M.Yab.

Dil 2 ÖDEV2

-Bu word dosyanıza hazırladığınız cevaplarınızı yazınız

- makalenizin cevaplarına kaynak olan pdf biçimindeki makalenizin ilgili kısımlarını sarı renk ile
boyayıp

her iki dosyayı (pdf makale ve Word dosyanız) kendi yükleme noktanıza yükleyiniz.

Makale ile ilgili aşağıdaki soruları cevaplandırıp cevabınıza kaynak olan bilgileri pdf makaleniz
üzerinde boyayıp gösteriniz.

Adı Soyadı: Alaattin Murat Yangın No: 251220171021

1-Bu makalenin en uygun Türkçe başlığını yazınız.

BAZI FENOLİK BİLEŞİKLER VE HÜMİK ASİT KULLANILARAK GÜBRELEMENİN MERCANKÖŞK

BİTKİLERİNE ETKİSİ BÖCEK VE AKAR İSTİLASINA DUYARLILIK VE BİTKİ ÖZELLİKLERİ

2-Bu çalışmanın amacı nedir?

Bazı fenolik şelat bileşiklerinin (hümik asit, potasyum benzoat ve Salisilik asit) üç düzeyde etkisini
araştırmak (1.0 gm., 1.5 g gmm. ve 2.0 gm. / L) mercanköşk bitkilerinin Aphis gossypii Glover,
Thrips tabaci Lind., ve Tetranychus urticae Koch enfeksiyonuna duyarlılığının yanı sıra verim,
büyüme özellikleri ve uçucu yağ içeriğini araştırılması.

3-Salisilik asiti ve humik asitin makalede belirtilen önceki çalışmalara göre bitki üzerindeki etkilerini
yazınız.

Hümik asit, bitki büyümesini iyileştirmek ve artan sürgün ve kök büyümesi ile birlikte stres
toleransını arttırmak için hormon seviyesini ayarlamak için organik gübre ve büyüme düzenleyicisi
olarak kullanılabilir (Nardi ve diğerleri, 2002). Said-Al Ahl ve ark., (2016) bitki boyu, dal sayısı ve
dereotu yağının hümik asit ile önemli ölçüde arttığını belirtmiştir. Khazaie ve diğerleri, (2011)
hümik asit, bitkisel büyüme, yaprak biyokütlesi ve uçucu yağ üretimi üzerinde büyük etki
göstermiştir. 300 ml / L'deki hümik asit, işlenmemiş bitkilere kıyasla en yüksek toprak üstü, yaprak
biyokütlesi ve uçucu yağ üretimi ile sonuçlanmıştır. Serafimov ve Golubinova (2015), Lactuca sativa
L.'de potasyum sorbat kullanıldığında fide uzunluğunun azaltılmasının en büyük olduğunu fark etti.
El-Khateeb ve ark.,(2010) Calia secundiflora bitkileri üzerinde, hümik asitin yaprak uygulamasının
kontrolle karşılaştırıldığında bitkinin N, P ve K içeriklerinin önemli bir etkisi olduğunu belirtmiştir.

Ayrıca salisilik asidin biyolojik ve antibiyotik streslerine karşı bitki direncini arttırdığı
bildirilmiştir Sawada ve diğerleri, (2006). Salisilik asidin, bitkilerdeki toksik iyonların
birikmesini ve sızmasını azalttığı doğrulanmıştır (Krantev ve diğerleri, (2008) ve Zhou ve
diğerleri, (2009). Salisilik asidin, bitkilerdeki toksik iyonların birikmesini ve sızmasını
azalttığı doğrulanmıştır (Krantev ve diğerleri, (2008) ve Zhou ve diğerleri, (2009). Stevens
ve Senaratna (2006) salisilik asidin, 200 mm'de domates saplarının ortalama büyüme hızını
önemli ölçüde arttırdığı bildirilmiştir. Bayat ve ark., (2012) salisilik asidin ekzojen olarak
uygulanmasının, Calendula officinalis'te sürgün, taze ve kuru ağırlıkların arttığını ortaya
koymuştur. Abdol Rahman ve diğerleri, (2013) en düşük salisilik asit konsantrasyonlarının
(0.01 ve 0.1 mM), bitki boyu, dal sayısı ve kimyonun uçucu yağ veriminde önemli ölçüde
artışa neden olduğunu belirtmiştir.
4- Bu bitkinin uçucu yağı ana bileşenleri nelerdir ve hangi alanlarda kullanılır?

Mercanköşk yağının ana bileşenleri a-Pinen, β-Pinen, limonen, 1.8 cineole, linalool, terpinene-4-ol,
α-Terpinene, Linalil asetat ve öjenoldür, bu bileşenlerin bazıları kozmetiklerin kokusu için kullanılır
ve diğerleri D-limonen ve Linalool gibi farmasötiklerin lezzetlendirilmesi için kullanılır (Ostas ve
diğerleri, 2001).

5- Doğal ürünlerin böcek mücadelesindeki önemi nedir?

Pestisitlerin aşırı kullanımından kaynaklanan çevre sorunları son yıllarda hem bilim adamları hem
de halk için endişe konusu olmuştur. Sentetik böcek öldürücülerin yaygın kullanımı, tozlaşan
böceklerin yok edilmesinin yanı sıra parazitler ve zararlıların yırtıcıları gibi faydalı türlerin yok
edilmesine bağlı olarak biyolojik dengesizliğe yol açar (Koul ve ark., 2008). Doğal bitkisel ürünlerin
ve bitki türevlerinin, biyoaktif kimyasalların zengin kaynaklarını oluşturdukları için günümüzde
böcek kontrolü için alternatif birer maddedirler. Genellikle böcek türlerine karşı aktiftirler. Toksik
olmayan ürünlere biyolojik olarak parçalanabilirler, bu yüzden birçok araştırmacı böcek ilacı olarak
kullanmak için zehir olarak kullanmak için araştırma başlattı. (El-Shazly ve Hussien, 2004 ve Prows
ve ark., 2006).