek Aşkar (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr.Cengiz Erol (ÖSYM Yürütme Kurulu üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Abdullah Çavuşoğlu (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof.Dr.Reşat Kasap (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:

Soru 12: Savcı Yücel ERKMAN mesela sorsa KPSS'deki kopya soruşturması kapsamında ÖSYM çalışanlarının bilgisayarını inceleyen bilirkişi, 2010'da
yapılan ve yaklaşık 6 milyon adayın katıldığı 38 ayrı sınavda daha soruların önceden sızdırıldığını belirledi. Bu konudaki bilginiz nedir?

ÖSYM BAŞKANI PRof.Dr. Ali Demir'in cevabı:


Prof. Dr. Ömer Pekşen (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ercan Öztemel (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ensar Gül (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Ömer Demir (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi YÖK Başkanvekili) cevabı:
Hüseyin Çalık (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi MEB temsilcisi) cevabı:
Prof. Dr. Ünal Yarımağan (ÖSYM Başkanı) cevabı:
Prof. Dr. Petek Aşkar (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr.Cengiz Erol (ÖSYM Yürütme Kurulu üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Abdullah Çavuşoğlu (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof.Dr.Reşat Kasap (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Soru 13: Savcı Yücel ERKMAN mesela sorsa ASUMAN ARANCA/ANKARA
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 2010 yılı KPSS sınavında soruların sızdırılmasına ilişkin yürüttüğü soruşturmada ifade veren eski ÖSYM Başkanı Ünal Yarımağan’a, savcılık
sorgusunda “Fethullah Gülen organize suç örgütü yöneticisi konumundaki Mehmet Hanefi Sözen ile (Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği Genel Sekreteri) sınav öncesi
makam odanızdaki telefondan 7 kez görüştüğünüz tespit edilmiştir. Sınav sorularını bu şahsa siz mi verdiniz?” diye soruldu. Yarımağan ise, savcının Gülen cemaatini organize
suç örgütü olarak tanımladığı bu sorusuna, “Mehmet Hanefi Sözen isimli birini tanımıyorum. Sabit numara özel durumlarda kullanılan özel bir numara olabilir. Benim odamda
da özel durumlarda kullanılan özel bir numara olabilir. Şu anda ben Mehmet Hanefi Sözen isimli kişiyi hatırlamıyorum. Ama geçmiş zamanda ilgisiz bir konuda beni aramış
olabilir. Ben de dönüş yapmış olabilirim. Bu sınavla bu sorularla ilgili olarak bir görüşme asla yapmadım” yanıtını verdi.

Cemaat “organize suç örgütü”


2010 yılı KPSS sınavında soruların sızdırıldığı ilişkin soruşturma kapsamında önceki gün ifade veren dönemin ÖSYM Başkanı Ünal Yarımağan, soruşturma Savcısı Yücel
Erkman’a verdiği ifadenin ardından tutuklanması istemiyle sevk edildiği mahkemece serbest bırakılmıştı. “Örgüte üye olmamak ile birlikte bilerek ve isteyerek yardım etmek,
resmi belgede sahtecilik ve görevi kötüye kullanmak” ile suçlanan Yarımağan’a savcılık sorgusunda çok çarpıcı sorular sorulduğu anlaşıldı. Savcı Erkman tarafından kendisine
yöneltilen bir çok soruya yanıt veren Yarımağan’a sorulan sorulardan birinde ise, Fethullah Gülen cemaati “organize suç örgütü” olarak tanımlandı.

Soruları siz mi verdiniz?


Savcı Erkman’ın Yarımağan’a yönelttiği sorulardan biri şöyle:
“Yurt dışına çıkış yapıp bir daha girişi bulunmayan, tahkikat çerçevesinde elde edilen deliller yönünden Fethullah Gülen organize suç örgütü yöneticisi konumunda bulunan
Mehmet Hanefi Sözen isimli şahsın kullanmakta olduğu hat ile sizin makamınızca kullanılan Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığına ait olan sabit numara, karşılıklı olarak
31.05.2010-01.06.2010 tarihleri arasında toplamda 7 kez telefon irtibatına geçtiğiniz tespit edilmiştir. (59 saniye-36 saniye-22 saniye-36 saniye-25 saniye-97 saniye-49 saniye
sıralı biçimde görüşmeleri ilk üç görüşme 31.05.2010 tarihinde 11:55 saat – 12:11 saat arası görüşme, sonraki dört görüşme 01.06.2010 tarihinde 12:25 saat – 19:08 saat
arası görüşmeleri) Bu şahısla yedi kez (3 kez örgüt liderinin sizin kullandığınız sabit numarayı aradığı ve dört kez de sizin bu sabit numara ile örgüt liderini aradığınız) yukarıda
belirtilen tarihlerde neden görüştünüz? 2010 KPSS sorularını Fethullah Gülen organize suç örgütü yöneticisi konumunda bulunan Mehmet Hanefi Sözen isimli şahsa siz mi
verdiniz? Açıklayınız?”

Sorularla ilgili asla görüşmedim


Savcının bu sorusuna Yarımağan, şu yanıtı verdi: “Mehmet Hanefi Sözen isimli birini tanımıyorum. Sabit numara özel durumlarda kullanılan özel bir numara olabilir. Benim
odamda da özel durumlarda kullanılan özel bir numara olabilir. Benim genelde kullandığım sekreterime bağlı telefonun numarası değişiktir. Şu anda ben Mehmet Hanefi Sözen
isimli kişiyi hatırlamıyorum. Ama geçmiş zamanda ilgisiz bir konuda beni aramış olabilir. Ben de dönüş yapmış olabilirim. Ama dediğim gibi ilgisiz bir konuda olabilir. Bu sınavla
bu sorularla ilgili olarak bir görüşme asla yapmadım. Benim Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği Genel Sekreteri Mehmet Hanefi Sözen’le telefon görüşmem ilgisiz bir
konuda olabilir. Ben ÖSYM Başkanı olduğum için, ilgisiz bir konuda bana bir şey sormuş, danışmış olabilir”

Cemaat evlerine gittiniz mi?


Erkman daha sonra Yarımağan’a cemaati tanıyıp tanımadığını, şu sözlerle sordu:
“2010 KPSS’nin sızdırılması konusu ile ilgili olarak yapılan tahkikatta müşteki ifadeleri, bilgi sahibi ifadeleri ve şüpheli ifadeleri birlikte değerlendirildiğinde özellikle Maltepe
dershaneleri ve 2010 KPSS’nin sızdırıldığı değerlendirilen Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği’nin Fethullah Gülen cemaatine yakın olduğu ve bu cemaatin menfaati
doğrultusunda faaliyet gösterdiği değerlendirilmektedir. Ayrıca 2010 KPSS ile ilgili olarak sınava giren 100 ve üzeri net yapan 3227 şüphelinin birliktelik yönünden
incelendiğinde, özellikle MASAK raporlarına göre büyük bir şüpheli şahsın birlikte hareket ettikleri ve Fethulllah Gülen cemaatine yakın oldukları tespit edilmiştir. Bu yapının
önemli yöneticisi pozisyonunda bulunan Mehmet Hanefi Sözen isimli şahısla bu sınav öncesi görüşmelerinize bağlı olarak, Fethullah Gülen isimli organize suç örgütü lideri olan
şahsı tanıyor musunuz? Bağlantılarınızı açıklayınız? Bu şahsa ait olduğu kamuoyu tarafından bilinen kurum, yurt, dershane ve bunun gibi özel bir firma ile daha önceden
bağlantıya geçtiniz mi? Bu şahsa ait olduğunu bildiğiniz bunun gibi kurumların isimleri nelerdir? Ayrıca kamuoyu tarafından cemaat evleri olarak bilinen ve bu şahsın da
oluşumuna mesaj verdiği propaganda görüntülerinin ve konuşmalarının yayınlandığı sohbetlerinde açıkça söz ettiği cemaat evlerine gittiniz mi? Açıklayınız?”

Cemaat okullarını bilmiyorum


Yarımağan, bu soruya da şu yanıtı verdi:
“Fetulllah Gülen cemaatini herkesin duyduğu, bildiği kadar ben de biliyorum. Mehmet Hanefi Sözen isimli şahsı tanımıyorum. Bu cemaatle bağlantısını bilemem. Bu cemaatin
okulları, yurtları, işyerleri vs. ile herhangi bir ilişkim olmamıştır. Benim Gülen cemaatine ait okullar konusunda bir bilgim yoktur. Hangi okulun hangi dershanenin cemaate ait
olduğunu ben bilmem. Herhangi bir cemaat evine gitmedim. Gülen’in televizyonlara çıkıp tavsiyelerde bulunduğunu biliyorum ama devletin kılcal damarlarına sızılması,
devletin kendi elemanları tarafından ele geçirilmesi gibi tavsiye ve telkinleri bilmiyordum” dedi.

Soruların bulunduğu CD 3 gün nerede tutuldu?


Savcı Erkman, Yarımağan’a ayrıca, sınav sorularının 25 Haziran tarihinde CD’ye yüklenmesine karşın matbaaya neden 3 gün sonra 28 Haziran tarihinde götürüldüğünü, bu 3
gün boyunca CD’nin nerede olduğunu sordu. Yarımağan da bu soruya, “3 Gün sonra götürülmesinden şüphelenilmesi normal. Kişi kötü niyetli ise yapacak bir şey yok. Eminim
ki o 3 gün boyunca kasada muhafaza edilmiştir” yanıtını verdi. Yarımağan’ın, savcılıkla yaptığı yazışmalarda, içeriği itibariyle yanıltıcı bilgiler verildiği gerekçesiyle resmi
belgede sahtecilik ile suçlandığı öğrenildi.

http://www.sozcu.com.tr/2015/gundem/...tanimi-793601/

ÖSYM BAŞKANI PRof.Dr. Ali Demir'in cevabı:


Prof. Dr. Ömer Pekşen (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ercan Öztemel (ÖSYM Başkan Yardımcısı) cevabı:
Prof. Dr. Ensar Gül (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Ömer Demir (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi YÖK Başkanvekili) cevabı:
Hüseyin Çalık (ÖSYM Yönetim Kurulu Üyesi MEB temsilcisi) cevabı:
Prof. Dr. Ünal Yarımağan (ÖSYM Başkanı) cevabı:
Prof. Dr. Petek Aşkar (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof. Dr.Cengiz Erol (ÖSYM Yürütme Kurulu üyesi) cevabı:
Prof. Dr. Abdullah Çavuşoğlu (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:
Prof.Dr.Reşat Kasap (ÖSYM Yürütme Kurulu Üyesi) cevabı:

Başarılar dileriz
Alıntı:

Kayıtsız Üye´isimli üyeden Alıntı


tüm dersane sahipleri ve ortaklarının Uz.Dr.Sami Selçukbiricik?, Uz.Dr.Ahmet Çitoğlu?, Mustafa Çitoğlu?, Eftal Orhan? Murat Erkeçoğlu? ÖSYM başta adı geçenler olmak üzere
personeli hts kayıtları ve telefon trafiği çıkarılmalı
Alıntı:
;46617´isimli üyeden Alıntı
Alıntı:

Kayıtsız Üye´isimli üyeden Alıntı


BAŞKA BİR TUS FORUMUNDAKİ YORUMU BURAYA AKTARAYIM

ÖSYM TUS DAVALARI HİÇ BİTMEYECEK!!!! Çünkü ;


Bu işten yararlanan ve yararlandırılan “organize menfaat çeteleri” nin sosyal medyada kanıtlı bağlantıları çökertilmedi
1- Sürekli yanlış TUS sorusu, iptal, soru açıklamama türü mahkemede %100 kaybedeceği kesin davalık durum oluşturarak her sınav sonrası kaosa neden olan ve devlet
kurumu …….. ?
2- Her sınav sonrası hakkımızı arayan dersane ………. ?
3- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden hakkımızı arayan tus forum sitesi ………. ?
4- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden hakkımızı arayan avukatlar ………. ?
5- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden ÖSYM ‘ye dava açılmasını tek gündem yapan dersane ve tus forum sitesi ………. ?
6- ÖSYM’ye dava için dersane ve tus forum sitesi tarafından yönlendirildiğimiz avukat……. ?
7- Biyologların TUS’a girebilmesi davasında yönlendirildiğimiz avukat…. ?
8- Biyologların TUS’a girebilmesi davasında davacıların tüm dava masraflarını karşılayacağını açıklayan ve karşılayan dersane…… ?
9- Hürriyet- Milliyet vs gazetelerine verilen ÖSYM gazete ilanlarını fonlayan dersane…….?
10- ÖSYM-YÖK yetkilileri ile yakın hemşehrililik irtibatı olan dersane sahibi……?
11- 15 dakikada bir mahkemeyi aramak için “TUS TELEFON TİMİ” kuran Tus forumu …?
12- Mahkemeye baskı için “ORGANİZE OLUP MAHKEME BAŞKANINA GİTME“etkinliği yapan Tus forumu …?
13- Bilirkişilere baskı yapmak için “BİLİRKİŞİ İLE GÖRÜŞME GURUBU” oluşturan Tus forumu…?
14- ÖSYM Hukuk Müşavirliğine baskı için” TUS ÖSYM HUKUK TİMİ” oluşturan Tus forumu…?
15- Bahse konu Tus forum sitesini yüksek rakamlarla fonlayan dersane…….?
16- ÖSYM Başkanının avukatı…..?
17- Dersane sahibinin avukatları…..?
18- ÖSYM davalarında tus forumlarından yönlendirildiğimiz avukatlar… ?
19- Tüm bu ÖSYM avukatları aynı adresteki aynı hukuk bürosunun avukatı mı…..?
20- ÖSYM Başkanının avukatı, ÖSYM davalarının avukatları yakınlığı …..?
21- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile ÖSYM ve YÖK üyeleri arasında ticari ortaklık bağlantısı …. ?
22- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile dersane sahipleri arasında ticari ortaklık bağlantısı ……?
23- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar, ÖSYM ve YÖK üyeleri ve dersane sahipleri arasında ticari ortaklık bağlantısı …..?
24- Dersane sahibiyle ortaklık bağlantısı olan ÖSYM ve YÖK üyeleri…..?
25- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile ÖSYM ve YÖK üyeleri arasında kankalık bağlantısı …..?
26- Hukuk bürosunda çalışan avukatların dersane ve forum yönlendirmesiyle açtığı ÖSYM davaların sonucu……..?
27- ÖSYM’nin 7 Ocak 2011 tarihli Basın Duyurusunda bahsettiği “herkesi ÖSYM karşıtı faaliyete sevk eden menfaat grupları” ile yakın irtibatlı ÖSYM-YÖK üyeleri var mıdır?
28- Herkesi ÖSYM karşıtı faaliyete sevk eden menfaat gruplarının davetine icabet eden ÖSYM-YÖK üyeleri ……?
29- ÖSYM’nin 16.09.2014 tarihli Basın Duyurusunda “bir hazırlık dersanesinin forumlardaki organizasyonundan bahsedilmekte ve başkasının yerine sınava girdiği tespit edilen
malum dershane sahibi olarak tanınan kişi” diye bahsettiği organize yapı ile çok yakın irtibatlı ÖSYM-YÖK üyeleri ……?
30- ÖSYM karşıtı faaliyetleri organize eden ve başkasının yerine sınava giren dersane sahiplerinin davetine icabet eden ÖSYM-YÖK üyeleri ……. ?

netice her sınav sonrası çok beklersiniz


Alıntı:
çok zeki : )

Alıntı:

Kayıtsız Üye´isimli üyeden Alıntı


Başkasının Yerine TUS’a Giren DERSANE SAHİBİ ve ÖSYM’YE SALDIRAN TUS ŞEBEKESİ
GündemÖne ÇıkanlarTarafından Hipokrat Yeminli Dr - Şub 4, 2015 0 24

1
6
MHP Milletvekili Prof.Dr. Alim IŞIK, ÖSYM açıklamasında geçen TUS dersanesini ve başkasının yerine sınava girdiği iddia edilen dersane sahibini sordu.

Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) sonrasında bazı medya organlarına da yansıyan haber ve iddialarla ilgili olarak verilen önerge

03.02.2015

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA,

Aşağıda belirtilen sorularımın, Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi AVCI tarafından yazılı olarak cevaplandırılması için gereğini saygılarımla arz ederim.

Prof.Dr. Alim Işık


MHP Kütahya Milletvekili

Eylül-2014’de yapılmış olan Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) sonrasında bazı medya organlarına da yansıyan haber ve iddialarla ilgili olarak;

1. 14.09.2014 tarihinde yapılan TUS ve DUS (Dişte Uzmanlık Sınavı)’a giren bir grup Doktor ve Diş Hekimi adına Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakana hitaben yazılan ve adeta
ÖSYM Başkanlığını şikayet ederek zan altında bırakan Basın Duyurusundan Bakanlığınızın bilgisi var mıdır? Varsa bu konuda şimdiye kadar Bakanlığınızca nasıl bir işlem
yapılmış ve kimler hakkında ne gibi yaptırımlar uygulanmıştır?
2. Anılan Basın Duyurusuna cevaben, ÖSYM Başkanlığının 16.09.2014 tarihli ve “Gazetelerde Yer Alan Asılsız İddialar” başlıklı Basın açıklamasında yer alan “Söz konusu ilan,
ticari malzemesi giderek tükenen bir TUS Hazırlık Dershanesinin organizasyonu olup asla itibar edilmemelidir.” ibaresiyle kastedilen dershane hangisidir? Bu dershanenin
kurucuları, yöneticileri ya da sahipleri kimlerdir?
3. Anılan dershanenin ticari sermayesinin tükendiği kanaatine nasıl varılmıştır? Anılan dershanenin sahibi olduğu ya da ilişkisi bulunduğu sosyal medya siteleri ya da
platformları kimlere aittir ve aralarında ne tür ilişkiler söz konusudur?
4. ÖSYM Başkanlığınca yapılan Basın Açıklamasında “başkasının yerine sınava girdiği” tespit edilen dershane sahibi kimdir?
5. Anılan dershane sahibi hakkında başlatılan soruşturmanın zaman aşımı nedeniyle akim kaldığı iddiaları doğru mudur? Doğru ise söz konusu soruşturma; ne zaman, hangi
gerekçelerle ve kimler tarafından başlatılmıştır? Soruşturmanın zaman aşımı nedeniyle sonuçsuz kalmasında kimlerin ihmali ya da baskısı olmuştur?
6. Anılan soruşturmanın sonuçsuz kalmasına yol açan sorumlular kimlerdir? Bu sorumlular hakkında Bakanlığınızca nasıl bir işlem yapılmış ya da yapılmaktadır?
7. Anılan konuya ilişkin Bakanlığınız görüşü nasıldır?

http://www.memurlar.net/haber/499968/
——-

ÖSYM’YE ORGANİZE ŞEKİLDE SALDIRAN BU DERSANE VE DERSANE SAHİBİ KİMDİR? BU DERSANENİN İLİŞKİLİ OLDUĞU İNTERNET SİTELERİ VE SOSYAL MEDYA
ADRESLERİNİ KİMLER YÖNETMEKTEDİR? BU ORGANİZE TUS ŞEBEKESİNİN BAŞINDA HANGİ İSİMLER YER ALMAKTADIR? ÖSYM’YE VE ALİ DEMİR’E NİÇİN
SALDIRMAKTADIRLAR? ÖSYM’NİN SÜREKLİ BASIN AÇIKLAMASI İLE DOLAYLI OLARAK ELE ALDIĞI İSİM VERMEDEN ATIFTA BULUNDUĞU BU DERSANE HANGİSİDİR? VE BU
DERSANE YÖNETİCİSİ KİMDİR?

TÜM BU SORULARIN CEVABI ORTAYA ÇIKARILIP KOMUOYU İLE ŞEFFAF BİR ŞEKİLDE PAYLAŞILMALIDIR!
http://www.medunya.com/one-cikanlar/...n-tus-sebekesi
Alıntı:

Kayıtsız Üye´isimli üyeden Alıntı


Paralel yapının KPSS dershanelerine operasyon yapılacak
FETÖ'ye finansman sağlayan paralel yapının dersanelerine operasyon yapılacak
03 Ağustos 2016 09:21
Paralel yapının KPSS dershanelerine operasyon yapılacak

FETÖ terör örgütünün eğitim alanındaki bir çok kurumu kapatıldı. Bunlar arasında ilkokul, ortaokul, lise, yurt ve üniversiteler bulunuyor.

Memurlar.net olarak aldığımız bilgiye göre, sırada, FETÖ'ye finans desteği sağlayan kurumların başında KPSS dershaneleri bulunuyor.

Üniversite sınavlarına hazırlık dershanelerinden sonra en etkin kurumlar olarak adlandırılan bazı KPSS dershanelerinin, FETÖ'ye finansman desteğinde bulunduğu tespiti
yapılmış durumda.

17-25 Aralık darbe soruşturması sonrasında, bazı KPSS dershane sahiplerinin sık sık cep telefonu numarası değişikliği yoluna giderek takipten kurtulma yollarına başvurduğu
da ulaşılan bulgular arasında...

BASIN AÇIKLAMASI
(16.09.2014)

Gazetelerde Yer Alan Asılsız İddialar

Bugün bazı günlük gazetelere ilan vererek, 2014-TUS/DUS Sonbahar Dönemi sınavı ile ilgili asılsız iddialarla Sayın Cumhurbaşkanımızı ve Sayın Başbakanımızı yanıltıcı
mahiyette açık mektup yazan bir grup isim, ÖSYM'yi ağır suçlamalarla töhmet altında bırakacak ifadeler kullanmışlardır.

Son dört yıl içinde geliştirmiş olduğu sınav sistemi, güçlendirilmiş insan kaynağı ve günün koşullarında modernize edilmiş teknolojik altyapısı ile ÖSYM, yapmış olduğu her
işlemi saniyesi saniyesine kontrol altına almış ve her saniyenin hesabını verebilecek duruma gelmiştir.
ÖSYM'nin sınavlarında sorduğu her bir soru farklı zamanlarda çok sayıda akademisyen tarafından titizlikle hazırlanmakta ve denetlenmektedir. Buna rağmen bazı sorular,
ortaya çıkan ve çoğu zaman da esasa ilişkin olmayan ancak mutlak adalet bakımından gerekli olduğu düşünüldüğünden, sınav sonrasında adayların verdikleri cevapların analizi
ve bilim kurullarının görüş ve tavsiyeleri ile ÖSYM Yönetim Kurulu tarafından iptal edilmektedir. Ancak, sürekli değişerek gelişen ve tıp gibi son derece geniş bir alanda farklı
yorum ve bakışlara dayanılarak çoğu zamanda umulmadık biçimde mahkemeler tarafından iptal edilen sorular da olmaktadır. Bu durumlar, ÖSYM tarafından adayları asla
mağdur etmeyecek biçimde yönetilmektedir.

İlanda yer alan ve iddiadan ibaret gerçek dışı bazı hususlara incelendiğinde;

ÖSYM sınavlarına giren ve isteyen her aday, sınavda kendi kullandığı soru kitapçığını, cevap kağıdını ve kendisine ait cevap anahtarını inceleyebilmektedir,
ÖSYM hiç bir zaman adaylara, iddia edildiği gibi, "soruları ezberle" demez,
Veri tabanında değişiklik yaparak herhangi bir kişiye sağlanacak haksız bir kazanç, karşılığında ağır cezaları gerektirmektedir. Bu ve benzeri düzenlemeler 6114 sayılı Kanunda
açıkça yer almıştır,
ÖSYM hiç bir adaya asla haksız kazanç temin etmez.

Söz konusu ilan, ticari malzemesi giderek tükenen bir TUS hazırlık dersanesinin organizasyonu olup asla itibar edilmemelidir. Toplam 39 ismin yer aldığı ve bu isimlerden de
sadece 13'ünün 2014 yılında TUS/DUS sınavlarına girdiği halde “Tüm adaylar adına” açıklama yapıldığı iddiası tam karşılığı ile gerçek dışı ve gülünçtür. Mezkur dershanenin bu
saldırılarını yönetmekle görevli olduğu sosyal medya paylaşımlarından anlaşılan, listede ismi bulunan, dershane idarecisi kişinin, bu deshaneye bir şekilde bağlı kişileri organize
etmek suretiyle infial ve aynı zamanda reklam amaçlı böylesi bir girişimde bulunduğu açıktır. Kaldı ki, ÖSYM’nin oluşturduğu teknik altyapı sayesinde malum dershane sahibi
olarak tanınan diğer bir kişinin de eski bir tarihte başkasının yerine sınava girdiği tespit edilmiş, ancak başlatılan soruşturma zaman aşımı dolayısıyla akim kalmıştır.

ÖSYM, sadece hak edene hak ettiğinin verilmesini gerçekleştirmek amacıyla sınav güvenliğinden taviz vermeksizin ölçme kalitesini korumaya yönelik faaliyetlerinden asla
vazgeçmeyecek ve Türkiye için olabilecek en güvenilir sınav sistemini sürdürmeye devam edecektir.

Adaylara ve kamuyouna duyurulur.

ÖSYM BAŞKANLIĞI

Alıntı:

´isimli üyeden Alıntı


Avukat Burhan ÖZKAYA'dan gelen
İHTARNAMEDİR
İhtar Eden : Sami SELÇUKBİRİCİK
Vekili : Av. Burhan ÖZKAYA, adres başlıkta
Adres: Necatibey Caddesi No: 33/12 Kızılay ANKARA

Muhatap : -http://www.stetuskop.com/- internet sitesi yetkilisi

Açıklamalar :

Sayın Muhatap,
-http://www.stetuskop.com/- adlı internet sitesinde Bilgileri ÖSYM Görevlileri Verdi Başlığı ve http://www.stetuskop.com/bilgileri_oesym_goerevlileri_verdi-t4273/index.html?t=4273 linki ile
müvekkilim Uz.Dr. Sami SELÇUKBİRİCİK bakımından kişilik haklarını ihlal eden bir takım ifadelere yer verilmiştir. Şöyle ki aşağıda yer verdiğimiz yorumlarda;

“Mahkeme: Bilgileri ÖSYM görevlileri verdi


drasc: Bilgileri Sami Hoca 10 yıldır gidip geldiği ÖSYM deki tanıdıklarından aldı” şeklindeki organize yorumlarla, daha önce ÖSYM bünyesinde yaşanan kopya
iddialarıyla müvekkilimi ilişkilendirmek istemektedirler. Söz konusu yorumların ortak hedefi sanki müvekkile ÖSYM yetkilileri tarafından soruların verildiği, böylece kopyacılık
yapıldığıdır. Ancak yorumlarda ifade edilenin aksine, müvekkille ilgili ne bir mahkeme kararı ne de tek bir emare vardır
Müvekkil uzun yıllardır Tıpta Uzmanlık Sınavı’na Hazırlık sektöründe hizmet vermekte olup bugüne kadar hiçbir hukuksuz ve haksız eylemde bulunmamıştır.
Yıllar içerisinde kendisinin ve yönetim kurulu başkanı olduğu TUSDATA’nın sektörde yoğun gayret ve çalışmaları neticesinde sürekli olarak ileriye doğru mesafe kat etmelerini
hazmedemeyen bir takım kişi ve kurumlar müvekkilin başarılarını gölgelemek için yukarıda yer verdiğimiz haksız isnatlarda bulunmaktadırlar. Bunlar ise kabulü mümkün olmayan
iftiralardır.
Söz konusu ifadeler Türk Ceza Kanunu bakımından suç olup aynı zamanda müvekkillerin kişilik haklarına da zarar vermektedir.
5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi Ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’un 9. maddesi gereğince söz konusu içeriğin
yayından kaldırılmasını, aksi halde diğer yasal yollara başvuracağımızı, ayrıca söz konusu hakaret içeren ifadeler nedeniyle de tüm ilgililer hakkında Cumhuriyet Savcılıklarında şikayet
hakkımızı kullanacağımızı ihtaren bildirir, çalışmalarınızda başarılar dilerim.
İhtar Eden Vekili Av. Burhan ÖZKAYA
Alıntı:

´isimli üyeden Alıntı


YARIN DAHA ZOR...

07 Ocak 2011

ÖSYM; bunca iletişim çabasına, gazete ilanlarına, TV haberlerine rağmen süreci devam ettiriyor. Süreç hepimizin gözleri önünde cereyan ediyor.
Hekimler; kendileri için çok önemli böylesi bir sınavda sebepsiz yere ve birilerinin galeyanına gelecek kadar basit ve zeka seviyesi düşük insanlar mıdır?
Bir dertleri vardı ve seslerini duyurmak istediler. “Derdini insanca anlatmak isteyen” bukişilerle görüşülüp sorunları dinlense ve kamuoyunun vicdanı rahatlatılsaydı daha
şık olmaz mıydı?
Doktorların; haklarını aramak için çaba sarf etmelerini “kurum karşıtı faaliyet” olarak tanımlamak, devlet ciddiyetine yakışır mı?
“Sorun yok” deyip kestirmek, gerçekten sorun olmadığı anlamına mı gelir? Ateş olmayan yerden bu kadar çok duman çıkar mı? Her devlet kurumu halkına adalet ile hizmet
için vardır. Despotizm, çağını çoktan kapamış olan ilkel bir yönetim şeklidir.

Uz. Dr. Sami SELÇUKBİRİCİK

TUSDATA A. Ş. Kurucusu ve
Yönetim Kurulu Başkanı
Artık olay yargıdadır. Yargıya intikal etmiş olan ve iptali istenen bazı sorular vardır. Yargı; soruların iptali yönünde karar verirse, ÖSYM ne diyecektir? Ve o zaman, tüm bu
süreçleri nasıl telafi edecektir?
Ayrıcaaa…
Bu dünyanın öbür tarafı da var. Bizim; o gün, bu konu ile ilgili alnımız açık olacak. Allah biliyor ki, doğru olduğuna inandığımız şeyleri korkmadan yazdık ve söyledik.
Haksız hiçbir fiile göz yummadığımız gibi haksızlığın hiçbir çeşidine de razı olmadık. Hiçbir gizli hesabımız da olmadı, olmayacak.
Bugün güç ve yetkiyi ellerinde tutanlar, gücün kendilerinde olmadığı o gün nasıl hesap vereceklerini de düşünmek zorundadırlar. O gün, bugünden daha zor olacak.

Uz. Dr. Sami SELÇUKBİRİCİK

ateş
samsa
etiğin dip noktasında olduğunu farketmiyor musun?
Kritik kulis boyutu
Nokta atış
drasc merkezde olan herşeyi biliyor
Samanyolu da tanıdıkları var

genl müdürü ve

Alıntı:

tipvetus´isimli üyeden Alıntı


Tusdata AŞ. Kurucusu ve Tusdata videolarında tıp öğrencilerinin nasıl fişlemesi gerektiğini şube sorumlularına öğreten Feyzedin Alpkıray *****paralel yapı üyesi olma
nedeniyle KHK ile kamudan ihraç edildi.

tusdata fişleme eğitimi videosu

http://i.hizliresim.com/mEQ2O2.png

tusdata kurucusu ve genel müdürü *****Feyzeddin Alpkıray khk ile ihraç edilmiştir

http://www.ensonhaber.com/dosyalar/ihrac.pdf
Alıntı:

Kayıtsız Üye´isimli üyeden Alıntı


BAŞKA BİR TUS FORUMUNDAKİ YORUMU BURAYA AKTARAYIM

ÖSYM TUS DAVALARI HİÇ BİTMEYECEK!!!! Çünkü ;


Bu işten yararlanan ve yararlandırılan “organize menfaat çeteleri” nin sosyal medyada kanıtlı bağlantıları çökertilmedi
1- Sürekli yanlış TUS sorusu, iptal, soru açıklamama türü mahkemede %100 kaybedeceği kesin davalık durum oluşturarak her sınav sonrası kaosa neden olan ve devlet
kurumu …….. ?
2- Her sınav sonrası hakkımızı arayan dersane ………. ?
3- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden hakkımızı arayan tus forum sitesi ………. ?
4- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden hakkımızı arayan avukatlar ………. ?
5- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden ÖSYM ‘ye dava açılmasını tek gündem yapan dersane ve tus forum sitesi ………. ?
6- ÖSYM’ye dava için dersane ve tus forum sitesi tarafından yönlendirildiğimiz avukat……. ?
7- Biyologların TUS’a girebilmesi davasında yönlendirildiğimiz avukat…. ?
8- Biyologların TUS’a girebilmesi davasında davacıların tüm dava masraflarını karşılayacağını açıklayan ve karşılayan dersane…… ?
9- Hürriyet- Milliyet vs gazetelerine verilen ÖSYM gazete ilanlarını fonlayan dersane…….?
10- ÖSYM-YÖK yetkilileri ile yakın hemşehrililik irtibatı olan dersane sahibi……?
11- 15 dakikada bir mahkemeyi aramak için “TUS TELEFON TİMİ” kuran Tus forumu …?
12- Mahkemeye baskı için “ORGANİZE OLUP MAHKEME BAŞKANINA GİTME“etkinliği yapan Tus forumu …?
13- Bilirkişilere baskı yapmak için “BİLİRKİŞİ İLE GÖRÜŞME GURUBU” oluşturan Tus forumu…?
14- ÖSYM Hukuk Müşavirliğine baskı için” TUS ÖSYM HUKUK TİMİ” oluşturan Tus forumu…?
15- Bahse konu Tus forum sitesini yüksek rakamlarla fonlayan dersane…….?
16- ÖSYM Başkanının avukatı…..?
17- Dersane sahibinin avukatları…..?
18- ÖSYM davalarında tus forumlarından yönlendirildiğimiz avukatlar… ?
19- Tüm bu ÖSYM avukatları aynı adresteki aynı hukuk bürosunun avukatı mı…..?
20- ÖSYM Başkanının avukatı, ÖSYM davalarının avukatları yakınlığı …..?
21- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile ÖSYM ve YÖK üyeleri arasında ticari ortaklık bağlantısı …. ?
22- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile dersane sahipleri arasında ticari ortaklık bağlantısı ……?
23- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar, ÖSYM ve YÖK üyeleri ve dersane sahipleri arasında ticari ortaklık bağlantısı …..?
24- Dersane sahibiyle ortaklık bağlantısı olan ÖSYM ve YÖK üyeleri…..?
25- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile ÖSYM ve YÖK üyeleri arasında kankalık bağlantısı …..?
26- Hukuk bürosunda çalışan avukatların dersane ve forum yönlendirmesiyle açtığı ÖSYM davaların sonucu……..?
27- ÖSYM’nin 7 Ocak 2011 tarihli Basın Duyurusunda bahsettiği “herkesi ÖSYM karşıtı faaliyete sevk eden menfaat grupları” ile yakın irtibatlı ÖSYM-YÖK üyeleri var mıdır?
28- Herkesi ÖSYM karşıtı faaliyete sevk eden menfaat gruplarının davetine icabet eden ÖSYM-YÖK üyeleri ……?
29- ÖSYM’nin 16.09.2014 tarihli Basın Duyurusunda “bir hazırlık dersanesinin forumlardaki organizasyonundan bahsedilmekte ve başkasının yerine sınava girdiği tespit edilen
malum dershane sahibi olarak tanınan kişi” diye bahsettiği organize yapı ile çok yakın irtibatlı ÖSYM-YÖK üyeleri ……?
30- ÖSYM karşıtı faaliyetleri organize eden ve başkasının yerine sınava giren dersane sahiplerinin davetine icabet eden ÖSYM-YÖK üyeleri ……. ?

netice her sınav sonrası çok beklersiniz

KPSS’deki kopyanın şifresi Asil’de mi?


Kılıçdaroğlu, Bakan Çubukçu’ya, sorular çalındığı için iptal edilen KPSS sorularının tamamını gören tek kişi olan ÖSYM uzmanı Mustafa Asil hakkında neden soruşturma
açılmadığını sordu
BAHAR ATAKAN Ankara
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşma, gözleri yeniden KPSS’deki kopya skandalına çevirdi. Soruların çalındığı iddiasıyla iptal
edilen KPSS Eğitim Bilimleri Testi’ndeki soruların tamamını gören tek kişi olan Mustafa Asil hakkında neden soruşturma açılmadığını soran Kılıçdaroğlu, Milli Eğitim Bakanı
Nimet Çubukçu’dan yanıt beklediğini vurguladı.
Savcılığın, KPSS soruşturması kapsamında arama yaptığı ÖSYM’nin Test Araştırma Birimi’nde uzman olarak çalışan Asil’in, doktora için Kanada’ya gönderildiğini söyleyen CHP
İstanbul Milletvekili Nur Serter ise konuyla ilgili Çubukçu’ya iki kez soru önergesi yönelttiğini ancak, yanıt alamadığını belirtti. Serter, “Asil neden yurtdışına kaçırıldı?” diye
sordu.
‘Neden soruşturma dışında?’
Kılıçdaroğlu, “KPSS’de sorular çalındı. Bu soruların tamamanı gören tek kişi var: Mustafa Asil. Soruşturma açılırken Kanada’ya gönderildi. Bir yıl süreyle doktora yapsın diye. Bir
yılda doktora nasıl olacaksa? Bir yılı tamamlamadan geri geldi. Halen soruşturma kapsamı dışında, niçin? YÖK’ten sorumlu olan bakandan yanıt bekliyoruz. Bu kişi kimdir,
neden soruşturmanın kapsamı dışında tutuldu?” dedi.
Serter araştırdı
Serter, Milliyet’e yaptığı açıklamada, şunları kaydetti: “ÖSYM Başkanı’na, ‘315 kişiyi neden YÖK’e devrettiniz’ diye ısrarla sordum. Yanıt olarak, ‘Bu insanlar şaibeli ve yetersiz’
denildi. Ancak, yeni eleman alımı yapılamadığı için bu insanlar 5 ay daha ÖSYM’de çalışmaya devam edecek. Bu kişilerin tümü hakkında soruşturma açıldığı, suçları
kanıtlanamadığı halde, bir kişi için hiç soruşturma açılmadı. Bu kişi Mustafa Asil. Kanada’ya gönderiliyor, ancak 6 ay sonra geri gelip tekrar görevine başlıyor. Hakkında halen
soruşturma açılmadı. Bu kişi soruların tamamını gören tek kişi ve dışarı kaçırılıp, soruşturmadan uzak tutuluyor. Çubukçu’dan yanıt alamadım.”
YÖK inceleme istedi
Edinilen bilgiye göre YÖK, iddialar üzerine ÖSYM’nin inceleme başlatmasını istedi. ÖSYM’den gelecek bilgilerin YÖK tarafından MEB’e iletileceği kaydedildi. İddiaya göre Asil,
ÖSYM’nin soru biriminde görev yaptığı için edindiği özel bir şifre ile önceden gördü. Asil’in iptal edilen KPSS öncesinde izin istediği iddia edildi. Alınan bilgiye göre, halen Test
Araştırma Birimi’nde uzman olarak görev yapan Mustafa Asil, Kanada’ya TÜBİTAK’tan aldığı eğitim bursu ile gitti. Asil, burs yarım dönemi kapsadığı için eğitimini tamamlayarak
yakın zamanda Türkiye’ye geri döndü.

İKİ SORU ÖNERGESİ VERİLDİ, YANIT YOK


Serter, Çubukçu’nun cevaplaması için Meclis’e verdiği iki soru önergesinde şu ifadelere yer verdi:
1. ÖNERGE: Asil hakkında neden soruşturma açılmamıştır? Kendisinin şaibeli görülmeme sebepleri nelerdir?
2. ÖNERGE: 1. Asil’in, soruşturma kapsamı dışında bırakılarak Kanada’ya gönderildiği doğru mudur?
2. ÖSYM’nin hizmet alımı yaptığı Grup Temizlik firmasında temizlik görevlisi olarak çalışan ve YÖK Başkanı Özcan’ın şoförünün eşi olan kişinin, Bilgi İşlem Birimi’nde sekreter
olarak çalıştırıldığı doğru mudur?
3. Bilgi İşlem Birimi’nde çalıştırılan Ahmet Topçu’nun ÖSYM’nin hizmet alımı yaptığı Meteksan Firması’nda geçici işçi olduğu doğru mudur?
4. Test Araştırma Birimi’nde çalıştırılan Melek Erdoğan’ın ÖSYM’nin hizmet alımı yaptığı Meteksan Firması’nda geçici işçi olduğu doğru mudur?
http://www.memurlar.net/haber/191611/

soruşturulmayan sadece Mustafa Asil mi?

Dr TUS hakkında Savcılığa Suç Duyurusu


ÖSYM nin büyük hainliği..
Tıp Öğrencileri Nasıl Fişleniyor? Özel Dosya
Dr. Rıza Eröksüz: Provakatörleri açıklıyorum

BASIN DUYURUSU

(23 Mart 2011)

ÖSYM Çalışanları Hakkında Basında Yer Alan Haberler

Son zamanlarda bazı basın-yayın organlarında, ÖSYM’de çalışan personel ile ilgili bazı *haberler yer almaktadır. Bu kapsamda aşağıdaki açıklamayı yapma zorunluluğu
doğmuştur.
Çalışanlarımızdan Dr. Mustafa Asil, 1416 sayılı Kanun kapsamında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ÖSYM’nin uzman personel ihtiyacının karşılanması amacıyla resmi-burslu
statüde 2002 yılında Amerika Birleşik Devletleri’ne*****yüksek lisans eğitimi*****için gönderilmiştir. Yüksek lisans eğitimini başarıyla tamamladıktan sonra yurda dönmüş ve
mecburi hizmetinin karşılığı olarak 15.02.2005 tarihinde Merkezimizde testlerin hazırlandığı birimde Araştırmacı kadrosunda görevine başlamıştır.

Dr. Asil, Eğitimde Ölçme ve Değerlendirme alanında 2010 yılı Ocak ayında Hacettepe Üniversitesi’nde doktora eğitimini tamamlamış ve devamında TÜBİTAK’a doktora sonrası
çalışmalar yapmak üzere burs başvurusunda bulunmuştur. TÜBİTAK’tan kazandığı 2219 kodlu “Yurtdışı Doktora Sonrası Araştırma Bursu” kapsamında Merkezimizin izniyle
Kanada’ya giderek 4 ay süre ile akademik çalışmalar ve projeler yürütmüştür. Uzmanlık alanındaki ihtiyaç nedeniyle Merkezimiz tarafından burs süresi tamamlanmadan geri
çağırılmıştır.

Tüm ilgililer gibi Dr. Asil’in de, yürütülen soruşturma kapsamında YÖK Denetleme Kurulu ve Ankara Cumhuriyet Savcılığı tarafından ifadesi alınmıştır.

İptal edilen 2010-KPSS Eğitim Bilimleri Sınavında soruların tamamının sadece ilgili tarafından görüldüğüne ilişkin bir tespit söz konusu değildir. Basında yer aldığı şekliyle
sadece ilgilinin tek başına soruların tamamına erişebilmesi için kendisine özel bir şifre verilmesi söz konusu olmamıştır.

Merkezimiz ve çalışanları ile ilgili doğruluğu teyid edilmemiş bu türden haberler, hem merkezimizin toplumsal imajına zarar vermekte hem de kişisel hakları ihlal edici nitelik arz
etmektedir. Merkezimize yıllardır başarı ile hizmet etmiş, alanında bilgi, birikim, deneyim sahibi personelimizin de suçluluğu ispat edilmeden toplum nezdinde zan altında
bırakılması kendisi kadar kurumumuzu da rencide etmektedir. Tüm çalışanlarıyla ÖSYM, yeniden yapılanma sürecinde kamuoyunda güven sağlamaya yönelik olağanüstü
gayret göstermekte, bu konuda değerli basınımızın desteğini yanıda görmek istemektedir. Her türlü haberi yayınlama konusunda özenli davranan basınımızın bu konuda da
aynı özeni göstermesi beklenilmektedir.

Kamuoyuna ve basına duyurulur.

ÖSYM BAŞKANLIĞI

Kayıtsız Üye´isimli üyeden Alıntı


BAŞKA BİR TUS FORUMUNDAKİ YORUMU BURAYA AKTARAYIM

ÖSYM TUS DAVALARI HİÇ BİTMEYECEK!!!! Çünkü ;


Bu işten yararlanan ve nemalanan “organize menfaat çeteleri” ve sosyal medyada çoğu sınava girmediği halde girmiş gibi algı yürüten moderatör isimli dersane provokatörleri
ağı çökertilmedi. Her TUS sınavı öncesi ve sonrası süreçlerde:
1- ÖSYM’nin 16.09.2014***** tarihli Basın Duyurusunda “bir hazırlık dersanesinin forumlardaki organizasyonundan bahsedilmekte, sınava girmediği halde mağduruz diye
gazetelere verilen ilandan bahsetmekte***** ve başkasının yerine sınava girdiği tespit edilen malum dershane sahibi olarak tanınan kişi” diye bahsettiği organize yapı,
dersane ve kişiler ……?
2- Sürekli yanlış TUS sorusu, iptal,***** soru açıklamama türü***** mahkemede %100 kaybedeceği kesin davalık durum oluşturarak her sınav sonrası kaosa neden olan ve
devlet kurumu ……..***** ?
3- Her sınav öncesi ve sonrası hakkımızı arayan dersane ………. ?
4- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden hakkımızı arayan tus forum sitesi ………. ?
5- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden hakkımızı arayan avukatlar ………. ?
6- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden ÖSYM ‘ye dava açılmasını tek gündem yapan dersane ve tus forum sitesi ………. ?
7- ÖSYM’ye dava için dersane ve tus forum sitesi tarafından yönlendirildiğimiz avukat……. ?
8- Biyologların TUS’a girebilmesi davasında yönlendirildiğimiz avukat…. ?
9- Biyologların TUS’a girebilmesi davasında davacıların tüm dava masraflarını karşılayacağını açıklayan ve karşılayan TUS/DUS dersanesi…… ?
10- Hürriyet- Milliyet- Akit vs gazetelerine verilen sayın cumhurbaşkanım mağduruz diye ÖSYM gazete ilanlarını fonlayan dersane…….?
11- Bu ilanlarda tüm doktorlar adına ilan veren doktor olmayan dersane çalışanı...?

12- 15 dakikada bir mahkemeyi aramak için “TUS TELEFON TİMİ” kuran Tus forumu …?
13- Mahkemeye baskı için “ORGANİZE OLUP MAHKEME BAŞKANINA GİTME“etkinliği yapan Tus forumu …?
14- Bilirkişilere baskı yapmak için***** “BİLİRKİŞİ İLE GÖRÜŞME GURUBU” oluşturan Tus forumu…?
15- ÖSYM Hukuk Müşavirliğine baskı için” TUS ÖSYM HUKUK TİMİ” oluşturan Tus forumu…?
16- Bahse konu Tus forum sitesini yüksek rakamlarla fonlayan dersane…….?
17- ÖSYM Başkanının avukatı…..?
18- Dersane sahibinin avukatları…..?
19- ÖSYM davalarında tus forumlarından yönlendirildiğimiz avukatlar… ?
20- ÖSYM Başkanının avukatı, ÖSYM davalarının avukatları yakınlığı …..?

21- ÖSYM Başkanının avukatı ile ÖSYM şüphelilerinin avukatı aynı mı***** …..?
22- ÖSYM-YÖK yetkilileri ile yakın hemşehrililik irtibatı olan dersane sahibi……?
23-***** Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile ÖSYM ve YÖK üyeleri arasında ticari ortaklık bağlantısı …. ?
24- ÖSYM’nin 16.09.2014***** tarihli Basın Duyurusunda “bir hazırlık dersanesinin forumlardaki organizasyonundan bahsedilmekte ve başkasının yerine sınava girdiği tespit
edilen malum dershane sahibi olarak tanınan kişi” diye bahsettiği organize yapı ile çok yakın irtibatlı ÖSYM-YÖK üyeleri ……?*****
25- ÖSYM karşıtı faaliyetleri organize eden ve başkasının yerine sınava giren dersane sahiplerinin davetine icabet eden ÖSYM-YÖK üyeleri ……. ?*****
26- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile dersane sahipleri arasında ticari ortaklık bağlantısı ……?
27- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar, ÖSYM ve YÖK üyeleri ve dersane sahipleri arasında ticari ortaklık bağlantısı …..?
28-Dersane sahibiyle ortaklık bağlantısı olan ÖSYM ve YÖK üyeleri…..?
29- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile ÖSYM ve YÖK üyeleri arasında kankalık bağlantısı …..?
30- Hukuk bürosunda çalışan avukatların dersane ve forum yönlendirmesiyle açtığı ÖSYM davaların sonucu……..?
31- ÖSYM’nin 7 Ocak 2011 tarihli Basın Duyurusunda bahsettiği “herkesi ÖSYM karşıtı faaliyete sevk eden menfaat grupları” ile yakın irtibatlı ÖSYM-YÖK üyeleri var
mıdır?*****
32- Herkesi ÖSYM karşıtı faaliyete sevk eden menfaat gruplarının her davetine icabet eden ÖSYM-YÖK üyeleri ……?*****

netice her sınav sonrası çok beklersiniz

mit´isimli üyeden Alıntı


falan yok, zararın neresinden dönersen kardır. Bundan 7-8 kadar yıl önceydi. 5-6 defa girdiğim ÜDS lerden 50-60 arası alıp duruyordum. Meşhur bir TUS dersanesinin Meşhur bir sahibi -ki iyi İn
de tanınır- yerime ÜDS ye girebileceğini söyledi. "Sen de sarışın gözlüklüsün ben de, kimse anlamaz bile, ben böyle çok kişiye ÜDS-KPDS kazandırttım" dedi. Tabi teklifini "bütün akademik hayat
üzerine bina edemem" diyerek reddettim. 1-2 sınav daha sürünüp kendim 71'imi aldım. Eğer yakalanırsa "sevgili JOKER abimin" aleyhine tanıklık ederim.
etsin, bir adamın her işi mi YAMUK olur ya?

ye´isimli üyeden Alıntı


KLAMASI
4)

e Yer Alan Asılsız İddialar

günlük (MİLLİYET, AKİT) gazetelere ilan vererek, 2014-TUS/DUS Sonbahar Dönemi sınavı (SINAVLARI) ile ilgili asılsız iddialarla (SORULARIN DİKKATLİ HAZIRLANMADIĞI ve AÇIKLANMADIĞI)
kanımızı ve Sayın Başbakanımızı yanıltıcı (?) mahiyette açık mektup yazan bir grup isim (Alp KARATAŞ Uz.Dr. Rıza ERÖKSÜZ Ahmet KANDEMİR Sancar VAROL Fatih KARAASLAN Bünyamin YILD
LİKKANAT Uz.Dr.Uğur DEMİRCİ Osman GÜLSEVER Sinan TÜRKMEN Ayşe KARAGÜR Mustafa Kemal ŞAHİN İbrahim YAĞCI Taner ENGİN Emine AVCI HÜSEYİNOĞLU Seyran KÖKSAL Elif TEKE C
il SANCAK Fatmagül SARI Erhan PARLAK Nilay KUZU Erdal KARACA Pınar SÖNMEZ Ahmet SANCAK Pervin SARACA Adil BOZPINAR Serkan VURAL Sönmez ERDOĞAN Yusuf DEMİR Aysun YILMA
A Sadi KORKMAZ Sedat ÖZKAN Beytullah KISA Emrah KESKİN Cenap KOÇTAŞ Fatma ÇELİK), ÖSYM'yi ağır suçlamalarla (SORULARIN DİKKATLİ HAZIRLANMADIĞI ve AÇIKLANMADIĞI) töhmet
adeler kullanmışlardır.

içinde geliştirmiş olduğu sınav sistemi, güçlendirilmiş insan kaynağı ve günün koşullarında modernize edilmiş teknolojik altyapısı ile ÖSYM, yapmış olduğu her işlemi saniyesi saniyesine kontrol
r saniyenin hesabını verebilecek duruma gelmiştir.

ınavlarında sorduğu her bir soru farklı zamanlarda çok sayıda akademisyen tarafından titizlikle hazırlanmakta ve denetlenmektedir. Buna rağmen bazı sorular, ortaya çıkan ve çoğu zaman da es
ncak mutlak adalet bakımından gerekli olduğu düşünüldüğünden, sınav sonrasında adayların verdikleri cevapların analizi ve bilim kurullarının görüş ve tavsiyeleri ile ÖSYM Yönetim Kurulu tarafın
r. Ancak, sürekli değişerek gelişen ve tıp gibi son derece geniş bir alanda farklı yorum ve bakışlara dayanılarak çoğu zamanda umulmadık biçimde (?) mahkemeler tarafından iptal edilen sorular
Bu durumlar, ÖSYM tarafından adayları asla mağdur etmeyecek biçimde yönetilmektedir. (?)

alan ve iddiadan ibaret gerçek dışı(SORULARIN DİKKATLİ HAZIRLANMADIĞI ve AÇIKLANMADIĞI) bazı hususlara incelendiğinde;

vlarına giren ve isteyen her aday, sınavda kendi kullandığı soru kitapçığını, cevap kağıdını ve kendisine ait cevap anahtarını inceleyebilmektedir, ÖSYM hiç bir zaman adaylara, iddia edildiği gibi,
mez,Veri tabanında değişiklik yaparak herhangi bir kişiye sağlanacak haksız bir kazanç, karşılığında ağır cezaları gerektirmektedir. Bu ve benzeri düzenlemeler 6114 sayılı Kanunda açıkça yer al
ir adaya asla haksız kazanç temin etmez (? Kuruma mı adaya mı ?).

ilan, ticari malzemesi (?) giderek tükenen (?) bir TUS hazırlık dersanesinin (TUSDATA? TUSEM? TUSTİME? E-TUS? TUSWORLD?) organizasyonu (?)olup asla itibar edilmemelidir. Toplam 39 ism
isimlerden de sadece 13'ünün 2014 yılında TUS/DUS sınavlarına girdiği halde “Tüm adaylar adına” açıklama yapıldığı iddiası tam karşılığı ile gerçek dışı ve gülünçtür. Mezkur (?DAHA ÖNCE
EDİ, MEZKUR DEĞİL TUSDATA? TUSEM? TUSTİME? E-TUS? TUSWORLD?)) dershanenin (DERSANE) bu saldırılarını(?) yönetmekle görevli olduğu sosyal medya paylaşımlarından anlaşılan, listed
ershane idarecisi kişinin (RIZA ABİ Mİ ? RIZA ERÖKSÜZ ABİ DERSANE İDARECİSİ DEĞİL ) , bu deshaneye (DERSANE) bir şekilde bağlı kişileri ( Alp KARATAŞ Uz.Dr.Rıza ERÖKSÜZ Ahmet KAND
ROL Fatih KARAASLAN Bünyamin YILDIRIM Mahmut ÇELİKKANAT Uz.Dr.Uğur DEMİRCİ Osman GÜLSEVER Sinan TÜRKMEN Ayşe KARAGÜR Mustafa Kemal ŞAHİN İbrahim YAĞCI Taner ENGİN
YİNOĞLU Seyran KÖKSAL Elif TEKE Ceylin KARA İsmail SANCAK Fatmagül SARI Erhan PARLAK Nilay KUZU Erdal KARACA Pınar SÖNMEZ Ahmet SANCAK Pervin SARACA Adil BOZPINAR Serkan
DOĞAN Yusuf DEMİR Aysun YILMAZ Lale DEMİRKAYA Sadi KORKMAZ Sedat ÖZKAN Beytullah KISA Emrah KESKİN Cenap KOÇTAŞ Fatma ÇELİK ) organize etmek suretiyle infial ve aynı zaman
esi bir girişimde bulunduğu açıktır. Kaldı ki, ÖSYM’nin oluşturduğu teknik altyapı sayesinde (?) malum(?DAHA ÖNCE ZİKREDİLMEDİ, MALUM DEĞİL TUSDATA? TUSEM? TUSTİME? E-TUS? TUSW
(DERSANE) sahibi olarak tanınan diğer bir kişinin (Uz.Dr. Ahmet ERKEK ?, Uz.Dr.Sami SELÇUKBİRİCİK ?, Prof.Dr. Dr. Sema SELÇUKBİRİİCK, Dr. İdris ŞAHİN ? Dr. İlker Ulaş SUNGUR ?, Dr. Gök
ih SELÇUKBİRİCİK?, Ercan ÖZTÜRK? Emrah KABATAŞ? Salih AYDIN? Osman ERER?, Tolga BİÇER? Mehmet Ali Gülçelik ? Anıl ÇUBUKÇU? Şadin Balsak?, Ahmet Cevdet Çitoğlu?, Murat Erkeçoğl
Tarihlerde?) başkasının (başkalarının?) yerine (?) sınava girdiği tespit edilmiş (?), ancak başlatılan soruşturma (?) zaman aşımı (?) dolayısıyla akim (?) kalmıştır.

ece hak edene hak ettiğinin verilmesini gerçekleştirmek amacıyla sınav güvenliğinden taviz vermeksizin ölçme kalitesini korumaya yönelik faaliyetlerinden asla vazgeçmeyecek ve Türkiye için ola
nav sistemini sürdürmeye devam edecektir.

e kamuyouna (KAMUOYUNA) duyurulur.

ğil de suç. Ösym tarafından korunuyorlar gibi gibi gibi

den Alıntı
akkında Savcılığa Suç Duyurusu

suç duyurusunda nasıl bulunulur?

YET BAŞSAVCILIĞINA
Mİ (bulunduğunuz ilin başsavcılığı)

....: Şikayet edenin ismi ve adresi

....: TUSDATA AŞ yönetim kurulu başkanı Sami Selçukbiricik'in sponsorluğunda yayın yapan Dr TUS. com sitesi Kurucu Admini Dr. Rıza ERÖKSÜZ,
mecburum, drasc, kukasen, drsvc, drriza, dremotif, ahmeteren, fibrin, kemalkemal, başocak, isosumer, femm, fibrin, tini, jiks24, kahvebahane,
sofistike55, ambivalan, dr_samsa isimli Moderatör ve kullanıcıları
Rıza ERÖKSÜZ İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Ekoloji ve Hidroklimatoloji Anabilim Dalı 34390 Çapa - İstanbul

...: 27 Ekim 2011 tarihli aşağıdaki başkanlık Basın Açıklamanızda belirtildiği gibi ÖSYM ile ilgili çok sayıda kötü niyetli yıpratıcı ve haber çıkmaktadır. Özellikle TUS sınavı ile ilgili YALAN ve
haberlerin tamamı aynı yerde çıkmakta ve YILLARDIR her TUS döneminde
TAMAMINA yakını doktor olmayan ve
SINAVA GİRMEYEN kişiler tarafından

mağduruz şeklinde ORGANİZE kampanya düzenlenmektedir.

Organize Kampanya Başlıkları:


TÜM BU KAMPANYALAR: SINAVA GİRMEYEN MENFAAT ŞEBEKESİ TARAFINDAN YAPILMIŞTIR

0-30 hatta 35 net eksiğim geldi mağdurum kampanyası


vap kağıdımla oynamış, Şerefsiz ÖSYM organize kampanyası
rlama ekibinin değişmesinden duyulan rahatsızlık ve güvenlik tedbirleri artırıldıktan sonra soruların kendi yayınlarından çıkması için yapılan kampanya
ellerinde oynattıklarına (uz.dr. sami selçukbiricik) dair algı yönetimi kampanyası

karşılığı ÖSYM içerisinden bilgi aldıkları (uz.dr. sami selçukbiricik) iddiaları


pya metodlarından olan tuvalete gidişin yasaklanmasına karşı organize yıpratma kampanyası
salon buz gibiydi, donduk” türü organize yıpratma kampanyası
ÖSYM’nin dağıttığı “silgi silmiyordu” organize kampanyası
endi kitaplarından çıkmayınca yürütülen “ösym bu işi eline yüzüne bulaştırdı” organize kampanyası

etelere ÖSYM yi karalama için ilan verme organize kampanyası

ekimler Adına ÖSYM Başkanına” yazılan mesajlar


inası önünde yapılan organize eylem kampanyası
nlığa maillerle mağduruz organize yıpratma kampanyası

başkanlığına yönelik mailler ve randevular ile mağduruz organize kampanyası


etecilere mağduruz diye “MAİL BOMBARDIMANI” organize kampanyası

ete haberlerinin altına “mağduruz feryadı” organize kampanyası

vizyon kanallarına mağduruz diye organize kampanya


şkanına yönelik organize kampanya

etvekilleri ve siyasetçilere yönelik mağduruz organize kampanyası

YM çalışanlarına “çok ağır küfür ve hakaret” organize kampanyası


AR YAKLAŞIK AYNI KİŞİLER TARAFINDAN YAPILMAKTADIR VE TAMAMINA YAKINININ SINAVLA İLGİLERİ YOKTUR: TEK GÖREVLERİ SINAVLA İLGİLİ ŞAİBE
MAKTIR.

akültesi Öğrencilerini fişleme


ileri Nasıl Fişleniyor? Özel Dosya
yenler Kulübü Uygulama Prosedürleri
yenlere Verilen Gizli ve Çok Gizli Görevler
Cemaati-Sol Kesim içinde sözü geçen fişlemeleri
yenlere katılmadı sebebi: KOMİNİST
En Geveze GKK Fişlemecisi...
ler yüzlü sempatik fişleme

....: Dr tus com sitesinde yayınlanan yorum ve itiraflar


noktasında olduğunu farketmiyor musun?
boyutu
kezde olan herşeyi biliyor
01-24-2011, 14:20 #2
xserkanx
Popüler Üye
size şunu söylüyeyim.internet programcılık bilgim iyidir.bazen forum saati ve ulusal saat farklıdır.tabi bu ayarlanılabiliyor ama savunma olarak
Üyelik tarihi: 22.12.10 bunu öne sürerler ve gerçekte olsa takipsizlik kararı verdirebilirler. bunun kanıtlanması bazen o kadar kolay olmuyor
Mesajlar: 276
Tecrübe Puanı: 344

01-24-2011, 15:01 #3
tuszede1 sınav tarihini osymden once acıklamak normalmi
Popüler Üye

Üyelik tarihi: 13.11.10


Mesajlar: 508
Tecrübe Puanı: 0

01-24-
#4
2011, 16:43

Popüler
Üye bu kişilerin kaçının sınava girdiği, İP numaraları, eylem yapmayı gerektirecek ne menfaat kaybı olduğu merak konusu

Üyelik
tarihi:
25.12.10
Mesajlar:
291
Tecrübe
Puanı: 34
4
sınava girdiler mi?

bir gün
tesadüf
yüzük kardeşliği
Yanacaksın Ali Demir- Mustafa'nın Canbaza bak oyunu
Dr TUS sitesinde ÖSYM Başkanına sesleniyor

m
hiç
Nostalji.. Ali Demir gelmeden önce...
saatlere dikkat
sanki makam şöförü bildiriyor 7.39...
başkası 8.10 da tusdatayı arıyor sami bey ösym de diyorlar..
rıza beye göre tusdata kaçta açılıyor
DÜZEY...
HURRİYET gazatesinde
tüm hekimler adına ÇİŞİNİ TUTAMAYAN BİR DOKTOR (!!) un ÖSYM Başkanına seslenişi.. ve bir raslantısal bağ
bizler hekimiz
tüm mağdur hekimler adına
Tusem batacak diye şok oldu. TUSDATA ya gitti. Kazanamadı. Tekrar TUSEM'e gitti:
o kadar dersaneye git yine kazanma
ÖSYM nin büyük hainliği..

20 neti eksik gelenler olduğu, boş sorularının ÖSYM tarafından doldurulduğu algısının organize şekilde oluşturulmasıYLA ile
dosyaların ilk kısmını gönderdi.
Bu kişilerin GERÇEKTEN SINAVA GİRİP GİRMEDİĞİ,
NEDEN GENELDE HEP EŞLERİNİN 15-20 EKSİK GELDİĞİ
ilokul MEZUNU OLANLARIN NASIL 10 NET EKSİĞİM VAR DİYE ORTADA GEZDİĞİ
HANGİ İP DEN GİRİŞ YAPILDIĞI BU BİLGİSAYARLARIN HANGİ DERSANE İLE SIK ÇAKIŞMA GÖSTERDİĞİ
MENFAAT ŞEBEKESİ İLE İLİŞKİLERİ
ilk bölüm

BASIN DUYURUSU (7 Ocak 2011) 2010-Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (TUS) Sonbahar Dönemi: Kamuoyunda Tartışılan Hatalı
Soru İddiaları Hakkında Açıklama
.. tüm bu olumlu uygulamaların çıkarlarına zarar verdiği açık olan bazı menfaat grupları, hayatlarının çok kritik bir dönemini yaşayan genç
doktorlarımızı gereksiz ve haksız yere heyecana sürüklemekte ve onları ÖSYM karşıtı faaliyetlere sevk etmektedirler.
Hayatlarına kendi gayretleri ile yön vermek isteyen ve büyük çoğunluğu oluşturan uzman doktor adaylarının bu gibi faaliyetler içinde
olmadıklarını, tam aksine ÖSYM’nin gerçekleştirdiği sınav güvenliğini iyileştirici tedbirlere olumlu tepki verdiklerini de memnuniyetle
gözlemlemekteyiz. 2010-TUS Sonbahar Dönemi adaylarına ve kamuoyuna saygı ile duyurulur. ÖSYM BAŞKANLIĞI

hürriyet haberi: hain ösym 25 net eksik vermiş


hain ösym kağıda müdahale etmiş
saadetdr ye 4 tane yanlış eklemiş hain ösym
Fatih Sema Özlem

Uz.Dr Rıza Eröksüz dememiş miydi ÖSYM kimlere emanet diye

kukasen dememiş miydi keyfi davaranıyorlar diye

01-30-2011, 19:16 #4
yurolog
Sadece Üye
hastirinn ordan.ösymnin işi yok sizin boşları doldurcak dimi.kirlilerinizi de gönderin yıkasınlar.yalancılık diz boyu olmuş o sitede
Üyelik tarihi: 23.12.10
Mesajlar: 22
Tecrübe Puanı: 0

01-30-2011, 19:19 #5

Popüler Üye
Alıntı:
Üyelik tarihi: 06.05.10
Mesajlar: 2.650 yurolog´isimli üyeden Alıntı
Tecrübe Puanı: 606 hastirinn ordan.ösymnin işi yok sizin boşları doldurcak dimi.kirlilerinizi de gönderin yıkasınlar.yalancılık diz boyu olmuş o sitede
20 soruya bu tepkiyi verdin ya 25 net eksiğe ne dersin
Atış ikinciliği 24 net eksik
Eklenmiş Resmin önizlemesi

Konu tarafından (01-30-2011 Saat 19:27 ) değiştirilmiştir.


01-30-2011, 19:26 #6
yurolog
Sadece Üye
gidip mahkemeye versinler abicim o zamann.elinden şekeri alınmış çocuk gibi ortalıkta zırlamasınlarr
Üyelik tarihi: 23.12.10
Mesajlar: 22
Tecrübe Puanı: 0
Tusdata Tıp Öğrencilerini Nasıl Fişliyor? Özel Dosya

Kişiler hakkında ORGANİZE ŞEKİLDE bilgi toplamak suç mudur?


Kişilerle ilgili bilgiler ancak mevzuat tarafından izin verilen hallerde kayıt altına alınabilir. Hukuka aykırı olarak kişisel verilerin kaydedilmesi halinde faile altı aydan üç yıla kadar
hapis cezası verilecektir (md. 135/1).
Yine kanunlarda özellikle suçlulukla mücadele bağlamında, suç ve suçluların ortaya çıkarılmasını sağlamak amacıyla izin verilen hallerde, kişinin ahlaki eğilimlerine, cinsel
yaşamlarına, sağlık durumlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin bilgilerin kayıt altına alınmasına izin verilebilir. Bu hallerin dışında kişilerin siyasi, felsefi veya dini
görüşlerine, ırki kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlaki eğilimlerine, cinsel yaşamlarına, sağlık durumlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin bilgilerin kişisel veri olarak
kaydedilmesi suç oluşturmaktadır (md. 135/2).

FİŞLEME DOSYASI data daki dostumuz uzun süredir sessizdi... Oysa dosya hazırlığı içindeymiş. Teşekkür ediyoruz. YASALARA GÖRE ŞUBE SORUMLULULARI AKTİF OLARAK
FİŞLEMEDE ROL ALIRKEN;; GENÇ KLİNİSYENLER KULÜBÜ ÜYELERİNİN BİR KISMI AKTİF İŞBİRLİĞİ İÇİNDE FİŞLEMEDE ROL OYNUYOR

Alıntı:

çaykurrizesporlu ´isimli üyeden Alıntı


Tıp Öğrencileri TUSDATA TUS DERSANESİ tarafından Nasıl Fişleniyor?

HANGİ BİLGİLERİ KAYIT ALTINA ALIYORLAR?


Tıp Fakültesi Bulunan her ilde Milli Eğitim Müdürlüğüne kayıtlı resmi adı farklı olan, adresleri aşağıda yer alantıpta uzmanlık sınavı hazırlık (TUS)
dersaneler gurubu TUS-DATA (bkz. www.tus.com) bağlı bulunduğu Milli Eğitim Özel Eğitim Kurumları mevzuatına ve yasalara aykırı olarak öğrencilerin
TC kimlik no , mail, telefon, ev adresi’nin yanına üyesi olduğu kulüp ve dernekler, din, mezhep, siyasi görüş, sosyal gurup, gittiği kurslar, mazeretleri,
sınıfta sevilme durumu, kimle kavgalı ve küs olduğu, gelir durumu, babasının iş durumu, gelir durumu ve mesleği, sağlık durumu, akrabalarının sağlık
durumu, sevgilisi, eski sevgilisi, yabancı, yerli, güler yüzlülük durumu, açık, kapalı durumu, sempatiklik durumu, tatlı dil durumu, antipati durumu, sosyal
görüşü ve kaldığı yurdu yasalara aykırı şekilde kayıt altına almaktadır.

Her şube Tus-data AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Uz.Dr. Sami SELÇUKBİRİCİK’in oluşturduğu GENÇ KLİNİSYENLER UYGULAMA PROSEDÜRLERİ (“Şube Sorumlularına Özel
Yönerge”) adı altında (Ek-1 dedir) Sosyal gurup liderlerini alırsak aynı sosyal guruptan tüm öğrencileri bize çekeriz mantığıyla öğrenciler araştırılıp bilgileri
toplanmaktadır. Dersane Şube Sorumluları Tusdata AŞ Ankara Merkez’in talimatıyla öğrencilerin kominist, Atatüekçü Düşünce Derneği, Hocaefendi Cemaati, Sosyal Demokrat,
Alevi, Kaldığı yurt, Sempatiklik, girişkenlik derecesi, tatlı dillilik ve işlerine yarama durumu, sağlık durumu, hangi dernek ve kulüplere üye olduğu gibi onlarca parametre GENÇ
KLİNİSYENLER KULÜBÜ (GKK) vasıtası ile derlenmekte, toplanmakta, yasalara aykırı şekilde kayıt altına alınmakta, hem GKK üyeleri hakkında bilgi toplanmakta, hem de
kullanılabilir özellikteki GKK üyeleri diğer öğrenciler hakkında bilgi toplayıp birkaç kitap hediyesi veya küçük indirimler karşılığında dersane şube sorumlusu ile düzenli
toplantılar şeklinde yasa dışı bilgi paylaşımına varan durumlar yaşanmaktadır. Bu veriler “Dersane Şube Sorumluları” tarafından “Tusdata Dersaneler Genel Sorumlusu” Nilüfer
ÇELİK’e ve Kurucu Sekreteri Aygül GÜLSEVER tarafından Tusdata AŞ Genel Müdürü Sami SELÇUKBİRİCİK’e ulaştırılmaktadır. Bu tür verilerin Milli Eğitimin izin verdiği
faaliyetleri ile hiçbir ilgisi olamayacağı açıktır.
Bu yönergenin nasıl uygulanacağına dair Uz.Dr. Sami SELÇUKBİRİCİK (Atatürk Bulvarı No:131 Kızılay ANKARA) ve Feyzeddin ALPKIRAY (Atatürk Bulvarı No:131 Kızılay
ANKARA) tarafından tüm il dersane şube sorumlularına eğitim verilmiştir. Ekteki videolarda görüldüğü gibi tüm şube sorumluları nasıl ve kimlerin bulunup merkeze bildirileceği
konusunda eğitime alınmış Feyzeddin Alpkıray’ın her bir sosyal guruptan, her türlü yaşam tarzından, fraksiyondan kişilerin şeçilmesi için verdiği eğitim, “Genç Klinisyenler
Kulübü”nün emirlerinin Uz.Dr. Sami Selçukbiricik tarafından verildiği ve gurup liderlerinin alınmasının yakından takip edildiğine dair kanıt, Uz.Dr. Sami SELÇUKBİRİCİK
sunumunda sınıfta kimlerin araştırılıp bulunacağına dair kanıt, Feyzeddin ALPKIRAY’ın İlim yayma, Atatürkçü Düşünce Derneği, sağcılar, solcular, milli görüş, nur cemaati,
Satanistlerin başkanlarının alınmasıyla ilgili yorumu, Feyzeddin ALPKIRAY tarafından HER BİR SOSYAL GRUPTAN DENGELİ SEÇİM talebini içeren ve Şube Sorumlusunun
Satanistleri de alalım mı esprisi de dahil kendi çektikleri videolara ait adresler Ek-2’te sunulmuştur.

Tusdata İzmir Şube Sorumlusu Dilek EVİREN’in de içinde olduğu tüm videolarda öğrencilerin nasıl ikna edildiği ve kullanıldığı açıkça şube sorumlularına “Eğitim şeklinde sunu
yapılarak öğretilmektedir.” Tusdata İzmir Şube Sorumlusu Dilek EVİREN bu toplantıların hem katılımcısı hem eğitimcisidir (Ek-3). Sami SELÇUKBİRİCİK, Feyzeddin ALPKIRAY,
Tusdata Dersaneler Koordinatörü Nilüfer ÇELİK ÇİNİ, Abdullah Uğur UYSAL, Malatya Şb. Sorumlusu, Dilek EVİREN İzmir Şb. Sorumlusu, Rıdvan OKTAR Eskişehir Şb.
Sorumlusu, Semra BİÇER Edirne Şb. Sorumlusu, Mustafa KARAASLAN Kadıköy Şb. Sorumlusu, Neşe YAVUZ Haseki Şb. Sorumlusu, , Rüstem BALOĞLUGaziantep Şb.
Sorumlusu, Şaban ARKAN Kocaeli Şb. Sorumlusu, Hatice ÖZDEM Ankara Şube Sorumlusu, Nesibe ILGIT Adana- Hatay Şube Sorumlusu, Salih ÖZTOKLU Konya Şube
Sorumlusu ve diğerleri bu eğitimlerde yer almaktadır (Ek-4). Bu videolar daha önce sunulan videolar eğitim videoları idi, Ek-4’teki videolar ise bu eğitimler sonucu elde edilen
verilerle ilgili tecrübe paylaşımı ve nasıl daha verimli VERİ KAYDI YAPABİLECEK’lerinin eğitimidir. Bu videolardaki Konuşmacılar ve Katılımcılar Tusdata AŞ Yönetim Kurulu
üyeleri, Tusdata Ankara Merkez Üst Düzey Yetkilileri ve Her ilin Tusdata İl Şube Sorumlularıdır.

Bu toplantıların Ege, Dokuz Eylül, Celal Bayar, Adnan Menderes Tıp Fak. 2 ve 3. sınıf öğrencileri ile de toplantı yapıldığına dair kanıtlardan biri Tusdata İzmir Şube
Sorumlusu DİLEK EVİREN’in de olduğu fotoğraflar ve yazışmalar Ek-5’te sunulmuştur.

Tusdata Genç Klinisyenler Kulübü (GKK) adı altında yapılan uygulama İstanbul Haseki ( Kürkçübaşı Mah. Cerrahpaşa Cad. No:53 Haseki – Fatih), Malatya Şubesi (Cevherizade
Mah. M. Egemenlik Cad. (Emeksiz Cad.) Aşıklar Sok. No:15/1), Erzurum Şubesi (Yukarı Mumcu Mah. Dabakhane Sok. Atatürk Evi Çaprazı Enfüz İş Merkezi Kat:5 ), Eskişehir Şubesi
(Büyükdere Mah. Akasma Sok. No: 1-B (ESOGÜ Tıp Fakültesi Tranvay son durağı), Antalya Şubesi (Arapsuyu Mah. Atatürk Bulvarı Altınay İşmerkezi Kat: 3-4-5 Konyaaltı) ve İzmir
Şubesinde (Cumhuriyet Bulvarı No:99/7 Kat:4 M.Rıza İş Merkezi (Anadolubank üstü) Pasaport), Tusdata Edirne Şube'de en abartılı olmak üzere genel olarak her şubede yapılan
bir uygulamadır. Örneğin İstanbul Şube Sorumlusu tarafından Ek-6’da görüleceği gibi Arzu T… isimli bir bayana (Sevilen çok tatlı dilli, Ayşegül K…… isimli bir bayana Aktif-
tatlı dilli) diye yazılması ve Fakültede bize katkısını kayıt altına alındığı durumda bir bayan öğrencinin çok tatlı dilli olması bilgisinin Milli Eğitim’e bağlı bir özel eğitim
kurumunda nasıl kullanılabileceği merak konusudur.

Örneğin Ek- 7’ de Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi 3. Sınıf öğrencileri fişleme kayıtlarında görüleceği gibi öğrencilerin adresleri ve bilgileri alınmış, 10.10.2009 tarihli Dilek
Eviren’in konuşmacı olduğu toplantıda GKK’ne kayıtları alınmıştır, 23.12.2009 tarihli belgede Dilek Eviren-Pelin Pınar Özdündar-Serdar Başar’ın konuşmacı olduğu
toplantıda İzmir Şube Sorumlusu Dilek EVİREN’in Dokuz Eylül Tıp Fakültesi Öğrencisi Helin Y……’ı Kominist olarak kaydettiği ve fotoğrafların çekildiğinin belirtildiği
görülmektedir. Ek- 7’deki diğer bir belgede görüleceği gibi İkram olarak kuru pasta ve soğuk içecek ikram ettik demektedir ki, Ek-5’teki fotoğraflara bakınca Dilek Eviren’in
olduğu toplantıda ortada kuru pasta bile görülmektedir.
Ek-8’de şube toplantı sonuçlarında görüleceği gibi “gurup arkadaşları hakkında bilgiler verdiler ve her birisi ile arkadaşlarına nasıl yaklaşım sergileyecekleri
konusunda konuşuldu.” notunun olması da GKK üyelerinin arkadaşları hakkında TUSDATA şube sorumlusuna bilgi getirdiğini göstermektedir. Kişilerin getirdikleri ve şube
sorumlusuna kayıt altına aldırdıkları bilgi de kimin kullanılabilir, Alevi, Sağcı Solcu, muhafazakar olduğu bilgisidir. Şube sorumlularının öğrencileri, örneğin Burak A….’ı Alevi
grupları temsilen seçilmiştir, Pınar K…’yi Sosyal Demokrat görüşlü, İlyas G….’ü Erkek muhafazakar ve Cemaat gurubunu temsilen seçilmiştir, Şerife K…’ı muhafazakar kız
grubunda etkili, Rabia P…./ Kız cemaat grubunu temsilen seçilmiştir ifadeleri, yanı sıra Ek-9 malatya şube sorumlusu Abdullah Uğur UYSAL’ın bu gizli fişleme eğitimini diğer
şube sorumlularına nasıl öğrettiğine dair video belge adresi ve Burak A…, Pınar K…, İlyas G…, Şerife K…ve Rabia P…’in bilgileri Ek-9’dadır.

Yine Cevherizade Mah. M. Egemenlik Cad. (Emeksiz Cad.) Aşıklar Sok. No:15/1 Malatya Tusdata Şbesinde TUĞÇE K. G.. (Bilimsel Araştırma Topluluğu Başkanı ve solcu
gruptan) , TUĞBA Y.. (Kız grubu sözcülerinden) GÖKHAN Ç..’in (cemaat gurubu başkanlarından), Gülşah A… (Alevi grubundan), Serdar K.. (cemaat gurubu başkanlarından) ve
Aysun Ö.. (Sağcı grup temsilcilerinden) notları düşülmesi görülmektedir. TUĞÇE K.. G. ,TUĞBA Y… ,Gökhan Ç…, Serdar K… ve Aysun Ö…’in adresleri ve diğer yasadışı kayıt
belgeleri Ek-9’dadır.

Örneğin Merve M…’in (cemaatte sözü geçen etkin) Sümeyre S… E…’in (başarılı- babası cerrah- sosyal) Şafak M….’nun (pek sevilmez) olduğu görülmektedir. Belgesi ve bu
isimlerin adresleri Ek-10’dadır.
Emrah K…’ın ( sol kesim içinde sözü geçen) Harun B… (hocaefendi cemaati başkanı) , Ahmet Y…. (Erzurum gurubu önderi) notları vardır. Belgesi ve adresleri Ek-11’dedir

Çağrı K.’a Domuz Gribi, Veli K. Ç…’a grip notu düşülmesi belgesi ve adresi Ek-12’dedir.
Ve daha binlercesi istendiğinde sunulacaktır.
Ek- 13 te ise Büyükdere Mah. Akasma Sok. No: 1-B (ESOGÜ Tıp Fakültesi Tranvay son durağı) adresindeki bazı Eskişehir veri kayıtları ve ilgililerin adresleri vardır. Ek-13’de
görüleceği gibi Bilge K… isimli öğrenci bilgilerinin yanında bir açıklama yokken 10 mart ve 6 nisan tarihli toplantı kayıtlarında KAPALI notu düşülmüştür. Tuğçe A…’ın sağlık
durumu, Erdem T….’ın babasının trafik kazası geçirdiği, BURCU K…’nın güleç yüzlü çalışkan ve aktif olduğu, Olcay E…’in kibar olduğu, Bilge K…’ın kapalı giysi giydiği, Tuğçe
A…’ın sıcak kanlı olduğu’na ve acile gittiği ‘ne varıncaya kadar araştırılıp öğrenilerek kayıt altına alınmıştır.

Ek: 14’ te görüleceği gibi İzmit Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi Öğretmeni ŞABAN ARKAN’ın yasalara aykırı şekilde şube sorumlusu olduğu Kocaeli Şubede Esat K.. isimli
öğrenci araştırılmış ve karşısına Dini cemaat (F.G.) notu düşülmüştür.
Ek-15 te görüleceği gibi Üniversite Mah. Yunus Emre Bulvarı No:2/A (Yeni Araştırma Hastanesi Karşısı) adresindeki Tusdata Elazığ Şube Sorumlusu tarafından Fırat üniversitesi
Tıp Fakültesi Öğrencilerinden Zeynep K’ya Hasta, Kızlar arasında etkin, Hakan K’ya Tüm Sınıfı yönlendirebiliyor, Ömer A. P..’a Dayısı hasta, Cemaat gurubunda etkin,
Semahattin S..S…’e her türlü organizasyon notu kayıt altına alınmıştır.
Ek-16 da Abdülaziz Mahallesi Atatürk Cad. No: 9 Kat:2 (Sincap Market üstü) Zafer Meydanındaki Tusdata Konya Şube Sorumluların Ali D…a yurtta kalıyor kardelenlerde üye
başarılı, kulübün oluşmasında çok katkısı oldu, Bayram G’a hasta, Mustafa B’a lokman hekim yurdunda kalıyor, Özge G’ye Misafiri varmış ve konuşmacı hoca okhan akın geldi
notları Ek:2 videoda Feyzeddin Alpkıray’ın seçilecek guruplar arasında anlattığı Yurtta kalanları seçin talimatının gerçeklemesi olduğu görülmektedir.
Ek-17’de Mimar Sinan Mah. İsmet İnönü Bulvarı No:152 Atakum SAMSUN adresindeki Tusdata Samsun Şubesi Sorumlusunun Nadire E’na çok uyumlu,sempatik,güler yüzlü,
Gülşah D’ye çok uyumlu,sempatik,güler yüzlü, Mehmet A..Y..’e fakültedeki haberlerde çok etkili olduğu.. talimatta belitirldiği gibi öğrencileri etkilemek için hocalarla
görüştürün talimatı doğrultusunda Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. İdris Şahin’in katıldığı toplantıda öğrencilerin Prof.Dr. İdris
şahin’den çok etkilendiğinin kayıt altına alındığı toplantıda Gizem D’ye Güler yüzlü,uyumlu biri arkadaş çevresini yönlendirebilir, Nadire E’na sessiz ama güleryüzlü sempatik
biri.dereceli olduğu için etkili olacak. Sema K’ya güler yüzlü,konuşkan çevresini etkileyebilecek, yönlendirebilecek biri, Elif T’ye arkadaş çevresiyle bağları çok iyi, kaydını aldığı
talimat gereği üstlerine ulaştırdığı görülmektedir. Aynı şekilde MERVE B…’a Ek:2 videoda Feyzeddin Alpkıray ve Sami Selçukbiricik’in seçilecek guruplar arasında anlattığı
(NOTLARI FOTOKOPİ ÇEKİLİYOR) notu, Pınar A..’ya güler yüzlü sempatik, melek A..’ya güler yüzlü, Atakan A’ya samimi ve etkin, Mete G’ye sınıfta ve okulda etkin,girişken
notu düşülmüştür.. Ek-18’ de Bu kadar samimi ve güler yüzlü kavramını kullanan kişinin Samsun Şube Sorumlusu Funda Bahar Kurt olduğu görülmektedir.
Öğrencilerin özelliklerinin araştırılması ile Genç Klinisyenler Kulübü Uygulama Prosedürleri ilgili maddelerine tam olarak uyulduğu, 22. Maddede belirtildiği gibi sınıfların ayrı
ayrı davet edildiği, ayrıca prosedürün 23. Maddesinde geçen hocalarla buluşturma işinin de rutin olarak uygulandığı görülmektedir.
Ek-4 deki videolarda da bunun eğitimi Sami SELÇUKBİRİCİK, Feyzeddin ALPKIRAY, Nilüfer ÇELİK ÇİNİ, Neşe YAVUZ ve Fatih GÜNGÖR Haseki Şube
Sorumlusu, Tusdata Eskişehir Şube Sorumlusu Rıdvan OKTAR, Tusdata Ankara Şube Sorumlusu Hatice ÖZDEM, İzmir Şube Sorumlusu Dilek EVİREN,
Kayseri Şube Sorumlusu Mustafa Karaarslan, Tusdata Malatya Şube Sorumlusu Abdullah UĞUR UYSAL , Tusdata Edirne Şube Sorumlusu Semra BİÇER ve
diğerleri tarafından verilmektedir. (Ek: 4)

Ek: 2 de ilkinden farklı bir toplantıda Tusdata AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Uz.Dr. Sami SELÇUKBİRİCİK tüm şube sorumlularından bu uygulamanın
aksamayacağı ve kimlerin bulunacağı hakkında bir kez daha eğitim vermektedir. Bu videoda geçen özel gurupların uygulamadaki karşılığı, üstte anlatılan
alevi, sağcı, solcu, kominist, cemaat üyesi vd. dir.
https://

Ekteki örnekler öğrencilerin taranıp araştırılıp bu bilgilere ulaşıldığını göstermektedir. Bu verilerin Milli Eğitime bağlı legal bir özel eğitim kurumunun iştigal
alanında olamayacağı çok açıktır.

Bu kayıtları alan, aldıran, eğitim verdiren sistematiğin bir kısmının isim ve adres bilgileri şöyledir:
Sami SELÇUKBİRİCİK’in yanı sıra Ticaret kanununa göre Anonim şirketlerde tüm yönetim kurulu üyeleri şirketi ayrı ayrı temsil yeteneğine sahip olduğu için diğer yönetim
kurulu üyeleri Dr.Sema SELÇUKBİRİCİK, Prof.Dr.İdris Şahin, Eftal ORHAN, Uz.Dr.Fatih SELÇUKBİRİCİK bu yapının başıdır. Zaten kayıtlar incelendiğinde Prof.Dr.İdris Şahin,
Eftal ORHAN, Uz.Dr.Fatih SELÇUKBİRİCİK’in ayrıca GKK toplantılarına katılıp öğrencileri etkileme rolü vardır.

Sami SELÇUKBİRİCİK Tusdata AŞ Yönetim Kurulu Başkanı adres: Atatürk Bulvarı No:131 Kızılay -ANKARA
Prof.Dr.İdris ŞAHİN Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji AD Öğretim Üyesi- DÜZCE
Eftal ORHAN- NLP Master Practitioner Atatürk Bulvarı No:131 Kızılay -ANKARA
Uz.Dr.Fatih SELÇUKBİRİCİK Atatürk Bulvarı No:131 Kızılay -ANKARA
Dr.Sema SELÇUKBİRİCİK Atatürk Bulvarı No:131 Kızılay -ANKARA
Sami SELÇUKBİRİCİK’in yönetici asistanı Aygül GÜLSEVEN (Atatürk Bulvarı No:131 Kızılay- ANKARA), 18 Ocak 2010 saat:15:57’de tüm şube sorumlularından GKK ile ilgili
bilgileri istemiştir. Ek: 15’te görüleceği gibi 18 Ocak 2010 saat:15:57’de tüm şube sorumlularından GKK ile ilgili bilgileri istemiştir. Hatice TUNCER Antalya Şb.
Sorumlusu, Abdullah Uğur UYSAL Malatya Şb. Sorumlusu, Ayşegül KUZPINAR Konya Şb. Sorumlusu, Dilek EVİREN İzmir Şb. Sorumlusu, Rıdvan OKTAR Eskişehir Şb.
Sorumlusu, Semra BİÇER Edirne Şb. Sorumlusu, Mustafa KARAASLAN Kadıköy Şb. Sorumlusu, Aysun ÇAKIR Denizli Şb. Sorumlusu, İbrahim YILDIZ Sivas Şb.
Sorumlusu, Neşe YAVUZ Haseki Şb. Sorumlusu, Funda Bahar KURT Samsun Şb. Sorumlusu, Rezzan BOZDANA Gaziantep Şb. Sorumlusu, Şaban ARKAN Kocaeli Şb.
Sorumlusu Genç Klinisyenler ile ilgili toplantı yaptıklarına dair yöneticileri Uz.Dr. Sami SELÇUKBİRİCİK’e iletilmek üzere AYGÜL GÜLSEVEN’e geri dönüş yapmışlardır. Buna ait
beş sayfalık 06-07 Mart GKK toplantı sonuçları adlı yazışma belgeleri ek-15’te yer almaktadır.
Video belgelerde görüldüğü gibi illegal veri kaydını isteyen ve eğitimini verenler, eğitime katılıp aktif olarak alanda bilgi toplayanlar Ek 2-3 ve 4‘te görülmektedir.
Ekteki videoda ayrıca Uz.Dr. Sami SELÇUKBİRİCİK’in bilgi ve belgeler ele geçirilirse nasıl bilgi kiriliği oluşturulacağına dair itirafı da yer almaktadır.

Ekteki örnekler öğrencilerin taranıp araştırılıp bu bilgilere ulaşıldığını göstermektedir. Bu verilerin Milli Eğitime bağlı legal bir özel eğitim kurumunun iştigal
alanında olamayacağı çok açıktır. İlgili tüm sorumluların videolar ve diğer belgelerden tespiti, Milli Eğitim mevzuatına göre kurumun kalıcı olarak
kapatılması yanı sıra yasadışı veri kaydı ve diğer suçlar açısından da değerlendirilmesi gerekmektedir.

------TUSDATA Dershanesi “ÖSYM ilişkileri kirli bir ilişki tarzıdır. TUSDATA sahibi Sami SELÇUKBİRİCİK’in ÖSYM tarafından denetimli serbestlik cezası verdirilen biri olduğu”
iddiası ile ilgili bilgi ve belge:

Sami Selçukbiricik’in denetimli serbestlik kararı ile ilgili mahkeme kararına ait tüm bilgiler (ÖSYM’nin Ankara 1. Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesinde açtığı 2008-607 sayılı dava
ile hakkında Manevi veya Mali Haklara Tecavüz [Karar: Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması ve Denetimli Serbestlik kararı verilen Sami SELÇUKBİRİCİK) ile ayrıca
ÖSYM’nin mahkemeye Ek-7
Cumhuriyet Savcılığına Ek-7
ve Emniyet Genel Müdürlüğüne yazdığı diğer yazı örnekleri Ek- 7. dedir
Görüldüğü gibi çok sayıda şikayet edilmiş ve hepsinde ÖSYM haklı çıkmıştır. Ek-7’de ayrıca TUSDATA’nın sponsoru olduğu site (d r t u s. com) elemanları tarafından “maddi
gücü nedeni ile ÖSYM’de bilgi alınabilecek merciler ile iletişime geçtiğine dair ve ÖSYM’ye baskı yaptığına dair” çok sayıda belge vardır. Soru şudur: ÖSYM’nin bu kadar suç
duyurusu yaptığı bir kurum ve yöneticileri (Eftal ORHAN ve Sami SELÇUKBİRİCİK) ÖSYM başkanı ile soruları kim hazırlıyor? Nerede hazırlanıyor ve soruların güvenliği nasıl
sağlanıyor diye ÖSYM başkanının makam odasına bile girip ropörtaj adı altında bilgi almaktadır. Devletin bir geleneği vardır. Mahkemeye verip cezalandırdığı kişiler kuruma
yaklaşamaz bile, burada dr tus . Com sitesinde belirtildiği gibi maddi güç nedeni ile kuruma defalarca girmişlerdir.
Belgelerin bir kısmı Ek-7’dedir. Bu kişiler kimdir ve hala ÖSYM’de çalışıyor ve maddi güç karşılığı bilgi vermeye devam ediyorlar mı?

Ayrıca ÖSYM’nin başkanı değişip güvenlik tedbirleri arttıkça ÖSYM karşıtı yıpratma kampanyaları organize şekilde bu kişiler tarafından yapılmıştır. Belgelerin bir kısmı ek-2
sunulmuştur. Organize kampanyanın küçük bir kısmına örnek: Sınava girmeyen dersane çalışanları Ek-8 de görüldüğü gibi ÖSYM Mağduruyuz diye gazete ilanları vermiştir.
RAPORLAMAYI KİM İSTİYOR? Uz.Dr.Sami SELÇUKBİRİCİK Tusdata TUS Dersanesi AŞ Genel Müdürü
FİŞLEMEYİ KİMLER YAPIYOR? GENÇ KLİNİSYENLER KULÜBÜ ÜYELERİNİN BİR KISMI , tus dersanesi şube sorumluları ve Bazı hocalar
KİM FİŞLİYOR? NERELERİ FİŞLİYOR?
TUSDATA AŞ
Tusdata izmir şubesi sorumlusu DİLEK Eviren ablamız tüm Ege bölgesinde çok aktif... eylemleri ege bölgesinde yoğunlaşıyor Ege dokuz eylül, celal bayar, adnan menderes
tusdata haseki şubesinden neşe ablamız
http://www.youtube.com/user/yaahooof.../0/EUh-gwuIysY
http://www.youtube.com/user/yaahooof.../3/XRqULEHsJQ8
http
1
gkk ruh hali analizleri
DİLEK EVİREN
GENÇ KLİNİSYENLER KULÜBÜ UYGULAMA PROSEDÜRLERİ (Şube Sorumlularına Özeldir)

A- GENÇ KLİNİSYENLER KULÜBÜ PROJESİNİN AMACI;


1- Fakültelerdeki etkin, sosyal açıdan aktif, başarılı ve lider pozisyonundaki kişilere sosyal sorumluluk projelerimiz gereği tıp ve TUS eğitimi açısından katkıda bulunmak, onları kendi
çevremizde tutmak, gerek kitaplarımızın tanıtımı, gerekse dershanemizin tanıtımında bunların doğal katkılarını almak
2- Sosyal sorumluluk gereği başarılı ve etkin öğrencileri desteklemek

B- GENÇ KLİNİSYENLER KULÜBÜ ÜYELERİNİ NASIL SEÇECEĞİZ ?


3- Mevcut fakülte sınıf temsilcilerini toplayın, yoksa iyice ve dikkatlice araştırıp en aktif olan birini sınıf temsilcisi yapın. Toplantıda onlara “GENÇ KLİNİSYENLERKULÜBÜ PROJESİ VE
PROSEDÜRLERİ okutturulacaktır.. Burada belirtilen özelliklerde kişileri tesbit etmelerini ve özelliklerine göre size detaylı bilgi vermelerini isteyin. Bazen bu kişiler kendilerine yakın
kişilerin bu imkanlardan yararlanmasını istedikleri için doğru isimler önermeyebiliyorler, dikkatli olun. PROSEDÜR VEYA SÖZLEŞMEYİ KESİNLİKLE KİMSEYE VERMEYİNİZ.
4- Burada tespitleri yaparken ve üyeleri belirlerken temel kriterimiz Fakülte dereceleridir. Fakültenin sınıf başına öğrenci sayısına göre üye seçilmelidir:
Sınıf mevcudu 60 kişiye kadar olan fakültelerde ilk 3 kişi
Sınıf mevcudu 61 - 100 arası olan fakültelerde ilk 5 kişi
Sınıf mevcudu 101 – 125 arası olan fakültelerde ilk 7 kişi
Sınıf mevcudu 125 ve üzeri ilk 10 kişi seçilmelidir.
Size Genç Klinisyenler Kulübü sorulduğunda da söylemeniz gereken şey, bu kulübün seçilmiş bazı derecelerden oluştuğu ve tüm Türkiye’de aynı çalışmanın yapıldığıdır, o kadar.
5- Bunun dışında adını Genç Klinisyenler Kulübü Üyesi olarak nitelendirmeyeceğimiz. Ama bir anlamda “ÖZEL TEMSİLCİ” sayılabilecek aşağıdaki kişileri mutlaka aramızda tutmalıyız,
bunlara verilecek hediyeler Genç Klinisyenler Kulübü Üyeleri ile aynı olmalıdır :
a. Amfi başkanı, gecen yılın amfi başkanı yıllık komitesi içerisinde yer alanlar,
b. Sınıftaki çeşitli kulüp ve dernek (bilim, dans, kültür,…vs) başkanları veya etkin temsilcileri
c. Sınıftaki TURKMSIC temsilcisi
d. Sınıfta kitap satın alımlarına öncülük eden kişiler,
e. Notları düzenli şekilde fotokopi çekilen fotokopi çekilmek üzere not tutan veya not fotokopilerini organize eden kişiler,
f. Her bir sosyal gruptan etkin ve diğerlerinin örnek alabileceği kişi
g. Birlikte hareket eden küçük gruplar içinden lider vasfı olan veya tercihine güvenilebilecek kişi,
http://video.mynet.com/drink2012/Tip-Fakultesi-ogrenci-temsilcileri-1/643530/
http://video.mynet.com/drink2012/Tip-Fakultesi-ogrenci-temsilcisi-2/643529/

6- Bu seçilen kişileri ayrıca aşağıdaki durumlara uygun olmasına da dikkat edilmelidir:


Kız ve erkek dengeli bir dağılım olmasına,
Her türlü yaşam tarzından dengeli bir dağılım olmasına
Hocaefendi Cemaati-Sol Kesim içinde sözü geçen fişlemeleri
Genç Klinisyenlere katılmadı sebebi: KOMİNİST
Alt sınıflarda seçerken numaralarına dikkat etmek suretiyle ileride staj guruplarına ayrıldıklarında farklı staj gruplarında yer almasına imkan sağlayacak bir dağılımda olmasına dikkat
edilecek.
http://www.dailymotion.com/video/xke...h#.UcZ-1NjcMkQ
http://www.dailymotion.com/video/xtd...h#.UcZ-RNjcMkQ

7- İsimler tesbit edilirken ne acele edin, ne de yavaştan alın. Sonucun en faydalı olması önemlidir. Olması gerektiğine inandığınız kişileri mutlaka ikna edin. Onun faydasına olan yönleri iyi
açıklayın. “hocam, bu kulübe yoldan geçeni almıyoruz ki… sizin gibiler bu kulüpte olmazsa zaten kulüp amacına ulaşmaz, Tüm türkiyedeki iyiler burada olacak, biz tüm bu
aktiviteleri sizin için düzenliyoruz, hem zaten bir müddet sonra bakarsınız istemezseniz zaten ayrılabilirsiniz.” deyin.
8- İsimler tesbit edilirken çok yönlü inceleyin, pek çok veriyi değerlendirin ve doru seçim yaptığınıza emin olun. sınıf temsilcilerine güveniyorsanız yeterince açık olun. Çünkü böyle bir şeyin
duyulması ve kantinlerde fısıltısının dolaşması bile bizi olumsuz etkileyebilir ve “TUSDATA ayrımcılık yapıyor, bizim paramızla başkalarına imkan sağlıyor” dedikodusuna yol açar. Bu
gerçekten çok elit bir çalışma bizim için.
9- Tesbit edilen bu üyelerle hemence sınıf sınıf toplantılar düzenleyip aşağıda belirtilen kitaplardan öncelikle birini hediye edin, diğerlerini gösterin, gerçekten ihtiyaç sahiplerinin kendisiyle
özel olarak irtibat kurmalarını –ve bunun gizli kalacağını- söyleyin.
Genç Klinisyenlere Verilen Gizli ve Çok Gizli Görevler
10- Aynı toplantıda herkesin “GENÇ KLİNİSYENLER KULÜBÜ PROJESİ VE PROSEDÜRLERİ”ni okuyup altına el yazıları ile adlarını yazıp imzalamasını sağlayın. Bunun “kendi
faydaları için ve tamamen gönüllü bir şey” olduğunu söyleyin. “Biz özel bir kurumuz, siz de özel insanlarsınız, sizi desteklemek, motive etmek ve katkıda bulunmak istiyoruz” deyin.

11- Seçtiğiniz üyelerin üyelik formlarını doldurmalarını sağlayıp liste halinde merkeze gönderin..
C- GENÇ KLİNİSYENLER KULÜBÜ ÜYELERİNE NE VERECEĞİZ ?

12- Kulüp üyelerine ücretsiz verilecek kaynaklar diğer prosedürlerde yazmaktadır. Orada yazılanları söyleyebilirsiniz.

13- Kulüp üyeleri ileride dersaneye gelirlerse onlara özel imkanlar sunacağımızı söyleyin ancak bu imkanların şimdi belli olmadığını zaman içerisinde belirlenip duyurulacağını ve “onlara
TUS’u kazandırmak için her şeyi cömertçe yapacağımızı” söyleyin.

http://www.dailymotion.com/video/xkdgf1_tus-dersaneleri_tech

D- GENÇ KİLİNİSYENLER KULÜBÜ ÜYELERİNDEN NE BEKLEYECEĞİZ ?

14- Genç Klinisyenler kulübü üyeleri sınıf temsilcilerimizden farklı olarak kimse tarafından bilinmeyecekler ve kendileri de kimseye ben Tusdata’nın kulübü üyesiyim demeyeceklerdir. Bunu
deklare etmenin onlar için “beklemedikleri ve rahatsız edici anlamsız tepkilere yol açabileceğini” vurgulayabilirsiniz. “Kimseyi ürkütmenin anlamı yok” diyebilirsiniz.

15- Bu üyelerden ön planda neler isteyecegimiz de onlar için hazırlanan prosedürlerde yazmaktadır. Daha açık bir dille “bizden ne istiyorsunuz? Diye sorarlarsa “Burada ne yazıyorsa sizden
onu yapmanızı isteyeceğiz, kitap okumanızı isteyeceğiz, TUS konusunda bilinçli olmanızı isteyeceğiz, internette mail gruplarını takip etmenizi ve paylaşımlardan yaralanmanızı
isteyeceğiz, sizin için seçtiğimiz derse girmenizi isteyeceğiz ve burada birbirimizi gönüllü denetleyip seviyemizi daha yukarıya taşımaya çalışacağız. Her büyük kurum sosyal bazı
sorumluluklar taşır ve her şeyi devletten beklememek gerekir, bizim gibi kurumların da ülkenin seviyesini yükseltmek için yapabilecekleri şeyler var.” diyebilirsiniz. “Sizin
kazancınız ne olacak?” diye sorarlarsa “hem dost kazanacağız, hem de vicdanen iyilere katkıda bulunmuş olmanın keyfini yaşayacağız. Para nasıl olsa kazanılır, nasipse zaten
geliyor.” Gibi cümleleri muhatabınızın durumuna göre söyleyebilirsiniz. Lütfen bu konuda yeterince samimi olunuz.

16- Genç Klinisyenler Kulübü üyeleri Tusdatanın kitaplarını tavsiye edecekler, önerecekler ve kendileri de kullanacaklardır. Her biri ile özel diyaloglar kurmak için çaba sarfedin, yakından
tanışın, gelip gittiklerinde özel ilgi gösterin, dostça çay kahve söyleyin, arkadaşlarını getirirlerse arkadaşlarının yanında onore edin, başarısını ya da sosyal aktivitelerini dostça övün. İyi bir
ilişki kurduktan sonra zaten uygun lisan ile her şeyi dostça söyleyebilirsiniz. Zaman içinde bu kişileri kitap almak için veya mesleki diğer konular için kendi istekleri ile TUSDATA’ya doğal
yolla gelip gittikleri, ilgili ve sürekli kişiler oldukları için sizin de özel ilgi gösterdiğiniz için bu yolla doğal bir arkadaşlığın gelişmesi sağlanmalıdır.
17- Genç Klinisyenler Kulübü üyeleri dersaneye gitmek isteyenleri Tusdataya yönlendirecekler. Elbette zaman içinde ve doğal yolla…

http://www.dailymotion.com/video/xkenj5_tus-a-hazyrlyk-seti_tech#rel-page-13
18- Genç Klinisyenler Kulübü üyelerinden –gerektiğinde- fakültede Tusdata aleyhine bilinçli olarak oluşturulmak istenen olumsuz kamuoyu’na karşı doğru bildiklerini söylemesi istenerek
katkı beklenebilir.

E- GENÇ KLİNİSYENLER KLÜBÜ TOPLANTILARI


19- Toplantılar öğrencilerin durumları da gözetilerek yapılacak, sınav zamanlarına, yoğun zamanlara denk gelmeyecek şekilde ama en geç ayda bir kez olacaktır.
20- İlk toplantılarda aşağıdaki sorulara cevap aranarak katılımları sağlanabilir:
a. Tıbbi kitap (verdiğimiz kitapları ve diğer ders kitaplarını) okuyorlar mı?
b. Mail grup aktivitelerine katılıyorlar mı?
c. Çağırdığımız derslere geliyorlar mı?
d. Dinledikleri ya da okudukları dersin TUS sorularına bakıyorlar mı?
e. Sınıflarında kitap alma eğilimleri nasıl ve nerden alıyorlar? Kitap alımlarına kim öncülük ediyor?
f. Kantinde, sınıflarda, gruplarda ve stajlarda TUS ve kurumlar ile ilgili, özel olarak bizimle ilgili neler konuşuluyor?
Vır Vır Vır En Geveze GKK Fişlemecisi...
21- Daha sonra her hafta bir sınıfın üyeleri ile cumartesi öğleden sonra bir araya gelinirse dengeli bir zamanlama yapılmış olur. Dönemine göre daha sık bir araya gelmek gerektiğinde daha
erken çağrılar da yapılabilir.
22- Klüp üyelerini sınıf sınıf ayrı şekilde davet etmek gerekir.
23- Aktivite olarak; onları hocalarla görüştürmek, gerektiğinde o haftaki hocanın kitabını kendisinin imzalayıp hediye etmesini sağlamak, onları Asistan danışmanlar ile ya da varsa ilinizdeki
derece yapmış eski kursiyerlerimizle görüştürmek, varsa fakültede çok sevilen kendi hocaları ile bizim mekanlarımızda buluşturup TUS konulu konuşmalar yapılmasını sağlamak…
seçeneklerden bazıları olarak değerlendirilebilir.
https://
24- Yapılacak toplantıların tümü öğrencilerin ders ve sınav tarihleri gözetilerek ve gerek şubat tatillerinde gerekse yaz tatillerinde olmayacak şekilde düzenlenecektir.
Bu prosedür 3 sayfa ve 24 maddeden oluşmuştur. 21 Mart 2009

GENÇ KLİNİSYENLERİN BELGELERİ OKUYUP ANLAYIP ELYAZILARI İLE İMZALAMA SAHNESİ


3. topalntıda özge nin kitap kurdu ve hırslı olduğu anlaşıldı.
çağrı domuz gribi idi. şimdi yatay geçişle gelmiş

bir vilayet ilk toplantı ile ikinci toplantı arasındaki fark


Tüm BUNLARIN KARŞILIĞI
Çalınmış yıllar! - Yavuz Selim DEMİRAĞ
ÇALINMIŞ YILLAR! Yavuz Selim DEMİRAĞ

Elimizde düzgün çıkarılmış bilanço olmadığı için muhasebesini yapmadan kolayca


harcıyoruz yılları. Umut ve güzellikler temennilerimize rağmen gelen her yıl geçen
seneler gün be gün aratıyor. Gün itibarı ile geride bıraktığımız 2015'i yaşarken
2014'ü ve öncesini aradığımız gibi korkarım 2016'da da 2015'in acı dolu günlerini
arayacağız. Hem de bir kaçını değil 10-15 yıl öncesine özlem duyacağımız aşikâr. Kim
bilir tarihin karanlık labirentleri arasında "Yitik Yıllar" olarak arayacağımız her biri 365
gün 6 saat sürmüş 5 bin küsur gün için "hükümsüzdür" kaydının düşülmesini talep
edeceğiz. Diğer taraftan "Çalınmış Yıllar" yüzünden umutlarını, istikballerini yitiren
yüz binlerce gencin "ahı" yankılanacak arş-ı alaya...

Her haliyle "organize çete" olduğu kanıtlandığı halde Askeri Okullar Sınavları, KPSS,
Kurmay Akademisi Sınavları, ÖYS, ALS buz dağının görünen kısmı. Bu ülkede son 13-
14 yıl yapılan tüm sınavların yok hükmünde sayılarak, soruları çalanlar, dağıtanlar,
hak etmediği halde bu sınavlarda en fazla puan alarak işe girenler, terfi edenler birer
birer tespit edilip, kamuoyuna ilan edilmediği sürece kaybolan yılların geri
getirilemeyeceği gibi vicdanlar kanamaya devam edecektir.

"Soruşturuluyormuş" gibi yapıldığına en başından beri inanmadığımı defalarca


yazdım. Alın size son bomba! Kısa adı TUS olan Tıpta Uzmanlık Sınavları... Çalınan
sınav sorularının peşinde olduğunu iddia eden AKP hükümeti aslında nelerin olup
bittiğini bal gibi biliyor. Zira hırsızlık çetesine yıllarca göz yumdular. Ne de olsa
oğulları, kızları, gelinleri, damatları, torunları o sorular yüzü suyu hürmetine iyi puan
alıp sözde "torpilsiz" sözde "hak ederek" okullara, işlere, makamlara yerleştiler. Tıp
camiası farklıdır. TUS'u mercek altına alanlar neredeyse 50 yıldır hangi fakültenin
öğrencilerinin hangi derecelere girdiğini iyi bilir. O halde başta 2014 TUS'unu
inceleyin. Son yıllardaki TUS'u mercek altına alın. Hangi üniversitelerin birden bire
öne çıktığını belki anlarsınız. Bu yazdıklarımın adına "suç duyurusu" mu denir yoksa
"durum tespiti" mi bilmem. Bu ülkede Zekeriya Öz ve benzeri çakmalar yerine
gerçekten, Mustafa Kemal'in "Cumhuriyet Savcıları" var. Titiz bir çalışma ile bütün bu
sınav hırsızlıklarının faillerini tek tek tespit ederek, yargı önüne çıkarabilecek yürekli
savcılar, kaybolan yılları geri getiremeseler bile vicdanları rahatlatabilirler. 2016
yılından öncelikli beklentim bu.
http://www.yenicaggazetesi.com.tr/mo...ar-36762yy.htm

TBMM
Tutanak Hizmetleri Başkanlığı
https://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/...TutanakId=1744

YAVUZ SELİM DEMİRAĞ – Bakın, benim bu kitapta yazdığım bir fizik


profesörü; kaldı ki Amerika’da füze yakıtlarıyla ilgili bir tezi olan bir profesör
bana şunu söyledi. Bir ortamda dediler ki: “Zaman gazetesine Etyen
Mahçupyan gibi bir Ermeni Hristiyan niye yazıyor?” “Hop, o çoktan hidayete
erdi, otuz yıldır, yirmi yıldır hidayete erdi ama efendimiz ona ‘Sen uluslararası
platformda böyle kal.’ dediği için yapmıyor.” Bunu söyleyen bir profesör yani
iradesini teslim etmiş, tabiri caizse hipnoz seansına u ğramış. David
Copperfield diye bir adam var illüzyonist, aynı anda 600 kişiyi falan hipnoz
ediyor ya. Ben bu işin bilimsel olarak da peşine düşmek istiyorum. Onlar
televizyonlarıyla, iki üç tane kanalları vardı ya, yok bilmem ne yapıyorlar.
Nasıl hipnoz ediliyor? Yani profesör olmuş adam ama sonra neyi anladık:
Bunların profesörlük tezleri, doktora tezleri falan hep çalıntı çıktı, çalıntı çıktı.
Ama yine ben son on beş yılda YÖK’te ve bu akademisyenlik sınavlarının da
mercek altına alınmasını istiyorum zira bakın, TUS sınavı dediğimiz tıpta
uzmanlık sınavları vardı -burada doktor olan var; Sayın Şeker- en zor
sınavdır ve Türkiye’mizin, cumhuriyetimizin tarihinde bu sınavları birincilikle
kazanan, dereceye giren üniversiteler bellidir; Çapa’dır Cerrahpaşa’dır
Hacettepe’dir. Son yıllarına bir bakın, FETÖ’nün üniversitelerinden, işte o
malum üniversitelerden mezun olanlar var. Aslında o kadar geniş ki, bunları
yakalayabilmek için çok uğraşmamız lazım, çok uğraşmamız lazım.
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.

Alıntı:

musdr´isimli üyeden Alıntı


ÖSYM Başkanı Ali Demir’in Çifte Standartları

Son dönemde, üzülerek belirteyim ki, Ösym başkanı prof dr ali demir in benzer
olaylara tarafsız objektif yaklaşmıyor, ideolojik çerçeveden bakaraktan basın
açıklamaları yapıyor gibi.
Misal,
*Fatih Altaylı’nın Habertürk gazetesindeki bir başyazısına, Takvim, Vatan,
Cumhuriyet Gazetelerinde çıkan gerçek olduğu şüpheli haberlere ÖSYM anında basın
açıklaması ile yanıt verdi. ösym açıklaması aşağıda
* KPDS ile alakalı bir internet sitesindeki habere anında hem de resmi açıklama dili
dışına çıkarak mahalle ağzıyla ÖSYM basın açıklaması yaparak yanıt verdi. ösym
açıklaması aşağıda
*TUS sınavına gelince sus-pus oluyor bir yığın iddia var doğru mu manüplasyon mu

ÖSYM nin büyük hainliği..


ÖSYM'den Bilgi Sızması- Moderatörler
FLAŞ. Türkiye'nin en ileri görüşlü doktoru
Yöneticinin imanı.. ÖSYM, Hak Arama, Organize guruplar
Drasc ÖSYM başkanına meydan okuyor
Tüm Hekimler Adına ÖSYM Başkanına
Bir ÖSYM provakatör prototipi olarak kemalkemal...
Dr Tus sitesindeki nöbetçi silgi provakatörü ve tesadüfler zinciri
Pis kokular gelen tuvalet dosyası ve tesadüfler zinciri
Dr TUS ta nöbetçi kaloriferci ve tesadüfler zinciri-3
Dr Tus sitesindeki Erikli su provakatörü ve tesadüfler zinciri-2
ÖSYM Başkanına sesleniyorum, plansız hareket ediyorsun

Yancaksın Ali Demir- Mustafa'nın Canbaza bak oyunu


Konuyla ilgili vatandaşın iyiniyetini anlamayan gerikafalılar
Olmazboletus örneği
Ateşli meslektaş
Silgin Silmiyor İşte ÖSYM!!!
Atma Recep...

TUS provakatörü şimdi ne iş yapıyor? Magazin

Bu konuda bilgi kirliliğini önlemek için araştırma yapıp doğruyu kamuoyuna sunmanız
gerekmezmi..

Arkadaşlarımızın mağduriyeti konusunda bir açıklama yapınız. bunca emeklerine yazık değil
mi?

Misal, bu arkadaşların sınav kağıdıyla neden oynadınız. 25 neti eksik geldi. yazık değil mi.
hain ösym kağıda müdahale etmiş

saadetdr ye 4 tane yanlış eklemiş hain ösym


10-25-2016, 15:04 #3
Kayıtsız Üye
Guest
Alıntı:
Mesajlar: n/a
Kayıtsız Üye´isimli üyeden Alıntı
Kirli ilişkiler dörtgeni: ÖSYM, YÖK, Tusdata, sami selçukbiricik

daha iyi olmaz mıydı?


Alıntı:

yalıngerçekler´isimli üyeden Alıntı


sıraya dizin
2007 yılı 29 ocak ösym den istihbarat alıyoruz
2008 yılı 13 ağustos ösym den istihbarat alıyoruz
2010 yılı 10 eylül ösym den istihbarat alıyoruz
2010 yılı 28 Eylül ösym den maddi gücümüz nedeniyle iletişime
geçip istihbarat alıyoruz
ÖSYM, YDUS sınavına giren yaklaşık 3 bin doktorun sınav sonuçlarını duyurmasına
rağmen, dava açıldığı için sınava giren 174 genel cerrahın sonuçlarını 1.5 aydır
açıklamıyor.

İLKER AKGÜNGÖR

ÖSYM, yaklaşık 3 bin doktorun katıldığı Tıpta Yan Dal Uzmanlık Sınavı’nda (YDUS)
sınava giren tüm doktorların sonuçlarını sitesinde yayınlarken, dava açıldığı
gerekçesiyle 174 genel cerrahın sınav sonuçlarını 1.5 aydır açıklamıyor. 14 Aralık
2014’te yapılan YDUS’un sonuçları 8 Ocak 2015’te açıklandı. Yerleştirme sonuçları
ise 10 Şubat’ta ÖSYM’nin internet sitesinde yayınlandı. Ancak sınavda hatalı soru
sorulduğuna dair bir cerrahın açtığı dava yüzünden sınava giren tüm cerrahlar hala
mahkeme sonucunu bekliyor. İnternet forumlarında ise bir çok cerrah tepkisini, “Bu
cerrahlar size ne yaptı arkadaş” diyerek gösteriyor.

“Baskı yüzünden davadan vazgeçtim”


Davayı açan Op. Dr. Cemil Binarbaşı ise şöyle konuşuyor: “13 sorunun hatalı
olduğunu düşündüğüm için dava açtım. Sonuçlar açıklanmayınca ÖSYM’yi arayan
cerrahlara davayı açan kişinin yani benim bu durumdan sorumlu olduğumu
söylemişler. Sınava giren cerrah meslektaşlarım o kadar yoğun baskı yaptı ki önceki
gün mahkemeye dilekçe vererek davadan vazgeçmek zorunda kaldım. Bu kez de
diğer bir grup cerrah ‘umudumuz bu davaydı niye geri çektin’ diye üzerime geliyor.
Sanki ÖSYM Başkanı benim ve kararları ben veriyormuşum gibi davranılıyor. Ne
İsa’ya ne de Musa’ya yaranamadım. YGS’ye dava açılırsa 2 milyon kişinin de sınav
sonuçlarını açıklamayacaklar mı çok merak ediyorum.”

osym nin arındığını söylemek zor

üçgen ? dörtgen ? paralel ?


ÖSYM Başkanı: Sınav şebekesinin tezgahını bozduk

MUSTAFA KARTOĞLU / ANKARA


ÖSYM Başkanı Prof. Demir, 1974’ten bu yana aynı ellerde tutulan kurum içinde ve sınav sistemindeki akıl almaz bozuklukları anlatırken, “Her Adaya
Farklı Soru Kitapçığı uygulaması ile sınav şebekesinin tezgahını bozduk. Kurumdaki ekibi değiştirdik. Bize karşı linç kampanyası başlattılar” dedi.

Eylül 2010’da kopya çekildiği için iptal edilen KPSS’den sonra ÖSYM Başkanlığı’na getirilen Prof. Ali Demir, bugüne kadar yaptıkları sınavlarla ilgili iddiaları cevapladı, ÖSYM’nin
çalışma biçiminde ve sınav güvenliğinde yaptıklarını karşılaştırarak anlattı:

- ÖSYM’deki bilişim teknolojisi 1980’lerin teknolojisiydi. Yazılımlar COBOL dilinde yazılmıştı ve her yazılımı bilen sadece bir kişi vardı.
Artık kurumun kendi bilişim uzmanları, yazılımcıları var. Sınav sonuçları kendi uzmanlarımız tarafından geliştirilen yazılımlarla değerlendiriliyor. 2012 YGS’den 15 gün önce eski
yazılımın tek kullanıcısı olan personelimiz ayrılacağını söyledi. Belki zor duruma düşeceğimizi düşündü. Ama 30 günde yeni yazılımı devreye soktuk ve YGS’yi sorunsuz
tamamladık.

- Eskiden sınav salonlarından sorular cep telefonları ile dışarı gönderiliyor, çözülüp belirli kişilere servis ediliyordu. Kalem, araba anahtarı şeklindeki
kameralarla sorular kopyalanabiliyordu.

Sınava giriş çıkışları kontrol altına aldık. Cep telefonu, anahtar gibi eşyayla sınava girişi yasakladık. Sınavdaki kalem, silgi, peçete gibi tüm ihtiyaçları biz karşılıyoruz.

- Gruplara aynı soru kitapçık türü ve aynı cevap anahtarı veriliyordu. Bu nedenle sahte cevap anahtarları üretilip satılıyordu. Yanındakinden kopya çeken
aday onun cevap anahtarı kodunu yazarak aynı puanı alabiliyordu. Sınav sonuçlarında beklenmedik bölgesel başarılar görülüyor, ancak kopya delili
bulunamıyordu.

Artık her adayın hem soru kitapçığı hem de cevap anahtarı kişiye özel hazırlanıyor. Başkasının cevap kağıdını kopya çekenler, kitapçık numarasını kopyalasalar dahi tespit
ediliyorlar.

- ÖSYM’nin sanıldığı gibi bir soru bankası yoktu. Sınavları her alandan sadece bir-iki kişi hazırlıyordu.

Önce bir soru bankası yazılımı hazırladık. Artık sınavlarda her alandan en az 3 ÖSYM uzmanı, 20 ila30 akademisyen bir araya geliyor, sınavda kullanılacak soru sayısının 2 ila 5
katı soru hazırlıyor; bunlar soru bankasına atılıyor.

ÖSYM’DE BİLE GİZLİLİK YOKTU

- ÖSYM’ye giriş çıkışlar kontrol edilmiyor, binaya giren herkes bilgi işlem, soru hazırlama, optik okuma alanlarına girebiliyordu. Sınav soruları kontrol
amaçlı yüksek sesle okunurken dinlendiği iddiaları vardı. Bu birimlerde internet ve telefon bile vardı. Soru kitapçıklarının basıldığı matbaada, sınav
evrakının açıldığı birimlerde kontrol yoktu.

Bugün ÖSYM’ye giriş çıkışlar kayıt altına alınıyor. Herkes sadece sorumluluk alanına parmak iziyle girebiliyor. Bilgisayarda yaptıkları her işlem e-imza ile kayıt altına alınıyor;
fotokopi makinaları bile parmak iziyle çalışıyor, kayıtları tutuluyor. Sınav sorularının hazırlandığı, kitapçıkların basıldığı, sonuçların değerlendirildiği alanlarda 80’den fazla
noktada sinyal karıştırıcı (jammer) ve 24 saat çalışan gözlemciler bulunuyor. Bu birimlerdeki internet bağlantıları kaldırıldı, cep telefonuyla giriş yasaklandı.

- Bilgi işlem sistemleri dışarıdan erişime açıktı ve girenler belirlenemiyordu.

Bilgi işlem sistemlerine dışarıdan erişim tamamen kapatıldı.Çalışanların ve tüm adayların hangi cihazdan hangi işlemi yaptığı kayıt altına alınıyor.

‘AİLE KURUMU’ GİBİ YÖNETİLİYORDU

- ÖSYM çalışanlarının çoğu eş veya akrabaydı. Çalışanların çoğunun çocuklarının Türkiye’nin en iyi üniversitelerinde, en iyi bölümlerde olması tartışma
konusuydu. Sınav sonuçlarına müdahale edildiği söylentileri çıkmıştı.

Artık ÖSYM çalışanlarının birinci dereceden yakını olan adayların cevap kağıtları bir komisyon tarafından açılıyor, taranıyor ve optik okuyucudan geçirildikten sonra
değerlendirmeye alınıyor. Ayrıca yasal düzenleme yapılarak sınav sonuçlarına müdahalenin cezası ağırlaştırıldı, 8 yıla kadar hapis öngörüldü.
- ÖSYM çalışanlarıözel ders verebiliyor, dersanelerle çalışabiliyordu.

Artık buna kesinlikle izin verilmiyor; gizlilik sözleşmesi imzalatılıyor.

- Adayların ÖSYM sistemleri üzerinde yaptığı işlemler ve fotoğraf değişikliklerinin kaydı tutulmuyordu. Başkasının yerine sınava girenler
belirlenemiyordu.

Artık hangi bilgisayardan hangi işlemin yapıldığının kaydı silinmez ve değiştirilemez biçimde tutuluyor. Tüm fotoğraflar karşılaştırmalı olarak saklanıyor. Başkasının yerine
sınava girenler anında tespit ediliyor.

- Dersane ve üniversiteler adayların kişisel bilgilerine erişebiliyor, ticari hesaplarla öğrencileri etki altına alınabiliyordu.

Artık adayların kişisel bilgilerine sadece kendileri erişebiliyor.

- Eskiden sınav evrakının sınav merkezlerine gönderilmesi ve cevap kağıtlarının taşınması takip edilmiyordu.

Artık sınav evrakını taşıyan araçlar GPS ile izleniyor; yolda 10 dakikadan fazla duran, aşırı hız yapan ve yolunu değiştiren araca anında müdahale ediliyor. Evrak saklama
merkezleri kamera ile 24 saat izleniyor.

- Eskiden sınav görevlendirmeleri, il ve ilçelerdeki sınav merkezi yöneticileri tarafından yapılıyordu. Torpil tartışmaları vardı.

Artık, ‘Görevli İşlemleri Sistemi’ ile 450 bine yakın görevli sisteme kaydedildi. Zorunlu yerel görevlendirmeler hariç, bütün görevlendirmeleri merkezden yapılıyor.

- Eskiden sınavlar bittikten sonra, itiraz yoksa sınavla ilgili herhangi bir işlem yapılmıyordu.

Artık her sınavdan sonra her türlü iddia ihbar kabul ediliyor, itiraz olsun olmasın analizler yapılıyor ve haksızlık olup olmadığı araştırılıyor. Haksızlık tespit edildiğinde sınav iptal
ediliyor ya da tekrarlanıyor. 2012-Avukatlar için Adli Yargı Hakimlik Sınavı’nın tekrarlanması gibi.

- ÖSYM adaylara sadece aldıkları puanı bildiriyor, adaylar cevaplarını, puanlarını kontrol edemiyordu.

Bugün, sınav sonrası her adayın cevap kağıtları taranarak internet üzerinden erişime açılıyor. Adaylar cevaplarını kontrol edebiliyor, puanlarını doğrulayabiliyorlar.

- Sınav kılavuzları engelli adaylara da basılı kağıt olarak veriliyordu.

Artık bütün bilgiler, görme ve işitme engelli adaylar için internet sitesinden hem sesli hem de işaret dili ile sunuluyor.

‘Skandal’ manşetleri rating için atıldı


“Biz, ÖSYM hakkındaki kötü algıyı ortadan kaldıracak ve adayların kafasındaki şüpheleri giderecek bir sistemi adım adım kuruyoruz. Bundan çıkarları bozulanlar, kopya
şebekeleri, devlete, üniversitelere eleman sokmaya çalışan örgüt karalama ve linç kampanyası yürütüyor. Ben göreve geldiğimde 2011 genel seçimleri yaklaşıyordu ve
ÖSYM’nin yaptığı sınavlara katılanlar ciddi bir oy kitlesi oluşturuyordu. Bu nedenle kampanyadan siyasetçiler de yararlanmak istedi.”

Şifre’yi planladılar ama uygulayamadılar


“ÖSYM’nin nereden nereye geldiği hakkında kitap yazılabilir. Çıkarları bozulanlar ‘şifre’ olayını planladılar. Kurum içerisindeki işbirlikçileri ile birlikte soruların hazırlandığı ‘kapalı
dönem’ dediğimiz dönemde, yazılımdaki cevap seçeneklerini rastgele karıştırma modülünü devre dışı bıraktılar. Ancak yeni kurduğumuz güvenlik sistemi nedeniyle şifrede
başarılı olamadılar. Hem ÖSYM hem de savcılık inceleme yaptı, herhangi bir kopya izine, haksız kazanıma rastlanmadı.”

Hataların ankasında ihmal ve kasıt var

“Çalışanlardan ya da matbaadan kaynaklı bazı hatalar bizi de şaşırttı. Her hatanın üzerine gittik. Bazıları teknik nedenlerden, bazıları ihmalden oluşmuş, bazıları ise kasıtlı
yapılmıştı. Ancak hiçbir teknik hata bir daha tekrarlanmadı. Bu kez de bizi, adayları sınav sırasında tuvalete çıkarmamakla suçladılar. İnternette sonuç belgesini kendisinin
değiştirdiği ortaya çıkan bir kişi için bile sorumlu tutuldum. Okul müdürü adayın diploma notunu sisteme girmedi, bizden hesap soruldu; bir kamu kurumu adayın resmini
ÖSYM’ye yanlış gönderdi, sorumlusu biz olduk. ‘ÖSYM skandalı’ manşetleri rating için atıldı. Çünkü öğrenciler, memurlar, doktorlar, avukatlar aileleri ile birlikte milyonlarca
kişilik bir kitleyi ilgilendiriyor.
‘Her Adaya Farklı Soru Kitapçığı’ uygulaması ile menfaatleri bozulan şebekeler yıpratma gayretine devam edecek, biz de onlara fırsat vermemeye, sınav adaletini korumaya
devam edeceğiz.”

‘Skandal’ sınavlarda hata da var, kasıt da, bilinçli yalan da


- 11-12 Aralık 2010 -TUS’da hatalı sorular: Önceki yönetim döneminde kopya nedeniyle KPSS iptal edilmiş, TUS soruları da savcılıktaki bilgisayarlarda kalmıştı. Bu
nedenle iki ay gibi kısa bir zamanda yeni sorular hazırlandı, ancak 9’unda hata belirlendi. Tüm adayların bu soruları doğru yanıtladığı kabul edilerek sorun çözüldü. İncelemede
ihmal, özensizlik ve kasıt tespiti yapıldı. Soruları hazırlayan ekip değiştirildi.

- 27 Mart 2011-YGS’de şifre iddiası: Bu sınav kopyayı ve cevap anahtarı ticaretini önleyen ‘Adaya Özgü Soru Kitapçığı’ ile yapılan ilk sınavdı. Kurum içinden ihmal ve
kasıtlı işlemlerle oluşturulan ‘şifre olayı’ bu sistemi sabote etmeye yönelikti. Oysa sınav sonuçlarının analizi ve savcılık soruşturması hiç bir adaya haksız kazanç sağlanmadığını
kanıtladı. Bu sınavda baskı hatası olan kitapçıkların verildiği adaylara eşdeğer sınav yapıldı, matbaaya da ceza kesildi.

- 24 Nisan 2011-ALES’te hatalı soru kitapçığı: Teknik bir arıza sonucu ortaya çıkan bu durum nedeniyle matbaaya ve sorumlulara ceza kesildi; olaydan etkilenen
adaylara eşdeğer sınav yapıldı.

- 3 Temmuz 2011 - STS 2. Aşama’da eski soruların sorulması: Tıp Doktorluğu testinde soruların yüzde 75’i daha önce sorulan sorulardan oluşmuştu. Sınavın
hazırlanmasında yetersizlik, ihmal ve kasıt tespiti yapıldı. İlgililer cezalandırıldı ve kurumla ilişikleri kesildi. Adaylara eşdeğer sınav yapıldı.

- 6 Mayıs 2012 - Adli Yargı Sınavı: Sınavda bir güvenlik açığı olmamasına rağmen sonuçlarda açıklanamayan durumlar tespit edildi ve sınavın tekrarlanmasına karar
verildi.

- 16-17/23 24 Haziran 2012 - LYS’de hesap hatası iddiası: “ÖSYM’nin hesap hatası yaptığı ve 300 bin adayın tercih yapamayacağı” iddiası araştırıldı, tamamen asılsız
olduğu ortaya çıktı.

- 2012-LYS’de bir adayın ÖSYM’nin hatası yüzünden üniversiteye giremediği iddiası: Aday, sınav sonuç belgesini kendisinin tahrif ettiğini itiraf etti.
- 7 Temmuz 2012 -KPSS’de soruların internete sızması: Sınav günübaşkası yerine sınava giren 38 kişi yakalandı. Ardından bazı adayların salondan çıkardığı soru
sayfaları internette yayınlandı. Sonuçlar üzerinde yapılan incelemede hiçbir adayın bu sorular nedeniyle haksız puan almadığı belirlendi. Bu girişimin sınavı iptal ettirmeye
yönelik olduğu değerlendirildi. İlgililer hakkında suç duyurusunda bulunuldu.

- 15 Temmuz 2012 - DGS’de eksik soru basılması: Konunun teknik bir hata olduğu belirlendi, matbaa ve sorumlulara ceza kesildi. Tüm adayların eksik sorulara doğru
cevap verdikleri varsayıldı.
Hafta sonu 2,8 milyon kişiyle rekor KPSS

“2011’de 39 farklı sınav yaptık. Bu sınavlara 5 milyon 240 bin aday katıldı. Bu yıl, 29 Nisan’da ‘dünyada bir ilk’ olan Özürlü Memur Seçme Sınavı’nı yaptık.Her özür grubuna,
her eğitim düzeyine göre sorular hazırlandı, salonlar onlara gore düzenlendi ve sınav başarıyla tamamlandı.22-23 Eylül’de de rekor katılımla KPSS sınavlarını yapacağız. 2
milyon 800 bin aday katılacak.”

‘Elektronik sınav’ hayali yakında gerçek olacak

“ÖSYM, eskiden her işini bir şirket aracılığıyla yaptırıyordu. Ama artık sadece sınav evrakının basım ve dağıtımını şirket yapıyor. Diğer tüm işlemleri kendisi yapabilecek düzeye
geldi. Örneğin, hayal bile edilmeyen ‘elektronik sınav’ için alt yapı çalışmalarını başlattık.”

ÖSYM’yi ‘kopya skandalı’yla devraldı - Prof. Ali Demir, 2004´de ÖSYM´nin başına getirilen Prof. Ünal Yarımağan’ın 2010 KPSS’de kopya skandalı sonucu istifa
etmesinden sonra göreve getirildi. ÖSYM’nin kurulduğu 1974 yılından beri kurumda görev yapan Yarımağan, YÖK eski Başkanı Prof. Erdoğan Teziç tarafından başkanlığa
getirilmişti. STAR
Kopya skandalıyla ilgili soruşturmada soruların çalındığı ve bazı ÖSYM çalışanlarına rüşvet verildiği belgelendi.

2010 yılında yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı'nda (KPSS) soruların çalındığı iddiasıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturmada sona gelindi.
Savcılık, Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi’nin (ÖSYM) inceleme yapması için kurduğu 5 kişilik bilirkişi heyeti, iki aylık araştırmasını tamamladı ve bir rapor oluşturdu.
Raporda bazı ÖSYM çalışanlarına rüşvet verildiği belirtildi.
Rapor, ÖSYM güvenlik zafiyeti ve usulsüzlükleri gözler önüne serince 143 kişinin ifadesine başvuruldu.
Bu kapsamda, dönemin ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ünal Yarımağan’ın da şüpheli sıfatıyla ifadesine başvurulacak.
Rapora göre; sınav sorularının hazırlandığı bilgisayarlara dışarıdan internet bağlantısı bulunuyordu. Sınav soruları flash disklere kopyalanırken, sınav sorularını hazırlayan
sorumlulardan bazıları da soruları evlerine götürdü.
Şüphelilerin hesaplarına 2009-2010 döneminde 150 bin lira ile 1.5 milyon lira arasında değişen yüksek meblağlar aktarıldı. Paranın kaynağını inceleyen uzmanlar, ÖSYM
personeli ile METEKSAN şirketi arasında bir bağlantının olduğunu tespit etti.
Paraların, “sınav merkezi yeri belirleme”, “personel harcırahı” gibi adlarla personelin hesabına aktarıldığına dikkat çekildi.

Ntv http://www.aktifhaber.com/kpssde-rus...di-760820h.htm

Çalınmış yıllar! - Yavuz Selim DEMİRAĞ


ÇALINMIŞ YILLAR! Yavuz Selim DEMİRAĞ

Elimizde düzgün çıkarılmış bilanço olmadığı için muhasebesini yapmadan kolayca harcıyoruz yılları. Umut ve güzellikler temennilerimize rağmen gelen her yıl geçen seneler
gün be gün aratıyor. Gün itibarı ile geride bıraktığımız 2015'i yaşarken 2014'ü ve öncesini aradığımız gibi korkarım 2016'da da 2015'in acı dolu günlerini arayacağız. Hem de
bir kaçını değil 10-15 yıl öncesine özlem duyacağımız aşikâr. Kim bilir tarihin karanlık labirentleri arasında "Yitik Yıllar" olarak arayacağımız her biri 365 gün 6 saat sürmüş 5
bin küsur gün için "hükümsüzdür" kaydının düşülmesini talep edeceğiz. Diğer taraftan "Çalınmış Yıllar" yüzünden umutlarını, istikballerini yitiren yüz binlerce gencin "ahı"
yankılanacak arş-ı alaya...

Her haliyle "organize çete" olduğu kanıtlandığı halde Askeri Okullar Sınavları, KPSS, Kurmay Akademisi Sınavları, ÖYS, ALS buz dağının görünen kısmı. Bu ülkede son 13-14 yıl
yapılan tüm sınavların yok hükmünde sayılarak, soruları çalanlar, dağıtanlar, hak etmediği halde bu sınavlarda en fazla puan alarak işe girenler, terfi edenler birer birer tespit
edilip, kamuoyuna ilan edilmediği sürece kaybolan yılların geri getirilemeyeceği gibi vicdanlar kanamaya devam edecektir.

"Soruşturuluyormuş" gibi yapıldığına en başından beri inanmadığımı defalarca yazdım. Alın size son bomba! Kısa adı TUS olan Tıpta Uzmanlık Sınavları... Çalınan sınav
sorularının peşinde olduğunu iddia eden AKP hükümeti aslında nelerin olup bittiğini bal gibi biliyor. Zira hırsızlık çetesine yıllarca göz yumdular. Ne de olsa oğulları, kızları,
gelinleri, damatları, torunları o sorular yüzü suyu hürmetine iyi puan alıp sözde "torpilsiz" sözde "hak ederek" okullara, işlere, makamlara yerleştiler. Tıp camiası farklıdır.
TUS'u mercek altına alanlar neredeyse 50 yıldır hangi fakültenin öğrencilerinin hangi derecelere girdiğini iyi bilir. O halde başta 2014 TUS'unu inceleyin. Son yıllardaki TUS'u
mercek altına alın. Hangi üniversitelerin birden bire öne çıktığını belki anlarsınız. Bu yazdıklarımın adına "suç duyurusu" mu denir yoksa "durum tespiti" mi bilmem. Bu ülkede
Zekeriya Öz ve benzeri çakmalar yerine gerçekten, Mustafa Kemal'in "Cumhuriyet Savcıları" var. Titiz bir çalışma ile bütün bu sınav hırsızlıklarının faillerini tek tek tespit
ederek, yargı önüne çıkarabilecek yürekli savcılar, kaybolan yılları geri getiremeseler bile vicdanları rahatlatabilirler. 2016 yılından öncelikli beklentim bu.
http://www.yenicaggazetesi.com.tr/mo...ar-36762yy.htm

TBMM
Tutanak Hizmetleri Başkanlığı
https://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/...TutanakId=1744

YAVUZ SELİM DEMİRAĞ – Bakın, benim bu kitapta yazdığım bir fizik


profesörü; kaldı ki Amerika’da füze yakıtlarıyla ilgili bir tezi olan bir profesör
bana şunu söyledi. Bir ortamda dediler ki: “Zaman gazetesine Etyen
Mahçupyan gibi bir Ermeni Hristiyan niye yazıyor?” “Hop, o çoktan hidayete
erdi, otuz yıldır, yirmi yıldır hidayete erdi ama efendimiz ona ‘Sen uluslararası
platformda böyle kal.’ dediği için yapmıyor.” Bunu söyleyen bir profesör yani
iradesini teslim etmiş, tabiri caizse hipnoz seansına u ğramış. David
Copperfield diye bir adam var illüzyonist, aynı anda 600 kişiyi falan hipnoz
ediyor ya. Ben bu işin bilimsel olarak da peşine düşmek istiyorum. Onlar
televizyonlarıyla, iki üç tane kanalları vardı ya, yok bilmem ne yapıyorlar.
Nasıl hipnoz ediliyor? Yani profesör olmuş adam ama sonra neyi anladık:
Bunların profesörlük tezleri, doktora tezleri falan hep çalıntı çıktı, çalıntı çıktı.
Ama yine ben son on beş yılda YÖK’te ve bu akademisyenlik sınavlarının da
mercek altına alınmasını istiyorum zira bakın, TUS sınavı dediğimiz tıpta
uzmanlık sınavları vardı -burada doktor olan var; Sayın Şeker- en zor
sınavdır ve Türkiye’mizin, cumhuriyetimizin tarihinde bu sınavları birincilikle
kazanan, dereceye giren üniversiteler bellidir; Çapa’dır Cerrahpaşa’dır
Hacettepe’dir. Son yıllarına bir bakın, FETÖ’nün üniversitelerinden, işte o
malum üniversitelerden mezun olanlar var. Aslında o kadar geniş ki, bunları
yakalayabilmek için çok uğraşmamız lazım, çok uğraşmamız lazım.
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.
Kayıtsız Üye´isimli üyeden Alıntı
BAŞKA BİR TUS FORUMUNDAKİ YORUMU BURAYA AKTARAYIM

ÖSYM TUS DAVALARI HİÇ BİTMEYECEK!!!! Çünkü ;


Bu işten yararlanan ve nemalanan “organize menfaat çeteleri” ve sosyal medyada çoğu sınava girmediği halde girmiş gibi algı yürüten moderatör isimli dersane provokatörleri
ağı çökertilmedi. Her TUS sınavı öncesi ve sonrası süreçlerde:
1- ÖSYM’nin 16.09.2014***** tarihli Basın Duyurusunda “bir hazırlık dersanesinin forumlardaki organizasyonundan bahsedilmekte, sınava girmediği halde mağduruz diye
gazetelere verilen ilandan bahsetmekte***** ve başkasının yerine sınava girdiği tespit edilen malum dershane sahibi olarak tanınan kişi” diye bahsettiği organize yapı,
dersane ve kişiler ……?
2- Sürekli yanlış TUS sorusu, iptal,***** soru açıklamama türü***** mahkemede %100 kaybedeceği kesin davalık durum oluşturarak her sınav sonrası kaosa neden olan ve
devlet kurumu ……..***** ?
3- Her sınav öncesi ve sonrası hakkımızı arayan dersane ………. ?
4- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden hakkımızı arayan tus forum sitesi ………. ?
5- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden hakkımızı arayan avukatlar ………. ?
6- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden ÖSYM ‘ye dava açılmasını tek gündem yapan dersane ve tus forum sitesi ………. ?
7- ÖSYM’ye dava için dersane ve tus forum sitesi tarafından yönlendirildiğimiz avukat……. ?
8- Biyologların TUS’a girebilmesi davasında yönlendirildiğimiz avukat…. ?
9- Biyologların TUS’a girebilmesi davasında davacıların tüm dava masraflarını karşılayacağını açıklayan ve karşılayan TUS/DUS dersanesi…… ?
10- Hürriyet- Milliyet- Akit vs gazetelerine verilen sayın cumhurbaşkanım mağduruz diye ÖSYM gazete ilanlarını fonlayan dersane…….?
11- Bu ilanlarda tüm doktorlar adına ilan veren doktor olmayan dersane çalışanı...?

12- 15 dakikada bir mahkemeyi aramak için “TUS TELEFON TİMİ” kuran Tus forumu …?
13- Mahkemeye baskı için “ORGANİZE OLUP MAHKEME BAŞKANINA GİTME“etkinliği yapan Tus forumu …?
14- Bilirkişilere baskı yapmak için***** “BİLİRKİŞİ İLE GÖRÜŞME GURUBU” oluşturan Tus forumu…?
15- ÖSYM Hukuk Müşavirliğine baskı için” TUS ÖSYM HUKUK TİMİ” oluşturan Tus forumu…?
16- Bahse konu Tus forum sitesini yüksek rakamlarla fonlayan dersane…….?
17- ÖSYM Başkanının avukatı…..?
18- Dersane sahibinin avukatları…..?
19- ÖSYM davalarında tus forumlarından yönlendirildiğimiz avukatlar… ?
20- ÖSYM Başkanının avukatı, ÖSYM davalarının avukatları yakınlığı …..?

21- ÖSYM Başkanının avukatı ile ÖSYM şüphelilerinin avukatı aynı mı***** …..?
22- ÖSYM-YÖK yetkilileri ile yakın hemşehrililik irtibatı olan dersane sahibi……?
23-***** Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile ÖSYM ve YÖK üyeleri arasında ticari ortaklık bağlantısı …. ?
24- ÖSYM’nin 16.09.2014***** tarihli Basın Duyurusunda “bir hazırlık dersanesinin forumlardaki organizasyonundan bahsedilmekte ve başkasının yerine sınava girdiği tespit
edilen malum dershane sahibi olarak tanınan kişi” diye bahsettiği organize yapı ile çok yakın irtibatlı ÖSYM-YÖK üyeleri ……?*****
25- ÖSYM karşıtı faaliyetleri organize eden ve başkasının yerine sınava giren dersane sahiplerinin davetine icabet eden ÖSYM-YÖK üyeleri ……. ?*****
26- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile dersane sahipleri arasında ticari ortaklık bağlantısı ……?
27- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar, ÖSYM ve YÖK üyeleri ve dersane sahipleri arasında ticari ortaklık bağlantısı …..?
28-Dersane sahibiyle ortaklık bağlantısı olan ÖSYM ve YÖK üyeleri…..?
29- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile ÖSYM ve YÖK üyeleri arasında kankalık bağlantısı …..?
30- Hukuk bürosunda çalışan avukatların dersane ve forum yönlendirmesiyle açtığı ÖSYM davaların sonucu……..?
31- ÖSYM’nin 7 Ocak 2011 tarihli Basın Duyurusunda bahsettiği “herkesi ÖSYM karşıtı faaliyete sevk eden menfaat grupları” ile yakın irtibatlı ÖSYM-YÖK üyeleri var
mıdır?*****
32- Herkesi ÖSYM karşıtı faaliyete sevk eden menfaat gruplarının her davetine icabet eden ÖSYM-YÖK üyeleri ……?*****

netice her sınav sonrası çok beklersiniz

TBMM
Tutanak Hizmetleri Başkanlığı
https://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/...TutanakId=1744

YAVUZ SELİM DEMİRAĞ – Bakın, benim bu kitapta yazdığım bir fizik


profesörü; kaldı ki Amerika’da füze yakıtlarıyla ilgili bir tezi olan bir profesör
bana şunu söyledi. Bir ortamda dediler ki: “Zaman gazetesine Etyen
Mahçupyan gibi bir Ermeni Hristiyan niye yazıyor?” “Hop, o çoktan hidayete
erdi, otuz yıldır, yirmi yıldır hidayete erdi ama efendimiz ona ‘Sen uluslararası
platformda böyle kal.’ dediği için yapmıyor.” Bunu söyleyen bir profesör yani
iradesini teslim etmiş, tabiri caizse hipnoz seansına u ğramış. David
Copperfield diye bir adam var illüzyonist, aynı anda 600 kişiyi falan hipnoz
ediyor ya. Ben bu işin bilimsel olarak da peşine düşmek istiyorum. Onlar
televizyonlarıyla, iki üç tane kanalları vardı ya, yok bilmem ne yapıyorlar.
Nasıl hipnoz ediliyor? Yani profesör olmuş adam ama sonra neyi anladık:
Bunların profesörlük tezleri, doktora tezleri falan hep çalıntı çıktı, çalıntı çıktı.
Ama yine ben son on beş yılda YÖK’te ve bu akademisyenlik sınavlarının da
mercek altına alınmasını istiyorum zira bakın, TUS sınavı dediğimiz tıpta
uzmanlık sınavları vardı -burada doktor olan var; Sayın Şeker- en zor
sınavdır ve Türkiye’mizin, cumhuriyetimizin tarihinde bu sınavları birincilikle
kazanan, dereceye giren üniversiteler bellidir; Çapa’dır Cerrahpaşa’dır
Hacettepe’dir. Son yıllarına bir bakın, FETÖ’nün üniversitelerinden, işte o
malum üniversitelerden mezun olanlar var. Aslında o kadar geniş ki, bunları
yakalayabilmek için çok uğraşmamız lazım, çok uğraşmamız lazım.
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.

Kayıtsız Üye´isimli üyeden Alıntı


kendisi de askerden ayrılma olduğu için anladığım gata. 2014 nisan da gata sansasyon yaptı.

ağacın kurdu kitabında mustafa öncel de aynı konudan bahsediyor


TUS soruları sızdırıldı' iddiası

TUS soruları sızdırıldı' iddiası3 saat önce

Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) soru ve yanıtlarının*****ÖSYM tarafından açıklanmadan önce sosyal medyaya düşmesi sorular sızdırıldı iddiasını gündeme getirdi.

24 Şubat 2019 Pazar günü gerçekleşen Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) sonrası ÖSYM soruları ve cevap anahtarını yayımlamadan önce sınav soruları sosyal medyada yer aldı.
Soruların sınav öncesi Whatsapp gruplarında da paylaşıldığı iddia edilirken, TUS sorularının sızdırıldığı tartışmaları gündeme geldi.

İddiaya göre, sınav günü bazı Whatsapp gruplarında*****sınav sorularının görüntülenmesi sızdırma*****iddialarını güçlendirdi.

TUS iddialarının odağındaki TUSDATA isimli dershane konuya ilişkin bir açıklama yaparak iddiaları reddetti.

Sınava giren M. isimli doktor konuya ilişkin şu iddiaları dile getirdi:

"Bugün TUS dershanesine gitmeden başarı elde etmek çok zor. Sınav her sene zorlaşıyor. Her yıl binlerce tıp doktoru sınava giriyor. Sınav başvuru ücretleri her dönem fahiş
oranlarda zamlanıyor. TUS sınavı TUS dershaneleri için rekabet alanına dönüşmüş durumda. Her dershane ilk 10 ve ilk 100'de başarı sağladığı öğrenciler üzerinden reklam
yapıyor. Dershane kayıt dönemi TIP 3. dönemine kadar düştü. Fahiş ücretlerde kayıt yaptırılıyor. Büyük paraların döndüğü büyük bir sektöre dönüştü TUS sınavı. Dereceler
TUS dershaneleri için en önemli reklam aracı. Sızıntı iddiasının odağındaki TUS dershanesinin sınav öncesi 50 kişilik özel gizli grup oluşturduğunu ileri sürülüyor. Sınav soruları
derece yapmaları için bu özel gruba verildi iddiası var. Bir de yüzde*****98 soru tutturma, çıkan tüm sorulara referans spot bilgi paylaşımı sızıntı ihtimalini kuvvetlendiriyor.
Binlerce tıp doktorunun emeğinin çalınmasına sessiz kalınmamalı."

Sosyal medyada iddialara ilişkin paylaşılan mesajlar şu şekilde


www.yurtgazetesi.com.tr/haber/amp/119718

ekşi sözlük

**********
24 şubat 2019 tus soruları iddiası

şükela:**********tümü*****|*****bugün*****soru sor

12345678/8»

24 şubat 2019 günü yapılan tıpta uzmanlık sınavı'nın saat 17:30'da bitmesinin ardından saat 18:30 civarında bütün sınav sorularının (240 soru) noktası virgülüne kadar bazı
kişilerin elinde olduğu iddiasıdır. bu sınavda bütün merkezi sınavlarda olduğu gibi kağıt, kalem vs. gibi şeyleri sınav binasına sokmak yasak. ösym, soruları 26 şubat günü
yayınladı.
iddia ile ilgili paylaşımlar:

bunlar hikaye olduğu için screenshot koydum, hesabın biri gizli zaten.

bunlar da tusdata ve altun farmakoloji'nin cevapları:

altun farmakoloji

tusdata'nın cevabı

twitter'da da konuyla ilgili bi kaç tweet var.

paylaşılan bazı sorular ve ösym'nin soruları:

soru1

ösym'nin sorusu

soru2

ösym'nin sorusu

farklı bir soru paylaşımı

bazı iddialar, cevaplar, paylaşılan sorular ve ösym'nin yayınladığı sorular burada. ben tartışmanın doğrudan içinde olmadığım için sadece gördüklerimi ve bana ulaşanları
koymakla yetindim.
ortada böyle bir iddia varken ve ülkenin en büyük tus dersanelerinden birisi açıklama yapma gereği görmüşken, her ne kadar bu konuyu konuşan az sayıda insan olsa da,
yetkili kurumların bu olayı aydınlatması gerekir. bence.

not: entry'mi paylaşmadan önce belirtmek isterim ki kimseyi bir şeyle itham etmiyorum. ortada bir iddia var ve bu konunun gündemde yer almasını, dolayısıyla daha fazla
insanın görmesini istedim. umarım amacına ulaşır.

edit: olayın dikkat çeken kısmı soruların çıkarılması değil. bunun yapıldığı zaten bilinen bir şey, özellikle soruların yayınlanmadığı dönemlerde. ancak bir çok hoca soruların
yayınlanmadığı dönemlere ait sorulara çok güvenmeyin diyor hatırlama usulü olduğu için. hal böyleyken yine aynı şekilde çıkarılan soruların ösym'nin yayınladığı sorularla
nerdeyse birebir aynı olmasıdır akıllarda soru işaretlerini oluşturan.

ve tabi bir diğer soru işaretiyse şu: "kitapçığı bi kaç gün içinde açıklanacak olan bir sınavın sorularını çıkarırken neden noktasına virgülüne kadar çıkarmak için uğraşılsın?"

27.02.2019 01:55 ~ 10:46*****namuspolisi*****

kesinlikle aydınlatılması gereken iddia.

bunca emeğin bu kadar kolay harcanması çok üzücü.

27.02.2019 08:09 ~ 10:51*****douss*****

bu konuda hala dalga geçercesine açıklamalar yapılıyor ya insan ne diyeceğini şaşırıyor. ne demek ezberledik de çıktık 1 saatte 240 sorunun tamamını birebir çıkardık!

27.02.2019 09:48kottbussertor*****

ilgi çekmemiş konu; ilerde birileri böbreği elinize verince dönüp bakarsınız buraya.

27.02.2019 09:50 ~ 09:51*****excelsior was here*****

ben bu sınav için en az 2,5 yıl çalıştım. kaynaklara ve dershaneye bir ton para ödedim. uykusuz kaldım, aç yattım. hayaller kurdum. uzman doktor olarak hastanede nasıl volta
atacağımı düşledim ve bütün düşlerim şu an çok komik ve anlamsız geldi birden.

sorarsanız iktidarda müslümanlar var dersiniz.

27.02.2019 09:53 ~ 09:53*****benata*****

(bkz:*****emeğiniz emanetimizdir) yersen.


27.02.2019 09:56 ~ 09:57*****zorlamasyon*****

(bkz:*****sağlık gönül işidir) (rabia)


(bkz:*****hamdolsun sağlıkta çığır açtık)

27.02.2019 09:593hece8harf*****

bu tip kurumlar sinava giren kisilerden isteyenlere odeme yapip onceden numarasini bolumunu belirledikleri 5'er - 10'ar soruyu noktasina virgulune kadar ezberleyip
getirmelerini istiyorlar.*****

sinavdan hemen sonra da yazdirip bir kitapcik olusturuyorlar, bu yillardir bilinen bir sey.

tabiiki arastirilmasi gereken bir iddiadir, ancak story ekran goruntuleri kaynak gosteriliyor, bilemiyorum.

27.02.2019 10:00onbirisback*****

paylaşılan ekran görüntüleri kanıt niteliği taşımasa da gündeme taşınıp aydınlatılması gereken iddia. diğer yandan çıkan soruların bir kısmının yıl içinde dershane kitaplarında
yakalanan sorular olduğu gerçeğini göz önüne alırsak, 1 saat sonra alanında uzman olup sorulara bakmak için sınava girenlerin el ele vererek bu soruları çıkartmaları olasılık
dahilinde.

27.02.2019 10:06c was here*****

tus artık.

**Duyurular*****>*****2014*****>*****Gazetelerde Yer Alan Asılsız İddialar (16.09.2014)

4)

-TUS/DUS Sonbahar Dönemi sınavı ile ilgili*****asılsız iddialarla*****Sayın Cumhurbaşkanımızı ve Sayın Başbakanımızı yanıltıcı mahiyette açık mektup yazan bir grup isim, ÖSYM'yi ağır suçlam

mi, güçlendirilmiş insan kaynağı ve günün koşullarında modernize edilmiş teknolojik altyapısı ile ÖSYM, yapmış olduğu her işlemi saniyesi saniyesine kontrol altına almış ve her saniyenin hesabın
ı zamanlarda çok sayıda akademisyen tarafından titizlikle hazırlanmakta ve denetlenmektedir. Buna rağmen bazı sorular, ortaya çıkan ve çoğu zaman da esasa ilişkin*****olmayan ancak mutla
erdikleri cevapların analizi ve bilim kurullarının görüş ve tavsiyeleri ile ÖSYM Yönetim Kurulu tarafından iptal edilmektedir. Ancak, sürekli değişerek gelişen ve tıp gibi son derece geniş bir alanda
ndan iptal edilen sorular da olmaktadır. Bu durumlar, ÖSYM tarafından adayları asla mağdur etmeyecek biçimde yönetilmektedir.

zı hususlara incelendiğinde;

avda kendi kullandığı soru kitapçığını, cevap kağıdını ve kendisine ait cevap anahtarını inceleyebilmektedir,ÖSYM hiç bir zaman adaylara, iddia edildiği gibi, "soruları ezberle" demez,Veri tabanın
ezaları gerektirmektedir. Bu ve benzeri düzenlemeler 6114 sayılı Kanunda açıkça yer almıştır,ÖSYM hiç bir adaya asla haksız kazanç temin etmez.*****

n bir TUS hazırlık dersanesinin organizasyonu olup asla itibar edilmemelidir. Toplam 39 ismin yer aldığı ve bu isimlerden de sadece 13'ünün 2014 yılında TUS/DUS sınavlarına girdiği halde****
dershanenin bu saldırılarını yönetmekle görevli olduğu sosyal medya paylaşımlarından anlaşılan, listede ismi bulunan, dershane idarecisi kişinin, bu deshaneye bir şekilde bağlı kişileri organize
aldı ki, ÖSYM’nin oluşturduğu teknik altyapı sayesinde malum dershane sahibi olarak tanınan diğer bir kişinin de eski bir tarihte başkasının yerine sınava girdiği tespit edilmiş, ancak başlatılan so

ni gerçekleştirmek amacıyla sınav güvenliğinden taviz vermeksizin ölçme kalitesini korumaya yönelik faaliyetlerinden asla vazgeçmeyecek ve Türkiye için olabilecek en güvenilir sınav sistemini s

şkanı prof dr ali demir in benzer olaylara tarafsız objektif yaklaşmıyor, ideolojik çerçeveden bakaraktan basın açıklamaları yapıyor gibi.

aşyazısına, Takvim, Vatan, Cumhuriyet Gazetelerinde çıkan gerçek olduğu şüpheli haberlere ÖSYM anında basın açıklaması ile yanıt verdi. ösym açıklaması aşağıda
e anında hem de resmi açıklama dili dışına çıkarak mahalle ağzıyla ÖSYM basın açıklaması yaparak yanıt verdi. ösym açıklaması aşağıda
ddia var doğru mu manüplasyon mu

guruplar

l...
adüfler zinciri
iri
3
fler zinciri-2
diyorsun

yunu
rikafalılar

apıp doğruyu kamuoyuna sunmanız gerekmezmi..

ma yapınız. bunca emeklerine yazık değil mi?

dınız. 25 neti eksik geldi. yazık değil mi.


Yurt gazetesi Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) soru ve yanıtlarının*****ÖSYM tarafından açıklanmadan önce sosyal medyaya düşmesi sorular sızdırıldı mı sorusunu gündeme
getirdi.

İddiaya göre, sınav günü bazı Whatsapp gruplarında*****sınav sorularının görüntülenmesi sızdırma*****iddialarını güçlendirdi.

TUS iddialarının odağındaki TUSDATA isimli dershane konuya ilişkin bir açıklama yaparak iddiaları reddetti.

Daha önce de ÖSYM tarafından sert bir basın açıklaması ile aynı dersane ve sahipleriyle ilgili “başkasının yerine sınava girdiği tespit edildiği” açıklanmıştı.

Ayrıca TUSDATA Tus dersanesi daha önce de bir çok şaibenin merkezinde yer almış ve yonetim kurulu başkanı Uz.Dr. Sami Selçukbiricik hakkında hapis talebinde
bulunulmuştu.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca Genç Klinisyenler Kulübü adı altında Tıp Fakültesi öğrencilerinin kişisel verileri yasa dışı şekilde toplayan TUSDATA Tus dersaneleri
yöneticisi Uz.Dr. Sami Selçukbiricik hakkında hapis talebi ile iddianame düzenlendi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen ve İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü ve 14 Müştekinin olduğu savcılık iddianamesine göre TUSDATA TUS dersanelerinin başta
İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi ve Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi başta olmak üzere Tıp
fakültelerindeki öğrencilerin bilgilerini yasadışı şekilde topladığı ve kaydettiği tespit edildi. Dersanenin Genç Klinisyenler Kulübü adı altında çok sayıda öğrencinin TC kimlik no,
mail, telefon, ev adresi’nin yanına yasalara aykırı olarak Kominist, Sosyal Demokrat, Atatürkçü Düşünce Derneği, Hocaefendi Cemaati, Sosyal Demokrat, Alevi, Ülkücü,
Muhafazakar, açık, kapalı diye mezhep, siyasi görüş, sosyal gurupları ile öğrencilerin üyesi olduğu kulüp ve dernekler, gittiği kurslar, sınıfta sevilme durumu, kavgalı ve küs
olduğu kişiler, babasının işi, gelir durumu ve mesleği, sağlık durumu, sevgilisi, eski sevgilisi, kaldığı yurdu, kız öğrencilerin sempatiklik, girişkenlik derecesi, tatlı dillilik, güleryüz
ve işlerine yarama durumu vb unsurların yasalara aykırı şekilde kayıt altına aldığı Savcılıkça tespit edilerek TUSDATA Tus dersaneleri yöneticisi Uz.Dr. Sami Selçukbiricik
hakkında TCK 135/1-2 ve TCK 43/1- 2 maddesi uyarınca hapisle cezalandırılması ve TCK 53/1 maddesi uyarınca güvenlik tedbirleri alınması talebi ile iddianame düzenlendi.

ÖSYM eski başkanı Prof. Ali Demir’e kıymak…

Mehmet Tekelioğlu

Bundan bir buçuk yıl önce burada çıkan bir yazıda “Türkiye’de hiçbir başarı cezasız kalmaz” diye bir cümle vardı. O yazıdaki ilgili paragraf şöyleydi:

“Son günlerde internette dolaşan bir video var. “Türkiye’de hiçbir başarı cezasız kalmaz” diye bitiyor. Akademik âlemde bunun iki örneği var şu sıralar gözümüze çarpan.
TÜBİTAK eski Başkanı Prof. Yücel Altunbaşak ve İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Rektörü Prof. Galip Akhan.”

Prof. Yücel Altunbaşak ve Prof. Galip Akhan’ın mağduriyetleri devam ediyor. Yücel Hoca’nın davası dosyada cezayı gerektirecek hiçbir unsur bulunamadığı için olsa gerek hala
sonuçlanmadı ve yurtdışı yasağı kaldırılmadı. Dava sürekli erteleniyor.

Galip Hoca içinse 20 ay sonra yeniden bir dava süreci başlatılıyor. 20 ay önce yalancı şahitlerin ifadeleriyle dolu dosya, adli kontrole bile gerek duyulmadan bırakılmasını
sağlamıştı Galip Beyin. Şimdi neredeyse aynı dosya ile mahkemeye çağrılıyor. İddianamenin hangi hukuk anlayışıyla kabul edildiğini anlamak zor.

Elbet bu günler geçecek ve tarih âdil davrananlarla davranmayanları unutmayacak.

Yukarda bahsettiğim yazıdan bu tarafa üniversitelerdeki mağduriyetlerle ilgili çok sayıda bilgilendirme mektup ve mesajı aldım. Bunların listesini tutuyorum. Gün gelir kimlerin
ne tür haksızlıklara uğradığını yazmak kısmet olur belki.

Yargı sistemimiz çökmüş bizim. Şimdi görevden ayrıldıktan dört yıl sonra ÖSYM eski başkanı Prof. Ali Demir’in başarılarını cezalandırmaya karar vermiş ulu yargımız.

Ali Demir, Temmuz 2010’daki sistematik kopya olayından sonra geçti ÖSYM’nin başına. Benim de mezun olduğum İstanbul Teknik Üniversitesinde hocaydı. İyi bir pozisyonu
vardı üniversitede ve bir iş aramıyordu. Görevden kaçmak olmazdı. ÖSYM’de işin ehli güzel bir ekip oluşturdu. Bildiğim kadarıyla Prof. Ensar Gül, Prof. Ercan Öztemel ve Prof.
Ömer Pekşen geceyi gündüze katarak bir ekip ruhu ile ellerinden gelenin azamisini ortaya koydular. O sıralar YÖK üyesi olan Prof. Durmuş Günay’ın katkılarını da anmamız
gerekir.

Sınav Güvenliği

Ekibin ilk işi sınav güvenliğini sağlamaktı. Yılların ihmali ile gelinen nokta ürkütücüydü. Kopya çekmeye gerek kalmadan sahte cevap anahtarları ile dahi büyük ticaretler
yapılabilir hale gelmişti. 36 yıl sınav yapan bir kurumda soru bankası diye bir şey yoktu. Uzmanlar bir sınavın sorularını yazıp dışarıda dolaşıyorlar, hatta dershanelerde
çalışıyorlardı.

Sınav koordinatörleri istedikleri adayı, istedikleri sınıflarda ve istedikleri görevliler huzurunda sınava alabiliyorlardı. ÖSYM çalışanlarının çocuklarının Türkiye’nin en iyi
üniversitelerini kazanması dikkatleri çeker boyutlara ulaşmıştı.

Eski yönetimin bir başarısı (!) vardı yine de. Başörtülü çocukları sınavlara almamayı başarmışlardı. Ayırımcılık zirveye çıkmış, insan hakları diye bir kavram lügatlerden
silinmişti.

Göreve gelir gelmez “sınav güvenlik tedbirlerini” yayınladı Ali Demir. Yazılı hiçbir mevzuatı olmayan kurumun kanunu çıksın diye çabaladı ve başardı. Çok olağan ve basit
yöntemler ile güvenlik uygulamasını başlatmak dahi menfaat şebekelerini rahatsız etti. Türkiye tarihinde eşine rastlanmayan bir karalama kampanyası başlattılar. Medyayı
kullandılar. İçeride çalışan işbirlikçilerinden destek aldılar.

Dershanecilerin, menfaat odaklarının, sınav çetelerinin, paralel devlet yapılanması gibi devlete sızmak isteyenlerin karşısında dimdik durdu arkadaşlarıyla beraber…

“Sınav Uygulamalarına İlişkin Güvenlik Tedbirleri” ile sadece adaylar değil görevliler de disiplin altına alındı. Cep telefonu ile binalara girmek mümkün değildi artık. Giren çıkan
kimdir, bilmek gerekiyordu.

Hem cevap anahtarı ticareti yapılmasının önüne geçmek hem “toplu kopya” işini kökten çözmek gerekiyordu. Bunun için “her adaya farklı soru kitapçığı” uygulamasını başlattı
Ali Hoca. Sadece tek başına bu tedbir bile sistematik bir kopyayı önlemek ve herkesin hakkını korumak için başlı başına bir yeniliktir ve yine sadece bu tedbir Ali Beyin FETÖ ile
ilişkisi olmadığına dair en büyük delildir. Sınava giren her adayın kitapçığında sorular aynı, soru ve cevap seçenekleri farklı dizilimdeydi.

ÖSYM’de öyle bir düzen kurulmuştu ki akıllara zarar. Soru yazarlarının bir kısmı dershanelerde çalışıyordu. Bu düzene çomak soktu Hoca. Aynı anda da FETÖ dershanelerinden
homurtular yükselmeye başladı. Malum yayın organları Hocayı topa tutmaya başladı. Aldırmadı, bildiğim kadarıyla günün hükümeti ve cumhurbaşkanı arkasında durdu
Hocanın. Bu önemli bir husustu.

Soru havuzu oluşturulması ve şifrelenmiş sorulara kimsenin ulaşamaması sınav güvenliği açısından alınmış önemli tedbirler cümlesindendir. Soruları taşıyan araçlar için uydu
etkileşimli takip sistemi, elektromekanik kilit sitemi, sınav görevlilerinin salonlarını ancak sınav günü öğrenebildikleri bir düzen de alınan tedbirler arasındaydı.

Gayretler sonuç vermeye başlamıştı. Elbette belli bir zamana ihtiyaç duyulmuştu bunun için. “Herkesin emeğinin emanet” olarak korunduğunu topluma göstermek ve buna
inandırmak gerekiyordu. Bu başarıldı. Nitekim engelli memur alımı sınavları, EKPSS, başarıyla gerçekleştirilmiş, 65.000 engelliden tek bir şikâyet dahi gelmemişti. Her türden
örgütün, şebekenin, çetenin neredeyse her istediğini kolayca alabildiği bir garip yapı, 10.000 sayfadan daha fazla mevzuatı olan, kanun, yönetmelik, Bakanlar Kurulu Kararı,
süreç tanımı ve talimatlarla kayıtlı olarak yönetilir, idari ve mali özerkliğe sahip bir kurum haline getirildi.

Sistematik kopya önlenmiş fakat içerdeki birkaç FETÖ mensubunun ihanetiyle 2012 KPSS sınavında bazı sorular küçük bir grubun eline geçmişti. Bunu da soru kutularının
altına yapıştırılan bir taşınabilir bellekle yapmışlardı. O küçük grubun sınavları iptal edildi.

Bir de 2012 yılında yapılan Adli Yargı-Hâkimlik sınavı var. Sonuçlarına bakarak sınavın âdil olmadığı hükmüne varan ÖSYM Yönetim Kurulu, sınavı iptal etti. Ama zamanın
yargısı ÖSYM’nin iptalini iptal ederek sınavı geçerli saydı. Daha ne yapsaydı Ali Demir?

Yargının tutumu… Kurulan tuzak…

İfade tutanağında savcının sorularına bakılırsa konuya peşin hükümle bir yaklaşım sezmemek mümkün değil. Maalesef bu tutum benzer davalarda da görülüyor. Ben burada
bir tuzak ihtimalini gözardı edemiyorum. Bu doğrultuda iki yazım var. Tuzak hem bu ülkeye hem Ak Parti’ye kuruluyor. Bu yazılardan birincisi “Dikkat… Bir tuzak var…” adıyla
Eylül 2017’de, diğeri “Evet, tuzak var…” adıyla Kasım 2017’de çıktı.

Ali Demir’in, Galip Akhan’ın ve Yücel Altunbaşak’ın dosyalarında silahlı terör örgütüne üyeliği gösteren hiçbir makul delil yok. O zaman bu davalardan murat daha başka bir şey
mi diye geliyor insanın aklına…

Bütün yargı mensuplarına Üstad Necip Fazıl’ın Reis Bey kitabını hediye etmeli. Üstad’ın merhamet kavramını, kuru lügat anlamının ötesinde nasıl bir derinliğe kavuşturduğunu
görmeli hepsi.

Zaten bir hukuk garabetiyle karşı karşıyayız. FETÖ’nün silahlı terör örgütü olduğuna dair bir hukuki belge, bir mahkeme kararı ancak 2016 Temmuzundan sonra söz konusu
oldu. Yukarda bahsettiğim “Dikkat… Bir tuzak var…” başlıklı yazıda bu hususun detayları var. Ali Demir’in silahlı terör örgütüne üyeliği zaten söz konusu değil ama işin bir de
böyle garip bir tarafı var. Üstelik bir insanın geçmişteki müktesebatı, onun durumu hakkında yeterli bilgiyi verir. Bu ortadayken Ali Demir’e FETÖ’cülük bulaştırmaya kalkmak
akıl kârı olmasa gerek.

Ali Demir’in şahsında ülkenin itibarı da yerle bir ediliyor. Olur olmaz aklı evveller onu teşhir ederek gazetecilik yaptıklarını sanıyorlar ama en basit insan haklarından bile
haberdar değilmişçesine bir tutum sergiliyorlar. Hani bir mahkeme kararı olmadan kimseyi itham etmek yoktu?.. Ben Ali Demir’in yerinde olsam bunları dava ederim. 60
sınavda soru hırsızlıkları nasıl gerçekleşti diyerek aslı astarı olmayan bir iddiayı ortaya atmak ve kara çalmaya kalkışmak ne insanidir ne de ahlaki… Göreve gelmeden önceki
soru hırsızlıklarını Ali Demir’den sormaya kalkmaksa? Buna sizler karar verin.

Ali Demir’in yaptığı iş öyle basitçe geçiştirilecek bir konu değil. Tabii ki bu kadar önemli ve kritik bir kurumda değişim ve düzelme bir günde olmuyor. Aşama aşama, temizlik,
düzenleme, iyileştirme, kayıt altına alma gerçekleştirildikten sonra ideal bir düzenlemeden söz edilebiliyor. Tüm bu gayretlerin semeresi olarak, 2 milyona yakın adayın girdiği
2015-YGS sonuçları sadece üç günde açıklanmıştı. Bu sadece maddi bir başarı gibi görülebilir. Ancak unutmayalım ki, bu başarı, “hak ve adaleti sağlamak üzere tesis edilen
sınav güvenliği” uygulamalarının ortaya çıkardığı bir sonuçtu..Sorumsuzluğun zirvesini temsil eden sosyal medyada veya dedikodu çevrelerinde duyduğunuz veya duyacağınız
her türden aksi bilgi, yalan ve iftiradan ibarettir. Son dört yıldır acaba aleyhte ne bulabiliriz türü gayretlerle tüm inceleme, soruşturma, arama, taramalara rağmen en küçük bir
eksiklik dahi bulunamamış olması bunun kesin kanıtı değil mi?

Bu toplum, aydınlarıyla, sivil toplumuyla, iktidar ya da muhalefet mensubu siyasileriyle ve elbette yargısıyla dürüst, sadece hizmet aşkıyla çalışan insanlara sahip çıkmadığı
müddetçe işimiz gerçekten zor demektir. Üçünü de yakından tanıdığım Prof. Ali Demir, Prof. Galip Akhan ve Prof. Yücel Altunbaşak, hiç ilgileri ve yakınlıkları olmadığı halde,
FETÖ’cülük ithamına maruz kalmış ve yalnız bırakılmışlardır.

Bu konularda söyleyeceklerim var daha. Peşini bırakmayacağım…

Doğrudan iletişim için: mtekeli35@gmail.com

http://www.mehmettekelioglu.com/
İstanbul Teknik Üniversitesi Makina Fakültesi Uçak Bölümü mezunudur. Dokuz Eylül ve Celal Bayar Üniversitelerinde Makine Mühendisliği Bölümlerinde çalışmıştır. Sakarya
Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Kurucu Dekanlığında bulunmuştur. Adalet ve Kalkınma Partisi Kurucular Kurulu Üyeliği, İzmir Milletvekilliği, Avrupa Konseyi Parlamenterler
Meclisi Üyeliği, Avrupa Birliği Uyum Komisyonu Başkanlığı ve Türkiye - Avrupa Birliği Karma Parlamento Komisyonu Türk Grubu Üyeliği yapmıştır

Ölçme Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) ve Ali Demir Etrafında

ÖSYM eski Başkanı Ali Demir'le ilgili olarak Prof. Dr. Durmuş Günay'ın değerlendirmesini yayımlıyoruz.

Medya organlarımızda ve sosyal mecralarda ÖSYM eski Başkanı Ali Demir'le ilgili iddiaları görünce şaşırmak mümkün değildir.
Memurlar.net olarak aşağıda yer alan Prof. Dr. Durmuş Günay hoca'nın değerlendirmelerine bizler de katılıyoruz.
Ek olarak şunları söylemek istiyoruz: Sayın Ali Demir'le çok defalar görüştük, kopya skandalı sırasında ve sonrasında bilgi alış verişinde bulunduk. Onun
yaptıkları ortadadır.
ÖSYM bugün sınav güvenliği bağlamında çağ atlamış ise onun sayesindedir. Yaptıkları unutulmayacaktır.
Ali Demir hoca, 1970 yıllardan kalma makinelerle çalışan, soru hazırlayanların aynı zamanda dershane veya kitap yazarı olduğu, sonuçların 30 günde
açıklandığı bir kurumu hayal edilemeyecek bir noktaya getirdi. Konuyu yakından bilenler ve takip edenler O'nun hakkı teslim edecektir.
Bu bağlamda medyaya yansıyan ve sosyal mecralara sıçrayan değerlendirmelere hemen RAM olmamak için aşağıdaki uzun yazıyı, memurlar.net
ziyaretçilerinin dikkatine sunuyoruz.
Prof. Dr. Durmuş Günay
YÖK Yürütme Kurulu Eski Üyesi
e-mail: dgunay@hotmail.com
Bazı günlük gazetelerin internet sitelerinde ve bazı TV kanallarında yer alan haberlerde Prof. Dr. Ali Demir hakkında öne sürülen iddiaları görünce şaşırdım.
Şubat 2008 ile Şubat 2016 arasında 8 yıl YÖK Yürütme Kurulu üyeliği ve bu dönem içinde 4 yıla yakın ÖSYM Yönetim Kurulu üyeliği yapmış bir öğretim üyesiyim. Dolayısıyla
hem YÖK tarafından bir bakış ile, hem de YÖK temsilcisi, ÖSYM Yönetim Kurulu üyesi olarak yapılan çalışmaları yakından izlemiş ve görev alanım içerisinde kararlara katılmış
biriyim. Değişik eğilimlere mensup karanlık örgütlerin ve gruplaşmaların, görünür ve görünmez şekillerde at oynattığısınav çetelerinin, kimi dershanelerin ve menfaat
çevrelerinin amaçlarını gerçekleştirmek için her türlü metodu meşru gördükleri ve hedef haline getirdikleri ÖSYM'yi Prof. Dr. Ali Demir'in nasıl bu cendereden çıkardığını ve
gerçekten adil sınavlar yapan bir kurum haline getirdiğini yakinen bilen ve gören birisi olarak; sanki yıllarca süregelen haksızlıkların, soru çalmaların ve devlete
sızmaların sorumlusu O imiş gibi gösterilmesini; doğru bilgilere dayanmadan, temelsiz, haksız, kasıtlı bulduğumdan ve vicdanım kabul etmediğinden bilgilerim
dahilindeki bazı gerçeklerin açıklanması gerektiği inancıyla bu yazıyı yazmayı uygun gördüm.
Prof. Dr. Ali Demir, İTÜ Fen Bilimleri Enstitüsü müdürü iken, KPSS Skandalından (Temmuz 2010) yaklaşık iki buçuk ay sonra ÖSYM Başkanı olarak Eylül-2010'da atandı
ve 4 yıl ÖSYM başkanlığı yaptı.
Ali Demir, şimdiki ÖSYM Başkanı olan Prof. Dr. Ömer Demir'in başlattığı YÖK'ün bir birimi olan Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezini (ÖSYM), Ölçme, Seçme ve Yerleştirme
Merkezi (ÖSYM) adıyla özerk bir kurum haline getiren yasal düzenleme sürecinin tamamlanmasında, sınav güvenliğinin sağlanmasında, sınav sonuçlarının ilanının
hızlandırılmasında kısacası sistemin yeniden tasarlanıp kuşkulardan arındırılmasında çok değerli ve olumlu uygulamaların temeli ve başlangıcı olan
çalışmalar yapmıştır. Buna karşın kendisine yapılanlara ve haberlere tanık olunca, "minareye kuyu" denildiğini görür gibi oluyorum. Başarılar cezasız kalmıyor
diyorum. Medyanın sorumsuz yayınları karşısında başı dumanlı dağlar gibi, Ali Demir'in sessiz kalışı, Nijer atasözünü aklıma getiriyor: "Küçük dertler
geveze, büyük dertler dilsizdir". Kendisinin, çok çetin bir zamanda, o zorlu görevi kabul etmesini kendisinden bizatihi talep etmiş birisi olarak, Ali Demir'in ÖSYM
başkanlığını yürüttüğü dönemde YÖK Yürütme Kurulu üyesi ve ÖSYM Yönetim Kurulu üyesi olarak yaşananlara yakinen tanık oldum. O'nun maruz kaldığı bu
itibarsızlaştırma girişimleri karşısında suskun kalmanın da bir haksızlık olacağını düşündüm. Dolayısıyla bu yazıyı kamuoyu ile paylaşma gereğini duydum.
Dönemin ÖSYM başkanı ve yardımcısının bilgisine de başvurarak bu yazıyı kaleme aldım. Yazı biraz uzun olabilir ama konu bağlamındaki bazı gerçeklerin net bir şekilde gözler
önüne serilmesi ancak böyle mümkün olabilmiştir. Bu ülkenin buluşu sayılabilecek ve çok değerli toplumumuza çok değerli katkılar yapan ve göz bebeğimiz gibi korunması
gereken ÖSYM ve başarılı insanlarımız sorumsuzca ve haksız yere yıpratılmamalıdır. Yazdıklarımın değerlendirmesini, insaf ehli olan herkesin takdirine bırakıyorum.
Kurulduğundan beri, bazı aksaklıklar olsa bile, adeta " uzaya araç gönderir gibi" titizlikle tasarlanmış olup ve yürütülen bu Kurumda (ÖSYM'de), Eylül 2010 tarihindeki tablo pek
iç açıcı değildi. Sınav sistemi ve uygulaması tartışılır durumda idi. Temmuz 2010 da yapılan KPSS sınav sonuçlarında bazı aksaklıkların ortaya çıktığını o zamanki ÖSYM Başkanı
Prof. Dr. Ünal Yarımağan da fark etmişti ve bunu bizzat kendisi bize dile getirmişti. KPSS sınavında, bazı testlerin sınav sonuçlarına dair Çan Eğrileri çift hörgüçlü çıkıyordu. Bu
durum, sınav uygulamasında bir sorun olduğunu gösterir. Bilindiği üzere çan eğrisi daima tek hörgüçlü çıkar.
Benim gözlemimin genel sonucu şu idi: 1974'de Kurulan ve çok önemli bir fonksiyon icra etmekte olan bu Kurum, 2010 yılı itibariyle, biraz yorulmuştu, restorasyona ihtiyacı
vardı. Sisteme enerji zerk edilmeli, dinamizm kazandırılmalıydı. Bazı yapısal düzenlemelere ihtiyaç vardı. Sınavların hazırlanması, uygulanması, değerlendirilmesi ve adayların
yerleştirilmeleri hususlarında kötü niyetlilerin istismarlarının nasıl bertaraf edileceği, suistimallerin, ihmallerin nasıl cezalandırılacağı hususlarında, teknolojik gelişmeler ve
sistemin büyümesi dolayısıyla bazı eksiklikler doğmuştu. Örneğin, 36 yıldır sınav yapan kurumda bir " soru havuzu" oluşturulmamıştı. Soru kitapçıkları sınav evrakı baskı
sürecinde matbaa çalışanları dışında ÖSYM tarafından "yetkilendirilmiş" olarak tanımlanmış kişiler tarafından görülebiliyor ve rahatlıkla matbaaya girip
çıkabiliyorlardı. Sınav evrakının sınav merkezlerine ve illere nakledilmesinde ve sınavın yürütülmesinde pek çok sınav güvenliği açığı mevcuttu. Cevap
kağıtlarının okunması, sonuçların değerlendirilmesi sürecin kontrolünde zaaflar vardı. Bilişim sistemleri 20 yıl önceki hali ile kullanılmaya devam ediyor ve günün
daha güvenli sistemleri kullanılmıyordu. Soruların hazırlandığı yerlerde insanların hazırladıkları soruları internet aracılığı ile ya da cep telefonları ile istedikleri yerlere
göndermelerine mani bir durum yoktu. Sınav merkezlerinde sınavı, sınav koordinatörleri yönetiyorlardı. Uymaları gereken noktaları işaret eden küçük bir sınav kılavuzu
mevcuttu. Diğer konular tamamen koordinatörlerin inisiyatiflerine bırakılmıştı. Sınavlarda kimlerin görev alacağı onlar tarafından belirleniyor ve istenilen kişinin istenilen
salonlarda görevlendirilmesi mümkün oluyordu. Sınav evrakının depolarda saklanmasında dahi birçok güvenlik açığı bulunmaktaydı. Temmuz 2010'da KPSS sınavı sonrasında
ortaya çıkan kopya skandalı dolayısıyla yönetim değişti ve yeni göreve gelen ekip tarafından ÖSYM'de yapılan tespitlerden bazıları bunlardı. Ancak ne zamandan beri böyleydi
bunu bilmek mümkün değildi.
Prof. Dr. Ali Demir sınav güvenliğinin ve sınavlarda şeffaflığın tatmin edici hale gelmesini sağlamak amacıyla tedbirler almaya girişti. ÖSYM'nin zaafının siyasi sonuçları da
olabilirdi. Siyasi çevreler ve medya bilir bilmez kusur arıyorlardı. Yapılan değişiklikleri pek de anlamadıkları için kasten kusurmuş gibi yansıtıyorlardı.
Değişikliklerin uygulanmasında ortaya çıkan bazı kusurları abartarak ve çarpıtarak veriyorlardı. ÖSYM üzerinden siyasi iktidarı vurmak istiyorlardı. Ali
Demir adeta bir linç kampanyasına tabi tutuldu. O'nu pes ettirmek istiyorlardı. Çünkü neredeyse toplumun tamamını bir şekilde ilgilendiren, toplumun sinir ağlarının
kesişme noktasında bulunan bir kurum olan ÖSYM, toplumu makro düzeyde etkileyen bir mikro alem gibi. Fizikte mikro alem şöyle tanımlanır: Ölçü aleti ölçülen büyüklüğü
değiştiriyorsa/etkiliyorsa, o mikro alemdir. ÖSYM'nin kullandığı test tekniği ve soru müfredatı tüm eğitim sistemini etkiliyor, eğitim-öğretim sistemini test tekniğine ve soru
müfredatına yöneltiyor. Toplumu etkiliyor. Yapılacak en küçük ölçme hatası veya suiistimal tüm toplumda sosyal adalet duygusunu zedeliyordu. Ali Demir, ülkemize olan
borcumuzun ödenemezliği duygusu içinde, ekibiyle birlikte sistemi feragat ve fedakarlık içinde tahkim etmeye çalışıyordu. Kurumlarda at oynatmayı ve sınavlarda
manipülasyon yöntemlerini denemeyi alışkanlık haline getirmiş karanlık örgüt ve gruplar yeni yönetimin aldığı tedbirlerin önüne aşılması güç setler çekmeye başladı. Bu
odaklar, ÖSYM Başkanını kamuoyu nezdinde hedef haline getirmekten çekinmediler. Başkan ise her seferinde yaptığı uygulamalar ile yapılan iftira ve saldırıların üstesinden
gelmenin bir yolunu buluyor onlar ile çatışmak yerine sistemi düzeltmeye devam ediyordu. Soyadı ile müsemma bir çelik çekirdek gibi sistemi avucunun içine almıştı. Medya
üzerinden yürütülen saldırı karşısında, o işine odaklanmıştı. Bana öyle geliyordu ki: Bir gün yaptıklarım nasıl olsa anlaşılır der gibi bir tevekkül içinde işine koyulmuştu. Yüzlerce
üstü kapalı saldırının önüne geçiliyor ama bunu kimse bilmiyor, görmek de istemiyordu.
Ali Demir çalışmalarının merkezine ekibiyle birlikte "sınav güvenliğini ve adaletini" sağlamayı koymuştu. ÖSYM'nin yaptığı sınavlar da, sınavın ölçme niteliğinin sıhhatini, hak ve
adaletin tesisini sağlamaya çalışıyordu. Her biri sınav güvenliği açısından devrim niteliğini taşıyan aşağıdaki uygulamalarla her bir güvenlik açığını teker teker kapatıyordu.
Bütün uğraşılarının sonucunda 2 yıl gibi kısa bir süre içerisinde ÖSYM sınav sistemi baştan aşağı yenilenmişti. Yüzen gemi tasarımı ile personeli ile baştan aşağı restore
edilmişti adeta.
Şimdi şu skandallar ve arkasındaki gerçeklere bir bakalım.
. Öncelikle sınav işinin çok kolay bir iş olmadığına dikkatleri çekmek gerekiyor. Sınavın cesametini göstermek bakımından, sadece bir sınavda, 180 tır/kamyon ile 70.000 kutu,
2 milyon soru kitapçığı, 7000 bina, 120000 sınıf, yaklaşık 300000 görevliyi senfoni orkestrası gibi yönetmek gerektiğini dile getirmek yeterli olsa gerektir. Kitapçıkların
basılması, taşınması ve sınav saatinde hazır edilmesi gerekiyor. 5 dakika dahi geç kalınmaması gereken bir iş yapıyorsunuz. Yani sadece bir kurum içerisinde değil tüm ülkede
aynı anda kontrol sağlamak durumundasınız. Tüm sınavı 240 kişi ile yönetmek durumunda olan kurumun çalışanlarının hepsi potansiyel zanlı idi. Olabildiğince, bireylerden
bağımsız çalışan bir sistem kurmak yapılacak en doğru işti.
. Ali Demir göreve gelir gelmez en öncelikli iş olarak, güvenilir, adil ve şeffaf bir sınav sistemi kurulmasını hedefledi. Bu kapsamda, "Sınav Uygulamalarına İlişkin
Güvenlik Tedbirleri"ninsadeceadaylara değil görevlilere de uygulanması sağlandı. İletişim araçlarının geldiği teknolojik düzey, sınav güvenliği riskini giderek artırıyordu. Cep
telefonu ile binalara alınmamak başta olmak üzere, elektronik iletişim araçlarının saklanabileceği bütün eşyaların adayların üzerinde bulunması yasaklandı. Adayların sınav
binalarına giriş ve çıkışları kontrol altına alındı.
. Kanun, yönetmelik, ve yönergeler ile yapılan çalışmalar yazılı olarak tanımlanmadan ve her şeyden önemlisi de sınavlarda her türden kopya faaliyetlerini cezalandırıcı kanun
maddeleri olmadan sınav güvenliğini tesis etmenin mümkün olmadığının bilincinde olan ÖSYM ve zamanın Hükümeti, Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'nın bizzat talimatı
ile ÖSYM Kanunu 3 Mart 2011'de TBMM'den geçmiş ve yasalaşmıştır. Bu yasa ile, hem ÖSYM'nin faaliyetleri hem sınav güvenliği hem de sınavda yapılacak usulsüzlere
verilecek cezalar ilk olarak tanımlanmış oldu.
. O zamana kadar toplumda oldukça yaygın olan kanaate göre cevap anahtarı ticareti yapılmasının önüne geçmek ve "toplu kopya" faaliyetlerini kökünden çözümlemek için
her birinin soru sıralaması diğerinden farklı olan ve sınıfta adayların gözü önünde karıştırıldıktan sonra rastgele dağıtılan dolayısıyla "her adaya farklı soru kitapçığı"
uygulaması başlatılarak sınava giren her adaya soruları aynı ama soru ve cevap seçenekleri dizilimi farklı olan soru kitapçıklarının kullanılması sağlandı. Kopya ümidini yitiren
bu çeteler bilim dünyasındaki yandaşlarının desteği ile bu uygulamanın önüne geçmek için çok uğraştılar ama Ali Demir kararlı duruşu ile devam etti. İşte o zaman tüm
yandaşlarının desteğini alarak ŞİFRE SKANDALINI oluşturdular. Aslında amaçlarına ulaşamadılar. Çünkü, ÖSYM'nin yeniden tanımladığı Kapalı Dönem Uygulaması ile sözde
şifre hiç bir adaya sınavdan önce ulaştırılmamış ve ancak sınavdan sonra fark edilen, kamuoyuna "şifre" olarak tanıtılan "cevap seçeneklerindeki örüntü" hiç bir aday
tarafından kullanılmamıştır. Bu sınavda herhangi bir haksızlık kaynağı kopyanın olmadığı hem bilimsel analizler, hem bilirkişi raporları hem de savcılık kararıyla tescil edilmiştir.
Geliştirilen bu yeni sınav sistemi, 2011 YGS'den beri bu gün de kullanılmaktadır.
. Sınavda sorulacak sorular sınavdan önce dışarıda hiç kimse bilinmesin diye "kapalı dönem uygulamasını" yeniden tanımlandı. Sınav evrakını basanlar ve görenler sınav
bitinceye kadar matbaadan dışarı çıkarılmadı. Bu kapalı hacme giren canlı ve cansız (yemek kapları ve çöp dahil) hiç bir varlık dışarı çıkartılmamaktadır. Tesadüfen içeriye
giren bir kedinin dahi dönem bitinceye kadar içerde bekletildiğini biliyorum. Soru Bankası (veya sınav sorularının 10 katı soru) matbaaya götürülerek sorular rastgele seçilip
sınavlar kapalı dönemde hazırlandı.
. Ali Demir bir taraftan sistem kurarken diğer taraftan da kurumun kritik konumlarında çalışanların %90'ını değiştirdi. Bir yandan yeni personel istihdam ediliyor, aynı
zamanda sınavlar sürdürülüyordu.Yeni alınan her bir personel, ilgili kurumlardan ve istihbarattan bilgi alınarak atanıyordu.
. Her hafta sınav yapan kurumda işlerin aksatılmadan yürütülmesi dahi büyük bir başarı idi. Çalışan kurumların restorasyonu, gemiyi tersanede kızağa çekip onarmak gibi
değil, seyir halinde restore etmeye benzer. Yani gemi denizde hem seyredecek hem onaracaksınız. Çünkü ÖSYM her hafta sınav yapmak zorundadır.
. Sahada kopya çekemeyenler, sınav adaletinin her geçen gün daha iyileştiğini görenler, istediklerini artık kurumdan alamayacak duruma gelen odaklar sahaya yanlış soru
kitapçıkları göndererek Ali Demir'i yıpratma gayreti içerisine girdiler. Sınav hazırlama sürecinin tamamını kontrol altına alınmış olmasına karşın soru kitapçıkları yanlış basılıyor
ve yeni bir skandal oluşturuluyordu. 27 Mart 2011'de YGS'ye katılan 150 mahküm adayın kitapçığında hatalı baskı bunun bir örneğidir.Bu sınav için hazırlanan
yaklaşık 1.600.000 kitapçık içerisinde 150 tanesi yanlış basılıyor ve fark edilmesi için bir cezaevine gönderiliyordu. Bunların sorumlularını da bulmak kolay olmuyordu. Buna
tedbiren matbaada basım sürecini 24 saat izleyen dahili bir sistem kuruldu. Benzeri bir hata ondan sonra görülmedi.
. Bu çevreler, saldırılarına sınav salonlarında devam ettiler. Sınava girenler soru kitapçıklarını alıp kaçıyor. Cevap kağıtlarını yanlarında götürüyor görevliler ise bunu bilerek ya
da bilmeyerek fark etmiyordu. Ve sınav evrakını tam aldıklarını beyan ediyorlardı. Bu kapsamda da her türlü girişim sahada Tüm Türkiye'de önleniyordu. Ancak bir sınavda
Diyarbakır'da 2011-YGS'ye giren 4 öğrencinin cevap anahtarı kayboluyordu. Sınavı riske atan bu ihtimali yasa hazırlığı sırasında Ali Demir ve Ömer Demir göz önünde
bulundurmuşlar, ve yasada eşdeğer sınav yapabilme yetkisini tanımlamışlardı.
. Sınav salonlarında uygulamayı izlemek ve kopya çekilmesinin önüne geçebilmek, sınav evrakının sınıftaki durumunu izleyebilmek için dijital saat/kamera uygulaması ile
sınavların başından sonuna kadar sesli ve görüntülü kayıt edilmesi sağlandı. Bir sınavda 70.000 salonda kamera kaydını alabilecek bir sistem kuruldu. Kamera görüntüleri
sınavın uygulamasını görmek için Ankara'da ÖSYM uzmanları tarafından sınav sonrasında izlenmektedir. Sınavda, adaylar veya salon görevlileri kurallara aykırı bir davranışta
bulundukları söz konusu olduğu bildirildiğinde, diyelim 37. Dakika 25. saniyede adayın kopya çektiğini rapor edildiğinde, ÖSYM Yönetim Kurulu, ekranda olayı izleyerek gerekli
cezai işlem uygulanmaktadır.
. Şimdi yeni Başkan Prof. Dr. Ömer Demir, kendisi de bir aday olarak sınava giren ve sınavın uygulamasını ÖSYM'ye rapor eden gizli "Sınav Gözlemcisi" uygulamasını da
başlattı.
. ÖSYM'yi yıpratma girişimleri devam etti. 24 Nisan 2011'de yapılan ALES sınavına giren 500 adaya baskı hatası olan kitapçık verildi. Yedek soru kitapçıkları
yetmedi. Çünkü2010 öncesinde en önemli sınav güvenliği açıklarından bir tanesi de her binaya gönderilen "yedek soru kitapçıkları" idi. Tamamen kontrol dışı olan ve binada
ki görevlilerinin inisiyatifine terk edilmiş olan bu uygulama 2011 yılında sonlandırılmış ve yedek soru kitapçıkları sadece il merkezlerine gönderilmeye başlanmıştı. 2011-ALES
İlkbahar sınavında İzmir'de yaşanan bu çok sayıda basım hatası olan)soru kitapçığı yerine kullanılmak üzere gönderilen yedek soru kitapçıkları sayısı yetersiz olduğundan sınav
sonrasında yapılan eşdeğer sınav ile çözüm üretildi. ÖSYM, daha sonra yedek sınav binası uygulaması ile hem hiçbir soru kitapçığının kontrolsüz olarak sahada dolaşmasına
fırsat vermedi. Hem de bu soruna köklü bir çözüm üretti.
. 29 Mayıs 2011'de Yurtdışı Yükseköğretim diploma denkliği için Seviye Tespit Sınavına giren 100 civarında tıp doktoru adayı için yapılan sınavın ikinci
aşama kitapçığındaki 100 sorudan 75'i önceki yılların sorularıyla aynı çıktı. Ali Demirgöreve geldiğinde, 36 yıldan beri sınav yapan ÖSYM'nin "soru bankası" diye
maalesef bir soru birikimi yoktu. Bu nedenle sınavlar sadece bir kaç kişi tarafından sınav öncesinde hazırlanıyor ve sınavlar son derece güvensiz bu uygulama ile yapılıyordu.
Ali Demir yönetimin sözlü ve yazılı uyarılarına rağmen eski alışkanlıklarını terk etmeyen sınav hazırlayıcıları 29 Mayıs 2011 tarihinde yapılan Seviye Tespit Sınavında ellerinde
yeterli yeni soru bulunmadığı gerekçesiyle daha önce sorulan soruları sınavda sormuşlardı. Sınav sonrası fark edilen bu durum ile derhal sınav iptal edildi. Sorumlular görevden
uzaklaştırıldı. Gerekli yasal işlem yapılarak sınav tekrar edildi. Bu tür bir olayın tekrar olmasını önlemek için yeni istihdam edilen nitelikli bilişim personeli tarafından yazılan
soruların saklanacağı ve sadece yetkililerin ulaşabileceği soru havuzu yazılımı yapıldı. Bu yazılım, tamamıyla kurum içerisinde geliştirip devreye alındı. 2015 yılında yeni
ÖSYM yönetimine 80.000'den fazla soru içeren bir soru bankası teslim edildi. Bu havuza giren ve bilimsel denetimi tamamlanmış olan sorular kriptolanarak hiç kimseye
gösterilmez hale getirildi. Hatta 2014 yılında yapılan sınavlarda, sorular bu havuzda içeriği görülmeden (kriptolu halde) seçilmeye başlandı.
Dikkat edilirse bütün bu sözde skandallar 2011 yılında yoğun olarak yaşandı . Her seferinde ÖSYM daha güçlü çıktı. FETÖ örgütü başta olmak üzere hain odaklar 2012 yılında
da benzeri saldırılara devam ettiler. 2012 yılının Mayıs ayında yapılan ADLİ YARGI sınavında, sınav sonrasındaki analizler şüpheli bir durum gösterdiğinden Ali Demir "ben
şimdiye kadar kimseye haksızlık etmedim. Herkes hakkı olanı alacak" diyerek konuyu Yönetim Kuruluna getirdi ve bu sınavın tekrarlanması kararı alındı. Maalesef daha sonra
mahkeme yeterli delil yok diye bu kararın yürütmesini durdurdu.
Ali Demir'in yaptıkları sadece yukarıdakiler ile sınırlı değil. Diğer bazı örnekler ise şunlardır:
. Göreve geldiğinde ÖSYM soru yazarlarının aynı zamanda dershanelerde çalıştığını da öğrendi. Kitap yazanlar vardı. Soru yazarlarının ve çalışanların dershaneler ile ilişkisi
kesildi. Kurum içerisinde soru hazırlama alanları "kırmızı alan" ilan edilerek giriş/çıkışlar kontrol altına alındı. Eskiden adayların dahi gezdiği koridorlara ÖSYM'nin diğer
birimlerinde çalışanlar dahil birim dışından kimsenin girmesine müsaade edilmedi. İnternet, cep telefonu ve bilgisayarların USB portları başta olmak üzere dış dünya ile her
türlü iletişim kesildi. Çalışanların sadece kendi alanlarını görebildikleri ve başkasının bilgilerini göremedikleri bir güvenli bilişim sistemi devreye alındı. Fotokopi makinaları
parmak izi ile çalışır hale getirilip çekilen fotokopilerin dahi kopyasını sistemde muhafaza eden sistem devreye alındı.
. Kurumda ana bilgisayar 1976'lı yıllardan kalma bir bilgisayar olup tedavülden kalkmış COBOL dilinde yazılmış yazılımlarla çalışıyordu. Bilişim sistemlerinin nerede ise tamamı
1990'lı yıllarda satın alınmış ve uygulamada tutuluyordu. Bilgi güvenliğinden bahsetmek mümkün değildi. Eskiden her yıl ödenen bakım maliyetine bilişim sisteminin
tamamı yenilendi. Tedavülden kalkan ve tek bir kişinin kullanabildiği COBOL yazılımlarını devreden çıkartıp yerine en son teknolojiye dayalı programları, tamamı ile kendi
bünyesinde geliştiren bir bilişim ekibi oluşturuldu.
. Soru Hazırlama ve Geliştirme Daire Başkanlığı ile Bilgi Yönetimi ve Güvenliği Daire Başkanlıkları yeniden organize edildi. Buralarda çalışan herkesin yaptığı her işin saniyesi
saniyesine kaydını tutacak bir elektronik iz kayıt sistemi (loglama) kuruldu.
. Şeffaf sınav sistemi olgusunu güçlendirmek üzere sınavlara giren herkesin sınav sonuçlarından emin olmasını, ilgili puanlamanın doğru yapıldığını, insanların sadece hak
ettiklerini aldıklarını görebilmeleri için cevap kağıtları taranarak internet üzerinden adaylar tarafından görülebilir hale getirildi. Herkesin kendi puanını kendisi
hesaplayabileceği bir sistem oluşturuldu.
. Sınav evrakının illerde (sınav merkezlerinde) korunması için kesintisiz görev yapan 2 görevli atandı. Bunun yanı sıra sınav evrakının saklandığı depoların kapısını ve içerisini
24 saat Ankara'dan kesintisiz izleyen kamera sistemi kuruldu. Bunun için Ankara'da teknoloji odaklı çalışan bir Sınav Koordinasyon Merkezi oluşturuldu.
. Sınav evrakı sınav merkezine ulaştırılırken yol güvenliği için araç takip sistemini kuruldu. Ayrıca elektro-mekanik kilit uygulaması ile araçların kasaları sadece Ankara
ÖSYM'den gönderilen sinyal ile açılabilen kilitler ile kilitlendi.
. Sınav sırasında, birinci elden Koordinatörler ve Bina Sınav Sorumlularının ÖSYM Uzmanlarına ulaşıp sorunlara anında çözüm üretmeleri ve Türkiye'nin her yerinde aynı
uygulamanın gerçekleştirilmesini sağlamak amacı ile Sınav Günü Masasıoluşturup en az 20-30 personel ile destek üretildi.
. Sınav sonrasında adaylara zaman kazandırmak, heyecanları artırmamak ve olası tartışmaları ortadan kaldırmak için daha önce 30-35 gün süren değerlendirme süresini
kısaltarak sınav sonuçlarını 3,5 gün gibi kısa sürelerde açıklanabilir hale getirildi.
. Kurum, dışarıdan gelen siber saldırılara karşı korunaklı hale getirildi. Sanal sunucuları devreye alarak aynı anda 2 milyon kişinin sonuçlarını herhangi bir sorun olmadan
görebilmeleri sağlandı.
. ÖSYM çalışanlarının ve sınav koordinatörlerinin yakınları sınava girdiklerinde sahadan gelen cevap kağıtları bir komisyon önünde el değmeden taranarak değerlendirme
sistemine atıldı.
. Daha önce yerel olarak yapılan görevlendirmelere son verilerek, tüm görevlendirmeler merkezi olarak Ankara'dan gerçekleştirildi. Herkes görev salonlarını sınav günü
öğrenebilecek şekilde bir uygulama başlatıldı.
. Sınavların güven içerisinde yürütülmesini koordine etmek üzere yerel otoritelerin aktif olarak görev alması için Sınav Güvenlik ve Koordinasyon Kurulları (Rektör, Vali
Yardımcısı, İl Emniyet Müdürü, İl Milli Eğitim Müdürü vb. katılımı ile)oluşturuldu.
. ÖSYM sınavına girmeden sahte sınav sonuç belgelerinin düzenlendiğine yönelik duyumlar geliyordu. ÖSYM buna da hemen bir çözüm üretti. Sınav sonuçları üzerinden sahte
belge üretme girişimlerinin önüne geçebilmek için "Sonuç Doğrulama Sistemi" hayata geçirdi. ÖSYM sonuç belgesini alan herkes bu sistem üzerinden kişinin gerçek puanını
görebilmeye başladı.
. Adayların mezuniyet diploma notları daha önce beyan usulü ile alınırken, ÖSYM sistemine yanlış bilgi verilmesinin önüne geçebilmek için beyan usulü ile bilgi almaya son
verilerek Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ve Üniversitelerden otomatik olarak adaylara ait bilgilerin alınması sağlandı.
. Adaylara ve görevlilere sınav günü sorumluluklarını açıklayan el rehberleri hazırlatıp göndererek kılavuzu okuyamayanlara önemli bilgiler birinci elden iletildi.
. Ölçme sistemini yeniden yapılandırıp MEB müfredatı ile uyumlu sorular sorulması sağlandı. ÖSYM tarihinde ilk defa Bakanlık ile yakın ilişki kurarak kazanımlara dayalı bir
ölçme sistemi devreye alındı.
. Ülkemiz için çok geç kalmış olan Elektronik Sınav uygulaması başlatıldı. Sınavdan 2 saat sonra sonuçlar açıklanabilir hale getirildi. Elektronik sınav yazılımlarının tamamı
ÖSYM'nin kendi bünyesinde geliştirilip tam kontrol altında bir yapı oluşturuldu. Kurum yazılım ihtiyaçları bakımından dışa bağımlı olmaktan kurtarıldı.
. Yıllardır hayal dahi edilmeyen açık uçlu sorular ile Yazılı Sınav uygulaması başlatıldı. Kısa sürede 10-12 bin adayın katıldığı tamamı ile açık uçlu sorulardan (40-50 soruluk)
oluşan sınavlar yapılıp sonuçları 2 hafta içerisinde açıklanabilir duruma gelindi. Dünyanın en ileri kurumları tarafından yürütülen yazılı sınavların uygulaması için gerekli olan alt
yapıyı da ÖSYM yine kendi bünyesinde geliştirmeyi başardı.
. Ölçme kalitesini artırmak için özellikle alan bilgisi gerektiren konularda alan bazlı sınav uygulamaları gerçekleştirildi. Bu yolla insan kalitesinin artırılmasına önemli oranda
katkı sağlandı.
. Tüm çalışmalarda ilgili bilim kurullarının etkin olarak çalıştırılması sağlandı. Mesela, tasarlanması çok zor olan, eğitim durumu ve engel durumuna göre ayrı sorular sorulması
talep edilen, engelli memur alımı sınavlarında (EKPSS) 65.000 engelliden tek bir şikayet dahi almadan sınav gerçekleştirildi. Bu sınavın hazırlanmasında engelliler konusunda
uzman bilim insanşaları ile 9 ay süren kapsamlı bir çalışma gerçekleştirildi. Tüm eEngelli konfederasyonları ve sivil toplum örgütleri ile görüşüldü.
. Sınav sorularının iptalleri ilgili talepler ve görüşler ilgili bilim komitelerine havale edilerek sonlandırıldı.
. Sınav sonrasında sadece rutin uygulama olarak gerçekleştirilen sınav analizlerini çok ciddi şekilde sisteme geri bildirimler üretecek nitelikte ve etkinlikte gerçekleştirildi.
Bu yolla sınav sorularının kalitesinin artmasına önemli bir katkı üretildi.
. Daha önce kendi başına hareket eden ve sınavı kendi prensipleri ile yöneten yerel sınav koordinatörleri disiplin altına alındı. ÖSYM'nin kurallarının tüm Türkiye'de aynı
şekilde uygulanması sağlandı.
. Adayların sınavlara başvurularından sonuçları öğrenmesine kadar geçen süreçte ÖSYM ile ilişkiler düzene sokuldu. Adaylar ve görevlilerle ilgili tüm ilişkileri internet
üzerinden gerçekleştirildi. Kişisel bilgiler koruma altına alındı. Başvuruların alınması, sınav binalarına giriş çıkışlar, sınav uygulaması, sınav sonrası itirazlar ve
değerlendirmelerde tanımlanmış sistemleri devreye alarak hizmet standartları oluşturuldu. Sadece sınav kılavuzlarının internet üzerinden sunulması ve posta ile
gönderilmemesi dahi büyük bir mali kaybın önlenmesini sağladı.
. Sınavların yürütülmesinde ortaya çıkan görev ihmalleri cezalandırılarak sınav titizliği sürekli canlı tutulmaya başlandı.
. Burada listelenmeyen birçok yenilik ile kurum 4.5 yıl içerisinde adeta sıfırdan ve yeniden yazılarak 36 yıllık hizmet etkinliğinden daha etkin ve kaliteli sınav hizmeti verebilir
hale getirilmiş olup etkileri uzun vadede görülecektir. "açık uçlu sorularla sınav" ve "yeteneklerin ölçülmesi" gibi ilave iyileştirmelerle liyakat esaslı seçme be yerleştirmelerin
ülkemizin sağlıklı geleceğinin güvencesi olacağına inanıyoruz.
Tabii ki tüm bunlar bir günde veya bir haftada gerçekleştirilen uygulamalar değildir. Bunların bir kısmı ilk yapılan sınavda bile uygulanan tedbirler iken, diğerleri 4.5 yıla yayılan
uygulamalar olmuştur. Ülkemizin hak ettiği en doğru sınav sistemini kurma gayreti içinde yürütülen bu uzun süreçte, başta bu gün FETÖ adıyla iyi bilineni olmak üzere
menfaat odakları ve sınav çetelerinin ciddi engellemeleri, yıpratma gayretleri ve olağanüstü yok etme girişimleri hiç durmaksızın devam etti. Bununla da yetinmeyen bu
çevreler bugün onu cezalandırma gayreti içindedirler. Ali Demir'in gerçekleştirdiği çalışmaların şahidi kendisinden sonra görevi devralan ÖSYM Başkanıdır. Ülkesi için gece
gündüz gayret eden ve doğru iş yapmaktan başka bir derdi olmayan insanlarımızın karalama kampanyalarına maruz bırakılması büyük bir haksızlıktır. Bu tutum ve alışkanlıklar
aynı zamanda, benzeri üstün gayretler ile çalışan diğer devlet görevlilerinin de cesaretini kırmakta ve büyük bir sukutu hayal oluşturmaktadır

devamı için: http://www.memurlar.net/haber/608059/

ANASAYFA > Basın Odası > Haberler > 2014 > Gazetelerde Yer Alan Asılsız İddialar (16.09.2014)
Gazetelerde Yer Alan Asılsız İddialar (16.09.2014)

BASIN AÇIKLAMASI
(16.09.2014)

Gazetelerde Yer Alan Asılsız İddialar

Bugün bazı günlük gazetelere ilan vererek, 2014-TUS/DUS Sonbahar Dönemi sınavı ile ilgili asılsız iddialarla Sayın Cumhurbaşkanımızı ve Sayın Başbakanımızı yanıltıcı
mahiyette açık mektup yazan bir grup isim, ÖSYM'yi ağır suçlamalarla töhmet altında bırakacak ifadeler kullanmışlardır.

Son dört yıl içinde geliştirmiş olduğu sınav sistemi, güçlendirilmiş insan kaynağı ve günün koşullarında modernize edilmiş teknolojik altyapısı ile ÖSYM, yapmış olduğu her
işlemi saniyesi saniyesine kontrol altına almış ve her saniyenin hesabını verebilecek duruma gelmiştir.

ÖSYM'nin sınavlarında sorduğu her bir soru farklı zamanlarda çok sayıda akademisyen tarafından titizlikle hazırlanmakta ve denetlenmektedir. Buna rağmen bazı sorular,
ortaya çıkan ve çoğu zaman da esasa ilişkin olmayan ancak mutlak adalet bakımından gerekli olduğu düşünüldüğünden, sınav sonrasında adayların verdikleri cevapların analizi
ve bilim kurullarının görüş ve tavsiyeleri ile ÖSYM Yönetim Kurulu tarafından iptal edilmektedir. Ancak, sürekli değişerek gelişen ve tıp gibi son derece geniş bir alanda farklı
yorum ve bakışlara dayanılarak çoğu zamanda umulmadık biçimde mahkemeler tarafından iptal edilen sorular da olmaktadır. Bu durumlar, ÖSYM tarafından adayları asla
mağdur etmeyecek biçimde yönetilmektedir.

İlanda yer alan ve iddiadan ibaret gerçek dışı bazı hususlara incelendiğinde;

ÖSYM sınavlarına giren ve isteyen her aday, sınavda kendi kullandığı soru kitapçığını, cevap kağıdını ve kendisine ait cevap anahtarını inceleyebilmektedir,
ÖSYM hiç bir zaman adaylara, iddia edildiği gibi, "soruları ezberle" demez,
Veri tabanında değişiklik yaparak herhangi bir kişiye sağlanacak haksız bir kazanç, karşılığında ağır cezaları gerektirmektedir. Bu ve benzeri düzenlemeler 6114 sayılı Kanunda
açıkça yer almıştır,
ÖSYM hiç bir adaya asla haksız kazanç temin etmez.

Söz konusu ilan, ticari malzemesi giderek tükenen bir TUS hazırlık dersanesinin organizasyonu olup asla itibar edilmemelidir. Toplam 39 ismin yer aldığı ve bu isimlerden de
sadece 13'ünün 2014 yılında TUS/DUS sınavlarına girdiği halde “Tüm adaylar adına” açıklama yapıldığı iddiası tam karşılığı ile gerçek dışı ve gülünçtür. Mezkur dershanenin bu
saldırılarını yönetmekle görevli olduğu sosyal medya paylaşımlarından anlaşılan, listede ismi bulunan, dershane idarecisi kişinin, bu deshaneye bir şekilde bağlı kişileri organize
etmek suretiyle infial ve aynı zamanda reklam amaçlı böylesi bir girişimde bulunduğu açıktır. Kaldı ki, ÖSYM’nin oluşturduğu teknik altyapı sayesinde malum dershane sahibi
olarak tanınan diğer bir kişinin de eski bir tarihte başkasının yerine sınava girdiği tespit edilmiş, ancak başlatılan soruşturma zaman aşımı dolayısıyla akim kalmıştır.

ÖSYM, sadece hak edene hak ettiğinin verilmesini gerçekleştirmek amacıyla sınav güvenliğinden taviz vermeksizin ölçme kalitesini korumaya yönelik faaliyetlerinden asla
vazgeçmeyecek ve Türkiye için olabilecek en güvenilir sınav sistemini sürdürmeye devam edecektir.

Adaylara ve kamuyouna duyurulur.

ÖSYM BAŞKANLIĞI

Alıntı:

´isimli üyeden Alıntı


Dr. Rıza Eröksüz' e; bir dersane sahibinin yoğun baskı yaptığı ÖSYM Yetkilisi Kim???
Dr_samsa ya; maddi güç bu iletişimde rol oynadı mı?
**** ne demek?

MEcburum kim?
Drasc ye; bu tanıdıklara sınavdan önce de gidildi mi? Tanıdık isimler halen ÖSYM de çalışıyor mu?
Alıntı:

Kayıtsız Üye´isimli üyeden Alıntı


03.02.2015

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA,

Aşağıda belirtilen sorularımın, Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi AVCI tarafından yazılı olarak cevaplandırılması için gereğini saygılarımla arz ederim.

Prof.Dr. Alim Işık


MHP Kütahya Milletvekili

Eylül-2014'de yapılmış olan Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) sonrasında bazı medya organlarına da yansıyan haber ve iddialarla ilgili olarak;

1. 14.09.2014 tarihinde yapılan TUS ve DUS (Dişte Uzmanlık Sınavı)'a giren bir grup Doktor ve Diş Hekimi adına Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakana hitaben yazılan ve adeta
ÖSYM Başkanlığını şikayet ederek zan altında bırakan Basın Duyurusundan Bakanlığınızın bilgisi var mıdır? Varsa bu konuda şimdiye kadar Bakanlığınızca nasıl bir işlem
yapılmış ve kimler hakkında ne gibi yaptırımlar uygulanmıştır?
2. Anılan Basın Duyurusuna cevaben, ÖSYM Başkanlığının 16.09.2014 tarihli ve "Gazetelerde Yer Alan Asılsız İddialar" başlıklı Basın açıklamasında yer alan "Söz konusu ilan,
ticari malzemesi giderek tükenen bir TUS Hazırlık Dershanesinin organizasyonu olup asla itibar edilmemelidir." ibaresiyle kastedilen dershane hangisidir? Bu dershanenin
kurucuları, yöneticileri ya da sahipleri kimlerdir?
3. Anılan dershanenin ticari sermayesinin tükendiği kanaatine nasıl varılmıştır? Anılan dershanenin sahibi olduğu ya da ilişkisi bulunduğu sosyal medya siteleri ya da
platformları kimlere aittir ve aralarında ne tür ilişkiler söz konusudur?
4. ÖSYM Başkanlığınca yapılan Basın Açıklamasında "başkasının yerine sınava girdiği" tespit edilen dershane sahibi kimdir?
5. Anılan dershane sahibi hakkında başlatılan soruşturmanın zaman aşımı nedeniyle akim kaldığı iddiaları doğru mudur? Doğru ise söz konusu soruşturma; ne zaman, hangi
gerekçelerle ve kimler tarafından başlatılmıştır? Soruşturmanın zaman aşımı nedeniyle sonuçsuz kalmasında kimlerin ihmali ya da baskısı olmuştur?
6. Anılan soruşturmanın sonuçsuz kalmasına yol açan sorumlular kimlerdir? Bu sorumlular hakkında Bakanlığınızca nasıl bir işlem yapılmış ya da yapılmaktadır?
7. Anılan konuya ilişkin Bakanlığınız görüşü nasıldır?

HABER KAYNAĞI

https://m.facebook.com/alimbeymv/pho...ype=1&refid=17
sayın durömuş günay bu sorulara cevabınız var mı?
Alıntı:

Kayıtsız Üye´isimli üyeden Alıntı


BAŞKA BİR TUS FORUMUNDAKİ YORUMU BURAYA AKTARAYIM

ÖSYM TUS DAVALARI HİÇ BİTMEYECEK!!!! Çünkü ;


Bu işten yararlanan ve yararlandırılan “organize menfaat çeteleri” nin sosyal medyada kanıtlı bağlantıları çökertilmedi
1- Sürekli yanlış TUS sorusu, iptal, soru açıklamama türü mahkemede %100 kaybedeceği kesin davalık durum oluşturarak her sınav sonrası kaosa neden olan ve devlet
kurumu …….. ?
2- Her sınav sonrası hakkımızı arayan dersane ………. ?
3- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden hakkımızı arayan tus forum sitesi ………. ?
4- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden hakkımızı arayan avukatlar ………. ?
5- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden ÖSYM ‘ye dava açılmasını tek gündem yapan dersane ve tus forum sitesi ………. ?
6- ÖSYM’ye dava için dersane ve tus forum sitesi tarafından yönlendirildiğimiz avukat……. ?
7- Biyologların TUS’a girebilmesi davasında yönlendirildiğimiz avukat…. ?
8- Biyologların TUS’a girebilmesi davasında davacıların tüm dava masraflarını karşılayacağını açıklayan ve karşılayan dersane…… ?
9- Hürriyet- Milliyet vs gazetelerine verilen ÖSYM gazete ilanlarını fonlayan dersane…….?
10- ÖSYM-YÖK yetkilileri ile yakın hemşehrililik irtibatı olan dersane sahibi……?
11- 15 dakikada bir mahkemeyi aramak için “TUS TELEFON TİMİ” kuran Tus forumu …?
12- Mahkemeye baskı için “ORGANİZE OLUP MAHKEME BAŞKANINA GİTME“etkinliği yapan Tus forumu …?
13- Bilirkişilere baskı yapmak için “BİLİRKİŞİ İLE GÖRÜŞME GURUBU” oluşturan Tus forumu…?
14- ÖSYM Hukuk Müşavirliğine baskı için” TUS ÖSYM HUKUK TİMİ” oluşturan Tus forumu…?
15- Bahse konu Tus forum sitesini yüksek rakamlarla fonlayan dersane…….?
16- ÖSYM Başkanının avukatı…..?
17- Dersane sahibinin avukatları…..?
18- ÖSYM davalarında tus forumlarından yönlendirildiğimiz avukatlar… ?
19- Tüm bu ÖSYM avukatları aynı adresteki aynı hukuk bürosunun avukatı mı…..?
20- ÖSYM Başkanının avukatı, ÖSYM davalarının avukatları yakınlığı …..?
21- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile ÖSYM ve YÖK üyeleri arasında ticari ortaklık bağlantısı …. ?
22- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile dersane sahipleri arasında ticari ortaklık bağlantısı ……?
23- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar, ÖSYM ve YÖK üyeleri ve dersane sahipleri arasında ticari ortaklık bağlantısı …..?
24- Dersane sahibiyle ortaklık bağlantısı olan ÖSYM ve YÖK üyeleri…..?
25- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile ÖSYM ve YÖK üyeleri arasında kankalık bağlantısı …..?
26- Hukuk bürosunda çalışan avukatların dersane ve forum yönlendirmesiyle açtığı ÖSYM davaların sonucu……..?
27- ÖSYM’nin 7 Ocak 2011 tarihli Basın Duyurusunda bahsettiği “herkesi ÖSYM karşıtı faaliyete sevk eden menfaat grupları” ile yakın irtibatlı ÖSYM-YÖK üyeleri var mıdır?
28- Herkesi ÖSYM karşıtı faaliyete sevk eden menfaat gruplarının davetine icabet eden ÖSYM-YÖK üyeleri ……?
29- ÖSYM’nin 16.09.2014 tarihli Basın Duyurusunda “bir hazırlık dersanesinin forumlardaki organizasyonundan bahsedilmekte ve başkasının yerine sınava girdiği tespit edilen
malum dershane sahibi olarak tanınan kişi” diye bahsettiği organize yapı ile çok yakın irtibatlı ÖSYM-YÖK üyeleri ……?
30- ÖSYM karşıtı faaliyetleri organize eden ve başkasının yerine sınava giren dersane sahiplerinin davetine icabet eden ÖSYM-YÖK üyeleri ……. ?

netice her sınav sonrası çok beklersiniz


Alıntı:

´isimli üyeden Alıntı


ÖSYM'den Bilgi Sızması- Moderatörler

drasc
drasc
samsa
drsvc
Nasıl Yani
Tıp Öğrencileri TUSDATA TUS DERSANESİ tarafından Nasıl Fişleniyor?

HANGİ BİLGİLERİ KAYIT ALTINA ALIYORLAR?


Tıp Fakültesi Bulunan her ilde Milli Eğitim Müdürlüğüne kayıtlı resmi adı farklı olan, adresleri aşağıda yer alantıpta uzmanlık sınavı hazırlık (TUS)
dersaneler gurubu TUS-DATA (bkz. www.tus.com) bağlı bulunduğu Milli Eğitim Özel Eğitim Kurumları mevzuatına ve yasalara aykırı olarak öğrencilerin
TC kimlik no , mail, telefon, ev adresi’nin yanına üyesi olduğu kulüp ve dernekler, din, mezhep, siyasi görüş, sosyal gurup, gittiği kurslar, mazeretleri,
sınıfta sevilme durumu, kimle kavgalı ve küs olduğu, gelir durumu, babasının iş durumu, gelir durumu ve mesleği, sağlık durumu, akrabalarının sağlık
durumu, sevgilisi, eski sevgilisi, yabancı, yerli, güler yüzlülük durumu, açık, kapalı durumu, sempatiklik durumu, tatlı dil durumu, antipati durumu, sosyal
görüşü ve kaldığı yurdu yasalara aykırı şekilde kayıt altına almaktadır.

Her şube Tus-data AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Uz.Dr. Sami SELÇUKBİRİCİK’in oluşturduğu GENÇ KLİNİSYENLER UYGULAMA PROSEDÜRLERİ (“Şube Sorumlularına Özel
Yönerge”) adı altında (Ek-1 dedir) Sosyal gurup liderlerini alırsak aynı sosyal guruptan tüm öğrencileri bize çekeriz mantığıyla öğrenciler araştırılıp bilgileri
toplanmaktadır. Dersane Şube Sorumluları Tusdata AŞ Ankara Merkez’in talimatıyla öğrencilerin kominist, Atatüekçü Düşünce Derneği, Hocaefendi Cemaati, Sosyal Demokrat,
Alevi, Kaldığı yurt, Sempatiklik, girişkenlik derecesi, tatlı dillilik ve işlerine yarama durumu, sağlık durumu, hangi dernek ve kulüplere üye olduğu gibi onlarca parametre GENÇ
KLİNİSYENLER KULÜBÜ (GKK) vasıtası ile derlenmekte, toplanmakta, yasalara aykırı şekilde kayıt altına alınmakta, hem GKK üyeleri hakkında bilgi toplanmakta, hem de
kullanılabilir özellikteki GKK üyeleri diğer öğrenciler hakkında bilgi toplayıp birkaç kitap hediyesi veya küçük indirimler karşılığında dersane şube sorumlusu ile düzenli
toplantılar şeklinde yasa dışı bilgi paylaşımına varan durumlar yaşanmaktadır. Bu veriler “Dersane Şube Sorumluları” tarafından “Tusdata Dersaneler Genel Sorumlusu” Nilüfer
ÇELİK’e ve Kurucu Sekreteri Aygül GÜLSEVER tarafından Tusdata AŞ Genel Müdürü Sami SELÇUKBİRİCİK’e ulaştırılmaktadır. Bu tür verilerin Milli Eğitimin izin verdiği
faaliyetleri ile hiçbir ilgisi olamayacağı açıktır.
Bu yönergenin nasıl uygulanacağına dair Uz.Dr. Sami SELÇUKBİRİCİK (Atatürk Bulvarı No:131 Kızılay ANKARA) ve Feyzeddin ALPKIRAY (Atatürk Bulvarı No:131 Kızılay
ANKARA) tarafından tüm il dersane şube sorumlularına eğitim verilmiştir. Ekteki videolarda görüldüğü gibi tüm şube sorumluları nasıl ve kimlerin bulunup merkeze bildirileceği
konusunda eğitime alınmış Feyzeddin Alpkıray’ın her bir sosyal guruptan, her türlü yaşam tarzından, fraksiyondan kişilerin şeçilmesi için verdiği eğitim, “Genç Klinisyenler
Kulübü”nün emirlerinin Uz.Dr. Sami Selçukbiricik tarafından verildiği ve gurup liderlerinin alınmasının yakından takip edildiğine dair kanıt, Uz.Dr. Sami SELÇUKBİRİCİK
sunumunda sınıfta kimlerin araştırılıp bulunacağına dair kanıt, Feyzeddin ALPKIRAY’ın İlim yayma, Atatürkçü Düşünce Derneği, sağcılar, solcular, milli görüş, nur cemaati,
Satanistlerin başkanlarının alınmasıyla ilgili yorumu, Feyzeddin ALPKIRAY tarafından HER BİR SOSYAL GRUPTAN DENGELİ SEÇİM talebini içeren ve Şube Sorumlusunun
Satanistleri de alalım mı esprisi de dahil kendi çektikleri videolara ait adresler Ek-2’te sunulmuştur.

Tusdata İzmir Şube Sorumlusu Dilek EVİREN’in de içinde olduğu tüm videolarda öğrencilerin nasıl ikna edildiği ve kullanıldığı açıkça şube sorumlularına “Eğitim şeklinde sunu
yapılarak öğretilmektedir.” Tusdata İzmir Şube Sorumlusu Dilek EVİREN bu toplantıların hem katılımcısı hem eğitimcisidir (Ek-3). Sami SELÇUKBİRİCİK, Feyzeddin ALPKIRAY,
Tusdata Dersaneler Koordinatörü Nilüfer ÇELİK ÇİNİ, Abdullah Uğur UYSAL, Malatya Şb. Sorumlusu, Dilek EVİREN İzmir Şb. Sorumlusu, Rıdvan OKTAR Eskişehir Şb.
Sorumlusu, Semra BİÇER Edirne Şb. Sorumlusu, Mustafa KARAASLAN Kadıköy Şb. Sorumlusu, Neşe YAVUZ Haseki Şb. Sorumlusu, , Rüstem BALOĞLUGaziantep Şb.
Sorumlusu, Şaban ARKAN Kocaeli Şb. Sorumlusu, Hatice ÖZDEM Ankara Şube Sorumlusu, Nesibe ILGIT Adana- Hatay Şube Sorumlusu, Salih ÖZTOKLU Konya Şube
Sorumlusu ve diğerleri bu eğitimlerde yer almaktadır (Ek-4). Bu videolar daha önce sunulan videolar eğitim videoları idi, Ek-4’teki videolar ise bu eğitimler sonucu elde edilen
verilerle ilgili tecrübe paylaşımı ve nasıl daha verimli VERİ KAYDI YAPABİLECEK’lerinin eğitimidir. Bu videolardaki Konuşmacılar ve Katılımcılar Tusdata AŞ Yönetim Kurulu
üyeleri, Tusdata Ankara Merkez Üst Düzey Yetkilileri ve Her ilin Tusdata İl Şube Sorumlularıdır.

Bu toplantıların Ege, Dokuz Eylül, Celal Bayar, Adnan Menderes Tıp Fak. 2 ve 3. sınıf öğrencileri ile de toplantı yapıldığına dair kanıtlardan biri Tusdata İzmir Şube
Sorumlusu DİLEK EVİREN’in de olduğu fotoğraflar ve yazışmalar Ek-5’te sunulmuştur.

Tusdata Genç Klinisyenler Kulübü (GKK) adı altında yapılan uygulama İstanbul Haseki (Kürkçübaşı Mah. Cerrahpaşa Cad. No:53 Haseki – Fatih), Malatya Şubesi (Cevherizade
Mah. M. Egemenlik Cad. (Emeksiz Cad.) Aşıklar Sok. No:15/1 ), Erzurum Şubesi (Yukarı Mumcu Mah. Dabakhane Sok. Atatürk Evi Çaprazı Enfüz İş Merkezi Kat:5), Eskişehir Şubesi
(Büyükdere Mah. Akasma Sok. No: 1-B (ESOGÜ Tıp Fakültesi Tranvay son durağı), Antalya Şubesi (Arapsuyu Mah. Atatürk Bulvarı Altınay İşmerkezi Kat: 3-4-5 Konyaaltı) ve İzmir
Şubesinde (Cumhuriyet Bulvarı No:99/7 Kat:4 M.Rıza İş Merkezi (Anadolubank üstü) Pasaport ), Tusdata Edirne Şube'de en abartılı olmak üzere genel olarak her şubede yapılan
bir uygulamadır. Örneğin İstanbul Şube Sorumlusu tarafından Ek-6’da görüleceği gibi Arzu T… isimli bir bayana (Sevilen çok tatlı dilli, Ayşegül K…… isimli bir bayana Aktif-
tatlı dilli) diye yazılması ve Fakültede bize katkısını kayıt altına alındığı durumda bir bayan öğrencinin çok tatlı dilli olması bilgisinin Milli Eğitim’e bağlı bir özel eğitim
kurumunda nasıl kullanılabileceği merak konusudur.

Örneğin Ek- 7’ de Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi 3. Sınıf öğrencileri fişleme kayıtlarında görüleceği gibi öğrencilerin adresleri ve bilgileri alınmış, 10.10.2009 tarihli Dilek
Eviren’in konuşmacı olduğu toplantıda GKK’ne kayıtları alınmıştır, 23.12.2009 tarihli belgede Dilek Eviren-Pelin Pınar Özdündar-Serdar Başar’ın konuşmacı olduğu
toplantıda İzmir Şube Sorumlusu Dilek EVİREN’in Dokuz Eylül Tıp Fakültesi Öğrencisi Helin Y……’ı Kominist olarak kaydettiği ve fotoğrafların çekildiğinin belirtildiği
görülmektedir. Ek- 7’deki diğer bir belgede görüleceği gibi İkram olarak kuru pasta ve soğuk içecek ikram ettik demektedir ki, Ek-5’teki fotoğraflara bakınca Dilek Eviren’in
olduğu toplantıda ortada kuru pasta bile görülmektedir.
Ek-8’de şube toplantı sonuçlarında görüleceği gibi “gurup arkadaşları hakkında bilgiler verdiler ve her birisi ile arkadaşlarına nasıl yaklaşım sergileyecekleri
konusunda konuşuldu.” notunun olması da GKK üyelerinin arkadaşları hakkında TUSDATA şube sorumlusuna bilgi getirdiğini göstermektedir. Ki şilerin getirdikleri ve şube
sorumlusuna kayıt altına aldırdıkları bilgi de kimin kullanılabilir, Alevi, Sağcı Solcu, muhafazakar olduğu bilgisidir. Şube sorumlularının öğrencileri, örneğin Burak A….’ı Alevi
grupları temsilen seçilmiştir, Pınar K…’yi Sosyal Demokrat görüşlü, İlyas G….’ü Erkek muhafazakar ve Cemaat gurubunu temsilen seçilmiştir, Şerife K…’ı muhafazakar kız
grubunda etkili, Rabia P…./ Kız cemaat grubunu temsilen seçilmiştir ifadeleri, yanı sıra Ek-9 malatya şube sorumlusu Abdullah Uğur UYSAL’ın bu gizli fişleme eğitimini diğer
şube sorumlularına nasıl öğrettiğine dair video belge adresi ve Burak A…, Pınar K…, İlyas G…, Şerife K…ve Rabia P…’in bilgileri Ek-9’dadır.

Yine Cevherizade Mah. M. Egemenlik Cad. (Emeksiz Cad.) Aşıklar Sok. No:15/1 Malatya Tusdata Şbesinde TUĞÇE K. G.. (Bilimsel Araştırma Topluluğu Başkanı ve solcu
gruptan) , TUĞBA Y.. (Kız grubu sözcülerinden) GÖKHAN Ç..’in (cemaat gurubu başkanlarından), Gülşah A… (Alevi grubundan), Serdar K.. (cemaat gurubu başkanlarından) ve
Aysun Ö.. (Sağcı grup temsilcilerinden) notları düşülmesi görülmektedir. TUĞÇE K.. G. ,TUĞBA Y… ,Gökhan Ç…, Serdar K… ve Aysun Ö…’in adresleri ve diğer yasadışı kayıt
belgeleri Ek-9’dadır.

Örneğin Merve M…’in (cemaatte sözü geçen etkin) Sümeyre S… E…’in (başarılı- babası cerrah- sosyal) Şafak M….’nun (pek sevilmez) olduğu görülmektedir. Belgesi ve bu
isimlerin adresleri Ek-10’dadır.

Emrah K…’ın ( sol kesim içinde sözü geçen) Harun B… (hocaefendi cemaati başkanı) , Ahmet Y…. (Erzurum gurubu önderi) notları vardır. Belgesi ve adresleri Ek-11’dedir

Çağrı K.’a Domuz Gribi, Veli K. Ç…’a grip notu düşülmesi belgesi ve adresi Ek-12’dedir.
Ve daha binlercesi istendiğinde sunulacaktır.
Ek- 13 te ise Büyükdere Mah. Akasma Sok. No: 1-B (ESOGÜ Tıp Fakültesi Tranvay son durağı) adresindeki bazı Eskişehir veri kayıtları ve ilgililerin adresleri vardır. Ek-13’de
görüleceği gibi Bilge K… isimli öğrenci bilgilerinin yanında bir açıklama yokken 10 mart ve 6 nisan tarihli toplantı kayıtlarında KAPALI notu düşülmüştür. Tuğçe A…’ın sağlık
durumu, Erdem T….’ın babasının trafik kazası geçirdiği, BURCU K…’nın güleç yüzlü çalışkan ve aktif olduğu, Olcay E…’in kibar olduğu, Bilge K…’ın kapalı giysi giydiği, Tuğçe
A…’ın sıcak kanlı olduğu’na ve acile gittiği ‘ne varıncaya kadar araştırılıp öğrenilerek kayıt altına alınmıştır.

Ek: 14’ te görüleceği gibi İzmit Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi Öğretmeni ŞABAN ARKAN’ın yasalara aykırı şekilde şube sorumlusu olduğu Kocaeli Şubede Esat K.. isimli
öğrenci araştırılmış ve karşısına Dini cemaat (F.G.) notu düşülmüştür.
Ek-15 te görüleceği gibi Üniversite Mah. Yunus Emre Bulvarı No:2/A (Yeni Araştırma Hastanesi Karşısı) adresindeki Tusdata Elazığ Şube Sorumlusu tarafından Fırat üniversitesi
Tıp Fakültesi Öğrencilerinden Zeynep K’ya Hasta, Kızlar arasında etkin, Hakan K’ya Tüm Sınıfı yönlendirebiliyor, Ömer A. P..’a Dayısı hasta, Cemaat gurubunda etkin,
Semahattin S..S…’e her türlü organizasyon notu kayıt altına alınmıştır.
Ek-16 da Abdülaziz Mahallesi Atatürk Cad. No: 9 Kat:2 (Sincap Market üstü) Zafer Meydanındaki Tusdata Konya Şube Sorumluların Ali D…a yurtta kalıyor kardelenlerde üye
başarılı, kulübün oluşmasında çok katkısı oldu, Bayram G’a hasta, Mustafa B’a lokman hekim yurdunda kalıyor, Özge G’ye Misafiri varmış ve konuşmacı hoca okhan akın geldi
notları Ek:2 videoda Feyzeddin Alpkıray’ın seçilecek guruplar arasında anlattığı Yurtta kalanları seçin talimatının gerçeklemesi olduğu görülmektedir.
Ek-17’de Mimar Sinan Mah. İsmet İnönü Bulvarı No:152 Atakum SAMSUN adresindeki Tusdata Samsun Şubesi Sorumlusunun Nadire E’na çok uyumlu,sempatik,güler yüzlü,
Gülşah D’ye çok uyumlu,sempatik,güler yüzlü, Mehmet A..Y..’e fakültedeki haberlerde çok etkili olduğu.. talimatta belitirldiği gibi öğrencileri etkilemek için hocalarla
görüştürün talimatı doğrultusunda Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. İdris Şahin’in katıldığı toplantıda öğrencilerin Prof.Dr. İdris
şahin’den çok etkilendiğinin kayıt altına alındığı toplantıda Gizem D’ye Güler yüzlü,uyumlu biri arkadaş çevresini yönlendirebilir, Nadire E’na sessiz ama güleryüzlü sempatik
biri.dereceli olduğu için etkili olacak. Sema K’ya güler yüzlü,konuşkan çevresini etkileyebilecek, yönlendirebilecek biri, Elif T’ye arkadaş çevresiyle bağları çok iyi, kaydını aldığı
talimat gereği üstlerine ulaştırdığı görülmektedir. Aynı şekilde MERVE B…’a Ek:2 videoda Feyzeddin Alpkıray ve Sami Selçukbiricik’in seçilecek guruplar arasında anlattığı
(NOTLARI FOTOKOPİ ÇEKİLİYOR) notu, Pınar A..’ya güler yüzlü sempatik, melek A..’ya güler yüzlü, Atakan A’ya samimi ve etkin, Mete G’ye sınıfta ve okulda etkin,girişken
notu düşülmüştür.. Ek-18’ de Bu kadar samimi ve güler yüzlü kavramını kullanan kişinin Samsun Şube Sorumlusu Funda Bahar Kurt olduğu görülmektedir.
Öğrencilerin özelliklerinin araştırılması ile Genç Klinisyenler Kulübü Uygulama Prosedürleri ilgili maddelerine tam olarak uyulduğu, 22. Maddede belirtildiği gibi sınıfların ayrı
ayrı davet edildiği, ayrıca prosedürün 23. Maddesinde geçen hocalarla buluşturma işinin de rutin olarak uygulandığı görülmektedir.
Ek-4 deki videolarda da bunun eğitimi Sami SELÇUKBİRİCİK, Feyzeddin ALPKIRAY, Nilüfer ÇELİK ÇİNİ, Neşe YAVUZ ve Fatih GÜNGÖR Haseki Şube
Sorumlusu, Tusdata Eskişehir Şube Sorumlusu Rıdvan OKTAR, Tusdata Ankara Şube Sorumlusu Hatice ÖZDEM, İzmir Şube Sorumlusu Dilek EVİREN,
Kayseri Şube Sorumlusu Mustafa Karaarslan, Tusdata Malatya Şube Sorumlusu Abdullah UĞUR UYSAL , Tusdata Edirne Şube Sorumlusu Semra BİÇER ve
diğerleri tarafından verilmektedir. (Ek: 4)

Ek: 2 de ilkinden farklı bir toplantıda Tusdata AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Uz.Dr. Sami SELÇUKBİRİCİK tüm şube sorumlularından bu uygulamanın
aksamayacağı ve kimlerin bulunacağı hakkında bir kez daha eğitim vermektedir. Bu videoda geçen özel gurupların uygulamadaki karşılığı, üstte anlatılan
alevi, sağcı, solcu, kominist, cemaat üyesi vd. dir.
https://

Ekteki örnekler öğrencilerin taranıp araştırılıp bu bilgilere ulaşıldığını göstermektedir. Bu verilerin Milli Eğitime bağlı legal bir özel eğitim kurumunun iştigal
alanında olamayacağı çok açıktır.

Bu kayıtları alan, aldıran, eğitim verdiren sistematiğin bir kısmının isim ve adres bilgileri şöyledir:

Sami SELÇUKBİRİCİK’in yanı sıra Ticaret kanununa göre Anonim şirketlerde tüm yönetim kurulu üyeleri şirketi ayrı ayrı temsil yeteneğine sahip olduğu için diğer yönetim
kurulu üyeleri Dr.Sema SELÇUKBİRİCİK, Prof.Dr.İdris Şahin, Eftal ORHAN, Uz.Dr.Fatih SELÇUKBİRİCİK bu yapının başıdır. Zaten kayıtlar incelendiğinde Prof.Dr.İdris Şahin,
Eftal ORHAN, Uz.Dr.Fatih SELÇUKBİRİCİK’in ayrıca GKK toplantılarına katılıp öğrencileri etkileme rolü vardır.

Sami SELÇUKBİRİCİK Tusdata AŞ Yönetim Kurulu Başkanı adres: Atatürk Bulvarı No:131 Kızılay -ANKARA
Prof.Dr.İdris ŞAHİN Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji AD Öğretim Üyesi- DÜZCE
Eftal ORHAN- NLP Master Practitioner Atatürk Bulvarı No:131 Kızılay -ANKARA
Uz.Dr.Fatih SELÇUKBİRİCİK Atatürk Bulvarı No:131 Kızılay -ANKARA
Dr.Sema SELÇUKBİRİCİK Atatürk Bulvarı No:131 Kızılay -ANKARA
Sami SELÇUKBİRİCİK’in yönetici asistanı Aygül GÜLSEVEN (Atatürk Bulvarı No:131 Kızılay- ANKARA), 18 Ocak 2010 saat:15:57’de tüm şube sorumlularından GKK ile ilgili
bilgileri istemiştir. Ek: 15’te görüleceği gibi 18 Ocak 2010 saat:15:57’de tüm şube sorumlularından GKK ile ilgili bilgileri istemiştir. Hatice TUNCER Antalya Şb.
Sorumlusu, Abdullah Uğur UYSAL Malatya Şb. Sorumlusu, Ayşegül KUZPINAR Konya Şb. Sorumlusu, Dilek EVİREN İzmir Şb. Sorumlusu, Rıdvan OKTAR Eskişehir Şb.
Sorumlusu, Semra BİÇER Edirne Şb. Sorumlusu, Mustafa KARAASLAN Kadıköy Şb. Sorumlusu, Aysun ÇAKIR Denizli Şb. Sorumlusu, İbrahim YILDIZ Sivas Şb.
Sorumlusu, Neşe YAVUZ Haseki Şb. Sorumlusu, Funda Bahar KURT Samsun Şb. Sorumlusu, Rezzan BOZDANA Gaziantep Şb. Sorumlusu, Şaban ARKAN Kocaeli Şb.
Sorumlusu Genç Klinisyenler ile ilgili toplantı yaptıklarına dair yöneticileri Uz.Dr. Sami SELÇUKBİRİCİK’e iletilmek üzere AYGÜL GÜLSEVEN’e geri dönüş yapmışlardır. Buna ait
beş sayfalık 06-07 Mart GKK toplantı sonuçları adlı yazışma belgeleri ek-15’te yer almaktadır.
Video belgelerde görüldüğü gibi illegal veri kaydını isteyen ve eğitimini verenler, eğitime katılıp aktif olarak alanda bilgi toplayanlar Ek 2-3 ve 4‘te görülmektedir.
Ekteki videoda ayrıca Uz.Dr. Sami SELÇUKBİRİCİK’in bilgi ve belgeler ele geçirilirse nasıl bilgi kiriliği oluşturulacağına dair itirafı da yer almaktadır.

Ekteki örnekler öğrencilerin taranıp araştırılıp bu bilgilere ulaşıldığını göstermektedir. Bu verilerin Milli Eğitime bağlı legal bir özel eğitim kurumunun iştigal
alanında olamayacağı çok açıktır. İlgili tüm sorumluların videolar ve diğer belgelerden tespiti, Milli Eğitim mevzuatına göre kurumun kalıcı olarak
kapatılması yanı sıra yasadışı veri kaydı ve diğer suçlar açısından da değerlendirilmesi gerekmektedir.

------TUSDATA Dershanesi “ÖSYM ilişkileri kirli bir ilişki tarzıdır. TUSDATA sahibi Sami SELÇUKBİRİCİK’in ÖSYM tarafından denetimli serbestlik cezası verdirilen biri olduğu”
iddiası ile ilgili bilgi ve belge:

Sami Selçukbiricik’in denetimli serbestlik kararı ile ilgili mahkeme kararına ait tüm bilgiler (ÖSYM’nin Ankara 1. Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesinde açtığı 2008-607 sayılı dava
ile hakkında Manevi veya Mali Haklara Tecavüz [Karar: Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması ve Denetimli Serbestlik kararı verilen Sami SELÇUKBİRİCİK) ile ayrıca
ÖSYM’nin mahkemeye Ek-7
Cumhuriyet Savcılığına Ek-7
ve Emniyet Genel Müdürlüğüne yazdığı diğer yazı örnekleri Ek- 7. dedir
Görüldüğü gibi çok sayıda şikayet edilmiş ve hepsinde ÖSYM haklı çıkmıştır. Ek-7’de ayrıca TUSDATA’nın sponsoru olduğu site (d r t u s. com) elemanları tarafından “maddi
gücü nedeni ile ÖSYM’de bilgi alınabilecek merciler ile iletişime geçtiğine dair ve ÖSYM’ye baskı yaptığına dair” çok sayıda belge vardır. Soru şudur: ÖSYM’nin bu kadar suç
duyurusu yaptığı bir kurum ve yöneticileri (Eftal ORHAN ve Sami SELÇUKBİRİCİK) ÖSYM başkanı ile soruları kim hazırlıyor? Nerede hazırlanıyor ve soruların güvenliği nasıl
sağlanıyor diye ÖSYM başkanının makam odasına bile girip ropörtaj adı altında bilgi almaktadır. Devletin bir geleneği vardır. Mahkemeye verip cezalandırdığı kişiler kuruma
yaklaşamaz bile, burada dr tus . Com sitesinde belirtildiği gibi maddi güç nedeni ile kuruma defalarca girmişlerdir.
Belgelerin bir kısmı Ek-7’dedir. Bu kişiler kimdir ve hala ÖSYM’de çalışıyor ve maddi güç karşılığı bilgi vermeye devam ediyorlar mı?

Ayrıca ÖSYM’nin başkanı değişip güvenlik tedbirleri arttıkça ÖSYM karşıtı yıpratma kampanyaları organize şekilde bu kişiler tarafından yapılmıştır. Belgelerin bir kısmı ek-2
sunulmuştur. Organize kampanyanın küçük bir kısmına örnek: Sınava girmeyen dersane çalışanları Ek-8 de görüldüğü gibi ÖSYM Mağduruyuz diye gazete ilanları vermiştir.
RAPORLAMAYI KİM İSTİYOR? Uz.Dr.Sami SELÇUKBİRİCİK Tusdata TUS Dersanesi AŞ Genel Müdürü

FİŞLEMEYİ KİMLER YAPIYOR? GENÇ KLİNİSYENLER KULÜBÜ ÜYELERİNİN BİR KISMI , tus dersanesi şube sorumluları ve Bazı hocalar
KİM FİŞLİYOR? NERELERİ FİŞLİYOR?
TUSDATA AŞ
Tusdata izmir şubesi sorumlusu DİLEK Eviren ablamız tüm Ege bölgesinde çok aktif... eylemleri ege bölgesinde yoğunlaşıyor Ege dokuz eylül, celal bayar, adnan menderes
tusdata haseki şubesinden neşe ablamız
http://www.youtube.com/user/yaahooof.../0/EUh-gwuIysY
http://www.youtube.com/user/yaahooof.../3/XRqULEHsJQ8
http
1
gkk ruh hali analizleri
DİLEK EVİREN
GENÇ KLİNİSYENLER KULÜBÜ UYGULAMA PROSEDÜRLERİ (Şube Sorumlularına Özeldir)

A- GENÇ KLİNİSYENLER KULÜBÜ PROJESİNİN AMACI;


1- Fakültelerdeki etkin, sosyal açıdan aktif, başarılı ve lider pozisyonundaki kişilere sosyal sorumluluk projelerimiz gereği tıp ve TUS eğitimi açısından katkıda bulunmak, onları
kendi çevremizde tutmak, gerek kitaplarımızın tanıtımı, gerekse dershanemizin tanıtımında bunların doğal katkılarını almak
2- Sosyal sorumluluk gereği başarılı ve etkin öğrencileri desteklemek

B- GENÇ KLİNİSYENLER KULÜBÜ ÜYELERİNİ NASIL SEÇECEĞİZ ?


3- Mevcut fakülte sınıf temsilcilerini toplayın, yoksa iyice ve dikkatlice araştırıp en aktif olan birini sınıf temsilcisi yapın. Toplantıda onlara “GENÇ KLİNİSYENLERKULÜBÜ
PROJESİ VE PROSEDÜRLERİ okutturulacaktır.. Burada belirtilen özelliklerde kişileri tesbit etmelerini ve özelliklerine göre size detaylı bilgi vermelerini isteyin. Bazen bu kişiler
kendilerine yakın kişilerin bu imkanlardan yararlanmasını istedikleri için doğru isimler önermeyebiliyorler, dikkatli olun. PROSEDÜR VEYA SÖZLEŞMEYİ KESİNLİKLE
KİMSEYE VERMEYİNİZ.
4- Burada tespitleri yaparken ve üyeleri belirlerken temel kriterimiz Fakülte dereceleridir. Fakültenin sınıf başına öğrenci sayısına göre üye seçilmelidir:
Sınıf mevcudu 60 kişiye kadar olan fakültelerde ilk 3 kişi
Sınıf mevcudu 61 - 100 arası olan fakültelerde ilk 5 kişi
Sınıf mevcudu 101 – 125 arası olan fakültelerde ilk 7 kişi
Sınıf mevcudu 125 ve üzeri ilk 10 kişi seçilmelidir.
Size Genç Klinisyenler Kulübü sorulduğunda da söylemeniz gereken şey, bu kulübün seçilmiş bazı derecelerden oluştuğu ve tüm Türkiye’de aynı çalışmanın yapıldığıdır, o
kadar.
5- Bunun dışında adını Genç Klinisyenler Kulübü Üyesi olarak nitelendirmeyeceğimiz. Ama bir anlamda “ÖZEL TEMSİLCİ” sayılabilecek aşağıdaki kişileri mutlaka aramızda
tutmalıyız, bunlara verilecek hediyeler Genç Klinisyenler Kulübü Üyeleri ile aynı olmalıdır :
a. Amfi başkanı, gecen yılın amfi başkanı yıllık komitesi içerisinde yer alanlar,
b. Sınıftaki çeşitli kulüp ve dernek (bilim, dans, kültür,…vs) başkanları veya etkin temsilcileri
c. Sınıftaki TURKMSIC temsilcisi
d. Sınıfta kitap satın alımlarına öncülük eden kişiler,
e. Notları düzenli şekilde fotokopi çekilen fotokopi çekilmek üzere not tutan veya not fotokopilerini organize eden kişiler,
f. Her bir sosyal gruptan etkin ve diğerlerinin örnek alabileceği kişi
g. Birlikte hareket eden küçük gruplar içinden lider vasfı olan veya tercihine güvenilebilecek kişi,
http://video.mynet.com/drink2012/Tip-Fakultesi-ogrenci-temsilcileri-1/643530/
http://video.mynet.com/drink2012/Tip-Fakultesi-ogrenci-temsilcisi-2/643529/

6- Bu seçilen kişileri ayrıca aşağıdaki durumlara uygun olmasına da dikkat edilmelidir:


Kız ve erkek dengeli bir dağılım olmasına,
Her türlü yaşam tarzından dengeli bir dağılım olmasına
Hocaefendi Cemaati-Sol Kesim içinde sözü geçen fişlemeleri
Genç Klinisyenlere katılmadı sebebi: KOMİNİST
Alt sınıflarda seçerken numaralarına dikkat etmek suretiyle ileride staj guruplarına ayrıldıklarında farklı staj gruplarında yer almasına imkan sağlayacak bir dağılımda
olmasına dikkat edilecek.
http://www.dailymotion.com/video/xke...h#.UcZ-1NjcMkQ
http://www.dailymotion.com/video/xtd...h#.UcZ-RNjcMkQ

7- İsimler tesbit edilirken ne acele edin, ne de yavaştan alın. Sonucun en faydalı olması önemlidir. Olması gerektiğine inandığınız kişileri mutlaka ikna edin. Onun faydasına
olan yönleri iyi açıklayın. “hocam, bu kulübe yoldan geçeni almıyoruz ki… sizin gibiler bu kulüpte olmazsa zaten kulüp amacına ulaşmaz, Tüm türkiyedeki
iyiler burada olacak, biz tüm bu aktiviteleri sizin için düzenliyoruz, hem zaten bir müddet sonra bakarsınız istemezseniz zaten ayrılabilirsiniz.” deyin.
8- İsimler tesbit edilirken çok yönlü inceleyin, pek çok veriyi değerlendirin ve doru seçim yaptığınıza emin olun. sınıf temsilcilerine güveniyorsanız yeterince açık olun. Çünkü
böyle bir şeyin duyulması ve kantinlerde fısıltısının dolaşması bile bizi olumsuz etkileyebilir ve “TUSDATA ayrımcılık yapıyor, bizim paramızla başkalarına imkan sağlıyor”
dedikodusuna yol açar. Bu gerçekten çok elit bir çalışma bizim için.
9- Tesbit edilen bu üyelerle hemence sınıf sınıf toplantılar düzenleyip aşağıda belirtilen kitaplardan öncelikle birini hediye edin, diğerlerini gösterin, gerçekten ihtiyaç
sahiplerinin kendisiyle özel olarak irtibat kurmalarını –ve bunun gizli kalacağını- söyleyin.
Genç Klinisyenlere Verilen Gizli ve Çok Gizli Görevler
10- Aynı toplantıda herkesin “GENÇ KLİNİSYENLER KULÜBÜ PROJESİ VE PROSEDÜRLERİ”ni okuyup altına el yazıları ile adlarını yazıp imzalamasını sağlayın. Bunun “kendi
faydaları için ve tamamen gönüllü bir şey” olduğunu söyleyin. “Biz özel bir kurumuz, siz de özel insanlarsınız, sizi desteklemek, motive etmek ve katkıda
bulunmak istiyoruz” deyin.

11- Seçtiğiniz üyelerin üyelik formlarını doldurmalarını sağlayıp liste halinde merkeze gönderin..

C- GENÇ KLİNİSYENLER KULÜBÜ ÜYELERİNE NE VERECEĞİZ ?

12- Kulüp üyelerine ücretsiz verilecek kaynaklar diğer prosedürlerde yazmaktadır. Orada yazılanları söyleyebilirsiniz.

13- Kulüp üyeleri ileride dersaneye gelirlerse onlara özel imkanlar sunacağımızı söyleyin ancak bu imkanların şimdi belli olmadığını zaman içerisinde belirlenip duyurulacağını
ve “onlara TUS’u kazandırmak için her şeyi cömertçe yapacağımızı” söyleyin.

http://www.dailymotion.com/video/xkdgf1_tus-dersaneleri_tech

D- GENÇ KİLİNİSYENLER KULÜBÜ ÜYELERİNDEN NE BEKLEYECEĞİZ ?

14- Genç Klinisyenler kulübü üyeleri sınıf temsilcilerimizden farklı olarak kimse tarafından bilinmeyecekler ve kendileri de kimseye ben Tusdata’nın kulübü üyesiyim
demeyeceklerdir. Bunu deklare etmenin onlar için “beklemedikleri ve rahatsız edici anlamsız tepkilere yol açabileceğini” vurgulayabilirsiniz. “Kimseyi ürkütmenin anlamı yok”
diyebilirsiniz.

15- Bu üyelerden ön planda neler isteyecegimiz de onlar için hazırlanan prosedürlerde yazmaktadır. Daha açık bir dille “bizden ne istiyorsunuz? Diye sorarlarsa “Burada ne
yazıyorsa sizden onu yapmanızı isteyeceğiz, kitap okumanızı isteyeceğiz, TUS konusunda bilinçli olmanızı isteyeceğiz, internette mail gruplarını takip
etmenizi ve paylaşımlardan yaralanmanızı isteyeceğiz, sizin için seçtiğimiz derse girmenizi isteyeceğiz ve burada birbirimizi gönüllü denetleyip
seviyemizi daha yukarıya taşımaya çalışacağız. Her büyük kurum sosyal bazı sorumluluklar taşır ve her şeyi devletten beklememek gerekir, bizim gibi
kurumların da ülkenin seviyesini yükseltmek için yapabilecekleri şeyler var.” diyebilirsiniz. “Sizin kazancınız ne olacak?” diye sorarlarsa “hem dost kazanacağız,
hem de vicdanen iyilere katkıda bulunmuş olmanın keyfini yaşayacağız. Para nasıl olsa kazanılır, nasipse zaten geliyor.” Gibi cümleleri muhatabınızın
durumuna göre söyleyebilirsiniz. Lütfen bu konuda yeterince samimi olunuz.

16- Genç Klinisyenler Kulübü üyeleri Tusdatanın kitaplarını tavsiye edecekler, önerecekler ve kendileri de kullanacaklardır. Her biri ile özel diyaloglar kurmak için çaba sarfedin,
yakından tanışın, gelip gittiklerinde özel ilgi gösterin, dostça çay kahve söyleyin, arkadaşlarını getirirlerse arkadaşlarının yanında onore edin, başarısını ya da sosyal
aktivitelerini dostça övün. İyi bir ilişki kurduktan sonra zaten uygun lisan ile her şeyi dostça söyleyebilirsiniz. Zaman içinde bu kişileri kitap almak için veya mesleki diğer
konular için kendi istekleri ile TUSDATA’ya doğal yolla gelip gittikleri, ilgili ve sürekli kişiler oldukları için sizin de özel ilgi gösterdiğiniz için bu yolla doğal bir arkadaşlığın
gelişmesi sağlanmalıdır.
17- Genç Klinisyenler Kulübü üyeleri dersaneye gitmek isteyenleri Tusdataya yönlendirecekler. Elbette zaman içinde ve doğal yolla…

http://www.dailymotion.com/video/xkenj5_tus-a-hazyrlyk-seti_tech#rel-page-13
18- Genç Klinisyenler Kulübü üyelerinden –gerektiğinde- fakültede Tusdata aleyhine bilinçli olarak oluşturulmak istenen olumsuz kamuoyu’na karşı doğru bildiklerini söylemesi
istenerek katkı beklenebilir.

E- GENÇ KLİNİSYENLER KLÜBÜ TOPLANTILARI


19- Toplantılar öğrencilerin durumları da gözetilerek yapılacak, sınav zamanlarına, yoğun zamanlara denk gelmeyecek şekilde ama en geç ayda bir kez olacaktır.
20- İlk toplantılarda aşağıdaki sorulara cevap aranarak katılımları sağlanabilir:
a. Tıbbi kitap (verdiğimiz kitapları ve diğer ders kitaplarını) okuyorlar mı?
b. Mail grup aktivitelerine katılıyorlar mı?
c. Çağırdığımız derslere geliyorlar mı?
d. Dinledikleri ya da okudukları dersin TUS sorularına bakıyorlar mı?
e. Sınıflarında kitap alma eğilimleri nasıl ve nerden alıyorlar? Kitap alımlarına kim öncülük ediyor?
f. Kantinde, sınıflarda, gruplarda ve stajlarda TUS ve kurumlar ile ilgili, özel olarak bizimle ilgili neler konuşuluyor?
Vır Vır Vır En Geveze GKK Fişlemecisi...
21- Daha sonra her hafta bir sınıfın üyeleri ile cumartesi öğleden sonra bir araya gelinirse dengeli bir zamanlama yapılmış olur. Dönemine göre daha sık bir araya gelmek
gerektiğinde daha erken çağrılar da yapılabilir.
22- Klüp üyelerini sınıf sınıf ayrı şekilde davet etmek gerekir.
23- Aktivite olarak; onları hocalarla görüştürmek, gerektiğinde o haftaki hocanın kitabını kendisinin imzalayıp hediye etmesini sağlamak, onları Asistan danışmanlar ile ya da
varsa ilinizdeki derece yapmış eski kursiyerlerimizle görüştürmek, varsa fakültede çok sevilen kendi hocaları ile bizim mekanlarımızda buluşturup TUS konulu konuşmalar
yapılmasını sağlamak… seçeneklerden bazıları olarak değerlendirilebilir.
https://
24- Yapılacak toplantıların tümü öğrencilerin ders ve sınav tarihleri gözetilerek ve gerek şubat tatillerinde gerekse yaz tatillerinde olmayacak şekilde düzenlenecektir.
Bu prosedür 3 sayfa ve 24 maddeden oluşmuştur. 21 Mart 2009

GENÇ KLİNİSYENLERİN BELGELERİ OKUYUP ANLAYIP ELYAZILARI İLE İMZALAMA SAHNESİ


3. topalntıda özge nin kitap kurdu ve hırslı olduğu anlaşıldı.
çağrı domuz gribi idi. şimdi yatay geçişle gelmiş

bir vilayet ilk toplantı ile ikinci toplantı arasındaki fark


Tüm BUNLARIN KARŞILIĞI
Alıntı:

Kayıtsız Üye´isimli üyeden Alıntı


BAŞKA BİR TUS FORUMUNDAKİ YORUMU BURAYA AKTARAYIM

ÖSYM TUS DAVALARI HİÇ BİTMEYECEK!!!! Çünkü ;


Bu işten yararlanan ve yararlandırılan “organize menfaat çeteleri” nin sosyal medyada kanıtlı bağlantıları çökertilmedi
1- Sürekli yanlış TUS sorusu, iptal, soru açıklamama türü mahkemede %100 kaybedeceği kesin davalık durum oluşturarak her sınav sonrası kaosa neden olan ve devlet
kurumu …….. ?
2- Her sınav sonrası hakkımızı arayan dersane ………. ?
3- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden hakkımızı arayan tus forum sitesi ………. ?
4- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden hakkımızı arayan avukatlar ………. ?
5- Her sınav sonrası hatalı sorular üzerinden ÖSYM ‘ye dava açılmasını tek gündem yapan dersane ve tus forum sitesi ………. ?
6- ÖSYM’ye dava için dersane ve tus forum sitesi tarafından yönlendirildiğimiz avukat……. ?
7- Biyologların TUS’a girebilmesi davasında yönlendirildiğimiz avukat…. ?
8- Biyologların TUS’a girebilmesi davasında davacıların tüm dava masraflarını karşılayacağını açıklayan ve karşılayan dersane…… ?
9- Hürriyet- Milliyet vs gazetelerine verilen ÖSYM gazete ilanlarını fonlayan dersane…….?
10- ÖSYM-YÖK yetkilileri ile yakın hemşehrililik irtibatı olan dersane sahibi……?
11- 15 dakikada bir mahkemeyi aramak için “TUS TELEFON TİMİ” kuran Tus forumu …?
12- Mahkemeye baskı için “ORGANİZE OLUP MAHKEME BAŞKANINA GİTME“etkinliği yapan Tus forumu …?
13- Bilirkişilere baskı yapmak için “BİLİRKİŞİ İLE GÖRÜŞME GURUBU” oluşturan Tus forumu…?
14- ÖSYM Hukuk Müşavirliğine baskı için” TUS ÖSYM HUKUK TİMİ” oluşturan Tus forumu…?
15- Bahse konu Tus forum sitesini yüksek rakamlarla fonlayan dersane…….?
16- ÖSYM Başkanının avukatı…..?
17- Dersane sahibinin avukatları…..?
18- ÖSYM davalarında tus forumlarından yönlendirildiğimiz avukatlar… ?
19- Tüm bu ÖSYM avukatları aynı adresteki aynı hukuk bürosunun avukatı mı…..?
20- ÖSYM Başkanının avukatı, ÖSYM davalarının avukatları yakınlığı …..?
21- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile ÖSYM ve YÖK üyeleri arasında ticari ortaklık bağlantısı …. ?
22- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile dersane sahipleri arasında ticari ortaklık bağlantısı ……?
23- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar, ÖSYM ve YÖK üyeleri ve dersane sahipleri arasında ticari ortaklık bağlantısı …..?
24- Dersane sahibiyle ortaklık bağlantısı olan ÖSYM ve YÖK üyeleri…..?
25- Hukuk bürosunda çalışan avukatlar ile ÖSYM ve YÖK üyeleri arasında kankalık bağlantısı …..?
26- Hukuk bürosunda çalışan avukatların dersane ve forum yönlendirmesiyle açtığı ÖSYM davaların sonucu……..?
27- ÖSYM’nin 7 Ocak 2011 tarihli Basın Duyurusunda bahsettiği “herkesi ÖSYM karşıtı faaliyete sevk eden menfaat grupları” ile yakın irtibatlı ÖSYM-YÖK üyeleri var mıdır?
28- Herkesi ÖSYM karşıtı faaliyete sevk eden menfaat gruplarının davetine icabet eden ÖSYM-YÖK üyeleri ……?
29- ÖSYM’nin 16.09.2014 tarihli Basın Duyurusunda “bir hazırlık dersanesinin forumlardaki organizasyonundan bahsedilmekte ve başkasının yerine sınava girdiği tespit edilen
malum dershane sahibi olarak tanınan kişi” diye bahsettiği organize yapı ile çok yakın irtibatlı ÖSYM-YÖK üyeleri ……?
30- ÖSYM karşıtı faaliyetleri organize eden ve başkasının yerine sınava giren dersane sahiplerinin davetine icabet eden ÖSYM-YÖK üyeleri ……. ?

netice her sınav sonrası çok beklersiniz


Bekliyoruz ama ÖSYM de bu ilişkiler normal
Alıntı:

HukukSimit´isimli üyeden Alıntı


Geç kalma falan yok, zararın neresinden dönersen kardır. Bundan 7-8 kadar yıl önceydi. 5-6 defa girdiğim ÜDS lerden 50-60 arası alıp duruyordum. Meşhur bir TUS
dersanesinin Meşhur bir sahibi -ki iyi İngilizce bilmesi ile de tanınır- yerime ÜDS ye girebileceğini söyledi. "Sen de sarışın gözlüklüsün ben de, kimse anlamaz bile, ben böyle
çok kişiye ÜDS-KPDS kazandırttım" dedi. Tabi teklifini "bütün akademik hayatımı b.k çukurunun üzerine bina edemem" diyerek reddettim. 1-2 sınav daha sürünüp kendim
71'imi aldım. Eğer yakalanırsa "sevgili JOKER abimin" aleyhine tanıklık ederim.
Allah islah etsin, bir adamın her işi mi YAMUK olur ya?
Alıntı:

Kayıtsız Üye´isimli üyeden Alıntı


BASIN AÇIKLAMASI
(16.09.2014)

Gazetelerde Yer Alan Asılsız İddialar

Bugün bazı günlük (MİLLİYET, AKİT) gazetelere ilan vererek, 2014-TUS/DUS Sonbahar Dönemi sınavı (SINAVLARI) ile ilgili asılsız iddialarla (SORULARIN DİKKATLİ
HAZIRLANMADIĞI ve AÇIKLANMADIĞI) Sayın Cumhurbaşkanımızı ve Sayın Başbakanımızı yanıltıcı (?) mahiyette açık mektup yazan bir grup isim (Alp KARATAŞ Uz.Dr. Rıza
ERÖKSÜZ Ahmet KANDEMİR Sancar VAROL Fatih KARAASLAN Bünyamin YILDIRIM Mahmut ÇELİKKANAT Uz.Dr.Uğur DEMİRCİ Osman GÜLSEVER Sinan TÜRKMEN Ayşe
KARAGÜR Mustafa Kemal ŞAHİN İbrahim YAĞCI Taner ENGİN Emine AVCI HÜSEYİNOĞLU Seyran KÖKSAL Elif TEKE Ceylin KARA İsmail SANCAK Fatmagül SARI Erhan
PARLAK Nilay KUZU Erdal KARACA Pınar SÖNMEZ Ahmet SANCAK Pervin SARACA Adil BOZPINAR Serkan VURAL Sönmez ERDOĞAN Yusuf DEMİR Aysun YILMAZ Lale
DEMİRKAYA Sadi KORKMAZ Sedat ÖZKAN Beytullah KISA Emrah KESKİN Cenap KOÇTAŞ Fatma ÇELİK), ÖSYM'yi ağır suçlamalarla (SORULARIN DİKKATLİ HAZIRLANMADIĞI
ve AÇIKLANMADIĞI) töhmet altında bırakacak ifadeler kullanmışlardır.

Son dört yıl içinde geliştirmiş olduğu sınav sistemi, güçlendirilmiş insan kaynağı ve günün koşullarında modernize edilmiş teknolojik altyapısı ile ÖSYM, yapmış olduğu her
işlemi saniyesi saniyesine kontrol altına almış ve her saniyenin hesabını verebilecek duruma gelmiştir.

ÖSYM'nin sınavlarında sorduğu her bir soru farklı zamanlarda çok sayıda akademisyen tarafından titizlikle hazırlanmakta ve denetlenmektedir. Buna rağmen bazı sorular,
ortaya çıkan ve çoğu zaman da esasa ilişkin olmayan ancak mutlak adalet bakımından gerekli olduğu düşünüldüğünden, sınav sonrasında adayların verdikleri cevapların analizi
ve bilim kurullarının görüş ve tavsiyeleri ile ÖSYM Yönetim Kurulu tarafından iptal edilmektedir. Ancak, sürekli değişerek gelişen ve tıp gibi son derece geniş bir alanda farklı
yorum ve bakışlara dayanılarak çoğu zamanda umulmadık biçimde (?) mahkemeler tarafından iptal edilen sorular da olmaktadır. Bu durumlar, ÖSYM tarafından adayları asla
mağdur etmeyecek biçimde yönetilmektedir. (?)

İlanda yer alan ve iddiadan ibaret gerçek dışı(SORULARIN DİKKATLİ HAZIRLANMADIĞI ve AÇIKLANMADIĞI) bazı hususlara incelendiğinde;

ÖSYM sınavlarına giren ve isteyen her aday, sınavda kendi kullandığı soru kitapçığını, cevap kağıdını ve kendisine ait cevap anahtarını inceleyebilmektedir, ÖSYM hiç bir zaman
adaylara, iddia edildiği gibi, "soruları ezberle" demez,Veri tabanında değişiklik yaparak herhangi bir kişiye sağlanacak haksız bir kazanç, karşılığında ağır cezaları
gerektirmektedir. Bu ve benzeri düzenlemeler 6114 sayılı Kanunda açıkça yer almıştır, ÖSYM hiç bir adaya asla haksız kazanç temin etmez (? Kuruma mı adaya mı ?).

Söz konusu ilan, ticari malzemesi (?) giderek tükenen (?) bir TUS hazırlık dersanesinin (TUSDATA? TUSEM? TUSTİME? E-TUS? TUSWORLD?) organizasyonu (?)olup asla itibar
edilmemelidir. Toplam 39 ismin yer aldığı ve bu isimlerden de sadece 13'ünün 2014 yılında TUS/DUS sınavlarına girdiği halde “Tüm adaylar adına” açıklama yapıldığı iddiası
tam karşılığı ile gerçek dışı ve gülünçtür. Mezkur (?DAHA ÖNCE ZİKREDİLMEDİ, MEZKUR DEĞİL TUSDATA? TUSEM? TUSTİME? E-TUS? TUSWORLD?)) dershanenin
(DERSANE) bu saldırılarını(?) yönetmekle görevli olduğu sosyal medya paylaşımlarından anlaşılan, listede ismi bulunan, dershane idarecisi kişinin (RIZA ABİ Mİ ? RIZA
ERÖKSÜZ ABİ DERSANE İDARECİSİ DEĞİL ) , bu deshaneye (DERSANE) bir şekilde bağlı kişileri ( Alp KARATAŞ Uz.Dr.Rıza ERÖKSÜZ Ahmet KANDEMİR Sancar VAROL Fatih
KARAASLAN Bünyamin YILDIRIM Mahmut ÇELİKKANAT Uz.Dr.Uğur DEMİRCİ Osman GÜLSEVER Sinan TÜRKMEN Ayşe KARAGÜR Mustafa Kemal ŞAHİN İbrahim YAĞCI Taner
ENGİN Emine AVCI HÜSEYİNOĞLU Seyran KÖKSAL Elif TEKE Ceylin KARA İsmail SANCAK Fatmagül SARI Erhan PARLAK Nilay KUZU Erdal KARACA Pınar SÖNMEZ Ahmet
SANCAK Pervin SARACA Adil BOZPINAR Serkan VURAL Sönmez ERDOĞAN Yusuf DEMİR Aysun YILMAZ Lale DEMİRKAYA Sadi KORKMAZ Sedat ÖZKAN Beytullah KISA Emrah
KESKİN Cenap KOÇTAŞ Fatma ÇELİK ) organize etmek suretiyle infial ve aynı zamanda reklam amaçlı böylesi bir girişimde bulunduğu açıktır. Kaldı ki, ÖSYM’nin oluşturduğu
teknik altyapı sayesinde (?) malum(?DAHA ÖNCE ZİKREDİLMEDİ, MALUM DEĞİL TUSDATA? TUSEM? TUSTİME? E-TUS? TUSWORLD?) )dershane (DERSANE) sahibi olarak
tanınan diğer bir kişinin (Uz.Dr. Ahmet ERKEK ?, Uz.Dr.Sami SELÇUKBİRİCİK ?, Prof.Dr. Dr. Sema SELÇUKBİRİİCK, Dr. İdris ŞAHİN ? Dr. İlker Ulaş SUNGUR ?, Dr. Gökhan
ERSOY, Fatih SELÇUKBİRİCİK?, Ercan ÖZTÜRK? Emrah KABATAŞ? Salih AYDIN? Osman ERER?, Tolga BİÇER? Mehmet Ali Gülçelik ? Anıl ÇUBUKÇU? Şadin Balsak?, Ahmet
Cevdet Çitoğlu?, Murat Erkeçoğlu?) de eski bir tarihte (Tarihlerde?) başkasının (başkalarının?) yerine (?) sınava girdiği tespit edilmiş (?), ancak başlatılan soruşturma (?)
zaman aşımı (?) dolayısıyla akim (?) kalmıştır.

ÖSYM, sadece hak edene hak ettiğinin verilmesini gerçekleştirmek amacıyla sınav güvenliğinden taviz vermeksizin ölçme kalitesini korumaya yönelik faaliyetlerinden asla
vazgeçmeyecek ve Türkiye için olabilecek en güvenilir sınav sistemini sürdürmeye devam edecektir.

Adaylara ve kamuyouna (KAMUOYUNA) duyurulur.

Hiç etik değil de suç. Ösym tarafından korunuyorlar gibi gibi gibi
ÖSYM, son 10 yılın tüm sınavlarını incelemeye aldı

ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Mahmut Özer, son 10 yılda yapılan sınav sonuçlarına yönelik detaylı incelemeler yapmak üzere Sınav Sonuçlarını İzleme ve Değerlendirme Birimi
kurduklarını bildirdi

13 Kasım 2017 20:00

ÖSYM, son 10 yılın tüm sınavlarını incelemeye aldı ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Mahmut Özer, yaptığı açıklamada, yeni kurdukları Sınav Sonuçlarını İzleme ve Değerlendirme
Birimi'de ÖSYM tarafından son 10 yılda yapılan tüm sınavların masaya yatırılacağını açıkladı. Birimin her bir sınavla ilgili çok sayıda farklı analizi gerçekleştireceğini belirten
Özer, şunları kaydetti: "Bu bağlamda her bir sınav için tüm sınav merkezlerine yönelik derinlemesine olağan dışılık analizi yapılacak. Aynı zamanda biyometrik analiz yaparak
bir adayın yerine başka birinin sınava girip girmediğini tespit edebileceğiz. Söz konusu birim, ihbarları değerlendireceği gibi her bir adaya yönelik kapsamlı analizler yaparak
olağan dışı bulguları tespit edecek. Birimde, her bir adayın girmiş olduğu aynı tip sınavlarda sınav sonuçları değerlendirilecek ve olağan dışı bir bulguya rastlanması halinde
adayların eşdeğer sınava çağrılması için gerekli süreç de yönetilecek."

OLAĞAN DIŞI BİR DURUMDA SUÇ DUYURUSUNDA BULANACAĞIZ

Özer, söz konusu birimin ilk olarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülmekte olan soruşturmalara konu sınavları analiz etmeye başladığını vurguladı.
Analizlerin kasım ayı sonu itibarıyla bitirileceğini açıklayan Özer, "Sonra soruşturma olup olmadığına bakmaksızın son 10 yılın tüm sınavlarının olağan dışılık raporlarını
hazırlayacağız. Olağan dışı bir durum tespit edilmesi durumunda suç duyurularında bulunacağız." dedi.

BİRİM, 34 JOKER BELİRLEDİ


ÖSYM Başkanı Mahmut Özer, süreçte elde edecekleri bulgulara bağlı olarak 10 yıllık inceleme süresini de genişletebileceklerine işaret etti. Birime bağlı komisyonların
çalışmaları sonucunda şu ana kadar 34 joker aday belirlediklerini ifade eden Özer, "43 adayın sınav sonuçlarını iptal ettik ve toplam 77 kişi ile ilgili suç duyurusunda bulunduk.
Ayrıca 21 adayı eşdeğer sınava çağırdık. Eşdeğer sınava katılan 6 adaydan 3'ünün sınavı geçersiz sayıldı. Sınav güvenliğine yönelik çalışmalarımız devam ediyor." bilgisini
verdi.

Anadolu Ajansı

Ösym nin arındığını söylemek zor

üçgen ? dörtgen ? paralel ?

KPSS’deki kopyanın şifresi Asil’de mi?


Kılıçdaroğlu, Bakan Çubukçu’ya, sorular çalındığı için iptal edilen KPSS sorularının tamamını gören tek kişi olan ÖSYM uzmanı Mustafa Asil hakkında
neden soruşturma açılmadığını sordu
BAHAR ATAKAN Ankara
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşma, gözleri yeniden KPSS’deki kopya skandalına çevirdi. Soruların
çalındığı iddiasıyla iptal edilen KPSS Eğitim Bilimleri Testi’ndeki soruların tamamını gören tek kişi olan Mustafa Asil hakkında neden soruşturma
açılmadığını soran Kılıçdaroğlu, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu’dan yanıt beklediğini vurguladı.
Savcılığın, KPSS soruşturması kapsamında arama yaptığı ÖSYM’nin Test Araştırma Birimi’nde uzman olarak çalışan Asil’in, doktora için Kanada’ya
gönderildiğini söyleyen CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter ise konuyla ilgili Çubukçu’ya iki kez soru önergesi yönelttiğini ancak, yanıt alamadığını
belirtti. Serter, “Asil neden yurtdışına kaçırıldı?” diye sordu.
‘Neden soruşturma dışında?’
Kılıçdaroğlu, “KPSS’de sorular çalındı. Bu soruların tamamanı gören tek kişi var: Mustafa Asil. Soruşturma açılırken Kanada’ya gönderildi. Bir yıl süreyle
doktora yapsın diye. Bir yılda doktora nasıl olacaksa? Bir yılı tamamlamadan geri geldi. Halen soruşturma kapsamı dışında, niçin? YÖK’ten sorumlu olan
bakandan yanıt bekliyoruz. Bu kişi kimdir, neden soruşturmanın kapsamı dışında tutuldu?” dedi.
Serter araştırdı
Serter, Milliyet’e yaptığı açıklamada, şunları kaydetti: “ÖSYM Başkanı’na, ‘315 kişiyi neden YÖK’e devrettiniz’ diye ısrarla sordum. Yanıt olarak, ‘Bu
insanlar şaibeli ve yetersiz’ denildi. Ancak, yeni eleman alımı yapılamadığı için bu insanlar 5 ay daha ÖSYM’de çalışmaya devam edecek. Bu kişilerin tümü
hakkında soruşturma açıldığı, suçları kanıtlanamadığı halde, bir kişi için hiç soruşturma açılmadı. Bu kişi Mustafa Asil. Kanada’ya gönderiliyor, ancak 6 ay
sonra geri gelip tekrar görevine başlıyor. Hakkında halen soruşturma açılmadı. Bu kişi soruların tamamını gören tek kişi ve dışarı kaçırılıp,
soruşturmadan uzak tutuluyor. Çubukçu’dan yanıt alamadım.”
YÖK inceleme istedi
Edinilen bilgiye göre YÖK, iddialar üzerine ÖSYM’nin inceleme başlatmasını istedi. ÖSYM’den gelecek bilgilerin YÖK tarafından MEB’e iletileceği
kaydedildi. İddiaya göre Asil, ÖSYM’nin soru biriminde görev yaptığı için edindiği özel bir şifre ile önceden gördü. Asil’in iptal edilen KPSS öncesinde izin
istediği iddia edildi. Alınan bilgiye göre, halen Test Araştırma Birimi’nde uzman olarak görev yapan Mustafa Asil, Kanada’ya TÜBİTAK’tan aldığı eğitim
bursu ile gitti. Asil, burs yarım dönemi kapsadığı için eğitimini tamamlayarak yakın zamanda Türkiye’ye geri döndü.
Yeni ÖSYM Başkanını yolsuzluk davasında kim savundu
Şaşırdık mı?
26.03.2015 16:59 Karakter boyutu :
Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanlığı’na Prof. Dr. Ömer Demir getirildi. Demir'in bir özelliğiyse yargılandığı davada Recep Tayyip Erdoğan'ın onu savunması.

Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından 6 Mart 2013’te Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörlüğü’ne, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından da YÖK üyeliğine atanan Demir'in ilginç bir özelliği daha var.

2005-2008 yılları arasında TÜİK Başkanlığı yapan Demir, kurumun personeline mesai saatleri içinde Gölbaşı’ndaki villasının özel işlerini yaptırmaktan 8 yıla kadar hapis istemiyle yargılanmıştı. Mahkemede ifade veren 15 TÜİK personeli, Demir’in bahçesi için kurumda su deposu kaidesi yaptıklarını ve bunu mesai saatleri içinde Gölbaşı’na

götürdüklerini kaydetti. Demir’in ise avukatı aracılığıyla mahkemeye başvururak, oluşan kamu zararını ödemeye hazır olduğunu bildirdi.

Cumhuriyet'ten Alican Uludağ'ın haberine göre Ömer Demir’in bahçesi için TÜİK’e ait atölyede kaide yapıldığını belirten TUİK çalışanı Ahmet Bayram, bunun daha sonra araziye götürüldüğünü anlattı. Bir diğer çalışan Levent Yanar ise bahçeye 3 kez gittiğini söylerken, “Birincisinde ölçü almak, ikincisinde atölyede yapılan kaide ve

kalıbı götürmek, üçüncüsünde ise betonu sulamak için gittik” dedi. İlhami Doğan ise, Fethi Yüksel’in talimatıyla Gölbaşı’ndaki inşaata mesai saatleri içinde bir kez gittiğini ve orada birkaç demir boyadığını kaydetti. Adem Güdücü, bahçeye beton atma işinde çalışmak için bir kez gittiğini söylerken, kürek, mala ve keser gibi malzemeleri de

kurumdan aldıklarını ifade etti.

Bilirkişi raporu da Demir aleyhine geldi.


Bilirkişi raporunda, su deposunun, su tankının Demir tarafından satın alındığı ve TÜİK’e ait olmayan bir araçla iddiaya konu araziye getirildiği belirtilen raporda, su deposunun altına konulan kaidenin ise TÜİK atölyesinde, buradaki personel tarafından yapıldığı kaydedildi. Kaidenin yapımında TÜİK’e ait elektrik, kaynak makinesi ve diğer

aletlerin kullanıldığı raporda, “Kaidenin yapımı için bir kısım TÜİK personeli, mesai saatleri içinde birçok kez Ömer Demir’e ait araziye, bazen TÜİK’e ait araçlarla gittikleri kanaatine varıldı. Bu eylemden dolayı, sanık Fethi Yüksel, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle kurumun zararına neden olduğu gibi

Ömer Demir’e menfaat sağlamıştır” denildi. Raporda, Ömer Demir’in kaidenin TÜİK personeli tarafından TÜİK atölyesinde yaptırılacağını, montajının TÜİK makineleri, aletleri kullanılarak yapıldığını bilmemesinin düşünülemeyeceği vurgulandı.

Sonuçta ne mi oldu?

Ömer Demir tüm delillere rağmen beraat etti.

Durumu önce TUİK'e şikayet eden ancak TUİK tarafından şikayeti işleme konmayan ve nihayetinde savcılığa suç duyurusunda bulunarak davayı başlatan TUİK teknisyeni Bayram Yüksel sürgün edildi.

Peki Demir'i bu delillere rağmen beraat ettiren başarılı avukat kimdi?

Avukat Ali Özkaya.

Kim mi Av. Ali Özkaya?

Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatı.

Özkaya “Adliyedeki kalemlerde de personel kettle ile çay demliyor. O zaman bu da suç. Birbirinden farkı yok, aynı şeyler” diyerek salondakileri güldüren bir savunma yaptı.

Sonuçta o gün Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan bugün Cumhurbaşkanı oldu, Demir de ÖSYM'nin başına geldi.

Şaşırdık mı?

Odatv.com

İKİ SORU ÖNERGESİ VERİLDİ, YANIT YOK


Serter, Çubukçu’nun cevaplaması için Meclis’e verdiği iki soru önergesinde şu ifadelere yer verdi:
1. ÖNERGE: Asil hakkında neden soruşturma açılmamıştır? Kendisinin şaibeli görülmeme sebepleri nelerdir?
2. ÖNERGE: 1. Asil’in, soruşturma kapsamı dışında bırakılarak Kanada’ya gönderildiği doğru mudur?
2. ÖSYM’nin hizmet alımı yaptığı Grup Temizlik firmasında temizlik görevlisi olarak çalışan ve YÖK Başkanı Özcan’ın şoförünün eşi olan kişinin, Bilgi İşlem Birimi’nde sekreter
olarak çalıştırıldığı doğru mudur?
3. Bilgi İşlem Birimi’nde çalıştırılan Ahmet Topçu’nun ÖSYM’nin hizmet alımı yaptığı Meteksan Firması’nda geçici işçi olduğu doğru mudur?
4. Test Araştırma Birimi’nde çalıştırılan Melek Erdoğan’ın ÖSYM’nin hizmet alımı yaptığı Meteksan Firması’nda geçici işçi olduğu doğru mudur?
http://www.memurlar.net/haber/191611/

soruşturulmayan sadece Mustafa Asil mi?

Dr TUS hakkında Savcılığa Suç Duyurusu


ÖSYM nin büyük hainliği..
Tıp Öğrencileri Nasıl Fişleniyor? Özel Dosya
Dr. Rıza Eröksüz: Provakatörleri açıklıyorum

You might also like