Professional Documents
Culture Documents
6 Hemodiyaliz
6 Hemodiyaliz
Yavuz ÜREN
Tanım
Diyaliz, yarı geçirgen bir membran aracılığı ile
hastanın kanı ve uygun diyaliz solüsyonu arasında
sıvı-solüt değiĢimini temel alan bir tedavi Ģeklidir.
2
Deneysel olarak ilk hemodiyaliz uygulaması 1913
yılında nefrektomize köpekler üzerinde yapılmıĢtır.
5
Diğer Diyaliz
Endikasyonları
Ġlaç intoksikasyonları
Bazı mantar intoksikasyonları (yenildikten sonra 48
saat içinde)
Hiperkalsemi
Hiperüremi
Metabolik alkoloz ve hepatorenal sendrom
Akut nefrotik hemorajik pankreatit
Hipertermi
6
Kronik diyalizde tedavi
seçimi
Hastanın tıbbi, demografik ve psikososyal durumu
göz önünde bulundurularak kronik diyaliz tedavisi
planlanır .
Böbrek nakli,
Hemodiyaliz,
Periton diyalizi
7
Kronik diyaliz
endikasyonları
GFR<10ml/dk (DM’de GFR<15)
Kreatinin >12mg/dl
BUN>100mg/dl
Üremiye bağlı;
Nöropati
Ensefalopati
Perikardit
Malnütrisyon
Kanama
Ca>12, kan gazı pH<7.2, ürik asit>18-20
Pulmoner ödem, tıbbi tedaviye cevapsız hipervolemi
Kontrol altına alınamayan hipertansiyon
8
Diyaliz Tedavisinin
Kontrendikasyonu
Diyaliz tedavisinin mutlak bir kontrendikasyonu
yoktur.
Böbrek yetmezliğine eĢlik eden bazı hastalıkların
varlığında göreli (relative, rölatif) bir
kontrendikasyon vardır. Bu hastalıklar:
Alzheimer hastalığı
Multi-infarkt demans
Hepatorenal sendrom
Ensefalopati ile birlikte ilerlemiĢ siroz
ĠlerlemiĢ kanser
9
Bu hastalıkların ortak noktası kronik ve tedavisi
olmayan hastalıklar olmasıdır.
Bu hastalarda, diyaliz tedavisi ile gerek yaĢam
süresi, gerekse yaĢam kalitesinde belirgin iyileĢmeler
izlenmemiĢtir.
ĠlerlemiĢ kansere istisnai tek hastalık multipl
miyelomdur; multipl miyelomada hastalık ilerlemiĢ
olsa bile diyaliz tedavisi uygulanmalıdır.
Diyaliz tedavisinin kontrendike olduğu durumlarda
yasal ve etik sorunlar da söz konusu olabilir.
10
Fizyoloji
Diyaliz tedavisinin amacı uygun sıvı ve solüt
değiĢimini sağlamaktır.
Sıvı ve solüt değiĢiminin difüzyon ve ultrafiltrasyon
olmak üzere iki temel prensibi vardır.
Difüzyon, membranın iki yanındaki konsantrasyon
farkı nedeni ile solütün konsantrasyonu yüksek olan
taraftan düĢük olan tarafa hareketidir.
11
Hemodiyaliz için kullanılan diyalizatta potasyum
konsantrasyonu 2.0 mEq/L ise, plazma potasyum
konsantrasyonu 6.0 mEq/L olan bir hastadan
diyalizata doğru potasyum transferi olur.
12
Periton diyalizinde, standart diyalizatta potasyum
bulunmaz; böylece potasyum difüzyonu en etkin
Ģekilde gerçekleĢir.
13
HEMODĠYALĠZ
Hemodiyaliz; hastadan alınan kanın bir membran
aracılığı ve bir makine yardımı ile sıvı ve solüt
içeriğinin yeniden düzenlenmesidir.
14
15
16
17
Hemodiyalizin
avantajları
Hemodiyaliz tedavisinin avantajları Ģunlardır;
19
Diyaliz giriĢ yolları
Hemodiyaliz iĢleminin gerçekleĢmesi için yeterli kan
akımı sağlanmalı (eriĢkinde genellikle yaklaĢık dakikada
250-350 ml) ve bir membran ile makine kullanılmalıdır.
20
Geçici vasküler giriĢ yolu;
21
Geçici katater
22
Kalıcı katater
23
Katater bakımı;
Diyaliz bitiminde he iki lümenden 10 ml izotonik
NaCl bolus Ģekilde verilir,
Ardından katater lümen hacimleri kadar heparin her
iki lümene verilerek, klemplenir,
Batikon ile silinerek üzeri kapatılır.
Maske kesinlikle takılmalıdır,
Steril koĢullar ile iĢlem yapılmalıdır.
24
25
Kullanılan antiseptikler;
26
%70 Alkol ve Betadine kullanılan dönemdeki
tekrarlayan kateter enfeksiyonu yüzdesi ile (%30),
%2 Klorheksidin kullanılan dönemdeki tekrarlayan
kateter enfeksiyonu yüzdesi (%10) arasında da
istatistiksel olarak anlamlı bir azalıĢ tespit
edilmiĢtir.(p=0,023)
27
Kalıcı vasküler giriĢ yolları;
1. Arteriyovenöz greft
2. Arteriyovenöz fistül
3. Kalıcı katater
28
1.Arteriyovenöz greft
29
2.Arteriyovenöz fistül: Arter ile ven arasında bir pencere
açılmasıdır. Sıklıkla distalden baĢlayarak önkol ve kol
kullanılır. Açılan fistülün olgunlaĢıp kullanılır hale gelmesi
için ortalama 2-3 hafta beklemek gerekir.
30
Fistülün korunması;
Fistüllü koldan;
EĢya taĢınmaz,
Tansiyon ölçülmez,
Kan alınmaz,
Damaryolu açılmaz,
33
Genellikle arteriyovenöz fistülde iki iğne kullanılır
ve iğnelerin ikisi de fistülün proksimalindeki vene
uygulanır.
34
Venöz hatta iğnenin vene giriĢ yerinin arteriyel
hattın 5 cm daha yukarısında olması uygundur
36
Hemodiyalizde kullanılan
araç ve gereçler
Hemodiyalizde kullanılan araç ve gereçler Ģunlardır:
1. Su arıtma sistemi
2. Diyaliz solüsyonu
3. Diyalizer ve setler.
4. Hemodiyaliz makinesi
37
1- Su arıtma sistemi
Hemodiyaliz uygulamasının yeni baĢladığı yıllarda
hemodiyaliz sırasında kullanılan suyun arıtılmasının
önemi yeterince anlaĢılamadığı için hastalarda bakteri
endotoksinleri, kloraminler, aĢırı kalsiyum, magnezyum,
flor, pestisitler gibi Ģehir Ģebeke suyunda her zaman
küçük miktarlarda bulunabilecek maddelerin yarattığı
ciddi entoksikasyonlar (zehirlenme) görülmüĢtür.
38
Son dönem böbrek hastalarında böbreklerin
toksinleri vücuttan uzaklaĢtırma fonksiyonlarının
yerine getirilemiyor oluĢu toksik maddelerin kolayca
birikimine yol açmaktadır.
39
Diyaliz esnasında kullanılan suyun steril olması
zorunlu değildir ancak saflaĢtırılmıĢ su olması
gereklidir.
40
2-Hemodiyaliz solüsyonu
41
Bu maddeler diyaliz suyuna eklendikten sonra elde
edilen karıĢıma hemodiyaliz solüsyonu (diyalizat)
denilir.
42
Asetatlı hemodiyaliz solüsyonları ile bikarbonatlı
hemodiyaliz solüsyonları karıĢarak çökebileceğinden,
kalsiyumlu ve bikarbonatlı olmak üzere iki ayrı parça
halinde hazırlanması ve bu iki solüsyonun nihai
formülasyona ulaĢmak üzere hastada kullanılmadan
hemen önce hemodiyaliz makinesi içinde karıĢtırılması
ile aĢılmıĢtır.
43
3- Diyalizör
Diyaliz membranının (diyalizer) bir yüzünde
hastanın kanı diğer yüzünde ise makine tarafından
hazırlanmıĢ diyalizat bulunur.
Diyalizin etkinliğini artırmak amacı ile diyalizat ve
kan akımları ters yönlüdür.
Membranlar hollow fiber (içi boĢ kapillerler) veya
parallel plate (paralel tabakalar) yapısında olabilirler.
44
Her diyaliz seansında ayrı diyalizer
kullanılmaktadır, aynı diyalizer ile ikinci bir diyaliz
yapılmamaktadır.
45
4- Hemodiyaliz makinesi
46
Ekstrakorporeal kan devresi;
47
Ekstrakorporeal kan devresi Ģu parçalardan oluĢur:
• Hemodiyaliz seti
• Diyalizer
• Hemodiyaliz makinesine ait parçalar
• Arteriyel ve venöz basınç monitörleri
• Kan pompası
• Heparin pompası
• Hava kabarcığı dedektörü
• Otomatik akım durdurucular (klempler)
48
Diyaliz sıvısı devresi;
Hemodiyaliz makinesinin solüsyon konsantresini alıp
diyaliz suyu ile karıĢtıran ve nihai diyaliz solüsyonunu
elde eden,
Bu eriyik içindeki elektrolitleri konsantrasyonları
açısından kontrol eden,
Vücut sıcaklığına kadar ısıtan,
Hemoglobin kaçağı tespit eden,
Solüsyon bileĢiminde bozukluklar gibi durumları
saptamaya yönelik ikaz sistemlerini kapsayan bir
bölümüdür.
49
Diyaliz sıvısı devresi aĢağıdaki bileĢenlerden oluĢur:
1.Oranlı karıĢtırma pompası
2.Isıtıcı
3.Deaerasyon modülü
4.Kondüktivite kontrol monitorü
5.Sıcaklık kontrol monitörü
6.Kan kaçağı tesbit monitörü
7.Diyalizat basınç monitörü
8.Diyalizat pompası
9.Dezenfeksiyon sistemi
10.Ultrafiltrasyon kontrol sistemleri 50
Hemodiyaliz makinasının
fonksiyonları
Kan pompası:
Diyalizere yeterli ve
dengeli kan akımı
gelmesini sağlar
Diyalizat hazırlanması:
Su sisteminden gelen su
(bir diyaliz iĢlemi
esnasında yaklaĢık 120 litre
su harcanır) ile konsantre
diyalizatı uygun oranlarda
karıĢtırır
51
Monitörden takip;
Monitörleraracılığı ile sistemin değiĢik kısımlarında
basınç, konduktivite ve ısıyı ölçer, hava dedektörü
aracılığı ile sisteme kaçmıĢ havayı saptar
Diğer fonksiyonlar;
Heparin pompası,
bikarbonatlı diyaliz,
sodyum ayarlaması,
ultrafiltrasyon
kontrolü ve tek iğne
ile diyaliz gibi
seçenekler sunar
52
Hemodiyaliz iĢlemi
Hemodiyaliz uygulanacak hastanın üniteye kabulünde;
vücut ağırlığı,
vücut ısısı,
kan basıncı
ölçülmeli, kaydedilmelidir.
53
Kullanım öncesinde
hemodiyaliz makinesinin
dezenfeksiyon ve
sonrasında da yıkanma
iĢlemi yapılmıĢ olmalıdır.
54
Hemodiyaliz iĢlemi Ģu baĢlıklar altında toplanabilir:
1.Diyalizerin yıkanması ve doldurulması,
2.Vasküler giriĢ,
3.Diyalizi baĢlatma,
4.Gösterge ve uyarı sistemlerinin kurulması,
5.Hasta monitorizasyonu (takibi),
6.Diyalizi sonlandırma,
7.Diyaliz sonrası değerlendirme.
55
Hemodiyalizde hemĢirenin
sorumlulukları
Hasta tartılır, yatağa alınır. Kan basıncı ve ateĢi ölçülür.
Kuru ağırlık;
Hastanın diyalizden çıkarken;
Tansiyonunun normal aralıkta olduğu,
Ödemin olmadığı,
Kramp yaĢanmadığı anda ölçülen ağırlığıdır.
59
Hastanın diyalizi baĢlamıĢ olur.
60
Setin arter bağlantısına, serum fizyolojik takılarak
hastaya setlerdeki kan geri verilir.
61
Makinenin yıkama moduna alınır. Diyaliz setleri
çöpe atılır ve uygun Ģekilde imha edilir.
62
Hemodiyalizin akut
komplikasyonları
Sık karĢılaĢılan ancak genellikle hayatı tehdit etmeyen
komplikasyonlar
Hipotansiyon (% 20-30),
Kramp (% 5-20),
Bulantı-kusma (% 5-15),
KaĢıntı (% 5)
BaĢağrısı (% 5),
Göğüs Ağrısı (% 2-5),
Sırt Ağrısı (% 2-5) Ve
AteĢ-titreme (< % 1)
63
Nadir görülen ancak ciddi, hayatı tehdit edebilen
komplikasyonlar;
disequilibrium diyalizerin yırtılması,
(dengesizlik) sendromu, diyalizerde kanın
diyalizer reaksiyonları, pıhtılaĢması,
aritmi, sıvı-elektrolit
kalp tamponadı, metabolizması
kanama (kafa içi, bozuklukları,
gastrointestinal sistem...), diyalizat ısısında
konvülsiyon, değiĢiklikler ve
hemoliz, hipoksemi
hava embolisi, 64
HĠPOTANSĠYON;
65
Hipotansiyon için baĢlıca faktörler;
66
Diyaliz hipotansiyonu sıklıkla kan hacminde aĢırı azalma,
yetersiz damar direnci veya kalbe ait faktörler ile
iliĢkilidir.
67
Diyaliz solüsyonu normalde 38°C ısıda tutulur; bu
sıcaklık vazodilatasyon ve hipotansiyona neden
olabilir.
69
Diyaliz anında hipotansiyon tedavisi;
Sebepleri;
Hipotansiyon,
Hastanın kuru ağırlığının altında olması ve
DüĢük sodyum içeren diyaliz solüsyonunun
kullanılmasıdır.
71
Kas kramplarında tedavi;
Kas krampları hipotansiyon ile birlikte iken % 0.9'luk
NaCl ile hipotansiyon ve kramplar düzelebilir.
Hastadan yapılan sıvı çekimi duurulur.
Önleme
Öncelikle hipotansiyon önlenmelidir.
Diyalizat sodyum konsantrasyonunun 145 mmol/L veya
üzerinde olması yararlı olabilir.
Carnitene desteği alan hastalarda diyaliz esnasında kas
kramplarının daha az görüldüğü bildirilmiĢtir.
72
BULANTI VE KUSMA
Tedavi
Hipotansiyon varsa düzeltilmeldir.
Antiemetik ilaç kullanılabilir.
73
BAġ AĞRISI
74
GÖĞÜS VE SIRT AĞRISI
75
ATEġ VE TĠTREME
77
Üremi,
Cilt kuruluğu (xerosis),
Serum a vitamini seviyesindeki artıĢ,
Sekonder hiperparatiroidizm,
Kalsiyum, fosfor, magnezyum gibi elektrolitler,
Ġlaçlar,
Hemodiyaliz esnasında kullanılan gereçlere,
diyalizata ve sterilizasyon amacıyla kullanılan etilen
oksite, formaldehide karĢı geliĢen duyarlılık
üzerinde durulmaktadır.
78
DĠYALĠZ DISEQUILIBRIUM (DENGESĠZLĠK)
SENDROMU
80
Tedavi;
Hafif vakalarda konservatif izlem uygulanır, kan
akım hızı azaltılabilir.
ġiddetli vakalarda diyaliz sonlandırılır.
Ġntravenöz mannitol yararlı olabilir.
Diyaliz dengesizlik sendromuna bağlı koma
genellikle 24 saat içinde düzelir.
81
ANAFĠLAKTĠK TĠP REAKSĠYONLAR
85
KALP TAMPONADI
86
KANAMA
87
ĠLAÇ DÜZEYLERĠNDE AZALMA
88
KONVÜLSĠYON
89
HAVA EMBOLĠSĠ
90
SIVI-ELEKTROLĠT METABOLĠZMASI BOZUKLUKLARI
91
HEMOLĠZ
93
DĠYALĠZAT ISISINDAKĠ DEĞĠġĠKLĠKLER
96
Diyaliz yeterliliği
Hemodiyaliz ve periton diyalizi tedavilerinde
yeterlilik kavramı son yıllarda öne çıkmıĢtır.
97
Diyaliz etkinliğini öncelikle iki ana baĢlık altında
incelemek yararlı olacaktır:
Minimum kabul edilebilir tedavi: Bu kısa süreli
tedavi hedeflerine ulaĢmayı sağlar, yani üreminin
bulantı, kusma, asidoz, ensefalopati vb. aĢikar
semptomları önleyen bir yaklaĢımdır.
Optimum tedavi: Uzun süreli tedavi hedeflerine
ulaĢmayı sağlar. DüĢük morbidite ve mortalite,
rehabilitasyon, yaĢam kalitesinin yükseltilmesi gibi
hedefler ancak optimum tedavi ile olanaklıdır.
98
Geleneksel olarak BUN ve kreatinin üreminin
derecesini ve diyaliz tedavisinin etkinliğini ölçmede
kullanılır.
99
Diyet bunu etkileyen en önemli etkendir.
100
Bulantı, kusma, nöropati, perikardit vb. belirtiler
uzun vadeli diyaliz tedavi yeterliliğinin
değerlendirilmesinde güvenilir ölçütler değildir.
102
Malnütrisyon ve beslenme
103
Yine son zamanlarda böbrek yetmezliğinin
progresyonunda lipid metabolizması
bozukluklarının da rol oynadığı görüĢü gündeme
gelmiĢtir.
104
Diyaliz hastalarında protein
ve enerji malnütrisyonu
Diyaliz hastaları çeĢitli metabolik ve nütrisyonel
bozukluklara sahiptir ve bu hastaların büyük bir
kısmında protein-enerji malnütrisyonu
görülmektedir.
Diyabetiklerde bu beslenme bozukluğu daha sık
görülmektedir.
Bu hastalarda beslenme bozukluğu nedeni ile
mortalite artar, yara iyileĢmesi gecikir, infeksiyona
eğilim artar, halsizlik ve rehabilitasyon sorunları
ortaya çıkar.
105
Beslenme bozukluğuna neden olan bir çok faktör söz
konusudur, bunlar:
107
Anabolik hormon (insülin,somatomedin)
aktivitesinde azalma, katabolik hormonların
(parathormon, glukagon) artıĢı
109
Hemodiyaliz hastalarında
hemĢirelik tanıları
Kronik yorgunluk, aktivitede azalma bağlı AKTĠVĠTE
ĠNTOLERANSI.
Kilo kaybı, iĢtahta azalma, elektrolit değiĢikliklerine bağlı
BESLENME SÜRECĠNDE DEĞĠġĠM
Hastalığı, tedavisi ve diyeti hakkında BĠLGĠ EKSĠKLĠĞĠ.
CĠNSEL DĠSFONKSĠYON (üreminin endokrin sisteme
etkisi :kadınlarda amenore, ovülasyon yetersizliği ve
erkeklerde libidoda azalma, sperm yetersizliği, testislerde
antrofi, inpotans ve jinekomasti)
110
DERĠ BÜTÜNLÜĞÜNDE BOZULMA (SDBY bağlı
ödem ve periferalnöropati, üremi ve ödeme bağlı
kuru cilt ve kaĢıntı)
Hipotansiyon, hipertansiyon, hiperfosfatemi,
hiperkalemi, hiponatremi, hipokalsemi,
hipernatremi, raller, boyun venlerinde dolgunluk,
hepatamegali, dispne, kilo artıĢı, pretibial ödem,
sakral ödem, asit, halsizlik nedenlerine bağlı
ELEKTROLĠT DENGESĠZLĠĞĠ
111
Hastaların fistül veya kataterinin olması ve dolaĢım
bozukluğundan dolayı mevcut ENFEKSĠYON
Ana ya da babalık rolünü aksatma, evdeki
fonksiyonların (faaliyetlerini ) yerine getirmede
aksama bağlı EVDEKĠ SORUMLULUKLARINI
SÜRDÜRMEDE AKSAMA
Trombüs, infeksiyon, stenoz, anevrizma, dilatasyon,
kanamaya bağlı FĠSTÜL VE SHUNT ĠLE ĠLGĠLĠ
PROBLEMLER
112
KARDĠYAK OUT-PUTTA ARTMA RĠSKĠ (fazla sıvı
ve sodyum alımı, toksin birikimi, perikardit).
Ağızda amonyak ve üre kokusu, kanama, metalik
tat, yaygın stomatite bağlı ORAL MUKOZ
MEMBRANDA DEĞĠġĠKLĠK.
SIVI VOLÜM FAZLALIĞI (fazla sıvı ve sodyum
alımı, düzenleyici mekanizmanın bozulması, toksik
birikimi ve perikardit)
113
SOSYAL ĠZOLASYON
TEDAVĠ PLANINI YÖNETMEDE BĠREYSEL
YETERSĠZLĠK
Anemiye bağlı YORGUNLUK
114