Sosyal Bilimlerin Krizi Psikoloji Ornegi

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 8

Tartışma

Sosyal bilimlerin krizi:


Psikoloji örneği
Kültürel fenomenleri/varlıkları inceliyorsak onları anlamak için onlara uygun teknikler
geliştirmeliyiz. Kültürü biyolojikleştirmemeliyiz. Bu, akciğerlerimiz olduğu için Dünya
atmosferinin böyle oluştuğunu söylemeye benzer. Kültürel davranış, canlıların tüm
davranışları gibi biyoloji yasalarına aykırı değildir ancak biyolojinin teorileriyle de
açıklanamaz. O yüzden sosyal bilimler vardır. Mesela beynimizde bir para nöronu
ya da genomumuzda bir tanrı geni filan yoktur.

Dr. Tolga Yıldız


İstanbul Üniversitesi Psikoloji Bölümü

S
osyal bilimler derin bir krizin içinde. Bu kriz, ilk ön- takip ettiğim birkaç örnek üzerinden bu akıl tutul-
ce, dünyanın en saygın psikoloji dergilerinde yayın- masını açıklamaya çalışacağım.
lanmış olan araştırma raporlarının % 90’ının tekrar- Bu büyük hataya karşı verilen ilk tepki, önce bu
lanamadığı tespiti ile su yüzüne çıkmıştı (Replication hatayı biraz daha görmezden gelme, bu yetmeyince
Crisis, 2018). Böylece bir bilim disiplini olan psiko- bunu reddetme oldu. Ardından kültürel göreliliğe
lojinin, bilimsel yöntemin ilk kuralı olan “bir göz- sığınıldı. Nihayetinde, serbest piyasa değerlerine u-
lemin bilimsel sayılabilmesi için aynı koşullarda ba- yumlu Amerikan üniversite sisteminin dünyaya ya-
ğımsız gözlemciler tarafından da tekrarlanabiliyor yılması ve bu tip üniversitelerde kadro bulmak için
olması” kuralını on yıllardır ihlal etmekte olduğu istenen yüksek yayın sayısının (nicel performans
anlaşıldı. Kısa zaman içinde bu sorunun sadece psi- kriterlerinin) baskısı altında akademisyenlerin bi-
kolojiye has olmadığı da görüldü. Sosyal olguları a- çare kalışı bahane edildi. Yani akademik yayınlar-
raştıran tüm bilim disiplinlerinde genel bir “disiplin- da yalan söylemenin nedeni, akademisyenler tara-
sizlik” hali artık ilk bakışta göze çarpıyordu. Peki, fından derhal dışsallaştırıldı. Buradaki ince imanın
neden? Böyle bariz bir hata nasıl bu kadar örgütlü altını çizelim: Akademisyenlere göre onlar bile bi-
bir şekilde hem de on yıllar boyunca sürdürülmüş le yalan söylemiyorlardı, aynı zamanda bir ekmek
ve görmezden gelinmiş olabilir? Bu yazıda yakından kapısı da olan geç 20. asır üniversitelerinde tutu-
nabilmek için koşturmaktan hatalarını göremiyor-
19. yüzyıl biliminsanı: “Doğayı gerçekten anlamak
için bu olgunun açıklamasını bulmalıyım.” 21. yüzyıl lardı sadece. Çünkü kahrolası sistem! Akademis-
biliminsanı: “Makalemi Doğa Dergisi’nde yayınlatmak için yenler gerçekten bu denli masum mu?
anlattıklarıma uygun sonuçlar bulmalıyım.”
Brokoli görevi ve evrimsel psikoloji
Çalışma alanım gelişim psikolojisi, özellikle kü-
çük çocuklarda dil-zihin ilişkisinin gelişimi. Dola-
yısıyla kendi alanımdan, hakim olduğum vakaları
anlatacağım. Bundan 20 yıl önce ABD’li gelişim psi-
koloğu Gopnik, 18 aylık çocukların kendi arzuları
ile bir başkasınınkini birbirinden ayırt edebildiğini
göstermişti (Repacholi ve Gopnik, 1997). Örneğin
bir çocuk balık kraker seviyor ama brokoli sevmi-
yor olsun. Diyelim ki ben de brokoliye bayılıyorum
ama balık kraker sevmiyorum. Çocuk, benim neyi
sevip neyi sevmediğimi öğreniyor. Çocuğun bir ba-
lık krakeri ve bir brokolisi olsun. Çocuktan yiye-
cek istediğimde, kendi sevdiği balık krakeri değil,
benim sevdiğimi bildiği brokoliyi bana sunuyor.
Bu ilginç bir gözlem çünkü çocukların 4-5 yaş-
larından evvel kendi perspektifleriyle bir başka-
sınınkini ayırt edemediklerini biliriz. Yani küçük

2
çocuklar, dünyaya kendi merkezli re (otoritelere) tanındığı ve olumsuz programı, bir bilim alanının tarihi-
bakarlar. Onlar ne biliyorsa herkes sonuç raporlayan tekrar çalışmala- nin gözden geçirilmesi ve bu tarihin
onu bilir, ne seviyorsa herkes onu rını aynı kalibredeki dergilerde ya- eleştirilmesinden başka bir şey de-
sever. Bu, Piaget’den bu yana bili- yınlatmanın neden imkânsıza yakın ğildir. Ancak Türkiye’de bir fakül-
nen bir gelişimsel fenomendir. Fa- olduğu soruları heyula gibi duruyor teye (yüksekokulları ve tıp, hukuk,
kat Gopnik, yukarıdaki meşhur (ya- ortada. Editörler, hakemler ve ya- mühendislik vb.’lerini kastetmiyo-
ni atıf şampiyonu) çalışmasıyla daha zarlar, hep birlikte örgütlü bir hata rum) kayıtlı olan lisans öğrencile-
18 aylık çocukların, bir başkasının yapmakla kalmıyorlar, bunu sürdür- ri, talebesi oldukları (talep ettikle-
arzusunun kendilerinkinden fark- mekte de ısrar ediyorlar. Bu, çok da ri) bilim alanını tanımak, o alanda
lı olabileceğini anlayabildiklerini farkında olmadan yapılan anlık bir müstakbel üretimlerini yapmak ü-
göstererek mevcut literatüre aykırı şeymiş gibi görünmüyor. zere yükseköğretime başlamıyorlar.
bir şey söylüyordu. Zaten çalışma- Nobel ödüllü meşhur fizikçi Feyn- Doğrudan meslek edinmek için üni-
yı dikkat çekici kılan da buydu. Bu- man (1974), 1935 yılında psikoloji- versiteye geliyorlar. E akademisyen-
rada durup düşünelim. Biyokimya- de doktora yapan bir öğrenciyle soh- ler için de üniversitenin bir ekmek
cı Medawar’ın çok sevdiğim bir sözü betini anlatıyor bir konuşmasında. kapısı olduğunu söylemiştim. Dola-
var: “Bütün deneyler bir eleştiridir.” O zamanlar yeni bir bulgu yayınlan- yısıyla eleştiriyi ellerindeki ekmeğe
Müthiş! Gopnik, tam da bunu yap- mış, psikoloji öğrencisi oldukça he- göz dikmek gibi düşünüyorlar yedi-
mamış mı? Yani literatürü eleştiri- yecanlı. Fakat Feynman, bu raporun den yetmişe. Hani akademi eleştiri-
yor ve bulgular onu haklı çıkarıyor. henüz taze olduğunu ve rapor edilen nin yuvalandığı yerdi.
Ne zaman, 20 yıl önce. Harika! bulguların tekrarlanıp tekrarlanma- Eleştirinin de bir ana akımı var-
Şimdi devam edelim. Geçtiği- dığına bakmak gerektiğini söylüyor. dır. Akademi de beşeridir ve kendi
miz yıl yayınlanan yeni bir kapsam- Öğrenci, bunu mantıklı buluyor. A- içinde, dışındaki dünya kadar, sta-
lı araştırma (Ruffman vd., 2017), radan zaman geçiyor ve tekrar karşı- tükocudur aslında. Tıpkı 20 yıl ev-
Gopnik’in 20 yıllık haklılığını boşa laşıyorlar. Feynman, bulguların tek- velki Gopnik olayının gösterdiği gi-
çıkarmışa benziyor. Bu yeni araştır- rarlanıp tekrarlanmadığını soruyor. bi. O zamanlar psikoloji başka bir
ma, bilimsel metodun kuralı gereği Psikolojide doktora yapan öğrenci, revizyon süreci içindedir. Psikoloji,
aslında 20 yıl evvel yapılması zorun- danışmanının (muhtemelen bir psi- diğer sosyal bilimler gibi yeni liberal
lu olan şeyi oldukça gecikmeli olarak koloji profesörü) bulguları tekrarla- küresel politikalara uyum sağlamak-
yapıyor: Aynı araştırmayı, onu ilk ya- ma fikrine karşı çıktığını, bu faydasız tadır ki akademide ödemeler devam
pan ekipten bağımsız bir ekip tekrar- işlere zaman harcamadan ufak tefek edebilsin. Darwinci çağdaş evrim
lamaya çalışıyor. Ve sonuçlar Gop- değişikliklerle mevcut araştırmanın teorisi ta başından beri psikolojiye
nik’inki gibi çıkmıyor, yani tekrar varyasyonlarını yapmasını istediğini mündemiç olmasına rağmen, 80’ler-
etmiyor. 18 aylık çocuklar, yukarıda- söylüyor. Bu durum, Feynman’ı şoke de evrimsel psikoloji diye bir alan
ki brokoli görevinden geçemiyor. ediyor. Çünkü açık ki böyle bilim ya- peyda oluverir. Evrimsel psikoloji,
Bu yeni çalışma sayesinde 20 yıl- pılmaz! yeni liberalizmin argümanlarını do-
lık literatürde bu gözlemin birçok Daha tuhafı, neredeyse yüzyıl ğallaştırmak üzere evrim teorisinin
defa başarılı bir şekilde tekrarlandı- sonra bir üniversitede bu örneği bir sulandırılarak kültürel olgu ve olay-
ğının raporlandığı ve fakat bu tek- lisans ya da doktora dersinde psiko- lara yedirilmesinden ibarettir. Yüz-
rarlarda hep Gopnik ve yakın çalış- loji öğrencilerine anlattığımda, on- yılın başındaki Sosyal Darwinizmin
ma arkadaşlarının imzaları olduğu ların, aynı tartışmayı bir gece evvel psikolojideki yenilenmiş şubesi.
anlaşılıyor. Yani tamamen bağımsız yaptığımız “hocaları” gibi rahatsız Bu alanı biz Türkiye’de son yıl-
bir ekibin bu gözlemin geçerliliğini olduklarını görüyorum. Birçok fark- lardaki toplumsal çatışmalar üzerin-
20 yıl boyunca hiç test etmediği or- lı lisans programında psikoloji dersi den tanıdık. Bu tanışma, Türkiye’de-
taya çıkıyor. Ayrıca Gopnik’in çalış- veriyorum ve hep şunu söylüyorum: ki yeni liberalizm uygulamalarıyla
malarında yer alan katılımcı çocukla- Bir fakülte çatısı altındaki bir lisans da örtüşmektedir dikkat ederseniz.
rın istatistiksel uçları temsil ettiğinin 1,5 yaşında bir çocuk, balık krakeri seviyor ama brokoliden nefret ediyor. Sizinse brokoliye
altı çiziliyor. Bu, 20 yıl boyunca en i- bayıldığınızı ama balık krakerden nefret ettiğinizi biliyor. Çocuktan yiyecek istediğinizde, size
yi psikoloji dergilerinde yayınlanmış hangisini uzatacaktır: Kendi sevdiğini mi, sizin sevdiğinizi mi?
onlarca brokoli görevi makalesinde
incelenen örneklemlerin pek de tem-
sil edici olmadığı anlamına geliyor.
Araştırmacıların hata yapma hak-
ları var. Ancak en iyi dergilerde ya-
yınlanarak çok yüksek bir peşin
kabul edilirlik düzeyi yakalayan a-
raştırmaların % 90’lara varan oranda
neden tekrar edilemediği, bu hata
yapma hakkının on yıllar boyunca
neden sadece bazı akademik elitle-

3
Biz Türkiyeliler bilimi toplumsal ça- şekerden veriyoruz. Eğer şekeri he-
tışmalarımız üzerinden okuma has- men yemez, makul bir süre sabırla
talığından mustaribizdir. Başında beklerse bir şeker daha kazanacağını
“evrimsel” sıfatı olan bir şey iyidir söylüyoruz. Ve onu şekerle baş başa
ya da kötüdür, der geçeriz. Dolayı- bırakıyoruz. Bu görevi 28 yıl önce ilk
sıyla evrimsel psikoloji, taraftarla- kullanan çalışmada (Shoda, Mischel
rı tarafından karşıtlarına nispet ol- ve Peake, 1990), katılımcı çocukları
sun diye aşırı övülür, dokunulmaz seneler boyu takip ediyorlar ve şeke-
kılınır. Oysaki evrimsel psikolo- ri hemen yemeyip bir şeker daha ka-
jinin çağdaş evrim teorisiyle, hat- zanmak için bekleyen çocukların çok
ta bilimsel metotla bağları oldukça daha parlak bir gelecekleri olduğunu
zayıftır. Kültürün, kendine has on- görüyorlar. Yani başarılı insanlar, ge- Bir çocuğa bir marshmallow veriyoruz. Eğer
onu hemen yemez, makul bir süre sabırla
toloji ve epistemolojisi yerine ne- lecekte daha fazlasını kazanabilmek beklerse bir şeker daha kazanacağını
den evrimsel biyolojinin zihniyeti için şu andaki arzularını kontrol e- söylüyoruz. Ve onu şekerle baş başa
ve araçlarıyla anlaşılması gerektiği- debilen insanlar. Ne güzel. Fakat bu bırakıyoruz.
ne dair gerçekten geçerli bir argü- çalışmanın da tekrarlanamadığı 38 vetliymiş gibi duruyor. Oysa orijinal
man sunmadan, insanın kültürel yıl sonra anlaşıldı (Watts, Duncan ve çalışmada bunun tersine, toplumsal
davranışlarını sorgusuz sualsiz bi- Quan, 2018). tabakaların bireylerin doğuştan gelen
yolojikleştirmektedir. Neden, çünkü Orijinal çalışma, ABD’nin elit üni- (evrimsel) yetileriyle ilişkili olduğu-
koskoca Darwin’den iyi mi bilece- versitelerinden birinin kreşine giden na dair bir ima var. Yeni çalışma ise
ğizdir. Halbuki, tekraren, bu konu- ve ebeveyni akademisyen olan ço- kimi çocukların arzularını erteleme-
nun Darwin’le pek bir alakası yok- cuklarla yapılmış (psikoloji bulgu- ye doğuştan muktedir olduğuna ve
tur. Olsaydı bile Darwin’in teorisi larının ancak laboratuvar fareleri ve dolayısıyla hayatta hak ettikleri başa-
her kilidi açan bir maymuncuk de- üniversite öğrencilerine genellenebi- rıyı kazanabildiklerine yönelik olan
ğildir. Bilimsel teorilerin böyle sınır- leceği şakası pek yaygındır). Yeni ça- orijinal çalışmanın sonuçlarını yan-
sız iddiaları olmaz zaten. Evrimsel lışmanın sonuçlarına göreyse orijinal lışlıyor. Psikoloji literatüründe ol-
psikoloji konusu, evrimsel biyolog çalışmada gözden kaçan asıl açıkla- dukça baskın olan ve on yıllarca baş-
Özsoy’un (2016) dediği gibi, tama- yıcı değişken, ailelerin gelir düzeyi. ta psikologlar olmak üzere herkesin
men “duygusaldır.” Zengin ailelerin çocukları ile yoksul fikirlerini biçimlendiren bu çalışma-
ailelerin çocuklarının öğrendikleri larla, liberal piyasa değerlerinin insan
Marshmallow görevi ve arzu yönetme taktikleri farklı. Yok- doğasıymış gibi gösterildiği apaçık.
yeni liberalizm sullar için gelecek daha az güvenilir Orijinal çalışma, mealen şunu fı-
“Marshmallow görevi”ni hiç duy- görünüyor olabilir. Zengin çocuklar sıldıyor: “Daha büyük bir ödül için
muş muydunuz? (Bu arada bu bir içinse gelecek yatırım yapılabilir (bi- arzularını erteleyebiliyor musun?
görev, yani test. Google’da aratınca lahare kredi çekilebilir, borsada oy- Evetse başarılı ve zengin olacak-
karşınıza çıkan popüler bilim sitele- nanabilir vs.) bir güvenli alan olarak sın. Hayırsa başarısız ve yoksul o-
rinde yazdığı gibi bir “deney” değil. öğreniliyor olabilir. Yani mevzunun lacaksın.” Çok ciddi bir sonuç çı-
Mesela birinin boyunu ölçmek de de- insan bireylerinin evrimsel çeşitliliği karma hatası. Sebep, sonuç gibi
ney değildir.) Marshmallow, sünge- ile pek bir alakası bulunmuyor. Top- gösteriliyor. Bu çarpıtmanın ilan et-
rimsi bir şekerlemedir. Bir çocuğa bu lumsal tabakalarla alakası daha kuv- tiği mesaj, tam olarak yeni liberal
Google’a hangi dilde “evrim” yazarsanız yazın karşınıza ilk çıkacak olan bu resmin ne evrimle ne politikaların istediği şey. Ve çarpı-
de evrim teorisiyle bir alakası var. Peki, evrimi böyle yanlış düşünmeye kimler alıştırdı bizleri? tılmış evrim fikri de buna bir aka-
demik dokunulmazlık zırhı bahşe-
diyor. Association for Psychological
Science (APS) eski başkanlarından
ve sosyal psikolojide dünya çapında
meşhur olan bir başka akademisye-
nin makalelerinde buna benzer so-
nuç çıkarma hataları ve istatistiksel
çarpıtmalar olduğunun gösterilmesi
üzerine, kendisinin ilk tepkisi bunu
ortaya çıkaranlara medya aracılığıy-
la “metodolojik teröristler” (Letzter,
2016) diyerek onları böyle Beyaz Sa-
ray ağzıyla itibarsızlaştırmaya çalış-
mak olabiliyor. Bir bilim alanında
bu sallapati hal 40 yıl boyunca sor-
gulanmıyor. Belki de çat pat sorgu-
landıydı, hiç sorgulanmamış değil-

4
di, ama bu sorgulama girişimlerinin, ayna nöronların, birçok ünlü akade- mızda bir makak maymunu olduğu-
APS eski başkanının şiddetli tepki- misyen tarafından tıpkı evrim teori- nu hayal edelim. Maymunun kafa-
si göz önüne alındığında, öyle kolay si gibi bağlamından koparılarak nasıl tasını açıyoruz. Maymun ilaç etkisi
görünür olmalarını beklemek safdil- çarpıtıldığını anlatacağım. altında, bilinci açık ve her adımımız
lik olur, değil mi? oldukça kontrollü ilerliyor. May-
Ta ki 2008 Ekonomik Krizi patlı- Ayna nöronlar ve mun kolunu kaldırdığında çalışan
yor ve bu yayınların üretildiği proje- biyolojikleştirme nöronunu buluyoruz. Bu hareketi
leri finanse edenler (başta Batı dev- Çoğu hayvan türünün sinir sis- yaptığına beyninde sürüsüne bere-
letlerinin akademik fon kurumları) temi vardır. Bu sistem, birbirleriyle ket elektrokimyasal hareket oluyor
sosyal bilimcilere dönüp “dedikleri- bağlantıları olan sinir hücrelerinden ama biz vücut hareketlerinden so-
niz işimize yaramıyor, gerçek hayatta (nöronlardan) oluşur. Bu hücreler, rumlu olanlarının sadece bir kısmı-
karşılığınız yok” diyor da bu tekrar- türün evrimsel (filogenetik) ve bi- na odaklanmış vaziyetteyiz. Çünkü
lanmama krizi gündeme gelebiliyor. reyin gelişimsel (ontogenetik) de- nörolojik görüntüleme teknikleri-
Bu bilim finansörleri, sosyal bilimler- neyimleri ile organize olmuştur. Be- nin bir handikapı olarak tüm bey-
den gerçeği öğrenmediklerini zaten lirli çevresel ve içsel sinyalleri alır, ne baktığımızda ayrıntıları kaçırırız,
başından beri bilmekteydiler. Bur- (sadece merkezi sinir sistemi, me- ayrıntılara bakarken de bütünü. Öy-
juvazi, her şey olabilir ama aptal as- sela beyinleri olanlarda) işler ve geri leyse bir ya da bir grup nöronu iz-
la. Yani sosyal bilimler; fizik, kimya, bildirirler. Psikolojinin konusu olan lerken tüm sinir sistemi hakkında
biyoloji kadar dakik değildir. O yüz- davranış, bu geri bildirimlerden bi- konuşmak baştan sakıncalı.
den hiç olmazsa kendi politik keha- ridir. Evet, nöronu bulduk. Peki nasıl?
netlerini gerçekleştirmelerinde kulla- Nöronlar, birbirlerine sıkı sıkı- İlgilendiğimiz alandaki bazı nöron-
nabilecekleri bir sosyalizasyon aracı ya bağlı bir kablolar yumağı gibidir. lara belirli istatistiksel tahminlerden
olmalarını bekliyorlar sosyal bilim- Ya çalışırlar ya çalışmazlar: (1) ya da yola çıkarak elektrotlar bağlıyoruz.
lerden. Kuantum üzerine öyle her- (0). (1,5) ya da (0,5) filan yok. Ça- Yani milyonlarca nöronun milyar-
kes konuşamazken sosyoloji her gün lışma sıklıkları değişebilir ama çalı- larca bağlantısıyla istatistiksel tah-
köşe yazılarına meze olabiliyor. Üni- şırkenki durumları sabittir (1). Bir min yoluyla başa çıkmaya çalışıyo-
versitelere, televizyon programlarına, nöron, bağlantılı olduğu diğer nö- ruz, tıpkı yıldızlarla başa çıkmamız
TED konuşmalarına sinmiş olan “gö- rondan ya çalışma (1) ya susma (0) gibi. İncelediğimiz nöronun, öncül
rünmez amaç” bu. Hep iddia ederim, sinyali alır. Çalışma sinyali alan nö- nöronlardan kimyasal ileticiler al-
TED konuşmacılarının hiçbiri tarihe ron ise bağlantılı olduğu nörona ça- dığında elektriksel bir atış yaparak
kalmayacak. Çünkü tarihe kalanlara lış ya da sus sinyallerinden birini sonraki nöronlara kimyasal iletici
dönüp baktığınızda, hangisinin böy- gönderir. Tabii buradan nöronların salıp salmadığını gözlüyoruz. Bu a-
le spot ışıkları altında alkışlarla din- doğrusal şekilde artarda sıralandık- tış yapılırsa elektrotumuzun bağlı
lenmiş olduğunu görürsünüz? Bu- ları düşünülmesin. Bir nöron, yüz- olduğu ekranda bir sinyal yanıyor.
gün asıl tarih, bu “modern kiliselere” lerce farklı nörondan farklı sinyal- Düzenek bu.
rağmen yine yer altında yazılıyor. O ler alırken yüzlerce nörona da farklı Maymun, örneğin önündeki bir
yüzden yaşayan hakikatli biliminsan- sinyaller taşıyabilir. Yani bir nöro- fıstığa uzandığında bu düzeneğin ça-
larının isimlerini onlar ancak sansas- na sus derken aynı anda diğerine ça- lışmasını bekliyoruz. Diğer her şeyin
yonel bir ödül alırlarsa ya da ölürler- lış diyebilir ve bunu bir anda paralel iyice kontrol edildiği bir durumda bu
se az biraz duyuyoruz. şekilde yüzlerce kez yapabilir. beklentimiz gerçekleşirse; diyoruz ki,
Şimdi Gopnik’in 20 yıl önce aykırı Ayna nöron nedir? Bugün birden elektrot bağladığımız nöron, izlediği-
bir şey dediğinde neden görece hız- fazla çeşidi olduğunu bildiğimizi miz hareketten sorumlu. Buraya ka-
lı ve kolay kabul gördüğünü anlaya- buraya not düşüp orijinal çalışmayı dar her şey beklediğimiz gibi oluyor.
biliriz. Çünkü o zamanlar bir poli- (di Pellegrino vd., 1992) basitçe an- Şimdi deneye ara verdiğimizi düşü-
tik kırılmaya oturuyordu iddiası. Ne latayım. Bir nöroloji laboratuvarında nelim. Maymunun bilinci hala açık
demiştim, eleştirinin de bir ana akı- olduğumuzu ve denek olarak karşı- yani etrafında olup bitenleri izliyor.
mı vardır her daim. Doğuştancılık, Ayna nöronlar, hem sizin spesifik bir vücut hareketinizde ateşleniyor hem de bu davranışı bir
evrim teorisini çarpıtarak sosyal bi- başkasında gördüğünüzde ateşleniyor.
limleri tam da statükoya uygun şe-
kilde biyolojikleştiriyordu, yani
davranışlarımızı sadece biyolojik de-
terminizme hapsediyordu. Eğer ço-
cuklar başkalarının niyetlerini do-
ğuştan anlayabiliyorlarsa, bu ancak
evrimsel bir şey olabilirdi. O zaman
bunu ete kemiğe büründürmek gere-
kir. Kelimenin gerçek anlamıyla ete!
Evet, büyük bir galatı meşhur olarak
ayna nöronlara geldi sıra. Şimdi size

5
Bu sırada canımız çekiyor, maymu- sonucu olarak, ayna nöronlar ko-
nun önündeki fıstıklardan birini ağ- nusu, otoritenin “tüm kuğular be-
zımıza atıyoruz. O da ne! Düzeneği- yazdır” önermesini sadece beyaz ku-
miz sinyal verdi. Fakat maymun hiç ğulara bakarak doğrulamaya hevesli
hareket etmedi! olan yeni çağ akademisyenlerince
Bu gözlem bir açıklamaya muh- son on yılda aşırı yorumlanarak çı-
taç. İzlediğimiz nöron, maymunun ğırından çıkarılıyor.
vücut hareketlerinden sorumlu nö-
ron ağının bir parçası. Tam olarak Ayna nöronlar psikolojinin
kolunu ileri uzatmasından sorumlu. DNA’sı mı?
Fakat maymun hareket etmezken de Bir şeyin, başka bir şeyin DNA’sı
çalıştı. Eğer çalıştıysa maymun ha- olduğunu söylemek; ilk şeyin ke-
reket etmeliydi, etmemesi acayip. O sinlikle ikinci şeye neden olduğu- Tüm davranışlarımızın sebebinin DNA
sırada ne yapıyordu peki maymun? nu söylemenin havalı bir yolu sade- olduğunu düşünmek, sadece Leyla ile Mecnun
dizisindeki İsmail Abi karakteri için geçerlidir.
Aynı hareketi bizim yaptığımızı iz- ce. Psikoloji, tüm davranan şeyleri
liyordu. Demek hareketi kendi yap- inceleyen, bu davranışlar evreninin ler. Evrimde belirleyici (ve aslen po-
masa, bir başkasının yaptığını görse biyoloji teorileriyle açıklanamayan pülasyon bazında düzenleyici) olan
dahi aynı nöronlar çalışıyor. kümesine özgün teorilerle açıklama- çevredir. O yüzden Darwin, canlılar
Bu gözlem, burada oldukça basit lar getirmeye çalışan bir sosyal bi- âlemine biyolojik malzemenin daha
ve kabul edilebilir ölçüde eksik bir limdir. Biyoloji ise tüm canlı şeyleri çok olasılıklı, çevrenin ise şartlı bir
şekilde anlattığım orijinal çalışma- inceleyen bilim dalıdır. Canlı şeyle- etkisi olduğunu ifade etmiştir.
nın yapıldığı İtalya’daki bir araştırma rin alametifarikalarından biri dav- Öğrenmeye dair yukarıdaki açık-
laboratuarında çalışan asistanlardan ranmalarıdır. Ancak canlıların salt lamamdan yola çıkarak diyebiliriz ki,
birine ait. İtalyan ekip, yapmakta ol- biyolojik saiklerle açıklanamayan sinir sistemi belirli bir organizasyona
dukları asıl araştırmayı kenara bıra- davranışları vardır. Bunların başında kavuşan birçok hayvan türü (özellik-
kıp asistanın bu ilginç gözlemine o- öğrenme gelir. le yüksek memeliler), çevreden gelen
daklanıyor hemen. Bunu kendileri de Öğrenme, bir canlının davranışla- etkilere tepki verirken sadece ataları-
kontrollü bir şekilde birçok defa göz- rında deneyimleri sonucu meydana nın biyolojik mirasıyla (mesela ref-
ledikten sonra herkes duysun diye o- gelen görece kalıcı değişikliklerdir. lekslerle) kısıtlı kalmazlar. Cari dav-
turup raporluyorlar. Makaleyi ünlü Yani davranışların, biyolojik (bugün ranışları, kendi deneyimlerinin de bir
Nature dergisine gönderiyorlar. Fa- evrimsel diyebiliriz) olarak kodlan- sonucudur. Ne demiştik; bu öğren-
kat editör, yazarlar kadar ilginç bul- dıkları sınırların dışına çıkmasıdır. medir ve etkili bir adaptasyon yolu-
muyor bu gözlemi ve makaleyi red- Ancak öğrenme de bittabi evrimsel dur. Öğrenme, DNA’ya kodlanmaz,
dediyor (bu sırada sosyal bilimler bir adaptasyondur. Salt biyolojik de- DNA’yı değiştirmez, bir sonraki ku-
alanında kabul ettiği makalelerin ya- ğildir. Aslına bakarsanız çağdaş ev- şağa aktarılmaz ama aynı DNA’ya sa-
rısından çoğunun tekrar edilemedi- rim teorisi de ta kurucu Darwin’den hip olan nöronlar arasındaki ilişkileri
ğini ama gazetelerde haber olabilme beri salt biyoloji değildir. Hatta bi- değiştirir. Bu yeni sinir organizasyo-
potansiyeli taşıdığını hatırlayalım). yolojik olan daha çok tarihsel bir nunun öyle olmasının sebebi, artık
Makale, başka birçok dergiden daha çıktıdır. Neyin? Doğal seçilimin! sadece DNA’dan kaynaklı değildir.
reddediliyor ve epey bir zaman son- Doğal seçilimdeki “doğal”a en ya- Nöronlar arası ilişkiler de etkilidir.
ra pek ünlü olmayan bir dergide ya- kın kavram “çevresel”dir. Darwin, Bu ilişkiler ise o bireyin çevresine u-
yınlanıyor. Öyle hemen kimsenin il- bugünkü popüler tartışma dahilin- yumu sırasında kurulmuştur.
gisini de çekmiyor şimdiki gibi. Ama de, genci olmaktan çok çevreciydi Üreme hücrelerimiz hariç vücu-
ekip bu olguyu araştırmaya devam e- diyebiliriz. Bu nedenle öğrenme, bi- dumuzdaki tüm hücrelerimizin çe-
diyor. Yayınlar geliyor peyderpey. Bu yolojik (evrimsel) mekanizmaları o- kirdeğinde aynı DNA bulunur. Peki,
arada, araştırmalar maymunlar üze- lan ancak salt biyoloji teorileriyle a- neden beynim ile tırnağım farklıdır?
rinde yapılıyor çünkü yukarıdaki gi- çıklanamayacak bir olgudur. Hizmet Çünkü her bir hücrenin içinde aynı
bi bir operasyonu insanlar üzerinde ettiği şey ise yine evrimdir. Yani bir DNA olsa bile farklı hücre sistemle-
yapmak yasak. bireyin, atalarının seçildiği çevresel rinde (organlarda) o DNA’nın fark-
Ayna nöronlar hakkında oturmuş şartlarda meydana gelecek belirli öl- lı kısımları çalışır. Yani bir hücrenin
olan hipotez ve bulgular böyle. Bila- çüler dahilindeki ani değişimlere de çevresindeki hücreler nöronsa, etraf-
hare, dünyaca meşhur olan nörolog uyum sağlayabilmesine yarar. tan öyle sinyaller alıyorsa o hücrenin
Ramachandran (2009), bir TED ko- Tüm davranışlarımızın sebebinin de nöron olmasını sağlayacak pro-
nuşmasında, bu aslen birkaç hayvan DNA olduğunu düşünmek, sadece teinleri üreten DNA kısımları çalı-
türünde iyi araştırılmış olguya bizim Leyla ile Mecnun dizisindeki İsma- şır, etrafta tırnak hücreleri olursa tır-
niyet okuma becerimizin ve dolayı- il Abi karakteri için geçerlidir. DNA, nak proteinini üreten kısımlar çalışır.
sıyla medeniyetimizin temeli, hatta bir canlının, çevreden gelen etkile- Görüldüğü üzere DNA’nın bir far-
psikolojinin DNA’sı diyor heyecan- re hücresel düzeyde nasıl tepkiler kındalığı, bir ajandası, amacı, niyeti
la. İmam-cemaat ilişkisinin malum üreteceğinin olasılıklarını düzen- filan yoktur. Tamamen kimya yasala-

6
rına uygun olarak çalışır. Ancak orta- iki farklı olay sırasında susarak ya fizikçiler aşalı bir asır oldu. Einstein,
ya çıkardığı sonuçların hepsi -kimya da ateşlenerek farklı çalışıyor. Hat- açıklama yeteri kadar sade olmalı a-
yasalarına halen uygun olmakla bir- ta her bir deneyimde, topyekûn bey- ma daha basit değil, der.
likte- kimya teorileriyle açıklanmaz. ninizin, bir sonrakini işleme şekli az İnsan davranışları tabii ki nöron-
O yüzden biyoloji vardır. Ha o so- çok değişiyor. ların çalışmasına, nöronların çalış-
nuçların bir kısmı biyoloji yasalarıyla ması da DNA moleküllerinin çalış-
da açıklanamaz, ondan psikoloji diye Fizik, kimya, biyoloji ve masına, bu moleküllerin çalışması da
bir disiplin daha vardır. psikoloji neden farklıdır? temel fizik yasalarına dayanır, aksini
Ayna nöronların psikolojinin Fizik yasalarına aykırı bir kimya iddia eden yok zaten. Ancak, örneğin
DNA’sı olduğunu düşünsek bile, bilimi olabilir mi? Hayır. Peki, fizik bir dil konuşmamızın sebebi, nöron-
bu, psikolojinin açıklamaya çalıştı- neden kimya olgularını açıklamıyor? larımız, dolayısıyla DNA’mız ve do-
ğı tüm davranışların nöroloji ile a- Ya da kimya varken biyolojiye neden layısıyla fizik yasalarıdır demek saç-
çıklanabileceği anlamına gelmez. Bir gerek duyuluyor? Çünkü maddenin malıktır. İnsanların öznelerarası bir
de burada Occam’ın usturasını argü- farklı nitel düzeylerde ortaya çıkar- dünya inşa edebildikleri nörolojiden
man olarak kullanıp nörolojinin psi- dığı fenomenler farklı. Nicel birikim evvel zaten sosyal felsefede ve teori-
kolojiye göre daha basit açıklamaları ve nitel dönüşüm meselesi. Bir tüp de tartışılıyordu. Bunu ilk defa nö-
olduğunu ima etmek, indirgeme saf- suyumuz olsun. Sıcaklığı 20 santig- rologlar fark etmedi. Onlar deyince
satasına bambaşka bir boyut getir- rat derece. Bu suyu deniz seviyesin- bu daha bilimsel bir hale de gelme-
mek olur ve ancak okumayla ulaşı- de ısıttığımızı farz edelim. 21 derece di. Nörolojik bulgular, bu fenomenin
labilecek bir cahillik seviyesidir. oluyor. 20 ile 21 derece arasında bir evrimsel tarihini düşünmeye itti biz-
Bir cinayet işlerken ateşlenecek derece fark var. Isıtmaya devam ede- leri, o kadar.
nöronlarım, bir cinayeti gördüğüm- lim: 97, 98, 99, 100. Şimdi 99 ile 100 Ayna nöronlar, ötekinin hareket-
de de ateşleniyorsa, neden bir görgü derece arasında da bir derece fark var lerine duyarlı olan nöron ağının ki-
tanığı olarak kendimi katil sanmıyo- ama suda nitel bir değişim meydana şinin hareketlerinde de ateşlendiğini
rum? Bu, abartılı bir soru. Kendilik, geliyor. Su artık sıvı değil, faz değiş- gösterdi. Fakat bu oldukça lokal bir
sanmak vs. nörolojinin tek başına tiriyor. Su moleküllerinin kinetik e- gözlem. Daha küresel olarak, örne-
altından kalkamayacağı meseleler. nerjisi fiziğin, faz değişimi ise kimya- ğin nöral kenetlenme gösterildi (Has-
Ancak şu düzeltmeyi yapabiliriz: nın konusudur. Faz değişikliği, fizik son vd., 2012). Nöral kenetlenme,
Tüm motor nöron ağı, “ayna” özel- yasalarına aykırı bir şekilde açıklana- aynı anlamı işleyen bireylerin beyin-
liği göstermiyor. İlk keşfedilen ve maz ancak fizik teorilerinin de ilgisi lerindeki hareketlerin eşgüdümlen-
tekrarlanabildiği için üzerinde olgu- dışındadır. diğini gösterdi. Şimdi bir beyin gö-
sal olarak daha sağlam konuşabile- Biyoloji, kimyaya; kimya ise fizi- rüntüleme cihazına girdiğinizi ve
ceğimiz ayna nöronlar, motor nöron ğe indirgenemez. Psikoloji de biyo- tepenizdeki küçük ekranda kısa bir
ağının sadece spesifik vücut hare- lojiye. Eğer insan davranışlarının tü- film izlediğinizi düşünelim. Bu sıra-
ketlerinden (mesela uzanıp bir şeyi mü sadece beyinle açıklanabilseydi da beyninizdeki hareketler kaydedili-
tutmaktan) sorumlu alt kümesinin zihne gerek olmazdı. Burada hemen yor. Sonra siz ve bir başkası yan yana
bir alt kümesi, motor nöronların % teknolojik yetersizlik argümanı gelir. duran iki cihaza uzanıyorsunuz. Siz-
20’si civarı olduğu tahmin ediliyor Ancak bu da başka bir safsatadır. Bu den daha önce izlediğiniz filmi yanı-
(dediğim gibi milyon nörona tek tek ifade, teknoloji ilerledikçe her şeyin nızdakine anlatmanız isteniyor. Bu
elektrot bağlayıp onları ayırıp saya- nörolojiyle açıklanabileceği hayaline sırada hem sizin hem diğerinin be-
cak halimiz yok, o yüzden istatistik- yaslanır. Searle’ün sorgusunu tekrar yin görüntüleri alınıyor. Sizin filmi
sel bir kestirim yapıyoruz). edelim: Eğer düşünen şey nöronlar- izlerken ve sonra anlatırkenki beyin
Ayna nöronlar, hem sizin spesifik sa ve nöronlar da atomlardan oluşu- görüntüleriniz örtüştüğü gibi diğer
bir vücut hareketinizde ateşleniyor yorsa, aslında atomlar düşünüyor di- kişinin sizi dinlerkenki beyin görün-
hem de bu davranışı bir başkasında yebilir miyiz? Bu basitlik takıntısını tüsü de sizinkilerle örtüşüyor. Bu üç
gördüğünüzde ateşleniyor. Ancak Sadece beyinlerine bakarak kimin konuştuğunu kiminse onu dinlediğini ayırt edemiyoruz.
beyin ve aslında tüm sinir sistemi
doğrusal olmayan bir yapı, öyle pat
diye neden-sonuç yok, geribesleme
var. Yani siz bir hareket yaptığınızda
veya bu hareketi bir başkasında gör-
düğünüzde ateşlenen bu nöronlar,
bu iki farklı olay sırasında beyinde
olup bitenlerin sadece küçücük bir
kısmı. Biz oraya odaklandığımız i-
çin, elinde çekiç tutanın her şeyi çi-
vi görmesi gibi, bize de her şey ayna
nöronlar yüzündenmiş gibi geliyor.
Halbuki diğer milyarlarca nöron, bu

7
görüntü aynı! Bu çalışmaları yapan Kültürel fenomenleri/varlıkları ince- su böyle yapılmıştı. Sol beyin ana-
ekibin başındaki nörolog Hasson, liyorsak onları anlamak için onlara litik, sağ beyin duygusal. Hatta sol
bu yazının kaynakçasındaki makale- uygun teknikler geliştirmeliyiz. Kül- beyin eril, sağ beyin dişidir. Yok Ba-
de nörolojinin de psikolojinin düştü- türü biyolojikleştirmemeliyiz. Bu, tılıların sol beyni iyi, yok Doğulula-
ğü hataya düşerek birey merkezli bir akciğerlerimiz olduğu için Dünya rın sol beyni kötü. Bugün aklı başın-
biyolojik dünya tasavvur ettiğini, an- atmosferinin böyle oluştuğunu söy- da görünen kimse bu saçmalıkları
cak bunun açıkça hatalı olduğunu, lemeye benzer. Buradaki tüm güçlü açıkça savunmuyor artık, ya da bü-
sosyal bilimler için birey merkezli ol- biyolojik bireyciliği görmüyor mu- yük ihtimalle gözden düştükleri i-
mayan bir sosyal evren öngören bir sunuz? Kültürel davranış, canlıların çin pek kimse hatırlamıyor olabilir.
Kopernik Devrimi’nin gerektiğini ya- tüm davranışları gibi biyoloji yasa- Çünkü bu çıkarım, çok zayıf bulgu-
zıyor. Bunu demek bir nöroloğa düş- larına aykırı değildir ancak biyolo- lar üzerinden gayet arkaik faşizan
memeliydi oysa. jinin teorileriyle de açıklanamaz. O bir ezberin bilim kisvesi altında tek-
Nöral kenetlenme çalışmalarıy- yüzden sosyal bilimler vardır. Mese- rar gündem edilmesinden başka bir
la konuşmacı ve dinleyicinin beyin- la beynimizde bir para nöronu ya da şey değildi. Fakat bugün kimse bir-
lerinin bir konuşma sırasında bir- genomumuzda bir tanrı geni filan çok türün beyninin yarık, yani iki-
birinden ayırt edilemeyecek ölçüde yoktur. Bunları iddia ederek bir şey ye ayrılmış olduğunu inkâr da et-
benzeştiği gösterildi. Bunlar ayna açıklamadığımız gibi cari toplum- miyor. Tırnak içinde “iki beynimiz”
nöronlar değil ancak aynı anlamı sal sistemimizi doğal ve dolayısıyla var ama buradan şu beyin matema-
işleyen en az iki kişinin ilgili beyin değişmez addederiz. Bu kimin işine tik, şu beyin şiir beyni filan demek
bölgelerinde aynı tepkilerin üretildi- yarar, yukarıda anlattım. abes. Bugün de ayna nöronları aynı
ği idi gözlem. Yani eğer yeteri kadar Kültürel davranış biyolojiye in- şekilde anlam manyağı yapmaya ça-
başarılı olduysam, şu anda bu yazıyı dirgenirse, bu, otomatikman atom- lışıyorlar.
okuyan sizin ve bu yazıyı yazarken- ların roman yazdığı, nötronların i-
ki benim beyinlerimiz ayırt edileme- badet ettiği saçmalıklarına götürür Davranışsal ekonomi ve
yecek ölçüde benzeşmekte. Yani be- bizi. Çünkü biyoloji neden fizikleş- büyük kriz
yinlerimiz bir etkiye tepki veriyor, tirilemesin ki. Bazı atomlar canlı ol- Psikoloji adıyla verilen bir Nobel
bir sonuç oluyor. mayı mı seçerler! Yeni çağ bilimci- yok ancak psikoloji alanındaki ça-
Türümüz için iletişimin diğer bir- lerine göre dinler saçmalık ama bu lışmalara üç defa Nobel verildi. Ö-
çok türde olduğu gibi biyolojik, di- bilimci animizm çok mantıklı. Evre- düllerden ikisi davranışsal ekonomi
lin ise türümüze özgü şekilde kül- nin her 10-35 metresinde fiziğin stan- alanına taze gitti. Freud, aday ol-
türel kökenli olduğunu anlatmıştım dart modeli işler. Bu yazıyı yazarken duysa da Nobel alamamıştı; ama i-
bir yazımda (Yıldız, 2017). Dili ile- de okurken de hiçbir şey bu mode- ki defa Nobel alan davranışsal eko-
tişimden çok öykü/mit (anlatı) için le aykırı değildir. Ancak bu model, nomi konusu, onun görüşlerinin
kullanıyoruz hâlâ. Dolayısıyla dili neden böyle şeyler yazdığımı ve bu günümüz sosyal bilim jargonuyla
sadece iletişim davranışlarımıza in- sembolleri nasıl algıladığınızı açık- stilize edilerek mikro ekonomiye u-
dirgemeden, kendine has şekilde in- lamaz. Tıpkı kendini tekrar üreten yarlanmasından başka şey değil as-
celememiz gerekir. Bir bilimin araş- molekülleri (canlılığı) açıklamadığı lında. Davranışsal ekonomi çalışma-
tırma tekniklerini nesnesi belirler. gibi. ları, liberal okulun rasyonel insan
Davranışsal ekonomi çalışmaları, liberal okulun rasyonel insan Evrim teorisi de modelinin geçerli olmadığını göster-
modelinin geçerli olmadığını göstermekten başka bir şey yapmıyor. bir biyoloji teorisi mekten başka bir şey yapmıyor. Ay-
ve kültürel feno- dınlanmanın rasyonel insanı, liberal
menlere uygula- okulun dünya hegemonyasının meş-
namaz. Biyolojik ruiyet kaynağı değil miydi? Ne oldu
yapı ve süreçlerin da bindikleri dalı kesmeye yeltenen-
evrimi, ancak kül- leri ödüllendirir oldular?
türel fenomenle- Davranışsal ekonomi çalışma-
rin tarihi vardır. larına göre insan doğuştan rasyo-
Sosyal olguları ta- nel değil. Mesela diyorlar, bir seçim
rih dışı kılıp “ev- döneminde hangi aday daha faz-
rimsel psikoloji” la görünürse onu seçme olasılığı-
diye hiçbir tarih- mız artar (Hitler’in propaganda ba-
sel koşul ve kül- kanı Goebbels’i anımsadım). Yani
türel çeşitliliği demokrasi, seçmen iradesi filan fasa
açıklamadan basi- fiso mu? Çalışmalara göre öyle, çün-
retsiz bir yapısal- kü davranışlarımız aslında otomatik.
cılık mı yapaca- Kökleri, evrimsel bir karanlık geçmi-
ğız! Geçen yüzyıl şe uzanıyor. Hâlâ mağara adamları-
boyunca da çift yız diyorlar bir bakıma. Biraz abartılı
beynin dedikodu- değil mi? Hemen şu ek geliyor: İnsan

8
doğuştan rasyonel değil ama rasyonel yınız). Sonra bu insan, ona biçilmiş CargoCult.htm adresinden erişildi.
olmayı öğrenebilir. Hani insanların bu akıl kılıfına sığmaz oldu. Krizler, 3) Hasson, U., Ghazanfar, A. A., Galantucci, B., Garrod, S.,
ve Keysers, C. (2012). Brain-to-brain coupling: a mechanism
doğal hali özgür ve rasyoneldi? Şim- savaşlar peş peşe geldi. Dünya ha-
for creating and sharing a social world. Trends in Cognitive
di özgür ve rasyonel olabilmek için kimiyeti ise artık bu kılıfı dikenle- Sciences, 16 (2), 114-121.
hangi eğitim şart oldu? rin ellerinde. Eski akademik ortak- 4) Letzter, R. (2016, 22 Eylül). Scientists are furious after a
Liberal okul, insanın doğal ha- larının altından çekiyorlar halılarını. famous psychologist accused her peers of ‘methodological
linin rasyonel ve bunun kutsal ol- Yenilerinden ise esaslı eleştiriler de- terrorism.’ Business Insider. http://www.businessinsider.com/
duğuna ikna etmemiş miydi bizi? ğil, yine kendi hegemonyalarının re- susan-fiske-methodological-terrorism-2016-9 adresinden erişildi.
Doğal olan her şeyin kutsallığına? formuna destek bekliyorlar 5) Özsoy, E.D. (2016, 20 Şubat). Din-Bilim. 1
Temmuz 2018 tarihinde https://www.youtube.com/
Mesela serbest piyasanın, görün- Buralar politikanın alanı. Beni watch?v=nCGaTpJ3RMc adresinden erişildi.
mez elin? İnsan Hakları Evrensel doğrudan ilgilendirmez. Politika i- 6) Ramachandran, V. (2009, Ekim), The neurons that
Beyannamesi’ne bir bakınız. Hiç de le bilim her zaman yakın olmuştur. shaped civilization. 1 Temmuz 2018 tarihinde https://
insan mağara adamıdır demiyor. A- Tartıştığım şey bu değil. Tartıştı- www.ted.com/talks/vs_ramachandran_the_neurons_
radan birkaç asır geçti, bu fikir ü- ğım şey, politik alandaki hakim ide- that_shaped_civilization adresinden erişildi.
zerine inşa edilmiş olan statüko, olojinin tarihin hiçbir döneminde ol- 7) Repacholi, B.M., ve Gopnik, A. (1997), Early reasoning
about desires: Evidence from 14- and 18-month-olds.
gücünün zirvesindeyken patlak ve- madığı kadar benim bilim yapışımı, Developmental Psychology, 33(1), 12-21.
rince insanın doğal hali rasyonali- yaptığım şeyi bilim sanışımı, diğer 8) Replication Crisis (2018). 1 Temmuz 2018 tarihinde
te olmaktan çıkıp kontrol edilmesi biliminsanlarıyla ilişkilerimi vs. be- https://en.wikipedia.org/wiki/Replication_crisis
gereken bir zombiye dönüşüverdi. lirleyecek denli güçlü oluşu. O yüz- adresinden erişildi.
Nörolojiden sinemaya, ekonomiden den ekonomideki krizle politikadaki 9) Ruffman, T., Aitken, J., Wilson, A., Puri, A., ve
psikolojiye bu görüşün destekçileri kriz, politikadakiyle de bilimin, özel- Taumoepeau, M. (2017); A re-examination of the broccoli
task: Implications for children’s understanding of subjective
ödüllendirilmiyor mu bugün? likle sosyal bilimlerin krizi aslında desire. Cognitive Development, doi.org/10.1016/j.
Önce doğal bir insan tarif ettiler. aynı derin krizin farklı tezahürleri. cogdev.2017.08.001.
Dolayısıyla doğal bir toplum. Sosyal Peki, bu yeni skolastik düzende bili- 10) Shoda, Y., Mischel, W., ve Peake, P.K. (1990); Predicting
bilimler bunu destekledi. Sonra bu minsanları ne yapmalı? Sosyal bilim- adolescent cognitive and self-regulatory competencies from
toplumun tabakalarının da doğal ol- lerde de bir Kopernik çıkar mı? preschool delay of gratification: Identifying diagnostic
duğu geldi. Bilimsel bir kast sistemi conditions. Developmental Psychology, (26)6, 978-986.
11) Watts, T.W., Duncan, G.J., ve Quan, H. (2018);
yani. Toplumsal hareketlilik hiç yok KAYNAKLAR Revisiting the marshmallow test: A conceptual replication
mu? Var doğru, ama yanlışlıkla aşa- 1) di Pellegrino, G., Fadiga, L., Fogassi, L., Gallese, V., ve Rizzolatti, investigating links between early delay of gratification
ğıda olanı yukarıya, yukarıda olanı G. (1992); Understanding motor events: a neurophysiological and later outcomes. Psychological Science, doi.
aşağıya gönderme hareketliliği var. study. Experimental Brain Research, 91, 176–180. org/10.1177/0956797618761661.
Sosyal bilimler bunu da destekledi 2) Feynman, R.P. (1974). Cargo Cult Science. 1 Temmuz 12) Yıldız, T. (2017), Yapay zeka, şempanze, insan
(marshmallow çalışmasını hatırla- 2018 tarihinde http://calteches.library.caltech.edu/51/2/ iletişimlerinin kökenleri ve dil. Bilim ve Gelecek, 165, 90-91.

You might also like