Professional Documents
Culture Documents
1) İdarenin Denetlenmesi
1) İdarenin Denetlenmesi
1) İdarenin Denetlenmesi
İDARENİN DENETLENMESİ
I. GENEL OLARAK
Denetim, en genel anlamıyla, olması gereken ile olan arasında yapılan bir karşılaş-
tırmadır.1 Bu anlamda denetim, önceden belirlenmiş bir davranış modeline uygunluğun
araştırılarak gerekli düzeltmenin yapılması amacına yönelik işler bütünüdür.2
İdarenin denetlenmesinin temelde iki amacı vardır: İlki, idarenin işlem ve eylem-
(hukuksal denetim);
lerinde hukuka aykırı davranmasını önlemek (hukuksal denetim); ikincisi, kamu
(yerindelik
yararının en rasyonel ve verimli şekilde gerçekleşmesini sağlamaktır (yerindelik
denetimi).
denetimi).
1 Cevdet ATAY: Devlet Yönetimi ve Denetimi, 2. Baskı, İstanbul, Alfa Basım Yayım, Dağıtım, 1999, s. 20.
2 Tekin AKILLIOĞLU: Yönetsel Yargı ve Denetimin Etkinliği, AİD, Cilt 23, Sayı: 1, TODAİE Yayınları, Mart 1990, s. 4.
(Aktaran: Serdar MUTTA: İdarenin Denetlenmesi ve Ombudsman Sistemi, İstanbul: Kazancı Yayınları, 2005, s.
20).
2 İ D a R İ Y a R g ı
Yargı dışı denetim yolları ne kadar iyi işlerlerse işlesin yargı denetimi kadar etkili ola-
maz. Gerçekten de bu denetim yollarından idari denetim, idarenin kendi kendini denet-
lemesi; siyasal denetim, idarenin dolaylı olarak denetlenmesi, kamuoyu denetimi ise öz-
nel görüşlerin ve tek yanlılığın egemen olduğu bir denetim olması nedeniyle idarenin
yapmış olduğu işlemlerin hukuka uygunluğunun denetlenmesinde yeterli olamazlar.3
Ayrıntıları ileride ele alınacak olan yargı dışı denetim yollarını yargısal denetimle ge-
nel olarak aşağıdaki tablo üzerinde karşılaştıralım:4
edilmiştir. Buna göre yönetilenler, iç hukuk yollarını tükettikten sonra bireysel başvuru
yoluyla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvurabilirler.
Yargı birliği sisteminde, idare ile birey eşit tutulmakta ve aynı hukuk kurallarına tabi
kılınmaktadır.5
Yargı birliği sistemi; Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere, Kanada gibi Anglo-Ame-
rikan ülkeleri ile İsviçre, Danimarka ve Norveç gibi Kıta Avrupası ülkelerinde uygulan-
maktadır. Ancak yargı birliğini benimseyen bazı ülkelerde, ayrı bir yargı düzeni oluştur-
masa da bazı idari uyuşmazlıkları çözmekle görevli uzmanlık mahkemeleri kurulmuştur.
İngiltere’de bu mahkemelere idari mahkeme adı verilmiştir.6
Yargı ayrılığı sistemi, idarenin kamu gücü kullanarak yaptığı işlem ve eylemlerin
genel mahkemelerin dışında, ayrı bir yargı kolunda yer alan idari yargı mer-
cileri tarafından çözüldüğü sistemdir.
1) Kuruluş Yönünden
Danıştay Biçiminde Örgütlenme
5 GÖZÜBÜYÜK/TAN: İdari Yargılama Hukuku (2008), s. 27; MUTTA: İdarenin Denetlenmesi (2005), s. 40.
6 GÜNDAY: İdare (2001), s. 339.
7 GÖZÜBÜYÜK/TAN: İdari Yargılama Hukuku (2008), s. 29 vd.
4 İ D a R İ Y a R g ı
2) Görevleri Yönünden
Geniş Görevli Olma
Bu sistemde idari uyuşmazlıkların adli yargıda görülebilmesi için açık yasal düzen-
leme gereklidir. Gerçekten de hukukumuzda idari nitelik taşımalarına rağmen pek çok
uyuşmazlığın çözümünde açık yasal hükümler gereğince adli yargı mahkemeleri görev-
lendirilmiştir. Fransa ve Türkiye’de bu sistem uygulanmaktadır.
Dar Görevli Olma
Bu sistemde idarenin mali sorumluluğuna yönelik tazminat davaları (tam yargı da-
vaları) adliye mahkemelerinde görülür yani tazminat davalarına bakma görevi idari
yargı yerlerine verilmemiştir. İtalya ve Belçika gibi ülkelerde bu sistem uygulanmaktadır.
Ülkemizde idari yargı alanındaki ilk gelişme 1868 yılında Şûrayı Devlet yani
Danıştay’ın kurulmasıdır.
Şûrayı Devlet’in görevi hükümet ile kişiler arasındaki davalara bakmaktı. İlk zaman-
larda Danıştay’ın görevleri sınırlıydı ve yargısal kararları sadrazamın onayı ve Padişahın
iradesi ile yürürlüğe girdiği için tutuk adalet usulü uygulanıyordu.
İDaRENİN DENEtLENmEsİ 5
1876 Anayasasında
Anayasa, Şûrayı Devlet’in yargısal görev ve yetkilerini adalet mahkemelerine vermiştir.
1924 Anayasasında
Anayasa, İdare davalarına bakmak ve idari uyuşmazlıkları çözmek üzere bir
Danıştay kurulur kuralına yer vermiştir.
1925 yılında ilk Danıştay Kanunu olan 669 sayılı Şûrayı Devlet Kanunu kabul edilmiş
ve Danıştay 1927 yılında tekrar göreve başlamıştır. Danıştay’ın bu tarihte göreve başla-
masından, idari yargı yerlerinin düzenlendiği yasaların yürürlüğe girdiği 6 Ocak 1982 ta-
rihine kadar ülkemizde Danıştay tipi idari yargı sistemi benimsenmiştir.
1982 Yılında Yapılan Yasal Düzenlemeler
1982 yılında yapılan yasal düzenlemelerle idari yargı sistemimizde yeni bir dö-
nem başlamıştır. Danıştay’ın altında alt derece idari yargı yerleri kurulmuş
ve bölge idare, idare ve vergi mahkemeleri oluşturulmuştur.
Kurulan alt derece yargı yerleri salt yargısal görevleri bulunan ve üyeleri tamamen
yargıçlardan oluşan idari yargı yerleridir. Bu nedenle, ülkemizde bugün de uygulan-
makta olan idari yargı sistemini, Danıştay tipi ile mahkeme tipi idari yargı sistemlerinin
karması bir sistem olarak nitelendirmek mümkündür.8
2. Genel Özellikler
Ülkemizde uygulanmakta olan idari yargı sisteminin temel özelliklerini şu şekilde
sıralamak mümkündür:9
(1) Dayanağını Anayasadan Alır.
Anayasa’nın 155/1. maddesine göre, “Danıştay, idari mahkemelerce verilen ve kanun-
ların başka bir idari yargı merciine bırakmadığı karar ve hükümlerin son inceleme merciidir.
Kanunda gösterilen belli davalara da ilk derece mahkemesi olarak bakar”.
(2) Tekli Bir Yapıdır.
İlk kez 1971 yılında 1961 Anayasasında yapılan değişiklikle asker kişileri ilgilendiren
ve askeri hizmete ilişkin idari işlem ve eylemlerin yargısal denetimini yapmakla görevli
ilk ve son derece mahkemesi olarak Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kurulmuş ve idari
yargıda ikili bir yapıya geçilmişti. Söz konusu ikili yapıyı ilk halinde 1982 Anayasası da
benimsemişti.
8 GÜNDAY: İdare (2001), s. 341.
9 GÖZÜBÜYÜK/TAN: İdari Yargılama Hukuku (2008), s. 38; GÜNDAY: İdare (2001), s. 341.
6 İ D a R İ Y a R g ı
2017 yılı 6771 sayılı Yasa’yla yapılan Anayasa değişikliğiyle Askeri Yüksek
İdare Mahkemesi kaldırılmış ve idari yargılamada yeniden tekli yapıya dönülmüştür.
Bunlar:
• İlk derece yargılama
• İstinaf ve doğrudan temyiz (ikinci
İstinaf ve doğrudan temyiz (ikinci derece)
derece)
• İki farklı üst yargı yerince denetimin öngörüldüğü kararlar için istinaf
sonrası temyiz (üçüncü
(üçüncü derece)
derece)
yollarıdır.
Kuşkusuz pek çok idari uyuşmazlıkta yine iki dereceli sistem geçerlidir ancak bir kı-
sım uyuşmazlıklarda artık üç dereceli yargılamaya yer verilmiş bulunmaktadır.
SORU ÖRNEKLERİ
5. İdari yargı sistemine ilişkin olan "danıştay biçiminde örgütlenme", "mahkeme biçiminde
örgütlenme", "geniş görevli olma", "dar görevli olma" kavramlarını açıklayınız.