Professional Documents
Culture Documents
Dil Nasıl Öğrenilir
Dil Nasıl Öğrenilir
ÖĞRENMEYE BAŞLANGIÇ
İlk önce grammar kitabının ilk 5 ana konusunu iyi bir şekilde
öğren ve sonra gazete ve dergilere geç. Anlamadığınız kelimeleri yazın.(boş
bilgi kartlarına) Yada grammar sorununuz varsa aynı şekilde yazın. Daha
sonra bunları çözmeye çalışın. Eğer grammar'da sıkışırsan grammar'in
temeline veya bazen grammar'ı kullanma. Cümleyi, kelimelere bakarak anlamaya
çalış. Cümleyi çöz. Kelimeler ipucudur cümleyi çözmek için. Eğer cümleyi
çözemiyorsan komple bir kağıda yaz ve sonra bu cümle içinde geçen grammar
olaylarına ve kelime anlamlarına bir yardımcı(öğretmen yada bir kitap
olabilir) ile beraber bak. Grammar kitabındaki ilk beş konuyu
öğrendiğinizden dolayı graamar sorun olabilir. Ama bu konuyu bir kenara
bırak bunu düşünme. Grammar'ı nasıl olsa zaman içinde öğreneceksin.
Eğlenmeye bak İngilizce ile. Bu yazdığın kelimler(bilgi kartları) hem
grammar konusunda bir fikir sahibi yapacak hem de kelime ezberlemene
yardımcı olacak. Gazete ve dergi gerçek dünya olduğu için kelime ezberlemesi
daha kolay olur. Belki grammar kitabında bunu çoğu zaman görürsün ama
kavraman zor olur. Ancak gazete ve dergide daha kolay öğrenirsin. Eğer
gazete veya dergideki konu ilginizi çekmiyorsa yinede ilerleyin. Unutma bir
kelime sizin her şeyiniz olabilir. Tüm bunların sonucunda elinizde bir sürü
bilgi kartı olacaktır. Günden güne düzenli bir şekilde birkaçını yanında
taşı. Bunlara devam ederken cümle kitabınızı açın ve özellikle
transkripsiyon(telaffuz ve okunuş) kurallarını çok iyi öğrenin. İngilizce'ye
alışkanlık kazanmaya başladığınızda buna ihtiyaç duymayacaksınız. Fakat
başlangıçta buna çalışın ve bilin ki standart bir transkripsiyon sistemi
yok. Bunun için uluslar arası fonetik alfabe kullanılabilir. Bu aşamada
genel manada "nasılsın iyi misin adın ne" gibi kalıpları öğrenin. Bunların
teşvik edici bir özelliği vardır ve basittirler.
Eğer bir yabancı ile konuşuyor ve bir şey anlamıyorsan
hecelemesini veya tekrarlamasını veyahut da yazmasını isteyin. Eğer bir
süreden sonra akıcı birkaç cümle kurmayı başarırsanız grammar kitabını ve
dergi/gazeteyi unutmayın sakına. Çalışmaya son sürat devam edin.
Sahneye kasetleri çıkarın. Bunları öğrenmeye çalıştığınız
İngilizcinin cümlelerinin doğru bir aksanla öğretilmesine yardımcı olur.
Her çeşit konudaki kasetlerden alabilirsiniz. Ama aynı anda beraberinde
kitabı da olan kasetleri alın. Dinlerken kitaptan takip etmek daha iyi
anlamanızı sağlar. Bu kasetleri peş peşe tekrar dinleyin. Bu arada tekrar
grammar da bir yerde takılırsan orayı atla ve geç yoluna devam et onun
canını sıkmana izin verme. Sonra oraya tekrar dönersin. Her boş anında bilgi
kağıtlarına, grammara çalış gazete kitap dergi oku İngilizce ve İngilizce
altyazılı film izle. Yanında mutlaka İngilizce ile ilgili bir şeyler taşı.
Bu herhangi bir şey olabilir. Bilgi kağıtları ile çalışırken ilk önce Türkçe
manasına baktığın kelimeye tekrar rast geldiğinde onu anımsamaya çalış. Ona
meyden oku. Anımsayamadığında korkma çaba harca.. Bu çok iyi sistemdir.
Hem okuyabileceğiniz hem dinleyebileceğiniz kafanızın iyi
olduğu anlarda okumayı seçin. Dinlemeyi ise yalnızca dinleyebileceğiniz
anlara saklayın. Devamlı kaset dinleyin, koşarken kalktığınızda kahvaltı
yaparken otobüstü. Bu başlı başına bir dil kursudur anacak kendini çok iyi
vermen lazım.
Konuş. Öne çık ve konuş öğrendiğin tüm kelimeleri cümle içinde
kur. Konuşurken yazmayı dene.Yazmak çok iyi bir pratik olabilir. Bol bol
yazın. Mektup yazın. Konsolosluğa yazın (çok çekici bir ülkeyi temsil
ettiğiniz için size teşekkür ederim diye) yayın evlerine yazın. Mailleşin
chat yapın. Tüm imkanları kullanın. Kendi kendinizin dublajını yapın kendi
kendinize konuşun. Eğer bir yabancı ile konuşuyorsan mutlaka her anını çok
iyi kullan onun canını sıkmadan devamlı sorular sorun. Bilin ki bir dili en
iyi kültürü ile öğrenirsin. Ayrıca dilin dile değmesi ile İngilizce
öğrenmenin faydası da büyüktür. Esmerler tercihiniz olsun J
Bu arada bazı günler gelir bir selam bile veremezsin öğrendiğin dil ile ama
bazı günler kendini aştığını görürsün. İyi günlerde kötü günlerde daha iyi
olacak çalışmayı bırakma.
Not: Öğrenmeye çalıştığın dilin dahil olduğu dil aile gurubunu çok iyi
araştır.
DİLBİLGİSİ
İSİM
İsim, bir kişi, mekan(yer) yada bir nesnedir. Buz kitlesi, gazoz kapağı yada
kaynana gibi kavranabilir, somut bir şey yada kavramalr ve duygular gibi
soyut birşeydir.
ZAMİR
Sözlükler bizlere zamirlerin, isimlerin yerini alan kelimeler olduklarını
söylerler. Eğer bu ifade aklınızı karıştırdı ise bunu unutun ve hemen
zamirlere bir göz atalım. Türkçede zamirler şunlardır; Ben, sen, o, biz,
siz, onlar, bizim, sizin, onların, benimki, seninki, onunki.
Ek olarak soru sormak için soru zamirleri vardır; Kim, kimin, ne, hangisi
vs...
Ayrıca kullandığımız isimleri tanımlamak için nispi zamirler vardır. Olan,
yapan, eden gibi.
Bu evin sahibi kimdir cümlesinde kimdir zamir soru şeklinde
kullanılmaktadır.
FİİL
Fiil bir eylem kelimesidir; yapmak, gitmek, istemek, düşünmek gibi. Yani
fiil, varlıkların yaptıkları işleri zamana, biçime ve kişiye bağlayarak
anlatan kelimelerdir. Kısacası, sonuna
-mak, -mek gibi mastar ekleri almış olan her kelime bir fiildir.
Türkçe sondan ek alan bir dil olduğu için fiil gövdesi zamanlara ve
şahıslara göre değişiklik göstermemekle birlikte aldığı son ekler değişir.
Örneğin, koş-mak, fiili zamanalra göre çekildiğinde şu hali alır. Koşmuştum,
koştum, koşuyorum, koşacağım, koşmuş olacağım gibi.
MASTAR
Mastarlar, fiil köklerinin ya da gövdelerinin yani eylem anlatan
bölümlerinin -mek, -mak eki almış halidir. Gitmek, gelmek, bakmak gibi
Yani git fiilinin mastar hali gitmektir. Ancak mastar hali size kimin
gittiğini yada ne zaman gittiğini söylemez. Mastar orada başlı başına
kendini bir zamana yada şahsa bağlamanızı bekleyerek durur. Yukarıdaki
olasılıkların (zaman ve şahıs) birini ya da tümünü açıklamaya hazırdır.
Yalın mastarlar değiştiklerinde kişi, sayı ve zaman içerir hale gelirler.
Şahıs:
Ben: birinci tekil şahıs. Sen: İkinci tekil şahıs O: üçüncü tekil
şahıs
Biz: birinci çoğul şahıs siz: ikinci çoğul şahıs onlar: üçüncü
çoğul şahıs
Sayı:
İsimler çoğu dilde varlıkların sayılarına göre ikiye ayrılırlar. Tekil ve
çoğul (Rusçada ve diğer slav dillerde üçüncü bir hal daha vardır. Tekil,
çoğul ve gerçek çoğul) Tekil isim, ismin bir tek varlığı gösterdiği halidir.
Televizyon, ekmek, ağaç, sevgi gibi. Çoğul isim ise ismin birden fazla
varlığı ve kavram anlattığı halidir. Televizyonlar, ekmekler, ağaçlar,
sevgiler.
ZAMANLAR
Dilbilgisine göre zaman bir eylemin yapıldığını yapılmakta olduğunu yada
yapılacağını haber veren soyut bir süre kavramıdır.
Türk dilinde 3 temel zaman vardır. Şimdiki zaman, geçmiş zaman, gelecek
zaman.
* Mişli geçmiş zaman: Eylemin konuşma anında önce yapıldığını ama, anlatan
kişinin eylemin yapılıp bittiğini kesin olarak kendisinin bilmediğini ya
başkasından duyduğunu ya da sonradan fark ettiğini açıklar. Ahmet almanyadan
dönmüş. Tüh ceketimin düğmesi kopmuş.
* Geniş Zaman: Belli bir eylemi konuşma anında önce başladığını, konuşma
anında devam ettiğini ve devam edeceğini belirtir. Gider, gelir, sigara
içer.
İSİM HALLERİ
Tıpkı buzun, suyun ve buharın aynı şeyin farklı biçimleri olması gibi ben,
beni, bende, benden kelimeleri de aynı kelimenin farklı biçimleridir.
Bunların içinden ihtiyaç duyduğumuz isim halini kullanırız. Gelin hep
birlikte, isim halleri isteğinize zarar vermeden biz onun gizemini ortadan
kaldıralım.
İsim halleri pek çok insanı dil öğrenmekten caydırır. Latince öğreninrken
karşı karşıya kaldığımız altı isim hali ve çekimleri ile ilgili
sorunlarınızı anımsıyor olabilirsiniz. Rusçada da altı isim hali vardır.
Sırpça- Hırvat dillerinde ise yedi isim hali vardır. Bazı dillerde ise çok
daha fazla sayıda isim hali bulunur.
Haydi ev kelimesi ile oynayalım. Ev geniştir. Evi görüyorum. Eve gidelim.
Evde bekliyorum. Evden geliyorum. Bütün bu cümlelerde ev kelimesi türkçede
allahtan aynı kalmaktadır.
Türkçede isimlerin cümle içindeki görevlerine ya da fiille olan ilgilerine
göre beş hali vardır.
Aşağıda bunlara örnek verilmiştir.
- Yalın hali (nominatif): İsmin normal durumudur. Bir isim çoğul eki yada
iyelik eki almış olsa da yinede yalın durumdadır. Ev, evler, evim
- İsmin -i hali (Accusatif): İsmin -i hali, isme bir belirlilik kazandırır,
ismi kendinden sonraki fiile bağlar ve o fiilin etkisi altında bulunduğunu
gösterir. Kağıdı, evi, gözlüğü.
- İsmin -e hali (Datif): İsmi fiile bağlar ve kendine doğru yaklaştığını,
yöneldiğini belirtir. Eve, kağıda, gözlüğe.
- İsmin -de hali (locatif): İsmi fiile bağlar ve fiilin kendi içinde,
üstünde, üzerinde oluştuğunu belirtir. Evde, kağıtta, gözlükte.
- İsmin -den hali (ablatif): İsmi fiile bağlar ve fiilin kendinde
uzaklaştığım ayrıldığım yerdir. Evden, kağıttan, gözlükten.
SIFATLAR
Sıfatlar, isimleri açıklayan kelimelerdir. Yeşil kalem kelimesinde yeşil
kelimesi kalem kelimesini açıklayan sıfattır.
Sıfatlar konusunda biraz telaşa kapılacaksınız.. Çünkü birçok dilde
sıfatlar, açıkladıkları isimlerin hallerine uymak zorundadır. Bu dillerde
sıfatlar sayılar, cinsler ve isimlere uymak zorundadırlar.
ZARFLAR
Zarflar fiilleri açıklar. Bize fiilleri nasıl olduğunu söylerler. Dilin
basit kısımlarını kolayca öğrendi. Burada kolayca kelimesi zarftır. Yani
kolayca kelimeyi bize dilin basit kısımlarında nasıl ustalaştığını söyle.
EDATLAR
Edatlar, kendi başlarına bir anlam taşımazlar ama anlamlı kelimeler, kelime
öbeklerine ulandıklarında yada bir cümleye girdiklerinde çeşitli anlam
ilişkileri kurar ve böylece kendi anlamları da hissettirir. Bunlar
genellikle ile, için, acaba, kadar gibi kısa kelimelerdir.
ETKEN
Eğer özne fiilin eylemini yapıyorsa fiil etken haldedir. Ali topa vuruyor.
Vuruyor fiili etken haldedir. Çünkü özne ali vurma eylemini yapmaktadır.
EDİLGEN
Eğer özne fiilin eylemine maruz kalıyorsa o zaman fiil edilgen haldedir.
Topa ali tarafından vuruluyor cümlesinde özne (top) herhangi bir vurma
eylemi yapmamaktadır. Bunun yerine kendine vurulmaktadır. Bu nedenle vurma
eyleminin edilgen halde olduğunu söyleriz. Çünkü özne fiilin eylemini
gerçekleştirmemekle bu eyleme maruz kalmaktadır.
EMİR KİPİ
Emir kipi fiilin emir halidir. Gitmak fiilinin emir hali git'tir.
NİSBET
Sıfatlar ve zarflar nisbi olarak artan ve azalan derecelere sahiptir.
İyi, daha iyi, en iyi kelimeleri aynı kelimenin farklı derecelerini
gösterirler. Bu dereceler Türkçe'de yalın daha en kelimeleriyle belirtilir.
DEYİMLER
Deyimler anlam vermeyen, ama kendilerine özgü belli anlamları olan
ifadelerdir. Deyimler belli bir anlama sahiptir ama deyimleri oluşturan
unsurların belli bir anlamı yoktur. Bir dildeki deyim genellikle kelimesi
kelimesine bir başka dile çevrilemezler ama her dilde aynı anlamda deyimler
bulunur. Öğrenmek için deyimler kitabı almalısın.
Arabic
197 milyon kişi
Bengal(Bengal, india, bengladesh) 184 milyon kişi
Yue(China, Hong Kong) 63 milyon
kişi
English
443 milyon kişi
French(Switzerland) 121
milyon kişi
İspanyolca
Amerikalılar için ikinci ana dildir. Fransızcadaki gibi kelimenin son birkaç
harfini okumamak gibi bir sorun yok. Fransızcadan daha kolay telaffuzu var.
İspanyolcanın grameri(diğer tüm romen dilleri gibi) fransızcaya benzer ve
şart kipleri sizi bekler. Bu dili öğrenen Portekizce'yi de öğrenmiş olur.
Portekizce
En çok konuşulan 9.dildir. Portekizcenin genizden gelen tonlaması
fransızcaya göre daha kolaydır. Grameri ise yanlızca ispanyolcadan birazcık
daha zordur.
Almanca
Almancanın sonu gelmeyen bağlı cümleciklerine takılıp kalsanızda aslında zor
bir dil değildir. Almancada üç isim cinsi ve dort isim hali vardır ve
hepside basittir. İsmin yalnızca bir halinde düzensiz değişim vardır. Diğer
durumlarda harfi tarifler(artı çekimler) sıfatlar ve diğer niteleyicilerle
düzenlenebilir. Almanca bilim, felsefe, opera ve uluslararası ticaret için
öğrenilmesi gereken bir öenmli dildir.
İtalyanca
italyanca latincenin kolaylaştırılmış halidir. Bu dilde üç çeşit sıfat
vardır. İsim halleri kaldırılmıştır. Telefuzu çok berraktır. Harflerin
sesleri yöneten düzenli kurallarını öğrendikten sonra italyanca bir gazeteyi
kolayc okuyabilirsiniz. İmla tuzakları yoktur. Eğer öğrenmek istiyorsan bu
dili yerlileri sana sıcak yaklaşır ve yardım ederler.Espresso ikram ederler.
Flemenkçe
Belçikalı, hollandalı, endonezyalı ve beyaz güney afrikalının dilidir.
Almancadan daha kolaydır. İki isim cinsi bulunur ve bundan garip bir şekilde
dişi ve eril değil genel ve cinssiz(nötr)'dür. Fiilleri sonu almanca da
olduğu kadar çok değişmez ve cümle düzeni almancadan çok ingilizceye benzer.
Alay geçilecek derecede çok garip bir gırtlak yapısı vardır. Sanki patlak
egszo borusu gibi ses çıkartıyorsunuz. Flemenkçe öğrendiğinizde, almancanın
40% ını cepte bil.
Rusça
En fazla Konuşulan 4.dil rusça'dır. Rusçayı doğru konuşmayı öğrenmek çok
zordur. Alfabesi 20 dakika'da öğrenilebilir. Üç isim cinsi farklı şekillerde
sınıflandırılmış isim grupları ile birlikte altı isim hali tıpkı bir sıfat
gibi kullanılan geçmiş zaman ve yalnızca isim, sayı ve zaman değil, aynı
zamanda da kavram olarak adlandırılan bir şey içeren fiiller gibi gerçek
zorluklarla yüzyüze kalırsın. Rusça kadirşinaz bir dildir. Bunu anadil
olarak konuşanlar duyarsa sizin konuştuğunuzu sevinirler. Rusçayı öğrenirsen
bir düzüne slav dilide öğrenmiş olursun.
Çince
Yaşam boyu ilgilenmeniz gereken bir uğraştır. Çince biraz daha fazla
çalışabilmeniz için sabahın erken saatinde yatağınızdan sizi kaldırır.
Bunlarla birlikte çok çok fazla insanda çince konuşur. Birinci dil. Mandarin
diyalektini öğrenmek gerekir. Konuşma dili son derece kolaydır. Cince de
gramer olarak hiçbir şey yoktur. Fiiller, isimler ve sıfatlar hiçbir nedenle
değişen son ekler almazlar. Cince de her bir soru için farklı evet hayır
kelimesinin olduğu doğrudur. Öğrenimi kolaydır.
Sorular:
Oynayacak, oynamayacakmısın, evet oynicam, hayır oynamicam. (Bu tip
sorular)
Çincede alfabe yok. İdeogram vardır. Her bir ideogramın yada yazı
karekterini kendine özgü ayrı bir anlamı var. Ezberlemek gerek. Seksen bin
felan karakter var. Ama 6 bin kadarını öğrendikten sonra gazete
okuyabilirsin. Bu kaarkterler 214 radikal parçaya ayrılır. Buda ezber için
çok iyi. Çince karekterlerin tümü tek hecelidir. Çincede bu yüzden tonlama
aracılığı ile farklı kelimeler ulaşışır. Her bir cince kelimenin tıpki bir
muzik notası gibi ayrı bir tonlaması var. Mandarınde 4 tonlama kantanda 9
tonlama var. Karekterler çin'in ruhunu gösterir. Mesela huzur için
kullanılan karekterde çatı altındaki bir kadın görünür. Bu yöntemle kolayca
öğrenebilirsin.
Japonca
Japonca'da çince konuşmak kadar kolay yazı dili ise zordur. Yazı ve
konuşmayı birlikte öğrenmelisin. Japonca çinceden alınmış birkaç bin
karekter vardır. Japoncadea endişe etmenize neden oalcak herhangi bir
tonlama yoktur ve japonca dilbilgisi isim, sıfat, fiil değişimlerinden çok
belli söyleyiş biçimleri üzerinde dururn. Japoncada çincede olmayan bir
berraklık vardır. Ticari avantajları vardır.
Arapça
Zor anlaşılır. Gırtlaktan telafuz edilir. Sağdan sola yazılır. Her harf,
kelimenin başında ortasında ve sonunda oluşuna göre farlı bir şekilde
yazılır.
İbranice
Zor dillerden biridir. İsrailde ve batıdaki küçük musevi yerlerinde
kullanılır. Eğer yahudi değilseniz museviler bu dili öğreniyon diye taktir
etmez seni. İbranice alfabesini öğrendiğinizde eski nazi dilindeki aynı
alfabeyi öğrenmiş oluruz.
Yunanca
Orta derecede zordur. Her fiilin iki şekli vardır ve fiiller kişilere
sayıalra ve zamanlara göre değişir. Sıfatlar isimlerin cinsi ve sayısıyla
uyumludur.
Endonezca
Bu müslümanların konuştuğu en büyük dildir. En kolay dillerdendir. Paşar
malay dili denilir. Önekler ve sönekelr, düzenli isimlere donüşen fiillerin
ek anlamlar vardır ama kişiye, isme, zamana, kavrama ayda herhangi birşeye
göre hiçbir çekim bulunmaz. Roma alfabesi kullanılır. Son derece telafuzu
kolaydır. Daha önceden başka bir dil çalıştıysanız ne kadar kolay
anladığınıza şaşıracaksınız. Endonezca, mekonya ve singapurluların dili ile
benzer ve filipinlilerin temel dili olan tagalogu öğrenmek için iyi bir
başlangıç sayılır.
Hinduca ve ürdüce
Hindistanlı ve pakistanda konuşulur. İki dil çok benzer. Dünyada en fazla
kullanılan ikinci dil.