Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 6

See discussions, stats, and author profiles for this publication at: https://www.researchgate.

net/publication/297683471

CEYHAN NEHRİ ESKİ VE YENİ AĞZINDA SON 70 YILDAKİ KIYI ÇİZGİSİ


DEĞİŞİMİ

Article · February 2016


DOI: 10.17719/jisr.20164216198

CITATION READS

1 801

1 author:

Murat Ataol

23 PUBLICATIONS   59 CITATIONS   

SEE PROFILE

All content following this page was uploaded by Murat Ataol on 23 March 2016.

The user has requested enhancement of the downloaded file.


Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi
The Journal of International Social Research
Cilt: 9 Sayı: 42 Volume: 9 Issue: 42
Şubat 2016 February 2016
www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581

CEYHAN NEHRİ ESKİ VE YENİ AĞZINDA SON 70 YILDAKİ KIYI ÇİZGİSİ DEĞİŞİMİ
COASTLINE CHANGES OF THE OLD AND NEW MOUTH OF CEYHAN RIVER OVER THE LAST 70
YEARS
Murat ATAOL∗

Öz
Ceyhan Nehri 1935 yılında gerçekleşen taşkın sonucu yatak değiştirerek deltanın güney ucundan denize dökülmeye
başlamıştır. Bu nedenle deltanın doğu kesimine sediment iletimi durmuş, yeni nehir ağzı boyunca 1960’lı ve 1970’li yıllarda hızla yeni
bir delta lobu gelişirken nehrin 1935 öncesi kullandığı eski nehir ağzında kıyı erozyonu ile kesintisiz bir gerileme başlamıştır. Ceyhan
Nehri eski ağzı 1946-2014 yılları arasında 1585 metre gerilemiş olup, gerileme hızı 26 m/yıldır. 1984’te işletmeye açılan Aslantaş Barajı,
deltaya en yakın büyük baraj olup deltaya sediment gelişini engelleyen en önemli unsurdur. Bu baraj öncesinde yeni nehir ağzında 53.9
m/yıl hızla kumul gelişimi (1948-1992 yılları arasında denize doğru 2374 metre ilerleme) görülürken baraj sonrasında 30 m/yıl hızla
gerileme süreci (1992-2014 yılları arasında 660 m. kıyı gerilemesi) başlamıştır. Günümüzde deltanın doğu kesimi avülsiyon, güney
kesimi ise barajlar nedeniyle hızlı bir kıyı erozyonu tehdidi altındadır.
Anahtar Kelimeler: Ceyhan Deltası, Ceyhan Nehri, Kıyı Erozyonu, Baraj.

Abstract
Ceyhan River has changed its channel as a result of flooding that occurred in 1935 and directed its water at the southern edge
of the delta. Therefore it stopped transport of sediment in the eastern part of the delta and a continuous decline has began in the old
river mouth. During the 1960s and 1970s has quickly developed a new delta lobe in the new river mouth. Old Ceyhan River mouth
declined 1585 meters between the years 1946-2014. Retreat speed of this area is 26 m/year. Aslantaş Dam is the largest dam near the
delta and the most important factor preventing sediment arrival to the delta. Prior to this dam, dune growth of 53.9 m/year was
observed in the new mouth of river (2374 meters seaward progression between 1948-1992 years). After the dam, a retreat process of 30
m/year (660 m. coastal retreat between 1992-2014 years) began. Today the east of the delta is in serious threat of coastal retreat due to
avulsion and the south of the delta is in same threat due to large dams.
Keywords: Ceyhan Delta, Ceyhan River, Coastal Erosion, Dam.

1. Giriş
Akarsular tarafından taşınıp denize ulaştırılan sedimentin bir bölümü ya da tamamı dalga ve
akıntılarla akarsu ağzından uzaklaştırılmaktadır. Deltaların oluşumu için temel koşul, akarsuların dalga ve
akıntılarla taşınan sedimentten daha fazlasını denize ulaştırmasıdır (Erinç, 1996).
Delta oluşturan ana akarsu kanalları üzerinde inşa edilen barajlar delta gelişiminde olumsuz etkiye
sahiptir. Barajlar, boyutları oranında su ve sediment tutarak akarsuların aşağı çığırlarında hidrolojik ve
morfolojik değişikliklere neden olurlar (Williams ve Wolman, 1984; Petts, 1984; Brandt, 2000). Akdeniz
havzasındaki akarsular üzerine kurulan barajlar da deltalara ulaşan sediment miktarını çok ciddi oranda
azaltmıştır (Anthony vd, 2014). Bu konuda Türkiye kıyılarındaki araştırmalar da hızla artmaktadır (Ozaner,
1993; Hay, 1994; Avcı vd, 2004; Yılmaz, 2005; Uzun, 2005; Turoğlu, 2010; Beyazıt vd, 2014).
Deltalar üzerinde akarsuların yatak değiştirmesi (avülsiyon) sıklıkla karşılaşılan bir olay olup terk
edilmiş akarsu kanalları halen çoğu deltamızda gözlenebilmektedir. Çukurova üzerinde de eski akarsu
yatağı izleri görülmekte olup hem Seyhan Deltası (Gürbüz, 1999) hem de Ceyhan Deltası’nda (Erinç, 1953;
Erol, 2003) bu izlere dayanan delta gelişim araştırmaları bulunmaktadır. Akarsuyun delta üzerinde yatak
değiştirmesi, akarsuyun denize döküldüğü lokalitenin de değişimi anlamına gelmekte, bu durumda terk
edilen eski ağız çevresinde kıyı erozyonunda artış görülebilmektedir. Ceyhan Nehri’nde nispeten yakın bir
dönemde (1935 yılında) gerçekleşen avülsiyonun Ceyhan Deltası kıyılarında yol açtığı değişim, arşiv hava
fotoğrafları ile saptanabilmesi nedeniyle bu konuda iyi bir örnek oluşturmaktadır.
Ceyhan Nehri 21593 km2’lik havza alanına sahip olup 2014 yılı itibariyle nehrin ana kanalı ve yan
kolları üzerinde toplam 14 baraj yer almaktadır. Deltaya en yakın konumda yer alan baraj, 1984 yılında
işletmeye açılan Aslantaş Barajı olup nehrin taşıdığı sediment miktarını azaltan en büyük etken
durumundadır (Şekil 1).


Yrd.Doç.Dr., Çankırı Karatekin Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Coğrafya Bölümü. murat.ataol@gmail.com

- 881 -
Ceyhan Deltası, kuzeydoğu-güneybatı doğrultulu Karataş Eşiği Seyhan Deltası’ndan ayrılmakta
olup yaklaşık 214 km2 alan kaplamaktadır. Güneyinde Ağyatan Lagünü, doğusunda Eşemen ve Avcıali
Gölü olarak adlandırılan daha büyük bir lagün (Akyayan Gölü’nün günümüze ulaşan kısmı), Yumurtalık
Körfezi’ne uzanan kuzey kısmında ise Yapı, Ömer, Darboğaz ve Arapboğazı adlı lagünler yer alır. Deltada
kuzeydoğuya doğru uzanan eski yatak 1935 yılında gerçekleşen taşkın (Erinç, 1953) ile büyük ölçüde terk
edilmiştir. Ceyhan Nehri, bu taşkın sonrası güneye yönelmiş, taşıdığı sedimentlerle 30.9 km2 alana sahip
Akyayan Gölü’nün 17.7 km2’sini (toplam alanının % 57.3’ünü) kara haline dönüştürerek deltanın güney
ucundan denize dökülmeye başlamıştır (Ataol, 2015). Bu nedenle 1993’te 1. derece doğal sit alanı, 1994’te
tabiatı koruma alanı ve 2005’te ramsar alanı olarak koruma statüleri kazanmış olan Ceyhan Deltası’nın doğu
yarısı hızlı bir kıyı gerilemesi tehdidi altındadır.
Bu çalışmada Ceyhan Deltası’nda hem 1935 taşkını ile gerçekleşen avülsiyonun hem de 1980’li
yıllardan itibaren Ceyhan Havzası’nda inşa edilen büyük barajların deltadaki kıyı çizgisi değişimi üzerine
olan etkilerinin ortaya konması hedeflenmiştir.

Şekil 1: Ceyhan Havzası ve Ceyhan Deltası


2. Malzeme ve Yöntem
Ceyhan Nehri eski ve yeni ağzında kıyı çizgisi değişimlerini haritalamak için Harita Genel
Komutanlığı arşivlerinden Ceyhan Deltası’nın 1948, 1953, 1973, 1994 ve 2009 yıllarına ait hava fotoğrafları ile
2013-2014 yıllarına ait WorldView-2 (Google Earth) görüntülerinden faydalanılmıştır. Hava fotoğrafları
ArcMap 10 yazılımı ile alanın 1:25000 ölçekli topografya haritalarını altlık olarak kullanmak suretiyle
Universal Transverse Mercator projeksiyonunda 36. zon parametrelerine göre rektifiye edilmiştir. Kıyı
sınırları CBS ortamında manuel olarak sayısallaştırılarak uzunluk ve alan ölçümleri yapılmıştır. Kıyı çizgisi
değişimlerine ait hesaplamalar hava fotoğraflarının çekildiği dönemler baz alınarak yapılmış, bulgular
avülsiyon sonrası ve büyük barajlar sonrası olarak iki grupta incelenmiştir. Ceyhan Nehri’nin akım ve
taşınan sediment miktarlarının belirlenmesinde ise deltanın yaklaşık 30 km kuzeyinde bulunan EİE Genel
Müdürlüğü’ne ait 2004 nolu akım gözlem istasyonunun verileri kullanılmıştır.
3. Bulgular
3.1. Avülsiyon Sonrası
Ceyhan Deltası’nın 1935 yılındaki yatak değişimi sonrasındaki durumu ilk olarak 1948 yılına ait
hava fotoğraflarından görülebilmektedir. Bu hava fotoğraflarında Ceyhan Nehri’nin güneye yöneldiği,
taşıdığı sedimentlerle bir lagün (Akyayan Gölü) üzerinde 7.5 km genişliğinde bir krevas yelpazesi
- 882 -
oluşturarak (Ataol, 2015) deltanın güney ucundan denize döküldüğü görülmektedir. Ceyhan Nehri’nde
deltaya yakın konumda akım-sediment ölçümleri 1965 yılında başlamıştır. Ceyhan Nehri’nin üzerinde
büyük barajlar kurulmamış dönemdeki (1984 öncesi) taşıdığı sediment miktarı ortalama 19795 ton/gün olup
bu malzemenin çok büyük kısmı yeni oluşan yatak üzerinden taşınmaktadır.
Ceyhan Nehri’nin yeni ağzında 1948’den 1953 yılına kadar geçen 5 yıllık süreçte 320 m. uzunluğa
varan ve 467600 m2 alan kaplayan yeni kumul gelişimi görülmektedir (Şekil 2). Deniz akıntısının kuzeydoğu
yönlü olması kumul birikiminin nehir ağzının doğu kısmında daha fazla olmasına yol açmıştır. Yine de bu
gelişim sonraki dönemlerde oluşan kumul alanlarına oranla çok sınırlı kalmıştır. Bunun nedeni nehrin
taşıdığı malzemenin öncelikle nehir ağzında deniz seviyesi altında birikmeye başlamasıdır. Bu birikim yatak
değişimi ile başlamış olup deniz tabanının dolması 1960’lara kadar sürmüştür. 1948-1953 döneminde eski
Ceyhan Nehri ağzında ise geri çekilme gözlenmemiş olmakla birlikte 212.750 m2’lik bir alan kaybı tespit
edilmiştir. Bu süreçte eski ağızda kıyı gerilemesi görülmemesi, Ceyhan Nehri’nde 1935’te gerçekleşen yatak
değişimine rağmen taşıdığı su ve sedimentin bir bölümünü halen eski yatağında taşımakta olmasıyla
bağlantılıdır (Şekil 3).
Ceyhan Nehri’nin yeni ağzında 1953’ten 1973 yılına kadar geçen 20 yıllık süreçte ise 1784 m.
uzunluğa varan ve 3.196.331 m2 alan kaplayan yeni kumul gelişimi görülmektedir. Bu durum nehir ağzı
önündeki deniz tabanını dolması ile birlikte 1960’lı ve 1970’li yıllarda yeni delta lobunun hızla geliştiğini
göstermektedir (Şekil 2). Eski Ceyhan Nehri ağzında ise 745 metrelik geri çekilme ile 780.036 m2’lik bir alan
kaybı tespit edilmiştir. Eski nehir yatağının terk edilmesi ile birlikte en hızlı erozyon süreci bu dönemde
yaşanmıştır. Nehir ağzının kuzeyindeki lagünel alanın önemli bir bölümü de kaybedilmiş olup, nehir
ağzının da kumullarla kapandığı görülmektedir (Şekil 3).

Şekil 2. Ceyhan Nehri yeni ağzında yıllara göre kıyı çizgisi değişimi
3.2. Büyük Barajlar Sonrası
Havza'da inşa edilen ilk büyük baraj, Aslantaş Barajı olup 1984 yılında işletmeye açılmıştır. Bu
tarihten sonra Ceyhan Nehri’nin taşıdığı sediment miktarı çok ciddi oranda düşmüştür (Şekil 4). 1989
yılında Menzelet, 1991’de Sır, 1999’da Berke, 2000’de Suçatı, 2001’de Kılavuzlu Barajı, 2006’da Ayvalı, 2013
yılında ise Kandil, Sarıgüzel ve Adatepe barajları işletmeye açılmıştır. (Havzada ilk olarak 1971’de
Kesiksuyu Barajı, 1972’de Kozan ve Kartalkaya barajları işletmeyi açılmış olsa da bu barajlar nehrin yan
kollarına kurulmuş küçük hacimli barajlardır). Büyük barajların kurulmasından sonraki süreçte akım
miktarında azalma görülürken taşınan sediment miktarındaki azalma çok daha belirgindir. 1984-2005
dönemi verilerine göre nehrin taşıdığı sediment miktarı 4879,7 ton/gün seviyesine inmiştir. Bu miktar baraj
öncesi dönemde ölçülen miktarın %24,65’ine karşılık gelmektedir.
Ceyhan Nehri’nin yeni ağzında 1973’ten 1992 yılına kadar geçen 19 yıllık süreçte 270 m. uzunluğa
varan ve 1.402.790 m2 alan kaplayan yeni kumul gelişimi görülmekle birlikte bu gelişimin 1984 yılı öncesine
ait olması kuvvetle muhtemeldir. Eklenen kumulların önemli bir bölümünün seviye kaybedip bataklık alana
dönüştüğü de hava fotoğraflarında görülmektedir. 1992’den 2009 yılına kadar geçen 17 yıllık süreçte bu kez

- 883 -
gerileme başlamış ve daha önce oluşan kumullarda 520 m.lik gerileme ve 870.012 m2 alan kaybı görülmüştür
(Şekil 2).
Eski Ceyhan Nehri ağzında ise 1973’ten 1992 yılına kadar 460 m.lik geri çekilme ile 341.428 m2’lik bir
alan kaybı tespit edilmiştir. 1992’den 2009’a kadar geçen sürede ise 290 m.lik geri çekilme ile 352.471 m2’lik
bir alan kaybı tespit edilmiştir.

Şekil 3. Ceyhan Nehri eski ağzında yıllara göre kıyı çizgisi değişimi (Deltanın bu alanında 1948 yılına ait hava fotoğrafı
bulunmamaktadır. Bu alan için Bal (1984)’ın yüksek lisans tezinde yer alan ABD tarafından 1946’da çekilmiş hava fotoğrafı
kullanılmıştır.)

Şekil 4: Ceyhan Nehri’nin 1965-2005 yılları arasındaki akım (Q) ve süspanse sediment (Qs) miktarları (Kaynak: 2004 nolu EİE
Akım Gözlem İstasyonu (EİE, 2000 ve 2006))
Sonuç
1935 avülsiyonu ile deltanın doğu kesimine sediment iletimi durmuş, yeni nehir ağzı boyunca
1960’lı ve 1970’li yıllarda hızla yeni bir delta lobu gelişirken nehrin 1935 öncesi kullandığı eski nehir ağzında
avülsiyon sonrası dalga erozyonu ile kesintisiz bir gerileme başlamıştır. Ceyhan Nehri eski ağzı 1946-2014
yılları arasında 1585 metre gerilemiş olup, gerileme hızı 26 m/yıldır. 1984’te işletmeye açılan Aslantaş Barajı,
deltaya en yakın büyük baraj olup deltaya sediment gelişini engelleyen en önemli unsurdur. Bu baraj
öncesinde yeni nehir ağzında 53.9 m/yıl hızla kumul gelişimi (1948-1992 yılları arasında denize doğru 2374
metre ilerleme) görülürken baraj sonrasında 30 m/yıl hızla gerileme süreci (1992-2014 yılları arasında 660 m.
kıyı gerilemesi) başlamıştır. Böylece yeni nehir ağzında yatak değişimi ile birlikte gelişen yeni delta lobu,
baraj etkisiyle tekrar kaybedilmeye başlanmıştır.
Günümüzde deltanın doğu kesimi avülsiyon, güney kesimi ise barajlar nedeniyle hızlı bir kıyı
gerilemesi tehdidi altındadır. Deltanın doğu kesimi 1. derece Doğal Sit alanı, Tabiatı Koruma Alanı ve

- 884 -
Ramsar Alanı olarak koruma statülerine sahiptir ve bu alanın uzun vadede kaybedilmemesi için avülsiyon
başlangıç noktasına regülatör benzeri bir yapı kurularak Ceyhan Nehri eski yatağına da su verilmesi
gerekmektedir.
KAYNAKÇA
ANTHONY, Edward J., MARRINER, Nick, MORHANGE, Christophe (2014). “Human influence and the changing geomorphology of
Mediterranean deltas and coasts over the last 6000 years:From progradation to destruction phase?”. Earth-Science Reviews 139, 336-361
ATAOL, Murat (2015). “A crevasse splay induced avulsion on the Ceyhan Delta”, Sosyal Araştırmalar Dergisi 8(41):675-681.
AVCI, Kerem M., ERKAL, Tevfik, SAN , B. Taner (2004). "Practical Detection of Coastline Changes of Yeşilırmak Delta Using Remote
Sensing and GIS Techniques, Northern Turkey", Proceedings of International Symposium on Earth System Sciences, Istanbul - Turkey,
September, 8 - 10, 2004, 363 – 370
BAL, Yılmaz (1984). Doğu Akdeniz kıyı çizgisi değişimleri, Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Adana, Yüksek Lisans Tezi, 67 s
(yayımlanmamış).
BEYAZIT, Işık, ÖZTÜRK, Derya, KILIÇ, Fatmagül (2014). “Kızılırmak Deltası Kıyı Çizgisinin Zamansal Değişimi”, 5. Uzaktan Algılama-
CBS Sempozyumu (Uzal-CBS 2014), 14-17 Ekim 2014, İstanbul
BRANDT, S. Anders (2000). “Classification of geomorphological effects downstream of dams”, Catena 40, 375–401.
EİE (Elektrik İşleri Etüd İdaresi Genel Müdürlüğü) (2000). Türkiye Akarsularında Süspanse Sediment Gözlemleri ve Sediment Taşınım
Miktarları, Elektrik İşleri Genel Müdürlüğü, Yayın No: 20 – 17, Ankara.
EİE (Elektrik İşleri Etüd İdaresi Genel Müdürlüğü) (2006). Türkiye Akarsularında Süspanse Sediment Gözlemleri Yıllığı (31.12.2005), Elektrik
İşleri Etüd İdaresi Genel Müdürlüğü, Ankara.
ERİNÇ, Sırrı (1996). Jeomorfoloji-I (Genişletilmiş 4. Basım), Öz Eğitim Yayınları, (15).
ERİNÇ, Sırrı (1953). “Çukurova’nın alüvyal morfolojisi hakkında”, İstanbul Üniversitesi Coğrafya Enstitüsü Dergisi 3 (4), 149-159.
EROL, Oğuz (2003). “Ceyhan Deltasının Jeomorfolojik Evrimi”, Ege Coğrafya Dergisi 12, 59-81.
GÜRBÜZ, Kemal (1999). “An example of river course changes on a delta plain: Seyhan Delta (Cukurova plain, southern Turkey)”,
Geological Journal, 34(1‐2), 211-222.
HAY, B. J. (1994). “Sediment and water discharge rates of Turkish Black Sea rivers before and after hydropower dam construction”,
Environmental Geology, 23(4), 276-283.
OZANER, F. Sancar (1993). Anamur-Kazanlı (Mersin) ve Samandağ (Antakya) Kıyıları’nda Kıyı (Plaj) Erozyonunun Araştırılması. Tubitak
Proje No: DEBAG–62. Ankara
PETTS, Geoffrey E. (1984). “Sedimentation within a regulated river”, Earth Surface Processes and Landforms 9, 125–134.
TUROĞLU, Hüseyin (2010). “Kızılırmak Deltası ve Yakın Çevresinin Jeomorfolojik Özellikleri ve İnsan Yaşamındaki Etkileri”, Anadolu
Araştırmaları, 19/1
WILLIAMS, Garnett P., WOLMAN, M. Gordon (1984). Downstream effects of dams on alluvial rivers. U.S. Geological Survey Professional
Paper 1286, 1 – 61 (Washington, D.C.).
UZUN, Ali (2005). “Samsun İli Kıyılarında Antropojenik Değişmeler”, TURQUA Türkiye Kuvaterner Sempozyumu V, İstanbul Teknik
Üniversitesi, Avrasya Yerbilimleri Enstitüsü, 02-05 Haziran 2005, s. 183-190
YILMAZ, Cevdet (2005). “Kızılırmak Deltasında Meydana Gelen Erozyonun Coğrafi Analizi”, TURQUA Türkiye Kuvaterner Sempozyumu
V, İstanbul Teknik Üniversitesi, Avrasya Yerbilimleri Enstitüsü, 02-05 Haziran 2005, s. 227-234.

- 885 -

View publication stats

You might also like