Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 7

Ahadiyyet Risâlesi

©İlk Harf Yayınevi, 2012 İbn Arabî


Kitabın tüm yayın hakları "İlk Harf Yayınevi"ne aittir.
İlk Harf Yayınevi, ...
Tasavvuf Serisi, ...
ISBN
978-605-5457-...-..
Özgün adı:
................................
Yazar
İbn Arabî

Ahadiyyet Risâlesi
Tercüme
İbn Arabî • Ahadiyyet Risâlesi

Hüseyin Şemsi Ergüneş


Yayına Hazırlayan:
Ercan Alkan
Yayın Yönetmeni/Editör
Ersan Güngör
Sayfa Düzeni
İrfan Güngörür Tercüme:
Kapak Tasarımı Hüseyin Şemsi Ergüneş
Sercan Arslan
Basım Tarihi
1. Baskı, İstanbul, Ekim 2012
Baskı / Cilt
Şenyıldız Yay. Matbaacılık Ltd. Şti. Yayına Hazırlayan:
Gümüşsuyu Cad. No: 3, K: 2 Topkapı/İstanbul Ercan Alkan
Tel: 0212 483 47 92 (Sertifika No: 11964)

İLK HARF YAYINEVİ


Genel Dağıtım
Çelik Yayınevi
(Sertifika No, 14710)
Ticarethane Sokak No: 59 Cağaloğlu - Fatih / İstanbul
Tel: +90 212 511 28 11 - 513 73 19 • Fax: +90 212 511 28 12
www.celikyayinevi.com • info@celikyayınevi.com
.

İçindekiler

Takdîm ................................................................................................................ 7

Ahadiyyet Risâlesi
Mutlak Tevhid Hakkında ....................................................................... 17
Cenâb-ı Hakk’ı Görme ve Bilme Hakkında ................................. 21
Vücûd ve Fenâ Hakkında ...................................................................... 25
Şirk Hakkında .............................................................................................. 31
Mâsivâ Hakkında ....................................................................................... 35
Ölmeden Önce Ölmek Hakkında ...................................................... 47
Nefsi Bilmenin Fâidesi Hakkında ..................................................... 51
Vücûd ve Adem Hakkında .................................................................... 55
Vuslat Hakkında ......................................................................................... 61
Hakîkî Fâil Hakkında ............................................................................... 69
Ayniyyet ve Gayriyyet Hakkında....................................................... 73
Vücûd Dâiresi Hakkında........................................................................ 81
Şevk ve Aşk Hakkında ............................................................................ 85
Tecellî ve Zuhûr Hakkında ................................................................... 89
Hakîkat-ı Vücûd Hakkında ................................................................... 93
Bibliyografya ................................................................................................ 97
Âyet İndeksi .................................................................................................. 99
Hadîs İndeksi ............................................................................................ 100
Karma İndeks ........................................................................................... 101
Lügatçe ......................................................................................................... 105
Ek..................................................................................................................... 113 Takdîm

Zuhûr-ı tû bi-men est ve vücûd-ı men ez tû


Ve leste tazharu levlây lem ekun levlâke

Senin zuhûrun benimledir; benim vücûdum da Sen’dendir.


Eğer ben olmasaydım, Sen zâhir olmazdın; Sen olmasaydın,
ben vücûd bulmazdım.1

A hadiyyet Risâlesi, İbn Arabî’ye nispet edilen muh-


tasar bir eserdir. “Nefsini bilen Rabbini bilir. –men
arefe nefsehû fe-kad arefe rabbehû” hadîsinin mutlak varlık
ve tecellîleri açısından bir şerhi niteliğinde olan eser, ta-
savvufun nazarî konuları hakkında pek çok konuya atıfta
bulunması sebebiyle sûfî çevrelerde yüzyıllar boyunca
İbn Arabî’ye atfen okunmuştur. Risâle, mutlak tenzih ya
da İbn Arabî çizgisini sürdüren Ekberî mektebe mensup
1
Muhammed Şîrîn-ı Mağribî’ye (v. 809/1407) âit bu beyit için bkz.
Ahmed Avni Konuk, Fusûsu’l-Hikem Tercüme ve Şerhi, II, s. 71.

7 
 İbn Arabî  Ahadiyyet Risâlesi Ahadiyyet Risâlesi  Takdîm 

müelliflerce “lâ-taayyün” adı verilen ve varlık adına hiçbir Risâlet konusu da benzer şekilde değerlendirmeye tâbi tu-
belirişin sözkonusu olmadığı mertebenin temel unsurla- tulur: “Nebîsi O’dur, resûlü O’dur, risâleti O’dur. Kendisini
rını beyân eden hamd cümleleriyle başlar. Risâlenin baş- kendisiyle, kendisinden kendisine herhangi bir sebep ve
langıç cümleleri âdetâ “Şimdi de öyledir. –el-ân kemâ kân” vâsıta olmaksızın gönderen O’dur. Gönderen ile gönderilen
ifâdesinin bir şerhi mâhiyetindedir. Bilindiği üzere Peygam- arasında herhangi bir farklılık söz konusu değildir.” Aynı
ber Efendimiz (a.s.) bir hadîs-i şeriflerinde “Allah vardı, şekilde, fenâ, mârifet, rü’yet, şirk, nefs, nefsi bilme, mâsivâ,
O’nunla birlikte hiçbir şey yoktu –kânellâh ve lem yekün isim-müsemmâ, varlık-yokluk, seyr ü sülûk vb. konular bu
maahû şey’” buyurmuşlar, sûfîler ise bu ibâreye tevhîd ile minvalde, mezkûr ilkeden hareketle îzâh edilir.
tahakkuk edişlerine bağlı olarak “Şimdi de öyledir. –el-ân
kemâ kân” ikrârını eklemişlerdi. Yâni: “O vardır, O’nunla Eski tâbirle “muhtasar ve müfîd” bir nitelikte olması
birlikte ne önce, ne sonra, ne yakın, ne uzak, ne nasıl, ne dolayısıyla kütüphânelerde pek çok yazmasına rastladı-
nerede, ne ân, ne vakit, ne üst, ne alt, ne kevn ve ne de ğımız Ahadiyyet Risâlesi her nasılsa İbn Arabî’ye nispetle
mekân vardır. Allah var idi, başkaca bir şey yok idi. Şimdi şöhret bulmuştur.2 Dolayısıyla da eser üzerine yapılan
de daha önce olduğu hâl üzeredir.” Dolayısıyla da tenzih ve şerhler ve tercümelerde risâlenin müellifi olarak İbn Arabî
teşbihin tevhidde bir dengeye kavuşması açısından dikkat görünmektedir. Fakat eserin gerçek müellifi Abdullah b.
çekici konular olan Hakk’ı bilme ya da görme gibi husus- Mes’ud Balyânî’dir (ö. 686/1288).3 Balyânî, Sühreverdiyye
lar, risâlede dâimâ selbî bir yolla, yâni Hakk’ı kendinden tarîkatına mensup bir sûfîdir, kaynaklarda Ahadiyyet Risâlesi
gayrı bilen ve gören bir başkanın varlığı söz konusu ola- 2
Her ikisi de Hüseyin Şemsi Bey tarafından tercüme edilmiş olan
mayacağı üzerinden îzâh edilir. Çünkü Mutlak varlık söz Şeceretü’l-Kevn ve Tuhfetü’s-Sefere’nin neşirlerine yazılan giriş kı-
konusu olduğunda bir başkaya varlık atfetmek mümkün sımlarında bir eserin ne için İbn Arabî’ye atfedildiği konusu çeşitli
değildir. İşte bu, risâlede üzerinde durulacak olan bütün yönleriyle ele alınmıştır. Bkz. Varlık Ağacı –Şeceretü’l-Kevn– (haz. Er-
can Alkan, M. Nedim Tan, O. Sâcid Arı), İstanbul: İz, 2010, s. 11-28;
meselelerin temel ilkesidir ve müellif tasavvufun tüm me- Hakikat Yolcularına Rehber –Tuhfetü’s-Sefere– (haz. M. Nedim Tan),
selelerine bu ilkeye tatbik edecek şekilde konuyu ele al- İsntabul: İz, 2011, s. 11-20.
maktadır. Meselâ tasavvuf literatüründe önemli bir yere 3
Bu tespit, kendisi de yetkin bir İbn Arabî uzmanı olan Michel Chod-
kiewicz tarafından yapılmıştır. Chodkiewicz Ahadiyyet Risâlesi’ni
sahip olan Hak ile kulları arasında var bulunan nurânî ve
Fransızca’ya tercüme etmiştir. Bu çalışmanın girişinde risâlenin
zulmânî perdeler mevzûsunu ele alalım. Burada zihin- İbn Arabî’ye ait olamayış nedenlerini tek tek ele almaktadır. Bkz.
lerde uyanacak olan ikilik ya da gayriyyet risâlede şu cüm- Awhad al-dīn Balyānī, Épître sur l’Unicité Absolue (présentation
lelerle izâle edilir: “O’nu O’ndan başka hiç bir şey perde- at traduction de l’arabe par Michel Chodkiewicz), Paris: Les Deux
Océans, 1982 [Abdullah b. Mes’ud Balyânî, Mutlak Birlik –Nefsini
leyemez. O’nun perdesi kendi varlığıdır, kendi varlığını Bilen Rabbini Bilir– (haz. Ali Vasfı Kurt), İstanbul: İnsan Yayınları,
vahdâniyyetiyle keyfiyeti bilinmeyen bir tarzda örter.” 2003].

 8 9 
 İbn Arabî  Ahadiyyet Risâlesi Ahadiyyet Risâlesi  Takdîm 

dışında kendisine ait bir Dîvân’dan söz edilse de bu eser 1. Hüseyin Şemsi Bey’in tercümeye esas aldığı metinde
günümüze ulaşmamıştır. Ancak terceme-i hâline yer ve- olmayan ancak Ahadiyyet Risâlesi’nin matbu nüsha-
ren tabakāt türü eserlerde Dîvân’ındaki şiirlerinden bir larından hareketle metni tamamlayacağını düşündü-
kaçı iktibâs olunmuştur ki bu mısrâlar Balyânî’nin tasav- ğümüz bir takım ifadeler tarafımızdan köşeli paran-
vuf anlayışını güzel bir şekilde yansıtmaktadır: tez [ ] içerisinde metne eklenmiştir.

Allah, Allah! Hak’tan gayrı mevcûd yoktur 2. Matbu ve el yazması nüshalarla karşılaştırdığımız za-
Ne ki mâbûdun dışında bu sırra vâkıf olan yoktur man Hüseyin Şemsi Bey’in kullanmış olduğu nüsha
* * * bir takım farklılıklar taşımaktadır. Özellikle anlam
Hakîkat Allah’tan gayrı görmek revâ değildir farklılığı doğuracak cümle ve kelime değişiklikle-
Zîrâ hiç şüphesiz her iki âlem Allah’tan gayrı değildir rinde Hüseyin Şemsi Bey’in tercümeye esas aldığı
Âlem O’dur demiyorum, değil mi ki nüsha ile matbu iki Arapça nüsha arasındaki bir ta-
O’na yapılan bu nispet revâ değildir kım farklılıklar dipnotlarda Nüsha I ve Nüsha II şek-
linde gösterilmiştir.4
Daha önce Türkçe’de farklı tercümeleri bulunan Ahadiyyet
Risâlesi’nin elinizdeki bu yayını son dönem melâmîlerinin 3. Ayrıca metinde kapalı olabilecek bâzı hususları daha
büyüklerinden Hüseyin Şemsi Ergüneş’e (ö. 1968) aittir. önce tarafımızdan yayına hazırlanmış olan Es’ad
Hüseyin Şemsi Bey’in tercümeye esas aldığı metin, eserin Erbilî’nin Ahadiyyet Risâlesi tercüme ve şerhinden
gerek matbû Arapça yayınları gerekse Türkçe’deki diğer iktibaslarla daha anlaşılır kılmaya çalıştık.5
tercümelerden bir takım farklılıklara sahiptir. En önemli 4. Metnin okuyucu tarafından tâkibini daha da kolay-
fark, risâlenin son kısmında yer alan “Dâiretü’l-Vücûd” baş- laştırmak amacıyla başlıklandırmalar yapılmış, metin
lıklı bölümdür. Bu bölüm, Balyânî’nin eserinin bir parçası içerisinde geçen âyet ve hadislerin tahrici verilmiştir.
da olabilir veya onun bir öğrencisi ya da başka herhangi
bir sûfî tarafından Balyânî’nin metnine yapılmış bir zeyl de
olabilir. Ancak her iki metin arasında üslup ve konu ben-
4
Nüsha I: İbn Arabî, “Fî Ma’nâ Kavlihi Sallallâhu Aleyhi ve Sellem
Men Arefe Nefsehû Fekad Arefe Rabbehû”, er-Risâletü’l-Vücûdiyye
zerliğinin varlığı gözden kaçmamaktadır. Bu bölüm dola- içinde (thk. Âsım İbrâhim Keyyâlî), Beyrût: Dâru’l-Kütübi’l-İlmiyye,
yısıyla Hüseyin Şemsi Bey’e ait tercüme kanaatimizce ay- 2007 s. 35-46; Nüsha II: İbn Arabî, “Risâletü’l-Vücûdiyye Fî Beyâni
rıcalıklı bir vasfa sahiptir. Tercümeyi yayına hazırlarken Men Arefe Nefsehû Fekad Arefe Rabbehû”, Kitâbü’l-Müvâzeneti li-
Hatmi’l-Velâyeti’l-Muhammediyye içinde (thk. Saîd Abdülfettâh),
şu hususlara dikkat ettik: Kâhire: Mektebetü’s-Sekāfetü’d-Dîniyye, 2009, s. 313-333.
5
İbn Arabî, Tevhîd Risâlesi -Nefsini Bilen Rabbini Bilir- (tercüme ve
şerh: Es’ad Erbilî, haz. Ercan Alkan), İstanbul: Hayykitap, 2011.

 10 11 
 İbn Arabî  Ahadiyyet Risâlesi

5. Tam olarak okuyamadığımız bir kaç kelimenin ya-


nına (?) işareti koyduk.
Bu vesîleyle eserin müellifini ve mütercimini rahmet ve
minnetle yâd ediyor, tercümenin bir nüshasını gönderme
lütfunda bulunan Muhyiddin Ergüneş Beyefendi’ye ve ça-
lışmanın çeşitli aşamalarında yardım ve desteklerini gör-
düğüm kıymetli dostlarım M. Nedim Tan ve K. Yusuf Ünal’a
teşekkürlerimi sunuyorum.

Ercan Alkan

Ahadiyyet Risâlesi

 12

You might also like