Aç Genelev Cami

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 34

DÖNEM: IX TOPLANTI: 3

y
>c.
T. B. BLSL *\t
• •

TUTANAK DERGİSİ
»»•<«

CİLT : 22

Yetmiş altıncı Birleşim


4.V. 1953 Pazartesi
mmm

İçindekiler
Sayfa Sayfa
1. — Geçen tutanak özeti 2 ğiştirdlmesi ve Samsun Mebusu Hasan Feh-
2. — Havale edilen kâğıtlar 2 mi Ustaoğlu ve 5 arkadaşı ile Maraş Me-
3. —Yoklama busu Abdullah Aytemiz'in, Millî Korun-
4. — Görüşülen işler ma Kanununun 5020 sayılı Kanunla değiş-
1. — Eskişehir Mebusu Kemal Zeytin- tirilen 30 ncu maddesinin yürürlüfeten kal-
oğlu'nun Millî Korunma Kanununun bâzı dırılması hakkında kanun teklifleri ve
maddelerinin değiştirilmesd hakkındaki Ticaret Komisyonu raporlarayle Maliye ve
6020 sayılı Kanuna ek kanun teklifi ile Bütçe komisyonları düşünceleri ve içişle-
Amasya Mebusu ismet Olgaç/m, Millî Ko- ri, Adalet ve Bütçe komisyonları raporları
runtoa Kanununun bâzı madıdelerdııin de- (2/59, 102, 223, 373) 4:29

«M»
İ. — GEÇEN TUTANAK ÖZETÎ
Sayın üyelerden bâzılarına izin verilmesi misyonu Reisliği tezkeresi üzerine mezkûr ko-
hakkındaki Riyaset tezkeresi kabul olundu. \ misyona verilmesi kabul olundu.
Kanun teklif ve tasarılarının sorulardan ön- Turizm Endüstrisini Teşvik kanunu lâyihası
ce görüşülmesi hakkındaki önerge kabul olundu. nın maddeleri üzerinde görüşüldü.
Türk Ceza Kanununun bâzı maddelerinin 4 . V . 1953 Pazartesi günü saat 15 te top-
değiştirilmesi ve bu kanuna bâzı maddeler ek- lanılmak üzere Birleşime son verildi.
lenmesi hakkındaki kanun tekliflerinin ivedilik- Reisvekili Kâtip
le ve öncelikle görüşülmesi, Adalet Komisyonu Elâzığ Mebusu Gazianteb Mebusu
Reisliği tezkeresi üzerine kabul edildi. M. Ş. Tozman AH Ocak
Rize Mebusu îzzet Akçal ve 5 arkadaşının Kâtip
Çay Kanununun 12 nci maddesine bir fıkra İstanbul Mebusu
ilâvesi hakkındaki kanun teklifinin, Bütçe Ko- Fwruzan Tekü

2. — HAVALE EDİLEN KÂĞITLAR


TekUf Reisliği tezkeresi (3/482) (Sayıştay Komisyo-
1. — Burdur Mebusu Mehmet özbey'in, nuna) .
Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu- Raporlar
nun geçici 14 ncü maddesinin b bendine bir 5. — Ankara Mebusu Mümtaz Faik Fenik'in
fıkra eklenmesi hakkında kanun teklifi (2/524) teşriî masuniyetinin kaldırılması hakkında Baş-
(Millî Savunma, Maliye ve Bütçe komisyon- vekâlet tezkeresi ve Anayasa ve Adalet komis-
larına). yonlarından kurulan Karma Komisyon raporu
2. — Tunceli Mebusu Hıdır Aydın'm, İskân (3/441) (Gündeme).
Kanununu tadil eden 5098 sayılı Kanunun 12 6. — İsparta mebusları Said Bilgiç ve Tah-
nci maddesinin değiştirilmesi ve yasaklığı kal- sin Tola'nın teşriî masuniyetlerinin kaldırılma-
dırılan yerlerle 5227 sayılı Kanunun 1 nci mad- sı hakkında Başvekâlet tezkeresi ve Anayasa ve
desinin 4 ncü bendinde v zikredilen idareten bo- Adalet komisyonlarından kurulan Karma Ko-
şaltılmış bölgelerde köyler teşkili ve halkının misyon raporu (3/442) (Gündeme)
yerleştirilmesi hakkındaki 5826 sayılı Kanunun 7. — İzmir Mebusu Cihad Banan'm teşriî
2 nci maddesinin 2 nci fıkrasiyle 4 ncü madde- masuniyetinin kaldırılması hakkında Başvekâ-
sinin tadiline, 3 ncü maddesinin A, B fıkrala- let tezkeresi ve Anayasa ve Adalet komisyon-
rının kaldırılmasına ve yeniden bâzı hükümler larından kurulan Karma Komisyon raporu
ilâvesine dair kanun teklifi (i2/5'25) (İçişleri, (3/447) (Gündeme).
Maliye ve Bütçe komisyonlarına). •8. — Kars Mebusu Sırrı Atalay'm teşriî ma-
suniyetinin kaldırılması hakkında Başvekâlet
Tezkereler tezkeresi ve Anayasa ve Adalet komisyonların-
3. — Devlet Demiryolları ve Limanları İş- dan kurulan Karma Komisyon raporu (3/412)
letme Umum Müdürlüğü 1950 Bütçe yılı Hesa- (Gündeme)1.
bı Katisine ait Mutabakat Beyannamesinin su- 9. — Türkiye Cumhuriyeti ile Yunanistan
nulduğuna dair Divanı Muhasebat Reisliği tez- Kırallığı ve Yugoslavya- Federatif Halk Cum-
keresi (3/481) (Sayıştay Komisyonuna). huriyeti arasında 28 Şubat 1953 tarihinde An-
4. — Vakıflar Umum Müdürlüğü 1950 Bütçe kara'da akdedilen Dostluk ve İş Birliği And-
yılı Hesabı Katisine ait Mutabakat Beyanna- laşmasınm tasdikına dair kanun lâyihası ve
mesinin sunulduğuna dair Divanı Muhasebat Dışişleri Komisyonu raporu (l/59l9) (Gündeme).

*
BİRİNCİ OTURUM
Açılma saati : 15, 08
REİS — Reisveküi Fikri Apaydın.
KATİPLER : Ömer Mart (Çanakkale), İbrahim Kirazoğln (Kayseri).
«•»

8. YOKLAMA
REİS — Yokla yapacağız efendim. yeti Celilenizin tasvibine sunulmasını Başkandan
(İstanbul mebuslarına kadar yoklama ya- rica ediyorum.
pıldı). REİS — Bundan önceki Birleşimde bu hu-
REtS — Oturum açılmıştır. susta karar verildi.
İZZET AKÇAL (Devamla) — Bunun için
Gündem ile ilgili bir önerge vardır, okuta-
bir de önerge takdim ediyorum. (Muvafık ses-
cağını efendim.
leri).
Yüksek Başkanlığa REİS — Efendim, arzettim, işitmediler. Türk
Kanun tasrılarmm sözlü sorulardan önce Ceza Kanununun bâzı maddelerinin tadiline dair
görüşülmesini arz ve teklif «derim. olan tekliflerin ivedilikle görüşülmesine Heyeti
Denizli Celileniz geçen Birleşimde karar vermişti ve bu
Ali Çobanoğlu suretle ivedilikle görüşülecek işler arasında 4 ncü
sıra numarasını almış bulunmaktadır. Bu me-
REİS — Takriri reyinize arzediyorum. Ka-
yanda Kira Kanunu ve Turizm Endüstrisini Teş-
bul edenler lütfen işaret buyursunlar... Kabul
vik Kanunu için de öncelik ve ivedilik kararları
etmiyenler... önerge kabul edilmiştir.
verilmiştir. Binaenaleyh lâzımgelen sıralarını
İZZET AKÇAL (Rize) — Gündem ile alâ- almış bulunuyorlar. Bu itibarla takriri müsaa-
kalı bir husus var, onu rica edeceğim. deleriyle reye koymaya lüzum yoktur.
REtS — Buyurun. RÜKNEDDİN NASUHİOĞLU (Edirne) —
İZZET AKÇAL (Rize) — Divandan bilhassa Köy kanunu tasarsı da vardır.
rica edeceğim. Türk Ceza Kanununun tadiline ve REİS — Heyeti Celileniz Köy kanunu tasa-
bu kanuna bâzı maddeler eklenmesine dair kanun rısı hakkında da ivedilik kararı vermiştir ve sı-
teklifimiz bundan bir buçuk sene evvel Büyük rasına girmiştir.
Millet Meclisine takdim edilmiş ve Adalet Ko- Bir takrir vardır, onu okutuyorum.
misyonunca tetkik olunmuş buluAmakta idi.
Yüksek Başkanlığa
Geçen sene Meclisin kapanış tarihine kadar
Karayolları Trafik kanunu tasarısının birinci
bu teklifin görüşülmesine imkân hâsıl olamamış
görüşülmesi (6 . I V . 1953 te bitmiştir. Gündem-
ve komisyon teklifi tekrar ele alarak inceden in-
deki diğer tasarı ve tekliflerinin müzakeresinin
ceye tetkik etmek imkânını bulduktan sonra
hayli uzun sürmesi muhtemeldir. Birçok hazır-
Heyeti Celilenize sunmuş bulunmaktadır.
lıklara ihtiyaç gösteren bu kanunun daha fazla
Ayrıca öncelik ve ivedilikle görüşülmesine ait
<rec kalmamasını temini için, gündemdeki diğer iş-
komisyonun bir talebi mevcuttur. Bu talep şim-
lere takdimen Trafik Kanununun ikinci görüş-
diye kadar Kamutayın Heyeti Umumiyesîhe arze-
mesinin oya konmasını arz ve teklif ederiz.
dilmemiş ve bir karar alınmamıştır. Teslim bu-
Geçici Komisyon Başkanı Geçici Ko. Sözcüsü
yurursunuz ki, Türk Ceza Kanununda yapılması
Süleyman Kuranel Niğde Mebusu
zaruri olan tadil ve ilâvelerin en kısa bir zamanda
Necip Bilge
tatbikata ulaştırılması icabetmektedir. Bu iti-
barla bu kanun teklifinin öncelik ve ivedilikle NECİP BİLGE (Niğde) — Reis Bey izah
görüşülmesi hakkındaki komisyon talebinin He- edeyim.

— 3—
B : 76 4 . 5 .1953 O :1
R E l S — Buyurun. I Süleyman Kuranel ve Sözcüsü Necip Bilge tara-
fından verilmiştir:.
GEÇİCİ KOÎSYON SÖZCÜSÜ N E C l P BİL-
I Buyurun Burhanettin Bey.
GE (Niğde) — Muhterem arkadaşlarım; 6 Nisan
I BURHANETTİN ONAT (Antalya) — Arka-
1953 tarihinde birinci görüşülmesi yapılmış bu-
daşlar, öncelikle ve ivedilikle görüşülmesine ka-
lunan Trafik Kanunu tasarısının son bir mad-
rar verilen bir kanun gündemde mevcutken di-
desine göre bu kanunun neşri tarihinden itiba-
ğer her hangi bir kanunun öne alınması bir ke-
ren iki ay zarfında Hükümetin bir teşkilât ka-
re usule uygun değildir. Sonra bu kanunu alı-
nunu getirmesi icabetmektedir. Çünkü bu Trafik
yoruz, tam nihayete geleceği sırada başka bir
Kanunu, Karayolları Umum Müdürlüğü, Emni-
kanun geliyor. Biri bitmeden öbürüne başlıyo-
yet Umum Müdürlüğü ve Adalet Vekâleti teşki-.
ruz. Birçok bitmemiş kanunlar zaman zaman ele
lâtma yeni kadroların ilâvesini icabettirttiekte-
almıyor. Müsaade buyurursanız, bitmek üzere
dir. işte Trafik Kanununun neşrinden itibaren
bulunan bir kanun vardır, 30 ncu maddesine ge-
iki ay zarfında bu kadroların gelmesinin temini
linmiştir. Bunu inşaallah bugün bitirelim, ondan
için teşkilât kanunlarının getirilmesi icabetmek-
sonra hangi kanuna bakarsak bakalım. (Bravo
tedir. Ama bu teşkilât kanunu ne zaman çıkar
sesleri)
belli değil. Diğer taraftan yine kanunun yürür-
GEÇİCİ KOMİSYON SÖZCÜSÜ N E C l P
lük maddesine göre teşkilât kanunlarının neşrin-
BÎLGE (Niğde) — Muhterem arkadaşlar, Bur-
den itibaren altı ay sonra maddeler yürürlüğe gi-
hanettin Onat arkadaşımızın teklifine, komisyo-
recektir. Görüyoruz ki, kanunun heyeti umumi -
numuz da iltihak eder. Turizm Endüstrisi kanu-
yesiyle yürürlüğe girmesi uzun bir zamana ihti-
nu tasarısımm görüşülmesinden sonra Köy Ka-
yaç göstermektedir. Bu itibarla birinci görüşül-
nununun görüşülmesini rica edeceğiz.
mesi evvelce yapılmış olan bu kanunun ikinci
R E l S — Efendim, sırası geldiği zaman Geçici
görüşülmesinin diğer işlere takdimen yapılma-
Komisyonun önergesi hakkında Reyi Afileriniz alı-
sını takririmizde teklif ediyoruz, kabulünü rica
nacaktır. Biraz evvel ittihaz buyurduğunuz-ka-
ederim.
rar gereğince kanun tasarılarının müzakeresine
E E Î S — Takrir Geçici Komisyon Başkanı I geçiyoruz,

4. — GÖRÜ tJLEN İŞLER


1. — Eskişehir Mebusu Kemal Zeytinoğlu'- bâzı maddeleri komisyona iade edilmişti müzake-
nun Mülî Korunma Kanununun bâzı maddeleri- reye bundan başlıyoruz.
nin değiştirilmesi hakkındaki 5020 sayılı Kanu- CAHlD ZAMANGlL (Trabzon) — Efendim,
na ek kanun teklifi ile Amasya $&ebusu İsmet dağıtıldı mı? (Üzerinden 48 saat geçmedi ses-
Olgaç'ın, Millî Korunma Kanununun bâzı mad- leri)
delerinin değiştirilmesi ve Samsun Mebusu Ha- R E l S — Efendim bunun 48 saatle ilgisi
san Fehmi Ustaoğlu ve 5 arkadaşı ile Maraş Me- yoktur, ek, bir saat evvel dağıtılmıştır. Esasen
busu Abdullah Aytemiz'in, Millî Korunma Ka- müzakereye devam ederken verilen önergeler He-
nununun 5020 sayılı Kanunla değiştirilen 30 ncu yeti Celilenizce dikkate alınmış ve komisyona git-
maddesinin yürürlükten kaldırılması hakkında mişti. Şimdi komisyonca tanzim edilip iade olun-
kanun teklifleri ve Ticaret Komisyonu raporta- duğundan müzakeresine devam ediyoruz. Nizam-
riyle iMaliye ve Bütçe komisyonları düşünceleri nameye aykırı bir hal mevcut, değildir.
ve İçişleri, Adalet ve Bütçe komisyonları rapor- Şimdi usul hakkında Cahid Zamangil arka-
ları (2/59, 102,223, 373) [1] daşımıza söz veriyorum.
CAHlD ZAMANGlL (Trabzon) — Bugün
R E Î S — Ş'imdi Millî Korunma Kanununun
tetkiki Başkanlıkça ileri sürülen kanun teklifi; ge-
rek yeni çeşitli maddeler ihtiva etmesi itibariy-
le, gerek bir sistem teşevvüşünün tashihi zım-
[1] 68 e ikinci ek sayılı basmayazı tutanağın nında tertibinde yapılmış olan esaslı değişiklik-
sonundadır, ler itibariyle başından sonuna kadar ne hal al-
B : 76 4 . 5 . 1953 Ö :1
ttııştır diye evvelâ bir kere görüp tetkik ve mü- çektir. Fikir olarak kabule şayan bir mütalâa-
talâa edeceğimiz bir metindir. Yarım saat ka- dır. Divanı Riyasetin nizamnameye aykırı bir
kar önce dağıtılmış olan bu metnin hemen müza- hareketi yoktur.
keresinin caiz olmaması lâzımdır. Samimiyetle Millî Korunma Kanununun tadili hakkında-
söylüyorum, bilmiyorum, şimdi burada iki defa ki teklifin müzakeresini kabul edenler... Etmi*
okunacak ve o sırada muttali olacağımız bir me- yenler... Teklifin müzakeresinin yapılması ka-
tili, haikkında selâmetle fikir s^rdedebilecek mi-^ bul edilmiştir.
yiz? Bu kadar mühim bir kanunda bu yol ciddî CAHÎD ZAMANGÎL (Trabzon) — Söz isti-
sayılmaz. Esas bakımından bunları ifade ettik- I yorum.
ten, sonra şimdi usule gelelim: REÎS— Bunun haricinde usule dair söz isti-
Sayın Başkan buyuruyorlar ki, « bu sadece yorsanız buyurun.
tenevvür maksadiyle dağıtılmış bir metindir » CAHlD ZAMANGÎL (Devamla) — Benim
Halbuki, böyle bir fasıl nizamnamede yoktur. teklifim kanunun görüşülmemesi hakkında de-
Bir metim dağıtıimışsa o şekil bir tek esasa ğil, gelecek birleşimde görüşülmesi hakkında
bağlıdır, bu esas 48 saıat evvel dağıtma esasıdır. idi. Binaenaleyh bana ait olmıyan bir teklifi
Bu şekil dışımda bilinen başka bir şekil olma- reye koymuş bulunuyorsunuz.
dığına göre Sayın Başkanın bu şeklin hâkimi- REÎS — Efendim, teklifiniz o mahiyettedir,
yeti altına girmesini rdcıa ederim. Yarım saat bugün için değildir. Fakat Heyeti Celile bugün
evvel dağıtılman bir metnim görüşülmesi için görüşülmesine karar verdiğine göre raporu oku-
Heyeti Umumiyenin arzu ve amadesine baş vur- yoruz efendim.
mak mecburiyeti vardır.
( Bütçe Komisyonu raporu okundu)
Bu itibarla bir parça tetkik edelim, önümüz
deki birleşimde görüşelim. RElS — Rapor hakkında umumi müzakere
REÎS — Efendim, fikir halinde serdettikle- açacak değilim. Cezmi Bey zatı âliniz usul hak-
ri müalâaya katiyet vermek suretiyle iradı ke- kında mı konuşacaksınız?
lâm etmeselerdi, bunun elbette k,i Heyeti Celi- CEZMl TÜRK (Seyhan) — Rapor hakkında
nin nazarı itîbara alması lâzrmgelen bir müta- umumi surette konuşacağım.
lâa olarak kabulü icabederdi. Bendeniz arze- REİS — Usul hakkında size söz vereyim,
diyorum; Riyaset Makamı nizamnameyi itina maamafih buyurun.
ile tatbik mevkiinde bulunduğuna göre, nizam- CEZMÎ TÜRK (Seyhan) — Efendim, usul
nameye aykırı biır hal mevcut olbaydı hemen • bakımından da arzedeyim ki, bu kanun ivedi-
müzakeresini tekMf etmiyecek idim. Buna rağ- likle müzakere edilmete iken bâzı takrirleri dik-
men Heyeti Celileniz gündeme dâkimdir. Ni- kate alarak encümene havale buyurdunuz, ive-
zamnameye aykırı bir vaziyet yoktur. Millî Ko- dilik kararı ile kanun haftalardır müzakere
runma Kanununun tadiline dair tasarının heye- halinde idi. Bu ivedilik kararına rağmen Büt-
ti umumiye anüzakereleri cereyan etmiş, bâzı çe Komisyonunda normal ruznameye geçerek
maddeleri kabul edilmiş; bâzı maddeleri, bir kı- müzakere edilmiştir. Bugün müzakerelerin ara-
sım mebus arkadaşların takrirleri nazarı dik- sı uzamış bulunmaktadır. Komisyonun nihai
kate alınarak, komisyona iade edilmiş idi. Ko- raporu gelmiş, bir buçuk saat evvel dağıtılmış-
misyonlara iade edilen bu kabîl takrirler üzeri- tır. Daha evvel tetkik ettiğim için komisyon
ne bâzı ahvalde, müzakere cereyan edenken dahi raporunun aleyhinde konuşmak istiyorum. Ma-
komisyon tarafından madde hemen tanzim edi- ruzatım böyle olacaktır. Komisyonun kabul
lerek müzakereye arzediliyor. Bunun da, başka ettiği esaslar sizin dikkate aldığınız takrirler-
mahiyet arzetmediğine göre o vaziyet- den büyük kısmının prensiplerine aykırıdır.
ten farkı yoktur, diğer tasarılar gibi Ezcümle; Evkafa ait emlâkin bu kanun hüküm-
48 saat evvel tevzie tâbi değildir. He- I lerinden istisna edilmesini Yüksek Heyetiniz
yeti Celileniz gündeme hâkim olduğuna büyük bir ekseriyetle kabul etmişti. Komisyon
göre reyi âlinize arz ile Millî Korunma Kanunu- maalesef bu noktai nazarı kabul etmemiş şu es-
nun tadili hakkındaki teklifin müzakeresine babı mucibelerle reddetmiştir .Komisyon diyor
bu suretle geçip geçmemek vaziyeti halledile- | ki; «Âmme hükmi şahsına, hususi hukuk hükmi
B :n A.İ . İÖ53 Ö : 1
şahsından hayri maksatlarla kurulanların ay- j Üçüncü olarak Yüksek Heyetinizin dikkat ve
rılmasına cevaz verilemez ve yalnız vakıflara ehemmiyetle üzerinde durması lâzımgelen tehli-
böyle bir istisnai hüküm tanınmaz.* keli bir madde vardır, o da komisyonun 7 nci
Bu arada şunları da arzedeyim ki; âmme maddesidir. Bu madde aynen şöyle diyor:
hükmi şahsına ait, diğer müesseselere, Devlet «Bu kanuna göre yapılan zamlar Bina Vergisi
hususi muvazenesine ait emlâk da mağdur du- tadiline esas olamaz. İradı gayrisâfi ve kira üze-
rumdadır. Millî Korunma Kanunu çıktıktan rinden alınan her türlü özel İdare ve Belediye
sonra bu müesseseler diğerleri gibi hiçbir zam Vergi ve resimleri ile Esnaf Vergisi muafiyetin-
yapmamışlar, tamirat masraflarını dahi üstelik de de nazarı itibara alınmaz.» Yani maddelerde
kabul etmişlerdir. Hakiki hükmi şahıslar, kira- pek fazla ileri derecede hukuki, Jüridik düşü-
cılarla aralarında anlaşma yaparak kiralarına nen komisyon bu madde hususunda günün si-
bir kısım zam yaptırmaya muvaffak olmuşlar, | yasetine uygun mütalâada bulunmaktadır. Ar-
bugün yapmış oldukları zam % 100 e yaklaş- kadaşlar belediyelerimizin hali malûm.. Muhase-
maktadır. Ama âmme müesseseleri bundan isti- bei hususiyelerin hali malûm, hattâ Devlet Ha-
fade edememişlerdir. Bu arada Evkaf en çok zinesinin açığı malûm iken bu defa mülk sahip-
zarar görenlerdendir. lerinin karşısına çıkıp ev kiralarına zam yapı-
Bütçe Komisyonu Bedri Nedim Göknil, Fü- lacak, ev sahiplerinin intifaları artacak fakat
ruzan Tekil ve Fevzi Lûtfi beylerin dikkate; alı- belediyelerin hususi muhasebelerin aldıkları re-
nan takrirlerini de kabul etmemişlerdir. Bun- simleri artırmıyacağız diyoruz. Bu, nihayet esnaf
ları da reddetmiştir. En yeni anayasa tetkik- muaflığına da tesir etmiyecek. O halde?.. Bu defa
çileri dahi «jüridik dikkate alan Yüksek Mecli- birinci maddenin tersine olarak bir taraftan haki-
sin, kararlarını Bütçe Encümeni kabul etmemiş- ki ve hükmi şahısların kiralarını artırırken muade-
tir. Bunları da reddetmiştir. Orada diyordu ki; letin icabı ve âmmenin menfaati icabı olarak
(Eğer kiracı ile ev sahibi aralarında anlaşırlarsa, âmme müesseselerinin hukukunu baltalıyacağız.
kendi aralarında bir mukavele akdederlerse, bu Yani yukardakinin tam tersine olarak birinci
gün kiracı ile ev sahibi arasındaki husumet ken- maddede Evkafa ait hükümler istisna teşkil
diliğinden halledilebileeekse de bu, hukuk kaide- edemez diyorlar. Şimdi burada ise hakiki şahıs-
lerine aykırı olacaktır.) Böyle bir vaziyeti ka- lara ait vergi artışlarını önlemek ve onları mem-
bul etmeleri lâzımgelirken maalesef bu şekli de nun etmiye çalışmak için istisnai muafiyet hü-
kabul etmemişlerdir. kümleri koyuyorlar. Birincisi adaletli de ikin-
Bir de diyorlar ki; hukuk prensiplerine gö- cisi adaletsiz miî Bunun ne dereceye1 kadar mu-
re âmir hükümler mukavelede derpiş edilemiye- adelete mukarin olduğunu kendi takdirlerine ve
ceği cihetle, kanunda âmir hükümleri değiştirir düşüncelerine terk ederim.
mahiyette istisna vaz'edilmesi kanunun ruhuna Efendim; bendeniz iki husus üzerinde bil-
uygun görülmemiştir, işte burada tam bir tezat hassa durmak istiyorum.
mevcuttur. Sayın hukukçu arkadaşlarım tama- Birincisi : Yüksek Meclisinizin ittifaka ya-
men takdir ederler ki, bugün bu rapor Anaya- kın ekseriyetiyle dikkate alınması kabul edilen
sa hukukunun istihdaf ettiği nazari hukuk esas- Evkaf emlâkinin muafiyeti, ikincisi; yüzde yüz
larına muhalif bir vesikadır. Evkafın nazari zam esasları kabul edildikten sonra bunun be-
enaslar (Professoral) metinler oldukları müd- lediye, hususi muhasebe gelirlerine aksettiril-
detçe kabili tatbik olamazlar» der. Hukuk esas- mesine, Hazineyi alâkadar eden - esnaf muaflı-
ları, Anayasa Kanunu hükümleri dahi jüridik ğına aksettirilmemesi belki siyasi mülâhazalarla
değil, siyasi ve içtimai esaslara müstenit olma- olabilir. Yoksa Devlet, âmme menfaatına, hu-
lıdır. Doğrudan doğruya hukuk esasları ile kuk esas ve prensiplerine uygun değildir.
mukavelelerle bu iş yapılamaz demek, buradaki Malûmunuzdur ki bu memlekette hususi şah-
siyasi ve içtimailiği inkâr ederek sadece mücer- siyeti mülkiye ile âmme şahsiyeti mülkiyesi ara-
ret bir hukuk nazariyatını filiyata intikal ettir- sında farklı devirler geçmiştir. Maalesef 1920 -
meye çalışmak demektir ki, bu, 20 nci asır dev- 1925 arasındaki mefkûreci ve memleketçi zihni-
rine değil, 19 neu asra ait bir telâkki ve temen- yetimizi ondan sonra kaybetmişizdir. Menfaat-
ni olabilir. I çı bir devir almış yürümüştür.
»:?* 4.5. 1968 Ö: t
1925 den sonra âmme malı, Devlet malı hu- t ci maddeye taallûku olan mütalâalar olarak ka-
susi muhasebeye ait mallar şuna, buna taksit- I bul etmemiz icap etmektedir.
lerle satılan ve ucuzca elden çıkarılan, hattâ | Birinci muvakkat maddenin birinci fıkrası-
son senelere kadar muhasebei hususiyelerin elle- I nı komisyondan gelen şekliyle okuyoruz.
rinden ucuz pahalı satışa çıkarılmış olan mülk-
ler kapatılmıştır. Muhasebei hususiyenin yeniden | MUVAKKAT MADDE 1. — I - Hükümetçe
dar bir vaziyete sokulması, Devlet elindeki şimdiye kadar ilân edilmiş olan yerlerde, birinci
hususi muhasebe ve belediyelerin emlâkini büs- maddede yazılı tarihlerin hitamına kadar 5020
bütün tehlikeye koymaktan başka bir şey de- sayılı Kanun yerine aşağıdaki maddelerde yazılı
ğildir. Hususi mülk sahipleri kendi aralarında hükümler tatbik edilir ve bu yerlerde 2490 sa-
bir anlaşma üe menfaatlerini kısmen telâfi eden yılı Kanunun bu kanuna aykırı hükümleri tat-
zararlarmı karşılama yoluna gitmektedirler. bik olunmaz.
Fakir belediyeler ve vakıfların vaziyeti ise ha- REÎS — Buyurun, Ahmet Oürkan.
zindir. Fethin 500 üncü yıl dönümünde merhum AHMET OÜRKAN (Tokad) — Muhterem
Büyük Fâtih'in huzuruna ne gibi bir eserle çı- arkadaşlar, Cezmi Türk arkadaşımızın Evkaf ve
kacağımızı düşünmemiz lâzımdır. 500 neü fe- I diğer müessesatı hayriye veya âmme müessese-
tih yıl dönümünde onun mânevi huzuruna han- | leri hakkındaki mütalâalarını dinlediniz. Ben-
gi vakıf âbidelerle çıkmakta olduğumuzu, Cum- deniz çok kısa konuşacağım. Evkafa ait bâzı yüz
huriyetten sonra ne gibi eserler yarattığımızı I kızartıcı meseleleri size arzedeceğim. Evkaf
hazin hazin düşünmek lâzımdır. Biz ecdadımı- I Umum Müdürlüğünden sordum : Halen Evkafa
zın huzuruna bu mimari sahada, âbidat saha- | ait cami ve mescit olarak kaç yüz gayrimenku-
sında sosyal yardım tesislerinde hangi yüzle lunuz kiraya verilmiştir? Cevap : 543 cami ki-
çıkacağız? Evkafın bugünkü perişanlığının de- raya verilmiştir. Pekâlâ bu camilerde ne işler
vamına nasıl müsaade edeceğiz! görülmektedir?
Evvelâ bu âmme müesseselerini ve ecdadımı- Cevap : Kimisinde Halk Partisi teşkilâtı
.zın yadigârı olan vakıfları korumak hepimi- oturmakta ve zaman zaman bunların içerisinde
zin vazifesidir. Onları meydana getirenler; dün- düğünler, sazlar ve eğlenceler yapılmaktadır.
yada daha sosyal haklar mefhumu yokken, yar- («Bunların hepsi camilerde mi yapılmakta?.»
dım mefhumu yokken, en medeni ve en ileri bir Sesleri)
şekilde kuranlar dedelerimizdir. Binaenaleyh HÜSAMETTİN TUGAÇ (Kars) — Bunlar
bu eserleri canlı olarak yaşatmak, dünyaya ör-
hangi camilerse tek tek söyleyin Ahmet Bey..
nek olan ecdadımıza lâyık olacak şekilde yürüt-
mek lâzımdır. Halbuki bugün bu baba yadigâ- AHMET GÜRKAN (Devamla) — Yine ce-
rı eserler perişan bir hale düşmüş bulunuyor. vap veriyorlar, kimisinde balıkçılar yatıp kalk-
Onun için bendenizce; hususi mülkiyet, dışında, makta, balıkları da orada muhafaza etmekte-
hiç olmazsa bu kadar ehemmiyetli olan âmme ve dirler. Kimisinde dericilik ve debagat işleri,
vakıf mallarını düşünmek ve bunlar için gerek- kimisinde de, haya ediyorum, fuhuş icra edil-
li tedbir almak doğru olacaktır. Bütçe Komis- mekte olduğu tesbit edilmiştir. (Vah vah sesleri)
yonu, «takrir diğer âmme haklarını hayır ce- Şimdi sevgili arkadaşlarım, sizlerden istir-
miyetlerini düşünmemiş.» diyor. Bundan evvel ham ediyorum, bu camileri kurtaralım. («Mad-
Abdullah Aytemiz'in iltihak ettiğim teklifini deye taallûk etmiyor» sesleri)
teşmil ederek bir takrir sunuyorum. Madem- REİS — Evkafa taallûk ediyor, ama esas
ki, öyle komisyonun esbabı mucibesi kendiliğin- hakkında konuşuyorlar.
den sükut etmiş oluyor. Kızılay ve Çocuk Esir- AHMET GÜRKAN (Devamla) — Bu cami-
geme Kurumu gibi hayır cemiyetlerini de is- ler bizlere ecdadımızdan yadigar kalmıştır. Ri-
tisna ederek kabul etmenizi istirhamla komisyon ca ederim bunları bu halden bir an evvel kurtara-
raporunun reddedilmesini rica ediyorum. lım. Bu camileri himaye etmek için, yaşatmak ijçin,
REÎS — Esasen raporun tümü hakkında ecdadımızın kurmuş olduğu müessesatı hayriyeyi
müzakere açmak usule uygun olmaz. Cezmi idare edecek Vakıflar müessesesinin hiç olmazsa
Türk'ün konuşmalarını, okunmadan evvel birin- I bu kanunun şümulü dışında bırakılması yerin-
B : 76 4\l . 1953 O:1
dfcdir. Bendeniz Abdullah Aytemiz'in teklifine [ sübvansiyon yardım tahmM edilir. Geçimi: yal-
iştirak ederek, bu gayrimenkullerin bu kanu- nız gayrimenkulunun gelirine inhisar eden'bir
nun şümulü dışına bırakılması için teklif ver- vatandaşı düşünür. Birden hukuku müştereke-'
dim. Daha evvel bu hususta bir karar ittihaz ye avdet ederek onum gayrimenkudünü istediği
buyurulmuştu, ne yapalım ki, Bütçe Komisyo- gibi kiraya vermesine müsaade etmiyorsum,
nu bunu veto etti. daha bir müddet için müşterek hukuka avdeti
Sizden istirhamım eski kararda ısrar etme- geri bırakıyorsun, ve hangi vatandaş? 'Bu
nizdir. Bendenizin konuşmam bundan ibarettir. arada hakikaten himayeye , muhtaç olan va-
BEİS — Faik Ahmed Barutçu. tandaşı da. Bunun yanında Devlete, Devlet
sektörlerine gelince; şu sebeple, bu sebeple ve
FAÎK AHMED BARUTÇU (Trabzon) — amme hizmeti görüyor, diye istisna tesis ede-
Muhterem arkadaşlar, «bâzı arkadaşlarımız ta- mezsin, imtiyaz ve himaye tesis edemezsin,
rafından bu kanunun bünyesinde istisnalar te- Bilâkis muhtaç olan vatandaşın himayesi ica-
sis edilmesi yolundaki tekliflerin Bütçe Komis- »bediyorsa Devlet müessesesine külfet tahmil
yonu tarafından kabul edilmemiş olmasını, »ben- edeceksin. Sosyal Devlet anlayışı ıbudur. Dev-
deniz esaslı hukuk prensipleri bakımından ye- let lehine bir himaye sosyad anlayış bakımın-
rinde bulmaktayım. Evvelâ bu kanunun istinat [ dan, hukuk prensipleri bakımından müdafaa
ettiği bir esası göz önünde bulundurmak lâzım- edilemez. En esash hukuk prensipleri, yani
dır. Bu kanun, aslında sosyal bir anlayışın ve Anayasanın dayandığı esaslar bakımından edi-
kısa müddete inhisar eden bir adalet fikrinin lemez. Müsavat prensibi Anayasanın en esaslı
eseridir. Bir sosyal anlayışa dayanır. Bir de ay- prensibidir. Müsavat, himayede ve cezalandır-
nı zamanda kısa bir müddete maksur olması lâ- makta eşitliği icabettirir. Himaye ede«ek mi-
zımgelen bir adalet fikrine dayanır. Kısa müd- sin müsavat üzere himaye edeceksin. Ve ıbura-
dete maksur olması lâzımgelen adalet fikrine da iktisaden zayıf vaziyette olanı himaye ede-
dayanır demek, zaruretler zail olur olmaz müş- bilirsin. Devleti istisnai bir surette himaye
terek hukuka dönmek lüzumuna dayanır demek- etmek, vatandaş, aleyhine müsavat prensibini
tir ve bir an evvel müşterek hukuka dönmek ve bu kanunun prensibini ihlâl etmek olur.
asıldır ve esastır.
Bir misal alalım; mütevazi bir vatandaşın
Müşterek hukuka dönünceye kadar bâzı oturduğu bir dükkân farzedin. Kanunun umu-
etaplar, merhaleler kabul edildi mi, o kabul mi olarak vaz'ettiği prensiplerden diğer vatan-
edilen merhalelerde kanunun esprisine, mantı- daşlar gibi o da istifade etmektedir. Bir de o
ğına riayeti ihmal etmemek iktiza eder. Bu gayrimenkulun sahibini düşünün, o da ka-
yapılmak istenen tadilden maksat nedir? Bu nunun kendisime tahmil ettiği külfetlere, diğer-
tadildan maksat; geliri, bilhassa daha ziyade leri gibi kanuni zaruret olarak riayet etmekte-
gayrimenkudüne inhisar edenlere bunu artır- dir.
mak imkânını» vermektir, 'bu bir. Bu sosyal zaruretleri tekdir ederken adalet
İkincisi; kıymetlerde mümkün olduğu ka- icaplarına aykırı olarak devlete ait müesseseler
dar hakikata yaklaşmaktır, ve nihayet asıl için himayede istisnalar yaramaya gidecek olur-
müşterek hukuka doğru yeni bir adımıdır. Bu- san vatandaşın içine bir acı düşürmüş olursun.
nu yaparken, arzettiğim gibi, kanunum espri- i Halbuki aksine icap ederse, aziz, arkadaşlarım,
sini teşkil eden sosyal anlayıg fikrine bağlı ka- devlete biraz daha külfet tahmil ediniz ama bil-
lacaksın, hem de adalet fikrine bağlı kalacak- farz devletin veya âmme hizmeti gören her hangi
sın. Adalet fikri onu iktiza ettirir ki; istisna bir dairenin lehine imtiyaz teşkil edecek bir
ancak, iktisaden zayıf olanlar hakkında düşü- istisna ve himaye tesis etmeyiniz. Çünkü ceza-
nülebilir. Adalet onu iktiza eder ki, sosyal landırmak gibi himayede esas olan, müsavat
vazife ve-mükellefiyetleri odan Devlet hesabına, prensibini ihlâl olur bu. Ya orada zengin bîr
Devlet sektörleri hesabına imtiyaz tesis edile- adam oturuyorsa? Âmme hizmeti gören her han-
ımez. Aksine iktisaden zayıf vatandaş himaye gi bir müessesenin gayrimenkulünde servet sa-
edilir. Devlete vazife diye icabederse o zayıf hibi oturmuş bulunmaz mı? Bulunur... Servet sa-
vatandaş lehine mükellefiyet tahmil edilir, | hibi bir kimsenin oturduğu gayrimenkulun sa-
B : 76 4.5 .1953 0:1
hibi bir vatandaş ise onu şu dereceye kadar hi- I CEVDET BAYBUîtA (Gümüşane) — Muh-
maye ederim, devlete ait ise düşünmem demi- terem arkadaşlar, geçen otlsede Heyeti Celileniz
yeceğiz. Kiracı zenginse, ne yapacağız? Ne ya- Evkafa ait akarın, bu kanunun neşri tarihinden
pılmak lâzımgeliyorsa, devlet için başka va- itibaren serbest olduğuna karar verdi; teklif ek-
tandaş için başka ölçü kullanamazsın, mese- seriyetle kabul edildi, yalnız formüle edilmek
lenin ruhu buradadır. Ne yapıyor başka mem- üzere komisyona gitti. Fakat şimdi komisyon
leketler? Belçika'da benzeri Kira Kanunu 1951 bize siz yapamazsınız diyor. Yapar mıyız, yapa-.
de tadil etmişler, demişler ki : 1953 senesinde maz mıyız meselesi bertaraf, Merlisi Âlinin ka-
artık müşterek hukuka avdet edilecektir.. O za- kül etmiş olduğu hususu tekrar burada müzake-
mana kadar hakiki kıymetlere doğru yeni zam- re edebilir miyiz?
lar ve zam esasları kabul etmişler. Ne güzel REtS — Dikkate alınan önergelerle birlikte
esaslar : madde komisyona verilir ve komisyonda tetkik
1. Evvelâ otomatikman yeni bir tezyit yüz- edildikten sonra tekrar gelebilir.
de şu kadar demişler. m Abdullah Aytemiz.
2. Şarta bağlı tezyit demişler. ABDULLAH AYTEMİZ (Maraa) — Aziz
Bizim Bütçe Komisyonu bu esası kabul et- arkadaşlar, vakıf 'işleri muhalif, muvafık bütün
medi, pekâlâ mümkün, kabul edi&bilir. Cezmi partilerin, müstakillerin üzerinde hassasiyetle
Türk arkadaşımızın ikinci meseje olarak temas duracakları, birleşecekleri bir mevzudur. Mülki-
ettiği mevzu ;şarta bağlı tezyit, yani içinde otu- yet hakkını zincirliyen bu kanun mülhak ve maz-
ran kimse ile mal sahibi uyuşursa tezyit edile- but vakıfları felce uğrattı. Amiyane bir tâbirle
bilir. Edilebilir ama onun i$n de kanun bir de olsa söylemekten çekinmiyeceğim, evkafı islâ-
had koymuş. Hudutsuz tezyit edilemez. Rıza ile miyenin canına okudu.
de olsa % 200 veya 250 den fazla tezyit olamaz Sizlere iki misal arzedeyim, Ankara Evkaf
demişler. Apartmanının kaloriferli bir odası 30 lira; ha-
3. Kime ait olursa olsun, devlete veya va- riçtekiler aynı evsafta, yüz lira farkla 130 lira*
tandaşa ait olsun, bir gayrimenkulde oturan Tatil'i geçirdiğim Düzce kasabasında bana bir
kimse servet sahibi ise muayyen bir hadde ka- vakıf dükkân gösterdiler: Beş liraya kiraya ve-
dar, meselâ % 250 ye kadar kaza yolu ile ayrı- rilmiş, müstecir bir tahta perde ile ayırmış, 40
ca tezyide cevaz veriyorlar. Himayeler umumi- liraya kiraya vermiş.
yet prensibini ihlâl etmeksizin tesis ediliyor ve Böyle bir kanunun müdafaasını yapıp bağ-
edilebilir. rına basanlar ne derlerse desinler benim bu ka-
Sonra kiracının servet sahibi olduğunu nere- nuna, hakiki mânasiyle kanun demeye dilim
den hükmediyorlar? Zevahire bakıyorlar. Oto- varmaz.
mobili varsa, sayfiyeye gidiyorsa, seyahat edi- Vakıf binaların kiralarının dörtte üç nispe-
yorsa, bu karinelere bakarak, hâkim hüküm ve- tinde tedenni etmesi, eksilmesi yüzünden birçok
rebiliyor. Hâkim bir de kiraya verenin vaziyeti- camilerimiz, mescitlerimiz yıkılıp gitti. Geride
ne bakıyor, muhtaçtır, başka geliri yoktur. Bun- kalanlar da harabiye yüz tuttu. Evkaf Bütçen
ları nazara alarak kiranın bir dereceye kadar bunların ancak beşte birini tamire kâfi gelmek-
tezyidine gidilebiliyor. Hakkaniyet ve adalet tedir.
kaideleri böyle tatbik ediliyor. Farklı muame- Aziz arkadaşlar^ âmme menfaatini, nizamını
le yok. Farklı muamele yalnız iktisaden zajp bünyesinde toplıyan vakıf müesseseleri, nizamı
olan bir sınıf için mevcut. Biz ancak böyle ya- âmme, hukuku âmme denildiği zaman bunların
pabiliriz. Binaenaleyh bendeniz, komisyonu başında gelir. Her Türk inandığı dininin tecelli
kanunun bünyesinde devlet lehine istisna ve. sahası olan mabetlerine, yakından, uzaktan, kalb-
imtiyaz tesis etmek yoluna gitmediğinden dola- den, candan bağlıdır. Halk Partisi zamanında
yı haklı bulurum. bu kanun üç kere tadile uğradı ve bâzı istisnalar
REİS — Abdullah Aytemiz. da yapıldığı halde maalesef vakıflar unutuldu.
CEVDET BAYBURA (Gümüşane) — Usul I Ben eminim ki, bu parti günün birinde ve belki
hakkında söz rica ediyorum. I uzak bir âtide iktidar mevkiine gelecek olursa
REÎS — Buyurun Cevdet Bey. I temsil ettiği bu mîlletin din işlerinde böyle fahiş
I : 76 4.5. 1955 6 :1
Katalar, açık ihmaİİer yapmıyacaktır. Çünki se- I m bilmekteydim. Ama eski konaktan bu kadar
çim imtihanında intibah dersini almış oldu. canhıraş bir feryat kopacağını hiç tasavvur et-
Şayanı şükrandır ki; Demokrat Parti ve Hü- miyordum;. Barutçu, .vicdanımız isyan eder,
kümeti mazinin bu gibi ihmallerini tedricen te- diyor. Biz 20 yıl bu memlekette vicdanları-
lâfiye çalışmaktadır. mız isyan ede ede yaşadık. ('Soldan, şiddetli al-
Aziz arkadaşlar, dinine, mukaddesatına çok kımlar).
bağlı olan dindar Türk Milleti iradesini, ve celâ- ATİF TOPALOĞLU (Ordu) — Sen de için-
det cesaretinin, feragat ve faziletinin büyük b'ir de, idin.
kısmını irşatlarından, ilhamlarından aldığı ma- •CEZMÎ TÜRK (Devamla) — Ben ordumu-
betlerini şen ve mamur görmek ister. İktidarı zun içindeydim. Evet her tarafta parti propa-
teslim ettiği partiden ve onun Hükümetinden bu- gandası yapmış, her şeyi kendi malınız yap-
nu istemek elbette hakkıdır. Ta evvelden beri mıştınız. Zabit inisin, parti zabiti. Muallim
mabetlerim izim, ibadethanelerimizin bu acıklı misin, pan-tinin. muallimi.
ve perişan hali hakikaten Türk âmme vicdanı-
ATİF TOPADOĞLU (Ordu) — Demagoji
nı rencide etmekten hâli kalmamıştır ve kalma-
yapıyorsun.
maktadır.
REİS — 'Hatibin «özünü kesmeyin.
Ey milletin kalbinden kopup gelen muhte-
rem mebusları, bu fırsatı kaçırmıyalım, ne- 'CEZMÎ TÜRK (Devamla) — Sanki bütün
cip, hakşinas milletimizin kalbinde hakkı ka- milletin veli nimeti bu efendilermiş gibi. Ar-
rar .kazanmanın yolunu bilelim. Âlemi, fena- kadaşlar; bu memlekette bütün millet asırlar-
dan bekaya göç eden hayırperver insanlar biz- dır ödediği kan vergisi ve kendi alın teri ile
lere ve bizden sonrakilere -bu dinî eserleri ve yaşamış ve yaşıyacaktır.
âbideleri bıraktılar . Dinî eserleri ve ibadetha- ATİF TOPALOĞLU (Ordu) — Tamamen
neleri muhafaza edelim. Bunların yaşaması demagoji.
iein zaruri olan binaların, vakıfların yüksek REİS — Müdahale etmeyin, hatibi tahrik
takdirinizle ittifaka yakın bir ekseriyetle is- I etmeyin.
tisna edilmelerini kabul buyurdunuz . (Bu ka- CEZMÎ TÜRK (Devamla) — Demagoji, 20
rarımızda elbette isabet vardır . Matbuat vası- senelik mûtadmızdır.
tasiyle millete müjdelendi. Bu kararımızda sa- REİS — Atıf Bey; tahrik etmeyin. Siz de mr/.
bit kalalım. Sabit kalalım da bu Millî Korun- istersiniz, veririm.
ma. işinde daima söz Bütçe Komisyonunun od- CEZMÎ TÜRK (Devamla) — Müsavattan
du, bunda da böyle bir rüç'han hakkı vermek bahsediyorlar. Müsavatsızlıktan bahsediyorlar.
suretiyle bu komisyona Ayan Meclisi payesini Müsavat kanunu diyorlar. ' Müsavat nasıl olmalı
ver.miyeli.rn . imiş; nimette müsavat, külfette müsavat. Nimette
REİS — Ceami Türk. müsavat sahibi olmıyanlar külfette bizi yirmi
CEZMÎ TÜRK (Seyhan) — Efendim, Yük- sene bizi yarı aç yarı tok esirler gibi çalıştırdılar.
sek Meclisinizce geçen defa dikkate alınarak Efendiler, sayın kardeşlerim; tarihte siyasi
Evkaf hakkında istisnai hüküm kabul eden teşekküller devirlerini yaşamışlardır. Fakat
ve bu istisnai hükümlerin yüksek temayülünüz hiçbir zaman mazisi mahmul olan bir eski parti,
veçhile tekrar tesisini istiyeı* takrir üzerine yenisinin karşısına çıkıp da bu şekilde konuşmak
söz alan. sayın Faik Ahmed Barutçu bize bir cesaretini kendisinde görememiştir. (Soldan,
*k ^ I

müsavat konferansı vermeseydi bu kürsüye bravo, sesleri). Sosyal haklar. O sosyal haklar
tekrar çıkmıyacaktım. Bu hükümleri verdiği- ki, muayyen zümreler, bu memlekette onların
miz zaman nasıl bu kanun üzerinde emlâk sa- üstünte çıkmıştır.
hipleri titizlikle duruyor, daimî surette takip Ne yaptılar? Emlâki milliyeyi sattılar. Tak-
ediyorlar, haklı olan kendi menfaati şahsiye sitle satalım dediler olmadı, taksitleri uzatalım
ve zatiyeleriui takip ediyorlarsa bâzı zümrele- dediler olmadı. Taksitleri affedelim dediler
rin ; bu emlâki taksitle satı-nalmak veya kira olmadı, affedelim dediler. Nihayet bu Mecliste
ile intifalarını! temin etmek suretiyle tesahup öyle kanunlar yapıldı ki, ucuza satmalıp paha-
etmiş bâzı zümrelerin menfaatine dokunacağı- j lıya sattılar. Yetişmedi Evkaf mallarına sarıl-

— 10
fe : V6 4 . 5 .İ9Bâ Ö:l
dılar. Bir küçük misal vereyim: Adana'da Çak- Biz emri billâh bu iş için geldik, müsavatı
mak caddesinde Evkafın küçük bir arsası sene- konuşmak için buraya geldik. O zamanjarı dü-
lerdir boş dururken bakarsın gazetede bir ilân. şünmüyorlar, bugün dahi haksızlık mevcuttur.
yıllığı 90 liraya' kiralık. 15 gün içinde ilân bit- Partiler, iktidar ve muhalefetler için de eşit ol-
meden içine kazma girer dört tane dükkân inşa mıyan durumdadır. Maziden aldıkları istisnalar-
edilir. Sordum, İmar plânı var. Birinci sınıf dan faydalanarak karşımızda kasalarını şakır-
bir cadde, nasıl yaptı dedim. Bu tek katlı dük- dat anlar, kara kasaları ile hukuk rejimine
kânları belediyece elinden bir senet aldılar. karşı geliyorlar. (Sağdan gürültüler, Soldan al-
Kim yaptırdı dedim. Halk Partili. Belediye en kışlar) -
cümeni nasıl müsaade etti? Belediye encümeni REİS — Rica ederim, madde üzerinde ko-
Halk Partili dediler. Sonra bu dükkânlar ki- nuşun.
raya verilmiş, bugüne kadar da en aşağı 16 bin CEZMI TÜRK (Devamla) — Eskiyi bırakıp
lira kira alınmıştır. Senede 90 lirada Evkafa ki- bundan sonrası için konuşsalar daima hürmet-
ra vermektedir. Kimi müdafaa ediyoruz? Bu kârane ve hüsnü niyetle dinliyeceğinı. Fakat
90 liralık kira rejimini mi müdafaa ediyoruz? bundan evvelki adaletsizlikleri*adalet gibi, mü-
Evkafın arazisinden emlâkine kadar. Emlâki Mil- savatsızlıkları müsavat gibi göstermelerine ta-
liyenin muhtelif şekillerle satışlarına ve banka- hammülümüz yoktur. ( Sağdan gürültüler, Sol-
lara kadar ve - Ferid Melen müsaade ederse - dan şiddetli alkışlar)
vaktiyle Emlâk Kredi Bankasında n'e işler ya-
REÎS — Birinci madde üzerinde konuşun.
pıldığını bir vesile ile anlatırım. (Soldan alkış-
CEZMÎ TÜRK. (Devomla) — Onun için istir-
lar) . Onlar ne yaptılar ve ne yapıyorlarsa söyle-
ham ediyorum, Bu memlekette müsavat rejimi
meliyim, susmayı asla kabul etmem. (Sağdan
dendiği devirlerde dahi Devlet emlâki, muhase-
gürültüler). Siyasette genç arkadaşlardan istir-
bei hususiye emlâki ve belediye emlâki, evkafın,
ham ederim, kendileri ne kadar genç olsalarda
belediyelerin emlâki şunun bunun, partizan nü-
mazinin yükünü omuzlarında kaklıramıyacak-
fuzunun istifadesine arzedilmiştir. Bunun bu-
lardır. Ne kadar kuvvetle müdafaa etselerde
gün dahi büyük bir kısmı kendi ellerindedir.
haksız çıkacaklardır. ((Sağdan «avukat isle-
Bugün müdafaa ettikleri; sosyal haklar değil,
meyiz» sesleri). Avukatlar kuvvetli de olsa dâ-
hükmi şahsiyetler değildir, doğrudan doğru-
valar çürük olduğu için gaybedeceklerdir. Hak-
ya kendi partizan arkadaşlarının buradan men-
sız bir dâvanın peşinde oldukları için zayıf ka-
faatlerini müdafaa etmektedir.
lacaklardır. Barutçu arkadaşımız gibi sosyal
hakları müdafaa yerine siyasi zümreleri müda- Onun için kabul edip etmemek yedi iktidarı-
faa etmemelidirler. Bu işe partiler menfaatinin mzdadır. Biz bu takriri vermek suretiyle vazi-
karıştığını görüyorum. O partiler ki cemiyetler fei vicdaniyemizi ifa etmiş bulunuyoruz. Bilhas-
kanunu bütün cemiyetlere, bütün topluluklara sa. tarih müesseselerine karşı işlenmiş olan hak-
müsavi muamele yapması icabederken Halk Par- sızlıklara artık bir son verilmesini hepinizden
tisini mal sahibi yapmak için yalnız onu istisnr tekrar rica etmekteyiz. (Sağdan gürültüler)
etmiştir. Halk Partisinin mal iktisap edebil- REİS — Ömer Bilen.
mesi için biçok şeyler olmuştur. Cemiyetler Ka- HİDALET AYDINER (Konya) — Usul hak-
nunu Fransa'dan alınmıştır. Esası; menfaata kında.
müstenit olmıyan topluluklar içindir. Kendi ı REİS — Buyurun.
zamanlarında menfaata müstenit topluluklar bu HİDAYET AYDINER (Konya) —Muhterem
şekilde korunurken bugün müsavatsızlığı nert' arkadaşlar...
den düşünüyorlar? CEMAL GÖNENÇ (Erzincan) — (Cezmi
REİS — Rapor üzerinde konuşunuz Ceznn Türk'ün dışarı çıkması üzerine) —Çıkma, kaç-
Bey. ma, müfteri olursun sonra.
CEZMİ TÜRK (Devamla) — Müsavat kon- CAHİD ZAMANGÎL (Trabzon) —Demagog
feransı dinledik Reis Bey, ona nasıl söz verdi- HİDAYET AYDINER (Devamla) — İşi da-
nizse ona karşıbk benim de Büyüyeceklerim var, ğıtmış bulunuyoruz. Bu münakaşaların devamı
söyliyeceğim Reis Bey. | bize işi hallettirmez. Raporun heyeti umumiye*

— 11 —
S : 76 4.i . 1953 O :1
si hakkında müzakere açılmamasına karar ve- | d ı r : «Şart - ül - vâkıf kenassişşâri » yani vâkıfın
rilmiştir. Heyeti Umumiye hakkında müzake- şartı, şâriin lâfzına benzer. Kitabullah Âyeti na-
re edilmemesi, reddolunan takrirler hakkında sıl değişemezse, bunlar da değişmez. Çünkü vâ-
da bir karar verilmemesini icabettirmez. Halbu- kıflar onu vakfederken ciheti tasarruflarını da
ki, malûmdur ki, bâzı arkadaşar tarafından bâzı tâyin etmişlerdir. Halbuki bunların ciheti tasar-
tadil teklifleri verilmiştir. Komisyon kendi nok- ruflarından çok uzaklaşılmıştır. Hakikat çok
tai nazarında ısrar ediyor. Halbuki bu takrir- acıklı bir durumdadır. Onun için bütün arkadaş-
ler heyeti umumiyece nazara alınarak komisyo- lardan çok rica ediyorum bu hususta semahat
na gitmiştir. göstersinler.
Şimdi yapılacak muamele şudur : Komisyo- Diğer hususatta da, evet müteessir olanlar
nun ısrarı mı doğrudur, yoksa heyeti umumiye- olur. Fakat zarar gören kimseler, o zararlarını
nin nazara aldığı takrir mi?. Binaenaleyh her telâfi için her kapıya baş vuruyorlar,, menfaat-
takrir burada okunmalı, leh ve aleyhinde karar lerini temin için çalışıyorlar. Biz de çalışalım.
verilmelidir. O takririn kabul veya ademikabu- Fakat geçen Meclisi Âli bunu ittifakla kabul
lüne yani komisyonun ısrarının doğru olup ol- etmiştir, ittifakla kabul edilen birçok meseleler
madığına bu suretle karar vermiş oluruz. Yoksa komisyonlara gidince mafevk bir kuvvet gibi
iş bir çıkmaza doğru girmiştir. Müzakerenin orada altüst ediliyor. Sonra burada uzun uzun mü-
tarzı cereyanının selâmeti noktasından bir tak- zakerelere girişerek vakit geçiriyoruz. Çok rica
rir verdim lütfen kabul buyurunuz.. ederim, heyeti umumiyenin bir uzvu olan ko-
REÎS — Efendim, heyeti umumiye olarak, misyonlarda bu usule riayet etsinler; formüle
komisyon olarak mesaimiz Meclis Nizamname- etsinler, getirsinler, yapılan formüleler mutlaka
„ sine tâbidir. Hidayet Aydıner arkadaşımız Mec- Heyeti Umumiyenin kararına uygun olsun. Ke-
lis Nizamnamesi hükümlerini sanki bilmiyor- lime üzerinde tashihler olabilir. Yoksa kabul
muş gibi ifadei meramda bulundular. Dikkate edilen kararı doğrudan doğruya nakzeder ma-
alman takrirler madde ile birlikte komisyona | hiyette olmamalıdır. Gelip gitmesi Jrize vakit
gider, komisyon noktainazarında musir olarak kaybettiriyor.
yeniden heyeti umumiyeye gelebilir. Bugünkü Elimizde birçok kanunlar bulunmaktadır.
vaziyet ondan ibarettir. Bu bakımdan görüşme- Millet Orman Kanununu, Köy Kanununu bekli-
lerin, okuduğumuz birinci maddenin birinci fık- yor. Halbuki bunların hepsi durmaktadır. Mec-
rasına inhisar ettirilmesini söz alan arkadaşlar- lis toplantılarını haftada bir gün artırdığımız
dan rica ediyorum. halde bir iş gördüğümüz yoktur. Bu hususta
Ömer Bilen. çok rica ediyorum, evvelce verdiğimiz karar
ÖMER BİLEN (Ankara) — Muhterem arka- gereğince vakıfları Millî Korunma kanununun
daşlar, adalette müsavat lâzımdır. Hakikaten 30 ncu maddesinden istisna edilmiş kabul ede-
bütün hukuklar, Devlet Hukuku, Âmme Huku- lim. Bu şekilde ölülerimizin ruhu da şadedil-
ku birdir. Fakat eski ahkâmda da Vakıflara ait miş olur. Aksi takdirde onlar da rencide olur,
ayrıca ahkâm ve hukuk vardır, onun için müdev- rahatsız olur. Ricam şudur ki bunu böylece
ven eşerler vardır. Biz vakıfları korurken ölüle- kabul edersek her halde iyi iş yapmış oluruz.
rin bize emanet ettiği emanetleri koruyoruz. Di- (Alkışlar)*
ri emlâk sahipleri kendi emlâklannı korumak REİS — Ahmet Kemal Varınca.
için çeşitli yollardan oldukça zararlarını telâfi AHMET KEMAL VARINCA (Gümüşane)
etmişlerdir. Ancak ortada mutazarrır olanlar bi- — Efendim, bu kanun ilk müzakere edilirken
kes vakıflardır. Vakıflara yapılan zararları ve bendeniz demiştim k i ; şu kanunu aramızda hal-
kötülükleri, ne şunun ne bunun, Devletin omu- ledelim, şu kapıdan dışarı çıkarmıyalım dedim.
zuna yüklemek doğru değildir. Bir asırdan beri Korktuğum başıma geldi. Adetâ komisyonla
vakıflar ihmal edilmiştir. Yalnız Meşrutiyet dev- Heyeti Umumiye arasında mekik dokuyor. Ko-
rinde Hayri Efendi Merhum oldukça bu konuyu misyonun ve Heyeti Umumiyenin noktai nazar-
ele almış, vakıfların menfaatine bir yol açmıştı. ları muhteremdir. Komisyona üç direktif ver-
Onun da ömrü vefa etmedi, muvaffak olmadı, dik, evvelâ dedik ki; bu kanunun neşrinden
öyle kaldı. Hakikat bu vakıfların bir kaidesi var- itibaren otuzuncu madde yoktur. Bir iki sene-

— 12 —
B : 76 4.i . 1953 0:1
lik bir intikal devresi açılmıştır, bizim koyduğu- I mez. Yani 1955 Haziranı ve 1956 Kânunusani-
muz rejim doğrudan doğruya intikal devresine sinde bir perişanlık olmaz. Bu bir uyuşma mad-
aittir. Bu prensibi kabul ettik. Binaenaleyh hu- desidir, diyorlar. Zamları kaldırınız, zamları ak-
kuktan, Anayasadan, babayasadan behsetmeye lımızdan geçirmeyiz. Uyuşmayı kabul ederseniz
lüzum yoktur. adamın diyeceği kalmaz. Bu suretle bir taşla
Rejimlerden birisi şu; intikal devresinde iki kuş vurmuş oluruz. Bu kanunun tatbikındân
müddet bir seneden iki seneye kadardır. İnti- mülhem olarak bundan sonra vâki olacak hâdi-
kal devresinde uyuşma vardır, intikal devrin- seleri önlemek için düşünüyorum. Binaenaleyh
den Evkaf müstesnadır. Burada bu üç prensi- heyeti umumiye kararını vermiştir. Komisyon
bi Heyeti umumiye kabul etti ve komisyona ha- da kendine göre bir karar vermiştir. Onun ka-
vale etti. Esas bu. öteyi beriyi karıştırmıyalım. rarı onun olsun, biz yine diyelim ki, uyuşma
Şimdi prensip olarak müddet konmuyor. Ko- vardır.
misyon 1 , 5 - 2 seneye dokunmuyor ama uyuş- REİS — Onu fıkrasında konuşalım..
maya dokunuyor. Uyuşma olduktan sonra zam- AHMET KEMAL VARINCA (Devamla) —
mın mânası yoktur. Çünkü mal sahibi ile kiracı Prensip olarak evkaf müstesnadır, mahallî ida^
anlaşırlar, derler ki şuna tut, buna tut. Burada reler, özel idareler müstesnadır, müstesna olma-
zammın bir misli, iki misli gibi bir şey olamaz ' da lâzımdır; çünkü bunların sahibi yoktur.
bir kere. Komisyonun had tâyin etmesi de doğ- Diğer gayrimenkullerin sahipleri var; bunların
ru değildir, fakat tâyin etmiş, kanaati muhte- ki, de biziz. O halde bunları biz istisna edebi-
remdir. İstanbul milletvekillerinin takrirlerini liriz.
kabul ettik; biz uyuşmayı kabul ediyoruz, ama REİS — Efendim, tahattur buyurulursa bu
zamları, kabul etmiyoruz. Bu bir. muvakkat birinci madde gayet uzun olduğu
Ondan sonra Evkafı kabul ettik, istisna et- için fıkra fıkra görüşülmesi hususunda karar
tik. Fakat komisyon bunu kabul etmiyor; o da muh- ittihaz buyrulmuştu. Fıkra fıkra reyi âlinize
teremdir. Biz kanaatimizde ısrar edersek mese- müracaat sırasında bâzı fıkralar verilen ve na-
le halledilmiş olur. zarı dikkate alman tekliflere binaen komisyona
Yalnız, yeni bir takrir v a r ; Cezmi Türk ar- iade edilmişti. Şimdi okuduğumuz muvakkat
kadaşımın takriri. O da, mahallî idareler ve birinci maddenin birinci fıkrasadır. Diğer tek-
Devlete ait olanlar istisna edilsin diyor. Bu da lifleri komisyonun nazarı dikkate aldığı veya
doğrudur. Arzedeyim; mal sahibi ile kiracı an- almadığı şeklinde şimdiden birtakım konuşma-
laşır, fakat evkaf, belediye, özel idare ve köy- lar yapmazsak neticeye çabuk vâsıl oluruz.
ler, bu müesseseleri idare edenler kiracıları ça- Söz C. H. Partisi namına Faik Ahmed Ba-
ğırıp da anlaşamazlar. Çünkü suiistimal olur. rutçu'nundur, buyuru».
Onun için bunların istisna edilmesi amelî olarak FAİK AHMED BARUTÇU (Trabzon) —
doğrudur. Muhterem arkadaşlar, bu kürsüde müzakerele-
Benim bu sefer söz almaktan maksadım rin seviyesini düşürmeye gayret eden bir hita-
şudur; çıkaracağımız bu kanunla neşrinden iti- bet tarzı, belki sokakta itibar yapabilir. Ama
baren 30 ncu madde ilga edilecektir, kiralar yüksek, güzide ve münevver bir heyet huzurun-
serbest olacaktır, yalnız bir intikal devri var- da itibara ve iltifata lâyık olmaz. (Sağdan bra-
dır diyoruz. Biz intikal devrini niçin kabul et- vo sesleri). Burada fikir dinlenir, burada fikir
tik, çünkü birdenbire olmasın, kiracı ile mal adamı dinlenebilir. Burada hukuki ve sosyal
sahibi had bir şekilde karşı karşıya gelmesin bir mevzuu, bir dâvayı iptidai, politik hissiyat-
diye müsekkin bir ilâç olarak hâd bir uyuşmayı la dejenere etmek bu yüksek heyetdn marifet
kabul ettik. Şimdiden uyuşsunlar dedik. Fakat sayacağı şeylerden değildir. (Sağdan bravo ses-
bir noktai nazar var : Eğer mal sahibi ile kiracı leri). Zavallı kaçıp gidiyor. (Sağdan bravo
uyuşmazlarsa 1955 Haziranından sonra ve 1955 sesleri), (Soldan geliyor sesleri, 'gülüşmeler).
Kânunusanisinde beş senelik, altı senelik bir REİS — Faik Ahmed Bey, kendinizi yorma-
kontrat yapar. Bu, mal sahibi ile kiracıya ve- dan konuşun efendim.
rilmiş bir avantajdır. Vatandaşlar şimdiden FAİK AHMED BARUTÇU (Devamla) —
anlaşırlarsa bizim korktuğumuz başımıza gel- Bu arkadaşımız sizlerin aranızda iken C, H. P,

— 13 —
B : 76 4 . 5 . 1953 O :1
ye karşı sdyasi rakibliği bir nevi düşmanlık ha- Evkafın gayrimenkullerinin bir hayrat eseri
line getirmek gayretinde idi. Aranızdan ayrıl- 'olduğu ımilâhazasiyle, himaye edilmelerini is-
dıktan sonra da bu hissiyatı soğumuş değildir. tiyorlar. Bu müesseseyi Devlet sektörü addet-
Ancak bunun bir marifet addedilmek devri geç- miyorlar. Evkaf ilk tesis zamanındaki durumun-
miştir. Nasıl ki, C. H. Partisinin iktidarı za- da değildir. Bu, bugün Devlet sektörüdür,
manında, meddahlık yapanların ihalü hareketle- Devlet hizmeti olmuştur. Bu demek değildir M,
ri de marifet sayılmamıştır. (Sağdan bravo ses- Evkafı tslâmiyenin icabettirdiği itinayı ihmale
leri). vesiyle verecek her hangi bir vaziyeti kabul ede-
O geçti, bir devirdi, modası eskidi. Şimdi lim. Hayır. Lüzum hâsıl oldu mu külfeti Dev-
fikrin kıymeti var ve her zaman kıymet fikrin lete tahmil edeceğiz, Devtet Evkaf için lâzımge-
olacaktır. len tahsisatı verecek, nasıl ki, veriyor.
Ben aziz arkadaşlarıma, hukuktan, demokra- Müsavat mevzuunda konferans vermişim.
tik memleketlerdeki emsali kanunlara esas olan Müsavat mevzuunda konferans vermedim. Esas-
prensiplerden bahsettim. lı prensiplerden bahsettim, fikirleri söyledim.
Ben fikre fikirle mukaJbele beklerim. Sıkı mı? Bir edebiyat : Evkafı yedi zaptına geçirenler
varmış ve bunlar Cumhuriyet Halk partililerin iş
OSMAN KAVRAOĞLU (Bize) — Seviye me-
Bir muhalefet partisinin sözcüsüne böyle
selesi. (Gülüşmeler).
umumi, indî. müphem sözler yakışmaz. Buraya
FAİK AHMED BARUTÇU (Devamla) — gelir isim ve misal verirler, yer gösterirler ve
Fesin sıkı mı? Hikâye malûm, anlatmıyacağım, hakikaten gayrim eşru istifadeler varsa ve edi-
bilirsiniz. liyorsa - Yüksek Heyetin kabul edeceği tarzda,
Aziz arkadaşlarım, hiçbir zaman doğruluğu- hissiyata hitap etmek suretiyle değil - mad-
na ,samimî olarak kaani olmadığım, bir fikri de tasrih ve tenvir ederek. Böyle suiistimalleri
müdafaa etmek için huzurunuza çıkmış ve çıka- önliyecek ayrıca 'hüküm derpiş ederiz. Lüt-
cak bir kimse değilimdir. Objektif olarak mü- fen gelsinler ve söylesinler. Bir partiyi indî şe-
dafaası lüzumuna kaani olduğum mevzularla kilde itham etmek ciddî bir hareket olarak
huzurunuza gelirim. Dışarda münevver umumi bir sözcünün ağzına yakışmaz,
efkâr var, dışarda bitaraf efkâr var.
Ben o kadar objektif konuştum ki Evkafın
SİNAN TEKELÎOĞLU OSeyhan) — Burada veya her hangi âmme hizmeti gören bir mü-
da var. essesenin veya bir vatandaşın gayrimenkulünde
FAÎK AHMED BARUTÇU (Devamla) — hakikaten sahibi servet kimseler oturabilir. Va-
Burada güzide ihir heyelt var. Lâf değil. Ben bu- tandaşı hiçe sayıp bir taraflı olarak Devlet he-
raya hiçbir kimsenin menfaatini müdafaa için sabına, Devlet sektörleri hesabına bir himaye,
çıkmadım. Zümre, sınıf, menfaati üzerinde de- bir imtiyaz ihdas etmeye lüzum yoktur. Hep-
ğil objektif esaslar üzerinde durdum. sini birden nazara almak mümkün dedim,
Bu kanunun niçin fadır müsavat prensibine d a r p ' t a n fikirler- ve misaller naklettim. Kazai
dayanması lâzım geldiğinin ve müsavat priensi- tesis yolu kabul etmişler, oturanın ve kiraya
bini izah ettim. Anayasa' bakımından izah et- verenin vaziyetine bakarak hâkim yüzde 250
tim, demokratik nıemleektlerde tatbik edilen ye kadar zam yapıyor, dedim. Fikir getiriyo-
esaslar baikımından izah ettim. Antidemokra- rum, esaslar söylüyorum. Fikir olarak muka-
tik kanunları kaldırmak, bütün memle ektin bele yok. Sadece tecavüz, sadece müphem is-
müşterek »bir dâvası olmuştur. Yeniden antide- natlar. Kendilerini sarahatle konuşmaya davet
mokratik hükümler ihdas etmek yolunda, ve- ediyorum. Suiistimali yapanları tasrih etsinler.
lev Evkaf gibi tesis fikri aziz bir müessesenin Arkadaşlar, bir partiyi itham etmek ağır
ihesabına i da olsa, antidemokratik bir hüküm bir şeydir. Böyle ağır şeyleri hafif lâfların
tesis etmek bakımından bu Yüksek Meclisten mevzuu yapmak bu kürsüden konuşan arka-
inhiraf beklenmem elidir. Muhterem bâzı ar- daşların lisanına yakışacak şeyler değildir.
kadaşlarım Evkafın müdafaasını yaptılar. Ben- Suiistimal biliyorlarsa söylemelidirler hü-
deniz, Aytemiz'in fikirlerine, fikri sa/bÜt halin- küm derpiş ederiz. Nasıl şunun, bunun gayri-
de de olsa hürmet ederim. Nihayet bir fikirdir. m en külün d e. zengin vatandaş oturabilirse fakir

— 14 —
B : 76 4 . 5 . 1953 6 :1
vatandaş da oturabilir. Kolundan tutup atmak I tifat olmuş, bir kısmı iltifat görmiyerek redde-
tecviz edilmiyor. Bir vatandaşın gayrimenkulün- dilmiştir. Vakıfların istisna edilmesine taraftar
de, belli şartlar içinde oturan vatandaşı hima- olan arkadaşlarımızın burada vakıfları, mücer-
yeye lâyık görüyor, yanıbaşmdaki âmme mües- I ret camilerin devamını, minarelerden ezan ses-
sesesinih gayrimenkulüride oturan vatandaşı ni- I leri gelmesini temin eden bir müessese olarak
çin himaye etmiyorsun? Bunun izahı; Cumhuri- I müdafaa ettiklerini görmekteyim. Vakıflar
yet Halk Partisine çamur atmakla yapılamaz. I katiyen bu maksatlar için tesis edilmiş müessese-
Cumhuriyet Halk Partisine taarruz etmekle fi- ler değildir. Medeni Kanundaki hukuk anlayı-
kir cevaplandırılmış olmaz. Müsavat prensibi şına intibak etmiş bulunan vakıf tesislerini yine
üzerinde konferans vermişim. Barutçu'nun kon- Medeni Kanun hükümleri içinde mütalâa etmeye
feransı dinlenir mi hiç? Cumhuriyet Halk Par- mecburuz. Eğer bir gün vakıflarla parası kal-
tisi devrinde bu kadar müsavatsızlıklar olmuş. madığı zaman bu memlekette ezan sesinin kesilece-
O partinin sözcülerini ne diye dinlemeli? Bu ceğini zann,eden'ler varsa bundan endişe duyma-
sözler ciddiye alınacak. Bu kürsüye yakışan mü- sınlar. Bilhassa işaret etmek isterim ki, vakıfların
talâalar olabilir mi? Vaktiyle müsavat esaslarını bütün vakfiyeleri tetkik edilsin, yüzde kaç nispe-
ihlâl eden kanunlar çıkarılmış olabilir. Antide- tindeki vakıf şartının camilerin idamesine tahsis
mokratiktir diye nasıl ki tadiller teklif ediyoruz. edilmiş olduğu görülecektir.
Zaruretler dolayısiyle olmuş, şu lüzumlu sebep- Hatırladığıma göre, Ömer Bilen «vakıflar
le veya hattâ lüzumsuz takdir ile de olmuş ola- için tedvin edilmiş hukuk vardır» dediler. Tedvin
bilir. Şimdi yeniden her hangi bir antidemokra- edilmiş hukuk şöyle başlar (Vakıf, bir mâli mü-
tik hüküm tesisine meydan vermiyelim diye bü- tekavvimin ala vechüttebit ciheti hayra tahsisi-
tün partilerin el birliği ile gayret sarfetmesi lâ- dir.) Dikkat buyurulursa dine tahsistir demez
zımgelen bir mevzuda fikir yerine hislerin altın- hayra, tahsisidir der. Bu itibarla vakıflar, bu
da kalarak teklif C. H. Partisinden geliyor diye memlekete sosyal müesseseler bulunmadığı, dînî
feryat etmek bilmiyorum o da bir muhalefet tar- bir cemiyet hayatı devam ettiği zaman tesis edil-
zı mıdır, nedir? Bir o taraflarda, bir bu taraf- I miş hayır müesseselerinden başka bir şey değildi ı.
larda.. (Gülüşmeler) C. H. Partisi muhalefetin- Fakat kanunun bütünü içinde istisna mevzuuba-
den geliyor d'iye, gravyer peyniri dahi olsa mi- his olduğu zaman, istisnası, mevzuubahs olan nes-
delerinizi bozar diyor doktor. Hem de doktor. nenin şahsiyetini aramlya mecburuz arkadaşlar,
Aziz arkadaşlarım; fikir mide bozmaz, fikir- Bu şahsiyet, ya âmme hükmi şahsiyetidir, ya hu-
sizlik mide bozar. Mâruzâtım budur. (Sağdan: susi hükmi şahsiyettir. Âmme hükmi şahsiyetine
Bravo* sesleri, alkışlar) taallûk eden mallar nelerden ibarettir, âmme
hükmi şahsiyetine taallûk eden mallar yalnız vak-
REÎS — Ali Fahri îşeri.
fa ait olan mallar olarak mı mütalâa edilir? 20
ALÎ FAHR Î ÎŞERÎ (Balıkesir) — Vazgeç- milyon vatandaşa milyonlarca istisna yapalım da
tim. milli emlâke, toplu tasarruf eylediğimiz emval
REÎS — Halil îmre. üzerindeki haklarımızı ihmal mi edelim?
HALÎL ÎMRE (Sivas — Muhterem arka- ' İktisap edilmiş olan bu millî emlâk mallar
daşlar; bu kanunun Bütçe Komisyonuna taallûk üzerindeki kaydımız, alâkamız bu anlayış için-
eden kısmın Bütçe Komisyonu Sözcüsü arkada- de terk mi edilecek? Bu, mümkün değildir.
şım müdafaa edecektir. Ben sadece, şu konuş- (Bravo sesleri) Eğer hususi şahıs ise, hususi
malar sırasında, 30 ncu maddenin tadiline t - şahıs hükmi şahsiyet ise o zaman hayırlılık üze-
allûk eder fikirler dinlemeye hazırlandığım | rinde içtima etmesi lâzımdır. O takdirde bugü-
sıra da neler dinlemeye mecbur olduk, bunu nün hayır müessesesi arkadaşlar, münhasıran
ifade için söz almaya mecbur olduğumu arzet- vakıftan ibaret değildir. Eğer hayırlılık üzerin-
mek isterim. de istisnaları teşmile kalkarsak o zaman Çocuk
Vakıflar bu kanundan istisna edilmeli iri, Esirgeme Kurumu, Kızılay v. s. pekâlâ hayırlı-
edilmemeli mi? Dâva bundan ibarettir. Bu ka- lık sahasına girer ve Vakıf müessesesine gaye
nunun müzakereleri sırasında birçok fikirler itibariyle iştirak etmiş olabilir.
dermeyan edilmiş, bunların bir kısmı mazharı il- I Ben vehleten bu kanunun münakaşası müna-

— 15 —
B : 76 4 . 5 . 1953 O :1
sebetiyle 12 sene ekmeğini yediğim Darüşşefeka I REİS — Buyurun, kifayeti müzakere takrir-
müessesesini hatırladım, Darşşefekanm bir ha- lerinin aleyhinde.
yır müessesesi olduğunda tereddüt edilebilir HÜSEYİN ORTAKCIOĞLU (Çorum) — Sa-
mi? Şimdi hangi hükümle bu istisnaların tesbi- yın arkadaşlarım, bendeniz komisyonun tekrar
ti mümkün olabilecektir? Buna imkân xoktur. tedvin ederek huzurunuza getirdiği maddenin
Arkadaşlarım; vâzıı kanunun hisleriyle ha- üzerinde bir noktayı izah edecektim. Fakat ki-
reket ederek kanun yapmaktan uzak bulunması fayeti müzakere takriri gelmiştir. Zaten ıbu ka-
lâzımdır. Bunun dışına çıkıldığı vakit; tesbit nunun tatbikatla alâkası olduğu kanaatinde-
ettiğimiz, takninine gayret ettiğimiz bir hük- yim. Diyor k i ; «Hükümetçe şimdiye kadar ilân
mün ileride husule getireceği ihtilâfları bir edilmiş yerlerde....» Sanki Hükümetçe ilân edil-
vâzıı kanun olarak evvelden nazarı dikkate al- miş bir kanun maddesi varmış da bu ilân edi-
mamız lâzımdır. İçinde bulunduğum için bili- len noktai nazara göre.. (Yeterlik aleyhinde ko-
yorum, Bütçe Komisyonu; mücerret bu istisna- nuş sesleri) Bu noktai nazarı ifade etmek zaru-
ların hududunun nereden başlayıp, nerede du- retini hissediyorum. Maddenin diğer kısımları
racağını ve prensibinin ne olacağını vâzıı kanun tenevvür etmemiştir. Şimdiye kadarkj müzakereler
olarak bulamamış olmasından dolayıdır ki, va- tamamen, evkafın emlâki serbest bırakılsın mı,
kıfların istisnası cihetine gidememiştir. bırakılmasın mı, mevzuunda cereyan etmiştir.
Tasavvur buyurunuz ki, yan yana iki dük- Yani maddenin esası hakkında Başkanlığın mü-
kânda iş gören iki tüccar, birisinin icrayı tica- samahası yüzünden hiçbir kimse hiçbir fikir ile-
ret ettiği yer hususi eşhasa ait emlâktir, birisi ri sürmemiştir. Binaenaleyh madde ile ilgili me-
vakfm ve hayır cemiyetlerine taallûk eden mal- seleler konuşulmalıdır...
lardandır ve bu sonuncular için bir istisna ka- REİS — Kifayeti müzakere hakkındaki tak-
bul edilmiştir. Şimdi bundan doğacak iktisadi riri reye koymadan evvel, komisyona söz ver-
neticeleri nazarı itibara almamız lâzımdır. mek mecburiyetindeyim. Zira müzakerenin ki-
Muhterem heyetinizden şunu rica ediyo- fayetine karar verilirse komisyon da konuşamaz.
rum ki, bu kanunun heyeti umumiyesi üzerin- Buyurun komisyon.
de dinî hissiyatımızı ' tahrik yolu ile değil, mün- Hüseyin Bey, Başkanlık daha evvel ne ko-
hasıran dikkatimizi bu madde üzerinde teksif nuşacağını bilmez k i ; müsamaha edilsin.
ederek Bütçe Komisyonu metninin Heyetinizin BÜTÇE KOMİSYONU ADINA M. REMZt
tensibine şu esbabı mucibe ile iktiran edeceği- BUCAK (Diyarbakır) — Bütçe Komisyonunun
ni ümit ediyorum. Binaenaleyh bu metin üze- hazırlamış olduğu ve tasvibinize sunduğu mad-
rinde ittifak edilmesini ve böylece teklifin ka- denin esbabı mucibesini reye konması sıvasında
bul edilmesini rica ediyorum. (Alkışlar) onun tanzim şekli hakkında, müzakerenin kifa-
REİS — Kifayeti müzakere önergeleri var- yeti oya arzedilmeden önce kısaca arzetmek
dır, okutuyorum : mecburiyetini hissettim.
Yüksek Başkanlığa Muhterem arkadaşlarım, Bütçe Komisyonu
Konuşma yeter, reye konulmasını arz ve tek- sizlerin fikirlerinizi hürmetle ve minnetle kabul
lif ederim. ve tetkik eder. Ancak, burada serdedilen fikir-
Afyon Karahisar lerin etraflı tetkik, tahlil ve teşrihi neticesinde,
Ahmed Veziroğlu doğurabileceği gayrimâkul ve gayrimergup ne-
ticeleri göz önünde tutar, buna göre de metni
Yüksek Başkanlığa yeniden tanzim eder, veyahut kabul edilebile-
Mevzuubahis kanun tasarısının müzakeresin- cek tarafları varsa kabul eder, kabul edilmeme-
den Yüksek Meclis tenevvür etmiştir. si lâzımgelen noktalarda beyanı mütalâa eder.
Müzakerenin kifayetinin reye konulmasını Bu esbabı mucibe iledir k i ; biraz evvel kâtip
arz ve teklif eylerim. arkadaşımızın okuduğu esbabı mueibe ile sara-
Maraş haten beyan edilen noktalara temas edilmiş, ka-
Mazhar Özsoy bul edilmeme sebepleri yegân yegân zikredil-
HÜSEYİN ORTACIOĞLU (Çorum) — miştir. Bu itibarla Bütçe Komisyonu hiçbir za-
Aleyhinde konuşacağım. I man tefevvuk iddiasında değildir. Muhterem
B : 76 4 . 5 ,1953 O :1
üstadımız Abdullah Aytemiz Beyefendinin bu- temas ettiği bir vaziyettir. Bundan evvelki
yurduğu iltifatlar bizce, ancak bir şaka sadedin- Umumi Heyet müzakerelerinde Muhterem
de serdedilmiş olmak mevkiindedir. \ Halil özyÖTfüık arkadaşımızın yakı teklifini ha-
Efendim, şimdi metni okunan maddenin'ka- tırlamanız lâzımdır. Bu teklifin münakagıasın-
bul şeklinin esbabı mucibesine itiraz eden arka- j da şöyle bir endişe Heyeti Uimumiyeyi sarmış
dşşjar arasında, bilhassa vakfa taallûk eden bulunuyordu : Acaba; yapılan tahditlere, ya-
emlâkin hemen serbest bırakılması teklifine da- pılan bu tadillere rağmen Hükümet şu tâdilleri
yanmaktadır. Ahmed Barutçu 'nun gayet tatbik etmemek gibi ıbir yola gider mi? Muhte
iyi tebarüz ettirdiği esbabı mucibe, hemen he- rem Halil özyörük'ü bu takriri vermeye setvk-
men Bütçe Encümenince ittifakla kabul edilmiş eden asıl sefbep zannediyorum bu idi. Hfeyeti
ve aynı esbabı mucibeye dayanarak da evkafı, Umumiyenin k>a(bul edeceği tadilleri açıkça ko-
diğer hatip arkadaşlarımızın tebarüz ettirdiği nuşmak lâznngelirse, Hükümet faraza İstan-
gibi, bu istisnai hükümler arasına koymak lü- bul'da, veya Ankara'da bu tadilâtı muhtevi
zumunu görmemiştir. kanunu tatbik etmiyorum diyebilir mi? Yüksek
Vakıf dediğimiz zaman bunlar, Halil îmre '- Heyetinizin malûmudur iki, Millî Korunma Ka-
nin gayet iyi tebarüz ettirdiği gibi, yalnız maz- nununun istinat ettiği bir prensipte, Hüküme-
bpta vakıflar değildir; bunun yanında bir de tin lüzum göstereceği yerlerde tatbik et-
mülhakka vakıflar bulunduğu ve mülhakka va- mek veya 'etmemek salâhiyeti esasıma dayanı-
kıfların, gayesi itibariyle hemen yüzde yüz de- yor. Vaziyet böyle olunca; kararname ile Hü-
ğilse, bile yüzde seksen evlâdiye vakıflar oldu- kümet « Bu tâdilleri tatbik etmiyorum » derse
ğuy vakit kalkanı altında, vâkıfın, evlâdını burada sizlerin kaibul etmiş olacağınız her tür-
h|naye maksadını güttüğü, hepimizin malûmu lü tadilin hikmeti vücudu kendiliğinden mürte-
bir keyfiyettir. Yine Evkaf müessesesi dediği- fî oîûî. Buıiû (bertaraf etmek için, komisyon
miz aaman, yalnız islâmi vakıflar değil, bunun şu metni tavzihan kaibul etmiş bulunuyor.
yanında elbette ki, hayri vakıflar ve bu arada Bu sebeple huzurunuza sunulan metnin aynen
havraların ve kiliselerin vakıflarının da göz -kabulünü rica ve istirhain ediyoruz. Maruzatı-
önünde bulundurulması lâzımdır. imiz bundaai İbarettir.
Yine Muhterem Abdullah Aytemiz arkadaşı- REÎS — Komisyondan sonra bir milletve-
mızın tebarüz ettirdiği tipik misali ele alarak kilinin konuşması nizamname hükümleri iktiza-
ar^edeeeğim ki, Evkaf apartmanlarmdaki bir sındandır. Bu vaziyete göre söz almış arkadaş-
odanın 30 liraya kiraya verildiği halde dışarıda lardan sırası gelen arkadaş Gemal Reşit Eyüb-
130 lira olması, vakıf bir dükkânın 5 liraya ve- oğlu'dur.
rildiği halde, bunun bölünmesi halinde diğer ya- (CEMAL REŞÎT EYÜBOĞLU (Trabzon) —
rısının 50 liraya kiraya verilebilmesi esbabı mu- Sayın arkadaşlarım, ben söz aldığım zaman he-
cibesiyle idi k i ; Yüksek Meclis, Millî Korunma- nüz bu kanun üzerindeki fikirler bu kadar
nın kemafissabık devam etmesi teklifini kabul etrafiyle görüşülmüş değML Benden evvel
etmemiş, jdi bilâkis bâzı arkadaşlar, hemen ilgayı konuşan 3 - 4 arkadaşım, mevzuu bütün tefer-
dahi teklif etmişlerdi. Ancak bu ifrat ye tefrit ruatiyle Yüksek Heyetinizin huzurlarına arz-
arasındaki teşevvüşleri, yani devam ettirme ve etmiş bulunuyorlar. Bu itibarla, ben sadece
hemen ilga etme şeklinin doğurabileceği içtimai ve kısaca memleketimizde, velevki bir hükmi
neticeleri göz önüne alan Yüksek Heyetiniz bn- şahsiyet dahi olsa, bitr şahısla diğer bir şahıs
nun kademeli bir devre geçirmesini kabul ve arasında farklı muamele takip eden kanunların
bu prensibi vaz'etmiş bulunuyordu. İşte bu demokratik anlayışa uygun olmadığını tebarüz
esces prensdp yani, kademeli Ibir tekâmül pren- ettirmekle iktifa edeceğim. Şimdiye*-kadar âh>
sibi kaibul edildiği içindir ki, Yüksek Heyetini- tidemokratik kanunlar diye mütemadiyen üze-
zm havaöe ettiği esas metne hürmetkar kalarak, rinde durduğumuz ve fırsat düştükçe Yüksek
yeni vaziyetler ihdtası yoluna gitmemiş, huzu- Heyetinizin kanunların içinden çıkarmaya ça-
runuza sunulan metni olduğu gttbi kabul etmiş- lıştığı hükümlerin yanına bir yenisini ilâve
tir. Bu maddade yer alan hususlardan «biri de edecek olan bu yeni hükmün kabulünün doğru
biraz evvel konuşan Ortakçıoğlu arkadaşımızın olmıyacağını ve Anayasa ile de bağdaşır bir

w
B : 76 4 . * . 1953 O :1
hüküm olmadığını arzla sözlerime nihayet ve- Bu kanunlarla değişen 30 ncu maddelerin
riyorum. son fıkralarında şu hüküm, tekrarlanmıştır.
REÎS — Kifayet takrirlerini oyunuza arze- «Bit madde hükümlerinin nerelerde tatbik edi-
diyorum. Kabul edenler... Etmiyenier... Kabul leceğinin Hükümet tarafından ilân edilmesi
edilmiştir. mecburidir» denilmektedir. Yani bundan evvel-
ki 5020, 4648, 4180 sayılı kanunlarla bu madde
Şimdi fıkrayı tekrar okuyoruz.
hükümlerinin nerelerde tatbik edileceğinin
(Muvakkat birinci maddenin birinci fıkrası
Hükümet tarafından ilân edileceği fikrini ifade
tekrar okundu.)
etmiştir. Şimdi burada evvelce ilân edilmiş
REÎS — Bir teklif var efendim. deniyor. Evvelki kanunlarda ilân edileceği
Yüksek Başkanlığa keyfiyeti bu defa ortadan kaldırılıyor. Evet ev-
Muvakkat birinci maddedeki «Hükümetçe velce 17 ve 58 sayılı kararnamelerle ilân edil-
şimdiye kadar ilân edilmiş olan yerlerde» tâbi- mişti!'. 17 sayılı kararnamede tatbik edilecek
ri yerine «Hükümetçe ilân edilecek olan yer- Vilâyetler gösterilmiş, 53 sayılı Kararnamede de
lerde» tâbirinin ve «tarihlerin» kelimesi yerine ilce merkezleri kasaba ve şehirlerde tatbik edi-
de «müddetlerin» kelimesi nün konmasını arz ve leceği ilân olunmuştur. Fakat bu ilân yapıl-
dıktan sonra kanun dört defa değişmiş ve ilân
teklif ederiz.
mecburiyeti her dört kanunda da âmir bir hü-
Niğde Mebusu Mardin Mebusu
küm sevkedildîği halde Hükümet tarafından
Necip Bilge Kâmil Türkoğlu
ilân edilmemiş ve madde yürürlüğe konmamış-
Çorum Mebusu
tı]'. Ancak mahkemelerimiz tarafından madde
Hüseyin Ortakcıoğlu
yürürlükte zannedilerek tatbik edile gelmiş ve
SÖZCÜ M. REMZÎ BUCAK (Diyarbakır) — tatbik edilegelmektedir. Biz bu işte büyük bir
Kabul etmiyoruz. hata olduğu kanaatinde bulunuyoruz. Şimdi
HÜSEYÎN ORTAKCIOĞLU (Çorum) —, muhterem heyetiniz. Bütçe Komisyonunun hazırla-
Muhterem arkadaşlar; muvakkat birinci mad- dığı gibi (ilân edilmiş olan yerlerde) tâbirini
denin birinci bendi; «Hükümetçe şimdiye ka- kabul ederse hangi ilân kabul edilecektir? Ha-
dar ilân edilmiş olan yerler» tâbirini ihtiva et- tıra gelen ilk şey muhakkak ki 17 ve 53 sayılı
mektedir. Biz üç arkadaş, ilân edilmiş tâbiri kararnamelerde ilân edilmiş yerlerde tatbik
yerine, «ilân edilecek yerlerde» tâbirinin mad- edileceği kanaatidir. Bu yanlıştır arkadaşlar. Çünki
deye konması kanaatindeyiz. Çünkü Hükü- bu kararnameler tamamen düşmüştür, kanuni kıy-
metçe ilân edilmiş dendiği saman Millî Ko- meti kalmamıştır. Kanun vâzıı olarak ve aka-
runma Kanununun 3954, 4180, 4648 ve 5020 demik bakımdan ifade ederim ki. büyük bir
sayılı kanunlarla değişen 30 ncu maddelerini hukuki hata oluyor. Hükümetin tasarrufu ola-
bir hercümerç içerisine sokmuş olacağız ka- rak bir kararname çıkarılıyor, kanun vâzıı ola-
naatindeyiz. Sebebi şudur: 3954 sayılı Kanunla rak bunu bir metin olarak kabul etmek büyük
30 ncu madde değiştiği zaman Hükümet tara- bir hata oluı.
fından 98 numaralı bir kararname çıkarılmış Arkadaşlar' Anayasaya göre, rejime göre.
ve bu kararnamenin birinci maddesinde 17 ve Meclis teşriî kuvvete sahiptir. Biz şimdi tutu-
53 sayuh kararlarla, ki Hükümet tarafından yoruz, Hükümetin icraatını tasvip eder şekilde
şimdiye kadar 30 ncu maddenin yürürlüğe kon- kanun, çıkarıyoruz, bu da hukuk sistemine ta-
ması hakkında 17, 53 ve 98 sayılı üç kararna- mamen aykırıdiî.
me vardır, bunlardan başka bir kararname REÎS — Komisyon.
mevcut değildir. En son çıkan hir kararname BÜTÇE KOMİSYONU .\OINA M. REMZİ
de 14 Şubat 1941 tarihlidir ve bu tarihten son- BUCAK (Diyarbakır) — Efendim, arkadaşla-
ra Millî Korunma Kanununun 30 ncu madde- rımızın sunduğu takririn mahiyetinde iki nokta
si 4180, 4648 ve 5020 sayılı kanunlarla değiş- vardır. Birisi (il ân edilecek) kaydini koymak
tiği halde Hükümet tarafından bir koordinas- istiyorlar. İkincisi de metinde (tarihleri) keli-
yon heyeti kararı ittihaz, edilip ilân edilme- mesi yerine müddetleri kelimesini ikame etme,*. *
miştir, Lstiyorlaî,

— 16 —
B : 76 4.Ö . 19Ö3 O : I
Hemen peşinen arzedelim ki müddetler ke- II Arkadaşlar bugün hakikat budur.
İlmesini komisyon olarak kabul ediyoruz, «ilân i REİS — Efendim tad'il teklifi tekrar oku-
edilecek» tâbirine gelince: Şunu ilâve edelim ki nup reye arzedilecektir.
bunda*)! evvelki celselerde müzakere edilen me- (Necip Bilge, Kemal Türkoğlu ve rjüseyin
tinde de esasen bu ibare vardı. Ancak bu ibarettin Ortakeıoğlu'ivun önergeleri tekrar .okundu)
doğuracağı tehlike, biraz evvel arzettiğim >gibi R E İ S - ^ t a k r i r i nazarı dikkate alanlar.. Al*
Millî Korunma Kanununun 3 ncü maddesinin mıyanlar.. Takrir reddedilmiştir.
istinad ettiği mesnettir. Bu kanunun 3. maddesi Komisyon (tarihlerin) kelimesinin yerine
Hükümete, dilediği yerlerde tatbik imkânını (müddetlerin) kelimesini kabul ediyor.
vermektedir. Bu itibarla biz yeniden ilân salâ- Birinci fıkrayı bu şekliyle okutuyoruz.
hiyetini Hükümete verecek olursak, biraz evvel
MUVAKKAT MADDE 1. — I - Hükümetçe
arzettiğim gibi Hükümet Ankara'da, İstanbul'-
şimdiye kadar ilân edilmiş olan yerlerde, birin-
da veya her hangi bir vilâyette ve belediye hu-
ci maddede yazılı müddetlerin hitamına kadar
dudunda bu tadilleri tatbik etmemek salâhiye-
5020 sayılı Kanun yerine aşağıdaki maddelerde
tini hak olabilir. Bu endişe iledir ki, komisyonu-
muz bu metni, bu şekilde yazmıştır. yazılı hükümler tatbik edilir ve bu yerlerde 2490
sayılı Kanunun bu kanuna aykırı hükümleri tat-
Ortakeıoğlu arkadaşımızın temas ettiği mese-
bik. olunmaz.
le ise, bugün filhal Temyiz Mahkemesi ve mah-
REİS — Fıkrayı reye arzediyorum, kabul
kemeler tarafından da tatbik edilegelmektedır.
edenler.. Etmiyenler.. kabul edilmiştir.
Bu itibarla fiilî ve hukuki durumdur. Binnetice
Efendim, muvakkat birinci maddenin A ve
verilen takrirde, müddetler, kelimesinin ilâvesiy-
B bentleri evvelce kabul edilmişti.
le maddenin aynen kabulünü tekrar rica ediyo-
(c) bendini okuyacağız. Komisyon tadilname-
ruz.
leri kabul etmediği için metinden okuyoruz. Es-
REİS — Ortakeıoğlu. (Gürültüler, reye, reye
babı mucibesini komisyon raporunda beyan et-
sesleri) (Kifayeti müzakere kabul edildi sesleri) *
miştir.
Bu tadil teklifidir, kifayetin buna şümulü
c) Aynı belediye hudutları içinde bir kim-
yoktur. Demin söylemekten sarfınazar ettiler,
senin ailesiyle birlikte oturduğu yerden başka
yoksa kifayeti müzakere ile bunun alâkası olma-
ayrıca mesken olarak işgal ettiği gayrimenkul-
dığını arzetmek isterim.
I 1er hakkında bu kanunun yürürlüğe girdiği ta-
Kendileri konuşmıyacaklarsa takriri tekrar I
okutacağım. rihten;
HÜSEYİN ORTAKCIOĞLU (Çorum) — REİS — Bent hakkında söz istiyen var mı?
Ş/imdi komisyon sözcüsünün bir noktasına cevap I HİDAYET AYDINER (Konya) — Muhte-
vermek için söz aldım. Komisyon bizim bu nok- j rem arkadaşlar, komisyon benim bu hususta
tai nazarımıza iştirak ediyor. Müddetler mesele- I vermiş olduğum ve Heyeti Muhteremenizin na-
sini kabul ediyor, «ilân edilecek» meselesini ka- | zarı dikkate almış olduğu tadil teklifimi red-
bul etmiyor. Esbabı mucibe olarak da diyor ki; I detmiştir. Komisyon kendi noktai nazarında
evvelce metinde vardı, sonradan bu şekle dokun- I ısrar ediyor. Ben fikrimi size izah edeyim, re-
madılar. İkincisi de; diyor ki; Temyiz Mahkeme- yinizi ona göre veriniz.
si tatbik ediyor, binaenaleyh tatbik ettiğine göre i Benim teklifim şuydu : Aynı belediye hu-
senin fikrin ne olacaktır? Bu memlekette adlî \ dutları içinde bir kimsenin ailesiyle birlikte
otoriteyi temsil eden Temyiz Mahkemesi tatbik oturduğu yerden başka ayrıca mesken olarak,
ediyor demek istiyor. Temyiz Mahkemesinin bu iş yeri hariç olmak üzere, kiraladığı yerler
anlayışla tatbik etmiş olması bendenizin fikrinin ve sayfiyeler hakkında bu kanunun neşri tari-
kıymetsizliğine bir delil teşkil etmez. İsterdim ki hinden itibaren...
Temyiz Mahkemesi bu meseleyi bizzat görüşerek Bendeniz sayfiyelerin ilâvesini rica etmiş-
bir karara bağlamış olsun!.. • Temyiz Mahkemesi tim. Teklifimin kabulünü rica ederim.
de bu meselenin üzerinde durmamıştır. Millî Ko- | REİS — Efendim, rica ederim onlar halledil-
runma Kanununun 30 ncu maddesini yürürlükte di. Metni okuduk. Hidayet Aydıner'in teklifi-
zanniyle tatbik etmektedir. I ni işittiniz.
B : 76 4 . 5 . 1953 O :1
HİDAYET- AYDINER (Konya) — Metne I bulünde ısrar edilmesini teklif ederiz.
aykırı olan benim teklifimi okutmanız icap eder. Tokad Maraş
REÎS —• Sizin teklifinizi okutuyorum. Ahmet Gürkan Abdullah Aytemiz
Reisliğe REÎS -.-, Ahmet Gürkan arkadaşımız komis-
C bendinin aşağıdaki şekilde değiştirilmesini yonca reddedilmiş olan Abdullah Aytemiz'in tak-
arz ve teklif ederim. ririnin nazarı dikkate alınmasını bu kürsüde şi-
Konya fahen söylediği gibi şimdi bu husus için bir de tak-
Hidayet Aydmer rir vermiştir onu okuduk. Şimdi tenevvür etmeniz
için Abdullah Aytemiz'in o takririni okutuyorum
C) Aynı belediye hudutları içinde bir kim-
efendim .
senin ikametgâh...
Yüksek Reisliğe
HİDAYET AYDINER (Konya) — Mesken
Millî Korunma Kanunun 30 enu maddesinin
olarak tashih ettim.
tadili hakkındaki Bütçe Komisyonunca hazırlanıp
REÎS — Rica ederim, okunurken müdahale Yüksek Meclise sunulan tasarının muvakkat 1 nci
etmeyin. Teşvişi efkâra sebep oluyorsunuz (Al- maddesine aşağıdaki bendin eklenmesini arz ve
kışlar) takriri okmakta devam ediyoruz : teklif ederim.
... ikametgâhı «olduğu halde ondan başka olarak iş 6. I V . 1953
yerleri hariç olmak üzere kiraladığı yerler ve Maraş Mebusu
sayfiyeler hakkında bu kanunun neşri tarihin- Abdullah Aytemiz
den itibaren» « I - Gerek mazbut gerekse mülhak vakıf-
REÎS — Hidayet Aydmer'in takririni oku- lara ait bütün gayrimenkullerin musakkaf olan-
duk. Dikkate alanlar lütfen işaret buyursunlar... larına;»
Dikkate almıyanlar.... Takrir reddedilmiştir. L Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itib«
E bendinin komisyon metnini kabul eden- ren Millî Korunma Kanunun 30 ncu maddesi
ler... Etmiyenler... Kabul edilmiştir. hükümleri tatbik olunmaz.
Şimdi muvakkat birinci maddenin II nci fık- Başka bir önerge daha var :
rasının (g) bendini okuyoruz :
29 . IV . 1953
ç) Aynı belediye hudutları içinde tamamen
Yüksek Başkanlığa
veya müstakillen oturulabilecek nispette şayi hisse
Şifahen tafsil ettiğim mucip sebeplere istina-
olarak kendisine veya birlikte yaşadığı eşine ait
den aşağıda yazılı fıkranın 1 nci madde sonuna
ve mesken olarak kiraya verilmiş gayrimenkulu
ilâvesini arz ve teklif ederim :
bulunanların bu gayrimenkulu Millî Korunma
«Vakıflarla, Devlete, hususi muvazene ve be
Kanununun 30 ncu maddesi hükmüne tâbi değilse
lediyelere veya hususi hukuk hükmî şahsiyetini
kiracı olarak işgal ettiği mesken hakkında bu ka-
haiz cemiyetlerden Kızılay ve Çocuk Esirgeme
nunun yürürlüğe girdiği tarihten;
kurumlarına ait gayrimenkuller bu kanunla
REÎS — Söz istiyen? (Yok sesleri) (e) ben- Millî Korunma Kanununun 30 ncu maddesi hü-
di .hakkında söz istiyen yok. Reye arzediyorum. kümlerinden istisna edilmiştir.»
Kabul edenler... Etmiyenler... Kabul edilmiştir. Seyhan Mebusu
Efendim, maddeye bir fıkra ilâvesi hakkında Cezmi Türk
evvelce Abdullah Aytemiz tarafından verilip.
Heyeti Umumiyece nazarı dikkate alınarak ko- REÎS — Mevcut tekliflerin en aykırısı Cczmi
misyona verilmiş, fakat komisyonca reddedilmiş Türk arkadaşımızın takriridir. Dikkatinize arze-
takrir hakkında bir önerge var, okuyoruı : deceğim. Nazarı dikkate alanlar Lütfen işaret
etsinler... Dikkate almıyanlar işaret etsinler...
'Reisliğe Tetklif reddedilmiştir. (Alkışlar).
Abdullah Aytemiz'in Meclisçe dikkate alınan Evvelce dikkate alınıp metin ile birlikte ko-
'teldifinin Bütçe Komisyonu r a p o r u n d a ' i n d i n i misoyna iade ettiğimiz teklifler komisyon rapo-
mutazammm kısmın reddi ile mezkûr teklifin ka- | runda belirtildiği üzere dikkate alınmadığından
B : 76 4 . 5 .1903 O :1
dolayı ayrıca reye koymaya İüzum yoktur. Mu- si halinde (bu bentte yazılı bir senelik müddet
vakkat birinci maddeyi şimdi, yeniden aldığı sor i birineî maddedeki tarihleri aşamaz);
şekliylesokuyup reyinize arzedeceğim. f) Kiracısı 'tahliye edilmeksizin mevcut bi-
naların esaslı bir surette tamir ve ıslahı, genişle-
Millî Korunma Kanununun tadili hakkında tilmesi veya tadili gjbi her ne suret ve maksatla
Kanun olursa olsun yapılmış ve yapılacak inşaat hariç
olmak üzere 27 Şubat 1947 tarihinden sonra inşa
MADDE 1. — Millî Korunma Kanununun
edilmiş olup bu tarihten sonra ilk defa kiraya ve-
30 ncıı maddesi meskenlerden gayrı yerlerde
rilen binalar ve aynı tarihten sonra yeniden inşa
1 . T . 1955 ve meskenlerde 1. V I . 1955 tarihinden
edilen ve edilecek olan gayrimenkullerle mevcut
itibaren yürürlükten kaldırılmıştır.
bir binanın üzerine veya yanına başlıbasma ki
MUVAKKAT MADDE 1. — T - Hükümetçe | raya verilecek şekilde yapılan veya yapılacak olan
şimdiye kadar ilân edilmiş olan yerlerde, birinci ı ilâvelere;
maddede yazılı müddetlerin hitamına kadar 5020 g) Müsakkaf, olmıyan tarla, bağ, bahçe ve
sayılı Kânun yerine aşağıdaki maddelerde yazılı bostan gibi gayrimenkullere;
hükümler tatbik edilir ve bu yerlerde 2490 sa- Millî Korunma Kanununun 30 ncu maddesi
yılı Kanunun bu kanuna aykırı hükümleri tatbik hükümleri tatbik olunmaz.
olunmaz. AHMET GÜRKAN (Tokad) — Usul hakkın-
İT - Aşağıda yazılı hallerde : da söz istiyorum.
a) Tahliyesine hükmolunan veya sair su- REÎS — Buyurun.
retlerle boşalan gayrimenkuller tahliye ettiril- AHMET GÜRKAN (Devamla) — Muhterem
diği veya boşaldığı tarihten; arkadaşlar, Reis Bey takrirleri reye koyarken
b) Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihic- şöyle ;bir ifadede bulundu. Bu iki takrir için-
kirada olmıyan gayrimenkullerin ki riya verilmesi de en aykırı olanı reye koyuyorum; Bu, şu de-
halinde akid tarihinden; mektir; bundan sonraki takrir de reye kona-
c) Aynı belediye hudutları içinde bir kimse- caktır. Esasen reyini izhar etmiş olan arkadaş-
nin ailesiyle birlikte oturduğu yerden başkf» lar birincisine şâmil olmasını düşünerek ikinci
ayrıca mesken olarak işgali ettiği gayrimenkuller takrir için reyini kullanmışlardır. (Doğru ses-
hakkında bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten: leri). Esasen bu teklif Meclisi Âlice kabul edil-
ç) Aynı belediye hudutları içinde tamamen miş bir tekliftir, reye konması usul icabıdır,
veya müstakülen oturulabilecek nispdtte şayi onun dçin Abdullah Aytemiz arkadaşımızın tek-
hisse olarak kendisine veya birlikte vaşadığı eşine lifinin reye konmasını tekrar istirham ediyorum.
ait. ve mesken olarak kiraya verilmiş gayrimenku (Alkışlar).
lü bulunanların bu gayrimenkulu Millî Korun- REÎS — Efendim, birinci madde hakkında
ma Kanununun 30 ncu maddesi hükmüne tâbi henüz reyinize müracaat etmedim.
değilse kiracı olarak işgal ettiği mesken hakkında Burhanettin Onat; buyurun.
bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten; BURHANETTİN ONAT (Antalya) — Ben
d) Aynı belediye hududu içinde tamamen de aynı şeyi teyit ederim.
kendisine ve yahut birlikte yaşadığı eşine ait REÎS — Abdullah Aytemiz arkadaşımızın
ve mesken olmıyarak kiraya verilmiş bif gayri- teklifi, ki şimdi Ahmet Gürkan arkadaşımız
menkulu bulunanların bu gayrimenkul Millî Ko- izah ettiler, geçen birleşimlerin birisinde veril-
runma Kanununun 30 ncu maddesi hükmüne miş bir takrir olduğundan hâtıralarınızı tazeler
tâbi değilse kiracı olarak, işgal ettiği gayrimen- mek için tekrar okuttum. Diğeri, Oezmi Türk
kul hakkında bu kanunun yürürlüğe girdiği ta- arkadaşımızın teklifi idi. Bu teklif, Abdullah
rihten itibaren; Beyin teklifini de fikir olarak ifade «ittiği için
e) Kendisi veya çocuklara için mesken ola- onu okutup reye koydum, diğerini koymaadım.
rak veya kendisi, eşi veya çocukları için mesken- (Aynı değildir, onu da reye koymak lâzımdır
den, gayrı - bir surette kullanma ihtiyacı dolayı- sesleri.) Birinci madde henüz reyinize arzedilme-
siyle tabiiye ettirilen bir gayrimenkulun tahliye ! diğine göre, o takriri de tekrar okuyup reyini-
tarihinden itibaren bir sene sonra kiraya verilme ze arzedeceğim.

— 2İ —
B : 76 4.1 .1953 O : 1
Şimdi, müsaade buyurursanız, Cezmi Türk müşkülâta mâruz kalınacağını Yükek Heyetinize
arkadaşımızın şümullü takriri bir fikri ihtiva arzetmek isterim. (Gürültüler)
ediyordu. Bu, reddedildi. REİS — Çok istirham ederim efendim, şunu
Müstakil bir berat olarak bir fikri ihtiva eden, sureti ciddiyede arzederinı ki, Ahmet Gürkan'-
.1
ın.'teklifini en aykırı olan tekliften sonra oku-
Ahmet Gürkan arkadaşımızın benimsediği, Ab-
mak icabederken zühulen ve bu kadar gürültü
dullah Aytemiz arkadaşımızın takririmi tekrar
arasında daha evvel okumuş bulunuyoruz. Bu ta-
okutuyorum. Bu, maddeye bir bent ilâvesine
sarıyı ivedilikle görüşmekteyiz. Fikirlerde ve
dairdir.
zihinlerde bir teşevvüşe mahal bırakmamak için
(Abdullah Aytemiz'in takriri tekrar okun-
j söz istemiş bulunan üç arkadaşımıza da söz ve-
du.)
receğim.
REİS — Komisyon ne diyor? (Oylama sıra-
Cezmi Türk, buyurun.
sında söz verilmez, seslem).
CEZMİ TÜRK (Seyhan) — Efendim, Yük-
BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ HÂDÎ sek Meclis geçen hafta bu takriri ittifaka yakın
HÜSMAN (İstanbul) — Efendim; ben esas hak- bir ekseriyetle kabul etmişti. Bu tahsis, evkafa
kında konuşmıyacağım. Arkadaşlarımız bunu I ait bir iştir, şu veya bu şekilde tahlil ederek
lâzımgeldiği kadar açıkladılar, izalhat verdiler-. Meclisin reyinin geri bırakılmasının doğru ol-
Yalnız benim ilâve edeceğim bir husus vardır. madığı kanaatindeyim.
Abdullah Aytemiz arkadaşımız birinci mad- Bendeniz anlamıyorum, komisyona, bu kanıı-
de hakkında bir takrir vermişlerdi. Bu takrdr- I nun başından beri. âzami had tâyin edin, sonra
de teklif edilen şey, alâkalı, yani kiracı rayiç serbest bırakın dedik, komisyon kabul etmiyor-
kirayı verdiği takdirde tahliye 'külfetine mâruz du, şimdi diyor k i : Pond de commerce'i leze
bırakılmasın. Bu esbabı mucibede aslolan, ev ! edecekmişiz, o vakit âzami had tâyinini kabul et-
sahibinin tam hakkını almasıdır. Aldıktan son- ; m edile i*. Fakat evkafa istisna yapılınca Mecli-
ra, orada teessüs etmiş, müşteri kazanmış, ti- sin temayülü malûm olunca, bu sefer de âzami
caret hayatımızda fon dö komers unvanı ile bir haddi müdafaa eder bir hal aldı. Maahaza bun-
hak iktisap etmiş esnaf, tüccar ve iş sahihi va- lar 1939 ve 1940 ta Millî Korunma Kanunu çı-
tandaşı, kendisine hiçbir hak tanımadan dışarı karken düşünülecek şeylerdi ama maalesef dü-
atmak doğru değildir, demişti. Biz o zaman şünülmemiş. Tatbikatta da acı acı evkafın hali
Bütçe Komisyonu olarak dedik ki, bunu ka'bul perişanisini göstermektedir. Bunu bir an evvel
etmeyiz. Ancak iki sene zarfında Hükümet, böy- önlemek, hem tarihimize, hem adaletimize, hem
le bir kanunun tedvini lâzımdır, ticaret huku- de hukuk prensiplerine uygun olacaktır.
kumuzda böyle bir hükme ihtiyaç vardır, biz, Bendeniz hissiyatınıza hitap etmiyorum, ka-
arızi ve muvakkat bir kanun olan bu metinde rarlar hissî alınmaz, gayet objektif olmalıdır, ar-
böyle bir hükmü mütalâa etmiyelinı, yalnız iki zettiğiıu gibi kısa. mehil, serbestlik, âzami had
senelik bir intikâl devresi kabul ederek, bunun gibi, hususlar karara bağlanmalı idi, bendeni-
hitamına kadar vâzn kanun fon dö komers zin kanaatimce Fethin 500 ncü yıl dönümünde
mevzuunu nazarı itibara alsın. Buna ait olan verilecek en güzel, en objektif karar bu ev-
hükümleri Ticaret veya Borçlar Kanununda kafın tahsisi giribaııı olacaktır.
derpiş etsin, dedik. Kendilerinin noktai nazarları- REİS — Abdııl lah Aytemiz.
na uygun olarak ticaret ve iş sahibi vatandaş- ABDULLAH AYTEMİZ (Maıraş) — Arka-
ların, hiçbir teminata sahip olmadan, doğrudan daşlar, Hadi Hüsman arkadaşımızın ileri sür-
doğruya bugünkü iş yerlerinden çıkarılması düğü mahzur burada -varit değildir. Bu kanun
noktai nazarı kabul edildiği takdirde, bu kanun yürürlükten kalktıktan sonra, bir şahsa ait bir
meriyete girdiği tarihten itibaren vakıf bina- mecurun müstecirinin kapı dışarı edilmesinin
larda oturan veya bir odasında icrayı ticaret panik husule getireceği endişesi vardı. Halbuki
edenler, rayiç bedeli verseler dahi, bu yerlerden evkafa ait gayrimenkulleri kiralamaya mütaal-
çıkmak mecburiyetinde kalacaklardır, bunun için lik Nizamnamenin 11 nci maddesi gayet sarih-
kendilerine bir teminat kabul etmek gibi bir nok- tir. Müddetin hitamında müzayede yapılmıya-
tai nazarı şimdiden nazarı dikkate almazsak caktır. Bir ay evvel kendisine tebliğ edilecek ve

— 22 —
B : 76 4.ı .1953 O : 1
emsali kirayı verdiği takdirde orada oturacak- I teklif ederim.
tır. Afyonkarahisar
Binaenaleyh müddetin hitamından sonra *Va- Kemaİ özçoban
kıflar İdaresi bu vakıf gayrimenkulu tekrar mü- I REİS — Bu fıkra hakkında daha söz alan
zayedeye çıkaracak değildir, tahliyeye hakkı yok- arkadaşlar vardır. Onun için önergeyi reye ar-
tur. I zetmek mecburiyetindeyim.
Arzettiğim gibi, Nizamnamenin 11 nci mad- Kifayeti kabul edenler... Etmiyenler... Kifa-
desi sarihtir, emsali kirayı veren yerinde otura- yet kabul edilmiştir.
caktır. Abdullah Aytemiz tarafından, teklif edilen
R E İ S — Ahmet Kemal Varınca, (Vazgeçti i bendin alfabetik olarak (1) bendi değil, (H)
sesleri), bendi olması lâzımdır.
Zeki Akçalı. (Vazgeçti sesleri), (M) bendi olarak okutup oyunuza sunaca-
j ğım.
Necip Bilge (Vazgeçti).
NECİP BİLGE (Niğde) — Muhterem arka- I II) Gerek mazbut gerekse mülhak vakıf-
daşlarım; vazgeçin demiyelim. Vaziyeti tavzih et- lara. ait bütün gayrim-enkullerin musakkaf olan-
mek için konuşmak lâzımdır. larına;
Şimdi Evkaf, bütçe itibariyle ne şekil ve ma- | Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten iti-
hiyette olursa olsun, Devletin bir âmme müesse- baren Millî Korunma Kanununun 30. maddesi
sesi vazifesini görmektedir, Devlet mekanizması- hükümleri tatbik olunmaz.
nın içerisinde mütalâa edilmesi lâzımdır. i Maraş
Abdullah Aytemiz
Devletin her hangi bir müessesesi için bir is-
tisna kabul etmediğimiz halde, sırf vakıflar için REİS — Teklifi kabul edenler... Etmiyenler:..
bir İBtisna kabul etmek, hukuk devleti mefhumu (Anlaşılmadı sesleri) Abdullah Aytemiz'in ilâ-
ile telif kabul etmez. Çünkü hukuk devletinin bir vesini istediği bendi kabul edenler lütfen ayağa
mânası da, Devletin kendisini, hususi hukuk sa- kalksın... Kabul etmiyenler... kabul edilmemiştir.
hasında her hangi bir imtiyazla teçhiz etmemesi Birinci muvakkat maddeyi reye arzediyo-
demektir. Evkafa veya başka bir idareye hususi rum. Kabul edenler... Etmiyenler... Kabul edil-
hukuka taallûk eden sahalarda her hangi bir im- miştir.
tiyaz tanıyacak olursak, bu, hukuk Devletine ay-
kırı bir netice verir. Bu itibarla, bütçesi mülhak MUVAKKAT MADDE 2. — I - Muvakkat
olmasına rağmen, Devlet mekanizması içerisinde birinci madde gereğince bu kanun hükümlerinin
Devlet dairesi mahiyetinde olan bir idarenin fa- tatbik edileceği yerlerdeki gayrimenkullerin,:
kirliğinden sunundan bunundan bahsederek onun bu kanunun neşrini takibeden ay başından itiba-
Millî Korunma Kanununa tâbi olmaması lâzım- ren, 1939 yılı içindeki son akitlerle belli olan
geldiği şeklinde bir mütalâa ileri sürmek doğru kira bedellerine;
olmaz. Bir az evvel bir arkadaşımız bahsetti; Ev- REİS — Fıkra hakkında söz istiyen yoktur.
kafa bu imtiyazı tanıyıp da niçin özel idarelere, Kabul edenler... Etmiyenler... Kabul edilmiştir.
belediyelere tanımıyalım. Vâkıfların vaziyeti Bu fıkranın (a) bendi evvelce kabul edilmiştir,
nıüşkülmüş. Müşkül ise Devlet kendi bütçesinden (b) bendini okuyoruz:
ona yardım eder. Nitekim şimdiye kadar Devlet b) Meskenlerde 1953 yılı için yüzde elli ve
bütçesinden Vakıflar İdaresine, başka idarelere 1954 yılı ile 1955 yılı için de yüzde elli ilâve
olduğu gibi, yardımlar yapılmıştır, bundan son- edilerek 1939 yılı kirasına ceman yüzde yüz,
ra da yapılır. Bu itibarla takririn reddedilmesi Zammiyle bulunacak miktarlardan fazla ola-
lâzımgeldiği kanaatindeyim. mıyacağı gibi akit şartlarında kiracılar aley-
REİS — Müzakerenin kifayeti hakkında bir hine değişiklik yapılamaz.
önerge var. REİS — Takrir var.
Yüksek Reisliğe Yüksek Reisliğe
Müzakere kâfidir, önergenin reye vaz'mı Muvakkat 2, Madde (b) bendinde «Mesken-
B : 76 4 . 5 . 1953 O :1
lere yüzde yüz, zam yapılmasını arz ve teklif VI - Su parası kira bedeli içinde gösterilmiş
ederim.» olan hallerde su sarfiyatının kira bedelinden
Çorum düşülmek suretiyle kiracı tarafından ödenmesi
Hüseyin Ortakcıoğlu hususunda mal sahibi ile kiracı anlaşamazlarsa
bu kanun hükümlerine göre yapılan zamlar bü-
REÎS — Takriri kabul edenler... Etmiyen-
tün kira bedeli üzerinden alınır. Kiralı yan veya
ler... Kabul edilmemiştir. . (B) bendini reyinize
kiracısı su sarfiyatını göstermek üzere ayrı bir
arzediyorum. Kabul edenler... Etmiyenler... Ka-
sayaç koyduğu takdirde su sarfiyatı sayaçta
bul edilmiştir.
gösterilen mikta.ra göre kiracı tarafından öde-
MUVAKKAT MADDE 2. — I - Muvakkat nir ve zamma tâbi kira miktarının bu hallerde
birinci madde gereğince bu kanun hükümlerinin ne suretle bulunacağı Bakanlar Kurulu kara-
tatbik edileceği yerlerdeki gayrimenkullerin, bu riyle tâyin olunur.
kanunun neşrini takibederi ay başından itiba- VII - Bir yerin mesken olup olmadığı, bu
ren, 1989 yılı içindeki son akitlerle belli olan kanunun yürürlüğe girdiği tarihte câri kira
kira bedellerine; akdi olan hallerde o akitlerdeki sarahate ve
a- Meskenlerden gayrı yerlerde 1953 yılı diğer hallerde aynı tarihte o yerin kullanılma
için yüzde elli ve 1954 yılı için yüzde iki yüz, tarzına göre tâyin olunur.
b) Meskenlerde 1958 yılı için yüzde elli ve VIII - Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarih i e
1954 yılı ile 1955 yılı için de yüzde elli ilâve mesken olan bir yerin sonradan meskenden baş-
edilerek 1939 yılı kirasına ceman yüzde yüz, ka bir yer 'haline getirilmesinde muvakkat ikin-
Zammiyle bulunacak miktarlardan fazla ola- ci maddenin (a) bendine göre kira bedeline
mıyao.ağı gibi akit şartlarında kiracılar aley- zam yapılır ve aynı tarihte mesken olmıyan
hine değişiklik yapılamaz. bir yerin sonradan mesken haline ifrağında ki-
II - 1939 yılında mevcut olup da kiraya ve- ra bedelinin muvakkat ikinci maddenin, (a)
rilmemiş iken sonradan kiraya verilenlerin ki- bendi hükümlerine göre tesbit edilmiş bulunan
ra bedelleri belediye encümeni erince yapılan zamlı miktarının değişmesini icabettirmez. Her
takdir neticesinde takarrür eden gayrimenkul- iki halde de gayrimenkuller hakkında birinci
lerin kira bedelleri, birinci fıkranın a ve b madde hükümleri tatbik olunur.
bentlerinde yazılı esaslar dairesinde yapılacak IX - Millî Korunma Kanunonıun tatbika ko-
zam ile bulunacak miktarları .aşamaz. nulduğu tarihten sıonra inşa edilmiş bulunan
I I I - Mobilyesiyle kiraya verilmiş olan gay- veya asli heyeti tevsi veya tebdil edilerek
rimenkullerin yukanki fıkralara göre taayyün esaslı surette tadil edilmiş olan gayrimenkul-
eden yıllık kira bedellerine, mobilye için ev- lerde Bina Vergisi Kanununa göre katî olarak
velce belediyeler tarafından takdir edi]miş bu- tesbit edilen gayriöâfi iratlar, kira olmak üzere
lunan kıymetin % 20 sinden fazla zam yapı- kabul edilir ve akit şartları emsali binalar na-
lamaz. zara alınarak mahallî örfe göre belediye en-
IV - Kısmen mesken olarak, kısmen de mes- cümenlerince tâyin olunur. Bu şekilde taayyün
kenden gayrı bir şekilde kullanılmak üzere ki- eden kira bedellerine muvakkat ikinci madde-
ralanmış bulunan veya tamamen mesken olarak nin (a) ve (b) bentlerinde yazılı zamlar yapıl-
kullanılmak üzere kiralanmış iken fiilen mes- maz.
kenden gayrı bir surette kullanılan gayrimen- NECÎP B Î L 0 E (Niğde) — Komisyondan bir
kuller zam bakımından mesken olmıyan yerle- sual soracağım.
re ait hükümlere tâbidir. Bu maddenin A bendinde (meskenlerden
V - Kaloriferli binalarda kömür fiyatındaki gayrı yerlerde -11953 yılı için yüzde 150 ve 1954
değişikliklerin kira bedellerine inikas nispeti yılı için yüzde iki yüz) deniliyor. Bu sondaki
halin icaplarına göve Bakanlar Kurulu kara- yüzde iki yüz acaba 1953 yılında yapılan zam-
riyle tâyin olunur. lara ilâveten midir, Yoksa yüzde elli ilâvesiyle
I ve II nci fıkralarda yazılı kira bedellerine yüzde iki yüz müdür?
yapılacak zamların hesabında kömür bedeli REÎS — Bu hususta müzakereler cereyan
farkları nazara alınmaz, etti. Bir de burada zapta geçsin,

-M —
B : 76 4 . ! . 1953 O :1
BÜTÇE Ko. ADINA M REMZÎ BUCAK ! I I I - Bu maddenin I nci ve I I nci fıkraları
(Diyarbakır) — Esas 1039 yılı kirası olduğuna hükmüne riayet etmiyerek bir gayrimenkule ki-
göre, yüzde yüz elli ve jtfizde iki yüzün o mikta- racı veya devralan sıfatiyle girenler veya bu
ra ilâvesi mevzuubahistir. gayrimenkulu işgal edenler hakkında hiçbir ih-
REİS — Muvakkat ikinci maddeyi reyinize tara hacet kalmaksızın sulh mahkemesinde tah-
arzediyorum. Kabul edenler ... Etmiyenler ... liye dâvası açılabilir.
Kabul edilmiştir. IV - Kira akdinin esas gayesi itibariyle baş-
Efendim, Muvakkat üçüncü maddenin ev- kalarına kiralanması lâzımgelen (otel, pansiyon
velce müzakere^ cereyan etti ve Heyeti Umumi- ve talebe yurdu gibi) gayrimenkuller, bütün
ye tarafından, da kabul edildi, onun için okumu- gayrimenkulun devri veya kiralanması hali müs-
yoruz. tesna olmak üzere yukarıki fıkralar hükümleri-
ne tâbi değildir.
Muvakkat 4 ncü maddenin ikinci fıkrasını
okuyoruz efendim. RE t S — Maddeyi tamamen okuduk efendim.
II - Bu kanunun yürürlüğe girmesinden evvel Oyunuza arzediyorum. Kabul edenler.. Etmiyen-
kiraya verilmiş gayrimenkul lerde kiracıya, ler.. Kabul edilmiştir. i
gayrimenkulu başkasına kiralamak veya devret- Beşinci maddenin ikinci fıkrasını okuyoruz
efendim.
mek hakkını veren akit şartlan, bu kanunun
I I - Millî Korunma Kanununun 30 ncu mad-
yürürlüğe girmesinden sonra kiralıyanın rızası
desi hükümlerine tâbi bir gayrimenkulu başka-
olmaksızın devam edemez.
sına kiralamak veya devretmek 'için hava para-
KEÎS — Söz istiyen var mı? (Yok sesleri).
sı namiyle veya her hangi bir namla kendilerine
Fıkrayı oyunuza arzediyorum. Kabul eden-
gayrimeşru menfaat temin eden gayrimenkul sa-
ler .. Etmiyenler ... Kabul edilmiştir. hipleri veya kiracılarla bunlar namına hareket
Üçüncü fıkrayı okuyoruz: eden sair kimseler veya bunlara tavassut eden-
I I I - Bu maddenin 1 nci ve II nci fıkraları ler hakkında temin ettikleri veya teminini kas-
hükmüne riayet etmiyerek bir gayrimenkule dettikleri menfaatin iki misli ağır para cezasiy-
kiracı veya devralan sıfatiyle girenler veya bu le birlikte üç aydan bir seneye kadar hapis ceza-
gayrimenkulu işgal edenler hakkında hiç bir sı hükmolunur.
ihtara hacet kalmaksızın sulh mahkemesinde
REÎS — Fıkra hakkında söz istiyen yoktur.
tahliye dâvası açılabilir. Fıkrayı kabul buyuranlar.. Kabul etmiyenler..
R E İ S — Söz istiyen yok. Fıkrayı oyunuza Kabul edilmiştir efendim.
arzediyorum. Kabul edenler ... Etmiyenler ...
I Beşinci muvakkat maddenin tümünü okuyo-
Kabul edilmiştir.
I ruz efendim:
Muvakkat 4 neü maddenin tamamını okuyo-
ruz efendim. MUVAKKAT MADDE 5. — I - Bu kanunun
MUVAKKAT MADDE 4. — I - Kiracı, muvakkat ikinci maddesinin I, II, III", V ve IX
akitte aksine kayıt olmadıkça, mesken olsun ol- ncu fıkraları ile muvakkat 3 ncü maddesinin I I I
masın kiralanan yeri kısmen veya tamamen baş- ncü fıkrası hükümlerine riayet etmiyenler hak-
kasına kirahyamaz, yahut kiralanan yerden is- I kında bir yıllık kira bedeli tutarmca ağır para
tifade hakkını veya kira akdini başkasına devre- I cezası hükmolunur ve tekerrürü halinde bu ce-
demez ve yahut kendisi hakikatta gayrimenkulu I za iki misline çıkarılır. Bu kanun hükümlerine
bırakmış olduğu halde her hangi bir sebeple bu I muhalefeti itiyat edenler ayrıca bir aydan (6)
yeri başka kimselöre kısmen veya tamamen işgal I aya kadar hapis cezasına da mahkûm edilir.
ettiremez. Ancak bu kanun hükümlerine muhalefetin kasde-
I makrun olmayıp hata veya zühulden ileri geldi-
^ II - Bu kanunun yürürlüğe girmesinden ev-
ği ve ilgililer tarafından kovuşturmadan evvel
vel kiraya verilmiş gayrimenkullerde kiracıya,
I tashih edildiği anlaşulan hallerde ilgililer hak-
gayrimenkulu başkasına kiralamak veya devret-
I kında kovuşturma yapılmaz.
mek hakkını veren akit şartları, bu kanunun
I Bu kanun hükümlerine muhalefetin derecesi
yürürlüğe girmesinden sonra kiralıyanın rızası
I ve suçun şahs'i ihtiyaç sevkı ve geçim sıkıntısı
olmaksızın,devam edemez.
— 25 —
B : 76 4.£ . 1953 O : 1
!
ile işlendiği mahkemece takdir olunan hallerde afhğı dolayisiyle, öteki yüksek kirada oturu-
ceza üçte bire indirilebilir veya zaruretin dere- yor, vergi mükellefiyetine tâbi tutuluyor. Bu
cesine göre tamamen iskat edilebilir. Mükerrir- madde ancak bir seçim avansı olabilir. Yani
ler ile bu suçu itiyat edinmiş olanlar bu hüküm- seçmenleri darıltmamak için, esnafı darıltma-
den istifade ettirilmez. mak için işimize yarıyabilir. Ama hukuk pren-
Bu fıkrada yazılı suçlar hakkında bir sene I siplerine, adalet esasına, Hazine menfaatine,
içinde dâva açılmadığı takdirde âmme dâvası açık olan bütçemize, muvazenei hususiyeye ta-
düşer. I manı en aykırı bir maddedir.
II - Millî Korunma Kanununun 30 ncu mad- Bunu demokrat bir Meclisin Bütçe Komis-
desi hükümlerine tâbi bir gayrimenkulu başka- yonu nasıl kabul eder? Bendeniz samimane iti-
sına kiralamak veya devretmek için hava para- { raf edeyim, aklım almıyor. O muvazenei hu-
sı namiyle veya her hangi bir namla kendilerine i susiyeler ki, açık bütçeleri ve perişan halleriy-
gayrimeşru menfaat tem'in eden gayrimenkul le demokrasiye nasıl temel olabileceklerdir? O
sahipleri veya kiracılarla bunlar namına hare- belediyeler ki, gelirleri yavaş yavaş gelişmekte,
ket eden sair kimseler veya bunlara tavassut bir kısımları da borçludurlar. Onların gelir
edenler hakkında temin ettikleri veya teminini membalarını artıracak yollar aramamız icabe-
kasdettikleri menfaatin iki misli ağır para ceza- I derken böyle bir madde kabul ederek gelirle-
siyle birlikte üç aydan bir seneye kadar hapis rinin daraltılması tarafına gidersek, bu memle-
cezası hükmolunur. kette demokratik esaslar nasıl teşekkül eder?
REİS — Maddeyi kabul edenler.. Ktmiyen- I Bunlar olmaz şeylerdir. Onun için bu maddenin
le?.. Madde kabul edilmiştir. I tekrar arzediyorum, ancak siyasi seçim avansı
Altıncı muvakkat madde evvelce kabul edil- olarak bit- faydası olabilir. Buna da pek erken
mişti. Yedinci muvakkat maddeyi okutuyorum: başlanmıştır. Sizin böyle bir çareye tenezzül
etmiyeceğinizi de kuvvetle biliyorum. Bu iti-
MUVAKKAT MADDE 7. — Bu kanıma göre barla lütfen bu maddeyi reddedin efendim.
yapılan zamlar, Bina Vergisi Kanunu mucibin- I REÎS — Teklifiniz var mı?
ce tadile esas olamaz, tradı gayrisâfi ve kira I CEZMÎ TÜRK (Seyhan) -•- Yok. (Teklif
üzerinden alınmakta olan her türlü özel idare var sesleri).
yo belediye vergi ve resimlerine ve bunların j HALİL ÎMRE (Sivas) — Efendim; mesai
zam kesirlerine ve Esnaf Vergisi matrahına arkadaşlarımızdan, yani komisyon mesai arka-
(5020 sayılı Kanunla yapılan zamlar hariç), bu daşlarımdan iki noktada ayrılmış bulunduğumu
kanunun tatbik olunduğu müddetçe, aksettirile- raporda işaret ettim. Bu itibarla bilvesile söz
ni ez ve Esnaf muaflığı şartlarının tesbitinde hakkımı kullanayım.
(5020 sayılı Kanunla yapılan zamlar hariç) na- I Kısaca, Meclis Heyeti Umumiyesinde müza-
zara alınmaz. | keresinin elvermediğini takdir ede ede,
REÎS — Gezmf. Türk j hukukçu olmadığım halde hukuk müntesipleri-
CEZMÎ TÜRK (Seyhan) — Efendim, birin- ne bir mesele olarak şunu tevdi ve emanet edip
ci maddeye ait maruzatımla sayın eski' iktidarı j sözümü bitireceğim.
ve onun sözcüsünü kızdırdım, memleketin âm- I Kanun metninde (sözleşme) nin (akit) olarak
me hukukuna ait bir hakkın müdafaası yolun- I ifadesi; hukuk nosyonu olarak yanlıştır. Bunun
da. Bu muvakkat yedinci madde vesilesi ile de I (mukavele) olması lâzımdır. Esasen hukuk da
sizin iktidarınızın menfaatine aykırı beyanatta I bunu böylece tesbit etmiş bulunmaktadır. Bu-
bulunacağım, özür dilerim. Sözlerim düne ait nu, bir mesele olarak, hukukçu arkadaşlarıma
olduğu gibi bugüne de aittir. Bu zamları ver- I tevdi etmeye mecburum.
gilerden muaf tutuyoruz. Bu zamlardan, bele- | Yedinci maddenin şu fıkrasına gelince;
diyeler, muvazenei hususiyeler, Devlet Hazine- I komisyonda bu mesele bilhassa Esnaf Vergileri
si istifade edemiyecektir. Hattâ Gelir VergM münasebetiyle mevzuu müzakere oldu. Dendi ki;
mükellefiyetine giren birçok mükellefler için küçük bir dükkânda icrayı sanat etmekte olan
adaletsizlik mevcuttur. Biri az kira ile yüksek bir esnafın zaten kiranın % 150 ve % 200 art-
kazançlar yapıyor, vergi vermiyor, esnaf mu- I ması yüzünden mâruz kalabileceği sıkıntılara

— 26 -
B : 76 4 . ! .1953 0:1
bir de vergi sıkıntısını ilâve etmiyelim. Bunun I şısında kalacaktır. Bir defa kira artmış olacak-
heyeti umumiyesiyle çok cazip tarafı vardır. j tır. Saniyen kira üzerine ikinci munzam bir ver-
Ama bu fıkranın baş taraflarında bina vergile- gi vermiş olacaktır. İlk hamlede böyle ibir mükel-
rine taallûk eden kısmı üzerine dikkatinizi çek- lefiyete tahammül eder mi, etmez mi, bu bir me-
mek isterim : İhtiyat bir fonun plasman saha- I seledir. Bunun aksini düşünecek arkadaşlar, efen-
sı olan gayrimenkul sahalarında, kiralara bu dim, yeni binalarda yüksek fiyatla oturan esnaf
suretle yapılacak % 50, % 100 ve % 200 zam- düşünebilir diyebilirler. Gelir Vergisi vaziyeti
mı vergi dışında bırakmak, içtimai adalet zih- üzerinde uzun boylu durulmuş ve o günkü şart-
niyetiyle uygun düşebilir ama bir Bütçe Komisyo- lar mütalâa edilerek bir esas kabul edilmişti. 1947
nunun nasıl bu fikre inhiraf ettiğini ve nasıl bunu den sonra inşa edilen binalara % 30 nispetinde
bir vergi matrahı dışında bıraktığını bendeniz bir tenzil, 1939 esasına göre % 50 zam yapılmak
anlıyamadım. Anlıyamadığım için de Heyeti suretiyle vergi matrahı tesbit edilmiş, kabul bu-
Umumiyenize arzetmeyi bir vazife telâkki et- vurduğunuz bu kanunla yeni bir vaziyet doğmuş-
tim: tur. Bu vaziyete göre eski şeklin," arzettiğim gibi,
F E R İ D MELEN (Van) — Bu madde hak- tesbit edilen esasın yeniden gözden geçirilmesi
kında kanunun tümü görüşülürken de mâruzât- lâzımdır. Yani bu kanun bunu halletmeye yer ve
ta bulunmuştum. Huzurunuzda Bütçe Komis- imkân veren bir kanun olamaz, bunun müstakil
yonuna teşekkür edeceğim, çünkü bu madde- bir kanun olarak ele alınması lâzımdır.
nin müzakeresi sırasında yapılan görüşmelere Ben, sureti katiyede vergiye inikas etmesin
uyarak, maddeye en mâkul şekli vererek, tekrar demiyorum. Bu kanunun doğurduğu şartları na-
huzurunuza getirmiştir. Bendeniz Cezmi Türk zarı itibara alarak, Gelir ve Esnaf Vergisi ka-
arkadaşımıza iştirak edemiyeceğim; kandilerî I nunlannda yapılacak nispete ait tadillerle bu
bunu bir seçim avansı olarak telâkki ettiler, öy- işin halledilmesi ve yeniden ele alınması lâzım-
le midir?, değil midir? Bilmem. Fakat her ne dır, bu bir istisnai hükümdür, onu bu kanunun
olursa olsun, madde en mâkul şeklini bulmuş- dışında bırakmak doğru olur. Gelir Vergisi için
tur. Bendenizce üzerinde durulması icap eden de vaziyet aynıdır. Bunlar ayrı bir kanun ve tek-
nokta da budur. Bu da bu madde ile halledili- lif mevzuudur.
yor. Birincisi, Bina Vergisinden istisna edil- Binaenaleyh ben arkadaşlarımın aksine ola-
mekte olanlara yapılacak zamlar. Eğer bu ka- rak maddenin kabulünü rica ediyorum.
nun gelirlere zam gerektirirse, zammedildiği REÎS — 'Komisyon.
tarihten itibaren Bina Vergisine bu zamların ak- BÜTÇE KOMİSYONU SÖZCÜSÜ HADİ
settirilmesi doğru olur. Fakat kabul buyurduğu- HÜSMAN (İstanbul) — Efendim, bu maddeyi
nuz maddelerle kiralar serbest bırakılmayıp, tertip ederken düşüncelerimiz şöyle «idU; evvelâ
ancak bir miktar zam yapılması esası kabul edil- artan kira bedellerini vergiye tesir eder mahi-
miş bulunmaktadır. Buna göre bu zammın ol- yette telâkki edersek Esnaf Vergisi bakımından
duğu gibi vergiye aksettirilmesi belki bir ba- şöyle bir durum olacaktı : Evvelâ kira bedelleri
kından akla gelebilir. Fakat arzedeceğim sebep- yani dolayısiyle gayrisâfi iradı arttığı için mü-
lerle bu da doğru değildir. Filvaki ikinci harb- kellefin vergisi artacaktı
den sonra Bina Vergilerine Müdafaa Vergisi İkincisi de; fazla kira verecek olan mükellef
namiyle bir zam yapılmıştır. Buna karşılık ye- bundan dolayı ikinci bir yük altında kalacaktı.
ni inşa edilmiş binalar ise vergiden istisna edil- Ondan soınra biraz evvel Ferid Melen arkadaşı-
miş, on sene bütün vergilerden muaf tutul- mızın izah ettikleri gibi Millî Korunma Kanu-
muşetur. Bunların aynı seviyeye gelebilmesi nunun tatbika başladığı, <mebde aldığı tarihten
için zam sebebiyle yeniden vergi mevzuuna ithal sonra inşa edilen binaların iradı gayrisâfilerin-
edersek iki vaziyet ile karşılaşırız. Bu zamları den yüksek kira, irat temin ediliyor, Vergisi
vergi mevzuuna almak hakikaten akaar sahip- ağır olmasın diye % 36 tenzilât yapıldı. Böyle
leri için kötü olur. karışık birtakım vaziyetler mevcuttur. % 200
İkincisi, Esnaf Vergisi, daha evvel arzetmiş- zam yapıldığı zaman belki 1^40, 1941, 1943 den
tim, bu zamların olduğu gibi vergiye inikasına sonra yapılan binaların kirası bâzı ahvalde ay-
müsaade ettiğimiz' takdirde, esnaf iki vaziyet kar- I m seviyeye gelecek gayrimenkullerde de, bu se-
B : 76 4 . 5 .1953 O :1
fer % 35 tenzil yapmadan vergi almak vaziyeti ! böyle bir kanun içinde mütalâa edemedik, ede-
hâsıl olacaktır. Bu itibarla biz, kira rejimini mezdik. Edersek noksan olurdu. Bunu düşüne-
muvakkat bir devre için hal gayesjni istihdaf rek bunu tamamiyle hariç bıraktık.
ederken bu sefer Bina Vergisi mevzuunu ele al- Gelir Vergisi Kanununun geçici bir komis-
madık. Çünkü bunu ayrı ayrı ele alarak tetkik yonda müzakeresini de nazarı dikkate aldık ve
etmeniz ihtiyaca göre formül]erini tesbi't etmek Maliye Vekâletinin nazarı dikkatine bu hususu
icâbediyor'gibi bir manzana ile karşı karsıya gel- arzettik. Bu kanun çıktıktan sonra kendileri-
dik. ! nin gönderdikleri Gelir Vergisi tasarısında bu
Bu noktai nazardan bu meseleyi mevzuumıı- kanuna göre bir tadil yapmak icabederse şimdi-
zuri dışında mütalâa ettik. Eğer böyle bir ihti- ! den teşebbüs almalarını hatırlattık.
yaç hâsıl oluyor ve ıcabediyorsa Hükümet ola- Onun için bu vergi mevzuunu mütalâa etme-
rak Meclis olarak Bina Vergisi mevzuunu ayrı- diğimizden dolayı bu maddeyi bu şekilde tanzim
ca ele almak ve bugünkü rejim karşısında ve ka- ettik.
bul edilen esaslar dâhilinde tadilât iktiza ediyor- RElS — Ahmet Kemal Varınca (Yok sesleri)
sa bütün bu' noktalar birer birer etraflı bir şe- Halil özyörük.
kilde mütalâa edilerek ona göre bir tadil tasa- HALÎL ÖZYÖRÜK (İzmir) — Muhterem ar-
'rraı yapmak icabeder, diye düşündük. Onun kadaşlar, Sayın Halil tmre arkadaşımız, ilk
için muvakkat bir devrenin ihtiyaçlarını karşılı- , noktai nazarında yine sebat ederek «sözleşme»
yacak olan bu muvakkat kanun içerisinde Bina ı mukabilinde «akit» kelimesinin kullanılmasının
Vergisi Kanununu mütalâa ve derpiş etmedik, bir hata olduğunu ve bunu hukukçu arkadaş-
dışında bıraktık. Ve bu artan kiranın ve iradın ların nazarı dikkatine arzetitiğirii ifade ile ikti-
Bina Vergisine tesiri olsun veya olmasın üze- fa ettiler. Ancak «akit» mukabilinde «sözleş-
rinde durmadık. îcabeder ki, bu tesir vâki olsun me» nin kullanılması lâzımıgeleceği hakkında
ve vergiyle sirayet etsin. Fakat bunu biz yap- ı hiçbir mesnet ve esas göstermediler. «Sözleş-
madik. me» mevzuatımızda yer almış bir tâbiri hukuki
Gelir Vergisine gelince, biz artan binanın değildir. Fertler arasındaki hususi münasebet-
iradından dolayı o binanın sahibinin Gelir Ver- • leri vaz'etmekte bulunan Borçlar Kanunu baş-
gisi artacaktır. Bunu hariç tutmadık. Bir bina tan sonuna kadar bütün ukudatında akit keli-
sahibi fazla kira aldığı zaman, fazla irat temin mesini kullanmıştır. îsti'snaen bunun için de
edecektir. Bunu da Gelir Vergisine, gelir beyan- yalnız «hizmet akdi» vardır. Hizmet akdindeki
namesine ithal edecektir. Binaenaleyh arzetti- tâbir de şudur- : «Hizmet akdi öyle bir mukave-
ğim sebeplere bunun üzerinde durmadık, ama ledir ki» der. Burada geçen tek bir «mukavele»
hariç de tutmadık. Yalnız bir taraftan Bina kelimesinden istiane ederek bunun mukabili
Vergisinin muhtelif hükümlerine taallûk eden, «sözleşme» olduğunu kabul etmek suretiyle nok-
diğer taraftan Esnaf Vergisine* taallûk eden bu i tai nazarlarında ısrar etmektedirler. Şimdi hu-
mevzuu bıi kanun içerisinde mütalâa etmedik. kuki bir terim olarak «sözleşme» kelimesi mev-
Esnaf Veryisine tâbi olan vatandaşları bu ikinci zuatta asla yer almadığından akdin envai ile
bir tesirden istisna ettik. Binaların gayrisâfi bunun mahiyeti Borçlar Kanununda izah edil-
iratlarının artmış olmasından dolayı Esnaf Ver- miş olduğuna göre, kendileri ancak «mukavele»
gisi mükellefiyetinden çıkarak Gelir Vergisi kelimesi olarak kullanılmış olan kelimeden istia-
mükellefiyeti haline gelmeleri keyfiyetini alâ- ne etmektedirler. Bu kelime 5Ö2Ö sayılı Kanunda
kalı daireden sorduk. 25 - 30 bin vatandaş ye- mukavele mukabilinde kullanılmıştır. Ama bu-
niden defter tutmak mecburiyetinde kalacaklar nun 'hakikaten bu mânayı ifade edip etmediği
ve maliye daireleri de bunların tetkik ve mu- tesbit edilmek lâzmugelir. Bunu izah etmek
rakabesini yirmi beş bin, otuz bin vatandaş üze- kendilerine düşerdi, izah etmediler. Orada
rinde tekrar yapmaya mecbur kalacaklardır. «sözleşme» kelimesi «yazılı mukavele» mukabi-
Vergi Kanunu üzerinde, ana vergi kanunu üze- linde kullanılmış olduğu ima suretiyle anlaşıl-
rinde böyle büyük bîr değişikliği icabeden hu- makta, ama bir hukuki terim olarak kullanıl-
susları, tâdilleri, biz ârzettiğini gibi, muvakkat dığı yer asla tesbit edilmebiektedik' Biz bu işi,
;
bir devreye ait bir kira rejimini tanzim eden | tedvin etmekte bulunduğumuz'kahünda' bir hu-

— 28 —
B : 76 4.5 1953 0 :1
kuski terim olarak nasıl kullanabiliriz? «Sözleş- edilmemiştir. Arzeftiğinı mevzuatımız da hu-
me» lûgavi mânası ile iki kişinin karşı karşıya kuki tâbir olarak kullanılmadığına ve kendile-
gelip konuşması, mükâleme etmesi, muhave- ri de istinat ettikleri her bamgi bir hukuk ese-
re ettaıesi mânasında kullanılabilir. Eğer «söz- ri veya bir terim olarak izalh etmediklerine gö-
leşme» «bağlantı» mânasına geliyorsa <o halde re bunun doğru olmaması lâzımdır kanaatinde-
bunun mahiyetini izah etmek lâzımgelir. «Söz- yim. Bunda sebat etmenin mânasını da idrak
leşme» diye istinat edebilece'k bar hukuki esas edemediğimi itiraf etmek mecburiyetindeyim.
veya her hangi bir akitte böyle bir kelime kul- REÎS — Efendim; bu madde kakkında daha
lanılmamıştır. «Akit» kelimesi 'hukuki bir mef- söz alan arkadaşlarımız olduğu gibi t.'idil takrirleri
humdur. Akit kelimesi şöyle tarif ediliyor; iki de mevcuttur.
tarafın iltizam ettiği bir hususta icabın ve ka-
bulün birleşmesidir. İcabın da tarifi yapılıyor; Vakit geçmiştir. 6 Mayıs Çarşamba günü saat
kabulün de tarifi yapılıyor. «Akilt» bdr mef- 15 tc toplanılmak üzere Birleşime son veriyoruır.
humu hu'ku'kidir. «Sözleşme» hiçbir zaman izah Kapanma saati : 18,23

DÜZELTİŞLER

Bu Birleşimin Tutanak Dergisine bağlı 68 e ikinci ek basmayazıda aşağıdaki düzeltişler yapı-


lacaktır :
Sayfa Sütun Satır Yanlış Doğru

2 2 13 içinde yüzde yüz ilâveyi kabul.. için de % 50 ilâvesiyle zammın,


% 100 e iblâğını kabul..
432 2 23 Bakamlar Kurulu icra Vekilleri Heyeti
432 2 41 Bakanlar Kurulu İcra Vekilleri Heyeti
434 1 46 edilmezse icraya edilmezse mal sahibi icraya
21 nci cilt, 58 nci Birleşim Tutanak Dergisinin 53 ncü sayfa i nci sütunu nihayetindeki not
kısmının 2 nci satırı aşağıdaki şekilde düzeltilecektir :
37 nci Birleşim tutanaklarında olup 254 e ikinci ek sura sayılı basmayazı tutanağın sonun-
dadır.

t>m<\

*
"a. O
O ç o

T. B. M. M. Basımevi
s SAYISI: 68 e ikinci ek
Millî Korunma Kanununun tadili hakkındaki kanun tekliflerinin
komisyona havale edilen maddelerine dair Bütçe Komisyonu ra-
poru ( 2 / 5 9 , 102, 223, 373)

Bütçe Komisyonu rapora

T. B MM.
Bütçe Komisyonu 30 . IV . 1953
Esas No. 2/59, 102, 223, 373
Karar No. 78
Yüksek Reisliğe
Millî Korunma Kanununun bâzı maddeleri- rülmüş olduğundan 2 nci madde takrir sahipleri-
nin değiştirilmesi hakkındaki kanun teklifleri nin tereddütlerini de bertaraf edecek şekilde
üzerine komisyonumuzca hazırlanan lâyiha yeniden tanzim edilmiş olmakla beraber diğer
metninin Umumi H'eyette müzakeresi sırasında taraftan muvakkat birinci maddenin (1) işaretli
bâzı madde ve fıkraların değiştirilmesi ve ye- fıkrasına ayrıca (5020 sayılı Kanunun yerine)
niden bâzı madde ve fıkralar eklenmesi hakkın- ibaresi eklenmiş ve bu suretle muvakkat madde-
da verilen takrirler Umumi Heyetçe nazarı dik- lerin vaz'ındaki maksat ve gayenin sarih bir su-
kate alınarak komisyonumuza havale edilmiş rette ifadesi temin edilmiştir.
ve bunlardan bir kısmı is<e Başkanlık Divanınca Maraş Mebusu Abdullah Aytemiz'in, gerek
doğrudan doğruya komisyonumuza tevdi edil- mazbut gerek mülhak vakıflara ait bütün gayri-
miş olduğundan Adalet, Maliye ve Ekonomi ve menkullerden musakkaf olanlar hakkında bu ka-
Ticaret vekâletleri temsilcileri hazır oldukları nunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren Millî
halde tetkik ve müzakere edilmiştir. Korunma Kanununun 30 ncu maddesi hükümle-
Muvakkat birinci maddenin (1) işaretli fık- rinin tatbik edilmemesi hakkında muvakkat bi-
rasının (Tasarının birinci maddesinde mesken- rinci maddenin (1) işaretli fıfkrasına bir bent
ler ve ticarethaneler için gösterilmiş olan ta- eklenmesi hakikınldaM tefcMHü, ne her hangi birjm-
rihlerin hitamından önce bu muvakkat maddede me hükmi şahsına, ne de hususi hukuk hükmi
yazılı hükümler 13 ye 57 .sayılı kararnamelerle şahıslarından hayri maksatlarla kurulanlardan
ilân edilen yerlerde tatbik olunur.) Şeklinde her hangi birisine tanınmamış olduğu cihetle bu
değiştirilmesini teklif eden izmir Mebusu Halil kanunun tatbiki bakımından gayrimenkul sa-
özyörük'un takriri üzerine cereyan eden mü- hiplerinden yalnız vakrflara böyle istisnai bir
zakere sonunda 13 ve 57 sayılı kararnamelerin hakkın tanınması doğru görülmemiş ve bu mü-
kanun metninde yer alması muvafık görülmemiş talâa ile takrir reddedilmiştir.
ve metin takrir sahibinin, kanun hükümlerinin Muvakkat birinci maddenin (II) işaretli fık-
tatbiki için Hükümete takdir hakkı verilmiye- rasının (e) bendi olarak komisyonumuzca ha-
rek bugünkü statükonun aynen muhafazasını zırlanmış olan metin tatbikatta maksadı temi-
istihdaf eden maksadını da ifad<e edecek şekilde ne kâfi bulunduğu ve değiştirilmesi halinde
tesbit olunmuştur. bâzı karışıklıklara sebebiyet verebileceği kanaa-
Bundan başka kanunun 2 nci maddesi hak- tine, yapılan uzun , müzakerelerden sonra, va-
kında İzmir Mebusu Halil özyörük ile Trabzon rılmış olduğundan Konya Mebusu Hidayet Ay-
Mebusu Cahid Zamangıl tarafından verilen iki dıner'in bu bendin (Aynı belediye hudutları için-
takrirde madde metnindeki 5020 sayılı Kanu- de bir kimsenin ikametgâhı olduğu halde on-
nun kaldırıldığına ait ibarenin tatbikatta tered- dan başka olarak iş yerleri hariç olmak üzere
dütleri ve ihtilâtlan mucip olabileceği ileri sü- kiraladığı yerler ve sayfiyeler hakkında bu ka-
— 2 —
nunun neşri tarihinden itibaren) şeklinde de- yen İzmir Mebusu Halil özyörük'ün buna ait
ğiştirilmesini teklif eden takriri kabul edilme- takriri komisyonumuzda görüşüldü.
miştir. Bu fıkra, bir taraftan muvakkat birinci mad-
Muvakkat birinci maddenin (II) işaretli fık- denin (I) işaretli fıkrasiyle daha açık şekilde
rasının (ç) bendinde komisyonumuz sadece müs- ahenkli hale getirilmesi, diğer taraftan kanunun
takillen mesken olarak kiraya verilmiş gayri- meriyetine ait 3 ncü madde hükmiyle mütenazır
menkule sahip olmak halini mütalâa etmiş iken olması bakımından ve takrir sahibinin maksadı-
Maraş Mebusu Abdullah Aytemiz bu mevzuda nı da ihtiva edecek şekilde yeniden tanzim olun-
bu gibi gayrimenkullerde şayi hissesi olanların muştur.
da metne ilâvesini bir takrir ile teklif etmiş ve Muvakkat 2 nci maddenin (I) işaretli fık-
bu takrir nazarı dikkate alınmak suretiyle ko- rasının (b) bendi ile komisyonumuz meskenler-
misyonumuza havale buyurulmuştur, de 1953 yılı için ı% 50, 1954 ve 1955 yıllan
içinde yüzde yüz ilâveyi kabul ve teklif etmiş
Komisyonumuz, mevzuun müzakeresi sonun-
idi. İzmir Mebusu Halil özyörük bir takrir ile
da teklifi prensip olarak ekseriyetle kabul et-
meskenlere 1953 yılı için dahi yüzde yüz zam
miş ve (ç) bendini bu esasa göre yeniden tesbit
yapılmasını teklif etmiş bilâhara bu teklifinden
eylemiştir.
sarfınazar eylemiş iken Çorum Mebusu Hüse-
îstanbul mebusları Füruzan Tekil ve Bed-
yin Ortakcıoğlu'nun benimsemesi üzerine teklif
ri Nedim Göknil ile Manisa Mebusu Fevzi Lîıt-
nazarı dikkate alınarak komisyonumuza havale
fi Karaosmanoğlu' tarafından verilen bir tak-
olunmuştur.
rir ile (Kanunen mecbur olmadığı halde kiracı
Yapılan müzakere sonunda mesken kirala-
tarafından kendi rızalariyle verilen bir hususi
rına kademeli bir zam yapılması muvafık ola^
zammın ilâvesiyle kiraları kanuni halderi aşan
cağı hakkındaki komisyon noktai nazarı, esa-
gayrim enkullere Millî Korunma Kanununun
sen 1953 yılının hitama ermesine az kalmış ol-
30 ncu maddesinin tatbik olunmamasını) ta-
ması da göz önünde tutularak muhafaza edil-
zammun eden bir hükmün (f) bendi olarak mu-
miş ve teklif uygun görülmemiştir.
vakkat birinci maddenin (11) işaretli fıkrasına
(Bu kanunun yürürlüğe girmesinden evvel
eklenmesi teklif olunmuştur.
kiraya verilmiş gayrimenkullerde kiracıya gay-
Millî Korunma Kanununun 30 ncu maddesi rimenkulu başkasına kiralamak veya devret-
intizamı âmmeye taallûk eden hükümleri ihtiva mek hakkını veren sözleşme şartları, bu kanu-
etmekte ve mukavele serbestisini tahdit eylemek- nun yürürlüğe girmesinden sonra kiralıyanm
tedir. Hukuk prensiplerine göre âmir hükümler rızası olmaksızın devam edemez) şeklinde ya-
mukavele ile değigtirilemiyeceği cihetle kanunda zılı olan muvakkat 4 ncü maddenin (II) işa-
âmir hükümleri değiştirir mahiyette istisnai hü- retli fıkrasının tayyını istihdaf eden Konya
kümler vâz'edilmesi kanunun ruhuna uygun gö- Mebusu Hidayet Aydmer'in takriri bu hük-
rülmediğinden teklif komisyonumuzca kabule şa- mün Millî Korunma Kanununda halen mevcut
yan görülmemiştir. bulunması göz önünde bulundurularak kabule
* şayan görülmemiş ve bu suretle bu fıkra ile
Muvakkat birinci maddenin (11) işaretli fık-
alâkalı görüldüğünden dolayı komisyona ve-
rasına (g) bendi olarak (mal sahibi ile kiracı ara-
rilmesi istenen H I ncü fıkrada, takaddüm eden
sında anlaşmaya dayanan kira akitlerine) şek-
fıkralarda değişiklik yapılmadığı cihetle ay-
linde bir hüküm ilâvesi teklifini ihtiva eden İs-
nen bırakılmıştır.
tanbul Mebusu Bedri Nedim Gröknil ile Rize Me-
Bundan başka bu lâyiha ile, boşalan gayri-
busu izzet Akçal'm müşterek imzalı takrirlerine
menkullerin bu kanunun şümulü dışında bıra-
yukarda izah edilen sebeplerle komisyonumuzca
kılmaları umumi heyetçe kabul edilmiş oldu-
iştirak olunmamıştır.
ğundan mal sahiplerinin rızası hilâfına yapıla-
Muvakkat ikinci maddenin (I) işaretli fıkra
cak devirler bu hükmü za'fa uğratacak mahi-
sının (muvakkat birinci madde gereğince mu-
yettedir.
vakkat hükümlerin yürürlüğe konulduğu yerler
İzmir Mebusu Avni Başman île Bursa Me-
de 1 . V . 1953 tarihinden itibaren 1939 yılındaki
busu Halûk Şaman, muvakkat 5 nci maddenin
belli son kira bedellerine) şeklinde tadilini isti-
( S. Sayısı : 68 e ikinci »ek )
—3—
(II) işaretli fıkrasına (Millî Korunma Kanu- Bu suretle komisyonumuzca yeniden hazır-
nunun neşrinden itibaren hiç kiraya verilmemiş lanan madde ve fıkralar Umumi Heyetin tasvi*
meskenler ile meskenden başka yerler işbu ta- bine arzedilınek üzere Yüksek Reisliğe sunulur.
dil kanununun meriyete girmesi akabinde ser- Reis Reisvekili
bestçe kiralanabilir) şeklinde bir -hükmün ek- Bursa Giresun
lenmesini teklif etmişlerdir. K. Yılmaz M. Şener
Bu teklif muvakkat birinci maddenin (II) Bu rapor Sözcüsü
işaretli fıkrasının (a) bendi ile esasen derpiş Diyarbakır Ankara
ve kabul edilmiş olduğundan komisyonumuzca M. R. Bucak M. BayramâjjŞiı
ayr,ca nazarı dikkate alınmasına mahal görül- Diyarbakır Elâzığ Eskişehir
memiştir. Y. Azizoğlu Ö. F. SanBç A. PotuofHu
İstanbul Mebusu Salamon Adato 'nun Bina îstambül îstantoüil İzmir
Vergilerine zam icrasına ve aleûmum memur ve E. Adakan H. Hüsman T. Oürerk
hizmetlilere mesken tazminatı ödenmesini isı- Kastamonu Kırklareli Konya
tihdaf eden ve Umumi Heyetin reyine arzedilmek- H.Türe 8. Bakay M. Â. Ülğen
sizin Başkanlık Divanınca doğrudan doğruya Malatya Mardin Siind
diğer takrirler ile birlikte komisyonumu- M. S. Eti R. Erten B. Erden
za tevdi edilmiş olan takrirleri mevzu ile alâ- Trabzon Urf«
kası görülmediğinden dolayı kabul edilmemiştir. C. R. EyüboğLu N. Açma],
Yapılan talep üzerine Umimi Heyetçe ko- tîmzada bulutnamadı
misyonumuza iade buyurulan muvakkat 7 nci
madde yeniden müzakere edilerek ilişik şekilde (Sivas
tesbit olunmuştur. Sözleşme terimi ve 7 nci maddenin Gelir ve
İkinci madde, muvakkat birinci maddenin Esnaf vergilenme dair istisnai hükmü üze-
(I) işaretli fıkrası hakkında yukarda verilen iza- rinde söz h'a'kkım mahfuzdur.
hat gereğince yeniden tanzim edilmiştir, H. îmre

( S. Sayısı : 68 e ikinei <ek )


BÜTÇE KOMİSYONUNUN DEĞIŞTİRİŞt
MUVAKKAT MADDE 1. — I - Hükümetçe tatbik edileceği yerlerdeki gayrimenkullerin, bu
şimdiye kadar ilân edilmiş olan yerlerde, birinci kanunun neşrini, takibeden ay başından itiba-
maddede yazılı tarihlerin hitamına kadar 5020 ren, 1939 yılı içindeki son akitlerle belli olan
sayılı Kanun yerine aşağıdaki maddelerde yazılı kira bedellerine;
hükümler tatbik edilir ve bu yerlerde 2490 sa-
MUVAKKAT ıMADDE 7. — Bu kanuna göre
yılı Kanunun bu kanuna aykırı hükümleri tat-
yapılan zamlar, Bina Vergisi Kanunu mucibin-
bik olunmaz.
ce tadile esas olamaz. İradı gayrisâfi ve kira
MUVAKKAT MADDE 1. — II , cj aynı üzerinden alınmakta olan her türlü öz«l İdare
Belediye hudutları içinde tamamen veya müsta- ve Belediye vergi ve resimlerine ve bunların.
killen oturulabilecek nispette şayi hisse olarak zam kesirlerine ve Esnaf Vergisi matrahına
kendisine veya birlikte yaşadığı eşine ait ve (5020 sayılı Kanunla yapılan zamlar hariç), bu
mesken olarak kiraya verilmiş gayrimenkulu kanunun tatbik olunduğu müddetçe, aksettirile-
bulunanların bu gayrimenkulu Millî Korunma mez ve Esnaf muaflığı şartlarının tesbitinde
Kanununun 30 ncu maddesi hükmüne tâbi değil- (5020 sayılı Kanunla yapılan zamlar hariç) na-
se kiracı olarak işgal ettiği mesken hakkında zara alınmaz.
bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten;
MADDE 2. — Millî Korunma Kanununun
MUVAKKAT MADDE 2. — I - Muvakkat 4648 sayılı Kanunla değiştirilen 56 ncı madde-
birinci madde gereğince bu kanun hükümlerinin sinin VIII nci bendi meriyetten kaldırılmıştır.

( S . Sayısı : 68 e ikinci r ek)

You might also like