Tarih; toplumların başından geçen olayları zaman ve yer -Tarihte insanlığı etkileyen siyasi, sosyal, kültürel, ekonomik dinî konularda göstererek anlatan bunların sebep ve sonuçlarını, birbirleriyle olan kısa sürede meydana gelen gelişmelerdir. ilişkilerini ele alan sosyal bir bilimdir. -Olaylar; kendine has özelliklere sahiptir, somut bilgiler içerir, yer ve zaman Herodotos (Herodot) (MÖ 484-425) bildirir. Tarih, insanların ve insan topluluklarının başlarından geçenleri -Olayların başlangıç ve bitiş süreleri de bellidir. kaydetme yoluyla edinilen bilgidir. İbn-i Haldun (1334-1406) Olgu Tarih, gerçeği araştırmak ve olayların sebeplerini bulup -Tarihte insanlığı etkileyen olayların ortaya çıkardığı sonuçlara göre uzun ortaya koymaktır. Olayların ilkeleri incedir, nitelik ve sebepleri sürede meydana gelen değişimlerdir. hakkındaki bilgi derindir. -Geneldir, süreklilik gösterir, soyuttur. Leopold von Ranke (Lepold fon Ranke)(1795-1886) -Olgularda belirli bir yer ve zaman söz konusu değildir. Tarih, hakikatte meydana gelmiş olaylarla ilgilidir. Gerçeğin ne olduğu belgelerde saklıdır ve gerçek ancak belgelerin Tarihî olay ve olgu arasındaki farklar şunlardır; tarihî olay biriciktir, eleştirisiyle ortaya çıkar. Belge yoksa tarih de yoktur. özgündür, tekrarlanamaz ancak tarihî olgu ise geneldir ve tekrar edebilir. Ahmet Cevdet Paşa (1822-1895) Örneğin Malazgirt Savaşı olay, Anadolu’nun Türkleşmesi ise olgudur. Tarih bir olayın sadece filan tarihte olduğunu bilmek değil geçmişte meydana gelen olayları değerlendirmek ve bu olaylardan KAYNAK TÜRLERİ ders almaktır. Edward H. Carr (Edvırd Kar) (1892-1982) 2.KONU: NEDEN TARİH ? Tarih, tarihçi ile olgular arasında kesintisiz karşılıklı bir -Millî ve toplumsal kimliğin inşasında önemli rol oynar. etkileşim süreci, bugün ile geçmiş arasında bitmez bir diyalogdur. -Toplumsal kimlik, ahlaki ve tarihî değerlerin etkisiyle Halil İnalcık (1916-2016) oluşur. Gerçek bir tarih için kaynaklara gitmek, kaynakları iyi tenkit -Bireylere yaşadığı toplumun geçmişini öğreterek kişinin edip değerlendirmek gerekir. kendi milletine aidiyet duygusuyla bağlanmasını sağlar. Tarihin konusu, zaman içinde yeryüzündeki insan -Millî ve toplumsal kimliğin oluşmasında dil ana faaliyetleri, farklı etkilerle meydana gelen değişimler ve insan etkendir. Bunun yanında tarih birliği, dinî inanışlar, eylemlerinin sonucunda ortaya çıkan eserlerdir. Ayrıca doğa devlet yapıları, coğrafi birliktelik, musiki ve ülkü olayları, sonuçları itibariyle insanları etkilediğinden tarihin birliği de bu şuurun oluşmasında önemlidir. konusu içerisinde yer alır. -Tarih bilimi sayesinde geçmiş hakkındaki aktarımlar, milletlerin ortak hafızasını biçimlendirir. -Diğer toplumlarla etkileşimler yaşandığı hakkında da güçlü bir bilinç oluşturur. -Tarih bilinci, bireyin gerek sosyalleşmesinin gerekse Tarihin Yöntemi: kendi yaşam deneyiminin etkisiyle tarihin farkında olmasıdır. -Zamanı geriye döndürmek mümkün değildir. -Bu bilinç, insanların kendilerinde ve yaşadıkları dünyada -Bu nedenle doğa bilimlerindeki deney ve gözlem, tarih bilimi için meydana gelen zamana bağlı değişmelere uyum uygulanamaz. Ancak tarihî olayların aydınlatılmasında en önemli unsur sağlamasına yardımcı olur. belgelerdir -Tarih bilincine sahip kişiler, tarihle ilgili bilgileri eleştirel değerlendirmeye tabi tutar. -Bu sayede insanlar, tarihî metinleri analiz ederken doğru- yanlış ayrımını yapabilme becerisini geliştirir. Araştırma ve kanıt kullanma becerisini artırır. Türklerin Kullandığı Takvimler NOT: Yüzyıl hesaplamalarında verilen tarih bir ve iki -Çok yönlü düşünme yeteneği gelişir ve bireyler tarihî süreçte 1)On iki Hayvanlı Türk takvimi basamaklı sayıdan oluşuyor ise I. yüzyıldır. Üç basamaklı meydana gelen değişimleri ve süreklilikleri algılar. -Türklerin kullandığı ilk takvimdir ve güneş yılı esasına göre sayıdan oluşan bir tarih ise yüzler basamağına bir eklenir. -Tarihsel empati ile geçmişte yaşamış insanların değer düzenlenmiştir. Dört basamaklı sayıdan oluşan bir tarih ise binler ve yüzler yargıları, olaylara ve dünyaya nasıl baktıkları, ne hissetlikleri -Kök Türkler ve Uygurlar tarafından kullanılmıştır. basamağındaki sayılar iki basamaklı kabul edilir ve bu anlaşılabilir ve bunun sonucunda insanların geçmişi anlama -Yıllar, hayvan adları ile gösterilir. Bu takvimde kullanılan hayvan isimleri sayıya bir eklenir becerisi gelişir. 2)Hicrî takvim, -Millî bilinci oluşturarak geçmişte bir arada yaşamış ve gelecekte -Türklerin İslamiyet’i kabul ettikten sonra kullandığı takvimdir. de bir arada yaşamak isteyen toplumun, birlik ve beraberlik içinde -Bu takvimde Hz. Muhammed’in hicret ettiği yıl (622), başlangıç kabul olmasını sağlayan tarih, toplumdaki manevi değerlerin edilmiştir. gelişmesinde de önemli rol oynar. -Hz.Ömer Dönemi’nde oluşturulan bu takvim, ay yılını esas almıştır. -İnsanı, kendisi ve çevresiyle barışık bir birey olarak geliştirir. -Bu takvime göre bir yıl 354 gün 8 saat 48 dakikadır. -Tarih, geçmişin ışığında bugünün anlaşılmasını ve yarına yön -Günümüzde İslam dünyası, dinî günleri hicrî takvime göre belirlemektedir. verilmesini sağlar. Böylelikle geçmişteki hataları tekrar etmeyen 3)Celâli takvimi, toplumlar, gelecekle ilgili doğru planlama ve analizlerle daha iyi -Büyük Selçuklu Sultanı Celaleddin Melikşah’ın (1072-1092) emriyle Ömer bir yaşam düzeyine ulaşır. Hayyam başkanlığında kurulan bir astronomi heyetince hazırlanmıştır. -Başlangıç olarak 1079 yılı kabul edilmiş ve güneş yılı esasına göre Tarihî Olaylara Bakış Açısı düzenlenmiştir. Tarihî olaylar ele alınırken tarihî bilgilerin kendi döneminin 4)Rûmî takvim, şartlarına göre değerlendirilmesi gerekir. Uzun yıllar önce -Osmanlı Devleti’nde mali işlerin düzenlenmesi amacıyla kullanılmıştır. yaşanmış bir olayın bugünün bakış açısı ve değer yargılarıyla ele -Güneş yılı esasına dayanan bu takvimde mart ayı, mali yılbaşı olarak kabul alınması doğru değildir. edilmiştir. 5)Miladi takvim, 3.KONU:ZAMANIN TAKSİMİ -Günümüzde dünyada en yaygın kullanılan takvimdir. Bir yıl 365 gün 6 saattir. Tarihin Dönemlendirilmesi -Başlangıcı, Hz. İsa’nın doğumundan bir hafta sonrası yani 1 Ocak’tır. -İnsan, geçmişini bir düzene sokmak için asır, çağ, devir gibi -Kökeni Mısırlılara dayanan bu takvimi Romalılar geliştirmiş ve Papa 13. terimlere başvurmuştur. Gregorious (Gregoryus) son şeklini vermiştir. Bu nedenle “Gregoryen takvimi” -insanoğlu yazının keşfini bir dönüm noktası olarak kabul etmiştir. de denir. Bunun sonucunda yazıdan önceki zamanlar tarih öncesi, -Ülkemizde 1 Ocak 1926’dan itibaren kullanılmaya başlanmıştır. sonraki zamanlar ise tarihî dönemler olarak adlandırılmıştır. -Geçmişin dönemlendirilmesinde farklı toplum ve kültürler kendi YÜZYIL HESAPLAMALARI tarihlerindeki önemli olayları esas almıştır. -Avrupalı tarihçiler, tarihi dönemlendirirken dünyanın diğer bölgelerini dışarıda bırakarak sadece Avrupa tarihiyle ilgili olayları tercih etmişlerdir Takvim Sistemleri -Bazı toplumlar takvimlerini “ay yılı” esasına göre oluşturmuştur. -Ay yılı, Ay’ın Dünya etrafındaki dönüşünü esas alır ve on iki tur dönüşü bir yıla denk gelir. Bu süre 354 gündür -Bazı toplumlar ise takvimlerini “güneş yılı” esasına göre oluşturmuştur. Güneş yılı, Dünya’nın Güneş etrafındaki bir tur dönüşünü esas alır. Bu süre 365 gün 6 saattir. NOT: Her toplum kendine özgü bir takvim oluştururken yaşamlarını en çok etkileyen olayı takvimlerinin başlangıcı olarak kabul etmişlerdir.