Professional Documents
Culture Documents
Sınıf Yönetimi Ünite 2
Sınıf Yönetimi Ünite 2
SINIF
İÇİNDEKİLER
• Sosyal Sistem
• Sosyal Sistem Olarak Sınıfın
Özellikleri
• Sosyal Sistem Olarak Sınıfın
SINIF YÖNETİMİ
Analizi Prof. Dr. Burhanettin
• Okul ve Sınıf Kültürü
• Okul ve Sınıf İklimi
DÖNMEZ
• Sınıfın Öğrenme Kültürünü ve
İklimini Etkileyen Başlıca
Değişkenler
• Olumlu Öğrenme İkliminin
Sonuçları
2
kavrayabilecek,
• Olumlu öğrenme ikliminin
olası sonuçlarını
öğrenebileceksiniz.
Sosyal Sistem Olarak Sınıf
GİRİŞ
Eğitim sistemleri açısından okullar temel üretim birimleridir. Okullar
olmadan eğitim sistemleri olamaz. Okullar açısından da sınıflar aynı
durumdadırlar. Eğitim hizmetlerinin üretildiği, öğretimin yapıldığı yerler sınıflardır.
Okullarda eğitim hizmetlerinin üretilebilmesi için uygun ortamların
oluşturulması gerekir. Sınıflar öğrencilerin davranışlarının değiştirildiği ya da yeni
davranışlar kazandırıldığı ortamlardır. Davranış değişikliği için gerekli koşullardan
Sınıflar, öğrencilerin biri ortamdır. Ortam, bir insanın ya da insan topluluğunun yaşayışını etkileyen
davranışlarının fiziksel toplumsal ve psikolojik etkenlerin tümü olarak tanımlanmaktadır.
değiştirildiği ya da yeni Davranışlar ancak uygun ortamlar da kazandırılabilir. Eğitim ortamının bir boyutu,
davranışlar fiziksel boyuttur. Kuşkusuz sınıf ortamındaki her şey; sıra, masa, dolap, yazı
kazandırıldığı tahtası, kapı, pencere, elbise askısı gibi fiziksel objeler ve bunların kullanım
ortamlardır.
biçimleri, dersliğin büyüklüğü ya da küçüklüğü, konumu, hangi katta olduğu, güneş
alma durumu, gürültü düzeyi gibi fiziksel koşulları, öğrenciyi, dolayısı ile
öğrenmeyi etkiler. Fiziksel koşullardan tamamen bağımsız olmamakla birlikte,
sınıfın ve sınıf çevresinin sosyal yapısı ve kültürel özellikleri, görece olarak daha az
süreklilik gösterdiği kabul edilen sınıf ve çevresinin psikolojik özellikleri, bir başka
ifade ile iklimi, en az fiziksel koşullar kadar öğrenci davranışlarını ve öğrenme
iklimini etkileyen değişkenlerdir.
Bu bölümde sınıf, önce bir sosyal sistem olarak ele alınmakta; sosyal sistem
kavramından hareketle sosyal sistemin boyutları üzerinde durulmakta ve sınıf
kültürü bağlamında yorumlanmaktadır. Daha sonra sınıf ortamı psikolojik
özellikleri açısından incelenirken, iklim kavramı çerçevesinde sınıf iklimini
etkileyen ögeler ele alınmakta ve olumlu bir örgüt ikliminin sınıf ortamı açısından
sonuçları üzerinde durulmaktadır.
SOSYAL SİSTEM
Sistem, aralarında anlamlı ilişkiler bulunan parçalar (alt sistemler)
bütünüdür. Her sistemin bazı temel ögeleri vardır. Bunlar:
Örnek
•Otomobil mekanik sisteme, insan biyolojik sisteme, okul
toplumsal sisteme örnek olarak gösterilebilir. .
Çevreden girdi alan ve çıktıları ile çevreye katkıda bulunan sistemler, açık
sistem olarak adlandırılırlar. Sosyal sistemler insanlardan oluşur. Sistemlerin açıklık
derecesi farklı olabilir. Örneğin sosyal sistem olarak bir okul ile bir askeri birliğin
Çevreden girdi alan açıklık dereceleri biri birinden farklıdır. Sistemin temel ögeleri açısından
ve çıktıları ile incelendiğinde okullar, toplumdan aldıkları öğrenci başta olmak üzere çeşitli
çevreye katkıda girdileri, girdinin niteliğine uygun olarak belirli bir süre işleyen (eğiten), çıktı
bulunan sistemler, (eğitilmiş insan) olarak yine toplumsal çevrenin hizmetine sunan ve sürekli
açık sistemlerdir.
ürününün niteliğini artırmak için programları ve süreçleri denetleyen, gerektiğinde
değişiklik yapmak için dönüt almaya çalışan toplumsal açık sistemlerdir.
BİYOLOJİK BOYUT Organizma Yapı Potansiyel
Tartışma
• Bu boyutlardan hangisinin daha önemli olduğunu
düşünüyorsunuz?
• Neden?
Öğretmen
Öğretmen eğitim ortamının oluşturulmasında; sınıf kültürü ve iklimi
açısından en önemli ögedir. Öğretmenlik sadece bilgi aktarma görevinden ibaret
olsaydı, bu görev makinelere yaptırılabilirdi. Davranış bilimleri bize öğrencinin,
öğretmenin tutum ve davranışlarından etkilendiğini göstermektedir. Çoğu zaman
öğrenci, öğretmenin ne söylediğinden çok ne yaptığı ve nasıl yaptığı ile
Çoğu zaman
öğrenci, ilgilenmektedir. Bu açıdan, davranışların gerçekleştirildiği ortam önemli bir rol
öğretmenin ne oynamaktadır. Bu nedenle her öğretmen, en azından, eğitsel amaçlara ulaşmayı
söylediğinden çok sağlayacak, verimliliğe katkıda bulanacak bir sınıf iklimi ister. Öğretmen sınıf
ne yaptığı ve nasıl ikliminin, eğitsel verimlilikle uyumlu, sıcak ve arkadaşça, konuların açıklandığı,
yaptığı ile ilgilenir. soruların sorulduğu ve cevaplandırıldığı, öğrencilerin bağımsız olarak ya da
gerektiğinde birlikte çalıştıkları, ödevlerin tartışıldığı bir iklim olmasını ister. Ancak,
özellikle yeni öğretmenlerin arkadaşça, sıcak ve verimli bir iklimi oluşturmaları
daha zordur, çünkü onlar daha çok, ortaya çıkabilecek disiplin sorunlarını
çözebilmeyi ve disiplini sağlamayı isterler.
Özellikle temel eğitim yıllarında öğrenciler, öğretmenden daha çok
etkilenirler, öğretmeni model alırlar. Bu nedenle öğretmenin çalışkanlığı, özenli ve
düzenli olması öğrenci davranışlarını ve sınıfın öğrenme ortamını etkiler.
Öğretmen sınıf iklimini öğretim için uygun hâle getirmek ve bu iklimi
sürdürmek için öğrencilerin kendilerini güvende hissettikleri, tehdit, korku ve
kaygının olmadığı bir ortam yaratmaya çalışmalıdır. Böyle bir ortamın
yaratılmasında öğretmenin mizah anlayışı olumlu katkılarda bulunabilir. Öğretmen
ortamı yumuşatmak için espiri yapabilir fakat doğrudan bir öğrenciyi hedef alan
espiriler yapmamalıdır. O anda sınıfın hoşuna gitse bile bu durum hedef alınan
öğrencinin hoşuna gitmeyecektir. Bu tür espiriler diğer öğrenciler tarafından da bir
tehdit unsuru olarak algılanabilir.
Öğrenci ve Sorunları
Öğrenci, okulun ve eğitim sisteminin varlık nedenidir. Öğrenci olmazsa okul
da olmaz. Okul yönetiminin ve öğretmenlerin amacı, öğrenciler için daha nitelikli
eğitim hizmeti üretebilmektir. Eğitim hizmeti üretmek amacı ile kurulan okullar
genel görünümleri ile biri birlerine benzerler. Her okulda yönetici, öğretmen,
öğrenci vardır. Öğrenciler çeşitli düzeylerdeki sınıflarda ders yaparlar. Okulları
birbirinden ayıran özellikler; sınıflarındaki öğrenme kültürü ve iklimidir. Bu kültür
ve iklimin oluşumunda daha önce de açıklandığı gibi öğretmenin çok önemli bir
rolü vardır. Ancak öğretmenle etkileşimde bulunan öğrencilerin rolü daha az
önemli değildir. Asıl belirleyici olan öğrencilerdir, çünkü öğretmenlerin farklı
sınıflardaki başarılarının birbirinden farklı olmasının nedeni, önemli ölçüde,
öğrencilerdir. Bu durum belirleyici olanın öğrenci olduğu görüşünü
desteklemektedir.
Öğrenciler arasında sosyal, ekonomik ve psikolojik yönden çok çeşitli
farklılıklar vardır. Örneğin ailenin köy ya da kent kökenli olması, etnik kökeni,
ailede konuşulan dil, gelir düzeyi, çocuk sayısı, eğitimi, değerleri, inançları, ana-
babanın mesleği, çocuğa ve okula karşı tutumları, eğitime verdikleri değer,
çocuğun cinsiyeti, zekâsı, yetenekleri, fiziksel özellikleri, yaşı gibi birçok değişken
Okul Yöneticileri
Okul yöneticileri, okulun daha nitelikli bir eğitim hizmeti üretmesi
konusunda, okulun üst sistemleri olan yönetim kademelerine ve alt sistemi olan
sınıflara; bu sınıflardaki öğretmenlere, öğrencilere, bu öğrencilerin velilerine ve
nihayet topluma karşı birinci derecede sorumluluğu olan kişilerdir. Okul
Okul yöneticileri
kendilerini sürekli yöneticileri görevlerini yaparken sosyal, ekonomik ve politik baskılar altında okulu
geliştirmek amaçları doğrultusunda yaşatmaya çalışmaktadırlar.
zorundadır.
Günümüzde okul yöneticilerine ilişkin, okul müdürünü okulun patronu olarak
Her şeyi bilen
müdür olmaz! gören görüş değişmiştir. Okul müdürlerinin rolü patronluk değil, iş arkadaşlığıdır;
okul müdürleri öğretmenler için kolaylaştırıcı, destekleyici ve yardım edici bir rol
oynamalıdırlar.
Uygun bir öğrenme ortamının oluşturulmasında okul yöneticilerinin, okulun
kaynaklarını öncelikli olarak eğitsel amaçlar için kullanması; sınıfların yeterli araç
gereçle donatılması ve bunların kullanıma hazır bulundurulması, sınıfların temizlik,
aydınlatma, ısıtma gibi öğretim ortamı açısından önkoşul niteliğindeki
ihtiyaçlarının karşılanması okul yöneticilerinin fiziksel ortamla ilgili görevleridir.
Ülkemizde de giderek daha üst düzeyde eğitim alan öğretmenlerle birlikte
çalışacak olan okul yöneticilerinin, kendilerinden beklenen rolleri
gerçekleştirebilmeleri için eğitilmeleri gerekir. En mükemmel okul yöneticilerinin
de yetersiz olduğu bir kısım alanlar vardır. Her şeyi bilmek iddiası, bir yönetici için
önemli bir özürdür.
Aile
Bir öğrenci sınıfa gelirken yalnız gelmez, beraberinde ailesinin yapısını,
Öğretmen sınıfındaki problemlerini, kültürünü kendi davranışlarına ve tutumlarına yansımış olarak
öğrencilerin hiç birinin getirir. Bugün artık geleneksel aile kavramı değişmiştir. Günümüz aileleri eskiden
diğerinin aynısı olduğu gibi anne-baba ve onların biyolojik çocuklarından oluşan, babanın dışarıda
olmadığını, anne-baba çalıştığı, annenin evde çocukları büyüttüğü aile değildir. Örneğin, boşanmış
da sınıfta öğretmenin ailelerin çocuklarının aile yaşantısı oldukça farklıdır. Çocuk bir süre (hafta, ay vb.)
ilgilenmesi gereken tek annesinin bir süre babasının yanında kalabilmektedir. Bütün bu faktörler
çocuğun kendi
öğretmen aile ile görüşmek istediğinde çeşitli sorunlar yaratmaktadır. Öğrencinin
çocukları olmadığını
bilmesi gerekir. belgelerini kimin imzalayacağı, aile toplantısına kimin katılacağı, herhangi bir
etkinliğe katılma konusunda çocuğun ya da okulun kimden izin alacağı pek belli
değildir. Öğretmen aile ile olan ilişkilerinde, ana-babadaki davranış bozukluklarını
izleyebilir ve bozuklukların nedenlerine inebilirse, aile ve öğrenci ile olan
ilişkilerinde daha anlayışlı ve hoşgörülü olabilir. Öğretmenlerin bu tür farklılıklara
karşı yeterince duyarlı olmamaları sorunun çözümünü güçleştirmektedir.
Teknoloji
Teknolojinin eğitsel amaçlara uygun olarak okulda ve sınıf ortamında etkili
bir biçimde kullanılması öğretim ortamının zenginleştirilmesine katkıda bulunur.
Öğretmenin farklı öğretim yöntemlerini kullanabilmesi, öğretim yöntemlerinin
ders araç gereçleri ile desteklenmesi, derse ilgiyi artıran bir etkendir. Bu açıdan
bilgisayarlar, projeksiyonlar, akıllı tahtalar ya da bu ve benzeri teknolojilerin eğitsel
amaçlar doğrultusunda birleştirilmeleri ile oluşturulan multimedya sistemleri,
internet gibi teknolojiler okullarda hızla yaygınlık kazanmaktadır.
Teknolojik gelişmeler sınıf ortamında görsel, işitsel açıdan bir zenginlik
sağlamakla birlikte, çocukların okul dışında da zamanlarının önemli bir kısmını
bilgisayar karşısında geçirmeleri, onların sosyal etkileşimini ve iletişimini
zayıflatmakta, yaratıcılıklarını geliştirmelerini engellemektedir. Televizyon
kanallarının sayısının hızla artmasına karşın, eğitsel içerikli programların sayısında
bir artış gözlenmemesi, çocuk filmleri de dâhil olmak üzere filmlerde şiddet
ögesinin ağırlıkta olması, kin, nefret, yarışma, kazanma gibi motiflerin sürekli
işlenmesi öğrenci davranışlarına ve dolayısı ile sınıf ortamına ve iklimine
yansımaktadır.
Teknoloji bağlamında, özellikle son yıllarda hızla yaygınlık kazanan cep
telefonlarından da söz edilebilir. Öğrenciler tarafından çoğu zaman amacı dışında,
yerli yersiz kullanılan cep telefonlarının derste çalması, tüm uyarılara rağmen
kapatılmayan cep telefonlarına gelen mesajların okunması ve gelen mesajlara
cevap yazılması, öğretmenin dikkatini dağıtan, dersin akışını ve sınıf iklimini bozan
bir etken olmaya devam etmektedir.
Sorumluluk
Sorumluluk, erken çocukluk dönemlerinden başlayarak çocuğun yaşına,
cinsiyetine ve gelişim düzeyine uygun olarak görevlerini yerine getirmesidir.
Sorumluluk, insan yaşamına değer vermek, insanlara ve insanlığa yararlı olmak,
başkalarına ve kendi öz varlığına saygılı olmak başarı ve mutluluğa ulaşmaya çaba
göstermek üzere biçimlendirilir. Öğrencide sorumluluk duygusu uygun bir sınıf
Sorumluluk, ikliminde, demokratik yöntemlerle kazandırılmalıdır. Otokratik yöntemlerle
eğitimde önemli
yönetilen bir sınıfta ancak itaat öğretilebilir. Öğrencilerine sorumluluk duygusu
bir özellik olarak
ortaya kazandırmayı amaçlayan bir öğretmen öğrencilerine; insanlara nezaket ve saygı
çıkmaktadır. içinde davranmayı, bağışlamayı, destekleyici, eğitici bir dille bir birlerini teşvik
etmeyi, bireysel davranışlarda sorumluluk üstlenmeyi, insanların bireysel
farklılıklarını kabul etmeyi, hoşgörülü olmayı, bütün insanların farklı yetenekleri ve
yeterlikleri olduğunu, herkesin hata yapabileceğini, başkalarına onlar istemedikçe
asla gülmemeyi, kendisini kontrol etmeyi, başkaları üzerindeki etkileme güçlerinin
farkına varmayı öğretmelidir.
Özgüven
Özgüven, bireyin düşünce ve davranışlarını kendi iradesi ile ortaya koyması
ve yaşama dair bağımsız kararlar alabilmesi olarak tanımlanabilir. Özgüven,
çocuğun sadece akademik başarısında ve girişimciliğinde değil, aynı zamanda
değer gelişiminde de önemli rol oynar. Olumlu benlik algısı gelişmiş bir birey,
kendi değerlerini oluşturur. Kendi değerlerini oluşturan birey, her tür sosyal
ortamda isteklerini, rahatsızlıklarını, beklentilerini rahatlıkla ortaya koyabilir.
Özellikle ergenlik çağında, aileden ziyade arkadaş gruplarından etkilenen çocuklar,
özgüvenleri gelişmişse akran baskısı ile daha rahat baş edebilirler. Bunun için de
ailenin ve öğretmenin çocuğun özgüveninin geliştirilmesi için benzer ve tutarlı
davranışlar göstermeleri gerekir. Aile içinde önemsenmeyen, değer verilmeyen,
ihmal edilen, yeterince sevilmeyen bireyin sınıf ortamında bu açığı kapatması zor
olabilir.
Özgüveni gelişmiş bireyler kendi ihtiyaçlarını açıkça ortaya koyan,
başkalarının haklarına saygılı, sabit fikirli olmayan bireylerdir. Özgüveni gelişmiş
bireyler övgüyü kabul edebilir, başkalarını övebilir, yapıcı eleştirileri alabilir ve
Sınıflar, başkalarını eleştirebilirler. Bütün bunları yaparken saldırgan bir tavır değil, güvenli
öğrencilerin
bir tavır sergilerler. Kendine güvenen birey, seçimlerini kendi amaçları
davranışlarının
doğrultusunda yapar, başkalarına bir şey kanıtlamak, başkalarını suçlamak,
değiştirildiği ya
da yeni başkalarını küçümsemek gibi bir amacı yoktur. Özgüveni yüksek olan birey kendisi
davranışlar ile barışıktır, dolayısı ile iç huzura sahiptir, çevredeki kişilere ve olaylara yaklaşımı
kazandırıldığı pozitiftir. Bu tür insanlarla arkadaşlık etmek kolay ve huzur vericidir. Özgüveni
ortamlardır. yüksek olan birey, kendisini olumlu ve olumsuz yönleri ile bir bütün olarak
değerlendirir, daha gerçekçidir; bu yüzden başarı şansı daha yüksektir.
Kuşkusuz bireyin özgüven kazanmasında sınıf ortamı çok önemli bir
etkendir. Özgüveni yüksek olan bireylerden oluşan bir sınıfın oluşturulmasında
öğretmene çok önemli görevler düşmektedir. Sabır ve çaba gerektiren bu tür bir
çalışma sonunda öğretmen, yaptığı işten daha fazla zevk almaya, öğrencileri ile
gurur duymaya başlayacak ve morali yükselecektir.
Öğretmenin ve ailenin çocuğun özgüveninin gelişmesi için dikkat etmesi
gereken noktalar şöyle özetlenebilir:
• Ona sık sık söz hakkı verin.
• Konuşurken yüzüne bakın ve önemsediğinizi hissettirin.
• Fikirlerine değer verdiğinizi hissettirin.
• Olumlu davranışlarını ve başarılarını taktir edin.
• Yaşına uygun görevler verin.
• Onunla değişik konularda sohbet etme ortamı oluşturmaya çalışın.
• Onun korku ve endişelerine saygı duyun.
• Aşırı eleştirici ve yargılayıcı olmaktan kaçının.
• Hatalı davranışları için konuşarak uyarın ve doğru davranışları gösterin.
• Başkalarının yanında onu küçük düşürmeyin.
• Başarısızlıklarını büyütmeyin.
• Onu başkaları ile kıyaslamayın.
• Yeteneklerini fark edin ve teşvik edin.
• Onu sosyal ortamlarda bulunmaya cesaretlendirin.
• Topluluk içinde konuşmaya teşvik edin.
• Onu çocuk olarak görmeyin, varlığını önemseyin.
• Onun için önemli olan şeyleri siz de önemseyin.
• Yanlış ve uygunsuz cezalandırmaktan kaçının.
• Beklentileriniz aşırı olmasın.
Bağlılık
Bağlılık, Türkçe sözlükte birine karşı sevgi, saygı ile yakınlık duyma ve
gösterme olarak tanımlanmaktadır. Bağlılık burada ifade edildiği gibi birine; bir
kişiye karşı olacağı gibi bir şeye örneğin ülkeye ya da bir örgüte, birilerine örneğin
arkadaşlarına, karşı da olabilir. Örgütsel bağlılık ise, kişinin kimliğini örgüte
bağlayan tutum ve eğilimler; maddi kaygılar gütmeksizin örgütte kalma isteği
duyarak, örgütün amaç ve değerleri ile özdeşleşme olarak tanımlanabilir. Okulların
kültürlerindeki farklılıklar öğrencilerin okullarına bağlılık derecelerini
farklılaştırmaktadır. Okula bağlılık duyan öğretmenlerin okul için beklenilenin
ötesinde çaba gösterdiğini, çalıştıkları okulun üyesi olmaktan gurur duyduklarını,
kendilerini yüksek düzeyde öğretim işlerine adadıklarını, bağlılığın okuldan çok
öğretmenlik mesleğine dönük olduğunu göstermektedir. Bu durum sınıfın
öğrenme iklimi açısından çok önemlidir. Öğrencilerin tatillerde arkadaşlarını
özlemeleri, sınıf arkadaşlığının yaşam boyu bir anlam ifade etmesi genel olarak
okula ve sınıfa bağlılığın göstergeleridir. Birlikte geçirilen sürenin artması, ortak
etkinliklerin sayısı ve sıklık derecesi, sınıfın yönetim biçimi bağlılığı artıran
etkenlerden bazılarıdır.
Ödev
•Sınıftaki öğrenci davranışlarının nedenlerini sosyal
sistemin boyutları açısından inceleyek, sınıfta ortak bazı
davranışlar oluşturmak açısından bu boyutlardan nasıl
yararlanabileceğinizi açıklayınız?
Özet
onların etkileşimlerinden oluşur. Bu anlamda eğitim sistemi, okul
sistemi gibi sınıf sisteminden de söz edilebilir. Sınıflar sosyal sistemler
olarak incelenebilir.
•Sınıflar da sosyal sistemlerin özelliklerini gösterirler: (1) sınıflar okulun
amacına katkıda bulunan etkinlikleri gerçekleştirirler, (2) sınıfta çeşitli
roller vardır, (3) sınıflar belli ölçüde yapılandırılmıştır, (4) sınıfta kurallar
vardır, (e) kurallara uymayanlara y çeşitli yaptırımlar uygulanır, (5) sınıf
açık bir sistemdir, (6) sınıf göreceli bir kavramdır; hiç bir sınıf diğerinin
aynısı değildir.
•Sosyal sistem olarak sınıf, beş boyuttan oluşur. Bu boyutlar: (1)
Antropolojik boyut, (2) kurumsal boyut, (3) iklim boyutu, (4) kişilik
boyutu, (5) biyolojik boyuttur. Sınıfta davranış bu boyutların
etkileşiminden oluşur. Bu boyutlardan herhangi birindeki değişim,
davranışı da etkiler. Bu nedenle her öğrenci farklıdır. Ancak, farklılıklar
istenmeyen durumlar olarak değil, zenginlik olarak değerlendirilmelidir.
•Sınıf iklimini ve kültürünü etkileyen çeşitli değişkenler vardır.
Öğretmen, öğrenci ve öğrenci grupları, yöneticiler başta olmak üzere,
aileler ve kullanılan teknoloji sınıfın iklimini ve kültürünü etkiler. İklim
kültüre oranla daha kısa sürede değişebilir.
•Olumlu bir sınıf iklimi , demokratik bir sınıf ortamının oluşmasına,
öğrenci merkezli öğrenmeye, öğrencilerin eleştirel bir bakış açısı
kazanmalarına, sorumluluklarının, özgüvenlerinin, bağlılıklarının
artmasına ve bütün bunların bir sonucu olarak öğrencinin çok yönlü
gelişimine katkıda bulunur.
DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi sosyal sistemin özelliklerinden biridir?
Değerlendirme a) Rollerden oluşur.
sorularını sistemde ilgili b) Görecelidir.
ünite başlığı altında yer c) Yapılandırılmıştır.
alan “bölüm soru testi” d) Yaptırım yüklüdür.
bölümünde etkileşimli e) Hepsi
olarak
cevaplayabilirsiniz.
2. Aşağıdakilerden hangisi sistem sınıflamasında yer almaz?
a) Mekanik sistem
b) Otomatik sistem
c) Biyolojik sistem
d) Toplumsal sistem
e) Hiçbiri
Cevap Anahtarı
1.E, 2.B, 3.B, 4.A, 5.E, 6.D, 7.D, 8.A, 9.C,10.E