RESİM SANATININ TARİHİ GELİŞİMİ

Resim sanatı, güzel sanatlar olgusunun içinde yer alır. Güzel Sanatlar kendi içinde
barındırdığı çeşitli dallarıyla estetik arayışı içinde göze hoş görünmek, kulağa hoş sesler
duyurmak, ruhta beğeni duygusu yaratmak gibi amaçlar taşır. Güzel sanatlar, duyguları
etkilemesi bakımından iki bölüme ayrılır.

1- Görsel Sanatlar(Plastik Sanatlar- göze hitap eden)

2- Sessel Sanatlar(Fonetik Sanatlar- kulağa hitap eden)

Görsel Sanatlara; Resim, Heykel, Mimari gibi bölümler girer.

Sessel Sanatlarda; Edebiyat, Müzik gibi bölümler yer alır.

Edebiyat kelimelerle yapılan bir sanattır Hikaye, Roman, Şiir bu bölüme girer.

Güzel sanatların bir dalı olan Tiyatro, Bale, Opera ise, hem sessel hem görsel sanatları
bünyesinde taşır. Ayrıca Fotoğraf ve Sinema da aynı şekilde sınıflandırılır.

Resim insanoğlunda çok eski çağlardan beri tarih öncesi toplumlarda çeşitli doğal
malzemelerle yaptıkları duvar resimleriyle kendi aralarında kurdukları iletişim aracı olmuştur.
Nesiller arasında çağlar boyu bu Primitif çizimler aktarılmıştır. Bazen bir kaya üzerine
kazınmış, bazen de mağara duvarlarına iki boyutlu çizgisel yalın ve net anlatımlar barındıran
bu resimler zaman içinde gelişmiş kırmızı taşlarla çizilir olmuş, beyaz kireç taşları ya da siyah
renk veren kömürleşmiş odunlar vb. doğal malzemelerle çizilmiştir. Mağara duvarının yüzeyi
yumuşak ise kazınarak da daha kalıcı çizimler yapılmıştır. Yerleşik hayata geçişle birlikte
toplulukları etkisi altına alan çeşitli inançlar bu resimleri daha da detaylandırmış, mabetleri,
dini yapıları süslemek ve daha görkemli hale getirmenin yanında resim sanatının soyutu
somutlaştırma etkisi ile insanları etkisi altına almak için kullanılmıştır. Ortaçağda renkli
taşların yan yana dizilmesiyle yapılan Mozaik resimler, dini yapıların vazgeçilmez süslemesi
olmuştur. Ayrıca yaş sıva üzerine yapılan Fresk resimler geniş alanlara büyük boyutlu
resimler yapılmasını sağlamıştır. Vitray denilen renkli camlarla resim yapma yolu, bol
pencereli dini yapılarda kullanılmıştır renk ve desen estetiği katarak. Örneğin Türk resminin
başlangıcı kabul edilen Uygur Türklerine ait mabet duvar resimlerinde Maniheizm ve
Budizm dinleri etkisi vardır ve bu görkemli resimler daha sonra gelişecek olan İslam dönemi
Türk resim sanatının, yani Minyatür resimlerinin de temellerini oluşturmaktadır. İslam
sanatında stilize motiflerin yaygın olduğu bu çağda dini yapıların duvar süslemeleri
bezemeleri özellikle bu motiflerle kalem işi, çini sanatı, ahşap oyma ve vitray teknikleri ile
süslenmiştir. Zamanla resim konuları mimari yapılarda tamamlayıcı bir unsuru haline
dönüşmüştür. Kiliselerde resim sanatı en görkemli eserlerini yansıtmıştır. Bu kilise resimleri
daha sonra Yeniçağ da yeniden doğuş anlamına gelen Rönesans döneminin resim sanatının
temellerinin atılmasını sağlamıştır. Bu çağda resim çağ atlamıştır. En güçlü sanatçıların
doğduğu Rönesans çağı günümüzde de bilinen Leonardo Da Vinci, Mikelanj, Rafael gibi
pek çok ünlü eseri üreten sanatçıların yetişmesini sağlamıştır. Giderek resim sanatının bu
geleneksel kurallardan ayrılması ile özellikle Avrupa da görülen Çağdaş Sanat Akımları
başlar. Bu akımlar sadece resimde değil edebiyatta ve felsefede de oldukça etkili olmuştur.