Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 214

AÖF Kitapları Öğrenci Kullanım Kılavuzu

Öğrenme çıktıları
Bölüm içinde hangi bilgi, beceri ve yeterlikleri
kazanacağınızı ifade eder.

Tanım
Bölüm içinde geçen
önemli kavramların
Bölüm Özeti tanımları verilir.
Bölümün kısa özetini gösterir.

Dikkat
Konuya ilişkin önemli
Sözlük uyarıları gösterir.
Bölüm içinde geçen önemli
kavramlardan oluşan sözlük
ünite sonunda paylaşılır.

Karekod
Bölüm içinde verilen
Neler Öğrendik ve Yanıt Anahtarı
karekodlar, mobil
Bölüm içeriğine ilişkin 10 adet
cihazlarınız aracılığıyla
çoktan seçmeli soru ve cevapları
sizi ek kaynaklara,
paylaşılır.
videolara veya web
adreslerine ulaştırır.

Öğrenme Çıktısı Tablosu


Araştır/İlişkilendir/Anlat-Paylaş
İlgili konuların altında cevaplayacağınız soruları, okuyabileceğiniz
ek kaynakları ve konuyla ilgili yapabileceğiniz ekstra etkinlikleri gösterir.
Yaşamla İlişkilendir
Bölümün içeriğine uygun paylaşılan yaşama dair gerçek kesitler
veya örnekleri gösterir.
Araştırmalarla İlişkilendir
Bölüm içeriği ile ilişkili araştırmaların ve bilimsel çalışmaları gösterir.
Moda Tasarımı

Editörler

Doç.Dr. Nilay ERTÜRK


Dr.Öğr.Üyesi Esra VAROL

Yazarlar

BÖLÜM 1 Doç. Yüksel ŞAHİN

BÖLÜM 2, 5 Doç.Dr. Nilay ERTÜRK

BÖLÜM 3
Öğr.Gör. Duygu ÖZGÜL DURSUN

BÖLÜM 4, 8 Dr.Öğr.Üyesi Esra VAROL

BÖLÜM 6 Prof.Dr. Mustafa Erdem ÜREYEN

BÖLÜM 7 Doç. Cafer ARSLAN


T.C. ANADOLU ÜNİVERSİTESİ YAYINI NO: 3605
AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ YAYINI NO: 2434

Bu kitabın basım, yayım ve satış hakları Anadolu Üniversitesine aittir.


“Uzaktan Öğretim” tekniğine uygun olarak hazırlanan bu kitabın bütün hakları saklıdır.
İlgili kuruluştan izin almadan kitabın tümü ya da bölümleri mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik kayıt
veya başka şekillerde çoğaltılamaz, basılamaz ve dağıtılamaz.

Copyright © 2017 by Anadolu University


All rights reserved
No part of this book may be reproduced or stored in a retrieval system, or transmitted
in any form or by any means mechanical, electronic, photocopy, magnetic tape or otherwise, without
permission in writing from the University.

Grafik Tasarım ve Kapak Düzeni


Prof.Dr. Halit Turgay Ünalan

Grafikerler
Gülşah Karabulut
Hilal ÖZCAN
Ayşegül Dibek

Dizgi ve Yayıma Hazırlama


Selin Çakır
Murat Uzun
Gül Kaya
Sinem Yüksel
Gülşah Sokum
Burak Arslan

MODA TASARIMI

E-ISBN: 978-975-06-2944-0

Bu kitabın tüm hakları ANADOLU ÜNİVERSİTESİ’ne aittir.


ESKİŞEHİR, Aralık 2018

3028-0-0-0-1709-V01
Bölüm 1
Modanın Tanımı ve Kapsamı
Giyim Kültürü ve Moda Olgusu

1
1 Giyim kültürü ve moda olgusu konularını

2
öğrenme çıktıları

açıklayabilme Moda Tasarımı ve Sanat Akımları


2 Modanın tanımı ve kapsamını 3 Moda tasarımının sanat akımları ile ilişkisini
tanımlayabilme sorgulayabilme

Haute Couture, Hazır Giyim ve Giyilebilir


Sanat

3 4
4 Haute couture, hazır giyim ve giyilebilir Sürdürülebilir Moda
sanat konularını tanımlayabilme ve 5 Sürdürülebilir moda tasarımın ve yavaş
sorgulayabilme modanın etki alanlarını kavrayabilme

Anahtar Sözcükler: • Giyim Kültürü ve Moda Olgusu • Moda Tasarımı • Endüstri Devrimi • Sanat Akımları
• Haute Couture • Hazır Giyim • Giyilebilir Moda • Sürdürülebilir Moda • Yavaş Moda

2
Moda Tasarımı

GİRİŞ Ancak bunlar modayı bir olgu olarak açıklamaz.


Giyinmek nefes almak, yemek yemek ve uyu- İnsanların güzel şeylere olan ihtiyacı ve bu güzel
mak gibi başlıca ihtiyaçlardan birisidir. İnsanlık tari- şeylere sahip olma isteği, renkler, biçimler, desen-
hi boyunca, çeşitli etkenlere bağlı olarak gelişim gös- lerin rol oynadığı moda, formun kurallarını takip
termiştir. Giysi nesnesi, duyusal ve düşünsel olarak ettiğinden sanatla yakınlık içindedir. İnsanın deği-
deneyimlediğimiz ve de yansıtmak istediğimiz tüm şiklik ihtiyacını en çabuk ve kolay yoldan giyim ile
yaşantılarımızın dışavurum aracıdır. Giyinme, top- karşılayan moda, her on yılda bir köklü değişimler
lumsal aidiyet, statü göstergesi (cinsiyet ve sınıf ) ola- içeren önerilerle kendi başına bir tarih alanı oluş-
rak kim olduğumuz hakkında fikir verir. Uygarlık turmuştur. Bu yaklaşım kuşkusuz birçok sosyolojik
tarihi boyunca ait olduğu kültüre ait işaretler taşıyan ilişkilendirmeyi barındırmaktadır.
izlekler olarak her bir medeniyette farklı özellikler Moda kendi gelişiminde haute couture, hazır
göstermiştir. Basit hali ile ilk olarak örtünmede kul- giyim, giyilebilir sanat ve sürdürülebilir moda gibi
landığımız ve temel ihtiyaçlarımızla ilişkilendirdiği- alanlarda dönemin sanat akımlarından da etkile-
miz giysi nesnesi, sosyal ve psikolojik anlamda bizi nerek varlık göstermiştir. Günümüz sürdürülebilir
nasıl temsil ettiği, kendimizi nasıl hissettirdiği gibi kalkınma söylemlerinin arasında tekstil ve moda
kavramlar çerçevesinde ele alınmaktadır. sektörünün çevre ve insan sağlığına olan etkileri ve
Giysi önceklikli olarak giyim kültürünün ko- yavaş moda konuları tartışılmaya başlanmıştır.
nuları arasında yer alır. Giyim kültürü; kültürlerin
giysiye nasıl yansıdığı ve giysi etrafında gelişen uy- GİYİM KÜLTÜRÜ VE MODA
gulamalar, inançlar, inanışlar, semboller, kültürel OLGUSU
kimlik, sosyal statü, kültürel kodlar gibi konuları
Giysi, insanın çeşitli amaçlar doğrultusunda
kapsar. Maddi kültür unsuru olan giyim kuşam
ihtiyaç duyduğu ve bedenine giyindiği eşya olarak
öğeleri çeşitli disiplinler tarafından incelenirler. Sü-
tanımlanabilir. Giyinme eyleminin ilk çağlardan
rür, giyimin içerdiği unsurlarla kültürün kendisini
itibaren önce doğada bulunan bitkisel ve hayvansal
oluşturduğuna ve geleneksel yaşam biçiminin bir
malzemelerin ten üzerinde kullanılmasıyla başladı-
parçası olduğuna değinerek, geleneksel kültürün
ğı varsayılmaktadır. İlk giysi denemeleri gelişimle-
maddi ve manevi yanlarıyla bir bütün halinde ele
rini doğal bir süreçte tamamlamıştır. Farklılaşan ge-
alınmasını önermektedir (1983; s. 5).
reksinimler ve ilk teknik keşiflerle doğada bulunan
Giyim kültürü çalışmaları ve moda tarihine ba- malzemeler işlenmiştir. Avcı toplayıcı çağlardan
kıldığında, “geleneksel giyim” ile “moda”nın gerçek- yerleşik düzene geçiş sürecinde insan bedeninin
leşme gerekçelerinin farklılık gösterdiği anlaşılmak- doğa koşullarına karşı olan direncinde değişiklik
tadır. Modanın ritüel düzenle ilişkisi olmadığını olmuştur. Uzun yılları kapsayan süreçte doğrudan
belirten Baudrillard’a göre geleneksel giyim kültü- ten üzerine giyilen işlenmemiş haldeki bitkisel ve
rünün kendi gerçekliğine karşın, moda daha çok tü- hayvansal hammaddelerin bir işlem sürecinden ge-
ketmek ve tüketime teşvik ettirmek üzerine kurulu çirilmesine gerek duyulmuştur.
bir sistemdir (2002; s. 138). Her mevsim farklı tasa-
Bir işlemden geçmeden kullanılan doğal bitki-
rımlar ve davranış biçimleri öneren moda, gelenek-
sel ve hayvansal hammaddelerin hem insan bede-
sel ile olan bağını bu noktada koparmaktadır.
nine hem de çevresine rahatsızlıklar verebileceği
18. yüzyıldan itibaren özellikle tekstil üzerin- aşikardır. Söz gelimi hayvan postunun kullanılması
den gelişim gösteren Endüstri devrimi sonrasında sırasında kokması, böceklenmesi, başka organiz-
gelişen yeni yaşam biçimleri ve giyim anlayışındaki maların yaşamasına olanak tanıması, ağaç veya
değişikliğin en büyük sebebi “moda”dır. Moda her sarmaşık dallarından örülerek elde edilmiş dokusal
şeyden önce giyim ve davranış konularında ağır ba- yüzeylerin bedende tahrişe yol açması gibi rahatsız-
san görüşlerin yanı sıra estetik, etik ve toplumsal lıklar, zamanla bu sorunların giderilmesine yönelik
kuralları, din (inanç) alanındaki anlayış değişiklik- araştırmalara neden olmuştur.
lerini belirtir (Sürür 1983; s. 8). Modanın kapsamı
Doğada yeralan dokulu yapıların insana esin
çok geniş olmakla birlikte en çok “giyim” ile iliş-
verdiği bilinmektedir. İlk dokuma faaliyetleri bu
kilendirilmektedir. Modanın gelişimi sosyal, poli-
nedenle ağaç dalları, kamış ve sarmaşıklardan ya-
tik, kültürel ve ekonomik açılardan açıklanabilir.

3
Modanın Tanımı ve Kapsamı

rarlanılarak oluşturulmuştur. İnsan böylece doğa- Söz gelimi yapılan işin ağırlığına bağlı olarak belin
da gözlemlediği dokusal yapıları taklit ederek do- daha sıkı sarılması, soğuk ve rüzgârlı hava koşul-
kumanın ilk hallerini başlatmıştır. Uzun bitkisel larına bağlı sıcak soğuk hava ilişkisinde bedenin
dalların birbirine geçirilerek yüzey elde edilmesi terlemesine karşı sırt kısmının daha donanımlı gi-
bugün günümüzde sepet örmeciliğinde de devam yinmeyi gerektirmesi söz konusu olmuştur. Ayrıca,
eden bir tekniktir. İlk yüzey dokumaların bitki dal- uzak yakın mesafelerde çalışma zorunluluklara bağ-
larından, sarmaşık yapılardan çözümlenmiş yapılar lı olarak; giysiler hem taşıyıcı olarak görev görmüş
olduğunu ifade etmek mümkündür. hem de insanın gün boyunca gereksinim duyacağı
kimi ihtiyaçları karşılar nitelikte geliştirilmiştir. Ge-
leneksel yaşamda görülen ve giyim kuşam unsur-
Giyim Kültürü nedir? larından olan geniş kesimli şalvarlar, kabarık büz-
Doğayı gözlemleyen ve taklit eden insanın ilk gülü etekler, yırtmaçlı kaftanlar ve üst üste giyilen
giysi örneklerinin, hayvanların tüylü haline öykün- katmanlı giysiler günlük yaşam içinde gereksinim
meleri şeklinde geliştiği düşünülebilir. Önceleri duyulan ata binme, taşa toprağa oturma, yük ta-
doğrudan hayvan postlarını sarınan insan, sonraları şıma vb. günlük davranış biçimlerinde faydacı çö-
deri ve tüyü birbirinden ayırmanın yollarını araş- züm unsurları içeren giysiler olarak görülmektedir.
tırmış ve bulmuştur. Yünün hayvanın sırtından kır- Geleneksel giyimin daha çok faydacılıkla ve ayrıca
kılarak alınması ve sonra yün elyafının işlenmesiyle süslenerek ve süsleyerek cazibe kazandırma, ahlak-
elde edilen ip hali ve bu ipin bir yüzeye dönüştü- sal öğretiler üzerinden şekillendiği düşünülmekte-
rülmesiyle insan kendi giyimini oluşturacak kuma- dir (Şahin, 2011; s. 182). Farklı kültürlerde değişik
şı dokumuştur. Hayvansal hammaddeler arasında biçimde gerçekleşen ahlaki unsurlar, süs- süslenme
yer alan kıl, yün ve ipeğin işlenmesi ve kumaşın icat ve faydacılıkla mükemmel bir şekilde bir araya gelir
edilmesi hem uygarlık tarihi hem de tekstil tarihi ve çeşitli malzemeler, beden süsleri ile bütün halin-
açısından çok önemli gelişmelerdir. de giyim kuşamı oluştururlar. Süslenme, cazibe art-
İpin elde edilmesi ve bunun çeşitli sistem ve tıran ve fiziksel farkındalığı ortaya koyan bir unsur
tekniklerle birbirine dolanarak bir kumaşa dönüş- olarak belirir. Giyim- kuşam ve süslenme unsurla-
türülmesi uzun bir süreci almıştır. İnce veya kalın rıyla sembolik olarak farklılık kazanan bireyler bir
kumaşlar dokunması, ilmek ve örme tiplerinin ge- gruba aidiyetlerini de teyit etmiş olurlar.
liştirilmesi ile dokunan çeşitli yüzeyler günümüzde Giyim kültürü yaşamın üç aşaması olan do-
de hayranlıkla karşılanan gelişmelerdir. Kumaş yü- ğum, yaşam, ölüm çerçevesinde şekillenir. Yaşam
zeyleri elde edilmesi için lifin elyaf haline gelmesinin döngüsünün en önemli unsuru olan doğum, ergin-
yanı sıra iplerin birbirine dolanması için yardımcı leme, evlenme ve ölüm ritüellerinin yanı sıra askere
unsurlara gereksinim duyulmuştur. En azından bir gönderme gibi özel günlerde giyilen giyim kuşam
ya da daha fazla ipin birbirine dolanması, sağlamlaş- ait olunan topluluğun kültürünü yansıtır. Bu giy-
tırılması için bir araca gereksinim vardır. İlk örnek- silerde kullanılan renkler, biçimler, giysi tamamla-
leri bugün arkeoloji müzelerinde yer alan iğneler, mayıcıları ve diğer geleneksel her tür giyim kuşam
şişler, tığlar, örgü araçlarının tekstil yüzeyleri elde pratiği geleneksel öğretide, toplumun yadırgama-
etmek için kullanıldığı varsayılmaktadır. yacağı doğrultuda gerçekleşir.
Avcı toplayıcı yaşamdan yerleşik düzene geçen Gelenek ve göreneklerin etkisi ile gelişen bu
insan, dokuma tezgâhlarını ve örme pratiklerini giyim anlayışında zaman ve mekân dışı bir algı
geliştirmiştir. İlerleyen dokumacılık zamanla giyim söz konusudur. Buna simge toplumlarının yaşam
gereksinimlerinin tamamını karşılar olmuştur. Her biçimleri içinde gelişmiş olan giyim kültürünün
yerleşik topluluğun geleneksel öğretileri çerçeve- konuları olarak değerlendirmek gerekmektedir.
sinde gelişen giyim kuşam pratiklerinde kulanı- Simge toplumlarında doğum- yaşam ve ölüm ile
lan kumaş parçalarının, insan bedeninde bir şekle belirlenen yaşam döngüsünde üretim ve çevresinde
sokulması öncelikle sarılıp sarmalanmak şeklinde gelişen her tür gelenek “üreme ve soyun devamlı-
gelişmiştir. lığı” esasına göre biçimlenir. Bu yöndeki her tür
Sarılıp, sarmalanmak, bürünmek, rüzgârdan, temenni geleneksel giyim kuşam parçalarında kul-
güneşten, soğuktan sıcaktan korunmak amacıyla lanılan renk, desen, biçim ve form sembolizminde
günlük yaşam pratiklerine bağlı olarak gelişmiştir. kendisini gösterir (Şahin, 1999; muh. sayfalar).

4
Moda Tasarımı

Giyim Kültürü ve Modanın Konuları Moda sözcüğü, TDK Türkçe Sözlük’te de; “de-
İnsanoğlunun avcı toplayıcı dönemlerden yerle- ğişiklik gereksinimi veya süslenme özentisiyle top-
şik düzen ve endüstriyel yaşam biçimine geçişe kadar lum yaşamına giren geçici yenilik” ve “belirli bir
giyinmiş olduğu giysiler işte bu nedenlerle günümüz süre etkin olan toplumsal beğeni, bir şeye karşı gös-
giyim anlayışından farklıdır ve moda ile ilişkilendi- terilen aşırı düşkünlük” olarak tanımlanmaktadır
rilmesi söz konusu olamaz. Ancak, geleneksel giyim- (Alpat, 2010; s.15 ).
ler, etnik giyim kuşam moda tasarımcılarını dönem “Façon” sözcüğü Fransızca’da yine tarz ve üslup
dönem etkilemiştir. Sonradan öğrenilmiş bir sözcük anlamına gelmektedir. Bu sözcük İngilizce’ye fashi-
olan “moda”nın daha sonra bir köyün veya kasaba- on olarak geçmiştir. 17. yüzyıl sonunda stil tarihi-
nın giyim anlayışını açıklarken kullanılması, ancak nin konuları ile içiçe gelişen giyim kuşam ve yaşam
günlük bir konuşma pratiği olarak yorumlanabilir. biçimleri moda olarak yorumlanmıştır (Waquet
Söz gelimi “bizim köyün modası” tanımlaması, bu ve Laporte, 2011; s.7). Oysa sistem olarak moda-
türden bir yaklaşımdır. Burada ifade edilen aslında dan bahsedilmek için Sanayi Devrimi ve Fransız
o köyün “adet”ine uygun olan giyim kuşam alışkan- Devrimi’nin gerçekleşmesi gerekmiştir. Modern
lıklarıdır. Bir gerekililik üzerine şekillenen ve yüzyıl- moda sistemi, üretim ve tüketim biçiminden, ta-
lardır köklü değişimlere uğramamış olan geleneksel nıtım ve örgütlenmeye ihtiyaç duyulan her alan-
giyim kuşam bu haliyle giyim kültürünün konula- da, geçmişte el emeğine dayalı üretim biçiminin
rını oluşturur. Böylelikle giyim ve kuşam anlayışı tamamen değişmesine neden olan bir olguya işaret
bakımından simge toplumları ile modern toplumu etmektedir (Özüdoğru, 2016; s. 53).
birbirinden ayıran bir durum ortaya çıkar. Moda olgu olarak hem geçmişte hem de günü-
Kawamura’dan aktaran Özudoğru, giyim ve müzde sadece giyim ve bedenle ilgili değildir. Sade-
moda arasındaki farkı aşağıdaki gibi özetler. “Gi- ce üretim biçimleri değişmiş olarak görülen moda;
yim maddi bir üretimken moda sembolik bir üre- yeni anlayış ve kavrayış biçimlerini soyut ve somut
timdir. Giyim bir gerekliliktir, moda ise aşırılıktır. olarak gösteren her şeyi kapsamaktadır. Hakko’ya
Giyimin yararlılık işlevi varken, moda statü işlevi göre moda, kimi nesnelerin nedensiz ve kısa süreli,
görmektedir. Her toplumda ve kültürde o toplu- birdenbire yaygınlık kazanmasıyla oluşan kesinti-
mun kültürünü yansıtan giyim örnekleri vardır. siz “belli bir döneme ait geçici beğeniler olgusu”
Moda hem olgu olarak hem de sistem olarak gi- olarak karşımıza çıkmaktadır (Hakko, 1983; s.1).
yim kültürünün konularından keskin bir ayrılık Toplumsal alanın her noktasına ulaşan ve belirli
gösterir. Ancak, “moda” maddi kültürün konuları periyodik aralıklarla bir tür toplu çılgınlık olarak
arasında yer alan ve giyim kültürü başlığı altında moda; hayatımızı belirli kalıplar içinde sürdürme-
irdelenen geleneksel giyim kuşam örgelerinin ge- miz için bizi yönlendirir. Modadaki değişiklikler
reksinimlere dayalı üretim halinden farklı olarak, tıptan alınması gereken ilaçlara, ikamet edilecek
bir sistem içinde yer alır (2016; s. 22). bölge ve ev, dinlenen müzik, tiyatro, yemek türleri
ve hatta beslenen hayvan türüne kadar hayatımızın
çeşitli yönlerine etkide bulunur (Vasilliev, 2004; s.
Moda’nın Tanımı ve Kapsamı 22). Bütün bunların hepsi tüketimin konularıdır.
Tunalı’ya göre moda insan ruhunda temellenen Modanın giyim ile özdeşlemesinden sonra moda;
bir davranış biçimidir. Alışkanlıkların bir ürünü beden üzerine giyilen giysiler, bedene yapılan süsle-
olan tüm davranışlarımız, giyim kuşam, yemek meler, uygulamalar olarak algılanmıştır (Malcolm,
kültürü vb. her şey bu kapsama girer. Gelenekle 2014; s.17).
açıklanabilecek olan bu alışkanlıkların bir kısmı in- Moda, 18. yüzyıl sonlarında, tekstil üretimi
san ruhunun değişime olan ihtiyacı nedeniyle deği- üzerinden gerçekleşen endüstri devriminin ardın-
şime uğrar. Tunalı, bunun bir duyarlık yenilenmesi dan gelişen kapitalist bir olgu ve bir sistemdir. İşte
olduğunu ve moda olarak kendisini gösterdiğini bu nedenle giyimin tarihsel süreçte ne zaman baş-
ifade eder. Moda sözcük olarak Latince “modus”tan ladığı bilinmezken modanın başlangıç noktasının
gelir ve anlamı tarz demektir. Buna göre moda ya- Endüstri Devrimi olduğu bilinmektedir (Özüdoğ-
şam tarzı anlamına gelmektedir. Böyle bir yaşam ru, 2016; s.53). Moda, Fransız Devriminin ardın-
tarzı duyarlık yenilenmesi olarak görünüş alanında dan, saray çevresinden çıkar. Eşitlik ve özgürlük
değişimi ifade eder (2004; s. 108). talepleriyle toplumun bütün katmanlarına yayılır.

5
Modanın Tanımı ve Kapsamı

Fransız Devrimi, klasik giyim anlayışını etkileyen nesne, arzu nesnesi vb. açılardan ele alınır (Özü-
önemli başlangıç olarak kabul edilmektedir. Bu dö- doğru, 2016; s. 63- 66). 18. yüzyıldan sonra yaşa-
nemde insanlar giyinmenin zevkine varmışlardır ve nan gelişmelerle moda alanı, sadece tasarımcıların
Lehnert’e göre de moda; giyinmenin zevkine varıl- çalışma kapsamında yer almaz. İçerik bakımından
masıyla başlamıştır (2000; s.6). zenginliği dolayısıyla moda; tarih, ekonomi, sanat,
Tarihsel süreçte moda, stil tarihinin konuları ile sanat tarihi, antropoloji, sosyoloji ve psikoloji gibi
şekillenmiş ve sanat akımlarından etkilenmiştir. Bu sosyal bilimlerin üzerinde fikir ürettiği multi disip-
modanın değişim ile olan yakın bağı ile örtüşmekte- liner bir alan olarak belirir.
dir. Modanın her döneminde, en belirleyici özelliği 19. yüzyılda başlayan feminist hareketler, ka-
değişimdir. Modanın bir sistem olarak yaşabilme- dın hakları talepleri ve I. Dünya Savaşından sonra
si için daima değişikliğin önerilmesi gerekmekte- doğan ortamda, çalışma yaşamında kadınlara du-
dir. Moda, bu bağlamda tarzların değişkenliğini yulan ihtiyaç sonucunda moda, daha çok kadın
ve çeşitliliğini açıklamaktadır (Özüdoğru, 2016; cinsiyeti üzerinden gelişmiştir. Modanın cinsiyet
s.22). Teknolojik yenilikler, modanın yenilikçi ih- üzerinden gelişen etkisi ve modern yaşamlarda ka-
tiyacını karşılamakta etkili olmaktadır. Bu durum, zandığı önem çeşitli akademik disiplinlere konu ol-
Endüstri Devrimi’nin modanın bir sistem olarak muş ve disiplinler arası çalışılan bir hale gelmiştir.
başlamasında etken olduğunu açıklamaktadır. Sözgelimi, çeşitli resimlerde yer alan giysiler, bun-
Bir davranış biçimi olan moda; yaşamımız her ların kullanım tarzları sanat tarihçilerini yakından
anında yer alır ve her şey moda eğilimleri doğrul- ilgilendirmiştir. Bazı moda ve giysi tarihçileri de
tusunda değişimlere uğrar. Bir şeyin moda edil- eski modalar ve geleneksel formlardan, yüksek ve
mesi, elle tutulur gözle görülür somut bir durum popüler sanat arasındaki ayrımın izlerini sürmüş,
değildir. Moda, sembolik hatta soyut bir olgudur. kostümler üzerinden tarih ve öznitelik çalışması
Sistemli bir biçimde giysileri arzu nesnesine dö- yapmışlardır (Malcolm, 2014; s. 20).
nüştürebilir ve insanların içine nasıl dâhil olduk-
larını fark edemedikleri bir döngüye dâhil ederek Moda Döngüsü ve Moda Eğilimleri
bu giysileri birden eskitebilir. Çünkü moda daima
Moda olgusu, üretim ve tüketim ilişkisinin her
“yeni moda”ları sunacaktır. Fakat moda; defileler,
alandaki itici gücü olarak ön plana çıkar. Bir şeyin
sokak modaları, sivil ve askeri giyimler, üniforma-
moda edilmesi, o şeyin kullanım süresinin dola-
lar, hatta dövmeler ve saç yapımı ile sınırlandırıl-
rak yeni bir şeyin moda edilmesine yol açar. Her
mış değildir. Moda sayesinde moda gibi olmayan
yeni moda, geçerli modanın eskidiğini işaret eder.
ve uzun süredir moda olmayan şeyler bile moda
Üretimi ucuz ve hızlı olan, kolaylıkla değiştirile-
olabilir. Hepsi Barthes’in moda sistemi adını verdi-
bilen giysiler moda eğilimlerinin takip edilmesine
ği, Baudrillard’ın da değindiği gibi sistemin dışında
olanak tanır.
şeyler değildir (Malcolm, 2014; s. 17).
Moda döngüsü ve moda süreci birbirinden ayrı
Soyut bir olgu olarak moda, sadece insan bede-
farklı içeriğe sahiptir. Ancak moda moda döngüsü-
ninin konusu olmadığı gibi tek başına bir disipli-
nün kavranabilmesi için her iki terimin de tanım-
nin de konusu değildir. Moda, farklı uygulamaları,
lanması gerekmektedir. Yeni bir moda önermesi-
yaklaşımları ve konuları olan farklı disiplinler ta-
nin ortaya çıkışından, yeni bir moda önermesine
rafından kullanılan bir olgudur. Modayla ilgilenen
kadar geçen zaman moda döngüsüdür. Moda sü-
her disiplin kendi kavramsal çerçevesinde, moda
reci ise sistemin içine dahil ettiği, kişiler, örgütler
üretimini ve tüketimini tanımlar, analiz eder ve
ve kurumlar arasındaki etkilerin, etkileşimlerin,
eleştirel açıkamalarla ele alır (Malcolm, 2014; s.
alışverişlerin ve özümsemelerin toplamından
19). Moda çeşitli disiplinler tarafından; olgu hali,
oluşmaktadır. Moda döngüsü, moda sistemi gereği
soyut sembolik sunum hali, sanat olarak moda, tü-
kesintiye uğramaz. Bu arada önerdiği anlayış veya
ketim ve kimlik, toplumsal ve bireysel etkisi, yerel
tarzı bırakıp yerine bambaşka bir fikri bünyesine
ve evrensel modalar, etnik modalar, taklit moda,
dahil edebilir. Günümüzde yaşanan moda döngü-
alıcı veya tüketici bakış açısıyla moda, gösterge bi-
sü üretim-tüketim ilişkisinde giderek kısalan za-
limsel açıdan moda, modanın talep edilmesi, moda
man dilimlerini kapsamaktadır. Tüketim talebinin
ve kültür, moda ve kültür sosyolojisi, kültürel bir
var olmasıyla işleyen moda döngüsü yerini ancak
pratik, sembolik bir ürün, imal edilmiş kültürel bir

6
Moda Tasarımı

yeni bir modaya bırakana kadar devam etmektedir üzerine çalışmalar yaparlar. Araştırma sonuçlarını
(Odabaşı, 2016: 33). Üstelik bunun için hızla ya- içeren raporlar, moda eğilimi analizi yapan şirket-
yılan alış veriş merkezleri, marka butikler, medya, ler tarafından satın alınır veya bu şirketler tarafın-
basın yayın, tüketime özendirici reklam dünyası dan doğrudan araştırmacılara yaptırılır. Böylece,
kıskacı altındaki insan, en çok giyim üzerinden elde edilen verilerle gelecek iki yıl için eğilim çi-
modayı takip eder hale gelmiştir. Moda bu neden- zelgeleri hazırlanır ve bu çizelgeler moda ürünleri
le daha çok giysiler ve onun tamamlayıcıları olan üreten firmalara satmaktadır. Moda eğilimi araş-
aksesuarlar ile anlamlandırılmaktadır. Bu nedenle tırmalarında; renk, kumaş, baskı, siluet, aksesuar
giyim kuşam denildiğinde giysiyi tamamlayan her ve kesim unsurları göz önünde bulundurulur (Er-
tür aksesuar, saç ve makyaj gibi alanlar modanın türk, 2011; s. 14).
başta gelen konuları arasında yer alır. Moda eğilimleri, her yeni önermesi ile takip
Crane modanın toplumsal düzlemde, bütün bi- edilmeyi sağlayan cazibeli bir akış sunar. Çekici
reylere açık olan bir mecra olduğunu belirtir. Bu tasarımlar, giysilerin arzulanmasını sağlar. Moda
mecrada bireyler, kimliklerine ilişkin tarzları belir- sektörüne hizmet eden tasarımcılar sezonlara göre
leyebilir hem de moda sisteminin önerdiği stilleri koleksiyon hazırlar ve bunları defile ile tanıtırlar.
benimseyerek bunlara ulaşabilir (Crane’den akta- Tasarımcılar, sezon eğilimlerine uygun kumaş,
ran Yağlı, 2013; s. 160). Moda bu haliyle, insanla- renk, doku, baskı, aksesuar ve çizgide (siluet) hazır-
rın değişime yönelik taleplerine yanıt vermektedir. ladıkları koleksiyonlarında kendi özgün yorumları-
Değişim isteği ve tüketim moda sistemi ile uyum nı sunarlar. Bu döngü kesintisiz bir şekilde devam
içerisindedir. Modanın başvurduğu estetik değer, eder. Günümüzde moda döngüsünde sezonların
kullanım değeri bakımından zayıf olan bir ürünün daha kısa aralıklarla gerçekleştiği bilinmektedir.
kullanım değerinin zayıflığını kapatabilir (Tunalı, Böylece daha hızlı bir üretim- tüketim hedeflen-
2004; s. 107). Moda böylece değişim duygusuna mektedir. Markalar, oluşan bu rekabetçi ortamda
yanıt verir. İnsan yaşamında duyarlıkta yaşanan sezon dışı kalmamak için eğilim belirleyicilerinin
değişmeler, modanın yaşamasına olanak verir. Bu önerilerine uygun hazırladıkları koleksiyonlarla pa-
değişimi gerçekleştiren üretici güçlerdir. Üretici zardan pay alma arayışı içinde olurlar.
güçlerin istemiyle her zaman yeniliğe açık ve bunu Moda sistemi üretim- tüketim ilişkisini den-
talep eden ideal bir alıcı amaçlanır (Tunalı, 2004; gede tutabilmek için pazarlama, tanıtım, reklam
s. 109). Değişim isteği ve modanın sistemin yaşa- tekniklerine başvurur. Moda, görünür olarak ya-
ması tam bir uyum içinde olur. Sistem teknolojinin şadığı moda kentlerinde (başkentlerde) varlığını
kendisine sunduğu olanaklarla, insan ruhunun ih- tasarımcılar, şık vitrinli butikler, kozmetik sektör,
tiyaç duyduğu değişiklikleri moda kategorisi içinde kuaförler ve bütün bu hizmet alanlarının çeşitli
alıcısına sunmaktadır. Moda, değişiklik önerilerini nedenlerle düzenlediği defileler ve çeşitli organi-
moda eğilimlerine bağlı olarak sunar. Modanın zasyonlar aracılığıyla varlığını canlı tutar. Hatta
değişiklik önermeleri insan ruhunun değişiklik varlığını sürdürmek için bütün bu alanların ge-
isteklerine yön gösterebilir. Ancak, modadan bir lişmesini destekler. Modaevleri, modaya yönelik
değişiklik ihtiyacı için yararlanmak ile moda düş- her türlü malzemenin bulunduğu çarşı- pazar, hu-
künlüğü veya moda takipçisi konuları aynı anlam- kuksal düzenlemeler (tasarımcı hakları, markalar
da düşünülmemelidir. Moda, bir sistem ve hatta ve tasarımlar için geliştirilmiş yasal düzenlemeler,
olgu olarak kendi yaşamını sürdürülebilir kılmak kararlar, hukuki uygulamalar), moda tasarım haf-
için daima değişime ihtiyaç duyar. Bu değişim ise, taları (İstanbul Moda Haftası, Berlin Moda Haf-
moda eğilimleri araştırmacılarının (trend setter) tası vb.), fuarlar, moda zirveleri gibi kurumsal or-
belirlediği yeni eğilim önerilerine göre şekillenir. ganizasyonlar bir şehre moda kültürünün hâkim
Moda eğilimleri sezonluk moda ürünlerinin olmasında etken olan ve tarihsel süreci olan geliş-
nasıl görüneceği hakkında çıkış noktaları sunar. melerdir. Moda kültüründen bahsedebilmek için
Moda eğilimi araştırmacıları iki yıl sonraki sezo- işte bu tarihsel süreçle birlikte gelişmiş yerleşik
nun eğilimlerini ortaya çıkarmak için toplumun kurumsal yapıyı göz önünde bulundurmak gerek-
çeşitli kesimleri ile yapılan sözlü görüşmeler, an- mektedir. Sözgelimi, “Paris modanın başkentidir”
ketler, kumaş stokları, tekstil firmalarının ekono- denildiğinde böyle bir altyapıya sahip bir kent ol-
mik durumları, dünyadaki gelişmeler gibi konular duğu düşünülmelidir.

7
Modanın Tanımı ve Kapsamı

Öğrenme Çıktısı
1 Giyim kültürü ve moda olgusu konularını açıklayabilme
2 Modanın tanımı ve kapsamını tanımlayabilme

Araştır 1 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Konuyu Endüstri devrimi


öncesi ve sonrasındaki geliş-
meler çerçevesinde inceleyi-
Giyim Kültürü ve Moda Giyim Kültürü ve Moda Ol-
niz ve birirbiri ile ilişkilen-
Olgusu arasındaki fark han- gusu arasındaki fark önemli
diriniz. Konuyu Lehnert,
gi önemli tarihsel gelişme tarihsel gelişmeler üzerin-
G. (2000). A History of Fas-
üzerinden tanımlanabilir? den tanımlamaya çalışınız.
hion in the 20th Century, adlı
kitabı gözden geçirrerek
araştırınız.

MODA TASARIMI VE SANAT 20. yüzyıl süresince yaşanan teknolojik, bilim-


AKIMLARI sel, kültürel gelişmeler ticari sosyal yapılanmaların
yanı sıra yeni uluslararası ilişkilerin ve politikaların
Endüstri devriminden sonra yaşam ve üretim
üretilmesine neden olmuştur. Yeni sanat akımları
biçimlerinde ortaya çıkan hızlı ve yeni gelişmeler
ise bütün bu gelişmelerden uzak olarak gerçekleş-
geleneksel yaşam ve üretim biçimlerinin terkedil-
memiştir. Endüstri devrimi sonrasında ortaya çı-
mesine yol açmıştır. Geleneksel bilgi ve becerilerin
kan stiller ve sanat akımları modayı da etkisi altına
kaybedileceği kaygısı hem sosyo- ekonomik hem de
almıştır. Lehnert, 20. yüzyılda yaşanan tüm geliş-
kültürel bağlamda güçlü kaygılara neden olmuştur.
melerin moda için bir devrim niteliğinde olduğunu
Bu kaygıyı kuvvetlendiren somut sonuçlar arasında
belirtir (2000; s. 8).
zanaat ve sanatta ortaya çıkan kimliksiz ürünler ve
yoz beğenidir. Düşünür ve sanatçıların kaygısı bu Sanat akımlarından ve stil tarihinin konula-
bağlamda “estetik kaygı”dır. Bu sadece giysi tasarı- rından yakından ilgili olan moda tasarımcıları 19.
mı ile ilgili değil sanatın bütün alanlarında endişe yüzyıl sonunda, Art Nouveau, Art Deco gibi stiller-
verici bir gelişmedir. Söz konusu dönemde gelişen den etkilenmişler, eserlerinde bu stillerin etkilerine
Arts& Crafts Hareketi (Sanatlar ve Zanaatler) ve Es- açıkça yer vermişlerdir. Söz konusu stiller sadece
tetik Hareket gibi oluşumlar sanat ve zannatin tüm giysileri değil aynı zamanda dekorasyon, davranış
alanlarında olduğu gibi giysi tasarımında da daha biçimleri, el sanatları gibi alanları da etkisi altına
dikkatli olunmasını öneren içeriklerle gündeme ge- almıştır. Bu dönemde yeni çağın tasarımcısı yeni
lir. Buna göre, moda tasarımı salt tüketime yönelik kültürün izlerini giysileri aracılığıyla aktarmış, sa-
olmamalı, estetik bir haz veren, kültürü içinde ba- natın kuvvetli diline başvurmuştur. Ancak, günü-
rındıran bir alan olmalıdır (Şahin, 2015a; s. 26). müzde modanın sanat olup olmadığı konusunda
Moda tasarımının tarihsel sürecindeki örneklerine pek çok tartışma vardır. Görüşlerine başvurulan
bakıldığında her dönemin sanat akımları ile sıkı bir önemli bazı moda tasarımcılarına göre moda sanat
bağ içinde olduğu ve 20. yüzyıl başından 1960’la- değildir ancak bazı moda tasarımcıları sanatçıdır
rın sonuna kadar, Dünyadaki önemli gelişmelerden (Malcolm, 2014; s. 27).
etkilendiği görülür. Bunlar; keşifler, buluşlar, savaş- Modanın sanatla olan ilgisi 1920’lerde keskin
lar, kadın hakları, müzik, tiyatro, sinema ve önemli bir şekilde bellidir. Moda yönünü modern sanat-
sanat olayları, doğa olayları, hatta ekonomik krizler lara doğru bu yıllarda çevirmiştir. Dönemin temiz,
gibi gelişmelerdir (Şahin, 2015b; s. 67). net çizgiler ve işlevsellik amacı mimari tasarım ve

8
Moda Tasarımı

sanatın diğer alanlarında olduğu gibi modayı da etkisi altına almıştır. Sözü edilen dönem, sanat için de yeni
gelişmelerin yaşandığı bir dönemdir. Bu dönemde ilk modern sanat akımı olarak kabul edilen İzlenimcilik
ortaya çıkmış, onu Dışavurumculuk, Dadaizm, Gerçeküstücülük, Fütürizm, Konstrüktivizm gibi birçok
sanat akımı izlemiştir.
Modern tasarımın temelleri de yine bu dönemde atılmıştır. Bauhaus ekolünün süslemelere yer vermek-
sizin temiz tasarım üzerine geliştirdiği yapısalcı deneyimler, özlü şekiller, parlak renkler algının yeni yolları
olarak ortaya çıkmıştır (Lehnert, 2000, s.20). 20. yüzyıl başında modern moda olgusu Kübizm, Sürrea-
lizm, Fütürizm ve Konstürüktüvizm ile doğrudan bir etkileşim içindedir. Söz gelimi moda tasarımcıları ve
Kübist sanatçılar farklı ortamlarda çalışarak benzer bir dünyayı ve bununla birlikte ortak bir görsel kültürü
paylaşmışlardır. Kübist sanatçılar tuval üstünde doğayı geometrik şekiller olarak çözümlemeye çalışırken,
hazır giyim uygulamaları ise bedeni çeşitli parçalara bölerek herkes için uygulanabilecek hazır kalıplar üret-
meye çalışılmıştır. Modada geometrik ve açısal kuplu kesimler dikkat çekici uygulamalardır. Kare, dikdört-
gen gibi parçalarla kuplu kesim olmadan üretilen giysiler kübistlerin iki boyutlu yüzey algısını yansıtmıştır.
Yine çağdaş sanat akımlarından olan Sürrealizm (gerçeküstücülük), moda tasarımcılarına esin kaynaklığı
yapan bir diğer sanat akımıdır. Gerçeküstücü moda tasarımcısı Elsa Schiaparelli, tasarımlarında şokeden
renkler (şok edici pembe), kullanmış ve abartılı omuz ayrıntılarına veya yer değiştirmiş beden parçalarına
yer vermiştir. Şaşırtıcı efektler yakaladığı teknolojik rayon liflerini tasarımlarında kullanan Schiaparelli’nin
gerçeküstücü yaklaşımları diğer tasarımcılara da ilham vermiştir. Gerçeküstücü tasarımlarda kimi zaman
deniz canlılarının baskı, işleme teknikleri ile gösterişli bir biçimde yer aldığı görülür. Sanatla modanın
tekrar yakınlaşması 1950’lerde öne çıkan performans sanatı ile olmuştur. Performans sanatçısı eylemlerinin
bir parçası olarak kostüm tasarlamış ve onu bedeninde veya başka nesneler üzerinde sunmuş ya da perfor-
mansının sonucu olarak bir sanat gibi ona kimlik vermiştir. Bu gelişmeler sonucunda 1980’lerde giyilebilir
sanat ve kavramsal giysi gibi kavramlar ortaya çıkmıştır (Wollen’den aktaran Günay, 2013; s. 52). Günü-
müz gerçeküstücü tasarımcılardan Issey Miyake, Rei Kawakubo ve Karl Lagerfeld, Christian Lacroix gibi
haute couture tasarımcıların kıyafetlerinde gerçeküstücü yaklaşımlar görülmektedir.
Fütürizm akımının modaya olan etkileri de teknolojik yenilikler ve hız çerçevesinde olmuştur. Maki-
neden yararlanılarak elde edilen tasarım öğelerinin estetik olabileceği iddiasını taşıyan ve tasarımlarında
bunlara olabildiğince yer veren Fütürist moda tasarımcıları, tasarımlarında mevcut kalıpları yıkan, alışkın
olunmayan asimetrik önerilere yer vermişler, değişik kumaşlar kullanmışlardır. Hatta akıllı tekstillerin ilk
örneklerini fütürist modacıların kullandıklarını ifade etmek mümkün olabilmektedir. Günümüz moda ta-
sarıcmılarından Paco Rabanne, Hüseyin Çağlayan (Hussein Chalayan), Francesca Rosella gibi tasarımcılar
çalışmalarında Fütürizm akımından beslenmektedir. Konstrüktivist tasarımcılar ise yapısalcı bir anlayış be-
nimsemişler ve sezonluk modanın karşısına işlevsel olan tasarımlar önermişlerdir (Özüdoğru, 2013; 236).

Şekil 1. 1 Hüseyin Çağlayan İstanbul Modern Sergisi, Hüseyin Çağlayan 1994- 2010.
Kaynak: http://www.istanbulmodern.org/tr/basin/basin-bultenleri/huseyin-caglayan-1994-2010_589.html.

20. yüzyıl başında gelişen sanat akımlarından beslenen Bauhaus ekolü, süsten arındırılmış net tasarımın
standardını geliştirmiştir. Giysi tasarımında benimsenen vücut hatlarını belli etmeyen geometrik kesimler-
den oluşan net ve geomerik çizgiler taşıyan giysilerle kadınlar, kendilerine olan güvenlerini sergilemişlerdir.

9
Modanın Tanımı ve Kapsamı

Kadınların, erkeklerin dünyasında erkeksi şapkalar ve hatları belli etmeyen giysilerle görünür olması ile
erkeksi dişilik içeren androjen moda ortaya çıkmıştır (Lehnert, 2000; s.21). Çağdaş sanatın yükselişte ol-
duğu 1980’ler ve 1990’larda moda kendini sanat olarak tanımlamayı önemsemiştir. Wollen’in bildirdiğine
göre modanın hem görsel hem dokunsal niteliği, sanatla zanaatın ilişkisinde belirleyici rol oynar. Sanatla
moda günümüzde barışmıştır; çünkü sanat dokunsal olanı reddetmekten ve güzel sanatlar alanı da uygu-
lamalı sanatları yok saymaktan vazgeçmiştir (Wollen’dan aktaran Günay, 2013; 53).
Japon moda tasarımcısı İssey Miyake ile bambu sanatçısı Koshige Shochikudo’nun ortak çalışmaları,
sanat ve giysi tasarımına farklı bir açı kazandırmış ve bu gelişmeyle giysi tasarımları, sanat nesnesi olarak
sergilenmeye başlanmıştır. Ewing’in değindiği üzere hacimli ve heykelsi giysi tasarımının sanatla buluşan bu
boyutundan sonra, dünyanın önde gelen müzelerinde kostüm tarihi sergilerinden farklı olarak ilk kez moda
tasarımcılarının tasarımları sergilenmeye başlanmıştır. Bu sergilerin aracılığıyla moda tasarımının sadece tü-
ketime yönelik olmadığı, sanatın bir parçası olduğu farkedilmiştir (Ewing’den aktaran Günay, 2013; s. 53).

Şekil 1. 2 Issey Miyake 2016 Sonbahar Kış koleksiyonundan görüntü.


Kaynak: http://www.isseymiyake.com/en/news/brands/issey_miyake_autumn_winter_2016_collection.html.

Öğrenme Çıktısı

3 Moda tasarımının sanat akımları ile ilişkisini sorgulayabilme

Araştır 2 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Konuyu çağdaş sanat akım-


larının gelişimi sürecinde
Sanat akımlarının moda ta-
Sanat akımlarının moda ilişkilendirmeye çalışınız.
sarımı ile olan bağının han-
tasarımı ile olan bağı hangi Konuyu Leventon, M.
gi gelişmelere bağlı olarak
gelişmelere bağlıdır? (2006). Artwear Fashion and
geliştiğini kavrayınız.
Anti-Fashion, adlı kitabı in-
celeyerek ilişkilendiriniz.

10
Moda Tasarımı

HAUTE COUTURE, HAZIR GİYİM VE GİYİLEBİLİR SANAT

Haute Couture
18. yüzyılda sanat ve zanaat birbirinden ayrıldığında terzilik zanaat olarak sınıflanmış; böylece de sanat-
tan ayrılmıştır. 1860’larda kişiye özel giyimin (haute couture) ortaya çıkması modanın sanatsal bir yorum
kazanmasına neden olmuştur. Bu sistemin yapılanmasında Haute Couture’ün kurucusu olan İngiliz tasa-
rımcı Charles Frederick Worth’ün etkili olduğu kabul edilmektedir (Swendsen, 2008; 88- 89). Worth’ün
ardından Paquin, Callot kardeşler, Doucet ve Poiret’in Haute Couture çalışmaları gelmektedir. Özellikle
Paul Poiret sanat algısı yüksek tasarımlarında çığır açacak yeni kalıp uygulamalarıyla geometrik kesim an-
layışını vurgulamıştır (Şahin, 2016; 385).

Şekil 1.3 Charles Frederick Worth’e ait bir tasarım, 1883 Şekil 1. 4 Paul Poiret tasarımı, 1910.
Kaynak: http://www.vogue.de/fashion-shows/designer/ Kaynak: http://www.metmuseum.org/toah/
designer-charles-frederick-worth/designer-house-of-worth. works-of-art/2009.300.1289/.

Haute Couture; yüksek terzilik sanatı olarak 19. yüzyılda ortaya çıkmış olan, uzun süre moda ile aynı
anlamı taşıyan bir alandır (Lehnert, 2000; 7). Kişiye özel tasarım anlamına gelen, sipariş üzerine yapılan
ve üstün terzilik isteyen Haute couture moda tasarımında üslup ve teknik önem taşımaktadır. Yasalar
tarafından da belirlenen standartar içinde çalışmalarını yürüten Haute Couture’ün yüksek terzilik ya da
moda tasarımı olup olmadığı üzerine tartışmalar olduğu bilinmektedir. Haute Couture Fransızlar tarafın-
dan “yüksek moda” olarak adlandırılmaktadır. Yüksek moda; yüksek fiyatlı, seçkin, özgün tasarımı giysi
stilIerini kapsamaktadır. Moda evleri ve büyük moda kuruluşlarında ünlü moda tasarımcılan tarafından
hazırlanmış giysi ürünlerinden oluşmaktadır (Bilgen, 2002; s.18).
Haute Couture tasarımcıları insan bedenine en mükemmel şekilde giysiyi oturtturma yöntemleri üze-
rinde teknikler geliştirmişlerdir. Geçmişten günümüze Haute Couture tasarımlara bakıldığında kadın be-
deninin belirli bir ağırbaşlılık çizgisi içerisinde anatominin formlarına uygun, şıklığın ise vazgeçilmez bir
unsur olarak kullanıldığı görülür. Haute Couture tasarımlarda dikkat çekici en önemli unsur el işçiliğinin
yüksek düzeyde önem taşımasıdır. Gerek günlük giyim gerekse özel gün giyimlerinde Haute Couture’ün

11
Modanın Tanımı ve Kapsamı

kaygısı uyumlu, şık, zarif bir çizgiden yana olmuş- lır. Aynı dönemde geliştirilen dikiş makinesi, moda
tur. Tarihsel süreçte haute couture tasarımcıların endüstrisinde derhal kabul görür. Artık hazır gi-
dönemine uygun silüette ve yine dönemine uygun yim için doğal bir ortam kendiliğinden oluşmuş-
malzemelerle tasarımlar yaptıkları görülür. Kişi- tur (Iwagami 2010, s.154). 19. yüzyıl sonu ve 20.
ye özel tasarımlar ile moda ürünü giysiler, sanata yüzyılın başında teknolojik gelişmelerin yanı sıra I.
dönüşen formlarla insan vücudunda yeni fikirlerin Dünya Savaşı sonrasında tekstil üretim maliyetle-
uygulandığı bir alan olmuştur. Haute Couture mo- rinin yükselmesi gibi nedenler modanın halka in-
dası yüksek dikiş sanatı olarak günümüzde yüksek mesini hızlandırmıştır. Bu nedenlere ve teknolojik
bir ekonomik faktöre sahip olmasa da hala büyük gelişmelere bağlı olarak, 20. yüzyılın ikinci yarısın-
moda evlerinin itibarına bağlı olarak önemli bir ta- da hazır giyim perakendeciliği doğmuştur. Haute
nıtım aracıdır. Couture yapımcıları bir yılda kişi sayısına göre
Haute Couture’ün Fransa’da doğduğu kabul üretim yapabilirken, hazır giyimciler için üretim
edilmektedir. Wollen’in bildirdiğine göre, II. Dün- sayısının bu kadar sınırlı olması söz konusu değil-
ya Savaşı sonrası başlayan yeni dönemde sanatın dir. Hazır giyimin doğması Haute Couture müşte-
merkezi Paris’ten New York’a taşındığında, Haute rilerinin azalmasına da zemin hazırlamıştır. Hazır
Couture geleneğinin Paris’te kalması sanat ile mo- giyimin gelişmesi ile moda ürünleri hızla geniş kit-
danın arasındaki mesafenin doğal olarak açılmasına lelere ulaşmış ve moda yalnızca elit kesimin sahip
neden olmuştur (Wollen’den aktaran Günay, 2012, olabileceği bir alan olmaktan kurtulmuştur. Pret a
s. 52). Ancak, Haute Couture tasarımcıları, özel- Porter, fikir olarak Amerika’da 1940’larda gelişen
likle Fransa için bir moda kültürünün oturması ve ready to wear (hazır giyim) den alınmıştır. Bugün,
yaygınlaşmasında önemli bir yere sahiptir. Haute çok büyük moda evlerinin önemli ekonomik gelir-
Couture moda, Paris, New York, Londra ve Milano lerini karşılayan Pret a Porter, moda tasarımcıları
gibi öne çıkan moda şehirlerinde, moda kültürü- tarafından hazırlanan koleksiyonlarla oluşturul-
nün tanımlanmasında etkili olmuştur. makta, çok sayıda ve endüstriyel olarak üretilmek-
tedir. Bu, Haute Couture’den çok daha fazla sayıda
Haute Couture günümüzde artık eskisi kadar
alıcıları olduğu anlamına gelmektedir (Lehnert,
modada ekonomik bir faktör değildir. 20. yüzyıl-
2000; 7). 1960’lara gelindiğinde Pret a Porter’in
da tüketim anlayışı gelişim göstererek, farklı cin-
gelişmesiyle modanın elit formu Haute Couture
siyet, yaş ve sınıflardaki insanların da ihtiyaçları-
artık daha fazla talep görmemiştir.
na yönelik bir sürece yönelmiştir. Haute Couture
modası yüzyıllar boyunca süregelen üretim me- 1940’larda Amerika Birleşik Devletlerinde ge-
todlarıyla devam ediyor olsa da, seri üretim me- niş çapta kabul gören Pret a Porter, 1960’lardan iti-
todlarının gelişmesiyle moda ve aksesuar üretimi baren ekonomik sektör olarak büyük öneme sahip
hızlanmış, mağazalar hızlı ve verimli satışlar elde olmuştur (Lehnert, 2000; s.7). Hazır giyim kitle-
etmek adına daha fazla çalışmaya başlayarak reka- ler halinde takip edildiğinden kitle modası olarak
beti artırmışlardır. tanımlanmıştır. Günümüzde kitle modasının öne
çıkması moda endüstrisini rahatlatmıştır. Bir tasa-
Haute Couture modası sektörel moda ile aynı
rımcı ya da firma etiketi taşıyan bu giysiler daha
düzende değildir. Çünkü hazır giyim üretim koşul-
uygun fiyatlarla geniş kitlelere satılabilmektedir.
ları, hedef kitlesi, günlük yaşam içerisinde hitap et-
Hazır giyim (Pret a Porter/ Ready to wear) üreti-
tiği zaman dilimi Haute Couture tasarımdan fark-
mindeki giysilerin geniş yelpazesi ve standart ölçü-
lıdır. Bu anlamda her ikisinin de farklı hedef kitlere
leri bir malın çok sayıdaki müşterisi için zevkli bir
hitap ettiğini ve her ikisinin de modanın konuları
seçim olanağı sunmaktadır (Bilgen, 2002; s. 19).
olduğunu ifade etmek mümkündür.
Hazır giyim sisteminde giysiler moda tasarımcı-
lar tarafından tasarlanır, endüstriyel olarak üretilir.
Hazır Giyim Bu sistemde aynı model farklı bedenlerde yüksek
Endüstri Devriminin ardından tekstil üreti- sayıda üretilerek pazara sunulmaktadır. Hazır giyi-
mindeki teknolojilerinde hızlı ilerlemeler olur. 19. min Haute Couture kreasyonlardan çok daha fazla
yüzyıl ilk yarısında dokuma ve baskı makinelerinin sayıda alıcısı vardır. Günümüzde Pret a Porter çok
gelişmesi, anilin boyanın keşfedilmesi ile tekstil sayıda moda evi için en önemli ekonomik sektö-
yüzeylerde çok çeşitli dokular ve renkler kullanı- rü temsil etmektedir. Haute Couture’den çok daha

12
Moda Tasarımı

fazla sayıda alıcı kitlesine sahip olan Pret a Porter, memelidir. Endüstrileşme sonrası Batıda, sanat ve
hazır giyimde lüksün sona erdiğini temsil eder. Ha- zanaat arasında yaşanan mücadelenin ürünü olan
zır giysiler çok sayıda üretilir ve kayda değer fiyat- lif sanatının bir alt dalı olarak kabul edilebilece-
larla satışa sunulur. Halkın büyük bir kısmı tarafın- ğimiz giyilebilir sanat, moda ile yakın ilişki için-
dan talep edilir. Hazır giyimde sanatın fazla önemi de bulunmakta; ancak sanat olarak kabul edilmek
yoktur. Bunların tasarımları geçekten önemli de- adına modadan bağımsız davranmaktadır. Sanatsal
ğildir. Burada önemli olan giysilerin giyilebilir ve giyimin kökeni Sanat ve Zanaat (Arts& Crafts)
moda çizgileri taşıyor olması ayrıca pazarlanabilir Hareketi, Art Nouveau, Bauhaus gibi sanatla zana-
olması önem taşımaktadır (Lehnert, 2000; s.7). atı birleştiren akım ve düşünce okullarına dayan-
Günümüzde pek çok moda tasarımcısı artık maktadır. 19. yüzyıldaki gelişmeler bireyselliğin ön
yalnızca hazır giyim çalışmaktadır. Hazır giyimin plana çıktığı bir zemin hazırlamıştır. Bu dönem,
getirdiği sonuçlardan birisi geniş kitlelerin ne giy- geleneksel giyim kuşam anlayışından modaya geçi-
mek isterlerse onu giymelerine olanak tanımasıdır. şin olduğu dönemdir. Özgürlük isteği sanatçıların
Hazır giyim zamanla çok sayıda üretici firmanın kendilerini ifade etme biçimlerinde de kendisini
ortaya çıkmasına neden olmuştur ve bu moda sis- göstermiştir.
temi içerisinde geçerli olan bir gelişmedir. Sanat akımları ve moda tasarımı bölümünde be-
lirtildiği gibi 19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başı, yeni
sanat akımlarının giysi tasarımı üzerine etkisinin
Giyilebilir Sanat yoğun hissedildiği bir dönemdir. Sanat akımlarının
Modanın sanat ile olan yakın hali giysi tasa- yanı sıra Doğu kültürleri de Batı sanatında etkili ol-
rımı ile moda tasarımının farklı olup olmadığını muştur. İşlevsel el sanatları ile işlevsiz güzel sanatlar
düşündürür. Giysi tasarımı bahsedilen geleneksel arasında tartışmaların yaşandığı bu dönemde artis-
duyuş ve algılayışın ötesinde bireysel bir seziş, du- tik giysi bir alan olarak ortaya çıkmıştır (Leventon,
yumsama ile biricik giysi yaratma duygusu içerebi- 2006: 28). “Giyilebilir Sanat” moda sistemi da-
lir. Tek başına giyilecek gündelik bir giysiden öte hilinde değerlendirilmemektedir. Yeni sanat hare-
estetik haz ve duyuş ile hazırlanmış bir giysi, sanat ketleri ile gelişen lif sanatının başvurduğu pek çok
düzeyinde duyumsanabilir. Giyilebilir sanatta, giy- teknik, giyilebilir sanat örneklerinde kullanılmıştır.
si hayata başka bir anlam katan ayrıca giyene de Lif sanatı ile olan yakın ilişkisi nedeniyle, moda en-
zevk veren, insan bedenini adeta “heykel” yapar düstrisine karşı bir “hareket” gibi gelişen giyilebilir
gibi irdeleyen çok çeşitli malzeme ve tekstil tekniği, sanat, lif sanatı kapsamında değerlendirilmektedir
doku, renk, biçim ve form ilişkileri içinde kulanma (Günay, 2013; s. 52). Bu nedenle belirgin bir bi-
olanağı sağlayan mevsimlik moda eğilimlerinin dı- çimde sanat anlayışı içerisinde üretilen eserler ile
şındadır. Giyilebilir sanat eserleri üreten bir sanat- ticari moda endüstrisinde üretilen giysiler arasında
çı, gelenekten, kültürden, doğadan esinlenir ve bu önemli bir fark vardır. Giyilebilir sanat alanı bir sa-
giysiyi giyen kişi ile bütünleşmesini hedefler. Giyi- nat akımı değildir. Ancak giyilebilir sanat çalışan
lebilir sanat çalışmalarında tasarımcı gelenekten de bir tasarımcı herhangi bir sanat akımının etkisinde
beslenebilir çağdaş sanattan da etkilenebilir. Biçim çalışmalarını yapabilir. Giyilebilir sanat çalışma-
ve form arayışlarında form dışılığı savunabilir, bu sı olan bir giysi hem onu izleyeni hem de giyeni
nedenle aform yapılara başvurabilir. Güzellik algı- etkisi altına alabilir. Giyilebilir sanat örnekleri gi-
sını yıkabilir ve bedeni güzel göstermek kaygısın- yen kişiyi de performatif bir an içine dahil edebilir.
dan tümüyle uzaklaşabilir. Yaratıcı, şaşırtıcı ve şok Giysi ve tamamlayıcılarının giyen kişi üzerindeki
edici renk, biçim- form içeren değişik önermelerde duruşu ve yarattığı etki ile giysinin kendisi ve onu
bulunabilir. Sanat akımlarından, stil tarihinin ko- taşıyan beden etkili bir kinetik heykele dönüşebilir.
nularından, folklordan, edebiyattan esinlenebilir. Bu nedenle giyilebilir sanat eserleri sadece vücudu
Yerel kumaşlardan veya hiç kullanılmayacakmış değil aynı zamanda insan ruhunu da giydiren giysi-
gibi olan malzemelerden ve geleneksel tekniklerden ler olarak tanımlamaktadır. Bu sanatın sanatçıları;
tek başına ya da bütünleşik olarak yararlanabilirler. sadece kendileri ve kendilerinin giymesini istediği
Algıda yerleşen biçim ve formlardan uzaklaşabilir- kişiler için giysi üretme fikrinden yola çıkmakta-
ler. Giysi tasarımının (giyimin) bu haliyle kurum- dır (Özüdoğru, 2013; s.). Giyilebilir sanat başlığı
sallaşmış moda sisteminin içinde olduğu düşünül- altında tanımlanabilecek giysi önermesi, “bir stil/

13
Modanın Tanımı ve Kapsamı

tarz” önermesidir. Bu haliyle sanatçıları etkilemiş 28). Giyilebilir sanat örnekleri kavramsal sanatla
ve etkilemeye de devam etmektedir. Çünkü moda- farklı bir boyuta ulaşmıştır. Ancak bu yine de hazır
nın bu alanında yüksek sanatçı duyarlılığı, tasarım giyim modasının yerini alamamıştır. Zaten böyle
duygusu ve zanaatsal beceri ve bilgiye gereksinim bir amacı da olmayan giyilebilir sanat, 1970’li ve
vardır. Giyilebilir sanat örnekleri incelendiğinde 1980’li yıllarda, Japon moda tasarımcıları Rei Ka-
bunlarda bulunan estetik haz derinden hissedilir. wakubo (Commo Des Garçons), Issey Mıyake ve
Giyilebilir sanat (Artwear, Wear- able Art, Art Yohji Yamamoto ile ileri bir boyuta taşınmıştır. Bu
to Wear) hareketi her ne kadar 20. yüzyıl başın- tasarımcılar, moda tasarımında kalıplaşmış bütün
daki gelişmelerle ilk örneklerini göstermiş olsa da fikirleri alt üst etmişlerdir. Issey Miyake eserlerini
1960’lı yılların özgürlükçü ortamında daha özgün önemli bir bilgi dağarcığı ile sunarken, “giyilebilir
bir biçimde gelişmiştir. Bu dönemde el üretimi sanat” ve “kavramsal giysi“ gibi kavramların ya-
işler ve zanaatsal becerinin önemi yeniden artmış pılanmasına katkı vermiştir. 1990’larda Belçikalı
ve giyilebilir sanat hareketi için ortam oluşmuştur. moda tasarımcıları olan Dries Von Noten, Mar-
Giyilebilir sanat ilk olarak 1960’ların sonlarında tin Margiela, Ann Demeulemeester’in tasarımları
1970’lerin başında New York ve San Francisco’da duygu olarak çok kıymetli, düşünce olarak titiz he-
ortaya çıkmıştır. 1960’ların başında oluşan genç ve saplanmış ve benzersizdir. Modada bugüne kadar
çalışan sınıfın sokak stili, Fransız moda akımları- görülmemiş biçimde ezber bozan bu tasarımlar her
nı zayıflatmış ve yeni bir alternatif oluşturmuştur. bir sanatçının kendi üslubundadır. Bunlar; bohem,
El yapımı ve ikinci giysilerin kullanımı gündeme romantik ve farklı kültürleri harmanlayan bir anla-
gelmiştir. Etnik kültürlerin izlerini de yansıtan yışa sahip koleksiyonlardır ve müşterileri bu kolek-
bu giysiler kısa sürede yaygınlaşmış ve yine moda siyonları “giyilebilir sanat” eseri olarak görmektedir
sisteminin içine dahil olmuştur (Leventon, 2006: (Şahin, 2015b; s. 66).

Şekil 1.5 Hüseyin Çağlayan tasarımı, Şekil 1.6 Rei Kawakubo (Commo Des Garçons), 2016
kavramsal sanat bağlamında heykelsi bir
Kaynak: http://www.denimjeansobserver.com/mag/2016/03/05/
çalışma
comme-des-garcons-2016-2017-fall-autumn-winter-womens-
Kaynak: http://www.vogue.com/13431267/ paris-fashion-samurai-warrior-armor-floral-ruffles-denim-jeans-
met-gala-chalayan-erika-wall-morgane- observer/.
dubled/.

14
Moda Tasarımı

Yapı söküm, geri dönüşüm, tasarım dışılık, yeni bir alan yaratmıştır. Bu Batı, için bir gerek-
gelenekseli ret eden sadelik, alışılmadık kumaş- sinim gibi ortaya çıkmıştır. Ancak, Doğu mede-
lar ve dikişler, bitmemişlik duygusu ile tasarlanan niyeti zaten geleneksel olan üretim biçimleri ve
giysilerin olmadık mekânlarda sergilenmesi; bu geleneksel yaşam biçimlerini devam ettirmektedir.
tasarımcıların sınırları zorlayan bakış açılarını an- Sanatsal giyimin en güçlü olduğu 1980’ler, İssey
latır. 1990’lı yıllara gelindiğinde “giysi”nin, artık Miyake ve çağdaşı diğer Japon tasarımcıların Batı
“insan” bedenini örtmek işlevinden çıktığı ve “ta- modasına köklü ve sarsıcı değişiklikler sundukları
sarım” ile olan bağından bağımsız bir sanat nes- dönemdir (Şahin, 2015b; s. 67).
nesine dönüştüğü görülür. 1990’lı yıllarda dikkat Giyilebilir sanat içerisinde kavramsal sanata ya-
çeken diğer tasarımcılar Jonh Galliano, Alexandr kın duranlar, sanat nesnesi olarak var olan nesneye
Mc Quenn, Lainey Keogh, Hüseyin Çağlayan gibi kendilerini daha yakın hissetmektedir. Bu alanda
isimlerdir. Yine, Jonh Galliano; derin tarih bilgi- yapılan tasarımlar giysiye benzer olsa da işlevsel
si ile kumaş ve form ilişkisinde sınırsız dokuyu ve değillerdir. Bu halleriyle sanatın işlevsel olmayan
rengi kullanarak küreselleşmeyi, eklektik kültürleş- özelliği ile kesişirler ve üretilen giysi bu nedenle
meyi giysilerinde yansıtmaktadır. Lainey Keogh, de bir sanat nesnesine dönüşür. Günümüzde ise
organik trikolarla doğal yaşamı ele alır, Alexandr giyilebilir sanat giysi biçimleri giderek heykelsi bir
Mc Quenn ise yaban hayatına dikkat çeken bas- form sergilemektedir. Böylece yaratılan giyilebilir
kı tasarımları ve giysi tasarımlarıyla dikkat çeker. sanat eserlerinin pek çoğu giyilmek için değil, sanat
Hüseyin Çağlayan ise, “kavramsal moda”, gibi bir eseri olarak izlenmek ve anlaşılmak için biçimlen-
alanın olanaklılığını kanıtlamıştır (Şahin, 2015b; dirilmektedir. Sanat ve tasarımın içiçe geçebildiği
s. 67). Giyilebilir sanata esin veren Doğu kültü- giyilebilir sanat, günümüzde ele alınan bakış açıla-
rü, Batı medeniyetinde moda ve sanatta kendisine rına göre farklı yorumlarla tanımlanabilmektedir.

Öğrenme Çıktısı
4 Haute couture, hazır giyim ve giyilebilir sanat konularını tanımlayabilme ve
sorgulayabilme

Araştır 3 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Konuyu çevresel etkenler,


üretm tüketim ilişkileri Sürdürülebilir modanın
Sürdürülebilir modanın çerçevesinde ilişkilendiri- moda sistemi açısından
moda sistemi açısından niz. Bunun için Gwilt, A. içerdiği çelişkiyi süre. ,çinde
içerdiği çelişki nedir? (2014). A Practical Guide to değerlendirererk tanımlaya
Sustainable Fashion adlı ki- çalışınız.
tabını inceleyeniz.

SÜRDÜRÜLEBİLİR MODA
Sürdürülebilir kalkınma kavramı ilk kez Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Komisyonu (Bruntland
Komisyonu), tarafından hazırlanan “ortak geleceğimiz” başlıklı raporda ortaya konulmuştur. Sürdürüle-
bilir kalkınma gelecek nesillerin kendi ihtiyaçlarını karşılama yeteneklerinden ödün vermeden bugünün
ihtiyaçlarını karşılayan gelişmedir. Sürdürülebilirliğin ekolojik, ekonomik ve sosyal- etik olmak üzere üç
boyutu vardır ve uzmanlar sürdürülebilir kalkınmanın gerçekleşmesi için bu üç boyutunda sağlanması
gerektiğini belirtmektedirler (Gürcüm ve Yüksel, 2013; s. 50).

15
Modanın Tanımı ve Kapsamı

Konumuz bağlamında sürdürülebilirliğin moda ması aşamalarında aşırı su kullanılmaktadır. Çevre


ile olan ilişkisi, modanın üretim ve tüketim zin- ve insan sağlığı bakımından enerji ve su kaynakları
cirinde çok etkili olan bir olgu olmasından kay- ile toprağın, petrolün bilinçsiz ve kontrolsüz kulla-
naklanmaktadır. Üretim ve tüketim zincirinin nımı olumsuz sonuçlara neden olmaktadır.
kusursuz bir biçimde giderek daha kısa zaman ara- Tekstil sektörünün sorunları moda sisteminin
lıklarıyla ve hızlı çalışmasına zemin hazırlamış olan etkisi ile artmaktadır. Moda aracılığıyla israfa varan
moda olgusu özellikle giyim kuşam üzerinden, tüketiminin “modern dünya” da yol açtığı büyük
bağlı bulunduğu ve tekstil sektörünün meydana sorunlar vardır. Üretim bandının herhangi bir
getirdiği ahlaki ve çevresel sorunların da zarar veri- noktasında yer alan çocuk işçiler, küresel tüketim
ci boyutlara gelmesinde etken olmuştur (Odabaşı, kültürü, çarpık imajlar, yeme bozuklukları, çevre
2016; s. 19). Tekstil ve moda sektörünün çevre ve kirliliği, su kıtlıkları, ruhsal ve fiziksel zararlar gibi
insan sağlığı üzerine olan etkileri, üretim tüketim sorunların büyük bir bölümünün kökeninde moda
kültürü ekseninde 1960’lı yılların sonundan iti- vardır ve bu sorunların hepsi modanın hızlı döngü-
baren tartışılmaya başlanır (Şahin, 2015b; s. 65). süyle ilgilidir (Alpat, 2013; s.45).
Dönemin politik söylemleri arasında yer alan bu
Yukarıda belirtilen sorunlar modanın hızlı üre-
durum daha sonraki yıllarda haklılık kazanmıştır.
tim ve tüketim zincirinde daha da fazla önem ka-
Günümüzde moda sistemine ve tekstil üretim sek-
zanmaktadır. Hızlı moda, tüketicilere kolay ulaşma
törüne bağlı olarak üretilen ürünler ve bunların
imkanı sağlayan pazarlama yöntemleriyle sunul-
üretim biçimleri çevremiz için tehlikeli sonuçlar
maktadır. Moda tüketicisine dönüşen insan, artık
doğurmaya başlamıştır. Araştırma sonuçları, tekstil
arzu ettiği nesneye anında kavuşabilme olanağına
üretim süreçlerinde ortaya çıkan çevresel sorunla-
sahiptir. Tüketicilerin pazara çok kolay ulaşması-
rın, temel yaşam gereksinimlerimizi tehdit edecek
nı sağlayan dijital teknoloji, kullan- at zihniyetine
boyuta ulaştığını işaret etmektedir.
hizmet etmektedir. Böylece ürünlerin raf ömrü
Tekstil endüstrisi, teknolojik buluşlar, yeni kısa tutulmakta ve ürünlerin kalitesizliği çok bü-
boyar maddeler, yıkama yöntemleri ve benzeri yük önem taşımamaktadır. Moda tüketicisi kısa bir
gelişmelerden bu yana daha büyük bir endüst- süre kullandığı giysiyi yeni moda bir ürünle hızlı-
ri haline gelmiştir. Gelişen seri üretim ile tekstil ca değiştirebilmektedir. Ancak, sistemin en büyük
yüzeylerinin oluşturulması veya oluşturulduktan handikapı alınan ürünün kısa bir süre içinde he-
sonraki aşamaları için ihtiyaç duyulan farklı kimya- men eskimesi ve çöp haline dönüşmesidir.
sallar, lifler, boyar maddeler, ağartıcılar, ilaçlar or-
Bu nedenle sürdürülebilir bir yaşam için alter-
taya çıkmıştır. Türkmen’in bildirdiğine gore bütün
natif üretim yöntemleri geliştirmek ve çevresel so-
Dünyadaki üretimin devasa boyutlara ulaşması so-
runlara çözüm odaklı yaklaşmak yaşamın bir çok
nucunda tekstil sektörü çevreyi kirleten en büyük
alanının yanı sıra tekstil ve moda sektörünün de
sanayi kollarından birisi haline gelmiştir. Endüstri
konusu olmaya başlamıştır. Böylece, sürdürülebilir
devrimi sonrası teknolojik gelişmeler ve dijital çağ-
kalkınma, sürdürülebilir tasarım, yavaş hareketi,
dan sonra, bütün tekstil üretiminin ve ürünlerinin
yavaş tasarım gibi konular tartışılmaya başlanmış-
artık doğal liflerden yapılması mümkün değildir.
tır. Bu konudaki duyarlılık öncelikle sağlık ekse-
Günümüzde doğal tekstil ürünleri bugün insan
ninde ele alınmaktadır. Bu nedenle eko, yeşil veya
gereksinimlerini karşılamaya yetecek boyutta de-
yavaş ile betimlenen pek çok hareket, girişim ve
ğildir. Tekstil üretiminde kullanılan malzemelerin
kurumsallaşmış yapının kökeninde çeşitli sağlık ve
yanı sıra, tekstil üretimi sürecinde de çevreye ve
çevre örgütlerinin vermiş oldukları raporlar doğrul-
doğaya zarar verilmektedir. Tekstil imalatının her
tusunda alınmış olunan esaslar uygulanmaktadır.
evresi yoğun olarak kaynak tüketimine ve atık üre-
timine dayalı olsa da, en fazla kirlilik yaratan ve tok-
sik madde içeren işlemler terbiye işlemleri, yakma, Sürdürülebilirlik ve Moda
haşıl sökme, ağartma, baskı işlemleri ve yıkamalar Yapısı itibariyle moda; hızlı, değişken ve se-
olarak bilinmektedir (Türkmen’den aktaran Oda- zonluk beğenileri oluşturmaktadır. Sürdürülebilir
başı, 2016; s.21). Örneğin, pamuğun yetiştirilme- moda kavramı ise bu tüketim çılgınlığına karşı gel-
sinde kullanılan kimyasal ilaçların arındırılması ve meyi, daha yavaş tüketim ve daha doğru üretimi
pamuklu bir kumaşın verimli kullanıma hazırlan- kapsayan bir moda anlayışını benimsemekte, çevre

16
Moda Tasarımı

ve insan dostu olmayı hedeflemektedir. “Sürdürü- sezonda sunduğu cazibeli giysileri çılgınca tüket-
lebilirlik”, korumak ve muhafaza etmek konularını me duygusu tüketim çılgınlığının ortaya çıkması-
da kapsadığı için, moda sisteminden çevre ve in- na neden olmuştur. Görece daha ucuz alınan ama
san sağlığı için faydalı bir yaklaşım içinde olması mutlaka modaya uygun olan kullan- at giysiler bir
beklenmektedir. Bu açıdan bakıldığında günümüz- süre sonra her bireyin dolabında çöpe dönüşmek-
de artık kesinlikle sürdürülebilirliğe yer verilmesi te ve elden çıkartılmaktadır. Lee’nin bildirdiğine
gerektiği gündeme gelmektedir. Gwilt, tekstil ve göre yılda yaklaşık 2,15 milyon ton giysi satın alın-
moda sektörünün, üretimin her aşamasında (ham makta, 1,1 milyon ton giysi çöpe atılmaktadır. Bu
maddeden ürün haline gelene kadar) sürdürüle- nedenle giysileri cope atmak yerine, alışkanlıkların
bilirliği tehdit eden konuların farkına varması ve değiştirilmesi, daha az satın alım ve eski giysilerin
bunları gözden geçirmesi gerektiğini ifade etmek- yeniden kullanımı yollarının araştırılması gerek-
tedir (Gwilt’den aktaran Odabaşı, 2016; s.). mektedir (Lee’den aktaran Akbulut, 2013; s. 40).
Bu tehditler arasında daha önce belirtilen ta- Bu hızlı üretim ve tüketim ilişkisinin neredeyse tek
rımsal ve hayvansal hammaddelerin üretim ko- kullanımlık giysiler haline dönüştürdüğü ve ürün
şulları, su ve enerji kaynaklarının israflı kullanı- kullanım sonrasında çöpe atılan tekstil atıkları
mı, tarımda kullanılan böcek ilaçları, genetiği ile önemli tehlikeler arz etmektedir. Bu tehlikelerden
oynanmış lifler, adil üretim koşulları, hayvansal birisi tekstil ürün atıkların doğada çözülüp çözül-
liflerin üretiminde hayvan hakları ihlali gibi ko- mediği sorunudur.
nular bulunmaktadır. Ayrıca tekstil üretim süre-
cinde (kumaş ve ürün) tekstil terbiye işlemlerinde Öneriler
kullanılan kimyasallar, aşırı su ve enerji kullanımı,
Moda alanında, hammadde üretiminden, tasa-
israfa varan kumaş ve kaynak kullanımı, iç güven-
rım, üretim, tüketim ve tüketim sonrası aşamalarda
liği, ürürnün tüketiciye ulaşması aşamasındaki bazı
bazı çözüm önerileri vardır. Bunlar tekstil üretim
basamaklarda yaşanan sorunlar sürdürülebilirlik
süreci ve tüketim süreci ve tüketim sonrası atık
konusunun ne kadar önemli olduğunu göstermek-
olma süreci altında toplanmaktadır. Tekstil üretim
tedir. Sürdürülebilirlik, üretim- tüketim sürecinin
süreci kapsamında doğayla barışık ürün ve üretim
tüm aşamalarını kapsadığından rekabetçi ticaretin
biçimleri dikkat çekmektedir. Organik ve inovatif
yaratmış olduğu önemli sorunlar da bu alana dahil
tekstil hammaddeleri ile üretim yapılması, organik
olmaktadır.
hammadde yetiştirilmesi ve işlenmesi, ürün elde
Sürdürülebilirlik konusu tüketicileri de ilgilen- etme sırasında organik hammadde kullanılması
dirmektedir. Bilinçli bir tüketici olunması için bu gibi öneriler yer almaktadır. Son yıllarda bu öne-
konuda eğitim önem taşımaktadır. Bilinçli tüketici rilerden en çok organik pamuk üzerine çalışıldığı
en azından doğada çözülebilen ve daha az kirlilik görülmektedir. Ayrıca, bu şekilde üretim yapan-
verebilecek malzemeler hakkında bilgi sahibi ola- ların eko- etiket uygulaması gerektiği üzerinde
bilmelidir. Alınan ürünün sıksık yıkanması, kim- durulmaktadır. Eko etiket, ekolojik tekstil kavra-
yasal temizlik malzemeleri kulanılması, kurutma ve mının ortaya çıkmasından sonra gelişen bir uy-
ütüleme işlemlerinde israfa varan ölçülerde enerji gulamadır. 1990’lı yılların başında çevre ve insan
ve su kullanımı tüketici bilinci ile ilgili konulardır. sağlığına uygun tekstil üretimini esas alan “ekolojik
Çevre açısından en büyük tehlikelerden birisi tekstil” kavramı ile; “elyaf halinden bitmiş halde
de çöp haline dönüşen giysilerdir. Hızlı tüketim ürün oluncaya kadar olan tüm işlem basamakların-
en fazla giyim alanında görülmektedir. Moda, in- da çevre gözetilerek üretilmiş, kullanım aşamasında
sanlarda acımasız bir tatminsizliğe yol açmaktadır. kullanıcıya zarar vermeyen ve kullanıldıktan sonra
Tüketiciler dahil oldukları moda çarkında kullan- atılacak olan ürünün geri kazanılır olması veya çev-
at çılgınlığının bu büyük çöp dağını oluşturduğu reye zararsız olarak düşünebilen ürünler” ifade edil-
bilincinde değillerdir. Moda sisteminin her yeni mektedir (Oral, Dirgar ve Erdoğan, 2013, s. 31).

17
Modanın Tanımı ve Kapsamı

Şekil 1.7 %100 organik pamuk kullanılarak hazırlanmış çocuk giysileri


Kaynak: http://seyfeli.com/kids.php.

Tekstil hammaddesi ve işlenmesi sürecinde inovatif araştırmaların da geliştiği görülmektedir. Ekolojik


malzemeli nanotekstiller kullanımı bu konuda örnek olabilir. Ancak doğal kaynakların daha az tüketildiği
ve olabildiğince az kimyasallarla kullanıldığı nanotekstiller olması önem taşımaktadır. Tekstil üretim sü-
recinde boyar maddeler konusu ayrıca ele alınmalı ve bu konuda da hem doğal boyar maddeler hem de
çevreye duyarlı boyar maddeler üzerinde çalışmalar yapılması önerilmektedir. Eko- etiket bu konuyu da
kapsamaktadır. Hammaddenin kendi doğal renginin yanı sıra doğal boyar maddelerin moda eğilimlerinde
yer alması ve böylece bunlara başvurulması önemli bir girişim olacaktır. Doğal boyamacılık konusu çevre
ve insan sağlığı bağlamında tüketici bilincinde yer almaya başlamıştır. Bu konuda kimyacıların, biyolog-
ların çalışmaları tekstil ve moda tasarımcılarına ışık tutan sonuçlar içermektedir. Son yıllarda yükselen bir
grafik izleyen eko- baskı da (eco- print) yine bu yönde ilgi gören bir uygulamadır. Doğal boyama yöntem-
lerinden eko- baskı yönteminde; bitkilerin yaprak, çiçek, dal gibi çeşitli kısımlarının baskıları ile kumaş
üzerinde desen oluşturulmaktadır. Eko- baskı yönteminde; bitkilerin renkleri ve şekilleri, buharlama ya da
suda kaynatma işlemleri ile doğal elyaflara transfer edilmektedir. Boyama işlemleri için özellikle ipek, yün,
pamuk ve keten gibi doğal kumaşlar kullanılmaktadır (Can, 2016; s. 25-28).
Doğal boyamacılık ve eko- baskı konularının gündeme gelmesi, eski el becerisine dayalı tekstil üretim
biçimleri ve becerilerinin önemle ele alınması gerektiğini göstermektedir. Doğal boyama yün ve diğer doğal
iplerle yapılan dokumacılık, örmecilik, işlemecilik ile üretilen tekstil yüzeyleri ve bunlardan moda tasarım
alanında yararlanılması hem kültürel bir değerin yaşatılması hem de kırsal istihdam açısından önem taşı-
yan yaklaşımlar olarak görülmektedir. Ürünün tüketilmesi
ve sonrasında da tüketici bilincinin önemi tartışılmaz bir
gerçektir. Tüketici aldığı ürünün üretim, kullanım ve tüke-
tim aşamalarıyla, adil ticaret ve yeşil moda konusunda bilgi
sahibi yapılmalıdır (Akbulut, 2013; 42). Tüketici daha çok
küçük yaşlardan itibaren bu konuda eğitilmelidir.
Tüketim sonrasında çöp ve atık olan giysi ya da ev tekstili
ürünlerin değişik amaçlarla kullanılabileceğine yönelik öne-
riler vardır. Bunlar arasında geri dönüşüm, yukarı dönüşüm
(malzeme ve kaliteyi bozmadan başka bir forma dönüştür-
mek) gibi konular yer almaktadır. Ayrıca zaman, emek, su
ve enerji kaynaklarının kullanımında aşırılıktan kaçınmak,
Şekil 1.8 Sürdürülebilir bir tekstil ve moda için, üretilen ürünlerin tasarım-oluşum sürecinden ürünün yok
geleneksel el sanatları önemsenmekte ve yerel edilme sürecine kadar tüm çevre etkilerini hesaplamak, bu
dokumaların yaşatılması önerilmektedir. Denizli konuda tasarım yapan girişimcilerin teşvik edilmesi ve devlet
Buldan el dokumacılığı desteği sağlanması, etik ticaretin benimsenmesi gibi öneriler
Kaynak: http://www.pamukkale.gov.tr/tr/El- de yer almaktadır (Odabaşı, 2016; s. 26). Bununla beraber,
Sanatlari/Yoresel-El-Sanatlari). yerel üretimi desteklemek ve yerel kaynakları kullanarak

18
Moda Tasarımı

taşımacılık sektörünün getirdiği olumsuz çevresel anlayışı da desteklemek mümkündür. “Slow Fas-
etkileri en alt düzeye indirmek ve ikinci el ürün- hion (Yavaş Moda)” hareketi günümüzde bazı ta-
lerin kullanılmasını teşvik etmek gibi öneriler de sarımcılar ve markalar tarafından benimsenmiştir.
sürdürülebilir moda tasarımında başvurulabilecek Daha az tüketim, etik ticaret, geniş aralıklı sezon,
kılavuzlardır (Odabaşı , 2016; 42). kaliteli ve maliyeti bazı koşullarda yüksek olsa bile
ömrü daha uzun ürünlerin üretildiği yavaş moda
döngüsü hızlı moda anlayışının karşıt görüşü ola-
Yavaş Hareketi, Yavaş Moda Tasarımı rak belirmektedir. Bir İtalyan hareketi olarak ortaya
ve Sürdürülebilirlik çıkan “Slow Food”, yani yavaş yemek akımıyla be-
Yukarıda bahsedilen çözüm önerileri ve alınma- raber, “yavaş şehir”, “yavaş moda”, “yavaş tasarım”
sı gereken önlemler oldukça önemlidir. Ancak tü- gibi yeni zeminler oluşmuştur. Yavaş tasarımlar
ketici ve üretici bilinci bakımından hızlı moda ye- ise insanın yaşam koşullarına, biyolojik, kültürel
rine yavaş moda akımını tercih etmek de seçilecek çeşitlilik ve sınırlı dünya kaynaklarına saygı duyan
başka bir yoldur. Günümüzün rekabetçi yapısında bir bakış açısını sunan ve benzersiz, kişilikli ürün-
modern toplumun tatminsiz bireyleri, içinde bu- leri oluşturmaya yönelik bir tasarım anlayışıdır
lundukları ortamda varolabilmek için yoğun çaba (Türkmen, 2013, s.60).
sarfetmektedirler. Yavaş hareket, modern toplumun Yavaş moda, bilinçli bir tüketiciyi arzulamakta-
hayatına eleştirel yaklaşan, bunun karşılığında oluş- dır. Bilinçli tüketici satın aldığı ürünün kalitesini,
turulmuş kalıpları dönüştürecek kültürel değişimi hangi malzeme kullanılarak üretildiğini sorgula-
savunan toplumsal bir harekettir. Endüstriyel yaşam malıdır. Bilinçli tüketici bu nedenle yavaş modayı
biçimlerinin neden olduğu mutsuzluklar, sağlıksız bilinçle talep eden tüketici demektir. Yavaş moda,
yaşam biçimleri karşısında yavaş hareket bir çok ül- henüz bir kaç tasarımcının ve markanın uygulama
kede takip edilmekte, bu felsefeyi benimseyenlerin alanındadır. Ancak giderek daha sıklıkla tartışılan
sayısı gün geçtikçe artmaktadır (Alpat, 2013: 45). bir konuya dönüşmektedir. Yavaş moda üreticile-
Yavaş Tasarım, 21. yüzyılın tasarım kavramındaki ri ve tüketicileri ortak bir lisanda buluşabilmekte-
farkındalıklardan sonra gelişen bir anlayıştır. Salt dirler. Söz gelimi yavaş moda çalışan bazı firmalar,
tasarımın kendisi ile ilgili olmayıp, demokratik ve online satışta olan bir ürünün sürdürülebilirliği
bütünsel bir bakış açısıyla insanların ve gezegenin hakkında bilgi kartları oluşturmuşlardır. Tüketici
uzun vadede iyiliği için uygun özel çözümler yarat- bilincini artıran bu uygulamalarda ürünün han-
mayı hedefler. Bu bağlamda sürdürülebilir tasarım gi koşullar altında daha sürdürülebilir bir tasarım
ile birlikte düşünülmelidir (Alpat, 2013: 46). Yavaş olacağını öğreten seçenekler yer almaktadır. Bu ve
moda ile insanların yaşam koşullarına, farklılıkla- benzeri ürün tasarımı programları giderek artan bir
rına ve sınırlı dünya kaynaklarına saygı duyan bir taleple kullanılmaya başlanmıştır (Alpat, 2013: 46).

Şekil 1.9 Senem Bilgen Söker’in yavaş moda anlayışındaki tasarımı


Kaynak: http://www.sheepinks.com/home.html.

19
Modanın Tanımı ve Kapsamı

Tüketicinin de yavaş modaya tasarım aşamasında katkıları olabileceği öneriler arasında yer almaktadır.
Tüketicinin giyineceği giysinin üretim aşamasında emek veriyor olması gibi öneriler buna örnek verilebilir.
Çok amaçlı çok parçalı giysilerin yavaş moda için alternatif olabileceği de öneriler arasında yer almaktadır.
İkinci el giysi kulanımı, giysi kiralamak gibi yöntemler de yavaş moda için kullanımda olan yöntemlerdir.
Ayrıca hızlı modanın sürümden kazanan anlayışı yerine kalitesi yüksek giysi üretimi ile ürünün kulla-
nım süresi uzatılarak yavaş moda sağlanabilir. Yavaş moda için öneriler arasında atık giysilerle yeni giysi
üretilmesi, ayrıca yeşil etiketli geri dönüşüme uygun dönüştürülmüş tekstil malzemelerden yüksek moda
ürünler tasarlanması da yer almaktadır.

Şekil 1.10 Senem Bilgen Söker’e ait giysi tasarımı. Tasarımda, yerel dokuma üzerinde yün ile yedirme yapılmıştır
Kaynak: http://www.sheepinks.com/home.html.

Ayrıca geleneksel tarım ve hayvancılık yapılan ması, sektördeki firmaların aynı amaçla kendi arala-
kırsal bölgelerde yaşayan tekstil hammaddeleri ve rında bir sistem kurmaları yeni stratejilerle hareket
el sanatlarının hatta el becerilerinin yaşama geçiril- etmeleri beklenilmektedir (Alpat, 2013; s.47).
mesi de tercih edilen bir yöntemdir. Hakiki yünden Türkmen yavaş moda’nın etkilerini üç gruba ayı-
el örmesi giysiler, el dokumasından giyilebilir sanat rarak incelemiştir. Gelişmekte olan ülkelerin tekstil
(wearable art) giysiler yavaş modanın konuları arası- sektörü çalışanları için, yavaş moda daha yüksek ücret
na girmektedir. Yavaş moda uygun koşullarda tüke- anlamına gelmektedir. Kullanıcılar için yavaş moda
ticinin kendi üretimi bir giysi de olabilir, atıklardan daha büyük özenle tasarlanıp üretilmiş ve yüksek kali-
üretilmiş yüksek moda bir giysi de olabilir. Burada teli ürünlere sahip olmak demektir. Çevre açısından ise
tasarımcının hayal dünyası tasarımı etkili kılan en yavaş moda geçici eğilimlerin ardından atılan, kulla-
önemli unsurdur. Bu bağlamda yavaş moda el eme- nımdan kaldırılan giysi atıklarının ve endüstri atıkları-
ğine dayalı üretimi ön plana çıkarmaktadır. Bu hızlı nın daha az olması anlamını taşımaktadır (2013; s.60).
modanın felsefesinin oldukça dışında bir anlayıştır.
Moda sisteminin, tüketicileri artık eski bilinç-
Benzeri yaklaşımlarla yavaş modanın benimsenmesi
sizlik düzeyinde değildir ve sağlıklı yaşam için seçi-
için uğraşı vermek gerekmektedir. Yapılması gereken;
ci olmaya başlamışlardır. Bu çok yaygın olmasa da
tüketicinin yavaş modayı anlamasına katkıda bulun-
yeni tüketici profili sadece “estetik kaygı”, “farklı
mak ve bunun insan ve çevre sağlığı için bir gerekli-
olmak” gibi endişeler peşinde değildir. Tüketicilerin
lik olduğunun benimsenmesini sağlamaktır. Küçük
talepleri “sürdürülebilirlik, yeşil ve yavaş” kavram-
ölçekte de olsa üretimin yavaşlatılması, koleksiyon
larını içeren bir anlayışı işaret etmektedir. Felsefi
sayısını azaltılması, doğal elyafların desteklenmesi ve
olarak, “sürdürülebilirlik, yeşil ve yavaş” kavramla-
bunlardan üretim yapılması, zehirli kimyasal madde-
rının, doğayı bütün olarak algılamayı önerdiği ve
lerin kullanımında aşırı özen gösterilmesi doğa için
bu bağlamda keşfedilmesi gereken çok yönlü bir
fayda sağlayacaktır. Rekabetçilik anlayışının yavaşla-
alan olduğu düşünülmektedir (Şahin, 2015b; s.68).

20
Moda Tasarımı

Öğrenme Çıktısı

5 Sürdürülebilir moda tasarımın ve yavaş modanın etki alanlarını kavrayabilme

Araştır 4 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Konuyu çevresel etkenler,


üretm tüketim ilişkileri Sürdürülebilir modanın
Sürdürülebilir modanın çerçevesinde ilişkilendiri- moda sistemi açısından
moda sistemi açısından niz. Bunun için Gwilt, A. içerdiği çelişkiyi sürecinde
içerdiği çelişki nedir? (2014). A Practical Guide to değerlendirererk tanımlaya
Sustainable Fashion adlı ki- çalışınız.
tabını inceleyeniz.

21
Modanın Tanımı ve Kapsamı

Giyim kültürü ve moda


1 olgusu konularını
açıklayabilme
öğrenme çıktıları ve bölüm özeti

2 Modanın tanımı ve
kapsamını tanımlayabilme

Giyim Kültürü ve Moda Olgusu

1 Giyim-kuşam insanın kendi tarihinin gelişimini gösteren maddi kültür unsurlarından birisidir. Temel
gereksinimlerden birisi olarak ortaya çıkmış, öncelikle doğada gözlemlenebilen doku ve malzemeler-
den yararlanılmıştır. Doğa koşullarına karşı korunmak üzere örtünmek, sarınmak biçiminde ortaya
çıkan giyim kuşam anlayışı yerleşik düzene geçildikten sonra, yeni yaşam biçimlerinin gereksinimle-
rine ve inanç sistemlerine göre anlamlar yüklenmiş ve çeşitlenmiştir. Bu bağlamda geleneksel toplum-
ların yaşam biçimleri hakkında bilgi veren bir dile sahip olduğu belirtilmelidir.
Giyim kültürü geleneksel toplumların geleneksel yaşam biçimlerinin aynasıdır. Yaşamın üç evresi
olan; doğum, yaşam, ölümü içeren bütün yaşam boyunca geleneklere göre çeşitlilik gösteren giyim
biçimleri, simge toplumlarının yaşam anlayışlarını yansıtır.
Bu nedenle günümüz endüstriyel yaşam biçimi ile ilgisi olmayan üretim ve tüketim anlayışının ge-
rektirdiği giyim anlayışından uzaktır. Endüstri devrimin tekstil üzerinden gelişmesi ile, ortaya çıkan
gelişmelerde çok ve çeşitli miktarlarda üretilen kumaşlar, yeni pazar arayışlarını gerektirmiştir.

2 Bir olgu olarak doğan moda, endüstriyel üretim biçimiyle bir sisteme dönüşerek üretim- tüketim
amaçlı moda döngüsünün başlamasına imkân yaratmıştır. Moda bir olgu olarak, endüstriyel üretim-
tüketim biçimleriyle disiplinlerarası bir çalışma alanı olmuştur. Giyim ve moda olgusunu araştıran
antropologlar, etnologlar, sanat tarihçilerin yanı sıra, moda olgusu ve sisteminin bireysel ve toplumsal
etkileri ile ilgilenen sosyologlar, moda üretim- tüketim zincirinin sonuçları ile ortaya çıkan çevresel
sorunlar nedeniyle çevrebilimciler konuyla ilgili hale helmişlerdir. Moda olgu olarak, daima yeni ola-
nı arzulanır hale getirmenin kaygısını yaşamaktadır. Modanın yenisi daima eski olmalıdır ki moda
döngüsü sağlanabilsin. Bu nedenle de moda, daima yeni öneriler üzerinden işleyen bir sistem yaratır.
Moda sistemi içine dâhil olan moda eğilimleri (trendler) moda döngüsü için yaratılmış bir alandır.
Moda her mevsimlik sezonda ve bazen de daha sıklıkla yeni önermeler sunar. Bunlar tüm Dünya’da
gerçekleşen sosyo- politik, ekonomik olaylarla, kültürler ve gündemde olan herhangi sosyal bir ge-
lişmeyle ilgili olabilir. Eğilim belirleyiciler, yeni moda önermelerinin gerçekleşmesi için sezon için
önerdikleri renk, desen, form anlayışlarını açıklarlar. Bütün tasarımcılar ve üretici firmalar modanın
alıcı kitlesine hitap edebilmek için moda eğilimlerine göre üretim yaparlar.

22
Moda Tasarımı

3 Moda tasarımının sanat akımları


ile ilişkisini sorgulayabilme

öğrenme çıktıları ve bölüm özeti


Moda Tasarımı ve Sanat
Akımları

3 Endüstri devrimin ardından gelişen hızlı kumaş üretimi sonrasında, geleneksel yaşam biçimlerinden modern
yaşam biçimlerine geçişte ortaya çıkan el sanatları ve sanatın tüm alanlarındaki kötüye gidiş, dönemin düşü-
nür ve sanatçıları tarafından belirlenmiş ve yeni bir öneri ile bu duruma önlem alınması gerektiği üzerinde
durulmuştur. Bu nedenle, ortaya çıkan Arts& Crafts (Sanatlar ve Zanaatlar) Hareketi sanat ve zanaatin maki-
neleşme karşısındaki yerinin korunması, yeniden belirlenmesi, çağdaş tasarımla geleneğin buluşma noktaları-
nın tartışılması amaçlanmıştır. Giysi tasarımı da yine aynı dönemde ortaya çıkan Estetik Hareket ile yeniden
yorumlanma alanı bulmuştur. İlk başlarda geleneksel giysilerin estetik biçimde yorumlanması olarak gelişmiş,
ancak daha sonra gelişen sanat akımlarının etkisinde yoluna devam etmiştir. Giysinin moda tasarımına evrilme
halinde en etkili olan Kübizm, Sürrealizm, Fütürzim, Konstürktüvizm akımlarıdır. 20. yüzyıl başında gerçek-
leşen bu akımlar, yeni kadın hakları hareketleri, I. Dünya Savaşının toplumsal sonuçları gibi dinamiklerle aynı
dönemde gelişmiştir. Moda tasarım alanında öne çıkan tasarımcılar sanat akımlarının etkilerini renk, desen,
biçim ve form anlayışlarıyla tasarımlarına yansıtmışlardır.

Haute couture, hazır giyim


4 ve giyilebilir sanat konularını
tanımlayabilme ve sorgulayabilme

Haute Couture, Hazır Giyim ve


Giyilebilir Sanat

4 Sanat akımlarının modayı etkisi altına almasıyla eş zamanlı gelişim gösteren yüksek terzilik, hazır giyim ve sanatsal
giysi çalışmaları modanın evriminde önem taşımaktadır. Haute Couture kişiye özel dikiş anlamına gelmekte ve yüksek
terzilikle yorumlanmaktadır. 19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başındaki gelişmelerle moda tasarımında estetik bir haz ya-
ratmanın kaygısını duyan Charles Frederick Worth önderliğinde başlamış, Haute Couture tasarımcıların çalışmalarının
yasalarla korunması gibi girişimlerle gelişmiştir. Paris te başlayan bu alan modanın gelişmesinde ve sanata olan yakın
duruşuyla oldukça etkili olmuş, hatta Paris’in moda kenti olarak anılmasında önemli katkı sağlamıştır. Haute Couture
tasarımcılar, çalışmalarında insan bedeni üzerinde mükemmel kalıp, dikiş ve estetik duruş ile ön plana çıkmaktadırlar.
Hazır giyim, endüstriyel gelişmeler sonrasında modanın geniş kitlelere yayılmasında etkili olan bir üretim biçi-
midir. Haute Couture sadece sipariş üzerine bir tek kişi için üretim yaparken, hazır giyim geniş kitlelere hitap
etmektedir. Pazarda bulunması kolay, görece daha uygun fiyatta olan hazır giyim bu anlamda sanat ile yakınlığı
olmayan, ancak günün moda çizgisini yansıtan bir anlayışı takip etmektedir.
1940’lı yıllarda ABD’de gelişen bu sektör hızla yayılarak, Avrupa’da modanın üstünlüğünü elinde tutan Paris’e rakip bir
gelişme göstermiştir. Bu üretim biçimi daha sonra hızla yayılmış ve benimsenmiştir. Tasarımcıların da içinde yer aldığı
pek çok marka oluşmuş, bunlar rekabetçi bir anlayışla Dünya’nın her yerine ulaşabilir bir hale gelmişlerdir. Bu anlamda
basın yayın organlarının tümünden yararlanılmaktadır. Defileler, moda gösterileri ve sergileri, moda başkentleri gibi
oluşumların hepsi hazır giyimin çatısı altında gelişen moda sisteminin döngüsüne dâhil olan çalışmalardır.
Giyilebilir sanat örnekleri ilk olarak 1920’li yıllarda varlığını göstermiştir. Daha önce değindiğimiz 20. yüzyıl başı
sanat hareketlerinin etkisi ile sanatsal giysi çalışmaları yapılmıştır. Ama asıl varlığını 1980’lerde göstermiştir. Bu
yıllarda gelişen yeni sanat akımlarının etkisi altına giren, bazı yeni kuşak moda tasarımcıları, kavramsal sanat yeni
fütüstik ve konstürktüvist yaklaşımlarla giysilerini yorumlamaya başlamışlardr. Moda gösterileri, moda sergileri
bu dönemde daha sanatsal içerikte olup, bedenin form ile ilişkisini yeniden yorumlar hale gelmiştir. El işi üretim
biçimlerine ilgi artmış bu bağlamda lif sanatları giyilebilir sanat çalışmalarında kullanılır olmuştur. Japon tasa-
rımcılar, Belçikalı tasarımcılar ve aynı zamanda Hüseyin Çağlayan, Alexandr Mc Quenn gibi tasarımcılar 1980
sonrası gelişen moda da etkili olan tasarımcılardır.
Yeniçağın kavramsal modası kültürü, çevreyi, yaşam biçimlerini sorgulayan felsefi bakış açılarıyla kurgulanmış
moda gösterileriyle izleyicisiyle buluşmaktadır ve günlerce basının konusu olmaktadır. Bu yönüyle giyilebilir sanat
bağlamındaki bir çalışma, giyilebilir bir giysi olabildiği kadar sanat kadar etkili oluşuyla ve aynı zamanda işlevsiz
oluşuyla dikkat çekmektedir. Bu nedenle de giyilebilir sanat olarak adlandırılmaktadır.

23
Modanın Tanımı ve Kapsamı

Sürdürülebilir moda tasarımın


5 ve yavaş modanın etki alanlarını
kavrayabilme
öğrenme çıktıları ve bölüm özeti

Sürdürülebilir Moda 5 Endüstriyel gelişmeler sonrasında Dünyadaki başlıca kay-


nakların tehlike içerecek boyutlarda kirlenmesi ve tükene-
cek duruma gelmesi sonucunda ortaya çıkan Sürdürülebi-
lirlik kavramı, insan ve çevre sağlığını yakından ilgilendiren
sonuçlar içermektedir. Dünyanın önde gelen kuruluşlarınca
dile getirilen ve pek çok uluslararası toplantının konusu
olan sürdürülebilirlik, sonuçta sürdürülebilir kalkınma mo-
dellerinin araştırılması ve bunların nasıl sağlanacağı konu-
sunda düşüncelerin gelişmesini sağlamıştır. Bu düşüncelerin
kimisi uygulamaya geçmiştir.
Dünyadaki üretim ve tüketim zincirinin sonucunda orta-
ya çıkan tabloda, tekstil ve moda sektörünün kaygı verecek
boyutlarda katkısı olduğu bu raporlarda yer almıştır. Moda
sistemi ve moda döngüsünün sebep olduğu çevre kirliliği-
nin başında, zehirli tarım ilaçlarıyla yetiştirilen hammad-
deler, boyamada kullanılan kimyasal boyalar, temizleme ve
arındırma işleminde kullanılan ilaçlar, harcanan su ve enerji
kaynakları, adil olmayan üretim koşulları, dağıtım ve pazar-
lama gibi alanları da içine alan büyük bir halka gelmektedir.
Sürdürülebilirlik konusunda moda tasarımcılarından bekle-
nen çalışmalar arasında tasarımın yavaşlatılması ve böylece
yavaş hareketinin başlatılması gelmektedir. Yavaş hareketi,
hızlı moda döngüsünün aksine, uzun mevsimsel aralıklarla
moda değişimini önermekte ve yukarıda bahsedilen her tür
etik üretim koşulunu bünyesinde barındırmaktadır. Günü-
müzde insan ve çevre sağlığının giderek önem kazanması
nedeniyle yavaş modayı benimsemiş tasarımcılar ve üretim
firmaları çoğalmaktadır.

24
Moda Tasarımı

1 Giyim kültürünü modadan ayıran en önemli 6 Haute Couture moda nedir?


özelliği nedir?
A. Giyilebilir sanat tasarımı

neler öğrendik?
A. El ile üretim yapılıyor olması B. Yüksek terzilik isteyen kişiye özel moda tasarımı
B. Geleneksel tekstil teknikleriyle üretiliyor olması C. Pret e Porter tasarımı
C. Kırsal bölgede ortaya çıkmış olması D. Yavaş hareket tasarım
D. Simge toplumlarının yaşayış biçimini yansıt- E. Lif sanatı tasarımı
ması
E. Kadın ve erkek giysilerinin aynı anlayışta üretil-
miş olması 7 Hazır giyim nedir?
A. Hızlı üretim ve tüketim sistemi
2 Modanın sistem olarak başlangıcı hangi B. Tüketiciye çok seçenekli giysi sunan sistem
önemli tarihsel gelişme ile ilgilidir? C. Özel kumaşların kulanıldığı az gelişmiş bölge-
A. Fransız Devrimi lerde yapılan üretim sistemi
B. Endüstri Devrimi D. Geniş kitlelerin moda eğilimlerine uygun giyil-
C. Sürdürülebilir tasarım hareketi mesinde olanak tanıyan sistem
D. Yavaş hareketi E. Alım gücü yüksek kitlelere daha fazla giysi tasa-
rımı seçeneği sunan sistem
E. Arts and Crafts hareketi

3 Modanın halk arasında yaygınlaşması hangi


8 Giyilebilir sanat gelişimi hangi yıllarda ger-
çekleşmiştir?
önemli tarihi olayla ilşkilidir?
A. 1855-1900
A. Estetik hareket
B. 1900-1920
B. Endüstri devrimi
C. 1930-1950
C. Fransız İhtilali
D. 1990-2000
D. Yavaş hareketi
E. 1920-1980
E. Teknoloji devrimi

4 Moda’nın en önemli özelliği nedir?


9 Sürdürülebilirlik tartışmaları hangi gerekçe-
lerle başlamıştır?
A. Sürdürülebilir olması
A. Üretim çokluğu
B. Sisteme bağlı olması
B. Tüketim çokluğu
C. Sezonları takip etmesi
C. Hızlı makineleşme
D. Değişimden beslenmesi
D. İnsan ve çevre sağlığı
E. Yeniyi önermesi
E. Psikolojik ihtiyaçlar

5 Moda tasarımı 20. Yüzyıl başında etkileyen 10 Yavaş Moda, hangi hareketle gelişim göster-
sanat akımları nelerdir?
miştir?
A. Kübizm, Sürrealizm, Fütürizm, Konstrüktüvizm.
A. Yavaş hareketi
B. Rokoko, Gotik, Barok, Ampir
B. Estetik hareket
C. Arts and Crafts, Estetik Hareket, Bauhaus,
C. Arts and Crafts hareketi
Konstürktüvizm
D. Sürdürülebilir moda hareketi
D. Art Deco, Arts and Crafts, Bauhaus, Kübizm
E. Çevre sağlığı hareketi
E. Kavramsal sanat, Kübist hareket, Bauhaus eko-
lü, Ampirik yaklaşım

25
Modanın Tanımı ve Kapsamı

Yanıtınız yanlış ise “Haute Couture, Hazır


1. D Yanıtınız yanlış ise “Giyim Kültürü ve Moda 6. B
Giyim ve Giyilebilir Sanat” konusunu yeni-
Olgusu” konusunu yeniden gözden geçiriniz.
den gözden geçiriniz.
neler öğrendik yanıt anahtarı

Yanıtınız yanlış ise “Haute Couture, Hazır


2. B Yanıtınız yanlış ise “Giyim Kültürü ve Moda 7. D
Giyim ve Giyilebilir Sanat” konusunu yeni-
Olgusu” konusunu yeniden gözden geçiriniz.
den gözden geçiriniz.

Yanıtınız yanlış ise “Haute Couture, Hazır


3. C Yanıtınız yanlış ise “Giyim Kültürü ve Moda 8. E
Giyim ve Giyilebilir Sanat” konusunu yeni-
Olgusu” konusunu yeniden gözden geçiriniz.
den gözden geçiriniz.

4. D Yanıtınız yanlış ise “Giyim Kültürü ve Moda 9. D Yanıtınız yanlış ise “Sürdürülebilir Moda”
Olgusu” konusunu yeniden gözden geçiriniz. konusunu yeniden gözden geçiriniz.

5. A Yanıtınız yanlış ise “Moda Tasarımı ve Sanat 10. A Yanıtınız yanlış ise “Sürdürülebilir Moda”
Akımları” konusunu yeniden gözden geçiriniz. konusunu yeniden gözden geçiriniz.

Araştır Yanıt
1 Anahtarı

Giyim kültürü geleneksel üretim ve tüketim biçimlerini içeren ve geleneksel


yaşam tarzının giyim kuşam konularını kapsar. Moda bir olgu olarak Endüstri
devriminin ardından gelişmiştir. Bu nedenle, sistem olarak yüzyıllardır değiş-
Araştır 1 meyen geleneksel giyim- kuşam anlayışının, moda olgusunun getirmiş olduğu
moda sistemine ayak uydurması mümkün olamamıştır. Giyim kültürünün
konuları endüstriyel yaşam öncesi yaşam biçimlerinin konularını kapsar. Deği-
şimden beslenen moda, endüstri devriminden sonra ortaya çıkmış bir olgudur.

Endüstri devriminin tekstil üzerinden gelişmesi, çok miktarda kumaş üretl-


mesine neden olmuştur. Bu durumda geleneksel yaşam biçimlerinin kentsel
yaşam biçimlerine dönüş aşamasında ortaya çıkan her tür kullanım nesnesi ve
giysiler dönemin düşünür ve sanatçılarını rahatsız etmiştir. Geleneğin bozul-
Araştır 2 duğu, yeni üretilen her şeyin hem el sanatları hem de sanatlar bakımından ra-
hatsızlık verici olduğu ifade edilmiştir. Bu dönemde ortaya çıkan Arts& Crafts
Hareketi ile buna bir çözüm bulunmak istenmiştir. Öncü durumdaki moda
tasarımcıları 19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başında gelişen sanat akımlarının
etkisi altında, özgün ve önermesi olan giysiler tasarlamışlardır.

26
Moda Tasarımı

Araştır Yanıt
1 Anahtarı

Haute Couture yüksek terzilik anlamına gelen kişiye özel giysi tasarımı ve üre-
timini kapsayan bir alandır. 19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başındaki gelişme-
lerle moda tasarımında estetik bir haz yaratmanın kaygısı ile ortaya çıkmıştır.
Endüstriyel ve toplumsal gelişmelere bağlı olarak gelişen yeni yaşam tarzlarına
hitap eden hazır giyimin ortaya çıkışı Haute Couture giyimden farklı bir ge-
lişmedir Hazır giyim, endüstriyel gelişmeler sonrasında modanın geniş kitle-
Araştır 3
lere yayılmasında etkili olan bir üretim biçimidir. Giyilebilir sanat örnekleri
1920’li yıllarda varlığını göstermiştir. 20. yüzyıl başı sanat hareketlerinin etkisi
ile sanatsal giysi çalışmaları asıl varlığını 1980’lerde göstermiştir. Bu yıllarda
gelişen yeni sanat akımlarının etkisi altına giren, bazı yeni kuşak moda tasa-
rımcıları, kavramsal sanat yeni fütüstik ve konstürktüvist yaklaşımlarla giysi-
lerini yorumlamaya başlamışlardır.

Moda sistemi, hızlı moda ile bir moda döngüsü yaratmıştır. Buna göre oluşan
sayısız meslek alanı da bu hızlı döngünün içine dahil olmuştur. Moda döngü-
sü ve sürekli üretim tüketim ilişkisinden beslenmektedir. Ancak günümüzde
yaşanılan çevre ve insan sağlığı sorunları ile ilgili çalışmalar sürdürülebilirlik
kavramının konuşulmaya başlanmasında etken olmuştur. Dünyanın enerji
Araştır 4 ve su kaynaklarındaki eksilmeler, aşırı kirlilik, geri dönüşümsüzlük, çöp yı-
ğınları, sürdürülebilir kalkınma konusunda her alanda çalışmalar yapılmasını
gerektirmiştir. Bu çatı altında mevcutta geçerli olan hızlı modanın başvur-
duğu üretim biçimleri için bazı önlemler alması önerilmekte ve bir anlamda
yavaşlaması beklenmektedir. Öneriler arasında çevre ve insan sağlığına duyarlı
üretim ve tüketim biçimleri yer almaktadır. Bu hızlı modanın gerçekleştiği
moda sisteminin rekabetçi ortamında çelişki yaratan bir gelişmedir.

27
Modanın Tanımı ve Kapsamı

Kaynakça
Akbulut, A.S. (2013). Türkiye’de etik moda üzerine Oral, O., Dirgar, E. ve Erdoğan, Ç. (2012). Modası
bir araştırma, Akdeniz Sanat D. , s. 39- 43. Geçmiş Gşiysilerin Yeniden Kullanımına Yönelik
Alpat, E. (2013). Yavaş moda nedir?, Akdeniz Sanat bir araştrıma, Akdeniz Sanat Dergisi, Sayı: 8.,
Dergisi, Sayı: 8, s. 44- 47. Özüdoğru, Ş. (2013). Modern Sanat Akımları ve
Alpat, E. (2010). XX. Yüzyıl ve XXI. Yüzyıl Başında Moda, İdil Dergisi, Sayı: 6, s. 211-238.
Kadın Moda Tasarımında Nostalji Anlayışı, Swendsen, L. (2008). Moda ve sanat (çev. Uran Apak),
Atatürk Üniversitesi Sanat Dergisi, s. 15- 24. Sanat Dünyamız Dergisi, S: 107, s. 87- 90.
Baudrillard, J. (2002). Simgesel Değiş Tokuş ve Ölüm Sürür, A. (1983). Ege Bölgesi Kadın Kıyafetleri.
(Çev.: O. Adanır). İstanbul: Boğaziçi Üniversitesi İstanbul: Akbank Yayınları.
Yayınları. Şahin, Y. (2016), Geleneksel türk giyim kültürü ve
Bilgen. S. (2002). Moda ve Giyim, http://hdl.handle. 20. yüzyıl modasının kesişme noktası: geometrik
net/11421/1185, s. 16- 27. kesim, ART-e Dergisi, Cilt:9, Sayı: 17, s. 376- 390.
Can, D.İ. (2016). Giyilebilir Sanat’ta Eko Boyama- Şahin, Y. (2015a) Tarihin tekerini geriye döndürmek:
Baskı Teknikleri ve Uygulamaları, Süleyman moda tasarımında geleneği yorumlama sorunsalı,
Demirel Üniversitesi. Güzel Sanatlar Enstitüsü Yedi Dergisi, Sayı: 13, s. 25- 32.
Sanat ve Tasarım Anasanat Dalı, Isparta, (Tez Şahin, Y. (2015b). Future of the fashion design,
Danışmanı: Doç. Rengin Oyman). ITCC International Textiles and Costume Congress
Crane, D. (2003). Moda ve Gündemleri (Çev: Ö. Proceedings, s. 66- 68.
Çelik). İstanbul: Ayrıntı Yayınları Şahin, Y. (2011). Geleneksel kadın giyimi kesim
Ertürk, N. (2011). Moda kavramı, moda kuramları ve tekniğinde modanın etkisi, Folklor/ Edabiyat
güncel moda eğilimi çalışmaları, ART-E Dergisi, Dergisi, Cilt : 17, Sayı: 68, Ankara, s. 181- 185.
SDÜ, s. 2- 32. Şahin, Y. (1999). Konya İli Karaali Beldesi Kadın
Ewing, E. (2001). History of 20th Century Fashion, Giyim Kuşam Geleneğindeki Sembolizm,
Costume&Fashion Press, Hollywood. Marmara Üniversitesi, Güzel Sanatlar Enstitüsü
Günay, A. (2013). Giyside Sanatsal Yaklaşım, Akdeniz Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Sanat Dergisi, Sayı: 7, Akdeniz Ünv. Yayınları, s. 51-54. Tunalı, İ. (2004). Tasarım Felsefesine Giriş, Yapı
Gürcüm, B. Yüksel, C. (2013). Moda sektörünü Yayınları.
“yavaşlatan” eğilim: eko moda ve moda’da Türkmen, N. (2013). Sürdürülebilir bir tekstil
sürdürülebilirlik, Akdeniz Sanat Dergisi, 48- 51. endüstrisi için “yavaşlık” ve altrernatif üretim
Gwilt, A. (2014). A Practical Guide to Sustainable modelleri, Akdeniz Sanat Dergisi, 5 (8), s. 59-61.
Fashion, Fairchild Books. Türkmen N. (2009). Tekstil ve Moda Tasarımı
Hakko, C. (1983), Moda Olgusu. İstanbul: Vakko Açısından Sürdürülebilirlik ve Dönüşüm.
Yayınları Yayımlanmamış Sanatta Yeterlilik Tezi. İstanbul:
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi.
Iwagami, M. (2002) Fashion: a Historyfrom the 18th to
the 20th Century, Kyoto Costume Institute, Taschen. Vassiliev, A. (2004). Avrupa Modasının Üç Yüzyılı,
Sakıp Sabancı Müzesi,
Kawamura, Y. (2016). Moda-loji (Çev. Ş. Özüdoğru).
İstanbul:Ayrıntı Yayınları. Waquet D. ve Laporte M. (2011). Moda (Çev: I.
Ergüden). Ankara: Dost Kitabevi Yayınları
Lee, M. (2007). The A to Z of eco fashion, Ecologist,
Volume: 37, Issue: 8, p. 56- 62. Wollen, P. Fiona Bradley, Addressing the Century
100 Years of Art&Fashion, Hayward Gallery
Lehnert, G. (2000). A History of Fashion in the 20th
Publishing, London, 1998.
Century, Cologne: Könemann.
Yağlı, S. (2013). Gündelik hayatın bir alanı olarak
Leventon, M. (2006). Artwear Fashion and Anti-
moda aracılığıyla kültürün yeniden inşası, Akdeniz
Fashion, Thames&Hudson, London.
Sanat Dergisi, Sayı: 7 , s. 157- 162.
Malcolm, B. (2014), Fashion Theory, Routledge,
Newyork .
Odabaşı, S. (2016). Sürdürülebilir Moda Döngüsünde
Moda Tasarımcısnının Rolü, Anadolu Üniversitesi,
FBE, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi (Tez
Danışmanı: Yüksel Şahin).

28
Moda Tasarımı

İnternet Kaynakları
http://www.istanbulmodern.org/tr/basin/basin- h t t p : / / w w w. d e n i m j e a n s o b s e r v e r. c o m /
bultenleri/huseyin-caglayan-1994-2010_589. mag/2016/03/05/comme-des-garcons-2016-
html. Erişim Tarihi: 26. 12. 2016 17: 19. 2017-fall-autumn-winter-womens-paris-fashion-
samurai-warrior-armor-floral-ruffles-denim-
(http://www.isseymiyake.com/en/news/brands/issey_
jeans-observer/ . 29. 12. 2016 17:45.
miyake_autumn_winter_2016_collection.html.
Erişim tarihi: 26. 12. 2016 17:16. http://seyfeli.com/kids.php. Erişim tarihi: 04. 01.
2017 22: 59
http://www.vogue.de/fashion-shows/designer/
designer-charles-frederick-worth/designer-house- http://www.pamukkale.gov.tr/tr/El-Sanatlari/Yoresel-
of-worth. El-Sanatlari , Erişim tarihi: 27.12.2016, 15:14.
http://www.metmuseum.org/toah/works-of- http://www.sheepinks.com/home.html, Erişim tarihi:
art/2009.300.1289/ Erişim tarihi: 29.12.2016 17.59 29. 12. 2016. 12:05.
http://www.vogue.com/13431267/met-gala-
chalayan-erika-wall-morgane-dubled/) Erişim
tarihi: 29. 12. 2016. 17:32.

29
Bölüm 2
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
Farklı Medeniyetlere Ait Giyim Özellikleri

1 2
1 Mezopotamya, Antik Mısır, Yunan ve Roma
öğrenme çıktıları

medeniyetlerine ait giyim özelliklerini Ortaçağ Giyim Özellikleri


açıklayabilme 2 Ortaçağ giyim özelliklerini açıklayabilme

3 Yeniçağ Giyim Özellikleri


3 Yeniçağ giyim özelliklerini açıklayabilme
4 Yakınçağ Giyim Özellikleri
4 Yakınçağ giyim özelliklerini açıklayabilme

5 20. Yüzyıl Giyim Özellikleri


5 20. yüzyıl giyim özelliklerini açıklayabilme

Anahtar Sözcükler: • Giyim • Moda Tarihi • Giysi Tarihi • Ortaçağ • Yeniçağ • Yakınçağ
• Farklı Medeniyetlere Ait Giyim

30
Moda Tasarımı

GİRİŞ
Giysi, ilkçağlarda korunma ihtiyacı ve içgüdü
olarak örtünmeyle başlamış, zaman içerisinde gi-
yinme etkinliğine dönüşmüş ve günümüzde “farklı
olma” kavramı ile sosyal etkileri içine alarak şekil-
lenmiştir. İnsanlar ilk dönemlerde hayvan derile-
rinden, ağaç kabuklarından ve bitkilerden yararla-
narak örtünme ihtiyaçlarını karşılamışlardır.
Tarih içerisinde giyimde gerçekleşen değişiklik-
ler şu şekilde olmuştur:

FARKLI MEDENİYETLERE AİT


GİYİM ÖZELLİKLERİ Şekil 2.1 Antik Mısır dönemi Şekil 2.2 Antik Mısır
Farklı medeniyetlere ait giyim özellikleri şu şe- giysi örnekleri dönemi giysi örnekleri
kilde gelişmiştir. Kaynak: Володин, 2002:24: Kaynak: Володин,
Комиссаржевскии, 2005:18 2002:24:
Комиссаржевскии,
Antik Mısır
2005:18
Mısır giyim özelliklerine ait bilgiler, dönemin
duvar resimleri, kabartma ve heykellerinden öğre-
nilmektedir. İ.Ö. 1346 yılında Mısır’da dokumacı- Mezopotamya
lığın geliştiğini gösteren ve kral mezarlarında bu-
Bilinen en eski uygarlık olan Sümerler, Mezopo-
lunan yünlü ve keten dokumalar günümüze kadar
tamya bölgesinde yaşamış ve bu uygarlık Babil, Asur,
ulaşmıştır. Bu dokumalar üzerinde yapılan incele-
Fenike gibi devletlerin oluşmasına etken olmuştur.
melerde Mısır’da elyaf olarak özellikle ketenin kul-
Birbirlerini etkileyen bu uygarlıkların giyim tarzları
lanıldığı görülmüştür ( Dölen, 1992: 275).
da birbirine benzerlik göstermiş, giyimlerdeki belirgin
İlk Krallık Döneminde (İ.Ö. 2830 – 2530) aşa- ayrılıklar iklim ve yaşam biçimlerindeki farklılıklardan
ğı tabaka insanları çıplak olurken, yüksek tabaka kaynaklanmıştır (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986:133).
insanları ise örtünmek amacıyla giyinmişlerdir. Gi-
yimlerini peştamal tarzı şenti adı verilen kısa etek- Sümerler’de erkek ve kadın giyimi benzerlik gös-
ler, önlük ya da kısa ceketler oluşturmuştur. termiş ve ortak giysileri tunik oluşturmuştur. Etek
uçlarında yaprak şeklinde parçalar ya da şerit süsle-
Orta Krallık döneminde kadınlarda göğüsten ayak meler olan bu tunikler sol omuz üzerinden sarkıtıla-
bileklerine kadar uzanan tunikler giyilmiştir. Omuz ve rak kullanılmıştır. Sümerler’de giysiler, gövdeyi spiral
göğüsleri açıkta bırakan bu tunikler, tek ya da çift askıy- şekilde saran uzun kumaşlardan oluşmuş, üst kısma
la omuzdan tutturulmuştur. Daha sonraki dönemlerde
şal alt kısma etek görüntüsü verilmiştir. Kumaşın ke-
tuniklere ayaklara kadar sarkan kemerler eklenmiştir.
narlarında çeşitli saçak işlemeler kullanılmıştır.
Bu dönemde kadın ve erkekler, dairesel veya dikdört-
gen biçimli pelerin giymişlerdir. Bu pelerinlerin orta Persler, (M.Ö. 539 – 331) Orta Asya’dan gelip
kısmında başın geçmesi için bir açıklık yer almaktadır. İran’a yerleşmişler, diğer Mezopotamya devletlerin-
den daha farklı olan çekingen yaşam tarzlarına uygun
Yeni Krallık Döneminde (İ.Ö.1090 – 945), ka-
tamamen örtünmeden oluşan bir giyim tarzını be-
dın ve erkeklerin giysilerinde drapeller görülmek-
nimsemişlerdir. Kadın ve erkekler, uzun bluz, Doğu
tedir. Kadınlar ve erkekler, tunik biçiminde olan
kültürünün etkilerini taşıyan pantolon ve üst kısıma
‘’kalasiris’’ adı verilen bir giysi giymiştir. Kalasirisler
pelerin veya boyu dize kadar uzanan kayışlı tunik
kumaş ve kesim açısından dönemsel olarak farklılık
göstermiştir. Kalasirislerin kısa kollu, kolsuz, bir veya giymiştir. Bu dönemde giyilen tuniklerin en belirgin
her iki omuzu bantlarla örten, dar veya bol model- özelliği dirsekten başlayıp genişleyerek yelpaze şeklin-
leri bulunmaktadır. Pililer ve kırmalar, hareket öz- de açılan kollar, ağır işlemeler ve bol drapelerdir. Bu
gürlüğü sağladığı için çalışan kesim tarafından daha giysiler ya beyaz ya da kullanılan ipliğin doğal rengin-
fazla tercih edilmiştir (Hazır, 2006: 6). Kalasirise ait dedir (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986:134).
örnekler Şekil 2.1’de ve Şekil 2.2’de yer almaktadır.

31
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci

Zengin ve fakir halk, ayni stilde giyinmelerine karşın zenginlere ait giysiler, pahalı, lüks, renkli ve parlak
kumaşlardan yapılmıştır.

Antik Yunan
Yunan giyiminin temelini dökümlü kumaşlar ve bu kumaşların oluşturduğu bol çizgiler oluşturmuştur.
Yunan Medeniyetinde kadın ve erkek giysileri iki gruptan oluşmaktadır. Alt giysilerin en önemlilerinden
biri “chiton” denilen giysidir. Bunlar “dor” ve “iyon” chiton’u olmak üzere ikiye ayrılmıştır. “Dor chiton”
u dörtgen bir parça olup ortasından açılan boyun oyuntusundan giyilmiştir. Bu giysi bir kemer ile belden
veya göğüs altından sıkılarak bol dökümlü olarak kullanılmıştır. “İyon chiton” u ise iki parçadan oluşmuş-
tur. Bağcıklarla omuz ve kol altlarından tutturulan giysi daha uzun bırakılmış ve bu uzun kısım kemerle
bağlanmıştır. Chiton omuzlardan bağcık yerine zaman zaman toka, iğne ve değerli taşlarla tutturularak da
kullanılmıştır (Şekil 2.3).
Üst giysilerde “peplos” ipek veya ketenden yapılmış dikdörtgen işlemeli bir kumaştan oluşmuştur. Vü-
cudun üçte ikisini örten bu giysi omuzlardan çengelli iğne veya giysi agrafıyla tutturulmuş ve belden ku-
şakla bağlanmıştır (Onur, 2004:31) (Şekil 2.4).
Bir diğer üst giyim çeşidi ise “himasyon” dur. Bir çeşit pelerin olan himasyon dikdörtgen şeklindeki bir
parçanın katlanıp, sol omuzdan arkaya doğru atılıp sağ kol altında toplanıp önde sol omuza doğru dönme-
si şeklindedir. Bu giysinin kapüşonlu olanları da vardır (Onur, 2004.31) (Şekil 2.5).

Şekil 2.3 Hope, 1962: 65 Şekil 2.4 Boardman, 2005 Şekil 2.5 Hope, 1962: 134

Antik Roma
Roma Sanatında İ.Ö 1. yüzyılda başlayan Cumhuriyet döneminde, Yunan sanatının yoğun etkisi gö-
rülmektedir (Onur, 2004:31).
Roma sanatında, Yunan sanatında görülen serbestliğe karşı, disiplin ve yalınlık görülmüş; resim ve hey-
kel sanatında gerçek ölçülere uygun eserler ortaya konulmuştur. Roma İmparatorluğu doğu kültüründen
de etkilenerek, Doğu’nun renk ve süsleme sanatından esinlenmiştir.
Roma giyiminin temel öğelerinde Yunan giysileri görülmektedir. Farklılıklar bazı ayrıntılarda ve inceliklerde
ortaya çıkmaktadır. Yunan kültüründen etkilenerek tasarlanan Roma giysilerinde pile ve kıvrım zenginlik ifadesi
olarak kabul edilmiştir. Roma’da Yunan kültürünün etkisiyle spor ve felsefenin önemi sürmüş, spor giysilerde bol
kıvrımlı kısa etekler dikkat çekmiştir. Sade görünümlü giysiler ise felsefi düşünceyi temsil etmiştir.

32
Moda Tasarımı

Yunanlılardaki himasyon’dan esinlenerek ortaya


çıkan “toga” kostüm tarihinde yer alan Romalıların
giydiği en önemli ve en çok bilinen kostüm olup
kadın ve erkekler tarafından giyilmiştir. M.Ö 6. yüz-
yılda giyilmeye başlanan “toga” önceleri peştamalın
daha sonra tuniğin yerine kullanılmıştır. Bir dönem,
kadınların, kölelerin ve yabancıların “toga” kullanma-
sı yasaklanmıştır. Önceleri yarım daire şeklinde olan
“toga” sonraları elips biçimine dönüşmüş ve yalnızca
erkek giysisi olarak kullanılmıştır. Toga’lar bir insan
boyunun iki katı olup, ikiye katlanarak kullanılmıştır.
Roma’da ergenlik çağına kadar erkekler mor bordörlü,
daha sonra beyaz togalar giymiştir. Antik Roma’da yas
durumunda koyu renkli togalar kullanılmıştır (Kom-
Şekil 2.6 Stola ve Toga örneği Şekil 2.7 Stola ve Toga
şuoğlu ve diğerleri, 1986:147). Halkın yün ve deriden
Kaynak: Komsuoğlu örneği
yapılarak kullanılan pelerine “penula” adı verilmiştir.
Bunun kapşonlu modelleri de bulunmaktadır. ve diğerleri, 1986: 147; Kaynak: Komsuoğlu
Hope,1962: 234 ve diğerleri, 1986: 147;
Romalı kadınlar “stola” diye adlandırılan, Yu-
Hope,1962: 234
nan halkının giydiği chitona benzer bir tunik giy-
miştir. Stola tuniğe göre daha geniş kesimli, ayak
bileğine kadar uzanan uzun kollu bir giysi çeşididir. Bu dönemdeki erkek giysileri tunik ve pelerin
Boydan boya drape ve büzgüler’den oluşan bu giy- olmak üzere iki çeşitten oluşmuştur. Kısa kollu tu-
si tokalarla tutturulmuştur. Stola ve Toga ile ilgili nikler evde, uzun kollu tunikler ise festivallerde ve
görsel Şekil 2.6.’de verilmiştir. dini törenlerde kullanılmıştır. Bu tunikler yün, pa-
muk veya ipekten yapılıp üzerlerine altın ve gümüş
Bir diğer giysi çeşidi ise” pala”dır. Pala, tunik işlemeler ile zenginleştirilmiştir.
üstüne giyilen Yunanlılardaki himasyona benzeyen
kare kesimli bir tür pelerin olup kalın kumaşlardan
yapılmıştır (Dereboy, 2004:38). (Şekil 2.7).

Öğrenme Çıktısı

1 Mezopotamya, Antik Mısır, Yunan ve Roma medeniyetlerine ait giyim özelliklerini


açıklayabilme

Araştır 1 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Yunan medeniyeti kendin- Yunan ve Roma medeniye- Türkiye’de yer alan farklı
den sonra giyim konusunda tinde görülen giyim özel- medeniyetlere ait heykeller-
hangi medeniyetlerde etkili liklerine ait benzerlikler ve de görülen giyim özellikleri-
olmuştur? farklılıklar nelerdir? ni anlatınız?

ORTA ÇAĞDA GİYİM ÖZELLİKLERİ


Ortaçağ’da zengin sınıfların başlattığı pahalı ve gösterişli giyim tarzını alt sınıflar benimsemiştir. Bu
dönemde Haçlı Seferleri’nin etkisiyle doğunun kumaşları batı modasını etkilemiş buna bağlı olarak da
giyim ilk çağdaki sadeliğinden uzaklaşarak karmaşık özellikler göstermeye başlamıştır (Dereboy, 2004:46).
Bizanslılarda giyim (6.yy) Roma ve Doğu öğelerinin zengin bileşimi olarak gelişmiş, bu dönemde in-
sanlar uzun kollu tunikler ve “sagus” (yarım daire şeklinde boyun bölümü oyuntulu ve sağ omuz üzerin-

33
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci

deki broş ile tutturulan pelerin) giymiştir. Sagusun elbiseler giymiştir. Bu elbiseler biri bel diğeri bel
göğüs altına düşen dikdörtgen biçimindeki bölü- altında kullanılan iki tür kemerle tutturulmuştur.
müne “tablion” adı verilmiştir. Kadın ve erkekler Tartan adı verilen sol omuz üzerine yerleştirilip
tarafından ortak kullanılan bu giysi yaşlı, kadın ve kolu serbest bırakan, pilili, yünlü ve ekose kumaş-
önemli kişiler için uzun, gençler için ise kısa olarak tan yapılmış atkılar kullanılmıştır (Komşuoğlu ve
kullanılmıştır (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986:149). diğerleri, 1986:156).
Romanesk Dönemde İskoçya’da erkekler, kol
Orta Çağda Romanesk Dönemi Giyim ve bacak hareketlerinde rahatlık sağlayan giysiler
tercih etmiştir. Günlük olarak kullanılan bu giy-
Özellikleri
silerin altına “kilt” adı verilen pilili ekose etekler
MS. 1100- 1300 yılları arasına Romanesk dö- giyilmiştir. Ayrıca bu giysilerle birlikte yün çorap
nem denmektedir. Tüm Avrupa’da kadın giyimi ve keçi derisinden yapılan para keseleri kullanılmış-
daha zarif ve süslü bir şekil almış, giysilerde genel- tır. Kilt, yanlarda bele sarılı, önde çapraz yapılan
likle kuşak (kemer) kullanılmıştır. Romanesk döne- yarım metreye yakın uzunlukta bir etek türüdür.
mine ait giysiler Antik dönemden Bizans dönemine Kiltlerin yanına kısa ve vücuda oturan külotlar gi-
kadar olan farklı giysi özelliklerini içinde barındır- yilmiştir. Kalın yün çoraplarda jartiyer kullanılmış-
maktadır. Giysilerde kullanılan şerit ve işlemeler tır. 13. yüzyılda erkekler, belden aşağı daralan hem
bu döneme Bizanslılardan geçmiştir. Romanesk kısa hem de uzun tuniklerle giyilebilen pantolonlar
döneminde giysi ve kumaş üretimi soylu kişiler ve kullanmıştır. Hem kadın hem de erkekler tarafın-
aileleri için yapılmıştır. Sadece XI. yüzyılda kentsel dan kolsuz, bele yarı oturan ve kalçaya kadar yanla-
gelişime paralel olarak dikiş atölyeleri kurulmuş ve rı yırtmaçlı cüppeler kullanılmıştır (Komşuoğlu ve
keten, yün kumaşlardan giysiler yapılmıştır. İpek diğerleri, 1986:159).
kumaşlardan giysiler ise sadece zengin soylular için
üretilmiştir (Комиссаржевскии, 2005).
Bu dönemde Haçlıların para kesesi olan “aumo- Orta Çağda Gotik Dönemi Giyim
niere” den esinlenerek “scarcella” ismi verilen bele Özellikleri
kayışla asılan para keseleri kullanılmıştır. “Chape- Yaşam şeklinin değişmesi giysilerin de değişme-
ron” adı verilen siyah başlıklı, işlemeli pelerinler sine yol açmıştır. İnsanlar bu dönemde ağır kale
soylular tarafından giyilmiştir. Kadınların saçları duvarları arkasında yaşamaya başlamıştır. Büyük-
örülmüş ve krepsin (ipek işlemeli kılıf ya da altın lük duygusu, canlı imgeler, zengin bezemeler ve
ağlar) içerisinde toplanmıştır. Bu saç biçimleri taç mistik dinsel coşku bu dönemin başlıca özellikleri
ya da halkalarla süslenmiştir. Erkekler “Zimarra” arasında yer almıştır. Sivri kemerler ve ince payan-
adı verilen bel kısmı deri kayışla tutturulan uzun dalarla desteklenmiş kemerli çatı gibi gotik mimari
tunik giymiş, deri eldiven ve çizmelerle giysileri ta- öğeleri giysilerde kullanılmış ve farklı bir estetik
mamlanmıştır (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986:155). görüntü kazandırmıştır. Bu dönemde kadınlar iç-
1095 yılına gelindiğinde Haçlı Seferleri başla- lerine “smock” adı verilen boyu yere kadar uzanan
mış, Doğu’ya yapılan bu seferler sonucunda ipek çamaşır giymiştir. Bu giysinin üzerine ise dar kollu,
kumaşlar ve lüks mallar Avrupa’ya getirilmiştir (Ta- önden birleşen yakalı paltolar kullanmıştır.
rih Ansiklopedisi, s.274). Haçlı savaşçıları, önde ve Gotik dönemde İngiliz soylu kadınların giysile-
arkada arması olan zırhlar kullanmıştır. Zırhın üze- rini desenlerle bezenmiş ceketler, erkeklerinkini ise
rine “cotta” adı verilen yanları açık ve kolsuz aynı bedene sıkıca oturan yelekler oluşturmuştur. 14.
zamanda zırhın güneşten gözü kamaştırmasını ön- yy’da erkek ve kadınlar “kot-hardi” adı verilen vü-
leyen bir yelek giymiştir (Dereboy, 2004:52). cuda oturan, diz boyunda, önden düğmeli, yakasız,
MS. 987- 1328 tarihleri arasında Fransa’da, de- kolları dirseğe kadar uzanan üst giysi giymiştir.
rebeylik ve şövalyelik dönemi yaşanmıştır. Kadın- Kote-hardiler’de iki renk kullanılmış ve kıy-
lar “bliaud” adı verilen uzun düz elbiseler giymiştir. metli kürklerle astarlanmıştır. Geniş görkemli ağır
Bliaud’un altına zırhlı yelekler giyilmiş, bu elbise kumaşlardan tasaralanmış kote-hardiler’in üstüne
beli iki kere saran ve daha sonra önde bağlanan iş- aile arması işlenmiş yakası süslü bir bant ya da kor-
lemeli kemerlerle kullanılmıştır. Bu dönemde er- donla tutturulmuş pelerin giyilmiştir. Erkek kot-
kekler bedene oturan ve diz üstüne kadar uzanan hardiler diz uzunluğunda ve yanlardan dikişli olup

34
Moda Tasarımı

önden düğmelerle kapatılmıştır. 1350 yılından sonra kot-hardi’ler daha da daraltılarak her kup ayrı renkte
yapılmıştır. Terzilik sanatı bu dönemde gelişmeye başlamıştır.
Bu dönemde giyilen “flamboyant” (parlak, sivri burunlu, tabanlı çoraplar) bu etkinin yansımasıdır.
Ayakkabıların ek tabanlı uçları at kılından yapılmış, giysilerin kol uçlarında mimari yapının etkileri görül-
müştür. Kale burçlarındaki “tour merlons” adı verilen mazgal deliklerindeki motifler kol uçlarında tekrar-
lanmıştır (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986:162). (Şekil 2.8).
Klasik gotik dönemde kadınlar, dar kollu, açık V yakalı, uzun kostümler giymiştir. Yaka kenarı kürkle
çevrelenmiş yaka açıklığı belde bitirilmiş, kalın bir kemerle bele oturtturulmuş, kadın siluetindeki görü-
nüm Gotik mimariyle uyum sergilemiştir. İngiliz erkeklerinin giydiği yelek ve tunikler kalça altına kadar
inmiş, etek ve kol kenarları dore veya kürk bordürlerle çevrelenmiştir. Bu dönemde parlak renkli tuniklerin
içine robası pilili beyaz keten gömlek ve altına parlak dar pantolon giyilmiştir.
1360’larda vücudu saran, kolları erkeklerin kot-hardi’lerine benzeyen bir çeşit cübbe giyilmeye başlan-
mıştır. Bu paltolar, önde etek ucuna kadar düğmeli, kayık yakalı, etek ucuna doğru genişleyen bir modele
sahiptir (Altınay ve Yüceer, 1992:21). Gotik dönemine ait giysi dörnekleri Şekil 2.9’de sunulmaktadır.

Şekil 2.8 Flamboyant örneği Şekil 2.9 Gotik dönemi giysi örnekleri
Kaynak: Володин, 2002: Kaynak: Володин, 2002: 113- 115
113- 115

Öğrenme Çıktısı

2 Ortaçağ giyim özelliklerini açıklayabilme

Araştır 2 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Haçlı seferleri sonucunda


Ortaçağ’da giyim özellikle- Günümüz giysileri ile gotik doğuya yapılan seferlerde
rinin gelişmesinde neler et- dönem giysilerini karşılaştı- bazı kumaşlar getirilmiştir
kili olmuştur? rınız? bu kumaşların özelliklerini
anlatınız?

35
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci

YENİÇAĞ GİYİM ÖZELLİKLERİ ğun olarak kullanılmıştır (Komşuoğlu ve diğerleri,


Bu dönemde Güzel Sanatlara verilen önem art- 1986:174; Dereboy, 2004:52).
mış, resim ve heykel’den oluşan eserler insan doğa- İspanya’da moda, kendi sosyal profili içinde
sının incelenmesini ve daha iyi anlaşılmasını sağla- katı, gerici, kibirli olan soylu ve aristokratların yet-
mıştır. Bu durumun giysilere de yansımasıyla giysi kisi altında olmuştur. Aristokratların kibirli ve hoş-
kavramı kuralcılıktan kurtulmuştur. görüsüz dış görünüşü sarayın giysi görüntüsünü
Endüstrideki yenilikler ve artan üretim giysiler- belirlemiştir. Buna bağlı olarak saray baş kısmını
de kullanılan kumaş ve aksesuarların çeşitlenmesi- daha dik gösteren mağrur ve gururlu bir görüntü
ni sağlamıştır. Venedik cam boncuklarıyla, Cenova kazandıran yakalar ortaya çıkarmıştır.
kadifesiyle ünlü olmuştur. Kadın giysileri yüksek Bu dönemde erkek giyimindeki en belirgin giy-
bel çizgisiyle belirginleşmiş kısa korsajları geniş si balon biçimindeki külot pantolondur. Bunların
etekler tamamlamış ve dekolte daha da derinleş- uzun ve dikey yırtmaçları olup vücuda oturan ye-
miştir. Toplumun giyime verdiği önemin artmasıy- lekler ile giyilmiştir. Soylular, işlemeli kadifeden
la birlikte moda tasarımcılığı gelişme göstermeye sade kumaşlardan yapılmış, kolların çıkması için
başlamıştır. Pisanello, Holbeyn ve Leonardo da bırakılan açıklıkları kürkle süslenmiş kısa pelerinler
Vinci bu dönemin ünlü moda öğreticileri olmuştur kullanmıştır (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986:174).
(Komşuoğlu ve diğerleri, 1986:162). 1558-1603 yılları arasında İngiltere’de küçük
kıvrık yakaların üstüne yelpaze biçiminde kırmalı
ve müslinden yapılan “ruff yakalar” kullanılmıştır
Yeniçağ Rönesans Dönemi Giyim
(Şekil 2.11). Ruff yakalarla birlikte pamukla kabar-
Özellikleri tılmış, belde vücuda oturan, kolları dar, omuzları
Rönesans döneminde Avrupa’nın birçok yerin- geniş ve apoletli yelekler giyilmiştir. Kadın giyi-
de sanatsal çalışmalar artmıştır. Bu sanatsal çalış- minde daha geniş olan kolalı ve yelpaze biçimli dik
malar giysileri de etkilemiştir. Rönesans kadınları, yakalar, bir süre sonra geniş tellerle dikleştirilerek
giyime yalnızca mo- uçları göğüste biten kalkık yakalara dönüşmüştür.
daya olan tutkuları Elizabeth Döneminde kalçayı geniş göstermek
nedeniyle özen gös- amacıyla eteklerin içlerine çemberler ve iç etekler
termeyip, giyside dikkat
Yeniden doğuş, yenilikler giyilmiş, elbise kolları ise mücevherlerle bezenmiş-
kişilik bulmak için tir. İlk ipek çorabı kraliçe I. Elizabeth giymiştir.
de çaba göstermiştir anlamına gelen Rönesans
(Komşuoğlu ve di- döneminde ticaretin geliş- 8. Charles Döneminde, İtalya’dan sanatçılar,
ğerleri, 1986:172). mesi orta sınıfın da güçlen- yaptıkları sanat eserleriyle birlikte Fransa’ya çağı-
mesini sağlamıştır. Giyim, rılmış, böylelikle 12. Louis döneminde Rönesans
Bu dönemde akımı hızlanmıştır. Bu akımla birlikte Fransa’da
geleneklerden uzaklaşmış
ipek, kadife ve altın erkek giysileri kadınlarınki gibi süslü ve gösterişli
her birey kendi zevkine
işlemeli kumaşlar bir hal almıştır. “Petticote” adı verilen belden 5- 10
göre giyinmeye başlamıştır.
kullanılmıştır. Elbi- cm aşağıya inen ve kalça üzerinde yırtmaçları olan
se formlarında ‘’V’’ yelekler, pilili ya da yırtmaçlı tulum pantolonlar-
yaka yerine ‘’kare’’ yaka kullanılmış ve elbisenin la giyilmiştir. Kadın giysilerinde etekler, uzun ve
omuz kısmı daha fazla genişlemiştir. Kadınların kuyruklu olup önü belden aşağı açık bırakılmıştır.
giysileri bele oturan formu ile figürün doğal biçi- Bu açıklık iç etekteki işlemelerin görülmesini sağ-
mini vurgulamıştır (Şekil 2.10). lamıştır. İtalya’dan Fransa’ya gelin gelen Catherine
16. yy’la gelindiğinde İtalya’nın sanat dünya- De Medicine, İtalyan Modasını Fransa’ya yayarak
sında üstünlüğü sürerken İspanyolların Amerika’yı keten ya da kadifeden yapılmış yakalarda, dantel
keşfi ile birlikte Avrupa üzerindeki etkisi artmıştır. ve kürk kullanımını yaygınlaştırmıştır. Bu dönem-
Bu sonuç giyimi de etkileyerek moda çizgilerinde de bel inceliği önem kazanmış bunun için tahta
farklılıklara yol açmıştır. Bu dönemde kadın silu- korseler kullanılmıştır. Huni biçiminde çemberler
eti daha yuvarlak bir görünüm almış elbiselerin ile kalça geniş gösterilmiş, böylece “çember mo-
kolları ve etekleri dolgunlaşmıştır. Giysiye zengin dası” ortaya çıkmıştır (Komşuoğlu ve diğerleri,
bir görünüm katmak için nakış ve süslemeler yo- 1986:177). (Şekil 2.12)

36
Moda Tasarımı

Şekil 2.10 Kare yaka giysi örneği Şekil 2.11 Ruff yaka örneği Şekil 2.12 Çember giysi örneği
Kaynak: Bолодин, 2002: 129, Kaynak: Bолодин, 2002: 129, Kaynak: Bолодин, 2002: 129,
142,140 142,140 142,140

Yeniçağ Barok Dönemi Giyim Özellikleri


1580-1750 yılları arası Barok Dönemi olarak adlandırılmaktadır. Barok sözcüğü Portekizce “barocco”
sözcüğünden gelip düzgün olmayan inci anlamına gelmektedir Barok anlayışı, klasik dönemi izleyen za-
manlarda sanattaki bir biçimleme olarak görülmüştür. Bu üslup, klasiğin sağlam, açık ve kesin hatlı form-
larının gevşemesi, biçimlerin bir kompozisyon içinde erimesi ve birbiriyle kaynaşmasıdır.
Bu dönem Avrupa’nın büyük merkezlerinde ve saraylarda gözde olan abartılı zevkler olarak nitelendi-
rilmiştir (Turani, 1983). Bu yüzyılda orta sınıfın modaya ilgi göstermesiyle birlikte moda hareketleri hız
kazanmıştır. 17. yüzyılda orta sınıfın üst sınıfın yaptığı her değişikliği taklit etmesi sonucu üst sınıf sürekli
stilde yenilenmeler yapmak zorunda kalmıştır.
Bu dönemde elbise kolları iki yıllık bir zaman içinde yedi kez değişikliğe uğramıştır. İlk dönem bileğe
kadar düğme kullanılırken bir süre sonra renkli fırfırlar ve daha sonrada kollarda dantel ve şeritler moda
olmuştur (Şekil 2.13).
17. Yüzyıl ayrıca moda tasarımcıları için önemli bir dönem olarak nitelendirilmektedir. Önceleri kos-
tümler sadece ev hizmetlileri tarafından yapılırken 14. Louis’in de desteğiyle elbise üreticileri bir esnaf
birliği oluşturmuştur. Bu dönemde, tasarımcılar müşterilerini yeni kalıplar, parlak kumaşlar ve aksesuar
kullanma konusunda ikna etmiş ve yeni stiller yaratma olanağı bulmuştur (Dereboy, 2004:72).
Barok dönem de özgün bir görünümü olan giysiler göğüs dekolteleri ile zenginleştirilmiştir. Vücudu
sıkı şekilde saran korselerin sağlığa zararlı olduğunun öğrenilmesi sonucu, bu akım değişmiş ve bel hat-
tında biten kısa ipek ceketler kullanılmaya başlanmıştır. Kadın ve erkek ceketlerinin belden kalçaya kadar
olan bölümleri, dörtgen biçimli parçalardan oluşmuştur.
Yüzyılın ortalarına doğru kadınlar busk adı verilen metal, ahşap ve fildişinden yapılan korseler kullan-
mışlardır. Giysi kolları kısalmış ve dantellerle süslenmiştir.
Barok dönemde etekler genişlemiş, önde açıklık bırakılarak alta giyilen ince dantel işlemeyle zenginleş-
tirilmiş petticote kullanılmıştır (Dereboy, 2004:73).
Kullanılan kostümlerin etekleri yanlardan toplanarak yürümeyi kolaylaştırmış, truvakar kol stili, dantel
volanlarla zenginleştirilmiştir. Bu tarz volanlara engagement denmiştir. Bel kısmı daha fazla darlaşırken
önde sivri bir görüntü kazanmıştır.
16. yüzyıl Rönesans Döneminde kullanılan balon biçimli külot pantolonlar, bu dönemde dize kadar
kısalmış ve kenar kısımları işleme, şerit ve kurdele ile süslenmiştir. Zaman içerisinde külot pantolonlar
değişerek Avrupa’da “pantoloni” ismini almış, bu isme dönemin başarılı ve ünlü Venedik’li aktörü Pan-
tolon esin kaynağı olmuştur. Bu dönemde Paris moda merkezi haline gelmiş, Versailles Saray’ı modanın
öncülüğünü yapmıştır. Saraylı kadınlar, etekte kullanılan çemberi bırakarak yerine üç tane eteği üst üste
giymeye başlamıştır. İlk etek ağır, beyaz pamuklu kumaşlardan yapılmış, bu etek üzerine “falbalas” adı veri-

37
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci

len volanlı bir etek giyilmiş, en üstte ise önde önlü- iç giysi ile birlikte, “paniers” adı verilen ve kalçaları
ğe benzer parçalı, arkada katlar oluşturan bir başka yüksek göstermeye yarayan balina kemiklerinden
etek giyilmiştir (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986:182 yapılmış kafesler kullanılmıştır (Şekil 2.15).
- 187 ). (Şekil 2.14). Bu dönemde beli ince göstermek için kullanı-
lan korseler geliştirilmiştir. Korseler, statü sembolü
olarak gösterilmiştir. Kaburgalara zarar verdiği için
saten, ipek ve brokardan yapılmıştır.
Rokoko tarzının son dönemlerinde kadın giyi-
minde, dantel, işleme ve etek kafes yaygın olarak
kullanılmıştır. 1780’li yıllarda Marie Antoniette,
İspanyol modasından etkilenmiş, “caraco” adı veri-
len önü arkasına oranla daha dolgun ve dantellerle
süslenmiş bir tür ceket giymiştir. Zamanla İngiliz
Modası Fransız çizgilerini sadeleştirmeyi denemiş
ve sonuç olarak küçük bir ceketle birlikte giyilen
etekten oluşan “İngiliz Robu” ortaya çıkmıştır.
Şekil 2.13 Barok dönemi kadın giysisi İngiliz Robu bazen karşıt renklerde de olsa her
Kaynak: Володин, 2002:152- 154
zaman beyaz dantel ile süslenmiştir. Erkekler bu
dönemde, işlemeli pelerin ve yelek giymiştir. Göm-
leğin bir bölümünü oluşturan kravatlar, büzgülü
dantelden yapılıp boyunda katlı olarak bağlanmış-
tır. Pantolonlar daralmış ve boyu diz hizasına gel-
miştir. Erkekler 1750’lerden sonra kadın giyimin-
den esinlenerek redingotlarına pililer eklemiştir
(Komşuoğlu ve diğerleri, 1986:194). (Şekil 2.16).
18. yüzyılda erkek giyiminde, kadın giyimin-
de olduğu gibi zengin süslemeler yer almış farba-
la, kurdele ve dantel yaygın olarak kullanılmıştır.
Uzun ceket ve yeleklerin altına çorap ve külot pan-
tolon giyilmiştir. 1750’den sonra ceketlerin önü
Şekil 2.14 Barok dönemi kadın ve erkek giysisi kısalmaya başlamıştır. Bel hizasına kadar olan ce-
Kaynak: Володин, 2002:152- 154 ketlerin ön kısmı sıkıca iliklenmiştir. Yüzyılın baş-
larında yakasız olan ceket modelleri 1760’tan sonra
yaka formları boyuna doğru yükselerek farklı mo-
Yeniçağ Rokoko Dönemi Giyim deller ortaya çıkmıştır. Diz hizasında olan pantolon
Özellikleri beyaz çorapla birlikte giyilmiştir. Dönemin sonla-
Rokoko Döneminde, moda renk ve çizgi ile il- rına doğru erkek giyimi daha basit bir şekil almış
gili yeni düşünceler ortaya çıkmıştır. Bu dönemde dantel ve farba daha az kullanılmıştır.
asimetrik çizgiler, ince detaylar göze çarpmaktadır. Bu dönem de giysiyi tamamlayan en önemli ak-
Kadın ve erkek giyiminde en yaygın olarak, saten, sesuarlardan biri peruk olmuştur. 1730’larda genç
atlas ve brokar kumaş kullanılmıştır. Yaygın olarak erkekler, arkasında bir örgüsü olan peruk kullan-
kullanılan “apron” adı verilen önlük, çok ince işle- mıştır (Şekil 2.17). Bazen de saçlarını arkada siyah
meli olup, giysileri süslemede kullanılmıştır (Kom- bir torba içinde toplamıştır. 1750’lere kadar yaşlı
şuoğlu ve diğerleri, 1986:191). erkekler uzun lüleli peruk takmıştır. Erkek eğer pe-
Konik etek, dönemin en çarpıcı giysilerinden ruk takmıyorsa, peruk gibi görünmesi için saçını
birisi olmuştur. Krinolin etek olarak da bilinen bu pudralamıştır. 1789 Fransız Devrimi’nden son-
etekler önceleri dairesel, daha sonra oval olarak, ke- ra giyimdeki abartı yerini sade çizgilere bırakmış,
mik veya metal çemberlerle takviye edilerek kabar- erkekler kısa ceket, uzun pantolon, kırmızı boyun
tılmıştır. Kadın giysilerinde “dessours” adı verilen atkısı ve bere kullanmıştır.

38
Moda Tasarımı

Şekil 2.15 Metal Çember Şekil 2.16 Redingot örnekleri Şekil 2.17 Peruk örnekleri
Kaynak: Володин, 2002:167- 169- 171 Kaynak: Володин, 2002:167- Kaynak: Володин, 2002:167- 169- 171
169- 171

1790’lardan sonra erkekler İngiliz tarzında frak giymiştir. Baston, şemsiye, eldiven ve opera dürbünü
dönemin en çok kullanılan aksesuarları arasında yer almıştır.
Yüzyılın sonlarına doğru Avrupa’da kadın ve erkek giyiminde sadelik hakim olmaya başlamıştır.

Öğrenme Çıktısı

3 Yeniçağ giyim özelliklerini açıklayabilme

Araştır 3 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Yeniçağ Rokoko dönemin-


Rönesans ilk hangi yüzyılda
de görülen peruklarla gü- Rönesans giyim adına neler
nerede görülmüştür araştı-
nümüzde görülen perukları kazandırmıştır anlatınız?
rınız?
karşılaştırınız?

YAKINÇAĞ GİYİM ÖZELLİKLERİ


Fransız Devrimi sonunda orta sınıf önem kazanmış bu sınıfın yeni modalara karşı çıkışı sonucunda
meydana gelen değişiklikler moda tarihine yeni bir yön vermiştir. Yakınçağa kadar üst sınıfın giyimi mo-
daya yön verirken 1789 Fransız Devrimi’nden sonra, orta sınıfın giyimi toplumun tüm sınıfları için bir
standart oluşturmuştur. Eşitlik ve kardeşlik adına erkekler koyu renkli basit hatlı ceket ve pantolonu be-
nimsemiş, soylu sınıfın giydiği parlak renk ve sırmalar sadece askerlerde görülmeye başlamıştır.

19. Yüzyıl Giyim Özellikleri


Sanayi devrimiyle ticaret ilişkileri ve ulaşım araçlarındaki keşifler, sanayideki süreklilik giysi üretimini
büyük ölçüde artırmıştır.

39
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci

Ampir (1795-1820)
Fransa’da Napolyon’un imparatorluğuyla giyimde başlayan modaya “ampir” adı verilmiştir. 1800’lü
yıllarda doğal hayat tarzının amaçlanması ve Yunan- Roma hayranlığı kadın giysilerini etkilemiştir.
Bu dönemde kadınların malzeme almasını sağlamak için sarayda aynı elbisenin giyilmesi yasaklamıştır.
Napolyo’nun karısı İmparatoriçe Josephine, Fransız terzi Leroy’un hazırladığı kostümlerle Fransız modası-
nı oldukça etkilemiştir. Bu kostümler yüksek belli, derin dekolteli, kabarık kollu bir şekilde tasarlanmıştır
(Şekil 2.18). Josephine kostümlerde
kürk süslemeler kullanarak moda ol-
masına öncülük etmiştir. (Altınay ve
Yüceer,1992: 75).
Bu dönemde gömleğe benzer
uzun kesimli, kısa kollu ve göğüs
altından gevşekçe bağlanan elbise-
ler giyilmiştir. Yüksek bel çizgisine
sahip ince pamuklu müslinden ya-
pılan bu elbiselerin altına ten rengi
triko iç etek kullanılmıştır. Eteğin
ön kısmı kısa arka kısmı ise kuyruk
biçiminde uzundur. Kadınlar manto
yerine kadifeden yapılan dar ve uzun
şal giymiştir. Erkek giysileri, düz
kumaştan ve diz uzunluğunda bir
frak ve dar pantolondan oluşmuştur
(Şekil 2.19). Bu giyimi kısa yelekler
tamamlarken dize kadar olan panto-
lon altına binici çizmeleri giyilmiştir
(Vural ve Ağaç:.5). Şekil 2.18 Kadın giysisi Şekil 2.19 Erkek giysisi
Erkek modasında İngiliz etkileri Kaynak: Володин, 2002:189 - 191 Kaynak: Володин, 2002:189 - 191
hakim olmuş, özgürlüklerini simge-
leyen silindir şapkaların kullanımıyla “Dandy” stili oluşmuştur. Dandyler; görünümlerine önem veren, iyi
konuşan, hobileri olan ve genelde orta sınıftan olmasına rağmen aristokrat bir yaşam tarzını taklit eden
kişiler olarak bilinmektedir.

Biedermeier (1820-1850)
Orta Avrupa’da 1815 sonrası modayı belirleyen Fransa’da Louis-Philipe, Almanya’da ise Biedermeier
olarak sanat tarihine giren bu dönemde romantizm akımının etkileri görülmektedir (Turani, 1983:120).
Yüzyılın ilerleyen yıllarında, bel çizgisi gi-
derek doğal yerine gelmiş, romantik döne-
min yeni çizgisi ortaya çıkmıştır. 1832’den
sonraki yıllarda genç kadınların, dekolteli
akşam giysileri daha zengin görünmesi için
iç eteklerle kabartılmıştır (Altınay ve Yüce-
er,1992: 75). 1825’ten sonra 1833’a kadar
kol modelleri büyümüştür. 1836’dan sonra
ise omuzlardaki kabarıklıklar daralmış, daha
çok dirsek ve bilek kısmında bollaşmalar
görülmüştür. Bileklere toplanan fazlalıklar
manşetlerde yeni modeller yaratmıştır (Şe- Şekil 2.20 Biedermeier dönemi giysi örnekleri
kil 2.20). Kaynak: Володин, 2002:197 - 200

40
Moda Tasarımı

Kadınlar, eteklerin arkasındaki drapelerin dol- Kalkınma Yılları (1870-1890)


gunluğunu destekleyen bir iskelet kullanmıştır. 1870’li yıllarda kalçada oluşturulan kabarıklık-
Bustle ismi verilen bu iskelet tel, at kılından yapıl- lar daha abartılı bir biçim almıştır. “Tournure” adı
mıştır. Bustle eteğin altına arkadan takılarak eteğin verilen at kılından örülmüş metal bir çerçeveyle
yere sürünmesini önlemiştir. desteklenen yastık, eteklerin arkada kalça kısmını
1800- 1850 yılları arasında Pelisse adı verilen kabartmakta yaygın olarak kullanılmıştır. 1877
manto giyilmiştir. Bu mantonun boyu ve modeli ve 1881 yıllarında yastıklar küçülmüş ve daral-
zaman içerisinde değişiklik göstermiştir. Genelde mış ‘siren’ adını almıştır (Komşuoğlu ve diğerleri,
düz kesimli, yüksek belli olan bu mantoya kürk de- 1986:194).
tayları eklenerek zenginleştirilmiştir. Yere kadar uzanan etekler arkada kuyruk oluş-
Erkek giyimi, ince belli frak, kadife ve ipekten turmuştur. Bu etekler üzerine ise karşıtlık oluş-
yapılmış fantezi yelek, kravat, uzun pantolon ve turan basit ceketler giyilmiştir. Bu ceketler canlı
silindir şapkalardan oluşmuştur (Vural ve Ağaç:6). desenleri olan parlak pamuklu ya da “kreton” adı
verilen kumaştan yapılmıştır. Bu dönemde giyilen
II. Rokoko (1850-1870) elbiselerin kolları dirsek boyunda olup kol uçları
çan biçiminde açılmış dantel, tafta ve fırfırlarla süs-
Bu dönemde romantik etkiler makineleşmenin
lenmiştir. 1880’lerin başında daha ince görünmek
etkisiyle yerini realizme bırakmıştır. 1846 yılın-
için bluzların üzerine korse tarzında vücuda tam
da Sanayi Devrimi’nin etkisi ile giyim tarzlarında
oturan ceketler giyilmiştir. Gece kostümlerinde
farklılaşmalar görülmüştür. 1850’de Morris Levi
straplez göğüs dekolteleri yaygınlaşmıştır. 1890 yı-
Strauss’un dayanıklı kumaştan yapılmış blue-
lında uzun, godeli, kalçaya doğru daralarak oturan
jeanlar’i moda olmuştur.
etekler moda olmuştur.
Dönemin önemli özelliklerinden birisi, üst ve
Erkek giyiminde pantolon, kadife yelek, kravat
orta sınıftan kadınların oluşturduğu pazar için giy-
ve kalıplanmamış şapka tercih edilmiştir. Bu döne-
siler tasarlayan bağımsız modacıların ortaya çıkma-
min sonlarında “tayyör ve prenses” adı verilen giy-
sı olmuştur. 1858’de Paris’te kendi moda evini açan
siler ortaya çıkmıştır (Vural, Ağaç:8).
İngiliz Charles Frederick Worth, bu modacıların
ilki olarak kabul edilmektedir. 1890 yılında Belçika’da yayımlanan Art Nouve-
au adlı bir derginin adıyla anılan yeni bir sanat ha-
1850’lerin başlarında birçok eteğin üst üste gi-
reketi doğmuştur. Art Nouveau zarif dekoratif süs-
yilmesiyle ve at kılı veya keten kumaşla sertleşti-
lemelerin ön plana çıktığı, kıvrımların ve bitkisel
rilen kabarık bir iç giysi olan krinolin ortaya çık-
desenlerin sıklıkla kullanıldığı bir sanat akımıdır.
mıştır. İlk yıllarda yarım krinoline, daha sonra da
kafes krinolinlere dönüşmüştür. 1860’lardan sonra Bu dönemde kalça yastıkların kullanımı kal-
ise etek arkasındaki, dolgun görünüme daha önem dırılmış, çiçekler ve sonbahar yapraklarıyla süslü
verilip önde düzlük sağlanmıştır. daha yumuşak hatlı etekler kullanılmaya başlan-
mıştır. İlk zamanlarda kabarık kollar görülürken
1869’da Kraliçe Viktorya, krinolin yerine etek-
zaman içerisinde daha kullanışlı olması adına nor-
lerin arka kısmında drapeler, kıvrımlar kullan-
mal hale gelmiştir.
mıştır. Uzun kuyruklardan oluşan ve kalça kısmı
yastıklarla desteklenen etekler giyerek modaya ön- Kraliçe Viktorya elbise provalarından sıkıldığı
cülük etmiştir. için, birçok farklı kumaştan aynı elbise modelini
yaptırmıştır. Eşi Prens Albert’in ölümünden son-
Erkeklerde 1860 yılında, frak ve gezi ceketinin
ra elbiselerinde sadece siyah rengi kullanarak siyah
yanı sıra arkası dikişsiz ceket ve kolalı gömlek yay-
rengin öncülüğünü yapmıştır.
gınlaşmıştır.

41
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci

Öğrenme Çıktısı

4 Yakınçağ giyim özelliklerini açıklayabilme

Araştır 4 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Ampir dönemini giysileri


19. yüzyılda Haute- cou-
Hangi tarihin modanın baş- günümüz giysilerinde kul-
ture Fransa’da tanıtan ünlü
langıcı olarak kabul edildi- lanılıyor mu kullanılıyorsa
modacı kimdir ve neler yap-
ğini biliyormusunuz? aralarında ki benzerlik ve
mıştır anlatınız?
farklılıkları karşılaştırınız?

20. YÜZYIL GİYİM ÖZELLİKLERİ 1908’de “Paul Poiret” korse kullanımını ge-
rektirmeyen kıyafet tasarlamıştır. Rönesans’tan bu
yana kadın giyiminin temel elemanı olarak görülen
1900 Yılları Giyim Kuşam korseyi kaldırarak dikkatleri bel bölgesinden omuz
Edward dönemi ile başlayan 1900 ve 1939 yıl- bölgesine çekmiştir. Bu şekilde Poiret, yapay ve
ları arası önemli değişiklik dönemidir. Bu dönem- gösterişli görünüm yerine vücudun doğal güzelli-
de sınıf engelleri ortadan kalkmıştır. ğini ortaya çıkaracak yeni bir stil tasarlamıştır (Al-
1900’lerde günlük hayatın her alanında kulla- tınay ve Yüceer,1992:100-104). I. Dünya Savaşı’na
nılabilen ve sosyal aktiviteler için gardroplar hazır- doğru Poiret’in yüksel bel hatlı dar ve düz elbise-
lanmıştır. leri artık herkes tarafından tercih edilir olmuştur.
Kadınların sokak giyimlerini palto, pardösü, Korse satışları üçte iki oranında düşüş göstermiş
bluz, kürk ve aksesuar olarak da tüylü şapka, eldi- ve etek boyları biraz daha kısalmıştır. Bu yıllarda
ven ve yelpaze oluşturmuştur. Doğu’ya duyulan merak artmış ve “oryantalist”
unsurlar modada etkisini göstermeye başlamıştır.
1903 yılında Fransız Haute Couture’cusu Paul
Moda aynı zamanda Japonya’dan da etkilenmiş ve
Pairet, Doucel ve Worth ile yaptığı çalışmalar so-
hem harem pantolonları hem de kimonolar kadın
nucunda kendi moda evini kurmuştur (Altınay ve
giysilerini etkilemiştir.
Yüceer,1992: 100).
Bu dönemde elbiselerin kalça kısmının vücuda
tam oturmasından dolayı ince iç çamaşır giyilme- 1910 Yılları Giyim Kuşam
ye başlanmıştır. Bu yüzyılın başlarında korseler ve 1910 yılında V yakalar moda olmaya başla-
büstiyerler küçülmüştür. Jartiyer kullanılmaya baş- mıştır. Muhafazakârların karşı gelmesine rağmen
lanmıştır. gittikçe V yakaların açıklığı artmıştır ( SAGEM,
1906-1907yılları arasında Pairet’in kare, yuvar- 1995).
lak veya V şeklinde üretmiş olduğu tunikler yay- Erkek giyiminde ise pantolon modelleri daralmış
gınlaşmıştır (Altınay ve Yüceer,1992: 103). ve duble paça kullanılmaya başlanmıştır. Gece için
1907-1908 yılları arasında elbiselerin yakaları kullanılan ceketlerin arka kısımları uzun ön kısım-
yükselmiş, kollar tellerle dikleştirilmiştir. İlk za- ları kısa bir görüntü almıştır. Ceketlerin içine kolalı
manlarda uzun ve dar olan kollar zaman içerisin- gömlek giyilmiş ve papyon takılmıştır (Şekil 2.21).
de bollaşmış ve bileklere manşet eklenmiştir. Bu I. Dünya Savaşı dönemine gelindiğinde savaş,
dönemde geniş şapkalar ve “Gibson Girl” saç tarzı moda dünyası da dahil pek çok aktiviteyi, sanat-
moda olmuştur (Altınay ve Yüceer,1992: 103). sal çalışmayı kesintiye uğratmıştır. Savaşın etkileri
modaya yansımış, üniforma tipi elbiseler giyilmeye

42
Moda Tasarımı

başlanmıştır (Barbarosoğlu, 2004:35) (Şekil 2.22). 1918 yılında tango merakı, kadınların tango
Bu dönemde ekonomik kriz elbiselerin modelle- dans giysileri giymesini ve moda olmasını sağla-
rinde de değişikliğe yol açmıştır. Kat kat giysilere mıştır. Bu dönemde mini eteklerin altına ipek ço-
giden kumaşlar çok fazla olduğu için gösterişli giy- rap giymek, fiyonklarla süslü şapka takmak moda
siler unutulmaya başlanmış ve elbise boyları kısa- olmuştur (Onur, 2004:53).
lıp küçülmüştür. Bu duruma bağlı olarak çalışmak Savaş sonrasında politik ve sosyal eşitlik düşün-
zorunda kalan kadınlar fonksiyonel olan giysiler cesinin etkileriyle kadın modasında erkek stiline
giymeye başlamıştır (Altınay ve Yüceer,1992: 105). yönelme daha çok artmıştır. Bunun sonucu olarak
1915’den sonra ayak bileklerini açıkta bırakan diz uzunluğunda elbiseler ve basenden bağlanan
etekler daha sonra diz hizasına kadar yükselmiştir. kemerler yardımıyla vücut hatları gizlenmeye ça-
Geçim sıkıntısı çeken kadınların elbiselerinde koyu lışılmıştır. Bu dönemde yeni görgü kuralları geliş-
renkler hakim olmuş, daha refah yaşayan kadınlar miş ve sınıf ayrılıkları azalmıştır. 1918’den itibaren
ise tek renkli elbiseler tercih etmişlerdir. Erkeklerin ise sıkıntılar hafiflemeye, giysiler ihtiyaç karşıla-
savaşa gitmesiyle onların işlerini kadınların yapma- manın yanında estetik olmaya başlamıştır (Bau-
sı, kadınların daha özgür olmalarını sağlamıştır. dot,2001:46-53,60).

Şekil 2.21 Erkek Giysisi 2.22 Kadın Giysisi


Kaynak: Meadows; Зелинг ,1999: 59 Kaynak: Meadows; Зелинг ,1999: 59

1920 Yılları Giyim Kuşam


I. Dünya savaşının sona ermesi ile moda tüm Dünya’da yeniden canlanmış ve hız kazanmıştır. Yaşanan
savaş koşulları, giyilen üniformalar sivil kıyafetler giysiler üzerinde etkisini göstermiş ve günlük giysiler,
üniformalardan detaylarla yeniden şekillenmiştir. Erkek modasında ise, İngiliz giyim tarzı etkili olmuştur.
Günün belirli saatlerinde değişik giysiler giyen erkekler, yaşama ayak uydurmak adına, bu dönemde daha
rahat ve daha fonksiyonel giysiler giymeye başlamıştır. Sert gömlek yakaları yumuşak ve açık kullanılan ya-
kalara dönüşmüştür (Cumhuriyet Modaları, 1999:45). 1920’lerin ortalarında İngiltere’nin öncülüğünde
‘golf ’ sporunun giyim şekli erkek modasına hakim olmuştur. Maç için giyilen giysiler günlük kullanımda
yaygınlaşmıştır (Şeftalici, 2005: 21).
1920’lerde kadın giyiminin en karakteristik özelliği, “erkek gibi kadın” tipinin yaygınlık kazanması
olmuştur. Kadınların yüzü erkeksi bir görünüm kazanırken buna karşı olarak etekler kısalmış ve dişiliğin
sembolü olmaya devam etmiştir. Dolgun saç şekillerinin yerini kısa saçlar, olgun vücut tipinin yerini ise
genç ve ince bir stil almaya başlamıştır. “Flapper” olarak tabir edilen bu genç ve ince kadın siluetleri döne-
min moda ikonu olmuştur (Barbarosoğlu, 2004:35).
Daha eğitimli, toplumda bir uğraşısı olan, çekinmeden flört edebilen, araba kullanan, spor yapan ve
sigara içebilen bu yeni kadınlar, Bakımı kolay kısa saç stillerinin üzerine “cloche” adı verilen çan biçimli
şapkalar kullanmışlardır (Kaynar, 2012:21).

43
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci

Bu dönemde kemer ve fermuar kullanılmaya bu elbise kolaylıkla hazır giyim üretim yöntemleri
başlanmış, pantolon askıları özelliğini kaybetmiş ile üretilebilecek biçimde tasarlanmıştır (Özüdoğ-
ve kravat kullanımı mecburi olmaktan çıkmıştır. ru, 2012:65).
Etek boyları oldukça sık değişmiştir. Günlük giy- Teknolojik gelişmeler savaş sonrası ilerleme
silerde etek boyu diz altında kullanılırken, akşam kaydetmiştir. Bu dönemde pratik ve kullanışlı tür-
giysilerinde ise ayak bileği hizasında kullanılmıştır. de kumaşlar üretilmiştir. Yeni bulunan flanel, suni
Pilili etekler Bahar-Yaz giysilerinde sıklıkla giyilir- ipek ve pamuklu dokumalar giyime yumuşaklığı
ken, pilisiz etekler öğleden sonra giyilen giysilerde getirmiş, geçmişin sert yakalı gömleklerinin yerine
kullanılmıştır. Kıyafetler form açısından farklılık- yumuşak ve genellikle açık kullanılan gömlek ya-
lar göstermiştir. Göğüs hizasında olması gereken kaları kullanılmıştır. Dokuma ve örgü hırka, kazak,
robadan elbiseler, kalça hizasına inmiştir. Bu stil, yelek kullanımı yaygınlaşmıştır (Cumhuriyet Mo-
yüksek topuklu ayakkabılar ve uzun küpeler ile daları, 1999:45).
desteklenmiştir (Şeftalici, 2005:21).
20’li yıllarda öne çıkan en önemli olaylardan
Kadın giyiminde büyük hacimler azalmış, görü- biri ise adını 1925 yılında yapılan Exposition In-
nüm, yeni keşfedilen kumaşların etkisi ile hafifliğe ternationale des Arts Decoratifs et Industriels
dönmüş, daha önce giyimde kullanılmamış renk- Modernes (Uluslararası Modern Endüstriyel ve
ler de kullanılarak giyim tarzının yenilikleri ortaya Dekoratif Sanatlar) sergisinden alan Art Deco sa-
konmaya başlamıştır. Kadına hür ve yalın giyimi natı olmuştur. Art Nouveau’nun ardından gelen bu
sunan Chanel’dir. Chanel, gazocağının patlaması akım ondan farklı olarak el emeğine değil, sanayiye
ile yanan uzun saçlarını kestirmesi ile yeni bir saç dayalı olmasıdır. Simetrik doğrusal formları ve zarif
modeline öncülük yapmıştır. Yağmurlu bir günde geometrik motifleriyle bilinen akım, iç tasarımdan
erkek arkadaşının trençkotunu, ya da at yarışında modaya kadar her alanı etkilemiştir. Bu akım mo-
da Jokey’in süveterini giymiş, kadınların daha ön- dada ağırlıklı olarak stilize boncuklar ve zikzaklar
ceden kullanmadıkları erkek giyimi içinde yer alan olarak görülmüştür (Şekil 2.26).
trençkot ve süveter gibi giysi ürünlerini giymeleri-
1929 yılında bir dans olarak ortaya çıkan Char-
ne öncü olmuştur.
leston modası tüm dünyayı etkilemeye başlamıştır
1920’den sonra örgü ceketler, yelekler ve pi- (Onur, 2004:53). Bu dansla birlikte çıkan Char-
lili etek ve elbiseler, saçaklı elbiseler, deve kuşu leston pantolon, diz kapak kısmı dar, dizden ayağa
tüyünden yapılmış şapkalar moda olmuştur (Şe- doğru genişleyen bir modeldir (Cumhuriyet Mo-
kil 2.23). Bu dönemde kadınlar daha elegan bir daları, 1999:45).
görünüm kazanmıştır (Şekil 2.24). Chanel ilk
pantolon giyerek pantolon modasının öncüsü ol-
muştur (Altınay ve Yüceer,1992: 115). Kadınları
özgür kılmak için onlara kullanışlı giysiler tasar-
lamıştır. Buna örnek “Basit siyah elbise”dir (Şekil
2.25). Chanel’in bu tasarımı hazır giyim ve haute
couture’un arasında durmaktadır. Giysi konstürk-
siyonu mümkün olduğunca sadeleşmiş ve gerekti-
ğinde uzatılıp kısaltılabilen geomektik şekillerin
düzenlemesine indirgenmiştir. Bedenin çevresini
saran hacimden tamamen uzaklaşılmış, giysi be-
dene oturan kumaşlara indirgenmiştir. Malzeme
seçimi o günde değin sadece erkek iç çamaşırla- Şekil 2.23 Şekil 2.24
rında ve spor kıyafetlerinde kullanılan, haute co-
Kaynak: Martin, 1999; Kaynak: Martin, 1999;
uture tasarımcılarının asla kullanmadığı, giyimde
Зелинг ,1999: 97; Blackman, Зелинг ,1999: 97; Blackman,
kolaylık sağlayan jarse kumaştır. Aynı zamanda
2013: 121; Kaynar, 2012:22 2013: 121; Kaynar, 2012:22

44
Moda Tasarımı

tik anlayış sergilemiştir. Kriz döneminin modası,


kadını abartıdan uzak ve daha kadınsı, erkeği ise
atletik, sağlıklı ve erkeksi gösteren giysi formları
üzerine gelişmiştir. ‘A la garson’ modasından daha
dişi görüntüler veren kadınlar, elbise kalıpları aracı-
lıyla kalçalarını, göğüslerini, kısacası beden çizgile-
rini ortaya çıkartmışlardır (Cumhuriyet Modaları,
1999:53).
1930’larda Avrupa kadın modasının yeni imajı,
kalem kaşlar, uzayan etek boyları, 20’lere göre bel-
li bir uzunluğa gelmiş dalgalı saçlar, soluk benizli
Şekil 2.25 Şekil 2.26 zayıf kadınların yerini sağlıklı görünen kadınlar
Kaynak: Martin, 1999; Kaynak: Martin, 1999;
şeklinde değişmiştir. Bu dönemi modayı “Madali-
Зелинг ,1999: 97; Blackman, Зелинг ,1999: 97; Blackman,
ne Vionnet”, “Coco Chanel” ve “Elsa Schiaparelli”
2013: 121; Kaynar, 2012:22 2013: 121; Kaynar, 2012:22
gibi kadın moda tasarımcıları önemli bir şekilde
etkilemiştir. Moda şovu olayını başlatan Elsa Schi-
aparelli, daha çok göz yanıltıcı teknikler ve sıra dışı
Türkiye’de 1925 yılında şapka inkılâbı ile yeni baskılar kullanmıştır. Fransız modacı Madaline Vi-
serpuşun (şapka) nasıl olması gerektiği hakkında onnet kumaşları bilinen düz boyuna kesmek yerine
çeşitli açıklamalar gazeteler aracılıyla halka öğre- çaprazlama keserek bu metoda öncülük etmiştir.
tilmiştir. Bu şekilde halk ilerde gerçekleştirilecek Bu şekilde çapraz kesim formları fazla dikiş kulla-
(1935) Kıyafet inkılâbına yavaş yavaş hazırlatıl- nımını gerektirmemiş ve kadın formunu vurgula-
mıştır. Kadınların Avrupalı hemcinsleri gibi gi- yan zarif bir görüntü elde edilmesini sağlamıştır.
yinmelerinin önemli olduğunu bildiren bu öğreti Aynı zamanda 20’li yıllardaki stilin aksine göğüsler
sonucunda halk kendilerine çizilen giyim stilini hafifçe vurgulanmıştır.
öğrenmeye çalışmış, uyum sağlama çabası içine gir- Bu dönemde 1920’lerin düşük bel çizgisi, kısa
miştir (Şeftalici, 2005:31). etek boyları ve sportif kesimi yok olmaya başlamış
Cumhuriyetin ilk yıllarında, Türk kadınları ve bel çizgisi eskisi gibi tekrar vurgulanmıştır. Etek-
Dünya’da moda olanları takip etmişlerdir. Döne- ler basenleri sararak aşağıya doğru inmiş, uzun ve
min Avrupa’da en yaygın modası olan Çarliston’un dökümlü siluetler ağırlık kazanmıştır. Bu yıllarda
Türkiye’de moda olması 1925–1927 yılları arasına etek ve bluz kadın giyiminin vazgeçilmezi olmuş-
denk gelmiştir. Modacılar da bu dansa uygun el- tur. Kadınlar gündüz daha çok döpiyes giymeyi ter-
biseler hazırlamış, dansın ritmine uygun kıyafet- cih etmişlerdir. Döpiyeslerin içine giyilen bluzların
ler oluşturmaya çalışmışlardır. Avrupa’da, Paris’de, görünmesi için de V yaka ceket kullanmışlardır.
Chanel’in başlattığı ‘A la garson’ modası, yıllarca Döpiyesleri diz altında biten kalem eteklerle, zarif
geri planda kalmış ve saçları da dâhil birçok konu- şapkalarla ve eldivenlerle tamamlamışlardır. 1934
da özgür olamamış Türk kadını tarafından büyük yılında kürklü manşonlar moda olmuştur. Palto
ilgi görmüştür (Şeftalici, 2005:26). yakalarında kürk kullanımı yaygınlaşmıştır. Gece
elbiselerinde ise omuzlardaki vurgu kollara kay-
1930 Yılları Giyim Kuşam maya başlamıştır. 1937 ve 1938 yıllarında ise gece
elbiselerinde yakalar açılmaya başlamış, altan korse
1930’larda giyim-kuşam modası, 1929 yılında ile kaldırılan göğüslerin sadece yarısı kapanmıştır
borsanın çökmesiyle beraber endüstrileşen dünya- (Altınay ve Yüceer,1992: 125).
da büyük bir kriz yaratmıştır. Bu nedenden dolayı
bu dönemde giyimde daha çok sadelik görülmek- Kumaşlarda, önceki dönemdeki gibi keskin de-
tedir. Bununla birlikte toplum, 20’lerin özgürlük senler yerine çiçek desenli ve daha yumuşak baskılar
ve aşırılıklarla dolu yaşam tarzını büyük ölçüde tercih ediliyordu. Mevcut ekonomik krize rağmen
bir kenara bırakarak daha muhafazakâr ve yetişkin yaşam standartları yükselmeye devam ediyordu.
bir döneme girmiştir. Moda bu on yıllık dönem- Buhar enerjisinin yerini yavaş yavaş elektrik almış,
de durgun ekonomiye rağmen şekillenen bir este- radyo ve gramofon her kesimden insanın evine
girmeye başlamıştı. Renkli fotoğrafların çıkma-

45
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci

sıyla, moda dergilerindeki imajlar çizimler yerine Bu dönemde film seyircileri, dönemin gösteriş-
fotoğraflarla gösterilmeye başlanmıştı. Amerikalı li aktrislerinin (Gloria Swanson, Joan Crawford,
“Wallece Hume Carothers” in bulduğu ve “naylon” Marlene Dietrich, Greta Garbo gibi) giyim tarzını
adını verdiği maddeyle naylon çorap moda olmuş- takip etmeye başlamışlardır. Bir yanda kadınsı gi-
tur. Bunlar çorap lastiği veya jartiyerle giyilmiştir. yinen aktristler örnek alınırken diğer yandan Mar-
Teknolojik alandaki yeni gelişmeler sentetik ku- lene Dietrich ile birlikte Katherine Hepburn gibi
maşların ve plastiklerin daha fazla kullanılmasına erkeksi giyim olarak kabul edilen pantolonu tercih
yol açmıştır. Patenti 1920 yılında alınmış olmasına etmişlerdir. Bu giyim tarzı kadınlar tarafından baş-
rağmen suni ipek, 30’lu yıllarda kullanımın altı kat larda çok az benimsenmiş olsa da II. Dünya Savaşı-
artmıştır. Kumaşlarda, önceki dönemdeki gibi kes- nın başlamasıyla daha çok tercih edilmiştir (Yüceer,
kin desenler yerine çiçek desenli ve daha yumuşak 1992:122-126).
baskılar tercih edilmiştir. Hem pratik hem de rahat Erkek giyiminde kruvaze ceketler ön plana çık-
olarak tanıtılan fermuarlar düğmelerin yerini alma- mış ve yakalarda sivri uçlar hakim olmuştur. Erkek
ya başlamıştır. vücudun atletik görünmesi için, giysilerin omuz-
1936 yılında Fransa’da çıkan “ücretli izin” uygu- larına vatka ve kruvaze ceketlerin göğüs kısmına
lamasıyla insanlar deniz kıyılarında tatil yapmaya ise tela kullanılmıştır. Pantolon modelleri pilili
başlamışlardır. Bununla birlikte modacılar bugün ve duble paçalı olmuştur (Cumhuriyet Modaları,
“spor giyim” dediğimiz stili oluşturmuşlardır. De- 1999:53). Kadın giyiminde olduğu kadar erkek gi-
nizci pantolonları, bornoz benzeri elbise ve tulum- yiminde de örgü hırka ve kazaklar moda olmuştur
lar, keten takımlar yazın vazgeçilmez giysileri ola- ve erkekler bunları gömlek ve kravatlarla birlikte
rak yükselişe geçmiştir. Elbiselerde modelin yerini giymişlerdir. Amerikalı erkekler arasında popüler
renkler almıştır. Vatkalar ve topuklar yükselmeye giysi ürünü, pamuklu gömlek olmuştur. Ceket cep-
başlamıştır. Eteklerin yerini bolca pantolonlar al- lerine de kravatla aynı desende cep mendilleri kul-
maya başlamış ve her kıyafetin vazgeçilmezi olan lanmışlardır. Bu dönemde pantolonlarda bollaşma
şapkaları taşlı broşlar süslemiştir. 1930’lu yıllarda görülmüştür. İngiltere’de ise erkekler giyiminde te-
örme giyim ön plana çıkmıştır. Yeni teknikler üre- beşir çizgili takım elbiseler giymişlerdir. Amerikan
ticilerin ve evde örgü örenlerin yeni stiller kullan- aktörlerinin yani; Fred Astaire, Clark Cable, Cary
masını sağlamıştır. Farklı yaka ve kol çeşitleri kul- Grant gibi Hollywood ünlüleri bu modanın önder-
lanılmış ve örgüler desenlerle süslenmiştir. Vogue leri olmuştur (Şeftalici, 2005; Kaynar, 2012:).
dergisinin örme kitabı vermesiyle evde örgü örme 1939 yılında savaş şartlarının olmasından dola-
yaygınlaşmış ve moda dergileri her ay sayfalarında yı küçük kız elbiseleri, kısa etekler giyilmiştir. Ka-
örgü desenlerine yer vermiştir. 1933 yılında Rene dın ve erkekler için ise paçaları bol, kareli pantolon
Lacoste, timsah marka-monogramlı kazaklar ürete- ve süveterler moda olmuştur (Altınay ve Yüceer,
rek moda dünyasına girmiştir. 1992).
20’lerin sonlarında başlayan sesli film örnekleri Cumhuriyet yönetimi, 1929 Dünya ekonomik
30’lu yıllara gelindiğinde çoğalmış ve artık filmler krizinin, Türkiye’ye getirdiği olumsuz etkiler sonu-
sesli çekilmeye başlamıştır. Film enstitüsü Paris’den cunda, almış olduğu tedbirler arasında beş yıllık
Hollywood’a yönelmeye başlamış ve filmler mo- sanayi planı da bulunmaktadır.
dayı büyük ölçüde etkilemiştir (Gürsoy 2010).
Hollywood’un ünlü aktrisleri, modaya yön verme
görevini aristokratların elinden almış, yeni modayı Türkiye’de Yerli malını koruma altına alma
tüm dünyaya kendileri tanıtmışlardır. 1930 kadını, ve yerli malın kullanımını çoğaltma yönün-
uzun etekli, erkeksi tayyörlü, kloş kenarlı fötr şap- deki çalışmalarını gerçekleştirmek için, ya-
kası ile yalın bir figür çizerken, gece kıyafetlerinde, pılan girişimlerin ilk adımlardan biri 1933
has ipekten vücudunu saran verev kesimli giysiler yılında Sümerbank’ın kurulması olmuştur.
giymiştir. Kadınlar, Hollywood etkisi ile omuzla-
rı ve sırtı açıkta bırakan elbiseler kullanmışlardır.
Bu buhranlı yıllarda, tüm sosyal sınıflar ısmar-
Omuzsuz (straprez) gece elbiseleri ve sırtlarda çap-
lama ya da Haute Couture ürünü almaktansa daha
razlar oluşturan modeller dönemin elbiselerinde
ucuz bir çözüm yolu bulmuş, Sümerbank’ın basma
en çok kullanılan unsurlar arasında yer almıştır.

46
Moda Tasarımı

kumaşlarında gündelikçi terzilere elbiseler diktir- yal yokluğundan dolayı ifade özgürlüklerini büyük
miş, ekonomik yolu seçmişlerdir. Halkın ihtiyacı ölçüde yitirmişlerdir. 1940’da Fransa’nın yenilme-
Sümerbank mağazalarından karşılanmıştır (Şeftali- sinden sonra Almanlar haute couture endüstrisini
ci, 2005:43). Berlin veya Viyana’ya taşımak istemişlerdir. Ancak
Türkiye Cumhuriyeti gerçek anlamda ilk kı- Lelong; uzun ve zorlu bir görüşme sonucu moda-
lık Kıyafet Kanununu 18 Şubat 1935 tarihinde cıları, haute couture’ün Paris’te kalması konusun-
çıkartmıştır. da ikna etmiştir (Cumhuriyet Modaları, 1999:57;
Öndoğan, 1996:364).
Amerika bayan haute couture modasının mer-
1940 Yılları Giyim Kuşam kezi olan Paris’e uzak kaldığından dolayı kendi
1939 yılının Eylül’ünde Almanya’nın modasını yaratmaya başlamıştır. İlk göçmenlerin
Polonya’yı işgal etmesinden iki gün sonra İngil- giydiği tarzda baskılı pamuklu elbiseler, Meksika
tere ve Fransa’nın da Almanya’ya savaş ilan etme- folk giysisinde bulunan farbalalı pamuklu bluz ve
siyle tam 6 yıl sürecek olan İkinci Dünya Savaşı etekler, Amerikan Kızılderililerinin giysilerinden
başlamıştır. Bu süreçte hükümetler halkın yaşayış esinlenilen püsküllü deri pantolon ve yelekler, kov-
biçimlerinde çeşitli kısıtlamalara gitmiş, bir takım boy şapkaları ve botlar, erkekler için t-shirt, denim
yasaklar ve kurallar koymuştur. Günlük hayatı faz- jean gibi dikişli ve zımbalı giysiler yaygın olarak
lasıyla etkileyen savaşın getirdiği bu kısıtlamalar kullanılmıştır (Öndoğan, 1996:364). (Şekil 2.28).
ve kurallar özellikle giyim endüstrisinde oldukça
Bu dönemde İngiliz General Montgomery ta-
yoğun biçimde uygulanmıştır (Albayrak, 2016:
rafından kullanılan kısa ceket bugünkü kısa adı
541). Darlık ve yoksulluk yılları olan bu dönemde
‘Mont’ olan ceketin kullanımı halk arasında hızla
giyim kuşam müsriflik olarak kabul edilmiştir. En
yayılmıştır. Vatkalı omuzlar, kalçaya ve bele oturtu-
az kumaş, malzeme ve iş gücü gerektirecek sade ve
lan düz kesimli ceket ve montlar, asker üniforması
gösterişsiz giysiler üretilmiştir. Bu dönemde evde
havasındaki tayyörler, hastane ya da askeri yerler-
bulunan artık kumaşlar birleştirilerek giysiler oluş-
de çalışan kadınların üniforma benzeri kıyafetleri,
turulmuştur. Etekler, kumaş israfını azaltmak için
1940 yıllarının, mecburi modasını oluşturmuştur.
kısaltılmış, kadınlar yalın ve gösterişsiz şekillere
Abartılı, gereksiz, detaycı hiçbir unsur dönemin
bürünmüşlerdir. Halk, kampanyalar sayesinde,
kıyafetlerinde bulunmamaktadır (Barbarosoğlu,
eski eşyalarını elden geçirmeye ve eskileri yeniden
2004:35). (Şekil 2.29)
kullanmaya teşvik edilmiştir. Elbiselere uygulanan
gizli yamalar, onarımlar, ters yüz edilerek yeniden 1940’lı yıllarda kadın modası, korsenin sağ-
giyilen giysiler ve elde örülen kazaklar bu dönemde ladığı ince bir bel, huni biçimli etekler ve karpuz
başvurulan giyim-kuşam yöntemleri arasında bu- kollarla karakterize edilmiştir. Kumaş olarak yu-
lunmaktadır. Bütün bunlara rağmen yokluk yara- muşak müslinler, çiçekli organzeler, çizgili, desenli
tıcılığı artırmış perdelik kumaşlardan, çarşaflardan kumaşlar ve ipek kullanılmıştır (Vural ve Ağaç).
ve Amerikan bezinden spor ceketler, şortlar üretil- Gece elbiselerinin yakaları, omuzları açıkta bıra-
miştir (Öndoğan, 1996:365; Cumhuriyet Modala- kacak derecede dekolte olmuştur (Altınay ve Yüce-
rı, 1999: 56-57; Şeftalici, 2005:49). er,1992: 75). Elbiselerin eteği çok geniş olup altına
rengârenk ve çizgili birçok etek giyilmiştir (Vural
Bu dönemde köşegen vatkalı omuzlar, kalçaya
ve Ağaç).
ve bele oturan düz kesimli ceket ve mantolar moda
olmuştur. 1943’de kökleri Hollywood’a dayanan ve o dö-
nemin yıldızları tarafından dünyaya yayılmış dün-
Savaş döneminde ipek çorap alamayacak duru-
yadaki adı ‘swing’, Türkiyede ki ası ise ‘bobstil’ olan
ma gelen kadınlar, çıplak bacaklarının arkasına çiz-
bir stil yaygınlaşmıştır. Bu stil daha çok erkekler ta-
gi çekerek ipek çorap varmış görüntüsü vermiştir
rafından kullanılmasına rağmen kadınlar tarafından
(Şekil 2.27). Paris Almanların işgali altında olduğu
da kullanılmıştır. Koçu, bobstil stilini aydın gençli-
için moda merkezi olmaya bir süre devam ede-
ğin ve varlıklı ailelerin kullandığını söylemektedir.
memiştir. Ancak bazı couture’cüler işgal sırasında
Bobstil stilinin özelikle kız kıyafetlerinde ilginçlik
Paris'te kalmayı seçerek savaş öncesi dönemde ol-
gösterdiğini belirtmiştir. Kızlar, bluzlarının üstüne
duğu gibi seçkin Alman müşterileri için sınırlı ko-
kız hüviyetine göre değiştirilmiş erkek ceketleri giy-
leksiyonlarını üretmeye devam etmiş ancak mater-

47
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci

mişler, uzun saçlarını ipek ağlar içine almışlardır. Etekler diz kapaklarının çok yukarısına çıkmış; bacaklara
varla yok arası ince çoraplar giyilmiştir. Kızların bazıları çorap giymemişler ve ayak ve el tırnakları mercan
rengine boyayarak farklı bir etki sağlamışlardır. Dört beş parmak yükseklikte mantar tabanlı iskarpinler
giymişlerdir. Uzun kayışlı çantalar omuza atılarak kullanılmıştır (Koçu, 2012:40). Erkekler arasında ise
“bobstil” daha çok abartılmış biçimde omuzlarda geniş vatkalar, kocaman ipek mendiller, dar paçalı pan-
tolonlar ve kalın tabanlı ayakkabılar şeklinde kullanılmıştır (Altınay ve Yüceer,1992: 129). Bu stil, var olan
giyim kalıplarına ve ahlak kurallarına karşı çıkış olarak da kabul edilir. Savaş sonrası, varoluşçuluk akımının
sokaktaki insana yansıması olarak da adlandırılmıştır. Hırpani görünüş, buruşuk pantolonlar, gece-gündüz
takılmaya hazır kocaman güneş gözlükleri, kalın tabanlı ayakkabılar, züppe görünüşlü bir akım oluşturur-
ken, akım aydınlar tarafından ilgi görmüştür. 1945 sonrası II. Dünya Savaşı sona erdiğinde anlaşılmıştır
ki, yasaklar ve kısıtlamalar modayı öldürmemiş tam tersi güçlendirmiştir. Dünya giyim modası oluşturma-
nın yolları üzerinde çalışırken, 1947 yılında Christi-
an Dior, ‘New Look’ adlı kreasyonunu tanıtınca Pa-
ris, Giyim Modası öncülüğünü tekrar kazanmıştır.
Christian Dior, ‘yeni görünüm’ adlı kreasyonunda ki
giyim parçalarını 19. yüzyıl sonlarındaki Viktoryen
döneminden etkilenerek oluşturmuştur. Bu kreasyon
da savaşın tüm sertliklerini kıyafetlerde yok etmiş ve
yumuşak yuvarlak hatlı, belleri ince, etekleri ise bi-
leklerine kadar inen elbiseler üretmiştir. Christian
Dior, estetik güzellik ile ustalığı birleştirerek zarif ve
kadınca bir siluet çizmiştir. Yüksek, kadınsı topuklu
ayakkabılar, küçük eğik şapkalar Dior’un çizdiği ka-
dının giyim stilidir. İnce bel, yuvarlak kalçalar, yeni Şekil 2.27 1940’lı yıllara Şekil 2.28 1940’lı yıllara
iç çamaşırları, takviyeli korseler, çok katlı iç etekler, ait kadın giyim örnekleri ait kadın giyim örnekleri
geniş kloş fırfırlı etekler yeni görünümün başlıca gi- Kaynak: Зелинг ,1999: 229; Kaynak: Зелинг ,1999: 229;
yim unsurları olmuştur. Dior’un çizmiş olduğu yeni Blackman,2013: 202-164-177 Blackman,2013: 202-164-177
görüntü, tartışmalara neden olurken, kumaş kullanı-
mında müsriflik ve detaylardaki aksesuarlar için, sa-
vaş sonrası devam eden ekonomik sıkıntıda, bunun
düşüncesizce bir tüketim olduğunu iddia edilmiştir.
Karşı düşüncelerde ise, savaş sonrası filizlenen umut-
ların simgesi olduğu şeklinde savunulmuştur (Şeftali-
ci, 2005:49 -56).
1948 – 1949’dan sonra kadınların giysileri daha yu-
muşak ve dişi bir görünüm kazanmıştır. Paris tekrardan
moda merkezi olurken, İngiltere ve Amerika’da kendi
moda endüstrisini kurarak hızla gelişmeye başlamıştır
(Öndoğan, 1996:367). (Şekil 2.30)
Savaş koşulları, sıkıntı, yokluk, tüm ülke insan- Şekil 2.29 1940’lı yıllara Şekil 2.30 1940’lı yıllara
larını ekonomik yaşamaya zorlamıştır. Türkiye’de ait kadın giyim örnekleri ait kadın giyim örnekleri
Ekmek ile birlikte, Kumaş da karneye bağlanmıştır.
Kaynak: Зелинг ,1999: 229; Kaynak: Зелинг ,1999: 229;
Her türlü israfa karşı, propaganda kampanyalarının
Blackman,2013: 202-164-177 Blackman,2013: 202-164-177
yapıldığı yaşamın ve ayakta kalmanın zor olduğu yıl-
lar olarak tarih de yerini almıştır. Evde bulunan artık
kumaşlar birleştirilerek giysiler oluşturulmuştur. Türkiye’de1940’lı yıllarda kıyafet üretimi terzilerle sağ-
lanmıştır. Batı ülkelerinde başlayan konfeksiyon üretimi, Türkiye’de sadece dokuma sektöründeki gelişme
olarak kalmıştır. Türkiye’de hazır giyimin ilk denemeleri ise, yine terziler tarafından uygulanmış, küçük
terzi atölyelerinde kalıp tekniği kullanılır olmuştur (Şeftalici, 2005:49 -56).

48
Moda Tasarımı

1950 Yılları Giyim Kuşam


1950’li yıllarda savaşın sona ermesi ve savaş kısıtlamalarının kaldırılmasıyla beraber, insanlar rahat bir
ortama kavuşmuşlardır. Balolar sıklıkla düzenlenmeye başlamış, yeniden yapılanan sosyete, eğlence hayatı-
na geri dönmüştür. Savaş sonrası kadınlara seçme ve seçilme, çalışma ve araba kullanma hakları verilmiştir.
50’li yıllar boyunca Avrupalı kadınlar birbirlerinden öğrenerek, basınla, model ve patronlarla dönemin
modacılarının haute couture koleksiyonlarını taklit etmişlerdir (Kaynar, 2012:41). Tasarımcılar; “lüks ve
abartılı giysiler üreterek savaş zamanı getirilen kısıtlamaları telafi etmiştir’’. Kadınların giyim tercihlerinde
etkili olan sosyal sınıfların etkisi azalmıştır (Dereboy 2004; Daynes 2007).
1950’li yıllarda Rokoko döneminde kullanılan korseye konan balina kemikleri yerine plastik malzeme-
ler kullanılmıştır. Görgü kurallarının yerini vücudun duruş şekli, ince bel ve görünür kılınan kıvrımlar al-
mıştır. Pahalı olmayan elbiselerde bile en küçük ayrıntılarla dikkat çekilmiştir. Giysilerde kullanılan şapka,
eldiven, el çantası ve gerdanlık bir bütünü temsil etmiştir. (Watson,2007:81).
Bu döneme bir yandan New Look akımının bele oturan kabarık etekleri,
diğer yandan ise bele oturan kum saati formunda aşağıya doğru daralan kalem
etek stilleri hakim olmuştur (Şekil 2.31). Dar kesim eteklerin yanı sıra kat kat dikkat
jüponlarla geniş kloş kesim eteklerde kullanılmıştır. Moda evlerinin ortak ka- 1850’li yıllarda kurulan
rarı sonucunda etek boyları bir mevsimde 5 cm’ den fazla değişmemesi yönün- “Levi Starauss” un kot pan-
de olmuştur. Ancak Y.Saint Laurent etek boyunu 7,5 cm’e kadar düşürerek bir tolonları 1955 yılından iti-
yıl sonra dizleri açıkta bırakarak antlaşmaya uymamıştır ( Russell,1983:457; baren gençlerin özellikle de
İşbilen,1995:40). Ütü gerektirmeyen gömlekler kullanılmıştır. Pantolonlarda erkeklerin ilgisini çekmeye
ise paça boyları kısalarak kapri pantolona dönüşmüş ve bu şekilde daha femi- başlamıştır.
nen bir görünüm elde edilmiştir. Aynı zamanda kısalan şortlar plaj giyiminin
ilerlemesinde önemli bir rol oynamıştır
1955 yılından sonra modadaki değişimler gittikçe hızlanmaya
başlamıştır. Kollar ya dirseğe kadar uzun bırakılmış ya da sıfır kol
uygulanmıştır. Straplez giysiler 50’lerin sonlarında ortaya çıkmaya
başlamıştır. Palto ve pardösülerde ya çok geniş yakalar kullanılmış
ya da hiç yaka kullanılmamıştır. Gece elbiseleri kısalmaya başlamış,
uzun olanları ise ayak bileklerinde bitmiş ve böylece gece ayak-
kabılarına daha çok önem verilmiştir. Erkek ve kadın ayakkabıla-
rın burunları sivrileşmiş ve kadın ayakkabıların topukları çelikten
üretilmiştir (Kaynar, 2012:45). Üst giyimde hem dokuma hem de
örme giysiler tercih edilmiş, dokumalarda gömlekler ön plana çık-
mıştır. Düz veya baskılı olan ve erkek giyiminden esinlenerek tasar- Şekil 2.31
lanan bu gömlekler hem spor hem de klasik giyimde kullanılmıştır.
Örmelerde ise metal detaylar kullanılmış, değişik örgü şekilleriyle Kaynak: Blackman,2013:189- 212;
sade bir hava yakalanmıştır. Twinset adı verilen orlon süveter ve Зелинг, 1999: 248
hırka takımları büyük ilgi görmüştür.
Bu yıllarda çıkan “Rock’n Roll” akımının ve bu akımın
idolü olan “Elvis Presley kot pantolonun, beyaz yarım kollu
tişörtün ve siyah deri ceketin moda olmasında katkısı çok
büyüktür. Dünya sinemalarında boy gösteren Marlon Bran-
do ve James Dean de bu salaş ve asi tarzın yaygınlaşmasını
sağlamıştır (Şekil 2.32). Bir diğer yandan Edward dönemi-
nin şıklığını yaşatmaya çalışan teddy boy’lar iyi aile çocu-
ğun modasını yaratmıştır. Teddy Boy’ların kadife yakalar,
fiyonk boyun bağları, süet ayakkabı gibi değişik unsurları
birleştirerek estetik bir tarz yaratmışlardır (Baudot,2001:
140-182). (Şekil 2.33). Şekil 2.32
Bu dönemde Hollywood 30’lu yıllarda olduğu gibi mo- Kaynak: Blackman,2013:189- 212; Зелинг,
dayı yeniden etkilemeye başlamıştır. Sinema sanatçıları birer 1999: 248

49
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci

moda öncüleri olmuştur. Marilyn Monroe 50’li yıllarda çok etkili bir
isim olmuş, saç biçimi, makyajı, giysileri ve fiziğiyle insanları oldukça
etkilemiştir. Bridget Bardot 50’li yıllarda dağınık ve özgür saç stili
ile birçok kadın tarafından taklit edilmiştir. Elzabeth Taylor, Audrey
Hepburn gibi yıldızlar da zarif şıklığın simgesi olmuşlardır (Kaynar,
2012:41).

Türkiye’de 1957 yılında, Devlet Güzel Sanatlar


Akademisi bünyesinde, dekoratif sanatlar bölümü
‘Kumaş Desenleri Atölyesi’ ve 1958 yılında ‘Baskı Şekil 2.33
Atölyesi’ kurulmuştur.
Kaynak: Blackman,2013:189- 212;
Зелинг, 1999: 248

1960 Yılları Giyim Kuşam


60’lı yıllarda modayı ortaya çıkan ideolojiler etkilemiş ve genç kuşak hiçbir dönemde olmadığı kadar,
moda üzerinde etkili olmuştur. 1960-1970 yılları arasında Avrupa modasında köklü değişimler yaşanmış
ve artık tek yönlü bir trend yerine birden fazla trendin olduğu bir dönem başlamıştır. Özellikle batıda
moda gençleri hedeflemiş bununla birlikte ilk defa elit sınıfa hitap etme özelliğini kaybetmiştir.
Parlak ve ıslak görüntülü PVC’ler, akrilik ve polyester kumaşlar, deri görünümlü vinlex malzemeler ve
aksesuarlar 1960 yılları giysi modası arasında yer almıştır. Bu yeni malzemeler, büyük omuz çantalarında,
geniş kemerlerde, dize kadar yükselen çizmelerde ve eldivenlerde kullanılmıştır.
1960’larda ‘Futurist’ stil modayı etkilemiştir. 1960’larda artık gençlik mini etek ve dar süveterlerle
kendine has bir tarz yaratabilme imkânına kavuşmuştur (Şeftalici, 2005: 84- 85). Mini etek bugün bile bir
devrim niteliği taşımaktadır. 1963 yılında bu devrimi yaratan İngiliz modacı Mary Quant’dır. Tasarımcı
bu modayı “gençler ve genç görünenler için yarattığını” söylemiştir. Mini etek bir manifesto niteliğindedir
ve özgürlüğün sesi olmuştur (Onur, 2004:56). Chanel korkunç diz kapağının görünmesine başkaldırmış,
Yves Saint Laurent ise Chanel’e ünlü Mondrial elbiseleri ile karşılık vermiştir (Şekil 2.34). Mary Quant’ın
mini etek ve elbise modelleri, üç yıl sonra diz üstü hizasına kadar çıkmıştır. Renkli külotlu çorapların
yaygınlaşması, nostaljik jartiyer askılarının son bulmasını sağlamış ve kadınlara büyük kolaylık getirmiştir
(Baudot, 2001:189). Bu dönemde ilk kez moda eğilimleri, Couture tarafından değil, sokaklar tarafından
belirlenmiştir.
1960’lı yılların erkek giyiminde ise kadife ceketler, kot gömlekler, dik yakalı dar kazaklar yer almıştır.
Unisex giyim anlayışı başlamıştır.
1960’lı yıllarda özgürlük gibi kavramların sorgulanması, sosyal ve politik konulardaki devrimler döne-
min modasına etki etmiştir. Vietnam savaşına karşı oluşan protestolar sonucu gelişen ve o dönemin genç
kitlesi tarafından oluşturulan Hippi-Look gibi karşı moda hareketleri görülmüştür (Şekil 2.35). Modern
dünyanın değerlerini reddeden hippiler, üst üste takılan kolyeler, aksesuarlar, jean pantolonlar ve çiçek
desenli giysiler giymiştir. Hippie’ler, genel geçer tüm moda giyim tarzlarını reddederek, üçüncü dünya
ülkelerinin ezilmiş halkların, çingenelerin giysilerinden parçaları birleştirmiştir. Kızlar ve erkekler saçlarını
uzatarak başlarına bandana takmıştır. Erkekler uzun sakal bırakmış ve uzun Hintli entariler giymiştir. Ba-
rışseverliği ve doğaya yakınlığı sembolize eden bu yeni görünüm anti-moda akımı olarak nitelendirilmiş
ve bütün dünyayı etkisi altına almıştır (Altınay ve Yüceer,1992: 136; Pektaş, 2006). Bu dönemde İngiltere
modada önemli bir rol oynamış ve ikinci el giysi modası ilk kez burada doğmuştur. Elvis Presley “Rock and
Roll” akımının sembolü haline gelmiştir. Presley’in parlak ve renkli giysileri modayı etkilemiştir. Çiçek de-
senli gömlekler, dar pantolonlar, casual süveterler, sembol ve slogan baskılı giyecekler bu dönemin giysileri
arasında yer almıştır (Öndoğan, 1996:367).

50
Moda Tasarımı

1964 yılında modacı Courregees’in “Moon Gril / Ay kızı” ve Cardin’in astronot stili kıyafetleri uzay
modasının ilk örnekleridir. Cardin’in yeni stilinde bütünüyle rahat ve giyilebilen vücudu tamamen saran,
başlıklı giysiler 21.yüzyıla hazırlık niteliğinde olmuştur (Connike, 1990:45). 1965 yılında Paco Raban-
ne metal, plastik elbiseler üreterek bir ilke imza atmıştır (Onur, 2004:.56) (Şekil 2.36). Aynı yıl Fransız
tasarımcı Andre Courreges‘in kısa ve trapez formundaki elbiseleri ile insanları önce şaşırtmış, ardından
pantolon takımları kadınların dünyasına kent sokaklarında giyilmek üzere sokmuştur. Kadını tepeden tır-
nağa beyaz giydirerek, sert hatlı geometrik desenlere yer vermiş ve plastik folyoları giyim materyali olarak
kullanma cesaretini göstermiştir (Burda, 2000:53). Dönemin önemli akımlarından biri de baby-boom akı-
mının yayınlaşmasıdır. Dönemde kullanılan elbiseler üzerinde çocuksu görünümler hakim olmuş, özellikle
Twiggy modasında kolsuz ve yakasız mini elbiseler kullanılmıştır. Öğleden sonra elbiselerinde “enginar
modeli, lale formu” gibi dar bel, vurgulanan kalça formları ve kısa eteklerden oluşan modeller kullanılmış-
tır. Elbiseler üzerinde düz siluetler, köşeli yakalar ve geometrik desenler hakim olmuştur. Dönemin günlük
takımları, eldiven, şapka, ince burunlu ayakkabılar ile bir bütün oluşturmaktadır. Ceket boyları değişken-
lik gösterirken kesimleri düz form-
dadır. Ceket yakalarında dik yaka,
bebe yaka veya yakasız modeller
hâkim olmuştur. Ceket altlarına
evaze veya dar kesim mini etekler
giyilmiştir. Dönemin ortalarında
pantolonlu takımlar sıkça kullanıl-
mıştır. (Connike, 1990:45).
1965’de geometrik biçimde,
optik yanılsama amacı güden pop-
art modası tüm Avrupa’da etkisini
göstermiştir. Özellikle siyah-beyaz
zıtlığı ve geometrik desenlerden
yararlanılmış, kumaş desenle- Şekil 2.34 Şekil 2.35
ri giysiyi kaplayacak büyüklükte Kaynak: Johnson, 2008; Kaynak: Johnson, 2008; Blackman, 2013:240
yapılmıştır (Komşuoğlu ve diğer- Blackman, 2013:240 - 252; Kass, - 252; Kass, 2011:20; Зелинг, 1999: 341
leri, 1986: 28). (Şekil 2.37) Bu 2011:20; Зелинг, 1999: 341
dönemde el örgüsü ve dantelden
yapılmış elbiseler moda olmuştur.
Pamuklu perdeler boyanarak elbi-
se haline getirilmiştir (Altınay ve
Yüceer,1992: 135). Feminen stilin
temsilcisi pantolon, özel davetlerde
ve salonlarda da giyilmeye başla-
mıştır. 1962 yılında dar kesimli ve
paçaları yırtmaçlı modeller, 1966
yılında boru kesimli ve uzun mo-
deller olarak kullanılmıştır. Strech
ve Jean pantolonlar dönemde po-
püler olmuştur (Bond,1988:169).
Pantolon modasını Yves Saint Lau-
rent de benimseyerek 1966 yılında Şekil 2.36 Şekil 2.37
ilk kez kadına smokin giydirmiştir
Kaynak: Johnson, 2008; Blackman, Kaynak: Johnson, 2008; Blackman,
(Burda,2000:45 ).
2013:240 - 252; Kass, 2011:20; Зелинг, 2013:240 - 252; Kass, 2011:20; Зелинг,
Türkiye’ de Moda da hazır 1999: 341 1999: 341
giyim, 1969 yılında Vakko’nun
Merter’de açmış olduğu ilk hazır

51
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci

giyim fabrikası ile başlamıştır. En ünlü moda ev- kadar eskiden alıntılar yapmaya devam etmiştir ama
leri, alt kültüre ulaşabilmek için koleksiyonlarına bir yandan da kot ve spor giyim kullanımında ar-
hazır giyim bölümü de eklemiştir Ardı ardına ha- tış yaşanmıştır. Öncelerinde sadece çalışan erkekler
zır giyim firmaları açılmaya başlamıştır (Şeftalici, ve çocukların giydiği bir Amerikan unsuru olan ve
2005:88). 1950’lerde Hollywood film yıldızları ve Elvis Pres-
ley gibi rock’n’roll yıldızları tarafından tüm dünya-
ya tanıtılan kot giyim gençlerin gardırobunda yerini
1970 Yılları Giyim Kuşam almıştır (Blackman, 2013: 218).
70’li yıllarda politika, global problemler, çev-
70’lerin modası kendine özgü bir karakter ya-
re sorunları ve öğrenci hareketleri modayı etkile-
ratamamış, 60’ların trendlerinden etkilenmiş ve bu
miş, bu etkileşim 70’lerin sonuna kadar sürmüştür
modayı geliştirerek 80’lere kadar taşımıştır. Gün-
(Dereboy, 2004: 169). Bu yıllarda modanın ritmi
lük giyim trendleri modaya hakim olmaya başla-
iyice hızlanmıştır. Teknolojik gelişmeler sokakta,
mış, modada kuralcı yaklaşım değerini kaybetmiş
anlayışta, giyimde ve şıklıkta değişimlere neden ol-
ve moda anti otoriter bir özellik kazanmıştır. 70’li
muştur. Batı dünyasında elbise modelleri tamamen
yıllarda haute couture modası etkisini yitirmeye
değişmeye başlamıştır. Bu dönemde kaliteli ürün
başlamış, pret-â-porter önem kazanmış, insanlar-
ve sıradan ürün farkı önem kazanmıştır (Baudot,
daki moda bilincinin artmasıyla kısa süren trend-
2001: 234). 1971 yılında ünlü modacı Chanel’in
lerin anlamı sorgulanmaya başlamıştır. 70’li yıllar-
ölümü, moda çevrelerini sarsmıştır. Chanel çizgi-
da bazı moda evleri eski güçlerini yitirmiş, diğer
lerini onun ardından en iyi şekilde, Karl Lagerfeld
yandan Giorgio Armani, Kenzo, Karl Lagerfeld
yaşatmaya devam etmiştir. Chanel takımlarının
gibi yeni isimler hazır giyim koleksiyonlarıyla öne
oluşturduğu yetişkin kadın imajı günümüzde de
çıkmışlardır (Blackman, 2013: 218).
halen etkinliğini korumaktadır (Pamuk, 2009: 54).
Arap-İsrail savaşı, yaşamı olumsuz etkilemiş, dış Ayrıca 70’li yıllarda etek boylarında mini, midi
ülkelere petrol ambargosu uygulanmıştır. 1973’de ve maxi boyları aynı anda görülmüştür. Dönemde
tırmanışta olan dünya enflasyonu, işsizlik, ulusla- ortaya çıkan erkeksi pantolon takımlar genç kadınlar
rarası para sisteminin sarsıntıya uğraması ve petrol tarafından tercih edilmiştir. Çizgili veya ekose desen-
ambargosu ile sıkıntıları 1974’e taşımış, ekonomik li takımlar, pamuklu süveterler hem kadınlar hem
krizi büyümüş ve bu sıkıntılardan, tüm dünya et- de erkekler tarafından kullanılırken “unisex” akımın
kilenmiştir. 1929 Dünya krizinden, daha büyük popüler olmasını sağlamıştır (Bond, 1998: 194).
rakamlara ulaşan 1974 krizi, tüm ülkelerin eko- 1970’lerde ortaya çıkan punk hareketi,
nomik anlamda bir yıl geriye gitmesine de neden l976-l978 yılları arasında moda üzerinde etkili
olmuştur (Şeftalici, 2005: 98). olmuştur. Glamrock ve Londra’da başlayan Punk
1970’li yıllarda farklı stillerde bir moda gözlen- modası, Avrupa’ya yayılmaya başlamış hem so-
mektedir. Bütün bu yaşananların yanında bu dönem kak modasını hem de yüksek modayı etkilemiştir
geçmiş dönemlerin bir yorumu olmuştur (Onur, (Bryant, J. ve Harel, M.C. 2010; Laver 2007). Fetiş
2004:58). Bu yeni tarzda, ihmalkâr görüntülü tasa- ve kölelik biraz da rock’tan esinlenen, vücut pier-
rımlar düzgünleştirilmiştir. Moda üreticileri, küçük cingleri, metalik materyaller, parlak renkli saç stil-
defolar ve minik dengesiz stillerin üzerine gitmiş ve leri, metal çubuklu ayakkabılar, siyah deri ceketler,
giyim-kuşam modasının, işlevselliğini tekrar göz abartılı makyajlar ve faşist sembollerden oluşan bir
önünde bulundurmuştur. Önceki yılların belli de- tarz olan Punk (Şekil 2.38), hippilerin gökkuşağı
tayları, gözden geçirilip abartılmıştır. 40’ların man- rengi kumaşlarına, tamamıyla antipatik bir tavır
tar topukları, apartman topuğa, 30’ların dökümlü sergileyerek giyimde anarşik başkaldırı ve güç kay-
kumaşları, geniş paçalı pantolonları, göğsü kapla- bına sebep olmuştur (Blackman, 2013: 218).
yacak kadar büyümüş ve sivrilmiş yakaları bu dö- Gençler arasında Indian Look popüler olmuş,
nemde tasarımcılar tarafından yorumlanmıştır Dar işlemeli bluzlar, Hint motifleri, etnik motifler (Şe-
süveterlerin içine, pastel renklerde dar gömlekler gi- kil 2.39), oryantal desenli eşarplar ve gümüş takı-
yilmiş. İri desenli, geniş enli, kravatlar kullanılmıştır larla oldukça düşük maliyetli bir moda yaratılmış
(Şeftalici, 2005:100). 1970’lerde moda Victoria dö- ve bu Londra üzerinden tüm Avrupa’ya yayılmıştır
neminden 1940’ların göz kamaştıran görünümüne (Dereboy, 2004: 169).

52
Moda Tasarımı

Bu yıllarda gece giysilerinde; japone kollu derin dekolteli elbiseler, maksi ve mini etekler, kapitone
yelekler, şalvar tipi pantolonlar, jarse ve ipek pantolon-tunik takımlar görülmüştür. Disco kavramı moda
dünyasında kendini gösterirken, tulumları, platform topuklu ayakkabıları ve hotpantsleri de kendisiyle
beraber getirmiştir. Bu dönem ayrıca Japon moda tasarımcılarının Paris’te tanınmaya başladığı yıllar olarak
da bilinmektedir (Bryant, J. ve Harel, M.C. 2010; Laver 2007). Dönemde önemli bir yer tutan el örgüleri,
işlemeler, aplikeler, el boyamaları ve üstleri yazılı, resimli tişörtler, gömlekler ve bluejeanler giyilmiştir.
Dönemin sonlarına doğru dizlere kadar daracık gelen, dizden aşağıya ayakkabıyı örtecek kadar geniş paçalı
pantolonlar, göğsü kaplayacak kadar geniş yakalar, dar ve düşük omuzlu ceketlerin içine giyilen daracık,
uzun sivri yakalı gömlekler, canlı renklerde geniş enli kravatlar, omuzlara konulan vatkalar moda olmuştur
(Cumhuriyet Modaları, 1992:77-79).
Deri 70’lerde önemli bir derecede moda olmuştur. Öyle ki deri,” haute couture” ve “pret-a-por-ter”
alanlarında gerçekleştirilen yeni arayışların içerisinde önemli bir yer tutmuştur. Özellikle yetmişli yılların
ikinci yarısından itibaren kadın ve erkek ceketlerinden motosiklet kıyafetlerine kadar deri hayatın içine
girmeye başlamıştır. Modacı Claude Montana, deriyi dantel ile kullandığı koleksiyonunu 1977 yılında
sergilemiştir (Onur, 2004: 57). (Şekil 2.40).
70’lerin son yılları eskiyi arayışlarla dolu olduğu görülmektedir. 1978-1979 yılları vatkalı manto ve tay-
yörüyle, tüylü başa oturtma şapkalarıyla 1950’lerin çekici kadını yeniden doğmuştur. Dar eteklerde önden
yırtmaç moda olmuştur. Beli ince gösteren, bacakları saran pantolonlar giyilmiştir. Kol stilleri artmış yarasa
kol, japone ve pili içerisine takılmış kollar dirsekten sonra daralan kollarla ise Marilyn Monroe ve Esther
Williams yılları geri gelmiştir. (Baudot,2001; Bond,1998).

Şekil 2.38 Şekil 2.39 Şekil 2.40


Kaynak: Зелинг ,1999:419; Blackman, Kaynak: Зелинг ,1999:419; Blackman, Kaynak: Зелинг ,1999:419;
2013:254-255-263 2013:254-255-263 Blackman, 2013:254-255-263

1980 Yılları Giyim Kuşam


1980’li yıllar globalleşme, ekonomik faaliyetler, siyasi gelişmeler ve toplumsal hareketlenmelerin yoğun
yaşandığı bir dönemdir. 1980’lerin genel özellikleri incelendiğinde “güçlü, zengin ve başarılı “imajının
toplum içerisinde önemli bir yere sahip olduğu görülmektedir (Pamuk, 2009:55).
1980’lerin ideal kadını artık 1960’ların Twiggy’si gibi yoksul, küçük bir kız veya 1950’lerin hanım ha-
nımcık güzelliği şeklinde değildir. Spor giyinen, zayıf, kaslı, hırslı, işinde ve özel hayatında başarılı, çekici
ve temkinli bir kadın tipidir (Lehnert, 2000;134).
Seksenlerin spor aktiviteleri moda dünyasında etkisini göstermiştir. Spor giyinmek artık dönemin
moda akımı haline dönüşmüştü. Aerobik salonlarında kullanılan strech kumaşlar günlük hatta kullanımı
yaygınlaşmıştır. Tüm bedeni saran strech bluz, pantolonlar, baskılı tişörtler, parlak renkler, abartılı takılar
hayatın içine girmişti (Şekil 2.41). Bu tarz giysiler belki de 80’li yıllar da rüküşlüğün sınırını zorlamaktadır
Buna rağmen kadın vücuduyla barışıklığını sürdürmüştür (Lehnert, 2000;136).
80’lerdeki moda ‘’şık ve lüks kadın’’ modası olarak lanse edilmiştir. Başarı için giyinen iş kadını imajı,
moda tasarımcılarının ilgisini çekmiş ve yeni bir akım ortaya çıkmıştır. 80’li yılların modaya getirdiği
en büyük yenilik giyimde rahatlık olmuş, giysi tasarımlarında rahat ve bol kesimler öne çıkmış, omuz-

53
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci

lardaki vurgu siluete taşınmıştır. Kadınlar, iş hayatında, kokteyl-


lerde ve gece giyiminde eteği tercih etmelerine rağmen, zamanla
daha çok kadın pantolonun rahatlığını benimsemeye başlamıştır.
Bu dönemde erkek giysilerinin belirli biçimleri kadın giysilerine
adapte edilmiştir. Kadının cinselliği geri plana itilirken, erkeklerle
eşit koşullarda rekabet edebileceği vurgulanmıştır. İş ciddiyetiy-
le bağlantılı olarak takım elbise kadınlar tarafından tercih edil-
miştir. Geniş kesimli kendine emin bir duruşu yansıtan büyük
vatkalar uzun blazer ceketler, diz hizasında dar ve pilili etek ve
pantolonlar, yüksek topuklu sade, şık, rugan ayakkabılar moda
olmuştur (Bryant, J. ve Harel, M.C. 2010). (Şekil 2.42). Şekil 2.41
80’lerde ortaya çıkan disko kültürü de modayı etkilemiştir. Ya- Kaynak: Blackman, 2013:275; Watson,
pay disko ışıkları göz önünde bulundurularak, tasarımlarda saten 2007:122- 123; İmdb, 2014
gibi parlak kumaşlar, fosforlu renkler tercih edilmiştir. Ki-
mono tarzı giysiler, jarse tişörtler, asimetrik kesimler, gece
mavisi rengi Japon modacılar tarafından moda dünyasına
kazandırılmıştır. Büzgülü, pilili geniş karpuz kollar. Ceket
içlerine polo yaka ya da yakasız gömlek ve tişörtler giyilmiş-
tir. Kovboy stili çizmeler, sivri burunlu düz botlar, fiyonklu
düz balerin stili ayakkabılar, burnu açık arkadan bantlı ayak-
kabılar moda olmuştur.
80’lerin ortalarından itibaren Madonna için yaratılan imaj
modayı yönlendirmiştir. Madonna’nın deri ceketleri, tişört-
leri, neo-punk bir görünüm sergilemiş, daha sonraları siyah
deri ve lateks korseleri, streç kıyafetleri ile daha kadınsı bir Şekil 2.42
görünüme bürünmüş, yıllarca da yarattığı yeni imajlarıyla Kaynak: Blackman, 2013:275; Watson, 2007:122-
modayı etkilemeye devam etmiştir (Özaslan, 2014: 22). (Şe- 123; İmdb, 2014
kil 2.43). Diana, dünyanın fotoğrafı en çok çekilen kadını
olmuş ve modaya dair aldığı her karar manşetleri süslemiştir
(Blackman, 2013: 306).
80’lerin ilk yarısında yaşanan petrol krizi sonrası, moda renkler
petrol yeşili, mavisi, altın sarısı ve bu renklerin tonları olmuştur.
Genel olarak giysi boylarında kısalma ve giysilerde küçülme ola-
rak görülmektedir. 83-84 yıllarında etek boyları uzamış fakat de-
rin yırtmaçlarla kullanım dikkat çekmektedir. 1986 yılından sonra
etek boyları yeniden kısalmaya başlamıştır (İşbilen,1995:47; Altı-
nay, 1992:142).
1980’lerde moda uluslararası boyuta taşınmış, Fransız Haute
Couture’ün tekelinden çıkmış, diğer ülkelerde de sınırlarını aşan
Şekil 2.43
stiller oluşturmuştur. İngiltere, İtalya ve Almanya modada söz sahi-
bi olmaya başlamış ve Japonya avangart stili ile yükselen bir değer Kaynak: Blackman, 2013:275; Watson,
2007:122- 123; İmdb, 2014
haline gelmiştir (Özaslan, 2014: 20).

1990 Yılları Giyim Kuşam


90’1ı yıllarda savaş, işsizlik, küreselleşme, medya ve teknolojinin gelişimi toplumları etkilemiş, kumaş
teknolojisinin gelişimi, yeni moda akımlarının doğmasına neden olmuştur. 90’larda modada var olan stil-
lerin farklı biçimleri geliştirilmiştir. Farklı tarz ve model karşı-karşıya, yan yana kullanılmıştır. Uzun ya da
kısa, kloş veya dar giysiler buna örnek gösterilebilir. Ayrıca ‘Feminen’ bir görüntüye sahip erkek ceketi,
lüks parlak malzemeden yapılmış bir spor ayakkabı, tek bir cinse özel üretilmemiştir (Cumhuriyet Mo-

54
Moda Tasarımı

daları, 1992:87). Bu dönemde on yıl içinde, vat- Uzakdoğu’nun hâkimiyeti, Çin’in Dünya Tica-
kalı omuzlar ortadan kalkmış, aksesuarlar artmış, ret Örgütü’ne alınması sonucunda moda dünyasına
iş yerlerinde klasik hırka ve yün ceketler giyilmeye hızlı giriş, ucuz ve basit kıyafetlerin ön plana çıkışı,
başlanmıştır (Watson, 2007: 134). bugün al- yarın giy- öbür gün de at şeklindeki öz-
90’larda haute couture ile pret-â-porter arasın- gür giyim anlayışı günümüz modasına yansımıştır
daki açı artarak büyümüş ve bu durum 2000’li yıl- (Gürsoy, 2010:24).
lara da taşınmıştır. Modanın merkezi Paris’te haute 2000’li yıllarda yaşanan ABD- Irak savaşı dünya
couture yapan moda evleri kapanmaya başlamış, ekonomisini etkilemiş ve yansımaları günümüzde
pret-â-porter yapan büyük moda grupları satış pay- kadar gelmiştir. Son zamanlarda yaşanan Arap Ba-
larını arttırmışlardır. harı dünyayı etkisi altına almış ve borsaların trend
1990’lara girildiğinde 80’li yılların çok renklili- eğrilerinin belirsizliğine neden olmuştur. Arap Ba-
ği azalmaya başlamıştır. Minimalist akım ön plana harının etkisiyle şalvar modelindeki pantolonlar
çıkmıştır. Sade ve vücudu kavrayan formlar 90’lara yaygınlık göstermiştir (Şekil 2.45).
damgasını vurmuştur. Bu modanın öncülerinden Moda eğilimleri incelendiğinde 2005’de 40’lı
biri Prada’dır (Onur 2004:59). Büyük bedenler ya yılların, 2007’de 60’lı yılların modernize edildiği
da çekmiş- daraltılmış görünümler, ters çevrilmiş görülmektedir. Küresel ısınma etkisiyle kumaşların
gibi dikilmiş, gelişigüzel bitirilmiş etek boyları dö- incelmesi, teknolojinin gelişmesiyle su ve leke tut-
nemin giysi özellikleri arasında yer almıştır. (Cum- mayan, buruşmayan termofizyolojik özellikler taşı-
huriyet Modaları, 1992:87). yan kumaşlar giysi tasarımlarında uygulanmış çarpı-
Hollywood sinema sanayi, MTV gibi televizyon cı, yeni ve değişik görüntüler kazandırmıştır. 2000’li
kanalları, internet, rock ve pop yıldızlarının giysile- yıllarda, 1940’lar, 50’ler, 60’lar, 70’ler ve 80’lerden
ri, 90’1ı yıllarda da moda trendlerinin öncülüğünü gelip günümüzü etkisi altına alan vintage kıyafetler,
yapmış ve modayı etkilemeye devam etmiştir. 90›1ı ünlü modacıların ilham kaynağı olmuştur. Vintage
yıllarda tasarımcıların koleksiyonları marka olan mağazaları yükselişe geçmiş ve Jackie Kennedy tarzı
mankenler tarafından sunulmuş, Linda Evangelis- elbiseler, işlemeli hırkalar, disko tarzı renkli tişört-
ta, Naomi Campbell ve Helena Christensen gibi ler, düşük bel İspanyol paça jeanler, latex taytlar en
ünlü mankenler toplumlar tarafından beğeniyle çok satılan ürünler arasında yer almıştır. Bu döne-
izlenmiş bu da koleksiyonunu sunan tasarımcının min başında popüler olan hip hop şarkılar moda-
satış payını arttırmaya yardımcı olmuştur. yı etkilemiştir. Bol jean’ler, eşofmanlar, kapüşonlu
sweatshirt’ler, sneaker’lar, bol jean ceketler, büyük
Bu yıllarda ortaya çıkan Körfez Savaşı ile birlikte
zincirler ve bandanalar moda olmuştur. Ayrıca 80’le-
moda olan kamuflaj desenli giysiler moda olmuştur.
rin romantik çizgileriyle 90’ların salaş rock havası bir
Yeşil, kahverengi, bej ve haki renklerdeki giysiler, asker
arada kullanılmıştır (Pamuk, 2009:33-34).
botları ve kemerler yaygın bir şekilde kullanılmıştır.
Komuflaj desenli giysilerin altına “kargo” ismi verilen 2000’li yıllar ‘street wear’ olarak tanımlanacak
bol cepli ve bol kesimli pantolonlar giyilmiştir. yeni bir akımın başlangıcı olmuştur. İletişim, med-
ya, görsellik gibi alanlarda yaşanan devrim moda
dünyasını da etkilemiş ve moda evrensel bir olgu
2000 Yılları Giyim Kuşam konumunu kazanmaya başlamıştır. Jean’in adeta
20.yüzyılın bitimi ile başlayan 21. yüzyılda do- bir özgürlük simgesi olarak tüm dünyaya yayılma-
nuk ve kentsel yaşamı yansıtan renkler ve kumaş- sı, zenginleşmeye başlayan Japonya’nın bir tüketim
lardan oluşan minimalist akımın yerini şık ve seksi ülkesi haline gelmesi Avrupalı modacıların dikka-
kadınları yaratan yeni koleksiyonlar oluşturmuştur tini çekmiştir. Birçok ülke insanının ‘Batılı’ gibi
(Şekil 2.44). Ancak millenyumun yeni çizgile- giyinmeye başlamasıyla tekstil sektörü evrenselliğe
ri geçen yüzyılın tekrarı niteliğinde olmuştur. Bu yönelmeye başlamıştır (Pamuk, 2009:58-59).
dönem ekonomik sıkıntıların etkili olmasına bağ- 2002 yılında klasik Burberry desenler genç-
lı olarak moda’da disiplin hakim olmuştur. Moda ler arasında moda haline gelmiştir (Şekil 2.46).
tasarımının geleceği için artık fikirler yaratıcılığın 2002’nin sonlarında ise tunik tarzı işlemeli bluzlar
daha çok önde olacağı, tasarımın sanatla beraber moda olmuştur. Bu yılda “etnik trend” giysilerde
yol alarak teknolojinin tasarımla bütünleşeceği bir belirgin olarak ortaya çıkmıştır. Baharat renklerin-
dönem olmuştur (İmre, 2011:42).

55
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci

de, etnik desenli şifon, keten, müslin gibi kumaşların yanı sıra ince deri süet ve dantel kumaşlar da giysiler-
de yaygın olarak kullanılmıştır. Drapeli, volanlı, büzgülü ve fırfırlı bluzlar, bol kesimli pantolonlar ve kloş
etekler moda olmuştur (Elle Dergisi, 2002). 70’lerin özgürlüğünün simgesi olan Mary Quant tarzı “flower
power” akımı bu dönemde tekrardan modaya girmiştir. Bu akım büyük çiçek desenli kumaşlardan yapılan
uzun ya da çok kısa elbise ve bluzlarda kullanılmıştır (Elle Dergisi, 2002:22).
60’lı yılların izlerini taşıyan mini etekler, elbiseler, renkli mus ve file çoraplar ile canlı renkler 2003-2004 yılı
modasının belirgin özelliği olmuştur. Bu yıllara kadar var olan maskülen çizginin yerini feminen çizgiler almıştır.
2003 yılı sonlarına gelindiğinde “Uzak Doğu” akımı modayı etkilemiş, hakim yakalı, Uzak Doğu de-
senleriyle bezenmiş kumaşlardan yapılan bluz, gömlek ve elbiseler moda olmuştur.
2004 yılında moda tasarımcılarının bir kısmı parlak renklerde, karmaşık desenli yapılmış giysiler tasarlarken
bir kısmı da pastel renklerde ve sade çizgilerde giysiler tasarlamıştır. 2005 yılında kapri pantolonlar moda olmuştur.
80’lerin sembolü tayt, 2007’de tekrar popüler olmuş ve uzun tunikler, gömlekler ve baby-doll elbiseler-
le kombinlenmiştir. 80’lerden esinlenilen taytlar 2008’de deri, atex, parlak modern kumaşlarla yeniden yo-
rumlanmıştır. Bu dönemde maksiler, bol tunikler, tek omuz elbiseler, asimetrik kesimler moda olmuştur.
2009 yılında, Metalik renkler, pembe, fuşya, mor gibi canlı renkler, volanlı üstler, bilekte biten rengârenk
botlar, kalın kemerler, fırfırlı gömlekler, yüksek bel bol paçalı pantolonlar moda olmuştur.

Şekil 2.44 Şekil 2.45 Şekil 2.46


Kaynak: Blackman, Kaynak: Blackman, Kaynak: Blackman,
2013:349 - 390; Adrover, 2013:349 - 390; 2013:349 - 390; Adrover,
2012; Fogg, 2014: 492 Adrover, 2012; 2012; Fogg, 2014: 492
Fogg, 2014: 492

Öğrenme Çıktısı

5 20. yüzyıl giyim özelliklerini açıklayabilme

Araştır 5 İlişkilendir Anlat/Paylaş

I. Dünya savaşında giyilen


1906-1907 yılları arasında Günümüz modası 20. Yüz-
giysilerle II. Dünya savaşın-
etek modelleri nasıldı araş- yıl giysilerinden nasıl etki-
da giyilen giysilerin ortak
tırınız? lenmektedir anlatınız?
özelliklerini karşılaştırınız?

56
Moda Tasarımı

Mezopotamya, Antik Mısır, Yunan


1 ve Roma medeniyetlerine ait giyim
özelliklerini açıklayabilme

öğrenme çıktıları ve bölüm özeti


Farklı Medeniyetlere Ait Giyim
Özellikleri 1 İnsanların önemli ihtiyaçlarından biri olan giyim, öncele-
ri tabiat şartlarından korunmak amacıyla ortaya çıkmıştır.
Başlangıçta hayvan derilerinden, ağaç kabuklarından yarar-
lanarak örtünme ihtiyaçları karşılamıştır.
Bilinen en eski uygarlıklardan birisi olan Mezopotamya’da
rahat, bol, kullanışlı olan tunik şeklinde giysiler Mısır uy-
garlığında daha çok pilili, Yunan giyimin de dökümlü ku-
maşlardan ve drapelerden oluşan giysiler, Roma uygarlığın-
da ise spor giysiler ve felsefi düşünceyi temsil eden giysiler
giyilmiştir.

2 Ortaçağ giyim özelliklerini


açıklayabilme

Ortaçağ Giyim Özellikleri 2 Orta çağ giyim özelliklerinin gelişmesinde, savaşların, salgın
hastalıkların, milletlerin oluşmasının, milletler arası tica-
retin ve teknik gelişmelerin etkisi olmuştur. Bu dönemde
Haçlı Seferleri’nin etkisiyle doğunun kumaşları batı moda-
sını etkilemiş buna bağlı olarak da giyim ilk çağdaki sade-
liğinden uzaklaşarak karmaşık özellikler göstermeye başla-
mıştır. Romanesk dönemde bele kayışla asılan para keseleri
kullanılmıştır. Bu dönemde kadınlar düz elbise üstüne zırh-
lı yelek ve bele işlemeli kemer takmış, erkekler ise bedene
oturan ve diz üstüne kadar uzanan elbiseler giymiştir Ro-
manesk Döneminde XI. yüzyılda dikiş atölyeleri kurulmuş
ve keten, yün kumaşlardan giysiler yapılmıştır. İpek kumaş-
lardan giysiler ise sadece zengin soylular için üretilmiştir.
Terzilik sanatı Gotik dönemde gelişmeye başlamıştır. Uzun,
kemerli ve sivri bir yapıya sahip olan Gotik mimari kadın ve
erkek giysilerinin ilham kaynağı olmuş ve bu dönemde siv-
ri burunlu çoraplar, sivri başlıklar ve mazgal deliklerindeki
motiflerin uygulandığı kol uçları kullanılmıştır.

57
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci

3 Yeniçağ giyim özelliklerini


açıklayabilme
öğrenme çıktıları ve bölüm özeti

Yeniçağ Giyim Özellikleri 3 Rönesans döneminde sanata verilen önemin artması giysilere
de yansımıştır. Buna bağlı olarak giysiler kuralcı etkilerden
kurtulmaya başlamıştır. Kadınlar beli ince göstermek için
tahta korseler kalçayı geniş göstermek için ise huni biçimin-
de çemberler kullanmıştır. Erkek giyimindeki en belirgin
giysi balon biçimindeki külot pantolonlar ve vücuda oturan
yelekler olmuştur. 17. yüzyılda orta sınıfın modaya ilgi gös-
termesiyle birlikte moda hareketleri hız kazanmıştır. Bu dö-
neme kadar ev hizmetlileri tarafından yapılan giysiler artık
terziler tarafından kişiye özel tasarımlar şeklinde yapılmıştır.
Barok dönemde kadınlar çemberi bırakarak yerine üç tane
eteği üst üste giymeye başlamış, metal, ahşap ve fildişinden
yapılan korseler kullanmışlardır. 1780’li yıllarda Marie An-
toniette kadın modasında oldukça etkili olmuştur.

4 Yakınçağ giyim özelliklerini


açıklayabilme

Yakınçağ Giyim Özellikleri 4 18. yüzyılın son çeyreğinde başlayan Endüstri Devrimi
ile birlikte zanaattan endüstriye geçiş başlamış ve üretim
büyük ölçüde artmıştır. 1846 yılında Eliah Howe’un di-
kiş makinesini icat etmesiyle birlikte giyim, endüstri dalı
haline gelmiştir. 19. yüzyılın ortalarına kadar giysiyi diken
kişiler sarayın hizmetkârı olarak kabul edilirken, Charles
Frederick Worth (1825-1895) bu anlayışı değiştirmiş-
tir. Terzilerin toplumsal konumunu değiştiren ve terzileri
‘’Moda Tasarımcısı’’ katına yükselten Worth, tasarladığı
giysileri kendi moda evinde saraylıların da içinde bulundu-
ğu müşteri grubuna sunmuştur.

58
Moda Tasarımı

5 20. yüzyıl giyim özelliklerini


açıklayabilme

öğrenme çıktıları ve bölüm özeti


20. Yüzyıl Giyim Özellikleri 5 I. Dünya Savaşı’na doğru Poiret’in yüksel bel hatlı dar ve
düz elbiseleri moda olmuştur. Savaş döneminde giysiler
fonksiyonelleşmiş, giysi modelleri kısalmış ve üniforma
tipi elbiseler giyilmeye başlanmıştır. 1920’lerde Chanel’in
saçlarını kısa kestirmesi kadınlar arasında moda olmuş-
tur. Bu dönemde pratik ve kullanışlı türde kumaşlar
üretilmiştir. Charleston dansı ile çıkan giysiler modayı
etkilemiştir.1930’lu yıllarda kadınlar abartıdan uzak ve
daha kadınsı formlarda giysiler giyerken erkekler ise ken-
dilerini daha atletik, sağlıklı ve erkeksi gösteren formlarda
giysiler giymişlerdir. 1940’lı yıllarda II. Dünya savaşının
etkisi artmış ve evde bulunan artık kumaşlar birleştirilerek
giysiler oluşturulmuştur. Etekler, kumaş israfını azaltmak
için kısaltılmış, kadınlar yalın ve gösterişsiz şekillere bü-
rünmüşlerdir. Savaş döneminde ipek çorap alamayacak
duruma gelen kadınlar, çıplak bacaklarının arkasına çizgi
çekerek ipek çorap varmış görüntüsü vermişlerdir. 1950’li
yıllarda New Look akımının bele oturan kabarık etekleri
ve bele oturan kum saati formunda aşağıya doğru daralan
kalem etek stilleri moda olmuştur. 1960’lı yıllarda Hip-
pi-Look akımı modayı etkilemiştir. Hippiler, aksesuarlar,
jean pantolonlar ve çiçek desenli etnik giysiler giymişler-
dir. 1965’de pop-art modası tüm Avrupa’da etkisini gös-
termiştir.1970’lerde vücut piercingleri, metalik materyal-
ler, parlak renkli saç stilleri, metal çubuklu ayakkabılar,
siyah deri ceketler, abartılı makyajlar ve faşist semboller-
den oluşan Punk modası görülmektedir. 1980’lerde strech
kumaşlardan yapılan giysiler ve ceketlere konulan vatkalar
moda olmuştur. 20. yüzyılın sonlarında küresel ısınmanın
etkisiyle kumaşlar incelmiş, su ve leke tutmayan, buruş-
mayan termofizyolojik özellikler taşıyan kumaşlar giysi
tasarımlarında uygulanmış çarpıcı, yeni ve değişik görün-
tüler kazanmıştır.

59
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci

1 “Şenti” adı verilen kısa etekler hangi antik 6 Aşağıdakilerden hangisi 1950’li yıllarda gi-
döneme aittir? yim kuşam özellikleri açısından Türkiye’de görülen
A. Antik Roma gelişmeler arasında yer almaz?
neler öğrendik?

B. Antik Yunan A. Sümerbank kurulmuştur.


C. Antik Mısır B. Amerikan modası taklit edilmiştir.
D. Mezopotamya C. Devlet Güzel Sanatlar Akademisi bünyesinde,
E. Antik Girit Kumaş Desenleri Atölyesi kurulmuştur.
D. Devlet Güzel Sanatlar Akademisi bünyesinde,
Baskı Atölyesi kurulmuştur.
2 Antik Yunan Medeniyetinde“dikdörtgen şek- E. Devlet Güzel Sanatlar Akademisi bünyesinde,
lindeki bir parçanın katlanıp, sol omuzdan arkaya dekoratif sanatlar bölümü kurulmuştur.
doğru atılıp sağ kol altında toplanıp önde sol omu-
za doğru dönmesi” şeklinde oluşturulan giysi çeşidi
aşağıdakilerden hangisidir? 7 Yves Saint Laurent’e ait Mondrial elbiseleri
hangi yıllara aittir?
A. Bliaud
B. Stola A. 1930’lu yıllar,
C. Chiton B. 1960’lı yıllar,
D. Himasyon C. 1970’li yıllar,
E. Kalasiris D. 1940’lı yıllar,
E. 1950’li yıllar,
3 Romanesk Dönemde, İskoçya’da erkeklerin
giydiği pilili ekose eteklere ne ad verilmiştir? 8 Rönesans döneminde hangi yaka türü moda
olmuştur?
A. Aumoniere
B. Scarcella A. Şal Yaka
C. Kilt B. Dik Yaka
D. Zimarra C. Ruff Yaka
E. Tartan D. V Yaka
E. İngiliz Yaka

4 Gotik dönemde parlak, sivri burunlu, tabanlı 9 Aşağıdakilerden hangisi doğru bir bilgi değildir?
çoraplara ne ad verilmiştir?
A. 2002 yılında klasik Burberry desenler gençler
A. Kot-hardi
arasında moda haline gelmiştir
B. Flamboyant
B. 2005 yılında kapri pantolonlar moda olmuştur.
C. Smock C. 2009 yılında yüksek bel bol paçalı pantolonlar
D. Chaperon moda olmuştur.
E. Scarcella D. 2003 yılı sonlarına gelindiğinde “Uzak Doğu”
akımı modayı etkilemiştir.
5 Aşağıdakilerden hangisi 1920’’li yıllara ait gi- E. 2000 yılında Mary Quant tarzı “flower power”
yim kuşam özellikleri arasında yer almaz? akımı tekrardan modaya girmiştir
A. “erkek gibi kadın” tipinin yaygınlık kazanması
olmuştur. 10 “Punk” modası hangi yıllara ait giyim kuşam
B. “Flapper” olarak tabir edilen genç ve ince kadın özelliğidir?
siluetleri dönemin moda ikonu olmuştur. A. 1950’li yıllar
C. Chanel ilk pantolon giyerek pantolon modası- B. 1960’lı yıllar
nın öncüsü olmuştur. C. 1970’li yıllar
D. Naylon çorap moda olmuştur D. 1980’li yıllar
E. Bir dans olarak ortaya çıkan Charleston modası E. 1990’lı yıllar
tüm dünyayı etkilemeye başlamıştır.

60
Moda Tasarımı

1. C Yanıtınız yanlış ise “Antik Mısır” konusunu 6. A Yanıtınız yanlış ise “20. ve 21. Yüzyıl Giyim
yeniden gözden geçiriniz. Özellikleri” konusunu yeniden gözden geçiriniz.

neler öğrendik yanıt anahtarı


2. D Yanıtınız yanlış ise “Antik Yunan” konusunu 7. B Yanıtınız yanlış ise “20. ve 21. Yüzyıl Giyim
yeniden gözden geçiriniz. Özellikleri” konusunu yeniden gözden geçiriniz.

Yanıtınız yanlış ise “Orta Çağda Romanesk Yanıtınız yanlış ise “Yeniçağ Rönesans Dö-
3. C 8. C
Dönemi Giyim Özellikleri” konusunu yeni- nemi Giyim Özellikleri” konusunu yeniden
den gözden geçiriniz. gözden geçiriniz.

Yanıtınız yanlış ise “Orta Çağda Gotik Dö-


4. B 9. E Yanıtınız yanlış ise “20. ve 21. Yüzyıl Giyim
nemi Giyim Özellikleri Giysi Bakım Sem-
Özellikleri” konusunu yeniden gözden geçiriniz.
bolleri” konusunu yeniden gözden geçiriniz.

5. D Yanıtınız yanlış ise “20. ve 21. Yüzyıl Giyim 10. C Yanıtınız yanlış ise “20. ve 21. Yüzyıl Giyim
Özellikleri” konusunu yeniden gözden geçiriniz. Özellikleri” konusunu yeniden gözden geçiriniz.

Araştır Yanıt
2 Anahtarı

Yunan Uygarlığı, Akalara son veren Dorlar tarafından kurulan bir medeni-
Araştır 1 yettir. Yunan medeniyeti kendinden sonraki Helen ve Roma Medeniyetleri
üzerinde etkili olmuştur.

Ortaçağ giyim özelliklerinin gelişmesinde, savaşların, salgın hastalıkların,


Araştır 2 milletlerin oluşmasının, milletler arası ticaretin ve teknik gelişmelerin etkisi
olmuştur.

Rönesans 15. yy. ortalarında İtalya’da görülmeye başlamıştır. Kumaş ve giysi


üretiminde önemli bir yere sahip, ekonomisi güçlü, sosyal yaşam ve kültür
Araştır 3
merkezi olarak da bilinen, ülkenin Florans’a bölgesinde doğmuştur. Daha
sonra ise tüm Avrupa’ya yayılmıştır.

Tarihsel süreç içerisinde, Fransız İhtilali modanın başlangıç tarihi olarak kabul
edilmektedir. Geleneksel toplumlardaki sınıfsal ayrım, ihtilalle birlikte yok
Araştır 4 olmuş ve hürriyet ortamının doğmasına yol açmıştır. Bunun sonucu olarak
ihtilal, çalışma şartlarına ve çeşitli aktivitelere daha uygun kıyafet çeşitlerinin
artmasını sağlamıştır.

1906-1907 yılları arasında etek modelleri dar, boyları daha kısa ve bel hattı
Araştır 5 daha yüksek bir görünüm kazanmıştır.

61
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci

Kaynakça
Albayrak, E. A. (2016) İkinci Dünya Savaşı’nın Hope, T. (1962) Costumes of the Greeks and
(1939-1945) Kadın Giyimine Etkileri, Akademik Romans, Dover Publication, Inc, New York.
Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 4, Sayı: 35,
İmre, H.M. (2011) Tarihsel gelişim içerisinde moda,
Aralık.
ayakkabı ve insan ilişkileri, Yüksek Lisans Tezi,
Altınay, H. ve Yüceer, H. (1992) Moda ve Tarihi, Haliç Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü,
Kadıoğlu Matbaası, Ankara. İstanbul.
Arığ, A. S. (2006) Türklerdeki Giysinin Kısa Tarihi, Karlı, E. (2003) Kısa Osmanlı Tarihi, Geçit Kitabevi,
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Sayı 64-65- İstanbul.
66, Cilt: XXII, Mart-Temmuz-Kasım.
Kass, A. (2011) The 20th Century of American
Barbarosoğlu, F. K. (2004) Moda ve Zihniyet, İz Fashion: 1900 – 2000.
Yayıncılık, İstanbul.
Kaynar, E. A. (2012) 1960-1970 Yılları Arasında
Barthes, R. (2006) The Language of Fashion, Power Modayı Etkileyen Faktörler. T.C. Haliç
Publications, Sydney. Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Tekstil Ve
Moda Tasarımı Ana Sanat Dalı Tekstil ve Moda
Baudot, F. (2001) Modanın Yüzyılı, çev: Noyan
Tasarımı Programı, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Akatlı, İstanbul.
Koçu, R. E. (2012) Türk Giyim Kuşam ve Süsleme
Blackman, C. (2013) Modanın Tarihi 1900’den
Sözlüğü, Sümerbank Kültür Yayınları, İstanbul.
Bugüne, çev.Kaan Onur Kaftanoğlu, Karadeniz
Kitap LTD.ŞTİ, İstanbul. Комиссаржевскии, Ф. (2005). История
Костюма, Астрель; АСТ: Люкс,Moskova.
Boardman, J. (2001) Yunan Heykeli-Arkaik Dönem,
çev Yaşar Ersoy, Homer Kitabevi, İstanbul. Komşuoğlu, Ş ve İmer, A. Seçkinöz, M., Alpaslan,
S., Etike, S. (1986) Resim II Moda Resmi ve
Bryant, J. ve Harel. M.C. (2010). The Fashion File,
Giyim Tarihi, Ankara.
Grand Central Publishing, İspanya.
Laver, J. (2007) Costume and Fashion A Concise
Daynes, K. (2007) Modanın Göz Kamaştıran
History, Thames&Hudson. Inc, New York.
Hikayesi, Bilge Kültür Sanat Yayın Dağıtım San.
ve Tic. Ltd. Şti, İstanbul. Lehnert, G. (2000) A History of Fashion in the 20th
century, Könemann.
Dereboy, E.J. (2004) Kostüm ve Moda Tarihi, Özel
Güzel Sanatlar Stilistlik, İstanbul. Martin, R. (1999) Cubism and Fashion, The
Metropolitan Museum of Art, New York.
Dölen, E. (1992) Tekstil Tarihi, Marmara Üniversitesi
İlahiyat Fakültesi Vakfı, İstanbul. MEGEP. (2008) Halkla İlişkiler ve Organizasyon
Hizmetleri Moda, Ankara.
Fogg, M. (2014) Modanın Tüm Öyküsü, çev: Emre
Gözgü, İstanbul: Hayalperest Yayınevi. Onur, N. (2004) Moda Bulaşıcıdır, Epsilon Yayıncılık,
İstanbul.
Fuaki, A.ve Suoh, T. (2004) Fashion From the 18th
to the 20th Century, Taschen, The Kyoto Cotume Öndoğan, Z. (1996) 1940’dan 1960’a kadar. Moda
Instute, İtalya. Tekstil ve Konfeksiyon, 5.
Gürsoy, A.T. (2010) Giyim Kültürü ve Moda, Türkiye Özaslan, S. (2014) 1970-1990 Yılları Arasında
Tekstil Sanayi İşverenleri Sendikası, İstanbul. Sinemanın Toplumsal Ve Sosyolojik Açıdan Moda
Üzerindeki Etkileri. T.C. Haliç Üniversitesi, Sosyal
Gürtuna, S. (1999) Osmanlı Kadın Giysisi, Ankara:
Bilimler Enstitüsü, Tekstil ve Moda Tasarımı Ana
T.C. Kültür Bakanlığı Yayınları. Baskı I.
Sanat Dalı Tekstil Ve Moda Tasarımı Programı,
Hazır, M. (2006) Giysi Tasarımında Görsel ve Dokusal Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Elementler: Pilise ve Drapeler, (Yayınlanmamış
Özüdoğru, Ş. (2012) 19. Yüzyıldan Günümüze Moda
Doktora Tezi), Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal
ve Sanat Etkileşimi. TC. Anadolu Üniversitesi,
Bilimler Enstitüsü, İzmir.
Fen Bilimleri Enstitüsü, Endüstriyel Sanatlar
Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, Eskişehir.

62
Moda Tasarımı

Pamuk, B. (2009) Giysi Moda Eğilimlerini Etkileyen Turani, A. (1983) Dünya Sanat Tarihi, Ankara:
Faktörler Ve Bir Model Önerisi (1940-2007 Yılları Türkiye İş Bankası Yayınları.
Arası Basılı Yayında Örnek Uygulama), T.C. Gazi
Türkoğlu, S. (2002) Tarih Boyunca Anadolu’da
Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Giyim
Giyim Kuşam, Garanti Bankası, İstanbul.
Endüstrisi ve Giyim Eğitimi Ana Bilim Dalı,
Doktora Tezi, Ankara. Yüceer, H. (1992) Moda ve Tarihi, Ankara.
Parlak, S. D. (2006) Giyim Modasında Gerçeküstücü Володин, В.А. (2002). Современная Энциклопедия
Yaklaşımlar, Yüksek Lisans Tezi, Dokuz Eylül Мода и Стиль, Аванта, Moskova.
Üniversitesi, Güzel Sanatlar Enstitüsü, Tekstil Ana Vural, T. ve Ağaç, S. Moda Tarihi Seminer Metni.
Sanat Dalı, İzmir.
Watson, L. (2007) Modaya Yön Verenler. çev. Güneş
Pektaş, H. (2006) Moda ve Postmodernizm, Doktora Ayas, Güncel Yayıncılık, İstanbul.
Tezi, Konya.
Yapp, N. (2005) Gettyimages 1980’ler, Literatür
SAGEM. (1995) Moda ve Moda Olgusu, Yayın Yayıncılık, Almanya.
No:149, Bursa.
Yıldız, N. (1993) Eski Çağda Deri Kullanımı ve
Sevin, N. (1990) On Üç Asırlık Türk Kıyafet Tarihine Teknolojisi, İstanbul: Marmara Üniversitesi Yayın
Bir Bakıs, Kültür Bakanlığı, Ankara. No:540 – Fen Edebiyat Fakültesi Yayın No:31.
Steele, V. (1997) Fifty Years of Fashion New Look to Зелинг, Ш. (1999) Мода Век Модельеров 1900-
Now, Yale University Press, London. 1999, Könemann.
Şeftalici, H. S. (2005) Terziden Tasarımcıya. T.C. 75 Yılda Değişen Yaşam ve Değişen İnsan Cumhuriyet
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Sosyal Modaları. (1999) Tarih Vakfı, İstanbul.
Bilimler Enstitüsü, Tekstil Ve Moda Tasarımı
Anasanat Dalı, Tekstil Tasarımı Programı, Yüksek
Lisans Tezi, İstanbul

63
Bölüm 3
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu

Moda İllüstrasyonunda Kullanılan

1 2
Moda İllüstrasyonlarının Tarihçesine Giriş Malzemeler
öğrenme çıktıları

1 Moda İllüstrasyonlarının Tarihsel Gelişim 2 Moda İllüstrasyon Malzemelerinin Nasıl


Sürecini Açıklayabilme Kullanıldığını Açıklayabilme

3
Kadın ve Erkek Moda İllüstrasyonu
3 Kadın ve Erkek Moda İllüstrasyonunu
Uygulayabilme

Anahtar Sözcükler: • Moda illüstrasyonu • İllüstrasyon malzemeleri • Canlı model • Figür çizimi
• Kadın moda illüstrasyonu • Erkek moda illüstrasyonu

64
Moda Tasarımı

GİRİŞ
Türk Dil Kurumuna göre illüstrasyon kelimesi, en genel anlamda resimleme olarak tanımlanmıştır.
Fransızca’dan gelen bu kelime, genel olarak sanatsal yollara başvurularak fantastik bir dünya yaratmak için
kullanılmaktadır. Moda illüstrasyonları, moda tasarımcısının hayal gücünü yansıtan, ilgi çekmeyi başaran,
aynı zamanda da giysinin formunu, rengini, hangi hedef kitleye yönelik tasarımın yapıldığını gösteren ar-
tistik çizimlerdir. Moda tasarımcısı, zihninde beliren soyut düşünceyi çizim yolu ile önce iki boyutlu hale
sonra da somutlaştırarak üçüncü boyuta taşıyan kişidir (Tunalı, 2002:12). Düşüncenin kağıda aktarılması
kısmında ise moda tasarımcıları için moda illüstrasyonları önemli bir yere sahiptir.
Moda resmi ya da moda illüstrasyonu, tasarımcıların
sıklıkla başvurduğu artistik çizimlerdir. Bu çizimler tasa-
rımcının kendini ifade edebildiği, özgür davranabildiği kı- Tasarım, bir problemin çözümüne yönelik
sacası sözsüz iletişim kurabildiği bir yoldur. Moda illüstras- geliştirilen plan ya da fikirdir. Tasarım ke-
yonu, teknik çizimden çok farklıdır. Teknik çizimde kalıp limesi ise latince kökenli bir kelime olup
ve dikişte yer alan detaylar; kup, pens, roba, çima, gaze, “designare” sözcüğünden gelmektedir.
düğme, ilik, yırtmaç gibi teknik detaylar ölçülendirilerek
çizilir. Ancak moda illüstrasyonlarında daha çok form, renk, giysiye ait dokular ön planda tutulmaktadır
(Akdemir, 2016: 184). Moda illüstrasyonlarında kadın ve erkek figürlerin birebir oranlarda çizilmediği
görülmektedir. Moda illüstratörleri, birebir insan vücudu ölçüleri kullanmak yerine tasarladığı giysinin
vurgusunu daha iyi verebilmek için çeşitli abartmalara gitmektedir. Örneğin, pantolon tasarımında ba-
caklar daha uzun çizilerek pantolana vurgu yapılabilir ya da yakadaki bir detayı göstermek adına figürün
boynunu daha uzun çizerek yakaya dikkat çekebilir.
Moda illüstrasyonu çiziminde hangi malzemelerin nasıl kullanıldığı, kadın ve erkek illüstrasyonlarına
ait anatomik yapı ve onların nasıl illüstrasyona dönüştürüleceğini anlatmadan önce moda illüstrasyonla-
rının tarihçesini irdelemek daha verimli olacaktır. 19. yüzyıldan günümüze kadar olan bu süreç aşağıda
kısaca özetlenerek anlatılmaya çalışılmıştır.

MODA İLLÜSTRASYONLARININ TARİHÇESİNE GİRİŞ


Moda illüstrasyonları genel olarak bulunduğu dönemi net olarak yansıtan görsel belgelerdir. Tarih-
sel anlamda moda illüstrasyonlarına bakıldığında, zaman içinde farklılıklar görülmektedir. Resim 3.1’de
görülen moda siluetleri 19. yüzyıl ile 21. yüzyıl arasında yer alan siluetlerden oluşmaktadır (Riegelman,
2003:14-15). (Tanım: Siluet, bir biçimin ya da formun lekesel olarak anlatımıdır).

1877 1885 1892 1907 1912 1914 1950 1950 1951 1959 1968 1971

1927 1931 1931 1939 1947 1950 1983 1984 1989 2000 2003 2005

Resim 3.1 19-21.yüzyıl Moda Siluetleri


Kaynak: (Riegelman, 2003)

65
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu

Ondokuzuncu yüzyıldan önce giysileri ve onlara beslenerek değişime uğramaktadır. Bu nedenle


ait detayları, sanatçıların yapmış olduğu tablolardan, moda siluetleri her dönemde farklılık göstermek-
heykellerden, vb. sanat eserlerinden takip etmek tedir. Moda illüstrasyonlarında yer alan figürler,
mümkün olmaktadır. Resim 3.2’ de yer alan tablo, bulunduğu dönemin sadece giysisi hakkında bilgi
İtalyan Sanatçı Pompeo Batoni tarafından 1774 yı- vermezler. Aynı zamanda o dönemin saç stilini,
lında yapılmıştır. Tabloda erkek figürün giysi detay- makyajını, içinde bulunduğu teknolojik durum-
ları en ince ayrıntısı ile sunulmuştur. Erkek figürün ları, popülerliği olan nesneleri de göstermektedir.
üzerindeki gömlek, dantel ve fiyonkla süslenmiştir. Örneğin 1980-90 yılları arasında kadın illüstras-
Figürün elinde tuttuğu tüylü şapka ile omzundan yonlarında saçların permalı olarak resmedilmesi,
sarkan kürk pelerini ve içinin astarı oldukça titiz bir vatkaların omuzlarda yer alması nedeniyle omuzla-
şekilde tabloya aktarılmıştır. Giysi üzerinde yer alan rın geniş çizilmesi, takıların abartılı şekilde kullanı-
detaylar; kol, yaka, manşet, düğme, cep vb. belir- mı gözden kaçmamaktadır.
gindir. Bu bağlamda sanatçılara ait eserlerde kumaş • 1900’ler ve 1910’larda Moda İllüstras-
türleri, kalıp ve dikiş detayları, aksesuarlar bizlere o yonları
dönem hakkında bilgi vermektedir.
1871 yılından Birinci Dünya Savaşına kadar
sürdüğü kabul edilen “La Belle Époque” (Güzel
Çağ) çağı insanların yaşamdan keyif aldığı, savaşsız
ve bolluk içinde geçtiği varsayılan, güzel sanatla-
rın ve teknolojik yeniliklerin öne çıktığı, doğa bi-
limlerinde çeşitli keşiflerin yapıldığı bir dönemdir
(Berber, 2016:120). Bu yüzyıla yön veren Charles
Frederick Worth, Paul Poiret gibi moda tasarımcı-
ları, temelde üst orta sınıftan kadınların oluşturdu-
ğu bir pazar için giysiler tasarlamaya başlamışlardır.
Bu durum ile birlikte moda tarihinde önemli bir
yere sahip olan Charles Frederick Worth, yapmış
olduğu tasarımlarla adından söz ettirmiştir (Davis,
1997:121). Worth’un tasarladığı giysiler o döne-
min en etkili moda dergisi olan Gazette du Bon
Ton’da illüstratör Georges Barbier tarafından res-
medilmiştir.

Resim 3.2 “Thomas William Coke” Pompeo Batoni, 1774


Kaynak: (Phaidon, 1996)

Moda illüstrasyonunun tarihçesine bakıldığın-


da; 15. yüzyılda İtalyan Sanatçı Pisanello tarafından
resmedilen görseller, moda illüstrasyonlarına ait ilk
örnek olarak düşünülmektedir. 17. yüzyıla gelindi-
ğinde, detaylı kabartmalarıyla tanınan Wenceslaus
Hollar ile Fransız Sanatçı Abraham Bosse’nin gra-
vür çalışmalarında giysi detaylarına yer verilmiştir.
Daha sonra İngiltere’de basılan “The Lady’s Ma-
gazine” adlı moda dergisinde ise gravür tekniğiyle
gerçekleştirilen moda illüstrasyonları kullanılmıştır
(Akdemir, 2016:184).
Sezonlara göre yenilenen moda, toplumdaki
ihtiyaca göre şekillenmeye başlamakta ve sürekli
Resim 3.3 Georges Barbier, 1912 “Exotic coat and dress”
kendini yenileyerek aynı zamanda da geçmişten
Kaynak: (Phaidon 1998)

66
Moda Tasarımı

Resim 3.3’de görülen moda illüstrasyonu, Geor- bir incelikle çizilmiştir. Çizimler suluboya, guaj,
ges Barbier tarafından yapılmıştır. Bu illüstrasyonda mürekkep ile renklendirilmekte, fırça darbeleri ile
sağda yer alan figürde omuzlardan düşecekmiş gibi detaylar pekiştirilmektedir. Sanatçılar bu dönemde
duran dekolteli, uzun bir elbise çizilmiştir. Elbise- de moda tasarımcılarının yapmış olduğu tasarım-
nin üzerinde bir ağacın stilize edilmiş deseni yer al- lara hayat vermeye devam etmişlerdir (Hopkins,
maktadır. Barbier, Poiret’in oryantal stilini çizimler- 2013:14).
de cesur renkler kullanarak resmetmiştir. Poiret’in • 1940’lı Yıllarda Moda İllüstrasyonları
moda tasarımlarını resmetmek için görevlendirilen
1940’lı yıllarda moda illüstrasyonlarında sulu-
ve Paul Iribe ve Georges Lepape ile çalışan Barbier
boya ile guaj boyanın birlikte kullanımı ile giysi
bu dönemde tanınan ve başarılı olan moda illüstra-
üzerinde yer alan detaylar ince ince resmedilmiş-
törlerinden biridir (Phaidon 1998: 33).
tir. Kırklı yılların sonuna doğru Christian Dior’un
Diğer bir moda illüstratörü olan Paul Iribe ise, “New Look” (Yeni Görünüm) modası ile birlikte
moda çizimlerinde şablon baskı tekniğini kullan- kadınlardaki feminen görüntü daha da belirgin-
mıştır. Çizimlerindeki her renk için ayrı şablon leşmiştir. Dior’un çizimlerinde kullandığı kadın
kullanmış, böylece renkler canlılığını yitirmemiş- bedeninin bükülerek çizilmesi New look’un en be-
tir. Bu tekniği kullanarak modern sanata yönelmiş lirgin özelliklerinden biri olmuştur (Bryant 2013:
aynı zamanda da moda çizimlerini özgün bir hale 20). Moda tasarımcıları çizimlerini yaparken moda
getirmiştir. figürü çiziminin yanına artık kullandığı kumaşları
• 1920’li Yıllarda Moda İllüstrasyonları da eklemeye başlamıştır. Teknik resimlerle destek-
İş hayatına girmeleri ve oy kullanma hakkının lenen moda çizimleri kağıdın tam ortasında yer
verilmesi ile birlikte kadınlar, özgürleşmeye başla- almıştır.
mışlardır. Kadının toplumdaki yeri moda çizimle-
rine de yansımaya başlamıştır. Bu dönemde moda
ve moda illüstrasyonları Art Deco’dan, Jazz’dan ve
Flapper döneminden etkilenmiştir. Art Deco an-
layışında Almanya’da doğan Bauhaus Ekolü, Kü-
bizm ve Art Nouveau etkili olmuştur. Bauhaus
Ekolü’nün en önemli çıktısı olan temel tasarım
ilkelerinin giysi tasarımlarında kullanılmasıyla bir-
likte işlevsellik ve estetik birbirinden ayrılmaz bir
bütün olmuştur. 1920’li yıllarda modaya uygun
giyinen, serbest davranışlı kadın siluetleri moda çi-
zimlerinde de sıkça resmedilmiştir. Çizimlerde mü-
rekkep ve kurşunkaleme suluboya ve guaj boyalar
eşlik etmektedir. Mürekkep ve kurşunkalem giysi
üzerindeki detayları ifade etmede kullanılmıştır
(Bryant, 2013:15).
• 1930’lı Yıllarda Moda İllüstrasyonları
Bu dönemde Amerika’daki sinema sektörünün Resim 3.4 Christion Dior “New Look”
gelişmesiyle birlikte Hollywood filmlerindeki yıl- Kaynak: (www.dior.com/)
dızlar modayı yönlendirmeye başlamıştır. Moda
çizimlerinde Hollywood’un şıklığını belirten ka- • 1950’li Yıllarda Moda İllüstrasyonları
dın makyajı, illüstrasyonlarda özellikle çizilmiştir.
II. Dünya Savaşı sonrasında çizimlerde zemin
Parlak rujlar, maskaralı kirpikler, saç şekilleri fi-
ve giysi detaylarındaki keskin ve net çizgiler izle-
gürlerde dikkat edilerek çizilen detaylar olmuştur.
nimcilik akımın yansımasının sonucudur. Figürler-
Bu dönemde moda siluetleri daha uzun çizilmeye
deki pozlar ve arka plan bu döneme ait sosyal ha-
başlanmıştır. Figürlerde feminen hava görülmekte
yatı ve eğlenceyi yansıtmıştır. Moda çizimlerindeki
ve dokular ile yüzeyler gerçekçi bir şekilde kağıda
giysiler parlak renkler ile vurgulanmıştır (http://
aktarılmaktadır. Moda figürlerinin giysi detayla-
www.illustrationhistory.org/history/time).
rındaki drapeler, pililer, kürk vb. detaylar büyük

67
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu

yaşamla ilişkilendir

1950-1960 yılları arasında yapılan moda illüst-


rasyonlarının bir kısmı, Amerika’da Stocbridge’de
bulunan Norman Rockwell Müzesi’nde sergilen-
mektedir. Çeşitli moda illüstrasyonlarının yer al-
dığı bu müzeyi https://www.nrm.org adresinden
ziyaret ederek ulaşabilirsiniz.

Resim 3.5 1950’li yıllara ait moda illüstrasyonu • 1970’li Yıllarda Moda İllüstrasyonları
Kaynak: (http://www.illustrationhistory.org/history/time)
1970’lere gelindiğinde moda dergilerinde yer
alan moda illüstrasyonları diğer yıllara göre daha az
• 1960’lı Yıllarda Moda İllüstrasyonları görülür olmuştur. Resim 3.7’de görülen illüstrasyon
Fütüristik akımın uzay modasını gündeme Antonio Lopez’e aittir. Moda tasarımcısı Emmanu-
getirmesiyle birlikte Mary Quant gibi fütüristik elle Khanh’a ait kadın giyiminin illüstrasyonlarını
moda tasarımcılarının tasarladıkları giysiler ve çi- yapmıştır. Lopez’in çiziminde yer alan kadın figürle-
zimleri moda dergilerinin ilk sayfalarında yer al- rinde bedendeki uzamalar net olarak görülmektedir.
maya başlamıştır (https://www.vam.ac.uk/articles/ Giysi tasarımlarının yanısıra şapka, kemer, çanta,
introducing-mary-quant). ayakkabı, eldiven gibi aksesuarların çizimine de yer
verilmiştir. Kadın moda figürleri hareketli bir şekil-
de, podyumun dışında günlük hayatın içindeymiş
gibi resmedilmiştir (Phaidon, 1998:250).

Resim 3.6 Mary Quant’a ait bir illüstrasyon


Kaynak: (https://www.vam.ac.uk/articles/introducing-
mary-quant)
Resim 3.7 Antonio Lopez’e ait bir illüstrasyon
Kaynak: (Phaidon, 1998)
Moda illüstrasyonlarında çabuk kuruyan keçeli
kalemler kullanılmış, böylece yapılan eskizler daha
canlı ve enerjik görünmüştür. Önceki dönemlerde • 1980’li Yıllarda Moda İllüstrasyonları
kullanılan fırça darbelerinin yerini keçeli kalemle- 1980’li yıllarda teknolojinin günlük hayata gir-
rin yarattığı geometrik ifadeler almıştır. Keçeli ka- mesi ile birlikte sosyal yaşamda bir çok değişiklik
lem ile birlikte kurşun kalem, pastel ve suluboyalar söz konusu olmuştur. Dijital ortamda gerçekleşti-
kullanılmıştır (Hopkins, 2013:17). rilen grafiksel tasarımlar müzik kanallarında ve bu
68
Moda Tasarımı

kanallarda yayınlanan kliplerde de ortaya çıkmış- İnternetin hayatın içine girmesiyle birlikte moda
tır. Müziğin moda üzerindeki etkisi bu dönem de ve moda algısı değişmekte, bu durum moda illüstras-
kendini hissetirmiş ve sanatçıların giyim tarzları, yonlarını da etkilemektedir. Hızlı moda ile birlikte
kostümleri, saç şekilleri vb. stiller gündelik hayata sürekli değişen moda trendleri doğrultusunda moda
girmiştir. Siberestetik moda, sokak kültürü, rock illüstratörleri yapmış oldukları illüstrasyonları sosyal
müzik, o dönemde yayınlanmaya başlayan MTV medyadan takipçilerine yayınlayabilmekte ve böylece
müzik kanalı ve TV dizileri özellikle anti-modayı illüstrasyonlar geniş kitlelere ulaşabilmektedir.
yönlendirmiştir. Bu dönem illüstrasyonlarının ba-
zılarında kadın ve erkek çizimlerinde yüzler soyut-
laştırılarak giysi detaylarına dikkat çekilmiş, pürüz-
süz dijital grafiklerin görüntüsü illüstrasyonlarda
sıklıkla görülmüştür (Bryant, 2013:27). (Tanım:
Yükselmekte olan modaya şu ya da bu nedenle il-
gisiz davranma ya da sezon trendlerinden tümüyle
habersiz olma durumuna anti-moda adı verilmek-
tedir (Davis, 1997:181)).
Bu dönemde moda illüstratörlerinin çizimlerin-
de; keçeli ve kalın uçlu kalemler, markerler, akri-
lik boyalar, sert ve yumuşak pastel boyalar ve di-
ğer malzemeler bir arada kullanılmıştır (Hopkins,
2013:19).
• 1990 ve 21. Yüzyıl Sonrasında Moda İl- Resim 3.8 Janothan Saunders’a ait dijital ortamda
lüstrasyonları yapılmış bir çizim ve uygulaması, 2004.
Moda tasarımcılarının dijital ortamda gerçek- Kaynak: (Phaidon, 2005)
leştirmeye başladıkları illüstrasyonlar, hayal güçleri
doğrultusunda gelişmeye devam etmiştir. Moda il- Moda illüstratörleri sosyal medya aracılığıyla
lüstratörleri çizimlerini kağıtta ya da dijital ortam- dünyanın bir çok yerindeki moda ile ilgili gelişme-
da yer alan çizim programlarında gerçekleştirmeye lerden haberdar olmaları sonucunda tasarımlarını
başlamıştır. Dijital ortamın sunduğu kolaylıklar, ve buna bağlı olarak da çizimlerini bu yönde devam
illüstratörlere zaman açısından çeşitli olanaklar ettirmektedirler. İlüstrasyonlarda yer alan kadın ve
sunmuştur. Ekranda oluşturdukları renk karışım- erkek figürlerinin pozları, makyaj saç vb. tarzları,
larını, farklı dokuları, yüzeyleri anında çizimlerine kullandıkları aksesuarlar ve fonda yer alan mimari
aktarabilmişlerdir. ayrıntılar, sokak sanatı vb. detaylar yer almaktadır.

Öğrenme Çıktısı

1 Moda İllüstrasyonlarının Tarihsel Gelişim Sürecini Açıklayabilme

Araştır 1 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Bu değişimi görmek için


19.-20. yüzyıl moda il-
Riegelman, N. (2002) 9He-
lüstrasyonların siluetlerine 1980’li yıllara ait moda il-
ads, 9 Heads Media tarafın-
bakıldığında nasıl bir de- lüstrasyonlarında ortak özel-
dan basılan kitabı okuyarak
ğişime doğru gittiği görül- likler nelerdir? Anlatınız.
değerlendirmeye ve belirle-
mektedir?
meye çalışınız.

69
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu

MODA İLLÜSTRASYONUNDA Moda çizimlerine başlamadan önce bol bol


KULLANILAN MALZEMELER eskizler yapılmalı, bunun içinde eskiz defterine
sahip olunmalıdır. Moda illüstratörleri hızlı çi-
Moda illüstrasyonunda çizilen figürün anato-
zimler yaparak zihinlerindeki fikirleri kağıda hızlı
misi, giysi tasarımının figüre doğru aktarılması,
bir şekilde aktarmaktadırlar. Bunun içinde bir çok
kumaş dokusunun verilmesi, kompozisyon kural-
yöntemden yararlanmaktalar. Canlı modelden çi-
larının doğru bir şekilde kullanılması; ön-arka plan
zimler, moda dergilerinde yer alan mankenlerden
ilişkisi, figürü kağıda yerleştirme, ışık-gölge, pers-
yola çıkılarak gerçekleştirilmektedir. Bu çalışma
pektif vb. kurallar önemlidir. Bunların dışında kul-
yöntemi ile figürün (kadın/erkek) anatomik açı-
lanılan malzemenin; kağıt, kalem, boyanın kaliteli
dan doğru irdelenmesi ve kağıda doğru aktarılma-
olması çizimin görüntüsünün başarısı açısından
sı mümkün olmaktadır.
gereklidir.
Çizim aşamasında çalışma ortamının oluşturul-
ması ve ihtiyacınız olan bütün malzemelerin dü- Eskiz, çizilecek figürün ya da tasarımın
zenli bir şekilde sıralanması önemlidir. Çiziminize asıl çizime geçmeden önce yapılan ön
ilham verebilecek görseller, trend verileri, kumaşlar, çalışması ya da taslağıdır. Eskiz çalışması
aksesuarlar, çizim malzemeleri; boyalar, kağıtlar, genel olarak önce karakalem ile yapılır,
kalemler, fırçalar, maskeleme bantları, çeşitli der- sonrasında renk denemeleri için de renk
giler (kolaj için) vb. malzeler yanınızda olmalıdır. eskizleri yapılmaktadır. Eskiz, hataların
Çizim esnasında kağıdınıza tamamıyla hakim ol- giderilmesinde önemli bir yere sahiptir.
mak için masaüstü kullanılan şövaleler size çalışma İllüstratör figürün pozu, giysi tasarımı,
bakımından büyük bir rahatlık sağlayacaktır. doku, renk denemeleri gibi konularda
önce taslak yapar, sonrasında nihai çizime
geçerek çalışmasını tamamlar.
Şövale; ressamların ya da illüstratörlerin
tuvallerini ya da çizim kağıtlarını koyduk-
ları, genel olarak ahşaptan yapılan resim
sehpalarıdır. Masaüstü ya da üç ayaklı Eskiz defteri ise taslak çizimlerin yer aldı-
şövale modelleri bulunmaktadır. Ayaklı ğı defterdir. Farklı ölçülerde olabilen bu
şövalelerin sandalye seviyesinde ayarlana- defter, tasarımcıların yanlarında sürekli
bilmesi çizim yapan kişiye rahat çalışma bulundurdukları defterdir.
imkanı vermektedir. Aynı zamanda şöva-
leler yapılan çizimlerin sunumları içinde
Moda illüstrasyonunda genel olarak kağıt ka-
kullanılmaktadır.
lem, boya, fırça ve diğer yardımcı araçlar (Maskele-
me bantı, silgi, makas, yapıştırıcı, cetvel vb. araçlar)
kullanılmaktadır. Ancak her malzemenin kendine
göre kullanım yöntemleri bulunmaktadır. Kalem,
kağıt, boya ve diğer malzemelerin çeşitliliği aşağıda
verilmiştir. Kısaca nasıl kullanıldıkları konusun-
da aşağıda bilgi verilecektir. Hopkins’e göre çizim
malzemeleri şu şekilde açıklanmıştır:
1. Kağıtlar (Sıcak ve soğuk preslenmiş kağıtlar);
• Suluboya kağıdı,
• Markör kağıdı,
• Çizim kağıdı,
• Aydınger kağıdı,
• Karışık Teknik Kağıdı,
Resim 3.9 Masaüstü Şövale
Kaynak: (Jaxtheimer, 1982)

70
Moda Tasarımı

2. Boyalar buruşuk ve pürüzsüzdür. Kurşunkalemler


• Suluboya, için uygun kağıt türleridir.
• Pastel boya (Yağlı ve kuru ), • Aydınger kağıdı: Şeffaf, pürüzsüz ve hafif
yağlı bir yüzeye sahip kağıt türüdür. Her
• Mürekkep,
alanda tasarım yapan kişilerin, eskiz ve su-
• Guaj boya, num aşamalarında aydınger kağıdını sık-
3. Kalemler lıkla kullandığı görülmektedir. Moda tasa-
• Kurşun kalemler (HB, 2B, 3B vb.), rımcıları aydınger kağıdını özellikle teknik
• Renkli kuru kalemler, çizimlerde, kağıdı üst üste koyarak teknik
çizimi kopyalama amaçlı da kullanmakta-
• Füzen kalemler,
dırlar. Kağıt yüzeyi hafif yağlı olduğundan
• Marker dolayı, yumuşak uçlu kalemlerin kağıt üze-
rinde dağılarak kağıdı kirletmesi olasıdır.
Kağıtlar Ancak kurşun kalem izleri kağıt üzerinden
kolaylıkla silinebilir.
Moda illüstrasyonunda kağıdın kalitesi çizimi
son derece etkileyen bir malzemedir. Kağıdın önü • Karışık teknik kağıdı: “Multi-media”
ve arkası farklı dokulara sahiptir. Örneğin, bristol ya da “vellum” adı da verilen bu kağıt her
kağıdının bir kısmı parlak pürüzsüz bir yüzeye türlü teknik için uygun bir kağıttır. Dola-
sahipken, diğer tarafı mat bir görüntüye sahiptir. yısıyla tasarımcının çizimlerini yaparken
Başka bir önemli nokta ise kağıdın gramajıdır. Ka- karışık teknikleri kullanarak çizim yapma-
ğıdın gramajı boya tekniğine göre seçilmelidir. Aksi sını kolaylaştırmaktadır. Ancak dejavantajı
takdirde istenilen görüntü sağlanmamaktadır. Bu bu kağıdın diğer kağıt türlerine göre daha
durum çizim yapan kişi için moral bozukluğuna pahalı ve ulaşılması daha zor kağıt olmasıdır
yol açmakta, çizimini başarısız göstermektedir. (Hopkins, 2013:23).
Hopkins’e göre kağıtlar kendi içinde sıcak ve
soğuk preslenmiş kağıtlar şeklinde ikiye ayrılmış- Boyalar
tır. Sıcak preslenmiş kağıtlar, pürüzsüz ve sert bir Moda illüstratörleri için çizimi renklendirme en
yüzeye sahiptir. Mürekkep ve keçeli kalemler için keyifli aşamalardan biridir. Boya tekniğinin hem
uygun kağıt türüdür. Soğuk preslenmiş kağıtların teorikte hem de pratikte analşılır ve uygulanabilir
yüzeyleri dokuludur. Yapılan çizim ya da boyalar hale gelmesi için özverili ve disiplinli bir çalışma
doku üzerinde farklı görüntüler ortaya çıkarmakta- gerekmektedir. Moda illüstrasyonunu doğru renk-
dır (Hopkins, 2013:23). lendirmek için, giysi tasarımında renklendirilecek
• Suluboya kağıdı: Suluboya kağıdının diğer detaylara göre; boyanın, kağıdın ve kalem ya da fır-
kağıtlardan farkı, suyu emme oranının fark- çanın doğru bir şekilde seçilmesi gereklidir.
lı olmasından kaynaklanmaktadır. Sulubo- • Suluboya: Suda çözünen su bazlı boyadır.
ya isminden de anlaşılacağı gibi su bazlı bir Fırça yardımıyla kağıda aktarılır. Şeffaf et-
boyadır, tıpkı akrilik boya gibi. Dolayısıyla kiyi en iyi şekilde veren boya türüdür. Bu
normal bir çizim kağıdına yapılan çizimi özelliğinden parlak ve ince dokulu kumaş-
renklendirmek için kullanılan su bazlı bir ların dolayı ipek, saten, şifon, organze gibi
boya, kağıdı incelterek yırtılmasına neden kumaşların etkisini verirken kullanılmakta-
olacaktır. dır. Suluboya uygulamalarında diğer kuru-
• Markör kağıdı: Özel bir kağıt türüdür. kalem, marker gibi tekniklerden de yardım
Marker kağıtları, boyanın arka yüzeye çık- alınmaktadır. Suluboya su bazlı bir boya
mamasını önleyen bir yüzey ile kaplanmış- olduğundan dolayı boyaya hakim olmak
tır. Markör kağıtları aynı zamanda da keçe- zordur. Üst üste çok fazla sürüldüğünde
li kalemler için de ideal bir kağıttır. boyanın parlaklığı kaybolur ve renkler ça-
• Çizim kağıdı: Yarı-opak kağıt türüdür. Es- murlaşmaya başlar. Bu nedenle doğru renk
kizlerin nihai sonuçlarının aktarıldığı kağıt- karışımlarının başka bir kağıt üzerinde ya-
lardır. Gramajı düşük olan bu kağıt, hafif pılması gerekmektedir.

71
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu

• Pastel boya (Yağlı ve kuru); Yapay renk • Kurşun kalemler: Taslak çizimlerde ilk
pigmentlerin bir araya getirilip tebeşir su başta kullanılan bu kalemler, sertlik ve yu-
ya da zamk ile karıştırılarak oluşturulan bir muşaklık dercelerine göre farklı rakam ve
boya türüdür. İki farklı kullanımı sözkonu- harflerin bir araya gelmesiyle satılmakta-
sudur. Bunlar kuru ve yağlı pastellerdir. İki- dır (Örneğin; HB, 2B, 2H, vb.). H serisi
sinin de etkisi kağıt üzerinde farklıdır. Yağlı en sert kalemdir. B serisi ise yumuşak seri-
pastel ile yapılan renklendirmede baskın dir. Yanlarına gelen rakamlara göre sertlik
renkler ve lekeler sözkonusu iken, kuru pas- ve yumuşaklık dereceleri belirlenmektedir.
telde ise şeffaf, yumuşak geçişler söz konu- Eskiz çizimlerinde önce H serisi ile çizime
sudur. Bu geçişleri sağlarken pamuk, sünger başlanır. Bu seri kağıttaki çizimin dağılma-
gibi yardımcı malzemelerden destek alına- sına olanak vermemektedir. En son detaylar
bilir. Kuru pastellerin kullanımı sırasında da yumuşak uçlu B serisinden kalemler kul-
dikkatli çalışmak gerekmektedir. Çalışma lanarak çizim bitirilir.
bittikten sonra boyanın dağılmaması için • Renkli Kuru Kalemler: Piyasada satılan
sabitlemek gerekmektedir. Yağlı pastellerde ve en kolay ulaşılabilen boya türüdür. Boya
böyle bir durum söz konusu değildir. Kuru türleri içinde en hakim olunan boya türü-
pasteller, hızlı moda çizimlerinde, eskizlerde dür. Silinebilir özelliğinden dolayı eskiz
füzen yerine de kullanılmaktadır. Yağlı pas- çizimlerinde ve nihai çizimlerde çeşitli de-
tel çalışmalarına kuru pastele oranla moda tayları vermek için kullanabilmekte, degra-
illüstrasyonlarında daha az rastlanmaktadır. deler yapılabilmektedir. Kuru kalem diğer
• Mürekkep: Mürekkep boyalar, fırça ya boya teknikleri ile de kullanılabilmektedir.
da kalem ucuyla uygulanabilmekte, fırça Ayrıca çizime hacim etkisi verebilmek için
yardımıyla degrade yapılabilmektedir Su kontür çizgilerini belirlemede kullanılabil-
bazlı olan türlerinde açık-koyu etki net mektedir. Renk alternatiflerinin çok oldu-
bir şekilde vurgulanmaktadır. Çıktığı dö- ğu bu kalemler setler halinde satılmaktadır.
nemde sınırlı renklere sahip olan bu boya Bazı kuru kalemlerin sulandırılarak kullan-
günümüzde sınırsız renk alternatifleri eşlik ma özelliği bulunmaktadır. Bu özellik ile
etmektedir. Serbest çizimlere eşlik eden bu kuru kalem ile yapılan boyama suluboya
boya daha teknik çizimlerin çizilmesinde de görüntüsüne dönüşmektedir. (Tanım: Deg-
kullanılmaktadır. Dolayısıyla mimarların, rade bir rengin açıktan koyuya ya da koyu-
grafikerlerin vb. meslek dallarındaki tasa- dan açığa doğru tonlamasıdır).
rımcıların da kullandığı rapido adı verilen • Füzen kalemler: Kömür bazlı olan bu ka-
kalemlerin dolgu malzemesidir. lemler, değişik kalınlıklarda piyasada satıl-
• Guaj boya: Su bazlı olan bu boya türü sulu- maktadır. Kuru pastel boyanın özelliklerine
boyaya göre daha kapatıcı bir etkiye sahiptir. sahiptir. Füzen kalemler eskiz çizimlerinde
Suluboyada renklerin üst üste sürülmesi çi- illüstratörlerin sıklıkla kullandığı kalem-
zimin kalitesini düşürürken, guaj boya ka- lerdir. Hızlı el çizimlerinde sıklıkla kulla-
patıcı özelliğinden dolayı böyle bir durum nılmaktadır. Füzen kalemlerin açık –koyu
söz konusu değildir. Ancak çok fazla üst üste etkiyi vermedeki özelliği bir avantaj iken,
sürüldüğünde kağıt üzerinde boya çatlama- kağıt üzerinde silinmesi durumunda leke
ları görülmekte bu görüntü de çizimin kali- bırakması bir dejavantajdır.
tesini etkilemektedir. Guaj boya, çeşitli renk • Marker: Diğer boyalardan farklı olarak al-
karışımlarına olanak sağlamaktdır. kol bazlı bir boya çeşididir. Bu nedenle dik-
kat edilmediği takdirde diğer boyalara göre
Kalemler kullanım süresi daha kısa ömürlü olmakta-
dır. Her kullanımdan sonra kapağının mut-
Moda illüstratörü için en önemli malzelerden
laka kapatılması gerekmektedir. Marker ka-
bir tanesidir. Zihinde beliren düşünceyi aktarmada
lemlerde yuvarlak uçlara ya da kesik uçlara
en gereksinim duyulan malzemelerin başında gel-
rastlamak mümkündür. Grafiksel çalışma-
mektedir.
larda sıklıkla kullanılan bu kalem türünü

72
Moda Tasarımı

moda illüstratörleri de kullanmaktadır. Markör kalemlerinin de bazı türleri sulandırılarak suluboya


etkisine dönüştürülebilmektedir. Bu kaleme diğer boya teknikleri de (Kuru kalem, toz pastel, mü-
rekkep vb.) eşlik etmektedir.
Moda illüstrasyonlarında yukarıda da anlatıldığı gibi farklı teknikler bir arada uygulanabilmektedir. Bu
noktada önemli olan çizim yapan kişinin hayal dünyasının ne derece geniş olduğunu bilmesi ve istediği
etkiyi net olarak verebilmesi için bu tekniklere aşina olması, bol bol çizim yaparak kendisini geliştirmesi
gerekmektedir.

Öğrenme Çıktısı

2 Moda İllüstrasyon Malzemelerinin Nasıl Kullanıldığını Açıklayabilme

Araştır 2 İlişkilendir Anlat/Paylaş

https://www.youtube.com/
Sizlerde moda illüstrasyon-
Saten, şifon, ipek gibi yu- watch?v=O3MRFnejyy0
larınızda farklı kumaşların
muşak dokulu kumaşların sitesinden bu konu ile ilgili
nasıl çizildiğini hangi mal-
çiziminde hangi malzemeler çalışmayı izleyip kendiniz
zemeleri kullanarak yaptığı-
kullanılmaktadır? daha sonrasında uygulaya-
nız anlatınız.
bilirsiniz.

KADIN VE ERKEK MODA Canlı modelden çizim yapmak elbette en doğru


İLLÜSTRASYONU sonuca götüren çizimdir, ancak her zaman da ola-
naklı olamamaktadır. Bu nedenle moda dergilerin-
Çizime başlamadan önce kadın ve erkek model
de yer alan moda figürlerinden yardım almak daha
arasındaki farklılıkların bilinmesi gerekmektedir.
kolay bir yoldur. Canlı model üzerinden çizim yap-
Bu farklar şu şekildedir;
madan önce şu konulara dikkat edilmelidir;
• Kadın vücut hatları yuvarlak hatlara sahip
• model uzun uzun incelenmeli,
iken erkek vücut hatları daha sert ve düz
hatlara sahiptir. • baş, ölçü birimi olarak alınmalı,
• Kadın vücudunda bel girintisi, kalça-göğüs • başın vücut üzerinde dikeyde ve yatayda kaç
çıkıntıları gözlemlenirken erkeklerde geniş kez tekrarlandığı ölçülmeli,
omuzlar görülmektedir. • denge noktası belirlenmeli,
• Genel olarak kadınlarda yedi baş birim ola- • vücudu ikiye bölen simetrik çizgi kağıda
rak kabul edilirken, erkeklerde bu birim do- doğru bir şekilde aktarılmalı,
kuz baş birimine kadar uzayabilir. • ölçülen bu birimler kağıt üzerine HB kalem
• Kadın yüz hatları erkek yüz hatlarına göre ile aktarılmalı,
daha yuvarlak hatlara sahiptir. • aynı zamanda modelin kağıda yerleşimine
• Kadın boynu erkek boynuna göre daha ince dikkat edilmelidir.
ve uzundur. • Model kağıda sığmalı, baş, kol ve ayaklar ka-
İllüstrasyona geçmeden önce kadın ve erkek vü- ğıdın dışına taşmamalıdır.
cut anatomisini tanımak için çeşitli yollar izlenmek- Canlı modelden çalışma esnasında figürün du-
tedir. Bu yollar; ruşunu yani pozunu kağıda doğru aktarmak çok
• Canlı modelden çizim, önemlidir. Küçük dokunuşlarla kağıda aktarılan
• Moda dergilerinden yararlanarak yapılan çi- bu çizimlerin formları belirginleştirilmeye başlanır
zimdir. (Tatham ve Seaman, 2016:66-67) Asla ilk başta de-

73
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu

tay çizimler yapılmaz (Örneğin, kaş, göz, saç, düğme, parmak, tırnak vb). Modelin genel hatları çizilir,
burada önemli olan genelden özele doğru gitmektir. Geometrik hatlarla desteklenen figürün ana hatları
ortaya çıktıktan sonra detay çizimlere geçilir. Detay çizimlerin sonunda istenirse renklendirme yapılır.
Burada da en önemli nokta ışık-gölgeye dikkat edilerek açıktan koyuya doğru renklendirme yapılmasıdır.
Koyu rengi açmak zor olacağı için açık renkler yavaş yavaş koyultulur.
Moda dergilerinden yararlanarak çizim yapmak; Bir diğer yol dergilerden bakarak çizim yapmaktır. Bu
durumun avantajı ve dezavantajı bulunmaktadır. Canlı modelden çizim yapan kişi, modeli 360 dereceden
görebilir, dokunabilir, farklı giysiler ve pozlar deneyebilir ancak canlı model belli bir zaman diliminde poz
veren kişidir. Dolayısıyla çalışma saati kısıtlıdır. Bu durum çizen kişi için dezavantaj oluşturabilir.
Canlı modelin olmadığı zamanlarda moda dergilerinden yararlanmak da figür çizimi için başka bir
yoldur. Bu aşamada aşağıdaki yollar izlenmektedir.
• Öncelikle dergilerden bir figür seçilir.
• 35*50 cm resim kağıdı kağıt yatay tutularak kesilen figür bir yapıştırıcı yardımıyla kağıdın sol tara-
fına yapıştırılır.
• Figürün üzerinde bir kalem yardımıyla baş belirlenir,
• Baş ölçüsü beden üzerinde yatayda ve dikeyde kaç kere tekrarlandığı ölçülür,
• Figüre ait denge noktası bulunur,
• Göğüs, bel ve kalça çizgileri belirlenir
Bu aşamalar bittikten sonra, model üzerinden sağa doğru yatay ve dikey çizgiler çekilir. Baş doğru olarak
bu çizgilere aktarılır. Model üzerinde bulunan diğer çizgiler dikkatli bir şekilde araştırma çizgileriyle kağıda
aktarılır figür öncelikle geometrik formlarla ifade edilir ve en son detaylar verilerek çizim tamamlanmaktadır.

Resim 3.10 Kadın ve Erkek Figür Çalışması


Kaynak: (Anadolu Üniversitesi, Moda Tasarımı Bölümü Öğrenci Çalışması)

Kadın ve erkek illüstrasyonu çizimi yapılırken; öncelikle kadın illüstrasyonuyla başlayalım. Kadın ana-
tomisi yaş gruplarına göre değişiklik göstermektedir. Yazılı ve görsel belgelere bakıldığında moda dünya-
sının hedef aldığı genç grup modayı daha fazla takip etmekte ve bu grup tüketici kitlenin neredeyse en
başını oluşturmaktadır. Bu bağlamda moda illüstratörleri genç grupta yer alan 18-25 yaş arası kadınların
illüstrasyonlarını daha sık resmetmektedir. Buradan yola çıkarak bu yaş grubunda yer alan kadın illüstras-
yonuna yer verilecektir.
Moda illüstrasyonuna başlamadan önce; tasarlanacak giysinin nerede, ne zaman, nasıl giyileceğine ka-
rar verilmelidir. İlk moda illüstrasyonu için basit bir elbise tasarımı ile başlamak daha doğru olacaktır.
Eskiz çalışmalarından sonra hangi teknik ile hangi kağıda aktarılacağına karar verilmelidir.

74
Moda Tasarımı

me yapılmaktadır. Kadın figürün ön plana çıkması


için fonda sarı renk kullanılarak ön-arka plan iliş-
kisi hissettirilmeye çalışılmıştır.
Aşama 5: Son olarak eskiz aşamasında H seri-
si kalem ile atılan araştırma çizgileri yok edilerek
asıl istenen görüntü ortaya çıkmaktadır. Figürün
yüz detaylarında yer alan göz, burun ağız detayları
ışık-gölgeye dikkat edilerek çizilir, genel hatlarıyla
kol ve bacaklardaki çizgilere kontör çekilerek moda
illüstrasyonu tamamlanır.
Erkek moda illüstrasyon çizimleride kadın
illüstrasyonu çizimine benzer aşamalardan geç-
Resim 3.11 Aşama 1,2,3,4 ve 5 mektedir. Ancak anatomik farklılıklar çizim aşa-
Kaynak: ( Riegelman, 2006) masında devreye girmektedir. İlk kez erkek moda
illüstrasyonu çalışıcak kişiler, öncesinde bol bol
çizim yapmalı, mümkünse canlı modele bakarak
Aşama 1: Hafif sola doğru eğilmiş bir kadın çizimler yapmalıdır. Eğer böyle bir imkan yok ise
figürü üzerine giysi giydirilecektir. Renklendir- moda dergilerinde yer alan erkek mankenlerden
me için marker kullanılacaktır bu nedenle marker yardım alınmalıdır. Aksi takdirde illüstrasyon genel
kağıdı dikey tutularak şövaleye yerleştirilmelidir. olarak kadın çizgileri taşımakta, bir türlü istenen
Moda illüstrasyonlarında genel olarak dokuz baş görüntüye ulaşılamamaktadır.
ölçüsü kullanılmaktadır. Bu nedenle kağıt dokuz
Erkek illüstrasyonuna geçmeden önce eskiz def-
eşit parçaya bölünmelidir. Başın formu yerleşti-
terine çok sayıda giysi tasarımı yapılmalıdır. Kadın
rildikten sonra, figürün duruşu sola doğru eğimli
illüstrasyonunda sade bir elbise çizimine yer veril-
olduğu için omuz ve bel çizgisi de sola doğru eğim
mişti. Bu bölümde ise ceket ve pantolonun figür
verilerek çizilir. Vücudun ortasından geçtiği düşü-
üzerinde nasıl resmedildiği konusunda durulacak
nülen hayali (S eğrisi) çizgi çizilir. Bacakların duruş
ayrıca ceket kumaş deseninin nasıl çizileceği konu-
şekli belirlenir.
su üzerinde durulacaktır.
Aşama 2: Aşama 1’de gerçekleştirilen çizimin
üzerine kol ve vücudun dış hatları çizilir. Eklem
yerleri dirsek, diz ve bilekler dairelerle ifade edil-
mektedir. Kolların ve bacakların ortasından geçtiği
düşünülen hayali çizgiler duruşu ifade etmektedir.
Bu aşamanın sonunda göğüs yayları, göbek noktası
çizilmekte, ayakların duruş pozisyonu geometrik
şekillerle ifade edilmektedir.
Aşama 3: Bu aşamada kadın figürün kol ve ba-
cakların dış formları çizilir. Saç detayı eklenir. Ta-
sarlanan elbise dikkatli bir şekilde figüre giydirilir.
Figür sola doğru eğimli olduğu için elbisenin sol
bel kısmındaki büzgüler bir kaç çizgi ile ifade edi-
lir. Diz üstünde biten elbisenin hareketli etek ucu
sağa doğru dalgalı bir şekilde çizilir. Elbisenin bel Resim 3.12 Aşama 1, 2 ve 3
kısmında yer alan büzgüler, bedende dikey ve bir-
Kaynak: (Riegelman, 2006)
birlerine paralel çizgilerle ifade edilir.
Aşama 4: Genel hatlarıyla ortaya çıkan illüst-
rasyon renklendirilmeye başlanır. Elbisenin üst Aşama 1: Bu illüstrasyonun renklendirilmesin-
kısmında kahverengi alt kısmında ise sarı marker de karışık teknik (Kuru kalem, kuru pastel, marker
kullanılacaktır. Işığın soldan geldiği düşünülerek, ve keçeli kalem) kullanılacaktır. Bu nedenle karışık
soldan sağa doğru açıktan koyuya doğru renkledir- teknik kağıdının kullanılması doğru olacaktır. İste-

75
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu

nilen büyüklükteki kağıt dikey bir şekilde şövaleye ğünde figürün sağ kısmına doğru açık kahve rengi
yerleştirilir. Kağıdın tam ortasından aşağıya kadar marker ile renklendirilmeye başlanmalıdır. Ceketin
eksen çizgisi, H serisi sert uçlu bir kalem ile çizilir. ön ortasına sağ kolun ceket ile birleştiği kısma iki
Bu çizgi sonrasında 9 eşit parçaya bölünür. Birinci ton koyu renkte marker girilmelidir. Bu koyuluklar
aralığa yumurta şeklini anımsatan baş şekli çizilir. giysinin hacimli görünmesinde etkili olacaktır. Bir
Erkek figürün pozu düz duruşa sahip olduğu için sonraki aşamada pembe renkli kuru kalem kulla-
omuzda, belde ya da kalçada eğim verilmeden düz nılarak yatayda daha belirgin dikeyde ise daha az
bir şekilde çizilir. Omuz ve göğüs kafesi kadına farkedilen çizgilerin çekilmesidir. Bu çizgiler beden
oranla daha geniş bir şekilde çizilmektedir. Kollar hareketiyle uyumlu olmalıdır. Kahverengi kuru
ve bacaklar çizgisel olarak ifade edildikten sonra kalem ile kol kenarları, ceket altı ve yaka altları-
dirsek, diz, ve ayak bileklerine küçük daireler yer- na kontür çizgileri çekilmelidir. Ceketin renklen-
leştirilir. Daha sonra kol ve bacakların genel formu dirilmesinden sonra sıra pantolana gelmektedir.
çizilir. Pantolon için önce cekette olduğu gibi açık renk
Aşama 2: Genel hatları çıkan figürün giydiril- marker girilmeli sonrasında kurukalem ve toz pas-
me kısmına gelindiğinde; ceketin içinden görülen tel ile ışık-gölgeye göre renklendirilmelidir. Yüzün
bir gömlek yakası ve kravat detayı çizilir. Boyunun renklendirilme aşamasında ise yüzün sağ tarafına
arkasından gelen yaka detayı simetrik bir şekilde toz pastel ile renk girildikten sonra kuru kalem ile
çizilir. Bel hizasına cep kapakları çizilir, kollardaki yüzün hatları belirginleştirilir. Saçın ayrım yerine
katlanma detayları eklenir. Bol pantolon çiziminde koyu renk marker ve kurukalem girildikten sonra
dikkat edilecek nokta bacak formunun bir iki mi- kafanın sağ arkasına toz pastel ile fon atanmakta-
limetre dışından çizilmesidir. Figürün yürüyüşün- dır. En son kısımda ise ince uçlu siyah keçe kalem
den ötürü dizlerde kumaş katlanmalarına yer veril- ile saç, yüz detayları, ceketin dış kenarları pantolon
melidir. Bu çizgiler asla kalın ve sert olmamalıdır. ve ayakkabıya kontür çizgileri ışık-gölgeye göre çe-
Aksi takdirde farklı bir görüntüye dönüşebilir. kilir. İllüstrasyon bittiğinde toz pasteli sabitlemek
için sabitleyici kullanılması gerekmektedir.
Aşama 3: Moda illüstrasyonun renklendirme
aşamasına gelindiğinde hangi teknik kullanılırsa
kullanılsın iki önemli nokta bulunmaktadır. Bun-
lardan biri; ışık-gölgenin hangi noktadan geldiğini Kontür; çizilen nesne, obje ya da figürün
belirlemek, ikincisi ise açıktan koyuya doğru renk- dış hatlarına çekilen çizgidir. Bu çizgi çi-
lendirme yapılmasıdır. Ceket çiziminin renklendi- zilen figürün sınırlarını ifade etmektedir.
rilmesinde ışığın soldan doğru geldiği düşünüldü-

Öğrenme Çıktısı

3 Kadın ve Erkek Moda İllüstrasyonunu Uygulayabilme

Araştır 3 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Kadın ve erkek moda il-


Kadın ve erkek illüstrasyo-
lüstrasyonlarındaki farkı
nun birbirinden anatomik
Kadın ve erkek illüstrasyo- görmek için Riegelman, N.
açıdan hangi kısımlarda
nu çizerken nelere dikkat (2002) 9Heads, Heads Me-
benzerlik yoktur? Çizimin-
edilmelidir? dia tarafından basılankitabı
de dikkat edilmesi noktalar
okuyarak değerlendirmeye
nelerdir anlatınız.
ve belirlemeye çalışınız.

76
Moda Tasarımı

1 Moda İllüstrasyonlarının Tarihsel


Gelişim Sürecini Açıklayabilme

öğrenme çıktıları ve bölüm özeti


Moda İllüstrasyonlarının
Tarihçesine Giriş 1 Moda illüstrasyonları tarihi belge niteliği taşımakta bu-
lundukları dönemlerle ilgili bilgiler vermektedir. Moda il-
lüstrasyonunun tarihçesine bakıldığında iki boyutlu görsel
şeklinde sunulması 15. yüzyıla dayanmaktadır. 17. yüzyılda
İngiltere’de basılan “The Lady’s Magazine” adlı dergide ise
gravür moda illüstrasyonları kullanılmıştır. Moda illüstras-
yonları moda dergilerinin sayfalarında yer almaya başla-
mıştır böylece geniş kitlelere moda illüstrasyonlarıyla moda
tasarımcıları seslerini duyurabilmişlerdir. İllüstrasyonlar
bulundukları dönemin sanat akımlarından etkilenmiş, tek-
nik ve sunum bakımından sanat ile paralellik göstermiştir.
1970’li yıllarda moda fotoğraf çekimi ile birlikte moda der-
gilerinde daha az görülmeye başlanmıştır. Ancak 21. yüzyıla
gelindiğinde internet ve bilgisayar kullanımının artması ile
birlikte dijital yöntemlerle hem teknik, hem de çizim konu-
sunda farklılıklar göstermeye başlamıştır.

Moda İllüstrasyon
2 Malzemelerinin Nasıl
Kullanıldığını Açıklayabilme

Moda İllüstrasyonunda
Kullanılan Malzemeler 2 İllüstrasyonda genel olarak kağıt kalem, boya, fırça, vb. araç-
lar kullanılmaktadır. Ancak her malzemenin kendine göre
kullanım yöntemleri bulunmaktadır. Kalem, kağıt, boya bu
malzemelere genel olarak verilen isimlerdirç Bunların biraz
kendi içinde detaylandırılacak olursa; Kağıt kendi içinde
sıcak ve soğuk preslenmiş olarak ayrılmaktadır. Bu ayrım
kağıdın pürüzsüz parlak ya da dokulu mat görünmesidir.
Kağıt çeşitleri; Suluboya kağıdı, kartuş kağıdı, markör ka-
ğıdı, çizim kağıdı, aydınger kağıdı, karışık teknik kağıdı
olarak sınıflandırılmaktadır. Boyalar ise; suluboya, pastel
boya (Yağlı ve kuru ), mürekkep, guaj boya olarak sınıf-
landırılmaktadır. Kalemler; kurşun kalemler (HB, 2B, 3B
vb.), renkli kuru kalemler, füzen kalemler, marker olarak
sınıflandırılmaktadır.

77
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu

3 Kadın ve Erkek Moda


İllüstrasyonunu Uygulayabilme
öğrenme çıktıları ve bölüm özeti

Kadın ve Erkek Moda


İllüstrasyonu 3 Kadın moda illüstrasyonunun çizimine başlamadan önce
kadın anatomisini iyi bilmek aynı zamanda tasarlanan giy-
sinin beden üzerinde nasıl duracağı hayal edilmelidir. Bu
nedenle eskiz defterine mümkünse canlı modelden bakarak
çizim yapmak gerekmektedir. Eğer böyle bir imkan yoksa
moda dergilerinde yer aşan moda fotoğrafı çekimlerinde
kullanılan mankenlerden yardım alınmalıdır. Kadın ana-
tomisi yuvarlak hatlardan meydana gelmekte, göğüs, kalça
çıkıntısı, bel girintisi bulunmaktadır. Omuzlar erkek figüre
göre daha dardır. Boyun daha uzundur. İllüstrasyona geç-
meden önce kullanılacak kağıt, boya teknik konusunda bir
dilbirliğine varmak gerekmektedir. İllüstrasyonda kadın be-
deni genel olarak dokuz birimden (baş) oluşmaktadır. Kul-
lanılan kağıt dokuz eşit parçaya bölünüp, üzerine göğüs,
bel, kalça çizgileri girilmelidir. Figürün dengeli durması için
denge noktasının belirlenmesi gerekmektedir. Verilen poza
göre duruş sağlanmalıdır. Tasarlana giysi vücut anatomisine
uygun bir şekilde giydirilip, son aşamada renklendirilme-
lidir. Erkek moda illüstrasyonuna geçmeden önce, erkek
anatomisi hakkında bilgi sahibi olunmalıdır. Erkek vücudu
kadın vücuduna göre daha sert ve keskin hatlara sahiptir.
Omuzlar ve göğüs kafesi daha geniştir. Boyun kadına göre
daha kısa ve kalındır. Erkek moda illüstrasyonu da genel
olarak dokuz birimden (baş) oluşmaktadır. Tasarlanan giy-
sinin özelliklerine göre modelin duruş pozisyonu belirlenir.
Kadın illüstrasyonunda olduğu gibi denge noktası belirle-
nir. Erkek illüstrasyonunda hedef kitleye göre omuzlar ve
göğüs kafesleri daha da abartılabilir, atletik vücuda sahip
figürler oluşturulabilir. Tasarlanan giysi giydirildikten sonra
vücut hatlarına göre ışık-gölgeye göre renklendirilmelidir.

78
Moda Tasarımı

1 Aşağıdakilerden hangisi illüstrasyon kelimesi- 6 Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde 21. yüzyıl


nin tanımında yer almamaktadır? moda illüstrasyonlarında görülen özelliklerden biri
yer almamaktadır?
A. Resimleme

neler öğrendik?
B. Artistik çizim A. Teknolojik gelişmeler
C. Hayalgücü B. İnternetin hayatın içine girmesi
D. Abartılı oranlar C. Hızlı moda
E. İlgi uyandırmayan D. Sadece kağıt üzerinde çizim yapılması
E. Sosyal medya
2 Aşağıdakilerden hangisi moda illüstrasyo-
nunda net olarak görülen özelliklerden biridir? 7 Aşağıdaki seçeneklerin hangisi moda illüstras-
yonunda kullanılan malzemelerden biri değildir?
A. Giysideki pensi
B. Giysideki kupu A. Riga
C. Giysinin formu B. Füzen
D. Giysinin yırtmacı C. Guaj
E. Giysinin düğmesi D. Aydınger
E. Fırça
3 15. yüzyılda ilk moda illüstrasyonunu çizen sa-
natçı aşağıdaki seçeneklerin hangisinde verilmiştir? 8 Aşağıdaki seçeneklerden hangisi soğuk pres-
lenmiş kağıdın özellikleri arasında yer almamak-
A. C. F. Worth
tadır?
B. Paul Poiret
C. Georges Barbier A. Pürüzsüz yüzey
D. Pisanello B. Sert yüzey
E. Paul Iribe C. Mürekkep kullanımına uygun
D. Keçeli kalem kullanımına uygun
E. Dokulu yüzey
4 Aşağıdaki dönemlerden hangisinde moda il-
lüstrasyonları Art Deco’dan, Jazz ve Flapper döne-
minden etkilenmiştir? 9 Kadın ya da erkek modelini canlı olarak çiz-
menin dejavantajı aşağıdaki seçeneklerin hangisin-
A. 1910
de verilmiştir?
B. 1920
C. 1930 A. Dokunulabilir
D. 1940 B. Süre kısıtlıdır
E. 1970 C. Farklı pozlar
D. 360 Derece görüş
E. Farklı giysi türleri
5 Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde 1950’li yıl-
lara ait moda illüstrasyonları hakkında yanlış bilgi
verilmiştir? 10 Erkek illüstrasyonunu kadın illüstrasyonun-
dan ayıran anatomik farklılık aşağıdaki seçenekle-
A. İllüstrasyonlarda giysi detayları keskindir
rin hangisinde verilmiştir?
B. İllüstrasyonlar net çizgilerden oluşur
C. İllüstrasyonlar empresyonist akımı yansıtır A. Boyun bölgesinin uzun ve ince olması
D. İllüstrasyonlar parlak renktedir B. Kalça kavisli hatlara sahip olması
E. İllüstrasyonlarda detaylar vurgulanmıştır C. Göğüs bölgesinin çıkıntılı olması
D. Sert ve düz olması
E. Bel bölgesinin ince olması

79
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu

Yanıtınız yanlış ise “1990 ve 21. Yüzyıl Son-


1. E Yanıtınız yanlış ise “Giriş” konusunu yeni- 6. D
rası Moda İllüstrasyonları” konusunu yeni-
den gözden geçiriniz.
den gözden geçiriniz.
neler öğrendik yanıt anahtarı

Yanıtınız yanlış ise “Moda İllüstrasyonunda


2. C Yanıtınız yanlış ise “Giriş” konusunu yeni- 7. A
Kullanılan Malzemeler” konusunu yeniden
den gözden geçiriniz.
gözden geçiriniz.

Yanıtınız yanlış ise “Moda İllüstrasyonları- Yanıtınız yanlış ise “Moda İllüstrasyonunda
3. D 8. E
nın Tarihçesine Giriş” konusunu yeniden Kullanılan Malzemeler” konusunu yeniden
gözden geçiriniz. gözden geçiriniz.

Yanıtınız yanlış ise “1920’li Yıllarda Moda Yanıtınız yanlış ise “Kadın ve Erkek Moda
4. B 9. B
İllüstrasyonları” konusunu yeniden gözden İllüstrasyonu” konusunu yeniden gözden ge-
geçiriniz. çiriniz.

Yanıtınız yanlış ise “1950’li Yıllarda Moda Yanıtınız yanlış ise “Kadın ve Erkek Moda
5. C 10. D
İllüstrasyonları” konusunu yeniden gözden İllüstrasyonu” konusunu yeniden gözden ge-
geçiriniz. çiriniz.

Araştır Yanıt
3 Anahtarı

19-20. yüzyıl arasındaki moda silüetlerine bakıldığında; günümüze doğru


yaklaştıkça giysi formlarındaki sadeleşme açıkça görülmektedir. Moda kitabla-
Araştır 1 rında bu konu ile ilgili görsellere tekrardan dikkatli bir şekilde bakarak, hangi
aralıklarla nasıl bir değişime gidildiğini görebilirsiniz.

Yumuşak dokulu, parlak ya da transparan kumaşlar için örneğin; saten, ipek,


şifon vb. kumaşları resmetmek için su bazlı boyalar kullanılmaktadır. Kağıdın
Araştır 2 ise su bazlı boyaların yapılmasına olanak verecek şekilde seçilmesi gerekmek-
tedir. Bu konu ile ilgili çeşitli moda illüstrasyon kitabları ve internette yer alan
videoları seyrederek yardım alınız.

Öncelikle kendinizi ve karşı cinsinizi dikkatli bir şekilde inceleyiniz. Cinsler


Araştır 3 arasındaki farkı; kemik yapısı, kas yapısı, başın vücut üzerinde yatayda ve di-
keyde kaç kez tekrar ettiğini araştırınız.

80
Moda Tasarımı

Kaynakça
Akdemir, N. (2016). Moda İllüstrasyonunda Art Phaidon, (1996). Sanat Kitabı 500 Sanatçı-500
Deco Etkisi, Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Sanat Eseri. (Editör Beykan. M., Çeviri
Enstitüsü Dergisi, 37, 184, 183-197. Haydaroğlu. M.), 1. Baskı, İstanbul: YEM Yayın.
Berber, A. (2016). 100 Yıl Öncesine Bir Yolculuk: Phaidon, (1998). The Fashion Book. 1. Baskı,
“Genel ve Endüstriyel Yönetim” ve Fransa’da Singapur: Phaidon Press Limited.
Fayolizm-Taylorizm Kutuplaşması, İstanbul
Phaidon, (2005). Sample- 100 Fashion
Üniversitesi İşletme Fakültesi Dergisi, 45, 120,
Designers-010 Curators. 1. Baskı, Çin: Phaidon
118-132.
Press Limited.
Bryant, M. W. (2013). Moda Çizimi Moda
Riegelman, N. (2002). 9Heads. 3. Baskı, Çin: 9
Tasarımcıları İçin İllüstrasyon Teknikleri.
Heads Media.
(Çeviri YÜKSEL. Ş., Redaksiyon Gökçay. G.)
İzmir: Lamineks Matbaacılık Ltd. Şti.. Riegelman, N. (2006). Colors of Modern Fashion-
Drawing Fashion With Colered Markers. 1.
Davis, F. (1997). Moda Kültür ve Kimlik. 1. Baskı,
Baskı, Çin: 9 Heads Media.
İstanbul: Yapı Kredi Yayınları.
Tatham, C., Seaman, J. ( 2016). Moda Tasarımı
Hopkins, J. ( 2013). Moda Tasarımında Moda
Çizim Dersleri. 1. Baskı, İstanbul: Hayalperest
Çizimi. 1. Baskı, İstanbul: Literatür Yayınları.
Yayınevi.
Jaxtheimer, B. W. (1982). How to Paint and Draw.
Tunalı, İ. (2002). Tasarım Felsefesine Giriş. 1. Baskı,
London: Thames and Hudson Ltd..
İstanbul: YEM Yayın.

internet kaynakları
https://www.dior.com/couture/en_us/the-house-of- https://www.vam.ac.uk/articles/introducing-mary-
dior/the-story-of-dior/the-new-look-revolution quant
http://www.illustrationhistory.org/history/time- https://www.nrm.org/news/rockwell-museum-e-
periods/the-decade-1950-1960 newsletter-sign-up/

81
Bölüm 4
Giysi Tasarımında Teknik Çizim

1 2
Teknik Çizimde Kullanılan Araç Gereçler Teknik Çizim Silueti Oluşturma
öğrenme çıktıları

1 Teknik Çizimde Kullanılan Araç Gereçler ve 2 Teknik Çizimde Siluet Çizimini


Kullanım Yerlerini Açıklayabilme Gerçekleştirebilme

3 4
Detaylar ve Aksesuarların Teknik Çizimi Bazı Temel Giysilerin Teknik Çizimleri
3 Detay ve Aksesuarların Teknik Çizimini 4 Bazı Temel Giysilerin Teknik Çizimini
Gerçekleştirebilme Gerçekleştirebilme

Anahtar Sözcükler: • Teknik Çizim • Siluet • Ölçü • Pistole • Rapido • Manşet • Temel Giysiler

82
Moda Tasarımı

GİRİŞ tirilen tasarım çizimleri, teknik çizimler ile daha


Giysi tasarımında tasarımcının tasarım fikirleri- anlaşılır, detaylı, ölçülü ve oranlı olarak sunulur.
ni anlatmada kullandığı temel iki çizim türünden Teknik çizimler ayrıca, tasarımcı ve müşteri
bahsetmek mümkündür. Bu çizimler, artistik çizim arasında ya da pazarlamada da yaygın olarak kul-
ve teknik çizimdir. Literatürdeki farklı kullanımları lanılmaktadır. Teknik çizimlerin kullanım yerlerine
ile teknik çizim ya da teknik resim genel tanımı ile yönelik bazı örnekler Şekil 4.1’de verilmektedir.
“üretilmesi düşünülen bir parçanın biçimini, bo- Bu çizimlerin tasarım okullarında, stüdyolarında
yutlarını, üretim için gerekli olan tüm bilgileri ve ve endüstrideki kullanım alanlarının tamamı ele
kullanılmaya hazır halini eksiksiz belirten çizgisel alındığında ise şu sınıflamayı yapmak mümkündür
bir anlatımdır”(Arslan, 1987:3). Giysi tasarımında (Szkutnicka, 2011:10-19):
teknik çizim ise “giysilerin tüm üretim özellikle- • Sunum ve tasarım geliştirme paftaları
rini, onların nasıl yapılandırılacağını, süsleme ve • Koleksiyon ya da ürün grubu panoları
apre gibi detayların nasıl uygulanacağını açık ve net
• Stil katalogları
şekilde gösteren çizimlerdir” (Tatham ve Seaman,
2016:130). • Ölçü yerleri ya da teknik özellik paftaları
Teknik çizimler özellikle tasarımcı ve üretim • Maliyet tabloları
yapan ekip arasında iletişim kurulmasında ve üreti- • Trend öngörü katalogları
min tasarımcının istediği biçimde ve doğru olarak • Satın alma planları
yapılabilmesinde önemlidir. Artistik çizimler ile • Hazır patron katalogları ve ürün açıklama-
görsel yanı ağır basan ve sunum odaklı gerçekleş- ları

Şekil 4.1 Teknik Çizim Kullanım Yeri Örnekleri

Kullanım yeri ne olursa olsun teknik çizimler temiz,


oranlı ve doğru çizilmelidir. Bu nedenle, özellikle el çizi- dikkat
minde, serbest çizim yapılmamalı ve çizim, mutlaka çeşitli Teknik çizim mutlaka araç gereçler yardımı ile
araç gereçler yardımı ile gerçekleştirilmelidir. çizilmelidir. Serbest el çizimi kullanılmamalıdır.

TEKNİK ÇİZİMDE KULLANILAN ARAÇ GEREÇLER


Doğru ve eğri çizgilerden oluşan teknik çizimin gerçekleştirilmesinde uygun araç ve gereçlerin kulla-
nılması gerekmektedir (Etemoğlu vd., 2004: 3). Teknik çizimde sıklıkla kullanılan araç gereçler T cetveli,
çizim kağıtları, cetvel, iletki, gönye, pergel, pistole, şablonlar, çeşitli kalınlıklarda kurşun kalemler ve rapi-
do kalemlerdir. Bu araç gereçlerin kullanım alanlarına yönelik açıklamalar Tablo 4.1’de bazı araç gereçlere
ait görseller ise Şekil 4.2’de sunulmaktadır:

83
Giysi Tasarımında Teknik Çizim

Tablo 4.1 Teknik Çizimde Sıklıkla Kullanılan Araç Gereçler


ARAÇ GEREÇLER TANIMI, KULLANIM YERİ ve AMACI
Şekli nedeni ile bu ismi almıştır. Yatay çizgilerin çizimi ile üzerine gönyeler
T Cetveli
yerleştirilerek dikey çizgilerin ve çeşitli açıların çiziminde kullanılmaktadır.
Bir veya iki tarafında milimetrik ölçüler bulunan çizim aracıdır. Ölçüleri
işaretlemek, verilen ölçüye göre çizgi çizmek ve var olan çizimler üzerinden
Cetvel
ölçü almada kullanılmaktadır. Ölçekli çizimlerde kullanılan ölçek cetveli de
bulunmaktadır.
Açı gönyesi adı da verilen iletki, 0 derece ile 180 derece arasındaki açıların
İletki
ölçülmesi, işaretlenmesi ve çiziminde kullanılmaktadır.
45 derecelik ve 30-60 derecelik olmak üzere iki çeşidi bulunan gönye, T cetveli
Gönye ya da birbiri üzerinden kaydırılarak düşey ve çeşitli eğik çizgilerin çiziminde
kullanılmaktadır.
Pergelle çizilemeyen eğri çizgilerin ve yayların düzgün şekilde çizilmesinde
Pistole
kullanılan çizim araçlarıdır.
Yay ya da daire çiziminde kullanılan bir ucu sivri, diğer ucu çizim aracının
Pergel
yerleştirildiği araçlardır.
Teknik çizim kalemi olarak da adlandırılmaktadır. Çini mürekkebi ile çizmek ve
Rapido Kalemi
yazı yazmak amacı ile yapılmış özel kalemlerdir.

Kaynak: İ. Zeki Şen ve Nail Özçilingir (2004) Teknik Resim Temel Bilgiler, İstanbul: Ege Reklam Basım Sanatları LTD.
ŞT.’den tablolaştırılmıştır.

Teknik çizim çeşitli ölçülerde çizim kağıtlarına Y=1189


yapılabilmektedir. Çizim kağıtlarının hazırlanma- Y/2
sında ise kesme, yapıştırma ve dosyalama gibi özel-
likler dikkate alınmalıdır. Teknik çizimde kullanı- A2
lan kağıt ölçüleri Şekil 4.3’te gösterilmektedir.
X=841
A1
A4
A3
X/2
X/4

A4

a)
Y0 = 1.189m

A0
Y1=X0
A1
X0 = 0.841m

A2
594

Y0
2

A3
420

X1 =
297

A4
210

297
420
594
841
b)
Şekil 4.2 Teknik Çizimde Kullanılan Bazı Araç Gereçler Şekil 4.3 Teknik Çizimde Kağıt Ölçüleri
Kaynak: İ. Zeki Şen ve Nail Özçilingir (2004) Teknik
Resim Temel Bilgiler, İstanbul: Ege Reklam Basım
Sanatları LTD. ŞT.

84
Moda Tasarımı

Öğrenme Çıktısı

1 Teknik Çizimde Kullanılan Araç Gereçler Ve Kullanım Yerlerini Açıklayabilme

Araştır 1 İlişkilendir Anlat/Paylaş

T cetveli yatay çizgilerin


çizimi ile üzerine gönyeler Giysi tasarımında yapılan
Teknik çizimde kullanılan
yerleştirilerek dikey çizgi- teknik çizimler ile mimari-
araç gereçlerin tanımlarını
lerin ve çeşitli açıların çi- de yapılan teknik çizimler
ve kullanım yerlerini anla-
ziminde kullanılmaktadır. arasındaki benzerlik ve fark-
tınız.
Bu çizim alıştırmalarını siz lılıkları ilişkilendiriniz.
nasıl yaparsınız?

TEKNİK ÇİZİM SİLUETİ çizilerek, ölçüsü her bir baş aralığında olan kanon
OLUŞTURMA çizgilerinin çizilmesidir. Bu çizim tamamlandıktan
sonra 0-1 numaralı
Teknik çizim elle ya da bilgisayar ortamında
kanon çizgileri arası-
yapılabilmektedir. Elle yapılan teknik çizimde ön-
na baş çizimi yapıla-
celikle yapılması gereken işlem düzgün, oranlı ve dikkat
bilir. Başın şekli ters
temiz bir teknik çizim silueti ya da şablonu oluş-
bir yumurtaya ben- Kanon çizgileri istenen baş
turmaktır.
zetilebilir. Bu doğ- oranı kadar çizilir ve numa-
Teknik çizim silueti ne kadar düzgün olursa rultuda, Şekil 4.4’te ralandırılır. Bu numarala-
elde edilecek çizimler o kadar düzgün olacaktır. Bu örnek bir el çizimi yer ma mutlaka 0 ile başlar.
nedenle elle yapılan teknik çizimde en çok çaba ve almaktadır.
zaman harcanması gereken işlem siluetin çizimidir.
Eksen/Denge Çizgisi
Elde edilecek teknik çizimlerin gerçeğe en yakın 0 Kanon Çizgiler
şekilde olmasında siluet ölçülerinin gerçeğe en ya-
kın şekilde olması gerekmektedir. Gerçek bir insan
boyu oran olarak yaklaşık yedi buçuk baş uzun- 1
luğundadır. Ancak, teknik çizimin göze daha hoş
görünmesinde siluet genellikle sekiz baş ölçüsünde 2
çizilmektedir (Szkutnicka,2011:20).
3
Siluet Çizimi
8 Baş Ölçüsü
Siluet çiziminde öncelikle yapılması gereken iş- 4
lem, kağıt boyutuna göre kullanılacak baş ölçüsünün
belirlenerek çizilecek siluetin boyunun hesaplanma- 5
sıdır. Bu doğrultuda büyük bir kağıt ölçüsü için baş
uzunluğu daha fazla seçilebilirken, daha küçük bo-
6
yuttaki bir kağıt için daha küçük seçilebilir. Örne-
ğin 1/8 baş uzunluğunda (oranında) bir siluet elde
etmede, baş uzunluğu ölçüsü A4 boyutundaki bir 7
kağıt için 2-3 cm olabilir. Bu hesaplama sonrasın-
da siluetin çiziminde, bedeni uzunlamasına ortadan 8
ikiye böldüğü varsayılan eksen ya da denge çizgisi
Şekil 4.4 Siluet Çizimi 1. Aşama

85
Giysi Tasarımında Teknik Çizim

işaretlenmelidir. İşaretlenen noktalar kavisli şekil-


de bel hattı ile birleştirilir. 6 numaralı kanon diz
Siluet çiziminde tüm uzunluk ve genişlik
hattıdır. Teknik çizimde bacakların biraz açık çizil-
ölçüleri için baş uzunluğu ölçüsü kulla-
mesi daha kullanışlı olacağı için bu hattın eksenle
nılmaktadır. Örneğin, omuz genişliği için
kesiştiği noktadan sağa ve sola doğru bir miktar
yaklaşık iki baş ölçüsünde şeklinde yapı-
boşluk verilerek diz genişliği yarım baştan biraz
lan bir açıklama iki baş uzunluğunu ifade
az olacak şekilde işaretlenir.Bulunan noktalar kal-
etmektedir.
ça hattı ile birleştirilerek üst uyluk çizimi yapılır.
Ayak bileğinin çiziminde 7-8 numaralı kanonlar
Siluetin boyun ve omuz çizgilerini çizebilmede arasının yaklaşık 1/3’üne yardımcı bir hat çizilir.
öncelikle 1 ve 2 numaralı kanonların arasının yak- Bu hat üzerinde ayak bileği genişliği belirlenerek
laşık 1/3’ü belirlenerek yardımcı bir hat ile çizilme- üst uyluk noktaları ile bacak şekli verilerek çizilir.
lidir. Bu hat üzerinde omuz genişliği bir buçuk baş Ayak ve ayak bilekleri çizilerek bacak tamamlanır.
ölçüsünden biraz fazla olacak şekilde eksen çizgi- Açıklamalara yönelik örnek el çizimi Şekil 4.6’da
sinin sağına ve soluna eşit olarak işaretlenmelidir. gösterilmektedir.
Bu işaretlerden bir kaç mm aşağıya omuz düşük- 0
lüğü için işaretlenebilir.Bu işlemler tamamlandık-
tan sonra boyun ve omuzların çizimi yapılabilir. 3
numaralı kanon bel hattıdır. Bir baş bel genişliği 1
için eksen çizgisinin
sağına ve soluna eşit 2
olarak dağıtılmalıdır.
Bel genişliği belirlen- dikkat
dikten sonra omuz Omuz genişliği ölçüsü lite- 3
çizgileri ile birleştiri- ratürde iki baş ya da artistik
lerek üst gövde çizilir. siluet çiziminde bir buçuk 8 Baş Ölçüsü
4
Açıklamalara yönelik baş olarak da çizilebilmek-
örnek el çizimi Şekil tedir.
5
4.5’te sunulmaktadır.
0
6

7
1
8

Şekil 4.6 Siluet Çizimi 3. Aşama


2

Siluetin kol çiziminde 3 numaralı kanon dirsek


4 numaralı kanon ise bilek hattıdır. Şekil 4.7.’de
gördüğünüz biçimde kol çizimi yaparak siluet çi-
3
zimi tamamlanır. Boyun ve omuz, bel ve kalça çiz-
Şekil 4.5 Siluet Çizimi 2. Aşama
gilerinin birleşim yerleri yuvarlatılarak düzeltilir.
Aynı şekilde sağ tarafın bacak ve kol çizimi yapılır.
Çizilen siluet başka bir kağıt üzerine kanon ve ek-
4 numaralı kanon çizgisi ağ ya da kalça hat- sen çizgileri olmadan kopyalanarak kullanıma hazır
tıdır. Kalça genişliği bir buçuk baştan biraz fazla hale getirilebilir.
ölçüde eksen çizgisinden sağa ve sola eşit şekilde

86
Moda Tasarımı

0 Siluet Üzerine Giysi Teknik Çizimi


Yapma
1 Siluet üzerine çizilerek ya da siluet üzerinden
kopya alarak yani siluet olmaksızın teknik çizim
elde edilebilir. Şekil 4.9’da bir çan eteğin siluet
2
üzerine çizimi görülmektedir. Bu çizim yapılırken
dikkat edilmesi gereken ilk nokta giysi çizgilerinin
3 siluet çizgisi ile eşit şekilde çizilmemesi gerektiği-
dir. Giysi çizgileri siluet çizgilerinden bir kaç mili-
metre dışarıdan çizilmeli, siluete giysinin giydiril-
4
diği unutulmamalıdır. Simetrik giysilerin yarısını
mümkün olduğunca hatasız çizerek diğer yarısına
5 kopyalamak hızlı ve daha düzgün bir çizim elde
etme yollarından birisidir. Dikkat edilmesi gereken
6 noktalar göz önünde bulundurularak farklı giysile-
rin teknik çizimleri bu şekilde yapılabilir.
Şekil 4.7 Siluet Çizimi 4. Aşama

Siluetin giysi teknik çizimi için tamamlanmış


hali Şekil 4.8’de sunulmaktadır.

Bel Hattı

Etek Boyu

Şekil 4.9 Siluet Üzerine Giysi Teknik Çizimi

Şekil 4.8 Teknik Çizim Silueti

87
Giysi Tasarımında Teknik Çizim

Öğrenme Çıktısı

2 Teknik Çizimde Siluet Çizimini Gerçekleştirebilme

Araştır 2 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Kendi çizdiğiniz siluet ile


Öğrendiğiniz şekilde bir bu ünitede çizilmiş olan Teknik çizim silueti oluş-
teknik çizim siluetini siz de silueti ilişkilendiriniz. Ha- turmada dikkat edilmesi
çizebilir misiniz? talarınız ya da başarınız ne gereken noktaları anlatınız.
durumda karşılaştırınız.

DETAYLAR VE AKSESUARLARIN TEKNİK ÇİZİMİ


Detaylar, giysi tasarımlarının özgünlüğüne katkıda bulunan ve giysilerin model özelliklerini belirleyen
pensler, kuplar, kapamalar, manşetler, cepler gibi giysi parçalarını ya da dikim uygulamalarını ifade etmek-
tir. Giysi tasarımında aksesuarlar ise düğme, agraf, fermuar gibi kapama ya da süsleme özelliğine sahip
malzemeleri ifade etmektedir. Detay ve aksesuarların teknik çizimlerinin öğrenilmesi, temel giyim biçim-
lerinin bütün olarak doğru ve ayrıntılı çizilebilmesinde temel adımdır. Detaylar ve aksesuarların teknik
çizimlerine yönelik örnekler Şekil 4.10, Şekil 4.11, Şekil 4.12 ve Şekil 4.13’te verilmektedir.

CEPLER PATLAR

Peto Cep Tek Fleto Cep

Aplike Cep Kapaklı Yan Cep


Aplike Cep
Pilili Pat Gizli Pat Polo Pat İlave Pat
KUP ve PENSLER
PİLİ ve KAŞE

Kup Göğüs Pensi Etek Ön Pens


Beden Pensi Bıçak Pili Kutu Pili Pilikaşe Akordiyon Pili
(kanun pili)
VOLAN,DRAPE,BÜZGÜ YIRTMAÇLAR

Volan
Drape Açık Yırtmaç Kapalı Yırtmaç

Şekil 4.10 Detayların Teknik Çizimi 1 Şekil 4.11 Detayların Teknik Çizimi 2
Kaynak: Değirmenci,E ve Çardak, F (2010). Hazır Kaynak: Değirmenci,E ve Çardak, F (2010). Hazır
Giyimde Teknik Çizim, İstanbul: İTKİB Yayınları s. 108 ve Giyimde Teknik Çizim, İstanbul: İTKİB Yayınları s.106-107
110’dan uyarlanmıştır. ve 113’ten uyarlanmıştır.

88
Moda Tasarımı

KOLLAR

İlik Gözlü İlik

Kapaklı Kol Karpuz Kol Pagoda/Parçalı Pelerin Kol


Ön-Arka Ön-Arka Ön-Arka Atkı İlik
Parçalı İlik (birit ilik)
YAKALAR

Atkı İlik Atkı İlik


(çoban düğmeli kordon ilik) (biye ilik)

Düğmeli Şerit Yaka Ata Yaka


Ön-Arka Ön-Arka

4 Delikli Düğme 2 Delikli Düğme Alt Delikli Düğme Ayaklı Düğme

Gömlek Yaka Bebe Yaka


Ön-Arka Ön-Arka

MANŞET Ayaklı Düğme Agraf D Toka Çıt Çıt

Kuşgözü Rivet Rivet

Apartura Kapamalı Manşet


Ön-Arka

Şekil 4.12 Detayların Teknik Çizimi 3 Şekil 4.13 İlikler ve Aksesuarlar (Değirmenci ve
Kaynak: Szkutnicka, B.(2011). Moda Tasarımında Teknik Çardak,2010:116)
Çizim, İzmir: Karakalem Kitapevi s.164-165-174-176 ve
180’den uyarlanmıştır.

Öğrenme Çıktısı

3 Detay Ve Aksesuarların Teknik Çizimini Gerçekleştirebilme

Araştır 3 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Giysi tasarımlarında kul- Bu ünitede teknik çizimle- Giysi tasarımında kullanı-


lanılan kuplar ve penslerin rini gördüğünüz detay ve lan ve teknik çizimleri ör-
erkek ve kadın giyiminde aksesuarları kendi giysileri- neklendirilen detaylar ne-
kullanımları sizce nasıldır? nizle ilişkilendiriniz. lerdir anlatınız.

89
Giysi Tasarımında Teknik Çizim

BAZI TEMEL GİYSİLERİN TEKNİK ÇİZİMLERİ


Özel bir mantık hatası yok ise tasarlanan tüm giysilerin üretimi için teknik çizimlerin oluşturulması
mümkündür. Bu durum dikkate alındığında sonsuz sayıda teknik çizimden bahsedilebilir. Ayrıca panto-
lon, etek, gömlek vb. sadece temel giysiler ele alındığında bile bir ünitede anlatılamayacak kadar çok giysi
ve bu giysilere ait teknik çizimler mevcuttur. Bu doğrultuda bu başlık altında bazı temel etekler ve panto-
lonlar olmak üzere sadece iki temel giysiye ait örnek teknik çizimlerine yer verilecektir. Ele alınan giysilere
ait teknik çizim örnekleri Şekil 4.14 ve Şekil 4.15’te verilmektedir.
ÖN GÖRÜNÜMLER

ÖN GÖRÜNÜMLER Çizme Paça/Çizme Kesim Denim/Kot Pantolon Kargo Pantolon/Komando

İskoç Etek Şort Etek Kanca/Kancalı/Dar Etek

ARKA GÖRÜNÜMLER
ARKA GÖRÜNÜMLER

Şekil 4.14 Temel Etek Teknik Çizimleri Şekil 4.15 Temel Pantolon Teknik Çizimleri
(Szkutnicka,2011:91) (Szkutnicka,2011:102)

Öğrenme Çıktısı

4 Bazı Temel Giysilerin Teknik Çizimini Gerçekleştirebilme

Araştır 4 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Özel bir mantık hatası yok


ise tasarlanan tüm giysi-
lerin üretimi için teknik
Evinizde bulunan basit mo- çizimlerin oluşturulması
Evinizde bulunan basit mo-
deldeki etek ya da pantolo- mümkündür. Ayrıca bazı
deldeki etek ya da panto-
nun teknik çizimini yapa- temel giysi tasarımlarına ait
lonun teknik çizimini nasıl
rak bu ünitede yer verilen çizimlerden yola çıkılarak
yaparsınız?
görsellerle ilişkilendiriniz. diğer giysilerin teknik çi-
zimlerinin de elde edilmesi
mümkündür. Bu giysiler
neler olabilir sıralayınız.

90
Moda Tasarımı

Teknik Çizimde Kullanılan Araç


1 Gereçler ve Kullanım Yerlerini
Açıklayabilme

öğrenme çıktıları ve bölüm özeti


Teknik Çizimde Kullanılan Araç
Gereçler
1 Giysi tasarımında tasarımcının tasarım fikirlerini anlatma-
da kullandığı temel iki çizim türünden birisi teknik çizimdir.
Teknik çizim tüm üretim detaylarını içermektedir. Bir başka
deyişle bu çizimler, özellikle tasarımcı ve üretim yapan ekip ara-
sında iletişim kurulmasında ve üretimin tasarımcının istediği
biçimde ve doğru olarak yapılabilmesinde önemlidir. Teknik
çizimlerin kullanım yerlerinden bazıları sunum ve tasarım ge-
liştirme paftaları, koleksiyon ya da ürün grubu panoları, stil
katalogları, ölçü yerleri ya da teknik özellik paftaları, maliyet
tabloları, trend öngörü katalogları, satın alma planları ve hazır
patron katalogları ile ürün açıklamalarıdır. Teknik çizimde sık-
lıkla kullanılan araç gereçler ise T cetveli, çizim kağıtları, cetvel,
iletki, gönye, pergel, pistole, şablonlar, çeşitli kalınlıklarda kur-
şun kalemler ve rapido kalemlerdir.

2 Teknik Çizimde Siluet Çizimini


Gerçekleştirebilme

Teknik Çizim Silueti Oluşturma


2 Teknik çizim elle ya da bilgisayar ortamında yapılabilmek-
tedir. Elle yapılan teknik çizimde öncelikle yapılması gereken
işlem düzgün, oranlı ve temiz bir teknik çizim silueti ya da şab-
lonu oluşturmaktır. Bu şablonun ölçüsü genellikle gerçek insan
ölçülerine en yakın olan sekiz baştır.

3 Detay ve Aksesuarların Teknik


Çizimini Gerçekleştirebilme

Detaylar ve Aksesuarların
Teknik Çizimi
3 Siluet çizimi yapıldıktan sonra öncelikle detay ve aksesuar-
ların teknik çizim özellikleri öğrenilmelidir. Giysi tasarımında
detayları, kuplar, kapamalar, manşetler, cepler gibi giysi parça-
larını ya da dikim uygulamalarını ifade ederken aksesuarları,
düğme, agraf, fermuar gibi kapama ya da süsleme özelliğine
sahip malzemeler ifade etmektedir. Teknik çizimde detay ve ak-
sesuarların ayrıntılı ve doğru çizimi önemlidir.

4 Bazı Temel Giysilerin Teknik


Çizimini Gerçekleştirebilme

Bazı Temel Giysilerin Teknik


Çizimleri
4 Giysi çeşitleri dikkate alındığında temel giysilerden bazıla-
rı etek, pantolon, gömlek, elbise, buluz, ceket vb. giysilerdir.
Bu giysilerin, geliştirilen siluet üzerinden kopyalama yapılarak
doğru ve ayrıntılı teknik çizimleri elde edilebilir. Bu ünitede ele
alınan konular özümsendiğinde temel giysilerin teknik çizimle-
rinin yapılabilmesi mümkün olacaktır.

91
Giysi Tasarımında Teknik Çizim

1 “Üretilmesi düşünülen bir parçanın biçimini, 6


Teknik çizim silueti oluşturmada ölçüsü
boyutlarını, üretim için gerekli olan tüm bilgileri her bir baş aralığında olan çizgilere ne ad veril-
ve kullanılmaya hazır halini eksiksiz belirten çizgi-
neler öğrendik?

mektedir?
sel bir anlatımdır” tanımı hangi kavrama aittir?
A. Eksen çizgisi B. Dikey çizgi
A. Teknik çizim C. Kanon çizgisi D. Kavisli çizgi
B. Artistik çizim E. Kırık çizgi
C. Taslak çizimi
D. Sunum paftaları
E. Tasarım geliştirme paftaları 7
Teknik çizimin göze daha hoş görünmesinde
siluet genellikle kaç baş ölçüsünde çizilmektedir?
2 Aşağıdakilerden hangisi teknik çizimlerin ta- A. 8 B. 7
sarım okullarında, stüdyolarında ve endüstrideki C. 7,5 D. 8,5
kullanım alanlarından birisi değildir? E. 9
A. Koleksiyon ya da ürün grubu panoları
B. Stil katalogları 8 Aşağıdakilerden hangisi giysi tasarımlarının
C. Satış fişleri özgünlüğüne katkıda bulunan ve giysilerin model
D. Maliyet tabloları özelliklerini, giysi parçalarını ya da dikim uygula-
E. Satın alma planları malarını ifade eden detaylardan birisi değildir?
A. Kuplar B. Pensler
3 Yatay çizgilerin çizimi ile üzerine gönyeler C. Cepler D. Agraf
yerleştirilerek dikey çizgilerin ve çeşitli açıların çizi- E. Volanlar
minde kullanılan araca ne ad verilmektedir?
A. İletki B. Pistole 9 Giysi tasarımında aksesuarlar kapama ya da
C. T cetveli D. Gönye süsleme özelliğine sahip malzemeleri ifade etmek-
E. Rapido tedir. Aşağıdakilerden hangisi aksesuarlardan birisi
değildir?

4 Teknik çizim kalemi olarak da adlandırılan, A. Düğme B. Agraf


çini mürekkebi ile çizmek ve yazı yazmak amacı ile C. Fermuar D. Çıt çıt
yapılmış özel kalemlere ne ad verilmektedir? E. Büzgü
A. Rapido B. Pergel
C. Pistole D. Gönye
E. İletki

5 45 derecelik ve 30-60 derecelik olmak üzere 10


Aşağıdakilerden hangisi bu resimdeki aksesu-
iki çeşidi bulunan, T cetveli ya da birbiri üzerinden ardır?
kaydırılarak düşey ve çeşitli eğik çizgilerin çizimin- A. Çıtçıt B. Rivet
de kullanılan araca ne ad verilmektedir? C. Agraf D. Zımba
A. T cetveli B. Gönye E. Düğme
C. İletki D. Rapido
E. Pistole

92
Moda Tasarımı

Yanıtınız yanlış ise “Teknik Çizim Silueti


1. A Yanıtınız yanlış ise “Giriş” konusunu yeni- 6. C
Oluşturma” konusunu yeniden gözden ge-
den gözden geçiriniz.
çiriniz.

neler öğrendik yanıt anahtarı


Yanıtınız yanlış ise “Teknik Çizim Silueti
2. C Yanıtınız yanlış ise “Giriş” konusunu yeni- 7. A
Oluşturma” konusunu yeniden gözden ge-
den gözden geçiriniz.
çiriniz.

Yanıtınız yanlış ise “Teknik Çizimde Kulla- Yanıtınız yanlış ise “Detay ve Aksesuarların
3. C 8. D
nılan Araç Gereçler” konusunu yeniden göz- Teknik Çizimi” konusunu yeniden gözden
den geçiriniz. geçiriniz.

Yanıtınız yanlış ise “Teknik Çizimde Kulla- Yanıtınız yanlış ise “Detay ve Aksesuarların
4. A 9. E
nılan Araç Gereçler” konusunu yeniden göz- Teknik Çizimi” konusunu yeniden gözden
den geçiriniz. geçiriniz.

Yanıtınız yanlış ise “Teknik Çizimde Kulla- Yanıtınız yanlış ise “Detay ve Aksesuarların
5. B 10. C
nılan Araç Gereçler” konusunu yeniden göz- Teknik Çizimi” konusunu yeniden gözden
den geçiriniz. geçiriniz.

Araştır Yanıt
4 Anahtarı

T cetveli ile düzgün yatay çizgiler çizilebilmesinde öncelikle düzgün kenarlı


bir çizim masasına ihtiyacınız vardır. Masanın düzgün kenarına genellikle sol-
dan (sol elini kullananlar bazen sağdan yerleştirmekte ya da solaklar için özel
Araştır 1 cetveller kullanmaktadır.) cetvelin T kısmı yatay şekilde yerleştirilir. T kıs-
mı masa kenarı boyunca aşağı ve yukarıya istenilen yatay çizgi hattı boyunca
kaydırılabilir. Ayrıca bu cetvel yatay hatta sabit tutulurken üzerine gönyeler
yarleştirildiğinde çeşitli açılarda çizgilerin çizimi de gerçekleştirilebilir.

Bu ünitede teknik çizim silueti elde etmede işlem basamaklarını görsellerle


birlikte ayrıntılı şekilde öğrendiniz. Boş bir kağıt alarak bu işlem basamakla-
Araştır 2 rını ve görselleri takip ederek çizmeye çalışınız. Yapacağınız çizim alıştırmaları
ne kadar fazla olursa daha düzgün çizimler elde etmeniz de o ölçüde fazla
olacaktır.

Kuplar genellikle kadın giyiminde kullanılan kesikler iken, pensler her iki cin-
Araştır 3 siyete ait giysilerde kullanılabilen detaylardır. Evde bulunan kadın ve erkek
giysilerini inceleyerek bu durumu araştırabilirsiniz.

Temel etek ya da pantolonun teknik çizimini elde etmede başlangıçta teknik


çizim siluetinden yararlanmak daha doğru olacaktır. Teknik çizim siluetinizi
Araştır 4 oluşturduktan sonra bu ünitede ele alınan siluet üzerine giysi teknik çizimi
yapma konusunu takip ederek temel etek ve pantolon teknik çizimlerini ya-
pabilirsiniz. Ayrıca aynı yol izlenerek farklı giysilerin de teknik çizimlerinin
yapılması söz konusu olabilir.

93
Giysi Tasarımında Teknik Çizim

Kaynakça
Arslan, A. (1987). Teknik resim. Türkiye Halk Bankası A.Ş. Küçük Sanayi İşletmelerine Danışmanlık Hizmeti
Projesi, Ankara: Er Ajans.
Değirmenci,E. & Çardak, F. (2010). Hazır giyimde teknik çizim, İstanbul: İTKİB Yayınları.
Etemoğlu, N.& Yeşilkütük, H.& Bir, A. (2004). Teknik resim I , Ankara: Nobel Yayın Dağıtım.
Szkutnicka, B.(2011). Moda tasarımında teknik çizim, İzmir: Karakalem Kitapevi.
Şen, İ.Z. & Özçilingir, N. (2004). Teknik resim temel bilgiler, İstanbul: Ege Reklam Basım Sanatları LTD. ŞT.
Taham, C. & Seaman, J. (2016). Moda tasarımı çizim dersleri. (Çeviren: Ayşe Ermert). İstanbul: Hayalperest
Yayınevi.

94
Bölüm 5
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
Tasarımda Yaratıcılık, İlham Kaynağı ve
İşlevsellik
öğrenme çıktıları

2 Tasarımda yaratıcılığın önemini


sorgulayabilme
Giysi Tasarımında Temel Tasarım Öge ve 3 Tasarımda ilham kaynağının önemini

1 2
İlkeleri kavrayabilme
1 Giysi tasarımında temel tasarım öge ve 4 Tasarımda işlevselliğin önemini
ilkeleri açıklayabilme açıklayabilme

3 4
Tasarım Projesi Tanımı ve Kapsamı Giysi Tasarımında Koleksiyon Hazırlama
5 Tasarım projesinin tanımını ve kapsamını 6 Giysi tasarımında koleksiyon hazırlamanın
açıklayabilme özelliklerini açıklayabilme

Anahtar Sözcükler: • Tasarım • Koleksiyon • Renk • Doku • Yaratıcılık • İşlevsellik • Tasarım Projesi
• Artistik Çizim • Teknik Çizim • Eskiz

96
Moda Tasarımı

GİRİŞ Bu doğrultuda bu ünitede giysi tasarımında


“Tasarım, görsel öğeleri belirli yöntemlerle, bir temel tasarım öge ve ilkeleri, tasarımda yaratıcı-
araya getirerek, bir düzen kurma ve bir bütün oluş- lık ilham kaynağı ve işlevsellik, projenin tanımı ve
turmadır. Bir başka deyişle bir fikirden estetik bir kapsamı ve giysi tasarımında koleksiyon hazırlama
ürün yaratma sürecidir” (Atalayer, 2001:51). Türk- süreci ele alınacaktır.
çe sözlükte “Etkilenme, çağrışım veya içe doğmay-
la akla gelen yaratıcı duygu, düşünce, ilham”olarak GİYSİ TASARIMINDA TEMEL
tanımlanmaktadır. Tasarımlama işi veya tasarım- TASARIM ÖGE VE İLKELERİ
lanan şekil, hayal edilen anlamına gelir. Örneğin
bir gece elbisesi hayal edin dendiğinde herkesin
kafasında bir gece elbisesi canlanır. Bu tasarım- Tasarım Ögeleri
dır. Ancak tasarım kesinleşmiş mükemmelliğini Tasarım, belirli temel elemanlardan oluşmakta-
tamamlamış değildir. Bitmişlik yoktur. Tasarımcı dır. Bu elemanları Becer (1999: 56-62); çizgi, ton,
veya tasarımcı adayları bu duygu ve düşünceleri bir yön, doku, biçim, ölçü ve renk olarak sıralamakta-
bütün şeklinde harekete geçirerek çevre ve objeler dır. Giysi tasarımında daha çok temel tasarım öge-
arasında görsel bir ilişki kurar ve bunun sonucunda lerinden doku, siluet - form, renk, detay ve süsle-
birtakım formlar yaratma sürecine girer. Gözlem, meler kullanılmaktadır.
araştırma, tanıma ve değerlendirme bu yaratıcı Çizgi: Çizgiler düz, kıvrımlı, sürekli kesik,
sürecin bileşenleridir. Bu şekilde tasarımcı ve ta- grenli ya da keskin özelliklere sahip olabilmektedir.
sarımcı adayları yaratıcı güçlerini ortaya koyarak Aynı zamanda karakterine ya da konumuna bağ-
gözlemlerini, izlenimlerini, duygularını, tasarım ve lı olarak, bazı mesajlar da iletebilmektedir. Düşey
imgelerini oluşturduğu ürünleriyle ifade edebilme, çizgi; saygınlık, yatay çizgi; durgunluk, kıvrımlı
geliştirme yetisi kazanır (Koca ve Koç, 2009:35). çizgi; zafer, diyagonal çizgi; canlılık gibi duyguları
Bir şeyin nasıl gerçekleşebileceğini düşünmek, zi- hissettirmektedir (Özalp, 2008: 61).
hinde hazırlamak şekline tasarlamak denmektedir.
“Giysi tasarımında çizgiyi gösteren yapısal tek-
Bir hareketi gerçekleştirmek için ilk önce zihinde
nikler şu şekildedir: dikişler, pensler, kumaşın içeri
hazırlık yapmamız gerekmektedir. Beynimizde ya
doğru kıvrılması, katlar, kırmalar, büzgüler ve çe-
da zihnimizde görsel hafızayla ilgili ne kadar çok
şitli şeritler, giysinin olan ya da algılanan kenarları
farklı bilgi birikimi varsa tasarlama süreci o derece
örneğin; yaka kenarları, kollar, etek kenarları, pa-
hızlı ve yaratıcı geçer. Bir düşüncenin zihinde can-
çalar, cepler veya kemerler, pililer, büzgüler, katla-
landırılması yani bir problemin veya düşüncenin
malar ya da drapeler ile oluşturulan kırmalar veya
görsel hafızada yer alan bütün birikimlerin ortaya
katlar. Bir giysiyi şekillendiren ve bedene oturma-
çıkması ve harekete geçmesi sonucunda zihin prob-
sını sağlayan bu yapısal tekniklerdir. Bu teknikle-
leme odaklanarak nasıl çözeceğine yönelik yollar
rin kendileri veya aralarındaki kombinasyon giysi
geliştirir. Bu eyleme ise “tasarımlama” denmek-
görünümünü önemli ölçüde etkilemektedir” (An-
tedir. Zihinde canlandırılması tasavvur edilmesi
dersson, 1997:188).
olarak tanımlanan tasarımın düşünceden çıkıp ka-
lemle ifade edilen ilk şekli “tasarı”dır. Zihindeki ta- Ton: “Tonlar genellikle, görsel imgenin yarım
sarımlamanın tasarım elemanları ile estetik, uyum- ton reprodüksiyon tekniği ile ayarlanması yoluyla
lu ve etkili nitelikte düzenlenmiş, tam olarak ifade elde edilir. Ton ve çizgi, tasarımda kontrastlık yani,
edilmiş hali “tasar”dır. Ancak tasarımlar geliştirilip, karşıtlık oluşturan elemanlardır” (Özalp, 2008: 62).
nihai hale gelseler bile tasarım haline gelip kesin Yön: Bir tasarım üzerinde çizgiler ve noktalar,
tasar olmazlar. Bir çalışmaya “tasar” denilebilmesi değişik noktalara yönelerek bir hareket oluştur-
için, bir amaca hizmet etmesi, fikir ürünü olması, maktadır. Tasarımcı, vereceği etki doğrultusunda
işlevsel olması, özgün ve yaratıcılık özelliğine sa- bu harekete bir yön vermektedir (Özalp, 2008: 62).
hip olması gerekmektedir. Tasarların somut ürüne Ölçü: Ölçü iki büyüklük arasındaki birimsel
dönüştürülmesi ile “tasarım” oluşur. İzlenen tüm ilişkidir. Tasarım değişik ve belirli ölçülere sahip
süreçlerde göz ve zihin arasında olduğu gibi, zihin görsel unsurların bir araya gelmesiyle oluşmaktadır.
ve el arasında da etkileşim gerekmektedir (Koca ve Ölçüler büyüdükçe, algılama düzeyi ve etkileyici-
Koç, 2009:35; Civcir, 2015). likleri artmaktadır (Civcir, 2015: 268)

97
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme

Doku: Doku bir yüzey üzerinde tekrarlardan bir görünüm verirken, ince dokuma ve örgü kumaş-
oluşan biçimsel bir düzendir. Doku, bir nesnenin lardan yapılan ürünler siluete daha zarif bir görü-
veya nesne yüzeyinin, görsel veya dokunsal nitelikleri nüm kazandırmaktadır (Diamond and Diamond,
olarak tanımlanmaktadır. Dokular görme ve dokun- 1997:366; Varol,2004: 24). Görsel ve dokunsal ola-
ma duyularıyla algılanabilmekte ve bu doğrultuda rak yapılan sınıflamadan başka Güngör (2005), do-
iki temel yapıdan oluşmaktadır. Dokunsal doku, an- kuları doğal ve yapay dokular olmak üzere iki grupta
cak dokunularak hissedile bilinen bir yapıya sahip- incelemiş, el ile hissedilebilen, üç boyutlu dokuları
tir. Görsel doku ise gözle görülebilir bir yapıdadır. ‘doğal doku’, sadece görsel yolla algılanan iki boyutlu
Aynı zamanda bütün dokunsal dokular, görsel doku dokuları ise ‘yapay doku’ olarak sınıflandırmıştır.
özelliklerini de taşımaktadır (Ching,1987). Örneğin
kaygan bir yüzey, parlak gözükürken; pürüzlü bir yü-
zey ise mat gözükür. Daha önceki deneyimlerinden
Doğal Dokular
parlak bir yüzeyin aynı zamanda kaygan bir his verdi- Tabiatta ki bütün canlıların kendilerine ait farklı bi-
ğini bilen bir kişi, dokunun görsel özelliklerine göre, rer dokuları bulunmaktadır. Tabiat bu anlamda en yay-
dokunsal özelliklerini de tahmin edebilecektir (Tüz- gın doğal dokuları bünyesinde barındırmaktadır. Do-
cet,1967). Dokular özellikleri açısından, ince, kaba, ğal dokuları dokunma hissimizle algılarız. Dokunma
yumuşak, sert, kaygan, pürüzlü, bombeli, tırtıklı, ol- duyumuza hitap eden dokulara doğal (gerçek) dokular
mak üzere farklılıklar göstermektedir (Barratt,1980). denilmektedir. Tabiatta her şey bir doku meydana ge-
Bir nesnenin yüzeyine dokunulduğunda oluşan tirmektedir (Tüzcet, 1967; Civcir,2015:170 ). Örne-
hissiyat onun fiziksel olarak ne derecede parçalan- ğin; buğday tarlaları, bulutlar, ağaç kabukları, çiçekler,
dığına bağlıdır. Bir yüzey ne kadar çok parçalanırsa, arılar ve insan toplulukları hep aynı cins varlıkların bir
doku o kadar kaba ve pürüzlü olmaktadır (Özdemir, araya gelmelerine birer örnektir. Doğal dokularda do-
2011:116; Ocvirk ve diğerleri, 2015:167,168). kuyu oluşturan parçalar bir bütün içinde birbirlerini
tamamlayarak yapısal bir sistem oluşturmaktadır. Ağaç
Görsel dokular farklı materyallerle yapılan çizgisel
dokuları, bal peteği dokusu gibi dokular bu açıklamaya
ve üç boyutlu uygulamalarda da yer alan tasarı etkili
örnek teşkil etmektedir. Doğal dokularda yaşam koşul-
estetik amaçlı kullanılan dokulardır. Bu grup doku-
ları ve evrimsel etkilerden dolayı yapının görünüşünde
larda genellikle kolaj tekniği kullanıldığı gibi çizgisel
değişimler görülebilmektedir (İnan,1998).
dokular ve estetik illüzyonlar da kullanılmaktadır.
(Civcir:178- 182). Tasarımda kullanılan dokular
gerek teknik gerekse estetik açıdan büyük önem ta- Yapay Dokular
şımaktadır. Görsel olarak daha farklı daha zengin yü- İnsanı, diğer canlılardan ayıran özelliği, düşünme
zeyler oluşturmanın yanı sıra tasarımcı ya da tasarım- ve bir şeyler üretme yetisinin olmasıdır. İlk çağlardan
cı adaylarının yaratıcılık yeteneğinin gelişmesinde de buyana insanlar varlıklarını sürdürebilmek için bazı
büyük rol oynamaktadır (Ashby ve Johnson, 2004). aletlere ihtiyaç duymuş ve bu doğrultuda üretmiştir.
Doğadan edindiği doğal malzemelerle, kesici alet,
barınak, giysi gibi temel ihtiyaçlarını karşılayabilecek
Bir giyside kullanılan dokular özgün yü- ürünler yapmıştır. Doğada bulduğu maddeleri işle-
zeyler oluşturduğu gibi doğru yerde kulla- yerek ürünün ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bazen de
nıldığı zaman insan bedeninde ki kusurla- maddeyi malzemeye dönüştürerek malzemeden ürü-
rı da saklamaktadır. nü meydana getirmiştir. Bu durumda madde, mal-
zemeye veya bir ürüne dönüşürken bir doku ortaya
Tekstil veya dokuma yüzeyler incelendiğinde do- çıkmaktadır. Doğada var olan maddeler, doku aracı-
kunun oluşturduğu özellik bütünü kaplar ve tek tek lığı ile malzemeye veya ürüne dönüşmektedir (Kın,
algılama yeteneğimiz yok olur (Civcir, 2015:189). 2007:7). Örneğin eski çağlarda insanlar, vücudu
Kumaşlardan ilham alarak tasarımlarını gerçekleşti- yağmur, rüzgâr, soğuk, sıcak gibi tabiat olaylarından
ren moda tasarımcıları, uygun kumaşı görerek ve do- korumak amacı ile buldukları bitkilerle vücutlarını
kunarak belirlemektedir (Jones:96). Kumaşın görsel örtmeye çalışmışlardır. Zamanla hayvan derilerini bir-
ve dokunsal olarak hissettirdiği doku giysilerin görü- birine bağlayarak vücutlarını daha sıkı bir şekilde sar-
nümünde önemli rol oynamaktadır. Kalın dokuma mışlardır. Böylece doğal malzemeden oluşan kendi el-
ya da örgü kumaşlardan yapılan ürünler siluete kaba leriyle oluşturdukları dokular meydana getirmişlerdir.

98
Moda Tasarımı

Siluet - Form
Siluet, tasarımcının iki boyutlu kumaşı insan bedeniyle birlikte biçimlendirip kişinin hareketlerine
uygun bir şekilde üç boyutlu forma dönüştürülmesidir. (Davis, 1997: 92; Aydın ve Çakar, 364). Kadın gi-
yiminde beş temel siluet vardır. Bunlar düz, stretch, ‘A’, kum saati ve çan şeklindeki siluetlerdir (Diamond
and Diamond, 1997: 365, Varol, 2004:24) (Şekil 5.1).

Düz Siluet Strech Siluet “A” Siluet Kum saati Siluet Çan Siluet
Şekil 5.1 Temel Siluetler (Mirimoto,2003)

Siluet tam olarak vücut etrafında şekillendirilmiş kumaşın aldığı üç boyutlu formun dış konturları an-
lamına gelmektedir (Stone, 2006:12). Zaman içersinde beş temel siluet formları artmış ve zenginleşmiştir.
Bu giysi formları alfabetik (A, H, V…vb.) (Şekil 5.2), geometrik, (çan, balon… vb.) (Şekil 5.3) ve tarihsel
süreçte kültürlere eklenen formlarla (çarliston, prenses kesim… vb.) (Şekil 5.4) ve diğer siluet formları
(simetrik,asimetrik …. vb.) (Şekil 5.5) (Atılgan, 2014:470) şeklinde sınıflandırılmıştır.

‘A’ Siluet ‘H’ Siluet ‘I’ Siluet ‘T’ Siluet ‘V’ Siluet ‘X’ Siluet ‘Y’ Siluet
Şekil 5.2 Alfabetik Siluet Formları (Yetmen,2016)

99
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme

Çadır Siluet Çan Siluet Balon Siluet

Şekil 5.3 Geometrik Siluet Formları(Yetmen,2016)

Ampir Siluet Çarliston Siluet Prenses Siluet

Şekil 5.4 Tarihsel Süreçte Siluet Formları(Yetmen,2016)

Simetrik Siluet Asimetrik Siluet Lale Siluet Deniz Kızı Siluet

Şekil 5.5 Diğer Siluet Formları(Yetmen,2016:743)

100
Moda Tasarımı

Tasarımcılar yaratıcılıkları doğrultusunda


formları deforme ederek farklı siluetler oluştura- beyaz ışık
bilmektedirler. Siluet bedeni tamamlarken, bazen
de yanılsama yaparak farklılaştırabilmektedir. Bu
farklılaşma kumaşın katlanması, büzülmesi gibi
yöntemlerle oluşturulabileceği gibi kumaş yerine
farklı materyal kullanımı yöntemiyle de yaratılabil- Şekil 5.6 Newton deneyi “Güneş Tayfı”
mektedir (Atılgan, 2014:470).
Kaynak: Haşlakoğlu, 2007:5

Renk Newton tüm renkleri birbiri içinde karıştırarak


Bilimsel tanımlamaya göre renk; değişik dalga beyaz ışığı tekrar ortaya çıkarmış, daha sonra rengin
boylarındaki ışık ışınlarıdır. Dalga boyunun uzun- tamamlayıcı ve zıt renklerini de incelemesine dahil
luğuna ve sayısına göre değişik tonlar görülebil- ederek, ilk renk diyagramını ortaya koymuştur (Şekil
mektedir. Renk ışıktan meydana gelmektedir. Işık 5.7). Bu diyagram beyaz merkezde olacak şekilde bir
olmadan renk olmaz. Güneş ışığı renksiz olmasına çember üzerine yerleştirilmiştir (Malacara, 2002:3-4;
rağmen gerçekte renklerden oluşmaktadır. Bunu Öztuna, 2007). Newton’ın renk teorisine göre; beyaz
gökkuşağında görebilmemiz mümkündür. Işık bir ışık güneşin tüm diğer renklerini içinde barındırmak-
nesnenin üzerine yansır ve belirli renkler emilir, ta ve tüm renklerin bir araya gelmesi de beyaz ışığı
diğer renk göze geri yansır. Bu bilgi beyine gönde- oluşturmaktadır (Per, 2012: 19, Tokdil, 2016:549).
rilir ve böylece beyin nesnenin rengini tespit eder.
Nesneleri görebilmemiz, birbirinden ayırt edebil-
memiz için renk önemli bir faktördür. Bir nesnenin
rengi ancak ışığın var olduğu bir ortamda algılanır
(Udale, 2014:112)
Farklı renkler giysi tasarımında kullanılmakta-
dır. Aynı zamanda renk giysiyi almak isteyen ki-
şiyi ilk anda etki1eyen elemandır. Bu eleman ta-
sarıma duygu ve heyecan katmaktadır. Tasarımcı
ve tasarımcı adayları tasarımlarında hangi renkleri
kullanacakları ya da hangi renkleri bir arada kul- Şekil 5.7 Newtona ait renk dairesi
lanabilecekleri konusunda bilgi ve deneyime sahip Kaynak: Zelanski ve Fisher,1996:231
olmalıdırlar. Bu bilgi ve deneyimi kazanmada ta-
sarımcılar renk kuramları ile ilgili temel bilgileri
öğrenmelidirler. Renk algısı ve renklerin birbiriyle Newton’dan tam bir yüzyıl sonra, Johann Wolf-
ilişkisini ele alan çeşitli kuramlar bulunmaktadır. gang Von Goethe “Renklerin Ögretisi” adlı kitabın-
Bu kuramlar şu şekildedir: da “Renkler ışığın edimleri, eylemleridir”diyerek
Newton’la ortak bir düşüncede yer almıştır. Ancak
1666 yılında İngiliz fizikçi Newton’ın cam priz-
Goethe’ye göre renk, beyaz ışıktan değil karanlık ve
masının ortaya koyduğu deneysel renk teorisi önce-
aydınlık arasında meydana gelen karşılıklı etkileşim-
likli olarak önem taşımaktadır. Newton karanlık bir
den oluşur (Şekil 5.8). Buradaki karşılıklı etkileşim
odaya çok küçük bir delikten beyaz ışığın sızmasını
Newton’da olduğu gibi prizmadan oluşmaktadır. An-
sağlamıştır. Sonra bu ışığı üçgen bir cam prizmadan
cak burada prizmadan yansıyan ışık, Newton’un yap-
geçirerek gökkuşağında olduğu gibi yedi rengi be-
tığı gibi karşı perdeye değil, hemen yanına düşecek bir
yaz bir perdeye yansıtmıştır. Böylelikle beyaz perde
şekilde ayarlandığında, ortada beyaz bir bandın oluş-
üzerine yansıyan renk tayflarının ayrımını gözlem-
tuğunu ve her iki yanında da mavi ve sarı rengin be-
lemiştir. Bu renklere ‘güneş tayfı’ (spektrum) adını
lirdiğini gören Goethe, buna “kökensel belirme” adını
vermiştir. Güneş tayfındaki renkler, kırılma açıla-
vermiştir (Gothe, 1998;). Bu sonuca göre, Newton’un
rına göre kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, lacivert
vardığı sonuçların aksine, karanlık olmaksızın, bir
(çivit mavisi) ve mor olarak sıralanmışlardır (Per,
prizma, ışığın kendisini tek başına renk kuşağı (spekt-
2012:19; Parramon, 1994:12). (Şekil 5.6).
rum) olarak ortaya çıkaramaz (Haşlakoğlu, 2007:7).

101
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme

Gothe Newton’ın tüm renklerin tek bir renkten ortaya çıktığını savunan indirgemeci yaklaşımının
aksine, evrende var olan her olgunun fiziksel olarak bölünüp bir noktada birleştiğini savunmaktadır. Böy-
lelikle tüm teorilerini zıtlık prensibi üzerine oturtmaktadır (Tokdil, 2016:559). Goethe; sarı, mavi, kırmızı
yanında bunların karışımlarından oluşan mor, turuncu ve yeşil renkleri de tarif ederek, bu altı renkten
oluşan (günümüzde de hâlâ sanatsal renk kompozisyonlarının temelini oluşturan), “renk çemberini” dü-
zenlemiştir (Haşlakoğlu, 2007:3) (Şekil 5.9).

Şekil 5.8 Goethe’nin renk diyagramı Şekil 5.9 Goethe’nin Renk Çemberi.
Kaynak: Haşlakoğlu, 2007:7 Kaynak: Per, 2012:20

Albert H. Munsell tarafından geliştirilmiş olan “Munsell Sistemi”, rengin tüm yönleri ile ele alınmış
renk ağacını oluşturmaktadır. Munsel de renkleri değerlendirirken (tanım bölümünde belirtilen) köken,
değer ve doygunluk olarak üç ana bileşene ayırıp bu esaslara göre dikey bir akromatik ekseni çevreleyen,
eşit olarak yerleştirilmiş 5 ana renkten kırmızı, sarı, yeşil, mavi ve mor’dan oluşan bir renk özleri dairesini
kullanır (MEGEP, 2007:33; MEP,2012:56) (Şekil 5.10).

Şekil 5.10 Munsell Renk Dizesi ve Çarkı


Kaynak: MEGEP, 2007:33; MEP,2012:56

102
Moda Tasarımı

18. yüzyılda üç temel renk teorisi birçok bilim


adamı, sanatçı ve düşünür tarafından yaygın olarak
kabul edilmiştir. Ancak ressam Otto Runge ve Go-
ethe ise yalnızca mavi ve sarı rengi temel renk ola-
rak kabul etmişlerdir. Alman renk uzmanı Johannes
Itten, tüm küreyi on iki noktalı yıldız şeklinde ve
beyaz, merkezin en üstünde yer alacak şekilde gös-
termiştir (Zelanski ve Fisher, 1994:51) (Şekil 5.11).
Ana, ikincil ve üçüncül renkleri ve siyahtan beyaza
renklerin geçişini gösteren bu renk yıldızında renk
zıtlıklarını çeşitli biçimlerde göstermiştir. Daha katı
renk sistemlerinden ve bilimsellikten ayrılan, sadece
algıya dayalı, rengin yedi kontrastlığı teorisini kur-
muştur. Itten, bu temel çalışmaları, “renk sanatı” ola-
rak adlandırmıştır (Per, 2012:21).
Rengin nitelikleri arasında yer alan renk değer-
Şekil 5.11 Johannes Itten’ın yıldız biçimli renk çemberi lerinde ton, rengin aydınlık, açık veya koyu olması
Kaynak: Per, 2012:21 durumudur. Açık bir yeşil ile koyu yeşil arasındaki
fark, ton farkıdır. Bir renk içinde pigment azaldıkça,
açıklık ve koyuluğu ifade eden ton (valör) değerinde değişiklik olur. Her renk aynı ton değerinde değildir;
mesela, aynı yeşil renk, yakınlık ve uzaklık mesafesine göre, başka ton değerlerinde görünür. Buna bir
rengin ton farkı denir. Bir renk siyah ve beyaz arasında birçok açık ve koyu tona bölünebilir. (Haşlakoğlu,
2007:10) (Şekil 5.12).

MUNSELL SİSTEMİ
BEYAZ
KROMATİK DAİRE
9
arı Sarı
ızı-S
Değer, rengin açıklığını ya da

K ırm 8
koyuluğunu gösterir.

Ye

7

şil-
Kır

Sarı

6
Mor-Kırmızı

5
Yeşil

3
Ma

2
vi-
or

Ye
M

il
r 1 /1 /2 /4 /6 /8 /10 /12
Mo Ma
Mavi- vi
SİYAH
TON BERRAKLIK (Chroma)
DEĞER
Ton, renkleri birbirinden (Ton/Value) Berraklık, rengin keskin
ayıran temel özelliktir. ya da zayıf olduğunu gösterir.

Şekil 5.12 Ton Merdiveni Grafigi


Kaynak: Haşlakoğlu, 2007:11

Doğada üç birincil renk vardır. Diğer renklerin karışımıyla üretilmeyen renklere ana renk (birincil
renk) denir. Bunlar kırmızı, sarı ve mavidir. Doğadaki diğer renkler bu üç rengin karışımından oluşur.
İkincil renkler eşit miktarda iki ana rengin karışımıyla elde edilebilir (Polat 2012:170 – 171; Ghorab,
2015: 26 – 27; MEB, 2010: 3 – 4). Şekil 5.13’de kalın çizgiyle verilen renkler ana renklerdir. Sarı, kırmızı

103
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme

ve mavi eşit oranlarda karıştırıldığı zaman meydana gelen renk nötr bir renk olan gridir. Noktalar şeklinde
gösterilen ikincil renkler yeşil, turuncu ve mordur. İkinci renklerde düzenli bir şekilde karıştırıldığında
gri renk elde edilir (Şekil 5.13). Ara renk, bir ana renk ve yanındaki bir ikincil rengin karışımıyla üçüncül
rengin oluşuna denmektedir. Örneğin, mavi ve morun karışımından bir ara renk olan mavi – mor üçüncül
renk elde edilmektedir (Şekil 5.14). Birincil veya ikincil renklerin oranlarını değiştirerek sınırsız sayıda
renk elde etmek mümkündür (Ocvirk ve diğerleri, 2015: 188; Parramon, 1991:12-18; Civcir, 2015)

Yellow
Yellow-orange Yellow-green

Orange Green

Red-orange Blue-green

Red Blue

Red-violet Blue-violet
Violet

Şekil 5.13 Ana ve ikincil renkler Şekil 5.14 Ara renkler


Kaynak: Ocvirk ve diğerleri, 2015:s.188 Kaynak: Ocvirk ve diğerleri, 2015:s.188

Renk çemberinde renkler birbirlerine ne kadar Doygun renkler ise ışığı yeterince yansıtır ve
yakın görünüyorsa aralarındaki ilişkide o kadar parlaklık verir. Parlak renkler yüksek doygunlukta-
yakındır. Renkler ne kadar uzaksa karakterleri bir- ki renklerdir. Pastel tonlar ise, renklerin beyaz ile
birlerinden o kadar farklı ve benzeşmeyen özellik- yumuşatılarak açılması sonucunda oluşmaktadır.
tedir. Birbirinin tam karşısına gelen bu zıt renklere Rengin saf olarak kullanılması daha gerçekçi bir
tamamlayıcı renkler denmektedir. Üçlü renk siste- etki yaratırken pastel renklerin kullanılması daha
mine göre herhangi bir rengin tamamlayıcısı kendi romantik bir etki yaratmaktadır. Örneğin, fildi-
üçlü grubundaki diğer iki rengin karışımıdır. Örne- şi, uçuk mavi, uçuk pembe bu şekildedir. (MEB,
ğin, bir ana renk olan mavinin tamamlayıcısı turun- 2012: 59 -61).
cudur (Ocvirk ve diğerleri, 2015:189). İki tamam- Beyaz, siyah ve gri tarafsız (nötr) renkler olarak
layıcı rengin bir biri ile karışımından siyah, yani isimlendirilmektedir. Bir maddenin üzerine düşen
ışıksızlık durumu oluşmaktadır (Polat, 2012:172). ışığın bir kısmı cisim tarafından emilecek, bir kısmı
Renk çemberinde yer alan sıcak renkler; kırmı- yansıtılacaktır. Işığın yansıyan kısmı hangi renkte
zı, turuncu ve sarıdır. Kırmızıda ateşin sıcaklığını, ise cisim o renkte görülecektir. Bu olay sadece iki
turuncuda güneş ışığının etkisini, sarıda da ise ışık renkte farklılık gösterir. Bunlar beyaz ve siyahtır. Bu
ve aydınlık hissini duyarız. Bu renklerin titreşimi iki rengin diğer renkli yüzeylerden farkı yansıyan,
kuvvetli olduğu için, diğer renklere göre gözü daha ışığın tipi ve miktarından ileri gelmektedir. Işığın
önce etkilemektedir. Sıcak renkler kişilere ruhsal büyük bir kısmı yansırsa cisim beyaz, büyük bir
açıdan neşe, canlılık ve hareket hissi vermektedir. kısmı emilirse cisim siyah görünmektedir. Nötr-
Soğuk renkler; yeşil, mavi ve mordur. Sıcak renklere lerde, tekil bir renk görülmemekte yalnızca açık
göre titreşimi az olan bu renkler, gözü ikinci dere- ve koyu hissi ya da beyazdan griye ve siyaha gidiş
ce etkilemektedir. Ruhsal etkisi hüzün, rahatlık ve algılanmaktadır. Monokromatik renkler ise tek bir
durgunluktur (MEB, 2012: 59 -61). öztona sahip, ışık-gölge ya da açık- koyu tonlardan
oluşan renklerdir. Beyaz ve siyah kullanılarak rengin

104
Moda Tasarımı

öz tonu kirletilmektedir. Başka bir deyişle rengin Tasarım İlkeleri


öztonu beyaz renk ile açıklaştırılarak ya da siyah Kişilerin çevreyi kavraması ve ondan haz alma-
ile koyulaştırılarak çeşitlendirilmektedir. Renk uy- sı iki tamamlayıcı algı prensibine dayanmaktadır.
gunluğuna dayanan bir görsellik oluşturulmaktadır Bunlar alışılmadık olana teşvik ihtiyacı ve tanıdık
(MEB, 2010: 7; MEB, 2012: 59 -61) olana duyulan ihtiyaçtır. Birincisi değişime cevap
Renklerin insanlar üzerinde farklı psikolojik et- verirken ikinci nitelik değişmezliğe cevap vermek-
kileri vardır. Kırmızı renk: heyecanlandırıcı, duygu tedir. Ancak her cevap aynı zamanda bir çelişki do-
coşturucu; turuncu renk: hareketli, canlı; sarı renk: ğurmaktadır. Kişiler algı çeşitliliğine ve yeni bilgiye
neşeli, zekâ acıcı iken; beyaz renk: berraklık, temiz- istek duyarken aynı zamanda düzen içinde güvene
lik telkini yapar, ferahlatır; mavi renk: düşündürü- ve tekrara da ihtiyaç duymaktadır. Tasarım çözüm-
cü, karar verdiricidir; yeşil renk: serinlik, yansızlık, lerinde kötü veya yanlış, iyi veya doğru nadiren
tazelik ifade ederken; mor renk: kederlendirici, görülmektedir. Bunun nedeni güzellik algısının
hüzün verici korku verici bir etki yapar (Atalayer, kişilerin geçmişteki deneyimleriyle ilgili olmasıdır
1994; Ghorab, 2015: s.26). (Reid, 1993; Ghorob,2015:8).
Günümüzde tasarlanan ürünlerde hem estetik
hem de işlevsel özellikler büyük önem taşımakta-
dır. Tasarımlarda yaşanan estetik kaygılar temel ta-
sarım ilkeleri ile çözümlenmektedir.
dikkat
Soğuk iklimde yaşayan insanlar, Tasarımın genellikle 5 temel ilkesinden bahse-
daha sade ve daha soğuk renk- dilmektedir. Becer’in (1999:64) isimlendirdiği bu
lerden oluşan giysiler giyerken, 5 temel ilke şu şekilde sıralanmıştır;
sıcak iklimde yaşayan insanlar 1. Denge
daha canlı, parlak ve sıcak renk- 2. Orantı ve görsel hiyerarşi
lerde giysiler giymektedir.
3. Görsel devamlılık
4. Bütünlük
Detay ve Süslemeler 5. Vurgulama
Giysi Tasarım Detayları, giysi tasarım element- Denge: Denge bir tasarımda yer alan ögelerin
lerinde çizginin yani stilin içerisinde yer almakta, kompozisyon düzenini bozmayacak bir şekilde da-
giysinin modelini, formunu, yani temelini oluş- ğılım şeklidir (Balcı, Say, 2003:36). Bir tasarımda
turmaktadır. Hem estetik hem fonksiyonel yön- yer alan nesneler, biçim, renk, doku, yön, aralık, ışık-
den giysi üzerinde büyük rol oynamaktadır. Giysi gölge ve ölçü gibi tasarım ögelerinin birbirleriyle olan
tasarımında, piliseler, drapeler, fiyonlar, kurdeleler ilişkileri, dengenin konusunu oluşturur. Aynı zaman-
ve çeşitli bağlamalar, yakalar kol ağızları, manşet- da tasarımın konusu, içerdiği fikirler ve tasarımda yer
ler, büzgüler, nakış ve aplikeler, kapamalar, fırfır ve alan nesnelerde önem derecelerine göre dengenin
volanlar, dekoratif aksesuarlar (püsküller, dekoratif oluşumu içerisinde yer alır. Buna bağlı olarak, tasarım
şeritler, ponponlar ve sonradan eklenen aksesuar- içerisinde genel bir denge yakalamak için, bu ögeler
lar) etek ucu formları, makromeler, patchwork, arasında düzgün bir birliktelik kurulması gerekmek-
cepler, kapitoneler, nervürler, yırtmaçlar fitiller ve tedir. Tasarımda yer
biyeler robalar ve contalar bel formları ve kemerler, alan ögelerin bir-
düğmeler, fermuarlar, aplikeler, farklı renklerdeki birleriyle ilişkileri
şeritler, danteller, el yapım çiçekler, boncuklar, pul- sonucunda ortaya dikkat
lar fonksiyonel ve süsleme amaçlı kullanılan malze- koydukları değerler Denge ilkesinde herhangi bir
melere örnek olarak verilebilir. bakımından ölçü- biçim (form) ya da grup ağır
Ayrıca tasarım ilkeleri arasında yer alan stil, lendirildiklerinde basarak tasarımda yer alan
doku, renk, malzeme gibi ögeler ile de farklı detay genel bir denge düzenlemenin ağırlık merke-
ve süslemeleri yakalamak mümkündür. hissedilmelidir (Öz- zini oluşturmamalıdır.
kan, 2008:58 – 59).

105
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme

Bir tasarımcı veya tasarımcı adayı giyside den- olamaz. Gözün ve beynin uyarılması, harekete ge-
geyi sağlamak için yatay ve dikey olmak üzere çirilmesi, birbirleri ile ilişkili zıtlıklarla sağlanabilir.
merkezi bir hat oluşturur. Bu hat gömlek, ceket Ancak bu zıtlıkların birbirlerine olan farklı etki-
gibi giysilerde giysinin tam ortasından düğmeli ya leri ile denge sağlandığında göz ve beyin rahatlar.
da farklı bir kapamayla yapılan gerçek bir bölme “Dengenin sağlanması için simetriden yararlanıl-
olabildiği gibi sadece tasarımcının giysi üzerinde mıştır” (Deliduman & İstifoğlu, 2006:35; Özkan,
hayal ettiği bir nokta da olabilmektedir. Bunun 2008: 58 – 59). Simetriyle sağlanan dengeden iki
yanı sıra aksesuarlar ve süslemeler de giysi de den- grupta söz edilebilir:
ge yaratmada kullanılmaktadır (Diamond and • Simetrik Denge: Simetrik denge, dengenin
Diamond,1997:370;Varol, 2004: 27). Örneğin; en basit ve en belirgin çeşididir. Bu tür den-
hizalanmış ve eşit büyüklükteki cepler, eşit aralıkta ge, bir eksen etrafında ki değerlerin simetrik
ve büyüklükte yerleştirilmiş düğmeler şeklindedir. olarak yerleştirilmesi sonucunda ortaya çık-
Denge genel olarak insanlara huzur veren bir maktadır. Simetride özdeş değerler dikey bir
tasarım ilkesidir. Bu yüzden tasarım içerisinde yer eksenin her iki tarafında eşit olarak aynı bir
alan dengesizlikler, gözü rahatsız edecek bir durum şekilde yerleştirilmektedir. Özdeş tekrardan
oluşturmaktadır. Artut’a göre (2004:132) “Denge dolayı simetrik dengenin etkisi, genellikle
unsuru kendi içinde dengeli ve dengesizlik açısın- donuk, yorucu ve sıkıcıdır. Kişilerin dikka-
dan üç şekilde incelenir. Bunlar: ölçü bakımından ti için fazla monotondur. Genellikle giysi
(büyüklük-küçüklük), değer bakımından (açıklık- tasarımında resmiyetin ve otoritenin vur-
koyuluk), renk bakımından (renk dereceleri-ilişki- gulanacağı durumlarda tercih edilmektedir.
leri)”. Denge ile zıtlık birbirleri ile ilişkili konular- Özellikle klasik giysilerde simetrik denge uy-
dır. Evrende her şey birbirleriyle zıtlıklar dengesi gulamasına çok sık rastlanılmaktadır (Hazır,
içerisinde yer almaktadır. Dengesizlik uzun süreli 2006: s.75; Özkan, 2008: 59). (Şekil 5.15).

Şekil 5.15 Ernestina Cerini – Marina Spadafora


Kaynak: Collezioni Pret–a Porter, Spring/Summer, 1993: s.33,36

• Asimetrik Denge: Tasarımda, değerler serbest bir tarzda yerleştirilmiş ise, bu dengeye asimetrik
denge denilmektedir. Bir tasarımda biçim, renk, değer, ışık-gölge, yön, hareket, aralık, miktar gibi
unsurların birbirleri ile etkileşiminden göz ve beyinde oluşturduğu dengeler bütünü asimetrik den-
gedir (Özkan, 2008:59,60). Aynı zamanda asimetrik dengede, parçalar arasında denge aracılığıy-
la zıtlıkların dengesel kontrolü de sağlanmaktadır. Asimetrik denge için hiçbir kural söz konusu
değildir; merkezi nokta ve birbirini bölen eksen yoktur. Önemli olan bütün içerisindeki dengeyi
sağlamaktır (Hazır, 2006: s.76). “Asimetrik dengeyi sağlamak daha zor olmakla beraber içindeki

106
Moda Tasarımı

değişkenlik tek düzeliği giderir” (Deliduman & İstifoğlu, 2003:35). Bunun yanı sıra, dengenin
bilerek bozulduğu tasarım örnekleri de mevcuttur (Edirne, 2004). Asimetrik denge merak ve hare-
ket duygusu uyandıran akıcı, dinamik, doğal çalışmalarda kullanılmaktadır (Reid, 1993; Ghorab,
2015:16). (Şekil 5.16).
Simetri de, asimetri de tasarımlarda sıklıkla kullanılmaktadır. Daha durağan resmi ve sakin bir imaj
için simetri; çağdaş ve genç bir imaj için ise asimetri kullanımı daha uygundur. Simetride düzen ve kural,
asimetride rastlantı ve keyfilik egemendir. Simetri katılık ve sınırlılığı, asimetri ise hayatı, eğlenceyi ve öz-
gürlüğü simgeler (Özalp, 2008:64).

Şekil 5.16 Christophe Decarnin - Zucca


Kaynak: Fogg, 2014: s.511; Collezioni Pret–a Porter, Spring/Summer, 1993:s.128

Orantı ve Görsel Hiyerarşi: Tasarım yüzeyinde bir araya gelen iki ya da daha çok sayıda görsel unsur,
beraberinde orantı sorununu da getirmektedir. Görsel hiyerarşi, tasarım içinde verilmek istenen mesajı
iletmek, bu mesajı iletmede kullanılacak malzemeler ve mesajda vurgulanmak istenen görsel unsurların
ölçülendirilmesi anlamına gelmektedir. Bu kadar fazla unsuru birbirine karıştırmadan düzenlemek ve gözü
rahatsız etmeyecek bir formata sokmak tasarımcı için önemli bir unsurdur (Özdemir,2011: 118). Becer’e
(1999: 68,69) göre tasarımcı açısından orantı, boyutlar arası ilişkilerdir. Bir görsel unsurun tasarım için-
deki diğer unsurlarla kurduğu orantısal ilişkiler, algı ve iletişimi doğrudan etkilemektedir. Ayrıca boyut
dışında renk tonları (açıklık, koyuluk), uzaklık-yakınlık ve konum da görsel hiyerarşiyi etkileyen diğer
unsurlar arasında yer almaktadır. Bazen hiyerarşik bir yapı içinde yer alan unsurları birbirleriyle çatıştırarak
hareketli tasarımlar elde etmek de mümkündür (Özalp, 2008: 65).
Giysi tasarımında ise kullanılan süsleyici malzemeler, aksesuarlar, baskı gibi uygulamalar, giysiyi oluş-
turan parçalar sayı ve büyüklük bakımından uygun oranlarda olmalıdır. Özellikle süslemelerin ve akse-
suarların uygun oranlarda kullanılmaması, tasarımların üzerinde fazlalık olduğu hissini uyandırmaktadır
(Diamond and Diamond,1997:371-372, Varol, 2004:29).
Görsel Devamlılık: İnsan gözü, okuma alışkanlığına bağlı olarak, soldan sağa doğru ve yatayda hare-
ket etme eğilimi göstermektedir. Gözün yatay hareketleri, dikey hareketlerine göre daha kıvrak ve hızlıdır.
Uçar’a (2004:154,155) göre seçici bir niteliğe sahip insan gözü kalabalıktan seyreğe, koyudan açığa, kolay
algılanabilirden zor algılanabilire, büyükten küçüğe, etkin ve güçlü renklerden solgun ve pastel renklere

107
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme

doğru bir algılama sırası izlemektedir. Bu sıralama ta, neye vurgu yapılması gerektiğidir. Hem renkle
tasarımcıya görsel bir yön oluşturma ve algı yönü- hem dokuyla hem de formla yapılan vurgular etki-
nü kurgulayabilme konusunda yardımcı olmakta- sini kaybederek karmaşaya yol açar ve fark edilirliği
dır. Göz bir unsurdan diğerine doğru sıkılmadan, ortadan kaldırabilir. Giysilerde dikkatin belli bir
kesintisiz ve gözlerini yormadan geçişler yapabili- noktaya çekilmesi için vurgu ilkesinden yararlanıl-
yorsa, devamlılık sağlanmış demektir. Bu şekilde maktadır. Vurgu ilkesinin doğru yerde ve doğru bir
hedefe odaklanabilecek, rahat ve akıcı bir yol iz- şekilde kullanılmasıyla vücudun bazı bölgelerin-
leyerek tasarımı algılayabilecektir (Özdemir,2011: deki problemler giderildiği gibi giysi üzerinde yer
118; Özalp, 2008: 65). alan detaylarda dikkat çekici bir hale gelmektedir
Tek bir tasarım içinde olduğu kadar dizi oluştu- (Aydın ve Çakar, 1993:273).
ran birçok tasarım arasında da devamlılık sağlamak Bir tasarımın ortaya çıkmasında ilkeler ve dü-
mümkündür. Örneğin bir giysi tasarımında, mo- zenler işimizi kolaylaştıran prensiplerdir. Bu ilke-
delin bütününde, modeli oluşturan her bir parçada lerden bazen hepsinden yararlanabileceğimiz gibi
bir bütünün parçaları olduğu izlenimi yaratmak bazen de bazılarından yaralanmamız uygun olmak-
için devamlılık sağlayan unsurlar kullanılarak gör- tadır. Bu ilkeleri kullanmak tasarımcının yaratıcı
sel devamlılık sağlanabilir. süreçteki problem çözme yeteneği ile ilgilidir. Baş-
Bütünlük: Bir tasarım içindeki görsel unsurlar ka bir bakış açısı da tasarımcının problem çözme
bütünlük oluşturacak bir şekilde bir araya getirildi- sürecindeki yeteneği yaratıcı etkinliğine bağlıdır.
ğinde, kompozisyonda yer alan dağınıklık ve par- Bu ilkeler eserlerin, tasarımların oluşmasındaki
çalanmışlık önlenmiş olur. Tasarımcı, kompozisyo- yardımı olduğu kadar eserin eleştirisi, kritiği ve de-
nunda bir arada kullanabileceği unsurları seçerek ğerlendirilmesinde de önem taşımaktadır (Civcir,
gruplandırmalı ve bunların birbiriyle uyum sağla- 2015: 317).
yacak biçimde düzenlemelidir. Aynı temel biçime, Yukarıda bahsedilen tasarım ilke ve ögelerinin
boyuta, dokuya renge ya da duyguya sahip unsur- yanı sıra diğer tasarım ilkeleri uyum, ritim, zıtlık,
lar; bir tasarımda ideal bütünlüğü oluşturmaktadır. koram, olarak sıralayabiliriz.
Ancak uyum oluşturmak adına tasarımların aynı Uyum: Genel olarak uyum, bir bütünü oluş-
dokuda ve renkte kurgulanması, sıkıcı ve sıradan turan parçalar arasındaki benzerlik, ilgililik ve uy-
bir etki oluşturacaktır. Kullanım yerine ve yöntem- gunluk olarak tanımlanmaktadır. Genellikle ben-
lerine göre çok farklı dokuların ve kontrast renk- zer karakterdeki objeler birbiriyle uyum içindedir
lerin birlikte kullanımı yoğunluk, sistem ve ritim (Morris, 1946). Tasarımı kaplayan tüm öğelerin
gibi diğer unsurlarla bütünleştirildiğinde görsel bir birlikte çalışması ve birinin diğeri ile çarpışmaması
uyum sağlamak mümkün olacaktır. Bütünlük oluş- gerekmektedir. Örneğin, bir ceketteki kapama hi-
turmak için denge unsuruna da dikkat edilmesi ge- zasına göre eteğin yırtmaç pozisyonu ayarlanmalı,
rekmektedir. Küçük ve algılanması zor elemanlarla öğeler hatasız ve planlı bir görünüm göstermelidir
daha büyük ve algılanması kolay elemanlar arasın- (Hazır, 2006:78).
da bir denge olmalıdır. Kişinin tasarımla arasında
Her obje birbirleriyle etkileşim içinde olmalı-
bir ilişki kurabilmesi için bütünlük ilkesi önemli
dır. Tasarımcı bu objelerin birbiriyle etkileşiminde
bir unsurdur (Özdemir,2011:118).
rol oynayan uyum ilkesini biçim, renk, doku ve
Vurgulama: Tasarımcı, yapacağı tasarımda malzeme gibi özellikleri dikkate alarak değerlendir-
neye vurgu yapacağına, önceden karar vermiş ol- mesi gerekmektedir. Algısal olarak tamlık, zihinde
ması gerekmektedir. Yapılan tasarımda da vurgu uygunluk yaratır. Bütünlülük ve düzenlilik içeren
bir ya da ikiyi geçmemelidir. Vurgulanan nesne tasarımlar, kolay algılanan, akışkan bir yapılaşma
sayısı çoğaldıkça vurgunun etkisi ve anlamı o den- gösterir. Biçimle öz, bütünle parçalar ve parçaların
li azalmaktadır. Vurgu; ön plana çıkması gereken kendi arasındaki hem biçimsel (ton, ölçü, miktar,
unsurlar ile ikinci planda kalması gereken unsurlar yön gibi), hem de anlatımsal (işleve uygunluk) ben-
arasında gerçekleştirilecek bir yön, boyut, biçim, zerlikleri tasarımda uyum olduğunu göstermekte-
doku, renk, ton ya da çizgi kontrastı ile sağlanabil- dir. Bunun yanı sıra ögelerin kendi aralarında ince-
mektedir. Kontrast, ön plan arka plan gibi kavram- lik-kalınlık, düzlük-dalgalılık, belirlilik-belirsizlik
lar, vurguyla birlikte hatırlanması gereken diğer gibi zıtlıklar evrende var olan her şeyin kendini
görsel tasarım kurallarındandır. Asıl önemli nok-

108
Moda Tasarımı

oluşturan bir zıttı’nın olduğunu göstermektedir. Ritim, belli bir yön içerisinde olması gereken
Ancak her zıtlığın bir araya gelişi bütünü oluştur- bir hareketi ortaya koyar; bu yüzden yönle ilgili bir
maz; uygun zıtlıkların biraradalığı birliği oluşturur. prensiptir. Bir koleksiyonu bütünleştirmeye yar-
Biçimler arasında akıcı, pürüzsüz geçişler ve güçlü dımcı olur. Giyside ritim yapısal olarak akıp giden
bağlantılar kullanarak ve aynı zamanda birbirine dikişler, büzgüler ya da dökümlü kıvrımlar yaratır.
zıt elemanlar arasında tampon geçiş elemanları kul- Hareket eden düz çizgili pililer kuvvetli ritim yara-
lanarak tasarımda uyumu sağlamak mümkündür. tır, dereceli katlar ve volanlar hareketi ortaya çıka-
(Reid, 1993; Atalayer; 123,124; Hazır 2006:78; rırlar; bal peteği şeklindeki işleme ve büzgü sıraları
Ghorob, 2015:9,10). minyatür ritimler yaratırlar. Dekoratif süsler ritmi
Ritim: Ritim, düzenlenen görsel ünitelerin teşvik eder, büzgülerin ya da fırfırların kenarları
tekrarıyla başarılan devamlılık, akış, yada hareket yumuşak dalgalar gibi hareket eder. Desenler, ritim
hissi; vurgunun kullanımıdır (Ocvirk ve diğerleri, için sonsuz olanaklar sunar çünkü her motifin hat-
2015:4.) Ritim devamlılıktır veya benzer ve eşit ları ve düzenlemeleri ritim oluşturabilir.
parçaları tekrarlamadan ve ölçmeden meydana ge- Tasarımda ritim duygusu dokuda, ölçekte ve
len akıştır. renkte etkin olarak ifade edilen bir örüntüdür (Ay-
Tasarımda ritim duygusu dokuda, ölçekte ve dınlı, 1992). Temelde ritim duygusu insanın hare-
renkte etkin olarak ifade edilen bir örüntüdür (Ay- ketlerine ve doğadaki mevsim değişikliklerine göre
dınlı, 1992). Temelde ritim duygusu insanın hare- şekillenir, görsel ritmi yakalama, bütünü oluşturan
ketlerine ve doğadaki mevsim değişikliklerine göre birimlerin, öğelerin ardışık düzenlenmesi ile ger-
şekillenir, görsel ritmi yakalama, bütünü oluşturan çekleşir. Doluluk boşluk oranlarının veya geomet-
birimlerin, öğelerin ardışık düzenlenmesi ile ger- rik düzenin belirli aralıklarla tekrarı görsel ritim ya-
çekleşir. Doluluk boşluk oranlarının veya geomet- ratır (Pakdil, 2001). Ritim, elemanların mekân ve
rik düzenin belirli aralıklarla tekrarı görsel ritim ya- zaman içinde düzenli ve karmaşık biçimde kendini
ratır (Pakdil, 2001). Ritim, elemanların mekân ve tekrar etmesidir. (Özkan, 2007).
zaman içinde düzenli ve karmaşık biçimde kendini Öğelerin farklı bir biçimde ve büyüklükte dü-
tekrar etmesidir. (Özkan, 2007). Özünde tekrar il- zenli tekrar ile yaratılan ritim duygusu, değişen
kesinin yer aldığı ritim, tasarımda algıyı arttırmak tekrardır; bu değişim mekâna akıcılık kazandırır.
ve hareketi sağlamak amacıyla kullanılır. Ritim, Ritim duygusu, değişen tekrarla gelişim gösteren
biçim, renk, yön, doku… vs. gibi elemanların tek- öğelerin ardışık bir dizin içinde kullanımı sonucu
rarıyla sağlanabilir. koramla ifade edilmektedir.
Tasarımda ritim duygusu dokuda, ölçekte ve Tasarımcı, tasarladığı giysilerde belli bir noktayı
renkte etkin olarak ifade edilen bir örüntüdür (Ay- dikkat çekme amaçlı kullansa da tüketiciler ürü-
dınlı, 1992). Temelde ritim duygusu insanın hare- nü bir bütün olarak gözlemlemekte ve değerlen-
ketlerine ve doğadaki mevsim değişikliklerine göre dirmektedir. Giysi üzerine detaylar, aksesuarlar ve
şekillenir, görsel ritmi yakalama, bütünü oluşturan süslemeler uygun şekilde yerleştirildiği nde, göz bir
birimlerin, öğelerin ardışık düzenlenmesi ile ger- elemenden diğerine ritim hissiyle hareket etmek-
çekleşir. Doluluk boşluk oranlarının veya geomet- tedir (Diamond and Diamond,1997:372; Varol,
rik düzenin belirli aralıklarla tekrarı görsel ritim ya- 2004:29).
ratır (Pakdil, 2001). Ritim, elemanların mekân ve Giysi tasarımında ritim, çeşitli teknikler kulla-
zaman içinde düzenli ve karmaşık biçimde kendini nılarak yakalanabilmektedir:
tekrar etmesidir (Özkan, 2007). Özünde tekrar il-
Koram: İki zıt ucu uygun kademelerde birbiri-
kesinin yer aldığı ritim, tasarımda algıyı arttırmak
ne bağlayan köprüye koram denir. İki uç arasında
ve hareketi sağlamak amacıyla kullanılır. Ritim,
bir düzen dahilinde geçiş sağlayan bu düzenleme
biçim, renk, yön, doku… vs. gibi elemanların tek-
yardımıyla anlamlı ve beğenilmesi kolay bir dizi or-
rarıyla sağlanabilir.
taya çıkar (Civcir,2015:365).

109
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme

Öğrenme Çıktısı

1 Giysi tasarımında temel tasarım öge ve ilkeleri açıklayabilme

Araştır 1 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Kaşe kumaştan ve ipek ku-


Sizde yapmış olduğunuz giy- Giysi tasarımlarınızda en çok
maştan dikilen ürünlerin in-
sileri temel tasarım öge ve il- hangi renkleri kullanıyorsu-
san bedenlerinde ki görünüm-
keleri ile ilişkilendiriniz? nuz nedenleriyle anlatınız?
leri ne şekilde olmaktadır?

TASARIMDA YARATICILIK, İLHAM Yaratıcı gücün ortaya çıkarılmasında ve gelişti-


KAYNAĞI VE İŞLEVSELLİK rilmesinde farklı teknikler vardır. Bu tekniklerden
bazıları öğretilebilir ve bazılarının ise kişiler tara-
Yaratıcılık, özgün bir şeyi hayal edebilme bece-
fından deneyimlenmesi gerekir. Yaratıcılık bir tür
risi olduğu kadar yeni fikirler geliştirebilme de bir
problem çözebilme gücü olarak ele alındığında
şeyi herkesten farklı yollarla yapabilme yeteneğidir.
psikologlar faydalı iki tür düşünme şeklinden bah-
Aynı zamanda yaratıcılık, diğer insanlar tarafından
setmektedir. Bu düşünme şekilleri yakınsak ve ırak-
aynı görülen olguları farklı şekilde düşünebilmeyi
sak düşünmedir. Yakınsak düşünme şekli, kişinin
gerektirir. Bu doğrultuda günlük olaylara ve nesne-
zihnini hali hazırda bilinen yönlere odaklar beceri,
lere farklı bakabilmek ve farklı yaklaşım tarzı geliş-
birleştirme ve organizasyon yoluyla yönetilebilecek
tirebilmektir (Civcir, 2015).
tek bir problem belirler. Örneğin kişinin yeşil ışık
Yaratıcılıkla zekâ arasındaki ilişki literatürde ele yandığında sadece karşıya geçebileceğini düşünme-
alınan konulardan bir tanesidir. Yaratıcılık zekâ iliş- si yakınsak düşünmedir. Iraksak düşünme şekli ise
kisi önemli görülmekte ve bu doğrultuda düşünce daha farklı bir odaklanma gerektirmektedir. Tasa-
yaratılan bir değer olarak ele alınmaktadır. Zekâ, biri- rım açısından konuyu, objektif, olumlu, olumsuz,
kim ve bilgiyle şekillenen düşüncenin yaratma süreci özgün ve değerlendirici açılardan ele almayı içerir.
içerisinde sembolik bir ifade ile sonlanması beklen- Sadece hayal kurma değil zihnin daha açık ve far-
mektedir. Yaratıcılık sözle, çizgiyle, renkle, noktayla kında olması durumudur (Jones, 2009:173,). Ör-
veya başka bir araçla bir sembol haline getirilmedikçe neğin kişinin yeşil ışık yandığında sadece karşıya
gözlemlenememektedir. İnsan yaratıcılığının anlaşıl- geçebileceğini değil arabalardan bazılarının dur-
masında bu sembolik formların incelenmesi yaratıcı- mama olasılığını da düşünebilmesidir. Yakınsak
lık düzeyi konusunda fikir vermektedir (Bilge, 1981). ve ıraksak düşünme şekilleri dikkate alındığında
Civcir’in aktarımıyla 1966’da Guilford yaptığı tasarımcı ya da tasarımcı adayının daha çok ırak-
araştırmalar sonucu yaratıcılıkla ilgili şu şekilde bir sak düşünme gücüne sahip olması beklenir. Iraksak
tanımlama yapmıştır; “yaratıcılık, çeşitli yetiler bütü- düşünme gücüyle kişilerin istek ve ihtiyaçları göz
nü olarak görülür. Bunlar yaratıcı etkinlikte tek ya da önünde bulundurularak ürünler tasarlanmalıdır.
birleşik olarak bulunurlar. Yaratıcılık zekanın genel Tasarım sürecinde gerçekleştirilmesi planlanan
durumu içerisinde yer alır. Bilişsel düşünme, bellek, ürün istek ve ihtiyaçları karşılamasının yanı sıra
ıraksak düşünme, yakınsak düşünme ve eleştirel dü- belirli bir amaca da hizmet etmeli ve işlevsel ol-
şünme gibi beş ussal işlemin yer aldığı bu durum için- malıdır. Aynı zamanda kendi klasmanından olan
de ıraksak düşünme yaratıcılığa en yakın olanıdır.” ürünlerden daha özgün ve daha farklı bir görsellik-
Guilford’un yaratıcı gücü ölçmede bulduğu ölçütler te olması da gerekmektedir. Kendine has olacak bu
akıcılık, esneklik, özgünlük, sorunlara karşı duyarlı- ürünün ya da çalışmanın yaratı içermesi önemlidir
lık, analiz ve sentez yeteneği, yeniden tanımlama ve (Önlü, 2004: 83- 93)
düzenleme ile değerlendirmedir (Civcir, 2015).

110
Moda Tasarımı

Genel olarak her insanın içinde bir miktar yaratı- • Kültürel farklılıkları desteklemeli,
cılık bulunduğuna inanılsa da bu durum tek başına • Ürün, hizmet ve sistemlere uyumlu ve an-
yaratıcı ürünler tasarlamak için yeterli değildir. Ta- lamlı bicimler vermeli,
sarlama aşamasında yaratıcılığın gelişmesi için esin
• Zamanın artistik görüşlerini yansıttığı ka-
kaynaklarına ve kapsamlı araştırmalara ihtiyaç du-
dar, insan ihtiyaçlarını ve isteklerini de yan-
yulmaktadır. Tasarlama sürecinde tasarımcı veya ta-
sıtmalıdır.
sarımcı adayları farklı kanallar aracılığıyla hayal gü-
cünü besler ve bu beslenme sürecinin sonunda hayal Bu unsurlar dikkate alındığında, tasarımı yön-
gücünün soyut fikirleri somut birer ürüne dönüşür. lendiren ve tasarımcının ürün tasarımına etki eden
faktörler ortaya çıkmaktadır. Bunları aşağıdaki şe-
kilde özetlemek mümkündür:
İnsan İhtiyaçları: Ürün tasarımında en önem-
li faktör, ürünün insan için üretilmesidir. İnsan;
dikkat
Yaratıcılığın ve hayal gücü- sosyal, kültürel, teknolojik, ekonomik ve estetik
nün gelişmesi ancak esin değerleri etkilemekte ve bu değerler zamana göre
kaynağının iyi bir şekilde değişiklik göstermektedir (Sezgin ve Önlü, 1992).
araştırılıp analiz edilmesiyle İşlevsellik: Tasarımda amaç insan ihtiyaçları-
gerçekleşir. nı karşılamaktır. Bunun için, tasarlanacak ürünün
işlevselliği, ihtiyaçları tanımakla ve hareket alanını
bilmekle mümkündür. Tasarımın hareket noktası
Dikkat edilmesi gereken konulardan bir tanesi işlevsellik ve özgünlük olmalıdır.
tasarımcının ilham kaynağını özgün bir şekilde yo- Üretim ve Kullanıma Uygunluk: Tasarımı ya-
rumlamasının yanı sıra tasarlanan ürünlerin güncel pılan ürünün üretim açısından da elverişli olması-
eğilimlere uygun ve tüketici beklentilerini de kar- na özen göstermek gerekmektedir. Üretim açısın-
şılayacak nitelikte olmasıdır. Çünkü her endüstri dan elverişli olmayan bir ürünün tasarımı, üretim
ürününde olduğu gibi giysi tasarımında da üreti- maliyetlerinin yükselmesine, kullanımda sorunlar
lebilirlik, satılabilirlik, kullanılabilirlik ve müşte- çıkmasına neden olmakta ve dolayısıyla kaliteyi de
ri beğenileri önemli bir ölçüttür (Atılgan, 2014, etkilemektedir (Üreten, 1997).
s.461). Bu doğrultuda Tasarım başlıca şu görevleri Ekonomiklik: Tasarımları ve tasarımcıyı eko-
içermelidir: nomik faktörler de etkilemektedir. Yapılacak tasa-
• Tüm insanlara fayda ve özgürlük sağlamalı rımlar, tasarım kapsamına giren her malzemenin
(sosyal ahlak), en iyi şekilde kullanılmasını sağlayacak biçimde be-
• Küresel sürdürülebilirlik ve çevre koruması- lirlenir. Amaç, tasarımı toplumun tümü için geliş-
nı arttırmalı (küresel ahlak), tirmek ve toplumu mutlu etmek için kullanmaktır.

Öğrenme Çıktısı
2 Tasarımda yaratıcılığın önemini sorgulayabilme
3 Tasarımda ilham kaynağının önemini kavrayabilme
4 Tasarımda işlevselliğin önemini açıklayabilme

Araştır 2 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Sizde tasarımlarınızda ne-


Tasarımcının tasarımlarını Zeka ile yaratıcılık arasın-
lerden etkilendiğinizi nele-
oluşturmasında ki ilham da ki ilişkiyi detaylı olarak
rin size ilham kaynağı oldu-
kaynakları nelerdir? açıklayınız.
ğunu anlatınız.

111
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme

TASARIM PROJESİ TANIMI VE Becer’e göre bilgi toplama konusu “Yapılacak


KAPSAMI tasarımda bir hareket noktası bulabilmenin tek
yolu, problem hakkında mümkün oldukça çok
Türk Dil Kurumunda proje “değişik alanlarda
bilgi toplayabilmektir. Bilgi toplama süreci için-
önceden plan ve programa alınmış, maliyeti hesap-
de; müşterinin ihtiyaçlarını ve faaliyet alanlarını
lanmış, kurum ve kuruluşların yönetim organları
öğrenme, başka tasarımcıların benzer problemleri
tarafından onaylanmış, kısa ve uzun vadeye bağla-
nasıl çözdüklerini araştırma ve tasarımın mesajına
narak özel kurum veya devlet adına gerçekleştiril-
ileteceği ortamı denetleme gibi evreler bulunur”
mesi kabul edilmiş bilimsel çalışma tasarısı olarak
(Becer,1999:42) ifadesiyle açıklanmaktadır.
tanımlanmıştır”.
Araştırma bir inceleme ve gözlem olarak bu-
Moda Tasarımında bir proje genelde dört ila
günden ya da geçmiş deneyimlerden öğrenmedir.
altı hafta arasında süren ve hem araştırma beceri-
Bu öğrenme evresi kitap okumakla, yaşantı ile belki
lerin hem pratik becerilerin kullanıldığı bir çalışma
de gözlemlemekle ancak bunların öncesinde bilgi-
sürecidir. Projenin teması, görevleri, hedefleri ve
leri kaydetmekle ilgilidir (Seivewright, 2013:12,)
amaçları bir proje ödevinde olması gereken önemli
unsurlardır (Jones,2009: 166). Yaratıcılık konusunda ilham veren araştırma
süreci zihinsel faaliyetleri harekete geçirmenin ve
Bir proje hazırlama sürecinde verilen tema doğ-
yeni yönler bulmanın bir yoludur. Moda Tasarımı
rultusunda; Problemin tanımı, araştırma ve bilgi
alanında koleksiyon sürecinden önce farklı görsel
toplama, yaratıcılık ve buluş, çözüm bulma ve uy-
ya da yazılı kaynakların araştırılması tema doğrul-
gulama süreci şeklinde ilerlemektedir.
tusunda bu kaynakların değerlendirilmesi ve olası
Problemin Tanımı: Tasarım sürecindeki en tasarım çözümlerinin geliştirilmesi ile mümkün
önemli aşamalardan birisi yaratıcılığı harekete ge- olabilecektir (Seivewright, 2013: 13,).
çirecek olan sorunun sorulması, problemin tanım-
Yaratıcılık ve Buluş: “Yaratıcı Yönetmen Lois
lanmasıdır. Bu yaklaşım, süreç sonunda çözüme gi-
Ernst, yaratıcılığını daha önce hiçbir araya gelme-
dilerek yaratıcı ürünün ortaya konması kadar önem
miş iki kavram ya da nesneyi orijinal bir bileşim
taşımaktadır. Üzerinde çalışılması gereken tasarım
oluşturan üçüncü bir kavram ya da nesneye dönüş-
probleminin tanımlanabilmesi için çalışma çevre-
türme becerisi olduğunu belirtmiştir. Yaratıcı kişi;
si, kaynak gereksinimleri, işlevi ve ideal sonucun
problemi oluşturan değişik unsur ve verileri bir
belirlenmesi gerekmektedir. Yaratıcı tasarım süreci
araya getiren bunların arasında bir seçme yapıp, ne
içerisinde bu yaklaşımın problemin belirlenmesi aşa-
söylenmesi gerektiğini saptayan ve daha sonra da
masında da ortaya konulması gerekmektedir. Dola-
bunu sahneye koyan kişidir.” (Becer,1999:46)
yısıyla süreç sırasında yaşanılacak herhangi bir sorun,
ürünün yaratıcılık performansını da doğrudan etki- Weiss’e (1993) göre yaratıcılık, “yeni fikirler
leyecektir (Orkunt,2010:103; Kapucu, 2013:11). ortaya koymak için zihni kullanma, zihne yeni bir
şekil verme, zihni kullanarak yeni bir şeyin oluş-
masını sağlama, yeni bir şey yapma, hayal gücünü
kullanarak yeni fikirler üretme, yeni bir şey icat et-
Bir tasarım problemini çözümündeki ilk medir”. Rawlinson’a göre (1995) yaratıcı düşünme,
aşama, problemi tanımlamaktır. Verilen daha önceden aralarında ilişkisi kurulmamış nesne-
konunun ne olduğunu tam olarak anla- ler veya düşünceler arasında bağlantı kurulmasıdır.
ma ve o konuyu benimseyebilmektir. Bir Torrance’a göre de yaratıcılık, “sorunlara, ye-
problemi tanımlarken, sınırları zorlamak tersizliklere, bilgi eksikliğine, mevcut olmayan
ve alışılmış düşünce sistemlerine takılıp elemanlara, uyumsuzluklara karşı duyarlı olma,
kalmamak gerekir. güçsüzlükleri belirleme, çözümler bulma, tahmin
yapma veya eksikliklerle ilgili olarak hipotezler
kurma ve bunları tekrar tekrar test etme ve orta-
Araştırma ve Bilgi Toplama: Araştırma aşama-
ya çıkanları açıklama” olarak tanımlamaktadır
sı, problemin tanımlanmasından sonra tasarımcı-
(Güven, 1999; Akt: Yıldız ve Özkal ve Çetingöz,
nın tasarım sorununu ve tasarım projesinin hede-
2003:130).
fini tanımladığı ve bu doğrultuda veri topladığı bir
basamaktır.

112
Moda Tasarımı

Hans J.Eysenck (1994) “yaratıcılık ile ilgili yap- Tasarım sürecinde problemin çözüm aşama-
mış olduğu araştırmalarda bilişsel, kişisel ve çevre- sında etkili olan zihinsel aktiviteler; tasarımcının
sel değişkenlerin etkili olduğundan bahsetmekte- yetiştiği kültür ve bireysel özellikleri ile ilişkilidir.
dir. Bilişsel değişkenler; bireyin zekâsı, bilgi düzeyi, “Tasarımcının biyolojik-kişisel ve kültürel değiş-
teknik ve özel yetenekleri kapsamaktadır. Çevresel kenleri ile sosyo-grup, fiziksel çevre değişkenleri
değişkenler ise politik, dinsel, kültürel sosyo eko- bu süreçte belirleyici bir rol” oynamaktadır (Önal,
nomik ve eğitim ile ilgili faktörler olarak ifade edil- 2011:156).
mektedir. Kişisel değişkenler ise bireyin içsel moti- Tasarım probleminin çözümünde farklı aşama-
vasyonu, inanç sistemi, yaratma kapasitesi olarak larda çözülmesi gereken farklı problemlerle karşılaşıl-
tanımlan-maktadır” (Meng, 2007). Tüm tasarım ması olasıdır. Temel problemin çözümü yönünde bu
alanlarında olduğu gibi giysi tasarımı alanında da problemlerin ele alınması ve koleksiyon çizgisi kaybe-
bu değişkenler tasarımcının ve tasarlanan ürünün dilmeden farklı ürünlerin tasarlanması gerekmektedir.
yaratıcılığına etki etmektedir.
Uygulama Süreci: Yukarıda belirtilen üretim
Monahan (2002)’a göre problem çözmek yaratı- aşamaları başarılı bir şekilde tamamlandıktan sonra
cılık demektir. Eğer ortada bir problem yoksa yaratı- tasarım, uygulama sürecine hazır bir hale getirilmiş-
cılık ortaya çıkmaz. Problem çözme becerisi yaratıcı- tir. Burada önemli noktalardan birisi tasarımcı bir
lığı ateşlemektedir. (Monahan, 2002). Bu doğrultuda ürünü tasarlarken ürün niteliklerinin kullanılabilir
aşağıda çözüm bulma aşaması ele alınacaktır. olması ve bunu gerçekleştirebilmek için kullanıcı
Çözüm Bulma: Çözüm bulma konusunda da deneyimlerinin test edilmesi ve tasarım sürecine
Becer; “Yaratıcılık ve buluş süreci, problemin orta- dâhil edilmesi oldukça faydalıdır (Telek,2013: 71).
ya konması ve olasılıkların araştırılmasına yönelik Ancak her zaman tasarımcının beklentileri ile ürün
çalışmaları içerir. Çözüm bulma ise bu olasılıklar kullanımı hayal edildiği gibi olmayabilir. “Tasarım-
hakkında bir karara varılarak, araştırmanın sona er- cı, müşteriye sunduğu çözümü salt görsel nitelikleri
dirilmesidir. Çözüm olarak seçilen olasılıklar, daha ile değil, aynı zamanda konuya uygunluk ve istenen
sonra ayrıntılı taslaklar halinde hazırlanır” ifadesini mesajı etkili bir biçimde aktarabilme özellikleri açı-
kullanır. sından da savunabilmelidir” (Becer, 1999:56).

Öğrenme Çıktısı

5 Tasarım projesinin tanımını ve kapsamını açıklayabilme

Araştır 3 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Tasarımlarınızda yapmış
olduğunuz çözüm bulma Tasarımlarınızı oluşturur-
Yaratıcılıkta kaç aşama var-
aşamasını bu konu başlığı ken nasıl bir araştırma yapı-
dır bunlar nelerdir?
altında verilen bilgiler ile yorsunuz anlatınız.
ilişkilendirmeye çalışınız.

GİYSİ TASARIMINDA KOLEKSİYON HAZIRLAMA


Giysi tasarımında koleksiyon müşterilere ve moda ile ilgilenenlere tasarlanmış ve üretilmiş giysilerin sa-
tılması ya da tanıtılmasında sunulan ürünler dizisidir. Bu ürünler dizisi kültürel ya da toplumsal bir eğilimi
dikkate alarak bir tema doğrultusunda genellikle belirli bir sezon veya özel etkinlik için tasarlanır. Kısacası
bir giyim koleksiyonu kıyafet ve görünüşlerin siluetler, renkler ya da kumaşlar bakımından benzerlik gös-
tererek gruplanmasıdır (Renfrew ve Renfrew, 2014: 11).

113
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme

Giysi Tasarım Sürecinde Araştırma ler, araştırmacılar tarafından genellikle uzun süreli
Giysi tasarımında araştırma ilk ve en önemli eğilimler ve kısa süreli eğilimler olarak iki başlık
basamaktır. Tasarımcı ya da sektör için çalışan tasa- altında ele alınmaktadır (Keiser ve Garner, 2003;
rım ekibi tema, trendler, hedef kitle, sezon, kumaş Sproles, 1981:116–124; Jackson, 2007; Ertürk ve
malzeme ve aksesuarlar, üretim, maliyet ve pazarla- Özüdoğru, 2010). Moda eğilimi araştırmacıları iki
ma olanakları konularında araştırma yapmaktadır. yıl sonraki sezonun eğilimlerini ortaya çıkarmak
için anketler, toplumun değişik kesimleri ile gö-
Tema: Giysi koleksiyonunun siluet, renk, kul-
rüşmeler, firmaların kumaş stokları hakkında bil-
lanılacak doku ve malzemeleri sınırlandıran ve
giler, firmaların mali durumları hakkında raporlar,
şekillendiren ayrıca tasarımcının yaratıcılığını ve
dünyadaki gelişmeler (savaş, doğal felaketler) gibi
çizgisini belirleyen bir olgudur. Bu olgu somut ola-
birçok konuda araştırmalar yürütmektedir. Bü-
bileceği gibi soyutta olabilir.
tün bu araştırmalar, moda eğilimi analizi yapan
“Moda tasarımcısı için en zor ustalık gelecek- şirketler tarafından satın alınmakta ya da araştır-
teki akımı yönlendirmektir. Bunu yapmak için bir macılar doğrudan bu şirketler tarafından görevlen-
önceki sezondaki moda eğilimine bakarlar, bu işte dirilmektedir. Araştırmacılardan bilgileri toplayan
çalışan kuruluşların ne yaptıklarını takip ederler şirketler önlerindeki iki yıl için eğilim çizelgeleri
ve modayı önceden tahmin eden dergileri okurlar. hazırlamakta, bu çizelgeleri moda ürünleri üreten
Ayrıca daha önceki sezonda hangi stillerin başarı- firmalara satmaktadır. Bu şirketlerden en büyükleri
lı olduğu, hangilerinin daha az popüler olduğunu olan ikisi Worth Global Style Network (WGSN)
anlamak için kendi müşteri bilgilerine güvenirler. ve Promostyl’dır. Moda eğilimi araştırmaları ya-
Belki daha önemlisi modacılar yeni fikirler yarat- pan diğer şirketler arasından Sacha Pacha, Trend
mak için kendi hayal güçlerini kullanırlar” (Eve- Union ve Peclars’ın isimleri anılmaya değerdir.
rett, 1994). Ayrıca Moda eğilimi araştırmacıları modanın ge-
Tasarımcının koleksiyonu hazırlarken, tema lecekteki görünümünü belirlemek için birçok ay-
bulma yolunda yapacağı araştırmalar Çivitçi rıntıya dikkat etmektedir. Tasarımcı hissettirmek
(2004)’ye göre ise şöyle sıralanmaktadır: istediği duygu durumunu en başta renk seçimiy-
• Moda trendleri le verebilir. Renkler sıcak, soğuk, birbirleri ile zıt
• Gelecekle ilgili moda bilgisi veya uyumludur; aynı zamanda algımızı önemli
ölçüde yönetir. Moda renklerin seçiminde, dünya
• Renk panosu genelinde makro renk trendlerini belirleyen ve sek-
• Hikâye panosu töre yayan söz sahibi olan renk otoriteleri vardır.
• Piyasadaki kumaş örnekleri “PANTONE®firması, dünya çapında pek çok sana-
• Modanın esinlendiği hikâyeler yi alanlarında doğru renk kodu iletişimini sağlayan
renk sistemleri tedarikçisidir. Üretici, tasarımcı,
• Bir döneme ait kıyafetler
perakendeci ve müşteri arasında doğru renk kodu
• Şu andaki moda iletişimini mümkün kılan standart bir renk dili ola-
• Tasarımcının ön çalışmaları rak bilinir. Moda tasarımcıları profesyonel anlam-
• Giyim ve modayla ilgili televizyon ve sine- da tekstil veya hazır giyim sektörlerinde Pantone’ye
ma arşiv filmleri ait renk kodları ile çalışmaktadır”
• Çeşitli moda gösterileri Moda eğilimi araştırmalarında önemli olarak
• Kütüphaneler ve müzeler değerlendirilen görünüm unsurları şunlardır:
• Moda evlerinin hazırlamış olduğu koleksi- • Renk
yonlar • Kumaş
• Moda dergileri ve gazete koleksiyonları • Baskı
• Kültürler • Siluet
Trendler: Moda eğilimleri, genel olarak bir • Aksesuarlar
sezondaki moda ürünlerinin nasıl görüneceği ile • Kesim
ilgilidir. Bu kavram belirli bir sezondaki moda ya- Birçok eğilim araştırmasında ele alınan bu un-
pılarına ve görünüşlere işaret etmektedir. Eğilim- surların sayısı, çalışılan market tipine göre artırıla-

114
Moda Tasarımı

bilmekte ya da azaltılabilmektedir (Ertürk ve Özüdoğru, 2010). Tasarımcının bu unsurları nasıl kullana-


cağı konusunda yeterlilikleri önemlidir. Tasarımın geliştirilme ve üretim süreci aylarca sürebileceğinden,
moda tasarımcısı hızla değişen moda trendleri ile ilgili tahmin yeteneğini de kullanabilmelidir (Goworek,
2006; Burke, 2006).
Hedef Kitle: Tasarımcının ya da markanın ürününü kullanacağını öngördüğü kişi ya da kişilerdir. Bu
kişilerin yaşı, cinsiyeti, sosyal ve ekonomik konumu, kültürü, yaşam biçimi ve tercihleri giysi tasarım-
cının tasarımlarını şekillendirmektedir. Örneğin etek tasarımı kültürümüzde erkek için düşünülmezken
İskoçya’da geleneksel erkek giysisidir.
Sezon: Kısaca tasarımın hangi zaman için yapılacağının belirlenmesidir. Giysi tasarımında ilkbahar –
yaz ve sonbahar – kış olmak üzere temel iki sezondan bahsedilebilir. Ancak günümüzde istek ve ihtiyaçlar
doğrultusunda tasarımcılar ve markalar dört sezona kadar üretim yapabilmektedir.
Kumaş Malzeme ve Aksesuarlar: Moda tasarımcısı için tasarımlarında kullanacağı kumaş, malzeme ve
aksesuarlar zihnindeki ürün fikrini somutlaştıran ve yaratıcı ifadeyi ileten araçlardır. Tasarımcı bir kumaşın
koleksiyonu için uygunluğuna karar verirken iplik, yapı, ağır-
lık, doku, renk, baskının yapılış şekli ve modelinin yanı sıra
Tasarımcı için kumaş seçiminde, üründen
bakım özelliklerini de dikkate almalıdır (Jones, 2009:122).
istenilen amacı gerçekleştirilmesinde tasa-
Bazı moda tasarımcıları ürünlerini kumaşları doğrudan kul-
rıma uygun olması önemli bir konudur.
lanarak somutlaştırabilirken bazıları tasarım çizimleri için
Örneğin; denim kumaşın dayanıklı olma-
kumaş araştırma yolunu seçebilmektedir. Dünyaca ünlü ha-
sı nedeniyle, jeanlerde ve işçi kıyafetlerin-
ute-couture tasarımcısı Christian Dior kumaşın tasarıma et-
de kullanılması, teflon kaplı kotonun ise
kisini şu şekilde açıklamaktadır: “kumaşlar tasarımcının ha-
spor giyimde ve yağmurluklarda kullanıl-
yallerini yansıtmasının yanı sıra, fikirlerinin de canlanmasını
ması bu durumu açıklamaktadır.
sağlamaktadır. Bu durum ilham verme açısından başlangıç
olarak kabul edilebilmektedir. Benim de birçok giysim ku-
maşlar sayesinde ortaya çıkmıştır” (Stone, 2004).
Kumaşlar genelde etek, pantolon, ceket ya da elbise modelleri göz önünde bulundurularak, ağırlıkla-
rına göre sınıflandırılmaktadır. Bir kumaşın, elyaf özelliği, ağırlığı, dokusu, rengi, parlaklığı, tasarımcıya,
kumaşın belirli bir tarza, mevsime ve müşteriye uygun olup olmadığını anlatabilmektedir. Kumaşın ka-
rakteristik özellikleri tasarımcıya, onu hangi modellerde kullanacağına dair de bilgi vermektedir. (Keiser
ve Myrna, 2003).
Üretim, Maliyet ve Pazarlama Olanakları: Tasarımcı için tasarladığı giysilerin üretim olanakları,
maliyeti, kullanıcıya ya da tüketiciye tanıtma ve satış planı araştırılması gereken bir başka önemli konudur.
Örneğin bazı tasarımlar haute-couture yani yüksek terzilikle ve yüksek maliyetlerle üretime uygunken bazı
tasarımlar daha düşük maliyetlerle prete – porte yani seri üretime uygun olabilmektedir.

Giysi Tasarımında Hikaye Panosu (Story Board) ya da Esin Panoları (Mood


Board) Oluşturma
Endüstrinin her dalında olduğu gibi giyim endüstrisi için de yeni ürün tasarımının en önemli adımı
tasarımın genel kimliğini belirleyen tanımlamalardır. Ancak renk ve hikaye panosunun hazırlanmasıyla
yapılan bu tanımlamalar tasarımcının yaratıcılığının sınırlanması anlamına da gelmektedir (Küçükerman,
1997:36; Varol, 2004:18). Tasarımcının koleksiyonuna ilham veren temayı, hedef kitleyi, çizgiyi, renkleri,
dokuları ve sezonu görsel olarak özetlediği ve sunduğu panolara hikaye panosu adı verilmektedir. Bu pano
hazırlanırken görsel ya da gerçek örneklerin kompozisyon bütünlüğü içerisinde kolaj haline getirilmesi söz
konusudur. Bu kolaj çalışması sırasında tasarımcının yukarıda bahsedilen verilerin bütünün doğru eksiksiz
bir şekilde aktarılması gerek koleksiyonun sunumu gerekse kendi yaratıcılığı açısından oldukça önemlidir.
Aşağıda bu duruma uygun olan ve uygun olmayan çalışma görsellerine yer verilmektedir (Şekil 5.17).

115
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme

Şekil 5.17 Hikaye Panosu (Story Board)

Sol tarafta uygun olan çalışma görseli incelendiğinde tasarımcı adayının hedef kitlesini, temasını, tasa-
rım türünü, renklerini ve dokularını özetleyen başarılı bir çalışma yaptığı söylenebilir.
Sağ tarafta uygun olmayan çalışma dikkate alındığında tasarımcı adayının kolajında daha çok temasına
ağırlık verdiği hedef kitlesine, kullanacağı dokuya yönelik verilerin ise eksik olduğu görülmektedir. Bunun-
la birlikte neredeyse paftanın ¼’ünde bilgi yazılarına yer verildiği de görülmektedir.
Araştırmanızda yeterince resim ve fikir topladıktan sonra tasarım geliştirmeye başlanabilir. Bir “ruh
hali panosu” yapmanız istenebilir. Bu, sanki bir dergi sayfası için toplanmış gibi dikkatlice düzenlenmiş
resimler ve parçaların konseptinizi ve niyetinizi daha resmi bir şekilde ifade etmesidir. Parçalar kalıcı ola-
rak yapıştırmak yerine köpük panoya iğnelenirler. Köpük pano hafif ve taşınabilirdir fakat kumaşların ve
dekoratif öğelerin ve aksesuarların ağırlığına dayanabilir ve fikirlerinizi eğitmenlerle tartışmanız için esnek
bir kullanım sunar. (Jones, 2009:177).
Fotoğraf, dergilerden kesilen parçalar ve internet çıktıları gibi farklı kaynaklardan bilgi toplamaya yö-
nelik bir diğer yaklaşım da araştırmalarda kolaj kullanmaktır (Seivewright, 2013:86). Kolay yeni fikirler
yaratmak için imgeleri kesip birlikte yapıştırmak; bitiştirme de imgelerin ve kumaşların sayfada yan yana
nasıl dizileceğiyle ilgilidir. (Seivewright, 2013:88,). Hikâye panoları özet için ortaya koyduğunuz çözü-
mün bütün ‘hikayesini’ temsil eden, bitmiş sunum kağıtları ya da köpüklü pano serisidir. Genelde temayı,
renkleri ve piyasayı açıklayan kısa metinlerle birlikte bir ruh hali panosu (esin panosu) (Şekil 5.18), son
illüstrasyonlar ve ilişkili kumaşları ve dekoratif öğeleri içerir. (Jones, 2009:179,).

Şekil 5.18 Esin Panoları (Mood Board)

116
Moda Tasarımı

Giysi Tasarımında Tasarım Eskizleri ve kaydetmek, eskiz defteri aşamasının önemli bir
Oluşturma parçasıdır. Geniş bir malzeme kullanımı araştırma
Tasarımcının düşüncelerini ürün haline dönüş- sürecini yönlendirmede ve ilerletmede yardımcı ol-
türmesinde çizim bir araç olarak kullanılmaktadır. maktadır (Seivewright, 2013:84,).
Koleksiyon hazırlamada ilk taslaklar eskizler olarak Çizim, keşfedip mükemmelleşmeniz gereken
ortaya çıkmakta ve tasarımcı bu eskizleri bir arada en temel beceri ve aşamadır. Çizmek, gördüğünüz
tutmada eskiz defteri ya da dosyası kullanmaktadır yerde bilgileri kaydedebilmenin en ideal yoludur.
(Şekil 5.19). Eskiz defteri tasarımcının koleksiyo- Kurşunkalem, mürekkep ve boyalar gibi farklı çe-
nunu tanımlayan farklı boyutlarda kâğıt, renk ve şitlerde çizim araçları kullanarak esin kaynakları-
ciltlerde olabilen tasarım örneklerini gösteren bir nızdan elde ettiğiniz çizgi, doku, ton ve renk, tip ve
dokümandır (Şekil 5.20). Bir tasarımcı ya da tasa- kaliteleri kullanabilirsiniz ve bu şekilde araştırma
rımcı adayı için eskiz defteri aştırmalarını, fikirlerini ve tasarımlarınıza derinlik katabilirsiniz (Seivew-
ve gözlemlerini aktarabilmesi açısından çok önem- right, 2013:83). Bir projenin ilk aşamalarında es-
lidir. Tasarımcıya ait iyi bir eskiz defteri müşterilere, kiz defterine ya da mizanpaj kağıdına fikirlerinizi
firmalara veya eğitmenlere tasarımcıların düşünce, hızlıca çizmeniz gerekir. Bunlara kaba çizimler ve
tasarım ve tasarım fikirleri hakkında önemli bir bil- tasarım geliştirmeler denir. Tasarımları kumaş kul-
gi vermektedir (Jones, 2009:177). Çok çeşitli mal- lanımı, siluet, detay vb. gibi çeşitli kriterlere göre
zemeler ve teknikler kullanarak fikirleri yakalamak gruplayabilirsiniz (Jones, 2009:177).

Şekil 5.19 Farklı Eskiz Çalışmaları (Öğrenci Çalışması)

Şekil 5.20 Farklı Eskiz Defterleri (Öğrenci Çalışması)

117
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme

Giysi Tasarımında Artistik ve Teknik şında etkili bir sonuç sağlar. Artistik çizim, tasarı-
Çizimlerin Oluşturulması mın tüm detaylarını göstermese bile koleksiyonun
Moda tasarımcıları, ürüne ya da ürünlerine yö- duygusunu çağrıştırmalıdır Yapılan uygulama daha
nelik fikirlerini beraber çalıştıkları tasarım ekibine ve çok anlatımcı, tarz sahibi ve çoğu zaman koleksi-
ayrıca müşterilerine çizim yoluyla anlatmak zorun- yonun, ruhunu ya da ilham kaynağını ifade eder.
dadırlar. Bu doğrultuda bir ressam kadar olmasa da Bu doğrultuda el çizimi kullanılabileceği gibi bil-
tüm tasarım türlerini ifade edebilmede çizim yete- gisayar ortamında da çeşitli yazılımlar kullanılarak
neklerinin geliştirilmiş olması gerekmektedir. Moda artistik çizim yapılabilir (Seivewright, 2013:162).
tasarımcıları teknik ve artistik çizim olmak üzere iki Bazen artistik çizimler güçlü bir sunuma sa-
farklı yolla fikirlerini aktarmaktadır (Burke, 2006). hip olmasına rağmen üretim bölümünde çalışan
Artistik çizimlerde vücut oranları değiştiril- modelist ve işçiler tarafından, giysiye ait model ve
mektedir. Ortalama bir kadın vücudunda baş tüm dikiş detaylarının anlaşılmasını zorlaştırmaktadır.
boyun yedi ya da altıda biri kadardır. Artistik çi- Bu zorluğu ortadan kaldırmak amacıyla tasarlanan
zimlerde bu oran artarak baş tüm boyun sekizde giysilerin teknik çizimleri yapılmaktadır. Teknik çi-
ya da dokuzda biri olarak çalışılmaktadır. Artistik zimlerde, vücut ölçüleri belirli bir oranda çalışılarak
çizimlerde çarpıcı, göze hoş görünen bir sunuş üretilecek giysiye ait model ve dikiş detayları açık
amaçlanmaktadır. Bu amaç doğrultusunda siluet- ve anlaşılır bir şekilde ifade edilmektedir (Varol,
lerde deformasyon yapılmakta ve giysilerin siluete 2004:19). Teknik çizimde gösterilen dikiş detayları
giydirilmesinde abartılı çizgiler kullanılmaktadır dikey, yatay, eğri çizgilerle gösterilebilmektedir. Çi-
(Varol, 2004:19) (Şekil 5.21). Kendi içinde bir zimde gösterilen ürünün oranları, kol uzunlukları
sanat biçimi olarak görülen artistik çizim, yaratı- ve şekli, yaka çeşidi ve şekli, cepler ve çeşitli detay-
cı yeteneği ortaya koymada kullanılan çeşitli çizim lar, tasarımcı tarafından belirlenmektedir (Carr ve
malzemeleri ve çizgi kalitesiyle tasarımın algılanı- Pomeroy, 1992) (Şekil 5.22).

Şekil 5.21 Artistik Çizim (Öğrenci Çalışması) Şekil 5.22 Teknik Çizim Örnekleri
Kaynak: Carr ve Pomeroy, 1992

118
Moda Tasarımı

Moda tasarımında, anatominin ve kumaşın vücuda uyumu ve nasıl duracağının iyi bilinmesi model
geliştirmeyi desteklemektedir. Tasarımcı, model geliştirirken tasarımlarının tarzı, tasarım yaptığı vücut
türü, vurgulamak istediği detayına göre, uygun bir silüet ve kişilik yaratabilmektedirler. Yapılan eskizlerde
tasarımları yansıtacak bir ruh hali ve görünüm oluşturulabilmelidir (Jones, 2009).
Modeller oluşturulup artistik ve teknik çizimler yapıldıktan sonra tasarlanan giysilerin seçimi ve üreti-
mine karar verme işlemine geçilmektedir.

Koleksiyon Seçimi
Giysi koleksiyonu hazırlama sürecinin en önemli basamaklarından birisi olan koleksiyon seçiminde
tema, renkler, dokular, formlar, üretim olanakları ve maliyet dikkate alınarak tasarımların seçimi yapıl-
maktadır (Şekil 5.23). Bununla birlikte koleksiyonda yer alan tasarımların aynı ruhu taşıması da önemli
bir konudur. Koleksiyonda üretilecek parça sayısına göre giysi çeşitliliğine gidilebilmektedir. Örneğin, on
parçadan oluşan bir giysi koleksiyonunda sadece etekler yer alırken, yüz parçalık bir koleksiyonda etek,
bluz, gömlek, pantolon vb. çok sayıda giysi türü yer alabilmektedir. Koleksiyon seçiminde:
• Giysinin hedef kitleye uygunluğu ve fonksiyonelliği,
• Giysinin üretim olanakları ve maliyeti,
• Hikaye-renk panosuna ve moda trendlerine uygunluk,
• Renk, stil, kumaş, aksesuar ve yardımcı malzemeye uygunluk,
• İşletmenin marka ve pazarlama politikasına uygunluk göz önünde bulundurulmalıdır (Çivitci,
2001:120).

Şekil 5.23 Koleksiyon (Öğrenci Çalışması)

119
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme

Kumaş ve Malzeme Ürün Prototipinin ve Üretim


Moda Tasarımcısı koleksiyonuna yönelik kumaş Kalıplarının Hazırlanması
ve malzeme araştırmasını koleksiyon seçimi aşama- Deneme kalıpları geçici bir kumaşa ya da tasarı-
sından sonra yapabileceği gibi koleksiyona başla- mın üretiminde kullanılacak kumaşa uygulanarak,
madan önce araştırma aşamasında da yapabilir. Bu giysinin vücuda, modele uygunluğu, boyutları ve
doğrultuda iki boyutlu yani çizim halindeki ürünü estetik görünümü kontrol edilmektedir. Kontrol
gerçek bir giysiye dönüştürme aşamasında tasarımına sonucunda görülen kalıp ve dikimle ilgili hatalar
uygun kumaş ve malzemeyi temin etmesi önemlidir. düzeltilmekte ayrıca giysinin dikim tekniği, dikiş
Bir kumaşın tasarıma uygunluğu, işleme kolaylığı, çeşidi, dikiş payları, proses analizi ve süsleme ile il-
fiyat, kolay bulunabilirlik, kalite ve zamanla ilişki- gili özellikler belirlenmektedir (Tansoy ve diğerleri,
lidir. Tasarımcının kumaş ve malzeme konusundaki 1994:74; Varol,2004: 20).
donanımı, onun ürünü oluşturma sürecinde, doğru Deneme kalıplarının hazırlanması ve prototip
bir yön çizmesini sağlamaktadır (Jones, 2009). üretimi işlemlerinde tasarımcı ve modelistin bir
Dünyaca ünlü haute-couture tasarımcısı Christian arada çalışarak fikir alışverişinde bulunması iste-
Dior kumaşın tasarıma etkisi şu şekilde açıklamakta- nilen sonuca ulaşmada yararlı olmaktadır. Tasa-
dır: “kumaşlar tasarımcının hayallerini yansıtmasının rımların prototipleri üretildikten sonra üretim ka-
yanı sıra, fikirlerinin de canlanmasını sağlamaktadır. lıplarının hazırlanması basamağına geçilmektedir
Bu durum ilham verme açısından başlangıç olarak (Varol,2004: 20).
kabul edilebilmektedir. Benim de birçok giysim ku- Prototip ürünün kontrolü sonrasında üzerin-
maşlar sayesinde ortaya çıkmıştır” (Stone, 2004). de gerekli düzeltmeler yapılan modeli, dikiş türü,
Tasarım ilkeleri yönünde başarıyla tasarlanmış payı ve dikim tekniği belirlenen giysinin kalıpları,
çizim aşamasındaki tasarımlar kumaş, yardımcı bu aşamada üretimde kullanılmak üzere son hali-
malzeme ve aksesuarların kullanımı ile ürüne dö- ni almaktadır. Üretimine karar verilen giysilerin.
nüştürülme süreci başlamaktadır. Renk tasarımlar- kalıpları dikiş payları verilerek ve gerekli işaretlerle
da kullanılan kumaşların dokusu ve kalitesi kadar kumaşa uygulamaya hazır hale getirilir. Bu işleme
tüketiciler için giysi seçiminde önemli bir konudur. şablonlama bu kalıplara ise şablon adı verilmek-
Bu doğrultuda tasarımlar için doğru kumaşın seçimi tedir (Tansoy ve diğerleri, 1994; Varol,2004: 21).
kadar renk seçimi de önemlidir. “Renk sadece moda Şablonlar üzerinde kalıp adı, beden numarası, mo-
ile değişen bir olay değildir. Renk, kendi içinde özel del numarası, kaç adet kesileceği gibi bilgiler ile
ifade ve anlamı olan bir olaydır. Halkın, her renk pens payı, dikiş ve kıvırma yerlerini belirten çıt işa-
için belirli bir dili ve anlayışı vardır. Modanın getir- retleri, düz boy ipliği, kumaş katı, varsa yedirme ve
diği bu renk değişimlerini, her zaman için bu kalıp- esnetme yerlerini belirten işaretler yer almaktadır.
ların içinde düşünmek gerekir” (Gürsoy, 2010). Üretim aşamasında oluşturulan kalıplar tasarı-
Kumaşlar genelde giysi türü göz önünde bu- mı yansıtmak ve ürünün parçalarını göstermek du-
lundurularak seçilmekte ve bu doğrultuda sınıflan- rumundadır. Kalıbın başarılı olması için şu şartlar
dırılmaktadır. Ayrıca bir kumaşın, elyaf özelliği, gerekmektedir (Carr ve Pomeroy, 1992):
ağırlığı, dokusu, rengi, parlaklığı, tasarımcıya, ta- • Kalıplar tasarımcının çizimlerindeki oran-
sarladığı ürünlere, sezona, hedef kitleye ve kolek- lara uygun olarak hazırlanmalıdır.
siyonun ruhuna uygun olup olmadığını anlata-
• Kalıplar vücut anatomisindeki detayları
bilmektedir. Bu doğrultuda Moda Tasarımcısının
yansıtmalıdır.
kumaş ve kumaşın kullanımıyla ilgili sahip olması
gereken özellikler şöyledir (Keiser ve Myrna, 2003): • Kalıplar beden büyüklüklerine göre vücut
ölçülerine uyarlanabilmelidir.
• Çeşitli kumaş sınıfları arasındaki farkların
bilinmesi, Üretim kalıpları hazırlama işleminden sonra
tasarlanan giysilerin üretim planı ve maliyeti-
• Kumaşın kullanışlılığını ve estetik görünü-
nin belirlenmesi basamağına geçilmektedir (Va-
münü değerlendirebilmesi
rol,2004: 21).
• Tasarım sürecinde kumaş seçimini, tasar-
ladığı ürüne uygun olacak şekilde bilinçli
olarak yapmasıdır.

120
Moda Tasarımı

Üretim Planı ve Maliyet “Moda sektöründe, düzenli nakit akışını sağ-


Önemli aşamalardan birisi olan üretim pla- lamak zordur; çünkü tasarımcılar, geri dönüşümü
nı hazırlama tasarımcının numuneden dağıtıma uzun bir süre alacak koleksiyon üretiminin malze-
kadar düşünmesi ve takip etmesi gereken bir aşa- mesi ve modellemesi için ciddi rakamlar harcamak
madır. Bir tasarımcının pazarlama, imalat ve mu- zorundadır.” Örnek olarak 2017 güz dönemi için
hasebe konularında bilgi sahibi olması, koleksiyon yapılacak harcamalar, 2016 yılının sonunda baş-
geliştirme sürecinde oldukça önemlidir. Müşteriye lamakta ve koleksiyonun ödemeleri 2017 yılının
ürünün zamanında ulaşması üretim aşamasının en Eylül ayına kadar alınamamaktadır. Bu ödemelerin
önemli noktasıdır (Keiser ve Myrna, 2003; Gehlar, yapıldığı dönemde ise tasarımcı, 2018 bahar kolek-
2006; Gürsoy, 2010). siyonu için harcama yapmaktadır (Gehlar, 2006).
Moda giyim ürünlerinin pazara belirli zaman Gehlar, sürekli değişim gösteren moda sektörü-
dilimleri içerisinde sunulması gerektiği için, tasa- nün, finansal açıdan riskli bir sektör olduğunu ve
rımcının her bir koleksiyonuna yönelik bu durumu maliye konusunda da yeterli deneyime sahip olun-
göz önünde bulundurarak üretim planı yapması ması gerektiğini savunmaktadır. Moda Tasarımcısı,
gerekmektedir. “Bu programda kumaş siparişi, ilk koleksiyonun üretiminde kendi kişisel kaynakları
kalıplar, ilk örnekler, satışlar ve siparişlerin alınma- dışında, dış kaynaklardan da destek alabilmekte-
sından nihai kalıpların oluşturulması, kesim, dikiş dir. Bu nedenle hem kendi kaynaklarını hem de
ve nakliyeye kadar üretim sürecinin her bir aşaması dış finansman kaynaklarını nasıl kullanacağını
tarihlendirilmelidir” (Gehlar,2006). Ayrıca, üretim planlaması gerekmektedir. Maliyetlerin kontrol
aşamasında, zamanlamaya ve maliyetlerin hesap- altında tutulması ve kaynakların verimli şekilde
lanmasına da dikkat edilmelidir. kullanımında oldukça önemlidir. Bugün dünyanın
en ünlü moda markaları bile maliyetlerin yüksek
Üretim aşamasında, tasarımcılar, tasarımcı asis-
olması durumunda üretim kararlarını yeniden göz-
tanları, numune ve kalıp hazırlayıcılarıyla beraber
den geçirebilmektedir. İşletmenin sağladığı kazanç
ekip halinde çalışmaktadır. Tasarımcılar sahip ol-
en verimli şekilde kullanılmalıdır (Gehlar, 2006).
dukları bilgi ve beceri birikimleri ile beraber ça-
lıştıkları ekip üyelerini yönlendirici konumunda
olmalıdır. İlk prototipten üretimin her aşamasına Tasarımların Sunumu
yönelik verilen kararlar üretim maliyetlerine etki Tasarımların üretim aşaması sona erdikten son-
etmektedir. Örneğin prototip uygulamasında olu- ra, belirlenen hedef kitleye sunum yapılması ve
şan kalıp hatalarına, kumaşın ürüne uyum sağlayıp tasarımların tanıtılması adına çeşitli sunumlar ya-
sağlamadığına, gerek görülürse başka seçenekler pılmaktadır. Sunum tasarımı kavramının, tarihte,
yaratılarak, maliyetin azaltılmasına ve başka ku- insanlığın kendisini ve kültürlerini farklı şekiller-
maşlarla ürünün tekrar denenmesine karar veri- de sunmaya ve ifade etmeye başlamalarıyla gelişim
lebilmektedir. Orijinal kumaştan dikilen model gösterdiği bilinmektedir. Sunum tasarımı, farklı
üzerinde prova yapıldıktan sonra, hatalar üzerine zamanlarda, farklı şekillerde gelişim göstermeye
yazılır ve düzeltmeler imalata girmeden yapılır. devam eden ve genişleyen bir iletişim biçimi olarak
İmalat sürecindeki kontroller, yanlışların erken dü- kabul edilmektedir. Tarihte, demokratikleşme sü-
zeltilmesine olanak sağlamaktadır. Son kontrolde recinin getirileri olan, zenginleşme, güç ve eğitimin
ortaya çıkacak hatalar, maliyeti de olumsuz yönde gelişmesi sonucu, sunum tekniklerinin de geliştiği
etkileyebilmektedir (Hakko, 1983; Gürsoy, 2010; bilinmektedir (Lorenc ve diğerleri., 2007).
Kawamura, 2005; Carr ve Pomeroy, 1992).
Üretim sonrası pek çok tasarım sergilenmek, teşhir
Kısa sürede tüketimi gerçekleşen ve sürekli ken- edilmek ve sunulmak üzere çeşitli yollarla çeşitli alan-
dini yenilemesi gereken giysi tasarımının önemli larda sunulmaktadır. Tasarımlar genellikle; galeriler,
bölümleri; fiyat ve maliyet olarak bilinmektedir. müzeler, sergiler, fuarlar gibi çeşitli sunum alanlarında
İmalat bitirilip, dağıtıldıktan sonraki aşamada, ma- sergilenmektedir. Fuarlar toplumun daha çok kesimi-
liyet hesaplarının yapılması, ön ve son maliyetlerin ne ulaşabilirken, galeri gibi hedef kitlesi daha küçük
karşılaştırılarak, kar ve zarar paylarının anlaşılması olan yerler tercihe göre kullanılmaktadır. Özellikle ga-
açısından önemlidir (Gürsoy, 2010). leriler trendlere ve dönemlere göre tasarlanabilen yer-
ler olarak bilinmektedir (Lorenc ve diğerleri., 2007).

121
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme

Günümüzde sunum tasarımı; sanat, tasarım ve ve Milano gibi moda merkezlerinin halka açık de-
iletişim dünyasının bir parçası olarak kabul edil- fileler düzenlemeye başlamasıyla modaevlerinin ve
mektedir. Moda sektöründe tasarımların sunumu, tasarımcıların koleksiyonları sunulmuştur (Kawa-
mağaza, sergi, galeri gibi alanların yanı sıra defile mura, 2005; Gürsoy, 2010).
olarak da gerçekleşmektedir (Şekil 5.24). Koleksiyon sunumunda canlı manken kulla-
Moda ürünlerinin tutundurulmasında sunum nımını, ilk olarak İngiliz tasarımcı Charles Worth
faaliyetlerinden bir tanesi defiledir. Defile, bir tasa- gerçekleştirmiştir. Başlarda manken olarak eşini
rımcı ya da markanın koleksiyonunu alıcılara, bası- kullanan Worth, maddi durumu güçlendikten
na, moda editörlerine, hedef kitleye, sanatçılara ya sonra, firmasında birçok manken bulundurmaya
da diğer tasarımcılara sunmayı ve tanıtmayı amaçla- başlamıştır. Mankenler, ürünleri, müşterilere bir
dığı gösterilerdir. Bu gösterilerde, tasarımcının be- salonun içinde yürüyerek sunmuş ve defile kav-
lirlediği tema doğrultusunda hazırlanan podyum- ramı ortaya çıkmıştır. Poiret ise, defileleri ilginç
da, belirlenen koreografi ve müzik ile modellerin şovlara dönüştürerek, çeşitli ülkelerde ve yerlerde
tasarımları bir bütün içerisinde sunması söz konu- sunumlar yapmış ve defile kavramının sınırlarının
sudur. “Defile, genellikle basından ve alıcılardan genişletilmesini ve popüler hale gelmesini sağla-
oluşan seyircilere, moda tasarımı ve pazarlama me- mıştır. Patou da defileleri, basını ve sosyeteyi hedef
sajları iletmesi için tasarlanan bir pazarlama olayı” alarak düzenlemiş, bu kavramın yayılmasında etkili
olarak bilinmektedir (Jackson ve Shaw, 2009). Bir olmuştur (Kawamura, 2005).
başka deyişle defile, bir ürünün, canlı modellerle Günümüzde moda defileleri, artan maliyetler
sunumunun yapıldığı bir şov olarak da tanımlana- dolayısıyla belli bir zaman ve sistem içinde med-
bilmektedir. İyi bir defile şovunda sunulan ürünler, yanın da aracılığı ile yapılmaktadır. Geçmişten
moda hakkında genel bir ifadenin de oluşmasına farklı olarak defileler, koleksiyonların tanıtımından
yardımcı olmaktadır (Kawamura, 2005). çok medyada yer almak yoluyla oluşturulmakta-
Moda defilelerinin başlangıcı olarak İkinci dır. Bu durum ise defilelerde şova yönelik tasa-
Dünya Savaş’ından sonra modaevlerinin yaptıkla- rımların yapılmasına yol açmıştır (Gürsoy, 2010).
rı organizasyonlar görülmektedir. Moda defileleri Örneğin; 2000 yılında Belçikalı tasarımcı Martin
modanın kurumsallaşmasından sonra ilk olarak Margiela’nın Fransız ulusal tren istasyonunda de-
Fransa’da başlamıştır. Yapılan defileler sonrasında file yapması, Viktor&-Rolf ’un defile şovunda tüm
kıyafetlerin faturaları evlere gönderilerek satış ya- mankenlerini siyaha boyaması ya da Galliano’nun
pılmıştır. Defile modasının çıkmasına paralel ola- her defilesinin tiyatral bir havaya sahip olması gibi
rak da mankenlik mesleği popüler olmuştur. Paris (Evans, 2003).

Şekil 5.24 Defile Görüntüleri

122
Moda Tasarımı

Öğrenme Çıktısı

6 Giysi tasarımında koleksiyon hazırlamanın özelliklerini açıklayabilme

Araştır 4 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Sizde tasarımlarınızı oluştu-


Giysi tasarımında koleksiyon Koleksiyon hazırlarken ne-
rurken güncel moda trend-
hazırlama sürecinin ilk aşa- lere dikkat ediyorsunuz an-
leri ile ilişkilendiriyor mu-
ması hangisidir araştırınız? latınız?
sunuz?

123
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme

1 Giysi Tasarımında Temel Tasarım


Öge ve İlkeleri açıklayabilme
öğrenme çıktıları ve bölüm özeti

Giysi Tasarımında Temel


Tasarım Öge ve İlkeleri 1 Giysi tasarımlarında temel tasarım ilke ve ögelerinin göz
önünde tutulması son derece önemli bir konudur. Tasarımcı
bu ilkelerin tümünü tasarım süreci boyunca dikkatlice göz-
lemlemelidir. Giysi tasarımında tasarlanan kumaşın dokusu-
na, rengine, kumaş ile biçimlendirilecek giysinin formuna,
süsleme detaylarına kadar tüm çizim, renklendirme, kalıp,
dikiş aşamalarında temel tasarım öge (çizgi, yön, doku, ölçü,
siluet, renk, süsleme ve detaylar) ve ilkeleri (denge, orantı
ve görsel hiyerarşi, görsel devamlılık, bütünlük, vurgulama,
uyum, ritim, koram) esastır. Tasarım ögelerinin ve ilkelerinin
bilinmesi tasarımcı ya da tasarımcı adaylarının daha özgün,
daha yaratıcı ve daha doğru tasarımlar üretebilmelerini sağla-
maktadır. Moda tasarımcıları ya da adayları; konsept oluştur-
maktan koleksiyon hazırlamaya ve koleksiyonun sunumuna
kadar temel tasarım öge ve ilkelerinden faydalanmalıdır.

2 Tasarımda yaratıcılığın
önemini sorgulayabilme

3 Tasarımda ilham kaynağının


önemini kavrayabilme

4 Tasarımda işlevselliğin
önemini açıklayabilme

Tasarımda Yaratıcılık, İlham


Kaynağı ve İşlevsellik

2 Tasarlama; yaratıcılık, bilgi toplama, algılama, düşünme, analiz etme, problem çözme, gibi eylemleri
kapsayan, değişebilir bileşkelerden oluşan; salt zihnin düşünsel yetisi değil, duyum, duygu ve imgelem
gibi yetilerin tümünün ve birbirleriyle kurduğu bağıntıların bütün olarak özümsendiği bir süreçtir. Bu
süreçte yaratıcılık, tasarımın en önemli bölümüdür. Yaratıcılık, özgün bir şeyi hayal edebilme becerisi ol-
duğu kadar yeni fikirler geliştirebilme de bir şeyi herkesten farklı yollarla yapabilme yeteneğidir. Aynı za-
manda yaratıcılık, diğer insanlar tarafından aynı görülen olguları farklı şekilde düşünebilmeyi gerektirir.
Bu doğrultuda günlük olaylara ve nesnelere farklı bakabilmek ve farklı yaklaşım tarzı geliştirebilmektir.

3 Tasarımcının yaratıcılığına yön veren ilham kaynakları sınırsızdır. Bunlar, evrende görülebilecek her-
hangi bir nesne olabileceği gibi, soyut kavramlar, tarihi dönemler ve olaylar, kültürel ve geleneksel
alışkanlıklar, yaşam şartları gibi birçok ilham kaynağı şeklinde olmaktadır.

4 Bir ürüne tasarım niteliği kazandıran ölçütlerden bir tanesi işlevselliktir. Giysi tasarımı yapılırken yaratıcılık
ve ilham kaynağı kullanımında sonucun işlevsel olması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır. Örneğin ne
kadar güzel, ne kadar yaratıcı olursa olsun bir giysi giyilemiyor ise başarılı bir tasarım olarak değerlendirilemez.

124
Moda Tasarımı

5 Tasarım projesinin tanımını ve


kapsamını açıklayabilme

öğrenme çıktıları ve bölüm özeti


Tasarım Projesi Tanımı ve
Kapsamı 5 Moda Tasarımında bir proje genelde dört ila altı hafta ara-
sında süren ve hem araştırma becerilerin hem pratik bece-
rilerin kullanıldığı bir çalışma sürecidir. Bir projede; proje-
nin teması, görevleri, hedefleri ve amaçları olması gereken
önemli unsurlardır. Bir proje hazırlama sürecinde seçilen
doğrultusunda; problemin tanımı, araştırma ve bilgi topla-
ma, yaratıcılık ve buluş, çözüm bulma ve uygulama süreci
şeklinde ilerlemektedir.

Giysi tasarımında koleksiyon


6 hazırlamanın özelliklerini
açıklayabilme

Giysi Tasarımında Koleksiyon


Hazırlama 6 Giysi tasarımında koleksiyon hazırlama süreci ister bir ta-
sarımcının isterse sektördeki bir markanın faaliyeti olsun
doğru ve etkili bir araştırma ile başlamaktadır. Tasarım-
cı ya da tasarımcı adayları giysi tasarımının ilk basamağı
olan tema, trendler, hedef kitle, sezon, kumaş malzeme ve
aksesuarlar, üretim, maliyet ve pazarlama olanakları konu-
larında doğru bir araştırma yapmalıdır. Ayrıca yeni ürün
tasarımının en önemli adımı renk ve hikaye panosu tasarı-
mın genel kimliğini belirleyen unsurlardır.

125
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme

1 Bir yüzey üzerinde tekrarlardan oluşan biçim- 6 Aşağıdakilerden hangisi tasarımın başlıca gö-
sel düzene ne ad verilir? revleri arasında yer almaz?
neler öğrendik?

A. Yön B. Doku A. Kültürel farklılıkları desteklemeli,


C. Çizgi D. Ton B. Tek tip bir görüntü sağlamalı
E. Hiçbiri C. Tüm insanlara fayda ve özgürlük sağlamalı
D. Küresel sürdürülebilirlik ve çevre korumasını
2 Aşağıdakilerden hangisi bir tasarım ögesi de- arttırmalı
ğildir? E. Ürün, hizmet ve sistemlere uyumlu ve anlamlı
bicimler vermeli,
A. Doku
B. Renk
C. Ritm 7 Giysilerde dikkatin belli bir noktaya çekilme-
D. Siluet sine ne ad verilir?
E. Detay ve Süslemeler A. Denge B. Ritim
C. Uyum D. Vurgu
3 Renkle ilgili aşağıdaki bilgilerden hangisi E. Bütünlük
yanlıştır?
A. Işık olmadan renk olmaz. 8 Aşağıdakilerden hangisi tasarımı yönlendiren
B. 18. yüzyılda üç temel renk teorisi birçok bilim ve tasarımcının ürün tasarımına etki eden faktör-
adamı, sanatçı ve düşünür tarafından yaygın lerden birisi değildir?
olarak kabul edilmiştir. A. Üretim ve Kullanıma Uygunluk
C. Açık bir yeşil ile koyu yeşil arasındaki fark, ton B. İşlevsellik
farkıdır. C. Devamlılık
D. Diğer renklerin karışımıyla üretilmeyen renkle- D. Ekonomiklik
re ana renk (birincil renk) denir. E. İnsan İhtiyaçları
E. Güneş tayfındaki renkler, kırılma açılarına göre
kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, beyaz ve
mor’dur. 9 Tasarımcının koleksiyonuna ilham veren te-
mayı, hedef kitleyi, çizgiyi, renkleri, dokuları ve
sezonu bir bütün halinde görsel olarak sunum şek-
4 Aşağıdakilerden hangisi bir tasarım ilkesi de- line ad verilir?
ğildir?
A. Eskiz
A. Denge B. Hikaye Panosu
B. Görsel devamlılık C. Artistik çizim
C. Vurgulama D. Teknik çizim
D. Detay ve Süslemeler E. Hiçbiri
E. Bütünlük

10 Aşağıdakilerden hangisi moda eğilimi araş-


5 Bir bütünü oluşturan parçalar arasında ben- tırmalarında değerlendirilen görünüm unsurları
zerlik, ilgililik ve uygunluk varsa buna ne ad verilir? arasında yer almaz?
A. Uyum B. Vurgu A. Kumaş B. Baskı
C. Ritm D. Koram C. Aksesuar D. Artistik çizim
E. Hiçbiri E. Siluet

126
Moda Tasarımı

Yanıtınız yanlış ise “Giysi Tasarımında Temel Yanıtınız yanlış ise “Tasarımda Yaratıcılık,
1. B 6. B
Tasarım Öge ve İlkeleri” konusunu yeniden İlham Kaynağı ve İşlevsellik” konusunu ye-
gözden geçiriniz. niden gözden geçiriniz.

neler öğrendik yanıt anahtarı


Yanıtınız yanlış ise “Giysi Tasarımında Temel Yanıtınız yanlış ise “Giysi Tasarımında Temel
2. C 7. D
Tasarım Öge ve İlkeleri” konusunu yeniden Tasarım Öge ve İlkeleri” konusunu yeniden
gözden geçiriniz. gözden geçiriniz.

Yanıtınız yanlış ise “Giysi Tasarımında Temel Yanıtınız yanlış ise “Tasarımda Yaratıcılık,
3. E 8. C
Tasarım Öge ve İlkeleri” konusunu yeniden İlham Kaynağı ve İşlevsellik” konusunu ye-
gözden geçiriniz. niden gözden geçiriniz.

Yanıtınız yanlış ise “Giysi Tasarımında Temel Yanıtınız yanlış ise “Giysi Tasarımında Ko-
4. D 9. B
Tasarım Öge ve İlkeleri” konusunu yeniden leksiyon Hazırlama” konusunu yeniden göz-
gözden geçiriniz. den geçiriniz.

Yanıtınız yanlış ise “Giysi Tasarımında Temel Yanıtınız yanlış ise “Giysi Tasarımında Ko-
5. A 10. D
Tasarım Öge ve İlkeleri” konusunu yeniden leksiyon Hazırlama” konusunu yeniden göz-
gözden geçiriniz. den geçiriniz.

Araştır Yanıt
5 Anahtarı

Kalın dokuma kumaşlar arasında yer alan kaşe kumaş insan bedeni üzerinde
Araştır 1 kaba bir görünüm sağlarken ipek kumaşlar hafifliklerinden ve inceliklerinden
dolayı insan bedeni üzerinde zarif bir görünüm sağlamaktadır.

İlham kaynakları sınırsızdır. Bunlar, evrende görülebilecek herhangi bir nes-


ne olabileceği gibi, soyut kavramlar, tarihi dönemler ve olaylar, kültürel ve
Araştır 2 geleneksel alışkanlıklar, yaşam şartları gibi birçok ilham kaynağı tasarımcıyı
etkileyen ve tasarımlarına yön veren kaynaklardır.

Yaratıcılıkta tasarımcının tasarım çözümlerini kağıda aktardığı “dışavurumcu


Araştır 3 yaratıcılık” ve çizimlerini bir ürüne dönüştürdüğü “üretken yaratıcılık” olmak
üzere iki aşama olduğu söylenebilir.

Giysi tasarımında koleksiyon hazırlama süreci ister bir tasarımcının isterse


Araştır 4 sektördeki bir markanın faaliyeti olsun doğru ve etkili bir araştırma ile başla-
maktadır.

127
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme

Kaynakça
Ağsakallı, M. S. (2014). Sürrealizm Akımının Afiş Bilge, D. (1981). Temel Tasarım ve Yaratıcılık Bilgi,
Tasarımına Etkisi ve Uygulama Örnekleri, T.C. O.D.T.Ü. Mimarlık Fakültesi Basım, Ankara.
Atatürk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü
Burke, S. (2006) Fashion Artist Drawing Techniques
Güzel Sanatlar Fakültesi Yüksek Lisans Tezi,
To Portfolio Presentation, Burke Publishing,
Erzurum.
China.
Aksel, E. ve Akdeniz, H. (1989) Güzel Sanatlar
Carr, H. ve Pomeroy, J. (1992) Fashion Design And
Fakültelerinde Temel Sanat Eğitimi Üzerine
Product Development, Blackwell Science Ltd.
Düşünceler ve Bir Bakış Açısı, Güzel Sanatlar
UK.
Fakültelerinde Temel Sanat Eğitimi Semineri,
G.S.F Yayınları: 10. Ankara. Ching, F.D.K. (2006) İç Mekan Tasarımı, Yem Yayın,
İstanbul.
Andersson, B. (1997) Costume Design, The Dryden
Press Saunders, College Publishing, USA. Civcir, E. (2015) Temel Tasarım ve Tasarım İlkeleri,
Ankara
Atakan, G. (2014) Yaratıcı Tasarım Sürecinde Bilişsel
Yaklaşım ve Üstbilişsel Farkındalık, Hacettepe Collezioni. (1993) Pret–A Porter, Spring/Summer.
Üniversitesi, Güzel Sanatlar Enstitüsü, İçmimarlık Çivitçi, Ş. (2004) Moda Pazarlama, Asil Yayın
ve Çevre Tasarımı Ana Bilim Dalı, Yüksek Lisans Dağıtım Ltd. Şti, Ankara.
Tezi, Ankara.
Davis, F. (1997) Moda, Kültür ve Kimlik,(Ö.
Atalayer, F. (1994) Temel Sanat Öğeleri, Anadolu Arıkan, Çev). (1. Basım). Yapı Kredi Kültür Sanat
Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Yayınları, Yayıncılık, İstanbul.
Eskişehir.
Deliduman, G, C ve İstifoğlu, O. B. (2006) Temel
Atalayer, G. (2001) Dokuma Tasarımına Giriş I, Sanat Eğitimi, Gerhun Yayıncılık, Ankara.
İstanbul.
Dıamond, J . ve Dıamond, E. (1997) The World of
Atılgan, K. D. (2014) Giysi Tasarımında Fashion, Fair Child Books, New York, USA.
Esinlenmenin ve Araştırmanın Yaratıcılığa Etkisi.
The Journal Of Academic Social Science Studies Edeer, S. (2002) Temel Tasarım Egitimi ve Sanatsal
International Journal Of Social Science. Yaratma Süreci, Anadolu Üniversitesi Eğitim
Fakültesi Dergisi, Sayı: 1-2, Cilt.12. Eskişehir.
Artut, K. (2004) Sanat Eğitimi Kuramları ve
Yöntemleri, Anı Yay, Ankara. Ertürk, N. ve Özüdoğru, Ş. (2010) Siluete Yönelik Bir
Moda Eğilimi Analizi: Balenciaga Örneği, NWSA
Ashby, M. ve Johnson, K. (2004) Materials And E – Journalof New World Sciences Academy.
Design, Elsevier But Tamworth Heinemann,
London. Evans, C. (2003) Fashion At The Edge, Yale University
Pres, İtaly.
Aydın. S. ve Çakar, G, E. (1993). “Çağdaş Giysi
Tasarımında Öge ve Prensipler I”. Türkiye Hazır Everett, F. (1994) Moda Tasarımcılığı Desinatörlük
Giyim ve Konfeksiyon Kongresi Bildiriler Kitabı ve Stilistlik, Limasollu Naci Öğretim Yayınları,
(Ed:Arcak, E, Noyan, Ş Ve Hoşsöz, H), Gökba İstanbul.
Matbaacılık, İstanbul. Fogg, G. (2014) Modanın Tüm Öyküsü, Hayalperest
Aydınlı, S. (1992) Mimarlıkta Görsel Analiz. İstanbul Yayınevi Dağ.San.Tic.Ltd.Sti, İstanbul.
Teknik Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi Baskı Ghorab, P. (2015) Kent Mobilyalarının Temel
Atölyesi, İstanbul. Tasarım İlkelerine Göre Değerlendirilmesi,
Balcı, Y. B. ve Say, N. (2003) Temel Sanat Eğitimi, T.C. İstanbul Aydın Üniversitesi, Fen Bilimler
Ya-Pa Yayınları, İstanbul. Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi Mimarlık Anabilim
Dalı Mimarlık Programı, İstanbul.
Barratt, K. (1980) Logic And Design, George
Goldwin Limited, London. Gehlar, M. (2006) Moda Tasarımcısının İş Kurma
Rehberi, Güncel Yayıncılık, İstanbul.
Becer, E. (1999) İletişim ve Grafik Tasarım, Dost
Kitabevi Yayınları, Ankara. Goethe, J. W. (1998) Goethes Way Of Science. Ed:
Seamon, D./ Zajonc, A. State University of New
York Press, New York.

128
Moda Tasarımı

Goworek, G. (2006) Careers İn Fashion&Textiles, Küçükerman, Ö. (1997) Endüstri Tasarımı Ürün


Blackwell Publishing Ltd, UK. Tasarımında Adımlar, Yem Yayıncılık, İstanbul.
Güngör, İ.H. (2005) Temel Tasar (Basic Kın, R.E. (2007) Tasarımda Doku Kavramı ve
Design),Genişletilmiş 3.Baskı. İşlevselliği, İstanbul Teknik Üniversitesi Fen
Gürsoy, A.T. (2010) Giyim Kültürü ve Moda, 2. Cilt. Bilimleri Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Ömür Matbacılık, İstanbul. Lorenc, J. Skolnick, L. ve Berger, C. (2007) What Is
Güven, İ. (2006) Okul Öncesi Drama Etkinliklerinde Exhibition Design, Rotovision Sa, China.
İlkeler. Çocukta Yaratıcılık ve Drama, Anadolu Malacara, D. (2002) Color Vision And Colorimetry:
Üniversitesi Yayınları, Eskişehir. Theory and Applications, Second Edition. The
Jackson, T. (2007) The Process Of Trend Development International Society For Optical Engineering,
Leading To A Fashion Season, T, Hines, M. Bruce USA.
(Yay. Haz.), Fashion Marketing, Elsevier Ltd, MEB. (2012) Grafik ve Fotoğraf Işık ve Renk
Burlington. Oluşumu, Ankara.
Jackson, T. ve Shaw, D. (2009) Mastering Fashion MEB. (2010) Kimya Teknolojisi Boyada Renk,
Marketing, Macmillan Publishers Limited, Ankara.
England.
MEGEP. (2007) El Sanatları Teknolojisi Mekikli
Hakko, C. (1983) Moda Olgusu, Vakko Yayınları, Dokumada Desen, Ankara.
Ankara.
Meng, L. (2007) A Left-Brain Exploration Of
Haşlakoğlu, P. (2007) Rengin Ruhsal Etkisi ve
Consumer Creavity: Creative Thinking, Product
Resimsel İfade, T.C Mimar Sinan Güzel Sanatlar
Evaluation And Cultural Differences, ,Phd
Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Resim
Thesis, Graduate School Of The University Of
Anasanat Dalı Resim Programı Sanatta Yeterlik,
Minnesota.
İstanbul.
Hayashı. H. ve Mırımoto. K. (2003) How To Draw Monahan, T. (2002) The Do-It-Yourself Lobotomy:
Manga Costume Enyclopedia, Graphic- Sha Open Your Mind To Greater Creative Thinking,
Publishing Co, USA. John Wiley & Sons, Inc. New York.

Hazır, M. (2006) Giysi Tasarımında ve Dokusal Morris, B. (1993) Tank Dress: Simply Minimal, The
Elementler: Pilise ve Drapeler, T.C. Dokuz Eylül New York Times, USA
Üniversitesi, Güzel Sanatlar Enstitüsü Tekstil Ocvirk, G.O., Stinson, E.R., Wigg, R.P., Bone,
Anasanat Dalı, Yüksek Lisans Tezi, İzmir. O.R., Cayton, L.D. (2015) Sanatın Temelleri
İnan, Ç. (1998) Soyut ve Somut Tasarım Olgusunda – Teori ve Uygulama Çev.Nur Balkır Kuru, Ali
Anlatım Yöntemleri, Maltepe Üniversitesi Kuru. Karakalem Kitep Evi, 12. Basım, İzmir.
Yayınları, İstanbul. Orkunt, T. (2010) Bellekte Varedilen Soyut
Jones, S, J. (2002) Fashion Design, Watson-Guptill Kavramların Tasarım Diliyle Bir Ürün Olan
Publications, New York. Sınırlandırmalara Dönüşmesi, Tasarımda Genç
Bakışlar: Bir Kullanıcı, Bir Mekan, Bir Ürün,
Jones, S. J. (2009) Moda Tasarımı, Çev: Hüseyin İstanbul Ticaret Üniversitesi, İstanbul.
Kılıç, Güncel Yayıncılık, İstanbul.
Önal, G. K. (2011) Yaratıcılık ve Kültürel Bağlamda
Kapucu, S. (2013) Yaratıcı Problem Çözme
Mimari Tasarım Süreci, Uludağ Üniversitesi
Metodolojisi Trız, Amasya Üniversitesinde
Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Dergisi, Cilt 16,
Düzenlenen Konferans Notları.
Sayı 1.
Kawamura, Y. (2005) Fashion-Ology An Introduction
Önlü, N. (2004) Tasarımda Yaratıcılık ve İşlevsellik
To Fashion Studies, Oxford International
Publishers Ltd. UK. Tekstil Tasarımındaki Konumu, Atatürk
Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi,
Keiser, S.J.ve Myrna, B.G. (2003) Beyond Design, Cilt 3, Sayı 1.
Fairchild Publications, Inc. New York.
Özdemir, F. (2011) Popüler Müzik Albüm
Koca, E. ve Koç, F. (2009) Giysi Tasarımında Kapaklarının Tasarım Sorunları, İnönü
Yaratıcılık, NWSA e – Journalof New World Üniversitesi Sanat ve Tasarım Dergisi İnönü
Sciences Academy. Üniversitesi Sanat ve Tasarım Dergisi, Malatya.

129
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme

Özalp, D. (2008) Tarihî Kent İmajının Korunmasında Telek, C. (2013) Kullanılabilirlik Kavramı,
Kentsel Tasarım – Antakya Örneği. T.C. Kültür Tasarım Süreci İçindeki Yeri ve Benzer Tasarım
Ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Yaklaşımları İle İlişkisi, Mimar Sinan Güzel
Genel Müdürlüğü Uzmanlık Tezi, Ankara. Sanatlar Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü
Endüstri Ürünleri Tasarımı Anabilim Dalı,
Özer, A. ve Erdal, A. (2015) Toplumsal Unsurların
Endüstri Ürünleri Tasarımı Yüksek Lisans
Tasarım Sürecine Etkileri, Akdeniz Sanat Dergisi,
Programı Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Cilt 8, Sayı 15.
Tokdil, E. (2016) Renk Kuramları ve Andre Lhote
Özkan, Z. C. (2008) Temel Tasarım Eğitimi ve Dijital
Örnekleminde Renk Algısına Fenomenolojik
Ortam, Tc. Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri
Yaklaşım, İdil Dergisi, Cilt 5, Sayı 22.
Enstitüsü Ğüzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı
Resim-İs Öğretmenliği, Yüksek Lisans Tezi, Torrance, E. P. (1974) Norms Technical Manual:
Ankara. Torrance Tests Of Creative Thinking, Ginn And
Co, Lexington.
Pakdil, A. F. (2001). Uygar Kentli İhtiyaçları ve Kent
Mobilyaları, I. Uluslararası Kent Mobilyaları Tüzcet, Ö. (1967) Form ve Doku, Matbaa
Sempozyumu, İ.B.B. Yayınları, İstanbul. Teknisyenleri Koll Şti, İstanbul.
Parramon, J. M. (1994). Resimde Renk ve Udale, J. (2014). Moda Tasarımı Temelleri Dizisi:
Uygulanışı, Çev: E. Erduran, Remzi Kitabevi, Moda Tasarımında Tekstil ve Moda (I. Baskı),
İstanbul. Literatür Yayınları. İstanbul.
Per, M. (2012). Renk Teorilerine Tarihsel Bir Bakış, Uçar, T. F. (2004) Görsel İletişim ve Grafik Tasarım,
Yedi Sanat, Tasarım ve Bilim Dergisi. İnkılâp Yayınevi, İstanbul.
Polat, H. H. (2012) Renk Teorisi ve Temel Yanılgılar, Üreten, S. (1997) Üretim İşlemler Yönetimi-Stratejik
Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Kararlar Ve Karar Modelleri, Ankara.
Dergisi, 28.
Varol, E. (2004) Türk Hazır Giyim İşletmelerinde
Rawlinson, J.G. (1995) Yaratıcı Düşünme ve Beyin Ürün Tasarımı Süreci ve Bu Süreç İçerisinde
Fırtınası, Çev. Osman Değirmen. Bireysel Moda Tasarımcısı, Anadolu Üniversitesi Fen
Yatırım Dizesi, Rota Yayınları, İstanbul. Bilimleri Enstitüsü Endüstriyel Sanatlar Anabilim
Dalı Yüksek Lisans Tezi, Eskişehir.
Reid, W. G. (1993) From Concept To Form
İn Landscape Architecture, Van Norstrand Weiss, H.D. (1993) Problem Çözümünde Yaratıcılık,
Reinhold. Çev. Şahiner Doğan, Cep Yönetim Dizisi, 1.
Baskı, İstanbul.
Seivewright, S. (2013) Moda Tasarımında Araştırma
ve Tasarım, Çev. Burcu Bakın, Bilnet Matbaacılık, Yetmen, G. (2016) Moda Tasarımında Temel
İstanbul. Tasarım Öğelerinin Önemi, İdil Dergisi, Cilt 5,
Sayı 22.
Sezgin, Ş. ve Önlü, N. (1992), Tekstilde Tasarım
Olgusu, Tekstil Ve Mühendis Dergisi, Nisan, Sayı Yıldız, V. Özkal, N. ve Çetingöz, D. (2003)
52, Bursa. Okul Öncesi Eğitimi Alan ve Almayan 7-8
Yaş Grubu Çocuklarda Yaratıcı Potansiyelin
Sproles, G. B. (1981) Analyzing Fashion Life Cycles:
Değerlendirilmesi, Eğitim Araştırmaları
Principles And Perspectives, The Journal Of
Dergisi,13.
Marketing, 45(4).
Zelanski, P. ve Fisher, M.P. (1996) Design Principles
Stone, E. (2006). Infashion: Fun!, Fame!, Fortune!,
And Problems, Chapter:Color Pp. 227‐250Aaaa
Fairchild Publication, İnc, New York.
Tansoy, Y. Vural, T ve Ağaç, S. (1994) Özgün
Giysi Tasarımında Temel İşlemler ve Örnek Bir
Çalışma, Tekstil Konfeksiyon Dergisi. 1.

130
Bölüm 6
Moda Tasarımı ve Malzeme

1 2
İplik Üretim Teknolojisi
öğrenme çıktıları

Tekstil Lifleri 2 İplik üretim yöntemlerini sıralayabilme ve


1 Tekstil liflerini tanıyabilme iplikleri tanımlayabilme

Kumaş Üretim Teknolojisi Tekstil Terbiyesi


3 Tekstil kumaşlarının nasıl yapıldığını basitçe 5 Tekstil ürünlerini renklendirme ve bitim

3 4
açıklayabilme işlemlerini açıklayabilme
4 Tekstil kumaşlarını sınıflandırabilme ve 6 Boyama ve baskı yöntemleri arasındaki
kullanım yerlerini açıklayabilme farkları sıralayabilme

5
Tekstil Teknolojisindeki Yenilikler
7 Tekstil teknolojisindeki yenilikleri
anlayabilme

Anahtar Sözcükler: • Tekstil Lifleri • İplik Üretim Yöntemleri • Örme Kumaş • Dokuma Kumaş
• Tekstil Terbiyesi • Tekstil Boyacılığı • Bitim İşlemleri • Moda ve Malzeme

132
Moda Tasarımı

GİRİŞ keşfedilmesi ve kullanımlarının yaygınlaşmaya baş-


İnsanların tekstil ürünlerini kullanmaya başla- laması ile pamuk dışındaki doğal liflerin kullanımı
malarının yaklaşık sekizbin yıllık bir tarihi geçmişi gittikçe azalmıştır. Doğada çok sayıda lifli madde
vardır. Ilk olarak korunmak amacıyla hayvan post- ve lif bulunmaktadır. Bunların pek çoğu tekstil için
larının kullanıldığı tahmin edilmektedir. Zamanla gerekli olan tüm özellikleri bir arada bulundurma-
lifleri eğirerek iplik yapmanın yöntemi bulunmuş, dıklarından, tekstil sektöründe çok azı kullanıla-
daha sonra bu ipliklerden yüzey yani kumaş üre- bilmektedir. Tekstil lifi belli bir inceliği, uzunluğu,
timi keşfedilmiştir. MÖ 4.500’lü yıllarda el eğir- mukavemeti ve esnekliği olan, eğrilmeye, bükül-
meci ile iplik üretildiği bilinmektedir. Bugün de meye, dokunmaya ve insanlar tarafından çeşitli
endüstriyel üretimin temel prensibi bu el eğirme- amaçlar için kullanılmaya uygun temel tekstil ham-
cine dayanmaktadır. Dokuma tekniği örme tek- maddesi olarak tanımlanabilir. Genel kabul görmüş
niğinden çok daha önce bulunmuştur. Ağırlıklı önemli bir hususta lifin uzunluğunun inceliğinin
dokuma tezgahı kumaş üretimi için kullanılan ilk en az 100 katı olması gerekliliğidir.
alettir. Uzun bir süre giysiler ve tekstil malzemeleri Tekstil liflerinin üretimi, ticareti ve kullanımını
esas olarak örtünme ihtiyacını gidermek amacıyla etkileyen pek çok fiziksel özelliği vardır. Bunlardan
kullanılmışlardır. Zamanla gelişen üretim teknik- en önemlileri uzunluk, incelik ve mukavemettir.
leri, farkı liflerin keşfedilmesi, boyaların ve boyama Tekstil lifleri uzunluklarına göre iki gruba ayrılırlar.
tekniklerinin bulunması ve en önemlisi de insanın Uzunlukları kolayca ölçülemeyen ve kilometreler-
konfor seviyesinin iyileşmesi sayesinde görsellik ce uzunluğa sahip lifler sonsuz, kesiksiz, devamlı,
önem kazanmaya başlamıştır. Binlerce yıllık teks- filament gibi terimlerle isimlendirilirler. Kimyasal
til ve konfeksiyon tarihi sanayi devrimi ile birlikte lifler bu gruptadırlar. Doğal bir lif olan ipeğin bir
çok büyük değişimlere tanık olmuştur. Makineleş- kozasından 1.500-3.000 metre uzunlukta lif elde
me ilk olarak tekstil sanayisinde başlamıştır. Kim- edilebilir. Bu nedenle ipek lifleri de bu gruba da-
ya ve polimer bilimindeki gelişmeler yeni liflerin hil edilirler. Uzunlukları santimetre cinsinden
geliştirilmesine olanak sağlamıştır. Teknolojik ge- ifade edilebilen lifler kesikli veya ştapel lif olarak
lişmelerle birlikte günümüzde tekstil ürünleri giy- isimlendirilirler. İpek haricindeki tüm doğal lifler
silerin dışında hayatın her alanında kullanılır hale kesikli liflerdir. Kimyasal lifler de doğal liflerle bir-
gelmiştir. Tekstil ve konfeksiyon teknolojileri pek likte kullanılabilmek amacıyla onlara uygun uzun-
çok farklı sektör ve endüstriyel alanı ilgilendirir. luklarda kesme veya koparma konvertörleri ile ke-
Nanoteknoloji gibi yeni teknolojilerin ilk uygula- sikli lif haline getirilebilirler. Kesikli lifler eğrilerek
ma alanlarından birisi tekstil malzemeleri olmak- iplik haline getirilmelidirler. Kimyasal lifler tek bir
tadır. Tekstil malzemeleri moda tasarımcılarının lif halinde veya lif demetleri halinde üretilebilirler.
da temel hammaddesidir. Tekstil endüstrisi moda Tek lif halinde üretilenlere monofilament, demet
endüstrisinin ilk basamağıdır. Bu nedenle tasarım- halinde üretilenlere de multifilament ismi verilir.
cıların tekstil malzemeleri, özellikleri ve üretim sü- Tekstil lifleri mikron (milimetrenin binde biri)
reçleri hakkında belli seviyede bilgi sahibi olmaları, seviyesinde inceliğe sahiptirler. Bu nedenle incelik-
tasarımlarını oluştururken yol gösterici olacaktır. lerini ölçmek kolay değildir. İplik, kumaş ve giysi
Bu ünitede basit ve kapsamlı biçimde tekstil lif- özelliklerini önemli ölçüde etkilediklerinden bilin-
lerinden başlayarak tekstil malzemeleri hakkında meleri gerekir. Lif inceliklerinin ölçülmesinin zor
genel bilgiler verilmeye çalışılmıştır. olması nedeniyle ifade etmek için doğrusal yoğun-
luk yani birim uzunluk başına düşen ağırlıkları esas
alınır. Kimyasal lif ve ipliklerin inceliğini belirtmek
TEKSTİL LİFLERİ
amacıyla kullanılan iki numaralandırma sistemi
Tekstil malzemelerinin temel yapıtaşı liftir. Lifler vardır. Bunlar tex ve denyedir. Tex 1.000 metre
doğrudan veya iplik yapılarak tekstil malzemelerine uzunluğundaki lif veya ipliğin gram cinsinden ağır-
dönüştürülürler. Bilinen en eski tekstil üretiminde lığını ifade eder. Tek lifler için dtex (tex değerinin
kullanılan lifler keten ve yündür. Yün, keten, ipek 10 katı) kullanılır. Denye ise 9.000 metre uzunlu-
ve pamuk başta olmak üzere doğadan elde edilen ğundaki lifin gram cinsinden ağırlığını ifade eder.
lifler yüzyıllar boyunca kumaş ve giysi üretiminde İpek ile sentetik filament lif ve ipliklerin numara-
kullanılmıştır. Yirminci yüzyılda kimyasal liflerin landırılmasında denye, desitex ve tex tercih edilir.

133
Moda Tasarımı ve Malzeme

Pamuk liflerinin inceliği inç başına mikrogram olarak lif ağırlığını gösteren mikroner terimi ile ifade edilir.
Yün liflerinin incelikleri ise mikron cinsinden gösterilir. Lif inceliği bir iplik veya kumaşın dayanım, sertlik,
yumuşaklık, dökümlülük, tuşe gibi özelliklerini doğrudan etkiler. Lif inceldikçe üretilen ürünlerin yukarı-
da sayılan özelliklerinde de iyileşme olmaktadır. Kimyasal liflerin incelikleri belirli seviyelere kadar ayarla-
nabilmektedir. Doğal liflerin incelikleri ise bitki veya hayvanın cinsi, yetişme koşulu, iklim, hasat zamanı
ve şekli gibi genetik ve çevresel faktörlerden etkilenir. Teknolojik ilerlemelerle birlikte çok ince kimyasal
lifler de üretilmeye başlanmıştır. Yaklaşık olarak 30 yıldır ticari başarı kazanmış mikrolifler incelikleri 1
denyenin altında olan liflerdir. Günümüzde lif inceliklerinin daha fazla düşürülmesi yönünde yoğun çalış-
malar yapılmaktadır. Bunun sonucu olarak da inceliği nanometre ile ifade edilen nanolifler geliştirilmiştir.
Bir giysiden beklenen en önemli özelliklerden birisi dayanımdır. Liflerin mekanik özellikleri yani bir
kuvvet karşısında gösterdikleri direnç ve uzama özelliği ipliğin, kumaşın ve dolayısı ile bir giysinin dayanım,
dökümlülük, esneklik, yumuşaklık gibi özelliklerini doğrudan etkiler. Sentetik lifler çoğu zaman doğal lifle-
re göre daha yüksek mukavemete sahiptirler. Bir kuvvet altında kaldıklarında lifler önce uzamaya başlarlar.
Bu uzama yetenekleri tekstil malzemelerinde kullanımlarını, kumaş ve giysi özelliklerini de etkiler. Uzama
yeteneği fazla olan liflerden yapılan kumaşların giysilerde kullanımı da daha konforlu olmaktadır.

Liflerin Sınıflandırılması
Tekstil lifleri doğal ve kimyasal lifler olarak iki ayrı grupta sınıflandırılırlar. Doğrudan bitkilerden ve hay-
vanlardan elde edilen lifler doğal lifler olarak isimlendirilir. Doğada varolan polimerlerden veya sentez yoluyla
üretilen polimerlerden insanlar tarafından elde edilen lifler ise kimyasal lifler olarak gruplandırılırlar. Resim
6.1’de yaygın olarak kullanılan doğal lifler, Resim 6.2’de de kimyasal lifler gösterilmektedir. Doğal lifler elde
edildikleri kaynağa göre bitkisel lifler, hayvansal lifler ve mineral lifleri olarak sınıflandırılırlar. Bitkisel lifler ara-
sında günümüzde en yaygın kullanılan lif pamuktur ve pamuk bitkisinin çekirdeğinden büyüyen liflerden elde
edilir. Keten bitkisinin gövdesinden elde edilen keten lifi eski önemini kaybetmiş olsa da bazı ürünlerde hala
tercih edilmektedir. Pek çok hayvanın tüyü tekstilde kullanılmaktadır. Bunlardan en yaygın olarak kullanılanı
koyundan elde edilen yün lifleridir. Doğadaki tek filament lif olan ipek, ipek böceği kozasından elde edilir.
Kimyasal liflerin üç ana grubu bulunmaktadır. Doğadaki polimerlerin dönüştürülmesi ile elde edi-
len lifler rejenere lifler olarak isimlendirilir. Doğada en çok bulunan polimer olan selüloz çoğunlukla
ağaçlardan elde edilir. Protein esaslı liflerin kullanımı ise yaygın değildir. Sentetik lifler polimerin elde
edilişine göre guplandırılırlar. En yaygın kullanılan sentetik lif polyesterdir. İnorganik lifler teknik uy-
gulamalarda kullanılır.
DOĞAL LİFLER Sentetik lifler özellikle
mukavemet açısından
BİTKİSEL HAYVANSAL MİNERAL
LİFLER LİFLER LİFLERİ
doğal liflere göre daha
iyidirler ve kontrollü
Çekirdek Gövde (Sak) Yaprak Meyve
Yün
Diğer Hayvansal
İpek Asbest üretildikleri için daha
(Tohum) Lifleri Lifleri Lifleri Lifleri Lifler
düzgündürler. Ancak
Pamuk Keten Sisal
Hindistan Alpaka doğal liflerin sağladığı
Cevizi Lifi
bazı konfor avantajları,
Kapok Kenevir Abaka Angora yünün keçeleşme özelliği
gibi bazı özellikler kim-
Jüt
Kaşmir yasal yollarla günümüzde
Tiftik
hala elde edilememekte-
Rami (Moher) dir. Pek çok sentetik lifin
özellikle poliesterin üre-
Lama
timi daha ucuza sağlana-
bilmektedir. Bu nedenle
Deve
pek çok üründe tercih
Resim 6.1 Doğal liflerin sınıflandırılması. edilmektedirler.

134
Moda Tasarımı

KİMYASAL LİFLER

REJENERE SENTETİK İNORGANİK


LİFLER LİFLER LİFLER
Cam
Selüloz Protein Polikondenzasyon Poliadisyon Polimerizasyon
Esaslı Esaslı Lifleri Lifleri Lifleri Metal

Kazein Poliester Polivinilalkol Seramik


Viskon Polietilen
(Süt)
Karbon
Zein Poliamid Poliüretan Polipropilen
Kupro
(Mısır)
Aramid Elastan Akrilik ve
Asetat Ardil (Yer Modakrilik
Triasetat Fıstığı)
Polivinil
Modal Soya Klorit (PVC)
Politetrafloroetilen
(PTFE)
Tencel

Bambu

Resim 6.2 Kimyasal liflerin sınıflandırılması.


Tekstil ürünlerinde kullanılan liflerin tanımlanmasında o liflerin genel isimleri ve/veya kısaltmaları
kullanılır. Uluslararası kabul görmüş yaygın kullanılan liflerin kısaltmaları Tablo 6.1’de gösterilmiştir. Bir
giysi veya kumaşı oluşturan lif(ler) ürün etiketinde gösterilecek ise genel ismi etikete yazılmalıdır. Ticari
ismi yazılmamalıdır.

Tablo 6.1 Tekstil liflerinin kısaltmaları.


Lif Adı Kısa Adı Lif Adı Kısa Adı Lif Adı Kısa Adı
Yün WO Kenevir HA Liyosel (Tencel) CLY
Alpaka WP Jüt JU Poliakrilnitril (Akrilik) PAN
Deve tüyü WC Rami RA Poliamid (Naylon) PA
Kaşmir WS Sisal SI Poliester PES
Tiftik (moher) WM Asetat CA Polietilen PE
Angora WA Aramid AR Polipropilen PP
İpek SE Selüloz Triasetat CTA Elastan EL (EA)
Pamuk CO Viskon CV Cam GF
Keten LI Modal CMD

Doğal Lifler
Yukarıda kısaca değinildiği gibi doğada tekstil üretiminde kullanılabilecek çok sayıda lif bulunmakta-
dır. Bu bölümde yaygın kullanılan doğal lifler ve özellikleri hakkında kısa bilgiler verilecektir.

Pamuk
Giysi üretiminde en yaygın kullanılan doğal lif pamuktur. Dünyanın pek çok bölgesinde yetiştirilebi-
liyor olması, uygun maliyeti ve sağladığı kullanım avantajları nedeniyle çok sayıda tekstil ürünü için vaz-
geçilmezliğini korumaktadır. Hindistan, Çin ve Mısır pamuğun ilk kullanıldığı yerlerdir. 1.800’lü yıllara

135
Moda Tasarımı ve Malzeme

kadar pamuğun yaygın kullanılmamasının önemli altında kalırsa zarar görür. Bazı pamuk boyaları
sebeplerinden birisi liflerin çekirdeklerinden ayrıl- da ışığa karşı hassastırlar. Bu nedenle yoğun güneş
masının güç olmasıdır. 1793 yılında Amerikalı Eli alan yerlerde kullanıldıklarında renklerinde solma
Whitney bu sorunun çözümü olarak çırçır makine- gözlenebilir.
sini keşfetmiştir. Aynı dönemlerde İngiltere’de iplik
eğirme makineleri ve dokuma makineleri geliştiril-
Pamukta Yenilikler
miştir. Bu tarihlerden itibaren de pamuk ve pa-
muktan üretilen tekstil ürünleri gittikçe yaygınlaş- Son yıllarda pamuk özelliklerini geliştirmek
maya başlamıştır. Çin, ABD, Hindistan, Pakistan, amacıyla yapılan çalışmalar dört ana başlık altında
Brezilya ve Türkiye dünyanın en önemli pamuk toplanabilir. Bunlar aşağıda kısaca açıklanmıştır:
üreticisi ülkeleridir. Bunların dışında 80 kadar ül- Transgenik (Genetiği Değiştirilmiş) Pamuk:
kede pamuk tarımı yapılmaktadır. Biyoteknolojik yöntemler kullanılarak farklı kay-
Pamuk bitkisi yıllık bir bitkidir. Lifler koza- naklardan istenen genler bitkilere aktarılarak trans-
ların içerisinde çekirdeklerin üzerinde büyür. Pa- genik çeşitler geliştirilmektedir. Bu şekilde üretilen
muklar kozalardan makine veya elle toplandıktan pamuklar özellikle ABD ve Çin’de yaygın kullanıl-
sonra çırçırlanarak çekirdeklerinden ayrılırlar. Bu maktadır. Zararlılara karşı dayanım, yüksek verim,
lifler iplik fabrikalarında eğrilerek iplik haline ge- yüksek kalite gibi avantajları olmakla birlikte za-
tirilirler. Pamuk lifinin orjinal rengi sarımsı beyaz- rarlılarda direnç oluşumu, doğal ekolojik sisteme
dır ve mattır. Merserizasyon gibi çeşitli işlemlerle zarar verme riski gibi dezavantajları vardır. Ayrıca
parlaklığı arttırılabilir. Dayanımı orta seviyededir. bu tohumlar kısırdır. Bu nedenle halen tartışmalı
Yüksek su emiciliği vardır, yumuşak tuşelidir, ısıyı bir konu olmaya devam etmektedir.
ilettiği için serin tutar, statik elektriklenme prob- Organik Pamuk: Organik tarım, sentetik yolla
lemi yaratmaz. Bu nedenlerle sıcak ve nemli ha- elde edilen insektisit, herbisit, fungusit, kimyasal
valarda pamuklu ürünler giysi olarak tercih edilir- gübre ve hormonların kullanılmadığı ekim nöbeti-
ler. Yapısı nedeniyle kırışmaya müsaittir. Bazı özel ne, organik gübrelemeye ve biyolojik olarak hasta-
kimyasal işlemlerle kırışmazlık sağlanabilmektedir. lık ve zararlı kontrolüne dayanan, çevreyi ve doğayı
Ancak bu kimyasallar ve yapılan işlemler ürünün tahrip etmeyen, hatta koruyan bir tarım sistemi
diğer özelliklerini olumsuz etkileyebildiğinden bu olarak tanımlanmaktadır. Diğer bir ifade ile “Eko-
işlemler yaygın olarak kullanılmazlar. Yaylanma lojik Tarım” diye de adlandırılabilen bu sistemde
özelliğinin düşük olması nedeniyle halı gibi ürün- birinci hedef kalite, ikinci hedef ise verim üstünlü-
lerde tercih edilmezler. Pamuklu ürünler özellikle ğüdür. Doğayı çok fazla kirleten pamuk tarımı için
sıcak suyla yıkandıklarında çekmeye müsaittirler. önemli bir alternatiftir. Türkiye bu alanda büyük
Bunun yanında uzun kullanımlarda özellikle diz, gelişme göstermiştir. Organik pamuk üretiminde
dirsek gibi bölgelerde uygulanan kuvvet nedeniyle dünyanın en önemli ülkelerinden birisidir.
genişleyebilirler. Uzun Lifli Pamuk: Dünya genelinde ve
Pamuklu ürünlerin bakımları kolaydır. Deter- Türkiye’de üretilen pamukların çoğunluğu orta
janlara karşı hassas değildirler. Beyaz ürünlerde uzunluktaki pamuklardır. Mısır ve ABD’de ye-
fazla ağartıcı kullanılması ürünün zarar görmesine tiştirilen bazı pamukların lifleri uzundur. Çok
sebep olabilir. Özellikle nemli iken ütülendikle- ince ve yüksek kaliteli pamuklu kumaş üretimin-
rinde kırışıklıkları daha kolay açılır. Yüksek ısılara de kullanılan bu pamukların fiyatları da oldukça
dayanıklıdırlar. Ancak pamuğun çok kolay yandı- yüksektir. Türkiye’de bu konuda çalışmalar devam
ğı kullanım sırasında göz önünde bulundurulma- etmektedir.
lıdır. Pamuk lifleri ve diğer selüloz esaslı lifler (ör- Renkli pamuk: Pamuğun orjinal rengi sarım-
neğin keten) yandığında kağıt yanığı gibi kokar ve sı beyazdır. Kendinden renkli pamuk türleri ge-
kül bırakır. Pamuklu ürünler mümkün olduğunca liştirilmesi konusunda çalışmalar yapılmaktadır.
temiz ve kuru ortamda saklanmalıdır. Özellikle Başarılı olması halinde boyamanın ortadan kaldı-
nemli yerlerde küflenme görülebilir. Asitlerden rılacak olması hem maliyetleri düşürecek hem de
zarar görebilirler. Organik solventlere karşı da- çevre kirliliğinin azaltılmasına yarar sağlayacaktır.
yanımları yüksektir. Bu nedenle güvenli biçimde Türkiye’de deve tüyü, kahverengi ve yeşil renkli
kuru temizleme yapılabilir. Uzun süre güneş ışığı pamuklar üretilebilmiştir.

136
Moda Tasarımı

Keten lerinde, kremlerde, sabun ve merhemlerde kullanı-


Keten en eski kültür bitkilerinden birisidir. Bin- lır. Yedi aydan daha küçük hayvanlardan kırkılan
lerce yıl en çok kullanılan tekstil liflerinin başında yünlere “kuzu yünü (lamb’s wool)” denir. Bu lifler
gelmiştir. Pamuğun endüstriyel olarak işlenebilir daha ince ve daha yumuşaktırlar. Geri dönüşüm
hale gelmesinden sonra üretimi ve tüketimi gittikçe yünlü mamullerde çok uygulanan bir yöntem-
azalmıştır. Keten lifleri çeşitli yöntemlerle bitkinin dir. Bu nedenle daha önce işlem görmediğini, ilk
gövdesinden ayrılır. Saf keten uzun lifli olduğu için defa kullanıldığını ifade etmek için bazı ürünlerde
pamuk ipliği makinelerinde eğrilmez. Lif yapı- “işlenmemiş yün (virgin wool)” ibaresi kullanılır.
sı düzensizdir. Bu nedenle keten kumaşların tipik Yün iplikleri kamgarn, yarı kamgarn ve ştraygarn
özelliği yüzeylerinde düzgünüzlüklerin olmasıdır. yöntemleri ile üretilirler. Kamgarn iplikleri en ince
Elastikiyeti düşüktür. Yazın serin tuttuğu için yazlık ve iyi kalite ipliklerdir. Ştraygarn iplikleri ise ge-
kıyafetlerde kullanılır. Giysi ve döşemelik kumaşla- nellikle kalın, kaba, geri dönüşümlü yünlerin iplik
rın dışında teknik ürünlerde de kullanılır. Özellikle haline getirilmesi ile üretilirler. Battaniye, halı gibi
pamukla karıştırılarak kullanımı daha yaygındır. ürünlerde kullanılırlar. Dünya’da üretilen yünlerin
Avrupa’da yetiştirilmesi desteklenmektedir. yarısından fazlası giysilerde kullanılır. Bunun dışın-
da döşemelik kumaşlarda, halılarda ve endüstriyel
uygulamalarda kullanılırlar. Endüstriyel uygulama-
Yün ve Benzeri Lifler larda genellikle keçe formunda tercih edilir.
Yünün giyim amacıyla insanlar tarafından kul- Yün, 100 °C civarında kurutulduğunda hafif
lanılan ilk lif olduğu tahmin edilmektedir. Endüst- sararma görülür. Uzun süre 100 °C ve üzerinde tu-
ri Devriminden sonra pamuğun yaygınlaşmaya tulursa bünyesindeki su buharlaşacağından sert ve
başlaması ile kullanımı azalmıştır. Yün, koyunlar- dayanıksız hale gelir. 200 °C civarında kahverengi-
dan kırkım yoluyla elde edilen life denir. Diğer ye dönmeye başlar. Bu nedenle yünlü mamüllerin
hayvanlardan elde edilen lifler kıl veya tüy olarak yüksek sıcaklıkta ütülenmemesi gerekir. Düşük sı-
isimlendirilir (keçi kılı, deve tüyü gibi). Yünü diğer caklıklarda ve yüksek buhar uygulaması kırışıklık-
tekstil liflerinden ayıran bazı eşsiz özellikleri vardır. ların açılması için yeterli olmaktadır.
Yün lifleri bünyesinde en yüksek oranda nem tuta- Yün ve ipek dışında tekstil üretiminde kullanı-
bilen lif türüdür. Lif gövdesindeki pulcuklar nede- lan hayvansal lifler keçilerden elde edilenler (tiftik,
niyle keçeleşebilirler. Ayrıca yüksek ısı izolasyonu kaşmir), deve ve lama türlerinden elde edilenler
sağladıklarından çok soğuk ve çok sıcak ortamlarda (lama, alpaka, guanaco, vicuna) ve diğer hayvanlar-
kullanılabilirler. Elastikiyetleri ve yaylanma yete- dan (angora, misk öküzü) edilenler olarak gruplan-
nekleri çok yüksektir. Yünlü kumaşlar kolay kir- dırılırlar. Bu hayvan türlerinin pek çoğu klimatik
lenmezler ve diğer doğal liflere göre çok daha zor koşulların ağır olduğu ortamlarda, geceleri donma
yanarlar. Zor kırıştıkları için uzun süre ütüye ihti- noktasının altında ve gündüzleri de pek çok du-
yaç duymadan kullanılabilirler. Sadece buharla bile rumda tropik koşullarda bulunurlar. Bu nedenle
eski formlarına getirilmeleri mümkündür. bu hayvanların postlarının dış kısmında kaba kıl-
Endüstriyel yünün en çok üretildiği ülkeler lardan oluşan bir koruyucu tabaka ile iç kısmında
sırasıyla Avustralya, Çin, Yeni Zelanda ve Batı daha ince kıllardan oluşan ve yalıtım sağlayan bir
Avrupa’dır. Avustralya yünü çoğunlukla giysilik ku- iç tabaka vardır.
maşlarda tercih edilirken Yeni Zelanda yünleri dö- Bu lifler arasında Ankara keçisinden elde edilen
şemelik kumaşlarda tercih edilirler. Kuzey İtalya’da tiftik (mohair) ve Ankara tavşanından elde edilen
yünlü sektörü çok gelişmiştir. En üst kalitede yün angora lifi Anadolu kökenlidir. Osmanlı İmparator-
iplikleri ve yünlü kumaşlar bu bölgede üretilmekte- luğu döneminde tiftik liflerinin ihraç edilmesi 1838
dir. En kaliteli yünler Merinos koyunlarından elde yılına kadar yasaklanmıştır. Bu tarihte İngiltere ve
edilir. Yün lifleri koyunlardan el makasıyla veya Güney Afrika’ya lif ve keçiler gönderilmesi ile baş-
makine ile kırkılırlar. Koyunun farklı bölgelerin- ka ülkelerde üretimi de başlamıştır. Günümüzde en
deki yünlerin kaliteleri de farklıdır. Yünlerin kali- çok Güney Afrika’da üretilmektedir. Tiftik lifleri
telerine göre ayrılması işlemine tefrik denilir. Bu nispeten kalındır. Pulcukları az olduğu için keçeleş-
işlemden sonra yünler yıkanır. Yıkama sonrasında me özelliği düşüktür. İçinde hava boşlukları oldu-
yün liflerinden elde edilen lanolin kozmetik ürün- ğundan hafiftir. Koyun yününe göre daha yumu-

137
Moda Tasarımı ve Malzeme

şak, parlak ve mukavemetlidir. Yünle belli oranlarda zor üretilebilen, nakışla işlenmiş kumaşlar bulun-
karıştırılarak kullanılması daha yaygındır. Tiftikten muştur. Bu da Çin’deki ipek ve ipek dokumacılığı-
yapılan iplik ve kumaşlar tüylü olurlar. nın ne kadar eski ve köklü olduğunu göstermektedir.
Kaşmir keçisinden elde edilen kaşmir lifleri Günümüzde en önemli ham ipek üretici ülkeler Çin,
tekstil ürünlerinde kullanılan en pahalı liflerden- Hindistan ve Japonya’dır. Çin binlerce yıl ipek üreti-
dir. Sıcaklığı, çok yumuşak ve uzun ömürlü olması mini tekelinde tutmayı başarmıştır. Bizans İmparato-
kaşmir giysilerinin yüksek fiyatının başlıca sebeple- ru Justinian’ın gönderdiği iki rahip MS 552 yılında
ridir. Kaşmir lifleri yüne göre oldukça ince liflerdir. bastonlarına ipek böceği yumurtaları saklayarak ipek-
Adını Himalayaların batısında yer alan Kaşmir böl- böcekçiliğinin Çin dışına çıkmasını sağlamışlardır.
gesinden alır. Günümüzde ana üretim yerleri Çin’in İpekböceği tırtılı dut yaprağı ile beslenir. Tırtıl
kuzey bölgesi, Moğolistan, Tibet ve Afganistan’dır. 4-6 hafta sonra etrafında koza örmeye başlar. Böcek
Tek başına kullanılabildikleri gibi çoğunlukla ince iki lifi aynı anda üretir. Bu lifler serisin isimli yapış-
merinos lifleri ile karıştırılarak daha düşük maliyet- kan bir madde ile birbirlerine tutunurlar. İpekböce-
li kumaş üretiminde kullanılırlar. İtalya ve İskoçya ği kozayı delip dışarı çıkmadan öldürülmelidir. Bu
kaşmir ve kaşmir karışımlı kumaşların üretiminde nedenle kozalar kaynatılır. Kozaların üzerinde lif
en önemli ülkelerdir. Özelikle çok ince kaşmir lifle- uçları bulunur ve çıkrıkla sarılır. Bu, ham ipek ola-
rinin isimlendirilmesinde bazı üreticiler tarafından rak isimlendirilir. Bir kozadan 1.500-3.000 metre
paşmina terimi de kullanılmaktadır. Eskiden beri uzunluğunda lif elde edilir. Ham ipek sert tutumlu
paşmina, Kaşmir bölgesinde kaşmir keçilerinin ye- ve mattır. Sabunlu suda kaynatılarak serisin taba-
tiştirildiği bölgelerde yerden ve çalılardan toplanan kası uzaklaştırılır. Böylece elde edilen pişmiş ipek
kaşmir liflerinin elle eğrilmesi ve dokunması sonra- parlak, yumuşak tuşeli ve düzgündür. İnceliği 1-4
sında üretilen şallara verilen yöresel isimdir. Ancak dtex arasında değişen ipek lifleri sarı, krem rengi
günümüzde yünden veya bazı farklı liflerden üretil- veya gri renkte olabilir. Doğada yabani olarak yeti-
miş şallara da bu isim verilebilmektedir. şen ipekböceklerinin kozalarından elde edilen ipeğe
Ankara tavşanından üretilen angora lifleri me- yabani ipek denilir. Kahverengi, sarı, turuncu, yeşil
rinos yünlerinden daha ince ve daha hafiftir. Ayrı- gibi farklı renklere sahip olabilirler. Lifler çok düz-
ca koyun yününe göre daha fazla yalıtım sağlarlar. gün olmadıklarından kumaş yüzeyinde düzensizlik-
Kayganlıklarının yüksek olması nedeniyle de bu ler oluşabilir. Tussah ipeği en yaygın bilinen yabani
liflerden yapılmış kumaşlar çok yumuşak tuşeye ipek türüdür. Tasar ipeği de Hindistan’da üretilen
sahiptirler. Ancak liflerinin kısa, yüzeylerinin de bir tür yabani ipektir. Bunların kaliteleri ve fiyatları
çok düzgün ve kaygan olması nedeniyle eğrilmeleri kültür ipeğinden daha düşüktür.
zordur. Bu nedenle diğer liflerle karıştırılarak kul- Çok ince, pürüzsüz, parlak, yumuşak, hafif ve
lanımları daha yaygındır. filament halinde olması nedeniyle çok eskiden beri
Tüm doğal lifler içerisinde en pahalı olan lif vi- çok ince, dökümlü ve parlak dokuma kumaş üre-
cuna lifidir. Peru’da yaşayan lama ailesinden Vicu- timinde kullanılmaktadır. Hayvansal bir lif olduğu
na isimli hayvandan elde edilen bu lifler hayvansal için yün ve yün tipi liflerde olduğu gibi kolay kırış-
lifler içerisindeki en ince liflerdir. Özellikle İtalya maz ve sıcak tutar. Isıya karşı yünden daha dayanık-
ve Japonya’da önemli bir pazarı vardır. Liflerinin lıdır. 140 °C’ye kadar sıcaklıktan olumsuz etkilen-
fiyatı 500 $/kg civarındadır. Bir vicuna şalın fiyatı mez. Aleve maruz kaldığında saç kokusuna benzer
1.500 $, erkek paltosunun ise 20.000 $’a kadar bir koku ortaya çıkar. Kalıntı olarak kırılgan bir kül
çıkabilmektedir. tabakası kalır. Yünden farklı olarak güvelerden et-
kilenmez. Güneş ışığına karşı dayanımı düşüktür.

İpek
Doğadaki tek filament haldeki lif olan ipek, ipek-
Kimyasal Lifler
böceğinin salgısından elde edilir. Ana vatanı Çin’dir. Doğada bulunmayan insanlar tarafından üreti-
Konfiçyus’a göre MÖ 2.640 yılında keşfedilmiştir. len lifler kimyasal lifler olarak isimlendirilir. Bu lifler
Çin’de yapılan arkeolojik kazılarda Hubei eyaletinde için “insan yapısı lifler” veya “yapay lifler” gibi ifa-
yaklaşık 2.000 yıllık olduğu tahmin edilen ve karma- deler de kullanılmaktadır. Kimyasal lifler elde edi-
şık dokuma teknikleri ile günümüzde bile oldukça lişlerine göre rejenere lifler ve sentetik lifler olarak

138
Moda Tasarımı

gruplandırılırlar. Rejenere selüloz ve protein lifleri- kolay üretilmesi ve yüksek performans özellikleri
nin elde edilmesinde kullanılan selüloz ve protein sağlaması nedeniyle tekstilin hemen her alanında
maddeleri doğada mevcuttur, ancak lif yapısında tercih edilmektedir. PES lifleri 1950’li yılların ba-
değildirler. Bunlardan lif elde edilmesinin ilk aşama- şından itibaren pazarda yer almaya başlamışlardır.
sı polimerin ayrıştırılmasıdır. Daha sonra uygun bir Kesik elyaf formunda özellikle pamukla çok ko-
çözücüde çözülür ve elde edilen çözelti düzelerden layca karıştırılabilir ve işlenebilir olması kullanımı-
geçirilerek lif formuna getirilir. Düzeler, üretilecek nın artmasında önemli bir faktördür. Gömleklik
iplik içindeki lif sayısı kadar üzerinde delik bulunan ve pantolonluk pamuklu kumaşlara belli oranda
makine elemanlarıdır. Delikler lif çapına ve şekline PES katılarak mukavemet artışı, daha iyi stabilite,
göre dizayn edilirler. Bu süreçte mevcut bir doğal düşük maliyet ve daha az kırışma eğilimi sağlana-
madde önce çözülüp, sonra bir başka şekilde (lif bilmektedir. Mikro polyester lifleri daha yumuşak
şeklinde) yeniden yaratıldığından, bu liflere rejenere ve daha dökümlü kumaşlar üretilebilmesine ola-
(yeniden yaratılmış) lifler denilmektedir. nak sağlamaktadır. Sporcu kıyafetlerinde, günlük
Polyester, poliamid, poliakrilnitril gibi kimya- giysilerde, palto ve takım elbiselerinde, bluzlarda,
sal liflerin elde edilmesinde kullanılan polimerlerin temizlik malzemeleri ve çeşitli teknik uygulamalar-
sentezleri fabrikalarda insanlar tarafından yapıl- da mikro polyester lifleri ilgi çekmektedir. Güneş
maktadır. Bu nedenle bunlara “Sentetik lifler” de- ışınlarına karşı dayanıklı olması araçların döşeme-
nilmektedir. Sentetik lifler elde edildikleri mono- lik kumaşları, perdeler, çadırlar ve emniyet kemeri
merin adının başına “poli” veya makromolekülde gibi alanlarda kullanılmalarına olanak vermektedir.
bulunan bağın başına “poli” getirilerek isimlendi- PES lifleri çok az nem tutar. Bu nedenle özellik-
rilmektedirler. Bu lifler çoğunlukla petrol köken- le yuvarlak kesitli olanları sıcak ve nemli ortamda
lidirler. Sentetik liflerin pek çoğu termoplastiktir. deriye temas eden giysilerde çok rahatsız edici etki
Yani ısı altında belirli sıcaklığa geldiklerinde erirler. yaratır. Isıl iletkenliği sebebiyle kışlık giysilerde tek
Bu özellikleri nedeniyle polyester, poliamid, polip- başına kullanılamaz. Ancak yün, akrilik gibi liflerle
ropilen gibi yaygın kullanılan sentetik lifler eritilip karıştırılarak kullanıldığında iyi sonuçlar alınmak-
düzelerden geçirilerek lif halinde çekilirler. tadır. Düşük nem tutuculuğu nedeniyle özellikle
nem oranının düşük olduğu yerlerde statik elekt-
Günümüzde en yaygın kullanılan sentetik lif
riklenme problemine sebep olur.
polyester (PES) lifidir. Maliyetinin uygun olması,

Resim 6.3 Sentetik liflerden yapılmış kumaşlardan tasarlanmış elbiseler (Tasarımcılar: Semih Metin Demirkan (sol)
ve Büşra Nur Bahadır (sağ)).

139
Moda Tasarımı ve Malzeme

1928 yılında ilk sentetik lif olan poliamid ge- mektedir. Viskon lifleri yüksek emiciliğe sahip, yu-
liştirilmiştir. Bu lifler 1940’lı yıllarda Nylon® ticari muşak, kolay boyanabilen, kullanımı rahat liflerdir.
ismi ile özellikle kadın çoraplarında büyük başarı Elastikiyetleri de pamuktan daha fazladır. Çoğun-
kazanmışlardır. Yüksek mukavemete, aşınma di- lukla kesik elyaf formunda pamuk ve benzeri lif-
rencine ve yüksek elastikiyete sahip bu lifler doğal lerle karışıtırılarak kullanılırlar. Viskon liflerinin en
liflere göre daha hafif olmaları, kimyasallara karşı büyük dezavantajı ıslandıklarında, yani yaş haldey-
direnç göstermeleri ve yıkanabilmeleri nedeniyle ken mukavemetlerinin çok düşmesidir. Genellikle
büyük ilgi görmüşlerdir. Günümüzde dahi kimya- viskon ve benzeri lifler kadın örme giyiminde kul-
sal liflerden yapılmış tekstillere ve pek çok plastik lanılırlar. Tencel veya lyocell lifleri viskon liflerinin
malzemeye hala naylon denilmektedir. Poliamid son jenerasyonudur. Bu liflerin üretiminde kullanı-
lifleri PES’e göre daha hafiftirler ve daha fazla lan tüm malzemeler geri dönüştürülebilir. Bu ne-
oranda nem tutarlar. Ancak özellikle güneş ışın- denle çevreci bir lif türü olarak kabul edilirler. Yaş
larına karşı dayanımları düşüktür. PES lifleri hızlı mukavemetleri de viskona göre oldukça yüksektir.
biçimde poliamid liflerinin yerini almıştır. Ancak Bu liflerde fibrilleşme eğilimi vardır. Yani sürtme
kadın külotlu çorapları, iç çamaşırları ve mayolarda ile yüzeydeki lifçikler dışarı çıkar. Böylece kuma-
hala poliamid liflerinin üstünlüğü vardır. Bir diğer şın dış kısmında şeftali tüyü gibi tüylenme oluşur.
yaygın kullanılan sentetik lif olan akrilik 1940’lı Bu özellik her zaman istenmeyen bir özelliktir. Bu
yıllarda DuPont firması tarafından geliştirilmiş nedenle Tencel liflerinin fibrilleşmeyen versiyonları
ve Orlon® ticari ismi ile piyasaya sürülmüştür. Isı da geliştirilmiştir. Çin’de bambu bitkisinden viskoz
tutma ve yaylanma yeteneklerinin yüksek olması prosesine benzer bir yöntemle elde edilen rejenere
nedeniyle kışlık kazak gibi ürünlerde tek başları- bambu lifleri de son yıllarda kullanım alanı bul-
na veya yünle karıştırılarak yaygın biçimde kul- muştur. Özellikle havlularda yüksek emicilik ve
lanılırlar. Tekstil ürünlerinde kullanılan bir başka yumuşaklığı nedeniyle tercih edilmektedir.
önemli sentetik lif polipropilendir. Özgül ağırlığı
sudan düşük olduğu için çok hafif bir liftir. Kul-
lanımlarını sınırlandıran iki temel faktör vardır.
Bu lifler kolay boyanamazlar ve erime sıcaklıkları dikkat
çok düşüktür. Halılarda ve mobilya döşemelerinde “Dünya’da 2015 yılında tüketilen 95,6 milyon
aşınma dayanımlarının yüksek, yaylanma yetenek- ton lifin 24 milyon tonu pamuk, yaklaşık 45
lerinin fazla olması ve düşük maliyetleri nedeniyle milyon tonu polyesterdir. Geriye kalan tüm lifle-
çok kullanılmaktadırlar. Nem tutuculukları sıfıra rin toplam tüketimi sadece 26,5 milyon tondur.”
yakındır. Bu nedenle yıkandıklarında hemen ku-
rurlar. Aktif spor ve soğuk iklim kıyafetlerinde nem Özel Lifler
tutmamaları nedeniyle deriyi kuru tutacaklarından Polimer, kimya ve tekstil teknolojilerindeki ge-
bu özelliklerinden bazı tasarımlarda yararlanılmak- lişmeler sayesinde pek çok yeni lif geliştirilmekte-
tadır. İçinde polipropilen bulunan kıyafetlerde ütü dir. Bu bölümde kısaca bu liflerin bir bölümü hak-
sıcaklığının düşük tutulmasına dikkat edilmelidir. kında bilgi verilmiştir.
Rejenere lifler selüloz esaslı veya protein esaslı- Elastan lifleri orjinal uzunluklarının en az iki
dırlar. Ticari olarak yaygın kullanım alanı bulan re- katı kadar uzama yeteneğine sahip liflerdir. En bili-
jenere lifler selüloz esaslıdırlar. Çoğunlukla kavak, nen markalar Lycra ve Spandex’dır. Özellikle Invis-
kızılçam ve kayın gibi ağaçlar selüloz kaynağı ola- ta firmasının markası olan Lycra isminin kullanımı
rak kullanılır. 1889 yılında ticari olarak üretilmeye bu liflerin genel adı olan elastan teriminin önüne
başlanan rejenere selüloz lifleri “suni ipek” olarak geçmiştir. Bu lifler giysilerde tek başına kullanıl-
pazarlanmışlardır. 1938 yılında Bursa’da da suni mazlar. Belli oranlarda esneme ve vücudu sarma
ipek fabrikası kurulmuştur. İnsanlar tarafından ilk yeteneği kazandırmak amacıyla dokuma veya örme
üretilen lif olan rejenere selüloz liflerinin filament makinesinde kumaşa katılırlar.
halde olması ipek ile en benzer yanıdır. Özellikle- Aramid lifleri poliamid liflerinin türevi liflerdir.
ri ipekten farklı olan viskon ve viskona benzeyen Çok yüksek mukavemet ve güç tutuşurluk özel-
liflerin “suni ipek” olarak isimlendirilmeleri yanlış- likleri vardır. Kurşun geçirmez yelek, yarış pilotu
tır. ABD’de viskon lifleri rayon olarak isimlendiril- giysisi, askeri kumaşlar, itfaiyeci giysisi, astronot

140
Moda Tasarımı

kıyafetleri gibi uygulamalarda kullanılırlar. En bi- rı 1 mikronun altında olan bu liflerin endüstriyel
linen örnekleri DuPont firması tarafından üretilen üretimleri henüz çok sınırlıdır. Özellikle filtrelerde
Kevlar ve Nomex’dir. ve tıbbi uygulamalarda avantaj sağlamaktadırlar.
Pek çok sentetik lif üreticisi mikrolif (microfi- Kimyasal liflere üretimleri sırasında çeşitli özel-
ber) ve nanolif üretimi konusunda çalışmalar yü- likler sağlayan katkı malzemeleri katılarak fonksi-
rütmektedir. Bir lifin inceliği azaldıkça özellikleri yonel lifler üretilebilmektedir. Örneğin lif polime-
de iyileşmektedir. Mikrolifler, incelikleri 1 denye- rine lif çekiminden önce antibakteriyel malzemeler
nin altında olan liflerdir. İpeksi bir yumuşaklık, katılarak life antibakteriyel özellik kazandırılabil-
parlaklık ve yüksek emicilik gibi avantajlar sağlar- mektedir. Benzer şekilde koku, çeşitli vitaminler,
lar. Giysiler dışında filtre, suni deri, temizlik bezle- UV koruyucu, güç tutuşur gibi malzemeler ilave
ri gibi alanlarda kullanılmaktadırlar. Nanolifler ise etmek te mümkündür.
mikroliflere göre çok daha ince liflerdir. Kalınlıkla-

Öğrenme Çıktısı
1 Tekstil liflerini tanıyabilme

Araştır 1 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Gardrobunuzda bulunan
Sentetik lifler sizce hangi kıyafetlerin etiketlerini in- Türkiye kökenli liflerin
alanlarda doğal liflerin ye- celeyerek hangi liflerden hangileri olduğunu ve han-
rine kullanılabilmektedir, yapıldıklarını belirleyin ve gi tip ürünlerde kullanılabi-
örneklerle açıklayınız. lif/kullanım yeri ilişkisini leceğini anlatın.
değerlendirin.

İPLİK ÜRETİM TEKNOLOJİSİ


Filament halinde üretilen kimyasal lifler doğrudan kumaş üretiminde kullanılabilirler. Ancak doğal
lifler ve kesilmiş kimyasal liflerin kumaş üretiminden önce iplik haline getirilmeleri gerekir. Pek çok zaman
filament iplikler tekstüre işlemi yapıldıktan sonra kullanılırlar. Tekstüre yapmak için çok çeşitli makine ve
yöntem bulunmaktadır. Bu işlemin temel amacı filament ipliklere bir miktar büküm, kıvrımlılık, hacimli-
lik gibi çeşitli efektler sağlamaktır. Böylece kesikli liflerden yapılmış ipliklere benzeyen yumuşak bir tuşeye,
daha yüksek ısı tutma yeteneğine ve daha yüksek esnekliğe sahip olurlar. Bu yeni özellikleri sayesinde de
dış ve iç giysilerde, çoraplarda ve halı hav ipliklerinde kullanılabilir hale gelirler.
Kesikli lifler tek başlarına eğrilebildikleri gibi farklı liflerle karıştırılarak da kullanılırlar. İplik eğirme
amacıyla kullanılan en eski alet el eğirmecidir. Anadolu’da kirmen olarak da isimlendirilen bu basit ele-
manla yapılan eğirme işleminin temel mantığı günümüzde de hala geçerlidir. Daha sonra geliştirilen iplik
eğirme çıkrıklarında ipliğe büküm veren iğ ayakla basılan bir pedalla döndürülmektedir. İlk endüstriyel
makine olan “spinning jenny” 1764 yılında İngiltere’de James Hargreaves tarafından geliştirilmiştir. Günü-
müzde en yaygın kullanılan iplik eğirme makinesi olan ring iplik makinesinin temel yapısı 1800’lü yılların
ortasında tamamlanmıştır.
İplik eğirme işleminin temel prensibi aslında çok basittir. Lifler temizlenir, homojen bir yapı elde
edilmesi için harmanlanır, paralelleştirilir, dayanım ve süreklilik sağlamaları için büküm verilerek
birbirleri üzerine döndürülürler. Bu işlemler basit görünmekle birlikte çok sayıda hazırlık makinesi ve

141
Moda Tasarımı ve Malzeme

ayrı bir eğirme makinesi gerektirirler. İplik üre- olduğunca paralel hale gelmelerini ve aralarında
timinde kullanılan makineler için en belirleyici kalan küçük yabancı maddelerin iyice temizlenme-
faktör lif uzunluğudur. Pamuk ve benzeri uzun- sini sağlar. Tarak makinelerinde işlenen lifler bant
luğu sahip lifler kısa lif iplik üretim tesislerinde halinde kovalara sarılırlar.
işlenirken, yün ve benzeri uzunluğa sahip lifler Tek tek liflerin ve lif kümelerinin düzgünlüğü-
de uzun lif iplik üretim tesislerinde iplik hali- nü arttırmak ve çok daha iyi bir şekilde harmanla-
ne getirilirler. Yün iplik eğirme sisteminde iplik mak için tarak bantları cer makinelerinden geçiri-
üretimi oldukça azalmıştır. Dünya’da en yaygın lir. Cer makineleri bir grup silindirden oluşur. Altı
kullanılan iki lif olan polyester (kesikli lif ola- veya sekiz farklı bant bu silindirler arasından geçer-
rak üretildiğinde) ve pamuk lifleri yaygın olarak ken çekilerek inceltilir ve düzgünleştirilir. Makine
pamuk iplik eğirme makinelerinde iplik haline çıkışında da tek bir bant halinde sarılır. Cer maki-
dönüştürülmektedir. Bu nedenle ve genel pren- nelerinde farklı renkte boyanmış lifler de karıştı-
siplerinin benzer olması sebebiyle burada sadece rılabilir. Bu şekilde malzemeler çok iyi bir şekilde
pamuklu sistem kısaca açıklanacaktır. Pamuk ip- karışmadıklarından elde edilen bantların renkleri
likçiliğinde kullanılan makineler ve temel amaç- hafif kırçıllıdır. Bu şekilde üretilen ipliklere melanj
ları Tablo 6.2’de gösterilmiştir. iplik ismi verilir.

İplik Hazırlık İşlemleri Penyeleme


Lifler iplik eğirm makinesinde iplik haline ge- Çok ince ve yüksek kaliteli iplik elde etmek
tirilmeden önce bir dizi hazırlık işleminden geçi- için pamuk liflerinin içerisinde bulunan kısa lifle-
rilmelidir. Aşağıda bu işlemler kısaca açıklanmıştır. rin uzaklaştırılması gerekir. Penye makinesi pen-
yeleme işlemi ile lifleri tarayarak belirlenen uzun-
Açma, Temizleme ve Harmanlama luğun altındaki lifleri uzaklaştırır. Ek bir tarama
işlemi yaptığı için de lifler daha temiz ve düzgün
Tarladan toplanan ve çırçırlanan pamuklar
olurlar. Bu şekilde üretilen ipliklere “penye ip-
preslenerek balyalanır. Bu balyalar içerisindeki
likleri” denir. Penye işlemi yapılmamış iplikler
lifler çok karışık olmalarının yanında pek çok
“karde iplikleri” olarak isimlendirilir. Yün iplik-
yabancı madde ve toz içerirler. Ayrıca aynı tarla
çiliğinde penyeleme yapılmış ipliklere “kamgarn”,
içinde yetişen pamuklarda bile fiziksel özellikler
yapılmamış iplikler de “yarı kamgarn” denir. Bu
ve renk açısından farklılıklar görülür. İplik işlet-
işlem ek makine gerektirdiği ve yüksek oranda
meleri çoğu zaman farklı yörelerden çok sayıda
lifin uzaklaştırılmasına neden olduğu için daha
pamuk balyası satın alırlar. Farklı balyalardan ge-
yüksek maliyetlidir. Ancak penye iplikleri karde
len pamukların birbirleri ile son derece homojen
ipliklerinden daha düzgün, parlak, yumuşak, te-
bir yapıya sahip olacak şekilde karıştırılmaları ge-
miz ve mukavemetlidirler. Çok ince iplikler de
rekir. Birbirlerine bağlı birkaç makineden oluşan
mutlaka penye sistemi ile üretilmek zorundadır-
harman hallaç hattı pamukları açma, temizleme
lar. Penye veya kamgarn iplik üretiminde yüksek
ve harmanlama, yani homojen biçimde karıştır-
kaliteli liflerin kullanılması gerekir. Bu da pen-
ma görevlerini yerine getirir. Tekstil ürünlerinde
ye ve kamgarn ipliklerin daha pahalı olmasının
farklı liflerin karışımından yapılmış iplikler de
önemli sebeplerinden birisidir.
(özellikle pamuk ve polyester karışımları) sıklıkla
kullanılır. Karışımlı ipliklerdeki farklı lifler har-
man hallaç makinelerinde veya cer makinelerinde Fitil Üretimi
karıştırılır. Cer makinesinde üretilen bantlar ring iplik ma-
kineleri için çok kalındır ve çok parallel oldukları
Taraklama ve Paralelleştirme için düşük dayanıma sahiptir. Fitil makinelerinde
bu bantlar inceltilir ve liflerin birbirlerine tutun-
Pamuk lifleri harman hallaç makinelerinde ka-
malarını sağlamak için bir miktar büküm verilir.
baca temizlenip, açıldıktan sonra tarak makine-
Bu makineler open end ve hava jetli iplik eğirme
lerinde işleme sokulurlar. Tarak makineleri lifleri
makinelerinde kullanılmazlar.
çok hassas biçimde tarayarak birbirlerine mümkün

142
Moda Tasarımı

İplik Eğirme
Yukarıda bahsedilen hazırlık işlemlerinden geçirilen lifler iplik eğirme makinelerinde eğrilerek iplik
haline getirilirler. İplik eğirmenin temel prensibi hazırlık işlemleri ile paralelleştirilmiş lif kümesini istenen
inceliğe getirdikten sonra kendi ekseni etrafında döndürerek büküm vermektir. Lif kümesi kendi etrafında
bir kez döndürüldüğünde bir büküm kazanmış olur. Kullanım yerine, iplik üretiminde kullanılan makine-
ye, üretilecek ipliğin kalınlığına ve lif özelliklerine göre ipliğe verilecek büküm miktarı belirlenir. Büküm
arttıkça mukavemet de artar. Ancak başka özelliklerinde azalma görülür. Bu nedenle iplikçilikte esas olan
mümkün olan en düşük büküm miktarında çalışmaktır. İplik üretiminde kullanılan makineler:
• Ring iplik eğirme makinesi,
• Open end rotor iplik eğirme makinesi ve
• Hava jetli eğirme makinesidir.
En yaygın kullanılan ring iplik ma-
Open end rotor
ipliği
Hava jetli iplik Ring ipliği kinesi en eski iplik eğirme makinesidir.
Open end rotor iplik eğirme sistemi
1970’li yıllarda ve hava jetli iplik eğirme
sistemi de 1990’lı yıllarda yaygınlaşma-
ya başladıkları için modern iplik eğirme
sistemleri olarak anılırlar. Her iki sistem
de ring iplik eğirme sistemine göre daha
az işlem gerektirirler ve üretim hızları
da çok yüksektir. Ancak ring iplik eğir-
me sistemi ile üretilen ipliklerin pek çok
özelliği daha iyi olmaktadır. Ayrıca her
türlü liften iplik üretilebilir. Numara
sınırları çok geniştir. Bu gibi avantajları
Resim 6.4 Farklı iplik eğirme yöntemleri ile üretilmiş ipliklerin nedeniyle hala en yaygın kullanılan sis-
mikroskop görüntüleri. tem ring iplik eğirme sistemidir.

Resim 6.5 İplik eğirme çıkrığı ve modern bir ring iplik eğirme makinesi
Kaynak: Rieter

İplikler ile İlgili Bazı Kavramlar


Üretilen ipliklerin numaraları yani kalınlıkları hem iplik eğirme hem de sonraki aşamalar için önemli
bir parametredir. Daha önce belirtildiği üzere filament ipliklerin numaralandırılmasında denye ve tex sis-
temleri kullanılır. Kesikli liflerden yapılmış ipliklerin numaralandırılmasında tex sistemi kullanılmaktadır.
Örneğin 20 tex ifadesi o ipliğin 1000 metresinin 20 gram ağırlığında olduğunu ifade eder. Dikiş iplikle-
rinde tex sistemi yaygındır. Bununla beraber yün, akrilik ve benzeri liflerden yapılmış ipliklerin numara-

143
Moda Tasarımı ve Malzeme

landırılmasında metrik sistem (Nm) daha yaygın- Ring iplik makinesine takılan özel bir düzenek-
dır. Nm bir gram ağırlığındaki ipliğin uzunluğunu le sentetik filamentler kesikli liflerin ortasına yer-
ifade eder. Örneğin 100 gram ipliğin ağırlığı 2 gr leştirilerek özlü iplikler üretilebilmektedir (İngiliz-
ise numarası Nm50’dir (100/2). Pamuk ipliklerin- cesi: core yarn). Örneğin pamuk ipliğinin ortasına
de de ülkemizde olduğu gibi pek çok yerde hala polyester filament yerleştirildiğinde ipliğin muka-
İngiliz numaralama sistemi (Ne) kullanılmaktadır. vemeti filament polyester ipliği sayesinde artmak-
Ne bir libre iplikteki 840 yardalık çilelerin sayısını tadır. Pamuk lifleri polyester ipliği kapattığı için de
ifade eder. Bu değerler metrik sisteme çevrilirse Ne ipliğin dış yüzeyi pamuk ipliklerinin özelliklerini
= 0,59*Nm eşitliği bulunur. Yani Nm50 numara taşımaktadır. Benzer şekilde elastan özlü iplikler de
iplik Ne30 numaradır. üretilebilmektedir.
Bazı durumlarda özellikle dikiş ipliklerinde iki Ring iplik makinelerine takılabilecek bir başka
veya daha fazla iplik katlanarak kullanılırlar. Katlı düzenekte kompakt iplik düzeneğidir. Lifler eğril-
ipliklerin mukavemet ve düzgünsüzlük değerleri meden önce kompakt düzeneğindeki hava emişi
tek kat ipliklerden daha iyidir. Özellikle yün iplik- ile biraraya toplanmaktadır. Bu şekilde üretilen
çiliğinde iki veya daha fazla farklı renkte iplik renk kompakt ipliklerin tüylülükleri çok az, mukave-
efekti elde etmek için katlanırlar. metleri ve düzgünsüzlükleri değerleri ise çok daha
Dikiş iplikleri giysi üretiminin önemli bir par- iyi olmaktadır.
çasıdır. Giysi üretiminde en çok %100 pamuk ve Fantezi iplikler, renk, parlaklık, hammadde gibi
%100 polyester dikiş iplikleri kullanılır. Dikiş ip- karakteristik özellikleri farklılık gösteren çeşitli nu-
likleri filament halde veya kesikli liflerin ring iplik maralardaki ipliklerin birbirleriyle katlanması ve
eğirme makinesinde eğrilmesi ile üretilirler. Nor- uygun makinelerde renk ve büküm efektleriyle fark-
mal ipliklerden farklı olarak özellikle mukavemet- lı görünüşler kazandırılması ile oluşturulan iplikler-
lerinin yani dayanıklılıklarının çok yüksek olması dir. Çoğunlukla döşemelik kumaşlarda, perdelerde
beklenir. Bu nedenle pamuk dikiş iplikleri penye ve halılarda kullanılırlar. Çeşitli efektler elde etmek
sisteminde üretilirler ve pek çok durumda merse- için giysilerde kullanılmaları da mümkündür. Ço-
rizasyon işlemine tabi tutulurlar. Pamuk dikiş ip- ğunlukla sentetik ipliklerden yapılırlar. Vigure, mu-
likleri, dayanımlarını arttırmak için çoğu zaman lin, şönil, bukle iplikler fantezi iplik çeşitleridir.
polyester filament özlü olarak üretilirler. Polyester
iplikleri de filament, kesik elyaf polyester ve pol-
yester filament özlü polyester kesik elyaf biçiminde
üretilebilirler. Bunlar dışında poliamid(naylon) ve internet
viskon dikiş iplikleri de vardır. Dikiş iplikleri ge- Dikiş iplikleri ile ilgili detaylı bilgilere www.
nellikle tek kat kullanılmazlar, iki veya üç katlı ola- coats.com sitesinden ulaşabilirsiniz.
rak üretilirler.

Öğrenme Çıktısı
2 İplik üretim yöntemlerini sıralayabilme ve iplikleri tanımlayabilme

Araştır 2 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Kullandığınız dikiş iplik- El örgü ipliklerinde kulla-


Bir denim pantolonu dik-
lerini inceleyin, numara nılan malzemeleri, iplik nu-
mek için kullanılabilecek
ve malzeme özellikleri ile maralarını ve kat sayılarını
dikiş ipliğinin temel özellik-
dikilebilecek giysileri iliş- inceleyin, arkadaşlarınıza
leri neler olmalıdır?
kilendirin. anlatın.

144
Moda Tasarımı

KUMAŞ ÜRETİM TEKNOLOJİSİ rekir. Bu işlemin gerçekleştirilebilmesi için çözgü


Giysilerin temel hammadesi olan kumaşlar, çe- iplikleri tek tek çerçevelerden geçirilirler. Üretile-
şitli tekniklerle ipliklerin veya liflerin yüzey haline cek dokunun desenine bağlı olarak kullanılacak
getirilmesi ile oluşturulurlar. Tekstil kumaşları do- çerçeve sayısı da değişir. Çözgü ipliklerinin ya-
kuma veya örme tekniği ile üretilirler. pılacak desene göre çerçevelerden geçirilmesi iş-
lemine “taharlama” denir. Dokuma makinesinde
çerçeveler desene göre aşağı veya yukarı hareket
Dokuma Kumaşlar ettirildikten sonra oluşan boşluğun arasından atkı
Atkı ve çözgü olarak isimlendirilen en az iki ipliği geçirilir. Yukarı kaldırılan çözgü iplikleri atkı
iplik grubunun birbirlerine dik açı yapacak biçim- ipliğinin üstünde, aşağı indirilen çözgü iplikleri
de kenetlendirilmeleri ile oluşturulan kumaşlara de atkı ipliğinin altında kalır. Atkı iplikleri çeşitli
dokuma kumaşlar denir. Bilinen en eski kumaş taşıyıcılar yardımı ile çözgü ipliklerinin arasından
oluşturma yöntemidir. Kökeni Neolitik çağa ka- geçirilirler. Dokuma makinelerinde kullanılan en
dar uzanır. Basit dokuma kumaş yapısı ve dokuma eski taşıyıcı eleman mekiktir. Mekik günümüzde
makinesinin temel elemanları Resim 6.6’da göste- el dokuma tezgahlarında hala kullanılmaktadır.
rilmiştir. Dokuma işleminin ilk basamağı çözgü Modern dokuma makinelerinde ise mekikcik, şiş,
çekme işlemidir. Bu işlemde çözgü iplikleri birbir- kanca, hava veya su ile atkı iplikleri taşınırlar. Atkı
lerine paralel olarak çözgü levendi olarak isimlen- ipliği çözgü ipliklerinin arasından geçirildikten
dirilen bir silindire sarılırlar. Kumaşı oluşturmak sonra tarak yardımı ile daha önce oluşturulan ku-
için çözgü ipliklerinin bir bölümünün yukarı kal- maşa doğru sıkıştırılır. Bundan sonra oluşturulan
dırılması, bir bölümünün de aşağı indirilmesi ge- kumaş silindirlere sarılır.

Tarak

Çözgü
köprüsü
Atkı
ipliği
Kumaş çekme
silindiri
Çerçeveler
Çözgü leventi Kumaş
Atkı
ipliği Kumaş leventi

Resim 6.6 Dokuma kumaş ve dokuma makinesinin temel elemanları.

Temel Dokuma Kumaş Yapıları


Bir kumaş deseninin kumaş eni ve uzunluğu boyunca tekrar eden en küçük birimine “doku raporu”
denir. Dokuma işlemleri bu temel doku raporuna göre şekillendirilir. Dokuma makinelerinde yapılabilen
üç temel doku vardır. Bu temel dokulardan sayısız kumaş çeşidi üretmek mümkündür. Bu üç temel doku
Bezayağı, Dimi ve Satendir.
Bezayağı: Her atkı telinin sırasıyla çözgü tellerinden birinin üzerinden ve birinin altından geçmesi ve
her çözgü telinin sırasıyla atkı tellerinden birinin üzerinden ve birinin altından geçmesi ile oluşan dokudur.
En basit dokuma kumaş yapısıdır. Doku bağlantıları en çok olan kumaşlardır. Bezayağı kumaşlar daha sık
ve mukavemetlidir. Çok düşük sıklıklarda üretilebilirler. Bu nedenle ince, dökümlü, sıklığı az fakat daya-
nıklı kumaş üretimi için en uygun kumaş yapısıdır. Fresko (yünlü), kaput bezi (pamuk), patiska (pamuk),
Organze (pamuk), poplin, ipek jorjet, ipek şantuk, etamin, krep, oxford, mermerşahi gibi kumaş türleri
bezayağı dokuma ile üretilen kumaşlara örnek olarak gösterilebilir.

145
Moda Tasarımı ve Malzeme

Dimi: En az üç atkılı bir doku raporu olan ve pan ve hareket numarası birden büyük olan dokudur.
dimi çizgiler oluşturan dokudur. Dimi kumaşların Dimi dokularda atlama sayısı arttırıldığında kumaş
kumaş yüzeyinde diyagonal çizgiler oluşur. Daha yüzeyinde bozulmalar oluşmaya başlar. Saten doku-
ağır gramajlı kumaşlar dokumak mümkündür. lar bunu engellemek için geliştirilmiştir. Dimilerden
Gabardin, kot (denim), flanel (yünlü), kaşe, tüvid, farklı olarak kesişme noktaları birbirlerine temas et-
balıksırtı gibi kumaşlar dimi dokuma kumaşlara mez. Kesişme çok az olduğundan kumaş yüzeyleri
örnek olarak verilebilir. çok düzgün olur. Genellikle sentetik ipliklerden par-
Saten: En az beş atkılı ve beş çözgülü bir doku lak, yumuşak tuşeli kumaşların üretiminde kullanı-
raporu olan, her çözgüsü sadece bir kez bağlantı ya- lırlar. Ancak her parlak kumaş saten dokuma değildir.

Bezayağı Dimi Saten


Resim 6.7 Temel dokuma kumaş yapıları.
Dokuma kumaşlarla desenli kumaşlar üretmenin çok çeşitli yolları vardır. Farklı renklerde iplikler kul-
lanılarak çizgili kumaşlar, kuşgözü, nokta, pepita, ekose gibi desenler üretilebilir. Desenli kumaş üreti-
minin en bilinen yöntemlerinden birisi jakarlı dokumadır. Jakarlı dokuma makinelerinde çözgü iplikleri
çerçevelerden geçirilmez. Her birisi harniş ismi verilen çubuklara bağlanır. Çözgü iplikleri böylece tek tek
kontrol edilebilir. Bu sayede resim, yazı gibi karmaşık desenleri dokumak mümkün olmaktadır. Halılar,
döşemelik kumaşlar, etiketler jakarlı dokumanın yaygın kullanıldığı kumaşlardır. Ek düzeneklerle havlu,
kadife gibi kumaşlar da dokuma makinelerinde üretilebilmektedirler.
Dokuma kumaşlarda dokusunun dışında atkı ve çözgü sıklıkları (bir santimetredeki iplik sayısı), ip-
liklerin bileşimleri ve numaraları, kumaşın gramajı (bir m2’sinin ağırlığı) ve gördüğü işlemler hem üretim
hem de son kullanım açısından önemli parametrelerdir. Kumaşları tanıyabilmek için teknik bilginin dı-
şında görmek ve dokunmak çok önemlidir. Bu nedenle kumaşlarla ilgili deneyim edinmek için mümkün
olduğunca çok kumaşın incelenmesi ve arşivlenmesi önemlidir. Kumaş kartelalarından, kumaş firmaların-
dan ve fuarlardan temin edilen kumaşlardan küçük parçaların yapıştırıldığı ve yanlarına da özelliklerinin
yazıldığı defterler hazırlamak çok yararlı olacaktır.

(a) (b) (c)


Resim 6.8 Bilgisayar programı ile oluşturulmuş (a) kumaş örneği, (b) iki boyutlu giydirme ve (c) gerçek kumaş
görüntüsü (Öğülmüş, 2016).

146
Moda Tasarımı

Günümüzde kumaş tasarımlarının ve kumaş si- boyunca iğne yatağına yerleştirilirler. Örme ma-
mülasyonlarının yapılabileceği çok sayıda program kinelerinde tek iğne yatağı veya iki iğne yatağı
mevcuttur. Resim 6.8’de Lectra Kaledo programın- bulunabilir. İğne yataklarının biçimine göre örme
da oluşturulmuş bir kumaş örneği, bu kumaşın makineleri yuvarlak örme makineleri ve düz örme
bilgisayar ortamında iki boyutlu olarak manken makineleri olarak iki gruba ayrılırlar. Yuvarlak
üzerine giydirilmesi ve aynı ayarlarda dokunmuş örme makinelerinde iğneler dairesel yataklar içe-
kumaşın gerçek manken üzerindeki görüntüsü su- risine yerleştirilmiştir. Bu nedenle yuvarlak örme
nulmuştur (Öğülmüş, 2016). Bu programlar saye- makinelerinde kumaşlar tüp biçiminde üretilirler.
sinde tamamen bilgisayar ortamında gerçeğe çok Düz örme makineleri triko makineleri olarak da
yakın özelliklerde sayısız kumaş tasarımı oluştur- bilinirler. Çoğunlukla kalın ve çok desenli kumaş-
mak mümkün olmaktadır. ların üretiminde kullanılırlar. Resim 6.9’da yuvar-
lak örme makinesi ve düz örme makinesi örnekle-
ri gösterilmiştir.
Örme Kumaşlar
Örme makineleri makine inceliği ve çapı ile
Örme kumaş bir veya daha çok iplik kulla-
ifade edilirler. İğne yatağı üzerinde 1 inçteki
nılarak ya da bir veya daha çok sayıdaki iplik
(2,54 cm) iğne sayısına “makine inceliği” denir
sisteminden ilmek oluşturularak üretilen düz
ve “E” ile gösterilir. İnceliği yüksek olan maki-
yüzey olarak tanımlanabilir. Tarihin çok eski za-
nelerde daha ince, daha düzgün ve stabil yapılar
manlarından beri şiş ve tığ benzeri aletlerle örme
elde edilir.
kumaş yapılmaktadır. İlk örme makinesi 1589
yılında William Lee isimli bir
İngiliz rahip tarafından geliş-
tirilmiştir. Bu makineye göre
onbinlerce kat daha hızlı üre-
tim yapabilen modern maki-
nelerin temelleri ise Sanayi
Devrimi’nde atılmıştır. Örme
kumaşların temel birimi il-
mektir. İlmek, iplik halkala-
rının birbirlerinin içine geçi-
rilmesi ile oluşturulur. Örme
kumaşlarda dokuma kumaş-
lar gibi iki grup iplik yoktur. Resim 6.9 Yuvarlak örme makinesi (sol resim: Mayer&Cie.) ve düz örme
Kumaş bir kenarından sökül- makinesi (sağ resim: Shima Seiki).
meye başladığında ilmeklerin
sıra ile çözüldüğü görülür.
Örme kumaşlar atkılı örme kumaşlar ve çözgü- Atkılı örme makinelerinde üç temel örme yapısı
lü örme kumaşlar olarak iki ana gruba ayrılır- oluşturulabilir. Bunlar:
lar. Giysilik kumaşlarda çoğunlukla atkılı örme • Düz örme veya süprem,
kumaşlar kullanılır. Çözgülü örme kumaşlar için • Ribana ve
iplikler, dokuma kumaşlara benzer şekilde, örme • İnterloktur.
öncesinde paralel biçimde leventlere sarılırlar.
Düz örme veya süprem: Tek yataklı örme
makinelerinde yapılan kumaşlar düz örme olarak
Atkılı Örme Kumaşlar isimlendirilir. Bu kumaşlar ince bayan çorapları, iç
Atkılı örme makinelerinde iplikler doğrudan ve dış giysi, t-shirtlerde yaygın kullanılır. Yuvarlak
iplik bobinlerinden makineye beslenirler. Bir ip- örme makinelerinde üretilen düz örgüye “süprem”
lik sırayla tüm iğnelerden geçer. İlmek iğnelerle denir. Tek sıra iğnede oluşturuldukları için kuma-
oluşturulur. Örme makinelerinde kullanılabilen şın ön ve arka yüzü farklıdır. Düz örme kumaşın
değişik tipte iğneler mevcuttur. İğneler bir sıra görünüşü Resim 6.10’da gösterilmiştir.

147
Moda Tasarımı ve Malzeme

Kumaş ön yüzü Kumaş arka yüzü


Resim 6.10 Düz örme kumaşın ön (sol) ve arka sağ) yüzü.

Düz örme kumaşlar enine ve boyuna yönde İnterlok: Çift yataklı örme makinelerinde üre-
kolayca uzarlar. Tek sıra iğne ile örülmeleri nede- tilen bir örme kumaş çeşididir. İğneler karşılıklı di-
niyle kumaş yapısı dengeli değildir. Serbest kaldı- zilmiş olduklarından iki tane 1x1 ribana örgünün
ğında kumaş kenarları kıvrılır. Bu nedenle dikim içiçe geçmiş hali gibidirler. İnterlok kumaşların her
işlemlerinde sorun yaşanabilir. Kumaş yıkandık- iki yüzü de düz örmenin ön yüzü gibidir. Bu ku-
tan sonra ilmek çubuklarında çarpılma oluşabilir. maşlar iç çamaşırı ve eşofman yapımında kullanı-
Buna may dönmesi denir. Kumaş üretilirken ve lırlar. Elastikiyetleri düşüktür. Dengeli yapıdadır-
üretim sonrasında bazı önlemlerle bu dönme azal- lar. Kenarları kıvrılmaz. Daha düzgün yüzeyli ve
tılabilir. Örtücülüğü yüksek, basit ve ekonomik yumuşak yapılı kumaşlardır.
örgülerdir. Makineleri de daha basit ve ucuzdur. Bu üç ana örgünün dışında haroşa makine-
Bu nedenle en düşük maliyetli örgü kumaşlardır. lerinde üretilebilen haroşa örgüler de vardır. Bu
Yuvarlak örme makinelerinde üretilmiş ince süp- örgülerin diğerlerinden farkı, bir sıra düz bir sıra
rem kumaşlara ve bu kumaşlardan yapılmış t-shirt ters örülmeleridir. Haroşa makinelerinin üretim
ve benzeri giysilere de penye denilebilmektedir. hızları düşüktür. Modern makinelerde bu ör-
Daha önce bahsedilen penye iplikleri ile bu ifade güler artık yapılabildiğinden haroşa makineleri
karıştırılmamalıdır. üretilmemektedirler. Boyuna uzaması yüksek
Ribana: Çift yataklı örme makinelerinde üre- kumaşlardır. Hacimli ve yumuşak örgüler olduk-
tilen bir örme kumaş çeşididir. Lastik örgü olarak ları için kalın kazaklarda ve bebek giysilerinde
da bilinirler. Giysilerin yaka, kolağzı ve eteklerin- kullanılmaktadırlar.
de kullanılırlar. Bunun dışında iç çamaşırlarında
ve vücudu saran streç giysilerde de kullanılırlar.
Atkılı Örme Kumaşlarda Desenlendirme
Enine elastikiyeti yüksek olan örgülerdir. İğneler
karşılıklı dizilmedikleri için her iki yüzünde de il- Örme makinelerinde yukarıda kısaca açık-
mek çubukları düz ve ters olarak ilerlerler. Tüm lanan üç örgü yapısından sonsuz sayıda desen
iğneler çalıştırıldığında ön ve arka yüzünün görü- oluşturmak mümkündür. Örme makinelerinde
nümü aynı olur. Çok dengeli bir yapıdır. Kenarla- iğneler ilmek dışında askı ve atlama işlemi de
rında kıvrılma görülmez. Düz örgülere göre daha yapabilirler. İğne, ilmek yapmadan ipliği bir ön-
kalındırlar. İğne sayıları değiştirilerek değişik ör- ceki ilmeğe asabilir. Veya iğne hiç hareket etme-
güler elde etmek mümkündür. Örneğin kazaklar- den atlama yapabilir. Bu iki hareket ile oluşan
da ve iç çamaşırlarında çok kullanılan kaşkorse yapıların kumaştaki görüntüsü Resim 6.11’de
2x2 ribana örgüdür. gösterilmiştir.

148
Moda Tasarımı

Atlama Askı
Resim 6.11 Örme makinesinde iğnelerin atlama ve askı hareketleri.

Yazlık t-shirtlerde yaygın olarak kullanılan ve lakost olarak bilinen örme kumaşlar ilmek askı kombi-
nasyonu ile üretilen düz örme kumaşlardır.
Desenlendirme ve şekillendirme yapmak amacıyla iğneler ilmeklerini sağdaki, soldaki veya karşıdaki
iğnelere aktarabilirler. Bu işleme transfer denir. Saç örgülerde, kolağzı ve yaka oyuntularının yapılmasında,
iğne yataklarının iptal edilmesinde ve delikli (ajurlu) örgülerde bu işlem çok kullanılır.
Bu işlemlerin dışında örme makinelerinde desenlendirme yapmakta kullanılabilecek pek çok teknik
vardır. Aşağıda bunlara örnekler verilmiştir:
Enine renkli çizgiler: Farklı renkte iplikler beslenerek enine renkli çizgiler oluşturmak mümkündür.
Jakar: Tek tek iğne seçebilen makinelerde yapılabilen desenlerdir. Desenlendirme olanakları çok yük-
sektir. Yazı, resim gibi karmaşık desenler oluşturulabilir.
İntersiya: Özel iplik kılavuzları kullanılarak bir sırada farklı renkte ipliklerin kullanıldığı desenlerin
yapımında kullanılan bir yöntemdir. Baklava deseni gibi desenler bu yöntemle üretilebilir.
Vanize: Farklı renk veya özellikteki
iki iplik aynı anda beslenir. İpliğin bir
tanesi sadece ön yüzde diğeri arka yüzde
görünür.
Modern örme makineleri ile yukarıda
kısaca açıklanan temel örgü yapıları, iğne
hareketleri ve desenlendirme teknikleri ile
sınırsız çeşitte kumaş yapmak mümkün-
dür. Günümüzde bazı örme makinelerin-
de hiç dikiş işlemine gerek duymadan bir
giysi tamamen örülebilmektedir. Resim
6.12’de düz örme makinelerinde yapılmış
bazı giysi örnekleri gösterilmiştir. Sol re-
simde gösterilen elbise yün ipliğinden ya-
pılmış tartan intersiya örme elbisedir. Or-
tadaki giysi yün ipliğinden jakarlı örme
makinesinde üretilmiştir. Sağ resimdeki
elbise yün, polyester ve akrilik karışımlı
ipliklerden jakarlı makinede yapılmıştır.
Modern makinelerde bu giysiler 15-30
dakika arasında örülebilmektedir.
Resim 6.12 Örme kumaşlardan yapılmış elbise örnekleri (Kaynak
H. Stoll GmbH & Co. KG).

149
Moda Tasarımı ve Malzeme

en az bir iplik beslenir. Tricot makineleri ve Raşel


makineleri çözgülü örme makine çeşitleridir. Tri-
cot makinelerinde genellikle ince filamentlerden
internet
yumuşak, dökümlü ve nispeten elastik kumaşlar
Örme makineleri ve örme kumaşlarla ilgili
üretilir. Kadın iç çamaşırlarının üretiminde çok
güncel örnekler için www.stoll.com, www.shi-
kullanılırlar. Raşel makinelerinde daha karmaşık
maseiki.com, www.mayercie.com adreslerini
yapılar üretilebilir. Raşel kumaşların tuşeleri nis-
ziyaret edebilirsiniz.
peten daha serttir. İç giyim, mayo, dantel, kroşe
gibi kumaşların üretiminde tercih edilirler. Çöz-
gülü örme kumaşlar karmaşık yapılıdırlar. Kolay
Çözgülü Örme Kumaşlar
sökülemezler. Özellikle bayan iç giyiminde, dan-
Çözgülü örme makinelerinde atkılı örme ma- tellerde, desenli tül perde üretiminde ve teknik
kinelerinden farklı olarak iplikler önce çözgü le- uygulamalarda kullanılırlar.
ventlerine sarılırlar. Bu makinelerde her bir iğneye

Resim 6.13 Raşel örme makinesi ve bu makinede üretilebilen bir giysi (Kaynak: Karl Mayer).

Dokuma ve Örme Kumaşlar Arasındaki Bazı Temel Farklar


Dokuma ve örme kumaşlar arasındaki temel farklılıklar aşağıda üretim tekniği, maliyet ve yapısal özel-
likler açısından listelenmiştir.
Üretim Tekniği ve Maliyet Açısından Farklar:
• Dokuma kumaşlar birbirine 90° açı yapan atkı ve çözgü ipliklerinin birbirlerinin alt veya üstlerin-
den geçirilmeleri ile oluşturulur.
• Atkı örmeciliğinde tek bir iplik ile yanyana ilmekler oluşturulur. Bu ilmekler alt ve üst sıradaki
ilmek sıralarına bağlanarak kumaş yapısı ortaya çıkarılır.
• Çözgü örmeciliğinde her iğneye en az bir ilmek beslenir. Bu şekilde boyuna yönde ilmek çubukları
meydana getirilir. Bu ilmekler sağ ve sol yandaki ilmek çubukları ile bağlanarak yüzey oluşturulur.
Çözgülü örme tekniğinde, dokumadaki gibi, ilk olarak iplikler çözgü leventlerine sarılır.
• Örme makinelerinde dikişsiz şekilde doğrudan giysi oluşturulabilmektedir.
• Örme kumaşların üretim maliyeti genellikle dokuma kumaşlardan daha düşüktür.
• Örme işletmelerinin ilk yatırım maliyeti genellikle daha düşüktür.
• Örme kumaşların hazırlık işlemleri dokuma hazırlık işlemlerine göre çok daha azdır.
• Örme makinelerinde desen hazırlamak daha basit ve hızlıdır.
Yapısal Özellikler Açısından Farklar:
• Dokuma yüzeylerin elastikiyetleri düşüktür. Atkı örme kumaşlar yüksek elastikiyet ve esneme ye-
teneğine sahip olduklarından kolayca vücudun şeklini alabilirler. Çözgü örme kumaşların esneme
özellikleri çoğu zaman dokuma kumaşlara yakındır.

150
Moda Tasarımı

• Örme kumaşlar daha zor buruşur, giyim ra- minde ilk olarak lifler kullanılarak bir yüzey oluş-
hatlığı daha yüksektir. turulur. Daha sonra bu yüzey çeşitli yöntemlerle
• Örme kumaşlar, elastik olmaları nedeniyle, sabitlenir. Konfeksiyonda kullanılan telalar non-
daha zor dikilirler. woven yüzeylere örnek olarak gösterilebilir. Islak
mendiller, bebek bezleri, temizlik bezleri, cerrahi
• Örme kumaşlar kullanım sırasında diz, dirsek
önlükler, filtreler, yara bandajları gibi çok sayıda
gibi bölgelerde daha kolay deforme olurlar.
üründe kullanılırlar.
• Örme kumaşların yıkama sonrasında boyut
değişimleri daha fazladır.
Kürk
• Atkı örme kumaşlar aynı gramajdaki doku-
ma kumaşlara göre daha kalındır. Pek çok vahşi ve evcil hayvanın kürkü giysi ya-
pımında kullanılabilmektedir. Vizon, tilki, rakun,
• Örme kumaşlar daha dökümlüdürler.
çinçilla gibi hayvanların kürkleri popülerdir. Bazı
• Örme kumaşların hava geçirgenliği aynı ülkelerde kontrollü biçimde kürk hayvanı yetişti-
ağırlıktaki dokuma kumaşlara göre daha riciliği yapılmakla birlikte pek çok durumda kürk
yüksektir. Bu özellikleri nedeniyle iç çama- hayvanlarının öldürülmelerinin canice yöntemlerle
şırlarında yaygın olarak kullanılırlar. Benzer yapıldığı kabul edilmektedir. Hayvan hakları ör-
nedenle yazlık kıyafetler için de uygundurlar. gütleri kürk kullanımını şiddetle protesto etmek-
• Dokuma kumaşların patlama ve yırtılma tedirler. Her yıl milyonlarca hayvan kürkleri nede-
mukavemetleri daha yüksektir. niyle vahşice katledilmektedir. Öte yandan tekstil
teknolojisindeki ilerlemeler sayesinde yüksek kali-
Nonwoven ve Dokusuz Yüzeyler tede yapay kürk yapmak da mümkün olmaktadır.
Klasik dokuma ve örme teknolojilerinin dışında
çeşitli (mekanik, kimyasal ve termik) yöntemlerle Deri
üretilen birçok tekstil yüzeyi bulunmaktadır. Gü- Giysi üretiminde kullanılan hayvan derileri sı-
nümüzde giderek önem kazanan ve hızla gelişmek- ğır, at, bufalo gibi büyükbaş hayvanlardan ve ko-
te olan bu tür tekstil yüzeyleri “Dokusuz Tekstil yun, keçi, domuz gibi küçükbaş hayvanlardan elde
Yüzeyleri” olarak isimlendirilmektedirler. Çeşitli edilir. İlk işlem olarak bu derilerden tabaklama iş-
dokusuz yüzey üretim yöntemleri bulunmakta- lemi ile tüyler uzaklaştırılır. Giysiler dışında kemer,
dır. Nonwoven yüzeyler dokusuz tekstil yüzeyleri şapka, ayakkabı, bavul, koltuk döşemesi gibi ürün-
arasında kullanımı hızla artan bir ürün grubudur. ler için deriler işlenirler. Dericilik çoğunlukla et ve
Tamamı ya da büyük bir kısmı liften oluşan yüzey süt için yetiştirilen hayvanların atıklarını değerlen-
olarak tanımlanır. Yün liflerinin mekanik olarak dirildiği bir alan olarak görüldüğünden kürk gibi
birleştirilmesi ile oluşturulan keçelere yapı olarak tepki çekmemektedir. Özellikle kaplama teknoloji-
benzeseler de daha farklıdırlar. Nonwoven üreti- si ile suni deri kumaşlar üretmek mümkündür.
Öğrenme Çıktısı
3 Tekstil kumaşlarının nasıl yapıldığını basitçe açıklayabilme
4 Tekstil kumaşlarını sınıflandırabilme ve kullanım yerlerini açıklayabilme

Araştır 3 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Denim pantolon, yağmur- Bir kadın iş kıyafeti tasarla- Desenli bir tül perdede
luk ve yazlık bir t-shirt için mak için en uygun kumaş neden çözgülü örme tek-
kullanabileceğiniz kumaşla- yapılarını ve kumaş özellik- niğinin tercih edildiğini
rı ve özelliklerini araştırınız. lerini belirleyin. düşünün.

151
Moda Tasarımı ve Malzeme

TEKSTİL TERBİYESİ gazeleme işlemi uygulanır. Bu işlemde bir alev kay-


Tekstil malzemelerinin görünümünü (boyama, nağı yardımıyla iplik veya kumaş yüzeyindeki lifler
basma, parlaklaştırma, matlaştırma vs), tutumunu hızlıca yakılır.
(yumuşatma, sertleştirme, kayganlaştırma vs) ve
kullanım özelliklerini (su itici, antibakteriyel, güç Boyama
tutuşur vs) geliştirmek için yapılan işlemlere tekstil Tekstil malzemelerinin renklendirilmesi boya-
terbiye işlemleri denir. Mekanik bitim işlemleri dı- ma ve baskı işlemleri ile yapılmaktadır. Boyama
şındaki tüm işlemler yaş işlemlerdir. Yani su kulla- işleminde çoğunlukla temel hedef malzemenin
nılarak yapılır. Çevre kirliliği açısından eğer arıtma her tarafında düzgün bir tek renk elde edilmesidir.
işlemleri yapılmaz ise büyük tehdit oluştururlar. Baskı işleminde ise kumaşın istenen yerlerine bo-
Suyu uzaklaştırmak için de kurutma işlemleri uy- yanın aktarılması yani bölgesel bir renklendirme
gulanmaktadır. Bu işlem de yüksek enerji tüketimi yapılması amaçlanır. Eski tarihlerde boyama işlemi
gerektirmektedir. doğal boyalar ile yapılmakta idi. Kimya teknoloji-
Tekstil terbiye işlemleri tekstil üretiminin her sindeki gelişmelerle sentetik boyalar geliştirilmiştir.
aşamasında yapılabilir. Yani lif, iplik, kumaş ve Günümüzde özellikle endüstriyel uygulamalarda
giysilere terbiye işlemleri uygulamak mümkündür. tamamen sentetik boyalar tercih edilmektedir.
İstenen görünüm, tutum ve kullanım özelliklerini Tekstil liflerinin ve boya türlerinin kimyasal
kazandırmak için tekstil ürünlerine uygulanabi- yapılarına bağlı olarak çok farklı tipte tekstil bo-
lecek çok fazla sayıda terbiye işlemi vardır. Genel yası bulunmaktadır. Yani her boya türü her lifi
olarak terbiye işlemleri ön terbiye, renklendirme boyamaz. Örneğin pamuk ve benzeri selüloz esaslı
(boyama veya basma) ve bitim işlemleri (kimyasal lifler çoğunlukla reaktif veya direkt boyalar ile bo-
veya mekanik) olarak sınıflandırılabilir. yanırken, polyester lifleri dispers boyalar ile, yün
Ön terbiye işlemleri tekstil malzemelerindeki tipi malzemeler asit veya metal kompleks boyalar
yabancı maddeleri uzaklaştırmak, hidrofilliğini yani ile boyanmaktadırlar. Bu nedenle farklı liflerden
su emiciliğini arttırmak, beyazlatmak (ağartmak) üretilmiş kumaşların boyama işlemleri pek çok
ve daha sonraki renklendirme ve bitim işlemlerine zaman basamaklı yapılmaktadır. Yani her lif tipi
ürünü hazırlamak için yapılan işlemlerdir. Pamuklu için kumaş ayrı ayrı boyanır. Öte yandan her lif
kumaşlar ön terbiye işlemlerinin en çok uygulan- tipinin boyanabildiği pigment esaslı malzemeler de
dığı kumaşlardır. Pamuklu kumaşlara uygulanabi- bulunmaktadır. Bunların kumaşa bağlanabilmesi
lecek çok sayıda ön terbiye işlemi bulunmaktadır. için ek bağlayıcı kimyasallar kullanılması gerekir.
Pigmentlerin sürtme haslıkları düşük olduğundan
özellikle koyu renk boyamalarda pek tercih edil-
mezler. Boyamacılıkta boyanın lifler tarafından
dikkat çok hızlı alınması boyamanın düzgünsüz olmasına
İşlem görmemiş pamuklu kumaşlar ha- sebep olmaktadır. Bu nedenle boyarmaddeler life
fif sarımsı renktedir ve su emicilikleri de yavaş yavaş aldırılırlar.
düşüktür. Ön terbiye ile beyazlatılır ve su Boyarmaddelerin kullanım sırasında karşılaştık-
emicilikleri de arttırılır. Ürün tasarımında ları etkilere karşı dayanımlarına haslık denir. Bo-
bu konu dikkate alınmalıdır. yaların yıkama, ışık, sürtme ve tere karşı dayanım-
larının yani haslıklarının yüksek olması beklenir.
Bu nedenle boyama işlemlerinden sonra bu haslık
Hidrofilleştirme ve ağartma dışında pamuklu değerlerinin kontrol edilmesi gerekir.
kumaşlara yapılabilen önemli bir ön terbiye işle-
mi de merserizasyondur. Pamuk liflerinin kesitleri
fasulyeye benzer. Merserizasyon işleminde pamuk Baskı
liflerinin kesitleri kostik soda ile dairesele dönüş- Tekstil kumaşlarının desenlendirilmesi dokuma
türülür. Bunun sonucunda iplik veya kumaşın ve örme işlemleri ile yapılabildiği gibi baskı yönte-
parlaklığı, dayanımı, boyut stabilitesi ve boya alma mi ile daha hızlı ve ekonomik biçimde de yapıla-
yeteneği artmaktadır. Bazı durumda kumaşların bilmektedir. Baskı işlemi ile bölgesel renklendirme
tüylülüğünün azaltılması istenebilir. Bunun için yapılarak renkli desenler oluşturulmaktadır. Bölge-

152
Moda Tasarımı

sel renklendirme sulu yapılamayacağı için, boyama Jet baskı (dijital baskı) son yıllarda önemi
işleminden farklı olarak baskı işleminde boyalar gittikçe artan bir tekniktir. Bu baskı tekniğinde,
yüksek viskoziteli baskı patına ilave edilerek ku- bilgisayarda baskı desenleri oluşturulur ve baskı
maşın bir yüzeyine uygulanırlar. Baskı işlemlerin- boyaları damlacıklar halinde çok ince düzelerden
de çoğunlukla pamuk, polyester, pamuk/polyester kontrollü bir şekilde kumaş üzerine püskürtülür.
karışımlı ve viskon liflerinden yapılmış kumaşlar Teknik olarak mürekkep püskürtmeli bilgisayar ya-
tercih edilmektedirler. Tekstil teknolojisinde kulla- zıcılarına benzer. Bu yöntemde şablon hazırlamaya
nılan temel baskı yöntemleri aşağıdaki gibidir: ihtiyaç yoktur. Renk sınırlaması da olmadığından
• Filmdruck (şablon baskı), istenen her türlü desen basılabilir. Daha ziyade nu-
mune, kupon kumaş ve halı baskıcılığında kullanıl-
• Rotasyon baskı,
makla beraber metraj baskıda da giderek kullanımı
• Rulo baskı, yaygınlaşmaktadır.
• Jet baskı (dijital baskı) ve Transfer baskı genellikle sentetik liflere,
• Transfer baskı. özellikle polyestere uygulanan bir indirek baskı
Film druck (şablon) baskı tekniğinde boya- yöntemidir. Bu baskı yönteminde baskı deseni
nın kumaşa aktarılması düz şablonlar yardımıyla önce bir taşıyıcı malzeme üzerine (kağıt) basıl-
olmaktadır. Şablon baskıcılığının en gelişmiş hali maktadır. Daha sonra tekstil yüzeyi ile kağıt be-
olan otomatik filmdruck sisteminde ilk olarak baskı raber bir ısıl işleme tabi tutulmakta ve sonuçta
yapılacak desenin her bir rengi için ayrı ayrı deği- kağıttaki boyarmaddenin büyük bir kısmı tekstil
şik sıklıkta dokunmuş polyester, polyamid vb. gaze yüzeyine transfer olmaktadır. Bu baskı yönte-
bezleri ağaç veya metal çerçevelere gerilerek şablon- minin en önemli avantajı, baskıdan sonra yıka-
lar hazırlanır. Daha sonra bu şablonlar üzerinde ba- ma ve kurutma işlemine gerek duyulmamasıdır.
sılacak kısımları açık olacak şekilde desen oluşturu- Polyester kumaş baskıcılığında süblime boyalar
lur. Her renk için ayrı şablon hazırlamak gereklidir. kullanılarak çok başarılı sonuçlar alınmaktadır.
Bu şablonlar sırayla kumaş üzerine koyulur, baskı Pamuk ve benzeri kumaşların transfer baskı ka-
patları şablonun üzerinden rakle ile çekilerek boya- ğıtlarında ince bir şeffaf film tabakası vardır. Ku-
nın istenen bölgeye aktarılması sağlanır. maş üzerinde baskıdan sonra bu tabaka deseni
Rotasyon baskı tekniğinde filmdruck baskıdan korur.
farklı olarak silindirik şablonlar kullanılır. Bu ne- Rulo baskı yöntemi eski bir yöntemdir ve
denle üretim kesintisiz olarak yapılmakta ve dolayı- günümüzde neredeyse hiç kullanılmamaktadır.
sıyla üretim hızı yüksek olmaktadır. Rotasyon bas- Bu yöntemde baskı desenleri bakır silindirlere
kı makinesinde değişik kalınlık ve sıklıkta, üzerine oyulur.
desen işlenmiş nikel şablonlar kullanılmaktadır. Baskı işleminde boyarmaddenin kumaşa fikse
Pompa vasıtasıyla şablona gönderilen baskı patla- edilmesi gerekir. Eğer fiksaj yapılmaz ise ilk yıka-
rı şablonun açık kısımlarından kumaşa aktarılarak mada boya akar. Basılıp kurutulan kumaşlar kul-
baskı işlemi gerçekleştirilir. Şablon hazırlama süresi lanılan boyarmadde sınıfı ve lif cinsine göre farklı
ile renk ve desen değiştirme sürelerinin kısa ve üre- şekillerde fikse edilir. Fiksaj kuru ısı, buhar ve yaş
tim hızlarının yüksek olması nedeniyle en yaygın yöntemlerle yapılabilir. En çok kullanılan yöntem
kullanıma sahip baskı makinesidir. buharla fiksajdır.

Resim 6.14 Filmdruck (şablon) ve rotasyon baskı makineleri.

153
Moda Tasarımı ve Malzeme

Tekstil baskıcılığında her tür life uygulanabilmesi nedeniyle en fazla pigment esaslı boyalar tercih edi-
lirler. Bunun dışında dispers ve reaktif boyalarda kullanılmaktadır.

Resim 6.15 Jet (dijital) baskı makinesi ve transfer baskı presi.

Bitim İşlemleri bilinen kumaşlarda benzer etkiyi sağlamaktadırlar.


Bitim işlemleri boya veya baskı işlemlerinden Ancak bu tip kumaşlar farklı katmanlardan oluşan
sonra kumaşın yüzeyini değiştirmek, kullanım membranlardır. Su iticilik bitim işlemleri ise kim-
özelliklerini geliştirmek ve bakım özelliklerini iyi- yasal işlemlerdir.
leştirmek amacıyla yapılır. Bitim işlemleri meka- Mikroorganizmalar tekstil ürünlerinde leke,
nik veya kimyasal yöntemlerle sağlanır. Mekanik koku gibi problemlere yol açmalarının yanında
işlemlerde kumaşın dış yüzeyi değişikliğe uğra- tekstil ürünleri üzerinde çoğalarak sağlık açısın-
maktadır (parlak, mat, tüylü vb). Kimyasal yön- dan da risk yaratmaktadırlar. Antimikrobiyal
temlerde kumaş çeşitli terbiye maddeleri ile işleme apre kimyasalları tekstil ürünlerinde koruyucu
sokularak yumuşaklık, dolgunluk, su iticilik gibi bir tabaka oluşturarak mikroorganizmaları öldü-
özellikler kazandırılmaktadır. rür veya çoğalmalarına engel olurlar. Sadece bak-
Kumaşların kullanılacağı yere göre beklentiler terilere karşı etkili olanlara antibakteriyel, hem
değişiklik gösterir. Örneğin çadır kumaşlarının dış bakteri hem de mantarlara karşı etkili olanlar da
yüzeylerine sertlik kazandırmak amacıyla bitim iş- antimikrobiyal olarak isimlendirilirler. Bu amaçla
lemi yapılırken; havlu, iç çamaşırı gibi ürünlerin kullanılabilen pek çok etken madde bulunmakta-
kumaşlarına da yumuşatmak amacıyla bitim işlemi dır. En yaygın kullanılan etken maddeler gümüş
uygulanır. Tekstil ürünlerine uygulanabilecek çok esaslı olanlardır.
sayıda bitim işlemi ve bu işlemler için geliştirilmiş Tekstil malzemelerinin hemen hepsi kolay ya-
kimyasal bulunmaktadır. Burada bir bölümüne kı- nan malzemelerdir. Sentetik liflerin pek çoğu kolay
saca değinilmektedir. yanmalarının yanında erimeleri nedeniyle de risk
Branda, yağmurluk, duş perdesi, çanta kumaşı oluşturmaktadırlar. Yanma sırasında ortaya çıkan
gibi bazı ürünlerde su geçirmezlik özelliği isten- zehirli gazlar da ölüm tehditi oluşturmaktadır. Güç
mektedir. Bu ürünlerin bir veya iki tarafları su tutuşur kimyasallar tekstil ürünlerinin yanma hız-
geçirmez bir malzeme ile kaplanarak bu özellik larını azaltmak, çıkan dumanı engellemek, erime-
kumaşa kazandırılabilir. Bazı ürünlerde ise kuma- lerini durdurmak gibi fonksiyonları yerine getiren
şın suyu geçirmemesi ancak su buharını geçirmesi kimyasallardır. Özellikle itfaiyeci, asker gibi perso-
istenebilir. Silikon bazlı ve florokarbon esaslı bazı nellerin kıyafetleri, perdeler, çocuk giysileri, araç-
kimyasallar ile işleme sokulan kumaşlara bu özel- ların koltukları, döşemelik kumaşlar, halılar gibi
lik kazandırılabilmektedir. Bu şekilde işlem yapı- ürünlerde güç tutuşur apre işlemi önemlidir. Pek
lan kumaşlar suyu, bazı durumlarda da yağ ve kiri çok gelişmiş ülkede bu tip ürünlerin güç tutuşur
de geçirmezken su buharını geçirebildiklerinden hale getirilmeleri zorunlu tutulmuştur. Fosfor esaslı
giysilerde de kullanılabilirler. Bu işleme su iticilik malzemeler tekstil sektöründe en yaygın kullanılan
bitim işlemi ismi verilmektedir. GoreTex gibi bazı güç tutuşur kimyasallardır.

154
Moda Tasarımı

Su iticilik bitim işlemi yapılmış kumaş

Bakteri
kolonileri

Antibakteriyel bitim Antibakteriyel bitim Güç tutuşur bitim işlemi Güç tutuşur bitim işlemi
işlemi yapılmamış işlemi yapılmış yapılmış kumaş yapılmamış kumaş
kumaş kumaş

Resim 6.16 Su iticilik, antibakteriyel ve güç tutuşur


Kaynak: İntertek bitim işlemi uygulanmış kumaşlar.

Kimyasal bitim işlemleri dışında mekanik bazı bir hav tabakası yapılır. Dinkleme işleminde yünlü
işlemlerle kumaşlara yeni özellikler kazandırmak kumaşlar yünün keçeleşme özelliğinden faydalanı-
mümkündür. Kalandırlama bu işlemlerden bir larak keçeleştirilir. Böylece çok sıkı ve tok bir ku-
tanesidir. Bu işlemde kumaş silindirler arasından maş yapısı elde edilmiş olur.
yüksek basınç uygulanarak geçirilir. Bu sayede Bitim işlemleri ile tekstil ürünlerine çok yeni
kumaşın yüzeyi düzgünleştirilir, kırışıklıkları açı- özellikler katmak mümkündür. Bu konu tekstil
lır, parlaklaştırılır. Şardonlama ve zımparalama araştırmalarının en önemli alanlarından birisidir.
işlemlerinde teller yardımı ile kumaş yüzeyinden Her geçen gün geliştirilen yeni kimyasallar ile
lifler dışarı çıkarılarak bir hav tabakası oluşturulur. tekstil malzemelerine yeni fonksiyonel özellikler
Böylece kumaşta tüylü bir yüzey elde edilir. Zım- katılmaktadır.
paralama işleminde şardonlamaya göre daha ince

Öğrenme Çıktısı
5 Tekstil ürünlerini renklendirme ve bitim işlemlerini açıklayabilme
6 Boyama ve baskı yöntemleri arasındaki farkları sıralayabilme

Araştır 4 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Kıyafet satışı yapan internet Arkadaşlarınızın giysilerini


Pamuk/polyester karışımlı
sitelerini inceleyin, kıyafet- inceleyin, hangi yöntemle
bir kumaş reaktif boya ile
lerin renklerini inceleyerek renklendirildiklerini anla-
boyanırsa nasıl bir sonuç
bu yılın moda renklerini maya çalışıp arkadaşlarınıza
elde edilir?
anlamaya çalışın. anlatın.

155
Moda Tasarımı ve Malzeme

TEKSTİL TEKNOLOJİSİNDEKİ çekimi sırasında içerisine gümüş nanopartiküller


YENİLİKLER katılmış polyester lifi ile elektro eğirme yöntemi
ile üretilmiş ve standart bir lif üzerine serilmiş
Tekstil teknolojileri diğer bilim dallarındaki ge-
nanolifler gösterilmiştir. Buradan da bu yönemle
lişmelere paralel olarak gelişmektedir. En önemli
elde edilen liflerin ne kadar ince oldukları açıkça
gelişmeler polimer, kimya ve malzeme alanlarında
görülebilmektedir.
olmaktadır. Yeni (özellikle de petrol kökenli olma-
yan) polimer ve lifler geliştirilmesi konusundaki ça- Tekstil teknolojisindeki en önemli yenilik-
lışmalar ilgi çekicidir. Örneğin mısır nişastasından lerden birisi akıllı tekstiller ve giysilerdir. Tekstil
elde edilebilen polilaktik asit (PLA) bunlardan bir ürünlerinin temel amacı koruma ve süslemedir.
tanesidir. Örümcek ipeği son yıllarda üzerinde çalı- Bu özelliklerine ek olarak herhangi bir etkiyi
şılan ve ticarileştirilebilir hale getirilmek üzere olan (mekanik, termal, kimyasal, elektriksel gibi) al-
önemli bir yenilikçi liftir. Elektro eğirme yöntemi gılayabilen ve buna tepki verebilen tekstil mal-
ile üretilebilen ve incelikleri bir mikronun altında- zemeleri akıllı tekstiller olarak isimlendirilmek-
ki lifler de endüstriyelleşme aşamasına gelmiştir. tedirler. Nanoteknoloji akıllı tekstil ve giysilerin
Bu liflerin incelikleri insan saçının yüzde biri sevi- geliştirilmesinde önemli katkılar sağlamaktadır.
yelerindedir. Elektronik tekstiller akıllı tekstillerin önemli bir
alanını oluşturmaktadır. Faz değiştiren malze-
Son yılların en popüler alanlarından birisi de
meler kullanılarak bir giysinin soğuk havalarda
nanoteknolojidir. Nano, metrenin milyarda biri-
kişiye ısı vermesi, sıcak havalarda da ısıyı absor-
ni ifade eder. Malzemelerin nano boyutta özel-
be ederek soğutma etkisi sağlaması mümkün ol-
likleri çok değişmektedir. Genel olarak 100 nm
maktadır. Şekil hafızalı malzemeler kullanılarak
ve altında tane boyutu olan malzemeler nano-
uzun kollu bir gömleğin sıcaklık arttığında kısa
malzeme olarak isimlendirilmektedirler. Tekstil
kollu gömleğe dönüşmesi, termokromik malze-
malzemelerinde lif katkı malzemesi olarak veya
meler kullanılarak sıcaklık arttığında giysinin
apre kimyasalı formunda kullanılmaktadırlar.
renk değiştirmeye başlaması, benzer şekilde ışık
Nanomalzemeler ile tekstil ürünlerinin varolan
altında renk değiştiren fotokromik boyalar ile
performansları geliştirilebilmekte veya tamamen
boyanmış veya basılmış giysiler akıllı giysilere
yeni fonksiyonel özellikler kazandırılabilmekte-
örnek olarak verilebilir.
dir. Nanomalzemelerin en önemli avantajların-
dan birisi, bir fonksiyonel özelliği kazandırmak Elektronik tekstiller ile ilgili uygulamalar sağ-
için gereken malzeme miktarının çok daha düşük lık, spor ve askeri giysi alanlarında çok yoğun ilgi
olmasıdır. Antimikrobiyal, UV koruyucu, kendi görmektedir. Nabız, vücut ısısı gibi vücut fonksi-
kendini temizleyen, antistatik, su, yağ ve kir iti- yonlarını sürekli kontrol eden, bir problem olması
ci, buruşmazlık özelliği sağlayan nanomalzeme durumunda da önceden tanımlanan kişi veya ku-
katkılı pek çok tekstil malzemesi günümüzde ruma uyarı gönderen giysiler bu üç alanda da kul-
ticari olarak kullanılmaktadır. Resim 6.17’de lif lanılabilmektedir. Gündelik giysilerde müzikçalar

Resim 6.17 Su iticilik, antibakteriyel ve güç tutuşur bitim işlemi uygulanmış kumaşlar.

156
Moda Tasarımı

entegre edilmiş, cep telefonu gibi cihazları şarj edebilen, entegre edilmiş LED’lerle ışık saçabilen örnekler
vardır. Bu tip uygulamalarda enerji pil veya güneşten elde edilmektedir.
Fonksiyonel özellikler dışında üretim, tüketim ve yoketme süreçlerinde her sektörde olduğu gibi
tekstil ve konfeksiyon sektörlerinde de çevrecilik önem kazanmıştır. Özellikle gelişmiş ülkelerde hem
üreticiler hem de tüketiciler bu hususa özen göstermektedir. Sonuç olarak günümüzde tekstil malzeme-
leri ve giysiler ile ilgili araştırmalarda kullanıcıya konfor sağlayan fonksiyonel özellikler, dayanıklılık,
hafiflik ve çevrecilik konularına odaklanılmaktadır.

Öğrenme Çıktısı
7 Tekstil teknolojisindeki yenilikleri anlayabilme

Araştır 5 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Bir spor giyim mağaza-


sına giderek kıyafetlerin
Tekstil teknolojisindeki ye- üzerindeki etikleri incele- Su iticilik işlemi uygulan-
nilikler itfaiyeci kıyafetleri- yiniz ve hangi teknolojik mış bir kumaşı hangi tip ta-
ne ne gibi yenilikler getire- özelliklere sahip oldukları- sarımlarda kullanabileceği-
bilir? na bakarak bunları tekstil nizi arkadaşlarınıza anlatın.
teknolojisindeki yenilikler
ile ilişkilendiriniz.

157
Moda Tasarımı ve Malzeme

1 Tekstil liflerini tanıyabilme


öğrenme çıktıları ve bölüm özeti

Tekstil Lifleri

1 Tekstil endüstrisinin ana hammaddesi liflerdir. Giysilerin hem kullanım özelliklerini hem de maliyetini
en fazla kullanılan lif veya lifler etkiler. Pamuk, keten, yün, ipek gibi doğal lifler bitkilerden ve hayvanlardan
elde edilmektedirler. İnsanlar tarafından üretilen liflere kimyasal lifler denilmektedir. Kimyasal lifler rejenere
lifler ve sentetik lifler olarak iki gruba ayrılırlar. Rejenere lifler doğada bulunan selüloz veya proteinin tekstil
lifine dönüştürülmesi ile elde edilirler. Selüloz esaslı viskon en yaygın kullanılan rejenere liftir. Hemen hepsi
petrol kökenli olan sentetik lifler ise doğada bulunmayan, tamamen insanlar tarafından üretilen liflerdir.
Polyester, poliamid (naylon), akrilik lifleri en bilinen sentetik liflerdir. Günümüzde en çok kullanılan lifler
polyester ve pamuktur. Doğal ve kimyasal lifler tek başlarına kullanılabildikleri gibi birbirleri ile karıştırılarak
da kullanılabilirler.
Moda tasarımcısı tekstil malzemeleri ve üretim yöntemleri hakkında bilgi sahibi olarak tasarımlarına yön
verebilmelidir. Örneğin kaşmir lifi kullanarak elde edebileceği yumuşaklık ve sıcaklığı yün veya sentetiklerle
elde etmek mümkün değildir. Öte yandan sentetiklerle elde edilebilecek mukavemet özelliklerini doğal lif-
lerle elde edemeyecektir.

İplik üretim yöntemlerini


2 sıralayabilme ve iplikleri
tanımlayabilme

İplik Üretim Teknolojisi

2 Kimyasal lifler filament halde üretilirler. Bu şekilde kullanılmaları mümkündür. Doğal lifler ise (ipek ha-
riç) önce eğrilerek iplik haline getirilirler. Kimyasal lifler de doğal liflerle karıştırılmak veya onlara benzer hale
getirilmek için kesilir ve iplik eğirme makinelerinde eğrilebilirler. En yaygın kullanılan eğirme makinesi ring
iplik eğirme makinesidir. Farklı eğirme sistemlerinde üretilen ipliklerin özellikleri de birbirlerinden farklıdır.
Pamuk liflerinin içinde bulunan kısa lifler penyeleme işlemi ile uzaklaştırılabilir. Bu pamuklardan penye
iplikleri üretilir. Penye iplikleri ince ve yüksek kaliteli ipliklerdir. İnce süprem örme kumaşlara ve bunlardan
yapılmış t-shirtlere de penye denilebilmektedir. Bu ikisi birbirine karıştırılmamalıdır.

158
Moda Tasarımı

Tekstil kumaşlarının
3 nasıl yapıldığını basitçe
açıklayabilme

öğrenme çıktıları ve bölüm özeti


Tekstil kumaşlarını
4 sınıflandırabilme ve kullanım
yerlerini açıklayabilme

Kumaş Üretim Teknolojisi

3 Kumaşlar dokuma veya örme makinelerinde üretilirler. Dokuma kumaşlar birbirine 90 derece açı
yapan çözgü ve atkı ipliklerinin içiçe geçirilmeleri ile oluşturulurlar. Üç temel dokuma bezayağı, dimi
ve satendir. Bu üç temel doku kullanılarak sayısız kumaş türü üretmek mümkündür. Dokuma kumaş
deseni oluşturmak için en çok kullanılan yöntem boyanmış iplik kullanmaktır. Kareli ve ekose desen-
ler hem atkı hem de çözgü yönünde belli aralıklarda farklı renkte iplik kullanarak üretilirler. Ek dü-
zeneklerle dokuma makinelerinde çok katlı, kadife, havlu gibi kumaşlar dokunabilir. Jakarlı dokuma
tezgahlarında çözgü iplikleri tek tek kontrol edilebildiğinden yazı, resim gibi karmaşık desenler de
oluşturulabilir.

4 Örme kumaşlar atkılı ve çözgülü kumaşlar olarak ikiye ayrılır. Atkılı örme kumaşlar giysi üretiminde
daha yaygın kullanılan basit örgülü yapılardır. Süprem, ribana ve interlok temel atkılı örme kumaş yapıla-
rıdır. Bunlara haroşa da ilave edilebilir. Diğer kumaş yapıları bu temel örmelerden türetilirler. Gündelik ve
spor kıyafetlerde örme kumaşlar daha çok tercih edilirler. Tricot ve Raşel makinelerinde üretilen çözgülü
örme kumaşlar özellikle bayan iç giyiminde, dantellerde, mayolarda, sporcu kıyafetlerinde, desenli tül perde
üretiminde ve teknik uygulamalarda kullanılırlar.
Örme kumaşlarla dokuma kumaşlara göre daha fazla elastikiyet ve rahatlık sağlanabilir. Ancak bir miktar
elastan katılarak dokuma kumaşların elastikiyetini arttırmak da mümkündür.

159
Moda Tasarımı ve Malzeme

Tekstil ürünlerini
5 renklendirme ve bitim
işlemlerini açıklayabilme
öğrenme çıktıları ve bölüm özeti

Boyama ve baskı yöntemleri


6 arasındaki farkları
sıralayabilme

Tekstil Terbiyesi

5 Tekstil ürünleri boyama veya baskı işlemleri ile renklendirilirler. Boyama, uzun süren, çoğunlukla mal-
zemenin her yerini tek renk yapmak için kullanılan yöntemdir. Boyama ile renklendirme baskıya göre çok
daha fazla kullanılır. Kimyasal bağ yapılabildiği için daha yumuşak tuşeli ve daha kalıcı renkler elde etmek
mümkündür. Boyalı iplikler kullanarak kumaş ve giyside farklı renk efektleri elde edilebilidiği gibi batik gibi
işlemlerle son ürünün doğrudan farkı renklerle boyanması da mümkün olabilmektedir. Baskı işlemleri ise
kumaşın bir yüzünde bölgesel renklendirme elde etmek için yapılır. Boyama ve baskı müşterilerin kıyafet
seçimlerinde en çok dikkat ettikleri hususlardandır. İyi bir renklendirme ürünün kalitesini önemli derecede
arttırabilir. Bitim işlemleri tekstil ürünü ve giysinin kullanım özelliklerini değiştirmek veya geliştirmek için
yapılan işlemlerdir. Yumuşatma, sertleştirme, tüylendirme, su iticilik, güç tutuşurluk, antibakteriyellik gibi
özellikler ürünlere bitim işlemleri ile kazandırılırlar.

6 Boyama çoğunlukla düzgün bir tek renk elde etmek için yapılır. Baskıda ise bölgesel renklendirme vardır
ve çok renk kullanılır. Boyama baskıya göre daha kalıcıdır. Boya tüm malzemeye işler, baskı kumaşın ön
yüzünde görünür. Boyama her tür malzemeye yapılırken baskı hemen hemen her zaman kumaşa veya giysiye
yapılır. Baskı çoğunlukla pamuk ve pamuk karışımı kumaşlara yapılır. Boyama her türlü life uygulanabilir.

7 Tekstil teknolojisindeki
yenilikleri anlayabilme

Tekstil Teknolojisindeki
Yenilikler

7 Kimya, polimer, elektronik, enerji gibi alanlardaki gelişmeler tekstil ürünleri ve giysiler için de çok farklı
yeniliklerin önünü açmaktadır. Nanoteknoloji bu alanlardan birisidir. Yeni fonksiyonel kimyasallar ve boya-
lar ile çok özel efektler elde edebilebilmektedir.

160
Moda Tasarımı

1 Aşağıdaki liflerden hangisi doğal lif değildir? 6 Aşağıdaki kumaşlardan hangisi örme kumaş
A. Keten çeşididir?

neler öğrendik?
B. Angora A. Etamin
C. Viskon B. İnterlok
D. İpek C. Organze
E. Pamuk D. Kot
E. Poplin
2 Aşağıdaki lif karışımlarından hangisi kışlık
giysi tasarımında tercih edilmez?
7 Aşağıdaki terbiye işlemlerinden hangisi me-
A. Kaşmir/yün kanik olarak yapılır?
B. Keten/pamuk A. Baskı
C. Yün/ipek B. Düz boyama
D. Akrilik/polyester C. Şardonlama
E. Tiftik/akrilik D. Ağartma
E. Antibakteriyel apre
3 İlk geliştirilen ve bayan çoraplarında hala yay-
gın olarak kullanılan sentetik lif hangisidir?
8 Aşağıdakilerden hangisi bitim işlemi değildir?
A. Poliamid (naylon)
A. Su iticilik
B. Viskon
B. Ağartma
C. Tiftik
C. Güç tutuşurluk
D. Polyester
D. Antibakteriyel
E. Akrilik
E. UV koruyucu

4 Aşağıdaki ipliklerden hangisi dikiş ipliği ola- 9 Aşağıdaki baskı işlemlerinden hangisi kağıt
rak tercih edilmez? kullanılarak yapılır?
A. Filament polyester A. Şablon baskı
B. Polyester özlü pamuk ipliği B. Rotasyon baskı
C. Merserize pamuk ipliği C. Rulo baskı
D. Yün ipliği D. Dijital baskı
E. Polyester özlü polyester ipliği E. Transfer baskı

5 Aşağıdaki kumaşlardan hangisi dokuma 10 Aşağıdakilerden hangisi modern tekstil


değildir? uygulamalarında beklenen temel özelliklerden
A. Süprem değildir?
B. Dimi A. Fonksiyonellik
C. Gabardin B. Dayanıklılık
D. Saten C. Hafiflik
E. Bezayağı D. Parlaklık
E Çevre duyarlılığı

161
Moda Tasarımı ve Malzeme

1. C Yanıtınız yanlış ise “Tekstil Lifleri” konusu- 6. B Yanıtınız yanlış ise “Örme Kumaşlar” konu-
nu yeniden gözden geçiriniz. sunu yeniden gözden geçiriniz.
neler öğrendik yanıt anahtarı

2. B Yanıtınız yanlış ise “Liflerin Sınıflandırılma- 7. C Yanıtınız yanlış ise “Tekstil Terbiyesi” konu-
sı” konusunu yeniden gözden geçiriniz. sunu yeniden gözden geçiriniz.

3. A Yanıtınız yanlış ise “Kimyasal Lifler” konu- 8. B Yanıtınız yanlış ise “Bitim İşlemleri” konusu-
sunu yeniden gözden geçiriniz. nu yeniden gözden geçiriniz.

Yanıtınız yanlış ise “İplikler ile İlgili Bazı


4. D 9. E Yanıtınız yanlış ise “Baskı” konusunu yeni-
Kavramlar” konusunu yeniden gözden ge-
den gözden geçiriniz.
çiriniz.

Yanıtınız yanlış ise “Tekstil Teknolojisin-


5. A Yanıtınız yanlış ise “Kumaş Üretim Teknolo- 10. D
deki Yenilikler” konusunu yeniden gözden
jisi” konusunu yeniden gözden geçiriniz.
geçiriniz.

Araştır Yanıt
6 Anahtarı

Polyamid dayanıklı, hafif ve yumuşak bir liftir. Ayrıca diğer sentetiklere göre
daha fazla nem çekiciliği vardır. Bu nedenle kadın çorapları ve iç çamaşırların-
da ipeğin yerine kullanılabilir. Akrilik tüşesi ve bazı özellikleri ile yüne benzer.
Araştır 1 Bu nedenle günümüzde kışlık kazaklarda çok yaygın olarak tek başına veya
yünle karıştırılarak kullanılmaktadır. Polyester dayanıklı, hafif ve nem çekme
özelliği düşük bir liftir. Futbol ve basketbol formalarında Bu nedenle pamuğa
göre tercih edilir.

Denim pantolonlar kalın ve pamuklu kumaşlardır. Bu nedenle kullanılacak


dikiş ipliğinin de pamuklu ve kalın olması gerekir. Yeterli sağlamlığın elde
Araştır 2 edilmesi için PES özlü olarak ring iplik makinesinde üretilmesi ve penye ipliği
olması da gereklidir. Ayrıca sağlamlığını ve düzgünlüğünü arttırmak için de
en az iki katlı olarak üretilmelidir.

Denim pantolon rahat ve dayanıklı olmalıdır. Bunun için open end iplikten,
2/1 veya 3/1 dimi kumaştan dokunmuş, çözgüsü indigo boyalı kumaşlar ide-
aldir. Yağmurluğun hafif olması idealdir. Ayrıca rahatlık da sağlamalıdır. Bu-
Araştır 3 nun için teflon kaplanmış, bezayağı dokuma, pamuklu bir kumaş kullanmak
uygun olacaktır. Yazlık t-shirt esnek, nefes alabilir, ince ve rahat olmalıdır.
Bunun için Ne 20/1 veya Ne 30/1 pamuk ipliğinden örülmüş, süprem kumaş
kullanılabilir.

162
Moda Tasarımı

Araştır Yanıt
6 Anahtarı

Reatif boyalar pamuk liflerinin boyanmasında yaygın olarak kullanılırlar. Pol-


yester lifleri ise dispers boyalar ile yüksek sıcaklıklarda boyanırlar. Pamuk/pol-
Araştır 4 yester karışımlı bir kumaş reaktif boya ile boyanırsa kumaşın pamuklu tarafı
boyayı alacak, polyester tarafı ise boya almayacağından beyaz renkli kalacaktır.

Tekstil teknolojisindeki yenilikler itfaiyecilerin daha fazla korunmalarını ve


erken uyarılmalarına olanak sağlayabilmektedir. Yeni jenerasyon fonksiyonel
liflerden yapılan kumaşlar itfaiyeciyi yangından ve termal şoktan koruyabil-
diği gibi nefes alınabilirlik ile terini dışarı atmasını sağlayabilmektedir. Yeni
Araştır 5 teknolojik malzemeler ayrıca kıyafetin daha da hafifletilmesine olanak verdi-
ğinden hareket esnekliği sağlayabilmektedir. Sensörler ile itfaiyecinin takibi
sağlanabilmekte, kaybolması, yaralanması ve düşmesi durumunda kendisine
ulaşılmasına yardımcı olmaktadır.

Kaynakça
Collier, B. J. (2001). Understanding textiles. Prentice Hall, New Jersey, 576 p.
Dölen, E. (1992). Tekstil Tarihi. Marmara Üniversitesi Yayını, İstanbul, 608 s.
Dayıoğlu, H. ve Karakaş, H. (2007). Elyaf Bilgisi. Ajans Plaza, İstanbul, 185 s.
Franck, R.R. (2001). Silk, mohair, cashmere and other luxury fibres. Woodhead Publishing,
Cambridge, 254 p.
Fringes, G.S. (2005). Fashion: From Concept to Costumer 8th ed. Pearson Education Inc., New Jersey, 391 p.
İmer, Z. (1987). Dokuma tekniği. MEB Basımevi, Ankara, 283 s.
Kadoğlu, H. (2000). Open end rotor iplik eğirme teknolojisi. E.Ü. TKAUM Yayını, İzmir, 141 s.
Kadolph, S.J. (2007). Textiles. Pearson Education Inc., New Jersey, 496 p.
Öğülmüş, E. (2016). Giysi Tasarımında Tekstil Yüzeylerinin 3D Program Uygulamaları ile
Örneklendirilmesi, A.Ü., Fen Bil. Ens., Endüstriyel San. ABD, Moda Tas. Prog, 107 s.
Özdil, N. (2003). Kumaşlarda Fiziksel Kalite Kontrol Yöntemleri. E.Ü. T.K.A.M. Yayını, İzmir, 136 s.
Marmaralı, A. (2004). Atkı örmeciliğine giriş, E.Ü. T.K.A.U.M. Yayını, İzmir, 159 s.
Spencer, D.J. (2001). Knitting technology: a comprehensive handbook and practical guide, Woodhead
Publishing, Cambridge, 386 p.
Tarakçıoğlu, I. (2000). Tekstil terbiyesinde aplikasyon yöntem ve makineleri. E.Ü. T.K.A.M. Yayını,
İzmir, 97 s.
Udale, J. (2008). Textiles and fashion. AVA Academia, Lausanne, 176 p.
Yurdakul, A. ve Atav, R. (2004). Genel Terbiye Teknolojisi. E.Ü. Emel Akın MYO Yayını, İzmir, 60 s.
Wulfhorst, B. (2003). Tekstil Üretim Yöntemleri (Çeviri: Demir, A. ve Torun, A.R.). Şan Ofset, İstanbul, 336 s.

163
Bölüm 7
Kumaş Tasarımı
öğrenme çıktıları

Kumaş Üretim Yöntemleri

1 2
1 Kumaşların türlerini ayırt edebilme Standart Pamuklu Kumaşlar
2 Kumaşların üretim yöntemlerini ayırt 3 Pamuklu kumaşların türlerini ayırt
edebilme edebilme

3 Standart Yünlü Kumaşlar


4 Yünlü kumaşların türlerini ayırt edebilme
4 Kumaş Baskı Teknikleri
5 Kumaşların baskı tekniklerini açıklayabilme

Anahtar Sözcükler: • Kumaş Tasarımı • Yünlü Kumaşlar • Pamuklu Kumaşlar • İpekli Kumaşlar
• Dokuma Kumaşlar • Örme Kumaşlar • Manipüle Kumaşlar • Baskılı Kumaşlar

164
Moda Tasarımı

GİRİŞ lerdir. Fiyatı yüksek olan elyafın yerine, ucuz olan


Giysiler görsel bir dil ve anlatım niteliğine sa- elyaftan yapılan iplikler ile üretilen kumaşlarda;
hiptir. Giysilerin oluşturduğu görünüm sözden iyi kumaş kalitesi gibi görülen fakat aynı kaliteden
önce algılanır. Giysiler insanların günlük yaşam- uzak olan kumaşların düşük maliyetle üretime su-
larını, iş hayatlarını düşüncelerini ve davranışla- nulması söz konusudur.
rını etkileyen unsurlardır. Giysilerimizin modeli, Kumaşın tasarımını hazırlayan tasarımcı, görsel
kumaşı, elyafı, dokusu, yapı özellikleri, renkleri ve estetik değerler ile birlikte kumaşın kalite değeri-
desenleri ile kullanıcıya özgü seçkilerin tümünün ni ve yapısal özelliklerini belirler. Bu parametre-
birleştiği göstergelerdir. lerin tümü sonucunda kumaş tasarımı hazırlanır.
Giysilerin işlevsel kullanım farklılıkları kumaş Kumaş tasarımını başlıca etkileyen unsurlar; elyaf
türleri ile doğrudan ilgilidir. Giyimde kullanılan cinsi, farklı elyaf karışım oranları, ipliğin kalınlığı,
kumaş türleri oldukça çeşitlilik göstermektedir. büküm özellikleri, büküm yönü, dokumadaki ip-
Dışarıda kullanılan giysilerin iklim farklılıklarına liklerin sıklığı, örgüsü, örgüdeki ipliklerin renk ve
göre, kullanıcının beklentileri de farklılık göster- desen düzeni gibi etkenlerdir.
mektedir. Farklı iklim koşullarında örneğin, güneş- Kumaş üretimi konusu, kumaşların giyimde
li, yağmurlu, rüzgârlı veya aşırı soğuk havalarda, kullanılanları kapsaması dışında, inşaat, ambalaj,
giysilerden beklenen temel işlev, vücudu değişken tarım ve ev tekstili gibi alanlara yönelik çok çeşitli
iklim şartlarında korunma ve vücut ısı düzeyinin üretim alanlarını da kapsaması nedeniyle yalnızca
aynı tutulmasıdır. Bu nedenle, farklı iklim koşulu- giyimde kullanımı olan kumaşlar ile sınırlı tutul-
na uygun giysilerin kumaş türleri beklentiye göre muştur.
çeşitlilik göstermektedir.
Kumaş yapımında ilk aşama liflerin ince bir de- KUMAŞ ÜRETİM YÖNTEMLERİ
met halinde bir araya getirildikten sonra bükülerek Günümüzde giysilikten ev tekstiline, yer döşe-
birbirlerine sarılmasıyla elde edilen ipliğin yapı- meliklerine, endüstriyel keçe ve bezlere kadar çok
mıdır. Dokuma kumaşlar, birbirleriyle dik yönde geniş alanlara yayılmış olan tekstil endüstrisinde,
kesiştirilen iki grup ipliğin, bu kesişme sırasında özellikle giysilik üretim amacına yönelik kumaşlara
birbirlerine örgü adı verilen düzen içinde bağlana- bakıldığında; dokuma, örme ve dokumasız (non-
rak bir doku oluşturmalarıyla elde edilir. Dokuma woven) olarak tanımlanan üç ana üretim yöntemi
kumaşlar çeşitli giyim ve kullanım amaçları için kullanıldığı görülmektedir. Düzgün yüzey, incelik,
değişik özelliklerde üretilen bir kumaş grubunu esneklik, sağlamlık ve örtme özelliği olarak belir-
oluşturur. Ancak, kumaş olarak tanımlanan yapıla- lenen temel nitelikler kumaş yapısına bağlı olarak
rın oluşturulmasında dokuma yöntemi tek yöntem önemli ölçüde değişim gösterirler. Dokuma, örme,
değildir. Yalnızca bir dizi iplik kullanılarak, bunlar- keçeleştirme ya da benzeri başka yöntemler olmak
dan oluşturulan ilmiklerin birbirlerine bağlanmala- üzere üç ana kumaş üretim yöntemi, temel kumaş
rı ile elde edilen Örme Kumaş yapıları olduğu gibi, yapısını oluşturmaktadır.
iplik yapımı aşamasından geçmeksizin, doğrudan
liflerden oluşturulan Keçe ve benzeri yeni yapılar Endüstriyel üretilen kumaşların aynı veya farklı
da vardır. Dokuma tekniğinin diğer kumaş oluştur- türlerinin yanısıra giysi üretimi amacıyla birbirleri
ma yöntemleriyle ulaşılan çok yüksek hızlarda üre- ile dikiş işleme ve bezer yöntemler kullanılarak ma-
tim olanağı sunmamasına karşın, dokuma kumaş nipüle edilen, küçük ölçekli el üretimi kumaşların
yapısının sağladığı bazı önemli özellikler nedeniyle da giysi üretiminde kullanılmakta olduğu görül-
kumaş oluşturmada kullanılan en yaygın yöntem mektedir. Bu tür sonradan revizyona uğramış olan
dokuma yöntemidir. Dokuma kumaş yapılarının kumaşlar manipüle olarak gruplanmaktadır.
sağladığı bu özelliklerin başında sağlamlık, incelik
ve geniş tasarım olanakları gelmektedir. Dokuma Kumaşlar
Kumaş tasarımını ve kumaş kalitesini olumsuz Dokuma kumaşlar, çeşitli giyim ve kullanım
etkileyen en önemli nedenlerden biri kumaş mali- amaçları için dokuma tekniğinin olanak verdiği
yet fiyatını ucuzlatmak amacıyla yapılan ve önemli çok değişik yapılarda üretilirler. Bu yapıların özel-
derecede kalite kayıplarına neden olan müdahale- liklerinin bilinmesi, hem üretim hem de kullanım

165
Kumaş Tasarımı

açısından oldukça önemlidir. Ancak, dokuma kumaş yapı-


sının temel nitelikleri belirledikten sonra çeşitli kumaş ya-
Dokuma tekniğinin endüstri devrimi ile
pılarının özgün niteliklerini ve kumaşa sağladıkları tasarım
olanaklarını belirlemek daha uygun olur. birlikte hızlı bir değişim sürecine girmesi-
ne karşın, kumaş yapıları ve desen oluştur-
Dokuma tezgâhında kumaş boyunca yer alan iplikler
ma teknikleri daha Rönesans döneminde
çözgü ipliği, kumaş eninde yer alan ve dokuma sırasında
neredeyse bugünkü düzeye yaklaşmış ve
kumaşa mekikle atılan iplikler atkı ipliği adını alırlar.
jakar tekniğinin ortaya çıkışı ile o dö-
Dokuma kumaşlar, çeşitli amaçlarla değişik hammad- nemlerde bilinen en karmaşık desenlerin
delerden farklı yapılarda ve kullanım özelliklerinde üretil- dokuma olarak elde edilmesi sağlanmıştır.
mektedir. Kumaşın yapımında kullanılan hammadde olan
lif veya karışımları ya da iplik cinsleri, genellikle kumaşın
kullanım amacına uygun olarak seçildiğinden, endüstride kumaşların tanımlanmaları ve sınıflandırmaları
da genellikle bu hammadde özelliklerine göre yapılmaktadır. Bu açıdan dokuma kumaşları; Pamuklu,
yünlü ve ipekli kumaşlar olarak üç ana sınıf içinde incelemek uygun olmaktadır. Ancak, yünlü kumaşlar,
kumaşın görünüm ve kullanım özellikleri bakımından önemli farklar gösteren Kamgarn ve Ştraygarn ku-
maşlar olmak üzere iki ayrı sınıf olarak tanımlanırlar. Diğer yandan doğal lifler olan yün ve pamuğun saf
olarak kullanıldığı kumaşlar yanında, viskon, naylon, polyester, orlon gibi çeşitli yapay liflerle yünün ya da
pamuğun çeşitli oranlarda karışımlarının kullanıldığı kumaşlar da üretilmektedir. Kumaşın genel karakte-
rini büyük ölçüde etkilemedikleri sürece bu tür kumaşlar da aynı sınıf içinde ele alınırlar. Ancak, viskon
ya da viskon-pamuk karışımı dokuma kumaşların genelde ayrı bir sınıf olarak ele alındığı görülmektedir.
İpekli kumaşlar, farklı hammaddesi açısından ayrı bir kumaş sınıfını oluşturmakla birlikte, ipek ip-
liğinin kesiksiz bir liften oluşması
d
nedeniyle, yün ve pamuk ipliklerin-
e den çok daha farklı yapıdadırlar. Bu
g kumaşlar, yapı, davranış ve kullanım
h
b yeri bakımından çok özel kumaş sı-
nıfını oluştururlar. Kumaş özellikle-
rinin benzerliği açısından, viskoz ya
da yapay ipekten sun’i ipek yapılan
c
d ve “Floş İpliği” adı verilen iplikler-
a
f den dokunan ipekli kumaş benzeri
kumaşları ve kesiksiz devamlı asetat,
a- Çözgü Levendi e- Mekik - Atkı İpliği naylon, polyester ipliği ve benzeri
b- Çözgü Köprüsü f- Kumaş Levendi kesiksiz lif ipliklerinden dokunan
c- Gücüler g- Tarak
d- Çerçeveler h- Dokunmuş Kumaş (Dokuma) çeşitli kumaşları da aynı sınıf içinde
bir alt grup olarak incelemek uygun
Şekil 7.1 Dokuma Tezgâhı Ekipmanları (Acuner, s.18) olmaktadır.

Örme Kumaşlar
Örücü elemanlar vasıtası ile ilmek şekli verilen ipliğin kendinden önceki ve sonraki ilmekler ile birleş-
mesi sonucu oluşan yüzeylere “örme kumaş” denir. Atkı ve çözgü örme olarak iki gruba ayrılır.
Atkı örmede tek bir iplik enine ilmekler yapar. Bu ilmeklerin alt ve üst ilmek sıraları ile bağlanması
sonucunda bir yüzey meydana gelir. Daha çok kazak, yelek, elbise gibi dış giysiler ile fanila, külot gibi iç
giysilerde kullanılır. Sweatshirt, tişört ve bazı tıbbi kumaşlarda da bu teknik kullanılır.
Çözgü örmede ise her iğneye en azından bir iplik beslenir. Her iğnenin ayrı ayrı oluşturduğu ilmek
çubuklarının yanındaki ilmik çubukları ile bağlanmasıyla yüzey oluşur. Bu tarz bir örme ürününü sökmek
mümkün değildir. Daha ziyade özellikli ve pahalı kumaşlarda kullanılır. Ev tekstili, perde, havlu, bazen
filtre, çuval, sera örtüsü gibi dayanıklılık gerektiren kumaşlarda bu teknik kullanılır.
Örme makineleri, Düz tek plaka, Düz çift plaka ve Yuvarlak örmedir. Bu tip makinelerde endüstriyel
üretimler yapılmaktadır.

166
Moda Tasarımı

Dokumasız (nonwoven) yüzeyler, ipliğe dönüş-


türülmemiş, yapay sentetik ve sonsuz elyaftan lifle-
rin, tek cins ya da karışım olarak birbirlerine ısı ve
basınç yoluyla bağlanması sonucu oluşan yapılar-
dır. Dokuma veya örme değildirler. Bu yüzeylerin
günümüzde kullanım alanları artmaktadır. Kon-
feksiyonda yan ürün olarak kullanılan, tela türü
ürünlerin yapımında da bu yüzeylerin kullanımı
söz konusudur.

Fotoğraf 7.1 Örme Yünlü Kumaş (C. Arslan)


Manipüle Kumaşlar
Örme kumaşların kumaş düzlemine paralel Dokuma veya örme üretim yöntemleri ile üre-
kuvvetlerin etkisi altında oldukça esnek davranaca- tilmiş olan kumaşlar ile aynı cins veya farklı kalite-
ğı, buna karşın dokuma kumaş yapısının daha da- lerde kumaş parçalarının, dikiş, işleme veya farklı
yanıklı olacağı açıktır. Bu özellik örme kumaşlara sabitleme yöntemleri kullanılarak bir araya getiril-
vücut biçimine uyma özelliği sağlayarak iç giyimde mesi ile yeniden tasarlanmış olan kumaşlardır. Ku-
üstünlük kazandırırken, dokuma kumaşlara dış maşın üzerinde birden fazla kumaş üretim teknik
giyimde ve dekoratif kullanım alanlarında üstün ve yöntemi birada kullanılmış olabilir. Bu kumaş-
özellikler sağlamaktadır. Diğer yandan, dokuma lar, farklı elyaf türleri bir araya getirilerek ısı, basınç
kumaşlarda iplikler daha az eğilme ve kıvrım yap-
ve dikiş gibi sabitleme yöntemleri ile küçük ölçekli
tıklarından, dokuma yöntemi aynı incelikte iplik-
butik üretimlerde de kullanılmaktadır. Günümüz-
lerden daha ince ve düzgün yüzeyli bir kumaş yapısı
de endüstriyel üretilmiş olan kumaşları kullanan
elde etme olanağı sağlamaktadır. Örme kumaşlarda
tasarımcılar kendilerine özgü kişisel tasarım ve ko-
ise, kumaşın yüzey özelliklerini etkilemesi yanında,
ilmek yapısı ipliklerin birbirlerine çok yaklaştırıl- leksiyonlarını hazırlarken, görsel etkiyi kişiselleşti-
malarını da önleyen bir etkendir. Bu nedenle doku- ren manipüle edilmiş kumaşlar kullanmayı tercih
ma yöntemi ile oluşturulan bir kumaşta, ipliklerin etmektedirler. Ayrıca, tasarımcılar kumaş yapılarını
daha sık kullanılarak kumaşın dayanımını artırma harmanladıkları birleşik kumaşları kullanabildikle-
olanağı daha fazladır. Bununla beraber, çözgü örme ri gibi, farklı baskı teknikleri, aplike, dikiş, nakış
sisteminde ilmikler arasında daha iyi bir bağlanma gibi aksesuarlarla kişiselleştirdikleri kumaş tasarım-
sağlanabildiğinden, daha dayanıklı ve dokuma ku- larını da kullanmaktadırlar.
maşa benzer bazı örme kumaş yapılarının oluştu- Manipüle kumaş tasarımı hazırlanırken dikkat
rulduğu da görülmektedir. edilmesi gereken noktalar;
1. Elyaf türlerinin fiziksel ve kimyasal uygunluğu
2. Kumaş türlerinin yapısal mekanik uygunluğu
Örgüden yapılmış giyim eşyalarının geç- 3. Boyama ve baskı yöntemlerinin uygunluğu
mişi, dokuma kadar eskiye dayanmaktadır.
4. Aplike, dikiş, nakış gibi aksesuarların uy-
gunluğu
Keçe (Nonwoven) Kumaşlar 5. Konfeksiyon performansı üretime uygunluğu
Dokumasız kumaşlar, keçeleştirme, iğneleme Giysi tasarımcıları, kişisel ve farklı arayışlarına
ya da yapıştırma gibi işlemlerle tekstil liflerinin bir yönelik kumaş tasarımlarını hazırlarken, üretilen
doku oluşturması sonucu elde edilirler. Doğal keçe, giysinin kullanım rahatlığının yanı sıra giysinin te-
yün elyafından yapılmaktadır. Günümüzde keçe mizlik ve bakımında da sorun yaşamamalıdır.
tekniği ile dikişi olmayan giyim ürünleri yapıla- Kumaşın yapısını etkileyen en önemli faktör,
bilmektedir. Doğal ipek vual kumaş ile yün elyafı, kumaşın yapımında kullanılan ilk madde olan el-
keçe tekniğinde dikişsiz olarak birbirlerine sabit- yafın fiziksel ve kimyasal davranışlarıdır. Bu davra-
lenerek el işi üretimlerde kullanılmaktadır. Doğal nışlar, kumaştan beklenen; dayanıklılık, tuşe, dö-
keçeden, şapka ve çanta gibi giyimi tamamlayan kümlülük, geçirgenlik ve koruyuculuk gibi işlevleri
giyim aksesuarları da yapılmaktadır. belirlemektedir.

167
Kumaş Tasarımı

Bir kumaşta bulunması gereken te-


mel nitelikler, büyük ölçüde kumaşın
yapı taşı olan liflerin ve liflerin bir ara-
ya getirilmesiyle oluşan ipliklerin özgün
nitelikleriyle sağlanmaktadır. Ancak,
ipliklerin bir örgü yapısı içinde bir ara-
ya getirilmesiyle oluşan örme dokuma
kumaşlarda lif özellikleri kumaşı çok
kez doğrudan etkilemeyip, ilk aşama-
da iplik özelliklerini belirlerler. Diğer
yandan, iplik sıklıkları ile kesişme ya da
örgü düzeni, iplik özelliklerinin kumaş
özelliklerine dönüşümünde belirleyici
önemli iki etkendir. Bu nedenle, tek bir
iplikten ya da aynı yönde dizilen bir dizi
iplikle oluşturulan ilmik dizelerinin bir-
birlerine bağlanmasıyla elde edilen örme
kumaşlar, dokuma kumaşlardan oldukça
farklıdırlar. Bu farklılık hem kumaş dav-
Fotoğraf 7.2 Manipüle Kumaş örneği, Anadolu Üniversitesi, Kumaş
ranışında, hem de yüzey görünümünde
Tasarımı Dersi, öğrenci çalışması, (C. Arslan)
kendini gösterir.

Kumaşların Genel Özellikleri


Giysilik kumaşın işlevini sağlayan, düzgün yüzey, incelik, esneklik, sağlamlık ve örtme gibi temel nite-
likleri ile birlikte yüzey görünümü ve çeşitli kullanım koşullarında davranışlarını belirleyen birçok önemli
özelliği vardır. Bu özelikler kumaşın hammadde ve yapı özelliklerinin karmaşık fonksiyonları olarak olu-
şurlar. Kumaş tasarımında kumaşın genel görünümüne etki eden iki özellik önem taşımaktadır. Kumaş
tasarımını etkileyen bu özellikler; Kimyasal özellikler ve Fiziksel özelliklerdir.

Kimyasal Özellikler
Kumaşın yapısı üretiminde kullanılan lif ve elyafın özellikleriyle doğrudan ilgilidir. Kumaşların üre-
tim ve kullanımları sırasında karşılaşılan kimyasal maddelere ve etkilerine karşı dayanıklılığı veya zayıflığı
kumaşın kimyasal özelliğini belirler. Kumaşların boyanması kimyasal özelliklerine göre belirlenmektedir.
Kumaşın yanma sırasındaki davranışı, çıkan koku ve kalıntısı kumasın elyaf türüne göre farklılıklar gös-
terir. Yünlü kumaşların asitlere karşı dayanıklılığı, buna karşın bazlara duyarlılığı, pamuklu kumaşların
ise, tersine, bazlara karşı oldukça dayanıklı olup asitlere karşı çok duyarlı oluşu lifin veya elyafın kimyasal
yapısının etkisini gösterir. Boyanarak renklendirilmiş kumaşlarda renk haslıkları ve boyanabilme yeteneği,
gerek lifin gerekse boyar maddenin kimyasal yapısı ile ilgili özelliklerdir. Kumaşın nem çekme olarak ta-
nımlanan su çekme ya da havadaki nemi emme özelliği de lifin kimyasal özelliği ile ilgilidir.

Fiziksel Özellikler
Kumaşların fiziksel özellikleri, lif ve iplik özelliklerinden ve kumaş yapısından etkilenen karmaşık
özellikler olarak kimyasal özelliklerden farklı bir nitelik sergileyen bir dizi özelliktir. Bu özellikler, yapısal
özellikler, mekanik özellikler, duyusal özellikler, geçirgenlik ve iletkenlik özellikleri olarak dört gurupta
değerlendirilir.
Yünlü kumaşlardan veya yün karışımı kumaşlardan yapılan giyim eşyasının imalattan çıktıktan sonra
depoda bekleme süresi ve bu depodaki rutubet derecesi ürünün kalitesini etkilemektedir. Yünlü ve pamuk-
ludan yapılan giyim ürünlerinde rutubet tutma, giysinin boyutlarını dikkate alınması gereken bir biçimde
değiştirebilmektedir.

168
Moda Tasarımı

Elyafın kendine özgü farklı yanma özellikleri, mazlık gibi özellikler ise liflerin kimyasal yapıları,
kokuları ve tortuları vardır. Kumaşı yakarak ve ka- lif boyları, sıklık, örgü türü, iplik cinsi ve çapının
lıntılarına bakarak cinsi tahmin edilebilir. Kumaşın etken olduğu çok sayıda parametrenin belirlediği
hangi elyaftan veya elyaf karışımından yapıldığını performans özellikleridir.
kesin olarak bilmek gerekiyorsa, bunun için kim-
yasal analizler yapılır. Elyafın yanma özelliklerin- Duyusal Özellikler
den; Pamuk elyafı, açık renk bir alevi vardır, külü Kumaşın kendi ağırlığıyla eğilme göstergesi ola-
ise, açık gri ve hafif olup kağıt yanmasına benzer bir rak döküm özelliği, kumaşın yumuşaklık veya sert-
kokusu vardır. Keten elyafı da, pamuk elyafına ben- lik özelliği, tutum ya da tuşe olarak isimlendirilen
zer yanma özellikleri gösterir. Yanan kısım çok az ve kumaşa elle dokunulduğunda veya gözle ince-
lendiğinde algılanan özelliği duyusal özelliklerdir.
kor halinde kalır. Yün elyafı ise, yavaş yanar, insan
Kumaşın rengi, örgüsü tuşe ile algılanan duyusal
saç yanığına ve kömüre benzer koku bırakır. Kalan
veriler sonucunda bir beğeni değerine dönüşür.
külü hafif yağlı koyu renk bir iz bırakır. İpek elyafı
Kumaş yüzeyinde örgü, yüzey dokusu olarak
sesli biçimde yavaş yavaş yanar ve elde koyu renk
tanımlanan bir görünüm ve yapı özelliği sağlar.
hafif yağlı bir iz bırakır. Polyester elyafı ise hızlı ya-
Özellikle dokuma kumaşlarda değişik örgü düzen-
nar, erir, topak yaparak toplanma ve damlama dav- leri çok farklı yüzey dokuları oluştururlar. Bu yüzey
ranışı gösterir, kalıntısı birleşir, serttir ve dağılmaz. dokuları ışığı değişik yönlerde ve miktarlarda yan-
sıtarak çeşitli görünüm etkileri oluşturur. Renkli
Yapısal Özellikler iplikler kullanılarak yapılan dokuma ve örme ku-
Kumaşı oluşturan lif ve ipliklerin kalınlıkları, maşlarda örgü, çeşitli renk efektleri oluşturulması-
sıklıkları ve örgüsü ile kumaş yapısı oluşturulur. na katkı sağlar. İpliklerin kumaş yüzeyinde parlak
Kumaşın birim alanda gram cinsinden ağırlığını ya da mat görünümleri ise örgünün oluşturduğu
belirten kumaş gramajı da yapısal özelliğine ait pa- yüzey dokusuna, lif ve iplik özelliklerine bağlıdır.
rametrelerdendir. Ayrıca, kumaşın kalınlığı, kulla-
nım amacı ve örgüsüne uygun seçilen iplikler ve Geçirgenlik ve İletkenlik Özellikleri
bunların 1cm deki sıklık değerleri de yapısal özelli- Hava ve su geçirgenliği olarak iki ayrı biçim-
ğine ait bilgilerdir. de tanımlanabilen bu özellik, kumaşın kalınlığı ile
doğrudan ilişkili olmakla birlikte, su geçirgenliği,
Mekanik Özellikler yüzey gerilimi nedeniyle kumaşın yüzey yapısına,
hava geçirgenliği ise kumaş içindeki boşlukların
Kumaşın en veya boy düzlemine dik yönde etki
miktar ve dağılımına büyük ölçüde bağlıdır. Bu
yapan kuvvetlere karşın kumaşın sergilemiş oldu-
nedenle iplik kalınlık ve sıklıkları kadar, ipliklerin
ğu davranışlar; Kopma uzaması, kopma dayanımı,
kendi içyapıları ve kumaş örgüsü de önemli olmak-
yırtılma dayanımı, eğilme dayanımı, sürtünme
tadır. Diğer yandan kumaşın ıslanma ya da doku-
dayanımı, ütü tutma, buruşmazlık gibi özellikler
suna çektiği suyu saklama ve kurutma yoluyla bu
mekanik özellikler olarak tanımlanır. Kumaşların
suyun uzaklaştırılmasıyla ilgili özellikleri, örgüye ve
mekanik özellikleri çeşitli test araçları kullanılarak
kumaş dokusunun yoğunluğuna bağlı değişkenlik-
ölçülebilen ve sayılarla belirlenen özellikler olup,
ler gösterir.
kumaşı oluşturan ipliklerin elastik özelliklerin
kumaş örgüsüne ve iplik sıklıklarına bağlı yansı- Sıcak tutma ya da ısıyı tutma olarak da belir-
malarıdır. İplik çap ve sıklıklarının örgü yapısı ile lenen ısı iletkenliği, öncelikle kumaş kalınlığı ve
birlikte belirlediği kumaş kalınlığı ve birim ağırlı- kumaşı oluşturan liflerin ısıl özelliklerine bağlıdır.
ğı, kopma dayanımı, kumaşın sürtünme etkisiyle, Kumaş dokusundaki boşluklarda bulunan havanın
aşınma özelliğini belirleyen sürtünme dayanımı ısıyı daha az iletmesi ve kumaşın teri emerek deri
gibi bazı özellikleri de doğrudan etkiler. Kopma da- ile giysi arasındaki havanın ısı ve nemini kontrol
yanımının aynı yöndeki ipliklerin toplam kopma etmesinde kumaş örgüsünün ve doku özelliklerinin
dayanımına yakın bir değer almasına karşın, kop- etkisi de önemlidir.
ma uzaması, esneklik yırtılma dayanımı gibi özel- Kumaşın yapımında kullanılan lifin cinsi, lif
likler örgü ile yakın ilişkilidirler. Ütü tutma, buruş- boyu ve iplikteki bükümü ile başlayan kumaşın

169
Kumaş Tasarımı

yapısını etkileyen süreç, dokuma örgüde kullanı- 4. Dokuma örgüsü


lan iplik sıklığı, örgü yapısı ve kumaşın kalitesi ile 5. Apre işlemleri
doğrudan etkili olan parametrelerdendir. Örneğin;
Kumaşların üretimi sonunda istenilen nitelik-
kısa lif boyu olan lifler zayıf bükümler ile yapılan
leri sağlayıp sağlamadığını belirlemek için, çeşit-
ipliklerden oluşan seyrek sıklık değerleri olan bir
li alet ve yöntemlerle birçok test yapılmaktadır.
dokuma yapıda, yüzeysel bozukluklar yıkama sıra-
Kumaşların kesim, dikim ile konfeksiyon uygula-
sında oluşacak çekmeler ve kullanım sırasında giy-
maları sonucunda giysilere dönüşmesinde, üretim
silerin direnç gören bölgelerinde “dizde, dirsekte”
açısından önem taşımaktadır. Bu nedenle kumaş-
aşınmalar gibi kalıcı deformasyonlar; yırtılma veya
ların; fiziksel, mekanik özellikleri tuşe ve yüzey
boncuklanma (pilling) olarak tanımlanan sorunlar
görünümü kumaşların dikim sırasındaki üretim
görülebilir.
performansına doğrudan yansımaktadır. Kumaşla-
Daha önce üretilmiş bir kumaşın aynı kalitede rın kesim ve dikim işlemlerinde sorun yaşanan ve
üretimini yeniden yapılabilmek için var olan ku- zaman kaybettiren kumaşlar, üretimin konfeksiyon
maşın analizleri yapılıp kumaşta kullanılmış olan aşamasında, üretim performansını olumsuz yönde
ipliğin cinsinin ve ölçü değeri numarası olan, bi- etkilemektedir.
rim uzunluktaki ağırlığının belirlenmesi gerekli-
Standart kumaşların birbirleri aralarındaki fark-
dir. İplik belirlendikten sonra dokuma örgüdeki
ları belirleyen kumaş yapılarının dışında; kumaşın
sıklık değerinin ve dokuma örgüsünün analizi
incelik, kalınlık, hafiflik ve ağırlığını etkileyen, ip-
yapılır.
liklerin uzunluk ve ağırlıkları arasındaki ilişkiler ip-
Yapılan analizler sonucunca; lik numaralama sistemleri ile belirlenmektedir. Bu
1. Kumaşın iplik cinsi, büküm değeri, ipliğin sistemler uzunluk sistemi ve ağırlık sistemi ile belir-
kalınlığı ve ölçüsü lenmektedir. Bir kumaşın daha ağır ya da daha hafif
2. Renk planı gramajlı elde edilmesi için atkı ve çözgü ipliklerin-
den birinin ya da ikisinin numarası değiştirilebilir.
3. Dokumada sıklık değeri

Öğrenme Çıktısı
1 Kumaşların türlerini ayırt edebilme
2 Kumaşların üretim yöntemlerini ayırt edebilme

Araştır 1 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Kullandığınız giysilerde do-


kuma ve örme kumaşları,
Başer, G. (2004) Dokuma
Dokuma kumaşlara göre
Tekniği ve Sanatı, Temel Giysilerinizin üretim tek-
örme kumaşlar kullanım yö-
Dokuma Tekniği ve Kumaş niklerini anlatınız.
nünden nasıl farklar gösterir?
Yapıları, Cilt I ve II, kitap-
larını okuyarak belirlemeye
çalışınız.

170
Moda Tasarımı

STANDART PAMUKLU KUMAŞLAR daha fazla değildir. İplik numaraları ona benzeme-
Standart pamuklu kumaşlar olarak gruplanan sine rağmen, daha sık dokunur. Renklendirilerek
üretim yöntemi, incelik, kalınlık ve ağırlık gibi Anadolu’ da kadın başörtüsü olarak kullanılır.
farklı kalitelerde üretilen pamuklu kumaşlardır. Bu
kumaşlar, insan tenine uyumu ve kullanım rahatlı- Basma
ğı nedeniyle tercih edilen kumaşlardır ve kullanım Pamuklu bezayağı kumaşa çeşitli basit veya
işlevine göre isimlendirilmektedir. karmaşık desenlerin, baskı tekniklerinin uygulan-
masıyla elde edilen desenli kumaşlara bu ad verilir.
Batist Türkiye de Sümerbank basma desenleri, kurumun
Bez ayağı örgüde dokunmuş, yumuşak ve ince özelleştirmesi sonrası, özel kuruluşlarca günümüz-
bir kumaş olup, giysilik ve astarlık olarak kullanıl- de de basılmaktadır.
maktadır. Orijinal batist kumaş keten olmakla bir-
likte, pamuklu ve özellikle merserize pamuklu da
olabilir. Tipik bir pamuklu konstrüksiyon 100-165
gr/m olup, çözgüde 9 -13, atkıda 7 -13 arasında
değişen sıklıklarda dokunmaktadır.

Kaput Bezi (Amerikan Bezi)


Türkiye’de Amerikan bezi olarak da bilinen,
genellikle kaba karde ipliklerden bezayağı örgüde
dokunan pamuklu kumaştır. 12/1 veya 16/1 iplik-
lerden üretilir. Oldukça gevşek ve kaba bir kumaş-
Fotoğraf 7.3 Basma Kumaş (C. Arslan)
tır. Kasar ve ayrıca beyazlatma işlemi görmemiştir.
Pamuk-polyester ve pamuk-viskon karışımı ip-
Patiska liklerden yapılmış olan kumaşların yüzeyine baskı
Aynı zamanda “hasse” de denir. Beyazlatma ve teknikleri ile desen ve renklendirmeler yapılmakta
kasar girmiştir. Tuşesi istendiği şekilde yumuşak, olup bu tür kumaşlar piyasada emprime olarak ta-
sert, parlak, mat hale getirilebilir. Genel olarak nımlanmaktadır.
kullanılan atkı iplikleri 60 ile 80 numara arasında Optik ağartma işlemi ile beyazlatılmış kuma-
değişir. Çözgü iplikleri de 56 ve 66 numaralı ip- şa baskılar, baskı ruloları ya da baskı çerçeveleri
liklerden seçilir. Kaput bezine göre 5-6 misli daha yardımı ile baskı patı pigment boyaların desene
sıktır. O bakımdan yumuşak dökümlü ve kullanışlı göre üst üste uygulanmasıyla gerçekleştirilir. Baskı
bir kumaştır. Bu kumaş iç çamaşırı ve kaliteli düz ruloları veya çerçevelerinde renklerin sıralanması,
kumaşın kullanılması gerektiği her yerde, yastık açık renkler önce, koyu renkler ise sona doğru sı-
çarşafı, çarşaf, yastık kılıfı veya perde arkasında as- ralanır. Kumaşta görülen her renk için bir baskı
tar olarak da kullanılabilir. kalıbı kullanılır.

Tülbent
Denim (Blue Jean)
Seyrek dokunmuş, çok hafif gramajlı, yumuşak
bir kumaştır. Genel olarak 8 ile 17 sıklıkta doku- Denim ya da blue jean olarak bilinen mavi renk-
nur. 30-36 numaralı ipliklerden yapılır ve yumuşak li pamuklu kumaşları içeren basit yapılı dimi, 2/1,
bir bezin gerektiği her yerde kullanılabilir. Bunun 1/2 ve 3/1 kırık dimi ve bezayağı örgülerde sağlam
desenli olanları ve özel apre yapılanları başörtüsü ipliklerle dokunan ve genellikle mavi, lacivert renk-
olarak kullanılır. te çeşitli pamuklu kumaşlardır. Denim kumaşların
karakteristik özelliği, yüksek turlu sağlam iplikler-
le, sık dokunarak elde edilen tok ve dayanıklı bir
Mermerşahi
kumaş olmasıdır. Bu kumaşların özelliği, çözgüsü-
Tülbent ile aynı özelliklere sahip olmakla birlik- nün indigo boyarmaddeleri ile mavi renge boyan-
te biraz daha ağırdır. Sıklık olarak tülbentten çok masıdır. Atkısının beyaz olması, dokuma sonrası

171
Kumaş Tasarımı

yıkama ve aşındırma işlemleri ile mavi rengin açıla- pamuk ipliği kullanılır. Temel alt kumaşta dimi
rak tonlanması sonuıcu özel görünümler kazandı- örgü kullanılarak daha sağlam bir yapı oluşturabi-
rılabilmektedir. Günümüzde renk olarak mavinin lir. Ceketlik, pantolonluk, döşemelik olarak pamuk
tonları, gri ve siyah çeşitlemelerin yapıldığı görül- ipliğinden dokunan atkı kadifeleridir.
mektedir. Gömleklik, pantolon, etek ve mont gibi
giysilerde klasik kullanımın dışında, ürün çeşitliği Gabardin
oldukça geniş bir yelpaze ulaşmıştır. Genellikle 2/1 örgüde dokunan, çözgünün bas-
kın olduğu ve dik dimi efekti gösteren bir pamuklu
kumaştır. Pantolonluk ve trençkotluk olarak 40/2
– 48/2 Ne çözgü, 20/1 -24/1 veya 40/2 – 48/2 Ne
atkı ipliği kullanılarak elde edilir. Kaliteli bir gabar-
din kumaşta 75/2 Nm kamgarn çözgü, 60/2 veya
80/2 Ne pamuk atkı, 1 cm’de 40 çözgü 35 atkı sık-
lıklarda ve 2/2 dimi örgüde dokunur. Pamuk atkı
çile boyalı ipliktir ve kumaşa top boyama uygula-
nır. İnce kaliteli bir pamuklu gabardinde ise, atkı ve
Fotoğraf 7.4 Denim Kumaş (C. Arslan) çözgüde 80/2 Ne iplik, 1cm de 64 çözgü, 30 atkı
sıklıklarında kullanılır. Kalın pamuklu gabardinler-
Damask de 30/2 iplikler kullanılmaktadır.
Jakarlı motiflerin 5’li ya da 8’li ile geliştirildiği
pamuklu beyaz kumaşlara verilen isimdir. Karakte- Gömleklik
ristiği ipek olarak bilinen bu kumaş türünde, keten Bezayağı örgüde dokunan çözgüsü iyi haşıllan-
liflerden üretilen güncel uygulamalara da rastlan- mış ham bez gömleklik olarak tanımlanır. Kuma-
maktadır. şın standart özelliği; çözgü 32 Ne, 1 cm de 30 sık-
lıkta olup atkı 40 Ne, 1 cm’de 30 sıklık kullanılır.
Elbiselik Gömleklik kumaş üretiminde daha kaliteli kumaş
Bu grup pamuklu kumaşlar, kamgarn kumaş- elde etmek için; 36 Ne çözgü ve atkıdan 1 cm ‘de
ların benzeri olarak dokunan ucuz kumaşlardır. 30 çözgü, 38 atkı sıklıklarında dokunur. Kışlık
gömlek üretimlerinde, 28/2 Ne atkı ve çözgülerde
Yazlık elbiselikler özellikle pantolonluk kumaş ola-
1cm’de 18 çözgü, 16 atkı sıklığında, 165gr/m ağır-
rak düz ya da desenli olarak dokunurlar. Genellikle
lıkta ekose gömleklik kumaşlarda yapılmaktadır.
bezayağı, dimi ve panama gibi örgüler uygulanır.
Kullanılan ipliklerin iyi kalite pamuktan yapıldığı Gömleklik ince ipliklerden bezayağı örgüde do-
ve çözgünün düşük bükümlü iki katlı iplikten oluş- kunan kaliteli kumaşların, poplin terimi ile yanlış
tuğu kumaşlardır. ifade edildiği farklı kalite kumaşlarla karıştırılmak-
tadır. Gömleklik kulanım işlevi ile üretilen, dimi,
sepet örgülerde dokunan ve kısmi saten örgüleri
Fitilli Kadife (Korduroy) olan ekstra iplik kullanarak dokunan çizgi desen-
Genellikle bezayağı temel örgü ile karde pamuk li, ekose desenli gibi çeşitli gömleklik kumaşlar da
ipliğinden dokunan ve ekstra atkılarla değişik yük- üretilmektedir.
seklikte kesik ilmekler oluşturarak fitilli bir yüzey Güncel uygulamalar da gömleklik kumaşlar
yapısı ve görünümü sağlayan gramajlı pamuklu üzerine dijital teknik ile desen baskıların yapıldığı
kumaşlardır. Kaliteli türlerinde merserize penye kumaşlar da bulunmaktadır.

172
Moda Tasarımı

Fotoğraf 7.5 Pamuklu Gömleklik Kumaşlar (C. Arslan)

Havlu ren kullanılır. Yazın terletmeyen tiril tiril bir kumaş


Karde pamuk ipliğinden özel tezgâhlarda doku- elde etmek için ipliklerinin kaliteli olması gerekir.
nan ilmeli yapılar olup su emme özelliği taşırlar.
Zemin kumaşın dokunmasında, pamuğun pol- Pazen
yester ve viskon karışımları kullanılmaktadır. İlme Genelde bezayağı, bazen 2-2 dimi örgüde do-
hav yapıların emicilik bakımından ipliğin pamuklu kunduktan sonra, yüzü havlandırılmış kumaşa “pa-
olması daha uygundur. Havlu zemin kumaş yapıla- zen” denir. Pazen kumaşlar genel olarak boyamaya
rında, üç, dört, beş atkıya bir ilme düzeninde tek ya girer ve çok çeşitli renk alırlar. Hav nedeniyle yu-
da ikiyüzlü olarak düz, ekose desenli, tek veya çok muşaktır. Yumuşaklığı apre sırasında değiştirilebi-
renkli çeşitli ilme yoğunluğunda dokunabilirler. lir. Ancak, iyi dokunmamışsa ve dikkatli bir işlem
gerçekleşmemişse, çekme ihtimali oldukça yüksek-
Kanvas tir. Bu yüzden hangi ölçüde olursa olsun, cinsine,
Orijinal olarak ketenden, kumaşa gözenek ve dokuma şekline ve iplik özelliklerine göre pamuklu
kırışmama özellikleri sağlamak için 2/1 ribs örgüde kumaşların metrede 2 ile 4 santim arasında çekece-
dokunan bir kumaştır. Genellikle karde pamuk ip- ğini varsaymak gerekir.
liğinden dokunmaktadır.
Saten
Poplin Pamuklu saten 5’li atkı sateni örgüde dokunan,
İnce dökümlü ve bezayağı şeklinde dokunmuş parlak ve yumuşak yüzeyli bir kumaştır. Baskılı ola-
her türlü kumaşa poplin denir. Tekstilin ana doku rak da kullanılabilir. Genel olarak 20/1-36/1 veya
stili olduğu için hemen hemen her türlü kumaşta 30/2-48/2 numaralı ipliklerden elde edilir.
yünlü, viskon hatta polyester kumaş dokumasında
da sık sık popline ağırlık verilir. Eskiden poplin- Pijamalık
de ipek iplik de kullanılırdı. Kaliteli bir poplinde Gömleklik kumaş özelliklerinde, fakat genelde
daha çok merserize edilmiş penye iplikleri kullanıl- yollu desenlerde dokunan kumaşlara verilen addır.
maktadır. İplik numaraları genelde çözgüde 30/1, Aslı poplin veya dimi örgü şeklindedir. Kullanılan
atkıda 20/1’ den 30/1’e kadar, daha sık poplinlerde iplikler, çözgüde 36/1’den, atkıda 60/2’ye kadar çı-
ise 60/2 veya 80/2 gibi numaralar daha sık kullanı- kar. Ortalama ağırlıkları 130- 140 gramdır.
larak daha güzel kumaşlar elde edilmektedir.

Pamuklu Elbiselik Diagonal


Bu kumaşlar çok çeşitli pamuklu kumaşlardan Kalın numara iplikten 2/2 dimi şeklinde üreti-
yapılabilir. Genelde penyeden olur. Yazlık elbiseler- len kumaşa “diagonal” adı verilir. İplik numarası-
de çok kullanılan, düz veya desenli kumaşlardır. Bu nın çözgüde 12/1, atkıda da buna yakın numaralı
kumaşlarda dimi veya panama gibi örgüler nadi- iplikten yapılması gerekir.

173
Kumaş Tasarımı

Krep
Krep pamuklu kumaş ise yüksek bükümlü ipliklerden, krep örgüler ile dokunur ve hafif gramajlı bir
kumaştır.

Pamuklu Jorjet
İpek jorjet taklididir. Esası da ipekten doğmadır. Çok yüksek bükümlü atkı ve çözgü ipliklerinden beza-
yağı örgüde dokunmuş bir kumaş tipidir. İplik numaraları 70/2’ ye kadar çıkar, daha sonra genelde yüzde
25 çektirilerek arzu edilen görüntü elde edilir. Pamuklu jorjetin farklı iplik numaraları ile farklı sıklıkta
yapılmış olan türleri de vardır.

Müslin
Bezayağı örgülü kumaş, ince ve seyrek dokunmuş ve yumuşatılmışsa “müslin” adını alır. Günümüzde
polyesterden de müslin kumaş uygulamaları yapılmaktadır.

Organze
Müslin sınıfına giren ince, hafif gramajlı, dili apre ile ama ince ipliklerle dokunan kumaşlara “organze”
denir. Bunların iplik sıklığı genelde 30-32 arasında değişir. Polyesterden de organze kumaş uygulamaları
yapılmaktadır.

Öğrenme Çıktısı

3 Pamuklu kumaşların türlerini ayırt edebilme

Araştır 2 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Kullandığınız pamuklu ku- Pamuklu kumaşları diğer


Pamuklu kumaşlar nasıl
maşları işlevine göre ilişki- kumaşlardan nasıl ayırt ede-
isimlendirilir?
lendiriniz. riz anlatınız.

STANDART YÜNLÜ KUMAŞLAR

Straygarn Kumaşlar
Ştraygarnlar kısa lif boyu olan kaba yünlü kumaşlardır. Genelde rejenere yünlüden yapılır ve Kamgarn
kumaşlara oranla daha düşük fiyatlı kumaşlardır. Piyasada kullanımı yaygın adlar ile açıklanmıştır.

Battaniyeler
Kalın, ağır, dink işlemi görmüş ve straygarn yün ya da yün/sentetik karışımı ipliklerden yapılmış ku-
maşlardır. Straygarn atkı ipliği az bükümlüdür. Çözgüde çift kat kamgarn iplik veya pamuk ipliği kul-
lanılabilir. Kumaş örgüsü, bezayağı veya dimi örgüler kullanıldığı tek katlı yapılar olabileceği gibi, atkı
takviyeli yapılar da olabilir. Battaniyelerin genellikle renkli dokunması tercih edilmektedir. Geniş bir tüy-
lendirme işlemi yapılır ve bu tüylendirme bir hav tabakası olarak kumaşta kalır. Bu nedenle takviyeli ve iki
katlı yapılarda atkı ipliğinden hav çıkacağı için az bükümlü kalın atkı ipliği kullanılır. 400gr ile 1000gr /m
arasında değişen çok çeşitli gramajlarda dokunabilir.

174
Moda Tasarımı

Şayak Çuha
Atkısı kalın yün ve çözgüsü pamuklu olan 2/2 Kaliteli merinos yününden, bezayağı örgüde,
dimi örgüde dokunan en ucuz kumaş tipidir. Beyaz ştaygarn ipliklerden dokunan kumaş, ağır dink-
olarak dokunan bu kumaşta, top boyama yönte- lemeye tabi tutularak boydan % 33, enden % 25
miyle koyu ve kalın görünümler elde edilir. Şayak, oranında keçeleştirme ile çektirilir. Bu keçeleştirme
sağlam ve kaba yün ipliğinden dolayı, sıcak tutan işleminden sonra aprede yumuşatılan çuha kumaş
bir kumaş olup bu özelliğiyle askeri giysiler yapı- elde edilir. Çuha görünümlü bezler de kullanıma
mında kullanılmıştır. sunulmaktadır.

Melton
Kaşe Genelde bezayağı örgüde yapılır. 2/2 dimi ve
İnce numara straygarn iplikten 2/2 dimi ör- ipliği 6/1 veya 10/1 Nm straygarn iplikten 1 cm’de
güde dokunup diklendikten sonra keçeleştirilerek 14-22 sıklıkta dokunup ağır bir dinkleme işlemi ile
elde edilir. Kumaşın yün elyaflı yüzeyine havlama yapılan keçeleşme işlemini izleyen şardonlama ve
yapılır. Kaşe kumaştan üretilen giysilerin havları havın kesilmesi işlemleri ile kumaş yüzeyinde düz-
kullanıma bağlı olarak kısmen dökülse de belirgin gün bir hav elde edilir. Bu kumaşlar, erkek palto ve
olmaz. Günümüzde kamgan kumaştan da yapıl- bayan pardösü üretiminde kullanılır.
maktadır. Düz renk elbiselik ve döpiyeslik kumaş-
lar olup daha kalınları pardösü yapımında kulla- Müflon
nılabilir. Değişik bükümlü yumuşak straygarn atkı ipliği
ile atkısı hakim dimi yada saten örgülerde dokun-
duktan sonra yüzeyi şardonlanarak tüylendirilen
ceketlik, pantolonluk kumaşlardır. Bazen çözgüsü
pamuk olarak kullanılabilir.

Tüvit
Tüvitin çok çeşitli kalınlık ve gramajlarda üre-
timi yapılmaktadır. Genelde kalın numaralı havlı
straygarn ipliklerden dokunan bir kumaştır. Ge-
Fotoğraf 7.6 Staygarn Kaşe Kumaş (C. Arslan)
nelde 2/2 dimi örgü, 4 numaralı straygarn atkı ve
çözgüde 1 cm de 7 sıklıkta dokunur. İskoçya da
patentle satılan % 100’ü ilk yünden ve evlerde üre-
Blazer (Bleyzer) tilen el üretimi Harris Tweed adıyla özel bir tüvit de
Yüzeyi ağır bir dinkleme ve şardonlama ile tüy- vardır. Erkek ceketi, elbise, pantolon, pardösü üre-
lendirilmiş kaşe benzeri olan daha kalın ve daha timinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Türkiye’de
düz boyanmış kumaşlardır. Blazer 12/1 numara 1970- 1980 yılları arasında bu kumaşlardan yapı-
lan hafif desenli pardösüler, giyimde kaba kumaş-
ştraygan iplikten 1 cm de 16 sıklıkta dimi örgü-
lardan ince kumaşlara geçişi sağladığı için yüksek
de dokunup, üzerine bazen yollu desen basılan bir
talep görmüştür.
kumaştır.

Flanel
Ştraygarn ipliklerle 2/2 dimi veya bez ayağı ör-
güde dokunduktan sonra, dinkleme ve şardonla-
ma işlemleri ile döküm kazandırılan kumaşlardır.
Flânel kumaş üretimleri çeşitli gramajlarda yapıl-
maktadır. Günümüzde 245 gr/m tülden 300 gr/m
tüle kadar flanel kumaşlar dokunmaktadır. Yumu-
şak tuşe ve döküme sahip olması nedeniyle, erkek
ceket üretiminde tercih edilmektedir. Fotoğraf 7.7 Harris Tweed Örneği (Gürsoy, 2015: 109)

175
Kumaş Tasarımı

Keçeler Serj
İki ya da daha çok katlı straygarn yün iplikler- Örgüsü 2/2 dimi olan kamgarn kumaştır. Bu
den 2/2 dimi örgüde dokunan bu kumaşlara ağır kumaşlar, erkek alt giysi grubu olan pantolon ve
bir yıkama ve dinkleme işlemi uygulanarak keçeleş- benzeri giysilerin üretiminde kullanılmaktadır.
me sağlanır. Keçeleşme işlemi sonucunda kumaşlar %100 yünden üretilebileceği gibi özellikle panto-
en ve boydan % 50 oranında çekilmeye uğrarlar. lon da fiziksel etkilere karşı direnci artırmak ama-
Düzgün bir kumaş yüzeyi oluşurken kumaşın iplik cıyla,% 45 yün ve %55 polyester karışımları kul-
ve örgü yapısı kumaşın içinde kaybolur. lanılarak da üretilmektedir. İplik numaraları, 36/2
den 40/2 kadar değişiklik göstermektedir. Farklı
Saksony iplik gurubundan olan harman iplikten yapıldıysa
Merinos yünü yapaklarından elde edilen stray- vigüro serj ismini alır. Günümüzde bu tarz vigüro
garn iplikler dimi ve çeşitli örgü ve desenlerde ipliklerden dokunan kumaşlar maliyet yüksekliği
dokunan, yumuşak ve açık dokulu, orta gramajlı nedeniyle azalmıştır.
kumaşlardır. Erkek giyiminde elbiselik ve panto-
lonluk kumaş olarak kullanılırlar. Hafif ve orta gra-
majlar için 2/2 dimi örgü ile 12 Nm ve daha ince
Filanil
straygarn iplikler uygundur. Dimi örgüsü 2/2 olup, bir iplik açık ve bir ip-
lik koyu renk düzeni uygulanarak basamak etkisi
Şevyot verilen bir elbiselik kumaş türüdür. Kumaş yapısı
düzgün ve yüzeyinde hav bulunmayan bir apre uy-
Şevyot İng. Cheviot krosbred yapağından yapı-
gulanarak elde edilir.
lan straygarn ipliklerden dokunan bir kumaş türü-
dür. Hafif bir dinkten sonra hafif bir şardonlama
yapılıp apre işlemi sırasında kumaşın sert tutumu Gabardin
ve açık dokusu korunur. Kumaş, parlak renk ve çe- Kamgarn gabardin yaygın olarak; pantolon,
şitli desenlerde, elbiselik, ceketlik ve pantolonluk pardösü ve elbiselik yapımında kullanılmaktadır.
olarak tasarlanır. Genelde 2/1 dimi örgü ile çözgüde 56/2 numara
kamgarn iplik kullanılır. Kumaşın dokusundan ge-
Kamgarn Kumaşlar len dayanıklılığı ve esnekliği, kullanım açısından
Yünün ilk kırkılmasında elde edilen, lif boyu tercih edilmesini sağlamaktadır.
yüksek olan ince taranmış kaliteli yün ipliklerden
dokunan kumaşlardır. Uzun lif boyuna sahip olma-
sı nedeniyle ince yün iplik ve ince yünlü kalitede
Panama
dokuma kumaşların üretiminde kullanılmaktadır. Örgüsü 2/2 kamgarn iplikten düz veya desenli
yapılır. Kaliteli panama kumaşların %100 yün ol-
Tropikal ve Bezayağı Kumaşlar ması tercih edilir. Kullanımda %45 yün ve %55
polyester karışımları da kullanılmaktadır.
Kamgarn 60/2 ya da 50/2 dokunmuş kumaşlar-
dır. Lif kalınlarının ince olması nedeniyle polyester
yapay elyafla büküme elverişlidir. Yün ve polyester Tartan
karışımı olan bu kumaşlar hava alan ve sıcak tutan Dimi örgüde kamgarn ve straygan ipliklerden
giysilerin yapımında tercih edilmektedir. Yazın gi- karışık ekose desenler ve canlı renkler yapılarak
yilebilen tiril tiril etkiye sahip kumaşlardır. elde edilen kumaşa “tartan” denir. Burada çözgüde
74/2 gibi oldukça ince bir kamgarn ipliği kullanılır.
Alpaka
Dokumada atkısında alpaka, tiftik gibi parlak Fresko
lifleri olan kamgarn ipliklerden yapılır. Atkı gelede
tek katlı olup, çözgü genelde 2 katlı kamgarn iplik- Yüksek bükümlü ipliklerin katlandıktan yani
lerden meydana gelmektedir. Aprede kumaşı yıp- tur verildikten ve bükümden sonra bezayağı örgü-
ratmayan, parlaklığı ön plana çıkaran özel işlemler de, düşük sıklıkta dokunması ile elde edilen kıs-
uygulanır. Alpaka kumaş üretimi için özel makine men sert bir kumaştır.
parkı gereklidir.

176
Moda Tasarımı

Kamgarn Saksony Donegal Tweed


Kalın numara kamgarn ipliklerden çeşitli örgü Bilinirliği olan İrlanda kökenli bir tüvit çeşidi-
ve desenlerde dokunan, straygarn kumaş taklidi dir. El dokumacılığı ile yapılmış olan kumaş en-
kamgarn kumaşlardır. düstriyel üretime dönüşmüştür. Yüzeyi oldukça
nopeli ve kaba olan yünlü bir kumaştır. Üretimleri
Lastikotin genellikle açık renklerden oluşmaktadır. Elle doku-
Dimi 1/2 veya 2/2 panama dimisi örgülerinde, nulduğunda ısırgan bir tuşesi vardır.
ince kamgarn ipliklerden dokunan, esnek ve daya-
nıklı erkek elbiselik kumaştır. Klasik erkek takım Milre (Millreye)
elbise üretiminde, eteklik ve döpiyeslik olarak da
kullanılır. Genelde 2’ye 1A düzenine uyulur. İplik 10 cm’sinde yaklaşık 48 adet çizgisi olan bir çe-
numaraları da çözgüde genelde 70/2 gibidir. İdeal şit ince kort kumaştır. Kumaşın özelliği, atkı sık-
aralığı metrekarede 300 gramdır. lığının çok yüksek olması ve havlarının çok kısa
kesilmiş olmasıdır.
Krep
Çok yüksek S ve Z bükümlü kamgarn iplikler, Muline
birebir düzeninde yani bezayağı şeklinde ama krep Bu kumaşın atkı ve çözgü ipliklerinde muline
örgülerde dokunduğunda “krep” adını alırlar. bükümlü iplikler kullanılır. Genellikle atkı ve çöz-
güde kullanılan iplikler en az iki farklı renk ipliğin
Dubldra bükümünden elde edilmiştir. Muline kumaşlar ip-
Kendinden desenli, çizgili ve ağır gramajlı bir liğin çok kaliteli olduğu ve renk uyumlarına özen
kumaştır. İki katlı bezayağı örgüde ve sıkılaştırılmış gösterilen pahalı kumaşlardır.
bölümler düzenlenerek, çizgilerin oluş-
turduğu yapılarda dokunurlar. Çözgü
iplikleri söz gelimi 46/2, 36 sıklık ve atkı
iplikleri de aynı numara ama 30 sıklıkta
kullanılır. Dublefas Filafil

Kaşmir (Cashmere)
Atkıda daha ince yün ipliği kullanı-
larak, 1/2 dimi örgüde dokunan, atkısı Bukle Balıksırtı
örtücü etkin bir elbiselik kumaştır. Gra-
majlı olanlarından pardösü de yapıla-
bilir. Kaşmir keçisinin yününden elde
edilen iplikle üretilir. Az bulunduğu için Şevyo Flanel=Kaşe
son derece değerlidir. 6 aylık kuzudan
ilk kesim elde edilen yünden, lif çapı 14
mikronu geçmeyen ve % 100 yünden
elde edilen iplikle dokunan kumaşlardır. Kord Kadife Fresko (Poplin Dokuma)
Kaşmir yerine kullanılan kumaşlar da
günümüzde üretilmektedir.

Twill Donegal-Tüvit Gabardin


Süvari twill veya Cavalli twill adları ile
de tanınmaktadır. Gabardini andıran di-
yagonal çizgileri olan bir kumaştır. Genel- Ters-Yüz Prensdögal
likle sağlam dokuma yapısına sahip oldu-
ğundan dayanıklı bir kumaştır. Süvariler Fotoğraf 7.8 Yünlü kumaş türlerinden bazı örnekler (Gürsoy, 2010)
ve at binenler tarafından kullanılmıştır.

177
Kumaş Tasarımı

İpek ve Rayon Türevlerinden Yapılmış


Standart Kumaşlar

Atlas
Elbiselik kumaş olarak 8’li çözgü sateni örgüde
dokunan parlak bir ipekli kumaştır. Pamuk atkı ile
astarlık kumaş olarak da dokunabilir.

Birman Fotoğraf 7.9 Bezayağı İpekli El Dokuması (C. Arslan)


Bezayağı örgüde sık dokunmuş ince ipekli bir
kumaş olup, daha mat görünümü ve ribs efekti Krepon
göstermemesi bakımından taftadan ayrılır. Bluzluk, elbiselik, boyun eşarplığı olarak ipek
ve filament ipliklerden dokunan ve kumaş boyunca
Brokar yer alan kırışıklıklar gösteren kumaşlardır.
Ekstra ipliklerle kabartılı motifli yüzey oluştu-
ran ağır gramajlı ipekli kumaşlardır. Lame
Orijinal olarak altın, gümüş ve bakırdan ince
Emprime (İpek Emprime) yuvarlar ve yassı filament olarak çekilmiş iplikler-
20- 30 denye ipek ya da rayon iplinden bezaya- den değişik örgülerde dokunan kumaşlardır. Bu-
ğı örgüde dokunup çerçeve tekniği ile renklendiri- gün bu kumaşlar parlak metal kaplı ipliklerden de
len pürüzlü yüzeyli ince kumaşlardır. yapılmaktadır.

Fular Lino
Dimi 2/2 örgüde dokunup baskı ile desen veri- İnce ve sağlam ipek ipliklerinden döner gücü
len ince, yumuşak bir ipekli kumaş tipidir. Bu ku- sisteminde dokunan açık yapılı kumaşlardır. Tül
maşlar rayon ipliğinden de yapılabilir. perdelik olarak kullanılan türleri “markizet” adı
alır. Bu tür yapılar bugün çözgü örme sisteminde
üretilmektedir.
Jorjet (İpek Jorjet)
Atkı ve çözgüde yüksek S ve Z bükümlü iplik-
lerden, 2S 2Z düzeninde, bezayağı örgüde doku- Makoren
nan ipekli bir kumaştır. Kumaş yıkandıktan sonra Makoren, bezayağı örgüde dokunan ve krep-
top boyama yapılır. Diri tutumlu, pürüzlü yüzeyli dö- şin olarak bilinen krep kumaşların daha yüksek
bir kumaştır. gramajlı ve sert tutumlu olanlarına verilen isimdir.
Atkıda daha kalın iplikler 2 adet Z, 2 adet S bü-
Krepdöşin kümlü olarak kullanıldığından atkı ribs efekti gös-
termektedir.
Çeşitli denyelerde rayon ipliklerden, atkıda
daha kalın iplik kullanılarak ve atkı baskın olarak,
bezayağı ya da atkı sateni örgülerde dokunan krep Maure
kumaşlardır. Bezayağı örgüde dokunan türlerinde İpek, floş ve polyester, asetat filament iplikler-
krep-dö-şin veya maronken adını alır. Krep-dö-şin den bezayağı örgüde, çözgüyü daha ince ve yüksek
çok kez maronkenden daha hafif gramajlıdır. Çöz- sıklıkta kullanılarak dokunan tafta benzeri kumaş-
güde genellikle normal bükümlü iplik kullanılır. lara uygulanan özel bir terbiye tekniği ile su lekesi
Atkıda cm’de 20-25 sıktıkta S ve Z bükümlü iplik- efekti verilen kumaşlardır. Bu efekt kumaşa dalgalı
ler 2Z 2S düzeninde kullanılır. bir görünüm verir ve iki katlı ters yönde üst üste
Örnek: Krep- dö-şin: Çözgü 75 denye, cm’den getirilen nemli kumaşa ısıtılmış kalender silindiri
44 sıklıkta, atkı 90 denye, cm’den 33 sıklıkta. ile basınç uygulayarak elde edilir.

178
Moda Tasarımı

Saten (İpek Saten)


Asetat, floş ve ipek ipliğinden dokunan bu kumaşlara halk arsında ipek saten denilmektedir. Çözgü
takviyeli kumaş yapısında, yüzü ve arkası farklı renkte çift yüzlü satenler de dokunmaktadır. Asetat ve floş
ipliğinden dokunan satenler 75-150 denye iplikten, 5’li ve 8’li saten örgüde dokunurlar.
Örnek 1: Elbiselik Saten: 8’li saten örgüde, çözgü 75 denye floş ipliği, cm’de 87 sıklıkta, atkı 100 denye
floş ipliği, cm’ de 50 sıklıkta.
Örnek 2: Astarlık saten: 5’li saten örgüde, çözgü 100 denye floş ipliği, cm’de 87 sıklıkta, 150 denye floş
ipliği, cm’de 25 sıklıkta.

Şantuk (İpek Şantuk)


Bezayağı örgüde, doğal renkte ve düzgün olmayan ya da nopeler taşıyan ipek ipliklerden dokunan pü-
rüzlü yüzeyli kumaşlardır. 150 denye iplikten cm’ de 30 çözgü ve 28 atkı sıklıklarında dokunur.

Şifon
Çok yumuşak ve ışık geçirgen, bezayağı örgüde, ince, tek katlı ve yüksek bükümlü ipek veya rayon
ipliğinden dokunmuş kumaşlardır. 14-16 denye iplikten cm’de 40 sıklıkta dokunmaktadır.

Tafta
Bezayağı örgüde, sık dokunuşlu bir ipekli kumaş türüdür. Elbiselik ve astarlık olarak kullanılır. Çoğu
kez, çözgüye oranla daha kalın ve sık atkı kullanılarak, bir çözgü pikesi etkisi oluşturulur. Atkı ve çözgüde
karşıt renkler kullanılarak ışık yönüne göre renk değiştiren janjanlı tipleri de yapılır. Asetat veya floş ipliği
de aynı amaçla kullanılmaktadır.

Öğrenme Çıktısı

4 Yünlü kumaşların türlerini ayırt edebilme

Araştır 3 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Yünlü kumaşlar hangi mev- Kullandığınız paltolar hangi Gardırobunuzdaki giysiler-


simlerde neden tercih edilir yünlü kumaştan üretilmiştir den ince dokunmuş yünlü
açıklayınız? belirlemeye çalışınız. kumaşları belirleyip anlatınız.

KUMAŞ BASKI TEKNİKLERİ


Kumaş üzerine seri üretim endüstriyel baskılar, sanayi devriminden sonra gelişim göstermiştir. Baskı
tekniklerinin gelişmesine bağlı olarak desen karakterleri de biçimsel değişikliklere uğramıştır. Yüksek baskı
tekniğinde ahşap el oyma kalıplar ile desen baskı birimleri hazırlanmıştır. Bu teknikte ayrıca metal kalıplar
da kullanılmıştır. Metal kalıplar özelikle rezervli baskı uygulamalarında kullanılmıştır. Baskı teknolojileri
geliştikçe Rulo baskı, Elek baskı, Transfer baskıya ve günümüzde Dijital baskıya dönüşerek endüstriyel
üretimde yerini almıştır. Baskı teknikleri baskı yapılacak olan kumaşın tipine bağlı olarak belirlenmektedir.

179
Kumaş Tasarımı

Kumaş baskıcılığı baskı tekniklerine göre gruplanmaktadır.


1. Yüksek Baskı
2. Rulo Baskı
3. Elek Şablon Baskı
4. Transfer Baskı
5. Dijital baskı

1. Yüksek Baskı (Block Printing)


Yüksek Baskı tekniği, ahşap uyulmuş kalıplar, metal kalıplar
ya da linol oyma işlemi ile hazırlanan kalıplara baskı boyaları
ve pigmentleri uygulanarak kumaş yüzeyine aktarılan baskı uy-
gulamalarıdır. Çoğunlukla el baskısı yapan atölyeler tarafından
Fotoğraf 7.10 Yüksek baskı tekniğinde
kullanılmaktadır. Kumaş baskıcılığında seri metraj kumaş üreti-
kullanılan ahşap kalıp (C. Arslan)
min başladığı yıllarda, mekanik tezgahlarda endüstriyel üretim-
ler yapılmıştır. Güncel baskı tekniklerinin gelişmesiyle dönemini tamamlamıştır. Geleneksel üretim yapan
butik atölyelerde, sofra bezi, çanta, batik uygulamalar üzerine turistik üretimler yapılmaktadır. Anadolu’da
Tokat yazma baskıları yüksek baskı tekniği ile yapılmış olan uygulamalardır.

2. Rulo Baskı (Roller Printing)


Rulo baskıcılığı, endüstriyel sanayi devriminden sonra daha hızlı baskı uygulamasına gereksinim du-
yulması nedeniyle uygulanmıştır. İlk dönemlerinde bakır silindirler üzerine desenler gravür soğuk oyma
tekniği ve asit indirgeme olarak hazırlanmıştır. Hassas ince detayların bu teknikte kumaşa baskı yapması
mümkün olmuştur. Baskı silindirlerinin oyulan yerlerine verilen baskı boyaları kumaşa tambur silindirler
arasından aktarılmakta idi. Kumaşın
baskı sırasında ezilmesi nedeniyle
baskı yapılan kumaşa hasar verme
gibi sorunlara neden olmuştur. Rulo
baskıcılığı günümüzde metal elek
kalıpların üzerine foto emülsiyon
ile desenlerin aktarılmasıyla kumaş
baskıcılığında en hızlı baskı tekniği
olarak yerini korumaktadır. Metraj
kumaş üretiminde rotasyon kumaş
baskıcılığı olarak endüstriyel uygula-
malarda kullanılmaktadır. Her renk
basımı için ayrı bir silindir kullanıl-
maktadır. Fotoğraf 7.11 Rulo rotasyon baskı uygulaması (C. Arslan)

3. Elek Şablon Baskı (Screen Printing)


Çerçeveler üzerine gerilen polyester gaze kumaş baskı kalıbı olarak kullanılmaktadır. Gaze olarak kulla-
nılan kumaşda, 2.54 cm de 43 gözenekten 200 gözeneğe kadar farklı sıklık değerlerinde gazeler mevcuttur.
Pamuklu kumaşlar üzerine su bazlı pigment boyalar ile yapılan baskılarda genellikle 43-65 nolu gazeler
kullanılır. Baskı sırasında ortam ısısı baskı kalıplarında tıkanmalara neden olmaktadır. 43-55 nolu kalıplar
pigment baskılar için uygundur. Solvent bazlı plastik baskı boyaları ile pamuklu veya sentetik kumaşlar
üzerine baskı yapmak için mesh 95-90 nolu gazeler tercih edilmektedir. Basılacak desen kalitesine göre
mesh numarası doğru belirlenmediğinde, baskı tramları ile gaze mesh numarası arasında uyumsuzluğun

180
Moda Tasarımı

neden olduğu basıma elverişli olmayan muhare narak hazırlanmaktadır. Dijital hazırlanan desenler
görünümlere neden olur. Gaze mesh numarası ile çok kısa sürede kalıp hazırlığı ve benzer işleme ge-
basılacak desendeki nokta veya çizgi olarak, tram rek duymadan kağıt çıktılar alınıp, polyester veya
en küçük nokta 4.5 gaze gözeneğini örtecek irilikte yüksek oranlı % 30 Pamuk -%70 polyester kumaş-
olmalıdır. Baskı kalıbı gaze gerildikten sonra foto lara metraj transfer baskılar yapılmaktadır.
emülsiyonla homojen kaplanır. Kurutma işlemin-
den sonra kalıpta boya geçen desen alanları siyah 5. Dijital baskı
olarak film çıkışı alınır. Poz işleminden sonra kalıp
Günümüz baskı teknolojileri arasında favo-
suda yıkandığında ışık alan yerler polimerize oldu-
ri olarak kullanılan dijital baskılar, baskı kalitesi
ğundan kapanır. Işık almayan yerdeki emülsiyon
olarak yüksek kalitede baskı görüntüsü verebil-
suda yıkandığında akar bu şekilde kalıp hazırlan-
mektedir. Süblime baskı boyaları ile transfer baskı
mış olur. Kumaş haricinde her türlü cam, seramik,
tekniğinde kağıt çıktı dijital baskı teknolojileri ile
plastik metal ve benzer yüzeye baskı yapılabilir.
yapılmaktadır. Metraj ve parça dijital baskılar yapı-
Her renk için bir baskı kalıbı hazırlanır. Kumaş
labilmektedir. Baskı hızı henüz rotasyon baskı tek-
baskıcılığında eşarp, fular, tshirt, sweatshirt, çanta
niği kadar hızlı değildir. Pamuklu kumaşlar üzerine
gibi parça baskılarının yapımında kullanılmakta-
dijital teknik ile baskılar yapılmaktadır. Kalıp ha-
dır. Daha seri hızlı baskılar elde etmek için ahtapot
zırlık gibi ön hazırlık aşamaları yoktur. Hazırlanan
olarak tasarlanmış otomatik pinomatik baskı maki-
desenler, inkjet mürekkep püskürtmeli yazıcılardan
neleri kullanılmaktadır. kumaş üzerine doğrudan basılmaktadır.
Ekranda görülen RGB renklerin, kumaş üze-
rine CMYK olarak basımı gerçekleşmektedir. Bu
nedenle ekran ve baskı renkleri arasında renk sap-
maları ve farklılıkları yaşanmaktadır. Dijital baskı-
larda renk yönetimi olarak nitelendirilen, bilgisayar
ekran görüntüsünün en yakın renk değerlerini ku-
maş baskısında kontrol altına almak olarak değer-
lendirilmektedir.

Kumaş Baskı Çeşitleri


Baskı teknikleri kumaş türleri ve desen nite-
liklerine göre çeşitlilik göstermektedir. Baskı uy-
Fotoğraf 7.12 Elek şablon baskı tekniği ile basılan gulamaları ise baskının yapıldığı kumaşın cinsine
kumaş örneği, Anadolu Üniversitesi, Baskı tasarımı dersi, göre çeşitlilik göstermektedir. Baskı yapılacak ku-
öğrenci çalışması, arşiv (C. Arslan) maşların lif elyafın kimyasal yapısına uygun baskı
boyaları ve renk pigmentleri kullanılır. Pamuklu
kumaşlar ile polyester kumaşların baskı boyaları
4. Transfer Baskı aynı değildir. Pamuklu kumaşlarda pigment baskı
Transfer baskı tekniğinde süblime baskı boya- boyaları kullanırken polyester kumaşlarda süblime
ları kullanılmaktadır. Desenler kağıt üzerine met- esaslı baskı boyaları kullanılmakta olup boyaların
raj veya parça baskı olarak basılır ve kumaşa ısı ile kumaşlara sabitlenmesi teknik farklılıklar gösterir.
preslenerek desenler aktarılır. Elek baskı tekniğinde Direkt Baskı : Direkct Printin genelde beyaz
suluboya ve yumuşak ton geçişlerinin 1 cm de 50- kumaşlarda uygulanan, en basit ve yaygın baskı
55 sıklıkta nokta basımı ofset tekniğinde mümkün şeklidir. Zemin beyaz, baskılı kısımlar renkli olarak
olduğundan metraj kağıt desenler basılıp seçilen uygulanır. Böyle bir baskı türünde arka yüz, kuma-
hazır kağıt üzerindeki desenler preslenerek kumaşa şın ön yüzüne göre daha soluk olur.
aktarım yapılmakta idi. Güncel uygulamalarda bil- Üst Baskı : Over Printing Boyanmış ya da ze-
gisayarda hazırlanan desenler dijital baskı tekniği min baskısı yapılmış kumaşın üzerine, ikinci bir
ile birleşmiş durumdadır. Süblime boyalar inkjet baskı işleminin uygulamasıdır.
mürekkep püskürtmeli yazıcılardan kağıt çıktı alı-

181
Kumaş Tasarımı

Sıvama Baskı: Cover Printing Desen, rotasyon ve rulo baskı teknikleri ile kumaşın tamamına baskı
patı ile basılır.
Zemin Baskı veya Lap Baskı: Allover Printing Bu yöntemde kumaşın yüzeyinin tamamı veya çok geniş
bir kısmına baskı deseni uygulanır.
Ronjon, Aşındırma Baskı: Discharge Printing Boyanmış kumaşın tahrip edilerek, esas desenin bunun
üzerine basılmasıdır. Böylece kumaşın ön ve arka yüzü daha önceden basılmış olduğu için, Ronjon Baskı
sonucunda kumaşın arka yüzeyinin daha soluk olması engelle-
nir. Ronjon baskıda kullanılan kimyasal maddeleri sağlık açı-
sından tehlikeli olması nedeniyle günümüzde kullanımı tercih
edilmemektedir.
Rezerve Baskı: Resist Printing Kumaş yüzeyine baskı yapı-
lan desenler daha sonra yapılacak boyama işlemine karşı; ku-
maşın zeminini boyama işlemine karşı geçici rezerve yapar ve
fikse edilmez. Daha sonra yapılan boyama işleminde baskılı
alan dışında kalan kısımlar boyanır. Baskı ile kumaşa aktarılan
desen renklendirilir ve sonra fiksaj işlemine geçilir. Bunun da
en önemli özelliği, zemin rengi boyama ile elde edilmiş olduğu
Fotoğraf 7.13 Rezerv baskıda kullanılan
için, ön ve arka yüzündeki renk canlılığının aynı olmasıdır. An-
metal kalıp, (C. Arslan)
cak en yaygın olarak uygulanan bir baskı türü değildir. Rezerve
malzemesi olarak balmumu, nişasta gibi boyama işleminden etkilenmeyecek dirençte rezerve malzemeler
kullanılmaktadır. Örneğin; Afrika’da indigo boyama yapılan kumaşlarda killi çamur rezerve malzemesi
olarak kullanılmıştır.

Fotoğraf 7.14 İpek şantuk kumaş üzerine, metal kalıpla balmumu rezerv baskı yapılıp, İndigo boyama uygulama,
(C. Arslan)

Transfer Baskı: Transfer Printing: Desen önce bir kağıda süblime boyalar ile basılır ve kumaşa buradan
aktarılır. Isı ile kumaşın üzerine bu desen sabitlenir. Bu baskı çeşidi, daha fazla bitmiş konfeksiyon ürün-
lerinde, özellikle tişört ve benzeri üründe kullanılmaktadır. Transfer baskı Polyester kumaşa direkt yapılır.
Pamuk ürünlere uygulanırken arada bağlayıcı poli vinil yüzey bulunur.
Devore Baskı: Burn Out Printing Pamuk polyester gibi farklı elyaflarından meydana gelen kumaşlara,
yine birbirinden farklı kimyasal işlem uygulanmak sureti ile meydana getirilen bir baskı tekniğidir. Bu tek-
nikte, belirli yerler aşınmamıştır ve daha yüksek görünümdedir. Bazı yerler ise yakılarak veya yok edilerek
kısmi şeffaf boşlukları olan bir görünüm elde edilir.
Eko Baskı Eco Printing Günümüzde doğal bitki ve yaprakların kumaş üzerine mono baskıları yapıl-
makta olup, baskı sırasında diğer baskı tekniklerinde kullanılan kimyasal maddeler kullanılmamaktadır.

182
Moda Tasarımı

Bitki ve yaprakların doğal pigmentleri ile ipek, pamuk, yünlü gibi doğal kumaşlar üzerine eko baskıcılığı
yapılmaktadır. Endüstriyel uygulamalarda seri üretimde kullanılmamaktadır. Butik el işi atölye uygulama-
larında tercih edilmektedir.
Flok Baskı: Flock Printing Zemine göre daha yüksek ve daha tüylü bir görüntü veren baskı çeşididir.
Flok baskıda özel apartlar elektrostatik yöntemler uygulanır.
Plastik Baskı: Plastic Printing Özellikle parça baskıda pvc içeren bazı maddeler kullanılarak plastik
baskılar ve desenler yapılabilir. Bunlar, daha önceden hazır şablonlar kullanılarak elde edilir. Solvent bazlı
boyalar kullanılmaktadır.
Varak Baskı: Metallic Printing Bu baskı türünde, daha önceden kağıtlar üzerinde hazırlanmış baskılar
kumaşın üzerine ısıl yöntem ile aktarılarak preslenir.
Gofre Baskı Embossed Printing Termoplastik sentetik kumaşlarda, ısıtılan silindirler yolu ile desenin
kumaşa basılması ile gofre uygulaması gerçekleştirilir.

Öğrenme Çıktısı

5 Kumaşların baskı tekniklerini açıklayabilme

Araştır 4 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Kullandığınız rulo baskılı


Dijital baskı hangi ürünler- Fotoğraf gibi kumaşa baskı-
giysi ürünler gardırobunuz-
de kullanılmaktadır? lar nasıl yapılır anlatınız.
da var mı?

183
Kumaş Tasarımı

1 Kumaşların türlerini ayırt


edebilme

Kumaşların üretim
2
öğrenme çıktıları ve bölüm özeti

yöntemlerini ayırt
edebilme

Kumaş Üretim Yöntemleri

1 Giyimde kullanılan kumaş türleri oldukça çeşitlilik göstermektedir. Kumaşların farklı mevsim koşullarına göre
cinsleri belirlenmektedir. İklim koşuluna uygun giysilerin kumaş türleri beklentiye göre çeşitlilik göstermektedir.
Kumaş cins ve türlerini iyi tanımakla hava şartlarına uygun daha doğru giyim tercihleri yapılabilmektedir. Yazlık,
kışlık ve ara sezonlarda iklim koşullarına göre tercih ettiğimiz kumaşların vücut ısısını koruması, hava alması,
nem tutuculuğu ter atması gibi veya aynı gün içinde değişken koşullara uygun kumaş türlerini tercih edebiliriz.

2 Kumaş üretim yöntemleri, dokuma, örme ve keçedir. Pamuklu kumaşlar, yünlü kumaşlar ve İpekli kumaşların
üretim kaliteleri iplik kalınlıklarına ve dokuma sıklıklarına bağlı olarak farklar göstermektedir. Kullanmakta oldu-
ğumuz kumaşların fiziksel ve kimyasal özelliklerini tanıdıkça, giysilerimizin bakımını ve temizliğini daha doğru
yapabiliriz. Kumaş üretiminde kullanılan elyaf türleri kumaşın kullanım amacına yönelik işlevler kazanmaktadır
örneğin, yüksek oranda yün elyaftan yapılan iplik ile dokunan veya örülen bir giysi ısı koruma işlevine sahiptir.
Yazın özellikle keten türevli dokuma kumaşlar tercih etmemizin nedeni nem tutması az ve hava geçirgenliği yüksek
olması nedeniyle daha çok tercih ederiz.

3 Pamuklu Kumaşların türlerini


ayırt edebilme

Standart Pamuklu Kumaşlar


3 Standart pamuklu kumaşlar olarak gruplanan kumaşlar, incelik,
kalınlık ve ağırlık gibi farklı kalitelerde üretilmektedir. Bu kumaş-
lar, insan tenine uyumu ve kullanım rahatlığı nedeniyle tercih
edilmektedir. Kullanım işlevine göre bu kumaşlar, gömleklik, pija-
malık, havlu gibi isimler almaktadır. Dokuma ve örme tekniği ile
kumaş üretimi yapılmaktadır.

4 Yünlü Kumaşların türlerini ayırt


edebilme

Standart Pamuklu Kumaşlar


4 Standart yünlü kumaşlar iki grupta incelenmektedir; ilk grup
Ştraygarn kumaşlar, kısa lif boyu olan kaba yünlü kumaşlardır.
İkinci grup Kamgarn kumaşlar, yünün ilk kırkılmasından elde
edilen, lif boyu yüksek olan ince taranmış kaliteli yün ipliklerden
dokunan kumaşlardır. Uzun lif boyuna sahip olması nedeniyle
ince yün iplik ve ince yünlü kalitede dokuma kumaşların üreti-
minde kullanılmaktadır.

5 Kumaşların baskı tekniklerini


açıklayabilme

Standart Pamuklu Kumaşlar


5 Kumaş üzerine desenler çeşitli baskı yöntemleri aktarılmakta ve
kumaş cinsine bağlı olarak uygulama teknikleri belirlenmektedir.
Her baskı tekniği her kumaş cinsine uygulanmamaktadır. Baskı ta-
sarımına ve desen özelliğine göre baskı yöntemi belirlenir. Endüst-
riyel üretimde kullanılan baskı teknikleri ve baskı türlerine yönelik
görsel örnekler ünite içerisinde sunulmuştur.

184
Moda Tasarımı

1 Kaput bezi olarak tanımlanan kumaşın diğer 6 İlmikleme tekniği hangi tür kumaş üretimin-
adı aşağıdakilerden hangisidir?

neler öğrendik?
de kullanılır?
A. Tülbent Bezi A. Dokuma
B. Patiska Bezi B. Keçe
C. Amerikan bezi C. Örme
D. Basma Bezi D. Kaşe
E. Mermerşahi Bezi E. Kaşmir

2 Aşağıdaki kumaşlardan hangisi pamukludur? 7 Tafta hangi tür kumaştır?


A. Keçe A. İpekli
B. Şayak B. Pamuklu
C. Kaşe C. Straygarn
D. Patiska D. Kamgarn
E. Blazer E. Pamuklu

3 Aşağıdaki kumaşlardan hangisi Kamgarn’ dır? 8 Jakar tekniği hangi tür kumaş üretim yönte-
A. Alpaka minde kullanılır?
B. Flanel A. Tek plaka örme
C. Blazer B. Dokuma
D. Şayak C. Keçe yöntemi
E. Şevyot D. Manipüle
E. Nonwoven
4 Aşağıdaki kumaşlardan hangisi Straygarn’dır?
A. Serj 9 Yakma testinde; hızlı yanan, erir topak yapa-
B. Krep rak toplanma ve damlama davranışı gösteren elyaf
C. Kaşmir hangisidir?
D. Lastikotin A. Yün
E. Kaşe B. Pamuk
C. İpek
5 Aşağıdaki hangisi yünlü bir kumaştır? D. Keten
E. Polyester
A. Batist
B. Tartan
C. Basma
10 Süblime boyalar hangi baskı tekniğinde kul-
lanılmaktadır?
D. Denim
E. Havlu A. Transfer
B. Elek Şablon
C. Rulo Baskı
D. Dijital Baskı
E. Yüksek Baskı

185
Kumaş Tasarımı

1. C Yanıtınız yanlış ise “Standart Pamuklu Ku- 6. C Yanıtınız yanlış ise “Standart Yünlü Kumaş-
maşlar” konusunu yeniden gözden geçiriniz. lar” konusunu yeniden gözden geçiriniz.
neler öğrendik yanıt anahtarı

2. D Yanıtınız yanlış ise “Standart Pamuklu Ku- 7. A Yanıtınız yanlış ise “Kumaş Üretim Yöntem-
maşlar” konusunu yeniden gözden geçiriniz. leri” konusunu yeniden gözden geçiriniz.

3. A Yanıtınız yanlış ise “Standart Yünlü Kumaş- 8. B Yanıtınız yanlış ise “Kumaşların Genel Özel-
lar” konusunu yeniden gözden geçiriniz. likleri” konusunu yeniden gözden geçiriniz.

4. E Yanıtınız yanlış ise “Standart Yünlü Kumaş- 9. E Yanıtınız yanlış ise “Kumaşların Genel Özel-
lar” konusunu yeniden gözden geçiriniz. likleri” konusunu yeniden gözden geçiriniz.

5. B Yanıtınız yanlış ise “Kumaş Üretim Yöntem- 10. A Yanıtınız yanlış ise “Kumaş Baskı Çeşitleri”
leri” konusunu yeniden gözden geçiriniz. konusunu yeniden gözden geçiriniz.

Araştır Yanıt
7 Anahtarı

Dokuma kumaşlarda iplikler, daha az eğilme ve kıvrım yaptıklarından, aynı


incelikte ipliklerden daha ince ve düzgün yüzeyli bir kumaş yapısı elde etme
olanağı sağlamaktadır. Örme kumaşlar, vücut biçimine uyma özelliği sağlaya-
rak iç giyimde üstünlük kazanırken, dokuma kumaşlar dış giyimde ve dekora-
Araştır 1 tif kullanım alanlarında üstün özellikler sağlamaktadır. Örme kumaşlarda ise,
çözgü örme sisteminde ilmikler arasında daha iyi bir bağlanma sağlayabildi-
ğinden, daha dayanıklı ve dokuma kumaşa benzer bazı örme kumaş yapıla-
rının oluşturulduğu da görülmektedir. Kullandığınız giysilerden dokuma ve
örme yapıda olanları belirlemeye çalışınız

Pamuklu kumaş olarak kullandığınız, gömlekler, pijamalar, pantolonlar, hav-


lu giysilerinizi inceleyiniz. Kullanım işlevlerine göre kullandığınız kumaşların
Araştır 2 nasıl isimler ile tanımlandığını kavramaya çalışınız. Konu içinde açıklanan
türlere göre belirleyiniz.

Yünlü kumaşları özellikle soğuk iklimlerde neden tercih edildiğini ünitede


açıklanmış olan özelliklerini belirlemeye çalışınız. Kışın kullandığınız yünlü
Araştır 3 palto ve pardösü giysilerinizde kullanılan kumaş cinslerinde hangisi olduğunu
belirlemeye çalışınız. Ünitede açıklanan özellikleri referans alarak karar veriniz.

Dijital baskı tekniği çektiğimiz fotoğrafların giysilerimizde ve kullandığımız


tekstil ürünlerin üzerine uygulandığı bir tekniktir. Gardırobunuzda daha önce
Araştır 4 bu baskı tekniği ile üretilmiş olan giysilerinizi gözden geçiriniz. Fotoğraflarını-
zı hangi giysilere basılmasını istersiniz.

186
Moda Tasarımı

Kaynakça
Acuner, A. (2001) Tasarımda Konstrüksiyon Esasları, Itten, J. Ed. Birren F. (1997) The Elements Of Color
Mart Matbaacılık Sanatları, İstanbul Published Chaman &Hall, London
Başer, G. (2004) Dokuma Tekniği ve Sanatı, Temel Gürsoy, A.T. (2010) Giyim Kültürü ve Moda, Türkiye
Dokuma Tekniği ve Kumaş Yapıları, Cilt 1, Punto Tekstil Sanayii İşverenleri Sendikası, Ömür
yayıncılık Ltd. Şti. İzmir Matbaacılık A.Ş. Cilt 2, İstanbul
Başer, G. (2005) Dokuma Tekniği ve Sanatı, Dokuma Gürsoy, A.T. (2015) Giyim Kültürü ve Moda, Erkek
Kumaş Tasarımı, Cilt 2, Punto yayıncılık Ltd. Şti, Modası, Türkiye Tekstil Sanayii İşverenleri
İzmir Sendikası, Seçil Ofset, Cilt 3, İstanbul
Dölen, E. (1992) Tekstil Tarihi, Marmara Üniversitesi Storey, J. (1992) Manual of Textile Printing, The
Teknik Eğitim Yayınları, No:92/1, İstanbul Thames and Hudson, London
Held S.E. (1972) Weaving A Handbook for Fiber
Craftsmen, Holt Renehart and Winston. Inc. New
york

187
Bölüm 8
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir
Temel Giysi Kalıbı
Kalıp Hazırlamada Kullanılan Araç

1 2
Gereçler Kalıp Hazırlamada Ölçü Alma Teknikleri
öğrenme çıktıları

1 Kalıp hazırlamada kullanılan araç gereçler 2 Ölçü alma tekniklerini doğru şekilde
ve kullanım yerlerini açıklayabilme uygulayabilme

3 4
Temel Etek Kalıbı Hazırlama
Kalıp Hazırlama Teknikleri 4 Temel etek kalıbı çizimini
3 Kalıp hazırlama tekniklerini açıklayabilme gerçekleştirebilme

Temel Etek Kalıbı Şablonlama ve Şablonu

5
Kumaşa Uygulama
5 Temel etek şablonunu gerçekleştirerek
kesim için kumaşa uygulayabilme

Anahtar Sözcükler: • Kalıp • Modelist • Ölçü • Drapaj • Temel Etek Kalıbı • Düz Boy İplik • Çıt • Şablon

188
Moda Tasarımı

GİRİŞ
Giysi tasarımında, çizimlerin üç boyutlu bir ürün haline dönüştürülebilmesi için doğru ölçülerde ve
doğru teknik kullanılarak kalıp hazırlama işleminin yapılması gerekmektedir. Kalıp (pattern ya da pat-
ron), “giysi ve aksesuarların kısımlarını belirtip, üretimden önce ne şekilde malzeme kesilmesi gerekti-
ğini gösteren kağıt ya da kartondan yapılan düz şablon”dur (Newman ve Shariff, 2013:139). “Belli bir
kişi için bir giysinin parçalarının patronları ya da dış hatları” olarak da tanımlanmaktadır (Ambrose ve
Harris,2012:143). Giysi tasarımında kalıp hazırlama konusunda tasarımcının bilgi sahibi olması gerek-
mekle birlikte, bu görev genellikle tasarım stüdyo ekibinde ya da giyim endüstrisinin üretim ekibinde
yer alan modelistler tarafından gerçekleştirilmektedir. Modelist, “modacının tasarım gücünü kalıplayan
teknisyen”dir (www.tdk.gov.tr). Bu doğrultuda yetenekli bir modelistte bulunması gereken özelliklerden
en temel olanlar tasarlanmış modeller için hızlı ve hassas bir şekilde kalıp oluşturma ve bunu gerçekleşti-
rirken orantılar, teknik durum, detaylar, giysinin vücuda uygunluğu ile zarafet ve ruhunu değerlendirerek
şekillendirebilme gücüdür (Lo, 2013:6). Giysi tasarımlarının üretilmesinde modelistler ya da tasarımcılar
giysi kalıplarını hazırlamada farklı teknikler kullanmaktadır. Bu tekniklerin doğru şekilde uygulanabil-
mesi ise öncelikle ölçülerin doğru olarak belirlenebilmesi ile mümkündür. Doğru ölçüler ve doğru teknik
kullanılarak temel kalıplar elde edilebilmekte, bu kalıplar üzerinden ise model uygulama işlemleri ger-
çekleştirilebilmektedir. Bu doğrultuda bu ünitede, kalıp hazırlamada kullanılan araç gereçler, ölçü alma,
kalıp hazırlama teknikleri, temel etek kalıbı hazırlama, temel etek kalıbını şablonlama ve etek üretiminde
şablonları kumaşa uygulama konuları ele alınacaktır.

KALIP HAZIRLAMADA KULLANILAN ARAÇ GEREÇLER


Kalıp hazırlamada sıklıkla kullanılan araç gereçler, cetvel, iletki, gönye, mezura, eşel, pistole, riga, kava-
dora, pergel, makas ve mülaj kağıdı gibi araç gereçlerdir. Bu araç gereçlerin tanımı ve kullanım açıklamala-
rına ilişkin bilgiler Tablo 8.1’de, görselleri ise Şekil 8.1’de ayrıntıları ile sunulmaktadır.

Şekil 8.1 Kalıp Hazırlamada Kullanılan Araç Gereçler

189
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı

Tablo 8.1 Kalıp Hazırlamada Sıklıkla Kullanılan Araç Gereçler


ARAÇ GEREÇLER TANIMI, KULLANIM YERİ ve AMACI
Çeşitli uzunluklarda, düzgün kenarlı, cm ya da mm aralıklı ölçüm ve çizim aracıdır. Kalıp
Cetvel
hazırlamada düz çizgilerin çiziminde kullanılır.
Bir açıyı ölçmeye ve başka bir yerde aynı açıyı çizmeye yarayan, yarım çember biçimin-
İletki
deki araçtır. Kalıp hazırlamada açılı kısımların açılarının belirlenerek çiziminde kullanılır.
Dik açıları ölçmede ve çizmede kullanılan dik üçgen biçimindeki araçtır. . Kalıp hazırla-
Gönye
mada dik açılı kısımların çiziminde kullanılır.
Üzerinde metre ya da inch ölçü sistemi bulunan esnek şerit şeklindeki ölçü aracıdır.
Mezura Kalıp hazırlamada vücut üzerinden ölçülerin alınmasında ve çizimde tüm ölçülerin be-
lirlenmesinde kullanılır
Metrenin belli oranlarda küçültülmüş ölçülerin bulunduğu ölçme aracıdır. Minyatür ka-
Eşel
lıp çiziminde kullanılır.
Minyatür ya da bire bir ölçülerdeki kalıplarda bulunan kavisli yerlerin düzgünce çizile-
Pistole
bilmesinde kullanılan farklı şekillerdeki çizim araçlarıdır.
Daha çok bire bir ölçülerdeki kalıplardaki kavisli yerlerin düzgünce çizilebilmesinde
Riga kullanılan, kılıç, ölçülü riga gibi isimleri bulunan plastik ya da tahtadan yapılan çizim
araçlarıdır.
Genellikle kol oyuntusu ya da yaka kavislerinin düzgünce çizilebilmesinde kullanılan
Kavadora
bir çeşit rigadır.
Pergel Kalıplarda yay ya da daire çiziminde kullanılan araçtır.
Kesim aracıdır. Kağıt ya da kumaş makası olarak uygun malzemelerin kesimi için uygun
Makas
makas kullanılmalıdır.
Kalıp çizimi yapmada, kopyalamada ve drapaj çalışmada da kullanılabilen ince kağıttır.
Mülaj Kağıdı
Yağlı olarak bilinen cinsi kalıp çizimi için daha uygundur.
Kaynaklar: www. tdk.gov.tr; Çardak, F. ve Değirmenci, E. (2006). Kalıp Hazırlama Kadın Pantolon, İTKİB, İstanbul:
Küre Basım

Öğrenme Çıktısı

1 Kalıp hazırlamada kullanılan araç gereçler ve kullanım yerlerini açıklayabilme

Araştır 1 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Kalıp çiziminde kullanılan


Birebir ölçülerde kalıp çalı- araç gereçleri temel etek Kalıp çiziminde kullanılan
şıyorsanız kavisli çizgilerin kalıbı çiziminde kullanılan- araç gereçlerin tanımlarını
çiziminde hangi araç gereç- larla ilişkilendiriniz. Hangi ve kullanım yerlerini anla-
leri kullanırsınız? araç gereçler daha çok kul- tınız.
lanılıyor?

190
Moda Tasarımı

KALIP HAZIRLAMADA ÖLÇÜ Uzunluk ve genişlik ölçüleri ile bunları vücut


ALMA TEKNİKLERİ üzerinden alma tekniklerine yönelik şekiller sırasıy-
Kalıp hazırlamada ölçü alma, özen gösterilmesi la aşağıda yer almaktadır:
ve doğru şekilde gerçekleştirilmesi gereken en te-
mel işlemdir. Ölçüler doğru tekniklerle alındığında Genişlik Ölçüleri
ve ölçü hesaplamaları doğru şekilde yapıldığında Kalıp hazırlamada üretimi yapılacak giysi tü-
istenilen beden ölçüsünde ya da giysi dikilecek rüne göre kullanılacak genişlik ölçüleri farklılık
kişinin vücut özelliklerine ve ölçülerine en uygun göstermektedir. Örneğin, etek kalıbı hazırlamada
şekilde kalıpların elde edilmesi mümkün olur. bel ve basen (kalça) olmak üzere iki genişlik ölçü-
Ölçü alınırken farklı biçki sistemlerinin farklı sü yeterli iken, ceket kalıbı hazırlamada göğüs ve
ölçü alma teknikleri olduğu göz önünde bulundu- koltuk genişliği gibi ölçülere de ihtiyaç vardır. Bu
rulmalı ve bu teknikler hatasız uygulanmaya çalışıl- ölçülerden önemli bazıları ve vücut üzerinden alın-
malıdır. Hangi sistem kullanılırsa kullanılsın ölçü ma teknikleri şöyledir:
almada dikkat edilmesi gereken bazı temel noktalar
vardır. Bunlar:
Beden Genişliği (Göğüs) Ölçüsü
• Ölçüsü alınan kişi vücudu mümkün oldu-
Bu ölçü, mezura göğsün ve sırtın en geniş ye-
ğunca saran düzgün bir iç giyime sahip ol-
rinden geçecek şekilde bel ekstraforuna ya da yere
malıdır.
paralel olarak alınmalıdır (Şekil 8.2).
• Diğer ölçülerin alınmasında bel yeri referans
noktası olarak belirlendiği için ekstrafor ya
da ince bir şeritle belin en ince yerinden
yere paralel olarak bel şeridi bağlanmalıdır.
• Tüm ölçüler giysi giyilirken sürekli kullanı-
lacak korse, sütyen gibi iç giyimler üzerin-
den alınmalıdır.
• Ölçüsü alınan kişi ayaklarını birleştirmiş
olmalı ve onun ayakta, rahat bir şekilde du-
ruşu sağlanmalıdır (Bayraktar, 1991:52).
Kalıp hazırlamada ölçüler temelde uzunluk
ve genişlik olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Bu-
nunla birlikte Müller gibi bazı biçki sistemlerinin
ölçü sistemlerinde esas ölçüler ve yardımcı ölçüler
gibi sınıflamalara da rastlanabilir. Bütün boy, arka
uzunluğu, ön uzunluk gibi ölçüler uzunluk ölçüle-
rine, bel, göğüs ya da kalça gibi ölçüler ise genişlik
ölçülerine örnek olarak verilebilir.

Şekil 8.2 Beden Genişliği Ölçüsü

dikkat
Ölçüler alınmadan önce yapılması gereken ilk Bel Genişliği Ölçüsü
işlem belin en ince noktasından geçecek şekil- Bu ölçü bele bağlanan bel şeridi ya da ekstrafor
de ekstrafor ya da bel şeridinin yere paralel şe- üzerinden yere paralel olarak alınmalıdır( Şekil 8.3).
kilde bağlanmasıdır.

191
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı

Ön Genişlik Ölçüsü
Göğüsün en geniş yerinden kolla bedenin bir-
leştiği yere kadar iki kol arasında alınan ölçüdür .

Şekil 8.3 Bel Genişliği Ölçüsü

Kalça Genişliği Ölçüsü


Bu ölçü, kalçanın en geniş yerinden varsa göbek
Şekil 8.5 Ön Genişlik Ölçüsü
çıkıntısı da dikkate alınarak bel şeridine ya da yere
paralel olarak alınır (Şekil 8.4).
Arka Genişlik Ölçüsü
Bu ölçü sırtın en geniş yerinden, mezura kürek
kemikleri üzerinden geçecek şekilde iki kol arasın-
dan alınır (Şekil 8.6).

Şekil 8.4 Kalça Genişliği Ölçüsü

Şekil 8.6 Arka Genişlik Ölçüsü

192
Moda Tasarımı

Uzunluk Ölçüleri yerleştirilerek göğsün en yüksek noktasından geçe-


Kalıp hazırlamada uzunluk ölçüleri, genişlik öl- cek şekilde bele kadar alınan ölçüdür. Yine Müller
çülerinde olduğu gibi kalıbı hazırlanacak giysiye ve biçki sisteminde bu ölçüye ön uzunluğu II adı da ve-
kullanılacak kalıp sisteminin esaslarına uygun ola- rilmektedir. Aynı ölçü sırtta boyun omurunun orta
rak vücut üzerinden alınmakta ya da hesaplanarak noktasından başlayarak yaka çevresinden geçecek
bulunmaktadır. Uzunluk ölçülerinden önemli ba- şekilde alındığında ön uzunluğu I ölçüsü elde edilir.
zıları ve bunların vücut üzerinden alınma teknik-
leri ise şöyledir:

Bütün Boy Ölçüsü


Bütün boy ölçüsü kişinin boyunu ifade etmek-
tedir. Bu ölçü alınırken öncelikle kişi çıplak ayaklı
olmalıdır. Sırtı dönük şekilde, mümkün olduğunca
yaklaşarak duvarla paralel halde ve rahat bir pozis-
yonda durmalıdır. Başının en yüksek noktasından
geçecek şekilde duvara gönye yerleştirilerek işaret
alınmalı ve kişi çekildikten sonra mezura ile bu işa-
retten başlayarak yere kadar olan mesafe ölçülmelidir.

Göğüs Düşüklüğü Ölçüsü


Bu ölçü boyun ile omuzun birleştiği noktaya me-
zura yerleştirilerek göğsün en yüksek noktasına kadar
alınan ölçüdür. Müller biçki sisteminde bu ölçüye
göğüs düşüklüğü II adı da verilmektedir. Ayrıca, aynı
Şekil 8.8 Ön Uzunluğu Ölçüsü
sistemde arka yakadan (sırtta boyun omurunun orta
noktası) başlayarak alındığında göğüs düşüklüğü I
olarak adlandırılan ölçüye ulaşılmaktadır. Arka Uzunluğu Ölçüsü
Arka uzunluğu ölçüsü, sırtta yukarıda boyun
omuruna (omuz hizasında) mezura yerleştirilerek
sırt omuru boyunca bele kadar alınan ölçüdür.

Şekil 8.7 Göğüs Düşüklüğü Ölçüsü

Ön Uzunluğu Ölçüsü Şekil 8.9 Arka Uzunluğu Ölçüsü


Ön uzunluğu ölçüsü de göğüs düşüklüğü ölçü-
sü gibi boyun ve omuzun kesiştiği noktaya mezura

193
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı

Kalça Düşüklüğü Ölçüsü Kol Uzunluğu (Kol Boyu) Ölçüsü


Bu ölçü arka uzunluğu ölçüsü alınırken mezura Bu ölçünün alınmasında ölçüsü alınan kişinin
kaldırılmadan belden kalçanın en yüksek noktasına kolunu dirsekten hafifçe bükmesi istenir. Daha
kadar alınan ölçüdür. sonra omuz başında bulunan kemik çıkıntısına
mezura yerleştirilerek kol uzunluğunca dirsekten
geçirilir ve bilek kemiğine kadar ölçü alınır.

Artık Ölçü
Genişlik ölçülerinden beden genişliği ölçüsü
100 cm’den fazla olması durumunda bu ölçü ortaya
çıkmaktadır. Örneğin, ölçüsü alınan kişinin beden
genişliği ölçüsü 105 cm ise artık ölçü 5 cm’dir. Ka-
lıp çiziminde bu ölçü dikkate alınmalıdır.

Bolluk Ölçüleri
Temel kalıp çizimlerinde ve model uygulama
çalışmalarında bazı ölçülere, model özelliğine, be-
den hareket durumuna, kumaş esnekliğine ve kul-
lanılan sistemin esaslarına göre fazladan eklenen
ölçüdür. Örneğin, Müller biçki sisteminde bu ölçü
temel beden kalıpları için 8 cm’den 2mm’ye kadar
değişebilmektedir.

Şekil 8.10 Kalça Düşüklüğü Ölçüsü

Öğrenme Çıktısı

2 Ölçü alma tekniklerini doğru şekilde uygulayabilme

Araştır 2 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Öğrendiğiniz ölçü alma


tekniklerini kullanarak aile- Bu ünitede öğrendiğiniz te-
Ölçü almada dikkat edil-
niz ya da arkadaşlarınızdan mel etek kalıbına ait uzun-
mesi gereken noktaları an-
birinin bütün boy, bel, kal- luk ve genişlik ölçüleri ne-
latınız.
ça ve arka uzunluk ölçüleri- lerdir ilişkilendiriniz.
ni nasıl alırsınız?

194
Moda Tasarımı

KALIP HAZIRLAMA TEKNİKLERİ Drapaj Yöntemi ile Kalıp Hazırlama


Giysi tasarımında, model özelliklerine, üretim Drapaj, Fransızca bir kelime olan ve giysilere
biçimine ve tercihe göre farklı kalıp hazırlama tek- yapılan çeşitli pililer, büzgüler ya da verilen şekil
nikleri kullanılmaktadır. Kalıp hazırlamada kulla- anlamına gelen drapeden türeyerek dilimize yer-
nılan bu teknikler: leşmiş bir sözcüktür. Bolluklar vermek ya da drape
• Biçki ile, yapmak anlamındadır. Bu teknik, daha çok mo-
del özelliği karmaşık, asimetrik, drapeli ya da çok
• Biçki sistemleri kullanarak,
kesikli tasarımların kalıplarının hazırlanmasında
• Drapaj yöntemi ile, kullanılmaktadır. Uzun süren bir uygulama olabi-
• Hazır kalıplar kullanılarak, leceği için genellikle cansız manken üzerine, ame-
• Giysi üzerinden, rikan, patiska, astar, tülbent gibi kumaşlar ya da
• Bilgisayar ile, mülaj kağıdı kullanılarak kalıplar uygulanmaktadır
(Bayraktar,1979:65;İnceoğlu, 2005:12).
• Pratik yol ile kalıp hazırlama şeklinde sı-
ralanabilir (Bayraktar,1979:64;İnceoğlu,
2005:12). Hazır Kalıplar Kullanılarak Kalıp
Hazırlama
Biçki ile Kalıp Hazırlama Bu teknikte bazı dergilerin ekinde yer alan hazır
kalıplardan yararlanılarak ya da hazır giyim firma-
Bu teknikte giysi dikilecek kişi üzerinden uzun-
larının sahip oldukları giysi kalıpları üzerinde de-
luk ve genişlik ölçüleri alınarak belli oranlara göre
ğişiklikler yapması ile kalıpların elde edilmesi söz
temel beden kalıpları hazırlanmaktadır. Hazırlanan
konusudur. Elde edilen kalıpların bazı kısımlarında
temel giysi kalıpları üzerine ise giysi tasarım özel-
vücut özelliklerine göre düzeltmeler yapılması gere-
liklerine göre model uygulama çalışmaları yapıl-
kebilir (Bayraktar,1979:64;İnceoğlu, 2005:13).
maktadır. Bu teknik, uzman bilgisi gerektirmekte
olup, oldukça zahmetli ve zaman alıcıdır. Kalıp ve
dikiş konusunda deneyimli olmayanlar tarafından Giysi Üzerinden Kalıp Hazırlama
uygulanması doğru değildir (Bayraktar,1979:64). Üretilmiş bir giysi üzerinden de kalıp elde edil-
mesi mümkündür. Bu teknikte kalıbı elde edilmek
Biçki Sistemleri Kullanarak Kalıp istenen giysi düz bir zemine yerleştirilerek ya da
Hazırlama cansız mankene giydirilerek üzerine ince bir kağıt
ya da kumaş yerleştirilir. Kalıp elde edilecek kısmın
Giysi tasarımında kalıp elde edebilmede özel- kopyası alınır ya da pens ve bollukları verilerek iğ-
likle Avrupa ülkeleri tarafından farklı sistemler ge- nelenen kısmın dikiş yerlerinin işaretleri alınarak
liştirilmiştir. Günümüzde hala kullanılmakta olan kalıp elde edilmiş olur (Bayraktar,1979:65).
bu sistemler, uzun süreli araştırma ve uygulama ça-
lışmalarının sonucudur. Literatürde bu sistemlere
Müller, Pfaff, Metrik, İngiliz, Fransız gibi isimler- Bilgisayar ile Kalıp Hazırlama
le ulaşmak mümkündür. Kalıp hazırlama sistem- Bu teknik isminden de anlaşılabileceği gibi
lerinde genellikle ölçülerin standardizasyonu ve giysi kalıplarının elde edilmesinde bazı bilgisayar
formüller yardımı ile hesaplanması söz konusudur. yazılımlarının kullanılması ilkesine dayanmak-
Bu ölçüler kullanılarak ve sistemlere özgü kurallar tadır. Bilgisayar yardımı ile kalıpların çizimi ve
izlenerek giysi kalıpları elde edilmektedir. model uygulama çalışmaları ya da hazır kalıpların
bilgisayar ortamına aktarılması ile model uygula-
ma çalışmaları, farklı bedenleri elde etmede serile-
Bazı çalışmalar olmakla birlikte, ülkemi- me ve pastal yani kesim planının oluşturulması gibi
ze ait ölçü standartları ya da kalıp sistemi işlemlerin kısa sürede ve hatasız gerçekleştirilmesi
henüz mevcut değildir. Bu nedenle giysi söz konusudur. Ayrıca kalıp arşivi oluşturma, ha-
kalıplarının hazırlanmasında diğer ülkele- zırlanan kalıpları saklama ve çoğaltmaya da olanak
re ait kalıp sistemleri tercih edilmektedir. veren bu teknik, günümüzde yaygın olarak kulla-
nılmaktadır.

195
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı

Pratik Yol ile Kalıp Hazırlama


Bu teknik biçki sistemleri ya da drapaj yolu ile kalıp elde etmede uzmanlaşmış olmayı gerektirmektedir.
Teknikte, kağıt ya da kumaş üzerine, vücut ve model özelliğine göre ölçülerden yararlanılarak ya da göz
kararı ile kalıpların çizimi söz konusudur (Bayraktar,1979:65).

Öğrenme Çıktısı

3 Kalıp hazırlama tekniklerini açıklayabilme

Araştır 3 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Model özelliği karmaşık,


asimetrik, drapeli ya da çok Kalıp hazırlamada kulla-
kesikli bir tasarımlarımın nılan teknikleri birbiri ile Giysi üzerinden kalıp hazır-
kalıbını hazırlamanız iste- ilişkilendiriniz. Benzer ve lama tekniğini anlatınız.
nirse hangi tekniği kullanır- farklı yönler nelerdir?
dınız?

TEMEL ETEK KALIBI HAZIRLAMA


Etek, “boru veya koni şekilli, belden tutturulan, genellikle kadınların giydiği, çeşitli uzunluklarda bulu-
nan alt beden giysisidir” (Newman ve Shariff, 2013:176). Bu giysinin ve tüm giysi türlerine yönelik kalıp
hazırlama çalışmalarının sağladığı bazı faydalar bulunmaktadır. Bunlar:
• Biçkide yani kesim ve dikim çalışmalarında güveni artırır.
• Zamanın verimli kullanımını sağlar.
• Kumaşın verimli kullanımını sağlar.
• Enerjinin verimli kullanımını sağlar.
• Beceri gelişir ve pratiklik kazandırır (İnceoğlu, 2005:11).
Temel etek kalıbı gibi tüm temel giysi kalıplarının hazırlanmasında ise dikkat edilmesi gereken bazı
noktalar vardır. Bunlar:
• Ölçüler bolluk verilmeden, kalıp sisteminin esaslarına uygun olarak doğru tekniklerle alınmalı ya
da hesaplanmalıdır.
• Önce genişlik sonra uzunluk ölçüleri alınmalıdır.
• Elde edilen temel ölçülere vücut tipine, model özelliğine, kumaş yapısına ve kullanılan kalıp hazır-
lama sisteminin esaslarına göre bolluk ilaveleri verilmelidir.
• Beden numarası, beden genişliği ölçüsünün yarısından altı çıkarılarak bulunmaktadır. Bu formülde
çıkan sayı tek ise bir üst sayıya tamamlanarak beden numarası belirlenmektedir. Örneğin, beden ge-
nişliği ölçüsü 90cm ise 1/2’si 45-6=39+1= 40 beden, kişinin giyimde kullandığı beden numarasıdır.
• Temel kalıp çizimleri üzerine, üretim yapılan kişinin vücut özelliklerinin gerektirdiği düzeltmeler
yapıldıktan sonra model uygulama çalışmaları yapılmalıdır (Işıklar vd., 1981:27-28).

196
Moda Tasarımı

Kalıp Çiziminde Kullanılan İşaretler


Temel etek kalıbı hazırlamadan önce kalıp çiziminde kullanılan bazı önemli işaretlerin bilinmesi ge-
rekmektedir. Bu işaretlerden bazıları ve kalıp çiziminde ne anlama geldiklerine yönelik açıklamalar Tablo
8.2’de sunulmaktadır.

Tablo 8.2 Kalıp Çiziminde Kullanılan Bazı Özel İşaretler


İşaretler Açıklamalar
Kalıp çiziminde temel çizgiler ve kalıp kenarlarının çiziminde kullanılır.
Yardımcı çizgilerden daha kalındır. Bazı kalıp çizimlerinde bu çizginin fark-
lı renklerde çizimi de söz konusudur.
Kalıp çiziminde kullanılan bazı yardımcı çizgilerdir. Bu çizgilerin temel
kalıp çizgilerinden ince olması gerekir.

Düz boy ipliğini ifade eden işarettir.

Kalıp çizimlerinde kumaş katı ve orta çizgileri ifade eden işarettir.


Literatürde her ikisinin de kullanımı mevcuttur. Ancak daha doğru olan
bir uzun bir kısa çizgi olanıdır.

Kalıp çiziminde eşit olan yerlerin gösteriminde yatay ya da dikey olarak


kullanılabilen paralel iki kesik çizgi şeklindeki işarettir.

Kalıp çiziminde kesilecek yerleri gösteren işarettir.

Kalıp çiziminde dik açıyı ifade eden işarettir. Her birinin kullanımı
mevcuttur.
İlik yerini gösteren işarettir.

Pili tarama işaretidir. Model uygulamalı kalıplarda mevcut pili aralıkları ve


sayısına uygun olarak kullanımı mevcuttur.

Şablonlarda dikiş payını ve kalıpların birleştirileceği yerleri göstermede


kullanılan çıt işaretini ifade etmektedir. Kalıp kenarlarında çizgi ya da
“v” şeklinde kullanımı söz konusudur. Pens uçlarının ifadesinde ise pens
ucundan içeri doğru belirli bir ölçüde delgi ile işaretleme yapılır.
Esnetme işaretidir.

Model uygulamalı kalıp çizimlerinde kullanılan büzgü işaretidir.


Kaynak: Bali, Y. ve Bayraktar F. (1997). Etek ve Pantolon. (4. Baskı). Ankara: Genç Büro Matbaacılık s. 1’den
uyarlanmıştır.

Temel etek kalıbı çizimi dört aşamada ayrıntıları ile aşağıda işlem basamakları verilerek anlatılmaktadır.

197
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı

Temel Etek Kalıbı Çizimi


Temel etek kalıbı çizilmeden önce yapılması gereken en önemli işlem pens hesaplamasıdır. Kalıp terimi
olarak pens, en basit tanımı ile giysinin vücuda oturmasını sağlayan üçgen biçimli dikiştir. Tüm temel
beden kalıplarında öncelikle giysi türüne, kumaş özelliğine, model özelliğine ve kullanılan kalıp sisteminin
esaslarına uygun olarak gerekli ölçülere bolluk paylarının eklenmesi gerektiğinden daha önce bahsedilmiş-
ti. Etek için bolluk payı eklenmesi gereken ölçüler ise bel genişliği ve kalça genişliği ölçüleridir. Aşağıda
çizimi yapılan etek kalıbına yönelik kullanılan ölçüler ve bu ölçülere yönelik örnek pens hesaplaması ve-
rilmektedir.

Ölçüler
Bel genişliği : 68cm+2 cm bolluk payı= 70 cm
Kalça genişliği : 94cm+2 cm bolluk payı= 96 cm
Kalça düşüklüğü : 19 cm
Etek boyu : 58 cm

Pens Hesaplaması
Müller biçki sistemine göre temel etek kalıbı çiziminin
yarısının yapılması tüm etek kalıbının elde edilmesinde Pens dağılımında bilinmesi gereken en
yeterli olmaktadır. Aşağıda aşamaları ile çizilecek etek önemli nokta ön ve arka pens genişlikleri-
kalıbı da bir eteğe ait ön ve arka kalıpların yarısıdır. Bu nin genellikle 3 cm’den fazla olmaması ge-
doğrultuda, temel etek kalıbı çizimi için pens hesaplama- rektiğidir. Eğer bel ve kalça genişliği ölçü-
sında kalça genişliği ölçüsünün 1/2›sinden, bel genişliği leri arasındaki fark çok büyük ise ve pens
ölçüsünün 1/2’si çıkarılarak pens payının bulunması ge- paylarının dağıtımında ölçüler 3 cm’yi
rekmektedir. Bulunan pens payı ön, arka ve yanlar olmak aşıyor ise özellikle arka bedende ikinci bir
üzere dağıtılacaktır. pensin eklenmesi en doğru yol olacaktır.

Kalça genişliği : 94cm+2 cm bolluk payı= 96 cm 1/2 = 48 cm


Bel genişliği : 68cm+2 cm bolluk payı= 70 cm 1/2 = 35 cm
___________________________
Pens payı = 13 cm

Pens Payı Dağılımları : Ön Pens Yanlar Arka Pens


____________________________________
3 cm + 3,5cm/3,5cm + 3cm = 13 cm pens payı

Pens paylarının dağılımı yapıldıktan sonra temel etek


kalıbı çizim işlem basamaklarına geçilebilmektedir. Aşağıda
işlem basamaklarının daha kolay anlaşılabilmesinde ise re- dikkat
ferans noktalarında numaralandırma yoluna gidilmiştir. Bu Dik ve dik açı uygulanarak çizilen yatay hatla-
numaraların takip edilmesi ile herkesin sorun yaşanmadan rın çiziminde cetvel, kavisli hatların çiziminde
temel etek kalıbını rahatlıkla çizebileceği düşünülmektedir. ise pistole ya da riga kullanınız.

198
Moda Tasarımı

İşlem Basamakları 1/2’si 48cm’yi işaretleyerek 4, 5 ve 6 numa-


Öncelikle çizim yapılan kağıdın sol tarafına, ralı referans noktalarını bulunuz. Bulduğu-
mümkün olduğunca yakın (örneğin 5 cm olabi- nuz bu noktaları bir dik ile birleştirerek etek
lir) bir dik çiziniz. Bu çizginin üst kısmından bir kalıbının 1/2’sini oluşturacak olan dikdört-
miktar (örneğin 5cm olabilir) boşluk bırakarak 1 geni elde ediniz.
numaralı noktayı işaretleyiniz. • 1-4, 2-5, 3-6 numaralı noktalar arasının
1. Aşama 1/2’sini yani 24 cm’yi ölçerek, 7, 8 ve 9 nu-
maralı noktaları işaretleyiniz. Bu noktaları bir
• 1-2 Bu noktalar arası kalça düşüklüğü ölçü-
dik ile birleştirerek yan dikiş hattını çiziniz.
südür. 1 numaralı noktadan aşağıya doğru
kalça düşüklüğü ölçüsü 19 cm’yi işaretleye- 2. AŞAMA
rek 2 numaralı noktayı bulunuz. 4
7
1
• 1-3 Bu noktalar arası etek boyu ölçüsüdür.
1 numaralı noktadan aşağıya etek boyu öl-
çüsü 58 cm’yi işaretleyerek 3 numaralı nok-
tayı bulunuz. Kalça Ölç. 1/2=48cm
• Bulduğunuz 1, 2 ve 3 numaralı noktaları
5 2
sol tarafta çizdiğiniz çizgiye dik açı uygula- 8
1/2 1/2
yarak ve birbirine paralel olacak şekilde sağa
doğru en az kalça genişliği ölçüsünün 1/2’si
yani 48cm kadar uzatınız.

1. AŞAMA
1
Bel Hattı
Kalça Düş. = 19 cm

9
Etek Boyu = 58 cm

2 6 3
Kalça Düşüklüğü Hattı
Şekil 8.12 Temel Etek Kalıbı Çizimi 2. Aşama

3. Aşama
• 7-10 Yan dikiş hattında pens paylarını işa-
retleyerek kalça kavisini çizmede 7 numaralı
noktadan 1 cm yukarı çıkarak 10 numaralı
noktayı bulunuz. Bu noktayı bel hattına pa-
ralel olarak yardımcı bir çizgi ile bir miktar
sağa ve sola doğru uzatınız. Kalça kavisi-
nin bittiği noktayı belirlemede, 8 numaralı
noktadan yukarı doğru 3 cm işaretleyiniz.
Etek Boyu Hattı
3 • 10-11 ve 10-12 Bu noktalar yan pens pay-
larıdır. 10 numaralı noktadan sağa ve sola
Şekil 8.11 Temel Etek Kalıbı Çizimi 1. Aşama doğru çizdiğiniz yardımcı hat üzerinde yan
pens payları 3,5 cm’yi işaretleyerek 11 ve 12
2. Aşama numaralı noktaları bulunuz.
• 1-4, 2-5, 3-6 Bu noktalar arası kalça geniş- • 11 ve 12 numaralı noktaları 1-7 ve 7-4 hat-
liği ölçüsünün 1/2’sidir. 1, 2 ve 3 numara- larının yaklaşık 1/2’sinden geçerek birleşecek
lı noktalardan sağa doğru çizdiğiniz yatay şekilde kavisli olarak bel hatlarını çiziniz.
hatlar üzerinde kalça genişliği ölçüsünün

199
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı

• 11 ve 12 numaralı noktaları 8 numaralı nok- doğru işaretlediğiniz 6 cm ila 8 cm’lik nokta-


tadan yukarı doğru işaretlediğiniz 3 cm’lik dan yine sağa doğru ön pens payının 1/2’sini
noktada bitecek şekilde kavisli olarak birleş- işaretleyiniz. Bulduğunuz ön pens orta nok-
tirerek sağ ve sol kalça kavislerini çiziniz. tasını kalça düşüklüğü hattına dik olarak
uzatarak 16 numaralı noktayı bulunuz.
3. AŞAMA
• 13-14 numaralı arka pens orta noktası hattı
3,5 cm 3,5 cm
12 10 11 üzerinde pens boyu olan 12 cm ila 14 cm
4
7
1 arasında bir ölçü işaretleyiniz. Yine beden
numarası büyüdükçe 14 cm ve ona yakın,
1 cm
beden numarası küçüldükçe 12 cm ve ona
yakın bir ölçüyü tercih ediniz. Böylelikle
pens dikildiğinde vücuda daha iyi oturacak
3 cm ve görüntü daha düzgün olacaktır.
5 2
8
• 15-16 numaralı ön pens orta noktası hat-
tı üzerinde pens boyu olan 8 cm ila 10 cm
arasında bir ölçü işaretleyiniz. Yine beden
ARKA ORTASI
ÖN ORTASI

numarası büyüdükçe 10 cm ve ona yakın,


beden numarası küçüldükçe 8 cm ve ona
ÖN ARKA yakın bir ölçüyü tercih ediniz. Böylelikle
pens dikildiğinde vücuda daha iyi oturacak
ve önde görüntü daha düzgün olacaktır.
• 13 numaralı noktadan bel hattı üzerin-
de, sağa ve sola doğru arka pens payının
6 9
3 1/2’sini eşit olarak dağıtarak 1,5cm ve 1,5
cm’yi işaretleyiniz. Bulduğunuz bu nokta-
Şekil 8.13 Temel Etek Kalıbı Çizimi 3. Aşama lar arka pensin sağ ve sol kenarlarıdır. Bu
kenarları işaretlediğiniz 12 cm ila 14 cm
arasındaki ölçü noktası ile cetvel kullanarak
4. Aşama
birleştiriniz. Sağ ve sol pens çizgilerini ölçe-
• 13 Bu nokta arka pensin orta çizgisidir. 13 rek bel hattında eşitleyiniz. Böylelikle pen-
numaralı noktayı bulmada 1 ve 11 numa- sin dikimi sırasında ölçü farkı olmayacaktır.
ralı noktaların arasında yer alan bel hattını
• 15 numaralı noktadan bel hattı üzerinde,
kavisli olarak ölçerek elde ettiğiniz ölçünün
sağa ve sola doğru ön pens payının 1/2’sini
1/2’sini işaretleyiniz. Buldunuz noktayı dik
eşit olarak dağıtarak 1,5cm ve 1,5 cm’yi
olarak kalça düşüklüğü hattına kadar çizi-
işaretleyiniz. Bulduğunuz bu noktalar ön
niz ve 14 numaralı noktayı işaretleyiniz.
pensin sağ ve sol kenarlarıdır. Bu kenarla-
• Ön pensin sol köşesini bulmada 12 numa- rı işaretlediğiniz 8 cm ila 10 cm arasındaki
ralı noktadan sağa doğru bel kavisi üzerinde ölçü noktası ile cetvel kullanarak birleştiri-
6 cm ila 8 cm arasında bir ölçü işaretleyiniz. niz. Sağ ve sol pens çizgilerini ölçerek bel
Beden numarası büyüdükçe 8 cm ve ona hattında eşitleyiniz. Böylelikle ön pensin
yakın, küçüldükçe 6 cm ve ona yakın öl- dikimi sırasında da ölçü farkı olmayacaktır.
çüler işaretlemeye dikkat ediniz. Böylelikle
• Temel etek kalıbı çizimi tamamlanmıştır.
ön pens dikildiğinde daha orantılı bir yerde
Bel ve kalça 1/2 ölçülerinin, pens paylarının
olacaktır.
ve çizimin genel kontrollerini yapınız.
• 15 numaralı nokta ön pens orta çizgisidir.
Bu noktayı bulmada bel hattı üzerinde sağa

200
Moda Tasarımı

4. AŞAMA AÇILIM

3cm 123,5 cm 3,5 cm 11 3cm


4 1
15 6-8cm 7 13
1/2 1/2

Arka Pens

12-14 cm
Ön Pens

8-10 cm

17 18
16 14
5 3cm
2

KUMAŞ KATI
8 D.B.İ D.B.İ

ARKA ORTASI
ÖN ARKA

ARKA ORTASI
ÖN ORTASI

YAN DİKİŞ

ÖN ORTASI
ÖN ARKA

Şekil 8.15 Temel Etek Kalıbı Açılımı


9
6 3

Şekil 8.14 Temel Etek Kalıbı Çizimi 4. Aşama Kemer Çizimi


Kemerler eteğin bele sabitlenmesini ya da üste
Temel Etek Kalıbı Açılımı giyilen giysinin içine yerleştirilerek düzgün görün-
tü oluşturulmasını sağlayan ek parçalardır. Günün
Yukarıda çizimi yapılan temel etek kalıbının ön
modasına uygun şekilde kemerlerin kalınlıkları
ortası, arka ortası, yan dikiş, bel hattı ve pens çizgi-
değişebilmekle birlikte eteklerde kemersiz model-
leri esas çizgileridir. Bu çizgiler üzerinden mülaj ka-
ler de mümkündür. Bu modellerin kalıp çiziminde
ğıdına kopya alarak ön ve arka olmak üzere temel
pervaz (üretimde kalıp kenarlarının temizlenme-
etek kalıbının açılımı elde edilmektedir. Açılım ile
sinde dikilen ve içe doğru döndürülen ek parça)
model uygulama, şablonlama ya da kesim işlemle-
çiziminin yapılması gerekmektedir. Temel etek
rinin yapılması mümkün olabilmektedir. Kalıp açı-
kalıbında genellikle kemer yer aldığı için aşağıda
lımlarının yapımında kopya alınırken tüm ölçülere,
örnek kemer çizimine işlem basamakları ile yer ve-
dik açılara, ön ve arka kalıpların orta noktalarına ve
rilmiştir.
düz boy ipliğe (D.B.İ) dikkat edilmelidir. Gerekli
yazı ve işaretlerin açılım üzerinde yer alması sonra-
ki kalıp çalışmaları için büyük önem taşımaktadır.
İşlem basamakları
Bu doğrultuda örnek temel etek kalıbı açılımı Şekil Kemer çiziminde kullanılan başlıca ölçü bel öl-
8.15’te verilmektedir. çüsüdür. Yukarıda örnek çizimi yapılan etek için
bel genişliği: 68cm+2 cm bolluk payı= 70 cm’dir.
Kemer modeli simetrik ise bu ölçünün yarısı kul-
lanılarak daha pratik kalıp çizimi yapılması müm-
kündür. Bu uygulamada bel genişliği ölçüsüne,
düğme ve ilik kullanımı için 2 cm kapanma payı
verilerek yarım beden için kemer ölçüsü elde edil-
miş olur. Bu doğrultuda kullanılacak ölçü 70cm
1/2=35cm+2cm=37 cm’dir. Bu ölçü belirlendikten
sonra işlem basamakları aşağıdaki gibidir:

201
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı

• Sol taraftan kemer kalınlığının iki kadar (bu çizimde kemer kalınlığı 3cm’dir.) yani 6 cm’lik bir
dik çiziniz. Ölçünün kemer kalınlığının iki katı kadar çizilmesinin nedeni kemer kalıbının çizim
aşamasında ikiye katlanacak olmasının göz önünde bulundurulmasıdır.
• Bu dik çizgiye yine dik açı uygulayarak bel genişliğinin yarısı 35cm + 2cm kapanma payı ölçüsünde
(37cm) sağa doğru yatay bir çizgi çiziniz. Bu çizgi kemerin etekle birleşen alt kenarıdır.
• Ön ortası (Ö.Ö) ve kumaş katı (K.K) olacak
2 cm
kemer sağ kısmının çizimi için, yine kemer Kapanma
kalınlığının iki katı kadar, çizdiğiniz yatay Payı
hatta dik açı uygulayarak dik bir çizgi çiziniz.

Ö.O.K.K
Kemer üst çizgisini çizerek dikdörtgeni ta- KEMER 1/2
mamlayınız.
• Kemer katlama hattını 3 cm’den yatay kesik Bel 1/2+2 cm Kapanma Payı
çizgi ile belirtiniz. Kapanma payını ise sol ke-
Şekil 8.16 Temel Etek Kemeri Çizimi
nardan sağa doğru 2 cm’den dik çizerek belir-
tiniz.

Öğrenme Çıktısı

4 Temel etek kalıbı çizimini gerçekleştirebilme

Araştır 4 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Kalça genişliği: 90cm, bel


Kendinizde bulunan düz
genişliği: 65cm olan bir ka- Temel etek kalıbı çiziminde
dar etek ile hazırladığınız
dın için temel etek kalıbı işlem basamaklarını anlatı-
kalıbın özelliklerini ilişki-
hazırlamada pens dağılım- nız.
lendiriniz.
ları nasıl olmalıdır?

TEMEL ETEK KALIBI ŞABLONLAMA ve ŞABLONU KUMAŞA UYGULAMA


Kesim ve üretim için çizimi yapılan kalıplara dikiş payları vererek gerekli yazıların yazılması ve işa-
retlerin yerleştirilmesi ile elde edilen kalıba şablon, bu işleme ise şablonlama adı verilmektedir (Bali ve
Bayraktar, 1997:188).Kullanım şekillerine göre şablon çeşitleri dört gruba ayrılmaktadır. Bunlar kesimde,
işaretlemede, ütülemede ve dikimde kullanılan şablonlardır (İnceoğlu,2005:19):
Kesimde Kullanılan Şablonlar: Pastal planı hazırlamada, çizimde ve kesimde kullanılan dikiş payları
verilerek hazırlanmış şablonlardır.
İşaretlemede Kullanılan Şablonlar: Kesilip çıkartılarak ya da çizilerek kalıplar , kumaş ya da şablonlar
üzerinde cep yeri, ilik yeri gibi parçaların işaretlenmesinde kullanılan şablonlardır.
Ütülemede Kullanılan Şablonlar: Genellikle çeşitli parçaların düzgün şekilde ütülenebilmesinde kul-
lanılan paysız şablonlardır. Şablon ütülenecek parçaya yerleştirilmekte ve dikiş payları şablon üzerine kat-
lanarak ütü yapılmaktadır.
Dikimde Kullanılan Şablonlar: Dikim işlemi sırasında düzgün sonuçlar elde edilmesinde bazı parça-
lara yerleştirilerek kenarlarından dikim işlemi yapılan şablonlardır.

202
Moda Tasarımı

Şablonda Bulunması Gereken Yazı ve İşlem Basamakları


İşaretler • Arka ortasından sola doğru 2 cm, etek
Kalıplar açılım işleminden sonra diliş payları ucundan aşağı doğru 3 cm ve yan dikişler
verilerek gerekli yazılar yazılarak ve işaretler yerleş- ile bel kavisinden ise 1’er cm dışarı doğru
tirilerek şablonlandığı yukarıda belirtilmişti. Şab- çıkarak dikiş paylarını belirleyiniz. Belirle-
lonlamada kalıplar üzerinde bulunması gereken diğiniz dikiş paylarını düz yerlerde cetvel,
yazı ve işaretlere ise şöyledir: kavisli yerlerde pistole ya da riga yardımı
• Parça ismi ile kalıp kenarlarına paralel olarak çiziniz.
Arka ortasında fermuarlı kapama olacağı
• Beden numarası
için yan dikiş ve belde verilen dikiş payla-
• Kaç adet kesileceği rından daha fazla vermek gerekmektedir.
• Çıt işaretleri Bununla birlikte etek ucundan daha fazla
• Düz boy iplik işareti (Şekil 8.17) pay verilmesinin nedenleri, fazla payın aşa-
• Varsa delgi işareti ğı doğru ağırlık yaparak eteğin daha düzgün
durmasını sağlanmasının yanı sıra günün
• Model adı ya da numarası modasının gerektirdiği şekilde ya da ihtiyaç
• Tarih (İnceoğlu,2005:29). duyulduğunda eteği uzatarak yeniden kul-
lanılabilir hale getirebilmektir.
ters ipli
k • Ön ortası kumaş katı olduğu için burada
çözgü ipliği pay vermek gerekmemektedir. Bu doğrultu
ve
re da ön ortası dışında etek ucu, yan dikiş ve
iplik

v
atkı ipliği verev bel kavisine arka bedende belirtilen dikiş
düz

paylarını vererek kalıp kenarına paralel şe-


kilde çiziniz.
atkı ipliği
tarafından
• Pens yerlerine dikiş paylarını çizerken, tam
dönülen pens uçlarından başlayarak, Şekil 8.18’de
bitmiş kenar görüldüğü gibi üçgen çıkıntıları çiziniz.
• Dikiş paylarının sonuna kadar olmamak
dokuma
kumaşın
koşulu ile dikimde karşı karşıya gelecek
hareketi noktaları ve dikiş paylarının genişliğini ifa-
de eden çıt işaretlerini belirtiniz.
Şekil 8.17 Düz Boy İplik • Penslerin alt uçlarından belirli bir mesafe
Kaynak: Frederick, M. & Forrest, T. (2012). Moda yukarı çıkarak ön ve arka pens yerini belir-
okulunda öğrendiğim 101 şey. (Çeviren: Barbaros ten delgi işaretlerini yerleştiriniz.
Şansal). İstanbul: Tor Ofset San. Tic. Ltd. Şti, s. 10 • Parça adı, beden numarası, kaç adet kesile-
ceği, model numarası, düz boy iplik ve tarih
Temel Etek Kalıbı Şablonlama bilgileri konusunda bilgi yazılarını yazınız
ve işaretleri yerleştiriniz.
Kalıp şablonlamada yapılan ilk işlem dikiş pay-
larının verilmesidir. Dikiş payları ise model özelli- • Kemerde de ön ortası kumaş katı olduğu
ğine, dikiş türüne, üretim sistemine, kumaş mik- için bu kenar dışındaki kenarlardan 1 cm
tarına ve kumaşın ekonomik kullanımına dikkat dışarı doğru dikiş payı vererek kemer kalıbı
edilerek belirlenmektedir. Özellikle hazır giyimde, çevresince paralel olarak çiziniz. Ön ve arka
çok sayıda üretim gerçekleştirildiği için dikiş pay- etekte belirtilen bilgi yazılarını yazarak, ilgi-
ları, kumaş fire miktarında oldukça etken olmak- li işaretleri yerleştiriniz.
tadır. Örnek giysi kalıbı hazırlamada çizimi ger-
çekleştirilen etek kalıbının şablonlanmasında işlem
basamakları ve örnek şablon ise şöyledir:

203
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı

ÖN-ARKA ETEK VE KEMER ŞABLONLARI hav yönü ile düz boy iplik işareti yönünde düzen-
leme yapılmalıdır. Bununla birlikte kareli ve çizgili
kumaşlara kalıpların yerleşimine yönelik örnekler
Şekil 8.20’de verilmektedir.

dikkat
Bu yerleşimde dikkat edilmesi gereken en
KUMAŞ KATI

D.B.İ D.B.İ
önemli nokta giysi bittiğinde kare ya da çiz-
gilerin birbirini takip etmesi ve böylelikle

ARKA ORTASI
ÖN ARKA düzgün bir görüntü elde edilmesidir. Bu doğ-
38 BEDEN 38 BEDEN rultuda kalıplar, kareli ya da çizgili kumaşlara
1 ADET KESİLECEK 2 ADET KESİLECEK
yerleştirilirken ön ortası, arka ortası, yan dikiş-
ÖN ORTASI

01.01.2017 01.01.2017
MODEL NO:1 MODEL NO:1 ler, omuz hatları ve varsa yaka ya da kemer gibi
parçaların referans hatları, kareler ya da çizgi-
lerde devam sağlanacak şekilde desen eni ya da
aralıkları dikkate alınarak yerleştirilmelidir.

KEMER 01.01.2017
Ö.O.K.K

38 Beden Model No:1 75 cm Çift En Kumaş


1 Adet Kesilecek

Şekil 8.18 Temel Etek Kalıbı Şablonlama

Temel Etek Şablonunu Kumaşa


Uygulama
Temel etek gibi tüm giysilere ait kalıpların ku-
maşa uygulanarak kesilmesinden önce kesilecek
KUMAŞ KATI

D.B.İ D.B.İ
kumaşların özelliklerine göre kesime hazırlanma-
sı gerekmektedir. Bazı kumaşlar dokundukları lif
ARKA ORTASI

türüne göre yıkandıktan sonra çekebilirler, bazı ÖN ARKA


kumaşların ise dokunuşları atkı ve çözgü yönün- 38 BEDEN 38 BEDEN
1 ADET KESİLECEK 2 ADET KESİLECEK
de düzgün olmayabilir. Bu durumların ortadan
ÖN ORTASI

01.01.2017 01.01.2017
kaldırılmasında kumaşlar kesime, ıslatarak, ıslak MODEL NO:1 MODEL NO:1
bezle ütüleyerek, iplik yönü düzeltilerek ve kumaş
doğrudan ütülenerek hazırlanmaktadır (Bayraktar,
1979:74). Kullanılacak kumaş hazırlandıktan son-
ra şablon ya da kalıpların kumaşa yerleştirilmesi
işlemi gerçekleştirilebilecektir. Bu işlemde kuma-
şın tek en ya da çift en olması önem taşımaktadır. KEMER 01.01.2017
Ö.O.K.K

38 Beden Model No:1


Kalıplar ölçülerek kumaş eni ile kıyaslanmalı ve 1 Adet Kesilecek
uygun uzunlukta kumaş tercih edilmelidir. Eteklik
ya da pantolonluk kumaşlar genellikle çift en ol- Şekil 8.19 Temel Etek Şablonlarını Çift En Kumaşa
duğu için (genellikle kumaş eni açıldığında toplam Uygulama
150cm, iki kat yani çift en olduğunda 75cm ge-
nişliğindedir) Şekil 8.19’da örnek bir yerleşim gös-
terilmiştir. Kumaş yerleşiminde kalıpların kumaş
katı kısımları kumaş katına yerleştirilmeli, desen ve

204
Moda Tasarımı

Kumaşın çizgileri
arasında belirgin olanı
seçip kenar dikişin
düzüne yerleştirin Kolun orta bölümü,
kumaşın belirgin
Yaka, çizgi çizgisinin tam üstüne
doğrultusunda gelmesidir
kumaşın
boyuna Kol manşeti çizgi
yerleştirilir uzantısında kumaşın
boyuna yerleştirilir
Kumaş belirgin çizgi
Roba, belirgin çizgi arka
boyunca ortalanarak
kenar dikişine uyumlu
katlanıp, iki katın
olarak, kumaşın
çizgileri da aynı hizaya
uzunlamasına yerleştirilir
getirilir
Çift olması gereken
Etek kenarı en pafra mulajı, tek kat
belirgin kumaşın üstüne aynı
renkteki çizgi işaretlerden iki defa
boyunca yerleştirilerek biçilir
yerleştirilir Yakanın her iki katı,
desenler eşit olarak
Arka orta işareti yerleştirilip ayrı ayrı
belirgin renkteki çizgi kesilir
hizasında, kumaşın
uzunlamasına
Kumaş kenarı
yerleştirilir

Şekil 8.20 Çizgili ve Kareli Kumaşlarda Kalıpları Kumaşa Uygulama


Kaynak: Smith, A. (2010). Dikiş Teknikleri, İstanbul: Tuva Yayıncılık s.81’den uyarlanmıştır.

Kalıplar kumaşa uygulandıktan sonra toplu iğne ya da ağırlık kullanılarak sabitlenmeli ve dikiş payı
hatları boyunca kesim işlemi yapılmalıdır. Kesim işleminden sonra ise dikilerek üretim işlemlerine geçil-
mesi söz konusudur.

Öğrenme Çıktısı

5 Temel etek şablonunu gerçekleştirerek kesim için kumaşa uygulayabilme

Araştır 5 İlişkilendir Anlat/Paylaş

Temel etek şablonu hazırla- Temel etek şablonunu çiz-


Temel etek şablonuna ve-
nırken sizce arka ortasından gili ve kareli kumaşlara yer-
rilen dikiş paylarını dikim
neden daha fazla dikiş payı leştirmede dikkat edilecek
tekniği ile ilişkilendiriniz.
vermek gereklidir? noktaları anlatınız.

205
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı

Kalıp hazırlamada kullanılan araç


1 gereçler ve kullanım yerlerini
açıklayabilme
öğrenme çıktıları ve bölüm özeti

Kalıp Hazırlamada Kullanılan


Araç Gereçler
1 Kalıp hazırlamada çeşitli araç gereçlerden yararlanılmaktadır.
Bu araç gereçlere mezura, cetvel, gönye, riga, pistole ve kavado-
ra örnek verilebilir. Kalıp çiziminde ölçü alma ve işaretlemede
mezura, düz ve dik açılı hatların belirlenmesinde ve çiziminde
cetvel ile gönye, kavisli hatların çiziminde ise riga, kavadora ve
pistolelerin kullanımı söz konusudur.

2 Ölçü alma tekniklerini doğru


şekilde uygulayabilme

Kalıp Hazırlamada Ölçü Alma


Teknikleri
2 Kalıp hazırlamada kalıbı hazırlayan kimsenin tercihine, mo-
del özelliklerine, kumaş cinsi ve özellikleri ile sahip olunan bilgi
ve becerilere göre farklı tekniklerin kullanımı söz konusudur.
Bu teknikler biçki ile, biçki sistemleri kullanarak, drapaj yönte-
mi ile, hazır kalıplar kullanılarak, giysi üzerinden, bilgisayar ile
ve pratik yol ile olmak üzere yedi şekilde sınıflandırılabilir. Bu-
rada önemli konulardan bir tanesi çeşitli çalışmalar yapılmasına
rağmen henüz ülkemize ait ölçü standartları ve biçki sisteminin
bulunmamasıdır. Bu doğrultuda kalıp hazırlamada diğer ülke-
lerin standart ve sistemlerinden faydalanılması söz konusudur.

3 Kalıp hazırlama tekniklerini


açıklayabilme

Kalıp Hazırlama Teknikleri


3 Kalıp hazırlamada en önemli aşamalardan bir tanesi tekni-
ğe uygun ve doğru şekilde ölçü alabilmektir. Ölçüler temelde
uzunluk ve genişlik olmak üzere iki grupta incelenebilir. Bütün
boy, ön uzunluk, arka uzunluk, kalça düşüklüğü ve kol boyu
gibi ölçüler uzunluk ölçülerine, bel, kalça, ön genişlik, arka
genişlik ve koltuk genişliği gibi ölçüler ise genişlik ölçülerine
örnek verilebilir. Bu ölçülerin beden üzerinden alınmasında
ölçüsü alınan kişinin çıplak ayaklı, düzgün bir iç giyim ile ve
rahat bir duruşta olması gerekmekte, ölçüyü alan kişinin ise
mezurayı bol ya da dar şekilde kullanmama becerisini kazanmış
olması gerekmektedir. Ölçüler seçilen kalıp sisteminin gerekle-
rine uygun şekilde alınmalı gerekiyorsa hesaplamalar dikkatli
şekilde gerçekleştirilmelidir.

206
Moda Tasarımı

4 Temel etek kalıbı çizimini


gerçekleştirebilme

öğrenme çıktıları ve bölüm özeti


Temel Etek Kalıbı Hazırlama
4 Etek alt bedene giyilen paçasız bir giysi olarak çoğunlukla
kadınlar tarafından kullanılmaktadır. Bu giysinin farklı kültür-
lerde erkekler tarafından kullanımı da söz konusudur. Temel
bir giyim eşyası olarak etek kalıbının hazırlanmasında kullanı-
lan başlıca ölçüler bel, kalça, kalça düşüklüğü ve etek boyudur.
Temel etek kalıbı çizimine başlamadan önce bu ölçülerin belir-
lenmesi ve gerekli ölçülere bolluk ilavelerinin verilmesi gerek-
mektedir. Bu işlemden sonra pens hesaplaması yapılmalı, bel
ve kalça ölçüsünün 1/2’sinin farkı ön, yanlar ve arka penslere
dağıtılmalıdır. Bu dağıtım sırasında önemli bir konu ön ve arka
penslere 3 cm’den fazla pens payı verilmemesidir. Pens hesapla-
ması ve pens dağılımları yapıldıktan sonra ünitede bahsedilen
işlem basamakları izlenerek ve ilgili şekiller dikkate alınarak te-
mel etek kalıbının çizimi mümkündür.

Temel etek şablonunu


5 gerçekleştirerek kesim için
kumaşa uygulayabilme

Temel Etek Kalıbı Şablonlama


ve Şablonu Kumaşa Uygulama
5 Temel etek kalıbı çizildikten sonra kesim ve dikim aşamala-
rına geçilebilmesi için temel kalıplara dikiş payları verilmeli ve
uygulama sırasında referans olacak yazı ve işaretler yerleştiril-
melidir. Bu işleme şablonlama, bu işlemler gerçekleştirildikten
sonra elde edilen kalıplara ise şablon adı verilmektedir. Şablon-
lamada dikiş özellikleri, model özellikleri, kullanılacak kumaş
cinsi, miktarı ve özellikleri gibi konuların dikkate alınması ge-
rekmektedir. Şablon üzerinde olması gereken yazı ve işaretler ise
parça ismi, model no, beden no, tarih, çıt, düz boy iplik, delgi
ve parçadan kaç adet kesileceğidir. Şablonlar kumaşa uygulan-
madan önce kumaşı oluşturan lif cinsinin özelliklerine göre
çekme yapabileceğinden ya da dokuma hatası olabileceğinden
ıslatılarak, buharla ütülenerek ya da düz boy ipliği düzeltilerek
biçkiye hazırlanmaktadır. Bu işlemlerden sonra şablonlar kesim
için tek en ya da çift en genişliğinde kumaşlara ilgili yazı ve işa-
retler dikkate alınarak yerleştirilmelidir. Çizgili ve kareli kumaş-
larda yerleşimde ise devamlılık ve dikilmiş ürün görünümünün
düzgünlüğü önemli konulardır. Tüm yerleşimlerde kumaşın en
ekonomik şekilde kullanımına dikkat edilmesi başlıca konudur.
İlgili örnekler ünite içerisinde görseller ile sunulmuştur.

207
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı

1 “Giysi ve aksesuarların kısımlarını belirtip, 6 “Bu teknikte giysi dikilecek kişi üzerinden
üretimden önce ne şekilde malzeme kesilmesi ge- uzunluk ve genişlik ölçüleri alınarak belli oranlara
rektiğini gösteren kağıt ya da kartondan yapılan göre temel beden kalıpları hazırlanmaktadır. Bu
neler öğrendik?

düz şablon” tanımı hangi kavrama aittir? teknik, uzman bilgisi gerektirmekte olup, oldukça
zahmetli ve zaman alıcıdır. Kalıp ve dikiş konusun-
A. Çıt B. Pistole
da deneyimli olmayanlar tarafından uygulanması
C. Riga D. Modelist doğru değildir.” Açıklaması yapılan kalıp hazırla-
E. Kalıp ma tekniği aşağıdakilerden hangisidir?
A. Drapaj ile B. Biçki Sistemi ile
2 Modacının tasarım gücünü kalıplayan teknis-
C. Biçki ile D. Bilgisayar ile
yene ne ad verilmektedir?
E. Hazır kalıplar ile
A. Stilist B. Modelist
C. Son ütücü D. Model makinacı 7 Aşağıdakilerden hangisi “düz boy ipliği” işa-
E. Model retidir?

3 Üzerinde metre ya da inch ölçü sistemi bulu-


nan esnek şerit şeklindeki ölçü aracına ne ad veril- A. B.
mektedir?
A. Riga B. Pistole
C. D.
C. Mezura D. Cetvel
E. Kavadora
E.

8 Kalça genişliği ölçüsü 87 cm, bel genişliği öl-


çüsü 65 cm olan bir kimse için çizilecek 1/2 temel
4 Şekilde ölçüm tekniği gösterilen ölçü etek kalıbında toplam pens payı kaç cm’dir?
A. 9 cm B. 10 cm
C. 13 cm D. 11 cm
E. 12 cm
aşağıdakilerden hangisidir?
A. Arka Uzunluk B. Kalça 9 Eteğin bele sabitlenmesini ya da üste giyilen
C. Bel D. Ön Uzunluk giysinin içine yerleştirilerek düzgün görüntü oluştu-
E. Göğüs Düşüklüğü rulmasını sağlayan ek parçaya ne ad verilmektedir?
A. Pervaz B. Çıt
5 Arka uzunluğu ölçüsü alınırken mezura kal- C. Şablon D. Kalıp
dırılmadan belden kalçanın en yüksek noktasına E. Kemer
kadar alınan ölçüye ne ad verilmektedir?
A. Ön Uzunluk 10 Aşağıdakilerden hangisi şablon üzerinde
B. Kalça Düşüklüğü mutlaka bulunması gereken yazı ve işaretlerden bi-
C. Göğüs Düşüklüğü risi değildir?
D. Ön Genişlik
A. Parça adı B. Model no
E. Arka Genişlik
C. Saat D. Tarih
E. Düz Boy İplik

208
Moda Tasarımı

1. E Yanıtınız yanlış ise “Giriş” konusunu yeni- 6. C Yanıtınız yanlış ise “Kalıp Hazırlama Teknik-
den gözden geçiriniz. leri” konusunu yeniden gözden geçiriniz.

neler öğrendik yanıt anahtarı


2. B Yanıtınız yanlış ise “Giriş” konusunu yeni- 7. A Yanıtınız yanlış ise “Temel Etek Kalıbı Ha-
den gözden geçiriniz. zırlama” konusunu yeniden gözden geçiriniz.

Yanıtınız yanlış ise “Kalıp Hazırlamada Kul-


3. C 8. D Yanıtınız yanlış ise “Temel Etek Kalıbı Ha-
lanılan Araç Gereçler” konusunu yeniden
zırlama” konusunu yeniden gözden geçiriniz.
gözden geçiriniz.

Yanıtınız yanlış ise “Kalıp Hazırlamada Ölçü


4. A 9. E Yanıtınız yanlış ise “Temel Etek Kalıbı Ha-
Alma Teknikleri” konusunu yeniden gözden
zırlama” konusunu yeniden gözden geçiriniz.
geçiriniz.

Yanıtınız yanlış ise “Kalıp Hazırlamada Ölçü Yanıtınız yanlış ise “Temel Etek Kalıbı Şab-
5. B 10. C
Alma Teknikleri” konusunu yeniden gözden lonlama ve Şablonu Kumaşa Uygulama” ko-
geçiriniz. nusunu yeniden gözden geçiriniz.

Araştır Yanıt
8 Anahtarı

Birebir ölçüdeki kalıp çizimlerinde kavisli çizgilerin düzgünce elde edilmesin-


Araştır 1 de daha çok rigalar ve kavadora kullanılır. Eğer çizgi boyu kısa ise pistoleler-
den de yardım alınabilir.

Ölçü almada kullanacağınız bel şeridi ya da ekstrafor, gönye ve mezura olmak


üzere araç gereçleri hazırlayınız. Ölçüleri kaydedebileceğiniz kağıt ve kalemi
de hazır bulundurunuz. Ölçüsünü alacağınız kişinin ayakları çıplak ve normal
duruşta olmasını rica ediniz. Bütün boy ölçüsünü almada ayakları birleşik
olarak, duvara sırtı dönük şekilde mümkün olduğunca yaklaşması gerektiğini
belirtiniz. Ölçüsünü alacağınız kişi uygun biçimde yerleştiğinde başının üze-
rine duvar ile 90 derece açı yapacak şekilde gönyeyi yerleştirerek bulduğunuz
ölçüyü işaretleyiniz. Kişi kenara çekildikten sonra dikey şekilde işaretlediğiniz
noktadan aşağı doğru mezura ile ölçüyü yere kadar belirleyiniz. Bulduğunuz
Araştır 2 bütün boy ölçüsünü kağıda kaydediniz. Bel, kalça ve arka uzunluk ölçülerini
almadan önce belin en ince noktasından geçecek şekilde, yere paralel olarak,
ekstraforu toplu iğne kullanarak ya da bağlayarak tutturunuz. Bel ölçüsünü
ekstrafor üzerinden bolluk vermemeye dikkat ederek yere paralel şekilde alı-
nız. Kalça ölçüsünü kalçanın en yüksek noktasından geçecek şekilde, arkadan
öne doğru, bel ekstraforuna paralel olarak alınız. Bulduğunuz ölçüleri kağıda
kaydetmeyi unutmayınız. Arka uzunluk ölçüsünü almak için kişinin sırtını
kendinize çeviriniz. İki omuzun birleşme hizasındaki boyun omuruna me-
zuranın ucunu yerleştirerek omurga boyunca aşağı doğru serbest bırakınız.
Bel ekstraforunun alt kenarına bakarak arka uzunluk ölçüsünü belirleyiniz ve
kaydediniz.

209
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı

Araştır Yanıt
8 Anahtarı

Model özelliği karmaşık, asimetrik, drapeli ya da çok kesikli tasarımların ka-


Araştır 3 lıplarının hazırlanmasında drapaj yönteminin kullanılması gerekmektedir.
Böyle bir durum ile karşılaşırsanız prova mankeni üzerinde kalıpları elde et-
meniz daha doğru olacaktır.

Pens hesaplamasından önce ilgili ölçülere bolluk payı vermeyi unutmayınız.


Model özelliği, beden yapısı, kumaş türü ve özellikleri gibi unsurlara göre bu
payın değişebileceğini unutmayınız. Temel etekte, normal bir vücut yapısı,
esnemeyen eteklik bir kumaş ve model özelliği için bolluk payı için 1,5 cm ya
da 2 cm yeterli olacaktır. Temel etek tasarımı simetrik olduğu için 1/2’sinin
çizimi daha pratik bir yoldur. Bu doğrultuda bolluk payı ilave edilen ölçülerin
1/2’sini bularak pens hesaplamaya başlayabilirsiniz. yapılacak hesaplama ve
dağılım aşağıdaki gibi olabilir.
Kalça genişliği : 90 cm+2 cm = 92cm 1/2 = 46 cm
Bel genişliği : 65 cm +2cm = 67 cm 1/2 = 33,5 cm
Araştır 4 -_______
12,5 cm pens payı

Pens dağılımlarını yaparken özellikle ön ve arka penslere 3 cm’den


fazla pens payı vermemeye dikkat ediniz. Eğer fark çok ise arkada ikinci
bir pens tercih edilebilir. Bu doğrultuda pens dağılımları şöyle olabilir:

12,5 cm pens payı = Ön Yanlar Arka


__________________________________
2,5 cm 3,5 cm/3,5 cm 3 cm

Araştır 5 Temel etek kalıbını şablonlamada arka ortasına daha fazla dikiş payı verilme-
sinin temel nedenleri genellikle fermuar dikimi ya da yırtmaç çalışmasıdır.

210
Moda Tasarımı

Kaynakça
Ambrose & Harris (2012). Görsel moda tasarımı Işıklar, Y.& Eronç, P. & Yüksel, S. & Yaylalı, Y. & İlter,
sözlüğü. İstanbul: Literatür Yayınları. M. & İrfanoğlu, N. & Özev, N. & Gökalpay, M.
(1981). Giyim, Kadın ve çocuk dış giyimlerinde
Bali, Y. & Bayraktar F. (1997). Etek ve pantolon. (4.
temel çizimler. İstanbul: MEB Devlet Kitapları.
Baskı). Ankara: Genç Büro Matbaacılık.
İnceoğlu, Y. (2005). Giysi kalıp çizimleri, model
Bayraktar, F. (1979). Dış giyim. Ankara: Tisa
uygulama ve serileme pratik model çalışmaları. (2.
Matbaacılık.
Basım). İstanbul: Güven Yayıncılık.
Bayraktar, F. (1991). Giyim. (8. Baskı). Ankara: Sim
Lo, D.C. (2013). Modelist, kalıp çıkarmanın püf
Matbaacılık.
noktaları. İzmir: Kerasus Kitap.
Çardak, F. & Değirmenci, E. (2006). Kalıp hazırlama
Newman & Shariff (2013). A’dan Z’ye moda sözlüğü.
kadın pantolon. İTKİB, İstanbul: Küre Basım.
İzmir: Kerasus Kitap.
Frederick, M. & Forrest, T. (2012). Moda okulunda
Smith, A. (2010). Dikiş teknikleri, İstanbul: Tuva
öğrendiğim 101 şey. (Çeviren: Barbaros Şansal).
Yayıncılık.
İstanbul: Tor Ofset San. Tic. Ltd. Şti.
www.tdk.gov.tr

211

You might also like