MAKET

‘Ya, Emre, kalk yavrum! Okula geç kalacaksın’.

Annesinin sesi onu uyandırdı. ‘Peki annemö biraz sonra derslere gideceğim.

Emre için sabahları erken uyanmak çok zor oldu. Anne her zaman diretiyordu ama Emre eskisi
gibi yatağa geç gidiyordu. Her sabah kendi kendine: ‘Bugün erkenden yatağa gideceğim. Az
uyumaktan sonra benim için derslere gelmek çok zordur’ diyorduö ama yenide akşamları ?
izliyordu. Bu nedenle daha erken uykuya dalması ile ilgili planları hep gerçekleşmiyordu. Bu
sabah yeni den erken kalkmaktan sonra okula gitmesi çok zor oldu.

O gün oğrenciler ilgi çekici ödev aldılar. Kendi beğendikleri dalı ve konuyu seçebildi ve bu
kunularılyla ilgili resimler, şiirler, hikaye yada masallar, hatta maketler hazırlayabilirdiler. Ama
ne yapacakları hakkında iyice düşünmeliydi ve tam karar vermeliydiler. Öğretmen hazırlık için
onlara iki hafta süre verdi.

Öğrenci Elif öğretmeninden ne tür maket hazırlayabileceklerini sordu.

Öğretmen:

‘Sizin meketiniz çok farklı olabilirler, mesela makavvadan tarihi evler yada gemiler
hazırlayabilirsiniz. Sadece sınıf içinde birbirinize yardım edebilirsiniz yani annebabanızdan yada
büyük kardeşlerinizden yardım alınamaz’ dedi. Böyle ödevi hiç almadılar bu yüzden herkes ve
tabii Emre de çok coşkun oldular.

Emre eve dönmekten sonra hiç televizyon izlemeye başlamadı, sadece nasıl ödev
hazırlayabileceğini düşünüp taşındı. Emre’nin annesi ne olduğunu anlamadı ama Emre’nin
çalışkanlık tarafa böyle değiştiğinden çok hoşlandı.

Bir anda Emre annesine:

‘Anneciğim bana para lazım. Alabilir miyim? Bende çok ilginç yaratıcı bir ödev vardı, ama ben 1
saat düşündükten sonra hala hiç bir şey yapabileceğimi uyduramadım, bu yüzden artık hazır
alacağım ve sınıfa götüreceğim’ dedi.

Annesi:

‘Tamam yavrum, ne tür ödevin vardır?’ sordu.

İlk önce Emre annesine öğretmenin sözlerini iletti ve sonra:

‘Anne bak.Ben gerçekten ne hazırlayabileceğimi hiç tasavur edemiyorum. Ben bir maket ödevim
için alacağım ve okula benim ellerim yapılmış gibi götürüp göstereceğim’ dedi.

Emre söyledikten sonra annesi üzüldü ve Emre’ye:

‘Senin bu ödevi kendin yapmamak için hangi sebeplerin var? Nasıl senin kafana hazır maket
almak ve öğretmenini aldatmak düşünceleri geldi’ diye sordu.
Emre:

‘Peki anne, ama sence nasıl bir maket yapabilirim? Ya maketten başka hiç bir şey
yapmayacağım, çünkü resim yapmayı hiç beğenmem, şiir, öykü yada hikaye yazamayacağım.
Sadece maket kaldı ama böylece onu nasıl hazırlayabirim ki bilmem’ dedi.

Annesi:

‘Bence bu ödevin hedefi kabiliyetlerinizi ortaya çıkarması ile ilgilidir. Eminim ki eğer gayretler
gösterirsen her şey güzel olur. Öğretmeniniz sizine yeter zaman verdi, ayrıca sınıf içinde
birbirinize yardım edebilirsiniz. Eğer birlikte bir maket hazırlarsanız işiniz daha kaliteli olur.
Arkadaşlarla istedikleriniz her gün derslerinizden sonra toplanarak maket yapın’ dedi. Emre
annesinin fikrini beğenmedi ama sonra düşünüp aklını değiştirdi.

Ertesi gün Emre okula gitti ve sınıf arkadaşlarına:

‘Eğer sınıfta inslanlar maket yapmak isteyenler varsa bana katılabilirsiniz çünkü ben de bir
maket yapmak istiyorum’, diye sordu. Onun sözlerinden sonra üç kişi katıldılar.

Dört öğrenci okuldan sonra ortak maket ile birbirine yardım ederek çalışmalarına başladı. Artık
boş vakit televizyona sarf etmedi. Tabii ki bu olay çocuklarını düzenleyip çok fayda verdi.
Sadece ev maketi değil de diğer şeyler düşünüp yapmaya karar verdiler. Tüm işe ev maketi ile
başlayarak sonra diğer maketlerle merakla saldırdılar ve gemi, araba ve çocuk parkı maketleri
yaptılar. Şu anda öğrenciler hem de yeteneklerini ortaya çıkarabildi, hem de meslek için doğru
bir yol açtı, hem de sağlam dostluğu bulundular.

Bütün iş iki hafta sonra bitti. Öğretmen farklı konularda ödevlere bakıp mutlu oldu. Tabii ki
öğrencilerin zor ve özenli iş maketlerinden ile hoşlandı. Bütün öğrenciler tebrik edildi.

Bu ödevden sonra Emre çok değiştirti. Maket yapmak bir hobisi gibi olup onu televizyondan
vazgeçmesine yardım etti. Bazen Emre arkadaşlarıyla birlikte mükemmel şeyler yaptı. Ama onu
mutlu yapan şeyi bulunarak en önemli sonucu aldı.