Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 3

KAZAKİSTAN’DA RUS HAKİMİYETİ TARİHİ ve KAZAKİSTAN’IN

HANLIK DÖNEMİ SONRASI DİL GEÇMİŞİ


Tarih sahnesine Nogay Hanedanlığı ile çıkan Kazaklar, ilerleyen dönemde tüm Türk
boylarını 17.yüzyıla kadar Kazak Hanlığı altında tutmayı başarmışlardır. Fakat
ilerleyen dönemlerde hanlığın çözülmeye başlaması ile Kazaklar için Rus himayesi
dönemi başlamış oldu.
Kazak hanları Tahir ve Buydaş’ın, hanlığın gücünü ve bütünlüğünü koruyamaması
nedeniyle hanlık; “ulu cüz”, “orta cüz” ve “küçük cüz” olmak üzere üçe bölündü.
Buydaş Han’ın oğlu Kasım Han’ın ardından hanlık tahtına çıkan Haknazar Han, üçe
bölünmüş Kazak Hanlığı’nı siyasi bir birliktelikte topladı ve Kırgızları da Kazak
Hanlığı himayesine aldı. Fakat 17. yüzyılda hanlığın gücünü kaybetmeye
başlamasıyla, hanlığa yönelik kısmi saldırılar arttı. Özellikle Cungarlar’ın yoğun
saldırıları ve acı kayıplar verilmesi nedeniyle, Çarlık Rusya’nın himayesine girilme
kararı alındı. 19 Şubat 1731’de Küçük Cüz, 1740’ta Orta Cüz ve son olarak 1742’de
Büyük Cüz Çarlık Rusya himayesine girdi. Himaye altındaki Kazakların siyasi ve idari
faaliyetlerinde bağımsız olamamaları nedeniyle hanlık yıkıldı. Bu gelişmelerle beraber
Rusların, Kazaklar üzerindeki etkin faaliyetleri de başlamış oldu.
Ruslar, ilk olarak 1853 tarihinde Kazak toprakları olan Kızıl Orda ve Alma Ata’yı ele
geçirdiler. Kazak toprakları bölündü ve bu topraklar üzerinde Rus Köyleri kurularak
asimile faaliyetlerine başlandı. Arından Rus Çarı I. Nikola, 22 Haziran 1854 yılında
bir fermanla Kazakistan topraklarının tamamının Ruslara bağlandığını ve Kazakların
Rus kanunlarına bağlı olarak yaşayacaklarını ilan etti. Baskıya dayanan bu gelişmeler,
Kazakların1916 yılında milli bir ayaklanma yoluna gitmesini sağladı. Nitekim 1917
yılında başlayan Bolşevik İhtilali ile bağımsızlık mücadelelerine hız veren Kazaklar,
öncelikle Temmuz 1917’de Umum Kazak Kurultayı’nı topladılar ve bu kurultay
neticesinde, Kazak-Kırgız menfaatlerini savunan Alaş Partisi’ni kurdular. Daha sonra
Alaş Ordu Devleti kuruldu fakat bu devlet üç sene kadar varlığını koruyabildi. Zira
Çarlık Rusya’nın yıkılmasının ve iç savaşın sonlanmasının ardından kurulan Sovyet
Sosyalist Rusya, Kazakistan’ı işgal etti. Böylece SSCB’nin Kazakistan hakimiyeti
dönemi başlamış oldu.
İşgali gerçekleştiren SSCB, özerk Kazakistan’ın yerine 20 Ağustos 1920’de
Kırgızistan Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’ni kurdu. Daha sonra yanlış
adlandırıldığı gerekçesiyle, 1925 yılında “Kırgızistan” ibaresi “Kazakistan” ile
değiştirildi. 1924’te bazı toprakların da bu cumhuriyete katılmasıyla Kazakistan’ın
bugününün sınırları çizilmiş oldu. SSCB’nin dağılmasından sonra, 16 Aralık 1991
tarihinde Kazakistan Cumhuriyeti’nin Bağımsızlığı Hakkındaki Kanun’un kabulüyle
Kazakistan bağımsız bir ulus-devlet olmuştur.
SSCB’nin yıkılma tarihi olan 1991 tarihine kadar gerek SSCB hükümetinin gerekse
Çarlık Rusya’nın pek çok asimilasyon politikasına maruz kalan Kazakların ibadet
hürriyetleri kaldırıldı ve camileri kapatıldı. Müslüman halkın dinsizleştirilmesi için
zorunlu ateizm konferansları düzenlendi ve ateizm dersleri zorunlu olarak okullarda
okutuldu. Bu aşamada en büyük darbeyi alan aktör ise “dil” oldu.
Kazakların dil tarihine bakıldığında, Kazak Hanlığı döneminden kalan eserlere göre
ilk önce Çağatayca, daha sonra Tatarca’nın resmi dil olarak kullanıldığı görülmektedir.
Daha sonraları Kazakça, Arap harfleriyle yazılmıştır. İlerleyen dönemlerde de Ibıray
Altınsarin’in yaptığı reformlarla Kazak dili Kiril alfabesine uygulanmıştır.
Dil üzerinde yapılan asimilasyon çalışmalarında ilk olarak, Çarlık Rusya 1860’lı
yıllarda Kiril alfabesinin harflerinin değiştirilmesi gerektiğini iddia etmiştir. 1876
yılında Arap harflerinin Rus harfleri ile değiştirilmesi yönünde ferman imzalansa da
Çarlık döneminde bu karar tam olarak uygulanamamıştır. Ayrıca Ruslar, asimilasyon
politikalarını eğitim faaliyetleri üzerinden de gerçekleştirebilmek için halk okulları,
meslek liseleri, şehir okulları, kilise okulları, oba okulları ve ilkokullar açmışlardır.
Açılan bu okullarda yerli dil ve Kiril alfabesi kullanılması kararlaştırılmıştır. Fakat
burada dikkat edilmesi gereken çok önemli bir detay bulunmaktadır. Kullanılan Kiril
alfabesi her Türk lehçesine göre değişiklik göstermektedir. Örneğin Kazaklara yönelik
olarak hazırlanan alfabede 33 harflik Kiril harfleri dışında “ae, ü, ou, ğ, ng” harfleri de
eklenmiştir. Böylelikle Türklerin özlerine saygı duyulduğu gösterilmeye çalışılsa da
yazı dilinin değiştirilmesi amaçlanmıştır. Yazı dilindeki bu farklılaşma nedeniyle,
ilerleyen dönemde Türkler arasında var olan dil birliği bozulmuştur. Buna ek olarak
derslerde Rusça kullanılmış fakat yerli dile de yer verilmiştir.
Çarlık Rusya’nın yıkılmasının ardından, SSCB döneminde de asimilasyon
politikalarına devam edilmiş ve Moskova hükümetinin şekilde milli fakat özünde
sosyalist politikaları uygulanmıştır. Bu yöntem nedeniyle yerel diller, Rusça baskısı
altında kalmıştır. Kazaklar, gazete ve dergilerin yasaklanması ve okullarda sosyalist
ideolojilerin baskın bir şekilde verilmesi ile kendi kültürlerinden uzaklaşmaya
başlamışlardır.
1940 yılına gelindiğinde, 1928 yılında Arap harflerinin Latin harflerine çevrilmesinin
ardından, Latin harfleri de Rus harfleriyle değiştirilmiştir.
Kazakistan için en kritik gelişmelerden birisi de Komünist Partisi ve Sovyet
hükümetinin iki dillilik kararı neticesinde 5 Nisan 1938’de Kazak okullarında
Rusçanın mecburi olarak okutulması konusunda karar alınması olmuştur. İki dillilik
politikasıyla Rus olmayan milletlerin Rusça öğretilerek Ruslaştırılması amaçlanmıştır.
1980’li yıllara gelindiğinde yüksekokulların tamamında eğitim dilinin Rusça olduğu
görülmektedir. Bu nedenle Kazak aileler çocuklarını Rusça eğitim veren okullara
vermiş ve Kazak dilinde eğitim veren okullar kapanmak durumunda kalmıştır. Bunun
dışında Kazakça eğitim veren diğer okullar kapanmış ve ana dilini bilen kişi sayısı
azalmıştır.
Rusça ile ilgili baskıcı politikaların içerisinde, yerli dil ile ilgili olumlu gelişmeler de
olmuştur. Kazak kamuoyunun baskıları neticesinde 22 Eylül 1989 tarihinde
Kazakistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin Yüksek Heyeti “Dil Hakkında Kanun” u
çıkarmıştır. Bu kanun neticesinde Kazak dili devletin dili statüsünü kazanmıştır. Rusça
dili uluslararası iletişim statüsüne alınmıştır. Ayrıca 21 Ekim 1989 tarihinde Kazak
Dili Kurumu ve 1992 yılında Uluslararası Kazak Dili Kurumu kurulmuştur.
Nihayet 1991 yılında Kazakistan’ın bağımsızlığını kazanması ve cumhuriyetin ilanıyla
birlikte Kazakistan için yeni bir dönem başlamıştır. Kaybedilen daha doğru bir ifade
ile kaybettirilmeye çalışılan dil, tarih, kültür gibi milli ögeler geri kazanılmaya
çalışılmıştır.
Rusçanın içerde ve dışarda yaygın kullanımı nedeniyle Kazakça küçük bir alana
sıkışmıştır. Bu nedenle de iki dilli bir yapı oluşmuştur. Bu iki dilli yapı ile mücadele
edilmiş ve Kazakça desteklenmiştir. Kazakçanın öğrenimi için eski eserler tekrar
raflardan indirilmiş, dilbilgisi ve ders kitapları yayımlanmıştır. Kazakça eğitim veren
okulların sayısı arttırılmaya başlamış ve Kazakça eğitim veren üniversiteler
kurulmuştur.
30 Ağustos 1995 tarihinde kabul edilen Kazakistan Anayasası ile devlet dili
Kazakistan olarak belirlenmiş ve Rusçaya resmî kurumlarda ve devlet dilinde aynı
düzeyde kullanım statüsü verilmiştir.
17 Temmuz 1997’de kabul edilen Diller Kanunu ile resmi dil Kazak dili olarak
belirlenmiştir. Ayrıca devlet kurumlarında ve yerel yönetim organlarında Rus dili
resmi dil olarak kabul edilmiştir.
Kazakçanın resmi dil olarak yaygınlaşması için kurumsal politikalar düzenlenmiş ve
resmî belgelerin Kazakça düzenlenmesinin yanı sıra medya organlarına %50 Kazakça
yayın yapma zorunluluğu getirilmiştir. 2000’li yıllarla birlikte teknoloji de Kazakçanın
yaygınlaştırılması için yoğun olarak kullanılmaya başlanmıştır. Ayrıca halkın
Kazakçaya ilgisinin arttırılması için çeşitli etkinlikler düzenlenmiştir.
Bugüne gelindiğinde, 16 milyonluk Kazakistan’ın 10 milyonluk nüfusunun Kazakçayı
ana dil olarak konuştuğu ve özellikle Kuzey Kazakistan’da Rusçanın yaygın olarak
kullanıldığı görülmektedir.
Ümmügülsüm ALBAYRAK

You might also like