BUton ü l kelerin proleterleri b l r l e ş l niz!
Yıl 8, sayı 6(90) Emperyalizme
Türkiye Komünist Partisi Merkez Komi:esi organı
MHP davasn11 halkin mali yapmak için birlik!
Yeneceğiz
M H P davasıyla birlikte geric i l ik
Iyice azgı nla ş t ı . Tut u k l a m a l a r Ile­
rici güç lere karşı giderek y o � u n la­
şıyor. OISK'e, demokratik y ı � ı n
örgütlerine k a r ş ı yargı l a m a l a r peş­
peşe başla t ı l ıy o r . AP h ız l a örgüt­
leniyor. Demirel a ç ı kt a n açı!;la
m ey d a n okuyor. C u nta Iç inde
ve dışındaki en gerici güçlerı
böylesine azd ı r a n l a r Pen t a g o n ve
NATO egamen çevreıerldlr.
O l ayla r , olgu lar, TKP'n i n il ke­
.li ve esnek p o l i t i ka s ı n ı n d o ğ r u­
lu ğ u n u kanıtlıyor. Marksizm-Leni­
niz m i n y e n ilmez i d e o l ojisi, p r o le­
tarya e n t e r n a syonalizm i n i n sar­
s ı l maz desteği, komü nistlerln e t l e
kem i k gibi halkta n a y r ı lmazl ı ğ ı
h e r milit a n a , düş m a n ı titreten o
a m a nsız gücü ver i y o r . A ğ ı r I ş k e n ­
ceden geçmiş b i r yoldaş "Ye ndim
o n l a r ı." diyor, "DUşünce m , lna n ­
c ı m listlin geldi. Cel latlar yenil­
d i ." B u i n a n ç l a , bu bil i n çle her
za m a n biz yenece� iz.
Ka d r o l a r ı n kavrad ı k l a n bir ger - ­
çek va r : Bugün ö n d e gelen görev,
p a r t l y i kor u m ak. Partiyi k o r u m a k
d e m e k , kadro l a r ı k o r u ma k, y ı!;Jın
ba!;l l a r ı n ı k o r u m a k , partinin L e ­
ninci birligini k o r u m a k demek t i r .
Bu görev s o n derece enerjik bir
çalışm ayla ba ş a r ıimal ı d ı r . Basa­
r ı laca k t ı r .
Y e n i k oş u l la r da d a h a d a çellk­
l e ş mis b i r parti disiplini gerek.
Ola nca gücümüzü i l legal ç a l ı ş m a y ı
yet kln leştirmeye verir ken , en
k ü çük legal olanaktan bile us­
taca yararlanmayı bir an bile
göza r d ı edemeyiz.
Yı!;lı n ç a l ış mala r ı n d a her tür­
lü sekterl i!;lin izlerini yoketmek
gerek. Y ı � ı n ba�ıa r ı n ı güçl e n d i r ­
meye, demo kratik güçlerin t o p a r ­
lan ma s ı n a y a r a m a y a n b i r eylem
biçimi kes i n li kle y a n l ı şt ı r . E m e k ­
ç i lerin k ü ç ü k de olsa direnişinin
i ç i nde olmak, onu bili n ç l i eyle­
m e dön ü ş t ü r m e k a nc a k yığ ı n la r ı n
nabz ı n ı e l d e t u t m a kla ola naklı d ı r .
Parti kadr ola r ı çet i n bir s ı nav­
dan geçiyor. Bu savaşlarda m il i ­
t a n la r , y ı ğ ınlar yarın devrimi
u t ku ya u l a ş tıraca k deneyleri ka ­
za n ıy o r . Emperyal izme, N ATO'
ya ba!;lı m lılı!;la, teke l l e r i n , gerici­
li!;lin sa l d ı rılar ı na , cu nta n ı n a n t i ­
demo kra t i k baskı l a r ı n a karş ı hal­
k ı n yürüttü�ü sava ş ı n o n u r l u san­
ca ğ ı k o m ü n i s t t erin o m u z la r ı n da
yükseliy o r .
ve tekellere
1 Haziran 1981
-TKP Merkez Komitesi Bildirisi -
Fa ş i st M H P 'ye k a rs ı dava en s o n u n ­
da a ç ı l d ı . Faşist hare keti:ı askersel
diktatörlük eliyle ya rgıla n ması en
başta şunu gösteriyor: B u dava ,
I ş ç i sınıfı n ı n, h a l k ı m ı z ı n , tüm ileri­
cl güçlerin, y u r t sever s u bayla r ı n y ı l l a r
boyu süren ç e t i n sava ş l a r ı n ı n b i r
kaza n ı m ıd t r . B u yarg ı l a m a , a y n ı za­
m a n da askersel yönetim I ç i n d e f a ·
sizm yan l ı l a r ı y la faşizme karşı
o l a n la r ı n a r a s ı n daki çel i ş k iyi y a n s ı ­
tıyor. A n ca k , h a l k• m ı z ı n faş i st MHP'
ye kar ş ı nice şehitler p a h a s ı n a yü­
rütt(j!;Jü a r d ı cıl sava s ı m o l masayd ı ,
h i ç bir gUç b u hal k düş m a n ı a r ı n ı
yargı önüne ç ı ka ra m a z d ı .
Ne k i , en gerici çevreler M H P'yi
k or u ma k , saldırıyı d a h a y o ğ u n olarak
Işçi sı n ıf ı n a , I lerici güçlere yöne l t ­
m ek I ç i n harekete g e ç t i l e r . E n sa l ­
d ı rg a n emperyalist çevrelerin, işbir­
likçi tekeller i n besleyip ortaya sald ı ­
� � f a ş ist MHP'ye k a r ş ı a ç ı l a n dava,
c u nta yönetiminin en ger ici, en
m i litarıst ve i ş b ir li k çi kesimin i n , MiT
ve polis içi n d e k i azg ı n halk d üş,nan­
l a r ı n ı n , AP yönet i cilerinin d e m o k ra ­
si g ü ç l e rinden ö ç a l m a duyg u l a r ı n ı
kaba r t t ı . Şimdi bu güçler, faşist
MHP'ye ka r ş ı a ç ı l a n davayla yedik­
�eri y u m r u ğ u savu ş t u r m a k ist iyorla r .
B u k a n l ı cinayet ç e t es i n i k u rta rmak
için a nti4<o münizmin kara bay ra ğ ı y ·
l a Ilerici gliçlere ka r ş ı sa l d ı rıya ge­
çiy o r l ; r . DISK'e, Köy-Koop'a, TöB -
Anti-komünizmin iç yüzü
"Tür kiye'yi k o m ünist sald ı rı ve dü­
ze n d e n k u r t a r m a k mask esi a l t ı n da ...
k e n d ilerinden olmayana ç a l ı ş m a , eği­
t i m , adeta yaşam h a k k ı t a n ı m a z t u ­
t u m l a r ı . . . k e nd i ler i nden ol maya n l a r ı
d ü ş m a n say ı p öldürmeye, ö l d ürtmeye
varan hıriç dolu davran ı ş l a r ı ... "
A n ka ra Sıkıyönetim Mahkemesi A s ­
k e r i Savc ı l ı ğ ı , fa şist M H P ' n i n ka n­
lı dosyas ı n ı b u sözlerle a çt ı . Dosya
MHP'nin cinayetle ri n i n , k a r a n l ı k iliş­
kilerinin yanı s ı ra bir gerçe!;ji da ha
a çı ğ a ç ı kart t ı : Tüm a n ti-komünist
k ı ş k ı rtmaıa r ı n , k a m p a n y a l a r ı n Iç y ü­
yüzünü, g e r ç e k a m a c ı nı. M H P sa nık
sa n daly�sinde. Ama bir de MHP
ka n l ı terör ünü sürdürürken " k omü­
n iz m l e savaş", " m i l l iyet çi gençler
k o m ü n i st tehlikeye karşı devleti
k o r u y o r l a r" diye ona destek o l a n l a r
va r . D ü n " B u k ı ş k o m ü n i z m gelecek"
d iye MHP'nin z i n ci r l e m e cinayet l e ­
rine hücum borusu ç a l a n Bayar,
bugün de faşist-gerici iş b l rli� in l n
dergilerinde yazılar yayı nlıyor . Dün
kanlı cinayetlere ç a � r ı ç ı ka r a n E r ­
g u n Göze' l e r , Kaba k l ı'la r , MHP'li
kdtillerin baş savu nucul u ğ u n u ya-
karşı iş, toprak, demokrasi
ve bağımsızlık için bir/eş!
D ER 'e kars ı a ç ı l a n dava l a r d a n güç
a l ıyorlar, k'omünistlere, t ü m llerıcı
güçlere ka r ş·
ı provokasyo n la r p la n -
lıyor l a r .
Böylece, taşislierin yığ ı n sal y a r g ı ­
l a n ması , ütkeln i z d e I l erici güçlerle
gerici g ü ç l e r , y u rtsever l e r l e l ş birlik­
ç i l e r , h a l kla h a l k d ü ş m a n l a r ı a ra s ı n da
çetin bir savasımla a t b a ş ı g i d iy o r .
B u yargıla nma n ı n g elece!;jl i ş t e b u
sava ş ı m a ba � l ı kal ıyor. Askersel yö­
netim I çin d e , faşist M H P'ye k a r ş ı
o l a n çevreler , ilerici g ü ç l e r e k a r s ı
a n ti-komünist sa l d ı r ı l a r ı o n a y l a m a k­
la faşizme, terör i z m e karş ı olan
güçlerı zayıfla t m ı ş o l uyorla r . Böylece
kendi a ç mış o l d u kla r ı MHP dava s ı n ı
b a l t a l ıy o r , MHP'ye k o l gere n en ge­
rici güçlere boy u n e ğ i y o rl a r . Faşist
terörün ku r b a nia r ı na sald ı rma k , "te­
rörizmin kayna!;lını k u r u t ma" sözleri­
ni ters d ü şüyor_
A B D yönet i m i ni n , N ATO egemen
çevrelerinin ülkemiz üstündeki bask ı ­
l a r ı n ı y o ğ u nlaş t ı rd ı ğ ı bir dönemde,
i l erici y u r t sever güçlere k a r ş ı bas k ı l a ­
r ı n art ması , ülkemizi em peryalist,
serüveniere araç e t m ek ıstiyen t e r i n
iş i n e yar ıyor, o n l a r ı g ü ç l e n d i riyor.
MHP'ye k a r ş ı a ç ı la n dava n ı n so n u ­
c u n d a faşist e l ebaşıların ı n hakettik­
ler i cezaya k e n di l i ğ i n d e n ç a r p t ı r ı l aca­
ğ ı n ı sa n a n l a r y a n ı l ı y o r l a r . F a ş i stterin
tüm cinayetlerin i n , halk düşmanı
A r kası 2. sayfada
p a r k e n b u g ü n de a n ti-k o m ü n ist de­
mogoji sil a h ı na sa r ı l ıy o r l a r . TKP'yi
hedef gösteriyo r l a r . E m e k ç i h a l k ı n
örg ütlerine, d e m o k rasi güçlerine sal­
d ı r ı y orla r .
"Terc üma n " , "Son Havadis", g e r i ­
c i bas ı n e m e k çi h a l k ı n d e m o k r a ­
t i k örgüt l erine sa l d ı rı y o r , f a ş i s t k a t i l -
· l e r i bu y o l d a n a klamaya çal ı ş ıyorlar.
C u nt a 'n ı n Köy-Koop'a , T ö B-DER 'e,
DISK'e k a r ş ı a ç t ı ğ' davalar da işte
b u nla rı n işine y a r ı y o r .
F a s i zm i n y a n d a şla r ı a n ti-komü nist
kış k ı r t m a l a r ı n d a en i ğ renç yala n iara
bile ba ş v u r m a k t a n geri d u r m u yo r l a r :
B u n la r , azgın bir faşist terörcü
olduğu t a r t ı ş ma götürmez ş e k i l de
ortaya ç ı k a n CIA b a ğ l an t ı l ı A ğ ca�yı
b i l e , bir hafta boyu nca önce "de"
r i mcl'', " k o m ü nist", "Sovyet aja n ı '
diye, b u t ut ma y ı nca d a ho moseksüe l ,
m an y a k bireysel bir katil, bir "serse­
r i' diye tanıt maya ç a b a t a dı l a r .
Işıktan kaçanlar
K a n l ı dosya a ç ı kl a n d ı k ç a Türkeş'
in c u ntaya m e k t u p l a r yazıp "Bizim
�A r kası 6. sayfada
 2

Baski ayg1tmdaki
TKP Merkez Komitesi Bildirisi
faşistler
.. Başı l.Sayfda madan, faşist MHP'ye karşı açıJan
dava başarıyla sonuçtandırılamaz.
- Militanlar Bildiriyor-
planlarının, MHP'nin emperyalist
merkezlerle, Işbirlikçi tekelterle, geri­ Askersel savcıtığm suçlaması, 11ko� *TRABZON- MHP. yanlısı Sıkıyö­
cl AP çevreleriyle ba!jının, ordu mtinlzme karşı savaş" adı aıtında netim ve Garnl�pn Komutanı Tug­
ve devlet aygıtındaki uzantılarının faşistterin binlerce insanın canına generaı AkgUn GUişerı ııe hemseh­
kendiliğinden ortaya çıkaca�ını sa­ nasıl kıydıklarını gösteriyor. Anti­ rlsl EmniYet Müdürü Hamdl Aral,
nanlar aldanıyorlar. Onlar uluslar­ komUnizme, anti-Sovyetizme karşı faşlstlerln konumlarını koruyabllme­
arası emperyalist merkeziere ba�lı koymadan tutarlı bir anti-faşist lerlnde baş etken. Faşist terörist­
neo-fac;ist gUçlerln, ordu Içindeki ve savaşım verilcmez. Halkımızın en iyi leri koruyor, destekliYorlar. GUJşen'
dışındaki en gerıcı gUçlerin bu Yar­ evlatlarına, komUnlstlere karşı dUş­ In amcaoğlu hUkUm giymiş üGD'll;
gılamaya karşı artan direncinl unutu­ manlık yalnızca faşlstlerln, en geri­ 12 EylUl öncesi l.Şubeden devrim­
yorlar. Faşist harekete, gerlclll!je kar­ cl gOçlerln de§lrmenlne su akıtır. cllerin fotograflarını almış,- bunlar·
şı indirllen her yumruğu, Ilerici gOç­ Komtlnistler, tUm anti-faşist, demok­ dan bir kısmı öldUrUimUştU. Şimdi
lere karşı yo�un saldırıların Izledi­ rat ve yurtsever gUçlor arasındaki l .Şubede sorgulamalara karışıyor.
ği gerçeglne sırt çevlriyorlar .Demok­ savaş arkadaşlı!)ı daha da peklştlril­ Sorgulamaları perde arkasından Piya­
ratik hak ve özgOrltiklerinden yok­ melldlr. Bu, gOnümüzUn ertelenmez de ön Yüzbaşı 1 smet Kazancı
sun edl!en emekçi halkımızın sesi görevidir_ yönetiyor. Tuğgeneral Gülşen ve
kısılırken, gerici basın kUstahça kanlı Faşist MHP'ye karşı açılan dava­ onun yanı sıra AP'll Vali A.R. Vara­
cinayet şebekel.&rinl savunuyor. Fa­ nın kUIIendirllmesine izin vermeye­ danakul ile polis şefi Akgtin 5 yurt­
şist ve Maocu yayın organıarı ser­ lim' MHP'nin CIA'yla, emperyalist severin ötUmü ve KTO'ne bomba
bestçe yayınlanıyor. merkezler, Işbirlikçi tekeiiP.rle, kontr­ konmasından sorumludur. Ş imdi
Bu durumda askersel savcılt�ın açı­ gerillayla, AP yönetimiyle ba!)larını KTü'de kışkırlmaları faşist Yüzbaşı
ğa vurdu�u gerçekler, halkımıza an­ açığa çıkaralım! Faşistterin bugUn de Cem Erseven yönetiyor. l.Subede
cak Ilerici gUçlerln etkin çabalarıyla gizil katan kanlı cinayetlerini, halk 1 smet ünal da seçme faşist polis­
duyurulabillr. Ancak tüm demokrasi düşman ı amaçlarını, demokrasi dUş­ leri emrinde toplayıp 100 kişilik
güçlerinin ordu içindeki ve dışında­ manlığını serglliyellm! Bu azılı anti­ bir kadro oluşturdu.
ki tüm yurtsever güçlerin eylem bir­ komünizmin iç yUzUnü kime yara­ * Gl RES UN- Sıkıyönetim ve Gar­
Ilgiyle, MHP davası ülke ölçüsünde dı�ını, ülkemiz ve halkımız için nizon Komutanı Jandarma Binbaşısı
halkın aktif katıldıgı anti-faşist bir nasıl acı sonuctar doğurdu�unu yı­ Abdullah Demiral MHP'nin çalışma­
savaşıma dönUşebilir. i terici güçlere ?jıntara duyuralımı Koğuşturulan, larını destekliyor. Kalabalıi;ja ateş
yönelik saldırılara karşı kaymadan, tutuklanan, baskı altında olan tüm açıp bir kişinin felç olmasıno Yol­
demokratik hak ve özgUrlükler savu­ ilerici güçlerle dayanışmayı daha açan şimdiki Keşap Askerlik Şube­
nulmadan, DiSK, Köy-Koop, TöB­ da yükseltelim! si Başkanı üGD'Ii H.Karakılıç ve
DER yönetici ve üyeleriyle yıgın­ Balgat katliamının görgU tanı§ı oldu­
sal bir dayanışma hareketi yaratıt- 12 Mayıs 1981 TKP MK ğu için bir işçiyi öldüren, şimdi
Ticaret Lisesi ö?jretmeni, TIT mili·

Ekmek ve öz gürlük kavgasi tanı A. Mutlu,

deler. Oemiral değişik akımlardan B
Demiral'la ilişki­

Cunta kurdu?ju "Yüksek Denetim kiştirmek, karıarını, vurgunlarını ko­ genci yakalatarak, "8 TKP'li yaka­
Kurulu" lle, "Yargıçlar ve Savcı­ rumaktır. Egemen gUçlerin dışında landı" diye anti-komünist kışkırtma­
lar Yüksek Kurulu" ile Anayasadaki kalan tüm halkın demokratik hakla­ lara giriştl_ Sivil mahkeme genç­
demokratik ilkeleri fiilen kaldırmaya, rını daha da sınırlayan, tümüyle ge­ leri serbest bırakınca, mahkeme baş.
kısıtlamaya başladı. öte yandan yü­ rici bir rejim ve ona yasal bir kılıf kanına şahsen gidip tehdit ederek
re9i ve kafası cübbesinden kara kimi olacak bir anayasa oluşturmaktır. kararı bozdurttu.
profesörler, "hukukçutar''. gerici po­ Halkımız "demokrasiye geçiş", "ye­ *MERSIN- Gülnar ilçesine baglı
litikacıtarla da birlikte "devleti güç­ ni anayasa hazırlığı11 adı altında Işte Kushan'da MHP'ye belediyeden mali
lü, iktidarı milli kılacak" bir anaya­ böyle bir telılikeyıe kar�ı karşıya­ olanak sa!jlayan, 12 EylUl'den önce
sanın gere�i ve biçimlerini hukuksal dır. "1961 Anayasası kalsın mı, faş istl ere belediyeden d Inamit veren
terimler ardında g!ztenerek tartışıy
- or­ kalksın mı'' tartışması, politikacılar, AP'nin faşist eğilimli kanadından
lar_ 1924 Anayasasını çiğnediği, profesörler, hukukçuları n hukuksal Abdullah Dik hala belediye başka­
"mil:i iradeye'', "tahkikat komisyo­ kavramları tokuşturmasıyla sınırlana­ nı. Vardımcısı HUseyln Çolak, Kuran
nu" gibi ortaklar koyduğu için, maz. Bu, doğrudan halkın ekmek Kursu hacası Mustafa $ınık ve vuru·
27 Mayıs'ta lpten dönen Bayar, ve özgürlük savaşımının bir parça­ cu gUçJeri 1 brahlm Kök ile silah
sıkılmadan "1924 Anayasasına döne­ sıdır. Bu savaşımın bir tarafında iş­ kaçakçılıgı yapıyorlar_
lim•-·, "milli iradeye Danıştay, Ana­ birlikçi tekeller, ordu icindeki ve dı­ *BURDUR- Ramazan Acar: Vuru­
yasa Mahkemesi gibi ortaklar koyma­ şındaki en gerici güçler, öbür tarafın­ cu güçler oluşturdu, sllahlandırdı.
yan bir anayasa hazırlayalım" diyor. da onların dışında kalan tüm halk Antakya'nın Meyhan-Kırıkhan ülkü
Halkımızın karşısına bazen "hukuk­ yer alıyor. 11Atatürkçülüğe", "milli Ocaklarının kuruluşuna aktif katıldı.
çu", bazen "Atatürkçü", sık sık iradecillğe'' sıgınma çabaları soyut Sirndi sinsice MHP'nin Surdur-Tefen­
"milli irade koruyucusu" maskesiy­ hukuksal tartışmalarının tozu duma­ ni-Isparta Antaı Ya çalışmalarını
le çıkan, ama hep 1961 Anayasası nı, halkımızın, anayasa sorununun yürOtUyor. MHP'li Avukat Halil Rıd­
yerine gerici otoriter bir anayasa kendi öz sorunu olduğunu görmesi­ vanoi;jlu: Evinde üGD 2. Başkanı
isteyen ordu içinde ve dışındaki ni engellemEye yarıyar. Herşeyden Kemal Kara lle birlikte hazırlan­
militarist kliğin, faşizm yanlılarının, önce bu oyunu bozmak gerekiyor. mış ölüm llsteleri bulundu. SOieY-"
en gerici güçlerin bu maske arkasın­ Yeni Anayasa, işçiye, köylüye, me­ man Erkan: H.Rıdvano�lunun silah­
da gizlemeye çalıştıkları işbirlikçi mura, esnafa, aydına ekme�ini koru­ şörü ve şöförü. Çevreye silah yayı­
tekellerin çıkarlarıdır. Halkımıza ye­ yacak yeni haklar, haklarını savun­ yordu_ 5 kişinin öldUrUJmeslni plan­
diği lokma kadar, Anayasadaki sınır­ mak için yeni özgUrlükler mi geti· ladı. Burdur Emniyetinde'ki kaçakçı
lı hakları da çok gören demokra­ recektir, yoksa var olanları da mı ve lşkenceci yöneticilerle-K arakol
si düşmanlarının amacı işbirlikçi te­ kaldıracaktır' Zaten kısıtlı olan fikir Komutanı Başçavuş Güngör lle birlik­
kellerin devlet yönetiminde ve politik özgüriUğU, politik örgütlenme özgür ­ te çalışıyor_ Başçavuş GUngör ilerici­
yaşamda yerini güçlendirmektir. Bu IU<;jü daha da kısıtlanacak mıdır? lere ve köylülere lşken�e yapıyor,
yolla ekonomik egemenliklerini pe- .. Arkası 6. sayfada saldırılar düzenliYor_
 3
Karşı-devrimciler
yenilecektir Saldirgan, hedef ve neden ayn1
Polanya 'daki gelişmeler, sosyalist Fiıistin kampları, Lübnan kentleri lamıst ır. Lübnan hükUmetinin iste� i
düzenı ve ülkenin güvenliğini ciddi bir ateş altında. Lübnan Ulusal Yurt· ile buradaki Arap Barış Gücüne
biçimde tehdit ediyor. Avrupa'da sever Cephesi, emperyalizmin ve siyo­ asker vermiştir.
barışı ve güvenliği ateşe atıyor. nizmin amacının, Lübnan'ı parçala­
öte yandan ABD emperyalizmi,
Içişleri Bakan Yardımcısı, ABD ve yıp saldırgan bir askersel Usse dö­
Suriye'nin yanı sıra, Lübnan'a da
NATO casusluk örgütlerinin, Ulkede nüştürmek, israll'in etkinlik alanını
şantaj yapıyor. Çevik GOçler'ini yer­
yaygın bir örgütlenme çabası Içine genişletmek, Beyrut-Şam yolu üze­
leştirmek Için olanak arıyor, böl­
girdiklerini açıkladı. Amacın öteki rindeki tüm "engelleri temizlemek"
geye asker yığıyor. Camp David
sosyalist lilkelerıe Polanya Halk Cum­ olduğunu açıkladı.
komplosunu yeniden üreHp, yeni bir
huriyeti'nin arasını açmak oldu�unu Yakın ve Orta Doğu'yu emper­
Sedat-Begin buluşması tezgahlıyor.
söyledi. Bu arada "Solldarnoş",açık­ yalizm, hegemonyacı stratejlsinde,
Sonra da bölgede bir "Sovyet tehdi­
ç a karsı-devrimi Program hedefi ilan "yaşamsal çıkar bölgesi" ilan etti.
di"nden söz ediyor.
etti. Halkların kendi doğal kaynakları
Kuşkusuz bu günlere bir anda ge­ üzerinde söz sahibi olmak isteme­ Brejnev Yoldaş, Tiflis konuşmasın­
Jinmedl. Polanya'da gericilik, sosya­ lerini, emperyalizm "yaşamsal çıkar­ dan, vakit geçirmeden Orta Doğu
lizm kuruculu�unun yasallıklarının larını" tehdit olarak nlteliyor. Bölge, konusunda bir uluslararası konferan­
yerine getirilmemesinden, Polanya emperyalizmin Sovyetler Birli�i'ne sın toplanmasını istedi. Bu öneri,
Birleşik Işçi Partisi'nin bir dizi karşı saldırgan amaçları açısından Arap ülkeleri ve halkları arasında
a�ır yanıısından ustaca yararlandı. da önem taşıyor. Anti-emperyalist yaygın destek buluyor. "Sovyet
Vı�ınların hosnutsuzıu�u. bilinçli, rejimterin varlığı, ilerici güçlerin tehdidi" masalını temelden çürüten
örgütlü bir biçimde sinsice sosyaliz­ ve kl':rtuluş hareketlerinin güç kazan­ bu somut barışçı öneri, savaş teh­
min kazanımıarına karşı yönlendl­ ması, özeilikle de Filistin halkının likesinin tırmanmasına engel olabil­
rildi. Karşı-devrimci KOR örgütü ba­ haklı davasının yaygın desteklenme­ menin en gerçekçi yoludur.
sını yer altından çıkardı. Solidarnoş si, dünya "liderli�lni kanıtlamak" Vurdumuzun da emperyalist serü­
ortaya çıktı. Şimdi de sözde "Sos­ için yeniden yola çıkan Amerikan veniere sürüklenmesi gerçekt�n engel­
yal Demokrat" gruplar iliegaiden emperyalizminin gözüne batan diken- ıenmek isteniyorsa, Sovyetler Birlıği'
çıkarak "legal muhalefete" geçtik­ dir. nin barış önerileri desteklenmelidir;
ıerini açıklıyorlar. Emperyalizmin ül­ Şimdi tekelci basında, bunalımdan Cunta hükümeti, Pentagon'un baskı
kedeki uzantıları, işi, artık komü­ Suriye raketierin i sorumlu tutan ve şan1ajlarına karşı çıkmalı, Çevik
nistlere, halk milisterine saldırılara yazılar yayın la n ıyor. Neden i açık: Su­ Güçler'e hiçbir olanak tanımamaır,
dek vardırdılar. Soğuk savaş sırası riye hükümeti Filistin halkının yanın­ Suriye de içinde, tüm komşularımız­
ve sonrasındaki karsı-devrim dene­ dadır. Arap Kararlılık ve Direnç Cep­ Ia saldrrmazlık anlaşmaları imza/an­
yimleri, bundan sonraki aşamanın hesi'nin temel direklerindendir. Camp malıdır. Ancak böylesi bir tutum,
terörü açıktan kışkırtmak, ülkeyi David ihanetine karşıdır. Ve 8 Ekim hem ülke güvenli�ine sağlam gü­
bir iç savaşa sürüklernek ve erke 1980"de Sovyetler Birliği ile bir vence, hem de bölge barışına ger­
yönelmek olduğunu gösteriyor. Dostluk ve l şbirligi Anlaşması bağ- çek bir katkı olur.
PBI P'nin Katoviçe'deki forumunun
bildirisinde, parti sıralarındaki opor­
tünizm ve burjuva liberallzmi, aktif�
Yaşayan sosyalizm
leşen karşı�devrime karşı parti yöne� Sosyalist ülkelerde bütün düzeylerde eğitim parasız ve herkese açık.
timinin gereken önlemleri almaması, Orta öğrenim zorunlu. Kitap, defter gibi bazı ders gereçleri ücretsiz sağla­
kararsız tutumu sert bir dille eleşti­ nıyor. Okul eğitiminin ana amacı olarak çocuklara düşünmeyi öQretmek
ri/di. Parti kongresine katılacak 300 saptanmış. ADC'de kres yaşındaki çocukların %62'si krese, yuva ya­
delegenin ilk seçilen SO'inden yal� sındakilerin ise %92'si yuvaya veriliyor. Sovyetler'de kreş ve yuva mas­
nız B'inin işçi olması, Leninci parti raflarının %80'i devletçe karsılanıyor. ADC'de ilk ve orta öğretimde sınıf
norm/arına karşı yürütülen kampan­ başına ortalama 22 öğrenci, ogretmen başına ise ortalama 14 öğrenci
ya, Leninci güçlerin tepkisiyle karşı­ düşüyor. TUm sosyalist ülkelerde okullarda sıcak ö�le yemeği veriliyor.
/anıyor. Bu güçler, öıellikle Polan­ Sovyetler Birliği'nde, yüksek öğrenim öğrencilerin'ın %77'si devletten
Ya'nın faşizmden kurtarılması için burs alıyor; her 10 00 kişiden 194'ü yüksek ö�renim ögrencisii her yıl 30 mil
can veren yüıbinlerce Sovyet askeri­ yonu aşkın işçi meslek kursları na giderek mesleksel bilgisini artırıyor.
nin kutsal anısına saldırı ımasına izin
vermeyeceklerini belirtiyo�lar.
Emperyalizm, uluslararası gericilik,
sosyalist ülkeleri içten çökertme
Köy-Koop kimin gözüne diken
stratejisini bir an elden bırakmadı. "Ülkemizin siyasal, toplumsal geliş­ larda de9erlendirdl. Aracı, tefeci
Günümüzde Polanya Halk Cumhu­ mesinde Köy-Koop'un kOçümsenme· ve büyük tüccarrn vurgun ve soygun
riyeti'nde karsı-devrimi desteklemek yecek bir yeri vardır. Yüzbinlerce alanlarını giderek daraıttı.
için her şeyi yapıyor. Sorun erk üretici köylü. KöY-Koop'tan sadece Köy-Koop, üretici k öylünün ekono­
sorunu, "Kim kimi " sorunudur. Po­ yarar görmüştür. Köy-Koop'un var­ mik·sosyal çıkarlarını savunmasının
lanya halkının, barışın ve dünya lığı ve gelişip güçlenmesi bazı çıkarcı gere�i olarak ulusal bağımsızıı�ı,
devrim sürecinin çıkarları Polanya' çevreleri rahatsız etmiştir. Bunları n demokrasiyi, barısı savunan giiçlerin
da karşı devrim tehlikesinin eziı­ gözünde diken olmuştur... " Ankara saflarında yer aldı. Emekçi halkın
mesini gerektiriyor. Polanya halkı­ 2 Numaralı Sıkıyönetim Mahkemesi' çıkarlarının baş savunucusu olan,
nın tüm dünyada güvenebilece�i nde açılan "Köy·Koop davası"nın faşizm tehlikesine, gericiliğe, emper­
dostları ve bağıaşıkları vardır, Tür­ ilk duruşmasında. Nedim Tarhan, as· yalizme karşı savaşan ana gU,cıe,
kiye komünistleri de, Polanya'da kersel savcının ileri sürdüğü savları ışçı sınıfıyla ba�laşıklıktan yana
sosyalizmi ardıeri savunan komünist­ böyle yanıtl adı. çıktı. Bu nedenle Köy-Koop, ege­
ler ve emekçilerle tam bir dayanıs­ Yurdumuzda demokratik koopera­ men sınıflarca do�rudan MHP'li
ma içindedirler. tifçilik hareketinin yı�ınsal örgütü faşistlere, Pekin uşağı yerli maa­
Köy-Koop kuruldu�u günden bu cu/ara açıkça boy hectefi olarak
yana, sömürülen üretici yı�ınlardan gösterildi. Köy·Koop'un en büyük
Köy-Koop'la dayanışma! yana uğraş verdi. üyelerinin üretti­ kooperatiflerinden "Adako-Biri ik "
�� ürünü aracısız ve gerçekçi bir Genel Müdürü Akın özdemir Adana'
flyatla satın aldı. Iç ve dış pazar- �Arkası 6. sayfada
4

Ordu ve Leninci politika

"Sol11 o" p ortünlzm ordu sorun u n d a
(her sorunda O l d u lj u gibi) "devrimci
laf ebellljl"n den öteye gldemez. ör­
neljin: Ordu, ... " burjuvazinin her tur­
lU alçaklı� ı n dan sorumlu dur.ıı ( "Işçi­
nin Sesi", 145-146, s.l3) O n lara
göre orduya ay ırı m l ı yanaşmak, onun
yurtsever kesı m ıerine seslenmek,"ulu­
saı ord u " Iste m i ni d i l e getirmek
aportünizmdlr, "mil liyetçi duyguları
kaşımoK"tır. (a.y.) Bugünden ord u d a ­
ki yurtsever subayları hal k ı n demok­
rası ve ba� ı m s ız l ı k savaş ı m ı na ça!;jır­
mayı "devri mcill�e" sı�d ıramayanlar,
günaşırı çağrı çıkartt ı kları devrim gü­
nü gerçekten gelip çatınca ord u n u n
bir kes i m i n i h a l k ı n , Işçi s ı n ıfı n ın
yan ı n a kaza n m ayı nasıl başaracak­
lar? Bu noktada gidece kleri yer
ya serüvencilik ç ı kmazı, ya da salj
o porttl n lzmin yan ı dı r . Marksizm­
Leninizm ord u n u n egemen s ı n ı f ı n
bas k ı ·Jract o/du�unu b e l irtir, a m a
o n un y ı � ı n ı I çi n d e yurtsever gUç­
ler l n varl ı � ı n ı yadsımaz. Ters i ne, b u
çevrelerin emperyaliz m d e n ba�ımsız­
l ı k ve dem okrasi için savaş ı m d a hal­
k ı n yan ı nd a yer alması o l a n a klı ve
so n d erece ö n e m lidir.
Lenin, em peryalizm koşullarında
ordu n u n h e m d ı şarıya karşı saldır­
ganlı§ının, hem içeriye karşı baskı­
c ıl ı ğ ı nın olağa nüstü arttığını belirtir­
k e n , ordu i ç i n d e Ilerici y ö n d e eljll l m -
!erin olanakları n ı artıran etkeniere de
Yusuf Vardar
I şaret etti. Daha ı g os•te Lenin, or­
d u l ar ı n yıljı nını zorun lu askerl i k y o ­
luyla silah altına alınan emekçi
h al k ı n o l uşturduğunu, bun u n ordu
Içinde yarattıljı çelişkileri gösterdi.
(TUm Yapıtlar c.9, s .l54 Rusça) Bol­
şevikler ordunun bir kesimini özel l l k ­
l e erieri devrime k a z a n m a y ı başar­
dılar. Kapitalist ülkelerde b u n alımla­
rın deri n l eş m asi bugün ordu ların Için­
deki farkl ı l aşmayı artıran, çelişki
potansiyelini ord u nu n profesy onel
kesim lerine yayan bir etken ol uYor.
Türkiye ordusun daki s u baylar ara­
sında d a b u gU n , orta kat manlardan
başlayıp, yüksek rütbeli gen eral lerde
ege m e n burjuvazlye kadar u za n a n ,
değişik s ı n ıf ve kat manların öljeleri
b u l u n uyor.
Bu s ı n ıfsal etkene, bir de, ord u n u n
e m peryalizme karşı u l u sal k u rt u l uş
savaşı vermiş olmasından gelen gele�
n e kıer e kleniyor. Or d u yönet i m i n d e
e g e m e n o l a n Kemali z m in anti-em�
peryalist I ç eriğ i n i yitirmiş olması­
n a karşılık, Kemaliz m i n anti-emper­
yalist gelenelji ordu n u n y ı ljı n ı n ı etki­
liyor.
1 şte bunun için r "ordu egemen s ı ­
nıfı n baskı aracıdtr11 genel gerçe!;jlni
yinelemekle yetin m e k , ord u soru�
n u n u do(jru anlamaya yetmez. Sı­
n ıfsal ve ideolojik bir sıra neden,
NATO emrin d e k i orduda yurtsever
eğilimiere o bjektif temel o l uyor.
Bu nedenle, subayların genç yaş­
tan başlayan uzun bir eljit l m l e
NATO'cu görüşlerl e daldurularak
yetiştirilmesine karşın; egemen sını­
fı n cıkarlarını "ulusal çıkar" gibi
gösteren d e m o g o)llere, k örü körOn e
"ltaatln" ordu n u n köşe taşı yap ı l ­
m a s ı n a karşın; 1960'\ar dan bu y a n a
sık s ı k u y g u l a n a n "temiZ l i k " o pe­
rasY o n larına karşın, TOrkiye ordusun­
da b ö y l esi eljl l l m l er ı n kökU kazına­
m ıyor.
öte yandan kUçUk burjuva çev­
relerde başta gördUijUmUzUn tersi bir
y a n l ış eğilim de var: Ordudan gele­
cek Ilerici bir h ü kUmet devirmesi­
n e bel bağlamak. "Cunt ac ı l ık " diye
anılan b u eğilim, özünde Işçi sı n ı f ı ­
n ı n , halk yı�ınlannın devrimci sava­
ş ı m d a belirl eyici ro l U n U göreme mek­
ten kay n a k l a n ıyor. Tar lhseı deneyi m ,
b u eği l im i n yıljınlarla b UtUnleşememe
s o n u c u verdi�i n l , hareketı baştan
yenilgiye mah k u m ettiljini g öster d i .
Ordu i çi n d e k i yurtsever çevreler an­
cak h a l kla, o n u n savaş ı m ı ile ba� l a n ­
dıkları öl çilde b a lj ı m s ı z v e demo kra­
tik bir TOrkiye'nin kurulma s ı n a
ö n e m l i katkıda bulun abili r i er.
G U n Umüzde hem genelli k l e d ü n ya­
da, he:m de öze l l i k l e y u r d u muzda
ordu n u n ekonomik ve po litik yaşa m ­
da etkileri artıyor. C u n ta rejimi,
daha önce s ı k ı y ö n et i m l er, ordu
yönetiminin eskiden beri erkte payı

c---- LENiN KÖŞESi' --------ı

olması, orduyu politika n ı n için e çe­
kiYor, ö!;jelerin I n
h ız/andırıyor.
p o l itikleşm e s i n i
Bu t o p l u m d aki sınıf

Oüşmamn çelişkilerinden savaşı m ı n ı n orduya daha g e n i ş ölçU­

de yansımasını getiriyor. O r d u yöne­
timi egemen burjuvazin i n Ya l n ız aracı
yararlanmak deljll bir parçası d a o l m uştur. B u
o n u n I çinde bir ayrışma sürecine
V.i.Lenin, 11 'Goşizm', komünizmin çocu k l uk hastal ı � ı " yapıtında, k o m U ­ de t e m e l oluyor. öte yan dan küçük
nlstlerin k e n d i strateji ve taktiklerini saptarkan v e b u n u uygularken bir rütbe l i subaylar ve assubaylar, k i mi
sıra etkenln yanısıra dUşman k am p ı n daki gUçler dengesini ö�ren melerinl ayrıcal ı kları n ı sUrdürmelerine karş·ı n,
ve b u rJ u vazinin çeşitli part ileri, çeşitli gru pları arasındaki çelişkilerden artan ekon o m i k sıkıntıl ardan etkile­
yararla nmaları gerektlljinl belirtiyor. Ve şöyle diyor. "Ke n di n d e n daha güç­ niyorlar.
lU olan bir düşman, ancak s o n dereceye varan b ir k u vvet geril imi p ah a s ı n a S ı n ı f savaşı m ı n ı n en faz l a y a n s ı ­
ve dilsm anlar aras ındaki en k ü ç ü k 'çatlaktan', ayrı ayrı ülkeler burju va­ d ı lj ı kesim , işçi, k ö y i U e m e k ç i k ö ­
zileri arası n da, her Ulkenin I ç i n d eki b u rjuvazinin çeşitli grupları ve katego-. kenli erlerdlr. B u nlar çeşitli bas­
rileri arasında en k ü ç U k çıkar ç e l i şkilerin den ve ayn ı zamanda geçici bir k ı larla karşı karşıya. öte yandan as­
baljlaş ı k olsa d a , s a l l a n t ı l ı olsa da, koşula baljlı b u lunsa da, p e k o kadar sağ­ subay ı arda, subay l arın bir kesi m i n d e ,
lam ve güvenilir o l m asa da, sayıca gilçiO bir bağlaşığı k e n d i n d e n yana NATO'ya baljı m l ı l ığın sonuçlar ı n a,
kazanm a k için, e n kUçUk olanaktan en bilyUk özen ve uyan ıklıkla, en emperyalist dayatmal ara, halka karşı
ustaca ve e n a kıllı biçlmae yarar l an ı l d ıljı zaman yenilgiye uğrat ı l a b ilir. zorbal ı�a ordunun araç edilmesine
Bu gerçe�i kim a n ı a m a d ıysa, n e Marksiz m ' i n , ne de genel olarak ça�­ karşı tepkiler ol uşuyor. General lerin
daş bilimsel sosyalizmin zerresini a n lamam ı şt ı r." (TUm Yapıtlar, c.4l, s.55 aras ı n da d a faşizme karşı o l a n l ar,
Rusça) . k o mş u l ar ı m ız l ,a I lişkileri, Ulkenln d ı ş
Burj uvazinin çeşi t l i gru pları arasın d a ki, bunların ege m e n l i k ve y ö n etme politikas ı n ı görece gerçekçi konum­
blçimlerlndeki, e m e k çi y ı� ı nları n s ı n ı f savasım ı n ı ezmek için başvurduk­ lardan de!jerıen d lren ler var.
ları yöntem ler arası n daki farkl ar. yı!;jın ları devrimci savaşıma kazan m a k öte yan dan en gerici, mil itarist
a ç ı s ı n d an çok ö n e m taşır. Lenin b u n u 20'11 y ı l l ardaki 1 ng l l tere örneljiyle kilğin eylemi artıyor. Y urtsever çev­
somut olarak şöyle be/rtıyor:" Gerek Churchi/1 ile Lloyd George arasında­ relere karşı baskıları n ı yoğu nlaş(ırı­
ki görüş ayrı l ı kları -pek önemil ol mayan ulusal farklar dışında b u türden yor, ordu tepesindeki ve erkteki
p olitikacılar tUm Ulkelerde vardır· gerek Hen derson l l e Lloyd George arasın­ etkilerini Yilkseltmeye Çalışıyorlar.
dakl görüş ayrılıkları, saf, yani s oyut, yanı henüz yı�ınların prat i k , politik Bu koşullarda ord u da k i y urtseverle­
eylemi d üzeyine varmamış kom ünizm açısından bakarsak pek k U ç U k , pek rin görevi, g U ç lerl n l d e m o krasi Için
ö n e m s l zd lr. A m a y ılj ı n l arın pratik eylemi aç ısından bakarsak, b u ayrılık­ giderek o l uşan hareket i l e birl eştir­
ların son derece, ama s o n derece bUyük öneml vard ır. (a.g.y, s.BO) mek, cunta n ı n içinde k i ve dışınaa k l
e n gerici A m erikancı öğeleri, m i l lta­
rist k l l ğ l yalıtmaktır.
 Sendikal Birlik önündeki 5
Nas11 sendikalar? engelleri aşmak için
birleşelim
Yenı bir send ikalar yasası çıkarmak Işçiler birlik Istiyorlar. Kazandık­ DISK'e, o n a ba�lı sendikala­
üzere h azırl ı klar yo�u n l aş ıyor. ö n ü­ ları n ı y l t l r d l l erse ve ne kazanama­ ra konan yasa�a hayır! T u t u k l u
mUzdeki aylarda çalışma meclisinin dil arsa b irl i k l eri ol madı�ı I ç indir , D I S K y ö n e t i e l l e r i n e ve m i litania­
t op l a n aca!;lı, hükümet i n , I ş verenlerin bunu bil i y orlar. Onlar güç l ü işkol u rı n a özgUriUk!
ve I ş çiler a d ı n a d a TUrk-Iş y ö net l ­ se n d i kaları n d a ve Ulke çapında t e k Sen d i kal ç al ı ş m a l ara k o n a n
m l ni n k at ı l ı mıyla yas a n ı n son haline b i r konfederasy o n d a güçlerini birleş­ yasa�a hayır! Grev, t o p l u söz­
getlrl lece�ı söy leniyor. Tekelci pat­ tirmek ist i y orlar; a m a patron ların leşme özgUrlü�U!Yetki al ma,se n d l ·
r o n l ar ı n g U d U m U n d e k l Odalar B l rli­ iste�ı. cuntan ı n dayatmasıyla de�ll; k a de�iştirme, üye alma, üyeli k t e n
�i, y ay ı n l a d ı<;jı 1981 e k o n omik rapo­ zorla, başka çare o l m adı�ı için d e� i l ! ayrı l maya k o n a n yasaklara hayır!
runda sendikalara, yönetsel ve para­ Onlar Işçinin özgUr kararına dayal ı ,

1 Mayıs yaşıyor
sal denetim k o n m as ı n ı Istiyor. T l S K, gönü l l ü birilk istiyorlar. Işç i l er, sen d i­
TüSIAD ve d l�er patron örgUtleri ka kurma, üye olma, üyelikten
b e n zeri görüşleri I çeren yasa taslak­ çıkma Uzerindekl her t ürlü yasak
ları hazırladı. Türk-I ş yönetimi Ise, s ı n ı rl amaya karş ı d ır. 1 şçiler sınıf çı­ DIS K kapat ı l m ı ş , t üm sen d i kalar ı n
milyo nlarca Işçinin ekme� i n l , Işin i , karları t e m e l i n d e , burjuvaziden, o n u n savaşım sil a h l arı e l lerin den al ı n m ı ş ,
gelece� l n l TUrk-Iş' I n ken d i varl ı�ı n ı devletinden ba!';lım sız, i ş ç i s ı n ı t ı n d an b i n l erce I ş çi, sendikac ı , e m e k ç i , ge n ç
do�rudan I l gliendiren böylesine ya­ başka hiç bir gücün denetiminde ?:in da n l arda . . . 1 şçi s ı n ı f ı m ız, e m e k çi­
şamsal bir k o n u da bile şimd iye kadar ve yönet i m i n d e ol mayan özgür sendi· ler b u y ı l 1 Mayıs•ı askersel d i kta­
görüşUnU ve sesini. duyurmaktan kalarda birleşrnek istiyorlar. Işçile­ törl üğün baskıları a l t ı nda, en zor
kaç ı n d ı . TUrk-I ş'ln önerisini hazırla­ rin söz ve karar sahibi o l d uğu , k o ş u l larda karşı l a d ı l ar . 1 Mayıs ü l ke­
mak görevi ancak mayıs ayı başında, t UzüğUn U n , po l i t i kası n ı n, yöneticile­ nin d ör t bir ya n ı n d a k u tlandı.
" k o m l sy o n a haval e " edil d i . r l n i•ı, d ı şardan hiçbir kısıtlama ol­ TKP "!Mayıs gele n e�! yaşayacak­
TUrk-I ş yönetimi bugüne d e k Işçi­ m a k s ı z ı n yaln ızca i ş çilerce bellrl e n ­ t ır" ded i . Işçiler, emekçiler, b u
lerin çıkarları n ı savu n m ak I ç i n elin­ diğl d e m o kratik sendi kalar istiyorlar. geleneği yaşatt ılar. Tüm yarat ıc ı l ı kl a­
de ki, k ı s ıt l ı da olsa var olan olanak­ Başka hiç bir sendi kal örgü t l e n me­ r ı y l a 1 Mayıs'ın yasa k l an amayaca�ı­
lar k u llan madı. B u g ü n , ç ı kacak yasa­ nin i ş çi l erin ç ı karı n ı y�terince savu­ nı bir kez daha gösterdiler. lMayıs'ı
n ı n t ekelierin ç ı karlar ı n a göre hazır­ namay.:ıca� ı n ı çok iyi b iliyorlar. resmi tatil olmaktan çıkaran burju­
lan d ı ğ ı n ı gözlerden gizlem e k için TKP her zaman , sendikal birliği, vazi o n u ken d i elleriyle fabrikalara,
o l uşt urulacak bir calışma m e c l isi se n d i k al d e m o krasiyi savu n d u . B u ­ Işyerlerin e , mahallelere, o k u l \ara ev­
i ç i n de , i ş ç i l erin gerçek Istem lerini n u n i ç i n savaşım ver d i . B ugün d e i ş çi lere taşıd ı .
dile get irecek mi? S öz sahibi, Işçi s ı n ıfının çıkarları gerektirdiği için, 1 Mayıs, e y l e m b irli�inl yükselt­
s ı n ı f ı olmal ı d ır . I ş ç i l er ken dilerine n a­ işçiler istediği için bağ ı m s ı z , öz­ me gün ü O l d u . Maden-I ş ve Bank·
sıl sen d i kalar gerekti�ini b u g U n her gür, d e m o krati k , g üç l ü sen d ikalarda Sen, ortak 1 Mayıs a ç ı klamalar ı n·
zamandan çok daha iyi b i l iyorlar. g ö n ü l l ü birli�i savun uyor. da, D I S K'e k o n al1' yasa�a. t ut u k·
l a m alara, sendikal yasak ve sı n ı r l a­
TKP sendikal bir i l kten yanadır. bu birliğin gerçekleşm e süreci n d e yöne­ malara karşı, t o plu s özleş m e ve
t i m e işçi sı n ı f ı n ı n çıkarlar ı n ı savunan sendikacıların gel mesi için sava­ gr ev hak k ı , özgür, b a� ı m s ız sendi·
ş ıyor." (TKP M K 1978 Ple n u m , Politik Büro raporu) kal örgütle n me hakkı iç/n savaşıma
ça�ırdı lar. "DISK'I I , Türk-I ş'll, ba·
� ı ms ı z sen d i kalı tUm Işçilerin g ö ­
Gençlik savaşacaktir nUiiU s e n d i k a l blrl l�lnl o l uşturmak
için mücadeleyi y ü k s e l te l i m " d e d i l er.
ü n i versite öğre nimi paralı o l d u . git miyor: A n t i-e m peryalist ilkeleri Birçok fabrikada DISK'li ve Türk·
üniversite özerk l l<;jl kaldırılmak Iste­ kasıtlı olarak gizlenen bir tür Ata­ lş'l l Işçiler ortak t o plant ı l ar yapa­
n i yor. "Mi l li eğit i m vakfi" diye, türkçülükle, oyalamaya çalışıyorlar rak ı M a y ı s•ı k u t l am a biçimlerini
bir avuç tekelci o k u l l ara t ü m Uy l e ge n ç l i ğ i . öte yandan gerici bas ı n ­ birl i kt e saptadı ve uyguladı. 1 şçl­
e l k o y m a y a hazırlan ı y or. E k o n omik da 1 GD'ye kar ş ı kışkırtma lar artı­ lerin kazan ılmış haklarını bir b ir
ve sosyal b u n al ı m ı n kurbanları ara­ yor. Ha k s ı z daval ar a ç ı l ıyor. DUZen y o keden cu n t a n ı n g ö n d erdi�! aske­
sında yer alan m i l y o n larca gen ç a y n ı düzen: G e n çi i<;je e�ltimsizl l k t e n , ri birlikler Işçilerin birll�inl k ı ra·
u mutsuzl u�u n pençesine terkedilmlş. lşslzl i k t e" n , u m u tsuzluktan başka h i ç m ad ı . I s ta n b u l'da 1 May ı s A l an ı n ı
Topraksız köy l ü leri n , y ı k ı ma u<;jrayan bir ş e y vermeyen e m peryaiizme ba­ zırhlı birliklerıe işgal etmeyi "başa­
k U ç U k üreticll erin çocu k ları, yüzbin­ ğ ı ml ı l ık d üzeni. Kapitalist düze n . ran " cu n ta, 1 May ı s'ı y o ketmeyi
ler h a l l n d e kent k a p ı l arına dayan ı y or. Elbette savaşacaktır ge n çi l k böyle­ başaramadı.
Ne ver d i bu düzen gençll!;je? .. E� I t i m si bir d üzene karşı! H ak l ı d ır b u sava­ lMayıs'ta TKP'nin M ay ı s bel-
m i ? I ş mi? ş ı m ı n da. üstelik bu kez, dün s ı n ı f gl leri elden ele d o l aşt ı . T U m TKP
1 şbirllkçi bUyük burj u vazinin erki dUşman ı n ı n şaşırt ı p çıkmaz sokakl ara örgüt l eri 1 Mayıs k u t l am a l ar ı konu·
d ü n gen ç l i k yı�ın larını sorunları n ı n saptırdı�ı pek ç o k genç, acı dene­ sunda görevlerini başarı y l a yapt ı l ar.
çözümüne v e devrimci savaşıma y ö ­ y i m lerden dels çıkarmış ol arak kat ı­ TKP y ı � ı n ların her koşu l d a savaşı m
n e l m e kten a l ı koymak I çi n e n al çak­ l ıyor savaşı ma bugün. vereb l l eceğlne, ey l e m yapab l lece�ine
ça y o l lara başvurdu: Gen ç l l �l n de­ Yaşam, "Yolumuı: işçi sınıfının yo­ i n a n ı y or. Y ı ğı n l ar ı somut k o ş u llara
m o kra t i k örgUtlerlni, en y ı � ı nsaı ludur" d iyen I lerici g e n ç leri do�ru­ uygun Istem ve eylem biclm/eri
örgütü 1 GD'yl k a pa t t ı . Emperyaliz­ luyor. A n t ı ;, m peryal lst , anti-faşist önermek y o l u y l a örgütlUyor.
min d e m o gojl araçlar ı, y ö nt emleri savaşta, gençll§ln hakları u!;lruna, G e ç m iş yıllarda d a bu yıl da,
ile g e n ç l l�l yozl aş t ı rmaya, m oral ola­ yarı n l ar ı n ı güvence altına a l m a u!';j­ 1 Mayıs I ş çi sı n ı f ı n ı n güçlerini bir·
rak ç ö k er t m eye, aras ı n da gerlci,ırkçı, runa savaşta yurtsever' d e m o krat r leşt l r m e , onu öteki I l erici güçler''
faşist görüşleri yaymaya ve devlet ilerici, devrimci t ü m genelerin e y l e m ba�lama, ü l kedeki politik e t k l n i l �i
o l an a k l arıyla örgütl ameye glri ş t i.Bu· birli�lnin öne m i her geçen gün d a h a artırma, o n u n enternasyonal ist bi­
n u başaramadı�ı yerlerde, Maoculu­ i y i anlaşılıyor. Gençl l�in anti-emper­ lincini y ü kse l t me yolunda bir a d ı m
§u yaymaya, politik aktif gençleri yalist, demo kratik savaş gelene!)ln l o ldu. TKP'nin do!jru p o l i t ikası, b u y ı l
terörizme sürük l emeye çal ı ş t ı . yaşatan il erici gen ç l i k , t U m gen çl l�i d a en g U ç k o şullar a l t ı nda yı�ın lara
Bugün cunta sesle niyor gen ç l l �e. "daha geniş öl ç ü d e ve daha cesaret l e " 1 Mayıs'ı coşkuyla karş ı la m a d a yar­
Onun d a y a p t ı�ı egemen burjuva­ kucak layacak yı§ı nsal bir hareket d ı mcı o l du, ylo!jın lar arası n d a TKP'
zinin gen ç l i�i k ö l e l e ştirme politikası­ yarat m a k için en ön safta sava ş ıyor, ye o l an güveni artırdı. 1 May ıs yaşı­
na yeni yol lar aramaktan öteye savaşacak. yor -TKP y a ş ıyor.
6 isdemir·de
An·ll-komünizmin içyüzü neler oluyor ?
"'Başı ı.sayfada görevi duruyor. MHP dosyasını n 1 şblrllkçl tekeller "Ki T'Jer zarar
yarg ııanmamız m l l l lyetç llere agır dar­ kamuoyuna açıklanmasına karşı ediyor, on ları bize sat ı n " diyorlar.
be o l u r " diye neden k ı vrandıgı da "Tercüman" gazetesinin kopardı�ı 1 şte KlT'Ierin nasıl zarar ettlrlldi­
b e l l i oluyor. Pek çok cinayetleri yaygara, kara n l ık güçlerin nasıl ışık­ � i n e 1 sdem lr'den b i r örnek;
dolaysız p lan lay ı p örgüt l e yenln Tür­ tan ka çtı§ını, hal k ı n gerçekleri ö�­ *Turhan Feyzlo�Ju'nun da iliş­
keş o l d u1)u, MHP'nin ord u , devlet renmesinden korktu1)unu gösterdi. kili oldu�u Arslan Toko1)1u firması
ve güvenlik organlarına s ı z d ı 1) ı , baş­ MHP davasını t ü m yurttaşiara duyu­ 1977 y ı l ında 1 sdem lr'l 70 milyon TL.
ka ü lkelerden gizli servisler ve fa­ ralım; yaygınlaştıralı m . Demokrasi d o l andırdı. Hesabı soruımuyor.
şist par t i l erle ba§ları b u l u nd u 1)u , güçlerine baskılara karşı çıkalım. *Stok kontrol mUdUrlti1)Unde tekel­
b u n lardan maddi destek gördü�U "Sola vurulursa, belki faşistleri de lerle elele verilerek gerçekleştirilen
dosyada bel irt ll Iy or. ceza l a n d ırmak kolay l aş ı r " sanı P , anti­ 100 milyonlarca liralık yol suzluklar,
MHP '.ıin bu kanlı yüzOnO de mok­ ko m ü n ist kışk ı rtmalara, demokrasi ört-bas ediliyor.
rasi g ü çleri daha baştan açı§a ç ı ­ güçlerine baskıya karşı çıkmamak, * "Firkete y o l suzlu�u" diye adlan­
kartmışlardı. MHP davasın ı n açıldı­ t a m tersin e , faşistterin cezalandırıl­ d ır ı l a n ve bir kaç ayda 50 mityon TL.
� ı n ı n b i l dirilmesi, dosyaların açıklan­ masını önlemeye çabalayanlara bo­ vurgun yapılmasına yol açan olaya,
maya başla.nası, demokrasi güçleri­ yun e§mektir. Ant i -kom ünist kış kırt­ göz yumuJuyor.
nın uzun ve kararl ı savaşı mları n ın macılar, dünkü g i b i bugün de 11ken­
* M u h asebeni n kasasından 500 bin
bir ürünü oldu. dll erlnden olm ayan" herkesi hedef
lira çalıp MHP'ye veren faşist , yargı­
A m a yal n ız bu n u sa ptamak yet­ a l ıyor. Faşizmin destekçiler! y i n e
Janması sürerken , Lokaller ve K l ü p ­
miyor. Dem okrasi gü çterinin ö n ünde "komünizmte savaş" maskesi ardına
sUrd U rm e k ,
ler Şefli1)1n e te·ettiriliyar.
savaşımi MHP davasını gizleniyor, b u kez de kanlı Türkeş'
Işçiden zorla
* kesilen 70 mil­
h a l ka m a l et m e k , onu a n t i -faşist bir !erin h a k e t t ikleri cezayı b u l m a l arını
yon lira, Işçilerin t u m ü n e yakını
h a l k hareket i n i n k a l d ı racı yapmak önlemeye çalışıyorlar.
d l l ekçe verd ll;jl halde ken di l erine
öden miyor. Çe l ik-Iş'In AP'!i, MHP'li
Ekmek ve özgiirliik kavgası yöneticilerine ödenmek Için u yg u n
bir a n gözl e n i yor.
"'Başı 2. sayfada gerçek kon u s u b ud u r . Tüm gelişm e­
ücretler hükü m e t l erin e m riyle m i , ler, uygulamalar, planıanan anayasa *Parayla Iş çi alan , kadro sat an ,
yoksa gerçek toplu sözleşmeıerle de ğişi k l i klerin i n halkın özgürlü�ün ü yol s uz l uk yapanlar en yetkili görev­
m i saptanacaktır? Sen dikalar grev kısıt layacak, g ü ç lerin d a h a d a d a r lerde d ururke n , Atatürkçü, CHP'li
yapabi lecek m i d i r ? Haksızlığa u ğ ­ bir çevre elin d e t o plandığı gerici 12 mühe n d is ve yet i ş k i n iş ç il e r
rayan m e m u r eskisi g i b i Da n ı ş taya b i r o t orlter rej i m i yerleştirecek y ö n ­ işten atıl ıyor, d ürüst insa n l ar t ut u k ­
b a ş v u ra b i l ecek m i d i r? Yargı gUven­ de oıaca � ı n ı gösteriy o r . Demokrasi lan ı p , işken c e görüyor_
cesi olacak m ıd ı r? Yoksa s i v i l m a h ­ g ü ç l erinin güncel görevi, 1961 A n a ­ * B ü t ü n b u y o l s uz l u k l a rın perde ar­
keme l e r i de, s ı k ıyönetim m a h keme­ YilSa s ı n da k i s ı n ırlı h a l < v e özgürlü k · kas ı n d ak i ba b a s ı , Genel Müdür Var­
leri g i bi emir l e karar ver e n , gtidi..lm­ leri ortadan k a l d ırmaya yönelik her dımcısı Bekir Yüce l ' d i r. Hem AP'Ji,
l ü k u r u mlara d ö n ü ş t üren "Yargıçlar adı m ı n , her çabanın karşıs ı n d a güç­ hem M HP'I i , b ir de üstüne " Nurcu " !
ve Savcıla r Yüksek Kurulu" kala ­ ler i birleştir m e k , h u k u ksal t a r t ı ş m a ­ Şimdi de Türkiye Demir Çelik i ş ­
cak mıd ı r? lara bogulmadan yığınları b u sava­ l e t meleri "Atat ürk'Un 100. y ı l ı n ı a n ­
Işte 1961 A n a yasa s ı , ya do yeni sıma seferber etmektir. ma k o m itesi başkanı" olan b u sa h ­
a n ayasa üzer i n d e sU ren ta r t ı ş m a n ın tekar kimdir? MC d ö n e m i n d e 1 s­
demir'de H ukuk M Uşa v i r iyken p a r a
çok fa ş i st ve g er ic i yl işe
Köy-koop kimin gözüne diken karşılığı
a l d ırd ı . CHP d ö n e m i n de yolsuzlu k ­
ları n d a n dolayı s ü r ü \ ünce, faşist y ö n e ­
t imi i Ç e l i k - I ş ' i n resm i a v u k a t ı ol arak
,.. B aşı 3. sayfada l e y ı ka m a d ı . E m e k ç i köylü l e r i ver­
da fa ş l stıerce öldürü l d ü. i ki yıl i çin ­ gilerle , d ü ş ü k t a b a n fiya tları, dara­
daha 5 yönet i c i s i n i çalıştı. MHP'li faşistlerln davalarını
y ürüttü. Son Demirel hükümeti döne­
de Köy-Koop l a n e k i m a l a n l a r ı ve pahalı gird iler­
yit i r d i . 17. Bölge Bir l iği f a ş istıerin le y ı kıma uğratan ö n lemlere Köy­
sald ı r ı s ı na uğradı. lOO'e yakın koo­ Koop ba ş l ıc a engeldi. Şimdi bu m l n d e M H P' l i l erin ve AP' I I Nurcu­
perat i f i n bina l a rı, am barla r ı a t e şe "işi" iki y o l d an : Sıkıyö netim Mah­ ların girişi m iy l e Genel M ü d ür Yar­
ver i l di. Maocular Köy- Koop'u içten kemes i n d e acı l a n dava ve köylü­ dımcıl ı ğ ı n a oturd u . To p l u sözleşme­
ice yıkmayı de ned i/ er . çı ka rla r ı n ı
savunmas ı n ı engelle­ ye, Çellk-I ş 't e n aldıgı 500 bin ll­
sal dı r ı l a r ,
nün
Bütün provokasyonlar mek amac ı y l a hazırlanan y e n i ra rüşvet k a r ş ılı!)ı "Her işç iden
Köy-Koop'u bölge b lrl l ğ iyle, "Koopera t i f yasası "yla denlyorla r . 20, Işvere n den işçi başına 10 lira
arası n d a
57
ve Köy-K oop ıle TKP bir spor a i d a t ı kesillr'' maddesini k o Y ­
m i lyon
2 bin 380 kooperatifiyle 2,5
üretici köylü ocagı üyesiy - "b a ğ " aramaya kalkıyorlar. TKP durdO.
tüm emekcil e r l n , u l u s u n ç ı karıar ı n ı Bekir Y ü c eı MH P ' n i n KI T'Jer için­
savu n uyor. TKP emekçi köyJUJe r i n bir ör­

Aranıyor! ---.
deki uzantılarına yalnızca

r----·-- de çıkarl arını sa v u n uyo r . öyleyse n e k , Böylelerı daha çok var. M H P' l i ­
elbette Köy-Koop 'la ortak savaşım lerden arı n d ı r ı l madan KI T'lerl n zara­
ORDU- Şubat sayımızda esn a f ın hedefleri o l acak t ı r . Köy-Koop'u Köy­ r ı n ı n önlen mesi beklenemez.
protestosuyla görevden a l ı n d ı ğ ı n ı Koop yapan e m e k çi köyJUJe r , d e m o k ­
ratik yığın örgütlerine sahiP çık­ H .Acar- 1 skenderun
bildiğimiz faşist yanlısı e s k i Ord u
Valisi Akkaya aran ıyor . Fatsa mıştır ve çıkacaklar d ı r .
''Nokta Operasyo n u " n u önce d en 1
e'' Teröristterin gömdüğü'' •" Erkeklik))
gizlice Türkeş'e bildir d i ğ i o r taya
çıkan ve operasyonu yUrüten MERSIN- TRABZON- Gl RESUN­ MERSIN- K o m a n d o b i rlikleri k ö y ­
birlikler i n başına maskeli ceza­ Ri Z E - Köylerde si l a h arayan birlik­ lüyü s i l a h SAT l N A L M A Y A zor­
evi kaçkınlar ı n ı geçirmesiyle ü n lerin komutanları m u htarlardan , ev­ l uyor : Teslim edecek s i l a h ı o l ma ­
yapan A k kaya hakkında, askeri Jerdekl s i l a h l arı t o playıp G ö MME­ y a n Işkence görüyor. Elvan l ı'da b i r
savcılık MHP davası kapsa m ı nd a L E RINI, ve so nra " i h bar" etmelerini yüzbaşı silahsız köylülere, "Siz nasıl
t u t u k l a m a kararı çıkarttı. Akkaya i s tiyorlar. Sonra radyo ve TV "te­ erkeksi n iz, bir silahı n ız bile Yok ! "
kaçt ı . i ev i n e yapılan polis baskın­ rörlstlerln g ö m d ül;iü sil ahlar b u l u n d u " diye hareket edip meYdan dayağı
l a r ı n d a yakalan a m a d ı . diye yay ı n yapıyor . attırdı.

Kavga sesleri
Okuyucular ı m ız s ı n ı f savaşı m ı nın
kavga a l anıar ı n da n bildiriyor l ar:
BURSA· Bi ŞA Ş ' d a p r i m ve
avans l a r ı n ödenmesinde güçlUk ç ıkar­
t ı l m ası üzerine, işçiler üretimi d üşl..lr­
dil l e r . 9000 kg I p lik üreti m i 5000'e
düştü. D i r enişe Teksit sendi kası üye­
s i tüm işçiler katı l d ı . 1 ş veren boy u n
e�mek zo r u n d a kald ı .
BURSA· si F A S 'da ay n ı n e d e n ·
te i ş ç i l er I m za t op la d ı la r .
B U RSA· I PSAN'da aynı nedenle
i m za t o p landı. 1 zinde ol mayan 200
i ş çin i n tümü imza ver d i . A r d ı n d a n
işç i t e r t o p l uca s ı kıyönetim k o m u ­
t a n ı v e b ö l g e çal ışma müdürl üğüne
git t l l e r . l şverene boy u n eğd i r i l d i .
BURSA· SANTRAL D i K i S 't e
" i s kazasında" b i r işçinin yaralan­
ması, t o p l u ca y ar ı m '53at isi durdu­
rarak protesto e d i l d i .
I STAN B U L · U Z EL'de toplu
sözleşme ç i §nenerek y e m e k k a l itesi
düşürl..llmüştü. Mayıs ayında bir de
y a ğ u r t çıkmaması üze r i n e ü ç var­
d iyada yemek boykot u yap ıld ı . ü ç
kişi dış ı n d a t ü m işç i l e r b o y k o t a
katı ldı.
SAM S U N· T E K E L sigara fab­
rikas ı n d a , kantini teftiş eden yüz­
baş ı n ı n işçileri "fazla ek mek y i ­
yorsu nuz" diye azarlamaya kalkma­
s ı Uzerine, i ş ç i ler "yed i iji m i z yarım
e k m e k , şim d i de ona mı göz d i k t i ­
n i z" diye protesto ettiler.
Adim ad1m . . .
Erde m i r 'de i ş kazası n da b i r arka·
da şımızı daha kaybett i k. K ı sa b i r
süre önce b i r arkadaş d a h a ölüm
tehlike s i atlatmış, başvu ruıarım ıza
karş ı n gereken önlem a l ınmam ış t ı .
BUyük t e p k i doğdu. Savaş ı m ı adı m
a d ı nl y ü kse l t t l k ; sınıf d ü ş m a n ı ad ı m
adım g e r i çek ild i . . .
ö nce müdür ya r d ı mcısı n ı n ci nayet
delil i n i savc ı d a n gizle m e çabası n ı
önledik. A r kadan tüm ar kadaşların
i m zas ı y l a s ı k ı y ö ne t i m e ba şvu r d u k .
Arkadaş ı m ı z ı n ö l ü m habe r i g e ld i i;J i
gün yemek yemed i k ve işbaşı yap­
madık. C e-n azeyi 5 otobüs ve ı oo•e
yakın taksi konvoyu lle k ar ş ılad ı k.
MUdUrlükten cenaze töreni i ç i n o t o ­
b ü s Istedik. " ı ot obüs ve t ö r e n i ç i n
de 3 0 kişiye iz i n ver ir i m " ded i .
O t obüslin se n i n ol s u n d e d i k v e ü ç
arka d a ş ı nöbet ç i b ı r a k ı p şe h r i n m e r ­
kez i n e yürüdü k . Müdür ses i n i ç ı kara­
madı. S ıkı yönetim cenazeye çelenk
g ö nd e r m i ş ! Çelenklerini törenin en
ö n ü n de yür ü t m e k istiyorlar d ı . Kar ş ı
çıkt ı k . Onlar ı n değil i ş ç i le r i n çelengi
e n baş t a yer a l d ı . B u ra d a d a boyun
e ğ d i l er . Tören b i t i 111 i n de h e p i m i z i n
yüreği a c ı l ı y d ı . A m a başla r ı m ız d i k t i .
Savaş g ü c ü m üze güveniyor d u k ...
Cem. Ö · Ere ğ l i
7
MILITANLARDAN
,.--- 1 May ıs savasımla rı nda .1---
. ------,
Mi litanlar, ı Mayıs savaş ı rn larından yazıyor. Bu y ı l ı May ıs çeşit l i b i ­
ç i m lerde kutlandı. H e r fabrikada ı May ı s bay ra <:) ı başka b i r b i ç i m d e yük·
sel di. 1 şçile r , en temiz bayra m l ı k elb iseler i y l e , k i m i yakas ı n d a kırm ı ­
zı karanfil ler le I ş e g e l d ile r . Süngülü aske r l e r i n önünde ku caktaşarak bayram­
laştılar. ı Mayıs b i l d ir i l e r i e l den ele dol a ş t ı . Y ine pankartlar ası ld ı . Aflş.­
leme ,yazılama yapı l d ı . Pu l lar , dağıtıldı. Fabrika l a r d a , köy l e r d e , okullarda,
öğretmen odala r ı n da , kırlar d a , spor kar ş ı l aş.malarında, evlerde ı Mayıs
k u t landı.
Kızıl karanfille r
ı Mayıs g ü n ü en yeni el b i sele r i m i z ­ işçiler karar a l d ı k : Herkes gelen
l e f a b r i kaya g e l d i k. Soy u n ma oda­ vard i y a arkadaş ı n ı bir karanf i l ve
larında-makina başla r ı nda b i r b i ri m i ­ bir sigarayla k a r ş ı layacak ve bu diğer
z i n bayra m ı n ı k u t ı u y o r d u k . Fabr i ­ vardiyalara d a a k tarılacaktı. Bir i ş çi
ka n ı n b i r köşe s i n de b i r g r u p ı Ma­ a r kadaş "ı Mayıs yasak ama biz
yıs marşını söyled iler. Yemekte su fabr i k a çat ısı altında böylesine b i r
bardakla r ı n ı aynı anda hep i m i z ha­ coşk u y l a k u tladı k bayra m ı m ızı, eğer
vaya kaldırarak kutıamayı b u r a d a da ş i md i meydanlarda olsaydık kentin
sürdi.i r d ük. Paydos sa a t i n e yak ı n bir caddeleri I ş ç i sel i y le taşardı " ded i .
send i k acı arkadaşın önerisiyle, tüm Paydostan sonra g r u plar h a l i n d e park­
Iara gitt i k , k o n u ş malarımızı k u t l ama­
Köklü gelenek y ı orada d a sürdürdü k .
B u yıl ı Mayıs'ı K ı z ı l B u rsa'da, Hasan K . · 1 stanbul
k ı r da k u t l a d ı k .. 1 şçi sın ıfının k ö k ­
lü b i r dev r i m c i geleneğini yaşat t ı k .
Arkadaşlar kısa k o n u ş malar yaptı­ Bayram yeri
lar. A B D ' n i n , NATO' n u n ü l ke m i ze Mayıs g ü n ü patran perso n e l
daya t m alar ı , barış mı savaş mı b i nasının y a n ı nd a si vil p o t i s t e b i r ­
s o r u n u , işye r ı e r i m izde süreg i den sö­ li kte I ş ç il e r i i z l i y o r d u . B i z, temiz
m ür ü , pahalılı k , c u n t a nın pol i t i kası bayramlık g i ysileri g i y m i ş t ik. A m a
üze r i n e konuş t ular. i şkence g ö r e n h e r zaman k i g ib i kartları bas ı p i ş ­
b i r ar kada ş ı m ı z , paliste v e sıkıyö­ b a ş ı yapıy o r d u k. Patr o n u n b u n u g ö r ­
n e t i m deki gerici-faşist g ü çl e r i n t u t u k­ d ü k ç e yL.ızü gülüy o r d u . B i rden i ş ç i ­
lanan y u r t severlere, i ş ç ilere sal d ı r ı ­
lar ı n ı anla t t ı . Konuş malar ı n yanı
ler kaynaşmaya-k ucaklaşmaya b a ş l a ­
dı. H e p i m i z bi r b i r i m i z i n ı May ı s '
s ı r a , t ü r k üler söyle n d i . G r u bu m uz ı n ı kutluyorduk. Patran tetaş l a n dı.
yöre fabrikalardan i ş ç iler i n katıl­ Y ollanan ustabaşılar "bir b ö l ü m d e n
ması yla daha da büyüdü. K u tlama b i r b ö l ü m e g e ç m e k yasak- geçe n l e­
karan l ı k basa n a dek sürdü; B i r arka­ r i n 3 yevmiyesi kesllecek" diye ba­
d aş ı m ı z ı n "ı Mayıs nasıl k u tlanır � ı rıyorı a r , ama ald ı ra n ol m u yord u .
patronlar--generaller 9etsln de görsü n " , Fabrika b i r a n da ı Mayıs bayram
" H ay d i ı 9 8 2 ı May ıs'ına ı r söz l e r i y ­ yerı olmuştu . ..
le s o n a erdi.
A l i U .- B u rsa Sabri H . -i z m i t
iskencecile r nereden cesaret alıy or?
. . . C u nt a ve Başbakan Ulusu bir e m n iyet b i n al a r ı n a so k u y o r l a r? Em­
k a ç kez işkencelere k cı r ş ı o l d u k lci: r ı ­ n iyet m ü d ü rler i nden val i l erden, s ı k ı ­
n ı , i ş k e n cec llerlnceza l a n d ı rılacak l a r ı n ı yönet i m kom u t a n l ar ı n da n s a k l t rııı
söylediler. "i şkenceler sistem li ve i şkence yapıyorlar ? O cak ayında B a ş ­
yaygın d e ğ i l d i r" ded i l e r . Ama neden b a k a n U l u s u ı 4 k i şi n i n i şkenceden
ı 2 Eyl ü l 'den sonra Işkenceter hız­ ö l d ü ğ ü n ü resmen kabul ett i . . . B u ­
l a a r t t ı ? Işkenceler I ç i n , satın alınan, g ü n kontr-ge r i l l a varlığını sürdürüyor­
yaptır ı l a n özel alet l e r kullan ılıyor. ci nayet ı e r i n , i şkencec i l er i n de arka­
1 şken ceciler bunları ken d i paralarıyla s ı nda bu kanlı örgüt yat ı y o r . . .
mı alıyorlar? G izl ice mi bu n ları A . Rıza K . - G i re s u n
,------ işkenceleri açıklamayı sürdürüyoruz
TRABZON- 1 şkence yer i , Değişt i r il d i ; Bölge Trafik Müdürlüğünden
Emniyet Saray ı üst kat ı n a alındı. l şkenceyi ı . Ş u be y ö n e t i y o r . A y r ı ·
c a G i resun v e R ize'den d e Iş kenceye t u t uklular geti r i l i yo r . 1 şke ncecl­
baş ı : Piyade ön Y üzbaşısı 1 sm e t Kaza n c ı .
G l R E S U N - Cezaevinde işkenceciba ş ı : Cezaevi MüdUrU M H P yanlısı
A h met Karaçal ı . G a r d iyanlara zorla işkence yapt ı r ı y o r .
u

PARTI YASIMI
Tu·l u klula rla Yığınların içinde

dayamşm:a Köylüyü a nlama k

P e k ç o k I ş ç i , s e n d i ka c , , i l e r i c i göz­ K öy l ü l ü k I ç i n de çal ı ş m a deney i m i · d u ? K ö y l ü n U n p s i k o l oj i s i , özgU I , so·
a l tında, tutuklu, cezaevl n de .B u n ­ m izden b i r k e s i t a kt a r m () k i s t iyor u m . m u t_, y a k ı c ı s o r u n la r ı ve çel i ş k i l e r i
l a r l a daya n ı ş ma b u gU n , savsa k l a n m a ­ G e ç e n y ı l b i r t ü t ü n kur u l ta y l y a p ı l · <iere � i g .i b i göz ö n ü n e a l ı n m a m ı ş t ı .
y a g e l m e z , e n y a k ı c ı b i r görevd i r . d ı . K o n u som u t t u , g ü n ce l d i . .. B \ n ­ brn·e � ı n· bU.yUk t o P r a k sa h i p l e r i ve
Bu daya n ı ş m a n ı n ç o k y ö n l ü i ş le· .lerce k ö y i U � i lesi n l n devlet t e k e l i Y · t o pra ksız . k ö y l ü l e r i n pek o i ma d ı � ı
vi va r . B i r in c i s i , t u t u kl u y u r tsevere, l e , t ü c c a r l a o l a n · ç e l i ş k i s i n i ve s o r u n ­ b i r bölgede- " k ö y i Uye t o p r a k " belg l ­
a i l e s i n e y a l n ı z o l m a d ı k l a r ı n ı göster­ l a r ı n ı ele a l ıy o r d u . B UY ü k k o n u ş m a · s i b a ş bel � i ·Ya P ı l ıy o r d u . Deney i m ·
m e k . T u t u kevle r i n d e k o m ü n i s t l e r d e , · · c ı l a. r v e a l i t a t örler y o kt u . K o n u.ş m a · ı e r l m i i gösteriyor. k i , h e r ş eyden ö n '
y a z g ı s ı n ı o n l a r l a p a y l a ş a n d l �er a r k a · c ı Köy i ü y d ü . Sor u n l a r i n ı · dert ler i n i ce ·ı< öyi�IO�ün sqsyal Y. a p ı s ı n ı , i ç
daşlar : I ş çiler, a n t i ·f a ş l s t l e r , tQm d ile g e t i r i y or d u . Sesi hala kulakla· çel i ş, k i l e r l n l ve a y r ı ş m a s ı n ı , kend i l e r i ­
i le r i c i i n sa n l a r da , d ü ş ma n ı n e n a ç ı k · r ı m da d ı r , ):ı ir ·köy i U şöyle konuş u· n i &ömıirenlere k a r ş ı o r t a k ç e l i ş k i ·
sa l d ı r ı s ı i l e g ö � ü s g ö � üse. K i m i l şken· Y o r d u· : "Ben . hastalan d.f ğı n da çocu­ l er in i sap·t a ma k c o !< öne m l i .
cede. O n l a ra daya n ı s :-na n ı n sıca k l ı� ı ­ �uma I l a <;:' a l a m a zken , tek tütün Köyi.Unun , k U ç U k m ü l k s a h i b i o l ·
n ı d u y u r ma k , g U ç vermek y a ş a m s a l m a ra z a , y a k <' ia n rçı a s ı n d iy e avu çrıdo l u - .... · m a k t a n · o k u l s ;.ız, e � l t l m� l z b ı ra k ı l ·
b i r e t k e n . Daya n ı ş m a t u t u k l u y u r t · • su para döküYo r u m : G örqyorsu p uz y a m ı ş o l m a k t a n g e l e n özel l i kl e r i , u z u n
s e v e r l e r e , o n u n çevres i n dek i l e r e , p o l i ­ dost l a r , tUt ü n ç o c u ğ u m·u z d a n da k ı Y · y ı l l a r d ır a l da t ı l m iş o l m a n ı n getir·
t i k y a ş a m l a r ı nda d o � r u y ö n de i l e r i naet ı ı o l d u .�·. . . Ca ri _ d a m a r ı n a 'bas ı ı tı ı · d l � i ş Up h ec i l i � i . k e n d i I ç i n d e n o l ma ·
a d ı m a t m a da y a r d ı m c ı ol u y o r , o n l a r ı � ı nda k öO; i ü n ü n nas ı l , y a m a n ·aj it a · y a n iara du.y d u � u ya):ıa n c ı l ı k d u y g u ­
y ü r e k le n d i r iy o r . t ö r kesll d l � i,nl g ö r d ü k . · B u k u r U l t a y ­ su y a va ş , "g öre'r e k , s ı nayara k , öz
1 k i n c i s i , daya n ı ş ma eylemi y ı ğ ı n ­ dan sonra d i ğer b i r tl i m i zde b i r d e n ey i m l e b i l i n ç l en mesi kavra n m a ­
ları eg l te b i i ecek b i r o k u l du r . As· kut u ıtay d a h a ·y a p ı l d ı . B u na U n l ü dıkça köyiU i ç inde ba ş a r ı l ı bir
kersel d i kt a t ö r l ü k k o ş u l l a r ı nda poli· k'o n u ş m a c ı lar- -ve a j i t a t ö r \ er d e ka t ı l ­ çalışma yapılamıyor. Daha da önem­
tik bir tutuk luyla maddesel ve di. K i t lesel l i ğ e k a l ırsa ö t ek i n de n lisi bu genel n l te l l � l n , bölgesel
m o r a l daya n ış ma d a b u l u n m a k , p o l i ­ a ş a � ı k a l ı r y a n ı y o k t u . Baş d ü ş m a n ­ e t ke n ler ı n y.a n s ı ma s ı y l a b ür ü n d ü k ­
t i k y a ş a m da k o n u m a l m a n ı n , y a n d a n da , o g ü n k U k i t lesel grevlerle leri özgUn yapıyı Iyice ka vra y ı p
t u t ma n ı n , sava ş ı m a g i r m e n i n ö nem-­ daya n ı ş ma d a n d a söz e d i l d i . Kese­ d e � e r l e n d i r meden köylüyü örg ü t l e ­
li bir a d ı m ı o l u yor . de ne varsa s t.ylen d i . Ken d i ken d i ­ rn e k , e � k i lemeye ç a l ı ş m a k o l a n a k ­
ü ç ü ncüsü , de ğ i ş i k po l i t i k g ö r ü ş \ e r w m i ze ç o ş t u k . K ö y l ü i s e ü r kek ü r k e k sızdır. ö n ce l i kl e bölge m i ze özgü
den i le r ici t u t u k l u l a r l a daya n ı ş m a , i z l iyord u . S o n ı ı rı d a , köy\Unün bir b a ş l ıca s o r u n u b u l u p ç ı ka r m a k , o r t a ­
bu d a y a n ı ş m a y a h a l k ı n de� l ş l k k e · s o r u s u o l u p o l ma d ı ğ ı sor u l u nca , ce ­ ya çıkan çel i ş k i n i n ü z e r i n e n a s ı l
s i m l e r i n i n değ i ş i k g ö r üş çevrele r i n i n s a re t l i b i r k ö y l ü ka l k ı P , " k ü ç lik t r a k · çı l deceğ l m l z i b e l i r t e m e k z o r u nda y ı z .
çekil mesi, ey l e m birliğini ge l i ş t i r e n t ör \ e r i n ge l i p gel meyece ğ i n i " s o r d u .
b i r rol oynuyor . B i z n e söy\üyordu k , k ö y l ü ne i s t i y o r · Tüm tutuklu
Daya n ı ş ma sor u n u , her şeyden d u ! Kon u ş u l a n l a r , k ö y l ü i ç i n hava n ­
anti-faşistlere özgürlük!
ö n c e b i r y ı ğ ı n ç a l ı ş m a s ı sor u n u d u r ; da su kalmışt ı . Bu neden b ö y l e o l ·
b a s i t d e ğ i l d i r . Oay a n ı ş ma y ı e n y a k ı n
se m p a t i z a n ha l kas ı n ı n ve politik
t u t u klu l a r ı n k e n d i y a k ı n l a r ı n ı n öte­
Dinleme sini ö ğrenmek
s i n e , g e r ç e k t e n "y ı ğ ı na " t a ş ı r m a k AskersPI d i �· t a t ö r l ü k k a d ı n l a r a r a ­ O n l a r ı n r u h h a l l e r i n i , d ü ş ü n c e le r i n i ,
isted i k m i , i ş i n zor l u ğ u n u a n l a r ı z . B i r s ı n da k i ç a l lş m a l a r t m ız ı d u r d u ra ma d ı . nelere ö n e m ver d i � i n l , nerelere t a ­
kez, askersel d i ktat ö r l ü k va r . S ı k ı w B u g ü n yen i K o ş u l l a ra uyg u n b i ç i m ­ k ı l d ı ğ ı n ı a n l ıy o r , s o n ra o n l a r ı d a dü­
yöne t i m v a r . Y ı t g ı n l ı k y a y ı y o r . S o n ­ d e , i ç i m i z s ı n ı f k i n iy le d o l u a l a r a k ş ü n dü r e r e k , o n l a r l a b i r l i k t e bu sor u n ­
ra , p e k ç o k y u r t t a ş , h a k l ı o l a r a k çal ışıyoruz. l a r ı n n a s ı l çözüm l e n e b i l eceğ i n i , k a ­
nefretle bakt ı ğ ı t er ö r i z m e , "bu l a ş t ı w 1 2 E y l ü l önces i n de , b i r ka ç m a ha l ­ d ı n l a r ı n b u n a n a s ı l kat k ı d a b u l u n a b i ­
r ı l ma kta n " k o r k u y o r . G er i c i l e r d e b u leyi b i r l i kt e e l e a l ıy or d u k . Ş i m d i leceğ i n i a n l a t ı y o r uz . 1 2 E y l ü l 'de n
yolda y a l a n-ka r a l a ma kampanyalaw t e k t e k ma h a l le l e r i a y r ı a y r ı e l e a l ı y o ­ h e m e n s o n ra "Kıdem t a z m i n a t l a r ı
r ı n d a n g e r i d u r m u y or . l l e r i c i , d e m o k ­ ruz. Böylece daha a z m a ha l le d e , g i derse g i t s i n a y l r k l a r ı m ı z v a r ya ! "
rat t u t u k l u l a r ı n t e r ö r ist o l m a d ı ğ ı n ı , ama daha süre k l i , ka l ıc ı s o n u ç a l ı ­ d iyen k im i i ş ç i e ş l e r i L ' r ka ç ay
terör i z m e k a r ş ı o l d u ğ u n u l na n d ı r ı c ı ­ c ı ça l ış m a y a p m a o l a n a ğ ı d o ğ u yo r . s o n ra b u g U n "Bu g i d i ş e k a r s ı b i r
l ı k l a a n l a t m a k g e r e k . A n l a t ma k y e t ­ Ça l ı ş m a l a r ı m ı z ı önceden p l a n l ı y o ­ sey ler y a p m a k g e r e k , ben de va r ı m "
m e z : D a y a n ı ş m a y a p ı laca k t u t u k l u l a ­ r u z , prog r a m l ı ç a l ı ş ıy o r u z . G U n \ U k d iyor. Ka d ı n y ı ğı n l a r ı da kendi
rın k i ş i l i ğ i nde somut l a m a k gerek. ba s ı n ı i z l iyere k , o ku d u k la r ı m ı z ı y o ­ ö z d e n ey i m l e r l y \ e d o ğ r u l a ra y a k l a ş ı ­
Maddesel yard ı m ı n b a s k a a ma ç l a ra r u m la r ı y l a b i r l i k t e ka d ı n l a r a g ö t ü r ü ­ yor l a r , d o ğ r u l a r ı b u l u y o r l a r . A m a o n ­
g i t med i ğ i n i göste r m e k , ka n ıt l a ma k , yoruz. Her m a h a l l ede ilk önce , l a ra m u t l a k � yol göstermek gere­
güven s a ğ l a m a k g e r e k . e s k i d e n t a n ı d ı ğ ı m ı z k a d ı n l a r ı z i ya r e t kiyor.
Fa b r i ka l a r d a day a n ı ş m a d a h a b a ş a ­ e d i y o r u z . S o n ra yen i ta n ı s ı l a n l a ra Ayr ıca de� i ş i k m a h a l l e l er d e n t u tu k ·
rılı y Ür ü y o r . Hele tutuklu , ta n ı n a n ve g ü n lere s ı r a g e l i y or . Bu ziyaret ­ l u e ş l e r i b i r a ra y a g e l i p y e n i ve i l k
sevi l e n bir a r k a da şsa . . . öte yandan lerde ve gün l e r d e işsi z l i k , paha l ı ­ kez t u t u k l a n a n , göza l t ı na a l ı na n b i r i ·
d i ğe r çevrelere de e r i ş m e k z o r u n l u . l ı k , k o n u t s o r u n 1a r ı n da n , k ı dem t a z ­ s i n i n a i les i n i z i ya rete g i d i y o r . B u ç o k
D ay a n ı ş m a de ğ i ş i k düzey l e r de o l a ­ m i n a t l a r ı n da n , i k r a m iyelerden söz o l u m l u son u ç l a r d o ğ u r u y o r . B u k a - '
b i l ir . K i m i top l u ca t u t u ke v i n e g ö r ü ş ­ a ç ı l ıy o r . önce d i n \ iy o r u z . 1 2 E y ­ d ı n l a r ı , d e m o k ra s i , ba r ı s sava ş ı m ı na
meci g i tmeye h a z ı r d ı r , k i m i isim l ü l ö n c e s i d i n le m es i n i b i m ezd i k ç o ğ u ­ kaza n m a k o l a n a ğ ı d o ğ u y o r . Her ma­
vermeden p a r a y a r d ı m ı y l a y et i n i r . m u z , ş i m d i d i n lemes i n i öğren iy o r u z . h a l l e d e k i m l er gözal t ı na a l ı n dı , k i m l er
Ya ra t ıc ı l ı k l a , d e ğ i ş i k , elver i ş l i b i ç i m ­ tutu klandı bunları i z l iyor , i l e r i c i ,
ler b�lmak gere k . Bu ç a l ı ş ma n ın d e m o kr a t çevrelerden i çe r i y e a l ı na n ­
vazgeç i l mez bir yan ı , yığının i çin­ m a kt ı r . Tutuklunun olduğu kadar, l a r ı n a i le l e r i n i z i y a ret etmeye ç a l ı ş ı ­
d e n saygı n , çevrede güven sa ğ l a m ı ş d a y a n ı ş maya ç a ğ ı ra n l a r ı n d a çevrede yoruz. Şimdi maddi daya n ı ş ma y ı
k i ş i l e r i d ay a n ı ş m a y ı örgü t l e m e , y ür ü t · b i l i n e n , say ı l a n , sev i l e n i n s a n l ar o l ma ­ güçlend irmek için yeni yollar arı­
me, y a r d ı m l a r ı i l e t m e i s ı er i n e kaza n - s ı b a ş a r ı da ç o k ö n em l i r o l o y n u y o r . yor u z .