Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 9

madde bağımlılığı

Prof.Dr. İ. Tayfun UZBAY


Gülhane Askeri Tıp Akademisi, Tıp Fakültesi,
Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı, Psikofarmakoloji Araştırma Ünitesi,

MADDE BAĞIMLILIĞININ TEDAVİSİ

Madde Bağımlılığı İlaçla Kesin Tedavi Buna hipertansiyon, diyabet ve Parkinson send-
Edilebilir Bir Hastalık Mıdır? romu gibi hastalıkları örnek verebiliriz.

M adde bağımlılığı daha önce de birçok kez


bahsedildiği gibi sosyal, ekonomik, gene-
Santral sinir sistemi hastalıklarının kökten te-
davisi için en önemli koşul bu hastalıkların
tik, psikolojik ve nörolojik boyutları olan son altında yatan nedenlerin tam olarak aydın-
derece karmaşık bir olgudur. Madde bağımlılığı latılabilmesidir. Bugün için şizofreni başta ol-
düzelme (remisyon) ve nüks (relaps) dönem- mak üzere, epilepsi, Parkinson sendromu ve
leri ile seyreden kronik bir beyin hastalığıdır. madde bağımlılığı gibi beyin hastalıklarının te-
Diğer birçok kronik hastalıkta olduğu gibi davisi semptomatiktir ve sürekli ilaç kullanımını
madde bağımlılığının tedavisi de sempto- ve hekim kontrolu altında olmayı gerektiren bir
matik niteliktedir. Madde kötüye kullanan ve durumdur.
bağımlı olan bir kişi aşırı doz kullanımına bağlı
toksik etkiler, yoksunluk döneminde ortaya Santral sinir sistemine yönelik birçok hastalığın
çıkan belirtiler, kronik madde kullanımına bağlı radikal olarak tedavi edilebilmesi için bu
nörolojik, psikolojik veya diğer tıbbi belirtiler hastalıkların insandakine en yakın düzeyde
ve bağımlılığın kendisi için tedaviye ihtiyaç taklit edilebileceği deneysel hayvan model-
64 dutabilir.1 leri geliştirilmiştir ve bu modeller üzerinde bir
taraftan etki mekanizmasına yönelik eksik bil-
Tıpta hastalıkların tedavisi radikal (ras-
gilerin tamamlanmasına bir taraftan da yeni ve
yonel) veya semptomatik olmak üzere iki
etkili ilaçların geliştirilmesine devam edilmek-
başlık altında incelenebilir. Radikal tedavide
tedir. Madde bağımlılığı ile ilişkili çalışmalar da
hastalık etkeni ilaç veya başka bir yöntemle
devam etmektedir.
kökten ortadan kaldırılarak kesin bir tedavi
gerçekleştirilir. Radikal tedavilerde yeterli süre Madde bağımlılığının ilaçla kesin tedavi edile-
ilaç kullanıldıktan sonra kesilir ve hastalık be- bilir bir problem olduğunu iddia etmek veya
lirtileri tekrar ortaya çıkmaz. Buna en gü- bu iddiayı desteklemek sadece yeni bağımlılar
zel örnek bakteriyel enfeksiyonların duyarlı oluşumuna yardımcı olur ve bilimsel olarak da
oldukları antibiyotiklerle tedavisidir. Sempto- gerçeği yansıtmaz. Henüz madde bağımlılığını
matik tedavilerde ise hastalık belirtilerinin biri, kökten tedavi eden etkili bir ilaca sahip değiliz
birkaçı veya tamamı ilaç tedavisi ile kontrol altına Tedavinin, bağımlı olduktan sonra, irade gücü
alınabilir; ancak tedavi kesilirse kontrol altına veya ilaçlar yardımı ile tekrar kişilerin eski ha-
alınan belirtiler tekrar ortaya çıkar. İlacın kronik line dönebileceği şeklinde ifade edilmesi hatalı
olarak çoğunlukla da ömür boyu kullanımı gerekir. ve yeni bağımlılar oluşmasını teşvik edicidir.

meslek içi sürekli eğitim dergisi


madde bağımlılığı

Madde bağımlılığı tedavisinden kaldırılması gerekir ki tek başına yoksunluk


ne anlamalıyız? krizinin kontrolü bunu sağlamaz. İkincisi de
yoksunluk krizinin kontrolünde kullanılan en
Tedaviden anlaşılan, özel merkezlerde gerçek- etkili ilaçların da aslında bağımlılık yapıcı mad-
leştirilebilen ve deneyimli bir uzman kadro- delerle aynı özelliklere sahip aralarında çapraz
su gerektiren pahalı ve uzun süreli bir çaba bağımlılık olan veya aynı grubun daha farklı
olmalıdır. Bu çalışmalar sonucu tedavi edilen kimyasal yapıya sahip üyeleridir. Sonuçta yok-
ve tekrar topluma dönen vakalarda da nüks sunluk krizinin kontrolü bir yerine koyma te-
oranı oldukça yüksektir. davisi gibidir. Bu durumda gerçek anlamda bir
tedaviden söz etmek mümkün değildir. Ancak
Tedavinin üç aşaması vardır:
hastanın yasa dışı yollardan bağımlılık yapıcı
1. Hastanın toplumdan izole edilmesi dönemi: maddeyi almayı sürdürmesi yerine hekim
Hasta bağımlılığının tedavi edilebileceği özel tarafından reçetelenen ve devlet kontrolünde
bir kliniğe yatırılır. olan ilaçları kullanması kuşkusuz çok daha
doğru bir yaklaşımdır.
2. Detoksifikasyon (temizlenme) dönemi:
Kullanılan madde tamamen kesilir ve yerine Beyin nörokimyası açısından bağımlılık
daha düşük fiziksel bağımlılık oluşturan bir yapıcı maddelerin etkisi değerlendirildiğinde
madde verilir veya yoksunluk sendromunun GABA’dan, serotonine, noradrenalinden gluta-
hafif geçmesini temin edecek bazı sakinleştirici mata kadar neredeyse bilinen bütün nörotrans-
ilaçlar verilerek vücudun maddeden arınması mitterlerin madde bağımlılığı ile bir şekilde
sağlanır. ilişkili olması, olaya genetik, sosyal, kültürel
ve davranışsal birçok faktörün dahil olması
3. Rehabilitasyon dönemi: Madde kullanımına madde bağımlılığını çok karmaşık bir olgu
neden olan ve/veya zemin hazırlayan psikolojik haline getirmektedir. Böylesine karmaşık bir
ve sosyal problemlerin çözülmesine çalışılır. Bu beyin probleminin tek bir mucize ilaçla radikal
dönem yıllarca sürebilir. bir şekilde tedavi edilebileceğini düşünmek ise
Madde bağımlılığının tedavisinde iki kritik fazla iyimser bir yaklaşımdır. Deney hayvanları
nokta vardır: Bunlardan birincisi yoksunluk üzerinde yürütülen bazı çalışmaların sonuçları
krizinin kontrol edilmesi, ikincisi ise iyileşmiş umut vermekle beraber yakın gelecekte
hastada tekrar denemenin (nüks, relaps) ön- hastalığın ilaçla etkili ve kesin bir tedavisinin 65
lenmesidir. Yoksunluk krizi madde bağımlılığının gerçeklemesini bekleyemeyiz. Gelecek ilaçlar
belki semptomların daha etkili kontrolüne ve
sürdürülmesinde kritik bir etkendir. Başlangıçta
nükslerin aralarının uzamasına yardımcı olabi-
keyif almak amacıyla kötüye kullanılan mad-
lir. Zaman içinde kendileri bağımlılık yapmayan
delerin etkilerine kısa sürede tolerans gelişir.
antidepresanlar ve bazı antipsikotikler madde
Gelişen tolerans daha çok madde alımı ile
bağımlılığının çeşitli aşamalarında önleyici veya
hızla fiziksel bağımlılığın yerleşmesine katkı
tedaviye yardımcı olarak kullanılabilirler. Bun-
sağlar. Başlangıçta keyif amaçlı olan madde
larla ilişkili deneysel çalışmaların sonuçlarından
arayışı davranışı ilerleyen süreçte tamamen
bu yazının son bölümünde söz edilecektir.
yoksunluk krizinden sakınmak amaçlıdır. Yok-
sunluk krizinin kontrolü madde ihtiyacını orta- Madde bağımlılığı tedavisinde
dan kaldırmak açısından son derece önemlidir. kullanılan güncel ilaçlar?
Birçokları yoksunluk krizinin kontrolünü madde
bağımlılığının tedavi edilmesi olarak algılarsa Detoksifikasyon döneminde kullanılan ilaç-
da bu iki bakımdan doğru değildir: Birincisi lar arasında opioid bağımlılarında metadon
yoksunluk krizini geçirmek veya kontrol et- ve buprenorfin en çok tercih edilen ilaçlardır.
mekle madde bağımlılığı sona ermez. Kişinin Buprenorfin metadona göre detoksifikasyon-
madde arayışı davranışının tamamen ortadan da daha etkili olmakla beraber metadon kadar

meslek içi sürekli eğitim dergisi


madde bağımlılığı

tercih edilmemektedir. Bu ilaçlar morfin ve he- buyana özellikle Avrupa’da alkol bağımlılığının
roin gibi maddeler ile çapraz bağımlılık göste- tedavisinde denenen ve kullanılan bir ilaçtır.
rirler; ancak daha uzun etki sürelidirler ve daha Yakın tarihlerde ülkemizde de kullanıma
düşük şiddette fiziksel bağımlılık oluştururlar. sunulmuştur. Beyinde GABA benzeri etkiler
Opioid bağımlılarında naltrekson gibi opioid oluşturduğu ve glutamaterjik sistemde özel-
antagonistleri de bu dönemde opioid özlemini likle NMDA aracılı stimülasyonu inhibe ettiği
gidermek için kullanılabilir. Ancak naltreksonun gösterilmiştir. Plasebo kontrollü çalışmaların
yoksunluk sendromunu hafifletici veya önleyici sonuçları akomprosatın insan alkoliklerde
yardımcı ilaçlar ile birlikte verilmesi gereklidir. özellikle alkolü şiddetle arzulamayı (crawing)
Tek başına verildiğinde yoksunluk sendro- ve alkol bırakma sonrası nüksleri (relaps) ciddi
munu daha da şiddetlendirebilir.2 L-alfa-asetil yan etkiler oluşturmaksızın azalttığına işaret
metadol (LAAM) metadonun daha uzun et- etmektedir.6,7
kili bir formudur ve opioid bağımlılığında bazı
Madde bağımlılığı tedavisinde izlenebilecek
çalışmalarda metadondan daha etkili olarak
stratejilerden biri de fiziksel bağımlılık gelişen
metadon yerine kullanılmıştır.1,3 Buprenorfin
vakalarda semptomatik tedavi ile yoksunluk
ve naloksonun bir kombinasyonu da üretilerek
sendromu belirtilerini ortadan kaldırmak veya
opioid bağımlılarının tedavisine sunulmuştur.
yoksunluk sendromunun şiddetini azaltmaktır.
İlaç ülkemizde de kullanım için izin almıştır.
Klonidin gibi α2 agonitleri, anksiyolitikler ve bazı
Sublingual olarak kullanılan buprenorfin/nalok-
antikonvulsanlar bu amaçla kullanılmaktadır.8
son kombinasyonu opioid bağımlılarının teda-
visinde etkili olmuştur.4 Buprenorfin mü opi- Kokain ve amfetamin gibi stimulan bağımlılarının
oid reseptörlerinin parsiyel agonisti ve kapa tedavisi daha güçtür. Bu tip bağımlılarda izle-
reseptörlerin zayıf antagonistidir. Fransa’da nebilecek standart bir yol olmamakla beraber,
1996’dan buyana opioid bağımlılığının teda- bazı kaynaklarda bromokriptin ve amantadin
visinde kullanılmaktadır. Tek başına sublingual gibi dopaminerjik agonistler önerilmektedir.
formu da tedavide kullanılmaktadır.1 Buradaki strateji dopaminerjik agonistlerin
kokain veya amfetamine karşı şiddetli özle-
Alkol bağımlılarında da yine aralarındaki
mi azaltıcı etkilerinden yararlanmaktır. De-
çapraz bağımlılıktan yararlanılarak benzodia-
sipramin gibi antidepresanlar da stimulan
zepinler ile detoksifikasyon yapılabilir. İlaçların
yoksunluğu esnasında gelişen depresyonun ve
66 dozları gelişen fiziksel bağımlılığın dere-
ilaç özleminin giderilmesinde etkili olabilmek-
cesine (bağımlılık yapıcı maddeyi kullanım
tedir. Bromokriptinin alkol özlemini ve tüke-
süresi ile yakından ilişkilidir) ve kişiye göre
timini azalttığı ve bazı alkol yoksunluk send-
ayarlanmalıdır. Alkol bağımlılarında disulfiram
romu belirtilerine iyi geldiğine işaret eden
(antabus) gibi alkolün metabolizmasını inhibe
yayınlar da yapılmıştır.2,3 Kokain bağımlılığının
ederek asetaldehidin tiksindirici ve istenme-
tedavisinde metadon denenmiş, fakat etkili
yen etkilerinin presipite edilmesi, hekim kont-
bulunmamıştır.3
rolü dışında kullanılması tehlikeli olabilecek bir
yöntemdir. Haloperidol, fenazepam ve lityum Nikotin bağımlılığının tedavisine yönelik olarak
hidroksibutirat üçlü kombinasyonunun deney dopaminerjik bir agonist olan bupropion ve
hayvanlarında alkol tercihi ve tüketimini büyük parsiyel bir nikotinik reseptör antagonisti olan
ölçüde azaltmasından hareketle bazı ülkelerde vareniklinin gerek sigara içme özlemini azalt-
bu tip üçlü kombinasyonun tedavideki etkinliği mada, gerekse yoksunluğun ve nükslerin ön-
araştırılmaktadır.5 lenmesinde etkili olduğuna işaret eden klinik
veriler mevcuttur.9-11 Nikotin bağımlılığının
Son zamanlarda alkol bağımlılığının tedavisinde
önlenebilmesi veya kontrol edilebilmesi için
yeni bir ilaç olan akamprosat (kalsiyum asetilhomo-
aşı çalışmaları da yapılmış ve gerek deney
taurinat) ile başarılı sonuçlar elde edildiğine ilişkin
hayvanlarında,12 gerekse klinikte13 başarılı
yayınlar yapılmıştır. Akamprosat 1990 yılından

meslek içi sürekli eğitim dergisi


madde bağımlılığı

sonuçlar elde edilmiştir. Aşı ile ilişkili olarak in- elde edilmiştir.20 Bununla beraber, rimona-
sanlarda Faz II çalışmalarına kadar gelinmiştir. bant klinik kullanımda bazı önemli yan etkileri
Aşı çalışmaları umut veren bir başka bağımlılık nedeni ile tartışma konusu olmuştur. Özel-
yapıcı madde de kokaindir.14 likle intihar riskini artırması bu ilacın daha ileri
çalışmalarda denenmesinde önemli bir sorun
Tütün bağımlılığının tedavisine yönelik olarak
oluşturmuştur.21,22 Bugün için rimonabantın
kullanılan yöntemlerden biri de nikotin yerine
kullanım güvenliği halen tartışmalı durumunu
koyma tedavisidir. Burada amaç nikotini tütün
korurken endokannabinoid sistem üzerinden
dışında başka yollardan vererek nikotin yok-
bağımlılık tedavisinde kullanılabilecek yeni ilaç
sunluk krizinin önlenmesi veya hafif geçirilmesi
geliştirme çabaları devam etmektedir. Bununla
yolu ile kişilerin sigarayı bırakmalarına yardımcı
beraber ilaç endüstrisinin Sanofi-aventis, Merck,
olmaktır. Bunun için vücuda yapıştırılabilen
Pfizer ve Solvay gibi önemli firmaları özel-
bantlar, nikotin sakızı veya nazal spreyi gibi
likle rimonabant üzerindeki klinik çalışmaları
nikotin taşıyıcı sistemler kullanılır. Nikotin
durdurmuşlardır.
yerine koyma tedavisinin ağır sigara içicile-
rinde sigaranın kesildiği erken dönemlerdeki Sentetik bir morfinan türevi ve bağımlılık
şiddetli yoksunluk belirtilerinin kontrolünde yapma potansiyeli oldukça düşük olan
oldukça etkili olduğu gösterilmiştir.3 Niko- dekstrometorfanın da eroin bağımlılığının te-
tin yerine koyma tedavisi sigara bıraktırma davisinde etkili olabileceğini ileri süren yayınlar
programlarında bırakmanın erken dönem- yapılmıştır. Bununla beraber dekstrometorfanın
lerinde kullanılabilecek bir yöntemdir. Ancak
bağımlılık tedavisinde kullanımı fazla yaygın
bağımlılığın şiddetine ve kişinin içicilik dere-
değildir. NMDA reseptör antagonistleri, Ca2+
cesine göre aylarca sürdürülebilir. Psikoterapi
kanal blokörleri ve nitrik oksid sentaz inhibitör-
ve benzeri başka yöntemlerin, kişileri egzersiz
leri bağımlılık tedavisinde umut veren ve halen
ve bazı yararlı keyif alabilecekleri ve meşgul
üzerinde deneysel çalışmalar yürütülen potan-
olabilecekleri hobilere yöneltmenin de dev-
siyel ilaç gruplarıdır.
reye girmesi kullanım süresinin ve dozunun
azaltılmasına yardımcı olur. Nikotin yerine Madde bağımlılığının tedavisinde
koyma tedavisinde sakız kullanıldığı durum- kontrollü reçetelemeye tabi olmayan
larda en önemli sorun kan nikotin seviyesinin başka psikotroplar da etkili olabilir mi?
yeterli düzeyde tutulamamasıdır. Bu nedenle 67
nikotin taşıyıcı kontrollu salınım bantların tek Depresyon ve şizofreni gibi başka psikiyat-
başına veya sakızla birlikte kullanılması ge- rik hastalıklarla madde kötüye kullanımı ve
rekir.15 Sakız ve bandın yanı sıra nikotin nazal bağımlılığının da sıklıkla görülmesi ve bu
spreyi de geliştirilmiş ve onay alarak kullanıma hastalarda kullanılan antidepresanların ve an-
sunulmuştur.16 Nikotin yerine koyma tedavi-
tipsikotik ilaçların madde arayışı davranışı ve
sinde en etki taşıyıcı sistem nazal spreydir.
yoksunluk sendromunun kontrolüne de katkı
Ondan sonra kontrollü salınım bantları ve sakız
sağlıyor görünmesi kendileri bağımlılık yapma-
gelmektedir.17
yan bu ilaçların tek başına madde bağımlılığının
Beyin endokanabionid sisteminin nikotin, tedavisine katkı sağlayabileceği izlenimini
opiyatlar, alkol ve kokainin öforizan ve po- vermiştir. Klasik antipsikotik ilaçlar bazı ülke-
zitif pekiştirici etkilerinden sorumlu olduğu
lerde detoksifikasyonun erken döneminde te-
hipotezinden18,19 yola çıkılarak kanabinoid
davide kullanılmaktaydı. Son yıllarda, şizofreni
antagonistlerinin bağımlılık tedavisinde kulla-
tedavisine birçok yeni atipik antipsikotik ilaç
nılabileceği düşünülmüştür. Kanabinoid CB1
reseptör antagonisti rimonabant bu amaç- girmiştir. Bu ilaçların alkol ve madde bağımlılığı
la çeşitli bağımlılık türleri ile ilişki deneysel tedavisinde kullanımları ile ilişkili çalışmalar
çalışmalarda denenmiş ve olumlu sonuçlar oldukça kısıtlıdır.

meslek içi sürekli eğitim dergisi


madde bağımlılığı

Laboratuarımızda 1995-2006 yılları arasında tin ile indüklenen lokomotor aktivite artışı
deneysel olarak alkole bağımlı yapılmış ve duyarlılaşma üzerine etkilerini inceledik.
sıçanlarda alkol yoksunluğunun lokomotor Çalışmalarımızın olanzapin ve klozapin ile
hiperaktivite, ajitasyon, stereotipi, ıslak köpek ilişkili verileri yayınlanmıştır. Diğer ilaçların et-
silkinmesi, tremor ve odiyojenik nöbetler gibi kileri üzerine çalışmalar ise tamamlanmış olup
temel belirtileri üzerine moklobemid, venla- yayına hazırlanmak üzeredir.
faksin, St. John wort (sarı kantaron), essitalo-
pram, tianeptin ve fluoksetin gibi noradren- Çalışmalarımızda olanzapini alkol yoksun-
erjik/serotonerjik veya serotonerjik aktivite luk sendromu belirtilerinin kontrolünde faz-
üze-rinden etkili olan antidepresanların etkileri la etkili bulamadık. Dahası olanzapin alkol
incelenmiş ve bunların sonuçları muhtelif der- yoksunluğunun deney hayvanlarına özgü anor-
gilerde yayınlanmıştır (Tablo 1). Bulgularımız mal postür ve yürüme gibi belirtilerini daha da
serotonerjik sistem üzerinden daha seçici etki kötüleştirdi.35 Buna karşın, başka bir atipik an-
gösteren antidepresanların alkol yoksunluk tipsikotik olan klozapin hem alkol yoksunluk be-
sendromunun belirtilerini güçlü bir şekilde in- lirtilerinin36 hem de nikotine gelişen lokomotor
hibe ettiğini göstermiştir. Bu çalışmalarda sarı duyarlılaşmanın37 inhibisyonunda oldukça etki-
kantaron’un da bu ilaçlar kadar olmasa da bazı li bulunmuştur. Daha önce klozapinin çift tanılı
belirtiler üzerine etkili olması ilginç bir veridir. (dual diagnose) hastalarda madde kullanımını
Alkol üzerine etkilerine ilave olarak sarı kan- azalttığı bildirilmişti.38 Kontrollü olmayan, ret-
taron nikotin yoksunluğu ve özlemi üzerine de rospektif iki çalışmada da klozapinin şizofreni
hastalarında alkol bırakmayı kolaylaştırdığı39
etkili bulunmuştur.23-26
ve alkol alınan gün sayısını azalttığı40 da ileri
Deneysel veriler bazı antidepresanların alkol sürülmüştü. Alkol ya da madde kullanmayı
bağımlılığının yoksunluk sürecinin kontrolün de bıraktıktan sonra klozapin tedavisine devam
yararlı olabileceğine işaret etmektedir. edenlerde maddeye yeniden başlamanın
azaldığı da bildirilmiştir.41
Laboratuarımızda 2006-2009 yılları arasında
gerçekleştirdiğimiz başka çalışmalarda da İlk değerlendirmelerimize göre, çalışmamızda
olanzapin, klozapin, risperidon, ketiyapin kullandığımız ketiyapin de alkol yoksunluk be-
ve ziprasidonun aynı model üzerinde etkile- lirtilerini güçlü bir şekilde inhibe etmektedir. Bu
rini değerlendirdik. Ayrıca klozapinin niko- ilacın kendisinin de kötüye kullanım ve bağımlılık
68
Tablo 1- Alkol yoksunluğu semptomları üzerine antidepresanların etkileri*
Lokomotor Islak köpek Odiyojenik
Ajitasyon Stereotipi Tremor
hiperaktivite silkinmesi nöbetler

Fluoksetin ↓↓ ↓↓ ↓ ↓↓↓ ↓↓↓ ↓

Tianeptin ↓ ↓↓ ↓↓ ↓↓ ↓↓↓ ↓↓

Essitalopram 0 0 ↓ ↓↓ ↓↓ 0

Sarı kantaron ↓↓↓ - ↓↓↓ - ↓ ↓↓

Venlafaksin 0 0 0 0 0 ↓

Moklobemid - - - - - 0

0= etkisiz; ↓ hafif etkili; ↓↓ orta etkili; ↓↓↓ yüksek etkili; -: değerlendirme yapılmadı
* Sıçanlarda yapılan çalışmalar27-34

meslek içi sürekli eğitim dergisi


madde bağımlılığı

yapma potansiyeli olduğuna işaret eden kalp hızlanmıştır. Pupillalar normal veya dilate
çalışma sonuçları42-44 alkol yoksunluğu üzerine durumdadırlar. Tereddüt edilen durumlarda
etkilerinin yerine geçme şeklinde olabileceğini mümkünse, kanda veya nefeste alkol analizi
düşündürmektedir. Ön bulgularımız, risperido- yaptırılır. Nefes koklanması yanıltıcı olabilir.
nun alkol yoksunluğunda ekstrapiramidal yan
etkileri doza bağımlı olarak artırdığına, zip- Kanda alkol konsantrasyonunun saptanması
rasidonun ise pek önemli bir etkisi olmadığına alkol intoksikasyonu için en önemli ölçüt-
işaret etmektedir. Bu veriler ışığında klozapin lerden biridir. Bununla beraber kandaki alkol
dışında diğer atipik antipsikotiklerin alkol konsantrasyonuna bakarak intoksikasyo-
bağımlılığın tedavisinde antidepresanlar ka- nun derecesinin kestirilmesi ve davranışsal
dar etkili olamayacağını düşündürmektedir. değişiklikler, alkole yanıt vermede gözlenen
Klozapinin de agranülositoz yapıcı yan etkisi bireysel farklılıklar nedeni ile bazı güçlüklere
ve bu yan etkinin görülme sıklığının yüksekliği neden olabilir. Şöyle ki, kan alkol konsantras-
kullanımını oldukça kısıtlamaktadır. yonu 50 mg/100 ml dolayında olduğu zaman,
çok az kişide klinik belirti verecek derecede
Etil alkol, metanol ve morfin akut intoksikasyon görülür. Kan alkol düzeyi
zehirlenmesi ve tedavisi 150 mg/100 ml ölçülen bireylerin %50’sinden
Pratikte sık karşılaşılan zehirlenmeler olması fazlasında alkol intoksikasyonu belirtileri görü-
dolayısı ile bu makalenin son kısmında etanol, lürken, 350 mg/100 ml alkol düzeyine ulaşan
metanol ve morfin aşırı dozuna bağlı toksisite tüm bireylerin pratik olarak alkol intoksikasyonu
ve tedavi ele alınacaktır. belirtilerinin tümünü sergileyeceği kabul edilir.
Kan etanol düzeyinin 450 mg/100 ml’yi aştığı
Akut etil alkol zehirlenmesi ve tedavisi: durumda medüller paralizi ve ölüm kaçınılmaz
kabul edilir. Bununla beraber, 780 mg/100 ml
Alınan alkol miktarına göre aşırı sarhoşluk veya
kan alkol düzeyi ölçüldüğü halde ölmeyen bir
alkol koması şeklinde kendini gösterir. Hip-
kadın hasta rapor edilmiştir.45
notik ilaçlarla, anksiyolitiklerle veya narkotik
analjeziklerle birlikte alkolün mutad miktar- Alkol komasının tedavisinde, akut barbitürat ze-
larda alınması sonucu da gelişebilir. Alkolün hirlenmesinin tedavisinde uygulanan yöntem-
içki şeklinde sık kullanılan bir madde olmasına lere başvurulur; fakat idrarın bazikleştirilmesine
rağmen akut zehirlenme insidensinin seyrek gerek yoktur ve diüretiklerle zorlu diürez genel- 69
olmasında fazla miktarda alınan alkolün bulantı likle tavsiye edilmez. Akut alkol zehirlenmesi-
ve kusma yapmasının rolü vardır. Sarhoşun nin tedavisinde üzerinde önemle durulması
kaza yapmaya ve kazaya maruz kalmaya fazla gereken iki önlem solunum depresyonunun
elverişli olması nedeniyle, akut zehirlenme ile önlenmesi, düzeltilmesi ve kusmuğun aspiras-
birlikte kafa travması bulunabilir ve ona bağlı yonunun önlenmesidir. Solunum depresyonu
nörolojik belirtiler zehirlenme belirtilerine ilave ileri derecede değilse kafein, amifenazol,
edilmiş olabilir. Kusmuğun aspirasyonuna bağlı doksapram ve pentilentetrazol gibi analeptik
aspirasyon pnömonisi de akut zehirlenme ile ilaçların injeksiyonu solunum depresyonu ve
birlikte bulunabilen diğer bir komplikasyonu bilinç bulanıklığını ortadan kaldırabilir. Ancak
oluşturur. İleri dönemde hipostatik pnömoni solunum depresyonu ağır derecede ve hasta
de gelişebilir. Aspirasyon sonucu boğularak komada ise adı geçen ilaçların tedavi değeri
ölüm olabilir.5 yoktur. Bu durumda respiratörle mekanik solu-
num yaptırılır. Alkol zehirlenmesinin ölümle
Birlikte bulunan bu belirtiler, akut alkol zehirlen-
sonuçlanması küçük çocuklardaki zehirlenme-
mesinin teşhisinde hekimi yanıltabilir. Hasta
lerde daha sık görülür; çünkü 5 yaşa kadar he-
soğukta kalmışsa, belirgin derecede hipotermi
patik alkol dehidrojenaz etkinliği erişkinlerdeki
vardır. Alkol komasında solunum yavaşlamış,
düzeye erişmez.5

meslek içi sürekli eğitim dergisi


madde bağımlılığı

Hipereksitasyon ve konfüzyon içindeki ajite Dairesi’nden onay almıştır. Sağlık Bakanlığı


sarhoşları sakinleştirmek için klorpromazin tarafından ülkemizde de kullanılması için ge-
ve ufak dozda diazepam veya paraldehid in- rekli izin verilmiştir.
jeksiyonu yapılabilir. Barbitüratlar ve diğer
hipnotikler, solunum depresyonunu ve bilinç Fomepizol alkol dehidrojenaz (ADH) enzimini
bulanıklığını artıracakları için ajite durumdaki güçlü bir şekilde inhibe ederek metanolün
aşırı sarhoşların tedavisinde kontrindikedirler. toksik bileşiklerine dönüşmesini önleyerek et-
Akut alkol intoksikasyonunda (çocuklarda kili olur. ADH’ye bağlanma afinitesi ve metil
daha çok olmak üzere) hipoglisemi sık görülür. alkolün toksik bileşiklerine dönüşmesini inhibe
Hipogliseminin nedeni, esas olarak hepatik edici etkisi etil alkole göre oldukça yüksektir.
glukoneojenezin alkol tarafından inhibisyonu- Dolayısı ile metil alkol zehirlenmelerinde etil
dur. Hipogliseminin düzeltilmesi için i.v. hi- alkole göre daha etkilidir. Tekrarlayan dozlarında
pertonik glukoz solüsyonu verilmesi gerekir. Bu özellikle CYP2E1 enzim sistemini aktive ederek
durumda glukagon injeksiyonu hipoglisemiyi kendi eliminasyonun hızını da artırır. Metil alkol
düzeltemez; çünkü karaciğerdeki glikojen zehirlenmelerinde genellikle i.v. yoldan 15 mg/
depoları tükenmiş durumdadır. Ketoasidoz, kg dozunda verilir. Eğer hastanın ilk ölçülen
dehidratasyon ve elektrolit denge bozukluğu serum metil alkol düzeyi 20 mg/dL’nin altında
(kusmaya bağlı hipokalemi gibi), uygun bir ise ve hastada asidoz ve renal yetmezlik
elektrolit solüsyonu i.v. infüzyonla uygulanarak gelişmemişse ilave dozların verilmesine gerek
düzeltilir.5 yoktur. Bununla beraber, eğer hastada ilk ölçü-
len serum metil alkol düzeyi 20 mg/dL’nin üze-
Metil alkol zehirlenmesi ve tedavisi: rinde ise metil alkol düzeyi 20 mg/dL’nin altına
düşene kadar her 12 saate bir 10 mg/kg’lık fo-
Metil alkol zehirlenmesinde Santral Sinir Sistemi mepizol ile tedaviye devam edilir.46 Fomepizol
üzerindeki depresyona bağlı belirtiler ikinci planda öncesinde etanol verilmiş olması fomepizol te-
kalır. Zehirlenmesinin iki önemli belirtisi vardır: davisinin etkinliğini azaltmaz. Ancak etanolün
1) Yıkım sonucu oluşan formik aside bağlı asidoz. fomepizolün metabolizmasını azaltarak kan
2) Aynı şekilde oluşan formaldehidin retinayı düzeyini yükselttiği bildirilmiştir.47 Bu nedenle
bozmasına bağlı görme bozukluğu, optik diskte antidot tedavisine başlamadan önce etil alkol
hiperemi ve daha sonra irreversibl zedelenme- aldığı bilinen vakalarda doz konusunda daha
70 ye bağlı olarak gelişen körlük. Bu sayılan be- duyarlı davranmak gerekir.
lirtilere huzursuzluk ve deliryum eşlik eder.5
Metil alkol zehirlenmelerinde fomepizole al-
Metil alkolün 1.2 ml/kg’lık dozu öldürücüdür. ternatif veya birlikte uygulanabilecek diğer iki
15 ml gibi nisbeten ufak bir miktarının bile kör- önemli tedavi yaklaşımı şunlardır:5
lük yaptığı saptanmıştır. 70–100 ml miktarında a) Sodyum bikarbonat solüsyonu infüze edile-
ise genellikle ölüme neden olur; ölümle sonuç- rek asidozun düzeltilmesi: Asidozun düzeltil-
lanan olgularda körlük ölümden önce ortaya mesi sakatlık nedeni olan körlüğün gelişmesini
çıkar. Kurtulanların devamlı sakat kalmasına önleyebilir; çünkü asidoz formaldehidin retina
neden olur. Ayrıca santral sinir sisteminin üzerindeki toksik etkisini artırıcı bir etkendir.
kalıcı zedelenmesine bağlı motor disfonksiyon Kalevileştirici tedaviye mümkün olduğu kadar
şeklinde sakatlıklar da görülür. Metil alkol ze- zaman kaybetmeden başlanılması gerekir.
hirlenmesinde ölümün nedeni şiddetli asidoz
b) Etil alkol verilmesi: Etil alkol ADH enzimine
ve onun komplikasyonlarıdır.5
karşı metil alkol ile yarışarak metil alkolün
Metil alkol zehirlenmesinin tedavisi için spesi- toksik metabolitlere dönüşmesini yavaşlatır.
fik bir antidot olan fomepizol (4-metil pira- Ancak bu tedavinin etkinliği fomepizole göre
zol) yakın tarihlerde Amerikan Gıda ve İlaç düşüktür.

meslek içi sürekli eğitim dergisi


madde bağımlılığı

Metil alkol yavaş yıkıldığı için asidoz düzeltil- Kaynaklar


dikten sonra hasta kendi haline bırakılırsa,
1. Brust JCM. Neurological Aspects of Substance Abuse.
yeniden asidoz gelişebilir. Bunun için antiasido- Second Edition, Elsevier Butterworth Heinemann, Phila-
tik tedaviye birkaç gün devam etmek gerekir. delphia, PA, 2004.
Periton diyalizi metil alkol ve metabolitlerinin 2. Kayaalp SO, Uzbay İT. İlaç kötüye kullanımı ve ilaç
klerensini hızlandırabilir. bağımlılığı. In: KAYAALP Rasyonel Tedavi Yönünden
Tıbbi Farmakoloji Kayaalp, S.O. (ed.), 11. Baskı, Pelikan
Akut morfin zehirlenmesi ve tedavisi: Yayıncılık, Feryal Matbaacılık San. ve Tic. Ltd. Şti., An-
kara, 2009, s. 816-836.
Parenteral yoldan 30 ve oral 120 mg’a kadar 3. McKim WA. Drugs and Behavior: An Introduction to
morfinin bir seferde alınması genellikle ciddi Behavioral Pharmacology, Fourth Edition, New Jersey,
bir toksik belirti oluşturmaz. Özellikle opioid Prentice-Hall Inc., 2000, s. 26-347.
4. Orman JS, Keating GM. Spotlight on buprenorphine/
kötüye kullananlarda ve bağımlılarında bu doz-
naloxone in the treatment of opioid dependence. CNS
lar tolerans gelişmesi nedeni ile daha yukarı Drugs 23: 899-902, 2009.
değerlerdedir. Morfin zehirlenmeleri daha 5. Uzbay İT. Alkoller. In: KAYAALP Rasyonel Tedavi
çok intihar amaçlı veya bağımlıların parante- Yönünden Tıbbi Farmakoloji Kayaalp, S.O. (ed.), 12.
ral yoldan aşırı dozda morfin almaları sonucu Baskı, Pelikan Yayıncılık, Feryal Matbaacılık San. ve Tic.
Ltd. Şti., Ankara, 2009, s. 739-750.
gelişir. Hastada belirgin bir solunum güçlüğü
6. Sass H, Soyka M, Mann K, Zieglgänsberger W. Re-
ve doza bağlı olarak ciddi solunum depres- lapse prevention by acamprosate : results from a placebo-
yonu, koma ve gözde toplu iğne başı kadar controlled study on alcohol-dependence. Arch Gen Psy-
büzülme (midriyazis) görülür. Hastada hipo- chiatr 53 : 673-680, 1996.
termi gelişir. Hastada solunum depresyonu 7. Whitworth AD, Fischer F, Lesch OM, Nimmerrichter
varsa, tedavi için narkotik antagonisti nalokson A, Oberbauer H, Platz T, Potgieter A, Walter H, Fleisch-
hacker WW. Comparison of acomprosate and placebo in
2 mg dozunda intravenöz, intramüsküler veya
longterm treatment of alcohol dependence. Lancet 347:
subkutan yoldan enjekte edilir. Yeterli cevap 1438-1442, 1996.
alınamamışsa 2-4 mg daha ilave edilebilir. 8. Uzbay İT. Nöropsikofarmakoloji: Rasyonel İlaç
Gerekirse hasta dikkatli izlenmek koşulu ile Kullanımı. İstanbul Medikal Yayıncılık, İstanbul, 2007.
doz 20 mg’a kadar yükseltilebilir. Naloksonun 9. Frishman WH. Smoking cessation pharmacotherapy.
Ther Adv Cardiovasc Dis 3: 287-308, 2009.
eliminasyon yarılanma ömrü kısa olduğundan
10. Jimenez-Ruiz C, Berlin I, Hering T. Varenicline: a
hastanın durumuna göre 20-60 dakikada bir novel pharmacotherapy for smoking cessation. 69: 1319-
tekrarlanır. Hastada solunum depresyonu yok- 1338, 2009.
71
sa nalokson 04-0.8 mg dozunda intravenöz 11. Ross S, Pesselow E. Pharmacotherapy of addicitive
yoldan verilir. Morfin oral yoldan alınmışsa disorders. Clin Neuropharmacol 32: 277-289, 2009.
% 0.02’lik permanganat solüsyonu ile mide 12. Pentel PR, Malin DH, Ennifar S, Hieda Y, Keyler DE,
Lake JR, Milstein JR, Basham LE, Coy RT, Moon JW,
yıkanır ve yıkama borusu çıkarılmadan 250
Naso R, Fattom A. A nicotine conjugate vaccine reduces
ml suda eritilmiş 25 g sodyum sülfat pürgatif nicotine distribution to brain and attenuates its behavioral
olarak verilir.1,48 and cardiovascular effects in rats. Pharmacol Biochem
Behav 65: 191-198, 2000.
13. Hatsukami DK, Rennard S, Jorenby D, Fiore M, Koop-
meiners J, de Vos A, Horwith G, Pentel PR. Safety and im-
munogenicity of a nicotine conjugate vaccine in current
smokers. Clin Pharmacol Ther 78: 456-467, 2005.
14. Haney M, Gunderson EW, Jiang H, Collins ED, Foltin
RW. Cocaine-specific antibodies blunt the bubjective effects
of smoked cocaine in humans. Biol Psychiat, 2009 (in press).
15. Fagerström KO, Schneider NG, Lunell E. Effective-
ness of nicotine patch and nicotine gum as individual ver-
sus combined treatments for nicotine withdrawal symp-
toms. Psychopharmacology 111: 271-277, 1993.

meslek içi sürekli eğitim dergisi


madde bağımlılığı

16. Sutherland G, Stapleton JA, Russell MA, Jarvis MJ, of ethanol withdrawal syndrome by extract of Hypericum
Hajek P, Belcher M. Randomized control trial of nasal perforatum in Wistar rats. Fundam Clin Pharmacol 20:
nicotine spray. Lancet 340 (8815): 324-329, 1992. 481-488, 2006.
17. Silagy C, Mant D, Fowler G, Lodge M. Meta-analysis 33. Uzbay I.T. Serotonergic antidepressants and ethanol
of efficacy of nicotine replacement therapies in somoking withdrawal syndrome: A review. Alcohol Alcohol 43: 15-
cessation. Lancet 343 (8890): 139-142, 1994. 24, 2008.
18. Maldonado R, Valverde O, Berrendero F. Involvement 34. Uzbay IT. Hypericum perforatum and substance de-
of the endocannabinoid system in drug addiction Trends pendence: a review. Phytother Res 22: 578-582, 2008.
Neurosci 29: 225-232, 2006. 35. Unsalan N, Saglam E, Kayir H, Uzbay IT. Effects of
19. Onaivi ES. An endocannabinoid hypothesis of drug olanzapine on ethanol withdrawal syndrome in rats. Eur J
reward and drug addicition. Ann N Y Acad Sci 1139: 412- Pharmacol 579: 208-214, 2008.
421, 2008. 36. Kayir H, Uzbay T. Effects of clozapine on ethanol
20. Carai MA, Colombo G, Gessa GL. Rimonabant: the withdrawal syndrome in rats. Alcohol and Alcoholism,
first therapeutically relevant cannabinoid antagonist. Life 43: 619-625, 2008.
Sci 77: 2339-2350, 2005. 37. Kayir H, Goktalay G, Yildirim M, Uzbay IT. Cloza-
21. Moreira FA, Crippa JA. The psychiatric side-effect of pine inhibits development and expression of nicotine-in-
rimonabant. Rev Bras Psiquiatr 31: 145-153, 2009. duced locomotor sensitization in rats. Synapse 63: 15-21,
22. Le foll B, Gorelick DA, Goldberg SR. The future of 2009.
endocannabinoid-oriented clinical research after CB1 an- 38. Marks P, Snyder R. Reduction of comorbid substance
tagonists. Psychopharmacology 205: 171-174, 2009. abuse with clozapine. Am J Psychiatry 152: 959, 1995.
23. Becker B, Bock B, Carmona-Barros R. St John’s Wort 39. Green AI, Burgess ES, Dawson R, Zimmet SV, Strous
oral spray reduces withdrawal symptoms during quitting RD. Alcohol and cannabis use in schizophrenia: effects
smoking. In: Society for Research on Nicotine and Tobac- of clozapine vs. risperidone. Schizophr Res 60: 81-85,
co 9th Annual Meeting; New Orleans, Louisiana, 2003. 2003.
24. Catania MA, Firenzuoli F, Crupi A, Mannucci C, 40. Drake RE, Xie H, McHugo GJ, Green AI. The effects
Caputi AP, Calapai G. Hypericum perforatum attenuates of clozapine on alcohol and drug use disorders among
nicotine withdrawal signs in mice. Psychopharmacology patients with schizophrenia. Schizophr Bull 26: 441-449,
169:186-189, 2003. 2000.
25. Barnes J, Barber N, Wheatley D, Williamson EM. A plot 41. Brunette MF, Drake RE, Xie H, McHugo GJ, Green
randomized, open, uncontrolled, clinical study of two do- AI. Clozapine use and relapses of substance use disorder
sages of St John’s wort (Hypericum perforatum) herb ext- among patients with co-occurring schizophrenia and subs-
ract (LI-160) as an aid to motivational/behavioural support tance use disorders. Schizophr Bull 32: 637-643, 2006.
in smoking cessation. Planta Med 72: 378-382, 2006. 42. Morin AK. Possible intranasal quetiapine misuse. Am
26. Mannucci C, Pieratti A, Firenzuoli F, Caputi AP, Cala- J Health Syst Pharm 64: 723-725, 2007.
72 pai G. Serotonin mediates beneficial effects of Hypericum 43. Tcheremissine OV. Is quetiapine a drug of abuse? Re-
perforatum on nicotine withdrawal signs. Phytomedicine examining the issue of addiction. Expert Opin Drug Saf
14: 645-651, 2007. 7: 739-748, 2008.
27. Uzbay İT, Sever B, Çelik T, Ayhan İH. Investigation 44. Galyuk TM, de Backer G, de Jong CA, Beers E,
of the effects of moclobemide in chronic ethanol feeding Loonen AJ. Abuse of quetiapine. Two addicted patients
rats. Pharmacol Res 32: 287-292, 1995. with borderline personality disorder. Ned Tijdschr Ge-
28. Uzbay İT, Saglam E, Kayir H, Çelik T, Beyazyürek M. neeskd 153: 674-676, 2009.
Effects of fluoxetine on ethanol withdrawal syndrome in 45. Hammond KB, Rumack BH, Rodgerson DO. Blood
rats. J Psychiat Res 38: 445-450, 2004. ethanol. A report of unusually high levels in a living pa-
29. Sağlam E, Uzbay İT, Kayir H, Çelik T, Beyazyürek M. tient. JAMA 226: 63-64, 1973.
Effects of venlafaxine on ethanol withdrawal syndrome in 46. Mycyk MB, Leikin JB. Antidote review: Fomepizole
rats. Fundam Clin Pharmacol 18: 693-698, 2004. for methanol poisoning. Am J Ther 10: 68-70, 2003.
30. Saglam E, Kayir H, Çelik T, Uzbay T. Effects of esci- 47. Jacobsen D, Sebastian CS, Dies DF, Breau RL, Spann
talopram on ethanol withdrawal syndrome in rats. Prog Neu- EG, Barron SK, McMartin KE. Kinetic interactions bet-
ropsychopharmacol Biol Psychiat 30: 1027-1032, 2006. ween 4-methylpyrazole and ethanol in healthy humans.
31. Uzbay IT, Kayir H, Çelik T, Yüksel N. Acute and Alcohol Clin Exp Res 20: 804-809, 1996.
chronic tianeptine treatments attenuate ethanol withdra- 48. Kayaalp SO. Rasyonel Tedavi Yönünden Tıbbi Far-
wal syndrome in rats. Prog Neuropsychopharmacol Biol makoloji. 11. Baskı, Hacettepe-Taş Kitapçılık Ltd. Şti.,
Psychiat 30: 478-485, 2006. Ankara, 2005.
32. Coskun I, Uzbay IT, Ozturk N, Ozturk N. Attenuation

meslek içi sürekli eğitim dergisi

You might also like