Download as docx, pdf, or txt
Download as docx, pdf, or txt
You are on page 1of 25

KONDANSATÖR VE BOBİNİN ENERJİ DEPOLAMASI

HAZIRLAYAN
MUHAMMET TOPRAK ÜNAL
222004029
ALTERNATİF AKIM DEVRE ANALİZİ DERSİ ÖDEVİ
1-KONDANSATÖR NEDİR? ENERJİYİ NASIL DEPOLAR?
Bir kapasitör, elektrik enerjisini bir elektrik alanı şeklinde

depolamak için kullanılan elektrikli bir cihazdır. Kondansatöre

elektrik enerjisi eklemeye "şarj etme", bir kondansatörden

enerji almaya "boşaltma" denir. Pasif bir cihazdır ve herhangi

bir kazanç sağlamaz.

Tipik bir kapasitör, yalıtkan malzeme veya dielektrik adı

verilen vakumla ayrılmış iki metal plakadan oluşur.

Kapasitörlerde kullanılan dielektrik cam, kağıt, seramik, vakum

veya yarı iletken tükenme bölgesi olabilir. Bir kapasitörün yük

depolama kabiliyetine kapasitans denir ve bu kapasitans,

kapasitörün üretimi sırasında kullanılan dielektrik malzemenin

türüne bağlıdır. Ayrıca kapasitans, metal plakaların alanıyla

doğru orantılıdır ve kondansatörün parçası olan metal plakalar

arasındaki mesafe ile ters orantılıdır.

C = ɛ A / d

A = Bir kapasitör plakasının alanı

d = plakalar arasındaki mesafe

ɛ = dielektrik sabiti
İdeal olarak, kapasitörün kapasitansı sabit kabul edilir ve

kapasitörün her iki plakasında depolanan yüke, kapasitör

plakaları arasında uygulanan gerilime eşittir.

C=Q/V Q= colomb V= gerilim

Kapasitörler enerji depolayan elemanlar olduğundan,

kapasitörlerin enerji depolama elemanı olarak çalışması

yerçekimi düşünülerek anlaşılabilir. Diyelim ki merdivenlerin

yanında duruyorsunuz ve tırmanmanız gerekiyor, çünkü yerçekimi

alanına karşı çalışmalısınız ve enerji gerekiyor. Gerekli

enerjiyi uygulayıp merdivenleri çıktığınızda, kullandığınız

enerji kaybolmaz, aslında yerçekimi potansiyel enerjisi olarak

depolanır.

Benzer şekilde, bir voltaj kaynağına bir kapasitör

bağlandığında, voltaj kaynağı veya pil tarafından yapılan iş

nedeniyle kapasitörde enerji depolanır.

Kaynak bağlanır bağlanmaz, elektronlar bir kapasitör

plakasından çekilerek bu plakada net pozitif yüke neden olur ve

dengeye sahip olmak için aynı sayıda elektron diğer plakalara

itilir ve bu plakada net negatif yüke neden olur. iki plaka

arasında potansiyel fark yaratılır.

Kondansatör aküye bağlı kalır kalmaz, bu pozitif ve negatif

yüklü plakalar şarj durumlarını korurlar. Bununla birlikte,


pil çıkarıldığı ve açık devre yükleri nedeniyle hareket

edemediği ve halihazırda potansiyel bir fark olduğu için,

plakalar arasında bir elektrik alanı oluşur ve kapasitörde

depolanan enerji orada kalır.

Bir direnç veya başka bir cihaz kondansatöre bağlandığında,

artık şarjların akıma neden olan bir akış yolu vardır. Bu

nedenle kapasitörde depolanan enerji, ısıya veya bir tür işe

dönüştürülür. Akım kapasitör yükünden geçerken denge konumuna

döndükçe potansiyel farkı azalır, elektrik alanın gücü zayıflar

ve kapasitörün deşarj olduğu söylenir.

Bir kapasitör, kapasitör arıza voltajını ayarlayan dielektrik

malzemenin dielektrik dayanımına bağlı olarak yalnızca sınırlı

miktarda enerji depolayabilir. DQ'yu pozitif plakadan negatif

plakaya taşımak için gereken iş VdQ'dur, burada V, yükü hareket

ettirmek için gereken kuvvettir.

Ayrıca elektronlar, kapasitörün diğer plakasından pilin

pozitif kutbuna çekilecek veya negatif yüklü plaka diğer

plakadaki pozitif yükü çekecek ve plaka pozitif yüklü hale

gelecektir. Bu işlem, negatif plaka üzerindeki yük, plaka

üzerinde daha fazla elektron birikimini geri püskürtmeye

başlayana kadar devam edecektir. Şimdi kapasitör tamamen şarj

oldu.
Burada kapasitörün bir sistem olarak kapasitör yük eklenmediği

veya çıkarılmadığı göz önüne alındığında, kapasitörün

plakalarında yalnızca bir yük dengesizliği oluştuğuna dikkat

edin. Akünün artı ve eksi uçlarını bağlarsak bu şarj nötr hale

gelecektir. Kondansatör, yalnızca yük dengesizliğini tutan bir

cihazdır. Bu yük dengesizliği nedeniyle, kapasitörün iki zıt

yüklü plakası arasında, aslında kapasitörlerin enerji

depolayabilmesinin nedeni olan bir elektrik alanı yaratılır.

Birikebilecek maksimum şarj, uygulanan voltaj ve kapasitörün

kapasitansı ile orantılıdır.

Kapasitans, kapasitörün fiziksel parametrelerine bağlı

olduğundan, oluşabilecek yük dengesizliği aynı zamanda

kapasitörün fiziksel parametrelerine de bağlıdır.

Ayrıca, kapasitörlerin depoladığı şarjın bir yanılgı olduğu da

eklenmiştir. Ancak kondansatörün şarjla dolduğunu düşünmek

uygun görünmektedir ve devre analizi açısından olmadıkça bu

şekilde düşünmenin bir sakıncası yoktur.

Daha önce belirtildiği gibi, kapasitör boyunca voltaj

uygulanarak kapasitörlerde bir şarj dengesizliği yaratılır. Bu

yük dengesizliğini yaratmak için yapılan çalışma gereklidir. Bu

iş aslında kapasitörde depolanan enerjiye çevrilen

şeydir.Kapasitörde depolanan enerji miktarı aşağıdaki denklem

kullanılarak matematiksel olarak gösterilebilir


E = ½ CV2

E = Enerji

C = Kapasite

V = Gerilim

Enerji depolama işlemi bir cihaz veya depolama ortamı içerisinde enerjinin kimyasal,
elektriksel veya ısıl gibi farklı formlarda saklanmasıdır[1]. Isıl enerji
depolama enerjinin sürekliliğini sağlamak amacıyla sıcak su temininde, soğutma
sistemlerinde ve güç üretim tesislerinde kullanılmaktadır. Isıl enerji depolama
yöntemleri üçe ayrılmaktadır; termokimyasal, duyulur ısı ve gizli ısı. Duyulur ısıl enerji
depolama, depolama ortamının sıcaklığının değiştirilmesiyle
sağlanmaktadır. Duyulur ısıl enerji depolamaya verilebilecek en basit örnek bir tank
içerisinde ısınan sıcak suyun gece kullanılmasıdır[1]. Tank içerisinde depolanacak
toplam ısı enerjisi aşağıdaki eşitlik yardımıyla hesaplanabilir[1],
burada  depolama ortamının kütlesi (kg),  sıkıştırılmaz depolama ortamına ait özgül
ısı (J/kgK),  ve  ise sırasıyla depolama ortamının başlangıç ve son sıcaklıklarını
belirtmektedir.
Gizli ısıl enerji depolama uygulamalarında ise depolama ortamında sıcaklık ve faz
değişimi işlemleri bir arada meydana gelmektedir. Faz değişimi katı-katı, katı-sıvı ve
sıvı-gaz olarak üç şekilde gerçekleştirilebilir[2]. Uygulama kolaylığı ve hacim - basınç
değişiminin düşük olmasından dolayı katı-sıvı (sıvı-katı) faz değişimi ısıl sistemlerde
tercih edilmektedir[1]. Gizli ısıl enerji depolama sistemlerin kullanılan malzemeler faz
değişim malzemeleri (FDM) olarak adlandırılmaktadır[3]. Gizli ısıl enerji depolama
ortamında meydana gelen toplam enerji değişimi aşağıdaki şekilde tanımlanabilir[1]
burada  ve  katı ve sıvı fazın özgül ısı değerleridir (J/kgK).  faz değişim malzemesinin
erime veya donma sıcaklığı,  ise faz değişim malzemesinin gizli ısısıdır (veya faz
değişim entalpisi) (J/kg). Su için faz değişim gizli ısısı 333400 J/kg'dır[3].
Elektrik enerjisi depolama işleminde kondansatörler plakaları arasındaki
yalıtkanın dielektrik katsayısına bağlı olarak değeri değişen elektrik yükünü depo
edebilir ve bu özelliği ile küçük bir pile benzetilebilir. Kondansatöre bir DC kaynak
bağlandığı zaman, kısa sürede yükü depolar ve dolar. Bu şekilde devreden ayrılan
bir kondansatör yüklüdür ve plakaları arasında bir gerilim değeri okunur.
İçindeki yükü ise kendisine bağlanan direnç değerine göre belli bir sürede boşaltır.
Piller kimyasal maddelerden üretildiğinden yük üretimi yapar ve daha uzun süre
dayanırlar. Kondansatörler ise devreye bağlandığı zaman kısa süre içinde yüklerini
tüketirler, çünkü içlerindeki yük pile göre hem azdır hem de yeni yük üretimi
yapamaz. Kondansatöre kısa devre yapıldığında bu yükün kıvılcım çıkartacak
derecede hızlı aktığı görülür. Hem enerjiyi depolama hem de yükü aniden devreye
sokma özelliklerinden dolayı, kaynağın devre dışı kalacağı durumlarda ve ani yük
akışına ihtiyaç olan alanlarda kondansatörler kullanılabilir.

Fotoğraf makinesi flaşının ani patlaması kondansatör sayesindedir.


Fotoğraf makinesi flaşlarının çalışması için enerji depolayan araçlar
kondansatörlerdir. Flaş, fotoğraf çekimi için ışığın yetersiz olduğu mekanlarda
ortamın aydınlatılması için kullanılır. Fotoğrafın çekilmesi için mekanın sürekli
aydınlık olması gerekmemekte, tam çekim anında sağlanan yüksek aydınlık düzeyi
çekim için yeterli olmaktadır. Bu sebeple flaşa bağlanmış olan kondansatör çekim
anında devreye sokulur ve depolanmış yüksek enerji bir anda boşaltılır, böylece anlık
olarak yüksek aydınlık elde edilmiş olur. Kondansatörde depolanan elektrik
enerjisinin çoğu ışık enerjisine bir kısmı da ısı enerjisine dönüşür, ancak flaş
patladıktan sonra elle temasla flaşın ne kadar ısındığına bakılıp, depolanan enerjinin
ne kadar büyük olduğu anlaşılabilir. Flaşın anlık olarak biriktirilen tüm enerjiyi
harcaması kondansatör sayesinde olmaktadır. Kondansatörün aniden boşalması flaş
ışığının parlak olmasını sağlar. Bundan dolayı flaşlar uzun süreli yanıp, lamba olarak
kullanılamazlar, çünkü sadece bir anlık parlamaları için bile ihtiyaçları olan enerji
yeterince yüksektir, dolayısıyla lamba olarak kullanılmaları çok daha yüksek enerji
gerektireceğinden imkânsızdır.[4]

Hoparlörlerin kapandıktan sonra bir süre daha ses vermelerinin sebebi


kondansatörlerdir.
Kondansatörler, elektronik alet herhangi bir sebeple kaynaktan ayrılırsa aletin bir
süre daha işlev görmesini sağlamakta da kullanılır. Bunlara örnek
olarak hoparlörler verilebilir. Dinlenilen sesin önemli olabileceği düşüncesiyle
hoparlörlerde bulunan kondansatörler, kaynak gerilimi kesildiği zaman birkaç
saniyeliğine de olsa höparlörün çalışmasını ve ses kaybı olmamasını sağlarlar.
Hoparlörün çalıştığı süre boyunca depolanan kondansatör, kaynağın kesintiye
uğramasının ardından depoladığı yükü hoparlöre verir ve böylece ses bir süreliğine
kesilmez. Fişten çekilen hoparlörden hala ses gelmesinin nedeni budur. Ayrıca sesin
birden değil de azalarak kesilmesi de yine kondansatörün karakteristiğine uygundur.
Çünkü kondansatörün önünde bir yük varken deşarj olma grafiği doğal logaritmik
şekildedir ve gittikçe sönen bir eğriye sahiptir. Bu kullanım şekli daha da
genişletilebilir, farklı farklı kullanım alanları bulunabilir. Hoparlör sadece akılda daha
iyi canlanabilmesi için bir örnektir.

Nokia 3510 daha büyük kapasiteli bir kondansatöre sahip olsa 5 saniyeden daha
uzun süre saat hafızasını koruyabilir.
Bazı elektronik aletler ise hafızalarını korumak için kondansatörleri kullanırlar.
Kondansatör, kendisini besleyen kaynak tükendiği zaman hafızasındaki bilgiyi
kaybeden elektronik aletler için geçici de olsa çözüm oluşturur. Dijital kol saatleri,
bazı bilgisayar parçaları, cep telefonları bu tür aletlere örnek olarak verilebilir. Dijital
saatler ve cep telefonlarında bulunan kondansatör, aletlerin pilleri tükendiği zaman
devreye girerler ve özellikle saat bilgisinin ve bazı önemli bilgilerin kaybolmaması için
yüklerini harcarlar. Ancak bu tabii ki yeni pil tedarik edilene ya da kaynak yeniden
bağlanana kadar belli bir sürede geçerlidir. Çünkü kondansatör belli bir süre sonra
yeniden depolanmadığından boşalacaktır. Bazı cep telefonlarının pillerinin birkaç
saniyeliğine çıkarılıp geri takıldığında açılışta saati hatırlaması, daha uzun süreli
pilsiz bırakmada ise açılışta saati yeniden sormasının sebebi de budur. Çünkü
kondansatör o hafızayı sadece birkaç saniyeliğine tutacak şekilde tasarlanmıştır.
Kondansatör ani yük boşalmaları yapabildiğinden laboratuvar ortamında deney ve
yapay yıldırım oluşturma amacıyla da kullanılır. Bir yapay yıldırımda aktarılan yük
miktarı ve oluşan gerilim o kadar büyüktür ki, bu yükü depolamak için metrelerce
uzunlukta büyük kondansatör blokları ve bu kondansatörleri doldurmak için dakikalar
gerekmektedir. Depolanan enerji bir anda kısa devre edilir ve bir noktaya
hedeflendirilir, böylece yapay bir yıldırım oluşturulabilir.

Bobin Nedir?
     Bobinler üzerinden akım
geçirildiğinde manyetik alan ile enerji depolayan elemanlardır. Yani temel
amaç elektrik enerjisini manyetik alana çevirmektir. Diğer bir adı da
indüktördür. Devrelerde L harfi ile gösterilir ve birimi Henry’dir. Güç
kaynaklarından sinyal işleme devrelerine, trafolardan anahtarlamalı güç
kaynaklarına kadar kullanım alanları mevcuttur.

Bobinlerin Çalışma Prensibi


    Bir telin üzerinden geçen akım etrafında manyetik alan oluşturmaktadır.
Telin üzerinden geçen akım doğru akım ise manyetik alan sabittir. Eğer
alternatif akım ise manyetik alan değişkenlik göstermektedir. Temelde bu
iki prensip ile ilerleyen bobindeki amaç geçen akımdaki elektrik enerjisini
manyetik alan şeklinde depolayabilmektir. Telin sarılması ile bu manyetik
alan şekillenip manyetik özelliğini arttıran çekirdekte yoğunlaşmaktadır.
Manyetik geçirgenliği iyi olan bir ferromanyetik malzemenin etrafına izole
edilmiş bakır tel sarılarak elde edilen bobinde bir endüktans oluşmaktadır.
Bu endüktans sarım sayısı, manyetik geçirgenlik ve nüvenin kesit alanı ile
artmakta iken nüve uzunluğu ile azalmaktadır. Eğer manyetik alan
değişkenlik gösterir ise bobinin üzerinde bir gerilim endüklenmektedir. Bu
değişim de doğru akımda değil alternatif akımda görülmektedir. Yani bir
bobine alternatif akım uygulandığında üzerinde gerilim endüklenebilirken
doğru akım uygulandığında bobinde gerilim olmayıp sadece manyetik alan
olmaktadır. Bu yüzden doğru akım ile bobinler genelde elektromıknatıs
olarak kullanılabilmektedir.

İndüktör, bu nedir?
Hepimiz İndüktör terimini defalarca duyduk, ama nedir? Peki, tasarlanmış pasif bir
unsurdur manyetik alanında enerji depolamak. İndüktörler, elektronik ve güç
sistemlerinde çok sayıda uygulama bulur. Güç kaynakları, transformatörler, radyolar,
TV'ler, radarlar ve elektrik motorlarında kullanılırlar.

Bir indüktör nedir ve nasıl çalışır? Asla unutmamalısınız gerçekler (fotoğraf: Flickr ile
Tamara Kwan)
Herhangi bir elektrik akımı iletkeni endüktif özelliklere sahiptir ve bir indüktör olarak
kabul edilebilir.
Ancak, endüktif etkiyi arttırmak için, pratik bir indüktör, genellikle Şekil l'de gösterildiği
gibi, birçok iletken tel dönüşlü silindirik bir bobin halinde oluşturulur.
Bir indüktör bir iletken tel bobin.
Şekil 1 - Bir indüktörün tipik formu

Akım geçmesine izin verilirseindüktör, indüktör üzerindeki voltajın, akımın değişim


zamanıyla doğrudan orantılı olduğu bulunmuştur. Aşağıdaki pasif işaret kuralını
kullanmak Denklem (1):

nerede L indüktörün endüktansı olarak adlandırılan orantılılık sabitidir. İndüktans


birimi, Amerikalı mucidin onuruna adlandırılan henry'dir (H) Joseph Henry (1797–
1878). Yukarıdaki denklemden açıktır ki 1 henry amper başına 1 volt saniyeye
eşittir.
Yukarıdaki denklem göz önüne alındığında, bir endüktörün terminalleri boyunca voltaj
alabilmesi için akımı zamana göre değişmelidir. Dolayısıyla, indüktörden geçen
sabit akım için v = 0.
İndüktans indüktörün, henry (H) cinsinden ölçülen, içinden geçen akımın
değişmesine karşı çıkma gösterdiği özelliktir.
Bir endüktansın endüktansı,fiziksel boyut ve yapı. Farklı şekillerde indüktörlerin
indüktansını hesaplamak için formüller elektromanyetik teoride elde edilir ve standart
elektrik mühendisliği el kitaplarında bulunabilir.
Örneğin, indüktör, (solenoid) Şekil 1’de

 N- sarım sayısı,
 l uzunluğu
 bir kesit alanıdır ve
 m çekirdeğin geçirgenliğidir.

Bu endüktansın üstünde denklemden görebilirizBobin dönüş sayısını artırarak,
çekirdek olarak daha yüksek geçirgenliğe sahip malzeme kullanarak, kesit alanını
artırarak veya bobinin uzunluğunu azaltarak arttırılabilir.

Şekil 2 - Çeşitli indüktör tipleri: (a) solenoidal yara indüktörü, (b) toroidal indüktör, (c)
talaş indüktörü
Kondansatörler gibi, ticari olarak temin edilebilen indüktörler farklı değerler ve tiplerde
gelir. Tipik pratik indüktörler endüktif değerlere sahiptir. birkaç mikrohenry
(mH)iletişim sistemlerinde olduğu gibi onlarca henrys (H) güç sistemlerinde olduğu
gibi. İndüktörler sabit veya değişken olabilir. Çekirdek demir, çelik, plastik veya
havadan yapılabilir.
Şartlar bobin ve boğma ayrıca indüktörler için de kullanılır.
Ortak indüktörler yukarıda Şekil 2'de gösterilmiştir. İndüktörler için devre sembolleri
pasif işaret konvansiyonunu takiben Şekil 3'te gösterilmiştir.

Şekil 3 - İndüktörler için devre sembolleri: (a) hava çekirdekli, (b) demir çekirdekli, (c)
değişken demir çekirdekli

Denklem (1) bir indüktör için gerilim-akım ilişkisi. Şekil 4, bu ilişkiyi, indüktansı


akımdan bağımsız olan bir indüktör için grafiksel olarak gösterir. Böyle bir indüktör
doğrusal bir indüktör olarak bilinir.
Doğrusal olmayan bir indüktör için, Denklem (1) grafiği düz bir çizgi olmayacaktır çünkü
endüktansı akıma göre değişir.
Bu teknik makalede lineer indüktörler farz edeceğiz.

Şekil 4 - Bir indüktörün voltaj-akım ilişkisi

Akım-gerilim ilişkisi Denklem (1) 'den şöyle elde edilir:

Entegrasyon verir:
veya

nerede o0) toplam akım <∞ <t <tO ve i (−∞) = 0. Yapma fikri i (-∞) pratik ve makul, çünkü
indüktörde akım olmadığında geçmişte bir zaman olmalıdır.
İndüktör, manyetik alanında enerji depolamak için tasarlanmıştır. Depolanan enerji
Eşitlikten (1) elde edilebilir. Endüktöre verilen güç:

Depolanan enerji:
Dan beri i (−∞) = 0,

Notlar //
Bir indüktörün aşağıdaki önemli özelliklerini not etmeliyiz:
NOT 1 //
Dan not Denklem 1 akım sabitken bir indüktör üzerindeki voltajın sıfır olması
Böylece, bir indüktör bir gibi davranır DC'ye kısa devre.

NOT 2 //
Endüktörün önemli bir özelliği, içinden akan akımdaki değişime karşı olmasıdır. Bir
indüktörden geçen akım anında değişemez.
Göre Denklem (1)Bir indüktör vasıtasıyla akımda süreksiz bir değişiklik, fiziksel olarak
mümkün olmayan sonsuz bir voltaj gerektirir. Böylece, bir indüktör akımın içinden geçen
ani bir değişime karşıdır.
Örneğin, bir indüktörden geçen akım, Şekil 5 (a)indüktör akımı, gösterilen şekilde
alınamıyor Şekil 5 (b) gerçek hayattaki durumlarda süreksizlik nedeniyle. Ancak, bir
indüktör üzerindeki voltaj aniden değişebilir.
Şekil 5 - Bir indüktörden geçen akım: (a) izin verilir, (b) izin verilmez; ani bir değişiklik
mümkün değildir
Not 3
İdeal kapasitör gibi, ideal indüktör enerjiyi dağıtmaz. İçinde depolanan enerji daha
sonra alınabilir. İndüktör, enerji depolarken devreden güç alır ve daha önce depolanan
enerjiyi geri verirken devreye güç verir.

NOT 4 //
Pratik, ideal olmayan bir indüktör önemli birDirençli bileşen, Şekil 6'da gösterildiği gibi.
Bunun nedeni, indükleyicinin, biraz dirençli, bakır gibi iletken bir malzemeden yapılmış
olmasıdır.
Bir indüktör genellikle çok iletken bir telden yapıldığından, çok küçük bir direnci var.

Şekil 6.26 - Pratik bir indüktör için devre modeli


Bu direnç denir sargı direnci Rwve indüktörün endüktansı ile seri halinde görünür. R
varlığıw onu hem bir enerji depolama aygıtı hem de bir enerji dağıtım aygıtı yapar. R’den
beriw genellikle çok küçüktür, çoğu durumda göz ardı edilir. İdeal olmayan indüktör ayrıca
bir sarma kapasitesiw iletken bobinler arasındaki kapasitif bağlantıdan dolayı
Cw çok küçüktür ve yüksek frekanslar hariç çoğu durumda göz ardı edilebilir. Bu
makalede sadece ideal indüktörleri varsaydık.
KAYNAKLAR

https://support.onlinecomponents.com/hc/en-us/articles/360049045774-How-Does-a-Capacitor-
Store-Energy-

https://tr.wikipedia.org/wiki/Enerji_depolama#:~:text=Elektrik%20enerjisi%20depolama%20i
%C5%9Fleminde%20kondansat%C3%B6rler,s%C3%BCrede%20y%C3%BCk%C3%BC%20depolar%20ve
%20dolar.

https://akademi.robolinkmarket.com/bobin-nedir/#:~:text=kullan%C4%B1m%20alanlar
%C4%B1%20mevcuttur.-,Bobinlerin%20%C3%87al%C4%B1%C5%9Fma%20Prensibi,ise%20manyetik
%20alan%20de%C4%9Fi%C5%9Fkenlik%20g%C3%B6stermektedir.&text=Bu%20y%C3%BCzden%20do
%C4%9Fru%20ak%C4%B1m%20ile%20bobinler%20genelde%20elektrom%C4%B1knat%C4%B1s
%20olarak%20kullan%C4%B1labilmektedir.

https://crushtymks.com/tr/electrical-lectures/104-what-is-an-inductor-and-how-it-works-facts-you-
must-never-forget.html

You might also like