Kırgızistan'da gerçekleşen ayaklanmalar sonucunda mevcut Bakıyev
iktidarı devrilirken geçici hükümet kuruldu. Onlarca kişi öldü, yüzlercesi yaralandı. 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Rusya Avrasya Araştırmaları Merkezi Bölüm Başkanı Dr. Ali Asker, Kırgızistan’da yaşanan darbenin iç yüzünü anlattı.
Lale Devriminden Kanlı Devrime Nasıl Gelindi
2005 yılı Mart ayında Kırgızistan parlamento seçimleri sonrası
ayaklanmaların başladığını ve ‘Lale Devrimi’ olarak bilinen bu devrim sonucunda Cumhurbaşkanı Askar Akayev’in iktidarının yıkıldığını söyleyen Dr. Ali Asker; Lale devriminden şimdiki kanlı devrime gelinen süreci ise şöyle anlatıyor; “O devrimden sonra Kurmanbek Bakiyev cumhurbaşkanı vekili ve başbakan olarak atanmıştı. Bakiyev Temmuz 2005’de ezici bir çoğunlukla cumhurbaşkanı seçildi. Fakat o tarihten bugüne dek geçen süreçte Kırgızistan’da aslında görece bir istikrar hâkim oldu. Nitekim 2006 yılı Mayıs ayında Anayasa reformu ve yolsuzlukla daha fazla mücadele talebi ile kitlesel protestolar düzenlendi. 2007 yılı Ekim ayında anayasa değişiklikleri onaylandı. Muhalefet bu değişiklikleri otoriter rejime doğru atılan bir adım olarak nitelendirdi. 2007 yılı Aralık ayında parlamento seçimlerinde hile ve yolsuzluklar yaşandı, 2009 yılı Temmuz ayında Bakiyev yeniden cumhurbaşkanı seçildi. Bu seçimlerde de yasa ihlalleri ve hile gerekçesiyle gözlemcilerce eleştirildi. 2010 yılı Ocak ayında muhalefet liderlerinden İsmail İsakov, yolsuzluk gerekçesiyle 8 yıl hapis cezasına çarptırılınca, muhalifler açlık grevlerine başladı. Bir taraftan iktidar baskılarını yoğunlaştırdıkça muhalefetin tepkileri de artmaya başladı. 2010 yılı Mart ayında muhalefet Lale Devrimi yıldönümünde, yani 24 Martta Bakiyev’in istifası talebiyle mücadeleye başlayacaklarını açıkladılar. Son bir yıl içinde ülkede bir devrim havası esiyordu aslında. Fakat hiç kimse olayların bu kadar hızlı ve aniden gelişeceğini tahmin etmiyordu.
BAKIYEV RUSYA VE ABD ARASINDAKİ REKABETİN KURBANI
Birkaç gündür çıkan olaylar neticesinde kanlı devrimin yapıldığını ve
muhalefet liderlerinden dışişleri eski bakanı Roza Otunbayeva’nın geçici hükümetin başına geçtiğini söyleyen Asker; “Ülke sınırları içindeki Amerikan ve Rus üslerinde yoğun güvenlik önlemleri alındı. Rusya’nın hava üssüne 150 paraşütçü atıldı. Ülkenin güneyinde Bakiyev taraftarlarının ayaklanacağı da yayılan söylentiler arasında. Bişkek’ten Geçici Hükümetin yaptığı açıklamalar ise duruma hakim oldukları ve normalleşme sürecinin başladığı yönündedir. Bakiyev’in güneyden gereken desteği alabilmesi zor gözükmektedir. Bakiyev’in Rusya-ABD arasındaki rekabetin kurbanı olduğu söylenmektedir. Darbenin dış dinamikleri arasında Bakiyev’in Rusya-Çin-ABD dengesini sağlam kuramaması, bu güçlerin hepsinden yana görünmesi ve giderek ABD’ye fazla yanaşması olarak özetlenebilir. Bakiyev ABD tarafından desteklenerek iktidara getirilmiş, kısa bir süre sonra Rusya ve Çin saflarına katılmış, ama son günlerde yeniden ABD ile yakın ilişkiler içerisine girmiş bir liderdi” şeklinde konuştu.
DIŞ GÜÇLERİN KAVGASI ANCAK BAKİYEV DE BUNU HAK ETTİ
Rusya’nın bu olaylarda muhalefetten yana olduğunun bilinen bir gerçek
olduğunu söyleyen Dr. Asker şöyle devam etti; “Bakiyev’in ABD ve Rusya arasında oynadığı Manas üssü oyunu Ruslar açısından adeta bir dalga geçmeye eşdeğerdi. Bu yüzden olsa gerek Rusya Kırgızistan’daki Geçici Hükümeti derhal tanımıştır. Dış etkenler her ne kadar önemliyse de Bakiyev’i iktidardan uzaklaştıran ana neden ülke içinde ağır sosyoekonomik durumdur. Kırgızistan sadece post Sovyet ülkeleri içinde değil, aynı zamanda dünyadaki en fakir ülkelerdendir. Kişi başına düşen gelir 780 dolardır. Kazakistan’da bu rakam 8000 dolardır. Halkın yaklaşık %35’i yoksulluk sınırının altında yaşamaktadır. Bakiyev baskıcı yöntemlerle siyasi özgürlükleri kısıtlayarak ekonomik reformların başarılı bir şekilde gerçekleştirebileceği ortam oluşturmak istiyordu. Her ne kadar dış güçlerin baskısına maruz kalsa da ülke içinde sağlam bir halk desteği bulunan iktidarın yıkılması kolay değildir. Bakiyev Kırgız halkının beklentilerini karşılayamamış, ülke sorunlarını kamuoyu desteği ile değil, baskıcı yöntemlerle aşmağa çalışmış, kendi yakınlarını, aile fertlerini önemli görevlere atamıştır. Bakiyev’in oğlu Maksim Bakiyev ülkedeki en önemli yetkililerden biriydi.”
Bişkek’te durum normale dönüyor
Kırgızistan'da iktidarın devrilmesiyle sonuçlanan gösteriler ve
yağmalama olaylarının ardından başkent Bişkek'te durum normale dönüyor. Bişkek'i yağmacılardan korumak amacıyla oluşturulan ekipler ile polis ve askerlerin durumu kontrol altına aldığı görülüyor. Görgü tanıkları, kentte güvenlik güçlerinin yağmacıları püskürttüğünü ifade ediyor. Başkentte zaman zaman duyulan silah sesleri de kesildi. Geçici hükümetin Savunma Bakanı İsmail İsakov, yağmacıları durdurmak için askerlerin polise destek olacağını açıklamıştı.
Darbeyi yapanlar Moskova’ya gitti
Kırgızistan'da iki gündür devam eden ayaklanmalarda hükümeti
deviren ve geçici hükümeti kuran muhalefetin temsilcileri dün sabah saatlerinde Moskova'ya gitti. Rus basınına yansıyan bilgilere göre, muhalif lider Roza Otunbayeva'nın başbakanlığını üstlendiği geçici hükümette başbakan birinci yardımcılığına getirilen Almazbek Atanbayev ve beraberindeki heyetin Rus yetkililerle bir araya gelecekleri kaydedildi. Rusya Başbakanı Vladimir Putin önceki gün geçici hükümetin başbakanı Otunbayeva ile telefonda görüşmüş, ekonomik yardım talebine karşılık insani yardım için Moskova'nın hazır olduğunu belirtmişti. Otunbayeva daha sonra düzenlediği basın toplantısında Rusya'ya sağladığı destekten dolayı teşekkür etmiş, geçici hükümetin altı aylık sürede yeni bir anayasa hazırlayarak ülkeyi seçimlere götüreceğini açıklamıştı.
RUS DEVLET BAŞKANI “HALKIN GAZABI” OLARAK NİTELEMİŞTİ
Rusya Başbakanı Putin, olaylara Moskova'nın müdahalesinin
olmadığını, ancak Cumhurbaşkanı Kurmanbek Bakiyev yönetiminin kendisinden önceki Askar Akayev yönetiminin hatalarını tekrarlamakla eleştirmişti. Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev de ayaklanmaları 'halkın gazabı' olarak nitelemişti.
Manas havalimanı yeniden açıldı
Kırgızistan'da hükümetin devrilmesiyle sonuçlanan olaylar nedeniyle
kapanan başkent Bişkek'teki Manas Havalimanı açıldı. Basın bürosu, Manas Havalimanı'nın normal faaliyetine döndüğünü açıklarken, tüm iç ve dış seferlerin gerçekleştirilmeye başladığını bildirdi.
Özbekistan: Kırgızistan’ın iç meselesidir, bizi ilgilendirmez
Özbekistan Dışişleri Bakanlığı, komşu Kırgızistan'da çıkan olayların
Kırgızistan'ın iç meselesi olduğunu bildirdi. Bakanlığın yayımladığı resmi nitelikteki Halk Sözü gazetesinde çıkan açıklamada, Özbekistan'ın, Kırgızistan halkıyla yüzyıllara dayanan tarih ve zaman sınavından geçen dostluk ve işbirliği bağları bulunan bir ülke olduğu ifade edilirken, Özbekistan'ın komşu Kırgızistan'da barış ve istikrarın sağlanması, mutabakata gidilmesi, mevcut tüm sorun ve karşıtlıkların barış yoluyla çözülmesinden yana olduğu kaydedildi. Açıklamada, olayların Kırgızistan'daki durumun daha da istikrarsızlaşmasına, ülkedeki sosyal ve ekonomik durumun daha da kötüleşmesine yol açabileceği belirtilerek, bunun ayrıca devlet yönetimini zorlaştıracağı, komşu ülkelerle sınırlarda sorun çıkmasına neden olabileceği bildirildi.
İçişleri Bakanlığı: Durum sakin, her şey kontrol altında
Kırgızistan geçici hükümetinin içişleri bakanlığı, başkent Bişkek'teki
durumun sakin olduğunu ve emniyet birimleri tarafından kontrol altına alındığını açıkladı. İçişleri Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Dairesi, dün gece asker, polis ve gönüllü korumalar tarafından yapılan ortak çalışmalar sonucunda Bişkek'in gece yarısından sonra yağmacılardan temizlendiğini duyururken, bu çerçevede yapılan operasyonda birkaç gencin yakalandığını bildirdi.
Şanghay Örgütü olaylardan rahatsız olduğunu açıkladı
Kırgızistan'ın da üyesi olduğu Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ)'nün,
Kırgızistan'da meydana gelen olaylardan tedirgin olduğu bildirildi. Örgütün resmi internet sitesinde yer alan açıklamada, ŞİÖ'nün Kırgızistan'da onlarca kişinin ölümüne neden olan son olaylardan duyduğu tedirginlik ifade edilirken, bu olaylarda ölenlerin yakınlarına başsağlığı dileğinde bulunuldu.
Abdullah Gül, Kazakistan Cumhurbaşkanı ile görüştü
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Kırgızistan'da yaşanan gelişmelerle ilgili
olarak Kazakistan Cumhurbaşkanı ve AGİT Dönem Başkanı Nursultan Nazarbayev ile telefonda görüştü. Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan yazılı açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Gül, bu sabah Kazakistan Cumhurbaşkanı ve AGİT Dönem Başkanı Nazarbayev'i telefonla arayarak, Kırgızistan'da yaşanan gelişmeleri geniş şekilde değerlendirdi.
Gürcü muhalefetinden iktidara Kırgız ayaklanması ile tehdit
Kırgızistan üç gündür devam eden 'karşı devrim', Gürcü muhalifleri de
harekete geçirdi. Gürcistan muhalif liderleri, taraftarlarının gözaltına alınmaya devam edilmesi durumunda, Kırgızistan'da ayaklanan muhalefet gibi kendilerinin de sokağa çıkabileceği tehdidinde bulundu