Professional Documents
Culture Documents
Modatasarımı
Modatasarımı
Öğrenme çıktıları
Bölüm içinde hangi bilgi, beceri ve yeterlikleri
kazanacağınızı ifade eder.
Tanım
Bölüm içinde geçen
önemli kavramların
Bölüm Özeti tanımları verilir.
Bölümün kısa özetini gösterir.
Dikkat
Konuya ilişkin önemli
Sözlük uyarıları gösterir.
Bölüm içinde geçen önemli
kavramlardan oluşan sözlük
ünite sonunda paylaşılır.
Karekod
Bölüm içinde verilen
Neler Öğrendik ve Yanıt Anahtarı
karekodlar, mobil
Bölüm içeriğine ilişkin 10 adet
cihazlarınız aracılığıyla
çoktan seçmeli soru ve cevapları
sizi ek kaynaklara,
paylaşılır.
videolara veya web
adreslerine ulaştırır.
Editörler
Yazarlar
BÖLÜM 3
Öğr.Gör. Duygu ÖZGÜL DURSUN
Grafikerler
Gülşah Karabulut
Hilal ÖZCAN
Ayşegül Dibek
MODA TASARIMI
E-ISBN: 978-975-06-2944-0
3028-0-0-0-1709-V01
Bölüm 1
Modanın Tanımı ve Kapsamı
Giyim Kültürü ve Moda Olgusu
1
1 Giyim kültürü ve moda olgusu konularını
2
öğrenme çıktıları
3 4
4 Haute couture, hazır giyim ve giyilebilir Sürdürülebilir Moda
sanat konularını tanımlayabilme ve 5 Sürdürülebilir moda tasarımın ve yavaş
sorgulayabilme modanın etki alanlarını kavrayabilme
Anahtar Sözcükler: • Giyim Kültürü ve Moda Olgusu • Moda Tasarımı • Endüstri Devrimi • Sanat Akımları
• Haute Couture • Hazır Giyim • Giyilebilir Moda • Sürdürülebilir Moda • Yavaş Moda
2
Moda Tasarımı
3
Modanın Tanımı ve Kapsamı
rarlanılarak oluşturulmuştur. İnsan böylece doğa- Söz gelimi yapılan işin ağırlığına bağlı olarak belin
da gözlemlediği dokusal yapıları taklit ederek do- daha sıkı sarılması, soğuk ve rüzgârlı hava koşul-
kumanın ilk hallerini başlatmıştır. Uzun bitkisel larına bağlı sıcak soğuk hava ilişkisinde bedenin
dalların birbirine geçirilerek yüzey elde edilmesi terlemesine karşı sırt kısmının daha donanımlı gi-
bugün günümüzde sepet örmeciliğinde de devam yinmeyi gerektirmesi söz konusu olmuştur. Ayrıca,
eden bir tekniktir. İlk yüzey dokumaların bitki dal- uzak yakın mesafelerde çalışma zorunluluklara bağ-
larından, sarmaşık yapılardan çözümlenmiş yapılar lı olarak; giysiler hem taşıyıcı olarak görev görmüş
olduğunu ifade etmek mümkündür. hem de insanın gün boyunca gereksinim duyacağı
kimi ihtiyaçları karşılar nitelikte geliştirilmiştir. Ge-
leneksel yaşamda görülen ve giyim kuşam unsur-
Giyim Kültürü nedir? larından olan geniş kesimli şalvarlar, kabarık büz-
Doğayı gözlemleyen ve taklit eden insanın ilk gülü etekler, yırtmaçlı kaftanlar ve üst üste giyilen
giysi örneklerinin, hayvanların tüylü haline öykün- katmanlı giysiler günlük yaşam içinde gereksinim
meleri şeklinde geliştiği düşünülebilir. Önceleri duyulan ata binme, taşa toprağa oturma, yük ta-
doğrudan hayvan postlarını sarınan insan, sonraları şıma vb. günlük davranış biçimlerinde faydacı çö-
deri ve tüyü birbirinden ayırmanın yollarını araş- züm unsurları içeren giysiler olarak görülmektedir.
tırmış ve bulmuştur. Yünün hayvanın sırtından kır- Geleneksel giyimin daha çok faydacılıkla ve ayrıca
kılarak alınması ve sonra yün elyafının işlenmesiyle süslenerek ve süsleyerek cazibe kazandırma, ahlak-
elde edilen ip hali ve bu ipin bir yüzeye dönüştü- sal öğretiler üzerinden şekillendiği düşünülmekte-
rülmesiyle insan kendi giyimini oluşturacak kuma- dir (Şahin, 2011; s. 182). Farklı kültürlerde değişik
şı dokumuştur. Hayvansal hammaddeler arasında biçimde gerçekleşen ahlaki unsurlar, süs- süslenme
yer alan kıl, yün ve ipeğin işlenmesi ve kumaşın icat ve faydacılıkla mükemmel bir şekilde bir araya gelir
edilmesi hem uygarlık tarihi hem de tekstil tarihi ve çeşitli malzemeler, beden süsleri ile bütün halin-
açısından çok önemli gelişmelerdir. de giyim kuşamı oluştururlar. Süslenme, cazibe art-
İpin elde edilmesi ve bunun çeşitli sistem ve tıran ve fiziksel farkındalığı ortaya koyan bir unsur
tekniklerle birbirine dolanarak bir kumaşa dönüş- olarak belirir. Giyim- kuşam ve süslenme unsurla-
türülmesi uzun bir süreci almıştır. İnce veya kalın rıyla sembolik olarak farklılık kazanan bireyler bir
kumaşlar dokunması, ilmek ve örme tiplerinin ge- gruba aidiyetlerini de teyit etmiş olurlar.
liştirilmesi ile dokunan çeşitli yüzeyler günümüzde Giyim kültürü yaşamın üç aşaması olan do-
de hayranlıkla karşılanan gelişmelerdir. Kumaş yü- ğum, yaşam, ölüm çerçevesinde şekillenir. Yaşam
zeyleri elde edilmesi için lifin elyaf haline gelmesinin döngüsünün en önemli unsuru olan doğum, ergin-
yanı sıra iplerin birbirine dolanması için yardımcı leme, evlenme ve ölüm ritüellerinin yanı sıra askere
unsurlara gereksinim duyulmuştur. En azından bir gönderme gibi özel günlerde giyilen giyim kuşam
ya da daha fazla ipin birbirine dolanması, sağlamlaş- ait olunan topluluğun kültürünü yansıtır. Bu giy-
tırılması için bir araca gereksinim vardır. İlk örnek- silerde kullanılan renkler, biçimler, giysi tamamla-
leri bugün arkeoloji müzelerinde yer alan iğneler, mayıcıları ve diğer geleneksel her tür giyim kuşam
şişler, tığlar, örgü araçlarının tekstil yüzeyleri elde pratiği geleneksel öğretide, toplumun yadırgama-
etmek için kullanıldığı varsayılmaktadır. yacağı doğrultuda gerçekleşir.
Avcı toplayıcı yaşamdan yerleşik düzene geçen Gelenek ve göreneklerin etkisi ile gelişen bu
insan, dokuma tezgâhlarını ve örme pratiklerini giyim anlayışında zaman ve mekân dışı bir algı
geliştirmiştir. İlerleyen dokumacılık zamanla giyim söz konusudur. Buna simge toplumlarının yaşam
gereksinimlerinin tamamını karşılar olmuştur. Her biçimleri içinde gelişmiş olan giyim kültürünün
yerleşik topluluğun geleneksel öğretileri çerçeve- konuları olarak değerlendirmek gerekmektedir.
sinde gelişen giyim kuşam pratiklerinde kulanı- Simge toplumlarında doğum- yaşam ve ölüm ile
lan kumaş parçalarının, insan bedeninde bir şekle belirlenen yaşam döngüsünde üretim ve çevresinde
sokulması öncelikle sarılıp sarmalanmak şeklinde gelişen her tür gelenek “üreme ve soyun devamlı-
gelişmiştir. lığı” esasına göre biçimlenir. Bu yöndeki her tür
Sarılıp, sarmalanmak, bürünmek, rüzgârdan, temenni geleneksel giyim kuşam parçalarında kul-
güneşten, soğuktan sıcaktan korunmak amacıyla lanılan renk, desen, biçim ve form sembolizminde
günlük yaşam pratiklerine bağlı olarak gelişmiştir. kendisini gösterir (Şahin, 1999; muh. sayfalar).
4
Moda Tasarımı
Giyim Kültürü ve Modanın Konuları Moda sözcüğü, TDK Türkçe Sözlük’te de; “de-
İnsanoğlunun avcı toplayıcı dönemlerden yerle- ğişiklik gereksinimi veya süslenme özentisiyle top-
şik düzen ve endüstriyel yaşam biçimine geçişe kadar lum yaşamına giren geçici yenilik” ve “belirli bir
giyinmiş olduğu giysiler işte bu nedenlerle günümüz süre etkin olan toplumsal beğeni, bir şeye karşı gös-
giyim anlayışından farklıdır ve moda ile ilişkilendi- terilen aşırı düşkünlük” olarak tanımlanmaktadır
rilmesi söz konusu olamaz. Ancak, geleneksel giyim- (Alpat, 2010; s.15 ).
ler, etnik giyim kuşam moda tasarımcılarını dönem “Façon” sözcüğü Fransızca’da yine tarz ve üslup
dönem etkilemiştir. Sonradan öğrenilmiş bir sözcük anlamına gelmektedir. Bu sözcük İngilizce’ye fashi-
olan “moda”nın daha sonra bir köyün veya kasaba- on olarak geçmiştir. 17. yüzyıl sonunda stil tarihi-
nın giyim anlayışını açıklarken kullanılması, ancak nin konuları ile içiçe gelişen giyim kuşam ve yaşam
günlük bir konuşma pratiği olarak yorumlanabilir. biçimleri moda olarak yorumlanmıştır (Waquet
Söz gelimi “bizim köyün modası” tanımlaması, bu ve Laporte, 2011; s.7). Oysa sistem olarak moda-
türden bir yaklaşımdır. Burada ifade edilen aslında dan bahsedilmek için Sanayi Devrimi ve Fransız
o köyün “adet”ine uygun olan giyim kuşam alışkan- Devrimi’nin gerçekleşmesi gerekmiştir. Modern
lıklarıdır. Bir gerekililik üzerine şekillenen ve yüzyıl- moda sistemi, üretim ve tüketim biçiminden, ta-
lardır köklü değişimlere uğramamış olan geleneksel nıtım ve örgütlenmeye ihtiyaç duyulan her alan-
giyim kuşam bu haliyle giyim kültürünün konula- da, geçmişte el emeğine dayalı üretim biçiminin
rını oluşturur. Böylelikle giyim ve kuşam anlayışı tamamen değişmesine neden olan bir olguya işaret
bakımından simge toplumları ile modern toplumu etmektedir (Özüdoğru, 2016; s. 53).
birbirinden ayıran bir durum ortaya çıkar. Moda olgu olarak hem geçmişte hem de günü-
Kawamura’dan aktaran Özudoğru, giyim ve müzde sadece giyim ve bedenle ilgili değildir. Sade-
moda arasındaki farkı aşağıdaki gibi özetler. “Gi- ce üretim biçimleri değişmiş olarak görülen moda;
yim maddi bir üretimken moda sembolik bir üre- yeni anlayış ve kavrayış biçimlerini soyut ve somut
timdir. Giyim bir gerekliliktir, moda ise aşırılıktır. olarak gösteren her şeyi kapsamaktadır. Hakko’ya
Giyimin yararlılık işlevi varken, moda statü işlevi göre moda, kimi nesnelerin nedensiz ve kısa süreli,
görmektedir. Her toplumda ve kültürde o toplu- birdenbire yaygınlık kazanmasıyla oluşan kesinti-
mun kültürünü yansıtan giyim örnekleri vardır. siz “belli bir döneme ait geçici beğeniler olgusu”
Moda hem olgu olarak hem de sistem olarak gi- olarak karşımıza çıkmaktadır (Hakko, 1983; s.1).
yim kültürünün konularından keskin bir ayrılık Toplumsal alanın her noktasına ulaşan ve belirli
gösterir. Ancak, “moda” maddi kültürün konuları periyodik aralıklarla bir tür toplu çılgınlık olarak
arasında yer alan ve giyim kültürü başlığı altında moda; hayatımızı belirli kalıplar içinde sürdürme-
irdelenen geleneksel giyim kuşam örgelerinin ge- miz için bizi yönlendirir. Modadaki değişiklikler
reksinimlere dayalı üretim halinden farklı olarak, tıptan alınması gereken ilaçlara, ikamet edilecek
bir sistem içinde yer alır (2016; s. 22). bölge ve ev, dinlenen müzik, tiyatro, yemek türleri
ve hatta beslenen hayvan türüne kadar hayatımızın
çeşitli yönlerine etkide bulunur (Vasilliev, 2004; s.
Moda’nın Tanımı ve Kapsamı 22). Bütün bunların hepsi tüketimin konularıdır.
Tunalı’ya göre moda insan ruhunda temellenen Modanın giyim ile özdeşlemesinden sonra moda;
bir davranış biçimidir. Alışkanlıkların bir ürünü beden üzerine giyilen giysiler, bedene yapılan süsle-
olan tüm davranışlarımız, giyim kuşam, yemek meler, uygulamalar olarak algılanmıştır (Malcolm,
kültürü vb. her şey bu kapsama girer. Gelenekle 2014; s.17).
açıklanabilecek olan bu alışkanlıkların bir kısmı in- Moda, 18. yüzyıl sonlarında, tekstil üretimi
san ruhunun değişime olan ihtiyacı nedeniyle deği- üzerinden gerçekleşen endüstri devriminin ardın-
şime uğrar. Tunalı, bunun bir duyarlık yenilenmesi dan gelişen kapitalist bir olgu ve bir sistemdir. İşte
olduğunu ve moda olarak kendisini gösterdiğini bu nedenle giyimin tarihsel süreçte ne zaman baş-
ifade eder. Moda sözcük olarak Latince “modus”tan ladığı bilinmezken modanın başlangıç noktasının
gelir ve anlamı tarz demektir. Buna göre moda ya- Endüstri Devrimi olduğu bilinmektedir (Özüdoğ-
şam tarzı anlamına gelmektedir. Böyle bir yaşam ru, 2016; s.53). Moda, Fransız Devriminin ardın-
tarzı duyarlık yenilenmesi olarak görünüş alanında dan, saray çevresinden çıkar. Eşitlik ve özgürlük
değişimi ifade eder (2004; s. 108). talepleriyle toplumun bütün katmanlarına yayılır.
5
Modanın Tanımı ve Kapsamı
Fransız Devrimi, klasik giyim anlayışını etkileyen nesne, arzu nesnesi vb. açılardan ele alınır (Özü-
önemli başlangıç olarak kabul edilmektedir. Bu dö- doğru, 2016; s. 63- 66). 18. yüzyıldan sonra yaşa-
nemde insanlar giyinmenin zevkine varmışlardır ve nan gelişmelerle moda alanı, sadece tasarımcıların
Lehnert’e göre de moda; giyinmenin zevkine varıl- çalışma kapsamında yer almaz. İçerik bakımından
masıyla başlamıştır (2000; s.6). zenginliği dolayısıyla moda; tarih, ekonomi, sanat,
Tarihsel süreçte moda, stil tarihinin konuları ile sanat tarihi, antropoloji, sosyoloji ve psikoloji gibi
şekillenmiş ve sanat akımlarından etkilenmiştir. Bu sosyal bilimlerin üzerinde fikir ürettiği multi disip-
modanın değişim ile olan yakın bağı ile örtüşmekte- liner bir alan olarak belirir.
dir. Modanın her döneminde, en belirleyici özelliği 19. yüzyılda başlayan feminist hareketler, ka-
değişimdir. Modanın bir sistem olarak yaşabilme- dın hakları talepleri ve I. Dünya Savaşından sonra
si için daima değişikliğin önerilmesi gerekmekte- doğan ortamda, çalışma yaşamında kadınlara du-
dir. Moda, bu bağlamda tarzların değişkenliğini yulan ihtiyaç sonucunda moda, daha çok kadın
ve çeşitliliğini açıklamaktadır (Özüdoğru, 2016; cinsiyeti üzerinden gelişmiştir. Modanın cinsiyet
s.22). Teknolojik yenilikler, modanın yenilikçi ih- üzerinden gelişen etkisi ve modern yaşamlarda ka-
tiyacını karşılamakta etkili olmaktadır. Bu durum, zandığı önem çeşitli akademik disiplinlere konu ol-
Endüstri Devrimi’nin modanın bir sistem olarak muş ve disiplinler arası çalışılan bir hale gelmiştir.
başlamasında etken olduğunu açıklamaktadır. Sözgelimi, çeşitli resimlerde yer alan giysiler, bun-
Bir davranış biçimi olan moda; yaşamımız her ların kullanım tarzları sanat tarihçilerini yakından
anında yer alır ve her şey moda eğilimleri doğrul- ilgilendirmiştir. Bazı moda ve giysi tarihçileri de
tusunda değişimlere uğrar. Bir şeyin moda edil- eski modalar ve geleneksel formlardan, yüksek ve
mesi, elle tutulur gözle görülür somut bir durum popüler sanat arasındaki ayrımın izlerini sürmüş,
değildir. Moda, sembolik hatta soyut bir olgudur. kostümler üzerinden tarih ve öznitelik çalışması
Sistemli bir biçimde giysileri arzu nesnesine dö- yapmışlardır (Malcolm, 2014; s. 20).
nüştürebilir ve insanların içine nasıl dâhil olduk-
larını fark edemedikleri bir döngüye dâhil ederek Moda Döngüsü ve Moda Eğilimleri
bu giysileri birden eskitebilir. Çünkü moda daima
Moda olgusu, üretim ve tüketim ilişkisinin her
“yeni moda”ları sunacaktır. Fakat moda; defileler,
alandaki itici gücü olarak ön plana çıkar. Bir şeyin
sokak modaları, sivil ve askeri giyimler, üniforma-
moda edilmesi, o şeyin kullanım süresinin dola-
lar, hatta dövmeler ve saç yapımı ile sınırlandırıl-
rak yeni bir şeyin moda edilmesine yol açar. Her
mış değildir. Moda sayesinde moda gibi olmayan
yeni moda, geçerli modanın eskidiğini işaret eder.
ve uzun süredir moda olmayan şeyler bile moda
Üretimi ucuz ve hızlı olan, kolaylıkla değiştirile-
olabilir. Hepsi Barthes’in moda sistemi adını verdi-
bilen giysiler moda eğilimlerinin takip edilmesine
ği, Baudrillard’ın da değindiği gibi sistemin dışında
olanak tanır.
şeyler değildir (Malcolm, 2014; s. 17).
Moda döngüsü ve moda süreci birbirinden ayrı
Soyut bir olgu olarak moda, sadece insan bede-
farklı içeriğe sahiptir. Ancak moda moda döngüsü-
ninin konusu olmadığı gibi tek başına bir disipli-
nün kavranabilmesi için her iki terimin de tanım-
nin de konusu değildir. Moda, farklı uygulamaları,
lanması gerekmektedir. Yeni bir moda önermesi-
yaklaşımları ve konuları olan farklı disiplinler ta-
nin ortaya çıkışından, yeni bir moda önermesine
rafından kullanılan bir olgudur. Modayla ilgilenen
kadar geçen zaman moda döngüsüdür. Moda sü-
her disiplin kendi kavramsal çerçevesinde, moda
reci ise sistemin içine dahil ettiği, kişiler, örgütler
üretimini ve tüketimini tanımlar, analiz eder ve
ve kurumlar arasındaki etkilerin, etkileşimlerin,
eleştirel açıkamalarla ele alır (Malcolm, 2014; s.
alışverişlerin ve özümsemelerin toplamından
19). Moda çeşitli disiplinler tarafından; olgu hali,
oluşmaktadır. Moda döngüsü, moda sistemi gereği
soyut sembolik sunum hali, sanat olarak moda, tü-
kesintiye uğramaz. Bu arada önerdiği anlayış veya
ketim ve kimlik, toplumsal ve bireysel etkisi, yerel
tarzı bırakıp yerine bambaşka bir fikri bünyesine
ve evrensel modalar, etnik modalar, taklit moda,
dahil edebilir. Günümüzde yaşanan moda döngü-
alıcı veya tüketici bakış açısıyla moda, gösterge bi-
sü üretim-tüketim ilişkisinde giderek kısalan za-
limsel açıdan moda, modanın talep edilmesi, moda
man dilimlerini kapsamaktadır. Tüketim talebinin
ve kültür, moda ve kültür sosyolojisi, kültürel bir
var olmasıyla işleyen moda döngüsü yerini ancak
pratik, sembolik bir ürün, imal edilmiş kültürel bir
6
Moda Tasarımı
yeni bir modaya bırakana kadar devam etmektedir üzerine çalışmalar yaparlar. Araştırma sonuçlarını
(Odabaşı, 2016: 33). Üstelik bunun için hızla ya- içeren raporlar, moda eğilimi analizi yapan şirket-
yılan alış veriş merkezleri, marka butikler, medya, ler tarafından satın alınır veya bu şirketler tarafın-
basın yayın, tüketime özendirici reklam dünyası dan doğrudan araştırmacılara yaptırılır. Böylece,
kıskacı altındaki insan, en çok giyim üzerinden elde edilen verilerle gelecek iki yıl için eğilim çi-
modayı takip eder hale gelmiştir. Moda bu neden- zelgeleri hazırlanır ve bu çizelgeler moda ürünleri
le daha çok giysiler ve onun tamamlayıcıları olan üreten firmalara satmaktadır. Moda eğilimi araş-
aksesuarlar ile anlamlandırılmaktadır. Bu nedenle tırmalarında; renk, kumaş, baskı, siluet, aksesuar
giyim kuşam denildiğinde giysiyi tamamlayan her ve kesim unsurları göz önünde bulundurulur (Er-
tür aksesuar, saç ve makyaj gibi alanlar modanın türk, 2011; s. 14).
başta gelen konuları arasında yer alır. Moda eğilimleri, her yeni önermesi ile takip
Crane modanın toplumsal düzlemde, bütün bi- edilmeyi sağlayan cazibeli bir akış sunar. Çekici
reylere açık olan bir mecra olduğunu belirtir. Bu tasarımlar, giysilerin arzulanmasını sağlar. Moda
mecrada bireyler, kimliklerine ilişkin tarzları belir- sektörüne hizmet eden tasarımcılar sezonlara göre
leyebilir hem de moda sisteminin önerdiği stilleri koleksiyon hazırlar ve bunları defile ile tanıtırlar.
benimseyerek bunlara ulaşabilir (Crane’den akta- Tasarımcılar, sezon eğilimlerine uygun kumaş,
ran Yağlı, 2013; s. 160). Moda bu haliyle, insanla- renk, doku, baskı, aksesuar ve çizgide (siluet) hazır-
rın değişime yönelik taleplerine yanıt vermektedir. ladıkları koleksiyonlarında kendi özgün yorumları-
Değişim isteği ve tüketim moda sistemi ile uyum nı sunarlar. Bu döngü kesintisiz bir şekilde devam
içerisindedir. Modanın başvurduğu estetik değer, eder. Günümüzde moda döngüsünde sezonların
kullanım değeri bakımından zayıf olan bir ürünün daha kısa aralıklarla gerçekleştiği bilinmektedir.
kullanım değerinin zayıflığını kapatabilir (Tunalı, Böylece daha hızlı bir üretim- tüketim hedeflen-
2004; s. 107). Moda böylece değişim duygusuna mektedir. Markalar, oluşan bu rekabetçi ortamda
yanıt verir. İnsan yaşamında duyarlıkta yaşanan sezon dışı kalmamak için eğilim belirleyicilerinin
değişmeler, modanın yaşamasına olanak verir. Bu önerilerine uygun hazırladıkları koleksiyonlarla pa-
değişimi gerçekleştiren üretici güçlerdir. Üretici zardan pay alma arayışı içinde olurlar.
güçlerin istemiyle her zaman yeniliğe açık ve bunu Moda sistemi üretim- tüketim ilişkisini den-
talep eden ideal bir alıcı amaçlanır (Tunalı, 2004; gede tutabilmek için pazarlama, tanıtım, reklam
s. 109). Değişim isteği ve modanın sistemin yaşa- tekniklerine başvurur. Moda, görünür olarak ya-
ması tam bir uyum içinde olur. Sistem teknolojinin şadığı moda kentlerinde (başkentlerde) varlığını
kendisine sunduğu olanaklarla, insan ruhunun ih- tasarımcılar, şık vitrinli butikler, kozmetik sektör,
tiyaç duyduğu değişiklikleri moda kategorisi içinde kuaförler ve bütün bu hizmet alanlarının çeşitli
alıcısına sunmaktadır. Moda, değişiklik önerilerini nedenlerle düzenlediği defileler ve çeşitli organi-
moda eğilimlerine bağlı olarak sunar. Modanın zasyonlar aracılığıyla varlığını canlı tutar. Hatta
değişiklik önermeleri insan ruhunun değişiklik varlığını sürdürmek için bütün bu alanların ge-
isteklerine yön gösterebilir. Ancak, modadan bir lişmesini destekler. Modaevleri, modaya yönelik
değişiklik ihtiyacı için yararlanmak ile moda düş- her türlü malzemenin bulunduğu çarşı- pazar, hu-
künlüğü veya moda takipçisi konuları aynı anlam- kuksal düzenlemeler (tasarımcı hakları, markalar
da düşünülmemelidir. Moda, bir sistem ve hatta ve tasarımlar için geliştirilmiş yasal düzenlemeler,
olgu olarak kendi yaşamını sürdürülebilir kılmak kararlar, hukuki uygulamalar), moda tasarım haf-
için daima değişime ihtiyaç duyar. Bu değişim ise, taları (İstanbul Moda Haftası, Berlin Moda Haf-
moda eğilimleri araştırmacılarının (trend setter) tası vb.), fuarlar, moda zirveleri gibi kurumsal or-
belirlediği yeni eğilim önerilerine göre şekillenir. ganizasyonlar bir şehre moda kültürünün hâkim
Moda eğilimleri sezonluk moda ürünlerinin olmasında etken olan ve tarihsel süreci olan geliş-
nasıl görüneceği hakkında çıkış noktaları sunar. melerdir. Moda kültüründen bahsedebilmek için
Moda eğilimi araştırmacıları iki yıl sonraki sezo- işte bu tarihsel süreçle birlikte gelişmiş yerleşik
nun eğilimlerini ortaya çıkarmak için toplumun kurumsal yapıyı göz önünde bulundurmak gerek-
çeşitli kesimleri ile yapılan sözlü görüşmeler, an- mektedir. Sözgelimi, “Paris modanın başkentidir”
ketler, kumaş stokları, tekstil firmalarının ekono- denildiğinde böyle bir altyapıya sahip bir kent ol-
mik durumları, dünyadaki gelişmeler gibi konular duğu düşünülmelidir.
7
Modanın Tanımı ve Kapsamı
Öğrenme Çıktısı
1 Giyim kültürü ve moda olgusu konularını açıklayabilme
2 Modanın tanımı ve kapsamını tanımlayabilme
8
Moda Tasarımı
sanatın diğer alanlarında olduğu gibi modayı da etkisi altına almıştır. Sözü edilen dönem, sanat için de yeni
gelişmelerin yaşandığı bir dönemdir. Bu dönemde ilk modern sanat akımı olarak kabul edilen İzlenimcilik
ortaya çıkmış, onu Dışavurumculuk, Dadaizm, Gerçeküstücülük, Fütürizm, Konstrüktivizm gibi birçok
sanat akımı izlemiştir.
Modern tasarımın temelleri de yine bu dönemde atılmıştır. Bauhaus ekolünün süslemelere yer vermek-
sizin temiz tasarım üzerine geliştirdiği yapısalcı deneyimler, özlü şekiller, parlak renkler algının yeni yolları
olarak ortaya çıkmıştır (Lehnert, 2000, s.20). 20. yüzyıl başında modern moda olgusu Kübizm, Sürrea-
lizm, Fütürizm ve Konstürüktüvizm ile doğrudan bir etkileşim içindedir. Söz gelimi moda tasarımcıları ve
Kübist sanatçılar farklı ortamlarda çalışarak benzer bir dünyayı ve bununla birlikte ortak bir görsel kültürü
paylaşmışlardır. Kübist sanatçılar tuval üstünde doğayı geometrik şekiller olarak çözümlemeye çalışırken,
hazır giyim uygulamaları ise bedeni çeşitli parçalara bölerek herkes için uygulanabilecek hazır kalıplar üret-
meye çalışılmıştır. Modada geometrik ve açısal kuplu kesimler dikkat çekici uygulamalardır. Kare, dikdört-
gen gibi parçalarla kuplu kesim olmadan üretilen giysiler kübistlerin iki boyutlu yüzey algısını yansıtmıştır.
Yine çağdaş sanat akımlarından olan Sürrealizm (gerçeküstücülük), moda tasarımcılarına esin kaynaklığı
yapan bir diğer sanat akımıdır. Gerçeküstücü moda tasarımcısı Elsa Schiaparelli, tasarımlarında şokeden
renkler (şok edici pembe), kullanmış ve abartılı omuz ayrıntılarına veya yer değiştirmiş beden parçalarına
yer vermiştir. Şaşırtıcı efektler yakaladığı teknolojik rayon liflerini tasarımlarında kullanan Schiaparelli’nin
gerçeküstücü yaklaşımları diğer tasarımcılara da ilham vermiştir. Gerçeküstücü tasarımlarda kimi zaman
deniz canlılarının baskı, işleme teknikleri ile gösterişli bir biçimde yer aldığı görülür. Sanatla modanın
tekrar yakınlaşması 1950’lerde öne çıkan performans sanatı ile olmuştur. Performans sanatçısı eylemlerinin
bir parçası olarak kostüm tasarlamış ve onu bedeninde veya başka nesneler üzerinde sunmuş ya da perfor-
mansının sonucu olarak bir sanat gibi ona kimlik vermiştir. Bu gelişmeler sonucunda 1980’lerde giyilebilir
sanat ve kavramsal giysi gibi kavramlar ortaya çıkmıştır (Wollen’den aktaran Günay, 2013; s. 52). Günü-
müz gerçeküstücü tasarımcılardan Issey Miyake, Rei Kawakubo ve Karl Lagerfeld, Christian Lacroix gibi
haute couture tasarımcıların kıyafetlerinde gerçeküstücü yaklaşımlar görülmektedir.
Fütürizm akımının modaya olan etkileri de teknolojik yenilikler ve hız çerçevesinde olmuştur. Maki-
neden yararlanılarak elde edilen tasarım öğelerinin estetik olabileceği iddiasını taşıyan ve tasarımlarında
bunlara olabildiğince yer veren Fütürist moda tasarımcıları, tasarımlarında mevcut kalıpları yıkan, alışkın
olunmayan asimetrik önerilere yer vermişler, değişik kumaşlar kullanmışlardır. Hatta akıllı tekstillerin ilk
örneklerini fütürist modacıların kullandıklarını ifade etmek mümkün olabilmektedir. Günümüz moda ta-
sarıcmılarından Paco Rabanne, Hüseyin Çağlayan (Hussein Chalayan), Francesca Rosella gibi tasarımcılar
çalışmalarında Fütürizm akımından beslenmektedir. Konstrüktivist tasarımcılar ise yapısalcı bir anlayış be-
nimsemişler ve sezonluk modanın karşısına işlevsel olan tasarımlar önermişlerdir (Özüdoğru, 2013; 236).
Şekil 1. 1 Hüseyin Çağlayan İstanbul Modern Sergisi, Hüseyin Çağlayan 1994- 2010.
Kaynak: http://www.istanbulmodern.org/tr/basin/basin-bultenleri/huseyin-caglayan-1994-2010_589.html.
20. yüzyıl başında gelişen sanat akımlarından beslenen Bauhaus ekolü, süsten arındırılmış net tasarımın
standardını geliştirmiştir. Giysi tasarımında benimsenen vücut hatlarını belli etmeyen geometrik kesimler-
den oluşan net ve geomerik çizgiler taşıyan giysilerle kadınlar, kendilerine olan güvenlerini sergilemişlerdir.
9
Modanın Tanımı ve Kapsamı
Kadınların, erkeklerin dünyasında erkeksi şapkalar ve hatları belli etmeyen giysilerle görünür olması ile
erkeksi dişilik içeren androjen moda ortaya çıkmıştır (Lehnert, 2000; s.21). Çağdaş sanatın yükselişte ol-
duğu 1980’ler ve 1990’larda moda kendini sanat olarak tanımlamayı önemsemiştir. Wollen’in bildirdiğine
göre modanın hem görsel hem dokunsal niteliği, sanatla zanaatın ilişkisinde belirleyici rol oynar. Sanatla
moda günümüzde barışmıştır; çünkü sanat dokunsal olanı reddetmekten ve güzel sanatlar alanı da uygu-
lamalı sanatları yok saymaktan vazgeçmiştir (Wollen’dan aktaran Günay, 2013; 53).
Japon moda tasarımcısı İssey Miyake ile bambu sanatçısı Koshige Shochikudo’nun ortak çalışmaları,
sanat ve giysi tasarımına farklı bir açı kazandırmış ve bu gelişmeyle giysi tasarımları, sanat nesnesi olarak
sergilenmeye başlanmıştır. Ewing’in değindiği üzere hacimli ve heykelsi giysi tasarımının sanatla buluşan bu
boyutundan sonra, dünyanın önde gelen müzelerinde kostüm tarihi sergilerinden farklı olarak ilk kez moda
tasarımcılarının tasarımları sergilenmeye başlanmıştır. Bu sergilerin aracılığıyla moda tasarımının sadece tü-
ketime yönelik olmadığı, sanatın bir parçası olduğu farkedilmiştir (Ewing’den aktaran Günay, 2013; s. 53).
Öğrenme Çıktısı
10
Moda Tasarımı
Haute Couture
18. yüzyılda sanat ve zanaat birbirinden ayrıldığında terzilik zanaat olarak sınıflanmış; böylece de sanat-
tan ayrılmıştır. 1860’larda kişiye özel giyimin (haute couture) ortaya çıkması modanın sanatsal bir yorum
kazanmasına neden olmuştur. Bu sistemin yapılanmasında Haute Couture’ün kurucusu olan İngiliz tasa-
rımcı Charles Frederick Worth’ün etkili olduğu kabul edilmektedir (Swendsen, 2008; 88- 89). Worth’ün
ardından Paquin, Callot kardeşler, Doucet ve Poiret’in Haute Couture çalışmaları gelmektedir. Özellikle
Paul Poiret sanat algısı yüksek tasarımlarında çığır açacak yeni kalıp uygulamalarıyla geometrik kesim an-
layışını vurgulamıştır (Şahin, 2016; 385).
Şekil 1.3 Charles Frederick Worth’e ait bir tasarım, 1883 Şekil 1. 4 Paul Poiret tasarımı, 1910.
Kaynak: http://www.vogue.de/fashion-shows/designer/ Kaynak: http://www.metmuseum.org/toah/
designer-charles-frederick-worth/designer-house-of-worth. works-of-art/2009.300.1289/.
Haute Couture; yüksek terzilik sanatı olarak 19. yüzyılda ortaya çıkmış olan, uzun süre moda ile aynı
anlamı taşıyan bir alandır (Lehnert, 2000; 7). Kişiye özel tasarım anlamına gelen, sipariş üzerine yapılan
ve üstün terzilik isteyen Haute couture moda tasarımında üslup ve teknik önem taşımaktadır. Yasalar
tarafından da belirlenen standartar içinde çalışmalarını yürüten Haute Couture’ün yüksek terzilik ya da
moda tasarımı olup olmadığı üzerine tartışmalar olduğu bilinmektedir. Haute Couture Fransızlar tarafın-
dan “yüksek moda” olarak adlandırılmaktadır. Yüksek moda; yüksek fiyatlı, seçkin, özgün tasarımı giysi
stilIerini kapsamaktadır. Moda evleri ve büyük moda kuruluşlarında ünlü moda tasarımcılan tarafından
hazırlanmış giysi ürünlerinden oluşmaktadır (Bilgen, 2002; s.18).
Haute Couture tasarımcıları insan bedenine en mükemmel şekilde giysiyi oturtturma yöntemleri üze-
rinde teknikler geliştirmişlerdir. Geçmişten günümüze Haute Couture tasarımlara bakıldığında kadın be-
deninin belirli bir ağırbaşlılık çizgisi içerisinde anatominin formlarına uygun, şıklığın ise vazgeçilmez bir
unsur olarak kullanıldığı görülür. Haute Couture tasarımlarda dikkat çekici en önemli unsur el işçiliğinin
yüksek düzeyde önem taşımasıdır. Gerek günlük giyim gerekse özel gün giyimlerinde Haute Couture’ün
11
Modanın Tanımı ve Kapsamı
kaygısı uyumlu, şık, zarif bir çizgiden yana olmuş- lır. Aynı dönemde geliştirilen dikiş makinesi, moda
tur. Tarihsel süreçte haute couture tasarımcıların endüstrisinde derhal kabul görür. Artık hazır gi-
dönemine uygun silüette ve yine dönemine uygun yim için doğal bir ortam kendiliğinden oluşmuş-
malzemelerle tasarımlar yaptıkları görülür. Kişi- tur (Iwagami 2010, s.154). 19. yüzyıl sonu ve 20.
ye özel tasarımlar ile moda ürünü giysiler, sanata yüzyılın başında teknolojik gelişmelerin yanı sıra I.
dönüşen formlarla insan vücudunda yeni fikirlerin Dünya Savaşı sonrasında tekstil üretim maliyetle-
uygulandığı bir alan olmuştur. Haute Couture mo- rinin yükselmesi gibi nedenler modanın halka in-
dası yüksek dikiş sanatı olarak günümüzde yüksek mesini hızlandırmıştır. Bu nedenlere ve teknolojik
bir ekonomik faktöre sahip olmasa da hala büyük gelişmelere bağlı olarak, 20. yüzyılın ikinci yarısın-
moda evlerinin itibarına bağlı olarak önemli bir ta- da hazır giyim perakendeciliği doğmuştur. Haute
nıtım aracıdır. Couture yapımcıları bir yılda kişi sayısına göre
Haute Couture’ün Fransa’da doğduğu kabul üretim yapabilirken, hazır giyimciler için üretim
edilmektedir. Wollen’in bildirdiğine göre, II. Dün- sayısının bu kadar sınırlı olması söz konusu değil-
ya Savaşı sonrası başlayan yeni dönemde sanatın dir. Hazır giyimin doğması Haute Couture müşte-
merkezi Paris’ten New York’a taşındığında, Haute rilerinin azalmasına da zemin hazırlamıştır. Hazır
Couture geleneğinin Paris’te kalması sanat ile mo- giyimin gelişmesi ile moda ürünleri hızla geniş kit-
danın arasındaki mesafenin doğal olarak açılmasına lelere ulaşmış ve moda yalnızca elit kesimin sahip
neden olmuştur (Wollen’den aktaran Günay, 2012, olabileceği bir alan olmaktan kurtulmuştur. Pret a
s. 52). Ancak, Haute Couture tasarımcıları, özel- Porter, fikir olarak Amerika’da 1940’larda gelişen
likle Fransa için bir moda kültürünün oturması ve ready to wear (hazır giyim) den alınmıştır. Bugün,
yaygınlaşmasında önemli bir yere sahiptir. Haute çok büyük moda evlerinin önemli ekonomik gelir-
Couture moda, Paris, New York, Londra ve Milano lerini karşılayan Pret a Porter, moda tasarımcıları
gibi öne çıkan moda şehirlerinde, moda kültürü- tarafından hazırlanan koleksiyonlarla oluşturul-
nün tanımlanmasında etkili olmuştur. makta, çok sayıda ve endüstriyel olarak üretilmek-
tedir. Bu, Haute Couture’den çok daha fazla sayıda
Haute Couture günümüzde artık eskisi kadar
alıcıları olduğu anlamına gelmektedir (Lehnert,
modada ekonomik bir faktör değildir. 20. yüzyıl-
2000; 7). 1960’lara gelindiğinde Pret a Porter’in
da tüketim anlayışı gelişim göstererek, farklı cin-
gelişmesiyle modanın elit formu Haute Couture
siyet, yaş ve sınıflardaki insanların da ihtiyaçları-
artık daha fazla talep görmemiştir.
na yönelik bir sürece yönelmiştir. Haute Couture
modası yüzyıllar boyunca süregelen üretim me- 1940’larda Amerika Birleşik Devletlerinde ge-
todlarıyla devam ediyor olsa da, seri üretim me- niş çapta kabul gören Pret a Porter, 1960’lardan iti-
todlarının gelişmesiyle moda ve aksesuar üretimi baren ekonomik sektör olarak büyük öneme sahip
hızlanmış, mağazalar hızlı ve verimli satışlar elde olmuştur (Lehnert, 2000; s.7). Hazır giyim kitle-
etmek adına daha fazla çalışmaya başlayarak reka- ler halinde takip edildiğinden kitle modası olarak
beti artırmışlardır. tanımlanmıştır. Günümüzde kitle modasının öne
çıkması moda endüstrisini rahatlatmıştır. Bir tasa-
Haute Couture modası sektörel moda ile aynı
rımcı ya da firma etiketi taşıyan bu giysiler daha
düzende değildir. Çünkü hazır giyim üretim koşul-
uygun fiyatlarla geniş kitlelere satılabilmektedir.
ları, hedef kitlesi, günlük yaşam içerisinde hitap et-
Hazır giyim (Pret a Porter/ Ready to wear) üreti-
tiği zaman dilimi Haute Couture tasarımdan fark-
mindeki giysilerin geniş yelpazesi ve standart ölçü-
lıdır. Bu anlamda her ikisinin de farklı hedef kitlere
leri bir malın çok sayıdaki müşterisi için zevkli bir
hitap ettiğini ve her ikisinin de modanın konuları
seçim olanağı sunmaktadır (Bilgen, 2002; s. 19).
olduğunu ifade etmek mümkündür.
Hazır giyim sisteminde giysiler moda tasarımcı-
lar tarafından tasarlanır, endüstriyel olarak üretilir.
Hazır Giyim Bu sistemde aynı model farklı bedenlerde yüksek
Endüstri Devriminin ardından tekstil üreti- sayıda üretilerek pazara sunulmaktadır. Hazır giyi-
mindeki teknolojilerinde hızlı ilerlemeler olur. 19. min Haute Couture kreasyonlardan çok daha fazla
yüzyıl ilk yarısında dokuma ve baskı makinelerinin sayıda alıcısı vardır. Günümüzde Pret a Porter çok
gelişmesi, anilin boyanın keşfedilmesi ile tekstil sayıda moda evi için en önemli ekonomik sektö-
yüzeylerde çok çeşitli dokular ve renkler kullanı- rü temsil etmektedir. Haute Couture’den çok daha
12
Moda Tasarımı
fazla sayıda alıcı kitlesine sahip olan Pret a Porter, memelidir. Endüstrileşme sonrası Batıda, sanat ve
hazır giyimde lüksün sona erdiğini temsil eder. Ha- zanaat arasında yaşanan mücadelenin ürünü olan
zır giysiler çok sayıda üretilir ve kayda değer fiyat- lif sanatının bir alt dalı olarak kabul edilebilece-
larla satışa sunulur. Halkın büyük bir kısmı tarafın- ğimiz giyilebilir sanat, moda ile yakın ilişki için-
dan talep edilir. Hazır giyimde sanatın fazla önemi de bulunmakta; ancak sanat olarak kabul edilmek
yoktur. Bunların tasarımları geçekten önemli de- adına modadan bağımsız davranmaktadır. Sanatsal
ğildir. Burada önemli olan giysilerin giyilebilir ve giyimin kökeni Sanat ve Zanaat (Arts& Crafts)
moda çizgileri taşıyor olması ayrıca pazarlanabilir Hareketi, Art Nouveau, Bauhaus gibi sanatla zana-
olması önem taşımaktadır (Lehnert, 2000; s.7). atı birleştiren akım ve düşünce okullarına dayan-
Günümüzde pek çok moda tasarımcısı artık maktadır. 19. yüzyıldaki gelişmeler bireyselliğin ön
yalnızca hazır giyim çalışmaktadır. Hazır giyimin plana çıktığı bir zemin hazırlamıştır. Bu dönem,
getirdiği sonuçlardan birisi geniş kitlelerin ne giy- geleneksel giyim kuşam anlayışından modaya geçi-
mek isterlerse onu giymelerine olanak tanımasıdır. şin olduğu dönemdir. Özgürlük isteği sanatçıların
Hazır giyim zamanla çok sayıda üretici firmanın kendilerini ifade etme biçimlerinde de kendisini
ortaya çıkmasına neden olmuştur ve bu moda sis- göstermiştir.
temi içerisinde geçerli olan bir gelişmedir. Sanat akımları ve moda tasarımı bölümünde be-
lirtildiği gibi 19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başı, yeni
sanat akımlarının giysi tasarımı üzerine etkisinin
Giyilebilir Sanat yoğun hissedildiği bir dönemdir. Sanat akımlarının
Modanın sanat ile olan yakın hali giysi tasa- yanı sıra Doğu kültürleri de Batı sanatında etkili ol-
rımı ile moda tasarımının farklı olup olmadığını muştur. İşlevsel el sanatları ile işlevsiz güzel sanatlar
düşündürür. Giysi tasarımı bahsedilen geleneksel arasında tartışmaların yaşandığı bu dönemde artis-
duyuş ve algılayışın ötesinde bireysel bir seziş, du- tik giysi bir alan olarak ortaya çıkmıştır (Leventon,
yumsama ile biricik giysi yaratma duygusu içerebi- 2006: 28). “Giyilebilir Sanat” moda sistemi da-
lir. Tek başına giyilecek gündelik bir giysiden öte hilinde değerlendirilmemektedir. Yeni sanat hare-
estetik haz ve duyuş ile hazırlanmış bir giysi, sanat ketleri ile gelişen lif sanatının başvurduğu pek çok
düzeyinde duyumsanabilir. Giyilebilir sanatta, giy- teknik, giyilebilir sanat örneklerinde kullanılmıştır.
si hayata başka bir anlam katan ayrıca giyene de Lif sanatı ile olan yakın ilişkisi nedeniyle, moda en-
zevk veren, insan bedenini adeta “heykel” yapar düstrisine karşı bir “hareket” gibi gelişen giyilebilir
gibi irdeleyen çok çeşitli malzeme ve tekstil tekniği, sanat, lif sanatı kapsamında değerlendirilmektedir
doku, renk, biçim ve form ilişkileri içinde kulanma (Günay, 2013; s. 52). Bu nedenle belirgin bir bi-
olanağı sağlayan mevsimlik moda eğilimlerinin dı- çimde sanat anlayışı içerisinde üretilen eserler ile
şındadır. Giyilebilir sanat eserleri üreten bir sanat- ticari moda endüstrisinde üretilen giysiler arasında
çı, gelenekten, kültürden, doğadan esinlenir ve bu önemli bir fark vardır. Giyilebilir sanat alanı bir sa-
giysiyi giyen kişi ile bütünleşmesini hedefler. Giyi- nat akımı değildir. Ancak giyilebilir sanat çalışan
lebilir sanat çalışmalarında tasarımcı gelenekten de bir tasarımcı herhangi bir sanat akımının etkisinde
beslenebilir çağdaş sanattan da etkilenebilir. Biçim çalışmalarını yapabilir. Giyilebilir sanat çalışma-
ve form arayışlarında form dışılığı savunabilir, bu sı olan bir giysi hem onu izleyeni hem de giyeni
nedenle aform yapılara başvurabilir. Güzellik algı- etkisi altına alabilir. Giyilebilir sanat örnekleri gi-
sını yıkabilir ve bedeni güzel göstermek kaygısın- yen kişiyi de performatif bir an içine dahil edebilir.
dan tümüyle uzaklaşabilir. Yaratıcı, şaşırtıcı ve şok Giysi ve tamamlayıcılarının giyen kişi üzerindeki
edici renk, biçim- form içeren değişik önermelerde duruşu ve yarattığı etki ile giysinin kendisi ve onu
bulunabilir. Sanat akımlarından, stil tarihinin ko- taşıyan beden etkili bir kinetik heykele dönüşebilir.
nularından, folklordan, edebiyattan esinlenebilir. Bu nedenle giyilebilir sanat eserleri sadece vücudu
Yerel kumaşlardan veya hiç kullanılmayacakmış değil aynı zamanda insan ruhunu da giydiren giysi-
gibi olan malzemelerden ve geleneksel tekniklerden ler olarak tanımlamaktadır. Bu sanatın sanatçıları;
tek başına ya da bütünleşik olarak yararlanabilirler. sadece kendileri ve kendilerinin giymesini istediği
Algıda yerleşen biçim ve formlardan uzaklaşabilir- kişiler için giysi üretme fikrinden yola çıkmakta-
ler. Giysi tasarımının (giyimin) bu haliyle kurum- dır (Özüdoğru, 2013; s.). Giyilebilir sanat başlığı
sallaşmış moda sisteminin içinde olduğu düşünül- altında tanımlanabilecek giysi önermesi, “bir stil/
13
Modanın Tanımı ve Kapsamı
tarz” önermesidir. Bu haliyle sanatçıları etkilemiş 28). Giyilebilir sanat örnekleri kavramsal sanatla
ve etkilemeye de devam etmektedir. Çünkü moda- farklı bir boyuta ulaşmıştır. Ancak bu yine de hazır
nın bu alanında yüksek sanatçı duyarlılığı, tasarım giyim modasının yerini alamamıştır. Zaten böyle
duygusu ve zanaatsal beceri ve bilgiye gereksinim bir amacı da olmayan giyilebilir sanat, 1970’li ve
vardır. Giyilebilir sanat örnekleri incelendiğinde 1980’li yıllarda, Japon moda tasarımcıları Rei Ka-
bunlarda bulunan estetik haz derinden hissedilir. wakubo (Commo Des Garçons), Issey Mıyake ve
Giyilebilir sanat (Artwear, Wear- able Art, Art Yohji Yamamoto ile ileri bir boyuta taşınmıştır. Bu
to Wear) hareketi her ne kadar 20. yüzyıl başın- tasarımcılar, moda tasarımında kalıplaşmış bütün
daki gelişmelerle ilk örneklerini göstermiş olsa da fikirleri alt üst etmişlerdir. Issey Miyake eserlerini
1960’lı yılların özgürlükçü ortamında daha özgün önemli bir bilgi dağarcığı ile sunarken, “giyilebilir
bir biçimde gelişmiştir. Bu dönemde el üretimi sanat” ve “kavramsal giysi“ gibi kavramların ya-
işler ve zanaatsal becerinin önemi yeniden artmış pılanmasına katkı vermiştir. 1990’larda Belçikalı
ve giyilebilir sanat hareketi için ortam oluşmuştur. moda tasarımcıları olan Dries Von Noten, Mar-
Giyilebilir sanat ilk olarak 1960’ların sonlarında tin Margiela, Ann Demeulemeester’in tasarımları
1970’lerin başında New York ve San Francisco’da duygu olarak çok kıymetli, düşünce olarak titiz he-
ortaya çıkmıştır. 1960’ların başında oluşan genç ve saplanmış ve benzersizdir. Modada bugüne kadar
çalışan sınıfın sokak stili, Fransız moda akımları- görülmemiş biçimde ezber bozan bu tasarımlar her
nı zayıflatmış ve yeni bir alternatif oluşturmuştur. bir sanatçının kendi üslubundadır. Bunlar; bohem,
El yapımı ve ikinci giysilerin kullanımı gündeme romantik ve farklı kültürleri harmanlayan bir anla-
gelmiştir. Etnik kültürlerin izlerini de yansıtan yışa sahip koleksiyonlardır ve müşterileri bu kolek-
bu giysiler kısa sürede yaygınlaşmış ve yine moda siyonları “giyilebilir sanat” eseri olarak görmektedir
sisteminin içine dahil olmuştur (Leventon, 2006: (Şahin, 2015b; s. 66).
Şekil 1.5 Hüseyin Çağlayan tasarımı, Şekil 1.6 Rei Kawakubo (Commo Des Garçons), 2016
kavramsal sanat bağlamında heykelsi bir
Kaynak: http://www.denimjeansobserver.com/mag/2016/03/05/
çalışma
comme-des-garcons-2016-2017-fall-autumn-winter-womens-
Kaynak: http://www.vogue.com/13431267/ paris-fashion-samurai-warrior-armor-floral-ruffles-denim-jeans-
met-gala-chalayan-erika-wall-morgane- observer/.
dubled/.
14
Moda Tasarımı
Yapı söküm, geri dönüşüm, tasarım dışılık, yeni bir alan yaratmıştır. Bu Batı, için bir gerek-
gelenekseli ret eden sadelik, alışılmadık kumaş- sinim gibi ortaya çıkmıştır. Ancak, Doğu mede-
lar ve dikişler, bitmemişlik duygusu ile tasarlanan niyeti zaten geleneksel olan üretim biçimleri ve
giysilerin olmadık mekânlarda sergilenmesi; bu geleneksel yaşam biçimlerini devam ettirmektedir.
tasarımcıların sınırları zorlayan bakış açılarını an- Sanatsal giyimin en güçlü olduğu 1980’ler, İssey
latır. 1990’lı yıllara gelindiğinde “giysi”nin, artık Miyake ve çağdaşı diğer Japon tasarımcıların Batı
“insan” bedenini örtmek işlevinden çıktığı ve “ta- modasına köklü ve sarsıcı değişiklikler sundukları
sarım” ile olan bağından bağımsız bir sanat nes- dönemdir (Şahin, 2015b; s. 67).
nesine dönüştüğü görülür. 1990’lı yıllarda dikkat Giyilebilir sanat içerisinde kavramsal sanata ya-
çeken diğer tasarımcılar Jonh Galliano, Alexandr kın duranlar, sanat nesnesi olarak var olan nesneye
Mc Quenn, Lainey Keogh, Hüseyin Çağlayan gibi kendilerini daha yakın hissetmektedir. Bu alanda
isimlerdir. Yine, Jonh Galliano; derin tarih bilgi- yapılan tasarımlar giysiye benzer olsa da işlevsel
si ile kumaş ve form ilişkisinde sınırsız dokuyu ve değillerdir. Bu halleriyle sanatın işlevsel olmayan
rengi kullanarak küreselleşmeyi, eklektik kültürleş- özelliği ile kesişirler ve üretilen giysi bu nedenle
meyi giysilerinde yansıtmaktadır. Lainey Keogh, de bir sanat nesnesine dönüşür. Günümüzde ise
organik trikolarla doğal yaşamı ele alır, Alexandr giyilebilir sanat giysi biçimleri giderek heykelsi bir
Mc Quenn ise yaban hayatına dikkat çeken bas- form sergilemektedir. Böylece yaratılan giyilebilir
kı tasarımları ve giysi tasarımlarıyla dikkat çeker. sanat eserlerinin pek çoğu giyilmek için değil, sanat
Hüseyin Çağlayan ise, “kavramsal moda”, gibi bir eseri olarak izlenmek ve anlaşılmak için biçimlen-
alanın olanaklılığını kanıtlamıştır (Şahin, 2015b; dirilmektedir. Sanat ve tasarımın içiçe geçebildiği
s. 67). Giyilebilir sanata esin veren Doğu kültü- giyilebilir sanat, günümüzde ele alınan bakış açıla-
rü, Batı medeniyetinde moda ve sanatta kendisine rına göre farklı yorumlarla tanımlanabilmektedir.
Öğrenme Çıktısı
4 Haute couture, hazır giyim ve giyilebilir sanat konularını tanımlayabilme ve
sorgulayabilme
SÜRDÜRÜLEBİLİR MODA
Sürdürülebilir kalkınma kavramı ilk kez Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Komisyonu (Bruntland
Komisyonu), tarafından hazırlanan “ortak geleceğimiz” başlıklı raporda ortaya konulmuştur. Sürdürüle-
bilir kalkınma gelecek nesillerin kendi ihtiyaçlarını karşılama yeteneklerinden ödün vermeden bugünün
ihtiyaçlarını karşılayan gelişmedir. Sürdürülebilirliğin ekolojik, ekonomik ve sosyal- etik olmak üzere üç
boyutu vardır ve uzmanlar sürdürülebilir kalkınmanın gerçekleşmesi için bu üç boyutunda sağlanması
gerektiğini belirtmektedirler (Gürcüm ve Yüksel, 2013; s. 50).
15
Modanın Tanımı ve Kapsamı
16
Moda Tasarımı
ve insan dostu olmayı hedeflemektedir. “Sürdürü- sezonda sunduğu cazibeli giysileri çılgınca tüket-
lebilirlik”, korumak ve muhafaza etmek konularını me duygusu tüketim çılgınlığının ortaya çıkması-
da kapsadığı için, moda sisteminden çevre ve in- na neden olmuştur. Görece daha ucuz alınan ama
san sağlığı için faydalı bir yaklaşım içinde olması mutlaka modaya uygun olan kullan- at giysiler bir
beklenmektedir. Bu açıdan bakıldığında günümüz- süre sonra her bireyin dolabında çöpe dönüşmek-
de artık kesinlikle sürdürülebilirliğe yer verilmesi te ve elden çıkartılmaktadır. Lee’nin bildirdiğine
gerektiği gündeme gelmektedir. Gwilt, tekstil ve göre yılda yaklaşık 2,15 milyon ton giysi satın alın-
moda sektörünün, üretimin her aşamasında (ham makta, 1,1 milyon ton giysi çöpe atılmaktadır. Bu
maddeden ürün haline gelene kadar) sürdürüle- nedenle giysileri cope atmak yerine, alışkanlıkların
bilirliği tehdit eden konuların farkına varması ve değiştirilmesi, daha az satın alım ve eski giysilerin
bunları gözden geçirmesi gerektiğini ifade etmek- yeniden kullanımı yollarının araştırılması gerek-
tedir (Gwilt’den aktaran Odabaşı, 2016; s.). mektedir (Lee’den aktaran Akbulut, 2013; s. 40).
Bu tehditler arasında daha önce belirtilen ta- Bu hızlı üretim ve tüketim ilişkisinin neredeyse tek
rımsal ve hayvansal hammaddelerin üretim ko- kullanımlık giysiler haline dönüştürdüğü ve ürün
şulları, su ve enerji kaynaklarının israflı kullanı- kullanım sonrasında çöpe atılan tekstil atıkları
mı, tarımda kullanılan böcek ilaçları, genetiği ile önemli tehlikeler arz etmektedir. Bu tehlikelerden
oynanmış lifler, adil üretim koşulları, hayvansal birisi tekstil ürün atıkların doğada çözülüp çözül-
liflerin üretiminde hayvan hakları ihlali gibi ko- mediği sorunudur.
nular bulunmaktadır. Ayrıca tekstil üretim süre-
cinde (kumaş ve ürün) tekstil terbiye işlemlerinde Öneriler
kullanılan kimyasallar, aşırı su ve enerji kullanımı,
Moda alanında, hammadde üretiminden, tasa-
israfa varan kumaş ve kaynak kullanımı, iç güven-
rım, üretim, tüketim ve tüketim sonrası aşamalarda
liği, ürürnün tüketiciye ulaşması aşamasındaki bazı
bazı çözüm önerileri vardır. Bunlar tekstil üretim
basamaklarda yaşanan sorunlar sürdürülebilirlik
süreci ve tüketim süreci ve tüketim sonrası atık
konusunun ne kadar önemli olduğunu göstermek-
olma süreci altında toplanmaktadır. Tekstil üretim
tedir. Sürdürülebilirlik, üretim- tüketim sürecinin
süreci kapsamında doğayla barışık ürün ve üretim
tüm aşamalarını kapsadığından rekabetçi ticaretin
biçimleri dikkat çekmektedir. Organik ve inovatif
yaratmış olduğu önemli sorunlar da bu alana dahil
tekstil hammaddeleri ile üretim yapılması, organik
olmaktadır.
hammadde yetiştirilmesi ve işlenmesi, ürün elde
Sürdürülebilirlik konusu tüketicileri de ilgilen- etme sırasında organik hammadde kullanılması
dirmektedir. Bilinçli bir tüketici olunması için bu gibi öneriler yer almaktadır. Son yıllarda bu öne-
konuda eğitim önem taşımaktadır. Bilinçli tüketici rilerden en çok organik pamuk üzerine çalışıldığı
en azından doğada çözülebilen ve daha az kirlilik görülmektedir. Ayrıca, bu şekilde üretim yapan-
verebilecek malzemeler hakkında bilgi sahibi ola- ların eko- etiket uygulaması gerektiği üzerinde
bilmelidir. Alınan ürünün sıksık yıkanması, kim- durulmaktadır. Eko etiket, ekolojik tekstil kavra-
yasal temizlik malzemeleri kulanılması, kurutma ve mının ortaya çıkmasından sonra gelişen bir uy-
ütüleme işlemlerinde israfa varan ölçülerde enerji gulamadır. 1990’lı yılların başında çevre ve insan
ve su kullanımı tüketici bilinci ile ilgili konulardır. sağlığına uygun tekstil üretimini esas alan “ekolojik
Çevre açısından en büyük tehlikelerden birisi tekstil” kavramı ile; “elyaf halinden bitmiş halde
de çöp haline dönüşen giysilerdir. Hızlı tüketim ürün oluncaya kadar olan tüm işlem basamakların-
en fazla giyim alanında görülmektedir. Moda, in- da çevre gözetilerek üretilmiş, kullanım aşamasında
sanlarda acımasız bir tatminsizliğe yol açmaktadır. kullanıcıya zarar vermeyen ve kullanıldıktan sonra
Tüketiciler dahil oldukları moda çarkında kullan- atılacak olan ürünün geri kazanılır olması veya çev-
at çılgınlığının bu büyük çöp dağını oluşturduğu reye zararsız olarak düşünebilen ürünler” ifade edil-
bilincinde değillerdir. Moda sisteminin her yeni mektedir (Oral, Dirgar ve Erdoğan, 2013, s. 31).
17
Modanın Tanımı ve Kapsamı
18
Moda Tasarımı
taşımacılık sektörünün getirdiği olumsuz çevresel anlayışı da desteklemek mümkündür. “Slow Fas-
etkileri en alt düzeye indirmek ve ikinci el ürün- hion (Yavaş Moda)” hareketi günümüzde bazı ta-
lerin kullanılmasını teşvik etmek gibi öneriler de sarımcılar ve markalar tarafından benimsenmiştir.
sürdürülebilir moda tasarımında başvurulabilecek Daha az tüketim, etik ticaret, geniş aralıklı sezon,
kılavuzlardır (Odabaşı , 2016; 42). kaliteli ve maliyeti bazı koşullarda yüksek olsa bile
ömrü daha uzun ürünlerin üretildiği yavaş moda
döngüsü hızlı moda anlayışının karşıt görüşü ola-
Yavaş Hareketi, Yavaş Moda Tasarımı rak belirmektedir. Bir İtalyan hareketi olarak ortaya
ve Sürdürülebilirlik çıkan “Slow Food”, yani yavaş yemek akımıyla be-
Yukarıda bahsedilen çözüm önerileri ve alınma- raber, “yavaş şehir”, “yavaş moda”, “yavaş tasarım”
sı gereken önlemler oldukça önemlidir. Ancak tü- gibi yeni zeminler oluşmuştur. Yavaş tasarımlar
ketici ve üretici bilinci bakımından hızlı moda ye- ise insanın yaşam koşullarına, biyolojik, kültürel
rine yavaş moda akımını tercih etmek de seçilecek çeşitlilik ve sınırlı dünya kaynaklarına saygı duyan
başka bir yoldur. Günümüzün rekabetçi yapısında bir bakış açısını sunan ve benzersiz, kişilikli ürün-
modern toplumun tatminsiz bireyleri, içinde bu- leri oluşturmaya yönelik bir tasarım anlayışıdır
lundukları ortamda varolabilmek için yoğun çaba (Türkmen, 2013, s.60).
sarfetmektedirler. Yavaş hareket, modern toplumun Yavaş moda, bilinçli bir tüketiciyi arzulamakta-
hayatına eleştirel yaklaşan, bunun karşılığında oluş- dır. Bilinçli tüketici satın aldığı ürünün kalitesini,
turulmuş kalıpları dönüştürecek kültürel değişimi hangi malzeme kullanılarak üretildiğini sorgula-
savunan toplumsal bir harekettir. Endüstriyel yaşam malıdır. Bilinçli tüketici bu nedenle yavaş modayı
biçimlerinin neden olduğu mutsuzluklar, sağlıksız bilinçle talep eden tüketici demektir. Yavaş moda,
yaşam biçimleri karşısında yavaş hareket bir çok ül- henüz bir kaç tasarımcının ve markanın uygulama
kede takip edilmekte, bu felsefeyi benimseyenlerin alanındadır. Ancak giderek daha sıklıkla tartışılan
sayısı gün geçtikçe artmaktadır (Alpat, 2013: 45). bir konuya dönüşmektedir. Yavaş moda üreticile-
Yavaş Tasarım, 21. yüzyılın tasarım kavramındaki ri ve tüketicileri ortak bir lisanda buluşabilmekte-
farkındalıklardan sonra gelişen bir anlayıştır. Salt dirler. Söz gelimi yavaş moda çalışan bazı firmalar,
tasarımın kendisi ile ilgili olmayıp, demokratik ve online satışta olan bir ürünün sürdürülebilirliği
bütünsel bir bakış açısıyla insanların ve gezegenin hakkında bilgi kartları oluşturmuşlardır. Tüketici
uzun vadede iyiliği için uygun özel çözümler yarat- bilincini artıran bu uygulamalarda ürünün han-
mayı hedefler. Bu bağlamda sürdürülebilir tasarım gi koşullar altında daha sürdürülebilir bir tasarım
ile birlikte düşünülmelidir (Alpat, 2013: 46). Yavaş olacağını öğreten seçenekler yer almaktadır. Bu ve
moda ile insanların yaşam koşullarına, farklılıkla- benzeri ürün tasarımı programları giderek artan bir
rına ve sınırlı dünya kaynaklarına saygı duyan bir taleple kullanılmaya başlanmıştır (Alpat, 2013: 46).
19
Modanın Tanımı ve Kapsamı
Tüketicinin de yavaş modaya tasarım aşamasında katkıları olabileceği öneriler arasında yer almaktadır.
Tüketicinin giyineceği giysinin üretim aşamasında emek veriyor olması gibi öneriler buna örnek verilebilir.
Çok amaçlı çok parçalı giysilerin yavaş moda için alternatif olabileceği de öneriler arasında yer almaktadır.
İkinci el giysi kulanımı, giysi kiralamak gibi yöntemler de yavaş moda için kullanımda olan yöntemlerdir.
Ayrıca hızlı modanın sürümden kazanan anlayışı yerine kalitesi yüksek giysi üretimi ile ürünün kulla-
nım süresi uzatılarak yavaş moda sağlanabilir. Yavaş moda için öneriler arasında atık giysilerle yeni giysi
üretilmesi, ayrıca yeşil etiketli geri dönüşüme uygun dönüştürülmüş tekstil malzemelerden yüksek moda
ürünler tasarlanması da yer almaktadır.
Şekil 1.10 Senem Bilgen Söker’e ait giysi tasarımı. Tasarımda, yerel dokuma üzerinde yün ile yedirme yapılmıştır
Kaynak: http://www.sheepinks.com/home.html.
Ayrıca geleneksel tarım ve hayvancılık yapılan ması, sektördeki firmaların aynı amaçla kendi arala-
kırsal bölgelerde yaşayan tekstil hammaddeleri ve rında bir sistem kurmaları yeni stratejilerle hareket
el sanatlarının hatta el becerilerinin yaşama geçiril- etmeleri beklenilmektedir (Alpat, 2013; s.47).
mesi de tercih edilen bir yöntemdir. Hakiki yünden Türkmen yavaş moda’nın etkilerini üç gruba ayı-
el örmesi giysiler, el dokumasından giyilebilir sanat rarak incelemiştir. Gelişmekte olan ülkelerin tekstil
(wearable art) giysiler yavaş modanın konuları arası- sektörü çalışanları için, yavaş moda daha yüksek ücret
na girmektedir. Yavaş moda uygun koşullarda tüke- anlamına gelmektedir. Kullanıcılar için yavaş moda
ticinin kendi üretimi bir giysi de olabilir, atıklardan daha büyük özenle tasarlanıp üretilmiş ve yüksek kali-
üretilmiş yüksek moda bir giysi de olabilir. Burada teli ürünlere sahip olmak demektir. Çevre açısından ise
tasarımcının hayal dünyası tasarımı etkili kılan en yavaş moda geçici eğilimlerin ardından atılan, kulla-
önemli unsurdur. Bu bağlamda yavaş moda el eme- nımdan kaldırılan giysi atıklarının ve endüstri atıkları-
ğine dayalı üretimi ön plana çıkarmaktadır. Bu hızlı nın daha az olması anlamını taşımaktadır (2013; s.60).
modanın felsefesinin oldukça dışında bir anlayıştır.
Moda sisteminin, tüketicileri artık eski bilinç-
Benzeri yaklaşımlarla yavaş modanın benimsenmesi
sizlik düzeyinde değildir ve sağlıklı yaşam için seçi-
için uğraşı vermek gerekmektedir. Yapılması gereken;
ci olmaya başlamışlardır. Bu çok yaygın olmasa da
tüketicinin yavaş modayı anlamasına katkıda bulun-
yeni tüketici profili sadece “estetik kaygı”, “farklı
mak ve bunun insan ve çevre sağlığı için bir gerekli-
olmak” gibi endişeler peşinde değildir. Tüketicilerin
lik olduğunun benimsenmesini sağlamaktır. Küçük
talepleri “sürdürülebilirlik, yeşil ve yavaş” kavram-
ölçekte de olsa üretimin yavaşlatılması, koleksiyon
larını içeren bir anlayışı işaret etmektedir. Felsefi
sayısını azaltılması, doğal elyafların desteklenmesi ve
olarak, “sürdürülebilirlik, yeşil ve yavaş” kavramla-
bunlardan üretim yapılması, zehirli kimyasal madde-
rının, doğayı bütün olarak algılamayı önerdiği ve
lerin kullanımında aşırı özen gösterilmesi doğa için
bu bağlamda keşfedilmesi gereken çok yönlü bir
fayda sağlayacaktır. Rekabetçilik anlayışının yavaşla-
alan olduğu düşünülmektedir (Şahin, 2015b; s.68).
20
Moda Tasarımı
Öğrenme Çıktısı
21
Modanın Tanımı ve Kapsamı
2 Modanın tanımı ve
kapsamını tanımlayabilme
1 Giyim-kuşam insanın kendi tarihinin gelişimini gösteren maddi kültür unsurlarından birisidir. Temel
gereksinimlerden birisi olarak ortaya çıkmış, öncelikle doğada gözlemlenebilen doku ve malzemeler-
den yararlanılmıştır. Doğa koşullarına karşı korunmak üzere örtünmek, sarınmak biçiminde ortaya
çıkan giyim kuşam anlayışı yerleşik düzene geçildikten sonra, yeni yaşam biçimlerinin gereksinimle-
rine ve inanç sistemlerine göre anlamlar yüklenmiş ve çeşitlenmiştir. Bu bağlamda geleneksel toplum-
ların yaşam biçimleri hakkında bilgi veren bir dile sahip olduğu belirtilmelidir.
Giyim kültürü geleneksel toplumların geleneksel yaşam biçimlerinin aynasıdır. Yaşamın üç evresi
olan; doğum, yaşam, ölümü içeren bütün yaşam boyunca geleneklere göre çeşitlilik gösteren giyim
biçimleri, simge toplumlarının yaşam anlayışlarını yansıtır.
Bu nedenle günümüz endüstriyel yaşam biçimi ile ilgisi olmayan üretim ve tüketim anlayışının ge-
rektirdiği giyim anlayışından uzaktır. Endüstri devrimin tekstil üzerinden gelişmesi ile, ortaya çıkan
gelişmelerde çok ve çeşitli miktarlarda üretilen kumaşlar, yeni pazar arayışlarını gerektirmiştir.
2 Bir olgu olarak doğan moda, endüstriyel üretim biçimiyle bir sisteme dönüşerek üretim- tüketim
amaçlı moda döngüsünün başlamasına imkân yaratmıştır. Moda bir olgu olarak, endüstriyel üretim-
tüketim biçimleriyle disiplinlerarası bir çalışma alanı olmuştur. Giyim ve moda olgusunu araştıran
antropologlar, etnologlar, sanat tarihçilerin yanı sıra, moda olgusu ve sisteminin bireysel ve toplumsal
etkileri ile ilgilenen sosyologlar, moda üretim- tüketim zincirinin sonuçları ile ortaya çıkan çevresel
sorunlar nedeniyle çevrebilimciler konuyla ilgili hale helmişlerdir. Moda olgu olarak, daima yeni ola-
nı arzulanır hale getirmenin kaygısını yaşamaktadır. Modanın yenisi daima eski olmalıdır ki moda
döngüsü sağlanabilsin. Bu nedenle de moda, daima yeni öneriler üzerinden işleyen bir sistem yaratır.
Moda sistemi içine dâhil olan moda eğilimleri (trendler) moda döngüsü için yaratılmış bir alandır.
Moda her mevsimlik sezonda ve bazen de daha sıklıkla yeni önermeler sunar. Bunlar tüm Dünya’da
gerçekleşen sosyo- politik, ekonomik olaylarla, kültürler ve gündemde olan herhangi sosyal bir ge-
lişmeyle ilgili olabilir. Eğilim belirleyiciler, yeni moda önermelerinin gerçekleşmesi için sezon için
önerdikleri renk, desen, form anlayışlarını açıklarlar. Bütün tasarımcılar ve üretici firmalar modanın
alıcı kitlesine hitap edebilmek için moda eğilimlerine göre üretim yaparlar.
22
Moda Tasarımı
3 Endüstri devrimin ardından gelişen hızlı kumaş üretimi sonrasında, geleneksel yaşam biçimlerinden modern
yaşam biçimlerine geçişte ortaya çıkan el sanatları ve sanatın tüm alanlarındaki kötüye gidiş, dönemin düşü-
nür ve sanatçıları tarafından belirlenmiş ve yeni bir öneri ile bu duruma önlem alınması gerektiği üzerinde
durulmuştur. Bu nedenle, ortaya çıkan Arts& Crafts (Sanatlar ve Zanaatlar) Hareketi sanat ve zanaatin maki-
neleşme karşısındaki yerinin korunması, yeniden belirlenmesi, çağdaş tasarımla geleneğin buluşma noktaları-
nın tartışılması amaçlanmıştır. Giysi tasarımı da yine aynı dönemde ortaya çıkan Estetik Hareket ile yeniden
yorumlanma alanı bulmuştur. İlk başlarda geleneksel giysilerin estetik biçimde yorumlanması olarak gelişmiş,
ancak daha sonra gelişen sanat akımlarının etkisinde yoluna devam etmiştir. Giysinin moda tasarımına evrilme
halinde en etkili olan Kübizm, Sürrealizm, Fütürzim, Konstürktüvizm akımlarıdır. 20. yüzyıl başında gerçek-
leşen bu akımlar, yeni kadın hakları hareketleri, I. Dünya Savaşının toplumsal sonuçları gibi dinamiklerle aynı
dönemde gelişmiştir. Moda tasarım alanında öne çıkan tasarımcılar sanat akımlarının etkilerini renk, desen,
biçim ve form anlayışlarıyla tasarımlarına yansıtmışlardır.
4 Sanat akımlarının modayı etkisi altına almasıyla eş zamanlı gelişim gösteren yüksek terzilik, hazır giyim ve sanatsal
giysi çalışmaları modanın evriminde önem taşımaktadır. Haute Couture kişiye özel dikiş anlamına gelmekte ve yüksek
terzilikle yorumlanmaktadır. 19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başındaki gelişmelerle moda tasarımında estetik bir haz ya-
ratmanın kaygısını duyan Charles Frederick Worth önderliğinde başlamış, Haute Couture tasarımcıların çalışmalarının
yasalarla korunması gibi girişimlerle gelişmiştir. Paris te başlayan bu alan modanın gelişmesinde ve sanata olan yakın
duruşuyla oldukça etkili olmuş, hatta Paris’in moda kenti olarak anılmasında önemli katkı sağlamıştır. Haute Couture
tasarımcılar, çalışmalarında insan bedeni üzerinde mükemmel kalıp, dikiş ve estetik duruş ile ön plana çıkmaktadırlar.
Hazır giyim, endüstriyel gelişmeler sonrasında modanın geniş kitlelere yayılmasında etkili olan bir üretim biçi-
midir. Haute Couture sadece sipariş üzerine bir tek kişi için üretim yaparken, hazır giyim geniş kitlelere hitap
etmektedir. Pazarda bulunması kolay, görece daha uygun fiyatta olan hazır giyim bu anlamda sanat ile yakınlığı
olmayan, ancak günün moda çizgisini yansıtan bir anlayışı takip etmektedir.
1940’lı yıllarda ABD’de gelişen bu sektör hızla yayılarak, Avrupa’da modanın üstünlüğünü elinde tutan Paris’e rakip bir
gelişme göstermiştir. Bu üretim biçimi daha sonra hızla yayılmış ve benimsenmiştir. Tasarımcıların da içinde yer aldığı
pek çok marka oluşmuş, bunlar rekabetçi bir anlayışla Dünya’nın her yerine ulaşabilir bir hale gelmişlerdir. Bu anlamda
basın yayın organlarının tümünden yararlanılmaktadır. Defileler, moda gösterileri ve sergileri, moda başkentleri gibi
oluşumların hepsi hazır giyimin çatısı altında gelişen moda sisteminin döngüsüne dâhil olan çalışmalardır.
Giyilebilir sanat örnekleri ilk olarak 1920’li yıllarda varlığını göstermiştir. Daha önce değindiğimiz 20. yüzyıl başı
sanat hareketlerinin etkisi ile sanatsal giysi çalışmaları yapılmıştır. Ama asıl varlığını 1980’lerde göstermiştir. Bu
yıllarda gelişen yeni sanat akımlarının etkisi altına giren, bazı yeni kuşak moda tasarımcıları, kavramsal sanat yeni
fütüstik ve konstürktüvist yaklaşımlarla giysilerini yorumlamaya başlamışlardr. Moda gösterileri, moda sergileri
bu dönemde daha sanatsal içerikte olup, bedenin form ile ilişkisini yeniden yorumlar hale gelmiştir. El işi üretim
biçimlerine ilgi artmış bu bağlamda lif sanatları giyilebilir sanat çalışmalarında kullanılır olmuştur. Japon tasa-
rımcılar, Belçikalı tasarımcılar ve aynı zamanda Hüseyin Çağlayan, Alexandr Mc Quenn gibi tasarımcılar 1980
sonrası gelişen moda da etkili olan tasarımcılardır.
Yeniçağın kavramsal modası kültürü, çevreyi, yaşam biçimlerini sorgulayan felsefi bakış açılarıyla kurgulanmış
moda gösterileriyle izleyicisiyle buluşmaktadır ve günlerce basının konusu olmaktadır. Bu yönüyle giyilebilir sanat
bağlamındaki bir çalışma, giyilebilir bir giysi olabildiği kadar sanat kadar etkili oluşuyla ve aynı zamanda işlevsiz
oluşuyla dikkat çekmektedir. Bu nedenle de giyilebilir sanat olarak adlandırılmaktadır.
23
Modanın Tanımı ve Kapsamı
24
Moda Tasarımı
neler öğrendik?
A. El ile üretim yapılıyor olması B. Yüksek terzilik isteyen kişiye özel moda tasarımı
B. Geleneksel tekstil teknikleriyle üretiliyor olması C. Pret e Porter tasarımı
C. Kırsal bölgede ortaya çıkmış olması D. Yavaş hareket tasarım
D. Simge toplumlarının yaşayış biçimini yansıt- E. Lif sanatı tasarımı
ması
E. Kadın ve erkek giysilerinin aynı anlayışta üretil-
miş olması 7 Hazır giyim nedir?
A. Hızlı üretim ve tüketim sistemi
2 Modanın sistem olarak başlangıcı hangi B. Tüketiciye çok seçenekli giysi sunan sistem
önemli tarihsel gelişme ile ilgilidir? C. Özel kumaşların kulanıldığı az gelişmiş bölge-
A. Fransız Devrimi lerde yapılan üretim sistemi
B. Endüstri Devrimi D. Geniş kitlelerin moda eğilimlerine uygun giyil-
C. Sürdürülebilir tasarım hareketi mesinde olanak tanıyan sistem
D. Yavaş hareketi E. Alım gücü yüksek kitlelere daha fazla giysi tasa-
rımı seçeneği sunan sistem
E. Arts and Crafts hareketi
5 Moda tasarımı 20. Yüzyıl başında etkileyen 10 Yavaş Moda, hangi hareketle gelişim göster-
sanat akımları nelerdir?
miştir?
A. Kübizm, Sürrealizm, Fütürizm, Konstrüktüvizm.
A. Yavaş hareketi
B. Rokoko, Gotik, Barok, Ampir
B. Estetik hareket
C. Arts and Crafts, Estetik Hareket, Bauhaus,
C. Arts and Crafts hareketi
Konstürktüvizm
D. Sürdürülebilir moda hareketi
D. Art Deco, Arts and Crafts, Bauhaus, Kübizm
E. Çevre sağlığı hareketi
E. Kavramsal sanat, Kübist hareket, Bauhaus eko-
lü, Ampirik yaklaşım
25
Modanın Tanımı ve Kapsamı
4. D Yanıtınız yanlış ise “Giyim Kültürü ve Moda 9. D Yanıtınız yanlış ise “Sürdürülebilir Moda”
Olgusu” konusunu yeniden gözden geçiriniz. konusunu yeniden gözden geçiriniz.
5. A Yanıtınız yanlış ise “Moda Tasarımı ve Sanat 10. A Yanıtınız yanlış ise “Sürdürülebilir Moda”
Akımları” konusunu yeniden gözden geçiriniz. konusunu yeniden gözden geçiriniz.
Araştır Yanıt
1 Anahtarı
26
Moda Tasarımı
Araştır Yanıt
1 Anahtarı
Haute Couture yüksek terzilik anlamına gelen kişiye özel giysi tasarımı ve üre-
timini kapsayan bir alandır. 19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başındaki gelişme-
lerle moda tasarımında estetik bir haz yaratmanın kaygısı ile ortaya çıkmıştır.
Endüstriyel ve toplumsal gelişmelere bağlı olarak gelişen yeni yaşam tarzlarına
hitap eden hazır giyimin ortaya çıkışı Haute Couture giyimden farklı bir ge-
lişmedir Hazır giyim, endüstriyel gelişmeler sonrasında modanın geniş kitle-
Araştır 3
lere yayılmasında etkili olan bir üretim biçimidir. Giyilebilir sanat örnekleri
1920’li yıllarda varlığını göstermiştir. 20. yüzyıl başı sanat hareketlerinin etkisi
ile sanatsal giysi çalışmaları asıl varlığını 1980’lerde göstermiştir. Bu yıllarda
gelişen yeni sanat akımlarının etkisi altına giren, bazı yeni kuşak moda tasa-
rımcıları, kavramsal sanat yeni fütüstik ve konstürktüvist yaklaşımlarla giysi-
lerini yorumlamaya başlamışlardır.
Moda sistemi, hızlı moda ile bir moda döngüsü yaratmıştır. Buna göre oluşan
sayısız meslek alanı da bu hızlı döngünün içine dahil olmuştur. Moda döngü-
sü ve sürekli üretim tüketim ilişkisinden beslenmektedir. Ancak günümüzde
yaşanılan çevre ve insan sağlığı sorunları ile ilgili çalışmalar sürdürülebilirlik
kavramının konuşulmaya başlanmasında etken olmuştur. Dünyanın enerji
Araştır 4 ve su kaynaklarındaki eksilmeler, aşırı kirlilik, geri dönüşümsüzlük, çöp yı-
ğınları, sürdürülebilir kalkınma konusunda her alanda çalışmalar yapılmasını
gerektirmiştir. Bu çatı altında mevcutta geçerli olan hızlı modanın başvur-
duğu üretim biçimleri için bazı önlemler alması önerilmekte ve bir anlamda
yavaşlaması beklenmektedir. Öneriler arasında çevre ve insan sağlığına duyarlı
üretim ve tüketim biçimleri yer almaktadır. Bu hızlı modanın gerçekleştiği
moda sisteminin rekabetçi ortamında çelişki yaratan bir gelişmedir.
27
Modanın Tanımı ve Kapsamı
Kaynakça
Akbulut, A.S. (2013). Türkiye’de etik moda üzerine Oral, O., Dirgar, E. ve Erdoğan, Ç. (2012). Modası
bir araştırma, Akdeniz Sanat D. , s. 39- 43. Geçmiş Gşiysilerin Yeniden Kullanımına Yönelik
Alpat, E. (2013). Yavaş moda nedir?, Akdeniz Sanat bir araştrıma, Akdeniz Sanat Dergisi, Sayı: 8.,
Dergisi, Sayı: 8, s. 44- 47. Özüdoğru, Ş. (2013). Modern Sanat Akımları ve
Alpat, E. (2010). XX. Yüzyıl ve XXI. Yüzyıl Başında Moda, İdil Dergisi, Sayı: 6, s. 211-238.
Kadın Moda Tasarımında Nostalji Anlayışı, Swendsen, L. (2008). Moda ve sanat (çev. Uran Apak),
Atatürk Üniversitesi Sanat Dergisi, s. 15- 24. Sanat Dünyamız Dergisi, S: 107, s. 87- 90.
Baudrillard, J. (2002). Simgesel Değiş Tokuş ve Ölüm Sürür, A. (1983). Ege Bölgesi Kadın Kıyafetleri.
(Çev.: O. Adanır). İstanbul: Boğaziçi Üniversitesi İstanbul: Akbank Yayınları.
Yayınları. Şahin, Y. (2016), Geleneksel türk giyim kültürü ve
Bilgen. S. (2002). Moda ve Giyim, http://hdl.handle. 20. yüzyıl modasının kesişme noktası: geometrik
net/11421/1185, s. 16- 27. kesim, ART-e Dergisi, Cilt:9, Sayı: 17, s. 376- 390.
Can, D.İ. (2016). Giyilebilir Sanat’ta Eko Boyama- Şahin, Y. (2015a) Tarihin tekerini geriye döndürmek:
Baskı Teknikleri ve Uygulamaları, Süleyman moda tasarımında geleneği yorumlama sorunsalı,
Demirel Üniversitesi. Güzel Sanatlar Enstitüsü Yedi Dergisi, Sayı: 13, s. 25- 32.
Sanat ve Tasarım Anasanat Dalı, Isparta, (Tez Şahin, Y. (2015b). Future of the fashion design,
Danışmanı: Doç. Rengin Oyman). ITCC International Textiles and Costume Congress
Crane, D. (2003). Moda ve Gündemleri (Çev: Ö. Proceedings, s. 66- 68.
Çelik). İstanbul: Ayrıntı Yayınları Şahin, Y. (2011). Geleneksel kadın giyimi kesim
Ertürk, N. (2011). Moda kavramı, moda kuramları ve tekniğinde modanın etkisi, Folklor/ Edabiyat
güncel moda eğilimi çalışmaları, ART-E Dergisi, Dergisi, Cilt : 17, Sayı: 68, Ankara, s. 181- 185.
SDÜ, s. 2- 32. Şahin, Y. (1999). Konya İli Karaali Beldesi Kadın
Ewing, E. (2001). History of 20th Century Fashion, Giyim Kuşam Geleneğindeki Sembolizm,
Costume&Fashion Press, Hollywood. Marmara Üniversitesi, Güzel Sanatlar Enstitüsü
Günay, A. (2013). Giyside Sanatsal Yaklaşım, Akdeniz Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Sanat Dergisi, Sayı: 7, Akdeniz Ünv. Yayınları, s. 51-54. Tunalı, İ. (2004). Tasarım Felsefesine Giriş, Yapı
Gürcüm, B. Yüksel, C. (2013). Moda sektörünü Yayınları.
“yavaşlatan” eğilim: eko moda ve moda’da Türkmen, N. (2013). Sürdürülebilir bir tekstil
sürdürülebilirlik, Akdeniz Sanat Dergisi, 48- 51. endüstrisi için “yavaşlık” ve altrernatif üretim
Gwilt, A. (2014). A Practical Guide to Sustainable modelleri, Akdeniz Sanat Dergisi, 5 (8), s. 59-61.
Fashion, Fairchild Books. Türkmen N. (2009). Tekstil ve Moda Tasarımı
Hakko, C. (1983), Moda Olgusu. İstanbul: Vakko Açısından Sürdürülebilirlik ve Dönüşüm.
Yayınları Yayımlanmamış Sanatta Yeterlilik Tezi. İstanbul:
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi.
Iwagami, M. (2002) Fashion: a Historyfrom the 18th to
the 20th Century, Kyoto Costume Institute, Taschen. Vassiliev, A. (2004). Avrupa Modasının Üç Yüzyılı,
Sakıp Sabancı Müzesi,
Kawamura, Y. (2016). Moda-loji (Çev. Ş. Özüdoğru).
İstanbul:Ayrıntı Yayınları. Waquet D. ve Laporte M. (2011). Moda (Çev: I.
Ergüden). Ankara: Dost Kitabevi Yayınları
Lee, M. (2007). The A to Z of eco fashion, Ecologist,
Volume: 37, Issue: 8, p. 56- 62. Wollen, P. Fiona Bradley, Addressing the Century
100 Years of Art&Fashion, Hayward Gallery
Lehnert, G. (2000). A History of Fashion in the 20th
Publishing, London, 1998.
Century, Cologne: Könemann.
Yağlı, S. (2013). Gündelik hayatın bir alanı olarak
Leventon, M. (2006). Artwear Fashion and Anti-
moda aracılığıyla kültürün yeniden inşası, Akdeniz
Fashion, Thames&Hudson, London.
Sanat Dergisi, Sayı: 7 , s. 157- 162.
Malcolm, B. (2014), Fashion Theory, Routledge,
Newyork .
Odabaşı, S. (2016). Sürdürülebilir Moda Döngüsünde
Moda Tasarımcısnının Rolü, Anadolu Üniversitesi,
FBE, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi (Tez
Danışmanı: Yüksel Şahin).
28
Moda Tasarımı
İnternet Kaynakları
http://www.istanbulmodern.org/tr/basin/basin- h t t p : / / w w w. d e n i m j e a n s o b s e r v e r. c o m /
bultenleri/huseyin-caglayan-1994-2010_589. mag/2016/03/05/comme-des-garcons-2016-
html. Erişim Tarihi: 26. 12. 2016 17: 19. 2017-fall-autumn-winter-womens-paris-fashion-
samurai-warrior-armor-floral-ruffles-denim-
(http://www.isseymiyake.com/en/news/brands/issey_
jeans-observer/ . 29. 12. 2016 17:45.
miyake_autumn_winter_2016_collection.html.
Erişim tarihi: 26. 12. 2016 17:16. http://seyfeli.com/kids.php. Erişim tarihi: 04. 01.
2017 22: 59
http://www.vogue.de/fashion-shows/designer/
designer-charles-frederick-worth/designer-house- http://www.pamukkale.gov.tr/tr/El-Sanatlari/Yoresel-
of-worth. El-Sanatlari , Erişim tarihi: 27.12.2016, 15:14.
http://www.metmuseum.org/toah/works-of- http://www.sheepinks.com/home.html, Erişim tarihi:
art/2009.300.1289/ Erişim tarihi: 29.12.2016 17.59 29. 12. 2016. 12:05.
http://www.vogue.com/13431267/met-gala-
chalayan-erika-wall-morgane-dubled/) Erişim
tarihi: 29. 12. 2016. 17:32.
29
Bölüm 2
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
Farklı Medeniyetlere Ait Giyim Özellikleri
1 2
1 Mezopotamya, Antik Mısır, Yunan ve Roma
öğrenme çıktıları
Anahtar Sözcükler: • Giyim • Moda Tarihi • Giysi Tarihi • Ortaçağ • Yeniçağ • Yakınçağ
• Farklı Medeniyetlere Ait Giyim
30
Moda Tasarımı
GİRİŞ
Giysi, ilkçağlarda korunma ihtiyacı ve içgüdü
olarak örtünmeyle başlamış, zaman içerisinde gi-
yinme etkinliğine dönüşmüş ve günümüzde “farklı
olma” kavramı ile sosyal etkileri içine alarak şekil-
lenmiştir. İnsanlar ilk dönemlerde hayvan derile-
rinden, ağaç kabuklarından ve bitkilerden yararla-
narak örtünme ihtiyaçlarını karşılamışlardır.
Tarih içerisinde giyimde gerçekleşen değişiklik-
ler şu şekilde olmuştur:
31
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
Zengin ve fakir halk, ayni stilde giyinmelerine karşın zenginlere ait giysiler, pahalı, lüks, renkli ve parlak
kumaşlardan yapılmıştır.
Antik Yunan
Yunan giyiminin temelini dökümlü kumaşlar ve bu kumaşların oluşturduğu bol çizgiler oluşturmuştur.
Yunan Medeniyetinde kadın ve erkek giysileri iki gruptan oluşmaktadır. Alt giysilerin en önemlilerinden
biri “chiton” denilen giysidir. Bunlar “dor” ve “iyon” chiton’u olmak üzere ikiye ayrılmıştır. “Dor chiton”
u dörtgen bir parça olup ortasından açılan boyun oyuntusundan giyilmiştir. Bu giysi bir kemer ile belden
veya göğüs altından sıkılarak bol dökümlü olarak kullanılmıştır. “İyon chiton” u ise iki parçadan oluşmuş-
tur. Bağcıklarla omuz ve kol altlarından tutturulan giysi daha uzun bırakılmış ve bu uzun kısım kemerle
bağlanmıştır. Chiton omuzlardan bağcık yerine zaman zaman toka, iğne ve değerli taşlarla tutturularak da
kullanılmıştır (Şekil 2.3).
Üst giysilerde “peplos” ipek veya ketenden yapılmış dikdörtgen işlemeli bir kumaştan oluşmuştur. Vü-
cudun üçte ikisini örten bu giysi omuzlardan çengelli iğne veya giysi agrafıyla tutturulmuş ve belden ku-
şakla bağlanmıştır (Onur, 2004:31) (Şekil 2.4).
Bir diğer üst giyim çeşidi ise “himasyon” dur. Bir çeşit pelerin olan himasyon dikdörtgen şeklindeki bir
parçanın katlanıp, sol omuzdan arkaya doğru atılıp sağ kol altında toplanıp önde sol omuza doğru dönme-
si şeklindedir. Bu giysinin kapüşonlu olanları da vardır (Onur, 2004.31) (Şekil 2.5).
Şekil 2.3 Hope, 1962: 65 Şekil 2.4 Boardman, 2005 Şekil 2.5 Hope, 1962: 134
Antik Roma
Roma Sanatında İ.Ö 1. yüzyılda başlayan Cumhuriyet döneminde, Yunan sanatının yoğun etkisi gö-
rülmektedir (Onur, 2004:31).
Roma sanatında, Yunan sanatında görülen serbestliğe karşı, disiplin ve yalınlık görülmüş; resim ve hey-
kel sanatında gerçek ölçülere uygun eserler ortaya konulmuştur. Roma İmparatorluğu doğu kültüründen
de etkilenerek, Doğu’nun renk ve süsleme sanatından esinlenmiştir.
Roma giyiminin temel öğelerinde Yunan giysileri görülmektedir. Farklılıklar bazı ayrıntılarda ve inceliklerde
ortaya çıkmaktadır. Yunan kültüründen etkilenerek tasarlanan Roma giysilerinde pile ve kıvrım zenginlik ifadesi
olarak kabul edilmiştir. Roma’da Yunan kültürünün etkisiyle spor ve felsefenin önemi sürmüş, spor giysilerde bol
kıvrımlı kısa etekler dikkat çekmiştir. Sade görünümlü giysiler ise felsefi düşünceyi temsil etmiştir.
32
Moda Tasarımı
Öğrenme Çıktısı
Yunan medeniyeti kendin- Yunan ve Roma medeniye- Türkiye’de yer alan farklı
den sonra giyim konusunda tinde görülen giyim özel- medeniyetlere ait heykeller-
hangi medeniyetlerde etkili liklerine ait benzerlikler ve de görülen giyim özellikleri-
olmuştur? farklılıklar nelerdir? ni anlatınız?
33
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
deki broş ile tutturulan pelerin) giymiştir. Sagusun elbiseler giymiştir. Bu elbiseler biri bel diğeri bel
göğüs altına düşen dikdörtgen biçimindeki bölü- altında kullanılan iki tür kemerle tutturulmuştur.
müne “tablion” adı verilmiştir. Kadın ve erkekler Tartan adı verilen sol omuz üzerine yerleştirilip
tarafından ortak kullanılan bu giysi yaşlı, kadın ve kolu serbest bırakan, pilili, yünlü ve ekose kumaş-
önemli kişiler için uzun, gençler için ise kısa olarak tan yapılmış atkılar kullanılmıştır (Komşuoğlu ve
kullanılmıştır (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986:149). diğerleri, 1986:156).
Romanesk Dönemde İskoçya’da erkekler, kol
Orta Çağda Romanesk Dönemi Giyim ve bacak hareketlerinde rahatlık sağlayan giysiler
tercih etmiştir. Günlük olarak kullanılan bu giy-
Özellikleri
silerin altına “kilt” adı verilen pilili ekose etekler
MS. 1100- 1300 yılları arasına Romanesk dö- giyilmiştir. Ayrıca bu giysilerle birlikte yün çorap
nem denmektedir. Tüm Avrupa’da kadın giyimi ve keçi derisinden yapılan para keseleri kullanılmış-
daha zarif ve süslü bir şekil almış, giysilerde genel- tır. Kilt, yanlarda bele sarılı, önde çapraz yapılan
likle kuşak (kemer) kullanılmıştır. Romanesk döne- yarım metreye yakın uzunlukta bir etek türüdür.
mine ait giysiler Antik dönemden Bizans dönemine Kiltlerin yanına kısa ve vücuda oturan külotlar gi-
kadar olan farklı giysi özelliklerini içinde barındır- yilmiştir. Kalın yün çoraplarda jartiyer kullanılmış-
maktadır. Giysilerde kullanılan şerit ve işlemeler tır. 13. yüzyılda erkekler, belden aşağı daralan hem
bu döneme Bizanslılardan geçmiştir. Romanesk kısa hem de uzun tuniklerle giyilebilen pantolonlar
döneminde giysi ve kumaş üretimi soylu kişiler ve kullanmıştır. Hem kadın hem de erkekler tarafın-
aileleri için yapılmıştır. Sadece XI. yüzyılda kentsel dan kolsuz, bele yarı oturan ve kalçaya kadar yanla-
gelişime paralel olarak dikiş atölyeleri kurulmuş ve rı yırtmaçlı cüppeler kullanılmıştır (Komşuoğlu ve
keten, yün kumaşlardan giysiler yapılmıştır. İpek diğerleri, 1986:159).
kumaşlardan giysiler ise sadece zengin soylular için
üretilmiştir (Комиссаржевскии, 2005).
Bu dönemde Haçlıların para kesesi olan “aumo- Orta Çağda Gotik Dönemi Giyim
niere” den esinlenerek “scarcella” ismi verilen bele Özellikleri
kayışla asılan para keseleri kullanılmıştır. “Chape- Yaşam şeklinin değişmesi giysilerin de değişme-
ron” adı verilen siyah başlıklı, işlemeli pelerinler sine yol açmıştır. İnsanlar bu dönemde ağır kale
soylular tarafından giyilmiştir. Kadınların saçları duvarları arkasında yaşamaya başlamıştır. Büyük-
örülmüş ve krepsin (ipek işlemeli kılıf ya da altın lük duygusu, canlı imgeler, zengin bezemeler ve
ağlar) içerisinde toplanmıştır. Bu saç biçimleri taç mistik dinsel coşku bu dönemin başlıca özellikleri
ya da halkalarla süslenmiştir. Erkekler “Zimarra” arasında yer almıştır. Sivri kemerler ve ince payan-
adı verilen bel kısmı deri kayışla tutturulan uzun dalarla desteklenmiş kemerli çatı gibi gotik mimari
tunik giymiş, deri eldiven ve çizmelerle giysileri ta- öğeleri giysilerde kullanılmış ve farklı bir estetik
mamlanmıştır (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986:155). görüntü kazandırmıştır. Bu dönemde kadınlar iç-
1095 yılına gelindiğinde Haçlı Seferleri başla- lerine “smock” adı verilen boyu yere kadar uzanan
mış, Doğu’ya yapılan bu seferler sonucunda ipek çamaşır giymiştir. Bu giysinin üzerine ise dar kollu,
kumaşlar ve lüks mallar Avrupa’ya getirilmiştir (Ta- önden birleşen yakalı paltolar kullanmıştır.
rih Ansiklopedisi, s.274). Haçlı savaşçıları, önde ve Gotik dönemde İngiliz soylu kadınların giysile-
arkada arması olan zırhlar kullanmıştır. Zırhın üze- rini desenlerle bezenmiş ceketler, erkeklerinkini ise
rine “cotta” adı verilen yanları açık ve kolsuz aynı bedene sıkıca oturan yelekler oluşturmuştur. 14.
zamanda zırhın güneşten gözü kamaştırmasını ön- yy’da erkek ve kadınlar “kot-hardi” adı verilen vü-
leyen bir yelek giymiştir (Dereboy, 2004:52). cuda oturan, diz boyunda, önden düğmeli, yakasız,
MS. 987- 1328 tarihleri arasında Fransa’da, de- kolları dirseğe kadar uzanan üst giysi giymiştir.
rebeylik ve şövalyelik dönemi yaşanmıştır. Kadın- Kote-hardiler’de iki renk kullanılmış ve kıy-
lar “bliaud” adı verilen uzun düz elbiseler giymiştir. metli kürklerle astarlanmıştır. Geniş görkemli ağır
Bliaud’un altına zırhlı yelekler giyilmiş, bu elbise kumaşlardan tasaralanmış kote-hardiler’in üstüne
beli iki kere saran ve daha sonra önde bağlanan iş- aile arması işlenmiş yakası süslü bir bant ya da kor-
lemeli kemerlerle kullanılmıştır. Bu dönemde er- donla tutturulmuş pelerin giyilmiştir. Erkek kot-
kekler bedene oturan ve diz üstüne kadar uzanan hardiler diz uzunluğunda ve yanlardan dikişli olup
34
Moda Tasarımı
önden düğmelerle kapatılmıştır. 1350 yılından sonra kot-hardi’ler daha da daraltılarak her kup ayrı renkte
yapılmıştır. Terzilik sanatı bu dönemde gelişmeye başlamıştır.
Bu dönemde giyilen “flamboyant” (parlak, sivri burunlu, tabanlı çoraplar) bu etkinin yansımasıdır.
Ayakkabıların ek tabanlı uçları at kılından yapılmış, giysilerin kol uçlarında mimari yapının etkileri görül-
müştür. Kale burçlarındaki “tour merlons” adı verilen mazgal deliklerindeki motifler kol uçlarında tekrar-
lanmıştır (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986:162). (Şekil 2.8).
Klasik gotik dönemde kadınlar, dar kollu, açık V yakalı, uzun kostümler giymiştir. Yaka kenarı kürkle
çevrelenmiş yaka açıklığı belde bitirilmiş, kalın bir kemerle bele oturtturulmuş, kadın siluetindeki görü-
nüm Gotik mimariyle uyum sergilemiştir. İngiliz erkeklerinin giydiği yelek ve tunikler kalça altına kadar
inmiş, etek ve kol kenarları dore veya kürk bordürlerle çevrelenmiştir. Bu dönemde parlak renkli tuniklerin
içine robası pilili beyaz keten gömlek ve altına parlak dar pantolon giyilmiştir.
1360’larda vücudu saran, kolları erkeklerin kot-hardi’lerine benzeyen bir çeşit cübbe giyilmeye başlan-
mıştır. Bu paltolar, önde etek ucuna kadar düğmeli, kayık yakalı, etek ucuna doğru genişleyen bir modele
sahiptir (Altınay ve Yüceer, 1992:21). Gotik dönemine ait giysi dörnekleri Şekil 2.9’de sunulmaktadır.
Şekil 2.8 Flamboyant örneği Şekil 2.9 Gotik dönemi giysi örnekleri
Kaynak: Володин, 2002: Kaynak: Володин, 2002: 113- 115
113- 115
Öğrenme Çıktısı
35
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
36
Moda Tasarımı
Şekil 2.10 Kare yaka giysi örneği Şekil 2.11 Ruff yaka örneği Şekil 2.12 Çember giysi örneği
Kaynak: Bолодин, 2002: 129, Kaynak: Bолодин, 2002: 129, Kaynak: Bолодин, 2002: 129,
142,140 142,140 142,140
37
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
len volanlı bir etek giyilmiş, en üstte ise önde önlü- iç giysi ile birlikte, “paniers” adı verilen ve kalçaları
ğe benzer parçalı, arkada katlar oluşturan bir başka yüksek göstermeye yarayan balina kemiklerinden
etek giyilmiştir (Komşuoğlu ve diğerleri, 1986:182 yapılmış kafesler kullanılmıştır (Şekil 2.15).
- 187 ). (Şekil 2.14). Bu dönemde beli ince göstermek için kullanı-
lan korseler geliştirilmiştir. Korseler, statü sembolü
olarak gösterilmiştir. Kaburgalara zarar verdiği için
saten, ipek ve brokardan yapılmıştır.
Rokoko tarzının son dönemlerinde kadın giyi-
minde, dantel, işleme ve etek kafes yaygın olarak
kullanılmıştır. 1780’li yıllarda Marie Antoniette,
İspanyol modasından etkilenmiş, “caraco” adı veri-
len önü arkasına oranla daha dolgun ve dantellerle
süslenmiş bir tür ceket giymiştir. Zamanla İngiliz
Modası Fransız çizgilerini sadeleştirmeyi denemiş
ve sonuç olarak küçük bir ceketle birlikte giyilen
etekten oluşan “İngiliz Robu” ortaya çıkmıştır.
Şekil 2.13 Barok dönemi kadın giysisi İngiliz Robu bazen karşıt renklerde de olsa her
Kaynak: Володин, 2002:152- 154
zaman beyaz dantel ile süslenmiştir. Erkekler bu
dönemde, işlemeli pelerin ve yelek giymiştir. Göm-
leğin bir bölümünü oluşturan kravatlar, büzgülü
dantelden yapılıp boyunda katlı olarak bağlanmış-
tır. Pantolonlar daralmış ve boyu diz hizasına gel-
miştir. Erkekler 1750’lerden sonra kadın giyimin-
den esinlenerek redingotlarına pililer eklemiştir
(Komşuoğlu ve diğerleri, 1986:194). (Şekil 2.16).
18. yüzyılda erkek giyiminde, kadın giyimin-
de olduğu gibi zengin süslemeler yer almış farba-
la, kurdele ve dantel yaygın olarak kullanılmıştır.
Uzun ceket ve yeleklerin altına çorap ve külot pan-
tolon giyilmiştir. 1750’den sonra ceketlerin önü
Şekil 2.14 Barok dönemi kadın ve erkek giysisi kısalmaya başlamıştır. Bel hizasına kadar olan ce-
Kaynak: Володин, 2002:152- 154 ketlerin ön kısmı sıkıca iliklenmiştir. Yüzyılın baş-
larında yakasız olan ceket modelleri 1760’tan sonra
yaka formları boyuna doğru yükselerek farklı mo-
Yeniçağ Rokoko Dönemi Giyim deller ortaya çıkmıştır. Diz hizasında olan pantolon
Özellikleri beyaz çorapla birlikte giyilmiştir. Dönemin sonla-
Rokoko Döneminde, moda renk ve çizgi ile il- rına doğru erkek giyimi daha basit bir şekil almış
gili yeni düşünceler ortaya çıkmıştır. Bu dönemde dantel ve farba daha az kullanılmıştır.
asimetrik çizgiler, ince detaylar göze çarpmaktadır. Bu dönem de giysiyi tamamlayan en önemli ak-
Kadın ve erkek giyiminde en yaygın olarak, saten, sesuarlardan biri peruk olmuştur. 1730’larda genç
atlas ve brokar kumaş kullanılmıştır. Yaygın olarak erkekler, arkasında bir örgüsü olan peruk kullan-
kullanılan “apron” adı verilen önlük, çok ince işle- mıştır (Şekil 2.17). Bazen de saçlarını arkada siyah
meli olup, giysileri süslemede kullanılmıştır (Kom- bir torba içinde toplamıştır. 1750’lere kadar yaşlı
şuoğlu ve diğerleri, 1986:191). erkekler uzun lüleli peruk takmıştır. Erkek eğer pe-
Konik etek, dönemin en çarpıcı giysilerinden ruk takmıyorsa, peruk gibi görünmesi için saçını
birisi olmuştur. Krinolin etek olarak da bilinen bu pudralamıştır. 1789 Fransız Devrimi’nden son-
etekler önceleri dairesel, daha sonra oval olarak, ke- ra giyimdeki abartı yerini sade çizgilere bırakmış,
mik veya metal çemberlerle takviye edilerek kabar- erkekler kısa ceket, uzun pantolon, kırmızı boyun
tılmıştır. Kadın giysilerinde “dessours” adı verilen atkısı ve bere kullanmıştır.
38
Moda Tasarımı
Şekil 2.15 Metal Çember Şekil 2.16 Redingot örnekleri Şekil 2.17 Peruk örnekleri
Kaynak: Володин, 2002:167- 169- 171 Kaynak: Володин, 2002:167- Kaynak: Володин, 2002:167- 169- 171
169- 171
1790’lardan sonra erkekler İngiliz tarzında frak giymiştir. Baston, şemsiye, eldiven ve opera dürbünü
dönemin en çok kullanılan aksesuarları arasında yer almıştır.
Yüzyılın sonlarına doğru Avrupa’da kadın ve erkek giyiminde sadelik hakim olmaya başlamıştır.
Öğrenme Çıktısı
39
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
Ampir (1795-1820)
Fransa’da Napolyon’un imparatorluğuyla giyimde başlayan modaya “ampir” adı verilmiştir. 1800’lü
yıllarda doğal hayat tarzının amaçlanması ve Yunan- Roma hayranlığı kadın giysilerini etkilemiştir.
Bu dönemde kadınların malzeme almasını sağlamak için sarayda aynı elbisenin giyilmesi yasaklamıştır.
Napolyo’nun karısı İmparatoriçe Josephine, Fransız terzi Leroy’un hazırladığı kostümlerle Fransız modası-
nı oldukça etkilemiştir. Bu kostümler yüksek belli, derin dekolteli, kabarık kollu bir şekilde tasarlanmıştır
(Şekil 2.18). Josephine kostümlerde
kürk süslemeler kullanarak moda ol-
masına öncülük etmiştir. (Altınay ve
Yüceer,1992: 75).
Bu dönemde gömleğe benzer
uzun kesimli, kısa kollu ve göğüs
altından gevşekçe bağlanan elbise-
ler giyilmiştir. Yüksek bel çizgisine
sahip ince pamuklu müslinden ya-
pılan bu elbiselerin altına ten rengi
triko iç etek kullanılmıştır. Eteğin
ön kısmı kısa arka kısmı ise kuyruk
biçiminde uzundur. Kadınlar manto
yerine kadifeden yapılan dar ve uzun
şal giymiştir. Erkek giysileri, düz
kumaştan ve diz uzunluğunda bir
frak ve dar pantolondan oluşmuştur
(Şekil 2.19). Bu giyimi kısa yelekler
tamamlarken dize kadar olan panto-
lon altına binici çizmeleri giyilmiştir
(Vural ve Ağaç:.5). Şekil 2.18 Kadın giysisi Şekil 2.19 Erkek giysisi
Erkek modasında İngiliz etkileri Kaynak: Володин, 2002:189 - 191 Kaynak: Володин, 2002:189 - 191
hakim olmuş, özgürlüklerini simge-
leyen silindir şapkaların kullanımıyla “Dandy” stili oluşmuştur. Dandyler; görünümlerine önem veren, iyi
konuşan, hobileri olan ve genelde orta sınıftan olmasına rağmen aristokrat bir yaşam tarzını taklit eden
kişiler olarak bilinmektedir.
Biedermeier (1820-1850)
Orta Avrupa’da 1815 sonrası modayı belirleyen Fransa’da Louis-Philipe, Almanya’da ise Biedermeier
olarak sanat tarihine giren bu dönemde romantizm akımının etkileri görülmektedir (Turani, 1983:120).
Yüzyılın ilerleyen yıllarında, bel çizgisi gi-
derek doğal yerine gelmiş, romantik döne-
min yeni çizgisi ortaya çıkmıştır. 1832’den
sonraki yıllarda genç kadınların, dekolteli
akşam giysileri daha zengin görünmesi için
iç eteklerle kabartılmıştır (Altınay ve Yüce-
er,1992: 75). 1825’ten sonra 1833’a kadar
kol modelleri büyümüştür. 1836’dan sonra
ise omuzlardaki kabarıklıklar daralmış, daha
çok dirsek ve bilek kısmında bollaşmalar
görülmüştür. Bileklere toplanan fazlalıklar
manşetlerde yeni modeller yaratmıştır (Şe- Şekil 2.20 Biedermeier dönemi giysi örnekleri
kil 2.20). Kaynak: Володин, 2002:197 - 200
40
Moda Tasarımı
41
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
Öğrenme Çıktısı
20. YÜZYIL GİYİM ÖZELLİKLERİ 1908’de “Paul Poiret” korse kullanımını ge-
rektirmeyen kıyafet tasarlamıştır. Rönesans’tan bu
yana kadın giyiminin temel elemanı olarak görülen
1900 Yılları Giyim Kuşam korseyi kaldırarak dikkatleri bel bölgesinden omuz
Edward dönemi ile başlayan 1900 ve 1939 yıl- bölgesine çekmiştir. Bu şekilde Poiret, yapay ve
ları arası önemli değişiklik dönemidir. Bu dönem- gösterişli görünüm yerine vücudun doğal güzelli-
de sınıf engelleri ortadan kalkmıştır. ğini ortaya çıkaracak yeni bir stil tasarlamıştır (Al-
1900’lerde günlük hayatın her alanında kulla- tınay ve Yüceer,1992:100-104). I. Dünya Savaşı’na
nılabilen ve sosyal aktiviteler için gardroplar hazır- doğru Poiret’in yüksel bel hatlı dar ve düz elbise-
lanmıştır. leri artık herkes tarafından tercih edilir olmuştur.
Kadınların sokak giyimlerini palto, pardösü, Korse satışları üçte iki oranında düşüş göstermiş
bluz, kürk ve aksesuar olarak da tüylü şapka, eldi- ve etek boyları biraz daha kısalmıştır. Bu yıllarda
ven ve yelpaze oluşturmuştur. Doğu’ya duyulan merak artmış ve “oryantalist”
unsurlar modada etkisini göstermeye başlamıştır.
1903 yılında Fransız Haute Couture’cusu Paul
Moda aynı zamanda Japonya’dan da etkilenmiş ve
Pairet, Doucel ve Worth ile yaptığı çalışmalar so-
hem harem pantolonları hem de kimonolar kadın
nucunda kendi moda evini kurmuştur (Altınay ve
giysilerini etkilemiştir.
Yüceer,1992: 100).
Bu dönemde elbiselerin kalça kısmının vücuda
tam oturmasından dolayı ince iç çamaşır giyilme- 1910 Yılları Giyim Kuşam
ye başlanmıştır. Bu yüzyılın başlarında korseler ve 1910 yılında V yakalar moda olmaya başla-
büstiyerler küçülmüştür. Jartiyer kullanılmaya baş- mıştır. Muhafazakârların karşı gelmesine rağmen
lanmıştır. gittikçe V yakaların açıklığı artmıştır ( SAGEM,
1906-1907yılları arasında Pairet’in kare, yuvar- 1995).
lak veya V şeklinde üretmiş olduğu tunikler yay- Erkek giyiminde ise pantolon modelleri daralmış
gınlaşmıştır (Altınay ve Yüceer,1992: 103). ve duble paça kullanılmaya başlanmıştır. Gece için
1907-1908 yılları arasında elbiselerin yakaları kullanılan ceketlerin arka kısımları uzun ön kısım-
yükselmiş, kollar tellerle dikleştirilmiştir. İlk za- ları kısa bir görüntü almıştır. Ceketlerin içine kolalı
manlarda uzun ve dar olan kollar zaman içerisin- gömlek giyilmiş ve papyon takılmıştır (Şekil 2.21).
de bollaşmış ve bileklere manşet eklenmiştir. Bu I. Dünya Savaşı dönemine gelindiğinde savaş,
dönemde geniş şapkalar ve “Gibson Girl” saç tarzı moda dünyası da dahil pek çok aktiviteyi, sanat-
moda olmuştur (Altınay ve Yüceer,1992: 103). sal çalışmayı kesintiye uğratmıştır. Savaşın etkileri
modaya yansımış, üniforma tipi elbiseler giyilmeye
42
Moda Tasarımı
başlanmıştır (Barbarosoğlu, 2004:35) (Şekil 2.22). 1918 yılında tango merakı, kadınların tango
Bu dönemde ekonomik kriz elbiselerin modelle- dans giysileri giymesini ve moda olmasını sağla-
rinde de değişikliğe yol açmıştır. Kat kat giysilere mıştır. Bu dönemde mini eteklerin altına ipek ço-
giden kumaşlar çok fazla olduğu için gösterişli giy- rap giymek, fiyonklarla süslü şapka takmak moda
siler unutulmaya başlanmış ve elbise boyları kısa- olmuştur (Onur, 2004:53).
lıp küçülmüştür. Bu duruma bağlı olarak çalışmak Savaş sonrasında politik ve sosyal eşitlik düşün-
zorunda kalan kadınlar fonksiyonel olan giysiler cesinin etkileriyle kadın modasında erkek stiline
giymeye başlamıştır (Altınay ve Yüceer,1992: 105). yönelme daha çok artmıştır. Bunun sonucu olarak
1915’den sonra ayak bileklerini açıkta bırakan diz uzunluğunda elbiseler ve basenden bağlanan
etekler daha sonra diz hizasına kadar yükselmiştir. kemerler yardımıyla vücut hatları gizlenmeye ça-
Geçim sıkıntısı çeken kadınların elbiselerinde koyu lışılmıştır. Bu dönemde yeni görgü kuralları geliş-
renkler hakim olmuş, daha refah yaşayan kadınlar miş ve sınıf ayrılıkları azalmıştır. 1918’den itibaren
ise tek renkli elbiseler tercih etmişlerdir. Erkeklerin ise sıkıntılar hafiflemeye, giysiler ihtiyaç karşıla-
savaşa gitmesiyle onların işlerini kadınların yapma- manın yanında estetik olmaya başlamıştır (Bau-
sı, kadınların daha özgür olmalarını sağlamıştır. dot,2001:46-53,60).
43
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
Bu dönemde kemer ve fermuar kullanılmaya bu elbise kolaylıkla hazır giyim üretim yöntemleri
başlanmış, pantolon askıları özelliğini kaybetmiş ile üretilebilecek biçimde tasarlanmıştır (Özüdoğ-
ve kravat kullanımı mecburi olmaktan çıkmıştır. ru, 2012:65).
Etek boyları oldukça sık değişmiştir. Günlük giy- Teknolojik gelişmeler savaş sonrası ilerleme
silerde etek boyu diz altında kullanılırken, akşam kaydetmiştir. Bu dönemde pratik ve kullanışlı tür-
giysilerinde ise ayak bileği hizasında kullanılmıştır. de kumaşlar üretilmiştir. Yeni bulunan flanel, suni
Pilili etekler Bahar-Yaz giysilerinde sıklıkla giyilir- ipek ve pamuklu dokumalar giyime yumuşaklığı
ken, pilisiz etekler öğleden sonra giyilen giysilerde getirmiş, geçmişin sert yakalı gömleklerinin yerine
kullanılmıştır. Kıyafetler form açısından farklılık- yumuşak ve genellikle açık kullanılan gömlek ya-
lar göstermiştir. Göğüs hizasında olması gereken kaları kullanılmıştır. Dokuma ve örgü hırka, kazak,
robadan elbiseler, kalça hizasına inmiştir. Bu stil, yelek kullanımı yaygınlaşmıştır (Cumhuriyet Mo-
yüksek topuklu ayakkabılar ve uzun küpeler ile daları, 1999:45).
desteklenmiştir (Şeftalici, 2005:21).
20’li yıllarda öne çıkan en önemli olaylardan
Kadın giyiminde büyük hacimler azalmış, görü- biri ise adını 1925 yılında yapılan Exposition In-
nüm, yeni keşfedilen kumaşların etkisi ile hafifliğe ternationale des Arts Decoratifs et Industriels
dönmüş, daha önce giyimde kullanılmamış renk- Modernes (Uluslararası Modern Endüstriyel ve
ler de kullanılarak giyim tarzının yenilikleri ortaya Dekoratif Sanatlar) sergisinden alan Art Deco sa-
konmaya başlamıştır. Kadına hür ve yalın giyimi natı olmuştur. Art Nouveau’nun ardından gelen bu
sunan Chanel’dir. Chanel, gazocağının patlaması akım ondan farklı olarak el emeğine değil, sanayiye
ile yanan uzun saçlarını kestirmesi ile yeni bir saç dayalı olmasıdır. Simetrik doğrusal formları ve zarif
modeline öncülük yapmıştır. Yağmurlu bir günde geometrik motifleriyle bilinen akım, iç tasarımdan
erkek arkadaşının trençkotunu, ya da at yarışında modaya kadar her alanı etkilemiştir. Bu akım mo-
da Jokey’in süveterini giymiş, kadınların daha ön- dada ağırlıklı olarak stilize boncuklar ve zikzaklar
ceden kullanmadıkları erkek giyimi içinde yer alan olarak görülmüştür (Şekil 2.26).
trençkot ve süveter gibi giysi ürünlerini giymeleri-
1929 yılında bir dans olarak ortaya çıkan Char-
ne öncü olmuştur.
leston modası tüm dünyayı etkilemeye başlamıştır
1920’den sonra örgü ceketler, yelekler ve pi- (Onur, 2004:53). Bu dansla birlikte çıkan Char-
lili etek ve elbiseler, saçaklı elbiseler, deve kuşu leston pantolon, diz kapak kısmı dar, dizden ayağa
tüyünden yapılmış şapkalar moda olmuştur (Şe- doğru genişleyen bir modeldir (Cumhuriyet Mo-
kil 2.23). Bu dönemde kadınlar daha elegan bir daları, 1999:45).
görünüm kazanmıştır (Şekil 2.24). Chanel ilk
pantolon giyerek pantolon modasının öncüsü ol-
muştur (Altınay ve Yüceer,1992: 115). Kadınları
özgür kılmak için onlara kullanışlı giysiler tasar-
lamıştır. Buna örnek “Basit siyah elbise”dir (Şekil
2.25). Chanel’in bu tasarımı hazır giyim ve haute
couture’un arasında durmaktadır. Giysi konstürk-
siyonu mümkün olduğunca sadeleşmiş ve gerekti-
ğinde uzatılıp kısaltılabilen geomektik şekillerin
düzenlemesine indirgenmiştir. Bedenin çevresini
saran hacimden tamamen uzaklaşılmış, giysi be-
dene oturan kumaşlara indirgenmiştir. Malzeme
seçimi o günde değin sadece erkek iç çamaşırla- Şekil 2.23 Şekil 2.24
rında ve spor kıyafetlerinde kullanılan, haute co-
Kaynak: Martin, 1999; Kaynak: Martin, 1999;
uture tasarımcılarının asla kullanmadığı, giyimde
Зелинг ,1999: 97; Blackman, Зелинг ,1999: 97; Blackman,
kolaylık sağlayan jarse kumaştır. Aynı zamanda
2013: 121; Kaynar, 2012:22 2013: 121; Kaynar, 2012:22
44
Moda Tasarımı
45
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
sıyla, moda dergilerindeki imajlar çizimler yerine Bu dönemde film seyircileri, dönemin gösteriş-
fotoğraflarla gösterilmeye başlanmıştı. Amerikalı li aktrislerinin (Gloria Swanson, Joan Crawford,
“Wallece Hume Carothers” in bulduğu ve “naylon” Marlene Dietrich, Greta Garbo gibi) giyim tarzını
adını verdiği maddeyle naylon çorap moda olmuş- takip etmeye başlamışlardır. Bir yanda kadınsı gi-
tur. Bunlar çorap lastiği veya jartiyerle giyilmiştir. yinen aktristler örnek alınırken diğer yandan Mar-
Teknolojik alandaki yeni gelişmeler sentetik ku- lene Dietrich ile birlikte Katherine Hepburn gibi
maşların ve plastiklerin daha fazla kullanılmasına erkeksi giyim olarak kabul edilen pantolonu tercih
yol açmıştır. Patenti 1920 yılında alınmış olmasına etmişlerdir. Bu giyim tarzı kadınlar tarafından baş-
rağmen suni ipek, 30’lu yıllarda kullanımın altı kat larda çok az benimsenmiş olsa da II. Dünya Savaşı-
artmıştır. Kumaşlarda, önceki dönemdeki gibi kes- nın başlamasıyla daha çok tercih edilmiştir (Yüceer,
kin desenler yerine çiçek desenli ve daha yumuşak 1992:122-126).
baskılar tercih edilmiştir. Hem pratik hem de rahat Erkek giyiminde kruvaze ceketler ön plana çık-
olarak tanıtılan fermuarlar düğmelerin yerini alma- mış ve yakalarda sivri uçlar hakim olmuştur. Erkek
ya başlamıştır. vücudun atletik görünmesi için, giysilerin omuz-
1936 yılında Fransa’da çıkan “ücretli izin” uygu- larına vatka ve kruvaze ceketlerin göğüs kısmına
lamasıyla insanlar deniz kıyılarında tatil yapmaya ise tela kullanılmıştır. Pantolon modelleri pilili
başlamışlardır. Bununla birlikte modacılar bugün ve duble paçalı olmuştur (Cumhuriyet Modaları,
“spor giyim” dediğimiz stili oluşturmuşlardır. De- 1999:53). Kadın giyiminde olduğu kadar erkek gi-
nizci pantolonları, bornoz benzeri elbise ve tulum- yiminde de örgü hırka ve kazaklar moda olmuştur
lar, keten takımlar yazın vazgeçilmez giysileri ola- ve erkekler bunları gömlek ve kravatlarla birlikte
rak yükselişe geçmiştir. Elbiselerde modelin yerini giymişlerdir. Amerikalı erkekler arasında popüler
renkler almıştır. Vatkalar ve topuklar yükselmeye giysi ürünü, pamuklu gömlek olmuştur. Ceket cep-
başlamıştır. Eteklerin yerini bolca pantolonlar al- lerine de kravatla aynı desende cep mendilleri kul-
maya başlamış ve her kıyafetin vazgeçilmezi olan lanmışlardır. Bu dönemde pantolonlarda bollaşma
şapkaları taşlı broşlar süslemiştir. 1930’lu yıllarda görülmüştür. İngiltere’de ise erkekler giyiminde te-
örme giyim ön plana çıkmıştır. Yeni teknikler üre- beşir çizgili takım elbiseler giymişlerdir. Amerikan
ticilerin ve evde örgü örenlerin yeni stiller kullan- aktörlerinin yani; Fred Astaire, Clark Cable, Cary
masını sağlamıştır. Farklı yaka ve kol çeşitleri kul- Grant gibi Hollywood ünlüleri bu modanın önder-
lanılmış ve örgüler desenlerle süslenmiştir. Vogue leri olmuştur (Şeftalici, 2005; Kaynar, 2012:).
dergisinin örme kitabı vermesiyle evde örgü örme 1939 yılında savaş şartlarının olmasından dola-
yaygınlaşmış ve moda dergileri her ay sayfalarında yı küçük kız elbiseleri, kısa etekler giyilmiştir. Ka-
örgü desenlerine yer vermiştir. 1933 yılında Rene dın ve erkekler için ise paçaları bol, kareli pantolon
Lacoste, timsah marka-monogramlı kazaklar ürete- ve süveterler moda olmuştur (Altınay ve Yüceer,
rek moda dünyasına girmiştir. 1992).
20’lerin sonlarında başlayan sesli film örnekleri Cumhuriyet yönetimi, 1929 Dünya ekonomik
30’lu yıllara gelindiğinde çoğalmış ve artık filmler krizinin, Türkiye’ye getirdiği olumsuz etkiler sonu-
sesli çekilmeye başlamıştır. Film enstitüsü Paris’den cunda, almış olduğu tedbirler arasında beş yıllık
Hollywood’a yönelmeye başlamış ve filmler mo- sanayi planı da bulunmaktadır.
dayı büyük ölçüde etkilemiştir (Gürsoy 2010).
Hollywood’un ünlü aktrisleri, modaya yön verme
görevini aristokratların elinden almış, yeni modayı Türkiye’de Yerli malını koruma altına alma
tüm dünyaya kendileri tanıtmışlardır. 1930 kadını, ve yerli malın kullanımını çoğaltma yönün-
uzun etekli, erkeksi tayyörlü, kloş kenarlı fötr şap- deki çalışmalarını gerçekleştirmek için, ya-
kası ile yalın bir figür çizerken, gece kıyafetlerinde, pılan girişimlerin ilk adımlardan biri 1933
has ipekten vücudunu saran verev kesimli giysiler yılında Sümerbank’ın kurulması olmuştur.
giymiştir. Kadınlar, Hollywood etkisi ile omuzla-
rı ve sırtı açıkta bırakan elbiseler kullanmışlardır.
Bu buhranlı yıllarda, tüm sosyal sınıflar ısmar-
Omuzsuz (straprez) gece elbiseleri ve sırtlarda çap-
lama ya da Haute Couture ürünü almaktansa daha
razlar oluşturan modeller dönemin elbiselerinde
ucuz bir çözüm yolu bulmuş, Sümerbank’ın basma
en çok kullanılan unsurlar arasında yer almıştır.
46
Moda Tasarımı
kumaşlarında gündelikçi terzilere elbiseler diktir- yal yokluğundan dolayı ifade özgürlüklerini büyük
miş, ekonomik yolu seçmişlerdir. Halkın ihtiyacı ölçüde yitirmişlerdir. 1940’da Fransa’nın yenilme-
Sümerbank mağazalarından karşılanmıştır (Şeftali- sinden sonra Almanlar haute couture endüstrisini
ci, 2005:43). Berlin veya Viyana’ya taşımak istemişlerdir. Ancak
Türkiye Cumhuriyeti gerçek anlamda ilk kı- Lelong; uzun ve zorlu bir görüşme sonucu moda-
lık Kıyafet Kanununu 18 Şubat 1935 tarihinde cıları, haute couture’ün Paris’te kalması konusun-
çıkartmıştır. da ikna etmiştir (Cumhuriyet Modaları, 1999:57;
Öndoğan, 1996:364).
Amerika bayan haute couture modasının mer-
1940 Yılları Giyim Kuşam kezi olan Paris’e uzak kaldığından dolayı kendi
1939 yılının Eylül’ünde Almanya’nın modasını yaratmaya başlamıştır. İlk göçmenlerin
Polonya’yı işgal etmesinden iki gün sonra İngil- giydiği tarzda baskılı pamuklu elbiseler, Meksika
tere ve Fransa’nın da Almanya’ya savaş ilan etme- folk giysisinde bulunan farbalalı pamuklu bluz ve
siyle tam 6 yıl sürecek olan İkinci Dünya Savaşı etekler, Amerikan Kızılderililerinin giysilerinden
başlamıştır. Bu süreçte hükümetler halkın yaşayış esinlenilen püsküllü deri pantolon ve yelekler, kov-
biçimlerinde çeşitli kısıtlamalara gitmiş, bir takım boy şapkaları ve botlar, erkekler için t-shirt, denim
yasaklar ve kurallar koymuştur. Günlük hayatı faz- jean gibi dikişli ve zımbalı giysiler yaygın olarak
lasıyla etkileyen savaşın getirdiği bu kısıtlamalar kullanılmıştır (Öndoğan, 1996:364). (Şekil 2.28).
ve kurallar özellikle giyim endüstrisinde oldukça
Bu dönemde İngiliz General Montgomery ta-
yoğun biçimde uygulanmıştır (Albayrak, 2016:
rafından kullanılan kısa ceket bugünkü kısa adı
541). Darlık ve yoksulluk yılları olan bu dönemde
‘Mont’ olan ceketin kullanımı halk arasında hızla
giyim kuşam müsriflik olarak kabul edilmiştir. En
yayılmıştır. Vatkalı omuzlar, kalçaya ve bele oturtu-
az kumaş, malzeme ve iş gücü gerektirecek sade ve
lan düz kesimli ceket ve montlar, asker üniforması
gösterişsiz giysiler üretilmiştir. Bu dönemde evde
havasındaki tayyörler, hastane ya da askeri yerler-
bulunan artık kumaşlar birleştirilerek giysiler oluş-
de çalışan kadınların üniforma benzeri kıyafetleri,
turulmuştur. Etekler, kumaş israfını azaltmak için
1940 yıllarının, mecburi modasını oluşturmuştur.
kısaltılmış, kadınlar yalın ve gösterişsiz şekillere
Abartılı, gereksiz, detaycı hiçbir unsur dönemin
bürünmüşlerdir. Halk, kampanyalar sayesinde,
kıyafetlerinde bulunmamaktadır (Barbarosoğlu,
eski eşyalarını elden geçirmeye ve eskileri yeniden
2004:35). (Şekil 2.29)
kullanmaya teşvik edilmiştir. Elbiselere uygulanan
gizli yamalar, onarımlar, ters yüz edilerek yeniden 1940’lı yıllarda kadın modası, korsenin sağ-
giyilen giysiler ve elde örülen kazaklar bu dönemde ladığı ince bir bel, huni biçimli etekler ve karpuz
başvurulan giyim-kuşam yöntemleri arasında bu- kollarla karakterize edilmiştir. Kumaş olarak yu-
lunmaktadır. Bütün bunlara rağmen yokluk yara- muşak müslinler, çiçekli organzeler, çizgili, desenli
tıcılığı artırmış perdelik kumaşlardan, çarşaflardan kumaşlar ve ipek kullanılmıştır (Vural ve Ağaç).
ve Amerikan bezinden spor ceketler, şortlar üretil- Gece elbiselerinin yakaları, omuzları açıkta bıra-
miştir (Öndoğan, 1996:365; Cumhuriyet Modala- kacak derecede dekolte olmuştur (Altınay ve Yüce-
rı, 1999: 56-57; Şeftalici, 2005:49). er,1992: 75). Elbiselerin eteği çok geniş olup altına
rengârenk ve çizgili birçok etek giyilmiştir (Vural
Bu dönemde köşegen vatkalı omuzlar, kalçaya
ve Ağaç).
ve bele oturan düz kesimli ceket ve mantolar moda
olmuştur. 1943’de kökleri Hollywood’a dayanan ve o dö-
nemin yıldızları tarafından dünyaya yayılmış dün-
Savaş döneminde ipek çorap alamayacak duru-
yadaki adı ‘swing’, Türkiyede ki ası ise ‘bobstil’ olan
ma gelen kadınlar, çıplak bacaklarının arkasına çiz-
bir stil yaygınlaşmıştır. Bu stil daha çok erkekler ta-
gi çekerek ipek çorap varmış görüntüsü vermiştir
rafından kullanılmasına rağmen kadınlar tarafından
(Şekil 2.27). Paris Almanların işgali altında olduğu
da kullanılmıştır. Koçu, bobstil stilini aydın gençli-
için moda merkezi olmaya bir süre devam ede-
ğin ve varlıklı ailelerin kullandığını söylemektedir.
memiştir. Ancak bazı couture’cüler işgal sırasında
Bobstil stilinin özelikle kız kıyafetlerinde ilginçlik
Paris'te kalmayı seçerek savaş öncesi dönemde ol-
gösterdiğini belirtmiştir. Kızlar, bluzlarının üstüne
duğu gibi seçkin Alman müşterileri için sınırlı ko-
kız hüviyetine göre değiştirilmiş erkek ceketleri giy-
leksiyonlarını üretmeye devam etmiş ancak mater-
47
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
mişler, uzun saçlarını ipek ağlar içine almışlardır. Etekler diz kapaklarının çok yukarısına çıkmış; bacaklara
varla yok arası ince çoraplar giyilmiştir. Kızların bazıları çorap giymemişler ve ayak ve el tırnakları mercan
rengine boyayarak farklı bir etki sağlamışlardır. Dört beş parmak yükseklikte mantar tabanlı iskarpinler
giymişlerdir. Uzun kayışlı çantalar omuza atılarak kullanılmıştır (Koçu, 2012:40). Erkekler arasında ise
“bobstil” daha çok abartılmış biçimde omuzlarda geniş vatkalar, kocaman ipek mendiller, dar paçalı pan-
tolonlar ve kalın tabanlı ayakkabılar şeklinde kullanılmıştır (Altınay ve Yüceer,1992: 129). Bu stil, var olan
giyim kalıplarına ve ahlak kurallarına karşı çıkış olarak da kabul edilir. Savaş sonrası, varoluşçuluk akımının
sokaktaki insana yansıması olarak da adlandırılmıştır. Hırpani görünüş, buruşuk pantolonlar, gece-gündüz
takılmaya hazır kocaman güneş gözlükleri, kalın tabanlı ayakkabılar, züppe görünüşlü bir akım oluşturur-
ken, akım aydınlar tarafından ilgi görmüştür. 1945 sonrası II. Dünya Savaşı sona erdiğinde anlaşılmıştır
ki, yasaklar ve kısıtlamalar modayı öldürmemiş tam tersi güçlendirmiştir. Dünya giyim modası oluşturma-
nın yolları üzerinde çalışırken, 1947 yılında Christi-
an Dior, ‘New Look’ adlı kreasyonunu tanıtınca Pa-
ris, Giyim Modası öncülüğünü tekrar kazanmıştır.
Christian Dior, ‘yeni görünüm’ adlı kreasyonunda ki
giyim parçalarını 19. yüzyıl sonlarındaki Viktoryen
döneminden etkilenerek oluşturmuştur. Bu kreasyon
da savaşın tüm sertliklerini kıyafetlerde yok etmiş ve
yumuşak yuvarlak hatlı, belleri ince, etekleri ise bi-
leklerine kadar inen elbiseler üretmiştir. Christian
Dior, estetik güzellik ile ustalığı birleştirerek zarif ve
kadınca bir siluet çizmiştir. Yüksek, kadınsı topuklu
ayakkabılar, küçük eğik şapkalar Dior’un çizdiği ka-
dının giyim stilidir. İnce bel, yuvarlak kalçalar, yeni Şekil 2.27 1940’lı yıllara Şekil 2.28 1940’lı yıllara
iç çamaşırları, takviyeli korseler, çok katlı iç etekler, ait kadın giyim örnekleri ait kadın giyim örnekleri
geniş kloş fırfırlı etekler yeni görünümün başlıca gi- Kaynak: Зелинг ,1999: 229; Kaynak: Зелинг ,1999: 229;
yim unsurları olmuştur. Dior’un çizmiş olduğu yeni Blackman,2013: 202-164-177 Blackman,2013: 202-164-177
görüntü, tartışmalara neden olurken, kumaş kullanı-
mında müsriflik ve detaylardaki aksesuarlar için, sa-
vaş sonrası devam eden ekonomik sıkıntıda, bunun
düşüncesizce bir tüketim olduğunu iddia edilmiştir.
Karşı düşüncelerde ise, savaş sonrası filizlenen umut-
ların simgesi olduğu şeklinde savunulmuştur (Şeftali-
ci, 2005:49 -56).
1948 – 1949’dan sonra kadınların giysileri daha yu-
muşak ve dişi bir görünüm kazanmıştır. Paris tekrardan
moda merkezi olurken, İngiltere ve Amerika’da kendi
moda endüstrisini kurarak hızla gelişmeye başlamıştır
(Öndoğan, 1996:367). (Şekil 2.30)
Savaş koşulları, sıkıntı, yokluk, tüm ülke insan- Şekil 2.29 1940’lı yıllara Şekil 2.30 1940’lı yıllara
larını ekonomik yaşamaya zorlamıştır. Türkiye’de ait kadın giyim örnekleri ait kadın giyim örnekleri
Ekmek ile birlikte, Kumaş da karneye bağlanmıştır.
Kaynak: Зелинг ,1999: 229; Kaynak: Зелинг ,1999: 229;
Her türlü israfa karşı, propaganda kampanyalarının
Blackman,2013: 202-164-177 Blackman,2013: 202-164-177
yapıldığı yaşamın ve ayakta kalmanın zor olduğu yıl-
lar olarak tarih de yerini almıştır. Evde bulunan artık
kumaşlar birleştirilerek giysiler oluşturulmuştur. Türkiye’de1940’lı yıllarda kıyafet üretimi terzilerle sağ-
lanmıştır. Batı ülkelerinde başlayan konfeksiyon üretimi, Türkiye’de sadece dokuma sektöründeki gelişme
olarak kalmıştır. Türkiye’de hazır giyimin ilk denemeleri ise, yine terziler tarafından uygulanmış, küçük
terzi atölyelerinde kalıp tekniği kullanılır olmuştur (Şeftalici, 2005:49 -56).
48
Moda Tasarımı
49
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
moda öncüleri olmuştur. Marilyn Monroe 50’li yıllarda çok etkili bir
isim olmuş, saç biçimi, makyajı, giysileri ve fiziğiyle insanları oldukça
etkilemiştir. Bridget Bardot 50’li yıllarda dağınık ve özgür saç stili
ile birçok kadın tarafından taklit edilmiştir. Elzabeth Taylor, Audrey
Hepburn gibi yıldızlar da zarif şıklığın simgesi olmuşlardır (Kaynar,
2012:41).
50
Moda Tasarımı
1964 yılında modacı Courregees’in “Moon Gril / Ay kızı” ve Cardin’in astronot stili kıyafetleri uzay
modasının ilk örnekleridir. Cardin’in yeni stilinde bütünüyle rahat ve giyilebilen vücudu tamamen saran,
başlıklı giysiler 21.yüzyıla hazırlık niteliğinde olmuştur (Connike, 1990:45). 1965 yılında Paco Raban-
ne metal, plastik elbiseler üreterek bir ilke imza atmıştır (Onur, 2004:.56) (Şekil 2.36). Aynı yıl Fransız
tasarımcı Andre Courreges‘in kısa ve trapez formundaki elbiseleri ile insanları önce şaşırtmış, ardından
pantolon takımları kadınların dünyasına kent sokaklarında giyilmek üzere sokmuştur. Kadını tepeden tır-
nağa beyaz giydirerek, sert hatlı geometrik desenlere yer vermiş ve plastik folyoları giyim materyali olarak
kullanma cesaretini göstermiştir (Burda, 2000:53). Dönemin önemli akımlarından biri de baby-boom akı-
mının yayınlaşmasıdır. Dönemde kullanılan elbiseler üzerinde çocuksu görünümler hakim olmuş, özellikle
Twiggy modasında kolsuz ve yakasız mini elbiseler kullanılmıştır. Öğleden sonra elbiselerinde “enginar
modeli, lale formu” gibi dar bel, vurgulanan kalça formları ve kısa eteklerden oluşan modeller kullanılmış-
tır. Elbiseler üzerinde düz siluetler, köşeli yakalar ve geometrik desenler hakim olmuştur. Dönemin günlük
takımları, eldiven, şapka, ince burunlu ayakkabılar ile bir bütün oluşturmaktadır. Ceket boyları değişken-
lik gösterirken kesimleri düz form-
dadır. Ceket yakalarında dik yaka,
bebe yaka veya yakasız modeller
hâkim olmuştur. Ceket altlarına
evaze veya dar kesim mini etekler
giyilmiştir. Dönemin ortalarında
pantolonlu takımlar sıkça kullanıl-
mıştır. (Connike, 1990:45).
1965’de geometrik biçimde,
optik yanılsama amacı güden pop-
art modası tüm Avrupa’da etkisini
göstermiştir. Özellikle siyah-beyaz
zıtlığı ve geometrik desenlerden
yararlanılmış, kumaş desenle- Şekil 2.34 Şekil 2.35
ri giysiyi kaplayacak büyüklükte Kaynak: Johnson, 2008; Kaynak: Johnson, 2008; Blackman, 2013:240
yapılmıştır (Komşuoğlu ve diğer- Blackman, 2013:240 - 252; Kass, - 252; Kass, 2011:20; Зелинг, 1999: 341
leri, 1986: 28). (Şekil 2.37) Bu 2011:20; Зелинг, 1999: 341
dönemde el örgüsü ve dantelden
yapılmış elbiseler moda olmuştur.
Pamuklu perdeler boyanarak elbi-
se haline getirilmiştir (Altınay ve
Yüceer,1992: 135). Feminen stilin
temsilcisi pantolon, özel davetlerde
ve salonlarda da giyilmeye başla-
mıştır. 1962 yılında dar kesimli ve
paçaları yırtmaçlı modeller, 1966
yılında boru kesimli ve uzun mo-
deller olarak kullanılmıştır. Strech
ve Jean pantolonlar dönemde po-
püler olmuştur (Bond,1988:169).
Pantolon modasını Yves Saint Lau-
rent de benimseyerek 1966 yılında Şekil 2.36 Şekil 2.37
ilk kez kadına smokin giydirmiştir
Kaynak: Johnson, 2008; Blackman, Kaynak: Johnson, 2008; Blackman,
(Burda,2000:45 ).
2013:240 - 252; Kass, 2011:20; Зелинг, 2013:240 - 252; Kass, 2011:20; Зелинг,
Türkiye’ de Moda da hazır 1999: 341 1999: 341
giyim, 1969 yılında Vakko’nun
Merter’de açmış olduğu ilk hazır
51
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
giyim fabrikası ile başlamıştır. En ünlü moda ev- kadar eskiden alıntılar yapmaya devam etmiştir ama
leri, alt kültüre ulaşabilmek için koleksiyonlarına bir yandan da kot ve spor giyim kullanımında ar-
hazır giyim bölümü de eklemiştir Ardı ardına ha- tış yaşanmıştır. Öncelerinde sadece çalışan erkekler
zır giyim firmaları açılmaya başlamıştır (Şeftalici, ve çocukların giydiği bir Amerikan unsuru olan ve
2005:88). 1950’lerde Hollywood film yıldızları ve Elvis Pres-
ley gibi rock’n’roll yıldızları tarafından tüm dünya-
ya tanıtılan kot giyim gençlerin gardırobunda yerini
1970 Yılları Giyim Kuşam almıştır (Blackman, 2013: 218).
70’li yıllarda politika, global problemler, çev-
70’lerin modası kendine özgü bir karakter ya-
re sorunları ve öğrenci hareketleri modayı etkile-
ratamamış, 60’ların trendlerinden etkilenmiş ve bu
miş, bu etkileşim 70’lerin sonuna kadar sürmüştür
modayı geliştirerek 80’lere kadar taşımıştır. Gün-
(Dereboy, 2004: 169). Bu yıllarda modanın ritmi
lük giyim trendleri modaya hakim olmaya başla-
iyice hızlanmıştır. Teknolojik gelişmeler sokakta,
mış, modada kuralcı yaklaşım değerini kaybetmiş
anlayışta, giyimde ve şıklıkta değişimlere neden ol-
ve moda anti otoriter bir özellik kazanmıştır. 70’li
muştur. Batı dünyasında elbise modelleri tamamen
yıllarda haute couture modası etkisini yitirmeye
değişmeye başlamıştır. Bu dönemde kaliteli ürün
başlamış, pret-â-porter önem kazanmış, insanlar-
ve sıradan ürün farkı önem kazanmıştır (Baudot,
daki moda bilincinin artmasıyla kısa süren trend-
2001: 234). 1971 yılında ünlü modacı Chanel’in
lerin anlamı sorgulanmaya başlamıştır. 70’li yıllar-
ölümü, moda çevrelerini sarsmıştır. Chanel çizgi-
da bazı moda evleri eski güçlerini yitirmiş, diğer
lerini onun ardından en iyi şekilde, Karl Lagerfeld
yandan Giorgio Armani, Kenzo, Karl Lagerfeld
yaşatmaya devam etmiştir. Chanel takımlarının
gibi yeni isimler hazır giyim koleksiyonlarıyla öne
oluşturduğu yetişkin kadın imajı günümüzde de
çıkmışlardır (Blackman, 2013: 218).
halen etkinliğini korumaktadır (Pamuk, 2009: 54).
Arap-İsrail savaşı, yaşamı olumsuz etkilemiş, dış Ayrıca 70’li yıllarda etek boylarında mini, midi
ülkelere petrol ambargosu uygulanmıştır. 1973’de ve maxi boyları aynı anda görülmüştür. Dönemde
tırmanışta olan dünya enflasyonu, işsizlik, ulusla- ortaya çıkan erkeksi pantolon takımlar genç kadınlar
rarası para sisteminin sarsıntıya uğraması ve petrol tarafından tercih edilmiştir. Çizgili veya ekose desen-
ambargosu ile sıkıntıları 1974’e taşımış, ekonomik li takımlar, pamuklu süveterler hem kadınlar hem
krizi büyümüş ve bu sıkıntılardan, tüm dünya et- de erkekler tarafından kullanılırken “unisex” akımın
kilenmiştir. 1929 Dünya krizinden, daha büyük popüler olmasını sağlamıştır (Bond, 1998: 194).
rakamlara ulaşan 1974 krizi, tüm ülkelerin eko- 1970’lerde ortaya çıkan punk hareketi,
nomik anlamda bir yıl geriye gitmesine de neden l976-l978 yılları arasında moda üzerinde etkili
olmuştur (Şeftalici, 2005: 98). olmuştur. Glamrock ve Londra’da başlayan Punk
1970’li yıllarda farklı stillerde bir moda gözlen- modası, Avrupa’ya yayılmaya başlamış hem so-
mektedir. Bütün bu yaşananların yanında bu dönem kak modasını hem de yüksek modayı etkilemiştir
geçmiş dönemlerin bir yorumu olmuştur (Onur, (Bryant, J. ve Harel, M.C. 2010; Laver 2007). Fetiş
2004:58). Bu yeni tarzda, ihmalkâr görüntülü tasa- ve kölelik biraz da rock’tan esinlenen, vücut pier-
rımlar düzgünleştirilmiştir. Moda üreticileri, küçük cingleri, metalik materyaller, parlak renkli saç stil-
defolar ve minik dengesiz stillerin üzerine gitmiş ve leri, metal çubuklu ayakkabılar, siyah deri ceketler,
giyim-kuşam modasının, işlevselliğini tekrar göz abartılı makyajlar ve faşist sembollerden oluşan bir
önünde bulundurmuştur. Önceki yılların belli de- tarz olan Punk (Şekil 2.38), hippilerin gökkuşağı
tayları, gözden geçirilip abartılmıştır. 40’ların man- rengi kumaşlarına, tamamıyla antipatik bir tavır
tar topukları, apartman topuğa, 30’ların dökümlü sergileyerek giyimde anarşik başkaldırı ve güç kay-
kumaşları, geniş paçalı pantolonları, göğsü kapla- bına sebep olmuştur (Blackman, 2013: 218).
yacak kadar büyümüş ve sivrilmiş yakaları bu dö- Gençler arasında Indian Look popüler olmuş,
nemde tasarımcılar tarafından yorumlanmıştır Dar işlemeli bluzlar, Hint motifleri, etnik motifler (Şe-
süveterlerin içine, pastel renklerde dar gömlekler gi- kil 2.39), oryantal desenli eşarplar ve gümüş takı-
yilmiş. İri desenli, geniş enli, kravatlar kullanılmıştır larla oldukça düşük maliyetli bir moda yaratılmış
(Şeftalici, 2005:100). 1970’lerde moda Victoria dö- ve bu Londra üzerinden tüm Avrupa’ya yayılmıştır
neminden 1940’ların göz kamaştıran görünümüne (Dereboy, 2004: 169).
52
Moda Tasarımı
Bu yıllarda gece giysilerinde; japone kollu derin dekolteli elbiseler, maksi ve mini etekler, kapitone
yelekler, şalvar tipi pantolonlar, jarse ve ipek pantolon-tunik takımlar görülmüştür. Disco kavramı moda
dünyasında kendini gösterirken, tulumları, platform topuklu ayakkabıları ve hotpantsleri de kendisiyle
beraber getirmiştir. Bu dönem ayrıca Japon moda tasarımcılarının Paris’te tanınmaya başladığı yıllar olarak
da bilinmektedir (Bryant, J. ve Harel, M.C. 2010; Laver 2007). Dönemde önemli bir yer tutan el örgüleri,
işlemeler, aplikeler, el boyamaları ve üstleri yazılı, resimli tişörtler, gömlekler ve bluejeanler giyilmiştir.
Dönemin sonlarına doğru dizlere kadar daracık gelen, dizden aşağıya ayakkabıyı örtecek kadar geniş paçalı
pantolonlar, göğsü kaplayacak kadar geniş yakalar, dar ve düşük omuzlu ceketlerin içine giyilen daracık,
uzun sivri yakalı gömlekler, canlı renklerde geniş enli kravatlar, omuzlara konulan vatkalar moda olmuştur
(Cumhuriyet Modaları, 1992:77-79).
Deri 70’lerde önemli bir derecede moda olmuştur. Öyle ki deri,” haute couture” ve “pret-a-por-ter”
alanlarında gerçekleştirilen yeni arayışların içerisinde önemli bir yer tutmuştur. Özellikle yetmişli yılların
ikinci yarısından itibaren kadın ve erkek ceketlerinden motosiklet kıyafetlerine kadar deri hayatın içine
girmeye başlamıştır. Modacı Claude Montana, deriyi dantel ile kullandığı koleksiyonunu 1977 yılında
sergilemiştir (Onur, 2004: 57). (Şekil 2.40).
70’lerin son yılları eskiyi arayışlarla dolu olduğu görülmektedir. 1978-1979 yılları vatkalı manto ve tay-
yörüyle, tüylü başa oturtma şapkalarıyla 1950’lerin çekici kadını yeniden doğmuştur. Dar eteklerde önden
yırtmaç moda olmuştur. Beli ince gösteren, bacakları saran pantolonlar giyilmiştir. Kol stilleri artmış yarasa
kol, japone ve pili içerisine takılmış kollar dirsekten sonra daralan kollarla ise Marilyn Monroe ve Esther
Williams yılları geri gelmiştir. (Baudot,2001; Bond,1998).
53
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
54
Moda Tasarımı
daları, 1992:87). Bu dönemde on yıl içinde, vat- Uzakdoğu’nun hâkimiyeti, Çin’in Dünya Tica-
kalı omuzlar ortadan kalkmış, aksesuarlar artmış, ret Örgütü’ne alınması sonucunda moda dünyasına
iş yerlerinde klasik hırka ve yün ceketler giyilmeye hızlı giriş, ucuz ve basit kıyafetlerin ön plana çıkışı,
başlanmıştır (Watson, 2007: 134). bugün al- yarın giy- öbür gün de at şeklindeki öz-
90’larda haute couture ile pret-â-porter arasın- gür giyim anlayışı günümüz modasına yansımıştır
daki açı artarak büyümüş ve bu durum 2000’li yıl- (Gürsoy, 2010:24).
lara da taşınmıştır. Modanın merkezi Paris’te haute 2000’li yıllarda yaşanan ABD- Irak savaşı dünya
couture yapan moda evleri kapanmaya başlamış, ekonomisini etkilemiş ve yansımaları günümüzde
pret-â-porter yapan büyük moda grupları satış pay- kadar gelmiştir. Son zamanlarda yaşanan Arap Ba-
larını arttırmışlardır. harı dünyayı etkisi altına almış ve borsaların trend
1990’lara girildiğinde 80’li yılların çok renklili- eğrilerinin belirsizliğine neden olmuştur. Arap Ba-
ği azalmaya başlamıştır. Minimalist akım ön plana harının etkisiyle şalvar modelindeki pantolonlar
çıkmıştır. Sade ve vücudu kavrayan formlar 90’lara yaygınlık göstermiştir (Şekil 2.45).
damgasını vurmuştur. Bu modanın öncülerinden Moda eğilimleri incelendiğinde 2005’de 40’lı
biri Prada’dır (Onur 2004:59). Büyük bedenler ya yılların, 2007’de 60’lı yılların modernize edildiği
da çekmiş- daraltılmış görünümler, ters çevrilmiş görülmektedir. Küresel ısınma etkisiyle kumaşların
gibi dikilmiş, gelişigüzel bitirilmiş etek boyları dö- incelmesi, teknolojinin gelişmesiyle su ve leke tut-
nemin giysi özellikleri arasında yer almıştır. (Cum- mayan, buruşmayan termofizyolojik özellikler taşı-
huriyet Modaları, 1992:87). yan kumaşlar giysi tasarımlarında uygulanmış çarpı-
Hollywood sinema sanayi, MTV gibi televizyon cı, yeni ve değişik görüntüler kazandırmıştır. 2000’li
kanalları, internet, rock ve pop yıldızlarının giysile- yıllarda, 1940’lar, 50’ler, 60’lar, 70’ler ve 80’lerden
ri, 90’1ı yıllarda da moda trendlerinin öncülüğünü gelip günümüzü etkisi altına alan vintage kıyafetler,
yapmış ve modayı etkilemeye devam etmiştir. 90›1ı ünlü modacıların ilham kaynağı olmuştur. Vintage
yıllarda tasarımcıların koleksiyonları marka olan mağazaları yükselişe geçmiş ve Jackie Kennedy tarzı
mankenler tarafından sunulmuş, Linda Evangelis- elbiseler, işlemeli hırkalar, disko tarzı renkli tişört-
ta, Naomi Campbell ve Helena Christensen gibi ler, düşük bel İspanyol paça jeanler, latex taytlar en
ünlü mankenler toplumlar tarafından beğeniyle çok satılan ürünler arasında yer almıştır. Bu döne-
izlenmiş bu da koleksiyonunu sunan tasarımcının min başında popüler olan hip hop şarkılar moda-
satış payını arttırmaya yardımcı olmuştur. yı etkilemiştir. Bol jean’ler, eşofmanlar, kapüşonlu
sweatshirt’ler, sneaker’lar, bol jean ceketler, büyük
Bu yıllarda ortaya çıkan Körfez Savaşı ile birlikte
zincirler ve bandanalar moda olmuştur. Ayrıca 80’le-
moda olan kamuflaj desenli giysiler moda olmuştur.
rin romantik çizgileriyle 90’ların salaş rock havası bir
Yeşil, kahverengi, bej ve haki renklerdeki giysiler, asker
arada kullanılmıştır (Pamuk, 2009:33-34).
botları ve kemerler yaygın bir şekilde kullanılmıştır.
Komuflaj desenli giysilerin altına “kargo” ismi verilen 2000’li yıllar ‘street wear’ olarak tanımlanacak
bol cepli ve bol kesimli pantolonlar giyilmiştir. yeni bir akımın başlangıcı olmuştur. İletişim, med-
ya, görsellik gibi alanlarda yaşanan devrim moda
dünyasını da etkilemiş ve moda evrensel bir olgu
2000 Yılları Giyim Kuşam konumunu kazanmaya başlamıştır. Jean’in adeta
20.yüzyılın bitimi ile başlayan 21. yüzyılda do- bir özgürlük simgesi olarak tüm dünyaya yayılma-
nuk ve kentsel yaşamı yansıtan renkler ve kumaş- sı, zenginleşmeye başlayan Japonya’nın bir tüketim
lardan oluşan minimalist akımın yerini şık ve seksi ülkesi haline gelmesi Avrupalı modacıların dikka-
kadınları yaratan yeni koleksiyonlar oluşturmuştur tini çekmiştir. Birçok ülke insanının ‘Batılı’ gibi
(Şekil 2.44). Ancak millenyumun yeni çizgile- giyinmeye başlamasıyla tekstil sektörü evrenselliğe
ri geçen yüzyılın tekrarı niteliğinde olmuştur. Bu yönelmeye başlamıştır (Pamuk, 2009:58-59).
dönem ekonomik sıkıntıların etkili olmasına bağ- 2002 yılında klasik Burberry desenler genç-
lı olarak moda’da disiplin hakim olmuştur. Moda ler arasında moda haline gelmiştir (Şekil 2.46).
tasarımının geleceği için artık fikirler yaratıcılığın 2002’nin sonlarında ise tunik tarzı işlemeli bluzlar
daha çok önde olacağı, tasarımın sanatla beraber moda olmuştur. Bu yılda “etnik trend” giysilerde
yol alarak teknolojinin tasarımla bütünleşeceği bir belirgin olarak ortaya çıkmıştır. Baharat renklerin-
dönem olmuştur (İmre, 2011:42).
55
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
de, etnik desenli şifon, keten, müslin gibi kumaşların yanı sıra ince deri süet ve dantel kumaşlar da giysiler-
de yaygın olarak kullanılmıştır. Drapeli, volanlı, büzgülü ve fırfırlı bluzlar, bol kesimli pantolonlar ve kloş
etekler moda olmuştur (Elle Dergisi, 2002). 70’lerin özgürlüğünün simgesi olan Mary Quant tarzı “flower
power” akımı bu dönemde tekrardan modaya girmiştir. Bu akım büyük çiçek desenli kumaşlardan yapılan
uzun ya da çok kısa elbise ve bluzlarda kullanılmıştır (Elle Dergisi, 2002:22).
60’lı yılların izlerini taşıyan mini etekler, elbiseler, renkli mus ve file çoraplar ile canlı renkler 2003-2004 yılı
modasının belirgin özelliği olmuştur. Bu yıllara kadar var olan maskülen çizginin yerini feminen çizgiler almıştır.
2003 yılı sonlarına gelindiğinde “Uzak Doğu” akımı modayı etkilemiş, hakim yakalı, Uzak Doğu de-
senleriyle bezenmiş kumaşlardan yapılan bluz, gömlek ve elbiseler moda olmuştur.
2004 yılında moda tasarımcılarının bir kısmı parlak renklerde, karmaşık desenli yapılmış giysiler tasarlarken
bir kısmı da pastel renklerde ve sade çizgilerde giysiler tasarlamıştır. 2005 yılında kapri pantolonlar moda olmuştur.
80’lerin sembolü tayt, 2007’de tekrar popüler olmuş ve uzun tunikler, gömlekler ve baby-doll elbiseler-
le kombinlenmiştir. 80’lerden esinlenilen taytlar 2008’de deri, atex, parlak modern kumaşlarla yeniden yo-
rumlanmıştır. Bu dönemde maksiler, bol tunikler, tek omuz elbiseler, asimetrik kesimler moda olmuştur.
2009 yılında, Metalik renkler, pembe, fuşya, mor gibi canlı renkler, volanlı üstler, bilekte biten rengârenk
botlar, kalın kemerler, fırfırlı gömlekler, yüksek bel bol paçalı pantolonlar moda olmuştur.
Öğrenme Çıktısı
56
Moda Tasarımı
Ortaçağ Giyim Özellikleri 2 Orta çağ giyim özelliklerinin gelişmesinde, savaşların, salgın
hastalıkların, milletlerin oluşmasının, milletler arası tica-
retin ve teknik gelişmelerin etkisi olmuştur. Bu dönemde
Haçlı Seferleri’nin etkisiyle doğunun kumaşları batı moda-
sını etkilemiş buna bağlı olarak da giyim ilk çağdaki sade-
liğinden uzaklaşarak karmaşık özellikler göstermeye başla-
mıştır. Romanesk dönemde bele kayışla asılan para keseleri
kullanılmıştır. Bu dönemde kadınlar düz elbise üstüne zırh-
lı yelek ve bele işlemeli kemer takmış, erkekler ise bedene
oturan ve diz üstüne kadar uzanan elbiseler giymiştir Ro-
manesk Döneminde XI. yüzyılda dikiş atölyeleri kurulmuş
ve keten, yün kumaşlardan giysiler yapılmıştır. İpek kumaş-
lardan giysiler ise sadece zengin soylular için üretilmiştir.
Terzilik sanatı Gotik dönemde gelişmeye başlamıştır. Uzun,
kemerli ve sivri bir yapıya sahip olan Gotik mimari kadın ve
erkek giysilerinin ilham kaynağı olmuş ve bu dönemde siv-
ri burunlu çoraplar, sivri başlıklar ve mazgal deliklerindeki
motiflerin uygulandığı kol uçları kullanılmıştır.
57
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
Yeniçağ Giyim Özellikleri 3 Rönesans döneminde sanata verilen önemin artması giysilere
de yansımıştır. Buna bağlı olarak giysiler kuralcı etkilerden
kurtulmaya başlamıştır. Kadınlar beli ince göstermek için
tahta korseler kalçayı geniş göstermek için ise huni biçimin-
de çemberler kullanmıştır. Erkek giyimindeki en belirgin
giysi balon biçimindeki külot pantolonlar ve vücuda oturan
yelekler olmuştur. 17. yüzyılda orta sınıfın modaya ilgi gös-
termesiyle birlikte moda hareketleri hız kazanmıştır. Bu dö-
neme kadar ev hizmetlileri tarafından yapılan giysiler artık
terziler tarafından kişiye özel tasarımlar şeklinde yapılmıştır.
Barok dönemde kadınlar çemberi bırakarak yerine üç tane
eteği üst üste giymeye başlamış, metal, ahşap ve fildişinden
yapılan korseler kullanmışlardır. 1780’li yıllarda Marie An-
toniette kadın modasında oldukça etkili olmuştur.
Yakınçağ Giyim Özellikleri 4 18. yüzyılın son çeyreğinde başlayan Endüstri Devrimi
ile birlikte zanaattan endüstriye geçiş başlamış ve üretim
büyük ölçüde artmıştır. 1846 yılında Eliah Howe’un di-
kiş makinesini icat etmesiyle birlikte giyim, endüstri dalı
haline gelmiştir. 19. yüzyılın ortalarına kadar giysiyi diken
kişiler sarayın hizmetkârı olarak kabul edilirken, Charles
Frederick Worth (1825-1895) bu anlayışı değiştirmiş-
tir. Terzilerin toplumsal konumunu değiştiren ve terzileri
‘’Moda Tasarımcısı’’ katına yükselten Worth, tasarladığı
giysileri kendi moda evinde saraylıların da içinde bulundu-
ğu müşteri grubuna sunmuştur.
58
Moda Tasarımı
59
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
1 “Şenti” adı verilen kısa etekler hangi antik 6 Aşağıdakilerden hangisi 1950’li yıllarda gi-
döneme aittir? yim kuşam özellikleri açısından Türkiye’de görülen
A. Antik Roma gelişmeler arasında yer almaz?
neler öğrendik?
4 Gotik dönemde parlak, sivri burunlu, tabanlı 9 Aşağıdakilerden hangisi doğru bir bilgi değildir?
çoraplara ne ad verilmiştir?
A. 2002 yılında klasik Burberry desenler gençler
A. Kot-hardi
arasında moda haline gelmiştir
B. Flamboyant
B. 2005 yılında kapri pantolonlar moda olmuştur.
C. Smock C. 2009 yılında yüksek bel bol paçalı pantolonlar
D. Chaperon moda olmuştur.
E. Scarcella D. 2003 yılı sonlarına gelindiğinde “Uzak Doğu”
akımı modayı etkilemiştir.
5 Aşağıdakilerden hangisi 1920’’li yıllara ait gi- E. 2000 yılında Mary Quant tarzı “flower power”
yim kuşam özellikleri arasında yer almaz? akımı tekrardan modaya girmiştir
A. “erkek gibi kadın” tipinin yaygınlık kazanması
olmuştur. 10 “Punk” modası hangi yıllara ait giyim kuşam
B. “Flapper” olarak tabir edilen genç ve ince kadın özelliğidir?
siluetleri dönemin moda ikonu olmuştur. A. 1950’li yıllar
C. Chanel ilk pantolon giyerek pantolon modası- B. 1960’lı yıllar
nın öncüsü olmuştur. C. 1970’li yıllar
D. Naylon çorap moda olmuştur D. 1980’li yıllar
E. Bir dans olarak ortaya çıkan Charleston modası E. 1990’lı yıllar
tüm dünyayı etkilemeye başlamıştır.
60
Moda Tasarımı
1. C Yanıtınız yanlış ise “Antik Mısır” konusunu 6. A Yanıtınız yanlış ise “20. ve 21. Yüzyıl Giyim
yeniden gözden geçiriniz. Özellikleri” konusunu yeniden gözden geçiriniz.
Yanıtınız yanlış ise “Orta Çağda Romanesk Yanıtınız yanlış ise “Yeniçağ Rönesans Dö-
3. C 8. C
Dönemi Giyim Özellikleri” konusunu yeni- nemi Giyim Özellikleri” konusunu yeniden
den gözden geçiriniz. gözden geçiriniz.
5. D Yanıtınız yanlış ise “20. ve 21. Yüzyıl Giyim 10. C Yanıtınız yanlış ise “20. ve 21. Yüzyıl Giyim
Özellikleri” konusunu yeniden gözden geçiriniz. Özellikleri” konusunu yeniden gözden geçiriniz.
Araştır Yanıt
2 Anahtarı
Yunan Uygarlığı, Akalara son veren Dorlar tarafından kurulan bir medeni-
Araştır 1 yettir. Yunan medeniyeti kendinden sonraki Helen ve Roma Medeniyetleri
üzerinde etkili olmuştur.
Tarihsel süreç içerisinde, Fransız İhtilali modanın başlangıç tarihi olarak kabul
edilmektedir. Geleneksel toplumlardaki sınıfsal ayrım, ihtilalle birlikte yok
Araştır 4 olmuş ve hürriyet ortamının doğmasına yol açmıştır. Bunun sonucu olarak
ihtilal, çalışma şartlarına ve çeşitli aktivitelere daha uygun kıyafet çeşitlerinin
artmasını sağlamıştır.
1906-1907 yılları arasında etek modelleri dar, boyları daha kısa ve bel hattı
Araştır 5 daha yüksek bir görünüm kazanmıştır.
61
Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci
Kaynakça
Albayrak, E. A. (2016) İkinci Dünya Savaşı’nın Hope, T. (1962) Costumes of the Greeks and
(1939-1945) Kadın Giyimine Etkileri, Akademik Romans, Dover Publication, Inc, New York.
Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 4, Sayı: 35,
İmre, H.M. (2011) Tarihsel gelişim içerisinde moda,
Aralık.
ayakkabı ve insan ilişkileri, Yüksek Lisans Tezi,
Altınay, H. ve Yüceer, H. (1992) Moda ve Tarihi, Haliç Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü,
Kadıoğlu Matbaası, Ankara. İstanbul.
Arığ, A. S. (2006) Türklerdeki Giysinin Kısa Tarihi, Karlı, E. (2003) Kısa Osmanlı Tarihi, Geçit Kitabevi,
Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Sayı 64-65- İstanbul.
66, Cilt: XXII, Mart-Temmuz-Kasım.
Kass, A. (2011) The 20th Century of American
Barbarosoğlu, F. K. (2004) Moda ve Zihniyet, İz Fashion: 1900 – 2000.
Yayıncılık, İstanbul.
Kaynar, E. A. (2012) 1960-1970 Yılları Arasında
Barthes, R. (2006) The Language of Fashion, Power Modayı Etkileyen Faktörler. T.C. Haliç
Publications, Sydney. Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Tekstil Ve
Moda Tasarımı Ana Sanat Dalı Tekstil ve Moda
Baudot, F. (2001) Modanın Yüzyılı, çev: Noyan
Tasarımı Programı, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Akatlı, İstanbul.
Koçu, R. E. (2012) Türk Giyim Kuşam ve Süsleme
Blackman, C. (2013) Modanın Tarihi 1900’den
Sözlüğü, Sümerbank Kültür Yayınları, İstanbul.
Bugüne, çev.Kaan Onur Kaftanoğlu, Karadeniz
Kitap LTD.ŞTİ, İstanbul. Комиссаржевскии, Ф. (2005). История
Костюма, Астрель; АСТ: Люкс,Moskova.
Boardman, J. (2001) Yunan Heykeli-Arkaik Dönem,
çev Yaşar Ersoy, Homer Kitabevi, İstanbul. Komşuoğlu, Ş ve İmer, A. Seçkinöz, M., Alpaslan,
S., Etike, S. (1986) Resim II Moda Resmi ve
Bryant, J. ve Harel. M.C. (2010). The Fashion File,
Giyim Tarihi, Ankara.
Grand Central Publishing, İspanya.
Laver, J. (2007) Costume and Fashion A Concise
Daynes, K. (2007) Modanın Göz Kamaştıran
History, Thames&Hudson. Inc, New York.
Hikayesi, Bilge Kültür Sanat Yayın Dağıtım San.
ve Tic. Ltd. Şti, İstanbul. Lehnert, G. (2000) A History of Fashion in the 20th
century, Könemann.
Dereboy, E.J. (2004) Kostüm ve Moda Tarihi, Özel
Güzel Sanatlar Stilistlik, İstanbul. Martin, R. (1999) Cubism and Fashion, The
Metropolitan Museum of Art, New York.
Dölen, E. (1992) Tekstil Tarihi, Marmara Üniversitesi
İlahiyat Fakültesi Vakfı, İstanbul. MEGEP. (2008) Halkla İlişkiler ve Organizasyon
Hizmetleri Moda, Ankara.
Fogg, M. (2014) Modanın Tüm Öyküsü, çev: Emre
Gözgü, İstanbul: Hayalperest Yayınevi. Onur, N. (2004) Moda Bulaşıcıdır, Epsilon Yayıncılık,
İstanbul.
Fuaki, A.ve Suoh, T. (2004) Fashion From the 18th
to the 20th Century, Taschen, The Kyoto Cotume Öndoğan, Z. (1996) 1940’dan 1960’a kadar. Moda
Instute, İtalya. Tekstil ve Konfeksiyon, 5.
Gürsoy, A.T. (2010) Giyim Kültürü ve Moda, Türkiye Özaslan, S. (2014) 1970-1990 Yılları Arasında
Tekstil Sanayi İşverenleri Sendikası, İstanbul. Sinemanın Toplumsal Ve Sosyolojik Açıdan Moda
Üzerindeki Etkileri. T.C. Haliç Üniversitesi, Sosyal
Gürtuna, S. (1999) Osmanlı Kadın Giysisi, Ankara:
Bilimler Enstitüsü, Tekstil ve Moda Tasarımı Ana
T.C. Kültür Bakanlığı Yayınları. Baskı I.
Sanat Dalı Tekstil Ve Moda Tasarımı Programı,
Hazır, M. (2006) Giysi Tasarımında Görsel ve Dokusal Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Elementler: Pilise ve Drapeler, (Yayınlanmamış
Özüdoğru, Ş. (2012) 19. Yüzyıldan Günümüze Moda
Doktora Tezi), Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal
ve Sanat Etkileşimi. TC. Anadolu Üniversitesi,
Bilimler Enstitüsü, İzmir.
Fen Bilimleri Enstitüsü, Endüstriyel Sanatlar
Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, Eskişehir.
62
Moda Tasarımı
Pamuk, B. (2009) Giysi Moda Eğilimlerini Etkileyen Turani, A. (1983) Dünya Sanat Tarihi, Ankara:
Faktörler Ve Bir Model Önerisi (1940-2007 Yılları Türkiye İş Bankası Yayınları.
Arası Basılı Yayında Örnek Uygulama), T.C. Gazi
Türkoğlu, S. (2002) Tarih Boyunca Anadolu’da
Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Giyim
Giyim Kuşam, Garanti Bankası, İstanbul.
Endüstrisi ve Giyim Eğitimi Ana Bilim Dalı,
Doktora Tezi, Ankara. Yüceer, H. (1992) Moda ve Tarihi, Ankara.
Parlak, S. D. (2006) Giyim Modasında Gerçeküstücü Володин, В.А. (2002). Современная Энциклопедия
Yaklaşımlar, Yüksek Lisans Tezi, Dokuz Eylül Мода и Стиль, Аванта, Moskova.
Üniversitesi, Güzel Sanatlar Enstitüsü, Tekstil Ana Vural, T. ve Ağaç, S. Moda Tarihi Seminer Metni.
Sanat Dalı, İzmir.
Watson, L. (2007) Modaya Yön Verenler. çev. Güneş
Pektaş, H. (2006) Moda ve Postmodernizm, Doktora Ayas, Güncel Yayıncılık, İstanbul.
Tezi, Konya.
Yapp, N. (2005) Gettyimages 1980’ler, Literatür
SAGEM. (1995) Moda ve Moda Olgusu, Yayın Yayıncılık, Almanya.
No:149, Bursa.
Yıldız, N. (1993) Eski Çağda Deri Kullanımı ve
Sevin, N. (1990) On Üç Asırlık Türk Kıyafet Tarihine Teknolojisi, İstanbul: Marmara Üniversitesi Yayın
Bir Bakıs, Kültür Bakanlığı, Ankara. No:540 – Fen Edebiyat Fakültesi Yayın No:31.
Steele, V. (1997) Fifty Years of Fashion New Look to Зелинг, Ш. (1999) Мода Век Модельеров 1900-
Now, Yale University Press, London. 1999, Könemann.
Şeftalici, H. S. (2005) Terziden Tasarımcıya. T.C. 75 Yılda Değişen Yaşam ve Değişen İnsan Cumhuriyet
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Sosyal Modaları. (1999) Tarih Vakfı, İstanbul.
Bilimler Enstitüsü, Tekstil Ve Moda Tasarımı
Anasanat Dalı, Tekstil Tasarımı Programı, Yüksek
Lisans Tezi, İstanbul
63
Bölüm 3
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu
1 2
Moda İllüstrasyonlarının Tarihçesine Giriş Malzemeler
öğrenme çıktıları
3
Kadın ve Erkek Moda İllüstrasyonu
3 Kadın ve Erkek Moda İllüstrasyonunu
Uygulayabilme
Anahtar Sözcükler: • Moda illüstrasyonu • İllüstrasyon malzemeleri • Canlı model • Figür çizimi
• Kadın moda illüstrasyonu • Erkek moda illüstrasyonu
64
Moda Tasarımı
GİRİŞ
Türk Dil Kurumuna göre illüstrasyon kelimesi, en genel anlamda resimleme olarak tanımlanmıştır.
Fransızca’dan gelen bu kelime, genel olarak sanatsal yollara başvurularak fantastik bir dünya yaratmak için
kullanılmaktadır. Moda illüstrasyonları, moda tasarımcısının hayal gücünü yansıtan, ilgi çekmeyi başaran,
aynı zamanda da giysinin formunu, rengini, hangi hedef kitleye yönelik tasarımın yapıldığını gösteren ar-
tistik çizimlerdir. Moda tasarımcısı, zihninde beliren soyut düşünceyi çizim yolu ile önce iki boyutlu hale
sonra da somutlaştırarak üçüncü boyuta taşıyan kişidir (Tunalı, 2002:12). Düşüncenin kağıda aktarılması
kısmında ise moda tasarımcıları için moda illüstrasyonları önemli bir yere sahiptir.
Moda resmi ya da moda illüstrasyonu, tasarımcıların
sıklıkla başvurduğu artistik çizimlerdir. Bu çizimler tasa-
rımcının kendini ifade edebildiği, özgür davranabildiği kı- Tasarım, bir problemin çözümüne yönelik
sacası sözsüz iletişim kurabildiği bir yoldur. Moda illüstras- geliştirilen plan ya da fikirdir. Tasarım ke-
yonu, teknik çizimden çok farklıdır. Teknik çizimde kalıp limesi ise latince kökenli bir kelime olup
ve dikişte yer alan detaylar; kup, pens, roba, çima, gaze, “designare” sözcüğünden gelmektedir.
düğme, ilik, yırtmaç gibi teknik detaylar ölçülendirilerek
çizilir. Ancak moda illüstrasyonlarında daha çok form, renk, giysiye ait dokular ön planda tutulmaktadır
(Akdemir, 2016: 184). Moda illüstrasyonlarında kadın ve erkek figürlerin birebir oranlarda çizilmediği
görülmektedir. Moda illüstratörleri, birebir insan vücudu ölçüleri kullanmak yerine tasarladığı giysinin
vurgusunu daha iyi verebilmek için çeşitli abartmalara gitmektedir. Örneğin, pantolon tasarımında ba-
caklar daha uzun çizilerek pantolana vurgu yapılabilir ya da yakadaki bir detayı göstermek adına figürün
boynunu daha uzun çizerek yakaya dikkat çekebilir.
Moda illüstrasyonu çiziminde hangi malzemelerin nasıl kullanıldığı, kadın ve erkek illüstrasyonlarına
ait anatomik yapı ve onların nasıl illüstrasyona dönüştürüleceğini anlatmadan önce moda illüstrasyonla-
rının tarihçesini irdelemek daha verimli olacaktır. 19. yüzyıldan günümüze kadar olan bu süreç aşağıda
kısaca özetlenerek anlatılmaya çalışılmıştır.
1877 1885 1892 1907 1912 1914 1950 1950 1951 1959 1968 1971
1927 1931 1931 1939 1947 1950 1983 1984 1989 2000 2003 2005
65
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu
66
Moda Tasarımı
Resim 3.3’de görülen moda illüstrasyonu, Geor- bir incelikle çizilmiştir. Çizimler suluboya, guaj,
ges Barbier tarafından yapılmıştır. Bu illüstrasyonda mürekkep ile renklendirilmekte, fırça darbeleri ile
sağda yer alan figürde omuzlardan düşecekmiş gibi detaylar pekiştirilmektedir. Sanatçılar bu dönemde
duran dekolteli, uzun bir elbise çizilmiştir. Elbise- de moda tasarımcılarının yapmış olduğu tasarım-
nin üzerinde bir ağacın stilize edilmiş deseni yer al- lara hayat vermeye devam etmişlerdir (Hopkins,
maktadır. Barbier, Poiret’in oryantal stilini çizimler- 2013:14).
de cesur renkler kullanarak resmetmiştir. Poiret’in • 1940’lı Yıllarda Moda İllüstrasyonları
moda tasarımlarını resmetmek için görevlendirilen
1940’lı yıllarda moda illüstrasyonlarında sulu-
ve Paul Iribe ve Georges Lepape ile çalışan Barbier
boya ile guaj boyanın birlikte kullanımı ile giysi
bu dönemde tanınan ve başarılı olan moda illüstra-
üzerinde yer alan detaylar ince ince resmedilmiş-
törlerinden biridir (Phaidon 1998: 33).
tir. Kırklı yılların sonuna doğru Christian Dior’un
Diğer bir moda illüstratörü olan Paul Iribe ise, “New Look” (Yeni Görünüm) modası ile birlikte
moda çizimlerinde şablon baskı tekniğini kullan- kadınlardaki feminen görüntü daha da belirgin-
mıştır. Çizimlerindeki her renk için ayrı şablon leşmiştir. Dior’un çizimlerinde kullandığı kadın
kullanmış, böylece renkler canlılığını yitirmemiş- bedeninin bükülerek çizilmesi New look’un en be-
tir. Bu tekniği kullanarak modern sanata yönelmiş lirgin özelliklerinden biri olmuştur (Bryant 2013:
aynı zamanda da moda çizimlerini özgün bir hale 20). Moda tasarımcıları çizimlerini yaparken moda
getirmiştir. figürü çiziminin yanına artık kullandığı kumaşları
• 1920’li Yıllarda Moda İllüstrasyonları da eklemeye başlamıştır. Teknik resimlerle destek-
İş hayatına girmeleri ve oy kullanma hakkının lenen moda çizimleri kağıdın tam ortasında yer
verilmesi ile birlikte kadınlar, özgürleşmeye başla- almıştır.
mışlardır. Kadının toplumdaki yeri moda çizimle-
rine de yansımaya başlamıştır. Bu dönemde moda
ve moda illüstrasyonları Art Deco’dan, Jazz’dan ve
Flapper döneminden etkilenmiştir. Art Deco an-
layışında Almanya’da doğan Bauhaus Ekolü, Kü-
bizm ve Art Nouveau etkili olmuştur. Bauhaus
Ekolü’nün en önemli çıktısı olan temel tasarım
ilkelerinin giysi tasarımlarında kullanılmasıyla bir-
likte işlevsellik ve estetik birbirinden ayrılmaz bir
bütün olmuştur. 1920’li yıllarda modaya uygun
giyinen, serbest davranışlı kadın siluetleri moda çi-
zimlerinde de sıkça resmedilmiştir. Çizimlerde mü-
rekkep ve kurşunkaleme suluboya ve guaj boyalar
eşlik etmektedir. Mürekkep ve kurşunkalem giysi
üzerindeki detayları ifade etmede kullanılmıştır
(Bryant, 2013:15).
• 1930’lı Yıllarda Moda İllüstrasyonları
Bu dönemde Amerika’daki sinema sektörünün Resim 3.4 Christion Dior “New Look”
gelişmesiyle birlikte Hollywood filmlerindeki yıl- Kaynak: (www.dior.com/)
dızlar modayı yönlendirmeye başlamıştır. Moda
çizimlerinde Hollywood’un şıklığını belirten ka- • 1950’li Yıllarda Moda İllüstrasyonları
dın makyajı, illüstrasyonlarda özellikle çizilmiştir.
II. Dünya Savaşı sonrasında çizimlerde zemin
Parlak rujlar, maskaralı kirpikler, saç şekilleri fi-
ve giysi detaylarındaki keskin ve net çizgiler izle-
gürlerde dikkat edilerek çizilen detaylar olmuştur.
nimcilik akımın yansımasının sonucudur. Figürler-
Bu dönemde moda siluetleri daha uzun çizilmeye
deki pozlar ve arka plan bu döneme ait sosyal ha-
başlanmıştır. Figürlerde feminen hava görülmekte
yatı ve eğlenceyi yansıtmıştır. Moda çizimlerindeki
ve dokular ile yüzeyler gerçekçi bir şekilde kağıda
giysiler parlak renkler ile vurgulanmıştır (http://
aktarılmaktadır. Moda figürlerinin giysi detayla-
www.illustrationhistory.org/history/time).
rındaki drapeler, pililer, kürk vb. detaylar büyük
67
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu
yaşamla ilişkilendir
Resim 3.5 1950’li yıllara ait moda illüstrasyonu • 1970’li Yıllarda Moda İllüstrasyonları
Kaynak: (http://www.illustrationhistory.org/history/time)
1970’lere gelindiğinde moda dergilerinde yer
alan moda illüstrasyonları diğer yıllara göre daha az
• 1960’lı Yıllarda Moda İllüstrasyonları görülür olmuştur. Resim 3.7’de görülen illüstrasyon
Fütüristik akımın uzay modasını gündeme Antonio Lopez’e aittir. Moda tasarımcısı Emmanu-
getirmesiyle birlikte Mary Quant gibi fütüristik elle Khanh’a ait kadın giyiminin illüstrasyonlarını
moda tasarımcılarının tasarladıkları giysiler ve çi- yapmıştır. Lopez’in çiziminde yer alan kadın figürle-
zimleri moda dergilerinin ilk sayfalarında yer al- rinde bedendeki uzamalar net olarak görülmektedir.
maya başlamıştır (https://www.vam.ac.uk/articles/ Giysi tasarımlarının yanısıra şapka, kemer, çanta,
introducing-mary-quant). ayakkabı, eldiven gibi aksesuarların çizimine de yer
verilmiştir. Kadın moda figürleri hareketli bir şekil-
de, podyumun dışında günlük hayatın içindeymiş
gibi resmedilmiştir (Phaidon, 1998:250).
kanallarda yayınlanan kliplerde de ortaya çıkmış- İnternetin hayatın içine girmesiyle birlikte moda
tır. Müziğin moda üzerindeki etkisi bu dönem de ve moda algısı değişmekte, bu durum moda illüstras-
kendini hissetirmiş ve sanatçıların giyim tarzları, yonlarını da etkilemektedir. Hızlı moda ile birlikte
kostümleri, saç şekilleri vb. stiller gündelik hayata sürekli değişen moda trendleri doğrultusunda moda
girmiştir. Siberestetik moda, sokak kültürü, rock illüstratörleri yapmış oldukları illüstrasyonları sosyal
müzik, o dönemde yayınlanmaya başlayan MTV medyadan takipçilerine yayınlayabilmekte ve böylece
müzik kanalı ve TV dizileri özellikle anti-modayı illüstrasyonlar geniş kitlelere ulaşabilmektedir.
yönlendirmiştir. Bu dönem illüstrasyonlarının ba-
zılarında kadın ve erkek çizimlerinde yüzler soyut-
laştırılarak giysi detaylarına dikkat çekilmiş, pürüz-
süz dijital grafiklerin görüntüsü illüstrasyonlarda
sıklıkla görülmüştür (Bryant, 2013:27). (Tanım:
Yükselmekte olan modaya şu ya da bu nedenle il-
gisiz davranma ya da sezon trendlerinden tümüyle
habersiz olma durumuna anti-moda adı verilmek-
tedir (Davis, 1997:181)).
Bu dönemde moda illüstratörlerinin çizimlerin-
de; keçeli ve kalın uçlu kalemler, markerler, akri-
lik boyalar, sert ve yumuşak pastel boyalar ve di-
ğer malzemeler bir arada kullanılmıştır (Hopkins,
2013:19).
• 1990 ve 21. Yüzyıl Sonrasında Moda İl- Resim 3.8 Janothan Saunders’a ait dijital ortamda
lüstrasyonları yapılmış bir çizim ve uygulaması, 2004.
Moda tasarımcılarının dijital ortamda gerçek- Kaynak: (Phaidon, 2005)
leştirmeye başladıkları illüstrasyonlar, hayal güçleri
doğrultusunda gelişmeye devam etmiştir. Moda il- Moda illüstratörleri sosyal medya aracılığıyla
lüstratörleri çizimlerini kağıtta ya da dijital ortam- dünyanın bir çok yerindeki moda ile ilgili gelişme-
da yer alan çizim programlarında gerçekleştirmeye lerden haberdar olmaları sonucunda tasarımlarını
başlamıştır. Dijital ortamın sunduğu kolaylıklar, ve buna bağlı olarak da çizimlerini bu yönde devam
illüstratörlere zaman açısından çeşitli olanaklar ettirmektedirler. İlüstrasyonlarda yer alan kadın ve
sunmuştur. Ekranda oluşturdukları renk karışım- erkek figürlerinin pozları, makyaj saç vb. tarzları,
larını, farklı dokuları, yüzeyleri anında çizimlerine kullandıkları aksesuarlar ve fonda yer alan mimari
aktarabilmişlerdir. ayrıntılar, sokak sanatı vb. detaylar yer almaktadır.
Öğrenme Çıktısı
69
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu
70
Moda Tasarımı
71
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu
• Pastel boya (Yağlı ve kuru); Yapay renk • Kurşun kalemler: Taslak çizimlerde ilk
pigmentlerin bir araya getirilip tebeşir su başta kullanılan bu kalemler, sertlik ve yu-
ya da zamk ile karıştırılarak oluşturulan bir muşaklık dercelerine göre farklı rakam ve
boya türüdür. İki farklı kullanımı sözkonu- harflerin bir araya gelmesiyle satılmakta-
sudur. Bunlar kuru ve yağlı pastellerdir. İki- dır (Örneğin; HB, 2B, 2H, vb.). H serisi
sinin de etkisi kağıt üzerinde farklıdır. Yağlı en sert kalemdir. B serisi ise yumuşak seri-
pastel ile yapılan renklendirmede baskın dir. Yanlarına gelen rakamlara göre sertlik
renkler ve lekeler sözkonusu iken, kuru pas- ve yumuşaklık dereceleri belirlenmektedir.
telde ise şeffaf, yumuşak geçişler söz konu- Eskiz çizimlerinde önce H serisi ile çizime
sudur. Bu geçişleri sağlarken pamuk, sünger başlanır. Bu seri kağıttaki çizimin dağılma-
gibi yardımcı malzemelerden destek alına- sına olanak vermemektedir. En son detaylar
bilir. Kuru pastellerin kullanımı sırasında da yumuşak uçlu B serisinden kalemler kul-
dikkatli çalışmak gerekmektedir. Çalışma lanarak çizim bitirilir.
bittikten sonra boyanın dağılmaması için • Renkli Kuru Kalemler: Piyasada satılan
sabitlemek gerekmektedir. Yağlı pastellerde ve en kolay ulaşılabilen boya türüdür. Boya
böyle bir durum söz konusu değildir. Kuru türleri içinde en hakim olunan boya türü-
pasteller, hızlı moda çizimlerinde, eskizlerde dür. Silinebilir özelliğinden dolayı eskiz
füzen yerine de kullanılmaktadır. Yağlı pas- çizimlerinde ve nihai çizimlerde çeşitli de-
tel çalışmalarına kuru pastele oranla moda tayları vermek için kullanabilmekte, degra-
illüstrasyonlarında daha az rastlanmaktadır. deler yapılabilmektedir. Kuru kalem diğer
• Mürekkep: Mürekkep boyalar, fırça ya boya teknikleri ile de kullanılabilmektedir.
da kalem ucuyla uygulanabilmekte, fırça Ayrıca çizime hacim etkisi verebilmek için
yardımıyla degrade yapılabilmektedir Su kontür çizgilerini belirlemede kullanılabil-
bazlı olan türlerinde açık-koyu etki net mektedir. Renk alternatiflerinin çok oldu-
bir şekilde vurgulanmaktadır. Çıktığı dö- ğu bu kalemler setler halinde satılmaktadır.
nemde sınırlı renklere sahip olan bu boya Bazı kuru kalemlerin sulandırılarak kullan-
günümüzde sınırsız renk alternatifleri eşlik ma özelliği bulunmaktadır. Bu özellik ile
etmektedir. Serbest çizimlere eşlik eden bu kuru kalem ile yapılan boyama suluboya
boya daha teknik çizimlerin çizilmesinde de görüntüsüne dönüşmektedir. (Tanım: Deg-
kullanılmaktadır. Dolayısıyla mimarların, rade bir rengin açıktan koyuya ya da koyu-
grafikerlerin vb. meslek dallarındaki tasa- dan açığa doğru tonlamasıdır).
rımcıların da kullandığı rapido adı verilen • Füzen kalemler: Kömür bazlı olan bu ka-
kalemlerin dolgu malzemesidir. lemler, değişik kalınlıklarda piyasada satıl-
• Guaj boya: Su bazlı olan bu boya türü sulu- maktadır. Kuru pastel boyanın özelliklerine
boyaya göre daha kapatıcı bir etkiye sahiptir. sahiptir. Füzen kalemler eskiz çizimlerinde
Suluboyada renklerin üst üste sürülmesi çi- illüstratörlerin sıklıkla kullandığı kalem-
zimin kalitesini düşürürken, guaj boya ka- lerdir. Hızlı el çizimlerinde sıklıkla kulla-
patıcı özelliğinden dolayı böyle bir durum nılmaktadır. Füzen kalemlerin açık –koyu
söz konusu değildir. Ancak çok fazla üst üste etkiyi vermedeki özelliği bir avantaj iken,
sürüldüğünde kağıt üzerinde boya çatlama- kağıt üzerinde silinmesi durumunda leke
ları görülmekte bu görüntü de çizimin kali- bırakması bir dejavantajdır.
tesini etkilemektedir. Guaj boya, çeşitli renk • Marker: Diğer boyalardan farklı olarak al-
karışımlarına olanak sağlamaktdır. kol bazlı bir boya çeşididir. Bu nedenle dik-
kat edilmediği takdirde diğer boyalara göre
Kalemler kullanım süresi daha kısa ömürlü olmakta-
dır. Her kullanımdan sonra kapağının mut-
Moda illüstratörü için en önemli malzelerden
laka kapatılması gerekmektedir. Marker ka-
bir tanesidir. Zihinde beliren düşünceyi aktarmada
lemlerde yuvarlak uçlara ya da kesik uçlara
en gereksinim duyulan malzemelerin başında gel-
rastlamak mümkündür. Grafiksel çalışma-
mektedir.
larda sıklıkla kullanılan bu kalem türünü
72
Moda Tasarımı
Öğrenme Çıktısı
https://www.youtube.com/
Sizlerde moda illüstrasyon-
Saten, şifon, ipek gibi yu- watch?v=O3MRFnejyy0
larınızda farklı kumaşların
muşak dokulu kumaşların sitesinden bu konu ile ilgili
nasıl çizildiğini hangi mal-
çiziminde hangi malzemeler çalışmayı izleyip kendiniz
zemeleri kullanarak yaptığı-
kullanılmaktadır? daha sonrasında uygulaya-
nız anlatınız.
bilirsiniz.
73
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu
tay çizimler yapılmaz (Örneğin, kaş, göz, saç, düğme, parmak, tırnak vb). Modelin genel hatları çizilir,
burada önemli olan genelden özele doğru gitmektir. Geometrik hatlarla desteklenen figürün ana hatları
ortaya çıktıktan sonra detay çizimlere geçilir. Detay çizimlerin sonunda istenirse renklendirme yapılır.
Burada da en önemli nokta ışık-gölgeye dikkat edilerek açıktan koyuya doğru renklendirme yapılmasıdır.
Koyu rengi açmak zor olacağı için açık renkler yavaş yavaş koyultulur.
Moda dergilerinden yararlanarak çizim yapmak; Bir diğer yol dergilerden bakarak çizim yapmaktır. Bu
durumun avantajı ve dezavantajı bulunmaktadır. Canlı modelden çizim yapan kişi, modeli 360 dereceden
görebilir, dokunabilir, farklı giysiler ve pozlar deneyebilir ancak canlı model belli bir zaman diliminde poz
veren kişidir. Dolayısıyla çalışma saati kısıtlıdır. Bu durum çizen kişi için dezavantaj oluşturabilir.
Canlı modelin olmadığı zamanlarda moda dergilerinden yararlanmak da figür çizimi için başka bir
yoldur. Bu aşamada aşağıdaki yollar izlenmektedir.
• Öncelikle dergilerden bir figür seçilir.
• 35*50 cm resim kağıdı kağıt yatay tutularak kesilen figür bir yapıştırıcı yardımıyla kağıdın sol tara-
fına yapıştırılır.
• Figürün üzerinde bir kalem yardımıyla baş belirlenir,
• Baş ölçüsü beden üzerinde yatayda ve dikeyde kaç kere tekrarlandığı ölçülür,
• Figüre ait denge noktası bulunur,
• Göğüs, bel ve kalça çizgileri belirlenir
Bu aşamalar bittikten sonra, model üzerinden sağa doğru yatay ve dikey çizgiler çekilir. Baş doğru olarak
bu çizgilere aktarılır. Model üzerinde bulunan diğer çizgiler dikkatli bir şekilde araştırma çizgileriyle kağıda
aktarılır figür öncelikle geometrik formlarla ifade edilir ve en son detaylar verilerek çizim tamamlanmaktadır.
Kadın ve erkek illüstrasyonu çizimi yapılırken; öncelikle kadın illüstrasyonuyla başlayalım. Kadın ana-
tomisi yaş gruplarına göre değişiklik göstermektedir. Yazılı ve görsel belgelere bakıldığında moda dünya-
sının hedef aldığı genç grup modayı daha fazla takip etmekte ve bu grup tüketici kitlenin neredeyse en
başını oluşturmaktadır. Bu bağlamda moda illüstratörleri genç grupta yer alan 18-25 yaş arası kadınların
illüstrasyonlarını daha sık resmetmektedir. Buradan yola çıkarak bu yaş grubunda yer alan kadın illüstras-
yonuna yer verilecektir.
Moda illüstrasyonuna başlamadan önce; tasarlanacak giysinin nerede, ne zaman, nasıl giyileceğine ka-
rar verilmelidir. İlk moda illüstrasyonu için basit bir elbise tasarımı ile başlamak daha doğru olacaktır.
Eskiz çalışmalarından sonra hangi teknik ile hangi kağıda aktarılacağına karar verilmelidir.
74
Moda Tasarımı
75
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu
nilen büyüklükteki kağıt dikey bir şekilde şövaleye ğünde figürün sağ kısmına doğru açık kahve rengi
yerleştirilir. Kağıdın tam ortasından aşağıya kadar marker ile renklendirilmeye başlanmalıdır. Ceketin
eksen çizgisi, H serisi sert uçlu bir kalem ile çizilir. ön ortasına sağ kolun ceket ile birleştiği kısma iki
Bu çizgi sonrasında 9 eşit parçaya bölünür. Birinci ton koyu renkte marker girilmelidir. Bu koyuluklar
aralığa yumurta şeklini anımsatan baş şekli çizilir. giysinin hacimli görünmesinde etkili olacaktır. Bir
Erkek figürün pozu düz duruşa sahip olduğu için sonraki aşamada pembe renkli kuru kalem kulla-
omuzda, belde ya da kalçada eğim verilmeden düz nılarak yatayda daha belirgin dikeyde ise daha az
bir şekilde çizilir. Omuz ve göğüs kafesi kadına farkedilen çizgilerin çekilmesidir. Bu çizgiler beden
oranla daha geniş bir şekilde çizilmektedir. Kollar hareketiyle uyumlu olmalıdır. Kahverengi kuru
ve bacaklar çizgisel olarak ifade edildikten sonra kalem ile kol kenarları, ceket altı ve yaka altları-
dirsek, diz, ve ayak bileklerine küçük daireler yer- na kontür çizgileri çekilmelidir. Ceketin renklen-
leştirilir. Daha sonra kol ve bacakların genel formu dirilmesinden sonra sıra pantolana gelmektedir.
çizilir. Pantolon için önce cekette olduğu gibi açık renk
Aşama 2: Genel hatları çıkan figürün giydiril- marker girilmeli sonrasında kurukalem ve toz pas-
me kısmına gelindiğinde; ceketin içinden görülen tel ile ışık-gölgeye göre renklendirilmelidir. Yüzün
bir gömlek yakası ve kravat detayı çizilir. Boyunun renklendirilme aşamasında ise yüzün sağ tarafına
arkasından gelen yaka detayı simetrik bir şekilde toz pastel ile renk girildikten sonra kuru kalem ile
çizilir. Bel hizasına cep kapakları çizilir, kollardaki yüzün hatları belirginleştirilir. Saçın ayrım yerine
katlanma detayları eklenir. Bol pantolon çiziminde koyu renk marker ve kurukalem girildikten sonra
dikkat edilecek nokta bacak formunun bir iki mi- kafanın sağ arkasına toz pastel ile fon atanmakta-
limetre dışından çizilmesidir. Figürün yürüyüşün- dır. En son kısımda ise ince uçlu siyah keçe kalem
den ötürü dizlerde kumaş katlanmalarına yer veril- ile saç, yüz detayları, ceketin dış kenarları pantolon
melidir. Bu çizgiler asla kalın ve sert olmamalıdır. ve ayakkabıya kontür çizgileri ışık-gölgeye göre çe-
Aksi takdirde farklı bir görüntüye dönüşebilir. kilir. İllüstrasyon bittiğinde toz pasteli sabitlemek
için sabitleyici kullanılması gerekmektedir.
Aşama 3: Moda illüstrasyonun renklendirme
aşamasına gelindiğinde hangi teknik kullanılırsa
kullanılsın iki önemli nokta bulunmaktadır. Bun-
lardan biri; ışık-gölgenin hangi noktadan geldiğini Kontür; çizilen nesne, obje ya da figürün
belirlemek, ikincisi ise açıktan koyuya doğru renk- dış hatlarına çekilen çizgidir. Bu çizgi çi-
lendirme yapılmasıdır. Ceket çiziminin renklendi- zilen figürün sınırlarını ifade etmektedir.
rilmesinde ışığın soldan doğru geldiği düşünüldü-
Öğrenme Çıktısı
76
Moda Tasarımı
Moda İllüstrasyon
2 Malzemelerinin Nasıl
Kullanıldığını Açıklayabilme
Moda İllüstrasyonunda
Kullanılan Malzemeler 2 İllüstrasyonda genel olarak kağıt kalem, boya, fırça, vb. araç-
lar kullanılmaktadır. Ancak her malzemenin kendine göre
kullanım yöntemleri bulunmaktadır. Kalem, kağıt, boya bu
malzemelere genel olarak verilen isimlerdirç Bunların biraz
kendi içinde detaylandırılacak olursa; Kağıt kendi içinde
sıcak ve soğuk preslenmiş olarak ayrılmaktadır. Bu ayrım
kağıdın pürüzsüz parlak ya da dokulu mat görünmesidir.
Kağıt çeşitleri; Suluboya kağıdı, kartuş kağıdı, markör ka-
ğıdı, çizim kağıdı, aydınger kağıdı, karışık teknik kağıdı
olarak sınıflandırılmaktadır. Boyalar ise; suluboya, pastel
boya (Yağlı ve kuru ), mürekkep, guaj boya olarak sınıf-
landırılmaktadır. Kalemler; kurşun kalemler (HB, 2B, 3B
vb.), renkli kuru kalemler, füzen kalemler, marker olarak
sınıflandırılmaktadır.
77
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu
78
Moda Tasarımı
neler öğrendik?
B. Artistik çizim A. Teknolojik gelişmeler
C. Hayalgücü B. İnternetin hayatın içine girmesi
D. Abartılı oranlar C. Hızlı moda
E. İlgi uyandırmayan D. Sadece kağıt üzerinde çizim yapılması
E. Sosyal medya
2 Aşağıdakilerden hangisi moda illüstrasyo-
nunda net olarak görülen özelliklerden biridir? 7 Aşağıdaki seçeneklerin hangisi moda illüstras-
yonunda kullanılan malzemelerden biri değildir?
A. Giysideki pensi
B. Giysideki kupu A. Riga
C. Giysinin formu B. Füzen
D. Giysinin yırtmacı C. Guaj
E. Giysinin düğmesi D. Aydınger
E. Fırça
3 15. yüzyılda ilk moda illüstrasyonunu çizen sa-
natçı aşağıdaki seçeneklerin hangisinde verilmiştir? 8 Aşağıdaki seçeneklerden hangisi soğuk pres-
lenmiş kağıdın özellikleri arasında yer almamak-
A. C. F. Worth
tadır?
B. Paul Poiret
C. Georges Barbier A. Pürüzsüz yüzey
D. Pisanello B. Sert yüzey
E. Paul Iribe C. Mürekkep kullanımına uygun
D. Keçeli kalem kullanımına uygun
E. Dokulu yüzey
4 Aşağıdaki dönemlerden hangisinde moda il-
lüstrasyonları Art Deco’dan, Jazz ve Flapper döne-
minden etkilenmiştir? 9 Kadın ya da erkek modelini canlı olarak çiz-
menin dejavantajı aşağıdaki seçeneklerin hangisin-
A. 1910
de verilmiştir?
B. 1920
C. 1930 A. Dokunulabilir
D. 1940 B. Süre kısıtlıdır
E. 1970 C. Farklı pozlar
D. 360 Derece görüş
E. Farklı giysi türleri
5 Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde 1950’li yıl-
lara ait moda illüstrasyonları hakkında yanlış bilgi
verilmiştir? 10 Erkek illüstrasyonunu kadın illüstrasyonun-
dan ayıran anatomik farklılık aşağıdaki seçenekle-
A. İllüstrasyonlarda giysi detayları keskindir
rin hangisinde verilmiştir?
B. İllüstrasyonlar net çizgilerden oluşur
C. İllüstrasyonlar empresyonist akımı yansıtır A. Boyun bölgesinin uzun ve ince olması
D. İllüstrasyonlar parlak renktedir B. Kalça kavisli hatlara sahip olması
E. İllüstrasyonlarda detaylar vurgulanmıştır C. Göğüs bölgesinin çıkıntılı olması
D. Sert ve düz olması
E. Bel bölgesinin ince olması
79
Giysi Tasarımında Moda İllüstrasyonu
Yanıtınız yanlış ise “Moda İllüstrasyonları- Yanıtınız yanlış ise “Moda İllüstrasyonunda
3. D 8. E
nın Tarihçesine Giriş” konusunu yeniden Kullanılan Malzemeler” konusunu yeniden
gözden geçiriniz. gözden geçiriniz.
Yanıtınız yanlış ise “1920’li Yıllarda Moda Yanıtınız yanlış ise “Kadın ve Erkek Moda
4. B 9. B
İllüstrasyonları” konusunu yeniden gözden İllüstrasyonu” konusunu yeniden gözden ge-
geçiriniz. çiriniz.
Yanıtınız yanlış ise “1950’li Yıllarda Moda Yanıtınız yanlış ise “Kadın ve Erkek Moda
5. C 10. D
İllüstrasyonları” konusunu yeniden gözden İllüstrasyonu” konusunu yeniden gözden ge-
geçiriniz. çiriniz.
Araştır Yanıt
3 Anahtarı
80
Moda Tasarımı
Kaynakça
Akdemir, N. (2016). Moda İllüstrasyonunda Art Phaidon, (1996). Sanat Kitabı 500 Sanatçı-500
Deco Etkisi, Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Sanat Eseri. (Editör Beykan. M., Çeviri
Enstitüsü Dergisi, 37, 184, 183-197. Haydaroğlu. M.), 1. Baskı, İstanbul: YEM Yayın.
Berber, A. (2016). 100 Yıl Öncesine Bir Yolculuk: Phaidon, (1998). The Fashion Book. 1. Baskı,
“Genel ve Endüstriyel Yönetim” ve Fransa’da Singapur: Phaidon Press Limited.
Fayolizm-Taylorizm Kutuplaşması, İstanbul
Phaidon, (2005). Sample- 100 Fashion
Üniversitesi İşletme Fakültesi Dergisi, 45, 120,
Designers-010 Curators. 1. Baskı, Çin: Phaidon
118-132.
Press Limited.
Bryant, M. W. (2013). Moda Çizimi Moda
Riegelman, N. (2002). 9Heads. 3. Baskı, Çin: 9
Tasarımcıları İçin İllüstrasyon Teknikleri.
Heads Media.
(Çeviri YÜKSEL. Ş., Redaksiyon Gökçay. G.)
İzmir: Lamineks Matbaacılık Ltd. Şti.. Riegelman, N. (2006). Colors of Modern Fashion-
Drawing Fashion With Colered Markers. 1.
Davis, F. (1997). Moda Kültür ve Kimlik. 1. Baskı,
Baskı, Çin: 9 Heads Media.
İstanbul: Yapı Kredi Yayınları.
Tatham, C., Seaman, J. ( 2016). Moda Tasarımı
Hopkins, J. ( 2013). Moda Tasarımında Moda
Çizim Dersleri. 1. Baskı, İstanbul: Hayalperest
Çizimi. 1. Baskı, İstanbul: Literatür Yayınları.
Yayınevi.
Jaxtheimer, B. W. (1982). How to Paint and Draw.
Tunalı, İ. (2002). Tasarım Felsefesine Giriş. 1. Baskı,
London: Thames and Hudson Ltd..
İstanbul: YEM Yayın.
internet kaynakları
https://www.dior.com/couture/en_us/the-house-of- https://www.vam.ac.uk/articles/introducing-mary-
dior/the-story-of-dior/the-new-look-revolution quant
http://www.illustrationhistory.org/history/time- https://www.nrm.org/news/rockwell-museum-e-
periods/the-decade-1950-1960 newsletter-sign-up/
81
Bölüm 4
Giysi Tasarımında Teknik Çizim
1 2
Teknik Çizimde Kullanılan Araç Gereçler Teknik Çizim Silueti Oluşturma
öğrenme çıktıları
3 4
Detaylar ve Aksesuarların Teknik Çizimi Bazı Temel Giysilerin Teknik Çizimleri
3 Detay ve Aksesuarların Teknik Çizimini 4 Bazı Temel Giysilerin Teknik Çizimini
Gerçekleştirebilme Gerçekleştirebilme
Anahtar Sözcükler: • Teknik Çizim • Siluet • Ölçü • Pistole • Rapido • Manşet • Temel Giysiler
82
Moda Tasarımı
83
Giysi Tasarımında Teknik Çizim
Kaynak: İ. Zeki Şen ve Nail Özçilingir (2004) Teknik Resim Temel Bilgiler, İstanbul: Ege Reklam Basım Sanatları LTD.
ŞT.’den tablolaştırılmıştır.
A4
a)
Y0 = 1.189m
A0
Y1=X0
A1
X0 = 0.841m
A2
594
Y0
2
A3
420
X1 =
297
A4
210
297
420
594
841
b)
Şekil 4.2 Teknik Çizimde Kullanılan Bazı Araç Gereçler Şekil 4.3 Teknik Çizimde Kağıt Ölçüleri
Kaynak: İ. Zeki Şen ve Nail Özçilingir (2004) Teknik
Resim Temel Bilgiler, İstanbul: Ege Reklam Basım
Sanatları LTD. ŞT.
84
Moda Tasarımı
Öğrenme Çıktısı
TEKNİK ÇİZİM SİLUETİ çizilerek, ölçüsü her bir baş aralığında olan kanon
OLUŞTURMA çizgilerinin çizilmesidir. Bu çizim tamamlandıktan
sonra 0-1 numaralı
Teknik çizim elle ya da bilgisayar ortamında
kanon çizgileri arası-
yapılabilmektedir. Elle yapılan teknik çizimde ön-
na baş çizimi yapıla-
celikle yapılması gereken işlem düzgün, oranlı ve dikkat
bilir. Başın şekli ters
temiz bir teknik çizim silueti ya da şablonu oluş-
bir yumurtaya ben- Kanon çizgileri istenen baş
turmaktır.
zetilebilir. Bu doğ- oranı kadar çizilir ve numa-
Teknik çizim silueti ne kadar düzgün olursa rultuda, Şekil 4.4’te ralandırılır. Bu numarala-
elde edilecek çizimler o kadar düzgün olacaktır. Bu örnek bir el çizimi yer ma mutlaka 0 ile başlar.
nedenle elle yapılan teknik çizimde en çok çaba ve almaktadır.
zaman harcanması gereken işlem siluetin çizimidir.
Eksen/Denge Çizgisi
Elde edilecek teknik çizimlerin gerçeğe en yakın 0 Kanon Çizgiler
şekilde olmasında siluet ölçülerinin gerçeğe en ya-
kın şekilde olması gerekmektedir. Gerçek bir insan
boyu oran olarak yaklaşık yedi buçuk baş uzun- 1
luğundadır. Ancak, teknik çizimin göze daha hoş
görünmesinde siluet genellikle sekiz baş ölçüsünde 2
çizilmektedir (Szkutnicka,2011:20).
3
Siluet Çizimi
8 Baş Ölçüsü
Siluet çiziminde öncelikle yapılması gereken iş- 4
lem, kağıt boyutuna göre kullanılacak baş ölçüsünün
belirlenerek çizilecek siluetin boyunun hesaplanma- 5
sıdır. Bu doğrultuda büyük bir kağıt ölçüsü için baş
uzunluğu daha fazla seçilebilirken, daha küçük bo-
6
yuttaki bir kağıt için daha küçük seçilebilir. Örne-
ğin 1/8 baş uzunluğunda (oranında) bir siluet elde
etmede, baş uzunluğu ölçüsü A4 boyutundaki bir 7
kağıt için 2-3 cm olabilir. Bu hesaplama sonrasın-
da siluetin çiziminde, bedeni uzunlamasına ortadan 8
ikiye böldüğü varsayılan eksen ya da denge çizgisi
Şekil 4.4 Siluet Çizimi 1. Aşama
85
Giysi Tasarımında Teknik Çizim
7
1
8
86
Moda Tasarımı
Bel Hattı
Etek Boyu
87
Giysi Tasarımında Teknik Çizim
Öğrenme Çıktısı
CEPLER PATLAR
Volan
Drape Açık Yırtmaç Kapalı Yırtmaç
Şekil 4.10 Detayların Teknik Çizimi 1 Şekil 4.11 Detayların Teknik Çizimi 2
Kaynak: Değirmenci,E ve Çardak, F (2010). Hazır Kaynak: Değirmenci,E ve Çardak, F (2010). Hazır
Giyimde Teknik Çizim, İstanbul: İTKİB Yayınları s. 108 ve Giyimde Teknik Çizim, İstanbul: İTKİB Yayınları s.106-107
110’dan uyarlanmıştır. ve 113’ten uyarlanmıştır.
88
Moda Tasarımı
KOLLAR
Şekil 4.12 Detayların Teknik Çizimi 3 Şekil 4.13 İlikler ve Aksesuarlar (Değirmenci ve
Kaynak: Szkutnicka, B.(2011). Moda Tasarımında Teknik Çardak,2010:116)
Çizim, İzmir: Karakalem Kitapevi s.164-165-174-176 ve
180’den uyarlanmıştır.
Öğrenme Çıktısı
89
Giysi Tasarımında Teknik Çizim
ARKA GÖRÜNÜMLER
ARKA GÖRÜNÜMLER
Şekil 4.14 Temel Etek Teknik Çizimleri Şekil 4.15 Temel Pantolon Teknik Çizimleri
(Szkutnicka,2011:91) (Szkutnicka,2011:102)
Öğrenme Çıktısı
90
Moda Tasarımı
Detaylar ve Aksesuarların
Teknik Çizimi
3 Siluet çizimi yapıldıktan sonra öncelikle detay ve aksesuar-
ların teknik çizim özellikleri öğrenilmelidir. Giysi tasarımında
detayları, kuplar, kapamalar, manşetler, cepler gibi giysi parça-
larını ya da dikim uygulamalarını ifade ederken aksesuarları,
düğme, agraf, fermuar gibi kapama ya da süsleme özelliğine
sahip malzemeler ifade etmektedir. Teknik çizimde detay ve ak-
sesuarların ayrıntılı ve doğru çizimi önemlidir.
91
Giysi Tasarımında Teknik Çizim
mektedir?
sel bir anlatımdır” tanımı hangi kavrama aittir?
A. Eksen çizgisi B. Dikey çizgi
A. Teknik çizim C. Kanon çizgisi D. Kavisli çizgi
B. Artistik çizim E. Kırık çizgi
C. Taslak çizimi
D. Sunum paftaları
E. Tasarım geliştirme paftaları 7
Teknik çizimin göze daha hoş görünmesinde
siluet genellikle kaç baş ölçüsünde çizilmektedir?
2 Aşağıdakilerden hangisi teknik çizimlerin ta- A. 8 B. 7
sarım okullarında, stüdyolarında ve endüstrideki C. 7,5 D. 8,5
kullanım alanlarından birisi değildir? E. 9
A. Koleksiyon ya da ürün grubu panoları
B. Stil katalogları 8 Aşağıdakilerden hangisi giysi tasarımlarının
C. Satış fişleri özgünlüğüne katkıda bulunan ve giysilerin model
D. Maliyet tabloları özelliklerini, giysi parçalarını ya da dikim uygula-
E. Satın alma planları malarını ifade eden detaylardan birisi değildir?
A. Kuplar B. Pensler
3 Yatay çizgilerin çizimi ile üzerine gönyeler C. Cepler D. Agraf
yerleştirilerek dikey çizgilerin ve çeşitli açıların çizi- E. Volanlar
minde kullanılan araca ne ad verilmektedir?
A. İletki B. Pistole 9 Giysi tasarımında aksesuarlar kapama ya da
C. T cetveli D. Gönye süsleme özelliğine sahip malzemeleri ifade etmek-
E. Rapido tedir. Aşağıdakilerden hangisi aksesuarlardan birisi
değildir?
92
Moda Tasarımı
Yanıtınız yanlış ise “Teknik Çizimde Kulla- Yanıtınız yanlış ise “Detay ve Aksesuarların
3. C 8. D
nılan Araç Gereçler” konusunu yeniden göz- Teknik Çizimi” konusunu yeniden gözden
den geçiriniz. geçiriniz.
Yanıtınız yanlış ise “Teknik Çizimde Kulla- Yanıtınız yanlış ise “Detay ve Aksesuarların
4. A 9. E
nılan Araç Gereçler” konusunu yeniden göz- Teknik Çizimi” konusunu yeniden gözden
den geçiriniz. geçiriniz.
Yanıtınız yanlış ise “Teknik Çizimde Kulla- Yanıtınız yanlış ise “Detay ve Aksesuarların
5. B 10. C
nılan Araç Gereçler” konusunu yeniden göz- Teknik Çizimi” konusunu yeniden gözden
den geçiriniz. geçiriniz.
Araştır Yanıt
4 Anahtarı
Kuplar genellikle kadın giyiminde kullanılan kesikler iken, pensler her iki cin-
Araştır 3 siyete ait giysilerde kullanılabilen detaylardır. Evde bulunan kadın ve erkek
giysilerini inceleyerek bu durumu araştırabilirsiniz.
93
Giysi Tasarımında Teknik Çizim
Kaynakça
Arslan, A. (1987). Teknik resim. Türkiye Halk Bankası A.Ş. Küçük Sanayi İşletmelerine Danışmanlık Hizmeti
Projesi, Ankara: Er Ajans.
Değirmenci,E. & Çardak, F. (2010). Hazır giyimde teknik çizim, İstanbul: İTKİB Yayınları.
Etemoğlu, N.& Yeşilkütük, H.& Bir, A. (2004). Teknik resim I , Ankara: Nobel Yayın Dağıtım.
Szkutnicka, B.(2011). Moda tasarımında teknik çizim, İzmir: Karakalem Kitapevi.
Şen, İ.Z. & Özçilingir, N. (2004). Teknik resim temel bilgiler, İstanbul: Ege Reklam Basım Sanatları LTD. ŞT.
Taham, C. & Seaman, J. (2016). Moda tasarımı çizim dersleri. (Çeviren: Ayşe Ermert). İstanbul: Hayalperest
Yayınevi.
94
Bölüm 5
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
Tasarımda Yaratıcılık, İlham Kaynağı ve
İşlevsellik
öğrenme çıktıları
1 2
İlkeleri kavrayabilme
1 Giysi tasarımında temel tasarım öge ve 4 Tasarımda işlevselliğin önemini
ilkeleri açıklayabilme açıklayabilme
3 4
Tasarım Projesi Tanımı ve Kapsamı Giysi Tasarımında Koleksiyon Hazırlama
5 Tasarım projesinin tanımını ve kapsamını 6 Giysi tasarımında koleksiyon hazırlamanın
açıklayabilme özelliklerini açıklayabilme
Anahtar Sözcükler: • Tasarım • Koleksiyon • Renk • Doku • Yaratıcılık • İşlevsellik • Tasarım Projesi
• Artistik Çizim • Teknik Çizim • Eskiz
96
Moda Tasarımı
97
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
Doku: Doku bir yüzey üzerinde tekrarlardan bir görünüm verirken, ince dokuma ve örgü kumaş-
oluşan biçimsel bir düzendir. Doku, bir nesnenin lardan yapılan ürünler siluete daha zarif bir görü-
veya nesne yüzeyinin, görsel veya dokunsal nitelikleri nüm kazandırmaktadır (Diamond and Diamond,
olarak tanımlanmaktadır. Dokular görme ve dokun- 1997:366; Varol,2004: 24). Görsel ve dokunsal ola-
ma duyularıyla algılanabilmekte ve bu doğrultuda rak yapılan sınıflamadan başka Güngör (2005), do-
iki temel yapıdan oluşmaktadır. Dokunsal doku, an- kuları doğal ve yapay dokular olmak üzere iki grupta
cak dokunularak hissedile bilinen bir yapıya sahip- incelemiş, el ile hissedilebilen, üç boyutlu dokuları
tir. Görsel doku ise gözle görülebilir bir yapıdadır. ‘doğal doku’, sadece görsel yolla algılanan iki boyutlu
Aynı zamanda bütün dokunsal dokular, görsel doku dokuları ise ‘yapay doku’ olarak sınıflandırmıştır.
özelliklerini de taşımaktadır (Ching,1987). Örneğin
kaygan bir yüzey, parlak gözükürken; pürüzlü bir yü-
zey ise mat gözükür. Daha önceki deneyimlerinden
Doğal Dokular
parlak bir yüzeyin aynı zamanda kaygan bir his verdi- Tabiatta ki bütün canlıların kendilerine ait farklı bi-
ğini bilen bir kişi, dokunun görsel özelliklerine göre, rer dokuları bulunmaktadır. Tabiat bu anlamda en yay-
dokunsal özelliklerini de tahmin edebilecektir (Tüz- gın doğal dokuları bünyesinde barındırmaktadır. Do-
cet,1967). Dokular özellikleri açısından, ince, kaba, ğal dokuları dokunma hissimizle algılarız. Dokunma
yumuşak, sert, kaygan, pürüzlü, bombeli, tırtıklı, ol- duyumuza hitap eden dokulara doğal (gerçek) dokular
mak üzere farklılıklar göstermektedir (Barratt,1980). denilmektedir. Tabiatta her şey bir doku meydana ge-
Bir nesnenin yüzeyine dokunulduğunda oluşan tirmektedir (Tüzcet, 1967; Civcir,2015:170 ). Örne-
hissiyat onun fiziksel olarak ne derecede parçalan- ğin; buğday tarlaları, bulutlar, ağaç kabukları, çiçekler,
dığına bağlıdır. Bir yüzey ne kadar çok parçalanırsa, arılar ve insan toplulukları hep aynı cins varlıkların bir
doku o kadar kaba ve pürüzlü olmaktadır (Özdemir, araya gelmelerine birer örnektir. Doğal dokularda do-
2011:116; Ocvirk ve diğerleri, 2015:167,168). kuyu oluşturan parçalar bir bütün içinde birbirlerini
tamamlayarak yapısal bir sistem oluşturmaktadır. Ağaç
Görsel dokular farklı materyallerle yapılan çizgisel
dokuları, bal peteği dokusu gibi dokular bu açıklamaya
ve üç boyutlu uygulamalarda da yer alan tasarı etkili
örnek teşkil etmektedir. Doğal dokularda yaşam koşul-
estetik amaçlı kullanılan dokulardır. Bu grup doku-
ları ve evrimsel etkilerden dolayı yapının görünüşünde
larda genellikle kolaj tekniği kullanıldığı gibi çizgisel
değişimler görülebilmektedir (İnan,1998).
dokular ve estetik illüzyonlar da kullanılmaktadır.
(Civcir:178- 182). Tasarımda kullanılan dokular
gerek teknik gerekse estetik açıdan büyük önem ta- Yapay Dokular
şımaktadır. Görsel olarak daha farklı daha zengin yü- İnsanı, diğer canlılardan ayıran özelliği, düşünme
zeyler oluşturmanın yanı sıra tasarımcı ya da tasarım- ve bir şeyler üretme yetisinin olmasıdır. İlk çağlardan
cı adaylarının yaratıcılık yeteneğinin gelişmesinde de buyana insanlar varlıklarını sürdürebilmek için bazı
büyük rol oynamaktadır (Ashby ve Johnson, 2004). aletlere ihtiyaç duymuş ve bu doğrultuda üretmiştir.
Doğadan edindiği doğal malzemelerle, kesici alet,
barınak, giysi gibi temel ihtiyaçlarını karşılayabilecek
Bir giyside kullanılan dokular özgün yü- ürünler yapmıştır. Doğada bulduğu maddeleri işle-
zeyler oluşturduğu gibi doğru yerde kulla- yerek ürünün ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bazen de
nıldığı zaman insan bedeninde ki kusurla- maddeyi malzemeye dönüştürerek malzemeden ürü-
rı da saklamaktadır. nü meydana getirmiştir. Bu durumda madde, mal-
zemeye veya bir ürüne dönüşürken bir doku ortaya
Tekstil veya dokuma yüzeyler incelendiğinde do- çıkmaktadır. Doğada var olan maddeler, doku aracı-
kunun oluşturduğu özellik bütünü kaplar ve tek tek lığı ile malzemeye veya ürüne dönüşmektedir (Kın,
algılama yeteneğimiz yok olur (Civcir, 2015:189). 2007:7). Örneğin eski çağlarda insanlar, vücudu
Kumaşlardan ilham alarak tasarımlarını gerçekleşti- yağmur, rüzgâr, soğuk, sıcak gibi tabiat olaylarından
ren moda tasarımcıları, uygun kumaşı görerek ve do- korumak amacı ile buldukları bitkilerle vücutlarını
kunarak belirlemektedir (Jones:96). Kumaşın görsel örtmeye çalışmışlardır. Zamanla hayvan derilerini bir-
ve dokunsal olarak hissettirdiği doku giysilerin görü- birine bağlayarak vücutlarını daha sıkı bir şekilde sar-
nümünde önemli rol oynamaktadır. Kalın dokuma mışlardır. Böylece doğal malzemeden oluşan kendi el-
ya da örgü kumaşlardan yapılan ürünler siluete kaba leriyle oluşturdukları dokular meydana getirmişlerdir.
98
Moda Tasarımı
Siluet - Form
Siluet, tasarımcının iki boyutlu kumaşı insan bedeniyle birlikte biçimlendirip kişinin hareketlerine
uygun bir şekilde üç boyutlu forma dönüştürülmesidir. (Davis, 1997: 92; Aydın ve Çakar, 364). Kadın gi-
yiminde beş temel siluet vardır. Bunlar düz, stretch, ‘A’, kum saati ve çan şeklindeki siluetlerdir (Diamond
and Diamond, 1997: 365, Varol, 2004:24) (Şekil 5.1).
Düz Siluet Strech Siluet “A” Siluet Kum saati Siluet Çan Siluet
Şekil 5.1 Temel Siluetler (Mirimoto,2003)
Siluet tam olarak vücut etrafında şekillendirilmiş kumaşın aldığı üç boyutlu formun dış konturları an-
lamına gelmektedir (Stone, 2006:12). Zaman içersinde beş temel siluet formları artmış ve zenginleşmiştir.
Bu giysi formları alfabetik (A, H, V…vb.) (Şekil 5.2), geometrik, (çan, balon… vb.) (Şekil 5.3) ve tarihsel
süreçte kültürlere eklenen formlarla (çarliston, prenses kesim… vb.) (Şekil 5.4) ve diğer siluet formları
(simetrik,asimetrik …. vb.) (Şekil 5.5) (Atılgan, 2014:470) şeklinde sınıflandırılmıştır.
‘A’ Siluet ‘H’ Siluet ‘I’ Siluet ‘T’ Siluet ‘V’ Siluet ‘X’ Siluet ‘Y’ Siluet
Şekil 5.2 Alfabetik Siluet Formları (Yetmen,2016)
99
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
100
Moda Tasarımı
101
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
Gothe Newton’ın tüm renklerin tek bir renkten ortaya çıktığını savunan indirgemeci yaklaşımının
aksine, evrende var olan her olgunun fiziksel olarak bölünüp bir noktada birleştiğini savunmaktadır. Böy-
lelikle tüm teorilerini zıtlık prensibi üzerine oturtmaktadır (Tokdil, 2016:559). Goethe; sarı, mavi, kırmızı
yanında bunların karışımlarından oluşan mor, turuncu ve yeşil renkleri de tarif ederek, bu altı renkten
oluşan (günümüzde de hâlâ sanatsal renk kompozisyonlarının temelini oluşturan), “renk çemberini” dü-
zenlemiştir (Haşlakoğlu, 2007:3) (Şekil 5.9).
Şekil 5.8 Goethe’nin renk diyagramı Şekil 5.9 Goethe’nin Renk Çemberi.
Kaynak: Haşlakoğlu, 2007:7 Kaynak: Per, 2012:20
Albert H. Munsell tarafından geliştirilmiş olan “Munsell Sistemi”, rengin tüm yönleri ile ele alınmış
renk ağacını oluşturmaktadır. Munsel de renkleri değerlendirirken (tanım bölümünde belirtilen) köken,
değer ve doygunluk olarak üç ana bileşene ayırıp bu esaslara göre dikey bir akromatik ekseni çevreleyen,
eşit olarak yerleştirilmiş 5 ana renkten kırmızı, sarı, yeşil, mavi ve mor’dan oluşan bir renk özleri dairesini
kullanır (MEGEP, 2007:33; MEP,2012:56) (Şekil 5.10).
102
Moda Tasarımı
MUNSELL SİSTEMİ
BEYAZ
KROMATİK DAİRE
9
arı Sarı
ızı-S
Değer, rengin açıklığını ya da
K ırm 8
koyuluğunu gösterir.
zı
Ye
7
mı
şil-
Kır
Sarı
6
Mor-Kırmızı
5
Yeşil
3
Ma
2
vi-
or
Ye
M
il
r 1 /1 /2 /4 /6 /8 /10 /12
Mo Ma
Mavi- vi
SİYAH
TON BERRAKLIK (Chroma)
DEĞER
Ton, renkleri birbirinden (Ton/Value) Berraklık, rengin keskin
ayıran temel özelliktir. ya da zayıf olduğunu gösterir.
Doğada üç birincil renk vardır. Diğer renklerin karışımıyla üretilmeyen renklere ana renk (birincil
renk) denir. Bunlar kırmızı, sarı ve mavidir. Doğadaki diğer renkler bu üç rengin karışımından oluşur.
İkincil renkler eşit miktarda iki ana rengin karışımıyla elde edilebilir (Polat 2012:170 – 171; Ghorab,
2015: 26 – 27; MEB, 2010: 3 – 4). Şekil 5.13’de kalın çizgiyle verilen renkler ana renklerdir. Sarı, kırmızı
103
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
ve mavi eşit oranlarda karıştırıldığı zaman meydana gelen renk nötr bir renk olan gridir. Noktalar şeklinde
gösterilen ikincil renkler yeşil, turuncu ve mordur. İkinci renklerde düzenli bir şekilde karıştırıldığında
gri renk elde edilir (Şekil 5.13). Ara renk, bir ana renk ve yanındaki bir ikincil rengin karışımıyla üçüncül
rengin oluşuna denmektedir. Örneğin, mavi ve morun karışımından bir ara renk olan mavi – mor üçüncül
renk elde edilmektedir (Şekil 5.14). Birincil veya ikincil renklerin oranlarını değiştirerek sınırsız sayıda
renk elde etmek mümkündür (Ocvirk ve diğerleri, 2015: 188; Parramon, 1991:12-18; Civcir, 2015)
Yellow
Yellow-orange Yellow-green
Orange Green
Red-orange Blue-green
Red Blue
Red-violet Blue-violet
Violet
Renk çemberinde renkler birbirlerine ne kadar Doygun renkler ise ışığı yeterince yansıtır ve
yakın görünüyorsa aralarındaki ilişkide o kadar parlaklık verir. Parlak renkler yüksek doygunlukta-
yakındır. Renkler ne kadar uzaksa karakterleri bir- ki renklerdir. Pastel tonlar ise, renklerin beyaz ile
birlerinden o kadar farklı ve benzeşmeyen özellik- yumuşatılarak açılması sonucunda oluşmaktadır.
tedir. Birbirinin tam karşısına gelen bu zıt renklere Rengin saf olarak kullanılması daha gerçekçi bir
tamamlayıcı renkler denmektedir. Üçlü renk siste- etki yaratırken pastel renklerin kullanılması daha
mine göre herhangi bir rengin tamamlayıcısı kendi romantik bir etki yaratmaktadır. Örneğin, fildi-
üçlü grubundaki diğer iki rengin karışımıdır. Örne- şi, uçuk mavi, uçuk pembe bu şekildedir. (MEB,
ğin, bir ana renk olan mavinin tamamlayıcısı turun- 2012: 59 -61).
cudur (Ocvirk ve diğerleri, 2015:189). İki tamam- Beyaz, siyah ve gri tarafsız (nötr) renkler olarak
layıcı rengin bir biri ile karışımından siyah, yani isimlendirilmektedir. Bir maddenin üzerine düşen
ışıksızlık durumu oluşmaktadır (Polat, 2012:172). ışığın bir kısmı cisim tarafından emilecek, bir kısmı
Renk çemberinde yer alan sıcak renkler; kırmı- yansıtılacaktır. Işığın yansıyan kısmı hangi renkte
zı, turuncu ve sarıdır. Kırmızıda ateşin sıcaklığını, ise cisim o renkte görülecektir. Bu olay sadece iki
turuncuda güneş ışığının etkisini, sarıda da ise ışık renkte farklılık gösterir. Bunlar beyaz ve siyahtır. Bu
ve aydınlık hissini duyarız. Bu renklerin titreşimi iki rengin diğer renkli yüzeylerden farkı yansıyan,
kuvvetli olduğu için, diğer renklere göre gözü daha ışığın tipi ve miktarından ileri gelmektedir. Işığın
önce etkilemektedir. Sıcak renkler kişilere ruhsal büyük bir kısmı yansırsa cisim beyaz, büyük bir
açıdan neşe, canlılık ve hareket hissi vermektedir. kısmı emilirse cisim siyah görünmektedir. Nötr-
Soğuk renkler; yeşil, mavi ve mordur. Sıcak renklere lerde, tekil bir renk görülmemekte yalnızca açık
göre titreşimi az olan bu renkler, gözü ikinci dere- ve koyu hissi ya da beyazdan griye ve siyaha gidiş
ce etkilemektedir. Ruhsal etkisi hüzün, rahatlık ve algılanmaktadır. Monokromatik renkler ise tek bir
durgunluktur (MEB, 2012: 59 -61). öztona sahip, ışık-gölge ya da açık- koyu tonlardan
oluşan renklerdir. Beyaz ve siyah kullanılarak rengin
104
Moda Tasarımı
105
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
Bir tasarımcı veya tasarımcı adayı giyside den- olamaz. Gözün ve beynin uyarılması, harekete ge-
geyi sağlamak için yatay ve dikey olmak üzere çirilmesi, birbirleri ile ilişkili zıtlıklarla sağlanabilir.
merkezi bir hat oluşturur. Bu hat gömlek, ceket Ancak bu zıtlıkların birbirlerine olan farklı etki-
gibi giysilerde giysinin tam ortasından düğmeli ya leri ile denge sağlandığında göz ve beyin rahatlar.
da farklı bir kapamayla yapılan gerçek bir bölme “Dengenin sağlanması için simetriden yararlanıl-
olabildiği gibi sadece tasarımcının giysi üzerinde mıştır” (Deliduman & İstifoğlu, 2006:35; Özkan,
hayal ettiği bir nokta da olabilmektedir. Bunun 2008: 58 – 59). Simetriyle sağlanan dengeden iki
yanı sıra aksesuarlar ve süslemeler de giysi de den- grupta söz edilebilir:
ge yaratmada kullanılmaktadır (Diamond and • Simetrik Denge: Simetrik denge, dengenin
Diamond,1997:370;Varol, 2004: 27). Örneğin; en basit ve en belirgin çeşididir. Bu tür den-
hizalanmış ve eşit büyüklükteki cepler, eşit aralıkta ge, bir eksen etrafında ki değerlerin simetrik
ve büyüklükte yerleştirilmiş düğmeler şeklindedir. olarak yerleştirilmesi sonucunda ortaya çık-
Denge genel olarak insanlara huzur veren bir maktadır. Simetride özdeş değerler dikey bir
tasarım ilkesidir. Bu yüzden tasarım içerisinde yer eksenin her iki tarafında eşit olarak aynı bir
alan dengesizlikler, gözü rahatsız edecek bir durum şekilde yerleştirilmektedir. Özdeş tekrardan
oluşturmaktadır. Artut’a göre (2004:132) “Denge dolayı simetrik dengenin etkisi, genellikle
unsuru kendi içinde dengeli ve dengesizlik açısın- donuk, yorucu ve sıkıcıdır. Kişilerin dikka-
dan üç şekilde incelenir. Bunlar: ölçü bakımından ti için fazla monotondur. Genellikle giysi
(büyüklük-küçüklük), değer bakımından (açıklık- tasarımında resmiyetin ve otoritenin vur-
koyuluk), renk bakımından (renk dereceleri-ilişki- gulanacağı durumlarda tercih edilmektedir.
leri)”. Denge ile zıtlık birbirleri ile ilişkili konular- Özellikle klasik giysilerde simetrik denge uy-
dır. Evrende her şey birbirleriyle zıtlıklar dengesi gulamasına çok sık rastlanılmaktadır (Hazır,
içerisinde yer almaktadır. Dengesizlik uzun süreli 2006: s.75; Özkan, 2008: 59). (Şekil 5.15).
• Asimetrik Denge: Tasarımda, değerler serbest bir tarzda yerleştirilmiş ise, bu dengeye asimetrik
denge denilmektedir. Bir tasarımda biçim, renk, değer, ışık-gölge, yön, hareket, aralık, miktar gibi
unsurların birbirleri ile etkileşiminden göz ve beyinde oluşturduğu dengeler bütünü asimetrik den-
gedir (Özkan, 2008:59,60). Aynı zamanda asimetrik dengede, parçalar arasında denge aracılığıy-
la zıtlıkların dengesel kontrolü de sağlanmaktadır. Asimetrik denge için hiçbir kural söz konusu
değildir; merkezi nokta ve birbirini bölen eksen yoktur. Önemli olan bütün içerisindeki dengeyi
sağlamaktır (Hazır, 2006: s.76). “Asimetrik dengeyi sağlamak daha zor olmakla beraber içindeki
106
Moda Tasarımı
değişkenlik tek düzeliği giderir” (Deliduman & İstifoğlu, 2003:35). Bunun yanı sıra, dengenin
bilerek bozulduğu tasarım örnekleri de mevcuttur (Edirne, 2004). Asimetrik denge merak ve hare-
ket duygusu uyandıran akıcı, dinamik, doğal çalışmalarda kullanılmaktadır (Reid, 1993; Ghorab,
2015:16). (Şekil 5.16).
Simetri de, asimetri de tasarımlarda sıklıkla kullanılmaktadır. Daha durağan resmi ve sakin bir imaj
için simetri; çağdaş ve genç bir imaj için ise asimetri kullanımı daha uygundur. Simetride düzen ve kural,
asimetride rastlantı ve keyfilik egemendir. Simetri katılık ve sınırlılığı, asimetri ise hayatı, eğlenceyi ve öz-
gürlüğü simgeler (Özalp, 2008:64).
Orantı ve Görsel Hiyerarşi: Tasarım yüzeyinde bir araya gelen iki ya da daha çok sayıda görsel unsur,
beraberinde orantı sorununu da getirmektedir. Görsel hiyerarşi, tasarım içinde verilmek istenen mesajı
iletmek, bu mesajı iletmede kullanılacak malzemeler ve mesajda vurgulanmak istenen görsel unsurların
ölçülendirilmesi anlamına gelmektedir. Bu kadar fazla unsuru birbirine karıştırmadan düzenlemek ve gözü
rahatsız etmeyecek bir formata sokmak tasarımcı için önemli bir unsurdur (Özdemir,2011: 118). Becer’e
(1999: 68,69) göre tasarımcı açısından orantı, boyutlar arası ilişkilerdir. Bir görsel unsurun tasarım için-
deki diğer unsurlarla kurduğu orantısal ilişkiler, algı ve iletişimi doğrudan etkilemektedir. Ayrıca boyut
dışında renk tonları (açıklık, koyuluk), uzaklık-yakınlık ve konum da görsel hiyerarşiyi etkileyen diğer
unsurlar arasında yer almaktadır. Bazen hiyerarşik bir yapı içinde yer alan unsurları birbirleriyle çatıştırarak
hareketli tasarımlar elde etmek de mümkündür (Özalp, 2008: 65).
Giysi tasarımında ise kullanılan süsleyici malzemeler, aksesuarlar, baskı gibi uygulamalar, giysiyi oluş-
turan parçalar sayı ve büyüklük bakımından uygun oranlarda olmalıdır. Özellikle süslemelerin ve akse-
suarların uygun oranlarda kullanılmaması, tasarımların üzerinde fazlalık olduğu hissini uyandırmaktadır
(Diamond and Diamond,1997:371-372, Varol, 2004:29).
Görsel Devamlılık: İnsan gözü, okuma alışkanlığına bağlı olarak, soldan sağa doğru ve yatayda hare-
ket etme eğilimi göstermektedir. Gözün yatay hareketleri, dikey hareketlerine göre daha kıvrak ve hızlıdır.
Uçar’a (2004:154,155) göre seçici bir niteliğe sahip insan gözü kalabalıktan seyreğe, koyudan açığa, kolay
algılanabilirden zor algılanabilire, büyükten küçüğe, etkin ve güçlü renklerden solgun ve pastel renklere
107
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
doğru bir algılama sırası izlemektedir. Bu sıralama ta, neye vurgu yapılması gerektiğidir. Hem renkle
tasarımcıya görsel bir yön oluşturma ve algı yönü- hem dokuyla hem de formla yapılan vurgular etki-
nü kurgulayabilme konusunda yardımcı olmakta- sini kaybederek karmaşaya yol açar ve fark edilirliği
dır. Göz bir unsurdan diğerine doğru sıkılmadan, ortadan kaldırabilir. Giysilerde dikkatin belli bir
kesintisiz ve gözlerini yormadan geçişler yapabili- noktaya çekilmesi için vurgu ilkesinden yararlanıl-
yorsa, devamlılık sağlanmış demektir. Bu şekilde maktadır. Vurgu ilkesinin doğru yerde ve doğru bir
hedefe odaklanabilecek, rahat ve akıcı bir yol iz- şekilde kullanılmasıyla vücudun bazı bölgelerin-
leyerek tasarımı algılayabilecektir (Özdemir,2011: deki problemler giderildiği gibi giysi üzerinde yer
118; Özalp, 2008: 65). alan detaylarda dikkat çekici bir hale gelmektedir
Tek bir tasarım içinde olduğu kadar dizi oluştu- (Aydın ve Çakar, 1993:273).
ran birçok tasarım arasında da devamlılık sağlamak Bir tasarımın ortaya çıkmasında ilkeler ve dü-
mümkündür. Örneğin bir giysi tasarımında, mo- zenler işimizi kolaylaştıran prensiplerdir. Bu ilke-
delin bütününde, modeli oluşturan her bir parçada lerden bazen hepsinden yararlanabileceğimiz gibi
bir bütünün parçaları olduğu izlenimi yaratmak bazen de bazılarından yaralanmamız uygun olmak-
için devamlılık sağlayan unsurlar kullanılarak gör- tadır. Bu ilkeleri kullanmak tasarımcının yaratıcı
sel devamlılık sağlanabilir. süreçteki problem çözme yeteneği ile ilgilidir. Baş-
Bütünlük: Bir tasarım içindeki görsel unsurlar ka bir bakış açısı da tasarımcının problem çözme
bütünlük oluşturacak bir şekilde bir araya getirildi- sürecindeki yeteneği yaratıcı etkinliğine bağlıdır.
ğinde, kompozisyonda yer alan dağınıklık ve par- Bu ilkeler eserlerin, tasarımların oluşmasındaki
çalanmışlık önlenmiş olur. Tasarımcı, kompozisyo- yardımı olduğu kadar eserin eleştirisi, kritiği ve de-
nunda bir arada kullanabileceği unsurları seçerek ğerlendirilmesinde de önem taşımaktadır (Civcir,
gruplandırmalı ve bunların birbiriyle uyum sağla- 2015: 317).
yacak biçimde düzenlemelidir. Aynı temel biçime, Yukarıda bahsedilen tasarım ilke ve ögelerinin
boyuta, dokuya renge ya da duyguya sahip unsur- yanı sıra diğer tasarım ilkeleri uyum, ritim, zıtlık,
lar; bir tasarımda ideal bütünlüğü oluşturmaktadır. koram, olarak sıralayabiliriz.
Ancak uyum oluşturmak adına tasarımların aynı Uyum: Genel olarak uyum, bir bütünü oluş-
dokuda ve renkte kurgulanması, sıkıcı ve sıradan turan parçalar arasındaki benzerlik, ilgililik ve uy-
bir etki oluşturacaktır. Kullanım yerine ve yöntem- gunluk olarak tanımlanmaktadır. Genellikle ben-
lerine göre çok farklı dokuların ve kontrast renk- zer karakterdeki objeler birbiriyle uyum içindedir
lerin birlikte kullanımı yoğunluk, sistem ve ritim (Morris, 1946). Tasarımı kaplayan tüm öğelerin
gibi diğer unsurlarla bütünleştirildiğinde görsel bir birlikte çalışması ve birinin diğeri ile çarpışmaması
uyum sağlamak mümkün olacaktır. Bütünlük oluş- gerekmektedir. Örneğin, bir ceketteki kapama hi-
turmak için denge unsuruna da dikkat edilmesi ge- zasına göre eteğin yırtmaç pozisyonu ayarlanmalı,
rekmektedir. Küçük ve algılanması zor elemanlarla öğeler hatasız ve planlı bir görünüm göstermelidir
daha büyük ve algılanması kolay elemanlar arasın- (Hazır, 2006:78).
da bir denge olmalıdır. Kişinin tasarımla arasında
Her obje birbirleriyle etkileşim içinde olmalı-
bir ilişki kurabilmesi için bütünlük ilkesi önemli
dır. Tasarımcı bu objelerin birbiriyle etkileşiminde
bir unsurdur (Özdemir,2011:118).
rol oynayan uyum ilkesini biçim, renk, doku ve
Vurgulama: Tasarımcı, yapacağı tasarımda malzeme gibi özellikleri dikkate alarak değerlendir-
neye vurgu yapacağına, önceden karar vermiş ol- mesi gerekmektedir. Algısal olarak tamlık, zihinde
ması gerekmektedir. Yapılan tasarımda da vurgu uygunluk yaratır. Bütünlülük ve düzenlilik içeren
bir ya da ikiyi geçmemelidir. Vurgulanan nesne tasarımlar, kolay algılanan, akışkan bir yapılaşma
sayısı çoğaldıkça vurgunun etkisi ve anlamı o den- gösterir. Biçimle öz, bütünle parçalar ve parçaların
li azalmaktadır. Vurgu; ön plana çıkması gereken kendi arasındaki hem biçimsel (ton, ölçü, miktar,
unsurlar ile ikinci planda kalması gereken unsurlar yön gibi), hem de anlatımsal (işleve uygunluk) ben-
arasında gerçekleştirilecek bir yön, boyut, biçim, zerlikleri tasarımda uyum olduğunu göstermekte-
doku, renk, ton ya da çizgi kontrastı ile sağlanabil- dir. Bunun yanı sıra ögelerin kendi aralarında ince-
mektedir. Kontrast, ön plan arka plan gibi kavram- lik-kalınlık, düzlük-dalgalılık, belirlilik-belirsizlik
lar, vurguyla birlikte hatırlanması gereken diğer gibi zıtlıklar evrende var olan her şeyin kendini
görsel tasarım kurallarındandır. Asıl önemli nok-
108
Moda Tasarımı
oluşturan bir zıttı’nın olduğunu göstermektedir. Ritim, belli bir yön içerisinde olması gereken
Ancak her zıtlığın bir araya gelişi bütünü oluştur- bir hareketi ortaya koyar; bu yüzden yönle ilgili bir
maz; uygun zıtlıkların biraradalığı birliği oluşturur. prensiptir. Bir koleksiyonu bütünleştirmeye yar-
Biçimler arasında akıcı, pürüzsüz geçişler ve güçlü dımcı olur. Giyside ritim yapısal olarak akıp giden
bağlantılar kullanarak ve aynı zamanda birbirine dikişler, büzgüler ya da dökümlü kıvrımlar yaratır.
zıt elemanlar arasında tampon geçiş elemanları kul- Hareket eden düz çizgili pililer kuvvetli ritim yara-
lanarak tasarımda uyumu sağlamak mümkündür. tır, dereceli katlar ve volanlar hareketi ortaya çıka-
(Reid, 1993; Atalayer; 123,124; Hazır 2006:78; rırlar; bal peteği şeklindeki işleme ve büzgü sıraları
Ghorob, 2015:9,10). minyatür ritimler yaratırlar. Dekoratif süsler ritmi
Ritim: Ritim, düzenlenen görsel ünitelerin teşvik eder, büzgülerin ya da fırfırların kenarları
tekrarıyla başarılan devamlılık, akış, yada hareket yumuşak dalgalar gibi hareket eder. Desenler, ritim
hissi; vurgunun kullanımıdır (Ocvirk ve diğerleri, için sonsuz olanaklar sunar çünkü her motifin hat-
2015:4.) Ritim devamlılıktır veya benzer ve eşit ları ve düzenlemeleri ritim oluşturabilir.
parçaları tekrarlamadan ve ölçmeden meydana ge- Tasarımda ritim duygusu dokuda, ölçekte ve
len akıştır. renkte etkin olarak ifade edilen bir örüntüdür (Ay-
Tasarımda ritim duygusu dokuda, ölçekte ve dınlı, 1992). Temelde ritim duygusu insanın hare-
renkte etkin olarak ifade edilen bir örüntüdür (Ay- ketlerine ve doğadaki mevsim değişikliklerine göre
dınlı, 1992). Temelde ritim duygusu insanın hare- şekillenir, görsel ritmi yakalama, bütünü oluşturan
ketlerine ve doğadaki mevsim değişikliklerine göre birimlerin, öğelerin ardışık düzenlenmesi ile ger-
şekillenir, görsel ritmi yakalama, bütünü oluşturan çekleşir. Doluluk boşluk oranlarının veya geomet-
birimlerin, öğelerin ardışık düzenlenmesi ile ger- rik düzenin belirli aralıklarla tekrarı görsel ritim ya-
çekleşir. Doluluk boşluk oranlarının veya geomet- ratır (Pakdil, 2001). Ritim, elemanların mekân ve
rik düzenin belirli aralıklarla tekrarı görsel ritim ya- zaman içinde düzenli ve karmaşık biçimde kendini
ratır (Pakdil, 2001). Ritim, elemanların mekân ve tekrar etmesidir. (Özkan, 2007).
zaman içinde düzenli ve karmaşık biçimde kendini Öğelerin farklı bir biçimde ve büyüklükte dü-
tekrar etmesidir. (Özkan, 2007). Özünde tekrar il- zenli tekrar ile yaratılan ritim duygusu, değişen
kesinin yer aldığı ritim, tasarımda algıyı arttırmak tekrardır; bu değişim mekâna akıcılık kazandırır.
ve hareketi sağlamak amacıyla kullanılır. Ritim, Ritim duygusu, değişen tekrarla gelişim gösteren
biçim, renk, yön, doku… vs. gibi elemanların tek- öğelerin ardışık bir dizin içinde kullanımı sonucu
rarıyla sağlanabilir. koramla ifade edilmektedir.
Tasarımda ritim duygusu dokuda, ölçekte ve Tasarımcı, tasarladığı giysilerde belli bir noktayı
renkte etkin olarak ifade edilen bir örüntüdür (Ay- dikkat çekme amaçlı kullansa da tüketiciler ürü-
dınlı, 1992). Temelde ritim duygusu insanın hare- nü bir bütün olarak gözlemlemekte ve değerlen-
ketlerine ve doğadaki mevsim değişikliklerine göre dirmektedir. Giysi üzerine detaylar, aksesuarlar ve
şekillenir, görsel ritmi yakalama, bütünü oluşturan süslemeler uygun şekilde yerleştirildiği nde, göz bir
birimlerin, öğelerin ardışık düzenlenmesi ile ger- elemenden diğerine ritim hissiyle hareket etmek-
çekleşir. Doluluk boşluk oranlarının veya geomet- tedir (Diamond and Diamond,1997:372; Varol,
rik düzenin belirli aralıklarla tekrarı görsel ritim ya- 2004:29).
ratır (Pakdil, 2001). Ritim, elemanların mekân ve Giysi tasarımında ritim, çeşitli teknikler kulla-
zaman içinde düzenli ve karmaşık biçimde kendini nılarak yakalanabilmektedir:
tekrar etmesidir (Özkan, 2007). Özünde tekrar il-
Koram: İki zıt ucu uygun kademelerde birbiri-
kesinin yer aldığı ritim, tasarımda algıyı arttırmak
ne bağlayan köprüye koram denir. İki uç arasında
ve hareketi sağlamak amacıyla kullanılır. Ritim,
bir düzen dahilinde geçiş sağlayan bu düzenleme
biçim, renk, yön, doku… vs. gibi elemanların tek-
yardımıyla anlamlı ve beğenilmesi kolay bir dizi or-
rarıyla sağlanabilir.
taya çıkar (Civcir,2015:365).
109
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
Öğrenme Çıktısı
110
Moda Tasarımı
Genel olarak her insanın içinde bir miktar yaratı- • Kültürel farklılıkları desteklemeli,
cılık bulunduğuna inanılsa da bu durum tek başına • Ürün, hizmet ve sistemlere uyumlu ve an-
yaratıcı ürünler tasarlamak için yeterli değildir. Ta- lamlı bicimler vermeli,
sarlama aşamasında yaratıcılığın gelişmesi için esin
• Zamanın artistik görüşlerini yansıttığı ka-
kaynaklarına ve kapsamlı araştırmalara ihtiyaç du-
dar, insan ihtiyaçlarını ve isteklerini de yan-
yulmaktadır. Tasarlama sürecinde tasarımcı veya ta-
sıtmalıdır.
sarımcı adayları farklı kanallar aracılığıyla hayal gü-
cünü besler ve bu beslenme sürecinin sonunda hayal Bu unsurlar dikkate alındığında, tasarımı yön-
gücünün soyut fikirleri somut birer ürüne dönüşür. lendiren ve tasarımcının ürün tasarımına etki eden
faktörler ortaya çıkmaktadır. Bunları aşağıdaki şe-
kilde özetlemek mümkündür:
İnsan İhtiyaçları: Ürün tasarımında en önem-
li faktör, ürünün insan için üretilmesidir. İnsan;
dikkat
Yaratıcılığın ve hayal gücü- sosyal, kültürel, teknolojik, ekonomik ve estetik
nün gelişmesi ancak esin değerleri etkilemekte ve bu değerler zamana göre
kaynağının iyi bir şekilde değişiklik göstermektedir (Sezgin ve Önlü, 1992).
araştırılıp analiz edilmesiyle İşlevsellik: Tasarımda amaç insan ihtiyaçları-
gerçekleşir. nı karşılamaktır. Bunun için, tasarlanacak ürünün
işlevselliği, ihtiyaçları tanımakla ve hareket alanını
bilmekle mümkündür. Tasarımın hareket noktası
Dikkat edilmesi gereken konulardan bir tanesi işlevsellik ve özgünlük olmalıdır.
tasarımcının ilham kaynağını özgün bir şekilde yo- Üretim ve Kullanıma Uygunluk: Tasarımı ya-
rumlamasının yanı sıra tasarlanan ürünlerin güncel pılan ürünün üretim açısından da elverişli olması-
eğilimlere uygun ve tüketici beklentilerini de kar- na özen göstermek gerekmektedir. Üretim açısın-
şılayacak nitelikte olmasıdır. Çünkü her endüstri dan elverişli olmayan bir ürünün tasarımı, üretim
ürününde olduğu gibi giysi tasarımında da üreti- maliyetlerinin yükselmesine, kullanımda sorunlar
lebilirlik, satılabilirlik, kullanılabilirlik ve müşte- çıkmasına neden olmakta ve dolayısıyla kaliteyi de
ri beğenileri önemli bir ölçüttür (Atılgan, 2014, etkilemektedir (Üreten, 1997).
s.461). Bu doğrultuda Tasarım başlıca şu görevleri Ekonomiklik: Tasarımları ve tasarımcıyı eko-
içermelidir: nomik faktörler de etkilemektedir. Yapılacak tasa-
• Tüm insanlara fayda ve özgürlük sağlamalı rımlar, tasarım kapsamına giren her malzemenin
(sosyal ahlak), en iyi şekilde kullanılmasını sağlayacak biçimde be-
• Küresel sürdürülebilirlik ve çevre koruması- lirlenir. Amaç, tasarımı toplumun tümü için geliş-
nı arttırmalı (küresel ahlak), tirmek ve toplumu mutlu etmek için kullanmaktır.
Öğrenme Çıktısı
2 Tasarımda yaratıcılığın önemini sorgulayabilme
3 Tasarımda ilham kaynağının önemini kavrayabilme
4 Tasarımda işlevselliğin önemini açıklayabilme
111
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
112
Moda Tasarımı
Hans J.Eysenck (1994) “yaratıcılık ile ilgili yap- Tasarım sürecinde problemin çözüm aşama-
mış olduğu araştırmalarda bilişsel, kişisel ve çevre- sında etkili olan zihinsel aktiviteler; tasarımcının
sel değişkenlerin etkili olduğundan bahsetmekte- yetiştiği kültür ve bireysel özellikleri ile ilişkilidir.
dir. Bilişsel değişkenler; bireyin zekâsı, bilgi düzeyi, “Tasarımcının biyolojik-kişisel ve kültürel değiş-
teknik ve özel yetenekleri kapsamaktadır. Çevresel kenleri ile sosyo-grup, fiziksel çevre değişkenleri
değişkenler ise politik, dinsel, kültürel sosyo eko- bu süreçte belirleyici bir rol” oynamaktadır (Önal,
nomik ve eğitim ile ilgili faktörler olarak ifade edil- 2011:156).
mektedir. Kişisel değişkenler ise bireyin içsel moti- Tasarım probleminin çözümünde farklı aşama-
vasyonu, inanç sistemi, yaratma kapasitesi olarak larda çözülmesi gereken farklı problemlerle karşılaşıl-
tanımlan-maktadır” (Meng, 2007). Tüm tasarım ması olasıdır. Temel problemin çözümü yönünde bu
alanlarında olduğu gibi giysi tasarımı alanında da problemlerin ele alınması ve koleksiyon çizgisi kaybe-
bu değişkenler tasarımcının ve tasarlanan ürünün dilmeden farklı ürünlerin tasarlanması gerekmektedir.
yaratıcılığına etki etmektedir.
Uygulama Süreci: Yukarıda belirtilen üretim
Monahan (2002)’a göre problem çözmek yaratı- aşamaları başarılı bir şekilde tamamlandıktan sonra
cılık demektir. Eğer ortada bir problem yoksa yaratı- tasarım, uygulama sürecine hazır bir hale getirilmiş-
cılık ortaya çıkmaz. Problem çözme becerisi yaratıcı- tir. Burada önemli noktalardan birisi tasarımcı bir
lığı ateşlemektedir. (Monahan, 2002). Bu doğrultuda ürünü tasarlarken ürün niteliklerinin kullanılabilir
aşağıda çözüm bulma aşaması ele alınacaktır. olması ve bunu gerçekleştirebilmek için kullanıcı
Çözüm Bulma: Çözüm bulma konusunda da deneyimlerinin test edilmesi ve tasarım sürecine
Becer; “Yaratıcılık ve buluş süreci, problemin orta- dâhil edilmesi oldukça faydalıdır (Telek,2013: 71).
ya konması ve olasılıkların araştırılmasına yönelik Ancak her zaman tasarımcının beklentileri ile ürün
çalışmaları içerir. Çözüm bulma ise bu olasılıklar kullanımı hayal edildiği gibi olmayabilir. “Tasarım-
hakkında bir karara varılarak, araştırmanın sona er- cı, müşteriye sunduğu çözümü salt görsel nitelikleri
dirilmesidir. Çözüm olarak seçilen olasılıklar, daha ile değil, aynı zamanda konuya uygunluk ve istenen
sonra ayrıntılı taslaklar halinde hazırlanır” ifadesini mesajı etkili bir biçimde aktarabilme özellikleri açı-
kullanır. sından da savunabilmelidir” (Becer, 1999:56).
Öğrenme Çıktısı
Tasarımlarınızda yapmış
olduğunuz çözüm bulma Tasarımlarınızı oluşturur-
Yaratıcılıkta kaç aşama var-
aşamasını bu konu başlığı ken nasıl bir araştırma yapı-
dır bunlar nelerdir?
altında verilen bilgiler ile yorsunuz anlatınız.
ilişkilendirmeye çalışınız.
113
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
Giysi Tasarım Sürecinde Araştırma ler, araştırmacılar tarafından genellikle uzun süreli
Giysi tasarımında araştırma ilk ve en önemli eğilimler ve kısa süreli eğilimler olarak iki başlık
basamaktır. Tasarımcı ya da sektör için çalışan tasa- altında ele alınmaktadır (Keiser ve Garner, 2003;
rım ekibi tema, trendler, hedef kitle, sezon, kumaş Sproles, 1981:116–124; Jackson, 2007; Ertürk ve
malzeme ve aksesuarlar, üretim, maliyet ve pazarla- Özüdoğru, 2010). Moda eğilimi araştırmacıları iki
ma olanakları konularında araştırma yapmaktadır. yıl sonraki sezonun eğilimlerini ortaya çıkarmak
için anketler, toplumun değişik kesimleri ile gö-
Tema: Giysi koleksiyonunun siluet, renk, kul-
rüşmeler, firmaların kumaş stokları hakkında bil-
lanılacak doku ve malzemeleri sınırlandıran ve
giler, firmaların mali durumları hakkında raporlar,
şekillendiren ayrıca tasarımcının yaratıcılığını ve
dünyadaki gelişmeler (savaş, doğal felaketler) gibi
çizgisini belirleyen bir olgudur. Bu olgu somut ola-
birçok konuda araştırmalar yürütmektedir. Bü-
bileceği gibi soyutta olabilir.
tün bu araştırmalar, moda eğilimi analizi yapan
“Moda tasarımcısı için en zor ustalık gelecek- şirketler tarafından satın alınmakta ya da araştır-
teki akımı yönlendirmektir. Bunu yapmak için bir macılar doğrudan bu şirketler tarafından görevlen-
önceki sezondaki moda eğilimine bakarlar, bu işte dirilmektedir. Araştırmacılardan bilgileri toplayan
çalışan kuruluşların ne yaptıklarını takip ederler şirketler önlerindeki iki yıl için eğilim çizelgeleri
ve modayı önceden tahmin eden dergileri okurlar. hazırlamakta, bu çizelgeleri moda ürünleri üreten
Ayrıca daha önceki sezonda hangi stillerin başarı- firmalara satmaktadır. Bu şirketlerden en büyükleri
lı olduğu, hangilerinin daha az popüler olduğunu olan ikisi Worth Global Style Network (WGSN)
anlamak için kendi müşteri bilgilerine güvenirler. ve Promostyl’dır. Moda eğilimi araştırmaları ya-
Belki daha önemlisi modacılar yeni fikirler yarat- pan diğer şirketler arasından Sacha Pacha, Trend
mak için kendi hayal güçlerini kullanırlar” (Eve- Union ve Peclars’ın isimleri anılmaya değerdir.
rett, 1994). Ayrıca Moda eğilimi araştırmacıları modanın ge-
Tasarımcının koleksiyonu hazırlarken, tema lecekteki görünümünü belirlemek için birçok ay-
bulma yolunda yapacağı araştırmalar Çivitçi rıntıya dikkat etmektedir. Tasarımcı hissettirmek
(2004)’ye göre ise şöyle sıralanmaktadır: istediği duygu durumunu en başta renk seçimiy-
• Moda trendleri le verebilir. Renkler sıcak, soğuk, birbirleri ile zıt
• Gelecekle ilgili moda bilgisi veya uyumludur; aynı zamanda algımızı önemli
ölçüde yönetir. Moda renklerin seçiminde, dünya
• Renk panosu genelinde makro renk trendlerini belirleyen ve sek-
• Hikâye panosu töre yayan söz sahibi olan renk otoriteleri vardır.
• Piyasadaki kumaş örnekleri “PANTONE®firması, dünya çapında pek çok sana-
• Modanın esinlendiği hikâyeler yi alanlarında doğru renk kodu iletişimini sağlayan
renk sistemleri tedarikçisidir. Üretici, tasarımcı,
• Bir döneme ait kıyafetler
perakendeci ve müşteri arasında doğru renk kodu
• Şu andaki moda iletişimini mümkün kılan standart bir renk dili ola-
• Tasarımcının ön çalışmaları rak bilinir. Moda tasarımcıları profesyonel anlam-
• Giyim ve modayla ilgili televizyon ve sine- da tekstil veya hazır giyim sektörlerinde Pantone’ye
ma arşiv filmleri ait renk kodları ile çalışmaktadır”
• Çeşitli moda gösterileri Moda eğilimi araştırmalarında önemli olarak
• Kütüphaneler ve müzeler değerlendirilen görünüm unsurları şunlardır:
• Moda evlerinin hazırlamış olduğu koleksi- • Renk
yonlar • Kumaş
• Moda dergileri ve gazete koleksiyonları • Baskı
• Kültürler • Siluet
Trendler: Moda eğilimleri, genel olarak bir • Aksesuarlar
sezondaki moda ürünlerinin nasıl görüneceği ile • Kesim
ilgilidir. Bu kavram belirli bir sezondaki moda ya- Birçok eğilim araştırmasında ele alınan bu un-
pılarına ve görünüşlere işaret etmektedir. Eğilim- surların sayısı, çalışılan market tipine göre artırıla-
114
Moda Tasarımı
115
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
Sol tarafta uygun olan çalışma görseli incelendiğinde tasarımcı adayının hedef kitlesini, temasını, tasa-
rım türünü, renklerini ve dokularını özetleyen başarılı bir çalışma yaptığı söylenebilir.
Sağ tarafta uygun olmayan çalışma dikkate alındığında tasarımcı adayının kolajında daha çok temasına
ağırlık verdiği hedef kitlesine, kullanacağı dokuya yönelik verilerin ise eksik olduğu görülmektedir. Bunun-
la birlikte neredeyse paftanın ¼’ünde bilgi yazılarına yer verildiği de görülmektedir.
Araştırmanızda yeterince resim ve fikir topladıktan sonra tasarım geliştirmeye başlanabilir. Bir “ruh
hali panosu” yapmanız istenebilir. Bu, sanki bir dergi sayfası için toplanmış gibi dikkatlice düzenlenmiş
resimler ve parçaların konseptinizi ve niyetinizi daha resmi bir şekilde ifade etmesidir. Parçalar kalıcı ola-
rak yapıştırmak yerine köpük panoya iğnelenirler. Köpük pano hafif ve taşınabilirdir fakat kumaşların ve
dekoratif öğelerin ve aksesuarların ağırlığına dayanabilir ve fikirlerinizi eğitmenlerle tartışmanız için esnek
bir kullanım sunar. (Jones, 2009:177).
Fotoğraf, dergilerden kesilen parçalar ve internet çıktıları gibi farklı kaynaklardan bilgi toplamaya yö-
nelik bir diğer yaklaşım da araştırmalarda kolaj kullanmaktır (Seivewright, 2013:86). Kolay yeni fikirler
yaratmak için imgeleri kesip birlikte yapıştırmak; bitiştirme de imgelerin ve kumaşların sayfada yan yana
nasıl dizileceğiyle ilgilidir. (Seivewright, 2013:88,). Hikâye panoları özet için ortaya koyduğunuz çözü-
mün bütün ‘hikayesini’ temsil eden, bitmiş sunum kağıtları ya da köpüklü pano serisidir. Genelde temayı,
renkleri ve piyasayı açıklayan kısa metinlerle birlikte bir ruh hali panosu (esin panosu) (Şekil 5.18), son
illüstrasyonlar ve ilişkili kumaşları ve dekoratif öğeleri içerir. (Jones, 2009:179,).
116
Moda Tasarımı
Giysi Tasarımında Tasarım Eskizleri ve kaydetmek, eskiz defteri aşamasının önemli bir
Oluşturma parçasıdır. Geniş bir malzeme kullanımı araştırma
Tasarımcının düşüncelerini ürün haline dönüş- sürecini yönlendirmede ve ilerletmede yardımcı ol-
türmesinde çizim bir araç olarak kullanılmaktadır. maktadır (Seivewright, 2013:84,).
Koleksiyon hazırlamada ilk taslaklar eskizler olarak Çizim, keşfedip mükemmelleşmeniz gereken
ortaya çıkmakta ve tasarımcı bu eskizleri bir arada en temel beceri ve aşamadır. Çizmek, gördüğünüz
tutmada eskiz defteri ya da dosyası kullanmaktadır yerde bilgileri kaydedebilmenin en ideal yoludur.
(Şekil 5.19). Eskiz defteri tasarımcının koleksiyo- Kurşunkalem, mürekkep ve boyalar gibi farklı çe-
nunu tanımlayan farklı boyutlarda kâğıt, renk ve şitlerde çizim araçları kullanarak esin kaynakları-
ciltlerde olabilen tasarım örneklerini gösteren bir nızdan elde ettiğiniz çizgi, doku, ton ve renk, tip ve
dokümandır (Şekil 5.20). Bir tasarımcı ya da tasa- kaliteleri kullanabilirsiniz ve bu şekilde araştırma
rımcı adayı için eskiz defteri aştırmalarını, fikirlerini ve tasarımlarınıza derinlik katabilirsiniz (Seivew-
ve gözlemlerini aktarabilmesi açısından çok önem- right, 2013:83). Bir projenin ilk aşamalarında es-
lidir. Tasarımcıya ait iyi bir eskiz defteri müşterilere, kiz defterine ya da mizanpaj kağıdına fikirlerinizi
firmalara veya eğitmenlere tasarımcıların düşünce, hızlıca çizmeniz gerekir. Bunlara kaba çizimler ve
tasarım ve tasarım fikirleri hakkında önemli bir bil- tasarım geliştirmeler denir. Tasarımları kumaş kul-
gi vermektedir (Jones, 2009:177). Çok çeşitli mal- lanımı, siluet, detay vb. gibi çeşitli kriterlere göre
zemeler ve teknikler kullanarak fikirleri yakalamak gruplayabilirsiniz (Jones, 2009:177).
117
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
Giysi Tasarımında Artistik ve Teknik şında etkili bir sonuç sağlar. Artistik çizim, tasarı-
Çizimlerin Oluşturulması mın tüm detaylarını göstermese bile koleksiyonun
Moda tasarımcıları, ürüne ya da ürünlerine yö- duygusunu çağrıştırmalıdır Yapılan uygulama daha
nelik fikirlerini beraber çalıştıkları tasarım ekibine ve çok anlatımcı, tarz sahibi ve çoğu zaman koleksi-
ayrıca müşterilerine çizim yoluyla anlatmak zorun- yonun, ruhunu ya da ilham kaynağını ifade eder.
dadırlar. Bu doğrultuda bir ressam kadar olmasa da Bu doğrultuda el çizimi kullanılabileceği gibi bil-
tüm tasarım türlerini ifade edebilmede çizim yete- gisayar ortamında da çeşitli yazılımlar kullanılarak
neklerinin geliştirilmiş olması gerekmektedir. Moda artistik çizim yapılabilir (Seivewright, 2013:162).
tasarımcıları teknik ve artistik çizim olmak üzere iki Bazen artistik çizimler güçlü bir sunuma sa-
farklı yolla fikirlerini aktarmaktadır (Burke, 2006). hip olmasına rağmen üretim bölümünde çalışan
Artistik çizimlerde vücut oranları değiştiril- modelist ve işçiler tarafından, giysiye ait model ve
mektedir. Ortalama bir kadın vücudunda baş tüm dikiş detaylarının anlaşılmasını zorlaştırmaktadır.
boyun yedi ya da altıda biri kadardır. Artistik çi- Bu zorluğu ortadan kaldırmak amacıyla tasarlanan
zimlerde bu oran artarak baş tüm boyun sekizde giysilerin teknik çizimleri yapılmaktadır. Teknik çi-
ya da dokuzda biri olarak çalışılmaktadır. Artistik zimlerde, vücut ölçüleri belirli bir oranda çalışılarak
çizimlerde çarpıcı, göze hoş görünen bir sunuş üretilecek giysiye ait model ve dikiş detayları açık
amaçlanmaktadır. Bu amaç doğrultusunda siluet- ve anlaşılır bir şekilde ifade edilmektedir (Varol,
lerde deformasyon yapılmakta ve giysilerin siluete 2004:19). Teknik çizimde gösterilen dikiş detayları
giydirilmesinde abartılı çizgiler kullanılmaktadır dikey, yatay, eğri çizgilerle gösterilebilmektedir. Çi-
(Varol, 2004:19) (Şekil 5.21). Kendi içinde bir zimde gösterilen ürünün oranları, kol uzunlukları
sanat biçimi olarak görülen artistik çizim, yaratı- ve şekli, yaka çeşidi ve şekli, cepler ve çeşitli detay-
cı yeteneği ortaya koymada kullanılan çeşitli çizim lar, tasarımcı tarafından belirlenmektedir (Carr ve
malzemeleri ve çizgi kalitesiyle tasarımın algılanı- Pomeroy, 1992) (Şekil 5.22).
Şekil 5.21 Artistik Çizim (Öğrenci Çalışması) Şekil 5.22 Teknik Çizim Örnekleri
Kaynak: Carr ve Pomeroy, 1992
118
Moda Tasarımı
Moda tasarımında, anatominin ve kumaşın vücuda uyumu ve nasıl duracağının iyi bilinmesi model
geliştirmeyi desteklemektedir. Tasarımcı, model geliştirirken tasarımlarının tarzı, tasarım yaptığı vücut
türü, vurgulamak istediği detayına göre, uygun bir silüet ve kişilik yaratabilmektedirler. Yapılan eskizlerde
tasarımları yansıtacak bir ruh hali ve görünüm oluşturulabilmelidir (Jones, 2009).
Modeller oluşturulup artistik ve teknik çizimler yapıldıktan sonra tasarlanan giysilerin seçimi ve üreti-
mine karar verme işlemine geçilmektedir.
Koleksiyon Seçimi
Giysi koleksiyonu hazırlama sürecinin en önemli basamaklarından birisi olan koleksiyon seçiminde
tema, renkler, dokular, formlar, üretim olanakları ve maliyet dikkate alınarak tasarımların seçimi yapıl-
maktadır (Şekil 5.23). Bununla birlikte koleksiyonda yer alan tasarımların aynı ruhu taşıması da önemli
bir konudur. Koleksiyonda üretilecek parça sayısına göre giysi çeşitliliğine gidilebilmektedir. Örneğin, on
parçadan oluşan bir giysi koleksiyonunda sadece etekler yer alırken, yüz parçalık bir koleksiyonda etek,
bluz, gömlek, pantolon vb. çok sayıda giysi türü yer alabilmektedir. Koleksiyon seçiminde:
• Giysinin hedef kitleye uygunluğu ve fonksiyonelliği,
• Giysinin üretim olanakları ve maliyeti,
• Hikaye-renk panosuna ve moda trendlerine uygunluk,
• Renk, stil, kumaş, aksesuar ve yardımcı malzemeye uygunluk,
• İşletmenin marka ve pazarlama politikasına uygunluk göz önünde bulundurulmalıdır (Çivitci,
2001:120).
119
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
120
Moda Tasarımı
121
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
Günümüzde sunum tasarımı; sanat, tasarım ve ve Milano gibi moda merkezlerinin halka açık de-
iletişim dünyasının bir parçası olarak kabul edil- fileler düzenlemeye başlamasıyla modaevlerinin ve
mektedir. Moda sektöründe tasarımların sunumu, tasarımcıların koleksiyonları sunulmuştur (Kawa-
mağaza, sergi, galeri gibi alanların yanı sıra defile mura, 2005; Gürsoy, 2010).
olarak da gerçekleşmektedir (Şekil 5.24). Koleksiyon sunumunda canlı manken kulla-
Moda ürünlerinin tutundurulmasında sunum nımını, ilk olarak İngiliz tasarımcı Charles Worth
faaliyetlerinden bir tanesi defiledir. Defile, bir tasa- gerçekleştirmiştir. Başlarda manken olarak eşini
rımcı ya da markanın koleksiyonunu alıcılara, bası- kullanan Worth, maddi durumu güçlendikten
na, moda editörlerine, hedef kitleye, sanatçılara ya sonra, firmasında birçok manken bulundurmaya
da diğer tasarımcılara sunmayı ve tanıtmayı amaçla- başlamıştır. Mankenler, ürünleri, müşterilere bir
dığı gösterilerdir. Bu gösterilerde, tasarımcının be- salonun içinde yürüyerek sunmuş ve defile kav-
lirlediği tema doğrultusunda hazırlanan podyum- ramı ortaya çıkmıştır. Poiret ise, defileleri ilginç
da, belirlenen koreografi ve müzik ile modellerin şovlara dönüştürerek, çeşitli ülkelerde ve yerlerde
tasarımları bir bütün içerisinde sunması söz konu- sunumlar yapmış ve defile kavramının sınırlarının
sudur. “Defile, genellikle basından ve alıcılardan genişletilmesini ve popüler hale gelmesini sağla-
oluşan seyircilere, moda tasarımı ve pazarlama me- mıştır. Patou da defileleri, basını ve sosyeteyi hedef
sajları iletmesi için tasarlanan bir pazarlama olayı” alarak düzenlemiş, bu kavramın yayılmasında etkili
olarak bilinmektedir (Jackson ve Shaw, 2009). Bir olmuştur (Kawamura, 2005).
başka deyişle defile, bir ürünün, canlı modellerle Günümüzde moda defileleri, artan maliyetler
sunumunun yapıldığı bir şov olarak da tanımlana- dolayısıyla belli bir zaman ve sistem içinde med-
bilmektedir. İyi bir defile şovunda sunulan ürünler, yanın da aracılığı ile yapılmaktadır. Geçmişten
moda hakkında genel bir ifadenin de oluşmasına farklı olarak defileler, koleksiyonların tanıtımından
yardımcı olmaktadır (Kawamura, 2005). çok medyada yer almak yoluyla oluşturulmakta-
Moda defilelerinin başlangıcı olarak İkinci dır. Bu durum ise defilelerde şova yönelik tasa-
Dünya Savaş’ından sonra modaevlerinin yaptıkla- rımların yapılmasına yol açmıştır (Gürsoy, 2010).
rı organizasyonlar görülmektedir. Moda defileleri Örneğin; 2000 yılında Belçikalı tasarımcı Martin
modanın kurumsallaşmasından sonra ilk olarak Margiela’nın Fransız ulusal tren istasyonunda de-
Fransa’da başlamıştır. Yapılan defileler sonrasında file yapması, Viktor&-Rolf ’un defile şovunda tüm
kıyafetlerin faturaları evlere gönderilerek satış ya- mankenlerini siyaha boyaması ya da Galliano’nun
pılmıştır. Defile modasının çıkmasına paralel ola- her defilesinin tiyatral bir havaya sahip olması gibi
rak da mankenlik mesleği popüler olmuştur. Paris (Evans, 2003).
122
Moda Tasarımı
Öğrenme Çıktısı
123
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
2 Tasarımda yaratıcılığın
önemini sorgulayabilme
4 Tasarımda işlevselliğin
önemini açıklayabilme
2 Tasarlama; yaratıcılık, bilgi toplama, algılama, düşünme, analiz etme, problem çözme, gibi eylemleri
kapsayan, değişebilir bileşkelerden oluşan; salt zihnin düşünsel yetisi değil, duyum, duygu ve imgelem
gibi yetilerin tümünün ve birbirleriyle kurduğu bağıntıların bütün olarak özümsendiği bir süreçtir. Bu
süreçte yaratıcılık, tasarımın en önemli bölümüdür. Yaratıcılık, özgün bir şeyi hayal edebilme becerisi ol-
duğu kadar yeni fikirler geliştirebilme de bir şeyi herkesten farklı yollarla yapabilme yeteneğidir. Aynı za-
manda yaratıcılık, diğer insanlar tarafından aynı görülen olguları farklı şekilde düşünebilmeyi gerektirir.
Bu doğrultuda günlük olaylara ve nesnelere farklı bakabilmek ve farklı yaklaşım tarzı geliştirebilmektir.
3 Tasarımcının yaratıcılığına yön veren ilham kaynakları sınırsızdır. Bunlar, evrende görülebilecek her-
hangi bir nesne olabileceği gibi, soyut kavramlar, tarihi dönemler ve olaylar, kültürel ve geleneksel
alışkanlıklar, yaşam şartları gibi birçok ilham kaynağı şeklinde olmaktadır.
4 Bir ürüne tasarım niteliği kazandıran ölçütlerden bir tanesi işlevselliktir. Giysi tasarımı yapılırken yaratıcılık
ve ilham kaynağı kullanımında sonucun işlevsel olması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır. Örneğin ne
kadar güzel, ne kadar yaratıcı olursa olsun bir giysi giyilemiyor ise başarılı bir tasarım olarak değerlendirilemez.
124
Moda Tasarımı
125
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
1 Bir yüzey üzerinde tekrarlardan oluşan biçim- 6 Aşağıdakilerden hangisi tasarımın başlıca gö-
sel düzene ne ad verilir? revleri arasında yer almaz?
neler öğrendik?
126
Moda Tasarımı
Yanıtınız yanlış ise “Giysi Tasarımında Temel Yanıtınız yanlış ise “Tasarımda Yaratıcılık,
1. B 6. B
Tasarım Öge ve İlkeleri” konusunu yeniden İlham Kaynağı ve İşlevsellik” konusunu ye-
gözden geçiriniz. niden gözden geçiriniz.
Yanıtınız yanlış ise “Giysi Tasarımında Temel Yanıtınız yanlış ise “Tasarımda Yaratıcılık,
3. E 8. C
Tasarım Öge ve İlkeleri” konusunu yeniden İlham Kaynağı ve İşlevsellik” konusunu ye-
gözden geçiriniz. niden gözden geçiriniz.
Yanıtınız yanlış ise “Giysi Tasarımında Temel Yanıtınız yanlış ise “Giysi Tasarımında Ko-
4. D 9. B
Tasarım Öge ve İlkeleri” konusunu yeniden leksiyon Hazırlama” konusunu yeniden göz-
gözden geçiriniz. den geçiriniz.
Yanıtınız yanlış ise “Giysi Tasarımında Temel Yanıtınız yanlış ise “Giysi Tasarımında Ko-
5. A 10. D
Tasarım Öge ve İlkeleri” konusunu yeniden leksiyon Hazırlama” konusunu yeniden göz-
gözden geçiriniz. den geçiriniz.
Araştır Yanıt
5 Anahtarı
Kalın dokuma kumaşlar arasında yer alan kaşe kumaş insan bedeni üzerinde
Araştır 1 kaba bir görünüm sağlarken ipek kumaşlar hafifliklerinden ve inceliklerinden
dolayı insan bedeni üzerinde zarif bir görünüm sağlamaktadır.
127
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
Kaynakça
Ağsakallı, M. S. (2014). Sürrealizm Akımının Afiş Bilge, D. (1981). Temel Tasarım ve Yaratıcılık Bilgi,
Tasarımına Etkisi ve Uygulama Örnekleri, T.C. O.D.T.Ü. Mimarlık Fakültesi Basım, Ankara.
Atatürk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü
Burke, S. (2006) Fashion Artist Drawing Techniques
Güzel Sanatlar Fakültesi Yüksek Lisans Tezi,
To Portfolio Presentation, Burke Publishing,
Erzurum.
China.
Aksel, E. ve Akdeniz, H. (1989) Güzel Sanatlar
Carr, H. ve Pomeroy, J. (1992) Fashion Design And
Fakültelerinde Temel Sanat Eğitimi Üzerine
Product Development, Blackwell Science Ltd.
Düşünceler ve Bir Bakış Açısı, Güzel Sanatlar
UK.
Fakültelerinde Temel Sanat Eğitimi Semineri,
G.S.F Yayınları: 10. Ankara. Ching, F.D.K. (2006) İç Mekan Tasarımı, Yem Yayın,
İstanbul.
Andersson, B. (1997) Costume Design, The Dryden
Press Saunders, College Publishing, USA. Civcir, E. (2015) Temel Tasarım ve Tasarım İlkeleri,
Ankara
Atakan, G. (2014) Yaratıcı Tasarım Sürecinde Bilişsel
Yaklaşım ve Üstbilişsel Farkındalık, Hacettepe Collezioni. (1993) Pret–A Porter, Spring/Summer.
Üniversitesi, Güzel Sanatlar Enstitüsü, İçmimarlık Çivitçi, Ş. (2004) Moda Pazarlama, Asil Yayın
ve Çevre Tasarımı Ana Bilim Dalı, Yüksek Lisans Dağıtım Ltd. Şti, Ankara.
Tezi, Ankara.
Davis, F. (1997) Moda, Kültür ve Kimlik,(Ö.
Atalayer, F. (1994) Temel Sanat Öğeleri, Anadolu Arıkan, Çev). (1. Basım). Yapı Kredi Kültür Sanat
Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Yayınları, Yayıncılık, İstanbul.
Eskişehir.
Deliduman, G, C ve İstifoğlu, O. B. (2006) Temel
Atalayer, G. (2001) Dokuma Tasarımına Giriş I, Sanat Eğitimi, Gerhun Yayıncılık, Ankara.
İstanbul.
Dıamond, J . ve Dıamond, E. (1997) The World of
Atılgan, K. D. (2014) Giysi Tasarımında Fashion, Fair Child Books, New York, USA.
Esinlenmenin ve Araştırmanın Yaratıcılığa Etkisi.
The Journal Of Academic Social Science Studies Edeer, S. (2002) Temel Tasarım Egitimi ve Sanatsal
International Journal Of Social Science. Yaratma Süreci, Anadolu Üniversitesi Eğitim
Fakültesi Dergisi, Sayı: 1-2, Cilt.12. Eskişehir.
Artut, K. (2004) Sanat Eğitimi Kuramları ve
Yöntemleri, Anı Yay, Ankara. Ertürk, N. ve Özüdoğru, Ş. (2010) Siluete Yönelik Bir
Moda Eğilimi Analizi: Balenciaga Örneği, NWSA
Ashby, M. ve Johnson, K. (2004) Materials And E – Journalof New World Sciences Academy.
Design, Elsevier But Tamworth Heinemann,
London. Evans, C. (2003) Fashion At The Edge, Yale University
Pres, İtaly.
Aydın. S. ve Çakar, G, E. (1993). “Çağdaş Giysi
Tasarımında Öge ve Prensipler I”. Türkiye Hazır Everett, F. (1994) Moda Tasarımcılığı Desinatörlük
Giyim ve Konfeksiyon Kongresi Bildiriler Kitabı ve Stilistlik, Limasollu Naci Öğretim Yayınları,
(Ed:Arcak, E, Noyan, Ş Ve Hoşsöz, H), Gökba İstanbul.
Matbaacılık, İstanbul. Fogg, G. (2014) Modanın Tüm Öyküsü, Hayalperest
Aydınlı, S. (1992) Mimarlıkta Görsel Analiz. İstanbul Yayınevi Dağ.San.Tic.Ltd.Sti, İstanbul.
Teknik Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi Baskı Ghorab, P. (2015) Kent Mobilyalarının Temel
Atölyesi, İstanbul. Tasarım İlkelerine Göre Değerlendirilmesi,
Balcı, Y. B. ve Say, N. (2003) Temel Sanat Eğitimi, T.C. İstanbul Aydın Üniversitesi, Fen Bilimler
Ya-Pa Yayınları, İstanbul. Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi Mimarlık Anabilim
Dalı Mimarlık Programı, İstanbul.
Barratt, K. (1980) Logic And Design, George
Goldwin Limited, London. Gehlar, M. (2006) Moda Tasarımcısının İş Kurma
Rehberi, Güncel Yayıncılık, İstanbul.
Becer, E. (1999) İletişim ve Grafik Tasarım, Dost
Kitabevi Yayınları, Ankara. Goethe, J. W. (1998) Goethes Way Of Science. Ed:
Seamon, D./ Zajonc, A. State University of New
York Press, New York.
128
Moda Tasarımı
Hazır, M. (2006) Giysi Tasarımında ve Dokusal Morris, B. (1993) Tank Dress: Simply Minimal, The
Elementler: Pilise ve Drapeler, T.C. Dokuz Eylül New York Times, USA
Üniversitesi, Güzel Sanatlar Enstitüsü Tekstil Ocvirk, G.O., Stinson, E.R., Wigg, R.P., Bone,
Anasanat Dalı, Yüksek Lisans Tezi, İzmir. O.R., Cayton, L.D. (2015) Sanatın Temelleri
İnan, Ç. (1998) Soyut ve Somut Tasarım Olgusunda – Teori ve Uygulama Çev.Nur Balkır Kuru, Ali
Anlatım Yöntemleri, Maltepe Üniversitesi Kuru. Karakalem Kitep Evi, 12. Basım, İzmir.
Yayınları, İstanbul. Orkunt, T. (2010) Bellekte Varedilen Soyut
Jones, S, J. (2002) Fashion Design, Watson-Guptill Kavramların Tasarım Diliyle Bir Ürün Olan
Publications, New York. Sınırlandırmalara Dönüşmesi, Tasarımda Genç
Bakışlar: Bir Kullanıcı, Bir Mekan, Bir Ürün,
Jones, S. J. (2009) Moda Tasarımı, Çev: Hüseyin İstanbul Ticaret Üniversitesi, İstanbul.
Kılıç, Güncel Yayıncılık, İstanbul.
Önal, G. K. (2011) Yaratıcılık ve Kültürel Bağlamda
Kapucu, S. (2013) Yaratıcı Problem Çözme
Mimari Tasarım Süreci, Uludağ Üniversitesi
Metodolojisi Trız, Amasya Üniversitesinde
Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Dergisi, Cilt 16,
Düzenlenen Konferans Notları.
Sayı 1.
Kawamura, Y. (2005) Fashion-Ology An Introduction
Önlü, N. (2004) Tasarımda Yaratıcılık ve İşlevsellik
To Fashion Studies, Oxford International
Publishers Ltd. UK. Tekstil Tasarımındaki Konumu, Atatürk
Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi,
Keiser, S.J.ve Myrna, B.G. (2003) Beyond Design, Cilt 3, Sayı 1.
Fairchild Publications, Inc. New York.
Özdemir, F. (2011) Popüler Müzik Albüm
Koca, E. ve Koç, F. (2009) Giysi Tasarımında Kapaklarının Tasarım Sorunları, İnönü
Yaratıcılık, NWSA e – Journalof New World Üniversitesi Sanat ve Tasarım Dergisi İnönü
Sciences Academy. Üniversitesi Sanat ve Tasarım Dergisi, Malatya.
129
Giysi Tasarımında Proje Geliştirme
Özalp, D. (2008) Tarihî Kent İmajının Korunmasında Telek, C. (2013) Kullanılabilirlik Kavramı,
Kentsel Tasarım – Antakya Örneği. T.C. Kültür Tasarım Süreci İçindeki Yeri ve Benzer Tasarım
Ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Yaklaşımları İle İlişkisi, Mimar Sinan Güzel
Genel Müdürlüğü Uzmanlık Tezi, Ankara. Sanatlar Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü
Endüstri Ürünleri Tasarımı Anabilim Dalı,
Özer, A. ve Erdal, A. (2015) Toplumsal Unsurların
Endüstri Ürünleri Tasarımı Yüksek Lisans
Tasarım Sürecine Etkileri, Akdeniz Sanat Dergisi,
Programı Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Cilt 8, Sayı 15.
Tokdil, E. (2016) Renk Kuramları ve Andre Lhote
Özkan, Z. C. (2008) Temel Tasarım Eğitimi ve Dijital
Örnekleminde Renk Algısına Fenomenolojik
Ortam, Tc. Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri
Yaklaşım, İdil Dergisi, Cilt 5, Sayı 22.
Enstitüsü Ğüzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı
Resim-İs Öğretmenliği, Yüksek Lisans Tezi, Torrance, E. P. (1974) Norms Technical Manual:
Ankara. Torrance Tests Of Creative Thinking, Ginn And
Co, Lexington.
Pakdil, A. F. (2001). Uygar Kentli İhtiyaçları ve Kent
Mobilyaları, I. Uluslararası Kent Mobilyaları Tüzcet, Ö. (1967) Form ve Doku, Matbaa
Sempozyumu, İ.B.B. Yayınları, İstanbul. Teknisyenleri Koll Şti, İstanbul.
Parramon, J. M. (1994). Resimde Renk ve Udale, J. (2014). Moda Tasarımı Temelleri Dizisi:
Uygulanışı, Çev: E. Erduran, Remzi Kitabevi, Moda Tasarımında Tekstil ve Moda (I. Baskı),
İstanbul. Literatür Yayınları. İstanbul.
Per, M. (2012). Renk Teorilerine Tarihsel Bir Bakış, Uçar, T. F. (2004) Görsel İletişim ve Grafik Tasarım,
Yedi Sanat, Tasarım ve Bilim Dergisi. İnkılâp Yayınevi, İstanbul.
Polat, H. H. (2012) Renk Teorisi ve Temel Yanılgılar, Üreten, S. (1997) Üretim İşlemler Yönetimi-Stratejik
Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Kararlar Ve Karar Modelleri, Ankara.
Dergisi, 28.
Varol, E. (2004) Türk Hazır Giyim İşletmelerinde
Rawlinson, J.G. (1995) Yaratıcı Düşünme ve Beyin Ürün Tasarımı Süreci ve Bu Süreç İçerisinde
Fırtınası, Çev. Osman Değirmen. Bireysel Moda Tasarımcısı, Anadolu Üniversitesi Fen
Yatırım Dizesi, Rota Yayınları, İstanbul. Bilimleri Enstitüsü Endüstriyel Sanatlar Anabilim
Dalı Yüksek Lisans Tezi, Eskişehir.
Reid, W. G. (1993) From Concept To Form
İn Landscape Architecture, Van Norstrand Weiss, H.D. (1993) Problem Çözümünde Yaratıcılık,
Reinhold. Çev. Şahiner Doğan, Cep Yönetim Dizisi, 1.
Baskı, İstanbul.
Seivewright, S. (2013) Moda Tasarımında Araştırma
ve Tasarım, Çev. Burcu Bakın, Bilnet Matbaacılık, Yetmen, G. (2016) Moda Tasarımında Temel
İstanbul. Tasarım Öğelerinin Önemi, İdil Dergisi, Cilt 5,
Sayı 22.
Sezgin, Ş. ve Önlü, N. (1992), Tekstilde Tasarım
Olgusu, Tekstil Ve Mühendis Dergisi, Nisan, Sayı Yıldız, V. Özkal, N. ve Çetingöz, D. (2003)
52, Bursa. Okul Öncesi Eğitimi Alan ve Almayan 7-8
Yaş Grubu Çocuklarda Yaratıcı Potansiyelin
Sproles, G. B. (1981) Analyzing Fashion Life Cycles:
Değerlendirilmesi, Eğitim Araştırmaları
Principles And Perspectives, The Journal Of
Dergisi,13.
Marketing, 45(4).
Zelanski, P. ve Fisher, M.P. (1996) Design Principles
Stone, E. (2006). Infashion: Fun!, Fame!, Fortune!,
And Problems, Chapter:Color Pp. 227‐250Aaaa
Fairchild Publication, İnc, New York.
Tansoy, Y. Vural, T ve Ağaç, S. (1994) Özgün
Giysi Tasarımında Temel İşlemler ve Örnek Bir
Çalışma, Tekstil Konfeksiyon Dergisi. 1.
130
Bölüm 6
Moda Tasarımı ve Malzeme
1 2
İplik Üretim Teknolojisi
öğrenme çıktıları
3 4
açıklayabilme işlemlerini açıklayabilme
4 Tekstil kumaşlarını sınıflandırabilme ve 6 Boyama ve baskı yöntemleri arasındaki
kullanım yerlerini açıklayabilme farkları sıralayabilme
5
Tekstil Teknolojisindeki Yenilikler
7 Tekstil teknolojisindeki yenilikleri
anlayabilme
Anahtar Sözcükler: • Tekstil Lifleri • İplik Üretim Yöntemleri • Örme Kumaş • Dokuma Kumaş
• Tekstil Terbiyesi • Tekstil Boyacılığı • Bitim İşlemleri • Moda ve Malzeme
132
Moda Tasarımı
133
Moda Tasarımı ve Malzeme
Pamuk liflerinin inceliği inç başına mikrogram olarak lif ağırlığını gösteren mikroner terimi ile ifade edilir.
Yün liflerinin incelikleri ise mikron cinsinden gösterilir. Lif inceliği bir iplik veya kumaşın dayanım, sertlik,
yumuşaklık, dökümlülük, tuşe gibi özelliklerini doğrudan etkiler. Lif inceldikçe üretilen ürünlerin yukarı-
da sayılan özelliklerinde de iyileşme olmaktadır. Kimyasal liflerin incelikleri belirli seviyelere kadar ayarla-
nabilmektedir. Doğal liflerin incelikleri ise bitki veya hayvanın cinsi, yetişme koşulu, iklim, hasat zamanı
ve şekli gibi genetik ve çevresel faktörlerden etkilenir. Teknolojik ilerlemelerle birlikte çok ince kimyasal
lifler de üretilmeye başlanmıştır. Yaklaşık olarak 30 yıldır ticari başarı kazanmış mikrolifler incelikleri 1
denyenin altında olan liflerdir. Günümüzde lif inceliklerinin daha fazla düşürülmesi yönünde yoğun çalış-
malar yapılmaktadır. Bunun sonucu olarak da inceliği nanometre ile ifade edilen nanolifler geliştirilmiştir.
Bir giysiden beklenen en önemli özelliklerden birisi dayanımdır. Liflerin mekanik özellikleri yani bir
kuvvet karşısında gösterdikleri direnç ve uzama özelliği ipliğin, kumaşın ve dolayısı ile bir giysinin dayanım,
dökümlülük, esneklik, yumuşaklık gibi özelliklerini doğrudan etkiler. Sentetik lifler çoğu zaman doğal lifle-
re göre daha yüksek mukavemete sahiptirler. Bir kuvvet altında kaldıklarında lifler önce uzamaya başlarlar.
Bu uzama yetenekleri tekstil malzemelerinde kullanımlarını, kumaş ve giysi özelliklerini de etkiler. Uzama
yeteneği fazla olan liflerden yapılan kumaşların giysilerde kullanımı da daha konforlu olmaktadır.
Liflerin Sınıflandırılması
Tekstil lifleri doğal ve kimyasal lifler olarak iki ayrı grupta sınıflandırılırlar. Doğrudan bitkilerden ve hay-
vanlardan elde edilen lifler doğal lifler olarak isimlendirilir. Doğada varolan polimerlerden veya sentez yoluyla
üretilen polimerlerden insanlar tarafından elde edilen lifler ise kimyasal lifler olarak gruplandırılırlar. Resim
6.1’de yaygın olarak kullanılan doğal lifler, Resim 6.2’de de kimyasal lifler gösterilmektedir. Doğal lifler elde
edildikleri kaynağa göre bitkisel lifler, hayvansal lifler ve mineral lifleri olarak sınıflandırılırlar. Bitkisel lifler ara-
sında günümüzde en yaygın kullanılan lif pamuktur ve pamuk bitkisinin çekirdeğinden büyüyen liflerden elde
edilir. Keten bitkisinin gövdesinden elde edilen keten lifi eski önemini kaybetmiş olsa da bazı ürünlerde hala
tercih edilmektedir. Pek çok hayvanın tüyü tekstilde kullanılmaktadır. Bunlardan en yaygın olarak kullanılanı
koyundan elde edilen yün lifleridir. Doğadaki tek filament lif olan ipek, ipek böceği kozasından elde edilir.
Kimyasal liflerin üç ana grubu bulunmaktadır. Doğadaki polimerlerin dönüştürülmesi ile elde edi-
len lifler rejenere lifler olarak isimlendirilir. Doğada en çok bulunan polimer olan selüloz çoğunlukla
ağaçlardan elde edilir. Protein esaslı liflerin kullanımı ise yaygın değildir. Sentetik lifler polimerin elde
edilişine göre guplandırılırlar. En yaygın kullanılan sentetik lif polyesterdir. İnorganik lifler teknik uy-
gulamalarda kullanılır.
DOĞAL LİFLER Sentetik lifler özellikle
mukavemet açısından
BİTKİSEL HAYVANSAL MİNERAL
LİFLER LİFLER LİFLERİ
doğal liflere göre daha
iyidirler ve kontrollü
Çekirdek Gövde (Sak) Yaprak Meyve
Yün
Diğer Hayvansal
İpek Asbest üretildikleri için daha
(Tohum) Lifleri Lifleri Lifleri Lifleri Lifler
düzgündürler. Ancak
Pamuk Keten Sisal
Hindistan Alpaka doğal liflerin sağladığı
Cevizi Lifi
bazı konfor avantajları,
Kapok Kenevir Abaka Angora yünün keçeleşme özelliği
gibi bazı özellikler kim-
Jüt
Kaşmir yasal yollarla günümüzde
Tiftik
hala elde edilememekte-
Rami (Moher) dir. Pek çok sentetik lifin
özellikle poliesterin üre-
Lama
timi daha ucuza sağlana-
bilmektedir. Bu nedenle
Deve
pek çok üründe tercih
Resim 6.1 Doğal liflerin sınıflandırılması. edilmektedirler.
134
Moda Tasarımı
KİMYASAL LİFLER
Bambu
Doğal Lifler
Yukarıda kısaca değinildiği gibi doğada tekstil üretiminde kullanılabilecek çok sayıda lif bulunmakta-
dır. Bu bölümde yaygın kullanılan doğal lifler ve özellikleri hakkında kısa bilgiler verilecektir.
Pamuk
Giysi üretiminde en yaygın kullanılan doğal lif pamuktur. Dünyanın pek çok bölgesinde yetiştirilebi-
liyor olması, uygun maliyeti ve sağladığı kullanım avantajları nedeniyle çok sayıda tekstil ürünü için vaz-
geçilmezliğini korumaktadır. Hindistan, Çin ve Mısır pamuğun ilk kullanıldığı yerlerdir. 1.800’lü yıllara
135
Moda Tasarımı ve Malzeme
kadar pamuğun yaygın kullanılmamasının önemli altında kalırsa zarar görür. Bazı pamuk boyaları
sebeplerinden birisi liflerin çekirdeklerinden ayrıl- da ışığa karşı hassastırlar. Bu nedenle yoğun güneş
masının güç olmasıdır. 1793 yılında Amerikalı Eli alan yerlerde kullanıldıklarında renklerinde solma
Whitney bu sorunun çözümü olarak çırçır makine- gözlenebilir.
sini keşfetmiştir. Aynı dönemlerde İngiltere’de iplik
eğirme makineleri ve dokuma makineleri geliştiril-
Pamukta Yenilikler
miştir. Bu tarihlerden itibaren de pamuk ve pa-
muktan üretilen tekstil ürünleri gittikçe yaygınlaş- Son yıllarda pamuk özelliklerini geliştirmek
maya başlamıştır. Çin, ABD, Hindistan, Pakistan, amacıyla yapılan çalışmalar dört ana başlık altında
Brezilya ve Türkiye dünyanın en önemli pamuk toplanabilir. Bunlar aşağıda kısaca açıklanmıştır:
üreticisi ülkeleridir. Bunların dışında 80 kadar ül- Transgenik (Genetiği Değiştirilmiş) Pamuk:
kede pamuk tarımı yapılmaktadır. Biyoteknolojik yöntemler kullanılarak farklı kay-
Pamuk bitkisi yıllık bir bitkidir. Lifler koza- naklardan istenen genler bitkilere aktarılarak trans-
ların içerisinde çekirdeklerin üzerinde büyür. Pa- genik çeşitler geliştirilmektedir. Bu şekilde üretilen
muklar kozalardan makine veya elle toplandıktan pamuklar özellikle ABD ve Çin’de yaygın kullanıl-
sonra çırçırlanarak çekirdeklerinden ayrılırlar. Bu maktadır. Zararlılara karşı dayanım, yüksek verim,
lifler iplik fabrikalarında eğrilerek iplik haline ge- yüksek kalite gibi avantajları olmakla birlikte za-
tirilirler. Pamuk lifinin orjinal rengi sarımsı beyaz- rarlılarda direnç oluşumu, doğal ekolojik sisteme
dır ve mattır. Merserizasyon gibi çeşitli işlemlerle zarar verme riski gibi dezavantajları vardır. Ayrıca
parlaklığı arttırılabilir. Dayanımı orta seviyededir. bu tohumlar kısırdır. Bu nedenle halen tartışmalı
Yüksek su emiciliği vardır, yumuşak tuşelidir, ısıyı bir konu olmaya devam etmektedir.
ilettiği için serin tutar, statik elektriklenme prob- Organik Pamuk: Organik tarım, sentetik yolla
lemi yaratmaz. Bu nedenlerle sıcak ve nemli ha- elde edilen insektisit, herbisit, fungusit, kimyasal
valarda pamuklu ürünler giysi olarak tercih edilir- gübre ve hormonların kullanılmadığı ekim nöbeti-
ler. Yapısı nedeniyle kırışmaya müsaittir. Bazı özel ne, organik gübrelemeye ve biyolojik olarak hasta-
kimyasal işlemlerle kırışmazlık sağlanabilmektedir. lık ve zararlı kontrolüne dayanan, çevreyi ve doğayı
Ancak bu kimyasallar ve yapılan işlemler ürünün tahrip etmeyen, hatta koruyan bir tarım sistemi
diğer özelliklerini olumsuz etkileyebildiğinden bu olarak tanımlanmaktadır. Diğer bir ifade ile “Eko-
işlemler yaygın olarak kullanılmazlar. Yaylanma lojik Tarım” diye de adlandırılabilen bu sistemde
özelliğinin düşük olması nedeniyle halı gibi ürün- birinci hedef kalite, ikinci hedef ise verim üstünlü-
lerde tercih edilmezler. Pamuklu ürünler özellikle ğüdür. Doğayı çok fazla kirleten pamuk tarımı için
sıcak suyla yıkandıklarında çekmeye müsaittirler. önemli bir alternatiftir. Türkiye bu alanda büyük
Bunun yanında uzun kullanımlarda özellikle diz, gelişme göstermiştir. Organik pamuk üretiminde
dirsek gibi bölgelerde uygulanan kuvvet nedeniyle dünyanın en önemli ülkelerinden birisidir.
genişleyebilirler. Uzun Lifli Pamuk: Dünya genelinde ve
Pamuklu ürünlerin bakımları kolaydır. Deter- Türkiye’de üretilen pamukların çoğunluğu orta
janlara karşı hassas değildirler. Beyaz ürünlerde uzunluktaki pamuklardır. Mısır ve ABD’de ye-
fazla ağartıcı kullanılması ürünün zarar görmesine tiştirilen bazı pamukların lifleri uzundur. Çok
sebep olabilir. Özellikle nemli iken ütülendikle- ince ve yüksek kaliteli pamuklu kumaş üretimin-
rinde kırışıklıkları daha kolay açılır. Yüksek ısılara de kullanılan bu pamukların fiyatları da oldukça
dayanıklıdırlar. Ancak pamuğun çok kolay yandı- yüksektir. Türkiye’de bu konuda çalışmalar devam
ğı kullanım sırasında göz önünde bulundurulma- etmektedir.
lıdır. Pamuk lifleri ve diğer selüloz esaslı lifler (ör- Renkli pamuk: Pamuğun orjinal rengi sarım-
neğin keten) yandığında kağıt yanığı gibi kokar ve sı beyazdır. Kendinden renkli pamuk türleri ge-
kül bırakır. Pamuklu ürünler mümkün olduğunca liştirilmesi konusunda çalışmalar yapılmaktadır.
temiz ve kuru ortamda saklanmalıdır. Özellikle Başarılı olması halinde boyamanın ortadan kaldı-
nemli yerlerde küflenme görülebilir. Asitlerden rılacak olması hem maliyetleri düşürecek hem de
zarar görebilirler. Organik solventlere karşı da- çevre kirliliğinin azaltılmasına yarar sağlayacaktır.
yanımları yüksektir. Bu nedenle güvenli biçimde Türkiye’de deve tüyü, kahverengi ve yeşil renkli
kuru temizleme yapılabilir. Uzun süre güneş ışığı pamuklar üretilebilmiştir.
136
Moda Tasarımı
137
Moda Tasarımı ve Malzeme
şak, parlak ve mukavemetlidir. Yünle belli oranlarda zor üretilebilen, nakışla işlenmiş kumaşlar bulun-
karıştırılarak kullanılması daha yaygındır. Tiftikten muştur. Bu da Çin’deki ipek ve ipek dokumacılığı-
yapılan iplik ve kumaşlar tüylü olurlar. nın ne kadar eski ve köklü olduğunu göstermektedir.
Kaşmir keçisinden elde edilen kaşmir lifleri Günümüzde en önemli ham ipek üretici ülkeler Çin,
tekstil ürünlerinde kullanılan en pahalı liflerden- Hindistan ve Japonya’dır. Çin binlerce yıl ipek üreti-
dir. Sıcaklığı, çok yumuşak ve uzun ömürlü olması mini tekelinde tutmayı başarmıştır. Bizans İmparato-
kaşmir giysilerinin yüksek fiyatının başlıca sebeple- ru Justinian’ın gönderdiği iki rahip MS 552 yılında
ridir. Kaşmir lifleri yüne göre oldukça ince liflerdir. bastonlarına ipek böceği yumurtaları saklayarak ipek-
Adını Himalayaların batısında yer alan Kaşmir böl- böcekçiliğinin Çin dışına çıkmasını sağlamışlardır.
gesinden alır. Günümüzde ana üretim yerleri Çin’in İpekböceği tırtılı dut yaprağı ile beslenir. Tırtıl
kuzey bölgesi, Moğolistan, Tibet ve Afganistan’dır. 4-6 hafta sonra etrafında koza örmeye başlar. Böcek
Tek başına kullanılabildikleri gibi çoğunlukla ince iki lifi aynı anda üretir. Bu lifler serisin isimli yapış-
merinos lifleri ile karıştırılarak daha düşük maliyet- kan bir madde ile birbirlerine tutunurlar. İpekböce-
li kumaş üretiminde kullanılırlar. İtalya ve İskoçya ği kozayı delip dışarı çıkmadan öldürülmelidir. Bu
kaşmir ve kaşmir karışımlı kumaşların üretiminde nedenle kozalar kaynatılır. Kozaların üzerinde lif
en önemli ülkelerdir. Özelikle çok ince kaşmir lifle- uçları bulunur ve çıkrıkla sarılır. Bu, ham ipek ola-
rinin isimlendirilmesinde bazı üreticiler tarafından rak isimlendirilir. Bir kozadan 1.500-3.000 metre
paşmina terimi de kullanılmaktadır. Eskiden beri uzunluğunda lif elde edilir. Ham ipek sert tutumlu
paşmina, Kaşmir bölgesinde kaşmir keçilerinin ye- ve mattır. Sabunlu suda kaynatılarak serisin taba-
tiştirildiği bölgelerde yerden ve çalılardan toplanan kası uzaklaştırılır. Böylece elde edilen pişmiş ipek
kaşmir liflerinin elle eğrilmesi ve dokunması sonra- parlak, yumuşak tuşeli ve düzgündür. İnceliği 1-4
sında üretilen şallara verilen yöresel isimdir. Ancak dtex arasında değişen ipek lifleri sarı, krem rengi
günümüzde yünden veya bazı farklı liflerden üretil- veya gri renkte olabilir. Doğada yabani olarak yeti-
miş şallara da bu isim verilebilmektedir. şen ipekböceklerinin kozalarından elde edilen ipeğe
Ankara tavşanından üretilen angora lifleri me- yabani ipek denilir. Kahverengi, sarı, turuncu, yeşil
rinos yünlerinden daha ince ve daha hafiftir. Ayrı- gibi farklı renklere sahip olabilirler. Lifler çok düz-
ca koyun yününe göre daha fazla yalıtım sağlarlar. gün olmadıklarından kumaş yüzeyinde düzensizlik-
Kayganlıklarının yüksek olması nedeniyle de bu ler oluşabilir. Tussah ipeği en yaygın bilinen yabani
liflerden yapılmış kumaşlar çok yumuşak tuşeye ipek türüdür. Tasar ipeği de Hindistan’da üretilen
sahiptirler. Ancak liflerinin kısa, yüzeylerinin de bir tür yabani ipektir. Bunların kaliteleri ve fiyatları
çok düzgün ve kaygan olması nedeniyle eğrilmeleri kültür ipeğinden daha düşüktür.
zordur. Bu nedenle diğer liflerle karıştırılarak kul- Çok ince, pürüzsüz, parlak, yumuşak, hafif ve
lanımları daha yaygındır. filament halinde olması nedeniyle çok eskiden beri
Tüm doğal lifler içerisinde en pahalı olan lif vi- çok ince, dökümlü ve parlak dokuma kumaş üre-
cuna lifidir. Peru’da yaşayan lama ailesinden Vicu- timinde kullanılmaktadır. Hayvansal bir lif olduğu
na isimli hayvandan elde edilen bu lifler hayvansal için yün ve yün tipi liflerde olduğu gibi kolay kırış-
lifler içerisindeki en ince liflerdir. Özellikle İtalya maz ve sıcak tutar. Isıya karşı yünden daha dayanık-
ve Japonya’da önemli bir pazarı vardır. Liflerinin lıdır. 140 °C’ye kadar sıcaklıktan olumsuz etkilen-
fiyatı 500 $/kg civarındadır. Bir vicuna şalın fiyatı mez. Aleve maruz kaldığında saç kokusuna benzer
1.500 $, erkek paltosunun ise 20.000 $’a kadar bir koku ortaya çıkar. Kalıntı olarak kırılgan bir kül
çıkabilmektedir. tabakası kalır. Yünden farklı olarak güvelerden et-
kilenmez. Güneş ışığına karşı dayanımı düşüktür.
İpek
Doğadaki tek filament haldeki lif olan ipek, ipek-
Kimyasal Lifler
böceğinin salgısından elde edilir. Ana vatanı Çin’dir. Doğada bulunmayan insanlar tarafından üreti-
Konfiçyus’a göre MÖ 2.640 yılında keşfedilmiştir. len lifler kimyasal lifler olarak isimlendirilir. Bu lifler
Çin’de yapılan arkeolojik kazılarda Hubei eyaletinde için “insan yapısı lifler” veya “yapay lifler” gibi ifa-
yaklaşık 2.000 yıllık olduğu tahmin edilen ve karma- deler de kullanılmaktadır. Kimyasal lifler elde edi-
şık dokuma teknikleri ile günümüzde bile oldukça lişlerine göre rejenere lifler ve sentetik lifler olarak
138
Moda Tasarımı
gruplandırılırlar. Rejenere selüloz ve protein lifleri- kolay üretilmesi ve yüksek performans özellikleri
nin elde edilmesinde kullanılan selüloz ve protein sağlaması nedeniyle tekstilin hemen her alanında
maddeleri doğada mevcuttur, ancak lif yapısında tercih edilmektedir. PES lifleri 1950’li yılların ba-
değildirler. Bunlardan lif elde edilmesinin ilk aşama- şından itibaren pazarda yer almaya başlamışlardır.
sı polimerin ayrıştırılmasıdır. Daha sonra uygun bir Kesik elyaf formunda özellikle pamukla çok ko-
çözücüde çözülür ve elde edilen çözelti düzelerden layca karıştırılabilir ve işlenebilir olması kullanımı-
geçirilerek lif formuna getirilir. Düzeler, üretilecek nın artmasında önemli bir faktördür. Gömleklik
iplik içindeki lif sayısı kadar üzerinde delik bulunan ve pantolonluk pamuklu kumaşlara belli oranda
makine elemanlarıdır. Delikler lif çapına ve şekline PES katılarak mukavemet artışı, daha iyi stabilite,
göre dizayn edilirler. Bu süreçte mevcut bir doğal düşük maliyet ve daha az kırışma eğilimi sağlana-
madde önce çözülüp, sonra bir başka şekilde (lif bilmektedir. Mikro polyester lifleri daha yumuşak
şeklinde) yeniden yaratıldığından, bu liflere rejenere ve daha dökümlü kumaşlar üretilebilmesine ola-
(yeniden yaratılmış) lifler denilmektedir. nak sağlamaktadır. Sporcu kıyafetlerinde, günlük
Polyester, poliamid, poliakrilnitril gibi kimya- giysilerde, palto ve takım elbiselerinde, bluzlarda,
sal liflerin elde edilmesinde kullanılan polimerlerin temizlik malzemeleri ve çeşitli teknik uygulamalar-
sentezleri fabrikalarda insanlar tarafından yapıl- da mikro polyester lifleri ilgi çekmektedir. Güneş
maktadır. Bu nedenle bunlara “Sentetik lifler” de- ışınlarına karşı dayanıklı olması araçların döşeme-
nilmektedir. Sentetik lifler elde edildikleri mono- lik kumaşları, perdeler, çadırlar ve emniyet kemeri
merin adının başına “poli” veya makromolekülde gibi alanlarda kullanılmalarına olanak vermektedir.
bulunan bağın başına “poli” getirilerek isimlendi- PES lifleri çok az nem tutar. Bu nedenle özellik-
rilmektedirler. Bu lifler çoğunlukla petrol köken- le yuvarlak kesitli olanları sıcak ve nemli ortamda
lidirler. Sentetik liflerin pek çoğu termoplastiktir. deriye temas eden giysilerde çok rahatsız edici etki
Yani ısı altında belirli sıcaklığa geldiklerinde erirler. yaratır. Isıl iletkenliği sebebiyle kışlık giysilerde tek
Bu özellikleri nedeniyle polyester, poliamid, polip- başına kullanılamaz. Ancak yün, akrilik gibi liflerle
ropilen gibi yaygın kullanılan sentetik lifler eritilip karıştırılarak kullanıldığında iyi sonuçlar alınmak-
düzelerden geçirilerek lif halinde çekilirler. tadır. Düşük nem tutuculuğu nedeniyle özellikle
nem oranının düşük olduğu yerlerde statik elekt-
Günümüzde en yaygın kullanılan sentetik lif
riklenme problemine sebep olur.
polyester (PES) lifidir. Maliyetinin uygun olması,
Resim 6.3 Sentetik liflerden yapılmış kumaşlardan tasarlanmış elbiseler (Tasarımcılar: Semih Metin Demirkan (sol)
ve Büşra Nur Bahadır (sağ)).
139
Moda Tasarımı ve Malzeme
1928 yılında ilk sentetik lif olan poliamid ge- mektedir. Viskon lifleri yüksek emiciliğe sahip, yu-
liştirilmiştir. Bu lifler 1940’lı yıllarda Nylon® ticari muşak, kolay boyanabilen, kullanımı rahat liflerdir.
ismi ile özellikle kadın çoraplarında büyük başarı Elastikiyetleri de pamuktan daha fazladır. Çoğun-
kazanmışlardır. Yüksek mukavemete, aşınma di- lukla kesik elyaf formunda pamuk ve benzeri lif-
rencine ve yüksek elastikiyete sahip bu lifler doğal lerle karışıtırılarak kullanılırlar. Viskon liflerinin en
liflere göre daha hafif olmaları, kimyasallara karşı büyük dezavantajı ıslandıklarında, yani yaş haldey-
direnç göstermeleri ve yıkanabilmeleri nedeniyle ken mukavemetlerinin çok düşmesidir. Genellikle
büyük ilgi görmüşlerdir. Günümüzde dahi kimya- viskon ve benzeri lifler kadın örme giyiminde kul-
sal liflerden yapılmış tekstillere ve pek çok plastik lanılırlar. Tencel veya lyocell lifleri viskon liflerinin
malzemeye hala naylon denilmektedir. Poliamid son jenerasyonudur. Bu liflerin üretiminde kullanı-
lifleri PES’e göre daha hafiftirler ve daha fazla lan tüm malzemeler geri dönüştürülebilir. Bu ne-
oranda nem tutarlar. Ancak özellikle güneş ışın- denle çevreci bir lif türü olarak kabul edilirler. Yaş
larına karşı dayanımları düşüktür. PES lifleri hızlı mukavemetleri de viskona göre oldukça yüksektir.
biçimde poliamid liflerinin yerini almıştır. Ancak Bu liflerde fibrilleşme eğilimi vardır. Yani sürtme
kadın külotlu çorapları, iç çamaşırları ve mayolarda ile yüzeydeki lifçikler dışarı çıkar. Böylece kuma-
hala poliamid liflerinin üstünlüğü vardır. Bir diğer şın dış kısmında şeftali tüyü gibi tüylenme oluşur.
yaygın kullanılan sentetik lif olan akrilik 1940’lı Bu özellik her zaman istenmeyen bir özelliktir. Bu
yıllarda DuPont firması tarafından geliştirilmiş nedenle Tencel liflerinin fibrilleşmeyen versiyonları
ve Orlon® ticari ismi ile piyasaya sürülmüştür. Isı da geliştirilmiştir. Çin’de bambu bitkisinden viskoz
tutma ve yaylanma yeteneklerinin yüksek olması prosesine benzer bir yöntemle elde edilen rejenere
nedeniyle kışlık kazak gibi ürünlerde tek başları- bambu lifleri de son yıllarda kullanım alanı bul-
na veya yünle karıştırılarak yaygın biçimde kul- muştur. Özellikle havlularda yüksek emicilik ve
lanılırlar. Tekstil ürünlerinde kullanılan bir başka yumuşaklığı nedeniyle tercih edilmektedir.
önemli sentetik lif polipropilendir. Özgül ağırlığı
sudan düşük olduğu için çok hafif bir liftir. Kul-
lanımlarını sınırlandıran iki temel faktör vardır.
Bu lifler kolay boyanamazlar ve erime sıcaklıkları dikkat
çok düşüktür. Halılarda ve mobilya döşemelerinde “Dünya’da 2015 yılında tüketilen 95,6 milyon
aşınma dayanımlarının yüksek, yaylanma yetenek- ton lifin 24 milyon tonu pamuk, yaklaşık 45
lerinin fazla olması ve düşük maliyetleri nedeniyle milyon tonu polyesterdir. Geriye kalan tüm lifle-
çok kullanılmaktadırlar. Nem tutuculukları sıfıra rin toplam tüketimi sadece 26,5 milyon tondur.”
yakındır. Bu nedenle yıkandıklarında hemen ku-
rurlar. Aktif spor ve soğuk iklim kıyafetlerinde nem Özel Lifler
tutmamaları nedeniyle deriyi kuru tutacaklarından Polimer, kimya ve tekstil teknolojilerindeki ge-
bu özelliklerinden bazı tasarımlarda yararlanılmak- lişmeler sayesinde pek çok yeni lif geliştirilmekte-
tadır. İçinde polipropilen bulunan kıyafetlerde ütü dir. Bu bölümde kısaca bu liflerin bir bölümü hak-
sıcaklığının düşük tutulmasına dikkat edilmelidir. kında bilgi verilmiştir.
Rejenere lifler selüloz esaslı veya protein esaslı- Elastan lifleri orjinal uzunluklarının en az iki
dırlar. Ticari olarak yaygın kullanım alanı bulan re- katı kadar uzama yeteneğine sahip liflerdir. En bili-
jenere lifler selüloz esaslıdırlar. Çoğunlukla kavak, nen markalar Lycra ve Spandex’dır. Özellikle Invis-
kızılçam ve kayın gibi ağaçlar selüloz kaynağı ola- ta firmasının markası olan Lycra isminin kullanımı
rak kullanılır. 1889 yılında ticari olarak üretilmeye bu liflerin genel adı olan elastan teriminin önüne
başlanan rejenere selüloz lifleri “suni ipek” olarak geçmiştir. Bu lifler giysilerde tek başına kullanıl-
pazarlanmışlardır. 1938 yılında Bursa’da da suni mazlar. Belli oranlarda esneme ve vücudu sarma
ipek fabrikası kurulmuştur. İnsanlar tarafından ilk yeteneği kazandırmak amacıyla dokuma veya örme
üretilen lif olan rejenere selüloz liflerinin filament makinesinde kumaşa katılırlar.
halde olması ipek ile en benzer yanıdır. Özellikle- Aramid lifleri poliamid liflerinin türevi liflerdir.
ri ipekten farklı olan viskon ve viskona benzeyen Çok yüksek mukavemet ve güç tutuşurluk özel-
liflerin “suni ipek” olarak isimlendirilmeleri yanlış- likleri vardır. Kurşun geçirmez yelek, yarış pilotu
tır. ABD’de viskon lifleri rayon olarak isimlendiril- giysisi, askeri kumaşlar, itfaiyeci giysisi, astronot
140
Moda Tasarımı
kıyafetleri gibi uygulamalarda kullanılırlar. En bi- rı 1 mikronun altında olan bu liflerin endüstriyel
linen örnekleri DuPont firması tarafından üretilen üretimleri henüz çok sınırlıdır. Özellikle filtrelerde
Kevlar ve Nomex’dir. ve tıbbi uygulamalarda avantaj sağlamaktadırlar.
Pek çok sentetik lif üreticisi mikrolif (microfi- Kimyasal liflere üretimleri sırasında çeşitli özel-
ber) ve nanolif üretimi konusunda çalışmalar yü- likler sağlayan katkı malzemeleri katılarak fonksi-
rütmektedir. Bir lifin inceliği azaldıkça özellikleri yonel lifler üretilebilmektedir. Örneğin lif polime-
de iyileşmektedir. Mikrolifler, incelikleri 1 denye- rine lif çekiminden önce antibakteriyel malzemeler
nin altında olan liflerdir. İpeksi bir yumuşaklık, katılarak life antibakteriyel özellik kazandırılabil-
parlaklık ve yüksek emicilik gibi avantajlar sağlar- mektedir. Benzer şekilde koku, çeşitli vitaminler,
lar. Giysiler dışında filtre, suni deri, temizlik bezle- UV koruyucu, güç tutuşur gibi malzemeler ilave
ri gibi alanlarda kullanılmaktadırlar. Nanolifler ise etmek te mümkündür.
mikroliflere göre çok daha ince liflerdir. Kalınlıkla-
Öğrenme Çıktısı
1 Tekstil liflerini tanıyabilme
Gardrobunuzda bulunan
Sentetik lifler sizce hangi kıyafetlerin etiketlerini in- Türkiye kökenli liflerin
alanlarda doğal liflerin ye- celeyerek hangi liflerden hangileri olduğunu ve han-
rine kullanılabilmektedir, yapıldıklarını belirleyin ve gi tip ürünlerde kullanılabi-
örneklerle açıklayınız. lif/kullanım yeri ilişkisini leceğini anlatın.
değerlendirin.
141
Moda Tasarımı ve Malzeme
ayrı bir eğirme makinesi gerektirirler. İplik üre- olduğunca paralel hale gelmelerini ve aralarında
timinde kullanılan makineler için en belirleyici kalan küçük yabancı maddelerin iyice temizlenme-
faktör lif uzunluğudur. Pamuk ve benzeri uzun- sini sağlar. Tarak makinelerinde işlenen lifler bant
luğu sahip lifler kısa lif iplik üretim tesislerinde halinde kovalara sarılırlar.
işlenirken, yün ve benzeri uzunluğa sahip lifler Tek tek liflerin ve lif kümelerinin düzgünlüğü-
de uzun lif iplik üretim tesislerinde iplik hali- nü arttırmak ve çok daha iyi bir şekilde harmanla-
ne getirilirler. Yün iplik eğirme sisteminde iplik mak için tarak bantları cer makinelerinden geçiri-
üretimi oldukça azalmıştır. Dünya’da en yaygın lir. Cer makineleri bir grup silindirden oluşur. Altı
kullanılan iki lif olan polyester (kesikli lif ola- veya sekiz farklı bant bu silindirler arasından geçer-
rak üretildiğinde) ve pamuk lifleri yaygın olarak ken çekilerek inceltilir ve düzgünleştirilir. Makine
pamuk iplik eğirme makinelerinde iplik haline çıkışında da tek bir bant halinde sarılır. Cer maki-
dönüştürülmektedir. Bu nedenle ve genel pren- nelerinde farklı renkte boyanmış lifler de karıştı-
siplerinin benzer olması sebebiyle burada sadece rılabilir. Bu şekilde malzemeler çok iyi bir şekilde
pamuklu sistem kısaca açıklanacaktır. Pamuk ip- karışmadıklarından elde edilen bantların renkleri
likçiliğinde kullanılan makineler ve temel amaç- hafif kırçıllıdır. Bu şekilde üretilen ipliklere melanj
ları Tablo 6.2’de gösterilmiştir. iplik ismi verilir.
142
Moda Tasarımı
İplik Eğirme
Yukarıda bahsedilen hazırlık işlemlerinden geçirilen lifler iplik eğirme makinelerinde eğrilerek iplik
haline getirilirler. İplik eğirmenin temel prensibi hazırlık işlemleri ile paralelleştirilmiş lif kümesini istenen
inceliğe getirdikten sonra kendi ekseni etrafında döndürerek büküm vermektir. Lif kümesi kendi etrafında
bir kez döndürüldüğünde bir büküm kazanmış olur. Kullanım yerine, iplik üretiminde kullanılan makine-
ye, üretilecek ipliğin kalınlığına ve lif özelliklerine göre ipliğe verilecek büküm miktarı belirlenir. Büküm
arttıkça mukavemet de artar. Ancak başka özelliklerinde azalma görülür. Bu nedenle iplikçilikte esas olan
mümkün olan en düşük büküm miktarında çalışmaktır. İplik üretiminde kullanılan makineler:
• Ring iplik eğirme makinesi,
• Open end rotor iplik eğirme makinesi ve
• Hava jetli eğirme makinesidir.
En yaygın kullanılan ring iplik ma-
Open end rotor
ipliği
Hava jetli iplik Ring ipliği kinesi en eski iplik eğirme makinesidir.
Open end rotor iplik eğirme sistemi
1970’li yıllarda ve hava jetli iplik eğirme
sistemi de 1990’lı yıllarda yaygınlaşma-
ya başladıkları için modern iplik eğirme
sistemleri olarak anılırlar. Her iki sistem
de ring iplik eğirme sistemine göre daha
az işlem gerektirirler ve üretim hızları
da çok yüksektir. Ancak ring iplik eğir-
me sistemi ile üretilen ipliklerin pek çok
özelliği daha iyi olmaktadır. Ayrıca her
türlü liften iplik üretilebilir. Numara
sınırları çok geniştir. Bu gibi avantajları
Resim 6.4 Farklı iplik eğirme yöntemleri ile üretilmiş ipliklerin nedeniyle hala en yaygın kullanılan sis-
mikroskop görüntüleri. tem ring iplik eğirme sistemidir.
Resim 6.5 İplik eğirme çıkrığı ve modern bir ring iplik eğirme makinesi
Kaynak: Rieter
143
Moda Tasarımı ve Malzeme
landırılmasında metrik sistem (Nm) daha yaygın- Ring iplik makinesine takılan özel bir düzenek-
dır. Nm bir gram ağırlığındaki ipliğin uzunluğunu le sentetik filamentler kesikli liflerin ortasına yer-
ifade eder. Örneğin 100 gram ipliğin ağırlığı 2 gr leştirilerek özlü iplikler üretilebilmektedir (İngiliz-
ise numarası Nm50’dir (100/2). Pamuk ipliklerin- cesi: core yarn). Örneğin pamuk ipliğinin ortasına
de de ülkemizde olduğu gibi pek çok yerde hala polyester filament yerleştirildiğinde ipliğin muka-
İngiliz numaralama sistemi (Ne) kullanılmaktadır. vemeti filament polyester ipliği sayesinde artmak-
Ne bir libre iplikteki 840 yardalık çilelerin sayısını tadır. Pamuk lifleri polyester ipliği kapattığı için de
ifade eder. Bu değerler metrik sisteme çevrilirse Ne ipliğin dış yüzeyi pamuk ipliklerinin özelliklerini
= 0,59*Nm eşitliği bulunur. Yani Nm50 numara taşımaktadır. Benzer şekilde elastan özlü iplikler de
iplik Ne30 numaradır. üretilebilmektedir.
Bazı durumlarda özellikle dikiş ipliklerinde iki Ring iplik makinelerine takılabilecek bir başka
veya daha fazla iplik katlanarak kullanılırlar. Katlı düzenekte kompakt iplik düzeneğidir. Lifler eğril-
ipliklerin mukavemet ve düzgünsüzlük değerleri meden önce kompakt düzeneğindeki hava emişi
tek kat ipliklerden daha iyidir. Özellikle yün iplik- ile biraraya toplanmaktadır. Bu şekilde üretilen
çiliğinde iki veya daha fazla farklı renkte iplik renk kompakt ipliklerin tüylülükleri çok az, mukave-
efekti elde etmek için katlanırlar. metleri ve düzgünsüzlükleri değerleri ise çok daha
Dikiş iplikleri giysi üretiminin önemli bir par- iyi olmaktadır.
çasıdır. Giysi üretiminde en çok %100 pamuk ve Fantezi iplikler, renk, parlaklık, hammadde gibi
%100 polyester dikiş iplikleri kullanılır. Dikiş ip- karakteristik özellikleri farklılık gösteren çeşitli nu-
likleri filament halde veya kesikli liflerin ring iplik maralardaki ipliklerin birbirleriyle katlanması ve
eğirme makinesinde eğrilmesi ile üretilirler. Nor- uygun makinelerde renk ve büküm efektleriyle fark-
mal ipliklerden farklı olarak özellikle mukavemet- lı görünüşler kazandırılması ile oluşturulan iplikler-
lerinin yani dayanıklılıklarının çok yüksek olması dir. Çoğunlukla döşemelik kumaşlarda, perdelerde
beklenir. Bu nedenle pamuk dikiş iplikleri penye ve halılarda kullanılırlar. Çeşitli efektler elde etmek
sisteminde üretilirler ve pek çok durumda merse- için giysilerde kullanılmaları da mümkündür. Ço-
rizasyon işlemine tabi tutulurlar. Pamuk dikiş ip- ğunlukla sentetik ipliklerden yapılırlar. Vigure, mu-
likleri, dayanımlarını arttırmak için çoğu zaman lin, şönil, bukle iplikler fantezi iplik çeşitleridir.
polyester filament özlü olarak üretilirler. Polyester
iplikleri de filament, kesik elyaf polyester ve pol-
yester filament özlü polyester kesik elyaf biçiminde
üretilebilirler. Bunlar dışında poliamid(naylon) ve internet
viskon dikiş iplikleri de vardır. Dikiş iplikleri ge- Dikiş iplikleri ile ilgili detaylı bilgilere www.
nellikle tek kat kullanılmazlar, iki veya üç katlı ola- coats.com sitesinden ulaşabilirsiniz.
rak üretilirler.
Öğrenme Çıktısı
2 İplik üretim yöntemlerini sıralayabilme ve iplikleri tanımlayabilme
144
Moda Tasarımı
Tarak
Çözgü
köprüsü
Atkı
ipliği
Kumaş çekme
silindiri
Çerçeveler
Çözgü leventi Kumaş
Atkı
ipliği Kumaş leventi
145
Moda Tasarımı ve Malzeme
Dimi: En az üç atkılı bir doku raporu olan ve pan ve hareket numarası birden büyük olan dokudur.
dimi çizgiler oluşturan dokudur. Dimi kumaşların Dimi dokularda atlama sayısı arttırıldığında kumaş
kumaş yüzeyinde diyagonal çizgiler oluşur. Daha yüzeyinde bozulmalar oluşmaya başlar. Saten doku-
ağır gramajlı kumaşlar dokumak mümkündür. lar bunu engellemek için geliştirilmiştir. Dimilerden
Gabardin, kot (denim), flanel (yünlü), kaşe, tüvid, farklı olarak kesişme noktaları birbirlerine temas et-
balıksırtı gibi kumaşlar dimi dokuma kumaşlara mez. Kesişme çok az olduğundan kumaş yüzeyleri
örnek olarak verilebilir. çok düzgün olur. Genellikle sentetik ipliklerden par-
Saten: En az beş atkılı ve beş çözgülü bir doku lak, yumuşak tuşeli kumaşların üretiminde kullanı-
raporu olan, her çözgüsü sadece bir kez bağlantı ya- lırlar. Ancak her parlak kumaş saten dokuma değildir.
146
Moda Tasarımı
Günümüzde kumaş tasarımlarının ve kumaş si- boyunca iğne yatağına yerleştirilirler. Örme ma-
mülasyonlarının yapılabileceği çok sayıda program kinelerinde tek iğne yatağı veya iki iğne yatağı
mevcuttur. Resim 6.8’de Lectra Kaledo programın- bulunabilir. İğne yataklarının biçimine göre örme
da oluşturulmuş bir kumaş örneği, bu kumaşın makineleri yuvarlak örme makineleri ve düz örme
bilgisayar ortamında iki boyutlu olarak manken makineleri olarak iki gruba ayrılırlar. Yuvarlak
üzerine giydirilmesi ve aynı ayarlarda dokunmuş örme makinelerinde iğneler dairesel yataklar içe-
kumaşın gerçek manken üzerindeki görüntüsü su- risine yerleştirilmiştir. Bu nedenle yuvarlak örme
nulmuştur (Öğülmüş, 2016). Bu programlar saye- makinelerinde kumaşlar tüp biçiminde üretilirler.
sinde tamamen bilgisayar ortamında gerçeğe çok Düz örme makineleri triko makineleri olarak da
yakın özelliklerde sayısız kumaş tasarımı oluştur- bilinirler. Çoğunlukla kalın ve çok desenli kumaş-
mak mümkün olmaktadır. ların üretiminde kullanılırlar. Resim 6.9’da yuvar-
lak örme makinesi ve düz örme makinesi örnekle-
ri gösterilmiştir.
Örme Kumaşlar
Örme makineleri makine inceliği ve çapı ile
Örme kumaş bir veya daha çok iplik kulla-
ifade edilirler. İğne yatağı üzerinde 1 inçteki
nılarak ya da bir veya daha çok sayıdaki iplik
(2,54 cm) iğne sayısına “makine inceliği” denir
sisteminden ilmek oluşturularak üretilen düz
ve “E” ile gösterilir. İnceliği yüksek olan maki-
yüzey olarak tanımlanabilir. Tarihin çok eski za-
nelerde daha ince, daha düzgün ve stabil yapılar
manlarından beri şiş ve tığ benzeri aletlerle örme
elde edilir.
kumaş yapılmaktadır. İlk örme makinesi 1589
yılında William Lee isimli bir
İngiliz rahip tarafından geliş-
tirilmiştir. Bu makineye göre
onbinlerce kat daha hızlı üre-
tim yapabilen modern maki-
nelerin temelleri ise Sanayi
Devrimi’nde atılmıştır. Örme
kumaşların temel birimi il-
mektir. İlmek, iplik halkala-
rının birbirlerinin içine geçi-
rilmesi ile oluşturulur. Örme
kumaşlarda dokuma kumaş-
lar gibi iki grup iplik yoktur. Resim 6.9 Yuvarlak örme makinesi (sol resim: Mayer&Cie.) ve düz örme
Kumaş bir kenarından sökül- makinesi (sağ resim: Shima Seiki).
meye başladığında ilmeklerin
sıra ile çözüldüğü görülür.
Örme kumaşlar atkılı örme kumaşlar ve çözgü- Atkılı örme makinelerinde üç temel örme yapısı
lü örme kumaşlar olarak iki ana gruba ayrılır- oluşturulabilir. Bunlar:
lar. Giysilik kumaşlarda çoğunlukla atkılı örme • Düz örme veya süprem,
kumaşlar kullanılır. Çözgülü örme kumaşlar için • Ribana ve
iplikler, dokuma kumaşlara benzer şekilde, örme • İnterloktur.
öncesinde paralel biçimde leventlere sarılırlar.
Düz örme veya süprem: Tek yataklı örme
makinelerinde yapılan kumaşlar düz örme olarak
Atkılı Örme Kumaşlar isimlendirilir. Bu kumaşlar ince bayan çorapları, iç
Atkılı örme makinelerinde iplikler doğrudan ve dış giysi, t-shirtlerde yaygın kullanılır. Yuvarlak
iplik bobinlerinden makineye beslenirler. Bir ip- örme makinelerinde üretilen düz örgüye “süprem”
lik sırayla tüm iğnelerden geçer. İlmek iğnelerle denir. Tek sıra iğnede oluşturuldukları için kuma-
oluşturulur. Örme makinelerinde kullanılabilen şın ön ve arka yüzü farklıdır. Düz örme kumaşın
değişik tipte iğneler mevcuttur. İğneler bir sıra görünüşü Resim 6.10’da gösterilmiştir.
147
Moda Tasarımı ve Malzeme
Düz örme kumaşlar enine ve boyuna yönde İnterlok: Çift yataklı örme makinelerinde üre-
kolayca uzarlar. Tek sıra iğne ile örülmeleri nede- tilen bir örme kumaş çeşididir. İğneler karşılıklı di-
niyle kumaş yapısı dengeli değildir. Serbest kaldı- zilmiş olduklarından iki tane 1x1 ribana örgünün
ğında kumaş kenarları kıvrılır. Bu nedenle dikim içiçe geçmiş hali gibidirler. İnterlok kumaşların her
işlemlerinde sorun yaşanabilir. Kumaş yıkandık- iki yüzü de düz örmenin ön yüzü gibidir. Bu ku-
tan sonra ilmek çubuklarında çarpılma oluşabilir. maşlar iç çamaşırı ve eşofman yapımında kullanı-
Buna may dönmesi denir. Kumaş üretilirken ve lırlar. Elastikiyetleri düşüktür. Dengeli yapıdadır-
üretim sonrasında bazı önlemlerle bu dönme azal- lar. Kenarları kıvrılmaz. Daha düzgün yüzeyli ve
tılabilir. Örtücülüğü yüksek, basit ve ekonomik yumuşak yapılı kumaşlardır.
örgülerdir. Makineleri de daha basit ve ucuzdur. Bu üç ana örgünün dışında haroşa makine-
Bu nedenle en düşük maliyetli örgü kumaşlardır. lerinde üretilebilen haroşa örgüler de vardır. Bu
Yuvarlak örme makinelerinde üretilmiş ince süp- örgülerin diğerlerinden farkı, bir sıra düz bir sıra
rem kumaşlara ve bu kumaşlardan yapılmış t-shirt ters örülmeleridir. Haroşa makinelerinin üretim
ve benzeri giysilere de penye denilebilmektedir. hızları düşüktür. Modern makinelerde bu ör-
Daha önce bahsedilen penye iplikleri ile bu ifade güler artık yapılabildiğinden haroşa makineleri
karıştırılmamalıdır. üretilmemektedirler. Boyuna uzaması yüksek
Ribana: Çift yataklı örme makinelerinde üre- kumaşlardır. Hacimli ve yumuşak örgüler olduk-
tilen bir örme kumaş çeşididir. Lastik örgü olarak ları için kalın kazaklarda ve bebek giysilerinde
da bilinirler. Giysilerin yaka, kolağzı ve eteklerin- kullanılmaktadırlar.
de kullanılırlar. Bunun dışında iç çamaşırlarında
ve vücudu saran streç giysilerde de kullanılırlar.
Atkılı Örme Kumaşlarda Desenlendirme
Enine elastikiyeti yüksek olan örgülerdir. İğneler
karşılıklı dizilmedikleri için her iki yüzünde de il- Örme makinelerinde yukarıda kısaca açık-
mek çubukları düz ve ters olarak ilerlerler. Tüm lanan üç örgü yapısından sonsuz sayıda desen
iğneler çalıştırıldığında ön ve arka yüzünün görü- oluşturmak mümkündür. Örme makinelerinde
nümü aynı olur. Çok dengeli bir yapıdır. Kenarla- iğneler ilmek dışında askı ve atlama işlemi de
rında kıvrılma görülmez. Düz örgülere göre daha yapabilirler. İğne, ilmek yapmadan ipliği bir ön-
kalındırlar. İğne sayıları değiştirilerek değişik ör- ceki ilmeğe asabilir. Veya iğne hiç hareket etme-
güler elde etmek mümkündür. Örneğin kazaklar- den atlama yapabilir. Bu iki hareket ile oluşan
da ve iç çamaşırlarında çok kullanılan kaşkorse yapıların kumaştaki görüntüsü Resim 6.11’de
2x2 ribana örgüdür. gösterilmiştir.
148
Moda Tasarımı
Atlama Askı
Resim 6.11 Örme makinesinde iğnelerin atlama ve askı hareketleri.
Yazlık t-shirtlerde yaygın olarak kullanılan ve lakost olarak bilinen örme kumaşlar ilmek askı kombi-
nasyonu ile üretilen düz örme kumaşlardır.
Desenlendirme ve şekillendirme yapmak amacıyla iğneler ilmeklerini sağdaki, soldaki veya karşıdaki
iğnelere aktarabilirler. Bu işleme transfer denir. Saç örgülerde, kolağzı ve yaka oyuntularının yapılmasında,
iğne yataklarının iptal edilmesinde ve delikli (ajurlu) örgülerde bu işlem çok kullanılır.
Bu işlemlerin dışında örme makinelerinde desenlendirme yapmakta kullanılabilecek pek çok teknik
vardır. Aşağıda bunlara örnekler verilmiştir:
Enine renkli çizgiler: Farklı renkte iplikler beslenerek enine renkli çizgiler oluşturmak mümkündür.
Jakar: Tek tek iğne seçebilen makinelerde yapılabilen desenlerdir. Desenlendirme olanakları çok yük-
sektir. Yazı, resim gibi karmaşık desenler oluşturulabilir.
İntersiya: Özel iplik kılavuzları kullanılarak bir sırada farklı renkte ipliklerin kullanıldığı desenlerin
yapımında kullanılan bir yöntemdir. Baklava deseni gibi desenler bu yöntemle üretilebilir.
Vanize: Farklı renk veya özellikteki
iki iplik aynı anda beslenir. İpliğin bir
tanesi sadece ön yüzde diğeri arka yüzde
görünür.
Modern örme makineleri ile yukarıda
kısaca açıklanan temel örgü yapıları, iğne
hareketleri ve desenlendirme teknikleri ile
sınırsız çeşitte kumaş yapmak mümkün-
dür. Günümüzde bazı örme makinelerin-
de hiç dikiş işlemine gerek duymadan bir
giysi tamamen örülebilmektedir. Resim
6.12’de düz örme makinelerinde yapılmış
bazı giysi örnekleri gösterilmiştir. Sol re-
simde gösterilen elbise yün ipliğinden ya-
pılmış tartan intersiya örme elbisedir. Or-
tadaki giysi yün ipliğinden jakarlı örme
makinesinde üretilmiştir. Sağ resimdeki
elbise yün, polyester ve akrilik karışımlı
ipliklerden jakarlı makinede yapılmıştır.
Modern makinelerde bu giysiler 15-30
dakika arasında örülebilmektedir.
Resim 6.12 Örme kumaşlardan yapılmış elbise örnekleri (Kaynak
H. Stoll GmbH & Co. KG).
149
Moda Tasarımı ve Malzeme
Resim 6.13 Raşel örme makinesi ve bu makinede üretilebilen bir giysi (Kaynak: Karl Mayer).
150
Moda Tasarımı
• Örme kumaşlar daha zor buruşur, giyim ra- minde ilk olarak lifler kullanılarak bir yüzey oluş-
hatlığı daha yüksektir. turulur. Daha sonra bu yüzey çeşitli yöntemlerle
• Örme kumaşlar, elastik olmaları nedeniyle, sabitlenir. Konfeksiyonda kullanılan telalar non-
daha zor dikilirler. woven yüzeylere örnek olarak gösterilebilir. Islak
mendiller, bebek bezleri, temizlik bezleri, cerrahi
• Örme kumaşlar kullanım sırasında diz, dirsek
önlükler, filtreler, yara bandajları gibi çok sayıda
gibi bölgelerde daha kolay deforme olurlar.
üründe kullanılırlar.
• Örme kumaşların yıkama sonrasında boyut
değişimleri daha fazladır.
Kürk
• Atkı örme kumaşlar aynı gramajdaki doku-
ma kumaşlara göre daha kalındır. Pek çok vahşi ve evcil hayvanın kürkü giysi ya-
pımında kullanılabilmektedir. Vizon, tilki, rakun,
• Örme kumaşlar daha dökümlüdürler.
çinçilla gibi hayvanların kürkleri popülerdir. Bazı
• Örme kumaşların hava geçirgenliği aynı ülkelerde kontrollü biçimde kürk hayvanı yetişti-
ağırlıktaki dokuma kumaşlara göre daha riciliği yapılmakla birlikte pek çok durumda kürk
yüksektir. Bu özellikleri nedeniyle iç çama- hayvanlarının öldürülmelerinin canice yöntemlerle
şırlarında yaygın olarak kullanılırlar. Benzer yapıldığı kabul edilmektedir. Hayvan hakları ör-
nedenle yazlık kıyafetler için de uygundurlar. gütleri kürk kullanımını şiddetle protesto etmek-
• Dokuma kumaşların patlama ve yırtılma tedirler. Her yıl milyonlarca hayvan kürkleri nede-
mukavemetleri daha yüksektir. niyle vahşice katledilmektedir. Öte yandan tekstil
teknolojisindeki ilerlemeler sayesinde yüksek kali-
Nonwoven ve Dokusuz Yüzeyler tede yapay kürk yapmak da mümkün olmaktadır.
Klasik dokuma ve örme teknolojilerinin dışında
çeşitli (mekanik, kimyasal ve termik) yöntemlerle Deri
üretilen birçok tekstil yüzeyi bulunmaktadır. Gü- Giysi üretiminde kullanılan hayvan derileri sı-
nümüzde giderek önem kazanan ve hızla gelişmek- ğır, at, bufalo gibi büyükbaş hayvanlardan ve ko-
te olan bu tür tekstil yüzeyleri “Dokusuz Tekstil yun, keçi, domuz gibi küçükbaş hayvanlardan elde
Yüzeyleri” olarak isimlendirilmektedirler. Çeşitli edilir. İlk işlem olarak bu derilerden tabaklama iş-
dokusuz yüzey üretim yöntemleri bulunmakta- lemi ile tüyler uzaklaştırılır. Giysiler dışında kemer,
dır. Nonwoven yüzeyler dokusuz tekstil yüzeyleri şapka, ayakkabı, bavul, koltuk döşemesi gibi ürün-
arasında kullanımı hızla artan bir ürün grubudur. ler için deriler işlenirler. Dericilik çoğunlukla et ve
Tamamı ya da büyük bir kısmı liften oluşan yüzey süt için yetiştirilen hayvanların atıklarını değerlen-
olarak tanımlanır. Yün liflerinin mekanik olarak dirildiği bir alan olarak görüldüğünden kürk gibi
birleştirilmesi ile oluşturulan keçelere yapı olarak tepki çekmemektedir. Özellikle kaplama teknoloji-
benzeseler de daha farklıdırlar. Nonwoven üreti- si ile suni deri kumaşlar üretmek mümkündür.
Öğrenme Çıktısı
3 Tekstil kumaşlarının nasıl yapıldığını basitçe açıklayabilme
4 Tekstil kumaşlarını sınıflandırabilme ve kullanım yerlerini açıklayabilme
Denim pantolon, yağmur- Bir kadın iş kıyafeti tasarla- Desenli bir tül perdede
luk ve yazlık bir t-shirt için mak için en uygun kumaş neden çözgülü örme tek-
kullanabileceğiniz kumaşla- yapılarını ve kumaş özellik- niğinin tercih edildiğini
rı ve özelliklerini araştırınız. lerini belirleyin. düşünün.
151
Moda Tasarımı ve Malzeme
152
Moda Tasarımı
sel renklendirme sulu yapılamayacağı için, boyama Jet baskı (dijital baskı) son yıllarda önemi
işleminden farklı olarak baskı işleminde boyalar gittikçe artan bir tekniktir. Bu baskı tekniğinde,
yüksek viskoziteli baskı patına ilave edilerek ku- bilgisayarda baskı desenleri oluşturulur ve baskı
maşın bir yüzeyine uygulanırlar. Baskı işlemlerin- boyaları damlacıklar halinde çok ince düzelerden
de çoğunlukla pamuk, polyester, pamuk/polyester kontrollü bir şekilde kumaş üzerine püskürtülür.
karışımlı ve viskon liflerinden yapılmış kumaşlar Teknik olarak mürekkep püskürtmeli bilgisayar ya-
tercih edilmektedirler. Tekstil teknolojisinde kulla- zıcılarına benzer. Bu yöntemde şablon hazırlamaya
nılan temel baskı yöntemleri aşağıdaki gibidir: ihtiyaç yoktur. Renk sınırlaması da olmadığından
• Filmdruck (şablon baskı), istenen her türlü desen basılabilir. Daha ziyade nu-
mune, kupon kumaş ve halı baskıcılığında kullanıl-
• Rotasyon baskı,
makla beraber metraj baskıda da giderek kullanımı
• Rulo baskı, yaygınlaşmaktadır.
• Jet baskı (dijital baskı) ve Transfer baskı genellikle sentetik liflere,
• Transfer baskı. özellikle polyestere uygulanan bir indirek baskı
Film druck (şablon) baskı tekniğinde boya- yöntemidir. Bu baskı yönteminde baskı deseni
nın kumaşa aktarılması düz şablonlar yardımıyla önce bir taşıyıcı malzeme üzerine (kağıt) basıl-
olmaktadır. Şablon baskıcılığının en gelişmiş hali maktadır. Daha sonra tekstil yüzeyi ile kağıt be-
olan otomatik filmdruck sisteminde ilk olarak baskı raber bir ısıl işleme tabi tutulmakta ve sonuçta
yapılacak desenin her bir rengi için ayrı ayrı deği- kağıttaki boyarmaddenin büyük bir kısmı tekstil
şik sıklıkta dokunmuş polyester, polyamid vb. gaze yüzeyine transfer olmaktadır. Bu baskı yönte-
bezleri ağaç veya metal çerçevelere gerilerek şablon- minin en önemli avantajı, baskıdan sonra yıka-
lar hazırlanır. Daha sonra bu şablonlar üzerinde ba- ma ve kurutma işlemine gerek duyulmamasıdır.
sılacak kısımları açık olacak şekilde desen oluşturu- Polyester kumaş baskıcılığında süblime boyalar
lur. Her renk için ayrı şablon hazırlamak gereklidir. kullanılarak çok başarılı sonuçlar alınmaktadır.
Bu şablonlar sırayla kumaş üzerine koyulur, baskı Pamuk ve benzeri kumaşların transfer baskı ka-
patları şablonun üzerinden rakle ile çekilerek boya- ğıtlarında ince bir şeffaf film tabakası vardır. Ku-
nın istenen bölgeye aktarılması sağlanır. maş üzerinde baskıdan sonra bu tabaka deseni
Rotasyon baskı tekniğinde filmdruck baskıdan korur.
farklı olarak silindirik şablonlar kullanılır. Bu ne- Rulo baskı yöntemi eski bir yöntemdir ve
denle üretim kesintisiz olarak yapılmakta ve dolayı- günümüzde neredeyse hiç kullanılmamaktadır.
sıyla üretim hızı yüksek olmaktadır. Rotasyon bas- Bu yöntemde baskı desenleri bakır silindirlere
kı makinesinde değişik kalınlık ve sıklıkta, üzerine oyulur.
desen işlenmiş nikel şablonlar kullanılmaktadır. Baskı işleminde boyarmaddenin kumaşa fikse
Pompa vasıtasıyla şablona gönderilen baskı patla- edilmesi gerekir. Eğer fiksaj yapılmaz ise ilk yıka-
rı şablonun açık kısımlarından kumaşa aktarılarak mada boya akar. Basılıp kurutulan kumaşlar kul-
baskı işlemi gerçekleştirilir. Şablon hazırlama süresi lanılan boyarmadde sınıfı ve lif cinsine göre farklı
ile renk ve desen değiştirme sürelerinin kısa ve üre- şekillerde fikse edilir. Fiksaj kuru ısı, buhar ve yaş
tim hızlarının yüksek olması nedeniyle en yaygın yöntemlerle yapılabilir. En çok kullanılan yöntem
kullanıma sahip baskı makinesidir. buharla fiksajdır.
153
Moda Tasarımı ve Malzeme
Tekstil baskıcılığında her tür life uygulanabilmesi nedeniyle en fazla pigment esaslı boyalar tercih edi-
lirler. Bunun dışında dispers ve reaktif boyalarda kullanılmaktadır.
154
Moda Tasarımı
Bakteri
kolonileri
Antibakteriyel bitim Antibakteriyel bitim Güç tutuşur bitim işlemi Güç tutuşur bitim işlemi
işlemi yapılmamış işlemi yapılmış yapılmış kumaş yapılmamış kumaş
kumaş kumaş
Kimyasal bitim işlemleri dışında mekanik bazı bir hav tabakası yapılır. Dinkleme işleminde yünlü
işlemlerle kumaşlara yeni özellikler kazandırmak kumaşlar yünün keçeleşme özelliğinden faydalanı-
mümkündür. Kalandırlama bu işlemlerden bir larak keçeleştirilir. Böylece çok sıkı ve tok bir ku-
tanesidir. Bu işlemde kumaş silindirler arasından maş yapısı elde edilmiş olur.
yüksek basınç uygulanarak geçirilir. Bu sayede Bitim işlemleri ile tekstil ürünlerine çok yeni
kumaşın yüzeyi düzgünleştirilir, kırışıklıkları açı- özellikler katmak mümkündür. Bu konu tekstil
lır, parlaklaştırılır. Şardonlama ve zımparalama araştırmalarının en önemli alanlarından birisidir.
işlemlerinde teller yardımı ile kumaş yüzeyinden Her geçen gün geliştirilen yeni kimyasallar ile
lifler dışarı çıkarılarak bir hav tabakası oluşturulur. tekstil malzemelerine yeni fonksiyonel özellikler
Böylece kumaşta tüylü bir yüzey elde edilir. Zım- katılmaktadır.
paralama işleminde şardonlamaya göre daha ince
Öğrenme Çıktısı
5 Tekstil ürünlerini renklendirme ve bitim işlemlerini açıklayabilme
6 Boyama ve baskı yöntemleri arasındaki farkları sıralayabilme
155
Moda Tasarımı ve Malzeme
Resim 6.17 Su iticilik, antibakteriyel ve güç tutuşur bitim işlemi uygulanmış kumaşlar.
156
Moda Tasarımı
entegre edilmiş, cep telefonu gibi cihazları şarj edebilen, entegre edilmiş LED’lerle ışık saçabilen örnekler
vardır. Bu tip uygulamalarda enerji pil veya güneşten elde edilmektedir.
Fonksiyonel özellikler dışında üretim, tüketim ve yoketme süreçlerinde her sektörde olduğu gibi
tekstil ve konfeksiyon sektörlerinde de çevrecilik önem kazanmıştır. Özellikle gelişmiş ülkelerde hem
üreticiler hem de tüketiciler bu hususa özen göstermektedir. Sonuç olarak günümüzde tekstil malzeme-
leri ve giysiler ile ilgili araştırmalarda kullanıcıya konfor sağlayan fonksiyonel özellikler, dayanıklılık,
hafiflik ve çevrecilik konularına odaklanılmaktadır.
Öğrenme Çıktısı
7 Tekstil teknolojisindeki yenilikleri anlayabilme
157
Moda Tasarımı ve Malzeme
Tekstil Lifleri
1 Tekstil endüstrisinin ana hammaddesi liflerdir. Giysilerin hem kullanım özelliklerini hem de maliyetini
en fazla kullanılan lif veya lifler etkiler. Pamuk, keten, yün, ipek gibi doğal lifler bitkilerden ve hayvanlardan
elde edilmektedirler. İnsanlar tarafından üretilen liflere kimyasal lifler denilmektedir. Kimyasal lifler rejenere
lifler ve sentetik lifler olarak iki gruba ayrılırlar. Rejenere lifler doğada bulunan selüloz veya proteinin tekstil
lifine dönüştürülmesi ile elde edilirler. Selüloz esaslı viskon en yaygın kullanılan rejenere liftir. Hemen hepsi
petrol kökenli olan sentetik lifler ise doğada bulunmayan, tamamen insanlar tarafından üretilen liflerdir.
Polyester, poliamid (naylon), akrilik lifleri en bilinen sentetik liflerdir. Günümüzde en çok kullanılan lifler
polyester ve pamuktur. Doğal ve kimyasal lifler tek başlarına kullanılabildikleri gibi birbirleri ile karıştırılarak
da kullanılabilirler.
Moda tasarımcısı tekstil malzemeleri ve üretim yöntemleri hakkında bilgi sahibi olarak tasarımlarına yön
verebilmelidir. Örneğin kaşmir lifi kullanarak elde edebileceği yumuşaklık ve sıcaklığı yün veya sentetiklerle
elde etmek mümkün değildir. Öte yandan sentetiklerle elde edilebilecek mukavemet özelliklerini doğal lif-
lerle elde edemeyecektir.
2 Kimyasal lifler filament halde üretilirler. Bu şekilde kullanılmaları mümkündür. Doğal lifler ise (ipek ha-
riç) önce eğrilerek iplik haline getirilirler. Kimyasal lifler de doğal liflerle karıştırılmak veya onlara benzer hale
getirilmek için kesilir ve iplik eğirme makinelerinde eğrilebilirler. En yaygın kullanılan eğirme makinesi ring
iplik eğirme makinesidir. Farklı eğirme sistemlerinde üretilen ipliklerin özellikleri de birbirlerinden farklıdır.
Pamuk liflerinin içinde bulunan kısa lifler penyeleme işlemi ile uzaklaştırılabilir. Bu pamuklardan penye
iplikleri üretilir. Penye iplikleri ince ve yüksek kaliteli ipliklerdir. İnce süprem örme kumaşlara ve bunlardan
yapılmış t-shirtlere de penye denilebilmektedir. Bu ikisi birbirine karıştırılmamalıdır.
158
Moda Tasarımı
Tekstil kumaşlarının
3 nasıl yapıldığını basitçe
açıklayabilme
3 Kumaşlar dokuma veya örme makinelerinde üretilirler. Dokuma kumaşlar birbirine 90 derece açı
yapan çözgü ve atkı ipliklerinin içiçe geçirilmeleri ile oluşturulurlar. Üç temel dokuma bezayağı, dimi
ve satendir. Bu üç temel doku kullanılarak sayısız kumaş türü üretmek mümkündür. Dokuma kumaş
deseni oluşturmak için en çok kullanılan yöntem boyanmış iplik kullanmaktır. Kareli ve ekose desen-
ler hem atkı hem de çözgü yönünde belli aralıklarda farklı renkte iplik kullanarak üretilirler. Ek dü-
zeneklerle dokuma makinelerinde çok katlı, kadife, havlu gibi kumaşlar dokunabilir. Jakarlı dokuma
tezgahlarında çözgü iplikleri tek tek kontrol edilebildiğinden yazı, resim gibi karmaşık desenler de
oluşturulabilir.
4 Örme kumaşlar atkılı ve çözgülü kumaşlar olarak ikiye ayrılır. Atkılı örme kumaşlar giysi üretiminde
daha yaygın kullanılan basit örgülü yapılardır. Süprem, ribana ve interlok temel atkılı örme kumaş yapıla-
rıdır. Bunlara haroşa da ilave edilebilir. Diğer kumaş yapıları bu temel örmelerden türetilirler. Gündelik ve
spor kıyafetlerde örme kumaşlar daha çok tercih edilirler. Tricot ve Raşel makinelerinde üretilen çözgülü
örme kumaşlar özellikle bayan iç giyiminde, dantellerde, mayolarda, sporcu kıyafetlerinde, desenli tül perde
üretiminde ve teknik uygulamalarda kullanılırlar.
Örme kumaşlarla dokuma kumaşlara göre daha fazla elastikiyet ve rahatlık sağlanabilir. Ancak bir miktar
elastan katılarak dokuma kumaşların elastikiyetini arttırmak da mümkündür.
159
Moda Tasarımı ve Malzeme
Tekstil ürünlerini
5 renklendirme ve bitim
işlemlerini açıklayabilme
öğrenme çıktıları ve bölüm özeti
Tekstil Terbiyesi
5 Tekstil ürünleri boyama veya baskı işlemleri ile renklendirilirler. Boyama, uzun süren, çoğunlukla mal-
zemenin her yerini tek renk yapmak için kullanılan yöntemdir. Boyama ile renklendirme baskıya göre çok
daha fazla kullanılır. Kimyasal bağ yapılabildiği için daha yumuşak tuşeli ve daha kalıcı renkler elde etmek
mümkündür. Boyalı iplikler kullanarak kumaş ve giyside farklı renk efektleri elde edilebilidiği gibi batik gibi
işlemlerle son ürünün doğrudan farkı renklerle boyanması da mümkün olabilmektedir. Baskı işlemleri ise
kumaşın bir yüzünde bölgesel renklendirme elde etmek için yapılır. Boyama ve baskı müşterilerin kıyafet
seçimlerinde en çok dikkat ettikleri hususlardandır. İyi bir renklendirme ürünün kalitesini önemli derecede
arttırabilir. Bitim işlemleri tekstil ürünü ve giysinin kullanım özelliklerini değiştirmek veya geliştirmek için
yapılan işlemlerdir. Yumuşatma, sertleştirme, tüylendirme, su iticilik, güç tutuşurluk, antibakteriyellik gibi
özellikler ürünlere bitim işlemleri ile kazandırılırlar.
6 Boyama çoğunlukla düzgün bir tek renk elde etmek için yapılır. Baskıda ise bölgesel renklendirme vardır
ve çok renk kullanılır. Boyama baskıya göre daha kalıcıdır. Boya tüm malzemeye işler, baskı kumaşın ön
yüzünde görünür. Boyama her tür malzemeye yapılırken baskı hemen hemen her zaman kumaşa veya giysiye
yapılır. Baskı çoğunlukla pamuk ve pamuk karışımı kumaşlara yapılır. Boyama her türlü life uygulanabilir.
7 Tekstil teknolojisindeki
yenilikleri anlayabilme
Tekstil Teknolojisindeki
Yenilikler
7 Kimya, polimer, elektronik, enerji gibi alanlardaki gelişmeler tekstil ürünleri ve giysiler için de çok farklı
yeniliklerin önünü açmaktadır. Nanoteknoloji bu alanlardan birisidir. Yeni fonksiyonel kimyasallar ve boya-
lar ile çok özel efektler elde edebilebilmektedir.
160
Moda Tasarımı
1 Aşağıdaki liflerden hangisi doğal lif değildir? 6 Aşağıdaki kumaşlardan hangisi örme kumaş
A. Keten çeşididir?
neler öğrendik?
B. Angora A. Etamin
C. Viskon B. İnterlok
D. İpek C. Organze
E. Pamuk D. Kot
E. Poplin
2 Aşağıdaki lif karışımlarından hangisi kışlık
giysi tasarımında tercih edilmez?
7 Aşağıdaki terbiye işlemlerinden hangisi me-
A. Kaşmir/yün kanik olarak yapılır?
B. Keten/pamuk A. Baskı
C. Yün/ipek B. Düz boyama
D. Akrilik/polyester C. Şardonlama
E. Tiftik/akrilik D. Ağartma
E. Antibakteriyel apre
3 İlk geliştirilen ve bayan çoraplarında hala yay-
gın olarak kullanılan sentetik lif hangisidir?
8 Aşağıdakilerden hangisi bitim işlemi değildir?
A. Poliamid (naylon)
A. Su iticilik
B. Viskon
B. Ağartma
C. Tiftik
C. Güç tutuşurluk
D. Polyester
D. Antibakteriyel
E. Akrilik
E. UV koruyucu
4 Aşağıdaki ipliklerden hangisi dikiş ipliği ola- 9 Aşağıdaki baskı işlemlerinden hangisi kağıt
rak tercih edilmez? kullanılarak yapılır?
A. Filament polyester A. Şablon baskı
B. Polyester özlü pamuk ipliği B. Rotasyon baskı
C. Merserize pamuk ipliği C. Rulo baskı
D. Yün ipliği D. Dijital baskı
E. Polyester özlü polyester ipliği E. Transfer baskı
161
Moda Tasarımı ve Malzeme
1. C Yanıtınız yanlış ise “Tekstil Lifleri” konusu- 6. B Yanıtınız yanlış ise “Örme Kumaşlar” konu-
nu yeniden gözden geçiriniz. sunu yeniden gözden geçiriniz.
neler öğrendik yanıt anahtarı
2. B Yanıtınız yanlış ise “Liflerin Sınıflandırılma- 7. C Yanıtınız yanlış ise “Tekstil Terbiyesi” konu-
sı” konusunu yeniden gözden geçiriniz. sunu yeniden gözden geçiriniz.
3. A Yanıtınız yanlış ise “Kimyasal Lifler” konu- 8. B Yanıtınız yanlış ise “Bitim İşlemleri” konusu-
sunu yeniden gözden geçiriniz. nu yeniden gözden geçiriniz.
Araştır Yanıt
6 Anahtarı
Polyamid dayanıklı, hafif ve yumuşak bir liftir. Ayrıca diğer sentetiklere göre
daha fazla nem çekiciliği vardır. Bu nedenle kadın çorapları ve iç çamaşırların-
da ipeğin yerine kullanılabilir. Akrilik tüşesi ve bazı özellikleri ile yüne benzer.
Araştır 1 Bu nedenle günümüzde kışlık kazaklarda çok yaygın olarak tek başına veya
yünle karıştırılarak kullanılmaktadır. Polyester dayanıklı, hafif ve nem çekme
özelliği düşük bir liftir. Futbol ve basketbol formalarında Bu nedenle pamuğa
göre tercih edilir.
Denim pantolon rahat ve dayanıklı olmalıdır. Bunun için open end iplikten,
2/1 veya 3/1 dimi kumaştan dokunmuş, çözgüsü indigo boyalı kumaşlar ide-
aldir. Yağmurluğun hafif olması idealdir. Ayrıca rahatlık da sağlamalıdır. Bu-
Araştır 3 nun için teflon kaplanmış, bezayağı dokuma, pamuklu bir kumaş kullanmak
uygun olacaktır. Yazlık t-shirt esnek, nefes alabilir, ince ve rahat olmalıdır.
Bunun için Ne 20/1 veya Ne 30/1 pamuk ipliğinden örülmüş, süprem kumaş
kullanılabilir.
162
Moda Tasarımı
Araştır Yanıt
6 Anahtarı
Kaynakça
Collier, B. J. (2001). Understanding textiles. Prentice Hall, New Jersey, 576 p.
Dölen, E. (1992). Tekstil Tarihi. Marmara Üniversitesi Yayını, İstanbul, 608 s.
Dayıoğlu, H. ve Karakaş, H. (2007). Elyaf Bilgisi. Ajans Plaza, İstanbul, 185 s.
Franck, R.R. (2001). Silk, mohair, cashmere and other luxury fibres. Woodhead Publishing,
Cambridge, 254 p.
Fringes, G.S. (2005). Fashion: From Concept to Costumer 8th ed. Pearson Education Inc., New Jersey, 391 p.
İmer, Z. (1987). Dokuma tekniği. MEB Basımevi, Ankara, 283 s.
Kadoğlu, H. (2000). Open end rotor iplik eğirme teknolojisi. E.Ü. TKAUM Yayını, İzmir, 141 s.
Kadolph, S.J. (2007). Textiles. Pearson Education Inc., New Jersey, 496 p.
Öğülmüş, E. (2016). Giysi Tasarımında Tekstil Yüzeylerinin 3D Program Uygulamaları ile
Örneklendirilmesi, A.Ü., Fen Bil. Ens., Endüstriyel San. ABD, Moda Tas. Prog, 107 s.
Özdil, N. (2003). Kumaşlarda Fiziksel Kalite Kontrol Yöntemleri. E.Ü. T.K.A.M. Yayını, İzmir, 136 s.
Marmaralı, A. (2004). Atkı örmeciliğine giriş, E.Ü. T.K.A.U.M. Yayını, İzmir, 159 s.
Spencer, D.J. (2001). Knitting technology: a comprehensive handbook and practical guide, Woodhead
Publishing, Cambridge, 386 p.
Tarakçıoğlu, I. (2000). Tekstil terbiyesinde aplikasyon yöntem ve makineleri. E.Ü. T.K.A.M. Yayını,
İzmir, 97 s.
Udale, J. (2008). Textiles and fashion. AVA Academia, Lausanne, 176 p.
Yurdakul, A. ve Atav, R. (2004). Genel Terbiye Teknolojisi. E.Ü. Emel Akın MYO Yayını, İzmir, 60 s.
Wulfhorst, B. (2003). Tekstil Üretim Yöntemleri (Çeviri: Demir, A. ve Torun, A.R.). Şan Ofset, İstanbul, 336 s.
163
Bölüm 7
Kumaş Tasarımı
öğrenme çıktıları
1 2
1 Kumaşların türlerini ayırt edebilme Standart Pamuklu Kumaşlar
2 Kumaşların üretim yöntemlerini ayırt 3 Pamuklu kumaşların türlerini ayırt
edebilme edebilme
Anahtar Sözcükler: • Kumaş Tasarımı • Yünlü Kumaşlar • Pamuklu Kumaşlar • İpekli Kumaşlar
• Dokuma Kumaşlar • Örme Kumaşlar • Manipüle Kumaşlar • Baskılı Kumaşlar
164
Moda Tasarımı
165
Kumaş Tasarımı
Örme Kumaşlar
Örücü elemanlar vasıtası ile ilmek şekli verilen ipliğin kendinden önceki ve sonraki ilmekler ile birleş-
mesi sonucu oluşan yüzeylere “örme kumaş” denir. Atkı ve çözgü örme olarak iki gruba ayrılır.
Atkı örmede tek bir iplik enine ilmekler yapar. Bu ilmeklerin alt ve üst ilmek sıraları ile bağlanması
sonucunda bir yüzey meydana gelir. Daha çok kazak, yelek, elbise gibi dış giysiler ile fanila, külot gibi iç
giysilerde kullanılır. Sweatshirt, tişört ve bazı tıbbi kumaşlarda da bu teknik kullanılır.
Çözgü örmede ise her iğneye en azından bir iplik beslenir. Her iğnenin ayrı ayrı oluşturduğu ilmek
çubuklarının yanındaki ilmik çubukları ile bağlanmasıyla yüzey oluşur. Bu tarz bir örme ürününü sökmek
mümkün değildir. Daha ziyade özellikli ve pahalı kumaşlarda kullanılır. Ev tekstili, perde, havlu, bazen
filtre, çuval, sera örtüsü gibi dayanıklılık gerektiren kumaşlarda bu teknik kullanılır.
Örme makineleri, Düz tek plaka, Düz çift plaka ve Yuvarlak örmedir. Bu tip makinelerde endüstriyel
üretimler yapılmaktadır.
166
Moda Tasarımı
167
Kumaş Tasarımı
Kimyasal Özellikler
Kumaşın yapısı üretiminde kullanılan lif ve elyafın özellikleriyle doğrudan ilgilidir. Kumaşların üre-
tim ve kullanımları sırasında karşılaşılan kimyasal maddelere ve etkilerine karşı dayanıklılığı veya zayıflığı
kumaşın kimyasal özelliğini belirler. Kumaşların boyanması kimyasal özelliklerine göre belirlenmektedir.
Kumaşın yanma sırasındaki davranışı, çıkan koku ve kalıntısı kumasın elyaf türüne göre farklılıklar gös-
terir. Yünlü kumaşların asitlere karşı dayanıklılığı, buna karşın bazlara duyarlılığı, pamuklu kumaşların
ise, tersine, bazlara karşı oldukça dayanıklı olup asitlere karşı çok duyarlı oluşu lifin veya elyafın kimyasal
yapısının etkisini gösterir. Boyanarak renklendirilmiş kumaşlarda renk haslıkları ve boyanabilme yeteneği,
gerek lifin gerekse boyar maddenin kimyasal yapısı ile ilgili özelliklerdir. Kumaşın nem çekme olarak ta-
nımlanan su çekme ya da havadaki nemi emme özelliği de lifin kimyasal özelliği ile ilgilidir.
Fiziksel Özellikler
Kumaşların fiziksel özellikleri, lif ve iplik özelliklerinden ve kumaş yapısından etkilenen karmaşık
özellikler olarak kimyasal özelliklerden farklı bir nitelik sergileyen bir dizi özelliktir. Bu özellikler, yapısal
özellikler, mekanik özellikler, duyusal özellikler, geçirgenlik ve iletkenlik özellikleri olarak dört gurupta
değerlendirilir.
Yünlü kumaşlardan veya yün karışımı kumaşlardan yapılan giyim eşyasının imalattan çıktıktan sonra
depoda bekleme süresi ve bu depodaki rutubet derecesi ürünün kalitesini etkilemektedir. Yünlü ve pamuk-
ludan yapılan giyim ürünlerinde rutubet tutma, giysinin boyutlarını dikkate alınması gereken bir biçimde
değiştirebilmektedir.
168
Moda Tasarımı
Elyafın kendine özgü farklı yanma özellikleri, mazlık gibi özellikler ise liflerin kimyasal yapıları,
kokuları ve tortuları vardır. Kumaşı yakarak ve ka- lif boyları, sıklık, örgü türü, iplik cinsi ve çapının
lıntılarına bakarak cinsi tahmin edilebilir. Kumaşın etken olduğu çok sayıda parametrenin belirlediği
hangi elyaftan veya elyaf karışımından yapıldığını performans özellikleridir.
kesin olarak bilmek gerekiyorsa, bunun için kim-
yasal analizler yapılır. Elyafın yanma özelliklerin- Duyusal Özellikler
den; Pamuk elyafı, açık renk bir alevi vardır, külü Kumaşın kendi ağırlığıyla eğilme göstergesi ola-
ise, açık gri ve hafif olup kağıt yanmasına benzer bir rak döküm özelliği, kumaşın yumuşaklık veya sert-
kokusu vardır. Keten elyafı da, pamuk elyafına ben- lik özelliği, tutum ya da tuşe olarak isimlendirilen
zer yanma özellikleri gösterir. Yanan kısım çok az ve kumaşa elle dokunulduğunda veya gözle ince-
lendiğinde algılanan özelliği duyusal özelliklerdir.
kor halinde kalır. Yün elyafı ise, yavaş yanar, insan
Kumaşın rengi, örgüsü tuşe ile algılanan duyusal
saç yanığına ve kömüre benzer koku bırakır. Kalan
veriler sonucunda bir beğeni değerine dönüşür.
külü hafif yağlı koyu renk bir iz bırakır. İpek elyafı
Kumaş yüzeyinde örgü, yüzey dokusu olarak
sesli biçimde yavaş yavaş yanar ve elde koyu renk
tanımlanan bir görünüm ve yapı özelliği sağlar.
hafif yağlı bir iz bırakır. Polyester elyafı ise hızlı ya-
Özellikle dokuma kumaşlarda değişik örgü düzen-
nar, erir, topak yaparak toplanma ve damlama dav- leri çok farklı yüzey dokuları oluştururlar. Bu yüzey
ranışı gösterir, kalıntısı birleşir, serttir ve dağılmaz. dokuları ışığı değişik yönlerde ve miktarlarda yan-
sıtarak çeşitli görünüm etkileri oluşturur. Renkli
Yapısal Özellikler iplikler kullanılarak yapılan dokuma ve örme ku-
Kumaşı oluşturan lif ve ipliklerin kalınlıkları, maşlarda örgü, çeşitli renk efektleri oluşturulması-
sıklıkları ve örgüsü ile kumaş yapısı oluşturulur. na katkı sağlar. İpliklerin kumaş yüzeyinde parlak
Kumaşın birim alanda gram cinsinden ağırlığını ya da mat görünümleri ise örgünün oluşturduğu
belirten kumaş gramajı da yapısal özelliğine ait pa- yüzey dokusuna, lif ve iplik özelliklerine bağlıdır.
rametrelerdendir. Ayrıca, kumaşın kalınlığı, kulla-
nım amacı ve örgüsüne uygun seçilen iplikler ve Geçirgenlik ve İletkenlik Özellikleri
bunların 1cm deki sıklık değerleri de yapısal özelli- Hava ve su geçirgenliği olarak iki ayrı biçim-
ğine ait bilgilerdir. de tanımlanabilen bu özellik, kumaşın kalınlığı ile
doğrudan ilişkili olmakla birlikte, su geçirgenliği,
Mekanik Özellikler yüzey gerilimi nedeniyle kumaşın yüzey yapısına,
hava geçirgenliği ise kumaş içindeki boşlukların
Kumaşın en veya boy düzlemine dik yönde etki
miktar ve dağılımına büyük ölçüde bağlıdır. Bu
yapan kuvvetlere karşın kumaşın sergilemiş oldu-
nedenle iplik kalınlık ve sıklıkları kadar, ipliklerin
ğu davranışlar; Kopma uzaması, kopma dayanımı,
kendi içyapıları ve kumaş örgüsü de önemli olmak-
yırtılma dayanımı, eğilme dayanımı, sürtünme
tadır. Diğer yandan kumaşın ıslanma ya da doku-
dayanımı, ütü tutma, buruşmazlık gibi özellikler
suna çektiği suyu saklama ve kurutma yoluyla bu
mekanik özellikler olarak tanımlanır. Kumaşların
suyun uzaklaştırılmasıyla ilgili özellikleri, örgüye ve
mekanik özellikleri çeşitli test araçları kullanılarak
kumaş dokusunun yoğunluğuna bağlı değişkenlik-
ölçülebilen ve sayılarla belirlenen özellikler olup,
ler gösterir.
kumaşı oluşturan ipliklerin elastik özelliklerin
kumaş örgüsüne ve iplik sıklıklarına bağlı yansı- Sıcak tutma ya da ısıyı tutma olarak da belir-
malarıdır. İplik çap ve sıklıklarının örgü yapısı ile lenen ısı iletkenliği, öncelikle kumaş kalınlığı ve
birlikte belirlediği kumaş kalınlığı ve birim ağırlı- kumaşı oluşturan liflerin ısıl özelliklerine bağlıdır.
ğı, kopma dayanımı, kumaşın sürtünme etkisiyle, Kumaş dokusundaki boşluklarda bulunan havanın
aşınma özelliğini belirleyen sürtünme dayanımı ısıyı daha az iletmesi ve kumaşın teri emerek deri
gibi bazı özellikleri de doğrudan etkiler. Kopma da- ile giysi arasındaki havanın ısı ve nemini kontrol
yanımının aynı yöndeki ipliklerin toplam kopma etmesinde kumaş örgüsünün ve doku özelliklerinin
dayanımına yakın bir değer almasına karşın, kop- etkisi de önemlidir.
ma uzaması, esneklik yırtılma dayanımı gibi özel- Kumaşın yapımında kullanılan lifin cinsi, lif
likler örgü ile yakın ilişkilidirler. Ütü tutma, buruş- boyu ve iplikteki bükümü ile başlayan kumaşın
169
Kumaş Tasarımı
Öğrenme Çıktısı
1 Kumaşların türlerini ayırt edebilme
2 Kumaşların üretim yöntemlerini ayırt edebilme
170
Moda Tasarımı
STANDART PAMUKLU KUMAŞLAR daha fazla değildir. İplik numaraları ona benzeme-
Standart pamuklu kumaşlar olarak gruplanan sine rağmen, daha sık dokunur. Renklendirilerek
üretim yöntemi, incelik, kalınlık ve ağırlık gibi Anadolu’ da kadın başörtüsü olarak kullanılır.
farklı kalitelerde üretilen pamuklu kumaşlardır. Bu
kumaşlar, insan tenine uyumu ve kullanım rahatlı- Basma
ğı nedeniyle tercih edilen kumaşlardır ve kullanım Pamuklu bezayağı kumaşa çeşitli basit veya
işlevine göre isimlendirilmektedir. karmaşık desenlerin, baskı tekniklerinin uygulan-
masıyla elde edilen desenli kumaşlara bu ad verilir.
Batist Türkiye de Sümerbank basma desenleri, kurumun
Bez ayağı örgüde dokunmuş, yumuşak ve ince özelleştirmesi sonrası, özel kuruluşlarca günümüz-
bir kumaş olup, giysilik ve astarlık olarak kullanıl- de de basılmaktadır.
maktadır. Orijinal batist kumaş keten olmakla bir-
likte, pamuklu ve özellikle merserize pamuklu da
olabilir. Tipik bir pamuklu konstrüksiyon 100-165
gr/m olup, çözgüde 9 -13, atkıda 7 -13 arasında
değişen sıklıklarda dokunmaktadır.
Tülbent
Denim (Blue Jean)
Seyrek dokunmuş, çok hafif gramajlı, yumuşak
bir kumaştır. Genel olarak 8 ile 17 sıklıkta doku- Denim ya da blue jean olarak bilinen mavi renk-
nur. 30-36 numaralı ipliklerden yapılır ve yumuşak li pamuklu kumaşları içeren basit yapılı dimi, 2/1,
bir bezin gerektiği her yerde kullanılabilir. Bunun 1/2 ve 3/1 kırık dimi ve bezayağı örgülerde sağlam
desenli olanları ve özel apre yapılanları başörtüsü ipliklerle dokunan ve genellikle mavi, lacivert renk-
olarak kullanılır. te çeşitli pamuklu kumaşlardır. Denim kumaşların
karakteristik özelliği, yüksek turlu sağlam iplikler-
le, sık dokunarak elde edilen tok ve dayanıklı bir
Mermerşahi
kumaş olmasıdır. Bu kumaşların özelliği, çözgüsü-
Tülbent ile aynı özelliklere sahip olmakla birlik- nün indigo boyarmaddeleri ile mavi renge boyan-
te biraz daha ağırdır. Sıklık olarak tülbentten çok masıdır. Atkısının beyaz olması, dokuma sonrası
171
Kumaş Tasarımı
yıkama ve aşındırma işlemleri ile mavi rengin açıla- pamuk ipliği kullanılır. Temel alt kumaşta dimi
rak tonlanması sonuıcu özel görünümler kazandı- örgü kullanılarak daha sağlam bir yapı oluşturabi-
rılabilmektedir. Günümüzde renk olarak mavinin lir. Ceketlik, pantolonluk, döşemelik olarak pamuk
tonları, gri ve siyah çeşitlemelerin yapıldığı görül- ipliğinden dokunan atkı kadifeleridir.
mektedir. Gömleklik, pantolon, etek ve mont gibi
giysilerde klasik kullanımın dışında, ürün çeşitliği Gabardin
oldukça geniş bir yelpaze ulaşmıştır. Genellikle 2/1 örgüde dokunan, çözgünün bas-
kın olduğu ve dik dimi efekti gösteren bir pamuklu
kumaştır. Pantolonluk ve trençkotluk olarak 40/2
– 48/2 Ne çözgü, 20/1 -24/1 veya 40/2 – 48/2 Ne
atkı ipliği kullanılarak elde edilir. Kaliteli bir gabar-
din kumaşta 75/2 Nm kamgarn çözgü, 60/2 veya
80/2 Ne pamuk atkı, 1 cm’de 40 çözgü 35 atkı sık-
lıklarda ve 2/2 dimi örgüde dokunur. Pamuk atkı
çile boyalı ipliktir ve kumaşa top boyama uygula-
nır. İnce kaliteli bir pamuklu gabardinde ise, atkı ve
Fotoğraf 7.4 Denim Kumaş (C. Arslan) çözgüde 80/2 Ne iplik, 1cm de 64 çözgü, 30 atkı
sıklıklarında kullanılır. Kalın pamuklu gabardinler-
Damask de 30/2 iplikler kullanılmaktadır.
Jakarlı motiflerin 5’li ya da 8’li ile geliştirildiği
pamuklu beyaz kumaşlara verilen isimdir. Karakte- Gömleklik
ristiği ipek olarak bilinen bu kumaş türünde, keten Bezayağı örgüde dokunan çözgüsü iyi haşıllan-
liflerden üretilen güncel uygulamalara da rastlan- mış ham bez gömleklik olarak tanımlanır. Kuma-
maktadır. şın standart özelliği; çözgü 32 Ne, 1 cm de 30 sık-
lıkta olup atkı 40 Ne, 1 cm’de 30 sıklık kullanılır.
Elbiselik Gömleklik kumaş üretiminde daha kaliteli kumaş
Bu grup pamuklu kumaşlar, kamgarn kumaş- elde etmek için; 36 Ne çözgü ve atkıdan 1 cm ‘de
ların benzeri olarak dokunan ucuz kumaşlardır. 30 çözgü, 38 atkı sıklıklarında dokunur. Kışlık
gömlek üretimlerinde, 28/2 Ne atkı ve çözgülerde
Yazlık elbiselikler özellikle pantolonluk kumaş ola-
1cm’de 18 çözgü, 16 atkı sıklığında, 165gr/m ağır-
rak düz ya da desenli olarak dokunurlar. Genellikle
lıkta ekose gömleklik kumaşlarda yapılmaktadır.
bezayağı, dimi ve panama gibi örgüler uygulanır.
Kullanılan ipliklerin iyi kalite pamuktan yapıldığı Gömleklik ince ipliklerden bezayağı örgüde do-
ve çözgünün düşük bükümlü iki katlı iplikten oluş- kunan kaliteli kumaşların, poplin terimi ile yanlış
tuğu kumaşlardır. ifade edildiği farklı kalite kumaşlarla karıştırılmak-
tadır. Gömleklik kulanım işlevi ile üretilen, dimi,
sepet örgülerde dokunan ve kısmi saten örgüleri
Fitilli Kadife (Korduroy) olan ekstra iplik kullanarak dokunan çizgi desen-
Genellikle bezayağı temel örgü ile karde pamuk li, ekose desenli gibi çeşitli gömleklik kumaşlar da
ipliğinden dokunan ve ekstra atkılarla değişik yük- üretilmektedir.
seklikte kesik ilmekler oluşturarak fitilli bir yüzey Güncel uygulamalar da gömleklik kumaşlar
yapısı ve görünümü sağlayan gramajlı pamuklu üzerine dijital teknik ile desen baskıların yapıldığı
kumaşlardır. Kaliteli türlerinde merserize penye kumaşlar da bulunmaktadır.
172
Moda Tasarımı
173
Kumaş Tasarımı
Krep
Krep pamuklu kumaş ise yüksek bükümlü ipliklerden, krep örgüler ile dokunur ve hafif gramajlı bir
kumaştır.
Pamuklu Jorjet
İpek jorjet taklididir. Esası da ipekten doğmadır. Çok yüksek bükümlü atkı ve çözgü ipliklerinden beza-
yağı örgüde dokunmuş bir kumaş tipidir. İplik numaraları 70/2’ ye kadar çıkar, daha sonra genelde yüzde
25 çektirilerek arzu edilen görüntü elde edilir. Pamuklu jorjetin farklı iplik numaraları ile farklı sıklıkta
yapılmış olan türleri de vardır.
Müslin
Bezayağı örgülü kumaş, ince ve seyrek dokunmuş ve yumuşatılmışsa “müslin” adını alır. Günümüzde
polyesterden de müslin kumaş uygulamaları yapılmaktadır.
Organze
Müslin sınıfına giren ince, hafif gramajlı, dili apre ile ama ince ipliklerle dokunan kumaşlara “organze”
denir. Bunların iplik sıklığı genelde 30-32 arasında değişir. Polyesterden de organze kumaş uygulamaları
yapılmaktadır.
Öğrenme Çıktısı
Straygarn Kumaşlar
Ştraygarnlar kısa lif boyu olan kaba yünlü kumaşlardır. Genelde rejenere yünlüden yapılır ve Kamgarn
kumaşlara oranla daha düşük fiyatlı kumaşlardır. Piyasada kullanımı yaygın adlar ile açıklanmıştır.
Battaniyeler
Kalın, ağır, dink işlemi görmüş ve straygarn yün ya da yün/sentetik karışımı ipliklerden yapılmış ku-
maşlardır. Straygarn atkı ipliği az bükümlüdür. Çözgüde çift kat kamgarn iplik veya pamuk ipliği kul-
lanılabilir. Kumaş örgüsü, bezayağı veya dimi örgüler kullanıldığı tek katlı yapılar olabileceği gibi, atkı
takviyeli yapılar da olabilir. Battaniyelerin genellikle renkli dokunması tercih edilmektedir. Geniş bir tüy-
lendirme işlemi yapılır ve bu tüylendirme bir hav tabakası olarak kumaşta kalır. Bu nedenle takviyeli ve iki
katlı yapılarda atkı ipliğinden hav çıkacağı için az bükümlü kalın atkı ipliği kullanılır. 400gr ile 1000gr /m
arasında değişen çok çeşitli gramajlarda dokunabilir.
174
Moda Tasarımı
Şayak Çuha
Atkısı kalın yün ve çözgüsü pamuklu olan 2/2 Kaliteli merinos yününden, bezayağı örgüde,
dimi örgüde dokunan en ucuz kumaş tipidir. Beyaz ştaygarn ipliklerden dokunan kumaş, ağır dink-
olarak dokunan bu kumaşta, top boyama yönte- lemeye tabi tutularak boydan % 33, enden % 25
miyle koyu ve kalın görünümler elde edilir. Şayak, oranında keçeleştirme ile çektirilir. Bu keçeleştirme
sağlam ve kaba yün ipliğinden dolayı, sıcak tutan işleminden sonra aprede yumuşatılan çuha kumaş
bir kumaş olup bu özelliğiyle askeri giysiler yapı- elde edilir. Çuha görünümlü bezler de kullanıma
mında kullanılmıştır. sunulmaktadır.
Melton
Kaşe Genelde bezayağı örgüde yapılır. 2/2 dimi ve
İnce numara straygarn iplikten 2/2 dimi ör- ipliği 6/1 veya 10/1 Nm straygarn iplikten 1 cm’de
güde dokunup diklendikten sonra keçeleştirilerek 14-22 sıklıkta dokunup ağır bir dinkleme işlemi ile
elde edilir. Kumaşın yün elyaflı yüzeyine havlama yapılan keçeleşme işlemini izleyen şardonlama ve
yapılır. Kaşe kumaştan üretilen giysilerin havları havın kesilmesi işlemleri ile kumaş yüzeyinde düz-
kullanıma bağlı olarak kısmen dökülse de belirgin gün bir hav elde edilir. Bu kumaşlar, erkek palto ve
olmaz. Günümüzde kamgan kumaştan da yapıl- bayan pardösü üretiminde kullanılır.
maktadır. Düz renk elbiselik ve döpiyeslik kumaş-
lar olup daha kalınları pardösü yapımında kulla- Müflon
nılabilir. Değişik bükümlü yumuşak straygarn atkı ipliği
ile atkısı hakim dimi yada saten örgülerde dokun-
duktan sonra yüzeyi şardonlanarak tüylendirilen
ceketlik, pantolonluk kumaşlardır. Bazen çözgüsü
pamuk olarak kullanılabilir.
Tüvit
Tüvitin çok çeşitli kalınlık ve gramajlarda üre-
timi yapılmaktadır. Genelde kalın numaralı havlı
straygarn ipliklerden dokunan bir kumaştır. Ge-
Fotoğraf 7.6 Staygarn Kaşe Kumaş (C. Arslan)
nelde 2/2 dimi örgü, 4 numaralı straygarn atkı ve
çözgüde 1 cm de 7 sıklıkta dokunur. İskoçya da
patentle satılan % 100’ü ilk yünden ve evlerde üre-
Blazer (Bleyzer) tilen el üretimi Harris Tweed adıyla özel bir tüvit de
Yüzeyi ağır bir dinkleme ve şardonlama ile tüy- vardır. Erkek ceketi, elbise, pantolon, pardösü üre-
lendirilmiş kaşe benzeri olan daha kalın ve daha timinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Türkiye’de
düz boyanmış kumaşlardır. Blazer 12/1 numara 1970- 1980 yılları arasında bu kumaşlardan yapı-
lan hafif desenli pardösüler, giyimde kaba kumaş-
ştraygan iplikten 1 cm de 16 sıklıkta dimi örgü-
lardan ince kumaşlara geçişi sağladığı için yüksek
de dokunup, üzerine bazen yollu desen basılan bir
talep görmüştür.
kumaştır.
Flanel
Ştraygarn ipliklerle 2/2 dimi veya bez ayağı ör-
güde dokunduktan sonra, dinkleme ve şardonla-
ma işlemleri ile döküm kazandırılan kumaşlardır.
Flânel kumaş üretimleri çeşitli gramajlarda yapıl-
maktadır. Günümüzde 245 gr/m tülden 300 gr/m
tüle kadar flanel kumaşlar dokunmaktadır. Yumu-
şak tuşe ve döküme sahip olması nedeniyle, erkek
ceket üretiminde tercih edilmektedir. Fotoğraf 7.7 Harris Tweed Örneği (Gürsoy, 2015: 109)
175
Kumaş Tasarımı
Keçeler Serj
İki ya da daha çok katlı straygarn yün iplikler- Örgüsü 2/2 dimi olan kamgarn kumaştır. Bu
den 2/2 dimi örgüde dokunan bu kumaşlara ağır kumaşlar, erkek alt giysi grubu olan pantolon ve
bir yıkama ve dinkleme işlemi uygulanarak keçeleş- benzeri giysilerin üretiminde kullanılmaktadır.
me sağlanır. Keçeleşme işlemi sonucunda kumaşlar %100 yünden üretilebileceği gibi özellikle panto-
en ve boydan % 50 oranında çekilmeye uğrarlar. lon da fiziksel etkilere karşı direnci artırmak ama-
Düzgün bir kumaş yüzeyi oluşurken kumaşın iplik cıyla,% 45 yün ve %55 polyester karışımları kul-
ve örgü yapısı kumaşın içinde kaybolur. lanılarak da üretilmektedir. İplik numaraları, 36/2
den 40/2 kadar değişiklik göstermektedir. Farklı
Saksony iplik gurubundan olan harman iplikten yapıldıysa
Merinos yünü yapaklarından elde edilen stray- vigüro serj ismini alır. Günümüzde bu tarz vigüro
garn iplikler dimi ve çeşitli örgü ve desenlerde ipliklerden dokunan kumaşlar maliyet yüksekliği
dokunan, yumuşak ve açık dokulu, orta gramajlı nedeniyle azalmıştır.
kumaşlardır. Erkek giyiminde elbiselik ve panto-
lonluk kumaş olarak kullanılırlar. Hafif ve orta gra-
majlar için 2/2 dimi örgü ile 12 Nm ve daha ince
Filanil
straygarn iplikler uygundur. Dimi örgüsü 2/2 olup, bir iplik açık ve bir ip-
lik koyu renk düzeni uygulanarak basamak etkisi
Şevyot verilen bir elbiselik kumaş türüdür. Kumaş yapısı
düzgün ve yüzeyinde hav bulunmayan bir apre uy-
Şevyot İng. Cheviot krosbred yapağından yapı-
gulanarak elde edilir.
lan straygarn ipliklerden dokunan bir kumaş türü-
dür. Hafif bir dinkten sonra hafif bir şardonlama
yapılıp apre işlemi sırasında kumaşın sert tutumu Gabardin
ve açık dokusu korunur. Kumaş, parlak renk ve çe- Kamgarn gabardin yaygın olarak; pantolon,
şitli desenlerde, elbiselik, ceketlik ve pantolonluk pardösü ve elbiselik yapımında kullanılmaktadır.
olarak tasarlanır. Genelde 2/1 dimi örgü ile çözgüde 56/2 numara
kamgarn iplik kullanılır. Kumaşın dokusundan ge-
Kamgarn Kumaşlar len dayanıklılığı ve esnekliği, kullanım açısından
Yünün ilk kırkılmasında elde edilen, lif boyu tercih edilmesini sağlamaktadır.
yüksek olan ince taranmış kaliteli yün ipliklerden
dokunan kumaşlardır. Uzun lif boyuna sahip olma-
sı nedeniyle ince yün iplik ve ince yünlü kalitede
Panama
dokuma kumaşların üretiminde kullanılmaktadır. Örgüsü 2/2 kamgarn iplikten düz veya desenli
yapılır. Kaliteli panama kumaşların %100 yün ol-
Tropikal ve Bezayağı Kumaşlar ması tercih edilir. Kullanımda %45 yün ve %55
polyester karışımları da kullanılmaktadır.
Kamgarn 60/2 ya da 50/2 dokunmuş kumaşlar-
dır. Lif kalınlarının ince olması nedeniyle polyester
yapay elyafla büküme elverişlidir. Yün ve polyester Tartan
karışımı olan bu kumaşlar hava alan ve sıcak tutan Dimi örgüde kamgarn ve straygan ipliklerden
giysilerin yapımında tercih edilmektedir. Yazın gi- karışık ekose desenler ve canlı renkler yapılarak
yilebilen tiril tiril etkiye sahip kumaşlardır. elde edilen kumaşa “tartan” denir. Burada çözgüde
74/2 gibi oldukça ince bir kamgarn ipliği kullanılır.
Alpaka
Dokumada atkısında alpaka, tiftik gibi parlak Fresko
lifleri olan kamgarn ipliklerden yapılır. Atkı gelede
tek katlı olup, çözgü genelde 2 katlı kamgarn iplik- Yüksek bükümlü ipliklerin katlandıktan yani
lerden meydana gelmektedir. Aprede kumaşı yıp- tur verildikten ve bükümden sonra bezayağı örgü-
ratmayan, parlaklığı ön plana çıkaran özel işlemler de, düşük sıklıkta dokunması ile elde edilen kıs-
uygulanır. Alpaka kumaş üretimi için özel makine men sert bir kumaştır.
parkı gereklidir.
176
Moda Tasarımı
Kaşmir (Cashmere)
Atkıda daha ince yün ipliği kullanı-
larak, 1/2 dimi örgüde dokunan, atkısı Bukle Balıksırtı
örtücü etkin bir elbiselik kumaştır. Gra-
majlı olanlarından pardösü de yapıla-
bilir. Kaşmir keçisinin yününden elde
edilen iplikle üretilir. Az bulunduğu için Şevyo Flanel=Kaşe
son derece değerlidir. 6 aylık kuzudan
ilk kesim elde edilen yünden, lif çapı 14
mikronu geçmeyen ve % 100 yünden
elde edilen iplikle dokunan kumaşlardır. Kord Kadife Fresko (Poplin Dokuma)
Kaşmir yerine kullanılan kumaşlar da
günümüzde üretilmektedir.
177
Kumaş Tasarımı
Atlas
Elbiselik kumaş olarak 8’li çözgü sateni örgüde
dokunan parlak bir ipekli kumaştır. Pamuk atkı ile
astarlık kumaş olarak da dokunabilir.
Fular Lino
Dimi 2/2 örgüde dokunup baskı ile desen veri- İnce ve sağlam ipek ipliklerinden döner gücü
len ince, yumuşak bir ipekli kumaş tipidir. Bu ku- sisteminde dokunan açık yapılı kumaşlardır. Tül
maşlar rayon ipliğinden de yapılabilir. perdelik olarak kullanılan türleri “markizet” adı
alır. Bu tür yapılar bugün çözgü örme sisteminde
üretilmektedir.
Jorjet (İpek Jorjet)
Atkı ve çözgüde yüksek S ve Z bükümlü iplik-
lerden, 2S 2Z düzeninde, bezayağı örgüde doku- Makoren
nan ipekli bir kumaştır. Kumaş yıkandıktan sonra Makoren, bezayağı örgüde dokunan ve krep-
top boyama yapılır. Diri tutumlu, pürüzlü yüzeyli dö- şin olarak bilinen krep kumaşların daha yüksek
bir kumaştır. gramajlı ve sert tutumlu olanlarına verilen isimdir.
Atkıda daha kalın iplikler 2 adet Z, 2 adet S bü-
Krepdöşin kümlü olarak kullanıldığından atkı ribs efekti gös-
termektedir.
Çeşitli denyelerde rayon ipliklerden, atkıda
daha kalın iplik kullanılarak ve atkı baskın olarak,
bezayağı ya da atkı sateni örgülerde dokunan krep Maure
kumaşlardır. Bezayağı örgüde dokunan türlerinde İpek, floş ve polyester, asetat filament iplikler-
krep-dö-şin veya maronken adını alır. Krep-dö-şin den bezayağı örgüde, çözgüyü daha ince ve yüksek
çok kez maronkenden daha hafif gramajlıdır. Çöz- sıklıkta kullanılarak dokunan tafta benzeri kumaş-
güde genellikle normal bükümlü iplik kullanılır. lara uygulanan özel bir terbiye tekniği ile su lekesi
Atkıda cm’de 20-25 sıktıkta S ve Z bükümlü iplik- efekti verilen kumaşlardır. Bu efekt kumaşa dalgalı
ler 2Z 2S düzeninde kullanılır. bir görünüm verir ve iki katlı ters yönde üst üste
Örnek: Krep- dö-şin: Çözgü 75 denye, cm’den getirilen nemli kumaşa ısıtılmış kalender silindiri
44 sıklıkta, atkı 90 denye, cm’den 33 sıklıkta. ile basınç uygulayarak elde edilir.
178
Moda Tasarımı
Şifon
Çok yumuşak ve ışık geçirgen, bezayağı örgüde, ince, tek katlı ve yüksek bükümlü ipek veya rayon
ipliğinden dokunmuş kumaşlardır. 14-16 denye iplikten cm’de 40 sıklıkta dokunmaktadır.
Tafta
Bezayağı örgüde, sık dokunuşlu bir ipekli kumaş türüdür. Elbiselik ve astarlık olarak kullanılır. Çoğu
kez, çözgüye oranla daha kalın ve sık atkı kullanılarak, bir çözgü pikesi etkisi oluşturulur. Atkı ve çözgüde
karşıt renkler kullanılarak ışık yönüne göre renk değiştiren janjanlı tipleri de yapılır. Asetat veya floş ipliği
de aynı amaçla kullanılmaktadır.
Öğrenme Çıktısı
179
Kumaş Tasarımı
180
Moda Tasarımı
neden olduğu basıma elverişli olmayan muhare narak hazırlanmaktadır. Dijital hazırlanan desenler
görünümlere neden olur. Gaze mesh numarası ile çok kısa sürede kalıp hazırlığı ve benzer işleme ge-
basılacak desendeki nokta veya çizgi olarak, tram rek duymadan kağıt çıktılar alınıp, polyester veya
en küçük nokta 4.5 gaze gözeneğini örtecek irilikte yüksek oranlı % 30 Pamuk -%70 polyester kumaş-
olmalıdır. Baskı kalıbı gaze gerildikten sonra foto lara metraj transfer baskılar yapılmaktadır.
emülsiyonla homojen kaplanır. Kurutma işlemin-
den sonra kalıpta boya geçen desen alanları siyah 5. Dijital baskı
olarak film çıkışı alınır. Poz işleminden sonra kalıp
Günümüz baskı teknolojileri arasında favo-
suda yıkandığında ışık alan yerler polimerize oldu-
ri olarak kullanılan dijital baskılar, baskı kalitesi
ğundan kapanır. Işık almayan yerdeki emülsiyon
olarak yüksek kalitede baskı görüntüsü verebil-
suda yıkandığında akar bu şekilde kalıp hazırlan-
mektedir. Süblime baskı boyaları ile transfer baskı
mış olur. Kumaş haricinde her türlü cam, seramik,
tekniğinde kağıt çıktı dijital baskı teknolojileri ile
plastik metal ve benzer yüzeye baskı yapılabilir.
yapılmaktadır. Metraj ve parça dijital baskılar yapı-
Her renk için bir baskı kalıbı hazırlanır. Kumaş
labilmektedir. Baskı hızı henüz rotasyon baskı tek-
baskıcılığında eşarp, fular, tshirt, sweatshirt, çanta
niği kadar hızlı değildir. Pamuklu kumaşlar üzerine
gibi parça baskılarının yapımında kullanılmakta-
dijital teknik ile baskılar yapılmaktadır. Kalıp ha-
dır. Daha seri hızlı baskılar elde etmek için ahtapot
zırlık gibi ön hazırlık aşamaları yoktur. Hazırlanan
olarak tasarlanmış otomatik pinomatik baskı maki-
desenler, inkjet mürekkep püskürtmeli yazıcılardan
neleri kullanılmaktadır. kumaş üzerine doğrudan basılmaktadır.
Ekranda görülen RGB renklerin, kumaş üze-
rine CMYK olarak basımı gerçekleşmektedir. Bu
nedenle ekran ve baskı renkleri arasında renk sap-
maları ve farklılıkları yaşanmaktadır. Dijital baskı-
larda renk yönetimi olarak nitelendirilen, bilgisayar
ekran görüntüsünün en yakın renk değerlerini ku-
maş baskısında kontrol altına almak olarak değer-
lendirilmektedir.
181
Kumaş Tasarımı
Sıvama Baskı: Cover Printing Desen, rotasyon ve rulo baskı teknikleri ile kumaşın tamamına baskı
patı ile basılır.
Zemin Baskı veya Lap Baskı: Allover Printing Bu yöntemde kumaşın yüzeyinin tamamı veya çok geniş
bir kısmına baskı deseni uygulanır.
Ronjon, Aşındırma Baskı: Discharge Printing Boyanmış kumaşın tahrip edilerek, esas desenin bunun
üzerine basılmasıdır. Böylece kumaşın ön ve arka yüzü daha önceden basılmış olduğu için, Ronjon Baskı
sonucunda kumaşın arka yüzeyinin daha soluk olması engelle-
nir. Ronjon baskıda kullanılan kimyasal maddeleri sağlık açı-
sından tehlikeli olması nedeniyle günümüzde kullanımı tercih
edilmemektedir.
Rezerve Baskı: Resist Printing Kumaş yüzeyine baskı yapı-
lan desenler daha sonra yapılacak boyama işlemine karşı; ku-
maşın zeminini boyama işlemine karşı geçici rezerve yapar ve
fikse edilmez. Daha sonra yapılan boyama işleminde baskılı
alan dışında kalan kısımlar boyanır. Baskı ile kumaşa aktarılan
desen renklendirilir ve sonra fiksaj işlemine geçilir. Bunun da
en önemli özelliği, zemin rengi boyama ile elde edilmiş olduğu
Fotoğraf 7.13 Rezerv baskıda kullanılan
için, ön ve arka yüzündeki renk canlılığının aynı olmasıdır. An-
metal kalıp, (C. Arslan)
cak en yaygın olarak uygulanan bir baskı türü değildir. Rezerve
malzemesi olarak balmumu, nişasta gibi boyama işleminden etkilenmeyecek dirençte rezerve malzemeler
kullanılmaktadır. Örneğin; Afrika’da indigo boyama yapılan kumaşlarda killi çamur rezerve malzemesi
olarak kullanılmıştır.
Fotoğraf 7.14 İpek şantuk kumaş üzerine, metal kalıpla balmumu rezerv baskı yapılıp, İndigo boyama uygulama,
(C. Arslan)
Transfer Baskı: Transfer Printing: Desen önce bir kağıda süblime boyalar ile basılır ve kumaşa buradan
aktarılır. Isı ile kumaşın üzerine bu desen sabitlenir. Bu baskı çeşidi, daha fazla bitmiş konfeksiyon ürün-
lerinde, özellikle tişört ve benzeri üründe kullanılmaktadır. Transfer baskı Polyester kumaşa direkt yapılır.
Pamuk ürünlere uygulanırken arada bağlayıcı poli vinil yüzey bulunur.
Devore Baskı: Burn Out Printing Pamuk polyester gibi farklı elyaflarından meydana gelen kumaşlara,
yine birbirinden farklı kimyasal işlem uygulanmak sureti ile meydana getirilen bir baskı tekniğidir. Bu tek-
nikte, belirli yerler aşınmamıştır ve daha yüksek görünümdedir. Bazı yerler ise yakılarak veya yok edilerek
kısmi şeffaf boşlukları olan bir görünüm elde edilir.
Eko Baskı Eco Printing Günümüzde doğal bitki ve yaprakların kumaş üzerine mono baskıları yapıl-
makta olup, baskı sırasında diğer baskı tekniklerinde kullanılan kimyasal maddeler kullanılmamaktadır.
182
Moda Tasarımı
Bitki ve yaprakların doğal pigmentleri ile ipek, pamuk, yünlü gibi doğal kumaşlar üzerine eko baskıcılığı
yapılmaktadır. Endüstriyel uygulamalarda seri üretimde kullanılmamaktadır. Butik el işi atölye uygulama-
larında tercih edilmektedir.
Flok Baskı: Flock Printing Zemine göre daha yüksek ve daha tüylü bir görüntü veren baskı çeşididir.
Flok baskıda özel apartlar elektrostatik yöntemler uygulanır.
Plastik Baskı: Plastic Printing Özellikle parça baskıda pvc içeren bazı maddeler kullanılarak plastik
baskılar ve desenler yapılabilir. Bunlar, daha önceden hazır şablonlar kullanılarak elde edilir. Solvent bazlı
boyalar kullanılmaktadır.
Varak Baskı: Metallic Printing Bu baskı türünde, daha önceden kağıtlar üzerinde hazırlanmış baskılar
kumaşın üzerine ısıl yöntem ile aktarılarak preslenir.
Gofre Baskı Embossed Printing Termoplastik sentetik kumaşlarda, ısıtılan silindirler yolu ile desenin
kumaşa basılması ile gofre uygulaması gerçekleştirilir.
Öğrenme Çıktısı
183
Kumaş Tasarımı
Kumaşların üretim
2
öğrenme çıktıları ve bölüm özeti
yöntemlerini ayırt
edebilme
1 Giyimde kullanılan kumaş türleri oldukça çeşitlilik göstermektedir. Kumaşların farklı mevsim koşullarına göre
cinsleri belirlenmektedir. İklim koşuluna uygun giysilerin kumaş türleri beklentiye göre çeşitlilik göstermektedir.
Kumaş cins ve türlerini iyi tanımakla hava şartlarına uygun daha doğru giyim tercihleri yapılabilmektedir. Yazlık,
kışlık ve ara sezonlarda iklim koşullarına göre tercih ettiğimiz kumaşların vücut ısısını koruması, hava alması,
nem tutuculuğu ter atması gibi veya aynı gün içinde değişken koşullara uygun kumaş türlerini tercih edebiliriz.
2 Kumaş üretim yöntemleri, dokuma, örme ve keçedir. Pamuklu kumaşlar, yünlü kumaşlar ve İpekli kumaşların
üretim kaliteleri iplik kalınlıklarına ve dokuma sıklıklarına bağlı olarak farklar göstermektedir. Kullanmakta oldu-
ğumuz kumaşların fiziksel ve kimyasal özelliklerini tanıdıkça, giysilerimizin bakımını ve temizliğini daha doğru
yapabiliriz. Kumaş üretiminde kullanılan elyaf türleri kumaşın kullanım amacına yönelik işlevler kazanmaktadır
örneğin, yüksek oranda yün elyaftan yapılan iplik ile dokunan veya örülen bir giysi ısı koruma işlevine sahiptir.
Yazın özellikle keten türevli dokuma kumaşlar tercih etmemizin nedeni nem tutması az ve hava geçirgenliği yüksek
olması nedeniyle daha çok tercih ederiz.
184
Moda Tasarımı
1 Kaput bezi olarak tanımlanan kumaşın diğer 6 İlmikleme tekniği hangi tür kumaş üretimin-
adı aşağıdakilerden hangisidir?
neler öğrendik?
de kullanılır?
A. Tülbent Bezi A. Dokuma
B. Patiska Bezi B. Keçe
C. Amerikan bezi C. Örme
D. Basma Bezi D. Kaşe
E. Mermerşahi Bezi E. Kaşmir
3 Aşağıdaki kumaşlardan hangisi Kamgarn’ dır? 8 Jakar tekniği hangi tür kumaş üretim yönte-
A. Alpaka minde kullanılır?
B. Flanel A. Tek plaka örme
C. Blazer B. Dokuma
D. Şayak C. Keçe yöntemi
E. Şevyot D. Manipüle
E. Nonwoven
4 Aşağıdaki kumaşlardan hangisi Straygarn’dır?
A. Serj 9 Yakma testinde; hızlı yanan, erir topak yapa-
B. Krep rak toplanma ve damlama davranışı gösteren elyaf
C. Kaşmir hangisidir?
D. Lastikotin A. Yün
E. Kaşe B. Pamuk
C. İpek
5 Aşağıdaki hangisi yünlü bir kumaştır? D. Keten
E. Polyester
A. Batist
B. Tartan
C. Basma
10 Süblime boyalar hangi baskı tekniğinde kul-
lanılmaktadır?
D. Denim
E. Havlu A. Transfer
B. Elek Şablon
C. Rulo Baskı
D. Dijital Baskı
E. Yüksek Baskı
185
Kumaş Tasarımı
1. C Yanıtınız yanlış ise “Standart Pamuklu Ku- 6. C Yanıtınız yanlış ise “Standart Yünlü Kumaş-
maşlar” konusunu yeniden gözden geçiriniz. lar” konusunu yeniden gözden geçiriniz.
neler öğrendik yanıt anahtarı
2. D Yanıtınız yanlış ise “Standart Pamuklu Ku- 7. A Yanıtınız yanlış ise “Kumaş Üretim Yöntem-
maşlar” konusunu yeniden gözden geçiriniz. leri” konusunu yeniden gözden geçiriniz.
3. A Yanıtınız yanlış ise “Standart Yünlü Kumaş- 8. B Yanıtınız yanlış ise “Kumaşların Genel Özel-
lar” konusunu yeniden gözden geçiriniz. likleri” konusunu yeniden gözden geçiriniz.
4. E Yanıtınız yanlış ise “Standart Yünlü Kumaş- 9. E Yanıtınız yanlış ise “Kumaşların Genel Özel-
lar” konusunu yeniden gözden geçiriniz. likleri” konusunu yeniden gözden geçiriniz.
5. B Yanıtınız yanlış ise “Kumaş Üretim Yöntem- 10. A Yanıtınız yanlış ise “Kumaş Baskı Çeşitleri”
leri” konusunu yeniden gözden geçiriniz. konusunu yeniden gözden geçiriniz.
Araştır Yanıt
7 Anahtarı
186
Moda Tasarımı
Kaynakça
Acuner, A. (2001) Tasarımda Konstrüksiyon Esasları, Itten, J. Ed. Birren F. (1997) The Elements Of Color
Mart Matbaacılık Sanatları, İstanbul Published Chaman &Hall, London
Başer, G. (2004) Dokuma Tekniği ve Sanatı, Temel Gürsoy, A.T. (2010) Giyim Kültürü ve Moda, Türkiye
Dokuma Tekniği ve Kumaş Yapıları, Cilt 1, Punto Tekstil Sanayii İşverenleri Sendikası, Ömür
yayıncılık Ltd. Şti. İzmir Matbaacılık A.Ş. Cilt 2, İstanbul
Başer, G. (2005) Dokuma Tekniği ve Sanatı, Dokuma Gürsoy, A.T. (2015) Giyim Kültürü ve Moda, Erkek
Kumaş Tasarımı, Cilt 2, Punto yayıncılık Ltd. Şti, Modası, Türkiye Tekstil Sanayii İşverenleri
İzmir Sendikası, Seçil Ofset, Cilt 3, İstanbul
Dölen, E. (1992) Tekstil Tarihi, Marmara Üniversitesi Storey, J. (1992) Manual of Textile Printing, The
Teknik Eğitim Yayınları, No:92/1, İstanbul Thames and Hudson, London
Held S.E. (1972) Weaving A Handbook for Fiber
Craftsmen, Holt Renehart and Winston. Inc. New
york
187
Bölüm 8
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir
Temel Giysi Kalıbı
Kalıp Hazırlamada Kullanılan Araç
1 2
Gereçler Kalıp Hazırlamada Ölçü Alma Teknikleri
öğrenme çıktıları
1 Kalıp hazırlamada kullanılan araç gereçler 2 Ölçü alma tekniklerini doğru şekilde
ve kullanım yerlerini açıklayabilme uygulayabilme
3 4
Temel Etek Kalıbı Hazırlama
Kalıp Hazırlama Teknikleri 4 Temel etek kalıbı çizimini
3 Kalıp hazırlama tekniklerini açıklayabilme gerçekleştirebilme
5
Kumaşa Uygulama
5 Temel etek şablonunu gerçekleştirerek
kesim için kumaşa uygulayabilme
Anahtar Sözcükler: • Kalıp • Modelist • Ölçü • Drapaj • Temel Etek Kalıbı • Düz Boy İplik • Çıt • Şablon
188
Moda Tasarımı
GİRİŞ
Giysi tasarımında, çizimlerin üç boyutlu bir ürün haline dönüştürülebilmesi için doğru ölçülerde ve
doğru teknik kullanılarak kalıp hazırlama işleminin yapılması gerekmektedir. Kalıp (pattern ya da pat-
ron), “giysi ve aksesuarların kısımlarını belirtip, üretimden önce ne şekilde malzeme kesilmesi gerekti-
ğini gösteren kağıt ya da kartondan yapılan düz şablon”dur (Newman ve Shariff, 2013:139). “Belli bir
kişi için bir giysinin parçalarının patronları ya da dış hatları” olarak da tanımlanmaktadır (Ambrose ve
Harris,2012:143). Giysi tasarımında kalıp hazırlama konusunda tasarımcının bilgi sahibi olması gerek-
mekle birlikte, bu görev genellikle tasarım stüdyo ekibinde ya da giyim endüstrisinin üretim ekibinde
yer alan modelistler tarafından gerçekleştirilmektedir. Modelist, “modacının tasarım gücünü kalıplayan
teknisyen”dir (www.tdk.gov.tr). Bu doğrultuda yetenekli bir modelistte bulunması gereken özelliklerden
en temel olanlar tasarlanmış modeller için hızlı ve hassas bir şekilde kalıp oluşturma ve bunu gerçekleşti-
rirken orantılar, teknik durum, detaylar, giysinin vücuda uygunluğu ile zarafet ve ruhunu değerlendirerek
şekillendirebilme gücüdür (Lo, 2013:6). Giysi tasarımlarının üretilmesinde modelistler ya da tasarımcılar
giysi kalıplarını hazırlamada farklı teknikler kullanmaktadır. Bu tekniklerin doğru şekilde uygulanabil-
mesi ise öncelikle ölçülerin doğru olarak belirlenebilmesi ile mümkündür. Doğru ölçüler ve doğru teknik
kullanılarak temel kalıplar elde edilebilmekte, bu kalıplar üzerinden ise model uygulama işlemleri ger-
çekleştirilebilmektedir. Bu doğrultuda bu ünitede, kalıp hazırlamada kullanılan araç gereçler, ölçü alma,
kalıp hazırlama teknikleri, temel etek kalıbı hazırlama, temel etek kalıbını şablonlama ve etek üretiminde
şablonları kumaşa uygulama konuları ele alınacaktır.
189
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı
Öğrenme Çıktısı
190
Moda Tasarımı
dikkat
Ölçüler alınmadan önce yapılması gereken ilk Bel Genişliği Ölçüsü
işlem belin en ince noktasından geçecek şekil- Bu ölçü bele bağlanan bel şeridi ya da ekstrafor
de ekstrafor ya da bel şeridinin yere paralel şe- üzerinden yere paralel olarak alınmalıdır( Şekil 8.3).
kilde bağlanmasıdır.
191
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı
Ön Genişlik Ölçüsü
Göğüsün en geniş yerinden kolla bedenin bir-
leştiği yere kadar iki kol arasında alınan ölçüdür .
192
Moda Tasarımı
193
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı
Artık Ölçü
Genişlik ölçülerinden beden genişliği ölçüsü
100 cm’den fazla olması durumunda bu ölçü ortaya
çıkmaktadır. Örneğin, ölçüsü alınan kişinin beden
genişliği ölçüsü 105 cm ise artık ölçü 5 cm’dir. Ka-
lıp çiziminde bu ölçü dikkate alınmalıdır.
Bolluk Ölçüleri
Temel kalıp çizimlerinde ve model uygulama
çalışmalarında bazı ölçülere, model özelliğine, be-
den hareket durumuna, kumaş esnekliğine ve kul-
lanılan sistemin esaslarına göre fazladan eklenen
ölçüdür. Örneğin, Müller biçki sisteminde bu ölçü
temel beden kalıpları için 8 cm’den 2mm’ye kadar
değişebilmektedir.
Öğrenme Çıktısı
194
Moda Tasarımı
195
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı
Öğrenme Çıktısı
196
Moda Tasarımı
Kalıp çiziminde dik açıyı ifade eden işarettir. Her birinin kullanımı
mevcuttur.
İlik yerini gösteren işarettir.
Temel etek kalıbı çizimi dört aşamada ayrıntıları ile aşağıda işlem basamakları verilerek anlatılmaktadır.
197
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı
Ölçüler
Bel genişliği : 68cm+2 cm bolluk payı= 70 cm
Kalça genişliği : 94cm+2 cm bolluk payı= 96 cm
Kalça düşüklüğü : 19 cm
Etek boyu : 58 cm
Pens Hesaplaması
Müller biçki sistemine göre temel etek kalıbı çiziminin
yarısının yapılması tüm etek kalıbının elde edilmesinde Pens dağılımında bilinmesi gereken en
yeterli olmaktadır. Aşağıda aşamaları ile çizilecek etek önemli nokta ön ve arka pens genişlikleri-
kalıbı da bir eteğe ait ön ve arka kalıpların yarısıdır. Bu nin genellikle 3 cm’den fazla olmaması ge-
doğrultuda, temel etek kalıbı çizimi için pens hesaplama- rektiğidir. Eğer bel ve kalça genişliği ölçü-
sında kalça genişliği ölçüsünün 1/2›sinden, bel genişliği leri arasındaki fark çok büyük ise ve pens
ölçüsünün 1/2’si çıkarılarak pens payının bulunması ge- paylarının dağıtımında ölçüler 3 cm’yi
rekmektedir. Bulunan pens payı ön, arka ve yanlar olmak aşıyor ise özellikle arka bedende ikinci bir
üzere dağıtılacaktır. pensin eklenmesi en doğru yol olacaktır.
198
Moda Tasarımı
1. AŞAMA
1
Bel Hattı
Kalça Düş. = 19 cm
9
Etek Boyu = 58 cm
2 6 3
Kalça Düşüklüğü Hattı
Şekil 8.12 Temel Etek Kalıbı Çizimi 2. Aşama
3. Aşama
• 7-10 Yan dikiş hattında pens paylarını işa-
retleyerek kalça kavisini çizmede 7 numaralı
noktadan 1 cm yukarı çıkarak 10 numaralı
noktayı bulunuz. Bu noktayı bel hattına pa-
ralel olarak yardımcı bir çizgi ile bir miktar
sağa ve sola doğru uzatınız. Kalça kavisi-
nin bittiği noktayı belirlemede, 8 numaralı
noktadan yukarı doğru 3 cm işaretleyiniz.
Etek Boyu Hattı
3 • 10-11 ve 10-12 Bu noktalar yan pens pay-
larıdır. 10 numaralı noktadan sağa ve sola
Şekil 8.11 Temel Etek Kalıbı Çizimi 1. Aşama doğru çizdiğiniz yardımcı hat üzerinde yan
pens payları 3,5 cm’yi işaretleyerek 11 ve 12
2. Aşama numaralı noktaları bulunuz.
• 1-4, 2-5, 3-6 Bu noktalar arası kalça geniş- • 11 ve 12 numaralı noktaları 1-7 ve 7-4 hat-
liği ölçüsünün 1/2’sidir. 1, 2 ve 3 numara- larının yaklaşık 1/2’sinden geçerek birleşecek
lı noktalardan sağa doğru çizdiğiniz yatay şekilde kavisli olarak bel hatlarını çiziniz.
hatlar üzerinde kalça genişliği ölçüsünün
199
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı
200
Moda Tasarımı
4. AŞAMA AÇILIM
Arka Pens
12-14 cm
Ön Pens
8-10 cm
17 18
16 14
5 3cm
2
KUMAŞ KATI
8 D.B.İ D.B.İ
ARKA ORTASI
ÖN ARKA
ARKA ORTASI
ÖN ORTASI
YAN DİKİŞ
ÖN ORTASI
ÖN ARKA
201
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı
• Sol taraftan kemer kalınlığının iki kadar (bu çizimde kemer kalınlığı 3cm’dir.) yani 6 cm’lik bir
dik çiziniz. Ölçünün kemer kalınlığının iki katı kadar çizilmesinin nedeni kemer kalıbının çizim
aşamasında ikiye katlanacak olmasının göz önünde bulundurulmasıdır.
• Bu dik çizgiye yine dik açı uygulayarak bel genişliğinin yarısı 35cm + 2cm kapanma payı ölçüsünde
(37cm) sağa doğru yatay bir çizgi çiziniz. Bu çizgi kemerin etekle birleşen alt kenarıdır.
• Ön ortası (Ö.Ö) ve kumaş katı (K.K) olacak
2 cm
kemer sağ kısmının çizimi için, yine kemer Kapanma
kalınlığının iki katı kadar, çizdiğiniz yatay Payı
hatta dik açı uygulayarak dik bir çizgi çiziniz.
Ö.O.K.K
Kemer üst çizgisini çizerek dikdörtgeni ta- KEMER 1/2
mamlayınız.
• Kemer katlama hattını 3 cm’den yatay kesik Bel 1/2+2 cm Kapanma Payı
çizgi ile belirtiniz. Kapanma payını ise sol ke-
Şekil 8.16 Temel Etek Kemeri Çizimi
nardan sağa doğru 2 cm’den dik çizerek belir-
tiniz.
Öğrenme Çıktısı
202
Moda Tasarımı
v
atkı ipliği verev bel kavisine arka bedende belirtilen dikiş
düz
203
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı
ÖN-ARKA ETEK VE KEMER ŞABLONLARI hav yönü ile düz boy iplik işareti yönünde düzen-
leme yapılmalıdır. Bununla birlikte kareli ve çizgili
kumaşlara kalıpların yerleşimine yönelik örnekler
Şekil 8.20’de verilmektedir.
dikkat
Bu yerleşimde dikkat edilmesi gereken en
KUMAŞ KATI
D.B.İ D.B.İ
önemli nokta giysi bittiğinde kare ya da çiz-
gilerin birbirini takip etmesi ve böylelikle
ARKA ORTASI
ÖN ARKA düzgün bir görüntü elde edilmesidir. Bu doğ-
38 BEDEN 38 BEDEN rultuda kalıplar, kareli ya da çizgili kumaşlara
1 ADET KESİLECEK 2 ADET KESİLECEK
yerleştirilirken ön ortası, arka ortası, yan dikiş-
ÖN ORTASI
01.01.2017 01.01.2017
MODEL NO:1 MODEL NO:1 ler, omuz hatları ve varsa yaka ya da kemer gibi
parçaların referans hatları, kareler ya da çizgi-
lerde devam sağlanacak şekilde desen eni ya da
aralıkları dikkate alınarak yerleştirilmelidir.
KEMER 01.01.2017
Ö.O.K.K
D.B.İ D.B.İ
kumaşların özelliklerine göre kesime hazırlanma-
sı gerekmektedir. Bazı kumaşlar dokundukları lif
ARKA ORTASI
01.01.2017 01.01.2017
kaldırılmasında kumaşlar kesime, ıslatarak, ıslak MODEL NO:1 MODEL NO:1
bezle ütüleyerek, iplik yönü düzeltilerek ve kumaş
doğrudan ütülenerek hazırlanmaktadır (Bayraktar,
1979:74). Kullanılacak kumaş hazırlandıktan son-
ra şablon ya da kalıpların kumaşa yerleştirilmesi
işlemi gerçekleştirilebilecektir. Bu işlemde kuma-
şın tek en ya da çift en olması önem taşımaktadır. KEMER 01.01.2017
Ö.O.K.K
204
Moda Tasarımı
Kumaşın çizgileri
arasında belirgin olanı
seçip kenar dikişin
düzüne yerleştirin Kolun orta bölümü,
kumaşın belirgin
Yaka, çizgi çizgisinin tam üstüne
doğrultusunda gelmesidir
kumaşın
boyuna Kol manşeti çizgi
yerleştirilir uzantısında kumaşın
boyuna yerleştirilir
Kumaş belirgin çizgi
Roba, belirgin çizgi arka
boyunca ortalanarak
kenar dikişine uyumlu
katlanıp, iki katın
olarak, kumaşın
çizgileri da aynı hizaya
uzunlamasına yerleştirilir
getirilir
Çift olması gereken
Etek kenarı en pafra mulajı, tek kat
belirgin kumaşın üstüne aynı
renkteki çizgi işaretlerden iki defa
boyunca yerleştirilerek biçilir
yerleştirilir Yakanın her iki katı,
desenler eşit olarak
Arka orta işareti yerleştirilip ayrı ayrı
belirgin renkteki çizgi kesilir
hizasında, kumaşın
uzunlamasına
Kumaş kenarı
yerleştirilir
Kalıplar kumaşa uygulandıktan sonra toplu iğne ya da ağırlık kullanılarak sabitlenmeli ve dikiş payı
hatları boyunca kesim işlemi yapılmalıdır. Kesim işleminden sonra ise dikilerek üretim işlemlerine geçil-
mesi söz konusudur.
Öğrenme Çıktısı
205
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı
206
Moda Tasarımı
207
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı
1 “Giysi ve aksesuarların kısımlarını belirtip, 6 “Bu teknikte giysi dikilecek kişi üzerinden
üretimden önce ne şekilde malzeme kesilmesi ge- uzunluk ve genişlik ölçüleri alınarak belli oranlara
rektiğini gösteren kağıt ya da kartondan yapılan göre temel beden kalıpları hazırlanmaktadır. Bu
neler öğrendik?
düz şablon” tanımı hangi kavrama aittir? teknik, uzman bilgisi gerektirmekte olup, oldukça
zahmetli ve zaman alıcıdır. Kalıp ve dikiş konusun-
A. Çıt B. Pistole
da deneyimli olmayanlar tarafından uygulanması
C. Riga D. Modelist doğru değildir.” Açıklaması yapılan kalıp hazırla-
E. Kalıp ma tekniği aşağıdakilerden hangisidir?
A. Drapaj ile B. Biçki Sistemi ile
2 Modacının tasarım gücünü kalıplayan teknis-
C. Biçki ile D. Bilgisayar ile
yene ne ad verilmektedir?
E. Hazır kalıplar ile
A. Stilist B. Modelist
C. Son ütücü D. Model makinacı 7 Aşağıdakilerden hangisi “düz boy ipliği” işa-
E. Model retidir?
208
Moda Tasarımı
1. E Yanıtınız yanlış ise “Giriş” konusunu yeni- 6. C Yanıtınız yanlış ise “Kalıp Hazırlama Teknik-
den gözden geçiriniz. leri” konusunu yeniden gözden geçiriniz.
Yanıtınız yanlış ise “Kalıp Hazırlamada Ölçü Yanıtınız yanlış ise “Temel Etek Kalıbı Şab-
5. B 10. C
Alma Teknikleri” konusunu yeniden gözden lonlama ve Şablonu Kumaşa Uygulama” ko-
geçiriniz. nusunu yeniden gözden geçiriniz.
Araştır Yanıt
8 Anahtarı
209
Giysi Tasarımında Kalıp Hazırlama ve Örnek Bir Temel Giysi Kalıbı
Araştır Yanıt
8 Anahtarı
Araştır 5 Temel etek kalıbını şablonlamada arka ortasına daha fazla dikiş payı verilme-
sinin temel nedenleri genellikle fermuar dikimi ya da yırtmaç çalışmasıdır.
210
Moda Tasarımı
Kaynakça
Ambrose & Harris (2012). Görsel moda tasarımı Işıklar, Y.& Eronç, P. & Yüksel, S. & Yaylalı, Y. & İlter,
sözlüğü. İstanbul: Literatür Yayınları. M. & İrfanoğlu, N. & Özev, N. & Gökalpay, M.
(1981). Giyim, Kadın ve çocuk dış giyimlerinde
Bali, Y. & Bayraktar F. (1997). Etek ve pantolon. (4.
temel çizimler. İstanbul: MEB Devlet Kitapları.
Baskı). Ankara: Genç Büro Matbaacılık.
İnceoğlu, Y. (2005). Giysi kalıp çizimleri, model
Bayraktar, F. (1979). Dış giyim. Ankara: Tisa
uygulama ve serileme pratik model çalışmaları. (2.
Matbaacılık.
Basım). İstanbul: Güven Yayıncılık.
Bayraktar, F. (1991). Giyim. (8. Baskı). Ankara: Sim
Lo, D.C. (2013). Modelist, kalıp çıkarmanın püf
Matbaacılık.
noktaları. İzmir: Kerasus Kitap.
Çardak, F. & Değirmenci, E. (2006). Kalıp hazırlama
Newman & Shariff (2013). A’dan Z’ye moda sözlüğü.
kadın pantolon. İTKİB, İstanbul: Küre Basım.
İzmir: Kerasus Kitap.
Frederick, M. & Forrest, T. (2012). Moda okulunda
Smith, A. (2010). Dikiş teknikleri, İstanbul: Tuva
öğrendiğim 101 şey. (Çeviren: Barbaros Şansal).
Yayıncılık.
İstanbul: Tor Ofset San. Tic. Ltd. Şti.
www.tdk.gov.tr
211