Professional Documents
Culture Documents
m10 Trkçe Mytknk
m10 Trkçe Mytknk
m10 Trkçe Mytknk
1. HAVACILIK TARİHİ
Giriş
Havacılık tanımı kapsamında bir hava aracının tasarımı, üretimi ve operasyonu yer
almaktadır. Hava aracı tabiri ise uçabilen bir taşıtı ifade etmektedir. Hava aracı havadan hafif
veya havadan ağır olabilir. Havadan hafif olanlara balon ve zeplinleri, havadan ağır olanlara
uçak, planör ve helikopterleri örnek verebiliriz. Yüzyıllar boyunca, kuşlar gibi uçmak
insanoğlunun rüyası olmuştur. Ünlü mucitler Leonardo da Vinci, John Stringfellow ve
Lawrance Hargrave, Wright kardeşlerin Kitty Hawk’la yaptıkları ilk uçuşdan çok uzun yıllar
öncesinde uçma hayaliyle çok ilginç makinalar tasarlamışlardı.
Milattan önce 5. yüzyılda yapılan ilk hava aracı uçurtma formundaydı. Daha sonra 13.
yüzyılda Roger Bacon adında bir İngiliz rahip suyun bir tekneyi kaldırması gibi havanın da bir
aracı kaldırabileceği fikrinden hareketle çalışmalarını sürdürdü. 16. yüzyılda Leonardo da
Vinci kuşların uçuşunu inceleyerek, basit bir pervane ve paraşüt yaptı. Bu buluşların
havacılığa çok önemli katkıları olmuştur.
En önemli “full scale” uçuş denemelerini ise Samule Langley yapmıştır. “Aerodrome” adını
verdiği uçak, 5 silindirli 53 BG’nde radyal bir benzin motoruna sahipti. Bu uçak Wright
Kardeşlerin tarihi uçuşundan bir kaç gün öncea 1903 Aralığında Potomac nehrine düştü.
Bu yüzyıl boyunca gerçekleşen kazanımlara karşın, uzun süreli bir uçuş için gerekli uçakta
kumanda ve stabilite sağlanması konularında fazla ilerleme kaydedilemedi. Ancak bu
dönemde mucitler, başarılı bir uçuş için uçaklarda, hantal buharlı motorlar yerine hafif
benzinli motorların kullanılması gerektiğini gördüler.
Yine bu dönemde, Amerikalı Glenn Hammond Curtiss “June Bug” adlı uçağıyla 1552 metrelik
mesafeyi, 2 dakikaya yakın bir sürede uçarak “Scientific American Trophy” ödülünü ilk
kazanan kişi oldu (4 Temmuz 1908). Curtis, yine tarihte ilk kez bir deniz uçağı geliştirip,
uçuran kişi olmuştur.
Birinci Dünya Savaşı öncesinde uçak tasarımında önemli gelişmeler olmuştur. Pusher
biplane (ikili kanatlı ve motor/pervane arkada) tip uçakların yerini, tractor biplane (ikili kanatlı
ve motor/pervane önde) tipi uçaklar aldı. Monoplane tasarımlı uçakların sayısı çok azdı ve
savaş başladığında, 2-4 motorlu büyük biplane bombardıman uçakları üretilmeye başlandı.
Bu dönemde hava posta taşımacılığının başlaması da bu döneme rastlar (Eylül 1911). Yine
bu yıl içinde ABD’de ilk kıta ötesi uçuş gerçekleşir. Newyork’ dan California’ya yapılan sefer 3
gün 10 saat ve 14 dakika sürer. Uçak Wright kardeşler tarafından yapılmıştı.
Bu yıllarda hava posta hizmetlerinde büyük artış olmuştur. 1925 yılında ABD’ de bu alanda
yasalar çıkarılmış, sonrasında ülke içinde hizmet veren 14 hava posta şirketi kurulmuştur.
Giriş
Başlangıçta uçmak zengin ya da konuya meraklı insanların yaptığı eğlenceli bir spordu. İlk
yapılan uçaklar, 1 kişi taşımakta ve ortalama 20 dakikalık bir uçuş yapabilmekteydi. Ancak
1.Dünya Savaşı, hava gücünün, dolayısıyla uçakların savaşta ne kadar belirleyici bir rol
oynadığını ortaya koydu. Savaş yıllarında uçak üretiminde çok büyük bir artış oldu. Savaş
sonrası insanoğlu artık uçağın önemi kavramış ve havada yolculuk olanaklarını araştırmaya
başlamıştı bile. Tamamen arz ve talepten doğan bir güçle endüstride üretim artmaya
başlamış ve daha fazla firma karlı görünen havacılık pazarına girmişti.
Bu konuda başı çeken ülkelerden olan İngiltere’de 1892’den beri faaliyet gösteren
Farnborough’da kurulu Royal Uçak Fabrikası, daha savaş yıllarından önce kalite ve muayene
departmanlarını kurmuştu(1914). Bu departmanların iki tane kuruluş amacı vardı:
Savaş sonrası geniş bir katılım olmasa da gönüllü temsilcilerin katılımıyla birkaç toplantı
gerçekleşti. Bunlardan önemli olanları aşağıda yer almaktadır:
Mart 1919 da Paris - Brüksel, Ağustos 1919 da Paris - Londra arasında başlayan ilk düzenli
hava seferlerini izleyen aylarda yapılan Paris Barış Konferansına katılan devletler, devletlerin
hava sahaları üzerindeki hükümranlık hakları, milletlerarası uçuş hakkı ve milletlerarası kayıt
ve kısıtlamalar gibi havacılığa ilişkin milletlerarası kamu hukuku konularını görüşerek,
mutabık kaldıkları hususları ilk milletlerarası sivil havacılık anlaşması olan 13 Ekim 1919
tarihli Paris Sözleşmesi ile belgelediler.
Sivil Havacılığa ilişkin, Milletlerarası Kamu Hukuku kurallarını düzenleyen Paris
Sözleşmesini, 1926 yılında Madrid ve 1929 yılında Havana ve Varşova Sözleşmeleri takip
etti ve bu kurallar, 17 Aralık 1944 tarihli Şikago Sözleşmesi kabul edilinceye kadar, yürürlükte
kaldı.
Organizasyonun ortaya koyduğu tüm esaslar üye ülkeler için bağlayıcıdır. Ticari hava
taşımacılık faaliyetleri ile ilgili olan hükümlerde, ticari faaliyetler genel olarak ülkelerin
karşılıklı anlaşmalarına bırakılmıştır. Uluslararası taşımacılık faaliyetleri ile ilgili olarak, bu
sahada arzedilen tüm hizmetlerde kullanılan sistem ve teçhizatlara ilişkin standart ve
kriterler, Şikago Konvansiyonu'nun Ek'lerinde (Annex) yer almıştır. Toplam 18 adet olan bu
Ek'ler, 18 ayrı konuda standart ve kriterler ile, tavsiye nitelikli kararları içermektedir. Bu
standart ve kriterlerin havacılığın hızlı gelişimine paralel olarak revize edilmelri ya da
yenilenmeleri gerekeceği muhakkaktır. Bu nedenle, ICAO koordinasyonunu altında, üye
ülkelerin deneyimli uzman elemanlarından oluşan çeşitli çalışma grupları, havacılıktaki
gelişmeleri takip etmekte, Ek'lerde gereken düzeltme ve yeniliklerin yapılmasını
sağlamaktadırlar.
IATA’nın temel görevi havayolu sektörüne hizmet, önderlik ve temsilcilik yapmaktır. Ayrıca
IATA şirketlere açıkça belirtilmiş ve anlaşılır kurallar altında güvenli, emniyetli ve ekonomik
uçuş sağlar. IATA tüketiciler için taşıma veya seyahat sürecini kolaylaştırır. Havayolu
maliyetlerinin kontrolüne yardım ederek ucuz bilet ve düşük taşıma maliyetlerine katkıda
bulunur.
IATA, üçüncü kişiler ve havayolları arasında ortak bir bağ kurulmasına katkı sağlar. Örneğin
ekipman üreticileri, hava taşımacılığının gidişatı hakkındaki havayolu toplantılarına katılırlar.
IATA havayollarının operasyonlarını daha etkili gerçekleştirmelerine, maliyet düşürmelerine
ve problem çözmelerine katkıda bulunur. IATA güvenli ve emniyetli hava taşımacılığını
geliştirmesi ve getirdiği çalışma standartları ile devletlere de fayda sağlamaktadır.
IATA’nın üyesi, havayolu şirketleridir. Havacılığın ticari yönü ile ilgilenir. IATA’ya girebilmek
için ICAO’nun onayı şarttır.
ECAC
EUROCONTROL ulusal otoriteler, hava seyrüsefer hizmet tedarikçileri, sivil ve askeri hava
sahası kullanıcıları, havaalanları, profesyonel organizasyonlar ve bağlantılı Avrupa Enstitüleri
ile ortak çaba gerektiren hareket planları ve Avrupa hava trafik yönetim stratejilerinin
uygulanması için planlama yapar, koordine eder ve gelişmesini sağlar.
Ülkemiz, EUROCONTROL’a Mart 1989’da tam üye olmuştur. Halen 16 Avrupa ülkesinin tam
üye bulunduğu EUROCONTROL teşkilatının görevleri şunlardır:
FAA, 1992 yılında ABD’ye yolcu taşıyan tüm yabancı havayollarının bağlı bulunduğu ülkeleri,
ICAO tarafından belirlenen uluslararası işletme ve bakım standartlarına uyum yönünden
değerlendirdikleri bir program başlatmıştır. Bu program, ‘International Aviation Safety
Assessment’ (IASA) olarak adlandırılmaktadır. Bu denetlemelerde, özellikle, ilgili ülke sivil
havacılık otoritesinin konulara hakimiyeti değerlendirilmektedir.
Geçerli ABD yasalarına göre, ABD’ye hava ulaşımı yapmak isteyen kuruluşların bağlı
oldukları ülkeler, Federal Havacılık Yasası (Federal Aviation Act) gereğince izin almak üzere
U.S. Department of Transportation (DOT)’a başvurmak zorundadır. (Bu yasa, 49 U.S.C.
41302 olarak yeniden kodlanmıştır.) DOT’un Ekonomik Kurallarının 211 ve 302 sayılı
bölümleri (14 Code of Federal Regulations (CFR) parts 211 and 302), ABD’ye uçuş izni için
gerekli koşulları açıklamaktadır.
Uluslararası yasalarla uyumlu olacak şekilde, ABD’ye yapılacak uçuşlarda uyulması gereken
belirli emniyet kuralları, FAA’nin yayınladığı 14 CFR Part 129’da açıklanmıştır. 14 CFR Part
129’da, ABD’ye yolcu taşımak isteyen taşıyıcının, Chicago Konvansiyonunun Annex 6
(Operations of Aircraft) Part 1 (International Commercial Air Transport) bölümünde yer alan
emniyet standartlarını karşılaması gerektiği belirtilmektedir.
SHGM, 2920 Sayılı ‘Türk Sivil Havacılık Kanunu ve bu kanuna uygun olarak hazırladığı
Yönetmelikler ve uluslararası alanlardaki yeni gelişmeler doğrultusunda hazırlanan daha
teknik düzeyde dokümanlar olan Havacılık Talimatları çerçevesinde hizmet vermektedir.
Daire Başkanlıkları :
o Hava Seyrüsefer
o Uçuş Standartları
o Havacılık Güvenliği
o Hava Ulaşım
o Hava Alanları
JAA’nin faaliyetleri 1970 yılına kadar uzanmaktadır. O zamanki adı “Joint Airworthiness
Authorities” olan kuruluşun başlangıçtaki amacı sadece, Avrupa Endüstrisinin ve özellikle
Airbus gibi uluslararası konsorsiyumların ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde geniş gövdeli
uçaklar ve motorları için ürettikleri malların ortak sertifikasyon kodlarının hazırlanması idi.
JAA üyeliği, orijinali 1990 yılında, o günkü üyelerin Kıbrıs’ta imzaladıkları “JAA Anlaşması” nı
imzalamaları temeline dayanır.
JAA’nin temel amacı, ICAO standardları esas alınarak, Avrupa ülkeleri sivil havacılık
kuruluşlarının, ülkelerindeki sivil havacılık kurallarını herbir ülkenin ulusal yasalarının
elverdiği ölçüde birbirine uyumlu duruma getirmesi, Avrupa ülkeleri arasında uçak, uçak
komponenti ve malzemeleri ve uçucu personel ve bakım personeli dolaşımının
kolaylaştırılması ve ortak uçuş emniyeti kuralları ve standartlarının oluşturulmasıdır.
Bu birliğin yazılı ortak kuralları JAR’s “Joint Aviation Requirements” olarak yayınlanmaktadır.
Ancak, birliğe asil üye olan tüm ülkelerin bu ortak havacılık kurallarına uymaları zorunlu
olmayıp kendi ulusal havacılık kuruluşlarının görüşleri doğrultusunda değişik uygulamalar
yapılması mümkün bulunmaktadır. Bir başka deyişle, JAA’nin kurallarının herhangi bir yasal
yaptırım gücü bulunmamaktadır.
Birlik, ayrıca, bu kuralların ABD Sivil Havacılık kuralları olan FAR “Federal Aviation
Requirements” lar ile de uyumunu sağlamaya çalışmaktadır.
Türkiye Cumhuriyeti adına Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü, 4 Nisan 2001 tarihinde JAA’e
tam üye olmuştur.
JAR – OPS 1
JAR – OPS 3
JAR – FCL 1
JAR – FCL 2
1. Bölümde; şartlar –requirement- yer alır. Bu bölümde “Ne olması/ ne yapılması” gerektiği
açıklanmıştır.
2. Bölümde; kabul edilebilir uygulama yöntemleri -Acceptable Means of Compliance AMC- ve
açıklayıcı bilgiler – Interpretive/ Explanatory Information IEM- yer alır. Bu bölümde uyulması
gereken konularda daha somut açıklamalar yapılmıştır.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, 1998 yılı Ekim ayında tüm Avrupa havacılığının emniyetini
sağlamak ve yönetimini üstlenmek üzere Avrupa Havacılık Emniyeti Ajansı EASA (European
Aviation Safety Agency) isimli yeni ve etkin bir teşkilat kurulmasına imkân tanıyan 1592/2002
sayılı AB Konseyi ve Avrupa Parlamentosu Tüzüğünü, 28 Eylül 2002 tarihinde yayımladı.
AB kurallarına göre yönetmeliğin yayımlanmasından itibaren bir yıl içinde yönetmelik
hükümlerinin tamamlanması zorunluluğu bulunduğundan EASA’nın kurulması ile ilgili tüm
hususlar 28 Eylül 2003 tarihinde tamamlandı ve bu tarih itibariyle EASA, tam anlamıyla
faaliyetlerine başladı.
Merkezi Köln Almanya’da bulunan EASA, Avrupa Birliğinin, Avrupa’da yüksek seviyede ve
üniform bir sivil havacılık emniyeti ve çevre korumanın tesis edilmesi ve sürdürülmesi
konularındaki stratejisinin anahtar bir parçasını oluşturmaktadır.
JAR-OPS Subpart M, JAR-145, JAR-147 ve JAR-66’ya karşı gelen kuralları ise, 28 Kasım
2004 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiştir. (Regülasyon –EC- 2042/2003). Bu regülasyon,
dört ayrı EK’ den oluşmuştur:
Lisans kategorileri
Başvuru sahibi, lisansının kategorilerinden ya da alt kategorilerinden tüm şartlarını sağladığı
biri veya birkaçından aşağıda belirtilen lisans ve ünvanları almaya hak kazanır:
Kategori A
Kategori A lisansı, sahibine, lisansında ve yetkilendirme belgesinde belirtilen sınırlamalar
dahilinde kalmak kaydıyla, sahibinin kendi yaptığı plânlı küçük hat bakım ve basit arıza
giderme işlemleri sonrasında bakım çıkış sertifikası düzenleyebilme yetkisi verir.
Kategori A lisansı, hava aracı ve motor yapısına göre aşağıdaki alt kategorilere ayrılır:
A1: Türbin motorlu uçaklar
A2: Piston motorlu uçaklar
A3: Türbin motorlu helikopterler
A4: Piston motorlu helikopterler
Kategori B1
SHY-66 Kategori B1 lisansı, sahibine; hava aracının yapısı, güç ünitesi, mekanik ve elektrik
sistemleri üzerinde yapılmış bakım faaliyetlerinin sonrasında bakım çıkış serifikası
düzenleyebilme yetkisi verir. Faal olup olmadığının tespit edilmesi için basit testler gerektiren
uçak üzerinden sökülüp takılabilen aviyonik ünitelerin değiştirilmesi de yetkisi dahilindedir.
Kategori B2
SHY-66 Kategori B2 lisansı, sahibine; aviyonik ve elektrik sistemleri üzerinde yapılmış bakım
faaliyetlerinin sonrasında bakım çıkış sertifikası düzenleyebilme yetkisi verir.
Kategori C
Başvuru sahibi, SHY-66 lisansına esas modül sınavlarını beş yıl içerisinde tamamlamalıdır.
Deneyim şartları
Hava aracı bakım personelinin bakım deneyimi Yönetmelikte belirtilen sürelerce hava aracı
üzerinde fiilen çalışılmasına göre belirlenir.
Kategori B1 veya B2 lisansı sahibinin belirli bir hava aracı tipi üzerinde bakım yapabilmesi ve
onaylayabilmesi için; SHY-147 onaylı bakım eğitimi kurumu tarafından verilen ilgili hava aracı
tipine ait Kategori B1 veya B2 tip eğitimini tamamlamış olması gerekir.
İşbaşı eğitimi
İş başı eğitimi; benzer hava aracı ve motor yapısı dahil olmak üzere, sistemlerine ilişkin
kayıtlı güncel pratik deneyimi bulunmayan personel için en az dört aylık bir süreyi içermelidir.
Ancak, bu deneyimlere halihazırda sahip personel için pratik eğitim süresi iki haftadan daha
az olamaz. Gövde, motor ve aviyonik sistemler olarak benzer teknolojiye sahip tiplerin fark
eğitimlerinde iki haftalık süre azaltılabilir.
SHY-66 Kategori A, B1, B2 lisansı için tip veya bakım işlemleri eğitimi sonrasında işbaşı
eğitiminin alınması zorunludur. Kategori C lisansı için işbaşı eğitimi alınması zorunluluğu
yoktur.
Lisansın Geçerliliği
SHGM, aşağıda belirtilen sebeplerden ötürü hava aracı bakım personeline düzenlenen SHY-
66 hava aracı bakım lisansının feshine, askıya alınmasına veya yenileme başvurusunun
reddine karar verebilir.
Lisana sahip personel ve çalıştığı bakım kuruluşu, SHGM’ne sunulan şahsi bilgilerin
doğruluğundan sorumludur. Bir uygunsuzluğun tespit edilmesi halinde lisans ve SHY-145
yetki belgesi geçersiz olur. Ayrıca, aşağıda belirtilen eylemlerden bir veya birden fazlasını
gerçekleştirmiş veya bunlara karışmış olduğu tespit edilen şahsın lisansı iptal edilir:
o Lisans veya SHY-145 onay yetkii belgelerini tahrifat yaparak veya sahte belge ibraz
ederek almış olmak.
o Bakımı talep eden kuruluşa yapılması gereken bakımların yapılmadığını yazılı olarak
bildirmemek.
o Şahsi tetkikler sonucu belirlediği hava aracı bakım gereklerini işleme almayıp, bakımın
yapılması hususunda yetki alınan kuruluşa rapor etmemek.
o İhmalkâr/sorumsuz bakım yapmak.
o Bakım kayıtlarında tahrifat yapmak.
o
Lisans sahibi, kendisinden istenmesi halinde, lisansını en geç yirmidört saat içinde yetkililere
göstermelidir.
SHY-145 veya SHY-M yetkili bakım kuruluşuna lisans sahibinin onaylama yetkilerini iptal,
askıya alma veya sınırlandırma doğrultusunda talimat verebilir.
Motor Bakımı
Bu Yönetmelikte, ticari hava taşımacılığında kullanılan her türlü sivil hava araçları ve/veya
komponentleriyle ilgili organizasyonların bakım kuruluşu olarak yetkilendirilmesi için sahip
olması gereken nitelikleri ve faaliyetlerine ilişkin usul ve esaslar yer alır.
Tesisler
Tesislerin her türlü planlı çalışmaya olanak verecek, özellikle hava koşullarına ve toza karşı
koruma sağlayacak biçimde olması, atölyeler ile bakım bölümlerinin çevresel koşullar ve
yapılan işlerden dolayı kirlenmelerini önlemek amacıyla uygun şekilde ayrılması gerekir.
Üs bakımı için yapılacak işin kapsamına göre yeterli büyüklükte bir hangarın mevcut olması
ve hangar bakımı gerektiren bakımın tamamının hangar içinde yapılması gerekir.
Bakım ve kalite yönetimleri, planlama ve teknik kayıtlar için uygun bir ofis yerleşimi
sağlanmalıdır.
Organizasyon
Üs bakım yapacak olan bakım kuruluşu; bir sorumlu müdür, sorumlu müdüre bağlı bir kalite
sistemi yöneticisi ile üs bakım, gerekirse hat bakım, mühendislik, üretim planlama ve
atölyelerden sorumlu birer yönetici görevlendirir.
Komponent bakımı yapacak olan bakım kuruluşu; bir sorumlu müdür, sorumlu müdüre bağlı
bir kalite sistemi yöneticisi ile atölyelerden sorumlu bir yönetici, gerekirse mühendislik ve
üretim planlamadan sorumlu birer yönetici görevlendirir.
Yönetici personel
Üs Bakımdan sorumlu yönetici
Hat bakımından sorumlu yönetici
Mühendislikten sorumlu yönetici
Üretim Planlamadan sorumlu yönetici
Atölyelerden sorumlu yönetici
Kalite sistemi yöneticisi
Hava aracı ve/veya komponentleri üzerinde tahribatsız muayene işlemi yapacak ve kontrol
edecek personel, TSE TS EN 4179 standardına uygun niteliklere sahip olması gerekir. SHY–
66 kategori B1 lisansına sahip olan personel renk kontrastlı sıvı penetrant muayenesini
yapabilir ve kontrol edebilir. Bakım kuruluşlarının, tahribatsız muayene dışındaki özel
işlemleri gerçekleştiren personelin niteliklerini MOE’de tanımlaması gerekir.
Hava araçlarına hat bakımı yapan bakım kuruluşunun, kategori B1 ve B2 lisanslı yeter
sayıda onaylayıcı personele sahip olması gerekir. Bakım kuruluşu, planlı küçük çaplı hat
bakımları ve basit arıza giderme işlemleri için, kategori A lisanslı onaylayıcı personel
kullanabilir.
Bakım kuruluşu, tüm onaylayıcı personel ve kategori B1 ve B2 destek personelinin ilgili tüm
kayıtlarını muhafaza eder. Bu kayıtlar personelin her türlü lisanslarını, eğitim kayıtlarını,
Yetkilendirme belgesinin basılı veya elektronik bir kopyası onaylayıcı personele verilir.
Onaylayıcı personelin, yetkilendirme belgesini yetkili kişilere 24 saat içinde göstermesi
gerekir.
Üs bakımı için yetkilendirilmiş bakım kuruluşunun yeterli ve yetkisi dahilindeki tüm hava aracı
tiplerine uygun erişim ekipmanı ile platformlara sahip olması gerekir.
Bakım kuruluşu, kontrole veya kalibrasyona ihtiyaç duyulan aletleri ve ekipmanı faal tutmak
için bu aletleri ve ekipmanı gerekli sürelerde ve SHGM’nin kabul edeceği standartlara göre
kontrol ve/veya kalibre eder veya ettirir ve bu kalibrasyonların ve kullanılan standartların
kayıtlarını saklar.
Bakım verileri
Bakım kuruluşu, yetkisi dahilinde bulunan her türlü bakım, tamir ve modifikasyon işleri için
güncel ve geçerli bakım verilerini temin eder.
Bakım kuruluşu, bakım verilerinde rastlanabilecek hatalı, eksik veya anlaşılmaz prosedürleri,
uygulamaları, bilgileri veya talimatları bakım verisini yayınlayan kuruluşa göndermek ve
kaydetmek için bir prosedür oluşturur.
Bakım kuruluşu, gerekli bütün bakım verilerinin gerektiği zaman bakım personelinin kullanımı
için hazır bulundurur.
Bakım kuruluşu, kuruluşun ilgili bölümlerinde kullanılmak üzere bir iş kartı sistemi oluşturur
ve bakım verilerini bu iş kartlarına uygun şekilde aktarır veya iş kartlarında ilgili bakım
verilerini açık olarak referans verir.
Bakım kuruluşu, vardiya veya personel değişimlerinde gerekli bilgilerin gelen ve giden
personel arasında aktarımını SHGM tarafından uygun görülen bir prosedürle sağlar.
Bakımın sertifikalandırılması
Bir bakım çıkış sertifikası, hava aracı veya komponenti üzerinde işletici tarafından talep
edilen tüm bakımların MOE prosedürlerine ve bakım verilerine uygun olarak
tamamlandığından ve uçuş emniyetini doğrudan etkileyecek uygunsuzlukların olmadığından
emin olduktan sonra, bakım kuruluşu adına yetkilendirilmiş onaylayıcı personel tarafından
onaylanır. Hava aracından söküldükten sonra bakım yapılmış bir hava aracı komponenti için
bu bakımın yapıldığını ve komponentin hava aracına uygun bir şekilde takıldığını belgeleyen
iki ayrı bakım çıkış sertifikası düzenlenir.
Bir bakım çıkış sertifikasının, herhangi bir bakımın tamamlanmasının ardından uçuştan önce
düzenlenmesi, bakımın temel ayrıntılarını, bakımın başlangıç ve bitiş tarihlerini, bakım
yapılan hava aracı veya komponentin uçuş saatini, iniş sayısını, bakım kuruluşunun onay
numarasını ve sertifikayı düzenleyen onaylayıcı personelin adı veya onay numarası ile
imzasını içermesi ve sertifika veya ekinde, yapılan bakım için kullanılan onaylı bakım
programı ve diğer ilgili teknik dokümanların, revizyonu da referans verilerek belirtilmesi
gerekir.
Yeni ortaya çıkan arızalar ve tamamlanamayan bakımlar ile ilgili olarak bu arızaların
giderilmesi ve bakımın eksikliklerinin tamamlanmasının temini için hava aracının işleticisine
bilgi verilir.
Bakım kuruluşu, hava aracına takılı olmayan her komponente yapılan bakımlar için Form–1
şeklinde bir bakım çıkış sertifikası düzenler.
Bakım kuruluşunun ana hat bakım veya ana üs bakım istasyonu haricinde bir yerde kalan
hava aracına, gerekli bakım çıkış sertifikası bulunan bir komponent bulunmaması durumunda
SHGM tarafından uygun görülen bir bakım çıkış sertifikasına sahip veya tüm bakım ve
operasyonel gereklilikleri sağlayan bir komponent geçici bir süre ile takılabilir. Bu komponent
takılmadan önce hava aracı işleticisinin mutabakatı alınarak, hava aracının ana hat bakım
veya ana üs bakım istasyonuna ilk döndüğü anda veya en geç 30 uçuş saati içerisinde bu
komponentin uygun bir komponent ile değiştirilmesi gerekir.
Bakım kayıtları
Bakım kuruluşu, yapılan bakımın tüm ayrıntılarının kaydını tutar ve alt yüklenicilerin ilgili işleri
yaptığını gösterir belgeleri de içeren bakım çıkış sertifikası düzenlemek için gerekli olan tüm
şartların sağlandığını kanıtlayan kayıtların tamamını bulundurur.
Bakım kuruluşunun, her bir bakım çıkış sertifikasının ve özel bir tamir veya modifikasyon
yapıldıysa, bunlarla ilgili onaylı verilerin bir kopyasını işleticiye vermesi gerekir.
Bakım kuruluşunun, bütün ayrıntılı bakım kayıtlarını ve bunlarla ilgili bakım verilerinin
kopyalarını, bakımın tamamlandığı tarihten itibaren iki yıl süreyle yangına, doğal afetlere ve
çalınmaya karşı önlem alınmış bir şekilde muhafaza etmesi ve bilgisayar yedekleme diskleri,
teypleri ve benzeri verilerin zarar görmesini önleyecek bir ortamda ve çalışma diskleri,
teypleri ve benzerlerinden ayrı olarak tutması gerekir.
Yetkilendirilmiş bir bakım kuruluşunun faaliyeti sona ererse, son iki yılın bakım kayıtlarının,
ilgili hava aracı ve komponentinin son işleticisi veya sahibine iade edilmesi veya SHGM’nin
uygun gördüğü bir şekilde saklanması gerekir.
Bakım kuruluşu bir işleticinin anlaşmalı bakım kuruluşuysa, sözkonusu durumları işleticiye de
bildirir. Eğer bir hava aracında böyle bir durumla karşılaşılmışsa ve hava aracının tescil
ülkesi, JAR/Part–145 veya JAR-OPS sertifikasını düzenleyen ülkeden farklıysa, bakım
kuruluşunun söz konusu olayları hava aracının tescil ülkesinin sivil havacılık otoritesine de
bildirmesi gerekir.
İşletmeci, uçuş öncesi kontrollerin JAR/Part-145 onaylı bir kuruluş tarafından yapılması
gerekmediği durumlar haricinde, bir hava aracını JAR/Part-145 onaylı bir kuruluş tarafından
bakıma alınmadıkça ve servise verilmedikçe işletemez.
İşletmeci, bakım sisteminin onaylanması amacıyla veya işletilen hava aracı tipinde değişiklik
olması durumunda, operasyona başlama tarihinden en az 15 gün önce SHGM'ye yazılı
olarak başvuruda bulunmak zorundadır.
Bakım Sorumluluğu
İşletmeci, bir hava aracının uçuşa elverişliliği ile operasyonel ve acil durum ekipmanının
kullanılabilirliğini sağlamak için aşağıdaki hususları yerine getirmek zorundadır:
Uçuş öncesi kontrollerin yapılması,
MEL ve eğer varsa hava aracı tipi için CDL göz önüne alınarak operasyon emniyetini
etkileyen herhangi bir arıza veya hasarın onaylı standartlarda giderilmesi,
İşletmecinin onaylı hava aracı bakım programına uygun olarak tüm bakımların zamanında
yapılması,
İşletmecinin onaylı hava aracı bakım programının etkisinin analizi,
Sürekli uçuşa elverişliliği sağlamak amacıyla yayımlanan her türlü operasyonel direktifin,
uçuşa elverişlilik direktifinin ve SHGM tarafından zorunlu kılınan direktifin uygulanması,
Onaylanmış bir standarda bağlı olarak zorunlu olmayan modifikasyonlar için hazırlanan
politikanın oluşturulması ve bu politikaya uygun olarak modifikasyonların uygulanması.
İşletmeci JAR-145 bakım yetkisi almamış ise, yerine getireceği hususlar için bir veya birden
fazla JAR-145 onaylı kuruluş ile ana bakım, hat bakım, motor bakımı ile kalite unsurlarını
içeren ve SHGM tarafından kabul edilmiş olan sözleşme veya sözleşmeler yapmak
zorundadır.
Bir işletmeci, personeli için çalışma koşulları elverişli olan ve kabul edilebilir olanaklara sahip
ofisler sağlamak zorundadır.
Bakım Kayıtları
İşletmeci, son kayıt tarihinden sonra hava aracı teknik defterini 24 ay saklamak zorundadır.
İşletmeci aşağıdaki bilgileri, belirtilen süreler için SHGM tarafından kabul edilebilir bir formda
saklamak zorundadır:
o Hizmete verildikten sonra 24 ay boyunca, hava aracı ve hava aracına takılmış olan
parçalara ait ayrıntılı bakım kayıtları,
o Hava aracının daimi olarak hizmetten geri çekilmesinden sonra 12 ay boyunca, hava
aracının ve tüm ömürlü parçaların toplam uçuş süreleri ve inişleri,
o Yenileştirmeye tabi hava aracı ve hava aracı parçalarının son yenileştirmeden itibaren
uçuş süreleri ve inişleri,
o Son yapılan planlı bakımların tarihlerini/uçuş sürelerini/inişlerini gösteren güncel
durumu,
o Hava aracının daimi olarak hizmetten geri çekilmesinden sonra 12 ay boyunca, hava
aracı ve hava aracı parçalarına uygulanabilir uçuşa elverişlilik direktiflerinin güncel
durumu,
o Hava aracının daimi olarak hizmetten geri çekilmesinden sonra 12 ay boyunca, hava
aracına ve hava aracına takılmış olan motorlara, pervanelere ve uçuş emniyetine etki
edebilecek tüm parçalara uygulanan modifikasyonların güncel ayrıntıları.
JAR-OPS, işyeri bir JAA tam üyesi ülkenin sınırları içinde olan herhangi bir işletici tarafından
herhangi bir sivil hava aracının işletilmesi ile ilgili kuralları belirtir. JAR-OPS, hava aracı tipine
göre, 4 ayrı alt kategoriye ayrılır:
JAR-OPS 1
JAR-OPS 1, işyeri bir JAA tam üyesi ülkenin sınırları içinde olan herhangi bir işletici
tarafından herhangi bir sivil hava aracının ticari hava taşımacılığı amacıyla işletilmesi ile ilgili
kuralları belirtir.
İşleticinin uçak bakımı ile ilgili sorumlulukları, geçmişte JAR-OPS 1’in Subpart M bölümünde
yer alırken, bu konuda EASA Part M regülasyonunun yayınlanmasından sonra JAR-OPS 1’in
Subpart M bölümü iptal edilmiştir. SHGM’nin bu konudaki kuralları, Ticari Hava Taşıma
İşletmeleri Bakım Sistemi Yönetmeliğinde (SHY-M) verilmiştir.
Subpart A : Uygulanabilirlik
Subpart B : Genel
Subpart C : İşleticilerin sertifikasyonu ve denetimi
Subpart D : İşletme prosedürleri
Subpart E : Düşük görüş koşullarında işletme (All weather operations)
Subpart F : Performans (Genel)
Subpart G : Performans (Class A)
Not : FAA’nin JAR-OPS-1’e karşı gelen kuralları, FAR 121’de yer almaktadır.
Yönetici personel ile vekillerinin isimleri ile yetki ve sorumlulukları işletme el kitabında yer alır.
Sivil havacılık otoritesinin yapacağı denetleme emniyetli bir operasyon sisteminin varlığını
sorgular. Burada en önemli faktör “yönetim yapısı” dır.
Küçük organizasyonlarda (çalışan sayısı 20’nin altında) yönetici personel sayısı 1 kişi dahi
olabilir.
AOC’nin geçerlilik süresi yoktur ancak sürekli bir gözetim ve denetim sözkonusudur. Sivil
havacılık otoritesi koşulların karşılanmadığı bir durum saptarsa, işletme ruhsatını iptal
edebilir veya askıya alabilir.
Her bir hava aracına özel –ait olduğu ülkeyi de gösteren- tescil işaretinin de (Örnek: TC-
JDC) uçağın dışında ve kabin içinde belirli yerlerde bulunması gerekir.
Sertifikasyon Kuralları
Hava araçlarının ve komponentlerinin operasyon ve bakımla ilgili sertifikasyon kurallarının
yanında, tasarım ve üretimleri sırasında uyulması gereken ulusal ve uluslararası
regülasyonlar da vardır.
Bir çok hava aracının aşağıdaki sertifikalara sahip olması zorunluluğu vardır. Bunların bir
kısmının da daima uçakta taşınması gerekir:
o Tescil sertifikası
o Tip sertifikası
o Uçuşa elverişlilik sertifikası
o Telsiz lisansı
o Gürültü sertifikası
Burada en önemli olan “Uçuşa elverişlilik sertifikası” dır. Hiç bir uçak geçerli bir uçuşa
elverişlilik sertifikası olmadan uçamaz. Bu sertifika olmaksızın uçuş; ancak, planör, balon
uçuşlarında, hava aracının özel koşullarda uçması ve izin alınarak uçması gibi durumlarda
gerçekleşebilir.
Tasarım Gerekleri
Sertifiksyon kazanma yolundaki ilk aşama tasarım gereklerinin karşılanmasıdır. Bu gerekler,
hava aracındaki ekipmandan kulanılacak malzemenin tipi ve mukavemetine kadar herşeyi
kapsayan bir dizi spesifikasyon ve kriterden oluşmuştur.
Yeni bir hava aracının tasarımıyla ilgili Avrupa’da geçerli olan EASA regülasyonları şunlardır:
o CS-23 Uçak ( MTOM < 5700 kg)
o CS-25 Uçak ( MTOM > 5700 kg)
o CS-27 Helikopter ( MTOM < 5700 kg)
o CS-29 Helikopter ( MTOM > 5700 kg)
Tip Sertifikasyonu
Ticari uçuşlar için üretilmiş bir uçağın, tasarım spesifikasyonlarının karşılandığı veya üstüne
çıkıldığı konusunda çok sıkı bir incelemeden geçmesi kaçınılmazdır. Bunu, örneğin
Avrupa’da EASA adına üretimi gerçekleştiren ülkenin sivil havacılık otoritesi yapar. Yapılan
detaylı incelemeler sonunda uygun görülürse söz konusu uçak tipi için (her uçak için değil)
Tip Sertifikası yayınlanır. Bu sertifika üreticiye verilir. İncelemeler hava aracının bakım planını
ve teknik personelin ve pilotların kullanacağı bakım el kitaplarını da kapsar. Süreç bir kaç yılı
alabilir.
Tip sertifikasyon sürecindeki önemli bir adım da yapılan incelemelerin olumlu sonçlanmasını
müteakip yapılacak “test uçuşu” dur.
Türk Sivil Havacılık Kanununa uygun olarak yurda sokulmuş olan bir sivil hava aracı, evvelce
kayıtlı bulunduğu sicilinden sildirilmişse, Türk sivil uçak siciline tescil (kayıt) edilir. Sivil hava
aracının tescili için, işleticinin Türk Sivil Havacılık Kanununda gösterilen kayıt ve şartlara
uyması ve bir dilekçe ile Ulaştırma Bakanlığına başvurması gereklidir. Gerekli incelemeler
yapıldıktan sonra sicile kaydedilen sivil hava araçlarına tescil belgesi verilir. Tescil
belgesindeki kayıtlarda değişiklik olduğu takdirde, ilgilinin, en geç 15 gün içinde başvurarak,
yeni durumu sicile ve kayıt belgesine işletmesi zorunludur
Gürültü Sertifikası
Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı (ICAO) sözleşmesi Annex–16’’da gürültü konusunda
belirlenmiş limitler vardır. Tüm hava araçlarının bu koşulları karşılamaları ve dolayısıyla
Uluslararası bir gürültü sertifikasına sahip olmaları gerekir. EASA, buna eşedeğer
regülasyon olarak CS-36’yı “Noise Certification Requirements” yayınlamıştır. Gürültü
sertifikasyonu, tip sertifikasyonu sürecinde sağlanır.
Tüm hava araçları üretim sırasında olduğu gibi, işletmeye alındıkları dönemde de her dört
yılda bir tartılırlar. Ancak hava aracına ağırlık merkezinin değişmesine neden olan bir
modifikasyon uygulandığında tartı işlemi derhal yapılır.
Ülkemizde, Hava Aracı Ağırlık ve Denge Talimatı (SHT-J)’ na göre onaylı azami koltuk
kapasitesi 20 ve daha fazla olan uçaklar, SHGM onaylı Ağırlık ve Denge Formu olmaksızın
ticari faaliyette kullanılamaz. Ağırlık ve Denge Formunda meydana gelen değişiklikler SHGM'
ye revizyon olarak bildirilir. Ağırlık ve Denge Formunun tasarım ve kullanım sorumluluğu
işletmeciye aittir.
Hava aracının; düşmesi, yanması, yurt dışına satılması veya kullanım dışı bırakılması
hallerinde, resmî belgeler ve telsiz ruhsatnamesinin aslı ile Telekomünikasyon Kurumuna
müracaat edilerek hava aracının kaydının kapatılması gerekmektedir.
Telsiz cihazı izni hava aracı üzerine verildiğinden, hava aracının telsizsiz satışı halinde, hava
aracının eski sahibinde kalan telsiz cihazlarının Telekomünikasyon Kurumu veya en yakın
Telekomünikasyon Kurumu Bölge Müdürlüğü’ne mühürlettirilmesi gerekmektedir.