Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 2

Amphitiyatrolar ve Anıt Sütunlar

Roma döneminde görülmeye başlayan Amphitiyatrolar, MÖ 2.yy’da kullanılmaya başlayan opus


caementicium sayesinde inşa edilebilmiştir. Amphitiyatrolar Roma’nın mimariye getirdiği yeni
yapılar arasında yer almaktadır. Alt ve üst caveaların üstünü kapatan velarium adı verilen
unsurları bulunur. Merkezde arena yer almaktadır. Çok katlı yapılardır. 2yy’da Anadolu’da varlığını
biliyoruz ama Roma’da çok yaygın kullanılmışlardır.

Genelde 3 tür oyun vardır; gladyatör-gladyatör dövüşleri, gladyatör-vahşi hayvan dövüşleri, vahşi
hayvan-vahşi hayvan dövüşleri. Yunan kültüründe yaygın değildir.

Anadolu’da MÖ 2.yy’dan itibaren gladyatör stellerinden bilinmektedirler.

Anadolu’da 5 amphitiyatronun varlığı bilinmektedir; Pregamon, Kyzikos, Anazarbos, Mastaura,


Antiocheia.

Antik kaynaklarda Nazilli/Mastaura’da olduğundan bahsedilen amphitiyatronun kalıntılarına


ulaşılamamıştır.

Güney Fransa; Arles Amphitiyatrosu özellikle sanatsal etkinliklerin yapıldığı örneklerden biridir.

Anadolu’daki antik kentlerde 1-2 tiyatroyla karşılaşılmakla birlikte, Anadolu dışındaki eyaletlerde
amphitiyatroların yoğun kullanıldığı görülmektedir. Bunlar kentin en dış çeperine inşa ediliyordu.

Anıt sütunlar, Klasik ve Hellenistik Dönemlerden bilinmektedir. Savaşlarda kahraman olarak ölen
kişiler gibi kahramanlar için anıt sütunların dikildiği bilinmektedir. Hellenistik dönemde çok yaygın
görülmektedir. Pydna Anıtında çeşitli savaşları ilgilendiren kabartmalar karşımıza çıkmaktadır.
Roma döneminde bu anıt sütunlar geliştirilerek kabartmalı anıt sütunlara dönüştürülmüştür. MS
2.yy’da (özellikle Traian Sütunu MS 113) kabartmaların başladığı görülmektedir. Podyum kısmının
Traian ve karısının mezarı olarak düzenlendiğini bilmekteyiz. Anıt sütun dikme geleneği MS
6.yy’da Fokas Sütunu’na kadar devam etmiştir.

Ankyra, Belkız Sütunu/ Balkız Minaresi/ Kızlar Minaresi/ Jülyen Sütunu (bir seyyahın yanlış
adlandırmasından dolayı günümüze böyle gelmiştir. Yatay yivli bir sütundur bu özel bir özelliktir.
Yüksek bir kaide üzerinde yükselen ve Korinth başlığına sahip bir sütundur. 1934’de asıl yerinden
günümüzdeki Cumhuriyet meydanına taşınmıştır.

Doğu Roma İmparatorluğu Anıt Sütunlarının Dikiliş Nedenleri


1) İmparatorların yapmış oldukları iyiliklere karşılık toplumun belirli grubu tarafından
imparatora duyulan teşekkürün ifadesi,
2) İmparatorların askeri başarıları,
3) Yeni bir başkentin kuruluşu ve genişletilmesi gibi olaylar sayılmaktadır. Ayrıca
4) Theodosius Dönemi’nden (MS 378-395) Iustitianus (MS 527-565) yönetimine kadar bir
anıt sütunun inşa edilmesi iktidar ve zafer simgesi olarak her imparator için
vazgeçilmezdi.
 İmparator Valerian’ın (MS 253-260) Perslere esir düşmesi ve Persler’in Anadolu’ya
girerek Kaesareia’yı (Kayseri) ele geçirmeleri ve ardından gelen Goth akınları (MS 260)
Anadolu’yu bir kargaşa içine sürüklemiştir.
 Bu arada Palmyra (Suriye) Kraliçesi Zenobia (MS 266-277), Doğu’daki Roma egemenliğini
kırmak için giriştiği seferde Ankyra’yı da işgal etmiştir.
 MS 271 yılında Aurelian’ın kenti geri almasıyla Zenobia’nın kısa süreli işgali sona ermiştir.
 Doğu eyaletlerini yeniden düzenleyen Aurelian, geniş bir yol onarım programı ile bölgenin
yeniden refaha kavuşması için gerekli düzenlemeleri sağlamıştır. MS 257-284 yılları arası
süren bu kargaşa dönemi Diocletian’ın (MS 284-305) tahta çıkmasıyla sona ermiştir.
 Dolayısıyla Ankyra’da bulunan bu sütun Jülyen’den ziyade Aurelian ile ilgili bir sütundur.
Ankara’nın imparatorluğa yeniden katılması ile ilgili olduğu düşünülmektedir.

Tarihleme
 Genel olarak anıt sütun, İmparator Julianus’un onuruna dikilmiş olacağından hareketle MS
361-363 yıllarına tarihlenmiştir.
 R. Kautzsch, sütunun başlığını MS 6.yy’ın ikinci yarısında tarihlemiştir.
 İşgal edilen eyalet başkentinin Aurelian tarafından geri alınması, kentte yeni imar ve
restorasyon faaliyetlerine başlanması, imparatorluk gücünün burada yeniden kurulduğunu
göstermektedir. Anıt sütun, kenti geri alan Aurelian (MS270-275) ya da Ioannes
yazıtından da anlaşılacağı üzere kentteki büyük yapı ve onarım faaliyetlerine izin veren ve
Ankara’ya olduğu gibi Anadolu’ya da huzur ve güveni getiren İmparator Constantin (MS
306-337) onuruna dikilmiş olmalıdır.
 İmparator Arcadius Dönemi’nde (MS 395-408) Ankyra’nın işlevsel olarak
imparatorluğunun yazlık başkenti haline gelmesi de anıt sütunun dikilme nedeni olabilir.

You might also like