Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 1

** 

TEKÂMÜL VE AKIŞ YAŞANTISI **

İnsan dünyada bir tekâmül içersindedir. Bu tekâmül macerası aslında,


gerçek olanı fark etmesi için geçirdiği bir macera… Fakat gerçeği
algılaması için sahteye, güzeli algılaması için çirkini, yükseği ve aydınlığı
algılamak için de alçağı ve karanlığı öğrenerek, bilerek fark etme
tarzında bir sistem içersinde tekâmüle sevk edilmiş durumda… Gerçeğe
yaklaşmak için du
alitenin bize verdiği iyi-kötü izleniminden ve yargısından kurtulmak
zorundayız. 

Yargılı bakış, insanı gelişmekten, yükselmekten, tekâmülden aşağı iten,


insanı özgürlükten alıkoyan bir haldir. Yargılı bakış açısı, insanlara
yaklaşmama, onlarla diyalog kuramamaya yol açar. Yargısız bakabilmek,
sevgi duyabilmenin ön şartıdır. Yargısız olmak için dualiteyi görüp,
düaliteden kopabilmek, her şeyin en büyük hayır ile ve olması gerektiği
gibi olduğunu görebilmek gerekir… Olan’da gaye yoktur, iyi-kötü yoktur,
devamlı olmaktadır ve olduğu gibidir. 

Her türlü olup biten karşısında hiçbir korkuya ve telaşa kapılmadan,


öfkeye yenilmeyip saldırıya geçmeden, daima sükûnetimizi koruyarak,
OLAN’ın getirdiği şart, durum, yer ve hâli seve seve içimize sindirerek
ve getireceklerinden hiçbir endişe duymaksızın teslimiyetle
kabullenerek, arzu, istek ve ihtiraslardan doğmuş hedefler ve başarılar
peşinde çaba, didişme, zorlamalar yerine OLAN’ın olduğu gibi zorlamasız
ve kendiliğinden yaşanması akış yaşantısıdır. Her olayda, her durumda
gerekenleri yapıp teslimiyet içinde olmak… Doğru olduğuna inandığım
tarzda her şeyi yerine getirmeye çalışacağım ama bileceğim ki olması
gerekenler olmakta…

You might also like