Professional Documents
Culture Documents
Durus 1. Cilt Çalışma Notları
Durus 1. Cilt Çalışma Notları
ا
ُ ُ اح َلم
ا
DURÛSU’L-LUĞATİ’L-ARABİYYE SERİSİNDEN
Birinci Cilt
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
İçindekiler
SUNUŞ ............................................................................................................................................................................. 5
GİRİŞ ................................................................................................................................................................................ 8
HAREKELER .................................................................................................................................................................. 8
KELİME ÇEŞİTLERİ .................................................................................................................................................... 10
BİRİNCİ DERS الدرس األول- ١ ..................................................................................................................................... 13
َُّم ِسيَّة
الش م- Şemsî Harfler ........................................................................................................................................ 15
ُ ال اق ام ِريَّة- Qamerî Harfler ........................................................................................................................................ 16
İSİM CÜMLESİ - ُ ا مْلُ مملاةُ ا ِإل مِْسيَّة.......................................................................................................................................... 16
www.tekellum.net 1
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
İSMİN 4 ALAMETİ.................................................................................................................................................... 22
BEŞİNCİ DERS الدرس اخلامس- ٥..................................................................................................................................... 23
SIFAT - ٌ ِص افة.............................................................................................................................................................. 37
www.tekellum.net 2
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ZAMİRLER - َّمائُِر
الض ا.................................................................................................................................................... 42
ESMÂ-İ HAMSE (Beş İsim) - اْسااء ا مخلا مم اسة
األ م..................................................................................................................... 44
ON BİRİNCİ DERS الدرس احلادي عشر-١١ ......................................................................................................................... 51
www.tekellum.net 3
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
www.tekellum.net 4
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
SUNUŞ
Ankara, Konya Sokak’ta bir iş hanında Arapça öğrenmeye başladığımda 2000’li yıllara henüz
gelinmemişti. Öğrencilik meşguliyetleri ve maddi imkanların elverdiği ölçüde Arapça’ya dar
çerçevede bir kursla ilk adımımı attım. Yıllar içinde de değişik vesilelerle bilgilerimi geliştirmeye
çalıştım.
2009 yılında Ankara’da liseden bir arkadaş grubuyla bir iftar sofrasında iken arkadaşlarımın
ısrarlı talepleri üzerine 6 arkadaşıma Arapça dersleri vermeye başladım. Bu, kelimenin tam
anlamıyla bir cahil cesaretiydi. Öğrenecek daha çok ama çok şeyim vardı. İş başa düşünce geceli
gündüzlü bir çalışma temposuna girdim. Her hafta anlatacağım dersi bir hafta boyunca
çalışıyordum. Gündüz iş aralarında akşam evde, yolda, yürüyüş esnasında, hep ama hep
gündemim Arapça olmuştu. Dersleri anlattıkça daha iyi öğrendim. Öğrendikçe daha çok keyif
aldım.
Aradan iki sene geçmişti ki kendimi ADAM Vakfı’nın düzenlediği ALİM ADAM programında ders
verirken buldum. Üç yıl süren bu faaliyetler sırasında “bize de Arapça öğret” diyen insanların
sayısının artması üzerine bir Youtube kanalı açayım, kim istiyorsa oradan dinlesin düşüncesiyle
Tekellüm Arapça kanalını açtım.
Sonra bu kanal vesilesiyle her şey çığ gibi büyüdü ve binlerce insana ulaşan bir eğitim hizmetine
dönüştü. Kanalın takipçileri yeni videoların gelmesini öyle büyük bir iştahla bekliyordu ki bu
taleplere kayıtsız kalmak mümkün değildi. Onların sevgi ve destekleri, birçok insanın duası ve
samimi gayretlerimiz neticesinde tevfik-i İlahi ile Durus Serisi’ni nihayet bitirdik. Bugün gelinen
noktada çok farklı dostluklar, güzel ilişkiler kuruldu. Birçok insanın hayatında bir yer edinmek,
onların güzelliklerle dolu hayatlarından motifleri kendi hayatıma taşımış olmak açısından
kendimi bahtiyar sayıyorum. Bu satırların arasına bütün bu etkileşimleri sığdırmak, yad
edilmesi gereken herkesi hakkıyla yad etmek çok zor.
Çalışmaların bir parçası olarak ADAM’da verdiğim dersleri öğrencilerin daha iyi takip
edebilmeleri için bir de ders notları hazırlıyordum. Bir yandan slaytlar, bir yandan ders notları
oldukça zamanımı alıyordu. Bu notların o dönem hazırlanmasında kısmen de olsa ADAM’daki
özlemle andığım, birbirinden değerli öğrencilerimin katkılarını şükranla yad ediyorum.
Derken 2. Cildin 10. Dersine kadar geldim ve devamını yapmaya güç yetiremedim. Slaytlara
ağırlık vererek onların görselliklerini zenginleştirmeye çalıştım. Fakat ders notlarından çok
yararlandıklarını, devamını istediklerini söyleyen çok sayıda takipçim oldu. Onları istemeyerek
de olsa geri çevirmek zorunda kaldım.
www.tekellum.net 5
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Sonra gelinen noktada Sn. Sümeyra Öztürk Hanımefendi’nin gönüllü ve alicenap gayretleriyle
ders notlarının tamamlanması yolunda yeni bir girişim başladı. İnşallah bu proje onun da
gayretleriyle tamamlanacak.
Bu sırada, sizler gibi bu videoları izleyerek Arapça öğrenmeye çalışan ve gıyaben öğrencim olan
bir arkadaşımın kendi tuttuğu notlar ile projemizi zenginleştirme fikri oluştu ve Arapça
Mütercimlik-Tercümanlık bölümü mezunu Sn. Kübra Nur Türkmenoğlu Hanımefendi’nin de
çok değerli katkılarıyla eski ders notlarımız yeni ve zengin bir kimliğe büründü. Huzurlarınızda
tüm bu arkadaşlarıma sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
Bundan sonra da elimizden geldiğince küçük ama anlamlı taşlar koyarak bu güzel binayı
yükseltmeye devam etmek istiyoruz. Şimdilik birinci cildini hazırlayabildiğimiz Durus Çalışma
Notlarını istifadelerinize sunuyor, verimli ve keyifli çalışmalar diliyoruz.
Uğur Gülsün
Nisan 2021
Ankara
www.tekellum.net 6
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
www.tekellum.net 7
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
GİRİŞ
HAREKELER
Kur'an-ı Kerim indirildiği sırada Arap Alfabesi, noktaları ve harekeleri olmayan bir alfabe idi.
Noktaları olmasa da Arapça bilen insanlar noktasız ve harekesiz şekliyle yazılan her şeyi
anlıyorlardı.
Nasıl ki Türkçe'de "Tamam" yerine "Tmm" yazınca anlıyorsak, Araplar da Kur'an'ın indiği
dönemde noktasız ve harekesiz olan yazıları anlayabiliyorlardı. Zaten okuma - yazma bilen
insanlar diğerlerine göre ileri eğitim almış insanlardı. Araplar dışındaki milletlerden de İslama
girişler oldukça ve Arapça resmi bir hüviyet kazandıkça Arapça bilmeyen insanların da
Arapça'yı doğru anlayabilmeleri, en azından okuyabilmeleri için harekeler ve noktalar zaman
içinde oluştu. Şimdi başta Kur’an-ı Kerim olmak üzere Arapça metinleri doğru okumamızı
sağlayan başlıca işaretler olan harekeleri gözden geçirelim:
ِِ ُِ ِا
اك مسارٌة اضَّمٌة افمت احٌة
KESRA DAMME FETHA
"ِ
ُ " şeklinde yer alan harekeyi de "Damme" olarak adlandırıp "u" sesini vererek
okuruz.
ٌِ ِ ِ ِ ِم
اتمنِوين اشَّدٌة ون
ٌ ُس ُك
TENVîN ŞEDDE SÜKÛN (CEZM)
ِ ٌِ ِ
اك مساراَتِن اضَّ امت ِان افمت احات ِان
Kesratân (in) Dammetân (un) Fethatân (an, en)
• Örneğin;
كتب K T B harfleri
ب ُِكت
ا Ku Ti Be
3 hareke getirilerek bu kelime okunur hale gelir. Aşağıdaki tabloda bu üç harfin farklı
harekelerle okunuşlarını görüyorsunuz:
www.tekellum.net 9
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
KELİME ÇEŞİTLERİ
3. ف
ٌ اح مر- HARF اإل (İlâ) - -e doğru
www.tekellum.net 10
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Bir kelime ya isim ya fiil ya da harftir. Bu üç kelimeden bir cümle yapacak olursak:
اذاه اب ِإل مالابمي ِت Eve doğru gitti. (Zehebe ile’l beyti)
Not: إل Burada noktasız olarak yazılan ىharfi aslında eliftir ve kendinden önce
gelen fethayı uzatmaya yarar.
ِ المب يkelimesinin “kesra- ِِ” ile bitmesinin nedeni kendisinden önce harfi cerrlerden
ت
Not: ام
biri olan ‘إل
’ اharfinin gelmesidir. Başına gelen “el” de harf-i ta’riftir. İleriki derslerimizde bu
konuları detaylarıyla anlatacağız.
اِ مس ٌم- İSİM
- İSMİN ÖZELLİKLERİ –
ب ِ ٌطاالِباة
Örneğin; ٌ طاال (Tâlibun) - Öğrenci (Erkek) (Tâlibetun) - Öğrenci (Kız)
2. ُم مفارٌد (Mufred) –Tekil ( ُمثا َّّنMusenna) -İkil ( اُجم ٌعCem') -Çoğul
• Arapça'da Türkçe'den farklı olarak sadece tekil ve çoğul değil, bir de ikiller vardır. Çift
olan varlıklar için ikil (tesniye) yapı kullanılır. Bir ismi ikil yapmak için genel olarak sonuna
ِ (âni)' eki getirilir.
'آن
www.tekellum.net 11
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
اب ِ ِ
Örneğin; ٌ كتا Bir Kitap (Belirtisiz) (Kitâbun) اب
ُ المكتا (Belirtili) Kitap (El’kitâbu)
Nekra; bir isim belirtisiz ise ona 'Nekra' diyoruz. Mesela اب ِ
•
ٌ كتاyani 'Bir Kitap' demektir.
Buradaki kitap, belirtili olmayan herhangi bir kitaptır. Sonunda yer alan 'dammetân' ise
Nekralığın önemli bir sembolüdür, genellikle ismin belirtisiz olduğunu gösterir.
• Arapça'da bir ismin en yalın hali, son harekesinin 'dammetân' olduğu Nekra halidir.
Ancak bu özellik cümle içinde aldığı rollere göre değişkenlik gösterir.
Ma`rife; belirli, tanımlı olan isimleri de 'Ma`rife' olarak isimlendiriyoruz. Mesela اب ِ
•
ُ الكتا
yani belirli olan bir kitap. Nekra olan bir kelime, başına ( الElif Lam) getirilerek Ma`rife
(belirtili) hale getirilebilir. Bu " "الharfine "Harf-i Ta`rîf denir. Bir anlamda “ma’rife
yapmak harfidir”.
• Bazı durumlarda kelime harf-i ta`rif ile başlamasa bile isim tamlamasında ma`rife bir
kelimeye muzâf durumundaysa yine belirlidir.
Örneğin;
www.tekellum.net 12
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Not: Özel isimlerde bir istisna vardır, sonlarında tenvin dahi olsa onlar tanımlıdır. Özellikle de
çoğu erkek isminde 'Dammetân' bulunur. Ancak sonlarına aldıkları tenvîn onları belirtisiz
yapmaz. Bunlar ma`rifedir.
Örneğin;
ت
ٌ اه اذا بامي Bu bir evdir. (hâzâ beytun)
www.tekellum.net 13
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ت
ٌ اه اذا بامي Bu bir evdir. (hâzâ beytun)
ب
ٌ اه اذا اَب Bu bir kapıdır. (hâzâ bâbun)
أ- Mıdır ?
( – أاE) اْل مستِ مف اهام
ِ ف ُ اح مر Soru Hemzesidir.
• Soru hemzesi diğer tüm soru, harf ve isimleri gibi cümlenin başına gelen ve soruya -mıdır?
anlamı veren, cevabı evet/hayır olan sorular için kullanılan bir harftir.
ام من ؟ - Kim ?
ك ام مس ِج ٌد ِ
ت او اذل ا
ٌ اه اذا بامي Bu bir evdir ve şu bir mescittir.
www.tekellum.net 14
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِ
ُ الطَّابمي
ب (Ma`rife) Bir doktor ٌ طابِمي
ب (Nekra) Bir doktor
(et- tabîbu) (tabîbun)
َُّم ِسيَّة
الش م- Şemsî Harfler
ا ملtakısı Şemsî harfle (Eş-şemsiyyetu) başlayan bir ismin önüne geldiğinde ا ملifadesindeki ل
harfi yazıldığı halde okunmaz. Ayrıca ismin ilk harfi ِ şeddeli okunur.
Şemsî Harfler şunlardır;
ت –ث –د –ذ –ر –ز –س –ش –ص –ض –ط –ظ –ل – ن
www.tekellum.net 15
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ا ملtakısı Kamerî harfle (El’qameriyyetu) başlayan bir ismin önüne geldiğinde ا ملifadesindeki
لharfi okunur.
أ–ب–ج–ح–خ–ع–غ–ف–ق–ك–م–و–ه–ي
www.tekellum.net 16
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Mubteda ve Haber isim cümlelerinin öğeleridir. Fiil cümlesinin öğelerini ileride göreceğiz.
Mubteda’nın Özellikleri
Haber’in Özellikleri
يبِ
ر ق
ا د
ُ ِ الممس
ج
ٌ ام Mescid yakındır.
(Haber) (Mubteda)
• Nekra Ma`rife ( الile başlamış)
• Merfu` Merfu`
Not: İsimler kendilerinden önce gelen harf-i cerler olması durumunda kesralanırlar.
Not: Sonu ‘damme’ ِ
ُ ile bitenler ‘merfu`’
‘kesra ِِ ile bitenler ‘mecrûr’
‘fetha’ ِ اile bitenler ‘mansûb’ olarak adlandırılırlar.
ت
ٌ بامي Bir ev (belirsiz)
وح
ٌ ُام مفت Bir açık (Sıfatlarda tenvinli de olsa bir gelmez.)
www.tekellum.net 17
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
اْلا ام ُل
م (Belirli) Bir deve
ور
ٌ ام مك ُس الم اقلا ُم Qalem kırık
(Haber) (Mubteda)
Ma`rife (başına el-ta`rif almış)
اْلاِر
ف م ُ اح مر
Harf-i Cerr
ت
ُ المبا مي Merfu`
www.tekellum.net 18
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِ ِِف المب ي
ت ام Evin içinde / Evde (mecrûr) (fi’l-beyti)
• El beytu merfu` iken önüne ِِفharf-i cerr alınca beytu, beyti haline dönüşüyor. Yani
damme, kesra oluyor. Böylece kelime de mecrûr oluyor.
• Not: Vasıl hemzesi ‘ ’اşeklinde belirtilir. Kelime başında bulunur ve yalnız geldiğinde
okunur. Başka kelimelerden sonra gelirse okunmadan atlanır.
ِ
ُ أايم ان المكتاا
ب؟ Kitap nerede? (Eyne’l kitâbu)
ِ ُهو اعلاى المم مكتا
ب ا ا O sıranın üstündedir (Huve àlel mektebu)
( ( ُه اوhuve) zamirdir. Kitap tekil ve erkek olduğu için kitap yerine ‘huve’ geldi. İstersek ‘huve’
yerine el-kitab da diyebiliriz.)
ِ المممن اف
MUNFASIL ZAMİRLER - صلاة رِالضمائ
ُ ُ َّ ا
ِ َّمْي المممن اف
صل ِ
ُ ُ الض
MUNFASIL ZAMİRLER
أ اان أانم ا
ت ِ أانم
ت ِه اي ُه او
Ben Sen (Eril) Sen (Dişil) O (Dişil) O (Eril)
(Ene) (Ente) (Enti) (Hiye) (Huve)
1. Munfasıl Zamirler ile cümleye başlanabilir ancak Muttasıl Zamirler ile cümleye
başlanmaz!
2. Munfasıl Zamirler mubtedadır.
3. Munfasıl Zamirler ma`rife’dir.
4. ُه اوve ِه ايzamirleri şuursuz varlıklar için de kullanılır.
شةُ؟ أايم ان اعائِ ا Ayşe nerede? (Eyne Àişetu?(
1. Lafzen ve manen dişi : Bu isimler hem lafzen (sonundaki yuvarlak te ) ةile hem de
manen dişidirler.
ِ فا
ُاط امة - Fâtimetu Fatimetun, Fatimeti
2. Manen dişi: Dişiler için kullanılan isimlerdir ancak lafzen dişilik alameti yoktur. Yani
sonlarında ةbulunmaz.
www.tekellum.net 20
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ُ – اْحمازةHamzatu
! Bu kurallar sadece insan isimleri için geçerlidir.
ٌاجة
( اد اج اdecâcetun) – tavuk ; hem lafzen hem de manen dişil olmasına rağmen, özel
isim olmadığı için gayr-ı munsarıf sayılmaz.
• ة- (Tâ Marbûta) ‘nın başka görevleri de vardır ancak en önemli görevi muzekker (eril)
ve muennes (dişil) kelimeleri ayırt etmektir. Özellikle de sıfatlarda çokça kullanılır.
أُ مكتُ م
ب ب
ُ ُيا مكت ب
اكتا ا
Yaz! O yazıyor O yazdı
(Uktub) (Yektubu) (Ketebe)
ب إِ ال الم ُم ِدي ِراذ اه ا Müdüre gitti. (Burada gizli özne olarak ُهوvardır.)
ا
(Zehebe ile’l mudîri)
(Kendisinden önce harf-i cerr geldiği için kesralandı.)
www.tekellum.net 21
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ا مْلاِر وف
ٌ ُح ُر ال ٌ تامن ِو
ين
Harf-i Cerr Harf-i Tarif Tenvîn
(Âminetu ةdişil özel isim olduğu için gayr-ı munsarıf kelimedir. Bu yüzden dammetân ‘ِ
ٌ ’ olamaz.)
ِه اي ِِف الم امطمبا ِخ O mutfakta (Hiye fi’l matbahi)
www.tekellum.net 22
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
أا اَي ِسٌر ِِف المغُمرفاِة؟ Yâsir odada mıdır? (E Yâsirun fi’l ğurfeti)
.أ اان ِم من الميا ااَب ِن Ben Japonum. (Ene min’el Yâbâni)
ب اعلِ ٌّي إِ ال الم ُم ِدي ِر؟ أا اذ اه ا Ali müdüre mi gitti? (E zehebe àliyyun ile’l mudîri)
صل؟ِ ام من اخار اج ِم من الم اف Sınıftan kim çıktı? (Men harace min’el fasli)
اف إِايمِه
ٌ ضُم ا اف
ٌ ضُم ا
Muzâfun İleyh Muzâf
Tamlayan Tamlanan
امِإل ا
ُضافاة (Al- idâfah) izafet tamlaması iki isim arasında kurulan ilişkidir. İzafet tamlaması
bir tamlayan isim ve bir tamlanan isimden oluşur. Zincirleme izafet tamlamalarında ikiden
fazla isimde tamlamaya dahil olabilir.
www.tekellum.net 23
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ب ِ
ٌ كتاا
Nekra/ Belirsiz
www.tekellum.net 24
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
• ت الم ُم اد ِر ِس
ُ بامي (Beytu-l müderrisi) (Hocanın evi)
ِ)
Muzâfun ileyh harf-i ta`rifli ( )الve kesralı (ِ
• ت ُُما َّمد
ُ بامي (Beytu Muhammedin)(Muhammed’in evi)
ب ُُما َّمد ِ
ُخ مذ كتاا ا Muhammed’in kitabını al.
اب ام من اه اذا؟ ِ
ُ كتا Bu kimin kitabıdır?
Not: Burada ن ام مmuzâfun ileyh yerine geçtiği halde kesralı değildir. Çünkü mebnîdir. Mebnî
kelimelerde hareke değişikliği olmaz.
Bu sorunun cevabı ن
ام مifadesinin yerini dolduracaktır.
اب ُُما َّمد ِ
ُ اه اذا كتا Bu Muhammed’in kitabıdır. (Hâzâ kitâbu Muhammedin)
Not: ام من burada her ne kadar sükûnla da bitse muzâfun ileyh yerine geçtiğinden mecrûr
sayılır. Buna sükûn üstüne mecrûr denir.
Yani ن
ام مburada mebniyyun `lâ sükûndur.
www.tekellum.net 25
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِ المم اك
MEKAN ZARFLARI – ان
وف ا
ُ ظاُر
ت
امَت ا- Mekan Zarfı
ت
( امَت اTahte) Mekan zarfıdır. Harf-i cerrler gibi kendinden sonra gelen kelimeyi mecrur
yapar.
ت ام مكتاب
امَت ا Bir sıranın altında (Tahte mektebin)
(Harf-i tarif yok. Tenvin (ِ) var. Nekra olduğu için de bir sıra diyoruz.)
ِ ت الم ِكتاا
ب امَت ا Kitabın altında (Tahte’l mektebi)
ٌ ِطاب
يب (Tabîbun) ب ِ
ُ اَي طابي Ya Tabîb!
Not: Munâdâ her zaman ma`rifedir. Hitap edilen kişi veya şey belirlidir.
www.tekellum.net 26
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Aynı zamanda burada ism ve ibn kelimeleri isim tamlamasında Muzâf’tırlar. Muderris, imâm,
oğlan ve kız ise Muzâfun ileyh’tir. O yüzden kesra’ِِ ’ oldular.
(Hemzetul vasl)
ِ المم اك
MEKAN ZARFLARI – ان
وف ا
ُ ظاُر
اك
ُهنا ا- Orada ve ُهناا- Burada
اك
ُهنا ا (Hunâke)
ُهناا (Hunâ)
www.tekellum.net 27
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Kitaptan Örnekler
• اَي ِسٌر Yâsirun’un başına اَيgelince dammetân ‘ٌِ ’ dammeye ‘ُِ ’ ye dönüşür.
gibi başına harf-i ta`rif ( )الalmaz ancak sonu kesratân ‘ِ’ ile biterdi.
3. ِ ول
هللا ُ ُُما َّم ٌد ار ُس Muhammed Allâh’ın Rasulüdür.
(Muhammedun Rasûlu’llâhi)
ِ ِ ُ ب اغ ِِن وخ ِ
4.
ٌال احامد فاقْي اع ُّم الطَّال ِ ٌّ ا ا
Öğrencinin amcası zengindir ve Hamid’in dayısı fakirdir.
( Àmmu’t tâlibu ğaniyyun ve hâlu hâmidin faqîrun)
www.tekellum.net 28
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ٌاجةر
َّ د ِ ه ِذ ِه سيَّارةٌ وه ِذ
ه
ا ا ا ا ا اا Bu bir arabadır ve bu bir bisiklettir.
(Hâzihi seyyâratun ve hâzihi derrâcetun)
Not: İnsan vücudunda bulunan çift organlar da dişil kabul edilir ve ( اه ِذ ِهhâzihi) ile işaret
edilir.
ِِ ِِ
ٌاهذه أُذُ ٌن اواهذه اع م
ي Bu bir kulaktır ve bu bir gözdür.
(Hâzihi uzunun ve hâzihi àynun)
www.tekellum.net 29
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Not: Lafzen olmasa da manen dişi olan, yani sonunda ‘ ’ةbulunmasa da anlamı dişi olan
ِ ( هhâzihi) ile işaret edilir.
kelimeler de ذ ِه ا
ت ا ِإل ام ِام ِِ ِ ِِ
ُ ت الم ُم اهمند ِس اواهذه بِمن
ُ ُخ
اهذه أ م Bu mühendisin kız kardeşidir ve bu imamın kızıdır.
(Hâzihi uhtu’l muhendisi ve hâzihi bintu’l imâmi)
• Muhammed özel isim olduğu için hiçbir zaman harf-i tarifli ’ ’الolamaz. Bu yüzden de
sonu kesratan’َ’ ile bitti.
ِ ا محلم ُد
لل ام Elhamdulillâhi
ِ
ُ( اللAllâhu) kelimesinin başına ( لli) harf-i cerri getirildiğinde yeni bir لeklenmesi yerine
baştaki elif( )اdüşürülür.
ت لِ ُم اح َّمد
ُ اه اذا المبا مي Bu ev Muhammed’indir. (Hâza’l beytu li-Muhammedin)
(Bedel)
www.tekellum.net 30
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ت ُُما َّمد
ُ اه اذا بامي Bu Muhammed’in evidir. (Hâzâ beytu Muhammedin)
Kitaptan Örnekler
• İleride göreceğiz ama yeri gelmişken söyleyelim. Mubteda ve Haber her zaman
birbirleriyle uyumludur. Mubteda eril ise Haber de eril olmalı, Mubteda tekil ise Haber de
tekil olmalı.
Cümlenin ikinci kısmında Mubteda dişil olduğu için (Yâsir’in kızı) Haber ف ِ
ٌ ( واقEril) yerine ا
ٌ( اواقِ افةDişil) olmuştur.
ٌ ِه اي طابِيباة،اْل ٌ ِ ُه او طاب،اْل
يب
Hayır, O(dişil) doktordur. Hayır, O(eril) doktordur.
(Lâ, hiye tabîbetun) (Lâ, huve tabîbun)
www.tekellum.net 31
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
•
ٌ ِ طابkelimesinin sonuna ةgetirilerek dişil yapılmıştır.
يب
• ( أايمضاEydan) ‘de, ayrıca, hem de..’ vurgusu yapar.
اه ِذ ِه اج ِد ا.اجةُ اح ِامد
ٌيدة ِِ
اهذه اد َّر ا،اْل
(Haber) (Mubteda)
4. ُجيلاةٌ ِجدًّا
ِ ِهي ا.ه ِذ ِه ساعةُ علي
ا ا ا ا ا Bu saat Ali’nin. O gerçekten güzel.
(Hâzihâ sâàtu Àliyyin. Hiye cemîletun cidden)
www.tekellum.net 32
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
• الم ِق مد ِرSonu kesra ‘َ’ ile bitti çünkü kendinden önce harf-i cerr geldi.
Arapça’da uzak, tekil ve dişil bir ismi işaret etmek istersek ( تِمل اTilke) kullanırız.
ك
ِِ
ٌضة اهذه طابِيباةٌ او تِمل ا
ك َمُاِر ا Bu(dişil) bir doktordur ve şu(dişil) bir hemşiredir.
(Hâzihî tabîbetun ve tilke mumerridatun)
TEKİL
Yakın Uzak
اه اذا- Bu ك ِ
اذل ا - Şu
Erkek (Hâzâ) (Zâlike)
اه ِذ ِه- Bu تِمل ا
ك - Şu
Dişi (Hâzihî) (Tilke)
Kitaptan Örnekler
ِِ
1. ٌص اْية اهذه طا ِويلاةٌ او تِمل ا
ِ ك قا Bu(dişil) uzundur ve şu(dişil) kısadır.
(Hâzihî tavîletun ve tilke qasîratun)
2. اعةُ اعبَّاس تِمل ا
ك؟ أا اس ا Şu Abbas’ın saati midir?
(muzâfun (muzâf) (E sâàtu Àbbâsin tilke?)
ileyh)
www.tekellum.net 33
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Aslında ilk kelimede de manayı veriyor ancak ikinci cümlede ‘adam’ kelimesini ekleyerek
vurgulama yapıyoruz. Bu kullanımda جل
ُ الر
َّ bedeldir. ُ
• İsm-i işaretlerden sonra harf-i tarif ile gelen kelimeler bedeldir.
• Bedelin birçok çeşidi vardır. İleride göreceğiz.
• الر ُج ُل
َّ اه اذا Haber olmadığı için bu bir cümle değildir.
Bu adam ifadesine bir haber gelirse cümle tamlanır.
Ancak اه اذا ار ُج ٌلifadesi bir cümledir. Hem mubteda hem de haberi vardır.
• Amerika’dan önce ( منmin) gelmesine rağmen sonunda bir elif ve eliften önce fetha’َ’
olduğu için Amerika ismu’l maksûrdur.
ِ
احام ٌد اذ اه ا
ب اإل الم ُم مستا مش افى Hâmid hastaneye gitti.
(Hâmidun zehebe ile’l musteşfâ)
www.tekellum.net 34
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
• Musteşfâ(hastane) ismu’l maksûrdur. Çünkü sonunda elif gibi davranan bir ىgelmiştir
ve hemen öncesinde de fetha vardır. Kendinden önce اإل harf-i cerri gelmesine rağmen
ismu’l maksûr hareke değiştirmemiştir (kesralanmamıştır’َ’). Fethalı olmaya devam
etmiştir.
Kitaptan Örnekler
ِ َّ لِمن ه ِذ ِه
3. السيَّ اارةُ اول ام من تِمل ا
ك؟ ام ا Bu araba kimindir ve şu kimindir?
(Bedel) (Limen hâzihi’s-seyyâratu ve limen tilke)
Burada ise hala muzaf durumunda ancak başına aitlik harf-i cerri’ ’ ِلgeldiği için
kesralanıyor’َ’.
يسراِاعةُ ِم من ُسو
و ا الس
َّ ك
ا ل
مِت
7.
ا Şu saat İsviçre’dendir.
(Tilke’s-sâàtu min Svîsrâ)
9. ِ ول
هللا ِ رس
ُا أايم ان ام مس ِج ُد Allâh’ın Rasâlü’nün mescidi nerede?
(Eyne mescidu Rasûli’llâh)
(muzafun ileyh) – (muzaf)
•
Bu cümlede zincirleme isim tamlaması vardır.
Rasûl bu zincirleme isim tamlamasında hem muzâf hem de muzâfun ileyh olarak yer alır.
Rasûl ikinci öbeğin muzâfu olduğu için ve muzâflar harfi tarif ‘ ’الolmadıkları için Rasûlde
www.tekellum.net 36
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِ كِتااب
ٌصغْي
ٌ ا Küçük bir kitap (Kitâbun sağîrun)
1) Cinsiyet: Eril olan bir ismin sıfatı eril, dişil olan bir ismin sıfatı dişil olur.
يل ِ ِت ا
ٌ بِمن
ٌ اولا ٌد اُج ٌُجيلاة
Güzel bir oğlan (Veledun cemîlun) Güzel bir kız (Bintun cemîletun)
س اس مه ٌل
ٌ اد مر ٌلُغاةٌ اس مهلاة
Kolay bir ders (Dersun sehlun) Kolay bir dil (Luğatun sehletun)
2) Nekra ve Ma`rifelik: Nekra ismin sıfatı nekra, ma`rife ismin sıfatı ma`rife olmalıdır.
س اج ِدي ٌد ِ
ٌ ب اَل ٌل ُم اد ِر Bilal yeni bir hocadır.
(Bilâlun muderrisun cedîdun)
3) İ`râb (Son harekenin durumu): Cümlede nitelendirilen isim hangi i’râba uğradıysa, sıfatı da
aynı i’râba uğrar.
ِ ذالِك ب ي
ٌت قادي
ٌ ا ام Şu eski bir evdir. (Zâlike beytun qadîmun)
أ اان ِِف باميت قا ِدي Ben eski bir evdeyim. (Ene fî beytin qadîmin)
www.tekellum.net 37
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
• ( ِِفfii) harf-i cerri kendinden sonraki kelimeyi cerr eder. Yani kesralar’ِِ ’.
Eğer kendinden sonra gelen kelimenin başında’ ’الharf-i tarif varsa kesralanır’ِِ ’, harf-i
tarif yoksa kesratân’ِ’ olur.
ت بامي تا قا ِدْيا
ُ ارأايم Eski bir ev gördüm. (Raeytu beyten qadîmen)
4) Sayı bakımından da tekil ismin sıfatı tekil, ikil ismin sıfatı ikil, çoğul ismin sıfatı çoğul
olacaktır. İleride daha detaylı göreceğiz.
‘ فا مع اَل ُنFa`lânu’ veznindeki kelimeleri de gayrı munsarıf kabul ederiz. Bunlar da tenvin
‘ِ,ِ,ٌِ ’ ve kesra’ِِ ’ olmazlar.
İleride gayrı munsarıf olan başka vezinler de göreceğiz.
www.tekellum.net 38
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ول
ُص ِ
İSM-İ MEVSÛL - ُ اْل مس ُم الم ام مو
İsm-i mevsûller Arapça’da iki ayrı cümleyi birleştirerek tek cümle haline getirmeye imkan
verir. İlerleyen derslerde şahıs ve sayıya göre ismi mevsuller olduğunu göreceğiz. Bu derste
‘ الَّ ِذيEl-lezî’ ismil mevsulünü göreceğiz.
ِ ِِ ِ ِ
ٌا َّلر ُج ُل الَّذي اخار اج م ان الم ام مسجد ماْل ان اَتجٌر اش ِهْي
Mescidden şimdi çıkan adam ünlü bir tüccardır.
(E’r-raculu’l-lezî harace min’el mescidi’l âne tâcirun şehîrun)
• Harf-i cerr olan ِلbaşında, ا ملbir ismin başına gelirse harf-i tarifteki ()ال
elif ( )اdüşer.
س ِ
ُ – الم ُم ادرÖğretmen (El-muderrisu) لِمل ُم اد ِر ِس
• ِلharfi cerr olduğu için kelimeyi kesralı’َ’ bitiriyor.
www.tekellum.net 39
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِ المم اك
MEKAN ZARFLARI – ان
وف ا
ُ ظاُر
ِعمن اد- inde , yanında...
Zarf-ı mekan olan ( ِعمن ادìnde) yanında, katında, birlikte anlamındadır. Zarf-ı mekanlarda
harf-i cerrler gibi kendinden sonra gelen kelimeleri cerr ederler yani kesralarlar ’َ’.
Kitaptan Örnekler
1. س اج ِدي ٌد ِ
ٌ احام ٌد ُم اد ِر Hamid yeni bir öğretmendir.
(Hâmidun muderrisun cedîdun)
www.tekellum.net 40
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
4. ِ المم مكتا
ب؟ ا اعلاى يل الَّذي ِم
ُ اْلام الم اقلا ُم اه اذا لِ ام من
(harfi cerr) )sıfat) (bedel)
ِ اْل ِد
يد الم ُم ادي ِر ابم ُن ِ َّ
5.
ما ُالصغْي الم اولا ُد
(sıfat) (muzafun (muzaf/ (sıfat) (mubteda)
ileyh) haber)
www.tekellum.net 41
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Tekil أانم ا
ت ك
ا ُه ُه او Tekil
(Ente) (Huve)
ُُمااطاب İkil أانمتُ اما ُك اما ُه اما َُهاا İkil اغائِب
Muhâtab (Entumâ) (Humâ) Ğâib
Çoğul أانمتُ مم ُك مم ُه مم ُه مم Çoğul
(Entum) (Hum)
Tekil ِ أانم
ت ِ
ك اها ِه اي Tekil
(Enti) (Hiye)
ُُمااطاباة İkil أانمتُ اما ُك اما ُه اما َُهاا İkil اغائِباة
Muhâtabe (Entumâ) (Humâ) Ğâibe
Çoğul َّ ُ أانم
ت ُك َّن ُه َّن ُه َّن Çoğul
(Entunne) (Hunne)
www.tekellum.net 42
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
• Zamirin cümle içinde yalın haliyle kullanılmasına ‘Munfasıl Zamirler’ diyoruz. Zamirlerin
cümle içinde başka kelimelerle etkileşime geçip şekil değiştiren haline ‘Muttasıl
Zamirler’ diyoruz.
• Ben – Munfasıl (Yalın), Bana, beni, benden – Muttasıl (Bitişik)
• Munfasıl zamirler cümlede ayrık olarak yazılırken, Muttasıl zamirler yanlarına geldikleri
kelimeye bitişik yazılırlar.
• Zamirlerin merfu` halleri munfasıl olarak, mecrûr ve mansûb halleri de muttasıl olarak
gelir. Bir diğer deyişle cümlede zamirin kullanıldığı yer, merfu` bir yerse, orada ‘munfasıl
zamir’ kullanılır, mecrûr ya da mansûb bir yerse de ‘muttasıl zamir’ kullanılır.
Örneğin; İsim cümlelerinde mubteda, merfu` olur. Demek ki mubteda olarak bir zamir
kullanılacaksa o zamir ‘munfasıl’ olacaktır.
ِ
ٌ ِاَيسٌر طاب
يب ٌ ُِه او طاب
يب
Yasir bir doktordur. O bir doktordur.
(Yâsirun tabîbun) (Huve tabîb)
Cümlede اَي ِسٌر kelimesi mubtedadır. Mubteda olduğu için de merfu`’َ َ’ olur. Zaten bu
durum harekelerinden de anlaşılmaktadır.
Öyleyse اَي ِسرismi yerine kullanılacak zamir, merfu olacaktır. Bu da o zamirin munfasıl zamir
ٌ
olacağını gösterir. Yani burada ‘ه..’ değil, ‘ ’ه او
ُ zamiri kullanılacaktır.
Örneğin; İzafet tamlamalarında (isim tamlaması) muzâf ve muzâfun ileyh vardır. Muzâfun
ileyh daima mecrûrdur. Dolayısıyla muzâfun ileyh yerine bir zamir konacaksa, bu zamir
‘muttasıl zamir’ olacaktır.
اب اح ِامد ِ
ُ اه اذا كتا
ِ
ُاه اذا كتاابُه
Bu Hamid’in kitabıdır. Bu onun(eril) kitabıdır.
(Hâzâ kitâbu Hâmidin) (Hâzâ kitâbuhû)
www.tekellum.net 43
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
اب
ٌأ
Baba
(Ebun)
Örneğin;
ِ كِتاا
ب با مكر ب با مكر ِ ِ ِ
كتاا ا ب با مكر
ُ كتاا اب
ٌ كتا
(Kitâbî Bekrin) (Kitâbâ Bekrin) (Kitâbû Bekrin) (Kitâbun)
Kitap kelimesi muzâf olduğunda harekelenerek pozisyonlanıyor ancak baba kelimesi harf
olarak i`râblanıyor.
www.tekellum.net 44
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِعمن اد kelimesinin ‘yanında’ anlamında kullanılan bir zarf-ı mekan olduğunu daha önce
söylemiştik. Aynı zamanda bu kelime sahiplik anlamı da taşır.
ِأ
اعمن اد اك اسي اارةٌ؟ Yanında bir araba var mı? (E ìndeke seyyâratun)
cümlesini ‘senin bir araban var mı?’ diye anlamalıyız. Ancak bu kalıbın kullanılabilmesi için ait
olunacak şeyin alınıp satılabiliyor olması gerekir.
Mesela; ‘kardeşin var mı?’ diye sormak için اخ؟ ِ أdiyemeyiz. Kardeş alınıp satılamaz.
ٌ اعمن اد اك أ
Bunun yerine daha önce sahiplik ifade ettiğini bildiğimiz ‘’ل ِ harf-i cerri kullanırız.
‘اخ؟
ٌكأ ’أا لا اdemeliyiz. اك Muttasıl zamir – sen
اك+ ك = ِل
لا ا
sen + in = senin
Kitaptan Örnekler
ك؟
ام اع ا اوام من اه اذا الم اف اَت الَّذي:اح ِام ٌد Peki senin yanındaki bu genç kim?
(ve men hâza’l feta’l-lezî màke)
= ام اعberaber ك
= ام اع اseninle beraber
ُه او ازِمميلِي:ُُما َّم ٌد O(eril) benim iş arkadaşım. (Huve zemîlî)
www.tekellum.net 45
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
أا ُه او أايمضا ِم من إِ مسطامن بُول ؟:اح ِام ٌد O da İstanbul’dan mı?(E huve eydan min Istanbûl)
Tekil, eril, gayb olan ُهوmunfasıl zamirinin muttasıl zamiri olan ‘ ’هkullanılmıştır.
ا
لُّتكِيَّة
لُغاِت ا ُّم:ُُما َّم ٌد Dilim Türkçe’dir. (Luğatî et-turkiyye)
أا ِه اي لُغاةٌ اس مهلاةٌ ؟:اح ِام ٌد O kolay bir dil midir? (E hiye luğatun sehletun)
Bir önceki cümlede Türkçe dişil olduğu için, bu da onun zamiri olduğu için dişil geldi.
ت
ُ اذ اهمب، نا اع مم:ُُما َّم ٌد Evet, gittim. (Neàm, zehebtu)
ت
= اذ اهمب اGittin (zehebte) ت
ُ = اذ اهمبGittim (zehebtu)
www.tekellum.net 46
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
. او ُه او امعِي ُهناا ِِف الم ام ِدينا ِة، ُُس اامة ِ ِ ِِل أ، ن عم:ُم َّمد
ا مْسُهُ أ ا، اخ اواح ٌد
ٌ ُا ٌ ا ا م
Evet, benim bir tane erkek kardeşim var. Onun ismi Üsame ve o benimle burada Medine’dedir.
(Neàm, lî ehun vâhidun, ismuhû Usâmetu ve huve meì hunâ fi’l Medîneti)
www.tekellum.net 47
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
2. ك؟
أ ُُّم ا أايم ان Annen nerede? (Eyne ummuke)
3. ت؟ ٌ ُخ
كأمأا لا ا Kız kardeşin var mı? (E leke uhtun)
ِ ِِل أُخت و،ناعم
ٌاح ادة م ٌ ا ام Evet, bir tane kız kardeşim var.(Neàm, lî uhtun vâhidetun)
( ‘Sıfat’ , betimlediği isim kız kardeş(dişil) olduğu için bu sıfat da dişil oldu.)
4. أا ِعمن اد اك اسيَّ اارةٌ ؟ Senin araban var mı? (E ìndeke seyyâratu)
ٌ اما ِعمندي اسيَّ اارة،اْل Hayır, benim arabam yok (Lâ, mâ ìndî seyyâratu)
(yok anlamında)
ِ kelimesini kullanıyorduk.
! Alınıp satılabilen şeyler için aitlikte ‘’عمن اد
ِ
ٌ أِاب ُم اهمند،اْل
س Hayır, babam mühendistir. (Lâ ebî muhendisun)
6.
ُأايم ان أابُوه Onun babası nerede? (Eyne ebûhu) (Muhammed’in babası)
7. .ب
ُ ازيمنا اِ مْسُ اها. ٌت طاالِباة ِِ
ُ اهذه المبِمن Bu kız bir öğrencidir. Onun ismi Zeynep’tir.
(haber) (bedel) (mubteda) (Hâza’l bintu tâlibetun. İsmuhâ Zeyneb)
www.tekellum.net 48
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
9. ت
ٌ بامي Bir ev (Beytun) ت
ُ المبا مي (Belirli) bir ev (el-beytu)
ُبامي تُه Onun evi (Beytuhû/ eril) بامي تُ اها Onun evi (beytuhâ/ dişil)
11 . ِِل ك
لا ا ُلاه اَلاا
Benim Senin(eril) Onun(eril) Onun(dişil)
ِ ِِل أُخت و
ٌاح ادة م ٌ ا Benim bir tane kız kardeşim var. (Lî uhtun vâhidetun)
. ٌصغِْي ِ
ُخ ِت ) اَلاا ط مف ٌل ا
)أم Onun (dişil) küçük bir oğlu var (kız kardeşimin)
(Lehâ tiflun sağîrun)
ِ
.ت
ٌ ُخ ٌ ) ازِميلي ) لاهُ أ
اخ او أ م Onun (eril) bir erkek kardeşi ve bir kız kardeşi var.
(iş arkadaşımın) (Lehû ehun ve uhtun)
www.tekellum.net 49
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
• Hâlid’in sonu kesratan ‘َ’ ile bitti. Çünkü ام اع zarf-ı mekanından sonra geliyor. Zarf-ı
mekanlar harfi cerr gibi kendinden sonra gelen kelimeyi cerrederler.(mecrûr yaparlar.)
ام من اخار اج ام اعهُ ؟ Onunla beraber kim çıktı? (Men harace meàhû)
اخار اج ام اعهُ اع ِمي Amcam onunla birlikte çıktı. (Harace meàhû àmmî)
16. ت
ٌ بامي ك
بامي تُ ا ُبامي تُه بامي تُ اها بامي ِت
(Beytun) (Beytuke) (Beytuhû) (Beytuhâ) (Beytî)
Ev Senin evin(eril) Onun evi(eril) Onun evi(dişil) Benim evim
اب
ٌأ أابُو اك ُأابُوه أابُواها أِاب
(Ebî) (Ebûke) (Ebûhu) (Ebûhâ) (Ebî)
Baba Senin baban(eril) Onun babası(eril) Onun babası(dişil) Benim babam
اخ
ٌأ اخو اك ِأ
ُأ ُاخوه
ُأ اخواها
ُأ اخي
(Ehî) (Ehûke) (Ehûhu) (Ehûhâ) (Ehî)
Erkek kardeş Erkek kardeşin Erkek kardeşi Erkek kardeşi Erkek kardeşim
(eril) (eril) (dişil)
www.tekellum.net 50
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
İlk cümlede zarf-ı mekan olan ام اعdan sonra اهاgeldiği için ilk cümlede zevce cerrlenmedi.
Ancak ikinci cümlede zarf-ı mekandan sonra geldiği için cerrlendi.
‘Ben’ zamirinin muttasıl hali olan يgetirilecek. ‘Benim evim’ olacak. (Haber)
أ اام اام الم ام مس ِج ِد بامي ِت Benim evim mescidin önündedir. (Beytî emâme’l mescidi)
(mubteda)
أ اام اامzarf-ı mekanı kendinden sonra gelen ismi cerr edeceği için
mescid kelimesi kesralanmış’ً’. (Haber)
ِب ي ِت ا
ُجيل
• ام Benim evim güzeldir. (Beytî cemîlun)
(mubteda)
ٌصغِ اْية ِ ِِ
•
فيه احدي اقةٌ ا Onun içinde küçük bir bahçe vardır.
(Fîhi hadîqatun sağîratun)
‘Ev’ eril olduğu için ‘onun içinde’ derken kullanılacak olan muttasıl zamir, eril, tekil, gayb
muttasıl zamiri olacaktır. Yani ُهوzamirinin muttasılının ‘ه..’ olduğunu görüyoruz.
ا
www.tekellum.net 51
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ت = فِي ِه
ِ ِِف المب ي
ام ‘ ِ’ِفharf-i cerr olduğu için kendinden sonraki kelimeyi cerr eder.’ً’
ٌصغِ اْية ِ
احدي اقةٌ ا - Küçük bir bahçe (Hadîqetun sağîratun)
(sıfat) (tamlanan isim)
Sıfatlar, tamladıkları ismin 4 özelliği ile örtüşmek zorundadır. Cinsiyet (eril, dişil), Miktar
(tekil, ikil, çoğul), Hareke (damme ً , fetha ً, kesra ً ) ve Belirlilik (ma`rife, nekra).
ِ ’)حdişil, tekil, nekra ve dammetanlı’ً’ olduğu için ‘küçük (ٌ ’)صغِْيةsıfatı da
Burada ‘bahçe (ٌدي اقة ا ا ا
sonuna ( ةyuvarlak t) getirilerek dişil yapılıyor.
ٌصغِ اْية
ا ٌاح ِدي اقة فِ ِيه
(mubtedayı tanımlayan sıfat) (mubteda) (haber)
Bu cümle bize evin içinde küçük bir bahçe olduğunu söylüyor. O yüzden bu cümlenin
mubtedası ‘bahçe’ dir. Normalde mubteda cümlenin başında olurdu ve haber sona gelirdi.
Ancak mubtedanın ‘nekra’ olduğu durumlarda (yani dammetânlı’ً’ ) haber başa gelir.
ُا ملعغُمرفاة yalın halinde dişil bir kelime olduğu içi onu işaret eden işaret ismi de dişil olan اه ِذ ِه
oluyor.
‘benim odam’ diyebilmek için de sonuna ‘ben’ zamirinin muttasıl hali olan ي getiriliyor.
www.tekellum.net 52
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِِف المغُمرفاِة = فِي اها ‘Büyük pencere’ derken de sıfat tamlaması oluyor ve isim dişil olduğu için
‘kebîr’ dişil yapılıyor ve ‘kebîratun’ oluyor.
ي muttasıl zamiri, getirildiği kelimenin sonundaki son harekeyi yutup onu ‘ii’ sesiyle okutur.
ِ
•
انف اذةُ غُمرفاِت ام مفتُ ا
ٌوحة Odamın penceresi açıktır.
(haber) (muzafun (mubteda/ (Nâfizetu ğurfetî meftûhatun)
ileyh) muzaf)
Odamın penceresi derken burada bir isim tamlaması vardır. İsim tamlamalarında muzâf harfi
tarif( )الolmayacağı ve dammetân’ً’ , dammeye’ً’ dönüştüğü için muzâf ُانفِ اذة
Muzâfun ileyh de normalde ya harfi tarif ( )الve kesra’ً’ alır ya da harfi tarifsiz ve kesratanlı’ً’
olur. Ancak burada muzâf ‘benim odam’ muttasıl zamiri يiçerdiği için hem kesratân’ً’ hem
www.tekellum.net 53
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِأ
اخي – Benim erkek kardeşim anlamına geliyor. Ancak burada muzafun ileyh olarak yer
aldığından ve ي onu zaten kesralı’ً’ okuttuğundan, yeniden bir kesra’ً’ gelmeden ‘erkek
kardeşimin’ demek oluyor.
Yine burada da يharfi ‘kız kardeşim’ kelimesini zaten ‘î’ olarak okuttuğundan muzâfun ileyh
olduğunu belirten başka bir kesra’ً’ gelmiyor.”
• ٌصغِ اْية
ا ُخ ِت
أم ُاو غُمرفاة ٌاكبِ اْية ِأ
اخي ُغُمرفاة
(haber) (muzâfun (muzâf/ (haber) (muzâfun (muzâf/
ileyh) mubteda) ileyh) mubteda)
www.tekellum.net 54
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Erkek kardeşimin odası benim odamın önündedir ve kız kardeşimin odası mutfağın
önündedir.
(Ğurfetu ehî emâme ğurfetî ve ğurfetu uhtî emâme’l matbahi)
‘ الم امطمبا ِخden önce zarf-ı mekan ‘ ’أ اام اامgeldiği için cerr edildi. (kesra’ً’)
ُخ ِت = غُمرفاةُ أ مkız kardeşimin odası
ِ ا.احد
• ُُس اامة
ا أ ه
ُ ْس
ُ م ٌ ِ اخ او
ٌ ِِل أ Benim bir erkek kardeşim var. Onun adı Usame
(sıfat) (Lî ehun vâhidun. İsmuhû Usâmetu)
ِ ِ
• اد
ُ ا مْسُ اها ُس اع.ٌت اواح ادة او ِِل أ م
ٌ ُخ Benim bir kız kardeşim var. Onun ismi Suad’dır.
(sıfat) (Lî uhtun vâhidetun. İsmuhâ Suâdu)
(Betimlediği isim ‘kız kardeş’ dişil olduğu için sıfat da dişil yapıldı.)
اِ مْسُ اها Onun ismi, kız kardeşin yerine geldiği için ‘onun’ kelimesi ِهيmunfasıl zamirinin
ا
muttasılı olan ‘’ها
اkullanılır.
Bir önceki cümlede ve bu cümlede kız kardeş ve erkek kardeş mubteda olmasına
rağmen Nekra olduğu için (dammetan’ً’), haber olan ِِلbaşa geliyor.
www.tekellum.net 55
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
تِمل ا
ك kelimesinden önce harf-i cerr geldiği için kelime cerr(mecrûr’ً’) edildi. Ancak تِمل ا
ك ve
diğer tüm ism-i işaretler gibi mebni olduğu için sonu kesralanmıyor ama mecrur oluyor.
ك المغُمرفاِة
تِمل ا kelimesinden sonra geldiği için bedel oluyor. Çünkü ism-i işaretlerden sonra gelen
harfi tarifli ( )الtüm isimler bedeldir. Bedel ve bedel olarak geldiği ism-i işaret aynı özellikte
الم اكبِ اْيِة Betimlediği isim dişi olduğu için ‘büyük’ de dişi yapılıyor ve sonuna ةekleniyor.
annemi, babamı ve iş arkadaşımı oldu. Burada يson harekeyi yuttuğu için göremiyoruz ancak
aslında burada bu يharfi nesne konumundaki kelimelere geldiği için son harekeyi yiyor ve biz
fetha ‘ً’ yı göremiyoruz. Ancak aslında nesneler fethalanıyor’ً’
Aşağıdaki gibi;
www.tekellum.net 56
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Cümleye ‘Neyi seviyorum?’ sorusunu sorduğumuz zaman ‘Arapça dilini’ diyoruz. Yani burada
‘Arapça dili’ sıfat tamlaması ve nesne olarak yer alıyor.
اللُّغا اة nesne olduğu için sonu fetha’ً’ ile bitiyor. Bunu tanımlayan sıfat da bu isme uyum
sağlamak zorunda, o yüzden ( الم اعربِيَّ اةArapça) kelimesi de hem dişil hem de fethalı’ً’ geldi.
ا
ِ من ِِف ه اذا المب ي
ت؟
3. ا م ا ام Şu evin içinde kim var? (Men fî hâza’l beyti)
ِِفharf-i cerri ‘evin içinde’ dedirttiği için ‘evi’ belirtmek için geliyor. O yüzden orada اه اذا
olsa bile ‘ev’ kelimesini cerr ediyor.
تِ فِي ِه = ِِف ه اذا المب ي, bir evin içinde = onun içinde
ا ام
ت
ُ المبا ميeril olduğu için muttasıl zamiri de ه.. oluyor.
4. ام من ِِف ام مس ِج ِد م
اْلا ِام اع ِة ماْلن؟ Üniversitenin mescidinde şu an kim var?
(muzâfun ileyh) (muzâf) (Men fî mescidi’l câmiàti’l ân)
= ماْلنşimdi, şu an anlamında
اح ٌد ِِ
اما فيه أ ا Onun içinde kimse yok. (Mâ fîhi ehadun)
Buradaki ِِفharf-i cerri ise ‘mescidin içinde’ dedirttiği için ‘mescidi’ belirtmek için geliyor
اح ٌد
= أ اKimse anlamında
ُخ ِت ِ ِ ِِ
فيه أِاب او أُمي او أاخي او أ م
Onun içinde babam, annem, erkek kardeşim ve kız kardeşim var.
(Fîhi ebî ve ummî ve ehî ve uhtî)
ام مس ِج ٌد Eril, tekil, gayb olduğu için muttasıl zamiri de ‘ه..’ oluyor.
www.tekellum.net 57
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ت
اذ اهبا م Gâibe tekil, dişi Mazî fiili (İleride detaylı göreceğiz.)
(Zehebet)
ب
اذ اه ا Erkek, tekil, gayb ‘gitti’ anlamında
sonuna ت
مgetirilerek gâibe, tekil, dişi ‘gitti’ yapılıyor.
ت
اذ اهبا م kelimesinin ardından ال ile başlayan bir kelime gelirse, iki sakin harf bir arada
ِ ذاهبoluyor.
olamayacağından, orada kaynaştırma için تharfi kesralanıyor ‘ً’ ve ت اا
ت إِ ال أابِي اها ِ
ُ ذا اهبات المبِمن Kız babasına gitti. (Zehebeti’l bintu ilâ ebîhâ)
اب ِ
Kızın babası olduğu için ٌ ( أbaba) kelimesinin yanına ه اي munfasıl zamirinin muttasılı
olan ‘’ها
اgetiriliyor.
www.tekellum.net 58
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ول
ُص ِ
İSM-İ MEVSÛL - ُ اْل مس ُم الم ام مو
الَِّت- Öyle ki, O şey ki
ِ َّ( الEllezî) ‘nin dişilerdeki karşılığı ‘( ’الَِّتEl-letî) dir.
Tekil erkek için ism-i mevsul olan ذي
ِم منharf-i cerrinden sonra normalde gelen kelime cerredilir. Ancak burada ’ ِم منden sonra gelen
kelime olan Türkiye harfi med olan ’ ’ اile bittiği için cerredilemez. Hafifçe uzatılarak bitirilir.
Kız öğrenci değil de erkek öğrenci olsaydı aynı cümle şu şekilde olurdu;
س أ اام اام الم ُكلِيَّ ِة ِم من تُمركِياا
ا ل
ا ج
ا ي ِ َّالطَّالِب ال
ذ ُ
ZAMİRLERİN VURGULANMASI
تك أانم ا اه اذا كِتاابُ ا Bu senin kitabın (eril) (Hâzâ kitâbuke ente)
اه اذا بامي تُهُ ُه او Bu onun evi (eril) (Hâzâ beytuhû huve)
اه اذا قالا ِمي أ اان Bu benim kalemim (Hâzâ kalemî ene)
www.tekellum.net 59
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Kitaptan Örnekler
ِ
• ُ ف احالُك اَي بِمن
ت؟ اكمي ا Nasılsın (Ey) kız? (Keyfe hâluki ya bintu)
(Nasıl/Keyfe) (Türkçe’de kullandığımız ‘Nasılsın kızım’ anlamında)
ِ
‘’ك ‘’َي
Kıza seslenildiği için senin halin derken muttasılı kullanıldı. ا den sonra tenvin
ُ ’بِمنbitti.
gelmeyeceği için damme ً ile bitti ‘ت
ُ ل = اللharfi şemsi olduğu için ‘Allâhu’ diye okuyoruz. İlk لyi söylemiyoruz.
ِ
ُ ’ط‘ = الطَّالharfi şemsii olduğu için (Et-tâlibu) dediğimiz gibi
ب
= ِِبامْيhayır ile, hayır üstüne
ِ
ُ ‘ اللya لsahiplik harfi cerri getirildiğinde şu şekilde yazılıyor;
ِ َِِّ
ُ الل+ = ل لِل
اِبم ُنve اِ مس ُمkelimeleri cümle ortasında geldiklerinde baştaki ‘( اElif)’ vasıl hemzesine dönüşür
ve söylenmez.
اب
ٌأ kelimesi esma-i hamse olduğu için isim tamlamalarında da hatırlarsak muzâf olduğunda
أابُو ُُما َّمد - Muhammed’in babası أابُو ِك - Senin baban (dişil) (Ebûki)
(muzâfun (muzâf) (Ebû Muhammedin) (muzâfun – muzâf)
ileyh) ileyh
Elif-i maksûralar damme ‘ً’ veya kesra ’ً’ olmaz. Kendinden önce harfi cerr olan ِِفgelmesine
rağmen kesralanmadı. Ancak yine cerr edilmiş sayılır.
www.tekellum.net 61
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ت اع ِمي ِ
• ُ ه اي بِمن،اْل Hayır, o amcamın kızıdır. (Lâ, hiye bintu àmmî)
(muzâfun (muzâf)
ileyh)
• ك؟ ِ ُأا ِهي ازِميلات O, senin sınıf arkadaşın mıdır? (E hiye zemîletuki)
ا
ٌازِممي لاة kelimesi aynı zamanda sınıf arkadaşı anlamında da kullanılmaktadır. Bahsedilen kişi dişil
• أ اان ِِف الم ام مد ار اس ِة الم ُمتا او ِسطاِة اوِه اي ِِف الم ام مد ار اس ِة الثَّانا ِويَِّة،اْل
Hayır, ben ortaokuldayım, o lisede.
(Lâ, ene fi’l medraseti’l mutevessitati ve hiye fi’l medraseti’s-sâneviyyeti)
الم ام مد ار اس ِة الثَّانا ِويَِّة = Lise الم ام مد ار اس ِة الم ُمتا او ِسطاِة = Ortaokul
www.tekellum.net 62
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
• ت؟
ٌ ُخ
كأمِ أا لا Senin kız kardeşin var mı? (E leki uhtun)
Kardeş gibi alınıp satılamayan şeyler için ‘senin’ derken ِلkalıbını kullanıyoruz. ِلkalıbı muttasıl
• ُخ ؟
ٌكأ ِ أا لا Senin erkek kardeşin var mı? (E leki ehun)
ابم ُنkelimesi cümlenin ortasında gelmesinde dolayı başında yer alan ‘hemzetu’l vasl ( ) ا
okunmadan geçilir.
• اْسُهُ ؟
اما م Onun ismi nedir? (Me’smuhû)
www.tekellum.net 63
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Erkek kardeşin ismini sorduğumuzdan dolayı ُه او munfasıl zamirinin ه.. muttasıl zamiri
kullanıldı. اسمkelimesi de aynı şekilde cümle ortasında geldiği için ‘hemzetu’l vasl’ okunmadan
geçilir.
ِ ك ِِف المب ي
ت ماْل ان ؟ ِ أا أ ُُّم
•
ام Senin annen şu an evde midir?
(E ummuki fi’l beyti’lâne)
• .ش افى
الم ُم مستا م ت إِ ال
ذا اهبا م،اْل Hayır, hastaneye gitti.
(Lâ, zehebet ile’l musteşfâ)
1. ب إِ ال الم ام مس ِج ِد
ب ؟ ذا اه ا
ِ
ُ أايم ان ابمنُك اَي ازيمنا
Oğlun nerede (Ey) Zeynep? Mescid’e gitti.
(Eyne’bnuki Yâ Zeyneb? Zehebe ile’l mescidi)
ِ ُاب ن
ك م Zeynep’e sorulduğu için bu soru ‘oğlun’ diyoruz. Burada Zeynep dişil, tekil muhatap
www.tekellum.net 64
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
اخار اجت mufred muennes fiilinden sonra sessiz harfle başlayan امْلنkelimesi geldiği için fiilin
ِ خرجolur.
sonundaki sakin harf kesra ‘ ً’ ile harekelenir ت ا ا ا
4. ك اَي اعلِي ؟ َّ أا اه اذا
الدفماُّتُ لا ا Bu defter senin mi (Ey) Ali?
(E hâza’d-defteru leke Yâ Àlî)
ِ ك َي فا
اط امةُ ؟ ِ َّ أا ه اذا
الدفماُّتُ لا ا ا Bu defter senin mi (Ey) Fatma?
(E hâza’d-defteru leki Yâ Fâtimetu)
Ali eril, tekil olduğu için اك, Fatma dişil, tekil olduğu için de ِكolarak geldi.
5.
ٌ ت ام ِر
يض اَي اخاِل ؟ أا أانم ا Hasta mısın (Ey) dayı? (E ente marîdun yâ hâlî)
ت ام ِر ا
يضةٌ اَي اخال ِت؟ أا أانم ا Hasta mısın (Ey) teyze?
(E ente marîdatun yâ hâletî)
ص ِل ؟
س اإل الم اف م ِ
6.
ُ ب الم ُم ادر
ذا اه ا Hoca sınıfa gitti.(Zehebe’l muderrisu ile’l fasli)
ِ
ص ِل ؟ اذ اهبات الم ُم اد ِر اسةُ اإل الم اف م Hoca sınıfa gitti(Zehebeti’l muderrisetu ile’l fasli)
س ِ
ُ = الم ُم ادرErkek öğretmen, eril olduğundan ب ذا اه اolarak geldi.
ُ = الم ُم اد ِر اسةKadın öğretmen, dişil olduğunda ت اذ اهبا مolarak geldi.
www.tekellum.net 65
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
اذ اهبا مfiili de mufred muennes fiil olduğundan kendisinden sonra sessiz harfle başlayan ُالم ُم اد ِر اسة
ت
ِ ذاهبolur.
kelimesi geldiği için fiilin sonundaki sakin harf kesra ‘ ً’ ile harekelenir ت اا
ص ِل ِجلاس الطَّال
7.
ب اِف الم اف مُ ا ا Öğrenci sınıfta oturdu. (Celese’t-taalibu fi’l fasli)
ِ ِ
اجلا است الطَّالباةُ اِف الم اف م
ص ِل Öğrenci sınıfta oturdu. (Celeseti’t-tâlibetu fi’l fasli)
س
= اجلا اOturdu fiili (eril) ت = اجلا اس مOturdu (dişil)
8. س ِ ب ؟ ُه او لِمل ُم اد ِر
ِ لِم ِن الم ِم مفتااح الَّ ِذي اعلاى المم مكتا
ا ُ ا
Masanın üzerinde olan anahtar kimindir? O, hocaya aittir.
(Limeni’l miftâhu’l-lezî àle’l mektebi ? Huve lil muderrisi)
احت
ا ف
م ِ = المAnahtar ,eril olduğu için ondan bahsederken الَّ ِذيeril olan ‘ellezî’ geldi.
م
ُ
Yine eril olduğu için cevap verirken de ُهوkullanıldı.
ا
ِ ِ َّ اعةُ الَِّت اعلاى َّ لِ ام من اه ِذ ِه
9. الس ِري ِر ؟ ه اي لازمو ِج أ م
ُخ ِت الس ا
Yatağın üzerinde olan saat kimindir? O, kız kardeşimin kocasınındır.
(Limen hâzihi’s-sâàtu’l-letî àle’s-serîri? Hiye lizevci uhtî)
www.tekellum.net 66
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ُ = الم افتااةgenç kız, hem lafzen hem de manen dişi olduğu için ondan bahsederken ‘el-letii’
(dişil) olan ism-i mavsûl geliyor. Fiil de tekil, dişil olarak ت
اجلا اس مşeklinde geldi.
( أ اام اامönünde) mekan zarfı kendisinde sonra gelen muzâfun ileyh olan الم ُم اد ِر اس ِة
kelimesini mecrûr yapıyor. Bu yüzden de sonuna kesra’ً’ ile bitiyor.
www.tekellum.net 67
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Türkçe’de isimlerin çoğulları var ancak sıfatların çoğulları yok. Güzel evler deriz ama
Güzeller evler demeyiz. Arapça’da sıfatlar, betimledikleri isimlerle 4 özellikle uyum içinde
olmalıdır:
1) Belirlilik 2) Cinsiyet 3) Tekil – Çoğul 4) Son Harekeleri
Şimdi eril ve dişil isimler için kelimeler nasıl düzenli çoğul hale getirilir görelim:
ِ ا مْلمع الس
ال
1. DÜZENLİ ÇOĞULLAR -
ُ َّ ُ ا
a. CEM`İ MUZEKKER SALİM (ERİL DÜZENLİ ÇOĞUL)
Kelimenin sonuna ُو ان getirilerek eril kelimeler düzenli çoğul yapılır.
Eğer cümlede mansûb veya mecrûr halde kullanılıyorsa ينgetirilir. ينburada ‘ يî’ sesini
ا ا
uzatmak için kullanıldığından bu ekten önce gelen hareke kesra ‘ِِ ’ yapılır.
ُم مؤِم ٌن ُم مؤِمنُو ان ُم مؤِمنُو ان ي ِِ
ُم مؤمن ا
(Mu’minun) (Mu’minûne) (Mu’minûne) (Mu’minîne)
ُو ان وkendinden önce gelen dammeyi uzattığı için son hareke ‘ُِ ’ yapılır.
ين
ا يkendinden önce gelen kesrayı uzattığı için son hareke ‘ِِ ’ yapılır.
www.tekellum.net 68
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ت
ٌ اgetirilerek dişil kelimeler düzenli çoğul yapılır.
Kelimenin sonuna
Eğer cümlede mansûb veya mecrûr halde bulunuyorsa اتgetirilir. ا kendinden önce
gelen fethayı uzattığı için son hareke fetha‘ً’ yapılır.
www.tekellum.net 69
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
1. ول
ٌ ُفُع امَن ٌم وم
ٌ َُُن
(Fuùùlun) (Necmun) (Nucûmun)
3. ٌ فِ اع
ال اجبا ٌل ٌ ِجبا
ال
(Fiâlun) (Cebelun) (Cibâlun)
4. ال
ٌ َّفُع اَت ِجٌر ُُتَّ ٌار
(Fu`ààlun) (Tâcirun) (Tuccârun)
5. ال
ٌ أافم اع قالا ٌم أاقم اَل ٌم
(Efààlun) (Qalemun) (Eqlâmun)
ِ
6.
ُفُ اع اَلء يل
ٌ ازم ُُزام اَلء
(Fuàlâu) (Zemîlun) (Zumelâu)
ِ ِ ِ أ
7.
ُأافمع اَلء يق
ٌ صد ا ُاصدقااء
م
(Efìlâu) (Sadîqun) (Esdiqâu)
Son iki vezin gayrı munsarıf vezindir. Tenvîn ve kesra kabul etmezler.
www.tekellum.net 70
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Çoğullar için erkek ve dişi ayrımı yoktur. Sadece yakın ve uzak ayrımı vardır.
ُوْل ِء اك
أا (Ulâike) Uzak - Şunlar ( وokunmuyor)
Bu çoğul ism-i işaretler insanlar için kullanılır. İnsan dışı çoğullar ileride görülecek.
ِ
بٌ = طاالBir öğrenci(eril) (Tâlibun) بٌ = طََُّلÖğrenciler (eril) (Tullâbun)
= ُم اد ِرِس ِه ممOnların (eril) hocaları (Muderrisihim)
= ُه ممOnlar (eril) Munfasıl Zamir = ُهمOnların (eril) Muttasıl Zamir
= اذ اهبُواGittiler (eril, çoğul) (Zehebû) ب = اذ اه اGitti (eril, tekil) (Zehebe)
Fiile çekimlerini ileride göreceğiz.
İsim çoğul olduğu için sıfat da çoğul yapıldı. Genelde sıfatlar 3. Vezin olan ٌ فِ اع
ال vezni ile
çoğul yapılır.
•
ٌ ُه مم طََُّل
. ب ُج ُد ٌد Onlar yeni öğrencilerdir. (Hum tullâbun cududun.)
(isim, muzekker, nekra, çoğul, merfu`)
(sıfat, muzekker, nekra, çoğul, merfu`)
(ال
ٌ فُ َّع olan 4. Vezin, isim çoğul yapılırken kullanıldı, فُعُ ٌل3. vezin ise sıfat çoğul yapılırken kullanıldı.)
• ِم من أايم ان ُه مم ؟ Onlar nerelidirler? (Min eyne hum)
• أا ُه مم ُزام اَلءُ اك ؟ Onlar senin sınıf arkadaşların mı? (E hum zumelâuke)
ِ
ٌ ازم- 6. vezin kullanıldı. اك+ ُ = ُزام اَلءSenin sınıf arkadaşların
يل
• .صلِي ِ
ُه مم ِِف فا م. ُه مم ُزام اَلئي.نا اع مم
Evet, Onlar benim sınıf arkadaşlarım. Onlar benim sınıfımdalar.
(Neàm. Hum zumelâî. Hum fî faslî)
ُزام اَلئِيSonuna aitlik eki geldiği için ve يson sesi yutup ‘î’ yaptığı için damme olmadı.
ص ٌل
= فا مSınıf صلِي = فا مBenim sınıfım
www.tekellum.net 72
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
• أا ُه مم ُمَمتا ِه ُدو ان ؟ Onlar çalışkanlar mı? (E hum muctehidûne) – (Düzenli çoğul ن )و ا
• . ُه مم ُمَمتا ِه ُدو ان.نا اع مم Evet, onlar çalışkandırlar. (Neàm. Hum muctehidûn)
• اْساا ُؤُه مم ؟
اما أ م Onların isimleri nedir? (Mâ esmâuhum)
ِ ُ الرج ِ
• صا ُر ؟
ال الق ا ام من اه ُؤاْلء ِ ا Bu kısa adamlar kimdir? (Men hâulâi’r-ricâlu’l qisâru)
(sıfat) (isim) (sıfat, isme 4 özelliği ile benzeşir; çoğul, ma`rife, merfu`, eril)
• .اج
ٌ ُه مم ُح َّج Onlar hacılardır. (Hum huccâcun)
.ف
ٌ ضمي
اه اذا ا Bu bir misafirdir. (Hâzâ dayfun.)
.وف
ٌ ُضي ِ
ُ اه ُؤاْلء Bunlar misafirlerdir. (Hâulâi duyûfun.)
Yukardaki örneklerde altı çizili tekil kelimeleri, çoğul hallerine çevirip tekrar yazdık.
www.tekellum.net 74
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِ اْسااء الطََُّّل
ب ُ أم Öğrencilerin isimleri (Esmâu’t-tullâbi)
(muzâfun (muzâf)
ileyh)
اْسااءُ ُه مم
أم Onların isimleri (Esmâuhum)
ِ الس
.وق ُّ ب إِ ال ِ
التَّاج ُر اذ اه ا Tüccar, çarşıya gitti. (Et-tâciru zehebe ile’s-sûq.)
ِ الس
.وق ُّ ُّجا ُر ذا اهبُوا إِ ال
َّ الت Tüccarlar, çarşıya gittiler.
(Et-tuccâru zehebû ile’s-sûq.)
www.tekellum.net 75
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
• ات ُه َّن ؟ٌ اخ اوأا أ ا Onlar kız kardeşler mi? (E ehavâtun hunne)
• .ات
ٌ اخ او ُه َّن أ ا،نا اع مم Evet, onlar kız kardeşler. (Neàm hunne ehavâtun)
• .ذِت
أ ُُّم ُه َّن أ م.أابُوُه َّن الشمَّي ُخ بِاَل ٌل
ُستاا ا Babaları şeyh Bilal’dir. Anneleri benim hocamdır.
(Ebûhunne Eş-şeyhu Bilâlun. Ummuhunne Ustâzetî)
• أايم ان بامي تُ ُه َّن ؟ Onların evleri nerede? (Eyne beytuhunne)
ِ
1..تٌ اه اذه بِمن Bu bir kızdır. (Hâzihî bintun.)
.ات ِ
ٌ اه ُؤاْلء بانا Bunlar kızlardır. (Hâulâi benâtun.)
.ات ِ
ٌ اه ُؤاْلء ازمو اج Bunlar kadın eşlerdir. (Hâulâi zevcâtun.)
اه اذ ِه اج ِد ا
.ٌيدة Bu yenidir. (Hâzihî cedîdetun.)
www.tekellum.net 76
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
.ات َِب مْلا ِام اع ِة ِ ِ ِِل ب نا.ك ب ناات َي لاي لاى؟ ناعم
ِ
2. ٌ اوُه َّن طاالبا.ات كبا ٌار
ٌ ام ا أا لا ا ٌ ا م
Senin kızların var mı (Ey) Leyla? Evet, benim büyük kızlarım var. Onlar, üniversitede öğrenciler.
(E leki benâtun Yâ Leylâ? Neàm lî benâtun kibârun. Ve hunne tâlibâtun bi’l câmiàti.)
3.
ت إِ ال الم اف م
.ص ِل الم ُم اد ِر اسةُ اذ اهبا م Kadın hoca sınıfa gitti. (El-muderrisetu zehebet ile’l fasli)
ب إِ ال الم اف م
.ص ِل ُ الم ُم اد ِر اس
ات اذ اه م ا Kadın hocalar sınıfa gittiler.
(El-muderrisâtu zehebne ile’l fasli)
5. ام من اه اذا الم اولا ُد الَّ ِذي اخار اج ِم من باميتِك؟ Senin evinden çıkan bu erkek çocuk kim?
(Men hâzâ’l veledu’l-lezî harace min beytik?)
ِ هو ابن أ
.اخي ُ ُا م O, erkek kardeşimin oğludur. (Huve’bnu ehî)
ِ ِ
ضات؟ م من أايم ان اه ُؤاْلء الم ُم ام ِر ا Bu(nlar) hemşireler nereliler?
www.tekellum.net 77
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
6. ج
ٌ ازمو Erkek eş (Zevcun) اج
ٌ أ مازاو Eşler (Ezvâcun)
.اص ِدقاائِي ِ
• اه ُؤاْلء إِ مخ اوِت اوأُولائِ ا
كأ م Bunlar erkek kardeşlerim ve şunlar arkadaşlarım.
(Hâulâi ihvetî ve ulâike esdiqâî)
• ِ ال
الط او ُال؟ ِ ك
ُ الر اج ام من أولائِ ا Şu uzun(lar) adamlar kimlerdir?
(Men ulâike’r-ricâlu’t-tivâlu)
• اطبَّاءُ ِم من أ مام ِر ا
يك ِ هم أ
ُم Onlar Amerikalı doktorlardır.
(Hum etibâu min Emrîkâ)
• ام من أُولائِ ا
ك النِ اساءُ؟ Şu(nlar) kadınlar kimdir?
(Men ulâike’n-nisâu)
ِ ه َّن أ َُّمهات الطَّالِب
ات
•
ُ ا ُ ا Onlar kız öğrencilerin anneleridir.
(Hunne ummehâtu’t-tâlibâti)
• .ب ِعمن اد الم ُم ِدي ِر
ِ آَبء الطََُّّل
ُا Erkek öğrencilerin babaları müdürün yanındadır.
(Âbâu’t-tullâbi ìnde’l mudîri.)
• ك اَي ام مراي؟ ُوْلئِ ا
ك النِ اساءُ اخااْلتُ ا أا أ ا Şu kadınlar teyzelerin mi (Ya) Meryem?
(E ulâike’n-nisâu hâlâtuke Yâ Meryem)
• . ُه َّن اع َّم ِات،اْل Hayır, onlar halalarım.
(Lâ, hunne àmmâtî)
.ك ُم اهمن ِد ُسون ِ هؤاْل ِء أ
اطبَّاءُ اوأُولائِ ا
• ُا Bunlar doktorlardır ve şunlar mühendislerdir.
(Hâulâi etibbâu ve ulâike muhendisûn)
• .ُك أا مغنِيااء
ال فُ اقاراءُ اوأُولائِ ا ِ اه ُؤاْل ِء
ُ الر اج
Bu(nlar) adamlar fakirlerdir ve şunlar da zenginlerdir.
(Hâulâi’r-ricâlu fuqarâu ve ulâike eğniyâu.)
• ٌ ب ِض اع
.اف أُولائِ ا
ُ ك الطََُّّل Şu(nlar) öğrenciler zayıftırlar.
www.tekellum.net 78
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
(Ulâike’t-tullâbu diâfun)
• ِ ك
الر اجال؟ ام من أُولائِ ا Şu adamlar kimdir?
(Men ulâike’r-ricâl?
1. يب تِمل ا
ُ ك الم افتااةُ بِمن
ِ ِت الطَّب Şu genç kız doktorun kızıdır.
(muzafun (muzaf) (bedel) (Tilke’l fetâtu bintu’t-tabîbi)
ileyh)
ِ ِات الطَّب
يب ُ ات بانا أُولائِ ا
ُ ك الم افتا يا Şu(nlar) genç kızlar doktorun kızlarıdır.
(muzafun (muzaf) (bedel) (Ulâike’l feteyâtu benâtu’t-tabîb)
ِ
2. .حٌ ك فا ََّل ذال ا Şu bir çiftçidir. (Zâlike fellâhun)
تِمل ا
ك أ ُُّم ُُما َّمد Şu Muhammed’in annesidir. (Tilke ummu Muhammedin)
اخ اوِات
كأا أُولائِ ا Şunlar kız kardeşlerimdir. (Ulâike ehavâtî)
ٌّ قا ِو
ي Güçlü (Qaviyyun)
ُأاقم ِواَيء Güçlüler (Eqviyâu)
www.tekellum.net 79
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
اخي ؟ ِ ك َي أ
أايم ان بامي تُ ا ا Senin evin nerede (Ey) Kardeşim? (Eyne beytuke Yâ ehî)
أايم ان بامي تُ ُك مم اَي إِ مخ اوا ُن ؟ Eyne beytukum Yâ ihvân? (Eyne beytukum Yâ ihvân)
( أ اانBen)’in çoğulu olan (Biz) امَن ُنhem erkekler hem de dişiler için kullanılır.
امَن ُن ُم مسلِ ُمو ان Biz Müslümanız(erkekler). (Nahnu Muslimûn) .
ات ِ
ٌ امَن ُن ُم مسل ام Biz Müslümanız(kadınlar). (Nahnu Muslimâtûn).
أايم ان ذا اهمب تُ مم اَي أابمنا ِاءي ؟ Nereye gittiniz (Ey) Oğullarım? (Eyne zehebtum Yâ ebnâî)
www.tekellum.net 80
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Hatırlayacağımız üzere bir isim tenvîn ve kesra almıyorsa bu kelimelere gayrı munsarıf
diyorduk. Lafzen veya manen dişil özellik taşıyan özel isimler 3 harften fazlaysa gayrı
munsarıftır demiştik.
يل ِ ِ
ُ ( إ مْسااعİsmâìl) ( إابم ار ِاه ُيمİbrahîm) آد ُم
ا (Âdem)
• ُ اْلا ِد
يد م اإل ام ِام
ِم ت
ُ بامي İmamın yeni evi (Beytu’l imâmi’l cedîdu)
(sıfat) (muzâfun ileyh) (muzâf)
ُ ا مْلا ِدgörüldüğü üzere امِإل ام ِامile 3 özellikte benzeşiyor. Ancak ‘imâm’ mecrûr iken, ‘yeni’
يد
merfu` , bu nedenle bu özellikte benzeşmediğinden ‘yeni’ ‘imâm’ın sıfatı olamaz.
Demek ki ‘yeni’ kelimesi ‘ev’ kelimesini betimliyor. ‘ev’ kelimesi ile 4 özellikte de benzeşiyor.
Hatırlarsak muzâflar harfi ta`rif olmazlar ama ma`rifedir.
www.tekellum.net 81
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِ اْل ِد
يد اإل ام ِام
ِم ت
•
ما ُ بامي Yeni imâmın evi (Beytu’l imâmi’l cedîdi)
(sıfat) (muzâfun ileyh) (muzâf)
ت؟ ِ ِم من أ
اي بالاد أانم ا Sen hangi ülkedensin? (Min eyyi beledin ente)
ُّ ي لُغاة َُِت
ب؟ َّ أا Hangi dili seviyorsun? (Eyye luğatin tuhibbu)
www.tekellum.net 82
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Kitaptan Örnekler
.وسى
ُم ا ُّ
الد مكتُوِر
•
ُأابمنااء امَن ُن:اح ُد ُهم
أا
(muzâfun ileyh) (muzâf)
Hatırlarsak أابُوesma-i hamse idi. Burada merfu`durumunda gelmiş. Mecrûr olarak gelseydi أِاب
Not: Yeri gelmişken şunu da hatırlatalım, ِِفharfi cerrini الtakısı ile birleştirdiğimizden
dolayı ’ِِفdeki يuzatma harfini kısa okuyarak bağlıyoruz. Yani ‘fî’l ‘ şeklinde değil de ‘fi’l’
olarak kısa okuyoruz.
www.tekellum.net 83
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Bir isim zamir ile birleşince belirli hale geldiği için ma`rife olur. Zaten zamirle birleştiğinde
muz’af durumuna geçtiği için de ma`rife olur.
‘Beytukum’ ma`rife, tekil, eril ve merfu` olduğu için ‘El-cedîdu’ da ma`rife(harfi ta`rifli), tekil,
eril ve merfu`oluyor.
Burada da yine ‘el-cedîdu’ kelimesi ‘beytu’ kelimesine sıfat olarak geldiği için ikisi de ma`rife,
tekil, eril ve merfu` olmuş.
www.tekellum.net 84
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
الَّ ِذيEril, tekil için kullanılan -ki bağlacını(-en ,-an) kullandık. Çünkü delikanlıyı kastediyoruz.
اسيَّ اارتِ ُك ممKelimesi sizin arabanızın ِِفiçindeki, ِِفharfi cerri ِ‘ اسيَّ اارتyi kesraladı. Sonra da
‘kum’ eki olan ‘siz’ in muttasıl zamiri geldi.
• . ُه او ازِميلِي:ود
ٌ امُم ُم Mahmûd:O benim sınıf arkadaşım.
(Mahmûdun: Huve zemîlî)
• ِم من أايم ان ُه او؟:اح ِام ٌد Hâmid: O nerelidir? (Hâmidun: Min eyne huve)
ِ ِ ِ
• .ك مل اُّتا
ُه او م من إنم ا:ود ٌ امُم ُم Mahmûd: O İngiltereli’dir. (Mahmûdun: Huve min İnkilterâ)
• اْسُهُ ؟ اما م:اح ِام ٌد Hâmid: Onun ismi nedir? (Hâmidun: Me’s muhû)
• .د
ُور مإد اومر ت
ُ ك
م ُّ ُ اِ مْسُه.ُستا ِاذي
الد أابُوهُ أ م.ٌّصارِان
ُه او نا م. اْل:ود
ٌ امُم ُم
ُ
Mahmûd: Hayır. O Hristiyan’dır. Onun babası benim hocamdır. Onun ismi Doktor Edward’dır.
(Mahmûdun: Lâ. Huve Nasrâniyyun. Ebûhu ustâzetî. İsmuhû’d-duktûru Edward.)
• أا اذ اهمب تُ مم إِ ال الم ُم مستا مش افى لِِزاَي ارِة اع ِم ُك ُم اليا موام ؟:اح ِام ٌد
Hâmid: Bugün amcanızın ziyareti için hastaneye gittiniz mi?
www.tekellum.net 85
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
1. أا ِِف باميتِ ُك مم اح ِدي اقةٌ ؟ Sizin evinizde bahçe var mı? (E fî beytikum hadîqatun)
ٌ اما ِِف باميتِناا اح ِدي اقة،اْل Hayır, bizim evimizde bahçe yok.(Lâ, mâ fî beytinâ hadîqatun).
ٌ ِِف باميتِناا اح ِدي اقة،نا اع مم Evet, bizim evimizde bahçe var.(Neàm, fî beytinâ hadîqatun)
أا ِعمن اد ُك مم اسيَّ اارةٌ؟ Sizin arabanız var mı? (E ìndekum seyyâratun)
.ٌ ِعمن اد ان اسيَّ اارة،نا اع مم Evet, bizim arabamız var. (Neàm, ìndenâ seyyâratun)
Muzâfun ileyhler ya harfi tarifli olur ya da kesratanlı. Ancak burada harfi tarif düşmüş ve
sonuna muttasıl zamir geldiği için sadece kesralı geldi. Çünkü zamir onu zaten ma`rife (belirli)
yapıyor.
www.tekellum.net 86
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
هللاُ اربُّناا اواربُّ ُك مم Allah bizim ve sizin Rabbinizdir. (Allâhu Rabbunâ ve Rabbukum)
ت
ٌ بامي بامي تُ ُكم بامي تُناا اب
ٌأ أابُوُك مم ون
أابُ ا
(Beytun) (Beytukum) (Beytunâ) (Ebun) (Ebûkum) (Ebûnâ)
اع ٌّم اع ُّم ُكم اع ُّمناا ٌلُغاة لُغاتُ ُك مم لُغاتُناا
(Àmmun) (Àmmukum) (Àmmunâ) (Luğatun) (Luğatukum) (Luğatunâ)
ِ السب
.ت اي يا موم اه اذا؟ اه اذا يا موُم
ُّ أ
3. َّ م Bu hangi gün? Bu Cumartesi günüdür.
(muzâfun ileyh) (muzâf) (Eyyu yevmin hâzâ? Hâzâ yevmu’s-sebti)
.ار اجب اش مه ُر اه اذا اه اذا؟ اي اش مهر
ُّ أ
(Muzafun ileyh) (muzâf) (muzâfun ileyh) (muzâf)
Bu hangi ay? Bu Recep ayıdır. (Eyyu şehrin hâzâ? Hâzâ şehru Racep)
اي
ُّ أ Soru kelimesi başına geldiği isme muzâf olur ve soruyu sorduğu ismi de muzâfun ileyh
yapar.
اي
ُّ ‘ أden sonra gelen isim harfi tarif olmaz ve kesratânlanır.
www.tekellum.net 87
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
انت ؟
أ ا ام مد ار اسة أا ِي ِِف
(munfasıl zamir) (muzâfun ileyh) (muzâf) (harfi cerr)
اي
ُّ أ Soru kelimesi diğer soru kelimelerinden farklı olarak mebni değildir. Yani cümledeki
yerine göre i’râblanır. Burada kendinden önce ِِفharfi cerri geldiği için ِأ
اي oldu.
أ اان ِِف الم ام مد ار اس ِة الم ُمتا او ِسطاِة Ben Ortaokuldayım. (Ene fi’l medraseti’l mutevassitati)
4.
ُ ُّأاي
وب Eyyûb
.أانمتُ مم اذ اهمب تُ مم إِ ال الم ام مد ار اس ِة Siz okula gittiniz mi? (Entum zehebtum ile’l medraseti)
www.tekellum.net 88
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
اخ اوِات ؟
أايم ان بامي تُ ُك َّن اَي أ ا Eviniz nerede (Ey) kardeşlerim(kız)? (Eyne beytukunne Yâ ehavâtî)
ت
َّ ُ اذ اهمبSiz gittiniz. (dişil) ت ِ اذهبSen (dişil) gittin.
ام
ت اَي بانا ِات ؟ َّ ُ أايم ان اذ اهمب Nereye gittiniz (Ey) kızlarım? (Eyne zehebtunne Yâ benâtî)
ِ المَّزم
ZAMAN ZARFLARI – ان
وف ا
ُ ظاُر
www.tekellum.net 89
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Kitaptan Örnekler
• ات؟
ُ اخ او َّ ُ ام من أانم:ب
ت اَي أ ا ُ ازيمنا Zeynep: Siz kimsiniz (Ey) kız kardeşler ?
(Zeynebu: Men entunne Yâ ehavâtu)
Burada ikinci bir bedel çeşidi görüyoruz. İlk bedel çeşidi hatırlarsak ismi işaretten sonra gelen
harfi tarifli olan işaret ettiğimiz ismi pekiştirmek için kullanılan bedel idi.
.يل ِه اذا الم ِكتااب ا
ُج
ٌ ُ ا Bu kitap güzeldir.
(bedel)
Burada(Àbbâs) bedel özel isim olduğu için o zaten ma`rife. Tekil ve eril. Özel ismi mecrûr
yapmak için kesra değil, kesratân kullanırız.
• . أايم ان ِه اي ماْلن:ب
ُ ازيمنا Zeynep: O şu an nerededir? (Eyne hiye’l àn)
• ت؟ ام اَت اذ اهبا م:بُ ازيمنا Zeynep: Ne zaman gitti? (Metâ zehebet)
• ُسبُوع؟
ت قا مب ال أ م اذ اهبا م:إِ مح اد ُاه َّن Onlardan biri: Bir hafta önce gitti.
(Zehebet qable usbûìn)
• ب ام اع اها؟ ام من اذ اه ا:ب ُ ازيمنا Zeynep: Onunla beraber kim gitti? (Men zehebe meàhâ)
اخ
ٌ – أErkek kardeş … Hatırlarsak eğer bu kelime Esmâ-i Hamse’dir.
Yani merfu`olurken yanına ‘ ’وharfi gelir. اخو
ُأ
mansûb olurken yanına ‘ ’اharfi gelir. اخا
أا
mecrûr olurken yanına ‘ ’يharfi gelir. اخي ِأ
اخو ان
ُ أ- Bizim erkek kardeşimiz
(muzâf) (Muzâf her zaman ma`rifedir. Yani belirlidir.)
(muzâfun ileyh)
www.tekellum.net 91
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
• ِ ِِف أ:ب
َّ ُ اي ام مد ار اسة أانم
ت؟ ُ ازيمنا Zeynep: Siz hangi okuldansınız?
(Fî eyyi medrasetin entunne)
ُّ أden önce ِِفharfi cerri geldiği için اي
اي ِ أoldu.
اي
ُّ أden sonra gelen kelime kesratânlanır ’َ’
• امَن ُن ِِف الم ام مد ار اس ِة الم ُمتا او ِسطاِة:إِ مح اد ُاه َّن Onlardan biri: Biz Ortaokuldayız.
(Nahnu fi’l medraseti’l mutevessitati)
= اِ مختِباارSınav… kelimesinden önce sesli harf geldiği için başraki elif (vasıl hemzesi)
okunmadı.
• . اِ مختِبا ُاران با مع اد اش مهر:إِ مح اد ُاه َّن Onlardan biri: Sınavımız 1 ay sonra
(İhtibârunâ ba`de şehrin)
َّه ُر
= الش مay (Şehr-u Ramazan – Ramazan Ayı) (‘Şehru’ kelimesi tenvin olursa(kesratân) 1 ay
demek olur.
• ت إِ ال الم ام مد ار اس ِة الميا موم ؟
َّ ُ أا اذ اهمب:ب
ُ ازيمنا Zeynep: Siz bugün okula gittiniz mi?
(E zehebtunne ile’l medraseti’l yevm?)
• . ذا اهمب ناا اوار اج معناا. نا اع مم:إِ مح اد ُاه َّن Onlardan biri: Evet. Gittik ve döndük.
(Neàm. Zehebnâ ve race`nâ.)
1. اخوُك َّن ؟
ُ أايم ان أ Sizin erkek kardeşiniz nerede? (Eyne ehûkunne)
.ض ِ
ِ الراَي إِ ال أ ُِمناا ام اع ب
ذا اه ا
(kesralanmış) (harfi cerr) (harfi cerr)
Annemizle birlikte Riyad’a gitti. (Zehebe meà umminâ ile^r-Riyâdi)
= أ ُُّمنااAnnemiz anlamında. Cümlede bu kelime öncesinde harfi cerr olan ام اعgeldiği için أ ُِمناا
oldu, kesralandı ‘ِ’.
www.tekellum.net 92
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Burada ‘okul’ kelimesi dişil olarak geldiği için ‘yakın’ kelimesi de dişil olarak geldi.
ات ؟ ِ َّ أاأانم
ٌ ت طاالبا ُ Siz (kızlar) öğrenci misiniz? (E entunne tâlibâtun)
َّ ُ أاأانم
ت أ ماع ام ُام امُم ُمود ؟ Siz Mahmûd’un amcaları mısınız? (E entunne e`mâmu Mahmûdin)
4. ٌ ت طابِيبا
ات ؟ َّ ُ أا أانم Siz doktorlar mısınız?(dişil, çoğul) (E entunne tabîbâtun)
أا أانمتُ مم ُُتَّ ٌار ؟ Siz tüccarlar mısınız?(eril, çoğul) (E entum tuccârun)
www.tekellum.net 93
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِك ا
ُجيلاةٌ اَي لامي لاى ؟ ِ ُاعت
5. اس ا Senin saatin güzeldir (Ey) Leylâ.
(Sâàtuki cemîletun Yâ Leylâ)
‘Saat dişil olduğu için ‘güzel’ sıfatı da dişil olarak geldi. Leyla kız olduğu için de ‘senin’ derken
de ِ أانم
ت munfasıl zamirinin muttasılı olan ِكgeldi.
.ات ِ
6. ٌ امَن ُن ُم مسل ام Biz Müslüman kadınlarız. (Nahnu Muslimâtun)
أان ام ِر ا
.ٌيضة Ben hastayım. (Ene marîdatun) (dişil)
Hatırlarsak;
با مع ادZaman zarfı önüne geldikleri kelimelere muzâf olurlar ve o kelimeleri cerrederler
demiştik. Burda da ‘namaz’ kelimesi muzâfun ileyh oldu ve kesralandı.
www.tekellum.net 94
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
TEKİL ÇOĞUL
.اه اذا اولا ٌد Bu bir oğlandır. .اه ُؤاْل ِء أ ماواْل ٌد Bunlar oğlanlardır.
(Hâzâ veledun.) (Hâulâi evlâdun)
.ُه او ار ُج ٌل O bir oğlandır. ٌ ُه مم ِر اج
.ال Onlar adamlardır.
(Huve raculun.) (Hum ricâlun.)
.ٌِه اي طاالِباة O bir öğrencidir. .ات ِ
ٌ ُه َّن طاالبا Onlar(kadınlar) öğrencilerdir.
(Hiye tâlibetun.) (Hunne tâlibâtun)
ِ
ٌ ك ُم اد ِر
.س اذل ا Şu bir hocadır. أُولائِ ا
ك ُم اد ِر ُسون Şunlar hocalardır.
(Zâlike muderrisun.) (Ulâike muderrisûn)
.ب ِ ِِ
ٌ اه اذا اك مل Bu bir köpektir. .ب
ٌ اهذه ك اَل Bunlar köpeklerdir.
(Hâzâ kelbun) (Hâzihî kilâbun)
.ُه او ِْحا ٌار O bir eşektir. ِِهي ا
.ٌْحْي ا Onlar eşeklerdir.
(Huve himârun) (Hiye hamîrun)
www.tekellum.net 95
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Görüldüğü gibi ‘köpek’ şuursuz varlık olduğu için çoğulunun işaret ismi اه ُؤاْل ِءyerine tekil
dişi ismi işaret olan اه ِذ ِهoldu. ‘Eşek’ şuursuz varlık olduğu için çoğulunun zamiri de tekil dişi
zamiri olan ِهيoldu. Aynı şekilde şuursuz varlıklar çoğul yapılırsa onları betimleyen sıfatları da
ا
tekil dişiyi betimliyormuş gibi şekil değiştirir.
.ٌصغِ اْيةا
ِ
ٌاْحْي ِه اي Onlar küçük eşeklerdir. (Hiyee hamîrun sağîratun)
(sıfat) (isim) isim – çoğul, eril / sıfat – tekil, dişil
Ancak şuursuz olan varlıklar çoğul yapılınca sıfatları, tekil dişiyi betimliyor gibi
değiştirildiğinden bu 4 özelliğin benzeşmesi kuralına istisna getiriliyor.
Kitaptan Örnekler
Gördüğümüz gibi ‘kalemler’ den bahsederken tekrardan tekil dişi zamiri olan ِه ايkullanıldı.
Aynı şekilde ‘güzel’ sıfatı da şuursuz çoğul betimlediği için tekil ve dişi formunda geldi.
اب ِ
ُ الكتا - Kitap ب
ُ ُال ُكت - Kitaplar
‘Kitaplar’ derken de yine şuursuz(ğayru àqil) bir varlık olduğu için çoğulu kullanılan zamir ِه اي
ِ هtekil, dişi kullanıldı. Ayrıca onu betimleyen sıfat da sanki bir dişil
ve ismi işaret olarak da ذ ِه ا
tekil ismi betimliyor gibi çekimlenmiş. Sıfat, isme ma`rifelik ve merfu`luk bakımından uymuş
ancak cinsiyet ve çoğulluk bakımından uymamış. Şuursuzlar da bu durumda istisna olduğunu
belirtmiştik.
• . ِه اي ِحلا ِامد. اْل:ُُما َّم ٌد Muhammed: Hayır. Onlar Hâmid’e aittir.
(Lâ, hiye li-Hâmidin)
Hâmid’in başına ِلaitlik harfi cerri geldiği için Hâmid kesratânlandı.
• أايم ان ادفااتُِرُك مم اَي إِ مخ اوان ؟:الم ُم اد ِرس Hoca: Defterleriniz nerede (Ey) kardeşler?
(El-Muderris: Eyne defâtirukum Yâ İhvân)
ٌ اه ِذ ِه ِجبا
.ال Bunlar dağlardır. (Hâzihî cibâlun)
www.tekellum.net 97
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
.ات ِ ِ
ٌ اه اذه طاائار Bunlar uçaklardır. (Hâzihî tâirâtun)
Yukarıdaki örneklerde dikkat edersek şuursuz varlıkların hepsi de çoğulu yapılırken yakın,
tekil ve dişi ismi işaretler kullanıldı.
.ك امَن ٌم ِ
اذل ا Şu bir yıldızdır. (Zâlike necmun)
.وم
ٌ ُك َُن تِمل ا Şunlar yıldızlardır. (Tilke nucûmun)
تِمل ا
.ٌك اسيَّ اارة Şu bir arabadır. (Tilke seyyâratun)
.ات
ٌ ك اسيَّ اار تِمل ا Şunlar arabalardır. (Tilke seyyârâtun)
Buradakiler de ise uzak tekil şuursuz varlıklar çoğul yapılırken uzak, tekil ve dişil ismi işaretler
kullanıldı.
ب ِ ِِ
2. . ٌ اهذه ك اَل Bunlar köpeklerdir. (Hâzihî kilâbun)
.ي ِِ
ٌاهذه اع م Bu bir gözdür. (Hâzihî àynun)
Vücutta çift olan organlar dişil kabul edilir. Bu yüzden ‘göz’ kelimesinde tekil, dişil ismi işaret
kullanıldı.
.ٌاه ِذ ِه طابِيباة Bu bir doktordur. (Hâzihî tabîbetun)
ِ
ٌ اه ُؤاْلء طابِيبا
.ات Bunlar doktorlardır. (Hâzihî tabîbâtun)
ِ ’ هnin çoğulu olarak هؤاْل ِءkullanıldı.
‘Doktor’ şuurlu dişil olduğu için ذ ِه ا ُا
3. . ات أُولائِ ا
ٌ ك بانا Şunlar kızlardır. (Ulâike benâtun.)
Çoğullar için erkek ve dişi ayrımı yoktur, sadece yakın ve uzak ayrımı vardır demiştik. O yüzden
burada da yine ‘kızlar’ kelimesi şuurlu olduğu için uzak, çoğul ismi işaret kullanıldı.
.ٌاجة
ك اد َّر ا تِمل ا Şu bir bisiklettir. (Tilke derrâcetun)
.ك اس ِر ٌير ِ
اذل ا Şu bir yataktır. (Zâlike serîrun)
.اج
ٌ ك ُح َّج أُولائِ ا Şunlar erkek hacılardır. (Ulâike huccâcun)
www.tekellum.net 98
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Bu derste yeni bir konu görmeyip, 16. ünitede gördüğümüz şuursuz çoğullarla ilgili
alıştırmalarla pekiştirme yapacağız.
Kitaptan Örnekler
• .ٌوحة
ام مفتُ ا الم ام مس ِج ِد اب
ُ أابم او Mescidin kapıları açıktır.
(haber) (muzâfun ileyh) (muzâf / mubteda) (Ebvâbu’l mescidi meftûhatun)
Normalde haber ile mubteda tekillik/ çoğulluk ve de erillik/ dişillik yönünden birbiriyle
uyumlu olur. Ancak şuursuz varlıkların çoğulu olduğu zaman onunla ilgili işaret zamiri, işaret
ismi, onu betimleyen sıfat tekil dişi gibi davranıyordu. Bir özellikte onun haberi için vardır;
Çoğul şuursuz mubteda ise onun haberi tekil dişil haberi gibi davranır.
ِا
.ٌُجيلاة وم
•
ُ ُّج
ُ الن Yıldızlar güzeldir. (En-nucûmu cemîletun.)
(haber) (mubteda)
Mubteda çoğul şuursuz olduğu için haberi tekil dişil oldu. Çoğul şuursuz mubteda
olduğunda eril de olsa dişil de olsa, haber tekil olur.
Bu bir isim cümlesidir. Mubteda ve haberi vardır. Ancak ‘cemîletu’ kelimesini sıfat olarak
yaparsak o zaman bir cümle olmamış olur.
www.tekellum.net 99
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ُاْلا ِميلاة
م وم
ُ ُّج
ُ الن Güzel yıldızlar (En-nucûmu’l cemîletu)
(sıfat) (isim/mubteda)
Ma`rife Ma`rife
Merfu` Merfu`
Sıfatlar betimledikleri isimle 4 özellikle benzeşirler. Ancak burada isim şuursuz çoğul olduğu
için sıfatı tekil dişil olmak zorundadır. Bu bir cümle değildir çünkü haberi yoktur. Bu bir sıfat
tamlamasıdır.
.ٌوس اس مهلاة ِ
•
ُ ُّر
ُ اه اذه الد Bu dersler kolaydır. (Hâzihî’d-durûsu sehletun)
‘Kitaplar’ kelimesi şuursuz çoğul olduğu için sorunun cevabında ondan bahsederken tekil
dişil zamiri olan ِه ايkullanıldı.
• .ٌالس ُرُر ام مك ُس اورة
ُّ ك تِمل ا Şu yataklar kırıkdır. (Tilke’s-sururu meksûratun)
.ٌيصة ِ ِ
•
اعةُ الميا ااَبنيَّةُ ارخ ا
الس ا
َّ Japon saati ucuzdur. (Es-sâàtu’l Yâbâniyyetu rahîsatun)
(sıfat)
Sizin kitaplarınız derken ‘kız kardeşlerin kitapları’ ndan bahsettiğimiz için ُك َّنdişil çoğul
muttasıl zamiri kullanıldı. İkinci cümlede ise ‘kitaplar’ şuursuz çoğuldan bahsederken
tekil dişil zamiri olan ِه ايkullanıldı.
www.tekellum.net 100
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِِ
• .ُخ ِت
بأم اهذه ُكتُِب اوتِمل ا
ُ ُك ُكت
Bunlar benim kitaplarım ve şunlar da kız kardeşimin kitapları.
(Hâzihî kutubî ve tilke kutubu uhtî)
Bu cümlede bize var anlamını veren ‘haber’in başa gelmesidir. Başa gelmesinin sebebi ise
mubtedanın nekra durumunda olmasıdır.
1.
السيَّ اارِة ام مفتُ ا
وحةٌ ؟ ُ أا أابم او
َّ اب Arabanın kapıları açık mıdır?
(E ebvâbu’s-seyyârati meftûhatun)
.ٌوحة ِ
ه اي ام مفتُ ا،نا اع مم Evet, onlar açıktır. (Neàm, hiye meftûhatun)
Muzâf şuursuz çoğul olsa da olmasa da muzâfun ileyh üzerinde bir etkisi olmaz. Şuursuz
çoğulun, onu betimleyen sıfatını, işaret zamirini, ismi işaretini, haberini (mubteda olduğu
durumda) tekil dişil yapar. Muzâfun ileyh de böyle bir kural yoktur.
www.tekellum.net 101
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ال باعِ ا
.ٌيدة ُ اْلِبا
ك متِمل ا Şu dağlar uzaktır. (Tilke’l cibâlu baìidetun)
.ٌاكبِْي ِ ِ
ٌاعال الر ُج ُل
َّ ك
ذال ا
(sıfat) (isim/haber) (bedel) (isim işaret/mubteda)
Bu çoğul yapılırken gayrı munsarıf vezin kullanıldığı için haber olsa da tenvin olmaz.
ِ املِمن
3. ٌ يل نا ِظ
.يف ُ د Mendil temizdir. (El mindîlu nazîfun)
يص ِ
ٌ قام Gömlek (Qamîsun) صا ٌن
قُ مم ا Gömlekler (Qumsânun)
ٌاجة
اد َّر ا Bisiklet (Derrâcetun) ات
ٌ اج اد َّر ا Bisikletler (Derrâcâtun)
www.tekellum.net 102
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِ طاالِب
ان ب ِ ِ طاالِب تا ٌطاالِباة
ا ٌ طاال ان ا
İki öğrenci (eril) Bir öğrenci(eril) İki öğrenci(dişil) İki öğrenci(dişil)
(Tâlibâni) (Tâlibun) (Tâlibetâni) (Tâlibetun)
Bir öğretmenle birlikte İki erkek öğretmenle birlikte İki kadın öğretmenle birlikte
(Meà muderrisin) (Meà muderriseyni) (Meà muderriseteyni)
www.tekellum.net 103
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِ ه اذ ِان قالام
ان اه اذا قالا ٌم
ا ا Bu ikisi iki kalemdir. Bu bir kalemdir.
(Hâzâni qalemâni) (Hâzâ qalemun)
ِ ها اَت ِن بِمن تا ِِ
ان ا Bu ikisi iki kızdır. ٌ اهذه بِمن
ت Bu bir kızdır.
(Hâtâni bintâni) (Hâzihî bintun)
Merfu` olurken sonuna و harfi, mecrûr olurken يmansûb olurken اharfini alırlar.
Bu örnekte ‘baban’ kelimesinden önce ِعمن ادzarfı mekan geldiği için ‘baban’ kelimesi
haline kesralanıyor ve mecrûr yapılıyor. Esmâ-i hamse olan ‘baba’ kelimesi mecrûr iken
أابِي ا
يaldığı için ‘baban’ kelimesi ك haline dönüşüyor.
www.tekellum.net 104
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِ َُها طاالِب
ان ب ِ
ا ا O ikisi iki öğrencidir. ٌ ُه او طاال O bir öğrencidir.
(Humâ tâlibâni) (Huve tâlibun)
ِ َُها م اد ِرستا
ان ا ُ ا O ikisi iki kadın hocadır. ٌِه اي ُم اد ِر اسة O bir kadın öğrencidir.
اك مم كِتااَب ِعمن اد اك ؟ Senin kaç kitabın var? (Kem kitâben ìndeke)
Not: Fethatân ‘ِ’ kelimenin sonuna geldiğinde hemen sonrasına ( اElif) gelir. Bu kural
tâ marbûtâ ( )ةiçin geçerli olmaz. Yuvarlak te çift fetha da olsa sonuna elif gelmez.
ِ اخ و
.اح ٌد ِِل أ ٌ ا Benim bir erkek kardeşim var. (Lî ehun vâhidun)
ك؟ُختا لا ا
اواك مم أ م Ve senin kaç kız kardeşin var?
(ve kem uhten leke)
ِ ِِل أُختا
.ان م Benim iki kız kardeşim var. (Lî uhtâni)
www.tekellum.net 105
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
.اض احى
ماأل م او ِعمي ُد ،الم ِفطم ِر ِعمي ُد َُهاا
(muzâfun ileyh) (muzâf) (muzâfun ileyh) (muzâf)
اض احى
ماأل مkelimesinin sonunda ىharfi (elif maksûra) halinde bir Elif olduğu için, muzâfun
ileyh olmasına rağmen kesralanmadı.
Kitaptan Örnekler
• ِعمن ادهُ ؟ اسيَّ اارة اك مم .ٌاكبِْي اَت ِجٌر أابُ ا، اَي إِبم ار ِاهيم:الم ُم اد ِرس
وك
(onun) (merfu`, tekil, (merfu`, tekil,
eril, nekra, sıfat) eril, nekra, isim)
(Ey) Muhammed, Senin baban büyük bir tüccardır. Onun kaç arabası var?
(Elmuderrisu: Yâ İbrâhîm, Ebûke tâcirun kebîrun. Kem seyyâraten ìndehû)
Görüldüğü üzere sıfatlar isimleri ile 4 özellikte uyum sağlamış durumda. İsimler ikil,
sıfatlar da ikil, isimler dişil, sıfatlar da dişil, isimler merfu`, sıfatlar da merfu`, isimler
nekra, sıfatlar da nekra.
يل ؟ ِ ك َي إِ مْس
اع ا ِاكم انفِ اذة ِِف غُرفات
•
ُ ا ا م م Senin odanda kaç pencere var (Ey) İsmâîl?
(harfi cerr) (Kem nâfizeten fî ğurfetike Yâ İsmâìil)
• .فِ ايها انفِ اذ اَت ِن Onda iki pencere var. (Fîhâ nâfizetâni)
1. اك مم قالاما ِعمن اد اك ؟ Senin kaç kalemin var? (Kem qalemen ìndeke)
ِ ِعمن ِدي قالام
ان ا Benim iki kalemim var. (ìndî qalemân)
صلِ ُك مم ؟
فا م ِِف اج ِديدا طاالِبا اك مم
(harfi cerrden (harfi cerr) (sıfat, tekil, nekra, (isim, tekil, nekra
dolayı kesra) eril, mansûb) eril, mansûb)
www.tekellum.net 107
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
اج ِد ا
.يد ِان ِ طاالِب
انا صلِنااِ
فم ِِف
(sıfat, ikil, nekra, (isim, ikil, nekra, (Sondaki ن اeki ‘biz’ (harfi cerr)
eril, merfu`) eril, merfu`) muttasıl zamiri)
اك مم فُمن ُدقا ِِف اه اذا الشَّا ِرِع ؟ Bu caddede kaç otel var? (Kem funduqan fî hâza’ş-şâriì)
(harfi cerr)
ِِفHarfi cerrinden sonra اه اذاismi işareti geldiği için ve tüm ismi işaretler mebnî olduğu için
kesralanmadı ama gizli cerredildi. Kesrası olmasa da ‘ ِِفden sonra geldiği için mecrûr oldu.
İsmi işaretten sonra harfi tarifle gelen kelime bedel olduğu için ve bedel 4 özelliğiyle
ِ الشَّا ِرKesralandı ve mecrûr oldu.
isme benzeşeceği için اه اذاmecrûr olduğu için ع
ِ رمكعتا
.ان ال اف مج ِر ُص اَلة
اا ا Sabah namazı iki rekattır. (Salâtu’l fecri rakàtâni)
(muzâfun ileyh) (muzâf)
ِ لِملب ي
ِ ت ِم مفتااح
ان ا ام Evin iki anahtarı vardır. (Lil beyti miftâhâni)
(haber) (mubteda)
ِ الب يت = لِملب ي+ ِل
ت ام ُ ام Elif düşüyor.
السنا ِة ؟
َّ اك مم اش مهرا ِِف Bir senede kaç ay var? (Ken şehran fi’s-seneti)
www.tekellum.net 108
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
اح ؟ ِ ِ
ُ ل ام من اه اذا المم مفتا Bu anahtar kimin? (Limen hâza’l miftâhu)
ِ لِمن ه اذ ِان الم ِم مفتااح
ان؟ ا ام ا Bu iki anahtar kimin? (Limen hâzâni’l miftâhâni)
5. اخ او ِان
أا İki erkek kardeş (Ehavâni) ِممن ِدي اَل ِن İki mendil (Mindîlâni)
ِ أُختا
ان م İki kız kardeş (Uhtâni) اِممارأا اَت ِن İki kadın (İmraetâni)
www.tekellum.net 109
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Sayılar kullanılırken sayılan kelimelerin eril mi yoksa dişil mi olduğuna göre sayı kuralları
değişmektedir. ‘1’ ve ‘2’ sayıları ayrı bir formda, ‘3’ den ‘10’ a kadar olan sayıları da ayrı bir
formda uyguluyoruz.
‘1’ ve ‘2’ sayılarında tam bir uyum söz konusu ve ‘1’ ve ‘2’ sayılarını ifade eden tamlamalar
sıfat tamlaması olarak değerlendirilir. ‘3’ den ‘10’ a kadar olan tamlamalar da isim tamlaması
olarak cereyen ediyor.
Adedi belirtilen kelimeye ‘ma`dûd’ denir. Örneğin ‘iki elma’ dediğimiz zaman ‘elma’
burada ‘ma`dûd’ oluyor.
Sayılar tekil ve dişil olarak da ayrılıyor.
ِ ) وEril(
اح ٌد ِو
ٌاح ادة
ا ا (Dişil)
ِ كِتااب و
١ - اح ٌد ٌ ا Bir Kitap (Kitâbun vâhidun)
(sıfat) (isim)
ِ ان اِثمنا
٢ - ان ِ قالام
ا İki Kalem (Qalemâni isnâni)
(sıfat) (isim)
‘Bir’ ve ‘iki’ den farklı olarak ‘üç’ ten ‘on’ a kadar olan sayılar sıfat tamlaması değil isim
tamlaması olarak oluşturuluyor. Sayı muzâf konumuna geçiyor ve muzâflar harfi tarif veya
tenvîn olmayacağı için sonu dammetânlı bitmiyor. Muzâfun ileyhler de ma`rife olduğunda
kesra, nekra ve özel isim olduğunda da kesratân alıyordu. Burada sayılar harfi tarifli
olmadığından kesratân alıyor. Ma`dûd’un yani sayılan kelimenin çoğul hali kullanılıyor.
٨- صص ِ ُاَثاانِياة
قا Sekiz Hikâye (Semâniyetu qisasin)
ِو
اح ٌد قالا ٌم اعلاى ام مكتاِب
ا Sıramın üstünde bir kalem var.
(Nekra, eril, tekil, (Nekra, eril ,tekil (Àlâ mektebî qalemun vâhidun)
merfu`,sıfat) merfu`, isim)
Harfi cerr nekra bir kelimeye veya özel bir isme geliyorsa o zaman kelimeyi kesratânlar,
tenvînler. Ancak ma`rife bir kelimeye geliyorsa o zaman kesralar, tenvînlemez.
Aitlik zamiri olan kelimeler zaten ma`rife olduğu için başına harfi tarif almazlar. O yüzden
www.tekellum.net 111
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Burada kesratân kullanılmamış. Zaten يaitlik eki her zaman son harekeleri kesralar ve son
sesi yutar. اعلاى bu kelimedeki ىdikkat ederseniz noktasız ve aitlik eki değil. Kendinden
‘Asker’ kelimesi burada nesne olduğu için fethalanıyor. Ayrıca nekra olduğu için de
tenvînleniyor. Hatırlarsak bir kelime fethatân ile bitiyorsa sonuna elif alırdı. Ancak
tâ marbûtâ ( ) ةile biter ve fethatânlanırsa ancak o zaman sonuna ‘elif’ almaz.
Sıfat ve isim uyum içinde olması gerektiğinden sıfat da fethatânlanıyor.
ِو
احد ا س اعلِ ٌّي اعلاى ُك مرِسي
اجلا ا Ali bir sandalyeye oturdu.
(Nekra, tekil, eril, (Nekra, tekil,eril, (Celese Àliyyun àlâ kursiyyin vâhidin)
mecrûr, sıfat) mecrûr, isim)
ِ اِثمنا
ان اخ او ِان اه اذ ِان
أا Bu ikisi iki kardeştir. (Hâzâni ehavâni isnâni)
(sıfat) (haber) (mubteda)
ِ ‘ اِثمناiki’ kelimesi betimlediği isim ile 4 özellikte aynı olmak zorunda olduğundan
Sıfat olan ان
ِ ile merfu`oluyordu.
ikililerin merfu` hali olacaktır. İkili ünitesinde görmüştük, ikililer ان
ِ يمeki almışlar.
örnekte ikili olan kelime nesne olduğu için mansûb olduğundan ikililer de ن
ِ ص ِدي اق م
ِ ي اثمنا م
ي ت ا
ُ ُزمر İki arkadaşı ziyaret ettim. (Zurtu sadîqayni’s-neyni)
www.tekellum.net 112
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Not: ‘Bir’ ve ‘iki’ sayılarının yer aldığı cümlelerde bu sayılar yer almasa da ma`dûd’un (sayı
belirtilen isim) halinden bir mi iki mi olduğunu anlayabiliriz. Ancak sayılar yer alınca
pekiştirme oluyor.
ِ ِست َِّة
ُم اد ِرس ا
ي اْحا ُد ام اع
سأماجلا ا Ahmet, altı hoca ile birlikte oturdu.
(muzâfun ileyh) (muzâf) (zarf) (Celese Ahmedu meà sitteti muderrisîn)
ُم اد ِر ُسو ان- Hocalar (Muderrisûn) (Çoğul) ٌ ُم اد ِر- Bir hoca (Muderrisun) (Tekil)
س
ُم اد ِر ُسو اmuzâfun ileyh olduğu için kesralanıyor. Bunun kesralı hali ي ِ
Burada ن ُم اد ِرس اoluyor.
بِ اَلد اَثاانِيا اة ُت اخالِ ادة
از اار م Hâlide, sekiz ülkeyi ziyaret etti.
(muzâfun ileyh) (muzâf) (Zârat Hâlidetu semâniyete bilâdin)
‘Sekiz ülkeyi’ isim tamlaması cümlede nesne olarak bulunuyor. Nesne olarak bulunduğu
için muzâfa fetha geliyor. Muzâfun ileyh kuralı olmak zorunda olduğu için o bu durumdan
etkilenmiyor. Sadece muzâf olan ‘sekiz’ sayısı fetha alıyor. Muzâflar ma`rife olduğu için
tenvînlenmiyor.
• Genel kural olarak, bir isim tamlaması cümlede nasb edilecekse (mansûb, fetha), cerr
edilecekse (mecrûr, kesra) ya da ref edilecekse (merfu`, damme) bundan sadece muzâf
etkilenir, muzâfun ileyh etkilenmez.
www.tekellum.net 113
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Kitaptan Örnekler
‘ اك ممden sonra gelen kelime fethatânlanır. Eğer son harfi ةdeğilse. Sıfat ile isim uyum
içinde olmalı o yüzden sıfat da fethatânlandı. Ma`dûd’u öğrenmek için sorulan كم
ام
sorusundan sonra gelen kelime tekil olarak sorulur.
ِِفharfi cerri de ص ِل
فا م kelimesini kesralamış, اكmuttasıl zamiri getirilerek ‘sınıf’a aitlik
verilmiş.
.ُج ُدد طََُّلب ُفِ ِيه اع اشارة Onda on tane yeni öğrenci var.
(sıfat) (muzâfun ileyh (muzâf) (Fîhi aşaratu tullâbin cududin)
isim)
3’ten 10’a kadar olan sayı tamlamaları, isim tamlaması halinde ifade ediliyor. Sayı muzâf
olurken, ma`dûd muzâfun ileyh oluyor. Ma`dûd’un tekil hali, eril olduğu için sayı dişil oldu.
Sıfat ve isim 4 özellikte benzeşecekti. İsim nekra olduğu gibi, sıfat da nekra (tenvînli), isim eril,
sıfat eril, isim çoğul, sıfat da çoğul, isim mecrûr, sıfat da mecrûr.
ِو
احد ؟ بالاد ِم من أا ُكلُّ ُه مم ُه مم ؟ أايم ان ِم من
ا
(sıfat, nekra, (isim, nekra, (harfi cerr) (muttasıl zamir) (munfasıl zamir)
eril, mecrûr, tekil) eril, mecrûr, tekil)
Onlar(eril) nereliler? Hepsi bir ülkeden mi? (Min eyne hum? E kulluhum min beledin vâhidin)
1 ve 2 ‘nin yer aldığı sayı tamlamaları sıfat tamlaması halinde ifade edilir. Sayı sıfat olurken,
ma`dûd isim olur. Ma`dûd harfi cerrden sonra geldiği için kesralanmış ve nekra olduğu için
aynı zamanda tenvînlenmiş. Sıfat olan sayı da isme uyum sağlamış.
www.tekellum.net 114
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
بِ اَلدkelimesi ğayru àqil bir çoğul olduğu için onun sıfatı da tekil, dişi olmalı. İsim ve
sıfatlarının benzeşmek zorunda olduğu 4 özellik için ğayru àqil çoğullarda istisna vardır.
Ğayru àqil çoğulun sıfatı tekil ve dişil olmak zorundadır. Diğer iki özellik benzeşmek
zorunda olduğu için sıfat nekra ve mecrûr olmuş. İsim, harfi cerrden sonra geldiği için
kesralanmış ve nekra olduğu için de tenvîn almış. Dolayısıyla sıfatı da bunu uyum sağlamış.
.اح ٌد ِم من امالِيزاَي
ِ وطاالِب و،ي
ِ ِ ِِ ِ ِ ِ ِِ ِ ِ ِ
اوطاالباان م ان الص ا ٌ ا، اوأ ماربا اعةُ طََُّلب م ان الميا ااَبن،ممن ُه مم ثااَلثاةُ طََُّلب م ان المفلبي
Onlardan üç öğrenci Filipinli, dört öğrenci Japon, iki öğrenci Çinli ve bir öğrenci Malezyalı’dır.
(Minhum selâsetu tullâbin min’el Filibbîn, ve erbeàtu tullâbin min’el Yâbân, ve tâlibâni
min’es-Sıyni, ve
tâlibun vâhidun min Mâlîzyâ)
ِ ان اِثمنا
ان ِ طاالِبdemedi sadece ان
ِ طاالِبdedi. Çünkü zaten ‘tâlibâni’ iki öğrenci demek olduğu
ا ا
için انِ اِثمناdemese de onun iki öğrenci olduğunu anlıyoruz.Aynı şekilde اح ٌد ِ وdemeseydi de
ا
onun ‘bir öğrenci’ olduğunu anlardık, çünkü ب ِ ِ
ٌ طاالdemiş. Ama pekiştirmek için اواح ٌد
kullanılmış.
• . فِ ِيه اسمب اعةُ طََُّلب ِم من أ مام ِري اكا.نا اع مم Evet, onda yedi Amerikalı öğrenci var.
(Neàm. Fîhi sebàtu tullâbin min Emrîkâ)
صل
فا مKelimesinden bahsederken ُه اوMunfasıl zamirinin muttasılı olan ه kullanıldı.
www.tekellum.net 115
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
• ، او ِستَّةُ طََُّلب ِم من فا ارنم اسا، اواَثاانِياةُ طََُّلب ِم من أالم امانياا،فِ ِيه َخام اسةُ طََُّلب ِم ان إِنم ِك مل ااُّتا
.اوتِ مس اعةُ طََُّلب ِم ان يُوغُ مس اَلفِياا
Onda İngiltere’den beş erkek öğrenci, Almanya’dan sekiz öğrenci, Fransa’dan altı öğrenci ve
Yugoslavya’dan dokuz öğrenci var.
(Fîhi hamsetu tullâbin min İnkilterâ, ve semâniyetu tullâbin min Almâniya, ve sittetu tullâbin
min Faransâ, ve tisàtu tullâbin min Yûğuslâfiyâ)
• .ُش مكرا اَي اشمي ُخ Teşekkür ederim (Ey)Efendim. (Şukran Yâ Şeyhu)
.ِراَياْلت ُاَثاانِياة اك مم ِراَيْل ِعمن اد اك ماْل ان اَي اع َّمار ؟ ِعمن ِدي ااْل ان
(muzâfun ileyh) (muzâf)
Sen de şu an kaç riyal var (Ey) Ammâr? Ben de şimdi 8 Riyal var.
(Kem riyâlen ìndeke’l âne Yâ Àmmâr? Ìndî elâne semâniyetu riyâlâtin)
Burada ‘Riyal’ kelimesinin çoğulu muennes çoğul gibi olsa da biz tekil haline bakarak
kullanacağımız sayıyı ona göre dişil olarak yazıyoruz. ‘Riyal’ kelimesi de tekil ve eril bir kelime
olduğu için çoğul olduğu zaman kullandığımız sayı (semâniyetu) dişil formunda geldi.
3 ve üzeri sayı tamlamalarında sayı muzâf ve ma`dûd muzâfun ileyh oluyordu. Ma`dûd’un
tekil hali eril olduğu için sayı dişil oldu.
Harfi cerr ‘ اه اذاyı mecrûr yaptı. İsmi işaretler mebni olduğu için i`râblanmaz ancak merfu`dan
mecrûra dönüştürüyor. O yüzden bedel de mecrûra dönüşüyor.
2. اك مم كِتااَب ِعمن ادك ؟ ِعمن ِدي ثااَلثِةُ ُكتُب Senin kaç kitabın var? Bende 3 kitap var.
(Kem kitâben ìndek? Ìndî selâsetu kutubin)
‘ اك ممden sonra gelen kelime fethatânlanıyor ve tekil kullanılıyordu.
ِ اكم اع ًّما لا
.ك اَي لامي لاى؟ ِِل أ ماربا اعةُ أ ماع امام م Senin kaç amcan var (Ey) Leyla? Benim 4 amcam var.
(Kem àmmen leki Yâ Leylâ? Lî erbeàtu e`mâmin)
.اك مم ِراَيْل ِِف اجميبِك ؟ فِ ِيه اسمب اعةُ ِراَياْلت Cebinde kaç riyal var? Onda 7 riyal var.
(Kem riyâlen fî ceybik? Fîhi sebàtu riyâlâtin)
www.tekellum.net 117
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
19. derste eril varlıkların 1’den 10’a kadar olan kullanımını görmüştük. Bu derste de dişil
varlıkların 1’den 10’a kadar olan kullanımını göreceğiz.
Erilde de olduğu gibi ‘1’ ve ‘2’ sayılarının dişil varlıklarla kullanımını sıfat tamlaması şeklinde
sayı tamlamasıdır. Önce ma`dûd geliyor ardından da sayı geliyor.
‘3’ den ‘10’ a kadar olan sayıların dişil varlıklara kullanımında yine erillerde olduğu gibi isim
tamlaması şeklinde sayı tamlamasıdır. Sayı önce muzâf olarak gelir ve ma`dûd da muzâfun
ileyh olarak gelir. Ma`dûd dişil olduğu zaman muzâf olan sayı eril haliyle kullanılmaktadır.
١- ِ ح ِقيبةٌ و
ٌاح ادة ا ا ا Bir Çanta (Haqîbetun vâhidetun)
(sıfat) (isim)
ِ ان اِثمنا تا
٢ - ان ِ ُكَّراستا
ا İki Defter (Kurrâsetâni İsnetân)
(sıfat) (isim)
٣ - ث اح ِدي اقات
ُ ثااَل Üç Bahçe (Selâsu hadîqâtin)
(muzâfun ileyh) (muzâf) (Hadîqâtun dişil olduğu için sayı eril oldu.)
٤- أ ماربا ُع اَما ََّلت Dört Dergi (Erbeù mecellâtin)
ِ قارأا كِتااَب و
احدا ا ا O bir kitap okudu. (Qaraa kitâben vâhiden)
(sıfat) (isim)
‘Kitap’ cümlede nesne olarak yer aldığı için fethalı, aynı zamanda nekra olduğu için tenvînlenmiş.
Fethatânlı biten kelimelerin son harfi ةdeğilse sonuna ‘elif’ alıyordu. ‘1’ ve ‘2’ sayıları ile
oluşturulan sayı tamlamaları isim tamlaması şeklinde olduğundan sıfat isim ile benzeşmiş. Şimdi de
dişi bir varlık ile ‘1’ sayısını kullanarak sayı tamlaması yapalım:
ِو
.اح ادة ا ِِف اح ِدي اقة ب
ُ ُالم ُكت Kitaplar bir çantanın içindedir.
(sıfat) (isim) (harfi cerr) (El kutubu fî hadîqatin vâhidetin)
‘3’ den ‘10’a kadar olan sayı tamlamaları isim tamlaması olarak yapılıyor. Ma`dûd dişil ise sayı
eril oluyor.
ٌ اح ِقيباةTekil halde iken dişil olduğundan sayı eril oldu. Muzâftan önce harfi cerr geldiği için
kesralandı. Muzâf harfi tarif olmamasına rağmen ma`rife olduğundan tenvînlenmedi.
Muzâflar harfi tarif ve tenvîn almazlar.
Bildiğimiz üzere muzâfun ileyhler harfi tarif alıyorsa kesralanır, harfi tarif almıyorsa
kesratânlanır. Muhammed gibi özel isimler harfi tarif almamasına rağmen kesratânlanır.
İsim tamlamaları cümlede nesne olarak yer alıyorsa muzâf fethalanır. İsim tamlamalarının
cümlede edindiği rollerden sadece muzâf etkilenir. Muzâfun ileyh bu durumlardan
etkilenmez.
‘ ُم ُد ٌنnun tekil hali ٌ‘ ام ِديناةdir, yani dişildir. O yüzden sayı eril hali ile yer alacak. ٌ‘ اَثاانِياة8’ in
yalın halidir ve yalın halde dişil bulunur. Ancak eril olacağı için ان ِ اَثاolarak yer alıyor.
Muzâf her zamanki gibi ma`rife,o yüzden tenvîn almıyor.
www.tekellum.net 119
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِ اثمنا تا
.ان ِ بِمن تا
ان ِِل Benim iki kızım var. (Lî bintâni’s-netâni)
(sıfat) (isim)
ِ اِثمناeril iken
İsim dişil olduğu için sıfat olan sayı da dişil oldu. ان ِ اِثمنا تاdişildir. Aynı zamanda
ان
sıfat isimle nekralık, mecrûrluk ve ikillikle de benzeşiyor.
ٌ بِمن
ت ِ بِمن تاoldu.
Àqil bir isim olduğu için onun ikili ان
Aşağıda bir de ğayru àqil bir varlığın da ikilini kullanarak bir örnek yapalım:
Kitaptan Örnekler
ِ وسبع طاالِبات ِمن ال ُكو،ي ِ ِ ِ ِ ُّ و ِس،ث طاالِبات ِمن اَلِمن ِد ِ وِِف فا
• يت م ا ت طاالباات م ان المفلبِ ِ ا ا م ُ ا ا ا صلناا ثااَل ُ ا
ا م
Bizim sınıfımızda da Hintli 3 öğrenci, Filipinli 6 öğrenci ve Kuveytli 7 kız öğrenci var.
(ve fî faslina selâsu tâlibâtin min’el-Hind, ve sittu tâlibâtin min’el Filibbin, ve sebù tâlibâtin
minêl Kuveyt)
www.tekellum.net 120
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
• ِ ُختا لا
ك اَي لامي لاى ؟ اك مم أ م Senin kaç kız kardeşin var (Ey) Leylâ?
(Kem uhten leki Yâ Leylâ)
• .اخ اوات
ثأاُ ِِل ثااَل Benim 3 kız kardeşim var. (Lî selâsu ehavât)
• .ِِل َخام اسةُ إِ مخ اوة Benim 5 erkek kardeşim var. (Lî hamsetu ihvetin)
Burada da dikkat edersek ‘erkek kardeş’ eril bir kelime olduğu için ُامسة
َخdişil olarak geldi. ا
.اخ اوات اوَخام اسةُ إِ مخ اوة ِ لا
• ثأاُ ك ثااَل Senin 3 kız kardeşin ve 5 erkek kardeşin var.
(Leki selâsu ehavâtin ve hamsetu ihvetin)
• ِ ُختا لا
ك؟ اواك مم أاخا اوأ م...نا اع مم Evet… ve Senin kaç erkek ve kız kardeşin var?
(Neàm… ve kem ehan ve uhten leki?)
• ِِل أ ماربا اعةُ إا مخ اوة اوأ ماربا ُع أ ا
.اخ اوات Benim 4 kız kardeşim ve 4 erkek kardeşim var.
(Lî erbeàtu ihvetin ve erbeù ehavâtin)
‘3’ den ‘10’ a kadar olan sayı tamlamaları isim tamlaması olarak yer alır ve ma`dûd
erilse sayı dişil, ma`dûd dişilse sayı eril oluyor. Burada da ‘4’ sayısının hem eril, hem de
dişil halini görüyoruz. İsim tamlamalarında muzâfun ileyhler kesra ve tenvînleniyor.
Tenvîn, kelime nekra ise oluyor.
• .اخ اوات
أا ِ
ان
اواَثا م إِ مخ اوة ُاَلاا اَثاانِياة .ُِِل ازِميلاةٌ اِ مْسُ اها اخ ِدجياة
(muzâfun ileyh) (muzâf) (muzâfun ileyh) (muzâf)
Benim bir kız arkadaşım var, onun ismi Hatice. Onun 8 erkek, 8 kız kardeşi var.
(Lî zemîletun ismuhâ hadîcetu. Lehâ semâniyetu ihvetin ve semâniy ehavâtin)
www.tekellum.net 121
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Yine بانااتkelimesi de ت ٌ بِمنçoğulu olduğu için sayı eril olarak geldi.
َمُاِر ا
.ضات اوأ ماربا ُع طابِيباات اع مش ُر ِِف الم ُم مستا مش افى
(muzâfun ileyh) (muzâf) (muzâfun ileyh) (muzâf)
َمُاِر اve ٌ طابِيباةikisi de dişil geldiği için önüne gelen sayılar da eril olarak geldi.
ٌضة
.س اع َّماتُ لاناا أ ماربا اعةُ أ ماع امام او َخام Bizim dört amcamız ve beş halamız var.
(Lenâ erbeàtu e`mâmin ve hamsu àmmâtin)
ٌ( اع َّمةhala) kelimesinin çoğulu ات
ٌ اع َّمdişil olduğu için sayı eril
( اع ٌّمamca) kelimesinin çoğulu da أ ماع ام ٌامeril olduğu için sayı dişil olarak geldi.
.فا ِيه اع مش ُر با اقارات Onda on tane inek vardır. (Fîhi aşru baqarâtin)
ٌ با اقارةdişi olduğu için ُ اع اشارةdeğil ( اع مش ُرeril) kullandık. İkinci cümlede احلامق ُل
‘ مden
bahsederken de eril olduğu için ُهوmunfasıl zamirinin muttası olan هkullanıldı.
ا
www.tekellum.net 122
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
.ت احافِ اَلت ُّ فِ ايها ِس Onda altı otobüs vardır. (Fîhâ sittu hâfilâtin)
فِ ايهاderken ُاْلا ِام اعة مden (dişil) bahsedildiği için ِه ايmunfasıl zamirinin muttasılı olan اها
kullanıldı.
ك؟ ِ
اك مم ابمنا لا ا Senin kaç oğlun var? (Kem ibnen leke)
.ِِل أ ماربا اعةُ أابمنااء Benim dört oğlum var. (Lî erbeàtu ebnâin)
ك؟ اك مم بِمن تا لا ا Senin kaç kızın var? (Kem binten leke)
.ِِل اسمب ُع باناات Benim yedi kızım var. (Lî sebù benâtin)
اك مم كِتااَب ِعمن اد اك ؟ Sende kaç kitap var? (Kem kitâben ìndeke)
.ِعمن ِدي اَثاانِياةُ ُكتُب Bende sekiz kitap var. (ìndî semâniyetu kutubin)
3. اخ اوات
أا ٣ او إِ مخ اوة ٤ ِِل
(muzâfun ileyh) (muzâf) (muzâfun ileyh) (muzâf)
ث
ُ ثااَل ُأ ماربا اعة
Benim 4 erkek kardeşim ve 3 kız kardeşim var. (Lî erbeàtu ihvetin ve selâsu ehavâtin)
Sayılar cümlede rakam olarak yer aldıklarında yine onların okunmasında ma`dûdların (3’den
10’a kadar) eril veya dişil olduklarına dikkat etmeliyiz. Ma`dûd erilken sayıyı dişil, dişilken
sayıyı eril olarak okuyoruz.
‘Kitap’ kelimesi eril olduğu için sayı dişil, ‘Dergi’ kelimesi dişil olduğu için de sayı eril olarak
geldi.
www.tekellum.net 123
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
4. اخ اوات أ ماربا ُع أ ا Dört Kız Kardeş (Erbeù ehavâtin) أخت- Kız Kardeş (Uhtun)
ِ ان اِثمنا تا
ان ِ ساعتا ساعة- Saat (Sâàtun)
ا ا İki saat (Sâàtâni’s- netâni)
www.tekellum.net 124
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ٌ ام مد ار اسةdişil bir varlık olduğu için ismi işareti de dişil oldu ( ) اه ِذ ِه. ٌ ام مد ار اسةKelimesinin sonuna
( أ اانBen) munfasıl zamirinin muttasılı olan ( يyâ mütekellim) getirilerek ‘benim okulum’
izafet tamlaması yapılıyor. يharfi sonuna getirilen kelimenin son harekesini yutarak
ٌ قا ِريşeklinde gelirdi.
Mubteda eril olsaydı haber de ب
Haberin mubtedaya benzeşmesi gereken 2. özellik de tekillik, ikillik ya da çoğulluk
yönündendir. Burada mubteda tekil olduğu için haber de tekil olarak getirildi. Harfi
ِ الممسcerr edildi ve الممس ِج ِد
cerrlerden sonra gelen kelimeler cerr edileceği için ج ُد
ام ام
şeklinde yer aldı. Bazı kelimeler harfi cerrden sonra gelse bile i`râb değiştirmez,
yani kesralanmaz ama yine de mecrûr olarak hareket eder. Bu kelimelere mebni kelimeler
denir.
www.tekellum.net 125
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
• .ٌِه اي ام مد ار اسةٌ اكبِ اْية O, büyük bir okuldur. (Hiye medrasetun kebîratun)
(sıfat) (isim)
Yukarıdaki örnekte isim dişil sıfat da dişil, isim tekil sıfat da tekil, isim nekra sıfat da nekra,
isim merfu`sıfat da merfu`. Eğer ki isim ğayru àqil çoğul ise o zaman sıfat tekil dişi olur.
.أابم اواب ُثااَلثاة اَلاا Onun üç tane kapısı vardır. (Lehâ selâsetu ebvâbin)
(muzâfun ileyh) (muzâf)
eril dişil
‘3’ den ‘10’ a kadar olan sayı tamlamaları izafet tamlaması olur ve sayı muzâf, ma`dûd
muzâfun ileyh olarak yer alır. Ma`dûdun tekil hali eril ise sayı dişil, ma`dûdun tekil hali dişil ise
sayı eril olur. Ma`dûd cümlede çoğul hali olarak bulunur. Muzâf harfi tarif ve tenvîn almaz.
Muzâfun ileyh harfi tarif alıyorsa kesralanır, harfi tarif almıyorsa kesratânlanır.
اها = اَلاا+ ِل
اها3. dişil tekil muttasıl zamiri. ‘Okul’ dişil olduğu için ‘Onun’ demek için tekilin muttasılı
olan اهاgetirildi.
• .اْلن ٌوحة
ام مفتُ ا أابم او ُاباا Onun kapıları şimdi açıktır.
(haber) (mubteda) (Ebvâbuhâ meftûhatun elân)
www.tekellum.net 126
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Burada mubteda çoğul olmasına rağmen haber tekil oldu. Mubteda eril olmasına rağmen
haber dişil oldu. Halbuki mubteda eril ise haber de eril, mubteda çoğul ise haber de çoğul
olmalıydı. Böyle gelmesinin sebebi ise ğayru àqil kelimelerin çoğul halde bulunmasına
getirilen istisnadır. Eğer cümlede ğayru àqil bir çoğul varsa onunla ilgili ne varsa (haber, sıfat,
……) hepsi sanki dişil tekilmiş gibi davranır. ‘Onun kapıları’ ğayru àqil çoğul olduğu için haber
tekil dişil oldu.
(muzâfun ileyh)
Haber olan ğayru àqil varlık aynı zamanda isim tamlamasındaki isim olarak yer alır. Ğayru
àqil (Sınıflar) çoğul olduğu için, sıfatı tekil dişil oldu.
Mubtedadan önce harfi cerr geldiği için kesralandı ancak merfu`olmaya devam ediyor.
Bu bizim sınıfımız. O geniş bir sınıftır. (Hâzâ faslunâ. Ve huve faslun vâsiùn)
ص ٌل فا مeril olduğu için onun ismi işareti de eril olan اه اذاoldu.
صلُناا = فا مbizim sınıfımız Munfasılı da tekil, eril, 3. şahıs olan
ص ٌل فا مeril olduğu için munfasılı da tekil, eril, 3. şahıs olan ‘O’ için kullanılan ُه اوoldu.
• .اكبِ اْياَت ِن انفِ اذ اَت ِن فِ ِيه Onda iki büyük pencere vardır.
(sıfat, nekra, ikil (isim, nekra, ikil, dişil, (haber) (Fîhi nâfizetâni kebîratâni)
dişil, merfu`) merfu`, mubteda)
www.tekellum.net 127
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Nekra olan mubteda cümlenin başına gelemeyeceği için cümlenin başına haber geldi.
Aynı zamanda mubtedanın bir de sıfatı var. Mubteda her zaman merfu`olacağı için انفِ اذ اَت ِن
kesra ile bitse bile merfu` konumdadır. Zaten kelimelerin ikillerinin merfu`halleri ِان
şeklinde bulunuyordu. Mansûb ve mecrûr halleri ise يم ِن şeklinde bulunuyordu.
Bundan da merfu`olduğunu anlayabiliriz.
‘ فِ ِيهdeki ‘O’ sınıfa atıfta bulunmaktadır. Başa gelince ‘onda vardır’ anlamı vermektedir.
• .ٌاكبِ اْية ٌاسبُّ اورة اوفِ ِيه Onda büyük bir yazı tahtası vardır.
(sıfat) (ve fîhi sebbûratun kebîratun)
ِ الم ُم اد ِر ِس
• ُُك مرسيُّه او اذ ااك ب
ُ ام مكتا اه اذا
(muzâf) (muzâfun ileyh) (muzâf)
(muzâfun ileyh)
Bu öğretmeninin masasıdır ve şu da onun sandalyesidir.
(Hâzâ mektebu’l müderrisi ve zâke kursiyyuhû)
Muzâfun ileyh harfi tarif aldığı için kesralandı, harfi tarif almamış olsaydı kesratânlanırdı.
Muzâf doğal haliyle harfi tarif ve tenvîn almaz.
İkinci cümledeki muzâfun ileyh ise zamir halinde geldi. ‘Hoca’dan bahsettiği için
İsmi işaret, ğayru àqil çoğul olan ‘masaları’ işaret ettiği için onunla alakalı her şeyin olacağı
gibi ismi işaret de tekil dişil ismi işaret olarak kullanıldı.
اكار ِاسيُّ ُه ممkelimesinin sonundaki ُه مم muttasıl zamiri ‘erkek öğrencileri’ işaret ettiği için
ُه ممolarak kullanıldı.
Dişi öğrencileri kastetseydi eğer o zaman ُه َّنkullanılırdı اكار ِاسيُّ ُه َّنolurdu.
• .ٌصغِ اْية
ا
ِ المطََُّّل
ب ب ِ
ُ اوام اكات ٌاكبِْي الم ُم اد ِر ِس ب
ُ ام مكتا
(haber, dişil, (muzâfun ileyh) (muzâf) (haber, eril, tekil) (muzâfun ileyh) (muzâf)
tekil) (mubteda, eril, çoğul) (mubteda, eril, tekil)
Mubteda ve haberin birbirine benzeştiği 2 özellik vardır. Haber mubtedaya cinsiyet ve sayı
benzeşir. Ancak mubteda çoğul ğayru àqil ise haberi dişil ve tekil olarak yer alır.
صغِ اْيات
اolacaktı.
• .ُمتالِ افة
ُم بِاَلد ِم من اوُه مم.طََُّلب ُاع اشارة صلِناا
فا م ِِف
(dişil, tekil, nekra, (eril, çoğul, nekra, (muzâfun ileyh) (muzâf) (harfi cerr)
mecrûr, sıfat mecrûr, isim, ğayru àqil)
ِِفharfi cerri ص ٌل فا مkelimesini cerr etmiş ve kesralanmıştır. Sonuna da bizim anlamına gelen
انmuttasıl zamiri getirilmiştir.
صلِناا
= ِِف فا مsınıfımızda (sınıfımızın içinde)
www.tekellum.net 129
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
‘3’ den ‘10’ a kadar olan sayı tamlamaları izafet tamlaması şeklinde olduğu için ilk cümlede
‘on erkek öğrenci’ sayının muzâf, ma`dudun muzâfun ileyh olduğu şekliyle izafet tamlaması
olarak yer aldı. ‘3’ den ‘10’ a kadar olan sayı tamlamalarında ma`dûd çoğul olarak bulunur.
İkinci cümlede bulunan ُهمmunfasıl zamiri ‘erkek öğrencileri’ ikame ettiği için 3. şahıs
م
olan çoğul ve eril munfasılı ُهمoldu. İkinci cümledeki sıfat tamlamasının ismi ğayru àqil çoğul
م
olduğu için onun sıfatı dişil ve tekil olarak yer aldı.
(Hâzâ Muhammedun ve huve min’el Yâbâni. Ve hâzâ Hâlidun ve huve min’es-Sîn. Ve hâzâ
Ahmedu ve huve min’el Hind. Ve hâzâ İbrâhîmu ve huve min Ğânâ. Ve hâzâ İsmâìlu ve huve
min Nîcîryâ. Ve hâzâ Yûsufu ve huve min İnkilterâ. Ve hâzâ Bayramu ve huve min Turkiyâ. Ve
hâzâ Àmmârun ve huve min Mâlîzyâ. Ve hâzâ Àliyyun ve huve min Emrîkâ. Ve hâzâ Ebû
Bekrin ve huve min Yûğuslâfiyâ.)
‘Ahmed’, özel ismi أافم اع ُل vezninde söylenen bir kelimedir. Böyle vezinde söylenen kelimeler
gayrı munsarıftır, tenvîn ve kesra almazlar. Bu yüzden ‘Ahmedu’ olarak okunuyor. ‘İbrâhim’ve
‘Bayram’ kelimeleri de gayrı munsarıf bir kelimedir ancak bu kelimelerin gayrı munsarıflığı
vezinle değil Arapça dışında bir kelime olmasından kaynaklanıyor.
• ٌُمُمتالِ افة اوأالم اوا َُنُمم ٌُمُمتالِ افة اولُغاا ُتُمم ،ُمُمتالِ افة بِ اَلد ِم من اوُه مم
(haber) (mubteda) (haber) (mubteda)
بِ اَلدkelimesi de ِم منharfi cerrinden sonra geldiği için ve nekra olduğu için sonu
kesratânlandı. ُمتالِ افة
ُمkelimesi de onun sıfatı olduğu için ona uyum sağlağı nekra oldu ve
kesratân aldı.
ِ وقِب لاتُهم و
.ٌاح ادة ِ ونابِيُّهم و
.اح ٌد ِ ورُّبم و
.اح ٌد ِ ولا ِكن ِدي نُهم و
.اح ٌد
•
ا م ُم ا ا ُم ا ا ا ُم ا ا م م ُم ا
(haber) (mubteda) (haber) (mubteda) (haber) (mubteda) (haber) (mubteda)
‘Din’ , ‘Rab’ ve ‘Nebiy’ kelimeleri tekil ve eril olduğu için haberleri de tekil ve eril olarak geldi.
‘Kıble’ kelimesi ise tekil ve dişil olduğu için onun haberi de tekil ve dişil olarak geldi.
Farklı ülkelerden olan öğrencilerden bahsettiğimiz için de onların derken ُه ممmunfasıl
zamirinin muttasılı olan ُه مم ekini aldılar. Bu yüzden okurken ‘Onların dinleri, Rableri,
Peygamberleri ve kıbleleri’ diyoruz.
• .ٌإِ مخ اوة اوالم ُم مسلِ ُمو ان .ُم مسلِ ُمون ُه مم
(haber) (mubteda)
Sıfatla sıfatlanan arasında 4, Mubteda ve haber arasında 2 uyum aranır. Bunların arasında
aranan birinci uyum cinsiyet, ikinci uyum da sayıdır. الم ُم مسلِ ُمو انifadesi çoğul olduğuna göre
إِ مçoğul olmuştur.
haber de çoğul olmalıdır ve ٌخوة
ا
www.tekellum.net 131
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Cinsiyet olarak da yine uyum içindedirler. ‘Müslümanlar’ kelimesindeki ُونeki, eril varlıkların
إِ مkelimesi de
çoğul ekidir dolayısıyla çoğuldur. ٌخوة
ا اخ
ٌ ( أeril) ‘erkek kardeş’ kelimesinin çoğulu
olarak gelerek mubtedaya cinsiyet yönünden de uyum sağlamıştır.
Sonunda ( ةtâ marbûtâ) gördüğümüz her kelime dişil değildir.
• .بِ اَل ٌل الشمَّي ُخ اِ مْسُ ُه .ُم اد ِر ُسناا اه اذا
(bedel) (mubdelun minh)
Bu bizim hocamızdır. Onun ismi Şeyh Bilal’dir. (Hâzâ muderrisuna. İsmuhû Eş-şeyhu Bilâlun)
Bedel, Mubdelun minh’e 4 özelliğiyle benzeşir. Mubdelun minh merfu`, bedel de merfu`.
Mubdelun minh tekil, bedel de tekil. Mubdelun minh eril, bedel de eril.
• .اكثِْيا ِ
َُُنبُّه امَن ُن.صالِ ٌح
ا اوُه او ار ُج ٌل .ُسوِراَي ِم ان اوُه او
Ve O Suriyeli’dir ve o salih bir adamdır. Biz onu çok seviyoruz.
(ve huve min Sûriyâ. ve huve raculun sâlihun. Nahnu nuhibbuhû kesîran)
ُّ َُِنBurada biz seviyoruz anlamında bir muzâri fiildir. Ancak fiilleri henüz görmeye
ب
başlamadık. İleriki derslerde daha detaylı göreceğiz.
1. وحةٌ ؟
ام مفتُ ا أ مام ماْل ان أابم او ُاباا ٌُم مغلا اقة أا
(haber) (mubteda) (haber)
Onun kapıları şimdi kapalı mı yoksa açık mı? (E muğlaqatun ebvâbuhâ’l âne em
meftûhatun)
=أ مامYoksa, ya da, veya anlamında ‘Kapılar’ ğayru àqil çoğul olduğu için onun haberleri
dişil tekil oldu.
www.tekellum.net 132
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ص ِل ؟
الم اف م اه اذا ِِف انفِ اذة اك مم
(bedel) (mubdelun minh) (harfi cerr)
‘Kem’ den sonra gelen kelime fethatânlanır ve sonunda ةyoksa elif getirilir.
‘1’ ve ‘2’ ile oluşturulan sayı tamlamaları sıfat tamlaması şeklinde oluşturulur. Sayı sıfat,
ma`dûd isim olarak yer alır. Sıfat isme 4 açıdan benzerlik gösterir. بالا ٌد kelimesinden önce
harfi cerr geldiği için onu cerr etti ve kesraladı. Nekra olduğu için de isim, tenvînlendi. O
yüzden sıfat da nekra oldu ve kesratânlandı(mecrûr). İsim eril, sıfat da eril. İsim tekil, sıfat da
tekil. İkinci sıfat tamlamasında isim ğayru àqil çoğul olduğu için sıfatı tekil dişi oldu.
.ام من ُم اد ِر ُس ُه مم ؟ ُم اد ِر ُس ُه مم الشمَّي ُخ بِاَل ٌل Onların hocaları kim? Hocaları Şeyh Bilal’dir.
(Men muderrisuhum? Muderrisuhum Eş-şeyhu Bilâlun)
www.tekellum.net 133
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
2. ُورََّب ِ
ُ الب اَل ُد الَِّت ِِف أ البِ اَل ُد الَِّت ِِف إفم ِر ِيقياا ِ البِ اَلد الَِّت ِِف
آسياا ُ
Avrupa’da Olan Ülkeler Afrika’da Olan Ülkeler Asya’da Olan Ülkeler
(El-bilâdul’letî fî Uvrubbâ) (El-bilâdul’letî fî İfrîqiyâ) (El-bilâdul’letî fî Âsiyâ)
إِنم ِك مل اُّتا- İngiltere (İnkilterâ) نامي ِج ِْياَي- Nijerya (Nîcîriyâ) الميا ااَب ُن- Japonya (El-Yâbânu)
ون ُن
اليُ ا- Yunanistan (El-Yûnân) ان اغ ا- Gana (Ğânâ) ي ِ
ُ الص- Çin (Es- Sîn)
تا مركِياا- Türkiye (Turkiyâ) ُ ِ ا مَل- Hindistan (El-Hindu)
ند
امالِ ميزاَي- Malezya (Mâlîzyâ)
Bir çok isim ve sıfat yalın halde tenvîn alır. Bunlara istisnalar vardır.
1) Eğer bir isim ya da sıfatın başında الharfi tarif varsa tenvîn almaz.
اب ِ ِ
ٌ = كتاBir kitap اب
ُ ( = الكتاBelirli) Bir Kitap
2) Eğer kelime cümlede isim tamlamasında muzâf konumundaysa.
www.tekellum.net 134
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Gayrı Munsarıflar
1) Üç harften fazla olan kadın özel isimler
ب ِ
ُ ( ازيمناZeynebu) ، ُ( آمناةÂminetu)
2) Tâ marbûtâ, yuvarlak t ‘ ‘ةile biten erkek özel isimleri, lafzen dişi mânen erkek
اَبكِ مستاا ُنPakistan(Bâkistânu) ، ِولميا ُم William (Vilyemu) ، لامن اد ُنLondra (Landenu)
8) Renkler
اْحاُر
أ مKırmızı (Ahmaru) ، اس او ُد
أ مSiyah (Esvedu) ، اص اف ُر
أ مSarı (Asfaru) ، أ مازار ُق Mavi (Ezraqu)
ضُر
اخ ا
أ مYeşil (Ahdaru) ، ض
ُ أابمياBeyaz (Ebyadu)
9) Şu vezinlerdeli kırık çoğullar:
ِ
a)
ُأافمع اَلء vezni;
ِ أArkadaşlar (Esdiqâu) ، أا مغنِياءZenginler (Eğniyâu) ، أاقم ِوَيء
ُاصدقااء
م ُا ُا Güçlüler (Eqviyâu)
b)
ُفُ اع اَلء vezni;
ِ م اف
اع ُل
c) ا vezni;
ُ‘ ازمو اجتُهonun eşi’ kelimesinde kadından bahsettiğimiz için ٌ ازمو اجةkullanıldı. ‘onun’ derken de
ُه اوmunfasıl zamirinin muttasılı olan هgetirildi.
‘Onun ismi’ cümlesindeki ‘onun’ dan kasıt işe ‘kadın eş’ olduğu için bu sefer de dişil tekil
munfasıl zamiri ِه ايnin muttasıl zamiri olan اها getirildi.
Üç harften fazla olan kadın özel isimleri de gayrı munsarıf olur demiştik. Bu yüzden de ُِآمناة
olarak geldi.
‘3’ den ‘10’ a kadar olan eril sayılarda hatırlarsak, ma`dûd’un tekil hali eril ise muzâf dişil
oluyordu.
Burada da أابمنااء , (اِبم ٌنoğul) kelimesinin eril çoğulu olduğu için sayı dişil olarak geldi.
www.tekellum.net 136
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ب ِ ِ
İki kişiden bahsettiği için ٌ طاالkelimesinin sonuna انgetirilerek ikil yapıldı.
.اك مس اَل ُن ب ِ ُمَمتا ِه ٌد ِ
•
ٌ طاال ُاو اْحمازة ب
ٌ طاال اْحا ُد
أم
(gayrı munsarıf sıfat) (isim) (gayrı munsarıf) (sıfat) (isim)
İki cümlenin sıfatı isim ile merfu`luk yönüyle benzeşiyor ve ikisi de nekra olduğu için tenvîn
alması gerekiyor.
Ancak birinci cümledeki ‘çalışkan’ sıfatı tenvîn alırken, ikinci cümledeki ‘tembel’ sıfatı فا مع اَل ُن
vezninde bir gayrı munsarıf sıfat olduğu için tenvîn almadı.
Yusuf dedi ki: Bende 5 kalem var. (Qâle Yûsuf: ìndî hamsetu eqlâmin)
‘3’ den ‘10’ a kadar olan eril sayılarda, ma`dûd’un tekil hali eril ise muzâf dişil oluyor
demiştik.
‘ أاقم اَل ٌمkalemler’ kelimesi de ‘ قالا ٌمkalem’ kelimesinin eril çoğulu olduğu için sayı dişil
olarak geldi.
ِ kelimesini kullanıyorduk.
Alınıp satılabilen şeyler için de aitlikte ‘’عمن اد
www.tekellum.net 137
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
• .اص اف ُر
اواه اذا قالا ٌم أ م، اس او ُد
اواه اذا قالا ٌم أ م، ض ُر
اخ ا
اواه اذا قالا ٌم أ م، اواه اذا قالا ٌم أ مازار ُق،اْحاُر
اه اذا قالا ٌم أ م
(sıfat) (isim) (sıfat) (isim) (sıfat) (isim) (sıfat) (isim) (sıfat) (isim)
Bu kırmızı bir kalemdir ve bu mavi bir kalemdir ve bu yeşil bir kalemdir ve bu da siyah bir kalemdir.
(Hâzâ qalemun ahmaru ve hâzâ qalemun ezraqu ve hâzâ qalemun ahdaru ve hâzâ qalemun
esvedu ve hâzâ qalemun asfaru)
Sıfatlar isme tam uyum sağlaması gerekirsen yukarıdaki cümlelerdeki renkler أافم اعلvezninde
ُ
gayrı munsarıf oldukları için tenvîn almayıp o konuda uyum sağlayamadılar.
Zeynep dedi ki: Ben de çok mendil vardır. (Qâlet Zeynebu: ìndî menâdîlu kesîratun)
ب
ُ ازيمنا derken de yine üç harften fazla olan bir kadın ismi olduğu için gayrı munsarıftır
ve tenvîn almaz.
يل ِ
ُ امنااد ise şuursuz çoğul varlık olduğu için sıfatı tekil ve dişil olarak geldi. Sıfatın tenvin
almasında bir engel olmadığı için de ٌ اكثِ اْيةşeklinde tenvîn alarak geldi. Ancak ‘mendiller’
ِ م افvezninde olduğu için gayrı munsarıftır ve tenvîn almaz.
kelimesi اعيل اُ
• .ض ُر
اخ ا
أم اواه اذا،أ مازار ُق اواه اذا،اْحاُر
أم اواه اذا،اص اف ُر
أم اواه اذا،ض
ُ أابميا اه اذا
Bu beyazdır, bu sarıdır, bu kırmızıdır, bu mavidir ve bu da yeşildir.
(Hâzâ ebyedu ve hâzâ asfaru ve hâzâ ahmaru ve hâzâ ezraqu ve hâzâ ahdaru)
Burada da yine renkler أافم اع ُلvezninde gayrı munsarıf oldukları için tenvîn almadılar.
www.tekellum.net 138
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ُ طامل احةerkek ismi olmasına rağmen sonunda ةolduğu için gayrı munsarıftır ve tenvîn
almamıştır.
يل ِ
‘Anahtarlar’ kelimesi de
ُ ام افاع vezninde olduğu için gayrı munsarıftır ve tenvîn
alamamıştır.
• .السيَّ اارِة
َّ اح ِ
ُ م مفتا اواه اذا،احلاِقيبا ِة
م اح ِ ِ
ُ اواه اذا م مفتا،المغُمرفاة اح ِ
ُ اه اذا م مفتا
(muzâfun ileyh) (muzâf) (muzâfun ileyh) (muzâf) (muzâfun ileyh) (muzâf)
ُس مفياا ُنkelimesi انile biten erkek ismi olduğu için gayrı munsarıftır ve tenvîn almaz.
‘Okullar’, ‘Mescidler’ ve ‘Oteller’ kelimeleri de اعل ِ
ُ ام افvezninden oldukları için
gayrı munsarıftırlar ve tenvîn almadılar. Aynı zamanda bu kelimeler şuursuz çoğul oldukları
için sıfatları olarak gelen ٌ قالِيلاةve ٌ اكثِ اْيةda tekil ve dişil olarak geldi.
www.tekellum.net 139
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِ أا هؤاْل ِء أ
اطبَّاءُ ؟
• ُا Bunlar doktorlar mıdır? (E hâulâi etibbâu)
ِ
‘Doktorlar’ kelimesi
ُ أافمع اَلءvezninde olduğu için gayrı munsarıftır ve tenvîn almadı.
• . اوُه مم عُلا اماءُ كِبا ٌار. ُه مم ُم اد ِر ُسو ان.اْل Hayır. Onlar hocalardır. Onlar büyük âlimlerdir.
(sıfat) (Lâ. Hum muderrisûn. ve hum ùlemâu kibârun)
www.tekellum.net 140
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Başında harfi tarif olan kelime tenvîn almaz. O yüzden ilk örnekler kesratân, ikinciler kesra aldı.
Bu iki durumda gayrı munsarıf bir kelime kalırsa gayrı munsarıflar tenvîn ve kesra
alamayacakları için kesra yerine fetha alır.
اْحا ُد
أم ِم من أ م
اْحا اد اْحا اد
اب أ م ِ
ُ كتا
Gayrı Munsarıf (Kesra değil, Fetha aldı) (Kesra değil, Fetha aldı)
• ت اَي أ ِاخي ؟
ام من أانم ا:س ِ
ُ الم ُم ادر Hoca: Sen kimsin (Ey) kardeşim? (Men ente Yâ ehî)
www.tekellum.net 141
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ك؟
اْسُ ا
اما م:س ِ
•
ُ الم ُم ادر Hoca: Senin ismin nedir? (Me’smuke)
Not: اِ مس ٌمve اِبم ٌنkelimelerinin başında bulunan elifler eğer bu kelimeler başında yer
almıyorsa okunmaz.
(Hemzetul vasl)
ِ المم اد ِر
• م من أايم ان أانم ا:س
ت؟ ُ ُ Hoca: Nerelisin? (Min eyne ente)
Not: Seslendiğimiz kişi اْحا ُد أانم اkullanıldı. Eğer seslendiğimiz kişi
‘ أ مAhmed’ eril olduğu için ت
dişi olsaydı o zaman da ت ِ أانمdenilecekti.
Not: ِم منharfi cerri kendisinden sonra gelen kelimeyi cerreder ve kesralar veya kesratânlar
ancak harfi cerr bir gayrı munsarıf kelimeden önce geliyorsa onu kesralayamayacağı için
fethalar.
اَبكِ مستاا ُن kelimesi de Arapça olmayan bir özel isim olduğu için gayrı munsarıftır ve
cerr edilemez. Bu yüzden de fethalandı.
www.tekellum.net 142
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Not 1: Hatırlarsak ‘3’ den ‘10’ a kadar olan sayı tamlamaları izafet tamlaması şeklinde
oluyordu. Sayı, muzâf ve ma`dûd, muzâfun ileyh olarak bulunuyordu. Muzâfun ileyhler kesralı
bulunuyordu ancak ادفااتُِرkelimesi اع ُل
ِ م افvezni olan bir çoğul olduğu için gayrı munsarıftır ve
ا
muzâfun ileyh durumunda iken kesra yerine fetha alır.
Not 2: ادفااتُِر gayru àqil bir çoğul olduğu için sonraki cümlede ona atıfta bulunan munfasıl
zamir tekil dişi olan ِه ايkullanıldı. Yine ‘defterler’ kelimesi şuursuz eril çoğul olduğu için sayı
da tekil dişil olarak geldi.
.ُستااذ ِ
•
اهات اَي أ م:اس ٌ َّاعب Àbbâs: Verin (Ey) Hocam (Hâti Yâ Ustâz)
Not 1: ُُما َّم ٌد ‘den önce ِل harfi cerri geldiği için ‘Muhammedun’ kelimesini kesralıyor. ُُما َّم ٌد
kelimesi harfi tarif almadığından nekra gibi davranan ma`rife olduğu için sonu tenvînleniyor.
ِ ’إِب ر, ‘ ’عثمما ُن, ‘ ’يوسفve ‘ُ ’طاملحةbunlar gayrı munsarıf isimler olduğu için
Not 2: ‘اهيم م
ُ ا ُ ُ ُ ُ
ا ا
kendilerinden önce gelen ِلharfi cerri onları fethalıyor.
Burada izafet tamlaması ile kitap Bilal’e izafe ediliyor ve Bilal’in kitabı anlamını alıyor. Aynı
durum muttasıl zamirlerin izafet tamlamasında muzâfun ileyh konumunda bulunmasıyla da
oluyor.
www.tekellum.net 143
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
كِتاابُ ا
ك
(muzâfun ileyh) (muzâf)
Muttasıl zamirler mebni olduğu için اكi`râb değiştirmiyor.
Not 2: اَي ‘dan sonra gelen isim tenvîn almaz. O yüzden ُُما َّم ُدoldu.
.اْحمازةا اب ِ
•
ُ اه اذا كتا. اْل:ُُما َّم ٌد Muhammed: Hayır bu Hamza’nın kitabıdır.
(muzâfun ileyh) (muzâf) (Lâ. Hâzâ kitâbu Hamzate)
Not: ُاْحمزة gayrı munsarıf bir kelime olduğu için muzâfun ileyh konumunda bulunurken
fetha aldı.
Not: اعلِ ٌّي gayrı munsarıf bir kelime olmadığı için tenvîn aldı.
ِ ب إِ ال
ِ الراَي
.ض ِ
•
ذا اه ا:احام ٌد Hâmid: O Riyad’a gitti. (Zehebe ile’r-Riyâdi)
Not: Harfi cerrden sonra gelen kelime mecrûr olacağı için ض ِ sonu kesra ile bitti.
ِ الراَي
وب ؟
ُ او أايم ان يا مع ُق:س ِ
•
ُ الم ُم ادر Peki Yâkûb nerede? (ve eyne Yâ`kûbu)
Not: وب
ُ يا مع ُقgayrı munsarıf bir kelime olduğu için tenvîn almadı.
َّ ب إِ ال ام
ك ه ذ
ا :دٌ ِح
ام
•
ا ا ا Hâmid: O Mekke’ye gitti. (Zehebe ilâ Mekkete)
Not: ُام َّكة kelimesi de yine gayrı munsarıf bir kelimedir. ‘إِ الdan dolayı kesra alması
gerekirken fetha aldı.
www.tekellum.net 144
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
• ُ أايم ان إِ مس اح:س
اق ؟ ِ
ُ الم ُم ادر İshâk nerede? (Eyne İshâqu)
Not: ُ إِ مس احkelimesi de yine aynı şekilde gayrı munsarıf bir kelime olduğu için tenvîn
اق
alamadı.
Not: Fiiler konusunu ikinci kitapta daha detaylı bir şekilde göreceğiz.
Not: ‘3’ den ‘10’ a kadar olan sayı tamlamaları izafet tamlaması olarak yapılıyor ve sayı
burada muzâf olarak yer alıyor. Muzâftan önce zaman zarfı olduğu için muzâf kesralandı.
Muzâfun ileyh de harfi tarifsiz ise kesratânlanması gerekiyor ancak ق ِ
ُ ادقاائkelimesi gayrı
munsarıf olduğu için kesralanamaz ve tenvînlenemez. Onun yerine fetha alıyor.
ِ َخامolarak geldi.
( قا مب الönce) zaman zarfı da kendinden sonra gelen kelimeyi cerr ettiği için س
Not: Tekili dişil olan isimlere gelen ‘3’ den ‘10’ a kadar olan sayıların da eril olarak geleceğini
söylemiştik.
ادقاائِ ُقkelimesinin tekili de ٌ ادقِي اقةdişil olduğu için önüne gelen sayı eril formunda geldi.
Şimdi kitaptaki birkaç alıştırmayı birlikte inceleyeceğiz:
.ب ِ ِ ِ ِ
ب ازيمنا ا
ُ كتاا ،ب
لازيمنا ا ،ب
إ ال ازيمنا ا ،ب
م من ازيمنا ا :ب
ُ ازيمنا
Yukarıdaki örneklerin ilkinde ‘Muhammedun’ kelimesi önüne gelen harfi cer ve muzâfa göre
kesratân aldı.
Ancak ikinci örnekteki ‘Zeynebu’ ise gayrı munsarıf olduğu için önüne gelen harfi harfi cerler
ve muzâf onu kesra yapamadı ve fetha aldı.
www.tekellum.net 145
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
Not: Burada da yine gördüğümüz gibi ‘Muhammed’ kelimesi cerr olurken ‘Zeynep’ kelimesi
gayrı munsarıf olduğu için kesra ve tenvîn almadı, fetha aldı.
ام ِر ا
.ٌيضة ام مراوا ان ت
ُ ُخ
أم
(muzâfun ileyh) (muzâf)
Mervan’ın kız kardeşi hastadır. (Uhtu Mervâne marîdatun)
Not: ‘ انân’ ile biten erkek ismi olduğu için ام مراوا انgayrı munsarıftır ve fetha almıştır.
Not: ‘Hâmid’ kelimesi tenvîn alırken, ‘İbrâhîm’ kelimesi Arapça olmayan bir özel isim
olduğu için gayrı munsarıftır ve tenvîn alamaz.
‘Eski’ ve ‘Yeni’ sıfatları ٌاسيَّ اارة dişil ve tekil bir kelime olduğu için ona uyum sağlayarak dişil ve
da tekil olarak geldiler.
Not: ُ ُ إِ مسطامن بkelimesi Arapça olmayan bir kelime olduğu için gayrı munsarıftır ve kesra
ول
almaz. اج ُد ِ مسkelimesi ise اعلِ م افvezninde bir gayrı munsarıf olduğu için ve tenvîn almaz.
ا ا ُ ا
www.tekellum.net 146
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
ِ ثااَلثاةُ مس
.اج اد ِِف اه اذا الشَّا ِرِع
اا Bu caddede 3 tane mescid vardır.
(Fî hâze’ş-şâriì selâsetu mesâcide)
Not: ِِفharfi cerri اه اذاismi işaretini mecrûr yaptı. Ancak ismi işaretler mebni olduğu için
i`râblanmadı.
Mubdelen minh mecrûr olduğu için bedel de mecrûr olmak zorunda. O yüzden kesralandı.
Hatırlayacak olursak, bedel, mubdelen minhe 4 açıdan benzeşir.
1) Tekil / İkil / Çoğul 2) Eril / Dişil 3) Nekra / Ma`rife 4) Merfu`/ Mecrûr / Mansûb
ِ مس
اج ُد
Not:
اا gayrı munsarıf olduğu için muzâfun ileyh durumundayken kesra yerine fetha
aldı.
.ض ُر
اخ ا
أم لا موَُناا اسيَّ اارِت Benim arabamın rengi yeşildir.
(Seyyâratî levnuhâ ahdaru)
Not: ض ُر
اخ ا
أ مkelimesi أافم اع ُل vezninde bir kelime olduğu için gayrı munsarıftır ve tenvîn
almamıştır.
لا موَُناا derken de ‘araba’ dişil tekil bir varlık olduğu için ondan bahsederken tekil munsafıl
ِِفharfi cerri kendisinden sonra gelen kelimeyi cerr etmesi gerekirken طن ِ
Not:
ُ اواشمن kelimesi
Arapça olmayan bir özel isim olduğu için gayrı munsarıftır ve kesra almamıştır.
Not: Burada da yine ِم منharfi cerri kendisinden sonra gelen kelimeyi cerr etmesi gerekirken
ُ ام َّكةkelimesi gayrı munsarıf olduğu için ve kesra almamıştır.
www.tekellum.net 147
Durûsu’l-Luğati’l-Arabiyye – (1. Cilt) Çalışma Notları
.ٌطاالِباة ِ فا
اط ام اة ت
ُ ُخ
أم Fatma’nın kız kardeşi öğrencidir.
(sıfat) (muzâfun ileyh) (muzâf) (Uhtu Fâtimetu tâlibetun)
Not: Muzâfun ileyh kesra alması gerekirken ‘Fatma’ kadın ismi olduğu için gayrı munsarıftır
kesra alamıyor fetha alıyor.
3. ثااَلثاةُ اكار ِاس َّي Üç Sandalye (Selâsetu kerâsiyye) ُك مرِس ٌّي- Sandalye
(Kursiyyun)
اع مش ُر ادقاائِ اق On Dakika (Aşru deqâiqa) ٌ ادقِي اقة- Dakika (Daqîqatun)
www.tekellum.net 148