Professional Documents
Culture Documents
FİHRİSTİ
FİHRİSTİ
FİHRİSTİ
İman Ve Küfür Muvazeneleri
Takdim
Bediüzzaman Said Nursî
Mühim Bir Suale Cevap
BİRİNCİ SÖZ
Besmelenin anlam ve önemi. Çeşitli varlıkların dilinde besmele. Allah'ın adını anmak ve Onun
adıyla hareket etmek neler kazandırır?
İKİNCİ SÖZ
İnananların ve inkâr edenlerin bakış açıları arasında bir karşılaştırma. Cennet hayatını insan bu
dünyada yaşamaya başlayabilir mi?
ÜÇÜNCÜ SÖZ
Allah'a kulluk görevlerini yerine getiren ve getirmeyenler arasında bir karşılaştırma. Tevekkülün
tanımı ve kazandırdıkları.
DÖRDÜNCÜ SÖZ
Namaz kılan ve kılmayanların kazanç ve kayıpları arasında bir karşılaştırma. Bir saatlik ibadetle
günün yirmi dört saatini ibadet haline getirmenin yolu.
BEŞİNCİ SÖZ
Dünya işleri namaza engel olabilir mi? Rızk için çalışmak ne zaman ibadet olur, ne zaman ibadete
engel teşkil eder?
ALTINCI SÖZ
"Allah, inananlardan, mallarını ve canlarını, Cennet karşılığında satın almıştır" mealindeki âyetin
bir açıklaması. Yetenek ve organlarımızın Allah için nasıl kullanılabileceğine dair pratik örnekler.
YEDİNCİ SÖZ
Namaz kılmaya ve büyük günahlardan kaçınmaya dair. Sabır, tevekkül, şükür, kanaat nedir?
Allah'tan korkmak nasıl olur?
SEKİZİNCİ SÖZ
"Fenalığı kendinden, iyiliği Allah'tan bil" mealindeki âyetin bir açıklaması. İnananların ve
inanmayanların dünya hayatındaki kazanç ve kayıplarına dair bir karşılaştırma.
ON İKİNCİ SÖZ
Kur'ân ile din dışı felsefe arasında bir karşılaştırma ve Kur'ân'ın bütün kelâmlar üzerindeki yeri.
İkinci Esas: Kur'ân ve felsefenin, bireylerin hayatı üzerindeki etkileri.
Üçüncü Esas: Kur'ân ve felsefenin toplum hayatı üzerindeki etkileri.
ON YEDİNCİ SÖZ
Dünyadaki ölüm ve ayrılıklar, her şeyi kuşatan bir rahmetle nasıl açıklanabilir?
Kalbe Farisî olarak tahattur eden bir münacat: Dünyanın faniliğine dair bir nazım: önce
gafletle bakış ve yakınma, sonra tevekkülle sükûna eriş.
BİRİNCİ LEM'A
Hz. Yunus'un (a.s.) kıssası anlatılarak, her insanın dünya ve âhiret hayatı için nefsiyle karşı karşıya
kaldığı mücâdeleyi açıklar.
Lemeattan
Asâ-yı Mûsâ
Asâ-yı Mûsâ
Allah'a iman ile tevhid mertebeleri hakkında müjdeli ve şifalı tesellilerin beyanı ile "Allah'tan
başka ilâh yoktur" hükmünü ispat eder. İki makam ve mukaddimeden oluşuyor.
Birinci Makam: Kelime-i Tevhid'deki müjdeleri açıklar.
Evrende Allah'ı tanıtan san'at eserleri; bunlardaki birlik tecellîlerini ve san'at inceliklerini çözmenin
ve tahkikî bir imanı kazanmanın yolları.
Birinci Makam: Dünyada olup biten sıradan olayların ardındaki olağanüstülüklere dikkati
çeken bir temsil.
Birinci burhan: Ağaçların yaratılış ve yaşayışındaki olağanüstülük ve birlik tecellîsi.
İkinci burhan: Tohumlardaki ve canlıların yaratılışındaki olağanüstülük ve birlik
tecellîsi
Üçüncü burhan: İnsan ve hayvanların yaratılış ve yaşayışındaki olağanüstülük ve
birlik tecellîsi.
Dördüncü burhan: Ağaçların çevre ile ilişkilerindeki olağanüstülük ve birlik tecellîsi.
Beşinci burhan: Ağacın sonucu olan meyve ile evrenin sonucu olan insanın,
üzerlerindeki san'atla bir San'atkâra işareti.
Altinci burhan: Bahar ve yaz mevsimindeki değişikliklerde görünen olağanüstülük
ve birlik ve kudret tecellîsi.
Yedinci burhan: Varlıklar arasındaki yardımlaşma ve dayanışmada görünen
olağanüstülük ve birlik tecellîsi.
Sekizinci burhan: Bütün varlıkların yaratılış ve işleyişinde rol alan hava, su, ışık,
toprak gibi unsurların yerine getirdiği görevlerdeki olağanüstülük ve birlik
tecellîsi.
Dokuzuncu burhan: Bütün eserlerin sahibi ve san'atkârı olarak birtek zatı tanımanın
kolaylığı.
Onuncu burhan: Varlıkların gelip geçmesinde, onları değiştirenin değişmezliğini
gösteren işaretler.
On birinci burhan: Hz. Muhammed'in (a.s.m.) getirdiği haberlerin, evrendeki
varlıklar tarafından doğrulanması.
On ikinci burhan: Kâinat Yaratıcısı hakkında Kur'ân'ın verdiği haberler.
LEM’ALAR
BİRİNCİ LEM'A
Hz. Yunus'un (a.s.) kıssası anlatılarak, her insanın dünya ve âhiret hayatı için nefsiyle karşı karşıya
kaldığı mücâdeleyi açıklar.
İKİNCİ LEM'A
Hz. Eyyûb'un (a.s.) duasını anlatan âyet-i kerimenin bir tefsiri olup, musibet ve hastalıklara karşı
sabrın önemini açıklar, asıl musîbetin küfür ve sapıklık olduğunu ispat eder.
Birinci Nükte: Hz Eyyûb'un (a.s.) maddî hastalıklarına karşılık bizim ahiret hayatımızı
tehdit eden manevî hastalıklarımız, günahlarımız olduğunu anlatır.
İkinci Nükte: Musibet ve hastalıklardan insanların şikâyete hakkı olmadığı anlatılır.
Üçüncü Nükte: Musibetin kısa zamanı nasıl uzun zamana dönüştürdüğü îzâh edilir
Dördüncü Nükte: Sabır kuvveti dağıtılmazsa her musibete yetebilir.
Beşinci Nükte: Üç meseledir.
Birinci mesele: Asıl musibet dine gelen musibettir.
İkinci mesele: Maddî musibetler büyük görülürse büyür, küçük görülürse küçülür.
Üçüncü mesele: Bu zamanda musibet, bir lütf-u İlâhîdir.
Hatime: Musibetler ve elemler insan makinesinin çarklarını harekete geçirir.
ÜÇÜNCÜ LEM'A
Bekà için yaratılan ve bekàya aşık olan insan ruhunun, Cenâb-ı Hakka karşı hakikî görevini
bilmekle, hem dünyada, hem de ebedî hayatında huzur ve saadeti kazanacağını açıklayan bir
tefsirdir.
Birinci Nükte: Fâni sevgililerden alâkayı kesmek ve onları terk etmeye dairdir.
İkinci Nükte: İnsan bekàya aşıktır, onun için Bâkî'ye alâka peyda etmek ve isimlerine
yapışmak en önemli görevdir.
Üçüncü Nükte: Fâni, kısa, faydasız ömrü, baki, uzun faydalı yapmanın çaresi anla-tılır.
DÖRDÜNCÜ LEM'A
Ehl-i Sünnet ve Cemaat ile ehl-i Şia olan Alevîler arasındaki meselelerin hakikatini açıklar.
Birinci Nükte: Peygamber Efendimizin (a.s.m.) ümmetine karşı olan eksiksiz şefkât ve
merhameti anlatılır.
İkinci Nükte: Peygamber Efendimizin (a.s.m.) Hz. Hasan ve Hüseyin'e (r.a.) olan sevgisi
küllîdir.
Üçüncü Nükte: Peygamber Efendimiz Âl-i Beytin İslâm'a yapacağı büyük hizmete karşılık
bizden onlara sevgi göstermemizi istiyor
Dördüncü Nükte: Şialarla, Ehl-i Sünnet arasındaki anlaşmazlığı kaldıracak bir îzâh
İkinci Makam: 11. Lem'a olarak te'lif edilmiştir
BEŞİNCİ LEM'A
On Birinci Lem'aya dahil edilmiş olduğundan ayrıca te'lif edilmemiştir
ALTINCI LEM'A
Yirmi Dokuzuncu Lem'ada Arapça olarak telif edilmiş olup, bu Lem'a boş kalmıştır
YEDİNCİ LEM'A
Fetih Sûresinin son üç âyetinin bir tefsiri olup, Kur'ân'ın mu'cizeliğini gösterir şekilde, geleceğe dair
verdiği haberleri anlatır
Birincisi: Mekke Fethini haber verir.
İkincisi: Hudeybiye antlaşmasının dış görünüş itibariyle İslâm aleyhinde, gerçekte ise
lehinde olduğunu belirtir.
Üçüncüsü: Hz. Peygamber (a.s.m.) ve Ashabının Kâbe'yi emniyet içinde tavaf edeceklerini
belirtir.
Dördüncüsü: İslâm'ın bütün dinlere galebe çalacağı anlatılır.
Beşincisi: Peygamber Efedimizden (a.s.m.) sonra gelecek halifelerin özelliklerini haber
verir.
Altıncısı: Tevrat'ın Sahabeye işaretleri anlatılır.
Yedincisi: İncil'in Sahabe hakkındaki haberlerini anlatır.
Bir tetimme: Fetih Sûresinin son âyetinin haberini teyit eden âyet-i kerimenin îzâhıdır.
Birinci Nükte: Kur'ân sarih mânâsıyla olduğu gibi işarî mânâsıyla da hakikat ifade eder.
İkinci Nükte: İnsanlık içinde doğru yoldan ayrılmayan beş taifeyi ele alır. Peygamberler,
sıddıklar, şehidler, salihler, tabiinler ve onların reislerini anlatır.
Hatime: Bu tetimmeye ikinci bir îzâh. Hz. Hasan'a (r.a.) beşinci halife olarak işaret eden
âyeti ele alır. Bismillâhın ebced hesabıyla sırlarını açıklar.
SEKİZİNCİ LEM'A
Hûd Sûresi 105. ve 112. âyetlerinin tefsiri mâhiyetinde olan bu risâle, Gavs-ı Âzam Abdülkadir
Geylanî'nin kerâmet-i gaybiyesiyle Kur'ân'ın esrârına âit olan Risale-i Nur'un makbuliyetini
gösterir ve bu zamanın Kur'ân hizmetkârlarına işaretle beraber onların mânevî güçlerini ve
şevklerini artıran, sıkıntılarını gideren lem'adır.
DOKUZUNCU LEM'A
Üç önemli sorunun cevabında ruha ait bir meseleyi, ilm-i cifirle ilgili açıklamaların yalnız bir
işaretle bırakılmasının hikmetini ve Vahdetü'l-Vücud meselesini açıklar ve ispat eder.
Birinci Sualiniz: Hulûsi'nin nesebi hakkında bir açıklama.
Senin İkinci Sualinin Hülasası: Ruh ve Vahdet-i Vücudla ilgili ince bir mesele.
Üçüncü Sualiniz: İlm-i cifirle ilgili bir ders.
Dördüncü Sualiniz: Hz. İsa'nın (a.s.) babasız yaratılışı hakkında bir îzâh.
MUHYIDDIN-I ARABÎ HAKKINDAKI SUALIN CEVABINA ZEYLDIR.
Birinci Nükte: Vahdet-i Vücud meşrebine girmeye sebep olan konuları açıklar.
ONUNCU LEM'A
Kur'ân hizmetinde bulunan Nur talebelerinin yanlış ve hatâlarına mukabil yedikleri şefkat
tokatlarını anlatır.
Birincisi: Üstad kendisinin tokadını anlatır.
İkincisi: Öz kardeşi Abdülmecid'in tokadını anlatır.
Üçüncüsü: Hulûsi Beyin tokadını anlatır.
Dördüncüsü: Muhacir Hafız Ahmed'in tokadını anlatır.
Beşincisi: Hakkı Efendidir.
Altıncısı: Bekir Efendidir.
Yedincisi: Şamlı Hafız Tevfik'tir.
Sekizincisi: Seyrânî'dir.
Dokuzuncusu: Büyük Hafız Zühtü'dür.
Onuncusu: Hafız Ahmet'tir.
On Birincisi: Rızası olmadığı için yazılmadı.
On İkincisi: Muallim Galip'tir.
On Üçüncüsü: Hafız Halid'dir.
On Dördüncüsü: Üç Mustafa'nın ayrı ayrı tokatlarıdır.
ON BİRİNCİ LEM'A
Sünnet-i Seniyenin ve ona uymanın önemini anlatır.
Birinci Nükte: Ümmetin bozulduğu bir zamanında Sünnete sarılmanın önemi belirtilir.
İkinci Nükte: İmam-ı Rabbanî'den Sünnetin önemine ait bir sözü açıklar.
Üçüncü Nükte: Üstad Bediüzzaman bizzat kendini misal alarak Sünnetin kendi
hayatındaki etkisini anlatır.
Dördüncü Nükte: Üç mühim cenazenin başında Üstadın tefekkürü.
Beşinci Nükte: Allah'a muhabbetin yolunun Habibullahtan geçtiğinin îzâhı.
Altıncı Nükte: Sünnet-i Seniyenin mertebelerinin îzâhı.
Yedinci Nükte: Sünnet-i Seniyenin edeb oluşunun îzâhı.
Sekizinci Nükte: Sünnet-i Seniyenin maddî mânevî hastalıklara karşı hikmetleri
Dokuzuncu Nükte: Sünnete tümüyle uymak olmasa da niyet, kast ile taraftar olunması
gerekir.
Onuncu Nükte: Allah'a muhabbetin, Habibullaha tabi olmak suretiyle olacağını îzâh
eder.
Birinci nokta: İnsanın yaratılışındaki muhabbet ve gayesi.
İkinci nokta: Allah'a muhabbet, Sünnete uymayı gerekli kılar.
Üçüncü nokta: Cenâb-ı Hakkın merhameti ve sevgisi sonsuzdur.
On Birinci Nükte: Üç meseledir.
Birinci mesele: Sünnet-i Seniyenin kısımlarını anlatır.
İkinci mesele: Sünnete önem vermeyenlerin bedbahtlığı nazara verilir.
Üçüncü mesele: Efendimizin (a.s.m.) bütün hallerinde ifrat ve tefritten uzak
istikamet üzere oluşu anlatılır.
ON İKİNCİ LEM'A
İlim adamları tarafından eleştirilen, astronomi ile ilgili bazı âyetler tefsir edilir.
Birinci Nükte: İki noktadır.
Birinci nokta: Rızkın doğrudan Allah'ın elinde oluşu anlatılır.
İkinci nokta: Mantıkta imkânın çeşitleri nazara verilir.
Birinci mesele-i mühimme: Gökler gibi yerin de yedi tabaka oluşu îzâh edilir.
İkinci mesele-i mühimme: Göklerin yedi tabaka oluşu ispat edilir.
ON ÜÇÜNCÜ LEM'A
Şeytanların ve çirkinliklerin kâinatta yaratılmasının hikmetini ve şeytana karşı Allah'a sığınmanın
önemini tefsir eden bir risâledir.
Birinci İşaret: Şeytan taraftarlarının çoğu kez hakikat ehline galip gelmelerinin sırrı nedir?
İkinci İşaret: Sırf kötülük olan şeytanların yaratılıp mü'minlere musallat edilmesi ve bu
yüzden Cehenneme düşülmesi İlâhî rahmetle nasıl bağdaşır?
Üçüncü İşaret: Kur'ân'da ehl-i dalâletten aşırı şikâyet edilmesinin hikmeti anlatılır.
Dördüncü İşaret: Şer tahrip, hayır tamirdir.
Beşinci İşaret: Şeytanların işi tahrip olduğundan, az işle büyük zarar verirler.
Altıncı İşaret: Şeytan vesvese verir, küfrün hayalini, tasdikle karıştırır.
Yedinci İşaret: Şerrin icadını Allah'a vermeyen Mutezile görüşünün hatâ olduğunu izah
eder..
Sekizinci İşaret: İki kısım küfür ve dalâlet olduğunun îzâhı.
Dokuzuncu İşaret: Ehl-i imanın, ehl-i dalâlete mağlup düşmelerinin hikmeti nedir?
Onuncu İşaret: İblisin en mühim desisesi kendini inkâr ettirme hilesidir. Buna karşı ne
yapılması gerekir.
On Birinci İşaret: İnsanların isyanları kâinat unsurlarını kızdırıp harekete geçiriyor.
On İkinci İşaret: Dört sual ve cevaptır.
Birinci sual: Sınırlı bir hayat ve sınırlı günahlara karşı ebedî Cehennem adalet mi?
İkinci sual: Cehennem amellerin cezası, Cennet fazl-ı İlâhî olduğunun îzâhı
üçüncü sual: Neden kötülük bir yazılırken, iyilik on ve bin yazılır?
Dördüncü sual: Dalâlet ehlinin hak ehline bazen galip gelmesinin sırrı nedir?
On Üçüncü İşaret: Üç noktadır.
Birinci nokta: Şeytan, bir olan Allah'ın yalnız kendisi atomlardan yıldızlara kadar
kâinatı nasıl idare ettiğini sorup imâna şüphe vermek istiyor.
İkinci nokta: Şeytan, insana kusurunu itiraf ettirmez.
Üçüncü nokta: Şeytan, bir mü'minin bir kusuru ile tüm iyiliklerini örttürür.
ON DÖRDÜNCÜ LEM'A
Birinci Makamında "dünyanın öküz ile balık üzerinde olduğuna" dair hadislerin mâhiyet ve hakiki
anlamları, İkinci Makamında ise Bismillâhirrahmânirrahîm'in altı sırrı açıklanır.
Birinci Esas: İsrail alimleri müslüman olunca eski bilgileri de onlarla birlikte Müs-lüman
oldu.
İkinci Esas: Benzetmeler, ehlinin elinden halkın eline düşünce, yanlış anlamaya sebep
olur.
Üçüncü Esas: Kur'ân ve hadis, derin meseleleri anlatmak için müteşabih üslûbunu
kullanır.
Birincisi: Gök ve yerin müekkel melekleri vardır.
İkinci vecih: "Devlet, kılıç ve kalem üstünde durduğu gibi insanlar da ziraat ve
denizcilik ile geçimini sağlarlar" benzetmesi.
Üçüncü vecih: Burçların biri balık, biri de öküz burcudur.
İkinci sual: Âl-i Âba hakkındadır.
İkinci Makam: Bismillâhirrahmânirrâhîm'in binler sırrından altı sırrına dairdir
Birinci sir: Kâinat, yer ve insan simasında üç Rububiyet sikkesi vardır.
İkinci sir: Vâhidiyet içinde ehadiyet cilvesi îzâh edilir.
Üçüncü sir: Kâinatı şenlendiren rahmettir.
Dördüncü sir: Rahmâniyet içinde ehadiyet sikkesi gösterilir.
Beşinci sir: "Allah insanı Rahmân sûretinde yaratmıştır" hadisinin îzâhı yapılır.
Altinci sir: Rahmetin kıymeti anlatılır.
ON BEŞİNCİ LEM'A
Risâle-i Nur Külliyatından Sözler, Mektubât, Lem'âlar'ın On Dördüncü Lem'asına kadar olan
kısmın fihristesi olup, her eserin sonunda derç edilmiştir.
ON ALTINCI LEM'A
Bazı önemli meselelere dair suallerin cevaplarıdır.
Birincisi: Ramazanda beklenen mânevî fetihlere engel olan sebebin îzâhı.
İkinci Meraklı Sual: Kendine zulmedenlere bile taraftarlık göstermenin sebebi.
Üçüncü Meraklı Sual: Savaş aleyhinde bulunma gerekçesinin îzâhı.
Dördüncü Meraklı Sual: Nur hizmetinde neden ihtiyat tavsiye ediliyor?
Hatime: Sakal-ı şerifle ilgili bir açıklama.
Birincisi: Mülhitlerin tenkit ettiği "Güneşin çamurlu bir çeşmede batması" âyetinin
açıklaması
ikincisi: Zülkarneyn Seddinin nerede olduğu.
Üçüncüsü: Hz. İsa'nın ahirzamanda gelip, Deccalı öldüreceğinin îzâhı
ikinci sualiniz: Sedd-i Zülkarneyn nerede, Ye'cüc Me'cüc kimlerdir?
Üçüncü sualiniz: Hz. İsa'nın inmesiyle ilgili açıklama
ON YEDİNCİ LEM'A
Notalar sûretinde yazılmış çeşitli konuları içeren bir Risâledir. Ele alınan konulardan bazıları
şunlardır: İnsanın mahiyeti ve dünyaya ait şeylerin kaybolmasına üzülmenin yetersizliği, Allah'tan
başkasını büyük görmeme, dünyanın geçiciliği ve ömrün faniliği, haşirde insanın cismiyle tekrar
dirileceği, Avrupa medeniyeti ve fenleri, insanın kıymeti ve buna bağlı olarak kâfirlerin çokluğunun
önemsizliği, v.s.
Birinci Nota: Âlemin fenasından sonra, insanı terk edecek şeyle kalbi bağlamak akıl kârı
değil.
İkinci Nota: Varlıklar, Mabudiyetten uzaklıkta eşit olduğu gibi, yaratık olarak da eşittirler.
Üçüncü Nota: His yanılması ile çevrenin bir nebze sabit olmasını, fâni nefsin devâ-mı ile
karıştırıyor.
Dördüncü Nota: Allah önemli şeyleri ayniyle tekrar yaratıyor.
Beşinci Nota: Avrupa ikidir diyerek yapılan uzun bir tahlil.
Altıncı Nota: Kıymet kemiyette değil keyfiyettedir, kâfirlerin çokluğunun önemi yoktur.
Yedinci Nota: Müslümanları dünyaya çağıranlara esaslı bir cevap.
Sekizinci Nota: Çalışmadaki lezzet ve saadeti îzâh eder.
Dokuzuncu Nota: Peygamberliğin, insanlıktaki kemalâtın esası olduğunun îzâhı
Onuncu Nota: Marifetullahın (Allah'ı tanımanın) üç türlü şahitleri olduğunun îzâhı.
On Birinci Nota: Kur'ân ifadesi halkı nazara alan bir şefkat üslûbundadır.
On İkinci Nota: "Ey Rabb-ı Rahimim" şeklinde kalbin içli niyazlarına yer verir.
On Üçüncü Nota: Birbirine karıştırılan beş meseledir.
Birincisi: Kendi vazifesini yapıp, vazife-i İlâhiyeye karışmanın gereği
ikinci mesele: Kulluk, Allah'ın emrine ve rızasına bakar.
Üçüncü mesele: Kullukta haddini bilmek nasıl olur?
Dördüncü mesele: Zâhirî sebep eliyle gelen nimetleri, Cenâb-ı Hak hesabına almak
gerektir.
Beşinci mesele: Cemaatin malı bir adama verilse zulüm olur.
On Dördüncü Nota: Tevhide dair dört remizdir.
Birinci remiz: İnsan İlâhî bir saraydır, maddî ve manevî cihazları başka başka
âlemlerden getirilmiştir.
İkinci remiz: İnsanın kalb aynasındaki muhabbet kendisine ait değil.
Üçüncü remiz: İnsanın mahiyetindeki duygular, kâinatı içine alabilir.
Dördüncü remiz: Geniş sanılan dünya dar kabir hükmündedir.
On Beşinci Nota: Üç meseledir.
Birinci mesele: Hafîz isminin tam tecellisine işaret eden âyetin îzâhıdır.
ON SEKİZİNCİ LEM'A
Gizli kalmış mühim bir Peygamber (a.s.m.) mu'cizesini açıklayan ve evliyânın kerametlerinin hak
olduğuna kesin bir delil teşkil eden Hz. Ali'nin (r.a.) gaybî bir kerametini açıklayan Birinci
Keramet-i Aleviye Risâlesi isminde bir lem'adır.
ON DOKUZUNCU LEM'A
İsraftan men edip, iktisat ve kanaati emreden âyetleri tefsir eden İktisat Risâlesidir.
Birinci Nükte: Yaratıcı, insanlara verdiği nimetlere karşı şükür ister.
İkinci Nükte: Yaratıcı, insan vücudunu mükemmel bir saray şeklinde yaratmıştır.
Üçüncü Nükte: Dil bir kapıcıdır, sadece maddî cesede değil, ruha da bakar.
Dördüncü Nükte: İktisat eden geçim derdi çekmez.
Beşinci Nükte: Allah en fakire de en zengin gibi nimetinin lezzetini hissettirir.
Altıncı Nükte: İktisatla cimriliğin farkı tevazu ile tezellülün farkı gibidir.
Yedinci Nükte: İsraf, hırsı netice verir.
YİRMİNCİ LEM'A
İslâmiyette ihlâsın en mühim bir esas olduğunun sırlarını anlatır
Birinci Nokta: Dalâlet ehlinin ittifak etmesi, hidayet ehlinin ayrılığa düşmesinin sebepleri
nelerdir?
Birincisi: Hidayet ehlinin vazifesi umuma bakar, makam ve ücretler
belirlenmemiştir.
İkincisi: Hidayet ehlinin izzetli oluşları, hak yolda müstakil gitmelerine sebep
oluyor.
Üçüncüsü: Sevap hırsı hidayet ehline ayrılık sebebi oluyor.
Dördüncü sebep: İhlâs muhafaza edilemediğinden ehl-i hak ihtilaf ediyor.
Beşinci sebep: Ehl-i hidayetin ittifaksızlığı kâmil imanın verdiği güvenden
kaynaklanıyor.
Altinci sebep: Ehl-i hak çok geniş meseleler sebebiyle himmeti dağıldığında ittifak
edemiyor.
Yedinci sebep: Rekabetten dolayı ehl-i hak ihtilaf eder.
OTUZUNCU LEM'A
İsm-i Âzamın altı nüktesini altı isimle açıklar.
Birinci Nükte: Kuddüs isminin nüktesine dairdir. Kâinat fabrikasının bu cilve ile
temizlenmekte olduğunu îzâh eder.
İkinci Nükte: Adl isminin cilvesini gösterir.
Üçüncü Nükte:
Birinci noktasi: Hakîm isminin en büyük tecellisini ele alır.
Üçüncü nüktenin ikinci noktasi: İki meseledir.
Birinci Meselesi: Sonsuz kemâl ve cemâl sahibi kendini görmek ve
göstermek ister.
İkinci Noktanın İkinci Meselesi: Kâinat sanatkârının mülkünde şirke yer
yoktur.
Üçüncü nokta: İnsanı kâinatın merkezi yapmıştır. Bütün ilimler ona hizmetkârdır.
Dördüncü nokta: Bu sarayı binler hikmetlerle yapan usta, boş ve abes iş yapmaz.
Beşinci nokta: İki meseledir.
Birinci Mesele: Sâni-i Hakîm, israf, abes ve faydasız yaratmaz.
İkinci Mesele: Sâni-i Hakîm, Resül-i Ekremin (a.s.m.) Risâletine delâlet
ediyor.
Dördüncü Nükte: Ferd isminin âzamî tecellisini anlatır.
Birinci işaret: Ferd ismi kâinatın bütününe ve her bir ferdine bir tevhid mührü
vuruyor.
İkinci işaret: Kâinatın unsurları birbirine girifttir. Birine sahip olamayan hiçbirine
sahip olamaz.
Üçüncü işaret: Kâinat sayısız Samedanî mektuplardır.
Dördüncü işaret: Ferd isminin açık oluşu üç noktada ele alınır.
Beşinci işaret: Hâkimiyetin en esaslı özelliği istiklâldir, infiraddır.
Altinci işaret: Allah'ın ferdiyeti bütün kemâlâtın esasıdır.
Yedinci işaret: Ferdiyeti en mükemmel ders veren Muhammed'dir (a.s.m).
Beşinci Nükte: Hayy isminin azamî tecellisini anlatır.
Birinci remiz: Hayat ve mahiyetini anlatır.
İkinci remiz: Hayatın iki yüzü de şeffaf olduğu îzâh edilir.
Üçüncü remiz: Kâinatın neticesi hayat; hayatın neticesi de şükürdür.
Dördüncü remiz: Hayat imanın altı erkânına bakıp ispat ediyor.
Beşinci remiz: Hayat girdiği şeyi âlemle bütünleştirir.
Hatime: İsm-i Âzam hakkında bir değerlendirme.
Altıncı Nükte: İsm-i Kayyûma bakar.
Birinci şua: Kâinatın Yaratıcısı bizatihî kâimdir, dâimdir. Her şey onunla ayaktadır.
İkinci şua: İki meseledir.
Birinci mesele: İsm-i Kayyûm'un bir âzamî cilvesine işaret eder.
İkinci mesele: Eşyanın kayyûmiyet sırrıyla oluşan faydalarına işaret eder.
Üçüncü şua: Hâllakıyet ve faaliyet içindeki kayyûmiyet sırrını açıklar.
Dördüncü şua: Kâinattaki hayret verici faaliyetin hikmetinin üçüncü şubesini anlatır.
Beşinci şua: İki meseledir.
Birinci meselesi: Kayyûm isminin cilve-i âzâmını gösterir.
İkinci meselesi: Kayyûmiyetin insandaki cilvesini anlatır.
Münacat
Fihrist
Tarihçe-i Hayat
Takdim
Önsöz
Giriş
2. BARLA HAYATI
Risale-i Nur'un zuhuru
Risale-i Nur'un telifi-neşri
3. ESKİŞEHİR HAYATI
Eskişehir Müdafaası
Bir suç olarak sorulan mesele
Son müdafaata sonradan ilhak edilmiş bir mukaddeme
4. KASTAMONU HAYATI
5. DENİZLİ HAYATI
Denizli mahkeme müdafaası
6. EMİRDAĞI HAYATI
Emirdağı'na sürülmesi
Emirdağı'nda zehirlenmesi
Gelenlerle ne konuşurdu?
7. AFYON HAYATI
Afyon Mahkemesi
8. ISPARTA HAYATI
MEKTUBAT
BİRİNCİ MEKTUP
Dört farklı sualin cevabıdır:
Birinci Sual: Hazret-i Hızır'ın hayatta olup olmadığını ve hayatın beş mertebesinin neler
olduğunu açıklar.
İkinci Sual: Ölümün bir nimet olduğunu Kur'ân ayetleriyle açıklar.
Üçüncü Sual: Cehennemin nerede olduğuna dair gayet makul bir açıklamadır.
Cehennemin Büyük ve Küçük diye iki çeşit olduğunu mantıkla ispat eder; bunların Allah'ın
lütuf ve kahrının iki tecellisi, kâinat ağacının iki meyvesi ve bu dünyanın iki ürünü
olduğunu ortaya koyar.
Dördüncü Sual: Mecazi aşktan hakiki aşka geçişin yolunu gösterir.
İKİNCİ MEKTUP
Dini tebliğle görevli insanların zaruret olmadıkça sadaka ve hediyeleri kabul etmemeleri
gerektiğini ve mümkün olduğu kadar kanaatle hareket etmelerini altı sebeple izah eder.
ÜÇÜNCÜ MEKTUP
Kur'ân-ı Kerimin, yıldızların doğuş ve batışı üzerine ettiği kasemin i'caz ve belağatini gösteren bir
tasvir ile imansızlık yolunda nihayetsiz zorluklar olduğunu; iman ve tevhid yolunda ise sonsuz
kolaylıklar bulunduğunu açıklar.
DÖRDÜNCÜ MEKTUP
Risale-i Nur'un, Cenâb-ı Hakkın Rahîm ve Hakîm isimlerine mazhar olduğunu; göklerin ve
yıldızların tasvirini şiirsel bir tarzda dile getirir.
BEŞİNCİ MEKTUP
Velâyetin suğrâ, kübrâ ve vustâ olarak üç kısma ayrıldığını, tarikatlarda asıl maksadın, iman
hakikatlerinin inkişafı ve sünnet-i seniyyeye uymak olduğunu, Risale-i Nur'un daha kısa bir
zamanda o görevi gördüğünü açıklar.
ALTINCI MEKTUP
Üstad Bediüzzaman'ın gurbetteki hâlini ve "Allah bize yeter. O ne güzel vekildir" meâlindeki âyetin
verdiği teselliyi güzel bir şekilde ifade eder.
YEDİNCİ MEKTUP
Hz. Muhammed'in (a.s.m.) birden fazla evliliğinin ve özellikle Hz. Zeyneb ile evlenmesinin
hikmetlerini açıklar.
SEKİZİNCİ MEKTUP
Besmeledeki Rahmân ve Rahîm isimlerini tefsir ederek bu isimlerin bir vesilesi olan şefkatin aşktan
daha yüce, daha parlak ve daha hâlis olduğunu anlatır.
DOKUZUNCU MEKTUP
Kerâmet, ikram ve inayet hakkında önemli bir kuralı açıklar. Ayrıca İslâm ile iman arasındaki
ilişkiyi ve bunların farklı yönlerini ilmî tarzda izah eder.
ONUNCU MEKTUP
Kitâb-ı Mübin'le İmâm-ı Mübin'in tanımını yaparak kader, levh i mahfuz gibi konulara açıklık
getirir ve haşir meydanının nerede olacağı hususunda bilgi verir.
ON BİRİNCİ MEKTUP
"Muhakkak ki, şeytanın hilesi pek zayıftır." (Nisâ Sûresi: 76.) ayetini tefsir ederek şeytanın verdiği
vesveseye karşı manevî bir ilâç sunar.
Ayrıca çağdaş uygarlığın Kur'ân'ın mucizeliği karşısında ne kadar aciz olduğunu ortaya koyar ve
miras konusundaki Kur'ân prensiplerinin ne kadar adâletli olduğunu gösterir.
ON İKİNCİ MEKTUP
Hazret-i Âdem'in (a.s.) Cennetten çıkarılması, insanların bir kısmının Cehenneme girmesi,
Şeytanın ve kötü şeylerin yaratılması, musibet ve belâların mâsum insanlara ve hayvanlara
musallat edilmesinin hikmetlerini izah eder.
ON ÜÇÜNCÜ MEKTUP
Üstad Bediüzzaman'ın sürgün hayatındaki durumuna; izin belgesi için neden müracaat
etmediğine ve siyasetten niçin uzak durup ilgilenmediğine dair soruların cevapları yer alır.
ON DÖRDÜNCÜ MEKTUP
Telif edilmemiştir
ON BEŞİNCİ MEKTUP
Sahabeler zamanında ve daha sonraki devirlerde cereyan eden Cemel ve Sıffin hadiseleriyle hilâfet
ve saltanat mücadeleleri, Kerbela Olayı hakkında yapılan izahlar ile ahirzaman ve kıyamet
alametleriyle ilgili sorulan altı suale verilen cevapları içerir.
Birinci Sual: "Sahâbîler, velilerden büyük oldukları hâlde aralarındaki bozguncuları neden
velâyet gözüyle bulup ortaya çıkarmadılar ve sonuçta dört halifeden üçü şehit oldu?"
İkinci Sual: "Hz. Ali'nin (r.a.) zamanında başlayan savaşların mahiyeti nedir? O savaşlarda
ölen ve öldürülenler nasıl açıklanır?"
Üçüncü Sual: "Âl-i Beyte yapılan acımasız muamelelerin hikmeti nedir?"
Dördüncü Sual: "Âhir zamanda Hz. İsâ'nın (a.s) yeryüzüne ineceği, Deccal'ı öldüreceği,
bütün insanların hak dini kabul edecekleri, ama buna karşılık Kıyamet Gününde "Allah!
Allah!" diyen kimse kalmayacağını söylüyorlar"
Beşinci Sual: "Kıyamet günü olaylarından bâki ruhlar da etkilenecek mi?"
Altıncı Sual: "Herşey helâk olup gidicidir - Ona bakan yüzü müstesna." (Kassas Sûresi,
28:88.) âyeti âhiret, Cennet ve Cehennemi de ihtiva ediyor mu?"
ON ALTINCI MEKTUP
Tek parti dönemindeki, sosyal hayat ve siyaset konularında yöneltilen sorulara Üstad
Bediüzzaman'ın beş nokta halinde verdiği cevaplardır.
Birinci Nokta: Kur'âna hizmet etme maksadının Bediüzzaman'ı siyasetten menettiğine
dairdir.
İkinci Nokta: İhlâs ve sadakatle hizmet-i imaniye ve ebedî hayat için ciddi bir şekilde
çalışmak siyasetten uzak durmayı gerektirir.
Üçüncü Nokta: Üstad Bediüzzaman'a yapılan ağır baskılara karşı tahammülünün önemli
bir sebebini iki misalle anlatır.
Dördüncü Nokta: Ehl-i dünyanın şüpheli sorularına karşı verilen cevaptır. Bu cevapta
onun Kur'ân hizmetine ait bir keramet olarak hiçbir şekilde inkâr edilemeyen İlâhî inâyeti
açıklar.
Beşinci Nokta: Ehl-i dünyanın adaletsiz bir şekilde Üstad Bediüzzaman'a teklif ettikleri
kurallara ve bid'alara karşı onları susturacak bir cevaptır.
On Altıncı Mektubun Zeyli: Ehl-i dünyanın ve dinsizlerin dünya ve siyasetlerinden
tamamen çekildiği hâlde, Üstad Bediüzzaman hakkında gösterdikleri esassız şüphe ve
telaşları def etmek ve ilmin değerini korumak için Eski Said'in diliyle yazılmıştır.
ON YEDİNCİ MEKTUP
Çocuk Taziyenamesi: Küçük yaşta çocuğu ölenlere bir tesellidir. Ergenlik çağına gelmeden vefat
eden çocukların ebedî âlemde yine sevimli bir çocuk olarak anne ve babalarının kucağına
verileceği hakkında bir müjdedir.
ON SEKİZİNCİ MEKTUP
Vahdetü'l-vücud meselesi, kâinatta devam eden faaliyetin hikmeti ve varlığın sırları gibi konuları
işler.
Birinci Mesele-i Mühimme: Evliyaların keşifle gördükleri ve gözlemledikleri hâdiselerin,
şehadet âleminde bazan gerçeklerle çelişmesindeki sırrı örneklerle açıklar.
İkinci Mesele-i Mühimme: Tartışma konusu olan Vahdetü'l-Vücud meselesine dair
önemli bir açıklamadır.
Üçüncü Mesele: Kâinattaki hayret verici faaliyet ve değişmelerin hikmetini açıklar.
ON DOKUZUNCU MEKTUP
Hz. Muhammed'in (a.s.m.) peygamberliğinin delilleri olan üç yüzden fazla mu'cizeyi zevkli ve akıcı
bir üslup ile açıklar. On dokuz işaretten oluşuyor:
Birinci Nükteli İşaret: Kâinatın Sahibi olan Yüce Allah, insanların en mükemmeli olan Hz.
Muhammed (a.s.m.) ile konuşmuş ve onu tüm insanlığa rehber yapmıştır.
İkinci Nükteli İşaret: Hz. Muhammed'in (a.s.m.) peygamberliğine dairdir.
Üçüncü Nükteli İşaret: Hz. Muhammed'in (a.s.m.) elçiliğinin umumiliğine dair gösterilen
deliller.
Dördüncü Nükteli İşaret: Yüce Peygamberin (a.s.m.) Ashabı, ailesi ve ümmetiyle ilgili
önceden haber verdiklerinin tam olarak anlaşılmasını sağlamak amacıyla yazılmış 6
prensipten oluşuyor.
Beşinci Nükteli İşaret: Âl-i Beytin başına hangi olayların geleceğini haber verir.
"Hz. Ali (r.a.) halifeliğe herkesten daha fazla lâyık olduğu hâlde neden ona öncelik
verilmedi?"
"Neden onun halifeliği süresince İslâm'da birçok karışıklık oldu?"
"Mübarek İslâmiyet ve nuranî Saadet asrının başına gelen o dehşetli kanlı fitnenin hikmeti
nedir?"
Altıncı Nükteli İşaret: Geleceğe ait haberlerle ilgili Hz. Muhammed'in (a.s.m.) mu'cizeleri.
Ayrıca Şiilerin Hz. Ali'ye (r.a.) olan muhabbetlerine dair bir sorunun cevabıdır.
Yedinci Nükteli İşaret: Yemek bereketiyle ilgili Peygamber Efendimizin (a.s.m.)
mu'cizelerini on altı örnekle anlatıyor.
Sekizinci İşaret: Peygamber Efendimizin elinden çeşme gibi suyun akması ve ağız
suyunun temasıyla sulardaki bereket mu'cizesini açıklar.
Dokuzuncu İşaret: Ağaçlarla ilgili Peygamber mu'cizeleridir. Ağaçların insanlar gibi
Peygamber Efendimizin emirlerini dinlemeleri ve yerlerinden çıkıp onun yanına gelmeleri,
ona olan sevgi ve bağlılıklarını dile getirmeleri gibi mu'cizeleri anlatıyor.
Onuncu İşaret: Kuru bir direğin inlemesiyle ilgili mu'cizeyi anlatıyor.
On Birinci İşaret: Kayalar, dağlar gibi cansızların Peygamber mu'cizelerini gösterdiklerine
işaret eder.
On İkinci İşaret: On birinci işaretle ilgili olan ve çok önem arz eden üç mu'cizeyi anlatır.
On Üçüncü İşaret: Peygamber Efendimizin (a.s.m.) hastaları ve yaralıları iyileştirmesiyle
ilgili mu'cizeleri anlatıyor.
On Dördüncü İşaret: Peygamberimizin Efendimizin (a.s.m.) dualarıyla ortaya çıkan
mu'cizelerden bahseder.
On Beşinci İşaret: Üç şûbeden oluşuyor:
Birinci Şûbesi: Bir mu'cize olarak hayvan türlerinin, Peygamber Efendimizi (a.s.m.)
nasıl tanıyıp tasdik ettiklerini açıklar.
İkinci Şûbe: Ölülerin (cesetlerin), cinlerin ve meleklerin Peygamberimizi (a.s.m.)
nasıl tanıyıp tasdik ettiklerini açıklar.
Üçüncü Şûbe: Peygamber Efendimizin (a.s.m.) Allah (c.c.) tarafından korunmasıyla
ilgili engin bir mu'cizedir.
On Altıncı İşaret: Efendimize Peygamberliğin gelmesinden önce ortaya çıkan, fakat
peygamberlikle ilgili olan ve "İrhasat" denilen harikalardan bahseder. Üç kısımdır:
Birinci Kısım: Tevrat, İncil, Zebur ve diğer kutsal kitapların Hz. Muhammed
(a.s.m.) hakkında verdikleri haberlerdir.
İkinci Kısım: Kâhinlerin ve bir nevi evliya hükmünde olan bazı insanların Hz.
Muhammed'in (a.s.m.) geleceğini haber vermeleri.
Üçüncü Kısım: Hz. Muhammed'in (a.s.m.) dünyaya teşrifleri anında meydana
gelen bazı olağanüstü hadiseler.
On Yedinci İşaret: Peygamber Efendimizin (a.s.m.) kendi zatının mu'cize olması
hakkındadır.
On Sekizinci İşaret: Resulullahın (a.s.m.) en büyük mu'cizesi olan Kur'ân-ı Kerim
hakkındadır. Kur'ân'ın mu'cizeliğini anlatan üç nükteden oluşuyor:
Birinci Nükte: Kur'ân-ı Kerimin i'câzını anlamada insanların dereceleri...
İkinci Nükte: Kur'ân'ın irfan sahiblerine meydan okuyuşu.
Üçüncü Nükte: Kur'ân'ın mahiyetindeki gerçek tefekkür.
On Dokuzuncu Nükteli İşaret: Hz. Muhammed'in (a.s.m.) sıdkı ve bunun tevhide
delâleti.
Bir İlâhî İkram Ve İnayetin Eseri
Mu'cizat-ı Ahmediye'nin Birinci Zeyli: On Dokuzuncu Söz, Hz. Muhammed'in risâletine
ve Ay'ın iki parça olması (Şakk-ı Kamer) mucizesine dairdir.
Ay'ın iki parça olması (Şakk-ı Kamer) Mucizesine Dairdir.
Mucizat-ı Ahmediye (a.s.m.) Zeylinin bir parçasıdır: Mirac hakkında sorulan bir
sualin cevabı.
Ayetü'l-Kübra Risalesi'nin Risale-i Ahmediyeden bahseden On Altıncı Mertebesi
YİRMİNCİ MEKTUP
Allah'a iman ile tevhid mertebeleri hakkında müjdeli ve şifalı tesellilerin beyanı ile "Allah'tan
başka ilâh yoktur" hükmünü ispat eder. İki makam ve mukaddimeden oluşuyor.
Birinci Makam: Kelime-i Tevhid'deki müjdeleri açıklar.
İkinci Makam: İsm-i Âzam noktasında, Tevhidin ispatına dair bir özettir.
Yirminci Mektubun Onuncu Kelimesine Zeyl: Vahdette sonsuz derecede kolaylık
olduğunu ve şirkte de sonsuz derece zorluk olduğunu ortaya çıkarır.
OTUZUNCU MEKTUP
Orijinali Arapça yazılmış olan İşârâtü'l-İ'caz adında tefsirdir. Müstakil kitap olarak basılmıştır
Fihrist
Hakikt Işıkları
Gönüller Fatihi Büyük Üstada
KASTAMONU LÂHIKASI
1: Sohbete zaman ve mekân mâni değil
2: Zaman, cemaat zamanıdır
3: Üstadın bazı talebelerine nasihatleri ve onlar hakkındaki kanaatleri
4: Risaleler birbirine tercih edilmez
5: Risale-i Nur'un diğer kitaplardan farkı
6: Birden hatıra gelen dört nokta: Zelzele, hizmetteki sıkıntının azlığı, tekrarlar ve 29. Lem'anın tercümesi
7: Musibetler nasıl karşılanmalı?
8: Üç gurbete ve hastalık
9: Teveccühü, Kur'ân ve Risale-i Nur adına kabul etme
10: Talebelerin Nur'a ait ikramı gösteren mektubu
11: İkinci Cihan Savaşı ve beşere gelen tokatlar
12: Risale-i Nur mânevî yaraları tedavi eder
13: Nur talebeleri imanla kabre girecek
14: Risalelerin yazılması: Bayram hediyesi
15: Üstadın ölüme telaşsız bakması
16: Hizmetteki İlâhî ikramlar
17: Nur'un kerametlerinden misâller
18: Risale-i Nur talebesi kime denir?
19: Ehl-i İslâmın, ehl-i dalâlete bilmeden taraftar çıkması
20: Talebelerin Nur'a sahip çıkması
21: Kıyametten haber veren hadis
22: İbrahim Sûresi ve Risale-i Nur
23: Risale-i Nur'da iman ve tevhid konularına yapılan tahşidatın önemi
24: İkinci Vatan: Barla
25: Üç mesele: Talebelerin sadakati, ehl-i dünyanın evhamı ve bir tevafuk
26: Tekrarlar ve inayet-i İlâhiye
27: Zaman, imanı kurtarmak zamanı
28: Bazı talebelerin meziyetleri
29: Risale-i Nur tabiat tağutunu yok eder
30: Siyaset dairesi aklı, kalbi dağıtır; mâneviyatı bozar
31: İmanla kabre girileceğine bir misâl
32: Hizmete gelen mükâfat ve şefkat tokatları
33: Risale-i Nur'un korunduğunu gösteren hâdiseler
34: İmam-ı Ali'nin Âyetü'l-Kübrâ'ya önem vermesinin sebebi
35: Talebelerin vazifesi: Şerh, izah, tekmil, tahşiye, neşir ve tâlim
36: Risale-i Nur'a hizmetin dünyevî faydaları
37: Salâhaddin Çelebi'nin bir kazadan kerametkârane kurtulması
38: Tevafuk-u cifrîde küçük bir hatâ
39: Tevafukların önemine dair bir ihtar
40: Tevafuklar teşvik edicidir
41: Hâfız Ali'nin Risale-i Nur'a âyetten çıkardığı bir istihraç
42: Bir adam, nasıl binler adam kadar günah işleyebilir?
43: Nur ve Gül Fabrikaları
44: Her asırda en büyük makam Kur'ân'ındır
45: Sahabelerin mânevî şahsiyetinin bir cilvesi
46: Şefkatin yanlış yerde kullanılması
47: Eski Said'in eserleri faydalı; fakat bir parça mahremdir
48: Risale-i Nur başka eserlere ihtiyaç bırakmaz
49: Gelecek olan Nurun, dar ve geniş dairelerdeki iltibası
50: Deccal ve Hazret-i İsâ (a.s) ile ilgili hadislerin gerçek tevilleri
51: Risale-i Nur'a işaret eden âyetler
52: Isparta kahramanlarına benzemenin şartı
53: Risaleleri yazı ile çoğaltanlara dua
54: Hizmet haberlerinden duyulan memnuniyet
55: Sırr-ı ' ِانَّا َاعْ ط َ ْينَاnın işaret ettiği gerçek mânâ
56: ihtar
57: Talebelerin medihlerine cevap
58: Hayalî Ziyaeddin, gerçek Ziyaeddin
59: Üç mühim mesele: İman, hayat, şeriat
60: Ramazan'da her gün bir hâtim
61: Başa gelen sıkıntıların hikmetleri
62: İştirâk-i a'mâl-i uhreviye sırrı
63: Üstadı sürurla ağlatan hanım talebelerin hizmeti
64: Günahlara kalkan: İştirak-i a'mâl-i uhreviye düsturu
65: Küllî ibadete sahip olabilmek
66: Dualarla gelen şifâ
67: Üstadın yerine çalışan talebeler.
68: Sav Köyü bir Medrese-i Nuriyedir
69: İkinci Hüsrev olan Birinci Tahir
70: Namaz tesbihatının önemi. / Dünya hayatını bilerek âhirete tercih etme
71: Ehl-i iman için kâinat nurlu, ehl-i dalâlet için karanlıklıdır
72: Musibetlere şifâ kaynağı: İnşirah Sûresi
73: Hüsrev Altınbaşak ve tevafuklu Kur'ân
74: Dinîn dünyaya basamak yapılması
75: Haşre dair kısımların Onuncu Sözün âhirinde toplanması
76: Gayrî Müslimlerin Cehennemden kurtuluş yolu
77: İman hakikatleri gaybî sırlardan daha ehemmiyetlidir
78: Risale-i Nur'u yazarak çoğaltmanın ehemmiyeti
79: Rüya-yı sadıka kader-i İlâhinin her şeyi ihata ettiğine delildir
80: Mâsum çocukların ve ümmî ihtiyarların Nurları yazmalarının verdiği sevinç
81: Hakakik-i imaniyeye Risale-i Nur'la hizmet, en birinci vazifedir
82: Risale-i Nur'a ekmek kadar ihtiyaç var
83: Mâsumların ve ümmî ihtiyarların yazdıkları risalelerin fütuhatı
84: Risale-i Nur, kazandırdığı tahkikî imana bedel hâlis bir sadakat, sarsılmaz bir sebat ister
85: Binbaşı Muhyiddin'in gördüğü rüyânın tabiri
86: Taarruza karşı demir gibi sebat
87: Talebelerin senakâr mektuplarına cevap
88: Üstadın talebelerini teşvik eden mektubu
89: Risale-i Nur'un yayıldıkça dikkatleri üzerine çekmesine karşı ihtiyat tavsiyesi
90: Risale-i Nur belâların def ve ref'ine vesiledir
91: Harama bakmak unutkanlık verir. / Âhiret sevabını dünyada istememeli
92: İman hizmeti hiçbir şeye alet edilemez
93: Risale-i Nur hizmeti Sünnet-i Seniyeye medardır
94: Ta'likat ve Kızıl İ'caz'ın önemi ve Risale-i Nur'la irtibatı
95: Açlık musibetinin sebebi şükürsüzlük
96: Risale-i Nur telifi ihtiyara tabi değildir
97: Zaman, cemaat zamanıdır
98: Nur dairesi sarsılmaz bir sadakat ve metanet ister
99: Tâhir'de bir Lütfi, bir Hâfız Ali, bir genç Said, bir Hüsrev gizli
100: Risale-i Nur'un emniyete faydası
101: Risale-i Nur'un mânevî galebesi
102: Talebelerin memurlukla Nurlardan uzaklaştırılması
103: Takva ve amel-i salihin tarifi ve önemi
104: Tarafgirlik duygusu zulme ortak yapar
105: Zındıkların tesanüdü bozma çabaları
106: Yirmi Beşinci Sözün sonuna Lemeât Risalesinin eklenmesi
107: Risale-i Nur'un fütuhatının devam etmesi
108: Geçim sıkıntısı âhiret işlerini ikinci dereceye bırakır
109: Hakikî gençlik Nur talebelerinin gençliğidir
110: Birkaç bîçare gençlere verilen bir tenbih, bir ders, bir ihtarnâmedir
111: Risale-i Nur hakkında verilen bir itiraza verilen cevap
LEMEÂT: Nazma benzer şekilde kaleme alınmış, Risâle-i Nur Külliyatı'nın çekirdeği hükmünde olan bir
risale.
112: Kadir gecesini ihlâs, tesanüd ve iştirâk-i a'mâl-i uhrevî düsturu ile kazanmak
113: Virdü'l-âzam-ı Kur'ânînin basılması
114: "Said başka eserleri beğenmiyor" iddiasına cevap
115: Riyaya sevk eden sebepler
116: Küçük Hüsrev Feyzi'nin bir istihracıdır.
117: Zamanın müceddidi, bir şahs-ı mânevî olabilir
118: Risale-i Nur ve talebeleri hakkında gıybet
119: Açlığı kanaat, iktisat ve riyazetle karşılamak
120: Risale-i Nur ve talebelerinin şahs-ı mânevîsi "Ferid" makamına mazhar
121: Fütur vermek ve geçim sıkıntısı çekmek hizmetten alıkoyar
122: Beş erkân-ı İslâmiye ve vücub-u zekât rüknü
123: İslâmköylü hocaların Risale-i Nur'la alâkası
124: Maişet peşinde koşmak yerine hizmette ciddî çalışmak
125: Salâhaddin Çelebi'nin bazı tavsiyeleri
126: Mânevî hasâretlerden kurtulmanın çaresi: İman ve amel-i salih
127: Mânevî tahribata karşı büyük bir cemaat 200 sene mücadele edecek
128: Isparta, mânevî Medresetü'z-Zehrâ'dır
129: Zalimlerin boğuşmalarına bakmak, zulme ortak eder
130: Risale-i Nur'un bir vazifesi Kur'ân harflerini korumaktır
131: Bu âlem haşri zımnî ve perdeli gösteriyor
132: Şerlerden hayır çıktığının izahı
133: Sikke-i Tasdik-i Gaybî, Nur'un hak olduğuna işaret eden mahrem bir risaledir
134: Dört mektuba cevap
135: Risale-i Nur aklı inkardan kurtarıp tesellî verir
136: Risale-i Nur dostlara tiryak, düşmanlara saika olur
137: Hizmette mazhar olunan suhulet ve tevafuklar
138: Şerlere hikmet ve rahmet gözüyle bakmak
139: Kelimeler yanında fiillerde de tevafuklar var
140: "Elmas kalemli kardeşlerim matbaaya ihtiyaç bırakmıyor"
141: Geçim sıkıntısı, tesanüdünüzü bozmasın
142: Fil Sûresinin asrımıza bakan yönü
143: Hizbü'l-Ekber-i Nurî'nin yazılması ve yaşanan bir tevafuk
144: Medreseden çıkan Risale-i Nur'u, medrese hocalarının tanımaması
145: İman hakikatlerini hiçbir şeye feda etmeyen Ispartalı talebeler
146: Tam fedakâr talebe dünya ile alâkasını kesmeli
147: Risale-i Nur esmâ-i hüsnânın tecellî ettiği kâinatı delil gösteriyor
148: Mecazî nefs-i emmâre nedir?
149: Her şeyi tesanüde feda etmek
150: Geçim sıkıntısına daha fazla hizmetle mukabele etmek
151: Hüsrev'in yazdığı İ'cazlı Kur'ân
152: İhtilâfı, meşveret-i şer'iye ile halletmek
153: Marangoz Ahmed'in manzumesi
154: Risale-i Nur hizmeti rahmete vesiledir
155: Risale-i Nur neden siyasete âlet edilemez?
156: Nur talebelerinin tesanüdünü tebrik
157: Sebatkâr talebelerin sadakat ve uhuvveti
158: Mehmet Zühtü Efendinin vefatı ve Hulûsi Efendinin birincilik makamını koruması
159: Risale-i Nur'un kerametleri
160: Sırr-ı ihlâsa dayanan Nur mesleği dünyaya bakmaz
161: Ehl-i bid'a ile zihnen de meşgul olmamak
162: Bu zamanda çocuk sahibi olmanın mesuliyeti ile inayet mevzuları
163: Nur talebeleri talebe-i ulûmdur
164: Üstad attan düşmesinin hayırlı neticelerini anlatıyor
165: Musibetin ondan bire inmesi ve bazı Nur talebelerinin sorularına verilen cevaplar
166: Bir musibetin Sekîne'deki dersi açıklamaya vesile olması
167: Adapazarı depreminin mânevî sebebi ve Nurların musibetlere kalkan olması
168: Risale-i Nur'un dünyaya âlet edilmesi ihlâsı kırar
169: Beşer zulmeder, kader-i İlâhî adalet eder
170: Bir kapı kapansa, daha mühim kapılar açılır
171: Üç kerametli risale: Mu'cizat-ı Ahmediye, Yirmi Dokuzuncu Söz ve İşârâtü'l-İ'câz
SÖZLER
Birinci Söz
Besmelenin anlam ve önemi. Çeşitli varlıkların dilinde besmele. Allah’ın adını anmak ve Onun
adıyla hareket etmek neler kazandırır?
On Dördüncü Lem`anın İkinci Makamı: Bismillahirrahmanirrahim`in binler esrarından
altı sırrına dairdir.
Birinci sir: Kainat, yer ve insan simasında üç rububiyet vardır.
İkinci sır: Vahidiyet içinde ehadiyet cilvesini izah eder.
Üçüncü sır: Kainatı şenlendiren rahmettir.
Dördüncü sır: Rahmaniyet içinde ehadiyet sikkesini gösterir.
Beşinci sır: “Allah insanı Rahman suretinde yaratmıştır” hadisinin izahı.
Altınci sır: Rahmetin kıymetini anlatır.
İkinci Söz
İnananların ve inkar edenlerin bakış açıları arasında bir karşılastırma. Cennet hayatını insan bu
dünyada yaşamaya başlayabilir mi?
Üçüncü Söz
Allaha kulluk görevlerini yerine getiren ve getirmeyenler arasında bir karşılaştırma. Tevekkülün
tanımı ve kazandırdıkları.
Dördüncü Söz
Namaz kılan ve kılmayanların kazanç ve kayıpları arasında bir karşılaştırma. Bir saatlik ibadetle
günün yirmi dört saatini ibadet haline getirmenin yolu.
Beşinci Söz
Dünya işleri namaza engel olabilir mi? Rızk için çalışmak ne zaman ibadet olur, ne zaman ibadete
engel teşkil eder?
Altıncı Söz
“Allah, inananlardan, mallarını ve canlarını, Cennet karşılığında satın almıştır” mealindeki ayetin
bir açıklaması. Yetenek ve organlarımızın Allah için nasıl kullanılabileceğine dair pratik örnekler.
Yedinci Söz
Namaz kılmaya ve büyük günahlardan kaçınmaya dair. Sabır, tevekkül, şükür, kanaat nedir?
Allah`tan korkmak nasıl olur?
Sekizinci Söz
“Fenalığı kendinden, iyiliği Allah`tan bil” mealindeki ayetin bir açıklaması. İnananların ve
inanmayanların dünya ve hayatındakı kazanç ve kayıplarına dair bir karşılaştırma.
Dokuzuncu Söz
Namaz niçin günde 5 vakit kılınır? Her vaktin ayrı ayrı açıklaması.
Birinci Nükte: Namazın anlamı. Namaz tesbihatındakı sözlerin namazla ilişkisi.
İkinci Nükte: İbadetin anlamı. Namaz içindeki sözlerin ve hareketlerin dile getirdiği
manalar
Üçüncü Nükte: Bütün ibadetlerin özeti olarak namaz
Dördüncü Nükte: İnsanın, dünyanın ve kainatın ömründe, beş vakitinin karşılıkları ve bu
vakitler arasındakı ilişkiler
Beşinci Nükte: Herbir insan ve kainat ömründe belirli devrelere işaret eden
vakitlerdenamaz kılan bir kul, bu hareketiyle hangi manaları dile getirir?
Onuncu Söz
Öldükten sonra dirilme, âhiret âlemi, Cennet ve Cehennem. İçinde yaşadığımız dünyada, âhiretin
varlığını gösteren deliller. Giriş Bölümünde temsilî bir hikâye yer alır ve bunu izleyen "Suret"ler ile
bir sonraki bölümün "Hakikat"leri, bu temsildeki önemli unsurları açıklar.
Birinci Suret: Dünyada eseri görünen bir egemenliğin, başka bir dünyadaki ödül ve
cezaya işareti.
İkinci Suret: Egemenlik sahibinin ikram arzusunun ödüllendirmeye, adaletinin ise
zalimleri cezalandırmaya işareti ve "Mahkeme-i Kübrâ"ya delil teşkil edişi.
Üçüncü Suret: Varlıklarda görünen hikmet ve düzenin adalete, adaletin ise "Mahkeme-i
Kübrâ"ya işareti.
Dördüncü Suret: Dünyada sergilenen eserlerin ortaya koyduğu cömertlik ve güzelliğin,
daha geniş ve devamlı bir sergiye işareti.
Beşinci Suret: Her yerde eseri görünen bir şefkatin başka bir âleme işareti. Özellikle,
Âhirzaman Peygamberinin bu konudaki duaları ve Allah'ın ona karşı olan şefkat ve sevgisi.
Altıncı Suret: Dünyanın her yanında görülen sürekli faaliyet ve değişikliklerin bir başka
âleme işareti.
Yedinci Suret: İnsan hafızası ile Levh-i Mahfuz arasındaki ilişki. Dünyada olup bitenlerin
kayda geçirilişi ve "Mahkeme-i Kübrâ"ya işareti.
Sekizinci Suret: Temsildeki Padişahtan gelen mesajda bir ödül ve ceza yerine dair
vaadler ve bu vaadlere inanmayı gerektiren nedenler.
Dokuzuncu Suret: Temsildeki Padişahla teması bulunan bazı önemli kişilerin, Sekizinci
Surette geçen vaadleri doğrulayan haberleri.
Onuncu Suret: Temsildeki Padişahla teması bulunan bazı önemli kişilerin, Sekizinci
Surette geçen vaadleri doğrulayan haberleri..
On Birinci Suret: Ortalıktaki faaliyetlerde eseri görünen hikmet, merhamet ve adaletin
başka bir âleme işareti.
On İkinci Suret: Temsildeki Padişahın ordusundaki en yüksek rütbeli subaylara verilen
görev ve donanımların ebedî bir âleme işareti. Padişahın en yüksek rütbeli yaverinin ondan
getirdiği mesaj.
Mukaddime:
Birinci İşaret: Birinci bölümdeki hikâyede yer alan kahramanların açıklaması. Kâinatın,
mutlak egemenlik sahibi bir Yaratıcıya işareti
İkinci İşaret: Temsilde en yüksek rütbeli yaver olarak işaret edilen Âhirzaman
Peygamberinin görevleri ve doğruluğunun delilleri.
Üçüncü İşaret: Temsilde yüksek rütbeli subaylar olarak işaret edilen insanların önemi ve
âhiretin varlığına işareti.
Dördüncü İşaret: Temsildeki padişahın şu geçici memleketi çok özenle icad etmesi, ama
bunun yerine daimi bir memleket icad etmemesine o padişahın şanına yakışmayacağının izahı.
Birinci Hakikat: Malikiyet ve egemenlik hakikatlerinin ve İlâhî isimlerden Rab isminin
âhirete işareti.
İkinci Hakikat: Kerem, rahmet, izzet ve celâl hakikatleri ile Kerîm ve Rahîm isimlerinin
âhirete işareti.
Üçüncü Hakikat: Hikmet ve adaletin dünyadaki delilleri ve Hakîm ve Âdil isimlerinin
âhirete işareti.
Dördüncü Hakikat: Dünyada eserleri görünen cömertlik ve güzellik hakikatleri ile Cevad
ve Cemîl isimlerinin âhirete işareti.
Beşinci Hakikat: Canlılar dünyasında eserlerini gösteren şefkat hakikatinin, Hz.
Muhammed'in (a.s.m.) ve Mücîb ve Rahîm isimlerinin âhirete işareti.
Altıncı Hakikat: Dünyada sürüp giden ve sürekli olarak değişen faaliyetlerin ortaya
koyduğu haşmet ve sürekliliğin ve Celîl ve Bâkî isimlerinin âhirete işareti.
Yedinci Hakikat: Tohum, çekirdek ve hafıza gibi varlıkların ortaya koyduğu bir "saklama
ve koruma" fiilinin ve Hafîz ve Rakîb isimlerinin âhirete işareti.
Sekizinci Hakikat: Bir büyük ödül ve ceza gününe dair Kâinat Yaratıcısının
peygamberlerle bildirdiği vaadlerin ve Cemîl ve Celîl isimlerinin âhirete işareti.
Dokuzuncu Hakikat: Canlılar dünyasında, özellikle kış ve bahar mevsimlerinde görünen
"öldürme" ve "diriltme" fiillerinin ve Muhyî ve Mümît isimlerinin âhirete işareti.
Onuncu Hakikat: Varlıkların ve olayların, herşeyi kuşatan bir hikmet, inayet, rahmet ve
adalete; bu hakikatlerin ve Hakîm, Kerîm, Âdil ve Rahîm isimlerinin âhirete işareti.
On Birinci Hakikat: İnsanın yaratılış, yetenek ve görevlerinin ve Hak isminin âhirete
işareti.
On İkinci Hakikat: Peygamberimizin, Kur'ân'ın ve Bismillâhirrahmânirrahîm'in âhirete
işareti.
Hatime: "Hepinizin yaratılması ve diriltilmesi, tek bir kişinin yaratılıp diriltilmesi gibidir"
meâlindeki âyetin açıklaması.
Onuncu Sözün Mühim Bir Zeyli ve Lahikasının Birinci Parçası: Öldükten sonra
dirilmeye ve âhirete îman, insanın hem şahsî, hem de cemiyet hayatının huzuru için ne kadar
gereklidir? Bu hususu, öldükten sonra dirilmenin delilleriyle beraber açıklayan ve ispat eden
önemli bir tefsirdir.
Mukaddime:
Birinci nokta: Ahiret inancı, toplumsal ve ferdî hayatın saadetinin esasıdır.
Birincisi: İnsanlığın yarısını teşkil eden çocuklar için ahiret inancının faydası.
İkinci Delil: İhtiyarlar için ahiret inancının dünyevi faydalarını izah eder.
Üçüncü Delil: Gençler için faydasını izah eder.
Dördüncü Delil: Aile hayatı için faydasını izah eder.
İkinci nokta: Haşre imanı, diğer iman hakikatlerinin ispatı ele alınıyor.
Zeylin İkinci Parçası: Hayat, imanın altı erkânına bakıp ispat ediyor.
Zeylin Üçüncü Parçası: "Korkunç bir ses onlara yetti" (Yâsin Sûresi, 36:29); "Kıyametin
gerçekleşmesi ise göz açıp kapayıncaya kadar" (Nahl Sûresi, 16:77) âyetleri kıyametin kopmasının
zamansız olacağını haber veriyor. Aklı bu hususta ikna etmek için örnekler veriliyor.
Birinci mesele: Ruhların cesetlerine gelmesinin örneği dağılmış ordunun düdük
sesiyle toplanması misaliyle ispatlanır.
İkinci mesele: Cesetlerin yeniden diriltilmesinin örneği büyük bir şehrin karanlık
bir gecede bir merkezden bir anda aydınlatılması ile ispatlanır.
Üçüncü mesele: Cesetlerin yeniden diriltilmesiyle ilgili örneği baharda birden
sayısız çiçek ve bitkilerin açılıp gelişmesiyle ispatlanır.
Dördüncü mesele: Dünyanın ölümü ve Kıyamet kopması bir anda bir gezegen ve
kuyruklu yıldızın çarpmasıyla izah edilir.
Zeylin Dördüncü Parçası: Dünyanın ölümü ve Kıyamet kopması bir anda bir gezegen ve
kuyruklu yıldızın çarpmasıyla izah edilir.
Zeylin Beşinci Parçası: Ahirete imanda kuvvetli bir ümit ve teselli vardır.
On Birinci Söz
Namazın dile getirdiği anlamlar. Duygu ve yeteneklerin yaratılış amaçları. İnsan hayatının dokuz
gayesi.
On İkinci Söz
Kur'ân ile din dışı felsefe arasında bir karşılaştırma ve Kur'ân'ın bütün kelâmlar üzerindeki yeri.
Birinci Esas: Kur'ân ve felsefenin evrene bakış açıları. "Mânâ-yı ismî" ve "mânâ-yı harfî"
kavramlarının açıklaması.
İkinci Esas: Kur'ân ve felsefenin, bireylerin hayatı üzerindeki etkileri.
Üçüncü Esas: Kur'ân ve felsefenin toplum hayatı üzerindeki etkileri.
Dördüncü Esas: Vahiy ve ilhamın tanım ve karşılaştırması. "Ağaçlar kalem, denizler
mürekkep olsa, Rabbinin kelimelerini yazmakla bitiremezdi" meâlindeki âyetin bir
açıklaması
On Üçüncü Söz
Kur'ân, alışılagelmiş olaylardaki olağanüstülüğü nasıl ortaya çıkarıyor? Kur'ân'ın üslûbundan zevk
almanın yolları.
İkinci Makam: Kabir, gençlik, tutuklulular ve kan dâvâsı ile ilgili bazı parçalar.
Meyve risalesinden altinci mesele: İlimlerin diliyle Allah'ı tanıma.
Hüve nüktesi: Hava zerrelerindeki İlâhî ilim, irade ve kudret tecellîsi.
On Dördüncü Söz
Anlaşılmasında güçlük çekilen bazı âyet ve hadisler: Yer ve göklerin altı günde yaratılışı; yaş ve
kuru herşeyin bir kitapta yazılmış olması; kırk bin başlı melek; Allah'ın birtek emirle herşeyi
yaratması.
Hatime: Dünya hayatı ve ölüm.
On Dördüncü Sözün Zeyli: Deprem; İlâhî bir takdir olarak sebep ve sonuçları.
Felâketlerdeki hikmetler. Tabiat kanunları ve İlâhî irade.
On Beşinci Söz
Uzaydaki canlılar, melekler, cin ve şeytanlar. "Dünya semâsını kandillerle süsledik ve onları
şeytanlar için taş yaptık" meâlindeki âyetin açıklaması.
Birinci Basamak: Meleklerin varlığı ve yaratılış sebebi.
İkinci Basamak: Gökten yere inenler ve yerden göğe çıkanlar.
Üçüncü Basamak: İnsanın önemi ve yeryüzünün gökler kadar değer kazanmasının
nedeni.
Dördüncü Basamak: Melekler ve şeytanlar arasındaki çarpışmalar.
Beşinci Basamak: Şeytanların melekler tarafından taşlanması.
Altıncı Basamak: Şeytanların taşlanmasında İlâhî egemenliğin haşmetine işaret eden
yönler.
Yedinci Basamak: Şeytanların taşlanmasındaki üç mânâ.
On Beşinci Sözün Zeyli: Şeytan ve ona tabi olanların Kur'ân'a yönelik vesvesesine karşı
verilmiş bir cevaptır.
Şeytanın İkinci Küçük Bir İtirazı: Şeytanın bir itirazı üzerine, Kur'ân'ın mu'cizelik esasının
en mühimlerinden biri olan îcâz yönünü açıklar.
On Altıncı Söz
"Birşeyin olmasını dilediği zaman, Onun işi sadece Ol!' demektir; o da oluverir" meâlindeki âyetin
açıklaması.
Birinci Şua: Allah'ın her yerde birden hazır bulunması ve herşeye herşeyden yakın
bulunması; vahidiyet ve ehadiyet.
İkinci Şua: Varlıkların yaratılışındaki san'at, kudret ve kolaylık.
Üçüncü Şua: Herşey Ondan sonsuz derecede uzak iken, Allah'ın herşeye sonsuz
derecede yakın olması.
Dördüncü Şua: Namazda ve hacda Allah'ın huzuruna çıkmak.
Küçük Bir Zeyl: Tabiat kanunlarının işleyişinde İlâhî iradenin tecellîsi. Yağmur ve rızık.
On Yedinci Söz
Dünyadaki ölüm ve ayrılıklar, herşeyi kuşatan bir rahmetle nasıl açıklanabilir?
On Yedinci Sözün İkinci Makamı: Tevekküle dair bir nazım.
Siyah dutun bir meyvesi: Ölüm ve âhirete Kur'ân'ın ışığında bakış.
Kalbe farisî olarak tahattur eden bir münacat: Dünyanın faniliğine dair bir nazım:
önce gafletle bakış ve yakınma, sonra tevekkülle sükûna eriş.
Birinci levha: Gaflet ehlinin dünyaya bakışı.
İkinci levha: Hidayet ehlinin dünyaya bakışı.
Barla yaylasi, çam, katran, ardiç, karakavağin bir meyvesi: Farsça bir tefekkürname ve
açıklaması.
Yildizlari konuşturan bir yildizname: Göklerin ve yıldızların tasvirini şiirsel bir tarzda
dile getirir.
On Sekizinci Söz
Birinci Nokta: Başarılarda insan nefsinin payı; gurur ve şükür.
İkinci Nokta: Çirkin görünen varlık ve olaylardaki güzellikler.
Üçüncü Nokta: Kâinattaki san'at eserlerinin seyircisi olarak insan; ve insanlık içinde Hz.
Muhammed'in (a.s.m.) yeri
Firkatli ve gurbetli bir esarette, fecir vaktinde ağlayan bir kalbin ağlayan
ağlamalarıdır: Seher vaktinde tevbeye dair bir manzume.
On Dokuzuncu Söz
Hz. Muhammed'in (a.s.m.) peygamberliği.
Birinci Reşha: Rabbimizi bize anlatan üç büyük tanıtıcıdan biri olarak Hz. Muhammed
(a.s.m.).
İkinci Reşha: Semavî kitapların verdiği haberler, irhasat ve mucizeler, ahlâk ve takvâsının
ışığı altında Hz. Muhammed'in (a.s.m.) peygamberliği.
Üçüncü Reşha: Bütün varlıklara hitap eden ve kâinatın yaratılış sırrını açıklayan bir hatip
olarak Hz. Muhammed (a.s.m.).
Dördüncü Reşha: Onun yaydığı ışıkla evrenin aldığı yeni şekil.
Beşinci Reşha: Onun yaydığı ışıkla varlıkların kazandığı değer.
Altıncı Reşha: Kulluk ve elçilik yönleriyle Hz. Muhammed (a.s.m.).
Yedinci Reşha: Onun akıl, kalb, ruh ve nefisler üzerindeki etkisi.
Sekizinci Reşha: Onun kötü âdet ve gelenekleri kaldırıp güzel ahlâkı yerleştirmekteki
benzersiz başarısı.
Dokuzuncu Reşha: Onun görev başındaki cesareti.
Onuncu Reşha: Kıyamet ve âhiret gibi, gelecekteki çok önemli olaylara dair verdiği
haberler.
On Birinci Reşha: Onun Kâinat Yaratıcısından getirdiği haberlerin doğruluğu ve önemi.
On İkinci Reşha: Onun, insanlığın en önemli ihtiyacı için ettiği dualar.
On Üçüncü Reşha: Onun, ebedî bir mutluluk ve Cennet için ettiği duaların kabulündeki
kesinlik.
On Dördüncü Reşha: Kur'ân'ın tanımı; Kur'ân'daki tekrarların hikmeti; Kur'ân ile
felsefenin varlıklara bakışındaki fark.
Yirminci Söz
Kur'ân ile ilgili bazı sorulara cevaplar ve Kur'ân'ın mucizelerinden bazı örnekler.
Birinci Makam: Kur'ân ile ilgili bazı itiraz ve vesveselere cevaplar.
Birinci nükte: Küçük ve önemsiz görünen olaylarda büyük ve kapsamlı yasalara
Kur'ân nasıl işaret ediyor? Meleklerin Âdem'e secdesi.
İkinci nükte: İsrailoğullarının ineği kesmesine dair kıssadaki dersler.
Üçüncü nükte: Taşlar hakkındaki âyetin verdiği dersler.
İkinci Makam: Peygamber mucizeleri hakkındaki âyetlerde geleceğe ve teknolojik
gelişmelere dair işaretler.
Mukaddime: Tabiat kanunlarına uymak suretiyle, peygamber mucizelerine
teknoloji yoluyla yaklaşabileceğine dair örnekler.
Bir nükte-i mühimme ve bir sirr-i ehem: Bilim branşları ile İlâhî isimler arasındaki
ilişki.
İki mühim suale karşi iki mühim cevap: Teknolojik gelişmelerin haberleri Kur'ân'da
nicin açık bir şekilde yer almıyor? Kur'ân niçin kâfirleri de tasdike mecbur
bırakacak bir şekilde bu haberleri vermiyor?
Otuzuncu Söz
İnsandaki "Ene"nin (benlik) mahiyeti. Tahavvülât-ı zerrat olarak tabîr edilen atomların ve
moleküllerin çeşitli maddelerin oluşumundaki görevleri.
Birinci Maksat: Ene'nin (benlik) mahiyeti
İkinci Maksat: Atomların ve moleküllerin çeşitli maddelerin oluşumundaki görevleri.
LEMEÂT
Nazma benzer şekilde kaleme alınmış, Risâle-i Nur Külliyatının çekirdeği hükmünde olan bir
risale.
Konferans
1950'de Ankara Üniversitesinde profesörler, meb'uslar, Pakistanlı misafirler ve muhtelif fakülte
talebelerinin huzurunda, Fakülte Mescidinde gece yarısına kadar devam eden bir mecliste verilen
ve büyük bir alâka ve ehemmiyetle dinlenmiş olan bir konferanstır.
Mesnevî-i Nuriye
Takdim
Bediüzzaman Said Nursî
İtizar
Mukaddime
Lem'alar
Reşhalar
Lâsiyyemalar
Katre
Katrenin Zeyli
Hubâb
Zeylû'l-Hubâb
Habbe
Zeylü'l-Habbe
Zeylü'z-Zeyl
Zühre
Zerre
Şemme
Onuncu Risale
On Dördüncü Reşha
Şule
Şulenin Zeyli
Nokta
Fihrist
EMİRDAĞ LÂHİKASI
EMİRDAĞ LÂHİKASI – I
TAKDİM
1: "Üstad Bediüzzaman, dünya ve siyasete karıştı" demek bir divaneliktir
2: Mühim bir suale hakikatli bir cevaptır: Risale-i Nur yüz binlerin ebedî hayatını kurtardı
3: Kerametlerin yazılma sebebi
4: Ankara ehl-i vukufunun ittifakla verdikleri raporun sûretidir
5: Denizli mahkemesinin ittifakla verdiği karar suretidir
6: Kendi kendime bir hasbihaldir (Üstada oynanan gizli oyunlar)
7: "Kendi Kendime Hasbihal" namındaki parçaya lâhika olarak Adliye Vekiliyle ve Risale-i Nur'la alâkadar
mahkemelerin hakimleriyle bir hasbihaldir
8: Üstad, hükûmetin maaş teklifini reddetmiştir
9: Risale-i Nur belâlardan korunmaya vesiledir
10: Âyetü'l-Kürsî'nin tetimmesi olan üç âyetin nüktesi
11: Meyve Risalesinin önemi
12: Hürriyetten men edilen Üstadın şekvâsı: "Bu istida, üç makamata gönderilmiştir. Oradaki kardeşlerime
bir me'haz olmak için gönderildi"
13: Bakanlar Kurulu ve Meclis Başkanına yazılan maruzat
14: Yağmur duası yapıldığı halde yağmurun gelmemesinin sebebi
15: Hizbü'l-Kur'ânü'l-Muazzam Kur'ân'ın bir nümune-i kudsîsidir
16: Leyle-i Regaiple gelen rahmet
17: Cenâb-ı Hak tazyikleri, baskıları Risale-i Nur lehine çeviriyor
18: Üstadın siyasetle alâkadar olmamasının sebebi
19: Miraç Risalesinin tevafuklu bir kerameti
20: Risale-i Nur'un mesleği şefkat olduğu için çocuk, kadın ve hastaların ilgisini daha çok çeker
21: Risale-i Nur'un vazifesi rû-yi zemindeki bütün muazzam mesâilden daha büyüktür
22: Hâfız Mustafa'nın yaptığı hizmetler, bu memleket ve âlemi İslâmı minnettar ettirir
23: Risale-i Nur'un beraati, yağmurun gelmesine vesile oldu
24: "Risale-i Nur, Kur'ân'ın malıdır, benim kusurlarım ona sirayet etmez"
25: Hazret-i Ali'nin (r.a.) Âyetü'l-Kübrâ ile selâmete çıkılacağını haber vermesi
26: Risale-i Nur'un serbest kalmasının sebebi: Meyve Risalesi ve Hüccetü'l-Bâliğanın sarsılmaz hakikatleri
27: Kerametlerin yazılma sebebi
28: Risale-i Nur'un zuhurundan kırk sene önce hissedilmesi
29: Hiss-i kablelvukuun tetimmesi: Nur talebelerinin hayatı kader-i İlâhîyle Risale-i Nur'a göre tanzim
ediliyor
30: Meyvenin Dördüncü Meselesi, merak duygusunun yanlış kullanılışı
31: Denizli ikinci bir Isparta'dır
32: İkramı izhar mektubunun tetimmesi: Talebelere metanet, sebat veren gaybî işaretler
33: Üstadın merdümgirizlik hastalığının hikmetleri
34: Bu zamanda en büyük vazife imanı kurtarmaktır
35: Masum ve ümmîlerin yazdığı risalele
36: Tavâif-i beşerin ihtiyaçları yazdırılıyor
37: Risale-i Nur mesleği Sahabe mesleğinin bir cilvesidir
38: Hülâsatü'l-Hülâsa ruhlara iman nurunu telkin eder
39: "Bâki bir hakikat, fâni şahsiyetler üstüne bina edilemez"
40: Risale-i Nur'un şahs-ı mânevîsi Hz. Hasan'ın bir muavini ve mütemmimidir
41: On adama iman dersi vermek bin adamı irşattan daha mühimdir
42: Risale-i Nur âsâyişi muhafaza eder
43: Afyon Emniyet Müdürlüğüne (Bu millet gelecekte dünyaya karşı Risale-i Nur'a muhtaç olacak)
44: Alevîlere münafık denemez
45: İhanet plânı akîm kaldı
46: Risale-i Nur'un tab'ında ihlâs ve tesanüdün önemi
47: Tahriklere karşı metanet ve tesanüd gerekir
48: Talebelerin yaptığı hizmetlerden Üstadın duyduğu memnuniyet
49: Risale-i Nur'un serbest olmamasının ve tab edilmemesinin sebebi
50: Hasan Feyzi'nin Risale-i Nur'la alâkalı mektubuna cevap
51: Hasan Feyzi'nin Üstad ve Risale-i Nur'la alâkalı mektubu
52: Nur talebelerinin keşif ve keramet aramamalarının sebebi, sırr-ı ihlâstır
53: Risale-i Nur, ilimle hakikate yol açar, felsefî dalâletlere galebe çalar
54: Sabri, Hulûsi ve Hakkı'nın sadakat ve metaneti
55: Hasan Şükrü'nün memnun eden mektubu
56. Hizmet-i Nuriyeyi tam yapan talebeler: Küçük Ali, Büyük Mustafa ve Hâfız Mustafa
57: Hülâsatü'l-Hülâsa ulvî bir inşirah verir, usancı izale eder
58: Talebelerin bayram tebriki
59: Küçük Ali'nin istinsah ettiği Sikke-i Tasdîk-i Gaybî mecmuası
60: Halil İbrahim'in Risale-i Nur'u metheden fıkrası
61: Halil İbrahim'in kasidesi
62: Zekâi Efendinin kasidesi
63: Matbuat lisanı ile konuşmanın zamanı
64: Bolşevizm, küfr-ü mutlak ve fikr-i tabiata karşı Risale-i Nur
65: Afyon Emniyet Müdürlüğü'ne bir rica
66: İstanbul'da komünistleri protesto
67: Risale-i Nur'un yangındaki kerameti.
68: Risale-i Nur yalvarmaz
69: Hasan Feyzi'nin manzumesi Sikke-i Tasdîk'teki imâlar tarzındadır
70: Camideki kulübeciğin kaldırılması
71: Hasan Feyzi'nin Sikke-i Tasdik'ten aldığı ilhamla yazdığı kasidesi
72: Allah nurunu tamamlayacaktırkâfirler hoşlanmasa da
73: Münafıkâne desiselere karşı sebat gerekir
74: Âsâyişi ihlal bahanesiyle artık kimseyi kandıramazlar
75: İtham ve hakaretlere karşı sabrı seçtim
76: Afyon Emniyet Müdürüne şikâyet mektubu
77: Hocalar kendi malları olan Risale-i Nur'a sahip çıkıyor
78: Risale-i Nur gibi bir hakikat güneşi, üflemekle sönmez
79: Zahiren çirkin perdeler altında, güzel neticeler vardır
80: Risale-i Nur, komünizm yangınına su yetiştiriyor
81: Vasiyetnamemdir
82: Asâ-yı Mûsâ mecmuası ile Haşir Risalesi ve Mucizât risalelerinin yazılması
83: Halil İbrahim'in tevafuklara medar mektubu
84: Zaman telif değil, neşir zamanıdır
85: Tevafuklar birer keramet-i Nuriyedir
86: Mânevî kışın maddî hastalığa da sebep olduğu
87: Üstadı yeniden zehirlediler: "Şahsım Risale-i Nur'a ve şakirtlerine siperdir"
88:iliye Vekili ile hasbihalden bir parçadır
89: Çalışkanlar hanedanı! Risale-i Nur ve şakirtlerini himaye etmeye vazifelidir
90: Talebelerden gelen hizmet haberleri
91: Ehl-i hakikatin enfüsî tefekkürü
92: Eski Said yok; yenisi ise herşeye tahammül ediyor
93: Celcelûtiye'de Risale-i Nur'a açık işaretler var
94: Mu'cizât Mecmuasının çoğaltılması ve tashihin önemi
95: Kastamonu talebelerinin Ispartalılarla omuz omuza vermesi
96: Taarruz anında kar, fırtına ve zelzelenin gelmesi
97: Sava ve Safranbolu talebeleri
98: Yeşil oğlu Mehmet Salih'in Dahiliye Vekiline yazdığı Üstad ile ilgili ricanâmesi
99: Eski bir dost: Mehmed Salih
100: Yeşil Salih'e cevap
101: On üç yaşındaki Hatice'nin yazdığı Asâ-yı Mûsâ
102: Komünizm, Müslüman-Hıristiyan ittifakını bozmaya çalışacak
103: Nurlar umumun malıdır; hiçbir tarafa tabi olmaz
104: Risale-i Nur'un büyük kahramanları: Hüsrev ve Tahirî
105: Üstadın sergüzeşte-i hayatı
106: Cevşenü'l-Kebîr'in sevabı hakkındaki hadis-i şerif
107: Neden resmî hocalar Risale-i Nur'dan kaçıyor?
108: Hıllet, ihlâs ve uhuvvet şahsî medihleri kabul etmez
109: Tashihlerdeki sıkıntılara bedel iki ücret ve üç ayların sevabı
110: Risale-i Nur'u yazmak mahrumiyete değil, berekete vesiledir
111: Samimî ve çalışkan Konyalı Sabri ve kahraman Rüştü
112: Muhacir Hâfız Ahmed Üstada: "Mezarın Barla'da olmalı."
113: Zaman ve mekân Nur talebelerinin beraberliğine engel değildir
114: Tebrike gelen mübarek güvercin
115: Feyzi ve Emin Efendilerin sadakatlerinin kerameti
116: Risale-i Nur'a set çekildiğinde, belâ fırsat bulup gelir
117: Emirdağ zabıtasıyla bir hasbihal.
118: Kapımı kırsalardı zelzele yalnız ihtar için olmayacaktı
119: Nur'un fütuhatı sırasında yağmurun gelmesi
120: Risale-i Nur'un serbestliğini kuşlar tebrik ediyor
121: İnebolulu Mehmed Zekeriya Efendinin hizmetleri
122: Evrad-ı Bahaiye'deki Risale-i Nur'a işaret
123: Isparta yangını ve Isparta medresesinin vazifeleri
124: Abdülmecid Efendinin haşirle ilgili yazısına düzeltme
125: Kastamonu'nun hanım talebeleri
126: Müjdeli ve tesellikâr mektuplar
127: Teksir makinesi, yazıya da kuvvet verecek
128: İstirahatim için ehl-i siyasete tenezzül etmem
129: Büyük Ali'nin varisi, tam bir Abdurrahman olan Küçük Ali
130: Asâ-yı Mûsâ risalesinin tashihinin bitmesiyle gelen üzüm
131: Maddî ve manevî Said'ler benim vazifemi görebilirler
132: Siyaset ve Nur mesleği
133: Yirmi Beşinci Söz niçin yazılmıştır?
134: Risale-i Nur felsefenin zararlı kısmıyla mücadele eder
135: Rumuzat-ı Semaniye Risalesi
136: Nazif, Salâhaddin Çelebilerin ve Ahmed Kureyşî'nin hizmetleri
137: Asâ-yı Mûsâ ve Zülfikar'ın Câmiü'l-Ezher'e gönderilmesi
138: Hasan Feyzi Yüreğil'in Üstada bedel hastalanması
139: Günah cihetinden ölmek, sevap cihetinden yaşamak
140: Bir Hasan Feyzi gitti, yerine bir dârü'l-fünun gelecek
141: Ahmet Nazif ile Mustafa Osman Efendiler ve onların hizmet arkadaşları
142: Nurları yazmanın ve sadakatle talebelik yapmanın neticeleri
143: Suikastın ikisi akîm kaldı, biri bir kahramanı aldı
144: Sıddık Süleyman ve Nur Santralı Sabri'nin ziyareti
145: Üstada yapılan ve yirmi senedir süren zulümler, işkenceler
146: Hasan Feyzi'nin ruhunu ve sadakatini taşıyan yeni talebeler
147: Hasan Feyzi, diğer Hasan Feyzi'leri vazife başına davet edip öyle gitti
148: "Bu sıkıntılı zamanda nefsim sabırsızlıkla beni tâciz ederken, bu fıkra onu tam susturdu, şükrettirdi."
149: Üstad: "Nefsimi ölüme razı ettim."
150: Hacı Hafız Mehmed'in ölümü ve talebeler arasındaki makamı
151: "Herkes Allah'ı bilir, yeni ders almaya ihtiyaç yoktur" şeklindeki itiraza cevap
152: Küfr-ü mutlakın hücumu karşısında İslam tarihindeki ihtilâflı meseleleri tartışmanın yanlışlığı
153: Zülfikar'ın çıkışı, din lehinde müjdeli gelişmelerin müjdecisidir
154: Geçmiş olayları tartışma konusu yapmanın zararları
155: Risale-i Nur hizmetinin, Cenâb-ı Hakkın ve Resullah'ın rızasına uygun düştüğü sahih rüyalarla da
tasdik ediliyor
156: Hizmette izlenecek yol: "sırren tenevveret"
157: Üstadın yerine kendi hayatlarını ortaya koyanlar
158: Hacı Hâfız'ın kerametli vefatı
159: Sadık Beyin sadakat ve hizmeti
160: Bazı büyük hocaların risalelere uzak durmalarının sebepleri
161: Has şakirtlerin Risale-i Nur'a kendi malı gibi sahip çıkması
162: Risale-i Nur âsâyişi temin eden mânevî inzibat memurudur
163: Üstadın çocukların yaptığı hizmetten memnun olması
164: Üstad Bediüzzaman'ın Eski Dahiliye Vekili Hilmi Uran'a ikaz ve tavsiyeleri
165: Jandarma Komutanı ve bir milletvekilinin Üstadı ziyareti
166: İsveç, Norveç ve Finlandiya'nın Kur'ân'ı kabul etmeleri
167: Siyasî kafalar Risale-i Nur'u çabuk anlayamaz
168: Üstad yapılan bütün hizmetlerden haberdar oluyor ve yapılanları takdir ediyor
169: Balıkesir'in cesur hocasını tebrik
170: "Neden bütün meziyetleri Risale-i Nur'a verip, kendini çok kusurlu bir hâdim gösteriyorsun?"
171: Nurlarla meşgul olmak her türlü belâyı def eder
172: Semavat dinsizliğe karşı hiddete geliyor
173: Üstad hiçbir hediyeyi kabul etmiyor
174: Zülfikar, Asâ-yı Mûsâ dinsizlik cereyanına karşı Kur'ân'ın iki keskin kılıcıdır
175: Üstadın Isparta adliyesine yaptığı dua
176: Risale-i Nur'un hakikatleri dünyanın hiçbir menfaatine âlet edilemez
177: Kainat Zülfikar ve Asâ-yı Mûsâ'nın fütuhatlarını alkışlıyor
178: Risale-i Nur Diyanet Riyasetinde takdir görüyor
179: Ölüm gerçeği: Asıl güzellikler, toprak perdesinin arkasında
180: Kur'ân ebedî hayat için okunur
181: Üstad Bediüzzaman'dan talebelerine: "Benim vazifem size verildi"
182: Asâ-yı Mûsâ ve Zülfikar'ın Ravza-i Mutahharayı kendine bedel ziyaret etmesi
183: Risale-i Nur hizmeti, Medine âlimlerinin manevî bir evlâdı, bir talebesi ve küçük bir şubesidir
184: Beşeriyetin ebedî hayat ihtiyacını Kur'ân karşılayacak
185: Al-i beyt muhabbeti Alevileri küfr-ü mutlaka düşmekten korur
186: Üstadın, çocukların yazdığı risalelerden duyduğu memnuniyeti
187: Risale-i Nur'la iştigal marifetullah, zikrullah, huzur-u kalbî ve muhabbet-i imaniye verir
188: İnsanları hizmetten alıkoyan, maişet derdi, tamah, korku, makam sevgisi gibi mânevî engellere işaret
eder
189: Üstad geçmiş tehlikelerden Risale-i Nur'un kerametiyle korundu
190: Üstad hizmete zarar verir diye hem hastalığını hiçe saydı, hem dünya savaşını izlemedi
191: İnsanlığın başına gelen felaketler ve Kur'ân'ın irşadı, insanoğlunu ebedî saadeti aramaya sevk
edecektir
192: Ankara Mahkemesince risalelerin geri iade edilmesi hayırlı bir gelişmedir
193: Hapishaneler Nur medresesine dönüşüyor
194: Çocukların Üstada olan ilgisinin sebebi, onların Nur talebesi olup mânevî tehlikelerden
kurtulacaklarına işarettir
195: Hüve Nüktesi
196: Risale-i Nur ağır şartlar altında intişar ediyor
197: Risale-i Nur, hiçbir şeye âlet edilemez
198: Üstad, Risalelerin iktibasına izin veriyor
199: Risalelerin gerçek fiyatı: bir kişinin en az on kişiye okutması
200: Mu'cizatlı Kur'ân tab edilip Hindistan'a gönderiliyor
201: Üstad yazılan risaleleri satın alabilmek için zarurî eşyalarını satıyor.
202: Nurların yayılmasını önlemek için kurulan komplo boşa çıktı
203: Üstadın Hüve Nüktesinin sonuna eklenmesini istediği bir bölüm
204: Nurların korunması, inayet-i İlâhiyedir
205: İlmin izzetinin muhafazası Üstadı harama baktırmıyor
206: Risale-i Nur'un şahs-ı mânevisi bir çeşit Mehdi telâkki ediliyor
207: Bismark ve Carlyle'in Kur'ân ve Peygamberi tasdikleri
208: Üç merkezde üç berberin benzer hizmetleri memnuniyet verici
209: Kur'ân talebelerine ilişmek semayı hiddete getirir
210: Siyasî tarafgirliğin zararlarını anlatır
211: Nur avukatı Ahmed Feyzi'nin Risale-i Nur'la ilgili istihraçları
212: Üstadın parayla risale satın alması
213: İslâm âleminde risalelerin takdir görmesi
214: Emirdağ'da beş teyyare ile Üstadın takip edilmesi
215: Üstad, evine yapılan baskının kanunsuzluğunu açıklıyor
216: Yasak ettikleri Kur'ân nüshası Diyanet Başkanlığında
217: Risale-i Nur belâların def'ine bir vesiledir
218: Şerefler orduya, kusurlar reislere verilir
219: Üstadın kıyafetine ilişmek isteyen Ankara Valisi Nevzat Tandoğan tokat yiyip intihar ediyor
220: Gençlik Rehberi gençleri dine çekiyor. Risale-i Nur'a yapılan zulümler musibeti celbediyor
221: Risale-i Nur ve talebeleri Allah'ın himayesi ve inayeti altında
EMİRDAĞ LÂHİKASI – II
1: Üstad talebelerine icazet veriyor
2: Üstad, Diyanet Başkanı Ahmet Hamdi Beyden risalelere sahip çıkmalarını istiyor
3: Hediye kabul etmeyen Üstada bu kuralı bozduran üç hadise
4: Diyanetin risaleleri ileride neşretmeyi vaad etmesi
5: Kur'ân'ın camilerde tercümesinin okunmasına karşı ikaz
6: Hocalar ehvenüşşer düsturuyla hareket ederek tehlikeyi azaltmaya çalıştılar
7: Üstad: Hüsrev risaleleri ve tevafuklu Kur'ân'ı Ankara'ya götürsün
8: Hâfız Mustafa'nın vefatıyla ilgili tâziye
9: Üstad hayatının devamıyla Nur talebelerine siper oluyor
10: İstibdat ve zındıka cereyanının kuvveti kırılıyor
11: Celâl Bayar'ın Cumhurbaşkanlığına seçilmesini Üstad tebrik ediyor
12: Din siyasete değil, siyaset dine âlet edilebilir
13: Her türlü baskıya rağmen, Nurlar gençler arasında yayılıyor
14: Zübeyir'in Üstadı müdafaa eden mektubu
15: Ezanın minarelerde okunmasını tebrik ve demokratlara dua
16: Genç Saidlerin sayısı artıyor
17: Beraat etmiş risalelere keyfî olarak el konuyor
18: Üstadın devlet yetkililerine mektubu
19: Demokratlar masonlara ve komünistlere karşı uyarılıyor
20: Risale-i Nur on senelik medrese ilmini bir senede verir
21: Üstad risaleleri ücretsiz vermiyor
22: Talebeler, Risale-i Nur'a yapılan zulmü Demokratların kaldırmasını ister
23: Risalelerin imhasına izin verilmeyecek
24: Demokratlarla Nur talebelerinin arasını bozma teşebbüsü
25: Risalelerin yakılma kararı Halkçıların bir oyunu
26: Lozan'ın iç yüzü ve Yahudilerin dini yok etme plânları
27: Ankara'daki güzel gelişmeler
28: İhvan-ı Müslimînin risaleleri Arapça'ya tercüme etmek istemesi
29: Cumhurbaşkanı Doğu Üniversitesinin gerekliliğini kabul ediyor
30: Siyaset tarafgirliği mânâyı zedeler, ihlâsı kırar
31: Hizmet haberleri, Üstadın hastalıklarına ilâç oluyor
32: Asâ-yı Mûsâ'nın Arapça'ya tercüme edilmesi
33: Türkler Peygamber övgüsüne mazhar oluyor
34: Üstadın yapılmasını istediği birkaç tashih
35: Nurcuların şevkiyle Cevşenü'l-Kebir nurlandıracak
36: Üstadın sofimeşrebli tenkitçiliği affetmesi
37: Demokratlar, risalelere ve Nurculara yapılan bu işkenceye engel olmalıla
38: Abdurrahman ve Ceylân'a olan muhabbet
39: Ankara'da Üstadın yerine görev yapan genç Saidler
40: Üstad ehli imanın tenkitlerini bir çeşit nasihat olarak kabul eder
41: Meşrep farklılıkları kardeşliği bozmamalı
42: Lemeat: Risale-i Nur'un çekirdeği
43: Üstadın, ülkede az da olsa hürriyetin başlamasından duyduğu memnuniyeti
44: Allah'ın adaleti ve inayeti
45: Nur talebesi hanımlara evlilik konusunda tavsiyeler
46: Nurcuların hapse girmelerinin hikmetleri
47: Bazı milletvekillerinin Üstad ve hizmetini takdirleri
48: Demokratlar görev başına çağrılıyorlar
49: Risale-i Nur ehl-i tarikatın da en büyük dairesidir
50: Halka kabul ettirmek, Allah'a aittir
51: Üstadın canlı mektupları
52: Celâl Bayar Üstada teşekkür ediyor
53: Üstadın talebelerinden bazı istekleri
54: Küfre karşı gençleri koruyacak olan Risale-i Nur'dur
55: Camiü'l-Ezher'e risaleler gönderiliyor
56:an Menderes'in Üstada haberi "Merak etmesin, meyus olmasın"
57: Eflâni ve Safranbolu talebeleri Isparta kahramanlarına benziyor
58: Başbakan ve İçişleri Bakanına risalelerin iadesi için mektup
59: Vatikan'dan gelen teşekkür mektubu
60: Sabır ve tahammül oyunları bozuyor
61: Seyyid Salih'in İslâm ülkelerine ziyareti
62: Mersin ve Tarsus Emniyeti risaleleri iade ediyor
63: İşaratü'l-İ'câz iade ediliyor
64: "Hüve Nüktesi" küfr-ü mutlakın belini kırıyor
65: Şiddetli kış ve zelzele ilâhî bir ihtardır
66: Üstad, hayatındaki inayetleri anlatır
67: Nurların parlamasına engel olunamıyor.
68: Risale-i Nur zabıta görevi yapıyor
69: Konuşan yalnız hakikattir
70: Birisinin hatasıyla başkası mesul tutulamaz
71: İşârâtü'l-İ'câz Risale-i Nur'un bir fihristesi ve menbaıdır
72: Kur'ân'ı, mütehassıslardan oluşmuş bir heyet tefsir edebilir
73: Kur'ânın maksatları: Tevhid, Nübüvvet, Haşir ve Adalet
74: Üstadın siyasetten ve şimdiki medeniyetten uzak durmasının sebepleri
75: İttihad-ı İslâm'a dair müjdeli gelişmeler
76: Çocukların Üstada muhabbetinin sebebi
77: Evleri bir medrese-i Nuriye yapmak
78: "Neden dini siyasete alet yapmakla suçlandım?"
79: Mahkemenin ertelenmesindeki hayır
80: Afyon Mahkemesinin adaletsiz kararı
81: Talebeler Medresetü'z-Zehrânın mânevî hakikatini gösteriyor
82: Eski Said kırk sene sonraki olayları önceden hissetmiş
83: Teşehhütte okunan Tahiyyat Miraç'ta İlâhî huzurda okunmuştur
84: Ülfet perdeleri hakikatleri gizliyor, marifet-i İlâhiye yollarını kapatıyor
85: Mahlûkata mânâ-yı harfiyle bakmaya engel olan perdeler
86: Ankebût Sûresindeki âyet hakkındaki vehmi yok eden bir i'caz pırıltısı
87: Gençlik Rehberi'nde "Dini siyasete âlet var" diyen ehl-i vukufa cevap verilsin
88: "Vukufsuz" ehl-i vukufun raporundaki suç unsurlarına cevap
89: 1952'de İstanbul'da görülen Gençlik Rehberi mahkemesine, ehl-i vukufa cevaben verilen itiraznamedir
90: Gençlik Rehberi'nin tekrar müsaderesi anarşilik ve dinsizlik hesabınadır
91: Hulûsi Yahyagil: Mesleğim Risale-i Nur dairesinde istihdamdan ibarettir
92: Üstad İhtiyarlar Risalesini gençlere, Hastalar Risalesini sıhhatte olanlara yazmış
93: Şahs-ı mânevî Mehdilik yapar, aksi halde mağlup olur
94: Talebeleri medyumlukla kandırmaya çalışıyorlar
95: Yirmi sekiz yıllık asılsız iddialar
96: İki mühim eserin çoğaltılması
97: Siz bu asrın hidayet serdarısınız
98: Hal-i hazırdaki partiler ve Demokrat Partinin dikkat etmesi gereken iki nokta
99: Değil dünya hayatımı, âhiret hayatımı dahi millet-i İslâmiyeye feda ederim
100: Nur talebeleri ve İhvan-ı Müslimîn mensupları arasındaki farklar
101: ed-Difa gazetesi yazarı Risale-i Nur'un Arap ülkelerindeki durumunu anlatıyor
102: Adnan Menderes'e hatırlatılan üç kanun-u esasî
103: Dindar Demokratlara tavsiye: Ayasofya'yı açın, Risale-i Nur'u neşredin
104: Büyük Cihad'da yayınlanan Üstadın şekvâsına açılan dava
105: Samsun Mahkemesinden gelen tebliğe verilen cevap
106: Gayet ehemmiyetli bir hâdise, bir istida ve bir şekvâdır (es-Sıddık dergisinde yayınlanan risale)
107: Nurları himaye etmek Diyanet dairesinin hakikî vazifesidir
108: Asâ-yı Mûsâ ve Gençlik Rehberi'nin kerametle muhafazası
109: Doğunun kalkınmasında Şark Üniversitesinin rolü
110: Doğu Üniversitesi hakkında tahrifçi bir gazeteye cevaptır
111: Ankara Mahkemesine havale edilen dava ve Zübeyir
112: Üstadın ziyaretçilere dair bir mektubu ("Risale-i Nur'u okumak, ziyaretten on defa daha kârlıdır")
113: Hizmette Urfa'nın ehemmiyeti
114: Üstadın Urfa'ya özel duası
115: Üç hastalığa Âyet-i Hasbiyeyle gelen şifa
116: Görüşmek isteyenlere Üstad buyuruyor: "Risale-i Nur'un her bir kitabı bir Said'dir"
117: Şark Üniversitesinin İslâmî programı: Risale-i Nur
118: Yazıları beş vecihle iftira ve yalan olduğunu gördüğüm bir gazeteyi bana okudular. Böyle iftiraların
hem Isparta'ya, hem neşredenlere büyük zararı var
119: Üstadımızın köylerde dolaştığına dair çıkarılan uydurma habere karşı bir cevaptır; mûcib-i merak
hiçbir şey yoktur
120: Deniz zahiren hiddetlendi, mânen şefkatkârâne okşadı
121: Üstadın İstanbul'a gelişi ve ifadesinin alınması
122: Üstadın vasiyetnâmesi
123: Vasiyetnamenin Haşiyesidir
124: Adnan Menderes'in Konya nutkunun tahrif edilmesine dair bir açıklaması
125: Isparta'nın hayır kazanmasının yolu: Risale-i Nur'un iade edilmesine çalışmak
126: Üstadın kabrini gizlemesinin sırrı
127: Üstadımızın Afyon Mahkeme heyetine gönderdiği yazının suretidir
128: Üstadın Demokrat Partiyi desteklemesinin gerekçeleri
129: Demokratlara büyük bir hakikati ihtar
130: Üstad, çektiği işkenceye rağmen Adliye memurlarına beddua etmez
131: Dindar Hürriyetçilerin Üstada Diyanet'te vazife teklifi
132: İmanın dünyada dahi bir nevi cennet lezzetini benim hayatımda temin ettiğine dair
133: İhlâsı muhafaza etme düsturu sohbete mâni oluyor
134: Üstadın Isparta Tugay camiinin temeline harç atması
135: Hüseyin Avni ve Tahsin Tola'nın seçimleri kazanamamasının hikmeti
136: Vasiyetnamenin bir zeyli (Üstad Bediüzzaman Nur'un sermayesiyle talebelerin ihtiyaçlarının
karşılanmasını vasiyet eder)
137: Muhalif gazetelerin Üstada ve Nur talebelerine attıkları iftiralara cevap
138: "Mahkeme-i Kübrâya Şekvâ"ya bir zeyl
139: Medresetü'z-Zehra ifsat komitesinin dalaletlerinden bu milleti koruyacak bir tedbirdir, ırkçılık
zararlıdır
140: Bir ihsan-ı İlâhî olarak gelen hastalık
141: Üstadın istiğnaya verdiği ehemmiyet
142: Cumhuriyet gazetesinin yalan haberi
143: Nur medreselerine devam, talebe-i ulum şerefini kazandırır
144: Risale-i Nur'un satılan nüshalarının sermayesi Risale-i Nur'un malıdır
145: Risale-i Nur'un sermayesi, hizmette olan ve nafakasını temin edemeyen talebelerin tayinine sarf
edilecek
146: Tarihçe-i Hayat'ın ehemmiyeti
147: Üstadın Namık Gedik, Adnan Menderes ve Tevfik İleri'den dilekleri
148: Eski Partinin Risale-i Nur'a minnettar olması gerekir
149: Üstad savcılara hakkını helal ediyor
150: Üstadın hükümetçe Emirdağı'na sevkinin hikmeti
151: Umum Nur talebelerine Üstad Bediüzzaman'ın vefatından önce vermiş olduğu en son derstir
Şuâlar
Şuâlar
İKİNCİ ŞUÂ
Allah'ın birliğini, "Ehad" ismini açıklar. İsm-i Azamın altı nüktesinin yedincisi...
Birinci Makam: Gayet güzel ve çok şirin ve nihayet derecede lâtif üç meyve-I tevhid ve
üç muktazisi ve üç hüccetine dairdir.
Birinci Makamın Birinci Meyvesi: Tevhid ve vahdette cemâl-i İlâhî ve kemâl-i
Rabbanî tezahür eder. Vahdet olmazsa o hazine gizli kalır.
Tevhidin İkinci Meyvesi: Kâinatın zatına ve mahiyetine bakar. Vahdet sırrıyla,
kâinatın kemâlâtı gerçekleşir ve varlıkların ulvî vazifeleri anlaşılır, bu âlemdeki İlâhî
maksatlar ortaya çıkar.
Üçüncü Meyve: Şuurlu varlıklara, özellikle insana bakar. Vahdet sırrıyla insan,
kâinattaki bütün varlıkların en mükemmeli ve Alemleri Yaratan'ın muhatabı ve
dostu olabilir
İkinci Makam: Tevhid ve Vahdâniyeti iktiza eden; şirki ve ortaklığı kesinlikle kabul
etmeyen deliller.
Birincisi: Bu kâinattaki sanatlar, Hakîm olan Allah'ın sınırsız sıfat, isim, kudret ve
ilmiyle yapılıyor.
Vahdaniyetin İkinci Muktazisi: Tevhid ve hidayet yolunda sonsuz kolaylıklar, şirk
yolunda ise sonsuz zorluklar olduğunu açıklar.
Tevhidin Üçüncü Muktazisi: Bir çekirdeği yaratanla kâinatı yaratan aynı Zattır.
Çünkü çekirdek kâinatın küçük bir örneğidir.
Üçüncü Makam: Tevhidin üç küllî alâmetini özet olarak açıklar.
Birinci Alâmet ve Hüccet: Her şeyde vahdet var. Vahdet ise, bir vâhide işaret eder...
birliği olan eser, birden meydana gelir.
İkinci Alâmet ve Hüccet: Zerrelerden kâinatın en geniş dairesine kadar her şeydeki
mükemmel düzen ve ölçü, yalnız bir vahdetle olabilir, çeşitli eller karışsaydı bu
düzen bozulurdu.
Sualin Birinci Şıkkı: "Kâinatı güzellikler ve adalet kuşatmıştır. Gözümüz önündeki
bu kadar çirkinliklere, hastalıklara, musibetlere, ölümlere ne diyeceksin?"
Sualin İkinci Şıkkı: "Sonsuz bir merhamet ve servet sahibi olan Allah, neden cüz'î
varlıkları ve şahısları musibete, şerre ve çirkinliğe müptelâ ediyor? Bu sualin cevabı
çok evhamı izale eder."
Üçüncü Alâmet ve Hüccet: "Mülk Onundur ve ezelden ebede her türlü hamd ve
övgü, şükür ve minnet Ona mahsustur." ifadesi ile işaret edilen tevhid delilleridir.
Hatime: Diğer iman esaslarına Tevhid sırrı içinde kısa işaretlerdir.
Uzunca bir Haşiye: "Korkunç bir ses onlara yetti." Yâsin Sûresi, 36:29. "Kıyametin
gerçekleşmesi ise göz açıp kapayıncaya kadar." Nahl Sûresi, 16:77. âyetleri kıyametin
kopmasının zamansız olacağını haber veriyor. Aklı bu hususta ikna etmek için örnekler
veriliyor.
Birinci Mes'ele: Ruhların cesetlerine gelmesinin örneği dağılmış ordunun düdük
sesiyle toplanması misaliyle ispatlanır.
İkinci Mes'ele: Cesetlerin yeniden diriltilmesinin örneği büyük bir şehrin karanlık
bir gecede bir merkezden bir anda aydınlatılması ile ispatlanır.
Üçüncü Mes'ele: Cesetlerin yeniden diriltilmesiyle ilgili örneği baharda birden
sayısız çiçek ve bitkilerin açılıp gelişmesiyle ispatlanır.
Amma Bir Dördüncü Mes'ele: Dünyanın ölümü ve Kıyamet kopması bir anda bir
gezegen ve kuyruklu yıldızın çarpmasıyla izah edilir.
Tevhidî Bir Münâcât ve Mukaddimesi
ÜÇÜNCÜ ŞUÂ
Allah'ın varlığının zorunluluğunu; birliğini ve kudretinin büyüklüğünü açıklar ve ispat eder.
Münâcât: "Göklerin ve yerin yaratılmasında, gecenin ve gündüzün değişmesinde,
insanlara faydalı şeylerle denizde akıp giden gemilerde, Allah'ın gökten su indirip onunla
yeryüzünü ölümünden sonra diriltmesinde, her türlü canlıyı yeryüzüne yaymasında,
rüzgârları sevk etmesinde ve gökle yer arasında Allah'ın emrine boyun eğmiş bulutlarda,
aklını kullanan bir topluluk için Allah'ın varlık ve birliğine, kudret ve rahmetine işaret eden
nice deliller vardır." (Bakara Sûresi, 2:164.) âyetinin münâcât tarzında bir nevî geniş
tefsiridir.
DÖRDÜNCÜ ŞUÂ
"Allah bize yeter; O ne güzel vekildir." (Âl-i İmrân Sûresi: 173.) âyetinin anlam, hikmet ve insan
hayatındaki önemini açıklar.
Birinci Mertebe-i Nuriye-i Hasbiye: Bekà aşkının, Bakî-i Zülkemâl'e imanda ve Onu
bilmede olduğunu izah eder.
İkinci Mertebe-i Nuriye-i Hasbiye: Aciz insanın Allah'a iman etmekle, hadsiz kuvvet ve
kudrete dayanabileceği açıklanır.
Üçüncü Mertebe-i Nuriye-i Hasbiye: Sınırsız Kudretin faaliyeti ve insanın önemi
Dördüncü Mertebe-i Nuriye-i Hasbiye: İman bağı ile her mü'min kâinattaki varlıklar
sayısınca varlığa kavuşur.
Beşinci Mertebe-i Nuriye-i Hasbiye: İman gözüyle hayata bakış
Birinci Mesele: Hayatın mahiyeti ve hakikati
İkinci Mesele: Hayatın gerçek hukuku
Üçüncü Mesele: Hayatın fıtrî vazifeleri
Dördüncü Mesele: Hayatın gerçek zevki ve saadeti
Altıncı Mertebe-i Nuriye-i Hasbiye: Varlıkların durmayarak gelip gitmesi ve onlarda
görülen güzelliklerin ebedi bir güzelliğe ayna olmasını üç bürhanla izah eder.
ALTINCI ŞUÂ
Namazda teşehhüdde okunan "Ettahhiyâtü" duasının bir tefsiri olup, namazın, mü'minin bir nevî
miracı olduğu gerçeğinin iki nüktesini açıklar
YEDİNCİ ŞUÂ
Yaratıcısını kâinattan soran bir seyyahın gözlemlerini anlatan temsilî bir ifade ile birçok tabiat
olayları ve varlıkların diliyle Allah'ı tanıtan Risâledir.
Âyetü'l-Kübra
Birinci Makamın Birinci Basamağında: Semavatın Allah'ın varlığına delâleti
İkinci Mertebesinde: Atmosfer ve içindekilerinin Allah'ın varlığına delâleti
Üçüncü Mertebesinde: Yer Küresi ve içindekilerinin Allah'ın varlığına delâleti
Dördüncü Mertebesinde: Deniz ve nehirlerin Allah'ın varlığına delâleti
Beşinci Mertebesinde: Dağların ve ovaların Allah'ın varlığına delâleti
Altıncı Mertebesinde: Ağaçların ve bitkilerin Allah'ın varlığına delâleti
Yedinci Mertebesinde: Hayvanların ve kuşların Allah'ın varlığına delâleti. Üç
hakikatı var
Sekizinci Mertebesinde: Peygamberlerin Allah'ın varlığına delaleti
Dokuzuncu Mertebesinde: Alimlerin Allah'ın varlığına delaleti
Onuncu Mertebesinde: Kudsî mürşidlerin Allah'ın varlığına delaleti
On Birinci Mertebesinde: Meleklerin ve ruhî varlıkların Allah'ın varlığına delaleti
On Üçüncü Mertebesinde: Nurlu akılların ve selim nurâni kalplerin Allah'ın varlığına
delâleti.
On Dördüncü ve On Beşinci Mertebesi: Vahiy hakikati gelecek şu beş hakikati netice
veriyor:
Cenab-ı Hakk'ın beşerin akıl seviyesine göre hitap etmesi.
Cenab-ı Hakkın, yüce kelâmıyla Kendi Zâtını tarif etmesi.
İnsanların dualarına cevap vermesi Onun yaratıcılığının şe'nidir.
Kelâm sıfatı, ilim ve hayat sıfatının ayrılmaz bir gereğidir.
Yüce kelamıyla insanları uyarması ulûhiyetinin gereğidir.
Ve ilham ile vahyin arasındaki fark.
Birinci Makamın On Altıncı Mertebesinde: Fahr-i Âlem olan Muhammed'in (a.s.m.)
Allah'ın varlığına delâleti
On Yedinci Mertebesinde: Kur'ân'ın vech-i i'câzı ve Allah kelâmı olduğunun delilleri
On Sekizinci Mertebesinde: Kâinatın Allah'ın varlığına delâleti
On Dokuzuncu Mertebesinde: Allah'ın isim ve sıfatlarının Kendi varlığına delâleti.
İhtar
İkinci Bab: Tevhid Delillerine Dairdir
Birinci Hakikat: Cenab-ı Allah'ın mutlak ulûhiyyetini açıklar.
İkinci Hakikat: Cenab-ı Hakkın mutlak Rububiyyetini açıklar.
Üçüncü Hakikat: Kemâlattır.
Dördüncü Hakikat: Hâkimiyettir. Beş kuşatıcı hakikatı içine alır.
Birincisi: Kibriya ve azamet hakikatidir.
İkinci Hakikat: Kâinatta tasarrufları görünen Rabbanî fiillerin nihayetsiz bir şekilde
ortaya çıkmalarıdır.
Üçüncü Hakikat: Mevcudatın çok hızlı ve çoklukla yaratılmasına rağmen, son
derece sanatlı ve intizamlı oluşu.
Birinci Sır: Bir şey zâtî ise, zıttı ona arız olamaz.
İkinci Sır: Nuraniyet, şeffafiyet sırrıyla az çok birdir.
Dördüncü Hakikat: Kâinatı Rububiyet cihetiyle inkısam kabul etmez bir kül
olduğunun izahı.
Beşinci Hakikat: Kainatın umumunda olan birlik hakikatın izahı dört kuşatıcı hakikatı
içine alıyor.
Birinci Hakikat: Fettâhiyet hakikatidir.
İkinci Hakikat: Rahmâniyet hakikatidir.
Üçüncü Hakikat: Müdebbiriyet ve idare hakikatidir.
Dördüncü Hakikat: Rahîmiyet ve rezzâkıyet hakikatidir.
İhtar
DOKUZUNCU ŞUÂ
Öldükten sonra dirilmeye ve âhirete îman, insanın hem şahsî, hem de cemiyet hayatının huzuru
için ne kadar gereklidir? Bu hususu, öldükten sonra dirilmenin delilleriyle beraber açıklayan ve
ispat eden önemli bir tefsirdir.
Mukaddime
Birinci Nokta: Ahiret inancı, toplumsal ve ferdî hayatin saadetinin esasıdır.
Birincisi: İnsanlığın yarısını teşkil eden çocuklar için ahiret inancının faydası.
İkinci Delil: İhtiyarlar için ahiret inancının dünyevî faydalarını izah eder.
Üçüncü Delil: Gençler için faydasını izah eder.
Dördüncü Delil: Aile hayatı için faydasını izah eder.
İkinci Nokta: Haşre imanın, diğer iman hakikatlerini ispatı ele alınıyor.
ONUNCU ŞUÂ
On Beşinci Lem'adan buraya kadar olan risâlelerin fihristesidir. Burada yazılmamıştır.
ON BİRİNCİ ŞUÂ
Denizli Hapsinin bir nevî müdafaası hükmündeki meyvesi olup, aynı zamanda îman, ibadet ve
Tevhîde dair önemli meseleleri açıklar ve ispat eder.
Meyve Risâlesi: On Bir Mes'eledir
Birincisi: Her gün 24 saatin bir saatini ahirete sarfetmeye vesile olan namaz ibadetinin
önemi vurgulanıyor.
İkinci Mes'elenin Hülâsası: Ölümün karşısında takınılacak tavır.
Üçüncü Mes'ele: Eskişehir hapishanesinin penceresinden lise talebelerinin hâline
ağlaması.
Dördüncü Mes'ele: Dünya savaşından daha önemli olan hakikat.
Beşinci Mes'ele: Gençliğin değerini bilip ona göre davranmak.
Altıncı Mes'ele: İlimlerin diliyle Allah'ı tanıma
Yedinci Mes'ele: Bize ahireti anlat diyen mahpuslara bir izah.
Sekizinci Mes'elenin bir Hülâsası: Ahiret inancının ferdî ve toplumsal hayata faydaları.
Birincisi: İnsanın mahiyeti ebediyetle fıtraten alakadardır.
İkinci meyvesi ve hayat-ı şahsiyeye bakan bir faydası: Âhirete imanla ölüm bir cennet
kapısına dönüşür.
Hayat-ı şahsiyeye ait üçüncü bir faydası
Dördüncü bir faydası ki, insanın hayat-ı içtimaiyesine bakıyor
Birinci Nükte: Cehennemin varlığı hakkında bir değerlendirme.
İkinci Nükte: Cehennemin varlığının ve şiddetli azabının, rahmete ve adalete
zıddiyeti yoktur.
Dokuzuncu Mesele: Cüz'î bir iman hakikatini inkâr etmek küfrü gerektirir. Çünkü iman
bir bütündür.
Birinci Nokta: Cenab-ı Hakkın varlık delilleri aynı zamanda ahirete işaret ve delildir.
İkinci Nokta: Bütün peygamberler ve Kur'an'ın en esaslı unsuru Allah'a ve haşre
imandır.
Üçüncü Nokta: Elhamdülillâh'ın mânâsını ifade eden bir cümle...
Onuncu Mes'ele: Emirdağ çiçeği
Kur'ân'daki tekrarlara ilgili edilen itirazlara cevap
Bu onuncu meseleye bir hatime olarak İki Haşiye
Birincisi: Kur'ânın hakikî tercümesi mümkün değil.
Hâtimeden ikinci haşiye: Muhammed (a.s.m.) ın getirdiği nur, kâinatın, yokluk,
vazifesizlik, anlamsızlık perdesini kaldırır.
Hüsrev'in Üstadına yazdığı mektup
On Birinci Mes'ele: Meleklere iman rüknünün pek çok meyvelerinden küçücük bir
meyvesine işaret.
Hatime: Felâk suresinin bir yönüyle izahı.
Bir ihtar: Her bir âyetin çok mânâları vardır.
Bu sureye ait bir nükte-i i'câziyenin haşiyesidir
On Birinci Meselenin haşiyesinin bir lâhikasıdır.
ON İKİNCİ ŞUÂ
Denizli Mahkemeleri müdafaalarından alınmış, Risâle-i Nur meslek ve meşrebiyle Nur cemaatinin
mahiyetini açıklayan parçalardır.
İddianameye karşı itiraznamenin tetimmesidir
Bu gelen kısım çok ehemmiyetlidir
Bu defaki küçük müdafaatımda demiştim: Risale-i Nurdaki şefkat bizi siyasetten menetmiş.
ON ÜÇÜNCÜ ŞUÂ
Bediüzzaman'ın talebelerine gönderdiği önemli mektuplardır.
Ed-Daî: Yıkılmış bir mezarım
Burada başı yazılmayan zelzele hadisesinin maba'di Hüsrev'in mektubunda
Güzel ve tam yerinde bir taziyename
ON DÖRDÜNCÜ ŞUÂ
Bediüzzaman ve talebelerinin Afyon Mahkemesinde yaptığı müdafaalarla, o dönemde
Bediüzzaman'ın talebelerine yazdığı mektuplardır.
Afyon Müddeiumumisi ve Mahkeme Reisi ve azalarına Denizli adliyesine sunulan
dokuz esaslı dilekçe tekrar sunuluyor.
Afyon Mahkemesinin bizi itham etmesine karşı itiraznamenin tetimmesidir
Afyon hükûmet ve mahkemesine ve zabıtasına daha birkaç nokta maruzatım var
Ankara'nın altı makamatına ve Afyon Ağır Ceza Mahkemesine verilen müdafaanın
itirazname tetimmesi ve lâhikasıdır
İddianamede benim hakkımda dört iddiaya cevap.
Lâhika
Afyon Mahkemesine, iddianameye karşı verilen itirazname tetimmesinin bir zeylidir
Son Sözüm
Heyet-i Vekiliye gönderilmiş bir istidadır: İçinde üç nokta belirtiliyor.
Ehl-i Vukufun insaflı hocalarından üç sualim var
Hata-Savab cetveli
Hatalar ve cevapları
Hata-Savab cetvelinin zeylidir
Temyiz Mahkemesi Riyasetine: Haşirdeki Mahkeme-i Kübraya bir arzuhaldir.
Risâle-i Nur'un hakkaniyetine bir nümune; Tenbih
ON ALTINCI MEKTUP
Mektubat'ta yer almaktadır.
Gençlik Rehberi'nin küçük bir haşiyesi: Gençlik darbesini yiyip ömrünü geçirenlere bir teselli.
"Başta müdür olarak hapsin heyet-i idaresine sureten ehemmiyetsiz, fakat bence çok ehemmiyetli bir
maruzatım var" başlığ ı altında tahammül edilmez işkenceleri şikâyet ediyor.
Müjdeli ve tabiri çıkmış latif bir rüya
Başbakanlığ a, Adliye Bakanlığ ına, Dahiliye Bakanlığ ına verilen geniş bir dilekçe
Afyon Ağ ır Ceza Mahkemesine: Hüsrev'in müdafasıdır.
Afyon Ağ ır Ceza Mahkemesine: Tahiri'nin müdafasıdır.
Afyon Ağ ır Ceza Hakimliğ ine: Zübeyir'in müdafasıdır.
Afyon Ağ ır Ceza Mahkemesine: Mustafa Sungur'un müdafaasıdır
Afyon Ağ ır Ceza Mahkemesine: Mehmed Feyzi'nin müdafaasıdır
Afyon Ağ ır Ceza Mahkemesine: Ahmed Feyzi'nin müdafaasıdır
Afyon Ağ ır Ceza Mahkemesine: Ceylan'ın müdafaasıdır
Afyon Ağ ır Ceza Mahkemesine: Mustafa Osman'ın müdafaasıdır
Afyon Ağ ır Ceza Mahkemesine: Hıfzı Bayram'ın müdafaasıdır
Afyon Ağ ır Ceza Mahkemesine: Emirdağ lı Mustafa'nın müdafaasıdır
Afyon Ağ ır Ceza Mahkemesine: Halil Çalışkan'ın müdafaasıdır
Afyon Ağ ır Ceza Mahkemesine: Mustafa Gül'ün müdafaasıdır
Afyon Ağ ır Ceza Mahkemesine: Küçük İbrahim'in müdafaasıdır
BEŞİNCİ ŞUÂ
Âhirzamanla ilgili bazı hadis-i şerifler ve yorumları
Mukaddime: Âhirzamanla ilgili hadis-i şerifleri doğru yorumlamak için bazı prensipler.
İkinci Makam: Hz. Muhammed'in (a.s.m.) Kıyamet alâmetleri ve şartları hususunda
buyurdukları hadislerin yorumları.
ON BEŞİNCİ ŞUÂ
El-Hüccetü'z-Zehra ismindeki Tevhid hakikatine dair bir Risâledir.
El-Hüccetü'z-Zehra: İki makamdır
Birinci Makam: Üç kısımdır
Birinci Kelime: "Allah'tan başka hiçbir ilâh yoktur." Bunun delili Âyetül Kübra
Risalesindedir.
İkinci Kelime: "O birdir." Bu delile kısa bir işaret.
Üçüncü Kelime: "Onun hiçbir şeriki yoktur." Bu delile kısa bir işaret.
Dördüncü Kelime: "Mülk umumen Onundur." Bundaki uzun hüccete kısa bir işaret.
Beşinci Kelime: "Hamd ve sena, medih ve minnet Ona mahsustur." Geniş delile kısa
işaret.
Altıncı Kelime: "Hayatı veren ve hayatı rızık ile devam ettiren Odur." Hüccetine kısa
işaret
Yedinci Kelime: "Ölümü veren de Odur." Hüccetine kısa işaret.
Sekizinci Kelime: "O, kendisine asla ölüm ârız olmayan Hayy-ı Ezelîdir." Deliline kısa
işaret.
Dokuzuncu Kelime: "Bütün hayır Onun elindedir." Hüccetine kısa işaret.
Onuncu Kelime: "O herşeye hakkıyla kadirdir." Hüccetine kısa işaret
On Birinci Kelime: "Dönüş Onadır."ın kısa bir izahı.
Fatiha-i Şerifenin bir muhtasar hülâsası
Birinci Kelime: "Hamd ve sena, medih ve minnet Ona mahsustur."
İkinci Kelime: "Âlemlerin Rabbi"dir.
Üçüncü Kelime: "O Rahman'dır; rahmeti bütün varlıkları kuşatır ve bütün
yaratıklarının her türlü rızkını merhametle yetiştirir."
Dördüncü Kelime: "O hesap gününün sahibidir."
Beşinci Kelime: "Ancak Sana kulluk eder, ancak Senden yardım isteriz."
Altıncı Kelime: "Bizi doğru yola ilet."
Yedinci Kelime: "Kendilerine nimet ve ihsanda bulunduğun peygamberlerinin ve
onlara tâbi olan sâlih kullarının yoluna ilet."
Sekizinci Kelime: "Gazabına uğrayanların ve sapıtmış olanların yoluna değil."
Dokuzuncu Kelime: "Âmin." Buna kısa bir işaret.
Üçüncü Medrese-i Yusufiye'nin tek bir dersinin üçüncü kısmı
Mukaddime: "Ve Muhammed'in (a.s.m.) Allah'ın Resûlü olduğuna şehadet ederim."
ifadesinin diliyle, Hz. Muhammed'in (a.s.m.) peygamberliğini üç işaretle ispat ediyor.
Birinci İşaret: Muhammed (a.s.m.) bu kâinat sahibinin Rububiyyetine karşı küllî bir
ubudiyetle mukabele ediyor.
İkinci İşaret: Muhammed (a.s.m.) risaletine şehadet eder;
Birincisi: Peygamberimiz (a.s.m.) on bir hâlinden çıkan bir risalet delilidir.
İkinci şehadet: İmanın altı rüknü Muhammed (a.s.m.) risaletine şehadet eder.
Üçüncü küllî şehadet: Yani o zat güneş gibi kendi zatına delildir.
Dördüncü şehadet: Kur'an sayısız delilleriyle onun risaletine şehadet eder.
Beşinci, altıncı, yedinci, sekizinci küllî şehadetler: Bin bir esmayı içine alan Cevşenü'l-
Kebir'deki hakikatler onun risaletine şehadet eder.
Dokuzuncusu: Âl-i Resûlün, Evliyaların, Kutupların şehadeti.
Onuncusu: Sahabelerin şehadeti.
On Birincisi: Müctehid imamları, allâmeler, dâhi filozofların şehadetleri
On İkincisi: Keşfiyata dayananların, aktapların şehadeti.
On Üçüncü şehadet: Dört küllî ve kat'î hüccetlerden ibarettir.
On Dördüncü şehadet: Kâinatın şehadeti.
On Beşinci şehadet: Cenab-ı Hakkın Rububiyet fiillerinin şehadeti.
El-Hüccetü'z-Zehra'nın İkinci Makamı: Nur âyetinin penceresinden ehl-i dalalet ile eh-i
hidayetin muvazenesi.
On beş delilden birincisi: Bütün varlıklardaki ölçülü düzgünlüktür.
İkinci delil: Bütün varlıklarda düzgün bir ölçü bulunmasıdır.
Üçüncü delil: Umumî ve kasdî hikmetler.
Dördüncü delil: Hususî inayetler yardımlar.
İhtar
Beşinci ve altıncı delil: Her şeyin şekilleri kaza ve kaderin düsturlarıyla biçilmiş
dikilmiştir.
Yedinci, sekizinci delil: Muayyen eceller ve rızıklar.
Dokuzuncu, onuncu delil: Fennî sanatlar, süslü ihtimamlar
On birinci delil: Tam intizamla, kolaylıkla,canlı makinaların yaratılışı.
Bu Arabî fıkranın kısaca meali: Herşey onun iradesiyle olur.
Kudrete dair Arabî fıkrası: Dokuz basamaklar hâlinde ele alınıyor.
El-Hutbetü'ş-Şamiye namındaki Arabî dersin tercümesinin mukaddimesidir
BİRİNCİ ŞUÂ
Kur'ân-ı Kerîm otuz üç âyetiyle Risale-i Nur'a manen ve cifren işaret ediyor. Bu Şua'da o
âyetlerden yirmi dokuzunun mânâları verilerek, Risale-i Nur'un asrımızda Kur'ân'ın mânevî bir
mûcizesi ve harika bir tefsiri olduğu açıklanıyor.
Birinci Sual: Okunan Kur'ân ve duaların sevapları sayısız insanlara bağışlanıyor. Bu
sevaplar o insanlara nasıl ulaşıyor ve sevabın aynısı onların her birisine veriliyor mu?
İkinci Sual: Kur'ân Risale-i Nur hakkında ne diyor?
Birincisi (Risale-i Nur'a işaret eden birinci âyet): Nur Sûresi, 24:35.
Resaili'n-Nur'a İşaret Eden İkinci Âyet: Hud Sûresi, 11:112.
Üçüncü Âyet-i Meşhure: Ankebut Sûresi, 29:69.
Dördüncü Âyet-i Meşhure: Hicr Sûresi, 15:87.
Beşinci Âyet: En'âm Sûresi, 6:122.
Altıncı Âyet: Hadîd Sûresi, 57:28.
Yedinci Âyet: Yûnus Sûresi, 10:82.
Sekizinci Âyet: En'am Sûresi, 6:61.
Dokuzuncu Âyet: Bakara Sûresi, 2:256; Lokman Sûresi, 31:22.
Onuncu Âyet: Bakara Sûresi, 2:269.
On Birinci Âyet: Bakara Sûresi, 2:129.
On İkinci Âyet: Bakara Sûresi, 2:151.
On Üçüncü Âyet: Âl-i İmran Sûresi, 3:7.
On Dördüncü Âyet: Nisa Sûresi, 4:162.
On Beşinci Âyet: Nisa Sûresi, 4:174.
On Altıncı Âyet: Fussilet Sûresi, 41:44.
On Yedinci Âyet: Tevbe Sûresi, 9:129.
On Sekizinci Âyet: Mâide Sûresi, 5:56.
On Dokuzuncu Âyet: Tahrim Sûresi, 66:8.
Yirminci Âyet: İsra Sûresi, 17:82.
Yirmi Birinci Âyet veya Âyetler: Nahl Sûresi, 16:121. En'âm Sûresi, 6:161.
Yirmi İkinci Âyet ve Âyetler: Yûnus, Yusuf, Ra'd, Hicr, Şuarâ, Kasas ve Lokman
sûrelerinin başlarındaki âyetler.
Yirmi Üçüncü Âyet: Kalem Sûresi, 68:32.
Yirmi Dördüncü Âyet veya Âyetler: Zümer Sûresi, 39:1.
Yirmi Beşinci Âyet: Fussilet Sûresi, 41:1-2.
Yirmi Altıncı Âyet: Hûd Sûresi, 11:105. Hûd Sûresi, 11:108.
Yirmi Yedinci Âyet: Saf Sûresi, 61:8.
Yirmi Sekizinci Âyet: Tevbe Sûresi, 9:32.
Yirmi Dokuzuncu Âyet: İbrahim Sûresi, 14:1.
Yirmi Dokuzuncu âyetin sehvine dair açıklama.
SEKİZİNCİ ŞUÂ
Hz. Ali'nin (r.a.) Risâle-i Nur'a dair kerâmetkârâne müjdelerinden üçüncüsünü açıklayan bir
risaledir. Bu arada, Bediüzzaman, Risâle-i Nur'un kıymet ve önemini gösteren hakikatleri
açıklamasının sebep ve hikmetlerini de burada belirtmektedir.
Üçüncü bir keramet-i Aleviye: Sekiz Remizdir.
Ed-Daî
Fihrist
İşârâtü'l - İ'câz
Takdim
Bediüzzaman Said Nursî
Tenbih.
İfadetü'l-Meram
Kur'ân Nedir, Tarifi Nasıldır?
Fatiha Sûresi
Bakara Sûresi
1. âyetin tefsiri: "Elif, Lam, mim" Sûrelerin başlarında bulunan mukattaa harflerine ait
açıklamalar.
2. âyetin tefsiri: "Şu yüce kitap ki, onda asla şüphe yoktur. O, Allah'ın emir ve yasaklarına karşı
gelmekten sakınanlar için bir yol göstericidir." (Bakara Sûresi, 2:2.)
3. âyetin tefsiri: "O takvâ sahipleri ki, görmedikleri halde Allah'a ve Onun bildirdiklerine îmân
ederler, namazı dos doğru kılarlar ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden Allah yolunda
bağışta bulunurlar." (Bakara Sûresi, 2:3.)
4. âyetin tefsiri: "Onlar sana indirilen Kur'ân'a da, senden önceki peygamberlere indirilen
kitaplara da inanırlar. Onlar, âhirete de kesin olarak iman etmiş kimselerdir." (Bakara Sûresi, 2:4.)
5. âyetin tefsiri: "İşte, Rablerinin gösterdiği doğru yol üzerinde olanlar onlardır. Dünya ve
âhirette saâdet ve kurtuluşa erenler de onlardır." (Bakara Sûresi, 2:5.)
6. âyetin tefsiri: "İnkâr edenlere gelince, sen onları inkârlarının âkıbetinden sakındırsan da birdir,
sakındırmasan da. Onlar inanmazlar." (Bakara Sûresi, 2:6.)
7. âyetin tefsiri: "İnkârlarında ısrar ettikleri için Allah onların kalblerini de, kulaklarını da
mühürlemiştir. Gözlerinin üzerinde de, hakkı görmelerine mâni bir perde vardır. Âhirette ise
onların hakkı pek büyük bir azaptır." (Bakara Sûresi, 2:7.)
8. âyetin tefsiri: "İnsanlardan bir kısmı da, mü'min olmadıkları halde, Allah'a ve âhiret gününe
inandık' derler." (Bakara Sûresi, 2:8.)
9-10. âyetin tefsiri: "Allah'ı ve mü'minleri güya aldatmaktadırlar. Halbuki onlar yalnız kendilerini
aldatırlar da farkında bile olmazlar. Onların kalblerinde nifak hastalığı vardır. Âyetler peş peşe
inip İslâm inkişaf ettikçe Allah da onların o hastalıklarını arttırmıştır. Âyetlerimizi yalanlayıp
durmaları yüzünden onlara pek acı bir azap vardır." (Bakara Sûresi, 2:9-10.)
11-12. âyetin tefsiri: "Onlara Yeryüzünde fesat çıkarmayın' dendiği zaman, Biz ancak ıslah
ediciyiz' derler."Dikkat edin, asıl bozguncular onlardır; fakat farkında değildirler." (Bakara Sûresi,
2:11-12.)
13. âyetin tefsiri: "Halkın imana geldikleri gibi siz de imana geliniz, diye imana dâvet edildikleri
zaman, Süfeha takımının imana geldiği gibi biz de mi imana geleceğiz?' diye cevapta bulunurlar.
Fakat süfeha takımı ancak ve ancak onlardır; lâkin bilmiyorlar."
14-15. âyetin tefsiri: "İman edenlere rastladıklarında İnandık' derler. Şeytanlaşmış reisleri ve
arkadaşlarıyla baş başa kalınca da, Aslında biz sizinle beraberiz; onlarla sadece alay ediyoruz'
derler. Alaylarına karşılık Allah onları maskaraya çevirir. Ve onlara mühlet verip azgınlıkları içinde
bırakır da, şaşkın şaşkın bocalayıp dururlar." (Bakara Sûresi, 2:14-15.)
16. âyetin tefsiri: "Onlar, hidayeti verip dalâleti satın alan birtakım kafasızlardır ki,
ticaretlerinden bir fayda görmedikleri gibi o zarardan kurtulmak için yol da bulamıyorlar."
17-20. âyetin tefsiri: "O münafıkların hali, karanlık bir gecede ateş yakan kimsenin durumu
gibidir ki, ateş tam onların çevresini aydınlatmışken, Allah birden nurlarını alıp götürmüş ve
onları karanlıklar içinde bırakmış; onlar da artık hiçbir şeyi göremez olmuşlardır. Sağır, dilsiz ve
kördürler; gece karanlığında bir ses işitmez, kimseye birşey işittiremez, bağırsalar da yardıma
gelen olmaz, yollarını bulamazlar. Çabaladıkça batar, o musibetten kurtulup geri dönemezler.
Yahut onların hali, şiddetle boşanan karanlıklı, gök gürültülü ve şimşekli bir yağmura tutulmuş
yolcuların misaline benzer. Yıldırımdan ölme korkusuyla parmaklarını kulaklarına tıkarlar. Halbuki
Allah o kâfirleri kudretiyle çepe çevre kuşatmıştır. Şimşeğin çakması neredeyse gözlerini alır.
Etraflarını aydınlatınca birkaç adım yürürler. Fakat üzerlerine karanlık çökünce oldukları yerde
kalırlar. Eğer Allah dileseydi onlara verdiği işitme ve görme nimetlerini de alıverirdi. Muhakkak ki
Allah herşeye hakkıyla kàdirdir." (Bakara Sûresi, 2:17-20.)
21-22. âyetin tefsiri: "Ey insanlar! Sizi ve sizden evvelkileri yaratan Rabbinize ibadet ediniz ki,
takvâ mertebesine vâsıl olasınız. Ve yine Rabbinize ibadet ediniz ki, arzı size döşek, semayı
binanıza dam yapmış ve semâdan suları indirmiş ki, sizlere rızık olmak üzere yerden meyve ve
sair gıdaları çıkartsın. Öyleyse, Allah'a misil ve şerik yapmayınız. Bilirsiniz ki, Allah'tan başka
mâbud ve hâlıkınız yoktur."
23-24. âyetin tefsiri: "Abdimiz üzerine inzal ettiğimiz Kur'ân'da bir şüpheniz varsa, Kur'ân'ın
mislinden bir sûre yapınız. Hem de, Allah'tan başka, işlerinizde kendilerine müracaat ettiğiniz
şüheda ve muinlerinizi de çağırınız, yardım etsinler. Eğer sözünüzde sâdık iseniz hepiniz beraber
çalışınız, Kur'ân'ın mislinden bir sûre getiriniz. Eğer bir misil getiremediğiniz takdirde zaten
getiremezsiniz ya öyle bir ateşten sakınınız ki, odunu, insanlar ile taşlardır."
25. âyetin tefsiri: "İman eden ve iyi işler işleyen mü'minlere beşaret ver ki, altında nehirler akan
Cennetler onlarındır. O Cennetlerden bir meyve yedikleri zaman, Bu, bundan evvel yediğimiz
meyvedir' derler. Biribirine benzer bir surette rızıkları getirilip verilir. Ve o Cennetlerde, onlar için
temiz kadınlar vardır. Ve onlar, o Cennetlerde de daimî bir şekilde kalacaklardır."
26-27. âyetin tefsiri: "Cenab-ı Hak, kullarını irşad ve ikaz etmek üzere, sivrisinek gibi hakîr,
kıymetsiz bir hayvanla veya bir mahlûkla misal getirmeyi, kâfirlerin keyfi için terk etmez. İmanı
olanlar, onun, Rablerinden hak olduğunu bilirler. Amma kâfirler, Allah bu gibi hakîr misallerden
neyi irade etmiştir?' diyorlar. Allah, onunla çoklarını dalâlete atar ve çoklarını da hidayete
götürür. Fakat fâsıklardan maada dalâlete attığı yoktur. Fâsıklar da ol adamlardır ki, Allah'ın
tâatinden huruçla, mîsak-ı ezelîden sonra ahidlerini bozarlar ve Allah'ın akrabalar arasında veya
mü'minler beyninde emrettiği hatt-ı muvasalayı keserler; yeryüzünde işleri ifsattır. Dünya ve
âhirette zarar ve hüsrana maruz kalan ancak onlardır."
28. âyetin tefsiri: "Ne suretle Allah'ı inkâr ediyorsunuz? Halbuki sizin hayatınız yoktu, O size
hayatı verdi. Sonra sizi öldürecektir, sonra yine hayat verecektir, sonra ona rücu edip
gideceksiniz."
29. âyetin tefsiri: Yeryüzünde ne varsa sizin için O yarattı. Bundan başka semaya da iradesini
yöneltti ve gökleri yedi tabaka olarak tanzim etti. O herşeyi hakkıyla bilendir." (Bakara Sûresi,
2:29.)
30. âyetin tefsiri: "Düşün o zamanı ki, Rabbin melâikeye hitaben Ben yerde bir halifeyi
yaratacağım' dedi. Melâike de Yerde fesat yapacak, kan dökecek kimseleri mi yaratacaksın?
Halbuki biz, hamdinle Seni tesbih ve takdis ediyoruz' dediler. Rabbin de Sizin bilmediğinizi Ben
biliyorum' diye onlara cevap verdi."
31-33. âyetin tefsiri: "Eşyayı melâikeye göstererek dedi ki: Eğer iddianızda sadık iseniz, bunların
isimlerini bana söyleyiniz.' Melâike, dediler ki: Seni her nekaisden tenzih ve bütün sıfât-ı kemaliye
ile muttasıf olduğunu ikrar ederiz. Senin bize öğrettiğin ilimden başka bir ilmimiz yoktur; herşeyi
bilici ve her kimseye liyakatine göre ilim ve irfan ihsan edici Sensin.' Cenab-ı Hak dedi ki: Ya
Âdem! Bunların isimlerini onlara söyle.' Vakta ki Âdem, isimlerini onlara söyledi, Cenab-ı Hak
dedi ki: Size demedim mi semavat ve arzın gaybını bilirim ve sizin Âdem hakkında lisanla izhar
ettiğinizi ve kalben gizlediğinizi bilirim.'"
BARLA LÂHIKASI
TAKDİM
(Yirmi Sekizinci Mektup'tan) Yedinci Risale Olan Yedinci Mesele: "Onlara söyle ki: Allah'ın
lütfuyla ve rahmetiyle ancak bununla ferahlansınlar. Bu, onların dünyada toplayıp durduklarından daha
hayırlıdır" (Yunus Sûresi, 10:58.) âyetinin, Risale-i Nur talebeleri hakkındaki önemli bir sırrını, yedi İlâhî
yardımı açıklar.
Mahrem bir suale cevaptır: Risale-i Nur'un tesiri hakkında sorulan bir sualin cevabı.
MUKADDEME
277: Üstadın Hulûsi Beye yazdığı bir mektubudur. Hüsrev Altınbaşak'la ilgili yaşadığı bir
tevafuktan, Yirmi Dokuzuncu Sözdeki tevafuktan ve bu tevafukun fıtrî ve ihtiyarsız olmasından
dolayı bir keramet sayılabileceğinden söz eder. Ayrıca Risale-i Nur şakirtleri ve yazıcılarının
çoğalmasından; ne vakit az fütur başlasa, bir teşvik kamçısı hükmünde bir gelişmenin
yaşandığından bahseder.
278: Üstad Bediüzzaman'ın mektubudur. Risale-i Nur mesleğinin bir şevk ve zevk kaynağı olan
tevafuk lâtifelerinden bazı örnekler sunulur.
279: Üstad Bediüzzaman'ın mektubudur. Kalben rahatsızlığından dolayı Süleyman Efendi, Şamlı
Hâfız Tevfik, Abdullah Çavuş ve Mustafa Çavuş'tan başkasını kabul etmediğini kısaca bildirir.
280: Üstad Bediüzzaman'ın Isparta Cumhuriyet Müddeiumumîliğine yazdığı mektubudur. Dokuz
sene boyunca kendisini sebepsiz olarak zorunlu ikamete memur ettiklerini, bu süre içinde hiçbir
zaman siyasetle ilgilenmediğini anlatır. Bütün bu sıkıntılara sabırla karşılık verdiği halde kendi
aleyhinde bir iddianın yayıldığını söyleyerek bu konuda kendisini savunmak mecburiyetinde
kaldığını ifade eder.
281: Ahmed Nazif Çelebi'nin Üstad Bediüzzaman'a yazdığı mektubudur. Ahzâb Sûresinin 41-47.
âyetlerinin mânâ-yı işâriyle Risale-i Nur'a baktığını; âyetlerde sayılan vasıflara haiz olması ve
vazifelerini yerine getirmesi cihetiyle Risale-i Nur'a remizler ve işaretler olduğunu ifade eder.
282: Ahmed Nazif Çelebi'nin, bayram münasebetiyle takdim ettiği hediyenin kabul edilmemesi
üzerine yazdığı mektubudur.
ONUNCU LEM'A
Kur'ân hizmetinde bulunan Nur talebelerinin yanlış ve hatâlarına mukabil yedikleri şefkat
tokatlarını anlatır.
Birincisi: Üstad kendisinin tokadını anlatır.
İkincisi: Öz kardeşi Abdülmecid'in tokadını anlatır.
Üçüncüsü: Hulûsi Beyin tokadını anlatır.
Dördüncüsü: Muhacir Hafız Ahmed'in tokadını anlatır.
Beşincisi: Hakkı Efendidir.
Altıncısı: Bekir Efendidir.
Yedincisi: Şamlı Hafız Tevfik'tir.
Sekizincisi: Seyrânî'dir.
Dokuzuncusu: Büyük Hafız Zühtü'dür.
Onuncusu: Hafız Ahmet'tir.
On Birincisi: Rızası olmadığı için yazılmadı.
On İkincisi: Muallim Galip'tir.
On Üçüncüsü: Hafız Halid'dir.
On Dördüncüsü: Üç Mustafa'nın ayrı ayrı tokatlarıdır.
BİRİNCİ ŞUÂ: Kur'ân-ı Kerîm otuz üç âyetiyle Risale-i Nur'a manen ve cifren işaret ediyor. Bu
Şua'da o âyetlerden yirmi dokuzunun mânâları verilerek, Risale-i Nur'un asrımızda Kur'ân'ın
mânevî bir mûcizesi ve harika bir tefsiri olduğu açıklanıyor.
Birinci Sual: Okunan Kur'ân ve duaların sevapları sayısız insanlara bağışlanıyor. Bu
sevaplar o insanlara nasıl ulaşıyor ve sevabın aynısı onların her birisine veriliyor mu?
İkinci Sual: Kur'ân Risale-i Nur hakkında ne diyor?
Birincisi (Risale-i Nur'a işaret eden birinci âyet): Nur Sûresi, 24:35.
Resaili'n-Nur'a İşaret Eden İkinci Âyet: Hud Sûresi, 11:112.
Üçüncü Âyet-i Meşhure: Ankebut Sûresi, 29:69.
Dördüncü Âyet-i Meşhure: Hicr Sûresi, 15:87.
Beşinci Âyet: En'âm Sûresi, 6:122.
Altıncı Âyet: Hadîd Sûresi, 57:28.
Yedinci Âyet: Yûnus Sûresi, 10:82.
Sekizinci Âyet: En'am Sûresi, 6:61.
Dokuzuncu Âyet: Bakara Sûresi, 2:256; Lokman Sûresi, 31:22.
Onuncu Âyet: Bakara Sûresi, 2:269.
On Birinci Âyet: Bakara Sûresi, 2:129.
On İkinci Âyet: Bakara Sûresi, 2:151.
On Üçüncü Âyet: Âl-i İmran Sûresi, 3:7.
On Dördüncü Âyet: Nisa Sûresi, 4:162.
On Beşinci Âyet: Nisa Sûresi, 4:174.
On Altıncı Âyet: Fussilet Sûresi, 41:44.
On Yedinci Âyet: Tevbe Sûresi, 9:129.
On Sekizinci Âyet: Mâide Sûresi, 5:56.
On Dokuzuncu Âyet: Tahrim Sûresi, 66:8.
Yirminci Âyet: İsra Sûresi, 17:82.
Yirmi Birinci Âyet veya Âyetler: Nahl Sûresi, 16:121. En'âm Sûresi, 6:161.
Yirmi İkinci Âyet ve Âyetler: Yûnus, Yusuf, Ra'd, Hicr, Şuarâ, Kasas ve Lokman
sûrelerinin başlarındaki âyetler.
Yirmi Üçüncü Âyet: Kalem Sûresi, 68:32.
Yirmi Dördüncü Âyet veya Âyetler: Zümer Sûresi, 39:1.
Yirmi Beşinci Âyet: Fussilet Sûresi, 41:1-2.
Yirmi Altıncı Âyet: Hûd Sûresi, 11:105. Hûd Sûresi, 11:108.
Yirmi Yedinci Âyet: Saf Sûresi, 61:8.
Yirmi Sekizinci Âyet: Tevbe Sûresi, 9:32.
Yirmi Dokuzuncu Âyet: İbrahim Sûresi, 14:1.
Yirmi Dokuzuncu âyetin sehvine dair tafsilât.
SEKİZİNCİ ŞUÂ: Hz. Ali'nin (r.a.) Risâle-i Nur'a dair kerâmetkârâne müjdelerinden üçüncüsünü
açıklayan bir risaledir. Bu arada, Bediüzzaman, Risâle-i Nur'un kıymet ve önemini gösteren
hakikatleri açıklamasının sebep ve hikmetlerini de burada belirtmektedir.
YİRMİ SEKİZİNCİ LEM'ANIN BİRİNCİ MESELESİ: Risale-i Nurdan haber veren İkinci Keramet-i
Aleviye Risalesidir.
ON SEKİZİNCİ LEM'A: Gizli kalmış mühim bir Peygamber (a.s.m.) mu'cizesini açıklayan ve
evliyânın kerametlerinin hak olduğuna kesin bir delil teşkil eden Hz. Ali'nin (r.a.) gaybî bir
kerametini açıklayan Birinci Keramet-i Aleviye Risâlesi isminde bir lem'adır.
SEKİZİNCİ LEM'A: Hûd Sûresi 105. ve 112. âyetlerinin tefsiri mâhiyetinde olan bu risâle, Gavs-ı
Âzam Abdülkadir Geylanî'nin kerâmet-i gaybiyesiyle Kur'ân'ın esrârına âit olan Risale-i Nur'un
makbuliyetini gösterir ve bu zamanın Kur'ân hizmetkârlarına işaretle beraber onların mânevî
güçlerini ve şevklerini artıran, sıkıntılarını gideren lem'adır.
Risale-i Nur'dan Parlak Fıkralar ve Bir Kısım Güzel Mektuplar.
Hüve Nüktesi: Hava zerrelerindeki İlâhî ilim, irade ve kudret tecellîsini anlatır.
Yirmi Dokuzuncu Mektubun Beşinci Risale olan Beşinci Kısmı: "Allah göklerin ve yerin
nurudur." (Nur Sûresi, 24:35.) âyetine dair.
Na'büdü Nüktesi:
"Risale-i Nur nedir ve hakikatler muvacehesinde Risale-i Nur ve tercümanı ne
mahiyettedirler?" diye bir takriznâmedir.
Muhâkemat
Muhâkemat
MUKADDEME:
UNSURU'L-BELÂGAT:
İKİNCİ MAKALE: Belâgatın ruhuna taalluk eden on iki meseledir.
BİRİNCİ MESELE: Arap olmayanların, Arapçanın belâgatıyla meşgul olmaya
başlamalarıyla zevk-i belâgatı, fikrin mecra-yı tabiîsi olan nazm-ı maânîden nazm-ı lâfza
nasıl çevirdikleri anlatılıyor.
TENBIH: Lâfız, üslûp, teşbih, hayal ve kafiye gibi unsurların kelâm içinde ne kadar
yer alması lâzım geldiği anlatılıyor.
İKİNCİ MESELE: Kelâmın canlılık ve hareket kazanmasının nasıl mümkün olacağı
anlatılıyor.
ÜÇÜNCÜ MESELE: Bir mânâyı herkesin kendi sanat ve mesleğine uygun üslûplarla ifade
etmesinin sırrı izah ediliyor.
DÖRDÜNCÜ MESELE: Bir kelâmı meydana getiren harf ve kelimelerin, o kelâmın umumî
maksadına müteveccih olup yardım etmesi için nasıl tanzim edilmesi gerektiği anlatılıyor.
BEŞİNCİ MESELE: Kelâmın müstetbeatındaki telmihlerin ve üslûbundaki işaretlerin
insanın duygularını nasıl ihtizaza getirip coşturduğu anlatılıyor.
ALTINCI MESELE: Bu meselede, bir memurun hükûmet işinde kendi kabiliyetine göre bir
vazife alması gibi kelâmın meyvedar olması için kelâm içinde mânâların nasıl tanzim
edilmesi gerektiği anlatılıyor.
YEDİNCİ MESELE: Bu meselede, Beyan'ın felsefesinin ne olduğu ve bunun belâgata olan
büyük tesiri anlatılıyor.
SEKİZİNCİ MESELE: Bu meselede, Beyan ilmindeki mânâların tesiriyle bir tek kelimenin
nasıl müteaddid mânâlar ifade ettiği anlatılıyor.
DOKUZUNCU MESELE: Bu meselede, kelâmı en yüksek derece-i belâgata çıkaran dört
husus gayet ilmî ve yüksek bir ifade ile izah ediliyor.
ONUNCU MESELE: Bu meselede, bir kelâmın selîs ve akıcı olması için hangi hususiyetlere
sahip olması lâzım geldiği anlatılıyor.
ON BİRİNCİ MESELE: Bu meselede, kelâmın dörtbaşı mâmur ve hiçbir itiraza mahal
kalmayacak şekilde selâmetli ve sıhhatli olması için dikkat edilmesi icab eden hususlar
anlatılıyor.
ON İKİNCİ MESELE: Kelâmın tam kıvamında ve mutedil olması için, kelâmın kayıtlarına
nasıl bir nizam vermek icap ettiği anlatılıyor. Sonra, üslûpların çeşitleri, hususiyetleri ve
kullanılacağı yerler izah ediliyor. Bir Hatime ve İşaret'le belâgatın çok mühim iki noktasına
işaret ediliyor. Tenbih'te de bir şeyin âlimi olmakla, sanatkârı olmak arasındaki ince fark
anlatılıyor.
2. NOKTA RİSALESİ
Birinci Burhan
İkinci Burhan
Üçüncü Burhan
Dördüncü Burhan
İfade
MELÂİKE TASDİKİ, İMANIN BİR RÜKNÜ
Birinci Nükte
İkinci Nükte
Üçüncü Nükte
Dördüncü Nükte
HAŞİR
Birinci Makam
Birinci Kıyasın Hülâsası
İkinci Kıyasın Hülâsası
İkinci Makam
Üçüncü Makam
Dördüncü Makam
3. ŞUAAT (MARİFETÜ'N-NEBİ)
Birinci Şuâ
İkinci Şuâ
Üçüncü Şuâ
Dördüncü Şuâ
Beşinci Şuâ
Şeriatın Ferde, Neve, Medeniyete Karşı Birkaç Nüktesi
Altıncı Şuâ
Tevhidin Tenviri
4. RUMUZ
Birinci Sual: Kur'ân'ın i'câzını icaz ile beyan et
İkinci Sual: Burhanlarda meydana gelen şüpheler imana zarar vermez mi?
Yüksekten bakmak isteyen dessas bir papaza cevap
Mücahid bir hayvan mersiyesi
Mühim bir nokta
5. İŞÂRÂT
Bakara Sûresinin 3. âyetinin bir îcâz-ı i'câzı
Misleyn telâkki edilen zıddeyn
Nefisperestlerin nazar-ı dikkatine
Lezzetperestlerin nazar-ı dikkatine
Evlenmeli
Zulmet-i münevvere
6. SÜNUHAT
Kur'ân'da sâlihat kelimesi
Kur'ân'ın hâkimiyet-i mutlakası
Rüyada bir hitabe
Rüyanın zeyli
Birkaç vecizeler
Bundan yedi sene evvel bir risaleme yazdığım zeyl
7. TULUÂT
Âlem-i İslâm ulemasının ortasındaki müthiş ihtilâfların nedenleri
Nasraniyet, İslâmiyetin inkişafına bundan sonra mâni olmayacak mıdır?
Cerbeze nedir?
Zamandan şikayet Allah'ın san'atına itiraz olmaz mı?
Zulmün şedit bir nev'i
Müstehak bir ceza
Hadsî bir hakikat
8. HUTUVAT-I SİTTE
Takdim
Birinci Hatve
İkinci Hatve
Üçüncü Hatve
Dördüncü Hatve
Beşinci Hatve
Altıncı Hatve
9. HUTBE-İ ŞAMİYE
Arabî Hutbe-i Şâmiye'nin Mukaddemesi
Arabî Hutbe-i Şâmiye eserinin tercümesi
Birinci Kelime
İkinci Kelime
Üçüncü Kelime
Dördüncü Kelime
Beşinci Kelime
Altıncı Kelime
Arabî Hutbe-i Şâmiye'nin zeylinin kısa bir tercümesi
Hutbe-i Şâmiye'nin Zeylinin Zeyli
Yaşasın Şeriat-ı Garrâ
Yaşasın Şeriat-ı Ahmedî
Hakikat
Sadâ-yı Hakikat
Reddü'l-Evham
Hutbe-i Şâmiye'nin birinci zeylinin zeylinden son parçadır
Kahraman askerlerimize
Asakire Hitap
Cemiyetlere ihtar-ı mühim
HAKİKAT ÇEKİRDEKLERİ
Hutbe-i Şâmiye'nin İkinci Zeylinin İkinci Kısmı
Sûre-i İhlâs'ın bir remzi
10. MÜNÂZARAT
İfade-i Meram ve Uzunca Bir Mazeret
Sualler ve cevapları